Yaflam›n tüm renkleri

Transkript

Yaflam›n tüm renkleri
kas›m-aral›k 2007
say› 8
B‹Z B‹ZE, BOYDAK HOLD‹NG YAYINIDIR. ‹K‹ AYDA B‹R YAYINLANIR
Yaflam›n tüm renkleri
Dadafllar diyar›
ERZURUM
KAMERA ARKASI
‹stikbal 50. Y›l Filmi
Modern meddah
HASAN KAÇAN
Bir lezzet ustas›
OKTAY AYMELEK
Sunufl
Cumhuriyet Bayram›’n› çok
derin duygularla, bir millet
olman›n dikkate flayan uyumuyla
kutlad›k. Cumhuriyetimiz
üzerinde milletin d›fl›nda
kimsenin tasarrufu olamaz.
Sanayicisi, ticaret erbab›,
ö¤rencisi, ev han›m›, iflçisi ve
memuru ile ülkemize olan
sevgimizi, ba¤l›l›¤›m›z›, bu
u¤urda yapabileceklerimizi
29 Ekim’de gösterdik
Çok daha güçlü bir
Türkiye Cumhuriyeti
20
Ekim’de, Kayseri’deki ilk fabrikam›z›n
kurulu oldu¤u alanda Türkiye’nin en
büyük ‹stikbal Ev Concept ma¤azas›n›n aç›l›fl›n› yapt›k. Holdingimiz aç›s›ndan son derece anlaml› olan bu aç›l›fla hemflehrilerimizin
gösterdi¤i ilgi gö¤sümüzü kabartt›. ‹nan›yorum ki Kayseri ‹stikbal Ev Concept ma¤azas› bütün çevre iller için bir cazibe
merkezi olacakt›r. ‹stikbal markas›n›n ve holdingimizin temellerinin at›l›fl›n›n 50. y›ldönümüne denk gelen bu aç›l›fltaki coflku, ileri do¤ru att›¤›m›z ad›mlar konusunda da bizi daha güçlü k›lacakt›r.
Ülkemizin, birlik ve beraberlik ruhunu tüm dünyaya gösterdi¤i bugünlerde 29 Ekim Cumhuriyet Bayram›’n› çok derin
duygularla, bir millet olman›n dikkate flayan uyumuyla kutlad›k. Cumhuriyetimiz üzerinde milletin d›fl›nda kimsenin ta-
sarrufu olamaz. Sanayicisi, ticaret erbab›, ö¤rencisi, ev han›m›, iflçisi ve memuru ile ülkemize olan sevgimizi, ba¤l›l›¤›m›z›, bu u¤urda yapabileceklerimizi 29 Ekim’de gösterdik.
Cumhuriyet ilan olundu¤unda, vatan topra¤›m›z üzerinde bir
avuç inançl› yurtsever vard›. Birinci Dünya Savafl› ve
Kurtulufl Savafl›’ndan ç›km›fl ülkenin nüfusu ve iflgücü çok
düflüktü. fiimdi ise 70 milyon nüfusu ile Türkiye Cumhuriyeti; ekonomisiyle, insan kayna¤›yla çok daha güçlü, gelece¤ine sahip ç›kabilmek için çok daha büyük imkânlara sahiptir.
10 Kas›m’da Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal
Atatürk’ün aziz an›s› önünde sayg›yla e¤ilirken, emanetinin
sa¤lam ellerde oldu¤unu da bir kez daha gösterme imkân›
bulaca¤›z.
Bekir Boydak
3
kas›m-aral›k
içindekiler
içindekiler
içindekiler
içindekiler
içindekiler
içindekiler
içindekiler
içindekiler
içindekiler
içindekiler
içindekiler
içindekiler içindekiler
kas›m-aral›k 2007
24
GÜNDEM
Kayseri ‹stikbal Ev Consept aç›ld›
6
V‹ZYON
Fethi Ünal
14
‹LET‹fi‹M
Nihal fiirin
20
ANAL‹Z
Fehmi Koru
24
KAMERA ARKASI
‹stikbal 50. y›l filmi
28
32
STRATEJ‹
Bilal Uyan›k
30
NEREYE G‹DEL‹M?
Erzurum
32
B‹Z‹ GÜLDÜRENLER
Hasan Kaçan
42
A‹LEM VE BEN
Çocuk ve okul
12
48
SPOR
Ertu¤rul Sa¤lam
52
SA⁄LIK
Dikkat grip
58
LEZZET
Bulmacan›n çözümü
Oktay Aymelek
‹mtiyaz Bahibi
Boydak Holding ad›na
Bekir Boydak
Yaz›iflleri Müdürü
Murtaza Durmufl
Editör
Meral Gündo¤du
Görsel Yönetmen
Nihal Atatepe
Düzelti
Ercan Yafla
4
kas›m-aral›k
60
20
42
Foto¤raf Editörü
Batuhan K›ran
Yay›n Kurulu
Bilal Uyan›k
Mustafa Büyükkat›rc›
Bülent Al›c›
Muzaffer Çetinkaya
Ekrem Bakt›r
Hasan Ünal
Ar›n Saydam
Ülkü Karaosmano¤lu
Ayflin Kaymaz
Reklam
Ebru Balc› Çal›flkan
Yap›mc›
Kesiflim Yay›nc›l›k ve Tasar›m
Hizmetleri A.fi.
Kasap Sokak, Hilmi Hak Han, 22/6
34394 Esentepe-fiiflli/‹stanbul
Tel: (212) 337 51 99
Faks: (0212) 288 62 36
www.kesisim.com.tr
Yönetim Yeri
Organize Sanayi Bölgesi,
6. Cadde No: 35 Kayseri
e-posta: [email protected]
[email protected]
Bask› Elma Bas›m
‹kitelli Organize Sanayi Bölgesi
Keresteciler Sit. Blok: 14 No: 1
‹kitelli/‹stanbul
Yay›n Türü Yerel Süreli Yay›n
Editörün Notu
Ço¤unlukla her fleyin geçici,
anl›k oldu¤unu düflünmeye
e¤ilim gösteririz. Bir bak›ma
öyledir de; hiçbir an›n tekrar›
yoktur ama öte yandan
de¤iflim sonsuzdur.
Hayat›n öznesi insanlar
olarak de¤ifltirici gücümüz
sand›¤›m›z›n çok üstündedir.
Zaman o kadar da aleyhimize
ifllemez asl›nda; e¤er iyi
kullan›rsak, zamanlamay›
do¤ru yaparsak o bizim
dostumuz olacakt›r
60
“Zamanla gitmeyen
zamanla gider!”
‹
stikbal’in 50. y›l› için haz›rlanan imaj filmimizi televizyonlarda izliyorsunuz. 50 y›ld›r insan›m›z›n yaflam›n› güzellefltirmeye, yaflam›n›n bütün önemli aflamalar›nda
yan›nda olup hayat›n› kolaylaflt›rmaya çal›fl›yoruz. Bunun için temel ilkelerimizden
biri de “süreklilik”tir.
Ço¤unlukla her fleyin geçici, anl›k oldu¤unu düflünmeye e¤ilim gösteririz. Bir bak›ma
öyledir de; hiçbir an›n tekrar› yoktur ama öte yandan de¤iflim sonsuzdur. Hayat›n öznesi insanlar olarak de¤ifltirici gücümüz sand›¤›m›z›n çok üstündedir. Güzel giden iflleri bozabilece¤imiz gibi kötü bir izlenim b›rakt›ysak bunu de¤ifltirmek için de flans›m›z
vard›r. Zaman o kadar da aleyhimize ifllemez asl›nda; e¤er iyi kullan›rsak, zamanlamay› do¤ru yaparsak o bizim dostumuz olacakt›r. Zaman›n gereklerine, ihtiyaçlar›n›
öngöremeyen ya da uyum sa¤layamayan kurumlar, önce küçülmeye, sonra da unutulmaya do¤ru ilerler.
Önce ‹stikbal, arkas›ndan ‹stikbal’in lokomotif gücüyle oluflan Boydak Mobilya Grubu,
bu “süreklilik” ve zamanla beraber yürüme anlay›fl›n›n eseridir. Fabrikalar›m›z üretmeye, üretimi gelifltirmeye; bayilerimiz her daim tüketicilere kap›lar›n› açmaya devam etti. Bu say›m›zda Erzurum’daki Bellona Bayimizin Müdürü ‹rfan Ayd›nl›’n›n da çok güzel
belirtti¤i gibi, bayilerimiz hiçbir zaman tüketicilerini “bir defaya mahsus” sat›fl yap›lan kifliler olarak görmedi. Onlarla bir ömür kurulacak bir dostlu¤a kap› aralad›.
‹stikbal 50. y›l reklam filmimizi de bu gerçekleri dikkate alarak haz›rlad›k. Tüketicilerimizin genç bir adamken, evlendi¤inde, çocuklar› oldu¤unda mobilya ihtiyac›n› karfl›layabilece¤i ‹stikbal ma¤azalar›; sundu¤u kalite, fiyat ve ödeme avantajlar›yla ve bayilerimizin
güler yüzü, yard›mseverli¤i ile ayn› zamanda bir dost eli olmufltur ço¤unlukla. Bütün
çabalar›m›z, bu dost eli her zaman güçlü tutmak içindir.
29 Ekim Cumhuriyet Bayram›m›z kutlu olsun. 10 Kas›m’da modern Cumhuriyetin
kurucusu M. Kemal Atatürk’ü anarken bu coflkuyu tekrar yaflayaca¤›z. 1-17 Aral›k
tarihlerinde ise bu topraklarda yaflayan insanlar›n düflünsel birli¤ini sa¤lamak yönünde
çok önemli bir felsefe gelifltirmifl olan Mevlana’n›n an›s›na bir araya gelece¤iz.
‹yi okumalar dilerim.
Sayg›lar›mla...
52
14
Murtaza Durmufl/Yaz›iflleri Müdürü
5
kas›m-aral›k
Efsanenin do¤du¤u
alana en büyük
mobilya ma¤azas›
Türkiye’nin her bölgesinde yayg›nlaflt›rd›¤› “Ev
Concept” ma¤aza zincirleriyle, mobilya sektöründeki
öncülü¤ünü koruyan ‹stikbal’in son olarak Kayseri’de
faaliyete soktu¤u Türkiye’nin en büyük “Ev Concept”
ma¤azas›n›, iki gün içinde 15 bin kifli ziyaret etti ve
aç›l›flta 6 bine yak›n ürün sat›fl› gerçeklefltirilerek bir
rekora daha imza at›ld›
Yaz›: Bilal Turhal
‹
Foto¤raf: Mehmet ‹lhan
stikbal’in 20 Ekim Cumartesi günü gerçeklefltirilen “Ev Concept”
ma¤aza aç›l›fl›na, Kayseri halk›
ak›n etti, sat›fllarda patlama yafland›. Yeni “Ev Concept” ma¤aza aç›l›fl›nda, 6 bine yak›n ürün sat›fl› ile rekor
k›ran ‹stikbal, 15 bin kifliye ev sahipli¤i
6
kas›m-aral›k
yapt›¤› dev bir organizasyon ile de Kayserililere unutulmayacak bir gün yaflatt›.
Mobilya sektörünün öncüsü ‹stikbal,
“Ev Concept” anlay›fl›n› Türkiye çap›nda
dev ma¤azalar›yla yaymaya ve yeni ma¤azac›l›k ata¤›n› güçlendirmeye devam
ediyor. Yeni “‹stikbal Ev Concept” ma-
¤azas›, Türkiye’nin en büyük “Ev Concept” ma¤azas› olarak çok say›da özel
davetlinin kat›l›m› ile aç›ld›. Sunumunu
komedyen Ercan Ak›fl›k’›n yapt›¤› aç›l›fl
törenine AK Parti Grup Baflkan Vekili
Mustafa Elitafl, Kayseri Milletvekilleri
Taner Y›ld›z, Yaflar Karayel ve Ahmet
Projeden gerçe¤e ‹stikbal
Kayseri Ev Concept ma¤azas›.
Boydak Holding Yönetim Kurulu
Baflkan› Hac› Boydak
Kayseri Sanayi Odas›
Baflkan› ve Boydak
Holding Yönetim Kurulu
Baflkan Vekili
Mustafa Boydak
Kayseri Valisi
Osman Günefl
Öksüzkaya; CHP Milletvekili fievki Kulkulo¤lu, Kayseri Valisi Osman Günefl, Büyükflehir Belediye Baflkan› Mehmet Özhaseki, Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Hac› Boydak, Kayseri Sanayi Odas› Baflkan› ve Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan Vekili Mustafa
Boydak gibi birçok üst düzey yönetici
kat›ld›. Aç›l›fl töreni, havai fiflek gösterileri ve Özcan Deniz konseri ile renkli
görüntülere sahne oldu.
Kayseri
Büyükflehir
Belediye Baflkan›
Mehmet Özhaseki
Outlet bölüm de içeriyor
10 bin 500 metrekarelik dev “Ev Concept” ma¤azas›, ev dekorasyonu ve ihtiyaçlar›na yönelik yüzlerce ürünü ayn› çat› alt›nda sunan bir merkez olma özelli¤i
tafl›yor. Genifl yürüme ve oturma bölümleri ile ferah bir al›flverifl ortam› sa¤layan “Ev Concept” ma¤azas›, içinde bulu-
nan özel outlet bölümleriyle tüketiciye
ekonomik çözümler sunuyor.
Aç›l›flta Türkiye’de ‹stikbal ile yayg›nlaflan
“Ev Concept” ma¤azac›l›¤› ile ilgili bir de¤erlendirme yapan Hac› Boydak, “Sektörünün lideri ‹stikbal markam›z 50. y›l›n›
geride b›rak›rken, Boydak Holding olarak
hedefimiz, Türkiye’de bundan sonraki
dönemde de bugüne kadar oldu¤u gibi,
hizmet ve ürün kalitemizden ödün vermeden, çal›flanlar›m›z ve ifl ortaklar›m›z›n bizlere katt›¤› güç ile yaln›zca mobilya
alan›nda de¤il, faaliyet gösterdi¤imiz
tüm alanlarda sektör liderli¤imizi korumak olacakt›r. Bugün Kayseri’de Türkiye’nin en büyük ‹stikbal Ev Concept ma¤azas›n› aç›yoruz. Di¤er bölgelerde de
oldu¤u gibi binlerce metrakarelik yeni
ma¤azalar›m›z› Türkiye’nin her köflesine
yaymaya ve bu yönde yeni yat›r›mlar yapmaya önümüzdeki dönemde de h›zla devam edece¤iz” dedi.
Kayseri Ev Concept ma¤azas› manevi
olarak bu zincirin en özel halkalar›ndan
birini oluflturuyor. Ma¤azan›n kuruldu¤u
alanda ‹stikbal’in ilk fabrikas›n›n yer
alm›fl olmas› Boydak Holding için ayr› bir
7
kas›m-aral›k
Gündem
Ercan Ak›fl›k
Boydak Holding
Mobilya Grubu
Pazarlama
Koordinatörü
Bilal Uyan›k
gurur kayna¤› oldu. Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Hac› Boydak,
1977 y›l›nda ilk fabrikan›n, Mahrumlar
bölgesinde, flu anda ma¤aza olarak düzenlenen alan üzerine kuruldu¤unu belirterek flehrin yeni yap›lanmas›n›n bu alana kayd›¤›na dikkat çekti.
Mustafa Boydak:
“Kayseri gelifliyor”
Kayseri’de ev eflyas› konusunda 20
Ekim’den itibaren art›k kimse Kayseri
‹stikbal Ev Concept’ten farkl› bir adres
gösteremez oldu. Evle alakal› her fley,
en kaliteli, en köklü firma garantisiyle
art›k tüketicinin elinin alt›nda. Adeta
dev bir mobilya flehri infla eden ‹stikbal, sadece Kayseri’nin de¤il tüm Türkiye’nin gündemine oturdu. Aç›l›fl günü
flehirdeki hava ise çok farkl›yd›. Herkes
birbirine ayn› soruyu soruyordu: “Aç›l›fla gittin mi?” Öyle ki ma¤aza aç›l›fl›ndaki Özcan Deniz konseri bile benzeri
organizasyonlar› geride b›rak›yordu.
Bunu çok az marka yapabilir. Güvenilir
bir marka ve halk›n sevgilisi olmak böyle bir fley olsa gerek.
‹stisnas›z pek çok Kayserili ev han›m›
size hangi ürün hangi markette uy8
kas›m-aral›k
gun fiyatta sat›l›yor, hemen sayabilir.
Bu, kentin ticari zekâs›n› gösteren
önemli bir örnek. Bu nedenle binlerce
Kayserilinin överek anlataca¤› bir efsane olmak dünyan›n en zor iflidir. ‹stikbal’in baflar›s› iflte zoru baflarmak
için çok çal›flmak ve tüketiciyi iyi anlamaktan geçiyor. Sonuç olarak ilk temellerin at›ld›¤› alanda, y›llar sonra
dev bir flölen ve kutlama yap›ld›. Kendine de¤er veren bir efsaneye halk›n
nas›l sahip ç›kt›¤› ‹stikbal’in Kayseri
aç›l›fl›nda görüldü.
Kentin geliflmifllik düzeyi ve al›flkanl›klar›na de¤inen KAYSO Yönetim Kurulu
Baflkan› Mustafa Boydak flu yorumu
yapt›: ''Aç›lacak olan bu ma¤azam›z ile
Kayseri daha önemli bir yer haline ge-
lecek. Böyle büyük ma¤azalar, ‹ç Anadolu'nun en önemli metropollerinden
olan Kayseri’mizin geliflmifllik göstergesi oluyor.”
Cafe’de dinlenmek mümkün
Vatandafllar üç gün boyunca indirimli
sat›fl avantajlar›ndan yararland›. Türkiye’nin bu en büyük ma¤azas›nda mobilyadan mutfak ve banyo ürünlerine
kadar çok say›da ürün sat›fla sunuluyor. Gezmekten yorulanlar ise giriflteki
cafe’de mola verebiliyor. Ürünler hakk›nda bilgi almak isteyenlere, yetiflmifl
müflteri temsilcileri her türlü yard›m›
sa¤l›yor. Tüketicilerinin de¤iflen yaflam
koflullar›na ve beklentilerine paralel
ürünler ve konseptler gelifltiriliyor.
TÜM M‹LLET TEK YÜREK
Binlerce fiflek,
on binlerce bayrak
C
umhuriyet’in 84. y›l› kutlamalar›nda terörün gölgesi, havai fifleklerin par›lt›s›nda kayboldu. 21
Ekim’de Hakkâri’de 14 askerimizin flehit düflmesiyle yükselen öfke dalgas›, Cumhuriyet Bayram›’nda bayrak denizini en sarp kayal›klara dek yükseltti.
29 Ekim akflam›, Bo¤az Köprüsü ›fl›klarla bezendi, binlerce
havai fiflek havay› ayd›nlat›rken Türkiye’nin her yerinde fiflek
gibi bir kalabal›k ellerinde bayraklarla meydanlarda topland›.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulufluna giden süreçte Atatürk’ün 19 May›s 1919’da Band›rma gemisiyle Samsun’a
ulaflmas› ve ard›ndan önce Erzurum, sonra Sivas Kongresi’nin toplanmas› çok önemli aflamalard›.
Üniformas›z, silahs›z bir halk›n elinde avucunda ne varsa ortaya koyarak kat›ld›¤› savafl y›llar›n›, 1923’te Cumhuriyet’in
ilan›n›n ard›ndan büyük bir sanayileflme hamlesi izledi. Anadolu’da yepyeni modern bir devlet, ba¤›ms›z bir ekonomi için
h›zl› kararlar al›nd› ve uygulamaya kondu.
Cumhuriyet’in 84. y›l›nda Bo¤aziçi Köprüsü, Do¤u’yla Bat›’y›,
eskiyle yeniyi, milletle devleti, dünyayla Türkiye’yi birlefltiren
duygusal bir köprü ifllevi de görüyor. Bu köprü farkl› mezhepleri, farkl› etnik kökenleri Cumhuriyet ayd›nl›¤›nda birlefltiriyor. Kurtulufl Savafl›’n›n kahramanlar› flimdi ›fl›klarla bezenmifl bu köprünün alt›nda geçmifline sahip ç›k›yor, gelece¤i
yeniden kuruyor.
9
kas›m-aral›k
Gündem
Teknolojik
f›rt›na
CeBIT
CeBIT Biliflim Eurasia’daki ilginç uygulamalardan
biri insan zekâs›na en yak›n flirket kaynaklar›
yönetimiydi. Holdingimiz flirketlerinden HCS
Kablolama Sistemleri de fuarda yerini ald›
reticisinden tüketicisine, profesyonelinden yöneticisine çok genifl bir kitlenin ilgi gösterdi¤i CeBIT Biliflim Eurasia, uluslararas› kimli¤i ve ifl dünyas›na yönelik olarak her y›l sundu¤u yenilikleriyle 2-7 Ekim
2007 tarihlerinde yine kimsenin kay›ts›z kalamayaca¤› bir ifl gelifltirme platformu olarak gündemdeki yerini ald›.
Toplamda 60 bin metrekarelik bir alana yay›lan; yerli-yabanc›
140 bini aflk›n ziyaretçi ve 1618 bas›n mensubunu a¤›rlayan
fuar, Biliflim Zirvesi ve forum@bilisim ile paralel olarak gerçekleflen etkinlikleriyle beklentileri baflar›yla karfl›lam›fl oldu.
Geliflen yeni e¤ilimler do¤rultusunda kendine bu y›l yeni bir yön
veren fuar›n gerçekleflen en ilginç uygulamalar›ndan biri de insan zekâs›na en yak›n flirket kaynaklar› yönetimi oldu. Dünyan›n en büyük tam yüksek çözünürlüklü plazmas›, iki ayr› operatörün iki ayr› hatt›n›n ayn› anda kullan›labildi¤i dünyadaki ilk
cep telefonu ve ekranda parlamay› önleyen bir teknoloji sunan
dünyan›n ilk dizüstü bilgisayar› da fuar ziyaretçilerini heyecanland›ran yenilikler olarak merakl›lar›n›n be¤enisine sunuldu.
CeBIT Biliflim Eurasia’n›n en çok ilgi gören telekomünikasyon
ana bölümü, genifl banttaki geliflmelerle ortaya ç›kan h›z ve
maliyet avantajlar›na sahip ortamlar›yla kat›l›mc›larda büyük
Ü
12
kas›m-aral›k
bir ilgi uyand›rd›. Yeni nesil operatörlerden ça¤r› merkezlerine, uydu hizmetlerinden bilgisayar-telefon entegrasyonuna
uzanan farkl› telekom ürün ve hizmetleri etaf›nda oluflturulan
platformlar, çok yak›n bir gelecek içinde günlük yaflam›m›z›n
vazgeçilmez birer parças› olmaya aday ürünlerin sunumlar›yla fuar›n belki de ak›llarda en çok kalan unsurlar› oldu.
“Her gün yaklafl›k 90 firmaya ürünlerimizi tan›tt›k”
HCS Kablolama Sistemleri Genel Müdür Yard›mc›s› Ergün R›za
Akan, firman›n son befl y›ld›r CeBIT’e düzenli biçimde kat›ld›¤›n›
belirtti. Geçen senelere nazaran bu y›l çok daha baflar›l› bir fuar gerçeklefltirdiklerini belirten Akan, günde ortalama 85-90
firma temsilcisine ürünlerini bire bir anlatma imkan› bulduklar›n› belirtti.
Fuara kat›lmaktaki öncelikli amaçlar›n›n Türk üreticilerinin en son
teknolojiyi üretebildi¤ini göstermek oldu¤unu ifade eden Ergün R›za Akan “Biz Türkiye’de yap›sal kablolama sistemlerinin üreticileri aras›nda dünya standartlar›nda sertifikaland›r›lm›fl ilk ve tek firmay›z. Bu onaylar› dünyada ba¤›ms›z laboratuvarlar vermektedir.
Ziyaretçilerimize, bunun ürünün kalitesini ifade eden bir unsur oldu¤unu bir kere daha hat›rlatm›fl olduk.”
Vizyon
“Hedefe önce yöneticinin
inanmas› gerekir”
Boydak Holding’in Grup Yat›r›m Koordinatörü
Fethi Ünal, disiplinli kiflili¤iyle holding yat›r›mlar›n›n
baflar›l› bir flekilde gerçekleflmesini sa¤l›yor. Ünal,
enerji sektörüyle ilgili araflt›rmalar›n›n devam
etti¤ini belirtiyor
14
kas›m-aral›k
1
995 y›l›ndan bu yana Boydak
Holding’in fabrikadan depolama sahas›na kadar pek çok
yat›r›m›n›n hayata geçmesinde kilit rol oynayan Fethi Ünal, as›l mesle¤i olan makine mühendisli¤ini çok k›sa
bir süre yapm›fl. Uzun y›llar üretimin ve
özellikle mobilya üretiminin içinde. Ayn›
zamanda holdingde yönetim kurulu üyesi olarak yer alan Grup Yat›r›m Koordinatörü Fethi Ünal, 1996-2007 y›llar›
aras›nda 23 iflletmenin hayata geçirilmesini koordine etti. fiu anda üretim
alan›ndaki önemli çal›flma elektrik üretimi. Önümüzdeki y›ldan itibaren enerji
a盤› yaflayaca¤›m›z› belirten Fethi Ünal
bu konudaki araflt›rma çal›flmalar›n›n
sürdü¤ünü belirtiyor.
Fethi Bey, sizi k›saca tan›yabilir miyiz?
1953 Bursa Gemlik do¤umluyum. ‹lk
ve orta e¤itimimi Gemlik’te tamamlad›m. Bursa’da sanat enstitüsünü bitirdikten sonra ‹stanbul’da makine mühendisli¤i tahsili yapt›m. Askerlik dönüflü Enka Grubu’nun Elektrometal flirketinde yedi y›l çal›flt›m. Sonra Düzce’de
o s›ralar yine Enka Grubu’na ba¤l› olan
Kelebek Mobilya’da bir ihtiyaç olufltu
ve ben bu kurumda görev ald›m. Mobilya sektörüne geçiflim böyle oldu. Kelebek Mobilya’n›n Düzce’deki üretim
tesislerinde “fabrika müdür yard›mc›s›” ve “yard›mc› tesisler müdürü” olarak 11 sene çal›flt›m. Mühendislik hayat›m k›sa sürdü.
Boydaklarla çal›flmaya ne zaman bafllad›n›z?
1995 senesinin sonunda Kayseri’ye
Boytafl 1 Panel Mobilya ‹flletmesi’nin
kuruluflu için gittim. ‹ki sene Boytafl’ta
Teknik Genel Müdür Yard›mc›l›¤› yapt›m. Daha sonra Grup Yat›r›m Koordinatörü olarak Boydak Holding’in yat›r›mlar›yla ilgili çal›flmaya bafllad›m.
Grup yat›r›m koordinatörlü¤ü asl›nda
teknik bir koordinatörlük. Bir yat›r›m›n
bafllang›ç aflamas›ndan bitifl aflamas›na kadar olan evrelerini koordine ediyoruz. Yat›r›m karar›n› ben vermiyorum
elbette ama bir yat›r›m düflünüldü¤ü
zaman bunun fizibilite çal›flmas›n› da yap›yoruz ve hepsini gerçeklefltirece¤iz diye birfley yok. Vazgeçti¤imiz ya da erte-
ledi¤imiz projeler elbette oluyor. Bazen
küçük bir yat›r›m olarak bafllad›¤›m›z yat›r›mlar giderek büyüyebiliyor. Örne¤in
tekstile 24 tezgâhl› bir tesisle girdik
ama sonra çok büyüdü tabii.
polama ve lojistik hizmet binas› yap›l›yor. Hes Kablo alüminyum iletken ve bak›r ergitme tesisleri yat›r›m› yap›yor ancak onu biz koordine etmiyoruz.
Bunlar›n d›fl›nda Kayseri’de, Sivas Caddesi üzerinde 40 bin metrekarelik bir
“Ekonomide ‘core business’ yaklafl›m›
vard›r. Ana iflinizin yan sektörlerinde de
üretim yap›yorsunuz. Bizim
çal›flmalar›m›z da bu kapsamda
de¤erlendirilebilir. Bizim ana iflimiz
mobilya. Kendi kulland›¤›n›z bir ürünü iyi
tan›yorsunuz ve o konuda yat›r›m
yapmakta daha cesaretli oluyorsunuz”
Bugüne kadar koordine etti¤iniz çal›flmalardan söz eder misiniz?
1996-2007 y›llar› aras›nda 23 tane iflletmeyi devreye ald›k. Boytafl 1-2-3-4
iflletmelerini gerçeklefltirdik ve yine
Boytafl’ta polistren (strafor) tesisi devreye ald›k. Merkez Çelik tevsi inflaat› ve
yat›r›m›, ‹stikbal Yatak ve Ev Tekstili,
Form Sünger, daha sonra Form Sünger tevsi inflaat›, Boyteks 1 ve 2. K›s›m,
Boyteks Kumafl ve ‹plik Boya, Boyteks
fiönil ‹plik Tesisi, Boyteks Bursa Tesisi,
Çelik Tel Yay ‹flletmesi, Boyçelik Profil
ve Boru ‹flletmesi, ‹spafl Bimaks Depolama ve Lojistik Tesisleri, Boyser Servis Tesisleri, Hes Kablo XPL Kablo Üretim Tesisleri, Hes Kablo Fiberoptik Data Kablo Üretim Tesisi, Hes Kablo’nun
Makara Üretim Tesisi, Sakarya Depolama ve Lojistik Tesisleri, Sakarya Yatak ve Sünger ‹flletmeleri, ‹stanbul
Esenler’de ve Silivri’de Boypafl Depo ve
Lojistik Tesisleri bu süre içindeki çal›flmalar›m›z.
Sürmekte olan projeler nelerdir?
fiu anda Boytafl’›n Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’nde 30 bin metrekare üzerinde hammadde ve mamul depolama
tesisleri infla ediliyor. Yine Kayseri’de
14 bin metrekare üzerinde holdingin
yönetim binas› yap›l›yor. ‹stanbul Akf›rat’ta, 30 bin metrekare üzerinde de-
ma¤aza devreye giriyor. Bursa’da, Yalova yolu üzerinde gene bir ma¤aza projesi var. fiu anda üretimle ilgili tamamlanm›fl bir projemiz yok ama önümüzdeki günlerde yapmay› planlad›¤›m›z yat›r›mlarla ilgili araflt›rmalar›m›z sürüyor.
Enerji sektörüne girecek misiniz?
Biz enerji sektöründe var›z zaten. Elektrik kablosu üretiyoruz. ‹fl konular›m›zdan biri enerji oldu¤u için üretim lisans› alarak elektrik üretmek gibi bir fikrimiz var. Ama biliyorsunuz Türkiye’de
EPDK daha tam oturmad›. Fiyatlar tam
netleflmedi. TEDAfi, hidroelektrik santrallerin varl›¤›ndan dolay› elektrik sat›fl
fiyatlar›n› düflük tutuyor. Do¤algaz›n fiyat›n›n yüksek olmas›yla do¤algazla
elektrik üretim imkânlar› da s›n›rland›.
Eskiden do¤al¤az ucuzdu, özel sektör
do¤algazla elektrik üretiyordu ve sat›yordu. fiu anda özel sektörün rekabet
etme flans› pek kalmad› elektrikte. Bir
zam beklentisi vard›, hükümet de zam
yapm›yordu. Ama flimdi bir zam yap›ld›.
E¤er kurtar›r fiyatlara gelirse elektrik
üretmek avantajd›r. Çünkü 2008’den
itibaren bir enerji sorunu yaflayaca¤›z
ve bütün büyük holdingler bu alanda
çal›flmalar yap›yorlar.
Burada en önemli konu hangi santrali
seçece¤iniz. Nükleer mi, rüzgâra ya da
suya dayal› m›, termik santral mi? fiu
15
kas›m-aral›k
Vizyon
ana kadar yapt›¤›m›z araflt›rmalar ithal kömüre dayal›
termik santrali uzun vadede daha cazip gösteriyor.
Rusya’dan ve Güney Amerika’dan getirilecek y›kanm›fl
ve daha temiz kömürle yap›lacak bir elektrik üretimi verimli görünüyor.
Holdingin yat›r›m stratejisinden söz edebilir miyiz?
Bizim ana iflimiz mobilyad›r ve ifllerimizin birço¤u mobilya ile ba¤lant›l›d›r. Sünger üretiyoruz, elyaf vatka üretiyoruz, filmaflin tel al›yoruz yay imalat›nda kullan›yoruz. Bunlar da ciddi rakamlarda üretiliyor. Mesala günde 120
ton filmaflin iflleniyor. 3 bin metreküp sünger dökülüyor.
Saatte 200 kg kapasiteli 200 tane elyaf tesisimiz var.
Çelik boru, profil üretiyoruz. Çok küçük bir k›sm›n› kendimiz kullan›yoruz. Di¤er k›sm›n› sat›yoruz. Tekstilde üretti¤imizin yüzde 20’sini, döflemelik kumaflta yüzde 8090’›n›, yatak kumafl›nda yüzde 20’sini kullan›yoruz. Kendi kulland›¤›n›z bir ürünü iyi tan›yorsunuz ve o konuda yat›r›m yapmakta daha cesaretli oluyorsunuz. Bir miktar›n› kendiniz kullan›yorsunuz, ondan sonra ifli büyütüyorsunuz. Boru fabrikas› kurmaya karar verdik, bir tane boru
çekme makinesi sat›n ald›k; bizim kendi ihtiyac›m›z› karfl›l›yordu. ‹fli iyice ö¤rendikten sonra makineler ilave ettik
ve o artan kapasiteleri d›flar›ya satmaya bafllad›k; süngerde de ayn› flekilde. Ekonomide “core business” yaklafl›m› var. Bir ana ifliniz var, bu iflin devam›na yat›r›m yap›yorsunuz. Onun bünyesinde yat›r›mlar yap›yorsunuz.
Sadece enerji kablosu üretiyor olabilirsiniz. Ama sonuçta kablo üretiyorsunuz ve baflka cins kablolar üretmekte de uzmanlaflabilirsiniz. Bizim mobilya konusunda girmedi¤imiz bir tek yonga levha ve MDF var. Ben eminim
ki ilerki zamanlarda bu konuya giriflimiz de gündeme gelecektir. Çünkü çok büyük miktarda kullan›yoruz. Bir yonga levha fabrikas›n›n yar› kapasitesini biz günlük malzeme olarak kullanabiliyoruz. Yüzde 50’sini kulland›¤›n›z bir
malzemeyi üretmeniz de kolay oluyor.
“‹fl konular›m›zdan biri enerji
oldu¤u için üretim lisans›
alarak elektrik üretmek gibi
bir fikrimiz var. Çünkü
2008’den itibaren bir enerji
sorunu yaflayaca¤›z ve
bütün büyük holdingler bu
alanda çal›flmalar yap›yorlar.
Burada en önemli konu hangi
santrali seçece¤iniz”
16
kas›m-aral›k
Bu maliyet avantaj› getiriyor mu?
Bu biraz göreceli bir konu. Siz maliyetleri düflürebilirsiniz ama ayn› ürün pazarda sizin satt›¤›n›zdan daha
ucuza var olabilir. Ama genel olarak tüm dünyada
hammadde fiyatlar› yükseliyor. Plastik, sünger hammaddeleri, bak›r fiyatlar› Çin’in de tüketici olmaya bafllamas›yla yükselmeye devam ediyor. Entegre üretim
her zaman risktir. Sektörünüzde bir daralma oldu¤u
zaman bunlar›n hepsi geriye do¤ru etkilenir. Etkileniyor da zaman zaman. Bu zamanlarda esnek üretim
tekniklerimizi devreye sokuyoruz. ‹hracat yapabilmemiz bizi iç piyasada yaflayaca¤›m›z s›k›nt›lardan kurtar›yor. Boydak D›fl Ticaret ihracat rakamlar›n› giderek
art›r›yor. Sa¤ olsunlar arkadafllar›m›z Yunanistan,
Makedonya, Kosova, Bulgaristan, Romanya, M›s›r,
K›br›s, ‹ran, Irak bütün çevre ülkelerde -Rusya hariçciddi bir yap›lanmaya gittiler.
Vizyon
Boydak Holding’in yap›lanmas› konusunda
neler söyleyebilirsiniz?
Boydak Holding Yönetim Kurulu Üyeleri aile bireylerinden olufluyor. Sermayedarlar›m›z ayn› zamanda yönetim
kurulu üyesi. Ailenin d›fl›nda bir ben,
bir de uzun y›llard›r grubun içinde olan
Mehmet K›l›ç ve Nazif Türko¤lu var.
Dolay›s›yla kurumsallaflma yönünde
ad›mlar at›lmas› gerekiyor. Yönetim
kurullar›nda kurumsallaflma ad›na ba¤›ms›z en az iki hatta daha fazla üyenin
olmas› laz›m. Bu üyelerin bizim gibi ifllerle içli d›fll› insanlar da olmamas› laz›m. Ba¤›ms›z üyenin, flirketten ve paydafllardan ba¤›ms›z olmas› laz›m. Tedarikçi firmalar›n›zdan birinden olmamas› laz›m örne¤in. Çünkü al›nan kararlarda çok ba¤›ms›z olmas› isteniyor. Bu kararlar al›n›rken flirket içindeki herhangi bir fleyden etkilenmeyecek,
konuyu rakamlara göre de¤erlendirecek insanlar›n yönetim kuruluna sunulmas› laz›m. Aile üyeleri duygusal davranabilir. Örne¤in zarar etse de babadan kalan bir fabrikay› kapatmak istemeyebilir, duygusal davranabilir. Ba¤›ms›z üyenin bulunmas›n›n amac› da
onlar›n kapat›lmas› hatad›r. Bir makinenin bofla çal›flmas› ya da yard›mc› iflletmelerin lüzumsuz yere çal›flmalar› hatad›r. Bofluna enerji sarf edersiniz. ‹flçilerin çal›flma saatlerine uymamas› hatad›r. Üretimin ölçülmemesi hatad›r. Bir
görev veriyorsunuz, bir da¤›l›m yap›yorsunuz, bunun neticesini ölçmeniz laz›m.
‹nsana, makineye, malzemeye yönelik
bir hata olabilir.
tir ister istemez. ‹fl hayat›nda kurumsallaflmadan devam etmek mümkün
de¤il.
Bize çal›flma prensiplerinizden söz eder
misiniz?
Ben öncelikle disiplinliyim. ‹flletmelerin
içinde çok bulunduk. fiu anda biraz daha iflletmelerin uza¤›nday›z, iflletmenin
içindeyken daha serttik. Hatta Memduh
Bey, “Bu ekip bir senden bir de benden
korkuyor” derdi. fiimdi odam›zda oturu-
“Uzun zaman iflletmelerin içinde
olunca birfley yap›labilir mi yap›lamaz m›
biliyorsunuz ve buna göre görev
veriyorsunuz. ‘fiundan dolay›
yapamad›m’ denmesi mümkün de¤il.
Yap›lamayacak bir fleyi ‘yap’ demek
zaten tecrübesizli¤in ifadesidir”
bu gibi tutumlar›n etksini azaltmak. Bu
büyük holdinglerin hepsinde uygulanmaya çal›fl›lan bir yap›lanma çünkü
hissi davranmamak çok önemli bir flirket için. Hissedarlar›m›z aras›nda biliyorsunuz sivil toplum kurulufllar›nda
görev alan kifliler var. Memduh Bey
MOSDER’in, Mustafa Bey KAYSO’nun
baflkanl›¤›n› yap›yor. fiükrü Bey’in üyelikleri var. fiirket d›fl›nda görevleri de
var arkadafllar›m›z›n. Bir süre sonra,
flirketlerin yönetimini de ba¤›ms›z üyelere tevdi etmek aflamas›na gelinecek18
kas›m-aral›k
yoruz ama bir sürü yönetici, mühendis
yetifltirdik. O dönemde çok disiplinli olmak zorundayd›k. Çünkü bire bir üretimin içinde yer al›yorduk. Asl›nda benim
en önemli özelli¤im hatay› çabuk görmemdir.
Neleri hata olarak görürsünüz?
Bir iflletmede ifllemesi gereken kurallar
vard›r. Bunlar›n d›fl›na ç›k›l›nca hata
olur. Bir malzemenin do¤ru yerde durmamas› bile hatad›r. Tesiste geçifl için
belli koridorlar oluflturmuflsunuzdur,
Takipçi misiniz?
Bir görev verdi¤imde onu not ederim ve
kolay kolay unutmam. Bir savsaklama
varsa mutlaka yakalar›m. Silmem kafamdan. “Külyutmaz” derler ya, biraz öyle bir durum var. Bu tabii tecrübeyle ilgili. Uzun zaman iflletmelerin içinde
olunca birfley yap›labilir mi yap›lamaz
m›, hangi flartlarda yap›labilir; bunlar› biliyorsunuz ve buna göre görev veriyorsunuz. “fiundan dolay› yapamad›m” denmesi mümkün de¤il. Çünkü siz onun yap›l›p yap›lamayaca¤›n› biliyorsunuz. Yap›lamayacak bir fleyi “yap” demek zaten
tecrübesizli¤in ifadesidir. “fiu kadar
ürün üretin” dedi¤iniz zaman makinenin
üretim kapasitesini veya ne kadar hammade gerekti¤ini, elinizde yeterli hammadde olup olmad›¤›n› bilmeniz laz›m.
Bunlar yoktan var edilemez ki. Ama yönetici olarak yönlendirmelerde bulunabilirsiniz, belli bir iflin nas›l halledilece¤ine dair yol gösterebilirsiniz. “Yap” demek yöneticilik de¤ildir. ‹fli bilmek laz›m.
Böyle davran›ld›¤› zaman otorite sa¤lamak
da çok mümkün olmaz herhalde.
Yöneticinin mutlaka inand›r›c› olmas›,
yap›lacak ifle ve hedefe kendinin inanmas› laz›m. Fabrika kurmak da üretim
yapmak da hedef olabilir. Kendinizin
inanmad›¤› bir fleye baflkas›n› inand›rman›z mümkün de¤il. “Hadi bu ifli hep
beraber yapal›m” dedi¤inizde önce sizin
inanman›z laz›m. “Bu olacak ifl de¤il” deyip de millete “Hadi” derseniz gülünç
olursunuz. Yöneticinin lider olmas› laz›m ve liderin de sayg›nl›¤›, yapt›r›m gücü olmas› laz›m.
‹fl hayat›nda sizi ne mutlu eder?
Plan aflamas›ndan beri takip etti¤imiz bir
fabrika çal›flmaya veya bir bina yükselmeye bafllad›¤› zaman mutlu oluyorum.
‹letiflim
“Olumlu bir
ruh hali seçin”
Nihal fiirin, müflteri iliflkilerinde baflar›n›n
öncelikle müflteriyi “fark etmekten”, sonra da
içten bir biçimde “onun yan›nda olmak”tan
geçti¤ini söylüyor. Ne maske takmay› ne rol yapmay›
öneriyor. Sadece “Olumlu bir ruh hali seçin” diyor
N
ihal fiirin, on parma¤›nda on
marifet olan insanlardan. Çok
iyi ‹ngilizce ve Almanca bilgisine sahip olan fiirin, Bo¤aziçi
Üniversitesi’nin Türk Dili ve Edebiyat› ve
Felsefe bölümlerini bitirdi. Osmanl›ca,
Arapça, Farsça ve tiyatro e¤itimleri de
alan fiirin için hayat uçsuz bucaks›z bir
ö¤renme yolculu¤u gibi. Program sunuculu¤u da yapan fiirin 1999’dan beri
müflteri iliflkileri için çok önemli olan
sözlü iletiflim üzerine dersler veriyor.
Düzenli bir talep var m› etkili konuflmay›
ö¤renmeye?
Kesinlikle. ‹nsanlar›n çok merak ettikleri
ve ne yaz›k ki bizim e¤itim sistemimize
hiç konulmayan bir konu bu. Biz okullar›m›zda topluluk önünde konuflmay› ö¤renmiyoruz hiçbir zaman. Sözlüye kalk›yoruz. Hep sözlüye kald›r›lm›fl çocuklar›z
ve o paradigmayla topluluk önüne ç›k›p
konufluyoruz sürekli olarak. O nedenle
de mahcup çocuklara dönüyoruz konuflurken. Bizim okullar›m›zda hitabet
dersleri yok. Türkiye’de bir tek okul hitabet dersleri veriyor: ‹mam-Hatip. Ad› üstünde zaten; hatip olarak yetifltirilmek
üzere devam ediyor oraya çocuklar.
Hiçbir itiraz›m yok; tabii ki olabilir ama
bence do¤ru olan› bütün okullarda hitabete yönelik derslerin konulmas›d›r. Konuflma derslerinin konulmas› gerekti¤ine yüzde yüz inan›yorum. Birbirimizle
20
kas›m-aral›k
‹letiflim
günümüz, kötü günümüz olur; ama karfl› taraf da insan. ‹letiflim dedi¤imizde,
özellikle ifl dünyas›nda veya müflteri iliflkisinde mesele karar vermek ve bir ruh
hali seçmek.
iletiflimimizi güçlendirecek, birbirimizle
anlaflmam›z› sa¤layacak önemli bir meseledir diye bak›yorum ben bu olaya.
‹fl dünyas› m› daha çok ilgi gösteriyor?
Ben hep ifl dünyas›n›n içindeyim. En tepede bulunan yöneticiler de bu konuya
a¤›rl›k veriyor, yeni ifle bafllam›fl kifliler
de çok büyük önem veriyorlar. Bazen
kurumsal bir tercih de olabiliyor. Ben
yöneticilere de bire bir dan›flmanl›k yap›yorum. Kendini anlatabilmek çok
önemli bir mesele çünkü. Kurumlar,
müflteri iliflkileri için çal›flanlar›n› bu anlamda beslemek gibi bir kaynak oluflturabiliyorlar. Kurum içi ve kurum d›fl› iletiflimin yönetilmesiyle ilgili ihtiyaçlar›n›
karfl›lamak beklentisiyle al›yorlar insanlar bu e¤itimleri.
Baflar›l› olan sat›fl eleman›, di¤erinden
farkl› ne yap›yor?
Sizi fark ediyor. Bütün mesele bu. Herkes fark edilmek istiyor. Bu ifli iyi yapan
kifli, sizi fark ediyor. Bir ma¤azaya girdi¤inizde kimse yan›n›za gelmiyorsa ya da
en az›ndan uzaktan “hofl geldin” demiyorsa, sizin varl›¤›n›z›n fark›nda oldu¤unu size hissettirmiyorsa baflar›l› olmas›na imkân var m›? Önce fark ediyor, daha sonra da o fark etti¤i kiflinin yan›nda
oluyor. Bu ne demek? “Efendim” demeyi ö¤renmifl, “Nas›l yard›mc› olabilirim?”
demeyi ö¤renmifl, fakat bak›yorsunuz,
yüzünden düflen bin parça, beden dili
son derece mutsuz, son derece bezgin.
O zaman iflte baflka bir konu ç›k›yor ortaya: ‹çten olmak. fieklen de¤il, içinden
geldi¤i için sayg› göstermek, as›l önemli olan bu. Bütün iletiflimin maymuncu¤u
içtenlik.
Ama her zaman içten olunmayabilir. Bu
durumda ne olacak?
Ben böyle bakm›yorum. Çünkü o zaman buna “maske takmak” demek zorunda kalaca¤›m. Maske takmak ya da
rol yapmak bizi çok yaralar. Mesela
ben e¤itim veriyorum ya da sat›fl eleman›y›m ama asl›nda hiç öyle biri de¤ilim; öyle biriymiflim gibi davranmak zorunda hissediyorum kendimi! Bu insan›
flizofren yapar. Çift kiflilikli yapar. O yüzden ne rol yapmak, ne maske takmak
demiyorum. Ben buna “bir ruh hali seç22
kas›m-aral›k
“Biz hep sözlüye
kald›r›lm›fl çocuklar›z
ve topluluk önünde
konuflurken de o
paradigmayla
hareket ediyoruz.
O nedenle de
mahçup çocuklara
dönüyoruz
konuflurken”
mek” derim. Biz her sabah bir ruh hali
seçeriz. Ve bu bizim tamamen bizim
tasarrufumuzdad›r. Psikolojik kontratlar yapar›z ve bunlar bizim için son derece önemlidir. Taraflardan birinin yap›lan psikolojik kontrat› bozmas› kabul
edilebilir bir fley midir? Böyle bir durumda karfl› taraf›n tad› kal›r m›? Her
fleyin bir bedeli var. Yap›lmas› gerekli
görülmüfl her fley, iyi yap›lmaya da lay›kt›r. Herkesin olaya bu aç›dan yaklaflmas› gerekti¤ini düflünüyorum. Bir görev üstlenmiflseniz ve insanlar›n zaman›n›, paras›n› al›yorsan›z “orada olmak”
baflar›lmas› çok zor bir konu da de¤il.
Olumlu bir ruh hali seçmek zorunday›z
sa¤l›kl› bir iletiflim için.
Peki bunu anlat›rken ne gibi tepkilerle
karfl›lafl›yorsunuz?
“Biz insan de¤il miyiz?” yönünde itirazlarla karfl›lafl›yoruz. Elbette insan›z. ‹yi
Yöneticilere ne gibi görevler düflüyor?
Öncelikle tabii ki yöneticilerin böyle davranmas› gerekiyor; çal›flan›na ve d›flar›ya. Önce yönetici, bir tutum seçmek zorunda zaten ve o tutumun olumlu olmas› laz›m. Çünkü o bir model oluflturacak
ve ona bakan çal›flan da öyle davranacak. Yönetimin bu konuda destek veren
bir kat›l›m› olmad›¤› sürece çal›flandan
da böylesi bir beklenti içine girmek çok
do¤ru olmaz. Yönetici, eleman›n›n geliflimine katk›da bulunmak için elbette ki
planlar, programlar gelifltirecek fakat
as›l önemli olan kendisinin bu konuda
bir model oluflturmas›. Yönetici çal›flan›n›n müflterisi, çal›flan da yöneticinin
müflterisi olmaya bafllad›¤›nda konu
tastamam halledilmifl olur. Sadece yukardan afla¤› ya da afla¤›dan yukar› bir
geribildirim içinde ilerleyen iletiflimlerden sa¤l›kl› sonuçlar almak pek de
mümkün de¤ildir. Yönetici en büyük
hizmetkârd›r asl›nda. Hizmetkâr olmak, gönülden çal›flmak demektir.
E¤er herkes birbirine gönülden davran›rsa her fley çok daha güzel olur.
Memnun etmeye talip olmak; bu çok
önemli bir kavram.
“Memnun etmek”te en belirleyiçi faktör
h›zl› davranmak m›?
H›z en belirleyici faktör de¤il. Çok çabuk bir sat›n alma yapabilirsiniz bir yere gitti¤inizde. Ama gitti¤iniz bir yerde
as›l arad›¤›m›z h›z de¤il, oradaki güler
yüz, oradaki karfl›lanma biçimidir. Yap›lan araflt›rmalarda flunu görüyoruz:
“Üç kurufl daha fazla para veririm, bu
muameleyi görmeyece¤im bir yerden
al›fl-veriflimi yapar›m”. H›z belirleyici
bir etmen ama hâlâ en belirleyici olan
insani iliflki. Bu olgunun de¤iflece¤ini
de pek sanm›yorum. Bilgisayar ortam›nda bile, ne denli büyük bir teknolojiyle karfl› karfl›ya kalsak da, eski de¤erlerimizi, yüz yüzeymifliz gibi sürdürmeye çal›fl›yoruz: Göz k›rpma iflaretleri gönderiyoruz birbirimize mesela,
sanal ortamdan hediyeler al›yoruz.
Analiz
Fehmi Koru, politikay› izlemeyi
çok sevdi¤ini ama aktif olarak
kat›lmay› hiç düflünmedi¤ini
belirtiyor. Bu nedenle de
politika sevgileri nedeniyle
sürekli denetim alt›ndaki
insanlara sayg› duyuyor
“Politikas›z bir hayat
düflünemiyorum,
politikac›lara sayg›
duyuyorum”
24
kas›m-aral›k
Y
eni fiafak gazetesinin yazar›
Fehmi Koru’nun önemli bir özelli¤i, Türkiye’de dünya bas›n›n› en
iyi izleyen gazetecilerden biri olmas›. ‹ngiltere’de dil ö¤renen ve gazetecilik okuyan, daha sonra Suriye’de Arapça ö¤renen, uluslararas› iliflkiler ve özellikle Ortado¤u üzerine uzmanlaflan ve
baflvurdu¤u tarihte Harvard Üniversitesi’ndeki yüksek lisans program›na kabul
edilen befl kifliden biri olmay› baflaran
Fehmi Koru, Türk bas›n›n›n renkli kalemlerinden biri. Y›llard›r Taha K›vanç ad›yla
da köfle yazan Koru, biraz da bu yüzden
“çok bilinen s›r” olarak da tan›mlan›yor.
Cumhurbaflkan› Abdullah Gül’le olan yak›nl›¤›n›, 2002 seçimleri sonras›nda gazetesinde yazarak aç›klayan Fehmi Koru,
bunun Anglosakson gazetecilik anlay›fl›n›n bir yans›mas› oldu¤unu söylüyor ve
“Arkadafll›klarla mesleki yolculu¤um aras›nda adeta laikli¤in tarifinde kullan›lan
‘din ve devlet aras›na kal›n bir duvar örme’ ifadesinde oldu¤u gibi kal›n bir duvar
örmeyi en bafltan itibaren bildim” diyor.
Gazeteci olmaya nas›l karar verdiniz?
Neredeyse bütün e¤itim hayat›m gazeteci olma hevesiyle geçti. Çok küçük
yafllardan itibaren gazete okumaya
bafllam›flt›m. Gazetede yazan, gazete
ç›karan, yazan insanlara hayranl›k duyuyordum. Bilinçlenmeye bafllad›¤›m zaman da e¤itimimi, kazanmam gereken
özellikleri hep gazetecilik üzerine oturttum zaten. Çok erken yafllarda yazmaya bafllad›m. 1965 y›l›ndan itibaren ismim bir yerlerde yazar olarak ç›kmaya
bafllad›. Dolay›s›yla gazetecilik neredeyse baflka alternatifi olmayan bir u¤rafl
dal›yd› benim için.
Çok uzun y›llard›r iki ayr› isimle köfle yaz›yorsunuz. Önce Bülent fiirin vard›, flimdi
Taha K›vanç. Neden böyle?
Bu kimli¤imi saklamak de¤il, katk›da bulundu¤um yay›n organlar›na birden fazla
ürünle kat›lma zorunlulu¤unda olmamdan kaynakland›. O zamanlar bu al›fl›lm›fl
bir fleydi. 1986’n›n Kas›m ay›nda Ankara
merkezli olarak yay›nlanmaya bafllanan
Zaman gazetesinin ilk yay›n yönetmeni
ve baflyazar›yd›m. Yay›n kurulundaki arkadafllarla daha perde arkas›n›, söylenti-
lerin yaz›ld›¤› ve gazete içindeki herkesin
katk›da bulunaca¤› anonim bir köfle oluflturmay› düflündük. “Kulis” ve “Bülent fiirin” böyle do¤du. Ama maalesef gazeteyi yönetmek ve baflyaz›lar›n› yazmak d›fl›nda bir de bu sütunu tek bafl›na yazmak gibi bir yükümlülü¤üm ortaya ç›kt›.
“Bunlar› kim yaz›yor?”, “Bülent fiirin kimdir?” diye bir merak uyan›nca o sütunun kald›r›lmas›nda yarar gördüm. Ancak bir okuyucu kitlesinin olufltu¤u ortaya ç›k›nca yeni bir sütun açmaya kadar
verdik. Yeni bir isim oluflturdum. Taha
K›vanç ismi böyle do¤du. O günden beri
de iki isimli olarak devam ediyoruz. Ama
Taha K›vanç’› kimin yazd›¤› konusunda
kimsenin kuflkusu kalmad›. Daha ikinci
yaz›dan itibaren benim yazd›¤›m bilindi.
Ben de bilinmesinde herhangi bir mahsur görmedi¤im için üstlendim. Böylece
bugüne kadar geldik. Ama bu iki farkl›
kimlikten kaynaklanm›yor. Benim kendi
ismimle yazd›¤›m köfle, Türk bas›n›nda
al›fl›lm›fl olan, görüfl bildiren yaz› türünün bir örne¤i. Orada daha nesnel olmaya, tart›flmalardan uzak kalmaya çal›fl›yorum. Di¤eri pek bizde olmayan, daha çok Anglosakson medyas›nda var olan; onlar›n “diary” dedikleri, bir tür perde arkas›n› yazmay› amaçlayan, onu da
g›d›klay›c› ve ilgi uyand›r›c› bir üslupla
yapmaya çal›flan bir köfle. Ama üslup
d›fl›nda ikisi de benim kiflili¤im.
Dikkati çeken bir yan›n›z, yazarl›¤a ilgi duydu¤unuz ilk dönemlerden itibaren d›fl dünyaya çok aç›k olman›z.
Çok genç yaflta bir yabanc› dile ihtiyac›m
oldu¤unu anlad›m. Sonra uzmanl›k alan›
olarak uluslararas› iliflkiler ve Ortado¤u
politikas›n› seçtim. Bununla yetinmedim,
Arapça ö¤renmem gerekti¤in anlad›m
ve Suriye’ye gittim, sonra yüksek lisans
yapmak gerekti¤ini düflünüp Harvard’a
gittim. Orada Ortado¤u Araflt›rmalar›
Merkezi’nde yüksek lisans›m› yapt›m. Bütün bunlar birbirini destekleyici fleyler.
Bunda da yetiflme ça¤›nda kendimden
daha ak›ll›, daha dünyay› görmüfl, daha
çok fley bilen, daha yafll› insanlarla beraber olmam›n katk›s› var. Onlar› gözlemleme, onlardan kendimi daha iyi nas›l gelifltirebilece¤imi ö¤renme flans›m oldu.
Mesela siyasetle ilgileniyordum ve
1977’de ‹zmir’den aday olan Turgut
Özal’›n seçim kampanyas›nda çok faal bir
görev üstlendim. Onun seçim kampanyas›nda yan›nda bulunan pek çok isim, daha sonra Türkiye’de siyasete girdiler, bürokraside önemli görevlere geldiler. Ben
onlar› çok önce tan›ma ve özelliklerini
görme f›rsat› bulmufltum.
Siz daha sonra, ‹ngiltere’deki e¤itim y›llar›n›zda Cumhurbaflkan› Abdullah Gül’le de ev
arkadafl› oldu¤unuzu yazd›n›z. Türkiye’yi
yöneten bu kiflilerle yak›nl›¤›n›z gazetecili¤inizi nas›l etkiledi?
Ben siyasette, bürokraside, fikir hayat›
içindeki pek çok insan›n dostuyum, arkadafl›y›m. Yollar›m›z belli dönemlerde kesiflmifl durumda. Ama o arkadafll›klarla
mesleki yolculu¤um aras›nda adeta laikli¤in tarifinde kullan›lan “din ve devlet aras›na kal›n bir duvar örme” ifadesinde oldu¤u gibi kal›n bir duvar örmeyi en bafltan itibaren bildim. Hiçbir zaman hiçbirinden özel bir ilgi beklemedim. Gördü¤üm
özel ilgiyi de gazetecili¤ime bir özel ilgi
olarak kabul etmedim. Çünkü bu iki yönlü bir ilgi olmak zorunda. E¤er onun mesle¤inizde ilerlemenize katk›da bulunmas›n› isterseniz, siz de onun mesle¤inde ilerlemesine katk›da bulunmak olarak ödemek zorundas›n›z. Benim dostum oldu¤u
bilinen isimlerin bütün baflar›lar› kendilerine aittir. Benim herhangi bir katk›m
yok. Ben bu mesle¤i yürütüyor olmasayd›m da onlar bu baflar›y› göstereceklerdi. Onlar›n da bana mesleki bir katk›s›
yok. Hiçbir zaman onlar›n lehine yazmam
gerekti¤ini düflünmedim. Onlara sütunlar›n d›fl›nda ak›l verme gibi bir misyonu
üstlenmedim. Yazd›klar›m da herkese
aç›kt›r, kim okuyup yararlan›rsa yararlan›r. Onun d›fl›nda karfl›l›kl› birbirini etkileme tarz›nda hiçbiriyle iliflkim yoktur.
Haber kayna¤› olarak da m› etkilenmediniz?
Yok, öyle de yararlanmad›m. Benim yan›mda konuflulurken ö¤rendiklerimden
de özel bir haber yapmad›m. Yap›lmas›n›
da sa¤lamad›m. ‹liflkilerimi, özel durumum dolay›s›yla elde etti¤im herhangi
bir üstünlük olacak flekilde kullanmad›m.
Bu Anglosakson gazetecilik anlay›fl›d›r.
Ben o anlay›fl içersinde bugünlere kadar
geldim. ‹liflkilerimi de ayn› flekilde kendim
25
kas›m-aral›k
Analiz
le kabul ediyorlar. Ben bunu istemem hiçbir zaman. O insanlara bu yüzden de sayg› duyuyorum.
deklare ettim. Abdullah Gül, seçimden birinci parti olarak ç›kan Ak Parti’nin aday›
olarak baflbakanl›¤› üstlendi¤i gün, ben,
“Vaktiyle benim çok yak›n oldu¤um, ayn›
evi paylaflt›¤›m, halen de arkadafll›¤›m›z›n
sürdü¤ü bir insand›r” dedim. Bunu yazd›m. Bu ne demek? “Bu konuyla ilgili benim kalemimden ç›kacak fleyler etki alt›nda kalm›fl olabilir, ona göre benim yaz›lar›m› de¤erlendirin” demek. Ama yine de
kendi ölçülerim içinde nesnel olmaya o
gün bugündür devam ediyorum.
“Anglosakson gazetecilik anlay›fl›” ‹ngiltere’deki tecrübelerinizle mi alakal›?
Ben, ‹ngiltere’de City Üniversitesi’nde gazetecilik de okudum; ama bu anlay›fla yatk›nl›¤›mda okumalar›m›n da pay› var. Ben
y›llard›r dünyan›n önde gelen gazetelerini
takip ediyorum. fiimdi onlar›n gazetecilik
anlay›fllar›nda flöyle bir fley var: Örne¤in
bir yazar borsada herhangi bir flirkete yat›r›m yapm›flsa ve ülkesinde bütün insanlar o flirketi konufluyorlar ise yazarken evvela bunu aç›klar. Der ki “Benim bu flirkete ait hisselerim var. Ama bu yaz›y› kendimi bunun d›fl›nda tutarak yay›yorum.” Gazeteci ise bunu der. Çünkü, o hisselerin
de¤erinin düflmemesini sa¤layacak bir
yaz› olarak görülebilir. Bu tutum telkin edilir her fleyden önce. Bu yaz›l› bir kural de¤il ama bunu yapmayan bar›namaz zaten.
“Ç›kar çeliflkisi” deniliyor buna. Kendini “ç›kar çeliflkisi” içine sokan insanlar›n gazetecilik ömrünün uzun olmas›, o ülkelerde
mümkün de¤il.
Siyaset yazarl›¤› d›fl›nda politikaya aktif olarak kat›lmay› düflündü¤ünüz oldu mu?
Hiç olmad›. Zaman zaman politikaya aktif
olarak girmem yönünde teklifler oldu.
2002 seçiminde bir teklif ald›m, en ciddi
teklif oydu. Ben hiçbir zaman düflünmedim politikaya girmeyi. Ben politikay› izlemeyi, gözlemeyi çok seviyorum. Politikas›z
bir ortamda yaflamay›, gazeteci olmasam
da düflünemiyorum. Ama fiilen politika
yapmay› pek sevilecek bir fley olarak görmüyorum. Politikan›n içinde olan insanlara, bu sebeple de sayg› duyuyorum. Baflka alanlarda da çok baflar›l› olabilecek insanlar var içlerinde ama her an denetleme alt›nda, ailesiyle çocuklar›yla yak›ndan
izlenen, her yapt›klar› elefltiri konusu olan
bir konumu, s›rf politika sevgileri nedeniy26
kas›m-aral›k
“Anadolu’nun çeflitli
yerlerinden çok
baflar›l› siyaset
adamlar›, sanayi ve
ticaret erbab›
ortaya ç›k›yor.
Mehmet fiimflek
önemli bir örnek....
Batman’da dünyaya
geliyor, Ankara’da
önemli bir okulu
bitiriyor, yurtd›fl›nda
çok iyi bir e¤itim
al›yor. Çok iyi bir
konumda çal›fl›rken,
birden b›rak›p
siyasete girebiliyor.
Yeni bir jenerasyon
do¤uyor
Türkiye’de”
Harvard’da Ortado¤u Araflt›rmalar› Merkezi’nde yüksek lisans yapt›n›z. O ABD flimdi
Ortado¤u’da. Nas›l de¤erlendiriyorsunuz
oradaki günlerinizi ve flimdi ABD’nin Ortado¤u’daki durumunu?
Ben Harvard’da yüksek lisans yaparken
MIT’deki Uluslararas› ‹liflkiler Merkezi’nde
araflt›rmac› olarak da çal›flt›m. Orada geçirdi¤im iki y›l› kendi yetiflmem aç›s›ndan
çok önemli say›yorum. 24 saat fikrin etraf›nda geçen bir hayatt›. Çok önemli dersler ald›m, Örne¤in Irak üzerine Hanna Batatu isimli bir profesörden ders ald›m. Bu
han›m, Irak’taki sosyal s›n›flar üzerine yaz›lm›fl bin sayfal›k bir doktora tezinin sahibiydi. Filistinliydi ama ‹srail’in iflgalinden
sonra ayr›lm›fl ve geri dönmemiflti. Ayn›
dönemde Nedav Safran diye bir baflka
profesörden Arap-israil ihtilaf› ile ilgili ders
ald›m, o da israilliydi. Bulundu¤u konuma
t›rnaklar›yla gelmiflti.
Ö¤leden sonralar› MIT’de mutlaka bir toplant› olurdu. Orada Nobel ödülü kazanm›fl
iktisatç› Samuelson’un dünyadaki ekonomik krizlerle ilgili bir konferans›n› dinlerdiniz. Nobel kazanm›fl bu adam, bisikletiyle
ifle geliyordu ve 70 yafl›na yak›nd› o dönemde. O çevrede bulunmak, kütüphanelerinden yararlanmak, beraber oldu¤unuz
tart›flma grubuyla birlikte geliflmek bu iki
y›l› verimli hale getiren ö¤elerdi. Ben
ABD’yi çok önemsiyorum. Fakat Ortado¤u’ya müdahale çok büyük bir hatad›r
ABD için. Çift kutuplu dünya sona erdikten
sonra üzerine ola¤anüstü sorumluluklar
binen, dünyan›n tek süper gücü haline dönüflen bir ülkedir. Böyle bir ülke kural koyucu olmak durumundad›r elbette ama
sadece bir tek oyun kurucu var ve onun
di¤er ülkelere vicdanl› davranmas› gerekiyor. Ak›lc›, olumlu ve makul davranmas›
gerekiyor. Clinton döneminde, elbette
elefltirilebilir ama makul bir çerçeve içinde bu tutumu yerine getirebiliyordu. Dünya, insan haklar›, demokrasi, hukukun üstünlü¤ü denildi¤i zaman Amerikan Anayasas›’ndan etkilenmek mümkündü.
Ama Bush döneminde ABD’ye biçilen yeni rol, ak›l al›r bir rol de¤ildir. Dünyan›n bafl›na büyük ifller açt›¤› gibi örnek ülke olma
konumunu da kaybettirmektedir.
Ajanda
ATA’YI ÖZLEMLE
ANIYORUZ
Atatürk Haftas›/10-16 Kas›m
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü sonsuzlu¤a
u¤urlamam›z›n 69. y›ldönümü olan 10 Kas›m 2007
tarihinde de, Türk ulusu olarak özlemle, sayg›yla manevi
huzurunda olaca¤›z. Milletimizin birlik ve beraberlikle
birbirine sar›ld›¤› bugünlerde, Cumhuriyetimizin
kurucusu, büyük devlet adam› Atatürk’ün an›s›
gelece¤imizi ayd›nlat›yor. Düflünceleri ve büyük
flahsiyeti önünde sayg›yla e¤iliyoruz.
DE⁄ERL‹ B‹R DEVLET ADAMINI Y‹T‹RD‹K
Bir bilimadam›, uluslararas› sayg›nl›¤› olan bir fizikçiydi. Siyaset sahnesinde çok k›sa bir süre
göründü (12 y›l). Bu k›sa süre içinde Türkiye’yi; gülümsemesini, hoflgörüsünü, tevazusunu, mizah duygusunu ve tüm bunlarla birlikte temsil etti¤i makam›n ciddiyetini yitirmeyen yepyeni bir
devlet adam› portresiyle tan›flt›rd›. Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Baflbakan› ve ikinci Cumhurbaflkan› ‹smet ‹nönü’nün o¤lu olan Erdal ‹nönü, 6 Haziran 1926’da Ankara’da dünyaya geldi. Bilim alan›nda çal›flmay› tercih eden ve fizik profesörü olan Erdal ‹nönü, ODTÜ’nün rektörlü¤ünü de yapt›. 1983 y›l›nda siyasete giren Erdal ‹nönü, Parlamentoda üç dönem ‹zmir milletvekili olarak görev yapt›, Baflbakan Yard›mc›l›¤› ve D›fliflleri Bakanl›¤› görevlerinde bulundu.
SHP Onursal Genel Baflkan› Erdal ‹nönü, yaklafl›k bir y›ld›r kan kanseri tedavisi gördü¤ü
ABD’de 31 Ekim’de hayat›n› yitirdi.
MEVLANA’NIN “GEL” ÇA⁄RISI B‹NLERCE
K‹fi‹Y‹ KONYA’YA TOPLAYACAK
“Bizim dergâh›m›z ümitsizlik dergâh› de¤ildir.
Yüz kerre tövbeni bozmufl olsan da yine gel!"
Bu ola¤anüstü dizelerin yazar› Mevlana, 1-17 Aral›k tarihleri aras›nda binlerce kifliyi yine Konya’da buluflturacak.
30 Eylül’de, Mevlana’n›n 800. do¤um y›ldönümünde büyük bir kutlamaya ev
sahipli¤i yapan Konya’da, bu kez Mevlana'n›n 734. Vuslat Y›ldönümü (fiebi
Arus) etkinlikleri gerçekleflecek. ‹lk kez toplam 33 sema program›n›n yap›laca¤› organizasyonu, rekor düzeyde,toplamda 80 binden fazla kiflinin izleyece¤i tahmin ediliyor. 2007’nin BM taraf›ndan “Mevlana Y›l›” ilan edilmesi nedeniyle bu y›l etkinlikler daha büyük önem tafl›yor. Haz›rl›k çal›flmalar› kapsam›nda Türkçe, Almanca, Arapça, Azerice, ‹spanyolca, Çince, Farsça, ‹ngilizce, ‹talyanca, Japonca, Özbekçe, Rusça, Türkmence, ‹spanyolca ve Urduca olmak
üzere 17 dilde haz›rlanan afifller, Kültür Bakanl›¤›’nca 35 ülkeye gönderildi.
24 KASIM Ö⁄RETMENLER GÜNÜ KUTLU OLSUN
Atatürk Haftas›’n› izleyen günlerde yine onun büyük öngörüsüyle bafllat›lan e¤itim seferberli¤inin simgesi olan 24 Kas›m Ö¤retmenler Günü’nü kutlayaca¤›z. Atatürk’ün kendisine verilen
“Baflö¤retmen” s›fat›n› kabul etti¤i günün an›s›na kutlad›¤›m›z bugünde, ülkemizin en ücra köylerinde bile çocuklar›m›za e¤itim veren fedakâr ö¤retmenlerimize sayg›lar›m›z› sunuyoruz.
27
kas›m-aral›k
Kamera Arkas›
42 saniyede
50 y›l
‹stikbal’in 50. y›l filmini, özellikle dijital reklam
çekimleri konusunda çok baflar›l› bir isim olan
ABD’li yönetmen Bo Platt çekti
EM Platolar›’nda hareketli
bir gün. Sektörde “blue box”
tabir edilen tüm zeminin tek
bir renkle donat›ld›¤› özel
odada, bir yatakta uyanan bir genç
adam, sonra onun aç›p ç›kt›¤›, bofllukta durur gibi görünen kap›y› görüyoruz. Yönetmen ve ekibi sahneyi tekrar
tekrar çekiyor, monitörden izliyorlar.
Yönetmenin hemen yan taraf›nda reklam›n planlanan ak›fl› duruyor. Her bir
kare taslak olarak çizilmifl. Sonra bu
çocu¤un hayat›na bir k›z girecek. Bir
ömür, ‹stikbal’in yüzlerce çeflit mobilyas›yla döflenmifl yuvalar›nda mutlu
olacaklar. Yönetmen Bo Platt, çekim
için üç gün ‹stanbul’da kald›. Daha
sonra filmin post prodüksiyon ifllemlerini yapmak üzere Fransa’ya geçti.
Reklam filminin çekimleri s›ras›nda
‹stikbal Pazarlama fiefi Süleyman
Bütün ve Reklam ve Halkla ‹liflkiler
Müdürümüz Murtaza Durmufl da
sette bulunarak çekim aflamalar›n›
takip ettiler.
T
28
kas›m-aral›k
‹stanbul’a ilk gelifliniz mi?
Evet, ‹stanbul’a ilk geliflim ve ‹stanbul’daki ilk çekimim.
Hemen çekimlere mi bafllad›n›z, flehri
görme flans›n›z oldu mu?
‹fl için haz›rl›k yapmakla çok meflgulduk
ancak ‹stanbul mimarisinin baz› k›s›mlar›n›, bu yaratmakta oldu¤umuz reklamdaki dünyaya dair izlenimler için kulland›k. Bu nedenle birçok mekâna bakt›k
ve flehirde turlad›k. fiehir çok güzeldi.
Los Angeles’tan birkaç yak›n Türk arkadafl›m var ve do¤al olarak onlar›n geldikleri ülkeyi görmek güzeldi.
Yapt›¤›n›z filme dair bir etki verdi mi ‹stanbul?
San›r›m yeni bir yerde olmaktan ve ço¤u insan›n görmediklerini görmekten
edindi¤iniz ince etkiler var; çünkü burada yaflad›¤›n›zda bunlar› yeni bir bak›flla görüyorsunuz. Yani muhtemelen,
deneyimi yaflamak ve bu deneyimi
elimden geldi¤ince filmde kullanmak.
Dünyada reklamc›l›kta fark etti¤iniz belirgin bir de¤ifliklik var m›?
‹fller geleneksel televizyon yay›nc›l›¤›
reklamc›l›¤›ndan, daha çok web için ve
standart 30 saniyelik reklam format›na uymak zorunda olmayan di¤er ortamlar için paketlenen filmlere geçifl
sürecinde. Asl›nda heyecanl› bir dönemdeyiz, çünkü flu anda bir reklam
filmi kal›b›na oturmas› gerekmeyen k›sa film tarz› hikâyeler anlatma f›rsat›
bulunmakta.
Gelecek dijital reklam m›?
Bu soruya muhtemelen farkl› insanlar›n farkl› cevaplar› olacakt›r. Belki art›k
bilgisayarda yap›lan daha çok ifl var ve
yaratt›¤›m›z iflin ço¤u çekimden sonra
yap›l›yor. Ama ayn› zamanda hikâye ve
fikir iyi olmad›¤› sürece bunun bir önemi yok. Bence önemli olan bu araçlar›
film yarat›m›nda kullanmak ve tutabildi¤iniz kadar›n› gerçeklikte tutmak ve
post prodüksiyonda mümkün oldu¤u
kadar az ifl yapmak. Çünkü bazen her
fleyi bilgisayarda yapmaya bafllarsan›z,
insani dokunuflu kaybedersiniz. ‹nsanlar›n film olarak bildikleri, do¤al ortamda
çekim yapman›n gerçekli¤i. Bu çok fazla sahte bir dünya yarat›r ve ben bunun
do¤ru oldu¤unu düflünmüyorum.
Siz neyi önemli görüyorsunuz reklamda?
Reklamdaki en önemli unsur, her zaman fikir olmufltur. Her zaman hikâyeyi önde tutmal›s›n›z; ayd›nlatma ve di¤er tüm unsurlar anlatmaya çal›flt›¤›n›z hikâyenin konseptiyle birlikte gelir
zaten. Bence konu dönüp dolafl›p, mesaj›n ne oldu¤u ve filmin özünün ne olmas› gerekti¤inin belirlenmesine geliyor. E¤er bunu çözebilirseniz zaten di¤er her fley kendili¤inden kolayl›kla gelir. Çünkü hikâyeyi neyin anlatt›¤›na dair, ne tür teknikler kulland›¤›n›z ve
oyuncular›n nas›l oynayaca¤›na dair
motivasyon sahibi olursunuz, di¤er
her fley kolay olur; kurgu ve di¤er her
fley hikâyeyi nas›l anlataca¤›na dair birer sonuç olur. Ayr›ca söylemek istedi¤im bir fley daha var, ço¤u fley reklam
ajans›ndan gelir. Çünkü bir fikirle gelen
onlard›r, filmin ne oldu¤una dair en
güçlü vizyona sahip olan onlard›r çünkü bununla en uzun süre yaflayan onlard›r. Söylemek istedikleri mesaj›n ne
oldu¤unu bilirler. Yani bir çok fleyi on-
larla konuflurken, onlar için neyin
önemli oldu¤unu anlarken ö¤renirsiniz. Yani bu kesinlikle benim kendi kendime ç›kard›¤›m bir fley de¤il. Bir çok
bilgi ve düflünce ald›m ve yapmaya çal›flt›klar›n› anlayarak kendi fikirlerimi
buna katt›m.
‹stikbal’in senaryosu size geldi¤inde ne
düflündünüz?
Bunun ilginç bir meydan okuma olaca¤›n› düflünerek kabul ettim. Öncelikle
daha önce hiç bulunmad›¤›m ülkelerde
film çekmekten çok hofllan›r›m, yeni
kültürleri tecrübe etmek ve size tamamen yeni bir deneyim olan bir yerde
bir reklam filmi üretmek anlam›nda bir
meydan okumayla karfl›laflmak her zaman heyecanl› olmufltur. Yaln›zca filmi
çekmenin ötesinde var olan bir çok
zorluk vard›r. Ancak onun öncesinde
çok ilginç bir fikir oldu¤unu düflündüm;
bu ortamlar› yaratmak için kullan›lan
tasar›mlar ve efektler anlam›nda görsel olarak ilginç fleyler yapmak için bir
f›rsat oldu¤unu düflündüm.
29
kas›m-aral›k
Strateji
PAZARLAMADA
DE⁄ER Z‹NC‹R‹
Bilal Uyan›k
Mobilya Grubu Pazarlama Koordinatörü
azarlama dünyas›nda son y›llarda geliflen en önemli kavramlardan biri olan “De¤er Zinciri”
(Value Chain), marka kavram›n›n ça¤r›fl›mlar›yla yetinmeyen yeni bir
müflterinin do¤mas›yla ortaya ç›kt›. Bu
yeni tipteki müflteri, ürünün nerede ve
nas›l, kimler taraf›ndan üretildi¤ini de bilmek istiyor. Markan›n soyut ça¤r›fl›mlar›
yerine bu somut bilgiye göre sat›n alma
davran›fl›n› düzenliyor.
Dünyada ünlü bir spor ayakkab› firmas›n›n çocuk iflçi çal›flt›rd›¤›n›n ortaya ç›kmas› ve bunun markan›n sad›k müflteri-
P
lerince tepkiyle karfl›lanmas› üzerine belirgin bir biçimde kendini gösteren bu yeni müflteri kitlesi giderek baflka özellikler
de kazan›yor. Örne¤in çevreye zarar vererek üretilmifl ürünlere uzak duruyor ya
da organik ürünleri tercih ediyor.
Müflterinin ekonominin en önemli aktörü
oldu¤u günümüz ekonomik dünyas›nda
bu yeni müflteri tipinin güçlü tepkiler vermesi, firmalar›n tüm üretim süreçlerini
modern sosyal standartlara uygun olma-
Boydak Holding Mobilya Grubu olarak,
müflterimizin hassasiyetlerine sayg›
temel ilkemizdir. Müflterilerimiz gibi
çal›flanlar›m›z›n ve bayilerimizin de
huzurlu olmas›n› isteriz. Büyük bir aile
gibi davran›r›z ve her al›flveriflte
bu aile daha da büyür
ya ve bu süreçleri kamu ile paylaflarak
fleffaf olmaya itiyor.
De¤er zincirinin bir di¤er boyutunu ise
kurum içindeki faaliyetlerin, ürünün de¤erine yapt›¤› katk›lar oluflturuyor. Ürünün
da¤›t›m›ndan kurum kimli¤ini oluflturan
sosyal projelere dek tüm faaliyetler, ürünün de¤erini nas›l etkilemektedir? Bu faaliyetler sürecinde ürünümüz gerek fiyat
gerekse kalite olarak eskisinden daha
de¤erli hale gelmifl midir?
Bir iflletme için esas amaç müflteriye de¤er yaratan uygulamalarda bulunmaksa,
yapt›¤› tüm faaliyetleri bu yaklafl›m do¤rultusunda grupland›rmas› yerinde olacakt›r.
Modern dünyadaki tüm ürün ve hizmetler, ifllevsel olman›n yan›nda bir anlam
döngüsü içinde yer al›r ve pazarlan›rlar.
Modernleflme de bir anlamda budur. Yeni teknolojiler, hayata yeni bir boyut eklerler. “S›n›rs›z iletiflim”den söz ederiz örne¤in ve “özgürlük” duygusunun alt›n› çizeriz. Bahar çiçekleri desenli bir hal› ile sonbahar yapraklar›yla bezenmifl bir hal›
aras›nda, kullan›c›s›na verdi¤i bir duygu
fark› vard›r. Biz insanlar müflteri oldu¤umuz durumlarda da bu anlam/duygunun peflinden gitmeye e¤ilimliyizdir. fiimdi tüketiciler markada toplanm›fl bu anlam›n ne kadar gerçekle örtüfltü¤ünü de
merak ediyorlar.
De¤er zinciri kavram› da t›pk› marka gibi
ürünün etraf›ndaki her unsuru kaps›yor.
Ancak marka bir ça¤r›fl›mken, de¤er zinciri bu ça¤r›fl›m›n gerçekli¤ini soruflturu-
yor. Dolay›s›yla de¤er zinciri dedi¤imizde
flu bafll›klar› düflünebiliriz:
• Firman›n üretim ve da¤›t›m süreçlerinde hukuka ve ahlaka uygunluk, fleffafl›k
• Firma içi faaliyetlerin de¤er yaratmak
bak›m›ndan gelifltirilmesi, kapsaml› analizi ve grupland›r›lmas›
• Müflteri ile kurumu temsil eden herhangi bir kifli karfl› karfl›ya geldi¤inde,
müflterinin ayn› zamanda bir birey olarak
sayg› gösterildi¤ini düflünmesi
Boydak Holding olarak üretim yapt›¤›m›z
her sektörde müflterimizin hassasiyetlerine sayg›l› olmay› temel ilke edindik. Ayn›
ilke çal›flanlar›m›za dönük olarak da uygulan›r. ‹nsan sa¤l›¤› ve ifl güvenli¤i en
önemli konular›m›zd›r. Müflterilerimiz gibi
çal›flanlar›m›z›n ve bayilerimizin de huzurlu olmas›n› isteriz. Büyük bir aile gibi davran›r›z ve bayilerimizden yap›lan her al›flveriflle bu aile daha da büyür.
Tüketicilerin çevre konusundaki hassasiyetlerini çevre dostu ve organik ürünlerle karfl›lamak bizim için önemli bir stratejiydi. Benzer çabalar›m›z sürecektir. Pazarlamada de¤er zincirinde, müflterimizin her daim dostu olan bayilerimiz çok
büyük bir rol oynamaktad›r. Bayilerimiz,
bulunduklar› her bölgenin sosyal merkezi
gibi çal›flmakta, ma¤azadan giren kifliyi
hiçbir zaman üzerinden gelir elde edece¤i bir unsur olarak görmemekte; komflusu, hemflehrisi olarak görmektedir. ‹nsan k›ymeti bilen bine yak›n bayimiz, bizim
en büyük de¤erimiz, de¤er zincirimizin en
önemli halkas›d›r.
Nereye Gidelim?
Kaleden flehrin görünüflü.
Palandöken’in
eteklerinde
Do¤unun k›fl sporlar› merkezi
Erzurum, bütün gücüyle
2011 y›l›na haz›rlan›yor.
UNIVERSIADE K›fl
Oyunlar›, 2011’de
Palandöken K›fl Sporlar›
Merkezi’nde yap›lacak.
Dünyan›n her taraf›ndan
Erzurum’a gelen 10 bin kifli
bir ay boyunca flehirde
kalacak
32
kas›m-aral›k
Yaz›: Meral Gündo¤du
D
Foto¤raflar: Aykut Karadere
o¤u Anadolu’nun k›fl sporlar› merkezi Erzurum, daha havaalan›na iner inmez bizi modernli¤i ile cezbetti. Erzurum Havaliman›,
modern bir flehre yak›flacak flekilde genifl,
ayd›nl›k ve temiz. Gelirken oldu¤u gibi ayr›l›rken de havaliman›n›n kafesinde, kalk›fla haz›rlanan uçaklar› yolcular›n nas›l heyecanla takip ettiklerini gördük. Bu havaliman› arac›l›¤›yla Erzurum’a, özellikle k›fl aylar›nda
binlerce turist geliyor. Uçaktan iner inmez karfl›lanan
turistler Palandöken’in eteklerindeki otellere servisle
tafl›n›yorlar.
Dergi ekibi olarak bizi havaalan› ç›k›fl›nda karfl›layan Murat Demircio¤lu, Boydak’›n bölge ana bayili¤inde Bellona
Pazarlama Müdürü olarak görev yap›yor. Kendisi bize iki
gün boyunca Erzurum’u yak›ndan tan›mam›zda yard›mc› oldu. Görüfltü¤ümüz tüm Erzurumlular gibi o da Erzu-
1957 y›l›nda e¤itime bafllayan Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde 40 bin ö¤renci e¤itim görüyor (en üstte solda).
Kurtulufl Savafl›’n›n kahraman› Nene Hatun’un an›s› kendisini simgeleyen heykelle hep ayakta (en üstte sa¤da).
Erzurum’da havuzbafl› (üstte). Dadafll›k bir beldeye ad›n› verdi; Dadaflkent Erzurum’un yeni bölgelerinden (üstte sa¤da).
rum’un güzelli¤ini anlamam›z için karlar
alt›ndayken ziyaret etmemiz gerekti¤ini
ifade etti. Belki Palandöken’e ç›k›p kardan krall›¤›n› göremedik ama kalesi, Ulu
Camii, Çifte Minareli Medresesi, Yakutiye Medresesi ve daha bir çok özel mekân› ile de turistik bir flehir olan Erzurum’u gezdik ve foto¤raflad›k.
fiehir, 2011’e haz›rlan›yor
Erzurum’da büyük bir heyecan var. Bunun nedeni 2011 UNIVERSIADE K›fl
Oyunlar›’n›n Palandöken K›fl Sporlar›
Merkezi’nde yap›lacak olmas›. Esnaftan
ö¤rencilere dek Erzurum bunu konufluyor. Gelecek seneden itibaren Palandöken’de K›fl Olimpiyatlar› için yat›r›mlar
bafllayacak.
Erzurum’un en güzel ma¤azalar›ndan
biri olan ‹stikbal Ev Concept’in Müdürü
Bünyamin Arslan, k›fl flartlar›n›n zorlu¤u nedeniyle tar›mdan çok verim al›namad›¤›n›, buna ba¤l› olarak hayvanc›l›¤›n da geliflkin olmad›¤› Erzurum’da
ekonominin en dinamik sektörünün turizm oldu¤unu söylüyor. Sanayisi de
bulunmayan Erzurum’da bir fleker fab-
rikas› ve Aflkale’deki çimento fabrikas›
var. “2011’de 10 bin kifli gelecek Erzurum’a” diyor Bünyamin Arslan, “ve
bir ay kalacaklar.” Bu flehre çok büyük
bir ekonomik girdi sa¤layacak. Bununla birlikte özellikle Rusya olmak üzere
çevre ülkelerden çok say›da turist alan
Palandöken’in tüm dünyada daha iyi
tan›nmas›n› sa¤layacak. Erzurum’u
1950 y›l›ndan bu yana ayakta tutan
en önemli unsur bir üniversitesinin olmas›. Erzurum Atatürk Üniversitesi’nin flu anda 40 bin ö¤rencisi var. 9.
Kolordu Komutanl›¤›’n›n Erzurum’da
bulunmas› da yine flehrin ekonomisini
olumlu etkiliyor.
Erzurum çarfl› pazar
Güçlü kalesi ile ticaretin her devirde güvenli bir flekilde yap›labildi¤i Erzurum’da
ticaretin merkezi halen Gürcükap›. Kale
çevresinde Bak›rc›lar Çarfl›s› da çok hareketli. Geleneksel ticaretin bir baflka
önemli merkezi de Taflhan. Binan›n kendisi de çok gösteriflli. S›k bacalar›yla ›s›t›lacak çok odas› oldu¤u izlenimi veren
yap›n›n kervansaray olarak infla edildi¤i-
ni ö¤renince bacalar›n s›rr›n› da çözüyoruz. 1500’lü y›llarda yap›lan ve daha
sonraki y›llarda çarfl›ya dönüflen yap›,
oltutafl› iflçili¤i ve tafl›m›n›n merkezi konumunda.
Tabyalar ve Erzurum Evleri
19. yüzy›lda do¤udan, kuzeyden ve güneyden gelecek Rus sald›r›lar›n› önlemek amac›yla infla edilen tabyalar, Osmanl›-Rus Savafl›nda kullan›lm›fl. 21
adet tabyan›n hepsi kesme tafltan olufluyor. Büyük ve Küçük Palandöken Tabyalar›, yaklafl›k 3 bin metre rak›mda yer
al›yorlar.
Erzurum’un sosyal merkezlerinin bafl›nda birkaç eski Erzurum evinin birlefltirilmesiyle oluflmufl Erzurum Evleri geliyor.
Burada eski Erzurum’un dokusunda buluflan insanlar “k›rtlama” usulü çay, kahve içiyor, sohbet ediyorlar.
K›fl ve deprem koflullar›na göre gelifltirilmifl mimarisiyle bu evler gerçekten
çok ilgi çekici. Evlerin pencereleri yok.
Kal›n a¤aç parçalar› kat kat eklenerek
derinlik verilen tavanlarda küçük birer
pencere yer al›yor.
33
kas›m-aral›k
Nereye Gidelim?
Oltu tafl› iflçili¤i ve ticaretinin merkezi Taflhan, Kanuni döneminde Rüstem Pafla
taraf›ndan kervansaray olarak infla edilmifl. Kulland›kça kazand›¤›
parlakl›kla etkileyici bir tafl olan Oltu tafl›ndan aksesuarlar ve tesbihler yap›l›yor.
Erzurum’un de¤erlerinin tan›t›lmas›n› misyon edinen bölge ana bayii fierafettin
Arslan, ekibimize de oltu tafl›ndan küçük hediyeler sunma inceli¤ini gösterdi.
Kurtulufl Savafl› ve Erzurum
Erzurum’a “Kaz›m Karabekir’in flehri”
de denilebilir. 9. Kolordu Komutanl›¤›’n›n burada konufllanmas›nda da Kaz›m Karabekir’in burada verdi¤i mücadelenin manevi etkilerini bulmak mümkün. 1917'de Diyarbak›r'daki 2. Kolordu Komutanl›¤›’na getirilen ve Van, Bitlis, Elaziz (Elaz›¤) cephelerindeki II. Ordu
Komutanl›¤›’na vekâlet eden Kaz›m Karabekir, 1918'de Erzincan ve Erzurum'u Ermenilerden ve Ruslar'dan geri
almas›yla ve bir y›l sonra Erzurum’daki
15. Kolordu’nun komutan›yken Erzurum’da milli mücadelenin ilk kongresini
toplamas›yla flehirle özdeflleflmifl bir
isim. Kurtulufl Savafl›’nda Do¤u Cephesi’nin kumandan› olan Kaz›m Karabekir’in ad› Erzurum’da pek çok okul ve
caddenin yan› s›ra bir ilçede yafl›yor.
Erzurum Kongresi, 23 Temmuz-7
A¤ustos 1919 tarihleri aras›nda topland›. Kongrenin topland›¤› bina flu anda hem okul hem de müze. Binan›n giriflinde bir levhada kongre kararlar› s›ralan›yor:
• Vatan bir bütündür, bölünemez.
• Millet, her türlü yabanc› iflgal ve müdahalesine karfl› topyekün kendisini savunacak ve direnecektir.
• Milli gücü kullanmak ve milli iradeyi
hakim k›lmak temel ilkedir.
• Manda ve himaye kabul olunamaz.
3 Temmuz 1919 günü Erzurum'a gelen Atatürk, 8 Temmuz 1919 gecesi
son Osmanl› Padiflah› Vahdeddin'e bir
telgraf göndererek askerlikten çekildi¤ini ve "sine-i millet'e" döndü¤ünü bildirdi.
23 Temmuz 1919'da, Erzurum Kongresi, Kavaf Mahallesi’ndeki eski bir
okulun salonlar›nda aç›ld›.
Erzurum Kongresi'nin yap›ld›¤› bina,
1924 y›l›nda yanm›flsa da yerine yap›lan okulun bir salonu, 1960 y›l›nda
(Atatürk ve Erzurum Kongresi Müzesi)
olarak düzenlendi. Halen de Erzurum’un en çok ziyaretçisi olan mekânlar›ndan biri.
Selçuklu etkisi
Atatürk ve Erzurum Kongresi Müzesi, yang›n sonucu yok olan
tarihi binan›n yerine yap›lm›fl. Okul olarak da hizmet veriyor.
34
kas›m-aral›k
Erzurum’un Osmanl› topraklar›na kat›l›fl›,
1500’lü y›llar›n bafl›nda gerçekleflti. Ancak 12. yüzy›lda Selçuklu ‹mparatorlu¤u
döneminde Do¤u Anadolu’nun baflkenti
olan Erzurum’a Selçuklular çok önem
verdiler, bu flehre halen kullan›lan camiler, medreseler yapt›lar. Erzurum’un tarihi binalar› aras›nda Selçuklu dönemine
ait olanlar öne ç›k›yor. Erzurum’un tarihsel dokusu Osmanl›’ya dair çok bir fikir
vermezken Selçuklu sanat›n›n en güzel
örneklerini bar›nd›r›yor.
‹lan
(gelecek)
Nereye Gidelim?
d›fl kale surlar› tamamen y›k›lm›fl. Kalenin flehre aç›lan kap›lar› etraf›ndaki yerleflimler halen bu kap›lar›n adlar›yla an›l›yor: Tebrizkap›, Erzincankap›, Gürcükap›, ‹stanbulkap›, Yenikap›.
Büyüleyici siyah tafl
Selçuklu kültürünün bir parças› olan kümbetler Erzurum’da çok say›da yer
al›yor (en üstte solda). K›fl›n Palandöken’de h›zl› bir teleferik trafi¤i yaflan›yor
(en üstte ortada). Erzurum’a özgü bir lezzet; ca¤ kebab›. (en üstte sa¤da)
Boydak Holding’in Erzurum’daki e¤itim hizmeti: Hac› Sami Boydak Anadolu
Lisesi (üstte solda). Erzurum’u bize tan›tan Murat Demircio¤lu (üstte sa¤da).
Çifte Minareli Medrese: Tebrizkap› semtindeki bu medresenin tamamlanmam›fl
oldu¤u söyleniyor. Medrese, özellikle
aç›k avlusuyla dikkati çekiyor. Avlu etraf›na s›ralanm›fl küçük odalar s›n›f olarak
kullan›l›yordu. “Hatuniye Medresesi” olarak da an›lan yap›n›n, kim taraf›ndan yapt›r›ld›¤› pek bilinmiyor fakat söylenceler
bir kad›n›n ad›na veya bir kad›n yönetici
taraf›ndan ve 12. yüzy›l sonlar›na do¤ru
yapt›r›ld›¤› yönünde. Osmanl› ‹mparatorlu¤u döneminde tophane ve k›flla olarak
kullan›lan, Anadolu’daki en büyük medrese olan bu yap›n›n tafl iflçili¤i hayranl›k
uyand›r›yor.
Yakutiye Medresesi: Cumhuriyet Caddesi
üzerinde bulunan medrese, flu anda ‹slam Eserleri ve Etnografya Müzesi olarak kullan›l›yor. Medresenin girifl kap›s›ndaki kitabede, ‹lhanl› Hükümdar› Sultan
Olcayto zaman›nda Gazanhan ve Bolugan Hatun ad›na, Cemaleddin Hoca Ya36
kas›m-aral›k
kut Gazani taraf›ndan 1310 y›l›nda yapt›r›ld›¤› ifade ediliyor.
Ulu Camii: Çifte Minareli Medrese’nin hemen yan› bafl›ndaki Ulu Camii, halen ibadete aç›k. Selçuklu yap›lar›n› koruyan Osmanl› döneminde de onar›mdan geçen
caminin, Saltuklu Hükümdar› Nasreddin
Muhammed taraf›ndan 1179 y›l›nda yapt›r›ld›¤› tahmin ediliyor. Kubbesi günümüze kadar gelemeyen Ulu Camii’nin yeni kubbesi eski Erzurum evlerindeki gibi
ahflaptan özel bir teknikle ve üstten ›fl›k
alan küçük bir cam› olacak flekilde infla
edilmifl.
Erzurum Kalesi: E¤er Erzurum’u kuflbak›fl› görmek istiyorsan›z Kale’ye gitmeli
ve buradaki Tepsi Minare’ye ç›kmal›s›n›z. MS 5. yüzy›la tarihlenen ve sonras›nda Erzurum’daki her uygarl›¤›n bir
fleyler ekledi¤i kale büyük ölçüde sa¤lam duruyor. Ancak kaleyi çevreleyen
ve en eski Erzurum’un kurulu oldu¤u
Boydak Holding Mobilya Grubu’nun bölgedeki ana bayisi fierafettin Arslan, Erzurum’a hizmet etmeyi kendine ilke edinmifl. Erzurum’un kültürel de¤erlerini tan›tmay› da görevlerinden biri olarak görüyor. Bize hediye etti¤i ve özellikle anlatmam›z› istedi¤i Oltutafl› da Erzurum’un
önemli bir de¤eri.
Erzurum’dan bahsederken bu çok özel
tafltan ve yüzy›llard›r bu tafltan ifllenen harika tak› ve tespihlerden söz etmemek zaten olmazd›. Oltu tafl›n›n dünya üzerinde
en yüksek kaliteye sahip olan› Erzurum’da
ve civar köylerinde bulunuyor. Sülünköy,
Güllüce, Güzelsu, Alatafllar ve Dutlu köyleri ve civar›nda, yeralt›ndaki ince damarlardan zor flartlarda ç›kart›lan oltu tafl›n›n ifllenmesi de çok zor. ‹flleyece¤iniz kadar oltu tafl›n› ald›ktan sonra geri kalan›n›n saklanabilcece¤i tek bir yer topra¤›n alt›. Tafl›n yumuflak kalmas›n› sa¤layan bu yöntem ifllenmesinde de kolayl›k sa¤l›yor. Bir
heykelt›rafl becerisi ile ifllenen oltu tafl› önce suya konuluyor, sonras›nda çifte su verilmifl b›çaklarla yontuluyor, süslenip z›mparalanmas›n›n ve en sonunda da tebeflir
tozu ve zeytinya¤› ile cilalanmas›n›n ard›ndan son fleklini al›yor. ‹fllenen tafllardan
kolyeden küpeye, brofltan bilezi¤e tüm ziynet eflyalar› üretildi¤i gibi beyler için tespih, a¤›zl›k, yüzük gibi eflyalar da üretiliyor.
Bu tafl›n en önemli özelli¤i ise kullan›ld›kça
daha da parlak hale gelmesi.
E
R
Z
U
R
U
M
B
Bayi
‹stikbal Ev Concept Ma¤azas›
Müdürü Bünyamin Aslan:
“Ürünlerimizle birlikte
ma¤azalar›m›z da
yenileniyor”
Garanti Mobilya’ya ait ‹stikbal Ev Concept
ma¤azas›n›n müdürü Bünyamin Aslan,
‹stikbal’in sürekli kendini yenilemesinin
ma¤azalar› da yenilenmeye yöneltti¤ini
ifade ediyor
rzurum ‹stikbal Ev Concept
ma¤azas›, 22 Temmuz’da törenle hizmete girdi. Belediyeye ait çeflitli büyüklükteki dükkânlar›n yer ald›¤› ifl merkezinde, 15
y›l önce daha küçük metrajl› bir ma¤azada yer al›rken tüketicilerin gösterdi¤i ilgiyle büyüdü ve söz konusu ifl han›n›n tümüne yay›lan bölgenin en güzel
ma¤azalar›ndan biri haline geldi.
Her kat› 1250 metrekare olan üç
katl› bu bina tüm Erzurumlular›n u¤rak yeri. Kentin en merkezi caddesi
olan Cumhuriyet Caddesi’nde yer almas› da bir avantaj. Garanti Mobilya’ya ait olan ma¤azan›n müdürü
Bünyamin Aslan, ma¤azay› daha da
büyütmeyi ve Dadaflkent’teki 20 dönümlük arazileri üzerinde yeni bir depo çal›flmas› yapmay› planlad›klar›n›
belirtiyor. 2011 y›l›nda gerçekleflecek
K›fl Olimpiyatlar›’n›n flehre çok büyük
E
38
kas›m-aral›k
katk›lar› olaca¤›n› belirten Bünyamin
Aslan, Erzurum’un son y›llarda h›zl› bir
flekilde geliflen bölgesi Yeniflehir’de
büyük süpermarket yat›r›mlar› olaca¤›n›, ilerleyen zaman içinde orada da
bir ma¤aza aç›lmas›n›n gündeme gelece¤ini belirtiyor.
Babas›n›n ‹stikbal’in ilk kurucular› ile
çal›flt›¤›n› belirten Bünyamin Aslan,
çocukken babas› Kas›m Aslan ve abisi fierafettin Aslan’la Kayseri’ye yolculuk edip Hac› Boydak ve fiükrü Güman’la ticaret yapt›klar›n› an›ms›yor.
Boydak Grubu ile birlikte onlar da ticarette daha ileri bir noktaya ulaflm›fllar.
20 çal›flan› olan Erzurum ‹stikbal Ev
Concept ma¤azas›, sekiz servis arac›
ile hizmet veriyor. Ayl›k 450-500 bin
YTL ciro yap›yor. Bünyamin Aslan, Erzurum’un ilçeleriyle birlikte 1 milyara
ulaflan bir nüfusa sahip oldu¤unu be-
lirterek ‹stikbal’in hem kaliteli hem de
ekonomik bir marka olmas›n›n tüketicinin tercihinde etkili oldu¤unu belirtiyor. Aslan, ‹stikbal Ev Concept ma¤azas›n› daha da gelifltirmeyi, yürüyen
merdivenler yerlefltirmeyi planl›yor. ‹stikbal her sene yeni modellerle ürünlerini yenilerken bayi olarak ürünlerin
sunumu ve ma¤azan›n dizayn› konusunda benzer bir yenileme yapt›klar›n›
ifade ediyor. ‹stikbal’in art›k tüm dünyada tan›nd›¤›n› belirten Bünyamin
Aslan “‹nsanlar televizyonu aç›yor, ‹stikbal’i görüyor. Bize düflen de bu tan›n›rl›¤a lay›k olmak” diyor.
Ziyarette bulundu¤u flehirlerde ise
muhakkak o flehirdeki ‹stikbal ma¤azalar›na u¤ruyor, bazan ma¤aza yetkililerine kendini tan›tarak bazan tan›tmadan her flehirde kendini büyük bir
ailenin parças› hissetmenin mutlulu¤unu yaflad›¤›n› ifade ediyor.
A
Y
‹
L
E
R
‹
M
‹
Z
Bellona Ma¤aza Müdürü ‹rfan Ayd›nl›:
“Lojisti¤imiz çok güçlü, bize
düflen sat›fl› gelifltirmek”
Ma¤aza Müdürü ‹rfan Ayd›nl›, markan›n
lojistik ve tan›t›m anlam›nda çok iyi teflkilatlanm›fl
oldu¤unu, kendilerine düflenin ma¤azay› ve
sat›fl› gelifltirmek oldu¤unu ifade ediyor
lgi Mobilya’n›n sahibi oldu¤u ‹lgi
Sümer Bellona ma¤azas›, Erzurum’da ticaretin merkezi olan
Gürcükap›’da yer al›yor. Alt› y›ld›r
Orhan fierifsoy Caddesi’nde hizmet veren ma¤azan›n müdürlü¤ünü yapan ‹rfan Ayd›nl›, ma¤azalar›n›n Erzurum’un en iyilerinden biri oldu¤unu ifade ediyor. Befl katl› ma¤azada Bellona’n›n tüm ürünleri çok ferah bir yerlefltirmeyle teflhir ediliyor.
11 y›ld›r Erzurum’da Boydak’la çal›flan
‹rfan Ayd›nl›, son befl y›ld›r bu ma¤azan›n yöneticili¤ini yap›yor. “‹flimizi seviyoruz. Mesle¤imizde de en iyisini yapmak
istiyoruz. Hedefimiz hep ileri gitmek” diyor. Ortalama 350-400 bin YTL ayl›k cirolar› oldu¤unu belirten Ayd›nl›, gerek
ana bayinin Erzurum’da olmas›n›n gerekse Bellona’n›n marka kimli¤inin oturmufl olmas›n›n sat›fl› kolaylaflt›ran en
önemli iki etken oldu¤unu belirtiyor. Buna iyi bir ma¤aza dizayn›, ürünlerin sergilenebilece¤i genifl metrajlar, müflte-
‹
riyle iyi bir diyalog eklenince baflar›ya
ulaflmak da çok zor olmuyor.
‹lgi Sümer Bellona ma¤azas›nda, sat›fl
ve muhasebede toplam 16 kifli çal›fl›yor. Befl eleman da sevk›yatta görev al›yor. Üç araçla servis verdiklerini belirten Ayd›nl›, bir arac› acil siparifller için
haz›r tuttuklar›n› belirtiyor. Müflterinin
ma¤azadan memnun ayr›lmas›n›n ma¤azac›l›¤›n en önemli kural› oldu¤unu
belirten Ayd›nl›, personelle haftal›k de¤erlendirmelerle sorunlar› ve eksikleri
tespit ettiklerini ifade ediyor. “‹yi bir sat›fl eleman›n›n hangi ürünlerin birbiriyle
uyumlu olaca¤›n› bilmesi gerekir” diyen
Ayd›nl›, flöyle devam ediyor: “Sat›fl eleman›n›n tüketiciyi yönlendirmesi çok
önemlidir. Müflteri kafas›nda belli bir fikirle gelebilir ama e¤er müflteriyi iyi
yönlendirirsen hem elindeki mevcudu
de¤erlendirebilir hem müflteriyi evine
mutlu bir flekilde gönderebilirsin. Ma¤azan›n kap›s›ndan giren müflteriyi iyi
okumak laz›m. Bu da dersine çal›flma-
dan olmaz. Müflteri koltuk alm›fl olabilir,
bunun yan›nda uygun bir hal› teklif edebilirsiniz, bir aksesuar önerebilirsiniz.
Hem fiyat hem de modeller bak›m›ndan
ürünlerimiz çok çeflitlidir ki bu da bizim
için büyük bir imkând›r.”
Çok say›da sad›k müflterileri oldu¤unu
belirten ‹rfan Ayd›nl›, müflterilerin yeni
ürünleri çok iyi takip etti¤ini belirtiyor.
Evlilik öncesi tüm mobilya ihtiyac›n› Bellona’dan karfl›layan bir çiftin bir y›l sonra bebek odas› için gelmesi, Ayd›nl›’ya
göre memnuniyetin en aç›k ifadesi. “Ticarette süreklilik çok önemli” diyen ‹rfan Ayd›nl›, fikirlerini flöyle s›ral›yor: “Bir
müflteriyi bir defal›k düflünmeyeceksiniz. Önemli olan bir daha geri dönmesidir. Bizdeki prensip de zaten budur.”
39
kas›m-aral›k
R
Z
U
R
U
M
B
A
Bayi
E
Mondi Bayimiz Hamit Eren:
“Siparifllerimizin yüzde 70’ini
hemen temin edebiliyoruz”
Hamit Eren, 1991’den bu yana Eren Ticaret olarak mobilya
sektörü içinde yer al›yor. Son bir y›ld›r çal›flt›¤› Mondi’nin ise en
büyük avantaj›n› çok h›zl› ürün temini olarak de¤erlendiriyor
rzurum bayilerimize yapt›¤›m›z ziyaretlerimiz bayram öncesine denk düfltü. 1991’den
beri Erzurum’da mobilya ticareti ile meflgul olan Hamit Eren’in Yeniflehir giriflindeki ma¤azas› önünde sevk›yat için haz›rlanan ürünler beklerken,
kendisini h›zl› bir çal›flma temposu içinde bulduk. Bayram öncesi ifllerin yo¤unlu¤undan memnuniyetini ifade eden Hamit Eren, Mondi’nin yeni reklam kampanyas›n›n çok etkili oldu¤unu ve “Kalbim seni sevdi” ifadesinin Mondi’ye çok
yak›flt›¤›n› ifade etti. Markan›n uygun fiyatl› oldu¤una ve giderek çeflitleri de art›rd›¤›na de¤inen Hamit Eren, bir y›ld›r
Mondi bayisi olarak çal›fl›yor. Geçmiflte
E
40
kas›m-aral›k
de Boydak Mobilya Grubu’yla çeflitli ifl
ortakl›klar› içinde bulunan Hamit Eren’in
en büyük amac› ma¤azas›n› daha da
büyütmek. Çok iyi bir lokasyonda bulunan ma¤azada daha çok ürün sergileyebilirse, flimdi ayda 30-40 bin YTL civar›nda seyreden cirosunu art›rabilece¤ine inanc› tam. Hamit Eren, ürün temininde hiç zorlanmad›klar›n› belirterek
“Müflteriye depodan mal satabiliyoruz.
Bu çok önemli. Siparifli verip günlerce
beklemiyoruz. ‹stedi¤imiz mal›n yüzde
70’ini hemen alabiliriz. Yüzde 30’luk k›s›mda ise sorun sadece kumafl rengi
veya benzer bir özel taleptir. Baflka bir
markada bu kadar h›zl› ürün temin etme flans›m›z olmaz” diyor.
Y
‹
L
E
R
‹
M
‹
Z
‹stikbal Regina Ma¤aza Müdürü Orhan Dalm›zrak:
“Erzurum’da tek olman›n
avantaj›na sahibiz”
Erzurum’un tek
markal› mutfak
ma¤azas› olan
‹stikbal Regina,
‹stikbal Ev Concept
ma¤azas›n›n girifl
kat›nda yer al›yor
22 Temmuz’da ‹stikbal Ev Concept’le
birlikte aç›lan ‹stikbal Regina ma¤azas›na, tüketiciler, isterlerse ana binan›n
içinden isterlerse ‹stikbal Regina’n›n
caddeye aç›lan özel kap›s›ndan girebiliyor. Ma¤azan›n müdürü Orhan Dalm›zrak, henüz çok yeni olmalar›na ra¤men
özellikle yeni yap›lmakta olan villa tipi evlerin sahiplerinden siparifl ald›klar›n› belirtiyor.
Ma¤azan›n modelleri ve vade avantaj›
sunman›n yan›nda bir baflka avantaj› da
Erzurum’da aç›lan ilk markal› mutfak
ma¤azas› olmas›. Orhan Dalm›zrak “Bu
anlamda rakibimiz yok. Bizim mücadelemiz sadece merdiven alt› tabir etti¤imiz
firmalarla. Ancak o durumda da vade
avantaj›m›z var. Bir atölyenin 12 ay vade yapabilmesi mümkün de¤il. Biz müflteriye bu avantaj› sunuyoruz” diyor.
41
kas›m-aral›k
Bizi Güldürenler
Modern zamanlar meddah›:
Hasan
Kaçan
Röportaj: Seyit Göktepe
42
kas›m-aral›k
Foto¤raflar: Aykut Karadere
S
enaryosunu yazd›¤› ve baflrollerinden birini oynad›¤› “Fesuphanallah” dizisinin setinde ziyaret etti¤imiz Hasan Kaçan,
mahallemize gelmifl de hikâyesini anlatan meddah gibi. Az lafla çok fley anlat›yor. T›pk› televizyon maceras›n› aç›klarken söyledi¤i gibi: “Dergicilik günlerinden buralara geldik. ‹nsan futbol topu
gibidir. Yuvarlan›r, gelir ve gider...”
Kayseri’de dünyaya geldiniz. ‹stanbul’la
tan›flman›z nas›l oldu?
Alt› yafl›mdayken Kayseri’nin ‹ncesu kazas›ndan ‹stanbul’a geliyoruz. Karfl›m›zda art›k Erciyes manzaras› yok. Birdenbire bir deniz manzaras›yla karfl› karfl›ya kal›yoruz. Dün gibi hat›rl›yorum, Haydarpafla’da trenden iniyoruz, vakit gece
yar›s›. Sonra kendimi sallanan bir fleyin
içinde buluyorum. Anlam›yorum ne olup
bitti¤ini önce. Vapurmufl. Sonradan ö¤reniyorum o sallanan fleyin ne oldu¤unu. ‹stanbul’daki ilk iki üç ay›m›zda soka¤a ç›kamad›k biz. Daha do¤rusu annem
ç›kartmad›. Demifller ki anneme, “‹stanbul’un her taraf› deniz, çocuklar düfler.”
Biz hep pencereden bakt›k bu süre boyunca. Yaln›zca kald›r›mlar› görüyorduk.
Kald›r›mlar› deniz san›yorduk. Tafl›n alt›nda su var zannediyorduk. Derken
sonra ilkokul, ortaokul, lise ve dengi
okullar...
Kayseri’de daha sonradan hayat›n›z› çok
etkiledi¤ini düflündü¤ünüz bir olay yaflad›n›z m› hiç?
Hiç unutamad›¤›m bir fley var: Bir kurba¤a öldürmüfltüm. Bu yafla geldim hâlâ unutamad›m bunu. ‹nsan çocukken
canavar oluyor. Özellikle hayvanlara karfl› nedense ac›mas›zlafl›yor. Tarla farelerinin yuvas›na tenekeyle su dökerdik.
Öldürür, sonra da üzülür, gömerdik. Niye öldürüyorsun, niye üzülüyorsun? ‹kinci bir unutamad›¤›m fley daha vard›r:
“Kufl lastik” derler, bildi¤iniz sapan,
elimde, kufl vurmaya gidiyorum. Acemisiyim de bu ifllerin. Bakt›m, a¤açta bir
kufl duruyor. Yaklaflt›m, gitmiyor. Biraz
daha yaklaflt›m, yine gitmiyor. Ta dibine
kadar gittim kuflun. Kufl bana bak›yor,
ben kufla bak›yorum. Sonradan söyledi-
Erkek berberi babas›n›n
dükkân›nda buharl› camlar›
çizerken, babas›n›n eline
tutuflturdu¤u k⤛t kalemle
çizmeye bafllad›. Çizdi, yazd›,
okudu, oynad›. Hasan Kaçan’›n
Kayseri ‹ncesu’dan bafllayan
yolculu¤u devam ediyor
ler, ang›tm›fl o kufl. Kaçmazm›fl. Ang›tlar öyle olurmufl.
‹stanbul’un sizin hayat›n›z için k›r›lma
noktas› say›labilecek bir mekân› oldu mu?
‹stanbul’un benim hayat›mdaki k›r›lma
noktas› Bal›k Pazar›’d›r. Babam›n dükkân› ile ev aras›nda mekik dokumufl
durmuflum. Bir gün babam elimden
tuttu. Beni Bal›k Pazar›’na ç›kard›. Yedi
buçuk yafl›nda falan›m o zamanlar. Gitti¤im yerin Bal›k Pazar› oldu¤unu da bilmiyorum. Çarfl› gibi bir fleyin içinden geçiyoruz. Acayip acayip yarat›klar gördüm orada. ‹stakozu ilk defa orada gördüm mesela. Bal›k Pazar›’n›n bir ucundan di¤er ucuna kadar korku tünelinden geçer gibi yürüdüm, geçtim. ‹stanbul canavarlar kenti gibiydi benim için.
Sonra tabii al›flt›k gittik.
Çocuklu¤unuz Dolapdere-Kas›mpafla civar›nda m› geçti?
Okul Kas›mpafla’da, ev Dolapdere’deydi.
Dolapdere-Kas›mpafla civar›nda sürekli
gidip geldik bu yüzden. Kas›mpafla Lisesi’nde okudum. Sonra futbolculuk mevzular› falan bafllad›. Dolapdere-Kas›mpafla civar›nda oturup da futbol oynamayana acayip bir gözle bakarlar zaten.
Hiç unutmam, bir subay çocu¤u vard›
mesela, asla top oynamazd›. Soka¤a ç›karmazlard› onu. Pencereden bakard›
sürekli. Biz de bazen bize geri göndersin diye ona atard›k topu. E¤lenirdik
onunla.
O y›llarda bir mahalle kültürü kavram›
vard› de¤il mi? Özellikle “Ekmek Teknesi”nde bu kültürü s›kça ifllediniz. O dizinin oluflumunda gençli¤inizde yaflad›¤›n›z
bu semtlerin, canl› tan›¤› oldu¤unuz mahalle kültürü kavram›n›n bir etkisi de oldu mu?
Tabii ki oldu. Ben oturdu¤um mahallede
kimin kim oldu¤unu 10 yafl›mdan sonra
ö¤rendim. Yorgo var, Hristo var... Ermenisi, Rumu, Süryanisi falan filan... Ayn› mahallenin çocuklar›y›z, hiçbir ayr›m›z
gayr›m›z olmadan birlikte oynam›fl›z o
güne kadar. Zaten mahalle kültüründe
ayr›m yoktur. Her fley birbiriyle müthifl
bir uyum içindedir çünkü orada. Biz
kurban bayram›nda madama et götürüyorduk mesela. Madam›n Müslüman
olmad›¤›n› nereden bileyim! Annem,
“Ona da götür” diyordu, biz de götürüyorduk. O da bize paskalya çöre¤i gönderiyordu...
Bir de mahalle bask›s› vard› san›yorum.
Biraz da ondan bahsedebilir misiniz?
Mahalle bask›s›, kesinlikle vard›. Diyelim ki mahalleye yabanc› biri girecek, yan›nda da bizim mahalleden bir
k›z olacak, mümkün mü böyle bir fleyin olmas›? Zaten literatürümüzde
de yerini alm›fl olan bir “Lütfen, mahallemize geldik” mevzusu vard›r,
herkes bilir bunu. Mahalle bask›s› olmas› gereken bir fleydi bana göre
de. Çünkü o bir korumay› getiriyordu
beraberinde.
43
kas›m-aral›k
Bizi Güldürenler
“‹lk karikatürüm
‘G›rg›r’
dergisinde
ç›km›flt›.
‹çinde o ilk
karikatürümün
yer ald›¤› ‘G›rg›r’
dergisinin ayn›
say›s›ndan
16 tane al›p
saklam›flt›m”
Futbolla iliflkiniz mahalleyle mi s›n›rl› kald›?
‹stanbul’un en adi futbol sahalar›nda
top oynad›m. Çukurbostan, Florya,
fienlikköy, Ka¤›thane, Nurtepe, Tarabya s›rtlar›... Buralar futbol yuvalar›m›zd›
bizim. Zaten nereye gitsen ayn›. Her
yer birbirine benzer. Sonra Anadolu’dan gelenlerle mahalle kültürü de¤iflmeye bafllad›. Erzincanl›lar›n mahallesi,
Karadenizlilerin mahallesi gibi mahalle
kavramlar› olufltu yavafl yavafl. Eskinin
o kozmopolit yap›s› giderek çözülmeye
bafllad› böylece.
‹stanbul kültürünün bozulmas›nda, göçle
birlikte gelenlerin kendi topraklar›na ait
gelenek ve görenekleri ‹stanbul’da ›srarla
yaflatmak gibi bir kayg› duymalar›n›n pay›
oldu mu size göre?
‹stanbul kültürü pek çok ö¤eyi içinde bar›nd›ran ortak bir kültür. Anadolu insan›ysa kara saban›n içinde toprakla u¤raflarak kazan›yor hayat›n›. Arada bir fark
mutlaka olacak. Ama ‹stanbul’da birbirini tan›s›n tan›mas›n, “Allah ömürler versin” fleklinde selamlamadan geçmezdi
kimse kimseyi. Karikatürlerde de yerini
alm›flt›r bu olgu zaten. fiimdi bambaflka
bir flehir oldu ‹stanbul... O günlerinden
çok uzak.
Futbolculuk hayat›n›z nas›l geliflti?
‹nsan a¤lar, mamas›n› yer, ayaklan›r, yü44
kas›m-aral›k
rür, sonra da futbol oynamaya bafllar;
bizde böyledir. Kas›mpafla’da her imalathanenin bir futbol tak›m› vard› mesela. Meflhur Dinyakoz vard›r. ‹stanbul’un
en iyi top ayakkab›s›n› Dinyakoz yapard›.
Bizzat baflbakan›n top ayakkab›s›n› da
onlar yapm›flt›r zaten.
Mizahla iliflkiniz nas›l bafllad›?
Rahmetli babam erkek berberiydi. Dükkân›n içinde su kaynard›. fiimdiki gibi flofben yok. Pompal› gaz oca¤›n›n üstünde
kaynard› su. O su kaynad›kça dükkân›n
camlar› bütün buhar olurdu. Ben de
parma¤›mla o buhar›n üzerine bir fleyler
çizerdim. Babam da tak›l›rd› “Camlar› incelteceksin” diye. Sonra bir gün geldi,
“Al bu k⤛tlara çiz” dedi. Bafllad›m t›rafl
ka¤›tlar›na çizmeye. Gazetelerin kenarlar›ndaki o beyaz boflluklar da bizim için
çok önemliydi. Oralara çize çize al›flt›k.
Rahmetli babam bakt› ki ben bu ifli çok
ciddiye al›yorum, Malkoço¤lu’nu çizen
Ayhan Baflo¤lu’na götürdü beni. Kendisi
bizim hemflehrimizdi ayn› zamanda. O
da bakt›, dedi ki: “Bunlar pek çizgi romana benzemiyor, daha çok karikatüre
benziyor.” Ben karikatürün ne oldu¤unu
ilk o gün duydum. Rahmetli Baflo¤lu,
sonra O¤uz Aral’a gönderdi beni. O¤uz
A¤abey o y›llarda Günayd›n gazetesinde
çal›fl›yordu. Ona götürdüm. Bakt›, teflvik
etti. Böylece bafllam›fl olduk. Derken, y›llar y›llar› kovalad›, bugünlere geldik.
Bizi Güldürenler
Çizdi¤iniz bir karikatürü bas›l› halde ilk defa gördü¤ünüzde neler hissetmifltiniz?
‹lk karikatürüm “G›rg›r” dergisinde ç›km›flt›. ‹çinde o ilk karikatürümün yer ald›¤› “G›rg›r” dergisinin ayn› say›s›ndan 16
tane al›p saklam›flt›m. Sonra onlara ne
oldu, hiç bilmiyorum. Bir süre sonra da
zaten “G›rg›r” zamanlar› bitti. Sayfalar›
genifl kadrosuna yetmemeye bafllad›.
Herkes bir baflka dergi ç›karma telafl›na
kap›ld›. Da¤›lmalar bafllad› dergiden. Biz
ayr›ld›k, “H›b›r” diye bir dergi ç›kard›k. Bir
grup ayr›ld›, “Limon” diye bir dergi ç›kard›. Gani Müjde televizyon iflleri yapmaya
bafllad›. Latif Demirci, gazete karikatürleri yapmaya bafllad›. En son, bir gün adres sormaya Sinegraf’a girdim. Bizim
çocuklar vard› orada. “Hadi bir proje
gerçeklefltirelim” dedik, oradan “Ekmek
Teknesi” ç›kt›.
Sizin yetiflti¤iniz zamanlarda yap›lan mizah›n bir dili vard› bana sorarsan›z. ‹ncelikli
bir argo kullan›l›rd›. fiimdi mizah dili de
de¤iflti mi size göre?
Bunu flöyle anlatay›m: Çizgi roman›n zirvesi ‹talya’d›r. Red Kit’ler, Teksas’lar,
Tommiks’ler, Kinova’lar... Bunlar›n hepsini ‹talyanlar yapm›flt›r. Sonra Frans›zlar çok büyük bir geliflme kaydetti bu konuda. Mizah›n içi boflalmaya bafllay›nca
konular cinselli¤in üzerinde yo¤unlafl›r
oldu. Ama cinsellik de bir yere kadar. Fizik bir yerde biter. Mizah›n ruhu olmaz
da, espriyi sadece cinsellikten ibaret
görmeye bafllarsan›z, orada ifl bitmifl
“Ekmek Teknesi’nden sonra rotay› tamamen televizyona çevirdiniz de¤il mi?
Bence do¤rusu da bu zaten. Tiyatro, karikatür genifl kitlelere ulaflm›yor art›k.
Yeni dizi projelerine ihtiyaç var. Dergicilik
günlerinden buralara geldik. ‹nsan futbol
topu gibidir. Yuvarlan›r, gelir ve gider...
Günümüzün mizah anlay›fl›yla sizin yetiflti¤iniz zamanlar›n mizah anlay›fl› aras›nda
ne gibi farklar var?
Bizim yetiflti¤imiz zamanlarda, özellikle
flimdi anman›n gereksiz oldu¤unu düflündü¤üm baz› dönemlerde insanlar
birbirlerine karikatürle küfrediyorlard›.
Asl›nda bu iflin s›rr› flu: Latife latif gerek!
Ne demektir bu? Bir espri yapt›¤›n zaman, o esprinin muhatab› bundan mutluluk duyacak. Senin esprinin seviyesinin
yüksekli¤i takdir ald›¤›nda sen en kral ifli
yapm›fls›n demektir. Afla¤›laman›n, küfretmenin ad› mizah de¤ildir.
“‹flin s›rr› flu: Latife latif gerek! Ne
demektir bu? Bir espri yapt›¤›n zaman,
o esprinin muhatab› bundan mutluluk
duyacak. Senin esprinin seviyesinin
yüksekli¤i takdir ald›¤›nda sen en kral
ifli yapm›fls›n demektir. Afla¤›laman›n,
küfretmenin ad› mizah de¤ildir”
46
kas›m-aral›k
demektir. Ama flmdi çok yetenekli çocuklar var. Yi¤it Özgür, çok zekice ifller
ç›kar›yor sözgelimi. Ahmet Y›lmaz da ayn› flekilde. Ama eski parlakl›k flimdi yok.
Nedenini de söyleyeyim: O dönem mizah›n O¤uz Aral taraf›ndan konulmufl ya
da toplum taraf›ndan konulmufl ama alt› O¤uz Aral taraf›ndan perçinlenmifl bir
anayasas› vard›. O anayasan›n d›fl›na ç›k›lmazd›. ‹nsanlar›n dinsel inançlar›yla,
özrüyle alay edilmezdi. O kurallar çok iyi
mizahç›lar›n yetiflmesinde son derece
önemli bir yer tutmufltur. Zemini olmayan, anayasas› olmayan bir sürü mizah
dergisi çil yavrusu gibi ço¤ald› son zamanlarda.
Mizah ad›na sordu¤um soruyu Kayseri için
de sormak istiyorum. Çocukluk ça¤lar›n›za
göre flimdi ne durumda sizce Kayseri?
Türkiye’de son 20 y›l içinde en h›zl› de¤iflimi, geliflimi gösteren kent hangisidir
diye bir kamuoyu araflt›rmas› yap›lsa,
eminim tek bir flehrin ad› ç›kar ortaya:
Kayseri! Hem flehirleflme olarak, hem
sanayileflme olarak müthifl bir de¤iflim
gösterdi Kayseri flehri. Kayseri’deki o
genifl genifl caddeler bugün pek çok flehirde yok. Belediyecilik çok iyi. Benim sadece birkaç vagondan, demiryolundan,
Erciyes’ten hat›rlad›¤›m Kayseri, flimdi
yemyeflil, p›r›l p›r›l... Sonunda denizi de
getirdiler Kayseri’ye zaten, biliyorsunuz.
Yamula Baraj› flu anda neredeyse Marmara Denizi kadar oldu. Normalde Kayseri’de yazlar s›cakt›r, k›fllar› da buz gibi
so¤uktur. Yamula Baraj› geldikten sonra iklim de¤iflti. fiimdi bir rutubettir gidiyor Kayseri’de. K›sacas›, pek çok fleye
damgas›n› vuran bir flehir oldu Kayseri.
‹stakbal’le bafllayan, ‹pek’le devam eden
bir geliflim sürecinin vard›¤› zirvedir bu.
Hac›lar kasabas›n›n hakimiyeti Kayseri’yi
bambaflka boyutlara tafl›d›.
Boydak’›n Kayseri için katk›s›n› nas›l de¤erlendiriyorsunuz?
Boydaklar Kayseri’de büyümekle yetinmediler. Marka olmak için yap›lmas› gerekenin ne oldu¤unu çok iyi biliyorlard›.
‹talya’ya gittiler. Fuarlarda göründüler
ve ifllerini son derece güçlü bir flekilde
uluslararas› mecraya döktüler. Kayseri’yle birlikte onlar da büyüdüler. Sonuçta da dört dörtlük bir marka oldular.
Ailem ve Ben
Çocu¤um okuldan
flikâyet ediyor....
Okullar aç›ld›. Çocuklar›m›z›n uyum s›k›nt›lar› ya da
okulla ilgili flikâyetleri olacakt›r. Onlar› iyice
dinleyin ama okul yöneticileri ve ö¤retmenlerle de
görüflün. Sorunun ne oldu¤unu anlay›n
Haz›rlayan: Ahmet Turan Öztürk (Merkez Çelik Aile ve E¤itim Dan›flman›)
Ç
ocuklar›m›z zaman zaman
bize okulla ilgili kimi s›k›nt›lar›n› anlatabilirler. Böyle durumlarda hemen karar vermek yerine ebeveynler olarak bize düflen konuyu etrafl›ca araflt›rmakt›r.
Önce çocu¤u dinleyin
Yafllar› küçük de olsa çocuklar da söylediklerinin ciddiye al›nmas›n› isterler.
Çocu¤un duygu ve isteklerine kulak asmamak, kaynayan tencereye kapak
koymak demektir. Çocu¤u susturmak
48
kas›m-aral›k
ve onun davran›fllar›n› k›s›tlamak ise
tencerenin kapa¤›n› adeta lehimlemek
olur. Kapa¤› lehimlenmifl, sa¤lam görünen, atefl üzerindeki içi su dolu tencere bas›nç artt›¤›nda nas›l ans›z›n
patlarsa; dilekleri, sevinçleri, üzüntüleri, endifleleri içe at›lan çocukta da bir
gün ans›z›n patlama olabilir. Bu patlamalar çocu¤un zamanla benli¤ini yitirmesine sebep olur.
Ö¤retmenlerinden ya da okullar›ndan
yak›nan çocuklar›n dile getirdi¤i konularda hakl› olabileceklerini de düflün-
mek gerekir. En iyisi dile getirilen sorunlar›n derinleflmesine f›rsat vermeden meselenin üzerinde önemle durmakt›r. Bunun için, yeri geldi¤inde, onlara baz› gerçekleri aç›klamaktan da
çekinmemeliyiz elbette. Gerçeklerden
birkaç› flunlar olabilir sözgelimi...
G Her ö¤retmen her çocukla yeteri
derecede ilgilenemeyebilir.
G Okul herkesin istedi¤i düzene girmez.
G Biz okul düzenine uymal›y›z.
Çocu¤unuzun okula ilflkin isteklerinden
baz›lar› size uygun gelmiyorsa okul yönetimi ile do¤rudan görüflme yolunu
seçin, onu okulla sizin aran›zda bir elçi
olarak kullanmay›n. fiikâyetlerinizi çocu¤unuza asla yans›tmay›n.
Konuyu araflt›r›n
‹nsanlar›n toplu halde yaflad›klar› yerlerde birtak›m sorunlar›n olmas› do¤ald›r. Önemli olan ise sorunlar›n çözümü
için o sorunlar› gerekli mercilere tafl›yabilmektir. Okul gibi, insanlar›n her yönüyle e¤itilmelerinin hedeflendi¤i kurumlarda sorunlar›n çözümü daha da
büyük bir önem kazan›r.
Bir doktora gitti¤inizde kendinizi doktora her fleyinizle teslim edersiniz; o sizi
muayene eder, sizden tetkikler ister;
ilaçlar yazar; siz hiç itiraz etmezsiniz,
çünkü doktora güvenirsiniz... Okula çocu¤unu veren veli de ayn› durumdad›r:
Çocu¤unu ö¤retmenine, okuluna her
fleyiyle teslim eder. Dilimizde güzel bir
deyim vard›r: Eti senin, kemi¤i benim.
Veli de böyle der. O andan itibaren de
çocu¤un ruhu, hayat›, düflüncesi art›k
ö¤retmenindir. Çocu¤unuzun okulla ilgili getirdi¤i sorun ne olursa olsun, iflin
asl›n› ö¤renmeden hemen okulu ya da
ö¤retmeni suçlama yoluna gitmeyin.
Bu tür durumlar için uygun ve do¤ru
olan›, ona hiç hissettirmeden okulu
aramak, ilgili ö¤retmen ya da idareci
kimse onunla görüflüp olay›n asl›n› ö¤renmektir.
E¤er çocu¤un ortaya koydu¤u her soruna ”Mutlaka senin bir kabahatin vard›r, yaramaz›n tekisin” gibi bir önyarg›yla, olay› iyice anlamadan yaklafl›r ve diyelim ki okulu aramaya hiç gerek görmezseniz, size karfl›laflt›¤› sorunu bir
getirir, iki getirir, üç getirir; dördüncüde
sizin çözüm konusunda yard›m etmedi¤inizi anlar ve art›k sorunlar›n›, dertlerini sizinle paylaflmak iste¤i bile duymaz
olur. Kald› ki her defas›nda kendi çocu¤unuzu suçlu göstermeniz için o okulun
bütün personelinin ve binas›n›n her fleyiyle mükemmel olmas› gerekir ki böyle
bir okul flu anda dünya üzerinde mevcut de¤il.
Veliler, okula olan teveccüh ve güven
eksiklikleri ve “Çocu¤uma bir zarar gelir” endiflesiyle ya da “En basit fleyleri
dahi problem ediyor derler” kayg›s›yla
düflüncelerini okula pek yans›tm›yorlar.
Sorunlar›n çözümünde
okul ile iflbirli¤i
Çocuklarla ilgili sorunlar okula iletilmezse bunun zarar› en baflta okula, sonra
aileye, sonra da çocu¤a dokunur. Okuldaki tutum ve davran›fllar› hakk›nda çocu¤un kendisinden bilgi almaya çal›fl-
mak çok da do¤ru bir yaklafl›m de¤ildir.
Çünkü çocuklar genellikle her fleyi söylemezler. Saklad›klar› bir fleyler olabilir.
Okulla ilgili olsun olmas›n, var olan sorunlar›n› okula gidip ö¤retmeniyle tart›flmaktan çekinmeyin. Bu sorunlardan
baz›lar›na ö¤retmen sizden daha tarafs›z, objektif bir gözle bakacakt›r.
Ayr›ca ayn› güçlüklerle karfl›laflan baflka velilerden bahsedece¤i için hangilerinin size özgü, hangilerinin genel oldu¤u hakk›nda fikir edinirsiniz. Çocu¤unuz
uslu ve çal›flkansa ö¤retmeniyle aran›zdaki iliflkiler de tabii iyi olacakt›r.
Çocuk yaramaz ve ders durumu iyi de¤ilse bu iliflkiler gergin ve nazik hale gelebilir. Ebeveyn de ö¤retmenler de do¤ru olan›n kendi yapt›klar› oldu¤unu düflünürler. Anne baba daha bafltan flunu
kabul etmelidir ki ideal bir ö¤retmen,
ö¤renci konusunda anne baba kadar
duyarl› ve bu konuda daha çok ç›rp›nan
ö¤retmendir.
Ö¤retmenle s›k› bir diyaloga, iflbirli¤i içine girilirse birçok fley kolayca halledilebilir. Yeni ders y›l›n›n bafl›nda ö¤retmenle görüflür ve ona çocu¤un daha
önceki y›llarda okul hayat›n›n nas›l geçti¤i yönünde bilgiler verirseniz, bununla
birlikte çocu¤un iyi ve kötü yönlerini
aç›kça izaha çal›fl›rsan›z en do¤rusunu
yapm›fl olursunuz.
49
kas›m-aral›k
Dekorasyon
Güne güzel
bafllamak için...
Hayat›m›z›n bir bafllang›c› oldu¤u gibi her günümüzün
de bir bafllang›c› var. Bu bafllang›c› ne kadar iyi
yaparsak günü de o derece iyi yaflam›fl oluruz.
Güne merhaba demek için seçece¤iniz ‹stikbal’in
Trendy yatak odas›na Deco Aksesuar ürünlerinin
sihirli dokunuflu görülmeye de¤er
Sanat Yönetmeni: Handan Tan›tm›fl
Foto¤raf: Metin Do¤an
vimizin huzuru bizim her fleyimiz. Zaten bütün çabam›z da bu huzuru yaratmak için de¤il mi? Ev, bizim z›rh›m›z gibidir. Soka¤a ç›kar ç›kmaz korumaya, kollamaya bafllar bizi. Biz bunu görmeyiz ama,
hissederiz sadece. Bazen bir tek odas›n›, bir tek köflesini anmak bile içimizin ›s›nmas›na, gönlümüzün ferahlamas›na yeter de artar bile. Oturma odas›, mutfak, salon, yatak odas›...
Her birinin içinde ayr› ayr› mutluluklar yaflam›fl›zd›r ve mutluluk büyüyüp koca bir evin ortak de¤eri olup ç›km›flt›r art›k.
‹stikbal Trendy Yatak Odas› ve Deco Aksesuar birlikteli¤i ev
huzurunun devaml›l›¤› için hayat›m›za yepyeni de¤erler kat-
E
50
kas›m-aral›k
may› sürdürüyor. ‹stikbal’in eflsiz çizgisi, Deco’nun renkli tasar›mlar›yla zenginleflen odalarda günün her saati ayr› bir
sevinç, ayr› bir konfor içinde yaflan›yor.
Güne güzel bafllaman›n en etkili yolu elbette ki güzel bir uykudan geçiyor. Dinç uyan›lan sabahlar baflar›l› ve verimli bir
ifl günü geçirme konusunda bize belki de her fleyden çok
yard›mc› oluyor. Duvarlar› süsleyen tablolarda do¤an›n eflsiz
güzelliklerini bulup içimizde bir bahar sabah› sevinci duyduktan sonra Trendy Harmony hal›n›n yumuflac›k zemininine
de¤en ayaklar›m›z›n alt›nda yemyeflil çimenler üzerinde yürür gibi olman›n hissini yafl›yoruz.
DECO AKSESUARSURLAR
“Kalvalt›n›n mutlulukla
bir ilgisi var”
fiiirimizin büyük ustalar›ndan Cemal
Süreya’n›n deyimiyle “mutlulukla mutlaka bir ilgisi” olan kahvalt› için bizi
bekleyense desenleriyle içimizi ›s›tacak çay seti ve alt k›sm›n› belki bir çekmece olarak bile kullanabilece¤imiz
bir köfle masas›. Bu cam masan›n alt
ve üst k›s›mlar›n› birbirine ba¤layan
motiflerdeki k›vrakl›k da ayr›ca dikkate
de¤er. Orta sehpan›n sa¤lad›¤› olanaklardan yararlan›p kahvalt›n›z› odan›n sizin seçti¤iniz bir köflesinde yapmak da elinizde. fi›k bir tasar›mla meydana getirilen alt k›sm›ndaki tekerlekler sayesinde orta sehpay› gönlünüzden geçen her noktayaulaflt›rabilir,
kahvalt›n›z› orada yapabilirsiniz. E¤er
tercihiz masa bafl›nda oturmak de¤il
de, hal›n›n yumuflakl›¤›yla beraber çaydan ilk yudumlar›n›z› almaksa ‹stikbal
Trendy ve Deco iflbirli¤inin size bu konuda da önerebilece¤i bir seçenek
var: dekoratif k›rlentler. Parmaklar›n›z›n aras›nda hissedece¤iniz yumuflakl›¤›n›n yan›nda renkleri ve odan›n her
bir köflesiyle ayr› ayr› müthifl bir uyum
sergileyen desenleriyle bu k›rlentleri
yata¤›n›zda da bulabilir, onunla da
renkli ve tatl› rüyalara do¤ru yelken
açabilirsiniz.
Sabah saatlerinde yakalad›¤›n›z huzur
sizi akflam boyunca da terk etmeyecektir. Sundu¤u incelikli aksesuarlarla
günün her dakikas›n› yaflan›l›r k›lan
Deco’nun sundu¤u bir di¤er güzellik
de sehpa üzerinde yerini alan mumlar. Mutlu bir sabah kahvalt›s›n›n yan›nda romantik bir akflam yeme¤i için
de rahatl›kla tercih edilebilecek yatak
odas› için olmazsa olmaz unsurlardan
biri de fluphesiz bu mumlar.
Trendy Yatak Odas› tasar›m› içinde
özellikle han›mlar›n ilgisini çekecek
ürünler de yer al›yor. Odan›z›n genel
havas›yla etkileyici bir uyum sergileyen
flifonyerle ayna karfl›s›nda geçirilecek
dakikalar çok daha e¤lenceli, çok daha konforlu yaflanacak. Çiçeklerle ya
da özellikle görmek istedi¤iniz sizin
için önemli bir yer tutan nesnelerle
süsleyebilmenize olanak tan›yacak kadar genifl yüzeyiyle ve göze çok hofl
Tablo: 20004, 20005
Dekoratif k›rlent: 0105.79.09
fuflya, T-600, 0105.31.06A,
T-900, 0105.79.09 k›rm›z›
Mumlar: Ti amo mumlar;
Je T’a›me mumlar
Çay seti: l love you/Ti amo ikili
çay seti, l love you/Ti amo
üçgen tabak
Hal›: Trendy Harmony 1402 Red
Sehpalar: 2036 coffee table
(köfle sehpa), 2137 coffee table
(orta sehpa)
Lambader: ML-4302-9
Ev tekstili: Brody pembe
petek pike
görünen çelik tutamaklar›yla odan›n
genel ruhuna çok fley katan çekmeceleri sayesinde bu flifonyer de gündelik
hayat›n›z›n en önemli nesnelerinden
biri haline gelmeye aday.
Evet, evimizin huzuru bizim her fleyimiz. Huzuru yakalayabilmek içinse özgün tasar›mlar›yla hayat›m›za renk katan ürünler en büyük ihtiyac›m›z. ‹stikbal Trendy yatak odas› ve Deco’nun
benzersiz eserleri bizlere bu huzuru
yakalayabilme ve bir ömür boyu sürdürme konusunda flüphesiz ki en büyük yard›mc› konumunda.
51
kas›m-aral›k
Spor
52
kas›m-aral›k
Befliktafl
sa¤lam ellerde!
Türk futbolunda nas›l ki bir jenerasyon gelip güzel
fleyler baflarm›fl; Avrupa Futbol fiampiyonas›
finallerine kat›lm›fl, dünya üçüncüsü olmuflsa, flimdi
Türk antrenörlü¤ü de böyle bir jenerasyon yakalad›.
Büyük tak›mda baflar›l› olmak, di¤er tak›mlar›m›z›n da
kap›s›n› Türk teknik direktörlere açmas› aç›s›ndan çok
önemli diye düflünüyorum
Röportaj: Seyit Göktepe
Foto¤raflar: Aykut Karadere
E
olan güvenini bofla ç›karmamaya çal›fl›yoruz. Türk antrenörlerin baflar›l› olabileceklerini göstermek sorumlulu¤uyla
zor flartlarda gerçeklefltirilen bir görevi
lay›k›yla yerine getirmeye çal›fl›yoruz.
Futbola yaklafl›m aç›s›ndan Anadolu’yla ‹stanbul aras›nda ne gibi farklar var?
Ben ‹stanbul’da büyük tak›mda futbol
oynad›m. fiu anda da büyük tak›mda antrenörlük yap›yorum. Büyük camian›n
takip edeni, taraftar toplulu¤u daha fazla oldu¤u için buralarda ilginin, beklentinin de çok yüksek oldu¤unu söylemek
zorunday›m. Dolay›s›yla sorumluluklar
biraz daha üst seviyeye ç›k›yor. Bu sorumluluklar›n sonucunda da al›nan iyi
sonuçlarda geliflen olumlu tepkiler daha üst seviyede, daha sivri; al›nan kötü
sonuçlara gösterilen tepki de di¤erlerine nazaran biraz daha keskin oluyor. O
yüzden büyük tak›mlarda görev yapmak
çok daha zor. Bizler tabii elimizden geldi¤ince baflar›l› olmaya, insanlar›n bize
Kayseri’nin küme düflme tehlikesi yaflad›¤› sezondan sonra gelen baflar›da, çok büyük bir hedef konmamas›n›n getirdi¤i bir
rahatl›¤›n da pay› olabilir mi?
Aç›k konuflmak gerekirse ben Say›n
Baflkan›m›z Recep Mamur’la konufltu¤umda beklentileri o do¤rultudayd›. “Bir
sene önce çok s›k›nt› yaflad›k, önümüzdeki sene bu problemi yaflamayal›m,
geçifl dönemini sorunsuz atlat›p ligi tamamlayal›m yeter” diye bir düflünceleri
vard›. Tabii ki bizim hedefimiz o kadar
alt seviyede kalmayacakt› ama yapt›¤›m›z haz›rl›klar ve oluflturdu¤umuz kadroyla amac›m›z çok para harcamadan,
bir s›k›nt› yaflamadan sezonu bitirmek
do¤rultusundayd›. Daha sonras›nda ise
kendi içimizdeki dinamikleri biraz daha
harekete geçirmeye bafllad›k. Bizi baflar›ya götürecek güzel de¤erler ürettik
futbolcu arkadafllar›m›zla. fiehir biraz
daha sahiplenmeye bafllad›, taraftar
destek vermeye bafllad› ve sonucunda
rtu¤rul Sa¤lam’› Ümraniye’de
Befliktafl Nevzat Demir Tesisleri’nde ziyaret ettik. Futbolcularla
s›k› bir çal›flma temposunda
olan Ertu¤rul Sa¤lam, tak›m›n› Trabzonspor maç›na haz›rl›yordu. 24
Ekim’de fiampiyonlar Ligi’nde Liverpool’la karfl›laflacak olan tak›m disiplinli bir
biçimde antrenman yap›yordu. Ertu¤rul
Sa¤lam’la Türk futbolunu konufltuk.
böyle bir baflar› olufltu. Böyle bir baflar›n›n k›sa bir zamanda gelece¤ini çok
planlam›yorduk ama baflar›l› olaca¤›m›z› biliyorduk. Kadroyu oluflturduk; tesisleflme yolunda, kulübün kurumsallaflmas› ad›na çok güzel fleyler yap›ld›.
Oyuncular›m›z sorumluluk ald›lar, bizler
de birçok antrenörden çok daha fazla
fedâkarl›k yap›p çal›flt›k. Sonuçta, üretti¤imiz de¤erlerle o baflar› yakaland›. Bir
sonraki y›l da baflar› devam edince elde
edilen baflar›lar›n, yap›lan fleylerin tesadüf olmad›¤›n›, çal›flman›n, planlaman›n
ürünü oldu¤unu da herkese ispat etmifl
olduk.
Kayserispor bu y›l da fena gitmiyor asl›nda Tolunay Kafkas ile...
‹yi gidiyorlar... ‹yi maçlar oynuyorlar. Çok
rahatl›kla flunu söyleyebilirim ki bizim b›rakt›¤›m›zdan çok daha iyi durumdalar
flu anda.
Türk futbolunda bir döneme damgas›n›
vurmufl futbolcular flimdi teknik direktör
olarak görev almaya bafllad›lar. Bülent
Korkmaz, Aykut Kocaman, siz...
‹yi futbolcu iyi bir teknik direktör olacak
diye bir kural yok. Art›k nas›l Türk futbo53
kas›m-aral›k
Spor
lunda bir jenerasyon gelip güzel fleyler
baflar›yor; Avrupa Futbol fiampiyonas› finallerine kat›l›yor ya da dünya üçüncüsü
oluyorsa ayn› flekilde flimdi Türk antrenörlü¤ünde de böyle bir jenerasyon yakaland›. Baflar›l› da oluyoruz. As›l zorluk bu
baflar›y› devaml› bir hale, istikrarl› bir hale getirmek. Tabii burada benim misyonum çok önemli: Büyük tak›mda baflar›l›
olmak, belki de bundan sonra di¤er tak›mlar›m›z›n da kap›s›n› Türk teknik direktörlere açmas› aç›s›ndan çok önemli diye
düflünüyorum. O yüzden herkesin destek
olmas›n› bekliyorum.
Futbolcuyken içerden bak›yordunuz. Teknik
direktör olarak d›flardan bakmak durumundas›n›z. Bu iki durum aras›ndaki farklar nedir sizin aç›n›zdan?
Futbolcuyken kendi iflinizi yap›p kendi sorumlulu¤unuzu gerçeklefltirip bir kenara
çekilebiliyordunuz. Antrenörlükte öyle de¤il. Akl›n›zda 25-30 futbolcu, 25-30 yönetici, bir o kadar personel... Yaklafl›k olarak
100 kifliyle bire bir mesai harcamak zorundas›n›z. Kendi hedefleriniz, kendi planlar›n›z do¤rultusunda bu insanlarla bir hedef birlikteli¤i oluflturmak zorundas›n›z.
Çünkü bizim baflar›m›z› bu insanlar destekleyecekler. Tesiste çal›flan çimciden
aflç›ya kadar herkesin baflar›m›zda pay›
oluyor. Çimci iflini iyi yaparsa düzgün zeminde antrenman yapaca¤›z, performans›m›z olumlu flekilde etkilenecek. Aflç›m›z
iyi yemek yaparsa futbolcular mutlu olacak. Yönetimimiz bize sa¤l›kl› ortam haz›rlarsa biz iflimizi iyi yapaca¤›z. Futbolcular
sorumluluk al›rsa baflar›l› olaca¤›z. Dolay›s›yla antrenörlükte futbolculu¤a nazaran
biraz daha fazla mesai harcamak, biraz
daha fazla fedakârl›k yapmak, sorumluluk
almak zorundas›n›z.
Türk futbolunda bilimsel yöntemlerle, bilimsel futbolun oynand›¤›n› düflünüyor musunuz?
Son dönemde birçok antrenör akadafl›m›z art›k futbolda destek unsurlar›n› sonuna kadar kullanmaya baflad›. Nedir
bunlar? Bilim, t›p, teknoloji, sosyoloji, pedagoji... 16 yafl›nda çocuklar var bizim
tak›m›m›zda. Dolay›s›yla birçok daldan
destek almak gerekiyor. Art›k futbola katk› sa¤layacak ne kadar fley varsa herkes
birbiriyle yar›fl›r hale geldi bu olanaklar54
kas›m-aral›k
dan yararlanmak için. Çünkü yüzde birlik,
yüzde ikilik art› destekler bile skoru de¤ifltirir oldu günümüz futbolunda. O yüzden ufak detaylar› kimse kaç›rmak istemiyor.
Teknik direktörün görevlerinden biri de
futbolcular› motive etmek mi?
‹flin antrenman k›sm› elbette ki çok
önemli. Hem fiziksel, hem zihinsel anlamda. Bunun yan›nda geçmiflte futbol
oynayan antrenörler için futbolcunun ruhundan anlamak, futbolcunun neler düflündü¤ünü empati yoluyla anlamak çok
önemli bir yer tutuyordu. Ama tabii iflin
bir de teorisi var. Bu yüzden de antrenman bilgisini, spor fizyolojisini, spor psikolojisini, sosyolojisini ve de anatomiyi bilmek gerekiyor. O yüzden, dikkat ederseniz bu dönemdeki teknik direktörlerin
ekibindeki antrenör say›s›nda çok art›fl
oldu¤unu görürsünüz. Kaleci antrenörünün, kondisyonerin zorunlu olarak bulundurulmas› gerekiyor.
Futbolumuzda fairplay ruhu sizin bekledi¤iniz, arzu etti¤iniz düzeyde mi flu anda?
Bundan 10 sene öncesinde bu yap› vard›. Tamam, bir rekabet ortam› var ama
herkes Befliktafl’a sempati duyuyordu.
Bunu oluflturmak için zamana ihtiyac›m›z var. Camia olarak bu coflkuyu bizim
içimizde yaflamam›z laz›m. Herkesin
sevgi ve sayg› duydu¤u bir tak›m olabilmek için fairplay kurallar›n› üst düzeyde
uygulamam›z gerekir. Taraftarlar›m›z›n
bu konuda bize destekte bulunmalar› gerekiyor. Rakip tak›m› da baflar›s›ndan,
galibiyetinden dolay› kutlayabilece¤imiz
günler görece¤iz ülke olarak inflallah...
Kültür & Sanat
K‹TAP
Gerçet Sat›flç›lardan
200 Sat›fl Tavsiyesi
ÇOK
D‹NLENENLER
Hediye
Özcan Deniz
‹nand›¤›m Masallar
Pinhani
Film Müzikleri
Orhan Gencebay
‹stanbul’s Secrets
Albümde fievval Sam’›n
seslendirdi¤i türkülerin
yan› s›ra Amerika’dan
Portekiz’e, ‹spanya’dan
‹ngiltere’ye, Fransa’dan
Türkiye’ye dünyan›n
dört bir yan›ndan
müzisyenlerin katk›s›yla
kaydedilmifl flark›lar yer
al›yor.
Çeyrek: 25. Y›l Özel Albümü
Ezginin Günlü¤ü’nün yirmi
beflinci y›l›nda yirmi befl
sanatç›n›n seslendirdi¤i
Ezginin Günlü¤ü
flark›lar›...
‹stanbul Konserleri
fiebnem Ferah flark›lar›
yepyeni düzenlemelerle
bu albümde.
En Güzel Düfller
Düfl Soka¤› Sakinleri’nden
aflklara ve düfllere dair
flark›lar.
Raks-› Fas›l
‹nce Saz ile Oyun Havalar›
Raks-› Fas›l, icralardaki
ustal›k ve eserlerin neflesi
ile, “fiimdi dans zaman›”
dedirtiyor.
56
kas›m-aral›k
Bu kitapta sahadaki sat›flç›lar, meslektafllar›na tavsiyeler veriyor. Neredeyse her sayfaya bir tavsiye düflüyor ve okunmas› çok kolay bir kitap ç›k›yor ortaya. Sat›fllar›n›z› rekor
seviyesinde art›rmak m› istiyorsunuz? Müflteri adaylar› bulman›n ve
de¤er verilen müflterilerle kal›c› iliflkiler kurman›n yeni yollar›n› m› ö¤renmek istiyorsunuz? “200 Sat›fl
Tavsiyesi”ni al›n ve bunun nas›l yap›laca¤›n› gerçek uzmanlardan ö¤renin. “200 Sat›fl Tavsiyesi” profesyonel mükemmelli¤e ulaflma aray›fl›n›zda size yard›m etmek için sahadaki en iyi hikâyeleri bir arada topluyor. Selling Power dergisinin -dünya
çap›ndaki sat›fl profesyonellerinin en
gözde dergisi- okurlar›n›n kendi
perspektiflerinden anlatt›klar› hikâyeler arac›l›¤›yla, pek çok konuda
yüzde yüz baflar› getirecek tavsiyeler edineceksiniz.
Gerhard Schwandtner
Çeviren: Ozan Mert Özkan
MediaCat Kitaplar›
‹novasyonla Baflar›y›
Yakalayan Türkler
Son y›llarda her alanda karfl›m›za ç›kan “inovasyon”, ifl dünyas›n›n gündemine tamam›yla
yerleflmifl durumda. ‹novasyon hakk›nda uluslararas› toplant›lar yap›l›yor, üzerine kitaplar
yaz›l›yor, gazete ve dergilerde çeflitli haberler
ç›k›yor. Peki ya Türkler inovasyonu nas›l keflfetti? fiafak Altun imzas›n› tafl›yan kitapta bu
sorunun yan›t›yla birlikte yenilikçi fikirleriyle
baflar›y› yakalayan Türk ifladamlar›n›n öyküsünü de bulacaks›n›z.
fiafak Altun
MediaCat Kitaplar›
‹dare Etmek mi?
Yönetmek mi?
De¤iflimle bafla ç›kmak ve gelece¤i yaratmak zorunda olan lider ile önceden belirlenmifl hedeflere ulaflmak için çaba gösteren ve düzeni sürdürmek zorunda olan yönetici aras›ndaki fark nedir? Rolleri ne kadar özdefl, ne kadar farkl›d›r? Liderlik nas›l kazan›l›r ve nas›l sürdürülür?Aralar›nda siyasetçilerin, ifl dünyas›ndan bireylerin, bilim adamlar›n›n ve
medya mensuplar›n›n bulundu¤u 48 kiflinin görüfllerini bir araya getiren
Sevinç Ergin, yönetimi bütün art› ve eksileriyle baflar›yla irdeliyor.
Editör: Sevinç Ergin
Sistem Yay›nc›l›k
Sat›fl Noktas› Reklamc›l›¤›n›n
Gücü: Sat›fl Noktas›nda Pazarlama
Pazarlama alan›ndaki önemli akademisyen ve uygulamac›lar›n yaz›lar›ndan derlenen bu çeviri kitap Türkiye’de bu konuda yay›nlanm›fl ilk kitap
olma özelli¤ini de tafl›yor. Tüketici davran›fllar› ve bunlar›n Sat›fl Noktas› (P-O-P) reklamlar› üzerindeki etkileri ile baflar›l› baflar›l› bir kampanyay› perakende ortam›na tafl›mak için gerekli tasar›m, mühendislik ve
üretim uzmanl›¤› konular›nda bilgiler içeren kitapta, sadece bu alanda
kullan›lan terminoloji de¤il, perakendecilerin, marka pazarlamac›lar›n›n
kararlar›n› etkileyen trendleri de okuyabileceksiniz.
Editör: Volkan Keskino¤lu
MediaCat Kitaplar›
F‹LM
ÇOK
OKUNANLAR
Bu kez 13 kifliler
Ocean’s Thirteen
Yönetmen: Steven Soderbergh
Oyuncular: Bradd Pitt, Elliott Gould, Al Pacino,
Matt Damon, George Clooney, Bernie Mac
Yap›m Y›l›: 2007, Süre: 117 dakika
Daha cesur, daha riskli. Bugüne kadar yap›lm›fl en
görkemli soygun. George Clooney, Brad Pitt,
Matt Damon ve daha fazlas›, Steven Soderbergh’in
yönetmenli¤inde; zekâ, stil ve karizmayla donanm›fl
olarak yeni bir ifl için yeniden topland›.
Oyunu yine Danny Ocean yönetiyor ve elbette hiçbir
pürüz ç›km›yor. Kimse yaralanm›yor; Will Bank
(Al Pacino) hariç. Ocean tak›m› onu en zay›f
yerinden vuruyor: cüzdan›ndan. Bank’›n yeni lüks
kumarhane kulesi The Bank’›n aç›l›fl gecesinde,
kartlar›n her çevrilifli ve zarlar›n her yuvarlan›fl›
bahisçilerden birine kazand›r›yor.
Veda
Ayfle Kulin
Everest Yay›nlar›
Osmanl› tarihi ve
‹stanbul üzerine bir solukta okunacak
bir roman.
Küçük Yalanlar Kitab›
Hikmet Hükümeno¤lu
Everest Yay›nlar›
Biz Kimden Kaç›yorduk Anne?
Perihan Ma¤den
Can Yay›nlar›
Will Smith
yine harikalar
yarat›yor
Ömür dedi¤imiz
nedir ki?
Bir Ömür Yetmez (Saturno Contro)
Yönetmen: Ferzan Özpetek
Oyuncular: Serra Y›lmaz, Stefano Accorsi,
Margherita Buy
Yap›m Y›l›: 2007, Süre: 116 dakika
“Bir Ömür Yetmez”, k›rkl› yafllar›na gelmifl bir grup
arkadafl›n dostluklar›n›, sevgilerini ve hayatlar›n›
sorgulamas› etraf›nda gelifliyor. Birbirlerinden farkl› olsalar da, neredeyse bir aile kadar ba¤l›lar birbirlerine. K›rg›nl›klar, çat›rdayan
iliflkiler, sevinçler ve günlük telafllar apans›z bir trajedinin etkisiyle gölgeleniyor. Her biri ac›yla
kendince bafla ç›kmaya çal›flan
arkadafllar için belki de en iyisi
omuz omuza verip öyle gö¤üs
germek. Olacak m› dersiniz?
Pursuit of Happyness (Umudunu Kaybetme)
Yönetmen: Gabriele Muccino
Oyuncular: Will Smith, Thandie Newton,
Jaden Smith
Yap›m Y›l›: 2006, 112 dakika
Chris, efli evi terk edince befl yafl›ndaki o¤lu Chiristoper ile bafl bafla kal›r. K›sa süre
sonra da oturduklar› daireden ç›kart›l›r ve
geceyi geçirmek için düflkünler evinde,
otobüs dura¤›nda, bulabildikleri her yerde
kal›rlar. Babal›k görevini her flartta yerine
getirmeye ça›flan Chiris için tek destek o¤lunun kendisine duydu¤u sevgidir. Babao¤ul sevgisinin gönüllerde iz b›rakacak hikâyesini izlerken sizler de kendi hayat›n›zdan bir fleyler bulacaks›n›z. Sergiledi¤i ola¤anüstü oyunculuk performans›yla en iyi
erkek oyuncu dal›nda Oscar ve Alt›n Küre
aday› olan Will Smith de filmin unutulmazlar aras›ndaki yerini flimdiden almas›nda
önemli bir pay sahibi durumunda.
Jean Christophe Grange
fieytan Yemini
Do¤an Kitap
Paul Auster
Brooklyn Ç›lg›nl›klar›
Can Yay›nlar›
Sinemada
çizgi roman
esteti¤i
300 Spartal›
Yönetmen: Zack Snyder
Oyuncular: Dominic West,
Leana Headey, Geard Butler
Yap›m Y›l›: 2007, 112 dakika
“Sin City”nin yarat›c›s› Frank Miller’in
unutulmaz çizgi roman›ndan
uyarlanan “300 Spartal›”, vahfli
görselli¤i, canl› aksiyon ve CGI
animasyonun muhteflem birleflimi ile
ekranlara kan ve korku getiriyor.
Film, Kral Leonidas (Geard Butler)
ve 300 Spartal›’n›n Zerhas (Rodrigo
Sentaro) ve dev Pers ordusuna karfl›
ölümüne mücadele etti¤i tarihi
Termopil Savafl›’n› tüm flidditiyle
anlat›yor. Tarihi savafl meydan›nda
yaflay›n ve sinema sanat›n›n geldi¤i
en son noktay› kendi gözlerinizle
görün.
57
kas›m-aral›k
Sa¤l›k
Y‹NE KIfi, Y‹NE NEZLE-GR‹P
“Ellerinizi y›kay›n, yak›n
temastan kaç›n›n”
Kendini iyiden iyiye hissettirmeye bafllayan k›fl
flartlar›yla birlikte so¤uk alg›nl›¤› ve grip de ciddi bir
yayg›nl›k kazan›yor. Biz de bu konudaki önlemler ve
tedaviler konusunda Op. Dr. Arif Kaba ile sizler için
bir söylefli gerçeklefltirdik
O
pr. Dr. Arif Kaba, nezlenin so¤u¤a maruz kald›¤›m›zda, üflüdü¤ümüzde veya terledi¤imizde olufltu¤una
inand›¤›m›z› ama asl›nda bu durumlar›n nezle oluflumunda veya hastal›¤›n ciddiyetinde etkisinin yok denecek kadar az oldu¤una dikkat çekiyor. Peki neden so¤ukta daha çok hasta oluyoruz o zaman? Çünkü virüsler so¤uk ortamda
a¤›z ve burun mukozas›na daha kolay girifl yap›yor. Stres, alerji ve
burun aç›kl›¤› ile bo¤az› etkileyen olumsuz koflullar nezleyi kolaylaflt›ran etkenler.
Nezle (so¤uk alg›nl›¤›) nedir?
Hapfl›rma, bo¤az ve genizde yanma/batma, burun ak›nt›s› flikâyetleri ile birlikte görülen nezle (so¤uk alg›nl›¤›), en s›k yakalan›lan
hastal›k olarak karfl›m›za ç›k›yor. Genellikle hafif geçirilen bir hastal›k olmas›na ra¤men belirtiler bir-iki hafta sürebiliyor ve doktora baflvuru gerekebiliyor; hatta ifl ve okulun aksamas›na neden
olabiliyor. So¤uk alg›nl›¤› genelde çocuklarda daha s›k görülür. Bunun nedeni çocuklarda enfeksiyona karfl› direncin henüz tam geliflmemifl olmas›, krefl ve okullarda sürekli di¤er çocuklarla temasta olmalar›d›r. Okul ça¤› çocuklar›nda nezle olma say›s› y›lda
12’ye kadar yükselebilir. Eriflkinler ise senede iki-dört kez nezle
olmakla beraber bu say› de¤iflkenlik gösterebilir. Yafllar› 20-30
aras›ndaki han›mlar erkeklere oranla daha s›k nezle olur. Bunun sebebi han›mlar›n çocuklara daha yak›n olmas›d›r. 60 yafl›ndan sonra ise senelik nezle say›s› ortalama birdir.
Nezlenin belirtileri nelerdir?
Nezlenin belirtileri s›kl›kla enfeksiyon sonras› üç gün içinde
bafllar ve genellikle burun ak›nt›s›, burun t›kan›kl›¤›, hapfl›rma, bo¤azda yanma, öksürük ve bafl a¤r›s› fleklinde kendini gösterir. Atefl genellikle düflüktür, fakat çocuklarda yüksek olabilir. Belirtiler 2-14 gün sürer ama ço¤u hasta bir haftada toparlan›r. Ciddi hastal›k belirtileri olmayan basit nezlede, flikâyetlere göre
58
kas›m-aral›k
semptomatik tedavi uygulan›r. Yatak istirahati, bol s›v› al›nmas›, ›l›k tuzlu su ile gargara, ak›nt› kesici ilaçlar ve parasetamol gibi a¤r› kesici ve atefl düflürücüler tedavide baflvurulmas› gereken bafll›ca tedavi yöntemleridir.
Grip nedir?
Grip yine nezledeki gibi virüslerin neden oldu¤u, ancak belirtilerin daha a¤›r oldu¤u bir hastal›kt›r. Atefl, kas a¤r›lar›, bafl
a¤r›s›, bitkinlik, ifltah azalmas›, kuru öksürük ve bo¤azda yanma gripte daha ön plandad›r. Yatak istirahati gereklili¤i nezleye göre daha fazlad›r ve ifl ile okulun aksamas›na neden
olur. Birçok hasta problemsiz iyileflir, ancak bazen burada
da hastal›¤a bakteriyel enfeksiyon eklenebilir: Orta kulak iltihab›, sinüzit veya bronflit gibi. Bu tip enfeksiyonlar ev istirahati ile rahatl›kla önlenebilir. Baz› hastalarda daha ciddi bir
durum olan zatürre de tabloya eklenebilir. Grip belirtileri
gözlendi¤inde belki de en gerekli olan tedavi yöntemi, ev istirahatidir. Nezle tedavisinde kullan›lanlara ek olarak antiviral ilaçlar belirtilerin süresini ve ciddiyetini azaltmak için kullan›labilir. Bu ilaçlar özellikle yafll›lar ve gribe ba¤l› komplikasyon riski olan genel durumu bozuk hastalar için faydal›d›r. C
vitamini ve buhar solunmas› hastal›k döneminde belirtileri
etkisizlefltirip hastal›¤›n izledi¤i süreci k›saltabilir.
Nezle ve gripten
korunman›n ve
yay›l›m›n› önlemenin
yollar› nelerdir?
1. Ellerinizi y›kay›n. Ellerin y›kanmas› mikroplar›n
uzaklaflt›r›lmas›nda oldukça önemlidir. Sabun ve
akan s›cak su ile nezle virüsleri el ve parmak cildinden temizlenir. Sabun ve deterjanlar nezle virüsünü etkilemez, virüsler y›kama ile mekanik olarak
ortamdan uzaklaflt›r›l›r. El y›kama, nezle olan kifli
veya eflyalar› ile kurdu¤umuz temastan sonra çok
önemli bir yer tutar. Özellikle çocuklara, hasta
olan kifli ile temas ettiklerinde, ellerini y›kamalar›
ö¤ütlenmelidir.
2. Fincan veya bardaklar› paylaflmay›n. Tek kulla-
Grip afl›s› faydal› m›?
n›ml›k k⤛t bardaklar, özellikle okul ve iflyerlerinde
Her sene tekrarlanan grip afl›lar› ile gripten korunmak
mümkündür. Grip afl›s› ideal olarak ekim ve kas›m aylar›nda
i¤ne ile uygulanmal›d›r. Uluslararas› kurulufllar 6-23 ay aras› çocuklar ve bu çocuklarla temasta olan eriflkinlerin, ebeveynlerin afl›lanmas›n› önermektedir. Ayr›ca yine 50 yafl›n
üzerindeki bireyler ve ast›m, kronik kalp ve akci¤er hastal›¤›
olanlar, grip sezonunda hamile kalmay› planlayan bayanlar
ve sa¤l›k çal›flanlar›n›n grip afl›s› kullanmalar› önerilir.
mikroplar›n yay›lmas›n› önlemede baflar›l›d›r.
3. K⤛t mendil kullan›n. K⤛t mendile sümkürerek çöpe atmak en iyisidir. Burun ak›nt›s› burundan temizlenir. Kirlenmifl mendili hemen atmak
önemlidir, zira masaya, koltu¤a, sandalyeye vs. temas ile baflkas›na virüs bulaflabilir.
4. Gözlere, burun ve a¤za dokunmay›n. Nezle olan
Nezle ve grip baflka sorunlara
neden olur mu?
Nezle ve grip genellikle sorunsuz olarak, basit önlemler ve tedavilerle iyileflir. Ancak bazen oluflabilen
komplikasyonlar nedeniyle antibiyotik tedavisi ve yak›n takip gerektirebilir. Bu komplikasyonlar
genellikle solunum yollar›m›z içinde veya çevresinde bulunan sinüsler, kulaklar veya akci¤erlerimizde meydana gelir. Üst solunum yollar›n›n enfeksiyonlu hastal›klar› esnas›nda orta kulakta
s›v› toplanmas›, orta kulak iltihab›, sinüzit ve zatürre görülebilir. Bunlardan özellikle orta kulak sorunlar› ve sinüzit bir
kulak burun bo¤az uzman›n›n takip ve tedavisini
gerektirir.
biriyle temas ettiyseniz, asla gözlerinize, burnunuza ve a¤z›n›za elinizi sürmeyin. Böylece mikroplar
bu bölgelerden size bulaflamaz. Çocu¤unuza ellerini s›k s›k y›kamas›n› ö¤ütleyin.
5. K⤛t havlu kullan›n. Mutfak veya di¤er yerlerde,
özellikle nezle olundu¤unda pamuklu havlu yerine
k⤛t havlu tercih edilmelidir.
6. Oyuncaklar› temiz tutun. Oyuncaklar mikrop bar›nd›r›yor olabilir. Oyuncaklar düzenli olarak s›cak
ve sabunlu suyla y›kanmal›d›r.
7. Baflka yöne hapfl›r›n. Di¤erlerinden uza¤a veya
mendile hapfl›r›lmas› önemlidir. A¤z›n›z› elleriniz ile
kapad›ysan›z, sonras›nda mutlaka elinizi y›kay›n.
Bu modeli çocuklar›n›z›n da örnek almas›n› mutlaka sa¤lay›n.
59
kas›m-aral›k
Lezzet
60
kas›m-aral›k
Mutfaklar›m›z
onunla daha da renkli
Oktay Aymelek, Bolu Mengenli. Aflç›lar›yla meflhur
bu bölgeden yetiflmifl lezzet ustalar›ndan biri.
Sempatik kiflili¤iyle Samanyolu televizyonunda her gün
konuklar›yla birlikte güzel yemekler pifliriyor
O
n y›ld›r baflar›yla sürdürdü¤ü televizyon program›n›n
yan› s›ra haz›rlam›fl oldu¤u
yemek kitaplar›yla da damak zevkimizin yaz›l› hale geçmesine,
ölümsüzleflmesine katk›da bulunan Oktay Aymelek’le, canl› yay›n›n hemen ard›ndan sizler için bir söylefli gerçeklefltirdik. Ekranlarda gördü¤ümüz o güler yüzlü, samimi, s›cak ifadesiyle her kesimden insan›m›z›n sevgisini kazanan Oktay
Usta, gördük ki, hayat›n gündelik ak›fl›
içinde de ayn› pozitif enerjiyi etraf›ndakilere kolayca yayabiliyor... Bu samimiyeti
san›r›z verdi¤i yan›tlardan sizler de hissedeceksiniz...
Haz›rlam›fl oldu¤unuz yemek program›n›
di¤er yemek programlar›ndan ay›ran özellik sizce nedir?
Di¤er programlardaki format flu flekilde:
Sunucu, aflç›, konuk. Üç kifli ya da daha
fazla. Bizim program›m›zda sadece sunucu ve aflç› var; konumuz tamamen yemek. Bizim program›m›z “Yeflil Elma” da
onlara bu olana¤› sunmufl oluyor. Dünyada her fley paylafl›ld›kça güzel. Tariflerin de paylafl›lmas› insana bir zenginlik
kazand›r›yor. Sadece Türk mutfa¤›n› ele
al›rsak dünyaya aç›lmam›fl oluruz. Yelpazeyi genifl tutmak gerekir diye düflünüyorum. Bir de özellikle günümüz flartlar›na uyan yemek yapma yöntemi gelifltirmemiz gerekti¤ine inan›yorum. Bu ayr›ca sa¤l›kl› yaflayabilmenin da bafll›ca
flart›. Bunu da program›m›zda uygulamaya özen gösteriyoruz.
Baflar›n›z› neye ba¤l›yorsunuz?
Ekip baflar›s› çok önemli. Bir de do¤al olmak. Ben do¤al oldu¤um için hiç s›k›nt›
çekmiyorum. Yemek yapmay› ve bu heyecan› milyonlarca insanla paylaflmay›
çok seviyorum. Bunun sorumlulu¤unu
da fazlas›yla hissediyorum. Bir ev han›m›
ne piflirece¤i konusunda aray›fl içindeyse, biz de ona yard›mc› olabiliyorsak, ne
mutlu bize!
ruz: Bu yapt›¤›m›z yeme¤i çocu¤unuzun
beslenmesine de koyabilirsiniz fleklinde...
Yapt›¤›m›z yeme¤in hangi ö¤ün için daha uygun olaca¤›n› belirtiyoruz. Seyirciye
do¤ru olan› verirseniz, paylafl›rsan›z,
yapt›¤›n›z iflin etkisi uzun y›llar boyunca
sürer. Bu ifli sadece ben yapar›m, en iyi
ben yapar›m gibi bir iddia hiçbir zaman
tafl›mad›m. Bundan sonra da tafl›mam.
Canl› yay›nda yemek haz›rlaman›n riskleri
yok mu?
Canl› yay›nda yemek yapman›n elbette
riskleri var. Size ayr›lan sürede hedeflemifl oldu¤unuz yemeklerin tamam›n› yetifltirmeniz gerekiyor. Olay› ben seyirci
gözüyle ele al›yorum. Bafltan bana bir
yemek yap›laca¤› söz verilmiflse onun
tamamlanmas›n› isterim. Hiçbir yeme¤in yar›m kalmas›n› istemem. Yeme¤in
taba¤a konulmufl hali benim için çok
önemli. Seyircimiz son haliyle yeme¤i görürse, “Bunu ben de piflirebilirim,” der.
Program s›ras›nda ilk defa yapt›¤›n›z bir
yemek oldu mu hiç?
Çok; binlerce. Zaten canl› yay›nda yapt›¤›n›z yemeklerin hepsini denemeye zaman›n›z yetmez. Zaman kayb› yarat›r bu.
Y›llarca yemek yapman›n deneyimi ön
plana ç›k›yor böyle durumlarda. Yemek
araflt›rmas›n› yapar›m; onun üzerinde o
günkü flartlar ekseninde de¤ifliklikler yapar›m. Kaynaktan yola ç›k›p bugünkü
flartlara uyarlar›m yapaca¤›m yeme¤i.
Bu ifle kendi yorumunuzu katarsan›z
hem içinize siner hem de yapt›¤›n›z iflin
nereye gidece¤ini kestirebilirsiniz.
Yeme¤in son halini görmüfl olmak bir görüntü olarak m› teflvik eder seyirciyi, yoksa kendi yapt›¤›yla sizinkini karfl›laflt›rmak
aç›s›ndan m› önemlidir bu?
Her iki nokta aç›s›ndan da önemli. Süreci zaten takip ediyor seyirci. Görüntüden
yola ç›k›p bafla da alabiliyor. Bizim yapt›¤›m›zla kendi yapt›¤›n› karfl›laflt›r›yor. Yap›lan yeme¤in sa¤l›kl› olmas›, vitaminli olmas›, mevsiminde yap›l›yor olmas› da bizim için çok büyük önem tafl›yor. Seyircimize de¤iflik alternatifler de sunuyo-
Haz›rlam›fl oldu¤unuz yemek kitaplar› da
var. Yörelerimizin kendine özgü yemekleri
yaz›l› kültürümüze ne derece girebiliyor?
Üç tane yemek kitab›m var. ‹ki tanesi yemek kitab›m. Bir tanesi çay saatlerine
yönelik bir kitap. Yöresel yemeklerimiz
son derece güzel, bunu bafltan söylemem gerekiyor. Bununla birlikte ekranlarda yöresel yemekler daha çok yer
al›rsa, bütün yöreler birbirinin yeme¤ini
tan›m›fl ve tatm›fl olur. Ekranlarda milyonlarla buluflur yemeklerimiz. Haz›rlan61
kas›m-aral›k
Lezzet
m›fl kitaplar var bu konuda ama hem ekranlar hem de kitab› kimin haz›rlad›¤› konular› önem kazan›yor bu defa. Herkes,
herkesin yemek kitab›n› almaz. Güvenilen kimselerin yemek kitaplar› tavsiye
edilir daha çok. Yemek tariflerinin kimin
elinden ç›kt›¤›na bakar insanlar›m›z. Yöresel yemekler üzerine kitaplar haz›rlanmas› konusunda da daha bilgili, daha büyük tecrübe sahibi insanlar tercih edilir.
Ama ekran bence çok büyük bir f›rsat.
Yemeklerimizin hem ülkemiz s›n›rlar›
içinde hem dünya çap›nda tan›nmas›
aç›s›ndan televizyon çok önemli bir araç.
Biz seyircilerimizden mektup ve mail
arac›l›¤›yla yöresel yemek tarifleri rica
edeyoruz, onlar› yapmaya çal›fl›yoruz. Elimizden geldi¤i kadar destek vermeye
çal›fl›yoruz kendi kültürümüzden yemeklerin tan›t›lmas›na...
çok önemli bir nokta yavafl yemek, lezzetin devaml›l›¤› için de. Yeme¤in bir de sanat boyutu var. Bunu unutmamak gerekir. Sofrada geçirilen zaman çok önemli.
Bir birliktelik do¤ar orada. Herkesin bulufltu¤u bir ortak nokta vard›r sofrada.
Ramazan ay›nda hissedilen birlik beraberlik hissinin daha yo¤un hissedilmesinde sofra bafl›nda geçirdi¤imiz zamanlar›n uzun sürmesinin çok büyük bir pay›
var bence.
Sizce Türk insan›n›n damak zevkinin karakteristik özellikleri neler?
Türk insan› olarak yemek yemeyi seviyoruz. Ama biz yeme¤i h›zl› yiyoruz. Biraz
daha yavafl yiyebilsek tad›n› daha uzun
süre alaca¤›z. Sa¤l›¤›m›z aç›s›ndan da
OKTAY USTA’DAN TAVUKLU KEREV‹Z TAR‹F‹
Okurlar›m›z için sizden bir yemek tarifi alabilir miyiz?
Size bir tavuklu kereviz tarifi vereyim. Orta boy, portakal büyüklü¤ündeki kerevizin (çapa yaras› olmayan, yeflillikleri olan) yeflil bölümleri ay›klan›r. Kereviz güzelce y›kan›r. Ortadan ikiye bölünüp kabuklar› soyulur.
Daha sonra ortas› enginar fleklinde çukur haline getirilir. Getirildikten sonra bir tencerenin içine koyarak az su, tuz, fleker, zeytinya¤› konularak k›s›k ateflte piflirilir. Kerevizler piflerken tavu¤un gö¤üs eti al›n›r. Burada tavu¤un gö¤üs eti tercih edilmelidir. Gö¤üs eti, mantar, so¤an-sarm›sak
hepsi ayn› anda ince do¤ranm›fl olarak zeytinya¤›yla sotelendikten sonra
sonlar›na yak›n üzerine biber, en son domates eklendikten sonra tuzu ve
karabiberi de ekilerek k›sa süre yüksek ateflte sotelenir. Kerevizler pifltikten sonra f›r›n kab›n›n içine al›r›z. Enginar fleklinde boflaltt›¤›m›z kerevizin içine sotelemifl oldu¤umuz mantarl›, domatesli, so¤anl›, sarm›sakl›, tavuklu kar›fl›m› doludururuz. Doldurduktan sonra üzerine rendelenmifl kaflarpeyniri ekleriz. Ondan sonra f›r›na göndeririz. Piflirdi¤imiz sudan üzerine hafifçe dökelim ki f›r›na yap›flmas›n, hem güzel aroma da gönderir
o su. Yüz seksen derecede sekiz on
dakika tuttuktan sonra ç›kar›r›z. Servis taba¤›na kifli bafl›na bir tane yar›m yeterli zaten. Üzerine de baflta
ay›rm›fl oldu¤umuz o yeflil yapraklardan do¤ray›p en son da biraz maydanoz serpelersek müthifl olur. Yeflili, tavu¤un rengi, kerevizin rengi
müthifl bir görüntü oluflturur.
62
kas›m-aral›k
Mutfaktaki Oktay Usta’yla d›flardaki Oktay
Aymelek aras›nda fark var m›? Mutfakta
kendinizi nas›l hissedersiniz?
Do¤al olmak çok önemli. ‹nsanlar benim
normalde de programdaki gibi olup olmad›¤›m› çok merak ederler. Fakat ben
kendi ad›ma, ekranda gördü¤üm bir insan› d›flarda da ayn› flekilde görmek isterim. Ben kamera arkas›nda da ayn›y›m. Programda göründü¤üm gibiyim.
‹flimi de seviyorum. Böyle olunca da baflar› için gereken flartlar›n pek ço¤u
oluflmufl oluyor. Programda kulland›¤›m›z malzemeler de dekor olarak de¤il,
gerçekten kulland›¤›m›z malzemeler. ‹ki
f›r›nla, iki buzdolab›yla çal›fl›yorum. Yeme¤i haz›rlama sürecinin her aflamas›n›
seyircilerimize gösteriyorum. Her fleyin
haz›r›n› getirmek benim için çok kolay
olurdu. Ama süreç çok önemli. H›zl› bir
flekilde geçerseniz anlatmak istedi¤inizi
tam anlatm›fl olamazs›n›z. Sözden daha
ziyade resim kal›c› oldu¤u için, özellikle
yemek programlar›nda uygulama çok
önemlidir.
Her fley elbette kolayca bir fleye benzetilebilir ama yemek yapmak sizin için en çok
neye benziyor?
fiöyle düflünüyorum: Ortada bir fleyler
var ama sonuca ulaflmam›fl.Yemek yapan kiflinin yapt›¤› ifle tamamen odaklanmas› çok önemli. Ben yemek yaparken
iflime her fleyimle kendimi veriyorum.
Kendimi b›rak›yorum yeme¤in derinliklerine. Yaflamak laz›m. Sözle nas›l anlat›l›r
bilmiyorum. Ama benim için as›l olan yeme¤i yap›p paylaflabilmenin sevincini yaflamak! Bir flölende gibi hissediyorum
kendimi adeta. Büyük bir masa bafl›nda,
en sevdiklerimi davet etti¤im bir yemekte gibi hissediyorum. Tat, koku, lezzet.
Üç boyutlu bir fley yemek yapmak. ‹nsan
gözüyle görüyor, kokusunu al›yor, en
sonda da tad›... Boyutlardan birisi eksik
olursa temel de zay›f kal›r elbette.
Yapmas›n› ve yemesini sevdi¤iniz yemek
hangisi?
Yemeklerin hepsini çok seviyorum ben.
Bir yeme¤i daha çok sevdi¤imi söyleyince, evlatlar› aras›nda ayr›m yapamayan,
birini di¤erinden daha çok sevdi¤ini söyleyemeyen bir baba gibi hissediyorum
kendimi.
Boydak’tan Haberler
ANADOLU
SOHBETLER‹
KAYSER‹’DEYD‹
Garanti Anadolu Sohbetleri, 1 Kas›m Perflembe
günü Kayseri’de, Hilton Oteli’inde yap›ld›. Dünya Gazetesi Genel Yay›n Yönetmeni Osman Saffet Arolat’›n yönetti¤i panelde Boydak Holding Yönetim
Kurulu Baflkan› Hac› Boydak, Do¤ufl Grubu Yönetim Kurulu Baflkan› Ferit F. fiahenk, Garanti Bankas› Genel Müdürü Ergun Özen, Kayseri Sanayi Odas›
Baflkan› Mustafa Boydak, Kayseri Ticaret Odas› Yönetim Kurulu Baflkan› Ali Kilci bir araya geldiler.
Toplant›da ‹stanbul Bilgi Üniversitesi Ö¤retim Görevlisi, Merkez Bankas› eski baflkanlar›ndan Dr.
Mahfi E¤ilmez de “Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Geliflmeler” bafll›kl› bir konuflma yapt›.
Mondi ana bayileri ilk kez bir arada
1. Mondi ana bayiler toplant›s› 27 Ekim’de Kayseri’deki Mondi fabrikas›nda yap›ld›. Pazarlama ‹cra Kurulu Baflkan› Memduh Boydak, Baflkan Yard›mc›s› Nazif Türko¤lu, Boydak Holding Yönetim Kurulu Üyesi Yusuf Boydak, Mondi Genel Müdürü ‹zzet Sümer ve Mondi yönetim ekibi Mondi ana bayileriyle bu toplant›da bir araya geldi. Gelecek dönemlere iliflkin bayi yap›lanmas› ve ürün çeflitlili¤i, sat›fl stratejileri ve kampanyalar›n de¤erlendirilmesi, 2007 ekonomik verilerin de¤erlendirilmesi ve 2008 y›l› öngörümleri gibi bafll›klar›n ele al›nd›¤›
toplant› baflar› ile sonuçland›. Toplant› sonras›nda, Elmac›o¤lu restorandaki akflam yeme¤inde misafirlerimiz günün yorgunlu¤unu att›lar.
Türkiye Finans’tan
iki yeni kredi kart›
Türkiye Finans, Business Card ve Ticari Kart ismiyle iki yeni kredi
kart›n› ifl dünyas›n›n kullan›m›na sundu. Türkiye Finans, Business
Card ile kurumsal müflterilerine tahsis edece¤i limitleri flirket sahipleri, yöneticileri ve çal›flanlar› için ayr› ayr› tasarlanan kredi
kartlar› arac›l›¤›yla kulland›rmay› amaçl›yor. Business Card flirket
ad›na ç›kar›lacak sanal bir ana kart ve bu karta ba¤l› ek kartlar
fleklinde tasarlanacak. Ticari Kart ise iki iflletme aras›nda ödeme
ve kredilendirme ifllemlerinde kullan›labilecek bir kredi kart› olarak tasarland›. Ticari Kart avantaj›ndan yararlanmak isteyen ana
firma ve bu firmadan al›flverifl yapan ara firmalar Türkiye Finans’a müracaat ederek kart baflvurusu yapabilecek.
Personelimizin çocuklar›na
e¤itim bursu
Boydak E¤itim ve Kültür Vakf›, Boydak Holding ve ba¤l› flirketlerinde çal›flan personelinin e¤itim bütçelerine katk› sa¤lamak amac›yla ö¤renim bursu veriyor. Sadece personelin
çocuklar›n› kapsayan uygulamada ayl›k olmak üzere üniversite ö¤rencilerine 100 YTL, meslek yüksek okulu ö¤rencilerine 75 YTL, lise ö¤rencilerine ise 50 YTL burs veriliyor.
Burs imkân›ndan yaln›zca örgün e¤itimde fiilen okuyan kifliler faydalan›yor. Aç›k ö¤retim fakültesinde okuyan veya okulunu uzatm›fl olan kifliler faydalanam›yor. Her y›l 15 Eylül-15
Ekim tarihleri aras›nda yenilenen burs baflvurular› sonucu
burs elde eden kiflilere, Kas›m -Haziran dönemlerini kapsayacak flekilde sekiz ay ödeme yap›l›yor.
63
kas›m-aral›k
Boydak’tan Haberler
HES KABLO BAY‹LER‹ ‹LE BULUfiTU
Hes Kablo’nun her y›l geleneksel olarak düzenledi¤i bayiler
toplant›s› 31 A¤ustos-6 Eylül 2007 tarihleri aras›nda Bodrum Otel Baia’da yap›ld›.
80 yurtiçi bayinin yan› s›ra baz› yurtd›fl› bayilerinin de davet
edildi¤i organizasyona efl ve çocuklar› ile birlikte kat›lan bayiler, hem dinlenme hem de Hes Kablo yöneticileri ve di¤er
bayiler ile görüflme ve de¤erlendirme yapma imkân› buldular. Genel de¤erlendirme toplant›s› s›ras›nda birer konuflma
yapan Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Hac› Boydak, Hes Kablo Yönetim Kurulu Baflkan› Mustafa Boydak ve
BAY‹ Z‹YARET‹
Ar› Pazarlama ve ba¤l›
bayilerimizden ziyaret
Ar› Pazarlama A.fi. yetkilileri ve ba¤l› bölge ‹stikbal bayileri, 30
Ekim-1 Kas›m tarihleri aras›nda Merkez Üretim Tesislerimize ziyarette bulundular. ‹lk olarak ‹stikbal A.fi. kampusünü (‹stikbal fabrikas›, Form Sünger, Boyteks ve Boyçelik) ziyaret
eden misafirlerimiz ard›ndan Boytafl 2 fabrikam›zda incelemelerde bulundu. Daha sonra Merkez Çelik fabrikas› ve Kayseri Ev Concept ma¤azas›n› da ziyaret eden Ar› Pazarlama
A.fi. yetkilileri ve ba¤l› bölge ‹stikbal bayileri, program›n ikinci
gününde ‹stikbal yöneticileriyle bir araya geldiler. Boydak Holding Yönetim Kurulu Üyesi Memduh Boydak, ‹stikbal Pazarlama Müdürü Mustafa Büyükkat›rc›, ‹stikbal Pazarlama fiefi Süleyman Bütün ve Ar› Pazarlama A.fi. Genel Müdür Yard›mc›s› Arif Çevik’in kat›l›mlar›yla gerçekleflen toplant›da karfl›l›kl›
bilgi al›flveriflinde bulunularak ‹stikbal’in marka imaj›n›n çok
daha üst seviyelere tafl›nmas› için ortak fikirler belirlendi.
64
kas›m-aral›k
Hes Kablo Genel Müdürü Bekir Irak, Boydak Holding ve Hes
Kablo’nun bundan sonraki dönemle ilgili hedefleri ve vizyonu
hakk›nda bilgiler verdiler. Toplant› s›ras›nda söz alan bayiler
de güncel sorunlar, öneriler ve beklentilerle ilgili görüfllerini
ifade ettiler. Boydak Holding Yönetim Kurulu üyelerinden
Memduh Boydak ve Bekir Boydak’›n da haz›r bulundu¤u toplant›da, yat›r›m› tamamlanan ve “Kema” onay belgesi al›nan
yüksek gerilim kablosu üretimi ile ilgili sinevizyon gösterisi
yap›larak, Hes Kablo’nun üretim teknolojisi hakk›nda bayilere detayl› bilgiler verildi.
BAY‹ AÇILIfiLARIMIZ
EVR‹M T‹CARET/NEVfiEH‹R
Bölgenin modern dünyaya
dönük, geliflmekte olan yüzü
olan Hac›bektafl ilçesinde ‹spafl A.fi.’nin ve bölge giriflimcilerinin üstün gayretleriyle modern bir ma¤aza yarat›ld›.
27 Ekim tarihindeki aç›l›fla Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan Vekili Mustafa Boydak, ‹stikbal Marka Pazarlama Müdürü Mustafa Büyükkat›rc›, ‹spafl A.fi. Genel Müdürü Mehmet Korkmaz ve yerel yetkililer kat›ld›. Bölge halk›n›n yo¤un ilgi gösterdi¤i aç›l›flta, kat›l›mc›lara çekiliflle çeflitli hediyeler da¤›t›ld›.
Yetkili Kifli: Fettah, Ersin ve Evren Karabacak
Format: Centroom
Ana Bayi: ‹spafl A.fi.
Adres: Nevflehir Cad. Atatürk Bulvar›, No: 31 Hac›bektafl/Nevflehir Tel: (0384) 441 26 26
M‹CAN KÖfiK MOB‹LYA/‹ST.
Yetkili Kifli: Hasan Mican
Metraj: 600 m2
Adres: Demirkap› Mah.
Velio¤lu Cad. No: 33
Çiftlik-Ba¤c›lar/‹stanbul
Tel: (0212) 630 04 14
Bayilerimizle Ramazan sofralar›nda bulufltuk
BELPA/‹ZM‹R
ÇEL‹KKALE/ANTALYA
Belpa Ltd. fiti.’nin ‹stikbal, Bellona ve
Mondi bayilerini bir araya getirdi¤i iftar
yeme¤i 120 kiflinin kat›l›m›yla Grand Plaza’da düzenlendi. ‹ftar yeme¤ine Boydak
Holding Yönetim Kurulu Üyesi Memduh
Boydak, Grup Pazarlama Koordinatörü
Bilal Uyan›k, Bellona Pazarlama Müdür
Yard›mc›s› Aygün Baflok, Belpa yönetimi,
çal›flanlar›, bayiler ve aileleri kat›ld›.
Çelik Grup bünyesindeki Kale Pazarlama,
Çelikkale ve Çelikhal› A.fi.’nin bölge bayilerini bir araya getiren geleneksel iftar yeme¤i, bu y›lda Aksu Anadolu Park Restoran’da gerçekleflti. Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Hac› Boydak’›n da ifltirak etti¤i iftar yeme¤i, Ramazan ay›n›n
özel atmosferinde bayilerimiz, sat›fl tem-
BELTAfi/TRAKYA
‹stikbal ve Bellona bayilerini bir araya getiren Orpafl
Pazarlama A.fi. ve Beltafl
Pazarlama A.fi.’nin geleneksel iftar yeme¤i 25 Eylül 2007’de Silivri Garden Restaurant’da düzenlendi.
Boydak Holding Yönetim Kurulu Üyeleri
Yusuf Boydak, Memduh Boydak ve Bekir
Boydak ile Pazarlama ‹cra Kurulu Üyeleri
Bilal Uyan›k ve Aygün Baflok da yemekte
bayilerle birlikte oldu. Her zaman görüflme imkân› bulamayan kat›l›mc›lar bu vesile ile sohbet ederek dostluklar› tazelemek f›rsat› buldu.
silcileri ve bölgeden yaklafl›k 250 kifliyi
bir araya getirdi. Yeme¤e, Kale Pazarlama A.fi. Yönetim Kurulu Baflkan› Mehmet Çelik, Genel Koordinatör Ali Çelik,
Yönetim Kurulu Üyeleri Arif Çelik, Celal
Çelik ve Gökhan Çelik’in yan› s›ra ‹stikbal
Pazarlama fiefi Süleyman Bütün, Bellona
Pazarlama Müdürü Bülent Al›c›, Bellona
Pazarlama Müdür Yard›mc›s› Atilla Taflk›ran da kat›larak bayilerle birlikte oruçlar›n› açt›lar.
BEPAfi/‹STANBUL
ÇEL‹KKALE/KONYA
‹stikbal, Bellona ve Mondi markalar›n›n
Avrupa yakas› bayileri 26 Eylül, Anadolu
yakas› bayileri 27 Eylül günü Bepafl
A.fi.’nin düzenlemifl oldu¤u iftar program›nda bir araya geldiler. Programa Boydak Holding Yönetim Kurulu Üyeleri Yusuf Boydak, Memduh Boydak, Bekir Boydak ve Nazif Türko¤lu’nun yan› s›ra Pazarlama ‹cra Kurulu Üyeleri Bilal Uyan›k
ve Aygün Baflok da kat›ld›. Toplam 475
kiflinin kat›ld›¤› programda bir kez daha
sosyal dayan›flma olgusu ön plana ç›kt›.
Konya bölgesinde faaliyet gösteren ‹stikbal, Bellona ve Mondi markas› bayileri,
Çelikkale A.fi.’nin Bera Otel’de düzenledi¤i iftar yeme¤inde bir araya geldi. Geleneksel olarak düzenlenen iftar program›na Konya Valisi Osman Ayd›n, Boydak
Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Hac›
Boydak, Konya Cumhuriyet Baflsavc›s›
M. Fatih Özdemir, Bellona Markas› Pazarlama Müdürü Bülent Al›c›, Bellona Pazarlama Müdür Yard›mc›s› Atilla Taflk›ran ve Merkez Çelik Pazarlama fiefi Süleyman Bütün de kat›ld›.
GARANT‹/ERZURUM
Erzurum bölgesi ana bayilerimiz Garanti
Mobilya ve ‹lgi Mobilya’n›n geleneksel olarak düzenledi¤i iftar yeme¤i 17 Eylül’de
Polat Renaissance Otel’de gerçekleflti.
Yeme¤e Boydak Holding Yönetim Kurulu
Üyeleri Memduh Boydak ve Nazif Türko¤lu, Pazarlama ‹cra Kurulu Üyeleri Bilal Uyan›k ve Aygün Baflok da kat›ld›. Garanti ve ‹lgi Mobilya Yönetim Kurulu Bafl-
kan› fierafettin Arslan’›n ev sahipli¤indeki
yemekte çal›flanlar›m›z, bayilerimiz ve
holding yöneticilerimiz bir araya geldi.
ULUSOY/‹ZM‹R
Ulusoy Ltd. fiti’nin 29 Eylül’de Naci Usta
Restorant’daki iftar yeme¤inde Bellona
bayileri ve aileleri bir araya geldi. Programa Ulusoy Ltd. fiti. Yönetim Kurulu Baflkan Vekili Hakk› Ulusoy, ana bayi yöneticileri, Boydak Holding Yönetim Kurulu Üyesi Memduh Boydak, Mondi A.fi. Genel
Müdürü ‹zzet Sümer, Grup Pazarlama
Koordinatörü Bilal Uyan›k ve Pazarlama
Müdür Yard›mc›s› Aygün Baflok kat›ld›.
BAfiSA⁄LI⁄I
GÜLTEK‹N ÇA⁄LAR’I SEVG‹YLE U⁄URLADIK
Merkez Çelik’te Finansman fiefi olarak çal›flan arkadafl›m›z Gültekin Ça¤lar, Hakk’›n rahmetine
kavufltu. 4 Haziran 1998 tarihinden beri birlikte çal›flt›¤›m›z Gültekin Ça¤lar, tüm çal›flma arkadafllar›nca takdir edilen bir insand›. Ani ölümü hepimizi yasa bo¤du. 25 fiubat 1971 do¤umlu
olan arkadafl›m›z evli ve üç çocuk babas›yd›. Ailesine sab›r diliyoruz. Bafl›m›z sa¤ olsun.
65
kas›m-aral›k
Bulmaca
Bulmacam›z›n çözümü 4. sayfadad›r.
66
temmuz-a¤ustos

Benzer belgeler