ankara`da çıkan yangınların kundaklama açısından
Transkript
ankara`da çıkan yangınların kundaklama açısından
TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ANKARA’DA ÇIKAN YANGINLARIN KUNDAKLAMA AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ Oğuz KARAKUŞ DİSİPLİNLER ARASI ADLİ TIP ANABİLİM DALI KRİMİNALİSTİK PROGRAMI DOKTORA TEZİ DANIŞMAN Prof. Dr. Maksut COŞKUN 2010- ANKARA ii iii Kabul ve Onay iv İÇİNDEKİLER İçindekiler Kabul ve Onay İçindekiler Resimler Çizelgeler Şekiller I.GİRİŞ 1.1. GENEL TANIMLAR 1.1.1. Yanma 1.1.1.1. Yanmanın Temel Kimyası 1.1.1.1.2. Yanma Çeşitleri 1.1.1.3. Isıl Bozunma (Piroliz) 1.1.1.4. Yanmanın Ürünleri 1.1.2. Yangın 1.1.2.1. Yangın Çeşitleri 1.1.2.2. Yangının Meydana Geliş Safhaları 1.1.2.2.1. Başlangıç Safhası 1.1.2.2.2. Alev Yayılma Safhası 1.1.2.2.3. Alevli Yanma Safhası 1.1.2.2.4. Sıcak Tütme Safhası 1.1.3. Yangının Yayılması 1.1.4. Yangının Dinamiği 1.1.5. Yangın Nedenleri 1.1.5.1. Bilgisizlik 1.1.5.2. İhmal 1.1.5.3. Korunma Önlemlerinin Alınmaması 1.1.5.4. Sıçrama 1.1.5.5. Doğa Olayları 1.1.5.6. Kazalar 1.1.5.7. Yapı, Araç ve Gereçlerdeki Hatalar 1.1.5.8. Sürtünmeden Kaynaklanan veya Kendiliğinden Isınma 1.1.5.9. İçten Yanmalı Motorlar 1.1.5.10. Güneş Işınları 1.1.5.11. Piroteknik Malzeme ve Cephaneler 1.1.5.12. Kundaklama Sonucu 1.2. KUNDAKLAMA 1.2.1. Kundaklama Nedenleri; 1.2.1.1. Davranış Bozukluklarına Bağlı Kundaklamalar, 1.2.1.2. Özel Suçluluk Durumlarına Bağlı Kundaklamalar 1.2.1.3. Siyasi ve Politik Nedenlere Bağlı Kundaklamalar 1.2.1.4. Çıkar Sağlamak İçin Yapılan Kundaklamalar iii iv x xii xvi 1 1 1 3 5 6 6 7 8 9 9 9 9 10 10 11 13 13 13 14 14 15 15 15 16 16 16 17 17 17 18 18 18 19 19 v 1.2.1.5. İntikam, Kin ve Kıskançlık sebebiyle yapılan kundaklamalar, 1.2.1.6. Vandalizm (Kötü Niyetli Zarar Verme) sebebiyle yapılan kundaklamalar 1.2.1.7. Diğer kundaklama nedenleri 1.2.2. Kundakçı Profilleri 1.2.2.1. Piromanik Kundakçı 1.2.2.2. Şizofrenik Kundakçı 1.2.2.3. Kibirli veya Kahraman Kundakçı 1.2.2.4. Tipik Bayan Kundakçı 1.2.2.5. Çocuk Kundakçı 1.2.2.6. Genç Kundakçı 1.2.3. Pozitif Belirtiler ve Negatif Belirtiler 1.2.3.1. Pozitif Belirtiler 1.2.3.2. Negatif Belirtiler 1.2.3.3. Yangının Kasten Çıkarıldığına İşaret Eden Şüphelenme Gerekçeleri 1.2.4. Zaman Gecikmeli Ateşleyiciler 1.2.5. Başlıca Ateşleme Kaynakları 1.2.6. Kundaklamanın Yasal Boyutu 1.3. YANGIN YERİ İNCELEMESİ 1.3.1. Başlangıç Noktasının Önemi 1.3.2. Yangın Nedeninin Belirlenmesi Çalışmaları 1.3.2.1. Ahşapların İncelenmesi 1.3.2.2. Camların İncelenmesi 1.3.2.3. İs ve Duman İzlerinin İncelenmesi 1.3.2.4. Elektrik Mekanizmasının İncelenmesi 1.3.2.5. Yapı Elemanlarının İncelenmesi 1.3.2.6. Metal Aksamın ve Renk Değişikliğinin İncelenmesi 1.3.2.7. Kokuların İncelenmesi 1.3.2.8. Diğer İzlerin İncelenmesi 1.3.3. Eleme Metodu 1.3.4. Tabaka Metodu 1.4. YANGIN YERİ TESPİT VE BELGELEME METOTLARI 1.4.1. Fotoğraf Çekimi 1.4.1.1. Genel Görünüm Çekimleri 1.4.1.2. Orta Mesafe Çekimler 1.4.1.3. Yakın Mesafe Çekimler 1.4.2. Video Çekimi 1.4.2.1. Fotoğraf Ve Video Çekiminde Genel İlkeler 1.4.3. Kroki 1.4.3.1. Kroki Çiziminde Dikkat Edilecek Genel Kurallar 1.4.4. Rapor Hazırlama 1.4.5. Delillerin Toplanması, Paketlenmesi ve Laboratuvara Gönderilmesi 1.4.5.1.Yangın olay yeri incelenirken şu bulgular için araştırma yapılır 1.4.5.2. Kundaklama Bulgularının Laboratuvara Gönderilmesi 19 20 20 20 20 21 21 21 22 22 22 22 23 23 25 26 27 28 29 32 32 33 35 35 36 37 39 39 41 42 42 43 44 44 45 45 45 46 46 47 48 48 49 vi 1.5. YANGIN YERİNDEKİLERE SORULACAK SORULAR (GÖRÜŞME STRATEJİLERİ) 1.5.1. Yangın Olayını Gören Şahitler İle Görüşme 1.5.1.1.Yangın Olayını Gören Civar Sakinlerine Sorulacak Sorular 1.5.1.2. Yangını Gören ve Mağduru Yakından Tanıyanlara Sorulabilecek sorular 1.5.2. Bilirkişi ve Uzmanlar İle Görüşme 1.5.2.1. İtfaiyecilere ve Diğer Uzmanlara Sorulacak Sorular 1.5.2.2. Bilirkişilere ve Sigorta Araştırmacılarına Sorulacak Sorular 1.5.3. Basın ve Yayın Personeli İle Adli Tabiplerle Görüşme 1.5.4. Muhbir (Şüpheli Olmayan, Potansiyel Bir Bilgi Sahibi) İle Görüşme 1.5.4.1. Muhbir (Şüpheli Olmayan, Potansiyel Bir Bilgi Sahibi) kişilere sorulabilecek sorular 1.5.5. Şüpheliler İle Görüşme 1.5.5.1. Bir kundaklama şüphelisine sorulabilecek sorular 1.5.5.2. Kundakçı olduğu kesinleşen kişilere özellikle sorulabilecek sorular 1.5.6. Mülk Sahibi ve Kiracı İle Görüşme 1.5.6.1. Mülk sahibi veya kiracı görüşmede sorulacak sorular 1.6. OLAY YERİNİN MUHAFAZASI VE YAŞANAN SORUNLAR 1.7. YANGIN YERLERİNE GÖRE YANGIN ÇEŞİTLERİ 1.7.1. Kapalı Alan/Ev/İşyeri Yangınları 1.7.2. Sanayi Yangınları Ve Tehlikeli Maddeler 1.7.2.1. Gazlar 1.7.2.1.1. Likit Petrol Gazı (Lpg) Ve Doğalgaz (Cng) 1.7.2.1.2. Asetilen 1.7.2.1.3. Etilen 1.7.2.1.4. Metan 1.7.2.1.5. Etan 1.7.2.1.6. Propan 1.7.2.1.7. Bütan 1.7.2.1.8. Hidrojen 1.7.2.1.9. Amonyak 1.7.2.1.10. Oksijen 1.7.2.1.11. Etilen Oksit 1.7.2.2. Sıvılar 1.7.2.2.1. Metil Alkol 1.7.2.2.2. Etil Alkol 1.7.2.2.3. Aseton 1.7.2.2.4. Etil Eter 1.7.2.2.5. Metil Etil Keton(MEK) 1.7.2.2.6. Karbon Disülfit 1.7.2.3. Aromatikler 1.7.2.4. Bilerek Yapılan Karışımlar 1.7.2.4.1. Siyah Toz 1.7.2.4.2. Patlayıcı Toz 50 50 50 51 52 52 54 55 55 55 56 57 57 58 58 60 61 61 61 62 62 64 64 64 64 64 64 64 64 65 65 65 65 65 66 66 66 66 66 66 66 67 vii 1.7.2.4.3. Kibritler 1.7.2.4.4. Termit 1.7.2.5. Oksitleyici Tuzlar 1.7.2.6. Fosfor 1.7.2.7. Magnezyum 1.7.3. Doğal Alan Yangınları (Orman Yangınları, Anız Yangınları) 1.7.3.1. Doğa Yangınının Bölümleri 1.7.3.2. Doğal Alan Yangınlarının Davranışı 1.7.3.3. Merkezin Belirlenmesi 1.7.3.4. Yangına Müdahale 1.7.3.5. Olay Yerinin İncelenmesi 1.7.3.6. Orman yangınları 1.7.3.6.1. İhmal ve dikkatsizlik nedeniyle çıkan orman yangınları 1.7.3.6.2. Kasıtlı çıkarılan orman yangınları 1.7.3.7. Anız Yangınları 1.7.4. Otomobil, Motorlu Araç Ve Gemi Yangınları 1.7.4.1. Dış Kısmın İncelenmesi 1.7.4.2. İç Kısmın İncelenmesi 1.7.4.2.1. Motor Bölümü 1.7.4.2.2. Yolcu Bölümü 1.7.4.2.3. Bagaj Bölümü 1.7.4.3. Kaza ile Araç Yangınları 1.7.4.4. Kundakçılık Ve Araç Yangınları 1.7.4.5. Botlar ve Gemiler 1.8. ÖLÜMLÜ YANGINLAR 1.8.1. Ölümlü yangınlarda olay yerinin korunması 1.8.2. Ekip Çalışması 1.8.3. Kurbanın Tanımlanması (Kimliklendirilmesi) 1.8.4. Ölüm Zamanı, Yangından Önce mi, Sonra mı? 1.8.5. Ölü Lekeleri 1.8.6. Alkol ve Kontrollü Maddeler 1.8.7. Ölüm Sebebi ve Araştırma Yöntemi 1.8.8. Yaralanmalar 1.9. KOKLAMA DEDEKTÖRLERİ VE K9 KÖPEKLERİ 1.10. YANGIN VE KUNDAKLAMA ANALİZLERİ 1.10.1. Yangın Artıklarını Toplama, Koruma ve Laboratuara Gönderme 1.10.2. Yanıcı ve Yakıcı Maddelerin Toplanması ve Paketlenmesinde Dikkat Edilmesi Gerekenler 1.10.3. Laboratuvar İncelemeleri 1.10.3.1. Gaz Kromatografisi (GC) 1.10.3.2. Gaz Kromatografisi/Kütle Spektrometrisi (GC/MS) 1.11. YANGIN ARAŞTIRMACISININ GÖZÜYLE MADDE MADDE YANGIN YERİNE BAKIŞ (KONTROL LİSTESİ) 67 67 67 67 68 68 69 70 71 71 72 72 73 73 73 74 77 80 80 81 83 84 85 87 89 89 90 91 92 95 95 96 97 97 99 100 100 101 102 103 103 viii 1.12. AMAÇ 114 II. GEREÇ VE YÖNTEM 116 116 116 116 117 117 117 117 118 118 123 2.1. Ankara’daki Fiziki Olarak Takip Edilen Bazı Yangınların Değerlendirilmesi 2.2. Molotof Kokteyl Olayları İle İlgili Bir Değerlendirme 2.3. Yangın ve Kundaklama Analizleri 2.3.1. Elektrik Kablo Telleri Analizi 2.4. Yangın Nedenleri İstatistikleri İle İlgili Bir Araştırma 2.4.1. Anketin Amacı ve Konusu 2.4.2.Araştırma Yöntemi 2.4.3. Araştırmanın Sınırlamaları 2.4.4. Anket Tasarımı 2.4.5. Evren, Örneklem ve Veri Toplama III. BULGULAR 3.1. Ankara’daki Fiziki Olarak Takip Edilen Bazı Yangınların Değerlendirilmesi 3.1.1. Konfeksiyon Mağazası Yangını 3.1.2. Samanpazarı Çeyiz Mağazası Yangını 3.1.3. Ev Yangını 3.1.4. Mobilya Mağazası Yangını 3.1.5. Lokanta Yangını 3.1.6. Baca Yangını 3.1.7. Ayakkabı Mağazası Yangını 3.1.8. Oyuncak Deposu Yangını 3.1.9. Trafo Fabrikası Yangını 3.1.10. Fiziki Olarak Takip Edilen Yangınlarla İlgili Genel Bir Değerlendirme 3.2. Ankara 2008 ve 2009 Yılı Yangın Nedenleri İstatistiği Değerlendirmesi 3.3. Molotof Kokteyl Olayları İle İlgili Bir Değerlendirme 3.4. Elektrik Kablo Telleri Analizi 3.5. İtfaiye ve Kolluk Teşkilatında Eğitim ve Uzman Personel İhtiyacı 3.6. Yangın Nedenleri İstatistikleri İle İlgili Bir Araştırma 3.6.1. ARAŞTIRMADA KULLANILAN ANKET HAKKINDA GENEL BİLGİ 3.6.2. Bulgular ve Yorumlar 3.6.2.1. Sorulan Soruların Frekans Dağılımı İle İlgili Değerlendirme 3.6.2.2. Sorulan Soruların Çapraz Değerlendirilmesi IV. TARTIŞMA V. SONUÇ VE ÖNERİLER ÖZET SUMMARY KAYNAKLAR 124 124 124 128 133 137 140 143 145 149 154 157 158 159 163 166 171 171 171 171 197 239 244 HATA! YER İŞARETİ TANIMLANMAMIŞ. HATA! YER İŞARETİ TANIMLANMAMIŞ. EKLER EK-1: YANGIN NEDENLERİ ANKETİ 250 255 255 ÖZGEÇMİŞ 260 ix ÖNSÖZ Yangın istatistiklerine yangın sebebi açısından bakıldığında, sigaradan ve bilinmeyen nedenlerden çıkan yangın sayısı azımsanmayacak (İstanbul anadolu yakası verilerine göre çıkan toplam yangın sayısı (8793), sigaradan çıktığı düşünülen yangın sayısı (4855), ve sebebi belli olmayan yangın sayısı ise (337) dir.) boyuttadır. (İstanbul itfaiyesi İstatistikleri, 2007) Ayrıca, diğer suçlar içerisinde yangın ve kundaklama suçlarının oranına bakıldığında, oranın düşük olarak görünmesine rağmen, mala karşı işlenen suçlarda mesela bir hırsızlık suçunda, 50.000 TL. lik bir para çalınması önemli bir hırsızlık gibi değerlendirilirken, kundaklama sonucu çıkan bir yangında bu miktar ufak bir mal kaybı olarak görülmektedir. Çünkü, yangın olaylarında milyonlarca liralık kaybın olduğu azımsamayacak sayıda olayla karşılaşılmaktadır. Dolayısıyla, kundaklama sonucu çıkan yangın nedeniyle oluşan mal ve can kaybı ile yangın sebebi istatistiklerinde görülen ve iyi bir inceleme yapılamamasından kaynaklanan nedeni bilinmeyen yangınlar ve azımsanmayacak bir miktarda nedeni bulunamadığı için "sigara İzmaritinden, bilinmeyen nedenlerden, elektrik kontağından" diye gösterilen yangın sebepleri yanında Adalet bakanlığı verilerinde yangın ile ilgili mahkumiyet kararlarının azlığı, yine yangınla ilgili beraat kararlarının da yüksek oluşu bize " Ankara’da Çıkan Yangınların Kundaklama Açısından Değerlendirilmesi" tez çalışmasının yani yangın ve kundaklama araştırmalarının ne kadar büyük bir öneme haiz olduğu neticesine götürmüş ve bu alanda çalışmamıza sebep olmuştur. Bu çalışmalarımın her aşamasında bana yol gösteren danışmanım Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Sayın Prof. Dr. Maksut COŞKUN ve Adli Tıp Enstitüsü Müdürü Sayın Prof. Dr. Tülin SÖYLEMEZOĞLU’na, değerli hocalarım Prof. Dr. Yaşar BİLGE, Doç. Dr. Cemal ATAKAN ve Yrd. Doç. Dr. Sedef AKKAPLAN BİRİNCİ’ye en içten saygılarımı sunuyorum. Tez ile ilgili çalışmalarımda Ankara İtfaiyesinin verilerinden yararlanmam için her türlü kolaylığı gösteren Ankara İtfaiye Dairesi Başkanı Faruk KURUTUZ’a, tüm nöbetçi müdürleri ve şube müdürlerine, özellikle de hiçbir zaman bana karşı güler yüzünü eksik etmeyen İtfaiye Daire Başkanlığı Ar-Ge Bölümü Sorumlusu Adem SÜTÇÜ’ye çok teşekkür ediyorum. Ayrıca çalışmalarımın her kademesinde ne zaman ihtiyaç duysam devamlı desteklerini gördüğüm Emniyet Amiri Erkan SUNGUR’a, Komiser Yardımcısı Şevket KÜMÜŞTAŞ’a, Polis Akademisi 4.Sınıf Öğrencisi Burhan Erdoğdu BEYAZIT’a, yangın eksperleri Mustafa NAZLIER ve Oktay YILMAZ’a, Şekil ve tabloların hazırlanmasında ve tezin düzenlenmesinde yardımcı olan P.M. Hürriyet Aslı DEVECİ ile tezin yazım ve düzenlenmesinde yardımcı olan P.M. Mehmet YALÇINKAYA’ya ve adını burada sayamadığım diğer arkadaşlarıma çok teşekkür ederim. Bu tezimi, çalışmalarımı gerçekleştirirken her zaman yardımlarını gördüğüm, çoğu zaman aileme ait görevlerimi aksatmama rağmen bana her zaman sabır gösteren ve destek olan sevgili eşim ve çocuklarıma ithaf ediyorum. Saygılarımla, x RESİMLER Resimler Resim 1. 1 Yangın Üçgeni 1 Resim 1. 2 Yangın Prizması 2 Resim 1. 3 Yangın Beşgeni 3 Resim 1. 5 Cesette ortaya çıkan boksör görünümü (Bengidal, 2005) 94 Resim 1. 4 Hava Yollarında karbon partikülleri ve duman isi (Bengidal, 2005) 93 Resim 1. 6 Doku kontraksiyonuna bağlı olarak ciltte oluşan yarıklar (Bengidal, 2005) 94 Resim 3. 1 Konfeksiyon mağasazının girişi 124 Resim 3. 2 Konfeksiyon Mağazası ile ilgili İtafiye Yangın Raporu 125 Resim 3. 3 Konfeksiyon Mağazası ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu 125 Resim 3. 4 Konfeksiyon Mağazası ile ilgili Kriminal Laboartuvar Ekspertiz Raporu 126 Resim 3. 5 Yangın başlangıç yeri zemini yıkanmadan önceki görüntüsü 127 Resim 3. 6 Yangın başlangıç yeri zemininin yıkandıktan sonraki görüntüsü 127 Resim 3. 7 Yangın başlangıç yeri zemininin yıkandıktan sonraki görüntüsü 128 Resim 3. 8 Çeyiz mağasazının girişi 128 Resim 3. 9 Çeyiz Mağazası ile ilgili İtafiye Yangın Raporu 129 Resim 3. 10 Çeyiz Mağazası ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu 129 Resim 3. 11 Çeyiz Mağazası ile ilgili Kriminal Laboratuvar Ekspertiz Raporu 130 Resim 3. 12 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü 130 Resim 3. 13 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü (Girişe Göre Sol Taraf, Metruk Bina Tarafı) 130 Resim 3. 14 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü (Girişe Göre Sağ Taraf ) 131 Resim 3. 15 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü 131 Resim 3. 16 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü 132 Resim 3. 17 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü (Girişe Göre Sağ Duvar Üzerindeki Sigorta Panosundaki Bazı Kablolarda Tomurcuklanma ve Renk Değişimi) 133 Resim 3. 18 Ev Yangını ile ilgili İtafiye Yangın Raporu 133 Resim 3. 19 Ev yangıın ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu 134 Resim 3. 20 Ev yangını ile ilgili Kriminal Laboartuvar Ekspertiz Raporu 134 Resim 3. 21 Ev Yagını Yangından Sonraki Görüntü 136 Resim 3. 22 Ev Yagını Yangından Sonraki Görüntü 136 Resim 3. 23 Ev Yagını Yangından Sonraki Görüntü 136 Resim 3. 24 Mobilya Mağazası Girişinden Bir Görüntü 137 Resim 3. 25 Mobilya Mağazası ile ilgili İtafiye Yangın Raporu 137 Resim 3. 26 Mobilya Mağazası ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu 138 Resim 3. 27 Mobilya Mağazası ile ilgili Kriminal Laboartuvar Ekspertiz Raporu 138 Resim 3. 28 Mobilya Mağazası Sigorta Panosunun Yangından Sonraki Görüntü 139 Resim 3. 29 Mobilya Mağazası Sigorta Panosunun Yangından Sonraki Görüntü 139 Resim 3. 30 Mobilya Mağazası Sigorta Panosunda Kısadevre Sonucu Boncuklaşma ve Vişne Çürüğü Rengi 139 Resim 3. 31 Lokanta Yangını ile ilgili İtafiye Yangın Raporu 141 Resim 3. 32 Lokanta Yangını Yoğun Yanmanın Olduğu Arka Pencereden Bir Görüntü 141 Resim 3. 33 Lokanta Yangını Yoğun Yanmanın Olduğu iç Kısımdan Bir Görüntü 142 xi Resim 3. 34 Lokanta Yangını Yoğun Yanmanın Olduğu Tavandan Bir Görüntü 142 Resim 3. 35 Lokanta Yangınına Muhtemelen Sebep Olduğu Düşünülen Ark Kablo Telleri 142 Resim 3. 36 Baca Yangını ile ilgili İtafiye Yangın Raporu 143 Resim 3. 37 Baca Yangının Olduğu Binanın Arka Tarafından Bir Görüntü 144 Resim 3. 38 Baca Yangının Olduğu Lakontanın Ocağından Bir Görüntü 144 Resim 3. 39 Ayakkabı Mağazası ile ilgili İtafiye Yangın Raporu 145 Resim 3. 40 Ayakkabı Mağazası Yangını ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu 146 Resim 3. 41 Ayakkabı Mağasazı Yangını ile ilgili Kriminal Laboartuvar Ekspertiz Raporu 146 Resim 3. 42 Ayakkabı Mağazası Yangını Yoğun Yanmanın Olduğu Vitrinden Bir Görüntü 147 Resim 3. 43 Ayakkabı Mağazası Yangını Yoğun Yanmanın Olduğu Vitrin İçinden Bir Görüntü 147 Resim 3. 44 Ayakkabı Mağazası Yangınına Sebep Olan Aksesuar içindeki Elektrik Tesisatından Bir Görüntü 147 Resim 3. 45 Ayakkabı Mağazası Yangınına Sebep Olan Aksesuar içindeki Elektrik Tesisatından Bir Görüntü 148 Resim 3. 46 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili İtafiye Yangın Raporu 149 Resim 3. 47 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu 150 Resim 3. 48 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Kriminal Laboartuvar Ekspertiz Raporu 150 Resim 3. 49 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Bina Krokisi 151 Resim 3. 50 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borum Kat Krokisi 152 Resim 3. 51 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borum Girişinden Bir Görüntü 152 Resim 3. 52 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borumda Yoğun Yanmanın Olduğu Bir Görüntü 153 Resim 3. 53 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borumda Yoğun Yanmanın Olduğu Bir Görüntü 153 Resim 3. 54 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borumda Yoğun Yanmanın Olduğu Bir Görüntü 153 Resim 3. 55 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borumda Muhtemelen Yangına Sebep 154 Resim 3. 56 Trafo Fabrikası Yangını ile ilgili İtafiye Yangın Raporu 154 Resim 3. 57 Trafo Fabrikası Yangını Sonrası Fabrikadan Bir Görüntü 155 Resim 3. 58 Trafo Fabrikası Yangını Muhtemelen Yangın Çıktığı Düşünülen Trafodan Bir Görüntü 156 Resim 3. 59 Trafo Fabrikası Yangını Muhtemelen Yangın Çıktığı Düşünülen Trafodan Bir Görüntü 156 Resim 3. 60 Trafo Fabrikası Yangını Muhtemelen Yangın Çıkış Noktasından Bir Görüntü 156 Resim 3. 61 Saldırıya Uğrayan Dernek Lokali Girişi 160 Resim 3. 62 Saldırıdan Sonra Lokal içinde Yanmış Eşyalar 161 Resim 3. 63 Salıdrıdan Sonra Lokal İçinde Molotof Kokteyl Parçaları Görülmektedir. 161 Resim 3. 64 Molotof Kokteyl olayı ile ilgili Olay Yeri İnceleme Raporu 162 Resim 3. 65 Molotof Kokteyl olayı ile ilgili Parmakizi İnceleme Ekspertiz Raporu 162 Resim 3. 66 Molotof Kokteyl olayı ile ilgili Kriminal Polis Labroatuvarı Analiz Raporu 162 Resim 3. 67 Ark Yapmamış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü 164 Resim 3. 68 Ark Yapmamış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü 164 Resim 3. 69 Ark Yapmamış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü 164 Resim 3. 70 Ark Yapmış ve Boncuklaşmış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü 165 Resim 3. 71 Ark Yapmış ve Boncuklaşmış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü 165 Resim 3. 72 Ark Yapmış ve Boncuklaşmış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü 165 Resim 3. 73 Ark Yapmış ve Boncuklaşmış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü 166 Resim 3. 74 Ark Yapmış ve Boncuklaşmış İnce Kablo tellerinin SEM deki Görüntüsü 166 xii ÇİZELGELER Çizelgeler Çizelge 1. 1 Kimi maddelerin Ergime Noktaları (O’Connor, 1993) 38 Çizelge 1. 2 Kromda renk değişiklikleri (O’Connor,1993). 38 Çizelge 2. 1 Anketi Yanıtlayanların Çalıştıkları Birimlerin Frekans Dağılımı 123 Çizelge 3. 1 Yangınlarla İlgili Genel Bir Değerlendirme Tablosu 157 Çizelge 3. 2 Ankara 2008 ve 2009 Yılı Yangın Nedenleri 158 Çizelge 3. 3 Mesleğine Göre Yangın İncelemeleri ve Yangın Sebebini Belirleme İle ilgili Alınan Kurslar 166 Çizelge 3. 4 Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir sorusuna katılımcıların verdikleri 167 Çizelge 3. 5 Mesleğe Göre Yangın Sebebini Belirleme İle ilgili Alınan Eğitimlerin Yeterli olup olmadığı 167 Çizelge 3. 6 Katılımcıların Eğitim Seviyeleri Frekansı 169 Çizelge 3. 7 Katılımcıların çalıştığı birimlerin Frekans Dağılımı 172 Çizelge 3. 8 Katılımcıların çalıştığı yerleşim yeri büyüklüğü 173 Çizelge 3. 9 Katılımcıların bulundukları yaş aralığı frekans dağılımı 174 Çizelge 3. 10 Katılımcıların cinsiyeti ile ilgili frekans dağılımı 175 Çizelge 3. 11 Katılımcıların eğitim seviyesi ile ilgili frekans dağılımı 176 Çizelge 3. 12 Katılımcıların yangın ile ilgili aldığı eğitimlerin frekans dağılımı 177 Çizelge 3. 13 Katılımcıların aldıkları eğitimin yeterliliği ile ilgili görüşlerinin frekans dağılımı 178 Çizelge 3. 14 Katılımcıların çalıştıkları birimde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılıp kullanılmadığı hakkındaki düşünceleri ile ilgili frekans dağılımı 179 Çizelge 3. 15 Katılımcıların yangın raporu hazırlama konusunun yeterli eğitimleri almış görevliler tarafından hazırlanmalıdır ifadesi hakkındaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 180 Çizelge 3. 16 Katılımcıların Yangın Raporu hazırlama ile ilgili Kolluğa yetki verilip verilmemesi konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 181 Çizelge 3. 17 Katılımcıların Yangın Raporu hazırlama yetkisinin hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilip verilmemesi görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 182 Çizelge 3. 18 Katılımcıların yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılıp yapılmadığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 183 Çizelge 3. 19 Katılımcıların Türkiye geneli ve Ankara 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 184 Çizelge 3. 20 Katılımcıların Türkiye geneli ve İstanbul 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 185 Çizelge 3. 21 Katılımcıların Türkiye geneli ve Ankara 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 186 Çizelge 3. 22 Katılımcıların İstanbul ve Ankara 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 187 xiii Çizelge 3. 23 Katılımcıların 2008 yılı Türkiye geneli ve İngiltere yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 188 Çizelge 3. 24 Katılımcıların Türkiye geneli ve İngiltere yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 190 Çizelge 3. 25 Katılımcıların Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olması konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 191 Çizelge 3. 26 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde çocukların ve akıl sağlığı yerinde olmayanların ateşle oynaması yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı 192 Çizelge 3. 27 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde kimyasal madde tutuşması yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı 193 Çizelge 3. 28 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde Kızışma(yüksek ısı ile yanıcı sıvı veya yemek vb. parlaması)yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı 194 Çizelge 3. 29 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde mum devrilmesi yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı 195 Çizelge 3. 30 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde bilinmeyen nedenlerden yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı 196 Çizelge 3. 31 Mesleğe göre yangın nedenini belirleme ile ilgili alınan eğitimler 198 Çizelge 3. 32 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir” önermesine verilen cevaplar 199 Çizelge 3. 33 Mesleğe göre “Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılmaktadır” önermesine verilen cevaplar 201 Çizelge 3. 34 Mesleğe göre “İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır.” önermesine verilen cevaplar 202 Çizelge 3. 35 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.” önermesine verilen cevaplar 204 Çizelge 3. 36 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir.” önermesine verilen cevaplar 205 Çizelge 3. 37 Mesleğe göre “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır.” önermesine verilen cevaplar 207 Çizelge 3.38 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar 208 Çizelge 3. 39 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar 209 Çizelge 3. 40 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar 211 Çizelge 3. 41 Mesleğe göre “İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki xiv Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar 212 Çizelge 3.42 Mesleğe göre “2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar 214 Çizelge 3. 43 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar 215 Çizelge 3. 44 Mesleğe göre “Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz.” önermesine verilen cevaplar 217 Çizelge 3. 45 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre yangın nedenini belirleme ile ilgili alınan eğitimlerin yeterliliği 218 Çizelge 3. 46 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılmaktadır.” Önermesine verilen cevaplar 220 Çizelge 3. 47 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır.” Önermesine verilen cevaplar 221 Çizelge 3. 48 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.” Önermesine verilen cevaplar 223 Çizelge 3. 49 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir.” Önermesine verilen cevaplar 224 Çizelge 3. 50 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır.” Önermesine verilen cevaplar 226 Çizelge 3. 51 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar 227 Çizelge 3. 52 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar 229 Çizelge 3. 53 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar 230 Çizelge 3. 54 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran xv farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar 231 Çizelge 3. 55 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar 233 Çizelge 3. 56 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Önermesine verilen cevaplar 235 Çizelge 3. 57 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?” Önermesine verilen cevaplar 237 xvi ŞEKİLLER Şekiller Şekil 3. 1 Katılımcıların çalıştığı birimlerin frekans dağılımı 172 Şekil 3. 2 Katılımcıların çalıştığı yerleşim yeri büyüklüğü 173 Şekil 3. 3 Katılımcıların bulundukları yaş aralığı frekans dağılımı 174 Şekil 3. 4 Katılımcıların cinsiyeti ile ilgili frekans dağılımı 175 Şekil 3. 5 Katılımcıların eğitim seviyesi ile ilgili frekans dağılımı 176 Şekil 3. 6 Katılımcıların yangın ile ilgili aldığı eğitimlerin frekans dağılımı 177 Şekil 3. 7 Katılımcıların aldıkları eğitimin yeterliliği ile ilgili görüşlerinin frekans dağılımı 178 Şekil 3. 8 Katılımcıların çalıştıkları birimde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılıp kullanılmadığı hakkındaki düşünceleri ile ilgili frekans dağılımı 179 Şekil 3. 9 Katılımcıların yangın raporu hazırlama konusunun yeterli eğitimleri almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır ifadesi hakkındaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 180 Şekil 3. 10 Katılımcıların Yangın Raporu hazırlama ile ilgili Kolluğa yetki verilip verilmemesi konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 181 Şekil 3. 11 Katılımcıların Yangın Raporu hazırlama yetkisinin hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilip verilmemesi görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 182 Şekil 3. 12 Katılımcıların yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılıp yapılmadığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 184 Şekil 3. 13 Katılımcıların Türkiye geneli ve Ankara 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 185 Şekil 3. 14 Katılımcıların Türkiye geneli ve İstanbul 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 186 Şekil 3. 15 Katılımcıların Türkiye geneli ve Ankara 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 187 Şekil 3. 16 Katılımcıların İstanbul ve Ankara 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 188 Şekil 3. 17 Katılımcıların 2008 yılı Türkiye geneli ve İngiltere yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 189 Şekil 3. 18 Katılımcıların Türkiye geneli ve İngiltere yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 190 Şekil 3. 19 Katılımcıların Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olması konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 191 Şekil 3. 20 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde çocukların ve akıl sağlığı yerinde olmayanların ateşle oynaması yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı 193 Şekil 3. 21 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde kimyasal madde tutuşması yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı 194 Şekil 3. 22 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde Kızışma(yüksek ısı ile yanıcı sıvı veya yemek vb. parlaması)yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı 195 Şekil 3. 23 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde mum devrilmesi yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı 196 xvii Şekil 3. 24 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde bilinmeyen nedenlerden yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı 197 Şekil 3. 25 Mesleğe göre yangın nedenini belirleme ile ilgili alınan eğitimler 198 Şekil 3. 26 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir” önermesine verilen cevaplar 200 Şekil 3. 27 Mesleğe göre “Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılmaktadır” önermesine verilen cevaplar 201 Şekil 3. 28 Mesleğe göre “İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır.” önermesine verilen cevaplar 203 Şekil 3. 29 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.” önermesine verilen cevaplar 204 Şekil 3. 30 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir.” önermesine verilen cevaplar 206 Şekil 3. 31 Mesleğe göre “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır.” önermesine verilen cevaplar 207 Şekil 3. 32 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar 208 Şekil 3. 33 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar 210 Şekil 3. 34 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar 211 Şekil 3. 35 Mesleğe göre “İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar 213 Şekil 3. 36 Mesleğe göre “2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar 214 Şekil 3. 44 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır.” Önermesine verilen cevaplar 227 1 I.GİRİŞ 1.1. Genel Tanımlar 1.1.1. Yanma Terminolojiye bakıldığında yanma terimi ile ilgili birbirine anlamca yakın birçok tanım yapılmaktadır. Bu tanımlardan biri; “Yanma, hidrojen ve karbonun oksidasyonu sonucu ısı ve ışık yayılımı ile hızla gelişen ekzotermik kimyasal reaksiyonlardır.” (Caymaz, 1997). Genel bir tanım yapacak olursak; Yanma, yanıcı özelliğe sahip bir maddenin yakıcı özelliğe sahip diğer bir madde ile birleşmesi sonucunda ortaya ısı ve ışık çıkmasına neden olan kimyasal olaylara denir. Yanma olayının meydana gelebilmesi için aşağıda belirtilen üç unsura gereksinim duyulmaktadır. Bunlar; yeterli miktarda ısı, yanıcı madde (yakıt) ve yakıcı madde (oksijen)’dir. Formülize edecek olursak; Yanma = Gerekli Miktarda Isı + Yakıcı Madde (oksijen) + Yanıcı Madde (yakıt) Resim Yangın Üçgeni Şekil 1.1.11Yangın Şekil 0.2 0.1.1. Yangın ÜçgeniÜçgeni Bu üçgeni oluşturan unsurlardan birinin yokluğu durumunda yanma olayı meydana gelmez. Bir başka kaynakta yangın prizmasından (tetrahedronundan) bahsedilmektedir. Bu durumda yangının devam edebilmesi için Isı, Oksijen ve Yakıta ilave olarak “ Serbest Zincir Reaksiyonu” nun da olması gerekmektedir. Aynı kaynak yangın beşgeninden de bahsetmekte ve yangının olması için “Tutuşma (Alev Alma)” unsuruna da ihtiyaç olduğu belirtilmektedir (De Forest at al., 1983). 2 Bu unsurları kısaca şöyle açıklayabiliriz; Yanıcı maddeler (yakıtlar); Katı sıvı ve gaz halde bulunabilirler. Yanıcı maddelerin bazıları doğada element, bazıları bileşik bazıları ise karışım halinde bulunurlar. Bunlara örnek olarak; karbon ve hidrojen esaslı organik maddeler, alkol, eter, petrol, metan ve doğal gazı verebiliriz. Yakıcı madde (oksijen); Renksiz, kokusuz ve tatsız bir gaz olup canlıların temel yaşam kaynağıdır. -183 °C’ de sıvılaşır ve genellikle sıvı olarak depolanır. Normal havada % 21 oranında oksijen bulunur. Alevli yanmayı desteklemek için hava içindeki oksijen konsantrasyonu minimum % 15 oranında olmalıdır (Öztop ve Uçar, 2008). Havadaki oksijen tutuşmanın meydana gelmesinde önemli etkiye sahiptir. Yanmanın gerçekleşebilmesi için kesinlikle ortamda oksijenin bulunması gerekir. Eğer, yeterli miktarda oksijen ortamda bulunmazsa yanma bir süre sonra sona erer. Isı; malzeme veya maddenin moleküler faaliyet neticesinde sahip olduğu enerjidir (O'Connor, 1993). Diğer bir deyişle ısı, yakıt buharlarını oluşturan ve bu buharların tutuşmasını sağlayan en asgari enerji miktarıdır (Caymaz, 1997). Ayrıca ısı yanma sonucunda oluşur ve diğer yanıcı maddelerin tutuşmasını sağlar. Serbest Zincir Reaksiyonu; Günümüzde yanma üçgeni ışıyan yanma olayını, yani herhangi bir yakıtın alev çıkarmadan yanmasını ifade etmek için kullanılmaktadır. Bu sürece kartı halden gaz haline geçiş tepkimesi de denir (Katı madde yakıt ve oksitleyici madde de bir gazdır). Işıyan yanmayı (alevli yanmayı) açıklamak için gereksindiğimiz diğer unsur da kimyasal zincir reaksiyonu adını verdiğimiz olaydır. Bu reaksiyon, enerji ya da aynı tür reaksiyonların devamına neden olan maddeler üretir. Her dört unsurun aralarındaki ilişkiyi açıklamak için üçgenden daha karmaşık bir şekle ihtiyaç vardır ve üçgen prizma bu amaçla yararlandığımız geometrik şekildir. Bu durumda yanma olayını formülize edecek olursak; Yanma = Isı + Oksijen + Yanıcı Madde+ Serbest Zincir Reaksiyonu ResimŞekil 1. 2 Yangın Prizması 1. 2 Yangın Prizması 3 Tutuşma (Alev Alma); Yanmaya başlama anlamına gelen tutuşma, bir yanma reaksiyonunun olması için gerekli unsurlardan biridir. Bu sebeple bazı yazarlar tarafından yanmanın beşinci olmazsa olmazı olarak görülmektedir. Bu durumda ise yanma formülü aşağıdaki şekildedir; Yanma = Isı + Oksijen + Yanıcı Madde+ Tutuşma+ Serbest Zincir Reaksiyonu Resim 1. 3 Yangın Beşgeni 1.1.1.1. Yanmanın Temel Kimyası (De Haan, 2007). Yanma, genellikle oksitlenme reaksiyonu denilen bir seri kimyasal reaksiyonlar zinciridir. Karbon gibi bazı tabi elementler oksijen ile birleşerek karbondioksit ve su meydana getirirler. Bu reaksiyonlar sonucu çevreye yayılan ısı diğer reaksiyonların hızlanmasını sağlar. Her 10 °C lik ısı artışı reaksiyon hızını 2 kat arttırır. Yangın uygun bir yakıt ve oksijen ister. Yakıt, karbon ihtiva eden organik bir maddedir. Oksijen ise havadan sağlanır. Yangının başlayabilmesi için kullanılan yakıtın tutuşma sıcaklığından daha fazla bir ısıya gerek vardır. Yaygın olarak bu ısı kıvılcım veya alevle sağlanır. Böylece başlayan yangın ortamdaki oksijeni devamlı surette tüketeceği için, yangının devam edebilmesi kafi oksijenin sürekli ortama girmesine bağlıdır, yani havalandırma yeterli olmalıdır (Dönmez ve ark, 2010). Yanma, fiziksel etkiler yaratan kimyasal bir reaksiyondur. Dolayısıyla yangın araştırmacısı basit kimya ve fizik özelliklerine birlikte aşina olmalıdır. Yangın eş zamanlı meydana gelen birçok kimyasal reaksiyonu kapsadığından, hangi kimyasal reaksiyonun önce ve nasıl meydana geldiğini anlamak önemlidir. Yangın karmaşık bir olgu olsa da sadece birkaç basit kimyasal tepkimeye dayanır. Karbon, hidrojen, sülfür ve azotun oksitlenmesi yakıtların tutuşma ürünlerinin özelliklerini belirtir. Atomlar ve Elementler; Normal şartlar altında, tüm maddeler elementlerden ya da bileşikler olarak adlandırılan elementlerin kombinasyonundan oluşur. Element kimyasal ya 4 da fiziksel etki ile daha basit parçacıklara ayrılmayan taneciklerdir. Tüm elementler atom denen çok küçük parçacıklardan oluşur. Elementlerin tüm özelliğini gösteren en küçük parçasına atom denir (Fenbilimi.net, 2010). Bir elementin tüm atomları büyüklük, ağırlık ve kimyasal özellikler bakımından birbirinin aynı fakat diğer tüm elementlerden farklıdır. Atomların bir araya gelmesi ile moleküller oluşur. Bir elementte aynı cins atomlar tek olarak veya moleküller halinde bir aradadır (Taek, 2010). Örneğin, en basit ve hafif hidrojen atomları tek ve bağımsız halde uzun süre var olmaz. Diğer atomlarla bağ yapmayı tercih eder. Eğer hidrojen atomu saf ise iki hidrojen atomu kimyasal formülü H2 olarak tanımlanan kararlı çift atomlu hidrojen gaz molekülünü oluşturmak için birbirleri ile birleşirler. O2 formülü ile simgelenen 2 atomlu oksijen gazı normal sıcaklıklarda havada % 21 oranında bulunur. Ancak bazen 3 atomlu O3 şeklinde birleşir. Bu bileşime ozon denir ve oksijen çevresindeki yüksek elektrik akımı ile oluşur. Ozon molekülü çok kararlı değildir ve kolaylıkla kararlı oksijen (O2) molekülü haline geçmek için “fazla” atomu serbest bırakır. Serbest kalan atomik oksijen, oksit ya da diğer bir serbest oksijenle (O2) molekülünü oluşturmak için birleşen diğer atomlarla çok hızlı etkileşirler. Oksijen tüm olağan yangınların en kritik bileşenidir. Çünkü yaygın yanma için gereklidir. Oksijeni uzaklaştırmak neredeyse tüm yangınları söndürür. Oksitlenme Tepkimesi; yangın tamamen bir oksitlenme tepkimesidir. Bir yanıcının içindeki atomların oksitlenmesi, havadaki oksijenle karışmasıdır. Birçok kimyasal tepkime çeşidi vardır fakat bir alevin içindeki en ilgili tepkime oksitlenmedir. Kusursuz bir yanıcı olan hidrojen oksitlendiğinde hidrojenin 2 atomlu molekülü oksijenin 2 atomlu molekülü ile suyu meydana getirmek için birleşirler. Basitçe bu tepkimenin kimyasal formülü şöyle yazılır. 2H2+O2 ----------> 2H2O Kendisini meydana getiren gazlarla karşılaştırıldığında su daha kararlı olduğundan tepkime büyük bir enerji ve ısı çıkışı ile meydana gelir. Bu durum ekzotermik (ısı üreten) tepkime olarak adlandırılır. Saf hidrojen yandığında daha fazla ısı üretmesine rağmen, yangın sırasında kimyasal bağla bağlı yanıcıdaki hidrojenlerin su buharına dönüşümü yüksek ısı üretimine neden olur. Yanma Sonucu Oluşan Bazı Karbon Bileşikleri; Diğer bir element C ile sembolize edilen karbon yangınla çok ilgilidir. Çünkü karbon da hidrojen gibi birçok yanıcının yapısında bulunur. Karbonun yapısı nedeniyle yanması zordur. Yandığında çok yavaş tükenir. Karbon kökenli odun ve kok kömürü kolayca tutuşmaz. Ancak yandıklarında büyük bir ısı üretir ve yavaş bir oranda tükenirler. Genelde karbonun oksitlenmesinde kullanılan kimyasal denklem, C(katı)+ O2 -----------> CO2 dir. 5 Karbondioksit (CO2) karbonlu maddelerin yanmasında daima üretilir. Pratikte tüm yangınlarda ikincil ya da oksijen miktarına bağlı olarak öncelikle meydana gelen bir tepkime daha vardır. O da; 2C (katı)+O2--------->2CO dir. Bu tepkimenin ürünü karbonmonoksit (CO), oksijensiz bırakma etkisi yaratan bir gaz olarak bilinir. Su ve karbondioksit neredeyse tüm yangınlarda öncü üründür. Atık gazların içinde düşük yoğunlukta bulunan karbonmonoksit özellikle kömür ve petrol kaynaklı bazı yanıcıların neredeyse tamamı karbon, hidrojen ve düşük miktarlarda diğer elementleri de içerirler. Diğer yakıtlarla olduğu gibi tüm karbonlar normal olarak oksitlenmez. Çoğu yangında daha az oksijen miktarı mevcut olabilir ve CO2 yerine CO üretilir. Bunun olası istisnası çoğu ham petroldeki saf olmayan sülfürdür. Sülfür, sülfür dioksite dönüşmek için şu basit tepkimeye göre oksitlenir. S (katı) + O2------>SO2 Sülfür dioksit SO2 genelde metal dökümcüleri ve diğer endüstri kuruluşlarındaki çok keskin ve kokulu bir gazdır. Azot ise, ekzotermik tepkimelerin oluşması anlamında yanmaz. Onun yangındaki rolü karmaşık ve yanıcı olarak tutarsızdır. Tepkimeye ekstra oksijen veren azot ile nitrat ( NO3) gibi molekül parçası iken karşılaşılabilir. 1.1.1.1.2. Yanma Çeşitleri Bir sınıflandırma yapılacak olursa yanma çeşitleri dört başlıkta incelenebilir (İ.B.B., 2007). 1. Yavaş yanma: Yanıcı maddenin kimyasal yapısı nedeniyle yanıcı buhar veya gazın ortaya çıkmadığı ve yeterli miktarda ısı ve oksijenin bulunmaması durumunda oluşan yanma çeşididir. Yavaş yanmada ısı, duman gibi belirtiler görülmez. Örneğin demirin paslanması ve canlıların hücre solunumu gibi. 2. Hızlı yanma: İki grupta incelenebilir. Alevli Yanma; Isı, ışık, alev, duman gibi yanmanın bütün belirtilerinin görüldüğü yanma olayıdır. Bazı maddeler yanarken katı halden önce sıvı hale daha sonra buhar hale geçerler. Mesela, mum, sülfür gibi. Bazı maddeler ise naftalin gibi yanarken katı halden direkt olarak buhar hale geçerler. Odun, kömür gibi maddeler ise yanarken doğrudan doğruya yanabilen gazlar ortaya çıkarırlar. Korlaşma; Bazı maddelerin yanması korlaşma şeklinde olmaktadır. Bu tarz yanmalarda yanan madde buharlaşmadığı için yanıcı gaz ortaya çıkmaktadır ve alevlenme görülmemektedir. Örneğin sigaranın yanması. 6 3. Kendi kendine yanma: Bazı yanıcı maddelerin normal hava şartlarında oksijenle yapmış olduğu tutuşma olayıdır. Bu yanma çeşidinde ortamda yeterli miktarda ısı bulunmaktadır. Beyaz fosforun hava ile temas ederek yanması kendi kendine yanmaya örnek olarak verilebilir. 4. Parlama-Patlama şeklinde yanma: Parlama, buharlaşan yanıcı maddelerin oksijen ile birleşmesi sonucunda meydana gelen yanma olayıdır. Benzin buharları ısı kaynağı ile birleştiğinde parlama oluşur. Patlama ise gazların veya kolay buharlaşabilen sıvı maddelerin patlama oranları içerisinde oksijenle birleştiklerinde ısı kaynağı ile yaptığı ani yanma olaylarıdır. LPG patlaması buna örnektir. Ayrıca literatürde detonasyon diye tabir edilen patlayıcı maddelerin yanması da patlama şeklinde yanmadır. 1.1.1.3. Isıl Bozunma (Piroliz) Herhangi bir yakıt yandığında ürettiği ısı miktarı onun tutuşma ısısı olarak adlandırılır. Tutuşma ısısı yakıtın kilogram başına saldığı ısının joule ya da btu değerinin ölçümüdür. Isının ağaç üzerindeki en önemli etkisi ayrıştırma, ya da ısıl bozunma geçirmesidir. Isıl bozunma (piroliz) kelimesi yunanca kaynaklıdır. Pyro ateş ve lysis ayrışma demektir. Bundan dolayı ısıl bozunma, açığa çıkan ısı ile bir maddenin daha basit bileşiklere ayrışması olarak tanımlanabilir. Tutuşurken gaz gibi reaksiyon gösteren katı yakıtların nasıl olur da etrafları (yüzeyleri) alev alır. Bu sorunun cevabı katı yakıtı çevreleyen alevlerin katı yakıtı güçlü bir şekilde ısıtması sonucu olarak meydana gelen, ısıl bozunma olgusunda yatar. Bir katı yandığında yüzeyinin bir kısmı genelde akkor hale gelir. Fakat kızarmayan katı bölüm alevlerle çevrelenebilir ve onun da yandığı söylenebilir. Alevlenme evresi, genelde oksijenin bir kısmının sıcak katı yüzeye ulaştığı yerde katının pirolizinin büyük oranda yavaşladığı zaman meydana gelir. Ağaç yangınında alevlerin karışıklığı bazen yakıtın aynı parçasında aynı zamanda meydana gelen farklı akkorlaşma ve alevlenme evresini mümkün kılar. 1.1.1.4. Yanmanın Ürünleri Yanma olayı gerçekleşirken ortamın sıcaklığına, oksijen miktarına ve yanan maddenin kimyasal yapısına bağlı olarak yangın gazları (karbonmonoksit, karbondioksit, amonyak, 7 metan, formaldehit, fenol gibi), duman ve is (kurum) meydana gelir. Yangın gazlarının bir kısmı toksik özellikte olabileceği gibi bir kısmı yanmanın şiddetini artırır ve hatta patlayarak yanmaya bile neden olabilirler. Duman, katı ya da gaz haldeki yanma ürünleri için kullanılan genel bir terimdir (İzoder, 2008) ve ortamda tam yanmayı sağlayacak olan oksijenin yeterli miktarda olmaması nedeniyle, katı (kömür, kağıt gibi) veya sıvı (petrol gibi) hidrokarbonların, yanmamış karbon partiküllerinin salınması sonucu meydana gelir. Duman yapısı itibarı ile yayılmaya müsaittir ve yayılırken cam, ahşap kapı gibi katı yüzeylerle karşılaşır. Dumanın içindeki parçacıklar, dumanın yoğunluğu ve yüzeye dokunma zamanına bağlı olarak bu katı yüzeylerde birikirler ve is (kurum) oluştururlar (Caymaz, 1997). İsler yanmanın her aşamasında oluşurlar. 1.1.2. Yangın Kontrolümüz dışında meydana gelen yanma olaylarına “yangın” denilmektedir. Yanma olayı, her şeyden önce bir kimyasal reaksiyondur. Yangın araştırmalarında, doğru sonuca ulaşabilmek için yangının kimyasının bilinmesi ve fiziksel incelemelerin tam ve eksiksiz yapılması gerekir. Yangın incelemesi, çok disiplinli bir alandır. “Kimya, elektrik ve yapı bilgisi”, yangın araştırmalarında belirleyici faktör olarak karşımıza çıkmaktadır (Saferstein, 2004). Yangın, yanma olaylarının bir kısmını oluşturur. Yangın, kontrol altına alınamayan yanma olaylarına denir. Geleneksel olarak yangının, yanmada olduğu gibi üç unsurdan meydana geldiği ifade edilir. Ancak her yangın olayı bir çeşit yanma iken her yanma olayı yangın değildir. Bununla birlikte, alevli yanma durumlarında gerek yakıt gerekse oksitleyici madde gaz halindedir ve bu nedenle gazlar arası bir tepkime söz konusudur. Diğer bir deyişle, bir madde ister sıvı, ister katı veya ister gaz halinde olsun bazı istisnai maddeler dışında, bu maddelerin yeterli ısı karşısında çıkardıkları yanıcı gazları yanar. Bu yanmanın devam edebilmesi, yani kontrol altına alınamayan bir yanma çeşidi olan yangının oluşabilmesi için zincirleme kimyasal reaksiyonlara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu reaksiyonlar, enerji ya da aynı tür reaksiyonların devamına neden olan maddeler üretirler ve yangınlarda ardarda kontrol dışı gelişerek önlenemezler (Alkış, 2006). O’Connor zincirleme kimyasal reaksiyonu yangının kendi kendini sürdürebilmesi için gerekli görmekte ve bu reaksiyonu “kendi kendini sürdürebilen bir alevli yangının devamı için gerekli karmaşık olaylar dizisi” olarak tanımlamaktadır (1993). 8 Bir sıvı yanıcı maddenin yeterli ısıyı alıp gazlarını vermeye başladığı noktaya “parlama noktası”, katı yanıcı maddeninkine ise “tutuşma noktası” denir. Bu buharların yanması için yeterli miktarda oksijen karışımının olması gerekir. Bu noktada sıvı yanıcı maddeler sadece parlarlar ve yanma devam etmez (Alkış, 2006). 1.1.2.1. Yangın Çeşitleri (7gunsaglik.com, 2010) Yanan malzemelerin cinsi göz önünde bulundurularak bir sınıflandırma yapılmıştır. Bunları aşağıdaki gibi açıklayabiliriz. 1. “A” Sınıfı Yangın, katı yanıcı madde yangınıdır. Diğer bir deyişle, bu sınıf yangınlar metaller dışındaki yanabilir katıların yangınlarını kapsar. Odun, kömür, tekstil ürünleri ham mamul, kağıt, pamuk gibi korlu yanan yanıcı maddelerin yangınları örnek olarak gösterilebilir. Ayrıca bu yangınların bir kısmında yanma yüzeysel olarak gerçekleşir. 2. “B” Sınıfı Yangın, yanabilen sıvıların sebep olduğu yangın çeşididir. Akaryakıt, eter, tiner ve alkol yangınları bu sınıfa girmektedir. 3. “C” Sınıfı Yangın, gaz türü yanıcı madde yangınıdır. Bu tür yangınlar hızlı yayılabilen, alevli, parlama ve patlama ile karşılaşma ihtimali fazla olan tehlikeli yangın gruplarındandır. Likit Petrol Gazı (LPG), doğal gaz, asetilen ve hidrojen gazı yangınları örnek olarak verilebilir. 4. “D” Sınıfı Yangın, magnezyum, alüminyum gibi yanabilen metallerin sebep olduğu yangın çeşididir. Bu tür yangınlarda kor şeklinde yanma görülür ve alev oluşmaz. İşleme sırasında oluşan çapakların yağla karışması ve daha sonra da üst üste toplanarak basınç altında kalmaları sonucunda yağın ve kırıntıların ısınmasıyla oluşurlar. 5. “E” Sınıfı Yangın, elektrik hat ve sistemindeki kısa devre ve arklardan kaynaklanan yangınlardır. Akım kaynağına bağlı olarak gelişirler. Elektrik sistemindeki hata yangının başlamasına sebep olmaktadır. Yangın başladıktan sonra yanıcı maddenin cinsine göre yukarıda belirtilen yangın sınıfına girmektedir. 9 1.1.2.2. Yangının Meydana Geliş Safhaları (Fire-O, 2008; Alkış, 2006) 1.1.2.2.1. Başlangıç Safhası Başlangıç safhasında yeterli miktarda oksijen vardır ama ısı yetersiz olduğu için tam yanma olayı gerçekleşmez. Bir süre sonra yarım yanmış gazlar uygun sıcaklık ve oksijen oranını buldukları yerde kısa süreli alev dili şeklinde yanarlar (İ.B.B., 2007). Ayrıca su buharı, karbon dioksit, belki bir miktarda sülfür dioksit, karbon monoksit ve diğer gazlar oluşmaya başlamıştır. Zamanla ortamdaki ısı miktarı artar (Alkış, 2006). Hatta bazı durumlarda ortamın sıcaklığının 500°C’yi bulduğu bilinmektedir. (FireO, 2008). Yangının en kolay söndürülebileceği safhasıdır. Duman, eğer ortam kapalı ise tavanda birikmeye başlar. 1.1.2.2.2. Alev Yayılma Safhası Bu safhada, oksijen yönünden zengin olan hava alevlere doğru hava akımı şeklinde çekilir. Isınan gazları kapalı ortamın yüksek noktalarına doğru taşır. Yukarıya taşınan bu sıcak gazlar yavaş yavaş yayılarak yere yakın olan daha serin havayı yere doğru bastırır ve başka yerlere doğru yayılmaya iter. Ortalama sıcaklık 700°C’nin üstündedir ve bu sıcaklıktaki havanın bir nefeslik dahi olsa ciğerlere çekilmesi akciğerlerin iflas etmesine neden olacaktır (Alkış, 2006). Ayrıca bu safhada sıcaklığın aşırı artmasından dolayı ortamdaki cisimlerin birçoğunun ısısı kendi tutuşma sıcaklığına ulaşarak kendiliğinden tutuştuğu görülecektir (flash-over). Bu olay yangın başladıktan sonra takriben 4-6 dakika içinde gerçekleşir (FireO, 2008). 1.1.2.2.3. Alevli Yanma Safhası Bu safhada ortamdaki tüm maddeler yangına katılmış ve her yer alevlerle kaplanmıştır. Yanma reaksiyonu sonucunda ısı enerjisinin yanında karbon monoksit, karbondioksit gibi gazların ortamdaki yoğunluğu artarken, oksijen ve azot gazlarının yoğunluğu azalmaktadır. Yangın, en kuvvetli ve müdahalesi en zor safhasını sürmektedir ve ortamın ısısı 1200°C’ye ulaşmış durumdadır (Fire-O, 2008). Ayrıca bu safhada eğer yangın yerine hava girme 10 durumu yoksa alev kaybolur ve yangın artık parlak ışık saçan bir kor haline döner. Yangın yeri kesif bir duman ve gazlarla dolar. Bu duman ve gazlar kapalı binanın her yerini kaplar ve çok büyük bir basınç oluşturur (Alkış, 2006). 1.1.2.2.4. Sıcak Tütme Safhası Son safhada ortamdaki oksijen yoğunluğu %15’in altındadır ve yangın yerindeki her yüzey yanmamış karbon monoksit ve karbon parçacıkları ile kaplıdır. Ortamın sıcaklığı tekrar 700 800°C seviyelerine düşmüştür. Oksijen miktarı azaldığı için yangın sönmüş gibi görünür ve hafif hafif tütme söz konusudur. Yanma sonucunda oluşan sıcak duman gazlarının yükselerek tavanda birikmesi ve ortamdaki oksijenin azalması; yangın yerinin alt bölümlerinde vakum oluşmasına neden olur. Bu gibi durumlarda alçak seviyede bulunan çerçeve, camlar veya kapılar kırılmamalıdır. Alt taraflardan açılan delikler vakum etkisi ile ortama oksijen girmesine ve yeterli oksijen kaynağına ulaşan yanmamış gazların tekrar alevlenerek yanmasına neden olur. Bu durum literatürde “alev kapanı” (back draft) olarak bilinir. Bu nedenle böyle bir durumun ortaya çıkmaması için üstten bir delik açılması gerekmektedir. Bu sayede, duman gazlarının özgül ağırlık farkından dolayı atmosfere atılması ve aynı anda oksijenin ortama girmesi önlenebilir. Bu aşamanın sonunda tüm yanıcı maddelerin tükenip kül olmasıyla yangın sona erer. (Fire-O, 2008). 1.1.3. Yangının Yayılması Yangın olayı esnasında dışarıya ısı veren bir dizi zincirleme kimyasal reaksiyon meydana gelmektedir. Bu nedenle sürekli ısı enerjisi ortaya çıkmakta ve bu ısı enerjisi ortamın sıcaklığını artırarak yakındaki maddelerin tutuşma sıcaklığına ulaşmalarını sağlayarak tutuşmalarına dolayısıyla da yangının büyümesine ve yayılmasına neden olmaktadır. Isı enerjisinin aktarımı, transferi, dağılımı veya yayılımı üç farklı yolla gerçekleşmektedir. Bunlar; 1. Doğrudan İletim (kondüksiyon); Isının bir ortam içinden transferidir ve ısı transferinde arada iletken vardır. Genellikle katı maddelerde görülen ısı aktarım şeklidir. Katılarda, materyalin ısı iletkenliği gibi fiziksel özelliklerine ve sıcaklık farklılıklarına bağlı olarak ısı enerjisi, yüksek sıcaklıktan düşük sıcaklığa doğru ilerler (Caymaz, 1997). Bu ilerleme maddelerin atom ve moleküllerinin hareketleri neticesinde gerçekleşir. Böylece 11 madde hareket etmeksizin sahip olduğu ısı enerjisini bir yerden başka bir yere iletmiş olur (Alkış, 2006). Örneğin beton duvar yangının oluştuğu odadaki ısıyı diğer odaya iletir. Bu odada bulunan ve duvara yaslanmış olan ahşap dolabın tutuşma sıcaklığına ulaşmasına neden olarak kendiliğinden yanmasına neden olur. 2. Taşınımla İletim (Konveksiyon); Genellikle gaz ve sıvılarda görülen ısı aktarım şeklidir. Bu yolla ısı iletimi akışkanlar vasıtası ile yapılabilir. Yangının ilk aşamasında taşınım yoluyla ısının transferi önemli bir yere sahiptir. Yangın ortamında ısınan sıvı, gaz ve buhar moleküllerinin kinetik enerjileri artar. Aynı hacimdeki soğuk hallerine göre hafifleyerek yükselirler ve ısı kaynağından uzaklaşırlar. Böylece ısı enerjisinin taşınımla transferi gerçekleşmiş olur (Caymaz, 1997). Örneğin yangın ürünlerinden olan kızgın duman baca etkisi ile yükselerek üst katlara ısı aktarmakta ve yangını taşımaktadır. (O’Connor, 1993). 3. Işınımla İletim (Radyasyon); Bu yolla gerçekleşen ısı enerjisi aktarımında arada iletken veya akışkan olmadığı halde, güneş örneğinde olduğu gibi, ısı ışın (elektromanyetik dalga ve foton) olarak yayılmakta ve karşısındaki maddenin fiziksel ve kimyasal yapısına bağlı olarak ya tutuşma sıcaklığına ulaşmasını sağlamakta ya da ışının yansımasına neden olmaktadır (İ.B.B., 2007). Örneğin açık renkli maddeler ışınımı yansıtırken koyu renkli maddeler ışınımı emerler. 1.1.4. Yangının Dinamiği Alevler ve son derece sıcak gazlar, havadan daha hafif oldukları için yükselirler ve bu sırada çıkış noktası yukarısındaki her türlü yakıt ve yanıcı maddeleri de ısıtırlar. Yeterince ısınan bu gibi maddeler de alev alır ve sıcak gazların hacmini ve yukarı doğru yükselmesini hızlandırırlar. Böylece yukarı doğru yanma çok hızlı bir tempoda devam eder. Aşağı ve yana doğru yanma ise aşağıdaki koşullara bağlı olarak daha yavaştır. Bunlar: 1. Çıkış noktasından yukarıdaki yakıt kaynağının veya oksijenin tükenmesi ile, 2. Beklenmedik bir hava cereyanının yangını yönlendirmesi ile, 3. İleri derecede parlayıcı bir yakıtın (hızlandırıcının) yanma noktasının altında bulunması ve ateşlenmesi yangını aşağı ve yana doğru taşıyacaktır. 12 Alevlerin önündeki yanıcı maddeler tutuşur ve böylelikle yangın büyür ve yoğunlaşır. Yangın ne kadar yoğunlaşırsa (ısısı ne kadar artarsa) o kadar hızla yükselir ve yayılır (De Haan, 2007). İlk kıvılcımların yukarısında ya da yakınında tutuşacak yanıcı maddeler yoksa ya da kıvılcımlar yanıcı maddeyi tutuşturacak ısı akışına sahip değilse, yangın kendi kendine yanar ve söner. Alev kümesi odanın tavanına ulaşacak kadarsa odanın her yerine dağılabilir çünkü kısa zaman içinde yukarıdaki gaz tabakası, yakıcı dumanlarla yer değiştirir. Böylece sıcak hava kütlesi çok yüksek sıcaklıklara erişerek büyük yangını tetikleyen kritik ısıya ulaşır. Yanıcı madde dolu bir oda ya da yapı yangının büyümesi açısından çok önemlidir. Bu yanıcı madde yükü sadece yapı değil içindeki yangını besleyen ve yönlendiren mobilya, duvar, yer, tavan kaplaması da olabilir. Yukarı doğru dikey yayılma, baca türü bir yapı bulduğunda hızlanır. Merdiven, asansör, hava boşluğu ve duvar boşlukları başka yerdeki alevleri taşıyacak boşluklara sahiptir ve daha hararetli yanarlar. Aşağı doğru yayılma, alanda uygun bir yanıcı bulunduğu takdirde gerçekleşir. Yanıcılığı olan duvar kaplamaları, özellikle paneller yangını dışa doğru yayacağı gibi aşağı doğru da yayabilir (De Haan, 2007). Tavan ya da çatı kaplamalarının yanan kısımları, tutuşturma kapasitesi olan yanıcıların üzerine düşebilir ve yukarıdaki büyük yangına karışabilecek yeni yangınlar başlayabilir. Belli bir uzaklıktan bile yukarıdaki alevler yer kaplamalarını, mobilyaları ve duvarları tutuşturabilir ve yangının büyümesine sebep olur (De Haan, 2007). Bazı durumlarda ise Aniden Tutuşma veya Alev Kapanı oluşur. Aniden tutuşma şu şekilde gerçekleşir; (SweetHaven Publishing, 2006) Yangın meydana gelen odada oluşan ısı, çeşitli yollarla diğer odada eşyaların ısınmasına neden olur. Belli bir süre geçtikten sonra bu eşyaların aşırı ısınması neticesinde tutuşma sıcaklığına ulaşırlar. Bu noktadan sonra eşyalar kendiliğinden yanmaya başlar, buna aniden tutuşma (Flash-over ) denir. Alev Kapanı (Back draft) ise şu şekilde gerçekleşir; yangının meydana geldiği ortamda bütün kapılar ve pencereler kapalıdır ve yangın, yanma reaksiyonları sonucunda ortamdaki oksijen miktarını azaltmıştır. Daha sonra yangın hafif tütme sürecine girer ve ortamda bunun sonucunda aşırı derecede ısınmış karbonmonoksit oluşur. Isınan gazlar üst tarafta toplanmaya başlar. Toplanan karbonmonoksit yanıcı bir gazdır. Eğer içeriye herhangi bir yerden oksijen girerse aşırı ısınmış olan karbonmonoksit ile reaksiyona girer ve bu durum ani bir patlamaya neden olur. Buna alev kapanı denilmektedir. Alev kapanı binada aşırı bir zarar ve odanın üst tarafında olağandışı yangın şekilleri meydana getirir. Yangın, yukarı ve dışarı doğru hareket eder, doğal olarak hiç rüzgara doğru hareket etmez, rüzgara doğru hareket ediyorsa bir hızlandırıcının varlığından şüphelenilir, yangın 13 oksijen arar, bu sebeple bir kapalı alan yangınında eğer açık bir pencere varsa yangının hareketi muhtemelen başlangıç noktasından açık pencereye doğru olacaktır (Eken, 2003). 1.1.5. Yangın Nedenleri Yukarıdaki bölümlerde yangını kısaca kontrol altına alınamayan yanma olarak tanımlanmıştı. Eşyaların yanma seviyesi ve yanmamış eşyaların pozisyonları dikkatle incelenirse yangının çıkış noktası ve dolayısıyla yangının çıkış nedeni tespit edilebilir. Yangın birçok farklı nedenden dolayı ortaya çıkabilmektedir. Büyük yangınların çıkış nedenlerini şöyle sıralayabiliriz (İ.B.B., 2007; Wikipedia.org, 2008; Merlin-gerin.com, 2008). 1.1.5.1. Bilgisizlik Yangına karşı ne gibi önlemlerin alınacağını bilmemek ve bu konu hakkında yeterli eğitim almamış olmak yangının önemli nedenlerindendir. Evlerde ve iş yerlerinde kullanılan elektrikli aletlerin doğru kullanımını bilmemek, soba ve kalorifer sistemlerini yanlış yerleştirmek, tavan arasına ve çatıya kolay tutuşabilecek eşyalar koymak yangını davet eder. Yangının oluşumunu önlemek kadar yangın meydana geldikten sonra yangının söndürülmesi de önemlidir. 1.1.5.2. İhmal Yangın konusunda eğitim almış olmanın yanında yangına sebebiyet veren etkenler konusunda da duyarlı olmak gerekir. Bu etkenlerden birisi de ihmaldir. Örneğin söndürülmeden atılan bir kibrit veya sigara izmariti, fişi prizde unutulmuş ütü gibi cisimler büyük yangınlara yol açabilmektedir. Yanan sigara izmaritindeki ateş yangın tehlikesi içerir. İzmarit ateşinin etrafındaki kül normal şartlarda alevlenme ihtimalini oldukça düşürmekle beraber yanan izmarit pamuk, kâğıt, talaş gibi kolay alev alabilen maddelerle karşılaştığında bir süre sonra alevli yangına neden olabilmektedir. 14 1.1.5.3. Korunma Önlemlerinin Alınmaması Yangın nedenlerin başında yangına karşı gerekli önlemlerin alınmaması gelmektedir. Özellikle büyük yerleşim alanlarında, konut ve iş yerlerinde çıkan yangınların büyük bir kısmı elektrik kontağı, ısıtma sistemleri, LPG tüpleri ve evlerde bulunan tüpler gibi günlük hayatta kullanılan cisimlerle ilgili yeterli korunma önlemlerinin alınmamasından ve bunların yanlış kullanımından ortaya çıkmaktadır. Bunların yanında ortamın temizliğinin yeterli düzeyde yapılmaması, kolayca tutuşabilecek atıkların düzenli olarak ortam dışına çıkarılmaması, makinelerin ve binaların elektrik aksamının bakım ve onarım işlemlerinin zamanında yapılmaması yangını davet eder. 1.1.5.4. Sıçrama Bina, tesis veya araçta meydana gelen ve kontrol atına alınmış veya alınmamış bir yangın ihmal veya bilgisizlik sonucu veya doğal nedenlerle (binalar veya maddeler arası yakınlık, rüzgârlı hava gibi) sıçrayarak, yayılarak veya parlayıp patlayarak daha büyük boyutlara ulaşabilmektedir. Mesela, kaynak yapılan borulardan ısının doğrudan iletimi sonucu yangın başka alanlara sıçrayabilir. Yine, sıcak sıvı veya gazların boş alanlara konveksiyon yoluyla iletimi neticesi başka yerlere yangın sıçrayabilir, baca etkisi buna örnek olarak verilebilir. Ayrıca, radyasyon (elektro manyetik dalga) yolu ile güneş ısısının iletimi gibi bir etki ile yangın başka alanlara iletilebilir, bu şekil yangınlara ısıtıcı bazı spotların sebep olduğu görülebilmektedir. Ayrıca, bacalardaki yapı hatasından, ısı tesislerinin aşırı ısınmasından, bir sobaya aşırı derecede gazyağı dökülmesi gibi kullanım hatalarından, yanıcı maddelere çok yakın yerlerde kül biriktirmek, mum ve meşale bulundurmak gibi sebeplerle oluşan yangınlarda bu başlık altında değerlendirilebilir. 15 1.1.5.5. Doğa Olayları Deprem, kasırga, yıldırım düşmesi ve benzeri doğa olayları yangınların başlamasına neden olabilmektedir. 1.1.5.6. Kazalar Kendiliğinden veya kaza sonucu meydana gelen bazı olaylar (kalorifer kazanının patlaması, elektrik kontağı gibi) yangına neden olmaktadır. Ancak kendiliğinden gelişen bütün olaylar, başlangıçta yeterli önlemlerin alınmaması sonucu olabildiği gibi kaza sonucu da olabilmektedir. Kazalar, açık alevin olduğu kaynak ve lehim yapma sırasında da meydana gelmektedir. Genellikle kaynak ve lehim sonucu oluşan kor halindeki kıvılcım ve ateş boncukları hiç tahmin edilmeyecek kadar uzak mesafelerde yangına sebep olabilmektedirler. Metal parçaların kesilmesi veya zımparalanması esnasında oluşan kıvılcımlarda kazara yangına sebep olmaktadırlar. Elektrik izolasyonunun çeşitli nedenlerle hasara uğraması, zayıf sigorta, yama yapılması gibi nedenlerle hatların aşırı ısınması, gevşek bağlantı sebebiyle hatlarda iletim eksikliği, ampullerin patlayarak yanıcı maddelerin olduğu bir alana yayılması, hatalı topraklama yapılması veya hiç yapılmaması, değişik vesilelerle oluşan kısa devreler de kazaen yangına örnek olarak verilebilir. Patlamalar, termik ve mekanik etkilerden dolayı yangına sebep olabilir. Yangınlar da müteakip patlamalara neden olabilir. Aşırı bir şekilde gaz, buhar ve katı madde partiküllerinin bulunduğu ve patlamaya hazır bir atmosfer, elektrik kıvılcımı, sürtünme ve çarpma kaynaklı kıvılcımlar ve elektrostatik boşalmadan meydana gelen kıvılcımlar patlama ve yangına sebep olabilmektedirler. 1.1.5.7. Yapı, Araç ve Gereçlerdeki Hatalar Hatalı döşenmiş gaz tesisatı, hatalı döşenmiş paratoner tesisatı, hatalı döşenmiş elektrik tesisatı, makine, araç ve gereçlerin yeterli bakım ve kontrollerinin yapılmaması, yanıcı maddelerle ısı kaynakları arasındaki mesafenin yeterli olmaması gibi yapılan birtakım 16 hatalar sonucu yangın çıkabilir. Bu şekilde çıkan yangınlar her zaman hatanın olduğu zaman çıkmaz, bazen uzun bir süre sonra da çıkabilir. 1.1.5.8. Sürtünmeden Kaynaklanan veya Kendiliğinden Isınma Özellikle makine ve taşıtlarda görülen bir yangın türüdür. Aşırı zorlanan oto frenleri, yağlama eksikliğinden kaynaklanan akis ve bilye yataklarının aşırı ısınması, yeterli boşluk bulunmayan döndürme kayışları ve taşıma bantlarındaki mekanik sürtünmelerden kaynaklanan ısı enerjisi ve bu enerjinin başka yanabilecek yerlere ulaşması sonucu yangın çıkabilmektedir. Yağ içeren yemler gibi tarım ürünlerinin üst üste yığılması, bezir yağına bulaşmış kumaş ve talaş, sönmemiş kireç, kalın tabaka halindeki cila, vernik ve karışımlarında, oluşan birtakım biyolojik, kimyasal ve fiziksel olaylar ısı oluşturabilmekte ve bu ısıların örtülü kalması durumunda da yakında bulunan ya da etkileşen bazı yanabilen maddelerin alev alma ısılarına da ulaşılarak yangına sebep olabilmektedirler. 1.1.5.9. İçten Yanmalı Motorlar Birtakım makine ve taşıtlarda kullanılan içten yanmalı motorların içinde yanan yakıttan kaynaklanan yüksek ısılar oluşmakta ve bu ısıların hareket enerjisi, elektrik enerjisi gibi enerjilere döndürülemeyen kısmı eksozdan dışarı atılmaktadır. Dolayısıyla eksozda da yangın tehlikesi oluşturabilecek bir ısı oluşmaktadır. Araçlardan bu şekilde dışarı atılan kıvılcımlar petrol ürünleri ve benzeri kolay alev alabilen maddelerle karşılaştığında da yangına sebep olmaktadırlar. 1.1.5.10. Güneş Işınları Güneş ışınları bir mercekle veya konkav aynayla kolay alev alabilen maddeler üzerine yoğunlaştırıldığında yangına neden olabilmektedir (Almanya Federal Kriminal Dairesi, 2003). 17 1.1.5.11. Piroteknik Malzeme ve Cephaneler Piroteknik malzemeler günümüzde düğünlerde, yılbaşında, bazı açılış ve eğlencelerde olmak üzere artık birçok yerde kullanılmaktadır. Özellikle kullanılan havai fişeklerin menzillerinin uzunluğu ve uçuş yönlerinin belirsizliği nedeniyle kolay alev alabilen alanlara gelmesi durumunda yangınlar çıkabilmektedir. Bu malzemelerin bulunduğu depolarda büyük tehlike arz etmektedir. Bu sebeple piroteknik malzeme depolarının yerleşim yerlerinden uzak ve mevzuata uygunluğu sıkı kontrol edilmelidir. Bununla birlikte, cephanenin alev alması da patlamalara ve ikincil yangınlara sebep olabilmektedir (Almanya Federal Kriminal Dairesi, 2003). 1.1.5.12. Kundaklama Sonucu Yangına karşı gerekli önlemlerin alınması ve insanlara yeterli eğitimlerin verilmesi yangın olaylarının azalmasına büyük katkı sağlar. Ancak bazı insanlar çeşitli amaç ve kazanç uğruna kasıtlı olarak kişi veya devlete ait bina ve tesisleri yakarak can ve mal kaybına neden olmaktadır. Yangının yukarıda saydığımız birçok sebebi her yangın için muhtemel sebeplerdendir. Bunları kategorize edecek olursak; 1.Bilgisizlik, ihmal ve kazaen meydana gelen yangınlar, 2.Doğal olarak meydana gelen yangınlar, 3.Kundaklama sonucu meydana gelen yangınlar şeklinde üç başlık altında toplamak mümkündür. 1.2. Kundaklama Kundaklamanın ne olduğuna dair çeşitli tanımlar yapılmaktadır. Underdown’a göre kundaklama, kasten bir yapıya zarar vermek için bilerek ve isteyerek yangın çıkarmaktır (1979). Genellikle kundaklama, hem mal hem de can kaybına neden olduğundan bir çok ülkede çok ağır bir suç teşkil etmektedir. Sigorta şirketlerini dolandırmak amacıyla yapılanlar ise normal dolandırıcılığın bir çeşidi olarak kabul edilebilir. Kundaklama terimi, kaza sonucu elde olmayan nedenlerden dolayı çıkan veya çocuklar tarafından çıkarılan 18 yangınları kapsamaz (Özer, 1985). Çocukların çıkarmış oldukları yangınlar genellikle merak, macera ve çocukça zevklerinin bir sonucudur ve çocuklar kibritle oynamanın ne kadar tehlikeli olabileceğini yaş gruplarına bağlı olarak idrak edemezler. İncelenen her yangında, tersi kanıtlanıncaya kadar kundaklama olasılığı da mutlaka araştırılmalıdır. Yangın yerindeki her şey yanıp kül olsa dahi olayı çözümlememize katkıda bulunacak ipuçlarını bulabilmek mümkündür (U.S. Department of Justice, 1973). Kundakçılar, yangını birkaç yerden aynı anda başlatmayı tercih ederler. Bu nedenle kundaklama yangınlarında birden fazla orijin bulunabilir. Birden fazla orijin belirlenmesi, yangının kundaklama sonucu çıktığına ilişkin önemli bir bulgudur (Redsicker, 1989). Kundaklama hakkında geniş bir alan çalışması yapıldığında, insanları kundakçılık yapmaya sürükleyen sayılamayacak kadar sebebin var olduğu görülecektir. Bu yüzden kundakçılığın sebeplerini aşağıdaki gibi gruplamanın uygun olacağı düşünülmektedir. Bunlar; 1.2.1. Kundaklama Nedenleri 1.2.1.1. Davranış Bozukluklarına Bağlı Kundaklamalar, bu grupta normal dışı davranışları olan veya ruhi hastalığı bulunan kundakçılık vardır. Kundaklama olaylarına katılan bu tür kişilerin çıkarmış oldukları yangından psikolojik bir dürtü neticesinde zevk aldıkları yapılan araştırmalarda görülmektedir. Kimi araştırmacılar da piromanilerin (yangın çıkarma hastalığı olanların) yangın çıkarmaktan bir tür cinsel haz duyduklarını ileri sürerler (O,Connor, 1993). Ayrıca gazetelere yansıyan ve sigorta davalarına konu olan kundaklama olaylarına bakıldığında kundaklama nedeni olarak intikam, nefret, hoşnutsuzluk, can sıkıntısı, kendini kanıtlama isteği veya psikiyatrik hastalıkların gösterildiğini içeren rapor ve belgeleri görmek mümkündür (Özer, 1985). Piromani; Bir dürtü, kontrol bozukluğu olup yangın çıkarma hastalığı olarak tanımlanmaktadır. Piromanik olan kişiler rahatlama amacıyla yangın çıkarırlar. Yangından bir maddi kazanım planlanmaz, amaç yalnızca rahatlamaktır. Piromanik kişilerin sıklıkla çevredeki yangınları dikkatle izledikleri, yanlış yangın alarmları verdikleri, yangınla veya söndürmeyle ilgili araçlara özel ilgi gösterdikleri belirtilmektedir (Kaygısız ve ark., 2008). 1.2.1.2. Özel Suçluluk Durumlarına Bağlı Kundaklamalar, her kundaklama olayı başlı başına bir suçtur ve bu gruba kundaklama suçunun yanında diğer başka suçları da işlemiş kundakçılar alınmalıdır. Bu tür kişilerin yangın çıkarmalarındaki asıl amaç hırsızlık, cinayet 19 ve benzeri işledikleri suçlarını örtbas etmektir. Bahsedilen bu suçlar ferdi olarak işlenebildiği gibi bir organize grubun faaliyeti çerçevesinde de gerçekleştirilebilmektedir. (Özer, 1985). 1.2.1.3. Siyasi ve Politik Nedenlere Bağlı Kundaklamalar, bu gruptaki kundakçıların amacı baskı ve tehdit ortamı oluşturarak devlete veya topluma kendi düşünce ve doktrinlerini yaymak ve kabul ettirebilmektir. Ayrıca bazı terör örgütleri kundakçılık yolu ile kendi reklamlarını yapma ve adlarını duyurma yoluna gitmektedirler. PKK terör örgütünün İstanbul ilinde arabalara yönelik yapmış olduğu kundaklama olayları bu gruptaki kundakçılığa güzel bir örnektir. Bununla birlikte, bu gruptaki kundakçılar kaide olarak kendi mallarına zarar vermeyen, bir yer altı veya terör örgütüne bağlı olan sabotajcılardır (Özer, 1985). 1.2.1.4. Çıkar Sağlamak İçin Yapılan Kundaklamalar, bu gruptaki bütün kundakçıların ortak özellikleri kundaklamayı bir çıkar veya menfaat elde etmek amacıyla yapmış olmalarıdır. Zimmete para ve mal geçirmek, istemedikleri rakiplerine zarar vermek, ücret karşılığında kundaklama yapmak, önemli bir davanın tanıklarını korkutmak ve işadamlarının gözünü korkutarak onlardan özel koruma ücreti almak gibi yöntemlerle hareket ederler. Ayrıca kendi mallarını ateşe vererek sigorta şirketlerini dolandırmaya çalışanlar da bu gruba dahildir. İncelemenin başarılı olması isteniyorsa, kundakçıyı yönlendiren sebeplerin neler olduğunun anlaşılması son derece önemlidir. Çıkar sağlamak için yapılan kundaklamalarda sebep ekonomik kazançtır. Bu, binanın değerine yönelik sigortanın kapsamını genişletmek suretiyle çok büyük bir kazanç veya yaklaşan bir mali felaketten bir kişinin mali kayıplarını kurtarmasından sağlanan sınırlı bir mali kazanç olabilir. Araştırmaya nereden ve nasıl başlanacağına karar vermek için, söz konusu olan kundakçılığın öncelikle mali bir sıkıntıdan mı, bir dolandırıcılık planından mı yoksa biraz sıkıntı ve gelir sağlayabilecek bir dolandırıcılığın birleşimi sonucu mu olduğunu ortaya çıkarmak gerekir. 1.2.1.5. İntikam, Kin ve Kıskançlık sebebiyle yapılan kundaklamalar, bu grup, terkedilmiş sevgilileri, uzun süredir düşman olan komşuları, memnuniyetsiz çalışanları, tartışan eşleri, kandırılmış veya sömürülmüş kişileri ve ırkçı veya dini düşmanlık taşıyan kişileri içermektedir. Sevgililerin tartışmaları ve aile içi tartışmalar bu gruba en büyük 20 katkıdır. Ülkenin bazı kesimlerinde, genellikle kırsal kesimlerinde anlaşmazlıklar, evlerin ve çiftliklerin yakılmasıyla sonuçlanır. Çoğu kundakçı bu tür bir yangından önce alkol alır (Charles et al., 1996). 1.2.1.6. Vandalizm (Kötü Niyetli Zarar Verme) sebebiyle yapılan kundaklamalar, vandallar, eğlence için yangın çıkarırlar başka bir sebep yoktur. Boş binalardaki pek çok yangın son yıllarda genellikle Vandallar tarafından çıkarılmaktadır. Vandallar ayrıca terkedilmiş arabalarda, çöp kutularında ve daha başka yerlerde yangın çıkartmaktadırlar; hurda yangınları ayrıca yerel durumu protesto ve "şehrin hemen yenilenmesi" için çıkarılabilir. Serseriler ve uyuşturucu kullanıcıları zaman zaman yangın çıkarırlar. Vandalizm yangınları, çok yüksek bir hızla yükseliyor gibi görünmektedir (Charles et al., 1996). 1.2.1.7. Diğer kundaklama nedenleri, yukarıda sayılanların dışında bazı kundaklama nedenleri de aşağıda sıralanmıştır; (Akkaplan, 2001). · Mali sıkıntı, · Kısa vadeli iş problemleri, · Kanuni veya kanuna aykırı borç ödemesi, · Yeniden geliştirme, · Bina tamiratı, · Gayrimenkul entrikaları, · Planlanmış iflas, · İş rekabetinin ortadan kaldırılması, · Haraç ödemelerinin sağlanması, · İşçi- yönetim şikayetleri. 1.2.2. Kundakçı Profilleri (Charles et al., 1996). 1.2.2.1. Piromanik Kundakçı; Piromaniaklar, -yangın çıkarmadaki bilinçsiz sebepözelliğine göre diğer kundakçılardan aynlırlar. Aslında çoğu kişi tarafından sebepsiz olarak kabul edilirler. Yangın çıkararak hissi tatmin elde edebilirler. Piromaniaklar, yangınlarını 21 hiçbir belirli sebep ve maddi çıkar olmaksızın çıkarmalarıyla tasvir edilirler. Yangın çıkarma isteği, dayanılmaz bir kuvvete işaret etmektedir. Yine de yetkililer, bu açıklamayı kabul etme konusunda uyarılmalıdır. Bazı araştırmacılar, piromani hastalığının cinsel gerilimi serbest bıraktığını düşünmektedir, diğerleri bunun bir ana sebep olduğunu reddetmektedir. Bir diğer piromani hastalığı araştırmasında şahısların sadece çok az bir yüzdesi kundaklamaktan cinsel bir haz aldığını iddia etmiştir. 1.2.2.2. Şizofrenik Kundakçı; Şizofrenler genellikle, gerçekle kişisel ve sosyal faaliyetin temasının belirgin bir zayıflamasının karşılığı olarak tanımlanmaktadır. Çeşitli derecelerde yanılmalar, halüsinasyonlar (hayal görmeler), tutkusal körlenmeler ve tuhaf hareketler söz konusu olabilir. Bütün psikolojik bozuklukların en ciddisi "belirgin bir şekilde gerçeğin çarpıtılması, sosyal ilişkiden çekilme ve algılamanın, düşüncenin ve tutkunun parçalanması ve düzenlenememesi şeklindeki bir grup psikolojik bozukluk" olarak tanımlanmaktadır. Bu kundakçılar, yangın çıkarma amaçlarının adam öldürme olması veya sebeplerinin yanıltıcı nitelikte olması veya yangın çıkarırken veya yangın çıkardıktan hemen sonra tuhaf hareketler sergilemeleriyle diğerlerinden farklı görünürler. Bununla birlikte psikolojik olarak hasta olan kundakçılar, ayrıca intikam kundakçısı ve piromaniak gibi başka kategorilere de girerler. 1.2.2.3. Kibirli veya Kahraman Kundakçı; Sıklıkla, bir yangını "fark eden" kişinin onu başlatan olduğu, bir kahraman olmak için yaptığı ortaya çıkabilir. Soruşturmacı, yangın tipleri arasında hastalıktan kaynaklanan, işsizlik için kazanç sağlama, ve kibir gibi birden fazla sebebin üst üste binmesi durumunu araştırmalıdır. İtfaiyeciler ve polis memurları tarafından çıkarılan yangınlar, kıyasla nadir olmasına rağmen, yine de görülmektedir. Her ne kadar, bazen gönüllü itfaiyeciler de çıkar amaçlı olarak yangın çıkarabilse de bunlar saatlik olarak ücret alan veya şahsi sebepler nedeniyledir, çünkü alevlerle mücadele etmeyi sevmektedirler ve yakın çevresinde hiçbir faaliyet yoktur. Bunlar ayrıca insanları ve malları korumayı ve kahraman olarak çağırılmayı seviyor olabilirler. Bebek bakıcıları, bazen hatırlanmaya ihtiyaç duyabilirler, çalıştıkları yerde yangın çıkarabilir, yangını keşfeder ve çocuğu kurtarabilirler. 1.2.2.4. Tipik Bayan Kundakçı; Bayan kundakçı, genellikle kendi mülkünü yakar, nadiren bu bir işverenin veya komşunun mülküdür. Sebepleri erkek kundakçıların sebepleriyle 22 benzer olabilir, fakat daha fazla kendini yok etmeye yönelik eğilimi olabilir. Bayan kundakçının çoğunun akıl hastası, üçte biri akıl hastası ve şizofreni başlangıcındadır. Genellikle, yaşlı, yalnız, mutsuz ve umutsuz olarak tasvir edilirler. 1.2.2.5. Çocuk Kundakçı; Kundaklama olaylarını değerlendiren davranış bilimi yetkilileri, çocukların yaptığı, tekrar eden veya kronik kundaklamaların ciddi bir belirtiyi veya psikolojik rahatsızlığı temsil ettiğine inanıyorlar. Rahatsızlığı olan çocuk için yangın çıkartma bir intikam dolu, düşmanca bir tepkinin, içerleme ve otoriteye karşı koymanın dışa vurumudur. 1.2.2.6. Genç Kundakçı; Genç kundakçıların genel özellikleri: bir suçluluk geçmişi, birliği bozan bir ev çevresi, patolojik kişilik gelişimi, cinsel olgunluk yokluğu, saldırgan veya yıkıcı hareket, zayıf sosyal ayar, duygusal rahatsızlık ve zayıf akademik başarıdır. Bazı araştırmacılar gençlerin zevk için yangın çıkardıklarını ileri sürmektedir. Sebep ne olursa olsun, vandalizm genç kundakçılığının yüzde 80'ini temsil ediyor gözükmektedir. Genç kundakçılar genellikle, bir erkek çocuğun baskın rol oynadığı ve diğerlerinin yardımcı rol oynadığı, çift olarak veya grup halinde çalışmaktadır. 1.2.3. Pozitif ve Negatif Belirtiler Yangın olay yerinde yapılan inceleme ve araştırmalar neticesinde yangının kasten çıkarılmış olduğunu gösteren bazı temel belirtiler vardır. Bu belirtiler, kendi içinde bir sınıflandırmaya tabii tutulursa pozitif ve negatif belirtiler olmak üzere ikiye ayrılırlar. 1.2.3.1. Pozitif Belirtiler Yangının kundaklama olduğunu açıkça gösteren belirtidir. Örneğin; başlangıç noktasında, içinde hızlandırıcı bulunan ve ağız kısmına sıkıştırılmış bir şekilde bez parçası bulunan bir şişe tespit edilmesi bunun molotof kokteyli ile başlatılmış bir yangın olduğuna işaret eder ve bu aşamadan sonra binanın elektrik tesisatının yangın açısından araştırılmasının pek bir anlamı yoktur. 23 1.2.3.2. Negatif Belirtiler Yangının çıkma sebebi tam olarak belirlenememiştir, ancak, yangının kendiliğinden çıkmasına yol açacak etkenler de bulunmamaktadır. Bu durumda derinlemesine bir araştırma ile yangının doğal olarak çıkmadığını kanıtlayacak delillerin bulunması gerekir (Eken, 2003). 1.2.3.3. Yangının Kasten Çıkarıldığına İşaret Eden Şüphelenme Gerekçeleri (Eken, 2003; O’Connor, 1993) Yangının kasten çıkarılmış olabileceğini diğer bir deyişle kundaklama şüphesinin olabileceğini gösteren bazı emareler bulunmaktadır. Ancak bu şüphelenme gerekçeleri, eylemin kasti yapıldığını gösterir mutlak delil niteliğine sahip değillerdir. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz: 1. Yangın yerinde kişilerin kuşkulu davranışları, 2. İtfaiyecilerin sebep olduklarının dışındaki zorla giriş işaretleri, 3. Duvarlarda, zeminde ve çatıda önceden açılmış delikler, 4. Yangının birden fazla yerde aynı zamanda çıkması, 5. Aynı binada daha önce de yangınların çıkmış olması, 6. Yangının olağanüstü bir şekilde yayılmış olması, 7. Yangının aşırı şiddetli olması, 8. Şüpheli bir kokunun tespit edilmesi, 9. Yangın çıkış yerinin pahalı malzeme ve ekipmanların olduğu yerin yakınında olması, 10. Bölgede daha önceden birden fazla yangın çıkmış olması 11. Aynı kişinin birden fazla yangın vakasına karışmış olması, 12. Çok fazla ısı üreten cihaz ya da konteynır gibi harici cisimlerin bulunması, 13. Yangın çıkış yerinin olağan dışı bir yerde olması, 14. Yangının çıkması için makul bir nedenin olmaması, 15. Yangının olağan dışı bir saatte çıkması, 16. İtfaiye faaliyetleri sırasında beklenmedik zorlukların çıkması, 17. Alarm ve yangın önleme sistemlerinin yangından önce etkisiz hale getirilmesi, 24 18. Şirketin mali sıkıntı içerisinde olması, 19. Şirket kayıtlarının daha önceden çıkan küçük bir yangında tahrip olması, 20. Binanın içindeki eşyaların yangından önce boşaltılmış ya da başka eşyalar ile ikame edilmiş olması, 21. Tesisin ya da içindeki eşyaların sigorta miktarının kısa bir süre önce artırılmış olması, 22. Kolluk güçlerinin yangın olayına karışmasından sonra sigorta kurumundan herhangi bir talepte bulunulmaması, 23. Mülk sahibinin tahliye edilmiş olması, 24. Yangının stok sayımından ya da denetiminden önce çıkmış olması, 25. Mülk sahibinin tesisi satmaya ya da tesisten taşınmaya çalışıyor olması, 26. Yangının bina içerisinde bulunanların dışarı çıkmasından hemen sonra başlaması, 27. Delillerin yangından sonra tahrip edilmesi, 28. Mülk sahibinin soruşturmaya itiraz etmesi, 29. İlgili kişinin günün saatine uygun olmayan bir şekilde giyinmiş olması, 30. İlgili bir tarafın olay mahalline beklenmedik bir şekilde kısa bir süre içerisinde ulaşması, 31. Mülk sahibinin anormal davranışlar göstermesi (örneğin çok sakin olması), 32. Mülk sahibinin çok iyi hazırlanmış olması ve sigortasının vb. detaylarının beklenmedik bir şekilde detaylı olarak bilmesi, 33. Hayvanların ya da manevi değeri olan bir takım cisimlerin yangından önce binadan çıkarılmış olması, 34. İlgili bir tarafın yangının çıkış yeri ve zamanı hakkında kimsenin bilmediği bilgilere sahip olması, 35. Eşyaların yerlerinin değiştirilmiş olması ya da arama yapıldığına dair delillerin bulunması, 36. Mücadele olduğuna ilişkin delillerin olması, 37. Ölen kişinin yangın çıktığı sırada canlı oluğuna dair hiçbir delilin bulunmaması, 38. Ölen kişiye uyuşturucu verildiğine ya da bu kişinin bağlandığına ilişkin delillerin olması, 39. Ölen kişide yangınla bağlantısı olmayan yaraların tespit edilmesi, 40. Binanın daha önceden vahşet yanlısı kişilerin ya da siyasi eylemcilerin hedefi olması, 41. Yangından önce tehdit ya da uyarı alınmış olması, 25 42. Yangından sonra bazı kişilerin suçlanması, 43. Görgü tanıklarının ifadelerinin birbiriyle ya da bilinen olaylarla tutarsız olmasıdır. 1.2.4. Zaman Gecikmeli Ateşleyiciler (O, Connor, 1993) Kundaklama neticesinde çıkarılan bir yangında ateşleme direkt veya gecikmeli olabilir. Direkt ateşleme bir ateşleme kaynağının (kibrit, çakmak vb.) bir yakıt ile temasa geçirilmesi şeklindedir. Kullanılan yakıt tutuşturulmuş bir gazete kâğıdından bir sıvı hızlandırıcıya kadar uzanabilir. Birçok acemi kundakçı farklı yakıt türlerinin yanabilirlik dereceleri konusunda bilgi sahibi olmadıkları için çıkardıkları yangınlar içinde hayatlarını kaybetmişlerdir. Bununla beraber zaman gecikmeli ateşleyici cihazlar kundakçıların ateşleme başlamadan evvel emniyetle yangın yerinden uzaklaşmalarına olanak vermektedir. Bu cihazlardan bazıları çok ilkeldir ve güvenilirlikten de uzaktırlar. Buna karşılık kundakçıya sistemi kurma ve kusursuz bir güvenlik zırhı hazırlama olanağı veren modern cihazlar kullanıldığı da bilinmektedir. Bu amaçla sık sık kullanılan bazı araçlar şunlardır: Elektrikli Cihazlar: Hemen her yerde 10 dolara kadar fiyatlarla satın alınabilen elektrikli cihazlarla yangını başlatma süresi birkaç dakikadan 24 saate kadar uzatılabilmektedir. Bu cihazlar yakıtın (odun talaşı veya sıvı yakıt) içine yerleştirilen basit bir ısıtıcı kaynağı sayesinde yangını başlatır. Kibrit: Yanan bir sigara bir kutu kibrit ile birlikte kullanıldığında 10 ile 13 dakikalık bir fitil görevini yapabilir. Yanan sigara bir kutu kibrit içine konulur ve kutu yanıcı madde içine yerleştirilmek suretiyle çalışmaya hazır duruma getirilir. Mum: 2,5 cm çapında 12,5 cm çevresinde bir mum esintisiz bir ortamda bir saat içinde 2,5 cm yanar. Aynı çapta ve çevre uzunluğunda 15 cm’lik bir mum ise içine yerleştirildiği yakıtı ateşlemeden evvel 6 saat yanacaktır. Kimyasal maddeler: Bazı terrorist gruplar kimyasal ateşleyiciler kullanma konusunda son derece başarılı olmuşlardır. Örneğin bir vak’ada potasyum klorat, toz şeker ve sülfürik asit karışımı kullanıldığı bilinmektedir. Bütün bunlar dışında kundakçının yaratıcılık gücüne bağlı olarak son derece büyük sayılarda cihaz ve yöntemler (örneğin elektrik ampulleri bile) bu amaçla kullanılmaktadır. Yangın yerinin incelenmesi sırasında araştırmacı bu tür cihazların kalıntılarını tanıyabilmeli ve binanın çeşitli yerlerinde birden fazla cihazın çalıştırılarak gizlenmiş olabileceğini düşünmelidir. 26 1.2.5. Başlıca Ateşleme Kaynakları (De Haan, 2007) Her yangının önemli olan ana ateşleme nedeni sıcaklıktır. Diğer nedenler çok yaygın olmadığından ve sıra dışı olduğundan ve de pratik ilgisi olmadığından göz ardı edilebilir. Bilindiği gibi sıcaklık; sıcak yüzeyden, sıcak parçalardan veya uzak olan parlayan (ışıldayan) sıcaklık kaynağından kaynaklanabilir, fakat açık kıvılcımla olan temas ya da kibritler en etkili ve en başlıca ateşleme kaynağıdır. Şüphesiz bu kaynaklar kasıtlı yangınlarla birlikte kaza sonucu oluşan yangınların da meydana gelmesine sebep olur. Diğer kaynaklar mekanik kıvılcımlar (akkor halinde ve sıcak parçalar) ya da elektrik arklarındaki elektrik kaçaklarıdır. Bunların hepsi bazı yakıtları tutuşturmak için yeteri kadar bölgesel ısıyı üretebilir, ancak bütün kaynaklar bütün yakıtları tutuşturamazlar. Sıcaklık ayrıca sürekli akım geçen kablolarda aşırı yükleme durumunda, yüksek rezistansla bağlanma veya doğrudan tasarlanmış bağlantı noktalarından üretilebilir. Ayrıca bazıları çok yavaş bazıları çok hızlı olan ekzotermik tipteki sayısız kimyasal reaksiyondan da elde edilir. Başlıca ateşleme kaynaklarıyla aşağıda sıralanmıştır; 1. Kibritler 2. Çakmaklar 3. Elektrik Arkları 4. Sıcak maddeler/Sıcak yüzeyler 5. Sürtünme 6. Yayılan ısı 7. Kimyasal tepkime 8. Elektrik ve Gaz ile çalışan cihazlar 9. Gaz lambaları 10. Kıvılcımlar 11. Şömineler ve bacalar 12. Şenlik ateşleri 13. Sıcak metaller 14. Ateşli silah ve mühimmat kalıntıları 15. Sigara 16. Kemirgen hayvanlar 17. Yıldırım 18. Kendi kendine yanma 19. Akkor haldeki elektrik ampulleri 27 1.2.6. Kundaklamanın Yasal Boyutu Kundaklama, kasten veya kötü niyetle ve bilerek yangın çıkarma eylemidir. Bu eylemi gerçekleştiren kişi ise kundakçıdır. Kundakçı, bu fiili neticesinde belli çıkar ve kazanımlar (intikam, cezalandırma, politik-maddi menfaat, suçu/suçları örtbas etme...) elde etmeyi amaçlar. Her ne kadar kundaklama yapan kişinin amaç veya amaçları farklı olsa da sonuç itibarı ile meydana gelen yangın maddi ve manevi zararların yanında ölümlere de neden olabilmektedir. Bu nedenle birçok ülke, kendi ceza kanununu yaparken kundaklama veya yangın çıkarma sonucu oluşan zararları ayrı ayrı tanımlayarak bu fiilleri işleyen kişilere yaptırım olarak çeşitli cezalar öngörmüştür. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu da kundaklama veya yangın çıkarma suçunun işlenmesi durumunda eylemin meydana getiriliş yöntemi, yakılan yerin özelliği ve oluşan zararın niteliğine göre değişik derecelerde cezalar öngörmüştür. Bunlar; TCK’nin ikinci kısım birinci bölümünün hayata karşı işlenen suçlar altında; yangın eylemini kullanmak suretiyle kasten öldürme suçunu işleyen kişiye ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası öngörülmüştür. “MADDE 82. - (1) Kasten öldürme suçunun; c) Yangın, su baskını, tahrip, batırma veya bombalama ya da nükleer, biyolojik veya kimyasal silâh kullanmak suretiyle işlenmesi hâlinde, kişi ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.” Denilmektedir. Mala zarar vermenin nitelikli halleri TCK madde 152’de belirtilmiştir. Aynı maddenin b fıkrasında; mala zarar verme suçunun yangına karşı korunmaya tahsis edilmiş her türlü eşya veya tesis hakkında işlenmesi halinde suçun faili hakkında bir yıldan altı yıla kadar hapis cezasının hükmolunacağı belirtilmiştir. Ayrıca aynı maddenin ikinci bendinde; mala zarar verme suçunun yakarak işlenmesi halinde verilecek olan cezanın iki katına çıkartılacağı hükmü yer almaktadır. “MADDE 152. (1) Mala zarar verme suçunun; b) Yangına, sel ve taşkına, kazaya ve diğer felaketlere karşı korunmaya tahsis edilmiş her türlü eşya veya tesis hakkında işlenmesi hâlinde, fail hakkında bir yıldan altı yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. (2) Mala zarar verme suçunun; a) Yakarak, yakıcı veya patlayıcı madde kullanarak, 28 işlenmesi hâlinde, verilecek ceza iki katına kadar artırılır.” TCK madde 170’te kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda yangın çıkaran kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır hükmü yer alırken 171. madde de ise taksirle yangına neden olan kişi, fiilin başkalarının hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli olması hâlinde, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır hükmü yer almaktadır. “Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması; MADDE 170. - (1) Kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda; a) Yangın çıkaran, kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Yangın, bina çökmesi, toprak kayması, çığ düşmesi, sel veya taşkın tehlikesine neden olan kişi, üç aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. MADDE 171. - (1) Taksirle; a) Yangına, b) Bina çökmesine, toprak kaymasına, çığ düşmesine, sel veya taşkına neden olan kişi, fiilin başkalarının hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli olması hâlinde, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. “ denilmektedir. 1.3. Yangın Yeri İncelemesi Yangın olaylarına ilk müdahaleyi itfaiye ekipleri yapmaktadır. İtfaiye ekipleri müdahale ettikleri yangınları söndürmekle yükümlüdür. Bu esnada güvenlik güçleri yangın yerinin güvenliğini sağlar ve olayla ilgili bilgi edinmeye çalışır. İtfaiye ekipleri yangını söndürdükten sonra yangınla ilgili tutanak tutarak tespitlerini belirtmek zorundadırlar. Bu tutanak, yangın ihbarının zamanını, ihbar edenin kimliğini, yangın mahalline ne zaman ulaşıldığı, yangının ne kadar sürede söndürüldüğü, yangın yerinin adresi, kime ait olduğu, yangının ne ile söndürüldüğü, yangının türü ve hasar durumu gibi teknik bilgileri içerir. Şüpheli veya kasti bir durum fark edilirse ilgili yerlere bildirilmesi gerekmektedir (Kaygısız, 2007). 29 Yangına ilk müdahale yapıldıktan sonra yangın yerinin ilgili uzman/uzmanlar tarafından hemen incelenmeye başlanması delillerin fazla zarar görmeden toplanması bakımından önemlidir. Çünkü yangın ve zaman daima araştırmacının aleyhine işler. İdeal bir araştırma yapabilmek için en kısa sürede hatta yangın sürerken araştırmacının olay yerine ulaşması gereklidir. Ancak yangın araştırmacıların çoğu en geç 2 saat içinde olay yerine gidilmesini savunulur (Caymaz, 1997). Ayrıca yangın olay yeri araştırması epeyce dikkat ve beceri gerektirir ve diğer suç yerlerine göre daha karmaşık bir durum arz eder. Örneğin yangın sonucu patlama meydana gelebilir ve bu patlama sonucunda bir yangın daha oluşabilir. Yangın yeri araştırması neticesinde kundaklama suçunun yanında genellikle cinayet, hırsızlık, zimmete para geçirme, güveni kötüye kullanma, hilekârlık, kaçakçılık, dolandırıcılık gibi diğer suçlar da ortaya çıkarılabilir. Yangın bu tür ve benzeri suçları örtbas etmek için tasarlanabileceğinden bu olaylarla ilgili delillerinde bulunup bulunmayacağına dikkat edilmelidir (Akbaş, 1994). Kundaklama olaylarında hızlandırıcı kullanımı oldukça yaygındır (%80). Enkazda kalan hızlandırıcı artıklarının hızla yok olma olasılığı nedeniyle ve güvenlik, kalanların kurtarılması, temizlik gibi çeşitli operasyonlara başlanmadan önce olay yeri ayrıntılı incelenmeli ve örnek alım işlemleri tamamlanmalıdır. Bununla birlikte, olay yerinde eski ve rahat giysiler, kask, lastik çizme, eldiven, maske kullanılmalı, radyoaktif, toksit veya korozif etkenler varsa ayrıca özel koruyucu giysi giyilmelidir. Yangın sonucu elektrik sistemleri devre dışı kaldığından güçlü bir fener, defter, kalem, fotoğraf ve video kamera, büyüteç, teyp, pusula, mezura, somun anahtar, tornavida, pense, testere, fırça ve kürek gibi çeşitli alet ve malzemeler bulundurulmalıdır (Caymaz, 1997). Yangın çıkış yeri (orijini) ve yangının çıkış sebebinin belirlenmesi olayın aydınlatılmasındaki en temel özelliktir. Yangın yerinin araştırılmasının temel amacı, diğer bütün araştırmalarda olduğu gibi, gerçeği saptamaktır. Araştırmacı gerçeği ararken kuşkulu bir yangına kurban giden binanın ya da aracın tam bir vaka sonrası incelemesini yapar ve yangının nedenlerini ortaya koyar (O’Connor, 1993). 1.3.1. Başlangıç Noktasının Önemi Yangının çıkış sebebinin saptanması için, başlangıç noktasının tayini çok büyük önem arz etmektedir. Yangınla ilgili kalan fiziksel deliller, normalde bu noktada mevcutturlar. Bu deliller gazyağı, benzin, boya tineri, mum, yanık kibritler, vs. olabilir. Yangının yayılma 30 istikametini gösteren delillerde bu noktadan elde edilir. Ateşin yayılışı ve değişik yerlerden yukarıya yükselen alevlere bu noktada rastlanır. Başlangıç Noktasının Tespitinde Dikkat Edilecek Noktalar; 1. Genel ilke olarak ortada olan şeylere öncelikle bakılır; örneğin, tahribatın en büyük olduğu nokta neresidir? Muhtemelen ateşin etkisinde en uzun süre kalan yer olması sebebiyle bu nokta işe başlamak için en uygun noktadır (Tesis veya yapıda yapılacak bir denetim; tavanda, duvarda yanarak açılan bir oyuk veya yanan bir pencerenin varlığını ortaya koyacaktır). 2. Yanmanın en alt noktası aranır, yangın tabiatı gereği aşağıya değil, yukarıya doğru ilerler, bunun istisnaları hava cereyanının ve çeşitli yanıcı maddelerin var olmasıdır. En alt yanma noktasının üzerine gelen yanık yer, başlangıç noktasının doğrulanmasına da yardımcı olur. Bu da en alt yanma noktasının tam üstüne gelen noktada tavandaki yanıkla sağlanır. 3. Tavandaki yanık izleri yanığın en alt noktasına kadar takip edilir ve bu yapılırken yapı tipi hatırda tutulur. Bazı malzemeler doğal, bazı malzemeler yapay yanma izleri meydana getirirler. Yanma izleri yanma türünü gösterir. Örneğin geniş yayvan kabarıklar yoğun bir ısının eseridir, düz karartılı yanık izleri ve birçok çizgilerin var oluşu düşük ısıdaki uzun süreli yanmanın işaretidir. 4. Tavanda en çok zarar görmüş bölge tespit edilmelidir. Başlangıç noktasındaki ateş genelde en yüksek ısıya sahiptir ve çok hızlı bir şekilde yükselir. Bu şekilde tavandaki en büyük zararı daha doğrusu yanmayı bu noktadaki ateş yapacaktır. Aynı zamanda tavanda yıkılmış, çökmüş bir yer varsa burası da muhtemelen başlangıç noktasının karşısına gelen bölüm olacaktır. Ayrıca, tavandaki kirişlere de dikkat edilmelidir. Ateş yayılma esnasında yanık izleri oluşturacaktır. Bu yanıklar başlama noktasının uzağında ateşin başlama noktasına doğru kıvrılacaktır (Eken, 2003). 5. Bazı hallerde birden fazla alt yanma bulunabilir. Bunların ayrı yangınlar olmadığı kanısı uyanırsa, bu defa daha önce takip edilmiş olan izler üst yanma noktasından başlayarak yeniden değerlendirilmelidir. 6. Olay yerine ilk varan kişilerden elde edilen bilgiler de çok önemlidir. Normalde itfaiye personeli olay yerine ilk varan kişiler olduklarından, yangın çıkış noktasına veya su sıkıldıktan sonra meydana gelmiş olabilecek anormal bir şekilde yeniden alevlenmeler gibi konularda aydınlatıcı bilgileri de verebilecek kişilerdir. 31 7. Yangının yukarı doğru yayıldığı ve orijinin yanmanın en az olduğu yerde bulunduğu genelde kabul görmekle birlikte yanmakta olan ahşap çatının çökmesi, sıvıların yanması gibi durumlarda yangın aşağı doğru da yayılabilir. 8. Orijini ararken diğer bir yaklaşım ise yanma süresinin esas alınmasıdır. Uzun süre yangına maruz kalarak en çok yanan yer yangının orijini kabul edilebilir. Ancak bu yaklaşım ile örneğin; kömürleşme derinliğinin ölçümü her yangında geçerli değildir. Orijin belirlerken zemindeki değişimler dikkate alınmalıdır. Yanıcı, hızlandırıcı sıvı uzun süre yanarsa genellikle satıh ve çukur oluşturur. Örneğin, beton veya seramik gibi materyallerde ise parçalanma olur. Yanma nedeniyle oluşabilen değişik biçimlerdeki çukurlarda incelenmelidir (Caymaz, 1997). 9. Duvar üzerinde oluşan V şeklindeki yanma izlerine ve kararmalara dikkat edilmelidir. Genellikle V’nin en alt noktası, bir başka deyişle V nin ucu başlangıç noktasını gösterecektir. Bazen şekli ters dönmüş olarak karşımıza çıkabilir. Ancak bu daha çok yayılmaya fırsat bulmadan söndürülmüş bir ateşin göstergesidir. Olay yerine ilk girişte V şekliyle ilgili detaylı bir araştırma yapılmalıdır. Ayrıca bulunan başlangıç noktasını yangının asıl başlama sebebi mi, yoksa birkaç yerden başlamış bir yangının parçası mı olduğu belirlenmelidir (O’Connor, 1993). 10. Başlangıç noktası genelde zemine yakın yerlerdir ve kömürleşme ve kararmanın en yoğun olduğu noktadır. Zeminde delik, çökme olup olmadığı araştırılmalıdır. Zeminde bulunan çukurlar, başlangıç noktasının ve hızlandırıcıların bulunduğunun göstergesi olabilir. Olay yerinin zemini bu bulgular açısından detaylı bir şekilde incelenmelidir. Yanmanın karakteristiğine göre başlangıç noktası tayin edilebilir. Örneğin; yanmış bir tahta timsah sırtı görünümündedir. Bu kısımda bulunan yanmalar derin ve iki yarık arasındaki yüzeyler küçükse bu tahta malzeme başlangıç noktasına yakındır. 14001600°C’de her 40-45 dk. için 2.5 cm’lik yarıklar olur. 11. Ampuller, şişeler ve bunun gibi cam malzemeler de başlangıç noktasının bulunmasında yardımcı olacaktır. Bu malzemeler yaklaşık olarak 1200°C’de erimeye başlar. Bu erime ısının nispeten daha yüksek olduğu başlangıç noktasından başlar. Böylece malzemelerde başlangıç noktasını işaret eder şekilde bombeli erime görülecektir. 12. Başlangıç noktasına en uzak olan nesneler, eşyalar daha az zarar görmüş olacaktır. Bu hususun yorumlanması çok bariz gibi görünse de gözden kaçabilmektedir. Bu araştırma için odayı, söndürmeden sonra yeniden düzenleyip her eşyayı orijinal yerine koymak gerekir. Bunun içinde mekanın sakinlerinden veya ilk aşamada tutulan notlardan faydalanılabilir (Eken, 2003). 32 1.3.2. Yangın Nedeninin Belirlenmesi Çalışmaları Başlangıç noktası tespit edildikten sonra yangın nedeninin belirlenmesi için yangın olay yerinde bazı incelemelerde bulunulması gerekir. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz; 1. Ahşapların İncelenmesi 2. Camların İncelenmesi 3. İs ve Duman İzlerinin İncelenmesi 4. Elektrik Mekanizmasının İncelenmesi 5. Yapı Elemanlarının İncelenmesi 6. Metal Aksamın ve Renk Değişikliğinin İncelenmesi 7. Kokuların İncelenmesi 8. Diğer izlerin incelenmesi 1.3.2.1. Ahşapların İncelenmesi Ahşapların yanması sonucu ortaya çıkan etkiler üzerinde fazla durmak yanıltıcı sonuçlar doğurabilir. Kömür haline gelen ahşapların görünümü ve miktarı, ahşap türü, kaplamalı olup olmadığı ve tabii ki yangın ortamının sıcaklığı gibi birçok faktöre bağlıdır. Ancak, aynı yangın koşullarında, birbirine benzer iki kereste parçasının yanma düzeyi yangına maruz kalma süresi ile orantılıdır. Bu nedenle, çok kesin olmayan göreceli gözlemlerin yapılması mümkündür (Jandarma Okullar Komutanlığı, 2002). Buna rağmen yangının başlangıç noktası yakınında bulunan bir ahşabın enine kesiti gözden geçirilir. Ahşabın kömürleşmiş ve kömürleşmemiş kısımları arasındaki bağımsız bir çizgi hızlı ve şiddetli bir yanmanın işaretidir. Kömürleşmenin derece derece artması ve fırınlanmış (kurutulmuş) gibi bir görünüm sergilemesi genellikle uzun ve yavaş yanmanın işaretidir. Kömürleşme yakıtın ısı ya da yanma sonucunda aldığı fiziksel şekildir. Bu terim genel olarak odunun pirolizinden sonraki yanabilir kalıntılar için kullanılır. Kömürleşmedeki bu derinlik kömürleşmiş kısmın toplam derinliğini ifade eder ve tahtanın orijinal yüzeyinden kömürleşmemiş alana kadar olan derinliğin ölçülmesi ve sonucun yanmamış malzeme ile karşılaştırılması suretiyle saptanır. Kömürleşme derinliği araştırma açısından ahşap kısımların ne kadar süre ile alevlere maruz kaldığını belirler. Normal olarak ahşap 660 Fº ta yanmaya başlar ve 1400 Fº ta 45 dakikada 1 inç derinliğe kadar kömürleşir. Bu derinlik yangına en uzun süre maruz kalan 33 yerlerde (hızlandırıcılar kullanılmış olması hali istisna edilmek kaydıyla) en fazladır ve dolayısıyla da çıkış noktasının belirlenmesine yardımcı olur. Bazı hallerde görünür kömürleşme şekli üzerinde yapılacak dikkatli ve titiz bir inceleme hızlandırıcı kullanılıp kullanılmadığı konusunda da bilgi verebilir. Yaygın olarak kullanılan sıvı hızlandırıcılar 1400 Fº ın çok üzerinde bir sıcaklık derecesi üretir ve kömürleşme derinliğini önemli derecede arttırırlar. Derin dalgalar halindeki bir kömürleşmiş ahşap yüzey hızla hareket eden şiddetli bir alev etkisine işaret eder. Bu gibi haller ise genel olarak bir hızlandırıcı kullanılmış olduğunun işaretidirler. Timsah Derisi Deseni; Kararmış ağaçta timsah derisi deseni uzun ve düşük şiddette yanmanın göstergesidir. Kömürleşmenin Derinliği, Tahtanın yanan kısmının kalınlığı yanmanın süresini ve buradan yola çıkarak yangının başlama yerinin belirlenmesini sağlar. (Charles et al., 1996). 1.3.2.2. Camların İncelenmesi Aynalar, pencere camları ve benzeri cam malzeme de ısı artışından, dumandan ve alevlerden etkilenirler. Cam 700-800 oC yakın bir ısıda erimeye başlar ve 1000 oC civarı büyük ölçüde sıvılaşır. Yangın gerçekleşen bir mekandaki pencereden bir çok bulgu elde edilir. Ancak tek başına belirleyici olmayacağından diğer delillere de bakılmalıdır (Eken, 2003). Aşırı ısı ve camı lekeleyen duman şu olaylardan kaynaklanmaktadır · Isı artışı · Yangının şiddeti · Yangının yayılma hızı · Yangına yakınlık derecesi Cam malzeme üzerinde yapılan ayrıntılı bir inceleme yangının çıkış noktasına göre bu malzemenin yerlerini hassas bir şekilde belirleme olanağı verir (O’Connor, 1993). Duman Lekeli ve Hilâlli Camlar; Bir camın sıcaklık derecesinin artması moleküler faaliyetinin de artmasına neden olur. Yüzeydeki artan moleküler faaliyet bir is tabakasının yerleşmesine engel olmaktadır. Dolayısıyla yüzeyinde aşırı derecede is ve kurum biriken bir camın daha az isli cama oranla daha az sıcak olduğu anlaşılmalıdır. Bir başka deyişle cam yangın noktasından ne kadar uzak ise üzerinde o denli fazla kurum ve is birikecektir. Hilâlleşme ise bazen cam üzerinde beliren hilâl biçimindeki şekillere denmektedir. Hilâller sıcak camlar üzerine genellikle yangın söndürme faaliyetleri sırasında sıçrayan su damlacıklarından ileri gelmekte, yangının başladığı sırada camların kırık olmadığını 34 saptamakta ve kundaklamanın varlığını ortaya koymakta önem taşımaktadır (O’Connor, 1993). Pencerenin üzerinde veya etrafında bulunan blok halindeki cam parçaları çabuk oluşmuş ısının göstergesidir (1-3 dakika civarı). İsli bölgelerde meydana gelen hilal şeklindeki (oval) kırıklar camın yanma sırasında çerçevede olduğunu gösterir. Pencere yakınında uzun dikdörtgen biçimde kırıklar mevcutsa ve bunlar üzerinde is görünmüyorsa bu harici etkilerle (zorla girme) camın kırıldığını gösterir. Yüksek yoğunluklu bir patlama sonucu kırılan cam birçok küçük parçaya ayrılır. Düşük yoğunluklu bir patlama veya duman patlaması sonucu kırılan camlar kısa kalın parçalar halinde görülür. Cam üzerinde ısıdan kaynaklanan çatlaklar belirli bir düzen içerisinde değildir ve şekilsiz olarak görülür (Eken, 2003). Çatlama cam üzerinde gayrı muntazam şekilli çok sayıda çatlaklar meydana gelmesi olayıdır. Çatlakların şekli ve miktarı camın tipine, kalınlığına, maruz kaldığı ısı miktarına ve yangının çıkış noktasından ne kadar uzakta olduğuna bağlıdır. Kontrolsüz ve Kontrollü Şekilde Kırılmış Camlar; Küçük parçalar veya partiküller halinde kontrolsüz bir parçalanma camın ani ve şiddetli bir sıcaklık yükselmesine maruz kaldığını gösterir. Ayrıca, camın yangının başlama noktasında veya bu noktaya çok yakın bulunduğunu gösterir. Diğer taraftan, daha geniş bir alana yayılacak, kontrolsüz bir şekilde parçalanmış cam başlama noktasından biraz daha uzakta bulunuyor olabilir (Charles et al., 1996). Araştırmacı belli bir pencere camının içeriden veya dışarıdan gelen basınç neticesinde mi kırılma olayına maruz kaldığını saptayabilir. Cama basınç uygulandığında radyal ve eşmerkezli kırıklar meydana gelir. Radyal kırıklar darbe noktasından başlayarak camın kenarlarına doğru ilerler. Eşmerkezli kırıklar ise darbe noktası etrafında bir örümcek ağı görüntüsü verirler. Cam kırıklarının etiketlenmesi ve çıkarılması basit birer teknik uygulamadır. Kriminalistlerin ve laboratuar uzmanlarının cam kırıklarının analizi konusunda zaman zaman mahkemede tanıklık yapmak durumunda kalabilmekte oldukları da bilinmektedir. Yapılan uygulamalarda işlem sırası şöyledir: 1. Pencere veya kapı çerçevesinde kalmış cam parçası iç veya dış tarafından dikkatle etiketlenir. 2. Cam parçası çerçeveden çıkarılır ve kırık tipi (radyal veya eşmerkezli) belirlenir, kırığın kenarı dikkatlice incelenir. 3. Camın çerçeveye oturduğu yerlerdeki gerilim çatlakları izlerine bakılır. 4. Radyal kırıklarda basıncın geldiği tarafın tersi tarafındaki yüzeyde kırık çizgileri arasında dik açı vardır. Eşmerkezli kırıklarda ise dik açılar basınç uygulanan taraftadır. 35 1.3.2.3. İs ve Duman İzlerinin İncelenmesi Cam üzerindeki ise elimizi sürdüğümüzde is kolay silinmiyor, elimizde çok az is lekesi kalıyorsa bu yoğun fakat yavaş yavaş olmuş bir ısısının göstergesidir. Camda ısının etkisiyle oluşan kararma az fakat is kolay silinebiliyorsa bu yavaş ama çok dumanlı bir yanmanın göstergesidir. Cam üzerinde bulunan küçük küçük pek çok sayıdaki kararma camın yangının başlama noktasına yakın olduğunu gösterir. Bununla birlikte, cam üzerindeki koyu duman izleri camın yangının başlama noktasına yakın olduğunu gösterirken cam üzerindeki açık duman izleri camın yangının başlama noktasına uzak olduğunu gösterir. Ayrıca cam üzerinde siyah ve kolay silinebilen is bulunması bir hızlandırıcının varlığını gösterir. Koyu, pudramsı siyah is bulunması yanan maddenin plastik benzeri bir malzeme olduğunu gösterir. Koyu kahverengi, reçinemsi (sakız gibi) leke “için için yanma” adı verilen yavaş yavaş ısı oluşmasının veya yangının bu odaya yakın bir odadan başladığının göstergesidir (Eken, 2003). 1.3.2.4. Elektrik Mekanizmasının İncelenmesi Elektrik yangınları genellikle, ya tesisatta bir hata ya da yanlış kullanım nedeni ile tesisat yakınında bulunan yanabilir cisimlerin alev almasından kaynaklanmaktadır. Araştırmacı, araştırma altında olan bina veya yapının elektrik sisteminin tümünü incelemelidir. Araştırmacı, Olay yerinde elektrik ile ilgili olarak ana girişten itibaren ana ve ara sigorta panelleri (sayıları, cinsi ve yerleşiminin belirlenmesi çok önemlidir), prizler, elektrik düğmeleri, tesisata bağlı olan veya olmayan tüm elektrikli cihazlar dahil, tesisatın tamamını adım adım incelemeli ve fotoğraflarını çekmelidir. Gerekli görüldüğü zaman kablolar, prizler, duy, düğmeler vb. materyallerden dikkatlice örnekler alınmalıdır. Sigorta panelleri de bulunduğu yerden bütün olarak sökülerek incelenmek üzere laboratuvara götürülebilir (Güney, 1997). İncelenen devrede uygun çapta kablo ve gene uygun güçte sigorta olup olmadığına bakılır. Bundan sonraki işlem, toprak hattının toprak ucunun iyi tutturulmuş ve paslanıp paslanmadığının kontrolüdür. Gereğinden fazla ısınan sigortalara ve kablolara sigorta duylarına bilhassa dikkat edilir. Buradan daha önceden elektrik probleminin olup olmadığı ortaya çıkar. Başlama noktasına bakıldığında yangın sebebinin elektrik olabileceği düşünülüyorsa, yapılacak iş sigortaları tekrar kontrol etmektir. Burada bir sigortanın patlamış, kararmış 36 olduğu tespit edildiğinde yangın nedeni belirlenebilir. Bununla beraber sigorta telinin erimiş olması da o devrede aşırı yüklenme veya yarım kısa devreyi gösterir. Bir devrede ark veya kısa devre oluştuğunda meydana gelen ısı 3800 oC nin üstünde olur, bu iletken bakır kabloda boncuklaşma veya fitilleşme meydana getirir. 1100 oC ye kadar ısınan bakır kablo boncuklaşma veya fitilleşme meydana getirmeden yanar, uçlar sivri veya çapaklı hale gelir. Yangının tahkikatı yapılırken veya kablolar incelenirken bu iki nokta dikkate alınmalıdır (Alkış, 2006). Yinede, orijin civarında elektrikli bir cihazın veya kablolarının bulunması, yangının elektrik kökenli bir nedenle çıktığının göstergesi sayılamaz. Başka bir nedenle çıkmış olabilecek yangın bu cihaz veya kabloya zarar vermiş olabilir. Yangın araştırmacı oluşan bu zararın tipini, karakteristiğini belirlemelidir. Aşırı akıma bağlı değişimler, ark-kıvılcımkontak oluşumu, sadece ısı etkisinin varlığı, mekanik bir kuvvetle (zorlanma) oluşan zararlar dikkatli incelemelerle birbirinden ayırt edilebilir (Delplace, 1983; Ettling, 1984). Vişne Rengi Görünüm; Bir bakır iletkene tatbik edilen ısı onun renk değiştirmesine veya koyu vişne rengini almasına neden olur. Bu renk değişikliği ısının kaynağını belirlemeye de yardımcı olmaktadır. Böyle bir iletkenin incelenmesinde sıradan bir cep çakısı yeterlidir. Araştırmacı çakısı ile bakır iletkenin yüzeyini kazır (Kablo kırılgtan olabileceği için kazımanın dikkatle yapılması gereklidir). Yüzeyi kazınan iletkende gerçek bakır rengi görülüyorsa hasarın kaynağı büyük bir olasılıkla dışsaldır. Buna karşılık araştırmacı, koyu vişne renginin bütün kablo kesiti boyunca devam ettiği durumlarda içsel bir neden, örneğin bir kısa devre, ark veya benzeri bir elektriksel problem söz konusu olduğuna karar verecektir (O’Connor, 1993). 1.3.2.5. Yapı Elemanlarının İncelenmesi Hizmet veren veya üretim yapan insanların çalıştığı (kamu kurumu veya özel şirketler) bina/binaların yangına karşı güvenli olması her bakımdan önemlidir. Bu kapsamda da yangın güvenliği adına alınan her türlü tedbirde; yangının meydana gelmesinin önlenmesi, oluşan yangının yavaşlatılması, yangının yayılmasının engellenmesi ve can güvenliğinin en üst düzeyde sağlanması gibi bazı amaçlar göz önünde bulundurulmaktadır (Yanık ve Zengin, 1998). Bununla birlikte, yangın olayı meydana geldikten sonra binalardaki malzemede meydana gelen fiziksel ve kimyasal değişimlerin detaylı bir şekilde incelenmesi neticesinde bazı sonuçlar elde edilebilir. Şöyle ki, ani ısı değişimleri, aşırı derecede ısı oluşumu gibi 37 faktörler yapı malzemesinin olduğu bölümlerde çeşitli şekillerin oluşmasına neden olurlar. Bu bağlamda bazı malzeme gruplarının ısıya karşı göstermiş oldukları dirençlere bakarak yangının ortaya çıkma sebebi hakkında çeşitli yorumlarda bulunulabilir. Harç ve Beton malzemeler; çimento hamuru ilk ısınma ile genleşir, sonra büzüşmeye uğrar ve sonuçta tekrar dengeleyici bir genleşme gösterir. Çimento hamurunda 100 °C’de termik genleşme meydana gelir ve 98-102 °C’de çimento hamurundan fiziki bağlı suyun büyük miktarı çıkar. Özellikle de 300-500 °C arasında kimyasal bağlı suyun ayrılmasıyla bir büzüşme meydana gelir. Ayrıca, yapı bölümünün dengesiz bir şekilde ısınması veya itfaiye görevlilerinin sıktığı su ile kısmi ani soğuma ve doğurduğu ısısal gerilmeler çatlamalara neden olabilir (Alkış, 2006). Ahşap malzemelerde de diğer yapı malzemelerinde olduğu gibi oksijen, malzemenin yapısında bulunan karbonu yakmakta ve ortaya ısı enerjisi çıkmaktadır. Ahşap malzemelerde; 170 °C’ye kadar kuruma, 270 °C’ye kadar da CO, CO2 ve buhar çıkışı görülür. 250-300 °C arasında tutuşma meydana gelir. Ancak ahşabın kesitinin kalın olması ve ısı geçirimlilik değerinin az oluşu gibi etkenler tutuşmanın geç oluşmasına neden olurken yapısında bulunan reçine oranının yüksek olması tutuşmayı kolaylaştırır (Alkış, 2006). Genel olarak duvarlarda ve çimento kısımlar üzerinde renk değişiklikleri görülür. Tuğla ve çimentonun tipik renklerinde değişiklik görülür ve bazı hallerde yüzeyleri de tuğla ve çimentonun neminin genleşmesiyle gözenekleşip pürüzlenir. Gözenekler genişledikçe buhar cepçikleri yüzeye kadar uzanan patlamalar yapar ve yüzeyleri çiçek hastalığı izlerini andıran bir hal alır. Bu durum bir hızlandırıcı kullanılmış olmasından ileri gelmekle birlikte renk değişikliği kendi başına yangının kundaklama sonucunda meydana geldiğine işaret sayılamaz. Şiddetle yanan başka yakıtlar ve kopan bir gaz hattı da bu olaya sebebiyet verebilirler (O’Connor, 1993). 1.3.2.6. Metal Aksamın ve Renk Değişikliğinin İncelenmesi Isıl etkiye ait işaretleri ergimiş ve/veya birbirleri ile kaynamış metal ve cam maddelerde görebiliriz. Bu gibi durumlar yangının genişleme yönü ile birlikte en şiddetli olduğu yerleri de belirtirler. En yoğun ısıl etki; hızlandırıcı kullanımı bir yana bırakıldığında, yangının çıkış noktasında ve bu noktanın yakınlarında görülür. Metal malzemelerde; akma sınırının, mukavemet ve elastiklik modülü düşüşü gibi durumlarda metallerin temel davranışlarının bilinmesi gerekmedir. Örneğin; çelikler, mukavemetlerini 300 °C’de kaybederlerken 400 °C’de akma sınırının düşüşlerini gösterirler (Alkış, 2006). Ergiyip birbirlerine kaynamış maddeler gördüğünde araştırmacı iki şey yapmalıdır. 38 1. Malzemenin bileşimlerini saptamaya çalışmak, 2. Ergime sıcaklık derecelerini belirlemek. Araştırmacı bunları yaptıktan sonra, elde ettiği sıcaklık derecesi alanı içindeki kaynağı saptayacaktır. Bazı maddelerin ergime sıcaklıkları aşağıdaki tabloda gösterilmiştir. Çizelge 1. 1 Kimi maddelerin Ergime Noktaları (O’Connor, 1993) o o Malzeme Sıcaklık ( F) Malzeme Sıcaklık ( F) Lehim 361 Demir 2802 Çinko 449 Nikel 2651 Kurşun 618 Paslanmaz çelik 2462-2822 Aluminyum 1220 Çelik 1662-2882 Bakır 1980 Platin 3224 Dökme demir 2000-2800 Krom 3407 Birçok elektrikli ev aletleri ve maddeler (ekmek kızartıcıları, kül tablaları, elektrik donanımı gibi) paslanmayı önlemek üzere kromaja tabi tutulur. Krom çok yüksek ısı karşısında renk değiştirme eğilimindedir ve bu değişiklik bir ısı göstergesi olarak kullanılabilir. Bazı hallerde krom soğuduğunda renk değişiklikleri kısmen ortadan kalkmakta ise de belirgin bir gökkuşağı renk modeli kalır ve bu da çok yüksek ısılara işaret eder (O’Connor,1993). Çizelge 1. 2 Kromda renk değişiklikleri (O’Connor,1993). o o Renk Sıcaklık ( F) Renk Sıcaklık ( F) Sarı 450-500 Parlak kırmızı 1400-1500 Mor kahverengi 550-575 Somon 1600-1700 Mavi 600-875 Limon 1800-1900 Açık kırmızı 900-1000 Beyaz 2000-2400 Koyu kırmızı 1100-1300 Parlak beyaz 2400+ 39 1.3.2.7. Kokuların İncelenmesi Yangın yerlerinde şüpheli koku veya kokuların tespit edilmesi durumunda burada kundaklama olayından söz edilebilir. Bu gibi durumlarda olay yerinde hızlandırıcı kullanılıp kullanılmadığı belirlenmelidir. İnsan burnu, petrol kökenli hidrokarbonlara karşı çok duyarlıdır. Ancak bu duyarlılık uzun süreli değildir. İyonizasyona uğrayan hidrokarbon moleküllerin UV ışığını absorblaması esasına dayanan ve eser miktarda ölçüm yapabilen portatif gaz analizörleri, yangın ortamında var olan çeşitli gazların ölçümünde kullanılır (Caymaz, 1997). Yangın yerinde sıvı hızlandırıcı kullanıldığını tespit etmek için bir çok portatif cihaz bulunmaktadır. Bu cihazların kullanılmasındaki temel amaç hem sıvı hızlandırıcı artıklarını hem de bunların buharlarını yangın yerinde tespit etmektir. Bunların bazıları: kimyasal renk test cihazları, hızlandırılmış yanma tespit cihazları, alev iyonlaştırma test cihazı, gaz sıvı kromatografisi (GLC) ve kızılötesi spektrofotometresidir (Eken, 2003). 1.3.2.8. Diğer İzlerin İncelenmesi Hızlandırıcı kullanıldığından şüphelenildiği hallerde buralardaki döşeme muşambası, süpürgelik ve döşeme sökülerek sıvı yakıt izleri aranır. Duvar sıvaları böylesi sıvı yakıtları emerek muhafaza ederler. Bu gibi sıvı yakıtlar normal olarak en düşük düzeydeki noktalara akar, tahta aralarında yanar, döşeme kolonlarından aşağıya akarak doğrudan alt tabana inerler. Kapının tabana yakın kısmında kömürleşme görülürse, kapının altına sıvı konularak yakıldığını anlayabiliriz. Kapıdan uzağa dökülen sıvılar sonucu oluşan yangınlarda ise, kapının üst kısımlarında kömürleşme olur. Yanan sigara da yangına yol açabilir. Yanan sigara 330-400 oC sıcaklığa sahiptir. Kendi kendine 15-20 dakika arasında yanabilir. Yanan sigara kağıt, pamuk gibi kolayca tutuşabilen nesneleri yakar. Sigara izmariti ile oluşan yangınlarda, sigaranın bulunduğu döşeme, koltuk gibi yerlerde ya da tabanda ve çok yakın çevrede kömürleşme, döşemenin içinde en şiddetli kömürleşme, aynalarda ve camda ise uzun süre yanmanın (1-4 saat) belirtisi olarak kararma ve is lekeleri görülür. Yanmanın diğer bazı göstergeleri de aşağıda sıralanmıştır; Şekli Bozulmuş Elektrik Ampulleri; Akkor haline gelmiş elektrik ampulleri bazen ateşin etki yönünü gösterebilir. Ampulün, sıcaklığın kaynağına dönük olan yüzü ısınarak yumuşarken içindeki gaz genişlemeye ve yumuşayan taraftaki cam yüzeyi dışarı doğru 40 şişirmeye başlar ve bu durum “çekilmiş ampul” olarak isimlendirilir. Ampulün eğilme veya çekilme kısmı ısı kaynağının yönündedir (Charles et al., 1996). Ampuller; Kırılmamış halde bulundukları takdirde deforme olmuş ve uzamış bir elektrik ampulü yangın araştırmacılarına büyük bir yardım sağlar. Ampulün filamanı etrafındaki cam zarf yaklaşık olarak 482 ºC dolaylarında yumuşar ve aynı zamanda başlangıç noktasını da teşkil eden ısı kaynağı tarafına doğru uzar. Ancak pek az ampul yangınlardan ve söndürme çalışmalarından sağlam çıkabilmektedir. Sağlam çıkanlar ise genellikle tavan armatürlerinde olanlardır. Floresan ampuller aynı tepkiyi göstermedikleri gibi yangında normal ampullere oranla daha az dayanıklıdırlar (O’Connor, 1993). Sınır Hattı; Zeminler veya yere serilen yaygı (halı, kilim) üzerindeki su birikintisi şeklinde desen almış sınır hattının sıvı yangın hızlandırıcısının göstergesi olduğuna inanılır. Bir ağacın geçiş bölümündeki, keskin sınır, ani ve şiddetli bir ateşin göstergesidir (Charles et al., 1996). Eğilmiş Mobilya Yayları; Mobilya yaylarının kendi ağırlıklarından sarkması için gereken sıcaklık 650 o C derecedir (Charles et al., 1996). Bu sıcaklıkla ilgili belirti araştırmacının döşemelik kanepede, yatakta ya da dışına örtülmüş örtüde mi yangının çıktığını tespit etmede yardımcı olabilir. Kanepe ya da yatak döşemesinde alevsiz yavaş yavaş yanan yangın genelde yoğun sıcaklığın olduğu yerleşik bölgeyi gösterir. Bu bölgedeki yaylar çevresindeki yaylardan daha çok bükülmüştür. Mobilya dışarıdan yangına maruz kalınca ısı daha az yoğun olabilir ve yayların bükülme oranı uzun süreli iç yangından daha düşük olur. Uzun süren ani alevlenmede yayların bükülmesi yangının kaynağı ne olursa olsun tam olur. Eğer sonuçtaki tahribat gereğinden fazlaysa ve havalandırma da oldukça benzerse yayların bükülmesi gelen alevlere göre köşeden ya da yandan olabileceğinden yayların bükülme yönü yararlı bir belirti olabilir (De Haan, 2007). Beton Yapı Malzemelerinin Bozulması; Tuğlanın veya betonların renginde meydana gelen açıkça görülebilen renk solması şeklinde ortaya çıkabilir. Bazı olaylarda, bu yapı malzemelerinin yüzeyleri pütürlü veya çukurlu olabilir. Bu şiddetli bir ateşin, tuğla veya betonun içindeki nemi buhara çevirmesinden dolayı olabilir. Bu buhar keseleri genişlerken, tuğla veya beton duvar veya zemin boyunca, yüzeyi pütürlendirerek veya çukurlar açarak patlarlar ve dışarı çıkarlar (Charles et al., 1996). Yaprakların Olduğu Gibi Kalması; Bir orman yangınında yaprakların kuruması ve yangın anındaki pozisyonlarına dönmeleridir. Çünkü gün esnasında yapraklar yönlerini güneşe çevirirler, onların pozisyonu yangının günün hangi zamanında başladığını gösterir. (Charles et al., 1996). 41 Hızlandırıcılar ve Yanma Modelleri (O’Connor, 1993) ; Kullanılan sıvı hızlandırıcılar bir parke zemine döklüldükleri zaman parke tahtaları arasından sızarlar ve ateşlendikleri zaman alev dillerini parkelerin geçme yüzeyleri arasından çıkarmaya başlarlar. Bu da tahtaların kenarlarından yukarı doğru kıvrılmalarına ve alevlerin daha hızlı yayılacak alan bulmalarına yol açar. Sıvı üst yüzeyden aşağı ve çevresinden içeri doğru yanmaya başladığından çevresinde merkezinden daha ağır bir yanık izi bırakır. Beton zemin üzerine dökülüp ateşlenen sıvı hızlandırıcı ise renk değişmesi olayının nedeni olur. Yanan hızlandırıcının ürettiği ısı beton içindeki rutubeti buhara dönüştürür ve beton yüzeyini çiçek bozuğu görünümünde bırakır. Hızlandırıcı yayılması çeşitli şekillerde olabilirse de genellikle parmaksı uzantılar halinde belirir ve şu koşullarda ortaya çıkar: 1. Havuz etkisi: Sıvı hızlandırıcı zeminden aşağı sızarak zemin putrellerine iner. 2. Pencere dış kısmı altında: Yangın bir pencereden dışarı uzandığında alevler doğal olarak pencere üst kısmındaki kısımları yalayacaktır. Bir pencerenin altında olagan dışı parmaksı görünüm kundakçının attığı Molotov kokteylinin pencereye çarptığına ve içindeki yakıtın alev almadan önce dış duvardan aktığını gösterir. 3. Hızlandırıcı dökmek için iç duvarlarda açılmış delikler: Kundakçı bu delikleri açarken telâş içinde delik etrafındaki duvar yüzeyine fazla hızlandırıcı serpebilir. Bu sıvı da duvardan aşağı akarak zemin seviyesinde süpürgelik gerisinden aşağı sızabilir. 1.3.3. Eleme Metodu Bir yangın soruşturmasında bütün nedenlerin göz önüne alınması ve bütün sebeplerin elenerek yalnızca elenmeyen bir nedenin tüm açıklığıyla göz önüne serilmesi gerekir. Bu yöntem eleme yöntemi olarak adlandırılabilir. Eleme yönteminde yangın çıkma nedenleri elendikten sonra geriye birden fazla yangın nedeni de kalabilir. Bu durumda mutlaka bir uzmana danışılmalıdır. Bütün yapılan inceleme ve araştırma süreci sırasında araştırmacı suç unsurlarını bulmak için daima duyarlı hareket etmek zorundadır. Eğer ortada bir suç varsa bunu ispatlayabilmek için kesin kanıtlara ulaşılması zorunludur. Örneğin araştırmacının incelemesi sırasında bazı malzemeye, yangın modellerine ve kundaklamaya işaret edebilecek diğer emarelere rastlasa bile yangının bir kaza sonucunda çıktığına dair her türlü olanağı da değerlendirmesi gerekmektedir. Bütün yangınlar ilke olarak aksi kanıtlanıncaya kadar kaza sonucu olarak değerlendirilmelidir. 42 1.3.4. Tabaka Metodu Bazı hallerde çöken enkaz ve döküntüler nedeniyle başlangıç noktası tamamen örtülebilir. Bu gibi şartlarda, yanıklar ve mevcut diğer malzemelerin yeterince incelenebilmesi için döküntü ve enkazın tamamen kaldırılması gerekebilir. Böyle durumlarda, olay yerinin incelenmesi için tabaka metodu kullanılmaktadır. Tavan tamamen çökmüş olsa bile, başlangıç noktasını bulmak imkansız değildir. Yapılacak şey, enkazı tabaka tabaka, kat kat kaldırarak yanmasının silsilesini bulmaya çalışmaktır (Eken, 2003). Ayrıca, alevlerin ve ısının yukarı doğru hareketinin en yaygın modeli “V” şekli olup V’nin sivri ucu çıkış noktasını belirtmektedir. Bu yüzden bütün dip yanma noktalarının dikkatle incelenmesinde fayda vardır. Yangının çıkış yeri olarak saptanan odada yanmanın dip noktası da yangında çıkış noktasıdır. Çıkış noktası bazen gözden uzak kalabilmektedir. Yangın devam ederken hasar gören duvar kaplama taşları, tavandan ve duvarlardan dökülen sıva, boya ve duvar süslemeleri çökme neticesinde çıkış noktasını gizleyebilir. Bu nedenle araştırmacı enkazı tabaka tabaka kaldırarak incelemesini sürdürmek zorundadır. Odada yangın hasarı gösteren en alçak nokta da doğal olarak yangının çıkış noktasıdır. Yanmanın en alçak noktası ayrıca televizyonlar, mobilyalar ve rafların alt taraflarında yanma izleri aranarak da bulunabilir. Bu eşyanın alt yüzeylerindeki yanma emareleri yangının bu seviyeden daha aşağıda başladığını, buralarda yanık izi yoksa daha yukarılarda bir nokta aranması gerektiğini belirtir (O,Connor, 1993). Dikkat edilmesi gereken diğer bir husus da; döküntü duvar sıvası veya yanmayan duvar katmanları gibi malzemenin başlangıç noktası üzerine çökmesi ile çıkış noktasında bulunabilecek fiziksel delilleri yok olmaktan kurtarmış olabilmektir. 1.4. Yangın Yeri Tespit Ve Belgeleme Metotları Genel olarak olay yerinde maddi suç delillerini bulmaya yönelik yapılacak olan bütün çalışmalar olay yerinin tam olarak tespiti ve belgelenmesi süreci ile başlar. Olay yeri tespit ve belgeleme metotlarının temel amacı olay yerinin ilk ve orijinal durumunun tespit edilip belgelenmesiyle soruşturma ve yargılama aşamalarında ortaya çıkabilecek çelişkili ifadelerin önüne geçilmesidir. Bütün olaylarda olduğu gibi yangın olaylarında da tespit ve belgeleme çalışmaları; fotoğraf çekimi, plan-kroki çizimi, tutanak düzenlenmesi ve video kamera çekimleri olmak üzere dört aşamada gerçekleştirilir. 43 Kayıt ve dokümantasyon işlemi, olayın işleniş şeklinin açığa çıkarılmasında temel yardımcıdır. Soruşturmanın sağlam bir temele oturtulabilmesi için, dosyada yer alacak olan dört temel belgeleme yönteminin birbirini tamamlayacak nitelikte olması gerekir. Dolayısıyla olay yerinde elde edilecek ve delil niteliği taşıyabileceği değerlendirilen her bulgunun mutlaka dokümantasyon belgelerinde yer alması gerekir (Karakuş ve Ünal, 2009) 1.4.1. Fotoğraf Çekimi Olay yeri incelemesi sadece delillerin tespiti değil aynı zamanda olayın ilk halinin belgelenmesini de içerir. Fotoğraf çekimi uzun süre geçmesine rağmen olay ile ilgili bilgilerin izlenmesi, olayın ilk halinin hatırlanması açısından soruşturma ve kovuşturma aşamasında önemi büyüktür (KPL, Yayın No:10, 2006). Adli fotoğrafçılık alanında önemli olan nokta artistik içerikli fotoğraflardan çok bizi ilgilendiren konuyu anlatacak olan doğru resmin çekilmesidir. Fotoğrafçılıkta konuya esas olan nesnenin bozulma olmaksızın rengini, içeriğini ve detayları ile tam ve doğru pozisyonunu anlatacak biçimde olmalıdır (Redsicker, 2001) Yangın olay yerine gidildiğinde olay yerinin ilk halinin fotoğrafı çekilir. Olay yeri fotoğrafları soruşturmayı yürüten kolluk görevlilerine ve itfaiye yetkililerine olayın meydana geliş şekli ve olay yeri hakkında önemli bilgiler verir. Bununla birlikte, yangın olay yerindeki çalışmaların bitmesi neticesinde olay yerinin terk edilmesinden sonra yapılacak olan diğer çalışmalara ışık tutması ve yön göstermesi açısından son derece önemlidir (Polis Akademisi Başkanlığı, 2008). Her ne kadar her basamağı fotoğraflamak gereksiz olsa da fotoğraflama süreci en azından fiziksel araştırma kadar sürmelidir. Araştırmacı, fiziksel incelemede izlenilen aynı yolu binayı fotoğraflamakta da izlemeli ve en az zarardan en fazla zarara doğru yanma izini izleyerek çekim yapmalıdır. Fotoğraflar yazılı rapor kadar önemlidir, çünkü ne olduğunu, sadece anlatmaz, aynı zamanda daha iyi bir şekilde gösterir (Charles et al., 1996). Araştırmacı, detaylı bir şekilde olay yerinde ne olduğunu gösteren fotoğraflamayla ilgilenmelidir. Örneğin, bir pencerenin veya kapının dışında ciddi şekilde kararmış havalandırma desenleri mevcutsa araştırmacı bunları fotoğraflamalıdır. Fotoğraflanacak diğer alanlarda, yanma desenlerinin daha alt seviyede olduğu ve kesin hatlarla sınır gösteren, patlamaların olduğu yerlerde erimiş veya lekelenmiş camlar, kırılmış kilitler ve elektrik tesisatının binaya girdiği yerler olabilir (Charles et al., 1996). Bazı olaylarda panoramik çekim yapmak gerekli olabilir. Bu, daha geniş bir görüntü elde etmek için birkaç fotoğrafın birbirine yapıştırılarak birleştirilmesiyle başarılabilir. 44 Yangının başlama yeri iki defa fotoğraflanmalıdır, birincisi molozlara dokunulmadan önce, ikincisi de yıkıntı kaldırıldıktan sonra yapılmalıdır. Şiddetli yanma desenleri, özellikle ateşin nasıl yandığını gösteren desenler, fotoğraflanmalıdır. Kapıların zeminlerindeki desenler ve altlarındaki şekiller, yanıcı sıvı kullanıldığının güçlü göstergeleridir. Bu durum ateşin kendiliğinden aşağı doğru değil yukarı doğru yayılması sebebiyledir (Charles et al., 1996). Eğer bir olay yerinde saat mevcutsa, araştırmacı her zaman, durduğu zamanı gösteren saatlerin ön yüzünü fotoğraflamalıdır. Yangınlar her zaman elektrik kesintisine sebep olur, bu ise elektrikli saatlerin genellikle yangın başladıktan sonra on dakika ile yarım saat arasında duracağını anlamına gelir. Yangının ne zaman başladığını bilmek olay için canalıcı bir noktadır. (Charles et al., 1996). Duman, ısı yayılımı ve yanma şekillerinin fotoğrafları alındıktan sonra detaylı çekimlere başlanmalıdır. Pencereler, kapılar, havalandırmalar, elektrik tesisatı, ısınma, aydınlanma, mutfak, tuvaletler, elektrikli cihazlar, makinalar, malzemeler vs. fotoğraflarda delil olarak görülebilmelidirler. Eğer var ise ölü ve/veya yaralıların da bulundukları yerde görüntüler alınmalıdır (La Marca, 1989). Ayrıca yangın yerinin, dışarıdan yüksek bina, minare vb. bir yerden kuşbakışı fotoğrafının çekilmesi yangının yayılımını göstermesi nedeniyle tavsiye edilmektedir (NFPA, 1992) 1.4.1.1. Genel Görünüm Çekimleri Olay yerinin konumunu çevresinde ve bitişiğindeki alanların genel görünümünü orijinal halini tespit etmek içindir fotoğraf çekimi yapılırken bindirme (panaromik) çekim tekniği kullanılır. Çekim yapılırken hiçbir noktanın atlanmamasına dikkat edilir. 1.4.1.2. Orta Mesafe Çekimler Olay yerindeki bulguların tespiti yapılıp numaralandırıldıktan sonra birbirleriyle ve olay yerindeki bir takım sabit noktalarla konumunun gösterildiği çekimlerdir. 45 1.4.1.3. Yakın Mesafe Çekimler Yakın mesafe çekimlerde cetvel türü bir ölçek kullanılır. Fotoğraf çekimi, olay yerinde yapılacak işlerden ilki olup en önemli iş olarak kabul edilir. Fotoğraflar bir duruşma sırasında kolluğun ifadesini destekler. Olay yerindeki eşyalardan hiçbirine dokunulmadan, yerleri değiştirilmeden fotoğrafların çekilmesi çok önemlidir. Fotoğraf makinesinin de fotoğrafların kalitesinde payı vardır. Olay yerindeki ışık yetersiz olabilir suç mahali tamamen karanlık olabilir. Uygun aydınlatma profesyonel kalitede fotoğraflar için gerekli bir unsurdur (Saferstein, 2004). 1.4.2. Video Çekimi Video çekimleri çoğu zaman olay yerinin daha bütün ve gerçekçi bir görüntüsünü vermektedir. Yani, fotoğraf ile sadece bir anlık görüntü alınabilmekteyken kamera görüntüsünde bir devamlılık söz konusudur. Video kamera çekimleri, fotoğraf çekimlerinde olduğu gibi genelden özele doğru yapılır. Örneğin olay yeri bir apartman dairesinin oturma odası ise; önce apartmanın sokak ya da caddedeki konumu görüntülenir. Daha sonra sırasıyla, apartmanın girişi, merdivenler, dairenin giriş kapısı görüntülendikten sonra olayın meydana geldiği dairede çekimler yapılır (Kaygısız, 2007). 1.4.2.1. Fotoğraf ve Video Çekiminde Genel İlkeler (Tepecik, 2005) 1. Fotoğraf ve video kamera çekimleri; genel görünüm, orta mesafe ve yakın plan olmak üzere üç aşamalı olarak yapılır. 2. Çekimler, uygun açı ve ışık kullanılarak sabit veya hareketli yapılır. 3. Büyük çaplı olaylarda fotoğraf ve video ile yapılan genel görünüm çekimi, polis helikopterleri veya diğer hava ulaşım araçları yardımı ile görüntü almak suretiyle de yapılabilir. 4. Elde edilen iz görüntülenmelidir. veya bulgular, transfer etmeden bulunduğu yerde 46 5. Ölüm olayları ile ilgili yapılan incelemelerde cesedin mümkün olan her açıdan fotoğrafları çekilmeli, yaralar ve üzerinde bulunabilecek işaretler ayrıntıları ile görülebilecek şekilde çekim yapılmalıdır. 6. Olayı temsil edici olmayan ya da olay yerini tasvir etmeyen ilgisiz nesne veya bulguların çekimi yapılmaz. 7. Çekimde önyargılı ve duygusal olunmamalı, olayı aydınlatacak bir pozisyondan çekilmelidir. 8. Eğer zoom kullanıldı ise zoomdan çıkmadan çekime devam edilmemelidir. 9. Çekimi yapılan yerler birbirini tamamlayacak şekilde olmalıdır. 10. Çekimlerde bütünlük olmalı yapılan geçişler izlenebilmelidir. 11. Özellikle adrese dair tabelalar okunacak şekilde çekim yapılmalıdır. 12. Olay yerinde dıştan merkeze doğru genel görünüm çekimi yapılmalıdır. 13. Delil çekiminde ayrıntıların görüntüden okunabilmesine dikkat edilmelidir. 1.4.3. Kroki Bir yerin kuşbakışı görünümünün basit çizgilerle genel olarak belli bir ölçeğe bağlı kalmadan kaba-taslak çizimine kroki denir. Kroki, olay yerindeki iz ve delillerin kendi aralarında veya değişik noktalara olan uzaklıklarını gösterir. Birbirini destekler nitelikteki bir fotoğraf ve kroki, bir bütünün iki parçasını oluşturur. İz ve delillerin konumu ve pozisyonu, bulguların birbiriyle ilişkisi ve olaydaki rolü genel hatlarıyla ortaya konur. Bu nedenle kroki, soruşturma ve kovuşturma evresinde ihtiyaç duyulan en önemli kaynaklardan biridir (Karakuş ve Ünal, 2009). 1.4.3.1. Kroki Çiziminde Dikkat Edilecek Genel Kurallar (Karakuş ve Ünal, 2009) 1. Kroki, manuel veya bilgisayar ortamında iki veya üç boyutlu olarak hazırlanabilir. 2. Delillerin bulundukları yerler, daha önce verilmiş numaralar kullanılarak krokide gösterilir. Açıklamalar bölümüne her bir numaranın hangi delili ifade ettiği yazılır. 3. Kroki çiziminde semboller kullanılabilir. 4. Kroki çiziminde mesafeler, ölçüm yapılarak belirlenir ve metrik sistem kullanılarak ifade edilir. 47 5. Her bir delilin sabit iki noktaya uzaklıkları numarasıyla birlikte yazılır. Gerektiğinde delillerin birbirleri arasındaki mesafesi de krokide belirtilir. 6. Krokide ayrıca rapor numarası, hava durumu, olayın zamanı, krokinin düzenlendiği tarih, saat ve yönler belirtilir. 7. Kroki, hazırlayanların sicil/branş numarası yazılarak imzalanır. Olay yerini dört bölgeye ayıran araştırmacı; yangından hiç zarar görmeyen kısımları, sadece dumandan zarar gören kısımları, yangından ikinci derece etkilenmiş kısımları ve yangından asıl zarar gören kısımları belirledikten sonra, bu kısımları bir kroki üzerinde işaretlemelidir (Yallop, 1984). Elektrik tesisatı ile ilgili bilgiler de (ana sigorta, ara sigorta, prizler vs.) kroki üzerinde ayrıca gösterilmelidir. 1.4.4. Rapor Hazırlama Rapor, el yazısı ile yazılabileceği gibi, bilgisayar ortamında da hazırlanabilir. Rapor, aşağıda belirtilen genel ilkeler doğrultusunda hazırlanır. Rapor; başlık, olaya ve olay yerine ait bilgiler, olayın özeti, olay yerinin tasviri, teknik araştırma/inceleme, sonuç ve imza bölümünden oluşur (Karakuş ve Ünal, 2009). 1. Başlık bölümü; başlık bölümüne “Olay Yeri İnceleme Raporu” yazılır. 2. Olaya ve olay yerine ait bilgiler (Künye) bölümünde; öngörülen şekliyle olayın türü, olayın tarihi ve saati, olay yeri adresi, rapor numarası, olayın gerçekleştiği bölge karakolu veya polis merkezinin adı, olayın bildirildiği tarih ve saat, olay yeri inceleme ekip kodu, olay yeri inceleme ekibinin olay yerine varış zamanı, incelemenin başlangıç ve bitiş zamanı, Cumhuriyet savcısı ve soruşturma birimi/sorumlusunun adı, soyadı ve irtibat bilgileri ile olayla ilgili kişilerin varsa açık kimlik ve irtibat bilgileri yazılır. 3. Olayın özeti bölümünde; olayın ne olduğu, nerede ve nasıl gerçekleştiği genel ve kısa hatlarıyla yazılır. Bu bilgiler beyana dayalı elde edilmişse, beyan sahibinin açık kimliği belirtilir. 4. Olay yerinin tasviri bölümünde; olay yeri güvenliğinin sağlanıp sağlanmadığı, olay yerinin fiziki durumu ve görünümü, çevre ve hava koşulları, giriş ve çıkış noktaları, olayın işleniş şekline ilişkin tespitler, gözle görünür sıra dışılık ve düzensizlikler, varsa cesedin konumu ve pozisyonu ve dikkat çekici diğer unsurlar, genel hatlarıyla belirtilir. 5. Teknik araştırma/inceleme bölümünde; olayın mahiyeti ve niteliğine göre, olay yerinde delil tespitine yönelik yapılan araştırma, inceleme ve tespitler ile alınan 48 mukayese örnekleri ayrıntılı olarak belirtilir. Delillerin hangi yöntemle tespit edildiği ve transfer yöntemi bu bölümde belirtilir. 6. Sonuç bölümünde; olay yeri incelemesinin tamamlandığı tarih ve saati, soruşturma biriminin alması/aldırması gereken mukayese örnekleri, tespit edilen iz, bulgu ve diğer materyaller ile ilgili hangi laboratuvar incelemelerinin yapılması gerektiği özet bir şekilde yazılır ile gerekli görülen diğer hususlar yazılır. 7. İmza bölümünde; hazırlanan raporun sonuna, tarih ve saat yazılır. Olay yeri incelemesini yapan görevliler ile mağdur/şikâyetçi ya da hazır bulunan görevliler tarafından imzalanır. Rapor iki nüsha hazırlanarak bir nüshası soruşturma dosyasına konulmak üzere soruşturma birimine gönderilir, diğer nüshası hazırlayan birimin dosyasında saklanır. 1.4.5. Delillerin Toplanması, Paketlenmesi ve Laboratuvara Gönderilmesi Kundaklama şüphesi olan olaylarda yangın olay yerinden elde edilen bulguların incelenmesinin amacı, bu bulgularda benzin, mazot, gazyağı, tiner, alkol, çeşitli yanıcı çözücüler, vb. yangın hızlandırıcısı bir madde olup olmadığını belirlemektir. Olay yerinden elde edilen kalıntılardan benzin, mazot, gazyağı gibi yakıtlar ya da tiner vb. endüstriyel çözücüler gibi hızlandırıcıların varlığı tespit edilebilir. İncelemeler sonucunda genellikle özgün markalar belirlenemez (KPL, Yayın No: 4, 2006). 1.4.5.1. Yangın olay yeri incelenirken şu bulgular için araştırma yapılır; Mumlar, sigaralar, kibrit kutuları, yangının başlama merkezinden kısmen yanmış cisimlerden (özellikle halı, kilim, kumaş, sünger vb. emici cisimler) parçalar, molotof kokteyli parçaları, kaynamış kimyasal kütleler ya da kundakçının kullanmış olabileceği ortama yabancı elektronik ya da mekanik cihazlar, olay yerinde veya olay yerine giden yollar üzerinde, kenara, çöp kutularına atılmış olabilecek, yangın hızlandırıcısı maddeyi taşımada kullanılan boş ya da kısmen sıvı madde içeren kap, yangının hemen akabinde şüpheli şahıslar elde edilmişse bunların dış giysileri (KPL, Yayın No: 4, 2006). Deliller toplanırken, bozulmalarına, değişmelerine, kaybolmalarına, meydan verilmeyecek tedbirler alınır. Örneğin; kenarlarından tutma, eldiven takma, kıskaç kullanma gibi tedbirler bunlar içinde yer alır. Bu şekilde toplanan deliller geçici ve basit ambalajlarına konur. Örneğin; Hızlandırıcı aranılacak enkaz örneklerinin ağızları sıkıca kapatılabildiği için 49 metal (teneke) kutulara ya da cam kavanozlara alınması daha uygun olur. Yırtılma ve delinme olasılığı yanı sıra plastik torbalar; hidrokarbonlar ile reaksiyona girerek kayıplara neden olabildikleri için tercih edilmemektedir. Teneke ve cam kavanozların diğer bir avantajı ise hızlandırıcıların izolasyonu için uygulanan ekstraksiyon işlemlerinde doğrudan kullanılabilir olmasıdır (Caymaz, 1997). 1.4.5.2. Kundaklama Bulgularının Laboratuvara Gönderilmesi; Yanıcı sıvılar uçucudur ve buharlaşma yoluyla kolaylıkla kaybolabilir. Bu nedenle bulgular, alındıkları yerlere göre ayrı ayrı ağzı sızdırmaz olarak kapatılabilen metal kutulara veya cam kavanozlara konularak laboratuvara ulaştırılmalıdır. Kaplar ağzına kadar doldurulmamalıdır. Kırılma önlenecek şekilde paketleme yapılmalıdır (KPL, Yayın No: 4, 2006). Yanıcı ve yakıcı maddelerin bulaştığı yüzeylerden parça kesmek suretiyle delil alınır, olay yeri civarında varsa petrol ve türevi maddelerin bulunduğu kap, bidon vb. eşyalar alınır, eşya taşınamayacak büyüklükte ise, el büyüklüğü oranında temiz bir pamuğu yanmış ortamın yüzeyine sürtmek suretiyle svap alınır, alınan deliller cam kavanoz veya plastik kaplara konularak üzeri etiketlenip ilgili birime gönderilir, yanıcı maddenin bulaştığı düşünülen kısmen yanmış materyallerdende alınarak gönderilir (KPL, Yayın No: 10, 2006). Uçucu ve yanıcı madde ihtiva ettiğinden şüphelenilen tüm malzemelerin yangın mahallinin başka bir alanından alınarak benzer fakat kirletilmemiş mükemmel bir örnekle bir arada bulunması önemlidir. Bu ortam kontrol numunesi olarak bilinir. Örneğin bir araştırmacı başlangıç noktasındaki halıdan numune alırsa, mantıken yanıcı maddenin bulunmadığı farz edilen, odanın başka bir bölümündeki aynı halıdan tekrar numune almalıdır. Laboratuarda kriminalist ortamda daha önce hiçbir yanıcı maddenin bulunmadığından emin olmak için ortam kontrolünü gerçekleştirecektir. Bu süreç halının normal bakımı esnasında temizleme solüsyonu gibi yanıcı bir sıvıya maruz kalması ihtimali ve buna benzer iddiaları azaltacaktır. İlave olarak, yanmamış kontrol malzemesi üzerinde yapılan laboratuar testleri, yangın süresince yoğun ısıya maruz kalan malzemeden alınan bozuk ürünün analizine de yardımcı olabilmelidir. Çünkü böyle durumlarda plastik yer karoları, halı yer muşambası ve yapışkanlar yandıkları zaman uçucu hidrokarbonlar üretebilirler. Bazı durumlarda bu bozulan ürünler de bir hızlandırıcı olduğu hususunda kriminalisti yanılgıya düşürebilir (Saferstein, 2004). 50 1.5. Yangın Yerindekilere Sorulacak Sorular (Görüşme Stratejileri) Yangınların soruşturulmasında gerekli olan bilgilerin elde edilebilmesi için araştırmacı yangın süreci ve yangının nasıl çıktığı hakkında bilgisi olabilecek kişilerle görüşmelidir. Olay yerine gelindiğinde aşağıda belirtilen kişilerle görüşülmesi ve bilgilerin edinilmesi soruşturmanın sonuçlandırılması bakımından önemli bir yere sahiptir. 1.5.1. Yangın Olayını Gören Şahitler İle Görüşme Şahitlerin ilk ifadeleri ve anlatımları (bilgi edinmeye yönelik sorular) delil şeklinde tespit edilmelidir. Burada özellikle hasar sahibi kişilerin giysilerinin durumuna ve davranış şekline dikkat edilmelidir. Şahitler şok etkisi altında olabilir. Şok durumu, şahitlerin ifadelerinin değerlendirilmesi ve kullanılabilirliği açısından büyük önem taşır (Almanya Federal Kriminal Dairesi, 2003) Binanın ve çevre binaların kiracıları, çevre binalardaki iş adamları, binalardaki işyerlerinin müşterileri, çevre binalardaki iş müşterileri, oradan geçen otobüs, taksi şoförleri, dağıtıcılar, çöpçüler, polis devriyeleri ve otobüs veya taksi bekleyen kişiler muhtemel şahitlerdir (Charles et al., 1996). 1.5.1.1. Yangın Olayını Gören Civar Sakinlerine Sorulacak Sorular (İnterfire.org.,2008; Almanya Federal Kriminal Dairesi, 2003; Charles et al, 1996; O’Connor, 1993) 1. İsim, adres, telefon, doğum tarihiniz nedir? 2. Yangını gördünüz mü? 3. Gördüğünüz zaman nerede duruyordunuz (bu noktadan binanın fotoğrafını çekmek gerekir)? 4. Yangını ne zaman fark ettiniz? 5. Yangını binanın hangi bölümünde başladı? 6. Binada dikkatinizi çeken bir şey oldu mu? 7. Yangının yayılma hızı nasıldı? 8. Yangın nasıl yayıldı (zaman ve yer olarak)? 51 9. Başlangıçta çıkan duman ne renkti? 10. Binanın fazla yanan bir tarafı var mıydı? 11. Herhangi garip bir koku fark ettiniz mi? 12. Herhangi bir patlama veya gök gürlemesine benzer bir ses duydunuz mu? 13. İlk söndürme çabalarına ne zaman ve hangi kapsamda başlandı (itfaiye haricinde)? 14. Yangına maruz binada veya yakınında kimler vardı? 15. Yangından önce binaya giren çıkan kimseyi gördünüz mü? 16. Eğer gördüyseniz onları tanıyor musunuz? Tasvir edebilir misiniz? 17. Eğer gördüyseniz davranış ve hareketleri kuşku uyandırıcı mı idi? 18. Yangın söndürme işlemlerini engellemeye çalıştılar mı? 19. Yangın yerinden kaçıyorlarken mi gördünüz? 20. Yangın alanında herhangi bir araç gördünüz mü? 21. Eğer gördüyseniz araçların plâka numaraları ve özelliklerini kaydettiniz mi? 22. Hava durumu nasıldı? 23. Daha başka herhangi bir şey gördünüz mü? 1.5.1.2. Yangını Gören ve Mağduru Yakından Tanıyanlara Sorulabilecek sorular (Charles et al., 1996) Bununla birlikte mağdur olan kişinin yani mülk sahibinin veya sigortalının maddi durumunu bilen kişilere çeşitli sorular yöneltilebilir. Bu soruların cevabı mülk sahibinin yangından nasıl çıkar sağladığını gösterebilir. 1. Sigortalıyı / mülk sahibini ne kadar zamandır tanıyorsunuz? 2. Sigortalı / mülk sahibi ile ilişkinizin tabiatı nedir? 3. İşin mali durumu hakkında bilginiz var mı? 4. Mülk sahibi / sigortalı benzer işlerle rekabet halinde midir? 5. Mülk sahibinin / sigortalının mevkisini tehdit eden son teknolojik gelişmeler mevcut mudur? 6. Son zamanlarda mülk sahibinin / sigortalının mevkisini etkileyecek bir rekabet artışı var mı? 7. Ekonomideki değişiklikler, mülk sahibinin / sigortalının mevkisini etkilemiş midir? 8. Mülk sahibinin / sigortalının son zamanlarda borçlarını ödeme konusunda zorluğu var mıdır? 52 9. Mülk sahibinin / sigortalının borçlarının miktarında son zamanlarda bir artış olmuş mudur? 10. Mülk sahibi / sigortalı son zamanlarda anahtar konumunda çalışanını kaybetmiş midir? 11. Mülk sahibinin / sigortalının iş yeri kötüye yönelik bir şekilde değişmiş midir? 12. Mülk sahibi / sigortalı ipoteği yükseltmiş midir veya ikinci veya üçüncü kez ipotek ettirmiş midir? 13. Mülk sahibi / sigortalı ipotek ödemelerini yapmada zorlukla karşılaşmış mıdır? 14. Mülk sahibinin / sigortalının mali durumu hakkında daha başka bilginiz var mı?” 1.5.2. Bilirkişi ve Uzmanlar İle Görüşme 1.5.2.1. İtfaiyecilere ve Diğer Uzmanlara Sorulacak Sorular (İnterfire.org.,2008; Almanya Federal Kriminal Dairesi, 2003; Charles et al, 1996; O’Connor, 1993) İtfaiyeciler, teknik bilgileri ve yangın alanında gözlemledikleri şeyler sebebiyle kundakçılık soruşturmacısı için paha biçilmez bir bilgi kaynağı olabilirler (Charles et al., 1996). İtfaiye elemanları, elektrik ve doğalgaz görevlileri, baca uzmanı gibi uzman şahitlere şu soruların yöneltilmesi gerekir (Almanya Federal Kriminal Dairesi, 2003). 1. Yangını kim ve ne zaman bildirdi (Bant kayıtlarından)? 2. Yangın ne zaman rapor edildi? 3. Yangın kime rapor edildi? 4. Yangın olay yerine ne zaman vardınız? 5. Alarmın alınışı, yangının fark edilmesi ile olay yerine varış arasında ne kadar süre geçti? 6. Girişler veya geçiş yollan tıkalı mıydı? Herhangi bir zorlukla karşılaştınız mı? 7. Olay yerine gelindiğinde itfaiyecileri kimse karşıladı mı? 8. Duman ve alevler hangi renkte idi? 9. Yangının gidişatı hakkında alışılmadık durumlarla karşılaşıldı mı? 10. Ateş ve duman nereden geliyordu? 11. Yangının yayılma hızı nasıldı? 12. Alevler pencerelerden çıkıyor muydu ve hangilerinden? 13. Yapının içine giriş nasıl yapıldı? 14. Ulaştığınızda yangının boyutu ne durumdaydı? 53 15. Nerede özellikle yoğun yangın vardı? 16. Ne tür bir yangındı? 17. Yangın bina tip ve sınıfının özellikleri ile ilintili midir? 18. Yangın bitişik oda ve binalara veya dışarıya ilk defa hangi noktadan sıçradı (video filmlerinden)? 19. Yangın çatıya ne kadar yakındı? 20. Kapılar kapalı mı, yoksa açık mı idi? 21. Hangi kapı ve pençelerin zorlanarak açılması gerekti? 22. Zorla giriş yapılmış mıdır ve kim tarafından? 23. Söndürme müdahalesi nasıl gerçekleşti? 24. Yangın hangi noktada tekrar canlandı? 25. Yangına maruz binada neler değiştirildi? 26. Teknik tesis ve cihazların durumu nasıldı (ışıklandırma, makine, alet, kalorifer vb.)? 27. Siz ulaştığınızda binada kimse var mıydı? Bu kişi size herhangi bir şey söyledi mi? 28. Ulaştığınızda olay yerinde kimse var mıydı? Bunlar kimlerdi? 29. Özel bir durum dikkat çekti mi (görünüş, ses, koku açısından)? 30. Özel bir tehlikenin mevcut olduğuna dair işaretler var mı? 31. İtfaiyeciler şüpheli hareketlerle karşılaştı mı? 32. Yangın hızlandırıcısı kullanıldığına dair herhangi bir delil var mıydı? 33. Kundakçılık olduğuna dair herhangi bir delil ele geçirildi mi? 34. Binanın herhangi bir yangın alarmı sistemi var mıydı? Çalışır durumda mıydı? 35. Alarm sisteminin kurcalanıp bozulmuş olduğuna dair herhangi bir delil var mıydı? 36. Binanın yangına karşı herhangi bir yağmurlama sistemi var mıydı? Çalıştı mı? 37. Yağmurlama sisteminin kurcalanıp bozulduğuna dair herhangi bir delil var mıydı? 38. Binada eşyalar nerede bulunuyordu? 39. Binadan eşyaların çıkartıldığına dair herhangi bir delil var mıydı? 40. Bina sahibi orada mıydı? 41. Orada değilse iletişime geçildiğinde bina sahibine ulaşılabiliniyor muydu? 42. Bina sahibinin tavırları nasıldı? 43. Yangın sebeplerine karşı bina sahibinin yaklaşımı nasıldı? 44. Bina sahibi herhangi bir şey söyledi mi? Bina sahibi ne dedi? 45. Binanın yangın geçmişi nedir? 46. Alanın yangın geçmişi nedir? 47. Olay yerinde aşina kişiler veya seyirciler var mıydı? 48. Yangın alışılmadık şekilde zor mu söndürüldü (yangına su tutulduğunda parladı mı)? 54 49. Yangını söndürme esnasında herhangi bir engelle karşılaşıldı mı? 50. Herhangi bir şahit itfaiyecilere bir şeyler söyledi mi? 51. Olay yerine giren kişilerin isimleri nedir? 52. Olay yerinden herhangi bir fiziksel delil alındı mı? 53. Söndürme esnasında herhangi bir fotoğraf çekildi mi? 54. Duvar veya tavanda çukurlar var mıydı? 55. Yangının nasıl başladığına dair görüşleriniz nedir? 1.5.2.2. Bilirkişilere ve Sigorta Araştırmacılarına Sorulacak Sorular (Charles et al., 1996) Pek çok çıkar amaçlı kundakçılık olayında fayda, sigorta ödemesidir. Sigortadan çıkar sağlamak merkezli bir iddiayı açıklığa kavuşturmak için sigorta araştırmacısı ile görüşme yapılabilir. Bu görüşmede; 1. Yangının sebebini ortaya koymayı başarabildiniz mi? 2. Herhangi bir delil topladınız mı? 3. Delili kim analiz etti? 4. Analizlerin sonuçları neydi? 5. Yangının sebebinin bilinen sigorta anlaşmasındaki binanın durumuyla uyuşmayan bir yanı var mıydı? 6. Geçmişte burada başka yangın incelemiş miydiniz? 7. Sigortalının dahil olduğu geçmişteki başka olayları incelediniz mi? 8. İncelemelerin sonuçları neydi? 9. Daha önce halk sigorta ödemeleri hesaplayıcısıyla birlikte çalışmış mıydınız? 10. Daha önce aynı sigorta acentasının veya sigortacının sigortaladığı binalarla ilgili araştırma yapmış mıydınız? 11. Bu araştırmaların sonuçları neydi? 12. Bu yangın daha önce aynı bölgede meydana gelen yangın olaylarıyla aynı örneğe uyuyor muydu? 13. Benzerlikler neydi? 14. Farklılıklar neydi? 15. Bu yangınla bağlantılı herhangi bir beyan almış mıydınız? 16. Kimin beyanını almıştınız? 17. Bunlar neyi açığa çıkardı? 55 1.5.3. Basın ve Yayın Personeli İle Adli Tabiplerle Görüşme Bu grup, hem elektronik hem de basılı medyayı kapsar. Bu gruplara tabi olan kişiler, araştırmacı için değerli olan bir şey fark edebilir veya yangının veya yangın olay yerinin filmini çekebilir. Örneğin; eğer kundakçı yangından sonra olay yerinde kalmışsa ve seyircilerin arasına karışmışsa onun bulunması film üzerinde yakalanabilir ve bir araştırmada çok değerli olabilir (Charles et al., 1996). Otopsi, yangında ölü bulunan kurbanın yangın başlamadan önce ölü mü yoksa canlı mı olduğunu ve ölüm sebebini ortaya çıkarmalıdır. Bir kişinin öldürülmesi ve olay yerinden kişinin yangından öldüğü gibi görünmesi genel değildir (Charles et al., 1996). 1.5.4. Muhbir (Şüpheli Olmayan, Potansiyel Bir Bilgi Sahibi) İle Görüşme (Charles et al., 1996) Şüpheli olmayan, potansiyel bir bilgi sahibiyle görüşmeden önce bilgi sahibinin polis kaydı olup olmadığını ve eğer varsa sağlanan bilginin güvenilirliğine engel olup olmadığı araştırmacı tarafından ortaya çıkarmak için çabalar harcanmalıdır. Örneğin, bir potansiyel bilgi sahibi, kundakçılıktan veya yalancı tanıklıktan mahkûm olmuşsa araştırmacı, ondan aldığı bilgilerle hareket etmek konusunda dikkatli olmalıdır. 1.5.4.1. Muhbir (Şüpheli Olmayan, Potansiyel Bir Bilgi Sahibi) kişilere sorulabilecek sorular 2. Şu an nasıl geçiniyorsun? 3. Size karşı henüz karar bağlanmamış bir yargılamanız var mı? 4. Nerede? 5. Ne iş yapıyorsunuz? 6. Bu şehir, memleket, eyaletteki çıkar amaçlı kundakçılık olayları hakkında her hangi bir bilginiz var mı? 7. Bu bilgiyi nereden elde ettiniz? 8. Çıkar amaçlı kundakçılık olaylarıyla ilgili kimseyi tanıyor musun? 9. Planda bu kişinin rolü nedir? 56 10. Bunu nasıl biliyorsunuz? 11. Bu kişi veya kişilerle ilgin nedir? 12. Bu kişi genellikle nerede yaşıyor? 13. İlişkili olduğu kişiler kimlerdir? 14. Onları tanıyor musunuz? Onlar da planın parçası mı? 15. Sizi plana dahil etmelerini istediniz mi? 16. Ne şekilde? 17. Bu kişilerden kimse sizinle faaliyetleri hakkında serbest bir şekilde konuştu mu? 18. Sizin yanınızda konuştular mı? 19. Ne konuştular? 20. Konuşulanlara dayanarak geçmişte meydana gelen kundakçılıklarla onlar arasında bağlantı kurabilir misiniz? 21. Senden şüphelenirler miydi? 22. Konuşma esnasında gizli kayıt cihazı takabilir miydiniz? 23. Gizli bir görevliyi gruba sokabilir misiniz? 24. İfade vermeye istekli misiniz? 25. Yardımına karşılık olarak ne bekliyorsun? 1.5.5. Şüpheliler İle Görüşme Bazı kundakçılık soruşturmalarında tek bir şüpheli ön plana çıkar ve soruşturma çabaları buna bağlı olarak odaklanır. Bazı olaylarda ise, birkaç şüpheli ortaya çıkar ve sadece onlardan birinin veya bir kaçının yangını çıkarmak için sebebinin olduğunu ortaya koymak gerekir. Soruşturmacı, şüphelilerden hangisinin suçu işleme imkanının ve niyetinin olduğunu belirlemelidir. Bu belirleme şüphelilerin her birinin mali durumu, geçmiş faaliyetleri, kişisel özellikleri, geçmişiyle bağlantılı olmalıdır. Örneğin, on kişi yangın çıkartmak imkanına sahip olmuş olabilir, fakat dört beş tanesinin sebebi vardır ve bu sayının da belki sadece bir veya iki tanesi beklenen yarar ve tatmin için kundakçılıktan mahkum olma riskini alır . (Charles et al., 1996). Bir kundakçılık yangınını araştırırken çok nadiren doğrudan bir delil bir şüpheliyi yangın ile irtibatlar. Çünkü kundakçılar yangının yakınında görünmemek için çok ayrıntılı tedbirler alırlar, nadiren iş üstünde yakalanırlar. Soruşturmacı için geçerli sonuçların çıkarılabileceği ikinci derecede deliller toplama ve ispat edici gerçekler üzerinde yoğunlaşmak en iyisi olabilir. Eğer onu daha doğrudan yangına bağlayan bir takım başka 57 deliller (örneğin: mumlar ve yanıcı maddeler onun arabasının bagajında bulunursa ) bulunursa o zaman ikinci derece deliller önemli olur (Charles et al., 1996). 1.5.5.1. Bir kundaklama şüphelisine sorulabilecek sorular (Charles et al., 1996) 2. Bu soruşturmada iş birliği yapmaya istekli misiniz? 3. Bu düzmece çıkar amaçlı kundakçılık olayında kaç kişi yer aldı? 4. Onlar nasıl katıldılar? Bu planda her kişi hangi rolü oynadı? 5. Planın nasıl çalıştığını açıklayınız (detaylarıyla)? 6. Siz ilk olarak bu plana nasıl dahil oldunuz? 7. Diğer yer alanlarla nasıl tanıştınız? 8. Diğer yer alanlarla nerede tanıştınız? 9. Diğer yer alanlarla hala bağlantınız var mı? 10. Onları ne kadar sıklıkla görüyorsunuz? 11. Onları nerede görüyorsunuz? 12. Onlarla buluştuğun zaman ne konuşuyorsunuz? 13. Onlarla konuşmalarınızı kaydedebilir misin? 14. Gizli bir araştırma görevlisini şüphelendirmeden grupla tanıştırabilir misiniz? 15. Bir kundakçılık olayından hangi aşamaya kadar haberdar olursunuz? 16. Kundakçılıkla ilgili olarak hangi rolü oynuyorsun? (kundakçı, şoför vb.) 17. Başka çıkar amaçlı kundakçılık planları hakkında bilginiz var mı? 1.5.5.2. Kundakçı olduğu kesinleşen kişilere özellikle sorulabilecek sorular (Charles et al., 1996) 1. Kundaklama için hangi yöntemi kullandınız? 2. Tutuşturucu bir mekanizma mı, benzin veya daha başka bir yanıcı bir sıvı veya başka bir şey mi kullanıldığını belirtiniz? 3. Tutuşturucu mekanizmayı nerede elde ettiniz? 4. Bu ne kadara mal oldu? 5. Tutuşturucu mekanizmanın bedelini kim ödedi? 6. Çekle mi yoksa nakit olarak mı ödeme yapıldı? 7. Eğer benzin veya yanıcı bir sıvı kullanılmışsa nereden alındı? 8. Ne kadar alındı ve kullanıldı? 58 9. Yangın çıkarmada veya tespiti engellemek için bir patlamaya sebep olmak için özel bir teknik kullanıldı mı? 1.5.6. Mülk Sahibi ve Kiracı İle Görüşme Mülk sahibi veya kiracı ile görüşme, yangın hakkında geçmiş bilgisi elde edildikten ve daha önce listelenen kişilerle görüştükten sonra yapılmalıdır (Charles et al., 1996). 1.5.6.1. Mülk sahibi veya kiracı görüşmede sorulacak sorular (Charles et al., 1996; O'Connor, 2000) 2. Tam adınız nedir? 3. Doğum tarihiniz nedir? 4. Şu anki adresiniz nedir? 5. Şu anki telefon numaranız nedir? 6. Tek başına mı sahipsiniz? Eğer ortaksanız, diğer ortak kim? 7. Evli misiniz? 8. Eşinizin adı nedir? 9. Eşinizin adı tapuda yer alıyor mu? 10. Eşinizin adı sigorta poliçesinde yer alıyor mu? 11. Çocuğunuz var mı? 12. Çocuklarınızın adları ve yaşları nedir? 13. Evcil hayvanınız var mı? Yangında evcil hayvanlarınız yaralandı mı? 14. ___adresindeki mülkiyet ne zamandır size ait? (Hafta / ay / yıl) 15. Siz ve eşiniz bu evde mi yaşıyordunuz? 16. Yangın zamanında neredeydiniz? 17. Yangını ilk ne zaman duydunuz? 18. Size kim söyledi? 19. Geçen yıl sigortanızın içeriğini genişlettiniz mi? 20. Eğer genişlettiyseniz neden ve kimin teklifiyle yaptınız? 21. Bu mülk için hiç sigorta iptal bildirisi aldınız mı? 22. Binanın yağmurlama sisteminin veya hırsız alarmı sisteminin açık ve çalışır durumda olup olmadığı konusunda bilginiz var mı? 23. Binaya giriş izni veya anahtarlar başka kimlerde var? 59 24. Binayı en son terk eden kişi kimdi? 25. Evden çıktığınızda kapıyı siz mi kilitlediniz? 26. Evi satın aldıktan sonra kilitleri değiştirdiniz mi? 27. İtfaiye geldiğinde içeri zorla giriş işareti var mıydı? 28. Son zamanlarda herhangi bir elektrik sorununuz oldu mu? 29. Son zamanlarda herhangi bir ısıtma / şömine sorununuz oldu mu? 30. Son zamanda herhangi bir TV sorununuz oldu mu? 31. Siz ya da eşiniz sigara içiyor musunuz? 32. Evden çıkmadan önce sigara içiyor muydunuz? 33. Evden ayrılmadan önce misafir geldi mi? 34. Yangın çıkarma amacı taşıyabilecek herhangi bir düşmanınız var mı? 35. Yangının nasıl başladığını kesin olarak biliyor musunuz? 36. Yangının nasıl başladığı konusunda herhangi bir fikriniz var mı? 37. Yangını siz mi çıkarttınız veya çıkarılmasına sebep oldunuz? 38. Yangını kimin çıkardığını biliyor musunuz? 39. Binada herhangi bir yanıcı madde depolanmış mıydı? 40. Bu binada ya da başka bir binada yangın geçirdiniz mi? 41. Daha önceleri herhangi bir sigorta talebinde bulundunuz mu? 42. Eğer bulundunuz ise hangi şirket, ne zaman ve nerede? 43. Evi satılığa çıkardınız mı ya da evi satacak mıydınız? 44. Son zamanlarda ev hakkında herhangi bir keşif yapıldı mı? Eğer yapıldıysa, hangi değere ve niçin? 45. Son zamanlarda evde herhangi bir tadilat yaptınız mı? Yaptıysanız, tam olarak ne yaptınız? 46. Evin kaça satın aldınız? 47. Evi kimden satın aldınız?Hangi tarihte? 48. Evi nasıl finanse ettiniz? 49. Aylık ödemeler ne kadar? Hala cari mi yoksa ödenmemiş borç var mı? 50. Başka kredi ya da borcunuz var mı? 51. Bu poliçe dışında başka sigorta var mı? 52. Yangından önce elde olan eşya listesinin değeri neydi? 53. Bu değeri belgeleyebilir misiniz? 54. Yangından önce herhangi bir eşya binadan dışarı çıkarıldı mı? 55. Eğer çıkarıldıysa kim tarafından ve ne amaçla çıkarıldı? 56. Nereye ve neden götürüldü? 60 57. Yangından sonra herhangi bir eşya binadan çıkarıldı mı? 58. Eğer çıkarıldıysa kim tarafından ve ne amaçla çıkarıldı? 59. Çıkarılan eşyalar ve değerleri nelerdir? 60. Yangından sonra hırsızlığa işaret edecek şekilde herhangi bir şeyin eksik olduğunu fark ettiniz mi? 61. Evi yeniden inşa etmeyi planlıyor musunuz? 62. Bize soruşturmada yardımcı olabilecek herhangi bir şey aklınıza geliyor mu? 63. Size ya da mülkiyetinize karşı herhangi bir ipotek ya da mahkeme kararı var mıydı? 64. Mülkiyetle ilgili herhangi bir sağlık, sıhhi hizmet, imar ya da bina ihlali var mı? 65. Eğer mülkiyet bir iş yeri ise, günlük ya da haftalık iş geliri (net) ne kadar? 66. Kayda geçen bu ifadedeki sizin yaptığınız tüm ifadeler doğru ve tam mı? 67. Lütfen adınızı bir kez daha söyleyin. Bu ifadenin kayda geçtiğinin ve bu kaydetmeye izin verdiğinizin farkında mısınız? 1.6. Olay Yerinin Muhafazası ve Yaşanan Sorunlar Genellikle bir yangın olayına ilk olarak mıntıka karakol ekipleri gelirler ve olay yerini en geniş şekliyle koruma altına almaları gerekir. İtfaiye, yangın yerine geldikten sonra söndürme işlemi yapılır. Yangının itfaiye tarafından söndürülmesini müteakiben olay yeri kolluğa teslim edilir. Yangın yerinde itfaiye yangın raporu hazırlamak için incelemelerini yaparken, kollukta kayıt ve dokümantasyon işlemlerini yapar, eğer kolluk kundaklamadan şüpheleniyorsa hızlandırıcı kullanılıp kullanılmadığının tespiti için yangın yerinden numuneler alıp laboratuara gönderir. Ayrıca, diğer yangın nedenleri ile ilgili delilleri de kayıt altına alır, mesela elektrik kontağından şüpheleniliyorsa yangın yerinde özellikle yangının başlangıç noktasına yakın yerlerde elektrik tesisatında boncuklaşma ve vişne rengi görünümü aranır ve bahse konu yerlerden numuneler alınarak laboratuara gönderilir ve tüm bulgular soruşturma ve kovuşturma sürecinde kullanılmak üzere kayıt altına alınır. Delillerin muhafazası, normal şartlarda suç sayılan olayın meydana geldiği andan itibaren başlar. Olay yerinin açık veya kapalı saha oluşu, hava durumu, delillerin kimyasal ve fiziksel özellikleri göz önünde bulundurularak gerekli koruyucu tedbirler alınır. Olay yerinde kalması zaruri görülen deliller, soruşturma veya inceleme sonuçlanıncaya kadar görevlendirilecek nöbetçilerce korunmalıdır. Ancak, maalesef 61 ülkemizde yangın olay yerinin muhafazasında birtakım problemler yaşanmaktadır. Bunları sıralayacak olursak; 1. Yangın yeri öncelikle yangını söndüren itfaiyecilerin delilleri bozmasından, söndürme yaparken istemeyerekte olsa delilleri karartmalarından korunmalıdır, bu konuda modern söndürme cihaz ve tekniklerini kullanmalı ve eğitimlerde yangın yerinde söndürme yaparken delilleri nasıl korurum konusuna özel yer verilmelidir. 2. Yangın yeri gereksiz kalabalıktan, şüphelilerden ve yakınlarından da korunmalıdır. 3. Yangın yeri, basın mensuplarının olumsuz etkilerinden de korunmalıdır. 4. Yangın yeri, lüzumsuz, görevi olmayan kolluk mensuplarının olumsuz etkilerinden de korunmalıdır. 5. Yangın yeri ayrıca, mağdur ve mağdur yakınlarının aceleci tavırlarından ve bir an önce molozları kaldırıp, binayı tamir ve badana işlerine başlamak ve bu vesile ile delilleri bozmalarından da korunmalıdır. Eğer gerekiyorsa, kovuşturma sürecindeki itirazlar sonrası keşif, bilirkişi incelemeleri ve sigorta eksperlerinin incelemeleri için yangın yeri belli bir süre koruma altına alınmalıdır. Koruma görevlisi, sadece izinli kişilerin girmesine izin vermeli, bütün giren insanların bir deftere kaydedilmesini sağlamalıdır. Koruma görevlisi, doğrudan ilgisi olmayan personelin içeri girmesine, ilgisiz kişiler tarafından hiç bir şeyin yerinin değiştirilmesine izin vermemelidir. 1.7. Yangın Yerlerine Göre Yangın Çeşitleri 1.7.1. Kapalı Alan/Ev/İşyeri Yangınları Bundan önceki bölümlerde genel olarak kapalı alan/ev/işyeri yangınları üzerinde durulduğundan burada ayrıca bahsedilmeyecektir. 1.7.2. Sanayi Yangınları Ve Tehlikeli Maddeler ( De Haan, 2007). 62 Birçok yangının başlangıcı tehlikeli kimyasal maddelerden kaynaklanır. Bu maddeler yangını başlatmakla kalmamakta, yangının büyümesine hatta etrafa zehirli gazlar saçılmasına neden olmaktadır. Tehlikeli gazlar genellikle sanayi bölgesinde ( fabrikalarda, otomobil sanayi, laboratuar, hastane, gübre üretimi tesislerinde) bulunur. Bu gazlar tehlikeli sayılmalı çünkü bu gazların yapılarında her zaman için yangın tehlikesi vardır. Etrafa yayılmayan gazlar bile depolandığında yangının yanında patlayabilir. Bilinen bazı yanıcı gazlar aşağıda tanımlanacaktır. 1.7.2.1. Gazlar ( De Haan, 2007) 1.7.2.1.1. Likit Petrol Gazı (Lpg) Ve Doğalgaz (Cng) (İnce, 2006) LPG (Liqufied Petroleum Gase: Sıvılaştırılmış Petrol Gazı); Petrolün damıtılması ve parçalanması esnasında elde edilen ve sonradan basınç altında sıvılaştırılan başlıca propan, bütan ve bunların izomerleri gibi hidrokarbonlar veya bunların karışımıdır. LPG sıvı halde sudan yaklaşık iki kat hafif, gaz halde havadan iki kat ağırdır. Gaz kaçağı olduğunda alta çöker. Aşağıdan süpürülerek tahliye edilmelidir. Bir litre LPG gaza dönüştüğünde ~300 litre yer kaplar. Isıl değeri 23600 kcal/m3 dür, ~% 90 verimle yakılabilir, ~24 kat hava ile yanar. Tutuşma sıcaklığı 530 oC dır. Alt Patlama Sınırı (LEL): % 2,1 Üst Patlama Sınırı (UEL): % 9,6 dır. Doğalgaz (CNG: Compressed Natural Gase: Sıkıştırılmış Doğal Gaz); Petrolün oluşumuna benzer şekilde; Yeryüzünün alt katmanlarındaki organik maddelerin zamanla bakterileşmesi, kerojen ve ısıl ayrışması sonucu oluşan, çoğunluğu metan (CH4) olmak üzere, Etan (C2H6) ve çeşitleri hidrokarbonlardan oluşan yanıcı bir gaz karışımıdır. Doğalgaz yeraltından doğal olarak çıkar. Basınç altında borularla taşınır. Ayrıca deniz yolu ile nakil için –160 oC sıcaklıkta sıvılaştırılır. Türkiye’de kullanılan Doğalgazın bileşimi % 90 Metan, % 5 Etan ve % 5 de diğer gazlar şeklindedir. Çoğunluğunu Metan gazı oluşturduğu için tamamen Metan gibi davranır. Renksiz ve kokusuzdur. Bir kaçak olduğunda % 1 lik konsantrasyonunun fark edilebilebileceği şekilde içine pis koku veren Tetra Hidro Teofen katılır. Doğalgaz havadan yaklaşık iki kat daha hafiftir. Gaz kaçağı olduğunda yukarı yükselir. Yukarıdan süpürülerek tahliye edilmelidir. Bir litre doğalgaz gaza dönüştüğünde ~600 litre yer kaplar. Isıl değeri 8250 kcal/m3 dür. ~10 kat hava ile yanar. Tutuşma sıcaklığı 704 oC dır. Alt Patlama Sınırı (LEL): % 5 Üst Patlama Sınırı (UEL): % 15 dir. 63 Gazlar özellikle kapalı hacimlerde birçok açıdan risk oluştururlar. Bunların başında ortamda biriktiklerinde O2 in oranını azaltarak boğularak ölüme neden olmaları gelir. LPG kaçağı tabandan itibaren, Doğalgaz kaçağı tavandan itibaren birikerek Oksijenin oranını azaltacaktır. İnsanın soluyabileceği alt sınır olan % 17 nin altına inildiğinde hayati tehlike söz konusu olur. LPG yaklaşık 24 kat, Doğalgaz 10 kat hava tüketerek yanar. Dolayısıyla kapalı hacimlerde kısa süre sonra Oksijen tehlikeli seviyeye düşer. Banyo gibi küçük hacimlerde bu hız daha fazladır. Bu nedenle bu gaz yakıtların yakıldıkları yerlerde mutlaka sürekli temiz hava girişi sağlanılmalıdır. Doğalgaz sistemleri için menfez mutlak şart olarak istenmektedir. Halbuki yaklaşık 2,5 kat daha fazla Oksijen tüketen LPG için bilgi ve önlem boşluğu vardır. LPG’li şofben kullanılan banyolar ve LPG’li katalitik soba kullanılan odalar tehlike altındadır. Yanmakta olan gaz patlamaz. Kapalı hacimde bütün yanıcı gazlar alt ve üst patlama sınırları arasındaki oran kadar biriktiğinde en ufak bir kıvılcımla ~10 bar lık bir basınçla patlarlar. Basınç; yanma tepkimesinden çıkan ürünlerin girenlerden fazla olması ve ortam sıcaklığından 600 – 700 oC sıcaklığa ani olarak çıkmaları sebebi ile oluşmaktadır. Buna kimyasal patlama denir. LPG patlaması diye duyulan olayların büyük çoğunluğu bu patlamadır. Tüp parçalanması az görülür. Yemeğin taşması ile sönen ocaktan sızan gazın yeterli miktarda biriktiğinde tekrar yakılmak için çakılan çakmakla patlaması sık karşılaşılan bir durumdur. Ayrıca mutfak tipi tüplerin kauçuk hortumları TS 2179 a göre 3 yıldan fazla kullanılmaması gerektiği halde ne satıcılar tarafından ve ne de tüketiciler tarafından bilinmemektedir. Hortumlar sertleşip yarılmakta ve sızan gaz felaketlere sebep olmaktadır. Gazlar basınçlı kaplarda taşınır. Basınçlı kabın iç basıncı çeperin dayanabileceği basıncı aştığında en zayıf yerinden yarılıp, karşı istikamete fırlayacak şekilde patlar. Buna fiziksel patlama denir. İçinde yanıcı gaz olsun olmasın bütün tüplerde fiziksel patlama tehlikesi vardır. Çoğu tüplerde emniyet valfi vardır. Basınç arttığında valf açılır ve gaz boşalır. Bu taktirde yukarıda anlatılan Oksijen oranını azaltma ve kimyasal patlama tehlikelerine sebebiyet verebilir. Piknik tüplerinde ise emniyet valfi olmadığından sıcaklığın artışı ile fiziksel patlama kaçınılmazdır. Sıvılaştırılmış gaz bulunan tüplerde sıvı miktarı ne kadar fazla ise patlama riski o kadar azdır. Bu nedenle boş tüp dolu tüpten daha tehlikelidir. Tüpler direkt Güneş ışığına maruz bırakılmamalı, aşırı sıcak ortamda tutulmamalıdır. Piknik tüplerinin üzerine çapı büyük kazan konulmamalıdır. 64 1.7.2.1.2. Asetilen (C2H2); Yanıcı bir gaz olup kaynak işlerinde kullanılır. Isıya yaklaştırıldığında tehlikelidir. Ancak saf asetilen belli bir ısı ve baskıda patlar. Bununla birlikte sadece havada yandığı zaman bile tehlikeli olabilir, çünkü dışarıya çok aşırı ısı verir. 1.7.2.1.3. Etilen (C2H4); Renksiz hoş kokulu bir gaz olup her an yanıp patlayabilir. Oksitleyici maddelerle kolaylıkla reaksiyon gösterebilir. Silindirlere konulduğunda ısıyla ya da ani şoklarda patladığı bilinir. 1.7.2.1.4. Metan (CH4); Renksiz, kokusuz gazdır. Yeraltındaki organik çöplerden ayrılıp elde edilir. Ana kullanımı, doğalgaz olarak ısıtmada ve jeneratörleri çalıştırmada kullanılır. Hava ile hemen yanar ve ısıtıldığı zaman patlar. Bugün petrol santralleriyle birlikte yeraltından elde edilmesi sık kullanılır ve ayrıca tarım bitkilerinden mayalanma yoluyla biyogaz olarak da elde edilir. Sanayide kullanılır. Sülfürle karıştırılıp yapıştırma veya delik kapama özelliğine sahiptir. Çöplükten ve çölden çıkarılan lağım ve svamp metanı sülfür ( özellikle hidrojen sülfit ) içerdiğinden çok güçlü bir kokuya sahiptir. 1.7.2.1.5. Etan (C2H6); Bu renksiz ve kokusuz gaz çok iyi bilinen doğal gaz özelliğine sahiptir. 1.7.2.1.6. Propan (C3H8); Bu gaz çok bilinen ve kullanılan hidrokarbon gazı olup çok yanıcı olduğundan endüstride, pişirmede, ısınmada vb. yerlerde kullanılır. Yangınlarda bu gaz tehlikeli biçimde patlar. 1.7.2.1.7. Bütan (C4H10); Bu renksiz gaz sıkça petrol karışımından elde edilir ve ısınmada, pişirmede, endüstride kullanılır. Çok fazla yanıcıdır. 1.7.2.1.8. Hidrojen (H2); Bu kokusuz ve renksiz gaz ilaç yapımı, endüstride, kimyasallarda kullanılır. Herhangi bir şeyle birleşebilir. Pil şarj etme ve elektro kaplamayı kapsayarak birçok süreçte ürün olarak kullanılır. Yanabilirliği ve patlama limitinden dolayı çok tehlikeli bir patlayıcı gaz olarak bilinir. 1.7.2.1.9. Amonyak (NH3); Keskin kokulu, renksiz gaz olup çokça gübre ve dondurucu olarak endüstri bitkilerinde kullanılır. Su ile karıştırıldığında ağza, gözün sümüksü kısmına 65 ve solunum yoluna zarar veren bir yakıcı amonyum hidroksit şekline dönüşerek çok zehirli olur. 1.7.2.1.10. Oksijen (O2); Yanıcı ve zehirli olmamasına rağmen oksijen tanklarında saklanılan bu gaz yangına sebebiyet verebilir. Endüstri işlerinde sıkıştırılmış gaz ya da çok soğutup sıvı halinde tutulabilir. Çoğu sıradan karışımlar sıvı oksijene maruz kaldığında, oksitlenmeye başlayabilir ve gerçek bir patlama olur. Hatta yanıcı olarak düşünülmeyen sentetik kumaş ve polimer gibi maddeler sıvı oksijene maruz kaldığında tehlikeli olur. 1.7.2.1.11. Etilen Oksit; Teknik olarak yanıcı bir sıvıdır. Fakat kaynama derecesinde (11°C) genellikle gaz halini alır ve suda eriyebilir. Suyla karıştırıldığında yanıcı bir hal alır. Saf demir oksitleri, alüminyum veya sodyum, kalsiyum, potasyum gibi alkali metallerle ile temas halinde hemen yanar. 1.7.2.2. Sıvılar; İtfaiyecileri çok düşündüren birçok tehlikeli sıvılar gazlardan daha çok bulunur. Çünkü değişik derecelerde patlarlar ve yangına sebep olurlar. Hemen hemen bütün petrolden çıkarılan sıvılar, yanıcı olmalarından dolayı itfaiyecilerin tehlikeli maddeler kategorisine girerler. Bazı halleri hariç bütün sıvılar şeffaf renksiz olup değişik hal ve formlarda bulunurlar. Bazıları karakteristik kokuya sahiptir (De Haan, 2007). 1.7.2.2.1. Metil Alkol; Şeffaf kokusuz bir sıvı olup kimyasalları elde etmede kullanılır. İlaç plastik, boya, inceltici, yapıştırıcı bunlara dâhildir. Araba ve gemi motorlarının performansını artıran bir yakıt olarak kullanılır. Düşük tutuşma noktası ve geniş oranda yanma limiti vardır ve havaya yakın olan koruma tansiyonu onu tehlikeli sıvı yapmaktadır. Çünkü yanarken karbon kalıntıları bırakmaz ve onun kıvılcımı nerdeyse şeffaf ve mavi renktedir. Şiddetli şekilde yanabilir ve normal kıvılcım üreten diğer karışımların üzerinde kıvılcımların etkisi olana kadar görünmezler. Formaldehit haline dönüşürler ve yüksek oranda zehirli madde olurlar. 1.7.2.2.2. Etil Alkol; İçecek olarak bilinmesine rağmen Ethanol veya tahıl alkolü olarak da bilinen bu sıvı laboratuarlar hariç saf halde bulunmaz. Bu sıvı da şeffaf mavi renkte yanar ve az duman çıkarır. 66 1.7.2.2.3. Aseton; Çok bilinen çözücü bir sıvı olup endüstride plastik, yağ, boya, cila gibi yerlerde kullanılır. Gizli uyuşturucu laboratuarında kullanılır. Renksizdir, sulandırıldığında nane gibi kokar ve sarı renkte yanar. 1.7.2.2.4. Etil Eter; Dietil eter olarak da bilinir. İlaç yapımında çözücü olarak ve gizli ilaç laboratuarlarında çok yaygınca kullanılır. Ayrıca yaygın olarak çözücü olarak yağlı, kireçli, plastik işlerde kullanılır. Son derece değişkenliğinden dolayı çok yüksek derecede yanar ve düşük tutuşma derecesi vardır. Taze sıvı halinde çok tehlikelidir. Zaman geçtikçe tutuşmaz. 1.7.2.2.5. Metil Etil Keton (MEK); Bütan ismi altında da bilinen madde boya, silme (kaybetme), yapıştırıcı ve genel çözücü işlerinde kullanılır. Gizli laboratuarda orta derece solvent olarak bulunur. Aseton ile birlikte aynı fiziksel ve yanıcı özelliklerde bulunur. 1.7.2.2.6. Karbon Disülfit; Endüstrilerde, çözücü olarak çok yaygın şekilde kullanılır. Isıya, ateşe, aleve, kıvılcıma ve hatta sürtünmeye karşı çok tehlikelidir. 1.7.2.3. Aromatikler; Benzen plastik, vaks, kauçuk üretim sanayinde çok yaygınca kullanılır ve bilinir. Toluene ve ksilen ayrıca solvent olarak boyalarda, resimlerde ve petrol ürünlerinde bulunabilir. Bu maddeler patlayıcı yapımında ve yüksek performanslı uçak yakıtlarında kullanılır (De Haan, 2007). 1.7.2.4. Bilerek Yapılan Karışımlar ( De Haan, 2007) En çok bilinen yangın çıkartıcı maddeler basit mekanik karışımı genellikle yakıtlar ve oksitleyicidirler. Katalizör ile dokunulduğunda ve birleştiği zaman reaksiyonları artar. Bu karışımlar aşağıda belirtilmiştir. 1.7.2.4.1. Siyah Toz; Bir patlayıcı olarak, silahlarda, bombalarda, havai fişeklerde kullanılır. Karabarut veya silah barutu potasyum nitrat, kömür ve sülfür karışımıdır. Kuru olduğu zaman bir kıvılcım ya da alev ile hemen ateşlenir. Havadan hemen nem alarak özelliğini kaybedebilir. 67 1.7.2.4.2. Patlayıcı Toz; Potasyum perklorat veya baryum nitrat gibi güçlü oksitleyicilerle birlikte magnezyum, alüminyum tozu gibi oksitlenebilir metal karışımlar ani tutuşmalarda çok miktarda sıcak kıvılcım üretirler. Küçük bir enerji ile kıvılcım, ısı ya da çakmakla hemen tutuşurlar. 1.7.2.4.3. Kibritler; Tek başına pek tehlikeli değildir fakat bunun yanında bu başlar birleştirilip çakıldığı zaman tehlikeli bir silah halini alabilir. Güvenli kibritler sülfür, oksitleyici, değişik yapıştırıcılar, organik olmayan dolgularla yapılır. Kıvılcım veya parlaklık olup tutuştuğunda kayda değer bir ısı üretirler ve kibrit kafalarının ateşli silah olarak anında kullanılmasını sağlayacak kadar yeterli ısıyı meydana getirmektedir. Böyle kibritler bir yerde toplanmış kırmızı fosfor ve toz camlar içeren bir yerle sürtünmeyle tutuşurlar. 1.7.2.4.4. Termit; Alimünyum tozu ve demir oksit termit karışımıdır. Çok yüksek derece ve tansiyonda yanar ve etrafa erimiş metal saçar. Genellikle magnezyum çubuğu ile ateşlenir. Bir ateş aldığı zaman da çok zor söndürülür, çünkü kendi kendine oksijen üretir. 1.7.2.5. Oksitleyici Tuzlar (De Haan, 2007); Bütün klorat veya perklorat içeren maddeler tehlikeli maddeler olarak kabul edilir. Bu ürünler herhangi bir oksijenli maddeyle birleştiği zaman parçalanır ve etrafa ciddi bir zarar verir. Genelde nitrojen içeren bütün bileşikler belli bir ölçüde istikrarlı değildir ve hatta nitratlar çok aktif oksitleyici olduğundan daha istikrarsızdırlar. Sodyum nitrat gibi bazı inorganik nitratlar dinamitlerde ve dinamitli patlamalarda daha pahalı olan patlayıcılar yerine kullanılır. Amonyum nitratın saf hali ısıtıldığında patlamasına rağmen herhangi bir organik madde ile karıştırıldığında yakıt olarak kullanılır. 1.7.2.6. Fosfor; Fosfor, metal gibi beyaz ya da kırmızı olmak üzere iki ayrı halde görülür. Beyaz olanı hava ile temasta patlayarak hemen yanar olarak bilinir ve bu yüzden suyun altında veya petrol damıtma yerinde depolanır. Beyaz fosfor güneş ışığına maruz bırakıldığında kristalleşerek daha dayanıklı olan kırmızı fosfor halini alır. Havada yanmaz. Kibritler ve güvenlik fişeğini kapsayarak sürtünmeyle tutuşan ateşleyici araç olarak kullanılır. 68 1.7.2.7. Magnezyum; En yüksek sıcaklığı olan madde düşünüldüğünde bu genellikle magnezyumdur. Ancak büyük miktarlarda ve küçük yüzeylerde hemen yanmaz. Magnezyum tozu veya şeritleri ancak kibritle yanar. 1.7.3. Doğal Alan Yangınları (Orman Yangınları, Anız Yangınları) Doğal alanda çim, çalılık ve keresteyle kaplanmış alanlarda çıkan yangınlara doğal alan yangınları denir. Tahrip gücünün fazlalığı ve kapladığı alanın korkutuculuğuna rağmen bu yangınlar da diğer yangınlar gibi uygun yakıt ve küçük, odaklanmış bir tutuşturucu kaynağıyla başlarlar. Bazı yönlerden doğal alan yangınlarının araştırılması yapı yangınlarının araştırılmasından daha kolaydır. Çünkü müdahil olan yakıt genellikle ortamda var olan bitki örtüsü kaynaklıdır ve bununla sınırlıdır. Bu yangınlar yıldırım gibi doğal kaynaktan, atılan bir kibrit çöpü veya bozuk bir aletten çıkan kıvılcım gibi sınırlı ısı kaynaklarıyla başlar. Eğer ısı kaynağı yerinden alınmamışsa, her bir yangının ısı kaynağı olduğu için, ısı kaynağının bazı delilleri olay yerinde kalır (De Haan, 2007). Yapı yangınlarının aksine rüzgar, hava, bölge gibi çeşitli çevresel etmenlerden dolayı etkilenen doğal alan yangının hareket tarzını takip etme karışıklığı bulunmaktadır. Çoğu doğal alan yangının geniş ölçekte olması büyük yangın söndürme faaliyetlerine sebebiyet vermekte, bu da hassas delillerin bozulmasına ve zarar görmesine neden olmaktadır. Yangından dolayı araştırmacılar için araştırma alanı günlerce ulaşılmaz kalmakta ki bu süre içinde deliller bileşenlerine ayrılabilir daha fazlası değerlerini kaybedebilirler. Bütün yangın araştırmacıları doğru ve sistematik araştırmaya ve delillerin analitik değerlendirilmesine ihtiyaç duyarlar. Şüpheli yangın merkezinin bulunması istisna değildir. Yakıtı, yangın davranışını, çevresel faktörleri anlayan araştırmacı, doğal alan yangınlarındaki yangın modellerinin ince ve hassas belirtileri hakkında daha iyi yorum yapacak konumdadır ve bundan dolayı hangi yangın tipi olursa olsun yangının nedeni ve merkezini iyi tanımlayabilecektir (De Haan, 2007). Doğal alan yangınlarına örnek olarak orman, anız, yabani ot, çimen, tarla ürünü, çalı ve benzeri bitki yangınları verilebilir. Doğal alan yangınının başlangıcında yanma genellikle hızlı ve süreklidir. Doğal alan yangınının davranışını belirleyen çok sayıda faktör vardır, ama bunların en önemli üç tanesi yakıt, hava ve topografyadır. Bir yangının nasıl ilerleyeceğinin belirlenmesinde bunlardan herhangi biri baskın olabilir, ama yangın davranışını asıl yönlendiren bu üçünün birleşimidir (İ.B.B., 2006) 69 Yakıt; Yakıtlar sınıflandırılırken yanma özellikleri birbirine benzeyenler aynı grupta toplanır. Buna göre toprak örtüsü yakıtları (ayrışan küçük dallar, yapraklar ve iğne yapraklar), yüzey yakıtları (çimen, çalı, düşmüş kütükler, büyük dallar vb.) ve tepe yakıtları (daha çabuk yanabilen asılı ve dik yakıtlar ) olmak üzere üçe ayrılır. Hava; Havanın tüm özellikleri doğal alan yangınının davranışını az çok etkiler. Doğal alan yangınının davranışını etkileyen hava faktörlerinin bazılarını rüzgar, sıcaklık, bağıl nem ve çökelme olarak sayabiliriz. Topografya; Topografya çevrenin şeklini belirtir ve yangın davranışı üzerinde belirli bir etkisi vardır. Eğimin dikliği yayılmanın hızını ve yönünü belirler. Yangın genellikle yokuş yukarı yönde, yokuş aşağı yöne göre daha hızlı ilerler ve eğim ne kadar dikse, ilerleme o kadar hızlı olur. 1.7.3.1. Doğa Yangınının Bölümleri Bir doğa yangınının tipik bölümleri aşağıda görülmektedir. Tüm doğa yangınlarında bu bölümlerin en az iki tanesi bulunur. Baş: Baş kısmı, doğa yangınının ilerlediği ya da hızla yayıldığı bölümdür. Bu kısım genellikle yangının rüzgârın estiği yönün ters tarafında bulunur. Burada yangın yoğundur ve genelde en fazla hasarı burası alır. Çoğu zaman, yangını kontrol etmenin yolu baş bölümünü kontrol altına almak ve yeni bir başın oluşumunu engellemektir. Parmak: Parmaklar ana yangından çıkan dar, uzun uzantılardır. Genellikle yer yer hafif ve ağır yakıtların bulunduğu bölgelerdeki yangınlarda oluşur. Hafif yakıt ağır yakıttan daha hızlı yanar bu da parmakları meydana getirir. Kontrol edilmezse bu parmaklar baş haline gelir. Geri: Doğa yangının geri ya da topuk kısmı başın karşı tarafıdır. Geri kısım yavaş ve sessiz yanar ve kolay kontrol edilir. Çoğu zaman, geri kısım yokuş aşağı ya da rüzgara karşı yanar. Yanlar: Yanlar doğa yangınının kenarlarıdır. Sağ ve sol yan, baş kısmı geri kısımdan ayırır. Parmaklar yanlardan uzadığı için, buraların kontrolü çok önemlidir. Rüzgâr yönündeki kayma yan bölümü baş haline getirebilir. Çevre: Yangının çevresi terimi yangının sınırını ifade eder. Yanmakta olan ya da yanmış bölgenin dış kenarının toplam uzunluğudur. Yangın söndürülünceye dek çevresi sürekli değişir. 70 Yangın Noktası: Pırlayan kıvılcım ya da korların ana yangının dışına düşmesiyle oluşan yangın. Yangın noktaları ana yangında çalışan personel (ve ekipman) için tehlike oluşturur, çünkü bu kişiler iki yangının arasında kalabilir. Yangın noktaları hemen söndürülmelidir, yoksa yeni başlar oluşturur ve yangını büyütürler. 1.7.3.2. Doğal Alan Yangınlarının Davranışı Hemen hemen bütün doğal alan ve kır yangınları kibrit, sigara, elektrik kıvılcımı, sıcak kül ve köz, yıldırım gibi etrafında kolaylıkla tutuşabilecek yakıtlar olan küçük ateş kaynaklarıyla başlarlar. Küçük yangın kendine yakıt kaynağını bulur. Onun büyüklüğü ve hareket kabiliyeti yakıtın elverişliliğine, rüzgârın yönü ve kuvvetine, çevrenin eğimine bağlıdır. Dış bir rüzgâr olmadıkça yüzeye benzer şekilde dağılmış olan yakıtın olduğu yerde küçük bir yangın yakıtın olduğu yöne doğru yavaşça gelişir. Yangın tarafından üretilen sıcak gazlar yangının merkezinde yükselir ve yerden havaya bütün yönlere doğru yayılır. Yangın daha sonra çevredeki yakıtla beslenir. Fakat sonuç olarak yangının büyüklük oranı sınırlıdır. Eğer küçük yangın ve yakıtlar aynı şekilde bir eğimde bulunmuş olsaydılar yayılma eğimin tabanından yukarı doğru olacak ve daha sonra yangının yayılması daha fazla yakıt ve oluşan sıcak gazların etkisiyle de yukarıya doğru ilerlemesi devam edecektir. Yangın eğimden yukarı doğru daha hızlı ilerler ve yakıtı izleyerek bu yönde hareket eder. Bu yangına yön verir ve alevler daha fazla yakıt buldukça enerji de gelişir bundan dolayı bir zincir reaksiyon içinde gelişim sürdürülür. Bazı yangın alevlerin merkezinden eğimden aşağıya doğru ilerlemesine rağmen baskın olanı yukarı olan ilerlemedir. Büyük bir doğal alan yangınında bu etki büyüktür ve güçlü bir rüzgar yangının kendisi tarafından oluşturulur. Tam olarak gelişmiş olan bir yangın önündeki tüm yakıtları tüketen sıcaklıktaki gaz ve alev fırtınası haline gelebilir. Yangın bu dinamiklerin sonucu olarak sadece eğimden yukarı doğru yayılmaz, aşağı doğru da yayılır. Eğer yeterli ve uygun yakıt mevcut ise kor halindeki maddeler, düşen ağaç gövdeleri, yuvarlanan ve yanan enkazlar da eğimden aşağı düşerek ikincil yangını başlatabilirler. Bazen de gerçek yangından daha uzak bir mesafede de bu yangın oluşabilir (De Haan, 2007). 71 1.7.3.3. Merkezin Belirlenmesi (De Haan, 2007) Doğal alan yangın araştırmacısının temel öncülü yapı yangını araştırmacısınınkiyle aynıdır. Önce merkez alanının belirlenmesi, daha sonra ne tür yakıtın bulunduğu ve ne tür tutuşturucu kaynağının olduğunu ortaya konmasıdır. Merkez alanının belirlenmesi genel olarak olay yerindeki yangının ilerleme yönündeki belirtilerinin araştırılmasıyla yürütülür. Yangının dış davranışının karmaşıklığı ile hava, bölge ve dış aksiyonların olay yerinde çok değişimlere neden olduğundan dolayı sabit olarak yerinde duran belirtiler aramak yerine baskın model belirtileri aranmalıdır. Yüzlerce ve binlerce kilometrekarelik yanmış ağaç ve kerestelerin olduğu bir yangında birkaç kilometrekarelik küçük bir merkez alanını bulmak göz korkutucu bir görev olabilir. Hemen hemen bütün doğal alan yangınları genişlemesinin erken safhalarında kampçı, manzara seyreden, dağcı, orman bekçisi, pilot veya itfaiye gibi kimseler tarafından gözetlenir. Daha sonraki araştırma yangının ne kadar yayıldığına bakmadan tanıkların işaret ettiği ilk yanmanın olduğu genel yerler ile sınırlandırılmalıdır. Olay yerinde var olan ilk itfaiyecilere yangının çapı ve yerleşkesi, rüzgar ve havaya gelinceye kadar sorular sorulmalıdır. Yangın önleme kuruluşları genelde nerede yangın çıkacağının farkındadırlar. Böyle alanlara koruma için şerit, bariyerler hatta kendi aparatlarını koyarak uyarıda bulunmuş olabilirler. Kızıl ötesi fotoğrafçılık ya da uçaklardan alınan video görüntüleri doğal alan yangınlarını haritalamada ve yangın bölgesindeki tehlikeli alanların tespit edilmesinde kullanılabilir. Eğer bunlar aralıklı zaman dilimlerinde çekilirse, yangının ilerlemesi bu görüntüler sayesinde takip edilebilir. Yeryüzü kaynaklı uydulardan alınan görüntüler termal görüntüler gibi duman yönünü gösterir. 1.7.3.4. Yangına Müdahale (İ.B.B., 2006) Doğal alan yangınlarına müdahalede kullanılan yöntemler çevre kontrolüne dayanır. Kontrol çizgisi yangının yanan kenarında, buraya yakın ya da buradan oldukça uzak olabilir; Hedef, yangını tamamen çevreleyen ve içindeki yakıtın zararsız hale getirildiği yangın önleme şeritleri oluşturmaktır. Doğrudan ve dolaylı yaklaşım doğa yangınlarına müdahalede kullanılan iki temel yöntemdir. Doğrudan yaklaşımda direkt olarak alevlere karşı hareket edilir. Dolaylı yaklaşım ise ilerleyen yangının gelişimini durdurmak için yangına çeşitli uzaklıklardan uygulanır. Bu 72 yöntem genellikle "çok sıcak", "çok hızlı" ya da "çok büyük" yangınlarda kullanılır. Doğal alan yangını sürekli değiştiği için, bir yöntemle başlayıp diğerine geçmek mümkündür. Doğal alan yangınları ile mücadele çok tehlikeli bir görevdir. Bu yangınların kontrolü sırasında birçok itfaiyeci ölmüş ya da ciddi şekilde yaralanmıştır. 1.7.3.5. Olay Yerinin İncelenmesi ( De Haan, 2007) Öncelikle genel olan araştırma alanının dış çevre uzunluğunun belirlenmesi için araştırma yapılır. Yanma modellerinin genel şekilleri araştırmacının muhtemel merkez alanına odaklanmasına yardımcı olur. Girişi kontrol etmek, personel, araçlar ya da ağır ekipmanların fiziksel delillere daha fazla zarar vermesini sınırlamak için ortak olarak doğal alan yangınlarında ip, şerit, barikat ya da plastik engelleyiciler konulabilir. Genel alan kabaca bir taslak üzerinde haritalandırılır. Tepeleri, vadileri ve alanın benzer şekillerini gösteren bir topoğrafik harita bu zamanda yardımcı olabilir. Eğer alan çok geniş değilse araştırma yaya olarak her zaman yavaşça, metodik, gözlemleyerek ve kayıt edilerek yapılmalıdır. Araştırma daha sonra belli merkez alanına yakın ilgili alanlara doğru ilerleyebilir. Merkez alan belirlendiğinde belirtileri ve sonuç olarak gerçek tutuşturma nedeninin bulunabilmesi için bölgedeki çakıl taşları, yapraklar ve filizler tek tek büyük bir dikkatle incelenmelidir. Unutulmamalıdır ki baskı ve kontrol çabaları bir doğal alan yangınının yeniden yapılandırılmasını büyük ölçüde zorlaştırır. Buldozerler alevlerin normal olarak ilerlemesine yön verilmesini sağlayabilir. Tankerler bölgeleri soğutarak çevre alanlarında yeniden yanmaya neden olabilir. 1.7.3.6. Orman yangınları Genel tanımıyla ifade edecek olursak; serbest yayılma eğiliminde olan ve ormanda yaşama birliğine katılan canlı ve cansız bütün yanabilir varlıkları yakıp yok edebilen ateşe "orman yangını" denmektedir. Orman yangınlarının çıkış sebeplerine baktığımızda, yıldırım gibi doğal nedenlerin % 5-6 oranında kaldığını, diğer bütün yangınların çıkış sebebinin insan olduğunu görmekteyiz. İnsan kaynaklı orman yangınlarını da ihmal ve dikkatsizlik ile kasıtlı olmak üzere ikiye ayırabiliriz (Orman Genel Müdürlüğü, 2010). 73 1.7.3.6.1. İhmal ve dikkatsizlik nedeniyle çıkan orman yangınları (herturlu.org., 2010) · Ormanda güvenlik tedbiri almadan ateş yakmak. · Yakılan ateşi söndürmeden bırakmak · Sönmemiş sigara izmariti ve kibriti yere atmak. · Orman içinde veya bitişiğindeki tarlalarda istenmeyen otları veya tarla anızını yakmak. · Gece aydınlatma için ormanda ateşle dolaşmak. · Güneş ışığının ormanda bırakılan cam ve cam kırıklarından yansıyarak otları yakması. · Çocukların orman içinde ateşle oynamaları. 1.7.3.6.2. Kasıtlı çıkarılan orman yangınları (herturlu.org., 2010) · Orman içinde veya bitişiğindeki tarla veya otlakları genişletmek. · Orman içinde yapılan kanunsuz işleri gizlemek, · Birilerinden intikam almak için, · Yabani hayvanları uzaklaştırmak. · İş ve çıkar elde etmek. 1.7.3.7. Anız Yangınları Özellikle son yıllarda yasaklanmasına rağmen anız yakma yurdumuzun birçok yerinde devam etmektedir. Çiftçiler tarafından bazı yararlar umularak özellikle toprak işlemeyi kolaylaştırma, böcek ve diğer zararlıları yok edip bitki hastalıklarını önleme, toprak verimini artırma gerekçeleri ile hasat sonunda tarlada kalan ürün artıklarının, yani anızların yakıldığı bilinmektedir. Oysa toprağın en önemli kısmını bitki artıklarının çürümesi sonucu meydana gelen organik maddeler teşkil etmektedir (Gaziantep-cevreorman.gov, 2010). Yakılan anızla birlikte çıkan duman hava kirliliğini artırmakta, atmosferdeki karbondioksit oranını yükseltmekte ve yol kenarında yakılan anızlar da karayollarında görüş mesafesini kısaltarak ölümle biten trafik kazalarına sebep olmaktadır. Ormanlara yakın tarım alanlarında yakılan anız ateşi, rüzgârın etkisi ile ormanlık alanlara ulaşarak yangınlara sebep olabilmektedir. Anız yakma, komşu tarlalardaki henüz hasat edilmemiş ürünlere, meyve ve 74 bahçelere zarar vermektedir. Anız Yangınları; ürünün biçilmesi sırasında yere düşen ürün tanelerini yakmakta dolayısı ile bu eko sistemde yer alan hayvanların bu besinlerden mahrum kalmalarına yol açmakta, yakılan anız ateşi sonucu ahşap telefon direkleri de yanmaktadır. Ülkemiz için maddi ve manevi kayıplara neden olan anız yakma, kaybolan doğal kaynaklarla birlikte peyzaj yönünden de kötü görüntü sergilemekte ve telafisi mümkün olmayacak zararlar vermektedir (Gaziantep-cevreorman.gov, 2010). Çiftçiler bu yanlış fiili; tarlanın kenarındaki kuru otları yakarak tarlaya sirayet etmesini sağlamak, yüksek gerilim hattı tellerinin birbirine sürtünmesi sonucu tarlasına şerare yaptığını söyleyerek kendilerine göre şahit de bularak yakma şeklini lehlerine çevirmeye çalışmaktadırlar. Başkentin etrafı irili ufaklı, ormanlarla çevrili olduğu gibi tarım alanı sanayi bölgeleri, yerleşim alanı, iş merkezleri ve özellikle de akaryakıt İstasyonları ile iç içe bulunmaktadır. Bu nedenle herhangi bir anızla başlayan yangın kolaylıkla bu sayılan alanlara kısa sürede sirayet etmekte ve telafisi mümkün olmayan hasarlar ortaya çıktığı gibi ormanlarımızın da yok olmasına neden olmakta ve önemli milli servet kaybına yol açmaktadır. Ayrıca günlerce ve saatlerce itfaiye personel ve araçları ile birlikte buralarda çalışması nedeniyle şehir merkezinde ki önemli görevlerine gecikmesine neden olmaktadır. Anızları yakan şahısların dayanakları hukuken yasal gibi gözükse yıllardır karşılaşılan anız yangınları ve anız yakma olaylarının tarlayı işletenler tarafından tekrar sürüp ekebilmek maksadı ile tarlanın ot ve çöplerinden temizlenerek tekrar sürme gayesi ile yakıldıkları bilinmektedir. Bunun engellenmesi için çiftçilere eğitim verilmesinin yanı sıra bu yanlış işi bilerek yaptıkları hazırlanan yangın nedeni raporlarında tespit edilerek ispatlanmalı ve sebep oldukları zararın tazmini cihetine gidilmelidir. 1.7.4. Otomobil, Motorlu Araç Ve Gemi Yangınları Araçlarda kazara yangınlar çıkmasına rağmen araç yangınlarının büyük bir kısmı bilinçli olarak çıkarılır. İnsanlar evlerini yakma sebeplerine çok yakın bir sebeple araçlarını da yakarlar. Başlıca neden ekonomik gibi görünür. Çoğunlukla da bu neden "sigorta dolandırıcılığı" olarak görülmektedir (O’Connor, 1993). Araçlar bazen de garez, nefret, tehdit, barbarlık, suçun saklanması ve hatta yangın çıkarma dürtüsü (piromani) gibi sebeplerden dolayı da kundaklamaya maruz kalabilirler. Yapı yangınlarında olduğu gibi yangın araştırmacıları tüm araçların kundaklamaya maruz kalma ihtimalini göz ardı etmemelidir ( De Haan, 2007). muhtemel 75 Bir araç yangınına ilişkin doğru araştırma yapmak için gerekli olabilen iki tür araç incelemesi söz konusudur. Bunlar; yangın yerindeki inceleme ve araç üzerindeki ayrıntılı incelemedir (İ.B.B., 2006). Yangın Yerindeki İnceleme; Burada üzerinde durulan inceleme aracın kendisinin değil aracın çevresindeki yerin incelenmesidir. Bu inceleme soruşturmanın önemli bir bölümü olup, bulunabilen kanıtlarla soruşturma ya doğru yönlendirecek ya da bu dosya kapatılacaktır (İ.B.B., 2006). Eğer yer yumuşak ise olay mahallinde failin (bazen de sahibin) ayak izleri bulunabilir. Diğer araçlar tarafından kundakçı getirilebilir, araç yedeğe alınabilir ya da yanmış haliyle son durağına götürülmek için taşınabilir. Teker izleri suçların çözülebilmesi için ikinci araçların kimliğinin belirlenmesinde paha biçilmezdir. Bunlar mümkünse fotoğraflanmalı ya da benzerleri ile kayıt altına alınmalıdır. Eğer araç yangından önce soyulmadıysa araçların parçaları yangın sırasında düşmüş olabilir (kapı kolları, benzin kapağı, ayna vb.) genelde aracın yakınında veya enkaz altında bulunurlar ( De Haan, 2007). Kolay alev alabilen sıvıları taşıyan taşıyıcılar yanan aracın etrafında olabilir. Yine aracın etrafında sıvı yakıt taşıyan konteynırların bulunması mümkündür. Aracın incelenmesi, çevresini de kapsayacak şekilde geniş bir alanda yapılmalıdır (Maynard, 2008). Teneke veya kavanozlar da hızlandırıcı ya da tutuşturucu kabı olarak kullanılabildikleri için aracın çevresinde olabilir. Bu tipten deliller toplanmadan önce bulunduğu yerde fotoğraflamak önemlidir. Gizli parmak izleri teneke ve kavanozların düz yüzeylerinde kaybolmayabilir. Bu kanıtlar inceleme yürütülmeye başlamadan ayrıntılı bir şekilde ele alınmalıdır ( De Haan, 2007). Yangın araştırmacısı bazen yanmış bir aracın olay yerindeki ayrıntılı incelemesini tamamlayamaz. Böyle olursa yanmış araç olay yerinden kaldırıldıktan sonra aracı ikinci kez incelemek gerekebilir. Olay yerinde hangi işlemlerin yapılması gerektiğini belirlemek yangın araştırmacısının sorumluluğundaki bir iştir. Bir aracın esas olay yerinden ikinci bir yere kaldırılması gerektiği takdirde, yangın müfettişinin veya bazı kamu görevlilerinin, daha önce de üzerinde durulduğu gibi izleme ve koruma zincirinin kaybolmaması için aracın yanında kalmaları gerektiği unutulmamalıdır (İ.B.B., 2006). Ayak izleri; Olay yerinde araç sahibinin ayak izleri bulunabilir. Ayak izlerinin teşhisi, aracın çalındığı ve sonra da yakıldığı biçimindeki araç sahibi ve/veya araç kullanıcısının uydurduğu hikâyelerinin aksini kanıtlayabilir. Ayak izleri, suç ortaklarının teşhisine de yardım edebilir ve aracın olay yerinden ayrılma yönünü gösterebilir. Çoğu ayak izleri itfaiyeciler veya itfaiye aletleri tarafından silindiğinden veya yok edildiğinden bu tür kanıtlar nadiren aracın tam etrafında bulunabilmektedir (İ.B.B., 2006). 76 Panikle Durma; Araştırmacı lastik izlerine ya da panikle yapılan duruşun göstergelerine dikkat etmelidir. Bu göstergelerin yokluğu daha sonra şüphelinin olayla ilgili ifadelerine karşılık vermek ya da şüpheliyi suçlamak amacıyla kullanılabilir. Bu durum özellikle şüphelinin araç aniden yanmaya başladığında kendisinin arabayı kullandığı şeklinde iddiada bulunursa gerçekleşir. Bu durumlarla karşılaşan normal bir insanın frenlere asılması, yoldan çıkması ve aracı ivedilikle terk etmesi beklenir. Şayet şüpheli böyle bir iddiada bulunursa yaptığı hareketleri tarif etmesi ve açıklaması istenmelidir.Yangını söndürmek için herhangi bir girişimde bulunulmuş gibi görünüyor mu? Aracın etrafındaki toz ya da kum muhtemelen yangını söndürmede kullanılmış derecede dağıtılmış mı? (O’Connor, 1993). Fren İzleri; Araç fren izlerinin olması veya fren izi olmaması yangın araştırmacısı açısından birer göstergedir. Ani araç yangınlarında normalde panik halde araç duruşları ve çoğunlukla da fren izleri meydana gelecektir. Fren izlerinin olmaması sürücünün uydurduğu hikayenin aksini kanıtlayabilir (İ.B.B., 2006). Benzin Deposu Kapağı; Kayıpsa aracın benzin deposu kapağını arayınız. Bulursanız kapağın yerini not alın ve fotoğrafını çekin. Araç kullanıcısı benzin deposu kapağının infilak sonucu uçup gittiğini iddia ediyorsa, kapağı bir infilak hasar kanıtı olarak inceleyiniz. Kapak bulunursa araç sahibinin ve/veya kullanıcının uydurduğu hikaye veya olayı örtbas etmesi çürütülebilir (İ.B.B., 2006). İkinci Araç; Araştırmacının ayrıca şüpheli araç çevresindeki ek lastik izlerini ve ayak izlerini aklında bulundurması gerekir. Bu durum aracın yakıldığı olay mahalline itildiğini ya da çekildiğini gösterir ya da ikinci bir otomobilin varlığını gösterebilir. Şayet araç olay mahalline itilmişse ya da çekilmişse müfettiş arka tamponda ya da ön tamponun altındaki şasi üzerinde yeni yapılmış çizik izlerine rastlayabilir. Bir dostun ya da şüphelinin suç ortağının sürdüğü ikinci bir araba kundakçıyı olay mahallinden uzaklaştırmak için kullanılmış olabilir (O’Connor, 1993). Yangının Çıkış Noktası; (Maynard, 2008) Bir motorlu araç yüksek yakıt yüküne sahiptir ve yoğundur. Bir yangın hızlı bir şekilde tamamını yakabilir. Yine de ipuçlarının yönlendirilmesi sık sık araştırmacıya yangın çıkış noktasını kesin olarak saptamasına olanak verir. Araştırmacı için önemli olan ilk çıkış noktasının motor bölümünde veya başka bir yerde (yolcu bölümü, bagaj vs.) olup olmadığıdır. Yangının kompartmanlar arasında dağılması önemli bir zaman alır ve kaynak kompartman görülebilir. Bir kompartımandaki çıkış noktası kompartımanın detaylı bir araştırmasını gerektirir. · Plastik teçhizatlar başlangıç bölmesi içindeki herhangi bir yerdeki yangının varlığını sürdürmesine imkân vermez. 77 · Boya motorlu araçlarda yangının yayılmasını gösteren iyi bir göstergedir. Yanma paternleri hava akımını gösterirken sıcaklığın ulaştığı nokta boyanın durumu ile görülebilir. · Metal teçhizatlar bir motorlu araç yangınında başlangıç noktası tespitinde sık sık anahtar pozisyonundadırlar. · Mesela koltukların yayları eridiği veya deforme olduğu zaman bize yüksek ısı olduğunu gösterir. Bir motorlu aracın koltuğunda, alev alabilen sıvıların bulunmasının makul bir olasılığı vardır. Araştırmacı ayak basılan araç içi zeminden, koltuk kalıntılarından, motor bileşenlerinden ve yangın başlangıç noktası altındaki topraktan örnekler toplaması gerekir. Araç üzerindeki ayrıntılı inceleme; Kurtarılan aracın incelenmesi iç ve dış olmak üzere iki ayrı aşamada tamamlanır. Aracın içi incelemeye başlamadan önce dış kısmı tamamen incelemelidir. Yanmış bir aracın veya kamyonun incelenmesinde en çok tercih edilen yöntem araç parçalanmadan ya da herhangi bir şekilde hareket etmeden önce yapılan incelemedir. Birçok değerli kanıt aracın incelenmek için bir yere taşıması sırasında kaybolmaktadır. Araçların dış incelenmesi bitene kadar olay mahalline girişler sıkı bir şekilde denetlenmeli ve sınırlanmalıdır (De Haan, 2007). 1.7.4.1. Dış Kısmın İncelenmesi Araştırmacı ilk önce aracın dış kısmına dikkatini yönlendirmelidir. Aracın dışında bakıldığında yakılmadan önce soyulup soyulmadığı anlaşılabilir. Birçok kundakçı yakıldıktan sonra delil kalmayacağını düşünerek araçlardan satılabilecek şeyleri alırlar. Tabii ki yangınlar asıl suç olan hırsızlık ve soygunun fiziksel kanıtlarını yok edebilir. Tekerlek ve lastikler araç için doğru mu? Tüm parçalar yerinde ve sıkı mı? (birçok insan tekerlek ve lastiklerini değiştirirken, tüm vidaları yerleştirmeyi önemsemez). Tekerlekler kötü bir şekilde yandığında bile yolla temas eden dişleri yanmadan kalabilir. Tekerlek dişlerinin örnekleri ve derinlikleri, yanmamış kısımları kanıtlar. Sahibinin araçta olduğunu söylediği lastikler birbirine uyuyor mu? Radyo anteni yerinde mi? (ya da erimiş kalıntıları yerinde duruyor mu?) (De Haan, 2007). Elde edilen tüm bilgiler yürütülen soruşturma faaliyetleri araştırmacının notlarına belge, fotoğraf ve çizim şeklinde girmelidir. Tüm çarpışma hasarlarının fotoğrafı çekilmelidir. Yangın hasarının toplam derecesi yazılmalıdır. Yangın hasarının "tampondan 78 tampona" uzadığı herhangi bir araç yangını aşırı şüpheli olarak değerlendirilmelidir. Böyle bir yanık izi ihtimal dahilinde olmayan bir yangın boyutunun göstergesidir. Üç dahili bölümden birinde kazara başlayacak bir yangın bu bölümde kalacaktır. Dahili bölümlerden birisini çevreleyen alana gözle görülebilir harici bir yangın hasarı tespit edilirse araştırmacı yangının bu bölümde başladığı yönündeki tahmininde aşağı yukarı emin olacaktır (O’Connor, 1993). Lastikler; Lastikler hiçbir zaman bir araç yangınında tamamen tahrip olmaz. Aracın toprak üzerine temas eden kısmı çoğunlukla yangından sonra kalır. Lastiğin bu kalan kısmına lastik kalıntısı denir. Bu lastik kalıntılarının kanıt olarak toplanması gerekir. Lastik ve lastik kalıntılarını pürüzlü lastik dişleri ve eşit olmayan aşınmalar açısından kontrol edilmelidir. Bunlar lastiklerin yangından önce değiştirilmiş olabileceklerini gösterebilir. Lastiklerin halihazırdaki durumu araç kullanıcısının sigorta hasar belgesi ile karşılaştırılmalıdır. Araç sahibi ekseriya araçta yeni, pahalı lastiklerin olduğunu iddia eder. Eğer değiştirilmiş ise, orijinal lastikler araç sahibinin veya suç ortağının evine konulmuş olabilir (İ.B.B., 2006). Süspansiyon Sistemi; Aracın süspansiyon sisteminin arızalanması (eğilmesi) şasi (yaprak / bobin) yaylarının yumuşaması ya da iç yatakların bozulmasından dolayı şok emicilerin çökmesi olarak belirtildiği şekilde bu parçaların aşırı sıcaklığa maruz kaldığını gösterir. Bir şasi yayının gerilimini kaybetmesine yol açması için gerekli yüksek sıcaklık kapsamları yangını hızlandırıcı bir maddenin yüksek ihtimalle kullanıldığı anlamına gelir (O’Connor, 1993). Camlar; Güvenlik plakaları ve yapıştırılmış cam (ön cam) yaklaşık 426 °C'de yarılacaktır, yaklaşık 538 °C de yumuşayacaktır ve yaklaşık 760 °C de dökülecektir. Yapıştırıcı madde belirli koşullarda yanabilir bir gaz çıkarır. Çoğu araçlarda kullanılan yapıştırıcı türü yaklaşık 121 °C de balonlaşır ve yumuşar. Camların içindeki is türü ve miktarı yangının türü ve derecesi konusunda bilgi verir. Cam ekoseli mi, çatlak mı yoksa bulanık mı? Bu faktörler sıcaklığın derecesini gösterebilir ve sıcaklık göstergeleri olabilir. Camların ve kapıların incelenmesi yangın esnasında açık ya da kapalı olduklarını da gösterir (O’Connor, 1993). Aracın camlarının yer ve/veya durumunun araç içindeki yangın türü üzerinde etkisi bulunur. Ancak sıcak hava koşullarında, klima da dikkate alınmalıdır. Aracın camları kapalı bırakılmış ise yangın kendiliğinden sönebilmektedir. Bu nedenle, bir kundakçı çıkardığı yangını hava ile besleyebilmek için araç camlarını açabilir. Aracın camı erimiş ise yangın anındaki camların durumunu saptamak için cam kapatma kollarının konumunu kontrol ediniz. Kapı cam kolu alt konumda ise cam açılmış, tersi ise kapatılmış demektir. Erimiş araç 79 camı yüksek sıcaklıktaki bir yangını göstermesine karşın yangının kundaklama ile çıkarılmış olduğu kanıtlamaz (İ.B.B., 2006). Kapılar; Araç kapılarının konumu kundaklama eyleminin bir göstergesi olabilir. Araç kapıları, çıkarılan yangının hava ile beslenebilmesi için çoğunlukla kasten açık bırakılmakta veya yangın çok hızlı biçimde büyüdüğünden kundakçının kapıyı kapatmaya zamanı olmamaktadır (İ.B.B., 2006). Birden Fazla Köken Noktası; Aracın dış kısmında bulunan ayrı (farklı) ya da birincil ya da ikincil yanık izleri kuvvetle muhtemel hasarın bilinçli yapıldığını gösterir. Birincil ve ikincil yanık izleri muhtemelen oksijen eksikliğinden dolayı esas yangının söndüğünü gösterir ve ek oksijen sağlaması amacıyla cam ve / veya kapılar açılmıştır ya da aynı bölgede ikinci bir yangın çıkarılmıştır. Bu aynı ve özel yanık izleri iki yangının farklı bölümlerde aynı anda cereyan ettiğini gösterir. Hem motor kaputunda hem de bagaj kapağında yangın hasarının belirtileri mevcutsa fakat aracın tavanında (yolcu bölümünün üzeri) bir yangın hasarı olmamışsa yangının bir bölümden diğerine sıçramadığı ya da ulaşmadığı anlamına gelir. Bir yangının diğerini körüklediğinin gösterilemediği aynı araç üzerindeki iki ayrı yangın kundaklama olayının kesin bir göstergesidir (O’Connor, 1993). Yangını Hızlandırıcı Madde; Araştırmacı yangını hızlandırıcı maddenin döküldüğünün ya da püskürtüldüğünün göstergesi olan farklı parmak izlerinin olup olmadığını görmek için aracın dış kısmını incelemelidir. Aracın dış kısmına yangını hızlandırıcı bir madde dökülüp ateşe verilmişse yanma izi sıvının araç gövdesine döküldükçe izlediği yol ve akışa paralel olacaktır. Yeterli miktarda madde kullanılmışsa bu maddenin gövdeden zemine nereden döküldüğünü görmek mümkündür. Olay bu şekilde ise bu alandan toprak örnekleri alınarak hava geçirmez kaplara konmalı ve analiz edilmek üzere bir laboratuara gönderilmelidir (O’Connor, 1993). Bir kundakçı aracın altına yakıcı bir madde sıkmış veya dökmüş olabilir. Bunun genelde aracın alt takım üzerinde oluşan isten tespiti mümkündür. Ancak, söz konusu isin yakıt borusundan veya şanzımandan olan bir sıvı kaçağından kaynaklanmadığına dikkat edilmelidir. Topraktan numune alınması ve ilgili yerin fotoğrafını çekilmesi unutulmamalıdır (İ.B.B., 2006.). Metalik yüzeylerde Sıcaklık Göstergeleri; Kroma değişik ısılar uygulandığı zaman kromun renk değiştirmesi çok iyi bilinen bir gerçektir. Cam çevresindeki kromlu teçhizatlar ve araba içerisindeki kromlu düzenekler sıcaklık göstergeleri olabilir (O’Connor, 1993). 80 1.7.4.2. İç Kısmın İncelenmesi Araçların birçoğu yakılmadan önce soyulmaktadır ve satılabilecek parça ve aksesuarlar genellikle aracın iç kısmında bulunmaktadır. Bunlar radyo, cd, kasetçalar, koltuklar, radar direktörü vb.leridir. Bunlar yangın sırasında eriyebilir ya da büyük hasarlar alabilir ama bazı parçalar aracın tabanında kalabilir. Koltuklar çok değerlidir ve sıklıkla soyup yakan araba hırsızlarının hedefidir. Hava yastıkları yangının sıcaklığı tarafından tetiklenir ama bazı parçaları aynı şekilde kalabilir. Bunlar pahalı olmasından dolayı satılmak için çalınacaktır (De Haan, 2007). Dış kısmın incelenmesinden sonra araştırmacı dikkatini daha sonra aracın iç kısmını oluşturan üç bölümün, motor, yolcu ve bagaj bölümlerinin incelenmesine yönlendirmelidir: 1.7.4.2.1. Motor Bölümü Araştırmacı motora ve parçalarına özel itina göstermelidir. Motorun herhangi bir parçası kayıp mı? Sözgelimi, karbüratör, marş motoru, akü, valf kapakları, alternatör / jeneratör, fan ya da motor hortumları yerinde mi? (O’Connor, 1993). Yangın elektrik tel teçhizatını yakmış mı? Kayışlar (fan, alternatör / jeneratör, klima / güç aktarma) kayıp mı yoksa yanmış mı? Motor üzerinde işin yeni tamamlandığını gösteren herhangi bir alet izi var mı? Manifold ve başlıktaki cıvatalar kayıp mı yoksa gevşek mi? (O’Connor, 1993). Yakıt borusu ve karbüratör incelenmelidir. Araştırmacı karbüratörde bir bardak benzinden daha az benzinin olduğunu ve yakıt borusunun motor bölümü içerisinde yer aldığını bilmelidir. Radyatör bölgesindeki herhangi bir yanma olayı yüksek derecede şüphe arz eder (O’Connor, 1993). Radyatör lehimini kontrol edilmelidir. Erime yüksek ısının göstergesi olup yüksek derecede şüphe arz eder. Buna ek olarak, motor monte (lastik yastıklar) bölgelerindeki herhangi bir yanık da olağandışı olup bu durumdan da şüphe edilmelidir (O’Connor, 1993). Motor çubuklarını (yağ ve aktarma) çıkarılmalı ve incelenmelidir. Kuru mu yoksa herhangi bir yanık hasar belirtisi gösteriyor mu? Yağdaki su ile de kanıtlandığı gibi motor bloğu çatlamış mı? Olağandışı yüksek ısıları gösterecek şekilde motor kaputu yumuşayıp salınmış mı ya da direncini yitirmiş mi? Yangın motor bölümünde başlamış gibi görünüyorsa çıkış noktasını arayınız (O’Connor, 1993). 81 Bir kısa devre meydana geldiğinde akü hızla boşalabilir. Tam şarjlı akülerde muhtemelen bir kısa devre arızası yoktur. Akünün patlayabileceğinden çok ihtiyatlı olunuz. Kaza ile çıkan çoğu yangınlarda aküde genel olarak çok fazla yangın hasarı olmaz (İ.B.B., 2006). Katalitik konvertör kurşunsuz benzinin gelişiyle ortaya çıktı. Pislikleri kimyasal olarak süzerek otomotiv emisyonlarını en zararsız ürünlere dönüştürür. Düzgün çalıştığı zaman bu süzme süreci 1500°F kapsamında ısılar yayabilir. Kirli tek bir tapa ya da düzgün çalışmayan bir motor ısıyı 2500°F'ye yükseltebilir. Bu yüksek ısı potansiyelinden dolayı bir araç yangınının soruşturulmasında katalitik konvertör ek bir referans noktası oluşturur. Bu durum özellikle yol dışında meydana gelen bir yangın vakasında geçerlidir. Şüphe edilen kundaklama vakalarında konvertör, bir kaza nedeni olarak elenmesi gereken ek bir faktördür. Her yeni otomobilde bulunan kullanma kılavuzu egzoz sistemi ile kuru ot, kağıt ve bez gibi yanabilir maddelerle bir temas halinden kaçınılması gerektiğine ilişkin özel bir uyarı içerir (O’Connor, 1993). Aracın motor bölmesindeki yangınlar yolcu bölümündeki yangınlardan daha az yoğundur. Yakıt sızıntısından başka motor bölümünde yanabilen maddeler sınırlıdır. Özellikle kazai yangınlarda motor bölümünün tümü ile yanmaması çok muhtemeldir. Bu durumlarda genellikle yolcu bölümüne yayılmaz (Maynard, 2008). Bir motor bölümü için yangını için başlangıç noktası çoğunlukla boya üzerindeki yanma paternlerinden çıkartılabilir. Motor bölümünde birçok elektrik kaynağı vardır ve yangın elektrik sisteminde yayılırsa araştırmacının ark olup olmadığını veya ısı direncinin olup olmadığını kontrol etmesi gerekir. Yakıt hattında da sızıntı olup olmadığı kontrol edilir. Yakıt sağlayan hatların normal olarak yüksek kalitede metallerden yapıldığına dikkat etmek gerekir. Bunların motor bölümündeki yangınların oluşturduğu sıcaklıklarda erimemeleri gerekir. Yakıt hattındaki gerilme belirtileri veya paslanma bir kazai yangını gösterebilir (Maynard, 2008). 1.7.4.2.2. Yolcu Bölümü Araştırmacı odyometre üzerinde gösterilen toplam mil uzaklığını kayda geçmeli ve odyometrenin kurcalanıp kurcalanmadığını kontrol etmelidir. Ayrıca sürücü kapısının çerçevesini de kontrol etmeli ve herhangi bir benzin istasyonu ya da tamirci etiketinin olup olmadığını belirlemelidir. Bu şekilde işin gerçekleştirildiği istasyona gidilebilir. Bu yolla 82 araştırmacı gerekli olduğu durumda aracın yangın öncesindeki durumunu belgeleyebilir (O’Connor, 1993). Araştırmacının dikkat edeceği kısımlardan birisi kontak anahtarıdır. Anahtar yerinde takılıysa ya da hurdanın içinde yerdeyse, bu gerçek tek başına aracın çalındığı yönündeki bir ifadeyi ya da iddiayı çürütmeye yeter (O’Connor, 1993). Araştırmacı yolcu bölümünün iç kısmını incelerken paspaslara, halılara, başlığa ve koltuklara dikkat etmelidir. Döşeme, başlık ve yaylar dahil olmak üzere oturakların durumu yazılmalı ve fotoğrafı çekilmelidir. Şayet yaylar yumuşamış, çökmüş ve gerilimini ya da direncini yitirmişse yüksek ısı gösterilir. Bununla birlikte bu durum yangını hızlandırıcı bir maddenin kullanıldığı anlamına gelmez. Otomobilin iç kısımlarında geniş kapsamlı olarak kullanılan köpük lastik ve diğer plastik ürünler yangını hızlandırıcı çoğu maddeninkine yakın ısı derecelerinde (1700° F ve üzeri) yanabilir (O’Connor, 1993). Araştırmacı elektrik kısa devrelerini kontrol ederek ve yalıtımın durumuna dikkat ederek tel sistemini dikkatli bir şekilde incelemelidir. Ayrıca teldeki kabarcık belirtilerini kontrol ediniz ve tele gelen hasarın iç kısımdan mı yoksa dış kısımdan mı geldiği belirlenmelidir (O’Connor, 1993). Torpido bölümü ve aracın kalan iç kısımları kişisel eşya olup olmadığını görmek için incelenmelidir. Bunlar aracın sahibinin yangında kaybolduğunu iddia ettiği kişisel eşya listesi ile daha sonra karşılaştırılabilir. Daha sonraki bir görüşmede ya da duruşmada tutarsızlıklar araç sahibinin inanılırlığına yanıt olarak kullanılabilir (O’Connor, 1993). Yangını hızlandırıcı madde artıkları araç içinden elde edilebilir. Bu artıklar genelde en aşağı yerlerde birikir ve döşeme halı kaplamasından, döşeme paspasları içinden veya bunların altından, metal kapı girintilerinden veya lastik rondelaların etrafından toplanabilir (İ.B.B., 2006.). Arabanın yolcu bölümündeki bir yangın hızlı bir şekilde yayılacak ve eğer hava akımı yerinde olursa aracın tamamı yanacaktır. Kompartıman içindeki plastikler sebebi ile yolcu bölümünde bir alevli yangın ile yoğun siyah duman birleşecektir. Bu durum yalnız başına bir başlatıcı sıvı kullanıldığını göstermez. Bununla birlikte bu durum, yine yolcu kompartımanındaki kazai tutuşma olmasına olasılık vermez (Maynard, 2008). Yolcu bölümünde yangın başladığında eğer araç güven altındaysa hava akımı çok azdır. Yangın sönecek veya için için yanacaktır ve kompartıman duman ile dolmuş olacaktır. Eğer yangın için için yanmaya devam ederse bir pencere er geç eriyecek (patlayacak) ve yangın derhal yayılacak ve arabanın tamamını kaplayacaktır (Maynard, 2008). Çoğu örnekte görüldüğü gibi araştırmacı yangın anında aracın güvende olmadığını belirleyemez. Eğer kapının menteşeden uzak bölümü menteşe tarafındakinden daha az 83 yanmış ise yangın esnasında kapının açık olduğu anlaşılır. Yolcu bölümündeki bir araştırma genellikle bir koltuk ve ayak boşluğu arasında dar bir alanda gerçekleşecektir. Kolay alev alabilen sıvıların örnekleri hem koltukta hem ayak boşluğunda kalacağından oralardan örnekler alınması gerekebilecektir. Araştırmacının daima teyp sistemi veya kolonlarının motorlu araçtan alınıp alınmadığı kontrol etmesi gerekir. Araç alet kutusu içinde yer alan malzemelerin de kontrol edilmesi gerekir (Maynard, 2008). Küllükte kundakçının yangından önce döktüğü ya da sıçrattığı yakıcı maddeler bulunabilir. Küllükler numune karşılaştırması açısından iyi bir kaynak olabilirler. Küllüğün incelenmesi araç sahibinin/kullanıcının yangın nedeni olarak uydurduğu atılmış sigara hikâyesinin aksini kanıtlayabilir. Kullanılmamış bir küllük araç sahibinin sigara içmediğini veya araçta sigara içilmesine izin vermediğini gösterebilir (İ.B.B., 2006.) Koltuk yaylarının esnekliklerini kaybetmeleri için aşırı ısı gerekir. Ulaşılan yüksek sıcaklık köpüğün, sentetik minderlerin veya yastık malzemelerin yanmasının bir sonucudur. Ancak, söz konusu aşırı sıcaklıklar hızlandırıcı maddelerin varlığı nedeniyle de olabilir. Yay esnekliğinin kaybı aşırı sıcaklıktaki bir yangına işaret etmesine karşın, yangının kundaklama nedenli olduğunu göstermez. Polis araçlarında veya taksilerde olduğu gibi normalde bir koltukta oturan kişinin ağırlığı veya koltuğun kullanım sıklığı da yay esnekliğini etkileyebilmektedir (İ.B.B,, 2006.) 1.7.4.2.3. Bagaj Bölümü Bagaj bölümü yangın hasarı, kişisel eşyalar ve bir motorlu aracın kullanılması ile normalde ilgili diğer eşyalar (yedek lastik, kriko, aletler vb.) noktasında incelenmelidir. Aletler detaylı bir şekilde incelenmelidir ve taşıdıkları yüzeylerin fotoğrafı çekilmelidir (O’Connor, 1993). Aracını yakmak üzere olan bir araç sahibi öncelikle pahalı parçaları ya da ekipmanı (stereo parçaları gibi) çıkarabilir. Fotoğraflar aletlerin aracın üzerinde bulunan işaretlerle eşleştirilmesinde yardımcı olabilir (O’Connor, 1993). Yangın esnasında şayet benzin deposu ile benzin deposunu doldurma borusu arası arasındaki bağlantı sağlanamamışsa müfettiş aracın arka kısmında geniş yangın hasarı bekleyebilir. Benzin depoları normalde Amerikan yapımı araçların arka kısmında bulunur ve benzin kokusu bırakıldıktan sonra şiddetle yanma eğilimi gösterirler ve geniş hasara yol açarlar (O’Connor, 1993). 84 Araç bagajının boş olmasına genelde şüpheyle bakılır. Pek çok insanın araç bagajında daima bir şeyler bulunur. Bir bagajda standart olarak aşağıdaki eşyaların bulunması gerekir (İ.B.B., 2006). Yeni araçlarda normal olarak yeni bir yedek lastik vardır. Yedek lastik tekerinin jant rengi ile araç üzerindeki diğer jantların renklerini karşılaştırın veya doğru teker jantı rengini belirlemek için bulunduğunuz yerdeki bayi servisine kontrol ettirin. Yeni model araçlarda geçici bir yedek lastik olacağından jant rengi uyum göstermeyebilir (İ.B.B., 2006). Pek çok kişi inik bir lastikle ve onu değiştirmeyi sağlayan bir kriko olmadan hazırlıksız yakalanmak istemeyeceğinden bu aksesuarın araçta bulunması gerekmektedir. Ancak, bagajda bir krikonun olmaması yangının kundaklama ile çıkarıldığına ilişkin kesin bir kanıt değildir (İ.B.B., 2006). 1.7.4.3. Kaza ile Araç Yangınları Araç yangınları kaza ile de meydana gelebilir ve araçlar aşağıda belirtilen çeşitli nedenlere dayanan yangınlar sonucu tahrip olabilir (İ.B.B., 2006). · Yanan sigara veya puroların yanlış veya dikkatsizce kullanılması, · Yanıcı sıvı sızıntıların bazı tutuşabilir kaynaklarla temas etmesi veya · Mekanik donanımda aşırı ısınmaların olması Kaza ile çıkan yangınlarla araçlar tamamen tahrip olabilirler. Ancak, kaza ile çıkan çoğu araç yangını sınırlı derecede ve aracın belli bölgelerine hasar verirler, aracın komple tahrip olmasına yol açan çoğu yangının ise kundaklama nedenli olduğu düşünülmektedir (İ.B.B,, 2006). Bir incelemeye göre birçok kazasal araç yangını aracın kontağının kapatılmasından birkaç dakika sonra meydana gelmiştir. Hava, yağ ve soğutucu sirkülasyonu durunca motorun birçok parçalarının (egzoz-emme borusu ve emme sistemi, turbo kompresör yuvası gibi) dış sıcaklığı yükselir. Bunun yanında hareketin durması ve fan sirkülasyonu güvenli derişimi yayan ya da seyrelten tutuşabilen buharların derişimi patlama sınırlarının üstünde toplanabilir. İçin için yanan plastiklerin piroliz ürünlerini içeren buharların yüksek sıcaklıktaki bileşimleri ve yüksek orandaki derişimleri tutuşma ile sonuçlanır. Bunun gibi durumlar önceliklidir, bu yüzden sürücülere araçlarında herhangi bir gariplik fark edip fark etmedikleri özellikle sorulmalıdır, bunlar; garip sesler, kokular, sisler ve elektriksel dalgalanmalar motor yönetim bilgisayarını paralize eden ve durmasına sebep olan 85 durumlardır. Bu yangınlar normalde başta için için tutuşma ile başlar sonra alevli bir şekilde yanarak aracı yutar, bu olayın gelişmesi sadece birkaç dakika alır (De Haan, 2007). Bir aracın hareket halindeyken ateş alması nadirdir. Çünkü (Maynard, 2008); Elektrik arızaları dumana sebep olacak ve alev oluşmadan önce farkına varılacaktır. · Araba hareket halindeyken hava ile soğutulur. · Yanıcı dumanlar hareket halindeki araç içinde birikemezler · Yolcu bölümündeki kaza yangınlarının tutuşmadan önce farkına varılır. Elektrik Arızası: Yapısal yangınlarda olduğu gibi araç yangınlarındaki olası tüm kaza nedenleri ortadan kaldırılmalıdır. Tipik kaza nedenleri şu şekildedir: Kabarcık, yanık, sıyrık, renk değiştirme, elektrik şok belirtileri. Dahili ve harici hasar birbirinden ayrılmalıdır. Sigorta sistemini ya da patlamış sigortaları kontrol ediniz. Akünün (bataryanın) şarjlı ya da ölü olup olmadığına ve yangın patlaması ya da kaçak asit ile hasara uğrayıp uğramadığına bakınız. Şayet elektrik sistemi aşırı yüklenmişse akü ölecektir. Aksi durumda bir yangından sonra bile akünün biraz şarjı olacaktır. Araç sahibinin eklediği aksesuarları da eleyiniz (O’Connor, 1993). Yakıt Sistemindeki Arıza: Karbüratör, yakıt boruları ve yakıt deposunu kontrol ediniz. Alet izlerine ve kurcalama belirtilerine bakınız. Benzin deposuna delik açılmış mı? Tahliye tapası ve tasması yerinde mi? Benzin deposu çatlamış mı yoksa patlamış mı? (O’Connor, 1993). Sigara: Yakılmış sigaralar (sigaralar, pipolar vb.) sadece camın ön tarafına açık bir arka camdan getirilmek üzere atılmış ya da fırlatılmış olabilir. (Camların açık olduğu kabul edilirse) sigaraların kapalı camların içine atıldığını düşününüz (O’Connor, 1993). Katalitik Konvertör: Katalitik konvertör araç yoldan çıkarıldığı zaman otu ya da kağıdı ateşleyebilir. Yabancı bir maddenin çekilmesi: Yabancı bir madde aracın alt kısmına girdikten sonra yol yüzeyi ile sürtünmesinden aşırı ısınabilir ve ateşlenebilir ya da kıvılcım çıkarabilir (O’Connor, 1993). 1.7.4.4. Kundakçılık Ve Araç Yangınları Kundakçılık nedenli araç yangınlarında değişmeyen birkaç gerçek vardır. Belirsiz ekonomik dönemler araç yangını sayısını etkiler ve güç ekonomik koşulların olduğu zamanlarda kundakçılık nedenli araç yangınlarında belirgin bir artış meydana gelir. Aracın yakılmasında araç mülkiyetinin etkisi vardır. Yangın sonucu çoğunlukla özel mülkiyete ait şahıs 86 araçlarının tahrip olmasına karşın şirket araçları (filo, kamu araçları vb.) nadiren yangından tahrip olmaktadır. Peşin parayla satın alınan araçlar nadiren yakılırken krediyle alınmış araçlar daha fazla yakılmaktadır. Sigortasız araçlar tamamen araç kaybına neden olan yangınlara nadiren maruz kalırken, sigortalı araçlar daha fazla yakılmaktadır (İ.B.B., 2006). Yangının çıkış zamanı olası kundakçılık eylemi ile ilgilidir. Az sayıda yangın gündüz saatlerinde meydana gelirken pek çok kundakçılık nedenli araç yangını gece geç vakitlerde olur. Aracın bulunduğu yer de önemlidir. Pek çok kundakçılık nedenli araç yangını, kentten uzak yollarda, arka sokaklarda, boş otoparklarda veya eylemi gizleme olanağı sağlayan diğer yerlerde meydana gelmektedir (İ.B.B., 2006). Kundaklama nedenli bir araç yangını söz konusu olduğunda, araç sahibi ekseriya aracın aksesuarlarını ileride kullanmak üzere çıkarmaktadır. Araç sahibi bu aksesuarları ileride suç ortaklarına, arkadaşlarına veya yakınlarına verebilir veya satabilir. Pek çok araç aksesuarı tamamen yanmaz veya erimez ve montaj delikleri ve bağlantı yerlerinde erimiş metal kalır. Boş montaj bağlantı yerleri veya delikleri varsa bunlara şüphe ile bakılmalıdır (İ.B.B., 2006). Akü, karbüratör, jeneratör veya alternatör, marş motoru gibi parçalar bir yangın esnasında tahrip olmazlar. Bu aksesuarlar yangın sonucunda ağır hasara maruz kalabilirler. Ancak, bu parçaların bir kısmı kalıntı olarak kalır. Bu parçalar kayıp ise bu durum parçaların yangından önce çıkarıldıklarını veya araç sahibinin/kullanıcının karşılayamayacağı büyük motor onarımlarını gösterebilir (İ.B.B., 2006). Araçta bir çarpışma hasarı olması güçlü bir kundaklama eyleminin göstergesi olabilir. Araç sahibi/kullanıcısı bir vur-kaç kazasına karışmış olabilir veya babasının aracıyla yaptığı bir kazayı gizlemeye teşebbüs eden bir delikanlı/genç kız söz konusu olabilir (İ.B.B,, 2006). Yangından önceki kaza kaydına (kayıtlarına) ilişkin polis raporlarını kontrol ediniz. Bunlar aracın başından geçen önceki hasarları gösterebilirler. Sigortalı çok yüksek muafiyetli bir sigorta poliçesi olduğundan kaza ile ilgili onarım bedellerini kendisi karşılamak zorunda kalmış olabilir (İ.B.B., 2006). Kasten yakılmış bir motorlu araç ile ilgili araştırmacının (soruşturmacının) kanıtları; (Maynard, 2008) · Yolcu bölümünde ateş alabilen sıvılar · Araç sahibinin aracının çalındığını rapor etmesi · Değerli parçaların kaybolması (teyp, tekerlek vs.) · Arabanın uzak bir alana bırakılması · Arabanın normal sigorta bedelinin çok üstünde sigortalanması · Araç sahibinin aracın hareket halindeyken alevlendiğini iddia etmesi 87 Soruşturulan bir araç yangınıyla ilgili yanıklardan dolayı bir aracın sahibi hastaneye kaldırılırsa ve tedavi edilirse müfettiş yanıkların boyutu, derecesi ve bölgesine ilişkin bir doktorun ya da diğer görevlinin teşhisini alma konusunda derin çaba göstermelidir. Yangını körüklemek için benzin gibi yangını hızlandırıcı bir madde kullanılmışsa bu maddeyi döken ya da saçan kimse yanmış olabilir ya da en azından bu maddeyi ateşe verirken kendisini hafif yakmış olabilir. Ateşe veren deneyimsiz bir kişi genellikle yanabilir buharlardan ve bu buharların yangınla ilişkisinden habersizdir. Yanlış şekilde yanan sıvıdır diye düşünenler kendi güvenliklerinin tehlikede olduğu bir durumla baş başa kalabilirler. Aracın içine, üzerine ve etrafına dökülen yangını hızlandırıcı maddeden çıkan buhar ateşe verildiğinde bir buhar patlamasına yol açabilir ve oracıkta deneyimsiz kundakçının yaralanmasına neden olabilir (O’Connor, 1993). Araştırmacı araç sahibine aşağıdaki soruları sormalıdır; (Maynard, 2008) · En son aracı ne zaman kullandığı · Aracı nereye bıraktığı · Güvenlik tedbirlerinin olup olmadığı · İçinde herhangi bir değerli eşyanın bırakılıp bırakılmadığı · Araçta herhangi bir arıza veya hasarın olup olmadığı Araç sahibi cevapları doğru söylemeyebilir ancak soruşturmacı soruların cevaplarını doğrulamak zorundadır. 1.7.4.5. Botlar ve Gemiler Sürat botları seyahat amaçlı gemilere göre yangın tehlikesi yönünden otomobillere daha fazla benzemektedir. Botların da otomobiller gibi benzinle çalışan motorları, benzin tankları ve elektrikli sürüş aksamı vardır. Bot yangınlarının incelenmesinde, bunları otomobil yangınlarından ayıran tek ana farklılık, tüm yanıcıların tek bir yerde yani gövdede toplanmasıdır. Motor tankları ve bunlardan sızan yakıtlar ya da bunların buharları gövdenin altında birikir. Araçlardaki benzer sızıntılar ya aracın dışına akar ya da iyi bir havalandırmayla dışarı atılır. Bu botlar için en büyük tehlike ve yakıt gazlarının patlama olasılığının artmasındaki ana sebeptir. Buna ek olarak botlar araçlardan farklı olarak tahta ve fiber cam gibi yanıcılardan yapılır. Tahta malzemelerde gerçekleşen gazlı bir yangın metal malzemelerdekine göre çok daha şiddetli olacaktır. Bir yangında tahta güverte ve kabinler 88 tamamen, güverte ise su hizasına kadar yanacaktır. Bu nedenle yangın örnekleri kaybolacak ya da zarar görecektir ve yangının kaynağı genellikle bulunamayacaktır (De Haan, 2007). Büyük ahşap gemilerde önem verilmesi gereken ikinci kısım iç yapısıdır. Yangın örnekleri burada bulunabilecektir. Bununla birlikte gaz buharlarının kaynağı botlardaki ısıtıcı ya da ocaklar için kullanılan jet yakıtı, alkol ve LPG gazıdır. Bu yangınları araştırırken her türlü kaza yangın riski göz önünde bulundurulmalıdır. Gaz buharları, jet yakıtı veya alkol fırınları gibi gövdeye yerleştirilen LPG gazını damlatabilir ya da sızabilir ve tutuşabilen yakıt havuzda oluşur (De Haan, 2007). Onları yanıcı içerikleri inanılmaz bir şiddette ve büyük bir yıkıcılıkta yanar. Bu yıkıcılık genelde üç faktöre bağlıdır: büyük çelik gemilere özgü yakıt tankları, iletim tarafından yayılan ateş ve itfaiyecilerin sınırlandırılmış geçişidir. Buna karşın çelik yapılar kolayca tutuşmazlar. Önemli olan mevcut yakıt deposu, geminin iç kısmı, mobilyalar, kargolar ve yakıtlardır. Geminin iç döşemesi ve mobilyaların tutuşma tehlikesi ev mobilyaları ile aynıdır. Büyük nakliye kargoları, kendi tutuşma karakteristiğini gemiye getirmektedir. Kargo gemilerinin yüklerinden odun yongaları, tahıl, kömür ve doğal liflerin için için yanması yaygındır ve söndürülmeleri çok zordur. Su sadece üst kısımları ıslatır, emilmez ve söndürücü gazlar da pahalıdır. Birçok olayda ambarların da için için yanan kargolar kendi kendine söneceği ümit edilerek mahsur bırakılır. Ne yazık ki için için yanmalardaki düşük oksijen limitlerinden dolayı büyük bir yangın çıkabilir. Temiz hava ile etkileştiğinde ise çok büyük zararı olacak duman patlamasına sebep olacaktır. Sıcak iklimler için kargoların kendiliğinden ısınması ise ayrı bir problemdir. Yükleme ve boşaltma sırasında patlayıcı toz süspansiyonları un, sülfür ve benzer toz ürünlerle karşılaşır. Bu gibi ürünlerden kimyasal ve hızlandırıcı bir ürün (De Haan, 2007). Birçok çeşit petrol kaynaklı yakıt yüklenmiş tankerler büyük bir zarara maruz kalabilirler. Bu sebepten dolayı ana kargo tankerleri ve araç tankerleri arasında bir tehlike farkı yoktur. Bununla birlikte buharların havaya karıştığı panonun altına damlama tehlikesi bu tipten yakıtların dış tarafa akması gibi benzer bir tehlike oluşturur. Bu yüzden özel önlemler alınmalıdır. Bundan daha ciddi bir tehlike ise tankerin birçok çeşit yakıt salması ile alakalıdır ya da tanker boşaltılırken yakıt buharının hava ile karışması ile patlayıcı bir karışım oluşabilir. Ne sebeple olursa olsun bir kez yangın başladığında söndürmek çok zor ve tehlikelidir. Çerçeve ve duvar yapılarındaki yangınlardan farklı olarak geminin bir kompartımanında olan yangın ısısal olarak komşu kompartımanlardan yalıtılamaz. Çelik plakalar sıcaklığı hızlıca iletir. Isının ulaştığı kompartımanlardaki yanıcılar tutuşma sıcaklığına ulaşarak yanar ve yangın yayılır. Hasar yayıldığı bölümlerde yangının başladığı ana kompartımandan daha fazla olabilir (De Haan, 2007). 89 Çalışmayan gemiler yan yana demir atar ya da yayılan ısı alevli enkazlar ya da direk alev teması tarafından gemiden gemiye ya da rıhtımdan gemilere yayılacak şekilde rıhtım boyunca yanlış bir şekilde bağlanır. Yangın araştırmacıları geminin yangın öncesi ve sonrası hallerinden haberi olmalıdır ve yangın izolasyonunun bir şekilde gerçekleşmiş olabileceğini aklında tutmalıdırlar. Geminin orijinal yeri araştırmanın bir parçası olarak belirlenmelidir. Bu gibi gemilerde alışılmamış yangın şartlarının doğasından dolayı araştırmacı bölge konusunda uzman bir asistan aramalıdır (De Haan, 2007). 1.8. Ölümlü Yangınlar Yangın olayları ve burada meydana gelen ölümler adli tıp açısından ve olayın soruşturmasını yapanlar açısından önemlidir. Ölen kişinin kimliği, olayın intihar, cinayet veya kaza olduğunun tespiti, ölen kişinin ölüm sebebinin tespiti, kişinin yanmadan önce öldürülüp öldürülmediği gibi sorulara cevap bulunması gerekir (Bengidal, 2005). 1.8.1. Ölümlü yangınlarda olay yerinin korunması Ölümlü yangınlarda yangının çıktığı yer doktorun gelmesine kadar olduğu gibi muhafaza edilmeli, bu yüzden itfaiyecilerin ve diğer âcil yardım personelinin cesedi, kişinin gerçekten ölmüş olduğu hakkında kuşkular varsa, yangının yayılması neticesinde ceset daha fazla zarar görebilecekse ve cesedin varlığı yangın söndürme çalışmalarına önemli bir engel teşkil etmesi gibi sebeplerin haricinde kömürleşmiş enkazdan çıkarmasına müsaade edilmemelidir. Bu gibi haller dışında ceset bulunduğu yerde olduğu gibi muhafaza edilmelidir. Eğer sorumlu polis ya da yangın araştırmacısı yakınlarda ise cesedi çıkarma süreci bu uzmanlar gelinceye kadar tehir edilir. Burada amaç cesedin bulunduğu yerdeki ya da yakınlarındaki kanıtların kaybolmasını önlemektir (O’connor, 1993). Bundan sonra yapılacak iş yaralanan ve tahliye edilen bütün şahıslar hakkındaki bilgilerin ilgili elemanlar tarafından kaydedilmesinin sağlanmasıdır. Bu işlem yaralıların vak’a mahallinde tedavi edilmekte olduğu durumlarda bile ihmal edilmemelidir. Aynı şekilde, yaralıların tedavisi ve tahliyesi ile uğraşan ambülans görevlilerinin ve ilk yardım elemanlarının isimleri ve yaralıların hangi hastanelere veya tıp merkezlerine götürüldüklerine dair bilgiler de alınmalıdır. Araştırmacı vak’a mahallindeki işini bitirdikten sonra bütün yaralılar ve tahliye edilen şahıslarla görüşmeler yapacak, ayrıca ilk yardım 90 görevlilerinden ve sağlık personelinden de yaralıların taşınmaları sırasında ambülansta herhangi birşey söyleyip söylemedikleri sorulmalıdır. Bu bilgiler vaka raporunda belirtilen hususların doğrulanmasına veya çürütülmesine de yardım edebilirler (O’connor, 1993). Ölümlü yangınlarda ölen kişilerin giysi kalıntıları, hızlandırıcı bulunup bulunmadığını incelemek üzere derhal cam veya teneke kapalı kaplara alınmalıdır. Eğer giysilerde yapılan analizlerde hızlandırıcı varlığı belirlenirse kasıtlı yangından şüphelenilmelidir (Caymaz, 2001). 1.8.2. Ekip Çalışması Ölümlü her yangın araştırması bir ekip çalışmasını gerektirir. Yangın araştırmacısı, bir adli tıp uzmanı ya da patologu, bir toksikolog, bir radyolog ve bir odontolog böyle bir araştırmada hayati rol oynarlar. Bu uzmanlar bir araya gelmeden ölüm nedeni belirlenmemelidir. Çünkü yangın araştırmacısının tıbbi delillerin değerlendirilmesinde yapabileceği bir hata bütün araştırmanın başarısını ciddi bir şekilde etkileyebilir. İnsan ya da insan kalıntısı olabilecek parçalar yangın alanında bulunduğunda araştırmacı aşağıdaki gibi bazı soruları düşünmelidir (De Haan, 2007). 1. Kalıntılar bir insana mı aittir? 2. Kurban kimdir? 3. Ölüm nedeni nedir? 4. Ölüm biçimi nasıldır? 5. Kişi yangın zamanında yaşıyor ya da bilinci açık mıydı? Eğer öyleyse neden kaçmadı? 6. Ölüm yangından dolayı mıydı yoksa değil miydi? Yangın çıkış nedeni tartışılırken; olay yeri incelenmesi ve otopsi bulguları birlikte değerlendirilmelidir. Olayın nedensellik bağının açıklanmasında otopsi bulguları, olayı doğrular veya yardımcı olur. Yangın orijini, çıkış nedeni konusunda ip uçları elde edilebilir. Yangın araştırmacısı ölümlü yangınlarda, otopsiyi yapan adli tıp uzmanı ile birlikte ortak çalışmalar yapmalıdır (Alper ve ark., 1996). Yanığın orijini, kaza (Sigara içerken farkında olmadan kendilerini veya bulundukları çevreyi yakabilirler, küçükler kibritle oynarken yangın çıkarabilir, elektrikli ev aletleri arızalarına veya oto arızalarına, tüp patlamalarına bağlı yangınlar olabilir, epilepsi nöbetleri ve krizleri sırasında kaza sonucu yangın olabilir.), cinayet (Suçlular özellikle küçük çocukları sobada yakabilirler, suç delillerini yok etmek için cesedi ev ile yakabilirler.) ve 91 intihar (Bazı çıkarlar elde etmek uğruna bazı insanlar üzerine yakıcı madde dökerek kendilerini yakabilirler ancak intihar etme yolu olarak yakma fiili nadir gözlenir.) dır (Bilge, 2005). 1.8.3. Kurbanın Tanımlanması (Kimliklendirilmesi) Yangın yerinde bulunan bir cesedin tanımlanması birçok uzmanın çabalarını gerektiren zor bir iştir. Araştırmacı bu nedenle dolaylı ya da dolaysız şekilde doğru olarak tanımlamaya olanak verecek her türlü eşyayı (kurbanın elbiseleri ve üzerinde ya da yakınlarında bulunan eşya gibi) toplamak zorundadır. Birçok cesedin kesin kimliklendirmeleri akrabalar ve arkadaşları tarafından morgda yapılmaktadır. Morgda yapılan bu tanımlamaya kaba tanımlama adı verilir. Böyle bir tanımlama için elbette vücudun ileri derecede yanmamış olması şarttır. Ekstrem vakalarda ceset kimlik ve ölüm sebebinin otopsi ile tanımlanması bir yana bırakılırsa cinsiyetinin ve ırkının bile anlaşılamayacağı kadar yanmış olabilir (O’Connor, 1993). Araştırmacı yangınların büyük bir çoğunluğunda ileri derecedeki kömürleşmenin cinsiyeti tesbit etmeye imkân vermeyecek derecede ileri olabilmesine rağmen vücudun hemen hiç bir zaman tamamen yanmadığını bilmelidir. Bunun nedeni insan vücudunun tam olarak yanmayı mümkün kılmayan bir yapıya sahip olmasıdır. Ölülerin iki saat süre ile 2000oF sıcaklık derecesinde yakıldığı durumlarda bile dişler nadiren harap olurlar (O’Connor, 1993) Ölen kişinin kimliğini parmak izi almak suretiyle saptama imkanı mevcutsa da kömürleşmiş cesetlerde bu imkansızdır. Ancak tüm vücut röntgeni ile birlikte diş röntgenlerinin çekilmesi ve bunların muhtemel olarak düşünülen kişinin kayıtlarıyla karşılaştırılması ile kimliklendirme yapılabilir (Bengidal, 2005). Diğer bir tanımlama metodu tıbbî muayene ve otopsidir. Adlî tıp uzmanının yaptığı otopside başlıca amaç ölüm sebebi tesbiti olmakla beraber, adli muayene ve otopsi sırasında; dövmeler ve yara izleri, daha önceki ameliyat izleri ve kırıklar, kendine has ve olağan dışı deformiteler, cinsiyet, ırk, yapı, özellikler ve yaklaşık yaş ile kişisel evrak, mücevherat, giysiler ve benzeri bilgilere de ulaşılmaktadır (O’Connor, 1993). Adli otopsisi yapılmış 82 yanık olgusunun incelenmesinde ölümlü yanık olaylarında olguların % 68'i kaza, % 6'sı intihar, % 5'i cinayet orjinli bulunmuş, % 21'inde orjin tespit edilememiştir (Gök ve ark., 1987). 92 1.8.4. Ölüm Zamanı, Yangından Önce mi, Sonra mı? Ölümlü bir yangından sonra en önemli bir başka görev de ölüm zamanının tesbitidir. Kurbanın yangından önce ölmüş olup olmadığı hakkındaki bilgi, yangının ve ölümün sebebi ile birlikte, uygulanacak araştırma sürecini yönlendirecektir. Polis, itfaiye ve adli tabipler bir ekip halinde çalışarak ve yangın öncesi ve sonrası yanıkları ve yaraları değerlendirerek kurbanın yangın sırasındaki durumu hakkında bazı ön sonuçlar elde edeceklerdir. Tabiatıyla vak’a mahallinde yapılan tesbitler geçici olmaktan öteye gidemez ve ölüm öncesi ve sonrası yaralar ancak otopside belirlenebilir ve yorumlanabilir (O’Connor, 1993). Kundaklama olaylarında ölüm sonu yanık bulguları ile karşılaşılacağından şu belirtileri akılda tutmak gerekir. Ölüm sonrası yanıktaki bül gaz içerir, enfekte değildir iyileşmez. Solunum yollarında is bulunmaz. Kafatası suturalarından ayrılmıştır. Kan karboksihemoglobin düzeyi % 10 un altındadır. Enzimlerde değişiklik izlenmez (Bilge, 2005). Eğer yangın araştırmacısı bir hızlandırıcı kullanıldığı şüphesine kapılırsa adlî tıp uzmanına durumu bildirmelidir. Uzman da kendisine verilen bilgilerin ve özellikle de kurban ile yangının çıkış noktası arasındaki mesafeye ait verilerin ışığında kan ve akciğer numunelerini gaz kromatografisi ve kütle spektrofotometrik analizleri için laboratuvara gönderir. Eğer laboratuvar analizlerinde parlayabilir gazlar bulunursa kurbanın yangın sırasında hayatta olduğu ve bu gazları teneffüs ettiği sonucuna varılacaktır (O’Connor, 1993). Yine şahsın vücudunda yangından önce ölümüne sebep olan veya yangından kaçmasına engel olan bir yaranın mevcut olup olmadığına bakılmalıdır. Bu bahis içinde özellikle kafatası kırıkları önemlidir. Bu ölmeden önce şahsın kafatasına vurulan bir darbe ile olabileceği gibi üzerine yangın esnasında çöken duvar, kalas gibi cisimlerle de oluşabilir. Bu iki durumda da kırık yerinin mikroskobik olarak incelenmesi faydalıdır. Bunların dışında yangın esnasındaki yüksek ısıya bağlı olarak da bu kırıklar görülebilir. Bu kırıklar 2 şekilde gözükür. Bunlardan ilkinde, yüksek ısının etkisi ile kafa içinde basınç artar ve kırık parçalarının dışarıya doğru itildiği tipte bir kırık meydana gelir. İkincisinde ise kemiğin soğuyup kurumasına bağlı olarak meydana gelen kontraksiyon (gerilme) nedeniyle kafatasının dış tabakasında görülür (Bengidal, 2005). Otopsi sırasında patolog kurbanın kanında mevcut olan karboksihemoglobin seviyesini tayin eder. Karbon monoksit alyuvarlara oksijenden 210 defa daha hızlı bağlanır. Kandaki karbonmonoksit seviyesi kurbanın yangın sırasında hayatta olup olmadığnı belirleme bakımından çok önemlidir. Konsantrasyonu doyum yüzdesi cinsinden ifade edilir. 93 Kandaki karbonmonoksit genel olarak yangın sırasında bu maddenin teneffüs yoluyla alınması suretiyle oluştuğu için alyuvarlarda CO bulunmayışı (%10’un altındaki bir doyma) kurbanın yangından önce ölmüş ya da öldürülmüş olduğunun bir işaretidir (O’Connor, 1993). Yanmış cesedin ağırlığı azalmış, çocuk gibidir. Bükücü kasların etkisiyle kol ve bacak kıvrılır, el pençe ve yumruk şeklindedir, kafa kemiklerinde çatlamalar olabilir. Bunlar vital bulgulardan değildir. Kemikler kolay kırılır. Eklem yerinde yırtılma, kaslarda kızarıklık ve pişme gözlenir. Kan gri-çikolata rengindedir. Üst solunum yollarında duman isleri, köpüklü sıvı görülür. Asfiksi bulguları incelenebilir bir reaksiyondur. Alev yanığında is, kavrulma, kuruma izlenir (Bilge, 2005). Oksijen yerine hemoglobinle birleşen bir madde daha dayanıklı ve yararsız bir bileşim oluşturur. Ve hücrelerde oksijen açlığına neden olur böylece iç boğulma ortaya çıkar. Bu etki oksijen ya da temiz hava verilen bir kurbanla tersine çevrilebilir. Oksijen yavaşça hemoglobindeki karbonmonoksitin yerini alır. Bu yüzden karbonmonoksite maruz kalan kişi temiz havaya çıkarılmalı ya da oksijen verilmelidir ki bu değişme sonucunda iyileşebilsin. Yaşayan bir kişideki karboksihemoglobin miktarı karbonmonoksite maruz kalma durdurulduğunda ve temiz hava ya da oksijen verildiğinde düşmeye başlar (De Haan, 2007). Eğer kurban yangın sırasında yaşamakta ise az veya çok miktarda duman ve kurum teneffüs etmiş ve yutmuş olacaktır. Bu durumda ciğerlerinde, ağzında ve burnunda kurum taneleri olacak, dolayısiyle yangın sırasında hayatta olduğu anlaşılacaktır (O’Connor, 1993) Resim 1. 4 Hava Yollarında karbon partikülleri ve duman isi (Glaister, 1966) 94 Kurban yangın yerinde savunma pozisyonundaki bir boksör gibi görünecektir. Bu durum kollardaki daha kuvvetli kasların uzun sürelerle yüksek ısıya maruz kalmasından ileri gelir. Şiddetli sıcaklık kol ve bacaklardaki büyük kasların büzülmesine ve kolları göğse doğru çekmesine yol açar. Ellerde de parmaklar avuç içine doğru bükülmüş olacaktır (O’Connor, 1993). Resim 1. 5 Cesette ortaya çıkan boksör görünümü (Glaister, 1966) Kemiklerin suyunu kaybedip gevremesine ve dokulardaki bu gerilmeye bağlı olarak kırıklar gözükebilir. Cilt üzerinde de yırtılmalar olabilir. Ev yangını esnasında oluşan bu yaralar adli tabibi ölümden önce oluşabilecek kesici alet yaraları yönünden araştırmaya sevketmiştir (Bengidal, 2005). Resim 1. 6 Doku kontraksiyonuna bağlı olarak ciltte oluşan yarıklar (Knight, 1993) Fiziksel muayene esnasında araştırmacının baktığı ilk husus kurbanın yüzüstü mü, yoksa sırtüstü mü yattığıdır. Dumanla dolmuş bir odadan emekleyerek çıkmaya çalışan bir kişinin takati kesdildiğinde yüzüstü düşerek kalması normaldir. Başka koşullar altında 95 sırtüstü yatan bir ceset mutlaka kuşku uyandırmazsa da yangın incelemelerinde özel bir tetkike ihtiyaç gösterir (O’Connor, 1993). 1.8.5. Ölü Lekeleri Ölü lekeleri, ölümden 3-6 saat sonra görülmeye başlar. Bu süre bazı durumlarda kısalırken bazı durumlarda uzar. İlk saatlerde cesedin pozisyonu değiştirilirse ölü lekeleri ilk oluşmaya başladığı yerlerde kaybolur yeni pozisyonuna uygun olarak tekrar oluşur. Daha ileri saatlerde cesedin pozisyonu değiştirilirse ilk oluşmaya başladığı bölgelerde bir kısmı kalır, bir kısmı ise yeni çevrildiği pozisyona uyan bölgelerde ortaya çıkar. Cesedin birbirine zıt pozisyonda her iki bölgesinde de ölü lekelerinin görülmesi, ölümden sonra cesedin pozisyonunun değiştirildiğini gösterir. Ölü lekelerinin sabit hale gelmesi ölümden 15-20 saat sonra olur (Bengidal, 2005). Vak’a mahalline gelen adlî tabip iki konuma ilişkin ölü lekelerini görecektir. Konum değişikliği yapıda bir çökmeden veya yangın söndürme işlemleri sırasında meydana gelmemişse ikinci ölü lekesi bir cinayete işaret edecektir (O’Connor, 1993). 1.8.6. Alkol ve Kontrollü Maddeler (O’Connor, 1993) Patolog otopsi sırasında kurbanın kanında ayrıca alkol ve kontrollü maddeler (uyuşturucular) de arar. Bu testin üç amacı vardır; İlk amaç alkol ve uyuşturucu mevcudiyetinin alkol ve uyuşturucu maddeler ile karbon monoksit arasındaki etki güçlendirici ilinti nedeniyle ölüme katkıda bulunan bir faktör teşkil edip etmediğinin saptanmasıdır. Eğer kurban ölüm sırasında “çakırkeyif” ise beynine giden oksijen miktarı azalacak, ayrıca karbon monoksit de teneffüs ettiği zaman, CO esasen azalmış olan oksijenin yerini alarak ölümü hızlandıracaktır. İkinci amaç kurbanın yaşayabilme şansının tayinidir. Acaba alkol ve uyuşturucu maddeler kurbanın güvenli bir yere kaçma yeteneğini sınırlandırmış mıdır? Üçüncü ve son amaç ise araştırmacıya ve savcıya savunma avukatının sarhoşluk nedeniyle kaza sonucunda yangın çıkardığı şeklindeki iddialarını değerlendirme olanağı vermektir. 96 1.8.7. Ölüm Sebebi ve Araştırma Yöntemi (O’Connor, 1993) Otopsi sırasında patolog ölüm sebebini belirler. Ölüm tek veya birkaç faktör nedeniyle meydana gelmiş olabilir. Nedenler sınırlı olmamak kaydıyla aşağıdaki nedenlere bağlanabilir; · Yanık, · Yanık artı CO zehirlenmesi, · Küçük dil spazmı, · Alkolizm artı CO zehirlenmesi, · Ödemler, · Şok, · Ateşli silâh veya kesici alet yaraları. Ölümün sebebinin veya sebeplerinin tesbitinden ve ölümle ilgili koşulların değerlendirilmesinden sonra adlî tıp uzmanı vak’ayı genel boyutları ile sınıflandıracak ve yerel güvenlik birimlerine gönderecektir. Ölümün aşikâr bir cinayet soncunda meydana geldiği vak’alarda (yani kurbanın vücudunda kesici alet veya ateşli silâh yaraları varsa, el ve ayakları bağlı ise veya boynuna bir ip geçirilmiş ise) araştırma adlî tıp uzmanının verdiği ve muhtemel ölüm saatini de belirten verilere dayanılarak son derece sağlam bir şekilde belgelendirilmelidir. Bu belgelerde ölümün ailesel, hırsızlık, uyuşturucu veya seks nedenli olup olmadığı da sanığın belirlenmesinde önemli bir rol oynar. Eğer yangın kundaklama sonucunda çıkmış ise büyük bir ihtimalle sanığın ve/veya kurbanın kimliğinin ve yaraların gözden kaçırılmasını veya seks cinayetlerinde de psikopatik bir ruh haline göre kirlenmiş olan vak’a mahallinin temizlenmesini sağlamak amacını güdebilir. Bir yangın araştırmacısı vak’a mahallinde bulunan casedin (veya cesetlerin) kundakçılara ait olabileceğini de düşünmelidir. Birçok acemi kundakçı ve bu arada kundakçılığa soyunan ev ve iş sahipleri yangın çıkarırken kendileri de kurban olabilmektedirler. Bu durum yeterli teknik bilgiye sahip olmamalarından ve yetersiz planlamalarından ileri gelmektedir. Aşırı miktarda sıvı hızlandırıcılar kullanılması sayısız amatör kundakçının da ölüm nedenidir. Araştırmacı yaralılarla daha sonraki görüşmelerinde bu hususu dikkate almalıdır. Görüşmeler genellikle yaralıların tedavi için kaldırıldıkları hastanelerde yapılır ve elde edilen bilgiler daha önce derlenen verilerle bir araya getirilerek tahlile tabi tutulur. 97 1.8.8. Yaralanmalar Ölümle sonuçlanmasalar bile yangınlar kişilerin yaralanmalarından büyük ölçüde sorumludur. Bu durum yangın araştırmacısının dikkatini çekmelidir. Ne yazık ki yangın ölümleri yangın yaralanmalarından daha iyi belgelendirilir. Çünkü kriminal bağlılık yangın ölümlerinde daha önemli olabiliyor. Et ve elbiselerdeki yanma modelleri ölümler için önemli olduğu kadar yaralanmalar için de önemlidir. Buna rağmen acil bakım odasında yanmış elbiseler atılır ve yaralanmayı belgelendirme girişimleri tedaviden sonra hatta iyileşmeden haftalar sonra yapılır. Araştırmacı ciddi yanıkların tedavi edilse bile ölüme yol açabileceği ve basit ev yangınlarının ölümlere neden olabileceğini bilmelidir. Bu durum yaralanmadaki fiziki delilleri korumak için bazı önlemler alınmasını zorunlu kılmaktadır. Çünkü yangın hızlandırıcılarının varlığı yanma modellerinin yeniden yapılandırılması, yaralanmaların fotoğraflama, not alma ve diyagram ile belgelendirilmesi için gereklidir (De Haan, 2007). 1.9. Koklama Dedektörleri ve K9 Köpekleri İtfaiyecilerde “sniffer” adı verilen dedektörler vardır. Bu aygıt hidrokarbon buharlarını bulmaktadır ve ortamda bu buharların olması hızlandırıcıların işaretidir. Bu aygıt hem olay yerinde hem de etrafta bulunan kişiler üzerinde kullanılmalıdır (SweetHaven Publishing, 2010). Son derece hassas taşınabilir bir buhar detektörü veya “koku alıcı”nın kullanılması, yangın araştırmacısının yanıcı sıvı tortusunun izini sürmesine yardımcı olabilecektir. Bu cihaz sorgulanan örneğin çevresindeki havayı emerek uçucu tortuların mevcudiyetini araştırmak için şüpheli malzemeyi süratle yoklar. Hava ısıtılmış bir filamandan geçer; eğer yanıcı uçucu bir madde mevcutsa oksitlenir ve derhal filamanın sıcaklığını artırır. Daha sonra filamanın sıcaklığındaki artış detektörün göstergesinde bir sapma olarak kaydedilir. Elbette ki böyle bir cihaz yanıcı uçucu bir madde için nihai bir test olamaz, fakat araştırmacıya yangın mahallindeki şüpheli örneğin kontrol edilmesi için mükemmel bir kontrol aracı sağlar (Saferstein, 2004). Diğer bir yaklaşım ise, hidrokarbon hızlandırıcıların kokusunu tanımak için eğitilmiş ve koşullandırılmış köpekler kullanmaktır (Saferstein, 2004.) Kundaklama Yeri Tespit Köpekleri; kasıtlı olarak çıkartılan yangınlarda, yangının başlangıç noktasını tespit etmekte kullanılırlar. Köpeklerin koku alma yetenekleri, yangın çıkartılmakta kullanılan yanıcı ve hızlandırıcı maddelerin kokusunu algılayabilecek kadar 98 hassastır. Kundaklama yeri köpekleri yangın çıkartmakta yaygın olarak kullanılan benzin, mazot, gazyağı, aseton, alkol, tiner vb. maddelerin farklı kokularına alıştırılırlar. Kundaklama tespit köpeklerinin yangın olay yerinde kullanımı, yangın olay yeri araştırmasının süresini ciddi bir oranda kısalttığı gibi olay yerinde delil bulunma olasılığını da arttırmaktadır. Hızlandırıcı bulan k-9 (kundakçı köpek) köpek türleri yangını başlatmakta kullanılan hızlandırıcıların delillerini ortaya çıkarması için eğitilmektedir. Bu k-9 köpekleri, sertifikalı kundakçı köpekleri (arson dogs) haline getirilmeden önce yoğun bir eğitime tabi olmaktadırlar. Hayvan terbiyecileri (eğitmenleri) yangın olaylarını araştırmak üzere eğitilen polislerdir. Bu kişiler sadece yangın sebeblerini araştırmak için değil yangının önlenmesi ve güvenliği üzerine toplumsal bilinçlendirme programları ve eğitimsel seminerler düzenlemekle sorumludurlar. Bu kundakçı köpeklere niçin ihtiyaç duyulmaktadır? Kundaklama suçundan dolayı her yıl milyonlarca dolar değerinde mülk zarar görmekte ve yüzlerce insan yaşamını yitirmektedir. Bu suç bütün toplumlar üzerinde etkiye sahiptir ve Kundakçı Köpek Programı bu suçla mücadele etmeye yardımcı olan bir kaynaktır (arsondog.org, 2010). Her ne kadar Labrador cinsi köpekler özellikle yaygın olsa da köpek ırklarının büyük bir çoğunluğu kundakçı köpek olarak kullanılmaktadır. Birçok kundakçı köpek verilen eğitim programına uygun olmadığı için hem polis hem de diğer eğitim merkezlerinden geri gönderilmektedir. Köpeklere verilen eğitim en az 3 aydır ama çoğu zaman bu süreyi aşmaktadır. Verilen eğitim sonunda kundakçı köpekler, hızlandırıcıların delilini bulduğu anda Hayvan terbiyecilerine bildirmeleri durumunda kendilerine ödül olarak yemek verileceğini öğrenmektedir. Kundakçı köpekler şüpheli yangın alanlarında hızlandırıcı tespit ettiklerinde iki farklı tepki vermektedirler. Kundakçı köpeklerin ilk tepkileri ilgili bölümün yakınına oturmaktır. Bu sayede köpekler, hayvan terbiyecilerine ilgili yerden örneklerin alınarak hızlandırıcı şüphesi ile test edilmesi gerektiğini dile getirirler. İkinci tepkilerinde ise kundakçı köpekler, hayvan terbiyecilerini bilinçli olarak hızlandırıcıların yoğun olduğu alana bir şekilde götürürler. Köpeklerin koku alma duyuları oldukça iyidir. Diğer araçlarla tespiti mümkün olmayan materyaller de bile delilleri tespit etme yeteneğine sahiptirler. Bu köpekler abartısız olarak, yangının bilinçli olarak çıkarıldığını ispatlayan samanlıktaki iğneyi bile bulabilirler. Bu köpekler ayrıca belirli periyotlar dahilinde burunlarının keskinliğinden emin olmak için eğitime tabii tutulmaktadırlar. Örneğin hızlandırıcılarla benzer kokusu olan çeşitli maddeler köpeklere koklatılarak burunlarının keskinliği ölçülür. Her bir kundakçı köpeğin ona özel bir hayvan terbiyecisi bulunmaktadır. Hayvan terbiyecileri genellikle polis veya kundaklama inceleme personeli olmaktadır. Kundakçı köpekler, hayvan terbiyecileri ile 99 yaşamaktadırlar ve onlarla yakın bir bağ kurmaktadırlar. Bu köpekler, yemek ödülü üzerine kurulu olarak özel beslenmektedirler. Bunlar abartısız olarak yemek için çalışırlar. Kundakçı köpeklerin yer aldığı kundaklama inceleme ekipleri, etkinliklerini artırmaktadırlar (wisegeek.com, 2010). Hidrokarbon dedektörleri ve K9 köpeklerinin doğrudan tespit yapmaları sözkonusu değildir. Yalnızca araştırmacıya, daha çabuk başlangıç noktasını bulma ve dolayısıyla hem hızlandırıcı kullanıldığından şüphelenilen bölgeden analiz yapmak üzere daha doğru numune alma hem de hızlandırıcı kullanılmayan bölgelerden gereksiz numune alınmaması konusunda yardımcı olmaktadır. 1.10. Yangın ve Kundaklama Analizleri Dünyada adli yangın-kundaklama ve patlama olaylarının değerlendirilmelerinde 1950-1960 yılları bir dönüm noktası sayılabilir. O tarihlere kadar örneğin bir kundaklama iddiası ile yangın enkazında incelenen hidrokarbonlar; kokusu, kaynama noktası, özgül ağırlığı, parlama noktası gibi önemli bazı fiziksel özellikleri saptanarak tanınmıştır (Caymaz, 1997). Kundaklama şüphesi olan olaylarda yangın olay yerinden elde edilen bulguların incelenmesinin amacı, bu bulgularda benzin, mazot, gazyağı, tiner, alkol, çeşitli yanıcı çözücüler, vb. yangın hızlandırıcısı bir madde olup olmadığını belirlemektir. Olay yerinden elde edilen kalıntılardan benzin, mazot, gazyağı gibi yakıtlar ya da tiner vb. endüstriyel çözücüler gibi hızlandırıcıların varlığı tespit edilebilir. İncelemeler sonucunda genellikle özgün markalar belirlenemez (KPL, Yayın No:4, 2006). Yangın olay yeri incelerken şu bulgular için araştırma yapılır; mumlar, sigaralar, kibrit kutuları, yangının başlama merkezinden kısmen yanmış cisimlerden (özellikle halı, kilim, kumaş, sünger vb. emici cisimler) parçalar, molotof kokteyli parçaları, kaynamış kimyasal kütleler ya da kundakçının kullanmış olabileceği ortama yabancı elektronik ya da mekanik cihazlar, olay yerinde veya olay yerine giden yollar üzerinde, kenara, çöp kutularına atılmış olabilecek, yangın hızlandırıcısı maddeyi taşımada kullanılan boş yada kısmen sıvı madde içeren kap, yangının hemen akabinde şüpheli şahıslar elde edilmişse bunların dış giysileri (KPL, Yayın No:4, 2006). Yangın ve kundaklama olaylarında elde edilen olay yeri bulguları Kriminal Polis Laboratuarında bilimsel yöntemlerle incelenmekte, yanıcı ve yangın hızlandırıcı maddelerin belirlenmesi ile çıkan yangınlarda kundaklamanın olup olmadığı tespit edilmektedir. Kundaklama olaylarında şüpheli kişilerin belirlenmesine yönelik parmak izi belirlemesi 100 yapılabildiği gibi şüpheliye ait elbiselerde de uçucu-yanıcı madde belirlemesi yapılabilmektedir. Şüpheli kişi yangın başladıktan birkaç saat içinde yakalanmış ise yangın hızlandırıcı, sıvı ve buharları elbisesine sinmiş olabilir. Eser miktardaki maddeleri analiz eden laboratuvarlarda bu sıvı veya sıvı buharlarını belirlemek mümkündür. Böyle durumlarda elbiseler ayrı ayrı ağzı sızdırmaz delil torbalarına konularak laboratuara gönderilmektedir. Kundakçıların gayesi genellikle benzin, gazyağı ve mazot gibi hızlandırıcıları kullanarak yangının başlamasını hızlandırmak ve reaksiyon hızını artırmaktır. Kolay alevlenebilen bu hızlandırıcılar üzerlerine döküldükleri maddenin tutuşma sıcaklığının üzerinde bir ısı çıkararak onların çabuk tutuşmalarını sağlarlar. Yangın çıkartmada genellikle petrol ürünü olan hızlandırıcılar kullanılır. Bunlar ham petrolün damıtılmasından elde edilirler. Ham petrol içerisinde bulunan çeşitli bileşenler damıtma kulesinin farklı basamaklarında toplanırlar. Örneğin gazlar ve nafta en üstte, fuel oil, ısıtmada kullanılan yağlar ve makine yağları yani daha az uçucu olanlar daha aşağıda toplanırlar. Yangın çıkarmada en çok kullanılan hızlandırıcılar benzin, gazyağı ve mazottur (Dönmez ve ark., 2010). 1.10.1. Yangın Artıklarını Toplama, Koruma ve Laboratuara Gönderme Herhangi bir hızlandırıcı kullanılarak kasıtlı olarak çıkartılan yangınların incelenmesinde, yani yangının ne tür bir hızlandırıcıyla çıkartıldığının tespitinde en önemli aşama hızlandırıcı artığı ihtiva eden yangın artıklarının toplanmasıdır. Genellikle yangın yerine yangın söndürüldükten sonra girilebileceği için yangın artıkları çoğunlukla yanmış haldedir ve bol miktarda su ihtiva ederler. Olay yerinin yüksek ısısı nedeniyle kullanılan hızlandırıcı ya tamamen buharlaşıp yok olur veya çok az miktarda kalabilir. İşte bu çok az miktardaki hızlandırıcıyı ihtiva eden yangın artıklarının bulunup toplanması çok önemlidir. Kundaklamadan şüphelenildiğinde, yangın başlama noktasında ½ veya ¾ kilogram kül veya kurum gibi yangın enkazı toplanmalıdır. Tüm emici nesneler ve yanıcı artıkları içerdiği düşünülen nesnelerde bu toplama işlemine dahil edilmelidir. Örneğin ahşap, döşeme, halı, kilim, mefruşat vb. örnekler uçucu maddelerin buharlaşarak kaybolmasını önlemek için hemen ağzı sızdırmaz kaplara konulmalıdır. Özellikle cam kavanozların tercih edilmesi daha uygundur (Dönmez ve ark., 2010). 1.10.2. Yanıcı ve Yakıcı Maddelerin Toplanması ve Paketlenmesinde Dikkat Edilmesi Gerekenler (KPL, Yayın No:10, 2006) 101 · Yanıcı ve yakıcı maddelerin bulaştığı yüzeylerden parça kesmek suretiyle delil alınır. · Olay yeri civarında varsa petrol ve türevi maddelerin bulunduğu kap, bidon vb. eşyalar alınır. · Eşya taşınamayacak büyüklükte ise, el büyüklüğü oranında temiz bir pamuğu yanmış ortamın yüzeyine sürtmek suretiyle svap alınır. · Alınan deliller cam kavanoz veya plastik kaplara konularak üzeri etiketlenip ilgili birime gönderilir. · Yanıcı maddenin bulaştığı düşünülen kısmen yanmış materyallerden de alınarak gönderilir. · Sızdırmaz metal kutular veya cam kavanozlar ağzına kadar doldurulmamalıdır. Kırılma önlenecek şekilde paketleme yapılmalıdır (KPL, Yayın No:4, 2006). · Zorunlu durumlarda ağzı iyi kapatılabilen sağlam plastik torbalar da kullanılabilir (KPL, Yayın No:4, 2006). 1.10.3. Laboratuvar İncelemeleri (Dönmez ve ark., 2010) Uçucu bileşenlerin en hassas ve güvenilir biçimde analizi ve tanımlanması için kullanılan yöntem Gaz Kromatografisidir. Kundaklamanın büyük çoğunluğu benzin, gazyağı, mazot vb. gibi petrol ürünleri ile başlatılır ve bu ürünler hidrokarbon serinin karışımlarından oluşur. Temelde gaz kromatografisi, hirdokarbon serisini ayrıştırır ve her bir petrol ürününe özgü karakteristik kromotogram elde edilir. Laboratuara analiz edilmek üzere gönderilen yangın artıklarına iki ayrı işlem uygulanılır. Birincisi yangın artıklarındaki hızlandırıcı kalıntılarının toplanması diğeri ise elde edilen bu hızlandırıcının analizi yani ne tür bir hızlandırıcı olduğunun tespitidir. Yangın artıklarındaki hızlandırıcıyı toplamak için iki farklı yöntem vardır. Bunlar aktif kömür yöntemi ve su buhar destilasyonu yöntemleridir. Aktif kömür yöntemi yangın artıklarındaki hızlandırıyı toplamak için kullanılan en yaygın yöntemdir. Aktif Kömür Yöntemi; Hızlandırıcı kokusu olmayan yangın artıklarında çok az miktarda hızlandırıcı bulunabilir. Bu hızlandırıcıyı toplamak için aktif kömür yöntemi uygulanır. Bu yöntemin temel prensibi hızlandırıcıyı buharlaştırarak aktif kömür üzerinden geçirmek ve kömür tarafından tutularak toplanmasını sağlamaktır. Yangın artıklarından toplanan hızlandırıcı önce standartlar için geliştirilen ortak yöntem şartlarında analiz edilir. Elde edilen kromatogram standartların kromatogramlarıyla 102 karşılaştırılarak hangi tür hızlandırıcı olduğu tespit edilir. Bundan amaç analiz süresini kısaltmaktır. Daha detaylı ve doğru neticeye varılmak istendiğinde her bir standart için uygun olan yöntem ile tekrar analiz edilebilir. Bilindiği gibi hızlandırıcılar kaynama noktaları farklı olan çeşitli bileşenlerden oluşmaktadır. Yangın çıkartmakta kullanılan bir hızlandırıcının içerisindeki kaynama noktaları düşük olan yani daha çok uçucu olan bileşenler olay yerinin yüksek ısısı nedeniyle ya tamamen yok olmakta veya çok az miktarlarda kalmaktadır. Son zamanlarda gaz kromatografisinin (GC) diğer analizler yanında, yanıcı sıvıları kapsayan karışım halindeki hidrokarbonların analizlerinde, mikrogram düzeyindeki tayinlerde kullanılabilmesi sonucu, gaz kromatograf adli kimyagerler için temel cihaz olmuştur. GC yanısıra geliştirilen GC/MS (Gaz kromatografisi/kütle spektrometresi), FTIR (Fourier Transform Infrared/spektrometresi), HPLC (High performance liquid chromatography), Head Space/GC kombinasyonu, X-Ray analizörleri, termogravimetrik analizörler (DSC-Differential Scanning Calorimeter), elektron mikroskobu (SEM Scanning Electrone Microscope, TEM-Transmission electron microscope) günümüz dünyasında ve ülkemizde yangın-kundaklama ve patlama olaylarında kullanılmaktadır (Caymaz, 2000). Yangın başlatıcı analizleri çoğunlukla GC veya GC-MS’de yapılır. 1.10.3.1. Gaz Kromatografisi (GC) Gaz kromatografisinin çalışma prensibi, numunenin gaz halindeki hareketli faz ve bir kolon içinde bulunan katı maddeye tutunan sıvı durağan faz arasında dağılımına dayanır. Hareketli faz olarak genellikle helyum, azot veya hidrojen kullanılır. Kullanılan gazın seçimi cihazda kullanılan detektör ile de ilgilidir. Gaz kromatografisinin kısımları; numunenin enjekte edildiği enjektör girişi, sıcaklık programının yapıldığı fırın, numunenin ayrıldığı kolon, bileşenleri zamanlarına göre ayıran detektör ve verilerin kaydedildiği kaydedicidir. Ayrıca yine sistemde gaz sağlayıcı tüpler veya gaz üreteçlerine ihtiyaç vardır. Örnek, yangın analizlerinin yapılması amacı için dizayn edilmiş tek kullanımlık olmayan kapak kısmında 2 adet deliği bulunan cam kavanoz içerisine konulur. Deliklerin birine yangın başlatıcıları tutan aktif karbonlu düzenek yerleştirilir. Diğer delikten azot gazı geçirilerek yangın başlatıcıların aktif karbonda tutunması sağlanır. Aktif karbonda tutunan hidrokarbon kalıntıları karbon disülfür (CS2) ile özütlenir. Elde edilen örnek gaz kromatografisi ile analiz edilir. Alınan kromatogram değerlendirilerek yangın başlatıcılardan herhangi birini içerip içermediği belirlenir (Bora, 2009). 103 Bu teknik yardımıyla, yangın enkazı çekitlerine ait kromatogramlar ile bilinen hızlandırıcılarının kromatogramları kıyaslanarak enkazda hızlandırıcı varlığı araştırılmaktadır. GC, kundaklama analizlerinde en fazla tercih edilen yöntem olmasına karşın, numunede bulunan doğal maddeler ve sentetik materyalin yaptığı piklerle, yine numunede var olan hızlandırıcıların piklerinin girişim yapmaları yorumlarda sorun meydana getirmektedir (Caymaz, 1997). 1.10.3.2. Gaz Kromatografisi/Kütle Spektrometrisi (GC/MS) Gaz kromatografisi ile ayrılmış olan petrol kökenli maddelerin kimyasal bileşimlerinin nitelik tayini için GC/MS gereklidir. Kütle spektrometrisinde bilinmeyen maddelerin molekül ağırlıkları, o maddeler iyonlaştırıldıktan sonra manyetik bir alandan geçirilerek kütleleri ve elektriksel yükleri yardımıyla ölçülür. Kundaklama analizlerinde GC/MS kombinasyonu biraz pahalı olmakla beraber çok güçlü bir sistemdir ve analiz sırasında çelişkili ve kuşkulu bir durum ortaya çıktığında veya eser miktarda hızlandırıcı içeren örneklerde mutlaka GC/MS önerilmektedir (Camp, 1980). 1.11. Yangın Araştırmacısının Gözüyle Madde Madde Yangın Yerine Bakış (Kontrol Listesi) (Tepecik, 2005; Sweethaven, 2006; İ.B.B., 2006) 1. Yangın yerinin açık adresi kaydedilmelidir. 2. Yangın görüldüğü zaman, hava durumu not edilmelidir. 3. Rüzgarın hızı ve yönüne dikkat edilmelidir. Bunlar hızlı bir şekilde değişebilir. 4. Havanın sıcaklığı güneşli veya yağmurlu veya bulutlu olduğu not edilmelidir. 5. Kundakçı tutuşmayı sağlamak için hızlandırıcı maddeler kullanmış olabilir. 6. Yangın mahalline gelindiği zaman olay yerine girmeye çalışılmamalıdır. Çünkü olaya müdahale etmekle yükümlü ve bu işin eğitimini almış itfaiyeciler bulunmaktadır. 7. Eğer olaya müdahale edilecekse (ki bu sadece hayat kurtarma amacıyla yapılmalıdır) mutlaka oksijen maskesiyle girilmelidir. 8. Yangın Araştırmacıları (Yangın Çıkış Sebebini Araştırma Ekibi) öncelikle Kişisel Koruyucu Donanımını kuşanmalıdır. Yangın yerindeki tehlikelerin önemli bir kısmı söndürüldükten sonra da devam etmektedir. Bu görev sivil kıyafetler ile yapılamaz. 104 9. Oda içerisinde yerden ve eğilerek hareket edilmeli ve elden geldiğince nefes alınmamalıdır. Çünkü ortamda zehirli gazlar bulunabilir. 10. Kesinlikle kapalı kapılar açılamamalıdır. Çünkü iç tarafta nelerin olduğu bilinmemektedir. Kapının açılması alev kapanına neden olabilir. 11. Olay yerine gelinen saat tam olarak yazılmalıdır. 12. Sonra yangının hızlı veya yavaş yandığı not edilmelidir. 13. Eğer yangın hızlı yanıyorsa, bu durum bina içindeki yanan maddelerin cinsiyle karşılaştırılmalıdır. Eğer doğallık yoksa hızlandırıcılardan şüphe edilmelidir. 14. Yangın esnasında alevlerin rengine dikkat edilmelidir. Bu renk ilk önce hangi maddenin yandığı hakkında bilgi verir. Eğer ilk alevin rengi bulunamazsa, şahitler aracılığıyla bulunmalıdır. 15. Odunun dumanı griden kahverengiye doğru değişir. Siyah dumanın görülmesi odunun yeşil olduğunun veya havanın çok az olduğunun göstergesidir. 16. Kızıl kahverengi veya sarı duman yanan materyalin nitroselüloz temelli olduğunu gösterir. Ancak bu tür maddeler genel olarak ortamlarda pek bulunmaz ve bu tür renklerin görülmesi hızlandırıcı kullanılmış olabileceğinin göstergesidir. 17. Petrol ve ürünleri siyah renkli duman çıkartırlar. Siyah dumanın görüldüğü yerler not edilmeli ve bu yerler ayrıntılı olarak incelenmelidir. 18. Yanmanın yoğunluğu ve konumu not edilmelidir. Yangın tek bir odada mıdır? Yoksa binanın tamamında mı görülmektedir? Tek bir yerde mi yangın vardır? Yoksa birkaç farklı noktada mı yangın görülmüştür? 19. Su uygulandığında anormal yangın davranışı görülmüşse kaydedilmelidir. 20. Yangının müşahade edilen ilerleme-yayılma yönü (güzergâhı) tanımlanmalıdır. 21. Binanın en dış cephesi gözlemlenmelidir. En çok hasar almış kapı ve pencereler not edilmelidir. 22. Kapılar açık mıdır, kapalı mıdır, kilitli midir? Aynı şekilde pencereler açık mı kapalı mıdır üzerleri isli midir, erimiş durumda mıdır? Patlama neticesinde oluşmuş durumlar not edilmelidir. 23. Alevlerin renkleri not edilmelidir. İmkân var ise alevlerin fotoğrafları çekilmelidir. Alevin renginin açıklığı ve miktarı not edilmelidir. Alevin çok olduğu yer yanan maddenin çok miktarda olduğu ve en sıcak olduğu yerdir. 24. Olay yeri, hızlandırıcıları bulmak için ayrıntılı olarak incelenmelidir. 25. Çakmak veya kibrit kutularının varlığına dikkat edilmelidir. Eğer çakmak ve benzeri bir şey bulunursa bunun fotoğrafı çekilmeli ve itinalı olarak yerinden alınmalıdır. Daha sonra parmak izi incelenmesi için laboratuara gönderilmelidir. 105 26. Yangın yerindeki kokular da not edilmelidir. Bu kokular yanan maddenin cinsi hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlar. Ancak bu kokular belirlenirken toksik gazlar solunmamalıdır. 27. Söndürme çalışması tamamlandığında yangın mahalli emniyet şeridi ile çevrilerek ilgisiz kişilerin girişine kapatılmalıdır. 28. Kolluk güçleri yangın olay yerindeki hareketi tespit etmelidir. Çünkü bunların şahitliğine başvurulabilir ve çoğu zamanda kundakçı bu kişiler arasındadır. 29. Etrafta bulunan araçların plakaları ve markaları da not edilmelidir. Anormal olarak çevrede bulunan araçların niçin orada bulunduğu tespit edilmelidir. 30. Kalabalığın her yönden fotoğrafı çekilmelidir. Bu karelerde yer alan kişiler diğer yangın fotoğrafları ile karşılaştırılmalıdır. 31. Ayrıca olayın sebebini ve nasıl meydana geldiğini soran kişi not edilmelidir. 32. Yangın söndürme işlemlerini engellemeye çalışanların olup olmadığı araştırılmalıdır. 33. Ortama göre farklı tarzda giyinen kişiler de not edilmelidir. 34. Olay yerini terk etmeye çalışan kişi ve kişiler tespit edilmelidir. 35. Çoğu kundakçı olayın bitimine kadar yangını seyretmektedir. Son olarak yangından tatmin olmuş şekilde davranan kişiler tespit edilmelidir. Çünkü bazı kişiler yangın çıkarmaktan zevk almakta ve bu işin içinde macera aramaktadırlar. 36. Yangın sigortası var ise, hangi sigorta şirketine, ne kadar meblağ ile sigortalı olduğu, en son sigorta bedeli artırımının ne zaman yaptırıldığı, primlerin düzenli yatırılıp yatırılmadığı, zeyil olup olmadığı kaydedilmelidir. 37. Yanan yerin geçmişi (yangın, problem, arıza, tamir, bakım v.s.) geriye doğru kronolojik olarak kaydedilmelidir. 38. Yangının başlangıç odası herkesin giremediği bir bölüm ise, girme yetkisi olanların isimleri kaydedilmelidir. 39. Yangın yerinde ve civarında varsa kamera kayıtlarına başvurulmalıdır. 40. İtfaiyecilerde “sniffer” adı verilen dedektörler vardır. Bu aygıt hidrokarbon buharlarını bulmaktadır ve ortamda bu buharların olması hızlandırıcıların işaretidir. Bu aygıt hem olay yerinde hem de etrafta bulunan kişiler üzerinde kullanılmalıdır. 41. Kalabalık içerisinde konuşulanlar da not edilmelidir. Özellikle “Burada yaşayan insanlar problemli kişilerdi” , “Bu ailenin çocukları çok yaramaz ve hep kibritle oynarlar” , “On dakika evvel bir aile arabası ile buradan ayrıldı” gibi cümleler not edilerek bu kişiler araştırılmalıdır. 106 42. Her ne kadar olay yerindeki deliller zarar görse de, bilimsel metotlar kullanılarak kundaklamanın belirtileri tespit edilmelidir. 43. Bütün yanıcı maddeler zarar görse bile, olay yerinde yanıcı olmayan maddeler de vardır. 44. Metal eşyalar tutuşmayı başlatmak için veya odaya girmek için kullanılmış olabilir. Eşyaları kundakçı getirmiş veya hareket ettirmiş veya modifiye etmiş olabilir. 45. Çoğu yangında yanıcı maddelerin tamamı zarar görmez. Bu nedenle kundakçı tarafından olay yerinde bırakılmış hızlandırıcılar eşyalar, tahta, inşaat malzemeleri bulunabilir. 46. Bazen, kundakçılar zaman ayarlı ateşleyiciler kullanmaktadırlar. Bu aygıtlar çalışmazsa yangın meydana gelmemektedir. Bu tür aygıtlar kundaklama şüphesinin ispatlanmasında önemli bir yere sahiptir. 47. İtfaiye ekibi şefinden alarmın çeşidi ve çalma zamanı, olaya müdahale zamanı öğrenilmelidir. Bu alınan bilgiler soruşturmanın akıbeti açısından önemlidir. 48. Ayrıca yangına hangi kimyasal maddeler kullanılarak müdahale edildiği öğrenilmelidir. Bu bilgi daha sonra inceleme ve analiz yapan laboratuara bildirilmelidir. 49. Yangın yerine nasıl girildiği, kapı ve pencerelerin durumu, giriş yapılırken zorlama yapılıp yapılmadığı itfaiye ekibinden öğrenilmelidir. 50. Ayrıca mülk sahibinin veya kiracıların yangına müdahale esnasında bulunup bulunmadığı, var iseler ne yaptıkları itfaiye ekibinden öğrenilmelidir. 51. Ayrıca, varsa doğal olmayan yangın yayılmalarının olduğu bilgisi not edilmelidir. 52. Yangın Çıkış Sebebinin Araştırılması için yangın mahallinin incelenmesi itfaiyeciler olay yerinden henüz ayrılmadan başlamalıdır. Geçen zaman delillerin kaybolmasına neden olabilir. 53. Yangın yerinin en az zarar gören yerden en çok zarar gören yere doğru araştırılması gerekir. Diğer bir değişle olay yeri en dışından içine doğru incelenmelidir. 54. Binada yanmanın prensipleri neticesinde oluşamayacak zararlar dikkatlice araştırılarak not edilmelidir. 55. Eğer bu zarar alev kapanı veya ani tutuşma neticesinde oluşamayacak türden ise alınan örnekler analiz için laboratuara gönderilmelidir. 56. Alarm cihazlarının durumlarına bakılmalıdır. Eğer yangın öncesinde çalışmamışsa niçin çalışmadığı araştırılmalıdır. 57. Yangın yerinde yeri değiştirilmiş, toplanmış, bir araya getirilmiş veya kaybolmuş eşyalara bakılmalıdır. 107 58. Açık veya kapalı olan odalar not edilmeli ve değerli olan eşyaların durumu kontrol edilmelidir. 59. Eğer yangın depo olarak kullanılan odada meydana gelmiş ise, yangın sonrası kalan artıklar iyi incelenmelidir. 60. Oda da daha önceden bulunan eşyaların listesi bulunmalı ve artıklar bunlarla karşılaştırılmalıdır. 61. Eğer kundaklama yapılmışsa, başlangıç noktasında (yerinde) deliller yer alır. 62. Eğer kaza sonucu çıkmışsa onun delilleri de başlangıç yerinde bulunur. 63. Timsah sırtı görünümü başlangıç yerinde veya yakınında oluşur. 64. Mülakat ile bulgular karşılaştırılmalıdır. 65. Yangın paternleri araştırılmalı ve tanımlanmalıdır. 66. Bulgular ile mülakatlar karşılaştırılmalı, gerektiği kadar mülakatlara ve bulgulara geri dönüş yapılmalıdır. 67. Tavanda oluşmuş şekiller iyi incelenmelidir. Tavanda en çok zarar görmüş yer belirlenmelidir. Yangının en sıcak ve en fazla alev ürettiği yer başlangıç yeridir. 68. Ampuller ve camlarda yangın yerinde incelenmelidir. Camlar ısıtılınca belli bir süre sonra erirler. Başlangıç noktasına yakın olan ampuller daha çok erirler ve erime yönü bu noktayı gösterir. 69. Aynı şekilde pencere camları da incelenmelidir. 70. Eğer yangının başlangıç noktası doğru tespit edilirse yangın sebebi bulunabilir. Bunu yapabilmek için ısı kaynağının ve yanan maddenin belirlenmesi gerekir. 71. Daha sonra olay baştan kurgulanmalı ve yangın kaynağının kimyasal, elektrik veya mekanik sebepli olup olmadığı sorgulanmalıdır. Bunun sonucunda olayın kaza ile mi yoksa kasten mi çıktığı anlaşılır. 72. Yangının öncelikle kasıtsız olduğu varsayılmalı, doğal sebepler ve kaza sebepleri ayıklanması analizi yapılmalıdır. 73. Kaza sebepleri ayıklanıp bitirildiği halde hala sebebe ulaşılamıyor ise, kasıt sebepleri araştırılmaya başlanılmalıdır. 74. Kasıt sebepleri ayıklanması analizi yapılmalıdır. 75. Elektrik arızaları çoğu yangınların ana sebebidir. 76. Isıtma sistemleri, sigara izmaritleri, kibritle oynayan çocuklar ve benzeri durumlar gözden geçirilmeli ve bunların yangın sebebi olabileceği düşünülmelidir. 77. Olayın kundaklama olabileceği ispatlanmalıdır. Eğer kundaklama olduğuna dair sabit doneler bulunamamışsa olay mahkemeye götürülmelidir. 108 78. Olaya özgü özel hazırlanmış olan deliller bulunursa kundaklamadan şüphelenilmelidir. 79. Örneğin iki veya daha fazla bir yerde yangın çıkmışsa ve bunlar birbirinde bağımsız ise bu durumda kundaklamadan söz edilebilir. Böyle bir durumda yangını neyin başlattığı ispatlanmak zorunda değildir. Ancak bir yerde başlayan yangın yerindeki sıçramalardan kaynaklanmadığı ispatlanmalıdır. Yanan materyal diğer yanan yerden düşmüş veya atılmış olabilir. Isı, diğer yangından transfer edilmiş olabilir. Elektrik kabloları kısa devre yapmış olabilir ve bütün bunlarda başka yerlerde yangın çıkmasına neden olabilir. 80. Başlangıç noktasında; tutuşturucu aygıtlar, hızlandırıcılar ve taşıyıcıların bulunması yangının bir kundaklama olayı olduğunun kanıtıdır. 81. Dikkatli bir araştırma neticesinde başlangıç noktasında bulunan saatler, kutular, mumlar, şişeler, kablolar ve piller gibi nesneler yangının kundaklama olabileceğini destekler. 82. Eğer bir patlama oluşmuşsa ve patlayıcı maddeler hakkında bilgi birikimi varsa bu durumda tutuşturucu aygıtların varlığına bakılmalıdır. Eğer patlayıcı madde havadan daha hafifse (doğalgaz gibi) patlama duvarlarda veya tavanda olur. Bu durum en çok “alev kapanı” (back draft) olayında görülür. Duvar ve tavanlarda kendine özgü izler bırakır. 83. Eğer patlayıcı madde sıvı (akaryakıt gibi) ise, bu durumda yine yakın duvarlarda patlama olur. 84. Eğer patlayan madde, dumansız barut ise, patlama “itici bir etki” oluşturmakta ancak sert bir nesne ile karşılaştığı yerde boşluk bırakmaktadır. 85. Eğer patlayan madde dinamitse patlamanın olduğu bölge küçük parçalara ayrılır. 86. En yaygın tutuşturuculardan birisi kibrittir. Bazen sıcak bir zemin üzerine içi akaryakıt dolu kâse bırakılmaktadır. Kimyasal tutuşturucu aygıtlar elde bulunan kimyasal maddelerle yapılabilir. Tutuşturucuların çeşitliliği kundakçının hayal gücüyle sınırlıdır. Örneğin, yüzme havuzlarında kullanıla klor maddesi gibi. 87. Bu nedenle başlangıç noktasının iyi araştırılması gerekmekte ve burada bulunan her türlü atık analiz için laboratuara gönderilmelidir. 88. Yanıcı hızlandırıcıların bulunması kundaklamanın diğer bir kanıtıdır. 89. Sıvı hızlandırıcılar yavaş yanmanın delillerini bırakırlar. Yanan yerin zemininde iz vardır. Normal bir yangın olayında zeminde meydana gelen hasarın büyüklüğü tavanda meydana gelen zarardan daha azdır. 90. Yavaş yanmanın olduğu durumlarda zemindeki hasar daha büyüktür. 109 91. Aşağıya doğru görülen yanmalar normal değildir ve yanıcı hızlandırıcıların kullanıldığının göstergesidir. 92. Ayrıca tahta veya normal zeminlerde oluşan izler hızlandırıcıların kullanıldığını gösterebilir. 93. Halıların altında, kapıların alt tarafında görülen ve yanma sonucunda oluşan izlerde hızlandırıcıların kullanıldığını gösterebilir. 94. Bununla birlikte mobilyaların altında görülen derin yanma izleri yine hızlandırıcı kullanılmış olabileceği şüphesini uyandırabilir. Ancak bazen mobilya yapımında kullanılan maddelerin kimyasal yapısından dolayı yanma sonucunda oluşan izler sanki hızlandırıcı kullanılmış gibi bir görüntü verebilir. Bu duruma dikkat edilmelidir ve elde edilen deliller analiz için laboratuara gönderilmelidir. 95. Genellikle hızlandırıcı olarak sıvı maddelerin kullanıldığı düşünülür. Ancak kağıt, elbise paketleme materyalleri de bu amaçla kullanılabilir. 96. Bu durumlarda kundakçı arkasında kendisine ait saç, kıl, eşya, cam gibi maddi deliller bırakabilir. 97. Taşıyıcılarda kundaklamanın delillerindendir. Bunlar genellikle katı materyallerdir (gazete-elbise gibi) ve yangının bir yerden diğer bir yere sıçramasında etkili rol oynarlar. Zeminde ayrıca iz bırakırlar. 98. Bazı kundakçılar yangın için özel hazırlıklarda bulunurlar. Yangın şiddetinin artması için nesneleri kaldırır veya ortama bırakırlar. 99. Yangın önleyici aygıtları devre dışı bırakırlar. 100. Kapıları kilitler veya zeminde delik açarlar veya kapıların arkasına fazladan eşya koyarak itfaiyecilerin girmesini önlerler. 101. Yangının normal olarak devam etmesi için kapı ve pencereleri kırarak oksijenin devamlılığını sağlarlar. 102. Bazen bina içerisine ucuz kırılmış nesneler yerleştirirler. 103. Kundakçılar bazen perdeleri çekerek veya pencere önlerine bloklar yerleştirerek içerinin dışarıdan görülmesini önlerler. 104. Çoğu zamanda alarm sistemini kapatırlar veya bozarlar. 105. Kundakçılar çoğu zaman bina içerisinde yer alan tv, silah, mücevher, aile fotoğrafları gibi maddi manevi değeri yüksek olan eşyaları dışarı çıkarırlar. 106. Müdahalecilerin müşahede ettikleri ilk manzara ve yangının büyüklüğü tanımlanmalıdır. 107. İkincil bilgiler ilk müdahale edenlerden alınmalı ve kaydedilmelidir. 110 108. Yangın yeri sahiplerinden ve görgü şahitlerinden bilgiler alınmalı ve kaydedilmelidir. 109. Yangına müdahale eden itfaiyeciler geldiğinde, hastanelere yanık sebebiyle başvuran kişiler tespit edilmeli ve olayla ilişkisi araştırılmalıdır. 110. Başlangıç noktasında yanmış veya yanmamış gazetelere iyi bakılmalıdır. Çünkü kundakçıların genellikle tutuşturmak için getirdikleri kendi bölgelerine ait gazetelerdir. 111. Başlangıç yeri tespit edildikten sonra ve delillerin belirlenmesinden sonra, delillerin toplanması gerekir. Yangın olay yerinden bulgu elde edilmesi ve toplanması diğer olaylar kadar kolay değildir. Çünkü olay yerine itfaiyeciler tarafından zarar verilmektedir. 112. Ancak yine de delillerin yerleri belirlenmeli ve numaralandırılmalıdır. 113. Başlangıç noktası yangın yeri incelenmesinde büyük bir öneme sahiptir. Çünkü delillerin büyük bir kısmı burada ve buraya yakın yerlerde bulunmaktadır. 114. Fotoğraf ve video kamera çekimleri; genel görünüm, orta mesafe ve yakın plan olmak üzere üç aşamalı olarak yapılmalıdır. Olay yeri fotoğraflanırken ölçek kullanılmalıdır. 115. Yangın mahallinin dışarısını ve komşularını gösterir kroki çizilmelidir. Form kullanılarak ve bina dışı kutusu işaretlenerek kroki çizilmeli, temin edilebilirse binanın vaziyet planı alınmalıdır. 116. Her delil parçası işlem yapılmak üzere ilgililer tarafından alınmadan önce yerinde (uzaktan ve yakından) fotoğrafı çekilerek kroki üzerinde işaretlenmelidir. Gerekirse yanına bir ölçeklendirme cetveli konulmalıdır. 117. Bina dışarıdan içeriye doğru, en az zarar gören yerden en çok zarar gören yere doğru araştırılmalıdır. 118. Binanın tamamı araştırılmalı, girilmedik oda bırakılmamalıdır. Kilitli yerler açtırılmalı veya açılmalıdır. 119. Yanan eşyanın listesi çıkartılarak incelenmelidir. 120. Eğer mümkünse itfaiye ve kolluğun elinde bulunan ifade ve kayıtların bir kopyası alınarak incelenmelidir. 121. Delillerin özelliği, konum ve yangın sebebi hakkında notlar tutulmalıdır. Bunu yaparken itfaiye ekibi sorumlularından bilgi alış verişinde bulunulmalıdır. 122. Kundaklama delilleri için bakılacak en iyi yer olayın meydana geldiği yer ve zemindir. Zeminde birçok delil bulunmaktadır. 111 123. Önemli olan bunların tespit edilmesi ve inceleme ve analiz için laboratuara gönderilmesidir. 124. Başlangıç yerinde “sniffer” aleti sayesinde hızlandırıcıların kullanılıp kullanılmadığı tespit edilebilir. 125. İs ve dumanların bıraktığı iz ve şekiller incelenmeli bunların renkleri not alınmalıdır. Ahşapların kömürleşme derinliği tespit edilmelidir. 126. Ayrıca küllerin renklerine dikkat edilmeli ve bunlardan örnekler alınmalıdır. 127. Yanan eşyalardan düşen veya arta kalan parçalar özenle toplanmalı ve uygun koşullarda laboratuara gönderilmelidir. 128. Delillerin toplanmasından sonra bunların delil teslim zincirine uyularak laboratuara gönderilmelidir. 129. Olayda yakalanmış bir şüpheli şahıs varsa, giysilerinin hava almayacak şekilde paketlenerek laboratuara gönderilmesi temin edilmelidir. 130. Uçucu maddelerin paketlenmesinde uygun kaplar kullanılmalıdır. Özellikle hızlandırıcıların kullanıldığı kundaklama olaylarından elde edilen delillerin paketlenmesinde plastik veya kağıt paketler kullanılmamalıdır. 131. Elde edilen delillerin kimyasal ve fiziksel özelliklerine uygun olan paketlere konulmalıdır. 132. Olay yerinin incelenmesinden sonra şüphelilerin tespitine geçilmelidir. İlk önce şu sorulara cevap bulunmalıdır. Bu yol veya amaç niçin seçilmiştir? Yangın niçin çıkarılmıştır? Yangın niçin bu vakitte çıkarılmıştır? 133. Sonra, bu yangın olayında fayda, çıkar sağlayabilecek kişilerin tespit edilmesine geçilir. 134. Yangın çıkarılmasındaki asıl amaç duygusal veya ekonomik ihtiyaçların karşılanması olabilir. 135. Ayrıca, işlenmiş olan diğer bir suç ört bas edilmeye çalışılmış olabilir. 136. Ayrıca, kundakçı yangın olayı neticesinde diğer kişilerin kendi işlerini yapmasını engellemek istemiş olabilir. 137. Duygusal saikler çoğu kundaklama olaylarının asıl nedenidir. Bu tür saiklerin başında kin ve nefret gelmektedir. Kişi bu sayede kin ve nefret duyduğu kişiye zarar vermekte veya yaralanmasına sebep olmakta veya kişinin zora düşmesine sebep olmaktadır. 138. Kişi bazen çalıştığı veya yaşadığı ortamın standartlarını yükseltmek için yangın çıkarabilmektedir. 112 139. Diğer bir saik de Vandalizm olarak adlandırılan zarar verme dürtüsüdür. Bu dürtü genellikle gençlerde görülmektedir. 140. Bazen kişiler yangının tespit edilmesi veya söndürülmesi sonucu kendilerinin bir kahraman olarak addedileceklerini düşünerek ilk önce yangın çıkarmaktalar daha sonrada yangının söndürülmesinde ve itfaiyeye haber verilmesinde etkili olmaktadırlar. Bu nedenle yangını ihbar eden kişilerin tespit edilmesi gerekir. Ancak bu amaçla çıkarılan yangınlar büyük yangın değildir. 141. Ayrıca, piromani olarak adlandırılan psikolojik rahatsızlıkları bulunan kişiler de yangın çıkarabilmektedirler. Bu kişiler davranışlarını kontrol altına alamadıkları için devamlı surette yangın çıkarma eğilimindedirler. 142. Bazen kişiler yangınları, işlemiş oldukları diğer suçları ört bas etmek için veya dikkatleri üzerlerinden atmak için çıkartmaktadırlar. 143. Bazı örgüt liderleri toplumda baskı ve tehdit ortamı oluşturmak için yangın çıkartmaktadırlar. 144. Bazı kişiler bazı önemli madde veya bilgilerin bulunduğu stratejik binalarda yangın çıkartarak bu bilgi veya maddeleri incelemeye çalışmaktadırlar. 145. Ekonomik saikler duygusal saiklerden daha azdır. Ancak oluşan zararın maddi değeri çok daha fazladır. Genellikle bu amaçla çıkarılan yangınlar sigorta tazminatı almak içindir. Bu türden çıkarılan yangınlar devlet binalarında çok özel sektöre ait binalarda görülmektedir. Çünkü, özel sektör binaları ve içinde bulunan ekipman ve eşyalar yangına ve doğal afetlere karşı sigortalanmıştır. 146. Sigorta tazminatı almak için çıkarılan yangınların büyük bir kısmı araçlarda görülmektedir. 147. Bazı iş adamları rakiplerini egale etmek için fabrikalarda yangın çıkarılmasını sağlamaktadırlar. 148. Hırsızlar bazen çaldıkları eşyaların hem fark edilmesini engellemek hem de bıraktıkları delillerin yok olması amacıyla girdikleri binalarda yangın çıkarmaktadırlar. 149. Bazen öldürülen kişilerin cesetleri sanki yangın sonucu ölmüş izlenimi vermek için yangın yerine bırakılmakta ve cesedin yanması sağlanmaktadır. Bu nedenle yangın yerine bulunan cesetlerin kesinlikle otopsi için adli tıp kurumuna gönderilmesi gerekmektedir. 150. Fiziksel deliller ve şüpheliler arasında bağ kurulmalıdır. Kişinin parmak izi veya eşyaları olay yerinden elde edilmeye çalışılmalıdır. Ancak parmak izi yangın 113 olaylarında çok zor elde edilir. Çoğu zaman yangın bu tür delilleri ortadan kaldırmaktadır. 151. Bununla birlikte yangından zarar görmemiş yerlere bakılabilir. Buralarda bulunan hidrokarbon türevi madde taşıyıcı kutuları, cam kavanoz ve parçaları toplanmalıdır. 152. Ayrıca kişinin bu kundaklamayı yaptığını kuvvetlendirebilecek diğer delillerinde toplanması ve bu kişiyle bağlantısının kurulması gerekir. 114 1.12. Amaç İlkel toplumdan günümüze kadar ateş; insan yaşamında su, toprak ve hava ile birlikte temel unsurlardan biri olarak önemini korumuştur. O dönemlerde yıldırım düşmesi, meteor çarpması, volkanik püskürmeler gibi doğal kaynaklardan tanınan ateş ısınmak, aydınlanmak ve zararlı hayvanlardan korunmak için kullanılmış; yanmanın denetlenebilmesi ile uygarlık büyük gelişmeler kaydetmiştir (Caymaz, 1997). Ateşin bulunması, insanın bilinçli olarak kendisinin tutuşturmayı ve yeni ateş yakmayı öğrenmesi ona doğa güçleri üzerinde belirgin bir egemenlik sağlamıştır (İtfaiye Dünyası Dergisi, 2008). İnsanoğlu ateş ile birlikte yangını da tanımıştır. Önceleri karşılaştıkları doğal yangınlardan korkan insanlar, daha sonra yangın ile mücadele etmeyi öğrenmişlerdir. Bu mücadele yıllarca sürmüştür. Ancak yangın; insanın yaşamını, malını, mülkünü tehdit eden bir unsur olarak varlığını korumaktadır (Caymaz, 2001). Yangın tehlikesi ile günlük hayatımızda sık sık karşılaşılmaktadır. Bu sıklık yaşam koşullarının gelişmesine bağlı olarak da artmaktadır. Yangın yerlerinde geçmişte çoğunlukla selülozik maddelerden (odun, kâğıt) oluşan katı yakıtlar ile karşılaşılmaktayken bugün değişik ve karmaşık yanma karakteristikleri olan karbon ve hidrojen esaslı organik maddelerle de karşılaşılmaktadır. Bu durum yangın yerinde CO2, CO, CS2, HCN, SO2 ve benzeri zehirli gazların açığa çıkması ve dolayısıyla zehirlenmelere neden olmaktadır. Günümüzde yangın olayları, doğal yollarla veya bir kaza sonucu meydana geldiği gibi kundaklama suretiyle de meydana gelmektedir. Son dönemde sigorta hizmetlerinin yaygınlaşması, kundaklama olaylarında da artışa neden olmuştur. Nadiren de olsa, psikolojik dürtülerle veya vandalist duygularla kundaklama vakası gerçekleştirilmektedir. Suçun veya suç delilerinin gizlenmesi amacıyla yapılan kundaklama olaylarına da sık rastlanmaktadır. Bu bakımdan özellikle ölümlü yangınlarda kundaklama bulguları titizlikle araştırılmalıdır. Yangın ve kundaklama incelemelerinde, yangın çıkış yeri (orijini) ve yangının çıkış sebebinin belirlenmesi olayın aydınlatılmasında en temel özelliktir. Yangının çıkış sebebinin saptanması için, başlangıç noktasının tayini çok büyük önem arz etmektedir. Yangın yerinin araştırılmasının temel amacı, diğer bütün araştırmalarda olduğu gibi, gerçeği saptamaktır (O'Connor, 2000). Kundaklama incelemelerinde araştırmacının yangının sebebi bakımından önyargılı olmaması hayati bir öneme sahiptir. Araştırmacı veri toplamadan önce yangının kundaklama olduğuna karar verirse ancak ondan sonra bunu destekleyen delillerin fark edilmesi ve toplanması mümkün olur. Sherlock Holmes’in dediği gibi “Başlıca hata veri toplamadan 115 teori üretmektir. Kişi teorileri uygun gerçeklere uydurmak yerine gerçekleri uygun teorilere uydurmaya başlar”(Karter, 1988). Bu sebebi ne olursa olsun tüm yangınları kaza olarak görenler için de geçerlidir. Bazı araştırmacılar sebep konusunda önyargıya has karmaşık eğilim gösterirler. Bu araştırmacılar tüm yangınların örneğin elektrik cihazı ya da sigara gibi sebeplerle çıktığına inanırlar, sonra da doğru nedeni bulmak için zaman harcamak yerine kendi sebeplerini kanıtlamak için hararetli bir çaba gösterirler. Yangının sebebi hakkında önyargı diğer asayiş suçlarındaki önyargı kadar tehlikelidir. Ne yazık ki bu durum bir meslek hastalığı gibi görünmekte ve yangın araştırmalarında diğer tüm alanlardakinden daha fazla fark edilmektedir. Kundaklama incelemelerini sistematik yaklaşımlara bağlamak önyargısal eğilimlerin kötü etkilerini azaltacaktır (De Haan, 2007). Yangın incelemeleri; yangının yapısı, sınıflandırılması, kimyası, yangının oluşumu ve yayılması, yangının çıkış sebebi, kundaklama nedenleri, kundaklama bulguları, suç mahallinin incelenmesi ve belgelenmesi, delillerin toplanması, numunelerin analizi gibi süreçleri içerir. Nitelikli vakalarda, örneğin ölümlü yangınlarda ve araç yangınlarında bazı spesifik bulguların saptanması gerekir. Pozitif veya negatif kundaklama bulgularının araştırılması, yangının çıkış sebebi hakkında güçlü bir kanı oluşmasına yardımcı olur. Ankara’da Çıkan Yangınların Kundaklama Açısından Değerlendirilmesi tez çalışmasında; “Her Yangın Bir Kundaklamadır” hipotezi gereği öncelikle bir yangın soruşturmasında tüm yangınların doğal yollardan veya kazaen olduğuna dair bütün nedenlerin göz önüne alınması ve elenerek yalnızca elenmeyen bir nedenin tüm açıklığıyla ortaya konulması düşünülmektedir. Yangın İncelemeleri ve Kundaklama konusunu çalışmamızdaki amaç, bu konularda öz dilimizde kaynakların az olması sebebiyle, özellikle yangın ile mücadelede en zor görevi üstlenmiş olan itfaiye teşkilatının eğitimlerinde istifade edecekleri akademik bir kaynak ortaya koymak, adli vakaların çözümünde adalete katkı sağlamak, yangın incelemeleri konusunda sistematik bir yaklaşım oluşturmak ve ülkemizdeki yangın istatistiklerinde çok zaman karşılaşılan yangın çıkış sebebi ile ilgili "sigara izmaritinden, elektrik kontağından, bilinmeyen sebeplerden" gibi ifadelerin doğruluğunun test edilmesi ile ilgili akademik tespitleri ortaya koymaktır. 116 II. GEREÇ VE YÖNTEM 2.1. Ankara’daki Fiziki Olarak Takip Edilen Bazı Yangınların Değerlendirilmesi Ankara bölgesi yangınları fiziki ve istatistikî olarak takip edilmiştir. Ankara yangınları bizzat yangın yerine giderek incelenmiştir. Bu konuda bir araştırmacı gözüyle yangın yeri incelenmiş olup yangın nedeni belirleme konusunda mevzuat gereği vazifeli olan itfaiye ile yine mevzuat gereği yangın nedeni belirleme görevi olmasa da yangın yerinde kundaklama ihtimalini araştırmak için olay yerinden elde edeceği bulguları usulüne uygun olarak toplayarak laboratuara gönderip analiz sonuçlarını değerlendirilmek üzere soruşturma dosyasına koyma görevi olan kolluğun yaptıkları ile mukaseyesi yapılmıştır. Ayrıca, tüm gidilen yangın yerlerinden itfaiye yangın raporları ile kolluğun olay yeri inceleme ve kriminal polis laboratuarı analiz raporlarına ulaşılarak kendi tespitlerimiz ile uyuşan ve çelişen noktalar ortaya konulmaya çalışılmıştır. Ankara yangınlarının kundaklama açısından değerlendirilmesinde; hipotezimiz “Her Yangın Bir Kundaklamadır” gereği öncelikle bir yangın soruşturmasında tüm yangınların doğal yollardan veya kazaen olduğuna dair bütün nedenlerin göz önüne alınması ve elenerek yalnızca elenmeyen bir nedenin tüm açıklığıyla göz önüne serilmesi düşünülmüştür. Bu metot eleme metodu olarak adlandırılmaktadır. Aynı zamanda, Ankara itfaiyesi yangın istatistikleri her ay sonu itibariyle takip edilmiş ve 2009 yılı tüm istatistiğine 2010 Ocak ayı içinde ulaşılmıştır. 2.2. Molotof Kokteyl Olayları İle İlgili Bir Değerlendirme Ankara’daki 2009 yılı olayları içinde Molotof kokteyl olayları da takip edilmiş ve olay sayısı 7 olarak belirlenmiştir. Daha sonra, Ankara’da meydana gelen bir molotof kokteyl olayı üzerinden molotof kokteyl olayları ile ilgili bir değerlendirme yapılmıştır. 2.3. Yangın ve Kundaklama Analizleri Bu konuya giriş bölümünde ayrıntılı yer verilmiş olup burada yalnızca değerlendirme kısmında yaptığımız “Elektrik Kablo Telleri Analizi” ile ilgili izlediğimiz yönteme kısaca yer verilmiştir. 117 2.3.1. Elektrik Kablo Telleri Analizi Tezde elektrik kablo telleri analizine yer verilmesinin faydalı olacağı değerlendirildiğinden laboratuar ortamında Taramalı Elektron Mikroskobu ile bir çalışma yapılmış ve farklı elektrik kablo telleri kısa devre yapılarak boncuklaşmaları sağlanmış, daha sonra ark yapmış ve yapmamış kablo telleri JEOL JSM 6400 SEM/EDX Scanning Electron Microscope ile görüntülenmiştir. 2.4. Yangın Nedenleri İstatistikleri İle İlgili Bir Araştırma Yangın Nedenleri istatistiklerinin değerlendirileceği bir anket düşünüldüğünden 2008 yılına ait verileri kullanmanın daha iyi olacağı değerlendirilmiş ve 2008 yılına ait Ankara ve İstanbul yangın nedenleri istatistiklerine bizzat ilgili İtfaiye Daire Başkanlıklarından, yine 2008 yılına ait Türkiye geneli yangın nedenleri istatistiklerine ise Sivil Savunma Genel Müdürlüğünden ulaşılmıştır. Yurt dışından yangın nedenleri istatistiklerine ise internet üzerinden ulaşılmaya çalışılmış olup, İngiltere’nin ve Kanada’nın hazır olan en son istatistikleri kullanılmıştır. 2.4.1. Anketin Amacı ve Konusu Araştırmanın amacı Ülkemizde İtfaiyeler tarafından hazırlanan “Yangın (Nedenleri) İstatistikleri”ne itfaiyecilerin, kolluk teşkilatının ve bu alanda çalışan akademisyen ve uzman/bilirkişilerin yaklaşımını ortaya koymaktır. Bahse konu alan çalışanlarının ana kitlesinden alınan inceleme örnek kitlesi üzerinde uygulama gerçekleştirilmiştir. 2.4.2.Araştırma Yöntemi Araştırmada anket yöntemi kullanılmıştır. 118 2.4.3. Araştırmanın Sınırlamaları Yangın Raporu hazırlama yetkisinin sadece itfaiyede olması ve torba yangın nedeni olarak değerlendirilen “Diğer” yangın nedeni ile ilgili itfaiye teşkilatları arasında çok farklı uygulamalar olduğu düşünüldüğünden bu soruda sadece itfaiye personelinden katılımcıların görüşleri alınmıştır. 2.4.4. Anket Tasarımı Anket veri toplama metodu ile yapılmıştır. Ankette önermelerin yer aldığı 12 soru için Likert (1-5) ölçeği kullanılmıştır ve cevap seçeneklerinin anlamı aşağıdaki gibidir. (1) Kesinlikle Katılmıyorum (2) Katılmıyorum (3) Bir Fikrim Yok (4) Katılıyorum (5) Kesinlikle Katılıyorum Bunun dışında özellik olarak görev tanımı, çalıştığı il/ilçe, yaş, cinsiyet ve eğitim düzeyi nominal ölçek olarak kullanılmıştır. Anket soruları anlaşılma kolaylığı sağlanması açısından iki bölüm altında toplanmıştır. Bu gruplar: · 1.Bölüm: Bazı Demoğrafik Özellikler İle Bu Alanda Çalışanların Genel Olarak Cevaplayabileceği (12) Sorudan Oluşmaktadır. · 2.Bölüm: Yangın Nedenleri İle İlgili İstatistiklere Göre Cevaplanacak (8) Sorudan Oluşmaktadır. Anketin çoğunluğu elektronik posta, bir kısmı da özellikle interneti olmayan itfaiye grup amirlikleri için A4 anket formu bizzat katılımcılara gönderilmek suretiyle gerçekleştirilmiş olup, on kişi ile yapılan ön anket sonucunda soruların anlaşılırlığı test edilmiş ve alınan sonuçlara göre sorular üzerinde gereken düzenlemeler yapılmıştır. Aşağıdaki sorular ankette katılımcılara yöneltilmiştir. 1.Bölüm: Bazı Demoğrafik Özellikler İle Bu Alanda Çalışanların Genel Olarak Cevaplayabileceği Sorular Demoğrafik özelliklerle ilgili (6) soru, bu alanda çalışanların gördükleri eğitimler, bu eğitimlerin yeterli olup olmadığı, yangın raporları ve istatistikleri hazırlayanların kimler 119 olması gerektiği ve istatistiklerin bilimsel verilere göre yapılıp yapılmadığını değerlendirmek için sorulan yine (6) sorudan oluşmaktadır. (SORU 1) Mesleğiniz? Soru ile katılımcıların çalıştıkları alanın tespiti amaçlanmıştır. (SORU 2) Çalıştığınız yerleşim yerinin büyüklüğü nedir? Soru ile katılımcıların çalıştığı il/ilçenin büyüklüğü öğrenilmiş ve dolayısıyla hangi yoğunlukta yangın olayları ile karşılaştıkları değerlendirilmiştir. (SORU 3) Yaşınız? Soru ile katılımcıların yaşı ve meslekteki tecrübe durumları görülmeye çalışılmıştır. (SORU 4) Cinsiyetiniz? Soru ile katılımcıların ve dolayısıyla alanda çalışanların cinsiyeti tespit edilmeye çalışılmıştır. (SORU 5) Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? Soru ile katılımcıların eğitim seviyeleri öğrenilmeye çalışılmıştır. (SORU 6) Yangın İncelemeleri ve Yangın Sebebini Belirleme ile ilgili hangi eğitimleri aldınız? Yangın nedenini belirleme ile ilgili genel olarak verilen kurs ve sertifika programları tespit edilmiş ve soru ile katılımcıların bu eğitimlerden hangi veya hangilerini aldığı öğrenilmeye çalışılmıştır. (SORU 7) Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir. Soru 6.soru ile ilgili olup katılımcıların yangın nedenini belirleme ile ilgili aldıkları eğitimlerin yeterliliği konusunda yine onların görüşleri öğrenilmeye çalışılmıştır. (SORU 8) Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılmaktadır. Soru ile katılımcıların çalıştıkları birimlerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemlerin kullanılıp kullanılmadığı konusunda yine katılımcıların görüşleri öğrenilmeye çalışılmıştır. (SORU 9) İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır. Yangın nedenini belirlemede halen itfaiye teşkilatının yetkili olduğu, kolluk, akademisyen ve alan uzmanlarının bu konuda doğrudan bir sorumluluğu olmadığı ancak mahkeme tarafından bilirkişilikle görevlendirildikleri veya bir sigorta şirketi tarafından görüşleri istenildiği zaman yangın nedeni belirleme çalışması yapabildikleri bilinmektedir. Bu soru ve bundan sonraki iki soruda yangın nedenini belirleme çalışmalarını kimlerin 120 yapması gerektiği konusunda yine bu alanda çalışan tüm tarafların görüşü öğrenilmeye çalışılmıştır. Soru ile İtfaiye Yangın Raporunun, bu konuda yeterli eğitimi almış itfaiye görevlileri tarafından hazırlanıp hazırlanmadığı konusunda katılımcıların görüşü öğrenilmeye çalışılmıştır. (SORU 10) Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir. Yangın raporu hazırlamada kolluğun yangın nedeni belirleme gibi herhangi bir yasal sorumluluğu yoktur. Kolluk sadece yangın yerindeki bulgularla ilgili kayıt, dokümantasyon ve analizleri işlemlerini yaparak bunları mahkeme esnasında kullanılmak üzere soruşturma dosyasına koymakla görevlidir. Soru ile yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilip verilmemesi konusunda katılımcıların görüşü öğrenilmeye çalışılmıştır. (SORU 11) Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir. Soru ile yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilip verilmemesi konusunda katılımcıların görüşü öğrenilmeye çalışılmıştır. (SORU 12) Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır. Yangın nedenleri istatistikleri öncelikle itfaiye teşkilatları tarafından yapılmakta, daha sonra İl Sivil Savunma Müdürlükleri tarafından belirli bir formatta Sivil Savunma Genel Müdürlüğüne gönderilmekte ve burada nihai olarak ülke geneli istatistikleri hazırlanmaktadır. Soru ile bu süreçten geçen yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılıp yapılmadığı konusunda katılımcıların görüşü öğrenilmeye çalışılmıştır. 2.Bölüm: Yangın Nedenleri İle İlgili aşağıdaki İstatistiklere Göre Cevaplanacak Sorular (SORU 13) Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı 121 Türkiye genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Tablodaki yangın nedenleri istatistiklerinde de görüleceği üzere Elektrik Kontağı yangın nedeninde Türkiye geneli ve Ankara oranlarında yaklaşık iki misli bir fark görülmektedir. Soru ile bu farkın bilimsel, teknik ve bilinçli çalışıp çalışmamayla ilgili olup olmadığı konusunda katılımcıların görüşü öğrenilmeye çalışılmıştır. (SORU 14) Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Tablodaki yangın nedenleri istatistiklerinde de görüleceği üzere Sigara ve Kibrit yangın nedeninde Türkiye geneli ve İstanbul oranlarında yaklaşık iki misli bir fark görülmektedir. Soru ile bu farkın bilimsel, teknik ve bilinçli çalışıp çalışmamayla ilgili olup olmadığı konusunda katılımcıların görüşü öğrenilmeye çalışılmıştır. (SORU 15) Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Tablodaki yangın nedenleri istatistiklerinde de görüleceği üzere Sabotaj (Kundaklama) yangın nedeninde Türkiye geneli ve Ankara oranlarında iki mislini aşkın bir fark görülmektedir. Soru ile bu farkın bilimsel, teknik ve bilinçli çalışıp çalışmamayla ilgili olup olmadığı konusunda katılımcıların görüşü öğrenilmeye çalışılmıştır. (SORU 16) İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Tablodaki yangın nedenleri istatistiklerinde de görüleceği üzere Sabotaj (Kundaklama) yangın nedeninde İstanbul ve Ankara oranlarında iki misli bir fark görülmektedir. Soru ile bu farkın bilimsel, teknik ve bilinçli çalışıp çalışmamayla ilgili olup olmadığı konusunda katılımcıların görüşü öğrenilmeye çalışılmıştır. (SORU 17) 2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran 122 farklılığı İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Tablodaki yangın nedenleri istatistiklerinde de görüleceği üzere Sabotaj (Kundaklama) yangın nedeninde Türkiye geneli ve İngiltere oranlarında altı mislinden fazla bir fark görülmektedir. Soru ile bu farkın bilimsel, teknik ve bilinçli çalışıp çalışmamayla ilgili olup olmadığı konusunda katılımcıların görüşü öğrenilmeye çalışılmıştır. (SORU 18) Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Tablodaki yangın nedenleri istatistiklerinde de görüleceği üzere Elektrik Kontağı yangın nedeninde Türkiye geneli ve İngiltere oranlarında iki mislinden fazla bir fark görülmektedir. Soru ile bu farkın bilimsel, teknik ve bilinçli çalışıp çalışmamayla ilgili olup olmadığı konusunda katılımcıların görüşü öğrenilmeye çalışılmıştır. (SORU 19) Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Tablodaki yangın nedenleri istatistiklerinde de görüleceği üzere Sabotaj (Kundaklama) yangın nedeninde Türkiye geneli, İngiltere ve Kanada oranlarında büyük bir fark görülmektedir. Soru ile bu farkın bahse konu ülkelerdeki kundaklama yangın sayılarının gerçekten farklı olmasından mı, yoksa oran farkının bahse konu ülkelerdeki bilimsel, teknik ve bilinçli çalışıp çalışmamayla mı ilgili olduğu konusunda katılımcıların görüşü öğrenilmeye çalışılmıştır. (SORU 20) Türkiye geneli yangın istatistiğinde Diğer yangın nedenleri (%33.28) içinde bulunan aşağıdaki yangın nedenlerinden oran olarak sizce en yüksek olandan düşük olana doğru 1’den 5’e kadar numara vererek sıralayınız. Tablodaki yangın nedenleri istatistiklerinde de görüleceği üzere Diğer yangın nedeninde Türkiye genelindeki %33.28 lik oranın il il farklı olarak anlaşıldığı ve değerlendirildiği düşünüldüğünden soru ile bu konuda itfaiye çalışanlarının nasıl bir görüşe sahip oldukları öğrenilmeye çalışılmıştır. 123 2.4.5. Evren, Örneklem ve Veri Toplama Anket dijital ortamda ilgili meslek gruplarına mail ile gönderildiği gibi yine her bir kurumda ilgili kişilerle ile temasa geçilmiş ve anket amacı ve soruları ile ilgili bilgi verilip açıklama yapılmış ve anketin kendileri tarafından doldurulduktan sonra aynı kurumda benzer pozisyonlarda çalışan kişilere anketin iletilerek doldurulması sağlanmıştır. Özellikle internet imkânı olmayan bazı İtfaiye gruplarına ise matbu bir şekilde elle doldurulmak üzere gönderilmiştir. Ülkemiz genelinde itfaiye personeli sayısı şifahi görüşmeler neticesi 9740 kişisi memur kadrosunda olmak üzere yaklaşık 20.000 olduğu öğrenilmesine rağmen yangın istatistikleri ile ilgilenen personel sayısı (ki bunların çoğunluğu rütbeli personeldir) 1.000 kişiyi geçmemektedir. Kolluk teşkilatında ise özellikle Olay Yeri İnceleme birimleri hedef olarak belirlenmiştir. Bu birimin sayısının yine şifahi görüşmelerde Polis Olay Yeri İnceleme personeli sayısı 3818 kişi ve Jandarma Olay Yeri İnceleme personeli sayısı yaklaşık 8001.000 kişi olmak üzere toplam yaklaşık 4.500-5.000 civarında bir hedef kitle olduğu öğrenilmiştir. Ancak, Jandarma personeline ulaşmak çok mümkün olamamıştır. Ayrıca, olay yeri inceleme uzmanlarında esas hedef kitlemiz olaya bizzat müdahale edenler yani olay yeri ekiplerinde çalışanlardır ki bu sayı kollukta toplam 2.000-2500 kişi civarındadır. Alan uzmanı ve bilirkişi hususunda Adalet Bakanlığı bilgi işlem merkezi (Bimer) ile yazışma yapılmış ve alınan cevapta yangın ile ilgili resmi kayıtlı bilirkişi sayısının 251 olduğu bildirilmiştir. Akademisyen hususunda ise bir örneklem belirleme imkânı olmamıştır. Ankete cevap verenlerin çalıştıkları birimler Aşağıdaki tabloda yer almaktadır. Çizelge 2. 1 Anketi Yanıtlayanların Çalıştıkları Birimlerin Frekans Dağılımı BİRİMİ SAYISI YÜZDESİ İTFAİYE 156 48,0 POLİS/JANDARMA 112 34,5 AKADEMİSYEN 19 5,8 38 11,7 325 100.0 ALAN UZMANI/BİLİRKİŞİ TOPLAM 124 III. BULGULAR 3.1. Ankara’daki Fiziki Olarak Takip Edilen Bazı Yangınların Değerlendirilmesi Ankara’daki yangınlar aynı zamanda fiili olarak da takip edilmiştir. Bu bağlamda 9 yangın yerine gidilmiş, yangın sonu incelemeleri yapılmış, video ve fotoğraf çekimi işlemleri yapılmıştır. Ayrıca, bu yangınlarla ilgili polis ve itfaiye kayıtları ile kendi tespitlerimizin mukayesesi yapılarak benzerlik ve farklılıklar ortaya konulmuştur. 3.1.1. Konfeksiyon Mağazası Yangını Resim 3. 1 Konfeksiyon mağasazının girişi İtfaiye bu yangın nedeni ile ilgili; “Giriş kapısının camının içeri doğru kırık olması, mağaza sahibinin ifadesi ile elektriklerin şalterden kapalı olması, kapının ve spot lambaların yanmış kablolarında ark olduğuna dair bir emarenin olmaması, yanmanın yoğun olduğu bölgede başkaca bir emare olmaması gibi nedenlerden ve yangının çıkış saati dikkate alındığında muhtemelen mağazanın giriş kısmına yanıcı ve parlayıcı bir madde dökülerek yakılmış olabileceği kanaati hasıl olmuştur.” Şeklinde görüş bildirmiştir. Emniyet Olay Yeri İnceleme birimleri sadece kayıt ve tescil işlemlerini yapmış ve yangın sebebi ile ilgili herhangi bir görüş bildirmemiştir. 125 Resim 3. 2 Konfeksiyon Mağazası ile ilgili İtafiye Yangın Raporu Emniyet tarafından bu yangın ile ilgili; Yangın yerinden örnekleri (2 yangın artığı ile bir kablo parçası) alarak Kriminal Polis Laboratuvarına göndermiş ve Kriminal Polis Laboratuvarından gelen ekspertiz raporunda ise; “Yangın artıklarından herhangi bir hızlandırıcı kullanılmadığı ve kablo parçasında da herhangi bir kısa devre emaresi tespit edilememiştir.” denilmiştir. Resim 3. 3 Konfeksiyon Mağazası ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu 126 Resim 3. 4 Konfeksiyon Mağazası ile ilgili Kriminal Laboartuvar Ekspertiz Raporu İnceleme ve değerlendirmelerimiz sonucunda; Yangının başlangıç yerinin hemen mağazanın girişi olduğu, söz konusu yerdeki ileri seviyedeki deformasyon ve bozulmalardan anlaşılmaktadır. Başlangıç yerinin incelenmesi neticesinde; 1.Kapalı alan olması sebebiyle herhangi bir doğal yangın (yıldırım, deprem vb.) nedeni mümkün görülmemektedir, 2. Yangının başlangıç yerinin yapısı gereği (mağaza girişinde düşük ısılı bir ateşle tutuşacak özellikte bir malzeme olmaması ve yangın zamanı açısından değerlendirildiğinde) sönmemiş bir sigara izmariti ya da kibritten yangının kaynaklanması da çok mümkün görülmemektedir, 3. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle (başlangıç yerinin giriş olması ve girişte baca, soba, ocak, kalorifer ve uzantılarının bulunmaması sebebiyle) baca, soba, ocak ve kalorifer kazanından kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir, 4. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle (başlangıç yerinin giriş olması ve girişte akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. yanıcı madde tesisatı ve deposu gibi sistemlerin bulunmaması sebebiyle) akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. nedenlerden kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir, 5.Yine başlangıç yerindeki elektrik kabloları incelendiğinde, kablolarda boncuklanma ve vişne çürüğü rengi gözlenmemekle birlikte Olay Yeri İncelemenin aldığı kablo örneğinin laboratuar incelemesinde de ark olduğuna dair bir sonuç da çıkmamıştır. Dolayısıyla elektrik kontağı da yangın nedeni olarak mümkün görülmemektedir, 6.Yoğun yanma emaresi görülen yangının başlangıç yerinde; • Yoğun yanmayı sağlayacak malzemelerin bulunmaması, 127 • Cam kırıklarının içeride yoğunlaşması (Bu kırılmanın itfaiyenin bir zorla girmesi olmadığı itfaiye ile yapılan görüşmeden anlaşılmıştır.) • Yangının gece yarısı bir vakitte meydana gelmesi, • Yangının başlangıç yerinin tarafımızdan temizlenerek zeminin su ile yıkanması neticesi benzin, gazyağı vb. başlatıcı ve hızlandırıcı bir maddenin kullanıldığına işaret eden yanma paternlerinin görülmesi sebeplerinden dolayı yangının “Şüpheli Yangın” (Kundaklama) olduğu kanaati oluşmuştur. • Kriminal Polis Laboratuvarının raporunda yangın artıklarından hızlandırıcı bir madde çıkmamasının doğru yerden örnek alınmamasından kaynaklandığı düşünülmektedir. Bu durumun da kolluk teşkilatının yangın yeri inceleme konusunda yeterli bir eğitim almadığının göstergesi olduğu düşünülmektedir. • Resim 3. 5 Yangın başlangıç yeri zemini yıkanmadan önceki görüntüsü Resim 3. 6 Yangın başlangıç yeri zemininin yıkandıktan sonraki görüntüsü 128 Resim 3. 7 Yangın başlangıç yeri zemininin yıkandıktan sonraki görüntüsü 3.1.2. Samanpazarı Çeyiz Mağazası Yangını Resim 3. 8 Çeyiz mağasazının girişi İtfaiye bu yangın nedeni ile ilgili; “Yangının mağazanın yan tarafında elektrik tesisatı olmayan terkedilmiş binada kimliği belirsiz kişilerce ısınmak amacıyla yakılan ateşin mağazaya sıçraması ve rüzgarın etkisiyle yayılması sonucu çıktığı kanaatine varılmıştır” şeklinde görüş bildirmiştir. 129 Resim 3. 9 Çeyiz Mağazası ile ilgili İtafiye Yangın Raporu Emniyet Olay Yeri İnceleme birimleri sadece kayıt ve tescil işlemlerini yapmış ve yangın sebebi ile ilgili herhangi bir görüş bildirmemiştir. Emniyet tarafından bu yangın ile ilgili; Yangın yeri zemininden yangın artığı ile bir kablo parçası örnekleri alınarak Kriminal Polis Laborautvarına gönderilmiştir. “Kriminal Polis Laborautvarından gelen ekspertiz raporunda ise yangın artıklarından herhangi bir hızlandırıcı kullanılmadığı ve kablo parçasında da herhangi bir kısa devre emaresi tespit edilemediği anlaşılmıştır” denilmektedir. Resim 3. 10 Çeyiz Mağazası ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu 130 Resim 3. 11 Çeyiz Mağazası ile ilgili Kriminal Laboratuvar Ekspertiz Raporu Resim 3. 12 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü Resim 3. 13 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü (Girişe Göre Sol Taraf, Metruk Bina Tarafı) 131 Resim 3. 14 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü (Girişe Göre Sağ Taraf ) Resim 3. 15 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü (Girişe Göre Sağ Duvar Üzerindeki Sigorta Panosu) İnceleme ve değerlendirmelerimiz sonucunda; Yangının başlangıç yerinin mağazanın girişine göre sağ tarafta olduğu, söz konusu yerdeki duvarlarda ileri seviyedeki deformasyon ve dökülmelerden anlaşılmaktadır. Başlangıç yerinin incelenmesi neticesi; 1.Kapalı alan olması sebebiyle herhangi bir doğal yangın (yıldırım, deprem vb.) nedeni mümkün görülmemektedir, 2. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle ( Söz konusu yerde baca, soba, ocak, kalorifer ve uzantılarının bulunmaması sebebiyle) baca, soba, ocak ve kalorifer kazanından kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir, 132 3. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle(( Söz konusu yerde akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. sistemlerin olmaması sebebiyle) akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. nedenlerden kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir, 4. Yangının başlangıç yerinin yapısı gereği sönmemiş bir sigara izmariti ya da kibritten yangının kaynaklanması mümkün olmakla birlikte yangın ihbar zamanı (saat:03.29) düşünüldüğünde sigara izmariti ya da kibrit nedeniyle çıkmış yangın olmadığı düşünülmektedir, 5. Ancak, yoğun yanma emaresi görülen yangının başlangıç yerindeki elektrik kabloları incelendiğinde, kablolarda boncuklanma ve vişne çürüğü rengi gözlenmektedir. Bu sebeple yangına “ Klima iç ünitesine elektrik panosundan gelen kabloların ark yapması sonucunda çıkan kıvılcımların emtialar üzerindeki naylonları tutuşturması” nın sebep olduğu kanaatine varılmıştır. Kriminal Polis Laboratuvarının raporunda yangın artıklarından hızlandırıcı bir madde çıkmamasının normal olduğu, ancak Olay Yeri İncelemenin aldığı kablo numunesinde ark emaresinin çıkmamasının kablo numunelerinin doğru yerden alınmamasından kaynaklandığı düşünülmektedir. Bu durumun da kolluk teşkilatının yangın yeri inceleme konusunda aldıkları eğitimin yeterli olmamasından kaynaklandığı düşünülmektedir. Resim 3. 16 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü (Girişe Göre Sağ Duvar Üzerindeki Klima) 133 Resim 3. 17 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü (Girişe Göre Sağ Duvar Üzerindeki Sigorta Panosundaki Bazı Kablolarda Tomurcuklanma ve Renk Değişimi) 3.1.3. Ev Yangını İtfaiye bu yangın nedeni ile ilgili; “Yangının yatak odasında başladığı, oda içerisinde elektrik ve elektronik eşyaların prizde takılı olmadığı, konut içinde yangına sebebiyet verecek başkaca herhangi bir unsurun bulunmadığının tespit edildiği, ev sakinlerinin beyanına göre; yatak odasında oyun oynayan hane çocuklarının kazaen ellerinde ki tutuşturucu bir madde ile yangının başlamasına sebebiyet verildiği anlaşılmıştır.” Şeklinde görüş bildirmiştir. Resim 3. 18 Ev Yangını ile ilgili İtafiye Yangın Raporu 134 Resim 3. 19 Ev yangıın ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu Emniyet Olay Yeri İnceleme birimleri sadece kayıt ve tescil işlemlerini yapmış ve yangın sebebi ile ilgili herhangi bir görüş bildirmemiştir. Emniyet tarafından bu yangın ile ilgili; Yangın yeri zemininden yangın artığı ile bir kablo parçası örnekleri alınarak Kriminal Polis Laboratuvarına gönderilmiştir. “ Kriminal Polis Laborautvarından gelen ekspertiz raporunda ise yangın artıklarından herhangi bir hızlandırıcı kullanılmadığı ve kablo parçasında da herhangi bir kısa devre emaresi tespit edilemediği anlaşılmıştır” denilmektedir. Resim 3. 20 Ev yangını ile ilgili Kriminal Laboartuvar Ekspertiz Raporu 135 İnceleme ve değerlendirmelerimiz sonucunda; Konut içerisinde yaptığımız genel incelemede, ağırlıklı hasarın yatak odasında olduğu gözlemlenmiş, hadise başlangıcının yatak odası olacağı görüşüne varılmıştır. Başlangıç yerinin incelenmesi neticesi; 1.Kapalı alan olması sebebiyle herhangi bir doğal yangın (yıldırım, deprem vb.) nedeni mümkün görülmemektedir, 2. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle (Söz konusu yerde baca, soba, ocak, kalorifer ve uzantılarının bulunmaması sebebiyle) baca, soba, ocak ve kalorifer kazanından kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir, 3. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle (Söz konusu yerde akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. sistemlerin olmaması sebebiyle) akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. nedenlerden kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir, 4. Yangının başlangıç yerinin yapısı gereği sönmemiş bir sigara izmariti ya da kibritten yangının kaynaklanması mümkün olmakla birlikte yangın ihbar zamanı (saat:03.29) düşünül-düğünde sigara izmariti yada kibrit nedeniyle çıkmış yangın olmadığı düşünülmektedir, 5. Olay mahallinde yapmış olduğumuz incelemelerde; sigorta kutusu içerisinde bulunan 4 adet sigortadan sadece 1 âdetinin atmış olduğu, söz konusu sigortanın yatak odasının bulunduğu kısmı beslediği, hadisenin başlangıç noktası olan yatak odası elektrik tesisatları incelemesinde kablolarda boncuklanma ve vişne çürüğü rengi gözlenmemekle birlikte Olay Yeri İncelemenin aldığı kablo örneğinin laboratuar incelemesinde de ark olduğuna dair bir sonuç çıkmamıştır. Dolayısıyla elektrik kontağı da yangın nedeni olarak mümkün görülmemektedir. 6.İnceleme esnasında ev sakinleri ile yapılan görüşmelerde, konutta küçük çocukların bulunduğu ve hadise esnasında koridorda oynadıkları bilgisine istinaden, itfaiye görüşü ve Kriminal Polis Laboratuvarlarında yapılan analizler neticesinde herhangi bir başlatıcı kullanılmadığı ve numune olarak alınan kablolarda da kısa devre olduğuna dair bir emarenin de görülmemesi sebebiyle muhtemelen yangının çocuklar tarafından kaza ile çıkarılmış olabileceği görüşüne varılmıştır. 136 Resim 3. 21 Ev Yagını Yangından Sonraki Görüntü Resim 3. 22 Ev Yagını Yangından Sonraki Görüntü Resim 3. 23 Ev Yagını Yangından Sonraki Görüntü 137 3.1.4. Mobilya Mağazası Yangını Resim 3. 24 Mobilya Mağazası Girişinden Bir Görüntü İtfaiye bu yangın nedeni ile ilgili; “İşyerinin elektrik panosunda meydana gelen kısa devre sonucunda çıkan kıvılcımların yerde bulunan kâğıtları tutuşturması neticesinde söz konusu hadisenin meydana geldiği anlaşılmıştır.” Şeklinde görüş bildirmiştir. Resim 3. 25 Mobilya Mağazası ile ilgili İtafiye Yangın Raporu Emniyet Olay Yeri İnceleme birimleri sadece kayıt ve tescil işlemlerini yapmış ve yangın sebebi ile ilgili herhangi bir görüş bildirmemiştir. Emniyet tarafından bu yangın ile ilgili; 138 Yangın yeri zemininden yangın artığı ile bir kablo parçası örnekleri alınarak Kriminal Polis Laborautvarına gönderilmiştir. “ Kriminal Polis Laborautvarından gelen ekspertiz raporunda ise yangın artıklarından herhangi bir hızlandırıcı kullanılmadığı, olay yerinde yangın başlangıç noktasından alınan kablo parçaları üzerinde ise şase olayını gösteren şekillenmeler olduğu belirlenmiştir.” denilmektedir. Resim 3. 26 Mobilya Mağazası ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu Resim 3. 27 Mobilya Mağazası ile ilgili Kriminal Laboartuvar Ekspertiz Raporu 139 Resim 3. 28 Mobilya Mağazası Sigorta Panosunun Yangından Sonraki Görüntü Resim 3. 29 Mobilya Mağazası Sigorta Panosunun Yangından Sonraki Görüntü Resim 3. 30 Mobilya Mağazası Sigorta Panosunda Kısa devre Sonucu Boncuklaşma ve Vişne Çürüğü Rengi 140 İnceleme ve değerlendirmelerimiz sonucunda; Yangının başlangıç yerinin mağazanın elektrik panosunun bulunduğu bölge olduğu, söz konusu yerdeki elektrik panosunun üst ve yanındaki duvar sıvalarının aşırı hararete bağlı olarak patlamasından ve alanın aşırı deformasyonundan anlaşılmaktadır. Başlangıç yerinin incelenmesi neticesi; 1. Kapalı alan olması sebebiyle herhangi bir doğal yangın (yıldırım, deprem vb.) nedeni mümkün görülmemektedir, 2. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle (Söz konusu yerde baca, soba, ocak, kalorifer ve uzantılarının bulunmaması sebebiyle) baca, soba, ocak ve kalorifer kazanından kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir, 3. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle (Söz konusu yerde akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. sistemlerin olmaması sebebiyle) akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. nedenlerden kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir, 4. Yangının başlangıç yerinin yapısı gereği sönmemiş bir sigara izmariti ya da kibritten yangının kaynaklanması mümkün olmakla birlikte yangın ihbar zamanı (saat:00.23) düşünüldüğünde sigara izmariti ya da kibrit nedeniyle çıkmış yangın olmadığı düşünülmektedir, 5. Ancak, yoğun yanma emaresi görülen yangının başlangıç yerindeki elektrik panoları ve elektrik kabloları incelendiğinde, kablolarda boncuklanma ve vişne çürüğü rengi görülmüş olup yapılan incelemelerde, işyerinin ana enerji panosu üzerinde, işletmenin teşhir salonunda spotlu gizli aydınlatmalar için kendileri tarafından özel olarak yaptırılmış farklı bir pano daha bulunduğu ve söz konusu spot lambalardan kaynaklı elektrik hatlarında meydana gelen akım yükselmesine bağlı olarak enerji kablolarının ısınarak ark yapması sonucunda çıkan kıvılcımların kablo izoleleri ile pano altında bulunan kâğıtları tutuşturması neticesinde söz konusu hadisenin meydana geldiği görüşüne varılmıştır. Kriminal Polis Laboratuvarının raporunda yangın artıklarından hızlandırıcı bir madde çıkmamasının normal olduğu, olay yerinde yangın başlangıç noktasından alınan kablo parçaları üzerinde ise şase olayını gösteren şekillenmeler olduğu belirtilmiş olup bizim görüşümüzü destekler mahiyettedir. 3.1.5. Lokanta Yangını İtfaiye bu yangın nedeni ile ilgili; 141 “Yapılan incelemeler sonrasında, prizde takılı olan ısıtma veya ışıklandırmada kullanılan cihaz kablolarının ısınarak erimesi sonucunda şase yapmış olduğunun belirlendiği, şase yapan kablolardan çıkan kıvılcımların önce zemin halılarını sonrasında da koltuk, perde ve tavan kaplamalarını tutuşturması sonucunda yangının oluştuğu anlaşılmıştır.” Şeklinde görüş bildirmiştir. Resim 3. 31 Lokanta Yangını ile ilgili İtafiye Yangın Raporu Bu yangın ile ilgili emniyetten herhangi bir doküman almak mümkün olmamıştır. Resim 3. 32 Lokanta Yangını Yoğun Yanmanın Olduğu Arka Pencereden Bir Görüntü 142 Resim 3. 33 Lokanta Yangını Yoğun Yanmanın Olduğu iç Kısımdan Bir Görüntü Resim 3. 34 Lokanta Yangını Yoğun Yanmanın Olduğu Tavandan Bir Görüntü Resim 3. 35 Lokanta Yangınına Muhtemelen Sebep Olduğu Düşünülen Ark Kablo Telleri 143 İnceleme ve değerlendirmelerimiz sonucunda; Yangının başlangıç yerinin lokantanın elektrikli cihaz fişlerinin takılı olduğu prizin bulunduğu yer olduğu, alanın aşırı deformasyonundan anlaşılmaktadır. Başlangıç yerinin incelenmesi neticesi; 1.Kapalı alan olması sebebiyle herhangi bir doğal yangın (yıldırım, deprem vb.) nedeni mümkün görülmemektedir, 2. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle (Söz konusu yerde baca, soba, ocak, kalorifer ve uzantılarının bulunmaması sebebiyle) baca, soba, ocak ve kalorifer kazanından kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir, 3. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle (Söz konusu yerde akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. sistemlerin olmaması sebebiyle) akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. nedenlerden kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir, 4. Yangının başlangıç yerinin yapısı gereği sönmemiş bir sigara izmariti ya da kibritten yangının kaynaklanması da mümkün görülmemektedir, 5. Ancak, yoğun yanma emaresi görülen yangının başlangıç yerindeki elektrik prizi ve elektrik kabloları incelendiğinde, kablolarda boncuklanma ve vişne çürüğü rengi görülmüş olup yapılan incelemelerde, uzun süre prizde takılı elektrikli cihaz kablolarının, ısınarak izolelerinin eridiği, izoleleri eriyen kabloların şase yapması sonucunda çıkan kıvılcımların halı ve perdeleri tutuşturarak söz konusu hadiseye sebebiyet verdiği görüşüne varılmıştır. 3.1.6. Baca Yangını İtfaiye bu yangın nedeni ile ilgili; “Hadisenin, bacada zaman içinde biriken yağ ve kurum nedeni ile meydana geldiği düşünülmektedir.” Şeklinde görüş bildirmiştir. Resim 3. 36 Baca Yangını ile ilgili İtafiye Yangın Raporu 144 Bu yangınla ilgili emniyetten herhangi bir doküman almak mümkün olmamıştır. Resim 3. 37 Baca Yangının Olduğu Binanın Arka Tarafından Bir Görüntü Resim 3. 38 Baca Yangının Olduğu Lakontanın Ocağından Bir Görüntü İnceleme ve değerlendirmelerimiz sonucunda; Yangının başlangıç yerinin bacanın içi olduğu, söz konusu yerdeki duvarlarda ileri seviyedeki is ve yanık izlerinden anlaşılmaktadır. Başlangıç yerinin incelenmesi neticesi; 1. Kapalı alan olması sebebiyle herhangi bir doğal yangın (yıldırım, deprem vb.) nedeni mümkün görülmemektedir, 2. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle( Söz konusu yerde akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. sistemlerin olmaması sebebiyle) akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. nedenlerden kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir, 145 3. Yangının başlangıç yerinin yapısı gereği sönmemiş bir sigara izmariti yada kibritten yangının kaynaklanması da mümkün değildir , 4. Yine başlangıç yerine yakın elektrik tesisatı ve prizler incelendiğinde, kablolarda boncuklanma ve vişne çürüğü rengi gözlenmemekte, dolayısıyla elektrik kontağı da yangın nedeni olarak mümkün görülmemektedir, 5. Hadisenin oluşumuna ilişkin olarak yaptığımız değerlendirmede, ızgara ocağının kullanılması esnasında davlumbaz çeperlerine biriken kurum ve yağın uzun süre temizlenmemesi ve baca içinde birikmesi sonucu, ızgaradan gelen alev/kıvılcıma bağlı olarak yangına sebebiyet verdiği anlaşılmıştır. 3.1.7. Ayakkabı Mağazası Yangını İtfaiye bu yangın nedeni ile ilgili; “Olay yerinde yapılan incelemede; Ayakkabı mağazasının vitrininde bulunan aydınlatma lambalarının gelişi güzel bir şekilde düzenlendiği ve akşamdan açık bırakılan spot lambalarının aşırı ısınması nedeniyle şase yaparak kablo izolelerini eriterek yangına sebebiyet verdiğini ve çıkan kıvılcımların vitrin içindeki ayakkabıları tutuşturarak yangının büyüdüğü düşünülmektedir.” Şeklinde görüş bildirmiştir. Resim 3. 39 Ayakkabı Mağazası ile ilgili İtafiye Yangın Raporu Emniyet Olay Yeri İnceleme birimleri sadece kayıt ve tescil işlemlerini yapmış ve yangın sebebi ile ilgili herhangi bir görüş bildirmemiştir. Emniyet tarafından bu yangın ile ilgili; 146 Yangın yeri zemininden yangın artığı alınarak laboratuara gönderilmiş, ancak elektrik tesisatından analiz için kablo parçası örnekleri alınmamıştır. “ Kriminal Polis Laborautvarından gelen ekspertiz raporunda ise yangın artıklarından herhangi bir hızlandırıcı kullanılmadığı anlaşılmıştır” denilmektedir. Resim 3. 40 Ayakkabı Mağazası Yangını ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu Resim 3. 41 Ayakkabı Mağasazı Yangını ile ilgili Kriminal Laboartuvar Ekspertiz Raporu 147 Resim 3. 42 Ayakkabı Mağazası Yangını Yoğun Yanmanın Olduğu Vitrinden Bir Görüntü Resim 3. 43 Ayakkabı Mağazası Yangını Yoğun Yanmanın Olduğu Vitrin İçinden Bir Görüntü Resim 3. 44 Ayakkabı Mağazası Yangınına Sebep Olan Aksesuar içindeki Elektrik Tesisatından Bir Görüntü 148 Resim 3. 45 Ayakkabı Mağazası Yangınına Sebep Olan Aksesuar içindeki Elektrik Tesisatından Bir Görüntü İnceleme ve değerlendirmelerimiz sonucunda; Yangının başlangıç noktası vitrinin içi olduğu, söz konusu yerdeki vitrin dekorasyon malzemeleri ve vitrindeki ayakkabıların aşırı seviyedeki yanma izlerinden anlaşılmaktadır. Başlangıç yerinin incelenmesi neticesi; 1. Kapalı alan olması sebebiyle herhangi bir doğal yangın (yıldırım, deprem vb.) nedeni mümkün görülmemektedir, 2. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle (Söz konusu yerde akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. sistemlerin olmaması sebebiyle) akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. nedenlerden kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir, 3. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle ( Söz konusu yerde baca, soba,ocak, kalorifer ve uzantılarının bulunmaması sebebiyle) baca, soba, ocak ve kalorifer kazanından kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir, 4.Yangının başlangıç yerinin yapısı ve yangın ihbar saati (04.36) itibariyle sönmemiş bir sigara izmariti ya da kibritten yangının kaynaklanması da mümkün değildir, 5. Yine başlangıç yerine yakın elektrik tesisatı ve prizler incelendiğinde, kablolarda boncuklanma ve vişne çürüğü rengi görülmüş olup, vitrinde bulunan spot lambaların aşırı ısınarak ark yapması sonucunda çıkan kıvılcımların vitrindeki ayakkabıları tutuşturması neticesinde söz konusu yangının meydana geldiği gözlemlenmiştir. 149 3.1.8. Oyuncak Deposu Yangını İtfaiye bu yangın nedeni ile ilgili; “Muhtemelen yazıhane ön kısmındaki elektrik panosu ve tesisat içerisindeki kabloların herhangi bir nedenle aşırı derecede ısınması sonucu kablo izolesini erittiği, izolesi eriyen tellerin birbirlerine temas ederek yanmayı başlatan ark oluşmuştur, yanan kablolardan yükselen alevlerin yanması kolay emtia kolilerine sirayeti sonucunda yangının genişlediğinin düşünüldüğü kanaatine varılmıştır.” Şeklinde görüş bildirmektedir. Resim 3. 46 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili İtafiye Yangın Raporu Emniyet Olay Yeri İnceleme birimleri sadece kayıt ve tescil işlemlerini yapmış ve yangın sebebi ile ilgili herhangi bir görüş bildirmemiştir. Emniyet tarafından bu yangın ile ilgili; Yangın yeri zemininden yangın artığı ile bir kablo parçası örnekleri alınarak Kriminal Polis Laborautvarına gönderilmiştir. Yangın yerinden örnekler Kriminal Polis Laboratuvarına gönderilmiştir ve Kriminal Polis Laboratuvarından gelen ekspertiz raporunda ise; “Yangın artıklarından herhangi bir hızlandırıcı kullanılmadığı ve kablo parçasında da herhangi bir kısa devre emaresi tespit edilememiştir.” denilmektedir. 150 Resim 3. 47 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu Resim 3. 48 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Kriminal Laboartuvar Ekspertiz Raporu İnceleme ve değerlendirmelerimiz sonucunda; Yangının başlangıç noktası bodrum kat merdiven boşluğu yanındaki alanda bulunan elektrik panosu olduğu, söz konusu yerdeki aşırı seviyedeki yanmadan ve yapı malzemelerinin deformasyonundan anlaşılmaktadır. Başlangıç yerinin incelenmesi neticesi; 1. Kapalı alan olması sebebiyle herhangi bir doğal yangın (yıldırım, deprem vb.) nedeni mümkün görülmemektedir, 2. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle (Söz konusu yerde akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. sistemlerin olmaması sebebiyle) akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. nedenlerden kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir, 3. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle ( Söz konusu yerde baca, soba,ocak, kalorifer ve uzantılarının bulunmaması sebebiyle) baca, soba, ocak ve kalorifer kazanından kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir, 4.Yangının başlangıç yerinin yapısı ve yangın çıkış saatinin mesai bittikten sonraya denk gelmesi itibariyle sönmemiş bir sigara izmariti yada kibritten yangının kaynaklanması da mümkün değildir, 151 5. Yine başlangıç yerine yakın elektrik panosu ve elektrik tesisatı incelendiğinde, kablolarda boncuklanma ve vişne çürüğü rengi görülmüş olup işyeri yetkilileri ile yapılan görüşmelerde; yangın hadisesinin meydana geldiği günün öğlen saatlerinde üst kattaki otel tesisatlarından su sızıntısı olduğu alt kattaki oyuncak deposunun elektrik panolarının tam üzerine gelecek şekilde su sızıntıları bulunduğu, personelin ifadesine göre elektrik sayacı üzerindeki duvarda nemlenmenin görüldüğü tespit edildiğinden yangının tavandan damlayan suyun elektrik panosuna sirayeti sonucunda kısa devre yaptırması ve bina elektrik tesisat kablolarının ısınmasına bağlı olarak üzerlerindeki izolelerin eridiği ve çıplak elektrik kablolarının birbirleri ile temas etmeleri sonucunda çıkan kıvılcımların, yanması kolay emtiaları tutuşturması neticesinde söz konusu hadisenin meydana geldiği görüşüne varılmıştır. Resim 3. 49 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Bina Krokisi 152 Resim 3. 50 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borum Kat Krokisi Resim 3. 51 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borum Girişinden Bir Görüntü 153 Resim 3. 52 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borumda Yoğun Yanmanın Olduğu Bir Görüntü Resim 3. 53 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borumda Yoğun Yanmanın Olduğu Bir Görüntü Resim 3. 54 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borumda Yoğun Yanmanın Olduğu Bir Görüntü 154 Resim 3. 55 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borumda Muhtemelen Yangına Sebep Olan Sigorta Panosundan Bir Görüntü 3.1.9. Trafo Fabrikası Yangını İtfaiye bu yangın nedeni ile ilgili; “Yapılan incelemede, elektrik trafolarına konulan yağların süzülme işinin yapıldığı yağ tasfiye cihazının uzun süre çalıştırılması ve makineyi çalışır vaziyette bırakarak öğle tatiline gidildiği, kendi halinde çalışan cihaza gelen yağın taşması sonucu elektrik aksamında şase yaptırarak kablo ve izolelerini tutuşturduğu ve daha sonra makine üzerine ve yere taşan yağlara sirayet ederek genişlediği ve işyerinin tamamına yayıldığı kanaatindeyim.” Şeklinde görüş bildirmiştir. Resim 3. 56 Trafo Fabrikası Yangını ile ilgili İtafiye Yangın Raporu 155 Bu yangın Emniyet Mıntıkasında Olmadığından herhangi bir doküman almak mümkün olmamıştır. İnceleme ve değerlendirmelerimiz sonucunda; Yangının başlangıç noktası fabrika içinde üretilen trafoların bulunduğu alan olduğu , söz konusu yerdeki malzemelerinin ve yapı elemanlarının aşırı seviyedeki yanmalarından anlaşılmaktadır. Başlangıç yerinin incelenmesi neticesi; 1. Kapalı alan olması sebebiyle herhangi bir doğal yangın (yıldırım, deprem vb.) nedeni mümkün görülmemektedir, 2. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle( Söz konusu yerde akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. sistemlerin olmaması sebebiyle) akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. nedenlerden kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir, 3. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle ( Söz konusu yerde baca, soba,ocak, kalorifer ve uzantılarının bulunmaması sebebiyle) baca, soba, ocak ve kalorifer kazanından kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir, 4.Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle sönmemiş bir sigara izmariti yada kibritten yangının kaynaklanması da mümkün değildir , 5. İşyerinde bulunan yağ tesviye cihazı içerisinde ısınan yağın taşmasına bağlı olarak elektrik tesisatı ile temas ettiği ve kabloların şase yaptığı, dökülen yağların meydana gelen şase sonucu tutuşması sonucunda yangın hadisesinin gerçekleştiği görüşüne varılmıştır. Resim 3. 57 Trafo Fabrikası Yangını Sonrası Fabrikadan Bir Görüntü 156 Resim 3. 58 Trafo Fabrikası Yangını Muhtemelen Yangın Çıktığı Düşünülen Trafodan Bir Görüntü Resim 3. 59 Trafo Fabrikası Yangını Muhtemelen Yangın Çıktığı Düşünülen Trafodan Bir Görüntü Resim 3. 60 Trafo Fabrikası Yangını Muhtemelen Yangın Çıkış Noktasından Bir Görüntü 157 3.1.10. Fiziki Olarak Takip Edilen Yangınlarla İlgili Genel Bir Değerlendirme Çizelge 3. 1 Yangınlarla İlgili Genel Bir Değerlendirme Tablosu Yangının Çeşidi İtfaiyenin Görüşü Kolluğun Görüşü Değerlendirme 1.Konfeksiyon Kundaklama Hızlandırıcı Kullanılmamış Kundaklama Mağazası Yangını Kısa Devre Olmamış 2.Samanpazarı Metruk Binada Hızlandırıcı Kullanılmamış Çeyiz Mağazası Yakılan Ateşten Kısa Devre Olmamış Yangını Kıvılcım Sıçraması 3.Ev Yangını Kazaen Çocuklar Hızlandırıcı Kullanılmamış Kazaen Çocuklar Tarafından Kısa Devre Olmamış Tarafından Elektrik Hızlandırıcı Kullanılmamış Elektrik 4.Mobilya Mağazası Yangını Elektrik Kısa Devre Var 5.Lokanta Yangını Elektrik ----------------- Elektrik 6.Baca Yangını Kazaen ----------------- İhmalen 7.Ayakkabı Elektrik Hızlandırıcı Kullanılmamış Elektrik Mağazası Yangını Olay Yerinden Kablo Numunesi Alınmamıştır 8.Oyuncak Deposu Elektrik Yangını 9.Trafo Fabrikası Hızlandırıcı Kullanılmamış Elektrik Kısa Devre Olmamış İhmalen Elektrik ------------------- İhmalen Elektrik Yangını Yangınlarla İlgili Genel Bir Değerlendirme; Bu bölümün genel değerlendirmesinin yapıldığı Çizelge 3.1 de görüleceği gibi elektrik yangınlarının çokluğu dikkat çekmektedir. Elektrik yangınlarından 2. sıradaki samanpazarı çeyiz mağazası yangınının elektrikten kaynaklandığı çok açık bir şekilde görülmektedir. Bu yangında itfaiyenin sıçrama yangın görüşü çok dikkat çekicidir ve itfaiyede bu işi yapanların ciddi eğitime ve mentalite değişimine ihtiyacı olduğunu göstermektedir. Aynı şekilde emniyetin olay yeri inceleme birimlerinin olay yerinden aldıkları kablo numunelerinden ark yaptığına dair bir emarenin bulunmamasının da yine olay yeri incelemecilerin bu konuda aldıkları eğitimin yeterli olmamasından kaynaklandığı düşünülmektedir. 4. Sıradaki mobilya mağazası yangınında tüm tarafların değerlendirmesi aynı yönde yani elektrik yangını olduğu 158 yönündedir. 5.sıradaki lokanta yangınında itfaiye ile aynı tespitimiz var, ancak emniyetten bilgi alma imkanı olmadığı için onunla ilgili bir yorum yapma mümkün olmamıştır. 7. Sıradaki Ayakkabı mağazası yangının da yine itfaiye ile aynı tespitimiz var, yalnız burada emniyetin olay yerinden herhangi bir kablo teli numunesi almaması dikkate değer bulunmuş olup bu durum emniyet olay yeri inceleme birimlerinin bu konuda iş yoğunluğu sebebiyle her olay yeri incelemesi için yeteri kadar zaman ayıramamalarından kaynaklandığı şeklinde değerlendirilmiştir. 8.sıradaki oyuncak deposu yangınında ise itfaiye ile yine aynı tespitte bulunmamıza rağmen emniyetin aldığı numunede kısa devre çıkmaması dikkatimizi çekmiş olup tespitimizin çok açık olması sebebiyle bu durumun emniyet olay yeri inceleme birimlerinin bu konuda çok bilinçli olmadan olay yerlerinden numune toplamalarıdan kaynaklandığı değerlendirilmiş ve bu alanda çalışan emniyet personelinin çok açık bir şekilde eğitime ihtiyacı olduğunu gözler önüne sermiştir. 9. Sıradaki trafo fabrikası yangınında ise yine itfaiye ile aynı görüş paylaşılmış olup yağ tesfiye cihazının paydos vakti unutulması sonucu yağın ısınarak taşmasıyla kısa devre oluşmuş ve ihmal sonucu elektrik yangını meydana gelmiştir. Ancak bölge jandarma bölgesi olması nedeniyle jandarmanın görüşü ve analiz sonuçlarına ulaşılamamıştır. Son olarak, 1. Yangın olan Konfeksiyon mağazası yangınında itfaiye ile kundaklama olduğu konusunda fikir birliği oluşmasına rağmen emniyet olay yeri inceleme birimlerinin olay yerinden aldıkları yangın artıklarının kriminal laboratuvarda yapılan analizi neticesi başlatıcı ve hızlandırıcı bir madde kullanılmadığı tespiti yapılmıştır. Bizim yaptığımız incelemede yangının başlangıç yerinin su ile yıkanarak temizlenmesi sonrasında hızlandırıcı madde kullanıldığına dair yanma paternleri çok açık bir şekilde tespit edildiğinden, emniyet olay yeri inceleme birimlerinin olay yerlerinden aldıkları yanma artığı numunelerinin başlangıç noktasından çok uzaktaki bir alandan alındığı veya yangından uzun bir süre sonra alındığı şeklinde değerlendirilmiştir. 3.2. Ankara 2008 ve 2009 Yılı Yangın Nedenleri İstatistiği Değerlendirmesi Çizelge 3. 2 Ankara 2008 ve 2009 Yılı Yangın Nedenleri ANKARA YANGIN NEDENLERİ ANKARA 2008 YILI YANIGN NEDENLERİ SAYISI Elektrik Kontağı 1630 % 38.30 ANKARA 2009 YILI SAYISI 1098 % 15.55 159 Lpg, Doğalgaz Vb. 20 0.48 66 0.94 Ocak, Soba, Kalorifer Kazanı 238 5.59 133 1.88 Baca Tutuşması 231 5.43 248 3.51 Sigara Ve Kibrit 1531 35.99 4331 61.33 Akaryakıt 30 0.70 31 0.44 Patlayıcı Madde 0 0 0 0 Yıldırım Düşmesi 0 0 0 0 Sabotaj 296 6.96 171 2.42 Diğer 279 6.55 984 13.93 TOPLAM 4255 100 7062 100 Ankara yangınları, 2009 yılı içinde takip edilmiş ve son olarak ocak 2010 tarihinde tüm yılın istatisitiklerine ulaşılmıştır. Çizelge 3.2 de görüleceği üzere iki yıl arasında oldukça büyük farklılıklar görülmektedir. Olay sayısı açısından bile % 66 lık bir fazlalık görülmektedir. Bu farklılığın sigara ve kibrit yangın nedeninden kaynaklandığı çok açık bir şekilde görülmektedir. Elektrik kontağı yangın nedenindeki sayısal farklılık (2008 yılında 1630, 2009 yılında 1098) da dikkat çekmektedir. Sabotaj ( Kundaklama ) yangın nedeninde hem sayısal olarak hemde % oran olarak bariz farklılıklar ( İki yıl arasında sayısal olarak 125 ve % olarakta % 4.54 oran farkı) açıkça görülmektedir. Ayrıca diğer yangın nedeninde de sayısal olarak 3.5 kat, % oran olarakta 2 katından fazla 2009 yılı diğer yangın nedeninin daha çok olduğu görülmektedir. 3.3. Molotof Kokteyl Olayları İle İlgili Bir Değerlendirme Bilindiği gibi Molotof kokteyli; Bir şişenin içine, gazyağı, benzin, motor yağı gibi bir yanıcı madde karışımı konulduktan sonra şişenin dışına da yine içindeki yakıttan emdirilmiş bez veya pamuk parçası konularak yapılmakta (Eken, 2003) ve değişik saiklerle kundaklama olaylarında kullanılmaktadır. Molotof Kokteyli yangın başlatıcı ve hızlandırıcı olarak kullanılmaktadır. Molotof kokteyli cam veya plastik şişeler içerisine benzin, gazyağı, mazot, tiner vb. gibi yangın başlatıcı ve hızlandırıcı petrol türevi maddeler konularak hazırlanmakta ve alevlendirmek 160 için de şişe ağzına bez fitiller takılmaktadır. Çoğu zaman yangının hızını arttırmak için şişe içerisine toz deterjan ya da rendelenmiş sabun da katılır (Dönmez ve ark., 2010). Molotof Kokteyli kullanıldığı olaylarda, cam parçaları, şişe boynu kullanılan sıvı cinsini ve parmak izini belirlemek için olay yerinden toplanmakta ve ağzı kapaklı cam kavanozlarda laboratuara gönderilmektedir. Kundaklama olaylarında şüpheli kişilerin belirlenmesine yönelik parmak izi belirlemesi yapılabildiği gibi şüpheliye ait elbiselerde de uçucu-yanıcı madde belirlemesi yapılabilmektedir. Şüpheli kişi yangın başladıktan birkaç saat içinde yakalanmış ise yangın hızlandırıcı, sıvı ve buharları elbisesine sinmiş olabilir. Eser miktardaki maddeleri analiz eden Laboratuvarlarda bu sıvı veya sıvı buharlarını belirlemek mümkündür. Böyle durumlarda elbiseler ayrı ayrı ağzı sızdırmaz delil torbalarına konularak Laboratuara gönderilmektedir (Dönmez ve ark., 2010). Ankara’daki 2009 yılı asayiş olayları içinde Molotof kokteyl olayı olarak adlandırılan olay sayısı 7 olarak belirlenmiştir. Bunlarda genellikle eksik teşebbüs olarak kalmıştır. Molotof kokteyli olayları genellikle terör saikiyle işlenmektedir. Az bir oranda da rakibine gözdağı vermek ve zarara uğratmak saikiyle yapılanlara rastlanılmaktadır. Aşağıda Ankara’da meydana gelen bir Molotof kokteyl olayı ile ilgili değerlendirmeye yer verilmiştir. Resim 3. 61 Saldırıya Uğrayan Dernek Lokali Girişi 161 Resim 3. 62 Saldırıdan Sonra Lokal içinde Yanmış Eşyalar Resim 3. 63 Saldırıdan Sonra Lokal İçinde Molotof Kokteyl Parçaları Görülmektedir. Emniyet tarafından; Olay yerinden alınan şişe parçaları yine olay yerinde bulunan plastik çakmak üzerinde parmakizi incelemesi ve Molotof kokteyli attıklarından şüphelenilen şahıslardan alınan el svapları değerlendirilmek üzere laboratuvara gönderilmiştir. 162 Resim 3. 64 Molotof Kokteyl olayı ile ilgili Olay Yeri İnceleme Raporu Şişe ve Çakmak üzerinde yapılan Parmakizi incelemesinde herhangi bir iz bulunamamıştır. Resim 3. 65 Molotof Kokteyl olayı ile ilgili Parmakizi İnceleme Ekspertiz Raporu Olay yerinde Molotof kokteyli artıklarından ve şüphelenilen kişilerden alınan el svaplarından herhangi bir yangın başlatıcı ve hızlandırıcı madde kalıntısına rastlanılmamıştır. Resim 3. 66 Molotof Kokteyl olayı ile ilgili Kriminal Polis Labroatuvarı Analiz Raporu 163 Dikkat edilirse, Molotof kokteyl olaylarında parmakizi elde edilemediği gibi el svaplarında da bir yangın başlatıcı ve hızlandırıcı madde kalıntısı yani hidrokarbon türevi madde elde edilememiştir. Bu durum, molotof kokteyl olaylarında olay yerindeki alınan örneklerin ve şüphelilerden alınan svapların usulüne uygun toplanarak laboratuara gönderilip gönderilmediği konusunun önemini ortaya çıkarmıştır. Folkman, giysi ve ayakkabılar üzerinde çeşitli hızlandırıcıların buharlaşmasını çalışmış ve petrolün ayakkabı üzerinden 48 saatlik bir süre zarfında, özellikle araba halıları üzerinden de 7 günlük bir süre zarfında incelenebilir olduğunu tespit etmiştir. Bu çalışmada kullanılan halı, kapı dışında açık havada, hava sıcaklığı 5-15 °C olan bir ortamda bekletilmiştir (Folkman et al, 1990). Dönmez, 4 saat içinde kundakçılık olaylarında kundakçılar üzerinde çalışma yapılırsa sonuca ulaşmanın mümkün olduğu, çünkü 4 saatten sonra kundaklama şüphelilerinin günlük yaşantılarında genellikle ellerini yıkadıkları, dolayısıyla Diyarbakır ortamında 2-3 saat içinde yakalanan süphelilerden alınan el svaplarından sonuç alınabileceğini ve asetonla hidrofil pamuk kullanılarak alınacak svapların cam kavanozlarda mufahaza edilerek analiz edilmek üzere acilen kriminal laboratuara gönderilmesi gerektiğini tespit etmiştir (Dönmez ve Hamamcı, 2005). Sonuç olarak; Molotof kokteyl ile kundaklama yaptığı şüphesi ile 1-2 saat içerisinde yakalanan kişilerin öncelikle elleri koklanmalı ve petrol ürünleri kokusu alındığında şüpheli kişilerin ellerinden asetonlu pamuk ile avuç içi ve el üstü svapları alınabilmeli ve ağzı kapaklı cam kavanozlara konarak Laboratuvarlara gönderilebilmelidir. Böylece Molotof kokteyli olay yeri artıkları ile şüpheli kişilerin ellerinden alınan svaplarda uçucu ve yanıcı maddelerin varlığı araştırılacak ve olayla paralellik gösterip göstermediği, kişinin olayla ilgisinin olup olmadığı belirlenebilecektir (Dönmez ve ark., 2010). 3.4. Elektrik Kablo Telleri Analizi Kriminal Polis Laboratuarlarında daha çok optik mikroskop ile kablo telleri üzerindeki şekillenmelere bakılmakta, daha hassas bir incelemeye ihtiyaç olduğunda ise elektron mikroskobu ile incelemeler yapılmaktadır. Tezimizde bu konuya yer verilmesinin faydalı olacağı değerlendirildiğinden laboratuar ortamında bir çalışma yapılmış ve farklı elektrik kablo telleri kısa devre yapılarak boncuklaşmaları sağlanmış, daha sonra ark yapmış ve yapmamış kablo telleri Taramalı Elektron Mikroskobu (SEM: Scanning Electron Microscope) ile görüntülenmiştir. Aşağıdaki resimlerde ark yapmamış elektrik kablo telleri (Resim 3.67, Resim 3.68, 164 Resim 3.69.) ile ark yapmış kablo tellerinin ( Resim.3.70, Resim 3.71, Resim 3.72, Resim 3.73, Resim 3.74) Taramalı Elektron Mikroskobu ile alınmış görüntülerine yer verilmiştir. Resim 3. 67 Ark Yapmamış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü Resim 3. 68 Ark Yapmamış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü Resim 3. 69 Ark Yapmamış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü 165 Resim 3. 70 Ark Yapmış ve Boncuklaşmış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü Resim 3. 71 Ark Yapmış ve Boncuklaşmış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü Resim 3. 72 Ark Yapmış ve Boncuklaşmış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü T 166 Resim 3. 73 Ark Yapmış ve Boncuklaşmış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü Resim 3. 74 Ark Yapmış ve Boncuklaşmış İnce Kablo tellerinin SEM deki Görüntüsü 3.5. İtfaiye ve Kolluk Teşkilatında Eğitim ve Uzman Personel İhtiyacı Yangın incelemeleri ileri düzey eğitimi 126 8 13 4 4 155 Yüzdesi 81,3 5,2 8,4 2,6 2,6 100,0 1 3 76 0 0 80 1,3 3,8 95,0 0 0 100,0 Sayısı Yüzdesi Sayısı Akademisyen Yüzdesi Bilirkişi/Alan Sayısı Uzmanı Yüzdesi TOPLAM İtfaiye personeli yenileme kursu Polis/Jandarma Üniversitelerin verdiği yangın incelemeleri sertifika programı Yangın sonrası olay yeri inceleme kursu Sayısı Yangın Nedeni Belirleme İle İlgili Aldığı Eğitimi İtfaiyeci İtfaiye personeli temel eğitim kursu Çizelge 3. 3 Mesleğine Göre Yangın İncelemeleri ve Yangın Sebebini Belirleme İle ilgili Alınan Kurslar 1 4 4 0 1 10 10,0 40,0 40,0 0 10,0 100,0 11 7 7 0 5 30 36,7 23,3 23,3 0 16,7 100,0 167 TOPLAM Sayısı 139 22 100 4 10 275 Yüzdesi 50,5 8,0 36,4 1,5 3,6 100,0 Çizelge 3. 4 Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir sorusuna katılımcıların verdikleri cevaplar Kesinlikle Katlıyorum 71 % 22 Katılmıyorum Bir fikrim yok Katılıyorum Kesinlikle Katılıyorum Toplam 150 31 55 16 323 % 46 % 10 %17 %5 %100 Çizelge 3.3 ve Çizelge 3.4 de Yangın nedeni belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir ifadesine 323 katılımcının büyük bir oranda (71+150=221 kişi) katılmadığı görülmektedir. Bu konuyu bir de çapraz değerlendirdiğimizde, yani katılımcıların mesleklere göre aldığı eğitimin yeterli olup olmadığı konusunu nasıl değerlendirdiklerine bakacak olursak; İtfayeci Polis/Jandarma Akademisyen Bilirkişi/Alan Uzmanı TOPLAM TOPLAM Katılıyorum Kesinlikle Katılıyorum Fikrim Yok Katılmıyorum Kesinlikle Çalıştığı Birim Katılmıyorum Çizelge 3. 5 Mesleğe Göre Yangın Sebebini Belirleme İle ilgili Alınan Eğitimlerin Yeterli olup olmadığı Sayısı 36 63 13 29 14 155 Yüzdesi 23,20 40,60 8,40 18,70 9,00 100,00 Sayısı 20 61 14 9 1 105 Yüzdesi 19,00 58,10 13,30 8,60 1,00 100,00 Sayısı 5 10 1 1 0 17 Yüzdesi 29,40 58,80 5,90 5,90 0,00 100,00 Sayısı 7 14 2 11 1 35 Yüzdesi 20,00 40,00 5,70 31,40 2,90 100,00 Sayısı 68 148 30 50 16 312 Yüzdesi 21,80 47,40 9,60 16,00 5,10 100,00 Çizelge 3.5 de görüldüğü gibi, meslek grubu ile aldığı eğitimi yeterli bulup bulmama arasında bir bağ olduğu, yani katılımcıların bu soruyu mesleklerine göre değerlendirdikleri, başka bir ifadeyle farklı meslek gruplarının farklı düşüncede olduklarını söyleyebiliriz. İtfaiye çalışanlarından 155 kişi bu soruya cevap vermiş olup bunların içinden toplam 99 kişi aldıkları eğitimin yeterli olduğu konusuna ”katılmıyorum ve kesinlikle katılmıyorum” cevabını verdikleri görülmektedir ki bu oran olarak %64’lük bir seviyededir. Polis/Jandarma çalışanlarının bu soruya verdikleri cevap ise 105 katılımcıdan 81 kişi 168 ”katılmıyorum ve kesinlikle katılmıyorum” cevabını vermişlerdir ki bu oran olarak %77 dir. Bu oran akademisyenlerde %88 , alan uzmanı/bilirkişilerde ise %60 dır. Bu değerlendirme göstermektedir ki tüm katılımcılar yangın inceleme ile ilgili yeterli eğitim alıp almadıkları konusunda büyük oranda aynı düşüncededirler. Burada bir konuya özellikle dikkat çekmek istiyorum, ki o da katılımcıların gerek eğitim seviyesi olarak (Toplam 325 Katılımcının 253’ü yani oran olarak %77’si üniversite ya da yüksek lisans mezunudur ) gerekse de mesleki olarak üst seviye çalışanlar olduğu düşünülürse yangın eğitimi konusunda ne kadar vahim bir durumla karşı karşıya olduğumuz görülecektir. 169 Çizelge 3. 6 Katılımcıların Eğitim Seviyeleri Frekansı EĞİTİM SEVİYESİ SAYISI % İlköğretim 8 2,5 Ortaöğretim 73 22.5 Ön Lisans 45 13,9 Lisans 141 42,0 Yüksek Lisans 44 13,6 Doktora 18 5,6 Çizelge 3.6 da görüleceği gibi yapılan anket sonuçları ve şifahi görüşmelerde itfaiye teşkilatında, ”İtfaiye personeli temel eğitim kursu” nun tüm itfaiyeciler tarafından alındığı tespit edilmiştir. Anketin değerlendirilmesi sonucunda ise, ankete katılan itfaiye kökenli katılımcılar içinde çok az bir itfaiyecinin (4 kişi) ise “İtfaiye personeli yenileme kursu” aldıkları anlaşılmıştır. Kolluk teşkilatında ise “yangın sonrası olay yeri inceleme kursu” nun çoğunlukla (76 kişi) alındığı tespit edilmiştir. Ayrıca, üniversitelerimiz tarafından verilen “yangın incelemeleri sertifika programı” na da her iki teşkilattan nadirde olsa birkaç kişinin (İtfaiyeci 8 kişi, polis/jandarma 3 kişi) katıldığı görülmüştür. Yapılan değerlendirmelerde yangın raporu hazırlama ve yangın nedenini belirleme ile ilgili görevleri yerine getiren itfaiye teşkilatının temel eğitime ilave olarak; 1. Başlangıç noktasının tespiti ve yangın nedenini belirleme, 2. Sanayi yangınları 3. Elektrik Yangınları 4. Ev ve İşyeri yangınları 5. Araç yangınları 6. Gemi ve Bot yangınları 7. Orman ve Kır yangınları 8. Yangın yeri Belgeleme Metotları vb. Alt alanlarda özel uzmanlık eğitimleri de almaları gerektiği düşünülmektedir. Bu konuda öncelikle yangın raporu hazırlama ve yangın nedenini belirleme ile ilgili görevli yeterli sayıda personele eğiticilerin eğitimi kursu aldırılmalı, daha sonra kademeli olarak tüm teşkilata bu eğitimler yaygınlaştırılmalıdır. Bu eğitimler için bünyesinde İtfaiye Meslek 170 Yüksek Okulu bulunduran üniversitelerinden ve Adli Tıp Enstitülerinden istifade edileceği gibi yurtdışı imkânlarından, özellikle de Amerika Birleşik Devletlerindeki Üniversitelerden de yararlanılmalıdır. Üniversite Mezunu olan itfaiye teşkilatı mezunlarının Adli tıp Enstitüleri başta olmak üzere üniversitelerin ilgili bölümlerinde yüksek lisans ve doktora yapmaları amirlerince teşvik edilmeli ve kolaylaştırılmalıdır. Ayrıca, itfaiye teşkilatları yapılanmaları gereği belediye bünyesinde bulunmakta ve iller arası bir organik bağı bulunmamaktadır. Dolayısıyla yapılan gelişmeler il bünyesinde kalmakta ve diğer iller tarafından oluşan bu tecrübeden istifade edilememektedir. Bu sebeple, ulusal bir itfaiye teşkilatı yapısı kurulmasının imkan ölçüsünde olmadığı da düşünülerek en azından bir şekilde tüm illerin itfaiye teşkilatlarının her yıl bir araya geleceği, dünyadaki bu alanda olan gelişmelerin, yıl içinde yaşanan güzel örnek olay çözümlerinin ve yaşanılan gelişme ve problemlerin konuşulup tartışılacağı bir seminer düzenlenmesinin çok yararlı olacağı düşünülmektedir. Kolluk teşkilatının özellikle polisin yangın ile ilgili aldıkları eğitimin de yeterli olmadığı değerlendirilmektedir. Polisin mevzuat gereği her ne kadar yangın raporu hazırlama ve yangın nedenini belirleme ile ilgili bir görevi olmasa dahi, yine de yangın yerinden bulgu toplayarak laboratuara gönderdikleri, dolayısıyla bu bulguların nerelerden hangi usullerle toplanacağı, nasıl ambalajlanacağı, bulgunun korunması için nelere dikkat edileceği ve laboratuara ne şekilde gönderileceği gibi konularda daha ayrıntılı eğitimlerin alınması gerektiği düşünülmektedir. Adli yangın-kundaklama ve patlama olayları incelenmesinde ülkemizde yaşamakta olduğumuz en büyük sıkıntı; olay yerinin zamanında ve gerektiği şekilde incelenememesi, uygun örneklerin toplanamaması ve laboratuar çalışmalarını yapacak olan ilgili kuruluşlara toplanan örneklerin kısa sürede ve sağlıklı koşullarda ulaştırılamamasıdır. Bu nedenle özellikle bazı kundaklama ve patlama olaylarında, davalar yıllarca uzayabilmekte ve bu uzun süren davaların ardından herhangi bir sonuca da ulaşılamamaktadır (Caymaz, 2000). Bu noktada itfaiyecilere ve emniyet kuvvetlerine önemli görevler düşmektedir. Ancak burada önemle vurgulanacak bir nokta vardır. İtfaiyeciler ve emniyet kuvvetleri bu konuda neler yapabilecekleri hususunda yeterli bilgiye sahip olmalıdırlar. Ancak Ankara’da yapılandırılmış olan Olay Yeri İnceleme eğitim merkezlerinde henüz yeterli sayıda ve "konusunda uzman" eğitimciler bulunmamaktadır. Bu merkezlerde eğitim görmüş veya halen görmekte olan öğrenciler ile yapılan görüşmelerde, bu öğrencilerin teorik ve pratik yönden, kendilerini yangın-kundaklama araştırmaları hususunda yeterli bulmadıkları anlaşılmaktadır. Buradan çıkan sonuca göre, ülkemizde yangın ve patlama araştırmacıları yetiştirecek yeterli sayıda ve düzeyde eğitmen bulunmamaktadır. Bu eğitmenlerin yangın 171 konusunda teorik ve pratik bilgilerin yanı sıra, yurt dışında konu ile ilgili bir birimde en az 6 ay veya bir yıllık eğitim sürecinden geçip, eğitim programını başarı ile tamamladıktan sonra, ülkemizde bu konuda ders vermeleri yararlı olacaktır. Ayrıca bu merkezlerdeki ders saatleri arttırılmalı; konular teorik ve uygulamalı olmak üzere iki aşamada işlenmelidir. Buna ilave olarak; yurdumuzda da yangın ve patlama araştırmaları konularında sertifikalı bilirkişiler yetiştirmek üzere eğitim programları düzenlenmeli, eğitimli itfaiyeciler ve güvenlik güçleri içinden bu konuda uzmanlaşmış "diplomalı bilirkişiler" yetiştirilmelidir (Caymaz, 2000). 3.6. Yangın Nedenleri İstatistikleri İle İlgili Bir Araştırma 3.6.1. Araştırmada Kullanılan Anket Hakkında Genel Bilgi Anket soruları anlaşılma kolaylığı sağlanması açısından bazı demoğrafik özellikler ile bu alanda çalışanların genel olarak cevaplayabileceği (12) soru ile yangın nedenleriyle ilgili istatistiklere göre cevaplanacak (8) soru olmak üzere toplam 20 sorudan oluşmaktadır. Anketin çoğunluğu elektronik posta yoluyla, bir kısmı da özellikle interneti olmayan itfaiye grup amirlikleri için A4 anket formu bizzat katılımcılara gönderilmek suretiyle gerçekleştirilmiş olup, elde edilen veriler SPSS programı kullanılarak değerlendirilmiştir. Ankete katılım sayısı 325 olarak belirlenmiştir. 3.6.2. Bulgular ve Yorumlar Bu bölümde, araştırmaya katılanların görüşlerinden elde edilen bulgu ve yorumlar yer almaktadır. 3.6.2.1. Sorulan Soruların Frekans Dağılımı İle İlgili Değerlendirme (SORU 1) Mesleğiniz? İle ilgili soruya verilen cevaplar ve yüzdeleri Çizelge 3.7 ve Şekil 3.1 de görülmektedir. 172 Çizelge 3. 7 Katılımcıların çalıştığı birimlerin Frekans Dağılımı ÇALIŞTIĞI BİRİM SAYI % Sİ İTFAİYE 156 48,0 POLİS/JANDARMA 112 34,5 AKADEMİSYEN 19 5,8 BİLİRKİŞİ/ALAN UZMANI 38 11,7 TOPLAM 325 100,0 38 156 19 İTFAİYE POLİS/JANDARMA AKADEMİSYEN 112 BİLİRKİŞİ/ALAN UZMANI Şekil 3. 1 Katılımcıların çalıştığı birimlerin frekans dağılımı Çizelge 3.7 ve Şekil 3.1 de, araştırmaya katılanların % 48.0 e karşılık gelen 156 kişinin itfaiye teşkilatından, %34.5 e karşılık gelen 112 kişinin kolluk teşkilatlarından, %5.8 e karşılık gelen 19 kişinin akademisyen, %11.7 ye karşılık gelen 38 kişinin ise bilirkişi/alan uzmanı olduğu görülmektedir. Çizelge 3.7 de katılımcıların çoğunun araştırmadan önce de öngörüldüğü gibi itfaiyeci ve kolluk teşkilatı olduğu görülmektedir. (SORU 2) Çalıştığınız yerleşim yerinin büyüklüğü nedir? İle ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.8 ve Şekil 3.2 de görülmektedir. 173 Çizelge 3. 8 Katılımcıların çalıştığı yerleşim yeri büyüklüğü ÇALIŞTIĞI YERLEŞİM YERİ BÜYÜKLÜĞÜ SAYI % Sİ BÜYÜKŞEHİR 255 78,5 NÜFUSU 400-200 ARASI OLAN ŞEHİR 31 9,5 NÜFUSU 200’DEN AZ OLAN ŞEHİR 22 6,8 NÜFUSU 20.000’DEN BÜYÜK İLÇE 10 3,1 NÜFUSU 20.000’DEN KÜÇÜK İLÇE 7 2,2 KÖY / KIRSAL 0 0 325 100,0 TOPLAM 22 10 BÜYÜKŞEHİR 7 NÜFUSU 400-200 ARASI OLAN ŞEHİR 31 NÜFUSU 200’DEN AZ OLAN ŞEHİR NÜFUSU 20.000’DEN BÜYÜK İLÇE 255 NÜFUSU 20.000’DEN KÜÇÜK İLÇE KÖY / KIRSAL Şekil 3. 2 Katılımcıların çalıştığı yerleşim yeri büyüklüğü Çizelge 3.8 ve Şekil 3.2 de, araştırmaya katılanların % 78.5 ini oluşturan 255 kişi büyükşehirlerde, %9.5 ini oluşturan 31 kişinin nüfusu 400.000-200.000 olan şehirlerde, %6.8 ini oluşturan 22 kişinin nüfusu 200.000 den az olan şehirlerde, % 3.1 ini oluşturan 10 kişinin nüfusu 20.000 den fazla olan ilçelerde, %2.2 sini oluşturan 7 kişinin ise nüfusu 20.000 den az olan ilçelerde çalıştıkları görülmektedir. Ayrıca, Çizelge 3.8 e göre köy ve kırsalda çalışan kişilerin araştırmamıza katılmadıkları ya da anketlerimizin köy ve kırsalda çalışanlara ulaşamadığını söylemek mümkün görülmektedir. (SORU 3) Yaşınız? İle ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.9 ve Şekil 3.3 de görülmektedir. 174 Çizelge 3. 9 Katılımcıların bulundukları yaş aralığı frekans dağılımı YAŞI SAYI % Sİ 20-24 ARASI 18 5,6 25-29 ARASI 45 13,9 30-34 ARASI 46 14,2 35-39 ARASI 67 20,7 40-44 ARASI 70 21,6 45 VE YUKARISI 78 24,1 TOPLAM 324 100,0 78 80 70 67 70 60 50 46 45 SAYI 40 % Sİ 30 20 18 13,9 24,1 21,6 20,7 14,2 5,6 10 0 20-24 ARASI 25-29 ARASI 30-34 ARASI 35-39 ARASI 40-44 ARASI 45 VE YUKARISI Şekil 3. 3 Katılımcıların bulundukları yaş aralığı frekans dağılımı Çizelge 3.9 ve Şekil 3.3 de, araştırmaya katılanların %24.1 ini oluşturan 78 kişinin 45 ve yukarı yaşlarda, %21.6 sını oluşturan 70 kişinin 40-44 yaşları arasında, %20.7 sini oluşturan 67 kişinin 35-39 yaşları arasında, %14.2 sini oluşturan 46 kişinin 30-34 yaşları arasında, %13.9 unu oluşturan 45 kişinin 25-29 yaşları arasında, %5.6 sını oluşturan 81 kişinin ise 20-24 yaşları arasında oldukları görülmektedir. Araştırmaya katılanların çoğunluğunu orta yaş ve üzeri gruptaki kişiler oluşturmaktadır. Bu durum ankete katılanların meslek tecrübesine sahip kişiler olduğunu da göstermektedir. 175 (SORU 4) Cinsiyetiniz? ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.10. ve Şekil 3.4 de görülmektedir. Çizelge 3. 10 Katılımcıların cinsiyeti ile ilgili frekans dağılımı CİNSİYET SAYI % ERKEK 307 94,5 KADIN 18 5,5 TOPLAM 325 100,0 350 307 300 250 ERKEK 200 KADIN 150 94,5 100 18 50 5,5 0 SAYI % Sİ Şekil 3. 4 Katılımcıların cinsiyeti ile ilgili frekans dağılımı Çizelge 3.10 ve Şekil 3.4 de, araştırmaya katılanların %94.5 ini oluşturan 307 kişinin erkek, %5.5 ini oluşturan 18 kişinin ise kadın olduğu görülmektedir. Bu durumun itfaiyeciler ve kolluk teşkilatında çalışan kadın oranının çok düşük olmasından kaynaklandığı düşünülmektedir. (SORU 5) Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.11 ve Şekil 3.5 de görülmektedir. 176 Çizelge 3. 11 Katılımcıların eğitim seviyesi ile ilgili frekans dağılımı MEZUNİYET SEVİYESİ SAYI % İLKÖĞRETİM 8 2,5 ORTA ÖĞRETİM 73 22,5 ÖN LİSANS 45 13,9 LİSANS 136 42,0 YÜKSEK LİSANS 44 13,6 DOKTORA 18 5,6 TOPLAM 324 100,0 136 140 120 100 73 80 SAYI 60 45 42 44 % Sİ 40 22,5 20 13,9 8 2,5 13,6 18 5,6 0 Şekil 3. 5 Katılımcıların eğitim seviyesi ile ilgili frekans dağılımı Çizelge 3.11 ve Şekil 3.5 de, araştırmaya katılanların %2.5 ini oluşturan 8 kişinin ilköğretim mezunu, %22.5 ini oluşturan 73 kişinin orta öğretim mezunu, %13.9 unu oluşturan 45 kişinin ön lisans mezunu, %42 sini oluşturan 136 kişinin lisans mezunu, %13.6 sını oluşturan 44 kişinin yüksek lisans mezunu, %5.6 sını oluşturan 18 kişinin ise doktorasını yaptığı görülmektedir. Çizelge 3.11 ve Şekil 3.5 de özellikle, İlköğretim mezunlarının oranının azlığı ve yine yüksek okul ve yüksek lisans oranının yüksekliği dikkat çekmektedir. Bu durum ankete katılanların eğitim durumunun çok yüksek olduğunu göstermektedir. 177 (SORU 6) Yangın İncelemeleri ve Yangın Sebebini Belirleme ile ilgili hangi eğitimleri aldınız? ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.12 ve Şekil 3.6 da görülmektedir. Çizelge 3. 12 Katılımcıların yangın ile ilgili aldığı eğitimlerin frekans dağılımı YANGIN İLE İLGİLİ ALDIĞI EĞİTİMİ SAYI % 139 50,5 22 8,0 100 36,4 İtfaiye Personeli Yenileme Kursu 4 1,5 Yangın İncelemeleri İleri Düzey Eğitimi 10 3,6 TOPLAM 275 100,0 İtfaiye Personeli Temel Eğitim Kursu Üniversiteler Tarafından Verilen Yangın İncelemeleri Sertifika Programı Yangın Sonrası Olay Yeri İnceleme Kursu Şekil 3. 6 Katılımcıların yangın ile ilgili aldığı eğitimlerin frekans dağılımı Çizelge 3.12 ve Şekil 3.6 da, araştırmaya katılanların %50.5 ini oluşturan 139 kişinin “itfaiye personeli temel eğitim kursu” aldığı, %8 ini oluşturan 22 kişinin “üniversiteler tarafından verilen yangın incelemeleri sertifika programı” na katıldığı, %36.4 ünü oluşturan 100 kişinin “ yangın sonrası olay yeri inceleme kursu” aldığı, % 1.5 ini oluşturan 4 kişinin “ itfaiye personeli yenileme kursu” aldığı, %3.6 sını oluşturan 10 kişinin ise “ yangın incelemeleri ileri düzey eğitimi” aldığı görülmektedir. Çizelge 3.12 de ankete katılan 325 kişiden sadece 275 inin bu soruya cevap verdiği görülmektedir. Diğer 50 kişinin ise bu eğitimlerden herhangi birini almadıkları anlaşılmaktadır. 178 (SORU 7) Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.13 ve Şekil 3.7 de görülmektedir. Çizelge 3. 13 Katılımcıların aldıkları eğitimin yeterliliği ile ilgili görüşlerinin frekans dağılımı YANGIN NEDENİNİ BELİRLEME İLE İLGİLİ ALDIĞIM EĞİTİMLER YETERLİDİR SAYI % KESİNLİKLE KATILMIYORUM 68 21,7 KATILMIYORUM 148 47,3 BİR FİKRİM YOK 31 9,9 KATILIYORUM 50 16,0 KESİNLİKLE KATILIYORUM 16 5,1 TOPLAM 313 100,0 Şekil 3. 7 Katılımcıların aldıkları eğitimin yeterliliği ile ilgili görüşlerinin frekans dağılımı Çizelge 3.13 ve Şekil 3.7 de, araştırmaya katılanların % 21.7 ini oluşturan 68 kişinin yangın nedenini belirleme ile ilgili aldıkları eğitimin yeterli olduğu konusuna kesinlikle katılmadığı, % 47.3 ünü oluşturan 148 kişinin aldıkları eğitimin yeterli olduğu konusuna katılmadığı, %9.9 unu oluşturan 31 kişinin bu konuda bir fikrinin olmadığı, %16 sını oluşturan 50 kişinin aldıkları eğitimi yeterli gördüğü, %5.1 ini oluşturan 16 kişinin ise alınan eğitimin yeterli olduğu konusuna kesinlikle katıldığı görülmektedir. Çizelge 3.13 ve Şekil 3.7 de alınan eğitimlerin yeterli olmadığını düşünenlerin büyük çoğunluğu oluşturduğu (148+68=216 kişi, bu soruya cevap verenlerin toplam %69’u) dikkat çekmektedir. 179 (SORU 8) Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılmaktadır ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.14 ve Şekil 3.8 de görülmektedir. Çizelge 3. 14 Katılımcıların çalıştıkları birimde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılıp kullanılmadığı hakkındaki düşünceleri ile ilgili frekans dağılımı ÇALIŞTIĞIM YERDE YANGIN NEDENİNİ BELİRLEME İLE İLGLİ BİLİMSEL YÖNTEMLER KULLANILMAKTADIR SAYI % KESİNLİKLE KATILMIYORUM 67 20,9 KATILMIYORUM 119 37,1 BİR FİKRİM YOK 25 7,8 KATILIYORUM 96 29,9 KESİNLİKLE KATILIYORUM 14 4,4 TOPLAM 321 100,0 119 120 96 100 80 67 60 40 37,1 KESİNLİKLE KATILMIYOR UM SAYI 67 % Sİ 20,9 14 7,8 20 0 29,9 25 20,9 4,4 KATILMIYOR UM BİR FİKRİM YOK KATILIYORU M 119 25 96 KESİNLİKLE KATILIYORU M 14 37,1 7,8 29,9 4,4 Şekil 3. 8 Katılımcıların çalıştıkları birimde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılıp kullanılmadığı hakkındaki düşünceleri ile ilgili frekans dağılımı Çizelge 3.14 ve Şekil 3.8 de, araştırmaya katılanların %20.9 unu oluşturan 67 kişinin çalıştıkları birimde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanıldığı ifadesine kesinlikle katılmadığı, %37.1 ini oluşturan 119 kişinin bu ifadeye katılmadığı, %7.8 ini oluşturan 25 kişinin bu konuda bir fikri olmadığı, %29.9 unu oluşturan 96 kişinin çalıştıkları birimde bilimsel yöntemler uygulandığı konusuna katıldığı, %4.4 ünü oluşturan 14 kişinin ise bilimsel yöntemler uygulandığı konusuna kesinlikle katıldığı görülmektedir. 180 Çizelge 3.14 ve Şekil 3.8 de %58 lik bir çoğunluğun (186 kişinin) çalıştıkları birimde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanıldığı ifadesini doğru bulmadığı görülmektedir. (SORU 9) İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.15 ve Şekil 3.9 da görülmektedir. Çizelge 3. 15 Katılımcıların yangın raporu hazırlama konusunun yeterli eğitimleri almış görevliler tarafından hazırlanmalıdır ifadesi hakkındaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı YANGIN RAPORU YETERLİ EĞİTİM ALMIŞ KİŞİLER TARAFINDAN YAPILMAKTADIR SAYI % KESİNLİKLE KATILMIYORUM 53 16,4 KATILMIYORUM 83 25,7 BİR FİKRİM YOK 65 20,1 KATILIYORUM 86 26,6 KESİNLİKLE KATILIYORUM 36 11,1 TOPLAM 323 100,0 90 80 70 60 50 40 30 20 10 0 86 83 65 53 36 25,7 20,1 16,4 11,1 KESİNLİKLE KATILMIYOR KATILMIYOR UM UM SAYI 53 83 % Sİ 16,4 26,6 25,7 BİR FİKRİM YOK KATILIYORU M 65 86 KESİNLİKLE KATILIYORU M 36 20,1 26,6 11,1 Şekil 3. 9 Katılımcıların yangın raporu hazırlama konusunun yeterli eğitimleri almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır ifadesi hakkındaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı Çizelge 3.15 ve Şekil 3.9 da, araştırmaya katılanların %16.4 ünü oluşturan 53 kişinin yangın raporunu yeterli eğitimi almış kişiler tarafından yapılmaktadır önermesine kesinlikle katılmamaktadır, %25.7 sini oluşturan 83 kişinin bu önermeye kesinlikle katılmadığı, %20.1 181 ini oluşturan 65 kişinin bu konuda bir fikrinin olmadığı, %26.6 sını oluşturan 86 kişi bu konuda yangın raporunu yeterli eğitimi almış kişiler tarafından hazırlanmaktadır önermesine katıldığı, %11.1 ini oluşturan 36 kişi ise bu önermeye kesinlikle katılmaktadır. Çizelge 3.15 ve grafik 3.9 a dikkat edilirse bu konuda aşağı yukarı katılımcıların düşünceleri oran olarak birbirine yakın seviyededir. Bu konunun ayrıntısı yani niçin bu şekilde bir sonuç çıktığı, kişilerin çalıştıkları birim ile bu soruya verdikleri cevap arasında bir bağ var mı vb. sorulara çapraz değerlendirmelerde cevap aranacaktır. (SORU 10) Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.16 ve Şekil 3.10 da görülmektedir. Çizelge 3. 16 Katılımcıların Yangın Raporu hazırlama ile ilgili Kolluğa yetki verilip verilmemesi konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı POLİS/JANDARMA’YA YANGIN RAPORU HAZIRLAMA YETKİSİ VERİLMELİDİR SAYI % KESİNLİKLE KATILMIYORUM 117 36,8 KATILMIYORUM 87 27,4 BİR FİKRİM YOK 28 8,8 KATILIYORUM 66 20,8 KESİNLİKLE KATILIYORUM 20 6,3 TOPLAM 318 100,0 117 120 100 80 60 40 20 0 87 66 36,8 27,4 28 8,8 20,8 20 6,3 Şekil 3. 10 Katılımcıların Yangın Raporu hazırlama ile ilgili Kolluğa yetki verilip verilmemesi konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı Çizelge 3.16 ve Şekil 3.10 da, araştırmaya katılanların %36.8 ini oluşturan 117 kişi kolluğun yangın raporu hazırlaması fikrine kesinlikle katılmamaktadır, %27.4 ünü oluşturan 182 87 kişi bu görüşe katılmamaktadır, %8.8 ini oluşturan 28 kişinin bu konuda bir fikri olmadığı, %20.8 ini oluşturan 66 kişinin kolluğun da yangın raporu hazırlama konusuna katıldığı, %6.3 ünü oluşturan 20 kişinin ise bu konuya kesinlikle katıldığı görülmektedir. Çizelge 3.16 ve grafik 3.10 a dikkat edilirse katılımcıların büyük çoğunluğu (toplam katılımcıların %64.2 si, yani 318 kişiden 204 kişi) kolluğun yangın raporu hazırlaması fikrine sıcak bakmadığı görülmektedir. Burada bir şey daha dikkat çekmektedir ki o da katılımcılardan kolluk teşkilatı mensuplarının dahi tamamı bu konuya olumlu bakmadığı gerçeğidir. (SORU 11) Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.17 ve Şekil 3.11 de görülmektedir. Çizelge 3. 17 Katılımcıların Yangın Raporu hazırlama yetkisinin hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilip verilmemesi görüşleri ile ilgili frekans dağılımı YANGIN RAPORU HAZIRLAMA YETKİSİ YETERLİ EĞİTİMİ ALMIŞ SAYI % KESİNLİKLE KATILMIYORUM 31 9,6 KATILMIYORUM 47 14,6 BİR FİKRİM YOK 10 3,1 KATILIYORUM 115 35,7 KESİNLİKLE KATILIYORUM 119 37,0 TOPLAM 322 100,0 AKADEMİK ÇALIŞMALARI OLAN KİŞİLERE VERİLMELİ 119 115 120 100 80 60 40 20 0 47 31 9,6 KESİNLİKLE KATILMIYORU KATILMIYORU M M SAYI 31 47 % Sİ 9,6 14,6 37 35,7 14,6 10 3,1 BİR FİKRİM YOK KATILIYORUM KESİNLİKLE KATILIYORUM 10 115 119 3,1 35,7 37 Şekil 3. 11 Katılımcıların Yangın Raporu hazırlama yetkisinin hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilip verilmemesi görüşleri ile ilgili frekans dağılımı 183 Çizelge 3.17 ve Şekil 3.11 de, araştırmaya katılanların %9.6 sını oluşturan 31 kişinin bu konuya kesinlikle katılmadığı, %14.6 sını oluşturan 47 kişinin konuya katılmadığı, %3.1 ini oluşturan 10 kişinin konu hakkında bir fikri olmadığı, %35.7 sini oluşturan 115 kişinin Yangın Raporu hazırlama yetkisinin hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmesi fikrine katıldığı, %37 sini oluşturan 119 kişinin ise kesinlikle katıldığı görülmektedir. Dikkat edilirse bu soruya cevap veren 322 kişinin %72.7 sini oluşturan 234 kişi konu hakkında olumlu düşünmektedir. (SORU 12) Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.18 ve Şekil 3.12 de görülmektedir. Çizelge 3. 18 Katılımcıların yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılıp yapılmadığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı YANGIN İSTATİSTİKLERİ BİLİMSEL OLARAK YAPILMAKTADIR KESİNLİKLE KATILMIYORUM SAYI % 52 16,2 KATILMIYORUM 135 42,1 BİR FİKRİM YOK 69 21,5 KATILIYORUM 50 15,6 KESİNLİKLE KATILMIYORUM 15 4,7 321 100,0 TOPLAM 184 135 140 120 100 80 60 40 20 0 69 52 21,5 16,2 KESİNLİKLE KATILMIYOR KATILMIYOR UM UM SAYI 52 135 % Sİ 50 42,1 16,2 BİR FİKRİM YOK 42,1 69 15,6 15 4,7 KATILIYORU KESİNLİKLE M KATILMIYOR UM 50 15 21,5 15,6 4,7 Şekil 3. 12 Katılımcıların yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılıp yapılmadığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı Çizelge 3.18 ve Şekil 3.12 de, araştırmaya katılanların % 16.2 sini oluşturan 52 kişinin istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapıldığına kesinlikle katılmadığı, %42.1 ini oluşturan 135 kişinin bu önermeye katılmadığı, %21.5 ini oluşturan 69 kişinin bu konuda bir fikri olmadığı, % 15.6 sını oluşturan 50 kişinin istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapıldığı ifadesine katıldığı, %4.7 sini oluşturan 15 kişinin ise bu konuya kesinlikle katıldığı görülmektedir. Çizelge 3.18 ve Şekil 3.12 de katılımcıların %58.3 ünü oluşturan 187 kişinin istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmadığını düşündüğü görülmektedir. (SORU 13) Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.19. ve Şekil 3.13 de görülmektedir. Çizelge 3. 19 Katılımcıların Türkiye geneli ve Ankara 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı “ELEKTRİK KONTAĞI” INDA TÜRKİYE GENELİ SAYI % KESİNLİKLE KATILMIYORUM 38 11,9 KATILMIYORUM 124 39,0 BİR FİKRİM YOK 53 16,7 KATILIYORUM 80 25,2 KESİNLİKLE KATILIYORUM 23 7,2 ANKARA’ YA GÖRE DAHA BİLİMSEL 185 TOPLAM 140 120 100 80 60 40 20 0 318 124 80 39 38 53 11,9 25,2 16,7 11,9 KESİNLİKLE KATILMIYOR KATILMIYOR UM UM SAYI 38 124 % Sİ 100,0 39 23 7,2 BİR FİKRİM YOK KATILIYORU M 53 80 KESİNLİKLE KATILIYORU M 23 16,7 25,2 7,2 Şekil 3. 13 Katılımcıların Türkiye geneli ve Ankara 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı Çizelge 3.19 ve Şekil 3.13 de, araştırmaya katılanların % 11.9 sini oluşturan 38 kişinin elektrik kontağı yangınlarının Türkiye genelinin Ankara’ya göre daha bilimsel incelendiği ifadesine kesinlikle katılmadığı, %39 unu oluşturan 124 kişinin bu önermeye katılmadığı, %16.7 ini oluşturan 53 kişinin bu konuda bir fikri olmadığı, % 25.2 sini oluşturan 80 kişinin bu önermeye katıldığı, %7.2 sini oluşturan 23 kişinin ise bu konuya kesinlikle katıldığı görülmektedir. Çizelge 3.19 ve Şekil 3.13 de katılımcıların %50.9 unu oluşturan 162 kişinin elektrik kontağı yangınlarının Türkiye genelinin Ankara’ya göre daha bilimsel incelendiği ifadesini doğru bulmadığı görülmektedir. (SORU 14) Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini gösterebilir ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.20 ve Şekil 3.14 de görülmektedir. Çizelge 3. 20 Katılımcıların Türkiye geneli ve İstanbul 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı “SİGARA VE KİBRİT” NEDENİNDE TÜRKİYE GENELİ İSTANBUL’A GÖRE DAHA BİLİMSEL SAYI % KESİNLİKLE KATILMIYORUM 45 14,3 KATILMIYORUM 118 37,5 BİR FİKRİM YOK 50 15,9 KATILIYORUM 89 28,3 186 KESİNLİKLE KATILIYORUM 13 4,1 TOPLAM 315 100,0 120 100 80 60 40 20 0 KESİNLİKLE KATILMIYO BİR FİKRİM KATILIYORU KESİNLİKLE KATILMIYO RUM YOK M KATILIYORU RUM M SAYI 45 118 50 89 13 % Sİ 14,3 37,5 15,9 28,3 4,1 Şekil 3. 14 Katılımcıların Türkiye geneli ve İstanbul 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı Çizelge 3.20 ve Şekil 3.14 de, araştırmaya katılanların % 14.3 ünü oluşturan 45 kişinin 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninde Türkiye genelinin İstanbul‘a göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesine kesinlikle katılmadığı, %37.5 ini oluşturan 118 kişinin bu önermeye katılmadığı, %15.9 unu oluşturan 50 kişinin bu konuda bir fikri olmadığı, % 28.3 ünü oluşturan 89 kişinin bu önermeye katıldığı, %4.1 ini oluşturan 13 kişinin ise bu konuya kesinlikle katıldığı görülmektedir. Çizelge 3.20 ve Şekil 3.14 de katılımcıların %51.8 ini oluşturan 163 kişinin Sigara ve Kibrit yangın nedeninde Türkiye genelinin İstanbul‘a göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesini doğru bulmadığı görülmektedir. (SORU 15) Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.21 ve Şekil 3.15 de görülmektedir. Çizelge 3. 21 Katılımcıların Türkiye geneli ve Ankara 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı “SABOTAJ” YANGIN NEDENİNDE ANKARA TÜRKİYE’YE GÖRE DAHA BİLİMSEL SAYI % KESİNLİKLE KATILMIYORUM 21 6,7 KATILMIYORUM 119 38,0 BİR FİKRİM YOK 49 15,7 187 KATILIYORUM 104 33,2 KESİNLİKLE KATILIYORUM 20 6,4 TOPLAM 313 100,0 119 120 100 80 60 40 20 0 21 104 38 6,7 49 33,2 15,7 20 6,4 KESİNLİKLE KATILMIYO BİR FİKRİM KATILIYOR KESİNLİKLE KATILMIYO RUM YOK UM KATILIYOR RUM UM SAYI 21 119 49 104 20 % Sİ 6,7 38 15,7 33,2 6,4 Şekil 3. 15 Katılımcıların Türkiye geneli ve Ankara 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı Çizelge 3.21 ve Şekil 3.15 de, araştırmaya katılanların % 6.7 sini oluşturan 21 kişinin 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeni ile ilgili olarak Ankara’nın Türkiye geneline göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesine kesinlikle katılmadığı, %38 ini oluşturan 119 kişinin bu önermeye katılmadığı, %15.7 sini oluşturan 49 kişinin bu konuda bir fikri olmadığı, % 33.2 sini oluşturan 104 kişinin bu önermeye katıldığı, %6.4 ünü oluşturan 20 kişinin ise bu konuya kesinlikle katıldığı görülmektedir. Çizelge 3.21 ve Şekil 3.15 de katılımcıların % 44.7 sini oluşturan 140 kişinin Sabotaj (kundaklama) yangın nedeni ile ilgili olarak Ankara’nın Türkiye geneline göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesini doğru bulmadığı görülmektedir. (SORU 16) İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.22 ve Şekil 3.16 da görülmektedir. Çizelge 3. 22 Katılımcıların İstanbul ve Ankara 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı “ SABOTAJ” DA ANKARA İSTANBUL’A GÖRE DAHA BİLİMSEL KESİNLİKLE KATILMIYORUM SAYI % 24 7,7 188 KATILMIYORUM 131 41,9 BİR FİKRİM YOK 63 20,1 KATILIYORUM 85 27,2 KESİNLİKLE KATILIYORUM 10 3,2 TOPLAM 313 100,0 Şekil 3. 16 Katılımcıların İstanbul ve Ankara 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı Çizelge 3.22 ve Şekil 3.16 da, araştırmaya katılanların % 7.7 sini oluşturan 24 kişinin 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedenin ile ilgili olarak Ankara’nın İstanbul’a göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesine kesinlikle katılmadığı, %41.9 unu oluşturan 131 kişinin bu önermeye katılmadığı, %20.1 ini oluşturan 63 kişinin bu konuda bir fikri olmadığı, % 27.2 sini oluşturan 85 kişinin bu önermeye katıldığı, %3.2 sini oluşturan 10 kişinin ise bu konuya kesinlikle katıldığı görülmektedir. Çizelge 3.22 ve Şekil 3.16 da katılımcıların % 49.6 sını oluşturan 155 kişinin Sabotaj (kundaklama) yangın nedeni ile ilgili olarak Ankara’nın İstanbul’a göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesini doğru bulmadığı görülmektedir. (SORU 17) 2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.23 ve Şekil 3.17 de görülmektedir. Çizelge 3. 23 Katılımcıların 2008 yılı Türkiye geneli ve İngiltere yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı “ SABOTAJ” DA İNGİLTERE VE KANADA TÜRKİYE’DEN DAHA BİLİMSEL KESİNLİKLE KATILMIYORUM SAYI % 31 9,9 189 KATILMIYORUM 76 24,3 BİR FİKRİM YOK 54 17,3 KATILIYORUM 120 38,3 KESİNLİKLE KATILIYORUM 32 10,2 TOPLAM 313 100,0 Şekil 3. 17 Katılımcıların 2008 yılı Türkiye geneli ve İngiltere yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı Çizelge 3.23 ve Şekil 3.17 de, araştırmaya katılanların % 9.9 unu oluşturan 31 kişinin 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedenin ile ilgili olarak İngiltere’nin Türkiye’ye göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesine kesinlikle katılmadığı, %24.3 ünü oluşturan 76 kişinin bu önermeye katılmadığı, %17.3 ünü oluşturan 54 kişinin bu konuda bir fikri olmadığı, % 38.3 ünü oluşturan 120 kişinin bu önermeye katıldığı, %10.2 sini oluşturan 32 kişinin ise bu konuya kesinlikle katıldığı görülmektedir. Çizelge 3.23 ve Şekil 3.17 de katılımcıların % 48.5 ini oluşturan 152 kişinin Sabotaj (kundaklama) yangın nedeni ile ilgili olarak İngiltere’nin Türkiye’ye göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesinin doğru olduğunu düşündükleri görülmektedir. Burada bir konu özellikle dikkat çekmektedir, 13. Soru ile 16. Soru arasındaki ifadelerde Türkiye geneli, İstanbul ve Ankara’ nın kıyaslandığı sorularda söz konusu farklılığın bilimsellikten kaynaklandığı şeklindeki ifadelere katılımcıların çoğunluk olarak katılmadığı, ancak mukayese yabancı bir ülke ile yapıldığı zaman aksine söz konusu ifadeye çoğunlukla katılındığı görülmektedir. (SORU 18) Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye 190 genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.24 ve Şekil 3.18 de görülmektedir. Çizelge 3. 24 Katılımcıların Türkiye geneli ve İngiltere yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı “ELEKTRİK KONTAĞI” NDA İNGİLTERE TÜRKİYE’DEN DAHA BİLİMSEL SAYI % KESİNLİKLE KATILMIYORUM 21 6,7 KATILMIYORUM 88 28,1 BİR FİKRİM YOK 59 18,8 KATILIYORUM 116 37,1 KESİNLİKLE KATILIYORUM 29 9,3 TOPLAM 313 100,0 116 120 100 80 60 40 20 0 88 59 21 37,1 28,1 18,8 6,7 KESİNLİKLE KATILMIYOR BİR FİKRİM KATILMIYOR UM YOK UM SAYI 21 88 59 % Sİ 6,7 28,1 18,8 29 9,3 KATILIYORU KESİNLİKLE M KATILIYORU M 116 29 37,1 9,3 Şekil 3. 18 Katılımcıların Türkiye geneli ve İngiltere yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı Çizelge 3.24 ve Şekil 3.18 de, araştırmaya katılanların % 6.7 sini oluşturan 21 kişinin 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeni ile ilgili olarak İngiltere’nin Türkiye’ye göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesine kesinlikle katılmadığı, %28.1 ini oluşturan 88 kişinin bu önermeye katılmadığı, %18.8 ini oluşturan 59 kişinin bu konuda bir fikri olmadığı, % 37.1 ini oluşturan 116 kişinin bu önermeye katıldığı, %9.3 ünü oluşturan 29 kişinin ise bu konuya kesinlikle katıldığı görülmektedir. Çizelge 3.24 ve Şekil 3.18 de katılımcıların % 46.4 ünü oluşturan 145 kişinin Elektrik Kontağı yangın nedeni ile ilgili olarak İngiltere’nin Türkiye’ye göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesinin doğru olduğunu düşündükleri görülmektedir. 191 (SORU 19) Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.25 ve Şekil 3.19 de görülmektedir. Çizelge 3. 25 Katılımcıların Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olması konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı “ SABOTAJ” DA TÜRKİYE, İNGİLTERE VE KANADA’YI NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ SAYI % A-ÜLKEMİZDE İKİSİNE GÖRE DAHA DÜŞÜK 129 41,3 B-İKİSİ ÜLKEMİZE GÖRE DAHA BİLİMSEL 114 36,5 A VE B EŞİT 30 9,6 A ÇOK B AZ 25 8,0 A AZ B ÇOK 14 4,5 TOPLAM 312 100,0 140 129 114 120 100 80 60 SAYI 41,3 36,5 40 % 30 25 9,6 20 8 14 4,5 0 A-ÜLKEMİZDE İKİSİNE GÖRE DAHA DÜŞÜK B-İKİSİ ÜLKEMİZE GÖRE DAHA BİLİMSEL A VE B EŞİT A ÇOK B AZ A AZ B ÇOK Şekil 3. 19 Katılımcıların Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olması konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı Çizelge 3.25 ve Şekil 3.19 da, araştırmaya katılanların % 41.3 ünü oluşturan 129 kişinin İngiltere ve Kanada’da Sabotaj (kundaklama) yangın nedeni ile Türkiye’ye göre genel olarak daha az karşılaşıldığı düşüncesinde olduğu, %36.5 ini oluşturan 114 kişinin, Sabotaj (kundaklama) yangın nedeni ile ilgili olarak İngiltere ve Kanada’nın % oranının fazla olması Türkiye’ye göre daha bilimsel çalışmasından kaynaklandığı görüşünde olduğu, %9.6 sını oluşturan 30 kişinin bu konuda yukarıda geçen iki görüşün eşit olarak etki ettiğini düşündükleri, % 8 ini oluşturan 25 kişinin ülkeler asarındaki oran farklılığına 1. Görüşün daha fazla, 2. Görüşün daha az etkisi olduğu görüşünde oldukları, ve nihayet %4.5 ini 192 oluşturan 14 kişinin ise bu oran farklılığına 1.görüşün daha az, 2. Görüşün daha fazla etkisinin olduğu görüşünde oldukları görülmektedir. Çizelge 3.25 ve Şekil 3.19 da katılımcıların ağırlıklı olarak (% 41.3) İngiltere ve Kanada’da Sabotaj (Kundaklama) olaylarının fazla meydana gelmesinin oran farklılığına neden olduğunu, yine önemli bir sayıdaki (%36.5) katılımcının da İngiltere ve Kanada’da Sabotaj (Kundaklama) yangınlarındaki oran farklılığının söz konusu iki ülkede yangın nedeni belirleme ile ilgili çalışmaların Türkiye’ye göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesinin doğru olduğunu düşündükleri görülmektedir. (SORU 20) Türkiye geneli yangın istatistiğinde Diğer yangın nedenleri ( %33.28 ) içinde bulunan aşağıdaki yangın nedenlerinden oran olarak sizce en yüksek olandan düşük olana doğru 1’den 5’e kadar numara vererek sıralayınız ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.26, Çizelge 3.27, Çizelge 3.28, Çizelge 3.29, Çizelge 3.30 da ve Şekil 3.20, Şekil 3.21, Şekil 3.22, Şekil 3.23 ve Şekil 3.24 de görülmektedir. Çizelge 3. 26 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde çocukların ve akıl sağlığı yerinde olmayanların ateşle oynaması yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı ÇOCUKLARIN VE AKIL SAĞLIĞI YERİNDE OLMAYANLARIN ATEŞLE OYNAMASI SAYI % 1. 63 28,3 2. 49 22,0 3. 49 22,0 4. 38 17,0 5. 24 10,8 TOPLAM 223 100,0 193 Şekil 3. 20 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde çocukların ve akıl sağlığı yerinde olmayanların ateşle oynaması yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı Çizelge 3.26 ve Şekil 3.20 de, araştırmaya katılanların “çocukların ve akıl sağlığı yerinde olmayanların ateşle oynaması” yangın nedeni ile ilgili olarak, %28.3 e karşılık gelen 63 kişi bu yangın nedenini 1.sıraya, %22 ye karşılık gelen 49 kişi 2.sıraya, , yine %22 ye karşılık gelen 49 kişi 3. sıraya, %17 ye karşılık gelen 38 kişi 4. sıraya ve nihayet %10.8 e karşılık gelen 24 kişi 5. sıraya yerleştirmişlerdir. Çizelge 3. 27 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde kimyasal madde tutuşması yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı KİMYASAL MADDE TUTUŞMASI SAYI % Sİ 1. 31 14,4 2. 57 26,4 3. 42 19,4 4. 43 19,9 5. 43 19,9 TOPLAM 216 100,0 194 57 60 50 43 42 43 40 31 SAYI 26,4 30 19,4 20 % Sİ 19,9 19,9 14,4 10 0 1. 2. 3. 4. 5. Şekil 3. 21 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde kimyasal madde tutuşması yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı Çizelge 3.27 ve Şekil 3.21 de, araştırmaya katılanların “kimyasal madde tutuşması” yangın nedeni ile ilgili olarak, %14.4 e karşılık gelen 31 kişi bu yangın nedenini 1.sıraya, %26.4 e karşılık gelen 57 kişi 2.sıraya, %19.4 e karşılık gelen 42 kişi 3.sıraya, %19.9 a karşılık gelen 43 kişi 4. sıraya ve yine %19.9 a karşılık gelen 43 kişi 5. sıraya yerleştirmişlerdir. Çizelge 3. 28 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde Kızışma(yüksek ısı ile yanıcı sıvı veya yemek vb. parlaması)yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı KIZIŞMA(YÜKSEK ISI İLE YANICI SIVI SAYI % 1. 64 29,6 2. 62 28,7 3. 48 22,2 4. 30 13,9 5. 12 5,6 TOPLAM 216 100,0 VEYA YEMEK VB. PARLAMASI) 195 70 64 62 60 48 50 40 29,6 SAYI 30 28,7 % Sİ 30 22,2 20 13,9 12 5,6 10 0 1. 2. 3. 4. 5. Şekil 3. 22 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde Kızışma(yüksek ısı ile yanıcı sıvı veya yemek vb. parlaması)yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı Çizelge 3.28 ve Şekil 3.22 de, araştırmaya katılanların “Kızışma (yüksek ısı ile yanıcı sıvı veya yemek vb. parlaması)” yangın nedeni ile ilgili olarak, %29.6 ya karşılık gelen 64 kişi bu yangın nedenini 1.sıraya, %28.7 ye karşılık gelen 62 kişi 2.sıraya, %22.2 ye karşılık gelen 48 kişi 3.sıraya, %13.9 a karşılık gelen 30 kişi 4. sıraya ve nihayet %5.6 ya karşılık gelen 12 kişi 5. sıraya yerleştirmişlerdir. Çizelge 3. 29 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde mum devrilmesi yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı MUM DEVRİLMESİ SAYI % 1. 41 19,1 2. 29 13,5 3. 42 19,5 4. 54 25,1 5. 49 22,8 TOPLAM 215 100,0 196 60 54 49 50 42 41 40 29 SAYI 25,1 30 22,8 19,5 19,1 20 % Sİ 13,5 10 0 1. 2. 3. 4. 5. Şekil 3. 23 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde mum devrilmesi yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı Çizelge 3.29 ve Şekil 3.23 de, araştırmaya katılanların “mum devrilmesi” yangın nedeni ile ilgili olarak, %19.1 e karşılık gelen 41 kişi bu yangın nedenini 1.sıraya, %13.5 e karşılık gelen 29 kişi 2.sıraya, %19.5 e karşılık gelen 42 kişi 3.sıraya, %25.1 e karşılık gelen 54 kişi 4. sıraya ve nihayet %22.8 e karşılık gelen 49 kişi 5. sıraya yerleştirmişlerdir. Çizelge 3. 30 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde bilinmeyen nedenlerden yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı BİLİNMEYEN NEDENLERDEN SAYI % 1. 43 19,7 2. 29 13,3 3. 37 17,0 4. 43 19,7 5. 66 30,3 TOPLAM 218 100,0 197 66 70 60 50 43 43 37 40 30,3 29 SAYI % Sİ 30 19,7 17 13,3 20 19,7 10 0 1. 2. 3. 4. 5. Şekil 3. 24 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde bilinmeyen nedenlerden yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı Çizelge 3.30 ve Şekil 3.24 de, araştırmaya katılanların “bilinmeyen nedenlerden” yangın nedeni ile ilgili olarak, %19.7 ye karşılık gelen 43 kişi bu yangın nedenini 1.sıraya, %13.3 e karşılık gelen 29 kişi 2.sıraya, %17 ye karşılık gelen 37 kişi 3.sıraya, %19.7 ye karşılık gelen 43 kişi 4. Sıraya ve nihayet %30.3 e karşılık gelen 66 kişi 5. Sıraya yerleştirmişlerdir. Yukarıdaki son 5 Çizelge ve Grafiğe bakıldığında katılımcıların, “Kızışma (yüksek ısı ile yanıcı sıvı veya yemek vb. parlaması)” yangın nedeni ile ilgili olarak, %29.6 sını oluşturan 64 kişinin, “Çocukların ve Akıl Sağlığı Yerinde Olmayanların Ateşle Oynaması” yangın nedeni ile ilgili olarak, %28.3 ünü oluşturan 63 kişinin, “Bilinmeyen Nedenlerden” yangın nedeni ile ilgili olarak, %19.7 sini oluşturan 43 kişinin, “Mum Devrilmesi” yangın nedeni ile ilgili olarak, %19.1 ini oluşturan 41 kişinin, “Kimyasal Madde Tutuşması” yangın nedeni ile ilgili olarak, %14.4 e karşılık gelen 31 kişinin 1.sıraya konulduğu tespit edilmiş ve 1. Sıraya konulma % sine göre aşağıda sıralanmıştır. 1. Kızışma(yüksek ısı ile yanıcı sıvı veya yemek vb. parlaması) 2. Çocukların ya da akıl sağlığı yerinde olmayanların ateşle oynaması 3. Bilinmeyen Nedenlerden 4. Mum devrilmesi 5. Kimyasal Madde tutuşması 3.6.2.2. Sorulan Soruların Çapraz Değerlendirilmesi 198 Bu bölümde sorular çapraz değerlendirilmiş, ortaya çıkan Çizelge ve Şekillerin değerlendirilmesinde ise sadece göze çarpan hususlara yer verilmiştir. Soru1. Mesleğiniz? ile Soru 6. Yangın İncelemeleri ve Yangın Sebebini Belirleme ile ilgili hangi eğitimleri aldınız? sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.31 ve Şekil 3.25 de verilmiştir. İtfaiyeci Polis/Jandarma TOPLAM İtfaiye personeli yenileme kursu Yangın incelemeleri ileri düzey eğitimi Yangın sonrası olay yeri inceleme kursu Yangın Nedeni Belirleme İle İlgili Aldığı Eğitimi İtfaiye personeli temel eğitim kursu Üniversitelerin verdiği yangın incelemeleri sertifika programı Çizelge 3. 31 Mesleğe göre yangın nedenini belirleme ile ilgili alınan eğitimler Sayısı 126 8 13 4 4 155 Yüzdesi 81,3 5,2 8,4 2,6 2,6 100,0 1 3 76 0 0 80 1,3 3,8 95,0 0 0 100,0 1 4 4 0 1 10 10,0 40,0 40,0 0 10,0 100,0 11 7 7 0 5 30 Sayısı Yüzdesi Sayısı Akademisyen Yüzdesi Bilirkişi/Alan Sayısı Uzmanı Yüzdesi 36,7 23,3 23,3 0 16,7 100,0 Sayısı 139 22 100 4 10 275 Yüzdesi 50,5 8,0 36,4 1,5 3,6 100,0 TOPLAM 5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır. Şekil 3. 25 Mesleğe göre yangın nedenini belirleme ile ilgili alınan eğitimler 199 Yukarıdaki Çizelge 3.31 ve Şekil 3.25 de itfaiyecilerden İtfaiye Personeli Temel Eğitim Kursunu % 81.3 oranına karşılık gelen 126 kişinin aldığı, Polis/Jandarma’dan ise %95 oranına karşılık gelen 76 kişinin Yangın Sonrası Olay Yeri İnceleme Kursu aldıkları görülmektedir. Ayrıca, akademisyenlerden ise %40 oranına karşılık gelen 4 kişinin Üniversiteler Tarafından Verilen Yangın İncelemeleri Sertifika Eğitimi, yine %40 oranına karşılık gelen 4 kişinin de Yangın Sonrası Olay Yeri İnceleme Kursu aldıkları görülmektedir. Soru1. Mesleğiniz? ile Soru 7. Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.32 ve Şekil 3.26 da verilmiştir. Sayısı İtfaiyeci Yüzdesi Sayısı Polis/Jandarma Yüzdesi Sayısı Akademisyen Yüzdesi Bilirkişi/Alan Uzmanı Sayısı Yüzdesi TOPLAM Sayısı Yüzdesi TOPLAM Katılıyorum Kesinlikle Katılıyorum Bir Fikrim Yok YETERLİDİR Katılmıyorum İLE İLGİLİ ALINAN EĞİTİMLER Kesinlikle YANGIN NEDENİNİ BELİRLEME Katılmıyorum Çizelge 3. 32 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir” önermesine verilen cevaplar 36 63 13 29 14 155 23,2 40,6 8,4 18,7 9,0 100,0 20 61 14 9 1 105 19,0 58,1 13,3 8,6 1,0 100,0 5 10 1 1 0 29,4 58,8 5,9 5,9 0 100,0 7 14 2 11 1 35 20,0 40,0 5,7 31,4 2,9 100,0 68 148 30 50 16 312 21,8 47,4 9,6 16,0 5,1 100,0 Ki-kare=28.472 ; Serbestlik derecesi=12 ; p-değeri=0.005 200 70 63 61 60 50 40 İtfaiyeci Sayısı 36 Polis/Jandarma Sayısı Akademisyen Sayısı Bilirkişi/Alan Uzmanı Sayısı 29 30 20 20 14 13 14 14 10 10 5 11 9 7 1 2 1 1 0 1 0 Şekil 3. 26 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir” önermesine verilen cevaplar Çizelge 3.32 de yapılan ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin aldıkları eğitimin yeterli olup olmadığı konusundaki görüşlerine etkisi vardır (p-değeri<0.05). Yukarıdaki Çizelge 3.32 ve Şekil 3.26 da “Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir” önermesine genel olarak katılımcıların % 47.4 ünü oluşturan 148 kişinin katılmadığı, %21.8 ini oluşturan 68 kişinin ise kesinlikle katılmadığı görülmektedir. Polis/Jandarma’da bu oran daha fazladır (% 58.1 ini oluşturan 61 kişinin bu önermeye katılmadığı, %19 unu oluşturan 20 kişinin ise bu önermeye kesinlikle katılmadığı görülmektedir). Akademisyenlerde bu oran Polis/Jandarma’dan daha yüksektir (% 58.8 ini oluşturan 10 kişi bu önermeye katılmamakta, %29.4 ünü oluşturan 5 kişi ise bu önermeye kesinlikle katılmamaktadır). Yukarıdaki Çizelge 3.32 ve Şekil 3.26 da bir konu daha dikkat çekmektedir ki o da bu önermeye Bilirkişi/Alan Uzmanlarının görüşüdür (Bilirkişi/Alan Uzmanlarının % 20 ini oluşturan 7 kişinin bu önermeye kesinlikle katılmadığı, %40 ını oluşturan 14 kişinin bu önermeye katılmadığı, % 31.4 ünü oluşturan 11 kişinin ise bu önermeye katıldığı görülmektedir). Diğer meslek gruplarına göre bu önermeye katılıyorum oranı bir hayli yüksek görülmektedir, bu durum bize Bilirkişi/Alan Uzmanlarının içinde gerçekten yeterli eğitim almış kişiler bulunduğu sonucuna götürmektedir. Soru1. Mesleğiniz? İle Soru 8.Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılmaktadır. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.33 ve Şekil 3.27 de verilmiştir. 201 Yüzdesi Sayısı Polis/Jandarma Yüzdesi Sayısı Akademisyen Yüzdesi Bilirkişi/Alan Sayısı Uzmanı TOPLAM Yüzdesi Sayısı Yüzdesi 56 9 38 9 155 27,7 36,1 5,8 24,5 5,8 100,0 16 45 8 37 4 110 14,5 40,9 7,3 33,6 3,6 100,0 3 7 4 4 0 18 16,7 38,9 22,2 22,2 0 100,0 5 11 3 17 1 37 13,5 29,7 8,1 45,9 2,7 100,0 67 119 24 96 14 320 20,9 37,2 7,5 30,0 4,4 100,0 TOPLAM Katılıyorum 43 Kesinlikle Katılıyorum Sayısı İtfaiyeci Bir Fikrim Yok KULLANILMAKTADIR Katılmıyorum BİLİMSEL YÖNTEMLER Kesinlikle ÇALIŞTIĞIM YERDE Katılmıyorum Çizelge 3. 33 Mesleğe göre “Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılmaktadır” önermesine verilen cevaplar Ki-kare=20.974 ; Serbestlik derecesi=12 ; p-değeri=0.051 Şekil 3. 27 Mesleğe göre “Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılmaktadır” önermesine verilen cevaplar Çizelge 3.33 de yapılan ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin çalıştıkları yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılıp kullanılmadığı ile ilgili görüşlerine etkisi yoktur (p-değeri>0.05). Yukarıdaki Çizelge 3.33 ve Şekil 3.27 de katılımcıların büyük çoğunluğu “Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili 202 bilimsel yöntemler kullanılmaktadır” önermesine katılmamaktadır (kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı=%20.9+%37.2= %58.1). Meslek gruplarına göre, kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorumun toplamı açısından değerlendirilirse itfaiyecilerin %63.8 ini oluşturan 99 kişinin, polis/jandarmanın %55.4 ünü oluşturan 61 kişinin, akademisyenlerin %55.6 sını oluşturan 10 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %43.2 sini oluşturan16 kişinin çalıştıkları yerde bilimsel yöntemler kullanılmadığını düşündükleri görülmektedir. Ayrıca, katılıyorum ve kesinlikle katılıyorum toplamı açısından bakıldığında ise, itfaiyecilerin % 30.3 ünü oluşturan 47 kişinin, polis/jandarmanın % 37.2 sini oluşturan 41 kişinin, akademisyenlerin % 22.2 sini oluşturan 4 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının ise % 48.6 sını oluşturan 18 kişinin çalıştıkları yerde bilimsel yöntemler kullanıldığını düşündükleri görülmektedir. Soru 1. Mesleğiniz? ile Soru 9. İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.34 ve Şekil 3.28 de verilmiştir. TOPLAM Katılıyorum Kesinlikle Katılıyorum Bir Fikrim Yok KİŞİLER TARAFINDAN Katılmıyorum YETERLİ EĞİTİM ALMIŞ Katılmıyorum YANGIN RAPORU Kesinlikle Çizelge 3. 34 Mesleğe göre “İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır.” önermesine verilen cevaplar HAZIRLANMAKTADIR Sayısı İtfaiyeci Yüzdesi Sayısı Polis/Jandarma Yüzdesi Sayısı Akademisyen Yüzdesi Bilirkişi/Alan Sayısı Uzmanı Yüzdesi TOPLAM Sayısı Yüzdesi 34 34 9 55 23 155 21,9 21,9 5,8 35,5 14,8 100,0 12 29 44 22 4 111 10,8 26,1 39,6 19,8 3,6 100,0 1 7 4 4 2 18 5,6 38,9 22,2 22,2 11,1 100,0 6 13 8 4 7 38 15,8 34,2 21,1 10,5 18,4 100,0 53 83 65 85 36 322 16,5 25,8 20,2 26,4 11,2 100,0 Ki-kare=65.915 ; Serbestlik derecesi=12 ; p- değeri=0.000 203 55 60 44 50 34 34 40 29 30 20 10 22 12 İtfaiyeci Sayısı 13 6 1 23 7 8 9 4 7 4 4 Polis/Jandarma Sayısı 4 2 0 Akademisyen Sayısı Bilirkişi/Alan Uzmanı Sayısı Şekil 3. 28 Mesleğe göre “İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır.” önermesine verilen cevaplar Çizelge 3.34 de yapılan ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin itfaiye yangın raporunun mutlaka yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanıp hazırlanmadığı konusundaki görüşlerine etkisi vardır (p-değeri<0.05). Yukarıdaki Çizelge 3.34 ve Şekil 3.28 de “İtfaiye Yangın Raporu mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır.” Önermesi kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorumun toplamı açısından değerlendirilirse itfaiyecilerin %43.8 ini oluşturan 68 kişinin, polis/jandarmanın %36.9 unu oluşturan 41 kişinin, akademisyenlerin %44.5 ini oluşturan 8 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %50 sini oluşturan19 kişinin yangın raporunun yeterli eğitim almamış görevliler tarafından hazırlandığını düşünmektedirler. Ayrıca, itfaiye mensuplarının kesinlikle katılıyorum ve katılıyorum toplamına verdiği cevap % 50.3 olup bu orana karşılık gelen toplam 78 kişinin yangın raporunu bu konuda yeterli eğitimi almış görevlilerin hazırladığı görüşünde oldukları görülmektedir. Bunun yangın raporunu hazırlayanların kendi meslektaşları olmasından kaynaklandığı düşünülmektedir. Soru 1. Mesleğiniz? ile Soru 10. Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.35 ve Şekil 3.29 da verilmiştir. 204 TOPLAM Katılıyorum Kesinlikle Katılıyorum RAPORU HAZIRLAMA YETKİSİ Bir Fikrim Yok POLİS/JANDARMA’YA YANGIN Katılmıyorum Kesinlikle Katılmıyorum Çizelge 3. 35 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.” önermesine verilen cevaplar VERİLMELİDİR Sayısı İtfaiyeci Yüzdesi Sayısı Polis/Jandarma Yüzdesi Sayısı 79 42 10 14 9 154 51,3 27,3 6,5 9,1 5,8 100,0 23 27 13 39 7 109 21,1 24,8 11,9 35,8 6,4 100,0 3 6 2 6 0 17 17,6 35,3 11,8 35,3 0 100,0 12 12 3 6 4 37 Akademisyen Yüzdesi Bilirkişi/Alan Sayısı Uzmanı Yüzdesi 32,4 32,4 8,1 16,2 10,8 100,0 TOPLAM Sayısı 117 87 28 65 20 317 Yüzdesi 36,9 27,4 8,8 20,5 6,3 100,0 Ki-kare=47.904 ; Serbestlik derecesi=12 ; p-değeri=0.000 Şekil 3. 29 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.” önermesine verilen cevaplar Çizelge 3.35 de yapılan ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da yangın raporu hazırlama yetkisi verilip verilmemesi konusundaki görüşlerine etkisi vardır (p-değeri<0.05). Yukarıdaki Çizelge 3.35 ve Şekil 3.29 da “Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da kesinlikle katılmıyorum “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.” ve katılmıyorumun toplamı açısından Önermesi değerlendirilirse itfaiyecilerin %78.6 sını oluşturan 121 kişinin, polis/jandarmanın %45.9 unu oluşturan 50 kişinin, akademisyenlerin %52.9 unu oluşturan 9 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %64.8 205 sini oluşturan 24 kişinin yangın raporunun kolluk tarafından hazırlanmasının uygun olmayacağını büyük bir oranla düşünmektedirler. Hatta bu konuda kolluk görevlilerinin düşüncesinin de aynı doğrultuda olduğu (%45.9) görülmektedir. Ayrıca, katılıyorum ve kesinlikle katılıyorum toplamı açısından bakıldığında, polis/jandarmanın %42.2 sini oluşturan 46 kişinin, akademisyenlerin %35.3 ünü oluşturan 6 kişinin, yangın raporu hazırlamada kolluğa yetki verilmelidir görüşünde oldukları dikkate değer görülmektedir. Soru1. Mesleğiniz? ile Soru 11. Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.36 ve Şekil 3.30 da verilmiştir. Çizelge 3. 36 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir.” önermesine verilen cevaplar TOPLAM Kesinlikle Katılıyorum Katılıyorum Bir Fikrim Yok Katılmıyorum KİŞİLERE Kesinlikle YETERLİ EĞİTİMİ ALMIŞ AKADEMİK Katılmıyorum YANGIN RAPORU HAZIRLAMA YETKİSİ VERİLMELİDİR Sayısı 19 31 5 50 50 155 İtfaiyeci Yüzdesi 12,3 20,0 3,2 32,3 32,3 100,0 Sayısı 9 14 3 36 47 109 Polis/Jandarma Yüzdesi 8,3 12,8 2,8 33,0 43,1 100,0 Sayısı 1 1 1 9 7 19 100,0 Akademisyen Yüzdesi 5,3 5,3 5,3 47,4 36,8 Bilirkişi/Alan Sayısı 2 1 1 20 14 38 Uzmanı Yüzdesi 5,3 2,6 2,6 52,6 36,8 100,0 TOPLAM Sayısı 31 47 10 115 118 321 Yüzdesi 9,7 14,6 3,1 35,8 36,0 100,0 5’den küçük sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır. 206 50 47 50 50 40 30 20 10 0 36 31 19 20 14 9 1 2 11 14 53 11 9 7 İtfaiyeci Sayısı Polis/Jandarma Sayısı Akademisyen Sayısı Bilirkişi/Alan Uzmanı Sayısı Şekil 3. 30 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir.” önermesine verilen cevaplar Yukarıdaki Çizelge 3.36 ve Şekil 3.30 da “Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir.” Önermesi kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorumun toplamı açısından değerlendirilirse itfaiyecilerin %32.3 ünü oluşturan 40 kişinin, polis/jandarmanın %21.1 ini oluşturan 23 kişinin, akademisyenlerin %10.6 sını oluşturan 2 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %7.9 unu oluşturan 3 kişinin yangın raporunun eğitimli, akademik çalışmaları olan uzman bilirkişiler tarafından hazırlanmasının uygun olmayacağını düşünmektedirler. Ayrıca, katılıyorum ve kesinlikle katılıyorum toplamı açısından bakıldığında, itfaiye teşkilatının %64.6 sını oluşturan 100 kişinin, polis/jandarmanın %76.1 ini oluşturan 83 kişinin, akademisyenlerin %84.2 sini oluşturan 16 kişinin ve bilirkişi/alan uzmanlarının %89.4 ünü oluşturan 34 kişinin yangın raporunun eğitimli, akademik çalışmaları olan uzman bilirkişiler tarafından hazırlanmasının büyük bir (toplam %72.6) oranla uygun değerlendirdikleri görülmektedir. Soru 1. Mesleğiniz? ile Soru 12. Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.37 ve Şekil 3.31 de verilmiştir. 207 İtfaiyeci Sayısı Yüzdesi Polis/Jandarma Sayısı Yüzdesi Akademisyen Sayısı Yüzdesi Bilirkişi/Alan Sayısı Uzmanı Yüzdesi TOPLAM Sayısı Yüzdesi TOPLAM Katılıyorum Kesinlikle Katılıyorum Bir Fikrim Yok YAPILMAKTADIR Katılmıyorum BİLİMSEL OLARAK Katılmıyorum YANGIN İSTATİSTİKLERİ Kesinlikle Çizelge 3. 37 Mesleğe göre “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır.” önermesine verilen cevaplar 21 64 20 37 12 154 13,6 41,6 13,0 24,0 7,8 100,0 14 48 40 7 1 110 12,7 43,6 36,4 6,4 9 100,0 5 9 3 1 1 19 26,3 47,4 15,8 5,3 5,3 100,0 12 14 5 5 1 37 32,4 37,8 13,5 13,5 2,7 100,0 52 135 68 50 15 320 16,3 42,2 21,3 15,6 4,7 100,0 Ki-kare=48.319 ; Serbestlik derecesi=12 ; p-değeri=0.000 Şekil 3. 31 Mesleğe göre “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır.” önermesine verilen cevaplar Çizelge 3.37 de yapılan ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılıp yapılmaması konusundaki görüşlerine etkisi vardır (p-değeri<0.05). Yukarıdaki Çizelge 3.37 ve Şekil 3.31 de “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır.” Önermesi kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorumun toplamı açısından değerlendirilirse itfaiyecilerin %55.2 sini oluşturan 85 kişinin, polis/jandarmanın %56.3 ünü oluşturan 62 kişinin, akademisyenlerin %73.7 sini oluşturan 14 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %70.2 sini oluşturan 26 kişinin yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmadığını düşündükleri görülmektedir. Bu oranın yüksek bir oran (toplam %58.5) olduğu dikkate değer 208 bir konudur. Soru1. Mesleğiniz? ile Soru 13. Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.38 ve Şekil 3.32 de verilmiştir. TOPLAM Katılıyorum Kesinlikle Katılıyorum ANKARA’YA GÖRE Bir Fikrim Yok TÜRKİYE GENELİ Katılmıyorum Kesinlikle “ELEKTRİK KONTAĞI” NDA Katılmıyorum Çizelge 3.38 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar DAHA BİLİMSEL İtfaiyeci Sayısı Yüzdesi Polis/Jandar Sayısı ma Yüzdesi 31 46 23 43 11 154 20,1 29,9 14,9 27,9 7,1 100,0 11 51 18 27 0 107 10,3 47,7 16,8 25,2 0 100,0 Sayısı 0 9 5 4 1 19 Akademisyen Yüzdesi 0 47,4 26,3 21,1 5,3 100,0 Bilirkişi/Alan Sayısı Uzmanı Yüzdesi TOPLAM Sayısı Yüzdesi 60 50 40 30 20 10 0 3 12 4 15 1 35 8,6 34,3 11,4 42,9 2,9 100,0 45 118 50 89 13 315 14,3 37,5 15,9 28,3 4,1% 100,0 51 46 43 31 23 11 03 9 12 İtfaiyeci Sayısı 27 18 5 4 15 4 Polis/Jandarma Sayısı 11 011 Akademisyen Sayısı Bilirkişi/Alan Uzmanı Sayısı Ki-kare=34.825 ; Serbestlik derecesi=12 ; p-değeri=0.000 Şekil 3. 32 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar 209 Çizelge 3.38 de yapılan ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin elektrik kontağı yangın nedeninde Türkiye genelinin Ankara’ya göre daha bilimsel teknik ve bilinçli incelenip incelenmediği konusundaki görüşlerine etkisi vardır (p-değeri<0.05). Yukarıdaki Çizelge 3.38 ve Şekil 3.32 de “Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesi kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorumun toplamı açısından değerlendirilirse itfaiyecilerin %50 sini oluşturan 77 kişinin, polis/jandarmanın %58 ini oluşturan 62 kişinin, akademisyenlerin %47.4 ünü oluşturan 9 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %42.9 unu oluşturan 15 kişinin bu önermeyi doğru bulmadıkları görülmektedir. Ayrıca, katılıyorum ve kesinlikle katılıyorum toplamı açısından bakıldığında, bilirkişi/alan uzmanlarının %45.8 ini oluşturan 16 kişinin, elektrik kontağı yangın nedeninde Türkiye genelinin Ankara’ya göre daha bilimsel teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde oldukları dikkate değer görülmektedir. Soru1. Mesleğiniz? ile Soru 14. Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.39 ve Şekil 3.33 de verilmiştir. Çizelge 3. 39 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar BİLİMSEL İtfaiyeci TOPLAM Katılıyorum Kesinlikle Katılıyorum Bir Fikrim Yok İSTANBUL’A GÖRE DAHA Katılmıyorum TÜRKİYE GENELİ Kesinlikle YANGIN NEDENİNDE Katılmıyorum “SİGARA VE KİBRİT” Sayısı 24 56 15 41 19 155 Yüzdesi 15,5 36,1 9,7 26,5 12,3 100,0 Sayısı 10 50 22 26 0 108 Polis/Jandarma Yüzdesi 9,3 46,3 20,4 24,1 0 100,0 Sayısı 0 7 8 3 1 19 Akademisyen Yüzdesi 0 36,8 42,1 15,8 5,3 100,0 Bilirkişi/Alan Sayısı 4 11 8 10 3 36 Uzmanı Yüzdesi 11,1 30,6 22,2 27,8 8,3 100,0 TOPLAM Sayısı 38 124 53 80 23 318 Yüzdesi 11,9 39,0 16,7 25,2 7,2 100,0 Ki-kare=27.567 ; Serbestlik derecesi=12 ; p-değeri=0.006 210 56 50 60 50 41 40 30 20 10 0 24 26 22 10 0 4 7 11 İtfaiyeci Sayısı 19 15 10 8 8 3 Polis/Jandarma Sayısı 3 0 1 Akademisyen Sayısı Bilirkişi/Alan Uzmanı Sayısı Şekil 3. 33 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar Çizelge 3.39 da yapılan ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin sigara ve kibrit yangın nedeninde Türkiye genelinin İstanbul’a göre daha bilimsel teknik ve bilinçli incelenip incelenmediği konusundaki görüşlerine etkisi vardır(p-değeri<0.05). Yukarıdaki Çizelge 3.39 ve Şekil 3.33 de “Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini gösterebilir.”Önermesi kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorumun toplamı açısından değerlendirilirse itfaiyecilerin %51.6 sını oluşturan 80 kişinin, polis/jandarmanın %55.6 sını oluşturan 60 kişinin, akademisyenlerin %36.8 ini oluşturan 7 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %41.7 sini oluşturan 15 kişinin bu önermeyi doğru bulmadıkları görülmektedir. Ayrıca, katılıyorum ve kesinlikle katılıyorum toplamı açısından bakıldığında, itfaiyecilerin %38.8 ini oluşturan 60 kişinin, polis/jandarmanın %24.1 ini oluşturan 26 kişinin, akademisyenlerin %21.1 ini oluşturan 4 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %36.1 ini oluşturan 13 kişinin, sigara ve kibrit yangın nedeninde Türkiye genelinin İstanbul’a göre daha bilimsel teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde oldukları dikkate değer görülmektedir. Soru1. Mesleğiniz? İle Soru 15. Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi 211 incelenmediğini gösterebilir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.40 ve Şekil 3.34 de verilmiştir. DAHA BİLİMSEL Sayısı İtfaiyeci Polis/Jandarma Yüzdesi Sayısı Yüzdesi Akademisyen TOPLAM Kesinlikle Katılıyorum Katılıyorum Bir Fikrim Yok TÜRKİYE’YE GÖRE Katılmıyorum NEDENİNDE ANKARA Kesinlikle “SABOTAJ” YANGIN Katılmıyorum Çizelge 3. 40 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar 16 52 25 45 14 152 10,5 34,2 16,4 29,6 9,2 100,0 4 48 17 37 2 108 3,7 44,4 15,7 34,3 1,9 100,0 Sayısı 0 8 4 6 1 19 Yüzdesi 0 42,1 21,1 31,6 5,3 100,0 Bilirkişi/Alan Sayısı 1 11 3 16 3 34 Uzmanı Yüzdesi 2,9 32,4 8,8 47,1 8,8 100,0 TOPLAM Sayısı 21 Yüzdesi 6,7 119 38,0 49 104 20 313 15,7 33,2 6,4 100,0 Ki-kare=18.635 ; Serbestlik derecesi=12 ; p-değeri=0.098 Şekil 3. 34 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar Çizelge 3.40 da yapılan ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninde Ankara’nın Türkiye geneline göre daha bilimsel teknik ve bilinçli incelenip incelenmediği konusundaki görüşlerine etkisi yoktur (p-değeri>0.05). Yukarıdaki Çizelge 3.40 ve Şekil 3.34 de “Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 212 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesi kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorumun toplamı açısından değerlendirilirse itfaiyecilerin %44.6 sını oluşturan 68 kişinin, polis/jandarmanın %48.1 ini oluşturan 52 kişinin, akademisyenlerin %42.1 ini oluşturan 8 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %35.3 ünü oluşturan 12 kişinin bu önermeyi doğru bulmadıkları görülmektedir. Ayrıca, katılıyorum ve kesinlikle katılıyorum toplamı açısından bakıldığında, itfaiyecilerin %38.8 ini oluşturan 59 kişinin, polis/jandarmanın %36.2 sini oluşturan 39 kişinin, akademisyenlerin %36.9 unu oluşturan 7 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %55.9 unu oluşturan 19 kişinin, Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninde Ankara’nın Türkiye geneline göre daha bilimsel teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde oldukları görülmektedir. Burada bilirkişi/alan uzmanlarının %55.9 luk yüksek bir oranda bu önermeyi desteklemeleri dikkat çekmektedir. Soru1. Mesleğiniz? İle Soru 16. İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.41 ve Şekil 3.35 de verilmiştir. DAHA BİLİMSEL İtfaiyeci Sayısı Yüzdesi Polis/Jandarma Sayısı Yüzdesi Akademisyen TOPLAM Kesinlikle Katılıyorum Katılıyorum Bir Fikrim Yok İSTANBUL’A GÖRE Katılmıyorum NEDENİNDE ANKARA Katılmıyorum “ SABOTAJ” YANGIN Kesinlikle Çizelge 3. 41 Mesleğe göre “İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar 17 63 28 39 6 153 11,1 41,2 18,3 25,5 3,9 100,0 4 51 21 31 0 107 3,7 47,7 19,6 29,0 0 100,0 Sayısı 0 6 8 4 1 19 Yüzdesi 0 31,6 42,1 21,1 5,3 100,0 Bilirkişi/Alan Sayısı 3 11 6 11 3 34 Uzmanı Yüzdesi 8,8 32,4 17,6 32,4 8,8 100,0 TOPLAM Sayısı 24 131 63 85 10 313 Yüzdesi 7,7 41,9 20,1 27,2 3,2 100,0 5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır. 213 70 63 60 51 50 39 40 30 20 10 0 31 28 İtfaiyeci Sayısı 21 17 11 4 3 0 6 86 11 4 Polis/Jandarma Sayısı 6 0 1 3 Akademisyen Sayısı Bilirkişi/Alan Uzmanı Sayısı Şekil 3. 35 Mesleğe göre “İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar Yukarıdaki Çizelge 3.41 ve Şekil 3.35 de “İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesi kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorumun toplamı açısından değerlendirilirse itfaiyecilerin %52.3 ünü oluşturan 80 kişinin, polis/jandarmanın %51.4 ünü oluşturan 55 kişinin, akademisyenlerin %31.6 sını oluşturan 6 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %41.2 sini oluşturan 14 kişinin bu önermeyi doğru bulmadıkları görülmektedir. Ayrıca, katılıyorum ve kesinlikle katılıyorum toplamı açısından bakıldığında, itfaiyecilerin %29.4 ünü oluşturan 45 kişinin, polis/jandarmanın %29 unu oluşturan 31 kişinin, akademisyenlerin %26.4 ünü oluşturan 5 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %41.2 sini oluşturan 14 kişinin, Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninde Ankara’nın İstanbul’a göre daha bilimsel teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde oldukları görülmektedir. Burada bilirkişi/alan uzmanlarının % 41.2 lik bir oranda bu önermeyi desteklemeleri önemli görülmektedir. Soru1. Mesleğiniz? İle Soru 17. 2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.42 ve Şekil 3.36 da verilmiştir. 214 Yüzdesi Polis/Jandarma Sayısı TOPLAM Kesinlikle Katılıyorum Katılıyorum Bir Fikrim Yok 23 33 27 52 17 152 15,1 21,7 17,8 34,2 11,2 100,0 6 34 21 43 5 109 5,5 31,2 19,3 39,4 4,6 100,0 Sayısı 0 3 6 5 5 19 Yüzdesi Akademisyen Katılmıyorum “ SABOTAJ(KUNDAKALAMA)” YANGIN NEDENİNDE İNGİLTERE TÜRKİYE’DEN DAHA BİLİMSEL İtfaiyeci Sayısı Kesinlikle Katılmıyorum Çizelge 3.42 Mesleğe göre “2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar Yüzdesi 0 15,8 31,6 26,3 26,3 100,0 Bilirkişi/Alan Sayısı 2 6 0 20 5 33 Uzmanı Yüzdesi 6,1 18,2 0 60,6 15,2 100,0 TOPLAM Sayısı 31 76 54 120 32 313 Yüzdesi 9,9 24,3 17,3 38,3 10,2 100,0 Ki-kare = 35.375; Serbestlik derecesi =12; p-değeri=0.000 Şekil 3. 36 Mesleğe göre “2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar Çizelge 3.42 de yapılan ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninde İngiltere’nin Türkiye geneline göre daha bilimsel teknik ve bilinçli incelenip incelenmediği konusundaki görüşlerine etkisi vardır (p-değeri<0.05). Yukarıdaki Çizelge 3.42 ve Şekil 3.36 da 2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere 215 (%17.17) yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir önermesi kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorumun toplamı açısından değerlendirilirse itfaiyecilerin %36.8 ini oluşturan 56 kişinin, polis/jandarmanın %36.7 sini oluşturan 40 kişinin, akademisyenlerin %15.8 ini oluşturan 3 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %24.3 ünü oluşturan 8 kişinin bu önermeyi doğru bulmadıkları görülmektedir. Ayrıca, katılıyorum ve kesinlikle katılıyorum toplamı açısından bakıldığında, itfaiyecilerin % 45.4 ünü oluşturan 69 kişinin, polis/jandarmanın %44 ünü oluşturan 48 kişinin, akademisyenlerin %52.6 sını oluşturan 10 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %75.8 ini oluşturan 25 kişinin, sabotaj (kundaklama) yangın nedeninde İngiltere’nin Türkiye geneline göre daha bilimsel teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde oldukları görülmektedir. Burada yine tüm katılımcıların %48.5 lik yüksek bir oranla bu önermeyi desteklemeleri dikkate değer bir husus olarak görülmektedir. Soru1. Mesleğiniz? ile Soru 18. Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.43 ve Şekil 3.37 de verilmiştir. TOPLAM Katılıyorum Kesinlikle Katılıyorum Bir Fikrim Yok İNGİLTERE TÜRKİYE’DEN Katılmıyorum YANGIN NEDENİNDE Kesinlikle “ELEKTRİK KONTAĞI” Katılmıyorum Çizelge 3. 43 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar DAHA BİLİMSEL İtfaiyeci Polis/Jandarma Sayısı 14 41 29 54 15 153 Yüzdesi 9,2 26,8 19,0 35,3 9,8 100,0 Sayısı Yüzdesi Akademisyen 6 34 22 39 6 107 5,6 31,8 20,6 36,4 5,6 100,0 Sayısı 0 6 6 4 3 19 Yüzdesi 0 31,6 31,6 21,1 15,8 100,0 Bilirkişi/Alan Sayısı 1 7 2 19 5 34 Uzmanı Yüzdesi 2,9 20,6 5,9 55,9 14,7 100,0 TOPLAM Sayısı 21 88 59 116 29 313 Yüzdesi 6,7 28,1 18,8 37,1 9,3 100,0 Ki-kare=18.006; Serbestlik derecesi=12; p-değeri=0.115 216 Şekil 3. 37 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar Çizelge 3.43 de yapılan ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin elektrik kontağı yangın nedeninde İngiltere’nin Türkiye geneline göre daha bilimsel teknik ve bilinçli incelenip incelenmediği konusundaki görüşlerine etkisi yoktur (p-değeri>0.05). Yukarıdaki Çizelge 3.43 ve Şekil 3.37 de “Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesi kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorumun toplamı açısından değerlendirilirse itfaiyecilerin %36 sını oluşturan 45 kişinin, polis/jandarmanın %37.4 ünü oluşturan 40 kişinin, akademisyenlerin %31.6 sını oluşturan 6 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %23.5 ini oluşturan 8 kişinin bu önermeyi doğru bulmadıkları görülmektedir. Ayrıca, katılıyorum ve kesinlikle katılıyorum toplamı açısından bakıldığında, itfaiyecilerin %45.1 ini oluşturan 69 kişinin, polis/jandarmanın %42 sini oluşturan 45 kişinin, akademisyenlerin %36.9 unu oluşturan 7 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %70.6 sını oluşturan 24 kişinin, elektrik kontağı yangın nedeninde İngiltere’nin Türkiye geneline göre daha bilimsel teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde oldukları görülmektedir. Burada yine bilirkişi/alan uzmanlarının %70.6 lık yüksek bir oranla bu önermeyi desteklemeleri dikkate değer bir husus olarak görülmektedir. Soru1. Mesleğiniz? İle Soru 19. Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.44 ve Şekil 3.38 de verilmiştir. 217 Çizelge 3. 44 Mesleğe göre “Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İtfaiyeci Sayısı Yüzdesi Polis/Jandarma Sayısı Yüzdesi Akademisyen Sayısı Yüzdesi TOPLAM 50'den fazla) olduğu anlaşılır. A nın az (% 50'den az) B nin çok (% 50'den az) olduğu anlaşılır. A nın çok (% 50'den fazla) B nin az (% olduğu anlaşılır. A ve B nin eşit oranlarda(%50-%50) anlaşılır çalışmaların daha bilimsel olduğu sabotaj(Kundaklama) da yapılan NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ düşük olduğu anlaşılır. İNGİLTERE VE KANADA’YI İngiltere ve Kanada'ya göre daha “ SABOTAJ” YANGIN NEDENİNDE TÜRKİYE, A-Ülkemizde sabotaj olaylarının İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz.” önermesine verilen cevaplar 81 45 15 8 5 154 52,6 29,2 9,7 5,2 3,2 100,0 39 35 11 14 6 105 37,1 33,3 10,5 13,3 5,7 100,0 4 12 2 1 0 19 21,1 63,2 10,5 5,3 0 100,0 5 22 2 2 3 34 Bilirkişi/Alan Sayısı Uzmanı Yüzdesi 14,7 64,7 5,9 5,9 8,8 100,0 Sayısı 129 114 30 25 14 312 41,3 36,5 9,6 8,0 4,5 100,0 TOPLAM Yüzdesi 5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır. Şekil 3. 38 Mesleğe göre “Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz.” önermesine verilen cevaplar Yukarıdaki Çizelge 3.44 ve Şekil 3.38 e göre “Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise 218 %24.61 olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz.” önermesini itfaiyecilerin %52.6 sını oluşturan 81 kişinin, polis/jandarmanın %37.1 ini oluşturan 39 kişinin, akademisyenlerin %21.1 ini oluşturan 4 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %14.7 sini oluşturan 5 kişinin “A-Ülkemizde sabotaj olaylarının İngiltere ve Kanada'ya göre daha düşük olduğu anlaşılır” şeklinde yorumladıkları görülmektedir. Ayrıca, itfaiyecilerin % 29.2 sini oluşturan 45 kişinin, polis/jandarmanın %33.3 ünü oluşturan 35 kişinin, akademisyenlerin %63.2 sini oluşturan 12 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %64.7 sini oluşturan 22 kişinin ise sabotaj (kundaklama) yangın nedeninde İngiltere ve Kanada’nın Türkiye geneline göre daha bilimsel teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde oldukları görülmektedir. Burada itfaiye ile polis/jandarmanın toplam %89.7 lik bir oranla A görüşünü desteklemeleri, akademisyenler ile bilirkişi/alan uzmanlarının ise toplam %127.9 luk dikkate değer bir oranla B görüşünü desteklemeleri önemli bir husus olarak görülmektedir. Soru5. Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ile Soru 7. Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.45 ve Şekil 3.39 da verilmiştir. İlköğretim 3 0 8 Yüzdesi 25,0 25,0 12,5 37,5 0 100,0 Orta Öğretim Ön Lisans Lisans Yüksek Lisans Doktora TOPLAM TOPLAM 1 Katılıyorum Katılıyorum 2 YETERLİDİR Kesinlikle Bir Fikrim Yok 2 İLE İLGİLİ ALDIĞIM EĞİTİMLER Kesinlikle Sayısı YANGIN NEDENİNİ BELİRLEME Katılmıyorum Katılmıyorum Çizelge 3. 45 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre yangın nedenini belirleme ile ilgili alınan eğitimlerin yeterliliği Sayısı 16 24 6 16 11 73 Yüzdesi 21,9 32,9 8,2 21,9 15,1 100,0 Sayısı 10 27 4 3 1 45 Yüzdesi 22,2 60,0 8,9 6,7 2,2 100,0 Sayısı 28 63 14 23 3 131 Yüzdesi 21,4 48,1 10,7 17,6 2,3 100,0 Sayısı 5 25 5 4 0 39 Yüzdesi 12,8 64,1 12,8 10,3 0 100,0 Sayısı 7 6 1 1 1 16 Yüzdesi 43,8 37,5 6,3 6,3 6,3 100,0 Sayısı 68 147 31 50 16 312 Yüzdesi 21,8 47,1 9,9 16,0 5,1 100,0 5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır. 219 70 60 50 İlköğretim 40 Orta Öğretim Ön Lisans 30 Lisans Yüksek Lisans 20 Doktora 10 0 Kesinlikle Katılmıyorum Bir Fikrim Yok Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle Katılıyorum Şekil 3. 39 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre yangın nedenini belirleme ile ilgili alınan eğitimlerin yeterliliği Yukarıdaki Çizelge 3.45 ve Şekil 3.39 da “Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir” önermesi, kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan ilköğretim seviyesinin % 50 sini oluşturan 4 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %54.8 ini oluşturan 40 kişinin, ön lisans seviyesinin % 82.2 sini oluşturan 37 kişinin, lisans seviyesinin %69.5 ini oluşturan 91 kişinin, yüksek lisans seviyesinin %76.9 unu oluşturan 30 kişinin ve doktora seviyesinin %81.3 ünü oluşturan 13 kişinin yangın nedenini belirleme ile ilgili aldıkları eğitimin yeterli olmadığını düşündükleri görülmektedir. Burada eğitim seviyesinin yükselmesi ile alınan eğitimlerin yeterli olduğu görüşüne katılmama oranının arttığı açık bir şekilde görülmektedir. Soru5.Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? İle Soru8. Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılmaktadır sorularının çapraz değerlendirilmesi TOPLAM Katılıyorum Kesinlikle Katılıyorum Bir Fikrim Yok Katılmıyorum KULLANILMAKTADIR Kesinlikle ÇALIŞTIĞIM YERDE BİLİMSEL YÖNTEMLER Katılmıyorum ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.46 ve Şekil 3.40 da verilmiştir. 220 İlköğretim Orta Öğretim Ön Lisans Lisans Yüksek Lisans Doktora TOPLAM Sayısı 1 4 0 3 0 8 Yüzdesi 12,5 50,0 0 37,5 0 100,0 Sayısı 23 21 5 17 7 73 Yüzdesi 31,5 28,8 6,8 23,3 9,6 100,0 Sayısı 13 12 2 16 2 45 Yüzdesi 28,9 26,7 4,4 35,6 4,4 100,0 Sayısı 21 57 8 45 5 136 Yüzdesi 15,4 41,9 5,9 33,1 3,7 100,0 Sayısı 7 18 6 11 0 42 Yüzdesi 16,7 42,9 14,3 26,2 0 100,0 Sayısı 2 6 4 4 0 16 Yüzdesi 12,5 37,5 25,0 25,0 0 100,0 Sayısı 67 118 25 96 14 320 Yüzdesi 20,9 36,9 7,8 30,0 4,4 100,0 Çizelge 3. 46 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılmaktadır.” Önermesine verilen cevaplar 5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır. Şekil 3. 40 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılmaktadır.” Önermesine verilen cevaplar Yukarıdaki Çizelge 3.46 ve Şekil 3.40 da “Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılmaktadır.” Önermesi, kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan ilköğretim seviyesinin %62.5 ini oluşturan 5 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %60.3 ünü oluşturan 44 kişinin, ön lisans seviyesinin % 55.6 sını oluşturan 25 kişinin, lisans seviyesinin %57.3 ünü oluşturan 78 kişinin, yüksek lisans seviyesinin %59.6 sını oluşturan 25 kişinin ve doktora seviyesinin %50 sini oluşturan 8 kişinin çalıştıkları yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili 221 bilimsel yöntemler kullanılmadığını düşündükleri görülmektedir. Burada kesinlikle katılmama ve katılmama genel toplamının %57.8 gibi yüksek bir oran olması dikkate değer görülmüştür. Soru5. Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ile Soru 9. İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.47 ve Şekil 3.41 de verilmiştir. Çizelge 3. 47 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır.” Önermesine verilen cevaplar İlköğretim 3 8 25,0 37,5 100,0 Orta Öğretim Sayısı 18 13 4 24 14 73 Yüzdesi 24,7 17,8 5,5 32,9 19,2 100,0 Sayısı 3 18 8 12 4 Ön Lisans 45 Yüzdesi 6,7 40,0 17,8 26,7 8,9 100,0 Sayısı 24 29 37 35 11 Lisans 136 Yüzdesi 17,6 21,3 27,2 25,7 8,1 100,0 Yüksek Lisans Doktora TOPLAM TOPLAM 2 0 Kesinlikle 0 Katılıyorum 2 25,0 HAZIRLANMAKTADIR Katılıyorum Bir Fikrim Yok 1 12,5 KİŞİLER TARAFINDAN Kesinlikle Sayısı Yüzdesi YETERLİ EĞİTİM ALMIŞ Katılmıyorum Katılmıyorum YANGIN RAPORU Sayısı 7 15 9 9 3 43 Yüzdesi 16,3 34,9 20,9 20,9 7,0 100,0 Sayısı 0 6 7 3 1 17 Yüzdesi 0 35,3 41,2 17,6 5,9 100,0 Sayısı 53 83 65 85 36 322 Yüzdesi 16,5 25,8 20,2 26,4 11,2 100,0 5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır. 222 Şekil 3. 41 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır.” Önermesine verilen cevaplar Yukarıdaki Çizelge 3.47 ve Şekil 3.41 de “İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır.” Önermesi, kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan ilköğretim seviyesinin %37.5 ini oluşturan 3 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %42.5 ini oluşturan 31 kişinin, ön lisans seviyesinin % 46.7 sini oluşturan 21 kişinin, lisans seviyesinin %38.9 unu oluşturan 53 kişinin, yüksek lisans seviyesinin %51.2 sini oluşturan 22 kişinin ve doktora seviyesinin %35.3 ünü oluşturan 6 kişinin itfaiye yangın raporunu bu konuda yeterli eğitimi almış görevlilerin hazırladıklarını düşünmedikleri görülmektedir. Burada kesinlikle katılıyorum ve katılıyorum toplamı açısından değerlendirildiğinde ilköğretim seviyesinin %52.5 ini oluşturan 5 kişinin ve ortaöğretim seviyesinin %52.1 ini oluşturan 38 kişinin itfaiye yangın raporunu bu konuda yeterli eğitimi almış görevlilerin hazırladıklarını düşündükleri görülmektedir. Bu durum, ilköğretim ve orta öğretim seviyesindeki katılımcıların çoğunlukla itfaiye teşkilatı mensubu olmaları ve meslek taassubu sebebiyle bu oranların yüksek tutulmuş olduğunu düşündürmektedir. Soru5.Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ile Soru 10. Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.48 ve Şekil 3.42 de verilmiştir. 223 Çizelge 3. 48 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.” Önermesine verilen cevaplar İlköğretim 0 8 12,5 0 100,0 Orta Öğretim Ön Lisans Lisans Yüksek Lisans Doktora TOPLAM TOPLAM 1 0 Kesinlikle 0 Katılıyorum 4 50,0 Katılıyorum Bir Fikrim Yok 3 37,5 VERİLMELİDİR Kesinlikle Sayısı Yüzdesi YANGIN RAPORU HAZIRLAMA YETKİSİ Katılmıyorum Katılmıyorum POLİS/JANDARMA’YA Sayısı 39 15 6 8 4 72 Yüzdesi 54,2 20,8 8,3 11,1 5,6 100,0 Sayısı 20 12 2 8 2 44 Yüzdesi 45,5 27,3 4,5 18,2 4,5 100,0 Sayısı 41 42 12 25 14 134 Yüzdesi 30,6 31,3 9,0 18,7 10,4 100,0 Sayısı 9 11 7 15 0 42 Yüzdesi 21,4 26,2 16,7 35,7 0 100,0 Sayısı 4 3 1 9 0 17 Yüzdesi 23,5 17,6 5,9 52,9 0 100,0 Sayısı 116 87 28 66 20 317 Yüzdesi 36,6 27,4 8,8 20,8 6,3 100,0 Ki-kare=47.904 ; Serbestlik derecesi=12 ; p-değeri=0.000 45 40 35 30 25 20 15 10 5 0 Kesinlikle Katılmıyorum Katılmıyorum Bir Fikrim Yok Katılıyorum Kesinlikle Katılıyorum Şekil 3. 42 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.” Önermesine verilen cevaplar Çizelge 3.48 de yapılan ki-kare testine göre katılımcıların Mezun olunan okul / eğitim seviyesinin yangın nedenini belirlemede kolluk teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisinin verilip verilmemesi konusundaki görüşlerine etkisi 224 vardır (p-değeri<0.05). Yukarıdaki Çizelge 3.48 ve Şekil 3.42 de “Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.” Önermesi, kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan ilköğretim seviyesinin %87.5 ini oluşturan 7 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %75 ini oluşturan 54 kişinin, ön lisans seviyesinin % 72.8 ini oluşturan 32 kişinin, lisans seviyesinin %61.9 unu oluşturan 83 kişinin, yüksek lisans seviyesinin %47.6 sını oluşturan 20 kişinin ve doktora seviyesinin %41.1 ini oluşturan 7 kişinin Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmesini düşünmedikleri görülmektedir. Burada kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı açısından değerlendirildiğinde genel toplamın %64 ünü oluşturan 203 kişinin kolluğa yangın raporu hazırlama yetkisi verilmemesini düşündükleri görülmektedir. Ayrıca, eğitim seviyesi yükseldikçe kolluğa yangın raporu hazırlama yetkisi verilmesin düşüncesinin azaldığı da dikkat çekmekte, hatta Çizelge 3.48 ve Şekil 3.42 de kesinlikle katılıyorum ve katılıyorum toplamı açısından değerlendirme yapıldığında yüksek lisans seviyesinin %35.7 sini oluşturan 15 kişinin, doktora seviyesinin % 52.9 unu oluşturan 9 kişinin kolluğa yangın raporu hazırlama yetkisinin verilmesinin gerektiğini yüksek bir oranla düşündükleri, aksine eğitim seviyesi düştükçe kolluğa yangın raporu hazırlama yetkisinin verilmesini isteme oranının da düştüğü dikkat çekmektedir. Soru5. Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ile Soru 11. Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.49 ve Şekil 3.43 de verilmiştir. Çizelge 3. 49 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir.” Önermesine verilen cevaplar İlköğretim 3 1 8 Yüzdesi 37,5 12,5 0 37,5 12,5 100,0 Sayısı 11 15 2 21 24 Orta Öğretim 73 Yüzdesi 15,1 20,5 2,7 28,8 32,9 100,0 Ön Lisans Lisans Yüksek Lisans TOPLAM 0 Katılıyorum Katılıyorum 1 KİŞİLERE VERİLMELİDİR Kesinlikle Bir Fikrim Yok 3 ALMIŞ AKADEMİK Katılmıyorum Sayısı YETKİSİ YETERLİ EĞİTİMİ Kesinlikle Katılmıyorum YANGIN RAPORU HAZIRLAMA Sayısı 3 7 2 17 14 43 Yüzdesi 7,0 16,3 4,7 39,5 32,6 100,0 Sayısı 8 19 3 47 59 136 Yüzdesi 5,9 14,0 2,2 34,6 43,4 100,0 Sayısı 5 3 2 19 14 43 225 Doktora TOPLAM Yüzdesi 11,6 7,0 4,7 44,2 32,6 100,0 Sayısı 1 2 1 7 7 18 Yüzdesi 5,6 11,1 5,6 38,9 38,9 100,0 Sayısı 31 47 10 114 119 321 Yüzdesi 9,7 14,6 3,1 35,5 37,1 100,0 5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır. 60 50 40 Kesinlikle Katılmıyorum 30 Katılmıyorum 20 Bir Fikrim Yok 10 Katılıyorum 0 Kesinlikle Katılıyorum Şekil 3.43 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir.” Önermesine verilen cevaplar Yukarıdaki Çizelge 3.49 ve Şekil 3.43 de “Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir.” Önermesi, kesinlikle katılıyorum ve katılıyorum toplamı olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan ilköğretim seviyesinin % 50 sini oluşturan 4 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %61.7 sini oluşturan 45 kişinin, ön lisans seviyesinin % 72.1 ini oluşturan 31 kişinin, lisans seviyesinin % 87 ini oluşturan 106 kişinin, yüksek lisans seviyesinin % 76.8 ini oluşturan 33 kişinin ve doktora seviyesinin %77.8 ini oluşturan 14 kişinin “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmesinin uygun olacağını düşündükleri görülmektedir. Burada kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı açısından değerlendirildiğinde eğitim seviyesi yükseldikçe yangın konusunda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere yangın raporu hazırlama yetkisinin verilmesi düşüncesinin arttığı dikkat çekmekte, hatta Çizelge 3.49 ve Şekil 3.43 de kesinlikle katılıyorum ve katılıyorum toplamı açısından değerlendirme yapıldığında da aksine eğitim seviyesi düştükçe yangın konusunda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere yangın raporu hazırlama yetkisinin verilmesini isteme oranının düştüğü de dikkat çekmektedir. Soru5.Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ile Soru 12. Yangın nedeni ile ilgili 226 istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.50 ve Şekil 3.44 de verilmiştir. İlköğretim 0 8 Yüzdesi 0 37,5 12,5 50,0 0 100,0 Sayısı 10 24 12 19 7 Orta Öğretim 72 Yüzdesi 13,9 33,3 16,7 26,4 9,7 100,0 Ön Lisans Lisans Yüksek Lisans Doktora TOPLAM TOPLAM 4 Sayısı Katılıyorum Katılıyorum 1 YAPILMAKTADIR Kesinlikle Bir Fikrim Yok 3 BİLİMSEL OLARAK Kesinlikle 0 YANGIN İSTATİSTİKLERİ Katılmıyorum Katılmıyorum Çizelge 3. 50 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır.” Önermesine verilen cevaplar Sayısı 7 18 8 7 5 45 Yüzdesi 15,6 40,0 17,8 15,6 11,1 100,0 Sayısı 22 63 38 12 1 136 Yüzdesi 16,2 46,3 27,9 8,8 7 100,0 Sayısı 10 19 6 5 1 41 Yüzdesi 24,4 46,3 14,6 12,2 2,4 100,0 Sayısı 3 7 4 3 1 18 Yüzdesi 16,7 38,9 22,2 16,7 5,6 100,0 Sayısı 52 134 69 50 15 320 Yüzdesi 16,3 41,9 21,6 15,6 4,7 100,0 Ki-kare=48.319 ; Serbestlik derecesi=12 ; p-değeri=0.000 70 60 50 40 30 Kesinlikle Katılmıyorum Katılmıyorum Bir Fikrim Yok 20 Katılıyorum 10 Kesinlikle Katılıyorum 0 227 Şekil 3. 44 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır.” Önermesine verilen cevaplar Çizelge 3.50 de yapılan ki-kare testine göre katılımcıların Mezun olunan okul / eğitim seviyesinin yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılıp yapılmadığı konusundaki görüşlerine etkisi vardır (p-değeri<0.05). Yukarıdaki Çizelge 3.50 ve Şekil 3.44 de “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır.” Önermesi, kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan ilköğretim seviyesinin % 37.5 ini oluşturan 3 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %47.2 sini oluşturan 34 kişinin, ön lisans seviyesinin % 55.6 sını oluşturan 25 kişinin, lisans seviyesinin % 62.5 ini oluşturan 85 kişinin, yüksek lisans seviyesinin % 70.7 sini oluşturan 29 kişinin ve doktora seviyesinin %55.6 sını oluşturan 10 kişinin yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmadığını düşündükleri görülmektedir. Burada kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı açısından değerlendirildiğinde eğitim seviyesi yükseldikçe yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmadığı düşüncesinin arttığı dikkat çekmekle birlikte doktora seviyesi bu düşüncenin istisnasını oluşturmaktadır. Soru5.Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ile Soru 13. Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.51 ve Şekil 3.45 de verilmiştir. İlköğretim 3 Yüzdesi 12,5 50,0 0 Sayısı 19 22 6 Orta Öğretim Yüzdesi 26,0 30,1 Sayısı 6 14 Ön Lisans Yüzdesi 13,6 Sayısı 9 Lisans Yüzdesi 6,8 Yüksek Lisans TOPLAM 0 Katılıyorum Katılıyorum 4 GÖRE DAHA BİLİMSEL Kesinlikle Bir Fikrim Yok 1 TÜRKİYE GENELİ ANKARA’YA Kesinlikle Sayısı “ELEKTRİK KONTAĞI” INDA Katılmıyorum Katılmıyorum Çizelge 3. 51 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar 0 8 37,5 0 100,0 16 10 73 8,2 21,9 13,7 100,0 5 14 5 44 31,8 11,4 31,8 11,4 100,0 60 28 30 5 132 45,5 21,2 22,7 3,8 100,0 Sayısı 2 17 8 14 1 42 Yüzdesi 4,8 40,5 19,0 33,3 2,4 100,0 228 Doktora TOPLAM Sayısı 1 7 6 2 2 18 Yüzdesi 5,6 38,9 33,3 11,1 11,1 100,0 Sayısı 38 124 53 79 23 317 Yüzdesi 12,0 39,1 16,7 24,9 7,3 100,0 5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır. 60 50 40 Kesinlikle Katılmıyorum 30 Katılmıyorum 20 Bir Fikrim Yok 10 Katılıyorum Kesinlikle Katılıyorum 0 Şekil 3. 45 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar Yukarıdaki Çizelge 3.51 ve Şekil 3.45 de “Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesi, kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan ilköğretim seviyesinin % 62.5 ini oluşturan 5 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %56.1 ini oluşturan 41 kişinin, ön lisans seviyesinin % 45.4 ünü oluşturan 20 kişinin, lisans seviyesinin % 52.3 ünü oluşturan 69 kişinin, yüksek lisans seviyesinin % 45.3 ünü oluşturan 19 kişinin ve doktora seviyesinin %44.5 ini oluşturan 8 kişinin elektrik kontağı yangın nedeninde Türkiye genelinin Ankara’ya göre daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde olmadıkları görülmektedir. Soru5. Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ile Soru 14. Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar 229 Çizelge 3.52 ve Şekil 3.46 da verilmiştir. Çizelge 3. 52 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar 3 1 0 8 Yüzdesi 37,5 12,5 37,5 12,5 0 100,0 Sayısı 16 18 13 19 7 73 Orta Öğretim Yüzdesi 21,9 24,7 17,8 26,0 9,6 100,0 Sayısı 7 18 1 13 3 Ön Lisans 42 Yüzdesi 16,7 42,9 2,4 31,0 7,1 100,0 Sayısı 16 58 20 36 1 Lisans 131 Yüzdesi 12,2 44,3 15,3 27,5 8 100,0 Yüksek Lisans Doktora TOPLAM TOPLAM 1 Kesinlikle Katılıyorum İlköğretim Katılıyorum Bir Fikrim Yok 3 GÖRE DAHA BİLİMSEL Katılmıyorum Sayısı YANGIN NEDENİNDE TÜRKİYE GENELİ İSTANBUL’A Kesinlikle Katılmıyorum “SİGARA VE KİBRİT” Sayısı 2 15 8 17 0 42 Yüzdesi 4,8 35,7 19,0 40,5 0 100,0 Sayısı 1 8 5 2 2 18 Yüzdesi 5,6 44,4 27,8 11,1 11,1 100,0 Sayısı 45 118 50 88 13 314 Yüzdesi 14,3 37,6 15,9 28,0 4,1 100,0 5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır. Şekil 3. 46 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar 230 Yukarıdaki Çizelge 3.52 ve Şekil 3.46 de “Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini gösterebilir.”önermesi, kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan ilköğretim seviyesinin % 50 sini oluşturan 4 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %46.6 sını oluşturan 34 kişinin, ön lisans seviyesinin % 59.6 sını oluşturan 25 kişinin, lisans seviyesinin % 56.5 ini oluşturan 74 kişinin, yüksek lisans seviyesinin % 40.5 ini oluşturan 17 kişinin ve doktora seviyesinin %50 sini oluşturan 9 kişinin sigara ve kibrit yangın nedeninde Türkiye genelinin İstanbul’a göre daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde olmadıkları görülmektedir. Soru5.Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? İle Soru 15. Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.53 ve Şekil 3.47 de verilmiştir. Çizelge 3. 53 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar 3 1 Yüzdesi 12,5 37,5 37,5 Sayısı 10 16 10 Orta Öğretim Yüzdesi 13,7 21,9 Sayısı 5 19 Ön Lisans Yüzdesi 11,9 45,2 Lisans Yüksek Lisans Doktora TOPLAM TOPLAM 3 Katılıyorum Katılıyorum İlköğretim Kesinlikle Bir Fikrim Yok 1 DAHA BİLİMSEL Kesinlikle Sayısı TÜRKİYE’YE GÖRE Katılmıyorum Katılmıyorum ‘‘SABOTAJ” YANGIN NEDENİNDE ANKARA 0 8 12,5 0 100,0 25 12 73 13,7 34,2 16,4 100,0 4 14 0 42 9,5 33,3 0 100,0 Sayısı 5 61 21 41 4 132 Yüzdesi 3,8 46,2 15,9 31,1 3,0 100,0 Sayısı 0 14 6 18 1 39 Yüzdesi 0 35,9 15,4 46,2 2,6 100,0 Sayısı 0 6 5 4 3 18 Yüzdesi 0 33,3 27,8 22,2 16,7 100,0 Sayısı 21 119 49 103 20 312 Yüzdesi 6,7 38,1 15,7 33,0 6,4 100,0 5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır. 231 70 60 50 40 30 20 Kesinlikle Katılmıyorum Katılmıyorum Bir Fikrim Yok Katılıyorum 10 Kesinlikle Katılıyorum 0 Şekil 3. 47 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar Yukarıdaki Çizelge 3.53 ve Şekil 3.47 de “Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesi, kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan ilköğretim seviyesinin % 50 sini oluşturan 4 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %35.6 sını oluşturan 26 kişinin, ön lisans seviyesinin % 57.1 ini oluşturan 24 kişinin, lisans seviyesinin % 50 sini oluşturan 66 kişinin, yüksek lisans seviyesinin % 35.9 unu oluşturan 14 kişinin ve doktora seviyesinin %33.3 ünü oluşturan 6 kişinin Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninde Ankara’nın Türkiye geneline göre daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde olmadıkları görülmektedir. Soru5. Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ile Soru 16. İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.54. ve Şekil 3.48 de verilmiştir. Çizelge 3. 54 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj 232 İlköğretim Orta Öğretim Ön Lisans Lisans Yüksek Lisans Doktora TOPLAM TOPLAM Kesinlikle Katılıyorum Katılıyorum Bir Fikrim Yok DAHA BİLİMSEL Katılmıyorum İSTANBUL’A GÖRE Kesinlikle “ SABOTAJ” YANGIN NEDENİNDE ANKARA Katılmıyorum (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar Sayısı 2 2 3 1 0 8 Yüzdesi 25,0 25,0 37,5 12,5 0 100,0 Sayısı 10 22 17 21 3 73 Yüzdesi 13,7 30,1 23,3 28,8 4,1 100,0 Sayısı 4 23 3 11 2 43 Yüzdesi 9,3 53,5 7,0 25,6 4,7 100,0 Sayısı 7 66 24 32 1 130 Yüzdesi 5,4 50,8 18,5 24,6 8 100,0 Sayısı 1 14 10 15 1 41 Yüzdesi 2,4 34,1 24,4 36,6 2,4 100,0 Sayısı 0 4 6 4 3 17 Yüzdesi 0 23,5 35,3 23,5 17,6 100,0 Sayısı 24 131 63 84 10 312 Yüzdesi 7,7 42,0 20,2 26,9 3,2 100,0 5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır. 70 60 50 40 İlköğretim 30 Orta Öğretim 20 10 0 Ön Lisans Lisans Doktora Şekil 3. 48 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar Yukarıdaki Çizelge 3.54 ve Şekil 3.48 de “İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran 233 farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesi, kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan ilköğretim seviyesinin % 50 sini oluşturan 4 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %43.8 ini oluşturan 32 kişinin, ön lisans seviyesinin % 62.8 ini oluşturan 27 kişinin, lisans seviyesinin % 56.2 sini oluşturan 73 kişinin, yüksek lisans seviyesinin % 36.5 ini oluşturan 15 kişinin ve doktora seviyesinin %23.5 ini oluşturan 4 kişinin Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninde Ankara’nın İstanbul’a göre daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde olmadıkları görülmektedir. Ayrıca, kesinlikle katılıyorum ve katılıyorumun toplamı açısından değerlendirildiğinde yüksek lisans seviyesinin %39 unu oluşturan 16 kişinin, doktora seviyesinin %41.1 ini oluşturan 7 kişinin Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninde Ankara’nın İstanbul’a göre daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde oldukları dikkat çekmektedir. Soru5.Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? İle Soru 17. 2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.55 ve Şekil 3.49 da verilmiştir. İlköğretim Orta Öğretim Ön Lisans Lisans Yüksek Lisans Doktora TOPLAM TOPLAM Kesinlikle Katılıyorum Katılıyorum Bir Fikrim Yok DAHA BİLİMSEL Katılmıyorum NEDENİNDE İNGİLTERE VE KANADA TÜRKİYE’DEN Kesinlikle “ SABOTAJ” YANGIN Katılmıyorum Çizelge 3. 55 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar Sayısı 1 2 4 1 0 8 Yüzdesi 12,5 25,0 50,0 12,5 0 100,0 Sayısı 13 15 13 20 12 73 Yüzdesi 17,8 20,5 17,8 27,4 16,4 100,0 Sayısı 6 7 6 21 3 43 Yüzdesi 14,0 16,3 14,0 48,8 7,0 100,0 Sayısı 11 38 21 50 11 131 Yüzdesi 8,4 29,0 16,0 38,2 8,4 100,0 Sayısı 0 9 6 20 4 39 Yüzdesi 0 23,1 15,4 51,3 10,3 100,0 Sayısı 0 4 4 8 2 18 Yüzdesi 0 22,2 22,2 44,4 11,1 100,0 Sayısı 31 75 54 120 32 312 234 Yüzdesi 9,9 24,0 17,3 38,5 10,3 100,0 5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır 50 45 40 35 30 25 20 15 10 5 0 Kesinlikle Katılmıyorum Katılmıyorum Bir Fikrim Yok Katılıyorum Kesinlikle Katılıyorum Şekil 3. 49 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar Yukarıdaki Çizelge 3.55 ve Şekil 3.49 da “2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesi, kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan ilköğretim seviyesinin % 37.5 ini oluşturan 3 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %38.3 ünü oluşturan 28 kişinin, ön lisans seviyesinin % 30.3 ünü oluşturan 13 kişinin, lisans seviyesinin % 37.4 ünü oluşturan 49 kişinin, yüksek lisans seviyesinin % 23.1 ini oluşturan 9 kişinin ve doktora seviyesinin %22.2 sini oluşturan 4 kişinin, İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının Türkiye geneline göre daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde olmadıkları görülmektedir. Ayrıca, kesinlikle katılıyorum ve katılıyorumun toplamı açısından değerlendirildiğinde ilköğretim seviyesinde %12.5 ini oluşturan 1 kişinin, orta öğretim seviyesinde %43.8 ini oluşturan 32 kişinin, ön lisans seviyesinin %55.8 ini oluşturan 24 kişinin, lisans seviyesinin %46.6 sını oluşturan 61 kişinin, yüksek lisans seviyesinin %61.6 sını oluşturan 24 kişinin, doktora seviyesinin %55.5 ini oluşturan 10 kişinin Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninde İngiltere’nin Türkiye geneline göre daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde oldukları dikkat çekmektedir. 235 Soru5. Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ile Soru 18. Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.56 ve Şekil 3.50 de verilmiştir. 3 2 0 8 Yüzdesi 12,5 25,0 37,5 25,0 0 100,0 Orta Öğretim Ön Lisans Lisans Yüksek Lisans Doktora TOPLAM TOPLAM 2 Katılıyorum Katılıyorum İlköğretim Kesinlikle Bir Fikrim Yok 1 TÜRKİYE’DEN DAHA BİLİMSEL Katılmıyorum Sayısı “ELEKTRİK KONTAĞI” YANGIN NEDENİNDE İNGİLTERE Kesinlikle Katılmıyorum Çizelge 3. 56 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Önermesine verilen cevaplar Sayısı 6 19 14 21 13 73 Yüzdesi 8,2 26,0 19,2 28,8 17,8 100,0 Sayısı 6 11 5 18 3 43 Yüzdesi 14,0 25,6 11,6 41,9 7,0 100,0 Sayısı 7 42 23 48 10 130 Yüzdesi 5,4 32,3 17,7 36,9 7,7 100,0 Sayısı 0 10 9 21 1 41 Yüzdesi 0 24,4 22,0 51,2 2,4 100,0 Sayısı 1 4 5 5 2 17 Yüzdesi 5,9 23,5 29,4 29,4 11,8 100,0 Sayısı 21 88 59 115 29 312 Yüzdesi 6,7 28,2 18,9 36,9 9,3 100,0 5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır. 236 50 45 40 35 30 25 20 15 10 5 0 Kesinlikle Katılmıyorum Katılmıyorum Bir Fikrim Yok Katılıyorum Kesinlikle Katılıyorum Şekil 3. 50 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Önermesine verilen cevaplar Yukarıdaki Çizelge 3.56 ve Şekil 3.50 de “Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesi, kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan ilköğretim seviyesinin % 37.5 ini oluşturan 3 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %34.2 sini oluşturan 25 kişinin, ön lisans seviyesinin % 39.6 sını oluşturan 17 kişinin, lisans seviyesinin % 37.7 sini oluşturan 49 kişinin, yüksek lisans seviyesinin % 24.4 ünü oluşturan 10 kişinin ve doktora seviyesinin %29.4 ünü oluşturan 5 kişinin, İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının Türkiye geneline göre daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde olmadıkları görülmektedir. Ayrıca, kesinlikle katılıyorum ve katılıyorumun toplamı açısından değerlendirildiğinde ilköğretim seviyesinde %25 ini oluşturan 2 kişinin, orta öğretim seviyesinde %46.6 sını oluşturan 34 kişinin, ön lisans seviyesinin %48.9 unu oluşturan 21 kişinin, lisans seviyesinin %46.6 sını oluşturan 61 kişinin, yüksek lisans seviyesinin %53.6 sını oluşturan 22 kişinin, doktora seviyesinin %41.2 sini oluşturan 7 kişinin Elektrik Kontağı yangın nedeninde İngiltere’nin Türkiye geneline göre daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde oldukları görülmektedir. Soru5. Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? İle Soru 19. Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, 237 Kanada’nın ise %24.61 olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.57 ve Şekil 3.51de verilmiştir. 1 12,5 6 8,2 6 14,0 13 10,2 3 7,1 1 5,6 30 9,6 2 25,0 3 4,1 1 2,3 13 10,2 5 11,9 1 5,6 25 8,0 0 0 0 0 5 11,6 7 5,5 2 4,8 0 0 14 4,5 Sayısı Sayısı Yüzdesi Sayısı Yüzdesi Sayısı Yüzdesi Sayısı Yüzdesi TOPLAM A nın az (% 50'den az) B nin çok (% 50'den fazla) olduğu anlaşılır. Yüzdesi TOPLAM A nın çok (% 50'den fazla) B nin az (% 50'den az) olduğu anlaşılır. Ön Lisans Doktora 2 25,0 19 26,0 12 27,9 44 34,6 25 59,5 11 61,1 113 36,3 Sayısı Yüzdesi Yüksek Lisans 3 37,5 45 61,6 19 44,2 50 39,4 7 16,7 5 27,8 129 41,5 Sayısı Yüzdesi Orta Öğretim Lisans A ve B nin eşit oranlarda(%5 0-%50) olduğu anlaşılır. İlköğretim İngiltere ve Kanada'da sabotaj ile ilgili yapılan çalışmaların daha bilimsel olduğu anlaşılır “ SABOTAJ” YANGIN NEDENİNDE TÜRKİYE, İNGİLTERE VE KANADA’YI NASIL DEĞERLENDİRİYORS UNUZ Ülkemizde sabotaj olaylarının İngiltere ve Kanada' ya göre daha düşük olduğu anlaşılır. Çizelge 3. 57 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?” Önermesine verilen cevaplar 8 100,0 73 100,0 43 100,0 127 100,0 42 100,0 18 100,0 311 100,0 5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır. 50 45 40 35 30 İlköğretim Orta Öğretim 25 Ön Lisans Lisans 20 Yüksek Lisans 15 Doktora 10 5 0 Ülkemizde sabotaj olaylarının İngiltere ve Kanada' ya göre daha düşük olduğu anlaşılır. İngiltere ve Kanada'da sabotaj ile ilgili yapılan çalışmaların daha bilimsel olduğu anlaşılır A ve B nin eşit oranlarda(%50-%50) olduğu anlaşılır. A nın çok (% 50'den fazla) B nin az (% 50'den az) olduğu anlaşılır. A nın az (% 50'den az) B nin çok (% 50'den fazla) olduğu anlaşılır. Şekil 3. 51 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Önermesine verilen cevaplar 238 Yukarıdaki Çizelge 3.57 ve Şekil 3.51 de “Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?” önermesini katılımcılardan ilköğretim seviyesinin % 37.5 ini oluşturan 3 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %61.6 sını oluşturan 45 kişinin, ön lisans seviyesinin % 44.2 sini oluşturan 19 kişinin, lisans seviyesinin % 39.4 ünü oluşturan 50 kişinin, yüksek lisans seviyesinin % 16.7 sini oluşturan 7 kişinin ve doktora seviyesinin %27.8 ini oluşturan 5 kişinin “A-Ülkemizde sabotaj olaylarının İngiltere ve Kanada'ya göre daha düşük olduğu anlaşılır” şeklinde yorumladıkları görülmektedir. Ayrıca, katılımcılardan ilköğretim seviyesinin % 25 ini oluşturan 2 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %26 sını oluşturan 19 kişinin, ön lisans seviyesinin % 27.9 unu oluşturan 12 kişinin, lisans seviyesinin % 39.4 ünü oluşturan 50 kişinin, yüksek lisans seviyesinin % 59.5 ini oluşturan 25 kişinin ve doktora seviyesinin %61.1 ini oluşturan 11 kişinin ise sabotaj (kundaklama) yangın nedeninde İngiltere ve Kanada’nın Türkiye geneline göre daha bilimsel teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde oldukları görülmektedir. 239 IV. TARTIŞMA Yangın yeri, en zor araştırma ve inceleme alanlarından biridir. Çünkü yangının kendi tahribatı, itfaiyeciler tarafından söndürülmesi ve kontrol altına alınması esnasında yangın yerinde maddi delillerin çoğunlukla bozulması veya tahrip olması, olay yerinin kontrolü ve güvenliğinin, halkın ve basının gösterdiği ilgi, yangının büyük alanları kaplaması vb. nedenlerle genellikle yeterince yapılamaması nedeniyle yangının sebebinin belirlenmesinde zorluklar yaşanmaktadır. Bu olumsuz etkenleri düşündüğümüzde itfaiye ve kolluk çalışanlarının yangın araştırması ve yangın nedenini belirleme çalışmalarında çok başarılı olmaması aslında şaşırtıcı olmamalıdır. Ancak yinede yangın araştırmalarında karşılaşılan zorluk ve karmaşıklıklar araştırma için bazen çok ağır olmasına rağmen, sabır ve yangın dinamiği ile yanmanın temel prensiplerine göre hareket etmek çoğunlukla makul bir sonuca ulaşmaya yardımcı olacaktır. Kundaklama incelemelerinde araştırmacının yangının sebebi bakımından önyargılı olmaması hayati bir öneme sahiptir. Araştırmacı veri toplamadan önce yangının kundaklama olduğuna karar verirse, ancak ondan sonra bunu destekleyen delilleri fark etmesi ve toplanması mümkün olur. Sherlock Holmes’in dediği gibi “Başlıca hata veri toplamadan teori üretmektir.” Bazı araştırmacılar sebep konusunda önyargıya has karmaşık eğilim gösterirler. Bu araştırmacılar örneğin elektrik kontağı ya da sigara gibi tüm yangınların tek sebeple olduğuna inanıyor görünmektedir. Sonrada doğru nedeni bulmak için zaman harcamak yerine kendi sebeplerini kanıtlamak için hararetli bir çaba gösterirler. Ne yazık ki bu durum, birçok araştırma alanındaki bir meslek hastalığı gibi görünmekte fakat belki de yangın araştırmalarında diğer tüm alanlardakinden daha fazla fark edilmektedir. (De Haan, 2007) Kamu güvenliği ve ekonomik açıdan değerlendirildiğinde, yangının sebeplerini kesin olarak belirlemek için araştırma metotlarının geliştirilmesi ve mümkün olduğunda tüm yönleri ile uygulanması önemlidir. Yangın araştırmasını sistematik yaklaşımlara bağlanmak önyargısal eğilimlerin kötü etkilerini azaltacaktır. Adli yangın, kundaklama ve patlama olayları incelenmesinde ülkemizde yaşamakta olduğumuz en büyük sıkıntı; olay yerinin zamanında ve gerektiği şekilde incelenememesi, uygun örneklerin toplanamaması ve laboratuar çalışmalarını yapacak olan ilgili kuruluşlara toplanan örneklerin kısa sürede ve sağlıklı koşullarda ulaştırılamamasıdır. Bu nedenle özellikle bazı kundaklama ve patlama olaylarında, davalar yıllarca uzayabilmekte ve bu uzun süren davaların ardından herhangi bir sonuca da ulaşılamamaktadır (Caymaz, 2000). 240 Bu noktada itfaiyecilere ve kolluğa önemli görevler düşmektedir. Ancak burada önemle vurgulanacak bir nokta vardır. İtfaiyeciler ve emniyet kuvvetleri bu konuda neler yapabilecekleri hususunda yeterli bilgiye sahip olmalıdırlar. Ancak Ankara’da yapılandırılmış olan Olay Yeri İnceleme eğitim merkezlerinde henüz yeterli sayıda ve "konusunda uzman" eğitimciler bulunmamaktadır. Bu merkezlerde eğitim görmüş veya halen görmekte olan öğrenciler ile yapılan görüşmelerde, bu öğrencilerin teorik ve pratik yönden, kendilerini yangın ve kundaklama araştırmaları hususunda yeterli bulmadıkları anlaşılmaktadır. Buradan çıkan sonuca göre, ülkemizde yangın araştırmacıları yetiştirecek yeterli sayıda ve düzeyde eğitmen bulunmamaktadır. Bu eğitmenlerin yangın konusunda teorik ve pratik bilgilerin yanı sıra, yurt dışında konu ile ilgili bir birimde en az 6 ay veya bir yıllık eğitim sürecinden geçip, eğitim programını başarı ile tamamladıktan sonra, ülkemizde bu konuda ders vermeleri yararlı olacaktır. Ayrıca bu merkezlerdeki ders saatleri arttırılmalı; konular teorik ve uygulamalı olmak üzere iki aşamada işlenmelidir. Buna ilave olarak; yurdumuzda da yangın araştırmaları konularında sertifikalı bilirkişiler yetiştirmek üzere eğitim programları düzenlenmeli, eğitimli itfaiyeciler ve güvenlik güçleri içinden bu konuda uzmanlaşmış "diplomalı bilirkişiler" yetiştirilmelidir (Caymaz, 2000). Yangından sonra olay yerleri aşırı yanmış olmakta, özellikle de son yıllarda normal hayatta çok kullanılan hidrokarbon türevi maddelerin yanan yerde yanmayı hızlandırıcı madde gibi değerlendirilmesi de ihtimal dahilinde olmakta ve sonuç olarak yanıcı maddelerin yoğun olduğu yerlerde başlangıç noktasının tespitinde hata yapma ihtimali de artmaktadır. Dolayısıyla, yanlış tespit edilen başlangıç noktası tespit edilen yangın sebebini tartışılır hale getirmektedir. Ankara’daki Fiziki Olarak Takip Edilen Bazı Yangınların Değerlendirilmesinde de görüleceği gibi elektrik yangınlarının çokluğu dikkat çekicidir. Samanpazarı çeyiz mağazası yangınınında itfaiyenin sıçrama yangın görüşü üzerinde durulmalıdır. Çünkü bu şekilde açık bir elektrik yangınında itfaiyecilerin yangın merkezini bulamaması ve önyargılı bir şekilde maddi bir delile dayanmadan hiç olmayacak bir sebep bildirmesi itfaiyede bu işi yapanların ciddi eğitim ve mentalite değişimine ihtiyacı olduğunu göstermektedir. Aynı şekilde yine samanpazarı çeyiz mağazası yangınınında, emniyetin olay yeri inceleme birimlerinin olay yerinden aldıkları kablo numunelerinden ark yaptığına dair bir emarenin bulunmaması, oyuncak deposu yangınında emniyetin aldığı numunede kısa devre çıkmaması dikkatimizi çekmiş olup iki yangında da elektrik kontağı sebebiyle yangın çıktığına dair çok açık bulgular olması sebebiyle, bu durum emniyet olay yeri inceleme birimlerinin olay yerlerinden yetersiz numune toplamalarından kaynaklandığı şeklinde 241 değerlendirilmiş ve dolayısıyla bu alanda çalışan emniyet personelinin çok açık bir şekilde eğitime ihtiyacı olduğunu gözler önüne sermiş ve olay yeri incelemecilerin bu konuda yeterli eğitim alıp almadığı konusunu tartışılır hale getirmiştir. Ayakkabı mağazası yangınında da emniyetin olay yerinden herhangi bir kalbo teli numunesi almaması dikkate değer bulunmuş olup bu durum emniyet olay yeri inceleme birimlerinin iş yoğunluğu sebebiyle her olay yeri incelemesi için yeteri kadar zaman ayıramamalarından kaynaklandığı şeklinde değerlendirilmiştir. Bu durumun özellikle emniyet mensupları için büyükşehirlerde yaşanan önemli sorunlardan biri olduğu emniyet olay yeri inceleme birimleri ile yapılan şifahi görüşmelerden anlaşılmıştır . Konfeksiyon mağazası yangınında emniyet olay yeri inceleme birimlerinin olay yerinden aldıkları atış artıklarının kriminal laboratuvarda yapılan analizi neticesi başlatıcı ve hızlandırıcı bir madde kullanılmadığı tespiti yapılmıştır. Bizim yaptığımız incelemede yangının başlangıç yerinin su ile yıkanarak temizlenmesi sonrasında hızlandırıcı madde kullanıldığına dair yanma paternleri (desenleri) çok açık bir şekilde tespit edildiğinden, emniyet olay yeri inceleme birimlerinin olay yerlerinden aldıkları yangın artığı numunelerinin başlangıç noktasından çok uzaktaki bir alandan alındığı veya yangından uzun bir süre sonra alındığı şeklinde değerlendirilmiştir. Dolayısıyla, yangın yeri incelemelerde görevli gerek itfaiyeciler ve gerekse kolluk teşkilatının, yangın yerlerindeki uygulamalardaki eksiklikleri, yetersizlikleri ve gerek eğitim ve gerekse yeterli zaman olmamasından kaynaklanan ihmalleri çok açık bir şekilde görülmektedir. Bu konuda yapılan anket değerlendirmelerinden de görüleceği üzere katılımcıların büyük çoğunluğu (%69) da yangın konusunda alınan eğitimin yeterli olmadığı düşüncesinde olduklarını belirtmişlerdir. Burada önemli olan bir konu daha vardır ki o da, bu oranda eğitimin yeterli olmadığını söyleyenlerin %80’inin (324 katılımcının 243’ü) ön lisans, lisans ve lisansüstü seviyede eğitim almış kişiler olmasıdır. Araştırmaya katılanların % 78.5 ini oluşturan 255 kişi büyükşehirlerde çalışıyor olması bir açıdan bakıldığında anket uygularken kırsala ulaşamama gibi değerlendirilse bile diğer açıdan büyükşehirlerde yangınları yoğun yaşayan katılımcıların deneyimlerinin araştırmaya yansıdığını gösterdiğinden olumlu olarak değerlendirilmektedir. Aynı şekilde araştırmaya katılanların %66.4 ünün yani 324 katılımcının 215’i 35 yaş ve üzerindedir. Bu durum da araştırmaya tecrübeli kişilerin katılım sağladığının görülmesi açısından önemlidir. Araştırmaya katılanların %20.9 unu oluşturan 67 kişinin çalıştıkları birimde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanıldığı ifadesine kesinlikle katılmadığı, %37.1 ini oluşturan 119 kişinin bu ifadeye katılmadığı, toplam olarak, katılımcıların %58 ine 242 karşılık gelen 186 kişinin çalıştıkları birimde bilimsel yöntemler kullanılmadığını düşünmeleri önemli görülmektedir. Araştırmaya katılanların %42.1’i yangın raporunu yeterli eğitimi almış kişiler tarafından yapılmadığı kanaatinde olup katılımcıların yaklaşık yarısını itfaiyecilerin oluşturmasına ve yangın raporu itfaiyeciler tarafından hazırlanmasına rağmen bu oran, yangın raporunu hazırlayanların yeterli eğitimi almış kişiler olduğunu düşünenlerden ( ki onların oranı % 37.7 dir) daha fazladır. Kolluğun yangın raporu hazırlaması fikrine katılımcıların büyük çoğunluğunun (toplam katılımcıların %64.2 sinin) sıcak bakmadığı görülmektedir. Burada katılımcılardan kolluk teşkilatı mensuplarının dahi bu konuya olumlu bakmaması ilginçtir. Yangın Raporu hazırlama yetkisinin hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmesi konusunda katılımcıların büyük bir oranda fikir birliği halinde oldukları (%72.7 sini oluşturan 234 kişi) görülmektedir. Araştırmaya katılanların %50.9 unu oluşturan 162 kişinin elektrik kontağı yangınlarının Türkiye genelinin Ankara’ya göre daha bilimsel incelendiği ifadesini doğru bulmadığı, katılımcıların %51.8 ini oluşturan 163 kişinin Sigara ve Kibrit yangın nedeninde Türkiye genelinin İstanbul‘a göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesini doğru bulmadığı, katılımcıların % 44.7 sini oluşturan 140 kişinin Sabotaj (kundaklama) yangın nedeni ile ilgili olarak Ankara’nın Türkiye geneline göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesini doğru bulmadığı, katılımcıların % 49.6 sını oluşturan 155 kişinin Sabotaj (kundaklama) yangın nedeni ile ilgili olarak Ankara’nın İstanbul’a göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesini doğru bulmadığı, Aksine; katılımcıların % 48.5 ini oluşturan 152 kişinin Sabotaj (kundaklama) yangın nedeni ile ilgili olarak İngiltere’nin Türkiye’ye göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesinin doğru olduğunu, katılımcıların % 46.4 ünü oluşturan 145 kişinin Elektrik Kontağı yangın nedeni ile ilgili olarak yine İngiltere’nin yangın incelemelerinin Türkiye’ye göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesinin doğru olduğunu düşündükleri görülmektedir. Burada bir konu özellikle dikkat çekmektedir ki o da, Türkiye geneli, İstanbul ve Ankara’nın karşılaştırıldığı önermelerde söz konusu farklılığın bilimsellikten kaynaklandığı şeklindeki ifadelere katılımcıların çoğunluk olarak katılmadığı, ancak mukayese yabancı bir ülke ile yapıldığı zaman aksine söz konusu ifadeye çoğunlukla katıldıklarının görülmüş olmasıdır. Katılımcıların %58.3 ünü oluşturan 187 kişinin yangın istatistiklerinin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmadığını düşündüğü görülmektedir. Yangın istatistikleri itfaiye tarafından hazırlanmakta ve sivil savunma müdürlükleri vasıtasıyla sivil 243 savunma genel müdürlüğüne gönderilerek son şekli verilmektedir. Anket çalışması sürecinde diğer ülke istatistikleri ile mukayese edebilmek için araştırma yaparken Ülkemizde bir önceki yılın yangın istatistiklerinin sonraki yılın Mart ayında hazır olmasına rağmen, İngiltere’de bu sürenin 1 yıl, Kanada’da ise daha uzun sürdüğü tespit edilmiştir. Bu durum önemli olsa da, ülkemizde hala istatistiklerin bu konuda eğitimli kişiler tarafından hazırlanmaması ve ülke genelinde bir standardın oluşturulmaması düşündürücüdür. Yangın raporu hazırlama yetkisi olan itfaiye teşkilatının, yangın yeri tespit ve belgeleme metotlarını, yani; Fotoğraf çekimi, video çekimi, kroki çizme gibi bilimsel yöntemleri kullanmaması, sadece “yangın raporu” düzenlemekle kalması önemli bir eksiklik olarak görülmekte dolayısıyla da, yangından çok sonra, mesela mahkeme aşamasında yangın raporunda belirtilen hususların hangi delile dayandırıldığına dair bir soru karşısında itfaiye teşkilatı mensuplarının buna cevap veremeyeceği ve zor durumda kalacakları değerlendirilmektedir. 244 V. SONUÇ VE ÖNERİLER Yangın yeri inceleme ve yangın nedeni belirleme konusunda ülkemizde sistematik bir yaklaşım olmaması sebebiyle öncelikle yangın yeri incelemede bir sistemin oluşturulması gerekir. Bu sistemde öncelikle başlangıç noktası tespit edildikten sonra yangın nedeninin belirlenmesi için yangın olay yerinde ahşapların, camların, is ve duman izlerinin, elektrik mekanizmasının, yapı elemanlarının, metal aksamın ve renk değişikliğinin, ortamdaki kokuların vb. izlerin incelenmesi gerekmektedir. Yapılan bu ayrıntılı inceleme sonrasında bütün yangın nedenleri göz önüne alınmalı ve her bir sebebin olup olmayacağı eldeki verilere dayanılarak değerlendirilmeli ve yeterli delille desteklenemeyen nedenler elenerek yalnızca elenmeyen bir neden tüm açıklığıyla göz önüne serilmelidir. Yangın raporu hazırlarken kesin sonuç bildirilmemelidir. Yangından sonra olay yerleri aşırı yanmış olmakta, özellikle de son yıllarda normal hayatta çok kullanılan hidrokarbon türevi maddelerin yanan yerde yanmayı hızlandırıcı madde gibi değerlendirilmesi ihtimal dahilinde olmakta ve sonuç olarak yanıcı maddelerin yoğun olduğu yerlerde başlangıç noktasının tespitinde hata yapma ihtimali de artmaktadır. Mesela, elektrik kablo tellerinin ark yapması konusunda da acaba arktan sonramı yangın çıktığı veya yangından sonramı ark oluştuğu konusunda yanılma ihtimali de göz önüne alınmalı ve net ifadelerden kaçınılmalıdır. Yangın incelemelerinde diğer önemli bir husus olay yerinde kalması zaruri görülen deliller, soruşturma veya inceleme sonuçlanıncaya kadar görevlendirilecek nöbetçilerce korunmalıdır. Koruma süresince, koruma görevlisi, sadece izinli kişilerin girmesine izin vermeli, bütün giren insanların bir deftere kaydedilmesini sağlamalıdır. Koruma görevlisi, doğrudan ilgisi olmayan personelin içeri girmesine, ilgisiz kişiler tarafından hiç bir şeyin yerinin değiştirilmesine izin vermemelidir. Ancak, ülkemizde yangın olay yerinin muhafazasında birtakım problemler yaşanmaktadır. Yangın yeri öncelikle yangını söndüren itfaiyecilerin delilleri bozmasından, söndürme yaparken istemeyerek de olsa delilleri karartmalarından korunmalıdır. Bu konuda itfaiyeciler modern söndürme cihaz ve tekniklerini kullanmalı ve eğitimlerde yangın yerinde söndürme yaparken delillerin nasıl korunacağına dair uygulamalar üzerinde durmalıdırlar. Yangın yeri ayrıca, gereksiz kalabalıktan, şüphelilerden ve yakınlarından, basın mensuplarının olumsuz etkilerinden, lüzumsuz, görevi olmayan kolluk mensuplarının olumsuz etkilerinden, mağdur ve mağdur yakınlarının aceleci tavırlarından ve bir an önce molozları kaldırıp, binayı tamir ve badana işlerine başlamak ve bu şekilde delilleri bozmalarından da korunmalıdır. Eğer gerekiyorsa, kovuşturma süresindeki itirazlar sonrası 245 keşif, bilirkişi incelemeleri ve sigorta eksperlerinin incelemeleri için yangın yeri belli bir süre koruma altına alınmalıdır. Yapılan değerlendirmelerde yangın raporu hazırlama ve yangın nedenini belirleme ile ilgili görevleri yerine getiren itfaiye teşkilatının temel eğitimine ilave olarak; 1. Başlangıç noktasının tespiti ve yangın nedenini belirleme, 2. Sanayi yangınları 3. Elektrik yangınları 4. Ev ve İşyeri yangınları 5. Araç yangınları 6. Gemi ve Bot yangınları 7. Orman ve Kır yangınları 8. Yangın Yeri Belgeleme Metotları vb. Alt alanlarda özel uzmanlık eğitimleri de almalarının uygun olacağı değerlendirilmektedir. Bu konuda öncelikle yangın raporu hazırlama ve yangın nedenini belirleme ile ilgili görevli yeterli sayıda personele eğiticilerin eğitimi kursu aldırılmalı, daha sonra kademeli olarak tüm teşkilata bu eğitimler yaygınlaştırılmalıdır. Bu eğitimler için bünyesinde İtfaiye Meslek Yüksek Okulu bulunduran üniversitelerinden ve Adli Tıp Enstitülerinden istifade edileceği gibi yurtdışı imkânlarından, özelliklede Amerika Birleşik Devletlerindeki Üniversitelerden de yararlanılmalıdır. Üniversite Mezunu olan itfaiye teşkilatı mezunlarının Adli tıp Enstitüleri başta olmak üzere üniversitelerin ilgili bölümlerinde yüksek lisans ve doktora yapmaları amirlerince teşvik edilmeli ve kolaylaştırılmalıdır. Ayrıca, itfaiye teşkilatları yapılanmaları gereği belediye bünyesinde bulunmakta ve iller arası bir organik bağı bulunmamaktadır. Dolayısıyla yapılan gelişmeler il bünyesinde kalmakta ve diğer iller tarafından oluşan bu tecrübeden istifade edilememektedir. Bu sebeple, ulusal bir itfaiye teşkilatı yapısı kurulmasının imkan ölçüsünde olmadığı da düşünülerek en azından bir şekilde tüm illerin itfaiye teşkilatlarının her yıl bir araya geleceği, dünyadaki bu alanda olan gelişmelerin, yıl içinde yaşanan güzel örnek olay çözümlerinin ve yaşanılan gelişme ve problemlerin konuşulup tartışılacağı bir seminer düzenlenmesinin çok yaralı olacağı düşünülmektedir. Kolluk teşkilatının özellikle polisin yangın ile ilgili aldıkları eğitimin de yeterli olmadığı değerlendirilmektedir. Polisin mevzuat gereği her ne kadar yangın raporu hazırlama ve yangın nedenini belirleme ile ilgili bir görevi olmasa dahi, yine de yangın yerinden bulgu toplayarak laboratuara gönderdikleri, dolayısıyla bu bulguların nerelerden hangi usullerle toplanacağı, nasıl ambalajlanacağı, bulgunun korunması için nelere dikkat edileceği ve 246 laboratuara ne şekilde gönderileceği gibi konularda daha ayrıntılı eğitimlerin alınması gerektiği düşünülmektedir. Türkiye geneli yangın istatistiğinde “diğer” yangın nedenleri ( %33.28 ) içinde bulunan yangın nedenleri konusunda bir fikir birliği oluşmadığı görülmüştür. Yangın nedenleri katılımcıların 1. Sıraya koyma % sine göre de aşağıda sıralanmıştır. 1. Kızışma(yüksek ısı ile yanıcı sıvı veya yemek vb. parlaması) 2. Çocukların ya da akıl sağlığı yerinde olmayanların ateşle oynaması 3. Bilinmeyen nedenlerden 4. Mum devrilmesi 5. Kimyasal madde tutuşması Anket sonuçlarının çapraz değerlendirilmesinde yapılan Ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin aldıkları eğitimin yeterli olup olmadığı konusundaki görüşlerine etkisi vardır. Yani bu konuda kişilerin düşüncelerinde mesleklerine göre farklılık olduğu dikkat çekmektedir. Ancak, Ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin çalıştıkları yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılıp kullanılmadığı ile ilgili görüşlerine de etkisi yoktur şeklinde bir sonuç çıkmıştır ki bu bizi, katılımcıların bu konuda meslek mensubiyetiyle karar vermedikleri sonucuna götürmüştür. Ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin itfaiye yangın raporunun mutlaka yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanıp hazırlanmadığı konusundaki görüşlerine etkisi vardır. İtfaiye mensuplarının bu soruya verdiği cevap kesinlikle katılıyorum ve katılıyorumun toplamı olarak % 50.3 olup bu orana karşılık gelen toplam 78 kişinin yangın raporunu bu konuda yeterli eğitimi almış görevlilerin hazırladığı görüşünde oldukları görülmektedir. Bu durum bizi, yangın raporunu hazırlayanların kendi meslektaşları olması sebebiyle meslek mensubiyet duygusuyla hareket edildiği sonucuna götürmüştür. Katılımcıların öğrenim durumuna göre “Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir” önermesine verdikleri cevaplara bakıldığında, eğitim seviyesinin yükselmesi ile alınan eğitimlerin yeterli olmadığı görüşü oranının arttığı açık bir şekilde görülmektedir. Katılımcıların öğrenim durumuna göre itfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır.” Önermesi verdikleri cevaplara bakıldığında, kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak %42.3 oranında itfaiye yangın raporunu yeterli eğitimi almış görevlilerin hazırladıklarını düşünmedikleri görülmektedir. Burada kesinlikle katılıyorum ve katılıyorum toplamı açısından değerlendirildiğinde ilköğretim seviyesinin %52.5 ini oluşturan 5 kişinin ve ortaöğretim seviyesinin %52.1 ini oluşturan 38 kişinin itfaiye yangın raporunu bu konuda yeterli eğitimi almış görevlilerin hazırladıklarını düşündükleri görülmektedir. Bu durum, ilköğretim ve orta 247 öğretim seviyesindeki katılımcıların çoğunlukla itfaiye teşkilatı mensubu olmaları ve meslek taassubu sebebiyle bu oranların yüksek tutulmuş olduğunu düşündürmektedir. Çizelge 3.48 de eğitim seviyesinin yangın nedenini belirlemede kolluk teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisinin verilip verilmemesi konusundaki görüşlerine etkisinin olduğu ki-kare testinden anlaşılmıştır. “Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.” Önermesi, katılımcıların %64’ünü oluşturan 203 kişi olumsuz cevap vermiştir. Ancak, eğitim seviyesi yükseldikçe kolluğa yangın raporu hazırlama yetkisi verilmemeli düşüncesinin azaldığı da dikkat çekmekte, hatta Çizelge 3.48 ve Şekil 3.42 de kesinlikle katılıyorum ve katılıyorum toplamı açısından değerlendirme yapıldığında yüksek lisans seviyesinin %35.7 sini oluşturan 15 kişinin, doktora seviyesinin % 52.9 unu oluşturan 9 kişinin kolluğa yangın raporu hazırlama yetkisinin verilmesinin gerektiğini yüksek bir oranla düşündükleri, aksine eğitim seviyesi düştükçe kolluğa yangın raporu hazırlama yetkisinin verilmesini isteme oranının da azaldığı dikkat çekmektedir. Katılımcıların “Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir.” Önermesine, kesinlikle katılıyorum ve katılıyorum toplamı açısından değerlendirildiğinde büyük bir oranda (%72.6 sını oluşturan 233 kişinin) uygun olacağını düşündükleri görülmektedir. Burada kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı açısından değerlendirildiğinde eğitim seviyesi yükseldikçe yangın konusunda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere yangın raporu hazırlama yetkisinin verilmesi düşüncesinin arttığı dikkat çekmekte, hatta kesinlikle katılıyorum ve katılıyorum toplamı açısından değerlendirme yapıldığında da aksine eğitim seviyesi düştükçe yangın konusunda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere yangın raporu hazırlama yetkisinin verilmesini isteme oranının düştüğü dikkat çekmektedir. Eğitim seviyesinin yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılıp yapılmadığı konusundaki katılımcıların görüşlerine etkisi olduğu ki-kare testinden anlaşılmıştır. “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır.” Önermesi, kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcıların %58.2 sini oluşturan 186 kişinin yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmadığını düşündükleri görülmektedir. Burada yine eğitim seviyesi yükseldikçe yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmadığı düşüncesinin arttığı dikkat çekmekle birlikte doktora seviyesi 248 bu düşüncenin istisnasını oluşturmaktadır. Sonuç olarak; 1. Öncelikle Ülkemizde, Yangın yeri inceleme ile ilgili sistematik bir yaklaşım oluşturulmalıdır. 2. Yangın raporu hazırlama konusunda yetkili olan itfaiye teşkilatı personeline yangın yeri incelemenin alt alanları ve yangın yeri tespit ve belgeleme metotları konusunda eğitimler aldırılmalıdır. 3. Yetkililer tarafından yangın raporu hazırlanırken kesin ifadelerden kaçınılmalıdır. 4. Yangın yerinin korunmasına azami dikkat gösterilmelidir. 5. Kolluk teşkilatının da yangın yeri inceleme konusunda aldıkları eğitimler artırılmalı ve bu konuda yeteri kadar eğitici yetiştirilmesi sağlanmalıdır. 6. İtfaiye ve Emniyet Teşkilatına verilecek bu eğitimlerde Adli Tıp Enstitüsünün eğitim kadrosu ve laboratuar imkanlarından mutlaka yararlanılmalıdır. 7. Yangın istatistikleri bu konuda eğitim almış görevliler tarafından bilimsel kurallara uygun olarak hazırlanmalıdır. 249 ÖZET Kontrolümüz dışında meydana gelen yanma olaylarına "yangın" denilmektedir. Yanma olayı, her şeyden Önce bir kimyasal reaksiyondur. Yangın araştırmalarında, doğru sonuca ulaşabilmek için yangının kimyasının bilinmesi ve fiziksel incelemelerin tam ve eksiksiz yapılması gerekir. Yangın incelemesi, çok disiplinli bir alandır. "Kimya, elektrik ve yapı bilgisi", yangın araştırmalarında belirleyici faktör olarak karşımıza çıkmaktadır (Saferstein, 2004). Yangın çıkış yeri (orijini) ve yangının çıkış sebebinin belirlenmesi olayın aydınlatılmasından en temel özelliktir. Yangının çıkış sebebinin saptanması için, başlangıç noktasının tayini çok büyük önem arz etmektedir. Yangın yerinin araştırılmasının temel amacı, diğer bütün araştırmalarda olduğu gibi, gerçeği saptamaktır. (O'Connor, 2000). Yangın incelemeleri; yangının yapısı, sınıflandırılması, kimyası, yangının oluşumu ve yayılması, yangının çıkış sebebi, kundaklama nedenleri, kundaklama bulguları, suç mahallinin incelenmesi ve belgelenmesi, delillerin toplanması, numunelerin analizi gibi süreçleri içerir. Nitelikli vakalarda, örneğin ölümlü yangınlarda ve araç yangınlarında bazı spesifik bulguların saptanması gerekir. Pozitif veya negatif kundaklama bulgularının araştırılması, yangının çıkış sebebi hakkında güçlü bir kanı oluşmasına yardımcı olur. Ankara’da Çıkan Yangınların Kundaklama Açısından Değerlendirilmesi tez çalışmamızda; “Her Yangın Bir Kundaklamadır” hipotezimiz gereği öncelikle bir yangın soruşturmasında kasten, dogal ya da kazaen olan tüm yangın nedenleri araştırılıp elenerek yalnızca elenmeyen bir nedenin tespit edilmesine çalışılmıştır ki bu yönteme eleme yöntemi denilmektedir. Yangın İncelemeleri ve Kundaklama konusunu çalışmaktaki amacımız, bu konularda öz dilimizde kaynakların az olması sebebiyle, özellikle yangın ile mücadelede en zor görevi üstlenmiş olan itfaiye teşkilatımızın eğitimlerinde istifade edecekleri akademik bir kaynak ortaya koymak, adli vakaların çözümünde adalete katkı sağlamak, yangın incelemeleri konusunda sistematik bir yaklaşım oluşturmak ve ülkemizdeki yangın istatistiklerinde çok zaman karşılaştığımız yangın çıkış sebebi ile ilgili "sigara izmaritinden, elektrik kontağından, bilinmeyen sebeplerden" gibi ifadelerin doğruluğunun test edilmesi ile ilgili akademik tespitleri ortaya koymaktır. Bu nedenle, öncelikle geniş bir literatür taraması yapılarak ayrıntılı bir giriş bölümü hazırlanmıştır. Sonra, yangın nedenleri ile ilgili istatistiklerin değerlendirilmesi ile ilgili bir anket çalışması yapılmış ve yangın nedenleri istatistiklerinin olumlu ve olumsuz yönleri değerlendirilmiştir. Daha sonra Ankara’daki bazı yangın olayları fiziki olarak incelenmiştir. Bu bölümde, incelemede yetkili olan kurumların eksik ve hatalı yönleri ortaya konulmuş ve yangın incelemeleri konusunda sistematik bir yaklaşım takip edilmiştir. Ayrıca, kolluk ve itfaiye teşkilatlarının eğitim ve uzman personel ihtiyacı olduğu tespit edilmiş ve bu konu anket sonuçları ile desteklenmiştir. Molotof kokteyl olayları ile ilgili yapılması gerekenler Ankara’daki bir olayın yorumlanması suretiyle açıklanmış ve son olarak da laboratuvar analizlerinden elektrik kablo tellerinin kısa devre yapan ve yapmayanları Taramalı Elektron Mikroskobuyla (SEM) görüntülenmiştir. Anahtar Sözcükler: Yangın, İnceleme, Hızlandırıcı, Kundaklama, Başlangıç Noktası 250 SUMMARY Combustion events occurring outside our control are called "fire". Combustion event, first of all, is a chemical reaction. In fire investigation (research) , in order to achieve accurate knowledge of the chemistry of fire it is imperative(necessary) that full and complete physical examination should be done. Fire investigation, is a multidisciplinary field. "Chemical, Electrical and structural information", is encountered by us as the decisive factor in fire investigation (research). (SAFERSTEIN, R., 2004). The determinaton of fire scene (the origin) and the cause of the fire are the main features of the fire investigation. In determination of the cause of the fire, the origin of the starting point is of great importance. The main purpose of the fire investigation, as in all other studies, is to determine the truth. (O'CONNOR, J. J., 2000). Fire investigations include, the structure, classification, chemistry of the fire, its occurrence and its spreading, the cause of arson, the evidence of arson, crime scene of the investigation and documentation, evidence collection, sample analysis of such processes. In Qualified cases like fatal fires and car fires, it is necessary to determine some specific findings. Positive or negative arson evidences and findings help in the creation of strong opinion about determining the origin of fire. In our thesis of Fire Investigation Of Ankara,' In View of Arson' is the name of our thesis. In our thesis, "All fire is an arson " taken as our hypothesis, we primarily have a fire investigation to check whether the reason was natural or accidental as all the fire causes are addressed to(taken into naccount)and by only addressing a reason which is not determined, is to be tried and that method is called screening method. By studing Fire Investigation and Arson subject, we aimed to bring into open an academic resource,as there are few(limited) resources in our literature and we wanted our contribution to be used by the fire departments staff for their educational benefit, and we wanted to contribute to in solving of judicial cases in fire investigation, and to create a systematic approach to fire investigations and to test the accuracy of the statements that whether the cause of fire was a cigarette butt or whether the cause of fire was electrical contacts or whether the reason of the fire cause was unknown. Therefore, first of all an extensive literature review was performed and a detailed introduction was written. Then, a survey that is related to evaluation of statistics on fire causes was made and positive and negative aspects of fire cause statistics were evaluated. Later, some of fire events in Ankara were physically examined. In this chapter, incomplete and incorrect directions of authorized institutions in investigation were defined and a systematic approach to fire investigation was followed. In addition, training and specialized personnel needs of law enforcement and fire departments were identified and this issue was supported by survey results. What must be done about the Molotov cocktail events/cases was explained by interpretation of an event (example) in Ankara and finally, through/ from laboratory analysis; electrical wire short-circuited and non-short-circuited samples were displayed with Scanning Electron Microscope (SEM). Key Words: Fire, İnvestigation, Accelerator, Arson, Point of Origin 251 KAYNAKLAR AKBAŞ, O., (1994). Kriminal Laboratuar Pratik Uygulamaları, (Yüksek Lisans Tezi), İstanbul. AKKAPLAN, S., (2001). İş Sağlığı ve Güvenliği Kongresi Bildiriler Kitabı, İş Yerinde Yangın Güvenliği. ALKIŞ, S., (2006). Yangın Yeri İnceleme Kursu Ders Notları, Akdeniz Üniversitesi Teknik Bilimler MYO, AKÜNSEM, Antalya. Almanya Federal Kriminal Dairesi, (2003). Yangın Sonrası Olay Yeri Çalışmaları Broşürü, Berlin Federal Matbaası, Berlin. ALPER, B.,ÇEKİN N.,HİLAL A.,SALAÇİN S., (1996). Kömürleşmiş cesetlerde postmortem muayene protokolü önerisi, 2.Adli Bilimler Kongresi, Bursa. BENGİDAL, M. S., (2005). Kolluk Uygulamaları Açısından Adli Tıp, EGM. Basımevi, Ankara. BİLGE, Y., (2005). Adli Tıp, Üçbilek Matbaası, Ankara. BORA, T., (2009). Kimyasal İncelemeler, 3.Bölüm, Kriminalistik, Adalet Yayınevi, Ankara. CAMP, M.J., (1980) Analytical Chemistry, 52, den aktaran CAYMAZ A., (2001). Yangın ve Kundaklama Olaylarında Olay Yeri İncelemesi ve Önemi, Adli Tıp Dergisi, Cilt: 5, 1: 73-83 CAYMAZ, A., (2000). Türkiye'de Yangın-Kundaklama Ve Patlama Olaylarının Adli Yönden Değerlendirilmesi, Yangın Güvenlik Kongresi Bildiriler Kitabı, Bursa. CAYMAZ, A., (2001). Yangın ve Kundaklama Olaylarında Olay Yeri İncelemesi ve Önemi, Adli Tıp Dergisi, Cilt:5, 1:73-83 CAYMAZ, A., (1997). Model yangınlarda yangın hızlandırıcılarının saptanması ve bunların is Oluşumundaki etkileri, Doktora tezi, İstanbul Üniversitesi, İstanbul, CHARLES, R., SWANSON, N. C., CHAMELİN, L. T., (1996). Criminal İnvestigation, Sixth Edition, Arson İnvestigation. DE FOREST, P.R, GAENSSLEN,R.E., LEE,H.C, (1983). Forensic Science (Arson Accelerants and Explosives), The McGraw-Hill Companies, USA. DE HAAN, J.D., (2007). Kirk's Fire investigation, Brady Hall Press, Fourth Edition, New Jersey, DELPLACE, M.,VOS, E., (1983). Electric short circuits help the investigator determine where the fire started, Fire Technology. DÖNMEZ, K. G., HAMAMCI C., (2005). The detection of petrol on the hands of arsonists, 3.rd.Congress of the Balkan Academy of Forensic Sciences.Constanta, ROMANIA. 252 DÖNMEZ, K.G., DÖNMEZ C.A., NURALIN L., Molotof Kokteyli Hazırladığı Veya Attığı Şüphesi İle Yakalanan Kişilerin Ellerinden Alınan Svaplarda Yangın Başlatıcı Ve Hızlandırıcı Maddelerin Belirlenmesi, http/www.egm.gov.tr/egitim/dergi/eskisayi/41/web/kriminoloji, ErişimTarihi: 23.04.2010 EKEN, Arkın, (2003).Yangın Olaylarında Olay Yeri İncelemesi (Yüksek Lisans Tezi), Ankara. ETTLİNG, BV., (1984). A Guide for interpreting damage to electrical wires, Fire-Arson İnvestigation. FOLKMAN, T.E., KUEHL A.M., GROVES R.J., BEVERİDGE A.D., (1990). Evaporation rate of gasoline from shoes, clothing, wood and carpet materials and kerosene from shoe sand clothing. Can. Soc. Forensic Sci. J. 23 (2/3), p. : 49-59. GLAISTER J., RENTOUL E., (1966). Medical Jurisprudence And Toxikology, livingstone Ltd. Edinburgh, Scotland. GÖK, S.,SOYSAL Z., KOLUSAYIN Ö., POLAT O., (1987). Adli otopsisi yapılmış 82 yanık olgusunun retrospektif incelenmesi, Adli Tıp Dergisi. GÜNEY, S.R., (1997). Yangına Sebep Olan Etkenler Ve Uyulması Gerekli Kurallar, KMO Yangın Okulu Ders Notları, İstanbul. http://www.fire-o.com/files/downloads/Fire-O_TR.pdf, Fire-O Alev Almazlık Solüsyonu Tanıtım Kitapçığı/2007, s: 9, Erişim Tarihi: 29.10.2008 http/www.egm.gov.tr/egitim/dergi/eskisayi/41/web/kriminoloji, ErişimTarihi: 23.04.2010. http://fenbilimi.net/2009/09/16/atom-atomun-yapisi-atomun-ozellikleri-fen-ve-teknoloji-dersi-konuanlatim, Erişim:13.03.2010 http://wvw.interfire.org/res_file/rnmo3b.htm., Arson investigation Basics, Erişim Tarihi: 10.11.2008. http://tr.wikipedia.org/wiki/Yang%C4%B1n#A_S.C4.B1n .C4.B1f.C4.B1 _Yang.C4.B1nlar, Erişim Tarihi: 29/10/2008. http://web.ogm.gov.tr/diger/yanginhareket/Sayfalar/ormanyanginlari.aspx, Erişim Tarihi: 27.03.2010. http://www.7gunsaglik.com/yangin-cesitleri-a-b-c-d-e-sinifi-yangin.html, Erişim tarihi: 06.05.2010. http://www.arsondog.org/whatis.asp, Erişim Tarihi: 22.04.2010. www.merlin-gerin.com.tr/mg_tr/ftp/bt/mcb/c120 _catalogue_tr.pdf, Acente El Kitabı – Genel Bilgiler (2006). Erişim Tarihi: 29/10/2008. http://www.egm.gov.tr/egitim/dergi/eskisayi/39/web/makale/Mustafa_Kaygisiz_Mustafa_Donmez_A dnan_Celik.htm, “Kriminal Yangınlarda Suç Analizi”, Erişim Tarihi: 29/10/2008. http://www.gaziantep-cevreorman.gov.tr/sayfalar/duyuru.php?Git=Oku&id=44 , Erişim:27.03.2010 http://www.herturlu.org/orman-yanginlarinin-sebepleri, Erişim: 27.03.2010. http://www.taek.gov.tr/tr/sss/121-nukleer/77-atom-molekul.html, Erişim:13.03.2010. http://www.wisegeek.com/what-is-an-arson-dog.htm, erişim tarihi: 22.04.2010. İNCE A., (2006), İstanbul Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı Ders Notları, İstanbul. 253 İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı, (2006). Araç yangınları, mississipi itfaiye akademisi yayını, yangınla mücadele esasları kitabı, İtfaiye Daire Başkanlığı tarafından tercüme, İstanbul. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı, (2007). İtfaiye Dairesi Başkanlığı, İtfaiye Gönüllüleri Eğitim Kitabı, Milsan Basın San. A. Ş., İstanbul. İstanbul Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı 2007 Yılı İstatistikleri İtfaiye Dünyası Dergisi, (2008). İtfaiye Tarihi -1-, 7: 24-27. İstanbul. http://izoder.org.tr/izolasyon/PDF/1154690680.pdf, İzoder Yangın Yalıtımı Komisyonu, “YangınTemel Kavramlar”, s 56, Erişim Tarihi: 29/10/2008. Jandarma Okullar Komutanlığı (2002). Olay Yeri İnceleme Kursu Ders Notları. KARAKUŞ, O., ÜNAL B., (2009). Olay Yeri İnceleme, 1.Bölüm, Kriminalistik, Adalet Yayınevi, Ankara. KAYGISIZ, Mustafa, (2007). Kriminalistik Olay Yeri İnceleme-Suç Yeri ve Delil Güvenliği, Adalet Yayınevi, Ankara. KNIGHT, B., (1993). Simpson’s Forensic Medicine, Eleventh Edition, Edward Arnold, 10nd. Ed., London. Kriminal Polis Laboratuvarları Dairesi Başkanlığı, (2006). Olay Yeri İnceleme Teknikleri Temel Eğitim Kitabı, 72 Tasarım Ltd. Şti., yayın no: 10, Ankara. LA MARCA, G..A., (1989). Investigation of fire cases (Non-incidentary). In Wecht, C.H.(ed): Forensic Sciences, Law/Sciences, Civil / Criminal, Matthew Bender, New York. MAYNARD, P., (2008). Fire and Explosion İnvestigation, Section 8, Motor Vehicle Fires ppt. sunumu., http://www.handbook.uts.edu.au/subjects/details/65742.html, Erişim Tarih, 16.06.2008 NFPA, (1992). Recording the scene, in National Fire Codes and Standats, 11: 921/60-64. O’CONNOR, J. J., (1993). Practical Fire and Arson Investigation, CRC Press, USA. ÖZER, M., (1985). Endüstriyel Yangın Tehlikeleri ve Güvenlik Tedbirleri, Özer Yayınları 5, İstanbul. ÖZTOP, F. ve UÇAR, S., “Yangın, Yangının Etkileri ve Yangın Yeri İncelemesi”, s: 3 http://www.jandarma.tsk.mil.tr/kriminal/turkish%20internet/anasayfa/bilarinde_dosyala r/bilarinde3.htm, Erişim Tarihi: 29/10/2008. Polis Akademisi Başkanlığı, Güvenlik Bilimleri Enstitüsü, 2008-2009 Eğitim-Öğretim Yılı Güz Dönemi, İz İncelemeleri Dersi, Ders Notları. REDSICKER, R. D., (1989). Investigation of incendiary fires, In Wecht CH. (ed.) Forensic Sciences, Matthew Bender, New York. REDSİCKER, R.D., (2001). Practical Methodology of Frensic Photography, 2nd. Ed., USA. SAFERSTEIN, R., (2004). Criminalistics: An Introduction to Forensic Science (8nd. Ed.), Prentice Hall, New Jersey 254 SweetHaven Publishing Services, (2006), Crime Scene Investigation, Arson, http://www.freeed.net/sweethaven/CrimeJustice/CSI/, erişim tarihi:03.03.2010. TEPECİK, S., (2005). Olay Yeri İnceleme Ve Kimlik Tespit Temel Eğitim Kursu Ders Notları, SASEM, Ankara. U.S. Department Of Justice, (1973). Crime scene search and physical evidence handbook, law enforcement assistance administration, national institute of law enforcement and criminal justice. UNDERDOWN, G. W, (1979). Practical Fire Precautions, Guildford: Biddles Ltd., Great Britain YALLOP, H.J., (1984). The aproach to the scene, in fire investigation, Clift, A.Ed.,John Sherratt&Son, ltd., Manchester. YANIK, A., ZENGİN, E., (1998). “Yapılarda Yangın Güvenliği ve Projelendirme Bilgisi Tesisi Araştırma Ödevi”, Kocaeli. 255 EKLER EK-1: YANGIN NEDENLERİ ANKETİ 1.BÖLÜM: BAZI DEMOĞRAFİK ÖZELLİKLER İLE BU ALANDA ÇALIŞANLARIN GENEL OLARAK CEVAPLAYABİLECEĞİ (12) SORUDAN OLUŞMAKTADIR. S1. Mesleğiniz? ( ) İtfaiyeci ( ) Polis/Jandarma ( ) Akademisyen ( ) Bilirkişi/Alan Uzmanı S2. Çalıştığınız yerleşim yerinin büyüklüğü nedir? ( ) Büyükşehir ( ) Nüfusu 400.000-200.000 arası olan Şehir ( ) Nüfusu 200.000’den az olan Şehir ( ) Nüfusu 20.000’den büyük ilçe ( ) Nüfusu 20.000’den küçük ilçe ( ) Köy/Kırsal S3. Yaşınız? ( )20-24 arası ( )25-29 arası ( )30-34 arası ( )35-39 arası ( )40-44 arası ( )45 ve yukarısı S4. Cinsiyetiniz? ( ) Erkek ( ) Kadın S5.Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ( )İlköğretim 256 ( )Orta Öğretim ( )Ön Lisans ( )Lisans ( )Yüksek Lisans ( )Doktora S6. Yangın İncelemeleri ve Yangın Sebebini Belirleme ile ilgili hangi eğitimleri aldınız? Lütfen aşağıdaki eğitimlerden aldıklarınızın karşısını işaretleyiniz. ( ) İtfaiye personeli temel eğitim kursu ( ) Üniversiteler tarafından verilen yangın incelemeleri sertifika proğramı ( ) Yangın sonrası olay yeri inceleme kursu ( ) İtfaiye personeli yenileme kursu ( ) Yangın incelemeleri ileri düzey eğitimi S7. Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir. ( ) Kesinlikle Katılmıyorum ( ) Katılmıyorum ( ) Bir Fikrim Yok ( ) Katılıyorum ( ) Kesinlikle Katılıyorum S8.Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılmaktadır. ( ) Kesinlikle Katılmıyorum ( ) Katılmıyorum ( ) Bir Fikrim Yok ( ) Katılıyorum ( ) Kesinlikle Katılıyorum S9. İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır. ( ) Kesinlikle Katılmıyorum ( ) Katılmıyorum ( ) Bir Fikrim Yok ( ) Katılıyorum ( ) Kesinlikle Katılıyorum S10. Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir. ( ) Kesinlikle Katılmıyorum 257 ( ) Katılmıyorum ( ) Bir Fikrim Yok ( ) Katılıyorum ( ) Kesinlikle Katılıyorum S11. Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir. ( ) Kesinlikle Katılmıyorum ( ) Katılmıyorum ( ) Bir Fikrim Yok ( ) Katılıyorum ( ) Kesinlikle Katılıyorum S12. Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır. ( ) Kesinlikle Katılmıyorum ( ) Katılmıyorum ( ) Bir Fikrim Yok ( ) Katılıyorum ( ) Kesinlikle Katılıyorum 2. BÖLÜM: YANGIN NEDENLERİ İLE İLGİLİ AŞAĞIDAKİ İSTATİSTİKLERE GÖRE CEVAPLANACAK (8) SORUDAN İBARETTİR. TÜRKİYE(2008) İSTANBUL(2008) ANKARA(2008) İNGİLTERE(2007) KANADA(2002) NEDENİ SAYISI % Sİ SAYISI % Sİ SAYISI % Sİ SAYISI % Sİ SAYISI % Sİ ELEKTRİK 18.273 19.52 5634 22.64 1630 38.30 1076 9.55 30.771 32.87 14863 59.72 1531 35.99 SABOTAJ 2479 2.65 865 3.48 296 6.96 1935 17.17 13192 24.61 DİĞER 31.151 33.28 1127 4.53 279 6.55 YANGIN KONTAĞI SİGARA VE KİBRİT S13. Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. ( ) Kesinlikle Katılmıyorum 258 ( ) Katılmıyorum ( ) Bir Fikrim Yok ( ) Katılıyorum ( ) Kesinlikle Katılıyorum S14. Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini gösterebilir. ( ) Kesinlikle Katılmıyorum ( ) Katılmıyorum ( ) Bir Fikrim Yok ( ) Katılıyorum ( ) Kesinlikle Katılıyorum S15. Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. ( ) Kesinlikle Katılmıyorum ( ) Katılmıyorum ( ) Bir Fikrim Yok ( ) Katılıyorum ( ) Kesinlikle Katılıyorum S16. İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. ( ) Kesinlikle Katılmıyorum ( ) Katılmıyorum ( ) Bir Fikrim Yok ( ) Katılıyorum ( ) Kesinlikle Katılıyorum 259 S17. 2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. ( ) Kesinlikle Katılmıyorum ( ) Katılmıyorum ( ) Bir Fikrim Yok ( ) Katılıyorum ( ) Kesinlikle Katılıyorum S18. Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. ( ) Kesinlikle Katılmıyorum ( ) Katılmıyorum ( ) Bir Fikrim Yok ( ) Katılıyorum ( ) Kesinlikle Katılıyorum S19. Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? ( ) Ülkemizde sabotaj (kundaklama) olaylarının İngiltere ve Kanada'ya göre daha düşük olduğu anlaşılır. ( )İngiltere ve Kanada'da sabotaj (kundaklama) ile ilgili yangın nedeni belirleme konusunda yapılan çalışmaların daha bilimsel, teknik ve bilinçli olarak yapıldığı anlaşılır. ( ) A ve B şeçeneklerindeki sebeplerin her ikisinin de eşit oranlarda(%50-%50) olduğu anlaşılır. ( ) A seçeneğinin çok (% 50'den fazla) B seçeneğinin az (% 50'den az) olduğu anlaşılır. ( ) A seçeneğinin az (% 50'den az) B seçeneğinin çok (% 50'den fazla) olduğu anlaşılır. S20. Türkiye geneli yangın istatistiğinde Diğer yangın nedenleri ( %33.28 ) içinde bulunan aşağıdaki yangın nedenlerinden oran olarak sizce en yüksek olandan düşük olana doğru 1’den 5’e kadar numara vererek sıralayınız.(Bu soruya yalnızca itfaiye personeli cevap verecektir) 260 ( ) Çocukların yada akıl sağlığı yerinde olmayanların ateşle oynaması ( ) Kimyasal Madde tutuşması ( ) Kızışma(yüksek ısı ile yanıcı sıvı veya yemek vb. parlaması) ( ) Mum devrilmesi ( ) Bilinmeyen Nedenlerden ÖZGEÇMİŞ 1 - Bireysel Bilgiler Adı : Oğuz Soyadı : KARAKUŞ Doğum yeri ve tarihi : MALATYA/ 16.06.1963 Uyruğu : T.C. Medeni durumu : Evli Askerlik durumu : Yaptı İletişim Adresi : Çamlıca Mah. 7. Grp. Pol. Loj. R. Blok No: 8 06470/Yenimahalle / ANKARA./TÜRKİYE İletişim Telefonu : 0.505.218 22 28 2 – Eğitimi 2006- Ankara Üniversitesi/Adli Tıp Enstitüsü/ Kriminalistik Doktora Proğramı 2003-2006 Ankara Üniversitesi/Adli Tıp Enstitüsü /Fizik İncelemeler ve Kriminalistik Master Proğramı 1988-1989 Polis Akademisi Özel Sınıfı 1981-1986 Yıldız Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Kimya Mühendisliği Bölümü 1978-1981 Şişli Motor Meslek Lisesi / İSTANBUL 261 1975-1978 Osmaniye Lisesi Orta Bölümü / İSTANBUL 1970-1975 Sosyal Meskenler İlkokulu / İSTANBUL 3 - Ünvanları 1989-1992 Komiser Yardımcısı 1992-1996 Komiser 1996-1999 Başkomiser 1999-2003 Emniyet Amiri 2003-2006 4. Sınıf Emniyet Müdürü 2006- 2008 3. Sınıf Emniyet Müdürü 2008- 2. Sınıf Emniyet Müdürü 4- Mesleki Deneyimi 1989-1991 İkmal ve Bakım Daire Başkanlığı /Emniyet Genel Müdürlüğü 1991-1995 Elazığ Polis Okulu Müdürlüğü 1995-1997 İkmal ve Bakım Daire Başkanlığı /Emniyet Genel Müdürlüğü 1997-2003 Genel Müdür Yardımcısı Özel Kalemi /Emniyet Genel Müdürlüğü 2003-2006 Asayiş Daire Başkanlığı/ SASEM Şube Müdürlüğü 2006-2007 KPL Daire Başkanlığı/KATEM Şube Müdürlüğü 2007-2008 Polis Akademisi Başkanlığı/Kriminal Araştırma Müdürlüğü Merkezi 262 2008-2009 Polis Akademisi Başkanlığı/Güvenlik Yönetimi Bölüm Başkanlığı 2009- Polis Akademisi Başkanlığı/Öğretim Görevlisi 5 - Üye Olduğu Kuruluşlar Yok 6 - Bilimsel İlgi Alanları Adli Bilimler ( Olay Yeri İnceleme, Poroskopi, Adli Palinoloji, Adli Yangın İncelemeleri vs.) 7 - Bilimsel Etkinlikler 2003 Türkiye Geneli Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü Personeline “Olay Yeri İncelemesi ve Delillerin Değerlendirilmesi İhtisas Semineri” 2003 Kayseri 2. Anadolu Adli Bilimler Kongresi, Çapraz Sorgu ve Kolluk konulu sözel bildiri 2004 Türkiye Geneli Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü Personeline “Olay Yeri İncelemesi ve Delillerin Değerlendirilmesi İhtisas Semineri” 2005 Türkiye Geneli Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü Personeline “Olay Yeri İncelemesi ve Delillerin Değerlendirilmesi İhtisas Semineri” 2005 Denizli 3. Anadolu Adli Bilimler Kongresi, Alternatif Bir Kimliklendirme Metodu: Poroskopi konulu sözel bildiri 2006 Polis Akademisi 4.Sınıf öğrencilerine “Olay Yeri İnceleme” “Adli Bilimler” dersleri ve 2007 Avanos 4. Adli Bilimler Kongresi “ Tek Yumurta İkizlerinde Parmakizi” konulu sözel bildiri 8 – Makaleleri 263 - Çapraz Sorgu ve Kolluk, İPUCU Dergisi (EGM, Asayiş Daire Başkanlığı SASEM Yayını) , sayı:2, sayfa:52-55, Ocak 2004 - Kayseri 2. Anadolu Adli Bilimler Kongresi, İPUCU Dergisi (EGM, Asayiş Daire Başkanlığı SASEM Yayını) , sayı:2, sayfa:43, Ocak 2004 - Alternatif Bir Kimliklendirme Metodu: Poroskopi, Polis Bilimleri Dergisi, cilt:7, sayı:4, 2005 -Türkiye’de Palinolojik Delillerin Yardımıyla Çözülen İlk Hısızlık Olayı, Adli Bilimler Dergisi, cilt:6, sayı:4, Aralık 2007 - Adli Palinoloji ve Polen Veri Bankası, Polis Dergisi, Yıl:14, Sayı:56, 2008 -Adli Tekstil, Adli Bilimler Dergisi, cilt:7 sayı:2, Haziran 2008 -Tek Yumurta İkizlerinin Parmakizleri, Adli Bilimler Dergisi, cilt:7 sayı:2, Haziran 2008 9 – Kitapları - Olay Yeri Güvenliği ve Olay Yerinin Korunması, 2005 ANKARA - Uyuşturucu ( suistimal edilen ) Maddeler, Kitap Bölümü, Özel Güvenlik Temel Eğitimi Ders Kitabı, Sayfa: 527-544, Temmuz 2007 ANKARA - Özel Güvenlik Temel Eğitimi Ders Kitabı, Editör, Temmuz 2007 ANKARA - Olay Yeri İnceleme, Kitap Bölümü, Kriminalistik, Adalet Yayınevi, 2009 ANKARA - Kriminalistik, Editör, Adalet Yayınevi, 2009 ANKARA 10 - Diğer Bilgiler Eğitim programı haricinde aldığı kurslar ve katıldığı eğitim seminerleri : 05.03.2000-10.03.2000 tarihleri arasında Organize Suçlar ve Yolsuzlukla Mücadele Kursu, 264 25.03.2003-28.03.2003 tarihleri arasında Nlp Teknikleri ile Problem Çözme Teknikleri Semineri, 12.05.2003-13.05.2003 tarihleri arasında Eğiticilerin Eğitimi Kursu, 20.10.2003-23.10.2003 tarihleri arasında Delillerin Karşılaştırılması ve Mahkemede Bilirkişi Tanıklığı, 11.11.2003-13.11.2003 tarihleri arasında Adli Polinoloji (Adli Polen Bilimi), 08.12.2003-10.12.2003 tarihleri arasında Yangın Sonrası Olay Yeri İnceleme, Olay Yerinde Alınacak Sağlık Önlemleri ve Adli Tıp Semineri, 17.12.2003-19.12.2003 tarihleri arasında Biokriminal Entomoloji (Böcek Bilimi), Meteoroloji ve Toprak Bilimi Semineri, 22.03.2004-26.03.2004 tarihleri arasında Olay Yeri Teknoloji ve Delil Toplama Kursu, 03.05.2004-05.05.2004 tarihleri arasında 1. Ulusal Felaket Kurbanlarının Kimliklendirilmesi (DVI) Kongresi, 31.05.2004-11.06.2004 tarihleri arasında İleri Düzeyde Olay Yeri İnceleme Kursu, 15.06.2004-17.06.2004 tarihleri arasında Trafik Kazalarında Olay Yeri İnceleme Semineri, 02.07.2004 tarihinde İnsan Hakları ve Devletin Yetkileri : Hukuk Devleti İlkeleri Seminerleri, 28.09.2004-29.09.2004 tarihleri arasında Stratejik Planlama ve İnsan Gücü Planlaması Semineri, 11.10.2004-15.10.2004 tarihleri arasında Pace Training (Polis ve Kriminal Delil Yasası) Kursu, 10.12.2004-29.12.2004 tarihleri arasında Olay Yeri İncelemesi Yönetim Kursu, 09.06.2005-11.06.2005 tarihleri arasında İstanbul Democracy & Global security conference, 22.06.2005 tarihinde Poroskopi konferansı, 265 27.06.2005-08.07.2005 tarihleri arasında Önemli Olaylarda Olay Yeri Yönetimi Kursu, 12.09.2005-30.09.2005 tarihleri arasında Yangın ve Patlama Sonrası Olay Yeri İnceleme Kursu, 03.10.2005-07.10.2005 tarihleri arasında El Yapımı Patlayıcılar Kursu,