Karnaval Gazetesi - Nisan`da Adana`da

Transkript

Karnaval Gazetesi - Nisan`da Adana`da
SAYFA 1
1-7 NİSAN 2015
31 /03/ 2015
‘Adana’nın Gelinleri’
karnaval kortejinde
ELİK
Ç
ana
d
A
,
l
va
Karna iye’nin
k
ve Tür ında
m
tanıtı i bir
l
önem
n
03
misyo iştir
m
üstlen
Refleks Gazetesi Portakal Çiçeği Karnavalı özel sayısıdır.
@refleksgazetesi
refleksgazetesi
Altınoran Düşünce ve Sanat
Platformu ile Adana Sanayici ve
İşadamları Derneği’nin ortaklaşa
yürüttüğü ‘Adana’nın Gelinleri’
projesi kapsamında projede çalışan
fotoğrafçılarla projeye konu olan
gelinler, 4 Nisan’da başlayacak
3’üncü Portakal Çiçeği Karnavalı’nın
açılış kortejinde yürüyecekler.
05
Karnavalın renkleri
canlı canlı boyanacak
Dünyaca ünlü Adanalı ressam
Ertuğrul Ateş, canlı performans
ile Portakal Çiçeği Karnavalı’nın
resmini yapacak. 3 Nisan tarihinde
Yelken Kulübü’nde gerçekleştirilecek
performans sırasında dileyen herkes
sanatçının yanında olup resmin
yapılışını seyredebilecek.
K
BÜYÜ
ğeri
e
d
a
Mark emli
n
için ö m
ı
bir ad
10
04
Tiyatro Mavra’dan
karnavala destek
Adana’da farklı sahnelerde yaklaşık
30 yıllık tiyatro deneyiminden sonra
geçen yıl kendi sahnesini açan
Tiyatro Mavra, 3’üncü Portakal Çiçeği
Karnavalı için de ‘Sahne’ diyecek.
02
Doyasıya karnaval
Ü
SÖZL
az
m
l
u
t
u
Un
r
günle cağız
yaşaya
05
URT
BOZK
da
Nisan’ ’da
Adana al
k
porta kokuları
çiçeği a
05
d
n
ı
aras
N
ÖZDE
di…
cey
n
ö
l
ı
Üç y
02
“Nisan’da Adana’da Portakal Çiçeği Karnavalı”, 3’üncü
kez yüz binleri buluşturuyor. 1-15 Nisan tarihleri arasında
devam edecek olan karnaval, kortej yürüyüşü, konserler,
yarışmalar, gösteriler ve sergilere ev sahipliği yapıyor.
RESMÎ AÇILIŞ 4 NİSAN’DA
KARNAVALA MOBİL UYGULAMA
Türkiye’nin ilk ve tek sokak karnavalı olan
Nisan’da Adana’da Portakal Çiçeği Karnavalı’nın
ilk etkinlikleri 1 Nisan’da başlarken, 4 Nisan
Cumartesi günü yapılacak açılış kortejine
en az 50 bin kişinin katılması bekleniyor.
Korteje bu yıl da sinema, tiyatro, müzik, spor
ve medya dünyasından onlarca ünlü isim renk
katıyor. Ünlüler, karnaval boyunca düzenlenen
etkinliklere de katılıyor. Karnaval etkinlikleri,
Ziyapaşa-Atatürk-Gazipaşa bulvarları başta olmak
üzere Adana genelinde gerçekleşiyor.
Adanalıların yanı sıra Türkiye’nin ve dünyanın
dört bir yanından binlerce kişinin katılacağı
karnavala özel mobil uygulama geliştirildi. iOS
ve Android için hazırlanan “Nisan’da Adana’da”
uygulamasıyla konuklar Adana’da gezilecek
ve yemek yenilecek yerler, oteller ve karnaval
programına anında ulaşabiliyor. Karnavalın fikir
babası, Karnaval Komitesi Başkanı Ali Haydar
Bozkurt, toplumun her kesiminden insanları,
kardeşlik duygularının yaşandığı portakal çiçeği
kokulu Adana’ya davet etti.
Bu konser
kaçmaz
Portakal Çiçeği
Karnavalı’nın bu yılki açılış
konseri, 4 Nisan Cumartesi
günü saat 19.00’da
yapılacak. Merkez Park’ta
gerçekleşecek konserde
Çukurova Devlet Senfoni
Orkestrası, Gülden Mutlu,
Keremcem, Zeynep Casalini
ve Pandora Grubu sahne
alacak. Konserde ayrıca
Çukurova Üniversitesi ve
lions kulüplerinin ortak
girişimiyle on binlerce kişi
Adana çiftetellisi oynayacak.
Amerikalılar da
karnavala katılıyor
Bu yıl 3’üncüsü yapılacak Portakal
Çiçeği Karnavalı’nda, ABD Adana
Konsolosluğu da Cedric Watson
ve Bijou Creole konseriyle destek
veriyor. Konsolosluktan yapılan
açıklamada, “ABD Konsolosluğu,
Nisan’da Adana’da Cedric Watson
ve Bijou Creole müziğini sunmaktan
memnuniyet duyar” denildi.
08
Karnaval Haritası ve Sokak
Etkinlikleri sayfa 6 ve 7’de
SAYFA 2
2
1-7 NİSAN 2015
Türkiye’nin en başarılı CEO’larından biri,
gençliğinin Adana’sını anlatıyordu. Kavurucu sıcağında içilen ‘Zaman Gazozu’nu,
kebapçılarını, keskin şalgamını ama en çok
da nisanını…
“Yeniden doğuyorum” diyordu, her
Üç yıl önceydi…
nisanda… Bu ayda portakal çiçeklerinin parfümlediği sokaklarda adeta ayaklarının yerden kesilerek yürüdüğünü anlatıyordu…
En büyük şirketlerde en etkin görevler üstlenmişti… Dünyayı dolaşmıştı ama “Nisan’da
Adana’da” olmaya özen gösteriyor, kendi
deyimi ile her nisanda yeniden doğuyordu.
Toyota Türkiye’nin CEO’su hemşerimiz
Ali Haydar Bozkurt’tan bahsediyorum elbette…
“Esra Hanım, bu güzelliği her insanın en az bir kez yaşamasını istiyorum…
‘Nisan’da Adana’da’ dünyanın en bilinen etkinliğinden birinin temelini atıyoruz. Sizden de düzenlenecek karnaval
için özel bir gazete hazırlamanızı istiyoruz” dediğinde en çok ‘Karnaval’ kelimesine takılıp kalmıştım.
‘Şenlik’ ya da ‘Festival’ demek istedi diye
düşündüm. Sohbet süresince sürekli ‘Karnaval’ kelimesini kullanınca, “Türkiye’de
karnaval yok ki?” dedim. “İlklerin kenti
Adana’ya da olmayanı yapmak düşer”
diyerek sohbeti noktaladı.
Portakal Çiçeği Karnavalı, Türkiye’nin ilk
karnavalı oldu. İlk 2 yılı inanılmaz renkli geçti, ses getirdi. Başarıdaki sır, sokak ve
sivil inisiyatifti...
Bu yıl 3’üncüsü gerçekleştirilecek karna-
valımızın hazırlıkları sürüyor.
Kendimce bu karnavala dair hayallerim
var. Karnavallara rengi veren kadındır. O
yüzden Portakal Çiçeği Karnavalı’nda daha
fazla kadının sokaklarda olmasına imkân
sağlanmalı.
Örneğin, Adana Ticaret Odası, Türkiye’den
ve dünyadan girişimci kadınları “Nisan’da
Adana’da” ağırlayabilir. Aynı tarihlerde iki
devlet üniversitemizin ev sahiplikleriyle
Türkiye’nin ve dünyanın her yerinden kadın
akademisyenler Adana sokaklarında olabilir.
Milletvekillerimiz kadın milletvekillerini,
tabipler odası tüm kadın hekimleri, baromuz tüm kadın avukatları, mühendis odalarımız tüm kadın mühendisleri bir araya getirebilir.
Daha fazla kadının olduğu bir karnaval,
daha fazla zariflik, güzellik, hoşgörü, renk,
heyecan taşır sokaklarımıza…
Hangi kadın, turunç reçelimizden tatmaz…
Hangisi Eros mozaikli vazodan almaz…
Ve hangi kadın, ‘Kadeş Anlaşması’na
mührünü vuran Hitit Kraliçesi Puduhepa’nın Adana Müzesi’ndeki mührünü görmek istemez?
Dahası hangi kadın, içine çekeceği portakal çiçeği kokusuyla daha bir güzelleşmek
istemez?
esraozden
@esrazden4
Tiyatro Mavra’dan karnavala destek
ba ve cuma akşamları ‘Kocamın Nişanlısı’, salı, perşembe ve cumartesi akşamları ise ‘Romeo’yu Beklerken’ isimli yetişkin oyunları seyirciyle buluşuyor. Tiyatro
Mavra Kurucusu ve Genel Sanat Yönetmeni
Akil Yıldırım, bu yıl 3’üncüsü düzenlenecek Portakal Çiçeği
Karnavalı için des-
Refleks
Adana’da farklı sahnelerde yaklaşık 30
yıllık tiyatro deneyiminden sonra geçen yıl
kendi sahnesini açan Tiyatro Mavra, 3’üncü
Portakal Çiçeği Karnavalı için de ‘Sahne’
diyecek. Tiyatro Mavra’da haftanın her günü
çocuk oyunları,
ayrıca çarşam-
SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI
SAYFA 1
tek vermeye devam edeceklerini kaydederek, “Portakal Çiçeği Karnavalı, Adana’ya
farklı bir motivasyon ve enerji getirdi. Aynı
zamanda sanat ve sanatçılar için de eserlerini sergileyebilecekleri birçok platform
sağlıyor. Bu nedenle tüm sanat çevrelerinin
Adana halkıyla birlikte bu karnavala sahip
çıkmaları gerektiğini düşünüyorum” dedi.
ALIM GÜCÜ YÜKSEK KESIME
www.refleksgaz etesi.com
24 /0
6/ 20
13
24 - 30 HAZİRAN 2013
FİYATI: ¨3
ISSN-1308-8556 SAYI: 239
Haddimi
05
bildirdiler (!)
ADASO seçim süreciyle ilgili yazılarıma
ki
a
bildiren’ (!)
d
‘haddimi
Sürenkök’ten
a
Sadi
Doğ likler
ve ‘kınayan’ (!) 3 sayfalık
bir açıklama geldi.
zengin cileri
Uluğtürkan
im
Mehmet
iş
gir or
y
09 ADANA VELEDROM İSTİYOR
bekli
‘Vazgeçtim’ demek
artık çok daha kolay
Haberleşme
Bilgi Teknolojileri Kurumu Elektronik
eki Yeni
Sektöründe Tüketici Hakları yönetmeliğind
hizmetlerindüzenlemeyle, elektronik haberleşme
ve tarifeden yararlananlar, katıldıkları kampanya
k.
deki hizmetlerden kolayca vazgeçebilece
04
ULAŞMAK ISTEYEN MARKALAR
Refleks’I SEÇIYOR
İki tekerli fırsat
OSB Adana’nın en
değerli mücevheri
an
Beta’d
e
meyv si
le
fi
e
d
AOSB Başkanı Bekir Sütcü’yü ziyaret eden TOBB Adana KGK Başkanı Esra Özden, OSB’nin Adana’nın
biri
en değerli mücevherlerinden
olduğunu belirtti.
04
10
bisiklet
ğü, Türkiye’nin 5 iline kapalı
Gençlik ve Spor Genel Müdürlü
ıyor. Veledromlardan birinin
pisti (veledrom) yapmaya hazırlan
iler harekete geçti
Adana’ya yapılması için bisikletç
BAŞLIKLAR
AÇILDI BİLE
YENİ BİR
FIRSAT ÇIKTI
ri
ürünle
Tarım tı
ihraca lerle
k
deste k
artaca
10
siteleFacebook ve benzeri sosyal paylaşım
Türkiye’de
rinde, Adanalı bisiklet tutkunları
an birinin Ailk kez kurulacak veledromlard
açıp çalışma
dana’ya getirilmesi için başlık
imlara
organizasyon
başlattı. Kentte çeşitli
öncüsü
za atan bisiklet grupları bu girişimin
en çok payoldu. Facebook’ta konuyla ilgili
başarılı
laşılan mesajlardan biri “Bisiklete
edihak
bunu
Adana
sporcular kazandıran
yor” şeklindeki duyuru oldu.
bisikDüz bir arazide kurulması nedeniyle
kullalet sporu ve günlük hayatta bisiklet
Adanımında büyük potansiyel barındıran
çıktı. Gençna’nın karşısına yeni bir fırsat
Türkiye’nin
lik ve Spor Genel Müdürlüğü,
yap5 iline kapalı bisiklet pisti (veledrom)
dan bima hazırlığına başladı. Veledromlar
gözüyle
kesin
yapılacağına
rinin Alanya’ya
adresi hebakılıyor ancak diğer 4 yatırımın
nüz belli değil.
Kıvanç: Sanayinin
geleceği belirlenecek
Adana Sanayi Odası’nda (ADASO),
‘usulsüz oy kullanımı’ nedeniyle iptal
28
edilen 3 grubu kapsayan seçimler
Haziran’da yeniden yapılacak. Başkan Adayı Zeki Kıvanç “Kent sanayisinin geleceği de belirlenecek” dedi.
05
haberi 5. sayfada
Adanalı işadamları için
Kazakistan’da yer hazır
nu yaptı-
Tarkan Kulak, fahri konsolosluğu
çeşitli
ğı Kazakistan’da Türk yatırımcılara
OSB’nin taavantajlarla hizmet verecek bir
mamlanmak üzere olduğunu belirtti.
TARKAN KULAK / ATO MECLİS BAŞKANI
ve
Anne i için
ğ
bebe
li
m
öne
ım
11 ad
Burada yatırım yapacak Adanalı
işadamları, Kazakistan, Rusya ve Çin’e
ürünlerini pazarlayabilir
11
Röportaj
06
Akdeniz
Oyunları’nda
üzüldüğüm
iki konu
Esra Özden
02
Project1 15.02.2012 15:11 Page 1
Okuyan kazanıyor
Abone ve reklamlarınız için
0322 458 88 54
www.refleksgazetesi.com
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
Adına
İmtiyaz Sahibi
Esra ÖZDEN
Mehmet
ULUĞTÜRKAN
Satış ve Pazarlama
Direktörü
Ebru TAŞ
Refleks, Adana merkez olmak üzere Mersin, Osmaniye, Kahramanmaraş ve Hatay illerinin
haberlerini içeren bölgesel bir gazetedir. Refleks, basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Gazetemizde yayınlanan yazı, haber ve fotoğrafların her türlü telif hakkı Entermin Yayıncılık Ltd. Şti.’ye aittir.
İzin alınmadan, yayınlanamaz. Sözleşmesi olmayan yazarlara telif ödenmez.
[email protected]
Tel: (322) 458 88 54 - Faks: (322) 458 38 66
Yeşiloba Mh. 46003 Sk. Arslandamı İş Merkezi
A Blok No: 6/D Seyhan, ADANA
BASKI: DPC Adana Tesisleri / 0.322 346 16 00
Yıllık abone bedeli:
200 (KDV dahil)
YIL: 7 SAYI: 307
1-7 NİSAN 2015
ISSN 1308 - 8556
Yayın Türü: Haftalık Süreli
SAYFA 3
1-7 NİSAN 2015
Ömer Çelik
3
Kültür ve Turizm Bakanı
‘Portakal Çiçeği’ daha önce
işte bu görüntülerle açmıştı
Refleks
Adana’da tamamen gönüllü ve özverili
çabalarla yürütülen ve hiçbir kurumun,
hiçbir ismin öne çıkmadığı “Nisan’da
Adana’da Portakal Çiçeği Karnavalı”, bu yıl
3’üncü kez kokuyu coşkuya dönüştürecek.
İKİ YILDA 126 ETKİNLİK
2013-2014 yıllarında düzenlenen
karnavallarda şehrin farklı noktalarında
ve farklı zamanlarda 126 adet etkinlik
gerçekleştirilmiş, İstanbul’dan 200’e
yakın medya mensubu ve popüler sanatçı
karnaval süresince Adana’da misafir
edilmişti. 2013 yılında Adana’dan ve Adana
dışından yaklaşık 15 bin kişi ve 2014 yılında
da 30 bin kişinin coşkuyla katıldığı kortej
ve karnaval etkinlikleri basın tarafından da
yoğun ilgi görmüştü.
116 MİLYON KİŞİYE ULAŞILDI
2013 yılında 100 bin, 2014 yılında
ise 140 bin kişi karnaval etkinliklerini
yerinde izleyerek karnavalın bir parçası
oldu. İletişime başlanan 19 Nisan 2012
tarihinden bugüne kadar yazılı basında
982 adet haber, toplamında 14 saate yakın
100 adet TV programı, TV röportajı, TV
haberi ve canlı yayınlar ile yaklaşık 116
milyon kişiye ulaşıldı. Tüm bu yazılı ve
görsel haberlerin reklam eşdeğeri ise 8
milyon 581 bin 853 dolar oldu.
Karnaval Adana ve
Türkiye’nin tanıtımında önemli
bir misyon üstlenmiştir
Anadolu’nun Akdeniz’e bakan
bereketli yüzü Adana, binlerce yıllık tarihiyle Türkiye’nin
önemli şehirlerinden biridir.
Akdeniz ve Ortadoğu’ya açılan
kültür kapısında önemli durakların başında gelen güzel şehrimiz, tarihî, turistik ve doğal
güzellikleriyle de büyük bir
potansiyeli barındırmaktadır.
Birbirinden etkilenerek gelişen, farklı bir kültür çeşitliliğine
sahip bu topraklar, ünlü sanatçıları yetiştirme konusunda da
oldukça cömerttir. Adana, sinemadan edebiyata, resimden hat
sanatına kadar pek çok farklı sanat dalında dünyaca tanınan
ve eserleri Türkiye sınırlarını
aşan sanatçılar yetiştirmiştir.
Farklı kültürleri, toplumları ve insanları bir araya getiren,
aradaki sınırları kaldıran, hoşgörüyü ve kardeşliği pekiştiren turizm, ülkemizin dünyaya
tanıtılmasında önemli bir araçtır. AK Parti hükümetleri döneminde izlenen politikalar ve gerçekleştirilen projeler sayesinde Türk turizmi rüştünü ispat
etmiş, sektör önemli bir büyüme kaydetmiştir. 2014 yılı sonu
itibariyle ülkemize gelen turist
sayısı 39 milyona ulaşmış ve
elde edilen gelir de 35 milyar
dolara yaklaşmıştır.
2023 hedefimiz 50 milyon
turist ve 50 milyar dolar turizm
geliri elde etmektir. Bu hedef
doğrultusunda, dünyanın en
eski medeniyetlerinin kurulduğu Doğu Akdeniz ve Orta-
doğu’nun en önemli şehri olan
Adana’nın dünya turizm pazarında Türkiye’nin payının arttırılmasında büyük katkısı olacaktır.
Bunun için de Adana’nın
potansiyelini daha geniş kitlelere yaymak son derecede önemlidir. Var olan bu potansiyeli geliştirmek ve özellikle uluslararası
alanda çok daha tanınır hale gelmenin yolu ‘marka şehir’ kavramından geçmektedir. Bir şehrin ulusal ve uluslararası alanda ‘marka şehir’ olarak bilinmesi kültürel hayatının zenginliği
ile doğru orantılıdır. Bu yıl 3’ncü
kez düzenlenecek “Nisan’da
Adana’da Portakal Çiçeği Karnavalı” bu açıdan önemli bir misyon üstlenmektedir.
Karnaval, eğlenceli etkinliklerin yanında, Adana’nın cadde ve
sokaklarını kültürel ve sanatsal
aktivitelerin yapıldığı bir platforma dönüştürmüştür. Bunun
yanı sıra kendilerini yeterince
tanıtma fırsatı bulamayan ressam, yazar, şair ve müzisyenler için de sanatlarını karnaval
boyunca icra etme fırsatını da
bulmuşlardır.
Portakal Çiçeği Karnavalı’nın
marka olma yolunda hızla ilerleyen şehrimizin bu hedefine
önemli katkılarda bulunacağına da tüm kalbimle inanıyorum.
Karnavalın düzenlenmesinde ve
tanıtımında emeği geçen herkese teşekkür ediyor, bu vesile ile tüm hemşerilerimi sevgi ve
muhabbet ile selamlıyorum.
SAYFA 4
4
1-7 NİSAN 2015
Mustafa Büyük
Adana Valisi
Portakalı soydum başucuma koydum
ah bir bilsen ben ne efsaneler duydum
◗
◗
Aytekin Gezici
[email protected]
Marka değeri için
önemli bir adım
Binlerce yıllık tarihin izlerini
bünyesinde taşıyan ve turizmin
her çeşidinden yararlanılacak
zenginlikleri görmenin mümkün
olduğu Adana’mızın sahip olduğu
tarihî, doğal ve kültürel zenginliklerini,
çok daha fazla yerli ve yabancı turist
ile buluşturma gayretimiz kararlılıkla
sürmektedir. Bu gayret ve çabamız,
gerçekleştirilen kültürel etkinliklerle
harmanlanınca, Adana’nın kültür ve
turizm alanında yakın bir gelecekte
marka şehir haline geleceğine olan
inancımızı perçinlemektedir.
Sahip oldukları doğal, kültürel,
ekonomik, tarihî ve turistik değerlerin
tanıtımını layıkıyla gerçekleştiren
bölgelerin, sosyal ve kültürel yaşamda
başarıyı sağlayıp, sürekli kıldıkları
somut bir gerçektir. İlimizdeki turizm
potansiyelinin layık olduğu ölçüde
değerlendirilip geliştirilmesi ve
tanıtımının sağlanmasına yönelik tüm
girişim ve faaliyetler, belediyelerimiz,
sivil toplum kuruluşlarımız, duyarlı
turizm dostlarımızın kişisel istek ve
heyecanları, bizleri “Adana’yı marka
kentler arasına taşımak” konusunda
motive ve teşvik etmektedir.
Festivaller, birlikte yaşama
sevincidir. Kente duyulan sevgi ve
bağlılıktır. Mutluluk ve coşkuyu
paylaşmanın tarif edilemez hazzıdır.
‘Nisan’da Adana’da Portakal Çiçeği
Karnavalı’, Adana’mızın sahip
olduğu zenginlikleri, ilimizin
yansıttığı renkleri, portakal çiçeği
kokusu eşliğinde tüm dünyaya
tanıtmak açısından hayli yararlı
olan çok önemli bir etkinliktir. Bu
yıl üçüncüsü düzenlenen “Nisan’da
Adana’da Portakal Çiçeği Karnavalı”,
Adana’mızın marka değerinin
yükseltilmesi yolunda atılan önemli
adımlardan biridir.
Toplumun tüm kesimlerinden
çok yoğun bir katılımla, hayli
renkli etkinliklerle gerçekleştirilen
ve Türkiye’nin yanı sıra dünya
gündeminde dahi yer alan bu karnaval;
Adana’nın tanıtımına çok önemli bir
katkı sağladığı gibi, kentlilik bilincini,
kentin gelişimine yönelik moral ve
motivasyonu arttırmak açısından da
sevinç ve gurur vericidir.
“Nisan’da Adana’da Portakal Çiçeği
Karnavalı”; barışın, dostluğun,
kardeşliğin, umudun, yaşama
sevincinin, geleceğe güvenle
bakmanın, hoşgörünün, sevginin
yaşatılması, sosyal ve kültürel yaşamın
güçlendirilmesi, pekiştirilmesi ve
paylaşılmasıdır. Adana sevdalısı
dostlarımızın yüreklerindeki sevgiyi
özveriyle harmanlayıp, ortaya
çıkardıkları bu karnaval ile on binlerce
insanımız, yurtiçi ve yurtdışından
gelen konuklarımız, ilimizin
sahip olduğu gökkuşağı renklerini
yaşayacak, portakal çiçeklerinin mis
kokusu eşliğinde kentin havasını
soluyacaktır. Sevgi, barış, dostluk ve
kardeşlik mesajları, bahar sevinciyle
harmanlanan karnaval coşkusuyla,
Adana semalarından tüm dünyaya
yansıtılacaktır
Bu duygu ve düşüncelerle,
“Nisan’da Adana’da Portakal Çiçeği
Karnavalı”nın düzenlenmesinde başta
organize komitesi olmak üzere emeği
geçen, katkı ve katılım sağlayan tüm
Adana gönüllüsü dostlara yürekten
teşekkür ediyor, sevgi ve saygılarımı
sunuyorum.
Portakalın, çiçeğinin kokusundan ziyade tadıyla
ilgiliydik daha düne kadar. Sulusu ve elbette tatlısı
makbuldü. Kabuğunun ince olması yetiştiği bölgeyle
doğrudan ilgiliydi. Taksi şoförlüğü yapan rahmetli
babam o işin hayhuyundan bıktığı bir dönem taksiyi
satıp pikap aldı. Bu satırların yazarı, ‘Kozan Portakalı’
diye hançeresini yırtarcasına bağırıp portakal sattı
çocukluğunda mahalle aralarında.
‘Portakalın da tarihi mi olurmuş?’ diye burun
kıvıranlardansanız hiç kusura bakmayın, bu yazı
sizin harcınız değil. İlgi alanı Resimli Adana Tarihi
ne anlatırsa anlatsın ona kulak verecek olanlar
içinse yine zaman tünelinde eşsiz bir seyahat
bekliyor sizleri. Üstelik bedava. Bu yazıyı okumaya
devam ederseniz bırakın portakalın tarihini, ona
ek olarak, nice günışığı görmedik efsaneler ve
tozlu raflarda unutulup gitmek üzere olan hayli
kıymetli edebî hatıralar anlatacağız portakal
üzerine. Merak etmeyin; çok eğlenecek, bir miktar
öğrenecek amma velâkin hayli keyif alacaksınız,
söz veriyoruz.
Söze şu tespitle başlasak hiç yanlış olmaz: Aslında portakal diye müstakil bir meyve cinsi yoktur.
Portakalın pomelo (‘Çin greyfurdu’ diye de bilinen
kalın kabuklu, tat olarak greyfurda benzeyen
ancak bölgemizde pek bilinmeyen bir narenciye
çeşididir) ile mandalinanın doğal melezi olduğu
sanılmaktadır. Kısaca çiçeklerinin kokusuyla
insanların başını döndüren, âşık olmaya yakın bir
his uyandıran meyve bildiğin melez bir türdür.
Portakal ve türevleri ilk olarak Hindistan ve çevresinde yetişmiştir. Asya kıtasının, ‘tek dişi kalmış canavarı’, kısaca Avrupalı devletler tarafından sömürgeleştirilmesiyle birlikte özellikle portakal üretiminin tamamı Portekiz ve civarında yaygınlaşmıştır. Yaygın bir rivayete göre; Latince ‘Citrus Sinensis’ olarak isimlendirilen ürünün adı dilimize ‘Portekiz’den gelen’ anlamında ‘Portakal’ olarak yayılmıştır.
Pek işinize yarar mı bilmiyorum ama şu bilgiler
de var portakala dair:
Kristof Kolomb, Haiti’ye ilk portakal ağacını
1493’te dikmiştir. Hollandalılar ve Portekizliler
Asya’nın portakal, greyfurt, mandalinasını
ve Afrika’nın (aslında Endonezya’dan gelmiş
olan) muzunu ülkelerinde bahçe ve seralarda
yetiştirmeye başlarlar. Böylece 1600’lü yıllara
doğru bugün bildiğimiz meyve türlerinin pek çoğu
Avrupa, Asya ve Amerika’ya yerleşmiştir. Ancak
tüketimleri hâlâ çok sınırlıdır. 17’nci yüzyıldan
itibaren Kuzey Afrika, Asya ve Amerika’dan
Avrupa’ya getirilen türler önce hükümdarları
baştan çıkarmıştı. Meyve bahçeleri ve limonluklar
soyluların tabaklarını süslemek için şatoların
etrafını sardı. 1688 yılında, Versailles Sarayı’nın
meyveliklerinde portakal başta olmak üzere elma,
armut, şeftali, kiraz, erik, kayısı, üzüm, incir, çilek,
ahududu ve kavun yetiştirildiğini biliyoruz. Ancak
bu lüks meyvecilik kırsal kesimde pek yayılmadı.
‘Sonra biz büyüdük ve kirlendi dünya…’ diye başlıyor
bir şarkının sözleri. Biz büyüdük ve portakalın nasıl
soyulacağıyla ilgili formüller üzerinde çalışmaya
başladık. Bir kişi hariç… Çocukluğu ve gençliği
bu şehrin sokaklarında geçen Ali Haydar Bozkurt,
Adana’dan bin kilometre uzakta nisan ayında bu
şehrin portakal çiçeği koktuğunu hatırlattıktan sonra
hiçbir şey eskisi gibi olmadı.
esnasında yaşanan bir casusluk operasyonu da
mevzua aksiyon filmi etkisi yapıyor. Mesele kısaca
şöyle: Sultan III. Selim zamanında Osmanlı ile
Rusya savaş halindedir. Sakız Adası’ndan portakal
alarak İstanbul’a gelen gemilerde görevli tayfadan
3’ü Rus casusu olduğu gerekçesiyle tutuklanır
(BOA, C.D-1099, G-48531). Bu gelişmelerden
sonra ancak 1800’lü yılların başlarından itibaren
Osmanlı coğrafyasında uygun iklim şartları
bulunan yerlerde portakal üretiminin yapılmaya
başlandığını görüyoruz.
ORHAN KEMAL’DEN CEZAEVİ ARKADAŞI
NÂZIM HİKMET’E ADANA PORTAKALI
KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN ADANA
PORTAKALINI YİYEMEDEN ÖLDÜ!
Osmanlı’nın portakal ile tanışma faslını
noktalarken şu küçük haşiyeyi eklemeden olmaz
tabii ki de: Akademik kariyer sahibi Adanalı bir
tarihçimizin imzasını taşıyan metinde, Kanuni
Sultan Süleyman’ın Adana portakalı yediğine dair
‘renkli anekdotun’ gerçekleşme ihtimali yukarıdaki kronoloji baz alındığında mümkün görünmüyor.
Öyle ya, Kanuni Sultan Süleyman’ın doğum tarihi
6 Kasım 1494, vefatı 7 Eylül 1566’dır.
DOKTORLARIN REÇETESİNE ‘ADANA
PORTAKALI’ YAZDIĞI PADİŞAH KİMDİ?
1918 yılı Mayıs ayında Osmanlı Sultanı V. Mehmet Reşad ağır hastaydı. Bitkin bir şekilde hasta
yatağında kendilerinden şifa bekleyen padişaha
doktorları portakal önerdiler. Hem de adıyla
sanıyla Adana portakalı. Başbakanlık Osmanlı
Arşivi’nde ‘DH. ŞFR, D-576, G-18’ numarasıyla
kayıtlı belgeye göre saraydan yapılan çağrı üzerine
polis memuru Adem Efendi’nin kafi miktarda
Adana portakalını trenle İstanbul’a getirmesi
uygun görüldü. 20 sandık Adana portakalını yanına alıp İstanbul’a saraya giden Adem Efendi’nin
gayretleri ne kadar kâr etti bilinmez. Fakat Sultan
Mehmet Reşad 3 Temmuz 1918’de vefat etti.
OSMANLI, PORTAKAL İLE
NE ZAMAN TANIŞTI?
Portakal, Osmanlı’ya ‘Portekiz meyvesi’
adıyla girdi. Portekiz ticaret gemileri Akdeniz’deki
Osmanlı şehirleri olan Selanik, İzmir ve Beyrut
gibi önemli limanlara uğrayarak portakalın satışını
yapıyordu. Osmanlı’da portakal ve limon-turunç
üretiminin 1754 yılında yapıldığı hakkında arşivlerde kayıtlar bulunuyor (Başbakanlık Osmanlı
Arşivi, C.D-689, G-28251). Osmanlı topraklarında
Ege Denizi kıyılarında portakal yetiştirildiği de
aynı belgelere yansıyor. Adı geçen ürünlerin üretim
miktarının bölgede yaşanan iklim sorunları dolayısıyla az olduğu ve halktan bu ürünler üzerinden
alınan vergilerin azaltılması isteği dile getiriliyor.
Sakız Adası’nda üretilen portakalın Rus ticaret
gemileri tarafından İstanbul’a getirildiği de anlaşılıyor (BOA, C.D-147, G-7344). Portakal ticareti
Çantasında Nâzım Hikmet’in şiir kitapları
bulunduğu ve bir dizi zincirleme suçlamayla
cezaevine konulan Orhan Kemal’in mahpusluk
yıllarında Nâzım Hikmet’le aynı cezaevine düştüğünü bilir misiniz? Hikâye uzun ve fakat bahsin
tam orta yerinde Adana portakalı geçiyor. Hem
de Orhan Kemal’in Nâzım’a yazdığı veda şiirinde.
İşte, o şiirin hikâyesi ve içerisinden portakal geçen
dizeleri…
Orhan Kemal’in mahpusluğu erken bitmiş ve
koğuş arkadaşı Nâzım’ı içeride bırakıp elinde
çantasıyla dışarıya çıkmıştır. Tarih 26 Eylül 1943.
İşte, bu vedadan birkaç gün evvel Orhan Kemal
içerisinde bulunduğu hisleri satırlara döktüğü
uzunca bir şiir kaleme almıştır. Vedalaşma esnasında şiiri bizzat kendisi için kaleme aldığı Nâzım
Hikmet’e uzatır. Nâzım, “Sağ olun” der ve ekler:
“Sağ olun emi. Beni bundan daha çok memnun
edemezdiniz.”
İşte, bu veda şiirinde Orhan Kemal geride
bıraktığı Nâzım’a şöyle seslenmektedir:
Seni yapayalnız bırakıp hapishanede
bir üçüncü mevki kompartımanda pupa yelken
koşacağım memlekete.
Ve tren
bir güvercin gibi çırpınarak istasyona girecek
gözü yaşlı bir genç kadına
beş senenin ardından
kocasını getirecek.
O dem –ki boş verip istasyon halkına–
yanaklarından öperken sevgilimi
sen neşeli mavi gözlerinle bakacaksın
içimden bana.
O dem –ki yürekten her şey atılacak–
ekmek – kin – hasret
fakat Nâzım Hikmet
sen şu kadar kilometre uzakta kalmana rağmen
aydınlık yüreğimin duvarına dayayıp sarı saçlı başını
batan bir yaz güneşi hüznüyle ağlatacaksın arkadaşını.
Günler geçecek
ekmek derdi çökecek omuzlarıma.
Fabrika.
makineler.
Tezgâhım.
Sana şekerkamışı, portakal yollayacağım.
Karım yün çorap örecek.
Her hafta mektup yazacağız.
–Askere almazlarsa eğer–
SAĞ OLASIN ALİ HAYDAR BOZKURT
Adana’ya ve portakala dair bu bahsi daha sayfalarca uzatmak mümkün… Belki bir başka vesileyle
devam ederiz aynı mevzua. Fakat en azından
bu bab’ı noktalarken şunu yazmamak eksiklik
olur: Adana’da yıllar yılı su akar biz bakardık. Ne
zaman ki bu şehrin sokaklarına ve kokusuna âşık
bir adam portakal çiçeği kokusundan bahsetti,
bin yıllık uykumuzdan uyanıverdik. Yıllar yılı
sokaklarımızdan gökyüzüne taşan bu mis kokuyu
başkalarıyla da paylaşmayı nihayet akıl edebilmiştik. Sağ olasın Ali Haydar Bozkurt. Sana ne kadar
teşekkür etsek azdır.
SAYFA 5
1-7 NİSAN 2015
5
Nisan’da Adana’da portakal
çiçeği kokuları arasında
Unutulmaz günler
yaşayacağız
Hüseyin Sözlü / Adana Büyükşehir Belediyesi Başkanı
İlk ikisi büyük ilgi gören ve Adana’nın
tanıtımına önemli katkı koyan Portakal
Çiçeği Karnavalı’nın bu yıl daha etkin ve
renkli geçeceğine
inanıyorum.
Karnaval ateşinin
günden güne
büyüdüğünü ve
Adana’ya önemli
katkı koyduğunu
görmek mutluluk
verici… İlk iki
karnavalın,
Adana’nın adını
Türkiye’ye
ve dünyaya
duyurduğunu,
kentin pozitif
tanıtımına son
derece önemli
katkı koyduğunu hep beraber gördük.
Adana Büyükşehir Belediyesi
olarak, kentin her açıdan vizyonunu
değiştirmeye yönelik hizmetlerimizle
birlikte, bu tür etkinliklerin artması ve
içeriğinin zenginleşmesi, Adana’nın
geleceği açısından büyük önem
taşımaktadır.
4 Nisan 2015’te açılış ve kortej
yürüyüşü yapılacak karnaval, geçtiğimiz
yıllarda son derece renkli ve güzel
görüntülere sahne olmuştu. Ali Haydar
Bozkurt Bey’in fikir liderliğinde başlayan
karnaval, Türkiye’de halkın sahip çıkıp
hazırladığı ilk ve tek sokak karnavalı
olma özelliğini koruyor. Türkiye’nin
ve dünyanın birçok noktasındaki
Adanalıların ve misafirlerin de ilgi
gösterdiği karnavalın, 3’üncü yılında
çok daha renkli ve etkin geçeceğine
inanıyorum. Bunun için de üzerimize
düşeni yapmaya hazırız. Sanatsal,
sportif ve daha
başka temalarda
aktivitelerle
Adanalılara ve
dışarıdan gelen
misafirlere
unutulmaz günler
yaşatılacağına
eminim.
Hemşerilerimizin
karnavala bu yıl
daha fazla sahip
çıkacağından
ve katılım
göstereceğinden
de şüphem yok.
Portakal
Çiçeği Karnavalı’nın, ilerleyen yıllarda
Türkiye’ye ve dünyaya mal olacak
özelliğe, güce ulaşmaması için bir neden
görmüyorum.
Eşi benzeri olmayan portakal çiçeği
kokusunun Adana’yı sardığı günlerde
yapılacak karnavalın, hem Adanalılar
olarak bizlere hem de karnavala
katılacak misafirlerimize unutulmaz
günler yaşatacağına eminim.
Türkiye’nin ilk ve tek sokak
karnavalına ev sahipliği yapmaktan,
Adana Büyükşehir Belediyesi Başkanı
olarak, hemşerilerim adına onur
duyuyorum.
Hemşerilerimizi, karnaval
etkinliklerine maksimum seviyede
katılmaya davet ediyorum.
‘Adana’nın Gelinleri’
karnaval kortejinde
Refleks
Altınoran Düşünce ve
Sanat Platformu ile Adana
Sanayici ve İşadamları
Derneği’nin ortaklaşa
yürüttüğü ‘Adana’nın
Gelinleri’ projesi kapsamında projede çalışan
fotoğrafçılarla projeye konu olan gelinler,
4 Nisan’da başlayacak
3’üncü Portakal Çiçeği
Karnavalı’nın açılış kortejinde yürüyecekler.
ADANA’NIN 9 GELİNİ
Son 50 yıl içinde evlenmiş olmak kaydıyla dünyanın birçok ülkesinden Adana’ya
yerleşen 9 kadını konu alan proje kapsamında bir de kitap yayınlandı. Karahan
Yayınları’ndan çıkan kitapta Veronika
Arman, Nadiya Esen, Hanife
Uygur, Karen Demirkıran,
Claudia Üzelgeçici, Jill
Akdağ, Annette Coşkun,
Ana Maria Günsel ve Ellen
Sağol’un hayat hikâyeleri yer
alıyor.
ÇATIŞMA DEĞİL
BARIŞ UNSURU
Altınoran Düşünce ve
Sanat Platformu Koordinatörü ve projenin sanat danışmanı olan Haluk Uygur,
projenin, farklı ülke ve farklı
kültürlere mensup 9 kadının farklılıklarının bir çatışma unsuru değil, bir araya geldiklerinde daha yüksek bir kültür oluşturarak toplumu olumlu yönde değiştiren bir
barış unsuru olduğunu göstermesi bakımından büyük önem taşıdığını kaydediyor.
Rotayı GOAdana belirliyor
Refleks
Adana’da yaşayan ya da yolu Adana’ya herhangi
bir nedenden dolayı düşmüş, günün sonunda
Adana’daki vaktini dolu dolu ve keyifle geçirmek
isteyenler için hazırlanan ve geçtiğimiz yıl Portakal
Çiçeği Karnavalı’nda ilk sayısı yayınlanan GOAdana
Kent Rehberi’nin İlkbahar 2015 Portakal Çiçeği
Karnavalı özel sayısı çıktı. GOAdana Kent Rehberi
Yayın Direktörü Utku Tansuğ, “GOAdana ile kentin
gezi rotası belirlenmeye devam ediyor” dedi.
Ali Haydar Bozkurt
Nisan’da Adana’da
Komitesi Başkanı
Yıllardır içimde
büyüyen bir rüyanın gerçeğe dönüştüğünü görmenin
heyecanıyla doluyum. Çocukluğumdan beri herkese
“Nisan’da Adana’da”
olmanın güzelliklerinden söz ettim.
Sokakları dolduran o büyülü portakal çiçeği kokusunun insana verdiği
enerjiyi, insanın
ruhunu nasıl yıkadığını, insanı ruhen
nasıl yenilediğini
ve herkesin hayatında en az bir kez
Nisan’da Adana’da olması gerektiğini bıkmadan anlattım.
Bugün henüz üçüncü yılındaki karnavalımızın
giderek hayal ettiğimiz gibi bir bahar şenliğine,
adeta bir Hıdrellez kutlamasına dönüştüğünü
mutlulukla gözlüyoruz. Sadece Adana’da yaşayan
değil, Türkiye’nin ve hatta dünyanın her yerinden
yüz binlerce kişinin katıldığı, şehrin her köşesinde
birbirinden farklı birçok aktivitenin gerçekleştiği
karnavalımızın gerçek sahibi her zaman dile
getirdiğim gibi Adana halkıdır. İlk günden itibaren
sıcak ev sahipliği ile karnavala sahip çıktıkları ve bu
sevgi işini gönülden destekledikleri için kendilerine
teşekkür ediyorum.
Bu fikri ortaya ilk attığımda doğal olarak inanan da
olmuştu, inanmayan da… Bugün geldiğimiz noktada,
inanan veya inanmayan herkese ‘Olabiliyormuş!’
dedirttikleri için, Adana halkı yürekten teşekkürü hak
ediyor.
Bugün Adana’da siyasetin konuşulmadığı, kimsenin
diğerini ötekileştirmediği, herkesin bir ve tek, omuz
omuza, kardeşçe ve yan yana yürüdüğü, sokaklarında
birlikte şarkılar söyleyip dans ettiği, halaylar çekip
çiftetelli oynadığı gerçek bir bahar şenliği yaşıyoruz.
Karnaval boyunca tüm katılımcıların hoşgörüyü
elden bırakmadan tüm aktivitelere katılacağına, beyaz
mendillerini yanlarında bulundurup her fırsatta
sallayacaklarına ve sokaktaki eğlenceyi kaçırmamak
için olabildiğince fazla caddelerde ve sokaklarda
olacağına inanıyorum.
7’den 70’e herkesin yaratıcı kostümlerle
katılacağı, birbirinden farklı sanatsal aktivitelerin
gerçekleştirileceği karnaval boyunca tüm halkımızı
sokaklarda, ana caddelerde birlikte eğlenmeye
çağırıyoruz.
Temelinde “sevgi ve dostluk” mesajı olan
karnavalımızda bu yıl yine bir katılım rekoru
kıracağımıza da inanıyoruz. Hedefimiz, Adana’nın
bu güzel halini tüm Türkiye’ye, hatta dünyaya
duyurmaktır. Bu nedenle 4 Nisan Cumartesi günü
Merkez Park’taki resmî açılış törenine tüm Adanalıları
ve misafirlerimizi eksiksiz katılmaya davet etmek
istiyorum.
Ve bu yıl olduğu gibi bundan sonraki yıllarda da, her
sene Nisan’da Adana’da…
Sevgilerimle…
SAYFA 6
SAYFA 7
SAYFA 8
8
1-7 NİSAN 2015
Ayşe Arman
Gazeteci
Yine çocuklar
kadar şeniz
“Biz, kıpır kıpırız.
Sevinçliyiz.
Heyecanlıyız.
Çocuklar kadar şeniz.
Nefesimizi tuttuk, Portakal Çiçeği
Karnavalı’nı ve karnavala katılacak
misafirlerimizi bekliyoruz.
Dünyanın her yerinden gelecekler.
Gelsinler.
Onları, sokakları portakal çiçeği kokan
Adana’da kucaklamaya hazırlanıyoruz.”
Karnaval yine geldi çattı… Yukarıdaki
satırları iki senedir yazıyorum,
şimdi yine aynı duygu, aynı heyecan
içindeyim. Ne çabuk geçiyor zaman…
Portakal çiçeklerinin kokusu hâlâ
aklımda, hâlâ çok güzel, hâlâ
mucizevî… Yine bir Adana Nisan’ı ve
üçüncü kez yeni bir portakal çiçeği
karnavalı heyecanı…
Yollara düşme vakti gelmiş. Adana
bizi bekler, biz Adana’yı… Tatlı bir
heyecan sarıyor şimdiden. Üstelik bu
yıl bir öncekinden çok daha farklı, çok
daha renkli… Aktiviteler çok artmış…
Herkes bir aktivite yapmak için
sıraya girmiş… Uçaklarda boş yerler
kalmamış, oteller dolmuş…
Sergiler, konserler, tüm Adana
sokaklarına yayılan dans gösterileri,
müzik dinletileri, üniversite hobi
gruplarının etkinlikleri… Daha neler
neler… O kadar çok yapacak şey var ki…
Haydi Adanalılar, haydi hemşerilerim…
Sizler ile önce korteje katılıp tüm
ülkeye Adana’dan selam yollayalım,
sonra da birlikte konserlerde coşalım…
Adana’yı sevenler… Adanalıları
sevenler, Güneyliler… Akdenizliler,
portakal çiçeğini sevenler, ‘Nisan
ayların en zalimidir’ diyenler… Yine
hepiniz davetlisiniz Portakal Çiçeği
Karnavalı’na… Sizleri bekliyoruz,
gelin bu coşkuyu paylaşalım, birlikte
yaşayalım…
Yaşar Kemal’in ayak izlerinin peşinde...
28 Şubat
2015’te ‘beyaz
atına binip’
ötelerdeki
‘güzel
insanların’
arasına giden
usta kalemin
yazarlık
kariyerinin
ilk adımlarını
Adana’da
attığını
sanırım
bilmeyen
yoktur. Peki,
henüz şöhrete
kavuştuğu
ve dünya
durdukça
anılmaya
devam
edeceği
Yaşar Kemal
kimliğine
bürünmeden
evvel kaleme
aldığı yazı,
derleme ve
şiirlerinin
neler
olduğunu
biliyor
musunuz?
İşte, bu
yazıda Yaşar
Kemal’in
ayak izlerini
takip edip
pek günışığı
görmemiş
dönemini
mercek altına
alacağız.
Aytekin Gezici / [email protected]
Kemal Sadık Göğçeli’yi tanır mısınız?
(Kitaplarının yayın hakkını
elinde bulunduran Yapı Kredi
Yayınevi’nin yazar adına
açtığı resmî internet
sitesine göre Gökçeli.
AGE)
Aslen, Van
Gölü’ne yakın
Ernis (günümüzde
Ünseli) Köyü’nden
olan ailesinin
Birinci Dünya
Savaşı’ndaki Rus
işgali yüzünden
uzun bir göç süreci
sonunda yerleştiği
Osmaniye’nin
Kadirli ilçesine bağlı
Hemite Köyü’nde
1926’da doğdu. O yıllarda
Osmaniye’nin Adana’nın
bir ilçesi olduğunu sanırım
özellikle belirtmek gerek. (Doğum
yılı bazı biyografilerde 1923 olarak
yazıldı. AGE)
Ortaokulu son sınıf öğrencisiyken terk
ettikten sonra ırgat kâtipliği, ırgatbaşılık,
öğretmen vekilliği, kütüphane memurluğu,
traktör sürücülüğü, çeltik tarlalarında
kontrolörlük yaptı.
1940’lı yılların başlarında Pertev
Naili Boratav, Abidin Dino ve Arif Dino
gibi sanatçı ve yazarlarla ilişki kurdu;
17 yaşındayken siyasî nedenlerle ilk
tutukluluk deneyimini yaşadı. Nasıl, bu
hayat hikâyesinden sizin de tanımanız
gereken bir sima belirdi mi zihninizde?
İsterseniz devam edelim ‘çileli’ hayat
hikâyesini aktarmaya.
1943’te bir folklor derlemesi olan ilk
kitabı Ağıtlar’ı yayınladı. (İşte, bu kitabın
yayınını duyuran ilanda ve elbette ki
kitabın kapağında yazarın adı; Kemal
Sadık Göğceli olarak yazılmıştır. Kısaca
YKY’nin yazar adına açtığı resmî internet
sitesinde bir düzeltme yapması ‘lütfen’
kaçınılmaz olmuştur. AGE)
Askerliğini yaptıktan sonra 1946’da
gittiği İstanbul’da Fransızlara ait Havagazı
Şirketi’nde gaz kontrol memuru olarak
çalıştı. 1948’de Kadirli’ye döndü, bir süre
yine çeltik tarlalarında kontrolörlük,
daha sonra arzuhalcilik yaptı. 1950’de
komünizm propagandası yaptığı iddiasıyla
tutuklandı, Kozan Cezaevi’nde yattı.
1951’de salıverildikten sonra İstanbul’a
gitti.
İsterseniz daha fazla uzatmayayım
bu girişi. Ki zaten 1951 ile 1963 yılları
arasında çalıştığı Cumhuriyet gazetesinde
şimdi bilinen ve dünya durdukça anılacak
imzasıyla fıkra ve röportajlar kaleme aldı.
Yaşar Kemal’den bahsediyoruz tabii ki,
bildiniz. Tebrik ederiz.
Nasıl ki, Gazi Mustafa Kemal Atatürk,
işgal altındaki Anadolu’nun kurtuluş
mücadelesi fikriyle ilgili olarak, “Bu
memlekette, bu güzel Adana’da vücut
bulmuştur” diyerek ilk kıvılcımın çaktığı
yeri işaret etmektedir.
İşte, Yaşar Kemal’in (O yıllarda Kemal
Sadık Göğçeli elbette. AGE) yazarlık
kariyerinin ilk kıvılcımı da ‘bu memlekette,
bu bereketli Çukurova’da’ çakmıştır.
Peki, Yaşar Kemal’in yazarlık kariyerinin
ilk adımlarını attığı mecra neresidir? İşte,
bu yazı bu amaç doğrultusunda yazılmaya
başlanmıştır. O halde o mecranın kısa
tanıtımı ile devam edelim takibe.
YAŞAR KEMAL’İN YAZARLIK
KARİYERİNDE İLK DİZELER
Adana Halkevi’nin aylık kültür dergisi
Görüşler’in ilk sayısı 1 Nisan 1937’de
yayınlandı. Yunus Kâzım Löni’nin yayın
yönetmenliğinde çıkan 32 sayfalık dergi
Seyhan Basımevi’nde hazırlanıp basıldı.
Derginin Mayıs ayında yayınlanan ikinci
sayısında ilk imzaları görülen Arif Nihat
Asya ve Taha Toros sonraki sayılarda daha
çok ön plana çıktılar. ‘Bayrak’ şairi Arif
Nihat Asya, Görüşler dergisinin Birinci
Teşrin 1937 tarihli sayısından itibaren
yayın yönetmenliğini üstlendi.
Derginin 1941’de yayınlanan 31’inci
sayısında Kemal Sadık imzalı; ‘Esirlik’,
‘Kulluk’, ‘Dualarım’, ‘Bağlılık’ ve
‘Kahramanlık’ başlıklı dörtlükler Eylül
2010’da Yapı Kredi Yayınları’nda ilk
baskısı yapılan ‘Bugünlerde Bahar İndi’
isimli ilk ve tek şiir kitabına girmedi. Nisan
1940’ta derginin 27’nci sayısında Kemal
Sadık imzasıyla ilk şiiri ‘Masal’ yayınlandı.
Derginin Birinci ve İkinci Teşrin 1940’da
yayınlanan 29’uncu sayısında yer alan
‘Korku’ isimli şiiri yazarın tek şiir
kitabında aynı adla yer aldı. Görüşler’in
Birinci Kanun 1940’da yayınlanan
30’uncu sayısında, ‘Mağosayı Tavaf’ isimli
şiiri yayınlandı. İkinci Kanun 1941’de
yayınlanan 31’inci sayıdaki ‘Esirlik’ isimli
şiiri Kemal Sadık imzasıyla yer aldı. Şubat
1941 tarihli derginin aynı sayfasında
yer bulan ‘Derviş’ ve ‘Seneler’
isimli şiirleri de kitabına alındı.
Görüşler dergisinin Nisan
1941 tarihli 34’üncü
sayısında ‘Kemal Sadık’
imzalı ‘Nasip’ isimli
şiir Yaşar Kemal’in
tek kitapta toplanan
şiirleri arasında yer
almadı. Haziran
1941’deki 36’ncı
sayıda Kemal Sadık
imzalı ‘Selam’ imzalı
şiiri yazarın kitabında
aynı isimle yayınlandı.
İkinci Teşrin 1941
tarihli derginin 39’uncu
sayısında ‘Şikâyet’ ismiyle
yayınlanan dizeler de kitapta
yer aldı.
1941 tarihli derginin ortak
yayınlanan 40 ve 41’inci sayısında
bulunan ‘Köroğlu’na’ isimli şiir kitapta
yer almadı. 1943 tarihli derginin 55’inci
sayısında yayınlanan Kemal S. Göğçeli
imzalı ‘Bir Ankara Sabahında’ isimli şiiri
kitabında yayınlanmadı. İkinci Teşrin
1944 tarihli derginin 71’inci sayısında
yayınlanan ve Vehbi Sevinç’e ithaf edilen
‘Yurt Uğruna’ isimli şiir, yazarın kitabında
yoktu.
Görüşler dergisi Temmuz 1946’da 88,
89, 90 ve 91 numaralı sayılarını tek bir
sayıda birleştirdi. Derginin ön sayfasının
içinde yer alan bir ilanda, ‘Cenubun biricik
kültür dergisi’ sıfatıyla yayına bundan
böyle ‘Çukurova’ ismiyle devam edileceği
açıklandı. Son sayının ‘Neşriyat Müdürü’
Kemal Çelik’ti. Sorumlu Yazı İşleri
Müdürü’yse Hamit Salih Asyalı. ‘Adana
Halkevi Kültür Dergisi’ sloganıyla Ağustos
1946’da yayınlanan Çukurova dergisinin ilk
sayısında ‘daimî yazarlar’ alfabetik olarak
sıralanmıştı. Ancak bu isimler arasında
Kemal Sadık Göğçeli bulunmuyordu.
‘Çukurova’ ismini alan derginin yayın
hayatı pek uzun sürmedi. Mayıs-Haziran
1947’de 10 ve 11’inci sayılarını ortak
çıkaran dergi yayın hayatına son verdi.
İLK KİTABI VE DERLEME
ÇALIŞMALARI
Yaşar Kemal’in ilk yazı denemelerinde
derlemelerin kuşkusuz büyük bir yeri
vardır. Görüşler dergisinde ilanı da
yayınlanan ‘Ağıtlar’, yazarın yayınlanan ilk
kitabıdır. Adana Halkevi Neşriyatı’nın ilk
eseri olan 72 sayfalık derlemeler Türksözü
Matbaasında basılmış ve 1 liradan satışa
sunulmuştur.
Kemal Sadık Gökçeli imzasıyla
yayınlanan derlemelerin bir başka başlığı
maniler alanında olmuştur. ‘Folklor’ ana
başlığı altında, ‘çifte çapa manileri’ konulu
derlemeler yayınlandığı tarihten sonra pek
fazla gündeme gelmemiş edebî anlamda
bakir bir çalışmadır.
Karnavalın ‘arka
planı’ AFAD’dan
Refleks
Karnavala
Amerikalılar da
katılıyor
Refleks
Bu yıl 3’üncüsü yapılacak Portakal Çiçeği
Karnavalı’nda, ABD Adana Konsolosluğu da
Cedric Watson ve Bijou Creole konseriyle destek
veriyor. Konsolosluktan yapılan açıklamada, “ABD
Konsolosluğu, Nisan’da Adana’da Cedric Watson
ve Bijou Creole müziğini sunmaktan memnuniyet
duyar” denildi. Açıklamanın devamında şu bilgilere
verildi: “Cedric Watson, dört kez Grammy ödülüne
aday olmuş, Creole müzik dünyasının yükselen bir
yıldızıdır. Cedric Watson, Bijou Creole grubu ile
birlikte çıktığı turlarda Creole müziğini, zengin
Blues gelenekleri ile harmanlamaktadır. Louisiana
Temsilciler Meclisi tarafından Creole kültürünü,
mutfağını ve dilini tanıtmaya yönelik olan emekleri
sebebiyle onurlandırılmış olan Watson’ı New York
Times, ‘Louisiana Creole müziğinin agresif ve
yetenekli bir canlandırıcısı’ olarak tanımlamıştır.”
Adana Fotoğraf
Amatörleri Derneği
(AFAD) bünyesinde
bir yıldır faaliyet
gösteren Arka
Plan Atölyeleri,
Adana’da yıllarca
arka planda kalmış
birçok öyküyü
foto-röportajlarla
harmanlayıp gün
yüzüne çıkarıyor.
Bu kapsamda
bu yıl 3’üncüsü
gerçekleştirilecek
Portakal Çiçeği
Karnavalı’nın
da belgeseli
yapılıyor. Şu an
çekim aşamasında
olan belgeselde
karnavalın arka
planı anlatılacak.
SAYFA 9
1-7 NİSAN 2015
9
Güzel bir kokudan
karnaval çıkarabilmek
Böyle şehir bulabilir misin?
Zeydan Karalar / Seyhan Belediye Başkanı
Canım kardeşim,
Yeryüzünde bir başka şehir bulabilir
misin sokakları buram buram portakal
çiçeği kokan? Bulabilir misin bir başka
şehir? Baharı hayat kokan,
aşk kokan…
Portakalının kaplan gibi
turuncusuyla, gölünün demir
gibi mavisiyle, kar değil de
pamuk beyazıyla, mangallarından tüten duman rengiyle
bir aşktır Adana. ‘Güney’in
‘Yılmaz’ delikanlılarıdır:
Hayatı cesur ‘Yaşar’, ‘Kemal’e
erer Adanalılar.
Renkleriyle, kültürleriyle,
dilleriyle, lezzetleriyle, tüm çeşitliliğiyle
karnaval gibidir bu şehir. Zaten her ne
olursa olsun bir şehir terk edilemiyorsa,
o şehir canından bir parçadır artık. Terk
etmeden inadına kalıyorsan o şehirde,
dünyanın diğer ucunda da olsan burnunda bitiveriyorsa portakal çiçeğinin
kokusu, güzel kardeşim, sen de çok seviyorsun bu şehri belli ki. Belli ki senin de
içine işlemiş bu şehir.
İşte, Adana böyledir…
Sevdiğine gözü gibi sahip çıkan bir
Adanalı, Adana’da kendinden bir şey
bulan bir Adana sever isen, mecbursun
sen de bu şehre sahip çıkmaya. Öksüz kaldı bu şehir
yıllardır. Bereketli toprakları
kurak çöle döndü. İşte, bu
bahar yine kent kokmaya
başlasın Adana’mız. Aşk
koksun… İş koksun… Aş koksun… Tüm renkler birleşsin,
Adana ruhunun harmanı
olsun. Toprakları bereket ve
barışla dolsun.
Şehrimiz için tüm güzel
dileklerimizi, Portakal Çiçeği Karnavalı’nda yine şehrimizin tüm sesleri, kokusu ve renkleriyle hep birlikte söyleyelim.
Sesimiz sokaklarda yankılansın. Sanki
baharın şarkısını söyler gibi… Portakal
çiçeği gibi bir bahar ve bu bahar Adana’mıza umut olsun…
Karnavalda karşılaşmak ümidiyle…
Sevgiyle kalın…
Soner Çetin / Çukurova Belediye Başkanı
Slogan gerçekten müthiş: “Nisan’da Adana’da”. Katılım da öyle; yüz değil, bin değil, on binler.
Coşku deseniz o çoktan tavan yapmış zaten. Burası Adana, aylardan nisan, sokaklar ılgıt ılgıt
portakal çiçeği kokuyor,
kokacak.
Biz Adanalılar,
Adana’da her bahar,
nisanda Adana’dayız
artık. Adanalılar ve
Adana’yı sevenler
bir araya geliyoruz
her bahar. Sadece iki
kez yapılmasına karşın “Nisan’da Adana’da”
kesinlikle çok güzel şeyler
oluyor artık; bir karnaval, coşku
seliyle yürüyen, oynayan, gösteri
yapan, dans eden, şarkı söyleyen kalabalıklar var Adana’da. Burası Adana, yiğidin
harman, sofranın yediveren gül, toprağın
bereket olduğu memleket.
2012 yılında filizlenip ilki 2013’te yapılan,
geçen yılsa ikincisi gerçekleştirilen Portakal Çiçeği Karnavalı Adana’nın markası
olmayı başardı, desem. Dedim bile; çünkü
oldu. Adana dendiğinde, elbette o müthiş
sofrası, kebabı, şalgamı, bicibicisi filan
geliyor; Yaşar Kemal’den Orhan Kemal’e,
Yılmaz Güney, Muzaffer İzgü ve Demirtaş Ceyhun’dan Ali Özgentürk’e onlarca kültür-sanat
ustası geliyor akla; ama artık bir de Portakal Çiçeği
Karnavalı var Adana’nın.
7’den 77’ye herkesi içine almayı başaran, siyasî ve
ticarî kaygılar taşımayan yanıyla çok özel bir yeri var
karnavalımızın. Hayatın neredeyse her tarafına sinen
siyasetin, özel ve güzel günleri bile ticarileştiren kapitalist ilişkilerin odağında değil, uzağında olabilmek
maharet istiyor, düzenleyen ekipte bu da var elbet.
Çocuklar vardı Portakal Çiçeği Karnavalı’nda, çeşit
çeşit giysiler içinde coşku yayan minikler, yavrularımız.
Gençler vardı ve yine olacak öncekilerden de çok;
küpeli-küpesiz, uzun saçlı-tıraşsız, sakallı-sakalsız,
usturaya vurdurmuş-öylece kalmış, etekli, pantolonlu,
külahlı, atkuyruk veya dalgalı, saçları belik belik, ayağında halhalı olanı, burun kenarına piercing yaptıranıyla bir harman yeri olacak yine. Bizim gibi ilkgençliği biraz geride bırakmışlar. Azınlıkta mı? Hayır, değil-
di galiba, ya ‘yaş 35 yolun yarısı’ diyenler, mevcuda 10
eklesek ne çıkar, 20 artsa ne olur ki diye yırtınanlar,
60’ına gelenler, yaş 70 ama iş bitmemiş
diyenler ve daha kim bilir hangi yaştan kimler ve neler neler…
Coşku çok önemli dedik
ama parantezini açmadık
henüz. 2013’teki ilk Portakal Çiçeği Karnavalı
da çok coşkuluydu,
geçen yıl katıldığımız da. Ortalık insan
kaynıyordu ve göz
kamaştıran bir çeşitliliğin, rengin ortasındaydık sanki. Öyle güzel
bir atmosferi soluyorduk
ki yürürken, dans edenleri
izlerken, fotoğraf çekilenlere
bakarken, motosikletliler ve eski
arabaların turuyla heyecanlanırken, “Bir
şeyler oluyor” dedik birbirimize, “Adana’da ilk kez çok güzel bir şeyler oluyor
ve bunu halk yapıyor. Halk yapınca ve iyi
planlanınca, her kesimden herkes katılınca
çok güzel oluyor...”
Ve portakal çiçeğinin Adana’ya özgü,
Çukurova’ya has kokusu var ki anlatılmaz,
koklanır. Soruyor insan ister istemez: Bir
kent nasıl olur da bu kadar güzel kokar?
Bu nasıl bir kokudur ki insanın içini açar?
Martın son haftasıyla nisanın ilk iki haftasında Adana adeta cennet köşesi gibi oluyor bu kadim
şehir. Mis gibidir nisanda Adana’nın sokakları, her
yandan hücum eder portakal çiçeği usareli kokular.
Bir düğün alayı gibidir ve coşku verir koklayana. Bir
daha, bir daha gelmek ister gelen. Sokakları turunç
ağaçlarıyla dolu Adana’nın tüm çiçekleri beyaza döner
birkaç haftalığına. O minik beyaz tomurcuklar çiçek
olur, sonra o çiçeklerden portakallar çıkar, mandalinalar, turunçlar, limonlar, greyfurtlar…
İnsan, “Nisan’da Adana’da” olmalı, Adanalılar,
Adana dışından gelenler, Türkiyeliler, başka uluslardan olsalar da “onlar da bizim” diyebildiklerimiz.
İnsan nisanda Adana’ya gelince, Portakal Çiçeği Karnavalı’na katılınca dudağına bir şarkı düşer, mırıldanası gelir. Bu şarkıyı en iyi Sezen Aksu söyler, Aysel
Gürel Adana için yazmıştır sanki:
“Ben her bahar âşık olurum/ Rüzgâr olur, yağmur
olurum…”
Portakal çiçeğinin kokusu
dünyayı kucaklasın istedik
Bilal Uludağ / Sarıçam Belediye Başkanı
Portakal Çiçeği Karnavalı artık bu şehrin, güzel Adana’mızın en önemli ve en
değerli markası haline gelmiştir.
Bir insanın hayallerini gerçekleştirmesi, üstelik bunu yalnızca kendi mutluluğu
için değil, doğup büyüdüğü şehri için
yapması, bitmesini istemediği güzel bir
rüyanın gerçekleşmesi kadar
anlamlıdır.
İşte, bu nedenle Portakal
Çiçeği Karnavalı bir rüyanın
gerçeğe dönüştüğü ve henüz
üç yaşına girerken dünya
çapında tanınmayı başarmış
özel, önemli ve değerli bir
Adana markasıdır.
Sarıçam Belediyesi olarak
bu önemli markaya katkı
vermek adına her yıl nisan
ayının ilk günlerinde şehri
baştan aşağı saran portakal çiçeği kokusunun bu kez tüm dünyayı kucaklayabileceği kalıcı bir projeyi hayata geçirdik.
Sarıçam Belediyesi Portakal Çiçeği Edebiyat Ödülleri Yarışması’nı ilan
ettiğimiz ilk andan itibaren kampanyanın tanıtımına bizzat destek veren
Ali Haydar Bozkurt başta olmak üzere,
“Nisan’da Adana’da” karnaval ekibine
teşekkür ederim. Sarıçam Kent Konseyi
Başkanı Yusuf Özer ve bu yarışmanın
ülke genelinde edebiyat çevrelerinde
duyurulmasında katkı veren Portakal
Çiçeği dergisi de kuşkusuz ayrı ayrı
teşekkürü hak ediyor.
2014 yılı Nisan ayında ilan ettiğimiz,
‘Portakal Çiçeği Edebiyat Ödülleri Yarışması’na Türkiye’nin değil, dünyanın dört
bir köşesinden oldukça iddialı şiir, öykü
ve deneme yazarları katıldı. Türk dilinde,
Adana odaklı edebiyat eserlerinin sayılarının artması bu yarışmadaki önceliğimizdi.
Ulusal ölçekte etkili isimlerin jüri olarak
görevlendirildiği yarışmada hikâye dalının birincisi Amerika Birleşik Devletleri’nden yarışmamıza katılan Atife Gülfer
Gündoğdu oldu. Hikâye dalının ikincisi
Denizli’den, üçüncüsü Karaman’dan
seçildi.
Portakal Çiçeği Edebiyat Ödülleri
Yarışması’nın deneme dalındaki birincisi Adana’dan Ziya
İpek oldu. Yarışmanın ikincisi İstanbul’dan, üçüncüsü
yine Adana’dan bir isimdi.
Yarışmamızın şiir kategorisinin birincisi İstanbul’dan
Yasin Semiz oldu. Bu yarışmanın da ikincisi Trabzon,
üçüncüsü Konya’dan çıktı.
Henüz ilkini düzenlediğimiz edebiyat ödülleri
yarışmasının gördüğü bu
olağanüstü ilgi de gösteriyor ki güzellikler katlanarak büyüyecek ve şehrimize
has büyüleyici portakal çiçeği kokusu bu
kez de edebî cümlelerle dünyayı kucaklayacaktır.
Bu vesileyle Sarıçam Belediyesi Portakal Çiçeği Edebiyat Ödülleri Yarışması’nın ikincisinin başladığını da buradan
ilan ediyorum. İnanıyorum ki bu edebiyat ödülleri yarışmasından geleceğin
Yaşar Kemal’leri, Orhan Kemal’leri çıkacaktır.
Türk dilinde Adana odaklı edebî eserlere yenilerinin eklenmesi için düzenlediğimiz yarışmamızın ödül törenini
gelecek yıl daha coşkulu ve daha yoğun
bir katılımla düzenleyeceğimize inanıyorum. Haydi, şimdi ellerimiz kalemlere,
defterlere uzansın. Bilgisayar klavyesinin
harfleriyle hayallerimizi inşa edelim.
Çünkü biz inanıyoruz ki insanoğlu yalnızca hayal ettiği müddetçe yaşar…
Karnaval bu
yıl bir başka
güzel olacak
Mahmut Çelikcan / Yüreğir Belediye Başkanı
Adana bereketli toprakları, tarihi, doğası,
gelenekleri, sanatı ve sıcak insanıyla yüzyıllar boyu nice medeniyetlere ev sahipliği
yaptı. Bu toprakların ruhundaki maya nice
edebiyatçılar, nice sanatçılar yetiştirdi.
Bu şehrin damarlarından beslenen nice
kalemler uluslararası nitelikte edebiyat
eserleri yazdı.
Daha yakın zamanda ebediyete uğurladığımız ‘İnce Memed’in babası Yaşar
Kemal, mutluluğun resmini arayan Abidin
Dino, Türk sinemasının köşe taşlarından
Yılmaz Güney ve adını bu köşeye sığdıramayacağımız
ustalar bu topraklardan feyz aldı. Misis Köprüsü’nden
Ceyhan Nehri’ne savrulan ‘ölümsüzlüğün destanları’
bu coğrafyada yankılandı. Adı ‘Lokman’ olan hekimler bu diyarlarda tarih ötesi deva sundu çaresizlere.
Hem gelenekleri görenekleri hem de bir çınar misali
derinlere ulaşan kültürel kökleri ile bu kent, insanlığa
sayısız eser kazandırdı.
Bu zenginliklerin duyurulması elbette yine kenti
yönetenler ve öncülere düşüyor. Hem ulusal hem
uluslararası birçok kültürel aktiviteye ev sahipliği
yapan Adana şimdilerde yeni bir heyecana
hazırlanıyor. Bu yıl üçüncüsü düzenlenen
Portakal Çiçeği Karnavalı kente yeni bir
hareket getirdi. Nisan’da Adana bir başka
güzel olacak bu yıl da.
Baharda açan ve özellikle nisanın ilk
günlerinde Adana’yı saran portakal
çiçeklerinin kokusu bütün kalplere
huzur ve neşe getirecek. Sivil inisiyatifle
2013 yılında başlayan, 2014 yılında da
ikincisi düzenlenen Kültür ve Turizm
Bakanımız Sn. Ömer Çelik, Adana Valiliği
ve yerel yönetimlerimizin sahiplendiği,
“Nisan’da Adana’da Portakal Çiçeği Karnavalı” tüm
Adana halkı, Adana’ya gönül verenlerin destekleriyle
büyük bir etkinliğe dönüştü. Adana’yı marka şehirler
haline dönüştürecek bu tür projeleri hayata geçiren
ekipleri kutluyor, herkesi Adana’ya portakal çiçeklerinin
rayihasını hissetmeye davet ediyorum. Biz de Yüreğir
Belediyesi olarak Adana’ya kazandırdığımız Yüreğir
Kültür Merkezimiz ve 11 kültür evimizle organizasyonu
imkânlar dâhilinde destekleyeceğiz, her zaman
olduğu gibi bu tür etkinliklere sahip çıkarak Adana’nın
kazanmasına öncülük edeceğiz.
SAYFA 10
10
1-7 NİSAN 2015
Karnaval için mobil uygulama
Halil Avşar
Altınkoza Yön. Kurulu Başkanı
Refleks
Bu yıl 3’üncüsü yapılacak Portakal Çiçeği
Karnavalı için Adana dışından gelen
ziyaretçilere yönelik bir mobil uygulama
hazırlandı. Ücretsiz olan mobil uygulama ile
‘Adana’da Gezilecek Yerler’ başlığı altında
yeme içme mekânları, tarihî ve turistik
yerleri ile oteller hakkında bilgilere ulaşmak
artık çok kolay olacak.
Karnavalda
bu yıl, Adana
dışından
gelenler
için mobil
uygulama
GOOGLE MAP UYGULAMASI
hazırlandı. Mobil teknolojiler konusunda uzmanlaşmış
Ücretsiz Arox Bilişim Sistemleri tarafından
uygulama, geliştirilen uygulama ile karnaval sırasında
günün 24 saati nerede ne yenir, ne içilir,
ziyaretçilere nasıl eğlenilir gibi soruların cevabı hemen
rehberlik alınabilecek. Bu mobil uygulamanın
edecek bir diğer önemli özelliği de gidilmek
istenilen mekânlara ve yerlere Google Map
uygulaması ile bir tıkla ulaşılabilecek olması.
Sivil inisiyatifin
organize etmesi
karnavalın
değerini artırıyor
Bu yıl 3’üncüsü yapılacak olan ve
ilk ikisi, umulanın üzerinde ilgi gören
Portakal Çiçeği Karnavalı’nın sivil bir
inisiyatifçe organize edilmesi, şüphesiz
değerini daha da artırmaktadır.
Adana’da kültür-sanat aktivitelerini
çoğaltmayı, zaten bir kültür-sanat şehri
olan Adana’nın bu konudaki çıtasını
yükseltmeyi kendisine hedef edinen
Altın Koza A.Ş. olarak, etkisi her geçen
gün çığ gibi büyüyen karnavalın, daha
geniş kitlelere ulaşması için bütün
birimlerimizle destek vermeye hazırız.
Adana’nın tanıtımı için Altın
Koza A.Ş. olarak verdiğimiz çabaya,
böylesine önemli bir destek gelmesi,
bizleri fazlasıyla mutlu etmiştir.
Karnaval süresince Adana’mıza
gelecek çok sayıda medya mensubu ve
ünlü isim, kentimizin gönüllü tanıtım
elçileri olacaklardır.
Portakal Çiçeği Karnavalı’nın,
ilk iki organizasyon göz önüne
alındığında, Adana’nın imajına önemli
katkı koyduğu ortadadır. Sıra dışı
etkinliklerin, birbirinden ilginç ve ilgi
çekici aktivitelerin her biri, Türkiye’de
ilk olma özellikleriyle ön plana
çıkmaktadır.
Adana’nın marka şehir olmasının,
ancak ve ancak benzer etkinliklerin
artması, ülke ve dünya çapında yankı
bulacak faaliyetlerin çoğalmasıyla
olabileceğini biliyoruz. Bir kentin
gücü, ekonomik faaliyetleriyle olduğu
kadar, kültür-sanat etkinliklerinin
evrenselliğiyle de doğru orantılıdır.
Portakal çiçeği kokularının en yoğun
olarak hissedildiği tarihlerde yapılan
karnavalın, bu mest edici atmosfere,
kokuya alışkın olmayan misafirlerimiz
için, unutulmaz bir zaman dilimi
olarak hafızalara kazınacağına eminim.
Altın Koza A.Ş. olarak, karnavalın
fikir liderliğini üstlenenleri, Nisan’da
Adana’da Komitesi’nde yer alanları ve
katkı koyan sponsorları canı gönülden
kutluyorum.
HERKES YARARLANABİLECEK
Apple Store ve Google Play üzerinden
‘Nisan’da Adana’da’ uygulamasını birkaç
saniye içerisinde ücretsiz olarak cep
telefonlarına veya mobil cihazlarına
indirenler, sadece karnaval esnasında değil,
her Adana’ya gelişlerinde bu uygulamadan
devamlı yararlanabilecekler. Ayrıca, sadece
Adana’ya dışarıdan gelenler değil, Adana’da
yaşayanlar da her şeyi bulabilecekleri bu
uygulamadan sürekli yararlanabilecekler.
Kostümler yarışıyor
Refleks
3’üncü
Portakal Çiçeği
Karnavalı, bu yıl
Kostüm Tasarım
Yarışması’na
da ev sahipliği
yapıyor. Ödül
töreni 3 Nisan’da…
Yarışmanın jürisi
ise her biri Türk
ve dünya moda
sektöründe başarılı
projelere atmış,
branşlarında
profesyonel
modacılardan
oluşuyor.
Başkanlığını
Refleks
Ayşegül Dinçkök’ün
Endonezya’nın Batı
Papua bölgesindeki
Raja Ampat ve Güney
Sulawesi bölgelerinde
çekmiş olduğu sualtı
fotoğraflarından oluşan
ikinci sergisi ‘Derin
Tutku Air’, bu yıl
3’üncüsü düzenlenen
Portakal Çiçeği Karnavalı
kapsamında 4 Nisan
Cumartesi günü Adana
Hilton Otel’de açılıyor.
Duygu Şenyürek,
Moda İllüstratörü
Mustafa Soydan
ve Adana Beymen
Mağaza Yöneticisi
Naci Sezgek yer
alıyor.
Karnavalın renkleri canlı canlı boyanacak
Refleks
Ertuğrul Ateş.
Dünyaca ünlü Adanalı ressam Ertuğrul
Ateş, canlı performans ile Portakal Çiçeği
Karnavalı’nın resmini yapacak. 3 Nisan tarihinde Yelken Kulübü’nde gerçekleştirilecek
performans sırasında dileyen herkes sanatçının yanında olup resmin yapılışını seyredebilecek. Müzik eşliğinde tuval üzerine
yağlıboya çalışması yapacak olan Ertuğrul
Ateş, yaptığı tabloyu Portakal Çiçeği Karnaval Komitesi’ne bağışlayacak. Çalışmalarını 1987 yılına kadar İstanbul’da sürdüren
sanatçı ABD’ye giderek New York’a yerleşti. Ünlü 57’nci Cadde galerilerinden Terry
‘Derin tutku’ fotoğrafları
Lisanslı yüzücü olan Ayşegül Dinçkök’ün
‘Derin Tutku Air’ ismini verdiği fotoğraf
sergisi 4 Nisan günü 3’üncü Portakal
Çiçeği Karnavalı kapsamında Adana
Hilton Otel’de fotoğraf severlerle
buluşacak.
Stil ve Kreatif
Koordinatör
Ümit Temurçin’in
yaptığı jüride
Moda Tasarımcısı
Selma State, Moda
ve Stil Yazarı
BAKMAYA DEĞİL GÖRMEYE DAVET
İlk sergisini 4 Aralık 2014’te
İstanbul’da açan Dinçkök, ‘Mercan
Üçgeni’ denilen eşsiz sualtı
dünyasını bu kez soyut bir gözle
yorumluyor. Dinçkök, bu sergisinde
tüm insanları bakmaya değil
görmeye ve farkında olmaya davet
ediyor. Her karede gezegenin
sahip olduğu şaşırtıcı güzelliğin
aslında ne kadar kırılgan
olabildiği vurgulanıyor;
küresel ısınma, insan
kullanımı ve avcılık
baskısı yüzünden
deniz canlılarının
kitlesel olarak yok
olmaya mahkûm
edildiği anlatılmaya
çalışılıyor. Aynı zamanda
‘Air’, Endonezya dilinde ‘Su’
anlamına geliyor.
Dintanfass galerisine kabul edildi. Chicago
Modern Sanatlar Müzesi’nde ‘Yükselmekte olan Sanatçılar’ sergisine kabul edildi.
Miami, Dallas, Los Angeles, Chicago, Palm
Beach, Boston ve Pekin başta olmak üzere
birçok kentte sergi gerçekleştirdi.
SAYFA 11
1-7 NİSAN 2015
Adana aşkı için 20 neden
Adana aşkı bambaşkadır ve onun
için en az 20 neden vardır:
1-Tarihi
Her köşesinde, onlarca medeniyetin binlerce
izini barındıran Adana’da, tarihin her dönemine ait eserler bulunur. Özellikle kaleler ve
antik kent kalıntıları dikkat çekenleridir. Adana
isminin, dünyada halen kullanılan en eski şehir
ismi olması bile başlı başına önemlidir.
2-Tabiatı
Bitki ve hayvan çeşitliliği bakımından dünyanın en zengin bölgelerinden biri olan
Adana’nın özellikle kuzeyinde eşsiz doğa
manzaralarıyla karşılaşmak mümkündür.
3-Mutfağı
Adanalı değilseniz belki tek bildiğiniz Adana
kebabı olabilir; ama bu güzel memlekette şırdandan sıkmaya, nohutlu dolamadan içli köfteye, analı kızlıdan yüksük çorbasına kadar
damak çatlatan yüzlerce yemek yapılır.
4-Kıyıları
Karataş ve Yumurtalık ilçelerinden denize
girilebilen Adana’nın Akdeniz’e olan kıyıları
betonlaşmamış olmasıyla mutlaka görülmesi
gereken yerlerdendir. Üstelik denize girdiğiniz yerlerin çevresinde binlerce yıllık tarihî
eserleri de ziyaret edebilirsiniz.
5-Gece hayatı
Giderek renklenen Adana geceleri, Ziyapaşa,
Turgut Özal, Reşat Bey, Baraj Yolu ve Süley-
man Demirel bulvarları etrafında yoğunlaşır.
Her türlü müziği dinleyebileceğiniz Adana
gecelerinde sabaha karşı şırdan, çorba ve
kokoreç keyif yapmanız da mümkün.
6-Taşköprü-Merkez Camii
Tam bin yaşındaki tarihî Taşköprü ve hemen
karşısındaki Merkez Camii’nin oluşturduğu,
Seyhan Nehri’yle süslenen kompozisyona,
dünyanın başka yerlerinde rastlamak neredeyse imkânsızdır.
7-Portakal Çiçeği Karnavalı
Nisan ayında düzenlenen ve bu yıl 3’üncüsü yapılan karnaval, portakal ağaçlarının
çiçeklerinin kokularını bütün kente yaydığı
günlerde yüz binlerce kişiyi buluşturuyor.
Sadece açılış korteji bile kaçırılmaması gereken etkinliklerden.
10-Rakı Günü
Adanalılar, tarihî Kazancılar Çarşısı’nda her
yılın 8 Aralık tarihinde Dünya Rakı Günü’nü
kutluyor. Kebap ziyafetleri ve canlı müzik
eşliğinde eğlencenin en keyiflisinin yaşandığı
organizasyona, ABD’den bile katılım oluyor.
11-Derbileri
Adana’da Adana Demirspor ve Adanaspor
gibi iki efsane spor kulübü vardır ve bu iki
takımın maçlarındaki heyecanı, başka bir
maçta yakalamak zordur.
12-Müzeleri
Adana, son yıllarda yapılan yeni müzelerle,
tam bir müze şehridir. Arkeoloji ve etnografya müzelerinin yanı sıra Adana’da sinema ve
mozaik müzesi gibi belirli bir konuya odaklanmış müzeler de vardır.
11
15-Fuarları
Adana son 12 yıldır uluslararası düzeyde
fuarlara ev sahipliği yapar. Modern fuar alanında düzenlenen sektörel fuarlar, dünyanın
dört bir yanından firmaların temsilcilerini
buluşturur.
16-Su sporları
Adana birçok spor dalının yanı sıra, Seyhan
Baraj Gölü sayesinde kano, offshore, yelken gibi su sporlarına da ev sahipliği yapar.
Adana, rekortmen yüzücüler yetiştirmiştir.
17-Motosiklet kulüpleri
Adana’da motosiklet tutkunlarının hem sayısı fazladır hem de renkli etkinlikler yaparlar.
Turk Chopper, Turk Riders ve Seyyah Riders
kulüplerinin üyelerini, birçok organizasyonda göz alıcı motosikletleriyle görebilirsiniz.
18-Tren garı
Adana Garı, Türkiye’nin en eski gar binalarından biridir. 1913 yılında yapılan gar binası,
birkaç yıl önce yapılan ışıklandırma düzenlemesiyle daha da güzelleşti.
8-Film Festivali
13-Üniversiteleri
Türkiye’nin en eski ikinci film festivali olan
Altın Koza Film Festivali, Adana’da sinema
dünyasını buluşturuyor. Uluslararası düzeyde yapılan festivalde alınan ödüller, sinema
dünyasında ayrı bir yere sahip.
Türkiye’nin en güzel yerleşkeye sahip üniversiteleri sıralansa, Adana’daki Çukurova
Üniversitesi kesinlikle ilk 5’e girer. Eğitim
kalitesi de üst düzeyde olan Çukurova
Üniversitesi’yle birlikte yeni kurulan Adana
Bilim ve Teknoloji Üniversitesi de Adana’nın
önemli iki gözdesi.
19-Kültürel zenginliği
14-Kanalları
Ülkemizde tarımın en gelişmiş olduğu, en
fazla ürün çeşidinin yetiştirildiği belki de ilk
il Adana’dır. Pamuk, mısır, narenciye başta
olmak üzere Türkiye’de yetişen neredeyse bütün tarım ürünlerinin üretilebildiği
Adana’da bereketin kaynağı Çukurova topraklarıdır.
9-Tiyatro Festivali
Şu günlerde 17’ncisi devam eden Devlet Tiyatroları-Sabancı Uluslararası Adana
Tiyatro Festivali tam bir ay sürüyor. Dünyanın değişik yerlerinden tiyatro gruplarının
oyun sahnelediği festivalde ayrıca 2005’ten
bu yana, tiyatro dünyasının önemli bir ismine
Yaşam Boyu Başarı Ödülü veriliyor.
Seyhan Baraj Gölü’nün suyunu, bereketli
Çukurova’nın çiftçisine ulaştıran kanallar Adana’nın Kıyıboyu Caddesi ve Mavi
Bulvarı’nın yanından geçer. Kanalların etrafında yürüyüş yapmak eşsiz bir keyiftir.
Adana’da çeşitli milletlerden farklı dinlere
inanan, farklı diller konuşan, farklı kültürlere
sahip insanlar bir arada huzur içinde yaşar.
20-Tarımı
SAYFA 12
Başar Şeker
[email protected]
The Orange Blossom Carnival
Utku Tansug
April is an amazing month in Adana. Spring arrives
earlier to this town than it does to most other parts
of the country. Early April, when the scent of the
charming orange flowers dominate the city and seduce
the people of Adana, they now also know that the most
looked forward event of the year is soon to arrive. The
Orange Blossom Carnival! Thanks to the profound
participation of the people of Adana, already in its third
year the Carnival turned into an amazing period of fun
and creativity shared by tens of thousands of people.
This year there will be over 150 events in nearly
a dozen activity points throughout the city. Most
events will be 100% local, a fascinating level of
participation from the citizens of the city. Musicians,
dancers, photographers, painters, handicraftsmen with
original works of souvenir, this is a productive nest and
an opportunity to demonstrate the city’s creativity,
imagination and artistic face.
The carnival procession is estimated to gather an
12
impressive crowd; clubs, associations, schools, kids and
families who will meet for the opening ceremony at the
city’s Central Park – ironically two decades ago a huge
orange garden in the middle of the town.
Colorful suits, hats and costumes, dragons and
witches, most importantly lots of happy faces will
populate the streets. Get ready to have fun and feel this
city’s warm, Mediterranean spirit. Welcome to Adana’s
Orange Blossom Carnival, the first true carnival in
Turkey.
Dünyadan karnaval örnekleri
Portakal Çiçeği
Karnavalı’nın
resmini yapabilir
misin, Abidin?
Bak, dallarında buram buram kokan
portakal çiçekleri var ağaçların.
O çiçeklerden karnaval yapan
insanlar var dört bir tarafta.
Buram buram portakal çiçeği kokan
insanlar…
Sevgililer var el ele tutuşup karnavala
katılan.
Kadınlar var, güzel kadınlar,
Çukurova’nın bereketli kadınları.
Dünyanın dört bir yanından akın
akın Adana’ya gelen kadınlar…
Kadınlara eşlik eden adamlar var,
yakışıklı adamlar, beyefendi adamlar.
Neşe var içlerinde, yaşama tutunuş
var, bahar kokulu yarınlar var.
Nisan’da Adana’da Portakal Çiçeği
Karnavalı var.
Sokakta hayat, sokakta şiir, sokakta
mutluluk var.
Şinasi Efendi Caddesi’ni mesken
tutmuş, kederi ve üzüntüyü orada
unutmuş insanlar var Nisan’da
Adana’da, Adana sokaklarında…
Taşköprü üzerinde Sabancı Merkez
Cami’yi de arkasına alarak fotoğraf
çektirenler var.
Büyüksaat’i, Seyhan Nehri’ni
yüreğinde büyütenler, kebaptan ve
şalgamdan asla vazgeçmeyenler var.
Kırmızılı, turunculu, sarılı, yeşilli,
mavili, lacivertli, morlu elbiseler giymiş
genç kızlar, yine onlara eşlik eden
genç oğlanlar var kortej yürüyüşünde
Nisan’da Adana’da.
Gökkuşağı renkleriyle hep beraber, el
ele, kol kola ve gönül gönüle.
Hepsi Nisan’da Adana’da Portakal
Çiçeği Karnavalı’nda…
Şiir tadında, Nâzım mısralarında…
Şimdi soruyor Abidin’e insanlar:
Yapabilir misin resmini Portakal
Çiçeği Karnavalı’nın? Anlatabilir misin
tuvalinde portakal çiçeği kokan kentin
mutluluğunu?
Türkiye karnaval kavramıyla ilk kez Adana sayesinde tanışırken,
dünyanın dört bir yanında yüzyıllardır bu organizasyonlar yapılıyor.
Utku Tansuğ - [email protected]
Dünyanın birçok ülkesinde geniş halk
kitlelerin katılımıyla gerçekleşen günler,
hatta haftalar süren eğlencelerin kimisi
yüzyıllar öncesine uzanıyor. Türkiye’nin
ilk karnavalı olma özelliği taşıyan Portakal
Çiçeği Karnavalı’nın tadını çıkarmadan
önce dünyadan örneklerle biraz ilham
almaya ne dersiniz? Sizler için dünyanın
en eğlenceli karnavallarını derledik. Hızını
alamayanlar için…
VENEDİK KARNAVALI
İtalya’nın kanallarla meşhur Venedik
kentinde düzenlenen bu karnaval, her
yıl yaklaşık 3 milyon ziyaretçiyi çekiyor.
1268’den bu yana düzenlenen karnavalın
en önemli etkinliği, karnavalın son
haftasında düzenlenen en iyi maske
yarışması. Bu yarışmada uluslararası
kostüm ve moda tasarımcılarından
oluşan bir jüri, en iyi maske ve kostümü
seçiyor. Siz de maskenizi kapın ve soluğu
Venedik’te alın!
RIO KARNAVALI
NEW ORLEANS MARDI GRAS
Birleşik Devletler’in Louisiana eyaletinin
New Orleans kentinde 1857 yılından
beri kutlanan Mardi Gras Karnavalı 3
hafta süren şenliklere, balolara, renkli
geçit törenlerine ve çılgınlık dozunun
arttığı eğlencelere sahne oluyor. Karnaval
boyunca gerçekleşen kortejlerde yer
alan 7’den 70’e katılımcılar atılan konfeti
ve boncukları toplaması da karnavalın
geleneklerinden.
Bu işarete dikkat!
Refleks
Bu yıl etkinlik
noktalarındaki
resmî karnaval
‘Info’ stantlarından,
karnavalla ilgili
detaylı bilgi
alınabileceği gibi
Karnaval Gazetesi ve
etkinlik programı da temin edinilebilecek
ya da Adana’ya özgü birbirinden güzel
buzdolabı magneti, kahve kupası,
bardak altlığı ve tişört
gibi hediyelik eşyalar
da satın alınabilecek.
Nisan’da Adana’da
Portakal Çiçeği Karnaval
Komitesi yetkilileri,
“Sevdiklerinize karnaval
hatırası armağanlar
götürmek isterseniz,
‘Info’ noktalarımıza
uğrayabilirsiniz” diyor.
KÖLN KARNAVALI
Almanya’nın Köln kentindeki geleneksel
olarak her yıl 11’inci ayın 11’inci günü saat
11.11’de başlatılan karnaval Avrupa’nın en
büyüklerinden… Köln Karnavalı, kentin
tarihi kadar eski, köklü bir geleneğe sahip
olmakla beraber 1835’ten beri bugünkü
haliyle kutlanıyor. 1 milyonu aşkın insanı
bir araya getiren karnavalda kostümlü
gruplar geleneksel şarkılar söyleyerek
sokak geçitleri yapıyor. Karnaval boyunca
resmî karnaval programına ek olarak
şehrin her köşesinde birçok bağımsız
etkinlik gerçekleşiyor. Dünya gündemini
ve politikacıları tiye alan solcu grupların
bu etkinlikleri de karnavalın klasikleri
arasında yer alıyor.
Brezilya’nın Rio de Janerio kentinde düzenlenen karnavalda
her bir gün yaklaşık 2 milyon insan sokakları dolduruyor. Karnavalın katılımcılarını ise Rio’da bulunan samba okulları oluşturuyor. Onlarca samba okulu aylarca süren çalışmalar sonunda en
renkli dans performanslarını sergileyerek yarışıyor. Tabi bu esnada şehir; müzik ve dansın rengârenk cümbüşüyle coşuyor.
CADIZ KARNAVALI
Karnavallar ülkesi İspanya’nın güneyinde Avrupa’nın en
eski yerleşimlerinden biri olan Cadiz, her yıl şubat ya da mart
ayında 10 gün süren eğlenceyle dolup taşıyor. 16’ncı yüzyıldan
bu yana gerçekleşen karnavalda geçit törenleri, konserler,
havaî fişek gösterileri ve Akdenizli İspanya’nın spontane ve
yaratıcı birçok etkinliğine sahne oluyor. Aileler, arkadaş grupları
kendi belirledikleri temalar etrafında kostümlerini giyinerek
yaratıcılıkta sınır tanımayan hicvedici bestelerini çeşitli
enstrümanlarla sokaklarda seslendiriyor, karnaval boyunca
sabahlara kadara yiyip içip eğleniyor.

Benzer belgeler