Merhaba arkadaşlar başımdan geçen güzel bir olayı sizinle

Merhaba arkadaşlar başımdan geçen güzel bir olayı sizinle paylaşmak istedim. Normalde makaleleri
genel konular üzerine yazıp çeşitli yazarların yazılarını da blog kısmında paylaşıyorum. Fakat bu sefer
yurtdışında bizzat yaşadığım bir olay üzerinden, İngilizce konuşmadan nasıl kız tavlayabileceğinize
güzel bir örnek vereceğim. Bunun da harika bir kaynak olacağını düşünerek ücretsiz PDF olarak
dağıtmaya karar verdim.
PDF’i oldukça beğeneceğinize eminim.
Sevdiğim bir arkadaşımla beraber bir Balkan ülkesine gittik. Ve gittiğimiz yerde yolda ,kafede, çeşitli
mekanlarda tanışmaya başladık. Fakat ortada bir problem vardı. Konuştuğumuz kızların yarısından
fazlası İngilizce bilmiyordu ve doğal olarak biz de onların ulusal dilini bilmiyorduk. Bu nedenle de
anlaşmak bir hayli zor oluyordu.
Neyse biz beğendiğimiz kızlarla tanışmaya devam ettik. Genelde numaralarını ve facebook hesaplarını
aldık. Çünkü çoğunun ya o anda bir acelesi vardı, ya yeterli etkileşim sağlanamıyordu. Bir türlü kızları
çekip herhangi bir mekana oturmaya ikna edemiyorduk.
Dışarıda kızlarla tanışmaktan sıkıldık ve bir pub’a gittik. Orada da içki içip yan masada oturan kızlarla
muhabbet açtık. Bu oldukça kolay oldu. Çünkü arkadaşımla konuşurken kızların bizi kestiğini
görebiliyordum.
Bir süre muhabbet ettik ve kızlar giderken numaralarını aldık. Bunu gören garson kız da bize iyice
yanaşmaya ilgi göstermeye başladı. Diğer masalar yerine sürekli bizimle ilgileniyor, vakit buldukça
bizimle sohbet etmeye çalışıyordu.
Bir süre sonra arkadaşımla kalkıp başka bir mekana geçmeye karar verdik. Çünkü rahatça eve
çekebileceğimiz 2’li bir kız grubu arıyorduk.
Tam kalkarken garson kız bize döndü:
Kız: Yarın akşam da buradayım ben. Yarın yine gelin!
Biz: Tamam merak etme geliriz:)
Bunun üzerine iyice moralleri depoladık, içimizdeki çekici enerjiyi dışarıya aşırı bir şekilde yaymaya
başladık. Unutmayın ki enerji ve ruh hali kızları etkilemek için çok önemlidir. Sizin içinizdeki ruh hali
neyse dışarı yansıyan da o dur. İçiniz neyse dış görünüşünüz de odur.
Pubtan ayrıldık ve restoran-cafe tarzı bir yere doğru yürümeye başladık. Tam mekanın kapısından
giriyorum, ne göreyim 2’li bir kız grubu direk olarak bizi kesiyor. Fakat kızların yan masalarının hepsi
dolu. Çevrelerinde bir sürü kişi var. Arkadaşıma döndüm:
-
Denemekte fayda var. Ne kaybedebiliz ki? :)
Masaya doğru yürüdüm ve masalarındaki 2 boş sandalyeyi işaret ettim.
Ben: Can I sit here? (Buraya oturabilir miyim?)
Kızlar: No English (İngilizce Bilmiyoruz)
Bunun üzerine normalde yapmam geri dönüp kızların yanından ayrılmaktı. Ama ben biraz daha
zorlamayı uygun gördüm ve gülerek sandalyeleri işaret ettim.
Bunun üzerine kızlar da güldü ve başını salladı. Sonra yüzüme “Biz İngilizce bilmiyoruz. Nasıl
anlaşıcaz?” dercesine garip bir bakış attı.
Hemen telefonumu çıkardım ve modern çağın çeviri programını açtım. Tabi ki Google Translate:)
Kıza gösterdim ve kendi beğendiğim kızın tam yanına oturdum. Bundan sonraki tüm muhabbetler
Google Translate vasıtasıyla gerçekleşti.
Ben: Ne yapıyorsun burada?
Translate programını kıza verip dili kızın diline çeviriyorum.
Kız: Tatile geldim. Buraya 2 saat uzakta bir şehirde oturuyorum.
(Ben de içimden diyorum. Bu mu uzak, biz 2 saatte kendi şehrimizde bir yere gidemiyoruz.)
Arkadaşlarımızla yemeklerimizi, içeceklerimiz söyledik. Bir yandan yiyoruz bir yandan Translate’ten
sohbet devam ediyoru.
Dönen sohbetleri hiç boşuna uzatmayayım. Özet geçeyim:
-
Neler yapıyorsun?
İşin ne?
-
Kaç yaşındasın?
Nerelisin?
Burda nereleri gezdin?
Burayı sevdin mi?
Kardeşin var mı?
Sonuçta aynı dili konuşmadığınız bir kızla Edebiyattan, Psikolojiden, Felsefeden konuşamıyorsunuz.
Zaten buna ihtiyacınız da yok. Olay oldukça basit. İnanın bana konuşmadan da oluyor. Eğer siz
çekiciliğinizi dışarı doğru bir şekilde yansıtırsanız o kızı etkileyememe olasılığınız neredeyse yok.
Kıza elimle kalp yaptım, çok hoşuna gitti :)
Sonra yanağından makas almaya başladım.
Bir süre sonra da muhabbeti direk olarak eve gitme konusunda çektim.
Ben: Bizimle beraber gelsenize. Hep beraber eve gidelim. Kendi aramızda ev partisi veririz.
Kız: Hayır gelemeyiz. Yarın geri dönücem ve şu an eve gitmemiz lazım.
Ben: O zaman biraz yürüyelim.
Kızlar: Olur.
Kalktık yürümeye başladık. Benim hedefim olan kız benimle ilgilenmeyi bıraktı. Neredeyse bütün
ilgisini bir anda kaybetti. Elimi omzuma atıyorum, itiyor. Yanında yürüyorum öteki yöne kaçıyor.
Bir süre daha durum böyle gitti ve başka hiçbir açık mekan bulamadığımız için tekrar aynı mekana geri
döndük. Tekrar oturduktan sonra arkadaşımla 2 shot söyledik. Biz shotları içiyoruz fakat kızların ilgisi
tamamen kaybolmuş durumda.
Tüm ilgisizliğe rağmen başka bir mekana gitmeyi kafaya koyduk ve kızları da 10 dakika bir şeyler
içmeye ikna ettik. Oradan kalktık, kızları bildiğimiz bir mekana götürücez fakat o mekanın kapalı
olduğunu biliyoruz.
Kızlara mekan kapanmış, bu saatte açık mekan yok deyip taksiye atlayıp eve götürücez. Mekana gittik
kapısına yaklaştık ve tabi ki kapalı olduğunu gördük. :)
Döndük yolda yürüyoruz, bir yandan da taksi arıyoruz.
10 dakika yürüdük, ama ne şans var ki bir taksiye denk gelemedik. Derken kızlar el işareti yapıp onları
takip etmemizi söyledi. Ardından bizi bir tavernaya götürdü.
İçeri geçtik masaya oturduk fakat benim kızın bana ilgisi sıfır.
Arkadaşımla kendime 2 bira istedim, kızlar alkol içmeyi reddetti. Sadece kola istediler. Ben de içimden
diyorum:
-
Bu iş olmayacak, bunlar alkol de almıyor. Bu gece galiba yalnız dönücez.
Bu noktadan sonra kıza verdiğim tüm ilgiyi kestim. Sadece birama, arkadaşıma, şarkı söyleyen kadına
ve mekandaki diğer mini etekli kızlara odaklandım. Sonra da başladık ufak ufak dans etmeye. Dans
konusunda becerikli olduğum için bir anda kızın dikkatini çektim.
Ayağa kalktım kısa bir dans ettim. Kızlar beni izleyip gülmeye başladılar. Sonra tuttum kollarından
halaya kaldırdım. Dördümüz halay çekmeye başladık. Kızlar zaten burada yarıldı. :)
Masaya oturduk, oturduğumuz yerden dans figürleri yapmaya başladım. Kıza dönüp beden dilimle:
-
Sen de yapabilir misin bu hareketi?
İşareti yaptım.
Kız kafasını “Hayır” şeklinde sallıyor, bir yandan da kahkaha atıyor.
Kızlar izin istedi 2 dakika kalktılar, gözden kayboldular. Sonra tekrar geldiler. Hemen arkadarından da
masaya 2 bira geldi.
Biz kızlara biraları işaret ettik. (Nedir bunlar?)
Kızlar: Bilmiyoruz ki :) (Kahkaha atıyolar)
Meğer bize biraz ısmarlamaya gitmişler.
İşte tam bu noktada benim keyfim iyice yerine geldi. Arkadaşım kıza benimle ilgilenmesini işaret etti.
Kıza elinle kalp yap gibi bir işaret yaptı.
Kız bana döndü omzuma dokundu ve eliyle bana kalp yaptı.
İşte burası çok önemli:
Ben de kıza döndüm ve elimle “Nah” işareti yaptım. Sonra da kahkaha atmaya başladım. Kız da
burada koptu.
Mekan kapanmaya başladı, hesabı istedik. Bir baktık kızlar bizim hesabı da ödemiş. Sonra hep beraber
dışarı çıktık. Hiçbir şekilde ev muhabbeti yapmadık, sadece taksiye doğru yürüdük. Taksinin kapısını
açtım:
Buyrun kızlar. Sonra da eve gittik.
(Ev muhabbetini yapmamak genelde daha iyi. Olayların doğal bir şekilde gelişmesini sağlarsanız kızları
eve sokmanız daha kolay olur.)
Freeshoptan aldığımız Bacardi’yi kızlara ikram ettik. Kızlar sek içmek istediklerini söyledi. Ben de ufak
bir uyanıklık yapıp, arkadaşımla bana çok süt-az alkol, kızlara ise sek alkol olacak şekilde verdim. Bizi
sek içip kafayı bulmaktan kurtardım. :)
Benim kız yere oturdu, ben de kucağına yattım. Arkadaşım da kızla beraber kanepeye oturdu. Burada
konuyu direk olarak sekse çekmeye başladım. Elime translate programını aldım.
Ben: Beni ne zaman öpüceksin?
Kız: Hiçbir zaman :)
Kız arkadaşına sarılıyor.
Ben: Lezbiyen misiniz?
Kızlar: Eveeeet (Kahkaha atıyorlar)
Ben: Biz de Gay’iz. Öpüşün hadi!
Kız: Önce siz öpüşün.
Ben: Hayır önce siz öpüşüceksiniz.
Kız: Ama biz lezbiyen değiliz ki şaka yaptık.
Ben: Ama ben gayim ve şu anda sevişicez. Bir gayle sevişmek senin için bir ilk olacak. Buna hazır
mısın?
Kız kopuyor. Kahkahalar atıyor.
Ben: Merak etme gay değilim kadınlardan hoşlanıyorum. Ben sadece kadınlarla sevişirim. Bu gece de
senle sevişicem.
Kız: Hayııııır (Kahkaha atıyor)
Kızın poposu o kadar güzeldi ki dayanamadım sağlam bir şaplak attım. Şlap diye ses çıktı. :)
Kız gülerek bana tekme attı. Sonra oturdu, bana da gel yanıma otur işareti yaptı.
Eline translate’i aldı ve yazdı.
Kız: Bunu bir daha yapma tamam mı? Ben evliyim.
Ben: Tamam yapmam ama benim için evli olman önemli değil. Bu beni ilgilendirmez.
(Evli olmadığından eminim çünkü oldukça genç ve yüzüğü alyans ya da pırlanta değil. Kız beni deniyor.
Vereceğim tepkiyi merak ediyor. Pes mi edeceğim yoksa kararlı bir şekilde devam mı edeceğim?
Zaten arkadaşından evli olmadığını o arada gizlice öğrendim.)
Sonra kız bana kolundaki bileziklerden birini verdi.
Kız: Benden sana hediye.
Ben: Böyle değerli bir şeyi alamam.
Diyerek kıza bileziği geri uzattım.
Ben: Hadi gel dans edelim!
Kız bir türlü benle dans etmiyor. Sen et, ben yapmam gibi işaretler yapıyor. Sonra dolabı açtı ve diğer
içkiyi de içmek istedi. O arada bana da zorla içirdi. :)
Sonra gitti pufa oturdu uzanmaya başladı.
Ben: Hadi odaya gidelim sana özel bir video izleticem.
Kız: Hayır gelmiceeeem. (Kahkaha atmaya devam ediyor.)
Eğildim ve kızın oturduğu pufu yatak odasında doğru itmeye başladım. :) Bire yere kadar ittikten
sonra kız duvara tutundu. Arkadaşıma gelmesini işaret ettim. Sonra kızın arkadaşı da geldi ve hep
beraber benim kızı yatak odasına doğru itmeye başladık.
Tam kapının önünde geldik.
Kız: Tamam tamam geliyorum. :)
(Yerinde kızı fazla zorlamadan yapacağınız bir ısrarcılık sonuca ulaşmak için önemlidir. Ama nerde
durmanız gerektiğini çok iyi bilmelisiniz. Eğer kız ciddi bir yüz ifadesiyle size YAPMA diyorsa, o anda
kızı zorlamayı kesinlikle bırakmalısınız. Unutmayın ki karşınızdaki bir insan ve sizin onu haddinden
fazla zorlamaya, istemediği bir şeyi yaptırmaya hakkınız yok. Bunu da buraya not düşmek istedim. Her
zaman ısrarcılığın dozajını iyi ayarlamalısınız.)
İçeri girdik ve kapıyı kapattık. Bundan sonra olanlar da oldukça eğitici nitelikte. Buradan da
çıkaracağınız önemli dersler mutlaka olacak. O nedenle sizinle bu özelimi de paylaşmayı uygun
gördüm
Ufak bir bakışma seramonisinden sonra öpümeye başladık. Bir süre öpüştükten sonra kızın boyun
bölgesine doğru harekete geçtim. (Unutmayın boyun bölgesi çok hassastır.)
Bir yandan da ellerimle bel bölgesini okşuyorum. 5 dakika sonra kıza “Yatağa yatalım.” İşareti yaptım.
Kız kafasını “Hayır” şeklinde salladı.
Ben de sadece uyuycaz şeklinde bir beden dili işareti yaptım. Kız yatmadı ve ben de tekrar kalkıp kızın
yanına oturdum. Tekrar öpüşmeye başladık.
Masaj yağını gösterip “Sana masaj yapmamı ister misin?” işareti yaptım.
Kız: Hayır
Tekrardan öpüşmeye başladık ve geriye doğru yatıp bir anda kızı üzerime aldım. Bir yandan
öpüşürken bir yandan da sürtünmeye başladık. Bu şekilde geçen 20 dakika içinde kız sadece göğsünü
ve poposunu elletti.
Kız bir hiçbir yerini soydurmadı. Fakat üstümden de inmiyor ve sürtünmeye devam ediyor. Kulağımı
yalıyor, bir türlü soyunmuyor. Tam o anda kalktım, ben üstümü çıkarttım.
Kız beden diliyle giyin işareti yaptı.
Direk yanına zıplayıp öpmeye başladım bu sefer altıma aldım. Ufaktan vajinasını ellemeye başladım
fakat fazla elletmediği için kızı yeterinde ısıtamadım. Tam kemerimi çıkardım kız ciddi bir şekilde
“Hayır giy onu.” İşareti yaptı.
Ben de kızı dinleyip kemeri geri taktım.
(Buradan anladım ki kız yeterince ısınmamıştı. Biraz daha zamana ihtiyacı vardı.)
Tekrar öpüşmeye başladık. Bu sefer o kadar tutkulu öpüştük ki, kız bir anda T-shirtünü sıyırıp
göğüslerini ağzıma getirdi. Yalama sırasında aşağı tarafı ellememe yine fazla izin vermedi. Ben de
ellemeyi bırakıp bacağımı vajinasını sürtmeye karar verdim.
Kızı bu şekilde ısıtacağımı biliyordum. Nitekim öyle de oldu. Bir süre sürttükten sonra kız kemerimi
kendi çözmek istedi. Ama boxer’ı çıkarmama izin vermedi. Bende boxer ile beraber sürtünemeye
başladım.
Işığı kapatmamı istedi. Işığı kapattım ve usulca boxer’ı çıkardım. Ama kız tangasını çıkarmama izin
vermedi. Ben de “1 saniye bekle.” İşareti yapıp kondomu taktım. Ve tangayı sıyırdım.
1-2 saat sonra kızın arkadaşı bizim kapıya dayanmaya başladı. Bizi sürekli rahatsız ediyor gitmek
istediğini söylüyor.
Benim kız da arkadaşının ısrarlarına dayanamadı ve arkadaşını götürmesi gerektiğini söyledi.
Ben: 10 dakika daha deyip tekrar kızı yatağa ittim. :)
Sonra giyinmeye başladık.
Evet burası gerçekten filmlerdeki gibi oldu.
Ben: Numaranı yazar mısın?
Kız numarasını yazdı.
Ben: Adın neydi? Seni ne olarak kaydedeyim? :)
Aslında adını sormuştum daha önce aklımda kalmamış o hengamede. Zaten fazla konuşmadığımız için
adıyla hiç hitap etmedim. Böylece film sahnelerini andıran bu diyalog ortaya çıktı. :)
Umarım güzel dersler çıkarmışsınızdır ve okurken eğlenmişsinizdir.
Dilerseniz buradan sitemizi inceleyebilirsiniz: