çocuklar için
Transkript
çocuklar için
CLEARFIL MAJESTY TM ES-2 01 sayfa 02. sayımızda İ İÇİNDEKİLER Ç İ N D Dergi Adı G MAG Diş Hekimliği Dergisi İmtiyaz Sahibi Ünzile Kaymak Aksakoğlu Sorumlu Editör Prof. Dr. Ebru Çal İdare Merkezi Pancar Organize Sanayi Bölgesi 9.Cadde No.10, 35865 İzmir Tel: 0 232 469 00 33 Fax: 0 232 469 09 00 www.gulsa.com.tr Yayın Türü Yaygın Süreli 6 Ayda Bir Yayınlanır. Tasarım ve Baskıya Hazırlık Recro Creative Baskı Printer Ofset 865 Sk. No.23 Kemeraltı / İzmir 0 232 489 88 03 Baskı Tarihi 17 / 05 / 2016 Dergimizde yayınlanan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. Yazılar kaynak gösterilerek yayınlanabilir. E K İ Köklü geçmişi ile öncü bir fakülte: Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Çocuklar için Ağız ve Diş Sağlığı Adeziv Rezin Simanlar Watson Lake Canada Diş Hekimliğinde Yeniçağ: Dijital Ölçü ve Ağız İçi Tarayıcılar TDB Öğrenci Kolu Diş Hekimliğinde Mezuniyet Sonrası Eğitimler Dental Sektörde Bir Hollandalı: CAVEX Klasik Araç Tanısı Ve Tedavisi 02 Sonbahar İçin Çok Erken... sayfa L E R 06 10 16 22 26 36 40 44 50 54 editörden . Prof. Dr. E D İ EBRU T ÇAL Ö R D E N Sevgili Okurlar, Birinci sayımızdaki coşkulu buluşma sonrasında ikinci sayımızla işte yine karşınızdayız. G+Mag ilk sayısında olduğu gibi alanlarında çok özel ve etkin olan uzmanların bilimsel makalelerini, diş hekimliğinde mezuniyet sonrası eğitimler ile ilgili bilgileri, Türk Diş Hekimleri Birliği Öğrenci Kolu’nu sizlerle buluşturuyor. Geleceğin diş hekimlerinin henüz öğrenci sıralarındayken başardıklarını takip etmek bizleri olduğu gibi eminim sizleri de umutlandırıp, gururlandıracak. Bu sayımızda da sizlerden olumlu geri bildirimler aldığımız yazarlarımız ve köşelerine yer vermeyi sürdürdük. Çok uzak diyarlara Kanada’ya Watson Lake’e uzanacağız bu kez Dr. Lakme Toktaş’ın sayfalarında... Pelin Güneri’nin kalemi ise yine dokunacak kalbimizin en derinlerine... Sektörden daha yakından tanımanızı hedeflediğimiz firma bu kez bir ‘Hollanda’lıCavex. ‘Portakal rengi ateşi‘ ile kavrulabilen bu uzlaşmalar ülkesinde koalisyon hükümetlerinin dahi başarıyla sürdürülebildiğini hep birlikte okuyacağız. Türkiye’deki diş hekimliği fakültelerinin en eskilerinden bir tanesini, Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi'ni yeni haliyle, yeni yerinde konuk ediyoruz sayfalarımızda. En kıymetlilerimiz çocuklarımızın diş sağlığı ile ilgili pratik bilgileri, ebeveyn olarak dikkat edilmesi gereken konuları tekrar hatırlayacağız. Hastalıkların sadece medikal olmayabileceğini ‘Klasik araç tanısı ve tedavisi’ sayfalarımızda hep birlikte keşfedeceğiz. Her kelime, her satır, her sayfa, her makale, her sayıda bu coşku ve heyecanımızı umarız yıllar boyunca sizlere taşıyabilelim. Haydi şimdi, yeniden birlikteliğimizin keyfini yaşama zamanı... 03 Başlangıçların heyecanı, coşkusu ve belki de “nasıl olacak” kaygısı ikincilerde yerini aynı güzelliğin devamı için heyecanlı çalışmalara ve daha iyiyi yakalamak için uğraşma telaşına bırakır… sayfa SÖYLEŞİ Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Köklü geçmişi ile öncü bir FAKÜLTE M.Ü. Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı ve Protetik Diş Tedavisi Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Yasemin Özkan “Uluslararası düzeyde büyük başarılara imza atmış olan Fakültemiz, yenilikleri yakından takip etmeyi ve verdiği kaliteli eğitim ile öğrencilerini insan haklarına ve etik değerlere saygılı çağdaş birer birey olarak yetiştirmeyi de amaç edinmiştir.” Fakültemizin yürüttüğü eğitim, öğretim ve araştırma etkinliklerinde; evrensel ve etik değerlere uyan, teknolojinin getirdiği tüm bilgiyi kullanan ve yeni bilgiler üreterek bunları yayan, araştıran ve gerektiğinde sorgulayan ve çözüm üreten düşünce yapısı oluşturulmasına ağırlık veril- 04 mektedir. sayfa Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi oldukça eski bir geçmişe sahip olan fakültelerimizden bir tanesi. Bize kısaca bu geçmişten söz eder misiniz? Fakültemiz, 1962 yılında Murat Barıştıran tarafından, İstanbul Özel Diş hekimliği Yüksek Okulu adı ile kuru- Nişantaşı kampüsünde eğitim ve tedavi seçeneklerinde yetersiz kalan Başıbüyük yerleşkesindeki Sağlık kampüsü yaklaşık 182bin m2 alan üzerine inşa edilmiş Diş Hekimliği Fakültesi binası ile yaklaşık 27bin m 2 kapalı alanı ile fiziksel olarak Avrupa’nın en larak 1963 yılının Kasım ayında Şiş- büyük diş hekimliği fakül- li’deki binasında faaliyete geçmiştir. tesi olarak inşa edildi. 9 Temmuz 1971 tarihinde devletleştirilerek İstanbul İktisadi ve Ticari İlimler Akademisine bağlanmış ve adı Diş hekimliği Yüksekokulu olarak değiştirilmiştir. 6 Kasım 1981’de çıkartılan 2547 sayılı Yüksek Öğrenim Kanunu ile İstanbul iktisadi ve Ticari İlimler Akademisine bağlı olan Diş hekimliği Yüksekokulu, 20 Temmuz 1982 tarihinde kurulan Marmara Üniversitesi’ne bağlanarak M.Ü. Diş Hekimliği Fakültesi adı ile yepyeni bir kurum şeklinde eğitimine devam etmiştir. Fakültemiz kuruluşundan 2015 yılına kadar İstanbul’da Nişantaşı kampüsünde hizmet sunarken 2015 -2016 eğitim öğretim yılından itibaren İstanbul Maltepe’de Başıbüyük yerleşkesinde kurulmuş olan Marmara Üniversitesi Sağlık ve Eğitim Bilimleri Kampüsüne taşınarak Eğitim-Öğ- şartlarda görevimizi yerine getirmeye çalışıyorduk. Fakültemizdeki en büyük problem olan yer darlığı nedeniyle büyümekte zorlanıyorduk bu nedenle de hem modernizasyon hem de nicelik olarak günümüz şartlarını yakalamakta zorlanan bir hizmet gerçekleşiyordu. Başıbüyük yerleşkesindeki Sağlık kampüsü yaklaşık 182bin m 2 alan üzerine inşa edilmiş Diş Hekimliği Fakültesi binası ile yaklaşık 27bin m 2 kapalı alanı ile fiziksel olarak Avrupa’nın en büyük diş hekimliği fakültesi olarak inşa edildi. Taşınmak sancılı bir süreç olsa da en modern ve gelişmiş cihazlarla donatılan yeni fakültemiz, hem öğrencilerimize hem de öğretim üyelerimize çok daha uygun ortamlarda çalışma imkanı doğurdu. Yenilenen fakültenizde hangi güncel teknolojik donanımlar bulunuyor? Fakültemizde son teknoloji ürünü diş ünitleriyle donatılmış 8 Anabilim Dalı Kliniği ve bir adet de Multidisipliner Kliniğimiz bulunmaktadır. Sterilizasyonumuz, asansör taşımasıyla dönen merkezi sistemle sağlanmaktadır. Klinik öncesi retim ve Hasta hizmetleri vermeye başlamıştır. eğitimde yine yüksek teknolojiyle donatılmış bir fantom ve Fakültenizi şimdi çok farklı bir ortamda ve yapıda görüyoruz. Bu günlere nasıl ulaştınız? Bizlerle paylaşır mısınız? ler vermek için modern kliniklerimizin yanı sıra simülatörler Fakültemizin yeni binasına taşınma kararı 30 yılı aşkın süredir gündemde olan bir konu olmasına rağmen taşınma 2015 yılının ağustos ayında gerçekleşti ve öğrenci olarak girdiğim fakültemi yeni modern binasına taşınma işlemi Dekanı olarak bana nasip oldu. pre-klinik laboratuvarımız vardır. Mezuniyet sonrası eğitimve CAD/CAM sistemleri ile çalışılabilecek kurs merkezimizi hizmete açmış bulunuyoruz. Üniversitemiz içinde hasta bilgilerini takip ettiğimiz, ilk muayeneden-muhasebe aşamasına kadar tüm aşamalarda hizmet gören ve kurumumuza özel geliştirilen HBYS’miz bulunmaktadır. 3 katına çıkması sayesinde daha önceden kliniklerde hasta alabilmek için sıra bekleyen öğrencilerimiz, şu an her öğrenciye bir ünit düşecek şekilde çalışma imkanına kavuşmuştur. Öğrencileriniz mezun olana kadar yeterince hasta muayene ve tedavi edebiliyor mu? Öğrencilerimize eğitimlerinin son üç yılında pratik eğitim ağırlıklı olarak verilmektedir. Üç yüz dört adet diş üniti sayesinde her öğrencimize klinik saatleri boyunca çalışabilecekleri ünit tahsis edilmiştir. Her branşta kendilerini en iyi şekilde geliştirmiş öğretim üyelerimiz kontrolünde, çağımızın gerektirdiği diş hekimliği uygulamalarını tam donanımlı olarak uygulayabilmektedirler. Fakültemiz 2015 yılı içerisinde 25.000’den fazla (25.073) yeni hasta başvurusu kabul etmiştir. Bilişim altyapımız güncel teknolojik gelişmeleri takip edecek şekilde sürekli olarak güncellenmekte ve yönetilmektedir. Her yıl kaç yeni öğrenci alabiliyorsunuz? Öğrenci sayınızda oluşan artışlar bugün yenilenen eğitim ve fiziki koşullarınızla uyumlu mu? Mevcut klinik yapılanmanız içerisinde yılda kaç hastaya diş sağlığı hizmeti verebiliyorsunuz? Fakültemiz 2015 yılı içerisinde 25.000’den fazla (25.073) yeni hasta başvurusu kabul etmiştir. Bu hastalarla birlikte 57.000’den fazla (57.069) hasta fakültemiz kliniklerinde diş sağlığı hizmeti almıştır. Fakültemizin yeni yerleşkesine Fakültemize 2015-2016 yılında toplam 149 yeni öğrenci kaydı taşınmasıyla birlikte bu sayının yaklaşık 2-2.5 kat artması yapılmıştır. Özellikle kliniklerimizdeki diş ünitlerinin sayısının beklenmektedir. Tüm güncel diş hekimliği uygulamaları dışında özellikle bilgisayar destekli modern diş hekimliği uygulamalarına ağırlık verilmektedir. Bilgisayar yönlendirmeli implant tedavileri, CAD/CAM sistemleri ile çalışmalar ve bilgisayarlı tomogrofi uygulamaları yaygın olarak yapılmaktadır. Fakültemiz bünyesinde her tip lazer cihazı sayesinde tüm branşlarda lazer uygulamaları gerçekleştirilmektedir. Fakültemizde kadrolu Genel anestezi uzmanımızın olması sayesinde, tüm handikaplı (zihinsel ve fiziksel) hastaların diş tedavi hizmetleri en yeni cihazlarla donatılmış 2 genel anestezi ve 4 lokal anestezi odası ve toplam 5 yataklı hasta dinlenme odaları sayesinde karşılanabilmektedir. Ayrıca fakültemiz akupunktur ile diş tedavisinde Türkiye’nin önde gelen kurumlarındandır. Fakültemizde Eğitim dilinin %30 ingilizce olmasından dolayı yurtdışındaki hekimlerden çok fazla master ve kurs talepleri almaktayız. Bu nedenle mezuniyet sonrası sürekli diş hekimliği eğitimini yaygınlaştırmak için yerli ve yabancı hekimler için tezli ve tezsiz master programlar açtık. Fakültenizde yürüttüğünüz hangi sosyal projelerinizi duyurmak istersiniz? Özellikle çevre belediyeler ile yürütmekte olduğumuz engelli ve bakıma muhtaç vatandaşlarımıza yönelik tedaviler hızla yürütülmektedir. Fakültemiz Anadolu yakasındaki tek devlet fakültesi olması sebebiyle çok fazla sayıda talebi karşılamak durumundadır. Özellikle İstanbul’daki özel olmayan tek genel anestezi kompleksine sahip olduğumuz için bu konuda büyük bir açığı kapatıyoruz. Toplum sağlığı kulübümüz öğretim üyelerimizin gözetiminde öğrencilerimizin, hem özel hem de devlet kurumları ile çalışarak özellikle çocuklara diş hekimliğine yönelik tarama işlemlerine katılmalarını sağlamaktadır. Gelecekte fakültenizin hangi alanlarda öne çıkmasını hedefliyorsunuz? Fakültemiz sadece öğrencilerimize yönelik eğitimler ile değil özellikle yüksek lisans programları ile mezuniyet sonrası eğitimlerde ön plana çıkmaktadır. Bu programları mezun olan diş hekimlerinin de katılabileceği kurs ve sertifika programları ile destekleyerek sürekli eğitimde önemli bir merkez olmak istiyoruz. Ayrıca yurtdışındaki diş hekimliği fakülteleri ile yaptığımız antlaşmalar ile hem kendi öğrencilerimizin ve öğretim üyelerimizin hem de yurtdışından gelecek öğrenci ve öğretim üyelerinin çalışabileceği dünya çapında tanınan bir eğitim yuvası olmasını amaçlıyoruz. Hepimizin esas amacı, Türkiyedeki Tüm Diş hekimliği fakültelerindeki öğrenci, öğretim üyesi ve personelinin çağdaş ve teknolojik olarak tüm dünya fakülteleriyle aynı standartta olmasını hedeflemek ve bu hedefe ulaşmak için hep beraber ve omuz omuza çalışmak olmalıdır. 07 Kliniklerinizde standart diş hekimliği uygulamaları dışında öne çıkan yaklaşımlar nelerdir? sayfa MAKALE ÇOCUKLAR İÇİN AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI Prof. Dr. Ece EDEN Çocukluk 0-12 yaş arasındaki dönemi kapsar ve yeni doğan, bebeklik, okul öncesi ve okul dönemi olarak alt gruplara ayrılır. Bu alt grupların her biri fiziksel ve ruhsal olarak büyüme ve gelişim açısından büyük farklar gösterdiği gibi ağız diş sağlığı ve diş hekimliği açısından da ciddi farkları içinde barındırır. a m a ç Bu yazının amacı, ebeveynlere çocuklarının ağız diş sağlığı hakkında bilgi vermek ve diş hekimlerine çocuk hasta bakarken yardımcı olacak pratik ipuçları sunmaktır. Bebeklik Dönemi Bebeklik döneminin en önemli olaylarından biri hiç şüphesiz ilk dişlerin ağız içinde görünmesidir. Bir filizin toprak içinden dışına çıkmasına nasıl sürmek deniyorsa, dişler de bu şekilde dişeti içinden ağız içine doğru yavaşça sürer. Bu önemli değişiklik bebeğin beslenme alışkanlıklarının ve görüntüsünün değişmesi demek olduğu gibi sürme sırasında karşılaşılan rahatsızlıklar annenin hayatında da büyük önem taşır. Kültürümüzde bu olay ‘diş buğdayı’ adı verilen bir törenle de kutlanır. Sürme sırasında tükürük artışı, dişetlerinde kaşınma, kızarıklık ve bebekte huzursuzluk görülebilir. Dişetlerindeki kaşınma nedeni ile bebek her şeyi ağzına sokar ve genellikle bu nedenle ateş yada bağırsak Resim 1 şikayetleri ile karşılaşılabilir. Diş sürmesi sırasında yaşanan rahatsızlıkları gidermek için buzdolabında soğutulmuş, temiz diş kaşıyıcılar kullanılabilir. Bebeklik döneminde, dişler sürdükten sonra bebek gece uykuya yatırılırken ve uyku sırasında beslenmemelidir. Biberonla ve hatta anne sütü ile gece boyunca sürdürülen Temelde, dişlerin sağlıklı olarak sür- beslenme, dişlerin erken yaşta çü- mesi büyüme ve gelişimin önemli rümesine neden olabilir. Bu nedenle, parçalarından biridir. Süt dişleri yak- biberon ile beslenmeye 1 yaşından laşık 6-8 aylıkken sürmeye başlar sonra devam edilmemelidir. Özellikle ve 2,5-3 yaşlarında alt ve üst çeneDişlerin sürmesi ile birlikte beslenme alışkanlıklarının değişmesinin yanı sıra diş hekimi kontrolü ve doğru ağız bakımı gereksinimi de ortaya çıkar. İlk süren süt dişleri alt çene ön bölgesinde yer alan kesici dişlerdir. Dişler sürer sürmez yüzeylerinde bakteri ve yiyecek artıkları birikmeye başlar. Bu nedenle ilk süt dişleri çıktığında diş yüzeyleri temizlenmeye Diş sürmesi sırasında yaşanan rahatsızlıkları gidermek için buzdolabında meye devam eden ve diş yüzeyleri temizlenmeyen çocuklarda yaygın diş çürükleri meydana gelir. 71 aydan küçük çocuklarda görülen bu çürüklere Erken Çocukluk Dönemi Çürüğü (EÇÇ) adı verilir 1. Okul öncesi dönem- soğutulmuş, temiz de, çocuğun yaşından 1 fazla sayıda diş kaşıyıcılar Erken Çocukluk Çürüğü (Ş-EÇÇ) adı ile kullanılabilir. başlanmalıdır. Bebeklik döneminde bu, her beslenmeden sonra annenin parmağına sardığı temiz bir gazlı bez ile tüm diş yüzeylerinin silinmesi şeklinde yapılabilir. Piyasada bebekler için sapı oldukça kalın ama fırça başı küçük ve yumuşak kılları olan diş fırçaları bulunmaktadır. Diş fırçasının sapının kalın olması ebeveyne diş fırçasının kullanımı sırasında kolaylık sağlar. Ayrıca ebeveynin parmağına takabildiği diş fırçaları da bulunmaktadır. Ebeveynler bu tür diş fırçaları da kullanarak diş yüzeylerini temizleyebilir. Bu dönemde macunsuz ya da flor içermeyen diş macunu kullanımı önerilmektedir. İstenirse, süt enzimleri içeren florsuz diş macunlarının kullanımı uygundur. Bebek oturmaya başladıktan sonra ya da bir yaşını doldurduğunda ilk diş hekimi muayenesi yapılmalıdır. Bu muayene çocuğun diş gelişiminin takibi ve ailenin konu ile ilgili bilgilendirilebilmesi için çok önemlidir. 1 yaşından sonra biberonla beslen- diş çürüğünün bulunması Şiddetli anılır (Resim 1). Çok küçük yaşta görülen bu çürükler fark edildikten hemen sonra diş hekimi tarafından tedavi edilmeli ve koruyucu tedbirler alınmalıdır2. Bu koruyucu önlemlerin başında diş fırçalama eğitimi, %5lik NaF içeren flor vernik uygulaması ve kasein fosfopeptid amorf kalsiyum fosfat preparatlarının kullanımı gelmektedir. Bu tür çürüklerin tedavisinde tükürük izolasyonunun zorluğu nedeni ile camiyonomer simanlar tercih edilir. Ayrıca camiyonomer siman ağız içinde flor rezervi görevi de görür. Ebeveynler çocuklarının çok küçük yaşta tedavi edilemeyeceklerini düşünerek diş hekimine başvuruyu geciktirebilmektedirler. Oysa bu gecikme, diş çürüğünün daha fazla ilerlemesine ve diş özünün (pulpa) etkilenmesine neden olur. Böylece çocuğun tedavisi daha da komplike bir hal alır. Pulpa enfeksiyonunun gelişmesi çocuğun genel sağlığını da olumsuz etkiler. Bu nedenle ebeveynler düzenli diş hekimine götürmedikleri çocuklarında diş çürüklerini fark eder etmez gecikmeden diş hekimine başvurmalıdır. 09 de 20 adet olmak üzere tamamlanır. sayfa Bir yaşından sonra çocuklar normal gıdalarla, günde 3 ana Dişmacunu içinde de bulunan flor diş sert dokusunun asit- ve 2 ara öğün ile beslenmelidir. Emme refleksinin tatmini lere karşı direncini artırır. Flor, dişin çürüğe karşı daha da- için bebeklik döneminde emzik kullanımı normaldir. Bu alış- yanıklı olmasını sağlar. Hatta flor mine seviyesindeki baş- kanlığın 4 yaşından sonra bırakılması gerekmektedir. Uzun langıç çürüklerini iyileştirebilir. Okul öncesi dönemde, diş süre emzik kullanımının devam etmesi dişlerin dizilimi ile hekimi çocuğun ihtiyacına yönelik olarak klinikte flor uygu- ilgili problemlerin ortaya çıkmasına, ortodontik bozuklukla- lamaları yapabilir. ra neden olur. Emziğin çocuk tarafından ağızda tutulmasını sağlamak için reçele veya bala batırılarak çocuğa verilmesi dişlerin biberonla beslenme sonrasında olduğu gibi çürümesine neden olur. Okul Dönemi Ergenliğe kadar çocuğun ağızında süt ve kalıcı dişlerin birlikte bulunduğu ‘karışık dişlenme’ döneminde pekçok Okul Öncesi Dönem fizyolojik olay görülür. Bunlardan ilki süt dişi dizisinin en Okul öncesi dönemde çocuklar diş fırçalamaya oldukça he- dişlerinin sürmesidir. Bu dişler kalıcı diş dizisinin kapanışın- veslidirler. Fakat bu yaşlarda çocukların el becerileri yete- da anahtar rol oynar 4. Bunu takip eden yıllarda süt dişleri rince gelişmediği için kendi başlarına doğru bir fırçalama yerlerini kalıcı dişlere bırakır. Bu dönemde süt dişlerinin arkasından 6 yaş dişleri adını verdiğimiz ilk kalıcı birinci azı yapmaları mümkün değildir. Bu ne- erken kaybı alttan gelecek kalıcı diş- denle ebeveynler çocuklarının diş- lerin çene üzerinde yerleşmesinde lerini fırçalamaya yardım etmelidir. problemlere yol açar. Bunun sonu- Ebeveynin bunu yapabilmesi için cunda ortodontik tedavi gereksinimi çocuğun arkasına geçip ayna karşı- ortaya çıkabilir. Bu nedenle süt dişle- Beslenme, sında sanki kendi dişlerini fırçalıyormuş gibi bir pozisyon alması uygun rin sağlıklı şekilde ağızda düşme zamanına kadar kalması kalıcı diş dizi- olacaktır. Bu yaş grubu çocuklarda yiyeceklerin diş yüksek çürük riski tespit edilmemişse yüzeyinde birikmesi de önemli rol oynar. Genellikle aktif Çocuk diş macunu içinde düşük sonucu diş çürüğünün civarında kalıcı dişlerin tamamlan- seviyede (500ppm) flor bulunur. Bu oluşmasının da temel ‘çocuk diş macunu’ kullanımı yeterlidir. yaş grubu çocukların özellikle fazla miktarda diş macununu yutmamasına özen gösterilmelidir. Gelişim çağında ve hayatımız boyunca sağlıklı olabilmemiz ancak ihtiyaçlarımıza uygun besinleri dengeli bir şekilde tüketme- nedenidir. Özellikle rafine şekerin çok ve sık tüketilmesi diş mizle mümkündür. Beslenme ayrıca çürümesinde en etkili yiyeceklerin diş yüzeyinde birikmesi faktörlerden biridir. sonucu diş çürüğünün oluşmasının da sinin sağlıklı olarak dizilebilmesinde ortodontik tedavi yaklaşık 12-13 yaş masını takiben yapılmasına karşın, ortodontik olarak ilk muayene 7 yaşında yapılmalıdır. 6 yaşından sonra çocuklar flor içeren herhangi bir marka ‘yetişkin diş macunu’ kullanabilirler. Diş Hekimi tarafından diş hassasiyeti ya da diş taşı birikimine engel olma özelliği gibi farklı özellikleri olan bir diş temel nedenidir. Özellikle rafine şe- macunu önerilmediği sürece, dişler kerin çok ve sık tüketilmesi diş çürü- günde en az iki defa, sabah kahval- mesinde en etkili faktörlerden biridir . tıdan sonra ve gece yatmadan önce Bu nedenle çocuklara ara öğünlerde 2 dakika boyunca florlu bir macun ile 3 fırçalanmalıdır. Hangi diş macunu seçilirse seçilsin, sadece tür yiyecekler ana öğünlerin sonlarında tüketilmeli ve daha bezelye büyüklüğünde macun kullanılmalı ve fırçalamaya sonra dişler fırçalanmalı ya da ağız su ile çalkalanmalıdır. Şe- başlarken fırça ıslatılmamalıdır. Çocuklar 9-10 yaşlarına kersiz veya tatlandırıcı içeren sakızlar çiğnenerek tükürük geldiklerinde dişlerin birbirine komşu ara yüzleri dişipi ile akışının artırılması da diş sağlığı açısından yararlıdır. temizlenmelidir. Düzenli diş hekimi kontrolü sayesinde, diş hekimi çocuktaki Diş macunundaki florun hergün diş yüzeyine teması çok gelişimi takip edebilecek ve tedbir alınması gereken durum- önemlidir. Bu nedenle 6 yaşından sonra yetişkin diş macu- lara erken müdahalelerde bulunabilecektir. Ayrıca erken Diş nu (1450 ppm) ile günde 2 defa dişlerin fırçalanması, ağız Hekimi ile tanışma çocuğun diş sağlığını koruyacak ve Diş ortamında florun bulunmasını sağlaması açısından çok fay- Hekimi korkusunu ortadan kaldıracaktır. Diş- dalıdır. Bunun yanısıra, hastanın gereksinimleri doğrultu- lerin çürüklere karşı daha güçlü olabilmesi için sunda, Diş Hekimi 6 yaşından büyük çocuklara flor garga- de çeşitli uygulamalar yapılabilmektedir. rası önerebilir. 10 şekerli ve yapışkan yiyecek ve içecekler verilmemelidir. Bu sayfa Diş hekimi hastası için, varolan diş çürüğü sıklığı, başlangıç çürüklerinin varlığı ya da ortodontik tedavi görmesi gibi nedenlerden dolayı daha yoğun flor uygulamalarına gereksinim duyabilir5. Bu durumda yüksek oranlarda flor içeren vernik yada jel gibi çeşitli diş hekimliği ürünleri kullanarak, dişlerin güçlenmesini ve çürüğün başladığı bölgelerde yeniden iyileşmenin olmasını sağlayabilir. Diş hekimi bu uygulamaları genellikle 3 yada 6 ay aralarla tekrarlar. Diş Hekimi ve Çocuk Hasta Diş hekimleri çocuk hasta ile sıklıkla sağlıksız bir ağız nedeni ile yada acil müdahale gerektiren bir durumda karşılaşmaktadır. Bu, çocuk açısından da Diş hekimi açısından da ciddi problemlere yol açmakta ve zorlu bir tedavi ile başlayan ilişki de iletişimin güçleşmesine neden olmaktadır. Oysa erken yaşta Diş he- Dişlerin en sık çürüyen yerleri azı diş- kimi muayenelerinin yapılması ve 6 lerinin çiğneyici yüzlerindeki girintilerdir 6. Çünkü bu bölgeler bakteriler Resim 2 aylık aralarla tekararlanması bu sorunu ortadan kaldıracaktır. Bu nedenle, ve yiyecek artıkları için çok rahat yer- Erken yaşta Diş hekimi leşme imkanı sağlarlar ve bu bölge- muayenelerinin davette bulunmalı ve çocuklara er- yapılması ve konuda çocuk doktorlarına da büyük lerin temizlenmesi çok zordur. Flor uygulamaları bu bölgelerin çürüğe karşı korunmasında yeterli olamamaktadır. Bu nedenle diş henüz sağlıklı iken bu diş hekimleri ebeveynlere bu konuda ken yaşta ulaşmaya çalışmalıdır. Bu 6 aylık aralarla görev düşmektedir. Ülkeler arasında tekararlanması hekim yaşamlarının ilk 3 yılında çocuk dok- farklar olmasına rağmen, çocuklarda, girintiler akıcı bir madde ile örtüle- çocuk ilişkisi için toru yada aile hekimine gitme sıklığı- nerek çürümeleri önlenir. Bu işleme önem taşır. Bu nedenle Diş hekimi muayenesi Özellikle 6 yaşında süren ilk daimi azı dişlerine bu uygulamanın yapılması çok faydalıdır. çocuk doktorları yada aile hekimleri tarafından da hatırlatılmalıdır. 11 ‘fissür örtücü uygulaması’ adı verilir. nın 10’a kadar çıktığı rapor edilmiştir. sayfa Resim 3 Sağlıklı çocuk izleminde, Diş hekimi 1 yaşından itibaren 6 aylık aralarla süt Diş problemleri olan çocuk hastada dişi sürmesini takip eder ve ebeveyn- planlama ihtiyaca uygun olarak sür- leri sağlıklı beslenme ve diş yüzeyi Diş hekimi çocukla dürülmeli ve hasta tedavileri bittik- dönemde çocuğun çürük risk duru- etkin bir iletişim lan çalışmalar süt dişi dizisinde çürük mu belirlenerek uygun bir koruyu- kurabilmek için onun bulunmasının, kalıcı dişlerde çürük anlayacağı dilde duğunu göstermektedir7. Bu neden- temizliği konusunda bilgilendirir. Bu cu program uygulanabilir. 7 yaşında hasta ilk ortodontik muayenesi için ortodonti uzmanına yönlendirirlir. Çocuk hastada tedavi seanslarının 30 dakikayı geçmemesi önemlidir. konuşmalı, yapılacak uygulamaları basit Yaşı küçük çocuklar fotöye annele- olarak göstermeli ve rinin kucağında oturtulabilirler. Ço- ani hareketlerden cuk böylece anne kucağında kendini daha güvende hissedecektir ve ay- kaçınmalıdır. ten sonra da izleme alınmalıdır. Yapı- olma olasılığı açısından belirleyici olle, süt dişlerinin tedavi edilmesinin yanısıra, süt dişlerinde çürük olan çocukların 3 ay ara ile izlenmesi ve daha yoğun bir koruyucu programa dahil edilmeleri gerekmektedir. Çürük riski, hastanın ağız içindeki çeşitli bulgularına göre (bakteriyolo- rıca anne çocuğun ellerini ve başını jik ortam, diş ve tükürük yapısı gibi), tutarak ağız içi işlemlerin daha kolay alışkanlıklarına (beslenme alışkan- yapılmasına da yardımcı olabilecektir lıkları, diş fırçalama sıklığı gibi) ve (Resim 2). çevresel faktörlere bağlı olarak diş çürüklerine olan yatkınlığı olarak Diş hekimi çocukla etkin bir iletişim ifade edilebilir. Çocuk hastada çürük riskinin belirlenmesinde ağız içindeki bulguların yanısıra, uygulamaları basit olarak göstermeli ve ani hareketlerden ebeveynlerin ağız sağlığı, ailenin sosyoekonomik durumu kaçınmalıdır. Kullanılan aletlerin tanıtılmasında onun anla- gibi faktörler de değerlendirilmelidir. Çürük riski yüksek ço- masına yardımcı olacak benzetmeler kullanılabilir. Bu ben- cukların ailelerinde çürük görülme olasılığı yüksek, ağız ba- zetmelere, aerotör için diş duşu, sakşın için kım alışkanlıkları zayıf ve karyojenik beslenme alışkanlıkları elektrik süpürgesi yada fil hortumu örneği yaygındır. Ortodontik tedavi sırasında da çürük riski artar. verilebilir (Resim 3). Ayrıca sistemik rahatsızlığı olan, devamlı ilaç kullanmak zo- 12 kurabilmek için onun anlayacağı dilde konuşmalı, yapılacak sayfa runda olan çocuklarda da çürük riski yüksektir. Düzenli Diş hekimi kontrolünde olan ve flor uygulamaları yapılan çocuklarda ise diş çürüğü riski azalır 8. Çürük riski yüksek çocuklarda, 3 ay ara ile tekrarlanan topi- Prof. Dr. ECE EDEN kal flor uygulamalarının yanısıra, yeni sürmekte olan kalıcı dişlerin çiğneyici yüzlerinin derhal örtülenmesi çok önemlidir. Fakat bu süreçte tükürük izolasyonunun mümkün 1988 yılında Ege Üniversite- olamaması resin fissür örtücünün uygulanmasını engeller. si Diş Hekimliği Fakültesi’nden Son yıllarda yeni sürmekte olan dişlerin camiyonomer ile örtülenmesinin uzun dönem başarısı rapor edilmiştir 9-11 mezun oldu. 1995 yılında E.Ü. . Sağlık Bilimleri Pedodonti Dok- Bu nedenle, özellikle çürük riski yüksek çocuklarda birin- tora Programını bitirdi. ci azı dişleri sürerken camiyonomer ile örtülenmelidir. Bu işleme ART fissür örtücü denir. ART Atravmatik Restoratif 2000 yılında doçent, 2006 yı- Tedavi adı ile anılan sadece el aletlerinin kullanımı ile ger- lında ise profesör oldu. 2000- çekleştirilen tedavi biçimidir. Birinci azı dişleri sürmelerini 2002 ve 2008-20012, 2015- yıl- tamamladıklarında çürüme riski devam ediyorsa resin fis- larında Türk Diş Hekimleri Birliği sür örtücü ile örtüleme yapılabilir. Sonuç olarak düzenli Diş hekimi kontrolü sayesinde, çocuktaki diş ve çene gelişimi takip edilir, doğru beslenme ve hijyen alışkanlıkları kazandırılır ve dişleri çürüğe karşı daha dirençli hale getiren flor uygulamaları ile fissür örtücüler yapılarak diş çürükleri önlenir. Çocuklarla küçük yaşta kazanılan olumlu iletişim, gelecekte diş çürüğü olma olasılığını da azaltacaktır. Diş hekimleri bu sayede sağlıklı nesiller yetiştirmede önemli bir rol üstlenmiş olurlar. Kaynaklar 1. American Academy of Pediatric Dentistry, American Academy of Pediatrics. Policy on early childhood caries (ECC): classifications, consequences, and preventive strategies. Pediatr Dent. 2008;30(7 Suppl):40-3. 2. American Academy of Pediatric Dentistry Council on Clinical Affairs. Policy on early childhood caries (ECC): unique challenges and treatment option. Pediatr Dent. 2008;30(7 Suppl):44-6. İzmir Diş Hekimleri Odası delegesi oldu. 2015’te TDB Denetleme kurulu üyesi seçildi. 2000-2002 ve 2008-2010 dönemlerinde TDB Toplum Ağız Diş Sağlığı Komisyonu üyesi görevini sürdürmüştür. 2012-2014 dönemi İzmir Diş Hekimleri Odası yönetim Kurulu üyesidir. 80’e yakın yurtdışı ve yurtiçinde yayınlanmış bilimsel yayını, yurtiçi ve yurtdışında 100 civarında konferans ve sunumu bulunmaktadır. 2014 yılında Travmatik Dental Yaralanmalar- El Kitabı’nın Türkçe çevirisini yayınlamıştır. 2001 yılında IAPD Bright Smiles Bright Futures Certificate of Recognition, 2001 yılında TDB 1. Ağız ve Diş Sağlığı Teşvik Ödülü ve 1999 yılında IAPD Bright Smiles Bright Futures Certificate of Recognition ödülünü kazanmıştır Halen E.Ü. Diş Hekimliği Fakültesi Pedodonti Ana- 3. Moynihan PJ, Kelly SA. Effect on caries of restricting sugars intake: systematic review to inform WHO guidelines. J Dent Res. 2014;93(1):8-18. bilim Dalı başkanı olarak çalışmaktadır. Bir erkek 4. Barros SE, Chiqueto K, Janson G, Ferreira E. Factors influencing molar relationship behavior in the mixed dentition. Am J Orthod Dentofacial Orthop. 2015;148(5):782-92. uygulamaları, minimal invaziv yaklaşımlar ve dental çocuk annesidir. İlgi alanları koruyucu diş hekimliği travmalardır. 5. Marinho VC. Cochrane reviews of randomized trials of fluoride therapies for preventing dental caries. Eur Arch Paediatr Dent. 2009;10(3):18391. 6. Ahovuo-Saloranta A, Forss H, Walsh T, Hiiri A, Nordblad A, Mäkelä M, et al. Sealants for preventing dental decay in the permanent teeth. Cochrane Database Syst Rev. 2013;3:CD001830. 7. Mejàre I, Axelsson S, Dahlén G, Espelid I, Norlund A, Tranæus S, et al. Caries risk assessment. A systematic review. Acta Odontol Scand. 2014;72(2):81-91. 8. Guideline on Caries-risk Assessment and Management for Infants, Children, and Adolescents. Pediatric Dentistry. 2014;36(6):127-34. 9. Taifour D, Frencken JE, van’t Hof MA, Beiruti N, Truin GJ. Effects of glass ionomer sealants in newly erupted first molars after 5 years: a pilot study. Community Dent Oral Epidemiol. 2003;31(4):314-9. 11. de Amorim RG, Leal SC, Frencken JE. Survival of atraumatic restorative treatment (ART) sealants and restorations: a meta-analysis. Clin Oral Investig. 2012;16(2):429-41. 13 10. Barja-Fidalgo F, Maroun S, de Oliveira BH. Effectiveness of a glass ionomer cement used as a pit and fissure sealant in recently erupted permanent first molars. J Dent Child (Chic). 2009;76(1):34-40. sayfa MAKALE ADEZİV REZİN SİMANLAR Doç. Dr. Nuray ÇAPA Günümüzde diş hekimliğinde meydana gelen bilimsel ve teknolojk gelişmeler, hastaların artan estetik beklentilerini karşılamak amacıyla hız kazanmıştır. Hızlı gelişimin sonucu olarak doğal dişe benzer metal desteksiz tam porselen restorasyonların kullanımı, üretimi ve çeşitliliği artmıştır. Tam porselen restorasyonların kullanımının artması klinikte adeziv rezin simanların daha çok tercih edilmesine neden olmaktadır. Özellikle inley, onley, tam porselen kuron, zirkonya destekli porselen kuron-köprü ve porselen lamina restorasyonların hekim ve hasta tarafından tercih edilmesinin artması adeziv rezin simanların kullanımını ve önemini arttırmıştır. 1-4 Sertleşme mekanizmalarına göre kompozit rezin simanlar Kimyasal sertleşen (Otopolimerizan, Self-cure) rezin simanlar: Kimyasal polimerizasyon, benzol peroksitin reaksiyon hızlandırıcı (akseleratör) olan tersiyer amin ile reaksiyonu sonucu oluşan serbest radikallerin etkisiyle başlar. Bu yapıştırma simanlarının içerisindeki amin grubu Adeziv rezin siman, porselen ile diş arasında kuvvetli bir bağlantı sağlar. Bu kuvvetli bağlanma hem restorasyonun dayanıklılığını arttrır hem de alttaki destek dişi güçlendirebilir. Geleneksel simanlar büyük oranda mekanik retansiyon ile tutuculuk sağlar iken rezin simanlar kimyasal ve fizyo-kimyasal bağlantı oluştururlar. Rezin simanlar, yüksek bağlantı dayanımına, sıkışma ve gerilme kuvvetlerine zaman içerisinde renklenmeye sebep olabilmektedir. Otopolimerizan kompozit rezin esaslı yapıştırma simanlarının belirli bir sertleşme süresine ihtiyacı vardır. Bununla beraber, çalışma zamanının kısalığı ve sertleşme zamanının hekim tarafından kontrolünün zor olması dezavantajıdır. Metal, zirkonya, metal-seramik restorasyonların yapıştırılmasında kullanılırlar (Resim1).1,3,7,14,15 karşı yüksek dayanıma, düşük çözünürlüğe, yüksek elastik modülüne sahiptirler.1-3,5,6 Ayrıca yapıştırılacak dişin renginde veya transparan renkli olabilen adeziv rezin simanlar, opak geleneksel simanlara göre estetik avantaj sağlarlar. Uygulama sırasında teknik hassasiyet gerektirmesi, dişte hassasiyet oluşturabilmesi ve maliyetinin yüksek olması dezavantajları olarak sayılabilir.1-3,7 Rezin yapıştırıcı simanların endikasyonları; Resim 1 Panavia 21(Kuraray) self-cure, self-etch -Tam seramik veya kompozitten yapılmış; inley, onley, laminate veneer, kuron, endo-kuron ve köprülerin simantasyonunda, ları (halojen, LED (Light Emitting Diod), plazma ark veya lazer) ile monomerler aktive edilir ve polimerizasyon gerçekleşir. Polimerizasyon reaksiyonu, ışığa duyarlı kamforkinon -Postların simantasyonunda, gibi reaksiyon başlatıcının yapısının bozulup serbest radi- -Adeziv köprülerin simantasyonunda, kaller oluşturulması ile başlar1,15,16. Bu simanlarda çalışma -Ortodontik bantların simantasyonundadır.8-10 zamanı uzundur ve ışık uygulandıktan sonra da maddenin Rezin yapıştırıcı simanlar 2 gruba ayrılır; 1. Akrilik rezin simanlar Akrilik rezin simanların tozu, reaksiyon başlatıcı olarak benzoil peroksit içeren metil metakrilat polimeri ya da kopolimeridir. Ayrıca mineraller, doldurucular ve pigmentler de vardır. Likidi ise reaksiyon hızlandırıcı amin içeren metil metakrilat monomeridir. Güçlü bir simandır fakat çalışma süresi kısadır ve viskoelastik özellikleri zayıftır . Işıkla sertleşen rezin simanlar (light-cure): Işık kaynak- 9-12 sertleşmesi oldukça çabuktur. Bu materyallerin dezavantajı restorasyonun kalınlığının fazla (1,5mm fazla kalınlıklarda) olduğu durumlarda ışık geçirgenliğinin yetersizliğine bağlı olarak polimerizasyonun yetersizliğidir. 1,3,17,18 Işıkla sertleşen kompozit rezin simanların, farklı renk seçeneklerine ve renk stabilitesine sahip olmaları özellikle porselen lamina gibi tam porselen restorasyonların simantasyonunda kullanılabilirliğini sağlamaktadır (Resim 2,3).3,17 2. Kompozit rezin simanlar Kompozit rezin simanlar, Bis-GMA veya üretan dimetakrilat rezinler ile silika veya cam doldurucudan hazırlanmış mikro dolduruculu veya küçük tanecikli hibrit kompozitlerdir. Rezin matriks, çeşitli miktarlarda seramik doldurucu içeren ve düşük molekül ağırlığı olan dimetakrilat monomer ile seypozit dolgu maddelerine benzer. Rezin tipine, içine katılan dolduruculara ve sertleşme mekanizmasına göre farklılıklar gösterirler.1,13,14 Rezin simanlar, sertleşme mekanizmalarına göre ve adeziv sistemlerine göre sınıflandırılabilirler.3 Resim 2 RelyX Veneer (3MESPE) light-cure, rinse-etch Resim 3 NX3 (Kerr) light-cure, rinse-etch 15 reltilmiş, aromatik dimetakrilat karışımıdır. Yapıları kom- sayfa Hem ışık hem kimyasal sertleşen (dual-cure) rezin si- sert dokularından mine ve dentin birbirinden çok farklı ya- manlar: Baz ve katalizör olmak üzere iki kısımdan oluşurlar. pıdadırlar. Bunun sonucu olarak yapıştırmada oluşan adez- Baz yapının içerisinde ışıkla sertleşme reaksiyonunu başla- yon kuvvetleri de farklıdır. Bu farklılıklar farklı adeziv sis- tan kamforokinon, katalizörün içerisinde ise amin/perok- temlerin gelişmesini sağlamıştır. 1,3,4,20-27 sit vardır. Dual-cure rezin simanlar, porselenin kalınlığının fazla olması, renginin koyu olması ve fazla opasite varlığı gibi durumlarda ışık geçirgenliğinde oluşabilecek yetersizliklerde kullanılır. Dual-cure rezin siman, oluşabilecek ışık yetersizliklerinde tam polimerize olamayan yapının kimyasal olarak polimerizasyonunun tamamlanmasına imkan tanır. Dual-cure kompozit rezin simanların sertleşme reaksiyonunda ışık önemlidir ve ışık kullanılmadığı durumlarda mekanik özelliklerinde düşme gözlenir.1,3,14,19 Tam seramik inley, onley, kuron, köprü ve indirekt lamina gibi restorasyonlarda kullanılabilir (Resim 4,5). Kompozit rezin simanlar ile beraber kullanılan adeziv sistemlerin sınıflandırılması Asidi yıkanan (etch-rinse) adezivler: Mine ve dentin dokusunun birlikte farklı sürelerde asitle (%30-40 fosforik asit) pürüzlendirilmesidir. Asit, mine (30 sn) ve dentine (15 sn) farklı sürelerde uygulandıktan sonra yıkanır böylece smear tabakası kaldırılır. Uygulama şekillerine göre iki gruba ayrılırlar (Tablo1) (Resim 2,3,5).1,3,4,28 1- Üç basamaklı etch-rinse sistemler: Asidin uygulanması-yıkanması, primer uygulanması ve adeziv rezin (bonding) uygulanması olarak 3 aşamadır. Diş dokularına mekanik bağlanma sağlamak amacı ile ilk aşamayı asit uygulama ve yıkama işlemleri oluşturur. Asit uygulanması, smear tabakasını ve smear tıkaçlarını ortadan kaldırarak dentinin 5-10 μm derinlikte demineralize olmasını sağlar. Peritübüler dentinin demineralizasyonu ile tübül ağızları huni şeklinde açılır. Dikkatli bir şekilde yıkanan diş yüzeyi dikkatli kurutularak nemli bırakılır. Bağlanmayı arttırıcı ajanlar olarak kullanılan primerler, su, aseton, etanol gibi organik çözücülerde çözünmüş hidrofilik monomerler içerirler. Uçucu özellikleri sayesinde, dentindeki nemli kollajen ağında var olan su ile yer değiştirerek, kollajen ağa monomerin infiltrasyonunu kolaylaştırırlar. Asitlenmiş dentine primer uygulanması, çökmüş kollajenleri restore eder. Rezinin dentine daha iyi intibak etmesini sağlar. Böylece hibrit tabakasının kalitesi ve bağlanma dayanıklılığı artar. Bonding ajan olarak da adlandırılan adeziv rezinler BIS-GMA (Bisfenol glisidil metakrilat), UDMA (Urethan dimetakrilat) gibi hidrofobik monomerlerden, TEGDMA (Trietilen glikol dimetakrilat) gibi düşük viskoziteli hidrofobik monomer- Resim 4 Panavia F2.0 (Kuraray) dual-cure, self-etch Resim 5 Varionlink N (Ivoclar) dual-cure, etch-rinse lerden oluşur. Adeziv rezin, kompozit ile hibrit tabakası arasında köprü görevi görür. Dentin, asitleme ve yıkama işleminden sonra tam kurutulmaz hafif nemli bırakılır ise kollajen fibriller çökmez ve adeziv rezinin penetrasyonun Adezyon, farklı moleküller arasındaki çekim kuvvetidir. Dişhekimliğinde adezyon, iki farklı dental materyalin fiziko-kimyasal olarak yapışmasını ifade eder. Diş hekimliği uygulamalarında adezyonu 2 yapı oluşturur. Bunlardan birincisi diş dokuları (mine, dentin veya sement gibi) iken diğeri ise restoratif materyallerdir. Mine ve dentin dokusunun asitle pürüzlendirilmesi sonucu yüzeyde retansiyon alanları ve boşluklar meydana gelir. Adeziv 16 rezinin, boşluklara girmesi ile kompozit re- sayfa zinlerle dişin sert dokuları arasında adeziv bağlanma sağlanır. Adezyonu oluşturan diş artması sağlanır.1,3, 28-30 2-İki basamaklı etch-rinse sistemlerinde, birinci basamağı asit uygulanması oluştururken tek şişede birleştirilmiş primer ve bonding uygulaması ikinci basamağı oluşturur. Bu sistem de dentine nemli bağlanma tekniği gerektirir. İki aşamalı sistemlerin, 3 aşamalı adezivlere göre daha az bağlantı kuvveti gösterdikleri bildirilmiştir.3, 31-33 2. Kendinden asitli (Self-Etch) Adezivler: Smear tabakasını tamamen uzaklaştırmadan çözen veya modifiye eden sistemdir (Tablo1) (Resim1,4). Etch-rinse adeziv sistemler Self-etch adeziv sistemler 3 aşamalı 2 aşamalı 1.Asit / 2.Primer / 3.Bonding 2 aşamalı Self-adeziv sistemler 1 aşamalı 1.Asit / 1.Asidikmonomer+primer / 1.Asidikmonomer + 2.Primer+bonding 2.Bonding primer+Bonding RelyX ARC (3M ESPE) Panavia F2.0 (Kuraray) RelyX Veneer (3M ESPE) Panavia 21 (Kuraray) NX3 Nexus (Kerr) Clearfil Esthetic Cement Ex (Kuraray) VariolinkVeneer (Ivoclar) RelyX Ultimate (3M ESPE) - - Panavia SA Cement Plus (Kuraray) G-CEM (GC ) RelyX Unicem/2 (3M ESPE) iCem (Heraeus Kulzer) Varionlink N (Ivoclar) Maxcem Elite (Kerr) G-CEM LinkForce (GC) SmartCem 2 (Dentsply) Calibra Esthetic Resin Cement (Dentsply) BisCem (Bisco) Choice 2 (BISCO) Bifix SE (Voco) MonoCem (Shofu) Speed Cem (Ivoclar) Tablo 1. Kompozit rezin simanların adeziv sistemlere göre sınıflandırılması 1- İki basamaklı self-etch adezivler; birinci basamağı asidik zivler (pH~2) dentin yüzeyini kısmi olarak çözerler. Böyle- monomer ilave edilmiş hidrofilik primer solüsyonu uygu- ce hibrid tabaka içerisinde önemli miktarda hidroksiapatit laması, ikinci basamağı ise hidrofobik bonding uygulaması kristali kalmasını sağlarlar.3,39 oluşturur. Asidik rezin primer, mine ve dentini asitleme ve primer işlemini gerçekleştirir. pH’ları 1-2 arasındadır. Yıka- Selektif etch tekniği ise self-etch adeziv sistemlerde sade- narak uzaklaştırılmazlar ve intertubüler dentinle hibrit ta- ce mine dokusunun asitlenmesidir. Böylece mineye bağlan- bakasını oluştururlar. 3,34-38 Adeziv rezin, hibrit tabakası ve ma kuvvetinin arttırılması amaçlanır.1,3. rezin bazlı yapıştırıcı siman arasında bir köprü görevi göKendinden adezivli (Self-adeziv) simanlar; Rezin si- rür.1,3,4 manların bir alt grubu olarak kabul edilen self-adeziv si2- Tek basamaklı (all-in-one) self-etch adezivler, asidik mo- manlara günümüzde hemen hemen tüm firmalarda ulaş- nomer ilave edilmiş primer ve bonding birlikte yer almakta mak mümkündür.40 ve aynı anda uygulanmaktadır. Hidrofilik ve hidrofobik kom- (Tablo1) (Resim 6a,b,c). ponentlerin karışımıdır. Uygulama öncesi iki ayrı solusyonun Geleneksel ve rezin si- karıştırılmasını gerektiren ve gerektirmeyen tek basamaklı manların dezavantajları- (tek şişe) sistemlerdir. Bu adezivlerde tek bir uygulama ile nı ortadan kaldırmak ve bağlanma yüzeyinin pürüzlendirilmesi (etching), bağlanma- olumlu özelliklerini tek bir ya hazırlanması (priming) ve bağlanma işlemi (bonding) sağ- üründe toplamak amacıy- lanmış olur. Bu adezivler yüksek konsantrasyonlarda iyonik la üretilmiş yeni sistem- ve hidrofilik monomerler içerirler ve son derece hidrofilik lerdir. Self-adeziv siman sistemlerdir.3,4,36 Tek aşamada uygulanan adeziv sistemlerde kullanımında kullanılan asidik materyaller, önemli miktarda su içerdikleri dokusunda herhangi bir ve adeziv boyunca sıvı geçişine izin verdikleri için, rezinin po- ön hazırlığa gerek duyul- limerizasyonunu inhibe edebildiği belirtilmiştir. Bu nedenle, maz yani asit, primer ve tek aşamalı bağlayıcı sistemlerin rezin simanlarla birlikte kul- bonding uygulamalarına lanılmaları tavsiye edilmemektedir. gerek yoktur. Bu sayede 3,31 diş sert simantasyon işlemi koAsiditelerine göre self-etch adezivler: laylaştırılmış ve uygula- 1- Hafif self-etch adezivler (pH≥2) ma süresi kısaltılmış olur. 3- Orta kuvvetli self-etch adezivler (pH≈1.5 ) Güçlü self-etch adezivlerin pH’sı (<1) çok düşüktür ve etch-rinse adezivlere benzer dentinde bağlanma ve ara yüzey morfolojisi oluşturlar. Orta asiditede self-etch ade- Resim 6a RelyX Unicem 2(3MESPE) self-adeziv Resim 6b Panavia SA cement plus (Kuraray) self-adeziv Resim 6c iCEM (Heraeus Kulzer) self-adeziv 17 2- Güçlü self-etch adezivler (pH≤1) sayfa Yapılarında asidik ve hidrofilik monomerleri bir arada bulunduran simanların adezyon mekanizması, cam iyonomer simanlara benzer. Self-adezivler mine ve dentini eş zamanlı olarak demineralize ederek monomer infiltrasyonu gerçekleştirebilirler. Simantasyon basamaklarını azaltarak, asit, primer ve bonding uygulamaları sırasında hekime bağlı oluşabilecek teknik hataları minimalize ederler. Fiber postlar ve dentine bağlanan restorasyonlarda kullanımı önerilmektedir. Ancak self-adeziv simanların mineye bağlanması geleneksel rezin simanlar kadar başarılı değildir.40,41 Bağlanmasını mineden sağlayan köprüler (maryland), indirekt laminalar, mine dokusunun fazla olduğu dişlere yapılan onleylerin, parsiyel kuronların simantasyonunda ideal olmadığı bildirilmekte- Kaynaklar 1.Uludamar A, Aygün Ş, Kulak ÖY. Tam seramik restorasyonların simantasyonu. Atatürk Üniv.Diş Hek. Fak. Derg. 2011; 21(2):150-162. 2. Köroğlu A, Ekren O, Kurtoğlu O. Geleneksel ve adeziv dental simanlar hakkında bir derleme çalışması. Atatürk Üniv.Diş Hek. Fak. Derg. 2012; 22(2): 205-216. 3. Türk GA, Ulusoy M, Önal B. İndirekt restorasyonlarda kullanılan kompozit rezin simanlar. EÜ Dişhek Fak Derg. 2014;35(2):1-8. 4. Kiremitçi A, Altıncı P. Self-etch adeziv sistemlerde güncel gelişmeler bölüm I: Farklı özelliklerde diş sert dokularına bağlanma etkinliği. Hacettepe Diş Hek. Fak. Derg. 2008;32(4):33-48 5. Van Noort R. Introduction to Dental Materials. 2nd ed. St. Louis, MO: Mosby; 2002. p. 257-278 6. Stamatacos C, Simon JF. Cementation of indirect restorations: an overview of resin cements. Compend Contin Educ Dent 2013; 34(1):42-46. dir.1,33 Ayrıca renk seçenekleri daha kısıtlıdır.42 7. Uludamar A, Akalın B, Özkan KY. Zirkonyum esaslı seramik restorasyonlarda simantasyon öncesi yüzey hazırlıkları. Cumhuriyet Dent J. 2011;14(2):140153. SONUÇ 8.Chang C.J., Hurst T.L., Hart D.A., Estey A.W.: 4 META Use in Dentistry: A literature review. J. Prosthet. Dent. 2002; 87: 216-224. Kompozit rezin siman seçiminde; 9.Rueggeberg F.A.: From Vulcanite to Vinyl, a History of Resins in Restorative Dentistry. J. Prosthet. Dent. 2002; 87: 364-379. dokusuna en yüksek bağlanmayı sağlarlar ancak bu sistem 10.Munck J.D., Landuyt K.V., Peumans M., Poitevin A., Lambrechts P., Braem M., Van Meerbeek B.: A Critical Review of the Durability of Adhesion to Tooth Tissue: Methods and Results. J. Dent. Res. 2005;84: 118-132. teknik hassasiyet gerektirir. Bağlantı dayanımlarının, firma 11. Mc Cabe JF, Walls AWG.: Applied Dental Materials. 8th ed, UK. 2000, s.142 Üç aşamalı asidi yıkanan rezin simanlar altın standarttır. Diş önerileri doğrultusunda titizlikle uygulanmadığında azaldığı hatırlanmalıdır. 12. O’Brien W.J.: Dental Materials and Their Selection, 3rd Ed., Chicago.2002, s. 62-72, 210-224. Self-adeziv simanlar kullanım kolaylığı, zaman kazandırması ve 13.Kumbuloğlu O, Lassila LVJ, User A, Toksavul S ,Vallittu PK . Shear bond strength of composite resin cements to lithium disilicate ceramics. J Oral Rehab 2005; 32: 128-133. azalmış post-operatif hassasiyet avantajlarına sahiptir ancak mine dokusuna bağlanması diğer sistemlerden azdır. Restorasyonun kalınlığı, rengi ve opasitesi ışık geçirgenliğini etkiler. Işık geçişi bu faktörden dolayı riske girer ise endikasyona göre dual-cure veya self adeziv sistemler tercih edilebilir. Restorasyonlarda zamanla renk değişimini en aza indirmek 18 için, ışık ile sertleşen rezin simanlar önerilir. sayfa 14.Blatz MB, Sadan A, Kern M. Resin-ceramic bonding: a review of literature, J Prosthet Dent 2003;89: 268-274. 15.Roulet JF. Degradation of Dental Polymers, 1987: Karger Publications, Basel; New York. 16.Davidson CL. Operatif dişhekimliğinde gelişmeler: geleceğe meydan okumak, Quintessence yayıncılık, 2006; 2: 161-172. 17.Ferrari M, Vichi A, Feilzer A. Operatif dişhekimliğinde gelişmeler: güncel pratik uygulamalar, Quintessence yayıncılık. 2006;1: 95-107. 18.Allen EP, Bayne SC, Becker IM, Donovan TE, Hume WR, Kois JC .Annual review of selected dental literature: report of committee on scientific investigation of the American Academy of restorative dentistry, J Prosthet Dent 1999 ;82: 27-66. 19.Shimada Y., Yamaguchi S., Tagami J.: Micro-Shear Bond Strength of Dual-Cured Resin Cement to Glass Ceramics. Dent. Mater. 2002;18:380- 388. 20.Nakabayashi N, Pashley D. Hybridization of Dental Hard Tissues, Quintessence Publishing Co, Ltd, Chapter 1, s:4-5 21. Hikita K, Van Meerbeek B, De Munck J, Ikeda T, Van Landuyt K, Miada T, Lambrechts P, Peumans M. Bonding effectiveness of adhesive luting agents to enamel and dentin. Dent Mater 2006 ;23: 71– 80 22.Van Meerbeek B, Vargas M, Inoue S, Yoshida Y, Peumans M, Lambrechts P, et al. Adhesives and cements to promote preservation dentistry. Oper Dent 2001;6:119–44. 23- VanMeerbeek B, De Munck J, Yoshida Y, Inoue S, Vargas M, Vijay P, et al. Buonocore memorial lecture. Adhesion to enamel and dentin: current status and future challenges. Oper Dent 2003;28:215–35. 24. Nakabayashi N, Kojima K, Masuhara E. The promotion of adhesion by the infiltration of monomers into tooth substrates. J Biomed Mater Res 1982;16:265–73. Doç. Dr. Nuray ÇAPA 1995 yılında İstanbul Üniversitesi Diş hekimliği Fakültesinden mezun oldu. 2002 yılında Metal destekli yonlarının porselen restoras- tamirinde akışkan 25. Van Meerbeek B, Perdigao J, Lambrechts P, Vanherle G. The clinical performance of adhesives. J Dent 1998;26:1–20 kompozit 26.Roulet J.F., Degrange M.: Adhesion The Silent Revolution in Dentistry, London, U.K. 2000, s: 13- 329. zini Yeditepe Üniversitesi Diş 27.Dayangaç B.: Kompozit Rezin Restorasyonlar, Günes Kitabevi Ltd. Sti., Ankara. 2000, s: 1-39. 28.Schwartz RS, Summit JB, Robbins W, Santos JD.: Fundamentals of Operative Dentistry. Quintessence Pub. Co Inc, İlinois, USA,1996, s: 141-86. 29. Reis AF, Oliveira MT, Giannini M, De Goes MF, Rueggeberg FA. The effect of organic solvents on one-bottle adhesives’ bond strength to enamel and dentin. Oper Dent 2003;28:700-706. 30. Tay FR, Gwinnett JA, Wei SH. The overwet phenomenon in two-component acetone-based primers containing aryl amine and carboxylic acid monomers. Dent Mater 1997;13:118-127. 31. Carville R, Quinn F. The selection of adhesive systems for resin-based luting agents. Journal of the Irish Dental Association 2008;54(5):218- 222. 32. Burgess JO, Ghuman T, Cakir D. Self-adhesive resincements. J Esthet Restor Dent 2010;22(6):412-419. 33.De Munck, J., Vargas, M., Iracki, J. One-day bonding effectiveness of new selfetch adhesives, to bur cut enamel and dentine. Oper Dent 2005; 30: 3949. maya kullanımının bağlan- etkisi konulu Master te- Hekimliği Fakültesi Protetik Diş Tedavisi Anabilim dalında tamamladı tamamladı. 2005 yılında Metal alt yapıları farklı olan porselen restorasyonların ağız içi tamirinde, metal primer kullanılmasının bağlanmaya etkisi konu- lu doktorasını Yeditepe Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Protetik Diş Tedavisi Anabilim dalında tamamladı. 2012 yılında Doçent oldu. Rezin simanlar, renk seçimi konularında araştırmaları mevcuttur. Yeditepe Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Protetik Diş Tedavisi Anabilim dalında öğretim üyesi olarak halen çalışmaktadır. 34. Cheong C, King NM, Pashley DH,Toledano M, Tay FR. Incompatibilityadhesives with chemical/dual-cured two-step vs one-step systems. Oper Dent 2003;28: 747–755. 35.Suh BI, Feng L, Pashley DH, Tay FR. Factors contributing to the incompatibility between simplified- step adhesives and chemically cured or dual-cured composites. Part III. Effect of acidic resin monomers. J Adhes Dent 2003;5:267–282. 36.Tay FR, Pashley DH, Suh BI, Carvalho RM, Itthagarun A. Single-step adhesives are permeable membranes. J Dent 2002;30:371–382. 37. Carvalho RM, Pegoraro TA, Tay FR, Pegarora LF, Silva NR, Pashley DH. Adhesive permeability affects coupling of resin cements that utilise selfetching primers to dentin. J Dent 2004;32:55– 65. 38. Myers ML, Caughman WF, Rueggeberg FA. Effect of restoration composition, shade, and thickness on the cure of a photoactivated resin cement. J Prosthodont 1994;3:149–157. 39.Yoshida Y, Nagakane K, Fukuda R, Nakayama Y, Okazaki M, Shintani H, et al. Comparative study on adhesive performance of functional monomers. J Dent Res. 2004;83:454-458. 40.Radovic I, Monticelli F, Goracci C, Vulicevic ZR, Ferrari M. Self-adhesive resin cements: a literature review. J Adhes Dent 2008;10:251-8. 41.Ibarra G, Jhonson GH, Geurtsen W, Vargas MA, Microleakage of porcelain veneer restorations bonded to enamel and dentin with a new self-adhesive resin-based dental cement. Dent Mater 2007;23:218–225 19 42. Mert S, Çapa N, Kazazoğlu E. Self adeziv simanlar. Yeditepe Klinik, Yeditepe Üniv Diş Hek Fak Derg 2011;2(3):44-48. sayfa GEZİ N O S T WA E K L A CANA DA Buralar biz Türkler için çok bilinen, çok yaygın 20 gezilen yerler olmadığından, en iyisi tanıtmaya sayfa tersten başlamak. Amerika kıtasının en kuzeyinde yer alan Kanada, yaklaşık 10 milyon km2’lik kapladığı alanıyla dünyanın en büyük ikinci ülkesi olmasına karşın, bu büyüklüğüyle ters orantılı bir nüfusa sahip. Nüfus konusunda sıralama üstlerinde yer alma gibi bir iddiası yok, bu koca ülkede sadece 34 milyon insan yaşıyor. Kanada ismi, bugün Quebec şehrinin bulunduğu bölgede yaşamış olan St.Lawrence Iroquoian yerlilerinin verdiği ve yerleşim yeri, köy anlamına gelen KANATA’dan gelmektedir. Genelde bizce bilinen popüler destinasyonları olarak en büyük şehirleri Toronto, Montreal, Quebec ve batıda Vancouver, belki Whisler –gündeme gelmesi yapılan 2010 kış olimpiyatları nedeniyle. Ülkenin başkentinin Ottawa olduğunu bilenler? Watson Lake’in hemen girişinde bulunduğu Yukon bölgesinin ise kapladığı alan Türkiye’nin yaklaşık üçte ikisi (482.443 km2). Nüfusu ise komik sayıda. Toplam 34 bin. Bunun 22 bini başşehir Whitehorse’ta yaşıyor, dolayısıyla koskocaman, yani 500.000 km2’den biraz az alana topu topu 12 bin kişi düşüyor. Hayret mi ettiniz? Buradan daha tenhası var. Yine kuzeylerde yer alan Nunavut’ta, Türkiye’nin üç katı (2.093.190 km2) olan bir alanda sadece 33 bin kişi yaşıyor. Yukon’a karadan ulaşılmasını sağlayan, Watson Lake’in sınırında yer alan eyalet British Columbia’nın alanı 950.000 km2, yaşayan kişi sayısı ise 4,5 milyon. Watson lake, Yukon’un ikinci en büyük şehri. Nüfusuna gelince, sadece 1500 kişi yaşıyor oralarda. Yer kürenin buralarında bu değerleri algılayabilmek zor. Elli yıl sonra aynı yeri ziyarete geldiğinde tabela sayısı on bini aşmıştı. Bugün ise yüz bin civarında. 21 Carl K. Lindley isimli bir karayolu çalışanına bir dozer tarafından yıkılan yol tabelasını onarma görevi veriliyor. Onarım esnasında efkarlanan, ev özlemi çeken Lindley, uzakta kaldığı yurdu olan Danver Illinois’i ve ona olan mesafeyi işaret eden bir tabela dikiyor. Yıl 1942. Genel olarak kuş uçmaz, kervan geçmez Watson Lake’in de bulunduğu bu bölgelerin “canlanması” iki önemli nedenden dolayı oluyor. Birinci neden, çoğunluğu daha sefil, perişan, mutsuz, sadece azını ise zengin, mutlu kılan, geçtiğimiz yüzyılın deliliği “gold rush - altına hücum”, altın arayışları. İkinci neden ki esas önemli neden budur, geçmişteki varlığını güncelimizde de maalesef sürdüren, ihtiyaçların, icatların esas sebebi olan savaştır. İkinci dünya savaşında Japonya tehlikesine karşı, okyanustan ulaşım zorlaşıyor. Bu yüzden stratejik bir öneme sahip Alaska’nın güneyde kalan diğer ABD eyaletleriyle karadan bağlantısını mümkün kılmak için yaygın bilinen kısaltılmış adıyla Alcan, 2450 km2’lik Alaska – Kanada karayolu 8 ay kadar kısa bir sürede inşa ediliyor. Böylece Yukon’a giriş sağlanabiliyor, yani Watson Lake kuruluyor, önemi artıyor. sayfa Watson Lake’in dün olduğu gibi bugün de hem Yukon’un girişi, hem de kuzey British Columbia çıkışı için barınma, ulaşım, lojistik önemi büyük. Alaska’ya giden ikinci önemli yol Stewart Cassiar karayolu da buraların çok yakınlarında Alcan’la birleşmektedir. Başta Stewart Cassiar karayolu olmak üzere, her iki yolda da manzaralar olağanüstüdür. Yeşilden kızıla zengin bir renk tonunda ormanlar, maviden yeşilin çeşitlerinde göller, şelaleler, buzullar. * kâh özlem, merak=“ah, aahhh, acaba buraları görmek nasip olabilecek mi, ne güzel yerler… * kâh muzip “ bu tabelalar aslı gibi, hiç taklide benzemiyor, buraya esas yerlerinden nasıl elde edilerek gelebildiler acaba???” Tercümesi kim ve nasıl yürüttü bunu??? Hayvan çeşidi de öyle. Doğal ortamda serbestçe yaşamaya alışmış vahşi hayvanlarla her an karşılaşmak olası dışı değil. Yavrularıyla dolaşan ayılar, tilkiler, yaban öküzleri, geyikler, size sanki hayvanat bahçesinde dolaşıyorsunuz hissini verebiliyor. Yukon’un ikinci en büyük bu minik şirin Watson Lake’in hemen yanı başındaki Danışma Merkezinde aynı zamanda “eski zamanlar yaşamın” görüntülendiği çok hoş bir müze var. Ayrıca yazın açık olan bir “Kuzey ışıkları” gösteri merkezi de bulunmaktadır. Bu merkez kışın kapalı çünkü zaten tüm açık alanlar kuzey ışıklarına uygun gösteri merkezi oluyor. Kuzey ışıkları – Aurora Borealis olan Kuzeydeki bu ışıklar, kutup ve yakın çevrelerinde dünya atmosferindeki parçacıklarının güneşten gelenlerle çatışması, çarpışmasıdır. Tabiat ananın, rengârenk tüllerin dansı şeklinde harika bir gösterisidir. Yaklaşık 11 yılda bir güçlü görünebilme siklüsleri saptanmış. Kuzeyin gündoğumu anlamına gelen bu ışıklar, kimi Alaska yerlilerine göre insanların veya avladıklarının ruhlarının havada dolaşması şeklinde yorumlanmıştır. Meraklısı olabilir, hemen eklemeliyim. Güney ışıkları da var, Aurora Australis bilinen adıyla. Ancak onların “gösteri menzili” sadece güney kutbuyla sınırlı, yerleşim bölgelerinden uzakta olmaktadır. 19. yüzyıl sonlarında babasıyla beraber Kaliforniya’dan altın arayışına yollara düşen Frank Watson’un yolu buralara düşüyor ve evlenerek yerleşiyor. Havaalanı ve Alaska Kanada karayolu inşaatı esnasında barınma ve genel ihtiyaçları sağlamasıyla Watson Lake’in yerleşim yeri olarak önemi artıyor. 22 Bu arada Alaska Kanada karayolu inşaatı esnasında, Watson Lake’in dünyaca meşhur olmasına neden bir olay meydana geliyor. Carl K. Lindley isimli bir karayolu çalışanına bir dozer tarafından yıkılan yol tabelasını onarma görevi veriliyor. Onarım esnasında efkarlanan, ev özlemi çeken Lindley, uzakta kaldığı yurdu olan Danver Illinois’i ve ona olan mesafeyi işaret eden bir tabela dikiyor. Yıl 1942. Elli yıl sonra aynı yeri ziyarete geldiğinde tabela sayısı on bini aşmıştı. Bugün ise yüz bin civarında. Tabela sıklığı ve çokluğuna bakılacak olunursa, resmen orman, yol tabelaları yağmur ormanı sanki. Günümüzde artık çeşit çeşit tabelalar barındıran bu tabela ormanı içinde dolaşmak farklı duygulara sebep oluyor: * kâh tanıdık = “ah, aahhh buralara gitmiştim, hey gidi günler” sayfa Watson Lake’in dün olduğu gibi bugün de hem Yukon’un girişi, hem de kuzey British Columbia çıkışı için barınma, ulaşım, lojistik önemi büyük. Hele bahsettiğim bu zengin flora ve faunaya karşın Alaska’ya tek esas karadan ulaşımının sağlandığı bu büyük bölge içinde insan azlığı, cep telefonlarının çekmedikleri, yollarda telefon kulübeleri olmadığı ve yerleşim yerlerinin birbirinden çok uzaklarda oldukları göz önünde bulundurulursa… Buralara değinmişken çok yakınlarındaki bir konaklama yeri olan, tesadüfen yaşamlarına ortak olduğum, Nugget City’den de biraz bahsetmek istiyorum. Bizdeki yumurta ve galeta unuyla kaplı kızarmış ufak tavuk parçaları kelime anlamından çok farklı olarak Nugget, buralarda işlenmemiş külçe altın anlamına geliyor. Nugget City, bir zamanların suyu elektriği olmayan, zorlu kış günlerinde ayı, kurt gibi vahşi hayvan saldırılarına karşın tetikte olunması gereken ufacık bir çadırdan son derece konuksever, çalışkan ve yardımsever sahipleri Scott ve Linda sayelerinde bugünlerdeki lüks döşeli bungalovlarıyla, ıssız ve kötü yollar için çok gerekli olan araba tamircisiyle, lokantasıyla konforlu bir duraklama, konaklama haline dönüşmüş bulunmaktadır. Sahiplerinden Linda, madencilikle uğraşan bir aileden gelme. Kendisi de o zamanların ıssız ormanlar içinden geçen, zor ve uzun süren yol koşullarında kamyonlarla yeşim madeni taşımacılığı yapmış. Şu anda Yukon yerleşim bölgesinin 4 yıldızlı, en lüks barınma yerlerinden biri sayılan Nugget City’nin bazı bungalov’larının malzemeleri ise Watson Lake’teki eski havaalanından teker teker ayıklanarak taşınmış. Bir zamanların “altına hücum edenlerin” hikâyesi gibi güncelimizdeki sahipler dört çocuklu Linda ve Scott’un mücadeleyle dolu “hazıra konmadan, kolaycılıkla, yoktan var olmama, mücadelelerle başarı elde etme ” hikâyeleri ilginç geldi. Yaşamın 8-17 çalışma, trafikte cebelleşme sonrası eve ulaşmak, yemek yeme sonrası televizyon ve bilgisayarda oyun oynama, İnternet’te sosyal medyaya takılmaktan ibaret olduğunu sananlara, bu çarkın yıpratıcılığına takılanlara ithaf olunur bu son paragraf. Aslında dünyamız ilginçtir, yeter ki bakma isteğimiz, merakımız olsun, yeter ki baktığımızı görebilme kabiliyetimiz olsun… Dr. Lakme TOKTAŞ Cumhuriyet’in eski Gezi ve Hürriyet’in seyahat ekinde gezdiği yerlerden bazılarını yazarak keyifle paylaşma imkanı bulmuştur. 23 Köstence Romanya’ da doğan Lakme Toktaş lise eğitimini İstanbul’da tamamlamasının ardından Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldu. Meslek yaşamını Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinde konsültan hekim olarak sürdüren Toktaş meslektaşı ve kendisi gibi gezi tutkunu eşiyle keyifli geziler gerçekleştirmektedir. Toktaş çiftinin oğulları aynı mesleği tercih etmese de aynı gezi tutkusunu taşıyor. sayfa MAKALE DİŞ HEKİMLİĞİNDE YENİÇAĞ DİJİTAL ÖLÇÜ VE AĞIZ İÇİ TARAYICILAR Doç. Dr. Tuğrul SARI Ölçü alma işlemi, diş hekimliği klinik uygulamaları arasında önemli bir yer tutar. İndirekt restoratif uygulamaların temelini oluşturan ölçü alma işleminin ilk defa 1692 yılında Alman cerrah Matthaeus Gottfried Purmann tarafından mum ölçü maddesi kullanılarak yapıldığı çeşitli kaynaklarda belirtilir. Daha sonra 1756 yılında Phillip Pfaff tarafından ölçü alma amacıyla Paris alçısının kullanıldığı ve kullanımının tarif edildiği de kayıtlarda mevcuttur1. 3 0 0 y ı l İlk kayıtlardan bugüne kadar geçen 300 yılı aşkın süre boyunca ölçü almaya yarayan birçok farklı materyal ve teknikler geliştirilmiş, bu konuda yapılan sayısız araştırma sonuçlarıyla da bu uygulamanın standartla- 24 rı oluşturulmuştur. sayfa Konvansiyonel ölçü teknikleri her ne kadar yüksek klinik ba- defa 4 saat içinde bir kron restorasyonu üretilerek sunulmuş şarıyla kullanılsalar da, bir takım zorluklar içerirler. Farklı ve sunumu yapılan ilk başarılı CAD-CAM restorasyon olarak restoratif amaçlar için kullanılan birçok farklı ölçü materyali kayıtlara geçmiştir2,3. Ancak ilk ağız içi tarayıcı sistemi geliş- mevcuttur. Bu materyallerin hepsi güncel bir şekilde klinikler- tiren ekip Dr. Werner Mörmann ve elektrik mühendisi Marco de bulunur ve birbirlerine avantaj ve dezavantajları nedeniy- Brandestini’den oluşmaktadır ve bu ekibin tasarladığı sistem le klinisyeni ideal sonuçlara ulaşmak için vaka bazlı seçimler Sirona Dental şirketi tarafından 1987 yılında CEREC sistemi yapmaya sevk ederler. Vaka bazlı doğru seçimler yapabilmek adı altında tanıtılmış ve ilk ticari CAD-CAM sistemi olarak pi- ise, yüksek klinik tecrübe gerektirir. Ancak, ölçü maddeleri yasaya sunulmuştur4. Daha sonraki süreçte CEREC sisteminin konusundaki bilgilerimiz son derece fazla olsa bile tek başına tarayıcıları geliştirilmiş, aynı zamanda bu konuda çalışan bazı doğru ölçü maddesinin seçimi, başarılı bir ölçü için çoğunlukla başka firmalar da ürünlerini piyasaya sürmeye başlamışlardır. yeterli olmaz. Farklı durumlarda başarılı ölçüler alabilmek için İlk CEREC sisteminin tanıtılmasından yıllar sonra, 2006 yı- literatürde; çift karıştırma tekniği, putty-wash tekniği, açık lında Lava Chairside Oral Scanner (C.O.S) (3M ESPE, St. Paul, ağız ölçü ve kapalı ağız ölçü teknikleri, kapalı ve açık kaşık ölçü MN, ABD) ve 2008 yılında D4D LLC Technologies firması ta- teknikleri, uzun süreli dinamik ve kısa süreli fonksiyonel ölçü rafından üretilen E4D sistemi Amerika’da satışa sunulmuş5, teknikleri, basınçlı-basınçsız-selektif basınçlı ölçü teknikleri onu takiben Danimarkalı 3Shape firması 2011 yılında ilk pud- gibi birçok teknik tarif edilmiştir ve bu rasız tarama yapan ağız içi tarayıcısını tekniklerin hemen hepsi de güncel ola- tanıtmıştır6. Günümüzde on beşten rak uygulanmaktadır. Bütün bu alter- fazla firmanın bu konuda çalıştığı ve natif uygulamalar arasından en uygun ağız içi tarayıcılar tasarlayarak ürettiği olanı seçerek ideal şekilde uygulamak da teorik bilgi ve pratik tecrübe gerektir ve bu noktada klinisyenin üzerine çokça sorumluluk düşer. Ölçü maddesi ve ölçü tekniğinin belir- Ölçü materyallerin hepsi güncel bir şekilde kliniklerde bulunur ve birbirlerine avantaj ve dezavantajları nedeniyle klinisyeni ide- lenmesinin akabinde, uygulama aşa- al sonuçlara ulaşmak için masında karşılaşılan zorluklar da ölçü vaka bazlı seçimler yapma- alma işleminin başka bir yönüdür. Her ne kadar, materyalin karıştırılması ve ya sevk ederler. bilinmektedir ancak bunların bir kısmı henüz geliştirme aşamasında olduğu için satışta değildir. Bazıları da satışta olmalarına rağmen, üretici firmalarının Türkiye pazarında temsilcisi bulunmadığı için ülkemizde temin edilememektedirler. İlk duyuruldukları andan itibaren günümüzden birkaç yıl öncesine kadar hazırlanması sürecinin standardizas- birçok kişi tarafından gelişme potansi- yonu amacıyla son yıllarda farklı apa- yeli olan bir uygulama alanı olarak gö- rat ve cihazlar geliştirilmişse de, heki- rülen ve gözaltında tutulan dijital diş min kısıtlı çalışma zamanı içindeki manipülasyon yeteneği ve hekimliği uygulamaları, üretici firmaların son yıllarda kaydet- hastanın işlem esnasındaki konfor ve kooperasyonu, başarı tiği büyük teknolojik ilerleme, sisteme uygun sarf malzeme ve için son derece belirleyicidir. Bütün bunlara ilave olarak, ölçü materyallerin hızlı gelişimi ve sistemin kullanım alanlarının ge- materyalleri çoğu zaman hataları tolere etmez ve restorasyon nişlemesi nedeniyle profesyonel hayatımıza hızlı bir giriş yap- bölgesinde kritik bir noktadaki bir eksiklik çoğu zaman bütün mıştır. Günümüz diş hekimliğinde artık yüksek hassasiyetle işlemlerin tekrarlanmasıyla sonuçlanır. Pek de nadir karşıla- dijital ağız içi taramalar yapılabilmekte ve CAD-CAM sistemleri şılmayan bu tekrarlar; zaman, para ve bazen prestij kaybına kullanılarak hemen her vakaya çözüm getirebilen hassas ve neden olur. Ölçü maddesinin raf ömrü, farklı kıvam ve sertleş- başarılı restorasyonların tasarım ve üretimi yapılabilmektedir. me zamanı alternatifleri, polimerizasyon büzülmesi, hidrofi- Bugün geldiğimiz noktada, üç boyutlu dijital ölçüler ve CAD- lik-hidrofobik karakteri, ölçünün içine dökülen alçının durumu CAM sistemiyle restorasyon yapımı, mesleğimizin geleceğini ve buna benzer birçok farklı etken, ölçü alma ve model elde şekillendirmeye başlamıştır ve hemen her hekimin kendisini etme sürecinin başarısını direkt veya dolaylı etkileyen diğer güncellemek ve çağa ayak uydurmak amacıyla ilgi gösterdiği değişkenlerdir. Sonuç olarak, çok eski zamanlardan bugüne bir konu haline gelmiştir. Bu nedenle bu makalede, ağız içi di- diş hekimliği pratiğinde kullanılmakta olan konvansiyonel ölçü jital tarayıcı sistemlerin avantajları ve kısıtlamalarının değer- teknikleri onca gelişmeye rağmen hala ciddi oranda bilgi, be- lendirilmesi ve ayrıca ülkemizde temin edilebilen güncel ağız ceri ve yüksek teknik hassasiyet gerektiren işlemlerdir. içi dijital tarayıcı sistemlerin tanıtılması ve değerlendirilmesi amaçlanmaktadır. dâhil edilebileceğini ilk defa Dr. François Duret 1973 yılında öngörmüş ve bu konuda bir tez hazırlamıştır. Bu fikirler ışığında, 1984 yılında kendisi tarafından tasarlanan bir cihaz patent altına alınmıştır. 1989 yılında, bu cihaz kullanılarak ilk Ağız İçi Tarayıcı Sistemlerin Avantajları Ağız içi tarayıcılar ve bu tarayıcılarla elde edilen sanal modeller üzerinde CAD-CAM yönte- 25 Endüstriyel CAD-CAM uygulamalarının diş hekimliği pratiğine sayfa Konvansiyonel tekniklerle alınan ölçülerdeki sorunlar ancak ölçü alındıktan sonra, hatta bazen alçı model incelenirken fark edilir ve genellikle tamamen yeni bir ölçü alınmasını gerektirir. miyle restorasyon üretimi, konvansiyonel yöntemlerle aynı komşuluğundaki dişi de kaydetmek yeterlidir. Bu özellik, tam hedefe yönelik fakat tamamen farklı bir akış çerçevesinde ağız restorasyonlarında birkaç bölgeye ayrılarak, parça parça ilerleyen bir süreçtir. Dijital iş akışı, klinik süreçlerin yürütül- taranıp çalışılmasına imkân sağlar. mesi açısından konvansiyonel yöntemlere göre birçok avantaja sahiptir. Bu avantajların başlıcaları şunlardır; Kolay temizlik ve dezenfeksiyon Ağız içi tarayıcıların kolayca temizlenebilen ve hatta bazen Gerçek zamanlı görüntüleme otoklavlanabilen tarama uçları vardır. Bazı tarayıcılarda daha Ağız içi taramayla alınan ölçüleri işlem esnasında canlı olarak da pratik olan tek kullanımlık kılıflar kullanılabilir. Bu durum, izlemek ve hatalı ve eksik kısımları anlık olarak teşhis ederek ölçü kaşıklarının ve ölçülerin temizlenmesi ve dezenfeksiyonu düzeltmek mümkündür. Konvansiyonel tekniklerle alınan öl- işlemlerine kıyasla çok daha pratiktir. çülerdeki sorunlar ise ancak ölçü alındıktan sonra, hatta bazen alçı model incelenirken fark edilir ve genellikle tamamen yeni Çapraz enfeksiyondan korunma bir ölçü alınmasını gerektirir. Klinik ve laboratuvar arasında kontamine haldeki konvansiyonel ölçüler ve alçı modeller yerine dijital ölçülerin ve modelle- Kolay tekrarlama rin transfer edilmesi, klinik ile laboratuvar arasındaki çapraz Ölçünün yetersiz olduğu durumlarda, ölçü karıştırma veya ka- enfeksiyon riskini de minimize eder. şık hazırlama gibi bir işleme gerek olmadan kolayca tekrar ölçü alınabilir. Ayrıca kaşık seçimi, ölçü maddesi seçimi, ölçünün Anlık analiz imkânı ağızdan çıkarılırken distorsiyonu veya kaşıktan ayrılması gibi Dijital olarak ölçülendirilen prepare dişlerin giriş yolu, redük- potansiyel sorunlar da yoktur. siyon miktarı, karşıt dişe mesafesi, dişlerin genişlikleri, ark genişliği gibi birçok parametre yüksek doğrulukla dijital olarak Selektif tekrarlama değerlendirilebilir7. Aynı değerlendirme imkânı, dijital olarak Ölçünün herhangi bir bölgesinde sorun olması halinde, sade- tasarlanan restorasyonlar için de geçerlidir. ce o bölge dijital olarak kesilerek uzaklaştırılabilir ve sadece o bölgenin yeniden taranmasıyla ölçü yeniden düzenlenebilir. Model bütünlüğünün korunması Dijital ölçü ile elde edilen modellerin, restorasyon üretim süreçleri esnasında aşınması, bozulması veya transferi esnasın- Ağız içi tarama sistemleri, bütün ağzın ölçüsünün alınmasına da kırılması, kaybolması gibi riskler yoktur8. Arşivlenen model- gerek olmayacak şekilde sadece restorasyon ler geriye dönük olarak ilk günkü halinde elde edilebilir. Ayrıca, bölgesinin ölçüsü alınarak işlemin bitirilmesine daha önce yapılan restorasyon tasarımlarına da erişilerek olanak tanır. İlave olarak, aproksimal kontakt- gereği halinde eskiden yapılan restorasyonlar da aynı şekilde ların oluşturulması için restorasyon bölgesinin yeniden yapılabilir. 26 İlgili bölgelerin kısmi ölçüsünün alınması sayfa Hızlı transfer ve erişim sağlarlar. Örnek olarak; dijital yüz tarama verileri, üç boyutlu Dijital ölçülerin transferi ve erişimi fiziksel modellere göre radyografi veya volumetrik tomografi (CBCT) verileri ağız içi çok daha hızlı yapılabilmektedir . Bunun için üçüncü kişilerle tarama verileriyle kombine edilerek, tasarımların yüz hatlarıy- direkt iletişim veya veri depolama bulutu vasıtasıyla transfer la uyumu, cerrahi rehber plakların üretimi gibi teşhis ve tedavi yöntemleri kullanılarak ölçüler ve modeller paylaşılabilir. aşamalarında kombine şekilde kullanılabilirler11. Saklama kolaylığı Ağız İçi Tarayıcı Sistemlerle İlgili Kısıtlamalar Dijital ölçü ve modellerin saklanması için fiziksel bir alan ge- Konvansiyonel ölçü yöntemlerine kıyasla birçok avantaja sa- reksinimi yoktur. Bu sayede çok daha fazla veri dâhili bellek- hip olan ağız içi dijital tarayıcı sistemler bütün bu avantajla- lerde veya veri bulutunda kolaylıkla arşivlenebilir. Fiziksel ra rağmen yine de tamamen sorunsuz hale gelememişlerdir. modellere ihtiyaç olması halinde ise, model kazıyıcılar veya üç Mevcut güncel tarayıcılar ile ilgili olarak, ağız içi dijital tarayı- boyutlu yazıcılar gibi dijital veri işleyebilen cihazlar kullanıla- cılara yatırım yapmadan önce göz önünde bulundurulması ge- rak dijital ölçülerden fiziksel modeller elde edilebilir. reken kısıtlamalar aşağıda belirtilmiştir. Materyal tasarrufu Öğrenme zamanı Dijital ölçü ve modelleme sistemleri kullanıldığında ölçü ma- Ağız içi dijital tarayıcılar ile ölçü alma işlemi de, bütün diğer teryalleri ve model alçısı gibi birçok materyalin kullanımına klinik uygulamalar gibi ön eğitim gerektiren bir işlemdir. Yeni gerek kalmaz ve bu sayede hem maliyetler düşürülür hem de kullanıcılar genellikle ilk denemelerde kendilerini mutlu eden materyal kullanımı en aza indirilerek tasarruf sağlanır. sonuçlarla karşılaşmazlar. Tarama esnasında eğiticiler ve 9 tecrübeli kullanıcılar tarafından kolay ve doğal bir hareketler Tek seansta tedavi opsiyonu serisi gibi yapılan ve seyrederken herhangi bir disiplin çerçe- Dijital ölçü yöntemi kullanılarak hazırlanan üç boyutlu model- vesinde yapılıyormuş gibi görünmeyen tarama işlemi, aslında lerin üzerinde yapılan restorasyonlar tek seansta bitirilerek eğitim ve kullanım tecrübesine dayalı bir sistematik yöntem teslim edilebilir. Bu avantaj; zaman ka- dâhilinde yapılmaktadır. Eğiticiler tara- zancı sağlamanın yanı sıra ağız içi or- fından tarif edilen ve klinik tecrübeyle tama açık dentinin kısa sürede tekrar geliştirilmesi gereken tarama tekniği, örtülmesi ve adeziv prosedürlerin geçici yapıştırma simanı gibi etkenlerden etkilenmeden kısa sürede daha yüksek başarıyla uygulanmasına imkân verir6. Sanal hasta takibi ve analizi Dijital tarayıcılarla farklı zamanlarda aynı hastadan alınan ölçüler bir takım yardımcı programlar vasıtasıyla üst üste çakıştırılarak, hastanın ağzında zaman, fonksiyon, patolojik durumlar Ağız içi tarayıcılar ve bu tarayıcılarla elde edilen sanal modeller üzerinde CAD- CAM yöntemiyle restorasyon üretimi, konvansiyonel yöntemlerle aynı hedefe yönelik fakat tamamen farklı bir akış çerçevesinde ilerleyen bir süreçtir. hassas bir dijital ölçü elde etmek için önemli bir kriterdir. Bu hareket yollarının öğrenilmesi bir miktar zaman alır ilk başta öğrenme eğrisi son derece düzdür12. Bu nedenle, ilk baştaki zorlanmaya rağmen denemeye devam ederek tekniğin idealize edilmesi gerekir. İmplant destekli restorasyonlar için kısıtlılık İmplantların kemik içindeki pozisyon- veya tedavi işlemlerine bağlı olarak larının ağız içi tarama yöntemiyle doğ- meydana gelen birçok değişimin takibi ru tespiti için, ölçüsü alınan implant ve analizi yapılabilir. Bu seçenek; diş markasına ve tipine ait, özel bir tarama hareketleri, aşınma ve kırıklar, dişetindeki değişim ve çekilme- abutmentının kullanılması gerekir13. Bu özel tarama parçasının ler gibi birçok değişikliği değerlendirebilmemizi sağlar10. hem ilgili implant firması tarafından üretilerek son kullanıcıya servis edilmesi, hem de ağız içi tarayıcının veri işleme progra- Gerçek renklerle ölçülendirme mında bu parçanın tanıtılarak kayıt altına alınmış olması ge- Güncel tarayıcı sistemlerin bazıları tarama işlemini dokuların rekmektedir. Henüz, piyasada bulunan bütün implant sistem- gerçek renklerini temsil edecek şekilde tarama yapmaktadır. lerinin envanterinde özel tarama parçaları mevcut değildir. Bu özellik, dokuların renklerinin zamana bağlı değişimlerini Ayrıca implant sisteminde bu özel parça mevcut olsa bile, eğer tespit etmek ve yorumlamak için kullanılabilir. Aynı zamanda implant üreticisi ile tarayıcının üreticisi arasında işbirliği yok- güncel bazı tarayıcı sistemler renk tespit sensörleriyle dona- sa veri işleme programı bu parçayı tanıyamaz ve implant po- tılmıştır ve restoratif renk tespitine kılavuzluk edebilirler. zisyonunun ölçüye aktarılması mümkün olmaz. Her ne kadar, sürekli çalışsalar da, halen konuyla ilgili kısıtla- Bazı ağız içi tarayıcı sistemler, dijital tarama verilerin baş- malar mevcuttur ve bu kısıtlamalar yatırım ya- ka bir takım dijital veri tipleriyle kombine edilmesine olanak pılmadan önce göz önünde bulundurulmalıdır. 27 sektördeki bütün firmalar işbirliği yapmak için Farklı verilerin kombine edilebilmesi sayfa Statik ve dinamik oklüzyon temsili değildir. Ancak son yıllarda birçok farklı firmanın sektöre gir- Konvansiyonel alçı modeller geleneksel yöntemlerle artikü- mesi nedeniyle yakın gelecekte tarayıcı fiyatlarının ucuzlama- lasyon kayıtları alınarak artikülatörlere bağlanabilirler ve bu sı beklenmektedir. sayede hastaya özel lateral ve protruziv hareket yolları taklit edilebilir ve gereken durumlarda kolaylıkla dikey boyut deği- Tarama şablonları şiklikleri yapılabilir. Bu kayıtlar ve artikülasyon taklidi, büyük Farklı ağız içi tarayıcıların farklı çalışma sistemleri vardır ancak çaplı restorasyonların üretimi için önemli bir gereksinimdir. hali hazırda kullanılan bütün teknolojilerin ortak noktaların- Dijital tarayıcıların veri işleme programları henüz bu modelle- dan bir tanesi, taranan bölgenin yeterli doğrulukta ölçüsünü rin bağlanabildiği sanal artikülatör ara yüzlerine sahip değildir elde edebilmek için belirli tarama şablonlarına uygun hareket ve dijital modeller kullanılarak hazırlanan restorasyonların en etme gerekliliğidir. Bu gereklilik hem model taraması için hem önemli kısıtlamalarından birisi bu durumdur. Yakın zamanda de ağız içi taramalar için geçerlidir15. Burada tarama şablonu bir firma tarafından ilk defa bir sanal artikülatör tanıtılmış ve şeklinde ifade edilen, tarayıcı kamera taranan bölge içinde ha- eksiğin giderilmesi için ilk adım atılmıştır . Ancak firmaların reket ettirilirken, yüksek doğruluktaki görüntüyü elde etmek birçoğu bu eksikliğin giderilmesi için çalışıyor olsa da, bu ko- için uyulması gereken hareket yoludur. Ancak bu şekilde tara- nuda halen kat edilmesi gereken çok mesafe var gibi görün- ma işlemi boyunca elde edilen görüntüler üst üste çakıştırıla- mektedir. rak eksiksiz ve yeterli veri büyüklüğüne sahip hassas ölçüler 14 elde edilebilmektedir. Genellikle bu tarama şablonu oklüzalKapalı sistemler ve ekstra ücretler den başlayıp oklüzal yüzey boyunca devam eder, daha sonra Bazı tarayıcı sistemlerde, kullanıcılar tarama başına ücret öde- kesintisiz şekilde lateral yüzlerin bir tarafında devam edilir, en mek zorundadır. Birçok tarayıcı sistemde ise tarama verileri sondan diğer lateral yüze geçilir ve son olarak oklüzalden ters önce üretici firma tarafından yönetilen bir veri bulutuna gön- yönde ilerlenip ilk başlanan noktaya gidilerek sonlanır. Tarama derilerek orada işlenir ve sadece sistemin kendisi tarafından şablonu içerisinde bulunması muhtemel olan; mandibuler an- kullanılabilecek şekilde kodlanır. Diğer sistemler ve üçüncü terior bölge gibi çok dik eğimli bölgeler veya damak mukozası kişilerin kullanımına imkân sağlayan STL (Standard Triangula- gibi çok belirgin yapılar barındırmayan bölgelerde hassas bir tion Language) formatındaki veriler ise ancak veri bulutundan tarama yapmak bir hayli zor olabilir. Kullanıcılar, kullanım tali- tekrar alınarak elde edilebilir ve bu da ayrı program lisansları- matlarını biliyor olmakla birlikte sadece bu tariflere göre hare- na ve ücrete tabi olabilir. Bu sistemler “Kapalı Sistem” şeklin- ket etmemeli, kendi kullandıkları tarayıcı sistem için en uygun de adlandırılır. Son dönemde üreticilerin bir kısmı direkt ola- yöntemi tespit etmeye çalışmalıdırlar. rak STL formatında verilerin elde edilmesine olanak sağlayan “Açık Sistem” cihazların üretimi ve satışını gerçekleştirmekte- Güncel Dijital Ağız İçi Tarayıcıların Özellikleri dir ancak yatırım yapılmadan önce mutlaka bu durum hakkında Dünyada güncel olarak dijital ağız içi tarayıcılar konusunda ça- bilgi istenerek göz önünde bulundurulmalıdır. Ayrıca, tarayıcı lışan yirmi kadar aktif firma vardır ve bu firmaların ürettiği ci- sistemlerin birçoğunda kullanılan yazılımların yıllık lisansları hazların bazıları geliştirme aşamasında bazıları ise ticari ürün ve güncellemeleri için her yıl ücret istenmekte ve kapalı sis- şeklinde satıştadır. Ticari ürün olanlardan bir kısmını ülkemiz- temleri açık hale getirmek için fazladan ücret talebi söz konu- de bulunan temsilciler vasıtasıyla temin etmek mümkündür ve su olabilmektedir. bu ürünler aşağıda sıralanmıştır. Makalede sıralama yapılırken, üretici firma isimlerinin alfabetik sırası göz önünde tutulmuş- Maliyet tur. Ayrıca, ağız içi tarayıcı sistemler ile ilgili karşılaştırmalı bil- Ağız içi tarama sistemleri hala pahalı sistemlerdir. Bu nedenle giler Tablo 1.’de özetlenmiştir. 28 fiyat/fayda oranı birçok potansiyel kullanıcı için henüz makul sayfa Trios 3 (3Shape, Kopenhag, Danimarka) 3shape firması, 2011 yılında piyasaya sürülen Trios Standard ve 2013 yılında onu takip eden Trios Color’dan sonra, son olarak Trios 3’ü piyasaya sürmüştür ve bu ürünlerin hepsi aynı anda ürün portföyünde mevcuttur. Tarayıcı konfigürasyonu olarak; tekerlekli dokunmatik bilgisayar istasyonu, USB ile direkt bilgisayara bağlanan versiyon veya dental ünite monte edilen seçenekleri barındıran firma, ayrıca tarayıcı ucun kalem şeklinde veya tabanca şeklinde kullanılabilmesine olanak sağlayan bir tasarım hazırlamıştır. Yüzeyin spreylenmesi gerekmeden konfokal mikroskopi prensibine dayalı teknolojisi ile bir seri video kaydı yapan tarayıcı; basitçe, paralel şekilde yüzeye gönderilen ve geri yansıyan ışık demetinin algılanması sonucunda yüzeyle bir odaklama de- Tablo 1. PIYASADAKI GÜNCEL AĞIZ IÇI DIJITAL TARAYICILARIN ÖZELLIKLERI 3 Shape Trios 3 3 Shape Trios Standart/Color Carestream CS 3500 Spray toz Hayır Renk Evet Konfigürasyon Dokunmatik tekerlekli bilgisayar; USB ile bağlantı: dental ünite entegrasyon Dokunmatik tekerlekli bilgisayar; USB ile bağlantı: dental ünite entegrasyon USB ile bağlantı; dental ünite entegrasyon Tarayıcı boyutu (UxGxY) ? 320x56x16 mm 245x62x37 mm Veri kaydetme modu Seri videolar Seri videolar Tek tek çok sayıda görüntü kaydı Veri kaydetme prensibi Confocal Mikroskopi Confocal Mikroskopi Triangulation Dijital iş akışı Veri bulutu bazlı (3Shape Trios Inbox) veri transferi; kapalı sistem. Veri bulutu bazlı (3Shape Trios Inbox) veri transferi; kapalı sistem. Veri bulutu bazlı (CS Connect) veri transferi, serbest STL export. CAD: 3Shape Yazılım CAD: 3Shape Yazılım CAD: CS Restore CAD CAM: Çok sayıda faklı kazıyıcı ile işbirliği içinde (imes-icore, Kavo Arctica v.b) CAM: Çok sayıda faklı kazıyıcı ile işbirliği içinde (Imes-Icore, Kavo Arctica v.b) CAM: CS3000 kazıyıcı, tek kron restorasyonu ile sınırlı CAD: 3Shape Dental Systems CAD: 3Shape Dental Systems CAM: Farklı firmalarla kooperasyon halinde CAM: Farklı firmalarla kooperasyon halinde Protez: 3Shape Dental Systems Protez: 3Shape Dental Systems Planlama: 3Shape Implant Studio (Cerrahi rehber de planlanabilir.) Planlama: 3Shape Implant Studio (Cerrahi rehber de planlanabilir.) Tedavi Planı: 3Shape Ortho analyzer Tedavi Planı: 3Shape Ortho analyzer Aparey Planlama: 3Shape appliance designer Aparey Planlama: 3Shape appliance designer Kalem formu ve tabanca formu olmak üzere iki form mevcuttur. Gerçek renkli tarama, HD fotoğraf kaydetme, renk tespiti, otomatik hata düzeltme fonksiyonu var. Trios 3 ün erken dönem öncüsüdür. Laboratuvar programı ve kazıma cihazı implantoloji Ortodonti Bilgiler Standart: Hayır Color: Evet Hayır Evet CAD ve CAM: Farklı firmalarla kooperasyon Yok. Tedavi Planı: CS Model analiz yazılımı Aparey Planlama: Yok. İki farklı uç boyutu, yeşil ışıkla tarama başarı konfirmasyonu, otomatik preparasyon marjini tespit etme. 29 Klinik programı ve kazıma cihazı Hayır sayfa Tablo 1. PIYASADAKI GÜNCEL AĞIZ IÇI DIJITAL TARAYICILARIN ÖZELLIKLERI Dental Wings Dwio GC AADVA Planmeca PlanScan Spray toz Hayır Hayır Hayır Renk Hayır Hayır Evet Konfigürasyon Dokunmatik tekerlekli bilgisayar Dokunmatik tekerlekli bilgisayar; dental ünite entegrasyon USB ile bağlantı; dental ünite entegrasyon Tarayıcı boyutu (UxGxY) ? ? ? Veri kaydetme modu Seri videolar Seri videolar Seri videolar Veri kaydetme prensibi Multiscan Imaging Confocal Mikroskopi Triangulation Dijital iş akışı Veri bulutu bazlı (3Shape Trios Inbox) veri transferi; kapalı sistem. Veri bulutu bazlı (3Shape Trios Inbox) veri transferi; kapalı sistem. Veri bulutu bazlı (CS Connect) veri transferi, serbest STL export. Klinik programı ve kazıma cihazı Yok Yok CAM: PlanMill 40 4-akslı kazıyıcı. CAD: DWOS CAD Suite yazılımı CAD: GC AADVA Soft CAD yazılımı CAD: PlanCAD Premium Software CAM: Farklı firmalarla kooperasyon halinde CAM: PlanMill 40 (4-aks) ve PlanMill 50 (5-aks) kazıyıcı. Yok Yok. Yok Yok Direkt STL exportu için USB bağlantı; yarım ark için 25 µm, tek diş için 15 µm tarama hassasiyeti. Ünite entegre ilk ağız içi tarayıcı, iki farklı tarama ucu boyutu, frez değiştiricili PlanMill 40 kazıma cihazı. Laboratuvar programı ve kazıma cihazı CAD: PlanCAD Easy Software CAM: DWOS Lasermill; farklı firmalarla kooperasyon halinde. Protez: Yok implantoloji Ortodonti Planlama: DWOS coDiagnostiX yazılımı Tedavi Planı: DWOS Model Analiz Programı Aparey Planlama: Yok. 30 Bilgiler sayfa Dokunmadan işlem yapmak için hareket algılama teknolojisi, tarayıcı üzerinde renkli ışık uyaranıyla işlem başarısı geri beslemesi. Tablo 1. PIYASADAKI GÜNCEL AĞIZ IÇI DIJITAL TARAYICILARIN ÖZELLIKLERI Sirona Cerec Omnicam Sirona Cerec Bluecam Sirona Apollo DI Spray toz Hayır Evet Evet Renk Evet Hayır Hayır Konfigürasyon Tekerlekli bilgisayar ve masaüstü Tekerlekli bilgisayar Dokunmatik tekerlekli bilgisayar Tarayıcı boyutu (UxGxY) 228x16x16 mm 206x17x22 mm 220x23x18 mm Veri kaydetme modu Seri videolar Bireysel imajlar Seri videolar Veri kaydetme prensibi Triangulation Triangulation Confocal Mikroskopi Dijital iş akışı Veri bulutu bazlı (Cerec Connect) veri transferi; kapalı sistem. Veri bulutu bazlı (Cerec Connect) veri transferi; kapalı sistem. Veri bulutu bazlı (Cerec Connect) veri transferi; kapalı sistem. CAD: Cerec chairside 4.4 CAD: Cerec chairside 4.4 CAM:Cerec MC (X/XL) 3+1 akslı ve Cerec MC X5 5-akslı kazıma cihazı. CAM:Cerec MC (X/XL) 3+1 akslı ve Cerec MC X5 5-akslı kazıma cihazı. Yok. CAD: Cerec inLab 15 CAD: Cerec inLab 15 CAD: Cerec inLab 15 CAM:Cerec MC (X/XL) 3+1 akslı ve Cerec MC X5 5-akslı kazıma cihazı. CAM:Cerec MC (X/XL) 3+1 akslı ve Cerec MC X5 5-akslı kazıma cihazı. CAM:Cerec MC (X/XL) 3+1 akslı ve Cerec MC X5 5-akslı kazıma cihazı. Protez: 20 den fazla implant firmasıyla işbirliği, Ti-Base sistemi, klinikte abutment üretimi mümkün. Protez: 20 den fazla implant firmasıyla işbirliği, Ti-Base sistemi, klinikte abutment üretimi mümkün. Planlama: Galileos yazılımı ile planlama, Cerec Guide 2 ile klinikte rehber plak yapımı mümkün. Planlama: Galileos yazılımı ile planlama, Cerec Guide 2 ile klinikte rehber plak yapımı mümkün. Ortodonti Tedavi Planı ve Aparey dizaynı: Cerec Ortho yazılımı ile planlama, diğer firmalarla (invisalign vb.) işbirliği Yok Yok Bilgiler SICAT uygulaması ile artikülasyon kaydı. SICAT uygulaması ile artikülasyon kaydı. Yok Laboratuvar programı ve kazıma cihazı implantoloji Yok. 31 Klinik programı ve kazıma cihazı sayfa rinliği ilişkisi kurar ve yüzey bu şekilde taranarak kaydedilir. Veri aktarımı için firma tarafından yönetilen Trios Inbox veri bulutu kullanılmalıdır ve ancak bu şekilde veriler işlenebilir veya üniversal STL formatındaki veri export edilebilir. Tarama verilerinin hasta başında kullanım imkânı henüz planlama sürecindedir ancak laboratuvar kısmı söz konusu olduğunda 3Shape firmasının dünya çapında birçok kazıma cihazı üreticisiyle işbirliği vardır ve dünya çapında çok yaygın olarak kullanılmaktadır. Aynı zamanda sistem, hem ortodonti hem de implantoloji alanında sahip olduğu sistem bileşenleri sayesinde tedavi planlamasına ek olarak aparey yapımı, cerrahi rehber üretimi ve implant destekli protezlerin tasarımı ve yaygın ve yetkin şekilde kullanılmaktadır. Dijital diş hekimliğine yatırım yapılmadan önce piyasadaki mevcut sistemler iyice incelenmeli ve farklı yeteneklere sahip dijital sistemler arasından, hekim kendi ihtiyaçları tusunda en uygun sistemi tespit ederek kendi işleyişine adapte etmelidir. üretiminde de CS 3500 (Carestream, Rochester, ABD) CS 3000 kazıma cihazı ile birlikte piyasaya sürülen CS 3500 ağız içi tarayıcı, optik triangulasyon prensibine bağlı olarak tek tek farklı ve gerçek renkli görüntüler kaydeder ve bu görüntüleri çakıştırarak bir model oluşturur. Tarama öncesinde sprey kullanılmasına gerek yoktur. Cihaz, tarama işleminin doğruluğunu ışıklı uyaranlarla kullanıcıya bildirir ve böylelikle kullanıcının ekrandan çok ağız içine odaklanması hedeflenir. CS Connect veri bulutu üzerinden işlenen veriler, aynı zamanda lisans gerektirmeden üniversal STL veri şeklinde elde edilebilir. Cihazın yazılımı ortodontik model analizi opsiyonu içermektedir ancak aparey üretimi ve implant yazılımı henüz mevcut değildir. 32 dwio (Dental Wings, Montreal, Kanada) Optik triangulasyon sisteminin bir gelişmiş versiyonu olan Multiscan Imaging prensibiyle çalışan tarayıcının balık yüzgeci şekilli tarama ucunda yerleştirilmiş farklı doğrultudaki 10 ağız içi kamera ve 5 ışık projektörü sayesinde, taranan bölgedeki dişlerin hem oklüzal hem de bukkal-lingual görüntüsü aynı anda kaydedilmektedir. Sistem yüzeyin spreylenmesini gerektirir ve görüntü almak için tarama ucunun dişlerden belirli bir mesafede tutulması gerekir. Sistem, tarayıcı uç doğru uzaklıktayken yeşil ışık uyaranıyla, yanlış uygulamada ise kırmızı ışık uyaranıyla kullanıcıyı uyarmaktadır. Tarayıcı sistem dokunmatik bir bilgisayar istasyonu içerir ve sistemdeki bu bilgisayar, hasta başında eldivenlerle dokunmaya gerek olmayacak şekilde sadece hareketlerle de kontrol edilebilir. Dijital iş akışı DWOS Connect veri bulutu üzerinden ilerler ve veri bulutundan üniversal STL veri elde edilebilir. Henüz hasta başı uygulamasına sahip olmayan sistem, laboratuvar tipi dizayn ve iletişim ara yüzüne sahiptir. İmplant restorasyonlarının desteklenmesi proje aşamasındadır ve sistem ortodontik modellerin elde edilmesi için kullanılabilmektedir. Ancak ortodontik tedavi planlaması henüz yapılamamaktadır. sayfa doğrul- GC AADVA (GC, Leuven, Belçika) Konfokal mikroskopi temelindeki özel bir stereovision teknolojisiyle spreysiz bir şekilde tek renkli görüntü elde eden cihaz, bir mobil dokunmatik bilgisayar istasyonu ile birlikte çalışmaktadır ve ünite monte modeli planlama aşamasındadır. Dijital iş akışı AADVA Connect veri bulutu üzerinden veya direkt olarak cihazdan STL veri çıkarılması ile ilerletilebilir. Hasta başı uygulaması henüz mevcut değildir, laboratuvar işlemleri ise AADVA Soft CAD programı ile veya çıkarılan STL veri kullanılarak üçüncü parti programlar ile yapılabilir. Ortodonti ve implantoloji alanında henüz bir program ara yüzü mevcut değildir. PlanScan (Planmeca, Helsinki, Finland) Triangulasyon prensibiyle spreysiz biçimde gerçek renkli görüntü alan bir ağız içi tarayıcıdır. Veriler video serisi şeklinde kaydedilir ve cihazın hem masaüstü versiyonu hem de ünite monte modeli mevcuttur. Dijital iş akışı Planmeca Romexis veri bulutu vasıtasıyla ilerler ve veri bulutundan üniversal STL veri elde etmek mümkündür. Sitemin hem hasta başı hem de laboratuvar tipi yazılımı mevcuttur ve sistem kompakt kazıyıcı PlanMill 40 (4-aks) ve gelişmiş kazıyıcı PlanMill 50 (5-aks) ile entegredir. Ayrıca elde edilen STL veri üçüncü parti yazılım ve kazıyıcılarla birlikte kullanılabilir. Henüz ortodonti ve implantoloji alanında kullanımı mümkün değildir. Cerec Omnicam (Sirona, Wals, Austria) Sirona firmasının güncel tarayıcısı olan Cerec Omnicam, öncülü olan Cerec Bluecam’den farklı olarak spreysiz tarama yapabilen ve yansıtılan ışığın farklı dalga boylarını algılayabilen alıcıları sayesinde modeli renkli oluşturabilen bir tarayıcı sistemdir. Firmanın, tekerlekli bilgisayar istasyonu veya masaüstü tipi seçeneklerine sahip güncel modeli Omnicam ve bunun öncülü Bluecam ile birlikte, sadece ağız içi tarayıcıdan ibaret olan Apollo DI modeli de aynı anda pazarda yer almaktadır. Üçü de optik triangulasyon prensibi ile çalışan tarayıcılar, hasta başı uygulamaları için Cerec 4.4, laboratuvar uygulamaları için ise Cerec inLAB 15 yazılımlarını kullanmaktadır ve dijital veri akışı Cerec Connect veri bulutu üzerinden gerçekleşmektedir. Sistemin hem hasta başı uygulamalara hem de laboratuvar uygulamalarına entegre farklı yeteneklerde çeşitli kazıyıcıları mevcuttur. Sistemin ortodontik ara yüzü Cerec Ortho, ortodontik modellerin elde edilmesi için rehberlik sağlamakta ancak tedavi planlaması ve aparey üretimi ancak üçüncü parti firmalarla (Invisalign vb.) işbirliği neticesinde yapılabilmektedir. Sistem aynı zamanda, implant destekli restorasyonların yapımına imkân sağlamak için çok sayıda implant üreticisi firma ile işbirliği halindedir ve Cerec Guide 2 programı vasıtasıyla implant operasyonları için cerrahi rehber plak da hazırlanabilmektedir. SONUÇ Ağız içi dijital tarayıcılar ve dijital iş akışı, her geçen gün daha popüler olmakta ve günlük pratiğimizde daha fazla yer tutmaktadır. Her ne kadar, konvansiyonel tekniklerle yapılabilen her uygulamayı dijital olarak yapmak henüz mümkün olmasa da, bu konuda yapılan yoğun çalışmalar nedeniyle bu sınırlamalar baş döndürücü bir hızla azalmaktadır. Geleceğin diş hekimliğine hazır olmak isteyen hekimler de, konu ile ilgilerini ve bilgilerini güncel tutmalı, dijital diş hekimliğini kendi günlük uygulamalarına entegre etmek üzere hazır bulunmalıdır. Dijital diş hekimliğine yatırım yapılmadan önce piyasadaki mevcut sistemler iyice incelenmeli ve farklı yeteneklere sahip dijital sistemler arasından, hekim kendi ihtiyaçları doğrultusunda en uygun sistemi tespit ederek kendi işleyişine adapte etmelidir. Yatırım planlanırken, dijital diş hekimliğinde kullanılan sistemlerin optik-elektronik sistemler olduğu ve “üretici firma-bölgesel temsilci-teknik servis” üçlüsü ile uzun süreli bir işbirliğine adım atıldığı akıldan çıkarılmamalıdır. Sonuç olarak, dijital diş hekimliğinin gelişimi diş hekimliğinde yeni bir çağı başlatmaktadır ve bu yeni çağın şartlarına ayak uydurmak dental sektörde çalışan bütün profesyonellerin önündeki Doç. Dr. Tuğrul SARI Doç. Dr. Tuğrul Sarı 1978 yılında Emirdağ/Afyonkarahisar’da doğmuştur. İlk ve orta öğrenimi Afyonkarahisar’da, lise öğrenimini ise İstanbul’da tamamladıktan sonra 1996 yılında İstanbul Üniversitesi Dişhekimliği Fa- kültesi’nde dişhekimliği öğrenimine başlamış ve 2001 yılında mezun olmuştur. 2002 yılında Selçuk Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Protetik Diş Tedavisi A.D. bünyesinde başladığı Protetik Diş Tedavisi yeni hedef gibi görünmektedir. Doktora Programını, “Farklı fiber post sistemlerinin mikrosızıntı ve kırılma dayanımlarının in vitro olarak Kaynaklar incelenmesi” başlıklı tezini savunarak 2007 yılın- 1. Phulari BS, History of orthodontics in Greece and Rome. In: History of orthodontics. 1st ed., Jaypee Brothers, 2013, Hindistan, 44-46. 2. Birnbaum NS, Aaronson HB, Stevens C et al. 3D digital scanners: a high-tech approach to more accurate dental impressions. Inside Dentistry; 2009; 5: 7074. 3. Duret F and Termoz C. Method of and apparatus for making a prosthesis, especially a dental prosthesis. US Patent 4663720 A; 1987 May 5. 4. Brandestini M, Moermann WH. Method and apparatus for the three dimensional registration and display of prepared teeth. US Patent 4837732; 1989 June 6. 5. Baheti MJ, Soni UN, Gharat NV et al. Intra-oral scanners: a new eye in dentistry. Austin J Orthopade & Rheumatol. 2015; 2(3): 1021-1027. 6. Zimmermann M, Mehl A. Mörmann WH et al. Intraoral scanning systems-a current overwiev. Int J Comput Dent. 2015; 18(2): 101-129. da tamamladıktan sonra aynı yıl GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi’nde askerlik görevine başlamıştır. 2008-2011 yılları arasında çeşitli kliniklerde uzman diş hekimi olarak görev yaptıktan sonra 2011 yılında Bezmialem Vakıf Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Protetik Diş Tedavisi A.D.’na Yardımcı Doçent Doktor olarak atanmış, 2014 yılında ise Protetik Diş Tedavisi Doçenti ünvanını almaya hak kazanmıştır. 2012-2014 yılları arasında Bezmialem Vakıf Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Dekan Yardımcılığı görevini de yürüten Tuğrul Sarı’nın mesleki ilgi alanları 7. Kravitz ND, Groth C, Jones PE et al. Intraoral digital scanners. J Clin Orthod. 2014; 48: 337-347. arasında İmplant Destekli Protezler, Fiberler ve Fi- 8. Akyalcin S, Cozad BE, English JD et al. Diagnostic accuracy of impression-free digital models. Am J Orthod Dentofacial Orthop. 2013; 144(6): 916-922. zer Uygulamaları, Tam Seramik Restorasyonlar ve 9. Rheude BR, Sadowsky PL, Ferriera A et al. An evaluation of the use of digital study models in orthodontic diagnosis and treatment planning. Angle Orthod. 2005; 75: 300–304. 10. Zaruba M, Ender A, Mehl A. New applications for three-dimensional follow-up and quality control using intraoral scanning systems and Oracheck. Int J Comput Dent. 2014; 17: 53-64 11. Reiz SD, Neugebauer J, Karapetian VE et al. Cerec meets Galileos-integrated implantology for completely virtual implant planning. Int J Comput Dent. 2014; 17(2):145-57. ber Destekli Restorasyonlar, Diş Hekimliğinde LaCAD-CAM Sistemleri gibi konular yer almaktadır. Bu konularda ulusal ve uluslararası dergilerde yayımlanmış çok sayıda makalesi vardır. Halen Bezmialem Vakıf Üniversitesi Dişhe- kimliği Fakültesi Protetik Diş Tedavisi A.D. bünyesinde öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır. 12. Ender A, Mehl A. Influence of scanning strategies on the accuracy of digital intraoral scanning systems. Int J Comput Dent. 2013; 16(1): 11-21. 13. Stimmelmayr M, Güth JF, Erdelt K, Edelhoff D, Beuer F. Digital evaluation of the reproducibility of implant scanbody fit: an in vitro study. Clin Oral Investig. 2012;16(3): 851-856. 15. Ender A, Mehl A. In-vitro evaluation of the accuracy of conventional and digital methods of obtaining full-arch dental impressions. Quintessence Int. 2015 Jan;46(1):9-17 33 14. Mehl A. A new concept for the integration of dynamic occlusion in the digital construction process. Int J Comput Dent. 2012;15(2):109-23. sayfa SÖYLEŞİ TÜRKIYE’DE DIŞ HEKIMLIĞI FAKÜLTELERINDE EĞITIM GÖREN HER ÖĞRENCI, ÖĞRENCI KOLUNUN DOĞAL ÜYESIDIR. TDB ÖĞRENCİ KOLU a m a ç Diş hekimliği öğrencilerinin öğretim seviyelerinin yükseltilmesi, uluslararası bilgi akışının sağlanması, uluslararası öğrenci değişim programları ile öğrencilerin mesleki bilgi ve becerilerinin arttırılması, mesleki yeniliklerden en kısa sürede haberdar olunmasının sağlanması, değişik kültür ve uluslardan diş hekimliği öğrencileri arasında iletişim 34 kurulması sayfa TÜRK DİŞ HEKİMLERİ BİRLİĞİ ÖĞRENCİ KOLU Türk Diş Hekimleri Birliği Öğrenci Kolu; Uluslararası Diş Hekimliği Öğrencileri Birliği’ne (IADS) bağlı olarak 2 Mayıs 1992’de TDB Merkez Yönetim Kurulu kararı ile kurulmuştur. TDB Öğrenci Komisyonu ne zaman ve hangi amaçla kuruldu? Türk Diş Hekimleri Birliği Öğrenci Kolu; Uluslararası Diş Hekimliği Öğrencileri Birliği’ne (IADS) bağlı olarak 2 Mayıs 1992’de TDB Merkez Yönetim Kurulu kararı ile Türkiye’deki mesleki bilgi ve görgülerini artırmalarını sağlamak, diş hekimliği eğitim sistemi ile ilgili sorunların tartışılması amacı ile faaliyetlerde bulunmak, ulusal ve uluslararası düzeyde öğrenci değişimini organize etmektir kurulmuştur. Kimler TDB Öğrenci Komisyonuna üye olabilir? Amaç ve hedefleriniz nelerdir? renci, Öğrenci Kolunun doğal üyesidir. tüm diş hekimliği öğrencilerinin temsiliyeti olmak amacıyla 1951 yılında Danimarka’da kurulmuş olan Uluslararası Diş Hekimliği Öğrencileri Birliği (IADS); diş hekimliği öğrencilerinin öğretim seviyelerinin yükseltilmesi, uluslararası bilgi akışının sağlanması, uluslararası öğrenci değişim programları ile öğrencilerin mesleki bilgi ve becerilerinin arttırılması, mesleki yeniliklerden en kısa sürede haberdar olunmasının Türkiye’de diş hekimliği fakültelerinde eğitim gören her öğ- TDB Öğrenci Komisyonunun yönetim kurulları nasıl seçiliyor? Genel kurul Türk Diş Hekimleri Birliği Öğrenci Kolu’nun en yüksek karar organıdır ve her iki yılda bir yapılan seçimlerle yönetim kurulu seçilir. Seçimde oy kullanan delegeler kendi fakülte- sağlanması, değişik kültür ve uluslar- iki asil ve iki yedek, 200’den sonraki her dan diş hekimliği öğrencileri arasında 100 öğrenci için bir asil ve bir yedek iletişim kurulması vb amaçların ger- temsilci olarak seçilmiş kişilerdir. çekleştirilmesi için kurulmuş mesleki bir öğrenci organizasyonudur. Kolu; IADS’ın sağladığı olanaklardan Türkiye’deki diş hekimliği öğrencilerinin de yararlanması, diş hekimlerimizin daha öğrenciyken uluslararası platforma açılması ve uluslararası ilişkilerde önemli bir unsur olan tanıtım faaliyetlerinde Türkiye’nin her düzeyde temsili amacıyla kurulmuştur. Diş hekimliği öğrencilerinin tanışıp kaynaşmalarını, öğrencilerin Sektör zaten sürekli Merkezi Komisyon Yönetim Kurulu, iki yıllık dönem için delegeler arasın- kendini revize dan seçilen yedi kişiden oluşur. Mer- etmekte ve her geçen üyeliğine seçilenler bir hafta içinde gün yeniliklerle bir Başkanvekili, bir Genel Sekreter, uyanmaktayız. kezi Komisyon Yönetim Kurulu asil ilk toplantılarını yaparak bir Başkan, bir Sayman, bir NSO (Ulusal Bilimsel Sorumlu), bir NEO (Ulusal Öğrenci Değişim Sorumlusu) ve bir Editör seçerler. 35 Türk Diş Hekimleri Birliği Öğrenci lerinde kayıtlı 0-200 arası öğrenci için sayfa Bu yıl 10. sunu Ege’nin incisi İzmir’de düzenleyeceğimiz Ulusal Bilimsel Kongremiz var. Kongrelerimiz hem bilimsel hem de sosyal olarak çok güzel geçiyor ve her geçen yıl katılımcı sayısı giderek artıyor. 2015’te 9. Ulusal Öğrenci Kongresini Zonguldak’ta gerçekleştirmiştik ve 650 kişiye ulaştık. Şu anda kaç üyesiniz? Türkiye’de 43 fakültede eğitim alan 16,500 üyemiz var. TDB içerisinde temsil ediliyor musunuz? Evet. TDB Öğrenci Kolu’nun çalışmalarını daha iyi yapabilmesi için sorumlu TDB Merkez Yönetim Kurulu Üyemiz de var. Şu anki sorumlu TDB Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Zehra Nilgün Özyuva’ya buradan teşekkür etmek istiyorum. TDB Öğrenci komisyonunun alt birimleri var mıdır? Bu birimler nasıl çalışırlar? İşleyişinden söz eder misiniz? TDB Öğrenci Kolu Merkezi Yönetim Kurulu bir Başkan, bir Başkanvekili, bir Genel Sekreter, bir Sayman, bir NSO, bir NEO ve bir Editörden; Daimi Ulusal Görevliler de Ulusal koruyucu Diş Hekimliği Sorumlusu, Ulusal Eğitim Sorumlusu ve EDSA İletişim Sorumlusu’ndan oluşmaktadır. Yönetim Kurulu ve Daimi Ulusal Görevliler tüm fakültelerdeki Yerel Komisyonlar ile aralarında koordinasyon sağlarlar. İlk olarak diş hekimliği fakültelerindeki öğrenci sorunları ile ilgili çözüm önerileri geliştirmek ve iletişimlerini sağlamaya çalışıyoruz ve bunu gerçekleştirdiğimize inanıyoruz. TDB Öğrenci Kolu Yönetim Kurulu ve Yerel Öğrenci Komisyonu Başkanlarının katılımıyla Başkanlar kurulu düzenleyerek tüm fakültelerin sıkıntılarını 36 sal Bilimsel Kongremiz var. Kongrelerimiz hem bilimsel hem de sosyal olarak çok güzel geçiyor ve her geçen yıl katılımcı sayısı giderek artıyor. 2015’te 9. Ulusal Öğrenci Kongresini Zonguldak’ta gerçekleştirmiştik ve 650 kişiye ulaştık. Öğrenci Kolu olarak özellikle 22 Kasım Diş Hekimleri günü ve 20 Mart Dünya Oral Sağlık Gününde farkındalığı artırmak Bize faaliyetlerinizden söz eder misiniz? TDB Öğrenci Komisyonu neler yapar? sayfa Bu yıl 10. sunu Ege’nin incisi İzmir’de düzenleyeceğimiz Ulu- dinleyip ortak çözüm yolları bulmaya çalışıyoruz. için okul öncesi, ilkokul, lise, üniversite kampüsleri, bakım evleri, alışveriş merkezleri vb. birçok yerde oral hijyen eğitimi verip sosyal medyada paylaşıyoruz. Uluslararası öğrenci değişimi için yurtdışındaki kongrelerde ülkelerin temsilcileriyle görüşmeler yapıp başta Avrupa ülkeleri olmak üzere bir çok ülkeyle anlaşmalar imzalıyoruz. İzmir’de yapılacak olan 10. TDB Ulusal Öğrenci Kongresinden ve Öğrenci Komisyonundan bahsedebilir misiniz? İzmir Öğrenci Komisyonu uzun yıllardan beri Ege Bölgesinde faaliyet göstermektedir. İlk zamanlarında Ege Üniversi- içeriğinden de faydalanma imkanı sağlanacak. Tüm katılımcılarımıza tekrar teşekkür ederiz. İzmir’deki tüm diş hekimliği fakültesi öğrencilerini, İzmir Diş Hekimleri Odasında düzenlenen toplantılarımızda ve etkinliklerimizde aramızda görmeyi bekliyoruz. Günümüz Diş Hekimliği Eğitim Programını TDB Öğrenci Komisyonu gözlüğü ile bakınca nasıl değerlendiriyorsunuz? Önerileriniz nelerdir? Günümüzün en büyük sıkıntısı artmış ve artmakta olan fatesi öğrencileri ile yoluna devam etse de İzmir Katip Çelebi Üniversitesi ve Şifa Üniversitesi’nin de açılması ile üç fakültenin öğrencilerini aynı çatı altında toplamaya başlamıştır. Öğrenci komisyonumuz Başkan, Sekreter, Sayman, Local Exchange Officer (LEO), Local Scientific Officer (LSO), asil üyeler ve yedek üyelerden oluşmaktadır. Tüm diş hekimliği fakültesi öğ- külte sayısıdır. Ne yazık ki yapmış olduğumuz toplantılarda en büyük sorunlarımızın başında bu konu geliyor. Bir çok fakülte fiziki olarak hiç hazır değilken eğitim vermeye başlıyor ve orada eğitim almak için istekli bir şekilde giden arkadaşlarımız büyük hayal kırıklığına uğruyor. Bu şekilde mezun olan meslektaşlarımız hem teorik hem de uygulama olarak yetersiz mezun oluyorlar. Tam olarak eğitimci kadrosunu oluşturmamış, fiziki olarak eğitim ve uygulamaya ola- rencileri, öğrenci komisyonumuzun doğal bir üyesidir ve toplantılarımızda söz sahibidir. Yerel komisyonlarımızın çoğunda olduğu gibi İzmir Öğrenci Kolunda da Bizim sektörden nakları yeterli olmayan fakültelerin beklentimiz bütün ması gerekmektedir ve daha fazla fa- yenilikleri öğrenci tespit edilip yeterli koşulların sağlankülte açılmasının önüne geçilmelidir. tüm öğrencilerin katılabileceği top- arkadaşlarımıza Eğitim müfredatlarının yeniden ala- lantılar yapılmaktadır. Bu toplantı- Türkiye’nin her dirilmesi gerekmektedir. Yine bir çok rencilerin sorunları, düzeltilebilecek eksiklikler, yapılacak sosyal ve top- neresinde olursa lumsal etkinlikler ve bu sene olduğu olsun çok kolay gibi kongre faaliyetleridir. Yapılan ulaştırılmasıdır. düzenli toplantılar sayesinde genel öğrenci kurulu ile sürekli irtibat ve aktarım halinde kalınmış olunur. İzmir Öğrenci Kolu olarak şimdiye ka- dar özellikle 20 Mart Dünya Oral Sağlık Günlerinde anket çalışması ve oral hijyen eğitimleri düzenledik. Toplumumuzu ağız diş sağlığında bilinçlendirmeye yönelik etkinliklerimizin dışında kahvaltı ve öğrenci partileri gibi sosyal etkinliklerimiz de birlik ve beraberliğimizi artırmak ve yarınlara taşımak amacı ile devam etmektedir. Tüm arkadaşlarımızın, sosyal ve toplumsal etkinliklerimize aktif katılım sağlamasını hedefliyoruz. Bu sene İzmir Öğrenci Komisyonu olarak uzun süredir hazırlandığımız 10. TDB Ulusal Öğrenci Kongresini İzmir’de düzenleme fırsatını bulduk. Türkiye’de ilk kez başlattığımız Dental Olimpiyatlar projesi ile Polonya’da uluslararası Dental Olympics yarışmasında ülkemizi temsil edecek takımı belirledik. Ülkemizde ilk kez düzenlenen, International Association of Dental Students (IADS) projesi TNT&SRT eğitimlerine İzmir’de ev sahipliği yapacağız. Katılımcılarımıza, öğrenci kongremizin bilimsel programının yanı sıra 22. TDB Uluslararası Diş Hekimliği Kongresinin zengin bilimsel fakültede günümüzde kullanılmayan uygulamalar anlatılmakta ve uygulanmaktadır. Eğitim müfredatının her zaman güncel ve yenilikçi olması mesleğimiz açısından en önemli temel taşlardandır. TDB Öğrenci Komisyonu’nun Diş Hekimliği pratiğine katmayı planladıkları nelerdir? Buna karşılık sizin sektörden beklentileriniz nelerdir? Türk Diş Hekimleri Birliği Öğrenci Kolu olarak Mustafa Kemal ATATÜRK’ün de dediği ‘’Cömert ve üretken olan Türk ulusu, sağlıkta sürekli teknolojik ilerlemelere erişince Türk yurdunu hızla dolduracak ve şenlendirecek güçte olduğuna kimsenin kuşkusu yoktur.’’ gibi ülkemizdeki bütün diş hekimliği öğrencisi arkadaşlarımızın en güncel, aynı standartlarda eğitim alması ve aynı olanakta pratik uygulamalara ulaşabilmesi en büyük gayemiz. Bu bağlamda sektör zaten sürekli kendini revize etmekte ve her geçen gün yeniliklerle uyanmaktayız. Bizim sektörden beklentimiz bütün yenilikleri öğrenci arkadaşlarımıza Türkiye’nin her neresinde olursa olsun çok kolay ulaştırılmasıdır. 37 ların gündem konuları genellikle öğ- nında uzman hekimlerce değerlen- sayfa MAKALE DİŞ HEKİMLİĞİNDE MEZUNİYET SONRASI EĞİTİMLER Mesleğimizde, her geçen gün piyasaya yeni ürünler ve teknolojiler sunulmaktadır. Diş hekimliği eğitimi 5 yıldır ve bu süre zarfında hekimler, mesleki bilgi ve uygulama konusunda ancak temel eğitimlerini tamamlayabilmektedirler. “ ç a b a ” Teknolojiye ayak uydurmaya çalışan hekimler, kendilerini geliştirmek için bir çaba içerisine girmektedir. Artan mezuniyet sonrası eğitim talepleri, biz akademisyenleri eğitim programları düzenlemeye itmektedir. Bu amaçla, Üniversitemizde, Yüksek lisans programları, 1 yıllık sertifikasyon kursları, kısa dönemli eğitim programları düzenlenmektedir. Bu kurslara yerli hekimlerin yanı sıra yabancı hekimler de ilgi göstermektedir. Diş hekimleri için mezuniyet sonrası eğitimleri amaç kapsamında 2 alt gruba ayırabiliriz; 1- Daha çok genç mezunlar tarafından tercih edilen, mezuniyetten hemen sonra, eğitimin devam etmesi ve “Uzmanlık”, “Doktora” programları için 3-4 yıl veya “Yüksek Lisans” programları için 2 yıl devam te, eğitim süresince hekimler tam eden programlar. zamanlı olarak eğitim kurumunda bulunmakta ve belirli sayıda ve çeşit- 2- Gelişen teknoloji, yeni materyaller, yeni teknikler ve uygulamaları takip eden diş hekimlerinin kendilerini lilikteki klinik muayene ve girişimsel Bilim Doktoru ünvanı alan yenilemeleri ve güncellemeleri amacı hekim, ile eğitim almak için devam ettikleri Hastanelerinde bu ünvanı- sertifikasyon programları. nı kullanamamakta, fakat Uzmanlık Programı Diş hekimliğinde Uzmanlık Programları; Yüksek Öğrenim Kurumunun 29/06/2009 tarih ve 15153 nolu ka- Sağlık üniversitelerde Bakanlığı bulunan “Öğretim Elemanı” kadrolarına müracaat edebilmektedirler. uygulamayı öğretim üyeleri nezaretinde tamamlamaktadır. Uzmanlık tezi sunumu ve pratik uygulama sınavını başarılı olarak tamamlayan hekimler programdan mezun olmakta ve “Uzman Diş Tabibi” ünvanını almaktadırlar. Sağlık Bakanlığı kurumlarında görev yapacak hekimlerin bu ünvanı, kurum tarafından tanınır ve özlük hakları verilir. Uzmanlık ünvanı- rarı ile Ortodonti, Ağız Diş Çene Rad- nı alan hekimler, Üniversitelerde bu- yolojisi; Periodontoloji; Ağız, Diş ve lunan “Öğretim Elemanı” kadrolarına Çene Cerrahisi; Pedodonti; Protetik müracaat edebilirler. Diş Tedavisi; Endodonti; Diş Hastaresmen başlamıştır. Eğitimler pratik ve teorik eğitimleri kapsamakta ve mezunlar “Uzman Diş Tabibi” statüsü ile bunun getirdiği yasal haklara sahip olmaktadırlar. Her yıl 1 kez yapılan “Diş Hekimliğinde Uzmanlık Sınavı (DUS)” sonuçlarına göre hekimler ilgili alanlarda açılan kontenjanlara başvurmakta ve puan sıralamasına göre tercih ettikleri anabilim dallarındaki uzmanlık programlarına yerleştirilmektedir. Uzmanlık eğitimi anabilim dalına göre 3 veya 4 yıl sürmek- http://www.tuk.saglik.gov.tr/pdfdosyalar/mevzuat/TUEY.pdf Doktora Programı Diş hekimliğinde doktora programları ilgili üniversitelerin Sağlık Bilimleri Enstitüleri tarafından yürütülür ve anabilim dallarının istekleri doğrultusunda, ilan edilen kontenjanlara, diş hekimlerinin müracaatı ve sonrasında yapılan sınav ile öğrenci kabul eder. Eğitimin ilk 2 yılı sonunda yapılan yeterlilik sınavını başarı ile geçen hekimler, “Doktora Tezi” aşamasına geçer. Ülkemizdeki uygulamada tüm bu 4-6 yıl süresince hekimler büyük çoğunlukla tam zamanlı olarak eğitim kurumunda bulunmakta ve aynı uzmanlık eğitimindeki gibi belirli sayıda ve çeşitlilikte klinik muayene ve girişimsel uygulamayı öğretim üyeleri nezaretinde tamamlamaktadır. Ortalama 4-6 yıl içinde tamamlanan “Doktora eğitimi” sonunda hekimler “Bilim Doktoru” ünvanını alırlar. Bilim Doktoru ünvanı alan hekim, Sağlık Bakanlığı Hastanelerinde bu ünvanını kullanamamakta, fakat üniversitelerde bulunan “Öğretim Elemanı” kadrolarına müracaat edebilmektedirler. Uzmanlık dernekleri de doktora programı mezunlarını üye olarak kabul etmektedirler. 39 lıkları Tedavisi Anabilim dallarında sayfa Prof. Dr. Aslıhan ÜŞÜMEZ Yüksek Lisans Programları (Master) Diş hekimliğinde çok sınırlı sayıda uygulanan yüksek lisans programları dar kapsamda, spesifik bir güncel girişimsel işlem konusunda bilimsel ve bazen girişimsel bilgi vermek amacı ile uygulanmaktadır. Yüksek lisans programları, doktora ya da uzmanlık programları ile aynı ismi taşımazlar. Genellikle, günümüz diş hekimliğinde popüler olan (implant, estetik, lazer vb.) dallardaki eğitimler tercih edilmektedir. Bu programlara başvuran hekimlerin yeterli klinik tecrübeye sahip olması tercih edilir. Yurtdışı “Master” programları; devam zorunluluğu olan veya devam zorunluluğu olmayan (Modüler) eğitimler şeklinde olabilmektedir. Yurtdışındaki üniversitelerden alınan “Master” diplomasının, Türkiye’de tanınabilmesi için YÖK tarafından denkliğinin onaylanması gerekir. Türkiye’de açılan bir programın geçerliliğinin olması için, bir üniversite bünyesinde açılması ve programın YÖK tarafından onaylanmış olması gerekmektedir. Yüksek lisans programları Tezli veya Tezsiz olabilir. Hekimlerin “Master” belgesinin, bir “Doktora Diploması” veya “Uzmanlık Belgesi” olmadığının bilincinde olması gerekir. Sertifikasyon Kursları Belirli bir süre devam eden pratik ve teorik eğitimleri kapsayan kurslardır. Genellikle belirli bir konu üzerinde yoğun program içerir. Üniversiteler, meslek odaları, uzmanlık dernekleri veya bağımsız uzmanlar tarafından eğitim verilmektedir. Herhangi yasal bir geçerliliği olmayıp, bilgilendirici eğitimlerdir. Sonuç olarak mezuniyet sonrası eğitimler, mesleğini iyi şekilde icra etmek isteyen bir hekim için vazgeçilmez bir konudur. Verilen eğitimin konusu ne olursa olsun, eğiti- 40 mi veren kuruluş ve eğitmenlerin yeterliliklerinin önemi sayfa büyüktür. Hekimler; eğitimden ne beklediklerini, eğitim tercihi yaparken iyi değerlendirmelidir. 1996 yılında Hacettepe Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesinden mezun oldu. 1997 yılında Selçuk Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Protetik Diş Tedavisi Anabilim Dalında başladığı doktora eğitimini 2001 yılında tamamladı. 2003 yılında Yardımcı Doçent, 2005 yılında bilim Doçenti, 2010 yılında Profesör ünvanını aldı. 2008 yılında Türk Diş Hekimleri Birliği tarafından verilen “Genç Bilim İnsanı” ödülüne layık görüldü. 2012 yılında RWTH Aachen Üniversitesinde “Diş Hekimliğinde Lazer” konusunda Master eğitimini tamamladı. Yerli ve yabancı dergilerde yayınlanmış 100’ün üzerinde bilimsel makalesi, çeşitli uluslararası kongrelerde alınmış sözlü sunum, poster ve seyahat para ödülleri bulunmaktadır. Halen Bezmialem Vakıf Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Protetik Diş Tedavisi Anabilim Dalı Başkanlığı’nı yürütmektedir. Evli ve 2 çocuk annesidir. 41 sayfa GÜNCEL DENTAL SEKTÖRDE BİR HOLLANDALI CAVEX Diş hekimlerine ve hastalara yardım etmenin en önemli yolu çözümlere odaklanmaktır. Bu yüzden Cavex’de sadece ayrı ayrı ürünlere değil, tüm çözümleri sağlayabilecek sistemler üzerine çalışılmaktadır. Bu sistemler, kalite ve güvenilirlik açısından en yüksek taleplere dahi karşılık verebilmektedir. En uygun çözümler elde edilmek istendiğinde İŞBİRLİĞİ büyük önem kazanır. Müşteri odaklı yaklaşımlar Cavex için başarının anahtarıdır. BAŞARININ ANAHTARI Tüm dünyada Cavex ürünlerinin her gün binlerce profesyonel tarafından kullanıldığını bilmek bu işin çok iyi yapıldığının en güzel kanıtıdır. En uygun çözümler elde edilmek istendiğinde İŞBİRLİĞİ büyük önem kazanır Müşteri odaklı yaklaşımlar Cavex için başarının anahtarıdır. Yeni ürünler ortaya çıkarmak veya mevcut ürünleri geliştirmek için öncelikle müşterilerinizin ne istediğini biliyor olmanız gerekmektedir. Cavex bir çok branştan diş hekimleri ile oluşturduğu büyük bir grup ile beraber çalışmaktadır. Bu grup içerisinde üniversitelerdeki akademisyenler • Hollanda’nın nüfusu: 16.800.000 • Diş hekimlerinin sayısı (Kamu ve özel): 8,775 • Tam zamanlı çalışan diş hekimlerinin sayısı (Kamu ve özel): 6.000 • Her yıl yeni mezun olan diş hekimlerin sayısı: 270 • Protez uzmanı sayısı: 495 • Diş hekimliği eğitim kurumlarının sayısı: 3 • Protez uzmanlığı eğitim kurumlarının sayısı: 1 ve gündemi çok yakından takip eden fikir liderleri • Diş teknisyenleri eğitim kurumlarının sayısı: 1 bulunmaktadır. • Diş hekimliği hijyenistleri eğitim Bilindik yollar ve yeni yönler Aljinat ölçü sistemleri birçok firma için artık yan ürün konumuna gelmişken Cavex için hala işin merkezinde bulunmaktadır. Bununla beraber devam eden kalite kontrolleri ve yeni ürünlerin geliştirilmesi de kurumlarının sayısı: 4 • Aktif diş hekimliği kliniği sayısı (Kamu ve özel): 5.600 • Diş hekimliği hijyenistlerinin sayısı: 2.650 Cavex’in önemli hedeflerini oluşturmaktadır. • Diş - protez laboratuvarları sayısı: 1.000 Hollanda’da anahtar sayılar ile dental sektör • Aktif çalışan diş teknisyenlerinin (laboratuvar Hollanda dental sektörü modern, yüksek kaliteli ve sahipleri ve çalışanları) sayısı: 5.000 teknoloji odaklı olarak tarif edilebilir. Diş hekimleri iyi eğitimlidir ve dijital sistemler gün geçtikçe artmaktadır. Günümüzde en önemli trend ise tarama ve kazıma teknolojileridir ve beraberinde “3D Prin- 43 ting” gelişmektedir. sayfa HOLLANDA Hollanda, yaşam alanları ve çalışma olanakları bakımından Hollandalı çocuklar gelişmiş ülkeler içerisindeki en mutlu birçok gelişmiş ülke arasında en üst seviyelerde yer almak- çocuklar olarak belirtilmiştir. Hiçbir Hollanda şehrinin nü- tadır.Yüz ölçümü olarak küçük bir ülke olsa da dünya üzerin- fusu henüz bir milyona ulaşmamıştır, her biri benzersiz bir deki etkisi bununla ters orantılıdır. Liberal sosyal politika- karaktere ve mimari tarza sahiptir. Başkent Amsterdam ise ları, deniz ticareti, deniz seviyesini koruma çalışmaları, çok atmosferi ve yaşam tarzı bakımından o kadar farklıdır ki, farklı kültürleri barındırması ve bir çok alanda ileri teknolo- Amsterdam ve Hollanda neredeyse iki farklı ülke olarak dü- jilere sahip olması Hollanda’nın yaşam tarzında kültürel bir şünülebilir. mozaik oluşturmaktadır... Yüksek yaşam standartları Hollanda kültürü Yüzölçümü oldukça küçük olmasına rağmen Hollanda çok farklı kültürlerin ve dinlerin bir arada hoşgörü içinde yaşamalarına olanak sağlayan çok zengin bir sosyo-kültürel Yaşam Endeksinde en üst sıralarda yer al- yapıya sahiptir. Yabancı nüfusun çok fazla olduğu bir ülke maktadır. En iyi iş-yaşam dengesi, istihdam olan Hollanda, yabancı ziyaretçilere oldukça açıktır. Bol ve ev ekonomisi açısından dünyada 4.’dür. miktardaki doğal güzellikleri ve canlı, kozmopolit şehirleri UNICEF’in gerçekleştirdiği iki ankete göre ile yabancı öğrenciler için de oldukça çekici bir ülkedir. 44 Yaşam standartları bakımından Hollanda, OECD’nin En İyi sayfa Hollanda’da yaşamak ve çalışmak Kültürel zenginlik ve yüksek yaşam standartları Hollanda’yı cazip hale getirmektedir. Hollandalılar anlayışlı, meraklı, kültürlü ve arkadaş canlısıdır. Çok kültürlü topluluk 16,9 milyon kişilik bir nüfusa sahip olan Hollanda’nın, en az üç buçuk milyonunu yabancılar oluşturmaktadır. Nüfus içerisindeki demografik değişimler son 40 yıl içinde hızlı bir şekilde gerçekleşmiş olsa da Hollanda’nın bu multi-kültürel bir ülke olma özelliği yüz yıllara dayanmaktadır. Hollanda hükümeti Son yıllarda dış politikaların iç politika üzerindeki etkisi büyük olmuştur. Geçtiğimiz iki yılda bu nedenle iki hükümet devrilmiştir. Nisan 2012’de Euro’da yaşanan darboğaz bölgenin en büyük beşinci ekonomisi için kemer sıkma önlemleri almak zorunda bırakmış, bu da koalisyonun sona ermesine neden olmuştur. Hollanda hükümetleri genellikle iki veya daha çok partinin koalisyonları ile oluşmaktadır bu yüzden Hollanda “uzlaşSuç oranlarının çok düşük olması nedeniyle Hollanda çok güvenli bir ülke olarak gösterilmektedir. İngilizce oldukça yoğun olarak kullanılan bir dildir. Eğitim sisteminde önemli bir yer tutmaktadır. Yapılan araştırmalar İngilizcenin ikinci dil olarak konuşulduğu ülkeler arasında Hollanda’nın 3. sıra- malar ülkesi” olarak nitelendirilmektedir. Parlamentonun alt kanadı için bir sonraki seçimler Mart 2017 için planlanmaktadır. Mark Rutte başbakanlık görevine, koalisyon ortağı Diederik da geldiğini göstermiştir. Samsom’un desteği ile devam etmektedir. Muhalefet ge- Spor metine çoğunluk desteğini vermektedir. Dünya Kupası veya Avrupa Kupası organizasyonlarında bir miktar çıldırdığı bile söylenebilir. Hatta bununla ilgili bir terim vardır “Portakal Rengi Ateşi”. Tüm ülke portakal rengine bürünür- kıyafetlerden sokak süslemelerine kadar her yer Portakal rengi ile süslenir. Bu Hollandalıların Milli Takımlarını destekleme şeklidir. Ülkedeki herkes maçları seyreder ve milli takım kazansa da kaybetse de bunu büyük bir coşkuyla kutlarlar. Hollanda ile ilgili rakamsal gerçekler: Nüfus: 16,933,558 (Ağustos 2015) Yoğunluk: 493/km2 (2015 de Avrupa Birliği içerisindeki en yüksek oran) Yönetim: Anayasa 1848 yılında hazırlanmıştır ve en son 1983 yılında revizyona gidilmiştir. Parlamento bir üst meclis (75 üyeden oluşur ve bu üyeler İl genel meclisi tarafından seçilir) bir de alt meclisten (nisbi temsil ile her dört yılda bir seçilir) oluşur. Kabine yürütme organıdır ve üyeleri aynı anda hem kabine hem de parlamento üyesi olamazlar. Monarşi: Oranje-Nassau, Hollandayı 1815 den beri yönetmektedir. Kral Willehm-Alexandar, 1967 yılında doğmuştur ve 2013 yılında taç giymiştir, Arjantinli eşi Maxima, ise Kraliçe ünvanını taşımaktadır. Doğa: Hollanda’nın beşte biri denizin doldurulmasıyla oluşturulmuştur ve ülkenin dörtte biri ise deniz seviyesinin altındadır. Hol- 45 Futbol Hollanda’daki en popüler spor dalıdır. Hollandalıların nellikle bir yasayı geçirmek için, senato’da Hollanda hükü- sayfa landa’da 20 tane milli park ve birkaç da tepe bulunmaktadır. Ülkenin en yüksek noktası 322 metre ile Limburg’dadır. Tarımsal gerçekler: Küçük bir ülke olmasına karşın, Hollanda dünyanın en büyük ikinci tarımsal ihracatını gerçekleştiren ülkedir. Dünyadaki patates ve domates ihracatının %20 sini Hollanda gerçekleştirir. Hollanda inekleri ise birer süt makinesi gibidir, günde 35 litre süt üretirler. Medya ve kültür: Dünyada en fazla müzeye sahip olan ülke Hollanda’dır-yaklaşık 1.000 tane. Televizyon programı Biri Bizi Gözetliyor Hollanda’da ortaya çıkan bir programdır ve RoboCop ve Total Recall gibi filmlerin yönetmeni olan Paul Verhoeven tarafından yönetilmektedir. Hollanda Laleleri Lale sezonu Mart’ta başlar ve Ağustos’a kadar devam eder. Bu süre içerisinde ülke çapında bir çok gösteriler düzenlenir. Lalelerin de en güzel zamanı bu döneme denk gelir. Meşhur Peynir Çeşitleri Hollanda’da peynir genellikle kahvaltıda ve öğle yemeğinde yenir. Burada üretilen peynirler Dünya çapında da üne kavuşmuştur. Edam, Füme peynir, Gouda, Biberli füme peynir, Gouda Kimyonlu en ünlü peynirleri arasında- 46 dır. sayfa GÜNCEL KLASİK ARAÇ TANISI VE TEDAVİSİ En kalabalık saatinde, büyük bir şehirde en yoğun trafiğin tam göbeğinde geçmek bilmeyen saatleri düşünürken birden onu görürsünüz. Sağ şeritte salınarak ilerleyen klasik bir otomobil. o y u n c a k “Çocuklar büyümez, oyuncakları değişir” derler ya o misal, siz belki de yeni oyuncaklarınızla mutlusunuzdur. Beyaz, gri, siyah yoğunluklu tek düze güncel arabaların içinde ördek başı yeşil, altın sarısı, uçuk mavi ya da benzer bir kaç rengin kombinasyonu ile birlikte tamponları ya da aksesuarlarındaki nikelajın üzerine yansıyan güneş ışıkları sizi alıp o trafikten, bir sahil kasabasında denizin göz alabildiği maviliğine, kuşların cıvıldaştığı bir ormanın çam kokusuna, ya da çocukluğunuzdaki arka bahçedeki arkadaşlarınızla oynadığınız oyunlara, biraz daha büyüdüğünüzde ilk aşık olduğunuz kıza, kulaklarınızda gençlik döneminizdeki şarkılara götürüyorsa siz 47 potansiyel bir klasik otomobil seversiniz. Emin olabilirsiniz. sayfa Teşhis buysa şimdi sakin olun, henüz çok geç değil. Bu henüz birinci evre ve kafanızı başka bir yere çevirip, işinize, gücünüze ve günlük yaşamın dertlerine geri dönüp her ne kadar şikayet etseniz de alıştığınız konforunuza geri dönebilir ve kaldığınız yerden devam edebilirsiniz. “Çocuklar büyümez, oyuncakları değişir” derler ya o misal, siz belki de yeni oyuncaklarınızla mutlusunuzdur. Diyelim ki kafanızı çevirmediniz, çeviremediniz. Klasik aracın içindeki adama / kadına bakıyorsunuz. İçeride arabanın modeline uygun bir rock şarkı çalıyor, duymuyor ama hissediyorsunuz. Aracın modelini merak ediyorsunuz. Öncelikle, menşei. Hımmm. Amerikan bu. Çok nikelaj, iki araç uzunluğunda. O zaman Chevrolet. Ya da Buick. Belki Pontiac. Yok Cadillac değil onlar başka gözüküyor. Amcamdakine benziyor hani çocukken içinde oyun oynadığımız, kesif benzin kokusunun orijinal deri koltukların kokusuna karıştığı, mahalleye girmeden sesinden herkesin tanıdığı o siyah gürüldeyen Ford olabilir mi ? Hala tehlikeden uzaktasınız ancak Tüm dünyada son yıllarda artan bir trendle klasik otomobil hobisi günden güne sınıra yaklaşıyorsunuz. Bakmak ve görünür, dokunulur oluyor. güzel bir kaç anıyı yakalayıp kısa gü- Sosyal medya ve teknoloji nün kazancı olarak günden kalanlara ulaşır kılıyor. eklemek yani yaşadık ve bitti demek. Kabullenmek ve tekrar unutmak bu evrede yeterli. Eve döndüğünüzde, günün koşuşturması bittiğinde bir bardak içecek eşliğinde birden merak edip interneti kurcalamaya başladınız. Gördüğünüz aracın marka modeli resimlerle eşleştirilerek bulunmaya çalışılıyor. Bu olmaz gördüğüm araç 2 kapıydı, hayır üstü açık olan değildi, yok tamponları kalındı ama direk yoktu. Hımmm bakalım neymiş. Ufff bu çok güzelmiş, Vayy bundan vardı, kırmızıydı çocukken oynardım. Aaa babamın eski arabası, yaşasaydı bunla gidip kapısını çalsaydım. Bütün gece diziler, filmler, e-mailler, mesajlar bir kenara bırakılmış, işler güçler unutulmuş saatlerce o resimden buna geçilmiş, lüzumlu lüzumsuz yüzlerce bilgi edinilmiş, “7200 cui mi, 320 beygir mi, nasıl yani 60’lı model arabada klima mı varmış” şeklindeki her durum için “vay vay 48 vay” çekilmiş. sayfa İşte şimdi üçüncü evredesiniz. Bu noktadan sonra destek almanız şart. Bu destek en ya- kın çevrenizden gelecektir. Daha aklı başında olan aile büyükleriniz, çevreniz, arkadaşlarınız “tamam gerçekten güzel ama senin zamanın yok, zaten anlamazsın da, uzaktan sev, resimlerine bak, bilemedin müzeye falan git resim çek, sosyal medyanda paylaş. Oyuncakçılardan orijinaline en yakın maketlerini al, ofisine evine koy. Ne güzel işte. Ama o kadar. İlan sitelerinde ne işin var. Ne demek kredi çekip 50.000 doları 40 yaşında bir araca vermek. Kapalı park yerin bile yok. Döküntü alıp toplamak mı? Sen daha dün banyodaki duş hortumunu değiştirmek için tamirci çağırdın”. Genelde işe yarayan bu destek zaman zaman negatif uyaranlarla da seyir edebilir. Bunlar genelde destekçi eşler, çocuklar, çocuk kalmış ebeveynler, en iyi teknenin arkadaşınınki olduğunu bilen arkadaşlardır çoğunlukla. “ Hadi ya süper olur, mutlaka tek kapı al, mustang alsana ya acayip karizma, abi garaj tutar beraber toplarız ne var ki, Ahmet amcan çok iyi bilir onları hiç merak etme sen” nidaları içinde geceleri rüyanızda görmeye başlayıp artık o binlerce araba selinin içinde gözleriniz “onu” aramaya başladıysa, sanayilere gidip toplanan klasiklere göz kırpmaya başladıysanız, internette meraklılarının takıldığı forum sitelerinden racon nasıl kesilir dersine giriş yaptıysak (çeynç bu, macun delisi o araba, altı düz yaramaz kalkmaz, yengeç gibi nasıl toplanmış) bu ve benzeri argümanlar dilinize yapışmışsa... Artık çok geç. Tedavi için tek şart sizin bir klasik araç edinmeniz. Bu noktadan sonra hayatınız bir daha asla aynısı gibi olmayacak. Maddi manevi yorulacaksınız. Küseceksiniz. Hakan ÇETİN Vazgeçeceksiniz. Kızacaksınız. 1972 doğumlu olan Hakan Çetin, Sonra ilk marşa bastığınızda kalp atışlarınız hızlanacak, ya- Yıldız Teknik Üniversitesi Elekt- nından ayrılırken en az üç kere dönüp son bakış atacaksınız. ronik ve Haberleşme Mühendis- Size getirdiği her duyguya, sevince ve hatırlattıklarına sıkı liği mezuniyeti sonrasına, enerji sıkıya sarılıp kendi müziğinizi duyacak, kendi klibinizin başrolünde olacaksınız. ve inşaat sektörlerinde çeşitli Tüm dünyada son yıllarda artan bir trendle klasik otomo- 2001 yılında halen çalışmakta bil hobisi günden güne görünür, dokunulur oluyor. Sosyal medya ve teknoloji ulaşır kılıyor. Bir çok belgesel kanalda klasik araç toplama üzerine programlar, seriler meraklıların ayağına getiriyor yüzlerce farklı türden klasik otomobili ve meraklı olmayanları da meraklandırıyor. Başta Amerika ol- pozisyonlarda çalıştıktan sonra olduğu global bir lojistik firmasında Başkan Yardımcılığı görevini sürdürmektedir. Evli ve iki çocuk babası olan Hakan Çetin aynı zamanda Kocaeli Klasik Otomobil Kulubü başkanlığı görevini yürütmektedir. mak üzere tüm dünya şehirlerinde yılın belli günlerinde klasik otomobil şovları düzenleniyor. Talebin arttığı kaynağın azaldığı bu durumda klasik araç fiyatları durmadan yükse- dernekler ve tecrübeli arkadaşların desteği ile zaman ve liyor. maddi kaynak oranında size köprüden önce (!) yeni bir çıkış sağlayabilecek bir uğraşı istiyorsanız “hayallerinizden faz- Türkiye’deki durum da dünyadan farksız değil. Artık 10’un lasının” kapısını aralıyor olabilirsiniz. üzerinde derneğimiz ve bu derneklerin oluşturduğu bir Bir gün yolda ördek başı yeşil ya da benzer kombinasyon- http://www.antikaoto.org ) Sadece klasik otomobil üzerine larda ve pırıl pırıl nikelajları ile gülümseyen bir klasik araç çalışan garajlar neredeyse her büyük şehirde açılıyor ve me- görürseniz kafanızı çevirip rutin hayatınıza devam etme raklılarına bu hobiyi devam ettirmek için destek veriyorlar. şansınız her zaman var. Ancak peşine düşerseniz, her za- Kolleksiyonerler envanterlerine her geçen gün yeni araç- mankinden farklı bir yolculuğa çıkıyor olabilirsiniz. Eğer öy- lar kazandırıyor. Bilginin ulaşılabildiği noktadan başlayarak, leyse hoş geldiniz. 49 Federasyonumuz mevcut. (Antika Otomobil Federasyonu sayfa GÜNCEL SONBAHAR İÇİN ÇOK ERKEN... Bu sabah annemle babamı görmeye gittim. Gerçi üç gün sonra göreceğim için gitmesem de olurdu ama, ne bileyim, özledim; sanki görmesem bir daha göremeyecekmişim gibi hissettim, öylesine.. Sabah erken kalktım bu yüzden, ben gelmeden kahvaltı Babamı seyrettim onunla konuşurken.. Bir zamanlar beni yapmayacaklarını biliyordum çünkü. Yolda karakolun karşı- kucağında taşıması için misafirlikte uyumuş numarası yap- sındaki fırında durup annemin sevdiği dışı kıtır kıtır sert olan tığım günleri hatırladım. Babamın bana ilk kez “içi boş” tatlı- gevreklerden aldım, babam için de lor kurabiyesi.. “Yapma- sını alışını, sınavlarda tekleyip korktuğumda benimle konuş- saydın keşke” deseler de, elimdeki paketleri gördüklerinde masını ve yüreklendirmesini, birlikte yaşamı ve tasavvufu memnun olacaklarını biliyordum, hep öyle olurdu. konuştuğumuz o akşamı ve ilk kez bu yönüyle tanıştığım, ama hemencecik arkadaş oluverdiğim babamla gecenin so- Tahmin ettiğim gibi balkonda kahvaltı sofrasını hazırlamış, nunda birbirimize ağlayarak sarılışımızı.. Sırtımı dayadığım, benim gelmemi bekliyordu ikisi de.. Sofraya oturup, sohbet kolunun altına sığındığım, güvendiğim tek adamı gözlerimle etmeye başladık ve onlardan uzakta olduğum bir hafta için- okşadım, sevdim.. Şimdi gazete okurken uyuyakalan, araba de yaşadıklarımı tek tek anlattım, hiç bıkmadan ve hiçbir ay- anahtarlarını sürekli kaybeden, defalarca aynı şeyi soran rıntıyı atlamadan. Ardı ardına gelen ve kimi ilgisiz olan soru- bu adam hala benim kahramanımdı ve hep öyle kalacaktı.. 50 lar, anlattıklarımı derinleştirdi mecburen ama anlatmaktan sayfa sıkılmadım yine de. İki kişilik dünyalarında Annemse ilgimin babama kaymasından çocukça endişele- benden duydukları her şeyin onları hayata nerek konuşmamı kesti, durdu. O da yaşlandı dedim içim- bağladığını ve onları bu günde tuttuğunu bi- den, güzel yeşil gözleri yorgun bakıyordu ama hala çok gü- liyordum. zeldi. Hep güzeldi, benim hiç olmadığım kadar güzeldi hem Prof. Dr. Pelin GÜNERİ de. Her şeyin nasıl olması gerektiğini bilen, herkese do- Kasım 1963 yılında dünyaya ge- kunan ve ulaşan, ailesinin hayatını kendisininkiymiş gibi len Pelin Güneri, Bornova Ana- kollayan ve bir ömrü çocuklarına veren bir anne.. Şimdi dolu Lisesi ve Ege Üniversitesi çikolataları, badem şekerlerini, dondurmaları gizlice ye- Diş meyi de eklemişti bunlara.. Gülümsedim, o da bana gülümsedi. İçim mi titredi sanki? Fakültesi’nden 1986 yılında başlayan akade- Yanıma kattıkları meyvelerle, sevdiğimi bildikleri için mik yaşamını aynı üniversitenin ayırdıkları yemeklerle ve taşıyamayacağım kadar çok Ağız, Diş ve Çene Radyolojisi sevgiyle eve geldim. Yolda, refüjdeki ağaçların yaprak- Anabilim Dalı’nda öğretim üyesi larının sararmaya ve kızarmaya başladıklarını görünce, olarak sürdürmektedir. “sonbahar için çok erken” dedim içimden.. Sonbahar için Doğayı ve hayvanları insanlardan, bebekleri ve yaşlıları erişkinlerden daha çok seven Pelin Güneri, İzmir’de ailesi, dostları ve iki kedisiyle birlikte hayatı paylaşmaktadır. 51 çok erken.. Hekimliği mezun olmuştur. sayfa A J A N DA A J A N D A 22.TDB Uluslararası 38.Asya Pasifik Dental Kongresi Diş Hekimliği Kongresi APDC 2016 19-21 Mayıs 2016 – İzmir 17-19 Haziran 2016- Hong Kong / Çin www.tdb.org.tr www.apdc2016.org IADR/APR Kongresi 15.Uluslararası Türk Ortodontoloji Derneği 22-25 Haziran 2016- Seoul / Kore Kongresi 01-05 Ekim 2016 – Antalya Türk Oral ve Maksillofasiyal Cerrahi www.tod.org.tr Derneği 23.Uluslararası Bilimsel Kongresi 26-30 Mayıs 2016 – Bodrum 2.Labart Diş Teknisyenleri Kongresi www.taoms2016.org 15-16 Ekim 2016 – İstanbul www.disteknisyenlerikongresi.com Türk Endodonti Derneği 13.Uluslararası Bilimsel Kongresi 104. FDI Dünya Diş Hekimliği Kongresi 26-29 Mayıs 2016 – Kapadokya/ Nevşehir 07-10 Eylül 2016- Poznan / polonya www.endodontikongre.com 20.Uluslararası Estetik 92.Avrupa Ortodonti Derneği Kongresi Diş Hekimliği Kongresi EOS 2016 21-23 Ekim 2016 – İstanbul 11-16 Haziran 2016 - Stockholm / İsveç www.edad.org.tr www.eos2016.org 1.Uluslararası İmplantoloji Kongresi CoDent 52 03-05 Kasım 2016 – Barselona / İspanya sayfa www.congressmed.com