PDF olarak indir

Transkript

PDF olarak indir
MAY-JUNE ‘14
06
katkıda bulunanlar contributors
Hamit Hamutçu
[email protected]
KURUCU FOUNDER
Bengü Gün
[email protected]
DİREKTÖR DIRECTOR
Elif Kamışlı
[email protected]
SANATÇI İLİŞKİLERİ ARTISTS RELATIONS
Mehmet Kahraman
[email protected]
SANATÇI İLİŞKİLERİ ARTISTS RELATIONS
Serhat Cacekli
[email protected]
MIXER EDITIONS KOORDİNATÖRÜ MIXER EDITIONS COORDINATOR
Naz Cuguoğlu
[email protected]
İÇERİK SORUMLUSU CONTENT MANAGER
Elvin Vural
[email protected]
ETKİNLİK SORUMLUSU EVENTS COORDINATOR
Mehmetcan Yaman
GALERİ ASİSTANI GALLERY ASSISTANT
Seçil Ofset
100. yıl mahallesi massit matbaacılar sitesi
4. cadde no: 77 bağcılar, istanbul
BASKI PRINT
Yiğit Karagöz
yirmibinbir twentythousandandone
KAPAK COVER
Merhaba!
Hello!
Yazın müjdecisi Mayıs’ın gelmesiyle biz de hızımızı
alamadık, programımızı sergiler ve etkinliklerle
donattık.
As summer is coming, we couldn’t stop ourselves
and filled our programme with exhibitions and
events.
Sezon içerisinde Hotel Italia, Kayıt, Sanıldığı Gibi
Değil, Dilemma, Homo Evolution, Zamanlama
Meselesi gibi manidar isimlerden oluşan sergi
takvimimize Mayıs ayında Erör isimli solo
sergiyle devam edeceğiz. 4 Mayıs’ta sona eren
Meltem Sırtıkara’nın kişisel sergisi Zamanlama
Meselesi’nin ardından, 9 Mayıs’ta Cins’in ilk
kişisel sergisi olan Erör’e ev sahipliği yapacağız.
Sergide, aynı zamanda bir grafiti sanatçısı olan
Cins’in Mixer’in dış duvarında yaptığı grafitinin iç
mekana sızarken desen, kolaj ve resme dönüşen
yolculuğuna şahit olacağız.
We are going to continue our agenda that
included remarkable exhibitions such as Hotel
Italia, Record, Not Quite As Thought, Dilemma,
Homo Evolution, A Matter Of Timing with solo
exhibition Erör. After final day of Meltem
Sırtıkara’s solo exhbition A Matter Of Timing
on May 4, we will be hosting Cins’ first solo
exhibition on May 9th. In the exhibition, we are
going to witness a journey of flowing graffitis
turning into drawings, collages and paintings of
graffiti artist Cins from outside wall to interior of
Mixer.
23 Mayıs’ta Açık Depo da bir karma sergiye
ev sahipliği yapacak. Küratörlüğünü Mehmet
Kahraman ve Gülben Çapan’ın yaptığı Yarın
Yapayalnız sergisini 29 Haziran’a kadar Mixer’de
görebilirsiniz.
On May 23, Open Space is going to host a group
exhibition. Curated by Mehmet Kahraman and
Gülben Çapan, Tomorrow All Alone can be seen
until June 29 at Mixer.
Bildiğiniz gibi sanat üretimini seyirci ile
paylaşmayı amaçlayan Mixer ArtLab’in ilk
Türk konuk sanatçısı olan Elif Erkan’ın üretim
sürecini ise 4 Mayıs – 4 Haziran arasında
gözlemleyebilirsiniz.
Öğrenim programlarımıza gelince, Mayıs ve
Haziran aylarında sanatçı ve sanat yazarlarına
yönelik eğitim programlarımız devam ediyor.
Seda Yörüker, Merve Ünsal, Özge Ersoy ve
Elif Kamışlı’nın yürüteceği atölyelere katılmak
istiyorsanız son başvuru tarihlerini sakın
kaçırmayın!
Yetişkinlere yönelik öğrenim programları
kapsamındaysa Mine Küçük eşliğinde 3 Mayıs’ta
gerçekleşecek olan Sanata Bakma atölyemiz
var. Atölyeden sonra katılımcılar artık gezdikleri
sergileri daha farklı bir gözle görecek ve
sorgulama şansı yakalayacak.
Bengü Gün
Having the purpose of sharing artistic production
with the viewer, Mixer ArtLab’s first Turkish guest
artist Elif Erkan’s creation process may be seen
between May 4 - June 4.
Regarding our learning programmes, our
education programmes for artists and art writers
are running on May and June. To participate in
the workshops conducted by Seda Yörüker, Merve
Ünsal, Özge Ersoy and Elif Kamışlı, don’t miss the
deadlines!
As a part of learning programmes for adults,
on May 3, Art Appreciation Workshop for Adults
led by Mine Küçük will take place. After the
workshop, participants will view exhibitions with a
different perspective and have the opportunity to
question them.
sergi / exhibition
Erör
Cins
09.05.2014 - 15.06.2014
Mixer, Cins’in dış mekanlara yaptığı son
dönem grafiti çalışmalarının devamı
niteliğindeki ilk kişisel sergisi Erör’ü
sunmaktan mutluluk duyuyor. Kelimenin
kendisinin resmin öznesi olarak
konumlandırılmasıyla yazarın, sanatçının
ve izleyicinin birbirine karıştığı alaycı bir
dilde üretilmiş “küfret”, “süzül”, “malazlar”
gibi çalışmaların üzerine inşa edilen
sergide, sanatçı et ve kemik çağrışımlı
organik formları bulunmuş nesnelere
uyguluyor. Mixer’in dış mekan duvarında
Cins’in sergi kapsamında gerçekleştireceği
grafiti iç mekana sızarken desen, kolaj
ve resim çalışmalarıyla bir bütün halinde
sunuluyor.
Cins’in eserleri gündelik yaşamında
rastladığı nesnelerin ve olayların
sanatçının bilinçdışıyla buluşmasıyla
adeta görsel bir günlük haline geliyor.
Bu buluşmadan doğan “erör”ler aynı
zamanda Cins’in üretiminin iki kanadı,
gündelik hayat ve ironiyi birleştirerek
bir yandan serbest çağrışımla “terör”ü
hatırlatırken, diğer yandan kara mizahi bir
anlayışla “hata”nın sertliğini yumuşatıyor.
Pastel tonlar aslen ürkütücü olan öğeleri
bağlamından kopararak izleyiciyi farklı
okumalara davet ediyor.
2 SERGİ / EXHIBITION
Mixer is happy to host Cins’s first solo
exhibition entitled Erör, as a continuation
of the artist’s recent graffiti works in public
space. The exhibition’s concept is based
on early graffiti works of Cins, such as
“swear”, “flow”, “meadows”, that contains
a sarcastic way which the artist, the writer
and and the viewer mix up together.
Cins’s new works on canvas and found
objects depicting organic forms looking
like pieces of flesh and meat will flow into
the exhibition area from Mixer’s exterior
space, creating a unity with the artist’s
drawings, collages and paintings.
Cins’s works seem as a visual diary
inspired by encounters of daily objects with
his subconscious. The title of the exhibition
is a play on the word ‘error’, combining the
roughness of ‘terror’ and the ‘error’s he
encounters during his new artistic practice.
The pastel tones the artist uses, puts the
revolting objects depicted out of their
context and invites the viewer to read these
drawings in a different way.
Cins uses many different mediums and
techniques including urban walls in
his works that are mostly based on a
graphical language. Whether the organic
Cins, daha çok grafiksel bir dil üzerine
temellendirdiği çalışmalarında şehir
duvarları da dahil olmak üzere birçok farklı
mecra ve teknik kullanıyor. Kimi zaman
bir bütün oluşturan, kimi zamansa tekil
olarak konumlanan “organik” formlar
sanatçının üretim sürecinde evrimleşmeye
devam ediyor. Yer yer soyut ve gerçeküstü
hikayeler kuran Cins’in çalışmaları,
izleyiciye temkinli bir yakınlıkta durarak
bizleri sanatın gündelik hayat sınırları
içindeki varoluşunu düşünmeye çağırıyor.
forms create a unity or a different sense
of individuality, they remain as the main
objects evolving in his artistic practice.
Cins’s works partly set an abstract and
surreal scene, standing in a leery distance,
inviting us to think about art’s existence in
daily life.
ölü doğa still life (2014)
tuval üzerine akrilik ve sprey boya
acrylic and spray paint on canvas
86 cm x 111 cm
SERGİ / EXHIBITION 3
açık depo / open space
Yarın Yapayalnız
Tomorrow All Alone
23.05.2014 - 29.06.2014
Mixer Açık Depo yapısı içerisinde,
küratörlüğünü Gülben Çapan ve Mehmet
Kahraman’ın üstlendiği Yarın Yapayalnız
sergisi, kişisel ayrılıklarımız sonrasında
ortaya çıkan duygusal durumlarımızı
fotoğraf ve resim gibi farklı disiplinlerde
çalışan sanatçıların eserleri üzerinden
araştırıyor. Sergi Alican Leblebici, Cansu
Gürsu, Cem Ersavcı, Dilan Bozyel, Gülşah
Bayraktar, Melis Binay, Murat Berköz,
Murat Salcı ve Nalan Alaca’nın son dönem
çalışmalarını bir araya getiriyor.
Hüzünler, mutluluklar, bakışmalar,
gülümseyişler, veda edişler ve ayrılık
sözleri gibi bir ilişki içindeki farklı halleri
görselleştiren serginin kavramsal
çerçevesi, Selim İleri’nin kitabı Yarın
Yapayalnız’dan referans alınarak
kurgulanıyor. Yazar kitapta edebiyat ve
yazma eylemi aracılığıyla belleğin oyunbaz
koridorlarında geçmişin izini sürerken,
sergide gösterilen eserler de aynı
doğrultuda iz bırakmış duygusal durumlara
dair bir kapı aralıyor. Kitapta vurgulandığı
üzere “duygusal kırıklıklarımızı dil
ile tanımlamanın sınırlı kalışı”, Yarın
Yapayalnız’da görsel imajların bellekle olan
4 AÇIK DEPO / OPEN SPACE
Tomorrow All Alone curated by Gülben
Çapan and Mehmet Kahraman for Mixer
Open Space examines our emotional states
in response to our personal separations
through works of artists using different
disciplines such as photography and
painting. The exhibition puts together
recent works by Alican Leblebici, Cansu
Gürsu, Cem Ersavcı, Dilan Bozyel, Gülşah
Bayraktar, Melis Binay, Murat Berköz,
Murat Salcı and Nalan Alaca.
While visualizing different conditions in a
relationship such as sadness, happiness,
glances, goodbyes and breakup promises,
the conceptual framework of the exhibition
comes from “Tomorrow All Alone”, a novel
by Selim İleri. Similar to the writer tracing
past experiences in the memory through
literature and act of writing, exhibition
questions influential emotional states
through artworks. “Limits of language
to define our emotional weaknesses”
described by the writer reminds the
importance of thinking about past through
the strong relation between visual images
and memory for the audience in the
exhibition.
2
kuvvetli ilişkisinin aracılığıyla izleyiciye
geçmişe ait olanları düşünmenin önemini
hatırlatıyor.
“Tekillik” kavramı üzerinden bireyin
yalnızlığını inceleyen Melis Binay, Murat
Berköz ve Alican Leblebici’nin yağlıboya
portre çalışmaları, ayrılık duygusunun
uçsuz bucaksızlığı üzerine düşünen Dilan
Bozyel’in ve kişinin yalnızlığını mekânsal
terk edilmişlikler üzerinden okuyan
Cem Ersavcı’nın fotoğrafları sergide
izlenebilecek işler arasında yer alıyor.
Oil paint portraits by Melis Binay, Murat
Berköz and Alican Leblebici examining
the loneliness of the individual through
“singularity” concept, photographs by Dilan
Bozyel exploring endlessness of separation
feelings and photographs by Cem Ersavcı
reading loneliness of the individual in
terms of contextual abandonments are
among works to see at the exhibition.
cem ersavcı
rio (2014)
fine art print
48 x 60 cm
AÇIK DEPO / OPEN SPACE 5
mixer artlab
Elif Erkan
Elif Erkan, 4 Mayıs – 4 Haziran 2014 tarihleri arasında Mixer ArtLab’de!
Mixer ArtLab is hosting Elif Erkan between May 4 and June 4, 2014!
Mixer’in uluslararası ve yerel sanatçılar ile
ilişkilerini güçlendirmek amacıyla başlattığı
bir proje olan Mixer ArtLab, izleyici ile pek
fazla paylaşılmayan sanat üretim sürecini,
sürekli olarak değişen katılımcılarla, hem
sanatçı hem de izleyenler için farklı bir
tecrübeye dönüştürüyor. Mixer ArtLab,
alışık olduğumuz sergileme sürecinden
çok, üretimi ve sanatçının atölyesini
görünür kılmayı amaçlıyor.
Mixer Artlab programına davet edilen
sanatçı Elif Erkan program kapsamında
4 Mayıs – 4 Haziran 2014 tarihleri
arasında, galeri dahilinde bulunan
ArtLab’te belirlenecek çalışma saatleri
arasında “German Engineering” (“Alman
Mühendislği”) çalışmalarını yapacaktır.
Mixer ArtLab programı süresince sanatçı,
“German Engineering” kavramının
içersinde oluşan çalışmalarıyla
“profesyonelleşme”, “kalite” ve “disiplin”
unsurlarına işaret edecek. ArtLab için
yapılacak olan “German Engineering” aynı
anda bir laboratuvar ve ofis olacaktır.
Çeşitli katmanlarla kurulacak olan
projede ziyaretçiler “German Engineering”
denemelerinde ve geliştirilmesinde rol
alabilecekler. Testlerin ve sonuçların
gösterileceği bir internet sitesi
oluşturulacak ve rezidansın sonunda
da nesneler, araştırmalar ve testler
sunulacaktır.
Sanatçı hakkında:
Elif Erkan (1985, Ankara/Türkiye)
2013 yılında Frankfurt am Main’ daki
HfBK Städelschule’ den mezun oldu.
01/2014’ ten beri Brüksel’deki the
Wiels Residency Program’ında, SAHA
desteğiyle, bulunmaktadır. Frankfurt ve
Brüksel’de yaşamakta ve çalışmalarını
sürdürmektedir.
6 MIXER ARTLAB
Mixer ArtLab is a project that was initiated
with the mission of strengthening relations
between international and local artists. By
taking an aspect of an artist’s production
period, not typically shared with the
audience, and by presenting this to an
audience, ArtLab is able to offer both the
artist, and the viewer alike the opportunity
of exploring a renewed take on the artist/
viewer relationship. As artists are already
accustomed at exhibiting work; ArtLab
aims to focus on the production period,
by making visible the work carried out in
the artist’s studio viewable to an external
audience.
Elif Erkan who is the seventh artist invited
to Mixer ArtLab will share her production
period under the terms of “German
Engineering” at ArtLab between May 4th
and June 4th 2014 in the gallery.
During Mixer ArtLab, the artist will
work according to the notions of
“German Engineering”. The terms
“professionalization”, “trust through
quality” and “discipline” will be essential
markers for the work. For this reason
ArtLab will be turned into an office and a
lab.
The project will take part in various layers.
Visitors will be given the chance to engage
in the testings and developments for
“German Engineering”, including a web
site and the objects.
About the artist:
Elif Erkan (1985, Ankara/Turkey)
Elif Erkan has graduated from HfBK
Städelschule Frankfurt am Main in 2013.
Since January 2014 Elif Erkan supported
by SAHA as a resident artist at WIELS.
The artist lives and works in Brussels and
Frankfurt.
MIXER ARTLAB 7
açık depo / open space
Tuba Yalçınkaya
Bedenin derinliklerine indikçe zihnin de
derinliklerini açığa çıkaran sanatçı bizi
bireysel mutluluğumuz için yüzleşmemiz
gereken sorularla baş başa bırakıyor.
Kişisel kararlarımızı verme sürecinde iç
dünyamızdaki gel–gitleri görselleştiren
sanatçının çalışmaları bazen farklı renksel
dokunuşlarla birleşen çizgisel anlatımlarla
tamamlanır.
Tuba Yalçınkaya, 1984 yılında İstanbul’da
doğdu. Sabancı Üniversitesi’nde Görsel
Sanatlar ve Görsel İletişim Tasarımı
Bölümü’nü 2008 yılında bitirdi. Çeşitli
reklam ajanslarında çalıştıktan sonra
çizim üzerine yoğunlaşmak için University
of the Arts London’da Görsel Sanatlar
yüksek lisansına başladı ve 2011
yılında mezun oldu. İlk kişisel sergisini
geçtiğimiz yıl Pilevneli Project’te açan
sanatçı İstanbul’da yaşamaktadır. En son
olarak Mixer’de 2014 yılında gerçekleşen
Dilemma adlı karma sergide işleri yer alan
sanatçı, çalışmalarına devam ediyor.
While revealing the abyss of mind as a
result of going down to abyss of the body,
Tuba leaves us with questions to face with
our individual happiness. The works of the
artist which are sometimes completed in
a linear approach meeting with different
color strokes, visualize the back and forths
of the process of our personal judgements.
Born in Istanbul in 1984, Tuba Yalçınkaya
graduated from Sabancı University’s Visual
Art and Visual Communication Design
department in 2008. After working at
several advertisement companies, she
went to London to pursue her master’s
degree on visual art at University of the
Arts London. Graduating in 2011, she
opened her first solo exhibition at Pilevneli
Project in 2012. She lives and works in
Istanbul. She lastly participated in one of
Mixer’s group exhibitions entitled Dilemma
in 2014.
oyun alanı playground (2013)
karakalem desen charcoal drawing
90 cm x 64 cm
8 AÇIK DEPO / OPEN SPACE
AÇIK DEPO / OPEN SPACE 9
açık depo / open space
Sema Özevin
Sema Özevin, Kocaeli Üniversitesi’nde
Fotoğraf Bölümü’nü bitirdi ve Gazi
Üniversitesi’nde Resim Bölümü’nde
disiplinlerarası master yaptı. Fotoğrafa dair
serbest çalışmaları farklı kurumsal reklam
ve tanıtım çekimlerinden oluşan sanatçı,
fotoğrafçılığın yanı sıra film alanında
videoart, belgesel kısa film ve uzun metraj
film çalışmalarını sürdürmekte ve görüntü
yönetmenliği yapmaktadır. Birçok ulusal
A graduate from Faculty of Fine
Arts of Kocaeli University with a
major specialization in Graphics and
Photography, Sema Özevin got her
master’s degree at Gazi University Fine
Arts on the composite picture arts. She
is widely experienced as a photographer
in a variety of corporate advertising and
promotional activities. She has also
worked in the field of film, videoart,
paradoksal döngü 7 (2013)
fotoğraf photograph
c-print, edisyon edition: 5 + 1AP
ve uluslararası yarışmalarda dereceleri
bulunmakla beraber, FIAP Uluslararası
Fotoğraf Sanatı Federasyonu ve UPI
Uluslararası Fotoğrafçılar Birliği “A-Fiap
artist sanatçı”, “E-Fiap excellence sanatçı”
başta olmak üzere çeşitli federasyonlardan
alanında pek çok unvan kazanmıştır.
paradoksal döngü 4 (2013)
fotoğraf photograph
c-print, edisyon edition: 5 + 1AP
10 AÇIK DEPO / OPEN SPACE
Sema Özevin Paradoksal Döngü Serisi’nde
bilincin ön planda olmayı kabul etmemesi
sürecinde fiziksel olarak içsel sıkıntıları
dışarı yansıtma hali olarak eylemsel bazı
davranış kalıplarına yönelişimize odaklanır.
Ruhsal ya da fiziksel kaçışın yollarını
farklı davranış kalıpları üreterek yeniden
bir kimlik inşası üzerine kurgularız.
Sema, çalışmalarında mekanın belirsizliği
ekseninde değişkenlik gösteren kimliği
kendi varoluş yolunu arayan bir konumda
görselleştirmiştir. Bedenlerin mekanlar
içindeki belirsizliği bir bakıma izleyici ile
sanatçı arasında kurulacak paylaşımsal
ilişkiye dair ipuçları vermektedir.
documentaries, and she continues her
short film works as a cinematographer at
Gala Film.
There are many national and international
competitions where she has been awarded
such as FIAP (the International Federation
of Photographic Art) and UPI (United
Photographers International).
In her “Paradoxical Cycle” series, Sema
Özevin focuses on our tendency to
follow some behavioral norms such as
externalizing internal pains physically in
response to denial by the consciousness
to be in the forefront. We create new
behavioral patterns to construct new
identities for ourselves. Sema visualizes
the identity which changes according to
the ambiguity of the space and searches
for its own existence path. Uncertainty of
bodies in space gives clues for sharing
relationship between the artist and the
audience.
AÇIK DEPO / OPEN SPACE 11
açık depo / open space
Saydan Akşit
Saydan Akşit 1979 yılında Kocaeli İzmit’te
doğdu ve 2004 yılında Kocaeli Üniversitesi
Güzel Sanatlar Fakültesi Resim
Bölümü’nden mezun oldu. İstanbul’da
çeşitli karma sergilere katılan sanatçı
şu sıralar Bant ve Babylon dergilerine
illüstrasyonlar yapıyor ve çalışmalarını
İstanbul’da sürdürüyor.
Saydan Akşit was born in 1979 in
Kocaeli. After graduating from Fine Arts
department of Kocaeli University in 2004,
he joined different art exhibitions in
Istanbul and Kocaeli. Currently, he has
been working on illustrations for journals
like Bant and Babylon. He has been
working and living in Istanbul.
Saydan’ın son dönem çalışmalarını
kapsayan serisi “Silently” birbirinden
farklı insan yüzlerini bir araya getirerek
farklı bakış açıları sunmaktadır. Ele alınan
portre çalışmaları sanatçı tarafından
daire bir form içerisinde yerleştirilerek
sessiz bir şekilde boşluğa bakar şekilde
tamamlanmışlardır.
“Silently” series by Saydan consisting of
artist’s recent works present different
perspectives by putting together different
human faces. His portraits in circle forms
silently stare at the emptiness.
Ayrıca sanatçının serisinin devamı
niteliğindeki diğer bir çalışmada ise
dairesel formlar içerisine yerleştirilen yüz
portreleri yanlarında farklı böcek imajları
ile eşleştirilerek kafkavari bir sunum
yapılmıştır. Saydan, çalışmalarını daha
çok ahşabımsı bir plaka üzerine akrilik ve
mürekkep kullanarak ele almaktadır.
Artist’s other work refering to “Silently”
series represents portraits in circle forms
matched with insect images and reminds
the audience Kafka with its representation.
Saydan usually uses acrylic and ink on
wooden-like plates.
silently (2014)
fotoblok üzerine akrilik ve mürekkep
acrylic and ink on foam board
60 cm x 60 cm
12 AÇIK DEPO / OPEN SPACE
AÇIK DEPO / OPEN SPACE 13
mixer editions
Mark Mawson
Mark Mawson, insan ve mekan çekimine
odaklanan fotoğraflarıyla alanında pek çok
ödülün sahibi olup özellikle insan, moda ve
sualtı çekimlerinde profesyonelleşmiştir.
Fotojurnalizm okumuş olan sanatçı
İngiltere’nin başlıca gazetelerinde
çalışmıştır. 1995’te gazeteciliği, daha
yaratıcı üretimler yapabilmek için bırakan
ve şimdi dergiler ve reklam ajansları için
çekim yaparken bir yandan da sanatı için
fotoğraf çeken Mark, son işlerinden oluşan
Aqueous serisi ile uluslararası alanda pek
çok övgü toplamış ve bu serinin videosu
Buckingham Sarayı’na yansıtılmıştır.
Aralarında “The London Awards” ve
“Dabomba Creative Awards”un da
14 MIXER EDITIONS
Mark Mawson is an international awardwinning photographer in capturing people
and places and specializes in shooting
people, fashion and still life underwater.
Artist graduated from photojournalism
has worked at many important journals
in the United Kingdom. He has stopped
working as a journalist in 1995 to produce
more creative works and shoot photos for
magazines and advertisement agencies.
His Aqueous work has become very wellknown and an Aqueous video was projected
onto the walls of Buckingham Palace.
Mark has got many awards including “The
London Awards” and “Dabomba Creative
Awards.” His images are impressive not
bulunduğu pek çok yarışmadan ödüllerle
ayrılmış olan sanatçının sualtı fotoğrafları
hem canlı renkleri hem de heykeli andıran
formlarıyla dikkat çekmektedir. Renk,
mürekkep ve suyun karışımının sonuçlarını
araştıran Mark’ın işlerinin sonucu hipnoz
etkisi yaratan şekillerden, karanlık bir arka
plan üzerinde hareket eden siluetlerden ve
o özel anda donup kalmış hareketlerden
oluşmaktadır. Fotoğraflar mantar ve
denizanası gibi figürlerin hayaletvari bir
yansıması olarak izleyicide ilüzyon duygusu
uyandırmaktadır.
tramvaylar trams
21 x 29,7 cm, edisyon edition of 100, 100 TL
42 x 59,4 cm, edisyon edition of 20, 500 TL
*belirtilen fiyatlara kdv dahil değildir
prices listed above don’t include tax
only for their vibrid colors but their almost
sculptural form. He explores the synthesis
of color, ink and water. The result of
his images is frozen motion, capturing
hypnotic shapes and silhouettes moving
on a dark background. The photographs
illustrate a variety of illusions —mushroom
and jellyfish-like figures, and ghostly lines.
duman smoke
21 x 29,7 cm, edisyon edition of 100, 100 TL
42 x 59,4 cm, edisyon edition of 20, 500 TL
84,1 x 118,9 cm, edisyon edition of 5, 1500 TL
*belirtilen fiyatlara kdv dahil değildir
prices listed above don’t include tax
MIXER EDITIONS 15
mixer editions
Yiğit Karagöz
1986 yılında Ankara’da doğan Yiğit Karagöz,
Anadolu Üniversitesi Grafik Tasarım
bölümünden mezun oldu ve bir sene Gent
Kraliyet Güzel Sanatlar Akademisi’nde
misafir öğrenci olarak bulundu. Grafik
tasarımcı ve illüstratör olan Yiğit,
İstanbul’da yaşamakta ve çalışmalarını
sürdürmekte. Bir yandan reklam
ajanslarında sanat yönetmenliği yapan
sanatçı, bir yandan da tasarım, illüstrasyon
ve reklam projelerinde yer almaktadır.
Eserleri yurtiçi ve yurtdışında çeşitli
sergilerde yer almış olan sanatçı,
1
aralarında Pepsi Kitchenartist ve Art
Vespa gibi tasarım yarışmalarının da
bulunduğu pek çok yarışmadan ödülle
ayrılmıştır. Sanata ve alternatif kültürlere
ilgisi genç yaşlarda özellikle çizgi roman
ve kaykay grafikleriyle başlayan Yiğit’in
işleri, rengârenk dokuları ve ‘oyuncak’
havasındaki görselleriyle kendilerini
hemen belli etmekte, izleyici için yeni bir
dünyanın kapılarını aralamaktadır.
Born in 1986 in Ankara, Yiğit Karagöz
graduated from Graphic Design
department of Anadolu University
and studied in Royal Academy of Fine
Arts, Ghent, for a year as an exchange
student. Yiğit currently based in Istanbul
is a graphic designer, illustrator and an
enthusiastic artist. His experiences as
an art director at Daniska and Rabarba
have already helped him benefit from
the experience of having taken part in
various design and illustration projects and
advertising campaigns.
Artist has participated in many local and
international exhibitions, and got awards
from many contests including Art Vespa
First Prize and Pepsi Kitchenartist First
Prize. He developed a great passion for
art and alternative cultures when he was
little, and he was heavily influenced by
comic books and skateboarding graphics.
Karagöz’s work speaks for itself, involving
colorful and playful imagery and inspired
by his everyday surroundings.
2
öcülük müessesi boogeyman institution
29,7 x 21 cm, edisyon edition of 100, 100 TL
42 x 29,7 cm, edisyon edition of 50, 200 TL
*belirtilen fiyatlara kdv dahil değildir
prices listed above don’t include tax
16 MIXER EDITIONS
MIXER EDITIONS 17
performans / performance
Mixer Performans Atölyesi
Mixer Performance Workshop
Haziran - 29 Haziran 2014 tarihleri
arasında İstanbul’da üçüncü kez
düzenlenen IPA Yaz Kampı programı
dahilindeki Genç Performans Sanatçıları
Platformu’nda performans yapma hakkına
sahip olacaklar.
10 Nisan’da “Performans Sanatına Giriş”
ve 24 Nisan’da “Grup Performansı”
başlıkları taşıyan ilk iki oturumu aşağıdaki
atölyeler takip edecek. Kayıt olmak ve bilgi
almak için [email protected]’a e-posta
atabilir, 0212 243 54 43 numaralı telefonu
arayabilirsiniz.
Performans Sanatının Belgelenmesi
Tarih: 15 Mayıs, Perşembe, 19:00 - 22:00
Solo performans ve grup performans
çalışmalarının tanıtılmasıyla başlayacak
atölye, kamusal alan/iç mekan performans
okumaları ve Türkiye’den örneklerin
tanıtılmasıyla devam edecek. Performans
sanatı üzerine farklı yaklaşımların da
tartışılacağı bu atölyede performans
sanatının nasıl belgeleneceği ve sunulacağı
da gündeme getirilecek.
Bir Etkinlik Olarak Performans Sanatı
Tarih: 29 Mayıs, Perşembe, 19:00 - 22:00
Mixer, yetişkinlere ve sanatçılara yönelik
etkinliklerine performans atölyeleri ile
devam ediyor. Performans sanatçısı
Burçak Konukman tarafından yürütülen
atölyelerde performans sanatının dünü,
bugünü ve yarını tartışılıyor ve uygulamalı
olarak solo ve grup performans çalışmaları
yapılıyor.
Dört oturumun ardından atölye
katılımcıları, IPA (Uluslararası Performans
Sanatları Derneği) İstanbul tarafından
hazırlanan bir sertifika alacak ve 15
18 PERFORMANS / PERFORMANCE
Mixer continues its events for adults and
artists with performance workshops. In
the workshops conducted by performance
artist Burçak Konukman, the past and
future of performance art will be discussed
and the participants will practise solo and
group performances.
Participants attending all workshops
will have the opportunity to have a
certificate from IPA Istanbul (International
Performance Arts Association) and
perform at Platform of Young Performance
Bir etkinlik olarak performans sanatının
masaya yatırılacağı atölyede performans
sanatı etkinliği organizasyonu hakkında
bilgi paylaşımında bulunulacak ve yurt içi
ve yurt dışından çeşitli örnekler sunulacak.
M-PAB (Berlin Performans Ayı), Venedik
Uluslararası Performans Haftası, IPA yaz
kampları ve Genç Performans Sanatçıları
Platformu’nun değerlendirileceği
atölyede, 2014’te İstanbul’da ve Bükreş’te
düzenlenecek olan IPA yaz kampları
hakkında da bilgilendirme yapılacak.
Artists in IPA summer camp between June
15 – 29, 2014.
Two workshops will take place in May,
after the first two workshops took part
in previous weeks, “Introduction to
Performance Art” on April 10 and “Group
Performances” on April 24. For more
information and to register, send an e-mail
to [email protected] or call 0212 243 54
43.
Archiving of Performance Art
Date: 15 May, Thursday, 19:00 - 22:00
Workshop will start with an introduction
about solo and group performances and
continue with reviews about public space/
interior space performances and examples
from Turkey. Participants will discuss
different approaches on how to archive and
present for performance art.
Performance Art as an Event
Date: 29 May, Thursday, 19:00 - 22:00
Performance art as an event will be
discussed in this workshop. Participants
will learn about organizing performative
events and several local and international
examples. Reviews of M-PAB (Berlin
Performance Month), Venice International
Performance Week, IPA summer camps
and Young Performance Artists Platform
are going to be held and information about
IPA summer camps will be presented.
PERFORMANS / PERFORMANCE 19
röportaj / interview
Zülal Ulusan ile Ropörtaj
Interview with Zülal Ulusan
Mixer, başarılarıyla adından söz ettiren
sanatçılarını takip eden koleksiyonerler ile
genç sanatçıları destekleme misyonuna
paralel olarak bir dizi röportaj planladı. Bu
sebeple ilk olarak Berkay Buğdanoğlu’nun
“Grigori” eserini tercih eden Zülal Ulusan
ile sohbet ettik, keyif almanız dileğiyle…
Parallel to its mission of supporting
young artists, Mixer planned a series of
interviews with collectors following Mixer
artists. We first interviewed with Zülal
Ulusan who preferred “Grigori” by Berkay
Buğdanoğlu. We hope you enjoy it.
Öncelikle sizi tanıyalım, biraz kendinizden
bahseder misiniz?
First of all, who are you, can you tell a
little bit about yourself?
1981 doğumluyum, Saint Benoit’dan mezun
olduktan sonra Paris’e üniversite eğitimim
için gittim. Orada sanatla iç içe bir şehirde
olduğum için sanatsal yönden hem
değiştim hem de geliştim. Bir süre Paris
ve İstanbul’da lüks tüketim sektöründe
çalıştım. Şu anda çalışmıyorum fakat
hayatımın çok keyifli bir dönemindeyim
çünkü ikizlerim var ve günlerim onlarla her
gün hayata dair yeni bir şeyler keşfederek
geçiyor.
I was born in 1981, after graduating from
Saint Benoit, I went to Paris to study at the
university. I both changed and developed in
terms of my artistic perspective as a result
of living in a city full of art. I worked at
luxury consumption sector in Istanbul and
Paris. Although I do not work now, this is a
great period of my life as I have my twins
and I explore something new with them
everyday.
Sanata ilgi duymaya ne zaman ve nasıl
başladınız?
Bu merak bana tamamen ailemden
geçti diyebilirim çünkü bir sürü tablo,
heykel ve objeyle dolu bir evde büyüdüm.
Arkadaşlarımdan biri salonumuza ilk
girdiğinde “Müze için bilet nereden
alıyoruz?” diye espri bile yapmıştı. Ailem
herhangi bir sanat etkinliğine giderken
bizi de mutlaka yanında götürürdü. Büyük
ihtimalle hatırlayamayacağım kadar
eski zamanlardan bahsettiğimiz için
açıkçası ilk müze gezim, ilk müzayedeye
gidişim gibi anılarım yok. Fakat üniversite
eğitimim için Paris’e gitmemle bu merak
için yeni bir sayfa açtım diyebilirim. İlk
Fiac’a girişimdeki heyecanımı çok net
hatırlıyorum, hala Fiac’a gitmek benim
için ayrı bir mutluluk kaynağıdır. Gerçi
eserlerin ulaşılması güç rakamlara
sahip olduğunu gördüğüm zaman epey
üzülmüştüm ama o kadar çağdaş sanat
eserin arasında olmak bile ayrı güzeldi.
Evinizde sanat eserleri olması sizin için
neden önemli?
Ben açıkçası başka türlü bir ev bilmiyorum.
Benim için evim, beni ve zevklerimi
ifade eden, içerisinde vakit geçirmekten
20 RÖPORTAJ / INTERVIEW
When and how did you get interested in
art?
I can say that I inherited my interest from
my family as I was raised in a house full
of paintings, sculptures and art objects.
In the past, once, one of my friends joked
“Where do we get the museum tickets?”
after entering our house. Whenever my
family attended an art event, they took
us with them. I can’t even recall my first
museum visit or auction attendance as
I was probably too young to remember.
However, I can say that I opened a new
page for my interest in art when I moved to
Paris. I can never forget the excitement I
experienced visiting Fiac, I still feel excited
every time I visit Fiac. Although it was sad
to realize that artworks were too expensive
to afford, it was great to be among all
those contemporary artworks.
Why is it important for you to have
artworks at your home?
Honestly, I do not know any other way. For
me, my house is a place that reflects upon
my character and passions and a place that
I’d like to spend time at. Art is the missing
piece of this puzzle. Empty walls create an
unpleasant experience for me and my eyes
always search for something that reflects
RÖPORTAJ / INTERVIEW 21
röportaj / interview
keyif aldığım bir yer. Bu bütünü de
sanat mutlaka tamamlıyor, boş duvarlar
yaşanmamışlık ya da keyifsiz bir ortam
hissi uyandırıyor bende ve gözlerim
sahibini yansıtacak bir şeyler arıyor.
upon the character of the houseowner on
the walls.
Berkay Buğdanoğlu ‘nun eserlerinden
nasıl haberdar oldunuz?
One of my friends shared his works with
me as he thought I’d like them. That’s
actually what happened. After checking his
works on Mixer website, I fell in love with
his works.
Berkay’ın eserlerinden bir arkadaşım
sayesinde haberdar oldum, hoşuma
gideceğini düşünerek benimle paylaşmıştı,
nitekim Mixer’in internet sayfasına biraz
bakınınca öyle de oldu.
Sizin için Berkay’ı diğer sanatçılardan
farklı kılan hangi özelliği oldu?
Bana göre Berkay’ın en farklı
özelliklerinden biri kullandığı yüzey. Bu
sefer olmadı ama bir dahaki sefer mutlaka
çelik levhadan bir eserine sahip olmak
istiyorum. Bir de keskin hatları olan işler
yaptığını düşünüyorum ki bu da eserlerinde
çok beğendiğim özelliklerden biri.
Aldığınız eser size neler hissettirdi?
Daha önce de belirttiğim gibi ben Berkay’ın
işlerine ilk olarak internet sitesinden
baktım, Grigori’ yi görünce bunu mutlaka
Mixer’e gidip görmeliyim diye düşündüm.
Tabii eseri görmeye gittiğimizde Berkay’ın
da orada olması ve eserin hikayesini bir
de ondan dinlemek gerçekten çok güzel
bir tesadüf oldu. Daha sonra eserin bir de
fine art print versiyonunu görünce daha
da beğendim çünkü levhanın aksine tüm
detayları bütün albenisiyle görebiliyordum
ve zaten beni cezbeden de bu oldu.
Pek çok sanat eserine sahipsiniz, bu
eserin sizin için önemi ne oldu?
Bu eserin Gezi olaylarına gönderme yapıyor
MIXER’DEN/HABERLER
INTERVIEW/ NEWS FROM MIXER
22 RÖPORTAJ
How did you hear about the works of
Berkay Buğdanoğlu?
What makes Berkay different for you
when compared to other artists?
Berkay uses a different surface. Next time,
I’d definitely get one of his works made on
steel. I also like his works very much for
their sharp styles.
How did this artwork make you feel like?
As I told you before, I first saw Berkay’s
works on the internet. When I saw Grigori,
I knew I had to go see it at Mixer. It was a
great opportunity to have Berkay there and
listen the story of the artwork from him.
I liked the artwork even more when I saw
its fine art print version as print made the
details even more concrete.
You have many artworks, what is the
importance of this specific artwork for
you?
I like the fact that it refers to Gezi events.
It deals with a period very important for
all of us and our country by using badges
of important institutions that were actively
involved with the events. Artist makes the
protecting angel Grigori wear all those
badges.
olması çok etkiledi beni. Hepimizi ve
ülkemizi derinden etkileyen bir dönemi ele
alması, eser üstündeki armaların tüm Gezi
sürecinde aktif rol oynayan kurumların
arması olması ve tüm bunların koruyucu
melek Grigori’ye giydirilmesi çok hoşuma
gitti.
Mixer’in sanatı erişilebilir kılma misyonu
hakkında ne düşünüyorsunuz?
Hem sanatseverler hem de sanatçılar
açısından harika bir iş yaptığınızı
düşünüyorum. Her sanatla ilgilenen ve
sanat eserlerine sahip olmaktan keyif
alan kişinin büyük bütçelere sahip olması
gerekmiyor. Genç sanatçılar kendilerini
gösterebilmek ve ifade edebilmek için
bir yere ihtiyaç duyuyor, bu yüzden de
her açıdan eksikleri doldurduğunuzu
düşünüyorum!
What do you think of Mixer’s mission of
making the art accessible for everyone?
I think you are doing a great job both for
artlovers and artists. Everyone interested
in art and buying art does not have to
have enourmous budgets. Artists need a
place to exhibit their works and express
themselves. Therefore, I think you fill in all
gaps in this area.
grigori appropriated, 2014
140 cm x 205 cm
tuval üzerine dijital baskı ve karışık teknik
digital print and mixed media on canvas
edisyon edition: 5+1AP
MIXER’DEN HABERLER
/ NEWS FROM
MIXER 23
RÖPORTAJ
/ INTERVIEW
öğrenme programları / learning programs
Yetişkinler İçin Sanata Bakma Atölyesi
Art Appreciation Workshop For Adults
Sanat hayatımızın önemli bir parçası, peki
hepimiz bir sanat eseriyle karşılaştığımızda
onu nasıl yorumlamamız gerektiğini biliyor
muyuz? Bir eseri sevip sevmediğimize nasıl
karar verebiliriz? Bir sergiyi daha verimli
nasıl gezebiliriz?
Atölye katılımcıları Akademisyen Mine
Küçük eşliğinde bu sorulara cevap ararken
sanatın tanımını sorgulayacak, müze ve
galeri tarihi ve güncel sanat kurumları
hakkında bilgi edinecekler. Dünyadaki
bienaller ve İstanbul Bienali’nin de
inceleneceği atölyede katılımcılar ayrıca
öğrendikleri sergi gezme tekniklerini
kullanarak Mixer’deki güncel sergiyi
ziyaret edecekler.
Atölye, 3 Mayıs Cumartesi günü saat 13:0016:00 arasında gerçekleşecektir ve dili
Türkçe’dir.
Atölyeye katılım 20 kişi ile sınırlıdır ve
atölye ücreti 100 TL’dir.
Arkeolog ve müze uzmanı, Mine Küçük
Yeditepe Üniversitesi Antropoloji
Bölümü’nde Müze bilimi dersi vermekte,
eğitimcilere yönelik sanat ve müze konulu
seminerler düzenlemekte ve bu konularla
ilgili danışmanlık yapmaktadır.
Ayrıntılı Program:
13:00-14:30 1. Oturum
14:30-15:00 Ara
15:00-16:00 2. Oturum
Art is an important part of our lives, still do
we know how to evaluate an artwork? How
can we decide whether we like an artwork
or not? How can we make our gallery visit
more valuable?
Participants will answer these questions
with the help of Academician Mine Küçük.
Also, they will question the definition of art
and learn about contemporary art spaces,
history of museums and galleries. After
examining Istanbul Biennial and biennials
around the world, participants will visit the
current exhibition at Mixer.
Workshop will be on May 3rd at 1 pm – 4
pm and will be in Turkish.
Participation is limited to 20 people and
participation fee is 100 TL.
Archeologist and Museum Specialist
Mine Küçük teaches “Museum Studies”
classes at Anthropology department of
Yeditepe University, organizes seminars for
educators on museum and art, and works
as a consultant on these topics.
Detailed program:
1 pm – 2.30 pm: 1st Workshop
2.30 pm – 3 pm: Break
3 pm – 4 pm: 2nd Workshop
For more information and registration:
[email protected]
02122435443
Ayrıntılı bilgi ve kayıt için:
[email protected]
02122435443
24 ÖĞRENME PROGRAMLARI / LEARNING PROGRAMS
ÖĞRENME PROGRAMLARI / LEARNING PROGRAMS 25
öğrenme programları / learning programs
Genç Sanatçılar İçin İletişim Atölyesi
Communication Workshops For Young Artists
Atölye I: Kendi Sanatını Anlatmak: Sözel
İletişim
Tarih: 28 Nisan Pazartesi, 16:30-18:30
Workshop 1: Explaining Your Art: Verbal
Communication
Date: April 28, Monday, 16:30-18:30
İMÇ’de yer alan sanatçı inisiyatifi
5533’te gerçekleşen ilk atölyede
katılımcılar, örnekler üzerinden yaptıkları
tartışmalardan sonra sözel iletişimle pratik
yapma imkanına da sahip oldular.
Artists participated the workshop at 5533,
an artist led initiative. They practiced
with verbal communication after having
discussions on personal experiences and
examples.
Atölye II: Kendi Sanatını Anlatmak:
Yazınsal İletişim
Tarih: 6 Mayıs Salı, 16:30-18:30
Workshop 2: Explaining Your Art: Written
Communication
Date: May 6, Tuesday, 16:30-18:30
Sanatçının yarattığı eseri yazıya dökmesi
mümkün müdür? Yazılı ifade neden
önemlidir? Sanatsal pratiğini açıkladığı
yazılarda, basın bültenlerinde ve
röportajlarda, sanatçının başvurabileceği
ipuçları nelerdir?
Is it possible for artists to write about their
art works? Why is written communication
important? What are some tips for artists
to write artist statements, press releases
and interviews?
Atölye katılımcıları sözel iletişim üzerine
çalıştıkları atölyenin ardından Mixer’de
gerçekleşecek atölyede yazma pratiklerine
yoğunlaşarak bu alanda örnekleri
inceleyecek ve kendi pratiklerine dair
metin yazma denemelerinde bulanacaklar.
Atölye III: Sanat Üzerine Konuşmak: Sergi
Ziyareti
Tarih: 27 Mayıs Salı, 16:00-18:00
Sergi mekanları arasındaki farklılıklar
nasıl okunur? Bir eseri tanımlarken
nereden başlanır, esere bakma yolları
nelerdir? Sergi gezme deneyiminin
farklılaşmasıyla eser üzerine konuşmak
nasıl şekillenebilir?
Mixer Sanatçılar için Gelişim Seminerleri
“Sanatçılar için İletişim” atölyeleri ile
devam ediyor. Merve Ünsal ve Özge
Ersoy’un yönettiği atölye serisi Mayıs
ayında da devam ediyor.
26 ÖĞRENME PROGRAMLARI / LEARNING PROGRAMS
Mixer Artist Development Seminars
continue with “Communication Workshops
for Artists.” The workshop series led by
Merve Ünsal and Özge Ersoy will continue
in May.
Participants will attend the workshop at
Mixer to answer these questions, examine
samples, and write about their own art
works.
Workshop 3: Talking About Art: Exhibition
Visit
Date: May 27, Tuesday, 16:00-18:00
How can be read the differences between
exhibition spaces? How can we define
an art work? How does different ways of
exhibition visits affect talking about art
works?
Participants will visit an exhibition to
practice different ways to visit exhibitions
and talk about different art works.
Atölye katılımcıları, eğitimin son ayağında
birlikte bir sergi ziyaret ederek bu sorular
ışığında sergi gezme, eser üzerine
konuşma pratiği yapacaklar.
ÖĞRENME PROGRAMLARI / LEARNING PROGRAMS 27
öğrenme programları / learning programs
öğrenme programları / learning programs
Mixer’de Stop-Motion Atölyesi!
Stop-Motion Workshop at Mixer!
Mixer’in çocuklara yönelik öğrenim
programları 23 Nisan’da Stop-Motion
atölyesi ile devam etti.
Mixer planned an educative yet
entertaining stop-motion workshop for
children for April 23rd.
Bu eğlenceli atölyede 7-11 yaş aralığındaki
çocuklar stop motion tekniği ile tanıştı
ve bu teknikle yapılan eserler hakkında
bilgi sahibi oldular. Barış Atiker’in
yönettiği atölye çocukların kendi yazdığı
bir senaryoyu stop motion tekniğiyle bir
videoya dönüştürmesiyle son buldu.
In this entertaining workshop, children
discovered the stop motion technique and
learned more about the popular examples
of this style. During the workshop led by
Barış Atiker, children transformed a selfwritten scenario to a stop motion video.
Daha sonraki etkinliklerden haberdar
olmak için: [email protected], 0212 243
54 43
28 ÖĞRENME PROGRAMLARI / LEARNING PROGRAMS
To have information on upcoming events:
[email protected], 0212 243 54 43
Yetişkinler İçin Stop-Motion Tipografi Atölyesi
Stop Motion Typography Workshops For Adults
Tipografi nedir, ne değildir? Günlük
nesnelerden tipografik formlar çıkarmak
mümkün müdür? Tipografi ve hareketli
grafikler arasında ne tür benzerlikler
vardır? Tipografik formları hayata getirmek
mümkün müdür?
Barış Atiker tarafından yürütülen atölyede
katılımcılar bu sorulara cevap ararken
beraberlerinde getirdikleri küçük
boyutlarda kullanılmayan günlük hayat
nesnelerini kullanarak onlara tipografik
yüzler verdiler.
What is typography? Is it possible to
make typographic forms out of daily
objects? What are the similarities between
typography and moving graphics? Is it
possible to make typographic forms alive.
Participants answered these questions
during the workshop led by Barış Atiker.
They also create typefaces with small daily
objects they bring in with themselves.
To have information on upcoming events:
[email protected], 0212 243 54 43
Daha sonraki etkinliklerden haberdar
olmak için: [email protected], 0212 243
54 43
ÖĞRENME PROGRAMLARI / LEARNING PROGRAMS 29
mixer’den haberler / news from mixer
Art Writing Turkey
Sanat Yazarlığı Buluşmaları
Art Writing Meetings
I. Buluşma: Sanat Yazımı Üzerine Söyleşi
Sanat yazımı nedir? Yazmaya nereden
başlamalı? Bir esere veya bir sergiye dair
yazıyı okunur kılan nedir? Sanat yazını ile
sanat haberciliğini ayırmak niçin gerekli?
Sanat yazımında bağlayıcı olan nedir? Bir yapıt
üretircesine yazmak mümkün mü?
AWT Haziran Buluşmaları’nın 4 Haziran
Çarşamba 18:30-21:30 arasında
gerçekleştirilecek ilk ayağında, Seda Yörüker’in
moderasyonuyla katılımcılar bu sorulara
cevap ararken konu hakkındaki tecrübelerini
paylaşacak. Etkinliğin sonunda, 11 Haziran’daki
ikinci buluşma için yazı konuları belirlenecek.
II. Buluşma: Sanat Yazımı Atölye Çalışması
11 Haziran Çarşamba 18:30-21:30 arasında
gerçekleştirilecek olan ve 4 Haziran’daki
buluşmanın devamı niteliğindeki bu etkinlik
öncesi katılımcılar kaleme almış oldukları
yazıları belirlenen tarihe dek Seda Yörüker ile
paylaşmış olacaklar. Yazılar üzerinde editoryal
notlar alan Yörüker’in katılımcılarla birlikte
onların yazılarını yorumlayacağı bu buluşma,
yazılar ekseninde yazarın dil ve düşünce dünyası
üzerinde durulduğu bir kolektif düşünme
platformu olacak.
Mixer’in uzun soluklu projesi ArtWriting Turkey
(AWT) devam ediyor. 4, 11 ve 18 Haziran
tarihlerinde Mixer’in Tophane’deki galeri
alanında gerçekleştirilecek olan ve sanat
yazımı kariyerinin başındaki kişilere yönelik
bu buluşmalarda, katılımcıların sanat yazımı
pratiklerine yeniden bakmaları ve yazım-yayın
konusunda farklı perspektifler edinmeleri
hedefleniyor.
ArtWriting Haziran Buluşmaları ücretsiz olup
buluşmaların tümüne katılım beklenmektedir.
Kayıt yaptırırken 4, 11 ve 18 Haziran
tarihlerindeki uygunluk durumunuzu göz önünde
bulundurmanızı rica ederiz. Etkinliklere katılım
15 kişi ile sınırlıdır.
30 MİXER’DEN HABERLER / NEWS FROM MIXER
Mixer’s long-running project ArtWriting Turkey
(AWT) is again on-air. There will be three
meetings on June 4, 11 and 18 this year. These
meetings aim participants to take a fresh look
on their practice and gather new perspectives on
writing and publishing.
It is highly important for the applicants to
consider their availability on all the three of
the meetings, since attendance to all meetings
is mandatory. The meetings are limited to 15
participants.
III. Buluşma: Sanatçı Söyleşileri
Sanatçı söyleşilerine nasıl hazırlanılır? Doğru
soru nasıl sorulur? Doğru soru diye bir şey
var mıdır? Söyleşi planlanırken nasıl bir yol
izlenir? Söyleşiyi metne dönüştürürken üzerinde
durulması gereken noktalar nelerdir?
18 Haziran 2014, Çarşamba, 18:3020:00 arasında Elif Kamışlı tarafından
gerçekleştirilecek olan AWT Haziran
Buluşmaları’nın son ayağında katılımcılar,
sanatçıların üretim dünyasına kendi anlatıları
üzerinden yaklaşma ve düşünme fırsatı veren
söyleşiler hakkında bilgilenme ve Elif Kamışlı’ya
sorularını yöneltme fırsatı bulacaklar.
Ayrıntılı bilgi ve kayıt için:
İ[email protected]
02122435443
Meeting I: A Conversation on Writings about
Art
What is art writing? What are the points to
be considered while writing texts about art?
How is art writing done in Turkey? What points
should be taken into account while elaborating
an artwork, exhibition or artistic thought? How
binding is the official press bulletin for art
writings?
In the first step of AWT June Meetings, to
be held on 4 June Wednesday 18:30-21:30,
the participants will search for the answers
to these questions, as they exchange their
experience with each other with Seda
Yoruker’s moderation. At the end of the
meeting, the participants will choose their
topic of writing for the next event on 11 June.
Meeting II: Art Writing Workshop
The participants will come to this meeting with
their previously written texts, which will be
held on 11 June Wednesday 18:30-21:30. Seda
Yörüker will provide editorial feedbacks on
the participants’ writings, as the participants
themselves will share comments on each
other’s works as well.
Meeting III: Artist Interviews
How should one prepare for artist interviews?
How is a correct question asked? Does
something as correct question even exist?
What kind of a plan should one follow for the
preparation of the interview? What are the
points to be considered while converting the
interview to a text?
In the last step of AWT June Meetings, to be
held on 18 June Wednesday 18:30-20:00, Elif
Kamışlı will talk about interviewing artist,
as the texts which provide insight to artists’
practices from their own narratives.
For further information and registration:
[email protected]
02122435443
MİXER’DEN HABERLER / NEWS FROM MIXER 31
Zamanlama
Meselesi
A Matter of
Timing
28.03.2014
32
33

Benzer belgeler

june-october

june-october Özkan, Ozan Ersizer, Özcan Saraç, Özge Parlak, Sami Aslan, Sercan Koçak, Şahin Demir, Uğur Aksu and Burak Tutkun

Detaylı

PDF olarak indir

PDF olarak indir Egemen Tuncer and Hasan Deniz are the artists taking part in this exhibition, which is about nonplaces such as airports, amusement parks and shopping centers of our era, which are detached from the...

Detaylı

PDF olarak indir

PDF olarak indir Mixer is happy to host Cins’s first solo exhibition entitled Erör, as a continuation of the artist’s recent graffiti works in public space. The exhibition’s concept is based on early graffiti works...

Detaylı

PDF olarak indir

PDF olarak indir 10 SERGİ / EXHIBITION

Detaylı