“Şüpheli İşlem Bildirim Rehberi”nde sigortacılığa ilişkin şüpheli
Transkript
“Şüpheli İşlem Bildirim Rehberi”nde sigortacılığa ilişkin şüpheli
.kim - Aralık 2006 SAYI: 6 TÜRKİYE SİGORTA VE REASÜRANS ŞİRKETLERİ BİRLİĞİ YAYINIDIR Sigortacılıkta ‘karapara’ aklanması MASAK tarafından hazırlanan “Şüpheli İşlem Bildirim Rehberi”nde sigortacılığa ilişkin şüpheli işlemler de sıralanıyor... B A Ş K A N ’dan Sevgili Meslektaşlarım, Ç ok değil, sadece 6 yıl önce yeni bin yıla girerken, hayat sigortacılığı dahil iki milyar dolar büyüklüğünde bir sektörü konuşuyorduk. Bugün ise, bireysel emeklilik ile birlikte, sekiz milyar dolarlık bir büyüklüğü aştığımız 2 0 0 6 yılının son günlerini tamamlamaktayız. Bu nedenle satış büyümesi, ürün çeşitliliği ve yaygınlaşma açısından önümüzdeki 2 0 0 7 ve sonrası yıllara olumsuz bakabilmek için bir sebep bulamıyorum. A ncak ifa ettiğimiz bu değerli sosyal mesleğin operasyon sonuçları, yani şirketlerimize geri dönen verimi itibarıyla aynı olumlu sözleri söyleyebilmemiz ve 2 0 0 7 den aynı umutlu beklentileri bu rahatlıkla öngörebilmemiz mümkün mü? Hayat dışı sigortacılığımızın ilk 9 aylık sonuçlarından yola çıkarak, son günlerini geçirm ekte olduğumuz 2 0 0 6 yılının, operasyon sonuçları açısından geçen yıldan dahi daha başarısız bir tablo çizeceğini söyleye bilmek zor değil. Genel gider payı yüklenmiş haliyle, teknik sonuçların zarar ifade edeceği anlaşılmakta. Kasko sigortalarındaki zararımıza, bu sene de devlet tarifesindeki yetersizliğinin sonucunda trafik sigortalarında oluşan zarar ilave edildiğinde, oto sigortalarındaki zarar 3 0 0 milyon Y T L ’yi bulacak gibi. O to dışı sigortalardaki teknik karın operasyon giderleri ile birlikte bu rakamın altında olacağını sanıyoruz. Bu tablo, sektörümüz hayat dışı şirketlerinin, bu sene gerçek bir kazanç sağlamadıklarını, hatta iş yapm ak için harcadıkları giderlerin bir kısmını ya özkaynaklarından ya da cironun anlık tortu veriminden karşıladıklarını gösteriyor. Zaten 4 milyar Y T L 'y e yakın özkaynak toplamının yıllık getiri oranı da 2 0 0 6 yılında yüzde 6 y ı geçm eyecek gibi gözüküyor. Umuyorum, son iki yılın operasyon sonuçlannın ışığında, özellikle hayat dışı sektörümüz, yeni yılda 2 0 0 6 ’daki olumsuz teknik sonuçların, şimdiden gelecek yılın hesaplarını negatif olarak etkilediğini de dikkate alarak hiç vakit geçirmeksizin gerekli tedbirleri alırlar ve çabaları gösterirler. Ö te yandan, 2 0 0 6 yılında şirketlerimizin bu olumsuz teknik rağm en, eski yıllara nazaran iş sonuçlarına daha çok önem verdiklerini, bu sonuçların iyileştirilmesi için özellikle hasarın kontrolü ve azaltılması amacıyla daha çok dikkat ve çaba harcadıklarını da memnuniyetle tespit etmekteyiz. Bu am açla şirketler arası mutabakatın ve bilgi alışverişinin Birliğimiz kanalıyla ulaştığı seviye, gelecek adına gerçekten çok umut vericidir. Birlik olarak 2 0 0 7 yılında, bu çalışmalarımızı şirketlerimize daha fazla veri ve referans sağlayacak şekilde geliştireceğimizi bilmenizi ve bu konudaki her türlü taleplerinizi bize yönlendirmekten çekinmemenizi özellikle rica ederim. Zor, am a sigortacılık adına yüzümüzü kızartmayan bir yılı daha geride bırakıyoruz. Umuyorum önümüzdeki yıl ve yıllar 2 0 0 6 y ı unutturacak kadar verimli ve başarılı geçecektir. Şahsım , Birlik Yönetim Kurulumuz ve çalışanlarımız adına, sigortacılık mesleğine hizmet eden her kişi ve kuruluşa başarılı ve mutlu bir yeni yıl dilerken, 2 0 0 7 ’nin siz ve sevdiklerinize sağlık ve esenlik getirmesini tem enni ediyorum. Saygı ve sevgilerimle, BİRLİKTEN HABERLER O to m o tiv sektörü te m s ilc ile riy le to p la n tı Fotoğraflar Otoban Dergisi’nden alınmıştır. irlik, ekim ayı içerisin d e O to m o tiv Yetkili Satıcıları D e rn e ğ i'n in (OYDER) e v sa h ip liğ in d e "Sağlayıcı-Yetkili Satıcı ve Sigorta Temsilcileri T o p la n tıs ın a ka tıldı. TSRŞB Y önetim Kurulu Başkan Yardım cısı M u ra t Balcı, Y ön e tim Kurulu Üyesi Ertan Fırat, G e n e l Sekreter Erhan T u n ça y ve G e n e l S ekreter Yardımcısı Erdinç Y u rts e v e n 'in d e ka tıldığı to p la n tıd a , OYDER'in yanı sıra O to m o tiv Distribütörleri D erneği (O D D ), O to m o tiv Sanayi D erneği (OSD) v e Legal Danışmanlık tem silcileri d e hazır b ulun d u. Toplantıya katılan kurum temsilcileri ortak çalışm alara d e v a m kararı alarak, rekabetin yo ğu n , tüke ticin in ta le p k a r o lduğu bu d ö 2 n e m d e öncelikle güven ortam ının sa ğ la n m a sı konusunda görüş birliğine vardı. Bu b a ğ la m d a şe ffa f ve d en e tlen e bilir bir yapının oluştu rulması, bilgi alışverişinin hız kazanması a m a cıyla oluşturulan kom iteye TSRŞB a d ın a G enel Sekreter Erhan Tunçay seçildi. ■ SİGORTA ARAŞTIRMA VE İNCELEME Y AYIN LARI-8 Birlik, “Avrupa Birliği’nde Sigorta Aracıları” kitabını yayınladı Avrupa Birliği içerisinde sigorta ve reasürans ürünlerinin dağıtımında sigorta ve reasürans aracılarının önemli bir rolü bulunmaktadır. Bu alandaki Avrupa Birliği mevzuatı sigorta alanındaki tek pazarın düzgün işlemesinin önünde engel oluşturan ve aracıların Avrupa Birliği genelinde serbestçe faaliyet göster melerini engelleyen bazı sorunları ortadan kaldırmayı hedeflemektedir. Tek sigorta piyasası, sigorta aracılarının AT Antlaşması hükümlerine uygun biçimde Avrupa Birliği genelinde faaliyette bulunabildikleri, serbestçe yerleşerek hizmet sunabildikleri bir piyasadır. Avrupa Birliği içerisinde aracılar sigorta ürünlerinin pazarlanması sürecinde önemli role sahiptirler. Bununla birlikte aracılar S r i“ sigorta müşterilerinin SS g y — özel ihtiyaçlarının tespit edilmesinde, çıkarlarının korunmasında, kendiler ine tavsiyelerde bulunul masında kilit önem taşımaktadırlar. Bu nedenle, tek sigorta piyasasının işleyişinde aracılar temel bir unsur teşkil etmektedirler, • te » » " Sektörümüzün AB düzenlemelerine uyumunu kolaylaştırmak ve müzakere sürecine hazırlıklı olmasını temin etmek amacıyla gerçekleştirilen çalışmalar kapsamında Birlik Genel Sekreter Yardımcısı Doç. Dr. Suna Oksay ve Avrupa Birliği Uzmanı Berna Özşar tarafından, “Avrupa Birliğinde Sigorta Aracıları" başlıklı kitap hazırlanmıştır. Çalışmada sigorta aracıları ve aracıların sigorta piyasasındaki rolüne ilişkin genel bir çerçeve çizilmiş, bunu takiben Avrupa Birliği nde sigorta aracılığı faaliyetleri ile bu faaliyetleri düzenleyen ve "Sigorta Aracıları Direktifi” olarak da bilinen 2002/92/EC sayılı Avrupa Parlamentosu ve Konsey Direktifi ana noktalarıyla ele alınmıştır. Çalışmanın son bölümünde ise 25 Avrupa Birliği üyesi devlette sigorta aracılığı faaliyetlerini düzenleyen kurallara ilişkin bilgiler verilmiştir. Birlik, CEA-TSRŞB Ortak Konferansı kitabını yayınladı Birlik, 15-17 Haziran 2006 tarihlerinde Avrupa Sigorta ve Reasürans Federasyonu’nun (CEA) 2006 yılı Genel Kurul Toplantılarına ev sahipliği yaptı. Toplantılar kapsamında Birlik ve CEA işbirliği ile “Sigorta Sektörü: Avrupa Toplumu ve Ekonomisinin Karşı Karşıya Bulunduğu Sorunlara Çözüm Önerileri” konulu bir konferans düzenlendi. Hazine Müsteşarlığı, Avrupa Komisyonu, Avrupa Parlamentosu, IAIS ve Svviss Re’den üst düzey yöneticilerin sigorta sektörünün karşılaştığı sorunlar, bu sorunların nasıl bir düzenleyici çerçeve içerisinde çözülebileceği ve sektörün öncelikleri gibi konuları ele aldığı konferansta yapılan sunumlar Birlik tarafından kitap haline getirildi. İngilizce ve Türkçe olmak üzere iki dilde hazırlanan kitap gerek Avrupa gerekse Türk sigorta çevrelerine iletildi. Birlik, “15 Soruda Avrupa Birliği ve Avrupa Birliği Tek Sigorta Piyasası” başlıklı bir kitapçık yayınladı Birlik, Türk sigorta sektörünün Avrupa Birliği tek sigorta piyasasına uyum sürecinde, toplumda sigortayla ilgili tüm tarafların, özellikle sigorta şirketi çalışanlarının bilgilendirilmesi amacıyla yürüttüğü çalışmalara devam ediyor. Bu çalışmalar kapsamında Birlik Genel Sekreter Yardımcısı Doç. Dr. Suna Oksay’ın editörlüğünde, Avrupa Birliği Uzmanı Berna Özşar tarafından “ 15 Soruda Avrupa Birliği ve Avrupa Tek Sigorta Piyasası” başlıklı bir kitapçık hazırlandı. Kitapçık, Avrupa Birliği ve Tek Sigorta Piyasası hakkında en çok merak edilen konuları 15 soru başlığı altında mercek altına alıyor. Kolaylıkla anlaşılabilir bir dilde hazırlanan kitapçık, müzakere sürecinin etkinliğine ve uyum çalışmalarının başarılı biçimde gerçekleştirilmesine katkı sağlamayı amaçlıyor. Birlik, “Mortgage ve Mortgage Sigortaları” kitabını yayınladı Birlik, “Sigorta Araştırma ve İnceleme Yayınları” dizisinin yedinci kitabı olan “Mortgage ve Mortgage Sigortalarfm yayınladı. Birlik Genel Sekreter Yardımcısı Doç. Dr. Suna OKSAY ve Hukuk ve Mevzuat Uzmanı Av. Tolga CEYLANTEPE tarafından hazırlanan çalışma, mortgage sisteminin genel yapısını ve mortgage sisteminde kullanılan Mortgage Insurance, Mortgage Payment Protection Insurance, Title Insurance gibi başlıca sigorta ürünlerini inceliyor. Çalışmada, mortgage sigortalarına ilişkin poliçe örneklen de okuyucuların bilgisine sunuluyor. MORTGAGE VE MORTGAGE SİGORTALARI BİRLİKTEN HABERLER Birlik, O E C D Sigorta ve Ö z e l Emeklilik Komitesi Toplantısı'nda katıldı irlik, Ekonomik İşbirliği ve Gelişme Teşkil - J İ latı'nın (OECD) 14-15 Aralık 2006 tarihle rinde Paris'te 78ncisi düzenlenen OECD Sigorta ve Özel Emeklilik Komitesi Toplantısı'na katıldı. Birlikten iki tem silcinin katıldığı toplantının g ün d em m a d de le ri arasında "Sigortacılığın Serbestleştirilmesi", "Sigorta Sektöründe Finansal Eğitim" ve "Büyük Ö lçekli Afetlerin Finansal Yönetim inde Uluslararası A ğ " başlıkları yer aldı. Sigortacılığın Serbestleştirilmesi başlığı a l tınd a finansal hizm etler endüstrisinin küresel leşmesinin, düzenleyici ve d e n e tle yici stan d a rtla r arasındaki a rta n uyum un serbestleş m e için yeni fırsatlar sağladığı ve bu e ğilim le rin finansal hizm etler sektöründe gerekli o lm a yan engellerin kaldırılmasını teşvik e ttiğ i belir tildi. Toplantıda, OECD Sigorta ve Özel Emek lilik Kom itesi'nin sigorta hizmetlerinin ve özel likle bireysel em eklilik fonları için ilave serbest leşme olanakları sağlanm asındaki rolünün a l tı çizildi. Bu başlık a ltın d a OECD ülkelerinde si g o rta sektörü için ilave serbestleşme im ka n la rı ile finans sektöründeki eğilim ler o rta y a ko narak, bu eğilim lerin düzenlem e ve d e n e tle OECD Toplantısı’nda Türk Delegasyonu’nun yanı sıra Birlik tem silcileri de hazır bulundu. Soldan sağa: Sanem C andar (Hazine Uzmanı), Murat Kayacı (OECD), Berna Ö zşar (TSRŞB AB ve Uluslararası İlişkiler Uzmanı), Selamet Yazıcı (OECD DT), Selm a Bilgin Özyol (TSRŞB Eğitim, Yayın, Projeler Uzmanı), Gökhan Karasu (Hazine Uzmanı). m e çe rçe vele ri üzerindeki etkileri tanım landı. D aha liberal bir sigorta piyasasının rekabeti arttırması, ürün se çeneğini ço ğa ltm a sı, sigor ta kapasitesini g üçlendirm esi gibi fayd a la rı ile sınır - ötesi yatırım, sınır - ötesi hizm et karşılığı, yerel düzenlem e gibi bu piyasanın önündeki engeller açıklandı. “Sigorta Sektöründe Finansal Eğitim” başlığı altında OECD'ye üye ve üye o lm a yan ülkeler d e sigortacılık a la nın da eğitim in işaret ettiği so runlar, gerek bireyler gerekse sigorta ürünleri ve sigorta dağıtım kanalları açısından ele alındı. Ayrıca bireylerin risk ve sigorta bilinç, eğitim ve kapasiteleri değerlendirilerek, tem el payd a şla rın ve devletin bu konudaki rolü incelendi, si g orta eğitiminin ve risk bilincinin arttırılmasında kullanılan program ve a ra ç la r tanım landı. Risk lerin değerlendirilmesi ve bireylerin sigorta te m inatına olan ihtiyaçlarının karşılanmasında si g o rta ürünlerinin ve sigorta piyasalarının kar maşık yapısı üzerinde durularak, sigorta bilinci nin azlığının arkasında y a ta n bazı nedenler b e lirtildi. Bu başlık a ltında ayrıca emeklilik konu sundaki finansal e ğitim e ilişkin taslak bir tavsiye m e tne ve A lm an Sigorta Şirketleri Birliği'nin ko nuya ilişkin sunumuna d a yer verildi. Büyük Ölçekli Afetlerin Finansal Yönetimin de Uluslararası Ağ başlığı a ltın d a ise 8 Eylül 2006 tarihinde Paris'te OECD Büyük Ölçekli Afetlerin Finansal Y ön e tim in d e Uluslararası Ağ Danışma Kurulu'nun gerçekleştirdiği açılış o tu rum unda ele alınan başlıklar değerlendirildi. Danışma Kurulu toplantısında; büyük ölçekli risklerin doğası ve bu risklere ilişkin finansal zor luklar, gelişmiş ve gelişm ekte olan ekonom iler d e büyük ölçekli afe tle re ilişkin ayrım yapılması gerekliliği, büyük ölçekli risklere karşı finansal korumanın sağlanm asında sigorta endüstrisinin ve finansal piyasaların değişen rolü, devletlerin bu konudaki rollerinin iyi tanım lanm ası gereklili ği ve risk konusunda d a h a bilgili bir toplum un inşasının zorunluluğu konuları tartışıldı. Toplantı d a a yrıca S igorta Birlikleri Federasyonu (CEA)'nun "Kam u - Özel İşbirliği'nin Ö nemli Ro lü" başlıklı bir sunumu d a gerçekleştirildi. ■ 5 BİRLİKTEN HABERLER E ğitim s e m in e rle ri d e v a m e d iy o r irlik, eğitim seminerlerine ta m gaz d e vam ediyor. Türk sigorta sektörünün Av rupa Birliği'ne uyumu ve sigorta mesleğinin g e liştirilmesi am acıyla, 2005 yılı Mayıs ayında, başlatılan eğitim seminerleri kapsam ında, 2 Kasım 2006'da Giresun Üniversitesi Tirebolu Meslek Yüksekokulu, 3 Kasım 2006'da K arade niz Teknik Üniversitesi Vakfıkebir Meslek Yükse kokulu ve 22 Kasım'da d a H a c e tte p e Üniversi tesi Fen Fakültesi A ktüerya Bölümü ö ğre n cile riyle buluşuldu, Giresun ve Karadeniz Teknik Üniversiteleri'ndeki seminerler ü çer o tu ru m d a n oluştu. A çı lış konuşması Karadeniz Teknik Üniversitesi Vak fıkebir Meslek Yüksekokulu M üdür Yardımcısı A bdurrahm an Korkmaz ta ra fın d a n yapılan se m inerde TSRŞB G enel Sekreter Yardımcısı Doç. Dr. Suna Oksay, "Türk Sigorta Sektörünün Ku rumlan ve TSRŞB" başlıklı bir sunum gerçekleştir di. Doç. Dr. Oksay sunum unda, Hazine Müste şarlığı Sigortacılık G enel M üdürlüğü, Emeklilik Gözetim Merkezi, D oğal A fe t Sigortaları Kuru mu (DASK), Trafik Sigortası Bilgi Merkezi (TRAMER), Karayolu Trafik G aranti Sigortası Fonu, Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi (TARSİM) gibi 0 TURK SİGORTA SEKTÖRÜNÜN YAPISI VE mm b i r l i ğ i t e k s i g o r t a p iy a s a s i KONFERANSI : ettepe sektöre yön veren kurum ve oluşumlar hakkın d a bilgi verdi. "Türk Sigorta Sektörünün Gelişimi ve D eğer lendirilmesi" konulu bir sunum gerçekleştiren TSRŞB Eğitim, Yayınlar ve Projeler Uzmanı Sema Bilgin Özyol ise, tarihte yapılan ilk sigorta anlaş m alarından, A v ru p a 'd a deniz ticaretinin geliş mesi ile a rtan sigortacılık faaliyetlerine, O sm an lI'd a bankacılık ve sigortacılık faa liyetlerinden, C um huriyet'in kuruluşundan günüm üze kadar, ekonom ik gelişmelere paralel olarak sektörün g eçirdiği değişim lere değindi. TSRŞB AB ve Uluslararası İlişkiler Uzmanı Berna Özşar d a "A vrupa Birliği ve Tek Sigorta Piyasası" başlıklı sunum da öncelikle Avrupa Birliği'nin ta rihçesi, genişlem e süreçleri, Avrupa Komisyonu, Avrupa Parlamentosu, AB Bakanlar Konseyi, Avrupa A d a le t Divanı, Sayıştay, Komiteler, Av rupa Merkez ve Yatırım Bankaları gibi AB ku rumlan, karar alm a ve müzakere süreçleri hak üniversitesi beytepe kam pu su , k salonu kında bilgi verdi. Özşar d a h a sonra öğrencileri AB Tek Sigorta Piyasası hakkında aydınlattı. AKTÜERYA ÖĞRENCİLERİ İLE BULUŞULDU Dört oturum dan oluşan ve açılış konuşması Aktüerya Bilimleri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ömer Esensoy tarafından gerçekleştirilen H a ce tte p e Üniversitesi'ndeki sem inerde d e , diğer iki semi nerden farklı olarak TSRŞB Mali ve Finansal Dü zenlem eler Uzmanı O nur A c a r d a "Avrupa Birliğ i'n d e Solvency Projesi" konulu bir sunum ger çekleştirdi. Yoğun ilgi gören seminere ö ğren ci lerin yanı sıra çeşitli üniversitelerden öğretim üyeleri ve çeşitli kam u kuruluşlarının yetkilileri d e dinleyici olarak katıldı. Seminerler öncesin d e, Birlik tarafından hazırlanan ve içerisinde se m inerde gerçekleştirilecek sunumların yer aldı ğı kitapçıklar, tüm katılımcı ö ğrencilere dağıtıl dı. Birlik tarafın da n düzenlenen eğitim seminer leri 2007 yılı içerisinde d e d e v a m e d e ce k. ■ BİZE GÖRE 2006 yılının değerlendirmesi 2006 yılında sektörümüzde yaşanan gelişmeleri aşağıdaki başlıklarda özetleyebiliriz. • 2006 yılında sigortacılık alanında yaşanan en önemli gelişmelerden bir tanesi sektöre yabancı sermaye girişindeki dikkate değer artıştır. Türk eko nomisinde yaşanan olumlu gelişmeler, AB uyum sü reci kapsamında gerçekleştirilen reformlar ve ülke mizin sahip olduğu genç nüfus yabancıların gö zünde Türkiye'yi yatırım yapılabilecek bir pazar ha line getirmiştir. • 2006 yılı içerisinde sektöre olan yabancı ilgisi artarak devam etmiştir. Başak Sigorta ve Başak Emeklilik, Fransız Groupama International, İhlas Si gorta, Alman HDI International A.Ş., İsviçre Sigorta, Alman Ergo Grup ve Şeker Sigorta A.Ş. de Ameri kan Liberty Mutual Group'a satılmış, bu satışlar son rasında adı geçen şirketlerin çoğunluk hisseleri ya bancı yatırımcılara geçmiştir. • Tarım üreticilerinin tabiat olaylarından doğan riskler nedeniyle uğradıkları zararların karşılanması amacıyla kurulan Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi A.Ş. (Tarsim) 1 Haziran 2006 tarihi itibariyle poliçe kesmeye başlamıştır. Çok çeşitli ürün türlerinin yetiş tirildiği ülkemizde yüzde 1 olan tarımda sigortalılık oranı göz önüne alındığında böyle bir uygulama nın başlamış olması çok sevindiricidir. • Sektörde 2006 yılında yaşanan diğer bir geliş me Trafik Sigortaları Bilgi Merkezi'nin (TRAMER) fa aliyete geçmesiyle trafik sigortalarındaki sigorta lanma oranının yüzde 99'a çıkmasıdır. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası nın yakından takibi için önemli bir araç olan bu sis temle sigorta şirketleri Zorunlu Trafik Sigortası poliçe leri ve hasarlarla ilgili bilgileri kolaylıkla takip edebil me imkanına kavuşmuşlardır. • Enflasyonun ve faiz oranlarının düşmesi ile bir likte sigorta şirketlerinin mali karların azalması teknik karın önemini bir kez daha ortaya çıkarmıştır. An cak yaşanan yoğun rekabet nedeniyle teknik kar ların arttırılamaması, hasar prim oranını hızla arttıra rak özellikle kasko sigortalarında önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. • Ekim ve Kasım aylarında tüm Türkiye'de yaşa nan sel felaketleri, küresel ısınma neticesinde ülke mizin sel riskine açık bir hale geldiğini açıkça gös termiştir. Ekim-Kasım 2006 dönemindeki sel felaket lerinden kaynaklanan tahmini hasar bedeli 67.359.678 YTL olarak belirtilmiştir. 2000-2005 yılları arasında gerçekleşen sel hasarları nedeniyle öde nen tazminat miktarının ise yaklaşık 138.074.380 YTL olduğu düşünülürse riskin büyüklüğü bir kez daha gözler önüne serilmektedir. 2006 yılında Türk Sigorta Sektörüne yönelik ola rak birtakım kanuni düzenlemeler açısından da yo ğun geçmiştir. • Türk Sigorta Sektöründeki düzenleme açısın dan var olan yasal boşluğun doldurulması ve sek törün sağlıklı bir yasaya kavuşması için yıllardır üze rinde çalışılan Sigortacılık Kanun Taslağı'nın TBMM gündemine alınmış olması sektörümüz açısından sevindirici gelişmedir. • Sigorta ve reasürans şirketleri ile emeklilik şirket lerinin mevcut ve potansiyel riskleri nedeniyle olu şabilecek zararlarına karşı yeterli miktarda özsermaye bulundurmalarının sağlanması amacıyla çı kartılan "Sigorta ve Reasürans İle Emeklilik Şirketleri nin Sermaye Yeterliliklerinin Ölçülmesine ve Değer lendirilmesine İlişkin Yönetmelik" 23.03.2006 tarihin de yürürlüğe girmiştir. • Önümüzdeki yıllarda özellikle AB'ye giriş süre cinde gerek prim üretimi, gerekse çeşitlilik olarak oldukça önem kazanacak olan sorumluluk sigor taları alanında 2006 yılında yaşanan en önemli ge lişme 16 Mart 2006 tarih ve 26110 sayılı Resmî Gazete 'd e yayımlanan Mesleki Sorumluluk Sigortası Ge nel Şartları ve buna bağlı olarak verilmek üzere ha zırlanarak 21 Eylül 2006 tarih ve 26296 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan "Hekim Mesleki Sorumluluk Sigortası Klozu"dur. • Uzun süredir devam eden sosyal güvenlik re formu çalışmaları 2006 yılı ortalarında sonuçlanmış ve Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanu nu 16.06.2006 tarih ve 26200 sayılı Resmi Gazete 'd e yayımlanmıştır. Kanunun yasalaşma sürecin de etkin bir rol üstlenilerek özellikle Genel Sağlık Sigortası'na ilişkin sektör görüşleri ilgili makamlara ile tilmiştir. Bu çerçevede, özel sağlık sigortası primi ve BES katkı paylarının toplamının aylık asgari ücretin %30'una kadar olan kısmı SSK prim matrahına da hil edilmeyecektir. Söz konusu Kanun 1.1.2007 tari hinden itibaren yürürlüğe girecektir. • Yeni Kurumlar Vergisi Kanunu 21 Haziran 2006 tarih ve 26205 sayılı Resmi G azete'de yayımlan mıştır. Kanunun "İndirilecek giderler" başlıklı 8 inci maddesi sigorta teknik karşılıklarının kurum kazan cının tespitinde hasılattan indirimine, "Yurt içinde kesilen vergilerin mahsubu" başlıklı 34 üncü m a d desi ise hayat sigorta şirketlerinde matematik kar şılıkların yatırıma yönlendirilmesinden elde edilen kazanç ve iratlar üzerinden yapılan kesintilerin ku rumlar vergisinden mahsubuna ilişkin düzenleme ler getirmektedir. Böylelikle sektörün uzun zaman dan beri üzerinde çalıştığı bir konu 2006 yılı içeri sinde çözümlenmiştir. • Amacı, belli bir sigorta ilişkisine girmek isteyen kişilerin, gerek sözleşmenin müzakeresi gerekse ku rulması sırasında sözleşmenin konusu, teminatları ve diğer özellikleri hakkında oluşabilecek bilgi eksiklik lerinin giderilmesi ile sözleşmenin devamı sırasında ortaya çıkabilecek ve sözleşmenin işleyişi ile ilgili olarak sigorta ettireni, sigortalı veya lehdarı etkile yebilecek nitelikteki değişiklik ve gelişmelerden ha berdar edilebilmesini teminen sigortacı tarafından yerine getirilmesi gereken görev ve yükümlülüklere dair usul ve esasları düzenlemek olan Sigorta Söz leşmelerinde Bilgilendirmeye İlişkin Yönetmelik 28 Kasım 2006 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 2007 YILI İÇİN BEKLENTİLER • 2006 yılında Birlik ve Hazine Müsteşarlığı Sigorta cılık Genel Müdürlüğü Mortgage uygulaması ile İl gili genel şart ve ürünler üzerinde çalışmıştır. Mort gage kanununun yasalaşması ile 2007 yılı içinde bu ürünlerin devreye girmesi ile sigorta sektörü için ye ni bir pazar doğacaktır. • Sorumluluk sigortalarının 2007 yılı içinde meslek gruplarına yaygınlaşması ile bu alandaki talepler artacak, tüketici bilinci geliştikçe bu alandaki prim üretimi yükselecektir. • Trafik Kanunundaki uygulamalardan sigorta sektörünü en yakından ilgilendiren kaza tespit tuta nağı konusunda öncelikle İstanbul'dan başlayarak Türkiye'ye yayılacak yeni uygulama içinde Birlik ak tif rol üstlenecektir. Maddi hasarlı kazalarda polis ve jandarmanın müdahalesi olmadan yeni düzenle meler konusunda Birlik olarak düzenleyici sorumlu luğumuz olacaktır. Bu konudaki çalışmalar sürdürü lecektir. • Gelir İdaresi Başkanlığı yetkilileri ile BSMV ve di ğer vergi sorunlarının çözümü konusunda büyük oranda m utabakata varılmış, bunların yapıla cak yasal değişikliklerde yer alması beklenmek tedir. 0• Rekabet Kurumu ile 2006 yılında başlayan Türk Sigorta Sektörü Grup Muafiyet konusunda ki görüşmeler olumlu geçmiş, Ocak 2007 sonu na kadar bu konuda taslak mevzuatın kamu oyu görüşüne açılması kararlaştırılmıştır. AB Sigorta Sektörü Grup Muafiyeti direktifi d oğ rultusunda hazırlanacak bu çalışma sektörümüz açısından önemlidir. • Bir diğer önemli husus Ocak 2007 tarihinde yürürlüğe girecek Rekabet Kurumu tarafından ha zırlanan Otomotiv tebliğidir. Bu tebliğ ile otom otiv sektöründe yedek parça ve servis konusunda re kabeti artırıcı olumlu etkisi olacak ve sigorta sektö rünün kasko branşındaki en büyük sıkıntısı olan bu 2 alanda iyileştirme sağlanması mümkün olacak tır. Bu konular ile ilgili taraflar ile görüşmeler sür mektedir. • Tüm bu gelişmeler ve yenilikler sigorta sektörü nün 2007 yılı ve sonrasında yoğun bir tem po bekle diğini, yeni gelişmelere ve onlara hazırlık yapılması konusunda ipucu vermektedir. Bugüne kadar her zaman enflasyonun üzerinde % 100 reel büyüyen sigorta sektörünün bu gelişmeler ile daha hızlı büyü yeceğine ve daha fazla bireye ulaşacağına ve si gortacılık oranının artacağına inanıyorum. • Son 2 yıldır sigortacılıkta kanuni düzenlemeler de yapılan olumlu değişiklikler, ekonominin daha is tikrarlı hale gelmesi ve Türk Sigorta Sektörünün bü yümeye yönelik önemli potansiyeli yabancı yatı rımcıların ilgisini çekmeye devam edecektir. ■ AVRUPA BİRLİĞİ VE SİGORTA 2 0 0 6 İlerleme Raporu değerlendirmesi Avrupa Birliği Komisyonu’nun Türkiye için hazırladığı 200 6 yılı İlerleme Raporu 8 Kasım 2 006 tarihinde yayınlandı. Raporda ülkemiz veya Türk sigorta sektörü için sürpriz olarak nitelendirilebilecek bir ifade yer almıyor. Doç. Dr. Suna OKSAY TSRŞB G e n e l Sekreter Yardımcısı vru p a K om isyonu'nun, a d a y ülkelerin K o p e n h a g K riterlerl'ne ve A vrupa Bir liği m ü kte se b a tın a u y u m d a ka yde ttikle ri g e lişmeleri her yıl düzenli o la ra k d e ğ e rle n d ird ik leri İlerlem e Raporları 1998 yılından bu y a n a hazırlanıyor. Raporlar, a d a y ülkelerle m üza kerelerin yürütülm esi v e y a a da ylık sürecine yeni e klenen ülkeler ko nusunda karar alın ması için A vru pa K onseyi'ne d a y a n a k oluştu ruyor. İlk İlerlem e Raporları, O rta ve D oğu A v ru p a 'd a k i a d a y ülkeler, Kıbrıs Rum Kesimi ve Türkiye ile ilgili o la ra k hazırlandı. Bu ta rih te n itib a ren ra p o rla r ta m üyelik g erçekle şe ne k a d a r her yıl düzenli o la ra k hazırlanm aya d e v a m ediyor. Bu yıl Türkiye için 9uncusu hazırlanan İlerle m e R a p o ru 'n d a AB-Türkiye ilişkileri, siyasi d i y a lo g ve siyasi kriterlere uyum , dem okrasi ve hukukun üstünlüğü, insan hakları ve azınlıkla rın korunm ası, b ö lge se l konular ve uluslara rası yüküm lülükler, e ko n o m ik kriterlere uyum , K o p e n h a g Kriterleri te m e lin d e d e ğ e rle n d ir m eler ve m ü k te s e b a t başlıklarına u yu m d a ka y d e d ile n g elişm eler kapsam lı bir şekilde ele alınıyor. R a p ord a ülkemiz v e y a sigorta sektörü için 10 b e k le n m e d ik sürpriz bir ifa d e yer almıyor. Ra p o rd a ö n e çıkan başlıklar şunlar: KIBRIS SORUNU Bilindiği gib i Türkiye, A vru pa Birliği ve Türki ye arasındaki O rtaklık Anlaşm ası'nı, A B 'ye 1 Mayıs 2004 ta rih in d e üyelikleri g erçekle şe n 10 yeni ülkeyi için e a la c a k şekilde g enişleten Ek P ro to ko l'u Temmuz 2005'te imzalamış ve bun u ta k ib e n üyelik m üzakerelerinin ilk a ş a masını oluşturan ta ra m a süreci başlamıştı. İlerlem e R a p o ru 'n d a ö n e m le v u rg u la n a n n o k ta la rd a n biri, Türkiye'nin Ek P ro to ko l'u ta m o la ra k u y g u la m a d ığ ı ve lim anlarını Kıb rıs Rum Kesimi bayraklı g e m ile re a ç m a m a y ı sürd ürdü ğ ü yo lu n d a k i tespitler oldu. Aynı d u rum un h a v a ulaşım ında d a söz konusu o ld u ğun u b e lirte n A vru pa Birliği, bu d urum un m alların serbest dolaşımı ve G üm rük Birliği anlaşm asının ihlali a n la m ın a g e ld iğ in i ve Tür kiye 'n in yasal yüküm lülüklerini yerine g e tir m e d iğ in i ö n e m le vurguluyor. Türk yetkililerin KKTC üzerindeki izolasyon lar ka ld ırılm a d a n Ek P rotokol’ün u y g u la n m a y a c a ğ ın ı b irç o k kez dile g e tirm e le rin e karşın A vru pa Kom isyonu Türkiye'ye Aralık 2 0 0 6 'd a d ü z e n le n e c e k Zirve Toplantısı'na k a d a r bir ek süre verm iş d u ru m d a . Bu d urum AB iç in d e Fransa, A vusturya, H o lla n da , Kıbrıs Rum Kesi mi ve Y unanistan gibi çe vre lerin baskısına ra ğ m e n A vru p a K om isyonu'nun Türkiye için bir h a re ke t sahası y a ra tm a ç a b a la rın ın sonu cu. Zira A vrupa Kom isyonu, se çim le re g id e n bir hüküm etin Kıbrıs ko nu su nd a a d ım a ta m a y a c a ğ ın ın b ilin cin d e. Aralık a yın d a ki d e v le t v e h ü k ü m e t başkanları zirvesine kadar, h e m d e izolasyonla rın kaldırılm adığı bir o rta m d a , Türkiye'nin li m a n ve h a v a sahalarını Kıbrıs Rum K esim i'ne a ç a c a ğ ın ı b e kle m e k p e k g e rç e k ç i bir y a k la şım d e ğ il. Peki bu d u ru m d a AB-Türkiye ilişkile ri nasıl bir seyir izler, A ra lık 'ta g e rç e k te n bizi b e k le y e n bir tre n ka za sın d a n söz e tm e k m üm kün mü? Türkiye'yi c id d i bir krizin, belki d e ya ptırım ların b e kle d iğ i kesin; a n c a k yine d e bu kriz v e y a yaptırım ların d ozu n un A vru p a Birliği t a ra fın d a n iyi a y a rla n a c a ğ ı v e iplerin, ilişkileri geri d ö n ü lm e y e c e k bir h ale g e tire c e k k a d a r g e rilm e y e c e ğ i öngörülebilir. SİVİL-ASKER İLİŞKİLERİ Bilindiği g ib i A vru p a Birliği'nin Türkiye'ye yönelik en ö ne m li eleştirilerinden birini d e sivil-asker ilişkileri oluşturuyor. İlerlem e R aporu 'n d a slvil-asker ilişkilerinde bazı ilerlem eler k a y d e d ild iğ i, ö rn e ğ in sivillerin askeri m a h k e m e le rd e ya rg ıla n m a sın ın ö n ü n e g e ç ild iğ i belirtiliyor. A n c a k silahlı kuvvetlerin üst düzey m ensuplarının Kıbrıs, laiklik, G ü n e y d o ğ u soru nu g ib i iç ve dış p o litika ko nularında görüş bildirdikleri ve b öylelikle siyasi etkilerini sürdür dükleri ifa d e ediliyor. Bu n e d e n le d e sivil-asker ilişkilerini AB u yg u la m a la rıyla uyum laştırm a d a s a ğ la n a n ilerlem enin sınırlı o ld u ğ u n u n 11 AVRUPA BİRLİĞİ VE SİGORTA altı çiziliyor. Bu ifa d e le rd e n d e anlaşıldığı g i bi A vru p a Birliği, Türkiye'de askerin ro lü n d e n rahatsızlık duyuyor. Askeri yetkililerin s a d e c e askeri, savun m a ve güve n lik konularına y ö nelik a ç ık la m a la r yapm ası g e re ktiğ i, b u n u n d a ya lnızca hüküm etin yetkisi a ltın d a y a p ıla b ile c e ğ i ö n e m le ifa d e ediliyor. TÜRK CEZA KANUNU 301. MADDE Son d ö n e m d e Türkiye g ü n d e m in i en ç o k m eşgul e d e n ko n u la rd a n biri d e Türk C eza K a n u n u 'n u n 301. M a d d e s i'n e d a y a n a ra k O rh a n Pam uk, Elif Şafak ve Hrant Dink a le y hine a ç ıla n d a v a la r oldu. 301. M a d d e , Türk lüğü, cu m h u riye ti, TBMM'yi a le n e n a şa ğ ıla y a n kişilerin 6 a y ila 3 yıla k a d a r hapis c e z a sıyla cezalandırılm asını; Türkiye C u m h uriye ti h üküm etini, d e vle tin yargı organlarını, askeri 12 ve ya e m n iy e t teşkilatını a le n e n aşağ ıla yan kişilerin ise 6 a y ila 2 yıla k a d a r hapis cezasıy la cezalandırılm asını ö ng ö rü yor. M a d d e n in yanlış kullanılm asına karşın kendi iç in d e bir güve n cesi d e bulunuyor. Son fıkra da eleştiri a m a c ıy la ya p ıla n d ü şü n ce açıklam alarının suç o lu ştu rm a y a c a ğ ı belirtiliyor. Buna karşın, u y g u la m a d a d urum farklı. 301. M a d d e 'y e d a y a n a ra k a çıla n d a v a sayısında gözle g ö rülür bir artış bulunuyor. İşte bu n e d e n le , İlerlem e R a p o ru 'n d a y a r gı a la n ın d a Türkiye'nin y a p tığ ı d ü ze n le m e le re ve yargı m ensuplarının eğitilm esine ra ğ m en, özellikle 301. M a d d e n in ş id d e t iç e rm e yen fikirlerin ifadesini kısıtlam aya yönelik kul lanılm asından şikâyet e d iliyo r ve 301. M a d den in AB standartlarının ya kalan m a sı açısın d a n değiştirilm esi g e re k tiğ i belirtiliyor. KÜLTÜREL HAKLAR-DOĞU VE GÜNEYDOĞU’DAKİ DURUM İlerlem e R a p o ru 'n d a ayrıntılı o la ra k e le a lın a n bir d iğ e r konu d a kültürel h a kla r ile D o ğ u v e G ü n e y d o ğ u A n a d o lu B ö lg e le ri'n d e k i durum . R a p o rd a kültürel h a kla r ç e rç e v e s in d e iki ye re l ra d y o ka n a lın a K ürtçe yayın izni v e ril d iğ i belirtilirken, bu ya yın la ra u y g u la n a n sü re kısıtlam aları eleştiriliyor. Bununla birlikte a n a d ille ri Türkçe o lm a y a n ç o c u k la rın Türk e ğ itim sistemi içerisinde a n a d ille rin i ö ğ re n e m e d ikle ri ko nu su nd a d a eleştiriler getiriliyor. D o ğ u ve G ü n e y d o ğ u B ö lg e si'n e ilişkin o la ra k y a p ıla n d e ğ e rle n d irm e le r ise o ld u k ç a kapsam lı. R a p o rd a te rö r e y le m le rin d e n d o ğ a n zararların tazm ini ko n u su n d a ile rle m e k a y d e d ilm e s in d e n ö v g ü y le söz ediliyor, PKK te rö rü n d e n bah se dilirke n "AB te rö r ö r g ü tle ri listesinde yer a la n PKK" vurgusu y a p ı lıyor. Bu ifa d e , A vru p a K om isyo nu 'n u n Türki y e 'n in h assa siye tle rin i d ik k a te a ld ığ ın ın ö n e m li bir göstergesi o la ra k g ö ze ça rp ıyo r. Buna karşın R a p o r'u n ilgili b ö lü m ü n d e G ü n e y d o ğ u 'd a k i e ko n o m ik d u ru m u n g e n e l g ö rü n ü m ü n d e k i olum suzlukların sü rd ü ğ ü , so runun ç ö z ü m ü n e yö ne lik kapsam lı bir p la n g e liştirilm e d iğ i ve seçim yasasındaki y ü zd e 1 0 'lu k b a ra jın b üyü k siyasi p a rtile r dışındaki p a rtile rin P a rla m e n to 'd a tem silini zorlaştırdı ğı ifa d e ediliyor. SİGORTA SEKTÖRÜNE YÖNELİK DEĞERLENDİRMELER R a p o rd a sektörel a la n la rd a k a y d e d ile n g e liş m e le re "Üyelik Y üküm lülüklerini Yerine G e tirm e K ab iliyeti" başlığı a ltın d a ka psa m lı b iç im d e yer veriliyor. S igorta se ktö rü n d e ki g e lişm e le re g e ç tiğ i miz yıl o ld u ğ u g ib i farklı başlıklar a ltın d a d e ğ in ild iğ i g ö ze çarpıyor, R a p o rd a "R e k a b e t Politikası" (Başlık 8 ) başlığı a ltın d a sig o rta se ktö rü n e a tıfta b u lu n ulurken, se ktöre ilişkin kapsam lı d e ğ e rle n d irm e le rin "F inansal H izm etle r" (Başlık 9) başlığı a ltın d a ya pıld ığı görülüyor. "R e k a b e t P o litik a s ın a ilişkin 8 in ci başlık a ltın d a "S igortacılık, te le k o m ü n ik a s y o n ve p o sta hizm etleri a la n la rın d a sektöre özel b lo k m u a fiy e tle re ilişkin yasal d ü z e n le m e le rin g e re kliliğ in e " a tıfta bulunuluyor. S igorta sektörüne ilişkin gelişm e le rin k a p samlı o la ra k e le alındığı başlık ise "Finansal H izm etler". Bu başlık a ltın d a sektörüm üze ilişkin o la ra k y a p ıla n d e ğ e rle n d irm e le r şun lar: • S igortacılık ve bireysel em eklilik a la n la rın d a ilerlem e kaydedilm iştir. • S igorta, reasürans ve bireysel em eklilik şir ketleri için yeni bir yü küm lülük karşılam a ye te rliliğ i (so lve n cy) sistemi ka b u l edilm iş tir. Bu sistem AB S o lve n cy I ç e rç e v e s i ile benzerlik g ö s te rm e k te , aynı z a m a n d a d e v a m e tm e k te o la n S o lve n cy II ç a lış m a la rından d a e sinlenm ektedir. • M e v c u t Sigorta M u ra k a b e K anunu g ü n c e l o lm a yıp p e k ç o k h üküm leri m a h k e m e k a rarıyla ip ta l edilmiştir. • T ü rkiye 'd e sigorta g ru p la rı, ko nso lid e sigor ta m uhasebesi ve reasüransa ilişkin özel k a n u n la r b u lu n m a m a k ta d ır. Reasürans fa a liye tleri hâliha zırd a hayat-dışı sig o rta o la rak d ü ze n le n m e kte d ir. Hayat-dışı sigorta m e vzu a tın a ilişkin o la ra k Türkiye'nin müş te re k sigorta (c o -in s u ra n c e ), kredi s ig o rta sı (c re d it in su ra n ce ), hukuksal ko ru m a si gortası (le g a l e xp e n se in su ra n ce ) v e turist sigortaları (tourist a ssistance) ko n u la rın d a d ü ze n le m e le ri yoktur. • H azine M üsteşarlığı s ig o rta v e bireysel em eklilik sektörlerini d ü z e n le m e k te v e d e n e tle m e kte d ir. Hazine Müsteşarlığı b ü n y e sinde fa a liy e t g ö ste re n S igortacılık G en e l M ü d ü rlü ğ ü d ü ze n le y ic i fa a liy e tle rd e n ve u za kta n d e n e tim d e n sorum ludur. Sigorta D e n e tle m e Kurulu ise y e rin d e d e n e tim fa aliye tleri yü rü tm e kte d ir. Bu kurum ların y a p tırım ka p a site le ri, bağımsızlıkları ve a ra la rındaki işbirliği y e te rin c e gelişm em iştir. • G elişm eler o lm asına karşın, sig o rta a la n ın d a m ü k te s e b a ta u yum sınırlı ka lm a ktad ır. Ö zellikle sig o rta sektörü v e m e n kul kıym et p iy a s a la rın d a d e n e tle m e kapasitesi y e te rin ce gelişm em iştir. ■ AVRUPA BİRLİĞİ VE SİGORTA Avrupa Birliği 2007-2009 Mali Yardımları Berna ÖZŞAR TSRŞB AB ve Uluslararası İlişkiler Uzmanı ralık 1999 Helsinki Zirvesi'nde Türki y e 'n in A vrupa Birliği adaylığının o n a y lanmasını ta kib e n A vrupa Birliği ta ra fın d a n Türkiye'ye ya pıla n m ali yardım lar "katılım ö n cesi" ç e rç e v e y e alınmıştır. A vrupa Komisyonu M art 2001'de m ali yardım lara ilişkin olarak bir ç e rç e v e yö ne tm e lik kabul etmiş ve böylelikle Türkiye'ye y a p ıla c a k olan tüm mali yardım lar tek bir b ü tç e kalem i a ltında toplanmıştır. Katılım öncesi yardım lar (instrum ent for p re accession) ve MEDA çe rçe ve sin d e g eçm işte kullandırılmış ve halen kullandırılm akta olan yardım ların üzerine inşa edilen Finansal Ç er ç e v e (M ulti-A nnual Ind ica tive Financial Fra m ew ork), A vrupa Birliği'nin Türkiye için hazırla dığı katılım öncesi stratejiyi destekler nitelik t a şımaktadır. Finansal Ç e rçe ve üç te m e l a m a c a ulaşılması konusunda Türkiye'ye destek sağlanm asını ö n g ö rm e k te d ir. Bu a m a ç la r şunlardır: • K op e n h a g politik kriterlerine ta m anlam ıyla uyum sağlanm ası, • Topluluk m üktesebatının kabulü ve uygulanm ası, • AB-Türkiye Sivil Toplum D iyalogunun desteklenm esi. Hibe şeklindeki m ali yardımlar, sektörel pek ç o k p ro g ra m ve proje yoluyla kam u kurum ve kuruluşlarının AB m evzuatına uyumlarını ko laylaştırm akta, idari yapılarını g ü ç le n d ire c e k teknik destek ve d on a nım sa ğ la m a kta ; aynı z a m a n d a sivil to p lu m kuruluşları, yerel y ö n e timler, KOBİ'ler, üniversiteler ve d iğ e r to p lu m - 14 Avrupa Birliği’nin 2 0 0 7 -2 0 0 9 döneminde Türkiye için öngördüğü finansal paketin çerçevesi belli oldu. Türkiye’nin kullanımına açılacak olan paket yaklaşık 1,6 milyar Euro’luk bir büyüklüğe sahip. sal kesimlerin A vrupa Birliği'ne uyum unu ko laylaştırmaktadır. Projelerin yö n e tim i 2002 yılında A vru p a Kom is y o n u 'n u n Brüksel m e rk e z in d e n Türki y e 'd e k i A vru pa Komisyonu Türkiye D elegasy o n u 'n a devredilm iş, Eylül 2 00 3 'ten itib a re n ise d iğ e r a d a y ülkelerdeki gib i Türk kurum larına aktarılmıştır. 2002-2006 yılları arasında Türkiye'nin kulla nımına ayrılan hibe şeklindeki m ali ya rd ım la rın tutarı 1,3 m ilyar Euro civa rın d a olmuştur. A vru p a Birliği'nin 2007-2009 d ö n e m in d e Türkiye için ö n g ö rd ü ğ ü finansal p a ke tin ç e r çevesi d e belli olmuştur. Türkiye'nin kullanımı na a ç ıla c a k olan p a k e t yaklaşık 1,6 m ilyar Euro'luk bir b üyüklüğe sahiptir. Bu p a k e t "kurumsal ya p ıla n d ırm a ", "sınırötesi işbirliği", "b ö lg ese l ka lkınm a", "insan kaynaklarının geliştirilmesi" ve "kırsal kalkın- daki alanların ç o ğ u ö n c e d e n A vrupa Birliği ta ra fın d a n Türkiye'nin kullanımına a çıla n MEDA Programı (1996-2001) ve Katılım Ö ncesi Yardım lar (2002-2006) ile AB fon la rın da n y a rarlanmıştır. Bu ç e rç e v e d e özellikle insan h a k ları başlığı a ltın d a sivil to p lu m , polis ve ja n d a r Bileşen I: KURUMSAL YAPILANDIRMA m a ile yargıya yönelik projeler ile Topluluk Kurumsal ya p ıla n d ırm a bileşeni kapsam ın m ü ktesebatına uyum başlı ğı a ltında ve rg id e n tarım a, enerjiden İstatistiğe, ulaşım d a n vize politikalarına pek TOPLAM BİLEŞEN 2007 2008 2009 ço k alanı kapsayan projeler 248.7 1. Kurumsal Yapılandırma 252.3 231.9 723.9 h a y a ta geçirilmiştir. 8.842 24.807 II. Sınır-ötesl İşbirliği 6.567 9.398 Bu ç e rç e v e d e sig o rta sektörü d e ihm al edilm em iş 524.1 182.7 III. Bölgesel Kalkınma 173.8 167.6 ve A vrupa Birliği ta ra fın d a n 54.4 IV. İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi 50.2 57.0 161.6 Sigortacılık G enel M üdürlü159.2 V. Kırsal Kalkınma 20.7 85.5 53.0 ğ ü 'n ü n ye n id e n ya p ıla n d ı TOPLAM 1,602.607 497.367 538.742 566.498 rılması a m a c ıy la bir eşleştir ' Rakamlar Milyon Euro cinsirıdendir. m e projesi kapsa m ın da kum a " o lm ak üzere beş farklı bileşenden m e y d a n a gelm ektedir. Bu beş bileşen a ltın d a kul landırılması p la n la n a n yardım ların d ö kü m ü şöyledir: Türkiye için 2007-2009 Finansal Çerçevesi* AVRUPA BİRLİĞİ VE SİGORTA rumun kullanımına 3,1 m ilyon Euro tahsis e dil miştir. Projenin gerçekleştirilmesi, AB mükteseb a tın a uyum lu yeni bir Sigorta K anunu'nun kabulüne bağlanmıştır. Yeni kanunun yürürlü ğ e girm em esi n ed e niyle proje için ayrılan b ü tç e n in tüm ü A B 'ye geri dönmüştür. Sektö rümüzün farklı projeler geliştirerek AB mali kay naklarından yararlanm asının ö nündeki en b ü yük engel d e budur. 2007-2009 d ö n e m in d e ise kurumsal ya p ı la n dırm a ka p sa m ın d a A vru p a Birliği Türki y e 'y e yukarıda d a sözü edilen ü ç te m e l baş lık altında kaynak aktaracaktır. K o p e n h a g politik kriterlerine uyum ka psa m ın da reform la rd a n e tkilenen kurum ların desteklenm esi (özellikle yargı, kanunların yürürlüğe konması ve kam u yönetim i ala nın da ki kurumların) ve sivil to p lu m kuruluşlarının gelişmesinin teşvikine yönelik projelere ö nce lik verilmesi p la n la n maktadır. Topluluk m üktesebatının ka bu lü ve uygulanm ası ka psa m ın da ise öncelik; tarım , ç e vre , a d a le t, özgürlük ve güvenlik ile G üm rük Birliği anlaşm asından ka yn a kla n a n yü kümlülüklere verilm ektedir. Bu önceliklerin yanı sıra yerleşm e ve hizmet sunumu serbestîsi ile b a n k a dışı finansal sektö rün d e n e tim standartlarına ilişkin kurumsal y a pılanm a desteği verilmesi d e m üm kün o la b i lecektir. Son olarak AB-Türkiye arasında sivil toplum d iy a lo g u n u n g ü çle n d irilm e s i ç e rç e v e s in d e m e d y a , gençlik, a k a d e m ik kurumlar, yerel ku rumlar, mesleki örgütler, sosyal ta ra fla r ve STK'lar arasında işbirliğini g ü çle n d irici çalışm a lar fo n la n a c a k , Türkiye'nin Topluluk p ro g ra m ları ve ajanslarına katılımı desteklenecektir. A vru p a Birliği ta ra fın d a n verilecek bu desteklerin b a şarıya ulaşıp ulaşm adığı her yıl yayınlanan İlerleme Raporla rı'n d a değerlendirilecektir. BİLEŞEN II: BÖLGESEL VE SINIR-ÖTESİ İŞBİRLİĞİ A vru pa Birliği ta ra fın d a n "Bölgesel ve Sınır-Ötesi İşbirli ğ i" bileşeni a ltın d a Türkiye'nin kullanım ına a ç ıla c a k o la n 16 fon la r m e v c u t ve g elece kteki AB üyesi sınır komşularıyla sınır-ötesi işbirliğinin geliştirilmesi a m a c ın a yöneliktir. Bu ç e rç e v e d e A vrupa Bir liği ta ra fın d a n Türkiye-Bulgaristan ve TürkiyeYunanistan arasında sınır-ötesi işbirliğinin geliş tirilmesine yönelik o la rak sağlanan katkılar sü recektir. Bu ç e rç e v e d e sınır bölgelerin ekonom ik potansiyelinin arttırılması için küçük ça plı a lt yapı çalışm alarına (çe vre , ulaşım, turizm vb.), ekonom ik ve ya çevresel p la n la m a için teknik yard ım a ve sınır-ötesi sosyal ve kültürel b a ğ la rın kuvvetlendirilm esi çalışm alarına ö nce lik verilmesi ve projelerin bu d o ğ ru ltu d a seçilm e si p lanlanm aktadır, BİLEŞEN III: BÖLGESEL KALKINMA "Bölgesel Kalkınm a" bileşeni a ltında Türki ye 'n in kullanım ına a ç ıla c a k fonların ise çe vre , ulaşım, bölge se l re ka b e tçilik ve KOBİ'lerin desteklenm esi a la nlarındaki projeleri teşvik e d e r nitelikte olması beklenm ektedir. AB m ü ktese b atın a u yum da Türkiye'yi en ç o k zo rla y a c a k m ü kte se b a t başlıklarından o lan ve 70 m ilyar Euro tu ta rın d a bir uyum m a liyeti getirm esi b eklen e n çe vre a la nın da özel likle su ted a riki, atık suların tem izlenm esi ve atık yö ne tim i alanlarındaki projelerin; ulaşım a la n ın d a Türkiye'yi A B 'ye b a ğ la y a c a k TransA vrupa ağının geliştirilmesi, dem iryolu a lty a p ı larının m odernizasyonu, denizyolu ulaşımı ve benzer projelerin; bölgesel re ka be tçilik a la nında ise KOBİ'lerin fa a liy e t gösterdiği iş a la n larının geliştirilmesi, üretim ve hizmet sektörle rinde istihdam ın kalitesinin arttırılması gibi p ro jelerin desteklenm esi planlanm aktadır. Sınır ötesi işbirliği Kurumsal Geliştirme 10% 10% BİLEŞEN IV: İNSAN KAYNAKLARININ GELİŞTİRİLMESİ "İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi" bileşeni a ltın d a A vrupa Birliği'nin öncelikleri istihdam a katılım oranının arttırılması, özellikle kadınların iş h a y a tın a katılımlarının teşviki, e ğitim in ka lite sinin artırımı, m üfredatın geliştirilmesi, d e z a vanta jlı grupların sosyal h a y a ta katılımının sağlanm ası ve sosyal hizmetlerin geliştirilmesi dir. Bu a m a ç doğ ru ltu sun d a "İnsan K aynakla rının Geliştirilmesi için O perasyonel P rogram " geliştirilecek ve bu p ro g ra m Türk yetkili kurum lan ta ra fın d a n yürütülecektir. O perasyonel Program , eğitim ve mesleki e ğitim yoluyla insan kaynaklarının geliştirilmesi ve kişilerin istihdam piyasasına kazandırılması, sürekli eğitim , istihdam a la n ın d a yardım lar, kendi işini kurm ak isteyen kişilere yönelik ya r dım lar ve yeni istihdam alanlarının yaratılm ası konusunda kişilere destek sunm a şeklinde yü rütülecektir. Bunun yanı sıra e ğitim , istihdam , sosyal katılım ve mesleki e ğitim sistem ve y a pılarının desteklenm esi, e ğitim hizmetleri ve sosyal hizm et sunum unun m odernizasyonu, insan kaynaklarının geliştirilmesi konusunda fa a liy e t gösteren STK'ların desteklenm esi fa aliyetleri yürütülecektir. BİLEŞEN V: KIRSAL KALKINMA "Kırsal Kalkınma" bileşeni a ltın d a ya p ıla c a k AB yardımları tek bir Bölgesel Kalkınma Prog ramı çe rçe ve sin d e yürütülecektir. Bu ç e rç e v e d e iki te m e l ö nce lik belirlenmiştir. Bunlar d a n ilki tarım sektörünün A B 'ye uyum unun sağlanması ve AB O rtak Tarım Politikası, gıda güvenliği, veterinerlik ve bitki sağlığı ile ç e v re sel stan d artlara ilişkin Topluluk m üktesebatının kabul edilm esine katkı sağlanmasıdır. Diğer öncelik ise kırsal bölge le rin sürdürülebilir kal kınmasının hızlandırılmasının teşvik edilmesidir. Beşinci bileşenin u yg u la m a d ön e m in in ilk üç yılı olan 2007, 2008 ve 2009 yıllarında fo n la m a d a h a düşük o la c a k , bu o ran ta k ip e d e n yıllar d a artacaktır. Mali ya rd ım la r çe rçe vesin d e çiftçiler, g ıd a ürünleri işleme ve p aza rla m a şir ketleri, ko o p e ra tifle r ve üretici birlikleri gibi g e rç e k ve tüzel kişiler fo n la rd a n y a ra rla n a b i lecektir. ■ 17 AVRUPA BİRLİĞİ VE SİGORTA Avrupa ABD ve Türkiye Bancassurance Av. Tolga CEYLANTEPE TSRŞB Hukuk ve M evzuat Uzmanı ü n y a d a sigorta piyasasındaki d ö n ü şüm, dağıtım kanallarını d a d o ğ ru d a n etkilem ektedir, Bu ç e rç e v e d e tüketicilerin si g o rta ürünlerini alırken kullandıkları yö n te m le r d e g id e re k gelişm ekte ve çeşitlenm ektedir. Dağıtım kanalları, d o ğ ru d a n dağıtım ve d o laylı dağıtım olarak iki a n a gru pta ele alınm ak tadır. D oğrudan dağıtım ; sigorta şirketlerinin kendi bünyelerindeki dağıtım unsurlarının kul lanılması suretiyle, dolaylı dağıtım ise şirket dı şındaki d iğ er dağıtım kanallarının kullanılması suretiyle sigorta ürünlerinin pazarlanmasıdır. G eleneksel dolaylı dağıtım kanalları arasın d a a c e n te le r ve brokerler sayılabilir. Diğer t a ra ftan , b a n k a sigortacılığı (b a nca ssu ra nce ), elektronik sigortacılık (e-insurance) ve te le fo n sigortacılığı gibi a lte rn a tif dağıtım kanallarının kullanılarak sigorta ürünlerinin pazarlanm ası d a g id e re k artm aktadır. DAĞITIM KANALI OLARAK BANCASSURANCE B ancassurance, kısaca sigorta ürünlerinin b a n k a la r kanalıyla dağıtım ı olarak ta n ım la nabilir. Bu ç e rç e v e d e , ilk b a n ca ssuran ce ör nekleri 1970'lerde Fransa'da görülm üş, bu uy gulam anın a lte rn a tif bir dağıtım kanalı olarak kabulü ve yaygınlaşması ise 1980'lerin o rta la rında gerçekleşm iştir .1 Bancassurance, ö nce le ri h a y a t sigortası ürünleri için kullanılmış, d a h a sonraları bu d a ğıtım kanalının kullanımı d iğ e r ürünlere doğru genişlemiştir. Bununla birlikte h a y a t sigortası ürünlerinin b a n ka la r aracılığı ile dağıtım ı h a len h a y a t dışı sigorta ürünlerine g öre d a h a yaygındır. Bugün ban ca ssuran ce u ygu la m a la rı için 3 farklı m o d el söz konusudur. B unlardan ilki, b a n ka ve sigorta şirketlerinin arasında bir e n tegrasyonun, a n a şirket-bağlı şirket ilişkisinin varlığıdır. İkinci m o d e l, b a n ka ve sigorta şir ketleri arasında kurulan jo in t v e n tu re 'la r a ra cılığıyla bu faa liyetin yürütülmesidir. Üçüncü m o d e l ise bankaların, s a d e c e sigorta şirketle rinin ürünlerini pazarlam asına yönelik bir or taklığın kurulmasıdır. AVRUPA’DA BANCASSURANCE Yukarıda kısaca d e ğ in ild iğ i üzere ilk b a n cassurance uygulam aları A vru pa ülkelerinde görülmüştür, Bugün bu ü lkelerde, bancassu ra n c e ya nın da posta ve te le fo n gibi a lte rn a tif dağıtım kanallarının kullanımı o ld u k ç a y a y gındır. A vrupa ülkelerinde b a n ca ssu ra n ce için kul lanılan ortak bir m o d e l m e v c u t o lm a yıp farklı ülkelerde farklı m o d eller ön p la n a çıkm a kta- ’ Bazı kaynaklarda 1960’larda İngiltere’de gerçekleştirilen bazı uygulamaların bu alanın öncüleri olduğuna yer verilmekte ise de genel olarak Fransa'daki uygulamalar ilk bancassurance örnekleri olarak kabul edilmektedir. 18 Belgium 2000 Netherlands 2000 Finland 2002 Bancassurance 32 % Traditional 58 % Direct 10 % Bancassurance 45% Traditional 55% Direct 0% Bancassurance Traditional 30% Direct 14% Norway 2003 UK 2002 Bancassurance 50% Traditional 50% Direct 0% Bancassurance 18% Traditional 73% Direct 9% Germany 2003 Bancassurance 23% Traditional 72% Direct 5% France 2003 Bancassurance 61% Traditional 33% Direct 6% Greece 2004 Bancassurance 15% Traditional 85% Direct 0% Portugal 2002 Bancassurance 80% Traditional 17% Direct 3% Spain 2002 Italy 2002 Bancassurance 77% Traditional 20% Direct 3% Bancassurance 56% Traditional 35% Direct 9% Kaynak: Focus, Analysis o f Bancassurance and its status around the world, 2005. dır. Ö rneğin; Fransa ve B e lçika 'd a b a n ka ve sigorta şirketleri arasında a n a şirket-bağlı şir ket ilişkisi, İtalya ve P ortekiz'de jo in t ve ntu re kurulması, A lm a n y a 'd a ise bankaların sa d e c e sigorta ürünlerinin pazarlanm asına aracılık etm esine yönelik bir u yg u la m a yaygındır. Yukarıda yer a la n ve A v ru p a 'd a dağıtım kanallarının ülkelere g ö re dağılımını gösteren şekildeki veriler in c e le n d iğ in d e , b a n ka ve si g o rta şirketleri arasındaki işbirliğinin türü ile b a n ca ssu ra n ce 'ın yaygın kullanımı arasında yakın bir ilişki o ld u ğ u görülm ektedir. Bu ç e rç e v e d e , bu dağıtım kanalının p a z a ra hakim o ld u ğ u ülkelerde, b a n ka ve sigorta şirketleri arasında a n a şirket-bağlı şirket ilişkisi ve y a kurulmuş jo in t-v e n tu re 'la r söz konusu iken, d iğ e r ülkelerde, bankaların rolü s a d e c e aracılık ile sınırlıdır. A v ru p a 'd a k i b a n c a s s u ra n c e u y g u la m a la rı, A vru p a Birliği m evzuatı açısından d e ğ e r AVRUPA BİRLİĞİ VE SİGORTA le n dirild iğ in de , bu a la n d a k i m e vzu a t e n g e l lerinin g id e re k azaldığı g örülm ekte d ir. N ite kim İkinci Bankacılık Direktifi 2 ile (89/646/EEC) üye ü lkelerde b a n c a s s u ra n c e 'ın gelişm esi nin önü açılmıştır. ABD’DE BANCASSURANCE ABD'de, a cen teler başta olm ak üzere g ele neksel dağıtım kanallarının kullanımı A vrupa'ya göre d a h a yaygın olup bancassurance, posta, telefon ve internet gibi alternatif dağıtım kanal larının kullanımı ise o ld u kça sınırlıdır. ABD'nin b a n ca ssu ra n ce konusunda Avru p a 'n ın gerisinde kalm asına ilişkin sebeplerin başında, Finansal M odernizasyona ilişkin bir K anun'un (Financial M odernization A c t o f 19993 ) yQrü r|Qğe girmesi ö ncesinde, ilgili m e v zuatın b a n k a ve sigorta şirketleri arasındaki ilişkiyi sınırlayıcı bir takım düzenlem eler ihtiva etm esi g e lm e k te d ir .4 Nitekim, ABIA (A m e rica n Bankers Insurance A ssociation) ta ra fın d a n ya pıla n çalışm alar, söz konusu kanunun yürür lüğe girmesini ta k ib e n bankaların sigortaya ilişkin faa liyetle rin i g id ere k artırdıklarını o rta ya koym aktadır. Bununla birlikte sigorta satışları dolayısıyla e ld e ettikleri gelir, halen b a n k a la - 2 Second Council Directive 89/646/EEC of 15 December 1989 on the coordination of laws, regulations and administrative provisions relating to the taking up and pursuit of the business of credit institutions and amending Directive 77/780/EEC. 3 ilgili Kanun bazı kaynaklarda "Gramm-Leach-Bliley Act" olarak da geçmektedir. 4 Glass-Steagall Act. rın to p la m gelirleri için d e ço k önem li bir yere sahip değildir. ABIA ta ra fın d a n ya pıla n çalış m a sigorta bağlantılı gelirlerin, b ankaların to p la m gelirleri için d e % 0.5'lik bir p a y a sahip old uğ u nu gösterm ektedir. Aşağıda yer alan ve A B D 'd e dağıtım ka nallarının dağılımını gösteren şekilden 5 d e g ö rüldüğü üzere a lte rn a tif d ağ ıtım kanallarının A B D 'de sahip oldukları to p la m p a y son d e re c e sınırlıdır. 11% 3% 64 % □ D ire c t & E x c lu s iv e n. /w\ \ 1 46% « l Aşağıda yer a la n şeklin incelenm esinden, ülkem izde prim gelirlerinin %64'ünün a c e n te ler, %19'unun sigorta şirketlerinin kendi b ü n y e lerindeki unsurları kullanarak yaptıkları satışlar, % 12'sinin b a n ka la r ve %5'inin brokerler ta ra fından sağlandığı görülm ektedir. / ' 0 In d e p e n d e n t A g e n t □ B ro k e r Kaynak: Sigorta Denetleme Kurulu'nun Türkiye'de Sigorta ve Bireysel Emeklilik Faaliyetleri Flakkındaki 2005 Yılı Raporu. D A II O th e r W Kaynak: Hoyt, R.E., Dumm R.E., Carson, J.M., An Examination of the Role of Insurance Producers and Compensation in the Insurance Industry (based on data from Best’s Key Rating Guide (2004). Bütün bu veriler, ABD p aza rın da b a n ka si gortacılığı için halen c id d i bir potansiyel o ld u ğunu gösterm ekte ise d e, AIA (A m e rica n In surance Association) önüm üzdeki d ö n e m d e d e ç o ğ u sigorta ürünü için a c e n te le r başta o lm ak üzere klasik dağıtım kanallarının kulla nılm aya d e v a m e d e c e ğ in i ö n g ö rm e kted ir. Bunun nedenlerinin başında, tü k e tic i te rc ih le ri ve m e v c u t alışkanlıklar gelm ektedir. TÜRKİYE’DEKİ DURUM Ülkemizde, dağıtım kanallarının çe şitle n m e sine ve a lte rn a tif d ağıtım kanallarının g iderek d a h a fazla telaffuz edilm esine karşın, a c e n te ler halen en önem li d ağ ıtım kanalı o la rak yer lerini korum aktadır. 2006 yılı itibarıyla, ülkem izde to p la m a c e n te sayısı 13.182 olup bu a c e n te le r iç in d e sa d e c e h a y a t dışı branşlarda fa a liy e t göste re n lerin oranı %74, s a d e c e h a y a t branşında fa a li y e t gösterenlerin oranı %7 ve her iki branşta fa a liy e t gösteren a c e n te le rin oranı % 19'dur.6 Brokerler d e zam an iç in d e kendilerine d a ğ ı tım kanalları için d e bir yer edinmişlerdir. Bu ç e rç e v e d e , ülkem izde bancassurance 'ın bir dağıtım kanalı olarak kullanımı halen Avrupa ülkelerinin gerisindedir. Ülkemizde, b a n k a ve sigorta şirketleri a ra sındaki yakın ilişkilerin varlığı d a dikkate alındı ğında, bu dağıtım kanalı önüm üzdeki d ö n e m d e gelişm e potansiyeline sahip o lduğu söylenebilir. DEĞERLENDİRME Dağıtım kanallarının kullanımı ve çeşitliliği ülkeden ülkeye c id d i farklılıklar g öste rm e kte dir. Yukarıda A vrupa, ABD ve Türkiye örnekleri kısaca değerlendirilm iştir. Bu ka psa m d a ö n ü m üzdeki d ö n e m d e özellikle ABD ve Türkiye açısından b a n ca ssu ra n ce 'ın gelişme potansi yeline sahip o ld u ğ u görülm ektedir. A vrupa ül kelerinde ise bu d ağ ıtım kanalı hali hazırda yaygın olarak kullanılm aktadır. D iğer ta ra fta n , b a n c a s s u ra n c e 'ın yaygın kullanımı ile ilgili ülke m evzuatı ve ilgili ülke deki b a n k a -s ig o rta şirketi ilişkisi arasında d o ğ ru d an bir ilişki m e vcu ttu r. Buna ek o la rak tü ketici te rcih leri ve tü ke ticile rin alışkanlıkları d a bu d a ğ ıtım kanalının gelişm esinde b elirle yici o lm a ktad ır. Bu itib a rla , tüke ticilerin b a n ka la ra o la n g ü v e n i, b a n k a personelinin ilgili sigorta ürünlerine ilişkin bilgi düzeyi, satış son rası hizm et yaklaşım ı g ib i fa ktö rle r d e bu d a ğıtım kanalının gelişebilm esi için son d e re c e önem lidir. ■ s2003 yılı verileri. 1 Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği tarafından Eylül 2006 itibarıyla verilen rakamlardır. 21 KAPAK KONUSU Karaparanın Aklanması ve Terörizmin Finansmanıyla , M ü ca d e le : f r \ ' ' Doç. Dr. Suna OKSAY TSRŞB G enel Sekreter Yardımcısı a ra p a ra , yasadışı fa a liye tle r sonucu e ld e edilen p a ra , m al ve ya d e ğ e rle r o larak, karaparanın aklanm ası ise, yasadışı fa a liy e tle rd e n e ld e edilen gelire meşru g ö rü nüm kazandırarak kullanılabilir hale g e tirm e k a m a c ıy la , kasıtlı olarak kara pa ra n ın ka yn a ğ ı nın gizlenmesi olarak tanım lanm aktadır. D ün y a d a k i karaparanın yarısı uyuştu ru cud a n d i ğ e r yarısı ise organize suçlar ve terörizm den e ld e edilm ektedir. D ü n yad a her yıl 1 trilyon ABD d o la rın d a n fazla karaparanın aklandığı ta h m in edilm ektedir. A kla nm a sürecinin karaparanın kazanıldığı ülke ile sınırlı kalm adığı d ikka te alınarak, karaparanın aklanm asının ulusal b o y u tta a lın a ca k önlem lerle e n g e lle n mesi ile yetinilm em iş ve uluslararası b o y u tta girişimlerde bulunulmuştur. ULUSLARARASI GİRİŞİMLER Küreselleşmenin ve dolayısıyla ülkeler a ra sındaki serm aye hareketlerinin hızla arttığı g ü nüm üzde, ka ra p a ra ile ulusal devletle rin tek başına m ü c a d e le etmesi yeterli o la m a m a k ta ve uluslararası a la n d a ülkeler arasında sıkı bir işbirliğine ih tiya ç duyulm aktadır. Bu itibarla, Birleşmiş Milletler, OECD, A vrupa Konseyi ve A vrupa Birliği bünyesinde ka ra pa ra n ın a k la n masıyla m ü c a d e le y e ilişkin ülkeler arasında iş birliği öngörülm üş ve o rta k stan d artlar belir lenm eye çalışılmıştır. 1- Birleşmiş Milletler’in Girişimleri Viyana Konvansiyonu 20 Aralık 1988 ta rih in d e V iy a n a 'd a im zala nan 1988 tarihli Uyuşturucu ve Psikotrop M a d delerin Kaçakçılığına Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi, uyuşturucu m a d d e kaçakçılığı başta o lm ak üzere, yasa dışı eylem ler yoluyla e ld e edilen kara paranın aklanm ası hakkında bir dizi düzenlem e getirmiştir. K a ra p a ra a k la m a y la m ü c a d e le ö n le m le rini d e içe re n Sınıraşan Ö rg ü tlü S uçlara Karşı Birleşmiş M illetler Sözleşmesi (P a le rm o Kon va nsiyon u ), K a ra p a ra A k la m a y a Karşı Poli tik Bildirge ve Eylem Planı ile K a ra p a ra A k la m a y a Karşı Küresel P rogram (GPML), ko nu ya ilişkin BM b ü n ye sin d e y a p ıla n d iğ e r çalış malardır. Terörizmin Finansmanının Önlenmesine Dair Uluslararası Sözleşme Ayrıca, terörizmin finansm anının e n g e lle n mesi ve faillerinin kovuşturulması ve ce z a la n dırılmasına yönelik etkili önlem lerin oluşturul ması a m a cıyla d e vle tle r arasında uluslararası işbirliğinin geliştirilm esine yö ne lik o la rak 10 O c a k 2000 tarihli Terörizmin Finansmanının Ö nlenm esine Dair Uluslararası Sözleşme imza lanmıştır. 2- Avrupa Konseyi’nin Girişimleri 1980 tarihli Avrupa Konseyi Tavsiye Kararı Kara paranın aklanm asının önlenm esine iliş kin uluslararası d ü ze yd e atılan ilk adım , 27 Ha ziran 1980 ta rih in d e , A vrupa Konseyi'ne üye d e v le tle rd e kara paranın aklanmasının ö n le n mesi a m a c ıy la kabul edilen 80 nolu Tavsiye Kararıdır. Söz konusu Tavsiye Kararı ile kara p a ranın b a n k a la r aracılığıyla aklanmasının ö n lenmesi için bankacılık sistemine ilişkin ö n le m ler getirilmiştir. 1990 tarihli Avrupa Konseyi Sözleşmesi (Strazburg Konvansiyonu) Suç oluşturan e yle m le rd en e ld e edilen g e lirlerin aklanm ası, araştırılması, zaptedilm esi ve m üsadere edilm esine ilişkin olarak im zalanan 8 Kasım 1990 tarihli A vrupa Konseyi Sözleşme s in d e , kara p aranın aklanmasının önlenm esi konusunda geniş bir ç e rç e v e öngörülm üş ve her türlü suç oluşturan e yle m d e n (uyuşturucu m a d d e kaçakçılığı, silah kaçakçılığı, terör, a d a m ka çırm a ) e ld e e dilen gelirin araştırılma sı, takibi ve zaptıyla ilgili uluslararası işbirliği am açlanm ıştır. 2005 TARİHLİ TERÖRİZMİN FİNANSMANI VE SUÇTAN ELDE EDİLEN GELİRLERİN AKLANMASI, ARANMASI, ELKONMASI VE MÜSADERESİ HAKKINDA AVRUPA KONSEYİ SÖZLEŞMESİ K a ra p a ra n ın a kla nm a sıyla m ü c a d e le d e ö n g ö rü le n işbirliğinin a rd ın d a n , 2 0 0 1 ta rih in d e n sonra hızlanan terörizm le m ü c a d e le sü re c in d e , terörizm in finansm anının ö nlenm esi ve te rö rizm d e n e ld e e d ile n gelirlerin m ü sa deresin e ilişkin o la ra k ülkeler ara sın d a İşbirliği ö n g ö re n Sözleşme 16 Mayıs 2005 ta rih in d e imzalanmıştır. 3- Avrupa Birliği’nin Girişimleri A vru pa Birliği d e karaparanın aklanm ası ve terörizm in finansm anıyla m ü c a d e le y e ilişkin özellikle Mali Eylem G örev G ü cü ta ra fın d a n oluşturulan standartları d ikka te a la rak yasal d üze n le m eler yapmıştır. Karaparanın Aklanması ve Terörizmin Finansmanının Önlenmesine İlişkin AB Direktifleri • Mali Sistemin Kara Paranın Aklanması Amacıyla Kullanılmasının Önlenmesine İlişkin 10 Haziran 1991 tarih ve 91/308/EEC sayılı Direktif (mülga) • 91/308/EEC sayılı Direktifte Değişiklik Yapılmasına İlişkin 4 Aralık 2001 tarih ve 2001/97/EC sayılı Direktif (mülga) • Mali Sistemin Aklama ve Terörizmin Finansmanı Amacıyla Kullanılmasının Önlenmesine İlişkin 26 Ekim 2005 tarih ve 2005/60/EC sayılı Direktif • 2005/60/EC sayılı Direktifin Uygulanmasına İlişkin 1 Ağustos 2006 tarih ve 2006/70/EC sayılı Direktif 23 KAPAK KONUSU ■ — — 91/308/EEC sayılı Direktif A vrupa Birliği'nin konuyla ilgili ilk direktifi, Mali Sistemin Kara Paranın Aklanm ası A m a cıyla Kullanılmasının Ö nlenm esi Hakkındaki 10 Haziran 1991 tarih ve 91/308/EEC sayılı direk tiftir. Tem elinde FATF'nin 40 Tavsiyesi te m e l alı narak hazırlanmıştır. Direktifte ka ra p a ra a kla m a suçu, kimlik tespiti, kayıtların saklanması ve şüpheli işlem bildirim ine ilişkin d üzenlem e lere yer verilmiştir. 2001/97/EC sayılı Direktif Özellikle ö ncü l suçlar ve yüküm lü grupları açısından 91/308/EEC sayılı direktifin kapsa mının genişletilmesi a m a c ıy la , 91/308/EEC sa yılı Direktifte Değişiklik Yapılmasına İlişkin 4 A ra lık 2001 tarih ve 2001/97/EC sayılı Direktif ka bul edilmiştir. B öylece, uyuşturucu kaçakçılığı nın yanı sıra tüm organize suçlar ve ka ç a k ç ı lıktan e ld e edilen gelirlerin aklanm asıyla m ü c a d e le amaçlanm ıştır. 2005/60/EC sayılı Direktif K arapara a k la m a d a k i yöntem lerin değiş mesi ve gelişen uluslararası stan d artlar dikka te alınarak, Mali Sistemin A kla m a ve Teröriz min Finansmanı A m a cıyla Kullanılmasının Ö n lenm esine İlişkin 26 Ekim 2005 ta rih ve 2005/60/EC sayılı Direktif kabul edilmiştir. Di rektifle, 91/308/EEC ve 2001/97/EC sayılı direk tifler yürürlükten kaldırmış, FATF ta ra fın d a n y a yınlanan Tavsiye Kararları 2003 yılında revize edilmiş haliyle benim senm iş ve a kla m a suçu nun yanı sıra terörizmin finansm anı d a direktif kapsam ına alınmıştır. Direktif, mali sektör ile avukatlar, noterler, m uhasebeciler, em lakçılar gibi mali sektör dışı meslekler ile bed e li 15 bin Euro'yu g e ç e n ve peşin o la rak ö d e n e n her türlü m al ve hizm et alimim kapsam aktadır. 2006/70/EC sayılı Direktif 2005/60/EC sayılı D ire ktifin uygulanm asına ilişkin o la ra k 1 A ğustos 2006 ta rih ve 2006/70/EC sayılı Direktif yayınlanmıştır. Politik ' olarak teh likeye m aruz kişinin ve basitleştirilmiş kimlik tespiti prosedürleri için teknik kriterlerin tanımı ve za m a n za m an ve ya son d e re c e sı nırlı şekilde ya p ıla n finansal eylem lere ilişkin is tisnalarla ilgili u yg u la m a tedbirleri bu direktifin konusunu oluşturm aktadır. 4- OECD’nin Girişimleri K arapara a k la m a y a ilişkin bir d iğ er önem li uluslararası girişim ise 1989 yılında G-7 ülkeleri ta ra fın d a n OECD bünyesinde kurulan Mali Eylem G örev G ü c ü 'd ü r (FATF). Kuruluş, özellik le 11 Eylül 2001 saldırılarından bu ya n a teröriz min finansm anıyla d a m ü c a d e le etm ektedir. Mali Eylem Görev Gücü (Financial Action Task Force - FATF) Mali Eylem G örev G ü cü (FATF), 1989 yılında ABD, J a p o n y a , A lm a n ya , Fransa, İngiltere, İtalya ve K a n a d a 'd a n oluşan G-7 ülkeleri t a rafından, b aşta uyuşturucu m a d d e gelirleri nin s a d e c e bir ülkenin m ü c a d e le etm esi ile ö n le n e m e y e c e k b o y u tta olan ve fonksiyonu gereğ i g lo b a l seviyede ce re ya n e d e n a k la m a tehlikesine karşı ç o k taraflı m ü c a d e le esaslarını belirlem ek, bu esasları organize e t m ek, bu k o n u d a stan d artlar geliştirmek ve ül keler arasında İşbirliğini tesis e tm ek a m a c ı ile OECD b ünyesinde kurulmuştur .1 FATF'in baş kanlığını, her yıl bir ülke yürütm ektedir. Bugün g eline n durum itibariyle FATF'in üç te m e l a m a c ı şudur :2 FATF Üyesi Ülkeler ve Kuruluşlar ABD, Alm anya, Arjantin, Avustralya, Avusturya, Belçika, Brezilya, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Güney Afrika, Hollanda, Hong-Kong, İngiltere, İrlanda, İspanya, İsveç, İsviçre, İtalya, İzlanda, Japonya, Kanada, Lüksemburg, Meksika, Norveç, Portekiz, Rusya Federasyonu, Singapur, Türkiye, Yeni Zelanda, Yunanistan ve Avrupa Komisyonu ile Körfez İşbirliği Konseyi Oktay Üstün, Mali Eylem Görev Gücü’nün Yeni Kırk Tavsiye Kararı Neler Getiriyor, Bankacılar Dergisi, No 47, TBB, 2003, s. 16 2A.g.e., s. 17 1. Karaparanın aklanm ası ve terörizmin fi nansmanının önlenm esine yönelik politikaların tüm d ü n ya ya yayılması ve uluslararası işbirliği nin geliştirilmesi 2. Tavsiyelerin gereklerine uyum konusunda üye ülke u ygulam alarındaki gelişimin ve etkin liğin izlenmesi 3. K arapara a kla m a tipoloji ve trendlerinin izlenerek duyurulması 24 Eylül 1991 tarih ind e üye olarak katılan Türkiye ile birlikte, FATF'nin 31 ülke ve 2 b ö lg e sel kuruluş o lm ak üzere to p la m 33 üyesi bulun m aktadır. a) FATF Genel Kurulu ve Çalışma Grupları3 Kuruluşun en üst karar a lm a organı olan G enel Kurul'da, ka ra p a ra a k la m a eğilim leri nin analizi ve bun la ra karşı a lın a c a k önlemler, bu önlem lerin üye ülkelerce u ygulanıp uygu lanm adığının den e tlen m e si, işbirliği y a p m a yan ülke ve b ölgelerin belirlenmesi ve b u n la ra karşı a lın a ca k ted b irle r ele alınm aktadır. G enel Kurul yılda ü ç kez top lanm aktadır. FATF belli ko nu la rd a çalışm a grupları d a oluşturm aktadır. Bu g ru p la rd a n Terörizmin Fi nansmanı Çalışm a G rubu, terörizmin finans m anı konusunda geliştirilen 9 Özel Tavsiye ile açıklayıcı n otla r ve u yg u la m a rehberleri çıkar m ak ve bu k o n u d a alınması gereken yeni ö n lemleri belirlem ek üzere çalışm alar y a p m a k tadır. K arapara a kla m a ve terörizmin finans manı konusunda tipolojiler geliştirmek üzere ise Tipoloji Çalışm a G rubu kurulmuştur. AML/CFT Değerlendirm eleri ve Uygulam a Çalışma G rubu ise, ülkelere yönelik yürütülen 3ncü tur karşılıklı değerlendirm e sürecini belirle mek, uygulam ak, koordinasyonu sağlam ak, değerlendirm elerde karşılaşılan sorunları belirle mek, değerlendirm ecilere yönelik eğitim p ro g ramları organize etm ek üzere çalışmaktadır. 40 TAVSİYE KARARI 1. Yasal Sistemler (Tavsiye 1-3) - karapara a kla m a suçunun tanımı - te d b ir koym a ve m üsadere 2. Karapara Aklam a ve Terörizmin Finansmanının Önlenmesi İçin Finansal ve Finansal Olmayan Kuruluşlar ile Meslek Gruplarınca Alınacak Tedbirler (Tavsiye 4-25) - avukatlar, noterler, m uhasebeciler gibi meslek grupları d a dahil olm ak üzere müşteri takibi, kimlik tesbiti, kayıt tu tm a ve şüpheli işlem bildirimi - mali kuruluşlarca bu konuda iç kontrol sistemleri geliştirilmesi ve personel eğitim program ları düzenlenm esi - tavsiyelerle kısmen ve ya ta m a m e n uyumsuz ülkelere d air tedbirler - idari ve cezai m üeyyideler 3. Karapara Aklam a ve Terörün Finansmanıyla M ücadele Sistemi İçin Gerekli Olan Kurumsal Tedbirler ve Diğer Önlemler (Tavsiye 26-34) - ulusal bir mali istihbarat birimi kurulması, yetkileri ve kaynakları - incelem e, soruşturma ve m ahkum iyet - dondurulan, el konulan ve m üsadere edilen mal varlıkları - tüzel kişiliklerin şeffaflığı 4. Uluslararası İşbirliği (Tavsiye 35-40) - yetkili m a ka m la r arasında işbirliği, karşılıklı yasal yardım laşm a ve suçluların iadesi - onaylanm ası ve uygulanm ası beklenen uluslararası Konvansiyonlar 3 http://www.masak.gov. tr/tr/kpua. htm#C KAPAK KONUSU Ayrıca, FATF bünyesinde, m ali hizm et sektö ründe çalışan ulusal ve uluslararası temsilcileri ve d iğ e r ilgilileri yılda iki kez bir a ra y a getiren Finansal Hizmetler Forumu d a oluşturulmuştur. b) FATF Tavsiye Kararları ve Metodolojisi FATF, yukarıda sayılan uluslararası girişimler d e n hareketle ilk olarak 1990 yılında uyuşturu c u suçlarından e ld e edilen kara p aran ın a k lanmasını ö n le m e d e hukuk sisteminin geliştiril mesi, mali sistemin güçlendirilm esi ve uluslara rası işbirliğinin artırılması a m a c ıy la "40 Tavsiye Kararı" yayınlamıştır. Tavsiye Kararları kara p a- Terörün finansmanı ile mücadeleye ilişkin 9 özel tavsiye 1- Birleşmiş Milletler belgelerinin onaylanm ası ve yürürlüğe konması 2- Terörizmin, terörist eylemlerin ve terör örgütlerinin finansmanının suç haline getirilmesi 3- Terörist malvarlıklarının dondurulm ası ve müsaderesi 4- Terörizmle ilgili şüpheli işlemlerin bildirimi 5- Uluslararası işbirliği 6- A lternatif havale yöntem lerine ilişkin düzenlem eler 7- Elektronik transfere ilişkin düzenlem eler 8- Kar a m acı g ütm eyen kuruluşlarla ilgili düzenlem eler 9- Kuryeler aracılığıyla p a ra nakline ilişkin düzenlem eler ra a k la m a yöntem lerindeki değişim ler üzerine 1996 ve 2003 yıllarında revize edilmiştir. FATF, 11 Eylül saldırıları ve d ü n y a ç a p ın d a a rta n terör nedeniyle 40 Tavsiye K ararı'na ek o la rak 20 0 1 yılında terörizmin finansm anı ile m ü c a d e le konusunda "8 Özel Tavsiye" yayın lamıştır. 2004 yılında b un la ra bir özel tavsiye 26 d a h a eklenerek, özel tavsiyelerin sayısı 9 'a çıkmıştır. FATF 2004 yılında, etkili bir ka ra p a ra a kla m a ve terörizmin finansm anıyla m ü c a d e le sistemi (AML/CFT) için gerekli şartları ve her bir FATF Tavsiyesi için te m e l kriterleri gösteren "K ara p a ra A kla m a ve Terörizmin Finansmanıyla M ü c a d e le S tandartlarına Uyumun D eğerlen dirilmesine İlişkin M e to d o lo ji" oluşturmuştur. Ayrıca FATF, kendisine üye o lm a ya n ülkeleri d e ğ e rle n d irm e k üzere, belirlediği 40 Tavsiye ile uyum lu 25 Kriter yayınlamıştır. Bu kriterlere d a y a n a ra k her yıl "İşbirliği Y ap m a ya n Ülke ve Bölgeler" listesi yayınlam aktadır. 2001 yılında 23 ülke ve b ö lg e bu listede yer alırken, Ekim FATF 21 no’lu Tavsiye Kararı Finansal kuruluşlar, FATF tavsiyelerini uygu la m a yan ya d a eksik uygulayan ülkelerin vatandaşları, şirketleri ve finansal kuruluşları ile girecekleri iş ilişkilerine ve işlemlere özel dikkat göstermelidir. Bu işlemlerin görünürde hukuki ve ekonom ik a m a cı yoksa işlemlerin esası ve a m a cı araştırılmalı ve bulgular yetkili m a ka m la ra yardım cı ola bilece k şekilde yazılı ka yda geçirilmelidir. Bir ülke, FATF tavsiyelerine u ym a m a ya ya d a ye te rin ce uyum gösterm em eye d e v a m ederse, ülkeler buna karşı uygun tedbirleri almalıdır. 2006 itibarıyla listede h içb ir ülke yer a lm a maktadır. Mali kuruluşların FATF'in 2 lin ç i Tavsi yesi d o ğ ru ltu sun d a, söz konusu listede yer a la n ülkelerle girecekleri iş ilişkilerine ve işlem lere özel d ikka t gösterm eleri istenmiştir. Söz konusu 2 lin ç i Tavsiye, 40 Tavsiye ve 9 Özel Tavsiye'ye uym adığı s a p ta n a n FATF üyeleri için d e u yg u la n a n bir yaptırım m addesidir. c) FATF Karşılıklı Değerlendirme Süreci K arapara a k la m a ve terörizm in finansm a nıyla m ü c a d e le d e te m e l unsur, ülkelerin sis tem lerinin FATF ta ra fın d a n belirlenen uluslara rası sta n d a rtla ra uyum unun periyodik o la rak izlenmesi ve değerlendirilm esidir. FATF üyesi ül keler, a k la m a suçu ve terörizmin finansm anıy la m ü c a d e le konusunda alm aları gereken önlem leri içeren 40 Tavsiye Kararı ile 9 Özel Tavsiye Kararını ve M etodolojiyi uygulayıp uy g u la m a d ıkla rı yö n ü n d e n d e ğ e rle n d irm e y e alınm aktadır. FATF ülkeyi her bir Tavsiyeye g öre d e ğ e rle n dirir. Her bir Tavsiye için d ö rt olası uyum d e re celendirm esi m evcuttur: uyum lu, büyük ö lç ü d e uyum lu, kısmen uyum lu ve uyumsuz. Bir Tavsiye u yg u la n a m a z olarak d a d e ğ e rle n d iri lebilir. FATF, ülke ra p o ru n d a belirtilen eksiklikleri iki türlü ta k ip e de b ilm e kted ir: 1- İki yılda bir yapılan güncelleştirme (Bien nial Update): D eğerlendirilen ülke, Karşılıklı De ğ erle n d irm e Süreci sonrasında raporun yayın lanm asından sonra 2 2 a y için d e , ra p o rd a kıs m en uyum lu ya d a uyumsuz o ld u ğ u belirtilen tavsiyelerle ilgili eksikliklerinin giderilm esi için önlem ler a la rak bunları FATF'e bildirm ektedir. D aha sonra, ka yde d ile n ilerlem eler iki yılda bir FATF'e sunulmaktadır. 2- Geliştirilmiş Takip (Enhanced Follow Up): 1 n o 'lu k a ra p a ra a kla m an ın suç haline g e tiril mesi, 5 n o 'lu müşterinin tanınm ası prensibi, 10 n o 'lu kayıtların saklanm ası ve 13 n o 'lu şüpheli işlem bildirim ine ilişkin Tavsiyeler v e y a 2 n o 'lu terörizm in finansm anının suç h aline getirilm esi ve 4 n o 'lu terörizm in finansm anı ko nu su nd a şüpheli işlem bildirim i ya pılm asına ilişkin Özel Tavsiyelerin, kısmen uyum lu ya d a uyumsuz o ld u ğ u sa p ta n d ığ ın d a ve G en e l Kurul'un geliştirilmiş ta k ib e karar verm esi h a linde u yg u la n m a kta d ır. D e ğ e rle n d irm e ra p o ru G e n e l K urul'da kabul e d ild ik te n 24 a y son ra ülke, G e n e l Kurul'a gelişm elerle ilgili ra p o r su n m a kta , d a h a sonraki gelişm elere ilişkin ra p o rla r ise izleyen G en e l K urullar'd a sunul m aktadır. Ülke, ra p o rd a belirtilen eksikliklerin giderilm esi için gerekil adım ları a tm a zsa , ka d e m e li o la ra k yaptırım m addesi olan 2 1 inci Tavsiye uygu la n ab ilm ekte , tavsiyelere uyum sağlayın caya ka da r ülkenin FATF üyeliği askıya alınabilm ekte ve sonrasında üyeliği sona erdirilebilmektedir. DÜNYADA SİGORTA SEKTÖRÜNDE KARAPARA AKLAMA Finans sektörünün bir parçası olan sigorta ve reasürans şirketleri vasıtasıyla d a ka ra pa ra aklanabilm ektedir. Bu nedenle, d ü n y a d a karap arayla m ü ca d e le konusunda yapılan düzen lem elerde sigorta sektörü d e d ikkate alınm ak tadır. Yukarıda değindiğim iz FATF Tavsiye Kararları'nın d a birçoğu sigorta sektörünü ilgilendir mektedir. Ayrıca, Uluslararası Sigorta D enetçi leri Birliği (IAIS) de, spesifik olarak sigorta sektö ründe karapara aklam ayla m ü c a d e le için alı nab ile ce k önlem ler üzerinde durm aktadır. 1- FATF Düzenlemeleri Mali Eylem G örev G ü c ü 'n ü n (FATF) k a ra p a ra a kla m a ve terörizmin finansm anıyla m ü c a d e le için oluşturduğu Tavsiye Kararları ve M e todolojisi sigorta sektörü için d e geçerlidir. Özellikle, karaparanın aklanm asına ilişkin 4-6, 8-11, 13-15, 17, 21-23, 25, 29-32 ve 40 no'lu Tavsiyeler ile terörizmin finansm anına ilişkin 4 ve 5 n o'lu Özel Tavsiyeler sigorta sektörünü il gilendirm ektedir. 2- IAIS Düzenlemeleri 1994 yılında, sigorta den e tçile ri arasındaki iş birliğini geliştirmek ve uluslararası düzeyde si g orta d enetim standartlarını oluşturm ak üzere kurulan Uluslararası Sigorta D enetçileri Birliği'nin (IAIS), aralarında ülkem izden Sigorta De netlem e Kurulu'nun ve gözlem ci statüsüyle Bir- ICP 28: Karapara aklama ve terörizmin finansmanı ile mücadele (AML/CFT) Denetim otoritesi, sigorta şirketlerinden ve aracılardan, özellikle de hayat sigortası ürünleri veya yatırıma yönlendirilen diğer ürünler sunan sigorta şirketlerinden ve aracılardan, karapara aklama ve terörizmin finansmanı faaliyetlerini engellemek, tespit etmek ve raporlam ak için, Mali Eylem Görev G ücü’nün (FATF) Tavsiyelerine uygun şekilde etkin önlemler almalarını talep eder. KAPAK KONUSU liğimiz'in d e bulunduğu 180 üye ve 100 göz lemcisi bulunm aktadır, IAIS, etkin bir sigorta d e netimi için gerekli olan İlkeleri d e belirlemiştir. a) 28 no’lu IAIS Sigortacılık Temel İlkesi IAIS ta ra fın d a n belirlenmiş olan 28 a d e t si g o rta te m e l ilkesinin sonuncusu ka ra p a ra a k la m a ve terörizm in finansm anı ile m ü c a d e le ye ilişkindir. IAIS, 28 n o 'lu ilkede, ka ra p a ra a k la m a ve terörizm in finansm anıyla m ü c a d e le d e FATF'in belirlediği kurallara g öre h areke t edilmesini istemektedir. b) 5 no’lu IAIS Rehber Kitabı: Kara Para A k lam a ve Terörizmin Finansmanı ile M ücadele ye İlişkin Rehber Kitap (Ekim 2004) Finans sektörünün bir parçası olan sigorta şir ketleri, bilerek ve ya bilm eyerek kara p ara ak lam a ve ya terörizmin finansm anına yardım cı olabilir. Bu n ed e nle sigorta şirketlerinin bu ko nuda sıkı önlem ler almaları beklenm ektedir. R ehberde, sigorta şirketlerinde kara p a ra a kla m a ve terörizmin finansm anı riski ile ilgili g en e l bir a çık la m a ya p ılm a kta ve bunun hangi yollarla gerçekleştirilebileceği belirtil mektedir. Bu k o n u d a alınması gereken ö n lem ler şu şekilde sıralanm aktadır: - Müşteriler, sahipler ve lehtarlar hakkında kimlik tespiti yapılması - Yüksek riskli müşteriler için d a h a ileri düzey d e tedbirlerin alınması - Son 5 yıla a it kimlik tespiti verilerini d e iç e ren tüm kayıtların tutulması - G örünürde ekonom ik ve ya yasal a m a cı b u lu n m a ya n , karmaşık, olağandışı büyük iş lemlerin v e ya olağandışı işlem türlerinin yakın d a n izlenmesi - Şüpheli işlemlerin ra p or edilmesi - Kara p a ra a kla m a ve terörizmin fin an sm a nı faa liyetleri ile m ü c a d e le e tm e k için e ğ itim ler b aşta o lm a k üzere dahili p ro g ra m la r ile iç kontrol ve d e n e tim fonksiyonları geliştirilmesi TÜRKİYE’DE KARAPARANIN AKLAMA VE TERÖRİZMİN FİNANSMANI İLE MÜCADELE: OECD üyesi o lan Türkiye, OECD bünyesin d e kurulan Mali Eylem G örev G ü c ü 'n e (FATF), kuruluşundan 2 yıl sonra, 1991 yılında üye o l 28 muş ve tavsiye kararlarına uymayı ta a h h ü t e t miştir. Bu ç e rç e v e d e , gerekli yasal d üze n le m eleri y a p m a k ta o ld u kça g e cike n Türkiye, ka ra p a ra y la m ü ca d e le n in a n c a k uluslararası işbirliğiyle sürdürülebilmesi n e d e n iyle g erek FATF gerekse d iğ e r uluslararası kuruluşların eleştirilerine h e d e f olmuştur. Sonuç o la rak, ka ra p a ra a kla m a suçu ile m ü c a d e le için g e re k li yasal düzenlem eler ilk olarak Kasım 1996 ta rihinde çıkarılan "4208 sayılı K araparanın Ak- Karaparanın Aklanmasının Önlenmesine Dair 4208 Sayılı Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik Uyarınca Yükümlü Grupları 1. Bankalar 2. Özel finans kurumlan 3. Bankalar dışında asli faaliyeti kredi kartı ihraç etm ek olan kurumlar 4 . Ödünç para verme işleri hakkındaki mevzuat kapsamındaki ikrazatçılar, finansman ve faktoring şirketleri 5. 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu kapsamındaki sigorta ve reasürans şirketleri 6. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Takas ve Saklama Bankası A.Ş. 7. Sermaye piyasası aracı kurumlan ve portföy yönetim şirketleri 8. Yatırım fonu yöneticileri 9. Yatırım ortaklıkları 10. Kıymetli madenler borsası aracı kuruluşları 11. Kıymetli maden, taş veya mücevherlerin alım satımını yapanlar 12. Kambiyo mevzuatında belirtilen yetkili müesseseler 13. Posta İşletmesi Genel Müdürlüğü dahil her türlü posta ve kargo şirketleri 14. Finansal kiralama şirketleri 15. Ticaret amacıyla gayrimenkul alım-satımı ile uğraşanlar veya aracılık edenler 16. Talih oyunları salon işletmeciliği yapanlar 17. İş makineleri dahil her türlü deniz, hava ve kara nakil vasıtalarının alım-satımı ile uğraşanlar 18. Tarihi eser, antika, sanat eseri koleksiyoncuları ve alım-satımı ile uğraşanlar veya müzayedeciliğini yapanlar 19. Spor kulüpleri 20. Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü 21. Türkiye Jokey Kulübü 22. Tapu Sicil Müdürlükleri 23. Noterler lanmasının Ö nlenm esine Dair Kanun" ve d a ha sonra Ekim 2006 ta rih in d e çıkarılan "5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanm asının Önlenmesi Hakkında Kanun" ile yapılmıştır. Yasal düzenlem elerde, karaparanın aklan ması konusunda yükümlüler, kimlik tespiti, işlem lerin muhafazası, şüpheli işlem bildirimi, cezalar, el koym a ve MASAK'ın kuruluşuna ilişkin hüküm lere yer verilmiştir. 5549 sayılı Kanun'un yayım landığı ekim ayından itibaren 6 ay içinde ilgili yönetmeliklerin de çıkarılması gerekm ektedir. 1- Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) 1996 yılında 4208 sayılı K a n u n 'la kurulan ve d o ğ ru d a n M aliye B aka m 'na bağlı olarak ça lı şan Mali Suçları Araştırm a Kurulu (MASAK), kara p a ra a kla m a suçunun araştırılması ve in c e lenmesi ile görevlendirilm iş ve Ş ubat 1997'de g ö re ve başlamıştır. Kurulun a m a cı, a kla m a suçunun önlenmesi ve tespitine yönelik o la rak politika oluşturul ması ve düzenlem e yapılm asına katkıda b u lunm ak, hızlı ve güvenilir bir şekilde bilgi to p la m ak ve analiz e tm ek, araştırm a ve in ce lem e y a p m a k , e ld e e dilen bilgi ve sonuçları ilgili m a ka m la ra iletmektir. MASAK, ülkelerde k a ra p a ra a kla m a suçu na ilişkin bilgilerin top la n m a sı, analizi ve ilgili yerlere iletilmesi ile görevli m ali istihbarat bi rimlerinin (FIU) 1995 yılında oluşturduğu "Egm o n t G ru b u "n a 1998 yılında üye olmuştur. FATF'in üyelerin Tavsiye K ararları'na uyum u nu d e ğ e rle n d irm e k üzere ya ptığ ı in ce lem eler çe rçe ve sin d e , ülkemiz d e 2006 yılında FATF 3üncü Karşılıklı D e ğ e rle n d irm e si'n e ta b i tu tu l maktadır. D e ğ erlen d irm e le rd e , Türkiye'nin 40 Tavsiye Kararı, 9 Özel Tavsiye ve AML/CFT Metod o lo jisi'ne uyum u İncelenm ektedir. D eğer lendirm e süreci ülkem izde MASAK başkanlığı ve koordinasyonu a ltın d a yürütülm ektedir. Türkiye Karşılıklı D eğerlendirm e Süreci ç e r çe vesind e , MASAK ta ra fın d a n , a ralarında Birliğimiz'in d e b u lu n d u ğ u kurum ve kuruluşlar d a n ta le p edilen bilgiler d oğrultusunda c e vaplandırılan S ualnam e FATF'e gönderilmiştir. D aha sonra, FATF d e ğ e rle n d irm e heyeti, Türki ye ziyareti çe rçe ve sin d e , MASAK başta olm ak üzere a ra la rın d a Birliğimizin d e b u lun d uğ u ku rum ve kuruluşlar ile görüşmüştür. Tüm bu ç a lışmaların a rd ın d a n , Türkiye Karşılıklı D eğerlen dirm e R a p oru 'n u n hazırlanarak, 2007 yılında FATF G enel K urulu'nda görüşülmesi b eklen mektedir. 2- Mali Suçlarla M ücadele Koordinasyon Kurulu 5549 sayılı K a n u n 'd a , 4208 sayılı K a n u n 'd a d a yer a la n Mali Suçlarla M ü c a d e le Koordi nasyon K urulu'na yer verilmiştir. Kurulun a m a cı, suç gelirlerinin aklanmasının önlenm esine ilişkin kanun taslakları ile Bakanlar Kurulu ka ra rıyla yürürlüğe g ire ce k yönetm elik taslaklarını d e ğ e rle n d irm e k ve u yg u la m a yla ilgili kurum ve kuruluşlar arasında koordinasyonu sa ğla m aktadır. Koordinasyon Kurulu yılda en az iki d e fa to p la n a ca ktır. Koordinasyon Kurulu üyeleri arasında Hazi ne Müsteşarlığı Sigortacılık G enel M üd ürü'n ü n yanı sıra, M aliye Bakanlığı Müsteşarı, MASAK Başkanı, M aliye Teftiş Kurulu Başkanı, M aliye 29 KAPAK KONUSU .......................................... Hesap Uzmanları Kurulu Başkanı, Gelir İdaresi Başkanı, İçişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı, A d a le t Bakanlığı Kanunlar G enel M üdürü, Dı şişleri Bakanlığı Ekonomik İşler G en e l M üdürü, Hazine Kontrolörleri Kurulu Başkanı, Hazine Müsteşarlığı Banka ve K am biyo G en e l M ü d ü rü, G üm rük Müsteşarlığı Teftiş Kurulu Başkanı, G üm rük Müsteşarlığı G üm rükler G enel M ü d ü rü, BDDK Başkan Yardımcısı, SPK Başkan Yar dımcısı ve Merkez Bankası Başkan Yardımcısı bulunm aktadır. TÜRK SİGORTA SEKTÖRÜ VE KARAPARA AKLAMA 5549 sayılı K an u n'a göre, sigortacılık a lanın d a fa a liy e t gösterenler yüküm lü grupları a ra sında sayılm akta olup, kimlik tespiti ve şüphe li işlem bildirimi ya pm ala rı, ta ra f oldukları ve ya aracılık ettikleri işlemlerden B akanlık'ça belir le n e c e k tutarı aşanları MASAK'a bildirm eleri, yüküm lülüklerine ve işlemlerine ilişkin her türlü o rta m d a k i belgeleri düze n le m e tarih ind e n, d e fte r ve kayıtları son kayıt ta rih in d e n , kimlik tespitine ilişkin belgelen ise son işlem tarihin d e n itibaren 8 yıl süreyle m u h a fa za etm eleri ta le p edilm ektedir. Eski K a n u n 'd a ve y ö n e t m eliklerde öngörülen 5 yıllık sürenin 8 yıla çı kartıldığı dikkat çekm ektedir. Ayrıca, 5549 sa yılı K anun'la, çalışanlara eğitim program ı uy g u la m a zorunluluğu yine ikincil m e vzu a ta bı rakılmıştır. M e vcu t yö ne tm e likle rd e , bu zorun luluk ilk a ş a m a d a b a n ka la ra getirilmiş olu p, si g o rta şirketleri için b öyle bir zorunluluk b ulun m am aktadır. 1- Sigorta Sektöründe Şüpheli İşlem Bildirimi Sigorta ve reasürans şirketleri, şüpheli işlem leri bildirm ek zorunda olan yüküm lüler arasın d a bulunm aktadır. MASAK ta ra fın d a n , 2006 yılında, a k la m a suçunun ve terörün fin an sm a nının önlenm esine yönelik bilincin geliştirilmesi ve şüpheli işlem bildirim kapasitesinin g ü ç le n dirilmesi için "Şüpheli İşlem Bildirim Rehberi" hazırlanmıştır. Söz konusu yayın, Birliğimizce M ASAK'tan tem in edilerek tü m şirketlere d a ğıtılmıştır. Söz konusu re h b e rd e , sigorta sektö rüne ilişkin olası şüpheli işlemler şu şekilde sıra lanm aktadır: - Müşterinin kendi kişisel h esabından başka bir hesaba ç e k keşide e d e re k a ç ık ç a ilgisiz ol d uğ u anlaşılan ü ç ü n c ü bir ta ra f a dına sigor ta poliçesi satın alm ayı önerm esi ve ya sigor ta tazm inatının söz konusu tarafın hesabına transfer edilmesi ya d a edilmesinin ta le p edilmesi ya d a a ç ık ç a ilgisiz o ld uğ u anlaşı lan ü çü n cü ta ra f a d ın a le h d a r değişikliği ta lep edilmesi - Müşterinin h a y a t sigortası ya d a emeklilik si gortası poliçesinin primlerini yüksek m iktarda nakit olarak ödem esi - Küçük miktarlı ve düzenli ö d e m e y e dayalı p o liçe ye sahip olan müşterinin a n id e n peşin ö d e m e ile önem li ö lç ü d e büyük p o liçe satın a lm a teklifinde bulunm ası - Müşterinin m akul bir n e d e n i olmaksızın ve özellikle d e önem li o ra n d a m a d d i ka yba yol a ç a c a k şekilde p o liçe n in va de sin d en ö n c e geri ödenm esini istemesi ya d a ö de m e n in ü çü n cü bir kişi lehine yapılmasını ta le p e t mesi - Tek primli sigorta sözleşmesinde ö de m e n in riskli bir ülkede yerleşik bir b a n ka hesabın d a n yapılm ası, elektronik transfer ya d a d ö viz önerilmesi - Müşterinin yaşı ve sağlık durum u ile uyumlu o lm a ya n emeklilik planı ve ya h a y a t sigorta sı sözleşmesi için ya d a müşterinin bilinen işi ile ilgisi o lm a ya n bir riski sigorta e ttirm ek için başvuruda bulunm ası - Müşterinin başka şirketlerden d e p oliçeleri nin o ld u ğ u n u söylemesi ya d a bunun tespit edilmesi ve bu d urum un müşterinin mali p ro fili ile uyumsuzluk gösterm esi - Yüksek miktarlı te k primli p o liç e ile düzenli geri ö d e m e le r ta le p edilm esi ve bu ta le b in müşterinin g e n e l d urum u ve b e ya n edilen düzenli gelirle bağdaştırılam am ası 2- Sigorta Sektöründe Kimlik Tespiti Şu an yürürlükte bulunan "K araparanın Ak lanmasının Ö nlenm esine Dair 4208 Sayılı Kanu nun Uygulanmasına İlişkin Y önetm elik" uyarın c a , karaparanın aklanm asıyla m üca de le nin yürütülm esinde belirli yüküm lülükler getirilen gruplar arasında yer a la n sigorta ve reasürans şirketleri ile bunların Türkiye'deki şube, a c e n te , tem silci ve ticari vekilleri ile benzeri bağlı birim lerinin, kimlik tespiti işlemlerini belirtilen y ö n te m lere göre yapm aları gerekm ektedir. 2.7.1997 tarih ve 23037 sayılı Resmi G azete 'd e ya yım la na n söz konusu Y önetm eliğin 4. m a d d e s in d e , 2 milyar TL (2 bin YTL) v e ya m u adili dövizi aşan sig ortalam a işlem lerinde kim lik tespiti zorunlu tutulmuştur. 31.12.1997 tarih ve 23217 sayılı Resmi G azete 'd e yayım lanan 4208 Sayılı K anun'un Uygu lanm asına İlişkin Yönetm elikte Değişiklik Yapıl ması Hakkında Yönetm eliğin değişik 4. m a d desinde ise; "Yükümlüler ve bunların Türki ye'deki şube, a c e n te , temsilci ve ticari vekilleri ile benzeri bağlı birimleri; kiralık kasa hizmetleri ile ta ra f oldukları veya aracılık ettikleri to p la m tutarı 2 milyar Türk Lirası veya m uadili dövizi aşan her türlü alım-satım, havale, ö d e m e , sak lam a, takas, tra m p a , b orç alm a, b o rç verm e, borcun nakli, a la ca ğ ın temliki, kiralam a, kiraya verm e, sigortalam a, m e vd u a t, kar-zarara katıl m a hesabı veya cari hesap a çtırm a ve bu he sa plardan p ara çe km e veya yatırm a, m e v d u a t hesabı niteliğindeki m e v d u a t sertifikaları karşılığında ö d e m e yapılması, çe k ve senet tahsili, repo ve serm aye piyasası işlemleri ile benzeri işlemlerde, bu işlemleri y a p m a d a n ö n c e müşterilerinin ve konuya ta ra f olanların kim liklerini tespit e tm ek ve usulü dairesinde son iş lem tarihini takip e de n takvim yılı başından iti baren beş yıl süre ile m uhafaza e tm ek zorun dadırlar." hükmü yer a lm a kta olup, sigortala m a işlemlerinde kimlik tespiti için 2 milyar TL (2 bin YTL) limit d e va m ettirilmiştir. A n ca k, 4208 Sayılı Kanunun Uygulanm asına İlişkin söz konusu Y önetm eliğin 4üncü m a d d e sinin 1.2.2000 tarih ve 23951 sayılı Resmi G azete 'd e 2000/65 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile y a yım la n a n Y ön e tm elik değişikliğinin lin ç i m addesi ile değişen şeklinde; "Yüküm lüler ve bunların Türkiye'deki şube, a c e n te , tem silci ve tica ri vekilleri ile benzeri bağlı birimleri; ta ra f oldukları ve ya aracılık ettikleri to p la m tutarı 2 m ilyar Türk Lirası ve ya m uadili dövizi aşan her türlü alım-satım, h a va le , ö d e m e , saklam a, ta kas, tra m p a , b o rç a lm a , b o rç ve rm e , b orcun nakli, a la c a ğ ın tem liki, kiralam a, kiraya ver m e, m e v d u a t, kar-zarara katılm a ve ya cari h esaplardan p a ra ç e k m e v e y a yatırm a, çe k ve senet tahsili ve serm aye piyasası işlemleri ile benzeri işlemlerde, bu işlemleri y a p m a d a n ö n c e müşterilerinin ve a dların a h areke t e d e n lerin kimliklerini tespit e tm e k ve usulü dairesin d e son işlem tarihini ta kip e d e n takvim yılı b a şından itibaren beş yıl süre ile m u h afa za e t m ek zorundadırlar. S igortalam a, finansal kira la m a ve kiralık kasa hizmetleri ile m e v d u a t he sabı, kar-zarara katılm a hesabı, cari hesap, re p o ve ya benzeri hesap a ç m a işlemleri y a p ılm a d a n ö n c e herha n gi bir parasal sınır ol maksızın kimlik tespiti yapılır." d e n ilm e kte olup, tu ta r sınırı olmaksızın kimlik tespiti y a p ıla c a k iş lemlerin kapsam ı genişletilerek sig o rtala m a iş lemleri d e d iğ e r bazı işlemlerle birlikte bu k a p sam a alınmış ve h erha n gi bir parasal sınır ol maksızın her bir sig o rta la m a işlem inde m üşte rilerin ve a dlarına h a re ke t e de nlerin kimlikleri ni tespit e tm ek ve son işlem tarihini ta kip e d e n takvim yılı başından itib a ren beş yıl süre ile m u h afa za e tm e k zorunlu tutulmuştur. 5549 sa yılı K a n u n 'd a ise, kimlik tespitine ilişkin b e lg e le rin m u h afa za süresi 8 yıla çıkarılmıştır. Diğer ta ra fta n , 8.7.2003 ta rih ve 25162 sa yılı Resmi G a z e te 'd e y a y ım la n a n Mail Suçlar la M ü c a d e le K oordinasyon Kurulu K ararı'yla ise, kimlik te sp it zo ru nlu lu ğ un a ilişkin o la rak b elirlenen 2 m ilyar TL (2 bin YTL) sınırının 12 m ilyar TL'ye (12 bin YTL) yükseltilm esine karar verilmiştir. ■ HAZİNE MÜSTESARLIGI SİGORTACILIK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ #% fiil TBMM Komisyonları gündeminde bulunan Kanunu Tasarısı'nın getirdiği temel hususlar e v c u t Sigorta M urakabe Kanunu'nu belli bir ölçüde değiştirerek, ülkemizdeki sigortacılık düzenlemelerinin uluslararası uygula malara ve sektörün gelişen yapısına uygun hale getirilmesi ile sigorta şirketlerince halkımıza daha iyi ve etkin hizmet verilmesi amacıyla hazırlanan Sigortacılık Kanunu Tasarısı, 25 Mayıs 2006 tarihin de Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne sunulmuştur. Tasarı, Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu esas komisyon olmak üzere, A d a le t Komisyonu, Plan ve Bütçe Komis yonu ve Avrupa Birliği Uyum Komisyonu'na sevk edilmiştir. Söz konusu Tasarının hazırlanmasında m evcut yasada değişiklik yapan 539 sayılı Ka nun Hükmünde Kararname'nin yasal dayanağı nın iptal edilmiş olması ile Avrupa Birliği'ne uyum süreci önemli bir etken olmuştur. Tasarı, bir çerçeve kanun niteliğindedir. Ö nce likle ana kurallar belirlenmiş ve detaylar ikincil mevzuata bırakılmıştır. Bu şekilde, yasal düzenle melerin sektörün dinamik yapısına gecikm eden ayak uydurmasına imkan sağlanmıştır. Ayrıca, bu yolla, AB mevzuatındaki olası değişikliklerin mev zuata yansıtılabilmesi de daha kolay olacaktır. Tasarı ile, bir yandan varolan düzenlemeler güncelleştirilirken bir yandan da sigortacılık sek törüne yeni açılımlar getirilmiştir. Tahkim sistemi, a cen te ve eksperlere ilişkin yeni örgütlenmeler, G üvence Hesabı ve Sigortacılık Eğitim Merkezi, bu açılımların başında gelmektedir. TAHKİM SİSTEMİ Sigorta ettirenler veya sigorta sözleşmesinden m enfaat sağlayan kişiler ile riski üstlenen taraf arasındaki uyuşmazlıklar adli yargı mekanizm ala rıyla çözümlenmektedir. Ancak sigortacılık a la nında ihtisas mahkemelerinin olmaması, yargı 32 sürecinin uzun zaman alması ve masraflı olması, sigortalıların mağduriyetine neden olm akta ve zararın telafisi uzun zaman aldığından, sigortanın var olm a am acına aykırılık teşkil etmektedir. Bu durum, sigortacılık sektörüne olan güveni sarsan bir faktör olarak karşımıza çıkmaktadır. Tasarıyla getirilmek istenilen tahkim sistemi ile, sigorta ettiren veya sigorta sözleşmesinden m en fa a t sağlayan kişiler ile riski üstlenen taraf arasın d a sigorta sözleşmesinden doğ a n tüm uyuşmaz lıkların çözümü am açlanm aktadır. Bu b ağ la m d a, uluslararası uygulam alarda var olan "Om budsman Sistemi"nin işleyişi esas alınmış, ülkemiz deki hukuk sistemi ile paralellik sağlanmasını teminen Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nda yer alan tahkim sisteminin tem el esas ve usulleri çerçevesinde sistem şekillendirilmiştir. Öncelikle, uluslararası uygulam alar ile riski üst lenen taraf açısından kararların belirli bir miktara kadar bağlayıcı olması dikkate alınarak, Tahkim Komisyonu, Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketle ri Birliği çatısı altında teşkilatlandırılmıştır. Tahkim sisteminin işleyişe kavuşması ve uygulam a alanı bulması, sigortalıların sistemin tarafsızlığına olan güveninin sağlanması ile mümkün olabilecektir. Bu a m açla, sigorta hakemliği müessesesi tasar lanmış ve belirli niteliklere sahip kişilerin, Komisy o n 'a başvurarak listeye kaydolmaları temin edilmiştir. Uyuşmazlığın çözüm üne ilişkin Komisy o n 'a yapılacak başvuruda, belirli usul ve esas lar çerçevesinde, Komisyon'ca listeden bir ha kem a ta n a ca k ve uyuşmazlık tam am en tarafsız olan hakem tarafından çözülecektir. Tahkim Komisyonu'nun işlevinin gerçek an lam da uyuşmazlıkların çözümü olmasından ha reketle, Tahkim Komisyonu'na başvuru için ön celikle ilgili sigorta şirketine ya d a riski üstlenen tarafa başvurulması ve kişinin talebinin kısmen ya d a tam am en olumsuz sonuçlandığının belgelen miş olması şartı aranmaktadır. Sistemin gereksiz kullanımından kaçınılması am acıyla, başvuruda bulunacak sigorta ettirenler veya sigorta sözleş mesinden m enfaat sağlayan kişilerden Hazine Müsteşarlığı'nca belirlenecek oranda cüzi bir üc ret alınması tasarlanmıştır. Riski üstlenen tarafla uyuşmazlığa düşen kişinin Tahkim Komisyonu'na başvurusu, öncelikle ra portörler tarafından incelenecek, uyuşmazlık ko nusu eksik bilgilendirme, evrakların eksikliği, v.b. gibi konulardan kaynaklanıyorsa raportörlerin ris ki üstlenen tarafla iletişimi ile sonuçlandırılacaktır. Ancak raportörler tarafından sonuçlandırılamayan başvurular Sigorta Hakemine iletilecektir. Uyuşmazlıkların çözümü için hakemlerin karar verme süresi dört ay ile sınırlandırılmıştır, Riski üstlenen taraflar açısından sisteme katılım tam am en gönüllülük esasına dayanmaktadır. Uluslararası uygulam alar ve mahkemelerin iş yü kü dikkate alınarak, hakemin verdiği kararın b e lirli bir miktara kadar her iki taraf için de kesin ol ması, bu miktarın üstü için Hukuk Usulü Muhake meleri Kanunu çerçevesinde temyiz yoluna başvurulabilmesi ilkesi benimsenmiştir. ACENTE VE EKSPERLERE İLİŞKİN YENİ ÖRGÜTLENMELER A centeler ve eksperler, sigortacılık sektörünün vazgeçilmez aktörleridir. Sektördeki önemleri ne deniyle, bu mesleklerin kurumsallaşması, ahlaki değerlerinin belirlenmesi, ruhsatlandırma ve ka yıt prosedürlerine ilişkin gerekli işlemlerin yürütül mesi son derece önemlidir. Tasarı ile bu ihtiyaçlar göz önünde bulundurularak a ce n te ve eksperler için Türkiye O dalar ve Borsalar Birliği bünyesinde bir örgütlenme öngörülmüştür. A ncak, bu örgüt lenm ede, hem acenteler hem de eksperlerin kendi karar alm a mekanizmalarının korunması için gerekli düzenlemeler yapılmıştır. GÜVENCE HESABI Sigortalıların d ah a etkin bir şekilde korunabilmesini tem inen G aranti Hesabı'nın kapsamı g e nişletilmiş ve G üvence Hesabı oluşturulması ön görülmüştür. Garanti Hesabı'ndan farklı olarak, G üvence Hesabı ile tasarıya, Sigorta Murakabe Kanunu'na, Karayolları Trafik Kanunu ile Karayo lu Taşıma Kanunu'na göre zorunlu kılınan sigorta lardan d o ğ a n tazm inatların karşılanabilmesi amaçlanmıştır, Bu şekilde, sigortaların zorunlu hale getirilmiş olması nedeniyle duyulan güvenin zedelenmemesi için, herhangi bir zarar görülm e si durum unda ortaya çıkan zararın belirli kurallar dahilinde karşılanabilmesi amaçlanmıştır, SİGORTACILIK EĞİTİM MERKEZİ Günümüz eğitim sisteminde, Türkiye'de sigor tacılığın akadem ik anlam da ayrı bir uzmanlık d a lı olarak gelişmesi oldukça yenidir, Bu nedenle, si gortacılık alanında halihazırda Hazine Müsteşar lığıma, gerek üniversitelerden gerekse özel sektör ve kamu sektöründen yoğun bir eğitim talebi gelmektedir. Bu taleplerin daha sistematik bir bi çim de karşılanabilmesi ve Türkiye'de sigortacılı ğın ayrı bir uzmanlık alanı olarak benimsenmesi, Sigortacılık Eğitim Merkezi'nin kurulması ile m üm kün olabilecektir. Ayrıca, yurt dışından, özellikle Türk Cumhuriyetlerinden gelen sigortacılıkla ilgili eğitim taleplerinin tek bir elden ve devlet kana lıyla karşılanması sağlanacaktır. Bu şekilde aktüerlik sınavları gibi sigortacılıkla ilgili özellik taşıyan işler için gereken sınavlar tek elden ve tarafsız bir biçim de yapılabilecektir. TASARI SİGORTA VE REASÜRANS ŞİRKETLERİNE NE GETİRİYOR? Sigorta ve reasürans şirketlerinin kuruluşunda ön izin kaldırılmış ve minimum sermaye 5 milyon YTL olarak belirlenmiştir. Bununla birlikte, mini mum sermayeye ilave olarak branş bazında ila ve sermaye konulması öngörülmüştür. Şirketlerden ilk 3 yıl için "İşletme Planı" hazırlan ması istenilmiş ve şirket kurucuları için "güvenilir ki şi" olm a şartı getirilmiştir. Tasarıda ruhsat talebinin Hazine Müsteşarlığınca reddi belirli kurallara bağlanırken ayrıca, Yükümlülük Karşılama Yeter liliği Uygulaması ve "minimum garanti fonu" dü zenlemesine gidilmiştir. Diğer ta ra fta n , Avrupa Birliği uygulam alarına uygun şekilde yeni teknik karşılıklar düzenlenir ken teknik karşılıkları karşılayacak b içim de ye terli aktifin varlığı zorunlu kılınmıştır. Ayrıca, şirket lere iç d enetim sistemi kurulması zorunluluğu getirilmiş ve mali bünye zaafiyeti sayılan haller somutlaştırılmıştır. Bir diğer yenilik ise ilke olarak tüm tarifelerde ki serbestlik ile g ere ktiğ in d e g e n e l şartları belirlem e yetkisinin şirketlere bırakabilm esidir. ■ MEVZUAT - SORUNLAR - YARGI KARARLARI İnşaat sigortalarında sigorta bedeli ve uygulamasında sorunlar, öneri Zihni METEZADE TSRŞB Yönetim Kurulu Müşaviri GİRİŞ: İnşaat sigortalarında sigorta b e d e li, sigorta d eğ e ri arasındaki ilişki ve bunun hasar ö d e m elerine yansım asından d o ğ a n sorunlar, söz konusu sigorta g en e l şartlarının ye n id e n d ü zenlenm esine ih tiy a ç g öste rm e kted ir. Bazı Yargıtay kararlarından d a a nlaşılacağı üzere, bir kısım sigorta şirketlerinin, m üteahhitlerin yaptığı ih a le d e tenzilatlarını d ikka te a la rak ve bu miktarları keşif b e d e lle rin d e n düşerek si g o rta b edelini saptadıkları ve bu hususu zara rın hesaplanm asında d ikka te aldıkları anlaşıl m a kta; a n c a k bu durum , Y a rg ıta y'ca kabul edilm em ektedir. Diğer y a n d a n , bu kararlar d a , eksik sigorta id d ialarına n e d e n olan h e nüz ya pılm aya n inşaat işlerinin te k a b ü l e d e c e ğ i d eğerin, sözleşmedeki sigorta b e d e lin e eklenmesinin kabul e d ile m e y e c e ğ in e d e ğ in i lirken, rizikonun oluştuğu ta rih e ka d a r yapılan hak edişlere göre sigorta b ed e lin in artırılması ve sig o rtala n an m e n fa a tin riziko ta rih in d e oluştuğu to p la m d eğ e rin sigorta b e d e li İle iliş kisine bakılarak, eksik sigorta o lu p olm a dığ ı nın tespiti gerektiği belirtilm ektedir. Nitekim Yargıtay'ın Özel Daire 5.4.2002 gün ve 2001 / I 0433 esas, 2002/3147 karar sayılı içtih a tın d a "D a va , inşaat sigortasından kay n a k la n m a kta olu p, d a v a c ı, d a v a dışı İller Bankası ta ra fın d a n (130,000.000.000)TL keşif b e d e li üzerinden ihaleye çıkarılan O b a Bel desi içm e suyu inşaatının ya pım işini yüzde 68.86 ihale indirimi ile (46.982.000.000)TL üze- 34 Poliçede gösterilen sigorta bedelini teşkil eden değerlerde bir artış husule geldiği takdirde sigorta ettiren bu artışa haberdar olduğunda en geç 5 gün içinde ve herhalde hasarın vukuundan önce keyfiyeti yazılı olarak sigortacıya bildirmekle yükümlüdür. rinden üstlenmiş ve bu b e d e l üzerinden d a valı şirkete sigorta ettirmiştir. Sigorta hukukun d a g e rçe k zararın giderim i esas old uğ u gibi p o liç e g e n e l şartlarının (Tazminat Hesabı) başlıklı lö in c i m a d d e s in d e d e ta zm in a t tutarı nın sigortalı kıym etlerin h asardan bir gün ö n ceki durum a getirilm esi için ödenm esi g e re ken b e d e l o ld u ğ u belirtilmiştir. Ayrıca ihale indirimi d e yüklenicinin kârın d a n yaptığı bir fed a karlık olu p, b öyle bir si g o rta ilişkisinde g e rç e k zararın h e sa p la n m a sında nazara alınam az. M a h ke m e ce , bu hu sus gözd e n kaçırılarak ihale tenzilatı düşül m ek suretiyle ta z m in a t hesabı yapılan bilirkişi ra p o ru n a itibar e dilerek yazılı şekilde hüküm tesisi d oğ ru olm am ış, hükm ün bu ned e nle d a v a c ı yararına bozulması gerekmiştir. İNŞAATIN TAMAMLANMASI HALİNDE Davalı yö n ü n d e n ya p ıla n tem yiz in ce le m e sine g elin ce ; d iğ e r adı (m e n fa a t değerinin a l tın d a sig o rta ) o la n eksik sig o rta kavram ı TTK'nun 1288lnci m a d d e sin d e düzenlenm iş o lu p, sigorta sözleşmesi ile kararlaştırılan sigor ta b ed elinin sigorta kuvertürüne alınan sigor talı m al ve ya b un a ilişkin m e n fa a tin taşıdığı d e ğ e rin a ltın d a olmasını ifa d e e d e r ve d a v a konusu o la y d a o ld uğ u gibi kısmi zıya h alind e u y g u la m a imkanı bulur. İnşaatın ta m a m la n m a sı h a lin d e u la şa ca ğ ı nihai d e ğ e r d e sigorta d e ğ e ri o la ra k kabul e d ile m e z. P oliçe G e n e l Şartlarının 15/1-1 m a d d e s in d e sigortacının tazm in sorum lulu ğ u n u n sigortalı d eğ e rle rin h a sa rd a n bir ö n ce ki d u ru m a getirilm esi için g e re ke n b e d e l d e n ib a re t o ld u ğ u ö n g ö rü ld ü ğ ü n d e n , m a h k e m e c e bilirkişilerden inşaatın rizikodan bir g ü n ö n c e ki verili d e ğ e rin in , başka bir deyişle d a v a c ın ın ya ptığı inşaatın 02.12.1997 ta rih in d eki to p la m d e ğ e rin in ne o ld u ğ u hususunda ek ra p o r alınm ak ve b u n a n aza ra n eksik si g o rta n ın b u lu n u p b ulu n m a d ığ ı s a p ta n a ra k n etice sin e g ö re bir karar v e rm e k g e re k ti ğ im e hükmedilmiştir. K ararda, ihale indiriminin g e rç e k zararın h e saplanm asında nazara a lın m a ya ca ğ ı, ihale tenzilatı düşülm ek suretiyle ta zm in a t hesabı nın y a p ılm a ya ca ğ ı a ç ık ç a belirtilmiştir. Y argıtay'ın Özel Daire 8.5.2001 gün ve 2001/1895-4095 sayılı bir başka kararında d a, inşaat sigortalarında eksik sigortanın oluşumu ile ilgili olarak "Som ut uyuşmazlığa g e lin c e dava lıya si g o rta ettirilen, d a v a c ı ta a h h ü d ü n d e k i Bartın Balıkçı Limanı inşaatında fırtınaya bağlı hasa rın kısmi old uğ u çekişmesizdir. 25.12.1996 tarih li ve üç yıl süreli inşaat Ali Risks Sigorta Poliçesi'nin b a şla n g ıçta (205) m ilyar lira olan sigorta bed e li 17,11.1998 tarihli zeyilnam e ile (271) milyar liraya yükseltilmiş bulunm aktadır. Ö te y a n d a n , d a v a c ı yü k le n ic i ile d a v a dışı DHL.Gen. M üdürlüğü arasında im zalanan, in şa at sözleşmesinin 23/2nci m addesi ile de yüklenicinin her g e ç ic i hak edişle ö d e n e n to p la m m e b la ğ üzerinden her türlü fiya t fark ları dahil sigorta ya p tırm a zorunluluğu ö n g ö rülmüş olup, rizikonun oluştuğu 19.2.1999 ta ri hine ka d a r ya pıla n hak ediş ö d e m e toplam ı ise (255.396.848.00) liradır, B öylece, d a v a c ı MEVZUAT - SORUNLAR - YARGI KARARLARI yüklenici, anılan sözleşme m addesi ile yüküm lendiği edim ini yerine getirmiş ve sigorta b e delini eylem li hak ediş ödem leri ile uyum lu hale getirmiştir. Davalı ise, inşaatın to p la m d eğ erinin Bayındırlık Bakanlığı'nın 1999 yılı b i rim fiyatlarına g öre yaklaşık ( 10 ) ka t arttığı ve b u n d a n dolayı eksik sigorta koşullarının g e r çekleştiğini savunmuştur. ZARARIN GİDERİMİ M a h k e m e c e , inşaatın ta m a m la n m a s ı h a lin d e, u la ş a c a ğ ı nihai d e ğ e rin sigorta d e ğ e ri o la ra k ka b u l e d ile m e y e c e ğ i, sigorta h uku k u n d a g e rç e k zararın g id erim in in esas o ld u ğu henüz y a p ılm a y a n inşaat işlerinin te k a b ü l e d e c e ğ i d e ğ e rin sigorta b e d e lin e e k le n m e sinin b e k le n e m e y e c e ğ i y ö n ü n d e ki g e re k ç e si y e rin d e ise d e , eksik sigorta koşullarının va rlığ ın a te m e l oluşturan veri ve d e ğ e rlikle r araştırılıp s a p ta n m a d a n bu sa vu n m a re d dedilm iştir. Kısmi hasar oluştuğu uyuşmazlık dışı o ld u ğ u na ve Poliçe G enel Şartları'nın 15/1-1 m a d desi hükm ü ile sigortacının tazm in sorumlulu ğunun, sigortalı değerlerin h asardan bir gün önceki durum a getirilmesi için g ereken b e d e ld e n ib a re t o ld uğ u nu n kararlaştırılmış ol masına göre m a h ke m e ce , inşaat ve sigorta uzmanı bilirkişilerden inşaatın rizikodan bir gün ö nce ki verili değerinin, d iğ e r bir deyişle d a v a cının y a p tığ ı inşaatın g e ld iğ i düzeyin 18.2.1999 tarihindeki to p la m d eğ e rin in ne ol d u ğ u ö ğ re n ile re k g e rç e k le ş e n (197.331. 013.830) liralık hasar b ed e lin in eksik sigorta hükümlerini işletmeyi gerektirip g e re ktirm e d i ğini, yani sig ortalanan m e n fa a tin riziko ta ri hinde oluştuğu to p la m d e ğ e rin sigorta b e d e li (271) m ilyar liranın üzerinde o lu p olm adığı belirlendikten sonra eksik sigorta savunm ası nın karşılanması gerekirken, d eğ in ile n yöne açıklık g e tirilm e d e n bu savunm anın re d di d oğ ru görülm em iştir." denilmiştir. Yukarıdaki ka ra rd a, davalı şirketin inşaatın to p la m değ e rin in Bayındırlık Bakanlığının birim fiyatlarına g öre yaklaşık 10 kat arttığı ve b u n d a n dolayı eksik sigorta koşullarının oluştuğu iddiası kabul görm em iş, d ava cının zeyilnam e ile b aşlan g ıçta ki sigorta bedelini eylem li hak ediş ö de m e le ri ile uyumlu hale getirm esi ve bu sigorta b e d e li ile sigortalanan m e n fa a tin riziko ta rih in d e oluştuğu to p la m d e ğ e r ile ilişki sinde eksik sigorta olup olm adığının s a p ta n ması üzerinde durulmuştur. KAMU İHALE SÖZLEŞMELERİ KANUNU Diğer y a n d a n , Kamu ihale sözleşmeleri Kan u n u 'n a g öre ya pıla n her türlü yapım işinin yürütülm esinde u y g u la n a c a k genel esasları s a p ta ya n Yapım İşleri G enel Ş artnam esi'nde ise, sigortaya esas a lın a ca k bedellerin, işin kendisi için (varsa fiya t farkları dahil) hak ediş tutarları, her türlü a ra ç , m alzem e, ikrazat, iş ve hizm et m akineleri, taşıtlar, tesisler ve benzeri için piyasa rayiçlerine göre hesa p la na n b e deller o ld u ğ u belirtilmiştir. Ö d e n e n to p la m hak ediş tah a kkuk tutarının (fiya t farkları d a hil) p o liç e d e k i sigorta b edelini aşması v e /v e ya p o liç e d e öng ö rü len sigorta bitiş tarihinin süre uzatımı ve ya cezalı çalışm a sebebiyle aşılması h allerin de zeyilnam e ile sigorta b e d e linin artırılması v e /v e y a sigorta süresinin uzatıl ması zorunlu tutulmuştur. Şirketlerle sigorta y a p tırm a k isteyenler a ra sındaki g örü şm e le rd e , rizikonun d o ğ d u ğ u sı ra d a sigorta konusu inşaatın, inşa edilm iş kıs mının ulaştığı d e ğ e ri karşılayacak o ra n d a si g o rta p oliçesinin, dolayısıyla sigorta b e d e li nin yeterli o la c a ğ ı görüşü ileri sürülm eye baş lanmıştır. İnşaat sigortalarında sigorta b ed elinin ne olması g erektiğ i ve sigorta d eğ e ri ile b a ğ la n tısı konusunda sorunların giderilm esi için kanı m ızca, g e n e l şartların bu ko nu d aki H in c i m a d de sin e açıklık getirilmesi; ayrıca bu m a d denin son fıkrasında yer ala n, eksik sigorta ih tilafına d a n e d e n olan hüküm de değişiklik y a pılması zarureti hasıl olmuştur. Görüşlerimiz aşağıdaki başlıklarda sunulmuştur. İnşaat Sigortalarında Sigorta Bedeli ve Primin Ayarlanması: Bilindiği üzere sigorta hukukunda sigorta b e d e li, istisnai haller dışında sigorta sözleşme sinin ta ra fla rın ca kararlaştırılan ve rizikonun gerçekleşm esi d urum un d a sigortacının ö d e mesi gereken azam i m eblağdır. Sigorta d e ğ e ri ise, sigorta edilen m e n fa a ti gösteren bir kavramdır. M al sigortalarında, sigortacı, sigorta bed e li d a h a yüksek olsa bile sigortalıya uğradığı g e r ç e k zararı ö d e m e kle yüküm lüdür. İnşaat sigor talarının lö in ci m a d d e sin d e d e ta z m in a t mik tarının, sigorta bedelini aşm a m a k kaydıyla tespit e d ile c e ğ i belirtilmiştir. İnşaat sigortaları ile sigorta konusu d e ğ e rle rin inşaat sahasında b u lun d uğ u sürede ö n c e d e n bilinm eyen ve ani bir se be p le zıya ve h a sara uğram ası te m in a t altına alınm aktadır. İn şa yerinin seçimi ve inşaat m alzem elerinin g e tirilmesi ile başlayan in şaatta, inşaatın başlan g ıç d eğ e ri sıfır ve ya getirilen inşaat m a lze m e leri ka d a r o lm a kta; inşaat ilerledikçe d e ğ e r a rta ra k nihai d e ğ e re ulaşılmaktadır. İnşaat si g o rta genel şartlarının bu ko nu d aki H in c i m a d de sin e göre “Sigorta bedeli a) İnşaat konusu m alzem e ve işlerin (var ise güm rük, vergi, resim ve h arçla r ile nakliye ve işçilik masrafları dahil) d e ğ e ri ile b) Ayrıca sigorta yapılmış ise inşaatın yapıl ması için kullanılan m akine, a le t ve te ç h iz a t ve g e ç ic i inşaat barakaları ve yardım cı y a p ı lar cari piyasa d e ğ e rin d e n a şağ ıda ola m az" şeklindedir. İnşaat sigortaları u yg u la m a sın d a sigorta b e d e li, inşaatın ulaşacağı nihai b e d e l olarak kabul edilm ektedir. Özellikle reasürörler açısın d a n d a u yg u la m a böyledir. Ne va r ki, yukarı d a belirtilen H in c i m a d d e n in a n la m ın d a bu yoktur ve ya açık değildir, Aksi ta kd ird e , sigorta b ed e lin in inşaatın ilk g ü n ü n d e n itibaren, bitim ine ka d a r hem en h em en her gün zeyilnam e ile sigorta b e d e li nin artırılması g e re ke ce ğ i; bu durum un reasü rans treteleri uygulam asında d a zorluklar d o ğ u ra c a ğ ı açıktır. MEVZUAT - SORUNLAR - YARGI KARARLARI Sigorta b e d e lin e ilişkin prim uygulam asında inşaat süresi için d e sigorta değ e rin de ki artış d ikka te a lınm akta , u ygu la n a n prim, nihai b it miş d e ğ e re uygulanm ası gereken primin yarı sı olm aktadır. 0 ila 100 arasındaki m a te m a tik sel o rtalam anın 50 o ld u ğ u düşünülerek, prim d e aynı kural u yg u la n m a kta , nihai d e ğ e r pri minin yarısı alınm aktadır. İnşaat sigortaları g e n e l şartlarının H in c i m addesinin ikinci fıkrasına g öre sigorta b e d e lini teşkil e d e n d e ğ e rle rd e bir artış husule g e l diği ta k d ird e , sigorta ettiren bu artışa m uttali o ld u ğ u n d a en g e ç 5 gün için d e ve hasarın vukuu n da n ö n c e durum u sigortacıya yazılı olarak bildirm ekle yüküm lüdür. Artışlarla ilgili ve üzerinde durulması g e re ken bir başka konu, aynı m a d d e n in son fıkra sı hükmüdür. Bu hükm e göre: "Sigorta b e d e lin in % 20'sini g e ç m e y e n d e ğ e r artışları sigortalı sayılır. % 2 0 'yi g e ç e n d e ğ e r artışlarının sigortalı sayılabilm esi için si g orta cın ın yazılı m u v a fa k a ti şarttır. % 2 0 'yi g e ç e n d e ğ e r artışlarının sigortacı ta ra fın d a n kabul e dilm em esi h a lin d e bu sig o rtaya ilk tehlike sigortası hüküm leri uygulanır. Sigorta b e d e lin d e k i artışla orantılı o la rak prim a y a r laması yapılır." Bu h ükü m d e ki, yüzde 20'yi g e ç e n d e ğ e r artışlarının sigortalı sayılabilm esi için sig o rta cının yazılı m u v a fa k a ti şarttır" ibaresi, sigorta b e d e li ile sigorta d e ğ e ri arasındaki yüzde 2 0 'y e k a d a r o la n fa rk la rd a , bu farkın sig o rta lının m ü ktese p hakkı o ld u ğ u ; dolayısıyla eksik sigorta u ygu la m a sına g id ile m e y e c e ğ i şeklin d e y o ru m la n m a k ta ; m u v a fa k a t e d ilm e ye n yüzde 2 0 'yi aşkın d e ğ e r artışlarında prim ayarlam asının y a p ıla c a ğ ı sigorta b ed e lin in h an g i b e d e l o ld u ğ u tartışm aya yol a ç m a k tadır. Yorum farklılıkları, sigorta bedelinin ço k yük sek o ld uğ u bu sig o rtala rd a reasürans açısın d a n d a giderilm esi g ereke n bir husus o lm a k tadır. Bu n ed e nlerle, inşaat sigorta gen e l şartla rındaki sigorta b e d e li tanım ının, ülkemiz ve d ün ya uygulam asına g öre ye nide n düzen lenmesini ve m a d d e n in son fıkrasındaki sigor ta b ed e lin in yüzde 2 0 'sini g e ç m e y e n d e ğ e r 38 artışları ile ilgili hüküm deki nizalı durum un g i derilmesini tem in en , m a d d e n in aşağıdaki şe kilde değiştirilmesinin uygun o la ca ğ ı m ü ta la a edilm ektedir. “Sigorta Bedeli ve Primin Ayarlanması M a d d e 11: P oliçede gösterilen sigorta b e delinin nihai proje b ed e lin e eşit olması esastır. Buna g ö re sigorta bedeli; a) İnşaat konusu m alzem e ve işlerde (var ise güm rük, vergi, resim ve h arçlar ile nakliye ve işçilik masrafları dahil): a .l. İhale konusu işler için her yıl (varsa ke şif artışları ile b e ra b e r) ilgili cari yıl fiyatları ile oluşturulan ihale b e d e lin d e n , a .2. İhale konusu o lm a yan işler için nihai b i tiş d e ğ e rin d e n , b) Ayrıca sigorta yapılmış İse inşaatın y a p ıl ması için kullanılan m akine, a le t ve te ç h iz a t ve g e ç ic i inşaat barakaları ve yardım cı y a p ı lar ca ri piyasa d e ğ e rin d e n , aşağı olam az. P oliçed e gösterilen sigorta b ed e lin i teşkil e d e n d e ğ e rle rd e bir artış husule g e ld iğ i ta k d ird e sigorta ettiren bu artışa h a b e rd a r o ld u ğ u n d a en g e ç 5 gün için d e ve h e rh a ld e h a sarın vu ku u n d a n ö n c e keyfiyeti yazılı o la rak sig o rtacıya bildirm ekle yüküm lüdür. D eğer artışının sigortacı ta ra fın d a n kabul edilm em esi h alinde, bu sigortaya ilk tehlike si gortası uygulanır. Sigorta b ed e lin d e ki artışla orantılı o la rak prim ayarlam ası yapılır" Böyle bir değişiklik, d a h a ö nceleri Tarife uy gulam ası sırasında, inşa halindeki yapıların yangın sigortasında u ygu la n an m e vzu ata d a uygun d üşecek, bir a n la m d a sigortacılığın ve m evzuatının uygulam ası o la ca ktır görüşün deyiz. Şöyle ki; Yangın Sigorta Tarife ve Talimatı'nın 1.4.1988 tarihi itibariyle uygulandığı d ö n e m d e , Tarifenin 12nci m addesi ile "İnşa h a lindeki yapıların s ig o rta s ın a ilişkin hususlar d ü zenlenmiştir. Söz konusu m a d d e hükm üne g öre inşa h a lindeki yapıların yangın sigortası, aşağıdaki hüküm ler dairesinde yapılacaktır. “ 1 ......... - 2- Bu sigortanın p oliçelerine aşağıdaki klozlar dere olunur. a) Sigortacının işbu p o liçe tah tınd a ki mesu liyeti hiçbir zam an yapının inşa edilmiş olan kısmı ile inşaat yerinde bulunan m alzem enin ya n g ınd a n bir gün evvelki kıymetini geçm ez. b ) ............ 3- Poliçe, yapının inşaatın sonunda iktisap e d e c e ğ i, kıym et üzerinden ve inşaat m ü d d e tinin tam am ı için düzenlenir. 4- Bu sigortalara tatb ik e dilecek fiyat, süresi: a) Bir yıldan az o la n ......... b) Bir yıl o la n ........ c) Bir yıldan fazla o la n ......... Bu hallerde p o liç e y e aşağıdaki kloz d e rce dilir. Sigortalı işbu p o liç e ile sigorta mevzuu in şaatı, intihaen iktisap e d e c e ğ i sigorta değeri üzerinden ve inşaatın d e va m ı m ü d d e tin c e si g o rta ettirm eyi ta a h h ü t e ttiğ in d e n , p o liçe ye ta rife fiyatının yarısı ta tb ik edilmiştir. Şayet ileri d e sigorta b e d e l ve ya m ü d d e tin in kifayetsiz v e y a fazla o ld uğ u te b e yyü n ederse, sigortalı d e rh a l sigortacıya m ü ra c a a tla gerekli a ya rla manın yapılmasını ta le p e tm e kle m ükelleftir." Görülüyor ki; inşaat sigortası genel şartları 1lin çi maddesinde benzeri şekilde yapılacak deği şiklik, bu sigorta uygulamasına uygun düşecektir. Genel Şartlardaki “Tarife Komite”si ibareleri: İnşaat Sigortaları Poliçeleri G enel Şartları'nın yürürlük tarihi, 1 O c a k 1976 olup, fiy a t t a rife sisteminin uygulandığı d ö n e m d e hazırlan mıştır. Bu d ö n e m d e fiya tla r Tarife K om itesi'nce tespit e dilm e kte o ld u ğ u n d a n , G enel Şartlar'ın M a d d e 4, M a d d e 6 /b , 6/3, m a d d e 7/b-2 ve m ü te a kip , m a d d e 8 gibi hüküm lerinde, prim ile ilgili işlemlerde Yetkili Tarife Kom itesi'nin y a p a c a ğ ı tespitlere atıf yapılm aktadır. Tarife serbestisinin kabulü ile Tarife Kom iteleri kalkmıştır. Bu ibare yerine ilgili m a d d e le rd e "ta ra fla rc a tespit edilir" ifadesinin kullanılması gerekli g ö rülmektedir. Montaj Sigortaları Genel Şartları: Bu genel şartlar d a ço k eski olu p, yürürlük tarihi bilinm em ektedir. İnşaat Sigortaları G enel Şartları ile ilgili o la rak yukarıda değinilen hu suslar M o n ta j Sigortaları G enel Şartları için de geçerlidir. Sonuç olarak; Yukarıda arz edilen ve g erek tiğ in d e , her iki G enel Şartlar m ad de le rin in in celenm esi ile o rta ya ç ıka ca k d iğ er n e d e n le r le, söz konusu G enel Şartların ye niden revize edilmesi ve ö ncelikle sigorta b edeli konusuna açıklık getirilmesi, sorunların hallinde yardım cı o la c a k ve yargıya d a ışık tutacaktır. ■ EĞİTİM • • Dumlupınar Üniversitesi Sigortacılık ve Risk Yönetimi Sema BİLGİN ÖZYOL TSRŞB Eğitim, Yayın ve Projeler Uzmanı ütahya Dumlupınar Üniversitesi Uygula malı Bilimler Yüksekokulu (UBY), 20062007 eğitim-öğretim dönem inde öğrenci alarak faaliyetlerine başlayan genç bir okul. Okul, dün ya d a ve Türkiye'de yaşanan ekonomik gelişme ler ile paralel olarak, insan gücü kaynağının nite liklerinin de değişmesi ve bu anlam da ortaya çı kan ihtiyaca katkıda bulunabilmek am acıyla ö ğ rencilerini yetiştiriyor. Öğrencilerin, alacakları eği tim ve öğretim ile, dünyadaki ve ülkesindeki geliş meleri kavramış, araştırmacı, sorgulayan, bilimsel yenilikleri uygulayabilen, vizyon sahibi bireyler olarak mezun olmaları için ç a b a gösteriliyor. Dumlupınar Üniversitesi UBY'de şu a nda, Ban kacılık ve Finans, Muhasebe, Sigortacılık ve Risk Yönetimi olmak üzere üç bölüm bulunuyor. Bö lümlerin öğrenci sayıları, puanları ve tercih ö n ce likleri ise aşağıdaki tab lo d a yer alıyor: Yüksekokul'un eğitim-öğretim kadrosu, her biri kendi dallarında uzman olan iki profesör, iki d o çent, yirmibir yardımcı doçent, üç okutman, b ö lüm sorumlusu olan iki araştırma görevlisinden olu şuyor. Okul bünyesindeki yedi öğretim üyesi, konu larıyla ilgili olarak yurtdışında yüksek lisans ve dok tora çalışmalarında bulunmuş akademisyenler. SEKTÖRÜN GELİŞİMİ EĞİTİME YANSIDI Dumlupınar Üniversitesi UBY bünyesinde Sigor tacılık ve Risk Yönetimi Bölümü'nün açılmasını te- BÖLÜM BANKACILIK VE FİNANS MUHASEBE SİGORTACILIK VE RİSK YÖN. 40 KIZ ERKEK TOPLAM TABAN PUAN 24 17 24 17 24 17 41 41 41 EA-1 313.426 EA-1 332.426 EA-1 310.455 Dumlupınar Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu Sigortacılık ve Risk Yönetimi Bölümü, Türkiye’de bu alanda 4 yıllık eğitim veren sayılı okullardan. 2 0 0 6 -2 0 0 7 yılında öğrenci almaya başlayan bölüm, sektördeki gelişmelere paralel olarak artan ve çeşitlenen insan gücü ihtiyacına cevap verebilmeyi hedefliyor. tikleyen etkenler arasında; sigortacılık sektörünün oldukça ilerlemesi, uluslararası alanlara yayılması, Türkiye'nin de bu alanda gelişmeleri yakalamak ve rekabet edebilecek düzeye gelmek zorunda olması yer alıyor. Son dön e m d e Türkiye'de birbiri ni izleyen büyük şiddette depremlerin olması ile si gortaya olan duyarlılığın artması, özel sigorta ve bireysel emeklilik gibi çözümlerin gündem e gel mesi, Avrupa Birliği ile bütünleşme sürecinde çıka rılan uyum yasalarının risk yönetimi, sigortacılık ve sosyal güvenlik konularındaki yansımalarının da büyük önem kazanması bağlam ında Üniversite, sigorta sektörünün sağlıklı bir ya pıya kavuşturulmasında ye İLK 5 TERCİH İLE terli bilgi birikimine sahip ve GELEN % donanımlı uzman elemanlar %25 yetiştirmeyi hedefliyor. %100 Dum lupınar Üniversitesi %25 UBY, Sigortacılık ve Risk Yöne timi Böiümü'nün eğitim-öğretim ilkeleri aşağıda sı ralanan beş başlık altında toplanıyor; • Uygulamanın içinde olarak üniversite sanayi işbirliği kavramını gerçekleştirmek ve geliştirmek: Bu ilkenin uygulanabilmesi için öğrenciler dört yıllık dönem içerisinde 60 günlük staj ve dördüncü sını fın son dönem inde de iş başında eğitim alacaklar. • Teorik yeterliliğin oluşturulması: Öğrencilerin sigortacılık ve risk yönetimi konularında alt yapısı, sigorta işletmeciliği, finans m atem atiği, bilgisayar lı sigorta uygulamaları, risk analizi ve sigorta, re asürans, aktüerya m atem atiği, sigorta hukuku, si gorta muhasebesi gibi derslerle sağlanacak. • Ekonomiye ve ülke sorunlarına duyarlılık ka zandırılması: Söz konusu duyarlılık, hukuk, yönetim-organizasyon, Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi, Türk Dili gibi derslerle sağlanacak. • Yabancı dil becerisi ve dış dünyayı algılama yeterliliği kazandırma: Zorunlu yabancı dil dersi ilk yıl tem el İngilizce, sonraki sınıflarda da ticari ve mesleki İngilizce dersleri ile destekleniyor. Bu da derslerin üçte birinin İngilizce olmasını sağlıyor. • Seçmeli dersler ile değişik uzanımlar kazan dırmak: Uluslararası Finansal Piyasalar, Pazarlama Yönetimi, Örgütsel Davranış, Portföy Yönetimi, Kıy metli Evrak Hukuku, Mali Tablolar Analizi gibi ders ler ile bu ilkenin gerçekleşmesi amaçlanıyor. Bölümden mezun olabilmek için; öğrencilerin toplam sekiz dönem de sorumlu oldukları tüm dersleri alıp, okulun bağlantı kuracağı sektör kuru luşlarındaki stajlarını başarı ile tam am lam aları ve Dumlupınar Üniversitesi'nin belirlediği asgari me zuniyet koşullarını sağlamaları gerekiyor. ÖĞRENCİLERİN GEREKSİNİMLERİ KARŞILANIYOR Dumlupınar Üniversitesi UBY, öğrencilerinin eği tim hayatlarını en rahat şekilde geçirebilmeleri amacıyla, birçok olanak sunuyor. Bu olanaklar dan bazıları ise şöyle: Bilgisayar Laboratuarı: Okul bünyesinde bulu nan laboratuarda yirmi a d e t bilgisayar bulunu yor. "Bilgisayar" ile ilgili derslerde öğrenciler bu la boratuardan faydalandıkları gibi, burada bulu nan projeksiyon cihazı ile uygulamaları perdede de izleyebiliyorlar. Ayrıca derslerin ve laboratuarın boş olduğu zam anlarda internet bağlantısı öğ rencilerin hizmetine sunuluyor. Kütüphane: İşletme bölümü binası altında bu lunan Merkez Kütüphanesi'nin sunduğu imkanlar dan tüm öğrenciler faydalanabiliyor, Sosyal, kültürel imkanlar ve faaliyetler: Öğrenci lerin her türlü gıda ve kantin ihtiyaçlarını karşıla mak üzere sunulmuş 450 kişilik bir kantin bulunu yor. Ayrıca Sağlık, Spor ve Kültür Daire Başkanlığı'nın tüm aktiviteleri öğrencilerin hizmetlerine su nuluyor. Öğrencilerin katılımıyla, Klasik Türk Müziği ve Türk Halk Müziği koroları ile halk oyunları ve folklor ekibi çeşitli dönem lerde etkinlikler düzenli yor. Öğrenciler Bedesten sosyal tesisindeki banka, postane, kafeterya, isteğe bağlı lokantalar, ber ber, kuaför, kitap satış mağazası..vb her türlü sos yal imkandan yararlanabiliyorlar. ■ Üniversitenin (www.dumiupinar.edu.tr) adresli internet sitesinden ayrıntılı bilgi edinmek mümkün. Ayrıca aşağıda isimleri ve e-posta adresleri yer alan görevlilerden de gerekli bilgiler alınabilir. Arş.Gör Emin ZEYTİNOĞLU ■Muhasebe Bölümü,Sigortacılık ve Risk Yönetimi Bölümü: [email protected] Arş.Gör Yasemin Deniz KOÇ - Bankacılık ve Finans Bölümü: [email protected] EĞİTİM Gaziantep M YO öğrencilerini Dünya Bankası desteğiyle yetiştiriyor aziantep Üniversitesi bün yesinde bulunan Gazian tep Meslek Yüksekokulu (GMYO), 1975 yılında Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı olarak kuruldu. 1981 yı lında ODTÜ Gaziantep Mühendislik Fakültesi'ne bağlanan okul, 1987 yılında ise Gaziantep Üniversitesi'ne bağlandı. Teknik Programlar Bölümü, İkti sadi ve İdari Programlar Bölümü ve Sağlık Programları Bölümü olmak üzere üç bölüm den oluşan okul, yirmi bir program da eğitime d e vam ediyor. Okul bünyesindeki on program ise Dünya Bankası Projesi çerçevesinde kuruldu. GMYO Teknik Programlar Bölümü; Bilgisayar Teknolojisi ve Programlama, Biyomedikal Cihaz Teknolojisi, Elektrik, Endüstriyel Elektronik, Endüstriyel Kalıpçılık, İklimlendirme ve Soğutma, İnşaat, Makine, Matbaacılık, Mekatronik, Mobilya ve Dekorasyon, Otomotiv, Radyo-TV Yayımcılığı, Tekstil ve Uygulamalı Takı Teknolojisi Programlarından m eydana geliyor. İktisadi ve İdari Programlar Bölümü'nde ise Aş çılık, Bankacılık ve Sigortacılık, Büro Yönetimi ve Sekreterlik, İşletme ve Muhasebe Programları bu lunuyor. İktisadi ve İdari Programlar Bölümü bün yesinde Dış Ticaret ile Pazarlama Programlarının açılması içinse çalışmalar devam ediyor. Sağlık Programları Bölüm ü'nde d e Çocuk Gelişimi Program ı'nda ikinci öğretim de eğitim verilirken, Hay van Yetiştiriciliği ve Sağlığı Programı bulunmasına karşın henüz eğitim e başlamadı. Atatürk İlke ve İnkılaplarına bağlı, ülke ve dün ya gerçeklerine göre öğrenci yetiştirmeyi kendi 42 ne hedef edinmiştir GMYO, sanayi ve endüstri ile yakın işbirliği olm adan yetişecek elemanların, ül kenin kalkınmasına katkıda bulunam ayacağı dü şüncesini savunuyor. Okul bu sebeple, sanayi ve endüstri ile her türlü işbirliğine giderek yüksek kali te d e elem an yetiştirilmesi yönünde çalışmalarını sürdürüyor. BANKACILIK VE SİGORTACILIK PROGRAMI 1999 yılında İktisadi ve İdari Programlar Bölüm ü'ne bağlı olarak açılan Bankacılık ve Sigorta cılık programı, 2000-2001 öğretim yılında 30 ö ğ renci ile öğrenime başladı. Bölüm 21 inci yüzyılda küreselleşen ve rekabet seviyesi artan finansal pi yasaların ihtiyaç duyduğu üretken, analitik düşüce yapısına, güçlü teorik alt yapıya ve uygula m aya yönelik bilgi donanımına sahip nitelikli ara elem an yetiştirmeyi amaçlıyor. Bankacılık ve Sigortacılık Programı alanlarında uzman ve mesleki tecrübeye sahip 3 öğretim g ö revlisi ve gerektiğinde 3 öğretim üyesi, 87 öğretim görevlisi, 2 okutman, 6 uzmandan oluşan diğer program hocalarının desteği ile Birinci Öğretim ve 40 kişilik kontenjanı ile eğitim hizmeti veriyor. GMYO bünyesinde Dünya Bankası tarafından fi nanse edilen atölye, laboratuar ve model ofisler, özelliklerine göre 20 ile 30 öğrencinin uygulama yapabileceği alet, araç gereç ve cihazlara sahip bulunuyor. Dinamik bir yaklaşımla hazırlanan Ban kacılık ve Sigortacılık Programı'nda teorinin pratik bilgi ile desteklenmesine önem veriliyor. İlk yılda matematik, ekonomi, işletme, bilgisayar, muhase be, hukuk, bankacılık ve sigortacılık alanlarında temel bilgiler verilirken, ikinci yılda öğrenciler ban kacılık ve sigortacılıkla ilgili banka ve sigorta işlem leri, para ve banka, müşteri ilişkileri, dış ticaret iş lemleri, pazarlama, sermaye piyasası işlemleri, si gorta m atem atiği, hasar işlemleri, kredilendirme süreci ve teknikleri, istatistik, finansal yönetim, risk yönetimi, banka muhasebesi, sigortacılık muhase besi, ticaret hukuku, mali tablolar analizi, Türk ver gi sistemi, sigorta m atem atiği, sigortacılık hukuku gibi derslerle meslek derslerine yöneliyor. Prog ramda eğitim gören öğrenciler, öğrenci-idare iş birliği ile yürütülen birinci ve ikinci sınıfta, 30'ar iş günü olmak üzere 60 işgünü zorunlu yaz staj uygu laması ile teorik ve teknik bilgilerini iş hayatında uy gulam a imkanı buluyorlar. Programı başarı ile bitirenlere ön lisans diplo ması ile birlikte Bankacılık ve Sigortacılık elemanı unvanı veriliyor. Mezun öğrenciler başta banka ve sigorta şirketlerinin genel müdürlük, bölge mü dürlüğü ve şubelerinde, işletmelerin finansman departm anlarında yada sigorta acentesi, sigorta eksperi, bireysel emeklilik aracısı olarak çalışabil me olanağına sahip bulunuyorlar. Bunun yanı sıra bölüm den mezun olan öğrenciler 2547 Sayılı Yük sek Öğretim Mevzuatı dikey geçiş esasları uyarın c a dört yıllık bölümlere geçiş yapabiliyorlar. ■ SİGORTA İSTATİSTİKLERİ ________________________________________________ H ayat dışı branşlarda faaliyet gösteren şirketlerin 2 0 0 5 ve 2 0 0 6 yıllarının ilk yarısına ait M a li tablolarının rsı lastı rı ması r .m ergimizin bu sayısının istatistikler bölüI S İ m ünün konusunu, h a y a t dışı branşlar | Erdinç YURTSEVEN TSRŞB G enel Sekreter Yardımcısı I- BİLANÇO d a fa a liy e t gösteren şirketlerimizin 2005 yılının ilk yarısı ile 2006 yılının aynı d ö n e m in e a it mali tablolarının karşılaştırılması oluşturacaktır. İlk ö n c e b ila n ç o , d a h a sonra ise gelir ta b lo su kalem leri irdelenecektir. 1- Aktif 2006-2 Cari Varlıklar 5.625.282.987 Nakit Ve Nakit Benzeri Varlıklar Finansal Varlıklar İle Riski Sigortalılara Ait Finansal Yatırımlar Esas Faaliyetlerden Alacaklar İlişkili Taraflardan Alacaklar Diğer Alacaklar 1.348.363.068 Gelecek Aylara Ait Giderler Diğer Cari Varlıklar Cari Olmayan Varlıklar Esas Faaliyetlerden Alacaklar İlişkili Taraflardan Alacaklar Diğer Alacaklar Finansal Varlıklar Maddi Varlıklar Maddi Olmayan Varlıklar Gelecek Yıllara Ait Giderler Diğer Cari Olmayan Varlıklar AKTİF TOPLAMI 44 1.689.264.042 2.465.642.931 5.695.778 39.273.989 42.034.252 35.008.927 2.579.172.162 3.504.266 1.232.641 1.439.093 2.116.188.394 2005-2 Aktifteki Payı (%) 68,6 16,4 4.553.426.457 67,7 706.748.770 10,5 23,5 90,8 20,6 30,1 1.777.415.233 26,4 29,4 -5,0 24,4 0,1 0,4 0,2 -8,9 46,9 151,4 -7,8 18,5 648,4 Aktifteki Payı (%) 0,1 0,5 0,5 0,4 31,4 0,0 0,0 0,0 20.513.469 454.995 25,8 5,3 0,3 0,0 4.318.623 8.204.455.149 0,1 100,0 431.520.682 1.981.585.265 6.254.065 26.731.807 16.720.919 37.970.397 2.177.335.737 468.234 Fark 404.354 0,6 32,3 0,0 0,0 1.010.088 1.717.710.635 428.126.382 0,0 25,5 6,4 19.313.598 315.141 0,3 0,0 0,8 6,2 44,4 9.987.305 6.730.762.194 0,1 100,0 -56,8 21,9 204,8 42,5 23,2 H a y a t Dışı b ra n şla rd a fa a liy e t g ö ste re n si g o rta şirketlerinin a k tif to p la m ı g e ç e n yılın aynı d ö n e m in e g ö re yaklaşık yü zd e 2 2 o ra n ın d a b ir artış g ö s te re re k 8.204 m ilyo n YTL'ye ulaşmıştır. Cari varlıklar yü zd e 23,5 o ra n ın d a a rta rke n ca ri o lm a y a n v a rlık la rd a ki artış yü zde 18,5 o la ra k gerçekleşm iştir. Her iki g ru b u n d a a k tif içerisindeki p a y ın d a k a y d a d e ğ e r bir değişiklik olmamıştır. C ari va rlıkla rd aki artışın te m e l b e lirle y ic ile ri, n a k it ve n a kit benzeri varlıklar ka le m i ile esas fa a liy e tle rd e n a la c a k la r k a le m le rin d e ki artışlar olmuştur. Bu k a le m le rd e y a ş a n a n artışlar sırasıyla, b a n k a la r a lt hesabı ile sigor tacılık fa a liy e tle rin d e n a la c a k la r a lt hesa b ın d a m e y d a n a g e le n a rtışlarda n k a y n a k lanmıştır. S igortacılık fa a liy e tle rin d e n a la c a k la r k a le m in d e prim ü re tim in d e ya ş a n a n yü zde 23'lük artışa p a ra le l bir yükselm e k a y d e d ild iğ i g ö rü lm e kte d ir. Bu k a le m le rd e artış yaşanırken, fin an sa l v a rlıkla rd a yü zde 5'lik bir a za lm a m e y d a n a gelm iş ve finansal v a r lıkların a k tif içerisindeki p a y ın d a d a 6 p u a n lık bir düşüş olmuştur. Bu d ö n e m d e sektörün yatırım te rc ih in d e fin a n sa l va rlıkla rd a n n akit ve n a kit benzeri va rlıkla ra bir y ö n e lm e söz 2- Pasif Kısa Vadeli Yükümlülükler Finansal Borçlar Esas Faaliyetlerden Borçlar 2006-2 Pasifteki Payı (%) 2005-2 Pasifteki Payı (%) 4.019.239.644 49,0 3.377.607.270 50,2 19,0 2.555.989 0,0 7.904.779 0,1 -67,7 522.601.572 7,8 19,2 Fark 622.736.574 7,6 İlişkili Taraflardan Borçlar 44.564.443 0,5 32.419.696 0,5 37,5 Diğer Borçlar 54.472.215 0,7 29.948.259 0,4 81,9 3.174.760.008 38,7 2.644.847.522 39,3 20,0 Ödenecek Vergi Vb. Yüküm. Sigortacılık Teknik Karşılıkları 69.996.807 0,9 82.250.144 1,2 -14,9 Diğer Risklere İlişkin Karşılıklar 13.521.772 0,2 25.200.267 0,4 -46,3 Gelecek Aylara Ait Gelirler 33.979.622 0,4 25.966.709 0,4 30,9 2.652.213 0,0 6.468.323 0,1 -59,0 454.115.470 5,5 209.766.270 3,1 116,5 364.837 0,0 457.145 0,0 -20,2 0 0,0 624.814 0,0 -100,0 20.000 0,0 46.023 0,0 -56,5 Diğer Kısa Vadeli Yükümlülükler Uzun Vadeli Yükümlülükler Finansal Borçlar Esas Faaliyetlerden Borçlar İlişkili Taraflara Borçlar Diğer Borçlar Sigortacılık Teknik Karşılıkları Diğer Risklere İlişkin Karşılıklar Gelecek Yıllara Ait Gelirler 320.839 0,0 292.384 0,0 9,7 391.774.816 4,8 164.010.591 2,4 138,9 58.859.290 0,7 37.557.783 0,6 56,7 0 0,0 124.011 0,0 -100,0 1.790.090 0,0 6.653.520 0,1 -73,1 Özsermaye 3.731.100.035 45,5 3.143.388.653 46,7 18,7 Ödenmiş Sermaye 2.341.446.330 28,5 2.216.566.621 32,9 5,6 Sermaye Yedekleri 18.018.480 0,2 501.161.831 7,4 -96,4 1.580.434.391 19,3 842.564.124 12,5 87,6 Diğer Uzun Vadeli Yükümlülükler Kar Yedekleri Geçmiş Yıllar Karları Geçmiş Yıllar Zararları(-) Dönem Net Karı PASİF TOPLAMI 78.063.839 1,0 122.080.940 1,8 -36,1 -414.948.387 -5,1 -645.239.106 -9,6 -35,7 128.085.383 1,6 106.254.244 1,6 20,5 100,0 6.730.762.194 100,0 21,9 8.204.455.149 ................................. . SİGORTA İSTATİSTİKLERİ konusudur. C ari o lm a y a n va rlıkla rd aki artışın b ü yü k b ö lü m ü bu g ru b u n yüzde 82'sini oluşturan fin a n sa l varlıklar hesabının a lt ka lem ini oluş tu ra n iştirakler h esa b ın d aki yü zde 2 9'luk a r tıştan k a y n a k la n m a k ta d ır. B ila n ço n u n p a si fin d e ye r a la n finansal varlık d e ğ e rle m e le ri h e s a b ın d a y a şa n a n artış göz ö n ü n e a lın d ı ğ ın d a , iştiraklerdeki artışın bir b ö lü m ü n ü n iş tira k d e ğ e rle m e le rin d e n ka yna kla n m ış o l d u ğ u düşü n ülm ekte d ir. B ila n ç o n u n pasif ta ra fın ın k o m p o zisyo n u n d a d a k a y d a d e ğ e r bir değişiklik y a ş a n mamıştır. Ö zka yn a kla r her iki d ö n e m so n u n d a d a a k tif to p la m ın ın yaklaşık yarısını oluş tu rm a k ta d ır. Kısa v a d e li yü küm lülükler ve ö z k a y n a k la rd a yü zde 19 o ra n ın d a artışlar ka ydedilm iştir. Kısa v a d e li yüküm lülükler içe risind e , sig o r ta cılık te k n ik karşılıklarında yü zde 2 0 'lik bir artış m e y d a n a gelmiştir. Sigortacılık te kn ik karşılıkları içerisindeki en fazla artışın y a ş a n dığı a lt k a le m yü zde 38 ile m u a lla k hasar ve ta z m in a t karşılıkları olmuştur. Ö z k a y n a k la rd a k i artış, kar y e d e kle ri h e sa bının içe risin d e yer a la n fin an sa l varlık d e ğ e rle m e le rin d e y a şa n a n 719 m ilyon YTL'lik artışla açıklan a bilir. Kar y e d e kle ri hesabının yü zde 5 3'ü n ü oluşturan fin an sa l varlık d e ğ e rle m e le ri a lt ka le m i, a k tifte k i iştirakler h e sa b ın d a yer a la n kıym etler ile sa tılm a ya h a zır fin a n s a l va rlıkla rın d e ğ e rle m e s in d e n m e y d a n a g e lm e kte d ir. Ö de n m iş se rm a ye d e ki yü zd e 3 3 'lük a rtı şın te m e l belirle yicileri, se rm a ye y e d e k le ri nin bu ka le m e ilavesi ile ö d e n m iş s e rm a y e nin bir p arçası o la n se rm a ye düzeltm esi olum lu fa rkla rın d a y a ş a n a n azalıştır. 2006 yılının ilk yarısı itib a riy le , e nfla syo n düze ltm e le rin in ö z k a y n a k la ra p o zitif etkisi 200 m ilyon YTL o lu p bu tu ta r to p la m özkaynakların yü zde 5 'in e karşılık g e lm e kte d ir. 2005 yılının ilk yarısında d ü z e ltm e farkları özkayna kla rın yü zde 1 0 'u n u o lu ş tu rm a k ta idi. 2006 yılının ilk yarısında sektör 128 m ilyon YTL'lik n e t kar e ld e etm iş o lu p bu tu ta r g e ç e n yılın aynı d ö n e m in e kıyasla yü zd e 2 1 'lik bir artışı ifa d e e tm e kte d ir. 2006 yılının ilk y a rısında ulaşılan tekn ik kar 42 m ilyon 825 bin 813 YTL, m ali kar 118 m ilyon 953 bin 346 YTL o lu p b rü t kar 161 m ilyon 779 bin 159 YTL'dir. Bu karın 33 m ilyon 693 bin 776 YTL'si vergi II- KÂR/ZARAR HESABI 1- Teknik Sonuçlar TEKNİK KAR YAZILAN PRİMLER Yangın DASK Nakliyat Kaza Mühendislik Tarım Sağlık Seyahat Sağlık Hukuksal Koruma Ferdi Kaza Kredi KMA Mali Soruml. TOPLAM Trafik Kasko 46 Fark(%) 2006-2 2005-2 Fark% 2006-2 676.045.865 107.123.081 162.826.794 561.807.013 20,3 65.518.853 0 138.002.796 1.127.854.000 163.234.397 - 18,0 25,3 20,6 5.773.453 32.962.141 25.649.090 0 36.209.402 32.684.893 514.367.265 2.858.564 12.169.721 29.996.231 426.657.037 9,0 20,6 -102.956.679 17.152.901 -2.521.175 -11.471.662 -45.703.783 11.019.443 -116.676 -15.140.652 -9,0 125,3 55,7 2.060,8 -24,2 0 10.370.574 - 384.077 17,3 140.767.949 4.333.080 785.502.512 105.853.606 1.487.963 33,0 191,2 7.628.831 42.951.307 0 4.040.908 33.821.470 88,8 27,0 4.048.522.550 656.632.949 3.221.896.566 19,6 25,7 282.860 48.865.706 98.927.768 -110,1 -125,7 -56,7 687.104.357 1.262.709.364 607.633.617 13,1 28,8 37.940.209 -55.524.456 -188,2 980.106.576 1.412.961.692 196.881.133 -28.553 -12.567.682 42.825.813 -33.467.348 -106.376.976 155,4 - - 91,6 karşılığı o la ra k a yrıld ıkta n sonra 128 m ilyon 85 bin 383 YTL'lik n e t b ila n ç o karına ulaşıl mıştır. Bu veriler ışığında, h a y a t dışı b ra n şla rd a çalışan şirketlerin e ld e ettikleri n e t d ö n e m karının a k tif v a rlık la r içe risin d e k i p a y ın a b aktığ ım ızd a ise a k tif karlılığın her iki d ö n e m için d e h e m e n h e m e n aynı d ü z e y d e o ld u ğu g ö rü lm e kte d ir. 2005 yılı altı aylık d ö n e m d e yü zde 1.57 o la ra k g e rçe kle şe n a k tif ka r lılık oranı 2006 yılının aynı d ö n e m in d e yü zde 1.56 o la ra k gerçekleşm iştir. N et d ö n e m karının ö zka yn a kla ra b ö lü n m esiyle e ld e e d ile n ö zkayn a k karlılığında d a b e n ze r bir d u ru m g ö zle n m e kte d ir. 2005 yılı altı ilk aylık d ö n e m d e yüzde 3.38 o la ra k g e rç e k le şe n ö zka y n a k karlılığı oranı 2006 yı lının aynı d ö n e m in d e yü zde 3.43 olmuştur. E le m a nte r b ra n ş la rd a fa a liy e t g öste re n şirketler ta ra fın d a n yazılan p rim le rd e bir ö n ce ki yılın aynı d ö n e m in e g ö re yü zde 26'lık bir artış ka yd e d ilm iş ve prim ü retim tuta rı 4.048 m ilyon YTL'ye ulaşmıştır. A n c a k , prim ü re tim in d e ki bu o lu m lu g elişm e ye ra ğ m e n sektörün te kn ik karı yü zd e 61 o ra n ın d a bir azalışla 90 m ilyon YTL'den 35 m ilyon YTL'ye gerilem iştir. Teknik karlılık d a yü zde 2 ,8 'd e n yü zd e 0 ,9 'a düşmüştür. Sektör prim üretim inin yü zde 3 5 'ini o lu ştu ran kaza branşındaki artış g e n e l prim artışı n a p a ra le l bir seyir izleyerek yü zde 25 o la ra k gerçekleşm iştir. Bu b ra nşta , g e ç e n yıl 45 m il yo n YTL o la n tekn ik zarar yü zde 125'lik bir artışla 103 m ilyon YTL'ye yükselmiştir. Kaza branşı prim üretim inin yü zde 90'ı kasko a lt b ra n şın d a n e ld e e d ilm e kte d ir. K a sko 'd a k i prim ü re tim in d e yü zde 29'luk bir artış g e r çekleşm iş olm asına ra ğ m e n g e ç e n yıl o ld u ğ u g ib i bu yıl d a tekn ik zarar m e y d a n a g e l miş o lu p bu zarar yü zde 91 'lik bir artışla 106 m ilyon YTL'ye ulaşmıştır. Sektör prim ü re tim in e kaza b ra n şın d a n sonra en fazla katkıyı s a ğ la y a n branş KMA m a li sorum luluk branşıdır. Bu b ra nşta ki prim artışı g e n e l prim artışının a ltın d a yü zd e 20 o la ra k gerçekleşm iştir. Branşın a n a liz in d e branşın yü zd e 8 8 'ini oluşturan tra fik branşı s o n u çla rın a b a k m a k gerekir. Trafik, ta rım d a n sonra en az prim artışının g e rç e k le ş tiğ i branş olm uştur. G e ç e n yılın aynı d ö n e m in d e tra fik te 38 m ilyon YTL'lik bir te kn ik kar e l d e e dilm işken bu yıl 33 m ilyon YTL'lik bir te k - 3,50% 3,00% 2,50% 2,00% 1,50% 1,00% 0,50% Aktif Karlılığı ■ Ö zkaynak Karlılığı 0,00% 2006-2 SİGORTA İSTATİSTİKLERİ nik zarar oluşmuştur. G ö rü le c e ğ i üzere, sektör prim üretim inin yarısını oluşturan tra fik v e k a s k o 'd a teknik so n u ç la r 2006 yılının ilk yarısında o ld u k ç a kötü bir seyir izlemiştir. Branşlar to p la m d a 140 m ilyon YTL'lik za ra rla sonuçlanm ış ve sektörün to p la m sonuçlarını etkilemiştir. Bu iki b ra n şta tekn ik so nu çla rın iyileştirilmesi g e nel o la ra k sektörün te kn ik sonuçlarının iyileş mesi a n la m ın a d a g e le c e k tir. Her iki branş ta d a , hasar m a liye tle rin in azaltılm asına ve a lına n prim lerin riskle uyum lu o la ra k a y a r la n m asın a ih tiy a ç vardır. Trafik bra nşın da Hazine Müsteşarlığı ta ra fın d a n b e lirle n e n bir ta rife u y g u la m a s ı o ld u ğ u n d a n p rim le rin a ya rla n m a sı ko n u su n d a şirketlerin a k tif bir rol üstlenm esi söz konusu değildir. Teknik o la ra k en iyi so n u cu ve re n branş yü zde 155'lik kar artışıyla ya n g ın olmuştur. M ühendislik branşının te kn ik karı yü zde 55 a rta rk e n , n a k liy a t b ra n şın d a yü zde 9 'lu k bir tekn ik kar azalışı olm uştur. Teknik kar 161 m ilyon 779 bin 159 YTL'lik b rü t karın yü zde 2 6 ,5 'ini o luşturm aktadır. Kom isyon g id e rle ri, p e rso n e le ilişkin g id e r ler, y ö n e tim g id e rle ri, a ra ştırm a ve geliştir m e g id erleri, p a z a rla m a ve satış g id erleri ve reasürans kom isyonlarının İzlendiği fa a liy e t g id e rle ri d e te kn ik s o n u ç la r içerisinde yer a l m a ktadır. Bu g id e rle r 2005 yılının ilk yarısında 621 m ilyon YTL iken 2 0 0 6 'd a 623 m ilyon YTL o la ra k gerçekleşm iştir. Teknik karlılık verileri in c e le n d iğ in d e ise, tekn ik karlılığın g e ç e n yılın aynı d ö n e m in e g ö re g e rile d iğ i g örü le ce ktir. 2005 yılının ilk altı aylık d ö n e m in d e %3 c i v a rın d a o la n tekn iik karlılık 2006'nın ilk d ö n e m in d e % 1'e gerilem iştir. 2005 ilk d ö n e m d e kaza, ta rım v e sağlık branşlarının te kn ik karlılıkları n e g a tif so n u ç verirken, 2006 yılı ilk altı aylık d ö n e m d e b u n la ra kredi ve KMA m ali skorum luluk branşları eklenmiştir. S ektö rün te kn ik karlılığının olumsuz y ö n d e geliş m e sin d e en fa zla sigorta p oliçesinin ü re tild i ği sağlık, kaza v e tra fik branşlarındaki d üşü şün etkisinin o ld u ğ u açıktır. Zonunlu bir sigor ta o la n Trafik sig o rtasın da prim lerin te m in a t ların a ltın d a bir artış gösterm esi, a ra ç sayı sındaki artış v e Tram er'in etkisi ile tra fik sigor tası y a p tırm a o ra n ın d a k i artış sonu cu h a sa r ların d a artm ası n e tic e s in d e tekn ik karlılık %7 d ü z e y in d e n n e g a tif so n u ca dönm üştür. 331 m ilyon 963 bin 990 YTL'lik yatırım g e lir lerine karşılık 141 m ilyon 809 bin 126 YTL y a tırım g id e rle ri ile 71 m ilyon 201 bin 518 YTL'lik d iğ e r fa a liy e tle rd e n k a y n a k la n a n g id e rle r 2006 yılının ilk yarısında 118 m ilyon 953 bin 946 YTL m a li kar e ld e edilm e sin e n e d e n o l muştur. Bu tu ta r g e ç e n yılın aynı d ö n e m in e g ö re y ü zd e 51'lik bir artışı ifa d e e tm e k te d ir. Her iki d ö n e m için d e yatırım gelirleri iç e ri sinde en ö n e m li ka le m finansal ya tırım la r T e k n ik K a rlılık 80,00% -| en nn% I i ... ..... .. _.. _ n nn% ■ _ _ ll — ■ a _ KMA Mali Toplam on nn Yangın DASK Nakliyat ■ Kaza Mühen dişlik Tarım Sağlık Seyahat Hukuk Sağlık Koruma Ferdi Kaza Kredi 2006-2 9,69% 5,39% 20,24% -7,29% 8,71% -7,71% -2,23% 13,44% 62,69% 30,51% -0,66% -1,60% 1,06% 2005-2 4,57% 0,00% 26,24% -4,05% 6,75% -0,39% -3,55% 38,97% 31,95% 19,01% 7,44% 3,07% 0,00% 2- Mali Sonuçlar Yatırım Gelirleri Finansal Yatırımlardan Elde Edilen Gelirler Finansal Yatırımların Nakde Çevr. Elde Edilen Karlar Finansal Yatırımların Değerlemesi Kambiyo Karları İştiraklerden Gelirler 233.131.171 96.826.357 24.219.141 42,4 38,6 50.888.495 25.839.229 30.967.777 2.000 68.077,6 99,2 73,8 42,4 62,2 28,3 1.335.563 2.465.647 2,6 209,9 40,5 27,1 33.398.517 1.419.344 56.634.719 140.434 30.018.262 26.119.859 521.020 18.031.462 492.090 844.319 71.983.755 304 - 71.201.518 72.790.514 1.272.663 - 329.629 0 25.586 113.538 - 33,6 38,9 264,7 52,1 3.479.216 407.371 329.324 172.262 110.537.521 7.640.810 Zorunlu Deprem Sigortası Hesabı (+/-) Enflasyon Düzeltmesi Hesabı (+/-) Ertelenmiş Vergi Varlığı Hesabı (+/-) d a n e ld e e d ile n gelirler olm uştur. K a m b iyo karları ile iştiraklerden e ld e e d ile n g e lirle rd e ki artışlar d ik k a t ç e k ic i d ü ze yd e d ir. 2 0 0 5 'te y a tırım la rd a n e ld e e d ile n gelirlerin 57 m ilyon YTL'si te k n ik b ö lü m e aktarılırken 2 0 0 6 'd a bu tu ta r y ü z d e 27'lik bir artışla 72 m ilyo n YTL'ye ulaşmıştır. Y ukarıda ta b lo y a b a k ıld ığ ın d a d ik k a t ç e ken bir b aşka n o k ta d a , m ali s o n u ç la ra k a t kısı ç o k az olm asına ra ğ m e n tü re v ü rü n le r d e n e ld e e d ile n gelirlerdir. Bu a ra ç la rın m a li p iy a s a la rd a k i kullanım ının artm ası v e d a h a iyi tanınır h a le g e lm e le ri özellikle risk y ö n e ti 331.963.990 134.184.719 16.074.585 31.094.167 94.241.630 65.118 141.809.126 1.300.542 Hayat Dışı Teknik Böl. Aktarılan Yatırım Gelirleri (-) Türev Ürünler Sonucunda Oluşan Zararlar (-) Kambiyo Zararları (-) Amortisman Giderleri (-) Diğer Yatırım Giderleri (-) Önceki Yıl Gelir Ve Karları Önceki Yıl Gider Ve Zararları(-) Net Dönem Karı Veya Zararı Fark(%) 6.930.969 707.999 189.745 Yatırımlar Değer Azalışları (-) Yatırımların Nakte Çevr.Oluşan Zararlar (-) Ertelenmiş Vergi Yükümlülüğü Gideri (-) Diğer Gelir Ve Karlar Diğer Gider Ve Zararlar (-) 2005-2 47.111.505 1.363.552 Bağlı Ortak. Ve Müşterek Yönetime Tabi Teşeb. Gel. Arazi, Arsa İle Binalardan Elde Edilen Gelirler Türev Ürünlerden Elde Edilen Gelirler Diğer Yatırımlar Hayat Teknik Bölümünden Aktarılan Yatırım Gel. Yatırım Giderleri Yatırım Yönetim Giderleri (-) Diğer Faaliyetlerden Gelir &Giderler(+/-) Karşılıklar Hesabı (+/-) Reeskont Hesabı (+/-) 2006*2 21.425.806 18.860.865 57.713 2.673 118.953.346 43.969.815 48.248.820 2.528.903 5.375.066 17.087 132.433 0 9.641.846 - 14.404.975 1.025.573 2.754 78.623.835 99,8 11,3 44,9 5,9 61,9 50,9 150,3 93,9 100,0 80,7 - 122,2 30,9 94,4 3,0 51,3 m ine katkı sa ğ la y a c a k tır. Zorunlu d e p re m sigortası h e s a b ın d a y a ş a n an yü zde 9 4 'lü k azalış, S igorta ve Reasü rans Şirketlerinin Kuruluş ve Ç alışm a Esasları Y ö n e tm e liğ i'n in D e p re m H asar Karşılığı (DHK) ayrılm asına ilişkin esasları d ü ze n le ye n 2 6 'n cı m a d d e s in d e 06.09.2005 ta rih in d e y a pılan d eğ işiklikten k a y n a k la n m a k ta d ır. Yapı lan d ü z e n le m e s o n u c u n d a , şirketler d a h a az DHK ayırır d u ru m a gelm işlerdir, 2006'nın ilk yarısında m a li kar 161 m ilyon 779 bin 159 YTL'lik b rü t karın yü zde 73,5'ini o lu ştu rm akta dır. ■ İNCELEME - ARAŞTIRMA ve genel sigortacılık sektörüne getirdikleri Kaan AKSEL / Müdür Pricevvaterhouse Coopers Solvency II - Yeni yönetim rejim ine duyulan ihtiyaç A v ru p a 'd a k i p e k ç o k o to rite ta ra fın d a n u y g u la m a d a b u lu n a n S olven cy i rejim inin kurallarının, s a d e c e bir h e s a p la m a y a d a yalı o lm a s ın d a n d o la yı ve riske karşı ye te rli d u y a rlık ta ö lç ü m e o la n a k görülm üştür. Bu nun y a n ın d a bu h e s a p la m a se rm a ye y e te r liliğinin düşük bir seviyesine ka lib re edilm iş o ld u ğ u n d a n p e k ç o k resmi d e n e tim o to rite si b üyü k sigorta şirketlerinin sözkonusu h e s a p la m a la rın g ö s te rd iğ i se rm a ye m iktarının en az iki katı k a d a r se rm a ye b u lu n d u rm a la rının d a h a d o ğ ru o la c a ğ ın ı ifa d e e tm işle r dir. Ö rn e ğ in , H o lla n d a 'd a k i ç o ğ u sig o rta şir keti S olven cy I se rm a ye ye te rliliğ i fo rm ü lü n e g o re h e s a p la n a n se rm a ye m iktarının ü ç v e ya d ö rt katı k a d a r se rm a ye b u lu n d u rm a k tadır. S olven cy II ç e rç e v e s i, A v ru p a Birliği içerisindeki sig o rta v e reasürans şirketlerinin d e n e tim in d e d a h a ş e ffa f bir risk bazlı ser m a y e d e n e tim ç e rç e v e s in in kullanım ını d e v re y e sokarak ileriye d ö n ü k ç o k ö n e m li bir gelişm eyi ifa d e e tm e k te d ir. Solvency II: 3 Prensip Yaklaşımı Temel Konular PRENSİP I PRENSİP II PRENSİP III KANTITATIF KURALLAR RESMİ DENETİM AÇIKLAMA KURALLARI Teknik provizyonlar Yatırım yönetimi kuralları ve Aktif/pasif yönetimi Sermaye kuralları 50 İç kontroller ve tutarlı risk yönetimi Resmi inceleme sonucu müdahale Açıklamalar •Şıklık •İleriye dönük •Risk ile ilişkili Solvency II - Önemli taraflar AB Komisyonu İstişare Çağrısında bulunur — A v r u p a S ig o r ta v e E m e k lilik F o n la rı K o m ite s i (E IO P C ) rO Avrupa Sigorta ve Emeklilik Fonları Denetim Otoriteleri Komitesi (CEIOPS) ][ İstişare Süreci CEA Avrupa Sigortacılık Birliği it ][ 'Group Consultatif' CRO Forum Profesyonel Aktüeryenler Birliği Önemli sigorta şirketlerinin risk yöneticileri ][ AvrupalI Sigorta Şirketler *QIS: Kantitatif etki çalışm aları Bu ç e rç e v e y a ln ızca se rm a ye ile ilişkili ko nuları d e ğ il aynı z a m a n d a ayrılan tekn ik karşılıkların ye te rliliğ i ve yatırım y a p ıla b ile c e k varlık g ru p la rı h a kkın d a kuralları iç e r m e kted ir. A ş a ğ ıd a , p e k ç o k a k tü e ry a l k o n u ları k a p s a y a n kısa b ilg ile r ye r a lm a kta d ır. Solvency II - G en el Bakış Yeni Solvency II sisteminin tem el özellikleri: Prensip 1: S erm a ye ye te rliliğ in i b e lirle ye n fin an sa l k a yn a kla rın h esa p la nm a sı kuralları, Prensip 2: Resmi d e n e tim ve g ö z e tim sü re c in d e k i in c e le m e le r sonrası içsel risklerin v e ko ntro lle rin d e ğ e rle n d irilm e si n e tic e s in d e o lu ş a b ile c e k ek se rm a ye gereksinim inin b elirle n m e si ve Prensip 3: Risk ve se rm a ye seviyeleri k o n u su n d a ya tırım cı ve p iy a s a la ra y a p ıla c a k fin an sa l a ç ık la m a la r, • Denetim açısından üç prensip yaklaşı mı. Bu yaklaşım b a n k a la r için geliştirilen ser m a y e g ereksinim i Basel ll'n in yapısına ç o k b e n z e m e k te d ir, k a n tita tif (ra ka m sa l) s e rm a ye gereksinim i h e s a p la m a la rı (Prensip I), resmi d e n e tim süreci (Prensip II) v e fin an sa l a ç ık la m a şartları (Prensip III) • Prensip l’in altında değişik serm aye y e terliliği seviyeleri. Prensip I s e rm a y e gereksi nim i için iki se viye d e n olu şm akta d ır, m in i m u m se rm a ye yeterlilik seviyesi (M in im u m C a p ita l R e q u ire m e n t, MCR) v e d a h a y ü k sek bir se rm a ye seviyesini ifa d e e d e n te m e l s e rm a y e yeterlilik seviyesi (S o lve n cy C a p ita l R e q u ire m e n t, SCR). Bu ikinci s e rm a y e y e te r lilik d üze yi sigorta şirketine özel riske duyarlı bir fo rm ü l şe klinde o la b ilir ki b u fo rm ü l sigor ta şirketlerinin kısmi v e y a tü m ü y le içsel m o d e lle r kullanım ını d e ste k le y ic i şe kilde ku ru la caktır. • İçsel m odellerin kullanımı. İçsel m o d e l lerin tanınm ası ve resmi d e n e tim o to rite sin in b u m o d e lle re o la n g ü v e n in in sa ğlan m a sı so n u ç o la ra k m o d e lle rin nasıl k u lla n ıla c a ğ ı n a b a ğ lı o la caktır. D e n e tim o to rite si m u h te - 51 İNCELEME - ARAŞTIRMA m e le n m o d e lle rin g ö s te rd iğ i risk p a ra m e tre leri ile risk y ö n e tim i ko n u su n d a m o d e lle rin nasıl kullanıldığını in c e le y e c e k tir. Bu in c e le m e e s n a s ın d a u y g u n m o d e l d e n e ti m i/o n a y la m a s ın ın (v a lid a tio n ) ya pılıp y a p ıl m a d ığ ın a , iç ko n tro l m e ka n izm a sın d a risk bazlı in c e le m e le rin in nasıl ya p ıld ığ ın a , sigor ta şirketinin ye te rli se rm a ye b u lu n d u ru p b u lu n d u rm a d ığ ın ın d e ğ e rle n d irm e s in e ve bu d e ğ e rle n d irm e n in ilgili risklerle d o ğ ru şekil d e ilişkilendirilmiş o lm a sına bakılacaktır. • Yönetişim ve iç kontroller üzerine artan yönelim (Prensip II). Bu ö n e m li risklerin b e lir lenm esini, iş kuralları d o kü m a n la rın ın m e v c u d iy e tin i ve a ç ık ra p o rla m a stan d artların ın kullanılıyor olm asını v e sorum lulukların t a nım lanm ış olm asını gerektirir. İng ilte re v e y a H o lla n d a 'd a u y g u la n d ığ ı üzere, üst y ö n e tim v e y ö n e tim kurulunun şirket y ö n e tim in e etkin katılımı b un la rın gerçekleştirilm esi a ç ı sından ç o k ö ne m lidir. • Finansal sektörler ve sınırlar arasında d a h a fazla tutarlılığı a m a ç la y a n bir d e n e tim m ekanizm ası. Yeni se rm a ye ye terliliği prensiplerinin g ru p se viyesinde ve lie r bir tü zel kişilik ta n ım la m a sı için nasıl u y g u la n a c a ğı ko n u su n d a ta rtış m a la r d e v a m e tm e k te dir. Bunun y a n ın d a sigortacılık u y g u la m a la rının ta b ia tı g e re ğ i v e d e y a p ıla n işin b o y u t larının ç o k b ü yü k o lm a m a s ın d a n ö tü rü , d a h a az sofistike yaklaşım ların u fa k s ig o rta şir ketleri ta ra fın d a n kullanılm asına m ü s a a d e e dilm esi ih tiya cı o rta y a çıkmıştır. • M uhasebe uygulam aları ile uygunluk. Finansal v e resmi d e n e tim se l ra p o rla m a n ın sig o rta şirketlerinin üzerinde y a ra ttığ ı "u y m aları g e re k e n kurallar" b ü tü n ü n ü n a rta n yü küm lülüklerini en a za in d ire b ilm e k için resmi d e n e tim raporlam asının, Uluslararası R a p o rla m a S tandartları "UFRS" ile u yum lu h a le g e tirilm e s i a m a c ı g ü d ü lm e k te d ir. UFRS'nin h a y a ta g e çirilm e sin d e m u h te m e l g e c ik m e le rin S olven cy ll'n ln istenen z a m a n p la n ın a g ö re gerçekleştirilm esini e n g e lle y e b ile c e ğ i g ö rü lm e kte d ir. S o lve n cy ll'n in arkasındaki p o litik süreç v e u y g u la m a za m a n tab lo su . S o lve n c y II, A v ru p a K om isyonu ta ra fın d a n şekillendirilen bir ç e rç e v e d ir. Esasen resmi A v ru p a Birliği b ü n ye sin d e ki d e n e tim o to rite le rin in riski d a h a hassas şekilde d e ğ e rle n d irm e le rin i s a ğ la m a sın a u yg u n a ra ç ve d e n e tim k a b iliy e ti ne o la n a k ta n ıy a ra k , bir sigorta şirketinin "g e n e l se rm a y e ye te rliliğ in i" d a h a d o ğ ru d e ğ e rle n d irm e y i a m a ç la m a k ta d ır. S olvency II Direktifleri çe rçevesinin v e d a ha sonra ya yım la n a n u y g u la m a a ç ık la m a la rının teknik d eta yla rı A vrupa Sigorta v e Emek- Zaman Çizelgesi 2005 2006 3 aşamalı AB Komisyonu İstişare çağrısı 2007 2008 Çevre Direktifin Yayınlanması 2009 Tümüyle Uygulama Başlangıcı Test Uygulaması? Başka QIS? 2010 lilik Fonları D enetim O toriteleri Komitesi ("CEIOPS")' ta ra fın d a n yönlendirilm ektedir. En son kararın AT Bakanlar Kurulu ta ra fın d a n CEIOPS ve AT ko m isyonundan görüş alınm asından ve a şa ğ ıd a a çıkla n a n A v ru p a 'd a fa a liy e t gös teren sigortacılık ile ilgili m e rcilere danışılm a sından sonra verilmesi m uhtem eldir. • C o m ite E u ro p e a n des A ssuran ce s (CEA), A vru p a sigortacılık endüstrisini tem sil e d e r v e İngiliz S ig o rta cıla r Birliğini d e içerir. • A vrupalI A ktü e r G ro u p e C o n su lta tif, tü m A v ru p a ü lke le rin d e fa a liy e t g ö ste re n A ktü e r m eslek m ensuplarını tem sil eder. • A vru p a M u h a se b e Uzmanları F ederasyo nu (FEE)2, m u h a s e b e uzm anlığı meslek m e n suplarını tem sil e d e r (p ra tik u y g u la m a d a bu ö rg ü tü n g erçekle ştirile n ta rtışm a la ra katılımı o ld u k ç a sınırlı o la ra k gerçekleştirm iştir). Bu ö rg ütle rin y a n ın d a , CRO foru m u ("C h i e f Risk O fficers Forum ") g ib i tem sil ettikleri ö r g ü tü n görüşlerini ifa d e e d e n ve bu ç e rç e v e d e fa a liy e tle rd e b u lu n a n g ru p la r d a m e vcu ttu r. Değişik ülkesel p iya sa la r ç e rç e vesinde, ülkesel görüşlerini d ile g e tirm e k ve konu h akkın da ke n d i ü lkelerindeki bilgi ve birikimi a rttıra b ilm e k için g ru p la r kurulmuştur. Ö rn e ğ in , B ritanya K raliyet Hâzinesi S olvency II a k tü e rle rin d e n oluşan y u va rla k m asa çalış m a g ru b u n u kurmuştur. H o lla n d a ise " A c tu a r i e l G e n o o ts c h a p " ism ind e ke n d i Sol v e n c y II a ktü e rya l ça lışm a g ru b u n a sahiptir. B rüksel'de fa a iliy e t g ö s te re n A vru p a Poli tik a A raştırm aları 3 M erkezi (CEPS) 2003 se n e s in d e S ig o rta c ılık D e n e tim i v e Resmi M evzuatı k o n u su n d a ç a lış m a la r yürütm esi a m a c ıy la bir ça lışm a g ru b u kurmuştur. Bu g ru p Ekim ayı içe risin d e S o lve n cy II hakkın d a o ld u k ç a ka psa m lı bir ra p o r hazırlamıştır. Bu ra p o r S o lve n cy II ko n u su n d a d e ste kle yi ci bir yaklaşım s e rg ile m e k te d ir v e ö n e m li çı karımları şunlardır; • S igorta şirketlerinin varlık v e yü kü m lü lü k lerinin d a h a tu ta rlı bir şekilde d e ğ e rle n d iril mesi ih tiya cı, • Her bir sigorta şirketi ve tü m endüstri nezd in d e karşı karşıya kalınan risklerle ilgili o la rak veri top la n m a sı, m odellerine ve yö ne tim i ko nusunda iyileştirm elere d uyu la n ihtiyaçlar, • D e n e tim o to rite le ri için m in im um se rm a ye ye te rliliğ i seviyelerinin b elirle n m e sine v e h a n g i ş a rtla rd a resmi d e n e tim m ü d a h a le le rinin g erçekle ştirilm e sin e yö ne lik a çık kriter lere d u y u la n ih tiy a ç , • Uluslararası S igorta D e n e tim O to rite le ri Birliği (IAIS4) ta ra fın d a n sigorta ve reasürans şirketlerinin kullanım ına u ygu n yeni bir resmi ç e rç e v e n in geliştirilm esine d u y u la n ih tiy a ç . Yukarıdaki a ç ık la m a la rd a n d a a nlaşıla c a ğ ı üzere, h e rh a n g i bir şekilde S olven cy II ç e rç e v e s in in ş e k ille n d irilm e s in d e g ö re v a la n v e y a ta r a f o la n kuruluş ve ö rg ü tle rin sayısı o ld u k ç a fazladır. S igortacılık endüstrisi için ye n i bir sistem g eliştirm enin ç o k c id d i bir uğraş o la c a ğ ı açıktır. Bu yeni sistemin h e d e fle n e n a m a ç la n sağlam ası v e p ra tik o la ra k farklı ü lke lerde ki farklı yeterlilik v e ürün çe şitliliği se rg ile yen p iy a s a la rd a fa a li y e t g ö s te re n sig o rta şirketlerine u y g u la n ması en ö n e m li zorluk o la ra k o rta y a ç ık a caktır. Ö zellikle, Prensip H'nin u y g u la n m a s ın d a ve farklı d e n e tim o to rite le ri ta ra fın d a n s ig o rta şirketlerinin tuta rlı bir yeknesaklıkla d e ğ e rle n d irilm e le rin in sağlanm ası S olven cy ll'n in başarısı a çısın d a n ç o k ö n e m lid ir Kom isyon ta ra fın d a n ü zerind e çalışılan ta k v im in ö n e m li tarihleri; Ç e rç e v e Direktifinin taslak teklifinin 2006 sonbaharında yayımlanması beklenm ektedir. Ç e rç e v e D irektifin Temmuz 2 0 0 7 'd e y a yım lanm ası b e k le n m e k te d ir. S olvency ll'nin hukuksal o la rak 2010 sene sinde u y g u la n m a y a başlam ası m uhtem eldir. Bu ta k v im in sig o rta şirketlerinin g e le c e k te ki ça lışm a koşullarına ve resmi ra p o rla m a p re n sip le rin e b ö y le b ü yü k değişiklikler g e ti re c e k bir sistem in h a y a ta g eçirilm esi için o l d u k ç a zorlu v e sıkışık o ld u ğ u açıktır. A yrıca, g e ç iş d ö n e m in d e h a n g i özel şartların sigor ta şirketleri için g e ç e rli o la c a ğ ın ın b e lirle n mesi için d e o ld u k ç a erkendir. Ç e rç e v e n in ta sla k teklifinin hazırlığında fa y d a la n m a k a m a c ıy la iki ta n e K a n tita tif ' Komitenin İngilizce orijinal ismi 1Committee of European Insurance and Occupational Pensions Supervisors' şeklindedir. ! Federasyonun Fransızca orjinal ismi *Federation des ExpertsComptables Europees'. 3 Centre for European Policy Studies. CEPS Brüksel menşeli bir düşünce ve araştırma kuruluşudur. * IAIS. International Association of Insurance Supervisors. 53 İNCELEME - ARAŞTIRMA Etki Çalışması (QIS )5 o rg a n iz e edilmiştir. İlk ça lışm a , QIS I, ç e rç e v e s in d e zorunlu rezerv lerin h e s a p la m a kurallarını e le almış ve Sol v e n c y II a ltın d a k i rezerv h e s a p la m a la rın d a kullanılm ası m u h te m e l bir risk m arjları y a k la şımını (risk m argins a p p ro a c h ) h e s a p la m a sonuçlarını m e v c u t b ila n ç o la rd a taşın a n re zervler ile karşılaştırmıştır. QIS II çalışm ası ise d a h a ç o k Yeterli S erm a ye Şartının (SCR) h e saplanm ası ve tekn ik rezervlerin d e ğ e rle n dirilm e sind e risk m arjları ya kla şım larına (bu y a kla şım la rd a n konu o la n iki tan e si kayıp yüzdelik dilim i ve se rm a ye m a liy e ti oranı yaklaşım larıdır )6 yö n e lik te stle r ü zerind e y o ğunlaşmıştır. QIS II çalışm ası Tem m uz 2006 iti barı ile sonlandırılmıştır. Avrupa içerisinde önem li tüm sigorta şirket lerinin bu çalışm aya katıldığı belirlenmiş, he m en hem en tüm büyük sigorta şirketleri Sol ve n c y II çerçevesinin yapısının şekillenmesinde bu şeklide katkıda bulunm ayı v e /v e y a sonuç ları kendi verileri ile karşılaştırmayı istemişlerdir. QIS II çalışm asının so nu çla rı d a h a e v v e l d e n Ekim 2006 itibarı ile y a y ım la n a c a ğ ı d u yurulm uş o lm a k la b e ra b e r b u yazı ka le m e alınırken d a h a yayım lanm am ıştır. S olven cy II: Yalnızca a ktü e rle ri ilg ile n d ire n bir konu değildir. S olven cy II s ig o rta şirketleri ta ra fın d a n se rm a y e ile risk a ra sın d aki ilişkinin e n te g re bir şekilde e le alınm asını d e s te kle m e kte d ir. Bu ya ln ızca a ktü e rle rin ilgilenm esini g e re k ti ren konu o lm a sın d a n o ld u k ç a uzaktır. D o ğ a ld ır kİ a ktü e rle r özellikle S o lve n cy ll'n in (Prensip l'in a ltın d a k i) k a n tita tif h e s a p la m a a d ım la rın d a en ö n e m li katkıyı s a ğ la y a n t a ra f o la ca kla rd ır. Fakat, sig o rta şirke tle rin d eki farklı y e te rli likteki ç a lışa n la r ve b irim lerin (risk y ö n e tim i, finans, iç d e n e tim , reasürans v e sig o rta p o liç e yazım v e satış birim leri g ib i) katılımını g e re k tirm e kte d ir. İş kuralları v e strateji d o k ü m anları süreçlerin içerisine e n te g re e d ilm e li v e bu kuralların e tkin likle ri/u yg u n lu kla rı izlen ebilm elidir. Bunların y a n ın d a , üst d ü ze y y ö n e tim v e y ö n e tim kurulunun rolü v e kurum sal y ö n e tim sta n d a rtla rı ko n u su n d a ö n e m i 6QIS kısaltmasının İngilizce'deki karşılığı •Quantitative Impact Study" olacaktır. 54 g id e re k a rta n bir yö n e lim söz konusudur. Prensip l’in çerçevesind e gündem de tartışılan konular Şu a n d a tartışılan konuları şu şekilde özetliyebiliriz: a ) Risk m arjının (isk o n to la m a oranı) h e s a p la m a m e to d u b) Risklerin d a ğ ıtılm a s ın d a n (risk diversific a tio n ) d o ğ a n se rm a ye azaltım ı c ) İçsel m o d e lle rin kullanım ı Risk m arjının h esa p la n m a sı En ö nem li tartışm a la rd a n biri teknik proviz yonların hesa p la nm a sı konu su nd a ya şa n m aktadır. Endüstri teknik provizyon h e sa p la malarını piyasa u yg u la m a la rın a yakın bir d e ğ e re d a y a n d ırm a y a çalışm aktadır, ki bu y a k laşım g e n e l o la ra k UFRS ikinci faz çalışm ala rında önerilen taslaklar ile d e uyum ludur. Rezervlerin iskontolanm ış en iyi ta h m in i bir risk marjı e k le n e re k h esa p la nm a sı g erekir ki bu m e b la ğ ilgili yü küm lülüklerin ü ç ü n c ü bir ta r a fa transferi için gereklidir. Bu yaklaşım UFRS ikinci faz ça lışm a la rın d a o rta y a çıka n fikirlerle örtüşm ektedir. Avrupa Komisyonu yakın bir tarihte risk m ar jının hesaplanm asına yönelik yayım lanan Solve n cy II Ç erçevesinin Düzeltilmiş İstişare m e t ninde iki yaklaşım önerm ektedir; yüzdelik dilim yaklaşımı ve serm ayenin m aliyet oranı yaklaşı mı ki bunlar ileride h a y a ta geçirilecek m e to d lar olarak şu an için kabul edilmektedir. İlk b a ş la n g ıç ta yüzdelik dilim yaklaşımı A v ru p a Komisyonu ta ra fın d a n tavsiye edilen bir yaklaşımdır. Bu fikri ben im se ye n Avustralya g i bi ülkelerdeki resmi d e n e tim otoriteleri ta ra fınd a n d a uygulanmıştır. Diğer ta ra fta n ise, yüzdelik dilim yaklaşımını kritize e d e n o to rite ler, seçilen yü zde 75'lik kritik dilim d eğ erinin h e rh a n g i bir istatistiksel çalışm a sonucu belir le n m e d iğ in i b e lirtm e kte d irle r. Risk marjının belirlenm esinde kullanılan kritik g ü ve n aralığı de ğ e rin in yü zde 70 v e y a yüzde 80 olarak d e ğil d e niye yü zde 75 o la ra k seçilmiş o ld u ğ u sorgulanm aktadır. Bunun dışında önem li d e ğişkenlerin d eğ e rle nd irilm e si, örn eğ in yü küm lülüklerin değişim i (volatilitesi) o ld u k ç a k o m p leks olabilir v e a ktü e rye l ya rg ıya bağım lı ola- Metodoloji Metod Yüzdelik Dilim Yaklaşımı İskontolanmış gelecekte yapılacak ödemelerin yüzde 75'i eksi en iyi beklenen tahmini değer Uygulanan ülke/bölge Test edilen Avustralya QIS 1, QIS II bilir. Değişik stokastik yö ntem lerin kullanılması s o n u c u n d a ulaşılan yüzde 75 dilim e te k a b ü l e d e n d e ğ e r farklı şekilde o rta y a çıkabilir. Ayrıca, bu yaklaşımı yüküm lülüklerin h e sa p la nması uzun süren (lo n g ta il )7 zarar belirle m e süre ç le rin d e (asbest ve benzeri d iğ e r ç e v re kirliliğl y a ra ta n ürünlerin verdiği zararlar karşılığ ın d a o rta y a çıkan sigorta yüküm lülüklerin tahsisinde) nasıl u y g u la n a c a ğ ı h alen netlik kazanm am ıştır .8 Bu zorlukların farkına v a ra n CEIOPS, sigortacılık endüstrisinin d e teşviki ile a lte rn a tif m e to d o la n S erm a ye M a liye ti M e to d u n a QIS II ç e rç e v e s in d e bakmıştır. Bu yaklaşım h e m h a y a t h e m d e h a y a t dışı sig o rta yükü m lü lü kle rin e İs v iç re 'd e QIS II sırasında uygulanm ıştır, aynı z a m a n d a CEA v e CRO Forum u ta ra fın d a n d a d e s te k le n m e k te o lu p , b u ku ru m la r bu m e to d u n yüzdelik d ilim m e to d u ile karşılaştırıldığında e k o n o m ik v e piyasa u y g u la m a la rın a d a h a yakın s o n u ç la r v e rd iğ i g ö rü şü n d e d ir. Risk marjı te o rik bir alıcı (ya tırım cı) ta ra fın d a n e d in ile n s ig o rta yükü m lülüklerinin sonlandırılm ası (ileriki v a d e d e ö d e n e b ilm e s i) için g erekli o la n se rm a ye n in ileriye d ö n ü k p ro je ksiyo n u n a d a y a n dırılacaktır. Bu m a rjin a l SCR se rm a ye m ik ta rını v e ya tırım cı ta ra fın d a n ilgili s e rm a ye n in ileriye d ö n ü k o la ra k e ld e tutulm ası sü re cind e kazanılm ası b e k le n e n getiriyi iç e rm e k te dir. (G e tirin in ne d e ğ e rd e o la c a ğ ın ı resmi d e n e tim o to rite le rin in belirlem esi b e k le n m e k te d ir.) S e rm a ye m a liy e ti m e to d u d e ğ e rle n d irm e le ri, ç o ğ u n lu k la dış fa k tö rle r ta ra fın d a n b e lirle n e n resmi zorunlu se rm a ye m ikta rın - Sermayenin maliyeti yaklaşımı Mevcut yükümlülüklerin gelecekte yerine getirilebilmesi (soniandırıiabilmesi) için gerekli (marjinal resmi) sermayenin maliyeti İsviçre QIS1 d a k i ve ka b u l e d ile n getiri o ra n ın d a k i d e ğ işim lerde n e tkile n e ce ktir. Dolayısıyla teo rik o la ra k , bu m e to d u n d e ğ e rle n d irm e le ri yüzd e lik dilim m e to d u n a n a za ra n p iya sa u ygu la m a la rın a d a h a uyum lu ve UFRS ikinci fazı ile d a h a ko la y karşılaştırılabilirdir. V oia tilid e ki artışın etkilerinin d e ğ e rle n d irm e le re yansıltılması g ib i yargısal k a b u lle re o la n h e s a p la m a bağım lılığını d a a za lta ca ktır. F a kat ilerid e o lu ş a c a k kayıpların en iyi ta h m in in in b e lirle n m e s in d e o rta y a ç ık a n belirsizliklerin yansıtılması b a ş ta o lm a k üzere, SCR serm aye m iktarının ü ç ü n c ü bir ta ra fın yü küm lülükIcri üstlenm esi için ka b u l e d e c e ğ i ö d e m e m iktarının m antıklı bir ta h m in i olm ası g ib i kon ular h a le n tekn ik o la ra k bazı zorluklar arz e tm e kte d ir, Risk dağıtımının yarattığı serm aye azaltım ı9 G e n e l sigortacılık a ktü e rle ri riskd a ğ ıtım p re n s ip le rin i, h a sa r y ü k ü m lü lü k le rin in risk m arjı ta h m in in d e g id e re k d a h a fa zla kullanm a y a başlamıştır. QIS II ç e rç e v e s in d e te st e d ile n , s ta n d a rt m o d e lin içe risind e ku llanılan S erm a ye yeterllliği marjının ta h m in d e risk d ağ ıtım ın ın e tkişi yansıtılm aktadır. D iğer ta ra fta n ö rn e ğ in h a y a t ve h a y a tdışı sigortacılık hizm etleri sunan iki sig o rta şirketi a ra sın d a o rta y a ç ık a c a k risk d ağ ıtım ının ya ra ttığ ı se rm a ye d ü şü m ü n ü n nasıl Solv e n e y II ç e rç e v e s in e y a n sıtıla ca ğ ı h a le n tartışılm aktadır. Bu tartışm an ın a n a te m a la rın d a n biri b ö y le iki farklı h izm e t sunan sigorta şirketleri g ru b u n d a resmi s e rm a y e n in g ru p içe risind e bir sig o rta şirke tin d e n d iğ e ri- 7Kayıp yüzdelik dilimi yaklaşımı için ~Percentile Approach" ve sermaye maliyeti oranı yaklaşımı için is e "Cost-of-capital Approach " terimleri İngilizce metinlerde kullanılmaktadır. 1 Yazılan sigorta poliçesinin konu riskin gerçekleşmesi halinde oratya çıkan yükümlülüğünün ödemesinin çok uzun sürmesi. ’ Diğer hayat dışı sigorta poliçelerinde karşılaşılan zarar yükümlülük hesabından farklı olarak - örneğin araç hasarı aktüeryen tablolarında olduğu gibi - ortaya çıkan yükümlülük ödemesi ve ödemenin yapıldığı yılı gösteren ve üçgenler Ctriagles") diye adlandırılan aktüeryen hesaplamaların yapılması zor veya imkansız olabilir. İNCELEME - ARAŞTIRMA ne kaydırılm asına m ü s a a d e edilm esidir. (Ö r n e ğ in , h a y a t-d ış ın d a fazla resmi se rm a ye birikimi söz konusu ise b u n u n h a y a t s ig o rta sına kaydırılm ası g ib i.) Prensip ll’nin uygulam asına yönelik sorunlar Sigorta şirketleri için SCR'ın h e s a p la n m a sında S o lve n cy II ç e rç e v e s in d e s ta n d a rt m o d e l için ö n g ö rü le n fo rm ü l kullanılabilir. Di ğ e r bir a lte rn a tif ise içsel bir m o d e lin kullanı mıdır. Böyle bir içsel e ko n o m ik m o d e lin kulla nımı S olvency II ta ra fın d a n teşvik e d ilm e k te dir. Temel o la ra k b ö y le bir içsel m o d e lin si g o rta şirketine özel risklerin (sp e cific risks) d a h a iyi yansıtılmasını s a ğ la y a c a ğ ı düşünül m ektedir. S ta n d a rt m o d e l ile h e sa p la n a n SCR m iktarına g ö re içsel m o d e lin kullanımı ile h e s a p la n a n SCR m iktarı d a h a az v e y a ç o k olabilir. D a h a az se rm a ye miktarı a n c a k resmi d e n e tim o toritesi bu se rm a ye ye te rlili ği ö lç ü m m o d e lin e (seviyesine) karşın g ü v e n d u y u y o r ve o naylıyorsa ka b u l g örece ktir. A v r u p a 'd a fa a liy e t g ö s te re n h e r bir ö n e m li sig o rta şirketi, ke n d i içsel e ko n o m ik m o d e lin i kurm ası ko n u s u n d a teşvik e d il m e kte d ir. Bütün A vrupalI resmi d e n e tim o to riteleri b u m o d e lle ri d e n e tle m e le ri sırasında aynı ku ra lla r ç e rç e v e s in d e d e ğ e rle n d irm e le rd e bulunm alıdır. D e n e tim le r esnasında e ğ e r d e n e tim o to ritesi şirketlerin süreçleri ile ilgili bir za fiy e ti g özlem lerse, m ü d a h a le edebilir. Bir m u h te m el yaklaşım , resmi o to rite n in g e re kli ser m a y e m iktarını arttırm ası olabilir. Prensip II ç e rç e v e s in d e ilgili sigorta şirketi için b u lu n durulm ası şart koşulan b u ekstra se rm a y e m iktarının, şirketin süreç ve ko n tro lle rin d e o rta y a ç ık a b ile c e k risklerden d o la y ı b u lu n durulm ası gerekir. Bu d a sigorta şirketleri için tutarlı ve g ü v e nilir risk y ö n e tim in in g id e re k a rta n ö n e m in in altını çizm ektedir. İyi risk y ö n e tim i u y g u la m a la rın d a n ö tü rü bulundurulm ası zorunlu ser m a y e m ikta rın d a bir azaltım söz konusu o la caktır. Bu s e b e p te n ötürü A v ru p a 'd a k i sigor tacılık d e n e tim in d e n sorum lu tü m resmi d e n e tim o to rite le ri yeknesak kurallar ç e rç e v e sinde Prensip II a ltın d a e le a lınan d e n e tim le ri g e rçe kle ştirm e li ve sigorta şirketlerinin in c e le m e le rin d e n sonra g e rçe kle ştire ce k le ri m ü d a h a le le ri e le alm alıdırlar. Prensip II a ltın d a d o ğ a b ile c e k ek se rm a ye ihtiyaçlarının belirlenm esi ko n u su n d a p e k ç o k soru hali hazırda m e v c u t o lu p , tü m bu sorulara tu ta r lı bir ç e rç e v e d e c e v a p o la c a k tutarlı d e n e tim in c e le m e le rin in v e m u h te m e l resmi m ü d a h a le le rin h a n g i k u ra lla r ç e rç e v e s in d e g e rç e k le ştirile ce ğ i netlik kazanmamıştır. Uluslararası gelişm eler ve beklentiler A vru p a K om isyonu tü m A vru p a S ig orta cı lık endüstrisinde rezerv hesaplarının d e ğ e r le n d irilm e sin d e , varlık yatırım kuralları ve resmi s e rm a y e h e s a p la rın d a d a h a fazla u yum h e d e fle m e k te d ir. AT ile g e rçe kle ştirile n u yum çalışm alarının ç e rç e v e s in d e , ülke m izd eki sig o rta şirketleri nin d e S olven cy II k o n u su n d a b ilg ile n m e le rinin, S olven cy II ç e rç e v e s in in ke nd i şirketle rine m u h te m e l etkileri ko n u su n d a ça lışm a la rın d a b ü yü k fa y d a s a ğ la y a c a ğ ı açıktır. UFRS ile u yum , İn g ilte re 'd e g erçekle ştirile n ICAS ç e rç e v e s in d e y a p ıla n ça lışm a la r (Bri ta n y a 'd a konuşlanm ış sig o rta şirketlerinin şim d id e n senelik o la ra k se rm a ye gereksi nim lerini farklı y ö n te m le rle d e ğ e rle n d irilm e sini g etirm iştir), A vustu ra lya d e n e tim o to rite si ta ra fın d a n u y g u la n a n rezervlerin b e lirle n m esine yö n e lik m o d e l v e İs v iç re 'd e kullanı lan se rm a ye testi (se rm a ye m a liye ti oranı yaklaşım ına d a y a n a n ) uluslararası a la n d a S olven cy II ç e rç e v e s in in içe riğ i ile bir şekilde örtüşen gelişm elerdir. Yakın z a m a n d a AT b ü n ye sin d e ki sigorta şirketlerinin fa a liy e tle rin i değiştirm esi m u h te m el S olven cy II v e UFRS sta n d a rtla rın ın d o ğ ru d a n v e y a d o la y lı etkile rin in g ö rü le b ile c e ği a la n la r ise şöyle ö ze tle n e b ilir: • Rezervlerin en iyi (b e k le n e n ) ta h m in i y a n ın d a risk m arjı h e s a p la m a la rın ın kullanı mı, • A k tü e ra l h e s a p la m a la rd a k i ça lışm a ve varsayım larının a çıkla n m a sı zorunlulukları, • İçsel m o d e lle rin ku llanım ına yö n e lik yol g ö s te ric i kılavuzlar v e kurallar, • Ü ç ü n cü ta ra fla r ta ra fın d a n g e rç e k le ş ti rilen reasüransın s e rm a y e h e sa b ın a d a h il edilm iş, • Yeni s e rm a y e gereksinim i h e sa p la rın a sa ğlan m a sı b e k le n e n uyum . Bu konuların p e k ç o ğ u h a le n istişare a ş a m a sınd a o lu p ta m a n la m ıyla so n u çla n d ırıl m am ış o lm a k la b e ra b e r, a ş a ğ ıd a b e lirtile n in te rn e t sayfalarının ta k ip edilm esi so n u cu g e lişm e le r h a kkın d a sürekli bilgi alınabilir. S olven cy ll'n u n ileriye d ö n ü k etkileri k o n u su n d a d eğişik sigortacılık o to rite le ri ta ra fın d a n y a p ıla n yakın tarihli d e ğ e rle n d irm e le r d e , b u sürecin so n u n d a m u h te m e l se rm a y e g ere ksin im in d e ki artışa p a ra le l o la ra k sek tö rd e şirket birleşm e ve a lım la rın d a belirli bir artışın y a ş a n a c a ğ ı beklentisidir. Bu n o k ta d a Solvency li'nin g e tird iğ i en ö nem li fa rkla rd a n biri, farklı ürün ve c o ğ ra fi b ö lg e le rd e sigortacılık hizmetleri sunan şirket lerin te k bir ürün ve b ö lg e d e hizm et sunan şir ketlere g ö re riski d a h a fazla d a ğ ıta c a ğ ı ç ık a rım ından yo la çıkarak d a h a az serm aye b u lundurm aları ihtiyacının o rta y a çıkacağıdır. Bu m a n tık ta n y o la çıka ra k S olven cy II ç e rç e v e s in in s e ktö rd e c id d i bir şirketler a ra sı birleşm e d a lg a sı y a ra ta c a ğ ı ö ng ö rü leb ilir. Bu n o k ta d a se ktö re giriş b ariyerle rin in y ü k sek olm ası, şirketlerin a n c a k yüksek s e rm a ye cinsi ya tırım lar y a p tık ta n ç o k sonra karlı d u ru m a g e le b ilm e s i v e re k a b e tç i o rta m ın p e k ç o k ürün v e p iy a s a d a m e v c u t o lm a m a sın d a n ö tü rü , b e k le n e n sig o rta şirketleri birleşm eleri b a n ka cılık e nd üstrisinde y a ş a n a n b e n ze r g elişm e le r k a d a r hızlı o lm a y a c a ğ ı söylem i d e başka o to rite le r ta ra fın d a n ifa d e e d ilm e k te d ir. Daha fazla bilgi edinilebilecek internet linkleri; PricewaterhouseCoopers'm Solvency II konusundaki yayınladı ğı makale ve çalışmalar http://www.pwc.com/extweb/pwcpublications.nsf/docid/34 756f9d21a3302a852571ea0046f093 Avrupa Komisyonu www. eu ropa. eu. int/comm/internal_market/insurance/solvency_en.htm CEA www.cea.assur.org lAIS www.iaisweb.org IAA www.actuaries.org/members/en/documents/papers/Global_Framework_lnsurer_Solvency_Assessmentmembers.pdf Groupe Consultatif www.gcactuaries.org/solvency. html 57 GARANTİ SİGORTA HESABI'NDAN Faizli dönem başladı Kadir KÜÇÜK G aranti Sigorta Hesabı M üdürü aranti Sigortası Hesabı, Karayolları Tra fik K anunu'nun 108/c m a d de si gereği zorunlu mali sorumluluk sigortasını y a p a n si gortacının mali b ün ye zafiyeti ned e niyle sü rekli olarak b ütün branşlarda ruhsatlarının ip ta l edilmesi ya d a iflası h a lin d e sigortacının ö d e m e k le yüküm lü o ld u ğ u m a d d i ve b e d e n sel zararları, G aran ti Sigortası Hesabı Yönetm eliği'nin 8 inci m addesinin (e) b e n d in e göre te m in a t tutarları ile sınırlı o la rak ö d e m e kte yd i. 23 Eylül 2006 tarih, 26298 sayılı Resmi G azete 'd e ya yım lanarak yürürlüğe giren Karayolu Trafik G a ra n ti Sigortası Hesabı Y ön e tm eliğ i'n d e değişiklik yapılm asını ö n g ö re n Y ö n e t m eliğin 2nci m a d d e si ile; Karayolları Trafik K a n u n u 'n u n 108/c m a d d e s in e g ö re m ali b ü n y e zafiyeti n e d e n iyle sürekli o la ra k b ütü n b ra nşla rd a ruhsatlarının ip ta l edilm esi ya d a iflası h a lin d e sigortacının ö d e m e k le yüküm lü o ld u ğ u m a d d i ve b e d e n se l zararlar dışında, bu zararlara ilişkin yasal ö lç ü le rd e ödenm iş v e y a hüküm altına alınmış faiz ve y a rg ıla m a giderlerinin d e H e s a p 'ta n ö d e n m e si karar laştırılmıştır, Diğer ta ra fta n , aynı Y ön etm eliğin G e çici 1inci m addesi ile; 02 Ekim 2006 tarih ind e n ö n c e , yukarıda belirtilen ta z m in a t ve m a d d i za rarların rücu e dildiği sigortalıların ödem iş ol dukları tuta rla r ile Hesap ta ra fın d a n bu sigor talılara yapılan ö d e m e le r arasındaki farkın, si gortalıların bir yıl için d e H e sa p 'a b a şvu rm a la rı ve bu ö de m e le ri yaptıklarına d a ir belgeleri ibraz etm eleri h alind e ve s a d e c e bu fark ile sı nırlı kalm ak şartıyla Hesap ta ra fın d a n sigorta lılara ödenm esi uygun görülmüştür, BİR YILLIK BAŞVURU SÜRESİ Y önetm elik 23 Eylül 2006 ta rih in d e ya yım la narak yürürlüğe girdiği h a ld e , sigortalıların rü 58 cu yoluyla ödem iş oldukları tazm inatlar için süre 2 Ekim 2006 tarihine ka d a r uzatılmış ve bu tarih te n g e çe rli o lm a k üzere bir yıllık bir başvu ru süresi tanınmıştır. A naparası, Y ön etm eliğin yayım tarihinden ö n c e ödenm iş ta zm in a tla r için faiz ve m asraf talepleri, Y ön etm eliğin G e ç ic i lin ç i m addesi gereği 2 Ekim 2006 tarih ind e n itibaren bir yıllık süre g e ç tik te n sonra zam anaşım ına uğramış sayılacak ve Hesap ta ra fın d a n karşılanm aya caktır. 23 Eylül 2006 tarihli Yönetm elik değişikliğin d e n ö n c e Hesap ale yhin e açılmış d a v a la rd a verilen hüküm g e re ğ i faiz, avukatlık ücreti ve diğ er m a h ke m e m asrafları Hesap ta ra fın d a n karşılanm akta idi. A n c a k H esap, K arayolları Trafik K anu n u'n u n 108/c m a d d e sin e göre ö d e m e kle yü kümlü o ld u ğ u b ed e nse l ve m a d d i ta zm in a t ları Y önetm eliğin 8 /e m addesi g ereği s a d e c e ta zm in a t tutarı ile sınırlı olarak ö d e m e k te idi, 23 Eylül 2006 ta rih in d e itibaren Hesap, Kara yolları Trafik K an u nu 'n u n 108/c m addesi g e reği ö de m e si g e re ke n tazm inatları a yne n kendi a le yhin e açılmış d a v a la rd a o ld u ğ u gibi tüm faiz ve ferileriyle birlikte ö d e m e kle sorum lu tutulmuştur. Ö d e n e c e k faiz ve m asraflar 23 Eylül 2006 tarihli Y ön e tm elikte "ö d em ekle yüküm lü o ld u ğu m a d d i ve b ed e n se l zararlar dışında, bu zararlara ilişkin yasal ö lçü le rd e ödenm iş ve ya hüküm altına alınmış faiz ve ya rgılam a g id e r leri" şeklinde yazılm ak suretiyle ö d e n e c e k faiz ve masrafların çe rçe ve si belirlenmiştir FAİZLERE YASAL ÇERÇEVE Bu ç e rç e v e ile, ö nce likle ö d e n e c e k faizle rin yasanın b elirlediği faizler ölçüsünde olması istenmiştir. Yasanın belirlediği faizlerin üzerinde belirlenen faizlerden Hesap sorumlu o lm a y a caktır, Yine aynı ç e rç e v e içerisinde hüküm a l tına alınmış faiz v e m asraflar kastedilmiştir. Bu ra d a hüküm altına a lm a k ta n kastedilen faiz ve masrafların bir m a h ke m e kararıyla belirlen miş olmasıdır. A n c a k tarafların serbest ira d e le riyle rıza gösterdikleri yasal ö lç ü le rd e belirlen miş v e belgelendirilm iş faiz ve m asraflar d a bu ka p s a m d a kabul edilm ektedir. Ö rneğin bir sigorta şirketinin m ali b ün ye za fiyeti v e ya iflas n ed e niyle zorunlu mali sorum luluk sigortası ka psa m ın da o la n tazm inatları karşılayam aması h alind e , zarar görenlerin si gortalılara rücu etm esi m üm kündür. Sigortalı, ya p ıla n rücunun ihtar v e y a ta k ip safhasında b o rc a itiraz e tm e yip , zarar g ören in ta le p e tti ği ta zm in a t tutarını kabul e tm e k suretiyle ken disine ödeyebilir. Bu d u ru m d a ö d e n e n tazm i n a t tutarı ve bu tu ta r üzerinden hesaplanmış faiz ve m asraflar yasal ö lçü sınırları için d e kal ması h alind e , ö d e n e n bu tazm inatın b e lg e lendirilm ek koşulu ile Hesap ta ra fın d a n karşı lanması m üm kün olacaktır. Faiz ve masrafların öde n m e sine ilişkin yapıl mış olan bu Y önetm elik değişikliği, b u n d a n b ö y le sigorta sorunları n e d e n iyle m a ğ d u r o lan kişilerin m a ğ du riye tle rin i m a d d i a çıd a n d a olsa önem li ö lç ü d e o rta d a n kaldıracak, to p lu m huzuru ve sigorta güveninin artm asın d a önem li bir rol oyna ya caktır. ■ 59 TRAMER’DEN Sektör üretim verilerinde artış Mehm et UST TRAMER M üdürü rafik Sigortası Bilgi Merkezi-TRAMER v e ri ta b a n ın a sigorta şirketleri ta ra fın d a n transfer edilen p oliçe bilgilerine bağlı olarak, 2006 yılı Eylül sonu itibariyle 7 milyon 386 bin 142 a d e t poliçenin tanzim edildiği ve karşılı ğ ın d a sektörün 942.398 bin YTL prim geliri e ld e e ttiğ i tespit edilmiştir. G e çe n yılın aynı d ö n e m in d e ise 6 milyon 791 bin 367 a d e t p oliçen in tanzim edilerek 825.484 bin YTL prim geliri e ld e e dildiği görülm ektedir, Beş aylık d ö n e m d e g e ç e n yıla göre p oliçe a d e d in d e yüzde 8.76, prim üretim inde ise yüz d e 14.16 oranında artış gerçekleşmiştir. Poliçe üretiminin tarife basam aklarına göre oransal dağılımını gösteren aşağıdaki grafiklerde d e g ö rü le ce ğ i gibi, sektörde sağlanan üretim artı şının yanı sıra riske uygun fiya tlan d ırm a konu sundaki olumlu gelişme d e d e v a m etm ektedir. O cak-E ylül 2005 d ö n e m in d e üretilen poli çelerin yüzde 14'ü prim artırımına ta b i tu tu l muş (Tarife b asa m a k kodu 1, 2 ve 3 olan poli çeler), yüzde 42'si başlan g ıç seviyesi olan indirimsiz-artırımsız ta rife d e n düzenlenm iş (Tarife b asa m a k kodu 4 olan poliçeler), yüzde 44'ü ise indirim kullanmıştır (Tarife b asa m a k kodu 5,6 ve 7 olan poliçeler). 2006 yılının aynı za m an dilimi aralığında üretilen poliçelerin yüz d e 17'sinin prim artırımına konu o ld u ğ u , yüz d e 32'sinin b aşlangıç seviyesi olan indirimsizartırımsız ta rife d e n d üze nlendiği ve indirim a la n p o liçe oranının yüzde 51 o ld u ğ u görül mektedir. Grafik 2 'd e ise, Eylül 2006 itibariyle a ra ç tü rü bazında a ra ç a de tle ri ve Trafik Sigortası si gortasızlık oranları gösterilmiştir. Tüm a ra ç tür leri g en e lin de sigortasızlık oranı yüzde 18.11 olup, en yüksek sigortasızlık oranlarının sırasıyla traktör, m otosiklet ve özel a m a çlı taşıt a ra ç gruplarında gerçekleştiği görülm ektedir. 2006 Eylül sonu itibariyle a ra ç türü bazında m e b d e in d e n , yani b a şla n g ıçta n iptal edilen p o liç e a d e tle rin in dağılım ı in c e le n d iğ in d e (Bkz Tablo-2), bu d ö n e m d e üretilen 7 milyon 864 bin 826 a d e t p oliçen in , yüzde 6.09'unun m e b d e in d e n iptal (p o liç e başlangıç tarihin- Tablo 1: 2005-2006 Yılı Ocak-Eylül Dönemi Trafik Poliçe Adedi ve Prim Üretimi Karşılaştırması (bin YTL) 2005 Tarife Basamak Kodu 1 60 Poliçe Adedi 2006 Prim Üretimi * 472.381 71.325 Poliçe Adedi Fark Prim Üretimi * Poliçe Adedi 451.951 70.441 -20.430 Artış Yüzdesi Prim Üretimi * -4,32 -884 ; Artış Yüzdesi -1,24 2 178.426 24.729 314.530 47.531 136.104 76.28 22.802 92,21 ! 3 289.632 41.718 461.247; 68.305 171.615 59,25 26.587 63,73 4 2.878.406 ____ 350.071 2.372.385 289.909 -506.021 -17.58 -60.162 -17,19 5 752.9571 91.977 1.532.191 197.152 779.234 103.49 105.175 114,35 6 265.036 33.330 662.223 81.972 397.187 149,86 48.642 145,94 187.088 -362.914 -18.57 -25.246 -11,89 7 1.954.529 212.334 1.591.615 SE K T ÖR T OP L AMI : 6.791.367! 825.4841 7.386 1421 i 942 3981 594.7751 1 8,761 116.9141 1 14,16 Grafik 1: 2005 ve 2006 Yılları Ocak-Eylül Dönemi Poliçe Adedinin Tarife Basamak Kodu Bazında Dağılımı 2006 Sürprimli /-B asam ak / 17% İndirimli Basamak 51% — ---- / Normal Tarife 32% d en itibaren ilk 45 gün içinde) edildiği görül mektedir. A ra ç türleri içerisinde en yüksek ip ta l oranları ise otobüs, römork, d iğ er a ra ç la r ve taksi türlerinde gerçekleşmiştir. Bu a ra ç türlerinde gerçekleşen m e b d e in d en ip tal oranları sırasıyla yüzde 12.50, yüzde 12,29, yüzde 11.44 ve yüzde 10,96 olarak he saplanmıştır. Son olarak, Trafik Sigortası Bilgi Merkezi-TRAMER veri ta b a n ın a sigorta şirketleri tarafın da n transfer edilen Kasko Sigortası p o liçe bilgileri ne bağlı olarak, 2006 yıiı eylül sonu itibariyle 2 milyon 254 bin 321 a d e t p oliçen in tanzim edil diği ve bu d ö n e m d e yürürlükte olan 3 milyon Grafik 2: Araç Türü Bazında Sigortasızlık Oranı Dağılımı1 (Eylül 2006) 7000000- 66.41% 62.98% 70% 600000051.59% 60% 5000000^ 50% 4000000 40% 3000000 30% 2000000 1000000 Sigortasızlık Oranı 'Araç Sayısı: Ağustos ayında TUIK tarafından yayınlanan araç sayısıdır. Otomobıl(OI): Otomobil ve Taksi araç gruplarının toplamını ifade etmektedir. 0tobüs(04): Otobüsf 15-25 Koltuk) ve Otobüs(26 ve Üstü Koltuk) araç gruplarının toplamını ifade etmektedir. Kamyon(07): Kamyon, Is Makinesi, Römork, Tanker, Çekici ve Diğer Araçlar'a ait toplamı ifade etmektedir. TRAMER’DEN T ablo 2: Trafik Sigortası Poliçe Adetleri ve Mebdeinden İptal Oranı (2006 Eylül Sonu itibariyle) Poliçe Adedi1 Araç Türü 01- OTOMOBİL 02- TAKSİ 03- MİNİBÜS 04- OTOBÜS (15-25 Koltuk) 05- OTOBÜS (26+ Koltuk) 06- KAMYONET 07- KAMYON 08091011- Mebdeinden İptal Adedi Net Poliçe adedi Mebdeinden İptal Oranı 4.771.413 61.068 257.644 287.604 4.483.809 54.377 237.357 83.349 45.015 1.234.845 8.531 5.629 85.525 32.957 1.214 6,03% 10,96% 7,87% 10,24% 6.691 20.287 411.435 25.165 319.220 4.467 İŞ MAKİNESİ TRAKTÖR RÖMORK MOTOSİKLET 1 2 -TANKER 13- ÇEKİCİ 14- ÖZEL AMAÇLI TAŞIT 20- DİĞER ARAÇLAR Genel Toplam 74.818 39.386 1.149.320 378.478 14.120 1.134 4.447 349 541 7.864.826 478.684 6,93% 8,01% 4,82% 2,85% 12,29% 23.951 310.114 9.106 549 565.039 11.725 54.174 15.539 4.728 12,50% 3.918 550.919 10.591 49.727 15.190 4.187 2,50% 9,67% 8,21% 2,25% 11,44% 7.386.142 6,09% ' Poliçe adedi, cari poliçe adedini vermekte olup, mebdeinden iptal edilen poliçe adetlerini de içermektedir. 42 bin 758 p o liç e bulun d uğ u görülm ektedir. (Bkz Tablo-3) A n c a k Tablo 3 'te de g örü le ce ğ i gibi sektörde kaşkolü a ra ç oranının halen iste nen seviyelere ulaşm adığı söylenebilir. A ra ç türleri g e n e lin d e sigortasızlık, oranı yüzde 74.54 olup, en yüksek sigortasızlık oranının yüzde 99.47 ile m otosiklet a ra ç türünde, en düşük si gortasızlık oranının ise yüzde 60.06 ile ka m yo n et a ra ç türünde gerçekleştiği g örülm ekte d ir SEKTÖR HASAR VERİLERİ Trafik Sigortası Bilgi Merkezi-TRAMER'e trans fer e dilen hasar verilerine bağlı olarak tespit e dilen H/P oranları aşağıda yer alm aktadır. Sektör genelinde 2003 yılı sonunda 470.939 bin YTL prim üretimi elde edilmiş olup, ilgili poli- T ablo 3: Kasko Sigortası Poliçe Adetleri ve sigortasızlık Oranı Dağılımı (2006 Eylül Sonu İtibariyle) Yürürlükte olan poliçelere ait veriler Araç Türü 0 1 -OTOMOBİL Poliçe Adedi Poliçe Adedi Hasar Dosya Adedi Hasarlı Araç Adedi Hasarlı Araç Oranı Tesçilli Araç Oranı 1.409.840 1.913.477 485.687 370.270 19,35 6.039.374 31,68 68,32 0 3 -MİNİBÜS (8-14 Koltuk) 64.670 85.968 21.919 17.133 19,93 351.412 24,46 75,54 0 4 -OTOBÜS 40.214 53.786 14.960 11.277 20,97 172.092 31,25 68,75 06- KAMYONET 488.916 651.603 152.323 120.053 18,42 1.631.529 39,94 60,06 07- KAMYON 198.972 267.431 42.884 35.805 13,39 703.904 37,99 62,01 0 9 -TRAKTÖR 43.319 59.971 1.387 1.117 1,86 1.276.847 4,70 95,30 7.423 9.258 1.362 1.147 12,39 1.741.431 0,53 99,47 3,81 96,19 11-MOTOSİKLET VE YÜK MOTOSİKLETİ 14-ÖZEL AMAÇLI TAŞIT GENEL TOPLAM 967 1.264 219 188 14,87 33.201 2.254.321 3.042.758 720.741 556.990 18,31 11.949.790 ' Poliçe Adedi: Toplam poliçe adedidir (Cari yıl kümülatif). Yürürlükteki Poliçe Adedi: 30/09/2006 tarihi itibariyle yürürlükte olan poliçeleri ifade etmektedir. Hasar Dosya Adedi: 30/09/2006 tarihi itibariyle yürürlükte olan poliçelere ait toplam hasar dosya adedini ifade etmektedir. Hasarlı Araç Adedi: 30/09/2006 tarihi itibariyle yürürlükte olan poliçeler içerisinde, hasarı bulunan araç (poliçe) adedini ifade etmektedir. Hasarlı Araç Oranı: Yürürlükte olan poliçelere ait veriler kullanılarak, (Hasarlı Araç Adedi/ Poliçe Adedi)* 100 şeklinde hesaplanmaktadır. Tescilli Araç Adedi: Ağustos ayında TUIK tarafından yayınlanan tescilli araç sayısıdır. Kaşkolü Araç Oranı: (Yürürlükteki Poliçe A dedi/A raç Adedi)* 100 seklinde hesaplanmaktadır. Kaskosuz Araç Oranı: ((Araç Adedi Yürürlükteki Poliçe Adedi) /A ra ç Adedi)* 100 seklinde hesaplanmaktadır. Otomobil(OI): Otomobil ve Taksi araç gruplarının toplamını ifade etmektedir. 0tobüs(04): Otobüs( 15-25 Koltuk) ve Otobüs(26 ve Üstü Koltuk) araç gruplarının toplamını ifade etmektedir. Kamyon(07): Kamyon, İş Makinesi, Römork, Tanker, Çekici ve Diğer Araçlar'a ait toplamı ifade etmektedir. 62 Tablo 4: Underwriting Yılı Bazında Trafik Branşı Poliçe Üretimi ve Ödenen Birikimli Hasar Tutarları1 (2006 Eylül Ayı İtibariyle) Yıl Pokçe PfTn Üretmi 2003 604.03« 1.046.043 2008 tk Yrf MUALLAK 470.430 2004 2005 H a u r Durumu »4.040 | % 15.338 ÖDENEN 82.223 MUALLAK 24.445 ÖDENEN 135.£45 MUALLAK 41.242 ÖDENEN 185.474 MUALLAK 113.814 ÖDENEN 102.445 OD 47.148 20.72 313.480 76.54 41 £41 20.83 474.148 Oçüncu Yıl 57.024 H□ B 345 074 41.243 84.43 374.414 105 542 70.41 534 800 74,44 142.442 23.41 70.77 £44.402 2 ,81 ' Poliçe tarihi bazında değerlendirme yapıtmış olup, poliçe başlangıç yılı içinde gerçekleştirilen hasarlar 1. yıl sütununda belirtilmiştir. Poliçe başlangıç yılını takip eden yıllarda ödemesi gerçekleşen hasarlar ise 2. yıl, 3. yıl...yıl sütunlarında gösterilmiştir. 2. yıl sütununda 1. yıl ve 2. yıl içinde yapılan ödemeler toplanarak yansıtılmıştır. (1. yıldan sonraki rakamlar kümülatiftir.) Ödeme rakamlarında hasar tazminat tutarları, ekspertiz ve dosya diğer masraf ödemeleri dikkate alınmıştır. çeler için 2006 yılı eylül sonu itibariyle to p la m 374.616 bin YTL hasar ödem esi gerçekleştirilerek yüzde 92.56 hasar/prim oranı elde edilmiştir. 2004 yılı poliçe bilgileri değerlendirildiğinde ise; 804.006 bin YTL prim üretimine karşın 2006 yılı ey lül sonu itibariyle to p la m 534.800 bin YTL hasar ödem esi gerçekleştirilerek yüzde 79.64 h a sar/prim oranı elde edilmiştir. 2005 yılında üreti len poliçeler için ise 2006 yılı eylül sonu itibariyle e lde edilen hasar/prim oranı yüzde 70.77'dir. Hasar/prim oranı verisine, a ra ç yoğunluğu en yüksek olan on il için ince len d iğ in de (Bkz. Tablo 5), en yüksek hasar/prim oranının yüzde 113.23 ile İstanbul'da olduğu, İstanbul'da sigor tasızlık oranının o ld u kça düşük olmasına karşın, ilk on il g enelinde sigortasızlık oranlarının sektör genelinin üzerinde seyrettiği görülmektedir. İl a ra ç yo ğu n lu ğu n un az o lduğu illerdeki h a sar/prim oranın yüksek olması sektör genelini etkileyen bir sonuç çıkarm am asına karşın a ra ç yo ğu nluğunun fazla ve hasar/prim oranının yüksek o ld uğ u büyük iller sektör sonuçlarını di rekt etkilem ektedir. Ö rneğin İstanbul, A nkara, İzmir, Kocaeli gibi illerin hasar göstergeleri, nor m al tarife fiyatları üzerinden sürprim uygulan ması gerektiğini o rta y a koym aktadır. Daha d a Tablo 5: Araç Yoğunluğu En Yüksek Olan İllerdeki Hasar/Prim Oranı ve Sigortasızlık Oranı Dağılımı (Eylül 2006 sonu itibariyle) Tabjo 6: İl Bazında Hasar/Prim Oranı En Düşük On İl ve Sigortasızlık Oranı Dağılımı (Eylül 2006 sonu itibariyle) İl Adı Araç Sayısı Hasar/Prim Sigortasızlık Oranı % Oranı (Giderler Hariç)5 İSTANBUL 2.377,743 1.80 113,23 ANKARA 1.059.978 4,03 98,68 786.222 16,02 80,06 İZMİR ANTALYA 540.567 23,53 72,79 BURSA 432.306 15,38 86,70 Hasar/Prim Oranı % Sigortasızlık Oranı (Giderler Hariç) TUNCELİ 19,95 31,71 KARAMAN 38,78 39,09 SİNOP 19,71 39,13 ÇANAKKALE 32,55 40,40 KIRKLARELİ 31,68 43,71 31,65 44,41 İl Adı KONYA 370.079 28,72 54,22 İSPARTA ADANA 349.640 24,85 75,16 KİLİS 41,97 47,27 MANİSA 317.320 39,26 58,14 KIRIKKALE 24,29 47,43 64,30 BARTIN 13,77 47,57 İÇEL 296.579 23,44 BALIKESİR 249.539 32,38 52,70 MUĞLA 22,22 48,31 18.11 92.56 SEKTOR GENELİ 18,117 92.56 ' Poliçe başlama tarihi bazında değerlendirme yapılmış olup, 2003 yılı başlangıçlı poliçelere Eylül 2006 sonu itibariyle gerçekleştirilen toplam tazminat rakamları dikkate alınmıştır. 2 TUİK Ağustos araç verisi baz alınmıştır. 3TUİK Ağustos araç verisi baz alınmıştır. 63 DASK’TAN Doğal afet sigortaları kurumundan son haberler... ✓ Yenilenmiş w e b sitesi 27 Eylül'de kullanıma açıldı.. D o ğ al A fe t Sigortaları K urum u'na a it w w w .dask.gov.tr sitesi tasarım ve içerik açısın d a n yenilenmiş ve 27 Eylül 2006'da kullanıma açılmıştır. Sitenin tasarım açısından yenilenmesi ile bir likte içerik olarak d a değişiklikler yapılmış ve yenilenen site ile sigortalılara ve tüm bireylere d a h a fazla bilgi ve hizmet sunulması a m a ç la n mıştır. Sitenin yeni yapısında; • "Etkileşimli D eprem Haritası" eklenerek, deprem lerin Türkiye Haritası üzerinde, Kandilli Rasathanesi verileriyle eşzamanlı İzlenebilmesi sağlanmıştır. • "Dask Bilgi Merkezi" başlığı altında "İstatis tikler" bölüm ü eklenmiştir. Bu bölüm İçerisinde Zorunlu Deprem Sigortası'na a it genel istatistiki bilgiler bulunm aktadır. Ay, yıl ve şirket bazında p o liç e üretim adetleri, dep re m le r bazında a çı lan hasar dosya adetleri ve ö d e n e n tazm inat miktarları gibi güncel bilgi lere ulaşılabilm ekte ve bilgiler gün ce l takip edilebilm ektedir. • "Zorunlu Deprem Sigortası Bilinmesi G ere kenler" başlığı altında, sigortalıların tüm iletişim kaynakları aracılığıyla Kuruma yöneltmiş ol dukları sorular biraraya getirilerek bir havuz oluşturulmuştur. • A fe t Acil M ü d a h a le Planı çalışmalarına başlandı Bilindiği üzere D oğal A fe t Sigortaları Kurum u'nun en önem li görevi, bir d ep re m hasarı oluştuğunda hasar bildirimlerinin hızla to p la n ması, hasar tespit görevlilerinin tayin edilmesi ve hasar tespit görevlileri tarafın da n hazırla nan raporlar doğrultusunda hak sahiplerine ö d e n e c e k tazm inat tutarlarının belirlenip, taz m inatların hak sa hiplerine en kısa sürede ödenm esinin sağlar tabili ı ıtridir, Bu kapsam da D oğal A fe t Sigortaları Kurum u'nun olası bir d e p re m so nucunda kendisin d en beklenilen görevi herhangi bir gecikm e ve ya aksam aya m a h al ve rm e den, planlı ve sistematik bir yapı içerisinde yerine getirebilmesi için, A fet Acil M ü d ah a le Planı çalışma larının geliştirilmesine ihtiyaç du yulmuş ve planın detaylandırılması konusunda çalışm alara başlanılmıştır. Çalışmalar İTÜ'den Prof. Dr, M ikdat Kadıoğlu ve yine İTÜ Ö ğretim Üyelerinden oluşan ekibin önderliğinde Kurum İda recisi olan G aranti Sigorta ta ra fından yürütülmektedir, I 'la m e l' adı verilen özel bir taraksı bölüm bulun maktadır. Kuşlar beslenm ek için ke p çe ye b e n zeyen gagalarını suyun içinde ç a p a gibi hare ket ettirip d ip ça m u ru n a sokar ve g a g a içine aldığı çam urlu suyu dili yardım ıyla dışarı p o m palarken g a g a kenarlarındaki taraksı dokuya takılan küçük karidesleri, d iğ er kabuklu canlıla rı ve algleri yerler.(küçük fo to ğ ra fta besin kay nağı olan alglerin- Spirulina- büyütülmüş hali görülm ektedir) Kuşlar saniyede 20 g a g a dolu su suyu süzebilirler. Flamingo 125-145 c m lik boyu ile ülkemizde g örülebilecek en uzun boylu kuştur. Uzun b a c a k ve ayaklarıyla bu kuş ka n a t çırparken boynunu öne ve ayaklarını arkaya uzatır ve bu haliyle uzaktan u ç a n bir sopaya benzetilebilir. Flamingolar h a v a la n m a d a n ö n c e gerekli hıza ulaşmak için koşarlar ta m bu sırada aslında ta m anlam ıyla su üzerinde koşm akta oldukları nı görürsünüz bu izlem eye değer, olağanüstü, masalsı bir görüntüdür. Flam ingolar yassı ve geniş bir yapıdaki p er d e ayakları sayesinde yumuşak ça m u r üzerin d e b a tm a d a n ve kolaylıkla yürüyebilirler, diğer ta ra fta n bu ayaklar kuşun suyu itebilmesi için geniş bir yüzey alanı sağlam aktadır, bu saye d e kuşlar tıpkı kuğular gibi su üzerinde d e ra h a tç a yüzebilirler. Uzun baca kla rı ve boynu sayesinde d iğ er kuşların ulaşam ayacakları a la n la rd a beslene rek besin re ka be tin de n korunurlar.Flamingoların sesi uzaktan tıpkı kaz sürüsüne benzer; göz lerinizi kapadığınızda uzakta büyük bir kaz sü rüsü o ld u ğ u yanılgısına düşebilirsiniz. Flam ingolar te h d it altında bir tür olm am ası na ra ğ m e n ürem e alanlarının kirletilmesine ve kurutulmasına bağlı olarak dolaylı ve gelişen te h d it a ltın d a bulunm aktadır. Avrupa Birliği d e bu kuşların yaşadığı alanların korunması gerek tiğini bildirmiştir. Tüm diğer canlılarda o lduğu gibi bu güzel kuşların d a g e le ce ğ i insanoğlu nun elinde. i aflBpgj s m .—-«*» İ n/ i ‘ Flamingoların A n a d o lu 'd a k i başlıca üreme krater bulunur. Yuvaya genellikle 1 nadiren 2 bölgeleri ise Seyfe ve Tuz Gölleri ile İzmir Kuş yum urta bırakırlar. Kuluçka dönem i erkek ve Cennetidir. Uzunluğu 80-100 kilom etre, ka p la dişi kuş arasında paylaşılır ve 28-32 gün sürer. dığı alan ise 90 bin ile 120 bin hektar arasında Yavrular aynı d ö n e m d e yum u rtad a n çıkar ve olan Tuz Gölü, fla m ingolar için ço k önem li bir çıktıktan 4 gün sonra yuvalarının hem en yakı yaşam alanı oluşturm aktadır.G öl, Türkiye'nin nında bir sürü (kreş) oluştururlar. Yavrular y u va en büyük flam ingo kolonisinin kuluçka alanını d a n çıktıklarında gag a la rı yetişkinler gibi ke p d a oluşturmaktadır. G eçm iş yıllarda yapılan ç e şeklinde d eğ il düz, tüylerinin rengi ise p e m araştırm alarda ve gölün h a v a d a n çekilen fo b e değil gridir. G e n ç kuşlar zam an içinde yeni toğraflarından, b ö lg e d e 10 bin çiftte n fazla tüyler çıkardıkça ö n c e beyazlaşır sonra p e m flam ingonun bulunduğu ve kuluçkaya yattığı beleşm eye başlarlar. Yavruların yetişkin g a g a belirlenmiştir. sına kavuşması 6 h a fta alır, 78 gün sonra u ç u Flamingolar tuzlu göllerde to p lu hallerde yu şa hazır hale gelirler. valanırlar. Üreme d ö n e m le rin d e çevresel etki Peki flam ingoları bu tuzlu ve alkali göllere, lere karşı hassastırlar, bir rahatsızlık duyarlarsa lagün ve d e lta la ra çe ken nedir? C evabı ta h tüm koloni yuvalarını terkedebilir. Sığ sularda min edebilirsiniz, flam ingoların beslendikleri ve ç a m u rd a n yapılan bir konik te p e c ik üzerine aynı za m a n d a tüylerini renklendiren p ig m e n t yumurtalarını bırakırlar. Bu yu va la r uzaktan göleri edindikleri besinler, bu tip sulak a la nla rd a rülebilse d e insanların ve d iğ e r yaşam aktadır. Kuş parklarında ise hayvanların son d e re c e yum uşak ’ I J - ■. renk alm aları için h a vu çta n yararolan ç a m u rd a b a tm a d a n bu yu" ** • m / l a n ı l m a k t a d ı r . Flamingonun g a g a v alara yaklaşması olanaksızdır. Bu • ¿ 'ı İ p sında, minik eklem bacaklıları ve konik höyüğün tepesinde yum ur"¿¿V “v k ” l mavi-yeşil algleri (bir tür yosun) sutanın sığabileceği büyüklükte bir ' . *.¿1 d a n süzerek ayırm aya ya ra yan ve Bu güzel kuş koloniler halinde yaşar. Avrupa dağılım haritasında görülen m avi b ölge le r kış lam a alanlarını, sarı alanlar ise ürem e b ö lg e le rini göstermektedir. A v ru p a 'd a başlıca ürem e bölgeleri C a m a rg ue (Fransa) ve Laguna de Fuente d e Piedra (İspanya) dır. Küçük guruplar Hanedanların Kuşu Yazı ve Fotoğraflar: a tin c e d e alev anlam ına gelen fla m e nc o sözcüğünden türetilen 'F lam ingo' ismi kimi zam an kırmızıya ç a la n , koyu p e m b e toniarındaki cazip renkleri, turna ve balıkçıllard a n uzun b a c a k ve boyunlarıyla dikkat ç e ke n , gösterişli, zarif bir kuşa aittir. Kimileri küllerinden yenide n d o ğ a n mitolojik zümrüd-ü a nka kuşunun aslında volkanik krater göllerinde d e yaşayan fla m in g o olduğunu savunurlar. Bu nitelikle ri yüzünden flam ingolar yıllar boyu değişik ül kelerdeki h a n e d a n la r tarafın da n saray b ah çe le rin d e beslenen bir başka h a n e d a n kuşu n g ö z d e kuşlardandır. Büyük F la m in g olar Mustafa GÜMÜŞALEV (Phoenicopterus ruber) dün ya üzerinde güney Avrupa, güney batı Asya, d o ğ u , batı ve kuzey Afrika ile orta A m e rika 'd a bulunurlar. Avrup a 'd a to p la m 35bin ç ift fla m in g o bulunduğu ve bunun 14- 18bin çiftinin Türkiye'de yaşadığı tahm in edilm ektedir, ^ I . *) Doğal afet endişelerine karşın Ç in'de prim gelirleri ikiye katlanıyor ızla b ü yü ye n Çin sigortacılık p iya sa sındaki uluslararası ilgi, sektörün 2 0 1 0 yılında prim gelirlerini iki katına çıkarm ası h e d e fin e y a rd ım cı oluyor. A n c a k ö nem li risk b il gilerine ulaşılması konusundaki endişeler artış gösteriyor. Çin Sigortacılık D üzenlem e Kom isyonu, yıl lık prim gelirlerinin 2010 yılında 125 m ilyar d o lara u la şaca ğ ın ı ta h m in ediyor. Komisyon a y rıca g e le c e k ü ç sene süresince ülkedeki si g o rta sektörünün m o d ernize edilm esine iliş kin planlarını d a açıkladı. Çin piyasasındaki gelişm enin şaşırtıcı hızı, ülkenin g ü ç lü küresel bir e ko n o m iye d ön ü şüm ün ü n d iğ e r bir kanıtı o la ra k o rta y a çıkıyor. A n c a k d ün kü Insuran c e D a y 'd e d e bildirildiği gib i Çin tayfu n lar, d e p re m le r ve sel te h like le rin d e n k a y n a k la n a n b üyük d o ğ a l a fe t riskleri ile karşı karşıya ve sigorta piyasasındaki hızlı b ü yü m e n in bil ginin ulaşılabilirliği ile ta m a m la n m a d ığ ı g ö rü l m ektedir. (K aynak: Insurance D ay, 17 Ekim 2006) 75 MMI DIŞ BASINDAN . Hong Kong'da hayat sigortacılığı etkisi primleri arttırdı ■ ■ V o ng Kong Sigorta Komisyonu üyesi İ M İ C le m e n t C heung tarafından a çıkla nan resmi rakam lara göre, Hong Kong sigorta piyasasındaki to p la m primler, g e çe n yıl yüzde 13 artarak 17.6 Milyar Dolara ulaştı. Hayat si gortası prim lerindeki 2004 yılına göre yüzde 19'luk artış h a y a t dışı primlerdeki yüzde 1.4'lük hafif bir azalış ile d engelendi. 2004 yılındaki yüzde 21 'lik azalışın üzerine, prim oranlarındaki 74 indirimin prim gelirlerinde yüzde 2 0 'lik ilave bir düşüş ile sonuçlanm asından sonra işçi tazm i natı işindeki rekabet, hayat-dışı prim lerdeki d ü şüşün sorumlusu olarak gösterildi. Hayat-dışı iş lerde sigortaya kabul işlemlerinden sağlanan kâr yüzde 12 artış göstererek 2004 yılındaki 2.2 Milyar Hong Kong Dolarından 2.5 Milyar Hong Kong Dolarına yükseldi. ■ (K aynak: Evandale, 2 Ekim 2006) Kredi ve kefalet sigortası piyasasında büyüme AIG, Arap Körfezi ülkelerinde Takaful teminatı sunuyor ■ V f l luslaıutası tic a re tte k i hızlı yükseliş hem gelişm ekte o la n p iy a s a la rd a hem d e O E C D 'ye üye 30 ülke arasında kredi ve k e fa le t sigortacılığı a la n la rın d a b ü y ü m e fırsatları yaratıyor. Swiss Re'nin son Sigma çalışm asına g ö re kredi ve k e fa le t sigortaları; ta a h h ü tle ri g üçlen d iriyo r, istikrarlı risk yö n e tim i sig o rta cıla r için başarının a na h ta rın ı e lin d e bulunduruyor. K efa le t sigortası b o rçlu n u n sözleşm eden d o ğ a n , yasal ve ya d ü ze n le yici yü küm lülüğ ü nü yerine g etirm e m esi h a lin d e lehtarların zararlarını tazm in e d e rke n , kredi sigortası m üşterilerin m al ve hizm etlerin b e d e lle rin i ö d e m e m e le ri h a lin d e şirketlerin zararlarını tazm in ediyor. ■ (K aynak: Insu ra n ce Day, 16 Ekim 2006) ew York merkezli AIG, Enaya biriIk J mi aracılığıyla A rap Körfezi ülke lerindeki müşterilere şirketin şeriata uy gun ilk sigorta tem inatı olan Takaful'u sunmayı planlıyor. Enaya Bölgesel Baş kan Yardımcısı olan A bdallah Kubursi Re uters'e yaptığı a çıklam ada şirketin m o torlu taşıt, mal ve sağlık sigortası branşla rında Takaful tem inatı sunacağını söyle di. A bd a lla h Kubursi "Bölgedeki İslami finansın ve sigortacılığın hızlı yükselişi ile Şeriat'a uygun ürünler için bir ihtiyaç d o ğ d u ." dedi. Kubursi, Takaful piyasası nın yılda yüzde 20 seviyelerinde b ü yü d ü ğünü ve gelirlerin ço k yakında m e vcu t 2 milyar d olardan 6 kat d a h a a rta b ile c e ğini sözlerine ekledi. AIG O rta do ğ u, Ak deniz ve Kuzey Afrika (Bölgesi) Başkanı Charles Bouloux d a Reuters'e, A lG 'nin Takaful tekliflerini Avrupa ve Birleşik Dev letler gibi Asya'nın diğer kısımlarına d a genişletmeyi düşündüğünü söyledi.B (Kaynak: Evandale, 2 Ekim 2006) OECD Türkiye Raporu'nu yayınladı E V 5 1 Ekim'de yayınlanan U S i son Türkiye raporunda makroekonomik istikrar ve ku rumsal reformlar sonucu sağ lanan yüksek GSYİH artışına değinilerek, AB üyelik süreci nin bu artışta önemli etkisi ol duğu belirtildi. OECD Genel Sekreteri A n gel Gurria, Türkiye'nin önemli bir ekonomik başarı sağladığı nı ve önünde d ah a sürdürüle bilir ve güçlü bir büyüm e iv mesi yakalam ak için tarihi bir fırsat bulunduğunu söyledi. Gurria, reformların başarıyla sürdürülmesi durum unda Türki ye'nin AB'nin lefuhınu kalkı sağlayacak a d a y ülke izleni mini pekiştireceğini sözlerine ekledi. Raporda, d ah a kap samlı bir reform programının uygulanmasının m e vcu t bü yümeyi düzenli kılacağı ve AB ile katılım müzakerelerini ko laylaştıracağı belirtiliyor. Ra porda ayrıca; d ah a sağlam bütçe politikalarının uygulan masının istihdam, sosyal gü venlik, kurumsal yapı ve eğitim gibi alanlarda gelişme sağlan ması İçin önemli olduğu, enf lasyonun kontrol altına alın ması ve kayıtlı ekonomi koşul larının iyileştirilmesi gerekliliği vurgulanıyor. ■ Rapora şu adresten ulaşmak mümkün: h ftp ://w w w .oecd. o rg /d a ta o e cd/50/53/37529636.pdf (Kaynak: İKV e-bülten, 24-31 Ekim 2006) İstanbul 2 0 1 0 yılı "Avrupa Kültür Başkenti" ■ ¡¡¡■ I vrupa Birliği Konseyi, İstanbul'un 2010 yılında "Avf a n rupa Kültür Başkenti" olmasını onayladı. 2010 Avrupa Kültür Başkenti Projesi kapsam ında AB dı şı şehirler sınıfında Ukrayna'nın başkenti Kiev ile yarışan İs tanbul, g e ç e n Nisan a yın d a Brüksel'de yapılan jüri to p lantısında, Avrupa Parlamentosu, AB Komisyonu ve AB Konseyi'nin ikişer, Bölgeler Komitesi'nin bir temsilcisinden oluşan 7 kişilik Seçici Kurul tarafın da n seçilmişti. Projenin gerçekleşmesi için gereken AB Konseyi'nin onayının alın masıyla İstanbul 2010 yılında Avrupa Kültür Başkenti ol m aya hak kazandı. ■ CEA, Avrupalı politika yapıcılara lobi faaliyetlerinde bulunuyor vrupa Sigorta ve Reasürans Federasyonu (CEA), H U yeni politika taslağının hazırlanmasında özellikle Avrupa Komisyonu'nun Solvency II projesine dikkat çe k e rek sigorta endüstrisinin ekonom ik büyüm eye olan katkısı nın dikkate alınması gerektiğini Avrupa Parlam entosu'na bildirdi. CEA, Avrupa Parlam entosu'na gönderdiği raporaa: "Eğer sigorta ve reasürans endüstrisi ekonom ik büyü me ve istihdama en üst seviyede katkıda bulunuyorsa, politika yapıcılar d a eylemlerinin sigortacılığın kapsamının genişlemesine, etkinliğinin gelişmesine ve sigorta endüst rinin rekabet edebilirliğinin artmasına destek o ld uğ u nd a n emin olm ak zorundadırlar." yorum unda bulundu. ■ (Kaynak: Evandale, 6 Ekim 2006) 73 DIŞ BASINDAN Küresel sigorta piyasasında en büyük pay Avrupa'nın D ondra Uluslararası Finansal Hizmetler (IFSL) tarafından yayınlanan yeni bir ra pora göre Avrupa, ABD'yi geride bırakarak 2005 yılında küresel sigorta primlerinden en büyük p a yı elde etti. Avrupa'daki finansal piyasaların bü yüklüğünü Birleşik Devletler üzerinden karşılaştır mak için bir takım göstergelerin kullanıldığı ra porda, Avrupa'nın küresel sigorta primlerindeki (hayat ve hayat dışı sigortacılık dâhil, deniz sigor tası hariç) payının yüzde 38, Birleşik Devletler'in payının yüzde 33 ve dünyanın geri kalan kesimi nin payının da yüzde 29 olduğu belirtiliyor. IFSL'nin analizine göre küresel sigorta pazarın da Avrupa'nın payı 1997 yılında Birleşik Devlet ler'in gerisinde kalmış ve sadece 2004 yılında Av rupa, Birleşik Devletler'i geçmişti. Avrupa, 2005 yı lını da Birleşik Devletler'in üretmiş olduğu 1143 milyar dolar prime karşılık 1288 milyar dolar prim üretimi ile kapattı. Rapor, uluslararası deniz sigor tası piyasasını ayrı olarak inceliyor ve geçen yıl Birleşik Devletler'in 1.9 milyar dolar primine karşın Avrupa'nın 10.3 milyar dolar prim ile piyasaya hâkim olmayı sürdürdüğünü, ilk tahminlerin kü çük bir azalma göstermesine karşın tahminler güncellendiğinde bunun kapanmasının beklen diğini belirtiyor. Birleşik Devletler küresel deniz sigortası primlerinde g eçen yıl yüzde 15'lik bir ar tış kaydetti. ■ "Finans Piyasası Eğilimleri - Avrupa Karşısında Birleşik Devletler 2006" raporuna www.ifsl.org.uk adresinden ulaşılabilir. (Kaynak: Evandale, 4 Ekim 2006) Türkiye-AB Risk Analizleri Raporu yayınlandı ünya Ekonomik Forumu, Avrupa Birli- Avrupa’nın karşı karşıya kalacağı riski azaltaği'nin karşı karşıya kaldığı risklerle, bileceğine, Avrupa'nın yaşlanm akta olan Türkiye'nin bu risklerin azaltılmasındaki muhnüfusunun yarattığı sosyal sigorta ve emeklitem el katkılarına ilişkin bir rapor yayınladı, lik fonlarının mali yük riskinin azaltılmasında Dünya Ekonomik Forumu adına Küresel Risk Türkiye'nin y a p a b ile ce ğ i katkılara ve TürkiAğı tarafından hazırlanan rapor; Türkiye ile ye'nin 50 yıllık NATO üyeliğinin sağladığı deAvrupa Birliği arasındaki ilişkilerde üç faktöneyimle Avrupa'nın ö nd e gelen güvenlik rün etkili olduğuna dikkat çekerek, bunları, sağlayıcısı ülkelerden biri olabileceğine de "tarihsel deneyim ve bellek"; "kısa vadeli çıdikkat çekiliyor. ■ kar algılam aları" ve "uzun dönem li stratejik Türkiye - AB Risk Analizleri Raporu'na seçenekler" olarak sıralıyor. Rapor, küresel aşağıdaki adresten ulaşmak mümkün: risklerin A vrupa'ya olası etkilerini ve Türkihttp://w w w .w eforum .org/pdf/C S I/Europ ye'nin bu risklerin etkisini azaltm adaki p ota [email protected] siyel rolünü ele alıyor. R apor'da, Türkiye'nin (Kaynak: www.abhaber.com , özellikle görüşmeleri süren enerji projeleriyle 13.112006) 72 samını genişletme ve çeşitlendirmeyi, tazminat ödemelerinin en kısa sürede yapılmasını, tarım si gortalarını ülke genelinde geliştirme ve yaygınlaş tırmayı hedefleyen bir sistem kurmaktadır. Sigorta yaptırmayan çiftçiler 2090 sayılı kanundan da ya rarlanamayacaklardır. HEDEFE ADIM ADIM ... Kuruluş, yapılanma ve tanıtım yılı olduğu için 2006 yılından önemli bir beklenti olmadığı halde 1 Haziran'da başlayan Devlet Destekli Tarım Sigor taları (DDTS) sisteminin ilk 6 ayında elde ettiğimiz sonuçlar oldukça umut vericidir. DDTS'nin başlamış olduğu haziran ayı ve sonra sı; bitkisel ürünlerde sigortalanma sezonunun ne redeyse bittiği, hasat sezonunun başladığı, sigor talanabilecek ürün sayısının kısıtlı olduğu bir d ö nem olmasına rağmen; kasım sonu itibariyle g e çen 6 ay içinde 55 ilde, 219 ilçede ve 1057 köyde olmak üzere toplam 11 bin 449 a d e t poliçe dü zenlenmiş ve karşılığında yaklaşık 3.7 milyon YTL prim tahakkuk etmiştir. Bu prim karşılığında da 115 bin 429 dekar alanda yaklaşık 150 milyon YTL tu tarında tarımsal varlık ve toplam 6 bin 212 a d e t süt sığırı sigortalanmış bulunmaktadır. 2007 yılında ise, üretim sezonunun başından itibaren sistemin hazır olması, meyvelerde don teminatının da kapsama alınmasının beklenmesi ve sürdürülen tanıtım toplantıları nedeniyle sigortalanma oran larında ciddi bir artış olacağı ve 200 milyon YTL prim geliri elde edileceği öngörülmektedir. HASARLARIN DURUMU Hasarlara bakıldığında ise, haziran ayından ka sım ayı sonuna kadar bitkisel ürün sigortalarında toplam 476 a d e t hasar ihbarı alınmış; hepsinin ha sar tespiti yapılmış ve yaklaşık 582 bin YTL olarak belirlenen tazminat tutarlarının ödemesine baş lanmıştır. Hayvan hayat sigortalarında ise toplam 46 a d e t hasar ihbarı alınmış olup; toplam 28 bin 976 YTL hasar ödemesi yapılmıştır. TARSİM tarafından farklı illerde tanıtım toplantı ları düzenlenmeye devam edilmektedir. DDTS'nin tanıtılmasını ve yaygınlaştırılmasını hedefleyen ta nıtım toplantıları, Türk çiftçisinin ve tarım sektörü nün kalkınması, ülke ekonomisine uzun va de d e büyük katkı sağlayabilmesi am acıyla gerçekleştirilmektedir. 17 bölgede, tüm illerin Tarım il ve İlçe Müdürlüklerinin, Tarım Kredi Kooperatiflerinin, T.C. Türkiye Ziraat Odaları Birliği'nin ve sigorta şirketleri nin katılımıyla gerçekleşmekte olan toplantılar dı şında da TARSİM ve DDTS'yi tanıtmak için çalış malar devam etmektedir. DDTS hem yeni bir uygulama olması hem de nüfusumuzun çok büyük bir bölümünü ilgilendir mesi nedeniyle medyanın ilgi alanı içindedir. TAR SİM, bu ilgiden azami şekilde yararlanmakta, rad yo ve TV'lerde programlara katılmakta, gazete röportajları vermektedir. Ayrıca tarım fuarlarına da katılarak Türkiye'nin çeşitli yerlerinden, fuarları ziyaret eden çiftçilere, DDTS konusunda, uzman ekipler tarafından bilgi verilmektedir. Diğer yandan, kanun TKB'yi de ta nıtım ile görevlendirdiğinden, TARSİM'in bölgesel toplantılarına katılan Bakanlık il ve ilçe teşkilatları, gerekli materyaller ile donatıldıktan sonra kendi yörelerinde çiftçi bilgilendirme toplantıları düzen lemektedirler. Sigorta şirketleri ve acenteler de üzerlerine düşeni yapmaktadırlar, köy köy, kasa ba kasaba gezip sigortayı anlatmaktadırlar. Bek lenti, sistemi iyi öğrenip çiftçileri doğru bilgilendir meleri yönündedir. Havuz uygulaması ile birlikte hedefler açısından beklentiler; çiftçi kayıt sistemi ne kayıtlı 2.7 milyon çiftçiden ilk eta p ta yüzde 10'luk bölümüne ulaşmak, bu çerçevede 2005 yı lında yaklaşık 50 milyon YTL olan toplam tarım si gorta primini önümüzdeki yıllarda 5-6 kat arttırabilmektir. TARSİM'in yakın zamandaki projeleri içe risinde önemli konular yer alm akta, Meteoroloji Genel Müdürlüğü ile işbirliğinden, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü ile entegrasyona, coğrafi bilgi sistemi kurulmasından prim ve hasar simülasyon araçları kullanımına varan çok çeşitli projeler üre tilmesi planlanmaktadır. Uzun va d e d e penetrasyonun çok yüksek oranlara çıkarılması ile prim se viyelerinin aşağıya çekilmesi ve devlet desteği ol m adan da sistemin ayakları üzerinde durması he deflenmektedir. Tarım sigortalarındaki yeni uygulamalar; bir yandan çiftçiye kendi riskini yönetm e ve beklen medik kayıplarını telafi etm e imkanı sağlaması, di ğer yandan devlet bütçesi üzerindeki sürpriz yük leri azaltması açısından tarım sektöründe bir dev rim olarak kabul edilmektedir. Sigortacılığa ise ye ni bir soluk getireceğine inanılmakta, bu sayede dah a önce sigorta ile hiç tanışmamış kesimlere ulaşılacağı ve top lu m d a sigortalanma bilincinin artacağı öngörülmektedir. ■ TARSİM’den Tarım Sigortaları Havuzu'nun kuruluş nedeni Bülent BORA TARSİM Genel Müdürü arım sektörü, gerek insanın yaşamını demMm vam ettirebilmesi için gerekli olan tem el besin maddeleriyle doğrudan ilişkili olması, g e rekse nüfusun belirli bir kısmını içinde barındırıp is tihdam olanağı yarattığı için ülke ekonomileri açısından da oldukça önemli bir yere sahiptir. Ülkemizde de pek çok iklim tipinin görülmesi, önemli toprak ve ürün çeşitliliğine sahip olması nedeniyle tarım önemli bir sektördür. Tarım sektö rünün potansiyeli gıda güvenliğini temin am acı nın yanında, sanayi sektörüne sağladığı girdilerle de ülke kalkınmasının kilit sektörü konumundadır, Türkiye dünyanın toprak açısından büyük ülke lerinden biridir. Tarla ürünleri ve m eyve üretimi bit kisel üretimin yaklaşık dörtte üçünü kapsamakta; tarla ürünleri içerisinde b uğday ilk sırada yer al maktadır. Türkiye'de hayvancılık üretiminin to p lam tarım üretimi içindeki payı yüzde 25 civarın dadır. Son yıllarda hızla artan seracılık, sebze ve süs bitkileri başta olmak üzere, özellikle Anamur, Alanya ve Gazipaşa'da muz üretimini de arttır maktadır. Diğer taraftan b ah çe kültürleri arasın da kiraz, bodur tip elma ve nar plantasyonlarının sayısı d a hızla artmaktadır. Ülkemizde özel mülkiyete dayalı küçük aile iş letmelerinin hakim olduğu bir tarımsal yapı m ev cuttur. Bu nedenle, işletmelerin çoğunluğunda girdi kullanımı ve teknolojik uygulam alar m aale sef yetersizdir. HASARLARIN ÖNLENEBİLMESİ Ayrıca arazilerin dağınık ve küçük parçalı oluşu tarımsal planlamayı zorlaştırmakta olduğu gibi, bu alanların miras yolu ile d ah a d a küçültülmesi sorunu dah a da arttırmaktadır, Bu gibi risklere bağlı olarak verim ve fiyatlardaki istikrarsızlık, üre 70 ticinin gelirinde de dalgalanm alara neden ol maktadır. Bu nedenle; gelişmiş ülkelerde tarım sektörünü koruyucu ve yaşam standardını yüksel tici önlemler alınmaktadır. Türkiye'de de tarımsal ve hayvansal üretimi tehdit eden risk ve belirsizlikler sonucu m eydana gelecek hasarların önlenebilmesi için en etkili sis tem TARIM SİGORTASI'dır. Türkiye'de tarım sigortaları uygulamasına 1957 yılında başlanmış, dolu ve hayvan sigortası uygu lamaları ile günümüze kadar gelinmiştir. Ancak; tarım ürünleri sigortacılığının yaklaşık 50 yıllık bir geçmişi olmasına rağmen Türkiye'de ta rım alanlarının ancak yüzde 1'inin sigortalı olması yeterince gelişememenin önemli bir göstergesi dir. Çiftlik Hayvanları Sigortaları uygulama sonuç larına bakıldığında da m evcut hayvan varlığının yanında sigortalanma oranının çok düşük oldu ğu görülmektedir. Son yıllarda tarım sigortalarında da sağlanan reel büyümeye karşın, sigorta sektörü son 50 yılda diğer branşlarda gösterdiği büyüm eyi tarım branşında gösterememiştir. İstenilen seviyeye ula şamamanın sebepleri şunlardır: • Çiftçilerin ekonomik durumlarının iyi olm am a sı nedeniyle prim öde m e güçlüğü • Sigorta şirketlerinin verdikleri teminatların ye tersizliği • Uygulamalardaki farklılıklar ve istikrarın olm a ması nedeniyle sigorta şirketlerine duyulan gü vensizlik • Kadercilik olgusunun yanında, 5254 ve 2090 sayılı yasalar nedeniyle çiftçilerin, "devlet nasılsa öder" yaklaşımı Tarım Sigortaları Havuzu'nun kurulması ile tüm bu engeller ciddi oranda ortadan kaldırılmıştır. Kanun bir yandan çiftçinin ödeyeceği sigorta pri mine devlet desteği verilebilmesini sağlarken, di ğer yandan sigortacılık uygulamalarını ve hasar tespitlerini yeknesak hale getirmeyi, tem inat kap- B ö lg e le r b a z ın d a ö r n e k ille r BÖLGELER VE İLLER ‘TOPLAM KONUT SİGORTALI KONUT PENETRASYON ORANLARI % MARMARA BÖLGE YALOVA İSTANBUL 4.143.473 64.227 2.714.462 1.132.923 27,34 24.553 38,23 28,97 TEKİRDAĞ KOCAELİ SAKARYA ÇANAKKALE 178.113 281.663 125.109 90.302 512.158 2.318.262 BURSA EGE BÖLGE MUĞLA İZMİR BALIKESİR DENİZLİ AYDIN MANİSA AFYON KARAHİSAR KÜTAHYA AKDENİZ BÖLGE ANTALYA İÇEL KAYSERİ KONYA TÜRKİYE GENEL 20.353 90.024 443.854 155.696 912.585 272.600 187.334 54.406 187.627 219.408 243.854 44.773 26.804 137.210 123.450 1.663.126 365.097 352.147 17.617 ADANA HATAY OSMANİYE KAHRAMANMARAŞ İÇ ANADOLU ANKARA ESKİŞEHİR 786.473 58.640 76.395 37.072 375.351 218.635 68.586 133.354 2.227.055 902.900 166.174 218.896 375.915 12.988.663 1 69.213.288 1 3.491.153 7.555.213 29,63 22,54 3.769.559 1.935.522 17,58 19,15 34,94 9.037.839 42.721.371 4.987.073 18.896.555 5.601.036 3.612.790 4.145.771 2.567.658 17,00 20,41 10,99 12,84 9,04 12,33 11.155 205.039 66.804 48.110 41.475 19.815 4.861 6.911 444.188 275.704 40.126 31.609 41.454 2.510.197 Risk derecesi 98.998.793 2.260.394 32,92 27,12 20,56 22,98 62.655 31.852 PRİM 18,30 1.459.725 900.285 14.751.332 4.556.942 13,66 11,05 9,06 2.065.296 3.425.639 1.943.539 7,09 5,18 19,95 30,54 462.779 631.753 17.503.063 8.908.042 24,15 14,44 2.781.308 1.396.219 11,03 19,33 1.643.038 195.016.291 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 2 2 2 3 2 1 1 1 4 2 3 4 100 m2 için prim 100,2 100,2 73,55 100,2 100,2 100,2 100,2 100,2 100,2 100,2 100,2 100,2 100,2 73,55 73,55 73,55 44,03 73,55 100,2 100,2 100,2 32,55 73,55 44,03 32,55 ' K o n u l sayıları İçin DİE 2000 yılı sayımları esas alınmıştır. Risk derecesi; Deprem riskinin büyüklüğüne bağlı olarak 1= en yüksek r is k li bölgeden başlayıp 5 ‘e kadar devam etmektedir. Bölgeler Bazında Üretim Risk Bölgesi Bazında Üretim 5.Derece 0 ,8 % 1.Derece 49,3% 4.Derece 15,5% Marmara 44,8% 6 ,6 % 3.Derece 8,7% 2.Derece 25,8% DASKTAN B ö lg e v e İlle r e G ö r e S ig o r t a lılık O r a n la n , Ö r n e k P r im T u t a r la r ı BÖLGELER VE İLLER *TOPLAM KONUT SİGORTALI KONUT PENETRASYON ORANLARI% MARMARA BÖLGE EGE BÖLGE AKDENİZ BÖLGE 4.143.473 2.318.262 1.663.126 1.132.923 443.854 27,34 205.039 61.527 12,33 10,06 54.721 167.945 7,37 DOĞU ANADOLU BÖLGE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGE KARADENİZ BÖLGE İÇ ANADOLU TÜRKİYE GENEL 68 611.788 742.865 1.282.095 2.227.055 12.988.663 444.188 2.510.197 19,15 13,10 19,95 19,33 PRİM 98.998.793 42.721.371 14.751.332 5.528.370 3.407.099 12.106.263 17.503.063 195.016.291 ZORUNLU DEPREM SİGORTASINDA GÜNCEL RAKAMLAR... A y la r B a z ın d a P o liç e A d e t v e P r im le r i AYLAR 2005 ADET OCAK ŞUBAT MART NİSAN 126.265 159.188 339.528 198.316 364.880 277.506 224.788 181.239 162.931 178.901 278.979 244.520 198.006 168.570 173.494 180.253 196.466 154.815 235.296 2.417.176 180.973 131.204 11.839.991 13.624.598 10.345.106 15.515.898 14.831.011 11.073.982 2.088.696 159.085.150 166.910.083 MAYIS HAZİRAN TEMMUZ AĞUSTOS EYLÜL EKİM (25/10/2006) KASIM ARALIK TOPLAM 2006 ADET 2005 PRİM YTL 2006 PRİM YTL 8.678.305 10.498.332 10.235.568 15.359.995 22.183.945 18.055.382 29.712.519 22.607.761 19.593.672 15.887.672 149.754 14.379.309 11.765.896 10.653.674 11.544.714 13.467.270 14.140.632 2006 ADET ARTIŞ ORANI % 18,6 24,6 7,5 0,5 8,8 9,3 3,5 -3,0 0,4 * Ekim Ayı Üretim i Henüz sonuçlanm adığı için rakam lar 30.09.2006 itib a ri ile alınmıştır. 67