200`e yakın yeni mezun EY Türkiye ailesine katıldı EY Türkiye, `Yılın

Transkript

200`e yakın yeni mezun EY Türkiye ailesine katıldı EY Türkiye, `Yılın
Kasım 2013
Üç aylık EY kurumsal dergisi
200’e yakın yeni mezun EY Türkiye
ailesine katıldı
EY Türkiye
Corporate Games’teydi
EY Türkiye, ‘Yılın Girişimcisi’ni
Arıyor
Türkiye, özel sermaye fonları için cazibesini ve çekiciliğini koruyor
İçindekiler
4
16
13
14
Güncel
Güncel
Güncel
4 200’e yakın yeni
12 Aile şirketleri
16 EY (CSE) Yönetim
13 65’incisi
18 EY, Google’dan
mezun EY Türkiye
ailesine katıldı
6 EY Türkiye
2023 toplantısı yapıldı
daha fazla destek bekliyor
gerçekleştirilen
Emmy Ödülleri törenle
sahiplerini buldu.
Kazananların sırrını ise
25 yıldır EY koruyor
10
14 Scuba Diving
‘Yılın Girişimcisi’ni Arıyor
8 Türkiye'de girişimciler
EY, global
cirosunu 25,8 milyar
dolara yükseltti
etkinliği
15 EY Türkiye
Corporate Games’teydi
Kurulu İstanbul’daydı
sonra en iyi işveren
19 EY’ye yılın
finansal danışmanlığı
ödülü
Makale
22 Vergi avantajları
vakıf ve sandıklardan
bireysel emekliliğe
aktarımları cazip kılıyor
Söyleşi
24 Kristina Rogers
ile söyleşi
26 Menkul
20 Avrupa’daki
düşüşün aksine Türkiye
özel sermaye fonları
için cazibesini ve
çekiciliğini koruyor
Kıymet Gelirlerinin
Vergilendirilmesi 2013
Eğitim Takvimi
27 Aralık Ayı
EY | Assurance | Tax | Transactions | Advisory
EY Hakkında
EY bağımsız denetim, vergi, kurumsal finansman
ve danışmanlık hizmetlerinde bir dünya
lideridir. Anlayışımız ve kaliteli hizmetlerimiz
dünya ekonomisi ve sermaye piyasalarında
güvenin oluşmasına katkıda bulunmaktadır. EY,
güçlü yönetim ekibiyle tüm paydaş gruplarına
verdiği sözleri yerine getirmekte ve bu şekilde
çalışanları, müşterileri ve içinde yer aldığı
diğer çevreler için daha iyi bir çalışma hayatı
oluşturulmasında önemli bir rol üstlenmektedir.
EY adı küresel organizasyonu temsil eder ve
Ernst & Young Global Limited’in her biri ayrı
birer tüzel kişiliğe sahip olan, bir veya daha çok,
üye firmasını temsil edebilir. Sınırlı sorumlu bir
Birleşik Krallık şirketi olan Ernst & Young Global
Limited müşteri hizmeti sunmamaktadır. Daha
fazla bilgi için lütfen ey.com adresini ziyaret
ediniz.
Sadece genel bilgi verme amacıyla sunulan bu yayın muhasebe,
vergi veya diğer profesyonel hizmetler alanında geçerli bir
kaynak olarak kullanılması amacıyla hazırlanmamıştır. Belirli bir
konuya ilişkin olarak ilgili danışmana başvurulmalıdır.
ey.com/tr
vergidegundem.com
facebook.com/ErnstYoungTurkiye
twitter.com/EY_Turkiye
© 2013 EYGM Limited.
Tüm Hakları Saklıdır.
TurkEYnews dergisi ile ilgili yorum ve önerilerinizi [email protected] adresine iletebilirsiniz.
Ülke Başkanı'ndan…
D
eğerli çalışma arkadaşlarım ve değerli EY
dostları,
Dergimizin üçüncü sayısında da birbirinden farklı
konularla sizlerle birlikteyiz.
2013 yılında EY Türkiye olarak, çalışma
arkadaşlarımızın göstermiş olduğu üstün
performans sayesinde yüzde 21,6’lık büyüme
başarısıyla sektör beklentilerinin üzerinde bir
başarı elde ettik ve bu başarımızla gelişen piyasalar
arasında ilk sıralarda yer alıyoruz. 2014 yılında
hedefimiz yüzde 25 seviyelerinde bir büyüme
yakalamak.
2013 yılı içerisinde Türkiye ekonomisi için toplam
bir milyon yüz bin saat hizmet ürettik. Son olarak
200’e yakın genç mezun arkadaşımızın da aramıza katılmasıyla birlikte kadromuz 1030’a ulaştı.
Bizi mutlu eden bir diğer gelişme ise, İşveren Markası (Employer Branding) konusunda yaptığı
araştırma ve çalışmalarla, alanında lider olan Universum’un gerçekleştirdiği anketin Türkiye
sıralamasında EY Türkiye sektöründe “En İyi İşveren” seçilirken anketin ilk 100 sıralamasında ise
17’inci sırada yer alması oldu. Dünya genelinde ise EY, sektöründe yine birinci sırada yer alırken,
sektör farkı gözetilmeden yapılan genel sıralamada Google’ın ardından ikinci sırada yer alıyor.
Yaşanan bu gelişmelerle büyüme hedeflerimize doğru hızla ilerliyoruz.
Türkiye’de Hürriyet Gazetesi işbirliği ile, CNN Türk ve Endeavor’ın katkılarıyla bu yıl 9’uncusunu
gerçekleştirdiğimiz “Yılın Girişimcisi” yarışmasının başvuru dönemi başladı. Bu yıl da yarattıkları
fark ile iş dünyasına geniş bir ufuktan bakan ve yalnızca bugünü görmekten çok, ileriyi de
düşünerek yol alan finalistimiz ile Monako’da Türkiye’yi temsil etme heyecanını hep birlikte
yaşayacağız.
Bu sayıda dikkat çekici konu başlıkları arasında; Türkiye’nin özellikle son yıllarda girişimcilik adına
atmış olduğu adımların ne kadar yerinde olduğuna ve girişimcilerin destek anlamında kamu ve
özel sektörden neler beklediğine odaklan “G-20 Girişimcilik Barometresi 2013” raporu, geçtiğimiz
aylarda EY Türkiye ailesine katılan EY Global Gelişmekte Olan Pazarlar Tüketici Ürünleri Sektörü
Lideri Kristina Rogers ile gerçekleştirilen röportaj, EY Kurumsal Finansman Bölümünün her yıl
yayınladığı, Avrupa’daki özel sermaye fonlarının performansını ve değer yaratma potansiyelini
konu alan “Özel sermaye fonları nasıl değer yaratır?” adlı rapor, EY Orta ve Güneydoğu Avrupa
Bölgesi Stratejik Büyüyen Pazarlar ve Aile Şirketleri Lideri Metin Canoğulları’nın, EY’nin
sponsorluğunda düzenlenen “Aile şirketleri 2023” toplantısında katılımcılara açıkladığı aile
şirketlerine ilişkin yapılan anketin sonuçları yer alıyor.
TurkEYnews dergimizin yeni sayısında emeği geçen herkese teşekkür ediyor, keyifli okumalar
diliyorum.
Saygılarımla,
Mustafa Çamlıca
EY Türkiye Ülke Başkanı
Güncel
200’e yakın yeni mezun
EY Türkiye ailesine katıldı
Bu yıl 2,500 yeni mezun EY ailesine
katılmak için başvuruda bulunurken,
EY Türkiye’nin çalışan sayısı,
kadrosuna dahil olan yeni mezunlarla
birlikte 1030’a ulaştı.
200 kadar yeni mezun “EY Türkiye” dedi
200’e yakın yeni mezunun EY Türkiye’yi tercih etmesinin yeni
mezunlar nezdinde EY Türkiye’nin ne kadar cazip olduğunun
göstergesi olduğuna dikkat çeken EY Türkiye Ülke Başkanı
Mustafa Çamlıca, “2013 yılı içerisinde Türkiye ekonomisi için
toplam bir milyon yüz bin saat hizmet ürettik. 2013 yılında 7
partnerin daha EY ailesine katılmasıyla birlikte toplam partner
sayımız 38’e ulaştı. Son olarak genç mezunlarında aramıza
katılmasıyla birlikte kadromuz 1030’a ulaşırken, çalışan sayımızı
3 yıl içinde 2 katına yükseltmeyi hedefliyoruz. Yaşanan bu
gelişmelerle büyüme hedeflerimize doğru hızla ilerliyoruz” dedi.
Tecrübeyle gençlerin dinamizmini bir araya
getiriyoruz
Çalışanlarının şirkete kattığı değerin, başarının anahtarı olduğuna
inandığını belirten Çamlıca, “Güçlü olduğumuz yönümüz
çalışanlarımızdır. Yılda ortalama 300 işe alım yapıyoruz ve son 5
yılda 1500 kişilik istihdam sağladık. Bu sayının büyük bir çoğunluğu
ise yeni mezunlar oluşturuyor. Yani sektörün bel kemiğini
oluşturuyoruz ve bu yönümüzle de sektörün büyümesine ve nitelikli
çalışan yetişmesine de ayrıca katkı sağlıyoruz” dedi.
4
| TurkEYnews
Sayı 3 – Kasım 2013
Bu yıl Mart ayında EY Türkiye internet sitesinde yayınlanan ilana
yapılan başvurular arasında yapılan ön eleme sonucu adaylar
genel yetenek ve yabancı dil sınavlarına girmeye hak kazandı. Bu
aşamaları da başarıyla tamamlayan adaylardan sorumlu ortaklar ve
yöneticilerle gerçekleştirilen mülakatlar sonucunda 200’e yakın yeni
mezun EY Türkiye’de çalışmaya hak kazandı.
30 Eylül- 1 Ekim tarihleri arasında aldıkları genel oryantasyon
eğitimi ile EY çatısına ilk adımlarını atan yeni mezunlar, 2 Ekim 25 Ekim tarihlerinde ise her sene olduğu gibi kıdemli danışmanlar
tarafından verilen teknik eğitimlerine başladılar. Yeni mezunlar
eğitimlerini tamamlamalarının ardından EY Türkiye ailesinin en yeni
üyeleri olarak, EY’nin İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa ofislerinde
denetim, vergi, kurumsal finansman ve danışmanlık gibi birçok farklı
alanda görevlerine başladılar.
2013 yılına hızlı bir başlangıçla 7 yeni
partneri daha bünyesine dahil eden
EY Türkiye, 200’e yakın yeni mezunu
bünyesine katarak sektöründe dinamik
büyümeye devam ediyor.
TurkEYnews |
5
SIRADAKİ İLHAM
KAYNAĞI KİM
OLACAK?
İlham en beklenmedik yerlerden gelir.
Üniversiteli parlak bir zekadan veya vizyon
sahibi bir liderden… Biz de ilham kaynağı
olacak girişimciyi arıyor ve onu Monako'da
düzenlenecek "Yılın Girişimcisi" dünya finaline
götürüyoruz.
EY Entrepreneur Of The Year - Yılın Girişimcisi
Türkiye için başvurularınızı en geç 15 Aralık
2013 tarihine kadar [email protected] adresine
gönderebilirsiniz.
www.yilingirisimcisi.com
işbirliği ile
katkıları ile
Sayı 3 – Kasım 2013
Sıradaki ilham kaynağı kim olacak?
EY Türkiye
‘Yılın Girişimcisi’ni Arıyor
EY tarafından dünya genelinde 60 ülkede 145’i aşkın şehirde düzenlenen ‘EY Entrepreneur Of The
Year - Yılın Girişimcisi’ yarışmasının başvuru süreci başladı. Bu yıl dünya üzerinde 27’inci Türkiye’de
ise 9’uncusu düzenlenen yarışmanın son katılım tarihi 15 Aralık. Yarışma, girişimcilik konusunda
dünyanın en prestijli iş dünyası ödül programı olarak kabul ediliyor…
Son katılım tarihi 15 Aralık Pazar günü olan yarışmanın Türkiye
finalisti, Monte Carlo’da düzenlenecek olan ‘World Entrepreneur Of
The Year - Dünya Yılın Girişimcisi’ yarışmasında Türkiye’yi temsil
etmeye hak kazanacak.
Dünya çapında girişimcilik ruhunu teşvik etmek üzere EY tarafından
yürütülmekte olan Yılın Girişimcisi organizasyonu, Türkiye’de
Hürriyet Gazetesi işbirliği ile, CNN Türk ve Endeavor’ın katkılarıyla
gerçekleştirilmektedir. Yılın Girişimcisi programında iş dünyasında
yaptıkları çalışmalarla fark yaratanların ödüllendirildiğini belirten EY
Türkiye Ülke Başkanı Mustafa Çamlıca, EY olarak 8 yıl boyunca
Türkiye’deki yetenekli girişimcileri tanıma ve ödüllendirme imkanını
elde ettiklerini belirterek sözlerine şöyle devam etti: “Ödüllendirilen
girişimciler cesaretleri ve hayal güçleri ile diğerlerinden ayrıldılar.
Yarattıkları fark ile iş dünyasına geniş bir ufuktan bakanları ve bir
adım önde koşanları ödüllendirmekten gurur duyuyor, yalnızca
bugünü görmekten çok, ileriyi de düşünerek yol alabilenleri takdir
ediyoruz.”
EY Yılın Girişimcisi Türkiye Lideri Demet Özdemir ise “Yılın
Girişimcisi programı çerçevesinde iş dünyasına ve tüm girişimcilere
ilham kaynağı olacak girişimciyi arıyor ve onu Yılın Girişimcisi dünya
finalinde Türkiye’yi temsil etmek üzere Monako’ya götürüyoruz.
Her sene Türkiye’den bir dünya girişimcisi çıkarma amacıyla
çalışmalarımızı yürütüyoruz” dedi.
İş dünyasının önde gelen isimlerinin yer aldığı jüri, yılın girişimcisini
belirlerken finalistlerde, girişimcilik ruhu, stratejik bakış açısı, sosyal
ve kültürel etki, finansal performans, saygınlık ve yenilikçi anlayış
gibi kriterleri değerlendirerek karar veriyor.
2013 yılında Türkiye’yi Bozlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Dr.
Şükrü Bozluolçay’ın temsil ettiği ‘World Entrepreneur Of The Year
– Dünya Yılın Girişimcisi’ yarışmasının kazananı ABD’yi temsil eden
Türkiye asıllı iş adamı Chobani Yoğurtları Yönetim Kurulu Başkanı
Hamdi Ulukaya’ydı.
Bugüne kadar Türkiye’de Yılın Girişimcisi seçilen isimler
aşağıdaki gibiydi:
• 2013 – Şükrü Bozluolçay
Bozlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı
• 2010- Canan Çelebioğlu & Can Çelebioğlu
Çelebi Holding A.Ş.
• 2009 - Gülden Yılmaz & Yılmaz Yılmaz
Koton Mağazacılık
Başkan Yardımcısı & Yönetim Kurulu Başkanı
• 2008 - Orhan Turan
ODE Yalıtım A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı
• 2007 - Ersin Akarlılar
Mavi Giyim CEO
• 2006 - Sedat Yalınkaya
Goldaş CEO
• 2005 – Kerim Taner
Alara Tarım Ürünleri Şirket Ortağı ve CEO
• 2004 – Süleyman Orakçıoğlu
Orka Group Yönetim Kurulu Başkanı
Entrepreneur Of The Year Yılın Girişimcisi programı hakkında
İş yaşamında başarılara imza atan girişimcileri ödüllendirmek ve
dünya çapında girişimcilik ruhunu teşvik etmek için 1986 yılında
ABD’de başlatılan ve bugün 60 ülkede 145’den fazla şehirde
düzenlenen ‘Yılın Girişimcisi’ yarışması, girişimcilik konusunda
dünyanın en prestijli iş dünyası ödül programı olarak kabul ediliyor.
Yarışmaya başvurmak isteyen girişimciler www.yilingirisimcisi.com
web adresinden başvurularını gerçekleştirebilirler ve bu prestijli
yarışmaya katılarak kendi başarı öykülerini paylaşma fırsatına
sahip olabilirler.
TurkEYnews |
7
Güncel
Türkiye’de girişimciler daha fazla
destek bekliyor!
EY’nin “G-20 Girişimcilik Barometresi 2013” raporu, Türkiye’nin özellikle son
yıllarda girişimcilik adına atmış olduğu adımların ne kadar yerinde olduğuna
ve girişimcilerin destek anlamında kamu ve özel sektörden neler beklediğine
odaklanıyor. Türkiye’de girişimciler en çok finansmana erişim konusunda
sıkıntı yaşadıklarını belirtirken, işten çıkarma maliyetlerinin yüksek olmasının
da diğer bir sıkıntı olduğuna vurgu yapıyorlar.
EY'nin, G-20 ülkelerindeki 1.500'ü aşkın girişimcinin
katılımıyla "finansmana erişim", "girişimcilik kültürü",
"mevzuat ve vergiler", "eğitim ve öğretim" ile "koordineli
destek" kriterlerine göre hazırladığı "G-20 Girişimcilik
Barometresi 2013" araştırmasına göre, Türkiye’de
girişimciler iş geliştirme yönünden eğitim, finansmana
erişim, girişimcilik kültürü gibi birçok zorlukla karşı karşıya
kalıyor.
Türkiye’deki küçük ve orta ölçekli işletmelere 2007 ve
2011 yılları arasında açılan banka kredilerinin keskin
bir sıçrayışla iki kattan fazla artmasına rağmen, Türkiye
raporda “girişimcilerin finansmana erişimi” kriterine göre
değerlendirmede birçok G-20 ülkesinin gerisinde bulunuyor.
Türkiye’de iş kurmak G-20 ülkelerine kıyasla daha
kolay
Türkiye’nin girişimcilik ekosistemini birçok açıdan iyileştirmeye başladığını
belirten EY Türkiye Danışmanlık Hizmetleri Bölüm Başkanı ve Devlet ve
Kamu Sektörü Lideri Selim Elhadef, “Türkiye’de bürokratik formaliteler
azaltılarak şirket kurma süresi altı güne düşürüldü. Bu süre G-20 ülkelerinin
ortalamasında 22 gün. Banka kredileri ise son yıllarda artış gösteriyor.
Böylece geçmişte birçok genç şirketin büyümesini önleyen finansman eksikliği
de gideriliyor. Eğitim sisteminin iyileştirilmesi, inovasyona dönük teşviklerin
artırılması ve iş yasalarının esnekleştirilmesi, ileride işlerini başarılı bir şekilde
büyütebilecek girişimci sayısının çoğalmasına yardımcı olacaktır” dedi.
Ar-Ge harcamaları G-20 ortalamasının yarısı kadar
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın girişimci ekosisteminin
oluşturulmasında önemli çalışmalar yürüttüğünü belirten Selim Elhadef,
“Türkiye’de Ar-Ge harcamaları halen G-20 ortalamasının yaklaşık yarısı
düzeyinde. İnovasyonun özendirilmesi amacıyla Bilim, Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı’nın uygulamaya başlattığı Ulusal Bilim, Teknoloji ve İnovasyon
Stratejisi’nin, G-20 ülkeleri ile olan açığın kapanmasında önemli bir rol
oynayacağı tahmin ediliyor” dedi.
8
| TurkEYnews
Sayı 3 – Kasım 2013
İşten çıkarma maliyeti G-20 ortalamasının
neredeyse iki katı
İşgücü piyasasının katılığının girişimcilik açısından önemli bir
sorun olduğunu belirten EY Orta ve Güneydoğu Avrupa Bölgesi
Stratejik Büyüyen Pazarlar ve Aile Şirketleri Lideri Metin
Canoğulları, “Türkiye’de şirket kurmak eskiye nazaran çok kolaylaştı
ve nispeten düşük tutarlı sermaye ile kısa sürede şirket kurmak
mümkün hale geldi. Ancak, personel yükümlülükleri dikkate
alındığında bir çalışanı işten çıkarma maliyeti yaklaşık 95 haftalık
ücrete denk geliyor ve bu rakam G-20 ortalamasının neredeyse iki
katı civarında Bu durum, doğal olarak kayıt dışı faaliyetleri ortaya
çıkarabilir ve nitelikli işgücüne erişimi sınırlandırarak Türkiye'nin,
girişimcilik potansiyelini yeterince kullanamamasına neden olabilir.
Kamu otoritesinin özellikle büyüme döngüsünün ön evrelerinde
bulunan işletmeleri destekleyebilmek için bu konuya eğilmesinin
faydalı olacağını düşünüyorum” dedi.
Eğitim sistemi girişimciliğin desteklenmesi
yönünde düzenlenmeli
Türkiye’deki eğitim öğretim sisteminde yenilikçi ve nitelikli girişimci
kesimin gelişmesini desteklemek amacıyla bir takım düzenlemeler
yapıldığını belirten Metin Canoğulları,“ Türkiye’de hali hazırda
sadece bir üniversitenin yüksek lisans programında girişimcilik
dersi veriliyor. Eğer ülkemizde girişimci sayısını arttırmak istiyorsak
girişimcilik dersinin üniversitelerin yanı sıra ilköğretimde dahi
yaygın bir şekilde işleniyor olması gerekir. Türkiye’de okullaşma
oranı G-20 ülke ortalamalarının üzerinde yer alıyor ve son 10 yılda
yükseköğretim mezunlarının işgücündeki payı istikrarlı bir şekilde
artıyor” dedi.
Hata yapmaya tolerans tanımamız lazım
G-20 ülkelerinin girişimcilik konusunda finansmana erişim, mevzuat
ve vergiler, eğitim ve öğretim, girişimcilik kültürü ve diğer kriterlerle
ilişkili olan ve girişimciyi destekleyen koordineli destek gibi kriterlere
göre değerlendirildiği raporda, Türkiye’nin diğer kriterlere oranla
koordineli destek konusunda G-20 içerisinde iyi bir yerde olduğunu
sözlerine ekleyen Canoğulları, ‘koordineli desteği’ girişimciliği
desteklemekte en önemli unsurlardan biri olarak belirtti ve sözlerine
şöyle devam etti;
“İlk deneyiminde başarısız olan girişimcilere sadece Türkiye’de değil,
tüm G-20 ülkelerinde ikinci bir şans verilmiyor. Türkiye’den ankete
katılan girişimcilerin %78’i, girişimciye ikinci bir şans verildiğinde
başarısız olduğu ilk deneyiminden elde ettiği tecrübelerin ikinci
denemesinde başarıya ulaşmasında son derece önemli olduğu
yönünde görüş bildiriyor.”
Anketten çıkan sonuçlar ise şöyle;
• Türkiye’deki 40 yaşından genç katılımcıların %75’i finansmana
erişimin zor olduğunu belirtiyor.
• Türkiye’deki girişimcilerin %82’si girişimcilerin eğitilmesine, fon
sağlamalarına ve imajlarının güçlendirilmesine yönelik devlet
desteğinin artmasının yararlı olacağını düşünüyor.
• Ankete Türkiye’den katılan her 10 girişimcinin 9’u, girişimcileri
desteklemek için girişimcilik eğitimine ihtiyaç olduğunu belirtiyor.
• Türkiye’den ankete katılan girişimcilerin %47’si başlangıç
aşamasındaki (start-up) şirketlerin kamu desteklerine
erişimlerinin son üç yıldır kolaylaştığını belirtiyor.
• Türkiye’de dolaysız vergiler göreceli olarak girişimcilerin lehine
düzenlenmiştir; vergi oranı gerek hızlı büyüyen, gerekse gelişmiş
G–20 ülke ortalamasından düşük.
• İşteki başarısızlık genelde negatif algılanıyor ve girişimcilik hızlı
büyüyen G–20 ülkelerindeki diğer girişimcilere kıyasla daha
geçersiz bir kariyer seçeneği olarak görülüyor.
Araştırma sonuçlarına göre Türkiye’nin güçlü
yönleri:
Araştırma sonuçlarına göre Türkiye’nin zayıf
yönleri:
• Ekonomideki hızlı kredi büyümesi, girişimci şirketlere açılan banka kredilerinde keskin bir artışa yol açmıştır.
• Fikri mülkiyet haklarının gereğince korunmaması inovasyonun
önünü kesiyor.
• Girişimcilerin ifadesine göre başlangıç aşamasındaki (start-up)
şirketlere kamu desteği artmıştır.
• Başlangıç aşamasındaki şirketlere kamu desteği artıyor olsa
da, gerekli ön koşulları yerine getirmek kolay değil.
• Kamu otoritesi bürokratik formalitelerin azaltılması yönünde
olumlu adımlar atmış; örneğin, şirket kurma süresi altı güne
düşürülmüştür (G-20 ülkelerindeki en düşük süreler arasında).
• Daha olgun pazarlara kıyasla, potansiyel yatırımcıların
Türkiye’ye yönelik risk iştahı daha az.
• 2006 ve 2011 yılları arasında yıllık Ar-Ge harcamalarında çift
haneli bir artış kaydedilmesine karşın, harcama tutarı G-20
ortalamasının epey gerisinde kalıyor
TurkEYnews |
9
Güncel
EY Türkiye’nin yıllık büyüme oranı
yüzde 21,6’ya çıktı
Son beş yılın en yüksek
büyüme hızını yakalayan EY,
global cirosunu 25,8 milyar dolara
yükseltti
10
| TurkEYnews
Sayı 3 – Kasım 2013
EY Türkiye,
performansıyla öne çıktı
EY, dünyanın birçok ülkesindeki olumsuz piyasa koşullarına rağmen son beş yılın en yüksek büyüme
hızını yakaladı. EY, 30 Haziran’da sona eren 2013 finansal yılında küresel olarak yüzde 7,7 büyüme
ile 25,8 milyar dolarlık satış gelirine ulaştı. EY Türkiye ise yüzde 21,6’lık büyüme ile gelişen pazarlar
içerisinde en iyi büyüme performanslarından birini sergiledi.
EY Türkiye, performansıyla
öne çıktı
Çalışan sayısı 175 binle rekor
kırdı
Üç yılda 1,6 milyar dolar
yatırım
EY Türkiye, 2013 finansal yılında gelişen
piyasalar arasında yüzde 21,6’lık büyüme
başarısı ile ilk sıralarda yer aldı. EY, ABD’de
yüzde 10 büyüme gösterirken; Brezilya’da
yüzde 24, Hindistan’da yüzde 17, Orta
Doğu’da yüzde 13, Afrika’da yüzde 11,
Çin’de yüzde 10’luk büyüme başarısı
yakaladı.
EY Global CEO’su Mark Weinberger,
çalışan sayısının tüm zamanların rekorunu
kırarak 175 bine ulaştığını, önümüzdeki 12
ay içinde 55 bin yeni istihdam yaratmayı
planladıklarını belirtti. Gelişmiş ülkelerde
ve hızlı gelişen piyasalarda belirsizliklerin
devam edeceğini belirten Weinberger, “Kısa
vadeli belirsizliklere karşın, uzun vadeli
yatırımlarımızı sürdüreceğiz. 2014 mali
yılında küresel ekonomiye ve sektörümüze
olan güvenimizi göstermeye devam
edeceğiz. Yeni hizmet alanlarına ve yeni
piyasalara yatırım yapmayı planlıyoruz”
ifadesini kullandı. Weinberger, 2013 mali yılı
başarısı için çalışanlarını kutladı.
EY Global CEO’su Mark Weinberger,
gelecek üç yıl içinde denetim
hizmetlerinde kaliteyi ve metodolojiyi
geliştirmek amacıyla 400 miyon dolar;
EY’nin müşterileriyle daha iyi ilişki
kurmasını sağlayacak olan teknoloji ve
diğer hizmet kollarına ise 1,2 milyar
dolar yatırım yapacaklarını açıkladı.
EY, Bağımsız Denetim hizmetlerinde
yüzde 4, Vergi hizmetlerinde yüzde 7,
Kurumsal Finansman hizmetlerinde
yüzde 3 ve Danışmanlık hizmetlerinde
yüzde 18 olmak üzere tüm hizmet
dallarında büyüyerek, başarılı bir
performansa imza attı.
EY Türkiye’nin 2013 finansal performansını
değerlendiren EY Türkiye Ülke Başkanı
Mustafa Çamlıca, “ 2013 yılında ortaya
çıkan tablo bizim için çok önemli. EY
Türkiye olarak tüm çalışmalarımızı
Türkiye’nin büyüme hedefleri doğrultusunda
planlıyoruz.
2013 yılı içerisinde Türkiye ekonomisi
için toplam bir milyon yüz bin saat hizmet
ürettik ve toplam partner sayımız 38’e
ulaştı. Yılda ortalama 300 kişinin işe alımını
yapıyoruz ve son 5 yılda 1500 kişilik
istihdam sağladık. 2014 yılında hedefimiz
büyüme başarımızı yüzde 20’lerin üzerine
çıkarmak” dedi.
TurkEYnews |
11
Güncel
Aile şirketleri 2023
toplantısı yapıldı
Aile şirketleri alanında dünyaca ünlü danışman
David Bork'ün yönetiminde yapılan aile
şirketleri seminerinde, iş dünyasının ünlü
isimleri, aile şirketleri sırlarını katılımcılara
anlattı.
David Bork
Abdulkadir Konukoğlu
Vahap Küçük
Sanko Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdülkadir
Konukoğlu, LC Waikiki Yönetim Kurulu Başkanı Vahap
Küçük, Konyalı -Zade Yağları'nın üçüncü kuşak temsilcisi
Mevlüt Büyükhelvacigil, ile şirketlerindeki yönetim
deneyimlerini paylaştı, soruları yanıtladı.
12
| TurkEYnews
Metin Canoğulları
M. Rauf Ateş
Akın Öngör
Mevlut Büyükhelvacıgil Metin Canoğulları
Bizz Consulting tarafından düzenlenen, Capital ve
Ekonomist tarafından da desteklenen seminerde, CEO Club
Başkanı Akın Öngör ve seminerin sponsorluğunu üstlenen
EY Orta ve Güneydoğu Avrupa Bölgesi Stratejik Büyüyen
Pazarlar ve Aile Şirketleri Lideri Metin Canoğulları da,
aile şirketlerine ilişkin yapılan son anketin sonuçlarını
katılımcılara açıkladı.
Sayı 3 – Kasım 2013
65’incisi gerçekleştirilen
Emmy Ödülleri törenle
sahiplerini buldu. Kazananların
sırrını ise 25 yıldır EY koruyor
Dünyanın farklı ülkelerinden hayranlarının
heyecanla beklediği 65’inci Emmy Ödülleri
sahipleriyle buluştu. Tüm dünyadan
hayranları bu büyük sırrı öğrenmek için
sabahlara kadar uykusuz beklerken
25 yıldır ödülleri kimin kazandığını ilk
EY öğreniyor.
Televizyonun Oscarları olarak da bilinen
65’inci Emmy Ödülleri sahipleriyle buluşurken
kazananları EY’nin Los Angeles Ofisinden John
Nendick, Mieke Velghe and Andy Sale herkesten
önce öğrendi. Her yıl kimin kazanacağı üzerine
tahminler yürütülürken uluslararası denetim ve
danışmanlık firması EY, 25 yıldır bu büyük sırrın
oy sayım işlemini yürütüyor.
Kazananların gizlilik içinde korunması en az
ödül törenleri kadar heyecanlı
Kazananların yer aldığı zarfların Hollywood filmlerindeki sahneleri
aratmayacak türden önlemler içerisinde tören alanına getirildiğini
söyleyen EY Los Angeles Ofisi’nden Andy Sale, “ EY, tam 25 yıldır
Emmy Ödülleri’nin oylama işlemlerini güven ve titizlik içerisinde
yürütülür. Sonuçlar her yıl ödül töreninin yapılacağı güne kadar
mühürlü zarflar içinde bir kasada kilit altında tutulurken kazananların
isimlerinin bulunduğu zarflar ayrı araçlarla farklı güzergahlardan
tören alanına ulaştırılır. Kameraların kırmızı halı üzerinde canlı
yayın yaptığı esnada, kazananların bulunduğu zarflar, kilitli bir kasa
içerisinde EY görevlisi tarafından törenin yapıldığı salona ulaşması
sağlanır. Ödülleri kimin kazandığının bilgisi de canlı yayında açıklanana
kadar gizli tutulur” dedi.
EY Los Angeles Ofisi şimdiden, denetim ve danışmanlık sektörünün
en heyecanlı ve eğlenceli projesi Emmy Ödülleri’nin 66’ncısını iple
çekiyor.
TurkEYnews |
13
Güncel
Scuba diving etkinliği
“EY Assurance Social Club” aktivitelerine
Ayvalık'ın Cunda Adası’nda bir dalış
organizasyonu ile devam ediyor.
“EY Assurance Social Club”, aktivitelerine Ayvalık'ın
Cunda Adası’nda bir dalış organizasyonu ile devam
ediyor. Dalış öncesi 4 gün süren teorik derslere
katılan kulüp üyeleri, bir havuzda simülasyon dalışı
gerçekleştirdi. Dalış konusunda deneyimli olan
Denetim Bölümü Direktörü ve “Assurance Social
Club” Yönetim Kurulu Üyesi Cem Uçarlar, teorik
derslerde ve dalış sırasında kulüp üyelerine yardım
ederek, tecrübesiyle ekip arkadaşlarını yönlendirdi.
Aktiviteye katılan çalışanlarımıza Türkiye Sualtı
Federasyonu tarafından dalış lisans sertifikası ve
CMAS Yıldız Balıkadam brövesi verildi. Aktivite
sonrası tecrübelerini paylaşan çalışanlarımız, şirket
içi aktivitelerinin çalışma verimliliğini arttırdığını
ve birlikte çalışma ruhunu güçlendirdiğini belirtti.
Ayvalık'ın doğal güzelliklerini de keşfeden kulüp
üyeleri EY Assurance Social Club'ın önümüzdeki
dönemlerde daha fazla etkinlik düzenleyerek
çalışanlara farklı şirket içi aktivite fırsatları
sunacağını ekledi. EY Türkiye ailesi olarak hem işe
hem de eğlenceye vakit ayırıyoruz!
14
| TurkEYnews
Sayı 2 – Ağustos 2013
EY Türkiye
Corporate Games’teydi!
Spor tutkunu çalışanlar için düzenlenen
Türkiye’nin en büyük kurumlar arası
spor festivali Corporate Games, 6 – 8
Eylül 2013 tarihleri arasında İstanbul’da
gerçekleşti. 15 branşta binlerce şirket
çalışanının mücadele ettiği Corporate
Games’de, EY Türkiye çalışanları 6 farklı
branşta yer aldı.
Bu sene, 6 – 8 Eylül 2013 tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleştirilen
Corporate Games etkinliklerinde, 146 şirketten yaklaşık 5000 çalışan
şampiyon olmak için mücadele etti. İş dünyasının olimpiyatları olarak da
adlandırılan oyunlarda farklı sektörlerden çalışanlar, 15 farklı branşta
mücadele etmek üzere bir araya geldi. EY Türkiye çalışanları Corporate
Games’de 6 farklı branşta yer alarak, EY Türkiye’yi başarıyla temsil etti.
Koşu branşında kadınlar 10km koşu yarışmasında Zeynep Okuyan
2. olarak ve erkekler 5k +50 yaş kategorisinde Tevfik Yıldırım 1. olarak
madalya almaya hak kazanırken; tenis branşında erkekler tekler açıkta
Can Hekimoğlu, 3.'lük madalyasını EY’ye kazandırdı.
54 takımın kıyasıya mücadele ettiği basketbol 3'lü erkekler
müsabakalarında ise; İlker Odabaşı, Murat Hatipoğlu, Ömer İlter, Savaş
Kılıç ve Sırrı Can Zoralioğlu’ndan oluşan “HarlemsEYk” basketbol takımı
5. olarak EY Türkiye’yi gururlandırdı.
TurkEYnews |
15
Güncel
EY Global Yönetim Kurulu ve
EY Orta ve Güneydoğu Avrupa
Bölgesi (CSE) Yönetim Kurulu
İstanbul’daydı!
EY Global Yönetim Kurulu ve
EY Orta ve Güneydoğu Avrupa
Bölgesi (CSE) Yönetim Kurulu
toplantıları eş zamanlı olarak
İstanbul’da gerçekleştirildi.
16
| TurkEYnews
Sayı 3 – Kasım 2013
Mark Weinberger - Mustafa Çamlıca
EY Global ve EY CSE Yönetim
Kurulu, 8 Eylül Pazar akşamı Çırağan
Sarayı’nda gerçekleşen kokteyl ile bir
araya geldi.
EY Global Yönetim Kurulu Başkanı ve
CEO’su Mark Weinberger’ın yanı sıra
EY Türkiye Şirket Ortakları da bu özel
gecede Global ve CSE Yönetim Kurulu
ile bir araya geldiler.
Birçok şirket ortağının eşiyle birlikte
katılım gösterdiği kokteyl renkli anlara
sahne oldu.
Philip Hourquebie
TurkEYnews |
17
Güncel
EY, Google’dan sonra
en iyi işveren!
Universum tarafından GSYİH açısından
dünyanın en büyük 12 ekonomisinin
akademik kurumlarında öğrenim gören 94 bin
ekonomi öğrencisinin görüşleri neticesinde
gerçekleştirilen “Dünyanın En İyi İşvereni”
anketinde ise EY, sektöründe yine birinci
sırada yer alırken, sektör farkı gözetilmeden
yapılan sıralamada ise ikinci sırada yer aldı.
EY Türkiye, Universum’un Türkiye’de 20 üniversiteden 7 bin 835
öğrencinin firmalara yönelik görüşlerini referans alarak yaptığı
ankette sektöründe “En İyi İşveren” seçilirken anketin ilk 100
sıralamasında ise 17’inci sırada yer alıyor.
Aynı zamanda EY, ekonomik gücüyle ön plana çıkan Avusturalya,
Kanada, Fransa, Almanya, Hindistan, İtalya, Rusya, İngiltere ve ABD
gibi ülkelerin genelinde en iyi 15 işverenden biri olarak gösteriliyor.
Türkiye’de ve globalde sektöründe dünyanın en iyi işvereni ve globalde
ikinci en iyi işveren olarak seçilmekten dolayı onur duyduklarını
belirten EY Türkiye Ülke Başkanı Mustafa Çamlıca, “ Sektöründe
en iyi işveren olarak seçilmemizde büyük katkıları olan ve itibarımızı
üst seviyelere çıkaran tüm çalışanlarımızı kutluyorum. Bu başarımızı,
özel eğitim programlarımıza ve yeni mezunların yanı sıra şirketimizde
çalışanlara sunduğumuz önemli fırsatlara borçluyuz. EY olarak, daha
iyi bir çalışma ortamı yaratma amacımıza uygun olarak geleceğin
liderlerini yetiştirmek konusunda ciddi çalışmalar yürütüyoruz” dedi.
Araştırma, kariyer hedefleyen öğrencilerin görüşleri ile uluslararası
şirketlerin öğrenciler nezdinde ne kadar iyi olduklarını gösterirken,
bu şirketlerin gelecekte dünya genelinde ne kadar daha iyi hale
gelebileceklerini ortaya koymayı amaçlıyor.
18
| TurkEYnews
EY Türkiye, İşveren Markası
(Employer Branding) konusunda yaptığı
araştırma ve çalışmalarla, alanında
lider olan Universum’un gerçekleştirdiği
anketin Türkiye sıralamasında sektöründe
“En İyi İşveren” seçilirken anketin ilk 100
sıralamasında ise 17’inci sırada yer alıyor.
Dünya genelinde ise EY, sektöründe yine
birinci sırada yer alırken, sektör farkı
gözetilmeden yapılan genel sıralamada
Google’ın ardından ikinci sırada yer aldı.
Sayı 3 – Kasım 2013
EY’ye yılın
finansal danışmanlığı ödülü
EY’nin kurumsal finansman ekibi, sosyal altyapı piyasalarına yönelik
üretmiş olduğu hizmetlerden dolayı, altyapı alanlarında projelerin
ödüllendirildiği ‘Infrastructure Journal Awards 2013’te ‘Yılın Finansal
Danışmanlık Ödülü’ne layık görüldü. Ödüller her yıl, yıl içerisinde
gerçekleşen işlemleri ön plana çıkarmak ve altyapı konusunda önemli
sonuçlar elde eden uzmanları belirlemek amacıyla veriliyor.
Ekonomik konjonktür karşısında
müşterilerine yenilikçi finansal
çözümler sağladıklarını belirten
EY Türkiye Kurumsal Finansman
Hizmetleri Bölüm Başkanı
Müşfik Cantekinler, “Dünyanın
her ülkesinde, Hükümetler ve
Merkez Bankaları çeşitli para
politikaları ve mali politikalar ile,
sorunlara çözüm ararken, yaratıcı
ticari çözümler ve yeni sermaye
kaynakları oluşturabilmek için,
günümüzde finansal danışmanlara
daha önce hiç olmadığı kadar
ihtiyaç var. EY, sermaye akışının
mümkün olduğunca etkili bir
şekilde devamlılığının sağlanması
ve sermayenin değerlendirilmesi
noktasında, hem kamu kurumları
hem de özel sektör yatırımcıları ile
birlikte çalışarak, kararlı bir şekilde
hareket etmekte ve müşterilerine
özel çözümler sunmaktadır” dedi.
TurkEYnews |
19
Güncel
EY “Özel sermaye fonları (Private Equity) nasıl değer yaratır?”
raporunun 8’incisini yayınladı:
Avrupa’daki düşüşün aksine
Türkiye özel sermaye fonları için
cazibesini ve çekiciliğini koruyor…
Avrupa’da ekonomik belirsizlik ve durgunlukla tedirgin
olan sermaye piyasalarının özel sermaye fonlarının çıkış
işlemlerini olumsuz etkilediği bir dönemden geçerken,
ekonomik potansiyelini günden güne hissettiren Türkiye,
artan işlem hacmi ve yatırım tutarıyla özel sermaye
fonları için çekiciliğini korumaya devam ediyor.
Demet Özdemir
Ekonomik koşullardaki
belirsizlik özel sermaye fonu
çıkış işlemlerinin Avrupa’da
azalmasına yol açtı
EY Kurumsal Finansman Bölümü, her yıl
yayınladığı, Avrupa’daki özel sermaye
fonlarının performansını ve değer yaratma
potansiyelini konu alan “Özel sermaye
fonları nasıl değer yaratır?” adlı raporunun
20
| TurkEYnews
2012 yılı çıkış işlemlerini baz alan 8’inci
sayısını yayınladı. Rapora göre, Avrupa’da
çıkış işlemi sayısı, 2011 yılında 85 iken,
2012 yılında 61’e düştü. Diğer yandan
fonların portföyünde bulundurdukları
şirketlerin büyük çoğunluğunun (%80)
yatırım yapılmasından çıkış işlemine kadar
geçen sürede değerlerinin arttığı görülüyor.
Ancak, Avrupa’daki büyümenin gerilemesinin
yatırım yapılan şirketler üzerinde de
olumsuz etkileri oldu ve çıkışı gerçekleşen
portföy şirketlerinde, ekonominin iyi gittiği
dönemlerde yıllık ortalama %15 oranında
gerçekleşen kar artış oranı, geçtiğimiz iki yıl
içerisinde gerçekleşen çıkış işlemlerinde %5
seviyelerine geriledi. Özel sermaye fonlarına
ait şirketlerin piyasada işlem görmekte olan
benzer şirketlerden daha hızlı büyümelerine
rağmen, büyüme oranlarındaki azalış ve
Avrupa ve benzer bölgelerdeki düşük GSYH
büyümeleri, sektör üzerindeki endişeleri ve
zorlukları artırıyor.
Sayı 3 – Kasım 2013
Zor koşullara rağmen özel sermaye fonları
yüksek getiri sağlamaya devam ediyor
Rapordaki veriler, piyasaların yaşadığı zorluklara rağmen, fonların
yatırım yaptığı şirketlerde yarattığı olumlu değeri ortaya koyuyor.
Çalışmaya dahil edilen şirketlerin %81’inin yatırım yapıldığı dönemdeki
değerine göre arttığı gözlemlenirken, bu şirketlerin %42’sinde ise
büyüme oranı %100’ün üzerinde gerçekleşti. EY Türkiye, Özel
Sermaye Fonları Sektör Lideri Demet Özdemir’e göre, özel sermaye
fonlarının temel amacının yatırım yaptıkları şirketlerde değer artışı
yaratmak olduğu düşünüldüğünde, üretim verimliliği, istihdam
ve yatırım harcamalarının artması fonların başarılı performans
sergilediklerini gösteriyor.
Türkiye’nin özel sermaye fonları için cazibesini değerlendiren Özdemir,
yerli, bölgesel ve uluslararası fonların Türkiye’ye ayırdığı payın
giderek artmakta olduğunu ve Türkiye’de faaliyet gösteren fonların
aktif büyüklüğünün ve portföy şirketi sayısının son yıllarda hızlı bir
şekilde arttığını belirtti. Bu sayılarda, piyasada iyileşen özel sermaye
fonu algısıyla piyasanın fonlarla büyüme talebinin artmasının da
etkisi olduğunu söyleyen Özdemir, bununla birlikte Türkiye’de yatırım
yapılabilir kalitede ve büyüklükte şirket sayısının azlığı ve fon çıkış
tecrübesinin düşüklüğünün piyasa potansiyelini kısıtladığını ifade etti.
Gözler Türkiye’ye çevrildi; Türkiye’de fonların
satın alma işlemleri artış gösteriyor
Özel sermaye fonlarının Türkiye’deki faaliyetleri incelendiğinde,
gerçekleştirilen yatırım işlemlerinin sayısının ve hacminin yıllara göre
arttığı gözlemleniyor. Özel sermaye fonları tarafından 2011 yılında 39
satın alma işlemi gerçekleşirken söz konusu satın alma işlemi sayısı
2012 yılında 52’ye çıktı. İşlemlerin adet bazında toplam birleşme ve
satın alma işlemleri içindeki payı ise 2011 yılında %15 seviyesinden
2012 yılında %17’ye yükseldi. Satın alma işlemleri sektörel olarak
incelendiğinde ise, en aktif sektörlerin 2012 yılında IT, üretim,
perakende sektörleri olduğu göze çarpıyor. 2013 yılının ilk yarısında
ise IT sektörü cazibesini korurken büyük hacimli işlemlerin otomotiv
ve ulaştırma sektörlerinde gerçekleşmesi dikkat çekiyor.
Türkiye’de özel sermaye fonlarının yer aldığı birleşme ve satın alma
faaliyetlerinin işlem hacimleri, açıklanan işlemler doğrultusunda
2011, 2012 ve 2013’ün ilk yarısında sırasıyla 672 milyon ABD
doları, 651 milyon ABD doları ve 260 milyon ABD doları olarak
gerçekleşmiştir.
Önümüzdeki dönemde Türkiye’deki çıkış
işlemlerinin artması bekleniyor
Özel sermaye fonlarının çıkış işlemlerini değerlendirmek açısından
piyasanın henüz yeteri kadar olgunlaşmadığını belirten Demet
Özdemir, konuşmasına şu şekilde devam etti: “Fonların Türkiye’de
elde ettiği getirileri ölçmek için yeteri kadar veri olmasa da, mevcut
işlemlerde olumlu bir görünüm mevcut. Bunu yabancı ve yerli fonların
Türkiye’ye artarak devam eden ilgisinden de hissedebiliyoruz. Piyasayı
daha iyi değerlendirebilmek ve daha güvenilir sayısal veriler elde
etmek için, fonlar tarafından yapılan yatırımlardan daha fazla çıkışın
gerçekleşmesi ve sektördeki bilgi paylaşımının artması gerekiyor.
Özel sermaye fonlarının Türkiye’deki faaliyetlerinin sadece 10 yıllık
bir geçmişinin olduğu göz önüne alındığında, önümüzdeki dönemde
artması beklenen çıkış işlemleriyle piyasada daha net bir tablo ortaya
çıkacaktır.”
Özel sermaye fonlarının çıkış işlemleri dikkate alındığında, giriş
rakamlarına göre çok düşük seviyelerde -2011 ve 2012 yıllarında
sırasıyla 4 ve 7 adet- çıkış işlemi gerçekleşti. Bu çıkış işlemlerine
ait ortalama yatırımı elde tutma süreleri 2011 ve 2012 yılları için
sırasıyla 5,2 ve 4,4 yıl olarak gerçekleşti. Artması beklenen çıkış
işlemleriyle beraber şeffaflaşan işlem piyasasında, işlemlerle ilgili
verilerin ulaşılabilirliğinin ve kalitesinin artması bekleniyor.
TurkEYnews |
21
Makale
Vakıf ve sandıklardaki 360 bin kişilik potansiyel, özel kurumlarla birlikte çok daha
büyük rakamlara çıkıyor
Vergi avantajları vakıf ve
sandıklardan bireysel emekliliğe
aktarımları cazip kılıyor
BES’e aktarımlar için 2015 sonuna kadar
süresi olan vakıf ve sandıklarla ilgili sektörde
şimdiye dek önemli bir hareketlilik yaşanmadı.
Konuyla ilgili görüş bildiren EY Türkiye Direktörü
Levent Atakan, vakıf ve sandıklardan BES’e
aktarımlarda bütün taraflar için ciddi vergi
avantajları olduğunu söyledi.
Levent Atakan
Vakıf ve sandıkların bireysel emekliliğe devrindeki engellerin
önü kanunen açılırken, şimdiye dek bu yönde ciddi bir aktarım
yaşanmadı. Konuyla ilgili görüş aldığımız dünyanın önde gelen
uluslararası bağımsız denetim ve danışmanlık şirketlerinden
EY Türkiye Direktörü Levent Atakan, 6327 Sayılı Kanun uyarınca
31.12.2015 tarihine kadar vakıfların ve emekli sandıklarının
emeklilik taahhütlerini ve bu taahhütlere ilişkin birikimlerinin
BES’e devrinin mümkün olduğunu belirtti. Vakıfların ve
emekli sandıklarının veya bu kapsamdaki şirketlerin BES’e
devredebilecekleri tutara ilişkin yapılmış bir çalışma bulunmadığını
dile getiren Atakan, “Ancak Bank-Sen tarafından Kasım/2012
döneminde yayınlanmış Banka Sandıkları Raporu’nda faal durumda
olan sandık sayısının 18’i ve bu sandıklara üye olan kişi sayısının
da 360 bini aştığı ifade edilmektedir. 360 bin kişi sadece banka
sandıklarında kayıtlı kişiler olup, Türkiye’deki büyük kurumsal
şirketlerin emeklilik vakıflarının bulunduğu, aynı zamanda Türkiye’de
faaliyet gösteren uluslararası birçok şirketin, BES’e devredilebilecek
emeklilik planlarının bulunduğu bilinmektedir” şeklinde konuştu.
Atakan, bu haliyle dikkate alındığında, devrin BES’e katabileceği fon
büyüklüğünün ve ilgilendirdiği çalışan sayısının azımsanamayacak
nitelikte olduğunu belirtti.
22
| TurkEYnews
SGK devrine alternatif
Atakan ayrıca, banka sandıklarının SGK’ya devrine ilişkin 1976 ve
2005 yılında yapılan düzenlemelerin, Anayasa’nın ikinci maddesinde
yer alan sosyal hukuk devleti ilkesine aykırı bulunarak, Anayasa
Mahkemesi tarafından iptal edildiğini de sözlerine ekledi. 2008
yılında Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun Geçici
20’nci maddesine ilişkin olarak yeniden düzenlemeye gidildiğini
ifade eden Atakan, SGK’ya devrin üç yıl içinde yapılmasının
öngörüldüğünü söyledi. 2011 yılı içinde yapılması öngörülen devre
ilişkin olarak aynı zamanda Bakanlar Kuruluna da bu sürenin iki yıl
uzatılma yetkisinin verildiğini belirten Atakan, “Bakanlar Kurulu bu
yetkiyi kullanmış ve ek olarak kanunla yapılan düzenlemeyle devir
tarihi 2015 yılına ertelenmiştir. İşte bu noktada Bireysel Emeklilik
Sistemi devreye girmektedir. Bireysel Emeklilik Kanunu’nda 2007
yılında yapılan değişiklikle bu vakıfların birikim ve taahhütlerinin
beş yıl içinde BES’e aktarımına ilişkin düzenleme yapılmıştır. Bu
düzenlemenin süresi 2013 yılı içinde dolacağından, 6327 Sayılı
Kanun ile bu süre 31.12.2015 yılına uzatılmış ve devre ilişkin ek
vergi istisnaları getirilmiştir. Bu yolla 2015 sonuna ertelenen SGK
devrine bir alternatif yaratılmıştır” dedi.
Sayı 3 – Kasım 2013
Peki ya katılımcılar?
Devir kapsamında emeklilik sözleşmesi akdetmiş olan katılımcılardan
giriş aidatı dahil herhangi bir kesinti yapılmamasının katılımcılar
açısından devir işlemini kolaylaştırıcı düzenlemelerden biri olduğunu
da sözlerine ekleyen Atakan şunları söyledi: “Aktarım yapan üyelerin,
aktarım sonrası sistemde emeklilik hakkı kazanacağı yaşa ilişkin
esas ve usullerin, Hazine Müsteşarlığı’nca belirleneceğine ilişkin
düzenleme önceden kazanılmış hakların korunması açısından
önemli bir düzenlemedir.” Atakan, katılımcılar açısından en önemli
düzenlemelerinse aktarım sonrasında katılımcıların vergilendirmesi
yönündeki düzenlemeler olduğuna dikkat çekti.
Bunun yanı sıra, 6237 sayılı Kanun ile BES’e devir sonrasında
Gelir Vergisi Kanunu’nun Bireysel Emeklilik Sistemi’ne ilişkin
hükümleri çerçevesinde vergilendirileceğine ilişkin düzenlemenin
bulunduğunu söyleyen Atakan, “Katılımcıların vergilendirmesi
konusunda 18.04.2013 tarihinde Kanun maddesi yayınlanmıştır.
Yeni düzenlemede Hazine Müsteşarlığı’nca uygun görülen programlı
geri ödeme tutarları hariç, aktarım tarihinden itibaren üç yıl içinde
katılımcı tarafından malûliyet ve ölüm haricindeki bir nedenle,
aktarılan birikimlerin bir kısmının veya tamamının alınarak sistemden
çıkılması durumunda, aktarım nedeniyle istisnadan yararlanılan
tutar üzerinden yüzde 3.75 oranında gelir vergisi tevkifatı yapılması
gerektiği hükmü yer almaktadır” şeklinde konuştu.
3 yıldan önce ayrılacaklarla ilgili belirsizlikler
• Alınacak tüm tutara mı yoksa istisna edilen tutara mı yüzde 3,75
stopaj uygulanacağı
• Sair ticaret şirketlerinden devredilen tutarlara yüzde 3,75
stopajın nasıl uygulanacağı
• 18.04.2013 öncesi dönemde devir ve sistemden çıkış olduysa
vergilendirmenin nasıl yapılmış olması gerektiği
• Bireysel Emeklilik Sistemi’ne aktarılan tutarların, gelir
ve kurumlar vergisi mükelleflerince daha önce gider
kaydedilmemişse, aktarıldığı yılın ticari kazancının tespitinde
dikkate alınabilmesi
• Aktarımın yapılması amacıyla gerçekleştirilen taşınmaz veya
iştirak hissesi satışından doğacak kazancın (aktarılan kısma
isabet eden tutarının) kurumlar vergisinden istisna olması
• Bu kapsamdaki işlemlerin her türlü harçtan, düzenlenen
kâğıtların damga vergisinden, lehe alınan paraların banka
ve sigorta muameleleri vergisinden istisna olması (istisna
aktarılacak tutarla sınırlı olarak uygulanacaktır)
• Kısmen veya tamamen Bireysel Emeklilik Sistemi’ne aktarılması
amacıyla taşınmaz ve iştirak hisselerinin (müzayede mahallinde
satışı dahil) devir ve tesliminin 31.12.2015 tarihine kadar
uygulanmak üzere katma değer vergisinden istisna olması
(istisna aktarılan tutarla orantılı olarak uygulanır.)
BES’e devirdeki vergi avantajları
Atakan, kanun koyucunun devir işleminin vergilendirilmemesi
kapsamında bir irade beyanında bulunduğunu ve öngörülebilecek
vergilere ilişkin istisnalar getirdiğini ifade etti.
• Bireysel Emeklilik Sistemi’ne aktarılan tutarların gelir
vergisinden istisna olması
BES’e devre ilişkin ufak bir örnek haricinde henüz bir işlem
gerçekleşmediğini vurgulayan Atakan, BES’e devre ilişkin
yapılacak işlemlerde şu an öngörülemeyen istisna uygulamasına
ilişkin birçok detayın ortaya çıkabileceğini söyledi. Levent
Atakan ayrıca, Vergi İdaresi’nin irade beyanını uygulamada
karşılaşılabilecek sorunlarda da istisnaların uygulanması şeklinde
korumasını beklediklerini belirtti.
TurkEYnews |
23
Söyleşi
Kristina Rogers
EY Türkiye ofisinde şirket ortağı
ve gelişmekte olan ülkelerdeki
tüketim ürünleri ve perakende
sektörlerinden sorumlu Global
Lider olarak çalışmaya başlayan
Kristina Rogers ile profesyonel
çalışma hayatı ve müşteri ilişkileri
yönetimi üzerine konuştuk…
EY’deki görevinizden ve profesyonel geçmişinizden
bahsedebilir misiniz?
Bu yılın başlarında şirket ortağı ve gelişmekte olan ülkelerdeki
tüketim ürünleri ve perakende sektörlerinden sorumlu Global
Lider olarak EY’ye katıldım. Bu yeni oluşturulan bir pozisyon
ve kanımca EY’nin sektör odaklı stratejisini ve gelişmekte olan
ülkelerde önemli bir oyuncu olma kararlılığını gösteriyor. Vizyon
2020 stratejimiz çerçevesinde gelir ve pazardaki konumumuza
yönelik çok iddialı hedeflerimiz var ve benimki gibi yeni oluşturulan
pozisyonlar bu hedeflerin gerçekleştirilmesine yardımcı olacaktır.
Sayacağım prensipler doğrultusunda küresel ölçekte tüketim
ürünleri sektöründen sorumlu arkadaşlarımla çalışıyorum: 1) Dünya
genelinde koordinasyonu sağlamak, 2) G360 müşterilerimiz için en
iyi ekipleri oluşturmak, 3) Gelişmekte olan ülkelerdeki müşterilerimiz
için yeni ürün ve hizmet geliştirmek ve 4) Gelişmekte olan ülkeleri
iyi bildiğimizi gösteren özgün çözümler sunmak. İstanbul’da görevli
olduğum için tüketim ürünleri sektörüne burada hizmet sunan
arkadaşlarımla da birlikte çalışıyoruz.
EY’ye katılmadan önce uluslararası bir strateji danışmanlığı
firması olan Monitor Group’ta Kıdemli Ortak olarak çalışıyordum.
Kariyerim süresince Toronto, Brüksel, Londra, Istanbul, Dubai
ve Johannesburg’da çalıştım. Dünyanın en büyük şirketleri
arasında yer alan P&G, Coca Cola, Heineken, Shell ve Cadbury gibi
kuruluşların önemli pazarlama projelerinde görev alma şansım
oldu. Kanada Queen’s University’de ekonomi dalında Lisans (Şeref)
ve Harvard Business School’da İşletme Yüksek Lisansı (MBA)
eğitimlerini tamamladım. Halen Medtronic (Fortune 500 listesinde
yer alan bir medikal teknoloji firması) Pazarlama Stratejisi Danışma
Kurulu üyesiyim ve mezunlardan bağış toplama konusunda Harvard
Guvernörler Kurulu’nda çalışıyorum.
24
| TurkEYnews
Gelişmekte olan ülkelerde “Müşteri İlişkileri Yönetimi”
(CRM) konusuna daha çok ağırlık verilmeye başlandı.
Sizce bunun temel nedeni nedir?
Kanımca gelişmekte olan pazarlar ‘olgunlaşıyorlar.’ Bu, hem
tüketici hem de stratejik pazarlama açısından geçerli. Tüketicilerin
sofistikasyonu ve talepleri artıyor, tüketici piyasası da oldukça kesin
çizgili segmentlere bölünüyor. Geçmişte belki tüketici tabanına tek
bir blok – tek bir müşteri grubu – olarak bakılabilirdi ama gelişmekte
olan birçok ülkede bu artık geçerli değil. Bugün pazardaki fırsatları
ve büyüme olanaklarını görebilmek için ayrıntılı segment analizleri
yapmak gerekiyor. Bunun için de Müşteri İlişkileri Yönetimi (CRM)
ve büyük veri analizleri gibi gelişmiş tekniklere ihtiyaç var. Özellikle
tüketicinin ilgisini çekmek için yoğun bir rekabet yaşanan gelişmekte
olan ülkelerde, gelişmiş ülkelerde uygulanan yöntemlerden
yararlanılması gerekiyor. Brezilya ve Türkiye gibi birçok ülkede çok
uluslu firmaların hemen tümü ve güçlü yerel oyuncular tüketiciye
erişebilmek için kıyasıya rekabet ediyorlar.
Özellikle 2013 yılında CRM gibi gelişmiş tekniklere ihtiyaç olduğu
ortaya çıktı. Gelişmekte olan birçok ülkede geçmişteki büyüme
hızları yakalanmaya çalışılıyor ancak harcama şekilleri de değişti.
Tüketiciler daha dikkatliler ve satın alacakları ürün ve hizmetlerde
daha çok değer arıyorlar. Bu nedenle şirketlerin de daha stratejik
davranmaları ve spesifik segmentleri dikkate alarak doğru marka,
fiyat, ürün ve ‘ambalaj büyüklüğü’ ile piyasaya çıkmaları gerekiyor.
CRM ve diğer ileri teknikler de bunun gerçekleştirilmesine yardımcı
oluyor.
Sayı 3 – Kasım 2013
Perakende sektörüne bakıldığında, gelişmiş ve
gelişmekte olan ülkelerdeki “Müşteri İlişkileri
Yönetimi” uygulamaları arasında ne gibi farklar var?
Herhangi bir fark olduğundan emin değilim ancak gelişmiş
ülkelerdeki şirketler büyüyebilmek için sofistike teknikleri daha
önceden uygulamak zorunda kalmış olabilirler. Avrupa ve Kuzey
Amerika pazarlarındaki durgunluk şirketlerin pazar paylarını
artırmak veya yeni müşterilere ulaşabilmek için yeni yollar
keşfetmelerini gerektirdi. Doğru uygulandığı zaman CRM teknikleri
buna yardımcı oluyor, tüketici segmentleri hatta tek tek müşteriler
hakkında ayrıntılı bilgi toplanabiliyor. Pazar doğal akışı içinde
büyümediği zaman bu zorunlu, şirketlerin aktif olarak kârlı büyüme
fırsatlarını arayıp bulmaları gerekiyor.
Gelişmekte olan birçok ülkede yüksek büyüme hızları yakalandı
ve şirketler de buna paralel olarak büyüyebildiler. Ekonominin
yüzde 8-9 seviyelerinde büyüdüğü bir ülkede şirket yöneticilerinin
büyümek için fazla bir şey yapmaları gerekmez. Tüketiciler
harcadıkça ve yeni ürün ile hizmetleri denedikçe şirketler de
doğal olarak büyüyebilirler. Gelişmekte olan ülkelerde büyüme
ivmesi hız kaybettikçe, CRM ve veri analizi sistemlerine talebin
artacağını düşünüyorum. Yöneticilerin pazarları daha ayrıntılı
olarak incelemeleri, kâr potansiyeli taşıyan kaynakları iyi görmeleri
ve şirketlerini büyütmek için atmaları gereken adımları doğru
belirlemeleri gerekecek. Gelişmekte olan ülkelerdeki şirketler
sofistike araçları ve veri yönetimi tekniklerini daha çok kullanacaklar.
Forbes Türkiye’nin 2012 yılında düzenlemeye
başladığı ‘Yönetim Kurullarında Daha Çok Kadın İçin
Şirketlerarası Mentorluk Programı’na katıldınız. Bu
program ve göreviniz hakkında bilgi verebilir misiniz?
Bu programa Türkiye’den 39 kadın yöneticiyle birlikte seçildim.
Aralarındaki tek yabancı olmam benim için bir onur. “Kadın
yöneticilerin Yönetim Kurulu üyeliğine hazırlanması” amacını taşıyan
bu program kapsamında CEO’lar ve diğer üst düzey yöneticiler
tarafından mentorluk desteği sağlanıyor ve eğitim olanakları
sunuluyor. Ayrıca Burberry’nin eski CEO’su ve halen Godiva’nın
Yönetim Kurulu Üyesi olan Rose Marie Bravo gibi isimleri dinleme
olanağı da var. Birçok ülkede olduğu gibi, Türkiye’de de yönetim
kurullarındaki kadın sayısı çok düşük. Bu program kadın yöneticileri
Türk şirketlerinde Yönetim Kurulu üyeliğine hazırlamayı hedefliyor.
Koç Holding, Ülker ve Boyner gibi çok sayıda büyük topluluk bu
programa katıldı.
İş dünyasındaki bazı üst düzey kadın yöneticileri daha yakından
tanıma ve kariyer yaklaşımlarını görme fırsatı elde ettiğim için bu
program benim için çok yararlı ve keyifli oldu. Mentorum da hem
beni çok destekledi, hem de “yönetim kurullarındaki kadın sayısının
artması” hedefinin gerçekleşmesi için çok çaba harcadı. Program
devam ediyor, ben de katıldığım için çok mutluyum.
TurkEYnews |
25
Güncel
Menkul Kıymet Gelirlerinin
Vergilendirilmesi 2013
EY uzmanlarının, gerçek kişilerin menkul kıymet gelirlerinin vergilendirilmesi
ile ilgili genel bilgi vermek amacıyla hazırladığı “Menkul Kıymet Gelirlerinin
Vergilendirilmesi - 2013" rehberi yayınlandı.
Gerçek kişilerin vergiye tabi gelirleri arasında önemli bir yer tutan
menkul kıymet gelirleri, Gelir Vergisi Kanunu'nda, bu kıymetlerin
vade tarihine kadar elde tutulmasından elde edilen faiz gelirleri ile
vade tarihinden önce elden çıkarılmasından sağlanan alım satım
kazançları olarak iki ana başlık altında değerlendirilmektedir.
Hisse senedi kâr payları, TL ve yabancı para cinsinden açılan
mevduat hesaplarına yürütülen faizler, repo kazançları, her nevi
tahvil ve Hazine bonosu faizleri, alacak faizleri, faizsiz olarak
kredi verenlere ödenen kâr payları, katılım bankalarınca kâr ve
zarara katılma hesabı karşılığı ödenen kâr payları, sigorta şirketleri
ve emekli sandıklarınca yapılan ödemeler anılan kanunun 75.
maddesinde "menkul sermaye iradı" olarak tanımlanmıştır. Menkul
kıymetlerin vadesinden önce elden çıkarılmasından sağlanan
kazançlar ise yine aynı Kanun'un mükerrer 80. maddesi uyarınca
"değer artış kazancı" olarak kabul edilmektedir.
Rehberde, tam mükellef bireysel yatırımcılar tarafından 2013
yılında elde edilen; başta hisse senedi kâr payları ve alım satım
kazançları olmak üzere, Hazine bonosu, Devlet tahvili faiz gelirleri
ve alım satım kazançları ile mevduat faizi ve repo gelirleri gibi
gelirlerin beyanı ve vergilendirilmesine ilişkin kurallar hakkında
örnekli açıklamalara yer verilmiştir.
Bunun yanı sıra özellikle son yıllarda bireysel yatırımcılar tarafından
sıklıkla kullanılan kira sertifikaları, varantlar gibi yeni bazı
menkul kıymetlerden sağlanan gelirlerin vergileme esaslarını da
rehberimizde bulabilirsiniz.
EY uzmanları tarafından hazırlanan bu rehberin, tasarrufların
değerlendirilmesinde bireysel yatırımcılara yardımcı olmasını
umuyoruz.
Rehbere www.vergidegundem.com adresinden ulaşabilirsiniz.
"Menkul Kıymet Gelirlerinin Vergilendirilmesi-2013" adlı Rehberimiz,
gerçek kişilerin menkul kıymet gelirlerinin vergilendirilmesi ile ilgili genel
bilgi vermek amacıyla 22 Ekim 2013 tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan
vergi yasalarının ilgili hükümleri dikkate alınarak EY uzmanları tarafından
hazırlanmıştır. Bu çalışmada yer alan bilgi ve açıklamalardan dolayı EY
ve/veya Kuzey Yeminli Mali Müşavirlik A.Ş.'ye sorumluluk iddiasında
bulunulamaz. Vergi mevzuatımızın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla
yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama
yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını
tavsiye ederiz.
26
| TurkEYnews
Sayı 3 – Kasım 2013
Aralık
Eğitim Takvimi
Tarih
Şehir
Eğitim
4-5 Aralık
İstanbul
UFRS eğitimi
10-11 Aralık
Ankara
UFRS eğitimi
17 Aralık
İstanbul
UFRS örnek uygulama
18-19 Aralık
İzmir
UFRS eğitimi
20 Aralık
İstanbul
Leasing standardındaki değişikliklerin
şirketinize etkileri nelerdir?
24 Aralık
İzmir
UFRS Örnek Uygulama
27 Aralık
İstanbul
UFRS değişiklikleri
TurkEYnews |
27

Benzer belgeler

Entrepreneurs have a

Entrepreneurs have a EY Hakkında EY bağımsız denetim, vergi, kurumsal finansman ve danışmanlık hizmetlerinde bir dünya lideridir. Anlayışımız ve kaliteli hizmetlerimiz dünya ekonomisi ve sermaye piyasalarında güvenin o...

Detaylı