PDF SAYI 42 - Hayat Online

Transkript

PDF SAYI 42 - Hayat Online
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:38 Uhr
Haiti yýkýldý / Ýnsanlýk yýkýlmasýn
Seite 1
Sayfa: 12`de
IGMG Düsseldorf Bölgesi
Ýdarecilerinden
Sayfa 11`de
IGMG Hac ve Umre Gmbh
Genel Müdürü Hakký Çiftçi
Rheinhausen Belediye
Baþkaný Winfried
Boeckhorst`a ziyaret
K.Ruhr`un Kur`an Bülbülleri
Hac ve Umre
MÝLLÝ GÖRÜÞ
ile yapýlýr
Sayfa: 30`da
IHH`dan Haiti`ye
yardým çaðrýsý
Köln`ün Kur`an Bülbülleri
Sayfa 11`de
Sayfa 23-24`te
Din, Dil, Kültür Farklýlýklarýmýzý Zenginlik Kabul Edip Bulunduðumuz Yerde
TAHAMMÜL ÝÇERÝSÝNDE BÝRLÝKTE YAÞAMAK
Selma ÖZTÜRK
Umreye
Giden
Gençler
UYUM MECLÝSÝ
SEÇÝMLERÝNE KATILIN
MUTLAKA
OYUNUZU KULLANIN
Avukat Nalan SÖNMEZ
M.Salih AYDIN
Mustafa YENEROÐLU
Avukat
Tutmaya
gücüm
yok ya
da var
mý?
Hacarabýn
Camilerde
Serüvenleri 27
Sayfa 27`de
Resmi
Makamlarýn
Elinde
Müslümanlar
Bir Oyuncak
Gibi!..
Sayfa 37`de
sebesi
A.Engin KARAHAN
Üç
Baþbakan
Bir
Cumhurbaþkaný
Sayfa 25`te
Muha-
Mahmut TOPTAÞ
Sayfa 34`te
Ömrün
Sayfa 15`te
Namaz
ve
Kimlik
Murat ÝLERÝ
Sayfa 13`te
Hulusi ÜNYE
Sayfa 17`de
Bir
Ýnsan
Ýnþa
Etmek
Sayfa 7`de
Sayfa 5`te
Mahmut AÞKAR
Radikalleþme mi
dediniz?
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:38 Uhr
Seite 2
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
editörden
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
hayat
3
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
Sinan AKTÜRK
hasbihal
Sevgili dostlar!
Bu sayýmýzla birlikte sizinle
olan beraberliðimizin 7 yýlýna ulaþmýþ bulunuyoruz. Dilekolay tam 7
senedir Almanya gibi bir yerde yerel bazda her türlü imkansýzlýða
raðmen aylýk bir gazete çýkarabilmek. Hem bulunduðunuz ülkenin
þartlarýný gözönüne alýp hem de insanýmýzýn sýkýntýlarýna çareler bulma noktasýnda bir yayýn politikasý
izlemek ve bunun sonucu maddi
imkansýzlýklar içerisinde bir gazete
çýkarabilmek. Ýnanýn siz kýymetli
okuyucularýmýzýn manevi destekleri olmasa bu gazeteyi ayný þevk ve
heyecanla çýkarmamamýz mümkün
deðil. Bugüne kadar verdiðiniz destekten dolayý teþekkürlerimizi sunuyoruz.
Gazetemizi çýkarýrken zaman
zaman umutsuzluða düþtüðümüz
oluyordu. Ama Allah`a þükürler olsun ki her daraldýðýmýz zamanda
hiç ummadýðýmýz yerlerden bizlere
kapýlar açýlýyordu. Türkiyedeki
klasik tabirle Mehter Takýmý gibi
iki ileri bir geri temposunda gazetemizin yayýn hayatýný devam ettirmeye çalýþýyoruz. Bizim bazý gazeteler gibi hem Alman resmi makamlarýndan ve hem de zaman zaman Türk resmi makamlarýndan
destek alma gibi bir lüksümüz olmadý. Bunun olabilmesi için de birilerinin borusunu öttürmek gerektiðini bilmek lazým. Biz inandýðýmýz deðerler için bu çalýþmayý yaptýðýmýzdan dolayý birilerinin borularýný öttürmemiz mümkün deðildir.
Bu tür çalýþmalar, idealimz olmasa yapýlabilecek ve altýndan kalkýlabilecek çalýþmalar deðildir. Biz
Impresium
Künye
Seite 3
Ýdealizm ve “Hayat”
yetiþtiðimiz yerlerden aldýðýmýz
terbiye ve idealle bu çalýþmayý yapmaya devam ediyoruz.
Burada bu vesileyle 38. kuruluþ
yýldönümünü kutlayan Milli Gazete`ye ve çalýþanlarýna tebriklerimizi
iletmek istiyoruz. Almanya Mili
Gazete`de çok kýymetli, rahmetli
Malik Akbaþ abi döneminde çalýþma imkaný bulduk. Türkiye`de de
yine Milli Gazete`nin fahri muhabirlerinden biri olarak görev yapan
elemanlarýndandýk. Bizler; bir
mektep olan Milli Gazete`de yetiþmiþ ve onun idealleri doðrultusunda gazetecilik yapmaya çalýþan
idealist insanlarýz. Ve biliyoruz ki
bizim gibi bu mektepte yetiþen
idealist insanlar olduðu müddetçe
haklýnýn sesi daha gür çýkacaktýr.
Sevgili dostlar yeni bir yýla girmiþ bulunduðumuz bu günlerde
Almanya`da pek çok yönden degiþik olaylar yaþanmakta. Özellikle
2009 senesinde yaþanan global
ekonomik kriz Almanya`yý derinden etkiledi. Derinden etkiledi ama
etkilenenler maalesef halk kesimi
oldu. Geçen senenin mali portrelerine baktýðýmýzda Alman ekonomisi ihracat fazlasý verirken buna mukabil içerideki ekonomik göstergeler iyi görünmüyor. Özellikle finans sektöründe yaþanan olaylarý
kimsenin anlamasý mümkün deðil.
Kimin eli kimin cebinde belli deðil.
Bir bakýyorsunuz büyük bir finans
þirketi batýyor ama isim deðiþtirip
baþka bir firma oluyor vs. Sanki birileri kuþa bak deyip bir zamanlar
Türkiye`de yapýldýðý gibi arkadan
hayat
Aylýk Ücretsiz Gazete
15 Ocak/15 Subat
15 Januar/15 Februar 2010
Safer 1431
Sahibi ve Genel Yayýn Yönetmeni
Sinan AKTÜRK
Yayýn Kurulu
Dr. Yusuf Iþýk,
Fikret Ekin,
Murat Ýleri,
Mahmut Aþkar,
Cengiz Þahbaz,
Sinan Aktürk,
Aydýn Ersoy,
M. Salih Aydýn
tabiri caiz ise malý götürüyor. Ama
ne hikmetse olan yine halk kesimine oluyor.
Almanya`da halkýn harcamalarý
en alt seviyelere kadar indi. Artýk
insanlar temel ihtiyaçlarýnýn haricinde alýþ veriþ yapamaz hale geldi.
Her ne kadar büyük maðazalar cazip alýþ veriþ imkanlarý sunsalar da
insanlarýn buna ilgisi oldukça az
durumda. Bu þekilde giderse Almanya`da 2010 senesi oldukça zor
geçecek gibi görünüyor. Buna bir
de özellikle göçmenler üzerinde
uygulanan bir nevi görünmez baskýlar da eklenince; bu kesim için
Almanya artýk yaþanamaz bir hale
geldi. Cami aramalarýndan tutun
da, oturumlarýn verilmesindeki uygulamalara, iþsizlik parasý bahanesiyle bu kesimden insanlara reva
görülen uygulamalara kadar pek
çok uygulama göçmenleri adeta canýndan bezdirdi. Bu da yetmezmiþ
gibi bazý Eyalet yöneticilerinin özelikle Harzt 4 ile alakalý açýklamalarý insanlarý çileden çýkaracak boyuta geldi. Tamam bu konuyu istismar edenlere karþý bu tür önlemler
alýnmasý gerekli ama bunu genellemek bizce yanlýþ bir tutum. Bu tedbirleri alýrken Almanya`daki kamu
kesimindeki israflara da bir tedbir
alýnabilir. Bu tedbirlerin ekonomiye oldukça büyük katký saðlayacaðý kanaatindeyiz.
Sevgili dostlar!
Almanya`da bazý eyaletlerde
Uyum Meclisi Seçimleri yapýlacak.
Özellikle Þubat ayý içerisinde yapý-
Merkez
Königsbergerstr. 16
61169 Friedberg
Tel: 06031-162411
Fax: 06031-738644
E-Mail: [email protected]
Web: www.hayatonline.eu
Basýldýðý Yer:
Sunprint GmbH Offenbach
Gazetemizde Yayýnlanan Yazýlarýn ve Reklamlarýn Ýçeriðinden Sorumlu Deðiliz.
lacak seçimlere insanýmýzýn gereken önemi verdiðini sanmýyoruz.
Bu seçimlerde seçilecek bizlerin
temsilcileri yerel yönetimlere bir
nevi danýþmanlýk yapacaklar. Maalesef bu zamana kadar yapýlan bu
seçimlere insanýmýzýn ilgisi oldukça az oldu. Ýnþallah bu seferki seçimlere ilginin daha çok olmasýný
diliyoruz. Gazetemizin sayfalarýnda bu seçimlerle alakalý röportajlarý bulabilirsiniz.
Malumunuz Haiti`de büyük bir
deprem oldu ve yaklaþýk 150 bin
insan hayatýný kaybetti. Özellikle
Uluslararasý Ýnsani Yardým Teþkilatý IHH`nin Haiti için düzenlediði
yardým kampanyasýna katýlmanýzý
tavsiye ediyoruz. Tabi sadece
IHH`nýn deðil, düzenlenen tüm
yardým kampanyalarýna imkan dahilinde katýlmanýzý tavsiye ederiz.
Çünkü mazlum ve maðdur olan
kim olursa olsun insanlýk deðerleri
bunu gerektirir diye düþünüyoruz.
Bu vesile ile Cenab-ý Allah çalýþmalarýmýzý bereketlendirsin, þuurlandýrsýn.
Çalýþmak bizden baþarý Allah`tandýr.
Allah`a emanet olun.
Not: Kýymetli büyüðüm Dr. Yusuf Iþýk Bey`in Hanýmý bir ameliyat
geçirmiþtir. Yenge hanýma geçmiþ
olsun dileklerimizi sunuyoruz. Cenab-ý Allah acil þifalar versin diyoruz.
Yine kýymetli büyüðüm Mehmet
Ateþ Bey`in hanýmý bir rahatsýzlýk
geçirmiþ ve hastanede tedavi görmüþtür. Yenge hanýma geçmiþ olsun
dileklerimizi sunuyoruz. Cenab-ý
Allah acil þifalar versin diyoruz.
Bölge Temsilcileri
Bielefeld: Mehmet Demir
Tel: 0178-2063526
E-Mail: [email protected]
[email protected]
.
Köln: Ahmet Çakýlcý
Tel: 0172-2104121
E-Mail: [email protected]
Dortmund: Fatih Kahraman
Tel: 0172-5768278
E-Mail: [email protected]
.
Düsseldorf: Murat Satýlmýþ
Tel: 0157-72414539
E-Mail: [email protected]
42. sayi sayfalar
08.02.2010
4
GMG Kuzey Ruhr
Bölgesi Gençlik Teþkilatý Orta Öðretim Baþkaný Arif Sever ve ekibi tarafýndan organize edilen
program þubelerden gelen
13-18 yaþlarý arasýnda yaklaþýk 35 öðrenci ve 5 eðitimci ile yapýldý.
I
Ýskender Güngör Köln
slam Toplumu Milli Görüþ Teþkilatlarý Köln Bölgesi 2010 yýlý Kutlu Doðum Proðramýný yine binlerce kiþinin katýlabileceði büyüklükte mega bir salonda
yapacak olmanýn tatlý telaþýný
yaþýyor. Proðram için oluþturulan komisyon, çalýþmalarýný aralýksýz sürdürüyor. Kutlu
Doðum proðram yapýmcýsý
ve IGMG Köln Bölgesi Tanýtma Baþkaný Yahya Altýn
proðram hakkýnda ön bilgilendirmede bulundu.
Yahya bey bize öncelikle
kendinizi tanýtýr mýsýnýz?
1979`dan beri Almanya`da yaþýyorum. Eðitimimin
tamamýný Almanyada tamamladým. Bilgisayar mühendisliði bölümü mezunuyum ve þu an Pazarlama Müdürü olarak bir þirket de çalýþýyorum. 1998`de IGMG Þube Sekreterliði sonrasýnda
Þube Baþkanlýðý ve daha sonra da þimdiki görevim 2007
itibariyle de IGMG Köln
Bölgesinde Tanýtma Baþkanlýðýný yürütmekteyim.
Bu Kutlu doðum proðramýný ne zamandan beri
yapýyorsunuz?
Efendim Ýslam Toplumu
olarak bizler bugüne kadar
pek çok ciddi proðram ve
proje gerçekleþtirdik. Asr-ý
Saadetten Esintiler, Mahþer,
Maide-i Kur`an Programlarý,
Mekke`nin Fethi Programlari, Dünyaca ünlü akademisyenlerin kültürel seminerleri
bunlardan sadece bazýlarý.
Bunun yaný sýra hayatýn her
alanýnda olan kadýnlarýmýza
da Kutlu Doðum salon proðramlarýný býraktýk. Yani istedik ki kadýn kollarýmýz da
binlerce insanýn istirak edebileceði ciddi projeleri kadýn
Ý
13:39 Uhr
Seite 4
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
IGMG Kuzey Ruhr Gençliðinde “Orta
Öðretim YES ve Abi-Kardeþ Günleri
Ýki gün süren kampta
eðitimciler
tarafýndan
dersler verildi. Genel olarak dersler gençler tarafýndan ayrý bir ilgi ile takip
edildi.
Programýn akþam bölümünde, gençler ile sýra gecesi ve oyunlar yapýldý.
Programýn ikinci günü öðleden sonra ise Abi-Kardeþ
günleri münasebetiyle de
yüzme programý gerçekleþtirildi. Cemiyetlerin de
davet edildiði programa 85
kiþi katýldý.
Orta Öðretim Baþkaný
Arif Sever de programda
IGMG KÖLN BÖLGESÝ KUTLU DOÐUM HAZIRLIKLARI BAÞLADI
...ve Köln`de yine bir ilk!
KABE ÝMAMI KÖLN`E GELÝYOR
elleriyle yürütebilsin. Sonunda ne mi oldu Avrupadaki Ýslam Toplumu Milli Görüþ
Kadýn Kollarý önceleri küçük
salonlarda sonralarý düðün
salonu daha sonralarýysa mega salonlarda bu iþe tamamen
angaje oldular. Sonrasý ise elhamdülillah bu maya da tuttu. Bakýn son yýlarda diðer
cemaat guruplarýndaki kardeþlerimiz de kutlu doðum
haftasý proðramlarýný yapýyorlar. Bu arada Köln Bölgesi eski kadýn kollarý baþkanýmýz Necla Aydoðaný da bu
vesileyle yad etmek istiyorum. Zira bu bacýmýz kadýnlara fýrsat verildiðinde neler
baþarabileceðini kanýtlamýþ
Kadýn Kollarý Bölge icra yönetimiyle, erkek eli demeden
binlerce kiþinin katýldýðý kutlu doðum proðramýnýn ilk
startýný vermiþti.
Þimdiyse büyük baþarý ve
manevi kazanýmlar elde ettiðimiz bu proðramý daha büyük kitlelere ulaþtýrmak için
bayan ve erkeklere yönelik
yapmaya karar verdik.
Önceki proðramlarýnýza
katýlým nasýldý nerede yapýldý. Aklýnýzda kaldýðý kadarýyla Proðramlarýnýza
katký saðlayan isimler kimler oldu?
Daha önceki proðramlar
Köln`de çeþitli salonlar da
yapýldý. Bu salonlar yeterli
gelmediði için daha büyük
bir salonda yapmaya karar
verdik. Katýlýmcýlara gelince
her programýn mutfaðýnda en
az 100 kiþi çalýþýrken sahnesinde deðerli 20 ismi konuk
ettik. Bunlarýn çoðunluðu
dünyaca tanýnmýþ simalar.
Bazýlarýný sayarsak Türkiye
denince akla ilk gelen Fatih
Çollak baþta olmak üzere
iran Mýsýr Arap yarým adasý
Afrika kýtalarýndan birbirinden çok deðerli Kur`an bülbülleri proðramlarýmýza iþtirak ettiler. Bizler dün nasýl
proðram afiþimize Mýsýrda
tartýþmasýz tek isim olan Ahmet Naýna`yý yazýp getirdiysek 20 Þubat 2010 günü de
milyonlarýn onu sesiyle tanýdýðý bir isim olan, ve de Avrupa`ya yine bizim kanalýmýzla ilk gelecek olan Kabe
imamý Adil Kelbani`yi salonumuza getireceðiz.
Proðramýnýzý izleyenler
nasýl tepki veriyorlar?
Özellikle
Peygamber
Efendimizi (s.a.v) daha iyi
tanýma fýrsatý bulan onu çok
seven kardeþlerimiz duygu
yüklü proðramlar yaþadýklarýný bizlere ifade ediyorlar.
Programýn insana ruhi bir huzur manevi bir hava getirdigini belirtiyorlar. Düþünsenize
proðram görsel medyayada
yansýdý mý kutlu doðumdaki
o gülün kokusu binlerce kilometre ötelere gidebiliyor.
Bu sayede kardeþlerimizin
dualarýný, teþekkürlerini ve
tebriklerini alýyorsunuz. Önceki proðramlarýmýzdan bazýlarýný baþta Samanyolu ve
Tv5 kanalý vasýtasýyla ülkemizde takip edenlerden onlarca Teþekkür telefonlarý aldýk. Ýþte o zaman proðram
yorgunluðunu hiç duymuyorsunuz.
Kutlu doðum proðramýnýz nerede ve ne zaman olacak?
Kutlu doðum Proðramýmýz bu yýl 20.02.2010 Cumartesi günü Smidt Arena
Leverkusen`da olacak.
Buraya tüm Peygamber
ve Kur`an aþýklarýný bekliyoruz.
Proðrama giriþ ücreti
nekadar olacak. Bazý kardeþlerimiz para meselesine
takýlýyorlar parasýz bu iþ olmuyor mu?
Bildiðiniz gibi bu tarz
Proðramlarý
düzenlemek
yüklü bir masraf tutuyor. Çeþitli ülkelerden misafirler davet ediyoruz. Bunlarýn her birinin uçak dahil tüm masraflarýný ödüyorsunuz. Kendini
bu yola adamýþ bu insanlarýn
da bizler gibi hanýmlarý çocuklarý anneleri babalarý yani
aileleri var. Koskoca salonu
kiralamýþsýnýz bu ayrý bir
yük, afiþi, davetlilerin yemeði, içeçeði ulaþýmý, görevlilerin en az bir öðün yemeði,
derken bir bakýyorsunuz sýfýrý tüketmiþ biraz da hatta bizden gitmiþ. Zaten bu tip proð-
haber
emeði geçen herkese ve
sunum yapan eðitimcilere
ayrý ayrý teþekkür etti.
Özellikle Lage cemiyetine ve göstermiþ olduðu
ilgiden ve yardýmlarýndan
dolayý da Cemiyet Baþkaný
Lütfi Akça’ya teþekkürlerini iletti.
ramlarý kar amacýyla yapmýyorsunuz zararý bilerek giriyorsunuz. Bu masraflarýn bir
kýsmýný karþýlayabilmek için
izleyicilerimizden küçük bir
masraf payý alýyoruz. Arenayý tutup da bilete 28 euro
yazmak bu þartlarda bize realist gelmiyor. Bu gibi salon
Proðramlarý karþýlýðýnda bizim talep ettiðimiz 8,00 gerçekten çok cüz-i bir miktar
olduðu görülmektedir.
Avrupa`da hep ilklere
imza attýnýz. Görüyoruzki
bu tip hayýrlý iþleri baþkalarý da artýk yapýyor. Buna ne
diyorsunuz?
Hamdolsun Milli Görüþ
teþkilatlarý hep öncü kuruluþ
oldu. Avrupa`da camilerimizde geleceðimizin teminatýný oluþturdu. Çocuklarýmýzýn eðitiminde önemli hizmetler verdi. Bunu misal olarak Kur`an-ý Kerim, Hadis,
Hutbe ve Ezan yarýþmalarýný
verebiliriz.
Hac ve Umre organizisi
ile ve Ümmeti birleþtiren
Kurban, Zekat/ Fitre kampanyalarý ile kardeþlerimizin
gönüllerine taht kurdu.
Diðer kardeþlerimizin çalýþmalarýna bizim çalýþmalarýmýz vesile oldu ise ne mutlu
bize. Hayýrda yarýþmada
mutlu oluruz, kýskanmayýz.
Ýnþaallah bu proðramýmýzda da yine bir ilke imza
atacaðýz. Bir kere daha hatýrlatýyorum; Almanya hatta
Avrupa`ya ilk defa KABE
ÝMAMI Adil Kelbaniyi getiriyoruz.
Yapacaðýnýz proðram için
þimdiden baþarýlar diliyorum.
Ben de bu firsatý verdiði
için Hayat Gazetesine teþekkür ediyorum.
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
dosya
B
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
Mahmut AÞKAR
“Zaman sana uymazsa,
sen zamanla savaþ!”
(Muhammed Ýkbal)
ir insan inþa etmek;
bir dünya kurmaktan baþka ne olabilir... Çaðýn hükümran ideolojileri arasýndaki sýnýrlar, ferdî deðerler bazýnda
o derece küçüldü ki, neredeyse kaybolma noktasýna
geldi. Bu sebepten dolayý,
ideolojilerin þekillendirdiði insanlar arasýnda da, hayata bakýþ açýsýndaki veya
dünyayý algýlama biçimindeki farklýlýklar olabildiðince azaldý. Bu manâda
bir sosyalistle bir kapitalistin, hatta Batý tipi bir
muhafazakârýn, günlük
hayat çizgisi arasýnda sapmalardan daha çok örtüþmeleri görmek mümkün.
Çaðdaþ insan için iki
yol var: Tek tip kýyafet gibi düþüncede alabildiðine
bir yeknesaklýk hâkimiyeti
ve siyasette olduðu kadar,
kültürde de farklýlýðýn ve
etkinliðin miktarýný kendisi ayarlayan böylesi renksiz, cansýz ve monoton bir
dünya düzenine tabi olmak
veya olmamak... Olmazsanýz; dýþlanacak, ötekileneceksiniz. Olursanýz; sýradanlaþacaksýnýz: Tükettiðiniz kadar ve tükettiðinizin kalitesinde muamele
göreceksiniz. Burada sizin
ne düþündüðünüze deðil,
ne tükettiðinize ve ne kadar tükettiðinize bakýlarak
karara varýlýr: Ya onlardan
yana, ya da deðilsiniz...
Düþünen insan için
üçüncü bir yol daha var:
Öze dönmek; kendisi gibi
olmak... Bu oluþ, ne çöle
kaçarak, ne de daða çýkarak olur. Hayatýn içinde bir
hayat, düzenin içinde bir
düzen ve dünyanýn içinde
bir dünya yaratmak için;
toplumun içinde bir fert
inþasýna baþlamakla olur.
Suya bir taþ, ardýndan bir
taþ, bir taþ daha atar gibi,
kalabalýklarýn içine bir insan, ardýndan bir insan ve
bir insan daha atmak... Ve
suya düþen taþlarýn daireleri birbiriyle kesiþerek kýyýya kadar yüzeyi kaplamasý gibi, kalabalýklarýn
Seite 5
hayat
[email protected]
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
Bir
Ýnsan
Ýnþa
Etmek...
Þayet siz kendi evladýnýzý eðemez, bükemez,
yontamaz, yani þekillendiremezseniz, dýþarýsý;
sosyal çevre, sokak, onu þekillendirir ve ona
sizin tanýyamayacaðýnýz bir çehre kazandýrýr.
Toplumu inþa etmeðe yeltenenler,
bu iþe önce en yakýnýndaki fertten baþlasýnlar.
içinde inþasý tamamlanmýþ fertlerin meydana getireceði dalgalarýn en ücra köþelerine, en kýyý þeritlerine
ulaþmasý gibi dünyanýn...
Dünyanýn gidiþatýndan,
insanlýðýn
mevcut durumundan
þikâyetçi ve geleceðimizden endiþeliyiz.
Bu nahoþ tablo, aç,
sefil ve geri kalmýþ
ülkeler için geçerli olduðu kadar, tok, müreffeh ve kalkýnmýþlarýn dünyasý için de geçerlidir. Manevî boþluðun
doðurduðu huzursuzluk ve
mevcutu kaybetme korkusu, sanayi toplumlarýndaki
nahoþ tabloyu daha çok
karartan amillerin baþýnda
gelir. Bir Batý dünyasýnýn
toplumlarýna bir de onlarý
yakalamak üzere olan kendimize baktýðýmýzda; deðerlerin erozyonu ve sosyal hayatýn insanîlikten giderek uzaklaþmasý noktasýndaki açýnýn giderek daraldýðýný görürüz. Baþka
bir ifadeyle; farklý kültürel
kodlara sahip olmamýza
raðmen, birbirimizle benzeþmeye, daha doðrusu bi-
zim onlara benzemeye
baþladýðýmýz ortaya çýkar.
Hamburglu Fischer Ailesi kadar, Ýstanbullu
Ekinci Ailesi de, genç kýzýný veya oðlunu büyük
þehrin sokaklarýna salýverirken, muhtemel tehlikelere karþý evladýný uyarýr,
ikaz eder ve endiþelenir.
Özellikle dýþ etkenlere
karþý donanýmý tamamlanmamýþ veya altyapýsý zayýf
insanlarý, evden dýþarýya
adým attýklarý andan itibaren birçok tehlikeler, tuzaklar ve nahoþ hadiseler
beklemektedir. Her ikisi
de, geçim sýkýntýlarý olmamasýna raðmen, mevcut
gidiþattan; toplumun
sürüklenmiþ olduðu
ortamdan rahatsýz ve
endiþelidirler. Alman
Hans
Fischer’in
önünde pek fazla seçeneði yoktur. Türk
Hasan Ekinci ise, bu
sefer Alman akranýndan daha þanslýdýr: O
henüz daha kendi medeniyet hazinelerini
sonuna kadar kullanmýþ deðil. O, toplum
inþasýna, fertten baþlayarak zemin hazýrlayabilir, katkýda bulunabilir.
Onun önünde tarihin
akýþýný, insanlýðýn gidiþatýný deðiþtiren; doðru istikamete yönlendiren, yaþanmýþ bir tarihî miras var:
Ali Þeriati; Hz. Peygamber’in 13 yýllýk Mekke dönemini, birey yetiþtirme ve
10 yýllýk Medine dönemini
ise, toplum kurma aþamasý
olarak deðerlendirir. Mekke döneminde bizatihi Hz.
Peygamber tarafýndan inþa
edilmiþ önemli þahsiyetlerinden birisi olan Ebuzer’i
örnek olarak verirken þöyle diyor: “Çeyrek yüzyýl
zarfýnda insaný vahþilikten, medeniyet yaratan in-
5
sana, dünyada yeni bir tarih yazan, tarihin akýþýný
deðiþtiren, baþlamýþ olan
tarihsel cebri deðiþtiren ve
yeniden yapan insana dönüþtüren bu ruh ne zaman
ilk þekline döner? Bu mektep ne zaman, yarý vahþi
okuma, yazma bilmez, sadece dünyadan deðil kendi
ülkesinden dahi habersiz
bedevi bir Arap olan Cündeb b. Cüdane’den yine bir
Ebuzer-i Gifari çýkarýr? O,
günümüzde insanlýðýn saadet veren hareketine ilham
veren canlý bir çehredir,
yoksun ve yaðmalanmýþ
kitlelerin ümididir. (A. Þeriati, Biz ve Ýkbal, s.35)”
Geride
býraktýðýmýz
yüzyýlda
ululaþtýrýlmýþ
krallar, liderler, baþkanlar
uðruna veya onlarýn kurduðu sistemler adýna insan, nesne olarak kullanýldý
ve malzeme gibi tüketildi.
Kendimizin de içinden geçip geldiði ideolojik hareketlerde gördük ki, insan
ya kutsallaþtýrýlan devlet,
ya lider, ya da parti için
vardýr. Ve yine acý tecrübelerimizle sabittir ki, inþasý
tamamlanmamýþ insanlarla baþlatýlan her siyasî,
sosyal hareket, ideolojisinden baðýmsýz olarak,
kendi içinde çökmeye
mahkûmdur.
Ýslâm, yarý vahþi insanlara eðildi, onlarý eðitti ve
onlarýn omuzlarýnda yükselen bir medeniyet kurdu.
O medeniyetin merkezinde sadece yaratan Allah’a
kulluk eden insan vardý.
Sistemin adý “Ýslâmî”, toplum da müslüman olsa; þayet iþin özünde, ýrkýndan
ve dininden baðýmsýz olarak, insanîlik yok ise, taþýdýðý sýfatlar hiçbir manâ
ifade etmez.
Þayet siz kendi evladýnýzý eðemez, bükemez,
yontamaz, yani þekillendiremezseniz, dýþarýsý; sosyal çevre, sokak, onu þekillendirir ve ona sizin tanýyamayacaðýnýz bir çehre
kazandýrýr.
Toplumu inþa etmeðe
yeltenenler, bu iþe önce en
yakýnýndaki fertten baþlasýnlar.
42. sayi sayfalar
08.02.2010
6
Ýskender Güngör Köln
ski adý Yabancýlar
Meclisi yeni adý
Uyum Meclisi olan
yabancýlarýn demokratik
idareye katký için oy kullanabildikleri tek merci
uyum meclisi seçimleridir.
Ýþlevliði ya da yaptýrým gücü hala tartýþýlýyor olsa da
yerel yönetimlerin icraatlarýnýn bazýlarý ilk önce bu
mecliste þekilleniyor. Köln
Uyum Meclisi denince akla
gelen ilk üç isimden biri
Ali Esen beyle önümüzdeki Þubat ayýnýn 7`sinde yapýlacak olan seçimleri konuþtuk. Ali bey üç dönemdir Köln Anakent Belediyesinde biz göçmenleri
temsil etmiþ pek çok baþarýlý projeye imza attýðýna
bizzat bizler de basýn olarak geçmiþ dönemde þahit
olduk. Sözü fazla uzatmadan Ali beye verelim.
Ali Bey önümüzdeki ay
yapýlacak Uyum Meclisi
seçimleri ile alakalý insanýmýzý bilgilendirir misiniz.
Efendim uzun yllar Avrupa`da yaþayan bizlerin
hala çözüme kavuþmamýþ
bir yýðýn ana problemleri
devam ediyor. Bu sýkýnýtýlarýmýzýn bazýlarý yerel yönetimler bazda, bazlarý da
ulusal bazda çözüme ka-
E
13:39 Uhr
Seite 6
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
KÖLN`DE UYUM MECLÝSÝ SEÇÝMLERÝ RESMEN START ALDI
OY VERME ÝÞLEMLERÝ BAÞLADI
vuþturulmayý
bekliyor. Yerel
þehir idarelerinin
icraatlarýnýn bir
kýsmý evvelinde
Uyum Meclisinde tartýlýp þekilleniyor. Bakýyorsunuz daha sonra
olgunlaþtýktan
sonra belediye
yönetimi gündemine almýþ o
problemi çözmüþ.
Tabi bu her defasýnda kolay
olmuyor. Meclisteki temsil
gücünüzün getirdiði ses,
bir de meclis gurubundaki
diðer temsilci arkadaþlarla
eþ güdümlü çalýþmayla çözüme varýyorsunuz. Bütün
mesele bu. Amerika`yý tekrar keþfedecek deðilsiniz.
Bizim neredeyse 20 yýla
varan Uyum Meclisi tecrübemizde halkýmýzý temsil
eden tüm arkadaþlar yine
halkýn problemlerini önceliyerek yetkili kurumlara
taþýdýk. Geçmisteki meclis
çalýþmalarýmýzda Biz göçmenlerin bazen farklý bazen ortak ama makul düzeydeki sorunlarýmýzda
mecliste iþbirliðine giderek
taleplerimiz oldu. Bundan
sonra da bizler Liste BÝRLÝK olarak yine makul olan
yolu kullanýp baþta anadilde eðitim olmak üzere yerel yönetim seçimlerinde
oy kullanabilmeyi, yabancýlarýn sosyal ve kültürel
ana baþlýðýyla tüm sýkýntýlarýný izole etme noktasýndaki taleplerimizin takipçisi olacaðýz. Geçmiþ yýllarda görmediðimiz þekliyle
bu yýl liste enflasyonu yaþýyoruz. Bazý kardeþlerimiz
hiç bir dernek kulüp teþkilat ya da siyasi tecrübesi
olmadan göçmenin sýkýntýsýný bilmeden sadece benim dilim var yüksek tahsil
yaptým sorunlarý iyi anlatýrým diye aday olmuþlar.
Bizler de zaten
göçmenlerin
üniversitelerdeki
aðýrlýðýný artýrmak için yýllardýr çaba sarfediyoruz.
Avrupa`nýn
çeþitli
üniversitelerinden üçbin akademisyeni bir araya getirip problemlerine çözüm
yollarý aradýðýmýz kafa patlattýðýmýz salon toplantýlarý düzenlerken kusura bakmasýnlar
ama, bu kardeþlerimiz bir
çoðu dünyaca ünlü profesörlerin sunum yaptýðý bu
günlerde orada yoklardý.
Ýyi de kardeþim sen okuldan baþka bir yer tanýmýyorsun sivil toplumun hiç
bir katmanýnda yoksun.
Problemi bilmiyorsunki
taþýyasýn. Bizler geçmiþte
bilgisayar mühendisinden
eðitimci pedagogunu temsil makamlarýna taþýdýðýmýz gibi bu yýlda yine iþletmecisinden elektrik mühendisine kadar seçkin bir
ekibi büyüklerimizin de
olurunu alarak vatandaþla-
röportaj
rýmýza hizmet için inþaalah
yine orada olacaðýz.
Ali bey oy kullanmanýn
iki seçeneði var galiba . Bir
de bu konuya deðinseniz.
Memnuniyetle. Buyurduðunuz gibi hem postayla
hem de seçim sandýðýnda
kullanabiliyoruz. 16 yaþýna
girmiþ Alman vatandaþý olmayan herkes oyunu kullanabiliyor. 1 yýldan beri
Köln`de oturanlar da yine
oylarýný kullanabiliyorlar.
Vatandaþlarýmýz Köln
seçim dairesinden gelen seçim bildirgesinin sol tarafýný doldurup Stadt Köln
Wahlamt Athener Ring 5
50765 adresine postalasýnlar. Arkasýndan yine bu daireden gelecek olan seçmen
pusulasýndaki (Stmzettel
Köln) arkadaþlarý okeyledikten sonra yine ayný adrese postalasýnlar.
Ayrýca 5 Ocak 2010 tarihinden itibaren 5 Þubat
2010`a kadar seçim bildirgesinin sað tarafýnda bulunan adresteki sandýkta sandýðýn açýk olduðu saatlerde
oylarýný kullanabilirler.
07 Þubat 2010 yapýlacak Uyum Meclisi seçimleri sabah 08`den akþam
18.00`e kadardýr. 2010 yýlý
Uyum Meclisinin þimdiden
hayýrlý olmasýný diliyorum.
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
dosya
Namaz”
kelimesi
Türkçe’ye Farsça’dan
geçmiþtir; Farsça’daki okunuþu “nemâz”dýr. Bunun Arapca karþýlýðý olan
“salât” sözlükte, dua etmek, yalvarmak, iyi dilekte
bulunmak anlamlarýna gelir. “Onlar için dua et
(“salli aleyhim”), çünkü
senin duan (“salâtek”) onlar için sükûnettir (onlara
huzur saðlar)” (Tevbe Suresi, [9:103]) mealindeki
âyet-i kerîmede bu anlam
sözkonusudur. Dinî bîr terim olarak salât (namaz),
tekbir ile baþlayýp selâm ile
tamamlanan belirli hareket
ve sözlerden oluþan ibadeti
ifade eder. Ayrýca salât,
özellikle Hz. Peygamber
için hayýr duada bulunma
ve ona olan saygý ve baðlýlýðý gösterme amacý ile söylenen söz anlamýna da gelir.
Salât kelimesinin çoðulu
“salevât‘týr. Namaz kýlan
kiþiye “musallî”, namaz kýlýnan mahalle “musalla”
denir.
Namaz Ýslâm’dan önceki ilâhî dinlerde de emredilen bir ibadettir. Nitekim
Kur’ân-ý Kerîm’de Hz.
Lokman’ýn oðluna verdiði
öðütlerde namaz da zikredilir: “Yavrucuðum! Namaz
kýl, iyiliði emret, kötülükten
vazgeçirmeye çalýþ, baþýna
gelenlere sabret. Doðrusu
bunlar azmedilmeye deðer
iþlerdir” (Lokman Suresi,
[31:17]) Ýslâm Dininde namazýn meþru ve farz bir
ibadet olduðu Kitap, Sünnet
ve Ýcma ile sabittir. Ýnkâr
eden kâfir olur.
Namaz, kökü Allah’tan
gelen dinlerin ortak hükümlerindendir. Zira peygamberler üstlendikleri aðýr
teblið görevini yerine getirirken namazýn kendilerine
saðladýðý sürekli manevî
güçten destek alýyorlardý.
Kur’ân-ý Kerîm’in birçok
âyeti bunu bize haber veriyor. Ýþte Hz. Ýbrahim (as)’ýn
namazla ilgili duasý bu
ayetlerden sadece bir tanesidir: “Rabbim! Beni ve soyumdan gelecekleri namazýný kýlanlardan eyle. Rabbimiz! Duamý kabul buyur.” (Ýbrâhîm Suresi,
[14:40]).
Ýslâm’ýn tebliðine baþ-
Seite 7
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
hayat
Hulusi ÜNYE
“
[email protected]
landýðý o zor zamanlarda
ilk ibadet olarak namazýn
kýlýndýðýna þahit olmaktayýz. Peygamber Efendimiz
(s.a.v), tek baþýna, ailesiyle
beraber, bâzan evde bâzan
Ka’be’de, bâzan Daru’l Erkam’da ashabýyla birlikte
namaz kýlýyordu. Namaz
kýlarken ölüm tehlikeleri ile
karþýlaþýyordu. Namaza verilen ehemmiyet nedeniyle
sahabeden bazýlarý evlerinin bir kýsmýný mescid haline getiriyorlardý. Hz. Ebu
Bekir ve Erkam bin Ebi’l
Erkam bunlardandý. Peygamber Efendimiz (s.a.v)
namazla manevi güç ve moral kazanan, hayatý düzene
giren bir yepyeni nesil oluþturuyordu. Namazýn bu
ehemmiyeti nedeniyledir
ki, bu gün kýlmýþ olduðumuz beþ vakit namazýn farziyyeti Mirac Gecesi’nde
gerçekleþiyordu. Bundan
dolayý “namaz müminin
miracýdýr” denilmiþtir.
Namaz, kiþiyi Allah’a
yaklaþtýran, ruhen arýndýran
ve yücelten, bir taraftan
þükretmeye bir taraftan da
sabýr ve mücadeleye alýþtýran, belirli bir disiplin içinde kulluk bilincine eriþtiren
çok önemli bir ibadettir.
Ayrýca beden ve ruh saðlýðý
açýsýndan da büyük yararlarý söz konusudur. Hele cemaatle kýlýnan namaz, ýrk,
renk, dil, sosyal zümre ve
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
Namaz
ve
Kimlik
ülke ayýrýmý gözetmeksizin
müminleri ayný safta topladýðý için cemaat þuurunun
pekiþmesinde çok güçlü bir
rol üstlenir.
Ýslâm insan hayatýný bütünüyle kuþatýr ve yönlendirir. Ýslam’a adýmýný ilk
defa atan müminlere yüklenen ilk ibadet görevi ise namazdýr. “Dinde namaz, vücutta baþ gibidir.” “Kalbini
namaz için hazýrlayan ve
onu þartlarýna uyarak kýlan
kiþi gerçek mümindir.”
(Kenzül-Ummal Kitabu’sSalat, 2) hadis-i þerifleri
bunu bize izah ediyor.
Namazla insan yeni dini
hayatýnda vakitlerini de
belli bir düzen ve intizam
dairesine almýþ olur. Yani
namaz, insan kimliðine önce vakit planlamasýný katar
ve bu ömür sermayesinin
öyle hesapsýz verilmediði
bilgisini öðretir. “Namazý
bitirince de ayakta, otururken ve yanýnýz üzerinde yatarken (daima) Allah’ý
anýn. Huzura kavuþunca da
namazý dosdoðru kýlýn;
çünkü namaz müminler
üzerine vakitleri belli bir
farzdýr.” (Nisa Suresi,
[4:103]) ayeti bunun talimatý sadedinde indirilmiþ
gibidir.
Ýmandan sonra bir numaralý ve imanýn iþareti
olan ibadet namaz olunca,
namazý terketmek veya on-
da isteksiz bir mümin kimliðine sahip olmak kýnanmaya sebep olur. Nitekim
Peygamber
Efendimiz
(sas): “Kiþi ile þirk ve küfür
arasýnda namazý terketmek
vardýr. (Namazý terketmek
kiþiyi þirk ve küfre yaklaþtýrýr)” (Feyzu’l Bari Þerh-i
Sahih-i Buhari, 2/275) buyurarak namazý terketmenin küfre ve þirke kayma
tehlikesinin olduðuna iþaret
ederken, Cenab-ý Hak da
namaza karþý isteksizliðin
nifak sebebi olduðunu þu
ayet-i kerime ile bize beyan
buyuruyor: “Þüphesiz münafýklar Allah’a oyun etmeye kalkýþýyorlar; halbuki
Allah onlarýn oyunlarýný
baþlarýna çevirmektedir.
Onlar namaza kalktýklarý
zaman üþenerek kalkarlar,
insanlara gösteriþ yaparlar, Allah’ý da pek az hatýra
getirirler.” (Nisa Suresi,
[4:142])
Namaz, içinde dua,
Kur’an kýraatý, tesbihat, rüku, secde ve neticede dünyaya selam ve selamet dileklerini içinde barýndýran
bir ibadettir. Duasýný herþeyi ve kendisini yaratan
Rabbine yönelten bir insanýn moral üstünlüðünün
zirvesine baþka bir þeyle
ulaþmak mümkün olamaz.
Bilhassa okuduðu ayet ve
surelerin anlamlarýný da düþünerek namaz kýlan bir
7
müslüman, her rekatta yeni
bir insani kimlikle bezenir.
Þöyle bir düþünelim!
Günde beþ defa huþu, huzur, ta’zim ve þuurlu bir þekilde Allah’ýn huzuruna çýkan bir müslüman, inandýðý
ve yaþamaya gayret ettiði
Kur’ân ayet ve surelerinden
okuyarak namaz kýlýyor.
Ýçinde “Zekât, adalet, merhamet, yapýlan her iþi Allah
görüyor bilinci içinde güzel
yapma, sözleþmelere baðlýlýk, ana-babaya saygý, yaratýlanlar üzerinde düþünme
… ve doðru konuþma gibi
emirler yer alan Kur’ân
ayetleri” birbir dile geliyor.. “Faiz, içki, kumar, zina, zulüm, yalan, bölücülük, kin, kibir… ve israf…”
gibi
yasaklarý
içeren
Kur’ân âyetleri okunuyor..
Okunan bu Kur’an ayet ve
sureleri hergün ve bir ömür
boyu böylece devam ediyor. Böylece namaz, Ýslâm
Dini’nin, birlik þuurunun
ve ilmin buyruklarýnýn gereklerine insaný yönlendiriyor. Haram ve yasaklardan
koruyarak hayatý basitlikten, faziletsizlik zemininde
sürünüþten kurtarýyor, yüksek heyecanlarýn, ölümsüz
hedeflerin âþýký kýlýyor.
Böylece insan müsbet enerji ile yüklenmiþ oluyor.
Namazlarýnýn
her
rekâtýnda Fatiha Sûresini
okurken: “Ancak sana ibadet ederiz...” diyerek haram
ve helâl ölçülerine göre yaþayacaðýna söz veren
mü’minin, Allah’ýn emirlerini ve yasaklarýný çiðnemesine imkân var mýdýr?
Rýzký verenin, sebepleri yaratanýn, dünya ve ahiret saadetini verecek olanýn Allah olduðuna ve O’nun huzurunda hesap verileceðine
inanan mü’minin, fâni dünya nimetleri ve sayýlý ömür
günleri için yalan, karaborsa, rüþvet, sömürü, zulüm,
riya, ihtiras, samimiyetsizlik içinde olmasý mümkün
müdür? Þu bir gerçek ki,
namaz kýlan bir mümin de
bâzan yanýlabilir, fakat hatasýnda ýsrar etmez, edemez. Bundan dolayýdýr ki,
Kur’ân-ý Kerim namazý
maddî ve manevî kötülüklere ve ahlâksýzlýklara karþý
güçlü bir koruyucu olarak
42. sayi sayfalar
08.02.2010
8
sunmaktadýr: “(Resûlüm!)
Sana vahyedilen Kitab’ý
oku ve namazý kýl. Muhakkak ki, namaz, hayâsýzlýktan ve kötülükten alýkoyar.
Allah’ý anmak elbette (ibadetlerin) en büyüðüdür. Allah yaptýklarýnýzý bilir.”
(Ankebut Suresi, [29:45])
Ancak çoðu zaman namaz müminde oluþmasý gereken bu kimlik özelliklerini kazandýramayabilir. Bu
da namazýn eksikliðinden
deðil, namaz kýlanýn kendi
eksikliðinden kaynaklanýr.
Yoksa Allah’a, Kur’ân’ýn
içtimaî, iktisadî, hukukî ve
ahlâkî hükümlerini ihtiva
eden âyetlerini okuyarak
ve Hz. Peygamberin öðrettiði gibi namaz kýlarak ibadet eden müminler olunsa
bu kimlik elde edilemez
mi? Böyle bir kimliðe kavuþmuþ bir insaný hangi
güç Ýslâmî doðrultudan
saptýrabilir? Hangi zalim
otorite Ýslâm dýþý, sistemlere kanalize edebilir? Hangi
istibdad tanrýlaþtýrýlmýþ Taðut’î güçlere boyun eðdirebilir? “Nihayet onlarýn pe-
I
GMG Kuzey Ruhr
Bölgesi yeni senenin
ilk Þube ve Teþkilatlanma Baþkanlarý toplantýsýný yaptý.
Þube Baþkanlarý, Teþkilatlanma Baþkanlarý ve Þube Muhasiplerinin de eksiksiz katýldýðý toplantý da
selamlama konuþmasý yapan IGMG Kuzey Ruhr
Bölgesi
Teþkilatlanma
Baþkaný Ufuk Ulun toplantýya eksiksiz katýlýma teþekkürlerini ifade ettikten
sonra konuþmasýnda þunlara deðindi: “Teþkilatlanma
ancak cemaat ile saðlanýr,
bu yüzden camilerimize
13:39 Uhr
Seite 8
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
þinden öyle bir nesil geldi
ki, bunlar namazý býraktýlar; nefislerinin arzularýna
uydular. Bu yüzden ileride
sapýklýklarýnýn cezasýný çekecekler.” (Meryem Suresi,
[19:59]) ayeti tam da bu
konuya dikkatlerimizi çekiyor. Demek ki insan nefsine uyar ve þuursuzca namaz kýlarsa netice böyle
olur.
Namaz, bunalan ruhlara, ümitsizliðe düþen gönüllere, huzursuz kalplere
yegâne sýðýnaktýr. Ýç dünyasý için için kanayan, kanadýðý için de, karamsarlaþan,
kararsýzlaþan ve arayýþlar
içinde çýlgýnlaþan ruhlarýn
tek tedavi yolu ve biricik
mutluluk gýdasý da namazdýr. Namaz kýldýðý halde
böyle þeylerden þikayet
eden birisi kýldýðý namazýný
gözden geçirmelidir. Çünkü “Kalk, namaz kýl. Namazda þifa vardýr” buyuran Peygamber Efendimiz
(sas) –haþa- yalan söylemez. (Ýbn-i Mace Hn.
3458)
Namazýný kýlan bir mü-
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
min, gusül ve abdest ile vücut temizliðini, kirli ve pis
elbiselerle ve pis yerlerde
namaz kýlamayacaðý için
elbise ve mekân temizliðini
kendinden ayrýlamayacak
bir kimlik haline getirmiþ
olan insandýr. Diðer yandan namaz kýlan insan, daima ölümü hatýrlar, ihtiraslarýný dizginler, dünya hayatýna gerçekçi bir gözle
bakmayý öðrenir, ölümle
baþlayacak yepyeni ve
ebedî hayata hazýrlýk þuurunu kazanmýþ olur. Hayatýn her anýnda samimî ve
ihlâslý olmanýn vicdanî neþesini duyar. Saðlýðýmýzýn
ebedî düþmaný manevî hastalýklar olan günahlardan
korunur, ruhu kirleten her
þeyden arýnmýþ olur. “Sizden birinizin kapýsý önünden coþkunca akan ve içinde günde beþ defa yýkandýðý bir nehir olsa, bu nehir
onda kirden eser býrakýr
mý? Pek tabii ki, býrakmaz.
Beþ vakit namaz da böyledir. Bütün günahlarý temizler.” (Müttefekkun aleyh)
Gerçek þu ki, namaz ha-
kiki mü’min kimliðinin
göstergesidir. Çünkü þuurla, kalbî huzurla ve devamlý olarak namaz kýlmak, ancak gerçek mü’minlerin
yapabileceði ibadettir. Bunun içindir ki, Cenab-ý
Hak: “Kalpleri ilâhî sevgi
ve korku ile dolu olan kimselerden baþkalarý için namaz gerçekten çok aðýr bir
yüktür.” (Bakara Suresi,
[2:45]) buyurmuþtur. Samimi namaz kýlan müminler
için ise þu övgüler ve müjdeler yine Peygamber lisanýndan
süzülmüþtür:
“Amellerin Allah’a en sevimli olaný vaktinde namaz
kýlmaktýr.” (Tac, 1/134)
“Kul namazda oldukça
ilâhî rahmet üzerine iner.”
(Tac, 1/135) “Ümmetine
beþ vakit namazý farz kýldým. Beþ vakit namazý vaktinde kýlan kulumu cennete
koyacaðýma da and içtim.”
(Tac, 1/137)
Namazýn bir kimlik haline gelmesi için daha küçük yaþlardan itibaren çocuklarýn namaza alýþtýrýlmasý gerekir. Mümin ana-
Kuzey Ruhr Bölgesi 2010 Senesi ilk Þube
ve Teþkilatlanma Baþkanlarý toplantýsý
“ÜYE OL, ÜYE BUL”
sloganýmýzý ve hedefimizi
geçtiðimiz baþkanlar toplantýsýnda vermiþtik. Siz
baþkanlarýmýn gayreti ile
birçok cemiyetimiz yeni
üye kazandýklarýný açýkladý. Bu verimli ve gayretli
çalýþmalarýnýzdan dolayý
sizleri tebrik ederim” diyerek sözlerine son verdi.
IGMG Kuzey
Ruhr
Bölge Baþkaný Murat Ýleri
konuþmasýnda, Bölgenin
faaliyetlerini sunarken,
Genel Merkeze üyelik startýný verdi. Daha sonra þöyle devam etti: “Milli Görüþ
Hizmette Öncü Kuruluþ.
Sizlerin de bildiði gibi Ýslami Ýlimler Kursumuzda
baþarýyla 3 yýllýk eðitim
öðretimini baþarýyla tamamlarken diplomalarýný
da ellerine aldýlar. Yeni kayýtlarda sizlerin de çalýþma
ve gayreti ile tekrar baþlamýþtýr. Geçen yýl iki cemiyetimizde Ýslami Ýlimler
kursu baþlatýlmýþtý, dilerim
ki bütün cemiyetler Ýslami
Ýlimler Kursu baþlatýrlar.
Bizim gayemiz geleceðimize faydalý nesiller býrakmaktýr” dedi.
Bölge Sosyal Hizmetlerinden de açýklamalar yapan Murat Ýleri sözlerini
Genel Merkez Teþkilatlanma Baþkan Yardýmcýsý Ýbrahim Kaygýsýz´a býraktý.
Ýbrahim
Kaygýsýz
IGMG´nin son durumu
hakkýnda açýklamalar ve
bilgilendirmeleri aktarýr-
dosya
babanýn evladýna karþý en
önemli vazifesi budur.
Çünkü Rabbimiz Peygamberimizin þahsýnda “Ailene
ve çocuklarýna namazý emret ve namaz kýlmada sabýrlý ol…” (Taha Suresi,
[20:132]) buyurmuþtur. Bu
âyetin indiriliþinden sonra,
Peygamberimiz altý ay süreyle, evli kýzý Hz. Fatýma’yý sabah namazýna bizzat kaldýrmýþtýr. (Ýbn Kesir
Tefsiri, Taha, 132)
Namazýn kimliðimiz olmasý dileði ile konuyu bir
ayet meali ile noktalýyoruz:
“Allah anýldýðý zaman yürekleri titreyen, Allah’ýn
âyetleri yanlarýnda okunduðu zaman imanlarýný
arttýran, ancak Rablerine
güvenen, namazlarýný dosdoðru kýlan, kendilerine rýzýk olarak verdiklerimizden
Allah için harcayan kimseler (yok mu?) Gerçek
mü’minler onlardýr. Rableri katýnda dereceler, baðýþlanma, bitmez- tükenmez
güzel nimetler de onlarýndýr.” (Enfal Suresi, [8:2-4])
ken, “Milli Görüþ farký barýþ ile savaþ arasýndaki fark
gibidir. Sürekli saadeti, sürekli mutluluðu, ahlaki,
hoþgörüyü ve huzuru kazandýrmak, daha faydalý
toplumlar ve gelecekler
yetiþtirmektir. Bunun içindir ki her birimiz fedakarlýklar yaparak buralara kadar geliyoruz, maksat Allah ve Rasulü´nün rýzasýný
kazanmak imanlý nesiller
ve toplumlardan oluþan bir
dünya düzeni saðlamaktýr”
dedi.
Toplantý Bölgenin vermiþ olduðu ikram ile son
buldu.
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
Seite 9
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
Seite 10
Ýslam Toplumu
Milli Görüþ
Ýserlohn Þubesi
Ýftiharla Sunar
Ýserlohn ve çevresinde ilk defa Maide-i Kur’an Proðramý organize eden Þube idarecilerinden; Ýserlohn ve çevresinde yaþayan Kur’an sevdalýlarýna ve bütün müslümanlara mesaj olarak;
Toplumsal kardeþliðimize göz dikildiði bir zamanda, Kur'an ziyafeti proðramý
bizim için çok büyük bir deðer ifade etmektedir. Bu nedenle amacýmýz Kur'an
ziyafeti proðramlarýyla, Kur'an-ý toplumumuzun gündemine taþýyýp, kardeþlik
duygularýný ön plana çekerek birlik ve
beraberliðimizi saðlamaktýr. Bu sebeple
siz deðerli müslümanlarý bu müstesna
proðrama katýlmaya davet ediyor, teþriflerinizi arzuluyoruz. Alexanderhöhe Salonu’nda yapýlacak proðramýn dünyanýn
deðiþik bölgelerinden gelecek olan kariler, IGMG Ruhr A Bölgemizden ve
IGMG Genel Merkezimizden katýlacak
deðerli hatiplerle dolu dolu bir proðram
olacaðý kanaatindeyiz.
Maneviyat aðýrlýklý geçecek Kur’an
Ziyafeti’nin organize edilebilmesinde
katký saðlayan deðerli sponsorlarýmýza
ve bütün idarecilerimize yaptýklarý katkýlarýndan dolayý teþekkür ediyoruz.
I
GMG Ruhr A Bölgesine baðlý olarak faaliyetlerini sürdüren Iserlohn Kadýnlar Teþkilatý sýnýflararasý Kur`an-ý Kerim
okuma ve ezber yarýþmasý
B
Iserlohn Kadýnlar Teþkilatý Kur`an yarýþmasý
düzenledi.
Iserlohn Cemiyetinde
düzenlenen programa katýlým yoðundu.
ir rahatsýzlýðýndan dolayý
hastaneye yatan ve ameliyat olan IGMG Ruhr-A
Bölgesi Sosyal Hizmetler Baþkaný
Adnan Saðlam`a Bölgeden çalýþma arkadaþlarý tarafýndan geçmiþ
olsun ziyareti gerçekleþtirildi.
Bölge Eðitim Baþkaný Cevat
Karabacak, Bölge Teþkilatlanma
Baþkaný Harun Caylan ve Bölge
Tanýtma Baþkaný Fatih Kahraman
geçmiþ olsun ziyareti için Herne
hastanesinde yatan Bölge Sosyal
Hizmetler Baþkaný Adnan Saðla-
Yarýþma iki grup olarak
düzenlendi, 1. grup (10-13
yaþ arasý) 2. grup (14-24
yaþ arasý).
Yarýþmanýn sonunda
1.grup birincisi Sümeyye
Caylan ve 2.grup birincisi
Büþra Albayrak oldular.
Ruhr A Bölgesi hasta ziyareti
Program sonunda kazanan gençlerin eðitimcileri
Gülcan Caylan ve Rukiya
Þimþek ´e vermiþ olduklarý
emekten dolayý teþekkür
edildi.
mý ameliyattan sonra ziyaret edip
hal ve hatýrýný sordular.
Ameliyatýn iyi geçtiðini ifade
eden Adnan Saðlam gelen Bölge
Yönetim kurulundan arkadaþlarýna
teþekkür etti ve kýsa zamanda çýkacaðýný söyledi.
Adnan Saðlamý bir an evvel
Bölge çalýþmalarýnda aralarýnda
görmek istediklerini ifade eden
Bölge Yönetim Kurulu üyeleri
Adnan Saðlamla vedalaþýp hastaneden ayrýldýlar.
42. sayi sayfalar
08.02.2010
haber
I
GMG Düsseldorf Bölgesi Ýdarecilerinden ve
ayný zamanda HSV Hilalspor Onursal Baþkaný Þenol Yýldýrým, IGMG Düsseldorf Bölge Ýrþad Baþkaný
Mustafa Bildik, Rheinhausen Camii Ýmam-Hatibi
Bilal Yanaray, Rheinhausen
Belelediye Baþkaný Winfried Boeckhorst`ta bir nezaket
ziyaretinde bulundular.
Çok güzel bir ortamda
geçen ziyaret esnasýnda deðiþik konulara deðinildi.
IGMG idarecileri Winfried Boeckhorst`ta Belediye Baþkanlýðýna seçilmesinden dolayý bir çiçek takdiminde bulundular.
Bu ziyarette ayný zamanda yerel yönetimlerle IGMG
olarak ortaklaþa yapýlabile-
13:39 Uhr
Seite 11
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
IGMG`den Rheinhausen Belediye
Baþkaný Winfried Boeckhorst`ta ziyaret
cek çalýþmalar da ele alýndý.
Ayný zamanda HSV Hilalspor Onursal Baþkaný da
olan Þenol Yýldýrým belediye baþkanýndan spor kulüp-
lerine gerekli desteklerinden
dolayý teþekkür etti ve bu
desteðin artarak devam etmesi dileðinde bulundu.
Duisburg`da
yaþayan
göçmenlerin yaþlýlarý ile
alakalý çalýþmalarýn yetersiz
kaldýðýný ve bu noktada daha fazla desteðe ihtiyaç olduðu dile getirildi.
11
Bunlarla baðlantýlý olarak
da IGMG`nin çalýþmalarý
hakkýnda bilgiler verildi.
Rheinhausen Belelediye
Baþkaný Winfried Boeckhorst yaklaþan Uyum Meclisi seçimlerine göçmenlerin
yeteri kadar ilgi göstermeleri gerektiðini vurguladý. Bulunulan toplumun demokratik ortamýna katký saðlanmasý için Uyum Meclisi Seçimlerinin çok önemli olduðunu
vurgulayan Rheinhausen
Belelediye Baþkaný Winfried Boeckhorst, ayný zamanda Uyum Meclisi seçimlerinde aday olan Þenol Yýldýrým`a da baþarýlar dileðinde
bulundu.
Ziyaret karþýlýklý baþarý
dileklerinin belirtilmesi ve
beraberce resim çekilmesi
ile sona erdi.
42. sayi sayfalar
08.02.2010
12
I
GMG Kuzey Ruhr
Bölge þubelerarasý Kur´an-ý Kerim yarýþmasý
Bölge Finali Osnabrück cemiyetinde yapýldý.
Sunucu Celalettin Ateþ
konuþmacýlarý ve programýn akýþýný sunduktan sonra, açýlýþ Kur´an-ý Kerim´i
ile program baþladý.
IGMG Kuzey Ruhr Bölge Ýrþad Baþkaný Ýkram
Sever yarýþmacýlarýn kurallarýný açýklarken ezber ve
yüzünden olarak yapýlacak
10-14 yaþ arasý 14-18 yaþ
arasý 26 yarýþmacýya baþarýlar diledi.
IGMG Kuzey Ruhr Bölge Baþkaný Murat Ýleri:
“Kur´an bülbülü yavrularý-
13:39 Uhr
Seite 12
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
KUZEY RUHR BÖLGESÝ KUR’AN-I
KERÝM TÝLAVET YARIÞMASI BÖLGE
FÝNALÝ OSNABRÜCK`DE YAPILDI
mýzý þimdiden övgü ile huzurlarýnýzda baþarýlar dileyerek baþlamak istiyorum.
“Sizin
en
hayýrlýnýz
Kur´an´ý öðrenen ve öðreteninizdir” hadisinde belirtildiði gibi bizler tahumlarý
saçýyoruz. Bu yavrularýmýz
da inþaallah yeþertecektir”
dedi. Bölge hizmetlerinden
de bilgi veren Baþkan Ýleri:
“Bugün Kur´an dinleme
günüdür. Þimdi hep birlikte
yavrularýmýzý dinleyelim”
diyerek sözlerine son verdi.
Yarýþmada jüri Baþkaný
Saffet Gündoðdu dereceye
girenleri þöyle sýraladý; 10-
14 yas arasý 1.si Bielefeld
þubesinden Abdussamet
Türkseven, 2.si Steinhagen
þubesinden Abdulkerim
Ýleri, 3.sü Osnabrück þubesinden Ýsa Reçber olarak
açýklandý.
14-18 yaþ arasý 1. Ýbbenbüren þubesinden Faruk
haber
Kaplan, 2. Osnabrück þubesinden Mehmet Emin
Akyol, 3. Löhne þubesinden Emre Amil oldu.
Birincilere Bölge Laptop hediyesini Baþkan Ýleri
takdim etti.
IGMG Ýrþad Baþkaný ve
Genel Baþkan Yardýmcýsý
Ahmet Özden: “Kur´an
bülbüllerimizi dinledik,
Cenab-ý Allah onlardan ve
onlarýn yetiþmesinde emeði
geçenlerden razý olsun. Bu
yavrular, birer cevherdir,
iþledikçe daha da güzelleþirler” diyerek ve sahabelerden de örnekler vererek
konuþmasýna son verdi.
Osnabrück cemiyetinin
verdiði ikramla bir güzel
program daha sona erdi.
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
dosya
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
Abdülgani Engin KARAHAN
F
ederal Ýdare Mahkemesi (Bundesverwaltungsgericht),
geçtiðimiz
günlerde,
IGMG’nin eski bir idarecinin vatandaþlýk müracaatýný reddetti. Mahkemenin
bu kararý zannýmýzca sadece hukuk siyaseti açýsýndan
deðil, ayný zamanda entegrasyon politikasý açýsýndan
da müþkil bir durum arzetmektedir.
Mezkur þahsa herhangi
bir surette anayasaya muhalif bir fiil isnad edilemeyeceðini Mannheim Yüksek Ýdare Mahkemesi bizzat tespit etmiþ. IGMG
üyeliði ve teþkilat bünyesinde uzun yýllar devam etmiþ faaliyetler, kendisinin
IGMG’nin
“Anayasaya
muhalif” –sözde- çabalarý
ile itham edilmesine sebep
olarak kafi görülmüþ. Neticede de, IGMG üyeliðinin
bizatihi vatandaþlýða engel
olmadýðý, lakin vatandaþlýða kabulünün tasdik edilebilmesi için daha aþikar bir
þekilde IGMG’nin reformcu kanadýna teveccüh etmesi gerektiði bildirilerek
þikayeti reddedilmiþ.
Ama,
Mahkeme’nin
açýkta býraktýðý soru, hangi
reformcu kanattan bahsediyor olduðu? Mahkemeler
IGMG bünyesinde nasýl bir
kanat mücadelesi tespit etmiþlerdi ki? Vakýalar üzerine hüküm bina etmek mecburiyetinde olan bu yüksek
makam, IGMG bünyesinde
birbirine muhalif kanatlarýn
mevcudiyetini neye dayandýrarak dillendirmektedir?
Güvenlik kurumlarýnýn
IGMG ile alakalý münazaralarýný biraz dikkatlice izlediðimizde, kendi tahayyüllerine ve mucidi olduklarý gerçekliklere müracaat
ettiklerini görüyoruz. Bu
türden tahayyüller vasýtasý
ile emniyet makamlarýnca
tam olarak tanýmlanamayan –yahut öyle olduðu iddia edilen- bir teþkilat tasvir ediliyor. Devletin maruz kaldýðý müþkilat ise
hem onun müþahade ediþ
tarzýndan, hem de malumat
edinmedeki tavrýndan sadýr
oluyor. Çünkü Müslüman
cemiyetlerle münasebetleri
Seite 13
pek iðreti bir surete sahip,
hatta emniyet makamlarýnýn tutumu birçok baðlamda acemi olarak tarif edilebilir. IGMG gibi -sözdetehlikeler, belirli bir mesafe muhafaza edilerek müþahade ediliyor ve neþriyatlarý –ya da neþriyatlarý olduðu farzedilen her þeybaþkalarýnýn takdim ve
þerhleri vasýtasýyla mütalaa
ediliyor. Bir kaç sene evvelinde Ýslam Konferansý tertip edilene kadar devletin
Müslümanlarý tanýma gayesini güden bir temas
kat’iyen mevcut deðildi.
Bu maslahat nazar-ý dikkate alýndýðýnda dahi, niyetin
münasebet kurmak mý yoksa tahakküm etmek mi olduðu sualini sormak gerekiyor.
Emniyet makamlarýnýn
IGMG ile ilgili özel bir sýkýntýsý var. Kurumsal açýdan genç sayýlabilecek,
farklý bir kültüre, dile,
mentalite ve geçmiþe sahip
olan insanlar tarafýndan kurulmuþ ve geliþmiþ olan bir
kurumu, güvenlik teþkilatlarý olarak kullandýklarý alýþýlagelmiþ tehlike çizelgelerine oturtamamaktalar.
Bu temel sýkýntýnýn yaný sýra, güvenlik kurumlarýnýn
çalýþanlarýnýn “yabancý”ya
karþý olan ön yargýlarý ve
kurumsal olarak göçmenlere yabancý kalmalarý ne kadar dikkate alýndýðý dikkate
alýnmaktadýr? Bu kurumlarýn kullandýklarý ölçü gerçekten anayasal düzen mi
yoksa çoðunluk toplumunun varsayýlan görüþleri
mi? Ki, bu tür özeleþtirel
sorular bu kurumlarda ne
tartýþýlmakta, ne de onlardan beklenmektedir.
Güvenlik kuruluþlarý-
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
Resmi
Makamlarýn
Elinde
Müslümanlar
Bir Oyuncak
Gibi!..
nýn, özellikle anayasayý koruma ile mükellef içiþleri
makamlarýnýn, IGMG’yi
yýllardýr tehlike olarak yansýtmak için gerekli olan
çerçeveye oturtamama sýkýntýsý var. Hiç kimse, -ne
camilerimizde, ne bölgelerde, ne de merkez teþkilatýnda- anayasayý muhafaza raporlarýnda eþkali verilen
mezkur anayasa düþmanýna
rastlayamýyor. IGMG’nin
ne bir neþriyat, ne de bir beyaný emniyet makamlarýnýn
yýllardýr sahip olduðu tasavvuratý ile örtüþmüyor.
Ayrýca, anayasayý koruma
raporlarýndan mesul içiþleri
makamlarýný, bir izahat
mecburiyeti ile karþý karþýya ilk olarak, IGMG tarafýndan Ýçiþleri Bakanlýklarýna karþý yürütülen baþarýlý davalar da getirmemiþtir.
Üyelerle, cami cemaatiyle ya da teþkilattaki görevliler ile münasebet halinde bulunan herkes, mezkur raporlarýn güvenilirliklerinin su götürürür olduðunu söyleyecektir. Ýçiþleri
makamlarý, haklarýnda çýkan mahkeme kararlarý ile
haksýz iddialarý nedeniyle
tenkit de ediliyor ancak, bu
rapor hazýrlama usulünde,
sadece çok küçük bir geliþmeye vesile olabildi. Bu
geliþimden maksat ise,
IGMG’ye dair doðru malumata sahip olmaktan ziyade, hazýrlanan raporlarla
kamuoyundaki hakim kanaat arasýndaki tezatlarý
örtmek idi. Zaten içiþleri
mensuplarýnýn da, -ideolojik gözlüklerini bir kenara
býrakýp, peþin hükümsüz
olarak IGMG’yi anlamak
kabiliyetinden mahrum olmalarýndan ötürü olsa gerek- bundan baþka bir þey
yapabilecekmiþ gibi bir görüntü arzetmedikleri gayet
aþikar.
Bu raporlar, IGMG bünyesindeki geliþmeleri idrak
edip kabullenmek yerine,
kendileri tarafýndan resmedilmiþ IGMG imajýna uymayan unsurlarý, reformcu
kanada ait bazý istisnalarmýþ gibi göstererek birer uç
nokta olduklarý kanaatýný
uyandýrmak istemektedirler. Yani þunu diyorlar
özetle: “IGMG’de anayasaya muhalif tutumlara
denk gelmiyor olabilirsiniz, ancak bilmelisiniz ki
bunlar -en azýndan- geçmiþte vardý.” Bununla beraber, geçmiþteki raporlarýn da, týpký þimdikiler gibi,
IGMG’nin sözde anayasaya muhalif temayüllerine
somut misaller getiremediði gözardý edilmektedir.
Her ne zaman bu iddialarý
somutlaþtýrmaya çalýþtýlar
ise, bu iddialarýn, doðru olmayan bilgilere ve hatalý
tercümelere dayandýðý ortaya çýkmýþtýr. Bugün, hala
IGMG,
faaliyetlerinin
uzaktan yakýndan alakasýnýn olmadýðý bir takým
muðlak ve afaki faraziyeler
ile itham etmekle iktifa
edilmektedir.
Bu þekilde IGMG’nin
tam olarak hangi noktalarda anayasaya muhalif temayüllere sahip olduðu sorusu es geçilmekte ve
IGMG’nin üzerlerinde bir
tesire sahip olmadýðý - ayrýca olmak da istemediði teþkilat dýþýndaki söylemleri teþkilatlara yamanmak
istenmektedir.
Emniyet makamlarýnýn
mevcut stratejisi iki temel
üzerinde
durmaktadýr:
Anayasaya muhalif olma-
13
dýðý takdir edilen bütün beyanat ve faaliyetler, mevcudiyeti iddia edilen reformcu kanadýn hesabýna
yazýlýrken; raporlardaki
boþluklar, teþkilat dýþýndan
devþirilen
faraziyelerle
doldurulmaktadýr.
Rapor yazýmýnda önemli bir unsurun eksikliði ise
herkesin gözünden kaçýyor: Bu sözde reformcu kanadýn muhaliflerinin kimler olduðu meselesi! Sözde
reformcu kanadýn öncülerini ilan etmek ise onlara göre çocuk oyuncaðý zaten...
Kamu ile münasebeti olan
her üye ile merkez, bölge
ve camilerin idare heyetlerinde öne çýkan isimler bu ne idüðü belirsiz- reformcu
kanada dahil edilmekte.
Anayasayý korumakla mükellef makamlarýn raporunun imâ ettiði üzre, merkez, bölge teþkilatlarý ve
camilerdeki idare heyetleri
reformcu kanada mensup
þahýslardan oluþuyor ise
bunlarýn siyasi manada zýt
kutbunu kimler temsil etmektedirler?
Söyleyiniz! IGMG’de,
sözde reformcu kanada
karþý muhalefetin bayraðýný
kimler taþýmaktadýrlar? Bu
suallerin cevapsýz kalmasý
-elbetteki- boþuna deðildir.
Çünkü, anayasayý korumakla mes’ul makamlar da
bahsettikleri bu reformcu
kanadýn karþýtlarýný tayin
edip, isimlendirebilmiþ deðil.
Bu mezkur muhaliflerin
tespit edilemeyiþinin nedeni ise, en basit ifade ile
IGMG’de böyle bir kanat
kutuplaþmasýnýn bulunmayýþýdýr. Teþkilat 90’lý yýllarýn baþýndan beri geliþim
ve toparlanma sürecinin
içerisinde bulunuyor. Bu
süreç zarfýnda kimi üye ve
idareciler bu müzakerelere
aktif bir biçimde iþtirak
ederlerken, bir baþka öbek
ise –bütün bunlara muhalif
olmaktan ziyade, katkýda
bulunma ihtiyacý duymamasýndan mütevellit- izlemekle iktifa ediyorlar. Organizasyon sosyolojisi açýsýndan bakýldýðýnda da son
derece tabii bir durum...IGMG’deki geliþme-
42. sayi sayfalar
08.02.2010
14
ler hiç bir surette teþkilatýn
iç uyumu önünde bir engel
olarak telakki edilemez.
Ýdare Mahkemesi, kararlarýnda kýstas olarak,
anayasayý muhafaza etmekle mükellef makamlarýnýn -muhayyel- “iki kanatlý IGMG” yapýsýný kabul
ediyor. Hatta, bu sebepten
dolayý, vatandaþ olmaya niyetli bir teþkilat mensubundan, mezkur reformcu kanada teveccüh etmesini ve
mazideki “anayasa karþýtý”
K
uzey Ren-Westfalya Eyaleti Münster
Bölgesi
DÝTÝB
Eyalet Birliði’nin organizasyonu ile bölge dernek
baþkan ve yöneticileri, iki
günlük hizmetiçi eðitim ve
istiþare toplantýsý münasebetiyle Bismarckhallee’deki Jugendherberger’de biraraya geldi.
Toplantýya; T.C. Münster Baþkonsolosu Gürsel
Evren, DÝTÝB Genel Baþkaný Sadi Arslan, Münster
Baþkonsolosluðu Eðitim
Ataþesi Ali Çevik, Din
Hizmetleri Ataþe V. Reþat
Üstün, DÝTÝB Genel Müdür
V. Mehmet Yýldýrým,
Münster Eyalet Birliði Baþkaný Veli Fýrtýna, DÝTÝB birim müdürleri ile bölge
dernek yöneticileri katýldý.
Ýstiklal
Marþý
ve
Kur’an-ý Kerim tilavetiyle
baþlayan toplantýnýn açýlýþ
ve selamlama konuþmasýný
Münster DÝTÝB Eyalet Birliði Baþkaný Veli Fýrtýna
yaptý. 60’lý yýllarda Almanya’ya gelen iþgücünün 50.
yýlýna girdiðini ifade ederen Fýrtýna, “Zor þartlarda
çalýþýp, saðlýklarýný ve
ömürlerini bu ülkeye feda
eden büyüklerimiz, cami
derneklerimizi bu hale getirmiþlerdir. Hayatta olanlara teþekkür ediyor,
Hakk’ýn rahmetine kavuþanlara Allah’tan rahmet
diliyorum. Ýkinci ve üçüncü kuþak olarak bu hizmetleri Müslüman toplumuna
13:39 Uhr
Seite 14
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
tutumlardan açýkça yüz çevirmesi gibi bir talepte bulunabiliyor. Bu þekilde bir
beyanda bulunulmadýðý
taktirde, teþkilat içindeki
doðal geliþmelerin reddi ve
–geçmiþ için öne sürülen“anayasa muhalifi” tavýrda
ýsrar etme olarak tevil ediliyor.
Geliþtirilen bu dualite
faraziyesinin gözden kaçýrdýðý bir nokta var ama:
IGMG þimdiki duruþuna
on yýllar süren çabalar so-
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
nucunda gelmiþtir. Ve bu
geliþim, anayasa muhalifliðinden kalkýp, anayasa ile
mutabakatta son bulmuþ
bir geliþim deðil; bilakis,
anavatana dönüþü hayal etmekten yorulmayan perspektiften, yaþadýðý ülkede
kalýcý olmayý benimseyen
bir perspektife doðru giden
bir geliþimdir. Bu, bir kiþinin deðil bütün teþkilatýn
(herkesin kendi þahsi üslubu içerisinde pek tabii)
göstermiþ olduðu bir geli-
þimdir.
Bilhassa,
IGMG’deki genel dini algýlayýþa sahip, adalet ve sorumluluk bilincine sahip bir
üyemiz, bu faraziye yüzünden anayasa düþmaný bir
gruba dahil edilmektedirler.
Böylece sýrf duruþlarý
nedeniyle, IGMG bünyesinde faaliyet gösteren ve
hizmetlerinden
istifade
eden tertemiz Müslümanlar, sadece bir isnat nedeniyle anayasaya karþý bir
Münster Bölgesi DÝTÝB
Dernekleri Bir Araya Geldi
yakýþýr þekilde devam ettirmek, geniþletmek ve daha
güzel yerlere getirmek düþüncelerimiz arasýnda yer
almaktadýr” dedi.
Toplantýyý düzenleyen
DÝTÝB Eyalet Birliði Yönetim Kurulu’na teþekkür
ederek konuþmasýna baþlayan Din Hizmetleri Ataþe
V. Reþat Üstün, “Toplantýnýn bölgemizde yapýlmasý
bizim için son derece yararlý ve faydalý olacaktýr.
Toplantýnýn hayýrlara vesile
olmasýný diliyorum” dedi.
Anadil dersleri ile ilgili
bilgi veren Eðitim Ataþesi
Ali Çevik de, uzun süredir
çalýþmalarýn devam ettiðini
ve nihayet okullarda Türkçe anadil dersi olarak köken dili yönetmenliðinin
yürürlülüðe girdiðini ve
anadil yerine köken dili
olarak telaffuz edileceðini
belirtti. Çevik, “Anadil dersinin bir yönetmenliðe baðlý olmasý bizi memnun etti.
Fakat ilköðretimde Türkçe
dersinin yapýlabilmesi için,
en az 15 yazýlý dilekçe verilmesi gerekiyor” dedi.
Geçmiþten günümüze
DÝTÝB’in vatandaþlarýmýza
yönelik olarak verdiði hizmetlerle ilgili geniþ bilgi
veren DÝTÝB Genel Baþkaný Sadi Arslan, “Yarým asýr
büyük bir zaman. Yarým
asýrda büyük mesafeler kat
edildi. Bu geçen asýrda çok
daha fazla geliþmeler kat
edilebilirdi. Ne insanýmýz
hazýrdý, ne de içinde yaþadýðýmýz ülke hazýrdý. Ýnsanýmýz, “Nasýlsa gideceðim”
diye yatýrýmýný buraya deðil, Türkiye’ye yaptý. Yýllar
geçti buradaki insanýmýz
geri dönecek diye zamanýnda müdahale edilmedi.
1980’li yýllardan sonra Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý’nýn
hizmetleri Almanya’ya girmeye baþladý. Yapýlanmamýzý 1980 yýlýndan sonra
gerçekleþtirdik. 1984 yýlýnda 230 dernekle kurulunan
DÝTÝB, bugün 890 civarýnda derneðe ulaþtý. 25 yýlda
üç kat büyüme sözkonusu.
Emeði geçenlere teþekkür
ediyoruz. Ölenlere rahmet,
yaþayanlara da hassaten teþekkür ediyorum. Ýnsanlarýn zaruri ihtiyaçlarý vardýr.
Din hizmeti ertelenemeyecek kadar zaruri bir ihtiyaçtýr. Ýnsanýmýz gelir gelmez
ilk defa, ibadetini yapabileceði mekanlar oluþturdu.
DÝTÝB olarak görevimiz, toplumu din konusunda aydýnlatmaktýr. Ancak
hizmet alanlarýmýz sadece
bununla da sýnýrlý deðildir.
Avrupa’da cami derneklerimiz bir okul gibidir, eðitim
ve sosyal faaliyetlerin yapýldýðý birer cazibe merkezidir. Yani bir bakýma Türkiye’nin ufak bir özetidir.
Bizim derneklerimizde toplumu rahatsýz edecek en
ufak bir olay vuku bulmamýþtýr” dedi.
Almanya’da göçün 50.
yýlýna yaklaþýldýðýný ve 50
yýlýn geride býrakýldýðýný
ifade eden Münster Baþkonsolosu Gürsel Evren,
“50 yýl içerisinde eksiklik-
dosya
tutumu benimsemekle suçlanýp damgalanabiliyor ve
ictimai hayatýn dýþýna itilebiliyorlar.
Esas itibariyle, sadece
IGMG mensuplarý deðil, iþtirakleri ve hüsnükabul
görmeleri emniyet makamlarýnýn keyfine terkedilmiþbütün Müslümanlar, baþkalarýnýn isnatlarýyla, düþman
tahayyülleri üzerine bina
edilmiþ, populist bir emniyet politikasýnýn elinde
oyuncaða dönüþüyorlar.
lerimizi ve hatalarýmýzý çok
iyi bir þekilde görebiliyoruz. Birinci nesil insanlarýmýza teþekkür ediyoruz.
Çünkü onlarýn sayesinde
bu teþkilatlar bu seviyeye
geldi. Demokraside sivil
toplum kuruluþlarýnýn önemi büyüktür. DÝTÝB’in,
eyaletler bazýndaki yeni
oluþumlarla birlikte gücünü daha da iyi kullanacaðýna inanýyorum. Derneklerde dini hizmetlerin yanýnda, vatandaþlarýmýzýn ekonomik, sosyal ihtiyaçlarýna
da cevap verildiðini biliyorum. Ýmkanlar ölçüsünde
biz de sizlere yardýmcý olmaya çalýþýyoruz. Eðitim
önemli bir meselemizdir.
Amacýmýz, Almanya’da
paylaþýmcý, hak ettiðini
alan bir toplum yaratmaktýr. Bu konuda da derneklere büyük görev düþmektedir” dedi.
DÝTÝB dernekleri arasýndaki koordinasyonun
saðlanmasý, derneklerin
birbirleriyle tanýþýp kaynaþmalarý, dernekler arasýndaki bilgi akýþýnýn daha düzenli hale getirilmesi, problemlerin yerinde çözülmesi, cami hizmetlerinin çeþitliliði ve kamuoyunda
teþkil eden konularýn görüþüldüðü bilgilendirme toplantýsý, birim müdürlerinin
alanlarý ile ilgili dernek yöneticilerine verdiði bilgi ve
sorularýnýn cevaplandýrýlmasýyla sona erdi.
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
dosya
D
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
Mahmut TOPTAÞ
Milli Gazete
bir mekteptir
Bu mektepte yazma
eðitiminden geçen birçok
insanýmýz þu anda Türkiye'nin en saygýn yazarlarý
arasýndadýrlar.
Hatta saðdan ve soldan
kendini kasan basý yazarlar tarafýndan kýskanýlýrlarken Milli Gazete onlarýn baþarýsýndan dolayý bir
öðretmen gibi iftihar eder.
Onlar da hiçbir zaman
yetiþtikleri okul hakkýnda
nankörlük yapmamýþlardýr.
Çok satan bir gazetenin
okurlarý trende, otobüste,
gemide, uçakta ellerindeki
gazeteleri okurlarken birbirlerinin yüzüne bakmazlarken, Milli Gazete okurlarý, bulunduklarý her yerde hemen bir araya gelirler
ve o bulunduklarý mekanda olumlu etkilerini gösterirler.
Onun içindir ki þu anda
Türkiye'nin her il ve ilçesinde toplum üzerinde
Milli Görüþçüler etkindirler.
Hatta þu son Ýsrail küstahlýðý nedeniyle tekrar
gündeme gelen "One Minute" olayýný açýklamaya
çalýþan bazý uzmanlar
"Baþbakan, "Milli Görüþ
gömleðini çýkardým" dese
de kafasýnýn arkasý Milli
Görüþle dolu" demeye
baþladýlar.
Satýþý bazen bir milyonu geçen gazeteler olmuþtur.
Çok satan gazetelerden
hiç biri Baþbakan seçtirememiþ hatta çok satan ga-
Seite 15
zetelerin tuttuðu partiler
seçimi kaybetmiþtir.
Milli Gazete bir Cumhurbaþkaný, üç Baþbakan
çýkarmýþ bir gazetedir.
Sayýn Necmeddin Erbakan, Sayýn Abdullah
Gül, Sayýn Recep Tayyip
Erdoðan, Milli Gazete'nin
yýllarca, kurucusu, koruyucusu, destekleyicisi, yazýcýsý, yayýcýsý olmuþlardýr.
"Ben profesyonel futbolcu gibi profesyonel yazarým. Hangi gazetede yazýyorsam karþý tarafa gol
atan yazýlar yazarým. Parayý ver eski patronuma veya düþünce kampýma nasýl
gol attýðýmý gör" diyen
hiçbir gazeteciyi bünyesi-
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
Üç
Baþbakan
Bir
Cumhurbaþkaný
ne almamýþtýr.
Habercilik konusunda
Rabbimizin "Ey iman
edenler, eðer bir fasýk size bir haberle gelirse onu
araþtýrýn ki, bilmeden bir
topluma sataþýrsýnýz da,
sonra yaptýðýnýza piþman
olursunuz." (Kur'an-ý
Kerim, Hucurat süresi
ayet 6) ayetinin emrine
uymuþ ve yalan haber yaymamaya dikkat etmiþtir.
Yabancý basýn ajanslarýnýn haberlerine ihtiyatla
yaklaþmýþ ve tahkik edemediði haberleri yayýnlamamýþtýr.
Yine
Rabbimizin
"HAK GELDÝ BATIL
ZAÝL OLDU" ayetini
baþ tacý etmiþ, Türkiye
ve dünyada hep haklýnýn
yanýnda yer almýþtýr.
(Kur'an-ý Kerim, Ýsra
süresi ayet 81)
Milli Gazete, kara günlerde kara haber yazarak
bu milletin kara bahtýný
kapkara eyleyerek tiraj peþinde koþmamýþtýr.
Churchill'in konuþmasýndan sonra bir kadýn "Ne
güzel konuþuyorsunuz,
meydanda iðne atsan yere
düþmez" demiþ.
Churchill: "Beni meydanda assalardý seyircim
daha fazla olurdu" diye cevap vermiþ.
Milli Gazete, "Sen, paradan haber ver, bizde her
türlü haber var" mantýðýyla hareket etmemiþtir
ursun Karabel ve
Bielefeld Engelliler Derneðinin
yapmýþ olduðu programýn
ardýndan yüklü bir yar- olmak üzere 80 yürüme oyuncak olmak üzere bir dan bu organizenin baþýndým malzemeleri topla- deðneyi 10 adet yürüme týr malzeme yolaçýkarýldý. dan sonuna kadar mücanarak Ankara Etimesgut yardýmcýsý, 10 karton Ayrýca giden týrýn ardýn- delesini veren Dursun
Belediye Baþkaný Enver
Demirel ve Etimesgut
Müteahhitler
Dernek
Baþkaný Bünyamin Arslanýn da maddi desteðiyle
yüklü bir organize yapýlarak yardým malzemeleri
150 rolstühl 28 elektrikli
Bielefeld`de Türkiye`deki
Engelliler için yardým çalýþmasý
15
Bütün haberler, iman,
insaf, vicdan, bilgi eleðinden süzülerek verilir.
Milli Gazete'nin þahsi
düþmaný yoktur.
Dininin
düþmanlarý
onun düþmanýdýr.
Düþmanýna karþý kindarlýðý üstün gelip saldýrgan bir üslupla haber vermemiþtir.
Dostlarýna karþý hissiyatý devreye girerek haberi çarpýtmamýþtýr.
Boyalý erkek ve kadýnlarýmýzýn, siyasilerimizin,
bir þekilde kirlenmiþ insanlarýmýzýn küllüðünü
deþerek, kirli çamaþýrlarýný
ortaya çýkararak, kel baþýnýn týraþýný gözünün önüne
dökerek etrafa kötü koku
saçmamaya dikkat etmiþ,
küllüklerinin güllük olmasý için önemli yazýlar yayýnlamýþtýr.
Bazý haberler doðru olsa bile zamanlama yoluyla
doðru haberden yanlýþa
yönlendirme olur.
Milli Gazete, haberi
verenin kimliðini, kiþiliðini, beslendiði kültürü ve
haber vermekteki gayesini
çok iyi bilmeye ve ona göre yayýn yapmaya özen
göstermiþtir.
Tiraj peþinde koþan gazeteler, çek-senet mafyasý
haberleri, para için adam
öldürenler, para için fuhuþ
yapanlar, para çalanlar, para gasp edenler, para için
siyaset deðiþtirenlerden
haber verirken Milli Gazete, parayý put yapan ve
yaptýranlarýn tedavisi yolunda yayýnlar yapmýþtýr...
Karabel, Nurettin Yiðitle
beraber bu malzemeleri
engelli kardeþlerimize
Ankara Etimesgut`ta törenle kiþilere birebir vereceklerini söyledi. Dursun
Karabel bu yardýmýn
oluþmasýnda bize maddi
manevi desteklerini esirgemiyen tüm iþadamlarýmýza ve tüm duyarlý kardeþlerimize þahsým adýma
ve engelliler adýna teþekkürlerimi sunarým. Allah
hayýrlarýný kabul etsin.
42. sayi sayfalar
08.02.2010
16
I
GMG Kuzey Ruhr Bölgesi Kadýnlar Gençlik
Teþkilatýnýn hazýrlamýþ
olduðu YES 2010 Genç kýzlar tarafýndan çok büyük ilgi gördü.
Yaklaþýk 60 genç kýzýn
katýlmýþ olduðu kampa sahalarýnda uzman deðerli seminerciler teþrif etti.
Ýlk olarak IGMG Kuzey
Ruhr Bölge Baþkaný Murat
Deðerli Vatandaþlarým,
2009 yýlýný üzüntü ve
sevinçleriyle geride býrakmýþ, umut ve beklentilerle
dolu yeni bir yýla girmiþ
bulunuyoruz.
2010 yýlýnýn Baþkonsolosluðumuzun görev bölgesini oluþturan Münster ve
Detmold Valilikleri bölgesinde yaþayan 130.000 dolayýndaki vatandaþýmýza
saðlýk, mutluluk, esenlik ve
baþarýlar getirmesini temenni ediyor, bu vesileyle
hepinize saygýlarýmý ve en
iyi dileklerimi sunuyorum.
T.C. Münster Baþkonsolosu olarak þahsým ve çalýþma arkadaþlarým, geride býraktýðýmýz 2009 yýlýnda siz
deðerli vatandaþlarýmýza
etkin ve süratli bir konsolosluk hizmeti sunmanýn
gayreti içinde olduk. 2006
yýlýnda baþlayarak uygula-
T
.C. Köln Baþkonsolosluðu Türk-Alman Kadýnlar Derneði Baþkan’ý
Vildan Basa ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Diyanet Ýþleri Türk
Ýslam Birliði (DÝTÝB) Genel
Baþkaný Sadi Arslan’a nezaket
ziyaretinde bulundu.
DÝTÝB Genel Merkezi’ni de
ziyaret eden Türk-Alman Kadýnlar Derneði Üyelerine, DÝTÝB Merkez Camii projesi ve
gelinen son aþamalar hakkýnda
sinevizyon eþliðinde sunum yapýldý. Türk-Alman Kadýnlar
Derneði Baþkaný Vildan Basa,
Merkez Cami projesinden çok
etkilendiðini ifade ederek, bitmesini sabýrsýzlýkla beklediðini
söyledi. Basa, “Ýmar edilecek
komplekste ibadet alanýnýn ya-
13:39 Uhr
Seite 16
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
IGMG Kuzey Ruhr Bölgesi Kadýnlar
Gençlik Teþkilatýnda YES 2010
Ýleri "bir mü´minin dünya
hayatýnda olan görevlerini"
seminerini genç kýzlara sundu ve hayat hakkýnda yararlý bilgiler verdi.
Ardýndan Sosyal Pedagog olan Melek Okur-Vural
hazýrlamýþ olduðu Almanca
"Muslim sein oder schein?"
("Müslüman olmak mý ya
da görünmek mi?), "Spieglein Spieglein an der Wand,
wer ist der beste Muslim im
ganzen Land?" ("ayna ayna
söyle bana en iyi müslüman
kim bu dünyada?) ve son
olarak "Wieso, Weshalb,
Warum- Wer nichts tut bleibt stumm!"("Niye, Neden,
Ne için- birþey yapmazsan,
kalýrsýn suskun") isimli konularla genç kýzlarýn çok
büyük ilgisini çekti...
Son olarak Hamburg'da
T.C. Münster Baþkonsolosu
Gürsel EVREN`in Yeni Yýl Mesajý
maya konulan e-konsolosluk, konsolosluk.net
ve çaðrý merkezi gibi
önemli yenilikler konsolosluk hizmetlerinin
kalitesinin arttýrýlmasýna yardýmcý olmuþtur.
Vatandaþlarýmýza
sunulan temel konsolosluk hizmetlerinin
yaný sýra, görev bölgemizdeki Türk toplumunun karþýlaþtýðý sorunlarýn çözümüne iliþkin
çabalarýmýza da aðýrlýk
ve öncelik verdik. Bu
baðlamda baþta eðitim olmak üzere, vatandaþlarýmýzý ilgilendiren tüm konularda bilgilendirme toplantýlarý yaptýk ve bölgemizdeki
Sivil Toplum Kuruluþlarýyla düzenli olarak bilgi alýþveriþinde bulunduk. Yaþanan sorunlarý yerel Alman
makamlarýnýn dikkatine
sunduk ve bunlarýn ýsrarlý
bir þekilde takipçisi olduk.
2009 Eylül ayý içerisinde Münster’i ziyaret
eden Sn. Berlin Büyükelçimiz Ahmet ACET
görev bölgemizdeki
Türk toplumunun sorunlarý ve çözümleriyle
ilgili olarak üst düzeyde yerel makamlarla
yararlý görüþmelerde
bulunmuþtur. Sn. Büyükelçimizin her vesileyle çocuklarýmýzýn ve
gençlerimizin iyi bir
eðitim almasýnýn önemini
vurgulamýþtýr. Bu doðrultuda 2009 eylül ayýnda görev
bölgemizdeki Gymnasiumlarda okuyan ve baþarýlý not
Türk-Alman Kadýnlar Derneði
DÝTÝB’i Ziyaret Etti
nýnda, aðýrlýklý olarak eðitim
ve sosyal birimlerin olmasýndan çok mutlu oldum. Yapabileceðimiz her þeyle yanýnýzdayýz. DÝTÝB Haným Kolu’nu
yapmýþ olduðu hizmetlerinden
dolayý tebrik ediyorum” dedi.
Konuk heyete ziyaretlerinden dolayý teþekkür eden DÝTÝB Genel Baþkaný Sadi Arslan
da konuþmasýnda, “Öncelikli
hizmetlerimizin baþýnda ha-
nýmlarýmýzýn, derneklerimizin
yönetimlerinde atkif olarak yer
almalarýný arzu ediyoruz. Derneklerimizde hanýmlar kolunun
desteðinin olduðu faaliyetler
her zaman büyük ilgi görüyor.
haber
Ýslami Bilim ve Eðitim Enstitüsü Baþkaný ve Ýslam Bilimcisi olan Ali Özgür Özdil genç kýzlara Almanca
olarak kendi hayatý da olmak üzere önemli ve örnek
alýnacak bilgiler sundu. Ayrýca dinlerarasi dialogda dinimizi temsil eden Özdil,
diðer din mensuplarý ile toplantýlarýný anlattý ve örnekler
verdi.
ortalamasýyla bitiren öðrencilere teþvik amacýyla T.C.
Berlin Büyükelçimizin tebrik mesajý ve ödülleri Türk
ve Alman yetkililerin katýlýmýyla yerli ve yabancý basýn önünde verilmiþtir.
Amacýmýz önümüzdeki yýllarda da baþarýlý öðrencilerin sayýsýný arttýrmaktýr.
Görev
bölgemizdeki
Türk toplumundan aldýðýmýz güçle ve görev bölgemizdeki Türk toplumunun
yaþadýklarý bölgelerde hak
ettikleri saygýn yeri almalarýna yönelik çabalarýmýzý
2010 yýlýnda da ayrý kararlýlýkla devam ettirmeyi hedefliyoruz.
Bu vesileyle þahsým ve
baþkonsolosluk mensuplarý
adýna, vatandaþlarýmýzýn
yeni yýlýný tekrar kutluyor,
saðlýk ve esenlikler diliyorum.
Bu konuda da bayaðý bir mesafe aldýk. Eðitim alanýnda da kadýnlarýn önemi büyüktür. Derneklerimizin çoðunda yavrularýmýz için okul öncesi ve okul
derslerine yardýmcý olmak için
kurslar düzenliyoruz. Eðitim
seviyesinin yükseltilmesi ve
daha bilgili, daha eðitimli bir
genç kuþaðýn yetiþmesine öncülük etmek ve gençlerimizin
bilgi çaðýna daha iyi ayak uydurmalarýný saðlamak amacýyla derneklerimizi birer cazibe
merkezi haline getirmenin gayreti içerisindeyiz. DÝTÝB Merkez Camii’nin inþaatýnýn hýzla
devam ediyor. Ýnþallah tamamlandýðýnda hizmetlerimizi daha
geniþ alanlarda sunacaðýz” dedi.
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
dosya
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
Murat ÝLERÝ
- “Tomurcuk derdinde
olmayan aðaç, odundur.”
(N. Fazýl)
Nehir kenarýnda gün
görmüþ, saçý baþý aðarmýþ,
yaþlý bir adam dalgýn dalgýn
hýzla akan suya bakýyordu.
Genç adam yaklaþýp: “Amca, çok dalmýþsýn, neye bakýyorsun öyle?” diye sorunca ihtiyar adam içini çekerek:
“Akan ömrüme evladým,
akan ömrüme bakýyorum.”
demiþ.
Ýnsanýn ömrü, en deðerli
sermâyesi ve en kýymetli
hazinesidir. Ýnsan umduðu
güzelliklere, ulvi hedef ve
gayelere onunla ulaþýr.
Ömür dediðimiz nesne ise
bize ait olan zamanýn, doðum ile baþlayýp ölüm ile
bitmesidir.
Peygamberimizin ifadesiyle: “Bir aðaç altýnda
gölgelenip sonra yoluna devam eden garip ve yorgun
bir seyyah”ýn yolculuk macerasý..”
Þüphesiz ki kopan her
takvim yapraðýyla birlikte,
ömrümüzden bir gün geri
gelmemek üzere gidiyor.
Belki duvardaki takvim
yapraklarýnýn azalmasýndan
haberimiz oluyor ama, ya
ömrümüzün hýzla tükenmesinden, gün be gün sona
doðru yaklaþmasýndan...
Rabbimiz Haþr suresinin
18. Ayetinde mealen þöyle
uyarýyor: “Ey iman edenler! Allah’a karþý gelmekten sakýnýn ve herkes, yarýn için önceden ne göndermiþ olduðuna baksýn.
Allah’a karþý gelmekten
sakýnýn. Þüphesiz Allah,
yaptýklarýnýzdan hakkýyla
haberdardýr.”
Efendimiz (as)de bir hadiste þöyle buyuruyor:
“Hiç bir sabah yoktur ki
tanyeri iki melek þunlarý
söylemeden aðarsýn: “Ey
Ademoðlu! Ben, yeni bir günüm ve senin davranýþlarýna þahidim, o halde beni en
iyi þekilde kullan. Çünki Kýyamet gününe kadar bir daha gelmeyeceðim.”
Hz. Ömer (r.a.) de çerçevelenip her evde duvara
asýlmasý gereken bir sözünde: “Hesaba çekilmeden evvel nefislerinizi hesaba çekiniz ve tartýlmadan önce
amellerinizi tartýnýz.”
Seite 17
[email protected]
Büyük mütefekkir Ýmam
Gazali ise Ýhyasýnda þöyle
uyarýyor: “Allahü Teala
kullarý yaptýklarýndan hesaba çekecektir. Yine bir haberde, günün dörde bölünmesi ve bunun bir bölümünde nefis muhasebesi yapýlmasý istenmiþtir”. (Gazali,
Ýhya 4/728)
Yaratýcý, her mahluka
belli bir süre tesbit ve tayin
etmiþtir. Bu süre içinde yarýna gerekli hazýrlýk yapýlmalýdýr. Kar ve zarar muhasebesini ciddî manada yapmayan kiþiler, iþletmeler,
kurumlar faaliyetlerini saðlýklý olarak sürdüremez.
Uzun vadede ayakta kalamaz. Bir müddet sonra da
müflisler sýnýfýna girmekten
kendilerini alýkoyamazlar.
Dolayýsýyla insana düþen,
yýllýk mali muhasebesini
yapýp ibraz ettiði gibi, hayatýnýn, yaþadýklarýnýn genel
deðerlendirmesini yapýp bir
iç muhasebeden kendisini
geçirmesidir. Ben ne idim,
ne oldum, ne olmalýyým, hatimem ne olacak sorularýna
indinde cevap bulmaktýr.
Kainatýn güneþine dediler ki: “Ey Allah’ýn Resulü!
Hangi ömür ve kimin ömrü
daha güzeldir” mübarek
dudaklarýndan þu sözler tarih sayfalarýna dökülür: “En
güzel ve hayýrlý ömür, uzun
olup, güzel ve hayýrlý iþlerle
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
Ömrün
Muhasebesi
dopdolu olan ömürdür. En
kötü ve hayýrsýz ömür ise,
uzun olup, kötü, hayýrsýz,
çirkin, amellerle, doldurulmuþ, dikenlerle örülmüþ,
heba edilmiþ ömürdür...”
Kýymetli
dostlar
zamaný kullanmada insanlar
iki kýsýmdýr:
Daima yarýn bir þeylere
baþlýyacaðýný düþünen zavallý, hayalperest, düþ kýrýðý
grup.
Þimdi harekete geçmeye
hazýr harika grup. Bu grup
için yarýn diye bir þey yoktur.
Bir mümin için bu gün
dünden, bu yýl geçen yýldan
daha iyi olmalý, daha baþarýlý geçmelidir. Zaman ve mekana baðlý kalmadan her
aný, her fýrsatý sevap hanesine yazdýrmak için deðerlendirir. Zira o iki günü birbirine eþit olan ziyandadýr, kýyametin kopacaðýný bilsen
bile elindeki fidaný dik, düsturlarýna inanýr.
Öyleyse,
1-Peygamber Efendimiz
(s.a.v) kýyamet günü kiþinin
tüm yaptýklarýndan sorgulanýp hesaba çekilmedikçe
mahþer yerinden ayrýlamayacaðýný bize haber vermektedir.
Yeni bir yýla girmiþken
geçen yýldan bu zamana kadar kendimiz, aile efradýmýz, yaþadýðýmýz toplum
için ne gibi faydalý ameller,
güzel iþler yaptýk? Yahut
kendimize, topluma, insanlara ne gibi zararlarýmýz dokundu? Ýyiliklerimizi artýrmak, yanlýþlýklarýmýzý düzeltmek için böyle bir deðerlendirme yapmalý, inancýmýzýn haram ve yasak kýldýðý bir takým günahlarý iþlediysek onlara tövbe etmeli ve katiyyeten vazgeçmeliyiz. Allah’a karþý görevlerimizde, eksikliklerimiz kusurlarýmýz varsa onlarý telafi
etme yoluna girmeliyiz.
Ömrümüzün kalan kýsmýnda Allah`ýn razý olduðu iþleri ve iyilikleri yaparak geçirmeye yönünde çaba sarfetmeliyiz.
2- Siz kendinizi deðiþtirmedikçe, Allah’ýn sizin
hakkýnýzdaki kararýný deðiþtirmediðinin bilinciyle, baþarýsýzlýðýn en büyük nedenleri olan cehalet, ataletle
mücadele ederek, bu baðlamda ilmimizi, anlayýþýmýzý artýrmalý, bilgi hazinemizi
geniþletmeli, bize verilen
yetenekleri, becerileri hayýr
yolunda geliþtirip, arkamýzda bir iz býrakmak, hayýrlý
eser dikmek, neticede gök
kubbe altýnda hoþ bir sada
býrakmanýn mücadelesini
kararlýlýkla sürdürmeliyiz.
3- Yaþanmýþ olay ve hadiselerden gerekli dersi çýkarýp ayný hatalarý tekrar et-
17
memek, zira bir mümin bir
delikten iki kez ýsýrýlmamalýdýr.
4- Ýyiyi, güzeli, faydalýyý, hakký ve haklýyý, dinine,
diline, etnik kökenine bakmaksýzýn mazlum ve maðduru savunmalý, hak ve adaletten þaþmamalý, salihler
topluluðundan asla ayrýlmamalýyýz.
5- Ýhtiyarlýk Gelmeden
Gençliðin,
Hastalýk Gelmeden
Saðlýðýn,
Fakirlik Gelmeden
Zenginliðin,
Ýþler Sýkýþmadan
Boþ Vaktin,
Ölüm Gelmeden
Hayatýn” kýymetini bilmeliyiz.
Kýsacasý;
Ya Bir Yol Bulmalý,
Ya Bir Yol Açmalý,
Ya da Yoldan
Çekilmeliyiz.
Sözün hülasasý olarak
kitaplarýn zübdesi olan
Kur`andan bir sureyle noktalýyalým.
“Asra yemin olsun ki,
insan mutlak bir hüsrandadýr; ancak o kimseler
baþka ki, iman edip sâlih
ameller iþlediler, birbirlerine Hakk’ý tavsiye ettiler
ve birbirleriyle sabýr
husûsunda vasiyetleþtiler.” Asýr Suresi
Milli þairimiz M Akif,
Ýmam Þafii`nin tabiriyle insanlýða kafi gelecek bu sureyi celileyi þu muhteþem
mýsralarýyla yorumluyor.
Hani ashab-ý kiram
ayrýlalým derlerken,
Mutlaka “Sure-i vel’asrý”
okurmuþ, bu neden?
Çünkü meknun o büyük
surede esrâr-ý felâh
Baþta imaný hakiki geliyor sonra selâh;
Sonra hak, sonra sebât.
Ýþte kuzum insanlýk,
Dördü birleþti mi yoktur sana hüsran artýk,
Mehmet Akif Ersoy, Safahat, s.382
Sahip olduðu nimetlerin,
aldýðý-verdiði her nefesin
hesabýný vereceðinin bilinciyle, plânlý-pogramlý; sonuçta piþman olmayacaðý
bir hayatý yaþayanlardan
olabilmek dileðiyle.
42. sayi sayfalar
08.02.2010
18
I
13:39 Uhr
Seite 18
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
GMG Köln Bölgesi
geçtiðimiz günlerde
Geniþletilmiþ
Þube
Baþkanlarý ve Birimleri
toplantýsýnda biraraya geldi. Yoðun katýlýmýn gözlendiði toplantýya Kadýn Kollarý ve Gençlik Teþkilatý da
katýldý. 2009 yýlýnýn deðerlendirmesi niteliðindeki
toplantýya IGMG Köln
Bölgesi Ýrþad Baþkaný Selahattin Demirci`nin okuduðu Kur`an-ý Kerim ile
baþlandý.
Yapýlan yoklamanýn ardýndan IGMG Köln Bölge
Baþkaný Kemal Ergün açýlýþ konuþmasýna herkesin
Hicri yýlýnýn hayýrlara vesile olmasýný temenni ederek
baþladý. Sözlerine; yaþadýðýmýz topluma karþý yerine
getirmek zorunda olduðumuz görevlerimizi, ümmet
bilinci ile ve dimdik duruþumuzla gerçekleþtirdiðimizi ve karþýlýðýný Allah
katýnda alacaðýmýzý söyledi. Hac ve Kurban organizasyonlarýna deðinen Ergün bu çalýþmalarýn artarak
bugüne geliþini anlattý. Bu
organizasyonlarda emeði
geçenlere teþekkür ederek
baþarýlarýn devamýný diledi
ve Köln Bölgesinin Avrupa
çapýnda ilkler arasýnda yer
aldýðýný belirtti. Sýrasýyla
Ev Sohbetleri çalýþmalarýna, 20 Þubatta düzenlenecek Kutlu Doðum salon
programýna, Uyum Meclisi
çalýþmalarýna ve hizmet
2010 çalýþmalarýna deðine-
A
IGMG Kuzey Ruhr Bölgesi
Geniþletilmiþ BYK`lar Toplantýsý
çýlýþ Kur`an-ý Kerimi ile baþlayan
programda
IGMG Kuzey Ruhr Bölgesi Teþkilatlanma Baþkaný Ufuk Ulun eksiksiz
katýlýmdan
dolayý
BYK´yý Gençlik Teþkilatýný Kadýn Kollarý Teþkilatýný tebrik etti.
Teþkilatýn ana hedeflerini maddeler halinde hatýrlattý.
IGMG Kuzey Ruhr
Bölge Gençlik Baþkaný
Abdulkerim Iþýk gençlik
hakkýnda bilgiler vererek
gelecek yoðun programlarýný açýkladý.
KÖLN BÖLGESÝ GENÝÞLETÝLMÝÞ
ÞUBE BAÞKANLARI TOPLANTISI
IGMG Kuzey Ruhr
Bölge Kadýn Kollarý Baþkaný Y.Cýbaþmaz Hanýmefendi de bölge kadýn
kollarýnýn faaliyetlerini
anlattý.
Birim baþkanlarý birimleri hakkýnda açýklamalar yaparak gelecek faaliyetlerini dile getirdiler.
IGMG Kuzey Ruhr
Bölge Baþkaný Murat Ýleri: “Takým ruhu ile inþaallah birimle ilgili bütün
çalýþmalarýn daha iyi ola-
rek sözlerini bitirdi.
Daha sonra Eðitim birimi ayrýlarak eþ zamanlý devam eden toplantýda IGMG
Genel Merkez Eðitim Baþkaný Mehmet Gedik bir seminer verdi. Eðitim deðerlendirilmesi, Aile Eðitim
seminerleri, Eðitim Baþkanýnýn görevleri, bir Eðitimci nasýl olmalý, ders yardýmlarý, ana okullarýnýn
oluþumu, öðrencilerin yarýþmalara hazýrlanmasý iþlenen konular arasýndaydý.
Devam eden ana toplantýda Birim Baþkanlarý ken-
caðýna inanýyorum, rüzgarýn nerede estiði deðil
yelkenlerin nereye açýldýðý önemlidir. Çýktýðýmýz
bu hizmet yolculuðunda
hep beraber yürümek için
çabalýyoruz, ben olamasam da olur demeyeceðiz.
Taþýdýðýmýz yükün farkýna vararak ve bu yükü tek
bir kiþinin üzerine yüklemeden taþýyan kiþiye yardým ederek hareket etmeliyiz. Çünkü kuvvet ve
baþarý ancak birlikten do-
di birimleri hakkýnda deðerlendirme yaptýlar, ileriye dönük projelere deðinerek bilgiler verdiler.
Daha sonra mikrofona
Maide-i Kur`an Koordinatörü Ali Börek davet edildi.
Ali Börek konuþmasýna
Kur`an’dan ayetler okuyarak baþladý. Gayemizin Allah’ýn dinine hizmet etmek
olmasý gerektiðini vurgulayarak, Allah’ýn dinine hizmetin nasýl olacaðýný ayet
ve hadislerle açýklayarak
izah etti ve insanoðlunun
kibirden, gururdan kesin-
ðar” diyerek ve konuþmasýnýn ardýndan seminerini
haber
likle uzak olmasý gerektiðini üstüne basarak söyledi.
Ardýndan
mikrofon
IGMG Genel Baþkan Yardýmcýsý ve Teþkilatlanma
Baþkaný Sami Ganioðlu’na
verildi. Ganioðlu konuþmasýnda üyelik çalýþmalarýna deðindi ve Genç Kýzlar Teþkilatýnýn hayýrlý olmasýný diledi. Günümüzde
yapýlan entegrasyon projelerinin altýnda asimilasyonun belli olduðunu söyleyerek genç kýzlarýmýzýn
maruz kaldýðý sorunlara ve
çözüm önerilerine deðinerek baskýlarýn bizleri yýldýramayacaðýný ifade etti.
Kapanýþ Kur`an-ý Kerim’ini okuyan IGMG
Köln Bölge Baþkaný Kemal
Ergün yaptýðý duanýn ardýndan çalýþmalarýn hayýrlara vesile olmasý dileði ile
katýlanlara teþekkür etti.
Bölge tarafýndan hazýrlanan ikramýn ardýndan
program sona erdi.
de sunarak programýna
son verdi.
Toplantý yine okunan
güzel bir Aþr-ý Þerif ile
sona erdi.
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
Seite 19
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
Seite 20
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
Seite 21
42. sayi sayfalar
08.02.2010
22
H
ayat Gazetesi olarak yine her ay olduðu gibi Nord
Rhein Westfalen eyaletinin
güzel ve nadide camilerini
tanýtmak için yollardayýz.
Bu ayki duraðýmýz IGMG
Troisdorf Selimiye Camisi.
Troisdorf Kasabasý Köln
ve Bonn þehirlerinin arasýnda bulunmaktadýr.
1977 yýllarýnda Türkiye’den iþçi olarak gelen
gurbetçilerimizden 7-8 kiþi
bir araya gelerek teþkilat
çalýþmalarýna baþladýlar.
Ýki yerde yer kiralayarak
Camii çalýþmasý baþladý.
Ýlk cemiyet baþkaný olarak
Ali Þeker görev yaptý. Daha sonra baþkanlýða Abdurrahman Bayraktaroðlu
ondan sonra Ýhsan Köylüoðlu seçildi. Bu dönemde
cemaatin de isteði ile teþkilatýmýz kendi yerini aldý.
Cemaatin maddi ve manevi
B
u kez çýðlýklar çok
uzaklardan, okyanus ötesinden Haiti’den geldi.
Son 200 yýlýnýn en þiddetli depremiyle yýkýlan
Haiti’de ölü sayýsýnýn yüzbinleri bulabileceði belirtiliyor. Dünyanýn en fakir
ülkelerinden Haiti yakýnlarýnda meydana gelen 7,0
þiddetinde deprem ülkeyi
yerle bir etti. Baþkent PorAu-Prince’deki bir çok binayý harabeye çevirdi.
Yýkýntýlar altýnda çýka-
13:39 Uhr
Seite 22
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
TROÝSDORF SELÝMÝYE CAMÝÝ
gayretiyle bankadan
borç alýnmadan cami
sýfýrdan minareli olarak
yapýldý. Temel atma törenine Prof. Dr. Necmettin Erbakan da katýlmýþtýr.
1993´den beri hizmetlere burada devam
edilmektedir. 2005´den
beri Cemiyet Baþkanlýðýný Sadýk Arý yürütmektedir. Troisdorf cemiyeti irþad ve eðitim
faaliyetlerine kurulduðu tarihten bu yana hafta sonlarý ve tatillerde
erkek ve kýz çocuklarýna K.Kerim, Temel bilgiler, Ahlak dersleri verilerek devam ediyor.
Bay ve Bayan eðitimcilerle devam eden kurslara
190 tane çocuðumuz devam etmekte. Ayrýca ana
okulu, akademi (kýzlar) ve
öyle namazýndan önce tefsir, fýkýh, akaid ve hadis
dersleri cemaate verilmektedir. Her yýl düzenlenen yarýþmalara
talebeler yetiþtirilmektedir. Gençlere yönelik
faaliyetlerde ise ev sohbetleri, yýlda 2 kere futbol turnuvalarý düzenlenmektedir. Senede bir
defa kayak organizasyonu ve geziler tertip
edilmektedir. Gençlerin
kendi faliyetlerini yürütebildikleri güzel bir
lokalleri mevcut. Kadýn
Kollarý da faaliyetlerine
diðer camiilerde olduðu gibi, ev sohbetleri
hastane ve ev ziyaretleri, Kur`an-ý Kerim kurslarý
ve kermesler düzenleyerek
eksiksiz yerine getirmektedir. Yapýlan diðer hizmetler
Haiti`ye Acil Yardým!
rýlmayý bekleyen on binlerce ceset var. On binlerce
insan yaralandý kendilerine
uzanacak merhem beklemektedir. Milyonlarca
insan evsiz kaldý,
aç kaldý ve susuz
kaldý. Bir lokma
ekmek ve bir
damla su beklemektedir. Anasýz-babasýz kalan
çocuklar sokaklarda ne yapacaðýný ve nereye gideceðini bilemeden çaresizlik
içinde hýçkýrarak aðlamaktadýr. Haiti’de umutlar tükenmekte ve hayat durmak
üzere..
Þimdi yardým elini uzatma zamaný!..
Þimdi çýðlýklarý duyma zamaný!
Þimdi yaralarý sarma zamaný!..
tanýtým
ise kilise, okul ve benzeri
kurumlarla karþýlýklý iletiþim kurulmuþ, her sene düzenli olarak açýk cami günü tertip edilmektedir. Ayrýca Troisdorf Selimiye cemaati “camiimiz multi kültürel yapýya sahip, çevremizde dünyanýn hangi ülkesinden müslüman varsa
üyemiz ve cemaatimizdir”
diyorlar. Cemaat olarak
Troisdorf da bulunan diðer
camii, dernek, kuruluþ ve
resmi makamlarla karþýlýklý diyalog içerisinde görüþülmektedir.
Hayat gazetesi olarak
Troisdorf Selimiye camisine, yönetim kuruluna ve
cemaatine bizleri en güzel
þekilde aðýrladýklarý ve kapýlarýný açtýklarý için teþekkür ederiz.
Hizmetlerinin artarak
ve devamýný dileriz.
Þimdi insanlýðýmýzý bir
daha hatýrlama zamaný!..
Bu kez de dünyanýn batý bölgesine gönül köprüleri kurma zamaný!..
Dünyanýn her hangi bir
köþesinde dini, ýrký ve görüþü ne olursa olsun yardýma muhtaç insanlara ulaþma ilkesinde olan Uluslararasý Ýnsani Yardým Teþkilatý (IHH), þimdi de Haiti’deki muhtaç insanlara
yardým ulaþtýrmak için
kampanyayý baþlatmýþ bulunmaktadýr.
42. sayi sayfalar
08.02.2010
röportaj
Ýskender Güngör Kerpen
Hakký bey, bize kendinizi tanýtýr mýsýnýz?
Efendim ben 1980 yýlýnda Almanya`ya geldim.
1982 yýlý itibariyle de teþkilatta sýrasýyla Müteþebbis
Heyet Baþkanlýðý, Hessen
Bölgesi Gençlik Kollarý
Bölge Yürütme Üyeliði,
Rhein Saar Bölgesinde
Gençlik Teþkilatý kurucu
Bölge Baþkaný yine Rhein
Saar Bölgesinde Kurucu
Bölge Baþkanlýðý görevlerinde bulundum. Tabiî bütün bunlarý fahri olarak yürüttüm. Bunun yanýnda
müteahhitlik iþlerine de burada olsun Türkiye`de olsun devam ettim. 2008 yýlýnda da Genel Baþkanýmýz
Yavuz Çelik Karahan
Bey`in ricasý üzerine ki burayla iliþkimizi kesip evi
dükkaný kapatmýþtýk ki, yeniden dönüp Genel Baþkan
Yardýmcýlýðý, Hac Umre ve
Seyahat Baþkanlýðý göreviyle Teþkilata yeniden
dönmüþ olduk. Bu birimde
özellikle Tahir Köksoy kardeþimiz gibi görevini iyi
bilen birisiyle çalýþmak iþimizi oldukça kolaylaþtýrdý.
Hac ve Umre Seyahat
biriminizden biraz bahseder misiniz?
Þu anda Ýslam Toplumu
Milli Görüþ Teþkilatlarý
Batý Avrupa, Kanada ve
Avustralya`da örgütlenmiþ
durumda. Buna Ýngiltere de
dahil. Dolayýsýyla bu ülkelerin tamamýndan hacý ve
umreci götürüyoruz. Malumunuz olduðu üzere Hac
ve Umre çalýþmalarýmýz
2009 yýlýndan itibaren bir
Milli Görüþ kuruluþu olan
“IGMG Hac Umre Seyahat
Gmbh” adý altýnda kurduðumuz bu þirket tarafýndan
yürütülmektedir. Dolayýsýyla Almanya`dan Avusturalya`ya kadar hac kotalarýný kullanmaktadýr. Genel
olarak bu seyahatlarýn düzenlenmesi, fiyatýn belirlenmesi, Suudi Arabistan‘daki otellerin tutulmasý,
Teþkilat‘ýn bütün birimlerinde alan hizmetinin verilip, teknik hazýrlýklarýn yapýlmasý, kayýtlarýn alýnmasý, uçaklarýn uçuþ planlarýnýn planlanmasý, havaalanlarýndaki organizasyonlar
13:39 Uhr
Seite 23
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
IGMG Hac ve Umre Gmbh Genel Müdürü Hakký Çiftçi
Hac ve Umre Milli Görüþ ile yapýlýr
gibi tüm görevler bizim birimimiz tarafýndan gerçekleþtirilmektedir. Hac organizatörlüðü ise hac esnasýnda hizmet veren bir birimdir. 2004-2005 yýllarý
itibariyle Hac Organizatörü, diðer bir deyiþle Hac
Emiri olarak, Kemal Ergün
kardeþimiz bu birime çok
ciddi katký saðladý ve saðlamaya da devam ediyor.
Kendisine hizmetlerinden
dolayý teþekkür ediyorum.
Hacdaki yer hizmetlerinden tutun da, görevlilerin
seçilmesi noktasýna kadar
Hac Emirimizle beraber
çalýþýp karar veriyoruz.
Merkez Ofis büro müdürümüz Tahir Köksoy bey,
Mustafa Göksu bey Suud
Sorumlusu, Cengiz Daðdeviren bey hac esnasýnda
Mekke sorumluluðunu yürütüyor, Ýsmail Sivri bey
Cidde Havaalaný sorumluluðumuzu aðýrlýklý olarak
yürütüyor. Ýþte böyle bir organiyasyonumuz var. Ortaklaþa yürüttüðümüz bir
yapýmýz var. Alt üst birim
diye hiçbirimizin kaygýsý
yok. Hiyerarþik bir yapý
içerisinde, görev paylaþýmýyla abi kardeþ iliþkisinine dayanan saðlam bir yapý
oluþturduk. Hepimizin tek
bir gayesi var; Cenab-ý Al-
lah`ýn rýzasýný kazanabilmek. 2009 yýlýnda Allah
nasip etti 40. Organizasyonu tamamladýk. Dolayýsyla
Milli Görüþ Teþkilatlarýnýn
Hac Organizasyonu bir
marka oldu. Bu marka; tamamen 40 yýl boyunca bu
organizede görev alanlarýn
ortak emeði olup, bütün
kardeþlerimizin özverili çalýþmasý, gayretleri, yaptýklarý hizmetleri ibadet aþkýyla yapmalarý, bu çalýþmalarýna ruh ve heyecan katmalarýyla gerçekleþmiþtir. Dolayýsla bütün kardeþlerimize teþekkür ediyoruz, ahirete gidenlere ise Allah`tan
rahmet diliyoruz.
Geçtiðimiz hac mevsiminde Kabe Ýmamý
IGMG Hac Organizasyon Merkez‘ine bir ziyarette bulundu. Böyle ayrýcalýklý bir misafiri aðýrlamak sizleri heyecanlandýrdý mý?
Normal þartlarda Kabe
Ýmamlarýnýn böyle bir geleneði ve ziyaret alýþkanlýðý,
onlarýn çalýþma usullerinde
yok. Kabeyi Muazzamada
namaz kýldýrmakla meþguller. Teþkilatýn yýllardýr disiplinli özverili çalýþmalarý,
Suud Yönetimi tarafýndan
takdirle karþýlanmýþtýr. Elbette 2,5 milyon hacýnýn
içerisinde bizim götürdüðümüz 10 bin hacýnýn esamesi okunmaz. Ancak kardeþlerimizin ortaya koyduklarý disiplinli çalýþma
düzeni Suud Makamlarýnýn
sürekli dikkatini çekmektedir. Yani ciddi bir organize
ortaya koyan, her yanýyla
dört baþý mamur bir baþka
organize de yok. Zaten 10
kiþiye bir görevli hizmet
veriyor. Bu da dikkatleri
çekiyor. Çünkü hiç bir yerde hizmetler aksamýyor.
Suud makamlarýna þikayet
gitmediði gibi övgüyle
bahsediliyor. Orada zaten
“Mektep” denilen haccýn
alan hizmetlerini yürüten
mutavvýflardan oluþan bir
kurul var. Dolayýsýyla her
organizeye bir mutavvýf
atanýyor. Pasaportun girdisi
çýktýsý, haccýn bütün organizasyonuyla görevli ki
eðer hac organizeleri düzgün bir çalýþma ortaya koymazlarsa, mutavvýflar aþýrý
derecede yoruluyor. Çünkü
hac ibadetinin yapýlmasý
gerekiyor, bunun yapýlmasýndan da Mektep sorumlu.
Milli Görüþ organizesinde
ise tabiri caizse Mutavvýflar yan gelip yatýyorlar.
Çünkü biz hiç iþ býrakmýyoruz. Bu da tabiî dikkatlerden kaçmýyor. Mutav-
23
výflar Hac Bakanlýðýyla çalýþýyor. Bunlarýn her yýl hac
deðerlendirmeleri oluyor
en ince ayrýntýsýyla bu bilgiler bir merkezde toplanýyor. Teþkilatýmýza zaten her
yýl teþekkür belgesi geliyor.
Bu yýl yine Suud Berlin
Büyükelçiliði tarafýndan
Teþkilatýmýza bir teþekkür
belgesi gönderildi. Bu ayrýntýyý hiç ihmal etmiyorlar.
Ýþte bütün bu öz verili çalýþmalar görevlilerin sabýrlý
hizmet aþký gibi konular bir
merkezde toplanýyor. Hac
Emirimizin de giriþimiyle
Kabe Ýmamý, Mekke‘deki
irþad çadýrýmýzý ziyaret ettiler. Bu belki Mekke`de
bir ilktir, ayrýcalýktýr, bizim
için de þeref olmuþtur elhamdulillah. Yani iki yýldýr
üst üste oradayým, kiminle
görüþseniz herkes Milli
Görüþü tanýyor. Tabiî benim bahsettiðim taným ifadesi, resmi makamlarýn
hangi birimine giderseniz
gidin oralarda tanýmayan
yok anlamý için vurguladým. Bireysel planda ise insanlar bizden zaten vazgeçmiyor.
Geçtiðimiz
yýlki
IGMG hacýlarýnýn yaþ ortalamasý kaç oldu. Diðer
organizasyonlarla kýyaslandýðýnda ortalamanýz
nasýl?
Tabi biz bunu sürekli takip ediyoruz. Geçtiðimiz
yýl yaþ ortalamasý umrecilerde 24 idi. Hacda da ortalamamýz 45 ila 46 yaþ ortalamasý olan hacýlara hizmet
verdik. Bundan 5-6 yýl önce ise yaþ ortalamamýz 52
civarýndaydý. Bu yýlki en
genç hacýmýz 14 yaþýnda
Avusturya‘dandý. Avrupa‘da yüklü miktarda genç
nüfusta hac talebi var. Bizler Avrupa‘daki kota uygulamasýndan dolayý, talebin
ancak yarýsýný karþýlayabiliyoruz. Hac daha ifa edilmeden bir sonraki yýlýn kotasýnýn yarýsý dolmuþ oluyor. Bu gün itibariyle bütün
bölgelerden haberler gelmeye baþladý ki, kontenjanlarýmýz dolmuþ durumda.
Vatandaþlarýmýz ek var mý
diye þimdiden sormaya
baþladýlar.
Bir de “Hac tercihlerinde, bize daha çok teþ-
42. sayi sayfalar
08.02.2010
24
kilatýmýz dýþýndaki müslüman kardeþlerimiz raðbet gösteriyor” deniyor,
bu doðru mu?
Evet doðru. Bizim teþkilatýmýzla hiç bir baðý olmamýþ bizi tanýmayan, teþkilatýmýzýn hizmetlerinden istifade etmemiþ kardeþlerimiz
bir þekilde hacca gitmeyi
tercih ederlerse öncelikle
Milli Görüþü tercih ediyorlar. Ancak biz de yer yoksa
baþkalarýyla gidiyorlar. Bunu biz, birebir bu kardeþlerimizin kendi ifadelerinden
öðreniyoruz. Mesela bu yýl
bize Güney Bavyera bölgemizden bir bacýmýz geldi.
2009 yýlýnda ilk defa bizim
umre organizemizle umreye gitmiþ, daha evvel ise 12
defa hacca gitmiþ. Bu kardeþimiz bu yýl 10 tane bayaný toplamýþ bizimle hacca
geldiler. Bunun gibi bize
geliyor ya da telefon açýyorlar, biz Milli Görüþü tanýmýyorduk ilk defa Hacda
sizleri tanýmýþ olduk. Sizle
yaptýðýmýz ibadeti sevdik,
haccý sevdik, bize bunlarý
tattýrdýnýz, Allah razý olsun
diyorlar. Bu gibi yüzlerce,
binlerce tebrikler alýyoruz.
Sizinle hac yapan hacýlarýn istisnasýz tamamý
organizasyonunuzdan
memnun olduklarýný söylüyorlar. Fakat bu yýl hac
dönüþü bazý kafilelerin 68 saat havaalanýnda bekledikleri olmuþ. Bunlara
ne dersiniz?
Bu yýl maalesef H1N1
virüsünden dolayý bir takým
aksamalar oldu. Bazý uçak
seferlerinin iptali vs gibi
konular söz konusu oldu.
Ayný þekliyle Avrupa‘dan
uçuþlar noktasýnda sebebi
tamamen bizim dýþýmýzdaki
geliþmelerden kaynaklanan
beklemelerimiz oldu, doðrudur. Maalesef yukarýda
da deðindiðim gibi bu gecikmeler tamamen bizim
irademizin dýþýnda geliþti.
Ayrýca bu yýl havayollarýnýn dýþýnda Suud makamlarýndan da kaynaklanan kýsmi gecikmeler oldu. Ama
biz uçuþlarla ilgili bundan
sonra olmasý muhtemel sýkýntýlarý asgariye indirmek
için görüþmelerimizi devam ettiriyoruz.
13:39 Uhr
Seite 24
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
Avrupadaki ya da bizim havaalanlarýmýzdaki
gibi Suudi Arabistan‘da
da Domuz gribiyle alakalý
tedbirler alýndý mý?
Biliyorsunuz dünyada
bir panik havasý oluþtu. Biz
elhamdülillah Ramazan
ayýnda da oradaydýk. O zamanlarda da dünyada griple
ilgili bir hava estiriliyordu.
Dünyanýn 170 ülkesinden
her yaþam biçiminden gelmiþ insanlar beraberce oruç
tuttular, Harem-i Þerifin
içerisinde de milyonlarca
insan beraberce nefes nefese namaz kýldýlar, Allaha
þükür ki böyle bir vakaya
biz rastlamadýk. Dolayýsýyla gördük ki bu Domuz gribi meselesi tamamen propagandadan ibaretmiþ. Deðilse, deðil onbinlerce yüzbinlerce insanýn ölmesi gerekirdi. Ama biz yine de
tedbir açýsýndan hacýlarýmýza maskeler daðýtttýk. Avrupadan otellerimizin katlarýna dezenfekte stendeleri
götürdük. Giriþ çýkýþlara
asasörlere yerleþtirip hacýlarýmýza da söyledik. Tabi
bu bu yýla mahsus deðil her
zaman bu dezenfekteye ihtiyacýmýz var. Ama bu yýl
daha bir özen gösterdik.
Bizden baþka da bu dezenfekte stendelerini kullanan
teþkilat olmamýþ. Bu konuda da „Ýlkler“ sahibi teþkilatýmýz bir ilki daha baþlatmýþ oldu.
Bir de bu son iki üç yýlda hac ücretleri dikey bir
çýkýþla oldukça yükseldi.
Bu fiyat artýþýný sebebi
ne?
Evet son iki yýldýr hac
ücretlerinde ciddi bir artýþ
oldu. Bunun nedeni baþta
Harem-i Þerifin etrafýnda
bir imar deðiþikliðine gitti
Suud hükümeti. Dolayýsýyla Harem-i Þerifin etrafýndaki otelleri yýktýlar. Bize
gelen bilgiye göre 600 bin
insanýn yatabileceði kadar
oteller yýkýldý. Doðrudur,
hakikaten yýkým hala devam ediyor. Oraya farklý
bir görünüm vermek için,
yeni binalar ve yeni dizaynla ilgili ellerinde projeler
var. Bu otellerin yýkýlmasýndan ve yýkýlanlarýn yerine de yeni bina yapýlmamýþ
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
olmasýndan dolayý otel fiatlarý % 100‘ün üzerinde bir
artýþ gösterdi. Bu birinci sebep ikinciye gelince, 2008
yýlýnda Dünyada‘ki genel
gýda fiyatlarýndaki artýþdan
dolayý Suud‘daki gýdalarýn
da artýþý ikinci bir etken oldu. Biliyorsunuz hacýlarýmýza üç öðün yemek veriyoruz. Eskiden bu yemek
olayý yoktu. Hiyejenik þartlarý bir tarafa, hacýlarýmýz
yemek yiyecekleri yerleri
bulmakta güçlük çektiklerinden, ibadetlerinde aksamalar oluyordu. Bu gün ise
açýk büfe þekliyle sabah
06.00‘dan gece 24.00‘e kadar üç öðün her zaman Hacýlarýmýzýn yemek yeme
imkanlarý var. Dolayýsýyla
bu ikinci faktör oldu hac fiyatlarýnýn yükselmesinde.
Bir de son olarak Havayolu
þirketlerinin fiyatlarýný artýrmasý da fiyatlarýn artýþýný
tetikliyen bir baþka neden
oldu. Ýster istemez bütün bu
artýþlarý fiyatlara yansýtmak
zorundasýnýz. Zira IGMG
Hac Organizesi kar amaçlý
organize yapan bir kurum
deðildir. Ýslam`ýn 5 temel
esasýndan biri olan Haccýn
en iyi þekilde ifa edilebilmesi için, dini bir cemaat
olan teþkilatýmýz tarafýndan
insanlara yardýmcý olmak
amaçlý sunduðu bir hizmettir. Hacýlarýn doya doya bu
hazzý yaþamalarý için bu
hizmetleri yapýyoruz. O
yüzden dýþ faktörlerden gelen artýþlarý fiyatlarýn içerisine mecburi yansýtýyoruz.
Bunlar zaruri artýþlar oldu.
Fiyatlarýn artýþýnda hakikaten bizler de zorlandýk. Zira
Avrupadaki insanýmýzýn geçim þartlarýný biliyoruz. Bu
fiyat artýþlarý gayri ihtiyari
tamamen bizim dýþýmýzdaki
geliþen olaylardan kaynaklandý.
Bildiðimiz kadarýyla
önceleri Suud ya da Alman havayolu þirketlerini
kullanýyordunuz. Uçuþlarýnýzý þimdi neden Türk
Hava Yollarý ile yapýyorsunuz?
Biz 12 ülkeden Hac organizesi gerçekleþtiriyoruz.
Hamburg‘taki
hacýyý
Frankfurt`a taþýmak Almanyanýn içinde 700 km
yol kat etmesi demek. Bir
Güney Fransa‘dan Parise,
Lyon‘a taþýmak, Kuzey
Fransa`ya taþýmak, hacýlarýn kendi yaþadýklarý ülkelerde 1000 km‘ye varan yol
kat etmeleri zorunluluðunu
beraberinde getiriyor. Demek istediðim o ki Türk
Hava Yollarý‘ndan baþka
Avrupa`nýn neredeyse tüm
merkezlerinden uçuþ yapan
bir baþka filo yok. Bir de
üstüne üstlük kendi ülkenizin þirketi. Ýþte asýl saðladýðý uçuþ avantajýndan dolayý
hacýlarýmýzý bulunduklarý
þehirden alýyoruz, Ýstanbul‘da büyük kafileler halinde birleþtirip Arabistan`a
uçuruyoruz. Büyük kafilelerimizi zaten direk buradan yolluyoruz. Tahir bey
kardeþimiz az önce önemli
bir ayrýntýyý hatýrlattý. Bizim hacýlarýmýzýn kahir ekseriyeti Türkiye`de yaþadýðýndan Türk Hava Yollarý
bizlere dönüþlerde Türkiye`de kalma, ayný biletle
tekrar dönme imkaný saðladýðýndan, ayrýca bir avantaj
daha saðlamýþ oluyor. Bir
de son yýllarda oturttuðumuz yeni uçuþ programýna
göre Medine`ye gidecek
olan hacýlarýmýzý direk oraya uçuruyoruz. Cidde‘ye
gidecekleri de direk Cidde‘ye uçuruyoruz. Böylece
önceki yýllarda olduðu gibi
Suud içerisinde gereksiz
yere 500 km varan kara
yolculuðunu hacýlarýmýz
yapmamýþ oluyor. Bu da
zorlu hac ibadetinin meþakkati yanýnda baþka bir kolaylýk olarak karþýmýza çýkýyor. Bizler de bütün bu
saydýðýmýz avantajlardan
dolayý THY`yý tercih ediyoruz.
Geçtiðimiz günlerde
Umre fiyatlarý ve programýnýzý açýkladýnýz. Þu ana
kadar talep nasýl. Bir de
gelecek yýl 2010 hac kayýtlarýnýz baþladý mý?
Hac kayýtlarýmýz neredeyse bir yýl önceden doluyor. Özellikle IGMG ile
Hac yapmak istiyen kardeþlerimiz kayýtlarýný bir iki yýl
önceden yaptýrýyorlar. Biz
de kayýt hiç bir zaman durmuyor, sürekli müracat oluyor, Hac bitiyor Umre baþ-
röportaj
lýyor. Maalesef Avrupadaki
Müslümanlar Umreyi müstakil bir ibadet olarak algýlamakta zorlanýyorlar. Halbuki Efendimiz “Umre küçük Hacdýr” buyuruyor.
“Diðer Umre ile arasýndakilere keffarettir” buyuruyor. Hac senenin bir vaktinde yapýlýyor. Umre ise her
zaman yapýlabiliyor. Fiyatlar Hac‘da Umre‘nin neredeyse üç katý civarýnda.
Umre manevi bir eðitimdir.
Avrupa‘daki kardeþlerimizi
sýk sýk umreye gitmelerini
tavsiye ediyoruz. Zaten
Umre‘de fiatlarýmýzý minumum seviyede, masraflarýmýzý karþýlayacak miktarda
tutuyoruz. Hatta özellikle
Gençlik Umre‘sinde neredeyse üzerine cebimizden
ekleyecek gibi bir tabloyla
karþýlaþtýðýmýz anlar oluyor. Sabah kahvaltý akþam
yemeði de bu fiyatlandýrmanýn içerisinde. Geçen yýl
ilk defa özel kitap basýp hediye ettik. Gençlik Umre
rehberi hazýrladýk. Hac rehberini yeniden hazýrlýyoruz.
Umre tanýtým kliplerimizin
görsel medyada reklamý yapýlmaya devam ediyor.
Geçtiðimiz yýl ciddi sayýda
kardeþimize umre ibadetini
yapmalarýna teþkilatýmýz
vesile oldu. Bu yýl da 6000
kadar bir umre hedefimiz
var. Bu hakikaten büyük bir
rakam. Ostern (Paskalya),
Phfinsten(Ýlkbahar), Yaz ve
Ramazan Umreleri olmak
üzere yýlda 4 defa umre
programýmýz var. 24 yaþ altý gençler için fiatýmýz 940,
24 üstü 1190 Eurodur. Bu
yýl ayrýca ekstra olarak aile
indirimlerimiz var. Ýki kiþiden baþlamak üzere gurup
gidenlere indirim uyguluyoruz. Bu yýl ayrýca yaz
Umresine gidecek olanlar
ayrý bilet almadan, ayný biletle hem Kutsal topraklardaki umresini hem de Türkiye‘deki iznini yapýp dönebilecekler.
Bize zaman ayýrdýðýnýz
için þahsýnýzda tüm kurumunuzun çalýþmalarýnda
baþarýlar dilerim.
Asýl bizlere bu fýrsatý
veren Hayat Gazete‘sine
Teþkilatýmýz adýna bizler
teþekkür ederiz.
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
özel köþe
G
üzüme gülen kadrimi bilen, yollarýma gül seren gerçek aþkým tut elimi. Cehaletin kavurucu sýcaðýnda
buz gibi suyumsun, en kara
kuyulara düþtüðümde saðlam bir halat, her yýkýlýþýmda tutup kaldýrýveren güçlü
bir bilek. Bak yine düþtüm
kaldýrýr mýsýn beni?
Asýrlar öncesinden, topraða diri diri gömülüþümle
baþladý zavallýlýðým. Etrafýmda ise “ölmeli” diye baðýran zavallýlar. Ve tam son
nefesimi vereceðim anda
ýþýklarýn arasýnda süzülüp
Y
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
Avukat Nalan SÖNMEZ
enelde avukata danýþma ve onun sizi
savunmasý bazý
noktalarda çok gereklidir.
Maalesef ki bazý vatandaþlarýmýz avukat ücretini
karþýlayamýyacaklarýný düþündükleri için, iþlerini
avukat aracýðýyla halletmekten kaçýnýyorlar. Avukat yardýmý devreye sokulmadýðý taktirde, sizin için
daha dezavantajlý bir durum ortaya çýkýyor.
Böylelikle mesela güya
ödemediðiniz borcunuz
diye size bir fatura gönderiliyor ve bunu gönderen
kiþi sizi tehdit edip ödemediðiniz takdirde schufaya kayýtlý olacaðýnýzý iddaa ediyor. Çoðu kiþi bu
riski göze almamak için
bu ödemeyi yapýyorlar.
Avukata ihtiyaç varsa
ve az bir miktar maaþ alýyorsanýz, yetkili mahkemeye danýþma belgesi için
baþvurabilir ya da tercih
ettiginiz bir avukata gidip
ondan sizin devlet yardýmý
ödemeniz için devlete basvurmasýný rica edebilirsinir. Mahkemeden alacaðýnýz belge ile avukat sizin
danýþmanlýk ve diðer iþlemleriniz için olan ödemeyi devletten talep edebilir. Bu sadece devletdýþý
meselelerde, sivil ve iþ davalarýnda, yönetim, anayasa ve sosyal davalar için
geçerlidir. Ceza davasý veya kurallara aykýrý gelinen
davalarda sadece danýþma
ücreti karþýlanýr. O devlet
Seite 25
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
Avukat
tutmaya
gücüm yok...
ya da
var mý?
yardým kaðýdýyla avukatýnýz o dava için sadece danýþmayý deðil
savunma için gerekli
olan herþeyi, yazýþmalarý ve komple bütün
davayý üstleniyor.
Eðerki avukat davalarý için sigortanýz
(Rechtschutzversicherung) varsa bu devlet
yardýmý sizin için geçerli olmacaktýr. Davalarýnýzý sigortanýz üzerinden yürütebilirsiniz.
Danýþma kaðýdý avukata gidilmeden önce
mahkemeden alýnmalýdýr.
Ama siz sadece danýþma için avukata gitmeyi düþünüyorsanýz, bu
kaðýdý daha sonra da avukata iletebilirsiniz.
Baþvurmuþ olduðunuz
danýþma kaðýdýný mahkeme geri çevirirse ve siz kaðýtsýz bir danýþma aldýysanýz avukat ücretini karþýlamak durumundasýnýz. Danýþma kaðýdý sadece gerek
duyulan kiþilere aylýk aldýklarý paranýn yüksek ol-
madýðý taktirde verilir.
Mal ve mülkünüz varsa, az maaþ alsanýz bile
avukat ödemesini kendiniz
üstlenmeniz gerekiyor.
Mahkemeye danýþma
kaðýdý için baþvurmak istiyorsanýz eðer orijinal belgelerinizi yanýnýza almanýz gerekiyor.
ALG II (Sosyal yardým) alýyorsanýz, bunu aktüel yardým kaðýtlarýnýz ile
belgeliyebilirsiniz. Genelde danýþma kaðýdý
bu kiþilere baþka birþey gerekmeden veriliyor.
Diðerleri ise mahkemede görevli olan
kiþiye gelir ve giderlerinizi belgeleyen kaðýtlarý mesela hesap özetlerini (Kontoauszüge),
son üç aylýk maaþ belgeleri (Einkommensnachweise der letzten
drei Monate, ve kira
sözleþmesini (Mietvertrag) getirmelidir.
Aldýðýnýz maaþýnýzdan bütün giderleriniz
çýkartýlýyor ve kalan
miktar sosyal yardým
para miktarýný geçmemek
zorundadýr.
ALG II yada sosyal
yardýmda genelde az bir
miktar alýndýðý için çoðu
çalýþanlar kendi aldýklarý
paranýn yüksek olduðunu
düþünüp, danýþma yardýmý
alabilmek için baþvurmuyorlar bile. Aslýnda genellikle bu düþünce çok yanlýþtýr. Eðer aldýðýnýz maaþ-
Tut Elimi Ey NEBÝ!
gelen bir kahraman. Sensin
benim kurtarýcým. Bir leþ
haline gelmek üzereyken,
topraðýn dibinden çekip,
üzerine çiçek diye gül diye
ekensin. Kýymet bilensin,
deðer verensin. Bugün þýmarmak düþer bana. Ben
de deðerliyim, kadýným diyebilirim artýk. En nadide
çiçekler güzel kokmalýlar
ya! Güzel kokmalýyým ben
de, en nadide salavatlarýný
su gibi içerek, topraðýma
çekerek.
Ekmeðimi uzatansýn
sen. Kapkara cahillerin
“miras kýlýç kullarýnýn hakkýdýr” dediði karanlýk günlerde kýlýcýmý kuþatanýmsýn. Allah adýyla beni emin
ellere emanet edensin, tüm
güzelliðimi koruyacak örtümü dikensin. Evimi Cennet edip, sadakati öðreten
ilk öðretmenimsin. Karanlýk gecelerime doðan koskoca güneþimsin.
Çiçek güneþi her gün ister, rengini, kokusunu ve
tüm güzelliðini güneþten
25
tan bir kaç büyük giderlerinize kiranýz, özel sigortanýz gibi benzeri miktarlarý
çýkartýrsanýz hemen hemen ayný duruma gelinecektir. Danýþma belgesi
direk olarak sizin için yetkili olan mahkemeden alýnabilir. Kendiniz giderseniz her açýdan daha iyi bir
sonuç almanýz mümkün.
Gitmeden önce mutlaka
kendinizi açýk olup olmadýðý saatler hakkýnda bilgilendiriniz. Önce de belirtmiþ olduðum gibi gelirinizi belgeleyen kaðýtlarýnýzý
(Einkommensbelege) ve
giderlerinizi belgeleyen
kaðýtlarýnýzý yanýnýza alýnýz.
O belgeyle böylelikle
istediðiniz ve tercih ettiðiniz avukata gidebilirsiniz.
Avukatýn sizden talep
edeceði tek miktar ise 10
EUR olucaktýr ama çoðu
avukatlar bu miktarý almaktan bile vazgeçiyor.
Bazý avukatlar danýþma
belgesi olan kiþilerin davasýný üstlenmeyi reddediyor.
Bu davranýþ uygun ve
hiç caiz deðildir.
Esasen avukatlar danýþma belgeli kiþilerin davalarýný üstlenmek zorundadýr. Sadece çok önemli ve
özel durumlarda avukat
davayý üstlenmeyi reddetebilir.
Ama 10 EUR´luk miktardan baþka bir ödeme
yapmak zorunda deðilsiniz.
alýr. Güneþ olmasa çiçek
olur mu? Yaþar mý ki Ey
Resül? Sana düþen hergün
ayný azametinle doðmak,
bana düþünse sana layýk olmak. Adýný hergün anýp
topraðýmý temiz tutmak.
Diþiliðini kullanan Züleyha
deðil, kiþiliðini kullanan
Sümeyye olmak.
Dað yine güneþ gibi ey
Nebi, heryer yine kararýyor.
Uzansana halat gibi ey Resül, kadýn kuyu diplerinde.
Topraðýmýz kuruyor yaðmur getir ey Nebi, yine kapýna geldim;
Tutar mýsýn elimi?
42. sayi sayfalar
08.02.2010
26
13:39 Uhr
Seite 26
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
Düsseldorf Gençliðinden
Gönül Sohbetleri Programý
GMG GT Düsseldorf
Bölgesi yoðun temposuna hýzlý bir þekilde
devam ediyor. 2000 Ev
Sohbetleri, Abi kardeþ günleri, Ýsviçre Kýþ Kampý ve
Yýlbaþý Gençlik Gecelerini
en iyi þekilde neticelendiren Düsseldorf Gençliði,
Krefeld Þubesinde Sezonun 2. Gönül Sohbetlerini
düzenledi.
IGMG Düsseldorf Bölge Tanýtma Baþkaný Mehmet Kurulay Bey`in ve Komisyonunun hazýrladýðý
proðrama, yoðun kar yaðýþýna raðmen ilgi büyüktü.
250`si genç ve 50`si bayan
olmak üzere toplam 300 kiþinin katýlýmý ile gerçekleþti.
Proðramýn açýlýþýnda
konuþan IGMG Düsseldorf
Bölge Gençlik Baþkaný
Bektaþ Köroðlu, hava þartlarýnýn olumsuz olmasýna
I
Geylani Akan Hocanýn Jöllenbeck
Cemiyetinde sohbet programý
I
GMG Kuzey Ruhr Bölgesi Gençlik Teþkilatý
ile Jöllenbeck Cemiyetinin ortaklaþa organize ettiði sohbete büyük ilgi vardý. Geylani Akan hocanýn
sohbetini dinlemeye gelenler sohbet yerini doldurdu.
Sohbet tam anlamýyla maneviyat doluydu.
Dünyayý piknik yerine
benzeten Geylani Akan ho-
D
ÝTÝB Teþkilatýna
baðlý cemiyetlerde
Gençlik
Kollarý
oluþturmak amacýyla baþlatýlan salon proðramlarýnýn
bu ayki duraðý Eitorf cemiyetiydi.
Eitorf kasabasýnýn Tiyatro salonunda yapýlan
program Kur`an-ý Kerim
ve Ýstiklal marþýnýn okunmasýyla baþladý.
Dernek Baþkaný Emin
Çetin ve Gençlik baþkaný
ca; piknik yerinde ev inþaatý yapmanýn yanlýþ olduðu
nasýl kabulleniliyorsa, yalnýz dünyasý için çalýþýp ahireti için çalýþmayanlarýn
piknik yerine ev inþaatý
yapmasýna benzetti.
Sohbetinin birçok bölü-
raðmen katýlým gösterenlere teþekkür etti ve içinde
yaþadýðýmýz bu toplumun
örnek müslüman gençlere,
özellikle de çalýþmalarýný
Kur`an ve Sünnet ýþýðýnda
gerçekleþtiren Milli Görüþçülere ihtiyacýn olduðunu,
dolayýsýyla da bu ihtiyaca
karþý Milli Görüþ mensuplarýnýn her alanda en iyi þe-
mü ise gençler hakkýnda
idi.
Gençlerin camilere gelmemeleri için birçok engeller olduðunu anlatan
Geylani Akan hoca, bu tuzaklarý gençlerimize anlatýp yardýmcý olmalýyýz de-
kilde bilgi ve eðitim donanýmýna sahip olmasý gerektiðine, bunun içinde gençlerin maneviyatýný geliþtirme açýsýndan bölge olarak
Gönül Sohbetlerini titizlikle hazýrladýklarýný ifade etti. Ayrýca proðrama katýlan
IGMG Genel Merkez Teþkilatlanma Bþk. Yrd. Ýbrahim Kaygýsýz da gençlere
di. Unutmayalým ký nargile
kafelere ve deðiþik haram
iþlenen yerlere baþ örtülülerden de gidenler var.
Böylesi yerlere ara sýra teblið maksadýyla gidilmesi
gerekir, bu vesileyle gençlerin böylesi yerlerden kur-
Diyanet Ýþleri Türk Ýslam Birliði
Cemiyetlerinden Eitorf`ta anlamlý program
Yasin Parlak`ýn birer selamlama konuþmasý yaptýðý
programda Eitorf cemiyetinin din görevlisi Mehmet
Kocaman katýlýmcýlara zamanýn ve gençlik nimetinin
kýymetini anlatan veciz bir
konuþma yaptýlar.
Yeni oluþturulan Gençlik Kollarýnýn sergilediði
birbirinden güzel skeç ve
tiyatro oyunlarý katýlýmcýlar tarafýndan ilgiyle izlendi. Özellikle gençleri namaz ve camiye davet eden
skeçler davetlliler tarafýndan takdirle karþýlandý.
Cemiyet öðrencilerinden Þeval Karakoç Milli
Marþýmýzýn tamamýný ez-
bere okuyarak davetlilere
duygulu anlar yaþattý. Yine
öðrencilerden Merve ve
Ebrar Kocaman kardeþlerin
seslendirdiði ilahi ve memleket özlemini anlatan çocuk þarkýlarý programa ayrý
bir renk kattý.
Sunuculuðunu Gençlik
Kollarýndan Onur Aslan`ýn
haber
güzel nasihatlarda bulundu. Tanýtma Baþkanlýðý tarafýndan hazýrlanan kliplerin gösteriminden sonra,
günün hatibi Dünya Alimler Birliði ve Avrupa Fýkýh
Konseyi Üyesi, IGMG Ýrþad Bþk. Yrd. Mustafa
Mullaoðlu gençlere unutamayacaklarý güzel bir konuþma yaptý.
Program topluca duadan
sonra ev sahibi olan, Krefeld Þubesinin ikramý ile
son buldu.
tulmasýna vesile olunur.
Günlük yaþantýmýzda
bir plan olmasý gerektiðini
hatýrlatan Geylani Akan
hoca, Kur`an’la da içiçe olmamýz ve gereðini yerine
getirmemizi söyledi.
Programýn sonunda gelen misafirlere kebap ve
çið köfte ziyafeti de unutulmamýþtý.
yaptýðý proðramda komþu
cemiyetlerden Baþkanlar
ve din görevlileri de hazýr
bulundu. Katýlýmcýlardan
Bet-zdorf ve Waldbröl camii imamlarý da bu tür
programlarýn önemini anlatan birer konuþma yaptýlar.
Proðram bir sonraki organizasyonu düzenleyecek
olan cemiyete sancak ve
Kur`an-ý Kerim teslimi yapýlarak sona erdi.
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
dosya
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
Mustafa YENEROÐLU
F
ederal Ýçiþleri Bakaný de Maizière Zeit
gazetesine verdiði
röportajda, Müslümanlarýn
radikalleþmelerinin neredeyse her zaman cami çevresinde olduðunu söyledi.
Karþý sesler yükselmediðine bakýlýrsa, bu yaklaþým
kamuoyunda paylaþýlýyor
diyebiliriz. Zaten güvenlik
birimlerinin geçmiþteki beyanlarý ile de uyuþmakta.
Ancak bu iddia gerçekten ne kadar doðru? Özellikle bu genelleyici þekli
ile? Ýçiþleri Bakaný “tespitini” daha özenli yapmalý deðil miydi? Bilhassa kamuoyunda sadece Hamburg’taki “Mescid-i Taiba”
cami ve bu arada yasaklanan Neu Ulm’daki “MultiKultizentrum” gibi yerler
radikalleþmenin olduðu
yerler olarak bilinmektedir.
Her iki yerdeki durumu da
güvenlik birimleri detaylý
þekilde biliyorlardý. Kimin
tehlikeli olarak görüldüðü
ve kimin “tehlikenin eþiðinde” olduðu kayýtlýydý.
Bu arada, Sauerland
Grubunu biraraya toplayan
kiþinin de uzun yýllar Anayasa Koruma dairesinin
maaþ listesinde yer aldýðýný
ve güvenlik birimlerinin
korumasý altýnda bu “caminin” imamý olarak gençlere
kin aþýladýðýný da biliyoruz.1
Yahya Yusuf’un yaný sýra kin yaydýðý ve terör hazýrlýklarýný desteklediði iddia edilen diðer bazý þahýslarýn da muhtemelen istihbarat elemaný olduðu biliniyordu.2 Neu-Ulm’daki
yer kapatýlmýþ olmasýna
raðmen, þiddete meyilli insanlar için çekim merkezi
olduðu iddia edilen Hamburg’taki yer faaliyetine
devam ediyor.3 Sebebi hikmeti biz bilmiyoruz. Bunun
ötesinde, camilerde kin ve
þiddet vazedildiðine dair
ise bir bilgi yok.
Almanya Ýslam Konferansý’nýn “Güvenlik ve Ýslamcýlýk” çalýþma grubunda da devlet birimlerince
bu bilgilerin ötesinde inandýrýcý somut veriler ortaya
konulamadý. Toplantýya katýlanlarýn, önceden hazýr-
Seite 27
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
Camilerde
Radikalleþme
mi
[email protected]
lanmýþ konseptlerin hayata
geçirilmesinden baþka gündemleri yoktu. Bununla beraber þiddetin aþýlandýðý ve
eyleme
dönüþtürülmesi
maksadýyla insanlarýn toplandýðýna dair somut deliller olan yerler hakkýnda
neredeyse hiçbir þey yapýlmazken, Almanya’da ki camilerin tamamý zan altýnda
býrakýlýyor ve güvenlik birimlerinin Ýslamofobi’yi
besleyen tanýmlarýna dayanarak tedbir alýnma çalýþmalarýna giriþiliyor. Bu tanýmlarýn ve önleyici tedbirlerin tartýþýlmasý da reddediliyor. Bazý Ýslami organizasyonlarýn güvenlik diyaloðu konusunda güvenlik
birimleri ile iliþkisi gibi,
sadece uygulamanýn þekillenmesi ve onaylanmasý
konusunda dini cemaatlere
söz hakký veriliyor.4 Bu
þekliyle müslüman cemaatlere devletin temsilcilerince sadece güvenlik ve önlem politikalarýnda sorumluluk yüklenmesi, ancak
bunun dýþýnda diðer tüm
toplumsal alanlarda dýþlanmalarý gerçekten de çok
manidardýr, fakat maalesef
kamuoyunun gündeminde
bile deðildir.
Kýsmen medyatik olan
bu önlemlerin karalayýcý
olduðu ve önyargýlarý körüklediði göz ardý edilmektedir. Buna örnek olarak
güvenlik diyaloglarýnýn baþarýlarýndan birinin de
“Güvenlik birimlerinin tahminlerine göre, Almanya’daki camiler ve Müslüman imamlar çevresinden
þu anda doðrudan bir terör
tehdidi olmadýðý gerçeði”nin sayýlmasýdýr.5 Bu
“gerçeðin” teyit edilebilir
bulgulara dayandýrýlama-
Dediniz?
yacaðý tartýþmasýz olsa gerek. Bu sebeple güvenlik
politikalarýnýn
yeniden
gözden geçirilmesi ve bunun için dini cemaatlerin
de istiþarelere dahil edilmesi talep edilmelidir. Bu
durumda Ýslami dini cemaatlerin yapýcý katký saðlayacaklarýný söylemeye gerek bile yok. Son tahlilde
sözkonusu olan toplumun
huzuru ve sosyal barýþýn
korunmasýdýr. Esasen diðerlerine oranla bu konuda
daha fazla tehdit altýnda
olan kesim zaten müslümanlardýr. Müslümanlar
sadece ihtimal dahilindeki
terörist eylemler noktasýnda deðil, aksine öncelikle
bu tür söylentiler ve daha
da ileriye giden devlet tedbirleri nedeniyle de tehdit
altýndadýr.
Tam da bu nedenle sayýn Ýçiþleri Bakaný kendi
varsayýmlarýndan hareketle
hangi tedbirlerin alýnmasý
gerektiði ile ilgili spekülasyon yapmak yerine, þimdiye kadar yapýlanlarý öz
eleþtiriye tabi tutarak meseleye yaklaþmalý ve müslüman cemaatlerle birlikte
yeni politikalar üretmeyi
göze almalýdýr.
Buna sayýn Bakan’ýn
kamuoyuna yaptýðý açýklamalar da dahildir. Herþeyden önce kelime seçiminin
doðru olup olmadýðýný kendine sormalýdýr. Müslümanlara yönelik açýklamalarýnda çok sorunlu ifadeler
kullanan ve cami cemiyetlerini genel olarak radikalleþme suçlamasýyla karþý
karþýya býrakan sayýn Bakan, toplumun çoðunluðuna yönelik açýklamalarýnda
aþýrý titiz olabiliyor. Sayýn
Bakan, bilinen tüm araþtýr-
ma sonuçlarýnýn tersine
kendisi, Almanya’da çoðunluðun Ýslam’a kuþku ile
yaklaþtýklarýna inanmýyormuþ.6
Sadece kelime seçiminideki üslup karþýlaþtýrýldýðýnda dahi farklar açýkça
görülüyor. Ama bunun kime faydasý var? Aslýnda
kimseye faydasý yok. Yaklaþým farklýlýklarý, sadece
varolan uçurumu derinleþtirmekten öteye gitmiyor.
Sayýn Bakan de Maziere’nin suçlayýcý veya dýþlayýcý etkisi yapan bir üslup
yerine, Müslümanlarý hassasiyetini de dikkate alýp,
cami cemiyetlerinin Müslümanlarýn entegrasyonuna
yönelik onyýllardýr yaptýklarý hizmetlere saygý göstermesi tüm toplumun faydasýna olacaktýr. Zira, makul ve çözüme yönelik bir
siyaset kutuplaþmayý teþvik
etmez ve sürekli suçlamalarýn birlikte hareketi þart
koþan yaklaþýmlar için yapýcý deðil, yýkýcý olduðunu
bilir.
Radikalisierung
in den Moscheen?
Bundesinnenminister de
Maizière hat in einem Interview mit der Zeit geäußert, dass die Radikalisierung von Muslimen fast
immer rund um die Moscheen stattfindet. Diese Position scheint in der öffentlichen Diskussion Konsens
zu sein, wo doch niemand
Anstoß daran genommen
hat. Auch deckt sie sich mit
den früheren Verlautbarungen der Sicherheitsbehörden.
Aber stimmt diese Behauptung auch? Vor allem
27
in dieser pauschalen Form?
Hätte sich der Bundesinnenminister in seiner „Feststellung“ nicht wesentlich
präziser ausdrücken müssen? Zumal der Öffentlichkeit bisher nur die „MasjidTaiba“ Moschee in Hamburg und das inzwischen
verbotene „Multi-Kultizentrum“ in Neu-Ulm bekannt
sind, in denen offensichtlich Radikalisierung stattfand. Beide Fälle sind den
Sicherheitsbehörden genauestens bekannt gewesen.
Man wusste ganz genau,
wer in den genannten
Moscheen als gefährlich
galt und wer „auf der Kippe“ stand. Sicherheitsbehörden können genauestens
darüber Auskunft geben.
Inzwischen wissen wir
auch, dass der Rekrutierer
der Sauerland-Gruppe jahrelang auf der Gehaltsliste
des Verfassungsschutzes
stand und quasi unter dem
Schutz der Sicherheitsbehörden als Imam dieser
„Moschee“ Jugendlichen
Hass einimpfte1. Neben
diesem Yahia Yousef sind
weitere mutmaßliche Mitarbeiter von Geheimdiensten bekannt, die Hass gepredigt und Terrorvorbereitungen unterstützt haben
sollen2. Während das Zentrum in Neu-Ulm inzwischen verboten ist, wird die
genannte Örtlichkeit in
Hamburg weiterhin betrieben, obwohl sie nach wie
vor Anziehungskraft für
gewaltbereite Personen sein soll3. Warum, wissen
wohl die wenigsten? Dass
darüber hinaus in Moscheen Hass oder Gewalt gepredigt wird, ist nicht bekannt.
Auch
im
Gesprächskreis „Sicherheit
und Islamismus“ der Deutschen Islamkonferenz
wurden seitens staatlicher
Behörden keine weitergehenden Erkenntnisse mitgeteilt. Es ging eigentlich
nur darum, die Umsetzung
von vorgefertigten Konzepten durchzusetzen.
Obwohl dort, wo konkrete Beweise für Gewaltverherrlichung und sogar
Rekrutierung vorliegen,
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
28
wenig unternommen wird,
sind alle Moscheen in Deutschland einem Verdacht
ausgesetzt und sollen
Präventionsarbeit
auf
Grundlage islamophober
Definitionen der Sicherheitsbehörden vornehmen.
Dabei ist eine Diskussion
über Definitionen und Umsetzungsmaßnahmen nicht
erwünscht. Nur bei der
Umsetzung dürfen islamische Religionsgemeinschaften scheinbar mitgestalten, so auch beim Sicherheitsdialog mancher islamischer Organisationen
mit den Sicherheitsbehörden4. Es ist doch mehr als
bemerkenswert, dass die islamischen Religionsgemeinschaften durch staatliche
Vertreter ausschließlich in
Fragen der Umsetzung der
Sicherheits- und Präventionspolitik in die Pflicht genommen, ansonsten jedoch
bei allen gesellschaftspolitisch relevanten Themen
ausgrenzt werden.
Dass aber diese teilweise medialen Maßnahmen
selbst stigmatisierend sind
G
eçtiðimiz 3 Ocak
2010 tarihinde Ýslam Toplumu Milli
Görüþ Köln Bölge Gençlik
Teþkilatý Hürth`de salon
futbol turnuvasý düzenledi.
Turnava
Pazar
saat
10:00`da baþladý. Kapalý
hallenin 2 sahasý ve lokal
bölümü turnuva için Köln
Bölgesine reserve edildi.
Turnuvaya toplam katýlan
19 takým ön elemelerde
karþý karþýya geldiler. Çeyrek finale kalan takýmlar
turnuva birincilik kupasýný
kazanmak için yoðun mücadele verdiler. Final müsabakasýna Stolberg ve
Troisdorf takýmlarý kaldýlar. Günün finalinde Troisdorfu 5-4 yenen Stolberg
turnavanýn þampiyonu oldu. Eitorf’dan gelen takýmlarsa turnavayý üçüncülük
ve dördüncülükle bitirirken
Fair Play kupasý Neuwied`de verildi. Köln Bölgesi
Gençlik Teþkilatý Spor, Gezi ve GOB Baþkaný Adem
Ece ve ekibi’nin düzenlediði turnavaya Eitorf, Trois-
Seite 28
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
und zudem islamophoben
Ressentiments zusätzlichen
Vorschub leisten, wird geflissentlich unterdrückt. Zu
den Erfolgen des Sicherheitsdialogs zähle, “die Tatsache,
dass
nach
Einschätzung von Sicherheitsbehörden derzeit keine
unmittelbare Terrorgefahr
aus dem Umfeld von
Moscheen und muslimischen Predigern in Deutschland ausgeht”5. Dass man
diese „Tatsache“ nicht mit
verifizierbaren Angaben
wird unterlegen können,
dürfte unstreitig sein. Gerade im Anbetracht dieser
Tatsachen verlangt die
IGMG seit Jahren eine
Überprüfung der Sicherheitspolitik
und
eine
tatsächliche Möglichkeit
der Beratung. Dass in diesem Fall islamische Religionsgemeinschaften selbstverständlich ihren Beitrag
leisten werden, bedarf eigentlich keiner Erwähnung.
Nicht zuletzt geht es um
das Gemeinwohl und auch
die Erhaltung des sozialen
Friedens. Im Übrigen sind
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
Muslime durch dieses Thema wesentlich stärker bedroht, als alle anderen. Nicht
nur durch möglicher terroristische Akte, sondern vor
allem auch durch solche
Verlautbarungen und weitergehenden
staatliche
Maßnahmen.
Gerade daher könnte
der Bundesinnenminister,
anstelle darüber zu spekulieren, was er auf Grundlage
seiner Feststellung unternehmen könnte, selbstkritisch den bisherigen Ansatz
auf den Prüfstand stellen
und gemeinsam mit den islamischen Religionsgemeinschaften eine neue Politik
wagen. Dazu gehören auch
die öffentlichen Verlautbarungen des Ministers. Vor
allem müsste er sich fragen, ob seine Wortwahl
richtig ist. Während er sich
in seinen Äußerungen gegenüber den Muslimen
sehr problematisch ausdrückt und die Moscheegemeinden pauschal dem
Vorwurf der Radikalisierung aussetzt, ist er
äußerst vorsichtig, wenn er
sich an die Mehrheitsbevölkerung richtet. Entgegen aller bekannten Studienergebnisse glaube er
nicht, dass die Mehrheit in
Deutschland islamskeptisch sei6.
Wenn man nun den
Sprachgebrauch vergleicht,
stellen sich doch offensichtliche Unterschiede dar.
Aber wem nutzt das? Eigentlich niemandem, es
vertieft nur die vorhandenen Gräben. Es wäre im
Sinne Aller zu hoffen, dass
de Maizière eine Sprache
gebraucht, die nicht ausgrenzt oder stigmatisierend
wirkt, sondern Empathie
zeigt und die wertvolle Arbeit, die Moscheegemeinden in den letzten Jahrzehnten zur Integration der
Muslime in der Gesellschaft geleistet haben, anerkennt.
Denn eine vernünftige,
ergebnisorientierte Politik
setzt nicht auf Polarisierung und weiß, dass die
permanente Verdächtigung
Gift ist für Ansätze, die gemeinschaftliches Handeln
KÖLN BÖLGESÝ GENÇLÝÐÝNDE
FUTBOL TURNUVASI HEYECANI
19 TAKIM SONUNA KADAR MÜCADELE ETTÝ
dosya
voraussetzen.
1-Daniela Bach/Elmar Theveßen/Rolf Peter Weißhaar, »Angriffsziel Terrorismus – Bedrohung durch Terrorismus«, Frontal
21
(ZDF),
11.09.2007.;
http://www.hintergrund.de/20070928123/politik/inland/die-spur-der-dienste.html
2-http://info.kopp-verlag.de/news/marionetten-unddrahtzieher-sauerland-gruppe-am22-april-beginnt-der-prozess-gegen-die-angebli.html;
Bernd
Schlecker, Ex-Imam aus Islamistenszene aufgetaucht, SWR-4,
25.06.2008.; Rainer Nübel, »Mutmaßlicher CIA-Mann war ›der
Chef‹«,
Stern,
04.02.2009,
http://www.stern.de/panorama/:Sauerland-Zelle-Mutma%DFlicherCIA-Mann-der-Chef/653678.html.
3-„Reiseziel Pakistan“ in der
FAZ vom 08.12.2009, Seite 10
4
S
i
e
h
e
http://www.igmg.de/nachrichten/artikel/2009/04/29/was-sinddie-grundlagen-der-sog-vertrauensbildenden-massnahmenzwischen-den-sicherheitsbehoerden-und-manchen-muslimischeno r g a n i s a t i o ne n . h t m l ;
http://www.igmg.de/nachrichten/artikel/2009/05/02/ohne-sicherheitsdialog-unmittelbare-terrorgefahr-durch-moscheegemeinden.html
5-„Lob für Dialog mit Muslimen“ in der FAZ vom 30.04.2009,
Seite 2
6-http://www.zeit.de/2009/50/Interview-De-Maizire? page=3
dorf, Stolberg, Kalk-Kuba,
Kerpen, Bölge merkezi,
Yýldýz Gençleri, Ransbach,
Siegen, Bonn, Neuwied,
Meschenich, Brühl ve
Gummersbach’tan takýmlar
katýldý. Turnava sonunda
dereceye giren þube takýmlarýna kupalar verildi. Günün önemine binanen Bölge
Gençlik Baþkaný sporculara hitaben yaptýðý teþekkür
konuþmasýnda þunlarý aktardý: “Sevgili gençler bu
gün yüzlerce genç kardeþimizin iþtirakiyle güzel müsabakalar izledik. Herþeyden evvel sporun bir kardeþlik dostluk dayanýþmasý
olduðunu amacýn yalnýzca
saðlýk ve baþarý olduðu
gözden kaçýrýlmamalý. Bizim için hedef topluma aileye, milletimize, faydalý
birer fert olabilmektir.
Okul Eðitim çalýþmalarýmýzdan arta kalan zamanlarda sporla meþgul olmaktan daha güzel ne olabilir.
Katýlýmlarýnýzdan dolayý
her kulübümüze teþekkür
ederim” dedi.
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
Seite 29
42. sayi sayfalar
08.02.2010
30
13:39 Uhr
Seite 30
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
I
KÖLN BÖLGESÝ KUR’AN-I
KERÝM TÝLAVET YARIÞMASI
BÖLGE FÝNALÝ YAPILDI
D
Dortmund’da “Sosyal ve Aile
Danýþmanlýðý“ Bilgilendirme
Toplantýsý Yapýldý
GMG Köln Ýrþad Baþkanlýðý, Köln Bölgesi
konferans salonunda 22.
Kur´an-ý Kerim okuma yarýþmasýný 17 teþkilatýn katýlýmýyla gerçekleþtirdi.
Ýki ayrý yaþ grubunda
gerçekleþen Kur`an-ý Kerim okuma yarýþmasýnda,
jüri heyeti Hulusi Ünye, Ýrfan Bakþiþ ve Nevzat
Baþ´tan oluþtu.
Geçen senenin Köln birincisi ve Avrupa dördüncüsü Ahmet Dönmez tarafýndan okunan Kur´an-ý Kerim tilavetiyle ve Abdullah
Saral’ýn
sunuculuðunda
baþlayan yarýþmaya, IGMG
Köln Bölgesi Ýrþad Baþkaný
Selahattin Demirci’nin selamlama konuþmasýyla devam edildi. Böyle bir yarýþmaya ev sahipliði yapmaktan mutluluk duyduðunu dile getiren Demirci: “yarýþmacý gençlere baþarýlar dileyerek, bu yarýþmanýn
amacýnýn Kur`an-ý Kerim’i
anlayarak okumaya teþvik
etmek, doðru okuma biçiÝTÝB Genel Baþkaný Sadi Arslan,
Dortmund DÝTÝB
Merkez Camii’nde her hafta Perþembe günleri devam
eden “Sosyal ve Aile Danýþmanlýðý“ bilgilendirme
toplantýsýna katýldý.
Dortmund DÝTÝB Merkez Camii Kadýn Kollarýndan Saniye Özmen ve
Westhoffstrasse Danýþmanlýk Merkezi’nden Pedagog
Ayten Kaya’nýn koordine
ettiði “Sosyal ve Aile Danýþmanlýðý” bilgilendirme
toplantýsýnda, aile içi þiddet, ergenlik, konsantrasyon bozukluðu konularýnýn
iþlendi.
T.C. Essen Baþkonsolosluðu Din Hizmetleri
Ataþesi Mehmet Uçmuþ ile
birlikte ziyaret eden DÝTÝB
Genel Baþkaný Sadi Arslan,
DÝTÝB olarak bu faaliyetle-
ri çok önemsediklerini söyledi.
Bu vesilelerle cami derneklerinde biraraya gelindiðini ifade eden Arslan, “DÝTÝB kurulduðu günden iti-
haber
mini yaygýnlaþtýrmak ve
davranýþ ve bakýþýmýzý Allah’ýn emirlerine göre düzenlemeye çalýþmaktýr” diyerek sözlerini bitirdi.
Küçükler katagorisinde
Troisdorf cemiyetinden Abdalah Ben Ahmed birinci
olurken, Bonn cemiyetinden Emirhan Þahin ikinci
ve Bölge Eðitim Merkezinden Ahmet Faruk Ergün
üçüncü oldu.
Büyükler grubunda ise
Siegen cemiyetinden Þuayb
Þahin birinci, Bölge Eðitim
Merkezinden Hasan Basri
Ergün ikinci ve Kuba cemiyetinden Nebi Gaygýsýz
üçüncü oldu.
Günün anlam ve önemine deðinen IGMG Köln
Eðitim Baþkaný Mehmet
Dal ve deðerlendirme konuþmasý yapan Genel Merkez Ýrþad Baþkan Yardýmcýsý Hulusi Ünye’nin ardýndan birinci gelen Þuayb Þahin’in okuduðu kapanýþ
Kur`an-ý Kerim’i ile program sona erdi.
baren gerek merkezimizde,
gerekse bize baðlý derneklerimizde dini, sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlerini
ayýrým gözetmeksizin, herkese eþit bir þekilde sunmaktadýr. Bu görev kutsal
bir görevdir. Eðer siz iyi insan olmak isterseniz, beraber yaþadýðýnýz insanlara
yardýmcý olmanýz, onlarýn
elinden tutmanýz ve onlara
yararlý hizmetler götürmeniz gerekir” dedi.
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
Seite 31
haber
I
GMG Kuzey Ruhr
Bölgesi Gençlik Teþkilatýnýn organize ettiði
Gönül Sohbetlerinin u ayki
konuðu Sebahattin Uçar
Hocaefendi idi. Sebahattin Uçar Hocaefendi ile
birlikte 2 gün içerisinde 5
cemiyette “HÝCRET” ko-
I
GMG Köln Bölge
Merkezinde genç kýzlara yönelik bir gece
düzenlendi.
Ana sloganý “BÝN BÝR
GECEDE BÝR GECE”
olan geceye 100`e yakýn
genç kýz katýlým saðladý.
Akþam saat 22`de baþlayan geceyi Zehra Atabaþ ve Halime Aydýn sundu.
Programýn içeriðinde,
farklý sinevizyonlar, Kalk
Þubesinin
gençlerinin
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
IGMG KUZEY RUHR BÖLGESÝ GÖNÜL
SOHBETLERÝNÝN BU AYKÝ KONUSU “HÝCRET”
nusu iþlendi.
Yakýn cemiyetlerden de
sohbet yerlerine gelen cemaate, kendine has üslubu
ve anlatýmý ile hicreti ve
hicretten almamýz gereken
önemli dersler anlatýldý.
Günümüz ile hicret arasýnda baðlantý kuran Sebahattin Uçar Hocaefendi cemaati biraz daha fazla düþünmeye de sevk etti.
Hicretten alýnacak dersleri anlatýrken hicret esnasýnda inen ayetler okundu.
Gençlerin, yaþlýlarýn ve
bayanlarýn da dinlediði
Köln Genç Kýzlarýndan Alternatif Gece
kendilerinin yazýp oynadýðý piyes oldukça ilgi çekti
ve daha sonra ayný þekilde
Fatih Gençliði de bilgi ya-
Worringer Str. 109 . 40210 Düsseldorf
Tel.: 0211-164 59 756
Fax.: 0211-164 59 757
e-mail:[email protected]
rýþmasý sunumlarýyla renk
kattýlar.
Yeni yýla Gummersbach þubesinden bir kar-
deþimizin yapmýþ olduðu
ruhlara hitabeti, esenlik
veren harika bir dua ile giriþ yapýldý.
31
sohbet takdir topladý.
Merak edilen sorular
sohbet sonrasý Sebahattin
Uçar Hocaefendiye sorular
sorulup cevaplar alýndý.
Programlar ikramlar ve
hatýra fotoðraf çekimleri
ile son buldu.
Sonrasýnda slaytlar ve
beraberce izlenen film en
son olarakt da okunan
Kur`an-ý Kerim ile saat
04:00`de programa nihayet verildi.
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
Seite 32
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
Seite 33
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
34
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
Selma ÖZTÜRK
K
utsal topraklarý ziyaret etmek her kula
nasip olmaz diye
düþünürdüm eskiden. Fakat
zamanla, yaþadýðým ömrümde yapmýþ olduðum tecrübelerden sonra bunun böyle
olmadýðýnýn kanaatine vardým ve fikir deðiþikliði yaptým. Bazen ise tekrar eski
düþüncelerim ihya oluyor,
aðýrlýk kazanýyor ve her þeye raðmen, yine de oralara
gitmek ve oralarý görmek
herkese nasip olmaz tahminine kapýlýyorum.
Son zamanlarda beni hakikaten çok sevindiren geliþmelere þahid oluyorum ve
bu geliþmeler ümitsizlik diyarýna hareket etmeme müsaade etmiyor. Duydukça
mutlu olduðum ve tüylerimi
diken diken eden geliþmelerdir bunlar. Gençlerimizde
(bilhassa genç kýzlarýmýzda)
bir Umre seyahatý, kutsal
topraklarý görüp, oralarla tanýþmak meraký oluþmuþ,
gençlerimiz fevc fevc (akýn
akýn) Umre’ye gidiyorlar,
Beytullah’ý görmek istiyorlar ve Allah’ýn evini ziyaret
ediyorlar. Elhamdulillah!
Allah sayýlarýný artýrsýn.
Allah-u Teala bizlere 18
yaþýndayken ilk Umre’mizi
nasip etmiþti. 18 yaþýndayken Kabe’yle tanýþtýk ve Allah Rasul’unu Medine’de ziyaret ettik. O zamanlarý yapmýþ olduðumuz Umre gezimizin bir özelliði daha vardý. Mekke ve Medine öncesi
Filistin’e, Kudüs’e gittik ve
böylece Ýslam dininin üç en
büyük ve en önemli mekanlarýný sýrasýyla gözle görmek
nasip oldu. Mescid-i Aksa,
Mescid-i Nebevi ve Mescidi Haram... Her birini de genç
yaþta görmeyi nasip etti Allah. Bu seyahat biraz da iptallah sonra babamýn sayesinde gerçekleþmiþti. Babacýðým bizlere bu hususta
destekleyip, bizi o zamanlarý oralarý götürmeseydi, Allahu alem...
Genç yaþlarda Kabe’yle
tanýþtýktan sonra, yaþamýþ
olduðumuz anlar ve olaylar,
gördüðümüz mekanlar ve
yerler ve nitekim o müthiþ
intibalar üzerimize o kadar
büyük ve derin bir etki býraktý ki, Umre dönüþü Kabe’nin hasretine dayanamaz
olduk. Onu öyle özledik ki,
aradan iki yýl bile geçmedi
Seite 34
hayat
[email protected]
ve 20 yaþýnda tekrar ikinci
bir kez Umre (bu kez Ramazan Umre’si) yaptýk. Kabe’yle özlem giderdik. Ramazan ayýnda oralarda Teravih namazlarý kýldýk (Tegabb’Allahu minna ve minni). Bu sefer ki Umre’mizde
babam bize refakat etmedi.
Bu kez maddi hamimiz bizi
manevi hamimize emanet etti, Yaradana emanet etti,
çünkü gittiðimiz yer belliydi. Gittiðimiz yer Beled-ul
Emin, yani Emin belde idi.
O belde emin belde, o belde
Allah Rasul’unun doðduðu
ve öldüðü beldedir.
Oralara giden hiç doyar
mý? Gönül bir türlü tatmin
olmuyordu. Tekrar gitmek
istiyorduk. Bir kez daha
Umre’ye gitsek... Allah-u
Teala -ne kadar memnun olmuþ olsa da- demez mi ki,
“Kulum, üç kez Umre yapmaya geldin. Öyle imkanýn
vardý da neden Hac’cýma
gelmiyorsun? Peþpeþe Umre’ler yapýp Umre’lerle yetiniyorsun? Hac’ca niyetin
yok mu? Seni bir de Hac’cýma bekliyorum. Zil-Hicce
ayýnda buralarda görmek istiyorum.” düþüncesiyle Allah’tan da çekinip, ihtiyat
ederek, Hac vecibemizi ifa
etmek için niyet ettik. 25 yaþýnda Allah-u Teala Hac’cý
nasip etti. Nasip etti, kabul
da etmiþtir, inþaallah.
Bunu burada bu þekilde
tarif etmemin sebebi þudur,
efendim: Oralarda görüp ya-
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
Umreye
giden
gençler
þananlar tarif edilemez. Orada olup bitenleri herkes, her
nefis kendince yaþamasý lazým. Ve en önemlisi bir an
evvel yaþamasý lazým. Allah
gitmek isteyen herkese ve
gitmek istemeyen herkese
de oralarý görmeyi nasip etsin. Bilhassa genç yaþlarda
nasip etsin. Amin!
Nitekim, kalbinde zerre
kadar iman taþýyan bir insan
için kutsal topraklarý görüpte, oralardan etkilenmemek
mümkün deðildir efendim!
Kesinlikle mümkün olmadýðýný düþünüyorum. Çünkü
oralar buram buram Ýslam
tarihi kokuyor, Oralarda buram buram Peygamber izleri mevcut. Hz. Muhammed
(s) –aradan 1400 sene geçmesine raðmen- oralarda
“yaþýyor”.
Burada söylemek istediðim önemli husus þudur. Ýnsanýn genç yaþta kutsal topraklarý görmesidir. Hayattaki önemli þeyler tehir etmeye gelmez. Ýþte bunlardan
biride hiç kuþkusuz Hac ve
Umre’dir. Gençler oralarý
görmelidir. Bir an evvel hayatlarýnda kutsal topraklarý
görmeleri gerekir. Genç yaþta Kabe’yle tanýþan bir genç
muhakkak onun etkisin altýnda kalacaktýr, oralardan
etkilenip, payýný ve ibretini
alacaktýr. Oradaki teneffüs
ettikleri hava, ciðerlerinin
içine, ta dibine öyle bir sinecektir ki, o nefesler ciðerlerinin duvarlarýna yapýþýp,
yerleþecektir. Ve almýþ olduklarý o nefeslerini, dönüþlerinde Avrupa’ya, Almanya’ya taþýyacaklardýr. Oradaki biriktirdikleri “imani”
tecrübeler, o körpecik yavrularýmýzýn imanlarýna iman
katacaktýr. Bu tecrübeyi bizzat yaþadýðým için, burada
bütün gençlere Umre’ye gitmelerini tavsiye ediyorum.
Ve bilhassa velilere bir ricada ve öneride bulunmak istiyorum. Ýmkaný olan her anne baba çocuðuna bir iyilik
yapmak istiyorsa, onu bir an
evvel Umre’ye göndersin.
Evladýna bir Umre seyahati
(bir armaðan veya ödüllendirme olarak) yapma imkanýný saðlasýn. Nice beþ vakit
namaz kýlmayan gencin,
Umre sonrasý namazýna baþladýðýný bilirim. Umre seyahatý ve tecrübeleri sonrasý
hayatýnda bir dönüm noktasý
olduðunu anlatan gençlerimizi bilirim.
Burada kendimden bir
misal verebilecek olursam:
Bendeniz çok küçük yaþlarda dini bir eðitim almama
raðmen, ilk Umre’mden döner dönmez kutsal topraklardan çok etkilenmiþtim. Kudüs’ü ve El-Halil’i (Hebron
kenti; Hz. Ýbrahim’in kabrinin bulunduðu mekan) gördükten sonra, Tevrat’ý anlayabilmek için, Ýbranice öðrenmeye karar vermiþtim.
Yeþil Kubbe’yi gözle gördükten sonra (sýrf kuru ekranda deðil), Peygamberimi
özel köþe
daha þuurlu ve bilinçli bir
þekilde idrak etmiþ oldum.
Beytullah’ýn önünde, o 15
metre yüksekliðindeki yapýnýn önünde, ona bakarak namaz kýldýðýmda, Allah’ýn
evi iþte buymuþ diyebildim.
Kabe’nin önünde dikilip,
namaz kýldýðým bir gün
imam bir namaz esnasýnda
aðlamaya baþladýðýnda onun
neden aðladýðýný çok merak
etmiþtim. Fakat onu lisan
yetersizliðinden dolayý anlayamamýþtým. O zamanlarý
Arapça bilmediðim için, ne
dediðini, neden aðladýðýný
bilmiyordum. Anlamadýðým
halde, ben de onunla birlikte
aðladým, lakin aðýdýmýn kalite ve deðerinin onunkisi ile
ayný olmadýðýný biliyordum.
Bu durum benim o kadar
aðýrýma gitmiþti ki, beni o
kadar rahatsýz etmiþti ki...
Dönüþümde derhal rahmetlik hocamda medrese eðitimime baþlamaya niyet edip,
karar vermiþtim. Bu niyetim
iþte Umre’ye gittikten sonra
oluþtu. Gitmeseydim, belkide bu merakým oluþmazdý.
Eminim her genç oralarý
gördükten sonra, kendisini
tekrar suale çekecektir, hayatýndaki eksiklerini gözden
geçirip, ona göre giderecektir. Ýnsanoðlu istedikten sonra, Allah-u Teala ona kapýlarýný açýyor, efendim ve ona o
kadar çok imkan veriyor ki,
Yeter ki insan o merciye
baþvursun, baþvurmasýný
bilsin...
Burada gençlere diyeceðim tek þey þudur: Beytullah sizi bekliyor gençler!
Allah Rasul’u sizi bekliyor.
Onlarý daha fazla bekletmeyin! Hayatýnýzdaki önemli
þeyleri bile bile tehir etmeyin! Günden güne atmayýn!
Gençlik yýllarý çok çabuk
geçen yýllardýr. Fakat ayný
zamanda en önemli ve en
verimli yýllardýr. Bu yüzden
insan gençlik yýllarýný deðerlendirip, ona göre doldurmasý lazým. Ömür çok
kýsa. Aldýðýmýz her nefesle
beraber hayatýmýzý tüketiyoruz ve ne kadar nefesimizin
kaldýðýný bilmediðimiz için,
tedbirimizi alalým. Yoksa
mahþer günü Allah’ýn gölgesinde ve himayesinde
olan yedi zümreden biri olmak istemiyor musunuz?
42. sayi sayfalar
08.02.2010
röportaj
B
u ayki sayýmýzda
IGMG Köln Bölgesi Gençlik Baþkaný
Eþref Yücetaþ`la sizler için
röportaj yaptýk.
Eþref bey Hayat Gazetesine kendinizi tanýtýr
mýsýnýz?
Adým Eþref Yücetaþ,
Köln doðumluyum, memleketim Kars, evli ve bir
çocuk babasýyým. Großund
Außenhandelkaufmann olarak mesleðimi
yaptým ve 2002´den bu yana Selam Food þirketinde
çalýþýyorum.
Kaç senedir Gençlik
Baþkanlýðý yapýyorsunuz?
20.06.2004 tarihinde bu
göreve getirildim, yani
yaklaþýk 5,5 senedir IGMG
Gençlik Teþkilatý Köln
Bölge Baþkanlýðý yapýyorum.
Gençlik baþkaný olarak
sizden gençlere yönelik faaliyetlerinizi ve aktivitelerinizi öðrenebilir miyiz?
Gençlik faaliyetlerimizle genelde þu üç kitleye hitap ediyoruz: Orta Öðretim
(12-17 yaþ arasý), Üniversiteliler ve 18-30 yaþ arasý
meslek yapan veya çalýþan
gençlerimiz. Gençlerimize
sundugumuz faaliyetler
içinde Ev sohbetleri, Salon
seminerleri, Cami sohbetleri, Yatýlý Eðitim Seminerleri, Bilgi Yarýþmalarý, Geziler (yurt içi yurt dýþý), Turnuvalar ve daha birçok aktiviteler yer alýyor. Bu sene
de meslek bilgilendirmeyi
takvimimize koyduk. Bir
yýldan beride “YILDIZ
GENÇLÝK” çalýþmamýz
var.
Yýldýz Gençlik Projesi
nasýl baþladý ve niçin Yýldýz Gençlik? Bu konuyu
açar mýsýnýz?
Öncelikle bu konuda
Ruhr A Bölge Gençlik Teþkilatýna teþekkür ediyorum.
Bu projeyi Ruhr A Bölgesi
baþlattý. Biz de bunu yönetimimizde istiþare ettik ve
Orta Öðretim Baþkanýmýz
Yusuf Soysal ekibi ile Ruhr
A bölgesi ile görüþüp bu
çalýþmayý bölgemize taþýdýlar. Þu anda Yýldýz Gençlik
sorumlumuz Abdullah Saral büyük bir titizlikle bu
çalýþmayý takip ediyor.
13:39 Uhr
Seite 35
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
IGMG Köln Bölgesi Gençlik Baþkaný Eþref Yücetaþ ile Yýldýz Gençlik Projesini konuþtuk
NRW`nin Yýldýzlarý Bir Yaþýnda
Kendilerine ayriyeten buradan teþekkür ediyorum. Bu
arkadaþlarýmýz bu çalýþmaya sahiblendiler ve yürütüyorlar. Ocak 2010 yýlýnda
tam 1 senemizi baþarýyla
tamamlamýþ olacaðýz inþaallah.
Yýldýz Gençlere nasýl
bir eðitim veriyorsunuz ve
faaliyetleriniz nelerdir?
Bu gençlerimizi biz özel
eðitimden geçiriyoruz. Bu
konuyla ilgili defalarca arkadaþlarla oturup üç yýllýk
bir müfredat çýkardýk. Dini
ve tarihi konularýn yanýsýra
kiþisel geliþtirme ve teþkilat dersleri de var. Bu konu
ile ilgili ayrýca Bölgemizin
Ýrþad Baþkaný Selahattin
Demirci´ye de teþekkürü
bir borç biliriz. Kendisi bilhassa Eðitimci ve Seminerci organizesinde bizlere
destekçi oluyor. Gençlerimiz iki haftada bir buluþuyorlar. Söyledigim eðitimlerin yaný sýra aralarýnda
grup çalýþmalarý (Workshop) yaptýrýyoruz. Dersler
ve deðerlendirmeler bittikden sonra sosyal aktivite
bölümüne geçiyorlar (Futbol, sýra gecesi, bowling,
gezi gibi). Aralýk ayýnda
veliler toplantýsý yaptýk,
gençler kendileri program
hazýrladýlar, bereketli bir
toplantý oldu, gençlerin yazýp yönettiði skeçlerde ayrý
bir güzellikti. Hepsinin ayrý ayrý özellikleri ve yetenekleri var. Bizi bu çalýþmada daha çok sevindiren
mesele gençlerin kendi aralarýnda oluþan samimiyet
ve dostluk oldu.
Eþref bey Yýldýz Gençlik çalýþmasýna isteyen bütün gençler katýlabilir mi?
Bunun þartlarý nelerdir?
Biz yýllardan beri Orta
Öðretim Yatýlý Eðitim Seminerleri yapýyoruz. Orta
Öðretim bizim geleceðimiz, geleceðin idarecileri,
üniversitelileri, cemaati
olacaklar, inþaallah. Þu son
dört senedir bu yatýlý eðitimleri belirli bir düzeye çýkarmayý baþardýk. Orta Öðretim Baþkanýmýz Yusuf
Soysal ve ekibi bu konuda
ciddi çalýþmalar yaptýlar,
elbette daha eksiklerimiz
var onlarý da giderme yolundayýz. Dört sene önce
bu çalýþmamýzý yeniden
formatladýk. Önceleri katýlýmlar rastgele oluyordu,
þimdi ise bizim belirlediðimiz gençler geliyor. Bu yatýlý eðitim seminerleri içinde özel bir müfredat çalýþmasý yaptýk ve baþarýyla takip ediyoruz. Orta Öðretim
Yatýlý Seminerlerine katýlýp
belirli baþarý gösteren ve
16 yaþýnda olan gençlerimizi Yýldýz Genci olarak
seçip bu özel gruba dahil
ediyoruz, yani bir „Yýldýz“
olabilmek için muhakkak
bu yatýlýlara katýlýp alt yapýyý oluþturmak gerekir.
Gencimiz bu eðitimlere önceden katýldýðý zaman, yýldýz çalýþmasýnda daha da
rahat ediyor, çünkü yatýlýlardan tanýdýðý arkadaþlarý
ile beraber oluyor, çevreyi
ve bizleri biliyor, abi-kardeþ iliþkisi içindeyiz. Son
olarak da þunu söyleyeyim,
gençlerimizin okul durumu
da bizim için çok önemli,
bilhassa Yýldýz´da ve Orta
Öðretim´de olanlarýn. Bu
gençlerin Üniversite veya
Yüksek okulda tahsil etmeleri için onlarla özel görüþüp motive etmeye, yönlendirmeye çalýþýyoruz.
Yýldýz gençlerini ileride
ne gibi çalýþmalarda göre-
bileceðiz?
Gençler düzenlediðimiz
her türlü programa katýlýyorlardý zaten. Bundan
sonra ise bu arkadaþlarý sadece katýlýmcý olarak deðil
programý hazýrlayan ve yöneten kiþiler olarak da göreceðiz. Daha önce de dediðim gibi bulunduðu toplumda gerek camisinde gerek resmi bir platformda
hem dinini hem de cemaatini en iyi þekilde temsil
edebilmesini saðlamaktýr
amacýmýz. Üyesi olduðu
camide, cemiyette kendisi
de gençlik çalýþmalarýnýn
baþýna geçip, arkasýndan
yeni gençler yetiþtirmesi,
yaþadýðý toplum için faydalý biri olmasýný saðlayabilmek.
Baþkan olarak gençlerin sorunlarýyla yakýndan
ilgileniyorsunuz. Sizce yaþadýðýmýz toplumda gençlerin en önemli sorunlarý
nelerdir?
Evet, aslýnda çok kapsamlý bir soru, gerçi biz sorunlarý, problemleri konuþmaktansa çözümleri tartýþmayý ön plana koyuyoruz
artýk. Kendimde burada doðup yetiþen biri olarak bir
çok sorunla karþýlaþtým.
Hangi birisine deðinelim?
Gençlerle bu konularý çok
konuþuyoruz, dertleþiyoruz. Bir iki tanesine deyinelim: Küçük yaþta bilip bilmeden kimlik mücadelesi
daha sonra toplumda yer
edinme, kabul görme mücadelesi veriyorsun. Bu süreç Okul, Arkadaþ çevresi
ve iþ hayatýnda seni takip
ediyor. Aslýnda en önemlisi
bence de bu, aidiyetini,
kimliðini gencimize aktarabilmek. Çünkü gençlerimizin (Erkek/Bayan) kafa-
35
larý karýþmaya müsait. Yabancýlýk kompleksine çabuk kapýlabiliyorlar, mesela bazý okullarda hala ön
yargýyla kendisine yaklaþan
bir zihniyet var. Ailesinden
dini terbiye görmüþ biri
Ramazan ayýnda oruç tutmasý spor öðretmeni için
bir problem olmamasý,
dersten geri tutulmamasý
gerekir. Bu durumda genç
kendi kendini sorgulamaya
baþlar: Notlarýmýn iyi olmasý için dersime mi önem
vereyim yoksa dinime mi?
Gizlimi oruç tutayým? Hiç
mi tutmayayým? Meslek
edineceði yaþa geldiðinde
öðretmeni veya iþ bulma
kurumu (Arbeitsamt, BIZ)
ile görüþtüðünde genelde
oto tamiri, kaporta, inþaat
sektörlerine, bayan ise
hemþire, berberlik gibi
mesleklere yönlendiriyorlar. Halbuki kapasitesi geniþ ve çalýþkan bir öðrenciyi neden üniversite okumasý için motive etmiyorsun?
Dolayýsýyla bu ve buna
benzer muamele ile karþýlaþýnca hem kafalar karýþýyor hemde bir eziklik duygusu oluþuyor ve bu hayatý
boyunca kendisini takip
ediyor. Öz güvenini kayýp
edip yeteneðini ön plana çýkartamýyor. Ama ne olursa
olsun insanýmýz þunu bilmesi lazým: Kim olursa olsun, ne olursa olsun, kendimizden hiç bir zaman taviz
vermememiz lazým. Aklýmýzý kiraya vermenin bir
anlamý yok. Ýsteklerimizi,
arzuladýklarýmýzý yerine getirelim, elbette istiþare edip
en doðrusunu yapalým.
Baþta da söyledigim gibi
sorunlar aslýnda çok, ben
sadece bir iki tanesine kýsaca deyindim.
Gençlerin sorunlarýný
bilen bir baþkan olarak
buradan gençlere ve aile
büyüklerine neler söylemek istersiniz?
Ýlk olarak aile büyüklerine þunu hatýrlatmak isterim. Deminki sorunun cevabýnda gençlerimizin sorunlarýna deðindik, kimlik
mücadelesine deðindik.
Genç ailesinden ilgi bekler,
alaka bekler, burada anne
baba fedakarlýðýn en büyü-
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
36
ðünü yapmalarý gerekir.
Televizyonda bir dizi veya
bir film çocuktan daha
önemli olamaz. Küçük yaþtaki doðru yönlendirme
çok önemli. Çocuk küçük
yaþta neyi kaparsa onunla
büyür. Þöyle bir örnek vereyim; baba yedi yaþýnda
olan evladýyla sinemaya
yeni gelmiþ, argosu küfürü
bol olan film seyrediyor ve
çocuk orda ne kadar argo
varsa hemen ezberliyor. Bu
çocuðun ileride sorunu olmaz, kendisi sorun olur.
Bizim zamanýmýzda büyüklerimiz bizi hep baþkalarýn çocuklarýyla kýyaslardý. Hala böyle davranan
ebeveyinlerle karþýlaþýyoruz. Bu bir çocuk için bü-
I
GMG Kuzey Ruhr
Bölgesi Gençlik Teþkilatý Gençlik Gecelerinde þubelerini yalnýz býrakmadý.
IGMG Genel Merkezden Sosyal Hizmetler Baþkaný Ali Bozkurt, Ali Börek, IGMG Kuzey Ruhr
Bölge Baþkaný Murat Ýleri
ve Teþkilatlanma Baþkaný
H
Seite 36
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
yük bir eziklik meydana
getirmesi kaçýnýlmaz. Okul
dersleri zayýf diye çocuðu
azarlayacaðýna, futbol kulübüne gitme çocuðun dersiyle ilgilen. Ev ödevleri
için yardýmcý kursuna gönder. Çocuk ergenlik çaðýna
geldiginde, vay bu çocuk
niye böyle, niye laf dinlemiyor, arkadaþlarý kötü
yolda, bizimki de ayný mý
olacak diye gece uykularýn
kaçacaðýna, küçük yaþta
camiye gönder, Dinini öðrensin, toplumda, cemaat
içinde saygýn bir pozisyona
gelsin, Cemaat insaný disipline eder. Futboldu, gezmekti, eðlenmekti elbette
olacak, yanlýz sadece bunlarla çocuðu sýnýrlarsak,
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
futbolda hakemin kararýna
küfürün en alasýný yapacak
hale gelir, Gezmekte ufkunu açmaktansa farklý yerlere ilgi duymak onun icin
daha zevkli olur, sýra gecesinden deðil diskoteklerden
haz alýr.
Kýsaca “Beþikten mezara kadar eðitim” düsturuyla, anlayýþla, sabýrla evlatlarýmýzýn geleceði içinçalýþmamýz lazým. Doðru toplumda bulunmasý için yönlendirmemiz gerekir. Tabiki hep karamsar konuþmamýz doðru olmaz, öyle aileler varki, allah onlardan razý olsun, çocuklarýný çok
iyi yetiþtirmiþler. Kimi
okulunda baþarýsýyla, kimi
iþindeki baþarýsýyla ön pla-
na çýkýyor. Mensubu olduðumuz Milli Görüþ Teþkilatý´da bu konularda gereken hassasiyeti göstermektedir. Ama ben ailelere hep
þunu söylüyorum, geç olmadan evladýnýzý þubelerimizdeki Gençlik çalýþmalarýna gönderin, her yönü ile
faydalansýnlar. Çoðu zaman karþýmýza aileler geliyor, çocuðum kötü yolda
diye, bu durumlara düþmemek için tek önlem çocuðumuzu gençlerimizi çalýþmalarýmýza gönderip, takip
etmektir; ben gönderdim
gerisini onlar halletsinler
olmaz, 10 yaþýndada olsak,
30 yaþýnda da olsak büyüklerimizden ilgi bekleriz.
Gençlerimize de bir tavsi-
Kuzey Ruhr`da Gençlik Geceleri
Ufuk Ulun ile 13 þube ziyaret edildi.
Þubelerde konuþan hatipler genellikle gençlere
yaptýðý konuþmada içinde
bulunulan günlerle ile alakalý bazý bilgileri aktardý.
Hedeflerinin yýlbaþý kutlamak olmadýðýnýn altýný çi-
ristiyan ve Ýslam Topluluðu
Derneði (CÝG) dinlerarasý diyalog baðlamýnda yeni bir
internet sitesi oluþturdu. Dernek
www.christenundmuslime.de internet adresinde dinlerarasý diyalog, yeni basýlý eserler ve programlar ile ilgili aktüel bilgiler sunuyor. Bunun
yanýnda sitede Hristiyan-Ýslam diyalogu ile ilgili bilgiler de yer alýyor.
Hristiyan ve Ýslam Topluluðu
Derneði’nin (CÝG) yeni oluþturmuþ
olduðu www.christenundmuslime.de
adlý internet adresinde kendi faaliyetleri hakkýnda da bilgiler veriyor. Sitenin ziyaretçilerine servis bölümünde kurum ve kiþiler için çeþitli
imkânlar sunuluyor. Ayrýca dernek
zen hocalarýmýz gençlerimiz haram iþlenen yerlere
gitmemeleri için çaba sarfedildiði ve programlar yapýldýgýný söylediler.
Mekke`nin Fethini de
özetle anlatan hatipler,
gençlerin sorularýna da cevap verdiler.
Cemiyetlerde gençlere
yönelik düzenlenen programlar turnuvalarla, yarýþmalarla ve deðiþik etkinliklerle devam etti.
IGMG Kuzey Ruhr
Bölge Gençlik Teþkilatý
Baþkaný Abdulkerim IÞIK
ise, Allah-u Teala þubeleri-
Hristiyan ve Ýslam Topluluðu
Derneði’nden yeni web projesi
internet sitesi aracýlýðý ile gönderilen
sorularý yanýtlamak suretiyle danýþmanlýk hizmeti de veriyor.
Derneðin internet sitesinde bulunan basýlý eserler bölümünde Hristiyan-Ýslam diyalogu, Almanya’da Ýslami yaþam üzerine klasikler ve Ýslam ile ilgili genel bazý kitaplar hak-
kýnda kýsa tanýtým yazýlarý bulunuyor.
Hristiyan ve Ýslam Topluluðu
Derneði (Die Christlich-Islamische
Gesellschaft e. V.)
Hristiyan ve Ýslam Topluluðu
Derneði, Almanya’daki eski ve en
büyük Hristiyan Ýslam diyalogu or-
röportaj
yede bulunup bitirmek istiyorum: Anne ve babanýz
sizleri anlamayabilir, derdinizi yine de anlatýn, cemaatte anlaþamadýðýnýz biri olabilir siz yine de bir pire için yorganý yakmayýn,
okuyup üniversite bitirip
avukat, öðretmen veya mühendis olabilirsiniz, ama
þunu unutmayýnki Allaha
kul bir avukat, kul bir öðretmen, kul bir mühendis
olmak daha önemli.
Eþref bey gazetemize
verdiðiniz röportajdan dolayý size teþekkür ediyor ve
çalýþmalarýnýzda baþarýlar
diliyoruz.
Bu fýrsatý bize verdiðiniz için biz de size teþekkür
ediyoruz.
mize gelerek sohbet eden,
Ali Bozkurt Beye, Ali Börek hocamýza, Bölge Baþkanýmýz Murat Ýleri‘ye,
Bölge Teþkilatlanma Baþkanýmýz Ufuk Ulun’a ve
programlara destek veren,
katýlan bütün gençlerden
razý olsun diyerek teþekkürlerini bildirdi.
ganizasyonu olma özelliðini taþýyor.
Dernek 1982 yýlýndan bu yana Müslümanlar ve Hristiyanlar ile Kilise ve
Ýslami organizasyonlar arasýnda diyalog ve iþbirliði için çalýþýyor. Dernek ayrýca Almanya Hristiyan Ýslam
Diyalogu Koordinasyon Konseyi’nin
kurucu üyesi.
Dernek bünyesinde Müslüman ve
Hristiyanlar eþit ve iþbirliði içerisinde çalýþýyor. Derneðin ilkeleri arasýnda “Ortaklýklarýn ortaya çýkarýlmasý,
ayrýlýklarýn ise mümkün oldukça karþýlýklý anlaþmayý ilerletecek þekilde
deðerlendirilmesi” yer alýyor. Derneðin hedefini Almanya, Avrupa ve
tüm dünyada dini cemaatlerin eþit sayýlmalarý oluþturuyor.
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
özel köþe
u sezonun 3. Þube
Gençlik Baþkanlarý
toplantýsý 26 kiþi ile
Lage Cemiyetinde yapýldý.
Açýlýþ Kur’an-ý Kerim-i
ile baþlayan programý, yoklama ve gündemin sunumu takip etti.
Açýlýþ konuþmasýnda ise
IGMG Kuzey Ruhr Bölge
Gençlik Baþkaný Abdulkerim
Iþýk, katýlýmcýlara teþekkür
etti. Bölge ve Þubelerarasý
bilgi akýþýnýn daha çok bu tür
programlarda saðlandýðýný
söyleyen Iþýk, yapýlan ve ya-
B
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
M. Salih AYDIN
Hicri Yýlbaþý
Hakkýnda
Müslümanlarýn
ne Düþündükleri!
Ne kadar da Hicri Yýlbaþý desek de o kadar sönük geçiyor ki sanki dünyada en azýnlýk Ýslam dünyasý. Kime tebrik gönderdimse de yok sayýda iyi
tepkiler geldi. Bu sayý 100
E-mail 50 sms ve 7 Ýslami
site. Hala ne Hicreti ne de
Kerbela`yý anlamýþ deðiliz.
Birilerinin kuyruðuna takýlmýþ gidiyoruz. Kurtuluþu kurtulmazlardan arýyoruz. Miladi yýlbaþý geldiðinde de çocuklarýmýzý nasýl kurtarýrýz diye alternatif
geceler sunmaya çalýþýyoruz. Bu iþte bir yanlýþýmýz
yok mu? Tabiî ki var parayý sevdiðimiz kadar seviyor muyuz canýmýz çocuklarýmýzý. Evetse bir þey yok
zaten kaybetmiþiz yok hayýr dedikse evlere, bahçelere, dükkânlara, arsalara,
arabalara yatýrdýðýmýz paranýn kaçta kaçýný çocuðumuza ilerisi için yatýrým
yaptýk. Ayrýca kaç saatimizi onlar için ayýrdýk. Kendimizi sorgulamamýz gerekmez mi hala zamanýmýz
var ama bu son fýrsat. Kýzýmýz pantolon üstü baþýný
uyduruk örtü ile gözlerimizi büyülerken sustuk. Oðlumuz zaten hayatýnda hür
namazýndan niyazýndan ve
hatta öðrendiði surelerden,
itikattan amelden kaç soru
sorduk ama nadir de olsa
okul derslerini sorduk. Kafamýzý ellerimizin arasýna
alýp geçmiþimizi bir süzgeçten geçirelim inþaALLAH…
Ve gelelim hacarabýn
serüvenlerine.
Seite 37
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
Hacarabýn
Serüvenleri
[email protected]
ETLER BÖYLE
YENÝR
Ben 4 veya 5 yaþýndayým. Halamlar o zamanlar
Ankara Polatlý`da oturuyorlar. Eniþtem yemek olarak þiþ kebap yaptý. O zamanlar eti her zaman nerde
göreceksin. Et ortaya gelince ben attýðýmý yutuyorum.
Bu durumu gören halamýn
oðlu o nasýl yutuyorsa
onun yuttuðunu ben de yutarým diyor. Bir de baktýk
ki halamýn oðlu yerde debeleniyor. Eti yutamamýþ
gözleri dýþarý fýrlamýþ. Babasý parmaðýyla çýkarmasaydý iþi zordu. Ama annem beni boþ býrakmadý bir
þey yapmadýðým halde dayaðý yiyen yine ben oldum.
HEPSÝNÝ
YÝYORMUSUN SEN?
Karaman'ýn Kâzýmkarabekir ilçesi aðalarýndan biri, ayný ilçe ulemasýndan
Necati Yeniel Hoca'ya:
- Yav, Hoca, sen bu kadar kitabý ne yapýyorsun
Allah aþkýna be? Hepsini
okuyor musun sen bunlarýn? der dururmuþ Necati
Yeniel Hoca'nýn zengin kütüphanesini her görüþünde.
Bir, iki, üç derken bir gün
yine ayný merak içinde bu
29
soruyu sorarken, tevafuk
bu ya, Karasakal Hoca da
oradaymýþ.
Adam yine:
- Yav, Hoca! Hepsini
okuyor musun sen bunlarýn? deyince, Karasakal
Hoca:
- Ülen para keratasý, demiþ, kaç dönüm tarlan var
senin?
- Binlerce...
- Kaç havayý zahire kaldýrdýn bu tarladan?
- Milyonlarca...
Kaç koyunun var? Kaç
evin?
- Ohooo-oh! Yorma Hoca beni Allah aþkýna yav!
Ne bileyim ben bu kadar
koyunum var? Adedini mi
bilirim?
- Peki! Lan kerata, hepsini yiyor musun sen bunlarýn? Hepsinde oturuyormusun o evlerin?
Deyince, adam anlayacaðýný anlamýþ ve Necati
Yeniel Hoca Karasakal'a:
- Hay nüktelerinle bin
yaþa be hoca demiþ, herifin
aðzýný bir türlü kapatamýyordum. Sen kilitleyiverdin geçtin gittin be!
Hay Allah razý olsun!
HACARAP
TANKER ÞOFÖRÜ
Babam zamanýn birinde
bir aðanýn tankerinde þoför
olarak iþ alýr. Mersinden
akaryakýt getirecek. Daha
ilk gün malý alýr ve gelirken Toroslarýn o dönemeçlerine normal araba gibi girer. Girer ama þöyle bir
uçurumun ucunu görünce
rengi atar. Ve bir daha dönemeçlere öyle girilmeyeceðini öðrenir ama o korkuyu atlatamaz ve 1 ay
sonra iþi býrakýr.
Kardeþim Babamý
Nasýl Atlattý
Babam ve annem anlaþýrlar Konya’da dini bir
film oynayacak. Bizi atlatýp Konya’ya gidecekler ve
filme bakacaklar bizim oðlan durumu fark etmiþtir.
Arabanýn içinde saklanýr.
Babamlar Konya’ya yaklaþýnca:
- Ben buradayým diye
çýkar ve o da onlarla sinemaya gider.
KUMPANYA KIYAÐI
Karasakal Hoca, bir tarihte, Akþehir Garajýnda.
Konya'ya bilet alacak, fakat:
- Boþ yer yok!...
Diyor giþe görevlisi. Ne
yapsýn? O tarihlerde bugünkü gibi bir sürü þirket,
Kuzey Ruhr’un Þube Gençlik
Baþkanlarý Lage´de toplandý
pýlacak olan programlar hakkýnda da kýsa bilgiler verdi.
Genel Merkezden gelen
Gençlik Eðitim Baþkaný Ünal
Ünalan ve Gençlik Sosyal
Hizmetler Baþkaný Yunus
Aydýn’a katýlýmlarýndan dolayýda teþekkür etti.
Bölge Gençlik Birim Baþ-
37
bir sürü vasýta yok. Giþenin
karþýsýndaki bir bankoya
oturuyor, beklemeye baþlýyor bir vasýta gelir diye.
Derken, az sonra, dýþardan biri geliyor, giþeye eðiliyor, biletini alýp gidiyor.
Hemen ardýndan biri daha
geliyor, o da biletini alýyor.
Bir daha, bir daha... Aaaa!
Hoca'dan sonra gelip bilet alanlarýn hepsi de asortik, kýravatlý tipler olunca...
Hoca kendisine bir hinlik
edildiðini zehabýna kapýlýyor ister istemez. Ýhtimal
vermiyor ama, baþka bir
anlam da veremeyince, yerinden kalkýp giþeye yaklaþarak, görevliye:
- Beyefendi, diyor, þu
boynunuzdaki kýravatý bir
dakikalýðýna bana verebilir
misiniz?
- Ne yapacaksýn Hacý
emmi?
Diye soruyor giþe görevlisi. Azýcýk yýlýþýk.
Karasak Hoca:
- Ne yapacaksýn oðlum,
boynuma takýp senden bilet
alacaðým!
Derken, bu konuþmaya
tanýk olan bir aktör yaklaþýyor yanlarýna. Ve durumu
izah ediyor. Meðer Hoca'ya
gerçekten de bir hinlik
edilmemiþ. Arabada gerçekten de boþ yer yokmuþ.
O kravatlý beyler, Akþehir'e
gelmiþ bir tiyatro gurubunun aktörleriymiþ. O alýnan
biletlerin paralarý da çoook
önceden verilmiþ. Karasakal Hoca'ya durumu izah
eden aktör gurubunun baþýymýþ. Hoca'nýn nüktedanlýðýndan pek hoþlanmýþ ve
bir çaresini bulup onu da
arabalarýna almýþ.
Bugünlükte bu kadar
dostlar kalýn saðlýcakla.
ALLAH’a emanet olun.
kanlarýnýn hazýrlamýþ olduðu
sunumlar ayrýntýlý bir þekilde
aktarýldý.
Selamlama konuþmasýnda
ise Yunus Aydýn bazý bilgileri baþkanlarla paylaþtý.
Daha sonra söz alan Ünal
Ünalan ise hem maneviyat,
hem de bilgi içerikli bir konuþma yaparak, gelen sorularý da cevapladý.
Dilek Temenniler, yapýlan
ikramlar ve çekilen hatýra fotograflarý ile de program sona erdi.
42. sayi sayfalar
38
08.02.2010
13:39 Uhr
Seite 38
Gerçekler “Hayat”ýn Ýçinde Gizlidir
hayat
15 Ocak / 15 Þubat - 15 Januar / 15 Februar 2010 . Safer 1431
bulmaca
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
Seite 39
FIRSAT GÜNLERø
WDQÕWÕP
IL\DWÕ
3,99 €
42. sayi sayfalar
08.02.2010
13:39 Uhr
Seite 40

Benzer belgeler

PDF SAYI 42 Hessen

PDF SAYI 42 Hessen mevcutu kaybetme korkusu, sanayi toplumlarýndaki nahoþ tabloyu daha çok karartan amillerin baþýnda gelir. Bir Batý dünyasýnýn toplumlarýna bir de onlarý yakalamak üzere olan kendimize baktýðýmýzda;...

Detaylı