beslenme sorunları ve iştahsızlık

Transkript

beslenme sorunları ve iştahsızlık
BESLENME SORUNLARI VE İŞTAHSIZLIK
Sebep mi? Sonuç mu?
İştahsızlık, çocuğun yemek yemeyi reddetmesi ve önceki dönemlere nazaran daha az yemesi
ile ortaya çıkan bir durumdur.
İştahsızlık ve yemek yeme sorunu olan çocukların hassasiyetle izlenmesi gerekir. Ağırlık ve
boy değişimleri iyi izlenmeli, büyüme-gelişme geriliği açısından incelenmelidir.
Çocukların birçoğu yemeğe karşı isteksiz, diğer bir deyişle iştahsızken; bazıları yemeyi
reddeder ya da seçici davranır. Yemeği reddetme ya da seçici davranma özellikle 2 yaş civarında sık
rastlanan olumsuz yeme davranışlarıdır.
Bazı durumlarda çocuk iyi besleniyordur ancak ailenin beklentisi çocuğun yediklerinden daha
fazla yemesi gerektiğidir.
İştahsızlık:
1- Bazı hastalıkların ve özel durumların sonunda ortaya çıkabilir. SONUÇTUR
2- Bazı hastalık ve özel durumların ortaya çıkmasına sebep olabilir. NEDENDİR
Bu iki maddeyi dikkatle incelediğinizde sizin çocuğunuzda hangi durum söz konusu
anlayabilirsiniz. Çocuğum iştahsız, hiç yemek yemiyor, yemek yemeyi reddediyor, sadece sevdiği
yemekleri yiyor, zorlarsam yemek yiyor gibi cümlelerle çocuğunuzun iştahsızlığını önce
tanımlamalısınız. Durum tespitini yaptıktan sonra nedenlerini bulmaya çalışmalısınız.
İştahsızlığın nedenleri :
• Psikolojik nedenler
Çocuklarda iştahsızlık genellikle psikolojik nedenlerle ortaya çıkar.
Çünkü beslenme, çocuğun ebeveynlerine isteğini en iyi anlatabildiği
araçlardan biridir. Çocuk tarafından yiyeceğin reddedilmesi, annebabaya karşı kullanılan güçlü bir silahtır. Aile ve çocuk arasında yaşanan
olumsuz yeme davranışının devam etmesi, duygu durum bozukluğuna
kadar varan sorunlara neden olur. Yemek saatlerinde adeta kabuslar
yaşanır, çocuk ve aile deyim yerindeyse savaşır. Genellikle de savaşı
çocuklar kazanır.
• Hastalıklar
Anemi (kansızlık), barsak parazitleri, enfeksiyon hastalıkları,
hipertiroidi, diyabet, konjenital kalp hastalıkları, besin zehirlenmesi gibi
hastalıklar henüz tanısı konmadan önce iştahsızlık şeklinde belirti
verebilir. Çocuğunuzun birden iştah kaybını fark ettiyseniz vakit
kaybetmeden sağlık kontrollerini yaptırınız.
• Özel Durumlar
Diş çıkarma dönemi, ev değişikliği, taşınma nedeniyle hava değişimi,
tatil nedeniyle evden uzaklaşma, anneden ya da babadan ayrılma (iş
nedeniyle de olabilir) gibi nedenler geçici olarak iştahın azalmasına yol
açabilir. Yeni duruma alıştıkça kısa sürede iştahsızlık ortadan kalkar.
Çocuğunuzun iştahını artırmak için neler yapılmalıdır?
İştahsız bir çocuğunuz varsa ve büyüme eğrisi iyi gitmiyorsa mutlaka doktor ve diyetisyeninizden
yardım isteyin! Eğer sağlığında bir sorun varsa doktorun vereceği tedaviyi aynen uygulayın. İlaç
zamanlarını aksatmayın, çevrenizdeki insanların çözüm için önerdiği her şeyi uygulamaya kalkmayın.
Kısaca beslenme davranışına ilişkin yapabileceklerinizi sıralarsak:
• Çocuğun gerçek yediklerini ayrıntılı beslenme günlüğünü yazarak
tespit edin. Belki de endişelenecek bir şey yoktur, yediği her şeyi
yazdığınız defteri diyetisyeninize götürerek yeterli olup olmadığını
kontrol ettirin.
• Süt, meyve suyu, su, kola, çay gibi içecekleri çocuğunuz ne
kadar tüketiyor, bunları kaydederek tespit edin. Pek çok çocuk
içmeyi, yemeğe tercih eder ve kolayca doygunluk hissi duyar.
Çocuğunuzun yemekten 1 saat önce ve yemek sırasında sıvı
alımını sınırlandırın. Kolay tükettiği için devamlı yemeklerini sıvı
hale getirmekten vazgeçin. Çocuk yemeklerini halen biberon ile
içiyorsa, biberonu bırakarak fincan-kaşık kullanmaya çalışın.
Böylece çocuğun sıvı alımı kendiliğinden azalır.
• Çocuğun besin seçimindeki öncelikleri dikkate alınarak farklı
çeşitte besinler sunun. Siz her gün aynı yemeği yer misiniz?
Çocuklar içinde bu böyledir bunu asla unutmayın. Örneğin
ıspanağı bir kez pirinçli pişirdiyseniz, bir daha ki sefere böreğin
içinde kullanın.
• Yemek porsiyonları sizin ölçünüze göre değil, çocuğunuzun
gereksinimine göre ayarlayın. Çocuğun yaşı, kilosu, sağlık
durumu bu miktarı etkileyeceğinden miktar vermiyorum.
Diyetisyeniniz özel olarak çocuğunuzun hangi yiyecek
grubundan günlük ne kadar tüketmesi gerektiğini
hesaplayacaktır.
• Bir öğünde verdiğiniz besini reddettiyse , tamamen farklı bir
besin deneyin. Onu da reddediyorsa, bir sonraki öğüne kadar
herhangi bir besin vermeden bekleyin.
• Ara öğünlerin küçük porsiyonlar şeklinde olmasına dikkat edin.
Aksi halde bir sonraki ana öğünün yenmesi engellenir.
• Herhangi bir nedenle ödül olarak şeker ve tatlı türü besinleri
vermeyin. Besinleri ödül-ceza aracı olarak asla kullanmayın,
bu çocuğunuzun size kullanacağı silahları güçlendirecektir.
• Yiyecekleri çocuğunuzun kolay yiyebileceği türden hazırlayın.
Örneğin küçük dilimlenmiş havuç, salatalık vb. küçük
şekillenmiş köfte, sigara böreği, karikatürize edilmiş kurabiye,
kek vb.
• Çocuklar söyleneni-anlatılanı değil, gördüklerini taklit ederek
öğrenirler. Bu nedenle anne-baba ve çocuğun bakımından
sorumlu diğer kişilerin olumlu(tutarlı ve benzer) yeme davranışı
içinde olmaları gerekir.
• Grup halinde yaşıtlarıyla yemek yemek ya da arkadaşının
evinde, restoranda, piknikte yemek, çocuklarda özellikle seçici
çocuklarda olumlu yeme davranışının gelişmesine yardımcı
olur.
• Geçici olarak bir yiyeceğe düşkünlük veya reddetme okul
öncesi dönemde görülen yaygın bir sorundur. Normal gelişimin
bir parçası olarak kabul edilen bu durum, çocuğun
bağımsızlığının bir ifadesidir. Bu nedenle sorunun ne kadar
sürdüğünü iyi gözlemleyin. Hemen telaşa kapılmayın.
• Reddetme durumunda, çocuğu yemek konusunda zorlamak
doğru değildir. Zorlamak sorunu kötüleştirir. Çocuğun
reddettiği bir yiyeceği aradan biraz zaman geçtikten sonra
yeniden deneyebilirsiniz.
“Hiçbir çocuk inadı nedeni ile açlıktan ölmemiştir.”