çocuklar için

Transkript

çocuklar için
CLEARFIL MAJESTY TM
ES-2
01
sayfa
02.
sayımızda
İ
İÇİNDEKİLER
Ç
İ
N
D
Dergi Adı
G MAG Diş Hekimliği Dergisi
İmtiyaz Sahibi
Ünzile Kaymak Aksakoğlu
Sorumlu Editör
Prof. Dr. Ebru Çal
İdare Merkezi
Pancar Organize Sanayi Bölgesi
9.Cadde No.10, 35865 İzmir
Tel: 0 232 469 00 33
Fax: 0 232 469 09 00
www.gulsa.com.tr
Yayın Türü
Yaygın Süreli 6 Ayda Bir Yayınlanır.
Tasarım ve Baskıya Hazırlık
Recro Creative
Baskı
Printer Ofset
865 Sk. No.23 Kemeraltı / İzmir
0 232 489 88 03
Baskı Tarihi
17 / 05 / 2016
Dergimizde yayınlanan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir.
Yazılar kaynak gösterilerek yayınlanabilir.
E
K
İ
Köklü geçmişi ile öncü bir
fakülte: Marmara Üniversitesi
Diş Hekimliği Fakültesi
Çocuklar için
Ağız ve Diş Sağlığı
Adeziv Rezin
Simanlar
Watson Lake
Canada
Diş Hekimliğinde Yeniçağ:
Dijital Ölçü ve
Ağız İçi Tarayıcılar
TDB Öğrenci Kolu
Diş Hekimliğinde Mezuniyet
Sonrası Eğitimler
Dental Sektörde
Bir Hollandalı: CAVEX
Klasik Araç
Tanısı Ve Tedavisi
02
Sonbahar İçin
Çok Erken...
sayfa
L
E
R
06
10
16
22
26
36
40
44
50
54
editörden .
Prof. Dr.
E
D
İ
EBRU
T
ÇAL
Ö
R
D
E
N
Sevgili Okurlar,
Birinci sayımızdaki coşkulu buluşma sonrasında ikinci sayımızla işte yine karşınızdayız.
G+Mag ilk sayısında olduğu gibi alanlarında
çok özel ve etkin olan uzmanların bilimsel
makalelerini, diş hekimliğinde mezuniyet
sonrası eğitimler ile ilgili bilgileri, Türk Diş
Hekimleri Birliği Öğrenci Kolu’nu sizlerle
buluşturuyor. Geleceğin diş hekimlerinin
henüz öğrenci sıralarındayken başardıklarını takip etmek bizleri olduğu gibi eminim
sizleri de umutlandırıp, gururlandıracak.
Bu sayımızda da sizlerden olumlu geri bildirimler aldığımız yazarlarımız ve köşelerine yer vermeyi sürdürdük. Çok uzak diyarlara Kanada’ya Watson Lake’e uzanacağız
bu kez Dr. Lakme Toktaş’ın sayfalarında...
Pelin Güneri’nin kalemi ise yine dokunacak
kalbimizin en derinlerine...
Sektörden daha yakından tanımanızı hedeflediğimiz firma bu kez bir ‘Hollanda’lıCavex. ‘Portakal rengi ateşi‘ ile kavrulabilen bu uzlaşmalar ülkesinde koalisyon
hükümetlerinin dahi başarıyla sürdürülebildiğini hep birlikte okuyacağız.
Türkiye’deki diş hekimliği fakültelerinin en
eskilerinden bir tanesini, Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi'ni yeni haliyle, yeni yerinde konuk ediyoruz sayfalarımızda.
En kıymetlilerimiz çocuklarımızın diş sağlığı ile ilgili pratik bilgileri, ebeveyn olarak
dikkat edilmesi gereken konuları tekrar
hatırlayacağız.
Hastalıkların sadece medikal olmayabileceğini ‘Klasik araç tanısı ve tedavisi’ sayfalarımızda hep birlikte keşfedeceğiz.
Her kelime, her satır, her sayfa, her makale, her sayıda bu coşku ve heyecanımızı
umarız yıllar boyunca sizlere taşıyabilelim.
Haydi şimdi, yeniden birlikteliğimizin keyfini yaşama zamanı...
03
Başlangıçların heyecanı, coşkusu ve belki
de “nasıl olacak” kaygısı ikincilerde yerini
aynı güzelliğin devamı için heyecanlı çalışmalara ve daha iyiyi yakalamak için uğraşma telaşına bırakır…
sayfa
SÖYLEŞİ
Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi
Köklü geçmişi
ile öncü bir
FAKÜLTE
M.Ü. Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı ve
Protetik Diş Tedavisi Anabilim Dalı Başkanı
Prof.Dr. Yasemin Özkan
“Uluslararası düzeyde büyük başarılara imza atmış olan
Fakültemiz, yenilikleri yakından takip etmeyi ve verdiği kaliteli
eğitim ile öğrencilerini insan haklarına ve etik değerlere saygılı
çağdaş birer birey olarak yetiştirmeyi de amaç edinmiştir.”
Fakültemizin yürüttüğü eğitim, öğretim ve araştırma etkinliklerinde;
evrensel ve etik değerlere uyan, teknolojinin getirdiği tüm bilgiyi kullanan ve yeni bilgiler üreterek bunları
yayan, araştıran ve gerektiğinde sorgulayan ve çözüm üreten düşünce
yapısı oluşturulmasına ağırlık veril-
04
mektedir.
sayfa
Marmara Üniversitesi
Diş Hekimliği Fakültesi
oldukça eski bir geçmişe sahip olan fakültelerimizden bir tanesi.
Bize kısaca bu geçmişten söz eder misiniz?
Fakültemiz, 1962 yılında Murat Barıştıran tarafından, İstanbul Özel Diş
hekimliği Yüksek Okulu adı ile kuru-
Nişantaşı kampüsünde eğitim ve tedavi seçeneklerinde yetersiz kalan
Başıbüyük yerleşkesindeki Sağlık kampüsü yaklaşık 182bin m2 alan üzerine
inşa edilmiş Diş Hekimliği
Fakültesi binası ile yaklaşık
27bin m 2 kapalı alanı ile fiziksel olarak Avrupa’nın en
larak 1963 yılının Kasım ayında Şiş-
büyük diş hekimliği fakül-
li’deki binasında faaliyete geçmiştir.
tesi olarak inşa edildi.
9 Temmuz 1971 tarihinde devletleştirilerek İstanbul İktisadi ve Ticari
İlimler Akademisine bağlanmış ve adı
Diş hekimliği Yüksekokulu olarak değiştirilmiştir. 6 Kasım
1981’de çıkartılan 2547 sayılı Yüksek Öğrenim Kanunu ile
İstanbul iktisadi ve Ticari İlimler Akademisine bağlı olan Diş
hekimliği Yüksekokulu, 20 Temmuz 1982 tarihinde kurulan
Marmara Üniversitesi’ne bağlanarak M.Ü. Diş Hekimliği Fakültesi adı ile yepyeni bir kurum şeklinde eğitimine devam
etmiştir. Fakültemiz kuruluşundan 2015 yılına kadar İstanbul’da Nişantaşı kampüsünde hizmet sunarken 2015 -2016
eğitim öğretim yılından itibaren İstanbul Maltepe’de Başıbüyük yerleşkesinde kurulmuş olan Marmara Üniversitesi
Sağlık ve Eğitim Bilimleri Kampüsüne taşınarak Eğitim-Öğ-
şartlarda görevimizi yerine getirmeye çalışıyorduk.
Fakültemizdeki en
büyük problem olan yer darlığı nedeniyle büyümekte zorlanıyorduk bu
nedenle de hem modernizasyon hem
de nicelik olarak günümüz şartlarını
yakalamakta zorlanan bir hizmet gerçekleşiyordu. Başıbüyük yerleşkesindeki Sağlık kampüsü yaklaşık 182bin
m 2 alan üzerine inşa edilmiş Diş Hekimliği Fakültesi binası ile yaklaşık
27bin m 2 kapalı alanı ile fiziksel olarak Avrupa’nın en büyük diş hekimliği
fakültesi olarak inşa edildi. Taşınmak sancılı bir süreç olsa
da en modern ve gelişmiş cihazlarla donatılan yeni fakültemiz, hem öğrencilerimize hem de öğretim üyelerimize çok
daha uygun ortamlarda çalışma imkanı doğurdu.
Yenilenen fakültenizde hangi güncel
teknolojik donanımlar bulunuyor?
Fakültemizde son teknoloji ürünü diş ünitleriyle donatılmış
8 Anabilim Dalı Kliniği ve bir adet de Multidisipliner Kliniğimiz bulunmaktadır. Sterilizasyonumuz, asansör taşımasıyla dönen merkezi sistemle sağlanmaktadır. Klinik öncesi
retim ve Hasta hizmetleri vermeye başlamıştır.
eğitimde yine yüksek teknolojiyle donatılmış bir fantom ve
Fakültenizi şimdi çok farklı bir ortamda ve yapıda görüyoruz. Bu günlere
nasıl ulaştınız? Bizlerle paylaşır mısınız?
ler vermek için modern kliniklerimizin yanı sıra simülatörler
Fakültemizin yeni binasına taşınma kararı 30 yılı aşkın
süredir gündemde olan bir konu olmasına rağmen taşınma 2015 yılının ağustos ayında
gerçekleşti ve öğrenci olarak girdiğim fakültemi yeni modern
binasına taşınma işlemi
Dekanı olarak bana
nasip oldu.
pre-klinik laboratuvarımız vardır. Mezuniyet sonrası eğitimve CAD/CAM sistemleri ile çalışılabilecek kurs merkezimizi
hizmete açmış bulunuyoruz.
Üniversitemiz içinde hasta bilgilerini takip ettiğimiz, ilk
muayeneden-muhasebe aşamasına kadar tüm
aşamalarda hizmet gören ve kurumumuza
özel geliştirilen HBYS’miz bulunmaktadır.
3 katına çıkması sayesinde daha önceden kliniklerde hasta
alabilmek için sıra bekleyen öğrencilerimiz, şu an her öğrenciye bir ünit düşecek şekilde çalışma imkanına kavuşmuştur.
Öğrencileriniz mezun olana kadar yeterince hasta muayene ve tedavi edebiliyor mu?
Öğrencilerimize eğitimlerinin son üç yılında pratik eğitim
ağırlıklı olarak verilmektedir. Üç yüz dört adet diş üniti sayesinde her öğrencimize klinik saatleri boyunca çalışabilecekleri ünit tahsis edilmiştir. Her branşta kendilerini en iyi
şekilde geliştirmiş öğretim üyelerimiz kontrolünde, çağımızın gerektirdiği diş hekimliği uygulamalarını tam donanımlı
olarak uygulayabilmektedirler.
Fakültemiz 2015 yılı içerisinde 25.000’den fazla
(25.073) yeni hasta başvurusu kabul etmiştir.
Bilişim altyapımız güncel teknolojik gelişmeleri takip edecek
şekilde sürekli olarak güncellenmekte ve yönetilmektedir.
Her yıl kaç yeni öğrenci alabiliyorsunuz? Öğrenci sayınızda oluşan artışlar
bugün yenilenen eğitim ve fiziki koşullarınızla uyumlu mu?
Mevcut klinik yapılanmanız içerisinde
yılda kaç hastaya diş sağlığı hizmeti
verebiliyorsunuz?
Fakültemiz 2015 yılı içerisinde 25.000’den fazla (25.073)
yeni hasta başvurusu kabul etmiştir. Bu hastalarla birlikte
57.000’den fazla (57.069) hasta fakültemiz kliniklerinde
diş sağlığı hizmeti almıştır. Fakültemizin yeni yerleşkesine
Fakültemize 2015-2016 yılında toplam 149 yeni öğrenci kaydı
taşınmasıyla birlikte bu sayının yaklaşık 2-2.5 kat artması
yapılmıştır. Özellikle kliniklerimizdeki diş ünitlerinin sayısının
beklenmektedir.
Tüm güncel diş hekimliği uygulamaları dışında özellikle bilgisayar destekli modern diş hekimliği uygulamalarına ağırlık
verilmektedir. Bilgisayar yönlendirmeli implant tedavileri,
CAD/CAM sistemleri ile çalışmalar ve bilgisayarlı tomogrofi
uygulamaları yaygın olarak yapılmaktadır. Fakültemiz bünyesinde her tip lazer cihazı sayesinde tüm branşlarda lazer
uygulamaları gerçekleştirilmektedir. Fakültemizde kadrolu
Genel anestezi uzmanımızın olması sayesinde, tüm handikaplı (zihinsel ve fiziksel) hastaların diş tedavi hizmetleri en
yeni cihazlarla donatılmış 2 genel anestezi ve 4 lokal anestezi odası ve toplam 5 yataklı hasta dinlenme odaları sayesinde karşılanabilmektedir. Ayrıca fakültemiz akupunktur
ile diş tedavisinde Türkiye’nin önde gelen kurumlarındandır. Fakültemizde Eğitim dilinin %30 ingilizce olmasından
dolayı yurtdışındaki hekimlerden çok fazla master ve kurs
talepleri almaktayız. Bu nedenle mezuniyet sonrası sürekli
diş hekimliği eğitimini yaygınlaştırmak için yerli ve yabancı
hekimler için tezli ve tezsiz master programlar açtık.
Fakültenizde yürüttüğünüz hangi sosyal projelerinizi duyurmak istersiniz?
Özellikle çevre belediyeler ile yürütmekte olduğumuz engelli ve bakıma muhtaç vatandaşlarımıza yönelik tedaviler
hızla yürütülmektedir. Fakültemiz Anadolu yakasındaki tek
devlet fakültesi olması sebebiyle çok fazla sayıda talebi
karşılamak durumundadır. Özellikle İstanbul’daki özel olmayan tek genel anestezi kompleksine sahip olduğumuz için
bu konuda büyük bir açığı kapatıyoruz. Toplum sağlığı kulübümüz öğretim üyelerimizin gözetiminde öğrencilerimizin,
hem özel hem de devlet kurumları ile çalışarak özellikle çocuklara diş hekimliğine yönelik tarama işlemlerine katılmalarını sağlamaktadır.
Gelecekte fakültenizin hangi alanlarda öne çıkmasını hedefliyorsunuz?
Fakültemiz sadece öğrencilerimize yönelik eğitimler ile
değil özellikle yüksek lisans programları ile mezuniyet sonrası eğitimlerde ön plana çıkmaktadır. Bu programları mezun olan diş hekimlerinin de katılabileceği kurs ve sertifika
programları ile destekleyerek sürekli eğitimde önemli bir
merkez olmak istiyoruz. Ayrıca yurtdışındaki diş hekimliği
fakülteleri ile yaptığımız antlaşmalar ile hem kendi öğrencilerimizin ve öğretim üyelerimizin hem de yurtdışından
gelecek öğrenci ve öğretim üyelerinin çalışabileceği dünya
çapında tanınan bir eğitim yuvası olmasını amaçlıyoruz.
Hepimizin esas amacı, Türkiyedeki Tüm Diş hekimliği fakültelerindeki öğrenci, öğretim üyesi ve personelinin çağdaş
ve teknolojik olarak tüm dünya fakülteleriyle
aynı standartta olmasını hedeflemek ve bu
hedefe ulaşmak için hep beraber ve omuz
omuza çalışmak olmalıdır.
07
Kliniklerinizde standart diş hekimliği
uygulamaları dışında öne çıkan yaklaşımlar nelerdir?
sayfa
MAKALE
ÇOCUKLAR İÇİN
AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI
Prof. Dr. Ece EDEN
Çocukluk 0-12 yaş arasındaki dönemi kapsar ve
yeni doğan, bebeklik, okul öncesi ve okul dönemi
olarak alt gruplara ayrılır. Bu alt grupların her
biri fiziksel ve ruhsal olarak büyüme ve gelişim
açısından büyük farklar gösterdiği gibi ağız diş
sağlığı ve diş hekimliği açısından da ciddi farkları
içinde barındırır.
a m a ç
Bu yazının amacı, ebeveynlere çocuklarının ağız diş sağlığı
hakkında bilgi vermek ve diş
hekimlerine çocuk hasta bakarken yardımcı olacak pratik
ipuçları sunmaktır.
Bebeklik Dönemi
Bebeklik döneminin en önemli olaylarından biri hiç şüphesiz
ilk dişlerin ağız içinde görünmesidir. Bir filizin toprak içinden dışına çıkmasına nasıl sürmek deniyorsa, dişler de bu
şekilde dişeti içinden ağız içine doğru yavaşça sürer.
Bu
önemli değişiklik bebeğin beslenme alışkanlıklarının ve görüntüsünün değişmesi demek olduğu gibi sürme sırasında karşılaşılan rahatsızlıklar annenin hayatında da büyük
önem taşır. Kültürümüzde bu olay ‘diş buğdayı’ adı verilen
bir törenle de kutlanır. Sürme sırasında tükürük artışı, dişetlerinde kaşınma, kızarıklık ve bebekte huzursuzluk görülebilir. Dişetlerindeki kaşınma nedeni ile bebek her şeyi
ağzına sokar ve genellikle bu nedenle ateş yada bağırsak
Resim 1
şikayetleri ile karşılaşılabilir. Diş sürmesi sırasında yaşanan
rahatsızlıkları gidermek için buzdolabında soğutulmuş, temiz diş kaşıyıcılar kullanılabilir.
Bebeklik döneminde, dişler sürdükten sonra bebek gece
uykuya yatırılırken ve uyku sırasında beslenmemelidir. Biberonla ve hatta anne sütü ile gece boyunca sürdürülen
Temelde, dişlerin sağlıklı olarak sür-
beslenme, dişlerin erken yaşta çü-
mesi büyüme ve gelişimin önemli
rümesine neden olabilir. Bu nedenle,
parçalarından biridir. Süt dişleri yak-
biberon ile beslenmeye 1 yaşından
laşık 6-8 aylıkken sürmeye başlar
sonra devam edilmemelidir. Özellikle
ve 2,5-3 yaşlarında alt ve üst çeneDişlerin sürmesi ile birlikte beslenme
alışkanlıklarının değişmesinin yanı
sıra diş hekimi kontrolü ve doğru
ağız bakımı gereksinimi de ortaya
çıkar. İlk süren süt dişleri alt çene
ön bölgesinde yer alan kesici dişlerdir. Dişler sürer sürmez yüzeylerinde
bakteri ve yiyecek artıkları birikmeye
başlar. Bu nedenle ilk süt dişleri çıktığında diş yüzeyleri temizlenmeye
Diş sürmesi sırasında
yaşanan rahatsızlıkları
gidermek için
buzdolabında
meye devam eden ve diş yüzeyleri
temizlenmeyen çocuklarda yaygın
diş çürükleri meydana gelir. 71 aydan
küçük çocuklarda görülen bu çürüklere Erken Çocukluk Dönemi Çürüğü
(EÇÇ) adı verilir 1. Okul öncesi dönem-
soğutulmuş, temiz
de, çocuğun yaşından 1 fazla sayıda
diş kaşıyıcılar
Erken Çocukluk Çürüğü (Ş-EÇÇ) adı ile
kullanılabilir.
başlanmalıdır. Bebeklik döneminde
bu, her beslenmeden sonra annenin parmağına sardığı temiz bir gazlı
bez ile tüm diş yüzeylerinin silinmesi
şeklinde yapılabilir. Piyasada bebekler için sapı oldukça kalın ama fırça başı küçük ve yumuşak kılları olan diş fırçaları
bulunmaktadır. Diş fırçasının sapının kalın olması ebeveyne
diş fırçasının kullanımı sırasında kolaylık sağlar. Ayrıca ebeveynin parmağına takabildiği diş fırçaları da bulunmaktadır.
Ebeveynler bu tür diş fırçaları da kullanarak diş yüzeylerini
temizleyebilir.
Bu dönemde macunsuz ya da flor içermeyen diş macunu
kullanımı önerilmektedir. İstenirse, süt enzimleri içeren
florsuz diş macunlarının kullanımı uygundur. Bebek oturmaya başladıktan sonra ya da bir yaşını doldurduğunda ilk
diş hekimi muayenesi yapılmalıdır. Bu muayene çocuğun
diş gelişiminin takibi ve ailenin konu ile ilgili bilgilendirilebilmesi için çok önemlidir.
1 yaşından sonra biberonla beslen-
diş çürüğünün bulunması Şiddetli
anılır (Resim 1).
Çok küçük yaşta görülen bu çürükler fark edildikten hemen sonra diş
hekimi tarafından tedavi edilmeli ve
koruyucu tedbirler alınmalıdır2. Bu koruyucu önlemlerin
başında diş fırçalama eğitimi, %5lik NaF içeren flor vernik
uygulaması ve kasein fosfopeptid amorf kalsiyum fosfat
preparatlarının kullanımı gelmektedir. Bu tür çürüklerin tedavisinde tükürük izolasyonunun zorluğu nedeni ile camiyonomer simanlar tercih edilir. Ayrıca camiyonomer siman
ağız içinde flor rezervi görevi de görür. Ebeveynler çocuklarının çok küçük yaşta tedavi edilemeyeceklerini düşünerek diş hekimine başvuruyu geciktirebilmektedirler. Oysa
bu gecikme, diş çürüğünün daha fazla ilerlemesine ve diş
özünün (pulpa) etkilenmesine neden olur. Böylece çocuğun
tedavisi daha da komplike bir hal alır. Pulpa enfeksiyonunun gelişmesi çocuğun genel sağlığını da olumsuz etkiler.
Bu nedenle ebeveynler düzenli diş hekimine götürmedikleri
çocuklarında diş çürüklerini fark eder etmez
gecikmeden diş hekimine başvurmalıdır.
09
de 20 adet olmak üzere tamamlanır.
sayfa
Bir yaşından sonra çocuklar normal gıdalarla, günde 3 ana
Dişmacunu içinde de bulunan flor diş sert dokusunun asit-
ve 2 ara öğün ile beslenmelidir. Emme refleksinin tatmini
lere karşı direncini artırır. Flor, dişin çürüğe karşı daha da-
için bebeklik döneminde emzik kullanımı normaldir. Bu alış-
yanıklı olmasını sağlar. Hatta flor mine seviyesindeki baş-
kanlığın 4 yaşından sonra bırakılması gerekmektedir. Uzun
langıç çürüklerini iyileştirebilir. Okul öncesi dönemde, diş
süre emzik kullanımının devam etmesi dişlerin dizilimi ile
hekimi çocuğun ihtiyacına yönelik olarak klinikte flor uygu-
ilgili problemlerin ortaya çıkmasına, ortodontik bozuklukla-
lamaları yapabilir.
ra neden olur. Emziğin çocuk tarafından ağızda tutulmasını
sağlamak için reçele veya bala batırılarak çocuğa verilmesi
dişlerin biberonla beslenme sonrasında olduğu gibi çürümesine neden olur.
Okul Dönemi
Ergenliğe kadar çocuğun ağızında süt ve kalıcı dişlerin
birlikte bulunduğu ‘karışık dişlenme’ döneminde pekçok
Okul Öncesi Dönem
fizyolojik olay görülür. Bunlardan ilki süt dişi dizisinin en
Okul öncesi dönemde çocuklar diş fırçalamaya oldukça he-
dişlerinin sürmesidir. Bu dişler kalıcı diş dizisinin kapanışın-
veslidirler. Fakat bu yaşlarda çocukların el becerileri yete-
da anahtar rol oynar 4. Bunu takip eden yıllarda süt dişleri
rince gelişmediği için kendi başlarına doğru bir fırçalama
yerlerini kalıcı dişlere bırakır. Bu dönemde süt dişlerinin
arkasından 6 yaş dişleri adını verdiğimiz ilk kalıcı birinci azı
yapmaları mümkün değildir. Bu ne-
erken kaybı alttan gelecek kalıcı diş-
denle ebeveynler çocuklarının diş-
lerin çene üzerinde yerleşmesinde
lerini fırçalamaya yardım etmelidir.
problemlere yol açar. Bunun sonu-
Ebeveynin bunu yapabilmesi için
cunda ortodontik tedavi gereksinimi
çocuğun arkasına geçip ayna karşı-
ortaya çıkabilir. Bu nedenle süt dişle-
Beslenme,
sında sanki kendi dişlerini fırçalıyormuş gibi bir pozisyon alması uygun
rin sağlıklı şekilde ağızda düşme zamanına kadar kalması kalıcı diş dizi-
olacaktır. Bu yaş grubu çocuklarda
yiyeceklerin diş
yüksek çürük riski tespit edilmemişse
yüzeyinde birikmesi
de önemli rol oynar. Genellikle aktif
Çocuk diş macunu içinde düşük
sonucu diş çürüğünün
civarında kalıcı dişlerin tamamlan-
seviyede (500ppm) flor bulunur. Bu
oluşmasının da temel
‘çocuk diş macunu’ kullanımı yeterlidir.
yaş grubu çocukların özellikle fazla
miktarda diş macununu yutmamasına
özen gösterilmelidir. Gelişim çağında
ve hayatımız boyunca sağlıklı olabilmemiz ancak ihtiyaçlarımıza uygun
besinleri dengeli bir şekilde tüketme-
nedenidir. Özellikle
rafine şekerin çok ve
sık tüketilmesi diş
mizle mümkündür. Beslenme ayrıca
çürümesinde en etkili
yiyeceklerin diş yüzeyinde birikmesi
faktörlerden biridir.
sonucu diş çürüğünün oluşmasının da
sinin sağlıklı olarak dizilebilmesinde
ortodontik tedavi yaklaşık 12-13 yaş
masını takiben yapılmasına karşın,
ortodontik olarak ilk muayene 7 yaşında yapılmalıdır.
6 yaşından sonra çocuklar flor içeren herhangi bir marka ‘yetişkin diş
macunu’ kullanabilirler. Diş Hekimi
tarafından diş hassasiyeti ya da diş
taşı birikimine engel olma özelliği gibi farklı özellikleri olan bir diş
temel nedenidir. Özellikle rafine şe-
macunu önerilmediği sürece, dişler
kerin çok ve sık tüketilmesi diş çürü-
günde en az iki defa, sabah kahval-
mesinde en etkili faktörlerden biridir .
tıdan sonra ve gece yatmadan önce
Bu nedenle çocuklara ara öğünlerde
2 dakika boyunca florlu bir macun ile
3
fırçalanmalıdır. Hangi diş macunu seçilirse seçilsin, sadece
tür yiyecekler ana öğünlerin sonlarında tüketilmeli ve daha
bezelye büyüklüğünde macun kullanılmalı ve fırçalamaya
sonra dişler fırçalanmalı ya da ağız su ile çalkalanmalıdır. Şe-
başlarken fırça ıslatılmamalıdır. Çocuklar 9-10 yaşlarına
kersiz veya tatlandırıcı içeren sakızlar çiğnenerek tükürük
geldiklerinde dişlerin birbirine komşu ara yüzleri dişipi ile
akışının artırılması da diş sağlığı açısından yararlıdır.
temizlenmelidir.
Düzenli diş hekimi kontrolü sayesinde, diş hekimi çocuktaki
Diş macunundaki florun hergün diş yüzeyine teması çok
gelişimi takip edebilecek ve tedbir alınması gereken durum-
önemlidir. Bu nedenle 6 yaşından sonra yetişkin diş macu-
lara erken müdahalelerde bulunabilecektir. Ayrıca erken Diş
nu (1450 ppm) ile günde 2 defa dişlerin fırçalanması, ağız
Hekimi ile tanışma çocuğun diş sağlığını koruyacak ve Diş
ortamında florun bulunmasını sağlaması açısından çok fay-
Hekimi korkusunu ortadan kaldıracaktır. Diş-
dalıdır. Bunun yanısıra, hastanın gereksinimleri doğrultu-
lerin çürüklere karşı daha güçlü olabilmesi için
sunda, Diş Hekimi 6 yaşından büyük çocuklara flor garga-
de çeşitli uygulamalar yapılabilmektedir.
rası önerebilir.
10
şekerli ve yapışkan yiyecek ve içecekler verilmemelidir. Bu
sayfa
Diş hekimi hastası için, varolan diş çürüğü sıklığı, başlangıç çürüklerinin varlığı ya da ortodontik tedavi görmesi gibi
nedenlerden dolayı daha yoğun flor uygulamalarına gereksinim duyabilir5. Bu durumda yüksek oranlarda flor içeren
vernik yada jel gibi çeşitli diş hekimliği ürünleri kullanarak,
dişlerin güçlenmesini ve çürüğün başladığı bölgelerde yeniden iyileşmenin olmasını sağlayabilir. Diş hekimi bu uygulamaları genellikle 3 yada 6 ay aralarla tekrarlar.
Diş Hekimi ve
Çocuk Hasta
Diş hekimleri çocuk hasta ile sıklıkla sağlıksız bir ağız nedeni
ile yada acil müdahale gerektiren bir durumda karşılaşmaktadır. Bu, çocuk açısından da Diş hekimi açısından da ciddi
problemlere yol açmakta ve zorlu bir tedavi ile başlayan ilişki de iletişimin güçleşmesine neden
olmaktadır. Oysa erken yaşta Diş he-
Dişlerin en sık çürüyen yerleri azı diş-
kimi muayenelerinin yapılması ve 6
lerinin çiğneyici yüzlerindeki girintilerdir 6. Çünkü bu bölgeler bakteriler
Resim 2
aylık aralarla tekararlanması bu sorunu ortadan kaldıracaktır. Bu nedenle,
ve yiyecek artıkları için çok rahat yer-
Erken yaşta Diş hekimi
leşme imkanı sağlarlar ve bu bölge-
muayenelerinin
davette bulunmalı ve çocuklara er-
yapılması ve
konuda çocuk doktorlarına da büyük
lerin temizlenmesi çok zordur. Flor
uygulamaları bu bölgelerin çürüğe
karşı korunmasında yeterli olamamaktadır.
Bu nedenle diş henüz sağlıklı iken bu
diş hekimleri ebeveynlere bu konuda
ken yaşta ulaşmaya çalışmalıdır. Bu
6 aylık aralarla
görev düşmektedir. Ülkeler arasında
tekararlanması hekim
yaşamlarının ilk 3 yılında çocuk dok-
farklar olmasına rağmen, çocuklarda,
girintiler akıcı bir madde ile örtüle-
çocuk ilişkisi için
toru yada aile hekimine gitme sıklığı-
nerek çürümeleri önlenir. Bu işleme
önem taşır.
Bu nedenle Diş hekimi muayenesi
Özellikle 6 yaşında süren ilk daimi azı
dişlerine bu uygulamanın yapılması
çok faydalıdır.
çocuk doktorları yada aile hekimleri
tarafından da hatırlatılmalıdır.
11
‘fissür örtücü uygulaması’ adı verilir.
nın 10’a kadar çıktığı rapor edilmiştir.
sayfa
Resim 3
Sağlıklı çocuk izleminde, Diş hekimi 1
yaşından itibaren 6 aylık aralarla süt
Diş problemleri olan çocuk hastada
dişi sürmesini takip eder ve ebeveyn-
planlama ihtiyaca uygun olarak sür-
leri sağlıklı beslenme ve diş yüzeyi
Diş hekimi çocukla
dürülmeli ve hasta tedavileri bittik-
dönemde çocuğun çürük risk duru-
etkin bir iletişim
lan çalışmalar süt dişi dizisinde çürük
mu belirlenerek uygun bir koruyu-
kurabilmek için onun
bulunmasının, kalıcı dişlerde çürük
anlayacağı dilde
duğunu göstermektedir7. Bu neden-
temizliği konusunda bilgilendirir. Bu
cu program uygulanabilir. 7 yaşında
hasta ilk ortodontik muayenesi için
ortodonti uzmanına yönlendirirlir.
Çocuk hastada tedavi seanslarının
30 dakikayı geçmemesi önemlidir.
konuşmalı, yapılacak
uygulamaları basit
Yaşı küçük çocuklar fotöye annele-
olarak göstermeli ve
rinin kucağında oturtulabilirler. Ço-
ani hareketlerden
cuk böylece anne kucağında kendini
daha güvende hissedecektir ve ay-
kaçınmalıdır.
ten sonra da izleme alınmalıdır. Yapı-
olma olasılığı açısından belirleyici olle, süt dişlerinin tedavi edilmesinin
yanısıra, süt dişlerinde çürük olan
çocukların 3 ay ara ile izlenmesi ve
daha yoğun bir koruyucu programa
dahil edilmeleri gerekmektedir.
Çürük riski, hastanın ağız içindeki
çeşitli bulgularına göre (bakteriyolo-
rıca anne çocuğun ellerini ve başını
jik ortam, diş ve tükürük yapısı gibi),
tutarak ağız içi işlemlerin daha kolay
alışkanlıklarına (beslenme alışkan-
yapılmasına da yardımcı olabilecektir
lıkları, diş fırçalama sıklığı gibi) ve
(Resim 2).
çevresel faktörlere bağlı olarak diş
çürüklerine olan yatkınlığı olarak
Diş hekimi çocukla etkin bir iletişim
ifade edilebilir. Çocuk hastada çürük
riskinin belirlenmesinde ağız içindeki bulguların yanısıra,
uygulamaları basit olarak göstermeli ve ani hareketlerden
ebeveynlerin ağız sağlığı, ailenin sosyoekonomik durumu
kaçınmalıdır. Kullanılan aletlerin tanıtılmasında onun anla-
gibi faktörler de değerlendirilmelidir. Çürük riski yüksek ço-
masına yardımcı olacak benzetmeler kullanılabilir. Bu ben-
cukların ailelerinde çürük görülme olasılığı yüksek, ağız ba-
zetmelere, aerotör için diş duşu, sakşın için
kım alışkanlıkları zayıf ve karyojenik beslenme alışkanlıkları
elektrik süpürgesi yada fil hortumu örneği
yaygındır. Ortodontik tedavi sırasında da çürük riski artar.
verilebilir (Resim 3).
Ayrıca sistemik rahatsızlığı olan, devamlı ilaç kullanmak zo-
12
kurabilmek için onun anlayacağı dilde konuşmalı, yapılacak
sayfa
runda olan çocuklarda da çürük riski yüksektir. Düzenli Diş
hekimi kontrolünde olan ve flor uygulamaları yapılan çocuklarda ise diş çürüğü riski azalır 8.
Çürük riski yüksek çocuklarda, 3 ay ara ile tekrarlanan topi-
Prof. Dr.
ECE EDEN
kal flor uygulamalarının yanısıra, yeni sürmekte olan kalıcı
dişlerin çiğneyici yüzlerinin derhal örtülenmesi çok önemlidir. Fakat bu süreçte tükürük izolasyonunun mümkün
1988 yılında Ege Üniversite-
olamaması resin fissür örtücünün uygulanmasını engeller.
si Diş Hekimliği Fakültesi’nden
Son yıllarda yeni sürmekte olan dişlerin camiyonomer ile
örtülenmesinin uzun dönem başarısı rapor edilmiştir
9-11
mezun oldu. 1995 yılında E.Ü.
.
Sağlık Bilimleri Pedodonti Dok-
Bu nedenle, özellikle çürük riski yüksek çocuklarda birin-
tora Programını bitirdi.
ci azı dişleri sürerken camiyonomer ile örtülenmelidir. Bu
işleme ART fissür örtücü denir. ART Atravmatik Restoratif
2000 yılında doçent, 2006 yı-
Tedavi adı ile anılan sadece el aletlerinin kullanımı ile ger-
lında ise profesör oldu. 2000-
çekleştirilen tedavi biçimidir. Birinci azı dişleri sürmelerini
2002 ve 2008-20012, 2015- yıl-
tamamladıklarında çürüme riski devam ediyorsa resin fis-
larında Türk Diş Hekimleri Birliği
sür örtücü ile örtüleme yapılabilir.
Sonuç olarak düzenli Diş hekimi kontrolü sayesinde, çocuktaki diş ve çene gelişimi takip edilir, doğru beslenme ve
hijyen alışkanlıkları kazandırılır ve dişleri çürüğe karşı daha
dirençli hale getiren flor uygulamaları ile fissür örtücüler
yapılarak diş çürükleri önlenir. Çocuklarla küçük yaşta kazanılan olumlu iletişim, gelecekte diş çürüğü olma olasılığını
da azaltacaktır. Diş hekimleri bu sayede sağlıklı nesiller yetiştirmede önemli bir rol üstlenmiş olurlar.
Kaynaklar
1. American Academy of Pediatric Dentistry, American Academy of Pediatrics. Policy on early childhood caries (ECC): classifications, consequences,
and preventive strategies. Pediatr Dent. 2008;30(7 Suppl):40-3.
2. American Academy of Pediatric Dentistry Council on Clinical Affairs. Policy on early childhood caries (ECC): unique challenges and treatment option.
Pediatr Dent. 2008;30(7 Suppl):44-6.
İzmir Diş Hekimleri Odası delegesi oldu. 2015’te TDB Denetleme kurulu üyesi seçildi. 2000-2002 ve 2008-2010
dönemlerinde TDB Toplum Ağız Diş Sağlığı Komisyonu üyesi görevini sürdürmüştür. 2012-2014 dönemi İzmir Diş Hekimleri Odası yönetim Kurulu üyesidir. 80’e yakın yurtdışı ve yurtiçinde yayınlanmış
bilimsel yayını, yurtiçi ve yurtdışında 100 civarında
konferans ve sunumu bulunmaktadır. 2014 yılında
Travmatik Dental Yaralanmalar- El Kitabı’nın Türkçe çevirisini yayınlamıştır. 2001 yılında IAPD Bright
Smiles Bright Futures Certificate of Recognition,
2001 yılında TDB 1. Ağız ve Diş Sağlığı Teşvik Ödülü
ve 1999 yılında IAPD Bright Smiles Bright Futures
Certificate of Recognition ödülünü kazanmıştır
Halen E.Ü. Diş Hekimliği Fakültesi Pedodonti Ana-
3. Moynihan PJ, Kelly SA. Effect on caries of restricting sugars intake: systematic review to inform WHO guidelines. J Dent Res. 2014;93(1):8-18.
bilim Dalı başkanı olarak çalışmaktadır. Bir erkek
4. Barros SE, Chiqueto K, Janson G, Ferreira E. Factors influencing molar
relationship behavior in the mixed dentition. Am J Orthod Dentofacial Orthop. 2015;148(5):782-92.
uygulamaları, minimal invaziv yaklaşımlar ve dental
çocuk annesidir. İlgi alanları koruyucu diş hekimliği
travmalardır.
5. Marinho VC. Cochrane reviews of randomized trials of fluoride therapies for preventing dental caries. Eur Arch Paediatr Dent. 2009;10(3):18391.
6. Ahovuo-Saloranta A, Forss H, Walsh T, Hiiri A, Nordblad A, Mäkelä M, et
al. Sealants for preventing dental decay in the permanent teeth. Cochrane
Database Syst Rev. 2013;3:CD001830.
7. Mejàre I, Axelsson S, Dahlén G, Espelid I, Norlund A, Tranæus S, et
al. Caries risk assessment. A systematic review. Acta Odontol Scand.
2014;72(2):81-91.
8. Guideline on Caries-risk Assessment and Management for Infants,
Children, and Adolescents. Pediatric Dentistry. 2014;36(6):127-34.
9. Taifour D, Frencken JE, van’t Hof MA, Beiruti N, Truin GJ. Effects of glass
ionomer sealants in newly erupted first molars after 5 years: a pilot study.
Community Dent Oral Epidemiol. 2003;31(4):314-9.
11. de Amorim RG, Leal SC, Frencken JE. Survival of atraumatic restorative
treatment (ART) sealants and restorations: a meta-analysis. Clin Oral Investig. 2012;16(2):429-41.
13
10. Barja-Fidalgo F, Maroun S, de Oliveira BH. Effectiveness of a glass ionomer cement used as a pit and fissure sealant in recently erupted permanent
first molars. J Dent Child (Chic). 2009;76(1):34-40.
sayfa
MAKALE
ADEZİV REZİN
SİMANLAR
Doç. Dr. Nuray ÇAPA
Günümüzde diş hekimliğinde meydana gelen bilimsel ve teknolojk
gelişmeler, hastaların artan estetik beklentilerini karşılamak amacıyla
hız kazanmıştır. Hızlı gelişimin sonucu olarak doğal dişe benzer
metal desteksiz tam porselen restorasyonların kullanımı, üretimi ve
çeşitliliği artmıştır.
Tam porselen restorasyonların kullanımının artması klinikte adeziv rezin simanların daha çok tercih edilmesine neden olmaktadır. Özellikle inley, onley, tam porselen kuron,
zirkonya destekli porselen kuron-köprü ve porselen lamina
restorasyonların hekim ve hasta tarafından tercih edilmesinin artması adeziv rezin simanların kullanımını ve önemini
arttırmıştır. 1-4
Sertleşme mekanizmalarına göre
kompozit rezin simanlar
Kimyasal sertleşen (Otopolimerizan, Self-cure) rezin simanlar: Kimyasal polimerizasyon, benzol peroksitin reaksiyon hızlandırıcı (akseleratör) olan tersiyer amin
ile reaksiyonu sonucu oluşan serbest radikallerin etkisiyle
başlar. Bu yapıştırma simanlarının içerisindeki amin grubu
Adeziv rezin siman, porselen ile diş arasında kuvvetli bir
bağlantı sağlar. Bu kuvvetli bağlanma hem restorasyonun
dayanıklılığını arttrır hem de alttaki destek dişi güçlendirebilir. Geleneksel simanlar büyük oranda mekanik retansiyon ile tutuculuk sağlar iken rezin simanlar kimyasal ve
fizyo-kimyasal bağlantı oluştururlar. Rezin simanlar, yüksek bağlantı dayanımına, sıkışma ve gerilme kuvvetlerine
zaman içerisinde renklenmeye sebep olabilmektedir. Otopolimerizan kompozit rezin esaslı yapıştırma simanlarının
belirli bir sertleşme süresine ihtiyacı vardır. Bununla beraber, çalışma zamanının kısalığı ve sertleşme zamanının
hekim tarafından kontrolünün zor olması dezavantajıdır.
Metal, zirkonya, metal-seramik restorasyonların yapıştırılmasında kullanılırlar (Resim1).1,3,7,14,15
karşı yüksek dayanıma, düşük çözünürlüğe, yüksek elastik
modülüne sahiptirler.1-3,5,6 Ayrıca yapıştırılacak dişin renginde veya transparan renkli olabilen adeziv rezin simanlar,
opak geleneksel simanlara göre estetik avantaj sağlarlar.
Uygulama sırasında teknik hassasiyet gerektirmesi, dişte
hassasiyet oluşturabilmesi ve maliyetinin yüksek olması
dezavantajları olarak sayılabilir.1-3,7
Rezin yapıştırıcı simanların
endikasyonları;
Resim 1 Panavia 21(Kuraray) self-cure, self-etch
-Tam seramik veya kompozitten yapılmış; inley, onley,
laminate veneer, kuron, endo-kuron ve köprülerin
simantasyonunda,
ları (halojen, LED (Light Emitting Diod), plazma ark veya lazer) ile monomerler aktive edilir ve polimerizasyon gerçekleşir. Polimerizasyon reaksiyonu, ışığa duyarlı kamforkinon
-Postların simantasyonunda,
gibi reaksiyon başlatıcının yapısının bozulup serbest radi-
-Adeziv köprülerin simantasyonunda,
kaller oluşturulması ile başlar1,15,16. Bu simanlarda çalışma
-Ortodontik bantların simantasyonundadır.8-10
zamanı uzundur ve ışık uygulandıktan sonra da maddenin
Rezin yapıştırıcı simanlar 2 gruba ayrılır;
1. Akrilik rezin simanlar
Akrilik rezin simanların tozu, reaksiyon başlatıcı olarak
benzoil peroksit içeren metil metakrilat polimeri ya da kopolimeridir. Ayrıca mineraller, doldurucular ve pigmentler
de vardır. Likidi ise reaksiyon hızlandırıcı amin içeren metil
metakrilat monomeridir. Güçlü bir simandır fakat çalışma
süresi kısadır ve viskoelastik özellikleri zayıftır .
Işıkla sertleşen rezin simanlar (light-cure): Işık kaynak-
9-12
sertleşmesi oldukça çabuktur. Bu materyallerin dezavantajı
restorasyonun kalınlığının fazla (1,5mm fazla kalınlıklarda)
olduğu durumlarda ışık geçirgenliğinin yetersizliğine bağlı
olarak polimerizasyonun yetersizliğidir. 1,3,17,18 Işıkla sertleşen kompozit rezin simanların, farklı renk seçeneklerine ve
renk stabilitesine sahip olmaları özellikle porselen lamina
gibi tam porselen restorasyonların simantasyonunda kullanılabilirliğini sağlamaktadır (Resim 2,3).3,17
2. Kompozit rezin simanlar
Kompozit rezin simanlar, Bis-GMA veya üretan dimetakrilat
rezinler ile silika veya cam doldurucudan hazırlanmış mikro
dolduruculu veya küçük tanecikli hibrit kompozitlerdir. Rezin matriks, çeşitli miktarlarda seramik doldurucu içeren ve
düşük molekül ağırlığı olan dimetakrilat monomer ile seypozit dolgu maddelerine benzer. Rezin tipine, içine katılan
dolduruculara ve sertleşme mekanizmasına göre farklılıklar
gösterirler.1,13,14 Rezin simanlar, sertleşme mekanizmalarına göre ve adeziv sistemlerine göre sınıflandırılabilirler.3
Resim 2 RelyX Veneer (3MESPE) light-cure, rinse-etch
Resim 3 NX3 (Kerr) light-cure, rinse-etch
15
reltilmiş, aromatik dimetakrilat karışımıdır. Yapıları kom-
sayfa
Hem ışık hem kimyasal sertleşen (dual-cure) rezin si-
sert dokularından mine ve dentin birbirinden çok farklı ya-
manlar: Baz ve katalizör olmak üzere iki kısımdan oluşurlar.
pıdadırlar. Bunun sonucu olarak yapıştırmada oluşan adez-
Baz yapının içerisinde ışıkla sertleşme reaksiyonunu başla-
yon kuvvetleri de farklıdır. Bu farklılıklar farklı adeziv sis-
tan kamforokinon, katalizörün içerisinde ise amin/perok-
temlerin gelişmesini sağlamıştır. 1,3,4,20-27
sit vardır. Dual-cure rezin simanlar, porselenin kalınlığının
fazla olması, renginin koyu olması ve fazla opasite varlığı
gibi durumlarda ışık geçirgenliğinde oluşabilecek yetersizliklerde kullanılır. Dual-cure rezin siman, oluşabilecek ışık
yetersizliklerinde tam polimerize olamayan yapının kimyasal olarak polimerizasyonunun tamamlanmasına imkan
tanır. Dual-cure kompozit rezin simanların sertleşme reaksiyonunda ışık önemlidir ve ışık kullanılmadığı durumlarda
mekanik özelliklerinde düşme gözlenir.1,3,14,19 Tam seramik
inley, onley, kuron, köprü ve indirekt lamina gibi restorasyonlarda kullanılabilir (Resim 4,5).
Kompozit rezin simanlar ile beraber
kullanılan adeziv sistemlerin
sınıflandırılması
Asidi yıkanan (etch-rinse) adezivler: Mine ve dentin dokusunun birlikte farklı sürelerde asitle (%30-40 fosforik
asit) pürüzlendirilmesidir. Asit, mine (30 sn) ve dentine (15 sn)
farklı sürelerde uygulandıktan sonra yıkanır böylece smear
tabakası kaldırılır. Uygulama şekillerine göre iki gruba ayrılırlar (Tablo1) (Resim 2,3,5).1,3,4,28
1- Üç basamaklı etch-rinse sistemler: Asidin uygulanması-yıkanması, primer uygulanması ve adeziv rezin (bonding)
uygulanması olarak 3 aşamadır. Diş dokularına mekanik
bağlanma sağlamak amacı ile ilk aşamayı asit uygulama ve
yıkama işlemleri oluşturur. Asit uygulanması, smear tabakasını ve smear tıkaçlarını ortadan kaldırarak dentinin 5-10
μm derinlikte demineralize olmasını sağlar. Peritübüler
dentinin demineralizasyonu ile tübül ağızları huni şeklinde
açılır. Dikkatli bir şekilde yıkanan diş yüzeyi dikkatli kurutularak nemli bırakılır. Bağlanmayı arttırıcı ajanlar olarak kullanılan primerler, su, aseton, etanol gibi organik çözücülerde
çözünmüş hidrofilik monomerler içerirler. Uçucu özellikleri
sayesinde, dentindeki nemli kollajen ağında var olan su ile
yer değiştirerek, kollajen ağa monomerin infiltrasyonunu
kolaylaştırırlar. Asitlenmiş dentine primer uygulanması,
çökmüş kollajenleri restore eder. Rezinin dentine daha iyi
intibak etmesini sağlar. Böylece hibrit tabakasının kalitesi
ve bağlanma dayanıklılığı artar.
Bonding ajan olarak da adlandırılan adeziv rezinler BIS-GMA
(Bisfenol glisidil metakrilat), UDMA (Urethan dimetakrilat)
gibi hidrofobik monomerlerden, TEGDMA (Trietilen glikol
dimetakrilat) gibi düşük viskoziteli hidrofobik monomer-
Resim 4 Panavia F2.0 (Kuraray) dual-cure, self-etch
Resim 5 Varionlink N (Ivoclar) dual-cure, etch-rinse
lerden oluşur. Adeziv rezin, kompozit ile hibrit tabakası
arasında köprü görevi görür. Dentin, asitleme ve yıkama
işleminden sonra tam kurutulmaz hafif nemli bırakılır ise
kollajen fibriller çökmez ve adeziv rezinin penetrasyonun
Adezyon, farklı moleküller arasındaki çekim kuvvetidir.
Dişhekimliğinde adezyon, iki farklı dental materyalin fiziko-kimyasal olarak yapışmasını ifade eder. Diş hekimliği
uygulamalarında adezyonu 2 yapı oluşturur. Bunlardan
birincisi diş dokuları (mine, dentin veya sement gibi) iken
diğeri ise restoratif materyallerdir. Mine ve dentin dokusunun asitle pürüzlendirilmesi sonucu yüzeyde retansiyon
alanları ve boşluklar meydana gelir. Adeziv
16
rezinin, boşluklara girmesi ile kompozit re-
sayfa
zinlerle dişin sert dokuları arasında adeziv
bağlanma sağlanır. Adezyonu oluşturan diş
artması sağlanır.1,3, 28-30
2-İki basamaklı etch-rinse sistemlerinde, birinci basamağı asit uygulanması oluştururken tek şişede birleştirilmiş
primer ve bonding uygulaması ikinci basamağı oluşturur.
Bu sistem de dentine nemli bağlanma tekniği gerektirir. İki
aşamalı sistemlerin, 3 aşamalı adezivlere göre daha az bağlantı kuvveti gösterdikleri bildirilmiştir.3, 31-33
2. Kendinden asitli (Self-Etch) Adezivler: Smear tabakasını tamamen uzaklaştırmadan çözen veya modifiye
eden sistemdir (Tablo1) (Resim1,4).
Etch-rinse adeziv sistemler
Self-etch adeziv sistemler
3 aşamalı
2 aşamalı
1.Asit /
2.Primer /
3.Bonding
2 aşamalı
Self-adeziv sistemler
1 aşamalı
1.Asit /
1.Asidikmonomer+primer /
1.Asidikmonomer +
2.Primer+bonding
2.Bonding
primer+Bonding
RelyX ARC (3M ESPE)
Panavia F2.0 (Kuraray)
RelyX Veneer (3M ESPE)
Panavia 21 (Kuraray)
NX3 Nexus (Kerr)
Clearfil Esthetic Cement Ex (Kuraray)
VariolinkVeneer (Ivoclar)
RelyX Ultimate (3M ESPE)
-
-
Panavia SA Cement Plus
(Kuraray)
G-CEM (GC )
RelyX Unicem/2 (3M ESPE)
iCem (Heraeus Kulzer)
Varionlink N (Ivoclar)
Maxcem Elite (Kerr)
G-CEM LinkForce (GC)
SmartCem 2 (Dentsply)
Calibra Esthetic Resin Cement (Dentsply)
BisCem (Bisco)
Choice 2 (BISCO)
Bifix SE (Voco)
MonoCem (Shofu)
Speed Cem (Ivoclar)
Tablo 1. Kompozit rezin simanların adeziv sistemlere göre sınıflandırılması
1- İki basamaklı self-etch adezivler; birinci basamağı asidik
zivler (pH~2) dentin yüzeyini kısmi olarak çözerler. Böyle-
monomer ilave edilmiş hidrofilik primer solüsyonu uygu-
ce hibrid tabaka içerisinde önemli miktarda hidroksiapatit
laması, ikinci basamağı ise hidrofobik bonding uygulaması
kristali kalmasını sağlarlar.3,39
oluşturur. Asidik rezin primer, mine ve dentini asitleme ve
primer işlemini gerçekleştirir. pH’ları 1-2 arasındadır. Yıka-
Selektif etch tekniği ise self-etch adeziv sistemlerde sade-
narak uzaklaştırılmazlar ve intertubüler dentinle hibrit ta-
ce mine dokusunun asitlenmesidir. Böylece mineye bağlan-
bakasını oluştururlar. 3,34-38 Adeziv rezin, hibrit tabakası ve
ma kuvvetinin arttırılması amaçlanır.1,3.
rezin bazlı yapıştırıcı siman arasında bir köprü görevi göKendinden adezivli (Self-adeziv) simanlar; Rezin si-
rür.1,3,4
manların bir alt grubu olarak kabul edilen self-adeziv si2- Tek basamaklı (all-in-one) self-etch adezivler, asidik mo-
manlara günümüzde hemen hemen tüm firmalarda ulaş-
nomer ilave edilmiş primer ve bonding birlikte yer almakta
mak mümkündür.40
ve aynı anda uygulanmaktadır. Hidrofilik ve hidrofobik kom-
(Tablo1) (Resim 6a,b,c).
ponentlerin karışımıdır. Uygulama öncesi iki ayrı solusyonun
Geleneksel ve rezin si-
karıştırılmasını gerektiren ve gerektirmeyen tek basamaklı
manların dezavantajları-
(tek şişe) sistemlerdir. Bu adezivlerde tek bir uygulama ile
nı ortadan kaldırmak ve
bağlanma yüzeyinin pürüzlendirilmesi (etching), bağlanma-
olumlu özelliklerini tek bir
ya hazırlanması (priming) ve bağlanma işlemi (bonding) sağ-
üründe toplamak amacıy-
lanmış olur. Bu adezivler yüksek konsantrasyonlarda iyonik
la üretilmiş yeni sistem-
ve hidrofilik monomerler içerirler ve son derece hidrofilik
lerdir. Self-adeziv siman
sistemlerdir.3,4,36 Tek aşamada uygulanan adeziv sistemlerde
kullanımında
kullanılan asidik materyaller, önemli miktarda su içerdikleri
dokusunda herhangi bir
ve adeziv boyunca sıvı geçişine izin verdikleri için, rezinin po-
ön hazırlığa gerek duyul-
limerizasyonunu inhibe edebildiği belirtilmiştir. Bu nedenle,
maz yani asit, primer ve
tek aşamalı bağlayıcı sistemlerin rezin simanlarla birlikte kul-
bonding uygulamalarına
lanılmaları tavsiye edilmemektedir.
gerek yoktur. Bu sayede
3,31
diş
sert
simantasyon işlemi koAsiditelerine göre self-etch adezivler:
laylaştırılmış ve uygula-
1- Hafif self-etch adezivler (pH≥2)
ma süresi kısaltılmış olur.
3- Orta kuvvetli self-etch adezivler (pH≈1.5 )
Güçlü self-etch adezivlerin pH’sı (<1) çok düşüktür ve
etch-rinse adezivlere benzer dentinde bağlanma ve ara
yüzey morfolojisi oluşturlar. Orta asiditede self-etch ade-
Resim 6a RelyX Unicem 2(3MESPE) self-adeziv
Resim 6b Panavia SA cement plus (Kuraray) self-adeziv
Resim 6c iCEM (Heraeus Kulzer) self-adeziv
17
2- Güçlü self-etch adezivler (pH≤1)
sayfa
Yapılarında asidik ve hidrofilik monomerleri bir arada bulunduran simanların adezyon mekanizması, cam iyonomer
simanlara benzer. Self-adezivler mine ve dentini eş zamanlı
olarak demineralize ederek monomer infiltrasyonu gerçekleştirebilirler. Simantasyon basamaklarını azaltarak, asit,
primer ve bonding uygulamaları sırasında hekime bağlı oluşabilecek teknik hataları minimalize ederler. Fiber postlar ve
dentine bağlanan restorasyonlarda kullanımı önerilmektedir.
Ancak self-adeziv simanların mineye bağlanması geleneksel
rezin simanlar kadar başarılı değildir.40,41 Bağlanmasını mineden sağlayan köprüler (maryland), indirekt laminalar, mine
dokusunun fazla olduğu dişlere yapılan onleylerin, parsiyel
kuronların simantasyonunda ideal olmadığı bildirilmekte-
Kaynaklar
1.Uludamar A, Aygün Ş, Kulak ÖY. Tam seramik restorasyonların simantasyonu. Atatürk Üniv.Diş Hek. Fak. Derg. 2011; 21(2):150-162.
2. Köroğlu A, Ekren O, Kurtoğlu O. Geleneksel ve adeziv dental simanlar hakkında bir derleme çalışması. Atatürk Üniv.Diş Hek. Fak. Derg. 2012; 22(2):
205-216.
3. Türk GA, Ulusoy M, Önal B. İndirekt restorasyonlarda kullanılan kompozit
rezin simanlar. EÜ Dişhek Fak Derg. 2014;35(2):1-8.
4. Kiremitçi A, Altıncı P. Self-etch adeziv sistemlerde güncel gelişmeler bölüm I: Farklı özelliklerde diş sert dokularına bağlanma etkinliği. Hacettepe Diş
Hek. Fak. Derg. 2008;32(4):33-48
5. Van Noort R. Introduction to Dental Materials. 2nd ed. St. Louis, MO: Mosby; 2002. p. 257-278
6. Stamatacos C, Simon JF. Cementation of indirect restorations: an overview
of resin cements. Compend Contin Educ Dent 2013; 34(1):42-46.
dir.1,33 Ayrıca renk seçenekleri daha kısıtlıdır.42
7. Uludamar A, Akalın B, Özkan KY. Zirkonyum esaslı seramik restorasyonlarda simantasyon öncesi yüzey hazırlıkları. Cumhuriyet Dent J. 2011;14(2):140153.
SONUÇ
8.Chang C.J., Hurst T.L., Hart D.A., Estey A.W.: 4 META Use in Dentistry: A literature review. J. Prosthet. Dent. 2002; 87: 216-224.
Kompozit rezin siman seçiminde;
9.Rueggeberg F.A.: From Vulcanite to Vinyl, a History of Resins in Restorative Dentistry. J. Prosthet. Dent. 2002; 87: 364-379.
dokusuna en yüksek bağlanmayı sağlarlar ancak bu sistem
10.Munck J.D., Landuyt K.V., Peumans M., Poitevin A., Lambrechts P., Braem
M., Van Meerbeek B.: A Critical Review of the Durability of Adhesion to Tooth
Tissue: Methods and Results. J. Dent. Res. 2005;84: 118-132.
teknik hassasiyet gerektirir. Bağlantı dayanımlarının, firma
11. Mc Cabe JF, Walls AWG.: Applied Dental Materials. 8th ed, UK. 2000, s.142
Üç aşamalı asidi yıkanan rezin simanlar altın standarttır. Diş
önerileri doğrultusunda titizlikle uygulanmadığında azaldığı hatırlanmalıdır.
12. O’Brien W.J.: Dental Materials and Their Selection, 3rd Ed., Chicago.2002,
s. 62-72, 210-224.
Self-adeziv simanlar kullanım kolaylığı, zaman kazandırması ve
13.Kumbuloğlu O, Lassila LVJ, User A, Toksavul S ,Vallittu PK . Shear bond
strength of composite resin cements to lithium disilicate ceramics. J Oral Rehab 2005; 32: 128-133.
azalmış post-operatif hassasiyet avantajlarına sahiptir ancak
mine dokusuna bağlanması diğer sistemlerden azdır.
Restorasyonun kalınlığı, rengi ve opasitesi ışık geçirgenliğini etkiler. Işık geçişi bu faktörden dolayı riske girer ise endikasyona göre dual-cure veya self adeziv sistemler tercih
edilebilir.
Restorasyonlarda zamanla renk değişimini en aza indirmek
18
için, ışık ile sertleşen rezin simanlar önerilir.
sayfa
14.Blatz MB, Sadan A, Kern M. Resin-ceramic bonding: a review of literature,
J Prosthet Dent 2003;89: 268-274.
15.Roulet JF. Degradation of Dental Polymers, 1987: Karger Publications,
Basel; New York.
16.Davidson CL. Operatif dişhekimliğinde gelişmeler: geleceğe meydan okumak, Quintessence yayıncılık, 2006; 2: 161-172.
17.Ferrari M, Vichi A, Feilzer A. Operatif dişhekimliğinde gelişmeler: güncel
pratik uygulamalar, Quintessence yayıncılık. 2006;1: 95-107.
18.Allen EP, Bayne SC, Becker IM, Donovan TE, Hume WR, Kois JC .Annual review of selected dental literature: report of committee on scientific investigation of the American Academy of restorative dentistry, J Prosthet Dent
1999 ;82: 27-66.
19.Shimada Y., Yamaguchi S., Tagami J.: Micro-Shear Bond Strength of Dual-Cured Resin Cement to Glass Ceramics. Dent. Mater. 2002;18:380- 388.
20.Nakabayashi N, Pashley D. Hybridization of Dental Hard Tissues, Quintessence Publishing Co, Ltd, Chapter 1, s:4-5
21. Hikita K, Van Meerbeek B, De Munck J, Ikeda T, Van Landuyt K, Miada T,
Lambrechts P, Peumans M. Bonding effectiveness of adhesive luting agents
to enamel and dentin. Dent Mater 2006 ;23: 71– 80
22.Van Meerbeek B, Vargas M, Inoue S, Yoshida Y, Peumans M, Lambrechts
P, et al. Adhesives and cements to promote preservation dentistry. Oper
Dent 2001;6:119–44.
23- VanMeerbeek B, De Munck J, Yoshida Y, Inoue S, Vargas M, Vijay P, et al.
Buonocore memorial lecture. Adhesion to enamel and dentin: current status and future challenges. Oper Dent 2003;28:215–35.
24. Nakabayashi N, Kojima K, Masuhara E. The promotion of adhesion by
the infiltration of monomers into tooth substrates. J Biomed Mater Res
1982;16:265–73.
Doç. Dr.
Nuray ÇAPA
1995 yılında İstanbul Üniversitesi Diş hekimliği Fakültesinden
mezun oldu. 2002 yılında Metal
destekli
yonlarının
porselen
restoras-
tamirinde
akışkan
25. Van Meerbeek B, Perdigao J, Lambrechts P, Vanherle G. The clinical performance of adhesives. J Dent 1998;26:1–20
kompozit
26.Roulet J.F., Degrange M.: Adhesion The Silent Revolution in Dentistry,
London, U.K. 2000, s: 13- 329.
zini Yeditepe Üniversitesi Diş
27.Dayangaç B.: Kompozit Rezin Restorasyonlar, Günes Kitabevi Ltd. Sti.,
Ankara. 2000, s: 1-39.
28.Schwartz RS, Summit JB, Robbins W, Santos JD.: Fundamentals of Operative Dentistry. Quintessence Pub. Co Inc, İlinois, USA,1996, s: 141-86.
29. Reis AF, Oliveira MT, Giannini M, De Goes MF, Rueggeberg FA. The effect
of organic solvents on one-bottle adhesives’ bond strength to enamel and
dentin. Oper Dent 2003;28:700-706.
30. Tay FR, Gwinnett JA, Wei SH. The overwet phenomenon in two-component acetone-based primers containing aryl amine and carboxylic acid monomers. Dent Mater 1997;13:118-127.
31. Carville R, Quinn F. The selection of adhesive systems for resin-based
luting agents. Journal of the Irish Dental Association 2008;54(5):218- 222.
32. Burgess JO, Ghuman T, Cakir D. Self-adhesive resincements. J Esthet Restor Dent 2010;22(6):412-419.
33.De Munck, J., Vargas, M., Iracki, J. One-day bonding effectiveness of new
selfetch adhesives, to bur cut enamel and dentine. Oper Dent 2005; 30: 3949.
maya
kullanımının bağlan-
etkisi konulu Master te-
Hekimliği Fakültesi Protetik Diş
Tedavisi Anabilim dalında tamamladı tamamladı. 2005 yılında Metal alt yapıları farklı olan
porselen restorasyonların ağız içi tamirinde, metal
primer kullanılmasının
bağlanmaya
etkisi konu-
lu doktorasını Yeditepe Üniversitesi Diş Hekimliği
Fakültesi Protetik Diş Tedavisi Anabilim dalında tamamladı. 2012 yılında Doçent oldu. Rezin simanlar,
renk seçimi konularında araştırmaları mevcuttur.
Yeditepe Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Protetik Diş Tedavisi Anabilim dalında öğretim üyesi olarak halen çalışmaktadır.
34. Cheong C, King NM, Pashley DH,Toledano M, Tay FR. Incompatibilityadhesives with chemical/dual-cured two-step vs one-step systems. Oper Dent
2003;28: 747–755.
35.Suh BI, Feng L, Pashley DH, Tay FR. Factors contributing to the incompatibility between simplified- step adhesives and chemically cured or dual-cured composites. Part III. Effect of acidic resin monomers. J Adhes Dent
2003;5:267–282.
36.Tay FR, Pashley DH, Suh BI, Carvalho RM, Itthagarun A. Single-step adhesives are permeable membranes. J Dent 2002;30:371–382.
37. Carvalho RM, Pegoraro TA, Tay FR, Pegarora LF, Silva NR, Pashley DH.
Adhesive permeability affects coupling of resin cements that utilise selfetching primers to dentin. J Dent 2004;32:55– 65.
38. Myers ML, Caughman WF, Rueggeberg FA. Effect of restoration composition, shade, and thickness on the cure of a photoactivated resin cement. J
Prosthodont 1994;3:149–157.
39.Yoshida Y, Nagakane K, Fukuda R, Nakayama Y, Okazaki M, Shintani H, et
al. Comparative study on adhesive performance of functional monomers. J
Dent Res. 2004;83:454-458.
40.Radovic I, Monticelli F, Goracci C, Vulicevic ZR, Ferrari M. Self-adhesive
resin cements: a literature review. J Adhes Dent 2008;10:251-8.
41.Ibarra G, Jhonson GH, Geurtsen W, Vargas MA, Microleakage of porcelain
veneer restorations bonded to enamel and dentin with a new self-adhesive
resin-based dental cement. Dent Mater 2007;23:218–225
19
42. Mert S, Çapa N, Kazazoğlu E. Self adeziv simanlar. Yeditepe Klinik, Yeditepe Üniv Diş Hek Fak Derg 2011;2(3):44-48.
sayfa
GEZİ
N
O
S
T
WA
E
K
L A
CANA
DA
Buralar biz Türkler için çok bilinen, çok yaygın
20
gezilen yerler olmadığından, en iyisi tanıtmaya
sayfa
tersten başlamak.
Amerika kıtasının en kuzeyinde yer alan Kanada,
yaklaşık 10 milyon km2’lik kapladığı alanıyla dünyanın en büyük ikinci ülkesi olmasına karşın, bu büyüklüğüyle ters orantılı bir nüfusa sahip. Nüfus konusunda sıralama üstlerinde yer alma gibi bir iddiası
yok, bu koca ülkede sadece 34 milyon insan yaşıyor.
Kanada ismi, bugün Quebec şehrinin bulunduğu
bölgede yaşamış olan St.Lawrence Iroquoian yerlilerinin verdiği ve yerleşim yeri, köy anlamına gelen
KANATA’dan gelmektedir.
Genelde bizce bilinen popüler destinasyonları olarak en büyük şehirleri Toronto, Montreal, Quebec ve
batıda Vancouver, belki Whisler –gündeme gelmesi
yapılan 2010 kış olimpiyatları nedeniyle. Ülkenin
başkentinin Ottawa olduğunu bilenler?
Watson Lake’in hemen girişinde bulunduğu Yukon
bölgesinin ise kapladığı alan Türkiye’nin yaklaşık
üçte ikisi (482.443 km2). Nüfusu ise komik sayıda.
Toplam 34 bin. Bunun 22 bini başşehir Whitehorse’ta yaşıyor, dolayısıyla koskocaman, yani 500.000
km2’den biraz az alana topu topu 12 bin kişi düşüyor.
Hayret mi ettiniz? Buradan daha tenhası var. Yine
kuzeylerde yer alan Nunavut’ta, Türkiye’nin üç katı
(2.093.190 km2) olan bir alanda sadece 33 bin kişi
yaşıyor.
Yukon’a karadan ulaşılmasını sağlayan, Watson Lake’in sınırında yer alan eyalet British Columbia’nın
alanı 950.000 km2, yaşayan kişi sayısı ise 4,5 milyon.
Watson lake, Yukon’un ikinci en büyük şehri. Nüfusuna gelince, sadece 1500 kişi yaşıyor oralarda. Yer
kürenin buralarında bu değerleri algılayabilmek zor.
Elli yıl sonra aynı yeri ziyarete geldiğinde tabela sayısı on bini aşmıştı. Bugün ise yüz bin civarında.
21
Carl K. Lindley isimli bir karayolu
çalışanına bir dozer tarafından yıkılan yol tabelasını onarma görevi
veriliyor. Onarım esnasında efkarlanan, ev özlemi çeken Lindley,
uzakta kaldığı yurdu olan Danver Illinois’i ve ona olan mesafeyi işaret
eden bir tabela dikiyor. Yıl 1942.
Genel olarak kuş uçmaz, kervan geçmez Watson Lake’in de bulunduğu bu bölgelerin “canlanması” iki
önemli nedenden dolayı oluyor. Birinci neden, çoğunluğu daha sefil, perişan, mutsuz, sadece azını ise
zengin, mutlu kılan, geçtiğimiz yüzyılın deliliği “gold
rush - altına hücum”, altın arayışları. İkinci neden ki
esas önemli neden budur, geçmişteki varlığını güncelimizde de maalesef sürdüren, ihtiyaçların, icatların esas sebebi olan savaştır. İkinci dünya savaşında
Japonya tehlikesine karşı, okyanustan ulaşım zorlaşıyor. Bu yüzden stratejik bir öneme sahip Alaska’nın
güneyde kalan diğer ABD eyaletleriyle karadan bağlantısını mümkün kılmak için yaygın bilinen kısaltılmış adıyla Alcan, 2450 km2’lik Alaska – Kanada karayolu 8 ay kadar kısa bir sürede inşa ediliyor. Böylece
Yukon’a giriş sağlanabiliyor, yani Watson Lake kuruluyor, önemi artıyor.
sayfa
Watson Lake’in
dün olduğu
gibi bugün de
hem Yukon’un
girişi, hem de
kuzey British
Columbia çıkışı
için barınma,
ulaşım, lojistik
önemi büyük.
Alaska’ya giden ikinci önemli yol Stewart Cassiar karayolu
da buraların çok yakınlarında Alcan’la birleşmektedir. Başta
Stewart Cassiar karayolu olmak üzere, her iki yolda da manzaralar olağanüstüdür. Yeşilden kızıla zengin bir renk tonunda ormanlar, maviden yeşilin çeşitlerinde göller, şelaleler, buzullar.
* kâh özlem, merak=“ah, aahhh, acaba buraları görmek nasip
olabilecek mi, ne güzel yerler…
* kâh muzip “ bu tabelalar aslı gibi, hiç taklide benzemiyor, buraya esas yerlerinden nasıl elde edilerek gelebildiler acaba???”
Tercümesi kim ve nasıl yürüttü bunu???
Hayvan çeşidi de öyle. Doğal ortamda serbestçe yaşamaya alışmış vahşi hayvanlarla her an karşılaşmak olası dışı değil. Yavrularıyla dolaşan ayılar, tilkiler, yaban öküzleri, geyikler, size sanki
hayvanat bahçesinde dolaşıyorsunuz hissini verebiliyor.
Yukon’un ikinci en büyük bu minik şirin Watson Lake’in hemen
yanı başındaki Danışma Merkezinde aynı zamanda “eski zamanlar yaşamın” görüntülendiği çok hoş bir müze var. Ayrıca yazın
açık olan bir “Kuzey ışıkları” gösteri merkezi de bulunmaktadır. Bu merkez kışın kapalı çünkü zaten tüm açık alanlar kuzey
ışıklarına uygun gösteri merkezi oluyor. Kuzey ışıkları – Aurora
Borealis olan Kuzeydeki bu ışıklar, kutup ve yakın çevrelerinde
dünya atmosferindeki parçacıklarının güneşten gelenlerle çatışması, çarpışmasıdır. Tabiat ananın, rengârenk tüllerin dansı
şeklinde harika bir gösterisidir. Yaklaşık 11 yılda bir güçlü görünebilme siklüsleri saptanmış. Kuzeyin gündoğumu anlamına
gelen bu ışıklar, kimi Alaska yerlilerine göre insanların veya
avladıklarının ruhlarının havada dolaşması şeklinde yorumlanmıştır. Meraklısı olabilir, hemen eklemeliyim. Güney ışıkları
da var, Aurora Australis bilinen adıyla. Ancak onların “gösteri
menzili” sadece güney kutbuyla sınırlı, yerleşim bölgelerinden
uzakta olmaktadır.
19. yüzyıl sonlarında babasıyla beraber Kaliforniya’dan altın
arayışına yollara düşen Frank Watson’un yolu buralara düşüyor
ve evlenerek yerleşiyor. Havaalanı ve Alaska Kanada karayolu inşaatı esnasında barınma ve genel ihtiyaçları sağlamasıyla
Watson Lake’in yerleşim yeri olarak önemi artıyor.
22
Bu arada Alaska Kanada karayolu inşaatı esnasında, Watson
Lake’in dünyaca meşhur olmasına neden bir olay meydana geliyor. Carl K. Lindley isimli bir karayolu çalışanına bir dozer tarafından yıkılan yol tabelasını onarma görevi veriliyor. Onarım
esnasında efkarlanan, ev özlemi çeken Lindley, uzakta kaldığı
yurdu olan Danver Illinois’i ve ona olan mesafeyi işaret eden bir
tabela dikiyor. Yıl 1942. Elli yıl sonra aynı yeri ziyarete geldiğinde tabela sayısı on bini aşmıştı. Bugün ise yüz bin civarında.
Tabela sıklığı ve çokluğuna bakılacak olunursa, resmen orman,
yol tabelaları yağmur ormanı sanki. Günümüzde artık çeşit çeşit tabelalar barındıran bu tabela ormanı içinde
dolaşmak farklı duygulara sebep oluyor:
* kâh tanıdık = “ah, aahhh buralara gitmiştim,
hey gidi günler”
sayfa
Watson Lake’in dün olduğu gibi bugün de hem Yukon’un girişi,
hem de kuzey British Columbia çıkışı için barınma, ulaşım, lojistik önemi büyük. Hele bahsettiğim bu zengin flora ve faunaya
karşın Alaska’ya tek esas karadan ulaşımının sağlandığı bu büyük bölge içinde insan azlığı, cep telefonlarının çekmedikleri,
yollarda telefon kulübeleri olmadığı ve yerleşim yerlerinin birbirinden çok uzaklarda oldukları göz önünde bulundurulursa…
Buralara değinmişken çok yakınlarındaki bir konaklama yeri
olan, tesadüfen yaşamlarına ortak olduğum, Nugget City’den
de biraz bahsetmek istiyorum. Bizdeki yumurta ve galeta
unuyla kaplı kızarmış ufak tavuk parçaları kelime anlamından
çok farklı olarak Nugget, buralarda işlenmemiş külçe altın anlamına geliyor. Nugget City, bir zamanların suyu elektriği olmayan, zorlu kış günlerinde ayı, kurt gibi vahşi hayvan saldırılarına
karşın tetikte olunması gereken ufacık bir çadırdan son derece
konuksever, çalışkan ve yardımsever sahipleri Scott ve Linda sayelerinde bugünlerdeki lüks döşeli bungalovlarıyla, ıssız
ve kötü yollar için çok gerekli olan araba tamircisiyle, lokantasıyla konforlu bir duraklama, konaklama haline dönüşmüş
bulunmaktadır. Sahiplerinden Linda, madencilikle uğraşan bir
aileden gelme. Kendisi de o zamanların ıssız ormanlar içinden
geçen, zor ve uzun süren yol koşullarında kamyonlarla yeşim
madeni taşımacılığı yapmış. Şu anda Yukon yerleşim bölgesinin 4 yıldızlı, en lüks barınma yerlerinden biri sayılan Nugget
City’nin bazı bungalov’larının malzemeleri ise Watson Lake’teki
eski havaalanından teker teker ayıklanarak taşınmış.
Bir zamanların “altına hücum edenlerin” hikâyesi gibi güncelimizdeki sahipler dört çocuklu Linda ve Scott’un mücadeleyle
dolu “hazıra konmadan, kolaycılıkla, yoktan var olmama, mücadelelerle başarı elde etme ” hikâyeleri ilginç geldi. Yaşamın
8-17 çalışma, trafikte cebelleşme sonrası eve ulaşmak, yemek
yeme sonrası televizyon ve bilgisayarda oyun oynama, İnternet’te sosyal medyaya takılmaktan ibaret olduğunu sananlara,
bu çarkın yıpratıcılığına takılanlara ithaf olunur bu son paragraf. Aslında dünyamız ilginçtir, yeter ki bakma isteğimiz, merakımız olsun, yeter ki baktığımızı görebilme kabiliyetimiz olsun…
Dr.
Lakme TOKTAŞ
Cumhuriyet’in eski Gezi ve Hürriyet’in seyahat ekinde gezdiği yerlerden bazılarını yazarak keyifle paylaşma
imkanı bulmuştur.
23
Köstence Romanya’ da doğan Lakme Toktaş
lise eğitimini İstanbul’da tamamlamasının
ardından Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldu. Meslek yaşamını
Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinde konsültan hekim olarak sürdüren Toktaş meslektaşı ve kendisi gibi gezi tutkunu
eşiyle keyifli geziler gerçekleştirmektedir.
Toktaş çiftinin oğulları aynı mesleği tercih
etmese de aynı gezi tutkusunu taşıyor.
sayfa
MAKALE
DİŞ HEKİMLİĞİNDE YENİÇAĞ
DİJİTAL ÖLÇÜ
VE AĞIZ İÇİ TARAYICILAR
Doç. Dr. Tuğrul SARI
Ölçü alma işlemi, diş hekimliği klinik uygulamaları arasında önemli
bir yer tutar. İndirekt restoratif uygulamaların temelini oluşturan
ölçü alma işleminin ilk defa 1692 yılında Alman cerrah Matthaeus
Gottfried Purmann tarafından mum ölçü maddesi kullanılarak
yapıldığı çeşitli kaynaklarda belirtilir. Daha sonra 1756 yılında Phillip
Pfaff tarafından ölçü alma amacıyla Paris alçısının kullanıldığı ve
kullanımının tarif edildiği de kayıtlarda mevcuttur1.
3 0 0
y ı l
İlk kayıtlardan bugüne kadar
geçen 300 yılı aşkın süre boyunca ölçü almaya yarayan birçok farklı materyal ve teknikler
geliştirilmiş, bu konuda yapılan
sayısız araştırma sonuçlarıyla
da bu uygulamanın standartla-
24
rı oluşturulmuştur.
sayfa
Konvansiyonel ölçü teknikleri her ne kadar yüksek klinik ba-
defa 4 saat içinde bir kron restorasyonu üretilerek sunulmuş
şarıyla kullanılsalar da, bir takım zorluklar içerirler. Farklı
ve sunumu yapılan ilk başarılı CAD-CAM restorasyon olarak
restoratif amaçlar için kullanılan birçok farklı ölçü materyali
kayıtlara geçmiştir2,3. Ancak ilk ağız içi tarayıcı sistemi geliş-
mevcuttur. Bu materyallerin hepsi güncel bir şekilde klinikler-
tiren ekip Dr. Werner Mörmann ve elektrik mühendisi Marco
de bulunur ve birbirlerine avantaj ve dezavantajları nedeniy-
Brandestini’den oluşmaktadır ve bu ekibin tasarladığı sistem
le klinisyeni ideal sonuçlara ulaşmak için vaka bazlı seçimler
Sirona Dental şirketi tarafından 1987 yılında CEREC sistemi
yapmaya sevk ederler. Vaka bazlı doğru seçimler yapabilmek
adı altında tanıtılmış ve ilk ticari CAD-CAM sistemi olarak pi-
ise, yüksek klinik tecrübe gerektirir. Ancak, ölçü maddeleri
yasaya sunulmuştur4. Daha sonraki süreçte CEREC sisteminin
konusundaki bilgilerimiz son derece fazla olsa bile tek başına
tarayıcıları geliştirilmiş, aynı zamanda bu konuda çalışan bazı
doğru ölçü maddesinin seçimi, başarılı bir ölçü için çoğunlukla
başka firmalar da ürünlerini piyasaya sürmeye başlamışlardır.
yeterli olmaz. Farklı durumlarda başarılı ölçüler alabilmek için
İlk CEREC sisteminin tanıtılmasından yıllar sonra, 2006 yı-
literatürde; çift karıştırma tekniği, putty-wash tekniği, açık
lında Lava Chairside Oral Scanner (C.O.S) (3M ESPE, St. Paul,
ağız ölçü ve kapalı ağız ölçü teknikleri, kapalı ve açık kaşık ölçü
MN, ABD) ve 2008 yılında D4D LLC Technologies firması ta-
teknikleri, uzun süreli dinamik ve kısa süreli fonksiyonel ölçü
rafından üretilen E4D sistemi Amerika’da satışa sunulmuş5,
teknikleri, basınçlı-basınçsız-selektif basınçlı ölçü teknikleri
onu takiben Danimarkalı 3Shape firması 2011 yılında ilk pud-
gibi birçok teknik tarif edilmiştir ve bu
rasız tarama yapan ağız içi tarayıcısını
tekniklerin hemen hepsi de güncel ola-
tanıtmıştır6. Günümüzde on beşten
rak uygulanmaktadır. Bütün bu alter-
fazla firmanın bu konuda çalıştığı ve
natif uygulamalar arasından en uygun
ağız içi tarayıcılar tasarlayarak ürettiği
olanı seçerek ideal şekilde uygulamak
da teorik bilgi ve pratik tecrübe gerektir ve bu noktada klinisyenin üzerine
çokça sorumluluk düşer.
Ölçü maddesi ve ölçü tekniğinin belir-
Ölçü materyallerin hepsi
güncel bir şekilde kliniklerde bulunur ve birbirlerine
avantaj ve dezavantajları
nedeniyle klinisyeni ide-
lenmesinin akabinde, uygulama aşa-
al sonuçlara ulaşmak için
masında karşılaşılan zorluklar da ölçü
vaka bazlı seçimler yapma-
alma işleminin başka bir yönüdür. Her
ne kadar, materyalin karıştırılması ve
ya sevk ederler.
bilinmektedir ancak bunların bir kısmı
henüz geliştirme aşamasında olduğu
için satışta değildir. Bazıları da satışta
olmalarına rağmen, üretici firmalarının
Türkiye pazarında temsilcisi bulunmadığı için ülkemizde temin edilememektedirler.
İlk duyuruldukları andan itibaren günümüzden birkaç yıl öncesine kadar
hazırlanması sürecinin standardizas-
birçok kişi tarafından gelişme potansi-
yonu amacıyla son yıllarda farklı apa-
yeli olan bir uygulama alanı olarak gö-
rat ve cihazlar geliştirilmişse de, heki-
rülen ve gözaltında tutulan dijital diş
min kısıtlı çalışma zamanı içindeki manipülasyon yeteneği ve
hekimliği uygulamaları, üretici firmaların son yıllarda kaydet-
hastanın işlem esnasındaki konfor ve kooperasyonu, başarı
tiği büyük teknolojik ilerleme, sisteme uygun sarf malzeme ve
için son derece belirleyicidir. Bütün bunlara ilave olarak, ölçü
materyallerin hızlı gelişimi ve sistemin kullanım alanlarının ge-
materyalleri çoğu zaman hataları tolere etmez ve restorasyon
nişlemesi nedeniyle profesyonel hayatımıza hızlı bir giriş yap-
bölgesinde kritik bir noktadaki bir eksiklik çoğu zaman bütün
mıştır. Günümüz diş hekimliğinde artık yüksek hassasiyetle
işlemlerin tekrarlanmasıyla sonuçlanır. Pek de nadir karşıla-
dijital ağız içi taramalar yapılabilmekte ve CAD-CAM sistemleri
şılmayan bu tekrarlar; zaman, para ve bazen prestij kaybına
kullanılarak hemen her vakaya çözüm getirebilen hassas ve
neden olur. Ölçü maddesinin raf ömrü, farklı kıvam ve sertleş-
başarılı restorasyonların tasarım ve üretimi yapılabilmektedir.
me zamanı alternatifleri, polimerizasyon büzülmesi, hidrofi-
Bugün geldiğimiz noktada, üç boyutlu dijital ölçüler ve CAD-
lik-hidrofobik karakteri, ölçünün içine dökülen alçının durumu
CAM sistemiyle restorasyon yapımı, mesleğimizin geleceğini
ve buna benzer birçok farklı etken, ölçü alma ve model elde
şekillendirmeye başlamıştır ve hemen her hekimin kendisini
etme sürecinin başarısını direkt veya dolaylı etkileyen diğer
güncellemek ve çağa ayak uydurmak amacıyla ilgi gösterdiği
değişkenlerdir. Sonuç olarak, çok eski zamanlardan bugüne
bir konu haline gelmiştir. Bu nedenle bu makalede, ağız içi di-
diş hekimliği pratiğinde kullanılmakta olan konvansiyonel ölçü
jital tarayıcı sistemlerin avantajları ve kısıtlamalarının değer-
teknikleri onca gelişmeye rağmen hala ciddi oranda bilgi, be-
lendirilmesi ve ayrıca ülkemizde temin edilebilen güncel ağız
ceri ve yüksek teknik hassasiyet gerektiren işlemlerdir.
içi dijital tarayıcı sistemlerin tanıtılması ve değerlendirilmesi
amaçlanmaktadır.
dâhil edilebileceğini ilk defa Dr. François Duret 1973 yılında
öngörmüş ve bu konuda bir tez hazırlamıştır. Bu fikirler ışığında, 1984 yılında kendisi tarafından tasarlanan bir cihaz
patent altına alınmıştır. 1989 yılında, bu cihaz kullanılarak ilk
Ağız İçi Tarayıcı Sistemlerin
Avantajları
Ağız içi tarayıcılar ve bu tarayıcılarla elde edilen sanal modeller üzerinde CAD-CAM yönte-
25
Endüstriyel CAD-CAM uygulamalarının diş hekimliği pratiğine
sayfa
Konvansiyonel tekniklerle alınan ölçülerdeki sorunlar ancak ölçü
alındıktan sonra, hatta bazen alçı model incelenirken fark edilir ve
genellikle tamamen yeni bir ölçü alınmasını gerektirir.
miyle restorasyon üretimi, konvansiyonel yöntemlerle aynı
komşuluğundaki dişi de kaydetmek yeterlidir. Bu özellik, tam
hedefe yönelik fakat tamamen farklı bir akış çerçevesinde
ağız restorasyonlarında birkaç bölgeye ayrılarak, parça parça
ilerleyen bir süreçtir. Dijital iş akışı, klinik süreçlerin yürütül-
taranıp çalışılmasına imkân sağlar.
mesi açısından konvansiyonel yöntemlere göre birçok avantaja sahiptir. Bu avantajların başlıcaları şunlardır;
Kolay temizlik ve dezenfeksiyon
Ağız içi tarayıcıların kolayca temizlenebilen ve hatta bazen
Gerçek zamanlı görüntüleme
otoklavlanabilen tarama uçları vardır. Bazı tarayıcılarda daha
Ağız içi taramayla alınan ölçüleri işlem esnasında canlı olarak
da pratik olan tek kullanımlık kılıflar kullanılabilir. Bu durum,
izlemek ve hatalı ve eksik kısımları anlık olarak teşhis ederek
ölçü kaşıklarının ve ölçülerin temizlenmesi ve dezenfeksiyonu
düzeltmek mümkündür. Konvansiyonel tekniklerle alınan öl-
işlemlerine kıyasla çok daha pratiktir.
çülerdeki sorunlar ise ancak ölçü alındıktan sonra, hatta bazen
alçı model incelenirken fark edilir ve genellikle tamamen yeni
Çapraz enfeksiyondan korunma
bir ölçü alınmasını gerektirir.
Klinik ve laboratuvar arasında kontamine haldeki konvansiyonel ölçüler ve alçı modeller yerine dijital ölçülerin ve modelle-
Kolay tekrarlama
rin transfer edilmesi, klinik ile laboratuvar arasındaki çapraz
Ölçünün yetersiz olduğu durumlarda, ölçü karıştırma veya ka-
enfeksiyon riskini de minimize eder.
şık hazırlama gibi bir işleme gerek olmadan kolayca tekrar ölçü
alınabilir. Ayrıca kaşık seçimi, ölçü maddesi seçimi, ölçünün
Anlık analiz imkânı
ağızdan çıkarılırken distorsiyonu veya kaşıktan ayrılması gibi
Dijital olarak ölçülendirilen prepare dişlerin giriş yolu, redük-
potansiyel sorunlar da yoktur.
siyon miktarı, karşıt dişe mesafesi, dişlerin genişlikleri, ark
genişliği gibi birçok parametre yüksek doğrulukla dijital olarak
Selektif tekrarlama
değerlendirilebilir7. Aynı değerlendirme imkânı, dijital olarak
Ölçünün herhangi bir bölgesinde sorun olması halinde, sade-
tasarlanan restorasyonlar için de geçerlidir.
ce o bölge dijital olarak kesilerek uzaklaştırılabilir ve sadece o
bölgenin yeniden taranmasıyla ölçü yeniden düzenlenebilir.
Model bütünlüğünün korunması
Dijital ölçü ile elde edilen modellerin, restorasyon üretim süreçleri esnasında aşınması, bozulması veya transferi esnasın-
Ağız içi tarama sistemleri, bütün ağzın ölçüsünün alınmasına
da kırılması, kaybolması gibi riskler yoktur8. Arşivlenen model-
gerek olmayacak şekilde sadece restorasyon
ler geriye dönük olarak ilk günkü halinde elde edilebilir. Ayrıca,
bölgesinin ölçüsü alınarak işlemin bitirilmesine
daha önce yapılan restorasyon tasarımlarına da erişilerek
olanak tanır. İlave olarak, aproksimal kontakt-
gereği halinde eskiden yapılan restorasyonlar da aynı şekilde
ların oluşturulması için restorasyon bölgesinin
yeniden yapılabilir.
26
İlgili bölgelerin kısmi ölçüsünün alınması
sayfa
Hızlı transfer ve erişim
sağlarlar. Örnek olarak; dijital yüz tarama verileri, üç boyutlu
Dijital ölçülerin transferi ve erişimi fiziksel modellere göre
radyografi veya volumetrik tomografi (CBCT) verileri ağız içi
çok daha hızlı yapılabilmektedir . Bunun için üçüncü kişilerle
tarama verileriyle kombine edilerek, tasarımların yüz hatlarıy-
direkt iletişim veya veri depolama bulutu vasıtasıyla transfer
la uyumu, cerrahi rehber plakların üretimi gibi teşhis ve tedavi
yöntemleri kullanılarak ölçüler ve modeller paylaşılabilir.
aşamalarında kombine şekilde kullanılabilirler11.
Saklama kolaylığı
Ağız İçi Tarayıcı Sistemlerle İlgili Kısıtlamalar
Dijital ölçü ve modellerin saklanması için fiziksel bir alan ge-
Konvansiyonel ölçü yöntemlerine kıyasla birçok avantaja sa-
reksinimi yoktur. Bu sayede çok daha fazla veri dâhili bellek-
hip olan ağız içi dijital tarayıcı sistemler bütün bu avantajla-
lerde veya veri bulutunda kolaylıkla arşivlenebilir. Fiziksel
ra rağmen yine de tamamen sorunsuz hale gelememişlerdir.
modellere ihtiyaç olması halinde ise, model kazıyıcılar veya üç
Mevcut güncel tarayıcılar ile ilgili olarak, ağız içi dijital tarayı-
boyutlu yazıcılar gibi dijital veri işleyebilen cihazlar kullanıla-
cılara yatırım yapmadan önce göz önünde bulundurulması ge-
rak dijital ölçülerden fiziksel modeller elde edilebilir.
reken kısıtlamalar aşağıda belirtilmiştir.
Materyal tasarrufu
Öğrenme zamanı
Dijital ölçü ve modelleme sistemleri kullanıldığında ölçü ma-
Ağız içi dijital tarayıcılar ile ölçü alma işlemi de, bütün diğer
teryalleri ve model alçısı gibi birçok materyalin kullanımına
klinik uygulamalar gibi ön eğitim gerektiren bir işlemdir. Yeni
gerek kalmaz ve bu sayede hem maliyetler düşürülür hem de
kullanıcılar genellikle ilk denemelerde kendilerini mutlu eden
materyal kullanımı en aza indirilerek tasarruf sağlanır.
sonuçlarla karşılaşmazlar. Tarama esnasında eğiticiler ve
9
tecrübeli kullanıcılar tarafından kolay ve doğal bir hareketler
Tek seansta tedavi opsiyonu
serisi gibi yapılan ve seyrederken herhangi bir disiplin çerçe-
Dijital ölçü yöntemi kullanılarak hazırlanan üç boyutlu model-
vesinde yapılıyormuş gibi görünmeyen tarama işlemi, aslında
lerin üzerinde yapılan restorasyonlar tek seansta bitirilerek
eğitim ve kullanım tecrübesine dayalı bir sistematik yöntem
teslim edilebilir. Bu avantaj; zaman ka-
dâhilinde yapılmaktadır. Eğiticiler tara-
zancı sağlamanın yanı sıra ağız içi or-
fından tarif edilen ve klinik tecrübeyle
tama açık dentinin kısa sürede tekrar
geliştirilmesi gereken tarama tekniği,
örtülmesi ve adeziv prosedürlerin geçici yapıştırma simanı gibi etkenlerden
etkilenmeden kısa sürede daha yüksek
başarıyla uygulanmasına imkân verir6.
Sanal hasta takibi ve analizi
Dijital tarayıcılarla farklı zamanlarda
aynı hastadan alınan ölçüler bir takım
yardımcı programlar vasıtasıyla üst
üste çakıştırılarak, hastanın ağzında
zaman, fonksiyon, patolojik durumlar
Ağız içi tarayıcılar ve bu tarayıcılarla elde edilen sanal
modeller
üzerinde
CAD-
CAM yöntemiyle restorasyon üretimi, konvansiyonel
yöntemlerle aynı hedefe
yönelik
fakat
tamamen
farklı bir akış çerçevesinde
ilerleyen bir süreçtir.
hassas bir dijital ölçü elde etmek için
önemli bir kriterdir. Bu hareket yollarının öğrenilmesi bir miktar zaman alır
ilk başta öğrenme eğrisi son derece
düzdür12. Bu nedenle, ilk baştaki zorlanmaya rağmen denemeye devam ederek
tekniğin idealize edilmesi gerekir.
İmplant destekli restorasyonlar için
kısıtlılık
İmplantların kemik içindeki pozisyon-
veya tedavi işlemlerine bağlı olarak
larının ağız içi tarama yöntemiyle doğ-
meydana gelen birçok değişimin takibi
ru tespiti için, ölçüsü alınan implant
ve analizi yapılabilir. Bu seçenek; diş
markasına ve tipine ait, özel bir tarama
hareketleri, aşınma ve kırıklar, dişetindeki değişim ve çekilme-
abutmentının kullanılması gerekir13. Bu özel tarama parçasının
ler gibi birçok değişikliği değerlendirebilmemizi sağlar10.
hem ilgili implant firması tarafından üretilerek son kullanıcıya
servis edilmesi, hem de ağız içi tarayıcının veri işleme progra-
Gerçek renklerle ölçülendirme
mında bu parçanın tanıtılarak kayıt altına alınmış olması ge-
Güncel tarayıcı sistemlerin bazıları tarama işlemini dokuların
rekmektedir. Henüz, piyasada bulunan bütün implant sistem-
gerçek renklerini temsil edecek şekilde tarama yapmaktadır.
lerinin envanterinde özel tarama parçaları mevcut değildir.
Bu özellik, dokuların renklerinin zamana bağlı değişimlerini
Ayrıca implant sisteminde bu özel parça mevcut olsa bile, eğer
tespit etmek ve yorumlamak için kullanılabilir. Aynı zamanda
implant üreticisi ile tarayıcının üreticisi arasında işbirliği yok-
güncel bazı tarayıcı sistemler renk tespit sensörleriyle dona-
sa veri işleme programı bu parçayı tanıyamaz ve implant po-
tılmıştır ve restoratif renk tespitine kılavuzluk edebilirler.
zisyonunun ölçüye aktarılması mümkün olmaz. Her ne kadar,
sürekli çalışsalar da, halen konuyla ilgili kısıtla-
Bazı ağız içi tarayıcı sistemler, dijital tarama verilerin baş-
malar mevcuttur ve bu kısıtlamalar yatırım ya-
ka bir takım dijital veri tipleriyle kombine edilmesine olanak
pılmadan önce göz önünde bulundurulmalıdır.
27
sektördeki bütün firmalar işbirliği yapmak için
Farklı verilerin kombine edilebilmesi
sayfa
Statik ve dinamik oklüzyon temsili
değildir. Ancak son yıllarda birçok farklı firmanın sektöre gir-
Konvansiyonel alçı modeller geleneksel yöntemlerle artikü-
mesi nedeniyle yakın gelecekte tarayıcı fiyatlarının ucuzlama-
lasyon kayıtları alınarak artikülatörlere bağlanabilirler ve bu
sı beklenmektedir.
sayede hastaya özel lateral ve protruziv hareket yolları taklit
edilebilir ve gereken durumlarda kolaylıkla dikey boyut deği-
Tarama şablonları
şiklikleri yapılabilir. Bu kayıtlar ve artikülasyon taklidi, büyük
Farklı ağız içi tarayıcıların farklı çalışma sistemleri vardır ancak
çaplı restorasyonların üretimi için önemli bir gereksinimdir.
hali hazırda kullanılan bütün teknolojilerin ortak noktaların-
Dijital tarayıcıların veri işleme programları henüz bu modelle-
dan bir tanesi, taranan bölgenin yeterli doğrulukta ölçüsünü
rin bağlanabildiği sanal artikülatör ara yüzlerine sahip değildir
elde edebilmek için belirli tarama şablonlarına uygun hareket
ve dijital modeller kullanılarak hazırlanan restorasyonların en
etme gerekliliğidir. Bu gereklilik hem model taraması için hem
önemli kısıtlamalarından birisi bu durumdur. Yakın zamanda
de ağız içi taramalar için geçerlidir15. Burada tarama şablonu
bir firma tarafından ilk defa bir sanal artikülatör tanıtılmış ve
şeklinde ifade edilen, tarayıcı kamera taranan bölge içinde ha-
eksiğin giderilmesi için ilk adım atılmıştır . Ancak firmaların
reket ettirilirken, yüksek doğruluktaki görüntüyü elde etmek
birçoğu bu eksikliğin giderilmesi için çalışıyor olsa da, bu ko-
için uyulması gereken hareket yoludur. Ancak bu şekilde tara-
nuda halen kat edilmesi gereken çok mesafe var gibi görün-
ma işlemi boyunca elde edilen görüntüler üst üste çakıştırıla-
mektedir.
rak eksiksiz ve yeterli veri büyüklüğüne sahip hassas ölçüler
14
elde edilebilmektedir. Genellikle bu tarama şablonu oklüzalKapalı sistemler ve ekstra ücretler
den başlayıp oklüzal yüzey boyunca devam eder, daha sonra
Bazı tarayıcı sistemlerde, kullanıcılar tarama başına ücret öde-
kesintisiz şekilde lateral yüzlerin bir tarafında devam edilir, en
mek zorundadır. Birçok tarayıcı sistemde ise tarama verileri
sondan diğer lateral yüze geçilir ve son olarak oklüzalden ters
önce üretici firma tarafından yönetilen bir veri bulutuna gön-
yönde ilerlenip ilk başlanan noktaya gidilerek sonlanır. Tarama
derilerek orada işlenir ve sadece sistemin kendisi tarafından
şablonu içerisinde bulunması muhtemel olan; mandibuler an-
kullanılabilecek şekilde kodlanır. Diğer sistemler ve üçüncü
terior bölge gibi çok dik eğimli bölgeler veya damak mukozası
kişilerin kullanımına imkân sağlayan STL (Standard Triangula-
gibi çok belirgin yapılar barındırmayan bölgelerde hassas bir
tion Language) formatındaki veriler ise ancak veri bulutundan
tarama yapmak bir hayli zor olabilir. Kullanıcılar, kullanım tali-
tekrar alınarak elde edilebilir ve bu da ayrı program lisansları-
matlarını biliyor olmakla birlikte sadece bu tariflere göre hare-
na ve ücrete tabi olabilir. Bu sistemler “Kapalı Sistem” şeklin-
ket etmemeli, kendi kullandıkları tarayıcı sistem için en uygun
de adlandırılır. Son dönemde üreticilerin bir kısmı direkt ola-
yöntemi tespit etmeye çalışmalıdırlar.
rak STL formatında verilerin elde edilmesine olanak sağlayan
“Açık Sistem” cihazların üretimi ve satışını gerçekleştirmekte-
Güncel Dijital Ağız İçi Tarayıcıların Özellikleri
dir ancak yatırım yapılmadan önce mutlaka bu durum hakkında
Dünyada güncel olarak dijital ağız içi tarayıcılar konusunda ça-
bilgi istenerek göz önünde bulundurulmalıdır. Ayrıca, tarayıcı
lışan yirmi kadar aktif firma vardır ve bu firmaların ürettiği ci-
sistemlerin birçoğunda kullanılan yazılımların yıllık lisansları
hazların bazıları geliştirme aşamasında bazıları ise ticari ürün
ve güncellemeleri için her yıl ücret istenmekte ve kapalı sis-
şeklinde satıştadır. Ticari ürün olanlardan bir kısmını ülkemiz-
temleri açık hale getirmek için fazladan ücret talebi söz konu-
de bulunan temsilciler vasıtasıyla temin etmek mümkündür ve
su olabilmektedir.
bu ürünler aşağıda sıralanmıştır. Makalede sıralama yapılırken,
üretici firma isimlerinin alfabetik sırası göz önünde tutulmuş-
Maliyet
tur. Ayrıca, ağız içi tarayıcı sistemler ile ilgili karşılaştırmalı bil-
Ağız içi tarama sistemleri hala pahalı sistemlerdir. Bu nedenle
giler Tablo 1.’de özetlenmiştir.
28
fiyat/fayda oranı birçok potansiyel kullanıcı için henüz makul
sayfa
Trios 3 (3Shape, Kopenhag, Danimarka)
3shape firması, 2011 yılında piyasaya sürülen Trios Standard
ve 2013 yılında onu takip eden Trios Color’dan sonra, son olarak Trios 3’ü piyasaya sürmüştür ve bu ürünlerin hepsi aynı
anda ürün portföyünde mevcuttur. Tarayıcı konfigürasyonu
olarak; tekerlekli dokunmatik bilgisayar istasyonu, USB ile direkt bilgisayara bağlanan versiyon veya dental ünite monte
edilen seçenekleri barındıran firma, ayrıca tarayıcı ucun kalem
şeklinde veya tabanca şeklinde kullanılabilmesine olanak sağlayan bir tasarım hazırlamıştır.
Yüzeyin spreylenmesi gerekmeden konfokal mikroskopi prensibine dayalı teknolojisi ile bir seri video kaydı yapan tarayıcı;
basitçe, paralel şekilde yüzeye gönderilen ve geri yansıyan ışık
demetinin algılanması sonucunda yüzeyle bir odaklama de-
Tablo 1. PIYASADAKI GÜNCEL AĞIZ IÇI DIJITAL TARAYICILARIN ÖZELLIKLERI
3 Shape Trios 3
3 Shape Trios Standart/Color
Carestream CS 3500
Spray toz
Hayır
Renk
Evet
Konfigürasyon
Dokunmatik tekerlekli
bilgisayar; USB ile bağlantı:
dental ünite entegrasyon
Dokunmatik tekerlekli
bilgisayar; USB ile bağlantı:
dental ünite entegrasyon
USB ile bağlantı; dental ünite
entegrasyon
Tarayıcı boyutu (UxGxY)
?
320x56x16 mm
245x62x37 mm
Veri kaydetme modu
Seri videolar
Seri videolar
Tek tek çok sayıda görüntü
kaydı
Veri kaydetme prensibi
Confocal Mikroskopi
Confocal Mikroskopi
Triangulation
Dijital iş akışı
Veri bulutu bazlı (3Shape Trios
Inbox) veri transferi; kapalı
sistem.
Veri bulutu bazlı (3Shape Trios
Inbox) veri transferi; kapalı
sistem.
Veri bulutu bazlı (CS Connect)
veri transferi, serbest STL
export.
CAD: 3Shape Yazılım
CAD: 3Shape Yazılım
CAD: CS Restore CAD
CAM: Çok sayıda faklı kazıyıcı ile
işbirliği içinde (imes-icore, Kavo
Arctica v.b)
CAM: Çok sayıda faklı kazıyıcı ile
işbirliği içinde (Imes-Icore, Kavo
Arctica v.b)
CAM: CS3000 kazıyıcı, tek kron
restorasyonu ile sınırlı
CAD: 3Shape Dental Systems
CAD: 3Shape Dental Systems
CAM: Farklı firmalarla
kooperasyon halinde
CAM: Farklı firmalarla
kooperasyon halinde
Protez: 3Shape Dental Systems
Protez: 3Shape Dental Systems
Planlama: 3Shape Implant
Studio (Cerrahi rehber de
planlanabilir.)
Planlama: 3Shape Implant
Studio (Cerrahi rehber de
planlanabilir.)
Tedavi Planı: 3Shape Ortho
analyzer
Tedavi Planı: 3Shape Ortho
analyzer
Aparey Planlama: 3Shape
appliance designer
Aparey Planlama: 3Shape
appliance designer
Kalem formu ve tabanca formu
olmak üzere iki form mevcuttur.
Gerçek renkli tarama, HD
fotoğraf kaydetme, renk
tespiti, otomatik hata düzeltme
fonksiyonu var.
Trios 3 ün erken dönem
öncüsüdür.
Laboratuvar programı ve
kazıma cihazı
implantoloji
Ortodonti
Bilgiler
Standart: Hayır
Color: Evet
Hayır
Evet
CAD ve CAM: Farklı firmalarla
kooperasyon
Yok.
Tedavi Planı: CS Model analiz
yazılımı
Aparey Planlama: Yok.
İki farklı uç boyutu, yeşil ışıkla
tarama başarı konfirmasyonu,
otomatik preparasyon marjini
tespit etme.
29
Klinik programı ve kazıma
cihazı
Hayır
sayfa
Tablo 1. PIYASADAKI GÜNCEL AĞIZ IÇI DIJITAL TARAYICILARIN ÖZELLIKLERI
Dental Wings Dwio
GC AADVA
Planmeca PlanScan
Spray toz
Hayır
Hayır
Hayır
Renk
Hayır
Hayır
Evet
Konfigürasyon
Dokunmatik tekerlekli
bilgisayar
Dokunmatik tekerlekli
bilgisayar; dental ünite
entegrasyon
USB ile bağlantı; dental ünite
entegrasyon
Tarayıcı boyutu (UxGxY)
?
?
?
Veri kaydetme modu
Seri videolar
Seri videolar
Seri videolar
Veri kaydetme prensibi
Multiscan Imaging
Confocal Mikroskopi
Triangulation
Dijital iş akışı
Veri bulutu bazlı (3Shape Trios
Inbox) veri transferi; kapalı
sistem.
Veri bulutu bazlı (3Shape Trios
Inbox) veri transferi; kapalı
sistem.
Veri bulutu bazlı (CS Connect)
veri transferi, serbest STL
export.
Klinik programı ve kazıma
cihazı
Yok
Yok
CAM: PlanMill 40 4-akslı
kazıyıcı.
CAD: DWOS CAD Suite yazılımı
CAD: GC AADVA Soft CAD
yazılımı
CAD: PlanCAD Premium
Software
CAM: Farklı firmalarla
kooperasyon halinde
CAM: PlanMill 40 (4-aks) ve
PlanMill 50 (5-aks) kazıyıcı.
Yok
Yok.
Yok
Yok
Direkt STL exportu için USB
bağlantı; yarım ark için 25
µm, tek diş için 15 µm tarama
hassasiyeti.
Ünite entegre ilk ağız içi
tarayıcı, iki farklı tarama
ucu boyutu, frez değiştiricili
PlanMill 40 kazıma cihazı.
Laboratuvar programı ve
kazıma cihazı
CAD: PlanCAD Easy Software
CAM: DWOS Lasermill; farklı
firmalarla kooperasyon halinde.
Protez: Yok
implantoloji
Ortodonti
Planlama: DWOS coDiagnostiX
yazılımı
Tedavi Planı: DWOS Model
Analiz Programı
Aparey Planlama: Yok.
30
Bilgiler
sayfa
Dokunmadan işlem yapmak için
hareket algılama teknolojisi,
tarayıcı üzerinde renkli ışık
uyaranıyla işlem başarısı geri
beslemesi.
Tablo 1. PIYASADAKI GÜNCEL AĞIZ IÇI DIJITAL TARAYICILARIN ÖZELLIKLERI
Sirona Cerec Omnicam
Sirona Cerec Bluecam
Sirona Apollo DI
Spray toz
Hayır
Evet
Evet
Renk
Evet
Hayır
Hayır
Konfigürasyon
Tekerlekli bilgisayar ve
masaüstü
Tekerlekli bilgisayar
Dokunmatik tekerlekli
bilgisayar
Tarayıcı boyutu (UxGxY)
228x16x16 mm
206x17x22 mm
220x23x18 mm
Veri kaydetme modu
Seri videolar
Bireysel imajlar
Seri videolar
Veri kaydetme prensibi
Triangulation
Triangulation
Confocal Mikroskopi
Dijital iş akışı
Veri bulutu bazlı (Cerec
Connect) veri transferi; kapalı
sistem.
Veri bulutu bazlı (Cerec
Connect) veri transferi; kapalı
sistem.
Veri bulutu bazlı (Cerec
Connect) veri transferi; kapalı
sistem.
CAD: Cerec chairside 4.4
CAD: Cerec chairside 4.4
CAM:Cerec MC (X/XL) 3+1 akslı
ve Cerec MC X5 5-akslı kazıma
cihazı.
CAM:Cerec MC (X/XL) 3+1 akslı
ve Cerec MC X5 5-akslı kazıma
cihazı.
Yok.
CAD: Cerec inLab 15
CAD: Cerec inLab 15
CAD: Cerec inLab 15
CAM:Cerec MC (X/XL) 3+1 akslı
ve Cerec MC X5 5-akslı kazıma
cihazı.
CAM:Cerec MC (X/XL) 3+1 akslı
ve Cerec MC X5 5-akslı kazıma
cihazı.
CAM:Cerec MC (X/XL) 3+1 akslı
ve Cerec MC X5 5-akslı kazıma
cihazı.
Protez: 20 den fazla implant
firmasıyla işbirliği, Ti-Base
sistemi, klinikte abutment
üretimi mümkün.
Protez: 20 den fazla implant
firmasıyla işbirliği, Ti-Base
sistemi, klinikte abutment
üretimi mümkün.
Planlama: Galileos yazılımı ile
planlama, Cerec Guide 2 ile
klinikte rehber plak yapımı
mümkün.
Planlama: Galileos yazılımı ile
planlama, Cerec Guide 2 ile
klinikte rehber plak yapımı
mümkün.
Ortodonti
Tedavi Planı ve Aparey
dizaynı: Cerec Ortho yazılımı
ile planlama, diğer firmalarla
(invisalign vb.) işbirliği
Yok
Yok
Bilgiler
SICAT uygulaması ile
artikülasyon kaydı.
SICAT uygulaması ile
artikülasyon kaydı.
Yok
Laboratuvar programı ve
kazıma cihazı
implantoloji
Yok.
31
Klinik programı ve kazıma
cihazı
sayfa
rinliği ilişkisi kurar ve yüzey bu şekilde
taranarak kaydedilir. Veri aktarımı için
firma tarafından yönetilen Trios Inbox
veri bulutu kullanılmalıdır ve ancak bu
şekilde veriler işlenebilir veya üniversal STL formatındaki veri export edilebilir. Tarama verilerinin hasta başında
kullanım imkânı henüz planlama sürecindedir ancak laboratuvar kısmı söz
konusu olduğunda 3Shape firmasının
dünya çapında birçok kazıma cihazı
üreticisiyle işbirliği vardır ve dünya
çapında çok yaygın olarak kullanılmaktadır. Aynı zamanda sistem, hem
ortodonti hem de implantoloji alanında sahip olduğu sistem bileşenleri sayesinde tedavi planlamasına ek olarak
aparey yapımı, cerrahi rehber üretimi
ve implant destekli protezlerin tasarımı ve
yaygın ve yetkin şekilde kullanılmaktadır.
Dijital diş hekimliğine yatırım yapılmadan önce piyasadaki mevcut sistemler
iyice incelenmeli ve farklı
yeteneklere sahip dijital
sistemler arasından, hekim
kendi
ihtiyaçları
tusunda en uygun sistemi
tespit ederek kendi işleyişine adapte etmelidir.
üretiminde de
CS 3500 (Carestream, Rochester, ABD)
CS 3000 kazıma cihazı ile birlikte piyasaya sürülen CS 3500
ağız içi tarayıcı, optik triangulasyon prensibine bağlı olarak
tek tek farklı ve gerçek renkli görüntüler kaydeder ve bu görüntüleri çakıştırarak bir model oluşturur. Tarama öncesinde
sprey kullanılmasına gerek yoktur. Cihaz, tarama işleminin
doğruluğunu ışıklı uyaranlarla kullanıcıya bildirir ve böylelikle kullanıcının ekrandan çok ağız içine odaklanması hedeflenir. CS Connect veri bulutu üzerinden işlenen veriler, aynı
zamanda lisans gerektirmeden üniversal STL veri şeklinde
elde edilebilir. Cihazın yazılımı ortodontik model analizi opsiyonu içermektedir ancak aparey üretimi ve implant yazılımı
henüz mevcut değildir.
32
dwio (Dental Wings, Montreal, Kanada)
Optik triangulasyon sisteminin bir gelişmiş versiyonu olan
Multiscan Imaging prensibiyle çalışan tarayıcının balık yüzgeci şekilli tarama ucunda yerleştirilmiş farklı doğrultudaki
10 ağız içi kamera ve 5 ışık projektörü sayesinde, taranan
bölgedeki dişlerin hem oklüzal hem de bukkal-lingual görüntüsü aynı anda kaydedilmektedir. Sistem yüzeyin spreylenmesini gerektirir ve görüntü almak için tarama ucunun
dişlerden belirli bir mesafede tutulması gerekir. Sistem,
tarayıcı uç doğru uzaklıktayken yeşil ışık uyaranıyla, yanlış
uygulamada ise kırmızı ışık uyaranıyla kullanıcıyı uyarmaktadır. Tarayıcı sistem dokunmatik bir bilgisayar istasyonu
içerir ve sistemdeki bu bilgisayar, hasta başında eldivenlerle
dokunmaya gerek olmayacak şekilde sadece hareketlerle de
kontrol edilebilir. Dijital iş akışı DWOS Connect veri bulutu
üzerinden ilerler ve veri bulutundan üniversal STL veri elde
edilebilir. Henüz hasta başı uygulamasına sahip olmayan
sistem, laboratuvar tipi dizayn ve iletişim ara yüzüne sahiptir. İmplant restorasyonlarının desteklenmesi proje aşamasındadır ve sistem ortodontik modellerin
elde edilmesi için kullanılabilmektedir. Ancak
ortodontik tedavi planlaması henüz yapılamamaktadır.
sayfa
doğrul-
GC AADVA (GC, Leuven, Belçika)
Konfokal mikroskopi temelindeki özel
bir stereovision teknolojisiyle spreysiz bir şekilde tek renkli görüntü elde
eden cihaz, bir mobil dokunmatik bilgisayar istasyonu ile birlikte çalışmaktadır ve ünite monte modeli planlama
aşamasındadır. Dijital iş akışı AADVA
Connect veri bulutu üzerinden veya
direkt olarak cihazdan STL veri çıkarılması ile ilerletilebilir. Hasta başı uygulaması henüz mevcut değildir, laboratuvar işlemleri ise AADVA Soft CAD
programı ile veya çıkarılan STL veri
kullanılarak üçüncü parti programlar
ile yapılabilir. Ortodonti ve implantoloji alanında henüz bir program ara
yüzü mevcut değildir.
PlanScan (Planmeca, Helsinki, Finland)
Triangulasyon prensibiyle spreysiz biçimde gerçek renkli görüntü alan bir ağız içi tarayıcıdır. Veriler video serisi şeklinde
kaydedilir ve cihazın hem masaüstü versiyonu hem de ünite
monte modeli mevcuttur. Dijital iş akışı Planmeca Romexis
veri bulutu vasıtasıyla ilerler ve veri bulutundan üniversal
STL veri elde etmek mümkündür. Sitemin hem hasta başı
hem de laboratuvar tipi yazılımı mevcuttur ve sistem kompakt kazıyıcı PlanMill 40 (4-aks) ve gelişmiş kazıyıcı PlanMill
50 (5-aks) ile entegredir. Ayrıca elde edilen STL veri üçüncü
parti yazılım ve kazıyıcılarla birlikte kullanılabilir. Henüz ortodonti ve implantoloji alanında kullanımı mümkün değildir.
Cerec Omnicam (Sirona, Wals, Austria)
Sirona firmasının güncel tarayıcısı olan Cerec Omnicam, öncülü olan Cerec Bluecam’den farklı olarak spreysiz tarama
yapabilen ve yansıtılan ışığın farklı dalga boylarını algılayabilen alıcıları sayesinde modeli renkli oluşturabilen bir tarayıcı sistemdir. Firmanın, tekerlekli bilgisayar istasyonu veya
masaüstü tipi seçeneklerine sahip güncel modeli Omnicam
ve bunun öncülü Bluecam ile birlikte, sadece ağız içi tarayıcıdan ibaret olan Apollo DI modeli de aynı anda pazarda yer almaktadır. Üçü de optik triangulasyon prensibi ile çalışan tarayıcılar, hasta başı uygulamaları için Cerec 4.4, laboratuvar
uygulamaları için ise Cerec inLAB 15 yazılımlarını kullanmaktadır ve dijital veri akışı Cerec Connect veri bulutu üzerinden
gerçekleşmektedir. Sistemin hem hasta başı uygulamalara
hem de laboratuvar uygulamalarına entegre farklı yeteneklerde çeşitli kazıyıcıları mevcuttur. Sistemin ortodontik
ara yüzü Cerec Ortho, ortodontik modellerin elde edilmesi
için rehberlik sağlamakta ancak tedavi planlaması ve aparey üretimi ancak üçüncü parti firmalarla (Invisalign vb.) işbirliği neticesinde yapılabilmektedir. Sistem aynı zamanda,
implant destekli restorasyonların yapımına imkân sağlamak
için çok sayıda implant üreticisi firma ile işbirliği halindedir
ve Cerec Guide 2 programı vasıtasıyla implant operasyonları
için cerrahi rehber plak da hazırlanabilmektedir.
SONUÇ
Ağız içi dijital tarayıcılar ve dijital iş akışı, her geçen gün daha
popüler olmakta ve günlük pratiğimizde daha fazla yer tutmaktadır. Her ne kadar, konvansiyonel tekniklerle yapılabilen
her uygulamayı dijital olarak yapmak henüz mümkün olmasa
da, bu konuda yapılan yoğun çalışmalar nedeniyle bu sınırlamalar baş döndürücü bir hızla azalmaktadır. Geleceğin diş
hekimliğine hazır olmak isteyen hekimler de, konu ile ilgilerini
ve bilgilerini güncel tutmalı, dijital diş hekimliğini kendi günlük uygulamalarına entegre etmek üzere hazır bulunmalıdır.
Dijital diş hekimliğine yatırım yapılmadan önce piyasadaki
mevcut sistemler iyice incelenmeli ve farklı yeteneklere sahip
dijital sistemler arasından, hekim kendi ihtiyaçları doğrultusunda en uygun sistemi tespit ederek kendi işleyişine adapte
etmelidir. Yatırım planlanırken, dijital diş hekimliğinde kullanılan sistemlerin optik-elektronik sistemler olduğu ve “üretici
firma-bölgesel temsilci-teknik servis” üçlüsü ile uzun süreli
bir işbirliğine adım atıldığı akıldan çıkarılmamalıdır. Sonuç olarak, dijital diş hekimliğinin gelişimi diş hekimliğinde yeni bir
çağı başlatmaktadır ve bu yeni çağın şartlarına ayak uydurmak dental sektörde çalışan bütün profesyonellerin önündeki
Doç. Dr.
Tuğrul SARI
Doç. Dr. Tuğrul Sarı 1978 yılında
Emirdağ/Afyonkarahisar’da
doğmuştur. İlk ve orta öğrenimi
Afyonkarahisar’da, lise öğrenimini ise İstanbul’da tamamladıktan sonra 1996 yılında İstanbul
Üniversitesi
Dişhekimliği
Fa-
kültesi’nde dişhekimliği öğrenimine başlamış ve 2001 yılında
mezun olmuştur. 2002 yılında
Selçuk Üniversitesi Dişhekimliği
Fakültesi Protetik Diş Tedavisi A.D. bünyesinde başladığı Protetik Diş Tedavisi
yeni hedef gibi görünmektedir.
Doktora Programını, “Farklı fiber post sistemlerinin
mikrosızıntı ve kırılma dayanımlarının in vitro olarak
Kaynaklar
incelenmesi” başlıklı tezini savunarak 2007 yılın-
1. Phulari BS, History of orthodontics in Greece and Rome. In: History of orthodontics. 1st ed., Jaypee Brothers, 2013, Hindistan, 44-46.
2. Birnbaum NS, Aaronson HB, Stevens C et al. 3D digital scanners: a high-tech approach to more accurate dental impressions. Inside Dentistry; 2009; 5: 7074.
3. Duret F and Termoz C. Method of and apparatus for making a prosthesis,
especially a dental prosthesis. US Patent 4663720 A; 1987 May 5.
4. Brandestini M, Moermann WH. Method and apparatus for the three dimensional registration and display of prepared teeth. US Patent 4837732; 1989
June 6.
5. Baheti MJ, Soni UN, Gharat NV et al. Intra-oral scanners: a new eye in dentistry. Austin J Orthopade & Rheumatol. 2015; 2(3): 1021-1027.
6. Zimmermann M, Mehl A. Mörmann WH et al. Intraoral scanning systems-a
current overwiev. Int J Comput Dent. 2015; 18(2): 101-129.
da tamamladıktan sonra aynı yıl GATA Haydarpaşa
Eğitim Hastanesi’nde askerlik görevine başlamıştır.
2008-2011 yılları arasında çeşitli kliniklerde uzman
diş hekimi olarak görev yaptıktan sonra 2011 yılında
Bezmialem Vakıf Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Protetik Diş Tedavisi A.D.’na Yardımcı Doçent
Doktor olarak atanmış, 2014 yılında ise Protetik Diş
Tedavisi Doçenti ünvanını almaya hak kazanmıştır.
2012-2014 yılları arasında Bezmialem Vakıf Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Dekan Yardımcılığı görevini de yürüten Tuğrul Sarı’nın mesleki ilgi alanları
7. Kravitz ND, Groth C, Jones PE et al. Intraoral digital scanners. J Clin Orthod.
2014; 48: 337-347.
arasında İmplant Destekli Protezler, Fiberler ve Fi-
8. Akyalcin S, Cozad BE, English JD et al. Diagnostic accuracy of impression-free digital models. Am J Orthod Dentofacial Orthop. 2013; 144(6): 916-922.
zer Uygulamaları, Tam Seramik Restorasyonlar ve
9. Rheude BR, Sadowsky PL, Ferriera A et al. An evaluation of the use of digital study models in orthodontic diagnosis and treatment planning. Angle Orthod. 2005; 75: 300–304.
10. Zaruba M, Ender A, Mehl A. New applications for three-dimensional follow-up and quality control using intraoral scanning systems and Oracheck. Int J
Comput Dent. 2014; 17: 53-64
11. Reiz SD, Neugebauer J, Karapetian VE et al. Cerec meets Galileos-integrated implantology for completely virtual implant planning. Int J Comput Dent.
2014; 17(2):145-57.
ber Destekli Restorasyonlar, Diş Hekimliğinde LaCAD-CAM Sistemleri gibi konular yer almaktadır. Bu
konularda ulusal ve uluslararası dergilerde yayımlanmış çok sayıda makalesi vardır.
Halen Bezmialem Vakıf Üniversitesi Dişhe-
kimliği Fakültesi Protetik Diş Tedavisi A.D. bünyesinde öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır.
12. Ender A, Mehl A. Influence of scanning strategies on the accuracy of digital
intraoral scanning systems. Int J Comput Dent. 2013; 16(1): 11-21.
13. Stimmelmayr M, Güth JF, Erdelt K, Edelhoff D, Beuer F. Digital evaluation of
the reproducibility of implant scanbody fit: an in vitro study. Clin Oral Investig.
2012;16(3): 851-856.
15. Ender A, Mehl A. In-vitro evaluation of the accuracy of conventional and digital methods of obtaining full-arch dental impressions. Quintessence Int. 2015
Jan;46(1):9-17
33
14. Mehl A. A new concept for the integration of dynamic occlusion in the digital construction process. Int J Comput Dent. 2012;15(2):109-23.
sayfa
SÖYLEŞİ
TÜRKIYE’DE
DIŞ HEKIMLIĞI
FAKÜLTELERINDE
EĞITIM GÖREN HER
ÖĞRENCI, ÖĞRENCI
KOLUNUN DOĞAL
ÜYESIDIR.
TDB
ÖĞRENCİ
KOLU
a m a ç
Diş hekimliği öğrencilerinin öğretim seviyelerinin yükseltilmesi, uluslararası bilgi akışının sağlanması, uluslararası
öğrenci değişim programları ile öğrencilerin mesleki bilgi
ve becerilerinin arttırılması, mesleki yeniliklerden en kısa
sürede haberdar olunmasının sağlanması, değişik kültür
ve uluslardan diş hekimliği öğrencileri arasında iletişim
34
kurulması
sayfa
TÜRK DİŞ HEKİMLERİ BİRLİĞİ
ÖĞRENCİ KOLU
Türk Diş Hekimleri Birliği Öğrenci Kolu;
Uluslararası Diş Hekimliği Öğrencileri
Birliği’ne (IADS) bağlı olarak 2 Mayıs
1992’de TDB Merkez Yönetim Kurulu
kararı ile kurulmuştur.
TDB Öğrenci Komisyonu ne zaman ve
hangi amaçla kuruldu?
Türk Diş Hekimleri Birliği Öğrenci Kolu; Uluslararası Diş
Hekimliği Öğrencileri Birliği’ne (IADS) bağlı olarak 2 Mayıs
1992’de TDB Merkez Yönetim Kurulu kararı ile Türkiye’deki
mesleki bilgi ve görgülerini artırmalarını sağlamak, diş hekimliği eğitim sistemi ile ilgili sorunların tartışılması amacı
ile faaliyetlerde bulunmak, ulusal ve uluslararası düzeyde
öğrenci değişimini organize etmektir
kurulmuştur.
Kimler TDB Öğrenci Komisyonuna üye
olabilir?
Amaç ve hedefleriniz nelerdir?
renci, Öğrenci Kolunun doğal üyesidir.
tüm diş hekimliği öğrencilerinin temsiliyeti olmak amacıyla
1951 yılında Danimarka’da kurulmuş olan Uluslararası Diş
Hekimliği Öğrencileri Birliği (IADS); diş hekimliği öğrencilerinin öğretim seviyelerinin yükseltilmesi, uluslararası bilgi
akışının sağlanması, uluslararası öğrenci değişim programları ile öğrencilerin mesleki bilgi ve becerilerinin arttırılması,
mesleki yeniliklerden en kısa sürede haberdar olunmasının
Türkiye’de diş hekimliği fakültelerinde eğitim gören her öğ-
TDB Öğrenci Komisyonunun yönetim
kurulları nasıl seçiliyor?
Genel kurul Türk Diş Hekimleri Birliği Öğrenci Kolu’nun en yüksek karar organıdır ve her iki yılda bir yapılan seçimlerle yönetim kurulu seçilir. Seçimde oy kullanan delegeler kendi fakülte-
sağlanması, değişik kültür ve uluslar-
iki asil ve iki yedek, 200’den sonraki her
dan diş hekimliği öğrencileri arasında
100 öğrenci için bir asil ve bir yedek
iletişim kurulması vb amaçların ger-
temsilci olarak seçilmiş kişilerdir.
çekleştirilmesi için kurulmuş mesleki
bir öğrenci organizasyonudur.
Kolu; IADS’ın sağladığı olanaklardan
Türkiye’deki diş hekimliği öğrencilerinin de yararlanması, diş hekimlerimizin daha öğrenciyken uluslararası
platforma açılması ve uluslararası
ilişkilerde önemli bir unsur olan tanıtım
faaliyetlerinde
Türkiye’nin
her düzeyde temsili amacıyla kurulmuştur. Diş hekimliği öğrencilerinin
tanışıp kaynaşmalarını, öğrencilerin
Sektör zaten sürekli
Merkezi Komisyon Yönetim Kurulu,
iki yıllık dönem için delegeler arasın-
kendini revize
dan seçilen yedi kişiden oluşur. Mer-
etmekte ve her geçen
üyeliğine seçilenler bir hafta içinde
gün yeniliklerle
bir Başkanvekili, bir Genel Sekreter,
uyanmaktayız.
kezi Komisyon Yönetim Kurulu asil
ilk toplantılarını yaparak bir Başkan,
bir Sayman, bir NSO (Ulusal Bilimsel Sorumlu), bir NEO
(Ulusal Öğrenci Değişim Sorumlusu) ve bir
Editör seçerler.
35
Türk Diş Hekimleri Birliği Öğrenci
lerinde kayıtlı 0-200 arası öğrenci için
sayfa
Bu yıl 10. sunu Ege’nin incisi İzmir’de düzenleyeceğimiz Ulusal Bilimsel Kongremiz var. Kongrelerimiz
hem bilimsel hem de sosyal olarak çok güzel geçiyor ve her geçen yıl katılımcı sayısı giderek artıyor.
2015’te 9. Ulusal Öğrenci Kongresini Zonguldak’ta gerçekleştirmiştik ve 650 kişiye ulaştık.
Şu anda kaç üyesiniz?
Türkiye’de 43 fakültede eğitim alan 16,500 üyemiz var.
TDB içerisinde temsil ediliyor musunuz?
Evet. TDB Öğrenci Kolu’nun çalışmalarını daha iyi yapabilmesi için sorumlu TDB Merkez Yönetim Kurulu Üyemiz
de var. Şu anki sorumlu TDB Merkez Yönetim Kurulu Üyesi
Zehra Nilgün Özyuva’ya buradan teşekkür etmek istiyorum.
TDB Öğrenci komisyonunun alt birimleri var mıdır? Bu birimler nasıl çalışırlar? İşleyişinden söz eder misiniz?
TDB Öğrenci Kolu Merkezi Yönetim Kurulu bir Başkan,
bir Başkanvekili, bir Genel Sekreter, bir Sayman, bir NSO,
bir NEO ve bir Editörden; Daimi Ulusal Görevliler de Ulusal koruyucu Diş Hekimliği Sorumlusu, Ulusal Eğitim Sorumlusu ve EDSA İletişim Sorumlusu’ndan oluşmaktadır.
Yönetim Kurulu ve Daimi Ulusal Görevliler tüm fakültelerdeki Yerel Komisyonlar ile aralarında koordinasyon
sağlarlar.
İlk olarak diş hekimliği fakültelerindeki öğrenci sorunları ile
ilgili çözüm önerileri geliştirmek ve iletişimlerini sağlamaya
çalışıyoruz ve bunu gerçekleştirdiğimize inanıyoruz. TDB
Öğrenci Kolu Yönetim Kurulu ve Yerel Öğrenci Komisyonu
Başkanlarının katılımıyla Başkanlar kurulu
düzenleyerek tüm fakültelerin sıkıntılarını
36
sal Bilimsel Kongremiz var. Kongrelerimiz hem bilimsel hem
de sosyal olarak çok güzel geçiyor ve her geçen yıl katılımcı
sayısı giderek artıyor. 2015’te 9. Ulusal Öğrenci Kongresini
Zonguldak’ta gerçekleştirmiştik ve 650 kişiye ulaştık.
Öğrenci Kolu olarak özellikle 22 Kasım Diş Hekimleri günü
ve 20 Mart Dünya Oral Sağlık Gününde farkındalığı artırmak
Bize faaliyetlerinizden söz eder misiniz? TDB Öğrenci Komisyonu neler
yapar?
sayfa
Bu yıl 10. sunu Ege’nin incisi İzmir’de düzenleyeceğimiz Ulu-
dinleyip ortak çözüm yolları bulmaya çalışıyoruz.
için okul öncesi, ilkokul, lise, üniversite kampüsleri, bakım
evleri, alışveriş merkezleri vb. birçok yerde oral hijyen eğitimi verip sosyal medyada paylaşıyoruz. Uluslararası öğrenci
değişimi için yurtdışındaki kongrelerde ülkelerin temsilcileriyle görüşmeler yapıp başta Avrupa ülkeleri olmak üzere
bir çok ülkeyle anlaşmalar imzalıyoruz.
İzmir’de yapılacak olan 10. TDB Ulusal
Öğrenci Kongresinden ve Öğrenci Komisyonundan bahsedebilir misiniz?
İzmir Öğrenci Komisyonu uzun yıllardan beri Ege Bölgesinde faaliyet göstermektedir. İlk zamanlarında Ege Üniversi-
içeriğinden de faydalanma imkanı sağlanacak. Tüm katılımcılarımıza tekrar teşekkür ederiz. İzmir’deki tüm diş hekimliği
fakültesi öğrencilerini, İzmir Diş Hekimleri Odasında düzenlenen toplantılarımızda ve etkinliklerimizde aramızda görmeyi bekliyoruz.
Günümüz Diş Hekimliği Eğitim Programını TDB Öğrenci Komisyonu gözlüğü
ile bakınca nasıl değerlendiriyorsunuz? Önerileriniz nelerdir?
Günümüzün en büyük sıkıntısı artmış ve artmakta olan fatesi öğrencileri ile yoluna devam etse de İzmir Katip Çelebi
Üniversitesi ve Şifa Üniversitesi’nin de açılması ile üç fakültenin öğrencilerini aynı çatı altında toplamaya başlamıştır.
Öğrenci komisyonumuz Başkan, Sekreter, Sayman, Local
Exchange Officer (LEO), Local Scientific Officer (LSO), asil
üyeler ve yedek üyelerden oluşmaktadır. Tüm diş hekimliği fakültesi öğ-
külte sayısıdır. Ne yazık ki yapmış olduğumuz toplantılarda
en büyük sorunlarımızın başında bu konu geliyor. Bir çok fakülte fiziki olarak hiç hazır değilken eğitim vermeye başlıyor
ve orada eğitim almak için istekli bir şekilde giden arkadaşlarımız büyük hayal kırıklığına uğruyor. Bu şekilde mezun
olan meslektaşlarımız hem teorik hem de uygulama olarak
yetersiz mezun oluyorlar. Tam olarak
eğitimci kadrosunu oluşturmamış, fiziki olarak eğitim ve uygulamaya ola-
rencileri, öğrenci komisyonumuzun
doğal bir üyesidir ve toplantılarımızda söz sahibidir.
Yerel komisyonlarımızın çoğunda olduğu gibi İzmir Öğrenci Kolunda da
Bizim sektörden
nakları yeterli olmayan fakültelerin
beklentimiz bütün
ması gerekmektedir ve daha fazla fa-
yenilikleri öğrenci
tespit edilip yeterli koşulların sağlankülte açılmasının önüne geçilmelidir.
tüm öğrencilerin katılabileceği top-
arkadaşlarımıza
Eğitim müfredatlarının yeniden ala-
lantılar yapılmaktadır. Bu toplantı-
Türkiye’nin her
dirilmesi gerekmektedir. Yine bir çok
rencilerin sorunları, düzeltilebilecek
eksiklikler, yapılacak sosyal ve top-
neresinde olursa
lumsal etkinlikler ve bu sene olduğu
olsun çok kolay
gibi kongre faaliyetleridir. Yapılan
ulaştırılmasıdır.
düzenli toplantılar sayesinde genel
öğrenci kurulu ile sürekli irtibat ve
aktarım halinde kalınmış olunur.
İzmir Öğrenci Kolu olarak şimdiye ka-
dar özellikle 20 Mart Dünya Oral Sağlık Günlerinde anket çalışması ve oral hijyen eğitimleri düzenledik. Toplumumuzu
ağız diş sağlığında bilinçlendirmeye yönelik etkinliklerimizin
dışında kahvaltı ve öğrenci partileri gibi sosyal etkinliklerimiz de birlik ve beraberliğimizi artırmak ve yarınlara taşımak
amacı ile devam etmektedir. Tüm arkadaşlarımızın, sosyal
ve toplumsal etkinliklerimize aktif katılım sağlamasını hedefliyoruz. Bu sene İzmir Öğrenci Komisyonu olarak uzun
süredir hazırlandığımız 10. TDB Ulusal Öğrenci Kongresini
İzmir’de düzenleme fırsatını bulduk. Türkiye’de ilk kez başlattığımız Dental Olimpiyatlar projesi ile Polonya’da uluslararası Dental Olympics yarışmasında ülkemizi temsil edecek
takımı belirledik. Ülkemizde ilk kez düzenlenen, International Association of Dental Students (IADS) projesi TNT&SRT
eğitimlerine İzmir’de ev sahipliği yapacağız. Katılımcılarımıza, öğrenci kongremizin bilimsel programının yanı sıra 22.
TDB Uluslararası Diş Hekimliği Kongresinin zengin bilimsel
fakültede günümüzde kullanılmayan
uygulamalar anlatılmakta ve uygulanmaktadır.
Eğitim
müfredatının
her zaman güncel ve yenilikçi olması
mesleğimiz açısından en önemli temel taşlardandır.
TDB Öğrenci Komisyonu’nun Diş Hekimliği
pratiğine katmayı planladıkları nelerdir? Buna karşılık sizin sektörden
beklentileriniz nelerdir?
Türk Diş Hekimleri Birliği Öğrenci Kolu olarak Mustafa Kemal ATATÜRK’ün de dediği ‘’Cömert ve üretken olan Türk
ulusu, sağlıkta sürekli teknolojik ilerlemelere erişince Türk
yurdunu hızla dolduracak ve şenlendirecek güçte olduğuna
kimsenin kuşkusu yoktur.’’ gibi ülkemizdeki bütün diş hekimliği öğrencisi arkadaşlarımızın en güncel, aynı standartlarda eğitim alması ve aynı olanakta pratik uygulamalara
ulaşabilmesi en büyük gayemiz.
Bu bağlamda sektör zaten sürekli kendini revize etmekte ve
her geçen gün yeniliklerle uyanmaktayız. Bizim sektörden
beklentimiz bütün yenilikleri öğrenci arkadaşlarımıza Türkiye’nin her neresinde olursa
olsun çok kolay ulaştırılmasıdır.
37
ların gündem konuları genellikle öğ-
nında uzman hekimlerce değerlen-
sayfa
MAKALE
DİŞ HEKİMLİĞİNDE
MEZUNİYET SONRASI
EĞİTİMLER
Mesleğimizde, her geçen gün piyasaya yeni ürünler ve teknolojiler
sunulmaktadır. Diş hekimliği eğitimi 5 yıldır ve bu süre zarfında
hekimler, mesleki bilgi ve uygulama konusunda ancak temel
eğitimlerini tamamlayabilmektedirler.
“ ç a b a ”
Teknolojiye ayak uydurmaya
çalışan hekimler, kendilerini
geliştirmek için bir çaba içerisine girmektedir.
Artan mezuniyet sonrası eğitim talepleri, biz akademisyenleri eğitim programları düzenlemeye itmektedir. Bu amaçla,
Üniversitemizde, Yüksek lisans programları, 1 yıllık sertifikasyon kursları, kısa dönemli eğitim programları düzenlenmektedir. Bu kurslara yerli hekimlerin yanı sıra yabancı
hekimler de ilgi göstermektedir.
Diş hekimleri için mezuniyet sonrası eğitimleri amaç kapsamında 2 alt gruba ayırabiliriz;
1- Daha çok genç mezunlar tarafından tercih edilen, mezuniyetten hemen sonra, eğitimin devam etmesi ve “Uzmanlık”, “Doktora” programları için 3-4 yıl veya “Yüksek
Lisans” programları için 2 yıl devam
te, eğitim süresince hekimler tam
eden programlar.
zamanlı olarak eğitim kurumunda
bulunmakta ve belirli sayıda ve çeşit-
2- Gelişen teknoloji, yeni materyaller, yeni teknikler ve uygulamaları takip eden diş hekimlerinin kendilerini
lilikteki klinik muayene ve girişimsel
Bilim Doktoru ünvanı alan
yenilemeleri ve güncellemeleri amacı
hekim,
ile eğitim almak için devam ettikleri
Hastanelerinde bu ünvanı-
sertifikasyon programları.
nı kullanamamakta, fakat
Uzmanlık Programı
Diş hekimliğinde Uzmanlık Programları; Yüksek Öğrenim Kurumunun
29/06/2009 tarih ve 15153 nolu ka-
Sağlık
üniversitelerde
Bakanlığı
bulunan
“Öğretim Elemanı” kadrolarına müracaat edebilmektedirler.
uygulamayı öğretim üyeleri nezaretinde tamamlamaktadır. Uzmanlık tezi sunumu ve pratik uygulama
sınavını başarılı olarak tamamlayan
hekimler programdan mezun olmakta ve “Uzman Diş Tabibi” ünvanını almaktadırlar. Sağlık Bakanlığı kurumlarında görev yapacak hekimlerin bu
ünvanı, kurum tarafından tanınır ve
özlük hakları verilir. Uzmanlık ünvanı-
rarı ile Ortodonti, Ağız Diş Çene Rad-
nı alan hekimler, Üniversitelerde bu-
yolojisi; Periodontoloji; Ağız, Diş ve
lunan “Öğretim Elemanı” kadrolarına
Çene Cerrahisi; Pedodonti; Protetik
müracaat edebilirler.
Diş Tedavisi; Endodonti; Diş Hastaresmen başlamıştır. Eğitimler pratik ve teorik eğitimleri
kapsamakta ve mezunlar “Uzman Diş Tabibi” statüsü ile bunun getirdiği yasal haklara sahip olmaktadırlar. Her yıl 1 kez
yapılan “Diş Hekimliğinde Uzmanlık Sınavı (DUS)” sonuçlarına göre hekimler ilgili alanlarda açılan kontenjanlara başvurmakta ve puan sıralamasına göre tercih ettikleri anabilim dallarındaki uzmanlık programlarına yerleştirilmektedir.
Uzmanlık eğitimi anabilim dalına göre 3 veya 4 yıl sürmek-
http://www.tuk.saglik.gov.tr/pdfdosyalar/mevzuat/TUEY.pdf
Doktora Programı
Diş hekimliğinde doktora programları ilgili üniversitelerin
Sağlık Bilimleri Enstitüleri tarafından yürütülür ve anabilim
dallarının istekleri doğrultusunda, ilan edilen kontenjanlara, diş hekimlerinin müracaatı ve sonrasında yapılan sınav
ile öğrenci kabul eder. Eğitimin ilk 2 yılı sonunda yapılan
yeterlilik sınavını başarı ile geçen hekimler, “Doktora Tezi”
aşamasına geçer. Ülkemizdeki uygulamada tüm bu 4-6 yıl
süresince hekimler büyük çoğunlukla tam zamanlı olarak
eğitim kurumunda bulunmakta ve aynı uzmanlık eğitimindeki gibi belirli sayıda ve çeşitlilikte klinik muayene ve girişimsel uygulamayı öğretim üyeleri nezaretinde tamamlamaktadır. Ortalama 4-6 yıl içinde tamamlanan “Doktora
eğitimi” sonunda hekimler “Bilim Doktoru” ünvanını alırlar.
Bilim Doktoru ünvanı alan hekim, Sağlık Bakanlığı Hastanelerinde bu ünvanını kullanamamakta, fakat üniversitelerde
bulunan “Öğretim Elemanı” kadrolarına müracaat edebilmektedirler. Uzmanlık dernekleri de doktora programı mezunlarını üye
olarak kabul etmektedirler.
39
lıkları Tedavisi Anabilim dallarında
sayfa
Prof. Dr.
Aslıhan
ÜŞÜMEZ
Yüksek Lisans Programları (Master)
Diş hekimliğinde çok sınırlı sayıda uygulanan yüksek lisans programları dar kapsamda, spesifik bir güncel girişimsel işlem konusunda bilimsel ve bazen girişimsel bilgi vermek amacı ile uygulanmaktadır.
Yüksek lisans programları, doktora ya da uzmanlık programları ile
aynı ismi taşımazlar. Genellikle, günümüz diş hekimliğinde popüler
olan (implant, estetik, lazer vb.) dallardaki eğitimler tercih edilmektedir. Bu programlara başvuran hekimlerin yeterli klinik tecrübeye
sahip olması tercih edilir. Yurtdışı “Master” programları; devam zorunluluğu olan veya devam zorunluluğu olmayan (Modüler) eğitimler şeklinde olabilmektedir.
Yurtdışındaki üniversitelerden alınan “Master” diplomasının, Türkiye’de
tanınabilmesi için YÖK tarafından denkliğinin onaylanması gerekir.
Türkiye’de açılan bir programın geçerliliğinin olması için, bir üniversite
bünyesinde açılması ve programın YÖK tarafından onaylanmış olması gerekmektedir. Yüksek lisans programları Tezli veya Tezsiz olabilir.
Hekimlerin “Master” belgesinin, bir “Doktora Diploması” veya “Uzmanlık
Belgesi” olmadığının bilincinde olması gerekir.
Sertifikasyon Kursları
Belirli bir süre devam eden pratik ve teorik eğitimleri kapsayan kurslardır. Genellikle belirli bir konu üzerinde yoğun program içerir. Üniversiteler, meslek odaları, uzmanlık dernekleri veya bağımsız uzmanlar
tarafından eğitim verilmektedir. Herhangi yasal bir geçerliliği olmayıp,
bilgilendirici eğitimlerdir. Sonuç olarak mezuniyet sonrası eğitimler,
mesleğini iyi şekilde icra etmek isteyen bir hekim için vazgeçilmez bir
konudur. Verilen eğitimin konusu ne olursa olsun, eğiti-
40
mi veren kuruluş ve eğitmenlerin yeterliliklerinin önemi
sayfa
büyüktür. Hekimler; eğitimden ne beklediklerini, eğitim
tercihi yaparken iyi değerlendirmelidir.
1996 yılında Hacettepe Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesinden
mezun oldu. 1997 yılında Selçuk Üniversitesi
Diş Hekimliği Fakültesi
Protetik Diş Tedavisi
Anabilim Dalında başladığı doktora eğitimini
2001 yılında tamamladı.
2003 yılında Yardımcı
Doçent, 2005 yılında
bilim Doçenti, 2010 yılında Profesör ünvanını aldı. 2008
yılında Türk Diş Hekimleri Birliği tarafından verilen “Genç Bilim İnsanı”
ödülüne layık görüldü. 2012 yılında
RWTH Aachen Üniversitesinde “Diş
Hekimliğinde Lazer” konusunda Master eğitimini tamamladı. Yerli ve yabancı dergilerde yayınlanmış 100’ün
üzerinde bilimsel makalesi, çeşitli
uluslararası kongrelerde alınmış sözlü
sunum, poster ve seyahat para ödülleri bulunmaktadır. Halen Bezmialem
Vakıf Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Protetik Diş Tedavisi Anabilim
Dalı Başkanlığı’nı yürütmektedir. Evli
ve 2 çocuk annesidir.
41
sayfa
GÜNCEL
DENTAL SEKTÖRDE BİR HOLLANDALI
CAVEX
Diş hekimlerine ve hastalara yardım etmenin en önemli yolu çözümlere
odaklanmaktır. Bu yüzden Cavex’de sadece ayrı ayrı ürünlere değil,
tüm çözümleri sağlayabilecek sistemler üzerine çalışılmaktadır. Bu
sistemler, kalite ve güvenilirlik açısından en yüksek taleplere dahi karşılık
verebilmektedir.
En uygun çözümler elde edilmek
istendiğinde
İŞBİRLİĞİ
büyük
önem kazanır. Müşteri odaklı
yaklaşımlar Cavex için başarının
anahtarıdır.
BAŞARININ
ANAHTARI
Tüm dünyada Cavex ürünlerinin her gün binlerce
profesyonel tarafından kullanıldığını bilmek bu işin
çok iyi yapıldığının en güzel kanıtıdır.
En uygun çözümler elde edilmek istendiğinde
İŞBİRLİĞİ büyük önem kazanır
Müşteri odaklı yaklaşımlar Cavex için başarının
anahtarıdır. Yeni ürünler ortaya çıkarmak veya
mevcut ürünleri geliştirmek için öncelikle müşterilerinizin ne istediğini biliyor olmanız gerekmektedir. Cavex bir çok branştan diş hekimleri ile oluşturduğu büyük bir grup ile beraber çalışmaktadır. Bu
grup içerisinde üniversitelerdeki akademisyenler
• Hollanda’nın nüfusu: 16.800.000
• Diş hekimlerinin sayısı (Kamu ve özel):
8,775
• Tam zamanlı çalışan diş hekimlerinin sayısı
(Kamu ve özel): 6.000
• Her yıl yeni mezun olan diş hekimlerin sayısı:
270
• Protez uzmanı sayısı: 495
• Diş hekimliği eğitim kurumlarının sayısı: 3
• Protez uzmanlığı eğitim kurumlarının sayısı:
1
ve gündemi çok yakından takip eden fikir liderleri
• Diş teknisyenleri eğitim kurumlarının sayısı: 1
bulunmaktadır.
• Diş hekimliği hijyenistleri eğitim Bilindik yollar ve yeni yönler
Aljinat ölçü sistemleri birçok firma için artık yan ürün
konumuna gelmişken Cavex için hala işin merkezinde bulunmaktadır. Bununla beraber devam eden
kalite kontrolleri ve yeni ürünlerin geliştirilmesi de
kurumlarının sayısı: 4
• Aktif diş hekimliği kliniği sayısı (Kamu ve özel):
5.600
• Diş hekimliği hijyenistlerinin sayısı: 2.650
Cavex’in önemli hedeflerini oluşturmaktadır.
• Diş - protez laboratuvarları sayısı: 1.000
Hollanda’da anahtar sayılar ile dental sektör
• Aktif çalışan diş teknisyenlerinin (laboratuvar
Hollanda dental sektörü modern, yüksek kaliteli ve
sahipleri ve çalışanları) sayısı: 5.000
teknoloji odaklı olarak tarif edilebilir. Diş hekimleri
iyi eğitimlidir ve dijital sistemler gün geçtikçe artmaktadır. Günümüzde en önemli trend ise tarama
ve kazıma teknolojileridir ve beraberinde “3D Prin-
43
ting” gelişmektedir.
sayfa
HOLLANDA
Hollanda, yaşam alanları ve çalışma olanakları bakımından
Hollandalı çocuklar gelişmiş ülkeler içerisindeki en mutlu
birçok gelişmiş ülke arasında en üst seviyelerde yer almak-
çocuklar olarak belirtilmiştir. Hiçbir Hollanda şehrinin nü-
tadır.Yüz ölçümü olarak küçük bir ülke olsa da dünya üzerin-
fusu henüz bir milyona ulaşmamıştır, her biri benzersiz bir
deki etkisi bununla ters orantılıdır. Liberal sosyal politika-
karaktere ve mimari tarza sahiptir. Başkent Amsterdam ise
ları, deniz ticareti, deniz seviyesini koruma çalışmaları, çok
atmosferi ve yaşam tarzı bakımından o kadar farklıdır ki,
farklı kültürleri barındırması ve bir çok alanda ileri teknolo-
Amsterdam ve Hollanda neredeyse iki farklı ülke olarak dü-
jilere sahip olması Hollanda’nın yaşam tarzında kültürel bir
şünülebilir.
mozaik oluşturmaktadır...
Yüksek yaşam
standartları
Hollanda kültürü
Yüzölçümü oldukça küçük olmasına rağmen Hollanda çok
farklı kültürlerin ve dinlerin bir arada hoşgörü içinde yaşamalarına olanak sağlayan çok zengin bir sosyo-kültürel
Yaşam Endeksinde en üst sıralarda yer al-
yapıya sahiptir. Yabancı nüfusun çok fazla olduğu bir ülke
maktadır. En iyi iş-yaşam dengesi, istihdam
olan Hollanda, yabancı ziyaretçilere oldukça açıktır. Bol
ve ev ekonomisi açısından dünyada 4.’dür.
miktardaki doğal güzellikleri ve canlı, kozmopolit şehirleri
UNICEF’in gerçekleştirdiği iki ankete göre
ile yabancı öğrenciler için de oldukça çekici bir ülkedir.
44
Yaşam standartları bakımından Hollanda, OECD’nin En İyi
sayfa
Hollanda’da yaşamak ve çalışmak
Kültürel zenginlik ve yüksek yaşam standartları Hollanda’yı
cazip hale getirmektedir. Hollandalılar anlayışlı, meraklı,
kültürlü ve arkadaş canlısıdır.
Çok kültürlü topluluk
16,9 milyon kişilik bir nüfusa sahip olan Hollanda’nın, en
az üç buçuk milyonunu yabancılar oluşturmaktadır. Nüfus
içerisindeki demografik değişimler son 40 yıl içinde hızlı bir
şekilde gerçekleşmiş olsa da Hollanda’nın bu multi-kültürel
bir ülke olma özelliği yüz yıllara dayanmaktadır.
Hollanda hükümeti
Son yıllarda dış politikaların iç politika üzerindeki etkisi büyük olmuştur. Geçtiğimiz iki yılda bu nedenle iki hükümet
devrilmiştir. Nisan 2012’de Euro’da yaşanan darboğaz bölgenin en büyük beşinci ekonomisi için kemer sıkma önlemleri almak zorunda bırakmış, bu da koalisyonun sona ermesine neden olmuştur.
Hollanda hükümetleri genellikle iki veya daha çok partinin
koalisyonları ile oluşmaktadır bu yüzden Hollanda “uzlaşSuç oranlarının çok düşük olması nedeniyle Hollanda çok
güvenli bir ülke olarak gösterilmektedir. İngilizce oldukça
yoğun olarak kullanılan bir dildir. Eğitim sisteminde önemli
bir yer tutmaktadır. Yapılan araştırmalar İngilizcenin ikinci
dil olarak konuşulduğu ülkeler arasında Hollanda’nın 3. sıra-
malar ülkesi” olarak nitelendirilmektedir. Parlamentonun
alt kanadı için bir sonraki seçimler Mart 2017 için planlanmaktadır.
Mark Rutte başbakanlık görevine, koalisyon ortağı Diederik
da geldiğini göstermiştir.
Samsom’un desteği ile devam etmektedir. Muhalefet ge-
Spor
metine çoğunluk desteğini vermektedir.
Dünya Kupası veya Avrupa Kupası organizasyonlarında bir
miktar çıldırdığı bile söylenebilir. Hatta bununla ilgili bir terim vardır “Portakal Rengi Ateşi”. Tüm ülke portakal rengine
bürünür- kıyafetlerden sokak süslemelerine kadar her yer
Portakal rengi ile süslenir. Bu Hollandalıların Milli Takımlarını destekleme şeklidir. Ülkedeki herkes maçları seyreder ve
milli takım kazansa da kaybetse de bunu büyük bir coşkuyla
kutlarlar.
Hollanda ile ilgili
rakamsal gerçekler:
Nüfus: 16,933,558 (Ağustos 2015)
Yoğunluk: 493/km2 (2015 de Avrupa Birliği içerisindeki en
yüksek oran)
Yönetim: Anayasa 1848 yılında hazırlanmıştır ve en son
1983 yılında revizyona gidilmiştir. Parlamento bir üst meclis
(75 üyeden oluşur ve bu üyeler İl genel meclisi tarafından
seçilir) bir de alt meclisten (nisbi temsil ile her dört yılda
bir seçilir) oluşur. Kabine yürütme organıdır ve üyeleri aynı
anda hem kabine hem de parlamento üyesi olamazlar.
Monarşi: Oranje-Nassau, Hollandayı 1815 den beri yönetmektedir. Kral Willehm-Alexandar, 1967 yılında doğmuştur
ve 2013 yılında taç giymiştir, Arjantinli eşi Maxima, ise Kraliçe ünvanını taşımaktadır.
Doğa: Hollanda’nın beşte biri denizin doldurulmasıyla oluşturulmuştur ve ülkenin dörtte biri ise deniz seviyesinin altındadır. Hol-
45
Futbol Hollanda’daki en popüler spor dalıdır. Hollandalıların
nellikle bir yasayı geçirmek için, senato’da Hollanda hükü-
sayfa
landa’da 20 tane milli park ve birkaç da tepe bulunmaktadır.
Ülkenin en yüksek noktası 322 metre ile Limburg’dadır.
Tarımsal gerçekler: Küçük bir ülke olmasına karşın, Hollanda dünyanın en büyük ikinci tarımsal ihracatını gerçekleştiren ülkedir. Dünyadaki patates ve domates ihracatının
%20 sini Hollanda gerçekleştirir. Hollanda inekleri ise birer
süt makinesi gibidir, günde 35 litre süt üretirler.
Medya ve kültür: Dünyada en fazla müzeye sahip olan
ülke Hollanda’dır-yaklaşık 1.000 tane. Televizyon programı
Biri Bizi Gözetliyor Hollanda’da ortaya çıkan bir programdır
ve RoboCop ve Total Recall gibi filmlerin yönetmeni olan
Paul Verhoeven tarafından yönetilmektedir.
Hollanda Laleleri
Lale sezonu Mart’ta başlar ve Ağustos’a kadar devam eder.
Bu süre içerisinde ülke çapında bir çok gösteriler düzenlenir.
Lalelerin de en güzel zamanı bu döneme denk gelir.
Meşhur Peynir Çeşitleri
Hollanda’da peynir genellikle kahvaltıda ve öğle yemeğinde
yenir. Burada üretilen peynirler Dünya çapında da üne kavuşmuştur. Edam, Füme peynir, Gouda, Biberli füme peynir,
Gouda Kimyonlu en ünlü peynirleri arasında-
46
dır.
sayfa
GÜNCEL
KLASİK ARAÇ
TANISI VE TEDAVİSİ
En kalabalık saatinde, büyük bir şehirde
en yoğun trafiğin tam göbeğinde geçmek
bilmeyen saatleri düşünürken birden onu
görürsünüz. Sağ şeritte salınarak ilerleyen
klasik bir otomobil.
o y u n c a k
“Çocuklar büyümez, oyuncakları değişir” derler ya o misal,
siz belki de yeni oyuncaklarınızla mutlusunuzdur.
Beyaz, gri, siyah yoğunluklu tek düze güncel arabaların içinde ördek başı yeşil, altın sarısı, uçuk mavi ya da
benzer bir kaç rengin kombinasyonu ile birlikte tamponları ya da aksesuarlarındaki nikelajın üzerine yansıyan
güneş ışıkları sizi alıp o trafikten, bir sahil kasabasında denizin göz alabildiği maviliğine, kuşların cıvıldaştığı bir
ormanın çam kokusuna, ya da çocukluğunuzdaki arka bahçedeki arkadaşlarınızla oynadığınız oyunlara, biraz
daha büyüdüğünüzde ilk aşık olduğunuz kıza, kulaklarınızda gençlik döneminizdeki şarkılara götürüyorsa siz
47
potansiyel bir klasik otomobil seversiniz. Emin olabilirsiniz.
sayfa
Teşhis buysa şimdi sakin olun, henüz
çok geç değil. Bu henüz birinci evre
ve kafanızı başka bir yere çevirip,
işinize, gücünüze ve günlük yaşamın
dertlerine geri dönüp her ne kadar şikayet etseniz de alıştığınız konforunuza geri dönebilir ve kaldığınız yerden devam edebilirsiniz. “Çocuklar
büyümez, oyuncakları değişir” derler
ya o misal, siz belki de yeni oyuncaklarınızla mutlusunuzdur. Diyelim ki
kafanızı çevirmediniz, çeviremediniz.
Klasik aracın içindeki adama / kadına bakıyorsunuz. İçeride arabanın
modeline uygun bir rock şarkı çalıyor, duymuyor ama hissediyorsunuz.
Aracın modelini merak ediyorsunuz.
Öncelikle, menşei. Hımmm. Amerikan
bu. Çok nikelaj, iki araç uzunluğunda. O zaman Chevrolet. Ya da Buick.
Belki Pontiac. Yok Cadillac değil onlar başka gözüküyor. Amcamdakine
benziyor hani çocukken içinde oyun
oynadığımız, kesif benzin kokusunun
orijinal deri koltukların kokusuna karıştığı, mahalleye girmeden sesinden
herkesin tanıdığı o siyah gürüldeyen
Ford olabilir mi ?
Hala tehlikeden uzaktasınız ancak
Tüm dünyada son yıllarda
artan bir trendle klasik otomobil hobisi günden güne
sınıra yaklaşıyorsunuz. Bakmak ve
görünür, dokunulur oluyor.
güzel bir kaç anıyı yakalayıp kısa gü-
Sosyal medya ve teknoloji
nün kazancı olarak günden kalanlara
ulaşır kılıyor.
eklemek yani yaşadık ve bitti demek.
Kabullenmek ve tekrar unutmak bu
evrede yeterli.
Eve döndüğünüzde, günün koşuşturması bittiğinde bir bardak içecek eşliğinde birden merak edip interneti kurcalamaya başladınız. Gördüğünüz aracın marka modeli resimlerle
eşleştirilerek bulunmaya çalışılıyor. Bu olmaz gördüğüm
araç 2 kapıydı, hayır üstü açık olan değildi, yok tamponları
kalındı ama direk yoktu. Hımmm bakalım neymiş. Ufff bu çok
güzelmiş, Vayy bundan vardı, kırmızıydı çocukken oynardım.
Aaa babamın eski arabası, yaşasaydı bunla gidip kapısını
çalsaydım. Bütün gece diziler, filmler, e-mailler, mesajlar
bir kenara bırakılmış, işler güçler unutulmuş saatlerce o resimden buna geçilmiş, lüzumlu lüzumsuz yüzlerce bilgi edinilmiş, “7200 cui mi, 320 beygir mi, nasıl yani 60’lı model
arabada klima mı varmış” şeklindeki her durum için “vay vay
48
vay” çekilmiş.
sayfa
İşte şimdi üçüncü evredesiniz. Bu noktadan
sonra destek almanız şart. Bu destek en ya-
kın çevrenizden gelecektir. Daha aklı
başında olan aile büyükleriniz, çevreniz, arkadaşlarınız “tamam gerçekten
güzel ama senin zamanın yok, zaten
anlamazsın da, uzaktan sev, resimlerine bak, bilemedin müzeye falan git
resim çek, sosyal medyanda paylaş.
Oyuncakçılardan orijinaline en yakın
maketlerini al, ofisine evine koy. Ne
güzel işte. Ama o kadar. İlan sitelerinde ne işin var. Ne demek kredi çekip
50.000 doları 40 yaşında bir araca vermek. Kapalı park yerin
bile yok. Döküntü alıp toplamak mı? Sen daha dün banyodaki
duş hortumunu değiştirmek için tamirci çağırdın”. Genelde
işe yarayan bu destek zaman zaman negatif uyaranlarla da
seyir edebilir. Bunlar genelde destekçi eşler, çocuklar, çocuk
kalmış ebeveynler, en iyi teknenin arkadaşınınki olduğunu
bilen arkadaşlardır çoğunlukla. “ Hadi ya süper olur, mutlaka
tek kapı al, mustang alsana ya acayip karizma, abi garaj tutar
beraber toplarız ne var ki, Ahmet amcan çok iyi bilir onları hiç
merak etme sen” nidaları içinde geceleri rüyanızda görmeye
başlayıp artık o binlerce araba selinin içinde gözleriniz “onu”
aramaya başladıysa, sanayilere gidip toplanan klasiklere göz
kırpmaya başladıysanız, internette meraklılarının takıldığı
forum sitelerinden racon nasıl kesilir dersine giriş yaptıysak
(çeynç bu, macun delisi o araba, altı düz yaramaz kalkmaz, yengeç gibi nasıl toplanmış) bu
ve benzeri argümanlar dilinize yapışmışsa...
Artık çok geç. Tedavi için tek şart sizin bir klasik araç edinmeniz. Bu noktadan sonra hayatınız bir daha asla aynısı gibi
olmayacak.
Maddi manevi yorulacaksınız. Küseceksiniz.
Hakan ÇETİN
Vazgeçeceksiniz. Kızacaksınız.
1972 doğumlu olan Hakan Çetin,
Sonra ilk marşa bastığınızda kalp atışlarınız hızlanacak, ya-
Yıldız Teknik Üniversitesi Elekt-
nından ayrılırken en az üç kere dönüp son bakış atacaksınız.
ronik ve Haberleşme Mühendis-
Size getirdiği her duyguya, sevince ve hatırlattıklarına sıkı
liği mezuniyeti sonrasına, enerji
sıkıya sarılıp kendi müziğinizi duyacak, kendi klibinizin başrolünde olacaksınız.
ve inşaat sektörlerinde çeşitli
Tüm dünyada son yıllarda artan bir trendle klasik otomo-
2001 yılında halen çalışmakta
bil hobisi günden güne görünür, dokunulur oluyor. Sosyal
medya ve teknoloji ulaşır kılıyor. Bir çok belgesel kanalda
klasik araç toplama üzerine programlar, seriler meraklıların
ayağına getiriyor yüzlerce farklı türden klasik otomobili ve
meraklı olmayanları da meraklandırıyor. Başta Amerika ol-
pozisyonlarda çalıştıktan sonra
olduğu global bir lojistik firmasında Başkan Yardımcılığı görevini sürdürmektedir.
Evli ve iki çocuk babası olan Hakan Çetin aynı zamanda Kocaeli Klasik Otomobil Kulubü başkanlığı
görevini yürütmektedir.
mak üzere tüm dünya şehirlerinde yılın belli günlerinde klasik otomobil şovları düzenleniyor. Talebin arttığı kaynağın
azaldığı bu durumda klasik araç fiyatları durmadan yükse-
dernekler ve tecrübeli arkadaşların desteği ile zaman ve
liyor.
maddi kaynak oranında size köprüden önce (!) yeni bir çıkış
sağlayabilecek bir uğraşı istiyorsanız “hayallerinizden faz-
Türkiye’deki durum da dünyadan farksız değil. Artık 10’un
lasının” kapısını aralıyor olabilirsiniz.
üzerinde derneğimiz ve bu derneklerin oluşturduğu bir
Bir gün yolda ördek başı yeşil ya da benzer kombinasyon-
http://www.antikaoto.org ) Sadece klasik otomobil üzerine
larda ve pırıl pırıl nikelajları ile gülümseyen bir klasik araç
çalışan garajlar neredeyse her büyük şehirde açılıyor ve me-
görürseniz kafanızı çevirip rutin hayatınıza devam etme
raklılarına bu hobiyi devam ettirmek için destek veriyorlar.
şansınız her zaman var. Ancak peşine düşerseniz, her za-
Kolleksiyonerler envanterlerine her geçen gün yeni araç-
mankinden farklı bir yolculuğa çıkıyor olabilirsiniz. Eğer öy-
lar kazandırıyor. Bilginin ulaşılabildiği noktadan başlayarak,
leyse hoş geldiniz.
49
Federasyonumuz mevcut. (Antika Otomobil Federasyonu
sayfa
GÜNCEL
SONBAHAR İÇİN
ÇOK ERKEN...
Bu sabah annemle babamı görmeye gittim.
Gerçi üç gün sonra göreceğim için gitmesem
de olurdu ama, ne bileyim, özledim; sanki
görmesem bir daha göremeyecekmişim gibi
hissettim, öylesine..
Sabah erken kalktım bu yüzden, ben gelmeden kahvaltı
Babamı seyrettim onunla konuşurken.. Bir zamanlar beni
yapmayacaklarını biliyordum çünkü. Yolda karakolun karşı-
kucağında taşıması için misafirlikte uyumuş numarası yap-
sındaki fırında durup annemin sevdiği dışı kıtır kıtır sert olan
tığım günleri hatırladım. Babamın bana ilk kez “içi boş” tatlı-
gevreklerden aldım, babam için de lor kurabiyesi.. “Yapma-
sını alışını, sınavlarda tekleyip korktuğumda benimle konuş-
saydın keşke” deseler de, elimdeki paketleri gördüklerinde
masını ve yüreklendirmesini, birlikte yaşamı ve tasavvufu
memnun olacaklarını biliyordum, hep öyle olurdu.
konuştuğumuz o akşamı ve ilk kez bu yönüyle tanıştığım,
ama hemencecik arkadaş oluverdiğim babamla gecenin so-
Tahmin ettiğim gibi balkonda kahvaltı sofrasını hazırlamış,
nunda birbirimize ağlayarak sarılışımızı.. Sırtımı dayadığım,
benim gelmemi bekliyordu ikisi de.. Sofraya oturup, sohbet
kolunun altına sığındığım, güvendiğim tek adamı gözlerimle
etmeye başladık ve onlardan uzakta olduğum bir hafta için-
okşadım, sevdim.. Şimdi gazete okurken uyuyakalan, araba
de yaşadıklarımı tek tek anlattım, hiç bıkmadan ve hiçbir ay-
anahtarlarını sürekli kaybeden, defalarca aynı şeyi soran
rıntıyı atlamadan. Ardı ardına gelen ve kimi ilgisiz olan soru-
bu adam hala benim kahramanımdı ve hep öyle kalacaktı..
50
lar, anlattıklarımı derinleştirdi mecburen ama anlatmaktan
sayfa
sıkılmadım yine de. İki kişilik dünyalarında
Annemse ilgimin babama kaymasından çocukça endişele-
benden duydukları her şeyin onları hayata
nerek konuşmamı kesti, durdu. O da yaşlandı dedim içim-
bağladığını ve onları bu günde tuttuğunu bi-
den, güzel yeşil gözleri yorgun bakıyordu ama hala çok gü-
liyordum.
zeldi. Hep güzeldi, benim hiç olmadığım kadar güzeldi hem
Prof. Dr.
Pelin GÜNERİ
de. Her şeyin nasıl olması gerektiğini bilen, herkese do-
Kasım 1963 yılında dünyaya ge-
kunan ve ulaşan, ailesinin hayatını kendisininkiymiş gibi
len Pelin Güneri, Bornova Ana-
kollayan ve bir ömrü çocuklarına veren bir anne.. Şimdi
dolu Lisesi ve Ege Üniversitesi
çikolataları, badem şekerlerini, dondurmaları gizlice ye-
Diş
meyi de eklemişti bunlara.. Gülümsedim, o da bana gülümsedi. İçim mi titredi sanki?
Fakültesi’nden
1986 yılında başlayan akade-
Yanıma kattıkları meyvelerle, sevdiğimi bildikleri için
mik yaşamını aynı üniversitenin
ayırdıkları yemeklerle ve taşıyamayacağım kadar çok
Ağız, Diş ve Çene Radyolojisi
sevgiyle eve geldim. Yolda, refüjdeki ağaçların yaprak-
Anabilim Dalı’nda öğretim üyesi
larının sararmaya ve kızarmaya başladıklarını görünce,
olarak sürdürmektedir.
“sonbahar için çok erken” dedim içimden.. Sonbahar için
Doğayı ve hayvanları insanlardan, bebekleri ve yaşlıları erişkinlerden daha çok seven Pelin Güneri, İzmir’de ailesi, dostları ve iki kedisiyle birlikte hayatı
paylaşmaktadır.
51
çok erken..
Hekimliği
mezun olmuştur.
sayfa
A J A N DA
A
J
A
N
D
A
22.TDB Uluslararası
38.Asya Pasifik Dental Kongresi
Diş Hekimliği Kongresi
APDC 2016
19-21 Mayıs 2016 – İzmir
17-19 Haziran 2016- Hong Kong / Çin
www.tdb.org.tr
www.apdc2016.org
IADR/APR Kongresi
15.Uluslararası Türk Ortodontoloji Derneği
22-25 Haziran 2016- Seoul / Kore
Kongresi
01-05 Ekim 2016 – Antalya
Türk Oral ve Maksillofasiyal Cerrahi
www.tod.org.tr
Derneği 23.Uluslararası Bilimsel Kongresi
26-30 Mayıs 2016 – Bodrum
2.Labart Diş Teknisyenleri Kongresi
www.taoms2016.org
15-16 Ekim 2016 – İstanbul
www.disteknisyenlerikongresi.com
Türk Endodonti Derneği 13.Uluslararası
Bilimsel Kongresi
104. FDI Dünya Diş Hekimliği Kongresi
26-29 Mayıs 2016 – Kapadokya/ Nevşehir
07-10 Eylül 2016- Poznan / polonya
www.endodontikongre.com
20.Uluslararası Estetik
92.Avrupa Ortodonti Derneği Kongresi
Diş Hekimliği Kongresi
EOS 2016
21-23 Ekim 2016 – İstanbul
11-16 Haziran 2016 - Stockholm / İsveç
www.edad.org.tr
www.eos2016.org
1.Uluslararası İmplantoloji
Kongresi CoDent
52
03-05 Kasım 2016 – Barselona / İspanya
sayfa
www.congressmed.com

Benzer belgeler