Kur`an-ı Kerim Kök Ezberleme Sözlüğü Holy Quran Root Word

Transkript

Kur`an-ı Kerim Kök Ezberleme Sözlüğü Holy Quran Root Word
Kur’an-ı Kerim
Kök Ezberleme Sözlüğü
Holy Quran Root Word
Memorization Dictionary
‫ﺍﲪﺪ ﺳﺪﺍﺩ ﺍﻭﺳﺘﻮﻥ‬
١٤٣٥ - 2014
‫ﺑﺴﻢ ﺍﷲ ﻟﺮﲪﻦ ﺍﻟﺮﺣﻴﻢ‬
Takdim
Kur’an-ı Kerim’de yaklaşık olarak 80,000 kelime vardır. Bunlar yaklaşık 1700 kökten
türetilmiştir. Bu kelimelerin bazısı yüzlerce kere tekrarlanır, bazıları ise sadece bir
veya birkaç kere kullanılır.
Bu sözlükte Kur’an-ı Kerim’de 10 kere veya daha fazla sayıda tekrarlanan kelimelerin
kökleri ve en yakın anlamları verilmiştir. Bu köklerin ezberlenmesi ile yakşalık 46,000
kelimenin kökü ezberlenmiş olacaktır.
Ayrıca, Kur’an-ı Kerim’de geçen harflerin (edatların) en çok kullanılanların bir listesi
de verilmiştir. Bu edatların toplamı yaklaşık 26,000 olmaktadır.
Dolayısıyla, bu kitapçıkta yer alan yaklaşık 650 adet kelime kökü ve edatın
ezberlenmesi ile yaklaşık 72,000 kelime ezberlenmiş olacaktır, ki bu rakam toplam
kelime sayısının % 90’ına karşılık gelmektedir.
Lütfen yorum ve tekliflerinizi [email protected] adresine gönderiniz.
Tevfik Allah’tandır.
Telif Hakkı © Copyright: Ahmet Sedat Üstün
Preface
There are approximately 80,000 words in the Holy Quran. These wrods have been
derived from about 1700 roots. Some of thee words are repeated hundreds of times,
whlie others are used just a few times.
This dictionary covers the closest meanings of the roots of the words that are used in
the Holy Quran 10 times or more. By memorizing these words about 46,000 word
roots will have been memorized.
Also, a list of prepositions most commonly used in the Holy Quran is also given. The
total word count corresponding to these prepositions is about 26,000.
Thus, by memorizing approximately 650 word roots and prepositions in these
booklet, you will have memorized about 72,000 words, which corresponds to 90% of
the total words.
Please send your comments and correction suggestions to:
[email protected]
Success is from Allah.
© Copyright: Ahmet Sedat Üstün
Rev D
1
Fiil Kalıpları / Verb Forms
‫ﻮ ﹺﻝ‬ ‫ﻌ‬ ‫ﻢ ﺍ ﹶﳌ ﹾﻔ‬ ‫ﺳ‬ ‫ﺍ‬
‫ﻋ ﹺﻞ‬ ‫ﻢ ﺍﻟﻔﹶﺎ‬ ‫ﺳ‬ ‫ﺍ‬
‫ﺭ‬ ‫ﺪ‬ ‫ﺼ‬
 ‫ﺍ ﹶﳌ‬
‫ﺮ‬ ‫ﻣ‬ ‫ﺍ َﻷ‬
‫ﻉ‬
 ‫ﺎ ﹺﺭ‬‫ﺍ ﹸﳌﻀ‬
‫ﻲ‬‫ﺍﳌﹶﺎﺿ‬
‫ﻢ‬ ‫ﺭ ﹾﻗ‬
Đsmi Mef'ul
Đsmi Fail
Mastar
Emir
Geniş Zaman
Geçmiş Zaman
Kalıp
Passive
Participle
Active
Participle
Noun
Imperative
Present
Past
Form
‫ﻮ ﹲﻝ‬ ‫ﻌ‬ ‫ﻣ ﹾﻔ‬
‫ﻋ ﹲﻞ‬ ‫ﻓﹶﺎ‬
‫ﻌ ﹲﻞ‬ ‫ﻓ‬
‫ﺍﻓﹾﻌ ﹾﻞ‬
‫ﻳﻔﹾﻌ ﹸﻞ‬
‫ﹶﻓﻌ ﹶﻞ‬
1
‫ ﹲﻞ‬‫ﻣ ﹶﻔﻌ‬
‫ ﹲﻞ‬‫ﻣ ﹶﻔﻌ‬
‫ﻴ ﹲﻞ‬ ‫ﻌ‬ ‫ﺗ ﹾﻔ‬
‫ ﹾﻞ‬‫ﹶﻓﻌ‬
‫ ﹸﻞ‬‫ﻳ ﹶﻔﻌ‬
‫ ﹶﻞ‬‫ﹶﻓﻌ‬
2
‫ﻋ ﹲﻞ‬ ‫ﻣﻔﹶﺎ‬
‫ﻋ ﹲﻞ‬ ‫ﻣﻔﹶﺎ‬
‫ﺎ ﹲﻝ‬‫ﻓﻌ‬
‫ﻋ ﹾﻞ‬ ‫ﻓﹶﺎ‬
‫ﻋ ﹸﻞ‬ ‫ﻳﻔﹶﺎ‬
‫ﻋ ﹶﻞ‬ ‫ﻓﹶﺎ‬
3
‫ﻌ ﹲﻞ‬ ‫ﻣ ﹾﻔ‬
‫ﻌ ﹲﻞ‬ ‫ﻣ ﹾﻔ‬
‫ﺎ ﹲﻝ‬‫ﹺﺇ ﹾﻓﻌ‬
‫ﻌ ﹾﻞ‬ ‫ﹶﺃ ﹾﻓ‬
‫ﻌ ﹸﻞ‬ ‫ﻳ ﹾﻔ‬
‫ﻌ ﹶﻞ‬ ‫ﹶﺃ ﹾﻓ‬
4
‫ ﹲﻞ‬‫ﺘ ﹶﻔﻌ‬‫ﻣ‬
‫ ﹲﻞ‬‫ﺘ ﹶﻔﻌ‬‫ﻣ‬
‫ ﹲﻞ‬‫ﺗ ﹶﻔﻌ‬
‫ ﹾﻞ‬‫ﺗ ﹶﻔﻌ‬
‫ ﹸﻞ‬‫ﺘ ﹶﻔﻌ‬‫ﻳ‬
‫ ﹶﻞ‬‫ﺗ ﹶﻔﻌ‬
5
‫ﻋ ﹲﻞ‬ ‫ﺘﻔﹶﺎ‬‫ﻣ‬
‫ﻋ ﹲﻞ‬ ‫ﺘﻔﹶﺎ‬‫ﻣ‬
‫ﻋ ﹲﻞ‬ ‫ﺗﻔﹶﺎ‬
‫ﻋ ﹾﻞ‬ ‫ﺗﻔﹶﺎ‬
‫ﻋ ﹸﻞ‬ ‫ﺘﻔﹶﺎ‬‫ﻳ‬
‫ﻋ ﹶﻞ‬ ‫ﺗﻔﹶﺎ‬
6
-
‫ﻌ ﹲﻞ‬ ‫ﻨ ﹶﻔ‬ ‫ﻣ‬
‫ﺎ ﹲﻝ‬‫ﻔﻌ‬ ‫ﻧ‬‫ﺍ‬
‫ﻌ ﹾﻞ‬ ‫ﻧ ﹶﻔ‬‫ﺍ‬
‫ﻌ ﹸﻞ‬ ‫ﻨ ﹶﻔ‬ ‫ﻳ‬
‫ﻌ ﹶﻞ‬ ‫ﻧ ﹶﻔ‬‫ﺍ‬
7
‫ﻌ ﹲﻞ‬ ‫ﺘ‬‫ﻣ ﹾﻔ‬
‫ﻌ ﹲﻞ‬ ‫ﺘ‬‫ﻣ ﹾﻔ‬
‫ﺎ ﹲﻝ‬‫ﺘﻌ‬‫ﺍ ﹾﻓ‬
‫ﻌ ﹾﻞ‬ ‫ﺘ‬‫ﺍ ﹾﻓ‬
‫ﻌ ﹸﻞ‬ ‫ﺘ‬‫ﻳ ﹾﻔ‬
‫ﻌ ﹶﻞ‬ ‫ﺘ‬‫ﺍ ﹾﻓ‬
8
-
‫ﻌ ﱞﻞ‬ ‫ﻣ ﹾﻔ‬
‫ﻼ ﹲﻝ‬‫ﺍ ﹾﻓﻌ‬
‫ﻌﻞﱠ‬ ‫ﺍ ﹾﻓ‬
‫ﻌ ﱡﻞ‬ ‫ﻳ ﹾﻔ‬
‫ﻌﻞﱠ‬ ‫ﺍ ﹾﻓ‬
9
‫ﻌ ﹲﻞ‬ ‫ﺘ ﹾﻔ‬‫ﺴ‬
 ‫ﻣ‬
‫ﻌ ﹲﻞ‬ ‫ﺘ ﹾﻔ‬‫ﺴ‬
 ‫ﻣ‬
‫ﺎ ﹲﻝ‬‫ﺘ ﹾﻔﻌ‬‫ﺳ‬ ‫ﺍ‬
‫ﻌ ﹾﻞ‬ ‫ﺘ ﹾﻔ‬‫ﺳ‬ ‫ﺍ‬
‫ﻌ ﹸﻞ‬ ‫ﺘ ﹾﻔ‬‫ﺴ‬
 ‫ﻳ‬
‫ﻌ ﹶﻞ‬ ‫ﺘ ﹾﻔ‬‫ﺳ‬ ‫ﺍ‬
10
Fiil kalıplarının anlamları
Meanings of verb forms
2
Çok yapma / Yaptırma / Verme
2
Do repetaedly / Cause to do / Give
3
Karşılıklı yapma / Teşebbüs etme
3
Do to each other / Attemp
4
Yaptırma
4
Cause to do
5
Çok yapma/ Devamlı yapma/ Taklit etme
5
Do repetaedly / Do continuously / Imitate
6
Birlikte yapma
6
Do together
7
Kendine yapma
7
Do to oneself
8
Kendi yapma
8
Do oneself
9
Olma
9
Become
10 Đsteme
10 Want
2
Harfler /Prepositions
Türkçe
English
Türkçe
English
When (past)
Olduğu zaman
‫ﹺﺇ ﹾﺫ‬
‫ﻰ‬‫ﻓ‬
When (present)
Olacağı zaman
‫ﹺﺇﺫﹶﺍ‬
‫ﺒ ﹸﻞ‬ ‫ﹶﻗ‬
Other than
-den başka
‫ﹺﺇﻻﱠ‬
‫ﺪ‬ ‫ﹶﻗ‬
Who, whom
Ki o
Gibi
‫ﹶﻛـ‬
To, towards
-e, -a, doğru
All, every
Her, hep
‫ﹸﻛ ﱡﻞ‬
Or
Yoksa
‫ﻡ‬ ‫ﹶﺃ‬
No
Hayır
‫ﹶﻛﻼﱠ‬
As for
-e gelince
‫ﺎ‬‫ﹶﺃﻣ‬
Whenever
Her ne zaman
‫ﺎ‬‫ﹸﻛﻠﱠﻤ‬
If, not, indeed
‫ﹺﺇ ﹾﻥ‬
How
Nasıl
‫ﻒ‬
 ‫ﻴ‬ ‫ﹶﻛ‬
Eğer, değil,
gerçekten
Indeed
Gerçekten
‫ﹺﺇﻥﹼ‬
For, to
Đçin
‫ﹺﻝ‬
So that
Ki, olması için
Not, no
Değil, yok
‫ﹶﻻ‬
That
Ki
‫ﺎ‬‫ﻤ‬‫ﹶﺍﻧ‬
At, with
Yanında, katında
‫ﺪ ﹾﻥ‬ ‫ﹶﻟ‬
Only
Ancak
‫ﺎ‬‫ﻤ‬‫ﹺﺇﻧ‬
But
Fakat
‫ﻦ‬ ‫ﻜ‬ ٰ‫ﹶﻟ‬
Or
Veya
‫ﻭ‬ ‫ﹶﺃ‬
So that
Ola ki
‫ﻌﻞﱠ‬ ‫ﹶﻟ‬
Where
Nerede
‫ﻦ‬ ‫ﻳ‬‫ﹶﺍ‬
Surely
Gerçekten
‫ﺪ‬ ‫ﹶﻟ ﹶﻘ‬
By, for, with
Đle, -den dolayı
‫ﺏ‬
‫ﹺ‬
Did not
Olmadı
‫ﻢ‬ ‫ﹶﻟ‬
After
Sonra
‫ﺪ‬ ‫ﻌ‬ ‫ﺑ‬
When
-duğu zaman
‫ﺎ‬‫ﹶﻟﻤ‬
No
Hayır
‫ﺑ ﹾﻞ‬
Will not
Olmayacak
‫ﻦ‬ ‫ﹶﻟ‬
For that reason
-den dolayı
‫ﺎ‬‫ﹺﺑﻤ‬
If (past)
Eğer (geçmiş)
‫ﻮ‬ ‫ﹶﻟ‬
Between
Arasında
‫ﻦ‬ ‫ﻴ‬ ‫ﺑ‬
What, not, that
Ne, değil, o şey
ki
‫ﺎ‬‫ﻣ‬
Then
Sonra
With
Beraber
‫ﻊ‬ ‫ﻣ‬
So that, until
Oluncaya kadar
‫ﻰ‬‫ﺣﺘ‬
Who, whom
Kim, ki o
‫ﻦ‬ ‫ﻣ‬
Other than
-den başka
‫ﻥ‬ ‫ﻭ‬‫ﺩ‬
From, some, any
-den, bazı, hiç
‫ﻦ‬ ‫ﻣ‬
That
Şu, o
‫ﻚ‬‫ﺫٰﻟ‬
This
Bu
‫ﻫٰﺬﹶﺍ‬
Owner
Sahibi
‫ﺫﹸﻭ‬
(question letter)
(soru harfi)
On
Üzerine
‫ﻋﻠﹶﻰ‬
And
Ve
‫ﻭ‬
From, about
-den, hakkında
‫ﻦ‬ ‫ﻋ‬
O
Ey
‫ﺎ‬‫ﻳ‬
At
Katında
‫ﺪ‬ ‫ﻨ‬ ‫ﻋ‬
Other than
-den başka
In
Đçinde
Before
Önce
Indeed
Gerçekten
Like
‫ﺮ‬ ‫ﻴ‬ ‫ﹶﻏ‬
‫ ﹶﺍ‬- ‫ﻫ ﹾﻞ‬
3
‫ﻯ‬‫ﹶﺍﻟﱠﺬ‬
‫ﹺﺇﻟﹶﻰ‬
‫ ﹶﺃﻥﱠ‬- ‫ﹶﺃ ﹾﻥ‬
‫ﹸﺛﻢ‬
Kelimeler / Words
English
Türkçe
English
Türkçe
Believe, safe
Đnanmak, güven
‫ﺃﻣﻦ‬
Allah
Allah
‫ﺍﷲ‬
Female
Dişi
‫ﺃﻧﺚ‬
Ever, forever
Ebediyen
‫ﺃﺑﺪ‬
Mankind
Đnsanlık
‫ﺃﻧﺲ‬
Father
Baba
‫ﺃﺑﻮ‬
Hour
Saat
‫ﺃﱐ‬
Refuse
Reddetmek
‫ﺃﰊ‬
Family, people
Aile, topluluk
Come, give
Gelmek, vermek
‫ﺃﰐ‬
Home
Ev
‫ﺃﻭﺏ‬
Mark
Đz
‫ﺃﺛﺮ‬
First
Đlk
‫ﺃﻭﻝ‬
Sin
Günah
‫ﺃﰒ‬
Refuge
Sığınmak
‫ﺃﻭﻱ‬
Reward
Ödül
‫ﺃﺟﺮ‬
Strengthen
Desteklemek
‫ﺃﻳﺪ‬
Period
Süre
‫ﺃﺟﻞ‬
Sign
Đşaret, ayet
‫ﺃﻳﻲ‬
One, unique
Bir, tek
‫ﺃﺣﺪ‬
Bad, power
Kötü, zor
‫ﺑﺄﺱ‬
Take, adopt
Tutmak, edinmek
‫ﺃﺧﺬ‬
Sea
Deniz
‫ﲝﺮ‬
Last, hereafter
Ahiret, son
‫ﺃﺧﺮ‬
Miser
Cimri
‫ﲞﻞ‬
Brother
Kardeş
‫ﺃﺧﻮ‬
Start
Başlamak
‫ﺑﺪﺃ‬
Permission
Đzin
‫ﺃﺫﻥ‬
Change
Değiştirmek
‫ﺑﺪﻝ‬
Ailment, disturb
Rahatsızlık, eziyet
‫ﺃﺫﻱ‬
Manifest
Görünmek
‫ﺑﺪﻭ‬
Earth
Yeryüzü
‫ﺃﺭﺽ‬
Clear
Temiz
‫ﺑﺮﺃ‬
Evening, root
Akşam, kök
‫ﺃﺻﻞ‬
Righteousness
Đyilik
‫ﺑﺮﺭ‬
Falsehood
Đftira
‫ﺃﻓﻚ‬
Blessed
Kutsal, mübarek
‫ﺑﺮﻙ‬
Eat
Yemek
‫ﺃﻛﻞ‬
Spread
Yaymak
‫ﺑﺴﻂ‬
Close
Yakın, birleşmek
‫ﺃﻟﻒ‬
Good news
Müjde
‫ﺑﺸﺮ‬
Painful
Acıklı
‫ﺃﱂ‬
See
Görmek
‫ﺑﺼﺮ‬
God
Đlah
‫ﺃﻟﻪ‬
Grab
Yakalamak
‫ﺑﻄﺶ‬
Favor
Nimet
‫ﺃﻟﻮ‬
Falsehood
Batıl
‫ﺑﻄﻞ‬
Order, affair
Emretmek, iş
‫ﺃﻣﺮ‬
Stomach, hidden
Karın, gizli
‫ﺑﻄﻦ‬
Front
Ön
‫ﺃﻣﻢ‬
‫ﺃﻫﻞ‬
4
English
Türkçe
English
Türkçe
Göndermek,
diriltmek
‫ﺑﻌﺚ‬
Fruit
Meyve
‫ﲦﺮ‬
Send, resurrect
Price
Fiyat
‫ﲦﻦ‬
After
Sonra
Two
Đki
‫ﺛﲏ‬
Some
Bazı
‫ﺑﻌﺾ‬
Clothes
Elbise
‫ﺛﻮﺏ‬
Suddenly
Aniden
‫ﺑﻐﺖ‬
Home
Ev
‫ﺛﻮﻱ‬
Desire
Arzulamak
‫ﺑﻐﻲ‬
Tyrant
Zorba
‫ﺟﱪ‬
Remain
Baki kaldı
‫ﺑﻘﻲ‬
Mountain
Dağ
‫ﺟﺒﻞ‬
Young, early
Körpe, erken
‫ﺑﻜﺮ‬
Choose
Seçmek
‫ﺟﱯ‬
Land
Belde
‫ﺑﻠﺪ‬
Deny
Đnkar etmek
‫ﺟﺤﺪ‬
Reach
Ulaşmak
‫ﺑﻠﻎ‬
Hell fire
Cehennem ateşi
‫ﺟﺤﻢ‬
Trial
Deneme
‫ﺑﻠﻮ‬
New, majesty
Yeni, görkem
‫ﺟﺪﺩ‬
Child, son
Çocuk, oğul
‫ﺑﲏ‬
Dispute
Tartışma
‫ﺟﺪﻝ‬
Deserve
Uğramak
‫ﺑﻮﺃ‬
Crime
Suç
Door
Kapı
‫ﺑﻮﺏ‬
Flow
Akmak
‫ﺟﺮﻱ‬
House, night
Ev, gece
‫ﺑﻴﺖ‬
Reward, penalty
Karşılık, ceza
‫ﺟﺰﻱ‬
White
Beyaz
‫ﺑﻴﺾ‬
Do
Yapmak
‫ﺟﻌﻞ‬
Trade
Ticaret
‫ﺑﻴﻊ‬
Skin
Deri
‫ﺟﻠﺪ‬
Uncover
Açmak
‫ﺑﲔ‬
All
Hepsi
‫ﲨﻊ‬
Follow
Đzlemek
‫ﺗﺒﻊ‬
Camel, beauty
Deve, güzel
‫ﲨﻞ‬
Soil
Toprak
‫ﺗﺮﺏ‬
Side, far
Yan, uzak
‫ﺟﻨﺐ‬
Leave
Terk etmek
Sin, incline
Günah, yanaşmak
‫ﺟﻨﺢ‬
Read, follow
Okumak, takip
etmek
‫ﺗﻠﻮ‬
Army
Ordu
‫ﺟﻨﺪ‬
Complete
Tamamlamak
‫ﲤﻢ‬
Garden
Bahçe
‫ﺟﻨﻦ‬
Turn, repent
Dönmek, tevbe
‫ﺗﻮﺏ‬
Struggle
Cihat
‫ﺟﻬﺪ‬
Firm
Sabit
‫ﺛﺒﺖ‬
Openly
Açıkça
‫ﺟﻬﺮ‬
Heavy
Ağır
‫ﺛﻘﻞ‬
Ignorant
Cahil
‫ﺟﻬﻞ‬
Three
Üç
‫ﺛﻠﺚ‬
‫ﺟﺮﻡ‬
5
‫ﺑﻌﺪ‬
‫ﺗﺮﻙ‬
English
Türkçe
English
Türkçe
Wisdom, decree
Akıl, hüküm
‫ﺣﻜﻢ‬
Respond
Cevap
‫ﺟﻮﺏ‬
Swear
Yemin etmek
‫ﺣﻠﻒ‬
Neighbor
Komşu
‫ﺟﻮﺭ‬
Lawful, settle
Helal, yerleşme
‫ﺣﻠﻞ‬
Come, bring
Gelmek, getirmek
Prudent
Acele etmeyen
‫ﺣﻠﻢ‬
Love
Sevmek
‫ﺣﺒﺐ‬
Praise
Övgü
‫ﲪﺪ‬
Vain
Boşa gitmek
‫ﺣﺒﻂ‬
Carry
Taşımak
‫ﲪﻞ‬
Argue, pilgrimage
Tartışmak, hac
‫ﺣﺠﺞ‬
Hot
Sıcak
‫ﲪﻢ‬
Stone
Taş
‫ﺣﺠﺮ‬
Upright
Dik, doğru
‫ﺣﻨﻒ‬
Word
Söz
‫ﺣﺪﺙ‬
Converse
Konuşmak
‫ﺣﻮﺭ‬
Limit
Sınır
‫ﺣﺪﺩ‬
Encompass
Kuşatmak
‫ﺣﻮﻁ‬
Fear
Korku
‫ﺣﺬﺭ‬
Power, around
Güç, etrafında
‫ﺣﻮﻝ‬
War
Savaş
‫ﺣﺮﺏ‬
Surround
Kuşatmak
‫ﺣﻴﻖ‬
Field
Tarla
‫ﺣﺮﺙ‬
Time
Zaman
‫ﺣﲔ‬
Difficulty, blame
Zorluk, suçlama
‫ﺣﺮﺝ‬
Live
Yaşamak
‫ﺣﻴﻲ‬
Free
Hür
‫ﺣﺮﺭ‬
Bad
Kötü
Forbidden
Yasak
‫ﺣﺮﻡ‬
Inform
Haber
‫ﺧﱪ‬
Party
Hizip
‫ﺣﺰﺏ‬
Exit
Çıkmak
‫ﺧﺮﺝ‬
Grief
Üzüntü
‫ﺣﺰﻥ‬
Fall down
Yere kapanmak
‫ﺧﺮﺭ‬
Calculate
Hesap
‫ﺣﺴﺐ‬
Treasure
Hazine
‫ﺧﺰﻥ‬
Regret
Üzüntü
‫ﺣﺴﺮ‬
Disgrace
Rezillik
‫ﺧﺰﻱ‬
Do good, nice
Đyilik, güzel
‫ﺣﺴﻦ‬
Lose
Kaybetmek
‫ﺧﺴﺮ‬
Gather
Toplamak
‫ﺣﺸﺮ‬
Humble
Mütevazi
‫ﺧﺸﻊ‬
Protect
Korumak
‫ﺣﺼﻦ‬
Fear
Korku
‫ﺧﺸﻲ‬
Count all
Sayıp bitirmek
‫ﺣﺼﻲ‬
Opposition
Düşmanlık
‫ﺧﺼﻢ‬
Presence
Hazır olmak
‫ﺣﻀﺮ‬
Mistake
Hata
‫ﺧﻄﺄ‬
Protect
Korumak
‫ﺣﻔﻆ‬
Speaking
Hitap
‫ﺧﻄﺐ‬
Truth
Hakikat
‫ﺣﻘﻖ‬
‫ﺧﺒﺚ‬
6
‫ﺟﻴﺄ‬
English
Türkçe
English
Türkçe
Offspring
Nesil
‫ﺫﺭﺭ‬
Light
Hafif
Remember,
advice
Hatırlamak, öğüt
‫ﺫﻛﺮ‬
Hide
Gizlemek
‫ﺧﻔﻲ‬
Disgrace,low
Zillet, aşağı
‫ﺫﻟﻞ‬
Stay, eternal
Kalmak, sonsuz
‫ﺧﻠﺪ‬
Sin, share
Günah, pay
‫ﺫﻧﺐ‬
Exclusive
Has
‫ﺧﻠﺺ‬
Go
Gitmek
‫ﺫﻫﺐ‬
Follow, disagree
Arka, anlaşmazlık
‫ﺧﻠﻒ‬
Taste
Tat
‫ﺫﻭﻕ‬
Create
Yaratmak
‫ﺧﻠﻖ‬
Head
Baş
‫ﺭﺃﺱ‬
Friendship
Dostluk
‫ﺧﻠﻞ‬
Compassion
Şefkat
‫ﺭﺃﻑ‬
Pass, alone
Geçmek, yalnız
‫ﺧﻠﻮ‬
See
Görmek
‫ﺭﺃﻱ‬
Idle talk
Boş konuşmak
‫ﺧﻮﺽ‬
Master
Sahip, efendi
‫ﺭﺑﺐ‬
Fear
Korku
‫ﺧﻮﻑ‬
Wait
Beklemek
‫ﺭﺑﺺ‬
Betray
Đhanet
‫ﺧﻮﻥ‬
Four
Dört
‫ﺭﺑﻊ‬
Good
Đyi
Increase
Artmak
‫ﺭﺑﻮ‬
Creature
Yaratık
Punishment
Ceza
‫ﺭﺟﺰ‬
Back
Arka
Unclean
Pis
‫ﺭﺟﺲ‬
Enter
Girmek
‫ﺩﺧﻞ‬
Return
Dönmek
‫ﺭﺟﻊ‬
Degree
Derece
‫ﺩﺭﺝ‬
Man, foot
Adam, ayak
‫ﺭﺟﻞ‬
Catch up with
Yetişmek
‫ﺩﺭﻙ‬
Stone
Taşlama
‫ﺭﺟﻢ‬
Know
Bilmek
‫ﺩﺭﻱ‬
Hope
Ümit
‫ﺭﺟﻮ‬
Call, pray
Çağırmak, dua
‫ﺩﻋﻮ‬
Mercy
Acımak
‫ﺭﺣﻢ‬
Repel
Savmak
‫ﺩﻓﻊ‬
Send back
Geri döndürmek
‫ﺭﺩﺩ‬
Destroy
Yıkmak
‫ﺩﻣﺮ‬
Sustenance
Rızık
‫ﺭﺯﻕ‬
Blood
Kan
‫ﺩﻣﻮ‬
Send
Göndermek
‫ﺭﺳﻞ‬
Near, low
Yakın, alçak
‫ﺩﻧﻮ‬
Mountains
Dağ
‫ﺭﺳﻮ‬
Home
Ev
‫ﺩﻭﺭ‬
Rightness
Doğruluk
‫ﺭﺷﺪ‬
Other
Başka
‫ﺩﻭﻥ‬
Suckle
Emzirmek
‫ﺭﺿﻊ‬
Law, account
Din, hesap
‫ﺩﻳﻦ‬
7
‫ﺧﻔﻒ‬
‫ﺧﲑ‬
‫ﺩﺑﺐ‬
‫ﺩﺑﺮ‬
English
Türkçe
English
Türkçe
Prostrate
Secde etmek
‫ﺳﺠﺪ‬
Pleased
Razı
‫ﺭﺿﻮ‬
Prison
Hapis
‫ﺳﺠﻦ‬
Pasture
Otlak
‫ﺭﻋﻲ‬
Cloud
Bulut
‫ﺳﺤﺐ‬
Raise
Yükseltmek
‫ﺭﻓﻊ‬
Magic
Sihir
‫ﺳﺤﺮ‬
Neck, slave
Boyun, esir
‫ﺭﻗﺐ‬
Ridicule, control
Alay, kontrol
‫ﺳﺨﺮ‬
Ride
Binmek
Delight, throne
Sevinmek, taht
Bow down
Rükû
‫ﺭﻛﻊ‬
Quick
Çabuk
‫ﺳﺮﻉ‬
Fear
Korku
‫ﺭﻫﺐ‬
Excess
Aşırılık
‫ﺳﺮﻑ‬
Cover
Örtmek
‫ﺭﻫﻖ‬
Story
Masal
‫ﺳﻄﺮ‬
Spirit, wind
Ruh, rüzgar
‫ﺭﻭﺡ‬
Blazing fire
Çılgın ateş
‫ﺳﻌﺮ‬
Want
Đstemek
‫ﺭﻭﺩ‬
Work, run
Çalışmak, koşmak
‫ﺳﻌﻲ‬
Doubt
Şüphe
‫ﺭﻳﺐ‬
Journey
Sefer
‫ﺳﻔﺮ‬
Books, sects
Kitaplar, kütleler
Low
Alçak
‫ﺳﻔﻞ‬
Vegetation
Bitki
‫ﺯﺭﻉ‬
Fool
Ahmak
‫ﺳﻔﻪ‬
Claim
Sanmak
‫ﺯﻋﻢ‬
Water
Sulamak
‫ﺳﻘﻲ‬
Purify
Temizlemek
‫ﺯﻛﻮ‬
Dwell
Yerleşmek
‫ﺳﻜﻦ‬
Near
Yakın
‫ﺯﻟﻒ‬
Authority,
evidence
Yetki, delil
‫ﺳﻠﻂ‬
Couple
Eş
‫ﺯﻭﺝ‬
Insert
Sokmak
‫ﺳﻠﻚ‬
Increase
Arttırmak
‫ﺯﻳﺪ‬
Surrender,
greeting
Teslim, selam
‫ﺳﻠﻢ‬
Cease
Sona ermek
‫ﺯﻳﻞ‬
Hear
Đşitmek
‫ﲰﻊ‬
Adorn
Süs
‫ﺯﻳﻦ‬
Sky
Gök
‫ﲰﻮ‬
Ask
Sormak, istemek
‫ﺳﺄﻝ‬
Way, rule
Yol, kural
‫ﺳﻨﻦ‬
Way
Yol
‫ﺳﺒﺐ‬
Year
Sene
‫ﺳﻨﻮ‬
Glorify
Yüceltmek
‫ﺳﺒﺢ‬
Evil
Kötü
‫ﺳﻮﺃ‬
Wild beast
Vahşi hayvan
‫ﺳﺒﻊ‬
Chief
Bey
‫ﺳﻮﺩ‬
Pass
Geçme
‫ﺳﺒﻖ‬
Wall, bracelet
Duvar, bilezik
‫ﺳﻮﺭ‬
Way
Yol
‫ﺳﺒﻞ‬
‫ﺳﺮﺭ‬
8
‫ﺭﻛﺐ‬
‫ﺯﺑﺮ‬
English
Türkçe
English
Türkçe
‫ﺷﻴﺄ‬
Time
Zaman
‫ﺳﻮﻉ‬
‫ﺷﻴﻊ‬
Drive
Sevk etmek
‫ﺳﻮﻕ‬
Olmak
‫ﺻﺒﺢ‬
Mark
Đşaret
Patience
Sabır
‫ﺻﱪ‬
Equal, level
Eşit, düzgün
Companion
Arkadaş
Caravan, travel
Kervan, gezmek
‫ﺳﲑ‬
Turning away
Dönüş
‫ﺻﺪﺩ‬
Resembling
Benzer
‫ﺷﺒﻪ‬
Bosom, heart
Sine, kalp
‫ﺻﺪﺭ‬
Tree, grass
Ağaç, ot
‫ﺷﺠﺮ‬
True
Doğru
‫ﺻﺪﻕ‬
Strong
Şiddetli
‫ﺷﺪﺩ‬
Path
Yol
‫ﺻﺮﻁ‬
Drink
Đçme
‫ﺷﺮﺏ‬
Turn away
Çevirmek
‫ﺻﺮﻑ‬
Evil
Kötü
‫ﺷﺮﺭ‬
Thunder, faint
Yıldırım, bayılmak
‫ﺻﻌﻖ‬
East
Doğu
‫ﺷﺮﻕ‬
Small
Küçük
‫ﺻﻐﺮ‬
Partner
Ortak
‫ﺷﺮﻙ‬
Ranks
Saf
‫ﺻﻔﻒ‬
Sell, buy
Satmak, almak
‫ﺷﺮﻱ‬
Select
Seçmek
‫ﺻﻔﻮ‬
devil
şeytan
‫ﺷﻄﻦ‬
Make better
Düzeltmek
‫ﺻﻠﺢ‬
Branch
Dal
‫ﺷﻌﺐ‬
Worship, prayer
Namaz, dua
‫ﺻﻠﻮ‬
Mediation
Aracılık
‫ﺷﻔﻊ‬
Enter fire
Ateşe girmek
‫ﺻﻠﻲ‬
Fear, twilight
Korkmak, şafak
‫ﺷﻔﻖ‬
Deaf
Sağır
‫ﺻﻤﻢ‬
Opposition
Ayrılık
‫ﺷﻘﻖ‬
Do
Yapmak
‫ﺻﻨﻊ‬
Wretched
Bedbaht
‫ﺷﻘﻮ‬
Hit
Çarpmak
‫ﺻﻮﺏ‬
Thank
Şükür
‫ﺷﻜﺮ‬
Shape
Şekil
‫ﺻﻮﺭ‬
Doubt
Şüphe
‫ﺷﻜﻚ‬
Fasting
Oruç
‫ﺻﻮﻡ‬
Sun
Güneş
‫ﴰﺲ‬
Shout
Çığlık
‫ﺻﻴﺢ‬
Contain
Đhtiva eder, içerir
Return
Dönüş, oluş
See
Görmek
‫ﺷﻬﺪ‬
Laugh
Gülmek
‫ﺿﺤﻚ‬
Month
Ay
‫ﺷﻬﺮ‬
Hit, travel,
example
Vurmak, gezme,
örnek
‫ﺿﺮﺏ‬
Lust
Şehvet
‫ﺷﻬﻮ‬
Want, thing
Đstemek, şey
Sects, spread
Bölük, yayılma
Become
‫ﺻﺤﺐ‬
‫ﺻﲑ‬
9
‫ﺳﻮﻡ‬
‫ﺳﻮﻱ‬
‫ﴰﻞ‬
English
Türkçe
English
Türkçe
Worship
Tapmak
‫ﻋﺒﺪ‬
Harm
Zarar
Prepare
Hazırlamak
‫ﻋﺘﺪ‬
Multiply, weak
Kat kat, zayıf
Evil
Kötülük
‫ﻋﺘﻮ‬
Deviate
Sapmak
‫ﺿﻠﻞ‬
Wonder, please
Hayranlık,
hoşlandırmak
Waste
Ziyan
‫ﺿﻴﻊ‬
Defeated
Aciz
‫ﻋﺠﺰ‬
Constrained
Sıkışık
‫ﺿﻴﻖ‬
Quick
Acele
‫ﻋﺠﻞ‬
Seal
Mühür
‫ﻃﺒﻊ‬
Count, period
Sayma, süre
‫ﻋﺪﺩ‬
Side, glance
Kenar, bakış
‫ﻃﺮﻑ‬
Justice
Adalet
‫ﻋﺪﻝ‬
Road
Yol
‫ﻃﺮﻕ‬
Exceed
Aşmak
‫ﻋﺪﻭ‬
Food
Yemek
‫ﻃﻌﻢ‬
Punishment
Ceza
‫ﻋﺬﺏ‬
Rebellion
Azgınlık
‫ﻃﻐﻲ‬
Excuse
Özür
‫ﻋﺬﺭ‬
Rise
Yükselmek
‫ﻃﻠﻊ‬
Desert Arabs
Bedevi
‫ﻋﺮﺏ‬
Separation,divorc
e
Ayrılık, boşanma
‫ﻃﻠﻖ‬
Throne, roof
Taht, çatı
‫ﻋﺮﺵ‬
Hope
Ümit
‫ﻃﻤﻊ‬
Turn
Dönmek
‫ﻋﺮﺽ‬
Satisfied
Huzurlu
‫ﻃﻤﻦ‬
Know
Bilmek
‫ﻋﺮﻑ‬
Clean
Temiz
‫ﻃﻬﺮ‬
Mighty, hard
Güçlü, zor
‫ﻋﺰﺯ‬
Mountain
Dağ
‫ﻃﻮﺭ‬
Withdraw
Çekilmek
‫ﻋﺰﻝ‬
Want
Đstekli
‫ﻃﻮﻉ‬
Hardship
Zorluk
‫ﻋﺴﺮ‬
Go round
Tavaf etmek
‫ﻃﻮﻑ‬
Perhaps
Ola ki
‫ﻋﺴﻲ‬
Long
Uzun
‫ﻃﻮﻝ‬
Ten, assembly
On, topluluk
‫ﻋﺸﺮ‬
Clean
Temiz
‫ﻃﻴﺐ‬
Evening
Akşam
‫ﻋﺸﻮ‬
Fly
Uçmak
‫ﻃﲑ‬
Hold firmly
Yapışmak
‫ﻋﺼﻢ‬
Clay
Balçık
‫ﻃﲔ‬
Staff
Asa
‫ﻋﺼﻮ‬
Shade
Gölge
‫ﻇﻠﻞ‬
Disobey
Đsyan
‫ﻋﺼﻲ‬
Darkness,injustice Karanlık, haksızlık
‫ﻇﻠﻢ‬
Give
Vermek
‫ﻋﻄﻮ‬
Expect
Sanmak
‫ﻇﻨﻦ‬
Great
Büyük
‫ﻋﻈﻢ‬
Back, visible
Sırt, görünmek
‫ﻇﻬﺮ‬
‫ﻋﺠﺐ‬
10
‫ﺿﺮﺭ‬
‫ﺿﻌﻒ‬
English
Türkçe
English
Türkçe
Chain, hatred
Zincir, kin
‫ﻏﻠﻞ‬
Forgive
Affetmek
Son
Oğlan çocuk
‫ﻏﻠﻢ‬
Back, punish
Arka, ceza
Rich
Zengin
‫ﻏﲏ‬
Mind
Akıl
‫ﻋﻘﻞ‬
Error
Hata
‫ﻏﻮﻱ‬
Know
Bilmek
‫ﻋﻠﻢ‬
Unseen
Görünmeyen
‫ﻏﻴﺐ‬
Proclaim
Açıklamak
‫ﻋﻠﻦ‬
Not
Değil
‫ﻏﲑ‬
High
Yüksek
‫ﻋﻠﻮ‬
Anger
Öfke
‫ﻏﻴﺾ‬
Life, build
Yaşama, imar
‫ﻋﻤﺮ‬
Bosom
Sine
‫ﻓﺄﺩ‬
Do
Yapmak
‫ﻋﻤﻞ‬
Party
Topluluk
‫ﻓﺄﻱ‬
Blind
Kör
‫ﻋﻤﻲ‬
Open
Açmak
‫ﻓﺘﺢ‬
Grape
Üzüm
‫ﻋﻨﺐ‬
Trial, hardship
Sınama, zorluk
‫ﻓﱳ‬
Stubborn, at
Đnat, kat
‫ﻋﻨﺪ‬
Ruling, young
Fetva, genç
‫ﻓﱵ‬
Agreement
Sözleşme
‫ﻋﻬﺪ‬
Flow
Fışkırmak
‫ﻓﺠﺮ‬
Return
Geri dönmek
‫ﻋﻮﺩ‬
Indecent
Ahlaksız
‫ﻓﺤﺶ‬
Refuge
Sığınmak
‫ﻋﻮﺫ‬
Ransom
Fidye
‫ﻓﺪﻱ‬
Help
Yardım
‫ﻋﻮﻥ‬
Happiness
Sevinç
‫ﻓﺮﺡ‬
Eye, spring
Göz, pınar
‫ﻋﲔ‬
Flee
Kaçma
‫ﻓﺮﺭ‬
Leave
Ayrılmak
‫ﻏﺪﻭ‬
Duty
Görev
West
Batı
Separate
Ayırmak
‫ﻓﺮﻕ‬
Deceive
Aldatma
‫ﻏﺮﺭ‬
Forge
Uydurmak
‫ﻓﺮﻱ‬
Drown
Suda boğmak
‫ﻏﺮﻕ‬
Corrupt
Bozmak
‫ﻓﺴﺪ‬
Cover
Örtü
‫ﻏﺸﻲ‬
Transgress
Azmak
‫ﻓﺴﻖ‬
Anger
Kızmak
Separate
Ayırmak
‫ﻓﺼﻞ‬
Pardon
Bağışlamak
‫ﻏﻔﺮ‬
Favor
Lütfetmek
‫ﻓﻀﻞ‬
Unaware
Habersiz
‫ﻏﻔﻞ‬
Split, create
Yarmak, yaratmak
‫ﻓﻄﺮ‬
Overcome
Yenmek
‫ﻏﻠﺐ‬
Do
Yapmak
‫ﻓﻌﻞ‬
Hard
Sert
‫ﻏﻠﻆ‬
‫ﻓﺮﺽ‬
11
‫ﻋﻔﻮ‬
‫ﻋﻘﺐ‬
‫ﻏﺮﺏ‬
‫ﻏﻀﺐ‬
English
Türkçe
English
Sit, foundation
Oturmak, temel
‫ﻗﻌﺪ‬
Heart, turn
Kalp, dönmek
‫ﻗﻠﺐ‬
Little
Az
Moon
Türkçe
Poverty
Fakirlik
‫ﻓﻘﺮ‬
Understand
Anlamak
‫ﻓﻘﻪ‬
‫ﻗﻠﻞ‬
Think
Düşünmek
‫ﻓﻜﺮ‬
Ay
‫ﻗﻤﺮ‬
Rejoicing
Sevinç
‫ﻓﻜﻪ‬
Obey
Đtaat
‫ﻗﻨﺖ‬
Success,
salvation
Başarı, kurtuluş
‫ﻓﻠﺢ‬
Oppress
Ezmek
‫ﻗﻬﺮ‬
Ship, orbit
Gemi, yörünge
‫ﻓﻠﻚ‬
Say, word
Demek, söz
‫ﻗﻮﻝ‬
Success
Başarı
Stand, perform
Dikilmek, kılmak
‫ﻗﻮﻡ‬
Above
Üst
‫ﻓﻮﻕ‬
Strength
Kuvvet
‫ﻗﻮﻱ‬
Mouth
Ağız
‫ﻓﻮﻩ‬
Big
Büyük
‫ﻛﱪ‬
Accept, direction
Kabul, yön
‫ﻗﺒﻞ‬
Write
Yazmak
Kill
Öldürmek
‫ﻗﺘﻞ‬
Hide
Saklamak
‫ﻛﺘﻢ‬
Measure
Ölçü
‫ﻗﺪﺭ‬
Many
Çok
‫ﻛﺜﺮ‬
Holy
Kutsal
Lie
Yalan
Before, foot
Önce, ayak
‫ﻗﺪﻡ‬
Honorable,
generous
Şerefli, cömert
‫ﻛﺮﻡ‬
Read
Okumak
‫ﻗﺮﺃ‬
Dislike
Đsteksizlik
‫ﻛﺮﻩ‬
Near
Yakın
‫ﻗﺮﺏ‬
Earn
Kazanmak
‫ﻛﺴﺐ‬
Stability
Karar
‫ﻗﺮﺭ‬
Remove
Kaldırmak
‫ﻛﺸﻒ‬
Loan
Borç
Cover, deny
Örtmek, inkar
‫ﻛﻔﺮ‬
Hold back
Geri çekmek
Guardian
‫ﻛﺘﺐ‬
‫ﻛﺬﺏ‬
‫ﻓﻮﺯ‬
‫ﻗﺪﺱ‬
‫ﻗﺮﺽ‬
Generation, friend Nesil, arkadaş
‫ﻗﺮﻥ‬
‫ﻛﻔﻒ‬
City
Şehir
‫ﻗﺮﻱ‬
Kefil
‫ﻛﻔﻞ‬
Fair
Adil
‫ﻗﺴﻂ‬
Sufficient
Yeter
‫ﻛﻔﻲ‬
Divide, oath
Bölmek, yemin
‫ﻗﺴﻢ‬
Every, all
Hep, her
‫ﻛﻠﻞ‬
Shorten, palace
Kısaltmak, saray
‫ﻗﺼﺮ‬
Speak, word
Konuşmak, söz
‫ﻛﻠﻢ‬
Retaliation, story
Kısas, kıssa
‫ﻗﺼﺺ‬
Hide
Gizlemek
‫ﻛﻨﻦ‬
Decree, execute
Hüküm, icra
‫ﻗﻀﻲ‬
Almost
Olayazmak
‫ﻛﻮﺩ‬
Cut off
Kesmek
12
‫ﻗﻄﻊ‬
English
Türkçe
English
To be
Olmak
‫ﻛﻮﻥ‬
‫ﻣﺴﺲ‬
Plot
Tuzak
‫ﻛﻴﺪ‬
Tutmak
‫ﻣﺴﻚ‬
How
Nasıl
‫ﻛﻴﻒ‬
Walk
Yürümek
‫ﻣﺸﻲ‬
Measure
Ölçü
‫ﻛﻴﻞ‬
Rain
Yağmur
‫ﻣﻄﺮ‬
Understanding
Akıl
‫ﻟﺒﺐ‬
Plot
Tuzak
‫ﻣﻜﺮ‬
Stay
Kalmak
‫ﻟﺒﺚ‬
Settle
Yerleşmek
‫ﻣﻜﻦ‬
Cover, wear
Örtmek, giymek
‫ﻟﺒﺲ‬
Leader
Lider
‫ﻣﻸ‬
Meat
Et
‫ﳊﻢ‬
Master,
sovereignty
Sahip,
hükümranlık
‫ﻣﻠﻚ‬
With
Katında
‫ﻟﺪﻥ‬
Religion
Din
‫ﻣﻠﻞ‬
Tongue
Dil
‫ﻟﺴﻦ‬
Grant time
Süre vermek
‫ﻣﻠﻲ‬
Game
Oyun
‫ﻟﻌﺐ‬
Forbid
Yasaklamak
‫ﻣﻨﻊ‬
Curse
Lanet
‫ﻟﻌﻦ‬
Favor, reminder
Lütuf, başa kakma
‫ﻣﻨﻦ‬
Vain
Boş, abes
‫ﻟﻐﻮ‬
Desire
Kuruntu
‫ﻣﲏ‬
Meet
Karşılaşmak
‫ﻟﻘﻲ‬
Cradle, bed
Beşik, döşek
‫ﻣﻬﺪ‬
Amusement
Eğlence
‫ﳍﻮ‬
Death
Ölüm
Blame
Kınama
‫ﻟﻮﻡ‬
Wealth
Zenginlik
‫ﻣﻮﻝ‬
Not
Değil
‫ﻟﻴﺲ‬
Water
Su
‫ﻣﻮﻩ‬
Night
Gece
‫ﻟﻴﻞ‬
News
Haber
‫ﻧﺒﺄ‬
Hundred
Yüz
‫ﻣﺄﻱ‬
Growth, plant
Büyüme, bitki
‫ﻧﺒﺖ‬
Provision
Mal
‫ﻣﺘﻊ‬
Cast aside
Atmak
‫ﻧﺒﺬ‬
Example
Örnek
‫ﻣﺜﻞ‬
Star
Yıldız
‫ﳒﻢ‬
Expand
Genişletmek
‫ﻣﺪﺩ‬
Save
Kurtarmak
‫ﳒﻮ‬
City
Şehir
‫ﻣﺪﻥ‬
Date palm
Hurma ağacı
‫ﳔﻞ‬
Woman
Kadın
‫ﻣﺮﺃ‬
Cry
Çağırma
‫ﻧﺪﻭ‬
Times, pass
Kere, geçmek
‫ﻣﺮﺭ‬
Warn
Uyarmak
‫ﻧﺬﺭ‬
Disease
Hastalık
Doubt
Şüphe
Touch
Dokunmak
Catch
‫ﻣﺮﻱ‬
Türkçe
‫ﻣﻮﺕ‬
13
‫ﻣﺮﺽ‬
English
Türkçe
English
Pull
Çekmek
‫ﻧﺰﻉ‬
‫ﻧﻴﻞ‬
Descend
Đnmek
‫ﻧﺰﻝ‬
Göç
‫ﻫﺠﺮ‬
Women
Kadın
‫ﻧﺴﻮ‬
Guide
Đletmek
‫ﻫﺪﻱ‬
Forget
Unutmak
‫ﻧﺴﻲ‬
Mock
Alay
Create, build
Yaratmak, inşa
‫ﻧﺸﺄ‬
Destruction
Yok olmak
‫ﻫﻠﻚ‬
Open
Açmak
‫ﻧﺸﺮ‬
Jew
Yahudi
‫ﻫﻮﺩ‬
Portion
Pay
‫ﻧﺼﺐ‬
Disgraceful
Aşağılayıcı
‫ﻫﻮﻥ‬
Advice
Öğüt
‫ﻧﺼﺢ‬
Desire
Arzu
‫ﻫﻮﻱ‬
Help
Yardım
‫ﻧﺼﺮ‬
Trust
Güvenmek
‫ﻭﺛﻖ‬
Drop
Damla
‫ﻧﻄﻒ‬
Find
Bulmak
‫ﻭﺟﺪ‬
Speak
Konuşmak
‫ﻧﻄﻖ‬
Face
Yüz
‫ﻭﺟﻪ‬
Look, wait
Bakmak,
beklemek
‫ﻧﻈﺮ‬
One
Bir
‫ﻭﺣﺪ‬
Favor
Nimet
‫ﻧﻌﻢ‬
Revelation
Vahiy
‫ﻭﺣﻲ‬
Blow
Üflemek
‫ﻧﻔﺦ‬
Love
Sevmek
Hatred, group
Nefret, bölük
‫ﻧﻔﺮ‬
Blood money,
valley
Diyet, vadi
‫ﻭﺩﻱ‬
Self, soul
Kendi,can
Leave
Bırakmak
‫ﻭﺫﺭ‬
Profit
Fayda
‫ﻧﻔﻊ‬
Heir
Varis
‫ﻭﺭﺙ‬
Spend
Harcamak
‫ﻧﻔﻖ‬
Come
Gelmek
Reduction
Eksiltme
Behind
Arka
‫ﻭﺭﻱ‬
Avenge
Đntikam
Burden
Yük
‫ﻭﺯﺭ‬
Marry
Evlenmek
‫ﻧﻜﺢ‬
Measure
Ölçmek
‫ﻭﺯﻥ‬
Reject
Tanımamak
‫ﻧﻜﺮ‬
Large
Geniş
‫ﻭﺳﻊ‬
River, day
Nehir, gündüz
‫ﺮ‬
Description
Vasıf
‫ﻭﺻﻒ‬
Forbid
Yasaklamak
‫ﻲ‬
Join
Birleşmek
‫ﻭﺻﻞ‬
Turn to
Yönelmek
‫ﻧﻮﺏ‬
Advise
Tavsiye
‫ﻭﺻﻲ‬
Fire, light
Ateş, nur
‫ﻧﻮﺭ‬
Human
Đnsanlar
Reach
Ulaşır
Immigration
‫ﻧﻮﺱ‬
Türkçe
‫ﻫﺰﺃ‬
‫ﻭﺩﺩ‬
‫ﻭﺭﺩ‬
14
‫ﻧﻔﺲ‬
‫ﻧﻘﺺ‬
‫ﻧﻘﻢ‬
English
Place, birth
15
Türkçe
Koymak,
doğurmak
‫ﻭﺿﻊ‬
Promise
Vaad
‫ﻭﻋﺪ‬
Advice
Öğüt,
‫ﻭﻋﻆ‬
Fulfill
Yerine getirmek
Time
Vakit
Kindle
Tutuşturmak
‫ﻭﻗﺪ‬
Fall, happen
Düşmek, olmak
‫ﻭﻗﻊ‬
Guard
Sakınmak
‫ﻭﻗﻲ‬
Recline
Yaslanma
‫ﻭﻛﺄ‬
Proxy
Vekil
Insert
Sokmak
‫ﻭﰿ‬
Birth
Doğurmak
‫ﻭﻟﺪ‬
Turn away, friend
Dönmek, dost
‫ﻭﱄ‬
Grant
Karşılıksız vermek
Despair
Ümit kesmek
Orphan
Yetim
Hand
El
‫ﻳﺪﻱ‬
Easy
Kolay
‫ﻳﺴﺮ‬
Firm belief
Kesin inanç
‫ﻳﻘﻦ‬
Aim, river
Nişan alma, nehir
‫ﳝﻢ‬
Right, oath
Sağ, yemin
‫ﳝﻦ‬
Day
Gün
‫ﻳﻮﻡ‬
‫ﻭﰲ‬
‫ﻭﻗﺖ‬
‫ﻭﻛﻞ‬
‫ﻭﻫﺐ‬
‫ﻳﺄﺱ‬
‫ﻳﺘﻢ‬

Benzer belgeler