Yaflam›n tüm renkleri
Transkript
Yaflam›n tüm renkleri
kas›m-aral›k 2007 say› 8 B‹Z B‹ZE, BOYDAK HOLD‹NG YAYINIDIR. ‹K‹ AYDA B‹R YAYINLANIR Yaflam›n tüm renkleri Dadafllar diyar› ERZURUM KAMERA ARKASI ‹stikbal 50. Y›l Filmi Modern meddah HASAN KAÇAN Bir lezzet ustas› OKTAY AYMELEK Sunufl Cumhuriyet Bayram›’n› çok derin duygularla, bir millet olman›n dikkate flayan uyumuyla kutlad›k. Cumhuriyetimiz üzerinde milletin d›fl›nda kimsenin tasarrufu olamaz. Sanayicisi, ticaret erbab›, ö¤rencisi, ev han›m›, iflçisi ve memuru ile ülkemize olan sevgimizi, ba¤l›l›¤›m›z›, bu u¤urda yapabileceklerimizi 29 Ekim’de gösterdik Çok daha güçlü bir Türkiye Cumhuriyeti 20 Ekim’de, Kayseri’deki ilk fabrikam›z›n kurulu oldu¤u alanda Türkiye’nin en büyük ‹stikbal Ev Concept ma¤azas›n›n aç›l›fl›n› yapt›k. Holdingimiz aç›s›ndan son derece anlaml› olan bu aç›l›fla hemflehrilerimizin gösterdi¤i ilgi gö¤sümüzü kabartt›. ‹nan›yorum ki Kayseri ‹stikbal Ev Concept ma¤azas› bütün çevre iller için bir cazibe merkezi olacakt›r. ‹stikbal markas›n›n ve holdingimizin temellerinin at›l›fl›n›n 50. y›ldönümüne denk gelen bu aç›l›fltaki coflku, ileri do¤ru att›¤›m›z ad›mlar konusunda da bizi daha güçlü k›lacakt›r. Ülkemizin, birlik ve beraberlik ruhunu tüm dünyaya gösterdi¤i bugünlerde 29 Ekim Cumhuriyet Bayram›’n› çok derin duygularla, bir millet olman›n dikkate flayan uyumuyla kutlad›k. Cumhuriyetimiz üzerinde milletin d›fl›nda kimsenin ta- sarrufu olamaz. Sanayicisi, ticaret erbab›, ö¤rencisi, ev han›m›, iflçisi ve memuru ile ülkemize olan sevgimizi, ba¤l›l›¤›m›z›, bu u¤urda yapabileceklerimizi 29 Ekim’de gösterdik. Cumhuriyet ilan olundu¤unda, vatan topra¤›m›z üzerinde bir avuç inançl› yurtsever vard›. Birinci Dünya Savafl› ve Kurtulufl Savafl›’ndan ç›km›fl ülkenin nüfusu ve iflgücü çok düflüktü. fiimdi ise 70 milyon nüfusu ile Türkiye Cumhuriyeti; ekonomisiyle, insan kayna¤›yla çok daha güçlü, gelece¤ine sahip ç›kabilmek için çok daha büyük imkânlara sahiptir. 10 Kas›m’da Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün aziz an›s› önünde sayg›yla e¤ilirken, emanetinin sa¤lam ellerde oldu¤unu da bir kez daha gösterme imkân› bulaca¤›z. Bekir Boydak 3 kas›m-aral›k içindekiler içindekiler içindekiler içindekiler içindekiler içindekiler içindekiler içindekiler içindekiler içindekiler içindekiler içindekiler içindekiler kas›m-aral›k 2007 24 GÜNDEM Kayseri ‹stikbal Ev Consept aç›ld› 6 V‹ZYON Fethi Ünal 14 ‹LET‹fi‹M Nihal fiirin 20 ANAL‹Z Fehmi Koru 24 KAMERA ARKASI ‹stikbal 50. y›l filmi 28 32 STRATEJ‹ Bilal Uyan›k 30 NEREYE G‹DEL‹M? Erzurum 32 B‹Z‹ GÜLDÜRENLER Hasan Kaçan 42 A‹LEM VE BEN Çocuk ve okul 12 48 SPOR Ertu¤rul Sa¤lam 52 SA⁄LIK Dikkat grip 58 LEZZET Bulmacan›n çözümü Oktay Aymelek ‹mtiyaz Bahibi Boydak Holding ad›na Bekir Boydak Yaz›iflleri Müdürü Murtaza Durmufl Editör Meral Gündo¤du Görsel Yönetmen Nihal Atatepe Düzelti Ercan Yafla 4 kas›m-aral›k 60 20 42 Foto¤raf Editörü Batuhan K›ran Yay›n Kurulu Bilal Uyan›k Mustafa Büyükkat›rc› Bülent Al›c› Muzaffer Çetinkaya Ekrem Bakt›r Hasan Ünal Ar›n Saydam Ülkü Karaosmano¤lu Ayflin Kaymaz Reklam Ebru Balc› Çal›flkan Yap›mc› Kesiflim Yay›nc›l›k ve Tasar›m Hizmetleri A.fi. Kasap Sokak, Hilmi Hak Han, 22/6 34394 Esentepe-fiiflli/‹stanbul Tel: (212) 337 51 99 Faks: (0212) 288 62 36 www.kesisim.com.tr Yönetim Yeri Organize Sanayi Bölgesi, 6. Cadde No: 35 Kayseri e-posta: [email protected] [email protected] Bask› Elma Bas›m ‹kitelli Organize Sanayi Bölgesi Keresteciler Sit. Blok: 14 No: 1 ‹kitelli/‹stanbul Yay›n Türü Yerel Süreli Yay›n Editörün Notu Ço¤unlukla her fleyin geçici, anl›k oldu¤unu düflünmeye e¤ilim gösteririz. Bir bak›ma öyledir de; hiçbir an›n tekrar› yoktur ama öte yandan de¤iflim sonsuzdur. Hayat›n öznesi insanlar olarak de¤ifltirici gücümüz sand›¤›m›z›n çok üstündedir. Zaman o kadar da aleyhimize ifllemez asl›nda; e¤er iyi kullan›rsak, zamanlamay› do¤ru yaparsak o bizim dostumuz olacakt›r 60 “Zamanla gitmeyen zamanla gider!” ‹ stikbal’in 50. y›l› için haz›rlanan imaj filmimizi televizyonlarda izliyorsunuz. 50 y›ld›r insan›m›z›n yaflam›n› güzellefltirmeye, yaflam›n›n bütün önemli aflamalar›nda yan›nda olup hayat›n› kolaylaflt›rmaya çal›fl›yoruz. Bunun için temel ilkelerimizden biri de “süreklilik”tir. Ço¤unlukla her fleyin geçici, anl›k oldu¤unu düflünmeye e¤ilim gösteririz. Bir bak›ma öyledir de; hiçbir an›n tekrar› yoktur ama öte yandan de¤iflim sonsuzdur. Hayat›n öznesi insanlar olarak de¤ifltirici gücümüz sand›¤›m›z›n çok üstündedir. Güzel giden iflleri bozabilece¤imiz gibi kötü bir izlenim b›rakt›ysak bunu de¤ifltirmek için de flans›m›z vard›r. Zaman o kadar da aleyhimize ifllemez asl›nda; e¤er iyi kullan›rsak, zamanlamay› do¤ru yaparsak o bizim dostumuz olacakt›r. Zaman›n gereklerine, ihtiyaçlar›n› öngöremeyen ya da uyum sa¤layamayan kurumlar, önce küçülmeye, sonra da unutulmaya do¤ru ilerler. Önce ‹stikbal, arkas›ndan ‹stikbal’in lokomotif gücüyle oluflan Boydak Mobilya Grubu, bu “süreklilik” ve zamanla beraber yürüme anlay›fl›n›n eseridir. Fabrikalar›m›z üretmeye, üretimi gelifltirmeye; bayilerimiz her daim tüketicilere kap›lar›n› açmaya devam etti. Bu say›m›zda Erzurum’daki Bellona Bayimizin Müdürü ‹rfan Ayd›nl›’n›n da çok güzel belirtti¤i gibi, bayilerimiz hiçbir zaman tüketicilerini “bir defaya mahsus” sat›fl yap›lan kifliler olarak görmedi. Onlarla bir ömür kurulacak bir dostlu¤a kap› aralad›. ‹stikbal 50. y›l reklam filmimizi de bu gerçekleri dikkate alarak haz›rlad›k. Tüketicilerimizin genç bir adamken, evlendi¤inde, çocuklar› oldu¤unda mobilya ihtiyac›n› karfl›layabilece¤i ‹stikbal ma¤azalar›; sundu¤u kalite, fiyat ve ödeme avantajlar›yla ve bayilerimizin güler yüzü, yard›mseverli¤i ile ayn› zamanda bir dost eli olmufltur ço¤unlukla. Bütün çabalar›m›z, bu dost eli her zaman güçlü tutmak içindir. 29 Ekim Cumhuriyet Bayram›m›z kutlu olsun. 10 Kas›m’da modern Cumhuriyetin kurucusu M. Kemal Atatürk’ü anarken bu coflkuyu tekrar yaflayaca¤›z. 1-17 Aral›k tarihlerinde ise bu topraklarda yaflayan insanlar›n düflünsel birli¤ini sa¤lamak yönünde çok önemli bir felsefe gelifltirmifl olan Mevlana’n›n an›s›na bir araya gelece¤iz. ‹yi okumalar dilerim. Sayg›lar›mla... 52 14 Murtaza Durmufl/Yaz›iflleri Müdürü 5 kas›m-aral›k Efsanenin do¤du¤u alana en büyük mobilya ma¤azas› Türkiye’nin her bölgesinde yayg›nlaflt›rd›¤› “Ev Concept” ma¤aza zincirleriyle, mobilya sektöründeki öncülü¤ünü koruyan ‹stikbal’in son olarak Kayseri’de faaliyete soktu¤u Türkiye’nin en büyük “Ev Concept” ma¤azas›n›, iki gün içinde 15 bin kifli ziyaret etti ve aç›l›flta 6 bine yak›n ürün sat›fl› gerçeklefltirilerek bir rekora daha imza at›ld› Yaz›: Bilal Turhal ‹ Foto¤raf: Mehmet ‹lhan stikbal’in 20 Ekim Cumartesi günü gerçeklefltirilen “Ev Concept” ma¤aza aç›l›fl›na, Kayseri halk› ak›n etti, sat›fllarda patlama yafland›. Yeni “Ev Concept” ma¤aza aç›l›fl›nda, 6 bine yak›n ürün sat›fl› ile rekor k›ran ‹stikbal, 15 bin kifliye ev sahipli¤i 6 kas›m-aral›k yapt›¤› dev bir organizasyon ile de Kayserililere unutulmayacak bir gün yaflatt›. Mobilya sektörünün öncüsü ‹stikbal, “Ev Concept” anlay›fl›n› Türkiye çap›nda dev ma¤azalar›yla yaymaya ve yeni ma¤azac›l›k ata¤›n› güçlendirmeye devam ediyor. Yeni “‹stikbal Ev Concept” ma- ¤azas›, Türkiye’nin en büyük “Ev Concept” ma¤azas› olarak çok say›da özel davetlinin kat›l›m› ile aç›ld›. Sunumunu komedyen Ercan Ak›fl›k’›n yapt›¤› aç›l›fl törenine AK Parti Grup Baflkan Vekili Mustafa Elitafl, Kayseri Milletvekilleri Taner Y›ld›z, Yaflar Karayel ve Ahmet Projeden gerçe¤e ‹stikbal Kayseri Ev Concept ma¤azas›. Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Hac› Boydak Kayseri Sanayi Odas› Baflkan› ve Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan Vekili Mustafa Boydak Kayseri Valisi Osman Günefl Öksüzkaya; CHP Milletvekili fievki Kulkulo¤lu, Kayseri Valisi Osman Günefl, Büyükflehir Belediye Baflkan› Mehmet Özhaseki, Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Hac› Boydak, Kayseri Sanayi Odas› Baflkan› ve Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan Vekili Mustafa Boydak gibi birçok üst düzey yönetici kat›ld›. Aç›l›fl töreni, havai fiflek gösterileri ve Özcan Deniz konseri ile renkli görüntülere sahne oldu. Kayseri Büyükflehir Belediye Baflkan› Mehmet Özhaseki Outlet bölüm de içeriyor 10 bin 500 metrekarelik dev “Ev Concept” ma¤azas›, ev dekorasyonu ve ihtiyaçlar›na yönelik yüzlerce ürünü ayn› çat› alt›nda sunan bir merkez olma özelli¤i tafl›yor. Genifl yürüme ve oturma bölümleri ile ferah bir al›flverifl ortam› sa¤layan “Ev Concept” ma¤azas›, içinde bulu- nan özel outlet bölümleriyle tüketiciye ekonomik çözümler sunuyor. Aç›l›flta Türkiye’de ‹stikbal ile yayg›nlaflan “Ev Concept” ma¤azac›l›¤› ile ilgili bir de¤erlendirme yapan Hac› Boydak, “Sektörünün lideri ‹stikbal markam›z 50. y›l›n› geride b›rak›rken, Boydak Holding olarak hedefimiz, Türkiye’de bundan sonraki dönemde de bugüne kadar oldu¤u gibi, hizmet ve ürün kalitemizden ödün vermeden, çal›flanlar›m›z ve ifl ortaklar›m›z›n bizlere katt›¤› güç ile yaln›zca mobilya alan›nda de¤il, faaliyet gösterdi¤imiz tüm alanlarda sektör liderli¤imizi korumak olacakt›r. Bugün Kayseri’de Türkiye’nin en büyük ‹stikbal Ev Concept ma¤azas›n› aç›yoruz. Di¤er bölgelerde de oldu¤u gibi binlerce metrakarelik yeni ma¤azalar›m›z› Türkiye’nin her köflesine yaymaya ve bu yönde yeni yat›r›mlar yapmaya önümüzdeki dönemde de h›zla devam edece¤iz” dedi. Kayseri Ev Concept ma¤azas› manevi olarak bu zincirin en özel halkalar›ndan birini oluflturuyor. Ma¤azan›n kuruldu¤u alanda ‹stikbal’in ilk fabrikas›n›n yer alm›fl olmas› Boydak Holding için ayr› bir 7 kas›m-aral›k Gündem Ercan Ak›fl›k Boydak Holding Mobilya Grubu Pazarlama Koordinatörü Bilal Uyan›k gurur kayna¤› oldu. Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Hac› Boydak, 1977 y›l›nda ilk fabrikan›n, Mahrumlar bölgesinde, flu anda ma¤aza olarak düzenlenen alan üzerine kuruldu¤unu belirterek flehrin yeni yap›lanmas›n›n bu alana kayd›¤›na dikkat çekti. Mustafa Boydak: “Kayseri gelifliyor” Kayseri’de ev eflyas› konusunda 20 Ekim’den itibaren art›k kimse Kayseri ‹stikbal Ev Concept’ten farkl› bir adres gösteremez oldu. Evle alakal› her fley, en kaliteli, en köklü firma garantisiyle art›k tüketicinin elinin alt›nda. Adeta dev bir mobilya flehri infla eden ‹stikbal, sadece Kayseri’nin de¤il tüm Türkiye’nin gündemine oturdu. Aç›l›fl günü flehirdeki hava ise çok farkl›yd›. Herkes birbirine ayn› soruyu soruyordu: “Aç›l›fla gittin mi?” Öyle ki ma¤aza aç›l›fl›ndaki Özcan Deniz konseri bile benzeri organizasyonlar› geride b›rak›yordu. Bunu çok az marka yapabilir. Güvenilir bir marka ve halk›n sevgilisi olmak böyle bir fley olsa gerek. ‹stisnas›z pek çok Kayserili ev han›m› size hangi ürün hangi markette uy8 kas›m-aral›k gun fiyatta sat›l›yor, hemen sayabilir. Bu, kentin ticari zekâs›n› gösteren önemli bir örnek. Bu nedenle binlerce Kayserilinin överek anlataca¤› bir efsane olmak dünyan›n en zor iflidir. ‹stikbal’in baflar›s› iflte zoru baflarmak için çok çal›flmak ve tüketiciyi iyi anlamaktan geçiyor. Sonuç olarak ilk temellerin at›ld›¤› alanda, y›llar sonra dev bir flölen ve kutlama yap›ld›. Kendine de¤er veren bir efsaneye halk›n nas›l sahip ç›kt›¤› ‹stikbal’in Kayseri aç›l›fl›nda görüldü. Kentin geliflmifllik düzeyi ve al›flkanl›klar›na de¤inen KAYSO Yönetim Kurulu Baflkan› Mustafa Boydak flu yorumu yapt›: ''Aç›lacak olan bu ma¤azam›z ile Kayseri daha önemli bir yer haline ge- lecek. Böyle büyük ma¤azalar, ‹ç Anadolu'nun en önemli metropollerinden olan Kayseri’mizin geliflmifllik göstergesi oluyor.” Cafe’de dinlenmek mümkün Vatandafllar üç gün boyunca indirimli sat›fl avantajlar›ndan yararland›. Türkiye’nin bu en büyük ma¤azas›nda mobilyadan mutfak ve banyo ürünlerine kadar çok say›da ürün sat›fla sunuluyor. Gezmekten yorulanlar ise giriflteki cafe’de mola verebiliyor. Ürünler hakk›nda bilgi almak isteyenlere, yetiflmifl müflteri temsilcileri her türlü yard›m› sa¤l›yor. Tüketicilerinin de¤iflen yaflam koflullar›na ve beklentilerine paralel ürünler ve konseptler gelifltiriliyor. TÜM M‹LLET TEK YÜREK Binlerce fiflek, on binlerce bayrak C umhuriyet’in 84. y›l› kutlamalar›nda terörün gölgesi, havai fifleklerin par›lt›s›nda kayboldu. 21 Ekim’de Hakkâri’de 14 askerimizin flehit düflmesiyle yükselen öfke dalgas›, Cumhuriyet Bayram›’nda bayrak denizini en sarp kayal›klara dek yükseltti. 29 Ekim akflam›, Bo¤az Köprüsü ›fl›klarla bezendi, binlerce havai fiflek havay› ayd›nlat›rken Türkiye’nin her yerinde fiflek gibi bir kalabal›k ellerinde bayraklarla meydanlarda topland›. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulufluna giden süreçte Atatürk’ün 19 May›s 1919’da Band›rma gemisiyle Samsun’a ulaflmas› ve ard›ndan önce Erzurum, sonra Sivas Kongresi’nin toplanmas› çok önemli aflamalard›. Üniformas›z, silahs›z bir halk›n elinde avucunda ne varsa ortaya koyarak kat›ld›¤› savafl y›llar›n›, 1923’te Cumhuriyet’in ilan›n›n ard›ndan büyük bir sanayileflme hamlesi izledi. Anadolu’da yepyeni modern bir devlet, ba¤›ms›z bir ekonomi için h›zl› kararlar al›nd› ve uygulamaya kondu. Cumhuriyet’in 84. y›l›nda Bo¤aziçi Köprüsü, Do¤u’yla Bat›’y›, eskiyle yeniyi, milletle devleti, dünyayla Türkiye’yi birlefltiren duygusal bir köprü ifllevi de görüyor. Bu köprü farkl› mezhepleri, farkl› etnik kökenleri Cumhuriyet ayd›nl›¤›nda birlefltiriyor. Kurtulufl Savafl›’n›n kahramanlar› flimdi ›fl›klarla bezenmifl bu köprünün alt›nda geçmifline sahip ç›k›yor, gelece¤i yeniden kuruyor. 9 kas›m-aral›k Gündem Teknolojik f›rt›na CeBIT CeBIT Biliflim Eurasia’daki ilginç uygulamalardan biri insan zekâs›na en yak›n flirket kaynaklar› yönetimiydi. Holdingimiz flirketlerinden HCS Kablolama Sistemleri de fuarda yerini ald› reticisinden tüketicisine, profesyonelinden yöneticisine çok genifl bir kitlenin ilgi gösterdi¤i CeBIT Biliflim Eurasia, uluslararas› kimli¤i ve ifl dünyas›na yönelik olarak her y›l sundu¤u yenilikleriyle 2-7 Ekim 2007 tarihlerinde yine kimsenin kay›ts›z kalamayaca¤› bir ifl gelifltirme platformu olarak gündemdeki yerini ald›. Toplamda 60 bin metrekarelik bir alana yay›lan; yerli-yabanc› 140 bini aflk›n ziyaretçi ve 1618 bas›n mensubunu a¤›rlayan fuar, Biliflim Zirvesi ve forum@bilisim ile paralel olarak gerçekleflen etkinlikleriyle beklentileri baflar›yla karfl›lam›fl oldu. Geliflen yeni e¤ilimler do¤rultusunda kendine bu y›l yeni bir yön veren fuar›n gerçekleflen en ilginç uygulamalar›ndan biri de insan zekâs›na en yak›n flirket kaynaklar› yönetimi oldu. Dünyan›n en büyük tam yüksek çözünürlüklü plazmas›, iki ayr› operatörün iki ayr› hatt›n›n ayn› anda kullan›labildi¤i dünyadaki ilk cep telefonu ve ekranda parlamay› önleyen bir teknoloji sunan dünyan›n ilk dizüstü bilgisayar› da fuar ziyaretçilerini heyecanland›ran yenilikler olarak merakl›lar›n›n be¤enisine sunuldu. CeBIT Biliflim Eurasia’n›n en çok ilgi gören telekomünikasyon ana bölümü, genifl banttaki geliflmelerle ortaya ç›kan h›z ve maliyet avantajlar›na sahip ortamlar›yla kat›l›mc›larda büyük Ü 12 kas›m-aral›k bir ilgi uyand›rd›. Yeni nesil operatörlerden ça¤r› merkezlerine, uydu hizmetlerinden bilgisayar-telefon entegrasyonuna uzanan farkl› telekom ürün ve hizmetleri etaf›nda oluflturulan platformlar, çok yak›n bir gelecek içinde günlük yaflam›m›z›n vazgeçilmez birer parças› olmaya aday ürünlerin sunumlar›yla fuar›n belki de ak›llarda en çok kalan unsurlar› oldu. “Her gün yaklafl›k 90 firmaya ürünlerimizi tan›tt›k” HCS Kablolama Sistemleri Genel Müdür Yard›mc›s› Ergün R›za Akan, firman›n son befl y›ld›r CeBIT’e düzenli biçimde kat›ld›¤›n› belirtti. Geçen senelere nazaran bu y›l çok daha baflar›l› bir fuar gerçeklefltirdiklerini belirten Akan, günde ortalama 85-90 firma temsilcisine ürünlerini bire bir anlatma imkan› bulduklar›n› belirtti. Fuara kat›lmaktaki öncelikli amaçlar›n›n Türk üreticilerinin en son teknolojiyi üretebildi¤ini göstermek oldu¤unu ifade eden Ergün R›za Akan “Biz Türkiye’de yap›sal kablolama sistemlerinin üreticileri aras›nda dünya standartlar›nda sertifikaland›r›lm›fl ilk ve tek firmay›z. Bu onaylar› dünyada ba¤›ms›z laboratuvarlar vermektedir. Ziyaretçilerimize, bunun ürünün kalitesini ifade eden bir unsur oldu¤unu bir kere daha hat›rlatm›fl olduk.” Vizyon “Hedefe önce yöneticinin inanmas› gerekir” Boydak Holding’in Grup Yat›r›m Koordinatörü Fethi Ünal, disiplinli kiflili¤iyle holding yat›r›mlar›n›n baflar›l› bir flekilde gerçekleflmesini sa¤l›yor. Ünal, enerji sektörüyle ilgili araflt›rmalar›n›n devam etti¤ini belirtiyor 14 kas›m-aral›k 1 995 y›l›ndan bu yana Boydak Holding’in fabrikadan depolama sahas›na kadar pek çok yat›r›m›n›n hayata geçmesinde kilit rol oynayan Fethi Ünal, as›l mesle¤i olan makine mühendisli¤ini çok k›sa bir süre yapm›fl. Uzun y›llar üretimin ve özellikle mobilya üretiminin içinde. Ayn› zamanda holdingde yönetim kurulu üyesi olarak yer alan Grup Yat›r›m Koordinatörü Fethi Ünal, 1996-2007 y›llar› aras›nda 23 iflletmenin hayata geçirilmesini koordine etti. fiu anda üretim alan›ndaki önemli çal›flma elektrik üretimi. Önümüzdeki y›ldan itibaren enerji a盤› yaflayaca¤›m›z› belirten Fethi Ünal bu konudaki araflt›rma çal›flmalar›n›n sürdü¤ünü belirtiyor. Fethi Bey, sizi k›saca tan›yabilir miyiz? 1953 Bursa Gemlik do¤umluyum. ‹lk ve orta e¤itimimi Gemlik’te tamamlad›m. Bursa’da sanat enstitüsünü bitirdikten sonra ‹stanbul’da makine mühendisli¤i tahsili yapt›m. Askerlik dönüflü Enka Grubu’nun Elektrometal flirketinde yedi y›l çal›flt›m. Sonra Düzce’de o s›ralar yine Enka Grubu’na ba¤l› olan Kelebek Mobilya’da bir ihtiyaç olufltu ve ben bu kurumda görev ald›m. Mobilya sektörüne geçiflim böyle oldu. Kelebek Mobilya’n›n Düzce’deki üretim tesislerinde “fabrika müdür yard›mc›s›” ve “yard›mc› tesisler müdürü” olarak 11 sene çal›flt›m. Mühendislik hayat›m k›sa sürdü. Boydaklarla çal›flmaya ne zaman bafllad›n›z? 1995 senesinin sonunda Kayseri’ye Boytafl 1 Panel Mobilya ‹flletmesi’nin kuruluflu için gittim. ‹ki sene Boytafl’ta Teknik Genel Müdür Yard›mc›l›¤› yapt›m. Daha sonra Grup Yat›r›m Koordinatörü olarak Boydak Holding’in yat›r›mlar›yla ilgili çal›flmaya bafllad›m. Grup yat›r›m koordinatörlü¤ü asl›nda teknik bir koordinatörlük. Bir yat›r›m›n bafllang›ç aflamas›ndan bitifl aflamas›na kadar olan evrelerini koordine ediyoruz. Yat›r›m karar›n› ben vermiyorum elbette ama bir yat›r›m düflünüldü¤ü zaman bunun fizibilite çal›flmas›n› da yap›yoruz ve hepsini gerçeklefltirece¤iz diye birfley yok. Vazgeçti¤imiz ya da erte- ledi¤imiz projeler elbette oluyor. Bazen küçük bir yat›r›m olarak bafllad›¤›m›z yat›r›mlar giderek büyüyebiliyor. Örne¤in tekstile 24 tezgâhl› bir tesisle girdik ama sonra çok büyüdü tabii. polama ve lojistik hizmet binas› yap›l›yor. Hes Kablo alüminyum iletken ve bak›r ergitme tesisleri yat›r›m› yap›yor ancak onu biz koordine etmiyoruz. Bunlar›n d›fl›nda Kayseri’de, Sivas Caddesi üzerinde 40 bin metrekarelik bir “Ekonomide ‘core business’ yaklafl›m› vard›r. Ana iflinizin yan sektörlerinde de üretim yap›yorsunuz. Bizim çal›flmalar›m›z da bu kapsamda de¤erlendirilebilir. Bizim ana iflimiz mobilya. Kendi kulland›¤›n›z bir ürünü iyi tan›yorsunuz ve o konuda yat›r›m yapmakta daha cesaretli oluyorsunuz” Bugüne kadar koordine etti¤iniz çal›flmalardan söz eder misiniz? 1996-2007 y›llar› aras›nda 23 tane iflletmeyi devreye ald›k. Boytafl 1-2-3-4 iflletmelerini gerçeklefltirdik ve yine Boytafl’ta polistren (strafor) tesisi devreye ald›k. Merkez Çelik tevsi inflaat› ve yat›r›m›, ‹stikbal Yatak ve Ev Tekstili, Form Sünger, daha sonra Form Sünger tevsi inflaat›, Boyteks 1 ve 2. K›s›m, Boyteks Kumafl ve ‹plik Boya, Boyteks fiönil ‹plik Tesisi, Boyteks Bursa Tesisi, Çelik Tel Yay ‹flletmesi, Boyçelik Profil ve Boru ‹flletmesi, ‹spafl Bimaks Depolama ve Lojistik Tesisleri, Boyser Servis Tesisleri, Hes Kablo XPL Kablo Üretim Tesisleri, Hes Kablo Fiberoptik Data Kablo Üretim Tesisi, Hes Kablo’nun Makara Üretim Tesisi, Sakarya Depolama ve Lojistik Tesisleri, Sakarya Yatak ve Sünger ‹flletmeleri, ‹stanbul Esenler’de ve Silivri’de Boypafl Depo ve Lojistik Tesisleri bu süre içindeki çal›flmalar›m›z. Sürmekte olan projeler nelerdir? fiu anda Boytafl’›n Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’nde 30 bin metrekare üzerinde hammadde ve mamul depolama tesisleri infla ediliyor. Yine Kayseri’de 14 bin metrekare üzerinde holdingin yönetim binas› yap›l›yor. ‹stanbul Akf›rat’ta, 30 bin metrekare üzerinde de- ma¤aza devreye giriyor. Bursa’da, Yalova yolu üzerinde gene bir ma¤aza projesi var. fiu anda üretimle ilgili tamamlanm›fl bir projemiz yok ama önümüzdeki günlerde yapmay› planlad›¤›m›z yat›r›mlarla ilgili araflt›rmalar›m›z sürüyor. Enerji sektörüne girecek misiniz? Biz enerji sektöründe var›z zaten. Elektrik kablosu üretiyoruz. ‹fl konular›m›zdan biri enerji oldu¤u için üretim lisans› alarak elektrik üretmek gibi bir fikrimiz var. Ama biliyorsunuz Türkiye’de EPDK daha tam oturmad›. Fiyatlar tam netleflmedi. TEDAfi, hidroelektrik santrallerin varl›¤›ndan dolay› elektrik sat›fl fiyatlar›n› düflük tutuyor. Do¤algaz›n fiyat›n›n yüksek olmas›yla do¤algazla elektrik üretim imkânlar› da s›n›rland›. Eskiden do¤al¤az ucuzdu, özel sektör do¤algazla elektrik üretiyordu ve sat›yordu. fiu anda özel sektörün rekabet etme flans› pek kalmad› elektrikte. Bir zam beklentisi vard›, hükümet de zam yapm›yordu. Ama flimdi bir zam yap›ld›. E¤er kurtar›r fiyatlara gelirse elektrik üretmek avantajd›r. Çünkü 2008’den itibaren bir enerji sorunu yaflayaca¤›z ve bütün büyük holdingler bu alanda çal›flmalar yap›yorlar. Burada en önemli konu hangi santrali seçece¤iniz. Nükleer mi, rüzgâra ya da suya dayal› m›, termik santral mi? fiu 15 kas›m-aral›k Vizyon ana kadar yapt›¤›m›z araflt›rmalar ithal kömüre dayal› termik santrali uzun vadede daha cazip gösteriyor. Rusya’dan ve Güney Amerika’dan getirilecek y›kanm›fl ve daha temiz kömürle yap›lacak bir elektrik üretimi verimli görünüyor. Holdingin yat›r›m stratejisinden söz edebilir miyiz? Bizim ana iflimiz mobilyad›r ve ifllerimizin birço¤u mobilya ile ba¤lant›l›d›r. Sünger üretiyoruz, elyaf vatka üretiyoruz, filmaflin tel al›yoruz yay imalat›nda kullan›yoruz. Bunlar da ciddi rakamlarda üretiliyor. Mesala günde 120 ton filmaflin iflleniyor. 3 bin metreküp sünger dökülüyor. Saatte 200 kg kapasiteli 200 tane elyaf tesisimiz var. Çelik boru, profil üretiyoruz. Çok küçük bir k›sm›n› kendimiz kullan›yoruz. Di¤er k›sm›n› sat›yoruz. Tekstilde üretti¤imizin yüzde 20’sini, döflemelik kumaflta yüzde 8090’›n›, yatak kumafl›nda yüzde 20’sini kullan›yoruz. Kendi kulland›¤›n›z bir ürünü iyi tan›yorsunuz ve o konuda yat›r›m yapmakta daha cesaretli oluyorsunuz. Bir miktar›n› kendiniz kullan›yorsunuz, ondan sonra ifli büyütüyorsunuz. Boru fabrikas› kurmaya karar verdik, bir tane boru çekme makinesi sat›n ald›k; bizim kendi ihtiyac›m›z› karfl›l›yordu. ‹fli iyice ö¤rendikten sonra makineler ilave ettik ve o artan kapasiteleri d›flar›ya satmaya bafllad›k; süngerde de ayn› flekilde. Ekonomide “core business” yaklafl›m› var. Bir ana ifliniz var, bu iflin devam›na yat›r›m yap›yorsunuz. Onun bünyesinde yat›r›mlar yap›yorsunuz. Sadece enerji kablosu üretiyor olabilirsiniz. Ama sonuçta kablo üretiyorsunuz ve baflka cins kablolar üretmekte de uzmanlaflabilirsiniz. Bizim mobilya konusunda girmedi¤imiz bir tek yonga levha ve MDF var. Ben eminim ki ilerki zamanlarda bu konuya giriflimiz de gündeme gelecektir. Çünkü çok büyük miktarda kullan›yoruz. Bir yonga levha fabrikas›n›n yar› kapasitesini biz günlük malzeme olarak kullanabiliyoruz. Yüzde 50’sini kulland›¤›n›z bir malzemeyi üretmeniz de kolay oluyor. “‹fl konular›m›zdan biri enerji oldu¤u için üretim lisans› alarak elektrik üretmek gibi bir fikrimiz var. Çünkü 2008’den itibaren bir enerji sorunu yaflayaca¤›z ve bütün büyük holdingler bu alanda çal›flmalar yap›yorlar. Burada en önemli konu hangi santrali seçece¤iniz” 16 kas›m-aral›k Bu maliyet avantaj› getiriyor mu? Bu biraz göreceli bir konu. Siz maliyetleri düflürebilirsiniz ama ayn› ürün pazarda sizin satt›¤›n›zdan daha ucuza var olabilir. Ama genel olarak tüm dünyada hammadde fiyatlar› yükseliyor. Plastik, sünger hammaddeleri, bak›r fiyatlar› Çin’in de tüketici olmaya bafllamas›yla yükselmeye devam ediyor. Entegre üretim her zaman risktir. Sektörünüzde bir daralma oldu¤u zaman bunlar›n hepsi geriye do¤ru etkilenir. Etkileniyor da zaman zaman. Bu zamanlarda esnek üretim tekniklerimizi devreye sokuyoruz. ‹hracat yapabilmemiz bizi iç piyasada yaflayaca¤›m›z s›k›nt›lardan kurtar›yor. Boydak D›fl Ticaret ihracat rakamlar›n› giderek art›r›yor. Sa¤ olsunlar arkadafllar›m›z Yunanistan, Makedonya, Kosova, Bulgaristan, Romanya, M›s›r, K›br›s, ‹ran, Irak bütün çevre ülkelerde -Rusya hariçciddi bir yap›lanmaya gittiler. Vizyon Boydak Holding’in yap›lanmas› konusunda neler söyleyebilirsiniz? Boydak Holding Yönetim Kurulu Üyeleri aile bireylerinden olufluyor. Sermayedarlar›m›z ayn› zamanda yönetim kurulu üyesi. Ailenin d›fl›nda bir ben, bir de uzun y›llard›r grubun içinde olan Mehmet K›l›ç ve Nazif Türko¤lu var. Dolay›s›yla kurumsallaflma yönünde ad›mlar at›lmas› gerekiyor. Yönetim kurullar›nda kurumsallaflma ad›na ba¤›ms›z en az iki hatta daha fazla üyenin olmas› laz›m. Bu üyelerin bizim gibi ifllerle içli d›fll› insanlar da olmamas› laz›m. Ba¤›ms›z üyenin, flirketten ve paydafllardan ba¤›ms›z olmas› laz›m. Tedarikçi firmalar›n›zdan birinden olmamas› laz›m örne¤in. Çünkü al›nan kararlarda çok ba¤›ms›z olmas› isteniyor. Bu kararlar al›n›rken flirket içindeki herhangi bir fleyden etkilenmeyecek, konuyu rakamlara göre de¤erlendirecek insanlar›n yönetim kuruluna sunulmas› laz›m. Aile üyeleri duygusal davranabilir. Örne¤in zarar etse de babadan kalan bir fabrikay› kapatmak istemeyebilir, duygusal davranabilir. Ba¤›ms›z üyenin bulunmas›n›n amac› da onlar›n kapat›lmas› hatad›r. Bir makinenin bofla çal›flmas› ya da yard›mc› iflletmelerin lüzumsuz yere çal›flmalar› hatad›r. Bofluna enerji sarf edersiniz. ‹flçilerin çal›flma saatlerine uymamas› hatad›r. Üretimin ölçülmemesi hatad›r. Bir görev veriyorsunuz, bir da¤›l›m yap›yorsunuz, bunun neticesini ölçmeniz laz›m. ‹nsana, makineye, malzemeye yönelik bir hata olabilir. tir ister istemez. ‹fl hayat›nda kurumsallaflmadan devam etmek mümkün de¤il. Bize çal›flma prensiplerinizden söz eder misiniz? Ben öncelikle disiplinliyim. ‹flletmelerin içinde çok bulunduk. fiu anda biraz daha iflletmelerin uza¤›nday›z, iflletmenin içindeyken daha serttik. Hatta Memduh Bey, “Bu ekip bir senden bir de benden korkuyor” derdi. fiimdi odam›zda oturu- “Uzun zaman iflletmelerin içinde olunca birfley yap›labilir mi yap›lamaz m› biliyorsunuz ve buna göre görev veriyorsunuz. ‘fiundan dolay› yapamad›m’ denmesi mümkün de¤il. Yap›lamayacak bir fleyi ‘yap’ demek zaten tecrübesizli¤in ifadesidir” bu gibi tutumlar›n etksini azaltmak. Bu büyük holdinglerin hepsinde uygulanmaya çal›fl›lan bir yap›lanma çünkü hissi davranmamak çok önemli bir flirket için. Hissedarlar›m›z aras›nda biliyorsunuz sivil toplum kurulufllar›nda görev alan kifliler var. Memduh Bey MOSDER’in, Mustafa Bey KAYSO’nun baflkanl›¤›n› yap›yor. fiükrü Bey’in üyelikleri var. fiirket d›fl›nda görevleri de var arkadafllar›m›z›n. Bir süre sonra, flirketlerin yönetimini de ba¤›ms›z üyelere tevdi etmek aflamas›na gelinecek18 kas›m-aral›k yoruz ama bir sürü yönetici, mühendis yetifltirdik. O dönemde çok disiplinli olmak zorundayd›k. Çünkü bire bir üretimin içinde yer al›yorduk. Asl›nda benim en önemli özelli¤im hatay› çabuk görmemdir. Neleri hata olarak görürsünüz? Bir iflletmede ifllemesi gereken kurallar vard›r. Bunlar›n d›fl›na ç›k›l›nca hata olur. Bir malzemenin do¤ru yerde durmamas› bile hatad›r. Tesiste geçifl için belli koridorlar oluflturmuflsunuzdur, Takipçi misiniz? Bir görev verdi¤imde onu not ederim ve kolay kolay unutmam. Bir savsaklama varsa mutlaka yakalar›m. Silmem kafamdan. “Külyutmaz” derler ya, biraz öyle bir durum var. Bu tabii tecrübeyle ilgili. Uzun zaman iflletmelerin içinde olunca birfley yap›labilir mi yap›lamaz m›, hangi flartlarda yap›labilir; bunlar› biliyorsunuz ve buna göre görev veriyorsunuz. “fiundan dolay› yapamad›m” denmesi mümkün de¤il. Çünkü siz onun yap›l›p yap›lamayaca¤›n› biliyorsunuz. Yap›lamayacak bir fleyi “yap” demek zaten tecrübesizli¤in ifadesidir. “fiu kadar ürün üretin” dedi¤iniz zaman makinenin üretim kapasitesini veya ne kadar hammade gerekti¤ini, elinizde yeterli hammadde olup olmad›¤›n› bilmeniz laz›m. Bunlar yoktan var edilemez ki. Ama yönetici olarak yönlendirmelerde bulunabilirsiniz, belli bir iflin nas›l halledilece¤ine dair yol gösterebilirsiniz. “Yap” demek yöneticilik de¤ildir. ‹fli bilmek laz›m. Böyle davran›ld›¤› zaman otorite sa¤lamak da çok mümkün olmaz herhalde. Yöneticinin mutlaka inand›r›c› olmas›, yap›lacak ifle ve hedefe kendinin inanmas› laz›m. Fabrika kurmak da üretim yapmak da hedef olabilir. Kendinizin inanmad›¤› bir fleye baflkas›n› inand›rman›z mümkün de¤il. “Hadi bu ifli hep beraber yapal›m” dedi¤inizde önce sizin inanman›z laz›m. “Bu olacak ifl de¤il” deyip de millete “Hadi” derseniz gülünç olursunuz. Yöneticinin lider olmas› laz›m ve liderin de sayg›nl›¤›, yapt›r›m gücü olmas› laz›m. ‹fl hayat›nda sizi ne mutlu eder? Plan aflamas›ndan beri takip etti¤imiz bir fabrika çal›flmaya veya bir bina yükselmeye bafllad›¤› zaman mutlu oluyorum. ‹letiflim “Olumlu bir ruh hali seçin” Nihal fiirin, müflteri iliflkilerinde baflar›n›n öncelikle müflteriyi “fark etmekten”, sonra da içten bir biçimde “onun yan›nda olmak”tan geçti¤ini söylüyor. Ne maske takmay› ne rol yapmay› öneriyor. Sadece “Olumlu bir ruh hali seçin” diyor N ihal fiirin, on parma¤›nda on marifet olan insanlardan. Çok iyi ‹ngilizce ve Almanca bilgisine sahip olan fiirin, Bo¤aziçi Üniversitesi’nin Türk Dili ve Edebiyat› ve Felsefe bölümlerini bitirdi. Osmanl›ca, Arapça, Farsça ve tiyatro e¤itimleri de alan fiirin için hayat uçsuz bucaks›z bir ö¤renme yolculu¤u gibi. Program sunuculu¤u da yapan fiirin 1999’dan beri müflteri iliflkileri için çok önemli olan sözlü iletiflim üzerine dersler veriyor. Düzenli bir talep var m› etkili konuflmay› ö¤renmeye? Kesinlikle. ‹nsanlar›n çok merak ettikleri ve ne yaz›k ki bizim e¤itim sistemimize hiç konulmayan bir konu bu. Biz okullar›m›zda topluluk önünde konuflmay› ö¤renmiyoruz hiçbir zaman. Sözlüye kalk›yoruz. Hep sözlüye kald›r›lm›fl çocuklar›z ve o paradigmayla topluluk önüne ç›k›p konufluyoruz sürekli olarak. O nedenle de mahcup çocuklara dönüyoruz konuflurken. Bizim okullar›m›zda hitabet dersleri yok. Türkiye’de bir tek okul hitabet dersleri veriyor: ‹mam-Hatip. Ad› üstünde zaten; hatip olarak yetifltirilmek üzere devam ediyor oraya çocuklar. Hiçbir itiraz›m yok; tabii ki olabilir ama bence do¤ru olan› bütün okullarda hitabete yönelik derslerin konulmas›d›r. Konuflma derslerinin konulmas› gerekti¤ine yüzde yüz inan›yorum. Birbirimizle 20 kas›m-aral›k ‹letiflim günümüz, kötü günümüz olur; ama karfl› taraf da insan. ‹letiflim dedi¤imizde, özellikle ifl dünyas›nda veya müflteri iliflkisinde mesele karar vermek ve bir ruh hali seçmek. iletiflimimizi güçlendirecek, birbirimizle anlaflmam›z› sa¤layacak önemli bir meseledir diye bak›yorum ben bu olaya. ‹fl dünyas› m› daha çok ilgi gösteriyor? Ben hep ifl dünyas›n›n içindeyim. En tepede bulunan yöneticiler de bu konuya a¤›rl›k veriyor, yeni ifle bafllam›fl kifliler de çok büyük önem veriyorlar. Bazen kurumsal bir tercih de olabiliyor. Ben yöneticilere de bire bir dan›flmanl›k yap›yorum. Kendini anlatabilmek çok önemli bir mesele çünkü. Kurumlar, müflteri iliflkileri için çal›flanlar›n› bu anlamda beslemek gibi bir kaynak oluflturabiliyorlar. Kurum içi ve kurum d›fl› iletiflimin yönetilmesiyle ilgili ihtiyaçlar›n› karfl›lamak beklentisiyle al›yorlar insanlar bu e¤itimleri. Baflar›l› olan sat›fl eleman›, di¤erinden farkl› ne yap›yor? Sizi fark ediyor. Bütün mesele bu. Herkes fark edilmek istiyor. Bu ifli iyi yapan kifli, sizi fark ediyor. Bir ma¤azaya girdi¤inizde kimse yan›n›za gelmiyorsa ya da en az›ndan uzaktan “hofl geldin” demiyorsa, sizin varl›¤›n›z›n fark›nda oldu¤unu size hissettirmiyorsa baflar›l› olmas›na imkân var m›? Önce fark ediyor, daha sonra da o fark etti¤i kiflinin yan›nda oluyor. Bu ne demek? “Efendim” demeyi ö¤renmifl, “Nas›l yard›mc› olabilirim?” demeyi ö¤renmifl, fakat bak›yorsunuz, yüzünden düflen bin parça, beden dili son derece mutsuz, son derece bezgin. O zaman iflte baflka bir konu ç›k›yor ortaya: ‹çten olmak. fieklen de¤il, içinden geldi¤i için sayg› göstermek, as›l önemli olan bu. Bütün iletiflimin maymuncu¤u içtenlik. Ama her zaman içten olunmayabilir. Bu durumda ne olacak? Ben böyle bakm›yorum. Çünkü o zaman buna “maske takmak” demek zorunda kalaca¤›m. Maske takmak ya da rol yapmak bizi çok yaralar. Mesela ben e¤itim veriyorum ya da sat›fl eleman›y›m ama asl›nda hiç öyle biri de¤ilim; öyle biriymiflim gibi davranmak zorunda hissediyorum kendimi! Bu insan› flizofren yapar. Çift kiflilikli yapar. O yüzden ne rol yapmak, ne maske takmak demiyorum. Ben buna “bir ruh hali seç22 kas›m-aral›k “Biz hep sözlüye kald›r›lm›fl çocuklar›z ve topluluk önünde konuflurken de o paradigmayla hareket ediyoruz. O nedenle de mahçup çocuklara dönüyoruz konuflurken” mek” derim. Biz her sabah bir ruh hali seçeriz. Ve bu bizim tamamen bizim tasarrufumuzdad›r. Psikolojik kontratlar yapar›z ve bunlar bizim için son derece önemlidir. Taraflardan birinin yap›lan psikolojik kontrat› bozmas› kabul edilebilir bir fley midir? Böyle bir durumda karfl› taraf›n tad› kal›r m›? Her fleyin bir bedeli var. Yap›lmas› gerekli görülmüfl her fley, iyi yap›lmaya da lay›kt›r. Herkesin olaya bu aç›dan yaklaflmas› gerekti¤ini düflünüyorum. Bir görev üstlenmiflseniz ve insanlar›n zaman›n›, paras›n› al›yorsan›z “orada olmak” baflar›lmas› çok zor bir konu da de¤il. Olumlu bir ruh hali seçmek zorunday›z sa¤l›kl› bir iletiflim için. Peki bunu anlat›rken ne gibi tepkilerle karfl›lafl›yorsunuz? “Biz insan de¤il miyiz?” yönünde itirazlarla karfl›lafl›yoruz. Elbette insan›z. ‹yi Yöneticilere ne gibi görevler düflüyor? Öncelikle tabii ki yöneticilerin böyle davranmas› gerekiyor; çal›flan›na ve d›flar›ya. Önce yönetici, bir tutum seçmek zorunda zaten ve o tutumun olumlu olmas› laz›m. Çünkü o bir model oluflturacak ve ona bakan çal›flan da öyle davranacak. Yönetimin bu konuda destek veren bir kat›l›m› olmad›¤› sürece çal›flandan da böylesi bir beklenti içine girmek çok do¤ru olmaz. Yönetici, eleman›n›n geliflimine katk›da bulunmak için elbette ki planlar, programlar gelifltirecek fakat as›l önemli olan kendisinin bu konuda bir model oluflturmas›. Yönetici çal›flan›n›n müflterisi, çal›flan da yöneticinin müflterisi olmaya bafllad›¤›nda konu tastamam halledilmifl olur. Sadece yukardan afla¤› ya da afla¤›dan yukar› bir geribildirim içinde ilerleyen iletiflimlerden sa¤l›kl› sonuçlar almak pek de mümkün de¤ildir. Yönetici en büyük hizmetkârd›r asl›nda. Hizmetkâr olmak, gönülden çal›flmak demektir. E¤er herkes birbirine gönülden davran›rsa her fley çok daha güzel olur. Memnun etmeye talip olmak; bu çok önemli bir kavram. “Memnun etmek”te en belirleyiçi faktör h›zl› davranmak m›? H›z en belirleyici faktör de¤il. Çok çabuk bir sat›n alma yapabilirsiniz bir yere gitti¤inizde. Ama gitti¤iniz bir yerde as›l arad›¤›m›z h›z de¤il, oradaki güler yüz, oradaki karfl›lanma biçimidir. Yap›lan araflt›rmalarda flunu görüyoruz: “Üç kurufl daha fazla para veririm, bu muameleyi görmeyece¤im bir yerden al›fl-veriflimi yapar›m”. H›z belirleyici bir etmen ama hâlâ en belirleyici olan insani iliflki. Bu olgunun de¤iflece¤ini de pek sanm›yorum. Bilgisayar ortam›nda bile, ne denli büyük bir teknolojiyle karfl› karfl›ya kalsak da, eski de¤erlerimizi, yüz yüzeymifliz gibi sürdürmeye çal›fl›yoruz: Göz k›rpma iflaretleri gönderiyoruz birbirimize mesela, sanal ortamdan hediyeler al›yoruz. Analiz Fehmi Koru, politikay› izlemeyi çok sevdi¤ini ama aktif olarak kat›lmay› hiç düflünmedi¤ini belirtiyor. Bu nedenle de politika sevgileri nedeniyle sürekli denetim alt›ndaki insanlara sayg› duyuyor “Politikas›z bir hayat düflünemiyorum, politikac›lara sayg› duyuyorum” 24 kas›m-aral›k Y eni fiafak gazetesinin yazar› Fehmi Koru’nun önemli bir özelli¤i, Türkiye’de dünya bas›n›n› en iyi izleyen gazetecilerden biri olmas›. ‹ngiltere’de dil ö¤renen ve gazetecilik okuyan, daha sonra Suriye’de Arapça ö¤renen, uluslararas› iliflkiler ve özellikle Ortado¤u üzerine uzmanlaflan ve baflvurdu¤u tarihte Harvard Üniversitesi’ndeki yüksek lisans program›na kabul edilen befl kifliden biri olmay› baflaran Fehmi Koru, Türk bas›n›n›n renkli kalemlerinden biri. Y›llard›r Taha K›vanç ad›yla da köfle yazan Koru, biraz da bu yüzden “çok bilinen s›r” olarak da tan›mlan›yor. Cumhurbaflkan› Abdullah Gül’le olan yak›nl›¤›n›, 2002 seçimleri sonras›nda gazetesinde yazarak aç›klayan Fehmi Koru, bunun Anglosakson gazetecilik anlay›fl›n›n bir yans›mas› oldu¤unu söylüyor ve “Arkadafll›klarla mesleki yolculu¤um aras›nda adeta laikli¤in tarifinde kullan›lan ‘din ve devlet aras›na kal›n bir duvar örme’ ifadesinde oldu¤u gibi kal›n bir duvar örmeyi en bafltan itibaren bildim” diyor. Gazeteci olmaya nas›l karar verdiniz? Neredeyse bütün e¤itim hayat›m gazeteci olma hevesiyle geçti. Çok küçük yafllardan itibaren gazete okumaya bafllam›flt›m. Gazetede yazan, gazete ç›karan, yazan insanlara hayranl›k duyuyordum. Bilinçlenmeye bafllad›¤›m zaman da e¤itimimi, kazanmam gereken özellikleri hep gazetecilik üzerine oturttum zaten. Çok erken yafllarda yazmaya bafllad›m. 1965 y›l›ndan itibaren ismim bir yerlerde yazar olarak ç›kmaya bafllad›. Dolay›s›yla gazetecilik neredeyse baflka alternatifi olmayan bir u¤rafl dal›yd› benim için. Çok uzun y›llard›r iki ayr› isimle köfle yaz›yorsunuz. Önce Bülent fiirin vard›, flimdi Taha K›vanç. Neden böyle? Bu kimli¤imi saklamak de¤il, katk›da bulundu¤um yay›n organlar›na birden fazla ürünle kat›lma zorunlulu¤unda olmamdan kaynakland›. O zamanlar bu al›fl›lm›fl bir fleydi. 1986’n›n Kas›m ay›nda Ankara merkezli olarak yay›nlanmaya bafllanan Zaman gazetesinin ilk yay›n yönetmeni ve baflyazar›yd›m. Yay›n kurulundaki arkadafllarla daha perde arkas›n›, söylenti- lerin yaz›ld›¤› ve gazete içindeki herkesin katk›da bulunaca¤› anonim bir köfle oluflturmay› düflündük. “Kulis” ve “Bülent fiirin” böyle do¤du. Ama maalesef gazeteyi yönetmek ve baflyaz›lar›n› yazmak d›fl›nda bir de bu sütunu tek bafl›na yazmak gibi bir yükümlülü¤üm ortaya ç›kt›. “Bunlar› kim yaz›yor?”, “Bülent fiirin kimdir?” diye bir merak uyan›nca o sütunun kald›r›lmas›nda yarar gördüm. Ancak bir okuyucu kitlesinin olufltu¤u ortaya ç›k›nca yeni bir sütun açmaya kadar verdik. Yeni bir isim oluflturdum. Taha K›vanç ismi böyle do¤du. O günden beri de iki isimli olarak devam ediyoruz. Ama Taha K›vanç’› kimin yazd›¤› konusunda kimsenin kuflkusu kalmad›. Daha ikinci yaz›dan itibaren benim yazd›¤›m bilindi. Ben de bilinmesinde herhangi bir mahsur görmedi¤im için üstlendim. Böylece bugüne kadar geldik. Ama bu iki farkl› kimlikten kaynaklanm›yor. Benim kendi ismimle yazd›¤›m köfle, Türk bas›n›nda al›fl›lm›fl olan, görüfl bildiren yaz› türünün bir örne¤i. Orada daha nesnel olmaya, tart›flmalardan uzak kalmaya çal›fl›yorum. Di¤eri pek bizde olmayan, daha çok Anglosakson medyas›nda var olan; onlar›n “diary” dedikleri, bir tür perde arkas›n› yazmay› amaçlayan, onu da g›d›klay›c› ve ilgi uyand›r›c› bir üslupla yapmaya çal›flan bir köfle. Ama üslup d›fl›nda ikisi de benim kiflili¤im. Dikkati çeken bir yan›n›z, yazarl›¤a ilgi duydu¤unuz ilk dönemlerden itibaren d›fl dünyaya çok aç›k olman›z. Çok genç yaflta bir yabanc› dile ihtiyac›m oldu¤unu anlad›m. Sonra uzmanl›k alan› olarak uluslararas› iliflkiler ve Ortado¤u politikas›n› seçtim. Bununla yetinmedim, Arapça ö¤renmem gerekti¤in anlad›m ve Suriye’ye gittim, sonra yüksek lisans yapmak gerekti¤ini düflünüp Harvard’a gittim. Orada Ortado¤u Araflt›rmalar› Merkezi’nde yüksek lisans›m› yapt›m. Bütün bunlar birbirini destekleyici fleyler. Bunda da yetiflme ça¤›nda kendimden daha ak›ll›, daha dünyay› görmüfl, daha çok fley bilen, daha yafll› insanlarla beraber olmam›n katk›s› var. Onlar› gözlemleme, onlardan kendimi daha iyi nas›l gelifltirebilece¤imi ö¤renme flans›m oldu. Mesela siyasetle ilgileniyordum ve 1977’de ‹zmir’den aday olan Turgut Özal’›n seçim kampanyas›nda çok faal bir görev üstlendim. Onun seçim kampanyas›nda yan›nda bulunan pek çok isim, daha sonra Türkiye’de siyasete girdiler, bürokraside önemli görevlere geldiler. Ben onlar› çok önce tan›ma ve özelliklerini görme f›rsat› bulmufltum. Siz daha sonra, ‹ngiltere’deki e¤itim y›llar›n›zda Cumhurbaflkan› Abdullah Gül’le de ev arkadafl› oldu¤unuzu yazd›n›z. Türkiye’yi yöneten bu kiflilerle yak›nl›¤›n›z gazetecili¤inizi nas›l etkiledi? Ben siyasette, bürokraside, fikir hayat› içindeki pek çok insan›n dostuyum, arkadafl›y›m. Yollar›m›z belli dönemlerde kesiflmifl durumda. Ama o arkadafll›klarla mesleki yolculu¤um aras›nda adeta laikli¤in tarifinde kullan›lan “din ve devlet aras›na kal›n bir duvar örme” ifadesinde oldu¤u gibi kal›n bir duvar örmeyi en bafltan itibaren bildim. Hiçbir zaman hiçbirinden özel bir ilgi beklemedim. Gördü¤üm özel ilgiyi de gazetecili¤ime bir özel ilgi olarak kabul etmedim. Çünkü bu iki yönlü bir ilgi olmak zorunda. E¤er onun mesle¤inizde ilerlemenize katk›da bulunmas›n› isterseniz, siz de onun mesle¤inde ilerlemesine katk›da bulunmak olarak ödemek zorundas›n›z. Benim dostum oldu¤u bilinen isimlerin bütün baflar›lar› kendilerine aittir. Benim herhangi bir katk›m yok. Ben bu mesle¤i yürütüyor olmasayd›m da onlar bu baflar›y› göstereceklerdi. Onlar›n da bana mesleki bir katk›s› yok. Hiçbir zaman onlar›n lehine yazmam gerekti¤ini düflünmedim. Onlara sütunlar›n d›fl›nda ak›l verme gibi bir misyonu üstlenmedim. Yazd›klar›m da herkese aç›kt›r, kim okuyup yararlan›rsa yararlan›r. Onun d›fl›nda karfl›l›kl› birbirini etkileme tarz›nda hiçbiriyle iliflkim yoktur. Haber kayna¤› olarak da m› etkilenmediniz? Yok, öyle de yararlanmad›m. Benim yan›mda konuflulurken ö¤rendiklerimden de özel bir haber yapmad›m. Yap›lmas›n› da sa¤lamad›m. ‹liflkilerimi, özel durumum dolay›s›yla elde etti¤im herhangi bir üstünlük olacak flekilde kullanmad›m. Bu Anglosakson gazetecilik anlay›fl›d›r. Ben o anlay›fl içersinde bugünlere kadar geldim. ‹liflkilerimi de ayn› flekilde kendim 25 kas›m-aral›k Analiz le kabul ediyorlar. Ben bunu istemem hiçbir zaman. O insanlara bu yüzden de sayg› duyuyorum. deklare ettim. Abdullah Gül, seçimden birinci parti olarak ç›kan Ak Parti’nin aday› olarak baflbakanl›¤› üstlendi¤i gün, ben, “Vaktiyle benim çok yak›n oldu¤um, ayn› evi paylaflt›¤›m, halen de arkadafll›¤›m›z›n sürdü¤ü bir insand›r” dedim. Bunu yazd›m. Bu ne demek? “Bu konuyla ilgili benim kalemimden ç›kacak fleyler etki alt›nda kalm›fl olabilir, ona göre benim yaz›lar›m› de¤erlendirin” demek. Ama yine de kendi ölçülerim içinde nesnel olmaya o gün bugündür devam ediyorum. “Anglosakson gazetecilik anlay›fl›” ‹ngiltere’deki tecrübelerinizle mi alakal›? Ben, ‹ngiltere’de City Üniversitesi’nde gazetecilik de okudum; ama bu anlay›fla yatk›nl›¤›mda okumalar›m›n da pay› var. Ben y›llard›r dünyan›n önde gelen gazetelerini takip ediyorum. fiimdi onlar›n gazetecilik anlay›fllar›nda flöyle bir fley var: Örne¤in bir yazar borsada herhangi bir flirkete yat›r›m yapm›flsa ve ülkesinde bütün insanlar o flirketi konufluyorlar ise yazarken evvela bunu aç›klar. Der ki “Benim bu flirkete ait hisselerim var. Ama bu yaz›y› kendimi bunun d›fl›nda tutarak yay›yorum.” Gazeteci ise bunu der. Çünkü, o hisselerin de¤erinin düflmemesini sa¤layacak bir yaz› olarak görülebilir. Bu tutum telkin edilir her fleyden önce. Bu yaz›l› bir kural de¤il ama bunu yapmayan bar›namaz zaten. “Ç›kar çeliflkisi” deniliyor buna. Kendini “ç›kar çeliflkisi” içine sokan insanlar›n gazetecilik ömrünün uzun olmas›, o ülkelerde mümkün de¤il. Siyaset yazarl›¤› d›fl›nda politikaya aktif olarak kat›lmay› düflündü¤ünüz oldu mu? Hiç olmad›. Zaman zaman politikaya aktif olarak girmem yönünde teklifler oldu. 2002 seçiminde bir teklif ald›m, en ciddi teklif oydu. Ben hiçbir zaman düflünmedim politikaya girmeyi. Ben politikay› izlemeyi, gözlemeyi çok seviyorum. Politikas›z bir ortamda yaflamay›, gazeteci olmasam da düflünemiyorum. Ama fiilen politika yapmay› pek sevilecek bir fley olarak görmüyorum. Politikan›n içinde olan insanlara, bu sebeple de sayg› duyuyorum. Baflka alanlarda da çok baflar›l› olabilecek insanlar var içlerinde ama her an denetleme alt›nda, ailesiyle çocuklar›yla yak›ndan izlenen, her yapt›klar› elefltiri konusu olan bir konumu, s›rf politika sevgileri nedeniy26 kas›m-aral›k “Anadolu’nun çeflitli yerlerinden çok baflar›l› siyaset adamlar›, sanayi ve ticaret erbab› ortaya ç›k›yor. Mehmet fiimflek önemli bir örnek.... Batman’da dünyaya geliyor, Ankara’da önemli bir okulu bitiriyor, yurtd›fl›nda çok iyi bir e¤itim al›yor. Çok iyi bir konumda çal›fl›rken, birden b›rak›p siyasete girebiliyor. Yeni bir jenerasyon do¤uyor Türkiye’de” Harvard’da Ortado¤u Araflt›rmalar› Merkezi’nde yüksek lisans yapt›n›z. O ABD flimdi Ortado¤u’da. Nas›l de¤erlendiriyorsunuz oradaki günlerinizi ve flimdi ABD’nin Ortado¤u’daki durumunu? Ben Harvard’da yüksek lisans yaparken MIT’deki Uluslararas› ‹liflkiler Merkezi’nde araflt›rmac› olarak da çal›flt›m. Orada geçirdi¤im iki y›l› kendi yetiflmem aç›s›ndan çok önemli say›yorum. 24 saat fikrin etraf›nda geçen bir hayatt›. Çok önemli dersler ald›m, Örne¤in Irak üzerine Hanna Batatu isimli bir profesörden ders ald›m. Bu han›m, Irak’taki sosyal s›n›flar üzerine yaz›lm›fl bin sayfal›k bir doktora tezinin sahibiydi. Filistinliydi ama ‹srail’in iflgalinden sonra ayr›lm›fl ve geri dönmemiflti. Ayn› dönemde Nedav Safran diye bir baflka profesörden Arap-israil ihtilaf› ile ilgili ders ald›m, o da israilliydi. Bulundu¤u konuma t›rnaklar›yla gelmiflti. Ö¤leden sonralar› MIT’de mutlaka bir toplant› olurdu. Orada Nobel ödülü kazanm›fl iktisatç› Samuelson’un dünyadaki ekonomik krizlerle ilgili bir konferans›n› dinlerdiniz. Nobel kazanm›fl bu adam, bisikletiyle ifle geliyordu ve 70 yafl›na yak›nd› o dönemde. O çevrede bulunmak, kütüphanelerinden yararlanmak, beraber oldu¤unuz tart›flma grubuyla birlikte geliflmek bu iki y›l› verimli hale getiren ö¤elerdi. Ben ABD’yi çok önemsiyorum. Fakat Ortado¤u’ya müdahale çok büyük bir hatad›r ABD için. Çift kutuplu dünya sona erdikten sonra üzerine ola¤anüstü sorumluluklar binen, dünyan›n tek süper gücü haline dönüflen bir ülkedir. Böyle bir ülke kural koyucu olmak durumundad›r elbette ama sadece bir tek oyun kurucu var ve onun di¤er ülkelere vicdanl› davranmas› gerekiyor. Ak›lc›, olumlu ve makul davranmas› gerekiyor. Clinton döneminde, elbette elefltirilebilir ama makul bir çerçeve içinde bu tutumu yerine getirebiliyordu. Dünya, insan haklar›, demokrasi, hukukun üstünlü¤ü denildi¤i zaman Amerikan Anayasas›’ndan etkilenmek mümkündü. Ama Bush döneminde ABD’ye biçilen yeni rol, ak›l al›r bir rol de¤ildir. Dünyan›n bafl›na büyük ifller açt›¤› gibi örnek ülke olma konumunu da kaybettirmektedir. Ajanda ATA’YI ÖZLEMLE ANIYORUZ Atatürk Haftas›/10-16 Kas›m Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü sonsuzlu¤a u¤urlamam›z›n 69. y›ldönümü olan 10 Kas›m 2007 tarihinde de, Türk ulusu olarak özlemle, sayg›yla manevi huzurunda olaca¤›z. Milletimizin birlik ve beraberlikle birbirine sar›ld›¤› bugünlerde, Cumhuriyetimizin kurucusu, büyük devlet adam› Atatürk’ün an›s› gelece¤imizi ayd›nlat›yor. Düflünceleri ve büyük flahsiyeti önünde sayg›yla e¤iliyoruz. DE⁄ERL‹ B‹R DEVLET ADAMINI Y‹T‹RD‹K Bir bilimadam›, uluslararas› sayg›nl›¤› olan bir fizikçiydi. Siyaset sahnesinde çok k›sa bir süre göründü (12 y›l). Bu k›sa süre içinde Türkiye’yi; gülümsemesini, hoflgörüsünü, tevazusunu, mizah duygusunu ve tüm bunlarla birlikte temsil etti¤i makam›n ciddiyetini yitirmeyen yepyeni bir devlet adam› portresiyle tan›flt›rd›. Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Baflbakan› ve ikinci Cumhurbaflkan› ‹smet ‹nönü’nün o¤lu olan Erdal ‹nönü, 6 Haziran 1926’da Ankara’da dünyaya geldi. Bilim alan›nda çal›flmay› tercih eden ve fizik profesörü olan Erdal ‹nönü, ODTÜ’nün rektörlü¤ünü de yapt›. 1983 y›l›nda siyasete giren Erdal ‹nönü, Parlamentoda üç dönem ‹zmir milletvekili olarak görev yapt›, Baflbakan Yard›mc›l›¤› ve D›fliflleri Bakanl›¤› görevlerinde bulundu. SHP Onursal Genel Baflkan› Erdal ‹nönü, yaklafl›k bir y›ld›r kan kanseri tedavisi gördü¤ü ABD’de 31 Ekim’de hayat›n› yitirdi. MEVLANA’NIN “GEL” ÇA⁄RISI B‹NLERCE K‹fi‹Y‹ KONYA’YA TOPLAYACAK “Bizim dergâh›m›z ümitsizlik dergâh› de¤ildir. Yüz kerre tövbeni bozmufl olsan da yine gel!" Bu ola¤anüstü dizelerin yazar› Mevlana, 1-17 Aral›k tarihleri aras›nda binlerce kifliyi yine Konya’da buluflturacak. 30 Eylül’de, Mevlana’n›n 800. do¤um y›ldönümünde büyük bir kutlamaya ev sahipli¤i yapan Konya’da, bu kez Mevlana'n›n 734. Vuslat Y›ldönümü (fiebi Arus) etkinlikleri gerçekleflecek. ‹lk kez toplam 33 sema program›n›n yap›laca¤› organizasyonu, rekor düzeyde,toplamda 80 binden fazla kiflinin izleyece¤i tahmin ediliyor. 2007’nin BM taraf›ndan “Mevlana Y›l›” ilan edilmesi nedeniyle bu y›l etkinlikler daha büyük önem tafl›yor. Haz›rl›k çal›flmalar› kapsam›nda Türkçe, Almanca, Arapça, Azerice, ‹spanyolca, Çince, Farsça, ‹ngilizce, ‹talyanca, Japonca, Özbekçe, Rusça, Türkmence, ‹spanyolca ve Urduca olmak üzere 17 dilde haz›rlanan afifller, Kültür Bakanl›¤›’nca 35 ülkeye gönderildi. 24 KASIM Ö⁄RETMENLER GÜNÜ KUTLU OLSUN Atatürk Haftas›’n› izleyen günlerde yine onun büyük öngörüsüyle bafllat›lan e¤itim seferberli¤inin simgesi olan 24 Kas›m Ö¤retmenler Günü’nü kutlayaca¤›z. Atatürk’ün kendisine verilen “Baflö¤retmen” s›fat›n› kabul etti¤i günün an›s›na kutlad›¤›m›z bugünde, ülkemizin en ücra köylerinde bile çocuklar›m›za e¤itim veren fedakâr ö¤retmenlerimize sayg›lar›m›z› sunuyoruz. 27 kas›m-aral›k Kamera Arkas› 42 saniyede 50 y›l ‹stikbal’in 50. y›l filmini, özellikle dijital reklam çekimleri konusunda çok baflar›l› bir isim olan ABD’li yönetmen Bo Platt çekti EM Platolar›’nda hareketli bir gün. Sektörde “blue box” tabir edilen tüm zeminin tek bir renkle donat›ld›¤› özel odada, bir yatakta uyanan bir genç adam, sonra onun aç›p ç›kt›¤›, bofllukta durur gibi görünen kap›y› görüyoruz. Yönetmen ve ekibi sahneyi tekrar tekrar çekiyor, monitörden izliyorlar. Yönetmenin hemen yan taraf›nda reklam›n planlanan ak›fl› duruyor. Her bir kare taslak olarak çizilmifl. Sonra bu çocu¤un hayat›na bir k›z girecek. Bir ömür, ‹stikbal’in yüzlerce çeflit mobilyas›yla döflenmifl yuvalar›nda mutlu olacaklar. Yönetmen Bo Platt, çekim için üç gün ‹stanbul’da kald›. Daha sonra filmin post prodüksiyon ifllemlerini yapmak üzere Fransa’ya geçti. Reklam filminin çekimleri s›ras›nda ‹stikbal Pazarlama fiefi Süleyman Bütün ve Reklam ve Halkla ‹liflkiler Müdürümüz Murtaza Durmufl da sette bulunarak çekim aflamalar›n› takip ettiler. T 28 kas›m-aral›k ‹stanbul’a ilk gelifliniz mi? Evet, ‹stanbul’a ilk geliflim ve ‹stanbul’daki ilk çekimim. Hemen çekimlere mi bafllad›n›z, flehri görme flans›n›z oldu mu? ‹fl için haz›rl›k yapmakla çok meflgulduk ancak ‹stanbul mimarisinin baz› k›s›mlar›n›, bu yaratmakta oldu¤umuz reklamdaki dünyaya dair izlenimler için kulland›k. Bu nedenle birçok mekâna bakt›k ve flehirde turlad›k. fiehir çok güzeldi. Los Angeles’tan birkaç yak›n Türk arkadafl›m var ve do¤al olarak onlar›n geldikleri ülkeyi görmek güzeldi. Yapt›¤›n›z filme dair bir etki verdi mi ‹stanbul? San›r›m yeni bir yerde olmaktan ve ço¤u insan›n görmediklerini görmekten edindi¤iniz ince etkiler var; çünkü burada yaflad›¤›n›zda bunlar› yeni bir bak›flla görüyorsunuz. Yani muhtemelen, deneyimi yaflamak ve bu deneyimi elimden geldi¤ince filmde kullanmak. Dünyada reklamc›l›kta fark etti¤iniz belirgin bir de¤ifliklik var m›? ‹fller geleneksel televizyon yay›nc›l›¤› reklamc›l›¤›ndan, daha çok web için ve standart 30 saniyelik reklam format›na uymak zorunda olmayan di¤er ortamlar için paketlenen filmlere geçifl sürecinde. Asl›nda heyecanl› bir dönemdeyiz, çünkü flu anda bir reklam filmi kal›b›na oturmas› gerekmeyen k›sa film tarz› hikâyeler anlatma f›rsat› bulunmakta. Gelecek dijital reklam m›? Bu soruya muhtemelen farkl› insanlar›n farkl› cevaplar› olacakt›r. Belki art›k bilgisayarda yap›lan daha çok ifl var ve yaratt›¤›m›z iflin ço¤u çekimden sonra yap›l›yor. Ama ayn› zamanda hikâye ve fikir iyi olmad›¤› sürece bunun bir önemi yok. Bence önemli olan bu araçlar› film yarat›m›nda kullanmak ve tutabildi¤iniz kadar›n› gerçeklikte tutmak ve post prodüksiyonda mümkün oldu¤u kadar az ifl yapmak. Çünkü bazen her fleyi bilgisayarda yapmaya bafllarsan›z, insani dokunuflu kaybedersiniz. ‹nsanlar›n film olarak bildikleri, do¤al ortamda çekim yapman›n gerçekli¤i. Bu çok fazla sahte bir dünya yarat›r ve ben bunun do¤ru oldu¤unu düflünmüyorum. Siz neyi önemli görüyorsunuz reklamda? Reklamdaki en önemli unsur, her zaman fikir olmufltur. Her zaman hikâyeyi önde tutmal›s›n›z; ayd›nlatma ve di¤er tüm unsurlar anlatmaya çal›flt›¤›n›z hikâyenin konseptiyle birlikte gelir zaten. Bence konu dönüp dolafl›p, mesaj›n ne oldu¤u ve filmin özünün ne olmas› gerekti¤inin belirlenmesine geliyor. E¤er bunu çözebilirseniz zaten di¤er her fley kendili¤inden kolayl›kla gelir. Çünkü hikâyeyi neyin anlatt›¤›na dair, ne tür teknikler kulland›¤›n›z ve oyuncular›n nas›l oynayaca¤›na dair motivasyon sahibi olursunuz, di¤er her fley kolay olur; kurgu ve di¤er her fley hikâyeyi nas›l anlataca¤›na dair birer sonuç olur. Ayr›ca söylemek istedi¤im bir fley daha var, ço¤u fley reklam ajans›ndan gelir. Çünkü bir fikirle gelen onlard›r, filmin ne oldu¤una dair en güçlü vizyona sahip olan onlard›r çünkü bununla en uzun süre yaflayan onlard›r. Söylemek istedikleri mesaj›n ne oldu¤unu bilirler. Yani bir çok fleyi on- larla konuflurken, onlar için neyin önemli oldu¤unu anlarken ö¤renirsiniz. Yani bu kesinlikle benim kendi kendime ç›kard›¤›m bir fley de¤il. Bir çok bilgi ve düflünce ald›m ve yapmaya çal›flt›klar›n› anlayarak kendi fikirlerimi buna katt›m. ‹stikbal’in senaryosu size geldi¤inde ne düflündünüz? Bunun ilginç bir meydan okuma olaca¤›n› düflünerek kabul ettim. Öncelikle daha önce hiç bulunmad›¤›m ülkelerde film çekmekten çok hofllan›r›m, yeni kültürleri tecrübe etmek ve size tamamen yeni bir deneyim olan bir yerde bir reklam filmi üretmek anlam›nda bir meydan okumayla karfl›laflmak her zaman heyecanl› olmufltur. Yaln›zca filmi çekmenin ötesinde var olan bir çok zorluk vard›r. Ancak onun öncesinde çok ilginç bir fikir oldu¤unu düflündüm; bu ortamlar› yaratmak için kullan›lan tasar›mlar ve efektler anlam›nda görsel olarak ilginç fleyler yapmak için bir f›rsat oldu¤unu düflündüm. 29 kas›m-aral›k Strateji PAZARLAMADA DE⁄ER Z‹NC‹R‹ Bilal Uyan›k Mobilya Grubu Pazarlama Koordinatörü azarlama dünyas›nda son y›llarda geliflen en önemli kavramlardan biri olan “De¤er Zinciri” (Value Chain), marka kavram›n›n ça¤r›fl›mlar›yla yetinmeyen yeni bir müflterinin do¤mas›yla ortaya ç›kt›. Bu yeni tipteki müflteri, ürünün nerede ve nas›l, kimler taraf›ndan üretildi¤ini de bilmek istiyor. Markan›n soyut ça¤r›fl›mlar› yerine bu somut bilgiye göre sat›n alma davran›fl›n› düzenliyor. Dünyada ünlü bir spor ayakkab› firmas›n›n çocuk iflçi çal›flt›rd›¤›n›n ortaya ç›kmas› ve bunun markan›n sad›k müflteri- P lerince tepkiyle karfl›lanmas› üzerine belirgin bir biçimde kendini gösteren bu yeni müflteri kitlesi giderek baflka özellikler de kazan›yor. Örne¤in çevreye zarar vererek üretilmifl ürünlere uzak duruyor ya da organik ürünleri tercih ediyor. Müflterinin ekonominin en önemli aktörü oldu¤u günümüz ekonomik dünyas›nda bu yeni müflteri tipinin güçlü tepkiler vermesi, firmalar›n tüm üretim süreçlerini modern sosyal standartlara uygun olma- Boydak Holding Mobilya Grubu olarak, müflterimizin hassasiyetlerine sayg› temel ilkemizdir. Müflterilerimiz gibi çal›flanlar›m›z›n ve bayilerimizin de huzurlu olmas›n› isteriz. Büyük bir aile gibi davran›r›z ve her al›flveriflte bu aile daha da büyür ya ve bu süreçleri kamu ile paylaflarak fleffaf olmaya itiyor. De¤er zincirinin bir di¤er boyutunu ise kurum içindeki faaliyetlerin, ürünün de¤erine yapt›¤› katk›lar oluflturuyor. Ürünün da¤›t›m›ndan kurum kimli¤ini oluflturan sosyal projelere dek tüm faaliyetler, ürünün de¤erini nas›l etkilemektedir? Bu faaliyetler sürecinde ürünümüz gerek fiyat gerekse kalite olarak eskisinden daha de¤erli hale gelmifl midir? Bir iflletme için esas amaç müflteriye de¤er yaratan uygulamalarda bulunmaksa, yapt›¤› tüm faaliyetleri bu yaklafl›m do¤rultusunda grupland›rmas› yerinde olacakt›r. Modern dünyadaki tüm ürün ve hizmetler, ifllevsel olman›n yan›nda bir anlam döngüsü içinde yer al›r ve pazarlan›rlar. Modernleflme de bir anlamda budur. Yeni teknolojiler, hayata yeni bir boyut eklerler. “S›n›rs›z iletiflim”den söz ederiz örne¤in ve “özgürlük” duygusunun alt›n› çizeriz. Bahar çiçekleri desenli bir hal› ile sonbahar yapraklar›yla bezenmifl bir hal› aras›nda, kullan›c›s›na verdi¤i bir duygu fark› vard›r. Biz insanlar müflteri oldu¤umuz durumlarda da bu anlam/duygunun peflinden gitmeye e¤ilimliyizdir. fiimdi tüketiciler markada toplanm›fl bu anlam›n ne kadar gerçekle örtüfltü¤ünü de merak ediyorlar. De¤er zinciri kavram› da t›pk› marka gibi ürünün etraf›ndaki her unsuru kaps›yor. Ancak marka bir ça¤r›fl›mken, de¤er zinciri bu ça¤r›fl›m›n gerçekli¤ini soruflturu- yor. Dolay›s›yla de¤er zinciri dedi¤imizde flu bafll›klar› düflünebiliriz: • Firman›n üretim ve da¤›t›m süreçlerinde hukuka ve ahlaka uygunluk, fleffafl›k • Firma içi faaliyetlerin de¤er yaratmak bak›m›ndan gelifltirilmesi, kapsaml› analizi ve grupland›r›lmas› • Müflteri ile kurumu temsil eden herhangi bir kifli karfl› karfl›ya geldi¤inde, müflterinin ayn› zamanda bir birey olarak sayg› gösterildi¤ini düflünmesi Boydak Holding olarak üretim yapt›¤›m›z her sektörde müflterimizin hassasiyetlerine sayg›l› olmay› temel ilke edindik. Ayn› ilke çal›flanlar›m›za dönük olarak da uygulan›r. ‹nsan sa¤l›¤› ve ifl güvenli¤i en önemli konular›m›zd›r. Müflterilerimiz gibi çal›flanlar›m›z›n ve bayilerimizin de huzurlu olmas›n› isteriz. Büyük bir aile gibi davran›r›z ve bayilerimizden yap›lan her al›flveriflle bu aile daha da büyür. Tüketicilerin çevre konusundaki hassasiyetlerini çevre dostu ve organik ürünlerle karfl›lamak bizim için önemli bir stratejiydi. Benzer çabalar›m›z sürecektir. Pazarlamada de¤er zincirinde, müflterimizin her daim dostu olan bayilerimiz çok büyük bir rol oynamaktad›r. Bayilerimiz, bulunduklar› her bölgenin sosyal merkezi gibi çal›flmakta, ma¤azadan giren kifliyi hiçbir zaman üzerinden gelir elde edece¤i bir unsur olarak görmemekte; komflusu, hemflehrisi olarak görmektedir. ‹nsan k›ymeti bilen bine yak›n bayimiz, bizim en büyük de¤erimiz, de¤er zincirimizin en önemli halkas›d›r. Nereye Gidelim? Kaleden flehrin görünüflü. Palandöken’in eteklerinde Do¤unun k›fl sporlar› merkezi Erzurum, bütün gücüyle 2011 y›l›na haz›rlan›yor. UNIVERSIADE K›fl Oyunlar›, 2011’de Palandöken K›fl Sporlar› Merkezi’nde yap›lacak. Dünyan›n her taraf›ndan Erzurum’a gelen 10 bin kifli bir ay boyunca flehirde kalacak 32 kas›m-aral›k Yaz›: Meral Gündo¤du D Foto¤raflar: Aykut Karadere o¤u Anadolu’nun k›fl sporlar› merkezi Erzurum, daha havaalan›na iner inmez bizi modernli¤i ile cezbetti. Erzurum Havaliman›, modern bir flehre yak›flacak flekilde genifl, ayd›nl›k ve temiz. Gelirken oldu¤u gibi ayr›l›rken de havaliman›n›n kafesinde, kalk›fla haz›rlanan uçaklar› yolcular›n nas›l heyecanla takip ettiklerini gördük. Bu havaliman› arac›l›¤›yla Erzurum’a, özellikle k›fl aylar›nda binlerce turist geliyor. Uçaktan iner inmez karfl›lanan turistler Palandöken’in eteklerindeki otellere servisle tafl›n›yorlar. Dergi ekibi olarak bizi havaalan› ç›k›fl›nda karfl›layan Murat Demircio¤lu, Boydak’›n bölge ana bayili¤inde Bellona Pazarlama Müdürü olarak görev yap›yor. Kendisi bize iki gün boyunca Erzurum’u yak›ndan tan›mam›zda yard›mc› oldu. Görüfltü¤ümüz tüm Erzurumlular gibi o da Erzu- 1957 y›l›nda e¤itime bafllayan Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde 40 bin ö¤renci e¤itim görüyor (en üstte solda). Kurtulufl Savafl›’n›n kahraman› Nene Hatun’un an›s› kendisini simgeleyen heykelle hep ayakta (en üstte sa¤da). Erzurum’da havuzbafl› (üstte). Dadafll›k bir beldeye ad›n› verdi; Dadaflkent Erzurum’un yeni bölgelerinden (üstte sa¤da). rum’un güzelli¤ini anlamam›z için karlar alt›ndayken ziyaret etmemiz gerekti¤ini ifade etti. Belki Palandöken’e ç›k›p kardan krall›¤›n› göremedik ama kalesi, Ulu Camii, Çifte Minareli Medresesi, Yakutiye Medresesi ve daha bir çok özel mekân› ile de turistik bir flehir olan Erzurum’u gezdik ve foto¤raflad›k. fiehir, 2011’e haz›rlan›yor Erzurum’da büyük bir heyecan var. Bunun nedeni 2011 UNIVERSIADE K›fl Oyunlar›’n›n Palandöken K›fl Sporlar› Merkezi’nde yap›lacak olmas›. Esnaftan ö¤rencilere dek Erzurum bunu konufluyor. Gelecek seneden itibaren Palandöken’de K›fl Olimpiyatlar› için yat›r›mlar bafllayacak. Erzurum’un en güzel ma¤azalar›ndan biri olan ‹stikbal Ev Concept’in Müdürü Bünyamin Arslan, k›fl flartlar›n›n zorlu¤u nedeniyle tar›mdan çok verim al›namad›¤›n›, buna ba¤l› olarak hayvanc›l›¤›n da geliflkin olmad›¤› Erzurum’da ekonominin en dinamik sektörünün turizm oldu¤unu söylüyor. Sanayisi de bulunmayan Erzurum’da bir fleker fab- rikas› ve Aflkale’deki çimento fabrikas› var. “2011’de 10 bin kifli gelecek Erzurum’a” diyor Bünyamin Arslan, “ve bir ay kalacaklar.” Bu flehre çok büyük bir ekonomik girdi sa¤layacak. Bununla birlikte özellikle Rusya olmak üzere çevre ülkelerden çok say›da turist alan Palandöken’in tüm dünyada daha iyi tan›nmas›n› sa¤layacak. Erzurum’u 1950 y›l›ndan bu yana ayakta tutan en önemli unsur bir üniversitesinin olmas›. Erzurum Atatürk Üniversitesi’nin flu anda 40 bin ö¤rencisi var. 9. Kolordu Komutanl›¤›’n›n Erzurum’da bulunmas› da yine flehrin ekonomisini olumlu etkiliyor. Erzurum çarfl› pazar Güçlü kalesi ile ticaretin her devirde güvenli bir flekilde yap›labildi¤i Erzurum’da ticaretin merkezi halen Gürcükap›. Kale çevresinde Bak›rc›lar Çarfl›s› da çok hareketli. Geleneksel ticaretin bir baflka önemli merkezi de Taflhan. Binan›n kendisi de çok gösteriflli. S›k bacalar›yla ›s›t›lacak çok odas› oldu¤u izlenimi veren yap›n›n kervansaray olarak infla edildi¤i- ni ö¤renince bacalar›n s›rr›n› da çözüyoruz. 1500’lü y›llarda yap›lan ve daha sonraki y›llarda çarfl›ya dönüflen yap›, oltutafl› iflçili¤i ve tafl›m›n›n merkezi konumunda. Tabyalar ve Erzurum Evleri 19. yüzy›lda do¤udan, kuzeyden ve güneyden gelecek Rus sald›r›lar›n› önlemek amac›yla infla edilen tabyalar, Osmanl›-Rus Savafl›nda kullan›lm›fl. 21 adet tabyan›n hepsi kesme tafltan olufluyor. Büyük ve Küçük Palandöken Tabyalar›, yaklafl›k 3 bin metre rak›mda yer al›yorlar. Erzurum’un sosyal merkezlerinin bafl›nda birkaç eski Erzurum evinin birlefltirilmesiyle oluflmufl Erzurum Evleri geliyor. Burada eski Erzurum’un dokusunda buluflan insanlar “k›rtlama” usulü çay, kahve içiyor, sohbet ediyorlar. K›fl ve deprem koflullar›na göre gelifltirilmifl mimarisiyle bu evler gerçekten çok ilgi çekici. Evlerin pencereleri yok. Kal›n a¤aç parçalar› kat kat eklenerek derinlik verilen tavanlarda küçük birer pencere yer al›yor. 33 kas›m-aral›k Nereye Gidelim? Oltu tafl› iflçili¤i ve ticaretinin merkezi Taflhan, Kanuni döneminde Rüstem Pafla taraf›ndan kervansaray olarak infla edilmifl. Kulland›kça kazand›¤› parlakl›kla etkileyici bir tafl olan Oltu tafl›ndan aksesuarlar ve tesbihler yap›l›yor. Erzurum’un de¤erlerinin tan›t›lmas›n› misyon edinen bölge ana bayii fierafettin Arslan, ekibimize de oltu tafl›ndan küçük hediyeler sunma inceli¤ini gösterdi. Kurtulufl Savafl› ve Erzurum Erzurum’a “Kaz›m Karabekir’in flehri” de denilebilir. 9. Kolordu Komutanl›¤›’n›n burada konufllanmas›nda da Kaz›m Karabekir’in burada verdi¤i mücadelenin manevi etkilerini bulmak mümkün. 1917'de Diyarbak›r'daki 2. Kolordu Komutanl›¤›’na getirilen ve Van, Bitlis, Elaziz (Elaz›¤) cephelerindeki II. Ordu Komutanl›¤›’na vekâlet eden Kaz›m Karabekir, 1918'de Erzincan ve Erzurum'u Ermenilerden ve Ruslar'dan geri almas›yla ve bir y›l sonra Erzurum’daki 15. Kolordu’nun komutan›yken Erzurum’da milli mücadelenin ilk kongresini toplamas›yla flehirle özdeflleflmifl bir isim. Kurtulufl Savafl›’nda Do¤u Cephesi’nin kumandan› olan Kaz›m Karabekir’in ad› Erzurum’da pek çok okul ve caddenin yan› s›ra bir ilçede yafl›yor. Erzurum Kongresi, 23 Temmuz-7 A¤ustos 1919 tarihleri aras›nda topland›. Kongrenin topland›¤› bina flu anda hem okul hem de müze. Binan›n giriflinde bir levhada kongre kararlar› s›ralan›yor: • Vatan bir bütündür, bölünemez. • Millet, her türlü yabanc› iflgal ve müdahalesine karfl› topyekün kendisini savunacak ve direnecektir. • Milli gücü kullanmak ve milli iradeyi hakim k›lmak temel ilkedir. • Manda ve himaye kabul olunamaz. 3 Temmuz 1919 günü Erzurum'a gelen Atatürk, 8 Temmuz 1919 gecesi son Osmanl› Padiflah› Vahdeddin'e bir telgraf göndererek askerlikten çekildi¤ini ve "sine-i millet'e" döndü¤ünü bildirdi. 23 Temmuz 1919'da, Erzurum Kongresi, Kavaf Mahallesi’ndeki eski bir okulun salonlar›nda aç›ld›. Erzurum Kongresi'nin yap›ld›¤› bina, 1924 y›l›nda yanm›flsa da yerine yap›lan okulun bir salonu, 1960 y›l›nda (Atatürk ve Erzurum Kongresi Müzesi) olarak düzenlendi. Halen de Erzurum’un en çok ziyaretçisi olan mekânlar›ndan biri. Selçuklu etkisi Atatürk ve Erzurum Kongresi Müzesi, yang›n sonucu yok olan tarihi binan›n yerine yap›lm›fl. Okul olarak da hizmet veriyor. 34 kas›m-aral›k Erzurum’un Osmanl› topraklar›na kat›l›fl›, 1500’lü y›llar›n bafl›nda gerçekleflti. Ancak 12. yüzy›lda Selçuklu ‹mparatorlu¤u döneminde Do¤u Anadolu’nun baflkenti olan Erzurum’a Selçuklular çok önem verdiler, bu flehre halen kullan›lan camiler, medreseler yapt›lar. Erzurum’un tarihi binalar› aras›nda Selçuklu dönemine ait olanlar öne ç›k›yor. Erzurum’un tarihsel dokusu Osmanl›’ya dair çok bir fikir vermezken Selçuklu sanat›n›n en güzel örneklerini bar›nd›r›yor. ‹lan (gelecek) Nereye Gidelim? d›fl kale surlar› tamamen y›k›lm›fl. Kalenin flehre aç›lan kap›lar› etraf›ndaki yerleflimler halen bu kap›lar›n adlar›yla an›l›yor: Tebrizkap›, Erzincankap›, Gürcükap›, ‹stanbulkap›, Yenikap›. Büyüleyici siyah tafl Selçuklu kültürünün bir parças› olan kümbetler Erzurum’da çok say›da yer al›yor (en üstte solda). K›fl›n Palandöken’de h›zl› bir teleferik trafi¤i yaflan›yor (en üstte ortada). Erzurum’a özgü bir lezzet; ca¤ kebab›. (en üstte sa¤da) Boydak Holding’in Erzurum’daki e¤itim hizmeti: Hac› Sami Boydak Anadolu Lisesi (üstte solda). Erzurum’u bize tan›tan Murat Demircio¤lu (üstte sa¤da). Çifte Minareli Medrese: Tebrizkap› semtindeki bu medresenin tamamlanmam›fl oldu¤u söyleniyor. Medrese, özellikle aç›k avlusuyla dikkati çekiyor. Avlu etraf›na s›ralanm›fl küçük odalar s›n›f olarak kullan›l›yordu. “Hatuniye Medresesi” olarak da an›lan yap›n›n, kim taraf›ndan yapt›r›ld›¤› pek bilinmiyor fakat söylenceler bir kad›n›n ad›na veya bir kad›n yönetici taraf›ndan ve 12. yüzy›l sonlar›na do¤ru yapt›r›ld›¤› yönünde. Osmanl› ‹mparatorlu¤u döneminde tophane ve k›flla olarak kullan›lan, Anadolu’daki en büyük medrese olan bu yap›n›n tafl iflçili¤i hayranl›k uyand›r›yor. Yakutiye Medresesi: Cumhuriyet Caddesi üzerinde bulunan medrese, flu anda ‹slam Eserleri ve Etnografya Müzesi olarak kullan›l›yor. Medresenin girifl kap›s›ndaki kitabede, ‹lhanl› Hükümdar› Sultan Olcayto zaman›nda Gazanhan ve Bolugan Hatun ad›na, Cemaleddin Hoca Ya36 kas›m-aral›k kut Gazani taraf›ndan 1310 y›l›nda yapt›r›ld›¤› ifade ediliyor. Ulu Camii: Çifte Minareli Medrese’nin hemen yan› bafl›ndaki Ulu Camii, halen ibadete aç›k. Selçuklu yap›lar›n› koruyan Osmanl› döneminde de onar›mdan geçen caminin, Saltuklu Hükümdar› Nasreddin Muhammed taraf›ndan 1179 y›l›nda yapt›r›ld›¤› tahmin ediliyor. Kubbesi günümüze kadar gelemeyen Ulu Camii’nin yeni kubbesi eski Erzurum evlerindeki gibi ahflaptan özel bir teknikle ve üstten ›fl›k alan küçük bir cam› olacak flekilde infla edilmifl. Erzurum Kalesi: E¤er Erzurum’u kuflbak›fl› görmek istiyorsan›z Kale’ye gitmeli ve buradaki Tepsi Minare’ye ç›kmal›s›n›z. MS 5. yüzy›la tarihlenen ve sonras›nda Erzurum’daki her uygarl›¤›n bir fleyler ekledi¤i kale büyük ölçüde sa¤lam duruyor. Ancak kaleyi çevreleyen ve en eski Erzurum’un kurulu oldu¤u Boydak Holding Mobilya Grubu’nun bölgedeki ana bayisi fierafettin Arslan, Erzurum’a hizmet etmeyi kendine ilke edinmifl. Erzurum’un kültürel de¤erlerini tan›tmay› da görevlerinden biri olarak görüyor. Bize hediye etti¤i ve özellikle anlatmam›z› istedi¤i Oltutafl› da Erzurum’un önemli bir de¤eri. Erzurum’dan bahsederken bu çok özel tafltan ve yüzy›llard›r bu tafltan ifllenen harika tak› ve tespihlerden söz etmemek zaten olmazd›. Oltu tafl›n›n dünya üzerinde en yüksek kaliteye sahip olan› Erzurum’da ve civar köylerinde bulunuyor. Sülünköy, Güllüce, Güzelsu, Alatafllar ve Dutlu köyleri ve civar›nda, yeralt›ndaki ince damarlardan zor flartlarda ç›kart›lan oltu tafl›n›n ifllenmesi de çok zor. ‹flleyece¤iniz kadar oltu tafl›n› ald›ktan sonra geri kalan›n›n saklanabilcece¤i tek bir yer topra¤›n alt›. Tafl›n yumuflak kalmas›n› sa¤layan bu yöntem ifllenmesinde de kolayl›k sa¤l›yor. Bir heykelt›rafl becerisi ile ifllenen oltu tafl› önce suya konuluyor, sonras›nda çifte su verilmifl b›çaklarla yontuluyor, süslenip z›mparalanmas›n›n ve en sonunda da tebeflir tozu ve zeytinya¤› ile cilalanmas›n›n ard›ndan son fleklini al›yor. ‹fllenen tafllardan kolyeden küpeye, brofltan bilezi¤e tüm ziynet eflyalar› üretildi¤i gibi beyler için tespih, a¤›zl›k, yüzük gibi eflyalar da üretiliyor. Bu tafl›n en önemli özelli¤i ise kullan›ld›kça daha da parlak hale gelmesi. E R Z U R U M B Bayi ‹stikbal Ev Concept Ma¤azas› Müdürü Bünyamin Aslan: “Ürünlerimizle birlikte ma¤azalar›m›z da yenileniyor” Garanti Mobilya’ya ait ‹stikbal Ev Concept ma¤azas›n›n müdürü Bünyamin Aslan, ‹stikbal’in sürekli kendini yenilemesinin ma¤azalar› da yenilenmeye yöneltti¤ini ifade ediyor rzurum ‹stikbal Ev Concept ma¤azas›, 22 Temmuz’da törenle hizmete girdi. Belediyeye ait çeflitli büyüklükteki dükkânlar›n yer ald›¤› ifl merkezinde, 15 y›l önce daha küçük metrajl› bir ma¤azada yer al›rken tüketicilerin gösterdi¤i ilgiyle büyüdü ve söz konusu ifl han›n›n tümüne yay›lan bölgenin en güzel ma¤azalar›ndan biri haline geldi. Her kat› 1250 metrekare olan üç katl› bu bina tüm Erzurumlular›n u¤rak yeri. Kentin en merkezi caddesi olan Cumhuriyet Caddesi’nde yer almas› da bir avantaj. Garanti Mobilya’ya ait olan ma¤azan›n müdürü Bünyamin Aslan, ma¤azay› daha da büyütmeyi ve Dadaflkent’teki 20 dönümlük arazileri üzerinde yeni bir depo çal›flmas› yapmay› planlad›klar›n› belirtiyor. 2011 y›l›nda gerçekleflecek K›fl Olimpiyatlar›’n›n flehre çok büyük E 38 kas›m-aral›k katk›lar› olaca¤›n› belirten Bünyamin Aslan, Erzurum’un son y›llarda h›zl› bir flekilde geliflen bölgesi Yeniflehir’de büyük süpermarket yat›r›mlar› olaca¤›n›, ilerleyen zaman içinde orada da bir ma¤aza aç›lmas›n›n gündeme gelece¤ini belirtiyor. Babas›n›n ‹stikbal’in ilk kurucular› ile çal›flt›¤›n› belirten Bünyamin Aslan, çocukken babas› Kas›m Aslan ve abisi fierafettin Aslan’la Kayseri’ye yolculuk edip Hac› Boydak ve fiükrü Güman’la ticaret yapt›klar›n› an›ms›yor. Boydak Grubu ile birlikte onlar da ticarette daha ileri bir noktaya ulaflm›fllar. 20 çal›flan› olan Erzurum ‹stikbal Ev Concept ma¤azas›, sekiz servis arac› ile hizmet veriyor. Ayl›k 450-500 bin YTL ciro yap›yor. Bünyamin Aslan, Erzurum’un ilçeleriyle birlikte 1 milyara ulaflan bir nüfusa sahip oldu¤unu be- lirterek ‹stikbal’in hem kaliteli hem de ekonomik bir marka olmas›n›n tüketicinin tercihinde etkili oldu¤unu belirtiyor. Aslan, ‹stikbal Ev Concept ma¤azas›n› daha da gelifltirmeyi, yürüyen merdivenler yerlefltirmeyi planl›yor. ‹stikbal her sene yeni modellerle ürünlerini yenilerken bayi olarak ürünlerin sunumu ve ma¤azan›n dizayn› konusunda benzer bir yenileme yapt›klar›n› ifade ediyor. ‹stikbal’in art›k tüm dünyada tan›nd›¤›n› belirten Bünyamin Aslan “‹nsanlar televizyonu aç›yor, ‹stikbal’i görüyor. Bize düflen de bu tan›n›rl›¤a lay›k olmak” diyor. Ziyarette bulundu¤u flehirlerde ise muhakkak o flehirdeki ‹stikbal ma¤azalar›na u¤ruyor, bazan ma¤aza yetkililerine kendini tan›tarak bazan tan›tmadan her flehirde kendini büyük bir ailenin parças› hissetmenin mutlulu¤unu yaflad›¤›n› ifade ediyor. A Y ‹ L E R ‹ M ‹ Z Bellona Ma¤aza Müdürü ‹rfan Ayd›nl›: “Lojisti¤imiz çok güçlü, bize düflen sat›fl› gelifltirmek” Ma¤aza Müdürü ‹rfan Ayd›nl›, markan›n lojistik ve tan›t›m anlam›nda çok iyi teflkilatlanm›fl oldu¤unu, kendilerine düflenin ma¤azay› ve sat›fl› gelifltirmek oldu¤unu ifade ediyor lgi Mobilya’n›n sahibi oldu¤u ‹lgi Sümer Bellona ma¤azas›, Erzurum’da ticaretin merkezi olan Gürcükap›’da yer al›yor. Alt› y›ld›r Orhan fierifsoy Caddesi’nde hizmet veren ma¤azan›n müdürlü¤ünü yapan ‹rfan Ayd›nl›, ma¤azalar›n›n Erzurum’un en iyilerinden biri oldu¤unu ifade ediyor. Befl katl› ma¤azada Bellona’n›n tüm ürünleri çok ferah bir yerlefltirmeyle teflhir ediliyor. 11 y›ld›r Erzurum’da Boydak’la çal›flan ‹rfan Ayd›nl›, son befl y›ld›r bu ma¤azan›n yöneticili¤ini yap›yor. “‹flimizi seviyoruz. Mesle¤imizde de en iyisini yapmak istiyoruz. Hedefimiz hep ileri gitmek” diyor. Ortalama 350-400 bin YTL ayl›k cirolar› oldu¤unu belirten Ayd›nl›, gerek ana bayinin Erzurum’da olmas›n›n gerekse Bellona’n›n marka kimli¤inin oturmufl olmas›n›n sat›fl› kolaylaflt›ran en önemli iki etken oldu¤unu belirtiyor. Buna iyi bir ma¤aza dizayn›, ürünlerin sergilenebilece¤i genifl metrajlar, müflte- ‹ riyle iyi bir diyalog eklenince baflar›ya ulaflmak da çok zor olmuyor. ‹lgi Sümer Bellona ma¤azas›nda, sat›fl ve muhasebede toplam 16 kifli çal›fl›yor. Befl eleman da sevk›yatta görev al›yor. Üç araçla servis verdiklerini belirten Ayd›nl›, bir arac› acil siparifller için haz›r tuttuklar›n› belirtiyor. Müflterinin ma¤azadan memnun ayr›lmas›n›n ma¤azac›l›¤›n en önemli kural› oldu¤unu belirten Ayd›nl›, personelle haftal›k de¤erlendirmelerle sorunlar› ve eksikleri tespit ettiklerini ifade ediyor. “‹yi bir sat›fl eleman›n›n hangi ürünlerin birbiriyle uyumlu olaca¤›n› bilmesi gerekir” diyen Ayd›nl›, flöyle devam ediyor: “Sat›fl eleman›n›n tüketiciyi yönlendirmesi çok önemlidir. Müflteri kafas›nda belli bir fikirle gelebilir ama e¤er müflteriyi iyi yönlendirirsen hem elindeki mevcudu de¤erlendirebilir hem müflteriyi evine mutlu bir flekilde gönderebilirsin. Ma¤azan›n kap›s›ndan giren müflteriyi iyi okumak laz›m. Bu da dersine çal›flma- dan olmaz. Müflteri koltuk alm›fl olabilir, bunun yan›nda uygun bir hal› teklif edebilirsiniz, bir aksesuar önerebilirsiniz. Hem fiyat hem de modeller bak›m›ndan ürünlerimiz çok çeflitlidir ki bu da bizim için büyük bir imkând›r.” Çok say›da sad›k müflterileri oldu¤unu belirten ‹rfan Ayd›nl›, müflterilerin yeni ürünleri çok iyi takip etti¤ini belirtiyor. Evlilik öncesi tüm mobilya ihtiyac›n› Bellona’dan karfl›layan bir çiftin bir y›l sonra bebek odas› için gelmesi, Ayd›nl›’ya göre memnuniyetin en aç›k ifadesi. “Ticarette süreklilik çok önemli” diyen ‹rfan Ayd›nl›, fikirlerini flöyle s›ral›yor: “Bir müflteriyi bir defal›k düflünmeyeceksiniz. Önemli olan bir daha geri dönmesidir. Bizdeki prensip de zaten budur.” 39 kas›m-aral›k R Z U R U M B A Bayi E Mondi Bayimiz Hamit Eren: “Siparifllerimizin yüzde 70’ini hemen temin edebiliyoruz” Hamit Eren, 1991’den bu yana Eren Ticaret olarak mobilya sektörü içinde yer al›yor. Son bir y›ld›r çal›flt›¤› Mondi’nin ise en büyük avantaj›n› çok h›zl› ürün temini olarak de¤erlendiriyor rzurum bayilerimize yapt›¤›m›z ziyaretlerimiz bayram öncesine denk düfltü. 1991’den beri Erzurum’da mobilya ticareti ile meflgul olan Hamit Eren’in Yeniflehir giriflindeki ma¤azas› önünde sevk›yat için haz›rlanan ürünler beklerken, kendisini h›zl› bir çal›flma temposu içinde bulduk. Bayram öncesi ifllerin yo¤unlu¤undan memnuniyetini ifade eden Hamit Eren, Mondi’nin yeni reklam kampanyas›n›n çok etkili oldu¤unu ve “Kalbim seni sevdi” ifadesinin Mondi’ye çok yak›flt›¤›n› ifade etti. Markan›n uygun fiyatl› oldu¤una ve giderek çeflitleri de art›rd›¤›na de¤inen Hamit Eren, bir y›ld›r Mondi bayisi olarak çal›fl›yor. Geçmiflte E 40 kas›m-aral›k de Boydak Mobilya Grubu’yla çeflitli ifl ortakl›klar› içinde bulunan Hamit Eren’in en büyük amac› ma¤azas›n› daha da büyütmek. Çok iyi bir lokasyonda bulunan ma¤azada daha çok ürün sergileyebilirse, flimdi ayda 30-40 bin YTL civar›nda seyreden cirosunu art›rabilece¤ine inanc› tam. Hamit Eren, ürün temininde hiç zorlanmad›klar›n› belirterek “Müflteriye depodan mal satabiliyoruz. Bu çok önemli. Siparifli verip günlerce beklemiyoruz. ‹stedi¤imiz mal›n yüzde 70’ini hemen alabiliriz. Yüzde 30’luk k›s›mda ise sorun sadece kumafl rengi veya benzer bir özel taleptir. Baflka bir markada bu kadar h›zl› ürün temin etme flans›m›z olmaz” diyor. Y ‹ L E R ‹ M ‹ Z ‹stikbal Regina Ma¤aza Müdürü Orhan Dalm›zrak: “Erzurum’da tek olman›n avantaj›na sahibiz” Erzurum’un tek markal› mutfak ma¤azas› olan ‹stikbal Regina, ‹stikbal Ev Concept ma¤azas›n›n girifl kat›nda yer al›yor 22 Temmuz’da ‹stikbal Ev Concept’le birlikte aç›lan ‹stikbal Regina ma¤azas›na, tüketiciler, isterlerse ana binan›n içinden isterlerse ‹stikbal Regina’n›n caddeye aç›lan özel kap›s›ndan girebiliyor. Ma¤azan›n müdürü Orhan Dalm›zrak, henüz çok yeni olmalar›na ra¤men özellikle yeni yap›lmakta olan villa tipi evlerin sahiplerinden siparifl ald›klar›n› belirtiyor. Ma¤azan›n modelleri ve vade avantaj› sunman›n yan›nda bir baflka avantaj› da Erzurum’da aç›lan ilk markal› mutfak ma¤azas› olmas›. Orhan Dalm›zrak “Bu anlamda rakibimiz yok. Bizim mücadelemiz sadece merdiven alt› tabir etti¤imiz firmalarla. Ancak o durumda da vade avantaj›m›z var. Bir atölyenin 12 ay vade yapabilmesi mümkün de¤il. Biz müflteriye bu avantaj› sunuyoruz” diyor. 41 kas›m-aral›k Bizi Güldürenler Modern zamanlar meddah›: Hasan Kaçan Röportaj: Seyit Göktepe 42 kas›m-aral›k Foto¤raflar: Aykut Karadere S enaryosunu yazd›¤› ve baflrollerinden birini oynad›¤› “Fesuphanallah” dizisinin setinde ziyaret etti¤imiz Hasan Kaçan, mahallemize gelmifl de hikâyesini anlatan meddah gibi. Az lafla çok fley anlat›yor. T›pk› televizyon maceras›n› aç›klarken söyledi¤i gibi: “Dergicilik günlerinden buralara geldik. ‹nsan futbol topu gibidir. Yuvarlan›r, gelir ve gider...” Kayseri’de dünyaya geldiniz. ‹stanbul’la tan›flman›z nas›l oldu? Alt› yafl›mdayken Kayseri’nin ‹ncesu kazas›ndan ‹stanbul’a geliyoruz. Karfl›m›zda art›k Erciyes manzaras› yok. Birdenbire bir deniz manzaras›yla karfl› karfl›ya kal›yoruz. Dün gibi hat›rl›yorum, Haydarpafla’da trenden iniyoruz, vakit gece yar›s›. Sonra kendimi sallanan bir fleyin içinde buluyorum. Anlam›yorum ne olup bitti¤ini önce. Vapurmufl. Sonradan ö¤reniyorum o sallanan fleyin ne oldu¤unu. ‹stanbul’daki ilk iki üç ay›m›zda soka¤a ç›kamad›k biz. Daha do¤rusu annem ç›kartmad›. Demifller ki anneme, “‹stanbul’un her taraf› deniz, çocuklar düfler.” Biz hep pencereden bakt›k bu süre boyunca. Yaln›zca kald›r›mlar› görüyorduk. Kald›r›mlar› deniz san›yorduk. Tafl›n alt›nda su var zannediyorduk. Derken sonra ilkokul, ortaokul, lise ve dengi okullar... Kayseri’de daha sonradan hayat›n›z› çok etkiledi¤ini düflündü¤ünüz bir olay yaflad›n›z m› hiç? Hiç unutamad›¤›m bir fley var: Bir kurba¤a öldürmüfltüm. Bu yafla geldim hâlâ unutamad›m bunu. ‹nsan çocukken canavar oluyor. Özellikle hayvanlara karfl› nedense ac›mas›zlafl›yor. Tarla farelerinin yuvas›na tenekeyle su dökerdik. Öldürür, sonra da üzülür, gömerdik. Niye öldürüyorsun, niye üzülüyorsun? ‹kinci bir unutamad›¤›m fley daha vard›r: “Kufl lastik” derler, bildi¤iniz sapan, elimde, kufl vurmaya gidiyorum. Acemisiyim de bu ifllerin. Bakt›m, a¤açta bir kufl duruyor. Yaklaflt›m, gitmiyor. Biraz daha yaklaflt›m, yine gitmiyor. Ta dibine kadar gittim kuflun. Kufl bana bak›yor, ben kufla bak›yorum. Sonradan söyledi- Erkek berberi babas›n›n dükkân›nda buharl› camlar› çizerken, babas›n›n eline tutuflturdu¤u k⤛t kalemle çizmeye bafllad›. Çizdi, yazd›, okudu, oynad›. Hasan Kaçan’›n Kayseri ‹ncesu’dan bafllayan yolculu¤u devam ediyor ler, ang›tm›fl o kufl. Kaçmazm›fl. Ang›tlar öyle olurmufl. ‹stanbul’un sizin hayat›n›z için k›r›lma noktas› say›labilecek bir mekân› oldu mu? ‹stanbul’un benim hayat›mdaki k›r›lma noktas› Bal›k Pazar›’d›r. Babam›n dükkân› ile ev aras›nda mekik dokumufl durmuflum. Bir gün babam elimden tuttu. Beni Bal›k Pazar›’na ç›kard›. Yedi buçuk yafl›nda falan›m o zamanlar. Gitti¤im yerin Bal›k Pazar› oldu¤unu da bilmiyorum. Çarfl› gibi bir fleyin içinden geçiyoruz. Acayip acayip yarat›klar gördüm orada. ‹stakozu ilk defa orada gördüm mesela. Bal›k Pazar›’n›n bir ucundan di¤er ucuna kadar korku tünelinden geçer gibi yürüdüm, geçtim. ‹stanbul canavarlar kenti gibiydi benim için. Sonra tabii al›flt›k gittik. Çocuklu¤unuz Dolapdere-Kas›mpafla civar›nda m› geçti? Okul Kas›mpafla’da, ev Dolapdere’deydi. Dolapdere-Kas›mpafla civar›nda sürekli gidip geldik bu yüzden. Kas›mpafla Lisesi’nde okudum. Sonra futbolculuk mevzular› falan bafllad›. Dolapdere-Kas›mpafla civar›nda oturup da futbol oynamayana acayip bir gözle bakarlar zaten. Hiç unutmam, bir subay çocu¤u vard› mesela, asla top oynamazd›. Soka¤a ç›karmazlard› onu. Pencereden bakard› sürekli. Biz de bazen bize geri göndersin diye ona atard›k topu. E¤lenirdik onunla. O y›llarda bir mahalle kültürü kavram› vard› de¤il mi? Özellikle “Ekmek Teknesi”nde bu kültürü s›kça ifllediniz. O dizinin oluflumunda gençli¤inizde yaflad›¤›n›z bu semtlerin, canl› tan›¤› oldu¤unuz mahalle kültürü kavram›n›n bir etkisi de oldu mu? Tabii ki oldu. Ben oturdu¤um mahallede kimin kim oldu¤unu 10 yafl›mdan sonra ö¤rendim. Yorgo var, Hristo var... Ermenisi, Rumu, Süryanisi falan filan... Ayn› mahallenin çocuklar›y›z, hiçbir ayr›m›z gayr›m›z olmadan birlikte oynam›fl›z o güne kadar. Zaten mahalle kültüründe ayr›m yoktur. Her fley birbiriyle müthifl bir uyum içindedir çünkü orada. Biz kurban bayram›nda madama et götürüyorduk mesela. Madam›n Müslüman olmad›¤›n› nereden bileyim! Annem, “Ona da götür” diyordu, biz de götürüyorduk. O da bize paskalya çöre¤i gönderiyordu... Bir de mahalle bask›s› vard› san›yorum. Biraz da ondan bahsedebilir misiniz? Mahalle bask›s›, kesinlikle vard›. Diyelim ki mahalleye yabanc› biri girecek, yan›nda da bizim mahalleden bir k›z olacak, mümkün mü böyle bir fleyin olmas›? Zaten literatürümüzde de yerini alm›fl olan bir “Lütfen, mahallemize geldik” mevzusu vard›r, herkes bilir bunu. Mahalle bask›s› olmas› gereken bir fleydi bana göre de. Çünkü o bir korumay› getiriyordu beraberinde. 43 kas›m-aral›k Bizi Güldürenler “‹lk karikatürüm ‘G›rg›r’ dergisinde ç›km›flt›. ‹çinde o ilk karikatürümün yer ald›¤› ‘G›rg›r’ dergisinin ayn› say›s›ndan 16 tane al›p saklam›flt›m” Futbolla iliflkiniz mahalleyle mi s›n›rl› kald›? ‹stanbul’un en adi futbol sahalar›nda top oynad›m. Çukurbostan, Florya, fienlikköy, Ka¤›thane, Nurtepe, Tarabya s›rtlar›... Buralar futbol yuvalar›m›zd› bizim. Zaten nereye gitsen ayn›. Her yer birbirine benzer. Sonra Anadolu’dan gelenlerle mahalle kültürü de¤iflmeye bafllad›. Erzincanl›lar›n mahallesi, Karadenizlilerin mahallesi gibi mahalle kavramlar› olufltu yavafl yavafl. Eskinin o kozmopolit yap›s› giderek çözülmeye bafllad› böylece. ‹stanbul kültürünün bozulmas›nda, göçle birlikte gelenlerin kendi topraklar›na ait gelenek ve görenekleri ‹stanbul’da ›srarla yaflatmak gibi bir kayg› duymalar›n›n pay› oldu mu size göre? ‹stanbul kültürü pek çok ö¤eyi içinde bar›nd›ran ortak bir kültür. Anadolu insan›ysa kara saban›n içinde toprakla u¤raflarak kazan›yor hayat›n›. Arada bir fark mutlaka olacak. Ama ‹stanbul’da birbirini tan›s›n tan›mas›n, “Allah ömürler versin” fleklinde selamlamadan geçmezdi kimse kimseyi. Karikatürlerde de yerini alm›flt›r bu olgu zaten. fiimdi bambaflka bir flehir oldu ‹stanbul... O günlerinden çok uzak. Futbolculuk hayat›n›z nas›l geliflti? ‹nsan a¤lar, mamas›n› yer, ayaklan›r, yü44 kas›m-aral›k rür, sonra da futbol oynamaya bafllar; bizde böyledir. Kas›mpafla’da her imalathanenin bir futbol tak›m› vard› mesela. Meflhur Dinyakoz vard›r. ‹stanbul’un en iyi top ayakkab›s›n› Dinyakoz yapard›. Bizzat baflbakan›n top ayakkab›s›n› da onlar yapm›flt›r zaten. Mizahla iliflkiniz nas›l bafllad›? Rahmetli babam erkek berberiydi. Dükkân›n içinde su kaynard›. fiimdiki gibi flofben yok. Pompal› gaz oca¤›n›n üstünde kaynard› su. O su kaynad›kça dükkân›n camlar› bütün buhar olurdu. Ben de parma¤›mla o buhar›n üzerine bir fleyler çizerdim. Babam da tak›l›rd› “Camlar› incelteceksin” diye. Sonra bir gün geldi, “Al bu k⤛tlara çiz” dedi. Bafllad›m t›rafl ka¤›tlar›na çizmeye. Gazetelerin kenarlar›ndaki o beyaz boflluklar da bizim için çok önemliydi. Oralara çize çize al›flt›k. Rahmetli babam bakt› ki ben bu ifli çok ciddiye al›yorum, Malkoço¤lu’nu çizen Ayhan Baflo¤lu’na götürdü beni. Kendisi bizim hemflehrimizdi ayn› zamanda. O da bakt›, dedi ki: “Bunlar pek çizgi romana benzemiyor, daha çok karikatüre benziyor.” Ben karikatürün ne oldu¤unu ilk o gün duydum. Rahmetli Baflo¤lu, sonra O¤uz Aral’a gönderdi beni. O¤uz A¤abey o y›llarda Günayd›n gazetesinde çal›fl›yordu. Ona götürdüm. Bakt›, teflvik etti. Böylece bafllam›fl olduk. Derken, y›llar y›llar› kovalad›, bugünlere geldik. Bizi Güldürenler Çizdi¤iniz bir karikatürü bas›l› halde ilk defa gördü¤ünüzde neler hissetmifltiniz? ‹lk karikatürüm “G›rg›r” dergisinde ç›km›flt›. ‹çinde o ilk karikatürümün yer ald›¤› “G›rg›r” dergisinin ayn› say›s›ndan 16 tane al›p saklam›flt›m. Sonra onlara ne oldu, hiç bilmiyorum. Bir süre sonra da zaten “G›rg›r” zamanlar› bitti. Sayfalar› genifl kadrosuna yetmemeye bafllad›. Herkes bir baflka dergi ç›karma telafl›na kap›ld›. Da¤›lmalar bafllad› dergiden. Biz ayr›ld›k, “H›b›r” diye bir dergi ç›kard›k. Bir grup ayr›ld›, “Limon” diye bir dergi ç›kard›. Gani Müjde televizyon iflleri yapmaya bafllad›. Latif Demirci, gazete karikatürleri yapmaya bafllad›. En son, bir gün adres sormaya Sinegraf’a girdim. Bizim çocuklar vard› orada. “Hadi bir proje gerçeklefltirelim” dedik, oradan “Ekmek Teknesi” ç›kt›. Sizin yetiflti¤iniz zamanlarda yap›lan mizah›n bir dili vard› bana sorarsan›z. ‹ncelikli bir argo kullan›l›rd›. fiimdi mizah dili de de¤iflti mi size göre? Bunu flöyle anlatay›m: Çizgi roman›n zirvesi ‹talya’d›r. Red Kit’ler, Teksas’lar, Tommiks’ler, Kinova’lar... Bunlar›n hepsini ‹talyanlar yapm›flt›r. Sonra Frans›zlar çok büyük bir geliflme kaydetti bu konuda. Mizah›n içi boflalmaya bafllay›nca konular cinselli¤in üzerinde yo¤unlafl›r oldu. Ama cinsellik de bir yere kadar. Fizik bir yerde biter. Mizah›n ruhu olmaz da, espriyi sadece cinsellikten ibaret görmeye bafllarsan›z, orada ifl bitmifl “Ekmek Teknesi’nden sonra rotay› tamamen televizyona çevirdiniz de¤il mi? Bence do¤rusu da bu zaten. Tiyatro, karikatür genifl kitlelere ulaflm›yor art›k. Yeni dizi projelerine ihtiyaç var. Dergicilik günlerinden buralara geldik. ‹nsan futbol topu gibidir. Yuvarlan›r, gelir ve gider... Günümüzün mizah anlay›fl›yla sizin yetiflti¤iniz zamanlar›n mizah anlay›fl› aras›nda ne gibi farklar var? Bizim yetiflti¤imiz zamanlarda, özellikle flimdi anman›n gereksiz oldu¤unu düflündü¤üm baz› dönemlerde insanlar birbirlerine karikatürle küfrediyorlard›. Asl›nda bu iflin s›rr› flu: Latife latif gerek! Ne demektir bu? Bir espri yapt›¤›n zaman, o esprinin muhatab› bundan mutluluk duyacak. Senin esprinin seviyesinin yüksekli¤i takdir ald›¤›nda sen en kral ifli yapm›fls›n demektir. Afla¤›laman›n, küfretmenin ad› mizah de¤ildir. “‹flin s›rr› flu: Latife latif gerek! Ne demektir bu? Bir espri yapt›¤›n zaman, o esprinin muhatab› bundan mutluluk duyacak. Senin esprinin seviyesinin yüksekli¤i takdir ald›¤›nda sen en kral ifli yapm›fls›n demektir. Afla¤›laman›n, küfretmenin ad› mizah de¤ildir” 46 kas›m-aral›k demektir. Ama flmdi çok yetenekli çocuklar var. Yi¤it Özgür, çok zekice ifller ç›kar›yor sözgelimi. Ahmet Y›lmaz da ayn› flekilde. Ama eski parlakl›k flimdi yok. Nedenini de söyleyeyim: O dönem mizah›n O¤uz Aral taraf›ndan konulmufl ya da toplum taraf›ndan konulmufl ama alt› O¤uz Aral taraf›ndan perçinlenmifl bir anayasas› vard›. O anayasan›n d›fl›na ç›k›lmazd›. ‹nsanlar›n dinsel inançlar›yla, özrüyle alay edilmezdi. O kurallar çok iyi mizahç›lar›n yetiflmesinde son derece önemli bir yer tutmufltur. Zemini olmayan, anayasas› olmayan bir sürü mizah dergisi çil yavrusu gibi ço¤ald› son zamanlarda. Mizah ad›na sordu¤um soruyu Kayseri için de sormak istiyorum. Çocukluk ça¤lar›n›za göre flimdi ne durumda sizce Kayseri? Türkiye’de son 20 y›l içinde en h›zl› de¤iflimi, geliflimi gösteren kent hangisidir diye bir kamuoyu araflt›rmas› yap›lsa, eminim tek bir flehrin ad› ç›kar ortaya: Kayseri! Hem flehirleflme olarak, hem sanayileflme olarak müthifl bir de¤iflim gösterdi Kayseri flehri. Kayseri’deki o genifl genifl caddeler bugün pek çok flehirde yok. Belediyecilik çok iyi. Benim sadece birkaç vagondan, demiryolundan, Erciyes’ten hat›rlad›¤›m Kayseri, flimdi yemyeflil, p›r›l p›r›l... Sonunda denizi de getirdiler Kayseri’ye zaten, biliyorsunuz. Yamula Baraj› flu anda neredeyse Marmara Denizi kadar oldu. Normalde Kayseri’de yazlar s›cakt›r, k›fllar› da buz gibi so¤uktur. Yamula Baraj› geldikten sonra iklim de¤iflti. fiimdi bir rutubettir gidiyor Kayseri’de. K›sacas›, pek çok fleye damgas›n› vuran bir flehir oldu Kayseri. ‹stakbal’le bafllayan, ‹pek’le devam eden bir geliflim sürecinin vard›¤› zirvedir bu. Hac›lar kasabas›n›n hakimiyeti Kayseri’yi bambaflka boyutlara tafl›d›. Boydak’›n Kayseri için katk›s›n› nas›l de¤erlendiriyorsunuz? Boydaklar Kayseri’de büyümekle yetinmediler. Marka olmak için yap›lmas› gerekenin ne oldu¤unu çok iyi biliyorlard›. ‹talya’ya gittiler. Fuarlarda göründüler ve ifllerini son derece güçlü bir flekilde uluslararas› mecraya döktüler. Kayseri’yle birlikte onlar da büyüdüler. Sonuçta da dört dörtlük bir marka oldular. Ailem ve Ben Çocu¤um okuldan flikâyet ediyor.... Okullar aç›ld›. Çocuklar›m›z›n uyum s›k›nt›lar› ya da okulla ilgili flikâyetleri olacakt›r. Onlar› iyice dinleyin ama okul yöneticileri ve ö¤retmenlerle de görüflün. Sorunun ne oldu¤unu anlay›n Haz›rlayan: Ahmet Turan Öztürk (Merkez Çelik Aile ve E¤itim Dan›flman›) Ç ocuklar›m›z zaman zaman bize okulla ilgili kimi s›k›nt›lar›n› anlatabilirler. Böyle durumlarda hemen karar vermek yerine ebeveynler olarak bize düflen konuyu etrafl›ca araflt›rmakt›r. Önce çocu¤u dinleyin Yafllar› küçük de olsa çocuklar da söylediklerinin ciddiye al›nmas›n› isterler. Çocu¤un duygu ve isteklerine kulak asmamak, kaynayan tencereye kapak koymak demektir. Çocu¤u susturmak 48 kas›m-aral›k ve onun davran›fllar›n› k›s›tlamak ise tencerenin kapa¤›n› adeta lehimlemek olur. Kapa¤› lehimlenmifl, sa¤lam görünen, atefl üzerindeki içi su dolu tencere bas›nç artt›¤›nda nas›l ans›z›n patlarsa; dilekleri, sevinçleri, üzüntüleri, endifleleri içe at›lan çocukta da bir gün ans›z›n patlama olabilir. Bu patlamalar çocu¤un zamanla benli¤ini yitirmesine sebep olur. Ö¤retmenlerinden ya da okullar›ndan yak›nan çocuklar›n dile getirdi¤i konularda hakl› olabileceklerini de düflün- mek gerekir. En iyisi dile getirilen sorunlar›n derinleflmesine f›rsat vermeden meselenin üzerinde önemle durmakt›r. Bunun için, yeri geldi¤inde, onlara baz› gerçekleri aç›klamaktan da çekinmemeliyiz elbette. Gerçeklerden birkaç› flunlar olabilir sözgelimi... G Her ö¤retmen her çocukla yeteri derecede ilgilenemeyebilir. G Okul herkesin istedi¤i düzene girmez. G Biz okul düzenine uymal›y›z. Çocu¤unuzun okula ilflkin isteklerinden baz›lar› size uygun gelmiyorsa okul yönetimi ile do¤rudan görüflme yolunu seçin, onu okulla sizin aran›zda bir elçi olarak kullanmay›n. fiikâyetlerinizi çocu¤unuza asla yans›tmay›n. Konuyu araflt›r›n ‹nsanlar›n toplu halde yaflad›klar› yerlerde birtak›m sorunlar›n olmas› do¤ald›r. Önemli olan ise sorunlar›n çözümü için o sorunlar› gerekli mercilere tafl›yabilmektir. Okul gibi, insanlar›n her yönüyle e¤itilmelerinin hedeflendi¤i kurumlarda sorunlar›n çözümü daha da büyük bir önem kazan›r. Bir doktora gitti¤inizde kendinizi doktora her fleyinizle teslim edersiniz; o sizi muayene eder, sizden tetkikler ister; ilaçlar yazar; siz hiç itiraz etmezsiniz, çünkü doktora güvenirsiniz... Okula çocu¤unu veren veli de ayn› durumdad›r: Çocu¤unu ö¤retmenine, okuluna her fleyiyle teslim eder. Dilimizde güzel bir deyim vard›r: Eti senin, kemi¤i benim. Veli de böyle der. O andan itibaren de çocu¤un ruhu, hayat›, düflüncesi art›k ö¤retmenindir. Çocu¤unuzun okulla ilgili getirdi¤i sorun ne olursa olsun, iflin asl›n› ö¤renmeden hemen okulu ya da ö¤retmeni suçlama yoluna gitmeyin. Bu tür durumlar için uygun ve do¤ru olan›, ona hiç hissettirmeden okulu aramak, ilgili ö¤retmen ya da idareci kimse onunla görüflüp olay›n asl›n› ö¤renmektir. E¤er çocu¤un ortaya koydu¤u her soruna ”Mutlaka senin bir kabahatin vard›r, yaramaz›n tekisin” gibi bir önyarg›yla, olay› iyice anlamadan yaklafl›r ve diyelim ki okulu aramaya hiç gerek görmezseniz, size karfl›laflt›¤› sorunu bir getirir, iki getirir, üç getirir; dördüncüde sizin çözüm konusunda yard›m etmedi¤inizi anlar ve art›k sorunlar›n›, dertlerini sizinle paylaflmak iste¤i bile duymaz olur. Kald› ki her defas›nda kendi çocu¤unuzu suçlu göstermeniz için o okulun bütün personelinin ve binas›n›n her fleyiyle mükemmel olmas› gerekir ki böyle bir okul flu anda dünya üzerinde mevcut de¤il. Veliler, okula olan teveccüh ve güven eksiklikleri ve “Çocu¤uma bir zarar gelir” endiflesiyle ya da “En basit fleyleri dahi problem ediyor derler” kayg›s›yla düflüncelerini okula pek yans›tm›yorlar. Sorunlar›n çözümünde okul ile iflbirli¤i Çocuklarla ilgili sorunlar okula iletilmezse bunun zarar› en baflta okula, sonra aileye, sonra da çocu¤a dokunur. Okuldaki tutum ve davran›fllar› hakk›nda çocu¤un kendisinden bilgi almaya çal›fl- mak çok da do¤ru bir yaklafl›m de¤ildir. Çünkü çocuklar genellikle her fleyi söylemezler. Saklad›klar› bir fleyler olabilir. Okulla ilgili olsun olmas›n, var olan sorunlar›n› okula gidip ö¤retmeniyle tart›flmaktan çekinmeyin. Bu sorunlardan baz›lar›na ö¤retmen sizden daha tarafs›z, objektif bir gözle bakacakt›r. Ayr›ca ayn› güçlüklerle karfl›laflan baflka velilerden bahsedece¤i için hangilerinin size özgü, hangilerinin genel oldu¤u hakk›nda fikir edinirsiniz. Çocu¤unuz uslu ve çal›flkansa ö¤retmeniyle aran›zdaki iliflkiler de tabii iyi olacakt›r. Çocuk yaramaz ve ders durumu iyi de¤ilse bu iliflkiler gergin ve nazik hale gelebilir. Ebeveyn de ö¤retmenler de do¤ru olan›n kendi yapt›klar› oldu¤unu düflünürler. Anne baba daha bafltan flunu kabul etmelidir ki ideal bir ö¤retmen, ö¤renci konusunda anne baba kadar duyarl› ve bu konuda daha çok ç›rp›nan ö¤retmendir. Ö¤retmenle s›k› bir diyaloga, iflbirli¤i içine girilirse birçok fley kolayca halledilebilir. Yeni ders y›l›n›n bafl›nda ö¤retmenle görüflür ve ona çocu¤un daha önceki y›llarda okul hayat›n›n nas›l geçti¤i yönünde bilgiler verirseniz, bununla birlikte çocu¤un iyi ve kötü yönlerini aç›kça izaha çal›fl›rsan›z en do¤rusunu yapm›fl olursunuz. 49 kas›m-aral›k Dekorasyon Güne güzel bafllamak için... Hayat›m›z›n bir bafllang›c› oldu¤u gibi her günümüzün de bir bafllang›c› var. Bu bafllang›c› ne kadar iyi yaparsak günü de o derece iyi yaflam›fl oluruz. Güne merhaba demek için seçece¤iniz ‹stikbal’in Trendy yatak odas›na Deco Aksesuar ürünlerinin sihirli dokunuflu görülmeye de¤er Sanat Yönetmeni: Handan Tan›tm›fl Foto¤raf: Metin Do¤an vimizin huzuru bizim her fleyimiz. Zaten bütün çabam›z da bu huzuru yaratmak için de¤il mi? Ev, bizim z›rh›m›z gibidir. Soka¤a ç›kar ç›kmaz korumaya, kollamaya bafllar bizi. Biz bunu görmeyiz ama, hissederiz sadece. Bazen bir tek odas›n›, bir tek köflesini anmak bile içimizin ›s›nmas›na, gönlümüzün ferahlamas›na yeter de artar bile. Oturma odas›, mutfak, salon, yatak odas›... Her birinin içinde ayr› ayr› mutluluklar yaflam›fl›zd›r ve mutluluk büyüyüp koca bir evin ortak de¤eri olup ç›km›flt›r art›k. ‹stikbal Trendy Yatak Odas› ve Deco Aksesuar birlikteli¤i ev huzurunun devaml›l›¤› için hayat›m›za yepyeni de¤erler kat- E 50 kas›m-aral›k may› sürdürüyor. ‹stikbal’in eflsiz çizgisi, Deco’nun renkli tasar›mlar›yla zenginleflen odalarda günün her saati ayr› bir sevinç, ayr› bir konfor içinde yaflan›yor. Güne güzel bafllaman›n en etkili yolu elbette ki güzel bir uykudan geçiyor. Dinç uyan›lan sabahlar baflar›l› ve verimli bir ifl günü geçirme konusunda bize belki de her fleyden çok yard›mc› oluyor. Duvarlar› süsleyen tablolarda do¤an›n eflsiz güzelliklerini bulup içimizde bir bahar sabah› sevinci duyduktan sonra Trendy Harmony hal›n›n yumuflac›k zemininine de¤en ayaklar›m›z›n alt›nda yemyeflil çimenler üzerinde yürür gibi olman›n hissini yafl›yoruz. DECO AKSESUARSURLAR “Kalvalt›n›n mutlulukla bir ilgisi var” fiiirimizin büyük ustalar›ndan Cemal Süreya’n›n deyimiyle “mutlulukla mutlaka bir ilgisi” olan kahvalt› için bizi bekleyense desenleriyle içimizi ›s›tacak çay seti ve alt k›sm›n› belki bir çekmece olarak bile kullanabilece¤imiz bir köfle masas›. Bu cam masan›n alt ve üst k›s›mlar›n› birbirine ba¤layan motiflerdeki k›vrakl›k da ayr›ca dikkate de¤er. Orta sehpan›n sa¤lad›¤› olanaklardan yararlan›p kahvalt›n›z› odan›n sizin seçti¤iniz bir köflesinde yapmak da elinizde. fi›k bir tasar›mla meydana getirilen alt k›sm›ndaki tekerlekler sayesinde orta sehpay› gönlünüzden geçen her noktayaulaflt›rabilir, kahvalt›n›z› orada yapabilirsiniz. E¤er tercihiz masa bafl›nda oturmak de¤il de, hal›n›n yumuflakl›¤›yla beraber çaydan ilk yudumlar›n›z› almaksa ‹stikbal Trendy ve Deco iflbirli¤inin size bu konuda da önerebilece¤i bir seçenek var: dekoratif k›rlentler. Parmaklar›n›z›n aras›nda hissedece¤iniz yumuflakl›¤›n›n yan›nda renkleri ve odan›n her bir köflesiyle ayr› ayr› müthifl bir uyum sergileyen desenleriyle bu k›rlentleri yata¤›n›zda da bulabilir, onunla da renkli ve tatl› rüyalara do¤ru yelken açabilirsiniz. Sabah saatlerinde yakalad›¤›n›z huzur sizi akflam boyunca da terk etmeyecektir. Sundu¤u incelikli aksesuarlarla günün her dakikas›n› yaflan›l›r k›lan Deco’nun sundu¤u bir di¤er güzellik de sehpa üzerinde yerini alan mumlar. Mutlu bir sabah kahvalt›s›n›n yan›nda romantik bir akflam yeme¤i için de rahatl›kla tercih edilebilecek yatak odas› için olmazsa olmaz unsurlardan biri de fluphesiz bu mumlar. Trendy Yatak Odas› tasar›m› içinde özellikle han›mlar›n ilgisini çekecek ürünler de yer al›yor. Odan›z›n genel havas›yla etkileyici bir uyum sergileyen flifonyerle ayna karfl›s›nda geçirilecek dakikalar çok daha e¤lenceli, çok daha konforlu yaflanacak. Çiçeklerle ya da özellikle görmek istedi¤iniz sizin için önemli bir yer tutan nesnelerle süsleyebilmenize olanak tan›yacak kadar genifl yüzeyiyle ve göze çok hofl Tablo: 20004, 20005 Dekoratif k›rlent: 0105.79.09 fuflya, T-600, 0105.31.06A, T-900, 0105.79.09 k›rm›z› Mumlar: Ti amo mumlar; Je T’a›me mumlar Çay seti: l love you/Ti amo ikili çay seti, l love you/Ti amo üçgen tabak Hal›: Trendy Harmony 1402 Red Sehpalar: 2036 coffee table (köfle sehpa), 2137 coffee table (orta sehpa) Lambader: ML-4302-9 Ev tekstili: Brody pembe petek pike görünen çelik tutamaklar›yla odan›n genel ruhuna çok fley katan çekmeceleri sayesinde bu flifonyer de gündelik hayat›n›z›n en önemli nesnelerinden biri haline gelmeye aday. Evet, evimizin huzuru bizim her fleyimiz. Huzuru yakalayabilmek içinse özgün tasar›mlar›yla hayat›m›za renk katan ürünler en büyük ihtiyac›m›z. ‹stikbal Trendy yatak odas› ve Deco’nun benzersiz eserleri bizlere bu huzuru yakalayabilme ve bir ömür boyu sürdürme konusunda flüphesiz ki en büyük yard›mc› konumunda. 51 kas›m-aral›k Spor 52 kas›m-aral›k Befliktafl sa¤lam ellerde! Türk futbolunda nas›l ki bir jenerasyon gelip güzel fleyler baflarm›fl; Avrupa Futbol fiampiyonas› finallerine kat›lm›fl, dünya üçüncüsü olmuflsa, flimdi Türk antrenörlü¤ü de böyle bir jenerasyon yakalad›. Büyük tak›mda baflar›l› olmak, di¤er tak›mlar›m›z›n da kap›s›n› Türk teknik direktörlere açmas› aç›s›ndan çok önemli diye düflünüyorum Röportaj: Seyit Göktepe Foto¤raflar: Aykut Karadere E olan güvenini bofla ç›karmamaya çal›fl›yoruz. Türk antrenörlerin baflar›l› olabileceklerini göstermek sorumlulu¤uyla zor flartlarda gerçeklefltirilen bir görevi lay›k›yla yerine getirmeye çal›fl›yoruz. Futbola yaklafl›m aç›s›ndan Anadolu’yla ‹stanbul aras›nda ne gibi farklar var? Ben ‹stanbul’da büyük tak›mda futbol oynad›m. fiu anda da büyük tak›mda antrenörlük yap›yorum. Büyük camian›n takip edeni, taraftar toplulu¤u daha fazla oldu¤u için buralarda ilginin, beklentinin de çok yüksek oldu¤unu söylemek zorunday›m. Dolay›s›yla sorumluluklar biraz daha üst seviyeye ç›k›yor. Bu sorumluluklar›n sonucunda da al›nan iyi sonuçlarda geliflen olumlu tepkiler daha üst seviyede, daha sivri; al›nan kötü sonuçlara gösterilen tepki de di¤erlerine nazaran biraz daha keskin oluyor. O yüzden büyük tak›mlarda görev yapmak çok daha zor. Bizler tabii elimizden geldi¤ince baflar›l› olmaya, insanlar›n bize Kayseri’nin küme düflme tehlikesi yaflad›¤› sezondan sonra gelen baflar›da, çok büyük bir hedef konmamas›n›n getirdi¤i bir rahatl›¤›n da pay› olabilir mi? Aç›k konuflmak gerekirse ben Say›n Baflkan›m›z Recep Mamur’la konufltu¤umda beklentileri o do¤rultudayd›. “Bir sene önce çok s›k›nt› yaflad›k, önümüzdeki sene bu problemi yaflamayal›m, geçifl dönemini sorunsuz atlat›p ligi tamamlayal›m yeter” diye bir düflünceleri vard›. Tabii ki bizim hedefimiz o kadar alt seviyede kalmayacakt› ama yapt›¤›m›z haz›rl›klar ve oluflturdu¤umuz kadroyla amac›m›z çok para harcamadan, bir s›k›nt› yaflamadan sezonu bitirmek do¤rultusundayd›. Daha sonras›nda ise kendi içimizdeki dinamikleri biraz daha harekete geçirmeye bafllad›k. Bizi baflar›ya götürecek güzel de¤erler ürettik futbolcu arkadafllar›m›zla. fiehir biraz daha sahiplenmeye bafllad›, taraftar destek vermeye bafllad› ve sonucunda rtu¤rul Sa¤lam’› Ümraniye’de Befliktafl Nevzat Demir Tesisleri’nde ziyaret ettik. Futbolcularla s›k› bir çal›flma temposunda olan Ertu¤rul Sa¤lam, tak›m›n› Trabzonspor maç›na haz›rl›yordu. 24 Ekim’de fiampiyonlar Ligi’nde Liverpool’la karfl›laflacak olan tak›m disiplinli bir biçimde antrenman yap›yordu. Ertu¤rul Sa¤lam’la Türk futbolunu konufltuk. böyle bir baflar› olufltu. Böyle bir baflar›n›n k›sa bir zamanda gelece¤ini çok planlam›yorduk ama baflar›l› olaca¤›m›z› biliyorduk. Kadroyu oluflturduk; tesisleflme yolunda, kulübün kurumsallaflmas› ad›na çok güzel fleyler yap›ld›. Oyuncular›m›z sorumluluk ald›lar, bizler de birçok antrenörden çok daha fazla fedâkarl›k yap›p çal›flt›k. Sonuçta, üretti¤imiz de¤erlerle o baflar› yakaland›. Bir sonraki y›l da baflar› devam edince elde edilen baflar›lar›n, yap›lan fleylerin tesadüf olmad›¤›n›, çal›flman›n, planlaman›n ürünü oldu¤unu da herkese ispat etmifl olduk. Kayserispor bu y›l da fena gitmiyor asl›nda Tolunay Kafkas ile... ‹yi gidiyorlar... ‹yi maçlar oynuyorlar. Çok rahatl›kla flunu söyleyebilirim ki bizim b›rakt›¤›m›zdan çok daha iyi durumdalar flu anda. Türk futbolunda bir döneme damgas›n› vurmufl futbolcular flimdi teknik direktör olarak görev almaya bafllad›lar. Bülent Korkmaz, Aykut Kocaman, siz... ‹yi futbolcu iyi bir teknik direktör olacak diye bir kural yok. Art›k nas›l Türk futbo53 kas›m-aral›k Spor lunda bir jenerasyon gelip güzel fleyler baflar›yor; Avrupa Futbol fiampiyonas› finallerine kat›l›yor ya da dünya üçüncüsü oluyorsa ayn› flekilde flimdi Türk antrenörlü¤ünde de böyle bir jenerasyon yakaland›. Baflar›l› da oluyoruz. As›l zorluk bu baflar›y› devaml› bir hale, istikrarl› bir hale getirmek. Tabii burada benim misyonum çok önemli: Büyük tak›mda baflar›l› olmak, belki de bundan sonra di¤er tak›mlar›m›z›n da kap›s›n› Türk teknik direktörlere açmas› aç›s›ndan çok önemli diye düflünüyorum. O yüzden herkesin destek olmas›n› bekliyorum. Futbolcuyken içerden bak›yordunuz. Teknik direktör olarak d›flardan bakmak durumundas›n›z. Bu iki durum aras›ndaki farklar nedir sizin aç›n›zdan? Futbolcuyken kendi iflinizi yap›p kendi sorumlulu¤unuzu gerçeklefltirip bir kenara çekilebiliyordunuz. Antrenörlükte öyle de¤il. Akl›n›zda 25-30 futbolcu, 25-30 yönetici, bir o kadar personel... Yaklafl›k olarak 100 kifliyle bire bir mesai harcamak zorundas›n›z. Kendi hedefleriniz, kendi planlar›n›z do¤rultusunda bu insanlarla bir hedef birlikteli¤i oluflturmak zorundas›n›z. Çünkü bizim baflar›m›z› bu insanlar destekleyecekler. Tesiste çal›flan çimciden aflç›ya kadar herkesin baflar›m›zda pay› oluyor. Çimci iflini iyi yaparsa düzgün zeminde antrenman yapaca¤›z, performans›m›z olumlu flekilde etkilenecek. Aflç›m›z iyi yemek yaparsa futbolcular mutlu olacak. Yönetimimiz bize sa¤l›kl› ortam haz›rlarsa biz iflimizi iyi yapaca¤›z. Futbolcular sorumluluk al›rsa baflar›l› olaca¤›z. Dolay›s›yla antrenörlükte futbolculu¤a nazaran biraz daha fazla mesai harcamak, biraz daha fazla fedakârl›k yapmak, sorumluluk almak zorundas›n›z. Türk futbolunda bilimsel yöntemlerle, bilimsel futbolun oynand›¤›n› düflünüyor musunuz? Son dönemde birçok antrenör akadafl›m›z art›k futbolda destek unsurlar›n› sonuna kadar kullanmaya baflad›. Nedir bunlar? Bilim, t›p, teknoloji, sosyoloji, pedagoji... 16 yafl›nda çocuklar var bizim tak›m›m›zda. Dolay›s›yla birçok daldan destek almak gerekiyor. Art›k futbola katk› sa¤layacak ne kadar fley varsa herkes birbiriyle yar›fl›r hale geldi bu olanaklar54 kas›m-aral›k dan yararlanmak için. Çünkü yüzde birlik, yüzde ikilik art› destekler bile skoru de¤ifltirir oldu günümüz futbolunda. O yüzden ufak detaylar› kimse kaç›rmak istemiyor. Teknik direktörün görevlerinden biri de futbolcular› motive etmek mi? ‹flin antrenman k›sm› elbette ki çok önemli. Hem fiziksel, hem zihinsel anlamda. Bunun yan›nda geçmiflte futbol oynayan antrenörler için futbolcunun ruhundan anlamak, futbolcunun neler düflündü¤ünü empati yoluyla anlamak çok önemli bir yer tutuyordu. Ama tabii iflin bir de teorisi var. Bu yüzden de antrenman bilgisini, spor fizyolojisini, spor psikolojisini, sosyolojisini ve de anatomiyi bilmek gerekiyor. O yüzden, dikkat ederseniz bu dönemdeki teknik direktörlerin ekibindeki antrenör say›s›nda çok art›fl oldu¤unu görürsünüz. Kaleci antrenörünün, kondisyonerin zorunlu olarak bulundurulmas› gerekiyor. Futbolumuzda fairplay ruhu sizin bekledi¤iniz, arzu etti¤iniz düzeyde mi flu anda? Bundan 10 sene öncesinde bu yap› vard›. Tamam, bir rekabet ortam› var ama herkes Befliktafl’a sempati duyuyordu. Bunu oluflturmak için zamana ihtiyac›m›z var. Camia olarak bu coflkuyu bizim içimizde yaflamam›z laz›m. Herkesin sevgi ve sayg› duydu¤u bir tak›m olabilmek için fairplay kurallar›n› üst düzeyde uygulamam›z gerekir. Taraftarlar›m›z›n bu konuda bize destekte bulunmalar› gerekiyor. Rakip tak›m› da baflar›s›ndan, galibiyetinden dolay› kutlayabilece¤imiz günler görece¤iz ülke olarak inflallah... Kültür & Sanat K‹TAP Gerçet Sat›flç›lardan 200 Sat›fl Tavsiyesi ÇOK D‹NLENENLER Hediye Özcan Deniz ‹nand›¤›m Masallar Pinhani Film Müzikleri Orhan Gencebay ‹stanbul’s Secrets Albümde fievval Sam’›n seslendirdi¤i türkülerin yan› s›ra Amerika’dan Portekiz’e, ‹spanya’dan ‹ngiltere’ye, Fransa’dan Türkiye’ye dünyan›n dört bir yan›ndan müzisyenlerin katk›s›yla kaydedilmifl flark›lar yer al›yor. Çeyrek: 25. Y›l Özel Albümü Ezginin Günlü¤ü’nün yirmi beflinci y›l›nda yirmi befl sanatç›n›n seslendirdi¤i Ezginin Günlü¤ü flark›lar›... ‹stanbul Konserleri fiebnem Ferah flark›lar› yepyeni düzenlemelerle bu albümde. En Güzel Düfller Düfl Soka¤› Sakinleri’nden aflklara ve düfllere dair flark›lar. Raks-› Fas›l ‹nce Saz ile Oyun Havalar› Raks-› Fas›l, icralardaki ustal›k ve eserlerin neflesi ile, “fiimdi dans zaman›” dedirtiyor. 56 kas›m-aral›k Bu kitapta sahadaki sat›flç›lar, meslektafllar›na tavsiyeler veriyor. Neredeyse her sayfaya bir tavsiye düflüyor ve okunmas› çok kolay bir kitap ç›k›yor ortaya. Sat›fllar›n›z› rekor seviyesinde art›rmak m› istiyorsunuz? Müflteri adaylar› bulman›n ve de¤er verilen müflterilerle kal›c› iliflkiler kurman›n yeni yollar›n› m› ö¤renmek istiyorsunuz? “200 Sat›fl Tavsiyesi”ni al›n ve bunun nas›l yap›laca¤›n› gerçek uzmanlardan ö¤renin. “200 Sat›fl Tavsiyesi” profesyonel mükemmelli¤e ulaflma aray›fl›n›zda size yard›m etmek için sahadaki en iyi hikâyeleri bir arada topluyor. Selling Power dergisinin -dünya çap›ndaki sat›fl profesyonellerinin en gözde dergisi- okurlar›n›n kendi perspektiflerinden anlatt›klar› hikâyeler arac›l›¤›yla, pek çok konuda yüzde yüz baflar› getirecek tavsiyeler edineceksiniz. Gerhard Schwandtner Çeviren: Ozan Mert Özkan MediaCat Kitaplar› ‹novasyonla Baflar›y› Yakalayan Türkler Son y›llarda her alanda karfl›m›za ç›kan “inovasyon”, ifl dünyas›n›n gündemine tamam›yla yerleflmifl durumda. ‹novasyon hakk›nda uluslararas› toplant›lar yap›l›yor, üzerine kitaplar yaz›l›yor, gazete ve dergilerde çeflitli haberler ç›k›yor. Peki ya Türkler inovasyonu nas›l keflfetti? fiafak Altun imzas›n› tafl›yan kitapta bu sorunun yan›t›yla birlikte yenilikçi fikirleriyle baflar›y› yakalayan Türk ifladamlar›n›n öyküsünü de bulacaks›n›z. fiafak Altun MediaCat Kitaplar› ‹dare Etmek mi? Yönetmek mi? De¤iflimle bafla ç›kmak ve gelece¤i yaratmak zorunda olan lider ile önceden belirlenmifl hedeflere ulaflmak için çaba gösteren ve düzeni sürdürmek zorunda olan yönetici aras›ndaki fark nedir? Rolleri ne kadar özdefl, ne kadar farkl›d›r? Liderlik nas›l kazan›l›r ve nas›l sürdürülür?Aralar›nda siyasetçilerin, ifl dünyas›ndan bireylerin, bilim adamlar›n›n ve medya mensuplar›n›n bulundu¤u 48 kiflinin görüfllerini bir araya getiren Sevinç Ergin, yönetimi bütün art› ve eksileriyle baflar›yla irdeliyor. Editör: Sevinç Ergin Sistem Yay›nc›l›k Sat›fl Noktas› Reklamc›l›¤›n›n Gücü: Sat›fl Noktas›nda Pazarlama Pazarlama alan›ndaki önemli akademisyen ve uygulamac›lar›n yaz›lar›ndan derlenen bu çeviri kitap Türkiye’de bu konuda yay›nlanm›fl ilk kitap olma özelli¤ini de tafl›yor. Tüketici davran›fllar› ve bunlar›n Sat›fl Noktas› (P-O-P) reklamlar› üzerindeki etkileri ile baflar›l› baflar›l› bir kampanyay› perakende ortam›na tafl›mak için gerekli tasar›m, mühendislik ve üretim uzmanl›¤› konular›nda bilgiler içeren kitapta, sadece bu alanda kullan›lan terminoloji de¤il, perakendecilerin, marka pazarlamac›lar›n›n kararlar›n› etkileyen trendleri de okuyabileceksiniz. Editör: Volkan Keskino¤lu MediaCat Kitaplar› F‹LM ÇOK OKUNANLAR Bu kez 13 kifliler Ocean’s Thirteen Yönetmen: Steven Soderbergh Oyuncular: Bradd Pitt, Elliott Gould, Al Pacino, Matt Damon, George Clooney, Bernie Mac Yap›m Y›l›: 2007, Süre: 117 dakika Daha cesur, daha riskli. Bugüne kadar yap›lm›fl en görkemli soygun. George Clooney, Brad Pitt, Matt Damon ve daha fazlas›, Steven Soderbergh’in yönetmenli¤inde; zekâ, stil ve karizmayla donanm›fl olarak yeni bir ifl için yeniden topland›. Oyunu yine Danny Ocean yönetiyor ve elbette hiçbir pürüz ç›km›yor. Kimse yaralanm›yor; Will Bank (Al Pacino) hariç. Ocean tak›m› onu en zay›f yerinden vuruyor: cüzdan›ndan. Bank’›n yeni lüks kumarhane kulesi The Bank’›n aç›l›fl gecesinde, kartlar›n her çevrilifli ve zarlar›n her yuvarlan›fl› bahisçilerden birine kazand›r›yor. Veda Ayfle Kulin Everest Yay›nlar› Osmanl› tarihi ve ‹stanbul üzerine bir solukta okunacak bir roman. Küçük Yalanlar Kitab› Hikmet Hükümeno¤lu Everest Yay›nlar› Biz Kimden Kaç›yorduk Anne? Perihan Ma¤den Can Yay›nlar› Will Smith yine harikalar yarat›yor Ömür dedi¤imiz nedir ki? Bir Ömür Yetmez (Saturno Contro) Yönetmen: Ferzan Özpetek Oyuncular: Serra Y›lmaz, Stefano Accorsi, Margherita Buy Yap›m Y›l›: 2007, Süre: 116 dakika “Bir Ömür Yetmez”, k›rkl› yafllar›na gelmifl bir grup arkadafl›n dostluklar›n›, sevgilerini ve hayatlar›n› sorgulamas› etraf›nda gelifliyor. Birbirlerinden farkl› olsalar da, neredeyse bir aile kadar ba¤l›lar birbirlerine. K›rg›nl›klar, çat›rdayan iliflkiler, sevinçler ve günlük telafllar apans›z bir trajedinin etkisiyle gölgeleniyor. Her biri ac›yla kendince bafla ç›kmaya çal›flan arkadafllar için belki de en iyisi omuz omuza verip öyle gö¤üs germek. Olacak m› dersiniz? Pursuit of Happyness (Umudunu Kaybetme) Yönetmen: Gabriele Muccino Oyuncular: Will Smith, Thandie Newton, Jaden Smith Yap›m Y›l›: 2006, 112 dakika Chris, efli evi terk edince befl yafl›ndaki o¤lu Chiristoper ile bafl bafla kal›r. K›sa süre sonra da oturduklar› daireden ç›kart›l›r ve geceyi geçirmek için düflkünler evinde, otobüs dura¤›nda, bulabildikleri her yerde kal›rlar. Babal›k görevini her flartta yerine getirmeye ça›flan Chiris için tek destek o¤lunun kendisine duydu¤u sevgidir. Babao¤ul sevgisinin gönüllerde iz b›rakacak hikâyesini izlerken sizler de kendi hayat›n›zdan bir fleyler bulacaks›n›z. Sergiledi¤i ola¤anüstü oyunculuk performans›yla en iyi erkek oyuncu dal›nda Oscar ve Alt›n Küre aday› olan Will Smith de filmin unutulmazlar aras›ndaki yerini flimdiden almas›nda önemli bir pay sahibi durumunda. Jean Christophe Grange fieytan Yemini Do¤an Kitap Paul Auster Brooklyn Ç›lg›nl›klar› Can Yay›nlar› Sinemada çizgi roman esteti¤i 300 Spartal› Yönetmen: Zack Snyder Oyuncular: Dominic West, Leana Headey, Geard Butler Yap›m Y›l›: 2007, 112 dakika “Sin City”nin yarat›c›s› Frank Miller’in unutulmaz çizgi roman›ndan uyarlanan “300 Spartal›”, vahfli görselli¤i, canl› aksiyon ve CGI animasyonun muhteflem birleflimi ile ekranlara kan ve korku getiriyor. Film, Kral Leonidas (Geard Butler) ve 300 Spartal›’n›n Zerhas (Rodrigo Sentaro) ve dev Pers ordusuna karfl› ölümüne mücadele etti¤i tarihi Termopil Savafl›’n› tüm flidditiyle anlat›yor. Tarihi savafl meydan›nda yaflay›n ve sinema sanat›n›n geldi¤i en son noktay› kendi gözlerinizle görün. 57 kas›m-aral›k Sa¤l›k Y‹NE KIfi, Y‹NE NEZLE-GR‹P “Ellerinizi y›kay›n, yak›n temastan kaç›n›n” Kendini iyiden iyiye hissettirmeye bafllayan k›fl flartlar›yla birlikte so¤uk alg›nl›¤› ve grip de ciddi bir yayg›nl›k kazan›yor. Biz de bu konudaki önlemler ve tedaviler konusunda Op. Dr. Arif Kaba ile sizler için bir söylefli gerçeklefltirdik O pr. Dr. Arif Kaba, nezlenin so¤u¤a maruz kald›¤›m›zda, üflüdü¤ümüzde veya terledi¤imizde olufltu¤una inand›¤›m›z› ama asl›nda bu durumlar›n nezle oluflumunda veya hastal›¤›n ciddiyetinde etkisinin yok denecek kadar az oldu¤una dikkat çekiyor. Peki neden so¤ukta daha çok hasta oluyoruz o zaman? Çünkü virüsler so¤uk ortamda a¤›z ve burun mukozas›na daha kolay girifl yap›yor. Stres, alerji ve burun aç›kl›¤› ile bo¤az› etkileyen olumsuz koflullar nezleyi kolaylaflt›ran etkenler. Nezle (so¤uk alg›nl›¤›) nedir? Hapfl›rma, bo¤az ve genizde yanma/batma, burun ak›nt›s› flikâyetleri ile birlikte görülen nezle (so¤uk alg›nl›¤›), en s›k yakalan›lan hastal›k olarak karfl›m›za ç›k›yor. Genellikle hafif geçirilen bir hastal›k olmas›na ra¤men belirtiler bir-iki hafta sürebiliyor ve doktora baflvuru gerekebiliyor; hatta ifl ve okulun aksamas›na neden olabiliyor. So¤uk alg›nl›¤› genelde çocuklarda daha s›k görülür. Bunun nedeni çocuklarda enfeksiyona karfl› direncin henüz tam geliflmemifl olmas›, krefl ve okullarda sürekli di¤er çocuklarla temasta olmalar›d›r. Okul ça¤› çocuklar›nda nezle olma say›s› y›lda 12’ye kadar yükselebilir. Eriflkinler ise senede iki-dört kez nezle olmakla beraber bu say› de¤iflkenlik gösterebilir. Yafllar› 20-30 aras›ndaki han›mlar erkeklere oranla daha s›k nezle olur. Bunun sebebi han›mlar›n çocuklara daha yak›n olmas›d›r. 60 yafl›ndan sonra ise senelik nezle say›s› ortalama birdir. Nezlenin belirtileri nelerdir? Nezlenin belirtileri s›kl›kla enfeksiyon sonras› üç gün içinde bafllar ve genellikle burun ak›nt›s›, burun t›kan›kl›¤›, hapfl›rma, bo¤azda yanma, öksürük ve bafl a¤r›s› fleklinde kendini gösterir. Atefl genellikle düflüktür, fakat çocuklarda yüksek olabilir. Belirtiler 2-14 gün sürer ama ço¤u hasta bir haftada toparlan›r. Ciddi hastal›k belirtileri olmayan basit nezlede, flikâyetlere göre 58 kas›m-aral›k semptomatik tedavi uygulan›r. Yatak istirahati, bol s›v› al›nmas›, ›l›k tuzlu su ile gargara, ak›nt› kesici ilaçlar ve parasetamol gibi a¤r› kesici ve atefl düflürücüler tedavide baflvurulmas› gereken bafll›ca tedavi yöntemleridir. Grip nedir? Grip yine nezledeki gibi virüslerin neden oldu¤u, ancak belirtilerin daha a¤›r oldu¤u bir hastal›kt›r. Atefl, kas a¤r›lar›, bafl a¤r›s›, bitkinlik, ifltah azalmas›, kuru öksürük ve bo¤azda yanma gripte daha ön plandad›r. Yatak istirahati gereklili¤i nezleye göre daha fazlad›r ve ifl ile okulun aksamas›na neden olur. Birçok hasta problemsiz iyileflir, ancak bazen burada da hastal›¤a bakteriyel enfeksiyon eklenebilir: Orta kulak iltihab›, sinüzit veya bronflit gibi. Bu tip enfeksiyonlar ev istirahati ile rahatl›kla önlenebilir. Baz› hastalarda daha ciddi bir durum olan zatürre de tabloya eklenebilir. Grip belirtileri gözlendi¤inde belki de en gerekli olan tedavi yöntemi, ev istirahatidir. Nezle tedavisinde kullan›lanlara ek olarak antiviral ilaçlar belirtilerin süresini ve ciddiyetini azaltmak için kullan›labilir. Bu ilaçlar özellikle yafll›lar ve gribe ba¤l› komplikasyon riski olan genel durumu bozuk hastalar için faydal›d›r. C vitamini ve buhar solunmas› hastal›k döneminde belirtileri etkisizlefltirip hastal›¤›n izledi¤i süreci k›saltabilir. Nezle ve gripten korunman›n ve yay›l›m›n› önlemenin yollar› nelerdir? 1. Ellerinizi y›kay›n. Ellerin y›kanmas› mikroplar›n uzaklaflt›r›lmas›nda oldukça önemlidir. Sabun ve akan s›cak su ile nezle virüsleri el ve parmak cildinden temizlenir. Sabun ve deterjanlar nezle virüsünü etkilemez, virüsler y›kama ile mekanik olarak ortamdan uzaklaflt›r›l›r. El y›kama, nezle olan kifli veya eflyalar› ile kurdu¤umuz temastan sonra çok önemli bir yer tutar. Özellikle çocuklara, hasta olan kifli ile temas ettiklerinde, ellerini y›kamalar› ö¤ütlenmelidir. 2. Fincan veya bardaklar› paylaflmay›n. Tek kulla- Grip afl›s› faydal› m›? n›ml›k k⤛t bardaklar, özellikle okul ve iflyerlerinde Her sene tekrarlanan grip afl›lar› ile gripten korunmak mümkündür. Grip afl›s› ideal olarak ekim ve kas›m aylar›nda i¤ne ile uygulanmal›d›r. Uluslararas› kurulufllar 6-23 ay aras› çocuklar ve bu çocuklarla temasta olan eriflkinlerin, ebeveynlerin afl›lanmas›n› önermektedir. Ayr›ca yine 50 yafl›n üzerindeki bireyler ve ast›m, kronik kalp ve akci¤er hastal›¤› olanlar, grip sezonunda hamile kalmay› planlayan bayanlar ve sa¤l›k çal›flanlar›n›n grip afl›s› kullanmalar› önerilir. mikroplar›n yay›lmas›n› önlemede baflar›l›d›r. 3. K⤛t mendil kullan›n. K⤛t mendile sümkürerek çöpe atmak en iyisidir. Burun ak›nt›s› burundan temizlenir. Kirlenmifl mendili hemen atmak önemlidir, zira masaya, koltu¤a, sandalyeye vs. temas ile baflkas›na virüs bulaflabilir. 4. Gözlere, burun ve a¤za dokunmay›n. Nezle olan Nezle ve grip baflka sorunlara neden olur mu? Nezle ve grip genellikle sorunsuz olarak, basit önlemler ve tedavilerle iyileflir. Ancak bazen oluflabilen komplikasyonlar nedeniyle antibiyotik tedavisi ve yak›n takip gerektirebilir. Bu komplikasyonlar genellikle solunum yollar›m›z içinde veya çevresinde bulunan sinüsler, kulaklar veya akci¤erlerimizde meydana gelir. Üst solunum yollar›n›n enfeksiyonlu hastal›klar› esnas›nda orta kulakta s›v› toplanmas›, orta kulak iltihab›, sinüzit ve zatürre görülebilir. Bunlardan özellikle orta kulak sorunlar› ve sinüzit bir kulak burun bo¤az uzman›n›n takip ve tedavisini gerektirir. biriyle temas ettiyseniz, asla gözlerinize, burnunuza ve a¤z›n›za elinizi sürmeyin. Böylece mikroplar bu bölgelerden size bulaflamaz. Çocu¤unuza ellerini s›k s›k y›kamas›n› ö¤ütleyin. 5. K⤛t havlu kullan›n. Mutfak veya di¤er yerlerde, özellikle nezle olundu¤unda pamuklu havlu yerine k⤛t havlu tercih edilmelidir. 6. Oyuncaklar› temiz tutun. Oyuncaklar mikrop bar›nd›r›yor olabilir. Oyuncaklar düzenli olarak s›cak ve sabunlu suyla y›kanmal›d›r. 7. Baflka yöne hapfl›r›n. Di¤erlerinden uza¤a veya mendile hapfl›r›lmas› önemlidir. A¤z›n›z› elleriniz ile kapad›ysan›z, sonras›nda mutlaka elinizi y›kay›n. Bu modeli çocuklar›n›z›n da örnek almas›n› mutlaka sa¤lay›n. 59 kas›m-aral›k Lezzet 60 kas›m-aral›k Mutfaklar›m›z onunla daha da renkli Oktay Aymelek, Bolu Mengenli. Aflç›lar›yla meflhur bu bölgeden yetiflmifl lezzet ustalar›ndan biri. Sempatik kiflili¤iyle Samanyolu televizyonunda her gün konuklar›yla birlikte güzel yemekler pifliriyor O n y›ld›r baflar›yla sürdürdü¤ü televizyon program›n›n yan› s›ra haz›rlam›fl oldu¤u yemek kitaplar›yla da damak zevkimizin yaz›l› hale geçmesine, ölümsüzleflmesine katk›da bulunan Oktay Aymelek’le, canl› yay›n›n hemen ard›ndan sizler için bir söylefli gerçeklefltirdik. Ekranlarda gördü¤ümüz o güler yüzlü, samimi, s›cak ifadesiyle her kesimden insan›m›z›n sevgisini kazanan Oktay Usta, gördük ki, hayat›n gündelik ak›fl› içinde de ayn› pozitif enerjiyi etraf›ndakilere kolayca yayabiliyor... Bu samimiyeti san›r›z verdi¤i yan›tlardan sizler de hissedeceksiniz... Haz›rlam›fl oldu¤unuz yemek program›n› di¤er yemek programlar›ndan ay›ran özellik sizce nedir? Di¤er programlardaki format flu flekilde: Sunucu, aflç›, konuk. Üç kifli ya da daha fazla. Bizim program›m›zda sadece sunucu ve aflç› var; konumuz tamamen yemek. Bizim program›m›z “Yeflil Elma” da onlara bu olana¤› sunmufl oluyor. Dünyada her fley paylafl›ld›kça güzel. Tariflerin de paylafl›lmas› insana bir zenginlik kazand›r›yor. Sadece Türk mutfa¤›n› ele al›rsak dünyaya aç›lmam›fl oluruz. Yelpazeyi genifl tutmak gerekir diye düflünüyorum. Bir de özellikle günümüz flartlar›na uyan yemek yapma yöntemi gelifltirmemiz gerekti¤ine inan›yorum. Bu ayr›ca sa¤l›kl› yaflayabilmenin da bafll›ca flart›. Bunu da program›m›zda uygulamaya özen gösteriyoruz. Baflar›n›z› neye ba¤l›yorsunuz? Ekip baflar›s› çok önemli. Bir de do¤al olmak. Ben do¤al oldu¤um için hiç s›k›nt› çekmiyorum. Yemek yapmay› ve bu heyecan› milyonlarca insanla paylaflmay› çok seviyorum. Bunun sorumlulu¤unu da fazlas›yla hissediyorum. Bir ev han›m› ne piflirece¤i konusunda aray›fl içindeyse, biz de ona yard›mc› olabiliyorsak, ne mutlu bize! ruz: Bu yapt›¤›m›z yeme¤i çocu¤unuzun beslenmesine de koyabilirsiniz fleklinde... Yapt›¤›m›z yeme¤in hangi ö¤ün için daha uygun olaca¤›n› belirtiyoruz. Seyirciye do¤ru olan› verirseniz, paylafl›rsan›z, yapt›¤›n›z iflin etkisi uzun y›llar boyunca sürer. Bu ifli sadece ben yapar›m, en iyi ben yapar›m gibi bir iddia hiçbir zaman tafl›mad›m. Bundan sonra da tafl›mam. Canl› yay›nda yemek haz›rlaman›n riskleri yok mu? Canl› yay›nda yemek yapman›n elbette riskleri var. Size ayr›lan sürede hedeflemifl oldu¤unuz yemeklerin tamam›n› yetifltirmeniz gerekiyor. Olay› ben seyirci gözüyle ele al›yorum. Bafltan bana bir yemek yap›laca¤› söz verilmiflse onun tamamlanmas›n› isterim. Hiçbir yeme¤in yar›m kalmas›n› istemem. Yeme¤in taba¤a konulmufl hali benim için çok önemli. Seyircimiz son haliyle yeme¤i görürse, “Bunu ben de piflirebilirim,” der. Program s›ras›nda ilk defa yapt›¤›n›z bir yemek oldu mu hiç? Çok; binlerce. Zaten canl› yay›nda yapt›¤›n›z yemeklerin hepsini denemeye zaman›n›z yetmez. Zaman kayb› yarat›r bu. Y›llarca yemek yapman›n deneyimi ön plana ç›k›yor böyle durumlarda. Yemek araflt›rmas›n› yapar›m; onun üzerinde o günkü flartlar ekseninde de¤ifliklikler yapar›m. Kaynaktan yola ç›k›p bugünkü flartlara uyarlar›m yapaca¤›m yeme¤i. Bu ifle kendi yorumunuzu katarsan›z hem içinize siner hem de yapt›¤›n›z iflin nereye gidece¤ini kestirebilirsiniz. Yeme¤in son halini görmüfl olmak bir görüntü olarak m› teflvik eder seyirciyi, yoksa kendi yapt›¤›yla sizinkini karfl›laflt›rmak aç›s›ndan m› önemlidir bu? Her iki nokta aç›s›ndan da önemli. Süreci zaten takip ediyor seyirci. Görüntüden yola ç›k›p bafla da alabiliyor. Bizim yapt›¤›m›zla kendi yapt›¤›n› karfl›laflt›r›yor. Yap›lan yeme¤in sa¤l›kl› olmas›, vitaminli olmas›, mevsiminde yap›l›yor olmas› da bizim için çok büyük önem tafl›yor. Seyircimize de¤iflik alternatifler de sunuyo- Haz›rlam›fl oldu¤unuz yemek kitaplar› da var. Yörelerimizin kendine özgü yemekleri yaz›l› kültürümüze ne derece girebiliyor? Üç tane yemek kitab›m var. ‹ki tanesi yemek kitab›m. Bir tanesi çay saatlerine yönelik bir kitap. Yöresel yemeklerimiz son derece güzel, bunu bafltan söylemem gerekiyor. Bununla birlikte ekranlarda yöresel yemekler daha çok yer al›rsa, bütün yöreler birbirinin yeme¤ini tan›m›fl ve tatm›fl olur. Ekranlarda milyonlarla buluflur yemeklerimiz. Haz›rlan61 kas›m-aral›k Lezzet m›fl kitaplar var bu konuda ama hem ekranlar hem de kitab› kimin haz›rlad›¤› konular› önem kazan›yor bu defa. Herkes, herkesin yemek kitab›n› almaz. Güvenilen kimselerin yemek kitaplar› tavsiye edilir daha çok. Yemek tariflerinin kimin elinden ç›kt›¤›na bakar insanlar›m›z. Yöresel yemekler üzerine kitaplar haz›rlanmas› konusunda da daha bilgili, daha büyük tecrübe sahibi insanlar tercih edilir. Ama ekran bence çok büyük bir f›rsat. Yemeklerimizin hem ülkemiz s›n›rlar› içinde hem dünya çap›nda tan›nmas› aç›s›ndan televizyon çok önemli bir araç. Biz seyircilerimizden mektup ve mail arac›l›¤›yla yöresel yemek tarifleri rica edeyoruz, onlar› yapmaya çal›fl›yoruz. Elimizden geldi¤i kadar destek vermeye çal›fl›yoruz kendi kültürümüzden yemeklerin tan›t›lmas›na... çok önemli bir nokta yavafl yemek, lezzetin devaml›l›¤› için de. Yeme¤in bir de sanat boyutu var. Bunu unutmamak gerekir. Sofrada geçirilen zaman çok önemli. Bir birliktelik do¤ar orada. Herkesin bulufltu¤u bir ortak nokta vard›r sofrada. Ramazan ay›nda hissedilen birlik beraberlik hissinin daha yo¤un hissedilmesinde sofra bafl›nda geçirdi¤imiz zamanlar›n uzun sürmesinin çok büyük bir pay› var bence. Sizce Türk insan›n›n damak zevkinin karakteristik özellikleri neler? Türk insan› olarak yemek yemeyi seviyoruz. Ama biz yeme¤i h›zl› yiyoruz. Biraz daha yavafl yiyebilsek tad›n› daha uzun süre alaca¤›z. Sa¤l›¤›m›z aç›s›ndan da OKTAY USTA’DAN TAVUKLU KEREV‹Z TAR‹F‹ Okurlar›m›z için sizden bir yemek tarifi alabilir miyiz? Size bir tavuklu kereviz tarifi vereyim. Orta boy, portakal büyüklü¤ündeki kerevizin (çapa yaras› olmayan, yeflillikleri olan) yeflil bölümleri ay›klan›r. Kereviz güzelce y›kan›r. Ortadan ikiye bölünüp kabuklar› soyulur. Daha sonra ortas› enginar fleklinde çukur haline getirilir. Getirildikten sonra bir tencerenin içine koyarak az su, tuz, fleker, zeytinya¤› konularak k›s›k ateflte piflirilir. Kerevizler piflerken tavu¤un gö¤üs eti al›n›r. Burada tavu¤un gö¤üs eti tercih edilmelidir. Gö¤üs eti, mantar, so¤an-sarm›sak hepsi ayn› anda ince do¤ranm›fl olarak zeytinya¤›yla sotelendikten sonra sonlar›na yak›n üzerine biber, en son domates eklendikten sonra tuzu ve karabiberi de ekilerek k›sa süre yüksek ateflte sotelenir. Kerevizler pifltikten sonra f›r›n kab›n›n içine al›r›z. Enginar fleklinde boflaltt›¤›m›z kerevizin içine sotelemifl oldu¤umuz mantarl›, domatesli, so¤anl›, sarm›sakl›, tavuklu kar›fl›m› doludururuz. Doldurduktan sonra üzerine rendelenmifl kaflarpeyniri ekleriz. Ondan sonra f›r›na göndeririz. Piflirdi¤imiz sudan üzerine hafifçe dökelim ki f›r›na yap›flmas›n, hem güzel aroma da gönderir o su. Yüz seksen derecede sekiz on dakika tuttuktan sonra ç›kar›r›z. Servis taba¤›na kifli bafl›na bir tane yar›m yeterli zaten. Üzerine de baflta ay›rm›fl oldu¤umuz o yeflil yapraklardan do¤ray›p en son da biraz maydanoz serpelersek müthifl olur. Yeflili, tavu¤un rengi, kerevizin rengi müthifl bir görüntü oluflturur. 62 kas›m-aral›k Mutfaktaki Oktay Usta’yla d›flardaki Oktay Aymelek aras›nda fark var m›? Mutfakta kendinizi nas›l hissedersiniz? Do¤al olmak çok önemli. ‹nsanlar benim normalde de programdaki gibi olup olmad›¤›m› çok merak ederler. Fakat ben kendi ad›ma, ekranda gördü¤üm bir insan› d›flarda da ayn› flekilde görmek isterim. Ben kamera arkas›nda da ayn›y›m. Programda göründü¤üm gibiyim. ‹flimi de seviyorum. Böyle olunca da baflar› için gereken flartlar›n pek ço¤u oluflmufl oluyor. Programda kulland›¤›m›z malzemeler de dekor olarak de¤il, gerçekten kulland›¤›m›z malzemeler. ‹ki f›r›nla, iki buzdolab›yla çal›fl›yorum. Yeme¤i haz›rlama sürecinin her aflamas›n› seyircilerimize gösteriyorum. Her fleyin haz›r›n› getirmek benim için çok kolay olurdu. Ama süreç çok önemli. H›zl› bir flekilde geçerseniz anlatmak istedi¤inizi tam anlatm›fl olamazs›n›z. Sözden daha ziyade resim kal›c› oldu¤u için, özellikle yemek programlar›nda uygulama çok önemlidir. Her fley elbette kolayca bir fleye benzetilebilir ama yemek yapmak sizin için en çok neye benziyor? fiöyle düflünüyorum: Ortada bir fleyler var ama sonuca ulaflmam›fl.Yemek yapan kiflinin yapt›¤› ifle tamamen odaklanmas› çok önemli. Ben yemek yaparken iflime her fleyimle kendimi veriyorum. Kendimi b›rak›yorum yeme¤in derinliklerine. Yaflamak laz›m. Sözle nas›l anlat›l›r bilmiyorum. Ama benim için as›l olan yeme¤i yap›p paylaflabilmenin sevincini yaflamak! Bir flölende gibi hissediyorum kendimi adeta. Büyük bir masa bafl›nda, en sevdiklerimi davet etti¤im bir yemekte gibi hissediyorum. Tat, koku, lezzet. Üç boyutlu bir fley yemek yapmak. ‹nsan gözüyle görüyor, kokusunu al›yor, en sonda da tad›... Boyutlardan birisi eksik olursa temel de zay›f kal›r elbette. Yapmas›n› ve yemesini sevdi¤iniz yemek hangisi? Yemeklerin hepsini çok seviyorum ben. Bir yeme¤i daha çok sevdi¤imi söyleyince, evlatlar› aras›nda ayr›m yapamayan, birini di¤erinden daha çok sevdi¤ini söyleyemeyen bir baba gibi hissediyorum kendimi. Boydak’tan Haberler ANADOLU SOHBETLER‹ KAYSER‹’DEYD‹ Garanti Anadolu Sohbetleri, 1 Kas›m Perflembe günü Kayseri’de, Hilton Oteli’inde yap›ld›. Dünya Gazetesi Genel Yay›n Yönetmeni Osman Saffet Arolat’›n yönetti¤i panelde Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Hac› Boydak, Do¤ufl Grubu Yönetim Kurulu Baflkan› Ferit F. fiahenk, Garanti Bankas› Genel Müdürü Ergun Özen, Kayseri Sanayi Odas› Baflkan› Mustafa Boydak, Kayseri Ticaret Odas› Yönetim Kurulu Baflkan› Ali Kilci bir araya geldiler. Toplant›da ‹stanbul Bilgi Üniversitesi Ö¤retim Görevlisi, Merkez Bankas› eski baflkanlar›ndan Dr. Mahfi E¤ilmez de “Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Geliflmeler” bafll›kl› bir konuflma yapt›. Mondi ana bayileri ilk kez bir arada 1. Mondi ana bayiler toplant›s› 27 Ekim’de Kayseri’deki Mondi fabrikas›nda yap›ld›. Pazarlama ‹cra Kurulu Baflkan› Memduh Boydak, Baflkan Yard›mc›s› Nazif Türko¤lu, Boydak Holding Yönetim Kurulu Üyesi Yusuf Boydak, Mondi Genel Müdürü ‹zzet Sümer ve Mondi yönetim ekibi Mondi ana bayileriyle bu toplant›da bir araya geldi. Gelecek dönemlere iliflkin bayi yap›lanmas› ve ürün çeflitlili¤i, sat›fl stratejileri ve kampanyalar›n de¤erlendirilmesi, 2007 ekonomik verilerin de¤erlendirilmesi ve 2008 y›l› öngörümleri gibi bafll›klar›n ele al›nd›¤› toplant› baflar› ile sonuçland›. Toplant› sonras›nda, Elmac›o¤lu restorandaki akflam yeme¤inde misafirlerimiz günün yorgunlu¤unu att›lar. Türkiye Finans’tan iki yeni kredi kart› Türkiye Finans, Business Card ve Ticari Kart ismiyle iki yeni kredi kart›n› ifl dünyas›n›n kullan›m›na sundu. Türkiye Finans, Business Card ile kurumsal müflterilerine tahsis edece¤i limitleri flirket sahipleri, yöneticileri ve çal›flanlar› için ayr› ayr› tasarlanan kredi kartlar› arac›l›¤›yla kulland›rmay› amaçl›yor. Business Card flirket ad›na ç›kar›lacak sanal bir ana kart ve bu karta ba¤l› ek kartlar fleklinde tasarlanacak. Ticari Kart ise iki iflletme aras›nda ödeme ve kredilendirme ifllemlerinde kullan›labilecek bir kredi kart› olarak tasarland›. Ticari Kart avantaj›ndan yararlanmak isteyen ana firma ve bu firmadan al›flverifl yapan ara firmalar Türkiye Finans’a müracaat ederek kart baflvurusu yapabilecek. Personelimizin çocuklar›na e¤itim bursu Boydak E¤itim ve Kültür Vakf›, Boydak Holding ve ba¤l› flirketlerinde çal›flan personelinin e¤itim bütçelerine katk› sa¤lamak amac›yla ö¤renim bursu veriyor. Sadece personelin çocuklar›n› kapsayan uygulamada ayl›k olmak üzere üniversite ö¤rencilerine 100 YTL, meslek yüksek okulu ö¤rencilerine 75 YTL, lise ö¤rencilerine ise 50 YTL burs veriliyor. Burs imkân›ndan yaln›zca örgün e¤itimde fiilen okuyan kifliler faydalan›yor. Aç›k ö¤retim fakültesinde okuyan veya okulunu uzatm›fl olan kifliler faydalanam›yor. Her y›l 15 Eylül-15 Ekim tarihleri aras›nda yenilenen burs baflvurular› sonucu burs elde eden kiflilere, Kas›m -Haziran dönemlerini kapsayacak flekilde sekiz ay ödeme yap›l›yor. 63 kas›m-aral›k Boydak’tan Haberler HES KABLO BAY‹LER‹ ‹LE BULUfiTU Hes Kablo’nun her y›l geleneksel olarak düzenledi¤i bayiler toplant›s› 31 A¤ustos-6 Eylül 2007 tarihleri aras›nda Bodrum Otel Baia’da yap›ld›. 80 yurtiçi bayinin yan› s›ra baz› yurtd›fl› bayilerinin de davet edildi¤i organizasyona efl ve çocuklar› ile birlikte kat›lan bayiler, hem dinlenme hem de Hes Kablo yöneticileri ve di¤er bayiler ile görüflme ve de¤erlendirme yapma imkân› buldular. Genel de¤erlendirme toplant›s› s›ras›nda birer konuflma yapan Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Hac› Boydak, Hes Kablo Yönetim Kurulu Baflkan› Mustafa Boydak ve BAY‹ Z‹YARET‹ Ar› Pazarlama ve ba¤l› bayilerimizden ziyaret Ar› Pazarlama A.fi. yetkilileri ve ba¤l› bölge ‹stikbal bayileri, 30 Ekim-1 Kas›m tarihleri aras›nda Merkez Üretim Tesislerimize ziyarette bulundular. ‹lk olarak ‹stikbal A.fi. kampusünü (‹stikbal fabrikas›, Form Sünger, Boyteks ve Boyçelik) ziyaret eden misafirlerimiz ard›ndan Boytafl 2 fabrikam›zda incelemelerde bulundu. Daha sonra Merkez Çelik fabrikas› ve Kayseri Ev Concept ma¤azas›n› da ziyaret eden Ar› Pazarlama A.fi. yetkilileri ve ba¤l› bölge ‹stikbal bayileri, program›n ikinci gününde ‹stikbal yöneticileriyle bir araya geldiler. Boydak Holding Yönetim Kurulu Üyesi Memduh Boydak, ‹stikbal Pazarlama Müdürü Mustafa Büyükkat›rc›, ‹stikbal Pazarlama fiefi Süleyman Bütün ve Ar› Pazarlama A.fi. Genel Müdür Yard›mc›s› Arif Çevik’in kat›l›mlar›yla gerçekleflen toplant›da karfl›l›kl› bilgi al›flveriflinde bulunularak ‹stikbal’in marka imaj›n›n çok daha üst seviyelere tafl›nmas› için ortak fikirler belirlendi. 64 kas›m-aral›k Hes Kablo Genel Müdürü Bekir Irak, Boydak Holding ve Hes Kablo’nun bundan sonraki dönemle ilgili hedefleri ve vizyonu hakk›nda bilgiler verdiler. Toplant› s›ras›nda söz alan bayiler de güncel sorunlar, öneriler ve beklentilerle ilgili görüfllerini ifade ettiler. Boydak Holding Yönetim Kurulu üyelerinden Memduh Boydak ve Bekir Boydak’›n da haz›r bulundu¤u toplant›da, yat›r›m› tamamlanan ve “Kema” onay belgesi al›nan yüksek gerilim kablosu üretimi ile ilgili sinevizyon gösterisi yap›larak, Hes Kablo’nun üretim teknolojisi hakk›nda bayilere detayl› bilgiler verildi. BAY‹ AÇILIfiLARIMIZ EVR‹M T‹CARET/NEVfiEH‹R Bölgenin modern dünyaya dönük, geliflmekte olan yüzü olan Hac›bektafl ilçesinde ‹spafl A.fi.’nin ve bölge giriflimcilerinin üstün gayretleriyle modern bir ma¤aza yarat›ld›. 27 Ekim tarihindeki aç›l›fla Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan Vekili Mustafa Boydak, ‹stikbal Marka Pazarlama Müdürü Mustafa Büyükkat›rc›, ‹spafl A.fi. Genel Müdürü Mehmet Korkmaz ve yerel yetkililer kat›ld›. Bölge halk›n›n yo¤un ilgi gösterdi¤i aç›l›flta, kat›l›mc›lara çekiliflle çeflitli hediyeler da¤›t›ld›. Yetkili Kifli: Fettah, Ersin ve Evren Karabacak Format: Centroom Ana Bayi: ‹spafl A.fi. Adres: Nevflehir Cad. Atatürk Bulvar›, No: 31 Hac›bektafl/Nevflehir Tel: (0384) 441 26 26 M‹CAN KÖfiK MOB‹LYA/‹ST. Yetkili Kifli: Hasan Mican Metraj: 600 m2 Adres: Demirkap› Mah. Velio¤lu Cad. No: 33 Çiftlik-Ba¤c›lar/‹stanbul Tel: (0212) 630 04 14 Bayilerimizle Ramazan sofralar›nda bulufltuk BELPA/‹ZM‹R ÇEL‹KKALE/ANTALYA Belpa Ltd. fiti.’nin ‹stikbal, Bellona ve Mondi bayilerini bir araya getirdi¤i iftar yeme¤i 120 kiflinin kat›l›m›yla Grand Plaza’da düzenlendi. ‹ftar yeme¤ine Boydak Holding Yönetim Kurulu Üyesi Memduh Boydak, Grup Pazarlama Koordinatörü Bilal Uyan›k, Bellona Pazarlama Müdür Yard›mc›s› Aygün Baflok, Belpa yönetimi, çal›flanlar›, bayiler ve aileleri kat›ld›. Çelik Grup bünyesindeki Kale Pazarlama, Çelikkale ve Çelikhal› A.fi.’nin bölge bayilerini bir araya getiren geleneksel iftar yeme¤i, bu y›lda Aksu Anadolu Park Restoran’da gerçekleflti. Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Hac› Boydak’›n da ifltirak etti¤i iftar yeme¤i, Ramazan ay›n›n özel atmosferinde bayilerimiz, sat›fl tem- BELTAfi/TRAKYA ‹stikbal ve Bellona bayilerini bir araya getiren Orpafl Pazarlama A.fi. ve Beltafl Pazarlama A.fi.’nin geleneksel iftar yeme¤i 25 Eylül 2007’de Silivri Garden Restaurant’da düzenlendi. Boydak Holding Yönetim Kurulu Üyeleri Yusuf Boydak, Memduh Boydak ve Bekir Boydak ile Pazarlama ‹cra Kurulu Üyeleri Bilal Uyan›k ve Aygün Baflok da yemekte bayilerle birlikte oldu. Her zaman görüflme imkân› bulamayan kat›l›mc›lar bu vesile ile sohbet ederek dostluklar› tazelemek f›rsat› buldu. silcileri ve bölgeden yaklafl›k 250 kifliyi bir araya getirdi. Yeme¤e, Kale Pazarlama A.fi. Yönetim Kurulu Baflkan› Mehmet Çelik, Genel Koordinatör Ali Çelik, Yönetim Kurulu Üyeleri Arif Çelik, Celal Çelik ve Gökhan Çelik’in yan› s›ra ‹stikbal Pazarlama fiefi Süleyman Bütün, Bellona Pazarlama Müdürü Bülent Al›c›, Bellona Pazarlama Müdür Yard›mc›s› Atilla Taflk›ran da kat›larak bayilerle birlikte oruçlar›n› açt›lar. BEPAfi/‹STANBUL ÇEL‹KKALE/KONYA ‹stikbal, Bellona ve Mondi markalar›n›n Avrupa yakas› bayileri 26 Eylül, Anadolu yakas› bayileri 27 Eylül günü Bepafl A.fi.’nin düzenlemifl oldu¤u iftar program›nda bir araya geldiler. Programa Boydak Holding Yönetim Kurulu Üyeleri Yusuf Boydak, Memduh Boydak, Bekir Boydak ve Nazif Türko¤lu’nun yan› s›ra Pazarlama ‹cra Kurulu Üyeleri Bilal Uyan›k ve Aygün Baflok da kat›ld›. Toplam 475 kiflinin kat›ld›¤› programda bir kez daha sosyal dayan›flma olgusu ön plana ç›kt›. Konya bölgesinde faaliyet gösteren ‹stikbal, Bellona ve Mondi markas› bayileri, Çelikkale A.fi.’nin Bera Otel’de düzenledi¤i iftar yeme¤inde bir araya geldi. Geleneksel olarak düzenlenen iftar program›na Konya Valisi Osman Ayd›n, Boydak Holding Yönetim Kurulu Baflkan› Hac› Boydak, Konya Cumhuriyet Baflsavc›s› M. Fatih Özdemir, Bellona Markas› Pazarlama Müdürü Bülent Al›c›, Bellona Pazarlama Müdür Yard›mc›s› Atilla Taflk›ran ve Merkez Çelik Pazarlama fiefi Süleyman Bütün de kat›ld›. GARANT‹/ERZURUM Erzurum bölgesi ana bayilerimiz Garanti Mobilya ve ‹lgi Mobilya’n›n geleneksel olarak düzenledi¤i iftar yeme¤i 17 Eylül’de Polat Renaissance Otel’de gerçekleflti. Yeme¤e Boydak Holding Yönetim Kurulu Üyeleri Memduh Boydak ve Nazif Türko¤lu, Pazarlama ‹cra Kurulu Üyeleri Bilal Uyan›k ve Aygün Baflok da kat›ld›. Garanti ve ‹lgi Mobilya Yönetim Kurulu Bafl- kan› fierafettin Arslan’›n ev sahipli¤indeki yemekte çal›flanlar›m›z, bayilerimiz ve holding yöneticilerimiz bir araya geldi. ULUSOY/‹ZM‹R Ulusoy Ltd. fiti’nin 29 Eylül’de Naci Usta Restorant’daki iftar yeme¤inde Bellona bayileri ve aileleri bir araya geldi. Programa Ulusoy Ltd. fiti. Yönetim Kurulu Baflkan Vekili Hakk› Ulusoy, ana bayi yöneticileri, Boydak Holding Yönetim Kurulu Üyesi Memduh Boydak, Mondi A.fi. Genel Müdürü ‹zzet Sümer, Grup Pazarlama Koordinatörü Bilal Uyan›k ve Pazarlama Müdür Yard›mc›s› Aygün Baflok kat›ld›. BAfiSA⁄LI⁄I GÜLTEK‹N ÇA⁄LAR’I SEVG‹YLE U⁄URLADIK Merkez Çelik’te Finansman fiefi olarak çal›flan arkadafl›m›z Gültekin Ça¤lar, Hakk’›n rahmetine kavufltu. 4 Haziran 1998 tarihinden beri birlikte çal›flt›¤›m›z Gültekin Ça¤lar, tüm çal›flma arkadafllar›nca takdir edilen bir insand›. Ani ölümü hepimizi yasa bo¤du. 25 fiubat 1971 do¤umlu olan arkadafl›m›z evli ve üç çocuk babas›yd›. Ailesine sab›r diliyoruz. Bafl›m›z sa¤ olsun. 65 kas›m-aral›k Bulmaca Bulmacam›z›n çözümü 4. sayfadad›r. 66 temmuz-a¤ustos