1 9. DERS ÇEVİRİ METİNLERİ VE ÇEVİRİLERİ Careless Whisper

Transkript

1 9. DERS ÇEVİRİ METİNLERİ VE ÇEVİRİLERİ Careless Whisper
9. DERS ÇEVİRİ METİNLERİ VE ÇEVİRİLERİ
Careless Whisper (Kayıtsız Fısıltı) – George Michael
I feel so unsure
Feel: Hissetmek
Unsure: Emin olmamak, belirsiz olmak
Ben hiç emin değilim
As i take your hand
As: -iken
Take: Almak, tutmak
Hand: El
Elini tutarken
And lead you to the dance floor
Lead: Yönlendirmek, ön ayak olmak
Dance floor: Dans pisti
Ve seni dans pistine götürürken
As the music dies
Die: Ölmek, bitmek
Müzik sonlanırken
Something in your eyes
Something: Bir şeyler
Eye: Göz
Gözlerinde bir şeyler
Calls to mind a silver screen
Call to mind: Akla getirmek, çağrıştırmak
Silver: Gümüş
Screen: Vizyon, ekran, perde
Gümüş bir perdeyi çağrıştırıyor
And all it’s sad goodbyes.
All: Hepsi
Sad: Üzüntülü, kederli
Goodbye: Elveda
1
Ve hepsi kederli ayrılıkları
I'm never gonna dance again (NAKARAT)
Never: Asla, hiçbir zaman
Again: Bir daha, yine
Bir daha asla dans etmeyeceğim
Guilty feet have got no rhythm
Guilty: Suçlu
Feet: Ayaklar
Ryhthm: Ritim
Suçlu ayaklar ritim duygusundan yoksun/ayak uyduramıyorlar
Though it's easy to pretend
Though: Rağmen
Easy: Kolay
Pretend: Kandırmak, rol yapmak
(Ve şimdi) rol yapmak kolay olsa da
I know you're not a fool
Know: Bilmek
Fool: Aptal
Senin bir aptal olmadığını/bunu yemeyeceğini biliyorum
I should have known better than to cheat a friend
Better: Daha iyi
Cheat: Kandırmak, hile yapmak
Friend: Arkadaş
Bir arkadaşı kandırmaktan daha iyisini (yapabilmeyi) bilmeliydim
And waste a chance that i've been given
Waste: Harcamak
Chance: Şans, talih
Give: Vermek
Ve bana verilmiş bir şansı harcamaktan (daha iyisini yapabilmeyi de)
So i'm never gonna dance again
So: Bundan dolayı, bu nedenle
Bu nedenle bir daha asla dans etmeyeceğim
2
The way i danced with you (NAKARAT SONU)
The way: Gibi, şekilde, biçiminde
Seninle dans ettiğim gibi/şekilde
Time can never mend
Time: Zaman
Mend: Onarmak, tamir etmek
Zaman asla onaramaz
The careless whisper of a good friend
Careless: Dikkatsiz, özensiz, kayıtsız
Whisper: Fısıltı, ıslık
İyi bir arkadaşın/dostun kayıtsız fısıltısını
To the heart and mind
Heart: Kalp
Mind: Akıl
Kalbe ve akla/kalp ve akıl için
Ignorance is kind
Ignorance: Cehalet
Kind: Nazik, iyi
Cehalet iyidir
There's no comfort in the truth
Comfort: Konfor, rahatlık
Truth: Hakikat, gerçeklik
Hakikatte rahatlık yoktur/hakikat rahatlık vermez
Pain is all you'll find
Pain: Acı
Find: Bulmak
(Onunla) bulup bulacağının hepsi acıdır
NAKARAT
3
Good: İyi
Tonight the music seems so loud
Tonight: Bu gece
Seem: Görünmek
Loud: Gürültülü
Bu gece müzik çok gürültülü geliyor
I wish that we could lose this crowd
Wish: Dilemek, istemek
Lose: Kaybetmek
Crowd: Kalabalık
Bu kalabalıktan kurtulmamızı diliyorum
Maybe it's better this way
Maybe: Belki
Belki bu şekilde daha iyidir
We'd hurt each other with the things we want to say
Hurt: Acıtmak
Each other: Birbiri
Thing: Şey
Birbirimizi(n canını) söylemek istediklerimizle acıtmak
We could have been so good together
Together: Birlikte
(Oysa) birlikte çok iyi/mutlu olabilirdik
We could have lived this dance forever
Live: Yaşamak
Forever: Sonsuza kadar
Bu dansı sonsuza kadar yaşayabilirdik/sürdürebilirdik
But now who's gonna dance with me
Fakat şimdi/bundan sonra kim dans edecek benimle?
Please stay
Please: Lütfen
Stay: Kalmak
Lütfen kal
4
Want: İstemek
NAKARAT
***
I Will Always Love You (Seni Her Zaman Seveceğim) – Whitney Houston
If I should stay
Eğer kalsaydım
I would only be in your way
Only: Sadece
Be: Olmak
Way: Yol
Sadece senin yolunda/seninle olurdum
So I'll go but I know
Şimdi gidiyorum ama biliyorum ki
I'll think of you every step of the way
Think of: Düşünmek
Every: Her
Step: Adım, basamak
Yolun her adımında (yine) seni düşüneceğim
And I will always love you (NAKARAT)
Always: Her zaman
Love: Sevmek
Ve her zaman seni seveceğim
Will always love you (NAKARAT SONU)
her zaman seni seveceğim
You, my darling you
Darling: Sevgili
Seni, sevgilim seni
5
Bittersweet Memories
Bittersweet: Acı tatlı
Memory: Hatıra
Acı tatlı hatıralar
That is all I'm taking with me
That’s all: Hepsi bu
Take: Almak
Yanımda/kendimle götürdüğümün hepsi bu(nlar)
So goodbye please don't cry
Cry: Ağlamak
İşte elveda, lütfen ağlama
We both know I'm not what you You need
Both: Her ikisi
need: İhtiyaç duymak
Her ikimiz de biliyoruz, senin ihtiyaç duyduğunun ben olmadığımı
NAKARAT
I hope life treats you kind
Hope: Ummak
Life: Yaşam
Treat: Davranmak, muamele etmek
Umarım hayat sana nazik/iyi davranır
And I hope you have all you dreamed of
Dream of: Hayalini kurmak
Have: Sahip olmak, erişmek
Ve dilerim hayalini kurduğun her şeye sahip olursun/ulaşırsın
And I wish to you joy and happiness
Wish: Dilemek
Joy: sevinç, neşe
Happiness: Mutluluk
Ve sana neşe ve mutluluk dilerim
6
But above all this, I wish to you love
Above: Üstünde
Fakat bundan daha çok/bundan da önce sana aşk(ı bulmanı) dilerim
NAKARAT
7

Benzer belgeler

Kemirgenler Rodents Daha Ne Kadar How Much

Kemirgenler Rodents Daha Ne Kadar How Much assortment of outsiders and their struggling relationships. We Love Helena So Much concerns the insecure teenager, Helena, who worries that she’s too ugly to attract Diego. Once he becomes her boyf...

Detaylı

1 Another Day In Paradise - Phil Collins She calls out to the man on

1 Another Day In Paradise - Phil Collins She calls out to the man on I thought it was over and we passed all that Thought: (Think'in 2. hali): Düşünmek Over: Bitmek, sonlanmak Ben bunun bittiğini ve (çoktan) aştığımızı düşünmüştüm All we've done is to pass back to f...

Detaylı

Tedarik Zinciri: Hershey`s Bittersweet Dersi

Tedarik Zinciri: Hershey`s Bittersweet Dersi Tedarik Zinciri: Hershey's Bittersweet Dersi Kaynak: cio.com , Christopher Koch, 15 Kasım 2002 Çeviren : Şadi Evren ŞEKER

Detaylı

Dessert NIGHT-CAPS

Dessert NIGHT-CAPS Desserts and sweets!

Detaylı