ankara`da çıkan yangınların kundaklama açısından

Transkript

ankara`da çıkan yangınların kundaklama açısından
TÜRKİYE CUMHURİYETİ
ANKARA ÜNİVERSİTESİ
SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
ANKARA’DA ÇIKAN YANGINLARIN KUNDAKLAMA
AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ
Oğuz KARAKUŞ
DİSİPLİNLER ARASI ADLİ TIP ANABİLİM DALI KRİMİNALİSTİK PROGRAMI
DOKTORA TEZİ
DANIŞMAN
Prof. Dr. Maksut COŞKUN
2010- ANKARA
ii
iii
Kabul ve Onay
iv
İÇİNDEKİLER
İçindekiler
Kabul ve Onay
İçindekiler
Resimler
Çizelgeler
Şekiller
I.GİRİŞ
1.1. GENEL TANIMLAR
1.1.1. Yanma
1.1.1.1. Yanmanın Temel Kimyası
1.1.1.1.2. Yanma Çeşitleri
1.1.1.3. Isıl Bozunma (Piroliz)
1.1.1.4. Yanmanın Ürünleri
1.1.2. Yangın
1.1.2.1. Yangın Çeşitleri
1.1.2.2. Yangının Meydana Geliş Safhaları
1.1.2.2.1. Başlangıç Safhası
1.1.2.2.2. Alev Yayılma Safhası
1.1.2.2.3. Alevli Yanma Safhası
1.1.2.2.4. Sıcak Tütme Safhası
1.1.3. Yangının Yayılması
1.1.4. Yangının Dinamiği
1.1.5. Yangın Nedenleri
1.1.5.1. Bilgisizlik
1.1.5.2. İhmal
1.1.5.3. Korunma Önlemlerinin Alınmaması
1.1.5.4. Sıçrama
1.1.5.5. Doğa Olayları
1.1.5.6. Kazalar
1.1.5.7. Yapı, Araç ve Gereçlerdeki Hatalar
1.1.5.8. Sürtünmeden Kaynaklanan veya Kendiliğinden Isınma
1.1.5.9. İçten Yanmalı Motorlar
1.1.5.10. Güneş Işınları
1.1.5.11. Piroteknik Malzeme ve Cephaneler
1.1.5.12. Kundaklama Sonucu
1.2. KUNDAKLAMA
1.2.1. Kundaklama Nedenleri;
1.2.1.1. Davranış Bozukluklarına Bağlı Kundaklamalar,
1.2.1.2. Özel Suçluluk Durumlarına Bağlı Kundaklamalar
1.2.1.3. Siyasi ve Politik Nedenlere Bağlı Kundaklamalar
1.2.1.4. Çıkar Sağlamak İçin Yapılan Kundaklamalar
iii
iv
x
xii
xvi
1
1
1
3
5
6
6
7
8
9
9
9
9
10
10
11
13
13
13
14
14
15
15
15
16
16
16
17
17
17
18
18
18
19
19
v
1.2.1.5. İntikam, Kin ve Kıskançlık sebebiyle yapılan kundaklamalar,
1.2.1.6. Vandalizm (Kötü Niyetli Zarar Verme) sebebiyle yapılan kundaklamalar
1.2.1.7. Diğer kundaklama nedenleri
1.2.2. Kundakçı Profilleri
1.2.2.1. Piromanik Kundakçı
1.2.2.2. Şizofrenik Kundakçı
1.2.2.3. Kibirli veya Kahraman Kundakçı
1.2.2.4. Tipik Bayan Kundakçı
1.2.2.5. Çocuk Kundakçı
1.2.2.6. Genç Kundakçı
1.2.3. Pozitif Belirtiler ve Negatif Belirtiler
1.2.3.1. Pozitif Belirtiler
1.2.3.2. Negatif Belirtiler
1.2.3.3. Yangının Kasten Çıkarıldığına İşaret Eden Şüphelenme Gerekçeleri
1.2.4. Zaman Gecikmeli Ateşleyiciler
1.2.5. Başlıca Ateşleme Kaynakları
1.2.6. Kundaklamanın Yasal Boyutu
1.3. YANGIN YERİ İNCELEMESİ
1.3.1. Başlangıç Noktasının Önemi
1.3.2. Yangın Nedeninin Belirlenmesi Çalışmaları
1.3.2.1. Ahşapların İncelenmesi
1.3.2.2. Camların İncelenmesi
1.3.2.3. İs ve Duman İzlerinin İncelenmesi
1.3.2.4. Elektrik Mekanizmasının İncelenmesi
1.3.2.5. Yapı Elemanlarının İncelenmesi
1.3.2.6. Metal Aksamın ve Renk Değişikliğinin İncelenmesi
1.3.2.7. Kokuların İncelenmesi
1.3.2.8. Diğer İzlerin İncelenmesi
1.3.3. Eleme Metodu
1.3.4. Tabaka Metodu
1.4. YANGIN YERİ TESPİT VE BELGELEME METOTLARI
1.4.1. Fotoğraf Çekimi
1.4.1.1. Genel Görünüm Çekimleri
1.4.1.2. Orta Mesafe Çekimler
1.4.1.3. Yakın Mesafe Çekimler
1.4.2. Video Çekimi
1.4.2.1. Fotoğraf Ve Video Çekiminde Genel İlkeler
1.4.3. Kroki
1.4.3.1. Kroki Çiziminde Dikkat Edilecek Genel Kurallar
1.4.4. Rapor Hazırlama
1.4.5. Delillerin Toplanması, Paketlenmesi ve Laboratuvara Gönderilmesi
1.4.5.1.Yangın olay yeri incelenirken şu bulgular için araştırma yapılır
1.4.5.2. Kundaklama Bulgularının Laboratuvara Gönderilmesi
19
20
20
20
20
21
21
21
22
22
22
22
23
23
25
26
27
28
29
32
32
33
35
35
36
37
39
39
41
42
42
43
44
44
45
45
45
46
46
47
48
48
49
vi
1.5. YANGIN YERİNDEKİLERE SORULACAK SORULAR (GÖRÜŞME STRATEJİLERİ)
1.5.1. Yangın Olayını Gören Şahitler İle Görüşme
1.5.1.1.Yangın Olayını Gören Civar Sakinlerine Sorulacak Sorular
1.5.1.2. Yangını Gören ve Mağduru Yakından Tanıyanlara Sorulabilecek sorular
1.5.2. Bilirkişi ve Uzmanlar İle Görüşme
1.5.2.1. İtfaiyecilere ve Diğer Uzmanlara Sorulacak Sorular
1.5.2.2. Bilirkişilere ve Sigorta Araştırmacılarına Sorulacak Sorular
1.5.3. Basın ve Yayın Personeli İle Adli Tabiplerle Görüşme
1.5.4. Muhbir (Şüpheli Olmayan, Potansiyel Bir Bilgi Sahibi) İle Görüşme
1.5.4.1. Muhbir (Şüpheli Olmayan, Potansiyel Bir Bilgi Sahibi) kişilere sorulabilecek
sorular
1.5.5. Şüpheliler İle Görüşme
1.5.5.1. Bir kundaklama şüphelisine sorulabilecek sorular
1.5.5.2. Kundakçı olduğu kesinleşen kişilere özellikle sorulabilecek sorular
1.5.6. Mülk Sahibi ve Kiracı İle Görüşme
1.5.6.1. Mülk sahibi veya kiracı görüşmede sorulacak sorular
1.6. OLAY YERİNİN MUHAFAZASI VE YAŞANAN SORUNLAR
1.7. YANGIN YERLERİNE GÖRE YANGIN ÇEŞİTLERİ
1.7.1. Kapalı Alan/Ev/İşyeri Yangınları
1.7.2. Sanayi Yangınları Ve Tehlikeli Maddeler
1.7.2.1. Gazlar
1.7.2.1.1. Likit Petrol Gazı (Lpg) Ve Doğalgaz (Cng)
1.7.2.1.2. Asetilen
1.7.2.1.3. Etilen
1.7.2.1.4. Metan
1.7.2.1.5. Etan
1.7.2.1.6. Propan
1.7.2.1.7. Bütan
1.7.2.1.8. Hidrojen
1.7.2.1.9. Amonyak
1.7.2.1.10. Oksijen
1.7.2.1.11. Etilen Oksit
1.7.2.2. Sıvılar
1.7.2.2.1. Metil Alkol
1.7.2.2.2. Etil Alkol
1.7.2.2.3. Aseton
1.7.2.2.4. Etil Eter
1.7.2.2.5. Metil Etil Keton(MEK)
1.7.2.2.6. Karbon Disülfit
1.7.2.3. Aromatikler
1.7.2.4. Bilerek Yapılan Karışımlar
1.7.2.4.1. Siyah Toz
1.7.2.4.2. Patlayıcı Toz
50
50
50
51
52
52
54
55
55
55
56
57
57
58
58
60
61
61
61
62
62
64
64
64
64
64
64
64
64
65
65
65
65
65
66
66
66
66
66
66
66
67
vii
1.7.2.4.3. Kibritler
1.7.2.4.4. Termit
1.7.2.5. Oksitleyici Tuzlar
1.7.2.6. Fosfor
1.7.2.7. Magnezyum
1.7.3. Doğal Alan Yangınları (Orman Yangınları, Anız Yangınları)
1.7.3.1. Doğa Yangınının Bölümleri
1.7.3.2. Doğal Alan Yangınlarının Davranışı
1.7.3.3. Merkezin Belirlenmesi
1.7.3.4. Yangına Müdahale
1.7.3.5. Olay Yerinin İncelenmesi
1.7.3.6. Orman yangınları
1.7.3.6.1. İhmal ve dikkatsizlik nedeniyle çıkan orman yangınları
1.7.3.6.2. Kasıtlı çıkarılan orman yangınları
1.7.3.7. Anız Yangınları
1.7.4. Otomobil, Motorlu Araç Ve Gemi Yangınları
1.7.4.1. Dış Kısmın İncelenmesi
1.7.4.2. İç Kısmın İncelenmesi
1.7.4.2.1. Motor Bölümü
1.7.4.2.2. Yolcu Bölümü
1.7.4.2.3. Bagaj Bölümü
1.7.4.3. Kaza ile Araç Yangınları
1.7.4.4. Kundakçılık Ve Araç Yangınları
1.7.4.5. Botlar ve Gemiler
1.8. ÖLÜMLÜ YANGINLAR
1.8.1. Ölümlü yangınlarda olay yerinin korunması
1.8.2. Ekip Çalışması
1.8.3. Kurbanın Tanımlanması (Kimliklendirilmesi)
1.8.4. Ölüm Zamanı, Yangından Önce mi, Sonra mı?
1.8.5. Ölü Lekeleri
1.8.6. Alkol ve Kontrollü Maddeler
1.8.7. Ölüm Sebebi ve Araştırma Yöntemi
1.8.8. Yaralanmalar
1.9. KOKLAMA DEDEKTÖRLERİ VE K9 KÖPEKLERİ
1.10. YANGIN VE KUNDAKLAMA ANALİZLERİ
1.10.1. Yangın Artıklarını Toplama, Koruma ve Laboratuara Gönderme
1.10.2. Yanıcı ve Yakıcı Maddelerin Toplanması ve Paketlenmesinde Dikkat Edilmesi
Gerekenler
1.10.3. Laboratuvar İncelemeleri
1.10.3.1. Gaz Kromatografisi (GC)
1.10.3.2. Gaz Kromatografisi/Kütle Spektrometrisi (GC/MS)
1.11. YANGIN ARAŞTIRMACISININ GÖZÜYLE MADDE MADDE YANGIN YERİNE BAKIŞ
(KONTROL LİSTESİ)
67
67
67
67
68
68
69
70
71
71
72
72
73
73
73
74
77
80
80
81
83
84
85
87
89
89
90
91
92
95
95
96
97
97
99
100
100
101
102
103
103
viii
1.12. AMAÇ
114
II. GEREÇ VE YÖNTEM
116
116
116
116
117
117
117
117
118
118
123
2.1. Ankara’daki Fiziki Olarak Takip Edilen Bazı Yangınların Değerlendirilmesi
2.2. Molotof Kokteyl Olayları İle İlgili Bir Değerlendirme
2.3. Yangın ve Kundaklama Analizleri
2.3.1. Elektrik Kablo Telleri Analizi
2.4. Yangın Nedenleri İstatistikleri İle İlgili Bir Araştırma
2.4.1. Anketin Amacı ve Konusu
2.4.2.Araştırma Yöntemi
2.4.3. Araştırmanın Sınırlamaları
2.4.4. Anket Tasarımı
2.4.5. Evren, Örneklem ve Veri Toplama
III. BULGULAR
3.1. Ankara’daki Fiziki Olarak Takip Edilen Bazı Yangınların Değerlendirilmesi
3.1.1. Konfeksiyon Mağazası Yangını
3.1.2. Samanpazarı Çeyiz Mağazası Yangını
3.1.3. Ev Yangını
3.1.4. Mobilya Mağazası Yangını
3.1.5. Lokanta Yangını
3.1.6. Baca Yangını
3.1.7. Ayakkabı Mağazası Yangını
3.1.8. Oyuncak Deposu Yangını
3.1.9. Trafo Fabrikası Yangını
3.1.10. Fiziki Olarak Takip Edilen Yangınlarla İlgili Genel Bir Değerlendirme
3.2. Ankara 2008 ve 2009 Yılı Yangın Nedenleri İstatistiği Değerlendirmesi
3.3. Molotof Kokteyl Olayları İle İlgili Bir Değerlendirme
3.4. Elektrik Kablo Telleri Analizi
3.5. İtfaiye ve Kolluk Teşkilatında Eğitim ve Uzman Personel İhtiyacı
3.6. Yangın Nedenleri İstatistikleri İle İlgili Bir Araştırma
3.6.1. ARAŞTIRMADA KULLANILAN ANKET HAKKINDA GENEL BİLGİ
3.6.2. Bulgular ve Yorumlar
3.6.2.1. Sorulan Soruların Frekans Dağılımı İle İlgili Değerlendirme
3.6.2.2. Sorulan Soruların Çapraz Değerlendirilmesi
IV. TARTIŞMA
V. SONUÇ VE ÖNERİLER
ÖZET
SUMMARY
KAYNAKLAR
124
124
124
128
133
137
140
143
145
149
154
157
158
159
163
166
171
171
171
171
197
239
244
HATA! YER İŞARETİ TANIMLANMAMIŞ.
HATA! YER İŞARETİ TANIMLANMAMIŞ.
EKLER
EK-1: YANGIN NEDENLERİ ANKETİ
250
255
255
ÖZGEÇMİŞ
260
ix
ÖNSÖZ
Yangın istatistiklerine yangın sebebi açısından bakıldığında, sigaradan ve bilinmeyen
nedenlerden çıkan yangın sayısı azımsanmayacak (İstanbul anadolu yakası verilerine göre çıkan toplam
yangın sayısı (8793), sigaradan çıktığı düşünülen yangın sayısı (4855), ve sebebi belli olmayan yangın
sayısı ise (337) dir.) boyuttadır. (İstanbul itfaiyesi İstatistikleri, 2007)
Ayrıca, diğer suçlar içerisinde yangın ve kundaklama suçlarının oranına bakıldığında, oranın
düşük olarak görünmesine rağmen, mala karşı işlenen suçlarda mesela bir hırsızlık suçunda, 50.000 TL.
lik bir para çalınması önemli bir hırsızlık gibi değerlendirilirken, kundaklama sonucu çıkan bir yangında
bu miktar ufak bir mal kaybı olarak görülmektedir. Çünkü, yangın olaylarında milyonlarca liralık kaybın
olduğu azımsamayacak sayıda olayla karşılaşılmaktadır.
Dolayısıyla, kundaklama sonucu çıkan yangın nedeniyle oluşan mal ve can kaybı ile yangın
sebebi istatistiklerinde görülen ve iyi bir inceleme yapılamamasından kaynaklanan nedeni bilinmeyen
yangınlar ve azımsanmayacak bir miktarda nedeni bulunamadığı için "sigara İzmaritinden, bilinmeyen
nedenlerden, elektrik kontağından" diye gösterilen yangın sebepleri yanında Adalet bakanlığı
verilerinde yangın ile ilgili mahkumiyet kararlarının azlığı, yine yangınla ilgili beraat kararlarının da
yüksek oluşu bize " Ankara’da Çıkan Yangınların Kundaklama Açısından Değerlendirilmesi"
tez çalışmasının yani yangın ve kundaklama araştırmalarının ne kadar büyük bir öneme haiz olduğu
neticesine götürmüş ve bu alanda çalışmamıza sebep olmuştur.
Bu çalışmalarımın her aşamasında bana yol gösteren danışmanım Ankara
Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Sayın Prof. Dr. Maksut COŞKUN ve Adli Tıp
Enstitüsü Müdürü Sayın Prof. Dr. Tülin SÖYLEMEZOĞLU’na, değerli hocalarım Prof. Dr.
Yaşar BİLGE, Doç. Dr. Cemal ATAKAN ve Yrd. Doç. Dr. Sedef AKKAPLAN BİRİNCİ’ye
en içten saygılarımı sunuyorum.
Tez ile ilgili çalışmalarımda Ankara İtfaiyesinin verilerinden yararlanmam için her türlü
kolaylığı gösteren Ankara İtfaiye Dairesi Başkanı Faruk KURUTUZ’a, tüm nöbetçi müdürleri ve şube
müdürlerine, özellikle de hiçbir zaman bana karşı güler yüzünü eksik etmeyen İtfaiye Daire Başkanlığı
Ar-Ge Bölümü Sorumlusu Adem SÜTÇÜ’ye çok teşekkür ediyorum.
Ayrıca çalışmalarımın her kademesinde ne zaman ihtiyaç duysam devamlı
desteklerini gördüğüm Emniyet Amiri Erkan SUNGUR’a, Komiser Yardımcısı Şevket
KÜMÜŞTAŞ’a, Polis Akademisi 4.Sınıf Öğrencisi Burhan Erdoğdu BEYAZIT’a, yangın
eksperleri Mustafa NAZLIER ve Oktay YILMAZ’a, Şekil ve tabloların hazırlanmasında ve
tezin düzenlenmesinde yardımcı olan P.M. Hürriyet Aslı DEVECİ ile tezin yazım ve
düzenlenmesinde yardımcı olan P.M. Mehmet YALÇINKAYA’ya ve adını burada
sayamadığım diğer arkadaşlarıma çok teşekkür ederim.
Bu tezimi, çalışmalarımı gerçekleştirirken her zaman yardımlarını gördüğüm, çoğu
zaman aileme ait görevlerimi aksatmama rağmen bana her zaman sabır gösteren ve destek
olan sevgili eşim ve çocuklarıma ithaf ediyorum.
Saygılarımla,
x
RESİMLER
Resimler
Resim 1. 1 Yangın Üçgeni
1
Resim 1. 2 Yangın Prizması
2
Resim 1. 3 Yangın Beşgeni
3
Resim 1. 5 Cesette ortaya çıkan boksör görünümü (Bengidal, 2005)
94
Resim 1. 4 Hava Yollarında karbon partikülleri ve duman isi (Bengidal, 2005)
93
Resim 1. 6 Doku kontraksiyonuna bağlı olarak ciltte oluşan yarıklar (Bengidal, 2005)
94
Resim 3. 1 Konfeksiyon mağasazının girişi
124
Resim 3. 2 Konfeksiyon Mağazası ile ilgili İtafiye Yangın Raporu
125
Resim 3. 3 Konfeksiyon Mağazası ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu
125
Resim 3. 4 Konfeksiyon Mağazası ile ilgili Kriminal Laboartuvar Ekspertiz Raporu
126
Resim 3. 5 Yangın başlangıç yeri zemini yıkanmadan önceki görüntüsü
127
Resim 3. 6 Yangın başlangıç yeri zemininin yıkandıktan sonraki görüntüsü
127
Resim 3. 7 Yangın başlangıç yeri zemininin yıkandıktan sonraki görüntüsü
128
Resim 3. 8 Çeyiz mağasazının girişi
128
Resim 3. 9 Çeyiz Mağazası ile ilgili İtafiye Yangın Raporu
129
Resim 3. 10 Çeyiz Mağazası ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu
129
Resim 3. 11 Çeyiz Mağazası ile ilgili Kriminal Laboratuvar Ekspertiz Raporu
130
Resim 3. 12 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü
130
Resim 3. 13 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü (Girişe Göre Sol Taraf, Metruk Bina
Tarafı)
130
Resim 3. 14 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü (Girişe Göre Sağ Taraf )
131
Resim 3. 15 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü
131
Resim 3. 16 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü
132
Resim 3. 17 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü (Girişe Göre Sağ Duvar Üzerindeki
Sigorta Panosundaki Bazı Kablolarda Tomurcuklanma ve Renk Değişimi)
133
Resim 3. 18 Ev Yangını ile ilgili İtafiye Yangın Raporu
133
Resim 3. 19 Ev yangıın ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu
134
Resim 3. 20 Ev yangını ile ilgili Kriminal Laboartuvar Ekspertiz Raporu
134
Resim 3. 21 Ev Yagını Yangından Sonraki Görüntü
136
Resim 3. 22 Ev Yagını Yangından Sonraki Görüntü
136
Resim 3. 23 Ev Yagını Yangından Sonraki Görüntü
136
Resim 3. 24 Mobilya Mağazası Girişinden Bir Görüntü
137
Resim 3. 25 Mobilya Mağazası ile ilgili İtafiye Yangın Raporu
137
Resim 3. 26 Mobilya Mağazası ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu
138
Resim 3. 27 Mobilya Mağazası ile ilgili Kriminal Laboartuvar Ekspertiz Raporu
138
Resim 3. 28 Mobilya Mağazası Sigorta Panosunun Yangından Sonraki Görüntü
139
Resim 3. 29 Mobilya Mağazası Sigorta Panosunun Yangından Sonraki Görüntü
139
Resim 3. 30 Mobilya Mağazası Sigorta Panosunda Kısadevre Sonucu Boncuklaşma ve Vişne Çürüğü
Rengi
139
Resim 3. 31 Lokanta Yangını ile ilgili İtafiye Yangın Raporu
141
Resim 3. 32 Lokanta Yangını Yoğun Yanmanın Olduğu Arka Pencereden Bir Görüntü
141
Resim 3. 33 Lokanta Yangını Yoğun Yanmanın Olduğu iç Kısımdan Bir Görüntü
142
xi
Resim 3. 34 Lokanta Yangını Yoğun Yanmanın Olduğu Tavandan Bir Görüntü
142
Resim 3. 35 Lokanta Yangınına Muhtemelen Sebep Olduğu Düşünülen Ark Kablo Telleri
142
Resim 3. 36 Baca Yangını ile ilgili İtafiye Yangın Raporu
143
Resim 3. 37 Baca Yangının Olduğu Binanın Arka Tarafından Bir Görüntü
144
Resim 3. 38 Baca Yangının Olduğu Lakontanın Ocağından Bir Görüntü
144
Resim 3. 39 Ayakkabı Mağazası ile ilgili İtafiye Yangın Raporu
145
Resim 3. 40 Ayakkabı Mağazası Yangını ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu
146
Resim 3. 41 Ayakkabı Mağasazı Yangını ile ilgili Kriminal Laboartuvar Ekspertiz Raporu
146
Resim 3. 42 Ayakkabı Mağazası Yangını Yoğun Yanmanın Olduğu Vitrinden Bir Görüntü
147
Resim 3. 43 Ayakkabı Mağazası Yangını Yoğun Yanmanın Olduğu Vitrin İçinden Bir Görüntü 147
Resim 3. 44 Ayakkabı Mağazası Yangınına Sebep Olan Aksesuar içindeki Elektrik Tesisatından Bir
Görüntü
147
Resim 3. 45 Ayakkabı Mağazası Yangınına Sebep Olan Aksesuar içindeki Elektrik Tesisatından Bir
Görüntü
148
Resim 3. 46 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili İtafiye Yangın Raporu
149
Resim 3. 47 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu
150
Resim 3. 48 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Kriminal Laboartuvar Ekspertiz Raporu
150
Resim 3. 49 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Bina Krokisi
151
Resim 3. 50 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borum Kat Krokisi
152
Resim 3. 51 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borum Girişinden Bir Görüntü
152
Resim 3. 52 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borumda Yoğun Yanmanın Olduğu Bir Görüntü 153
Resim 3. 53 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borumda Yoğun Yanmanın Olduğu Bir Görüntü 153
Resim 3. 54 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borumda Yoğun Yanmanın Olduğu Bir Görüntü 153
Resim 3. 55 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borumda Muhtemelen Yangına Sebep
154
Resim 3. 56 Trafo Fabrikası Yangını ile ilgili İtafiye Yangın Raporu
154
Resim 3. 57 Trafo Fabrikası Yangını Sonrası Fabrikadan Bir Görüntü
155
Resim 3. 58 Trafo Fabrikası Yangını Muhtemelen Yangın Çıktığı Düşünülen Trafodan Bir Görüntü
156
Resim 3. 59 Trafo Fabrikası Yangını Muhtemelen Yangın Çıktığı Düşünülen Trafodan Bir Görüntü
156
Resim 3. 60 Trafo Fabrikası Yangını Muhtemelen Yangın Çıkış Noktasından Bir Görüntü
156
Resim 3. 61 Saldırıya Uğrayan Dernek Lokali Girişi
160
Resim 3. 62 Saldırıdan Sonra Lokal içinde Yanmış Eşyalar
161
Resim 3. 63 Salıdrıdan Sonra Lokal İçinde Molotof Kokteyl Parçaları Görülmektedir.
161
Resim 3. 64 Molotof Kokteyl olayı ile ilgili Olay Yeri İnceleme Raporu
162
Resim 3. 65 Molotof Kokteyl olayı ile ilgili Parmakizi İnceleme Ekspertiz Raporu
162
Resim 3. 66 Molotof Kokteyl olayı ile ilgili Kriminal Polis Labroatuvarı Analiz Raporu
162
Resim 3. 67 Ark Yapmamış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü
164
Resim 3. 68 Ark Yapmamış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü
164
Resim 3. 69 Ark Yapmamış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü
164
Resim 3. 70 Ark Yapmış ve Boncuklaşmış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü
165
Resim 3. 71 Ark Yapmış ve Boncuklaşmış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü
165
Resim 3. 72 Ark Yapmış ve Boncuklaşmış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü
165
Resim 3. 73 Ark Yapmış ve Boncuklaşmış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü
166
Resim 3. 74 Ark Yapmış ve Boncuklaşmış İnce Kablo tellerinin SEM deki Görüntüsü
166
xii
ÇİZELGELER
Çizelgeler
Çizelge 1. 1 Kimi maddelerin Ergime Noktaları (O’Connor, 1993)
38
Çizelge 1. 2 Kromda renk değişiklikleri (O’Connor,1993).
38
Çizelge 2. 1 Anketi Yanıtlayanların Çalıştıkları Birimlerin Frekans Dağılımı
123
Çizelge 3. 1 Yangınlarla İlgili Genel Bir Değerlendirme Tablosu
157
Çizelge 3. 2 Ankara 2008 ve 2009 Yılı Yangın Nedenleri
158
Çizelge 3. 3 Mesleğine Göre Yangın İncelemeleri ve Yangın Sebebini Belirleme İle ilgili Alınan
Kurslar
166
Çizelge 3. 4 Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir sorusuna katılımcıların
verdikleri
167
Çizelge 3. 5 Mesleğe Göre Yangın Sebebini Belirleme İle ilgili Alınan Eğitimlerin Yeterli olup
olmadığı
167
Çizelge 3. 6 Katılımcıların Eğitim Seviyeleri Frekansı
169
Çizelge 3. 7 Katılımcıların çalıştığı birimlerin Frekans Dağılımı
172
Çizelge 3. 8 Katılımcıların çalıştığı yerleşim yeri büyüklüğü
173
Çizelge 3. 9 Katılımcıların bulundukları yaş aralığı frekans dağılımı
174
Çizelge 3. 10 Katılımcıların cinsiyeti ile ilgili frekans dağılımı
175
Çizelge 3. 11 Katılımcıların eğitim seviyesi ile ilgili frekans dağılımı
176
Çizelge 3. 12 Katılımcıların yangın ile ilgili aldığı eğitimlerin frekans dağılımı
177
Çizelge 3. 13 Katılımcıların aldıkları eğitimin yeterliliği ile ilgili görüşlerinin frekans dağılımı
178
Çizelge 3. 14 Katılımcıların çalıştıkları birimde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler
kullanılıp kullanılmadığı hakkındaki düşünceleri ile ilgili frekans dağılımı
179
Çizelge 3. 15 Katılımcıların yangın raporu hazırlama konusunun yeterli eğitimleri almış görevliler
tarafından hazırlanmalıdır ifadesi hakkındaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
180
Çizelge 3. 16 Katılımcıların Yangın Raporu hazırlama ile ilgili Kolluğa yetki verilip verilmemesi
konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
181
Çizelge 3. 17 Katılımcıların Yangın Raporu hazırlama yetkisinin hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu
konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilip verilmemesi
görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
182
Çizelge 3. 18 Katılımcıların yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok
hassas bir şekilde yapılıp yapılmadığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
183
Çizelge 3. 19 Katılımcıların Türkiye geneli ve Ankara 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki
Elektrik Kontağı yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans
dağılımı
184
Çizelge 3. 20 Katılımcıların Türkiye geneli ve İstanbul 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki
Sigara ve Kibrit yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
185
Çizelge 3. 21 Katılımcıların Türkiye geneli ve Ankara 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki
Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans
dağılımı
186
Çizelge 3. 22 Katılımcıların İstanbul ve Ankara 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj
(kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
187
xiii
Çizelge 3. 23 Katılımcıların 2008 yılı Türkiye geneli ve İngiltere yangın nedenleri istatistiklerindeki
Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans
dağılımı
188
Çizelge 3. 24 Katılımcıların Türkiye geneli ve İngiltere yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik
Kontağı yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
190
Çizelge 3. 25 Katılımcıların Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın
nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olması konusundaki görüşleri ile
ilgili frekans dağılımı
191
Çizelge 3. 26 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde çocukların ve akıl sağlığı yerinde
olmayanların ateşle oynaması yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans
dağılımı
192
Çizelge 3. 27 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde kimyasal madde tutuşması yangın nedeni
konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı
193
Çizelge 3. 28 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde Kızışma(yüksek ısı ile yanıcı sıvı veya
yemek vb. parlaması)yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı 194
Çizelge 3. 29 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde mum devrilmesi yangın nedeni
konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı
195
Çizelge 3. 30 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde bilinmeyen nedenlerden yangın nedeni
konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı
196
Çizelge 3. 31 Mesleğe göre yangın nedenini belirleme ile ilgili alınan eğitimler
198
Çizelge 3. 32 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir”
önermesine verilen cevaplar
199
Çizelge 3. 33 Mesleğe göre “Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler
kullanılmaktadır” önermesine verilen cevaplar
201
Çizelge 3. 34 Mesleğe göre “İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış
görevliler tarafından hazırlanmaktadır.” önermesine verilen cevaplar
202
Çizelge 3. 35 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da
“Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.” önermesine verilen cevaplar
204
Çizelge 3. 36 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi
hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan
uzman bilirkişilere verilmelidir.” önermesine verilen cevaplar
205
Çizelge 3. 37 Mesleğe göre “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok
hassas bir şekilde yapılmaktadır.” önermesine verilen cevaplar
207
Çizelge 3.38 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni
istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye genelindeki
elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki
elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar
208
Çizelge 3. 39 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni
istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki
yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve
kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen
cevaplar
209
Çizelge 3. 40 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri
istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki
Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini,
Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.”
önermesine verilen cevaplar
211
Çizelge 3. 41 Mesleğe göre “İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri
istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki
xiv
Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini,
İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine
verilen cevaplar
212
Çizelge 3.42 Mesleğe göre “2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın nedenleri
istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı İngiltere’deki
Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini,
Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.”
önermesine verilen cevaplar
214
Çizelge 3. 43 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın nedenleri
istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik
Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye
genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine
verilen cevaplar
215
Çizelge 3. 44 Mesleğe göre “Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın
nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olmasını nasıl
değerlendiriyorsunuz.” önermesine verilen cevaplar
217
Çizelge 3. 45 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre yangın nedenini belirleme ile ilgili alınan
eğitimlerin yeterliliği
218
Çizelge 3. 46 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Çalıştığım yerde yangın nedenini
belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılmaktadır.” Önermesine verilen cevaplar
220
Çizelge 3. 47 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu
konuda yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır.” Önermesine verilen
cevaplar
221
Çizelge 3. 48 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Yangın nedenini belirlemede Kolluk
Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.”
Önermesine verilen cevaplar
223
Çizelge 3. 49 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Yangın nedenini belirlemek için “Yangın
Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış
akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir.” Önermesine verilen cevaplar
224
Çizelge 3. 50 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler
bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır.” Önermesine verilen
cevaplar
226
Çizelge 3. 51 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara
(%38.30) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78
oran farklılığı Türkiye genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve
bilinçli incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.”
Önermesine verilen cevaplar
227
Çizelge 3. 52 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul
(%59.72) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85
oran farklılığı Türkiye genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli
incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini
gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar
229
Çizelge 3. 53 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96)
2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran
farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve
bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi
incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar
230
Çizelge 3. 54 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008
yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran
xv
farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve
bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini
gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar
231
Çizelge 3. 55 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve
İngiltere (%17.17) yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin
%14.52 oran farklılığı İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha
bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama)
yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar
233
Çizelge 3. 56 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere
(%9.55) yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran
farklılığı İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve
bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini
gösterebilir. Önermesine verilen cevaplar
235
Çizelge 3. 57 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli yangın nedenleri içinde
Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61
olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?” Önermesine verilen cevaplar
237
xvi
ŞEKİLLER
Şekiller
Şekil 3. 1 Katılımcıların çalıştığı birimlerin frekans dağılımı
172
Şekil 3. 2 Katılımcıların çalıştığı yerleşim yeri büyüklüğü
173
Şekil 3. 3 Katılımcıların bulundukları yaş aralığı frekans dağılımı
174
Şekil 3. 4 Katılımcıların cinsiyeti ile ilgili frekans dağılımı
175
Şekil 3. 5 Katılımcıların eğitim seviyesi ile ilgili frekans dağılımı
176
Şekil 3. 6 Katılımcıların yangın ile ilgili aldığı eğitimlerin frekans dağılımı
177
Şekil 3. 7 Katılımcıların aldıkları eğitimin yeterliliği ile ilgili görüşlerinin frekans dağılımı
178
Şekil 3. 8 Katılımcıların çalıştıkları birimde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler
kullanılıp kullanılmadığı hakkındaki düşünceleri ile ilgili frekans dağılımı
179
Şekil 3. 9 Katılımcıların yangın raporu hazırlama konusunun yeterli eğitimleri almış görevliler
tarafından hazırlanmaktadır ifadesi hakkındaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
180
Şekil 3. 10 Katılımcıların Yangın Raporu hazırlama ile ilgili Kolluğa yetki verilip verilmemesi
konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
181
Şekil 3. 11 Katılımcıların Yangın Raporu hazırlama yetkisinin hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu
konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilip verilmemesi
görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
182
Şekil 3. 12 Katılımcıların yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok
hassas bir şekilde yapılıp yapılmadığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
184
Şekil 3. 13 Katılımcıların Türkiye geneli ve Ankara 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik
Kontağı yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
185
Şekil 3. 14 Katılımcıların Türkiye geneli ve İstanbul 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara
ve Kibrit yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
186
Şekil 3. 15 Katılımcıların Türkiye geneli ve Ankara 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki
Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans
dağılımı
187
Şekil 3. 16 Katılımcıların İstanbul ve Ankara 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj
(kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
188
Şekil 3. 17 Katılımcıların 2008 yılı Türkiye geneli ve İngiltere yangın nedenleri istatistiklerindeki
Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans
dağılımı
189
Şekil 3. 18 Katılımcıların Türkiye geneli ve İngiltere yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik
Kontağı yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
190
Şekil 3. 19 Katılımcıların Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın
nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olması konusundaki görüşleri ile
ilgili frekans dağılımı
191
Şekil 3. 20 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde çocukların ve akıl sağlığı yerinde
olmayanların ateşle oynaması yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans
dağılımı
193
Şekil 3. 21 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde kimyasal madde tutuşması yangın nedeni
konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı
194
Şekil 3. 22 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde Kızışma(yüksek ısı ile yanıcı sıvı veya yemek
vb. parlaması)yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı
195
Şekil 3. 23 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde mum devrilmesi yangın nedeni konusundaki
değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı
196
xvii
Şekil 3. 24 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde bilinmeyen nedenlerden yangın nedeni
konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı
197
Şekil 3. 25 Mesleğe göre yangın nedenini belirleme ile ilgili alınan eğitimler
198
Şekil 3. 26 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir”
önermesine verilen cevaplar
200
Şekil 3. 27 Mesleğe göre “Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler
kullanılmaktadır” önermesine verilen cevaplar
201
Şekil 3. 28 Mesleğe göre “İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler
tarafından hazırlanmaktadır.” önermesine verilen cevaplar
203
Şekil 3. 29 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da
“Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.” önermesine verilen cevaplar
204
Şekil 3. 30 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi
birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman
bilirkişilere verilmelidir.” önermesine verilen cevaplar
206
Şekil 3. 31 Mesleğe göre “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok
hassas bir şekilde yapılmaktadır.” önermesine verilen cevaplar
207
Şekil 3. 32 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni
istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye genelindeki
elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki
elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar
208
Şekil 3. 33 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni
istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki
yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve
kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen
cevaplar
210
Şekil 3. 34 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri
istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki
Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini,
Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.”
önermesine verilen cevaplar
211
Şekil 3. 35 Mesleğe göre “İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri
istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki
Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini,
İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine
verilen cevaplar
213
Şekil 3. 36 Mesleğe göre “2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın nedenleri
istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı İngiltere’deki
Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini,
Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.”
önermesine verilen cevaplar
214
Şekil 3. 44 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel
verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır.” Önermesine verilen cevaplar
227
1
I.GİRİŞ
1.1. Genel Tanımlar
1.1.1.
Yanma
Terminolojiye bakıldığında yanma terimi ile ilgili birbirine anlamca yakın birçok tanım
yapılmaktadır. Bu tanımlardan biri;
“Yanma, hidrojen ve karbonun oksidasyonu sonucu ısı ve ışık yayılımı ile hızla
gelişen ekzotermik kimyasal reaksiyonlardır.” (Caymaz, 1997).
Genel bir tanım yapacak olursak; Yanma, yanıcı özelliğe sahip bir maddenin yakıcı
özelliğe sahip diğer bir madde ile birleşmesi sonucunda ortaya ısı ve ışık çıkmasına neden
olan kimyasal olaylara denir. Yanma olayının meydana gelebilmesi için aşağıda belirtilen üç
unsura gereksinim duyulmaktadır. Bunlar; yeterli miktarda ısı, yanıcı madde (yakıt) ve
yakıcı madde (oksijen)’dir. Formülize edecek olursak;
Yanma = Gerekli Miktarda Isı + Yakıcı Madde (oksijen) + Yanıcı Madde (yakıt)
Resim
Yangın
Üçgeni
Şekil
1.1.11Yangın
Şekil 0.2
0.1.1.
Yangın
ÜçgeniÜçgeni
Bu üçgeni oluşturan unsurlardan birinin yokluğu durumunda yanma olayı meydana
gelmez.
Bir başka kaynakta yangın prizmasından (tetrahedronundan) bahsedilmektedir. Bu
durumda yangının devam edebilmesi için Isı, Oksijen ve Yakıta ilave olarak “ Serbest Zincir
Reaksiyonu” nun da olması gerekmektedir. Aynı kaynak yangın beşgeninden de bahsetmekte
ve yangının olması için “Tutuşma (Alev Alma)” unsuruna da ihtiyaç olduğu belirtilmektedir
(De Forest at al., 1983).
2
Bu unsurları kısaca şöyle açıklayabiliriz;
Yanıcı maddeler (yakıtlar); Katı sıvı ve gaz halde bulunabilirler. Yanıcı maddelerin
bazıları doğada element, bazıları bileşik bazıları ise karışım halinde bulunurlar. Bunlara
örnek olarak; karbon ve hidrojen esaslı organik maddeler, alkol, eter, petrol, metan ve doğal
gazı verebiliriz.
Yakıcı madde (oksijen); Renksiz, kokusuz ve tatsız bir gaz olup canlıların temel
yaşam kaynağıdır. -183 °C’ de sıvılaşır ve genellikle sıvı olarak depolanır. Normal havada %
21 oranında oksijen bulunur. Alevli yanmayı desteklemek için hava içindeki oksijen
konsantrasyonu minimum % 15 oranında olmalıdır (Öztop ve Uçar, 2008). Havadaki oksijen
tutuşmanın meydana gelmesinde önemli etkiye sahiptir. Yanmanın gerçekleşebilmesi için
kesinlikle ortamda oksijenin bulunması gerekir. Eğer, yeterli miktarda oksijen ortamda
bulunmazsa yanma bir süre sonra sona erer.
Isı; malzeme veya maddenin moleküler faaliyet neticesinde sahip olduğu enerjidir
(O'Connor, 1993). Diğer bir deyişle ısı, yakıt buharlarını oluşturan ve bu buharların
tutuşmasını sağlayan en asgari enerji miktarıdır (Caymaz, 1997). Ayrıca ısı yanma sonucunda
oluşur ve diğer yanıcı maddelerin tutuşmasını sağlar.
Serbest Zincir Reaksiyonu; Günümüzde yanma üçgeni ışıyan yanma olayını, yani
herhangi bir yakıtın alev çıkarmadan yanmasını ifade etmek için kullanılmaktadır. Bu sürece
kartı halden gaz haline geçiş tepkimesi de denir (Katı madde yakıt ve oksitleyici madde de
bir gazdır).
Işıyan yanmayı (alevli yanmayı) açıklamak için gereksindiğimiz diğer unsur da
kimyasal zincir reaksiyonu adını verdiğimiz olaydır. Bu reaksiyon, enerji ya da aynı tür
reaksiyonların devamına neden olan maddeler üretir. Her dört unsurun aralarındaki ilişkiyi
açıklamak için üçgenden daha karmaşık bir şekle ihtiyaç vardır ve üçgen prizma bu amaçla
yararlandığımız geometrik şekildir. Bu durumda yanma olayını formülize edecek olursak;
Yanma = Isı + Oksijen + Yanıcı Madde+ Serbest Zincir Reaksiyonu
ResimŞekil
1. 2 Yangın
Prizması
1. 2 Yangın
Prizması
3
Tutuşma (Alev Alma);
Yanmaya başlama anlamına gelen tutuşma, bir yanma
reaksiyonunun olması için gerekli unsurlardan biridir. Bu sebeple bazı yazarlar tarafından
yanmanın beşinci olmazsa olmazı olarak görülmektedir. Bu durumda ise yanma formülü
aşağıdaki şekildedir;
Yanma = Isı + Oksijen + Yanıcı Madde+ Tutuşma+ Serbest Zincir Reaksiyonu
Resim 1. 3 Yangın Beşgeni
1.1.1.1. Yanmanın Temel Kimyası (De Haan, 2007).
Yanma, genellikle oksitlenme reaksiyonu denilen bir seri kimyasal reaksiyonlar zinciridir.
Karbon gibi bazı tabi elementler oksijen ile birleşerek karbondioksit ve su meydana
getirirler. Bu reaksiyonlar sonucu çevreye yayılan ısı diğer reaksiyonların hızlanmasını
sağlar. Her 10 °C lik ısı artışı reaksiyon hızını 2 kat arttırır. Yangın uygun bir yakıt ve
oksijen ister. Yakıt, karbon ihtiva eden organik bir maddedir. Oksijen ise havadan sağlanır.
Yangının başlayabilmesi için kullanılan yakıtın tutuşma sıcaklığından daha fazla bir ısıya
gerek vardır. Yaygın olarak bu ısı kıvılcım veya alevle sağlanır. Böylece başlayan yangın
ortamdaki oksijeni devamlı surette tüketeceği için, yangının devam edebilmesi kafi oksijenin
sürekli ortama girmesine bağlıdır, yani havalandırma yeterli olmalıdır (Dönmez ve ark,
2010). Yanma, fiziksel etkiler yaratan kimyasal bir reaksiyondur. Dolayısıyla yangın
araştırmacısı basit kimya ve fizik özelliklerine birlikte aşina olmalıdır. Yangın eş zamanlı
meydana gelen birçok kimyasal reaksiyonu kapsadığından, hangi kimyasal reaksiyonun önce
ve nasıl meydana geldiğini anlamak önemlidir. Yangın karmaşık bir olgu olsa da sadece
birkaç basit kimyasal tepkimeye dayanır. Karbon, hidrojen, sülfür ve azotun oksitlenmesi
yakıtların tutuşma ürünlerinin özelliklerini belirtir.
Atomlar ve Elementler; Normal şartlar altında, tüm maddeler elementlerden ya da
bileşikler olarak adlandırılan elementlerin kombinasyonundan oluşur. Element kimyasal ya
4
da fiziksel etki ile daha basit parçacıklara ayrılmayan taneciklerdir. Tüm elementler atom
denen çok küçük parçacıklardan oluşur. Elementlerin tüm özelliğini gösteren en küçük
parçasına atom denir (Fenbilimi.net, 2010). Bir elementin tüm atomları büyüklük, ağırlık ve
kimyasal özellikler bakımından birbirinin aynı fakat diğer tüm elementlerden farklıdır.
Atomların bir araya gelmesi ile moleküller oluşur. Bir elementte aynı cins atomlar tek olarak
veya moleküller halinde bir aradadır (Taek, 2010).
Örneğin, en basit ve hafif hidrojen atomları tek ve bağımsız halde uzun süre var
olmaz. Diğer atomlarla bağ yapmayı tercih eder. Eğer hidrojen atomu saf ise iki hidrojen
atomu kimyasal formülü H2 olarak tanımlanan kararlı çift atomlu hidrojen gaz molekülünü
oluşturmak için birbirleri ile birleşirler. O2 formülü ile simgelenen 2 atomlu oksijen gazı
normal sıcaklıklarda havada % 21 oranında bulunur. Ancak bazen 3 atomlu O3 şeklinde
birleşir. Bu bileşime ozon denir ve oksijen çevresindeki yüksek elektrik akımı ile oluşur.
Ozon molekülü çok kararlı değildir ve kolaylıkla kararlı oksijen (O2) molekülü haline
geçmek için “fazla” atomu serbest bırakır. Serbest kalan atomik oksijen, oksit ya da diğer bir
serbest oksijenle (O2) molekülünü oluşturmak için birleşen diğer atomlarla çok hızlı
etkileşirler. Oksijen tüm olağan yangınların en kritik bileşenidir. Çünkü yaygın yanma için
gereklidir. Oksijeni uzaklaştırmak neredeyse tüm yangınları söndürür.
Oksitlenme Tepkimesi; yangın tamamen bir oksitlenme tepkimesidir. Bir yanıcının
içindeki atomların oksitlenmesi, havadaki oksijenle karışmasıdır. Birçok kimyasal tepkime
çeşidi vardır fakat bir alevin içindeki en ilgili tepkime oksitlenmedir. Kusursuz bir yanıcı
olan hidrojen oksitlendiğinde hidrojenin 2 atomlu molekülü oksijenin 2 atomlu molekülü ile
suyu meydana getirmek için birleşirler. Basitçe bu tepkimenin kimyasal formülü şöyle
yazılır.
2H2+O2
----------> 2H2O
Kendisini meydana getiren gazlarla karşılaştırıldığında su daha kararlı olduğundan
tepkime büyük bir enerji ve ısı çıkışı ile meydana gelir. Bu durum ekzotermik (ısı üreten)
tepkime olarak adlandırılır. Saf hidrojen yandığında daha fazla ısı üretmesine rağmen,
yangın sırasında kimyasal bağla bağlı yanıcıdaki hidrojenlerin su buharına dönüşümü yüksek
ısı üretimine neden olur.
Yanma Sonucu Oluşan Bazı Karbon Bileşikleri; Diğer bir element C ile sembolize
edilen karbon yangınla çok ilgilidir. Çünkü karbon da hidrojen gibi birçok yanıcının
yapısında bulunur. Karbonun yapısı nedeniyle yanması zordur. Yandığında çok yavaş
tükenir. Karbon kökenli odun ve kok kömürü kolayca tutuşmaz. Ancak yandıklarında büyük
bir ısı üretir ve yavaş bir oranda tükenirler. Genelde karbonun oksitlenmesinde kullanılan
kimyasal denklem, C(katı)+ O2
----------->
CO2 dir.
5
Karbondioksit (CO2) karbonlu maddelerin yanmasında daima üretilir. Pratikte tüm
yangınlarda ikincil ya da oksijen miktarına bağlı olarak öncelikle meydana gelen bir tepkime
daha vardır. O da; 2C (katı)+O2--------->2CO dir. Bu tepkimenin ürünü karbonmonoksit (CO),
oksijensiz bırakma etkisi yaratan bir gaz olarak bilinir. Su ve karbondioksit neredeyse tüm
yangınlarda öncü üründür. Atık gazların içinde düşük yoğunlukta bulunan karbonmonoksit
özellikle kömür ve petrol kaynaklı bazı yanıcıların neredeyse tamamı karbon, hidrojen ve
düşük miktarlarda diğer elementleri de içerirler.
Diğer yakıtlarla olduğu gibi tüm karbonlar normal olarak oksitlenmez. Çoğu
yangında daha az oksijen miktarı mevcut olabilir ve CO2 yerine CO üretilir. Bunun olası
istisnası çoğu ham petroldeki saf olmayan sülfürdür. Sülfür, sülfür dioksite dönüşmek için şu
basit tepkimeye göre oksitlenir.
S (katı) + O2------>SO2
Sülfür dioksit SO2 genelde metal dökümcüleri ve diğer endüstri kuruluşlarındaki çok
keskin ve kokulu bir gazdır. Azot ise, ekzotermik tepkimelerin oluşması anlamında yanmaz.
Onun yangındaki rolü karmaşık ve yanıcı olarak tutarsızdır. Tepkimeye ekstra oksijen veren
azot ile nitrat ( NO3) gibi molekül parçası iken karşılaşılabilir.
1.1.1.1.2.
Yanma Çeşitleri
Bir sınıflandırma yapılacak olursa yanma çeşitleri dört başlıkta incelenebilir (İ.B.B., 2007).
1. Yavaş yanma: Yanıcı maddenin kimyasal yapısı nedeniyle yanıcı buhar veya gazın
ortaya çıkmadığı ve yeterli miktarda ısı ve oksijenin bulunmaması durumunda
oluşan yanma çeşididir. Yavaş yanmada ısı, duman gibi belirtiler görülmez. Örneğin
demirin paslanması ve canlıların hücre solunumu gibi.
2. Hızlı yanma: İki grupta incelenebilir.
Alevli Yanma; Isı, ışık, alev, duman gibi yanmanın bütün belirtilerinin görüldüğü
yanma olayıdır. Bazı maddeler yanarken katı halden önce sıvı hale daha sonra buhar hale
geçerler. Mesela, mum, sülfür gibi. Bazı maddeler ise naftalin gibi yanarken katı halden
direkt olarak buhar hale geçerler. Odun, kömür gibi maddeler ise yanarken doğrudan
doğruya yanabilen gazlar ortaya çıkarırlar.
Korlaşma; Bazı maddelerin yanması korlaşma şeklinde olmaktadır. Bu tarz
yanmalarda yanan madde buharlaşmadığı için yanıcı gaz ortaya çıkmaktadır ve alevlenme
görülmemektedir. Örneğin sigaranın yanması.
6
3. Kendi kendine yanma: Bazı yanıcı maddelerin normal hava şartlarında oksijenle
yapmış olduğu tutuşma olayıdır. Bu yanma çeşidinde ortamda yeterli miktarda
ısı bulunmaktadır. Beyaz fosforun hava ile temas ederek yanması kendi kendine
yanmaya örnek olarak verilebilir.
4. Parlama-Patlama şeklinde yanma: Parlama, buharlaşan yanıcı maddelerin oksijen
ile birleşmesi sonucunda meydana gelen yanma olayıdır. Benzin buharları ısı
kaynağı ile birleştiğinde parlama oluşur. Patlama ise gazların veya kolay
buharlaşabilen
sıvı
maddelerin
patlama
oranları
içerisinde
oksijenle
birleştiklerinde ısı kaynağı ile yaptığı ani yanma olaylarıdır. LPG patlaması buna
örnektir. Ayrıca literatürde detonasyon diye tabir edilen patlayıcı maddelerin
yanması da patlama şeklinde yanmadır.
1.1.1.3. Isıl Bozunma (Piroliz)
Herhangi bir yakıt yandığında ürettiği ısı miktarı onun tutuşma ısısı olarak adlandırılır.
Tutuşma ısısı yakıtın kilogram başına saldığı ısının joule ya da btu değerinin ölçümüdür.
Isının ağaç üzerindeki en önemli etkisi ayrıştırma, ya da ısıl bozunma geçirmesidir.
Isıl bozunma (piroliz) kelimesi yunanca kaynaklıdır. Pyro ateş ve lysis ayrışma demektir.
Bundan dolayı ısıl bozunma, açığa çıkan ısı ile bir maddenin daha basit bileşiklere ayrışması
olarak tanımlanabilir. Tutuşurken gaz gibi reaksiyon gösteren katı yakıtların nasıl olur da
etrafları (yüzeyleri) alev alır. Bu sorunun cevabı katı yakıtı çevreleyen alevlerin katı yakıtı
güçlü bir şekilde ısıtması sonucu olarak meydana gelen, ısıl bozunma olgusunda yatar.
Bir katı yandığında yüzeyinin bir kısmı genelde akkor hale gelir. Fakat kızarmayan
katı bölüm alevlerle çevrelenebilir ve onun da yandığı söylenebilir. Alevlenme evresi,
genelde oksijenin bir kısmının sıcak katı yüzeye ulaştığı yerde katının pirolizinin büyük
oranda yavaşladığı zaman meydana gelir. Ağaç yangınında alevlerin karışıklığı bazen yakıtın
aynı parçasında aynı zamanda meydana gelen farklı akkorlaşma ve alevlenme evresini
mümkün kılar.
1.1.1.4. Yanmanın Ürünleri
Yanma olayı gerçekleşirken ortamın sıcaklığına, oksijen miktarına ve yanan maddenin
kimyasal yapısına bağlı olarak yangın gazları (karbonmonoksit, karbondioksit, amonyak,
7
metan, formaldehit, fenol gibi), duman ve is (kurum) meydana gelir. Yangın gazlarının bir
kısmı toksik özellikte olabileceği gibi bir kısmı yanmanın şiddetini artırır ve hatta patlayarak
yanmaya bile neden olabilirler. Duman, katı ya da gaz haldeki yanma ürünleri için kullanılan
genel bir terimdir (İzoder, 2008) ve ortamda tam yanmayı sağlayacak olan oksijenin yeterli
miktarda olmaması nedeniyle, katı (kömür, kağıt gibi) veya sıvı (petrol gibi)
hidrokarbonların, yanmamış karbon partiküllerinin salınması sonucu meydana gelir. Duman
yapısı itibarı ile yayılmaya müsaittir ve yayılırken cam, ahşap kapı gibi katı yüzeylerle
karşılaşır. Dumanın içindeki parçacıklar, dumanın yoğunluğu ve yüzeye dokunma zamanına
bağlı olarak bu katı yüzeylerde birikirler ve is (kurum) oluştururlar (Caymaz, 1997). İsler
yanmanın her aşamasında oluşurlar.
1.1.2.
Yangın
Kontrolümüz dışında meydana gelen yanma olaylarına “yangın” denilmektedir. Yanma
olayı, her şeyden önce bir kimyasal reaksiyondur. Yangın araştırmalarında, doğru sonuca
ulaşabilmek için yangının kimyasının bilinmesi ve fiziksel incelemelerin tam ve eksiksiz
yapılması gerekir. Yangın incelemesi, çok disiplinli bir alandır. “Kimya, elektrik ve yapı
bilgisi”, yangın araştırmalarında belirleyici faktör olarak karşımıza çıkmaktadır (Saferstein,
2004).
Yangın, yanma olaylarının bir kısmını oluşturur. Yangın, kontrol altına alınamayan
yanma olaylarına denir. Geleneksel olarak yangının, yanmada olduğu gibi üç unsurdan
meydana geldiği ifade edilir. Ancak her yangın olayı bir çeşit yanma iken her yanma olayı
yangın değildir. Bununla birlikte, alevli yanma durumlarında gerek yakıt gerekse oksitleyici
madde gaz halindedir ve bu nedenle gazlar arası bir tepkime söz konusudur. Diğer bir
deyişle, bir madde ister sıvı, ister katı veya ister gaz halinde olsun bazı istisnai maddeler
dışında, bu maddelerin yeterli ısı karşısında çıkardıkları yanıcı gazları yanar. Bu yanmanın
devam edebilmesi, yani kontrol altına alınamayan bir yanma çeşidi olan yangının
oluşabilmesi için zincirleme kimyasal reaksiyonlara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu reaksiyonlar,
enerji ya da aynı tür reaksiyonların devamına neden olan maddeler üretirler ve yangınlarda
ardarda kontrol dışı gelişerek önlenemezler (Alkış, 2006).
O’Connor zincirleme kimyasal reaksiyonu yangının kendi kendini sürdürebilmesi
için gerekli görmekte ve bu reaksiyonu “kendi kendini sürdürebilen bir alevli yangının
devamı için gerekli karmaşık olaylar dizisi” olarak tanımlamaktadır (1993).
8
Bir sıvı yanıcı maddenin yeterli ısıyı alıp gazlarını vermeye başladığı noktaya
“parlama noktası”, katı yanıcı maddeninkine ise “tutuşma noktası” denir. Bu buharların
yanması için yeterli miktarda oksijen karışımının olması gerekir. Bu noktada sıvı yanıcı
maddeler sadece parlarlar ve yanma devam etmez (Alkış, 2006).
1.1.2.1. Yangın Çeşitleri (7gunsaglik.com, 2010)
Yanan malzemelerin cinsi göz önünde bulundurularak bir sınıflandırma yapılmıştır. Bunları
aşağıdaki gibi açıklayabiliriz.
1. “A” Sınıfı Yangın, katı yanıcı madde yangınıdır. Diğer bir deyişle, bu sınıf
yangınlar metaller dışındaki yanabilir katıların yangınlarını kapsar. Odun,
kömür, tekstil ürünleri ham mamul, kağıt, pamuk gibi korlu yanan yanıcı
maddelerin yangınları örnek olarak gösterilebilir. Ayrıca bu yangınların bir
kısmında yanma yüzeysel olarak gerçekleşir.
2. “B” Sınıfı Yangın, yanabilen sıvıların sebep olduğu yangın çeşididir. Akaryakıt,
eter, tiner ve alkol yangınları bu sınıfa girmektedir.
3. “C” Sınıfı Yangın, gaz türü yanıcı madde yangınıdır. Bu tür yangınlar hızlı
yayılabilen, alevli, parlama ve patlama ile karşılaşma ihtimali fazla olan tehlikeli
yangın gruplarındandır. Likit Petrol Gazı (LPG), doğal gaz, asetilen ve hidrojen
gazı yangınları örnek olarak verilebilir.
4. “D” Sınıfı Yangın, magnezyum, alüminyum gibi yanabilen metallerin sebep
olduğu yangın çeşididir. Bu tür yangınlarda kor şeklinde yanma görülür ve alev
oluşmaz. İşleme sırasında oluşan çapakların yağla karışması ve daha sonra da üst
üste toplanarak basınç altında kalmaları sonucunda yağın ve kırıntıların
ısınmasıyla oluşurlar.
5. “E” Sınıfı Yangın, elektrik hat ve sistemindeki kısa devre ve arklardan
kaynaklanan yangınlardır. Akım kaynağına bağlı olarak gelişirler. Elektrik
sistemindeki hata yangının başlamasına sebep olmaktadır. Yangın başladıktan
sonra yanıcı maddenin cinsine göre yukarıda belirtilen yangın sınıfına
girmektedir.
9
1.1.2.2. Yangının Meydana Geliş Safhaları (Fire-O, 2008; Alkış, 2006)
1.1.2.2.1. Başlangıç Safhası
Başlangıç safhasında yeterli miktarda oksijen vardır ama ısı yetersiz olduğu için tam yanma
olayı gerçekleşmez. Bir süre sonra yarım yanmış gazlar uygun sıcaklık ve oksijen oranını
buldukları yerde kısa süreli alev dili şeklinde yanarlar (İ.B.B., 2007). Ayrıca su buharı,
karbon dioksit, belki bir miktarda sülfür dioksit, karbon monoksit ve diğer gazlar oluşmaya
başlamıştır. Zamanla ortamdaki ısı miktarı artar (Alkış, 2006).
Hatta bazı durumlarda ortamın sıcaklığının 500°C’yi bulduğu bilinmektedir. (FireO, 2008). Yangının en kolay söndürülebileceği safhasıdır. Duman, eğer ortam kapalı ise
tavanda birikmeye başlar.
1.1.2.2.2. Alev Yayılma Safhası
Bu safhada, oksijen yönünden zengin olan hava alevlere doğru hava akımı şeklinde çekilir.
Isınan gazları kapalı ortamın yüksek noktalarına doğru taşır. Yukarıya taşınan bu sıcak
gazlar yavaş yavaş yayılarak yere yakın olan daha serin havayı yere doğru bastırır ve başka
yerlere doğru yayılmaya iter. Ortalama sıcaklık 700°C’nin üstündedir ve bu sıcaklıktaki
havanın bir nefeslik dahi olsa ciğerlere çekilmesi akciğerlerin iflas etmesine neden olacaktır
(Alkış, 2006). Ayrıca bu safhada sıcaklığın aşırı artmasından dolayı ortamdaki cisimlerin
birçoğunun ısısı kendi tutuşma sıcaklığına ulaşarak kendiliğinden tutuştuğu görülecektir
(flash-over). Bu olay yangın başladıktan sonra takriben 4-6 dakika içinde gerçekleşir (FireO, 2008).
1.1.2.2.3. Alevli Yanma Safhası
Bu safhada ortamdaki tüm maddeler yangına katılmış ve her yer alevlerle kaplanmıştır.
Yanma reaksiyonu sonucunda ısı enerjisinin yanında karbon monoksit, karbondioksit gibi
gazların ortamdaki yoğunluğu artarken, oksijen ve azot gazlarının yoğunluğu azalmaktadır.
Yangın, en kuvvetli ve müdahalesi en zor safhasını sürmektedir ve ortamın ısısı 1200°C’ye
ulaşmış durumdadır (Fire-O, 2008). Ayrıca bu safhada eğer yangın yerine hava girme
10
durumu yoksa alev kaybolur ve yangın artık parlak ışık saçan bir kor haline döner. Yangın
yeri kesif bir duman ve gazlarla dolar. Bu duman ve gazlar kapalı binanın her yerini kaplar
ve çok büyük bir basınç oluşturur (Alkış, 2006).
1.1.2.2.4. Sıcak Tütme Safhası
Son safhada ortamdaki oksijen yoğunluğu %15’in altındadır ve yangın yerindeki her yüzey
yanmamış karbon monoksit ve karbon parçacıkları ile kaplıdır. Ortamın sıcaklığı tekrar 700 800°C seviyelerine düşmüştür. Oksijen miktarı azaldığı için yangın sönmüş gibi görünür ve
hafif hafif tütme söz konusudur. Yanma sonucunda oluşan sıcak duman gazlarının
yükselerek tavanda birikmesi ve ortamdaki oksijenin azalması; yangın yerinin alt
bölümlerinde vakum oluşmasına neden olur. Bu gibi durumlarda alçak seviyede bulunan
çerçeve, camlar veya kapılar kırılmamalıdır. Alt taraflardan açılan delikler vakum etkisi ile
ortama oksijen girmesine ve yeterli oksijen kaynağına ulaşan yanmamış gazların tekrar
alevlenerek yanmasına neden olur. Bu durum literatürde “alev kapanı” (back draft) olarak
bilinir. Bu nedenle böyle bir durumun ortaya çıkmaması için üstten bir delik açılması
gerekmektedir. Bu sayede, duman gazlarının özgül ağırlık farkından dolayı atmosfere
atılması ve aynı anda oksijenin ortama girmesi önlenebilir. Bu aşamanın sonunda tüm yanıcı
maddelerin tükenip kül olmasıyla yangın sona erer. (Fire-O, 2008).
1.1.3.
Yangının Yayılması
Yangın olayı esnasında dışarıya ısı veren bir dizi zincirleme kimyasal reaksiyon meydana
gelmektedir. Bu nedenle sürekli ısı enerjisi ortaya çıkmakta ve bu ısı enerjisi ortamın
sıcaklığını artırarak yakındaki maddelerin tutuşma sıcaklığına ulaşmalarını sağlayarak
tutuşmalarına dolayısıyla da yangının büyümesine ve yayılmasına neden olmaktadır. Isı
enerjisinin aktarımı, transferi, dağılımı veya yayılımı üç farklı yolla gerçekleşmektedir.
Bunlar;
1. Doğrudan İletim (kondüksiyon); Isının bir ortam içinden transferidir ve ısı
transferinde arada iletken vardır. Genellikle katı maddelerde görülen ısı aktarım şeklidir.
Katılarda, materyalin ısı iletkenliği gibi fiziksel özelliklerine ve sıcaklık farklılıklarına bağlı
olarak ısı enerjisi, yüksek sıcaklıktan düşük sıcaklığa doğru ilerler (Caymaz, 1997). Bu
ilerleme maddelerin atom ve moleküllerinin hareketleri neticesinde gerçekleşir. Böylece
11
madde hareket etmeksizin sahip olduğu ısı enerjisini bir yerden başka bir yere iletmiş olur
(Alkış, 2006). Örneğin beton duvar yangının oluştuğu odadaki ısıyı diğer odaya iletir. Bu
odada bulunan ve duvara yaslanmış olan ahşap dolabın tutuşma sıcaklığına ulaşmasına neden
olarak kendiliğinden yanmasına neden olur.
2. Taşınımla İletim (Konveksiyon); Genellikle gaz ve sıvılarda görülen ısı aktarım
şeklidir. Bu yolla ısı iletimi akışkanlar vasıtası ile yapılabilir. Yangının ilk aşamasında
taşınım yoluyla ısının transferi önemli bir yere sahiptir. Yangın ortamında ısınan sıvı, gaz ve
buhar moleküllerinin kinetik enerjileri artar. Aynı hacimdeki soğuk hallerine göre
hafifleyerek yükselirler ve ısı kaynağından uzaklaşırlar. Böylece ısı enerjisinin taşınımla
transferi gerçekleşmiş olur (Caymaz, 1997). Örneğin yangın ürünlerinden olan kızgın duman
baca etkisi ile yükselerek üst katlara ısı aktarmakta ve yangını taşımaktadır. (O’Connor,
1993).
3. Işınımla İletim (Radyasyon); Bu yolla gerçekleşen ısı enerjisi aktarımında arada
iletken veya akışkan olmadığı halde, güneş örneğinde olduğu gibi, ısı ışın (elektromanyetik
dalga ve foton) olarak yayılmakta ve karşısındaki maddenin fiziksel ve kimyasal yapısına
bağlı olarak ya tutuşma sıcaklığına ulaşmasını sağlamakta ya da ışının yansımasına neden
olmaktadır (İ.B.B., 2007). Örneğin açık renkli maddeler ışınımı yansıtırken koyu renkli
maddeler ışınımı emerler.
1.1.4.
Yangının Dinamiği
Alevler ve son derece sıcak gazlar, havadan daha hafif oldukları için yükselirler ve bu sırada
çıkış noktası yukarısındaki her türlü yakıt ve yanıcı maddeleri de ısıtırlar. Yeterince ısınan
bu gibi maddeler de alev alır ve sıcak gazların hacmini ve yukarı doğru yükselmesini
hızlandırırlar. Böylece yukarı doğru yanma çok hızlı bir tempoda devam eder.
Aşağı ve yana doğru yanma ise aşağıdaki koşullara bağlı olarak daha yavaştır.
Bunlar:
1. Çıkış noktasından yukarıdaki yakıt kaynağının veya oksijenin tükenmesi ile,
2. Beklenmedik bir hava cereyanının yangını yönlendirmesi ile,
3. İleri derecede parlayıcı bir yakıtın (hızlandırıcının) yanma noktasının altında
bulunması ve ateşlenmesi yangını aşağı ve yana doğru taşıyacaktır.
12
Alevlerin önündeki yanıcı maddeler tutuşur ve böylelikle yangın büyür ve
yoğunlaşır. Yangın ne kadar yoğunlaşırsa (ısısı ne kadar artarsa) o kadar hızla yükselir ve
yayılır (De Haan, 2007).
İlk kıvılcımların yukarısında ya da yakınında tutuşacak yanıcı maddeler yoksa ya da
kıvılcımlar yanıcı maddeyi tutuşturacak ısı akışına sahip değilse, yangın kendi kendine yanar
ve söner. Alev kümesi odanın tavanına ulaşacak kadarsa odanın her yerine dağılabilir çünkü
kısa zaman içinde yukarıdaki gaz tabakası, yakıcı dumanlarla yer değiştirir. Böylece sıcak
hava kütlesi çok yüksek sıcaklıklara erişerek büyük yangını tetikleyen kritik ısıya ulaşır.
Yanıcı madde dolu bir oda ya da yapı yangının büyümesi açısından çok önemlidir.
Bu yanıcı madde yükü sadece yapı değil içindeki yangını besleyen ve yönlendiren mobilya,
duvar, yer, tavan kaplaması da olabilir. Yukarı doğru dikey yayılma, baca türü bir yapı
bulduğunda hızlanır. Merdiven, asansör, hava boşluğu ve duvar boşlukları başka yerdeki
alevleri taşıyacak boşluklara sahiptir ve daha hararetli yanarlar. Aşağı doğru yayılma, alanda
uygun bir yanıcı bulunduğu takdirde gerçekleşir. Yanıcılığı olan duvar kaplamaları, özellikle
paneller yangını dışa doğru yayacağı gibi aşağı doğru da yayabilir (De Haan, 2007).
Tavan ya da çatı kaplamalarının yanan kısımları, tutuşturma kapasitesi olan
yanıcıların üzerine düşebilir ve yukarıdaki büyük yangına karışabilecek yeni yangınlar
başlayabilir. Belli bir uzaklıktan bile yukarıdaki alevler yer kaplamalarını, mobilyaları ve
duvarları tutuşturabilir ve yangının büyümesine sebep olur (De Haan, 2007).
Bazı durumlarda ise Aniden Tutuşma veya Alev Kapanı oluşur. Aniden tutuşma şu
şekilde gerçekleşir; (SweetHaven Publishing, 2006)
Yangın meydana gelen odada oluşan ısı,
çeşitli yollarla diğer odada eşyaların
ısınmasına neden olur. Belli bir süre geçtikten sonra bu eşyaların aşırı ısınması neticesinde
tutuşma sıcaklığına ulaşırlar. Bu noktadan sonra eşyalar kendiliğinden yanmaya başlar, buna
aniden tutuşma (Flash-over ) denir.
Alev Kapanı (Back draft) ise şu şekilde gerçekleşir; yangının meydana geldiği
ortamda bütün kapılar ve pencereler kapalıdır ve yangın, yanma reaksiyonları sonucunda
ortamdaki oksijen miktarını azaltmıştır. Daha sonra yangın hafif tütme sürecine girer ve
ortamda bunun sonucunda aşırı derecede ısınmış karbonmonoksit oluşur. Isınan gazlar üst
tarafta toplanmaya başlar. Toplanan karbonmonoksit yanıcı bir gazdır. Eğer içeriye herhangi
bir yerden oksijen girerse aşırı ısınmış olan karbonmonoksit ile reaksiyona girer ve bu durum
ani bir patlamaya neden olur. Buna alev kapanı denilmektedir. Alev kapanı binada aşırı bir
zarar ve odanın üst tarafında olağandışı yangın şekilleri meydana getirir.
Yangın, yukarı ve dışarı doğru hareket eder, doğal olarak hiç rüzgara doğru hareket
etmez, rüzgara doğru hareket ediyorsa bir hızlandırıcının varlığından şüphelenilir, yangın
13
oksijen arar, bu sebeple bir kapalı alan yangınında eğer açık bir pencere varsa yangının
hareketi muhtemelen başlangıç noktasından açık pencereye doğru olacaktır (Eken, 2003).
1.1.5.
Yangın Nedenleri
Yukarıdaki bölümlerde yangını kısaca kontrol altına alınamayan yanma
olarak
tanımlanmıştı. Eşyaların yanma seviyesi ve yanmamış eşyaların pozisyonları dikkatle
incelenirse yangının çıkış noktası ve dolayısıyla yangının çıkış nedeni tespit edilebilir.
Yangın birçok farklı nedenden dolayı ortaya çıkabilmektedir. Büyük yangınların çıkış
nedenlerini şöyle sıralayabiliriz (İ.B.B., 2007; Wikipedia.org, 2008; Merlin-gerin.com,
2008).
1.1.5.1. Bilgisizlik
Yangına karşı ne gibi önlemlerin alınacağını bilmemek ve bu konu hakkında yeterli eğitim
almamış olmak yangının önemli nedenlerindendir. Evlerde ve iş yerlerinde kullanılan
elektrikli aletlerin doğru kullanımını bilmemek, soba ve kalorifer sistemlerini yanlış
yerleştirmek, tavan arasına ve çatıya kolay tutuşabilecek eşyalar koymak yangını davet eder.
Yangının oluşumunu önlemek kadar yangın meydana geldikten sonra yangının söndürülmesi
de önemlidir.
1.1.5.2. İhmal
Yangın konusunda eğitim almış olmanın yanında yangına sebebiyet veren etkenler
konusunda da duyarlı olmak gerekir. Bu etkenlerden birisi de ihmaldir. Örneğin
söndürülmeden atılan bir kibrit veya sigara izmariti, fişi prizde unutulmuş ütü gibi cisimler
büyük yangınlara yol açabilmektedir.
Yanan sigara izmaritindeki ateş yangın tehlikesi içerir. İzmarit ateşinin etrafındaki
kül normal şartlarda alevlenme ihtimalini oldukça düşürmekle beraber yanan izmarit pamuk,
kâğıt, talaş gibi kolay alev alabilen maddelerle karşılaştığında bir süre sonra alevli yangına
neden olabilmektedir.
14
1.1.5.3. Korunma Önlemlerinin Alınmaması
Yangın nedenlerin başında yangına karşı gerekli önlemlerin alınmaması gelmektedir.
Özellikle büyük yerleşim alanlarında, konut ve iş yerlerinde çıkan yangınların büyük bir
kısmı elektrik kontağı, ısıtma sistemleri, LPG tüpleri ve evlerde bulunan tüpler gibi günlük
hayatta kullanılan cisimlerle ilgili yeterli korunma önlemlerinin alınmamasından ve bunların
yanlış kullanımından ortaya çıkmaktadır. Bunların yanında ortamın temizliğinin yeterli
düzeyde yapılmaması, kolayca tutuşabilecek atıkların düzenli olarak ortam dışına
çıkarılmaması, makinelerin ve binaların elektrik aksamının bakım ve onarım işlemlerinin
zamanında yapılmaması yangını davet eder.
1.1.5.4. Sıçrama
Bina, tesis veya araçta meydana gelen ve kontrol atına alınmış veya alınmamış bir yangın
ihmal veya bilgisizlik sonucu veya doğal nedenlerle (binalar veya maddeler arası yakınlık,
rüzgârlı hava gibi) sıçrayarak, yayılarak veya parlayıp patlayarak daha büyük boyutlara
ulaşabilmektedir.
Mesela, kaynak yapılan borulardan ısının doğrudan iletimi sonucu yangın başka
alanlara sıçrayabilir. Yine, sıcak sıvı veya gazların boş alanlara konveksiyon yoluyla iletimi
neticesi başka yerlere yangın sıçrayabilir, baca etkisi buna örnek olarak verilebilir. Ayrıca,
radyasyon (elektro manyetik dalga) yolu ile güneş ısısının iletimi gibi bir etki ile yangın
başka alanlara iletilebilir, bu şekil yangınlara ısıtıcı bazı spotların sebep olduğu
görülebilmektedir.
Ayrıca, bacalardaki yapı hatasından, ısı tesislerinin aşırı ısınmasından, bir sobaya
aşırı derecede gazyağı dökülmesi gibi kullanım hatalarından, yanıcı maddelere çok yakın
yerlerde kül biriktirmek, mum ve meşale bulundurmak gibi sebeplerle oluşan yangınlarda bu
başlık altında değerlendirilebilir.
15
1.1.5.5. Doğa Olayları
Deprem, kasırga, yıldırım düşmesi ve benzeri doğa olayları yangınların başlamasına neden
olabilmektedir.
1.1.5.6. Kazalar
Kendiliğinden veya kaza sonucu meydana gelen bazı olaylar (kalorifer kazanının patlaması,
elektrik kontağı gibi) yangına neden olmaktadır. Ancak kendiliğinden gelişen bütün olaylar,
başlangıçta yeterli önlemlerin alınmaması sonucu olabildiği gibi kaza sonucu da
olabilmektedir.
Kazalar, açık alevin olduğu kaynak ve lehim yapma sırasında da meydana
gelmektedir. Genellikle kaynak ve lehim sonucu oluşan kor halindeki kıvılcım ve ateş
boncukları hiç tahmin edilmeyecek kadar uzak mesafelerde yangına sebep olabilmektedirler.
Metal parçaların kesilmesi veya zımparalanması esnasında oluşan kıvılcımlarda kazara
yangına sebep olmaktadırlar.
Elektrik izolasyonunun çeşitli nedenlerle hasara uğraması, zayıf sigorta, yama
yapılması gibi nedenlerle hatların aşırı ısınması, gevşek bağlantı sebebiyle hatlarda iletim
eksikliği, ampullerin patlayarak yanıcı maddelerin olduğu bir alana yayılması, hatalı
topraklama yapılması veya hiç yapılmaması, değişik vesilelerle oluşan kısa devreler de
kazaen yangına örnek olarak verilebilir.
Patlamalar, termik ve mekanik etkilerden dolayı yangına sebep olabilir. Yangınlar da
müteakip patlamalara neden olabilir. Aşırı bir şekilde gaz, buhar ve katı madde
partiküllerinin bulunduğu ve patlamaya hazır bir atmosfer, elektrik kıvılcımı, sürtünme ve
çarpma kaynaklı kıvılcımlar ve elektrostatik boşalmadan meydana gelen kıvılcımlar patlama
ve yangına sebep olabilmektedirler.
1.1.5.7. Yapı, Araç ve Gereçlerdeki Hatalar
Hatalı döşenmiş gaz tesisatı, hatalı döşenmiş paratoner tesisatı, hatalı döşenmiş elektrik
tesisatı, makine, araç ve gereçlerin yeterli bakım ve kontrollerinin yapılmaması, yanıcı
maddelerle ısı kaynakları arasındaki mesafenin yeterli olmaması gibi yapılan birtakım
16
hatalar sonucu yangın çıkabilir. Bu şekilde çıkan yangınlar her zaman hatanın olduğu zaman
çıkmaz, bazen uzun bir süre sonra da çıkabilir.
1.1.5.8. Sürtünmeden Kaynaklanan veya Kendiliğinden Isınma
Özellikle makine ve taşıtlarda görülen bir yangın türüdür. Aşırı zorlanan oto frenleri,
yağlama eksikliğinden kaynaklanan akis ve bilye yataklarının aşırı ısınması, yeterli boşluk
bulunmayan döndürme kayışları ve taşıma bantlarındaki mekanik sürtünmelerden
kaynaklanan ısı enerjisi ve bu enerjinin başka yanabilecek yerlere ulaşması sonucu yangın
çıkabilmektedir.
Yağ içeren yemler gibi tarım ürünlerinin üst üste yığılması, bezir yağına bulaşmış
kumaş ve talaş, sönmemiş kireç, kalın tabaka halindeki cila, vernik ve karışımlarında, oluşan
birtakım biyolojik, kimyasal ve fiziksel olaylar ısı oluşturabilmekte ve bu ısıların örtülü
kalması durumunda da yakında bulunan ya da etkileşen bazı yanabilen maddelerin alev alma
ısılarına da ulaşılarak yangına sebep olabilmektedirler.
1.1.5.9. İçten Yanmalı Motorlar
Birtakım makine ve taşıtlarda kullanılan içten yanmalı motorların içinde yanan yakıttan
kaynaklanan yüksek ısılar oluşmakta ve bu ısıların hareket enerjisi, elektrik enerjisi gibi
enerjilere döndürülemeyen kısmı eksozdan dışarı atılmaktadır. Dolayısıyla eksozda da
yangın tehlikesi oluşturabilecek bir ısı oluşmaktadır. Araçlardan bu şekilde dışarı atılan
kıvılcımlar petrol ürünleri ve benzeri kolay alev alabilen maddelerle karşılaştığında da
yangına sebep olmaktadırlar.
1.1.5.10. Güneş Işınları
Güneş ışınları bir mercekle veya konkav aynayla kolay alev alabilen maddeler üzerine
yoğunlaştırıldığında yangına neden olabilmektedir (Almanya Federal Kriminal Dairesi,
2003).
17
1.1.5.11. Piroteknik Malzeme ve Cephaneler
Piroteknik malzemeler günümüzde düğünlerde, yılbaşında, bazı açılış ve eğlencelerde olmak
üzere artık birçok yerde kullanılmaktadır. Özellikle kullanılan havai fişeklerin menzillerinin
uzunluğu ve uçuş yönlerinin belirsizliği nedeniyle kolay alev alabilen alanlara gelmesi
durumunda yangınlar çıkabilmektedir. Bu malzemelerin bulunduğu depolarda büyük tehlike
arz etmektedir. Bu sebeple piroteknik malzeme depolarının yerleşim yerlerinden uzak ve
mevzuata uygunluğu sıkı kontrol edilmelidir. Bununla birlikte, cephanenin alev alması da
patlamalara ve ikincil yangınlara sebep olabilmektedir (Almanya Federal Kriminal Dairesi,
2003).
1.1.5.12. Kundaklama Sonucu
Yangına karşı gerekli önlemlerin alınması ve insanlara yeterli eğitimlerin verilmesi yangın
olaylarının azalmasına büyük katkı sağlar. Ancak bazı insanlar çeşitli amaç ve kazanç uğruna
kasıtlı olarak kişi veya devlete ait bina ve tesisleri yakarak can ve mal kaybına neden
olmaktadır.
Yangının yukarıda saydığımız birçok sebebi her
yangın için muhtemel
sebeplerdendir.
Bunları kategorize edecek olursak;
1.Bilgisizlik, ihmal ve kazaen meydana gelen yangınlar,
2.Doğal olarak meydana gelen yangınlar,
3.Kundaklama sonucu meydana gelen yangınlar şeklinde üç başlık altında toplamak
mümkündür.
1.2.
Kundaklama
Kundaklamanın ne olduğuna dair çeşitli tanımlar yapılmaktadır. Underdown’a göre
kundaklama, kasten bir yapıya zarar vermek için bilerek ve isteyerek yangın çıkarmaktır
(1979). Genellikle kundaklama, hem mal hem de can kaybına neden olduğundan bir çok
ülkede çok ağır bir suç teşkil etmektedir. Sigorta şirketlerini dolandırmak amacıyla
yapılanlar ise normal dolandırıcılığın bir çeşidi olarak kabul edilebilir. Kundaklama terimi,
kaza sonucu elde olmayan nedenlerden dolayı çıkan veya çocuklar tarafından çıkarılan
18
yangınları kapsamaz (Özer, 1985). Çocukların çıkarmış oldukları yangınlar genellikle merak,
macera ve çocukça zevklerinin bir sonucudur ve çocuklar kibritle oynamanın ne kadar
tehlikeli olabileceğini yaş gruplarına bağlı olarak idrak edemezler.
İncelenen her yangında, tersi kanıtlanıncaya kadar kundaklama olasılığı da mutlaka
araştırılmalıdır. Yangın yerindeki her şey yanıp kül olsa dahi olayı çözümlememize katkıda
bulunacak ipuçlarını bulabilmek mümkündür (U.S. Department of Justice, 1973).
Kundakçılar, yangını birkaç yerden aynı anda başlatmayı tercih ederler. Bu nedenle
kundaklama yangınlarında birden fazla orijin bulunabilir. Birden fazla orijin belirlenmesi,
yangının kundaklama sonucu çıktığına ilişkin önemli bir bulgudur (Redsicker, 1989).
Kundaklama hakkında geniş bir alan çalışması yapıldığında, insanları kundakçılık
yapmaya sürükleyen sayılamayacak kadar sebebin var olduğu görülecektir. Bu yüzden
kundakçılığın sebeplerini aşağıdaki gibi gruplamanın uygun olacağı düşünülmektedir.
Bunlar;
1.2.1. Kundaklama Nedenleri
1.2.1.1. Davranış Bozukluklarına Bağlı Kundaklamalar, bu grupta normal dışı
davranışları olan veya ruhi hastalığı bulunan kundakçılık vardır. Kundaklama olaylarına
katılan bu tür kişilerin çıkarmış oldukları yangından psikolojik bir dürtü neticesinde zevk
aldıkları yapılan araştırmalarda görülmektedir. Kimi araştırmacılar da piromanilerin (yangın
çıkarma hastalığı olanların) yangın çıkarmaktan bir tür cinsel haz duyduklarını ileri sürerler
(O,Connor, 1993). Ayrıca gazetelere yansıyan ve sigorta davalarına konu olan kundaklama
olaylarına bakıldığında kundaklama nedeni olarak intikam, nefret, hoşnutsuzluk, can
sıkıntısı, kendini kanıtlama isteği veya psikiyatrik hastalıkların gösterildiğini içeren rapor ve
belgeleri görmek mümkündür (Özer, 1985).
Piromani; Bir dürtü, kontrol bozukluğu olup yangın çıkarma hastalığı olarak
tanımlanmaktadır. Piromanik olan kişiler rahatlama amacıyla yangın çıkarırlar. Yangından
bir maddi kazanım planlanmaz, amaç yalnızca rahatlamaktır. Piromanik kişilerin sıklıkla
çevredeki yangınları dikkatle izledikleri, yanlış yangın alarmları verdikleri, yangınla veya
söndürmeyle ilgili araçlara özel ilgi gösterdikleri belirtilmektedir (Kaygısız ve ark., 2008).
1.2.1.2. Özel Suçluluk Durumlarına Bağlı Kundaklamalar, her kundaklama olayı başlı
başına bir suçtur ve bu gruba kundaklama suçunun yanında diğer başka suçları da işlemiş
kundakçılar alınmalıdır. Bu tür kişilerin yangın çıkarmalarındaki asıl amaç hırsızlık, cinayet
19
ve benzeri işledikleri suçlarını örtbas etmektir. Bahsedilen bu suçlar ferdi olarak işlenebildiği
gibi bir organize grubun faaliyeti çerçevesinde de gerçekleştirilebilmektedir. (Özer, 1985).
1.2.1.3. Siyasi ve Politik Nedenlere Bağlı Kundaklamalar, bu gruptaki kundakçıların
amacı baskı ve tehdit ortamı oluşturarak devlete veya topluma kendi düşünce ve doktrinlerini
yaymak ve kabul ettirebilmektir. Ayrıca bazı terör örgütleri kundakçılık yolu ile kendi
reklamlarını yapma ve adlarını duyurma yoluna gitmektedirler. PKK terör örgütünün
İstanbul ilinde arabalara yönelik yapmış olduğu kundaklama olayları bu gruptaki
kundakçılığa güzel bir örnektir. Bununla birlikte, bu gruptaki kundakçılar kaide olarak kendi
mallarına zarar vermeyen, bir yer altı veya terör örgütüne bağlı olan sabotajcılardır (Özer,
1985).
1.2.1.4. Çıkar Sağlamak İçin Yapılan Kundaklamalar, bu gruptaki bütün kundakçıların
ortak özellikleri kundaklamayı bir çıkar veya menfaat elde etmek amacıyla yapmış
olmalarıdır. Zimmete para ve mal geçirmek, istemedikleri rakiplerine zarar vermek, ücret
karşılığında kundaklama yapmak, önemli bir davanın tanıklarını korkutmak ve işadamlarının
gözünü korkutarak onlardan özel koruma ücreti almak gibi yöntemlerle hareket ederler.
Ayrıca kendi mallarını ateşe vererek sigorta şirketlerini dolandırmaya çalışanlar da bu gruba
dahildir.
İncelemenin başarılı olması isteniyorsa, kundakçıyı yönlendiren sebeplerin neler
olduğunun anlaşılması son derece önemlidir. Çıkar sağlamak için yapılan kundaklamalarda
sebep ekonomik kazançtır. Bu, binanın değerine yönelik sigortanın kapsamını genişletmek
suretiyle çok büyük bir kazanç veya yaklaşan bir mali felaketten bir kişinin mali kayıplarını
kurtarmasından sağlanan sınırlı bir mali kazanç olabilir.
Araştırmaya nereden ve nasıl başlanacağına karar vermek için, söz konusu olan
kundakçılığın öncelikle mali bir sıkıntıdan mı, bir dolandırıcılık planından mı yoksa biraz
sıkıntı ve gelir sağlayabilecek bir dolandırıcılığın birleşimi sonucu mu olduğunu ortaya
çıkarmak gerekir.
1.2.1.5. İntikam, Kin ve Kıskançlık sebebiyle yapılan kundaklamalar, bu grup,
terkedilmiş sevgilileri, uzun süredir düşman olan komşuları, memnuniyetsiz çalışanları,
tartışan eşleri, kandırılmış veya sömürülmüş kişileri ve ırkçı veya dini düşmanlık taşıyan
kişileri içermektedir. Sevgililerin tartışmaları ve aile içi tartışmalar bu gruba en büyük
20
katkıdır. Ülkenin bazı kesimlerinde, genellikle kırsal kesimlerinde anlaşmazlıklar, evlerin ve
çiftliklerin yakılmasıyla sonuçlanır. Çoğu kundakçı bu tür bir yangından önce alkol alır
(Charles et al., 1996).
1.2.1.6. Vandalizm (Kötü Niyetli Zarar Verme) sebebiyle yapılan kundaklamalar,
vandallar, eğlence için yangın çıkarırlar başka bir sebep yoktur. Boş binalardaki pek çok
yangın son yıllarda genellikle Vandallar tarafından çıkarılmaktadır. Vandallar ayrıca
terkedilmiş arabalarda, çöp kutularında ve daha başka yerlerde yangın çıkartmaktadırlar;
hurda yangınları ayrıca yerel durumu protesto ve "şehrin hemen yenilenmesi" için
çıkarılabilir. Serseriler ve uyuşturucu kullanıcıları zaman zaman yangın çıkarırlar.
Vandalizm yangınları, çok yüksek bir hızla yükseliyor gibi görünmektedir (Charles et al.,
1996).
1.2.1.7. Diğer kundaklama nedenleri, yukarıda sayılanların dışında bazı kundaklama
nedenleri de aşağıda sıralanmıştır; (Akkaplan, 2001).
·
Mali sıkıntı,
·
Kısa vadeli iş problemleri,
·
Kanuni veya kanuna aykırı borç ödemesi,
·
Yeniden geliştirme,
·
Bina tamiratı,
·
Gayrimenkul entrikaları,
·
Planlanmış iflas,
·
İş rekabetinin ortadan kaldırılması,
·
Haraç ödemelerinin sağlanması,
·
İşçi- yönetim şikayetleri.
1.2.2. Kundakçı Profilleri (Charles et al., 1996).
1.2.2.1. Piromanik Kundakçı; Piromaniaklar, -yangın çıkarmadaki bilinçsiz sebepözelliğine göre diğer kundakçılardan aynlırlar. Aslında çoğu kişi tarafından sebepsiz olarak
kabul edilirler. Yangın çıkararak hissi tatmin elde edebilirler. Piromaniaklar, yangınlarını
21
hiçbir belirli sebep ve maddi çıkar olmaksızın çıkarmalarıyla tasvir edilirler. Yangın çıkarma
isteği, dayanılmaz bir kuvvete işaret etmektedir. Yine de yetkililer, bu açıklamayı kabul etme
konusunda uyarılmalıdır. Bazı araştırmacılar, piromani hastalığının cinsel gerilimi serbest
bıraktığını düşünmektedir, diğerleri bunun bir ana sebep olduğunu reddetmektedir. Bir diğer
piromani hastalığı araştırmasında şahısların sadece çok az bir yüzdesi kundaklamaktan cinsel
bir haz aldığını iddia etmiştir.
1.2.2.2. Şizofrenik Kundakçı; Şizofrenler genellikle, gerçekle kişisel ve sosyal faaliyetin
temasının belirgin bir zayıflamasının karşılığı olarak tanımlanmaktadır. Çeşitli derecelerde
yanılmalar, halüsinasyonlar (hayal görmeler), tutkusal körlenmeler ve tuhaf hareketler söz
konusu olabilir. Bütün psikolojik bozuklukların en ciddisi "belirgin bir şekilde gerçeğin
çarpıtılması, sosyal ilişkiden çekilme ve algılamanın, düşüncenin ve tutkunun parçalanması
ve düzenlenememesi şeklindeki bir grup psikolojik bozukluk" olarak tanımlanmaktadır. Bu
kundakçılar, yangın çıkarma amaçlarının adam öldürme olması veya sebeplerinin yanıltıcı
nitelikte olması veya yangın çıkarırken veya yangın çıkardıktan hemen sonra tuhaf hareketler
sergilemeleriyle diğerlerinden farklı görünürler. Bununla birlikte psikolojik olarak hasta olan
kundakçılar, ayrıca intikam kundakçısı ve piromaniak gibi başka kategorilere de girerler.
1.2.2.3. Kibirli veya Kahraman Kundakçı; Sıklıkla, bir yangını "fark eden" kişinin onu
başlatan olduğu, bir kahraman olmak için yaptığı ortaya çıkabilir. Soruşturmacı, yangın
tipleri arasında hastalıktan kaynaklanan, işsizlik için kazanç sağlama, ve kibir gibi birden
fazla sebebin üst üste binmesi durumunu araştırmalıdır.
İtfaiyeciler ve polis memurları tarafından çıkarılan yangınlar, kıyasla nadir olmasına
rağmen, yine de görülmektedir. Her ne kadar, bazen gönüllü itfaiyeciler de çıkar amaçlı
olarak yangın çıkarabilse de bunlar saatlik olarak ücret alan veya şahsi sebepler nedeniyledir,
çünkü alevlerle mücadele etmeyi sevmektedirler ve yakın çevresinde hiçbir faaliyet yoktur.
Bunlar ayrıca insanları ve malları korumayı ve kahraman olarak çağırılmayı seviyor
olabilirler. Bebek bakıcıları, bazen hatırlanmaya ihtiyaç duyabilirler, çalıştıkları yerde
yangın çıkarabilir, yangını keşfeder ve çocuğu kurtarabilirler.
1.2.2.4. Tipik Bayan Kundakçı; Bayan kundakçı, genellikle kendi mülkünü yakar, nadiren
bu bir işverenin veya komşunun mülküdür. Sebepleri erkek kundakçıların sebepleriyle
22
benzer olabilir, fakat daha fazla kendini yok etmeye yönelik eğilimi olabilir. Bayan
kundakçının çoğunun akıl hastası, üçte biri akıl hastası ve şizofreni başlangıcındadır.
Genellikle, yaşlı, yalnız, mutsuz ve umutsuz olarak tasvir edilirler.
1.2.2.5. Çocuk Kundakçı; Kundaklama olaylarını değerlendiren davranış bilimi yetkilileri,
çocukların yaptığı, tekrar eden veya kronik kundaklamaların ciddi bir belirtiyi veya
psikolojik rahatsızlığı temsil ettiğine inanıyorlar. Rahatsızlığı olan çocuk için yangın
çıkartma bir intikam dolu, düşmanca bir tepkinin, içerleme ve otoriteye karşı koymanın dışa
vurumudur.
1.2.2.6. Genç Kundakçı; Genç kundakçıların genel özellikleri: bir suçluluk geçmişi, birliği
bozan bir ev çevresi, patolojik kişilik gelişimi, cinsel olgunluk yokluğu, saldırgan veya yıkıcı
hareket, zayıf sosyal ayar, duygusal rahatsızlık ve zayıf akademik başarıdır. Bazı
araştırmacılar gençlerin zevk için yangın çıkardıklarını ileri sürmektedir.
Sebep ne olursa olsun, vandalizm genç kundakçılığının yüzde 80'ini temsil ediyor
gözükmektedir. Genç kundakçılar genellikle, bir erkek çocuğun baskın rol oynadığı ve
diğerlerinin yardımcı rol oynadığı, çift olarak veya grup halinde çalışmaktadır.
1.2.3. Pozitif ve Negatif Belirtiler
Yangın olay yerinde yapılan inceleme ve araştırmalar neticesinde yangının kasten çıkarılmış
olduğunu gösteren bazı temel belirtiler vardır. Bu belirtiler, kendi içinde bir sınıflandırmaya
tabii tutulursa pozitif ve negatif belirtiler olmak üzere ikiye ayrılırlar.
1.2.3.1. Pozitif Belirtiler
Yangının kundaklama olduğunu açıkça gösteren belirtidir. Örneğin; başlangıç noktasında,
içinde hızlandırıcı bulunan ve ağız kısmına sıkıştırılmış bir şekilde bez parçası bulunan bir
şişe tespit edilmesi bunun molotof kokteyli ile başlatılmış bir yangın olduğuna işaret eder ve
bu aşamadan sonra binanın elektrik tesisatının yangın açısından araştırılmasının pek bir
anlamı yoktur.
23
1.2.3.2. Negatif Belirtiler
Yangının çıkma sebebi tam olarak belirlenememiştir, ancak, yangının kendiliğinden
çıkmasına yol açacak etkenler de bulunmamaktadır. Bu durumda derinlemesine bir araştırma
ile yangının doğal olarak çıkmadığını kanıtlayacak delillerin bulunması gerekir (Eken,
2003).
1.2.3.3. Yangının Kasten Çıkarıldığına İşaret Eden Şüphelenme Gerekçeleri (Eken,
2003; O’Connor, 1993)
Yangının kasten çıkarılmış olabileceğini diğer bir deyişle kundaklama şüphesinin
olabileceğini gösteren bazı emareler bulunmaktadır. Ancak bu şüphelenme gerekçeleri,
eylemin kasti yapıldığını gösterir mutlak delil niteliğine sahip değillerdir. Bunları şu şekilde
sıralayabiliriz:
1. Yangın yerinde kişilerin kuşkulu davranışları,
2. İtfaiyecilerin sebep olduklarının dışındaki zorla giriş işaretleri,
3. Duvarlarda, zeminde ve çatıda önceden açılmış delikler,
4. Yangının birden fazla yerde aynı zamanda çıkması,
5. Aynı binada daha önce de yangınların çıkmış olması,
6. Yangının olağanüstü bir şekilde yayılmış olması,
7. Yangının aşırı şiddetli olması,
8. Şüpheli bir kokunun tespit edilmesi,
9. Yangın çıkış yerinin pahalı malzeme ve ekipmanların olduğu yerin yakınında
olması,
10. Bölgede daha önceden birden fazla yangın çıkmış olması
11. Aynı kişinin birden fazla yangın vakasına karışmış olması,
12. Çok fazla ısı üreten cihaz ya da konteynır gibi harici cisimlerin bulunması,
13. Yangın çıkış yerinin olağan dışı bir yerde olması,
14. Yangının çıkması için makul bir nedenin olmaması,
15. Yangının olağan dışı bir saatte çıkması,
16. İtfaiye faaliyetleri sırasında beklenmedik zorlukların çıkması,
17. Alarm ve yangın önleme sistemlerinin yangından önce etkisiz hale getirilmesi,
24
18. Şirketin mali sıkıntı içerisinde olması,
19. Şirket kayıtlarının daha önceden çıkan küçük bir yangında tahrip olması,
20. Binanın içindeki eşyaların yangından önce boşaltılmış ya da başka eşyalar ile
ikame edilmiş olması,
21. Tesisin ya da içindeki eşyaların sigorta miktarının kısa bir süre önce artırılmış
olması,
22. Kolluk güçlerinin yangın olayına karışmasından sonra sigorta kurumundan
herhangi bir talepte bulunulmaması,
23. Mülk sahibinin tahliye edilmiş olması,
24. Yangının stok sayımından ya da denetiminden önce çıkmış olması,
25. Mülk sahibinin tesisi satmaya ya da tesisten taşınmaya çalışıyor olması,
26. Yangının bina içerisinde bulunanların dışarı çıkmasından hemen sonra
başlaması,
27. Delillerin yangından sonra tahrip edilmesi,
28. Mülk sahibinin soruşturmaya itiraz etmesi,
29. İlgili kişinin günün saatine uygun olmayan bir şekilde giyinmiş olması,
30. İlgili bir tarafın olay mahalline beklenmedik bir şekilde kısa bir süre içerisinde
ulaşması,
31. Mülk sahibinin anormal davranışlar göstermesi (örneğin çok sakin olması),
32. Mülk sahibinin çok iyi hazırlanmış olması ve sigortasının vb. detaylarının
beklenmedik bir şekilde detaylı olarak bilmesi,
33. Hayvanların ya da manevi değeri olan bir takım cisimlerin yangından önce
binadan çıkarılmış olması,
34. İlgili bir tarafın yangının çıkış yeri ve zamanı hakkında kimsenin bilmediği
bilgilere sahip olması,
35. Eşyaların yerlerinin değiştirilmiş olması ya da arama yapıldığına dair delillerin
bulunması,
36. Mücadele olduğuna ilişkin delillerin olması,
37. Ölen kişinin yangın çıktığı sırada canlı oluğuna dair hiçbir delilin bulunmaması,
38. Ölen kişiye uyuşturucu verildiğine ya da bu kişinin bağlandığına ilişkin delillerin
olması,
39. Ölen kişide yangınla bağlantısı olmayan yaraların tespit edilmesi,
40. Binanın daha önceden vahşet yanlısı kişilerin ya da siyasi eylemcilerin hedefi
olması,
41. Yangından önce tehdit ya da uyarı alınmış olması,
25
42. Yangından sonra bazı kişilerin suçlanması,
43. Görgü tanıklarının ifadelerinin birbiriyle ya da bilinen olaylarla tutarsız
olmasıdır.
1.2.4. Zaman Gecikmeli Ateşleyiciler (O, Connor, 1993)
Kundaklama neticesinde çıkarılan bir yangında ateşleme direkt veya gecikmeli olabilir.
Direkt ateşleme bir ateşleme kaynağının (kibrit, çakmak vb.) bir yakıt ile temasa geçirilmesi
şeklindedir. Kullanılan yakıt tutuşturulmuş bir gazete kâğıdından bir sıvı hızlandırıcıya kadar
uzanabilir. Birçok acemi kundakçı farklı yakıt türlerinin yanabilirlik dereceleri konusunda
bilgi sahibi olmadıkları için çıkardıkları yangınlar içinde hayatlarını kaybetmişlerdir.
Bununla beraber zaman gecikmeli ateşleyici cihazlar kundakçıların ateşleme başlamadan
evvel emniyetle yangın yerinden uzaklaşmalarına olanak vermektedir. Bu cihazlardan
bazıları çok ilkeldir ve güvenilirlikten de uzaktırlar. Buna karşılık kundakçıya sistemi kurma
ve kusursuz bir güvenlik zırhı hazırlama olanağı veren modern cihazlar kullanıldığı da
bilinmektedir. Bu amaçla sık sık kullanılan bazı araçlar şunlardır:
Elektrikli Cihazlar: Hemen her yerde 10 dolara kadar fiyatlarla satın alınabilen elektrikli
cihazlarla yangını başlatma süresi birkaç dakikadan 24 saate kadar uzatılabilmektedir. Bu
cihazlar yakıtın (odun talaşı veya sıvı yakıt) içine yerleştirilen basit bir ısıtıcı kaynağı
sayesinde yangını başlatır.
Kibrit: Yanan bir sigara bir kutu kibrit ile birlikte kullanıldığında 10 ile 13 dakikalık bir fitil
görevini yapabilir. Yanan sigara bir kutu kibrit içine konulur ve kutu yanıcı madde içine
yerleştirilmek suretiyle çalışmaya hazır duruma getirilir.
Mum: 2,5 cm çapında 12,5 cm çevresinde bir mum esintisiz bir ortamda bir saat içinde 2,5
cm yanar. Aynı çapta ve çevre uzunluğunda 15 cm’lik bir mum ise içine yerleştirildiği yakıtı
ateşlemeden evvel 6 saat yanacaktır.
Kimyasal maddeler: Bazı terrorist gruplar kimyasal ateşleyiciler kullanma konusunda son
derece başarılı olmuşlardır. Örneğin bir vak’ada potasyum klorat, toz şeker ve sülfürik asit
karışımı kullanıldığı bilinmektedir.
Bütün bunlar dışında kundakçının yaratıcılık gücüne bağlı olarak son derece büyük
sayılarda cihaz ve yöntemler (örneğin elektrik ampulleri bile) bu amaçla kullanılmaktadır.
Yangın yerinin incelenmesi sırasında araştırmacı bu tür cihazların kalıntılarını
tanıyabilmeli ve binanın çeşitli yerlerinde birden fazla cihazın çalıştırılarak gizlenmiş
olabileceğini düşünmelidir.
26
1.2.5.
Başlıca Ateşleme Kaynakları (De Haan, 2007)
Her yangının önemli olan ana ateşleme nedeni sıcaklıktır. Diğer nedenler çok yaygın
olmadığından ve sıra dışı olduğundan ve de pratik ilgisi olmadığından göz ardı edilebilir.
Bilindiği gibi sıcaklık; sıcak yüzeyden, sıcak parçalardan veya uzak olan parlayan (ışıldayan)
sıcaklık kaynağından kaynaklanabilir, fakat açık kıvılcımla olan temas ya da kibritler en
etkili ve en başlıca ateşleme kaynağıdır. Şüphesiz bu kaynaklar kasıtlı yangınlarla birlikte
kaza sonucu oluşan yangınların da meydana gelmesine sebep olur. Diğer kaynaklar mekanik
kıvılcımlar (akkor halinde ve sıcak parçalar) ya da elektrik arklarındaki elektrik kaçaklarıdır.
Bunların hepsi bazı yakıtları tutuşturmak için yeteri kadar bölgesel ısıyı üretebilir, ancak
bütün kaynaklar bütün yakıtları tutuşturamazlar. Sıcaklık ayrıca sürekli akım geçen
kablolarda aşırı yükleme durumunda, yüksek rezistansla bağlanma veya doğrudan
tasarlanmış bağlantı noktalarından üretilebilir. Ayrıca bazıları çok yavaş bazıları çok hızlı
olan ekzotermik tipteki sayısız kimyasal reaksiyondan da elde edilir. Başlıca ateşleme
kaynaklarıyla aşağıda sıralanmıştır;
1. Kibritler
2. Çakmaklar
3. Elektrik Arkları
4. Sıcak maddeler/Sıcak yüzeyler
5. Sürtünme
6. Yayılan ısı
7. Kimyasal tepkime
8. Elektrik ve Gaz ile çalışan cihazlar
9. Gaz lambaları
10. Kıvılcımlar
11. Şömineler ve bacalar
12. Şenlik ateşleri
13. Sıcak metaller
14. Ateşli silah ve mühimmat kalıntıları
15. Sigara
16. Kemirgen hayvanlar
17. Yıldırım
18. Kendi kendine yanma
19. Akkor haldeki elektrik ampulleri
27
1.2.6. Kundaklamanın Yasal Boyutu
Kundaklama, kasten veya kötü niyetle ve bilerek yangın çıkarma eylemidir. Bu eylemi
gerçekleştiren kişi ise kundakçıdır. Kundakçı, bu fiili neticesinde belli çıkar ve kazanımlar
(intikam, cezalandırma, politik-maddi menfaat, suçu/suçları örtbas etme...) elde etmeyi
amaçlar. Her ne kadar kundaklama yapan kişinin amaç veya amaçları farklı olsa da sonuç
itibarı ile meydana gelen yangın maddi ve manevi zararların yanında ölümlere de neden
olabilmektedir. Bu nedenle birçok ülke, kendi ceza kanununu yaparken kundaklama veya
yangın çıkarma sonucu oluşan zararları ayrı ayrı tanımlayarak bu fiilleri işleyen kişilere
yaptırım olarak çeşitli cezalar öngörmüştür. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu da kundaklama
veya yangın çıkarma suçunun işlenmesi durumunda eylemin meydana getiriliş yöntemi,
yakılan yerin özelliği ve oluşan zararın niteliğine göre değişik derecelerde cezalar
öngörmüştür. Bunlar;
TCK’nin ikinci kısım birinci bölümünün hayata karşı işlenen suçlar altında; yangın eylemini
kullanmak suretiyle kasten öldürme suçunu işleyen kişiye ağırlaştırılmış müebbet hapis
cezası öngörülmüştür. “MADDE 82. - (1) Kasten öldürme suçunun;
c) Yangın, su baskını, tahrip, batırma veya bombalama ya da nükleer, biyolojik veya
kimyasal silâh kullanmak suretiyle işlenmesi hâlinde, kişi ağırlaştırılmış müebbet hapis
cezası ile cezalandırılır.” Denilmektedir.
Mala zarar vermenin nitelikli halleri TCK madde 152’de belirtilmiştir. Aynı maddenin b
fıkrasında; mala zarar verme suçunun yangına karşı korunmaya tahsis edilmiş her türlü eşya
veya tesis hakkında işlenmesi halinde suçun faili hakkında bir yıldan altı yıla kadar hapis
cezasının hükmolunacağı belirtilmiştir. Ayrıca aynı maddenin ikinci bendinde; mala zarar
verme suçunun yakarak işlenmesi halinde verilecek olan cezanın iki katına çıkartılacağı
hükmü yer almaktadır.
“MADDE 152.
(1) Mala zarar verme suçunun;
b) Yangına, sel ve taşkına, kazaya ve diğer felaketlere karşı korunmaya tahsis
edilmiş her türlü eşya veya tesis hakkında işlenmesi hâlinde, fail hakkında bir yıldan
altı yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
(2) Mala zarar verme suçunun;
a) Yakarak, yakıcı veya patlayıcı madde kullanarak,
28
işlenmesi hâlinde, verilecek ceza iki katına kadar artırılır.”
TCK madde 170’te kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli
olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda yangın çıkaran
kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır hükmü yer alırken 171. madde de
ise taksirle yangına neden olan kişi, fiilin başkalarının hayatı, sağlığı veya malvarlığı
bakımından tehlikeli olması hâlinde, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır
hükmü yer almaktadır.
“Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması;
MADDE 170. - (1) Kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli
olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda;
a) Yangın çıkaran,
kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Yangın, bina çökmesi, toprak kayması, çığ düşmesi, sel veya taşkın tehlikesine
neden olan kişi, üç aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.
MADDE 171. - (1) Taksirle; a) Yangına, b) Bina çökmesine, toprak kaymasına, çığ
düşmesine, sel veya taşkına neden olan kişi, fiilin başkalarının hayatı, sağlığı veya
malvarlığı bakımından tehlikeli olması hâlinde, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası
ile cezalandırılır. “ denilmektedir.
1.3. Yangın Yeri İncelemesi
Yangın olaylarına ilk müdahaleyi itfaiye ekipleri yapmaktadır. İtfaiye ekipleri müdahale
ettikleri yangınları söndürmekle yükümlüdür. Bu esnada güvenlik güçleri yangın yerinin
güvenliğini sağlar ve olayla ilgili bilgi edinmeye çalışır. İtfaiye ekipleri yangını
söndürdükten sonra yangınla ilgili tutanak tutarak tespitlerini belirtmek zorundadırlar. Bu
tutanak, yangın ihbarının zamanını, ihbar edenin kimliğini, yangın mahalline ne zaman
ulaşıldığı, yangının ne kadar sürede söndürüldüğü, yangın yerinin adresi, kime ait olduğu,
yangının ne ile söndürüldüğü, yangının türü ve hasar durumu gibi teknik bilgileri içerir.
Şüpheli veya kasti bir durum fark edilirse ilgili yerlere bildirilmesi gerekmektedir (Kaygısız,
2007).
29
Yangına ilk müdahale yapıldıktan sonra yangın yerinin ilgili uzman/uzmanlar
tarafından hemen incelenmeye başlanması delillerin fazla zarar görmeden toplanması
bakımından önemlidir. Çünkü yangın ve zaman daima araştırmacının aleyhine işler. İdeal bir
araştırma yapabilmek için en kısa sürede hatta yangın sürerken araştırmacının olay yerine
ulaşması gereklidir. Ancak yangın araştırmacıların çoğu en geç 2 saat içinde olay yerine
gidilmesini savunulur (Caymaz, 1997). Ayrıca yangın olay yeri araştırması epeyce dikkat ve
beceri gerektirir ve diğer suç yerlerine göre daha karmaşık bir durum arz eder. Örneğin
yangın sonucu patlama meydana gelebilir ve bu patlama sonucunda bir yangın daha
oluşabilir. Yangın yeri araştırması neticesinde kundaklama suçunun yanında genellikle
cinayet, hırsızlık, zimmete para geçirme, güveni kötüye kullanma, hilekârlık, kaçakçılık,
dolandırıcılık gibi diğer suçlar da ortaya çıkarılabilir. Yangın bu tür ve benzeri suçları örtbas
etmek için tasarlanabileceğinden bu olaylarla ilgili delillerinde bulunup bulunmayacağına
dikkat edilmelidir (Akbaş, 1994).
Kundaklama olaylarında hızlandırıcı kullanımı oldukça yaygındır (%80). Enkazda
kalan hızlandırıcı artıklarının hızla yok olma olasılığı nedeniyle ve güvenlik, kalanların
kurtarılması, temizlik gibi çeşitli operasyonlara başlanmadan önce olay yeri ayrıntılı
incelenmeli ve örnek alım işlemleri tamamlanmalıdır. Bununla birlikte, olay yerinde eski ve
rahat giysiler, kask, lastik çizme, eldiven, maske kullanılmalı, radyoaktif, toksit veya korozif
etkenler varsa ayrıca özel koruyucu giysi giyilmelidir. Yangın sonucu elektrik sistemleri
devre dışı kaldığından güçlü bir fener, defter, kalem, fotoğraf ve video kamera, büyüteç,
teyp, pusula, mezura, somun anahtar, tornavida, pense, testere, fırça ve kürek gibi çeşitli alet
ve malzemeler bulundurulmalıdır (Caymaz, 1997).
Yangın çıkış yeri (orijini) ve yangının çıkış sebebinin belirlenmesi olayın
aydınlatılmasındaki en temel özelliktir. Yangın yerinin araştırılmasının temel amacı, diğer
bütün araştırmalarda olduğu gibi, gerçeği saptamaktır. Araştırmacı gerçeği ararken kuşkulu
bir yangına kurban giden binanın ya da aracın tam bir vaka sonrası incelemesini yapar ve
yangının nedenlerini ortaya koyar (O’Connor, 1993).
1.3.1. Başlangıç Noktasının Önemi
Yangının çıkış sebebinin saptanması için, başlangıç noktasının tayini çok büyük önem arz
etmektedir. Yangınla ilgili kalan fiziksel deliller, normalde bu noktada mevcutturlar. Bu
deliller gazyağı, benzin, boya tineri, mum, yanık kibritler, vs. olabilir. Yangının yayılma
30
istikametini gösteren delillerde bu noktadan elde edilir. Ateşin yayılışı ve değişik yerlerden
yukarıya yükselen alevlere bu noktada rastlanır.
Başlangıç Noktasının Tespitinde Dikkat Edilecek Noktalar;
1.
Genel ilke olarak ortada olan şeylere öncelikle bakılır; örneğin, tahribatın en büyük
olduğu nokta neresidir? Muhtemelen ateşin etkisinde en uzun süre kalan yer olması
sebebiyle bu nokta işe başlamak için en uygun noktadır (Tesis veya yapıda yapılacak
bir denetim; tavanda, duvarda yanarak açılan bir oyuk veya yanan bir pencerenin
varlığını ortaya koyacaktır).
2.
Yanmanın en alt noktası aranır, yangın tabiatı gereği aşağıya değil, yukarıya doğru
ilerler, bunun istisnaları hava cereyanının ve çeşitli yanıcı maddelerin var
olmasıdır. En alt yanma noktasının üzerine gelen yanık yer, başlangıç noktasının
doğrulanmasına da yardımcı olur. Bu da en alt yanma noktasının tam üstüne gelen
noktada tavandaki yanıkla sağlanır.
3.
Tavandaki yanık izleri yanığın en alt noktasına kadar takip edilir ve bu yapılırken yapı
tipi hatırda tutulur. Bazı malzemeler doğal, bazı malzemeler yapay yanma izleri
meydana getirirler.
Yanma izleri yanma türünü gösterir. Örneğin geniş yayvan
kabarıklar yoğun bir ısının eseridir, düz karartılı yanık izleri ve birçok çizgilerin var
oluşu düşük ısıdaki uzun süreli yanmanın işaretidir.
4.
Tavanda en çok zarar görmüş bölge tespit edilmelidir. Başlangıç noktasındaki ateş
genelde en yüksek ısıya sahiptir ve çok hızlı bir şekilde yükselir. Bu şekilde tavandaki
en büyük zararı daha doğrusu yanmayı bu noktadaki ateş yapacaktır. Aynı zamanda
tavanda yıkılmış, çökmüş bir yer varsa burası da muhtemelen başlangıç noktasının
karşısına gelen bölüm olacaktır. Ayrıca, tavandaki kirişlere de dikkat edilmelidir. Ateş
yayılma esnasında yanık izleri oluşturacaktır. Bu yanıklar başlama noktasının uzağında
ateşin başlama noktasına doğru kıvrılacaktır (Eken, 2003).
5.
Bazı hallerde birden fazla alt yanma bulunabilir. Bunların ayrı yangınlar olmadığı
kanısı uyanırsa, bu defa daha önce takip edilmiş olan izler üst yanma noktasından
başlayarak yeniden değerlendirilmelidir.
6.
Olay yerine ilk varan kişilerden elde edilen bilgiler de çok önemlidir. Normalde itfaiye
personeli olay yerine ilk varan kişiler olduklarından, yangın çıkış noktasına veya su
sıkıldıktan sonra meydana gelmiş olabilecek anormal bir şekilde yeniden alevlenmeler
gibi konularda aydınlatıcı bilgileri de verebilecek kişilerdir.
31
7.
Yangının yukarı doğru yayıldığı ve orijinin yanmanın en az olduğu yerde bulunduğu
genelde kabul görmekle birlikte yanmakta olan ahşap çatının çökmesi, sıvıların
yanması gibi durumlarda yangın aşağı doğru da yayılabilir.
8.
Orijini ararken diğer bir yaklaşım ise yanma süresinin esas alınmasıdır. Uzun süre
yangına maruz kalarak en çok yanan yer yangının orijini kabul edilebilir. Ancak bu
yaklaşım ile örneğin; kömürleşme derinliğinin ölçümü her yangında geçerli değildir.
Orijin belirlerken zemindeki değişimler dikkate alınmalıdır. Yanıcı, hızlandırıcı sıvı
uzun süre yanarsa genellikle satıh ve çukur oluşturur. Örneğin, beton veya seramik
gibi materyallerde ise parçalanma olur.
Yanma nedeniyle oluşabilen değişik
biçimlerdeki çukurlarda incelenmelidir (Caymaz, 1997).
9.
Duvar üzerinde oluşan V şeklindeki yanma izlerine ve kararmalara dikkat edilmelidir.
Genellikle V’nin en alt noktası, bir başka deyişle V nin ucu başlangıç noktasını
gösterecektir. Bazen şekli ters dönmüş olarak karşımıza çıkabilir. Ancak bu daha çok
yayılmaya fırsat bulmadan söndürülmüş bir ateşin göstergesidir. Olay yerine ilk girişte
V şekliyle ilgili detaylı bir araştırma yapılmalıdır. Ayrıca bulunan başlangıç noktasını
yangının asıl başlama sebebi mi, yoksa birkaç yerden başlamış bir yangının parçası mı
olduğu belirlenmelidir (O’Connor, 1993).
10.
Başlangıç noktası genelde zemine yakın yerlerdir ve kömürleşme ve kararmanın en
yoğun olduğu noktadır. Zeminde delik, çökme olup olmadığı araştırılmalıdır. Zeminde
bulunan çukurlar, başlangıç noktasının ve hızlandırıcıların bulunduğunun göstergesi
olabilir. Olay yerinin zemini bu bulgular açısından detaylı bir şekilde incelenmelidir.
Yanmanın karakteristiğine göre başlangıç noktası tayin edilebilir. Örneğin; yanmış bir
tahta timsah sırtı görünümündedir. Bu kısımda bulunan yanmalar derin ve iki yarık
arasındaki yüzeyler küçükse bu tahta malzeme başlangıç noktasına yakındır. 14001600°C’de her 40-45 dk. için 2.5 cm’lik yarıklar olur.
11.
Ampuller, şişeler ve bunun gibi cam malzemeler de başlangıç noktasının
bulunmasında yardımcı olacaktır. Bu malzemeler yaklaşık olarak 1200°C’de erimeye
başlar. Bu erime ısının nispeten daha yüksek olduğu başlangıç noktasından başlar.
Böylece malzemelerde başlangıç noktasını işaret eder şekilde bombeli erime
görülecektir.
12.
Başlangıç noktasına en uzak olan nesneler, eşyalar daha az zarar görmüş olacaktır. Bu
hususun yorumlanması çok bariz gibi görünse de gözden kaçabilmektedir. Bu
araştırma için odayı, söndürmeden sonra yeniden düzenleyip her eşyayı orijinal yerine
koymak gerekir. Bunun içinde mekanın sakinlerinden veya ilk aşamada tutulan
notlardan faydalanılabilir (Eken, 2003).
32
1.3.2. Yangın Nedeninin Belirlenmesi Çalışmaları
Başlangıç noktası tespit edildikten sonra yangın nedeninin belirlenmesi için yangın olay
yerinde bazı incelemelerde bulunulması gerekir. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz;
1. Ahşapların İncelenmesi
2. Camların İncelenmesi
3. İs ve Duman İzlerinin İncelenmesi
4. Elektrik Mekanizmasının İncelenmesi
5. Yapı Elemanlarının İncelenmesi
6. Metal Aksamın ve Renk Değişikliğinin İncelenmesi
7. Kokuların İncelenmesi
8. Diğer izlerin incelenmesi
1.3.2.1. Ahşapların İncelenmesi
Ahşapların yanması sonucu ortaya çıkan etkiler üzerinde fazla durmak yanıltıcı sonuçlar
doğurabilir. Kömür haline gelen ahşapların görünümü ve miktarı, ahşap türü, kaplamalı olup
olmadığı ve tabii ki yangın ortamının sıcaklığı gibi birçok faktöre bağlıdır. Ancak, aynı
yangın koşullarında, birbirine benzer iki kereste parçasının yanma düzeyi yangına maruz
kalma süresi ile orantılıdır. Bu nedenle, çok kesin olmayan göreceli gözlemlerin yapılması
mümkündür (Jandarma Okullar Komutanlığı, 2002). Buna rağmen yangının başlangıç
noktası yakınında bulunan bir ahşabın enine kesiti gözden geçirilir. Ahşabın kömürleşmiş ve
kömürleşmemiş kısımları arasındaki bağımsız bir çizgi hızlı ve şiddetli bir yanmanın
işaretidir. Kömürleşmenin derece derece artması ve fırınlanmış (kurutulmuş) gibi bir
görünüm sergilemesi genellikle uzun ve yavaş yanmanın işaretidir.
Kömürleşme yakıtın ısı ya da yanma sonucunda aldığı fiziksel şekildir. Bu terim
genel olarak odunun pirolizinden sonraki yanabilir kalıntılar için kullanılır. Kömürleşmedeki
bu derinlik kömürleşmiş kısmın toplam derinliğini ifade eder ve tahtanın orijinal yüzeyinden
kömürleşmemiş alana kadar olan derinliğin ölçülmesi ve sonucun yanmamış malzeme ile
karşılaştırılması suretiyle saptanır.
Kömürleşme derinliği araştırma açısından ahşap kısımların ne kadar süre ile alevlere
maruz kaldığını belirler. Normal olarak ahşap 660 Fº ta yanmaya başlar ve 1400 Fº ta 45
dakikada 1 inç derinliğe kadar kömürleşir. Bu derinlik yangına en uzun süre maruz kalan
33
yerlerde (hızlandırıcılar kullanılmış olması hali istisna edilmek kaydıyla) en fazladır ve
dolayısıyla da çıkış noktasının belirlenmesine yardımcı olur.
Bazı hallerde görünür kömürleşme şekli üzerinde yapılacak dikkatli ve titiz bir
inceleme hızlandırıcı kullanılıp kullanılmadığı konusunda da bilgi verebilir. Yaygın olarak
kullanılan sıvı hızlandırıcılar 1400 Fº ın çok üzerinde bir sıcaklık derecesi üretir ve
kömürleşme derinliğini önemli derecede arttırırlar. Derin dalgalar halindeki bir kömürleşmiş
ahşap yüzey hızla hareket eden şiddetli bir alev etkisine işaret eder. Bu gibi haller ise genel
olarak bir hızlandırıcı kullanılmış olduğunun işaretidirler.
Timsah Derisi Deseni; Kararmış ağaçta timsah derisi deseni uzun ve düşük şiddette
yanmanın göstergesidir. Kömürleşmenin Derinliği, Tahtanın yanan kısmının kalınlığı
yanmanın süresini ve buradan yola çıkarak yangının başlama yerinin belirlenmesini sağlar.
(Charles et al., 1996).
1.3.2.2. Camların İncelenmesi
Aynalar, pencere camları ve benzeri cam malzeme de ısı artışından, dumandan ve alevlerden
etkilenirler. Cam 700-800 oC yakın bir ısıda erimeye başlar ve 1000 oC civarı büyük ölçüde
sıvılaşır. Yangın gerçekleşen bir mekandaki pencereden bir çok bulgu elde edilir. Ancak tek
başına belirleyici olmayacağından diğer delillere de bakılmalıdır (Eken, 2003). Aşırı ısı ve
camı lekeleyen duman şu olaylardan kaynaklanmaktadır
·
Isı artışı
·
Yangının şiddeti
·
Yangının yayılma hızı
·
Yangına yakınlık derecesi
Cam malzeme üzerinde yapılan ayrıntılı bir inceleme yangının çıkış noktasına göre
bu malzemenin yerlerini hassas bir şekilde belirleme olanağı verir (O’Connor, 1993).
Duman Lekeli ve Hilâlli Camlar;
Bir camın sıcaklık derecesinin artması moleküler
faaliyetinin de artmasına neden olur. Yüzeydeki artan moleküler faaliyet bir is tabakasının
yerleşmesine engel olmaktadır. Dolayısıyla yüzeyinde aşırı derecede is ve kurum biriken bir
camın daha az isli cama oranla daha az sıcak olduğu anlaşılmalıdır. Bir başka deyişle cam
yangın noktasından ne kadar uzak ise üzerinde o denli fazla kurum ve is birikecektir.
Hilâlleşme ise bazen cam üzerinde beliren hilâl biçimindeki şekillere denmektedir.
Hilâller sıcak camlar üzerine genellikle yangın söndürme faaliyetleri sırasında sıçrayan su
damlacıklarından ileri gelmekte, yangının başladığı sırada camların kırık olmadığını
34
saptamakta ve kundaklamanın varlığını ortaya koymakta önem taşımaktadır (O’Connor,
1993). Pencerenin üzerinde veya etrafında bulunan blok halindeki cam parçaları çabuk
oluşmuş ısının göstergesidir (1-3 dakika civarı). İsli bölgelerde meydana gelen hilal
şeklindeki (oval) kırıklar camın yanma sırasında çerçevede olduğunu gösterir. Pencere
yakınında uzun dikdörtgen biçimde kırıklar mevcutsa ve bunlar üzerinde is görünmüyorsa bu
harici etkilerle (zorla girme) camın kırıldığını gösterir.
Yüksek yoğunluklu bir patlama sonucu kırılan cam birçok küçük parçaya ayrılır.
Düşük yoğunluklu bir patlama veya duman patlaması sonucu kırılan camlar kısa kalın
parçalar halinde görülür. Cam üzerinde ısıdan kaynaklanan çatlaklar belirli bir düzen
içerisinde değildir ve şekilsiz olarak görülür (Eken, 2003).
Çatlama cam üzerinde gayrı muntazam şekilli çok sayıda çatlaklar meydana gelmesi
olayıdır. Çatlakların şekli ve miktarı camın tipine, kalınlığına, maruz kaldığı ısı miktarına ve
yangının çıkış noktasından ne kadar uzakta olduğuna bağlıdır.
Kontrolsüz ve Kontrollü Şekilde Kırılmış Camlar; Küçük parçalar veya partiküller
halinde kontrolsüz bir parçalanma camın ani ve şiddetli bir sıcaklık yükselmesine maruz
kaldığını gösterir. Ayrıca, camın yangının başlama noktasında veya bu noktaya çok yakın
bulunduğunu gösterir. Diğer taraftan, daha geniş bir alana yayılacak, kontrolsüz bir şekilde
parçalanmış cam başlama noktasından biraz daha uzakta bulunuyor olabilir (Charles et al.,
1996).
Araştırmacı belli bir pencere camının içeriden veya dışarıdan gelen basınç
neticesinde mi kırılma olayına maruz kaldığını saptayabilir. Cama basınç uygulandığında
radyal ve eşmerkezli kırıklar meydana gelir. Radyal kırıklar darbe noktasından başlayarak
camın kenarlarına doğru ilerler. Eşmerkezli kırıklar ise darbe noktası etrafında bir örümcek
ağı görüntüsü verirler. Cam kırıklarının etiketlenmesi ve çıkarılması basit birer teknik
uygulamadır. Kriminalistlerin ve laboratuar uzmanlarının cam kırıklarının analizi konusunda
zaman zaman mahkemede tanıklık yapmak durumunda kalabilmekte oldukları da
bilinmektedir. Yapılan uygulamalarda işlem sırası şöyledir:
1. Pencere veya kapı çerçevesinde kalmış cam parçası iç veya dış tarafından
dikkatle etiketlenir.
2. Cam parçası çerçeveden çıkarılır ve kırık tipi (radyal veya eşmerkezli) belirlenir,
kırığın kenarı dikkatlice incelenir.
3. Camın çerçeveye oturduğu yerlerdeki gerilim çatlakları izlerine bakılır.
4. Radyal kırıklarda basıncın geldiği tarafın tersi tarafındaki yüzeyde kırık çizgileri
arasında dik açı vardır. Eşmerkezli kırıklarda ise dik açılar basınç uygulanan
taraftadır.
35
1.3.2.3. İs ve Duman İzlerinin İncelenmesi
Cam üzerindeki ise elimizi sürdüğümüzde is kolay silinmiyor, elimizde çok az is lekesi
kalıyorsa bu yoğun fakat yavaş yavaş olmuş bir ısısının göstergesidir. Camda ısının etkisiyle
oluşan kararma az fakat is kolay silinebiliyorsa bu yavaş ama çok dumanlı bir yanmanın
göstergesidir. Cam üzerinde bulunan küçük küçük pek çok sayıdaki kararma camın yangının
başlama noktasına yakın olduğunu gösterir. Bununla birlikte, cam üzerindeki koyu duman
izleri camın yangının başlama noktasına yakın olduğunu gösterirken cam üzerindeki açık
duman izleri camın yangının başlama noktasına uzak olduğunu gösterir. Ayrıca cam
üzerinde siyah ve kolay silinebilen is bulunması bir hızlandırıcının varlığını gösterir.
Koyu, pudramsı siyah is bulunması yanan maddenin plastik benzeri bir malzeme
olduğunu gösterir. Koyu kahverengi, reçinemsi (sakız gibi) leke “için için yanma” adı
verilen yavaş yavaş ısı oluşmasının veya yangının bu odaya yakın bir odadan başladığının
göstergesidir (Eken, 2003).
1.3.2.4. Elektrik Mekanizmasının İncelenmesi
Elektrik yangınları genellikle, ya tesisatta bir hata ya da yanlış kullanım nedeni ile tesisat
yakınında bulunan yanabilir cisimlerin alev almasından kaynaklanmaktadır.
Araştırmacı, araştırma altında olan bina veya yapının elektrik sisteminin tümünü
incelemelidir. Araştırmacı,
Olay yerinde elektrik ile ilgili olarak ana girişten itibaren ana ve ara sigorta panelleri
(sayıları, cinsi ve yerleşiminin belirlenmesi çok önemlidir), prizler, elektrik düğmeleri,
tesisata bağlı olan veya olmayan tüm elektrikli cihazlar dahil, tesisatın tamamını adım adım
incelemeli ve fotoğraflarını çekmelidir. Gerekli görüldüğü zaman kablolar, prizler, duy,
düğmeler vb. materyallerden dikkatlice örnekler alınmalıdır. Sigorta panelleri de bulunduğu
yerden bütün olarak sökülerek incelenmek üzere laboratuvara götürülebilir (Güney, 1997).
İncelenen devrede uygun çapta kablo ve gene uygun güçte sigorta olup olmadığına bakılır.
Bundan sonraki işlem, toprak hattının toprak ucunun iyi tutturulmuş ve paslanıp
paslanmadığının kontrolüdür. Gereğinden fazla ısınan sigortalara ve kablolara sigorta
duylarına bilhassa dikkat edilir. Buradan daha önceden elektrik probleminin olup olmadığı
ortaya çıkar.
Başlama noktasına bakıldığında yangın sebebinin elektrik olabileceği düşünülüyorsa,
yapılacak iş sigortaları tekrar kontrol etmektir. Burada bir sigortanın patlamış, kararmış
36
olduğu tespit edildiğinde yangın nedeni belirlenebilir. Bununla beraber sigorta telinin erimiş
olması da o devrede aşırı yüklenme veya yarım kısa devreyi gösterir. Bir devrede ark veya
kısa devre oluştuğunda meydana gelen ısı 3800 oC nin üstünde olur, bu iletken bakır kabloda
boncuklaşma veya fitilleşme meydana getirir. 1100 oC ye kadar ısınan bakır kablo
boncuklaşma veya fitilleşme meydana getirmeden yanar, uçlar sivri veya çapaklı hale gelir.
Yangının tahkikatı yapılırken veya kablolar incelenirken bu iki nokta dikkate alınmalıdır
(Alkış, 2006).
Yinede, orijin civarında elektrikli bir cihazın veya kablolarının bulunması, yangının
elektrik kökenli bir nedenle çıktığının göstergesi sayılamaz. Başka bir nedenle çıkmış
olabilecek yangın bu cihaz veya kabloya zarar vermiş olabilir. Yangın araştırmacı oluşan bu
zararın tipini, karakteristiğini belirlemelidir. Aşırı akıma bağlı değişimler, ark-kıvılcımkontak oluşumu, sadece ısı etkisinin varlığı, mekanik bir kuvvetle (zorlanma) oluşan zararlar
dikkatli incelemelerle birbirinden ayırt edilebilir (Delplace, 1983; Ettling, 1984).
Vişne Rengi Görünüm; Bir bakır iletkene tatbik edilen ısı onun renk değiştirmesine
veya koyu vişne rengini almasına neden olur. Bu renk değişikliği ısının kaynağını
belirlemeye de yardımcı olmaktadır. Böyle bir iletkenin incelenmesinde sıradan bir cep
çakısı yeterlidir. Araştırmacı çakısı ile bakır iletkenin yüzeyini kazır (Kablo kırılgtan
olabileceği için kazımanın dikkatle yapılması gereklidir). Yüzeyi kazınan iletkende gerçek
bakır rengi görülüyorsa hasarın kaynağı büyük bir olasılıkla dışsaldır. Buna karşılık
araştırmacı, koyu vişne renginin bütün kablo kesiti boyunca devam ettiği durumlarda içsel
bir neden, örneğin bir kısa devre, ark veya benzeri bir elektriksel problem söz konusu
olduğuna karar verecektir (O’Connor, 1993).
1.3.2.5. Yapı Elemanlarının İncelenmesi
Hizmet veren veya üretim yapan insanların çalıştığı (kamu kurumu veya özel şirketler)
bina/binaların yangına karşı güvenli olması her bakımdan önemlidir. Bu kapsamda da yangın
güvenliği adına alınan her türlü tedbirde; yangının meydana gelmesinin önlenmesi, oluşan
yangının yavaşlatılması, yangının yayılmasının engellenmesi ve can güvenliğinin en üst
düzeyde sağlanması gibi bazı amaçlar göz önünde bulundurulmaktadır (Yanık ve Zengin,
1998).
Bununla birlikte, yangın olayı meydana geldikten sonra binalardaki malzemede
meydana gelen fiziksel ve kimyasal değişimlerin detaylı bir şekilde incelenmesi neticesinde
bazı sonuçlar elde edilebilir. Şöyle ki, ani ısı değişimleri, aşırı derecede ısı oluşumu gibi
37
faktörler yapı malzemesinin olduğu bölümlerde çeşitli şekillerin oluşmasına neden olurlar.
Bu bağlamda bazı malzeme gruplarının ısıya karşı göstermiş oldukları dirençlere bakarak
yangının ortaya çıkma sebebi hakkında çeşitli yorumlarda bulunulabilir.
Harç ve Beton malzemeler; çimento hamuru ilk ısınma ile genleşir, sonra
büzüşmeye uğrar ve sonuçta tekrar dengeleyici bir genleşme gösterir. Çimento hamurunda
100 °C’de termik genleşme meydana gelir ve 98-102 °C’de çimento hamurundan fiziki bağlı
suyun büyük miktarı çıkar. Özellikle de 300-500 °C arasında kimyasal bağlı suyun
ayrılmasıyla bir büzüşme meydana gelir. Ayrıca, yapı bölümünün dengesiz bir şekilde
ısınması veya itfaiye görevlilerinin sıktığı su ile kısmi ani soğuma ve doğurduğu ısısal
gerilmeler çatlamalara neden olabilir (Alkış, 2006).
Ahşap malzemelerde de diğer yapı malzemelerinde olduğu gibi oksijen, malzemenin
yapısında bulunan karbonu yakmakta ve ortaya ısı enerjisi çıkmaktadır. Ahşap
malzemelerde; 170 °C’ye kadar kuruma, 270 °C’ye kadar da CO, CO2 ve buhar çıkışı
görülür. 250-300 °C arasında tutuşma meydana gelir. Ancak ahşabın kesitinin kalın olması
ve ısı geçirimlilik değerinin az oluşu gibi etkenler tutuşmanın geç oluşmasına neden olurken
yapısında bulunan reçine oranının yüksek olması tutuşmayı kolaylaştırır (Alkış, 2006).
Genel olarak duvarlarda ve çimento kısımlar üzerinde renk değişiklikleri görülür.
Tuğla ve çimentonun tipik renklerinde değişiklik görülür ve bazı hallerde yüzeyleri de tuğla
ve çimentonun neminin genleşmesiyle gözenekleşip pürüzlenir. Gözenekler genişledikçe
buhar cepçikleri yüzeye kadar uzanan patlamalar yapar ve yüzeyleri çiçek hastalığı izlerini
andıran bir hal alır. Bu durum bir hızlandırıcı kullanılmış olmasından ileri gelmekle birlikte
renk değişikliği kendi başına yangının kundaklama sonucunda meydana geldiğine işaret
sayılamaz. Şiddetle yanan başka yakıtlar ve kopan bir gaz hattı da bu olaya sebebiyet
verebilirler (O’Connor, 1993).
1.3.2.6. Metal Aksamın ve Renk Değişikliğinin İncelenmesi
Isıl etkiye ait işaretleri ergimiş ve/veya birbirleri ile kaynamış metal ve cam maddelerde
görebiliriz. Bu gibi durumlar yangının genişleme yönü ile birlikte en şiddetli olduğu yerleri
de belirtirler. En yoğun ısıl etki; hızlandırıcı kullanımı bir yana bırakıldığında, yangının çıkış
noktasında ve bu noktanın yakınlarında görülür. Metal malzemelerde; akma sınırının,
mukavemet ve elastiklik modülü düşüşü gibi durumlarda metallerin temel davranışlarının
bilinmesi gerekmedir. Örneğin; çelikler, mukavemetlerini 300 °C’de kaybederlerken 400
°C’de akma sınırının düşüşlerini gösterirler (Alkış, 2006).
Ergiyip birbirlerine kaynamış maddeler gördüğünde araştırmacı iki şey yapmalıdır.
38
1. Malzemenin bileşimlerini saptamaya çalışmak,
2. Ergime sıcaklık derecelerini belirlemek.
Araştırmacı bunları yaptıktan sonra, elde ettiği sıcaklık derecesi alanı içindeki
kaynağı saptayacaktır. Bazı maddelerin ergime sıcaklıkları aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.
Çizelge 1. 1 Kimi maddelerin Ergime Noktaları (O’Connor, 1993)
o
o
Malzeme
Sıcaklık ( F)
Malzeme
Sıcaklık ( F)
Lehim
361
Demir
2802
Çinko
449
Nikel
2651
Kurşun
618
Paslanmaz çelik
2462-2822
Aluminyum
1220
Çelik
1662-2882
Bakır
1980
Platin
3224
Dökme demir
2000-2800
Krom
3407
Birçok elektrikli ev aletleri ve maddeler (ekmek kızartıcıları, kül tablaları, elektrik
donanımı gibi) paslanmayı önlemek üzere kromaja tabi tutulur. Krom çok yüksek ısı
karşısında renk değiştirme eğilimindedir ve bu değişiklik bir ısı göstergesi olarak
kullanılabilir. Bazı hallerde krom soğuduğunda renk değişiklikleri kısmen ortadan kalkmakta
ise de belirgin bir gökkuşağı renk modeli kalır ve bu da çok yüksek ısılara işaret eder
(O’Connor,1993).
Çizelge 1. 2 Kromda renk değişiklikleri (O’Connor,1993).
o
o
Renk
Sıcaklık ( F)
Renk
Sıcaklık ( F)
Sarı
450-500
Parlak kırmızı
1400-1500
Mor kahverengi
550-575
Somon
1600-1700
Mavi
600-875
Limon
1800-1900
Açık kırmızı
900-1000
Beyaz
2000-2400
Koyu kırmızı
1100-1300
Parlak beyaz
2400+
39
1.3.2.7. Kokuların İncelenmesi
Yangın yerlerinde şüpheli koku veya kokuların tespit edilmesi durumunda burada
kundaklama olayından söz edilebilir. Bu gibi durumlarda olay yerinde hızlandırıcı kullanılıp
kullanılmadığı belirlenmelidir. İnsan burnu, petrol kökenli hidrokarbonlara karşı çok
duyarlıdır. Ancak bu duyarlılık uzun süreli değildir. İyonizasyona uğrayan hidrokarbon
moleküllerin UV ışığını absorblaması esasına dayanan ve eser miktarda ölçüm yapabilen
portatif gaz analizörleri, yangın ortamında var olan çeşitli gazların ölçümünde kullanılır
(Caymaz, 1997). Yangın yerinde sıvı hızlandırıcı kullanıldığını tespit etmek için bir çok
portatif cihaz bulunmaktadır. Bu cihazların kullanılmasındaki temel amaç hem sıvı
hızlandırıcı artıklarını hem de bunların buharlarını yangın yerinde tespit etmektir. Bunların
bazıları: kimyasal renk test cihazları, hızlandırılmış yanma tespit cihazları, alev iyonlaştırma
test cihazı, gaz sıvı kromatografisi (GLC) ve kızılötesi spektrofotometresidir (Eken, 2003).
1.3.2.8. Diğer İzlerin İncelenmesi
Hızlandırıcı kullanıldığından şüphelenildiği hallerde buralardaki döşeme muşambası,
süpürgelik ve döşeme sökülerek sıvı yakıt izleri aranır. Duvar sıvaları böylesi sıvı yakıtları
emerek muhafaza ederler. Bu gibi sıvı yakıtlar normal olarak en düşük düzeydeki noktalara
akar, tahta aralarında yanar, döşeme kolonlarından aşağıya akarak doğrudan alt tabana
inerler.
Kapının tabana yakın kısmında kömürleşme görülürse, kapının altına sıvı konularak
yakıldığını anlayabiliriz. Kapıdan uzağa dökülen sıvılar sonucu oluşan yangınlarda ise,
kapının üst kısımlarında kömürleşme olur.
Yanan sigara da yangına yol açabilir. Yanan sigara 330-400 oC sıcaklığa sahiptir.
Kendi kendine 15-20 dakika arasında yanabilir. Yanan sigara kağıt, pamuk gibi kolayca
tutuşabilen nesneleri yakar. Sigara izmariti ile oluşan yangınlarda, sigaranın bulunduğu
döşeme, koltuk gibi yerlerde ya da tabanda ve çok yakın çevrede kömürleşme, döşemenin
içinde en şiddetli kömürleşme, aynalarda ve camda ise uzun süre yanmanın (1-4 saat)
belirtisi olarak kararma ve is lekeleri görülür.
Yanmanın diğer bazı göstergeleri de aşağıda sıralanmıştır;
Şekli Bozulmuş Elektrik Ampulleri; Akkor haline gelmiş elektrik ampulleri bazen ateşin
etki yönünü gösterebilir. Ampulün, sıcaklığın kaynağına dönük olan yüzü ısınarak
yumuşarken içindeki gaz genişlemeye ve yumuşayan taraftaki cam yüzeyi dışarı doğru
40
şişirmeye başlar ve bu durum “çekilmiş ampul” olarak isimlendirilir. Ampulün eğilme veya
çekilme kısmı ısı kaynağının yönündedir (Charles et al., 1996).
Ampuller; Kırılmamış halde bulundukları takdirde deforme olmuş ve uzamış bir elektrik
ampulü yangın araştırmacılarına büyük bir yardım sağlar. Ampulün filamanı etrafındaki cam
zarf yaklaşık olarak 482 ºC dolaylarında yumuşar ve aynı zamanda başlangıç noktasını da
teşkil eden ısı kaynağı tarafına doğru uzar. Ancak pek az ampul yangınlardan ve söndürme
çalışmalarından sağlam çıkabilmektedir. Sağlam çıkanlar ise genellikle tavan armatürlerinde
olanlardır. Floresan ampuller aynı tepkiyi göstermedikleri gibi yangında normal ampullere
oranla daha az dayanıklıdırlar (O’Connor, 1993).
Sınır Hattı; Zeminler veya yere serilen yaygı (halı, kilim) üzerindeki su birikintisi şeklinde
desen almış sınır hattının sıvı yangın hızlandırıcısının göstergesi olduğuna inanılır. Bir
ağacın geçiş bölümündeki, keskin sınır, ani ve şiddetli bir ateşin göstergesidir (Charles et al.,
1996).
Eğilmiş Mobilya Yayları; Mobilya yaylarının kendi ağırlıklarından sarkması için gereken
sıcaklık 650 o C derecedir (Charles et al., 1996). Bu sıcaklıkla ilgili belirti araştırmacının
döşemelik kanepede, yatakta ya da dışına örtülmüş örtüde mi yangının çıktığını tespit etmede
yardımcı olabilir. Kanepe ya da yatak döşemesinde alevsiz yavaş yavaş yanan yangın
genelde yoğun sıcaklığın olduğu yerleşik bölgeyi gösterir. Bu bölgedeki yaylar çevresindeki
yaylardan daha çok bükülmüştür. Mobilya dışarıdan yangına maruz kalınca ısı daha az
yoğun olabilir ve yayların bükülme oranı uzun süreli iç yangından daha düşük olur. Uzun
süren ani alevlenmede yayların bükülmesi yangının kaynağı ne olursa olsun tam olur. Eğer
sonuçtaki tahribat gereğinden fazlaysa ve havalandırma da oldukça benzerse yayların
bükülmesi gelen alevlere göre köşeden ya da yandan olabileceğinden yayların bükülme yönü
yararlı bir belirti olabilir (De Haan, 2007).
Beton Yapı Malzemelerinin Bozulması; Tuğlanın veya betonların renginde meydana gelen
açıkça görülebilen renk solması şeklinde ortaya çıkabilir. Bazı olaylarda, bu yapı
malzemelerinin yüzeyleri pütürlü veya çukurlu olabilir. Bu şiddetli bir ateşin, tuğla veya
betonun içindeki nemi buhara çevirmesinden dolayı olabilir. Bu buhar keseleri genişlerken,
tuğla veya beton duvar veya zemin boyunca, yüzeyi pütürlendirerek veya çukurlar açarak
patlarlar ve dışarı çıkarlar (Charles et al., 1996).
Yaprakların Olduğu Gibi Kalması; Bir orman yangınında yaprakların kuruması ve yangın
anındaki pozisyonlarına dönmeleridir. Çünkü gün esnasında yapraklar yönlerini güneşe
çevirirler, onların pozisyonu yangının günün hangi zamanında başladığını gösterir. (Charles
et al., 1996).
41
Hızlandırıcılar ve Yanma Modelleri (O’Connor, 1993) ; Kullanılan sıvı hızlandırıcılar bir
parke zemine döklüldükleri zaman parke tahtaları arasından sızarlar ve ateşlendikleri zaman
alev dillerini parkelerin geçme yüzeyleri arasından çıkarmaya başlarlar. Bu da tahtaların
kenarlarından yukarı doğru kıvrılmalarına ve alevlerin daha hızlı yayılacak alan bulmalarına
yol açar. Sıvı üst yüzeyden aşağı ve çevresinden içeri doğru yanmaya başladığından
çevresinde merkezinden daha ağır bir yanık izi bırakır. Beton zemin üzerine dökülüp
ateşlenen sıvı hızlandırıcı ise renk değişmesi olayının nedeni olur. Yanan hızlandırıcının
ürettiği ısı beton içindeki rutubeti buhara dönüştürür ve beton yüzeyini çiçek bozuğu
görünümünde bırakır.
Hızlandırıcı yayılması çeşitli şekillerde olabilirse de genellikle parmaksı uzantılar halinde
belirir ve şu koşullarda ortaya çıkar:
1.
Havuz etkisi: Sıvı hızlandırıcı zeminden aşağı sızarak zemin putrellerine iner.
2.
Pencere dış kısmı altında: Yangın bir pencereden dışarı uzandığında alevler doğal
olarak pencere üst kısmındaki kısımları yalayacaktır. Bir pencerenin altında olagan dışı
parmaksı görünüm kundakçının attığı Molotov kokteylinin pencereye çarptığına ve
içindeki yakıtın alev almadan önce dış duvardan aktığını gösterir.
3.
Hızlandırıcı dökmek için iç duvarlarda açılmış delikler: Kundakçı bu delikleri
açarken telâş içinde delik etrafındaki duvar yüzeyine fazla hızlandırıcı serpebilir. Bu
sıvı da duvardan aşağı akarak zemin seviyesinde süpürgelik gerisinden aşağı sızabilir.
1.3.3. Eleme Metodu
Bir yangın soruşturmasında bütün nedenlerin göz önüne alınması ve bütün sebeplerin
elenerek yalnızca elenmeyen bir nedenin tüm açıklığıyla göz önüne serilmesi gerekir. Bu
yöntem eleme yöntemi olarak adlandırılabilir. Eleme yönteminde yangın çıkma nedenleri
elendikten sonra geriye birden fazla yangın nedeni de kalabilir. Bu durumda mutlaka bir
uzmana danışılmalıdır.
Bütün yapılan inceleme ve araştırma süreci sırasında araştırmacı suç unsurlarını
bulmak için daima duyarlı hareket etmek zorundadır. Eğer ortada bir suç varsa bunu
ispatlayabilmek için kesin kanıtlara ulaşılması zorunludur. Örneğin araştırmacının
incelemesi sırasında bazı malzemeye, yangın modellerine ve kundaklamaya işaret edebilecek
diğer emarelere rastlasa bile yangının bir kaza sonucunda çıktığına dair her türlü olanağı da
değerlendirmesi gerekmektedir. Bütün yangınlar ilke olarak aksi kanıtlanıncaya kadar kaza
sonucu olarak değerlendirilmelidir.
42
1.3.4. Tabaka Metodu
Bazı hallerde çöken enkaz ve döküntüler nedeniyle başlangıç noktası tamamen örtülebilir.
Bu gibi şartlarda, yanıklar ve mevcut diğer malzemelerin yeterince incelenebilmesi için
döküntü ve enkazın tamamen kaldırılması gerekebilir. Böyle durumlarda, olay yerinin
incelenmesi için tabaka metodu kullanılmaktadır. Tavan tamamen çökmüş olsa bile,
başlangıç noktasını bulmak imkansız değildir. Yapılacak şey, enkazı tabaka tabaka, kat kat
kaldırarak yanmasının silsilesini bulmaya çalışmaktır (Eken, 2003). Ayrıca, alevlerin ve
ısının yukarı doğru hareketinin en yaygın modeli “V” şekli olup V’nin sivri ucu çıkış
noktasını belirtmektedir. Bu yüzden bütün dip yanma noktalarının dikkatle incelenmesinde
fayda vardır. Yangının çıkış yeri olarak saptanan odada yanmanın dip noktası da yangında
çıkış noktasıdır. Çıkış noktası bazen gözden uzak kalabilmektedir. Yangın devam ederken
hasar gören duvar kaplama taşları, tavandan ve duvarlardan dökülen sıva, boya ve duvar
süslemeleri çökme neticesinde çıkış noktasını gizleyebilir. Bu nedenle araştırmacı enkazı
tabaka tabaka kaldırarak incelemesini sürdürmek zorundadır. Odada yangın hasarı gösteren
en alçak nokta da doğal olarak yangının çıkış noktasıdır. Yanmanın en alçak noktası ayrıca
televizyonlar, mobilyalar ve rafların alt taraflarında yanma izleri aranarak da bulunabilir. Bu
eşyanın alt yüzeylerindeki yanma emareleri yangının bu seviyeden daha aşağıda başladığını,
buralarda yanık izi yoksa daha yukarılarda bir nokta aranması gerektiğini belirtir (O,Connor,
1993).
Dikkat edilmesi gereken diğer bir husus da; döküntü duvar sıvası veya yanmayan
duvar katmanları gibi malzemenin başlangıç noktası üzerine çökmesi ile çıkış noktasında
bulunabilecek fiziksel delilleri yok olmaktan kurtarmış olabilmektir.
1.4. Yangın Yeri Tespit Ve Belgeleme Metotları
Genel olarak olay yerinde maddi suç delillerini bulmaya yönelik yapılacak olan bütün
çalışmalar olay yerinin tam olarak tespiti ve belgelenmesi süreci ile başlar. Olay yeri tespit
ve belgeleme metotlarının temel amacı olay yerinin ilk ve orijinal durumunun tespit edilip
belgelenmesiyle soruşturma ve yargılama aşamalarında ortaya çıkabilecek çelişkili ifadelerin
önüne geçilmesidir. Bütün olaylarda olduğu gibi yangın olaylarında da tespit ve belgeleme
çalışmaları; fotoğraf çekimi, plan-kroki çizimi, tutanak düzenlenmesi ve video kamera
çekimleri olmak üzere dört aşamada gerçekleştirilir.
43
Kayıt ve dokümantasyon işlemi, olayın işleniş şeklinin açığa çıkarılmasında temel
yardımcıdır. Soruşturmanın sağlam bir temele oturtulabilmesi için, dosyada yer alacak olan
dört temel belgeleme yönteminin birbirini tamamlayacak nitelikte olması gerekir.
Dolayısıyla olay yerinde elde edilecek ve delil niteliği taşıyabileceği değerlendirilen her
bulgunun mutlaka dokümantasyon belgelerinde yer alması gerekir (Karakuş ve Ünal, 2009)
1.4.1. Fotoğraf Çekimi
Olay yeri incelemesi sadece delillerin tespiti değil aynı zamanda olayın ilk halinin
belgelenmesini de içerir. Fotoğraf çekimi uzun süre geçmesine rağmen olay ile ilgili
bilgilerin izlenmesi, olayın ilk halinin hatırlanması açısından soruşturma ve kovuşturma
aşamasında önemi büyüktür (KPL, Yayın No:10, 2006). Adli fotoğrafçılık alanında önemli
olan nokta artistik içerikli fotoğraflardan çok bizi ilgilendiren konuyu anlatacak olan doğru
resmin çekilmesidir. Fotoğrafçılıkta konuya esas olan nesnenin bozulma olmaksızın rengini,
içeriğini ve detayları ile tam ve doğru pozisyonunu anlatacak biçimde olmalıdır (Redsicker,
2001)
Yangın olay yerine gidildiğinde olay yerinin ilk halinin fotoğrafı çekilir. Olay yeri
fotoğrafları soruşturmayı yürüten kolluk görevlilerine ve itfaiye yetkililerine olayın meydana
geliş şekli ve olay yeri hakkında önemli bilgiler verir. Bununla birlikte, yangın olay
yerindeki çalışmaların bitmesi neticesinde olay yerinin terk edilmesinden sonra yapılacak
olan diğer çalışmalara ışık tutması ve yön göstermesi açısından son derece önemlidir (Polis
Akademisi Başkanlığı, 2008).
Her ne kadar her basamağı fotoğraflamak gereksiz olsa da fotoğraflama süreci en
azından fiziksel araştırma kadar sürmelidir. Araştırmacı, fiziksel incelemede izlenilen aynı
yolu binayı fotoğraflamakta da izlemeli ve en az zarardan en fazla zarara doğru yanma izini
izleyerek çekim yapmalıdır. Fotoğraflar yazılı rapor kadar önemlidir, çünkü ne olduğunu,
sadece anlatmaz, aynı zamanda daha iyi bir şekilde gösterir (Charles et al., 1996).
Araştırmacı, detaylı bir şekilde olay yerinde ne olduğunu gösteren fotoğraflamayla
ilgilenmelidir. Örneğin, bir pencerenin veya kapının dışında ciddi şekilde kararmış
havalandırma desenleri mevcutsa araştırmacı bunları fotoğraflamalıdır. Fotoğraflanacak
diğer alanlarda, yanma desenlerinin daha alt seviyede olduğu ve kesin hatlarla sınır gösteren,
patlamaların olduğu yerlerde erimiş veya lekelenmiş camlar, kırılmış kilitler ve elektrik
tesisatının binaya girdiği yerler olabilir (Charles et al., 1996).
Bazı olaylarda panoramik çekim yapmak gerekli olabilir. Bu, daha geniş bir görüntü
elde etmek için birkaç fotoğrafın birbirine yapıştırılarak birleştirilmesiyle başarılabilir.
44
Yangının başlama yeri iki defa fotoğraflanmalıdır, birincisi molozlara dokunulmadan önce,
ikincisi de yıkıntı kaldırıldıktan sonra yapılmalıdır. Şiddetli yanma desenleri, özellikle ateşin
nasıl yandığını gösteren desenler, fotoğraflanmalıdır. Kapıların zeminlerindeki desenler ve
altlarındaki şekiller, yanıcı sıvı kullanıldığının güçlü göstergeleridir. Bu durum ateşin
kendiliğinden aşağı doğru değil yukarı doğru yayılması sebebiyledir (Charles et al., 1996).
Eğer bir olay yerinde saat mevcutsa, araştırmacı her zaman, durduğu zamanı
gösteren saatlerin ön yüzünü fotoğraflamalıdır. Yangınlar her zaman elektrik kesintisine
sebep olur, bu ise elektrikli saatlerin genellikle yangın başladıktan sonra on dakika ile yarım
saat arasında duracağını anlamına gelir. Yangının ne zaman başladığını bilmek olay için
canalıcı bir noktadır. (Charles et al., 1996).
Duman, ısı yayılımı ve yanma şekillerinin fotoğrafları alındıktan sonra detaylı
çekimlere başlanmalıdır. Pencereler, kapılar, havalandırmalar, elektrik tesisatı, ısınma,
aydınlanma, mutfak, tuvaletler, elektrikli cihazlar, makinalar, malzemeler vs. fotoğraflarda
delil olarak görülebilmelidirler. Eğer var ise ölü ve/veya yaralıların da bulundukları yerde
görüntüler alınmalıdır (La Marca, 1989).
Ayrıca yangın yerinin, dışarıdan yüksek bina, minare vb. bir yerden kuşbakışı fotoğrafının çekilmesi yangının yayılımını göstermesi nedeniyle tavsiye edilmektedir (NFPA,
1992)
1.4.1.1. Genel Görünüm Çekimleri
Olay yerinin konumunu çevresinde ve bitişiğindeki alanların genel görünümünü orijinal
halini tespit etmek içindir fotoğraf çekimi yapılırken bindirme (panaromik) çekim tekniği
kullanılır. Çekim yapılırken hiçbir noktanın atlanmamasına dikkat edilir.
1.4.1.2. Orta Mesafe Çekimler
Olay yerindeki bulguların tespiti yapılıp numaralandırıldıktan sonra birbirleriyle ve olay
yerindeki bir takım sabit noktalarla konumunun gösterildiği çekimlerdir.
45
1.4.1.3. Yakın Mesafe Çekimler
Yakın mesafe çekimlerde cetvel türü bir ölçek kullanılır. Fotoğraf çekimi, olay yerinde
yapılacak işlerden ilki olup en önemli iş olarak kabul edilir. Fotoğraflar bir duruşma
sırasında kolluğun ifadesini destekler. Olay yerindeki eşyalardan hiçbirine dokunulmadan,
yerleri değiştirilmeden fotoğrafların çekilmesi çok önemlidir. Fotoğraf makinesinin de
fotoğrafların kalitesinde payı vardır. Olay yerindeki ışık yetersiz olabilir suç mahali
tamamen karanlık olabilir. Uygun aydınlatma profesyonel kalitede fotoğraflar için gerekli bir
unsurdur (Saferstein, 2004).
1.4.2. Video Çekimi
Video çekimleri çoğu zaman olay yerinin daha bütün ve gerçekçi bir görüntüsünü
vermektedir. Yani, fotoğraf ile sadece bir anlık görüntü alınabilmekteyken kamera
görüntüsünde bir devamlılık söz konusudur.
Video kamera çekimleri, fotoğraf çekimlerinde olduğu gibi genelden özele doğru
yapılır. Örneğin olay yeri bir apartman dairesinin oturma odası ise; önce apartmanın sokak
ya da caddedeki konumu görüntülenir. Daha sonra sırasıyla, apartmanın girişi, merdivenler,
dairenin giriş kapısı görüntülendikten sonra olayın meydana geldiği dairede çekimler yapılır
(Kaygısız, 2007).
1.4.2.1. Fotoğraf ve Video Çekiminde Genel İlkeler (Tepecik, 2005)
1.
Fotoğraf ve video kamera çekimleri; genel görünüm, orta mesafe ve yakın plan
olmak üzere üç aşamalı olarak yapılır.
2.
Çekimler, uygun açı ve ışık kullanılarak sabit veya hareketli yapılır.
3.
Büyük çaplı olaylarda fotoğraf ve video ile yapılan genel görünüm çekimi, polis
helikopterleri veya diğer hava ulaşım araçları yardımı ile görüntü almak
suretiyle de yapılabilir.
4.
Elde
edilen
iz
görüntülenmelidir.
veya
bulgular,
transfer
etmeden
bulunduğu
yerde
46
5.
Ölüm olayları ile ilgili yapılan incelemelerde cesedin mümkün olan her açıdan
fotoğrafları çekilmeli, yaralar ve üzerinde bulunabilecek işaretler ayrıntıları ile
görülebilecek şekilde çekim yapılmalıdır.
6.
Olayı temsil edici olmayan ya da olay yerini tasvir etmeyen ilgisiz nesne veya
bulguların çekimi yapılmaz.
7.
Çekimde önyargılı ve duygusal olunmamalı, olayı aydınlatacak bir pozisyondan
çekilmelidir.
8.
Eğer zoom kullanıldı ise zoomdan çıkmadan çekime devam edilmemelidir.
9.
Çekimi yapılan yerler birbirini tamamlayacak şekilde olmalıdır.
10.
Çekimlerde bütünlük olmalı yapılan geçişler izlenebilmelidir.
11.
Özellikle adrese dair tabelalar okunacak şekilde çekim yapılmalıdır.
12.
Olay yerinde dıştan merkeze doğru genel görünüm çekimi yapılmalıdır.
13.
Delil çekiminde ayrıntıların görüntüden okunabilmesine dikkat edilmelidir.
1.4.3. Kroki
Bir yerin kuşbakışı görünümünün basit çizgilerle genel olarak belli bir ölçeğe bağlı
kalmadan kaba-taslak çizimine kroki denir. Kroki, olay yerindeki iz ve delillerin kendi
aralarında veya değişik noktalara olan uzaklıklarını gösterir. Birbirini destekler nitelikteki bir
fotoğraf ve kroki, bir bütünün iki parçasını oluşturur. İz ve delillerin konumu ve pozisyonu,
bulguların birbiriyle ilişkisi ve olaydaki rolü genel hatlarıyla ortaya konur. Bu nedenle kroki,
soruşturma ve kovuşturma evresinde ihtiyaç duyulan en önemli kaynaklardan biridir
(Karakuş ve Ünal, 2009).
1.4.3.1. Kroki Çiziminde Dikkat Edilecek Genel Kurallar (Karakuş ve Ünal, 2009)
1. Kroki, manuel veya bilgisayar ortamında iki veya üç boyutlu olarak hazırlanabilir.
2. Delillerin bulundukları yerler, daha önce verilmiş numaralar kullanılarak krokide
gösterilir. Açıklamalar bölümüne her bir numaranın hangi delili ifade ettiği yazılır.
3. Kroki çiziminde semboller kullanılabilir.
4. Kroki çiziminde mesafeler, ölçüm yapılarak belirlenir ve metrik sistem kullanılarak
ifade edilir.
47
5. Her bir delilin sabit iki noktaya uzaklıkları numarasıyla birlikte yazılır. Gerektiğinde
delillerin birbirleri arasındaki mesafesi de krokide belirtilir.
6. Krokide ayrıca rapor numarası, hava durumu, olayın zamanı, krokinin düzenlendiği
tarih, saat ve yönler belirtilir.
7. Kroki, hazırlayanların sicil/branş numarası yazılarak imzalanır.
Olay yerini dört bölgeye ayıran araştırmacı; yangından hiç zarar görmeyen kısımları,
sadece dumandan zarar gören kısımları, yangından ikinci derece etkilenmiş kısımları ve
yangından asıl zarar gören kısımları belirledikten sonra, bu kısımları bir kroki üzerinde
işaretlemelidir (Yallop, 1984). Elektrik tesisatı ile ilgili bilgiler de (ana sigorta, ara sigorta,
prizler vs.) kroki üzerinde ayrıca gösterilmelidir.
1.4.4. Rapor Hazırlama
Rapor, el yazısı ile yazılabileceği gibi, bilgisayar ortamında da hazırlanabilir. Rapor, aşağıda
belirtilen genel ilkeler doğrultusunda hazırlanır. Rapor; başlık, olaya ve olay yerine ait
bilgiler, olayın özeti, olay yerinin tasviri, teknik araştırma/inceleme, sonuç ve imza
bölümünden oluşur (Karakuş ve Ünal, 2009).
1. Başlık bölümü; başlık bölümüne “Olay Yeri İnceleme Raporu” yazılır.
2. Olaya ve olay yerine ait bilgiler (Künye) bölümünde; öngörülen şekliyle olayın türü,
olayın tarihi ve saati, olay yeri adresi, rapor numarası, olayın gerçekleştiği bölge
karakolu veya polis merkezinin adı, olayın bildirildiği tarih ve saat, olay yeri
inceleme ekip kodu, olay yeri inceleme ekibinin olay yerine varış zamanı,
incelemenin başlangıç ve bitiş zamanı, Cumhuriyet savcısı ve soruşturma
birimi/sorumlusunun adı, soyadı ve irtibat bilgileri ile olayla ilgili kişilerin varsa
açık kimlik ve irtibat bilgileri yazılır.
3. Olayın özeti bölümünde; olayın ne olduğu, nerede ve nasıl gerçekleştiği genel ve
kısa hatlarıyla yazılır. Bu bilgiler beyana dayalı elde edilmişse, beyan sahibinin açık
kimliği belirtilir.
4. Olay yerinin tasviri bölümünde; olay yeri güvenliğinin sağlanıp sağlanmadığı, olay
yerinin fiziki durumu ve görünümü, çevre ve hava koşulları, giriş ve çıkış noktaları,
olayın işleniş şekline ilişkin tespitler, gözle görünür sıra dışılık ve düzensizlikler,
varsa cesedin konumu ve pozisyonu ve dikkat çekici diğer unsurlar, genel hatlarıyla
belirtilir.
5. Teknik araştırma/inceleme bölümünde; olayın mahiyeti ve niteliğine göre, olay
yerinde delil tespitine yönelik yapılan araştırma, inceleme ve tespitler ile alınan
48
mukayese örnekleri ayrıntılı olarak belirtilir. Delillerin hangi yöntemle tespit edildiği
ve transfer yöntemi bu bölümde belirtilir.
6. Sonuç bölümünde; olay yeri incelemesinin tamamlandığı tarih ve saati, soruşturma
biriminin alması/aldırması gereken mukayese örnekleri, tespit edilen iz, bulgu ve
diğer materyaller ile ilgili hangi laboratuvar incelemelerinin yapılması gerektiği özet
bir şekilde yazılır ile gerekli görülen diğer hususlar yazılır.
7. İmza bölümünde; hazırlanan raporun sonuna, tarih ve saat yazılır. Olay yeri
incelemesini yapan görevliler ile mağdur/şikâyetçi ya da hazır bulunan görevliler
tarafından imzalanır.
Rapor iki nüsha hazırlanarak bir nüshası soruşturma dosyasına konulmak üzere
soruşturma birimine gönderilir, diğer nüshası hazırlayan birimin dosyasında saklanır.
1.4.5. Delillerin Toplanması, Paketlenmesi ve Laboratuvara Gönderilmesi
Kundaklama şüphesi olan olaylarda yangın olay yerinden elde edilen bulguların
incelenmesinin amacı, bu bulgularda benzin, mazot, gazyağı, tiner, alkol, çeşitli yanıcı
çözücüler, vb. yangın hızlandırıcısı bir madde olup olmadığını belirlemektir. Olay yerinden
elde edilen kalıntılardan benzin, mazot, gazyağı gibi yakıtlar ya da tiner vb. endüstriyel
çözücüler gibi hızlandırıcıların varlığı tespit edilebilir. İncelemeler sonucunda genellikle
özgün markalar belirlenemez (KPL, Yayın No: 4, 2006).
1.4.5.1. Yangın olay yeri incelenirken şu bulgular için araştırma yapılır; Mumlar,
sigaralar, kibrit kutuları, yangının başlama merkezinden kısmen yanmış cisimlerden
(özellikle halı, kilim, kumaş, sünger vb. emici cisimler) parçalar, molotof kokteyli parçaları,
kaynamış kimyasal kütleler ya da kundakçının kullanmış olabileceği ortama yabancı
elektronik ya da mekanik cihazlar, olay yerinde veya olay yerine giden yollar üzerinde,
kenara, çöp kutularına atılmış olabilecek, yangın hızlandırıcısı maddeyi taşımada kullanılan
boş ya da kısmen sıvı madde içeren kap, yangının hemen akabinde şüpheli şahıslar elde
edilmişse bunların dış giysileri (KPL, Yayın No: 4, 2006).
Deliller toplanırken, bozulmalarına, değişmelerine, kaybolmalarına, meydan
verilmeyecek tedbirler alınır. Örneğin; kenarlarından tutma, eldiven takma, kıskaç kullanma
gibi tedbirler bunlar içinde yer alır. Bu şekilde toplanan deliller geçici ve basit ambalajlarına
konur. Örneğin; Hızlandırıcı aranılacak enkaz örneklerinin ağızları sıkıca kapatılabildiği için
49
metal (teneke) kutulara ya da cam kavanozlara alınması daha uygun olur. Yırtılma ve
delinme olasılığı yanı sıra plastik torbalar; hidrokarbonlar ile reaksiyona girerek kayıplara
neden olabildikleri için tercih edilmemektedir. Teneke ve cam kavanozların diğer bir
avantajı ise hızlandırıcıların izolasyonu için uygulanan ekstraksiyon işlemlerinde doğrudan
kullanılabilir olmasıdır (Caymaz, 1997).
1.4.5.2. Kundaklama Bulgularının Laboratuvara Gönderilmesi; Yanıcı sıvılar uçucudur
ve buharlaşma yoluyla kolaylıkla kaybolabilir. Bu nedenle bulgular, alındıkları yerlere göre
ayrı ayrı ağzı sızdırmaz olarak kapatılabilen metal kutulara veya cam kavanozlara konularak
laboratuvara ulaştırılmalıdır. Kaplar ağzına kadar doldurulmamalıdır. Kırılma önlenecek
şekilde paketleme yapılmalıdır (KPL, Yayın No: 4, 2006).
Yanıcı ve yakıcı maddelerin bulaştığı yüzeylerden parça kesmek suretiyle delil
alınır, olay yeri civarında varsa petrol ve türevi maddelerin bulunduğu kap, bidon vb. eşyalar
alınır, eşya taşınamayacak büyüklükte ise, el büyüklüğü oranında temiz bir pamuğu yanmış
ortamın yüzeyine sürtmek suretiyle svap alınır, alınan deliller cam kavanoz veya plastik
kaplara konularak üzeri etiketlenip ilgili birime gönderilir, yanıcı maddenin bulaştığı
düşünülen kısmen yanmış materyallerdende alınarak gönderilir (KPL, Yayın No: 10, 2006).
Uçucu ve yanıcı madde ihtiva ettiğinden şüphelenilen tüm malzemelerin yangın
mahallinin başka bir alanından alınarak benzer fakat kirletilmemiş mükemmel bir örnekle bir
arada bulunması önemlidir. Bu ortam kontrol numunesi olarak bilinir. Örneğin bir
araştırmacı başlangıç noktasındaki halıdan numune alırsa, mantıken yanıcı maddenin
bulunmadığı farz edilen, odanın başka bir bölümündeki aynı halıdan tekrar numune
almalıdır.
Laboratuarda
kriminalist
ortamda
daha
önce hiçbir
yanıcı
maddenin
bulunmadığından emin olmak için ortam kontrolünü gerçekleştirecektir. Bu süreç halının
normal bakımı esnasında temizleme solüsyonu gibi yanıcı bir sıvıya maruz kalması ihtimali
ve buna benzer iddiaları azaltacaktır. İlave olarak, yanmamış kontrol malzemesi üzerinde
yapılan laboratuar testleri, yangın süresince yoğun ısıya maruz kalan malzemeden alınan
bozuk ürünün analizine de yardımcı olabilmelidir. Çünkü böyle durumlarda plastik yer
karoları, halı yer muşambası ve yapışkanlar yandıkları zaman uçucu hidrokarbonlar
üretebilirler. Bazı durumlarda bu bozulan ürünler de bir hızlandırıcı olduğu hususunda
kriminalisti yanılgıya düşürebilir (Saferstein, 2004).
50
1.5. Yangın Yerindekilere Sorulacak Sorular (Görüşme Stratejileri)
Yangınların soruşturulmasında gerekli olan bilgilerin elde edilebilmesi için araştırmacı
yangın süreci ve yangının nasıl çıktığı hakkında bilgisi olabilecek kişilerle görüşmelidir.
Olay yerine gelindiğinde aşağıda belirtilen kişilerle görüşülmesi ve bilgilerin edinilmesi
soruşturmanın sonuçlandırılması bakımından önemli bir yere sahiptir.
1.5.1. Yangın Olayını Gören Şahitler İle Görüşme
Şahitlerin ilk ifadeleri ve anlatımları (bilgi edinmeye yönelik sorular) delil şeklinde tespit
edilmelidir. Burada özellikle hasar sahibi kişilerin giysilerinin durumuna ve davranış şekline
dikkat edilmelidir. Şahitler şok etkisi altında olabilir. Şok durumu, şahitlerin ifadelerinin
değerlendirilmesi ve kullanılabilirliği açısından büyük önem taşır (Almanya Federal
Kriminal Dairesi, 2003)
Binanın ve çevre binaların kiracıları, çevre binalardaki iş adamları, binalardaki
işyerlerinin müşterileri, çevre binalardaki iş müşterileri, oradan geçen otobüs, taksi şoförleri,
dağıtıcılar, çöpçüler, polis devriyeleri ve otobüs veya taksi bekleyen kişiler muhtemel
şahitlerdir (Charles et al., 1996).
1.5.1.1. Yangın Olayını Gören Civar Sakinlerine Sorulacak Sorular (İnterfire.org.,2008;
Almanya Federal Kriminal Dairesi, 2003; Charles et al, 1996; O’Connor, 1993)
1. İsim, adres, telefon, doğum tarihiniz nedir?
2. Yangını gördünüz mü?
3. Gördüğünüz zaman nerede duruyordunuz (bu noktadan binanın fotoğrafını
çekmek gerekir)?
4. Yangını ne zaman fark ettiniz?
5. Yangını binanın hangi bölümünde başladı?
6. Binada dikkatinizi çeken bir şey oldu mu?
7. Yangının yayılma hızı nasıldı?
8. Yangın nasıl yayıldı (zaman ve yer olarak)?
51
9. Başlangıçta çıkan duman ne renkti?
10. Binanın fazla yanan bir tarafı var mıydı?
11. Herhangi garip bir koku fark ettiniz mi?
12. Herhangi bir patlama veya gök gürlemesine benzer bir ses duydunuz mu?
13. İlk söndürme çabalarına ne zaman ve hangi kapsamda başlandı (itfaiye
haricinde)?
14. Yangına maruz binada veya yakınında kimler vardı?
15. Yangından önce binaya giren çıkan kimseyi gördünüz mü?
16. Eğer gördüyseniz onları tanıyor musunuz? Tasvir edebilir misiniz?
17. Eğer gördüyseniz davranış ve hareketleri kuşku uyandırıcı mı idi?
18. Yangın söndürme işlemlerini engellemeye çalıştılar mı?
19. Yangın yerinden kaçıyorlarken mi gördünüz?
20. Yangın alanında herhangi bir araç gördünüz mü?
21. Eğer gördüyseniz araçların plâka numaraları ve özelliklerini kaydettiniz mi?
22. Hava durumu nasıldı?
23. Daha başka herhangi bir şey gördünüz mü?
1.5.1.2. Yangını Gören ve Mağduru Yakından Tanıyanlara Sorulabilecek sorular
(Charles et al., 1996)
Bununla birlikte mağdur olan kişinin yani mülk sahibinin veya sigortalının maddi durumunu
bilen kişilere çeşitli sorular yöneltilebilir. Bu soruların cevabı mülk sahibinin yangından
nasıl çıkar sağladığını gösterebilir.
1. Sigortalıyı / mülk sahibini ne kadar zamandır tanıyorsunuz?
2. Sigortalı / mülk sahibi ile ilişkinizin tabiatı nedir?
3. İşin mali durumu hakkında bilginiz var mı?
4. Mülk sahibi / sigortalı benzer işlerle rekabet halinde midir?
5. Mülk sahibinin / sigortalının mevkisini tehdit eden son teknolojik gelişmeler mevcut
mudur?
6. Son zamanlarda mülk sahibinin / sigortalının mevkisini etkileyecek bir rekabet artışı
var mı?
7. Ekonomideki değişiklikler, mülk sahibinin / sigortalının mevkisini etkilemiş midir?
8. Mülk sahibinin / sigortalının son zamanlarda borçlarını ödeme konusunda zorluğu
var mıdır?
52
9. Mülk sahibinin / sigortalının borçlarının miktarında son zamanlarda bir artış olmuş
mudur?
10. Mülk sahibi / sigortalı son zamanlarda anahtar konumunda çalışanını kaybetmiş
midir?
11. Mülk sahibinin / sigortalının iş yeri kötüye yönelik bir şekilde değişmiş midir?
12. Mülk sahibi / sigortalı ipoteği yükseltmiş midir veya ikinci veya üçüncü kez ipotek
ettirmiş midir?
13. Mülk sahibi / sigortalı ipotek ödemelerini yapmada zorlukla karşılaşmış mıdır?
14. Mülk sahibinin / sigortalının mali durumu hakkında daha başka bilginiz var mı?”
1.5.2. Bilirkişi ve Uzmanlar İle Görüşme
1.5.2.1. İtfaiyecilere ve Diğer Uzmanlara Sorulacak Sorular (İnterfire.org.,2008;
Almanya Federal Kriminal Dairesi, 2003; Charles et al, 1996; O’Connor, 1993)
İtfaiyeciler, teknik bilgileri ve yangın alanında gözlemledikleri şeyler sebebiyle kundakçılık
soruşturmacısı için paha biçilmez bir bilgi kaynağı olabilirler (Charles et al., 1996).
İtfaiye elemanları,
elektrik ve doğalgaz görevlileri, baca uzmanı gibi uzman
şahitlere şu soruların yöneltilmesi gerekir (Almanya Federal Kriminal Dairesi, 2003).
1. Yangını kim ve ne zaman bildirdi (Bant kayıtlarından)?
2. Yangın ne zaman rapor edildi?
3. Yangın kime rapor edildi?
4. Yangın olay yerine ne zaman vardınız?
5. Alarmın alınışı, yangının fark edilmesi ile olay yerine varış arasında ne kadar süre
geçti?
6. Girişler veya geçiş yollan tıkalı mıydı? Herhangi bir zorlukla karşılaştınız mı?
7. Olay yerine gelindiğinde itfaiyecileri kimse karşıladı mı?
8. Duman ve alevler hangi renkte idi?
9. Yangının gidişatı hakkında alışılmadık durumlarla karşılaşıldı mı?
10. Ateş ve duman nereden geliyordu?
11. Yangının yayılma hızı nasıldı?
12. Alevler pencerelerden çıkıyor muydu ve hangilerinden?
13. Yapının içine giriş nasıl yapıldı?
14. Ulaştığınızda yangının boyutu ne durumdaydı?
53
15. Nerede özellikle yoğun yangın vardı?
16. Ne tür bir yangındı?
17. Yangın bina tip ve sınıfının özellikleri ile ilintili midir?
18. Yangın bitişik oda ve binalara veya dışarıya ilk defa hangi noktadan sıçradı (video
filmlerinden)?
19. Yangın çatıya ne kadar yakındı?
20. Kapılar kapalı mı, yoksa açık mı idi?
21. Hangi kapı ve pençelerin zorlanarak açılması gerekti?
22. Zorla giriş yapılmış mıdır ve kim tarafından?
23. Söndürme müdahalesi nasıl gerçekleşti?
24. Yangın hangi noktada tekrar canlandı?
25. Yangına maruz binada neler değiştirildi?
26. Teknik tesis ve cihazların durumu nasıldı (ışıklandırma, makine, alet, kalorifer vb.)?
27. Siz ulaştığınızda binada kimse var mıydı? Bu kişi size herhangi bir şey söyledi mi?
28. Ulaştığınızda olay yerinde kimse var mıydı? Bunlar kimlerdi?
29. Özel bir durum dikkat çekti mi (görünüş, ses, koku açısından)?
30. Özel bir tehlikenin mevcut olduğuna dair işaretler var mı?
31. İtfaiyeciler şüpheli hareketlerle karşılaştı mı?
32. Yangın hızlandırıcısı kullanıldığına dair herhangi bir delil var mıydı?
33. Kundakçılık olduğuna dair herhangi bir delil ele geçirildi mi?
34. Binanın herhangi bir yangın alarmı sistemi var mıydı? Çalışır durumda mıydı?
35. Alarm sisteminin kurcalanıp bozulmuş olduğuna dair herhangi bir delil var mıydı?
36. Binanın yangına karşı herhangi bir yağmurlama sistemi var mıydı? Çalıştı mı?
37. Yağmurlama sisteminin kurcalanıp bozulduğuna dair herhangi bir delil var mıydı?
38. Binada eşyalar nerede bulunuyordu?
39. Binadan eşyaların çıkartıldığına dair herhangi bir delil var mıydı?
40. Bina sahibi orada mıydı?
41. Orada değilse iletişime geçildiğinde bina sahibine ulaşılabiliniyor muydu?
42. Bina sahibinin tavırları nasıldı?
43. Yangın sebeplerine karşı bina sahibinin yaklaşımı nasıldı?
44. Bina sahibi herhangi bir şey söyledi mi? Bina sahibi ne dedi?
45. Binanın yangın geçmişi nedir?
46. Alanın yangın geçmişi nedir?
47. Olay yerinde aşina kişiler veya seyirciler var mıydı?
48. Yangın alışılmadık şekilde zor mu söndürüldü (yangına su tutulduğunda parladı mı)?
54
49. Yangını söndürme esnasında herhangi bir engelle karşılaşıldı mı?
50. Herhangi bir şahit itfaiyecilere bir şeyler söyledi mi?
51. Olay yerine giren kişilerin isimleri nedir?
52. Olay yerinden herhangi bir fiziksel delil alındı mı?
53. Söndürme esnasında herhangi bir fotoğraf çekildi mi?
54. Duvar veya tavanda çukurlar var mıydı?
55. Yangının nasıl başladığına dair görüşleriniz nedir?
1.5.2.2. Bilirkişilere ve Sigorta Araştırmacılarına Sorulacak Sorular (Charles et al.,
1996)
Pek çok çıkar amaçlı kundakçılık olayında fayda, sigorta ödemesidir. Sigortadan çıkar
sağlamak merkezli bir iddiayı açıklığa kavuşturmak için sigorta araştırmacısı ile görüşme
yapılabilir. Bu görüşmede;
1. Yangının sebebini ortaya koymayı başarabildiniz mi?
2. Herhangi bir delil topladınız mı?
3. Delili kim analiz etti?
4. Analizlerin sonuçları neydi?
5. Yangının sebebinin bilinen sigorta anlaşmasındaki binanın durumuyla uyuşmayan
bir yanı var mıydı?
6. Geçmişte burada başka yangın incelemiş miydiniz?
7. Sigortalının dahil olduğu geçmişteki başka olayları incelediniz mi?
8. İncelemelerin sonuçları neydi?
9. Daha önce halk sigorta ödemeleri hesaplayıcısıyla birlikte çalışmış mıydınız?
10. Daha önce aynı sigorta acentasının veya sigortacının sigortaladığı binalarla ilgili
araştırma yapmış mıydınız?
11. Bu araştırmaların sonuçları neydi?
12. Bu yangın daha önce aynı bölgede meydana gelen yangın olaylarıyla aynı örneğe
uyuyor muydu?
13. Benzerlikler neydi?
14. Farklılıklar neydi?
15. Bu yangınla bağlantılı herhangi bir beyan almış mıydınız?
16. Kimin beyanını almıştınız?
17. Bunlar neyi açığa çıkardı?
55
1.5.3. Basın ve Yayın Personeli İle Adli Tabiplerle Görüşme
Bu grup, hem elektronik hem de basılı medyayı kapsar. Bu gruplara tabi olan kişiler,
araştırmacı için değerli olan bir şey fark edebilir veya yangının veya yangın olay yerinin
filmini çekebilir. Örneğin; eğer kundakçı yangından sonra olay yerinde kalmışsa ve
seyircilerin arasına karışmışsa onun bulunması film üzerinde yakalanabilir ve bir araştırmada
çok değerli olabilir (Charles et al., 1996).
Otopsi, yangında ölü bulunan kurbanın yangın başlamadan önce ölü mü yoksa canlı
mı olduğunu ve ölüm sebebini ortaya çıkarmalıdır. Bir kişinin öldürülmesi ve olay yerinden
kişinin yangından öldüğü gibi görünmesi genel değildir (Charles et al., 1996).
1.5.4. Muhbir (Şüpheli Olmayan, Potansiyel Bir Bilgi Sahibi) İle Görüşme (Charles et
al., 1996)
Şüpheli olmayan, potansiyel bir bilgi sahibiyle görüşmeden önce bilgi sahibinin polis kaydı
olup olmadığını ve eğer varsa sağlanan bilginin güvenilirliğine engel olup olmadığı
araştırmacı tarafından ortaya çıkarmak için çabalar harcanmalıdır. Örneğin, bir potansiyel
bilgi sahibi, kundakçılıktan veya yalancı tanıklıktan mahkûm olmuşsa araştırmacı, ondan
aldığı bilgilerle hareket etmek konusunda dikkatli olmalıdır.
1.5.4.1. Muhbir (Şüpheli Olmayan, Potansiyel Bir Bilgi Sahibi) kişilere sorulabilecek
sorular
2. Şu an nasıl geçiniyorsun?
3. Size karşı henüz karar bağlanmamış bir yargılamanız var mı?
4. Nerede?
5. Ne iş yapıyorsunuz?
6. Bu şehir, memleket, eyaletteki çıkar amaçlı kundakçılık olayları hakkında her hangi
bir bilginiz var mı?
7. Bu bilgiyi nereden elde ettiniz?
8. Çıkar amaçlı kundakçılık olaylarıyla ilgili kimseyi tanıyor musun?
9. Planda bu kişinin rolü nedir?
56
10. Bunu nasıl biliyorsunuz?
11. Bu kişi veya kişilerle ilgin nedir?
12. Bu kişi genellikle nerede yaşıyor?
13. İlişkili olduğu kişiler kimlerdir?
14. Onları tanıyor musunuz? Onlar da planın parçası mı?
15. Sizi plana dahil etmelerini istediniz mi?
16. Ne şekilde?
17. Bu kişilerden kimse sizinle faaliyetleri hakkında serbest bir şekilde konuştu mu?
18. Sizin yanınızda konuştular mı?
19. Ne konuştular?
20. Konuşulanlara dayanarak geçmişte meydana gelen kundakçılıklarla onlar arasında
bağlantı kurabilir misiniz?
21. Senden şüphelenirler miydi?
22. Konuşma esnasında gizli kayıt cihazı takabilir miydiniz?
23. Gizli bir görevliyi gruba sokabilir misiniz?
24. İfade vermeye istekli misiniz?
25. Yardımına karşılık olarak ne bekliyorsun?
1.5.5. Şüpheliler İle Görüşme
Bazı kundakçılık soruşturmalarında tek bir şüpheli ön plana çıkar ve soruşturma çabaları
buna bağlı olarak odaklanır. Bazı olaylarda ise, birkaç şüpheli ortaya çıkar ve sadece
onlardan birinin veya bir kaçının yangını çıkarmak için sebebinin olduğunu ortaya koymak
gerekir. Soruşturmacı, şüphelilerden hangisinin suçu işleme imkanının ve niyetinin olduğunu
belirlemelidir. Bu belirleme şüphelilerin her birinin mali durumu, geçmiş faaliyetleri, kişisel
özellikleri, geçmişiyle bağlantılı olmalıdır. Örneğin, on kişi yangın çıkartmak imkanına sahip
olmuş olabilir, fakat dört beş tanesinin sebebi vardır ve bu sayının da belki sadece bir veya
iki tanesi beklenen yarar ve tatmin için kundakçılıktan mahkum olma riskini alır . (Charles et
al., 1996). Bir kundakçılık yangınını araştırırken çok nadiren doğrudan bir delil bir şüpheliyi
yangın ile irtibatlar. Çünkü kundakçılar yangının yakınında görünmemek için çok ayrıntılı
tedbirler alırlar, nadiren iş üstünde yakalanırlar. Soruşturmacı için geçerli sonuçların
çıkarılabileceği ikinci derecede deliller toplama ve ispat edici gerçekler üzerinde
yoğunlaşmak en iyisi olabilir. Eğer onu daha doğrudan yangına bağlayan bir takım başka
57
deliller (örneğin: mumlar ve yanıcı maddeler onun arabasının bagajında bulunursa )
bulunursa o zaman ikinci derece deliller önemli olur (Charles et al., 1996).
1.5.5.1. Bir kundaklama şüphelisine sorulabilecek sorular (Charles et al., 1996)
2. Bu soruşturmada iş birliği yapmaya istekli misiniz?
3. Bu düzmece çıkar amaçlı kundakçılık olayında kaç kişi yer aldı?
4. Onlar nasıl katıldılar? Bu planda her kişi hangi rolü oynadı?
5. Planın nasıl çalıştığını açıklayınız (detaylarıyla)?
6. Siz ilk olarak bu plana nasıl dahil oldunuz?
7. Diğer yer alanlarla nasıl tanıştınız?
8. Diğer yer alanlarla nerede tanıştınız?
9. Diğer yer alanlarla hala bağlantınız var mı?
10. Onları ne kadar sıklıkla görüyorsunuz?
11. Onları nerede görüyorsunuz?
12. Onlarla buluştuğun zaman ne konuşuyorsunuz?
13. Onlarla konuşmalarınızı kaydedebilir misin?
14. Gizli bir araştırma görevlisini şüphelendirmeden grupla tanıştırabilir misiniz?
15. Bir kundakçılık olayından hangi aşamaya kadar haberdar olursunuz?
16. Kundakçılıkla ilgili olarak hangi rolü oynuyorsun? (kundakçı, şoför vb.)
17. Başka çıkar amaçlı kundakçılık planları hakkında bilginiz var mı?
1.5.5.2. Kundakçı olduğu kesinleşen kişilere özellikle sorulabilecek sorular (Charles et
al., 1996)
1. Kundaklama için hangi yöntemi kullandınız?
2. Tutuşturucu bir mekanizma mı, benzin veya daha başka bir yanıcı bir sıvı veya
başka bir şey mi kullanıldığını belirtiniz?
3. Tutuşturucu mekanizmayı nerede elde ettiniz?
4. Bu ne kadara mal oldu?
5. Tutuşturucu mekanizmanın bedelini kim ödedi?
6. Çekle mi yoksa nakit olarak mı ödeme yapıldı?
7. Eğer benzin veya yanıcı bir sıvı kullanılmışsa nereden alındı?
8. Ne kadar alındı ve kullanıldı?
58
9. Yangın çıkarmada veya tespiti engellemek için bir patlamaya sebep olmak için özel
bir teknik kullanıldı mı?
1.5.6.
Mülk Sahibi ve Kiracı İle Görüşme
Mülk sahibi veya kiracı ile görüşme, yangın hakkında geçmiş bilgisi elde edildikten ve daha
önce listelenen kişilerle görüştükten sonra yapılmalıdır (Charles et al., 1996).
1.5.6.1. Mülk sahibi veya kiracı görüşmede sorulacak sorular (Charles et al., 1996;
O'Connor, 2000)
2. Tam adınız nedir?
3. Doğum tarihiniz nedir?
4. Şu anki adresiniz nedir?
5. Şu anki telefon numaranız nedir?
6. Tek başına mı sahipsiniz? Eğer ortaksanız, diğer ortak kim?
7. Evli misiniz?
8. Eşinizin adı nedir?
9. Eşinizin adı tapuda yer alıyor mu?
10. Eşinizin adı sigorta poliçesinde yer alıyor mu?
11. Çocuğunuz var mı?
12. Çocuklarınızın adları ve yaşları nedir?
13. Evcil hayvanınız var mı? Yangında evcil hayvanlarınız yaralandı mı?
14. ___adresindeki mülkiyet ne zamandır size ait? (Hafta / ay / yıl)
15. Siz ve eşiniz bu evde mi yaşıyordunuz?
16. Yangın zamanında neredeydiniz?
17. Yangını ilk ne zaman duydunuz?
18. Size kim söyledi?
19. Geçen yıl sigortanızın içeriğini genişlettiniz mi?
20. Eğer genişlettiyseniz neden ve kimin teklifiyle yaptınız?
21. Bu mülk için hiç sigorta iptal bildirisi aldınız mı?
22. Binanın yağmurlama sisteminin veya hırsız alarmı sisteminin açık ve çalışır
durumda olup olmadığı konusunda bilginiz var mı?
23. Binaya giriş izni veya anahtarlar başka kimlerde var?
59
24. Binayı en son terk eden kişi kimdi?
25. Evden çıktığınızda kapıyı siz mi kilitlediniz?
26. Evi satın aldıktan sonra kilitleri değiştirdiniz mi?
27. İtfaiye geldiğinde içeri zorla giriş işareti var mıydı?
28. Son zamanlarda herhangi bir elektrik sorununuz oldu mu?
29. Son zamanlarda herhangi bir ısıtma / şömine sorununuz oldu mu?
30. Son zamanda herhangi bir TV sorununuz oldu mu?
31. Siz ya da eşiniz sigara içiyor musunuz?
32. Evden çıkmadan önce sigara içiyor muydunuz?
33. Evden ayrılmadan önce misafir geldi mi?
34. Yangın çıkarma amacı taşıyabilecek herhangi bir düşmanınız var mı?
35. Yangının nasıl başladığını kesin olarak biliyor musunuz?
36. Yangının nasıl başladığı konusunda herhangi bir fikriniz var mı?
37. Yangını siz mi çıkarttınız veya çıkarılmasına sebep oldunuz?
38. Yangını kimin çıkardığını biliyor musunuz?
39. Binada herhangi bir yanıcı madde depolanmış mıydı?
40. Bu binada ya da başka bir binada yangın geçirdiniz mi?
41. Daha önceleri herhangi bir sigorta talebinde bulundunuz mu?
42. Eğer bulundunuz ise hangi şirket, ne zaman ve nerede?
43. Evi satılığa çıkardınız mı ya da evi satacak mıydınız?
44. Son zamanlarda ev hakkında herhangi bir keşif yapıldı mı? Eğer yapıldıysa, hangi
değere ve niçin?
45. Son zamanlarda evde herhangi bir tadilat yaptınız mı? Yaptıysanız, tam olarak ne
yaptınız?
46. Evin kaça satın aldınız?
47. Evi kimden satın aldınız?Hangi tarihte?
48. Evi nasıl finanse ettiniz?
49. Aylık ödemeler ne kadar? Hala cari mi yoksa ödenmemiş borç var mı?
50. Başka kredi ya da borcunuz var mı?
51. Bu poliçe dışında başka sigorta var mı?
52. Yangından önce elde olan eşya listesinin değeri neydi?
53. Bu değeri belgeleyebilir misiniz?
54. Yangından önce herhangi bir eşya binadan dışarı çıkarıldı mı?
55. Eğer çıkarıldıysa kim tarafından ve ne amaçla çıkarıldı?
56. Nereye ve neden götürüldü?
60
57. Yangından sonra herhangi bir eşya binadan çıkarıldı mı?
58. Eğer çıkarıldıysa kim tarafından ve ne amaçla çıkarıldı?
59. Çıkarılan eşyalar ve değerleri nelerdir?
60. Yangından sonra hırsızlığa işaret edecek şekilde herhangi bir şeyin eksik olduğunu
fark ettiniz mi?
61. Evi yeniden inşa etmeyi planlıyor musunuz?
62. Bize soruşturmada yardımcı olabilecek herhangi bir şey aklınıza geliyor mu?
63. Size ya da mülkiyetinize karşı herhangi bir ipotek ya da mahkeme kararı var mıydı?
64. Mülkiyetle ilgili herhangi bir sağlık, sıhhi hizmet, imar ya da bina ihlali var mı?
65. Eğer mülkiyet bir iş yeri ise, günlük ya da haftalık iş geliri (net) ne kadar?
66. Kayda geçen bu ifadedeki sizin yaptığınız tüm ifadeler doğru ve tam mı?
67. Lütfen adınızı bir kez daha söyleyin. Bu ifadenin kayda geçtiğinin ve bu kaydetmeye
izin verdiğinizin farkında mısınız?
1.6. Olay Yerinin Muhafazası ve Yaşanan Sorunlar
Genellikle bir yangın olayına ilk olarak mıntıka karakol ekipleri gelirler ve olay yerini en
geniş şekliyle koruma altına almaları gerekir. İtfaiye, yangın yerine geldikten sonra
söndürme işlemi yapılır. Yangının itfaiye tarafından söndürülmesini müteakiben olay yeri
kolluğa teslim edilir.
Yangın yerinde itfaiye yangın raporu hazırlamak için incelemelerini yaparken,
kollukta kayıt ve dokümantasyon işlemlerini yapar, eğer kolluk kundaklamadan
şüpheleniyorsa hızlandırıcı kullanılıp kullanılmadığının tespiti için yangın yerinden
numuneler alıp laboratuara gönderir.
Ayrıca, diğer yangın nedenleri ile ilgili delilleri de kayıt altına alır, mesela elektrik
kontağından şüpheleniliyorsa yangın yerinde özellikle yangının başlangıç noktasına yakın
yerlerde elektrik tesisatında boncuklaşma ve vişne rengi görünümü aranır ve bahse konu
yerlerden numuneler alınarak laboratuara gönderilir ve tüm bulgular soruşturma ve
kovuşturma sürecinde kullanılmak üzere kayıt altına alınır.
Delillerin muhafazası, normal şartlarda suç sayılan olayın meydana geldiği andan
itibaren başlar. Olay yerinin açık veya kapalı saha oluşu, hava durumu, delillerin kimyasal ve
fiziksel özellikleri göz önünde bulundurularak gerekli koruyucu tedbirler alınır.
Olay yerinde kalması zaruri görülen deliller, soruşturma veya inceleme
sonuçlanıncaya kadar görevlendirilecek nöbetçilerce korunmalıdır. Ancak, maalesef
61
ülkemizde yangın olay yerinin muhafazasında birtakım problemler yaşanmaktadır. Bunları
sıralayacak olursak;
1. Yangın yeri öncelikle yangını söndüren itfaiyecilerin delilleri bozmasından,
söndürme yaparken istemeyerekte olsa delilleri karartmalarından korunmalıdır,
bu konuda modern söndürme cihaz ve tekniklerini kullanmalı ve eğitimlerde
yangın yerinde söndürme yaparken delilleri nasıl korurum konusuna özel yer
verilmelidir.
2. Yangın yeri gereksiz kalabalıktan, şüphelilerden ve yakınlarından da
korunmalıdır.
3.
Yangın yeri, basın mensuplarının olumsuz etkilerinden de korunmalıdır.
4. Yangın yeri, lüzumsuz,
görevi olmayan kolluk mensuplarının olumsuz
etkilerinden de korunmalıdır.
5. Yangın yeri ayrıca, mağdur ve mağdur yakınlarının aceleci tavırlarından ve bir
an önce molozları kaldırıp, binayı tamir ve badana işlerine başlamak ve bu vesile
ile delilleri bozmalarından da korunmalıdır.
Eğer gerekiyorsa, kovuşturma sürecindeki itirazlar sonrası keşif, bilirkişi
incelemeleri ve sigorta eksperlerinin incelemeleri için yangın yeri belli bir süre koruma
altına alınmalıdır.
Koruma görevlisi, sadece izinli kişilerin girmesine izin vermeli, bütün giren
insanların bir deftere kaydedilmesini sağlamalıdır. Koruma görevlisi, doğrudan ilgisi
olmayan personelin içeri girmesine, ilgisiz kişiler tarafından hiç bir şeyin yerinin değiştirilmesine
izin vermemelidir.
1.7. Yangın Yerlerine Göre Yangın Çeşitleri
1.7.1. Kapalı Alan/Ev/İşyeri Yangınları
Bundan önceki bölümlerde genel olarak kapalı alan/ev/işyeri yangınları üzerinde
durulduğundan burada ayrıca bahsedilmeyecektir.
1.7.2. Sanayi Yangınları Ve Tehlikeli Maddeler ( De Haan, 2007).
62
Birçok yangının başlangıcı tehlikeli kimyasal maddelerden kaynaklanır. Bu
maddeler yangını başlatmakla kalmamakta, yangının büyümesine hatta etrafa zehirli gazlar
saçılmasına neden olmaktadır. Tehlikeli gazlar genellikle sanayi bölgesinde ( fabrikalarda,
otomobil sanayi, laboratuar, hastane, gübre üretimi tesislerinde) bulunur. Bu gazlar tehlikeli
sayılmalı çünkü bu gazların yapılarında her zaman için yangın tehlikesi vardır. Etrafa
yayılmayan gazlar bile depolandığında yangının yanında patlayabilir. Bilinen bazı yanıcı
gazlar aşağıda tanımlanacaktır.
1.7.2.1. Gazlar ( De Haan, 2007)
1.7.2.1.1. Likit Petrol Gazı (Lpg) Ve Doğalgaz (Cng) (İnce, 2006)
LPG (Liqufied Petroleum Gase: Sıvılaştırılmış Petrol Gazı); Petrolün damıtılması ve
parçalanması esnasında elde edilen ve sonradan basınç altında sıvılaştırılan başlıca propan,
bütan ve bunların izomerleri gibi hidrokarbonlar veya bunların karışımıdır. LPG sıvı halde
sudan yaklaşık iki kat hafif, gaz halde havadan iki kat ağırdır. Gaz kaçağı olduğunda alta
çöker. Aşağıdan süpürülerek tahliye edilmelidir. Bir litre LPG gaza dönüştüğünde ~300 litre
yer kaplar. Isıl değeri 23600 kcal/m3 dür, ~% 90 verimle yakılabilir, ~24 kat hava ile yanar.
Tutuşma sıcaklığı 530 oC dır. Alt Patlama Sınırı (LEL): % 2,1 Üst Patlama Sınırı (UEL): %
9,6 dır.
Doğalgaz (CNG: Compressed Natural Gase: Sıkıştırılmış Doğal Gaz); Petrolün
oluşumuna benzer şekilde; Yeryüzünün alt katmanlarındaki organik maddelerin zamanla
bakterileşmesi, kerojen ve ısıl ayrışması sonucu oluşan, çoğunluğu metan (CH4) olmak
üzere,
Etan (C2H6) ve çeşitleri hidrokarbonlardan oluşan yanıcı bir gaz karışımıdır.
Doğalgaz yeraltından doğal olarak çıkar. Basınç altında borularla taşınır. Ayrıca deniz yolu
ile nakil için –160 oC sıcaklıkta sıvılaştırılır. Türkiye’de kullanılan Doğalgazın bileşimi % 90
Metan, % 5 Etan ve % 5 de diğer gazlar şeklindedir. Çoğunluğunu Metan gazı oluşturduğu
için tamamen Metan gibi davranır. Renksiz ve kokusuzdur. Bir kaçak olduğunda % 1 lik
konsantrasyonunun fark edilebilebileceği şekilde içine pis koku veren Tetra Hidro Teofen
katılır. Doğalgaz havadan yaklaşık iki kat daha hafiftir. Gaz kaçağı olduğunda yukarı
yükselir. Yukarıdan süpürülerek tahliye edilmelidir. Bir litre doğalgaz gaza dönüştüğünde
~600 litre yer kaplar. Isıl değeri 8250 kcal/m3 dür. ~10 kat hava ile yanar. Tutuşma sıcaklığı
704 oC dır. Alt Patlama Sınırı (LEL): % 5 Üst Patlama Sınırı (UEL): % 15 dir.
63
Gazlar özellikle kapalı hacimlerde birçok açıdan risk oluştururlar. Bunların başında
ortamda biriktiklerinde O2 in oranını azaltarak boğularak ölüme neden olmaları gelir. LPG
kaçağı tabandan itibaren, Doğalgaz kaçağı tavandan itibaren birikerek Oksijenin oranını
azaltacaktır. İnsanın soluyabileceği alt sınır olan % 17 nin altına inildiğinde hayati tehlike
söz konusu olur.
LPG yaklaşık 24 kat, Doğalgaz 10 kat hava tüketerek yanar. Dolayısıyla kapalı
hacimlerde kısa süre sonra Oksijen tehlikeli seviyeye düşer. Banyo gibi küçük hacimlerde bu
hız daha fazladır. Bu nedenle bu gaz yakıtların yakıldıkları yerlerde mutlaka sürekli temiz
hava girişi sağlanılmalıdır. Doğalgaz sistemleri için menfez mutlak şart olarak istenmektedir.
Halbuki yaklaşık 2,5 kat daha fazla Oksijen tüketen LPG için bilgi ve önlem boşluğu vardır.
LPG’li şofben kullanılan banyolar ve LPG’li katalitik soba kullanılan odalar tehlike
altındadır.
Yanmakta olan gaz patlamaz. Kapalı hacimde bütün yanıcı gazlar alt ve üst patlama
sınırları arasındaki oran kadar biriktiğinde en ufak bir kıvılcımla ~10 bar lık bir basınçla
patlarlar. Basınç; yanma tepkimesinden çıkan ürünlerin girenlerden fazla olması ve ortam
sıcaklığından 600 – 700 oC sıcaklığa ani olarak çıkmaları sebebi ile oluşmaktadır. Buna
kimyasal patlama denir. LPG patlaması diye duyulan olayların büyük çoğunluğu bu
patlamadır. Tüp parçalanması az görülür. Yemeğin taşması ile sönen ocaktan sızan gazın
yeterli miktarda biriktiğinde tekrar yakılmak için çakılan çakmakla patlaması sık karşılaşılan
bir durumdur. Ayrıca mutfak tipi tüplerin kauçuk hortumları TS 2179 a göre 3 yıldan fazla
kullanılmaması gerektiği halde ne satıcılar tarafından ve ne de tüketiciler tarafından
bilinmemektedir. Hortumlar sertleşip yarılmakta ve sızan gaz felaketlere sebep olmaktadır.
Gazlar basınçlı kaplarda taşınır. Basınçlı kabın iç basıncı çeperin dayanabileceği
basıncı aştığında en zayıf yerinden yarılıp, karşı istikamete fırlayacak şekilde patlar. Buna
fiziksel patlama denir. İçinde yanıcı gaz olsun olmasın bütün tüplerde fiziksel patlama
tehlikesi vardır. Çoğu tüplerde emniyet valfi vardır. Basınç arttığında valf açılır ve gaz
boşalır. Bu taktirde yukarıda anlatılan Oksijen oranını azaltma ve kimyasal patlama
tehlikelerine sebebiyet verebilir. Piknik tüplerinde ise emniyet valfi olmadığından sıcaklığın
artışı ile fiziksel patlama kaçınılmazdır. Sıvılaştırılmış gaz bulunan tüplerde sıvı miktarı ne
kadar fazla ise patlama riski o kadar azdır. Bu nedenle boş tüp dolu tüpten daha tehlikelidir.
Tüpler direkt Güneş ışığına maruz bırakılmamalı, aşırı sıcak ortamda tutulmamalıdır. Piknik
tüplerinin üzerine çapı büyük kazan konulmamalıdır.
64
1.7.2.1.2. Asetilen (C2H2); Yanıcı bir gaz olup kaynak işlerinde kullanılır. Isıya
yaklaştırıldığında tehlikelidir. Ancak saf asetilen belli bir ısı ve baskıda patlar. Bununla
birlikte sadece havada yandığı zaman bile tehlikeli olabilir, çünkü dışarıya çok aşırı ısı verir.
1.7.2.1.3. Etilen (C2H4); Renksiz hoş kokulu bir gaz olup her an yanıp patlayabilir.
Oksitleyici maddelerle kolaylıkla reaksiyon gösterebilir. Silindirlere konulduğunda ısıyla ya
da ani şoklarda patladığı bilinir.
1.7.2.1.4. Metan (CH4); Renksiz, kokusuz gazdır. Yeraltındaki organik çöplerden ayrılıp
elde edilir. Ana kullanımı, doğalgaz olarak ısıtmada ve jeneratörleri çalıştırmada kullanılır.
Hava ile hemen yanar ve ısıtıldığı zaman patlar. Bugün petrol santralleriyle birlikte
yeraltından elde edilmesi sık kullanılır ve ayrıca tarım bitkilerinden mayalanma yoluyla
biyogaz olarak da elde edilir. Sanayide kullanılır. Sülfürle karıştırılıp yapıştırma veya delik
kapama özelliğine sahiptir. Çöplükten ve çölden çıkarılan lağım ve svamp metanı sülfür (
özellikle hidrojen sülfit ) içerdiğinden çok güçlü bir kokuya sahiptir.
1.7.2.1.5. Etan (C2H6); Bu renksiz ve kokusuz gaz çok iyi bilinen doğal gaz özelliğine
sahiptir.
1.7.2.1.6. Propan (C3H8); Bu gaz çok bilinen ve kullanılan hidrokarbon gazı olup çok
yanıcı olduğundan endüstride, pişirmede, ısınmada vb. yerlerde kullanılır. Yangınlarda bu
gaz tehlikeli biçimde patlar.
1.7.2.1.7. Bütan (C4H10); Bu renksiz gaz sıkça petrol karışımından elde edilir ve ısınmada,
pişirmede, endüstride kullanılır. Çok fazla yanıcıdır.
1.7.2.1.8. Hidrojen (H2); Bu kokusuz ve renksiz gaz ilaç yapımı, endüstride, kimyasallarda
kullanılır. Herhangi bir şeyle birleşebilir. Pil şarj etme ve elektro kaplamayı kapsayarak
birçok süreçte ürün olarak kullanılır. Yanabilirliği ve patlama limitinden dolayı çok tehlikeli
bir patlayıcı gaz olarak bilinir.
1.7.2.1.9. Amonyak (NH3); Keskin kokulu, renksiz gaz olup çokça gübre ve dondurucu
olarak endüstri bitkilerinde kullanılır. Su ile karıştırıldığında ağza, gözün sümüksü kısmına
65
ve solunum yoluna zarar veren bir yakıcı amonyum hidroksit şekline dönüşerek çok zehirli
olur.
1.7.2.1.10. Oksijen (O2); Yanıcı ve zehirli olmamasına rağmen oksijen tanklarında
saklanılan bu gaz yangına sebebiyet verebilir. Endüstri işlerinde sıkıştırılmış gaz ya da çok
soğutup sıvı halinde tutulabilir. Çoğu sıradan karışımlar sıvı oksijene maruz kaldığında,
oksitlenmeye başlayabilir ve gerçek bir patlama olur. Hatta yanıcı olarak düşünülmeyen
sentetik kumaş ve polimer gibi maddeler sıvı oksijene maruz kaldığında tehlikeli olur.
1.7.2.1.11. Etilen Oksit; Teknik olarak yanıcı bir sıvıdır. Fakat kaynama derecesinde (11°C)
genellikle gaz halini alır ve suda eriyebilir. Suyla karıştırıldığında yanıcı bir hal alır. Saf
demir oksitleri, alüminyum veya sodyum, kalsiyum, potasyum gibi alkali metallerle ile
temas halinde hemen yanar.
1.7.2.2. Sıvılar; İtfaiyecileri çok düşündüren birçok tehlikeli sıvılar gazlardan daha çok
bulunur. Çünkü değişik derecelerde patlarlar ve yangına sebep olurlar. Hemen hemen bütün
petrolden çıkarılan sıvılar, yanıcı olmalarından dolayı itfaiyecilerin tehlikeli maddeler
kategorisine girerler. Bazı halleri hariç bütün sıvılar şeffaf renksiz olup değişik hal ve
formlarda bulunurlar. Bazıları karakteristik kokuya sahiptir (De Haan, 2007).
1.7.2.2.1. Metil Alkol; Şeffaf kokusuz bir sıvı olup kimyasalları elde etmede kullanılır. İlaç
plastik, boya, inceltici, yapıştırıcı bunlara dâhildir. Araba ve gemi motorlarının
performansını artıran bir yakıt olarak kullanılır. Düşük tutuşma noktası ve geniş oranda
yanma limiti vardır ve havaya yakın olan koruma tansiyonu onu tehlikeli sıvı yapmaktadır.
Çünkü yanarken karbon kalıntıları bırakmaz ve onun kıvılcımı nerdeyse şeffaf ve mavi
renktedir. Şiddetli şekilde yanabilir ve normal kıvılcım üreten diğer karışımların üzerinde
kıvılcımların etkisi olana kadar görünmezler. Formaldehit haline dönüşürler ve yüksek
oranda zehirli madde olurlar.
1.7.2.2.2. Etil Alkol; İçecek olarak bilinmesine rağmen Ethanol veya tahıl alkolü olarak da
bilinen bu sıvı laboratuarlar hariç saf halde bulunmaz. Bu sıvı da şeffaf mavi renkte yanar ve
az duman çıkarır.
66
1.7.2.2.3. Aseton; Çok bilinen çözücü bir sıvı olup endüstride plastik, yağ, boya, cila gibi
yerlerde kullanılır. Gizli uyuşturucu laboratuarında kullanılır. Renksizdir, sulandırıldığında
nane gibi kokar ve sarı renkte yanar.
1.7.2.2.4. Etil Eter; Dietil eter olarak da bilinir. İlaç yapımında çözücü olarak ve gizli ilaç
laboratuarlarında çok yaygınca kullanılır. Ayrıca yaygın olarak çözücü olarak yağlı, kireçli,
plastik işlerde kullanılır. Son derece değişkenliğinden dolayı çok yüksek derecede yanar ve
düşük tutuşma derecesi vardır. Taze sıvı halinde çok tehlikelidir. Zaman geçtikçe tutuşmaz.
1.7.2.2.5. Metil Etil Keton (MEK); Bütan ismi altında da bilinen madde boya, silme
(kaybetme), yapıştırıcı ve genel çözücü işlerinde kullanılır. Gizli laboratuarda orta derece
solvent olarak bulunur. Aseton ile birlikte aynı fiziksel ve yanıcı özelliklerde bulunur.
1.7.2.2.6. Karbon Disülfit; Endüstrilerde, çözücü olarak çok yaygın şekilde kullanılır. Isıya,
ateşe, aleve, kıvılcıma ve hatta sürtünmeye karşı çok tehlikelidir.
1.7.2.3. Aromatikler; Benzen plastik, vaks, kauçuk üretim sanayinde çok yaygınca
kullanılır ve bilinir. Toluene ve ksilen ayrıca solvent olarak boyalarda, resimlerde ve petrol
ürünlerinde bulunabilir. Bu maddeler patlayıcı yapımında ve yüksek performanslı uçak
yakıtlarında kullanılır (De Haan, 2007).
1.7.2.4. Bilerek Yapılan Karışımlar ( De Haan, 2007)
En çok bilinen yangın çıkartıcı maddeler basit mekanik karışımı genellikle yakıtlar ve
oksitleyicidirler. Katalizör ile dokunulduğunda ve birleştiği zaman reaksiyonları artar. Bu
karışımlar aşağıda belirtilmiştir.
1.7.2.4.1. Siyah Toz; Bir patlayıcı olarak, silahlarda, bombalarda, havai fişeklerde kullanılır.
Karabarut veya silah barutu potasyum nitrat, kömür ve sülfür karışımıdır. Kuru olduğu
zaman bir kıvılcım ya da alev ile hemen ateşlenir. Havadan hemen nem alarak özelliğini
kaybedebilir.
67
1.7.2.4.2. Patlayıcı Toz; Potasyum perklorat veya baryum nitrat gibi güçlü oksitleyicilerle
birlikte magnezyum, alüminyum tozu gibi oksitlenebilir metal karışımlar ani tutuşmalarda
çok miktarda sıcak kıvılcım üretirler. Küçük bir enerji ile kıvılcım, ısı ya da çakmakla hemen
tutuşurlar.
1.7.2.4.3. Kibritler; Tek başına pek tehlikeli değildir fakat bunun yanında bu başlar
birleştirilip çakıldığı zaman tehlikeli bir silah halini alabilir. Güvenli kibritler sülfür,
oksitleyici, değişik yapıştırıcılar, organik olmayan dolgularla yapılır. Kıvılcım veya parlaklık
olup tutuştuğunda kayda değer bir ısı üretirler ve kibrit kafalarının ateşli silah olarak anında
kullanılmasını sağlayacak kadar yeterli ısıyı meydana getirmektedir. Böyle kibritler bir yerde
toplanmış kırmızı fosfor ve toz camlar içeren bir yerle sürtünmeyle tutuşurlar.
1.7.2.4.4. Termit; Alimünyum tozu ve demir oksit termit karışımıdır. Çok yüksek derece ve
tansiyonda yanar ve etrafa erimiş metal saçar. Genellikle magnezyum çubuğu ile ateşlenir.
Bir ateş aldığı zaman da çok zor söndürülür, çünkü kendi kendine oksijen üretir.
1.7.2.5. Oksitleyici Tuzlar (De Haan, 2007); Bütün klorat veya perklorat içeren maddeler
tehlikeli maddeler olarak kabul edilir. Bu ürünler herhangi bir oksijenli maddeyle birleştiği
zaman parçalanır ve etrafa ciddi bir zarar verir.
Genelde nitrojen içeren bütün bileşikler belli bir ölçüde istikrarlı değildir ve hatta
nitratlar çok aktif oksitleyici olduğundan daha istikrarsızdırlar. Sodyum nitrat gibi bazı
inorganik nitratlar dinamitlerde ve dinamitli patlamalarda daha pahalı olan patlayıcılar yerine
kullanılır. Amonyum nitratın saf hali ısıtıldığında patlamasına rağmen herhangi bir organik
madde ile karıştırıldığında yakıt olarak kullanılır.
1.7.2.6. Fosfor; Fosfor, metal gibi beyaz ya da kırmızı olmak üzere iki ayrı halde görülür.
Beyaz olanı hava ile temasta patlayarak hemen yanar olarak bilinir ve bu yüzden suyun
altında veya petrol damıtma yerinde depolanır. Beyaz fosfor güneş ışığına maruz
bırakıldığında kristalleşerek daha dayanıklı olan kırmızı fosfor halini alır. Havada yanmaz.
Kibritler ve güvenlik fişeğini kapsayarak sürtünmeyle tutuşan ateşleyici araç olarak
kullanılır.
68
1.7.2.7. Magnezyum; En yüksek sıcaklığı olan madde düşünüldüğünde bu genellikle
magnezyumdur. Ancak büyük miktarlarda ve küçük yüzeylerde hemen yanmaz. Magnezyum
tozu veya şeritleri ancak kibritle yanar.
1.7.3. Doğal Alan Yangınları (Orman Yangınları, Anız Yangınları)
Doğal alanda çim, çalılık ve keresteyle kaplanmış alanlarda çıkan yangınlara doğal alan
yangınları denir. Tahrip gücünün fazlalığı ve kapladığı alanın korkutuculuğuna rağmen bu
yangınlar da diğer yangınlar gibi uygun yakıt ve küçük, odaklanmış bir tutuşturucu
kaynağıyla başlarlar. Bazı yönlerden doğal alan yangınlarının araştırılması yapı
yangınlarının araştırılmasından daha kolaydır. Çünkü müdahil olan yakıt genellikle ortamda
var olan bitki örtüsü kaynaklıdır ve bununla sınırlıdır. Bu yangınlar yıldırım gibi doğal
kaynaktan, atılan bir kibrit çöpü veya bozuk bir aletten çıkan kıvılcım gibi sınırlı ısı
kaynaklarıyla başlar. Eğer ısı kaynağı yerinden alınmamışsa, her bir yangının ısı kaynağı
olduğu için, ısı kaynağının bazı delilleri olay yerinde kalır (De Haan, 2007).
Yapı yangınlarının aksine rüzgar, hava, bölge gibi çeşitli çevresel etmenlerden
dolayı etkilenen doğal alan yangının hareket tarzını takip etme karışıklığı bulunmaktadır.
Çoğu doğal alan yangının geniş ölçekte olması büyük yangın söndürme faaliyetlerine
sebebiyet vermekte, bu da hassas delillerin bozulmasına ve zarar görmesine neden
olmaktadır. Yangından dolayı araştırmacılar için araştırma alanı günlerce ulaşılmaz kalmakta
ki bu süre içinde deliller bileşenlerine ayrılabilir daha fazlası değerlerini kaybedebilirler.
Bütün yangın araştırmacıları doğru ve sistematik araştırmaya ve delillerin analitik
değerlendirilmesine ihtiyaç duyarlar. Şüpheli yangın merkezinin bulunması istisna değildir.
Yakıtı,
yangın
davranışını,
çevresel
faktörleri
anlayan
araştırmacı,
doğal
alan
yangınlarındaki yangın modellerinin ince ve hassas belirtileri hakkında daha iyi yorum
yapacak konumdadır ve bundan dolayı hangi yangın tipi olursa olsun yangının nedeni ve
merkezini iyi tanımlayabilecektir (De Haan, 2007).
Doğal alan yangınlarına örnek olarak orman, anız, yabani ot, çimen, tarla ürünü, çalı ve
benzeri bitki yangınları verilebilir. Doğal alan yangınının başlangıcında yanma genellikle
hızlı ve süreklidir. Doğal alan yangınının davranışını belirleyen çok sayıda faktör vardır, ama
bunların en önemli üç tanesi yakıt, hava ve topografyadır. Bir yangının nasıl ilerleyeceğinin
belirlenmesinde bunlardan herhangi biri baskın olabilir, ama yangın davranışını asıl
yönlendiren bu üçünün birleşimidir (İ.B.B., 2006)
69
Yakıt; Yakıtlar sınıflandırılırken yanma özellikleri birbirine benzeyenler aynı grupta
toplanır. Buna göre toprak örtüsü yakıtları (ayrışan küçük dallar, yapraklar ve iğne
yapraklar), yüzey yakıtları (çimen, çalı, düşmüş kütükler, büyük dallar vb.) ve tepe yakıtları
(daha çabuk yanabilen asılı ve dik yakıtlar ) olmak üzere üçe ayrılır.
Hava; Havanın tüm özellikleri doğal alan yangınının davranışını az çok etkiler. Doğal
alan yangınının davranışını etkileyen hava faktörlerinin bazılarını rüzgar, sıcaklık, bağıl nem
ve çökelme olarak sayabiliriz.
Topografya; Topografya çevrenin şeklini belirtir ve yangın davranışı üzerinde belirli bir
etkisi vardır. Eğimin dikliği yayılmanın hızını ve yönünü belirler. Yangın genellikle yokuş
yukarı yönde, yokuş aşağı yöne göre daha hızlı ilerler ve eğim ne kadar dikse, ilerleme o
kadar hızlı olur.
1.7.3.1. Doğa Yangınının Bölümleri
Bir doğa yangınının tipik bölümleri aşağıda görülmektedir. Tüm doğa yangınlarında bu
bölümlerin en az iki tanesi bulunur.
Baş: Baş kısmı, doğa yangınının ilerlediği ya da hızla yayıldığı bölümdür. Bu kısım
genellikle yangının rüzgârın estiği yönün ters tarafında bulunur. Burada yangın yoğundur ve
genelde en fazla hasarı burası alır.
Çoğu zaman, yangını kontrol etmenin yolu baş bölümünü kontrol altına almak
ve yeni bir başın oluşumunu engellemektir.
Parmak: Parmaklar ana yangından çıkan dar, uzun uzantılardır. Genellikle yer yer hafif ve
ağır yakıtların bulunduğu bölgelerdeki yangınlarda oluşur. Hafif yakıt ağır yakıttan daha
hızlı yanar bu da parmakları meydana getirir. Kontrol edilmezse bu parmaklar baş haline
gelir.
Geri: Doğa yangının geri ya da topuk kısmı başın karşı tarafıdır. Geri kısım yavaş ve sessiz
yanar ve kolay kontrol edilir. Çoğu zaman, geri kısım yokuş aşağı ya da rüzgara karşı yanar.
Yanlar: Yanlar doğa yangınının kenarlarıdır. Sağ ve sol yan, baş kısmı geri kısımdan ayırır.
Parmaklar yanlardan uzadığı için, buraların kontrolü çok önemlidir. Rüzgâr yönündeki
kayma yan bölümü baş haline getirebilir.
Çevre: Yangının çevresi terimi yangının sınırını ifade eder. Yanmakta olan ya da yanmış
bölgenin dış kenarının toplam uzunluğudur. Yangın söndürülünceye dek çevresi sürekli
değişir.
70
Yangın Noktası: Pırlayan kıvılcım ya da korların ana yangının dışına düşmesiyle oluşan
yangın. Yangın noktaları ana yangında çalışan personel (ve ekipman) için tehlike oluşturur,
çünkü bu kişiler iki yangının arasında kalabilir. Yangın noktaları hemen söndürülmelidir,
yoksa yeni başlar oluşturur ve yangını büyütürler.
1.7.3.2. Doğal Alan Yangınlarının Davranışı
Hemen hemen bütün doğal alan ve kır yangınları kibrit, sigara, elektrik kıvılcımı, sıcak kül
ve köz, yıldırım gibi etrafında kolaylıkla tutuşabilecek yakıtlar olan küçük ateş kaynaklarıyla
başlarlar. Küçük yangın kendine yakıt kaynağını bulur. Onun büyüklüğü ve hareket
kabiliyeti yakıtın elverişliliğine, rüzgârın yönü ve kuvvetine, çevrenin eğimine bağlıdır. Dış
bir rüzgâr olmadıkça yüzeye benzer şekilde dağılmış olan yakıtın olduğu yerde küçük bir
yangın yakıtın olduğu yöne doğru yavaşça gelişir. Yangın tarafından üretilen sıcak gazlar
yangının merkezinde yükselir ve yerden havaya bütün yönlere doğru yayılır. Yangın daha
sonra çevredeki yakıtla beslenir. Fakat sonuç olarak yangının büyüklük oranı sınırlıdır. Eğer
küçük yangın ve yakıtlar aynı şekilde bir eğimde bulunmuş olsaydılar yayılma eğimin
tabanından yukarı doğru olacak ve daha sonra yangının yayılması daha fazla yakıt ve oluşan
sıcak gazların etkisiyle de yukarıya doğru ilerlemesi devam edecektir. Yangın eğimden
yukarı doğru daha hızlı ilerler ve yakıtı izleyerek bu yönde hareket eder. Bu yangına yön
verir ve alevler daha fazla yakıt buldukça enerji de gelişir bundan dolayı bir zincir reaksiyon
içinde gelişim sürdürülür. Bazı yangın alevlerin merkezinden eğimden aşağıya doğru
ilerlemesine rağmen baskın olanı yukarı olan ilerlemedir. Büyük bir doğal alan yangınında
bu etki büyüktür ve güçlü bir rüzgar yangının kendisi tarafından oluşturulur. Tam olarak
gelişmiş olan bir yangın önündeki tüm yakıtları tüketen sıcaklıktaki gaz ve alev fırtınası
haline gelebilir. Yangın bu dinamiklerin sonucu olarak sadece eğimden yukarı doğru
yayılmaz, aşağı doğru da yayılır. Eğer yeterli ve uygun yakıt mevcut ise kor halindeki
maddeler, düşen ağaç gövdeleri, yuvarlanan ve yanan enkazlar da eğimden aşağı düşerek
ikincil yangını başlatabilirler. Bazen de gerçek yangından daha uzak bir mesafede de bu
yangın oluşabilir (De Haan, 2007).
71
1.7.3.3. Merkezin Belirlenmesi (De Haan, 2007)
Doğal alan yangın araştırmacısının temel öncülü yapı yangını araştırmacısınınkiyle aynıdır.
Önce merkez alanının belirlenmesi, daha sonra ne tür yakıtın bulunduğu ve ne tür
tutuşturucu kaynağının olduğunu ortaya konmasıdır. Merkez alanının belirlenmesi genel
olarak olay yerindeki yangının ilerleme yönündeki belirtilerinin araştırılmasıyla yürütülür.
Yangının dış davranışının karmaşıklığı ile hava, bölge ve dış aksiyonların olay yerinde çok
değişimlere neden olduğundan dolayı sabit olarak yerinde duran belirtiler aramak yerine
baskın model belirtileri aranmalıdır.
Yüzlerce ve binlerce kilometrekarelik yanmış ağaç ve kerestelerin olduğu bir
yangında birkaç kilometrekarelik küçük bir merkez alanını bulmak göz korkutucu bir görev
olabilir. Hemen hemen bütün doğal alan yangınları genişlemesinin erken safhalarında
kampçı, manzara seyreden, dağcı, orman bekçisi, pilot veya itfaiye gibi kimseler tarafından
gözetlenir. Daha sonraki araştırma yangının ne kadar yayıldığına bakmadan tanıkların işaret
ettiği ilk yanmanın olduğu genel yerler ile sınırlandırılmalıdır. Olay yerinde var olan ilk
itfaiyecilere yangının çapı ve yerleşkesi, rüzgar ve havaya gelinceye kadar sorular
sorulmalıdır. Yangın önleme kuruluşları genelde nerede yangın çıkacağının farkındadırlar.
Böyle alanlara koruma için şerit, bariyerler hatta kendi aparatlarını koyarak uyarıda
bulunmuş olabilirler.
Kızıl ötesi fotoğrafçılık ya da uçaklardan alınan video görüntüleri doğal alan
yangınlarını haritalamada ve yangın bölgesindeki tehlikeli alanların tespit edilmesinde
kullanılabilir. Eğer bunlar aralıklı zaman dilimlerinde çekilirse, yangının ilerlemesi bu
görüntüler sayesinde takip edilebilir. Yeryüzü kaynaklı uydulardan alınan görüntüler termal
görüntüler gibi duman yönünü gösterir.
1.7.3.4. Yangına Müdahale (İ.B.B., 2006)
Doğal alan yangınlarına müdahalede kullanılan yöntemler çevre kontrolüne dayanır. Kontrol
çizgisi yangının yanan kenarında, buraya yakın ya da buradan oldukça uzak olabilir; Hedef,
yangını tamamen çevreleyen ve içindeki yakıtın zararsız hale getirildiği yangın önleme
şeritleri oluşturmaktır.
Doğrudan ve dolaylı yaklaşım doğa yangınlarına müdahalede kullanılan iki temel
yöntemdir. Doğrudan yaklaşımda direkt olarak alevlere karşı hareket edilir. Dolaylı yaklaşım
ise ilerleyen yangının gelişimini durdurmak için yangına çeşitli uzaklıklardan uygulanır. Bu
72
yöntem genellikle "çok sıcak", "çok hızlı" ya da "çok büyük" yangınlarda kullanılır. Doğal
alan yangını sürekli değiştiği için, bir yöntemle başlayıp diğerine geçmek mümkündür.
Doğal alan yangınları ile mücadele çok tehlikeli bir görevdir. Bu yangınların kontrolü
sırasında birçok itfaiyeci ölmüş ya da ciddi şekilde yaralanmıştır.
1.7.3.5. Olay Yerinin İncelenmesi ( De Haan, 2007)
Öncelikle genel olan araştırma alanının dış çevre uzunluğunun belirlenmesi için araştırma
yapılır. Yanma modellerinin genel şekilleri araştırmacının muhtemel merkez alanına
odaklanmasına yardımcı olur. Girişi kontrol etmek, personel, araçlar ya da ağır ekipmanların
fiziksel delillere daha fazla zarar vermesini sınırlamak için ortak olarak doğal alan
yangınlarında ip, şerit, barikat ya da plastik engelleyiciler konulabilir. Genel alan kabaca bir
taslak üzerinde haritalandırılır. Tepeleri, vadileri ve alanın benzer şekillerini gösteren bir
topoğrafik harita bu zamanda yardımcı olabilir. Eğer alan çok geniş değilse araştırma yaya
olarak her zaman yavaşça, metodik, gözlemleyerek ve kayıt edilerek yapılmalıdır. Araştırma
daha sonra belli merkez alanına yakın ilgili alanlara doğru ilerleyebilir. Merkez alan
belirlendiğinde belirtileri ve sonuç olarak gerçek tutuşturma nedeninin bulunabilmesi için
bölgedeki çakıl taşları, yapraklar ve filizler tek tek büyük bir dikkatle incelenmelidir.
Unutulmamalıdır ki baskı ve kontrol çabaları bir doğal alan yangınının yeniden
yapılandırılmasını büyük ölçüde zorlaştırır. Buldozerler alevlerin normal olarak ilerlemesine
yön verilmesini sağlayabilir. Tankerler bölgeleri soğutarak çevre alanlarında yeniden
yanmaya neden olabilir.
1.7.3.6. Orman yangınları
Genel tanımıyla ifade edecek olursak; serbest yayılma eğiliminde olan ve ormanda yaşama
birliğine katılan canlı ve cansız bütün yanabilir varlıkları yakıp yok edebilen ateşe "orman
yangını" denmektedir. Orman yangınlarının çıkış sebeplerine baktığımızda, yıldırım gibi
doğal nedenlerin % 5-6 oranında kaldığını, diğer bütün yangınların çıkış sebebinin insan
olduğunu görmekteyiz. İnsan kaynaklı orman yangınlarını da ihmal ve dikkatsizlik ile kasıtlı
olmak üzere ikiye ayırabiliriz (Orman Genel Müdürlüğü, 2010).
73
1.7.3.6.1. İhmal ve dikkatsizlik nedeniyle çıkan orman yangınları (herturlu.org., 2010)
·
Ormanda güvenlik tedbiri almadan ateş yakmak.
·
Yakılan ateşi söndürmeden bırakmak
·
Sönmemiş sigara izmariti ve kibriti yere atmak.
·
Orman içinde veya bitişiğindeki tarlalarda istenmeyen otları veya tarla anızını
yakmak.
·
Gece aydınlatma için ormanda ateşle dolaşmak.
·
Güneş ışığının ormanda bırakılan cam ve cam kırıklarından yansıyarak otları
yakması.
·
Çocukların orman içinde ateşle oynamaları.
1.7.3.6.2. Kasıtlı çıkarılan orman yangınları (herturlu.org., 2010)
·
Orman içinde veya bitişiğindeki tarla veya otlakları genişletmek.
·
Orman içinde yapılan kanunsuz işleri gizlemek,
·
Birilerinden intikam almak için,
·
Yabani hayvanları uzaklaştırmak.
·
İş ve çıkar elde etmek.
1.7.3.7. Anız Yangınları
Özellikle son yıllarda yasaklanmasına rağmen anız yakma yurdumuzun birçok yerinde
devam etmektedir. Çiftçiler tarafından bazı yararlar umularak özellikle toprak işlemeyi
kolaylaştırma, böcek ve diğer zararlıları yok edip bitki hastalıklarını önleme, toprak verimini
artırma gerekçeleri ile hasat sonunda tarlada kalan ürün artıklarının, yani anızların yakıldığı
bilinmektedir. Oysa toprağın en önemli kısmını bitki artıklarının çürümesi sonucu meydana
gelen organik maddeler teşkil etmektedir (Gaziantep-cevreorman.gov, 2010).
Yakılan anızla birlikte çıkan duman hava kirliliğini artırmakta, atmosferdeki
karbondioksit oranını yükseltmekte ve yol kenarında yakılan anızlar da karayollarında görüş
mesafesini kısaltarak ölümle biten trafik kazalarına sebep olmaktadır. Ormanlara yakın tarım
alanlarında yakılan anız ateşi, rüzgârın etkisi ile ormanlık alanlara ulaşarak yangınlara sebep
olabilmektedir. Anız yakma, komşu tarlalardaki henüz hasat edilmemiş ürünlere, meyve ve
74
bahçelere zarar vermektedir. Anız Yangınları; ürünün biçilmesi sırasında yere düşen ürün
tanelerini yakmakta dolayısı ile bu eko sistemde yer alan hayvanların bu besinlerden
mahrum kalmalarına yol açmakta, yakılan anız ateşi sonucu ahşap telefon direkleri de
yanmaktadır. Ülkemiz için maddi ve manevi kayıplara neden olan anız yakma, kaybolan
doğal kaynaklarla birlikte peyzaj yönünden de kötü görüntü sergilemekte ve telafisi mümkün
olmayacak zararlar vermektedir (Gaziantep-cevreorman.gov, 2010).
Çiftçiler bu yanlış fiili; tarlanın kenarındaki kuru otları yakarak tarlaya sirayet
etmesini sağlamak, yüksek gerilim hattı tellerinin birbirine sürtünmesi sonucu tarlasına
şerare yaptığını söyleyerek kendilerine göre şahit de bularak yakma şeklini lehlerine
çevirmeye çalışmaktadırlar.
Başkentin etrafı irili ufaklı, ormanlarla çevrili olduğu gibi tarım alanı sanayi
bölgeleri, yerleşim alanı, iş merkezleri ve özellikle de akaryakıt İstasyonları ile iç içe
bulunmaktadır. Bu nedenle herhangi bir anızla başlayan yangın kolaylıkla bu sayılan
alanlara kısa sürede sirayet etmekte ve telafisi mümkün olmayan hasarlar ortaya çıktığı gibi
ormanlarımızın da yok olmasına neden olmakta ve önemli milli servet kaybına yol
açmaktadır. Ayrıca günlerce ve saatlerce itfaiye personel ve araçları ile birlikte buralarda
çalışması nedeniyle şehir merkezinde ki önemli görevlerine gecikmesine neden olmaktadır.
Anızları yakan şahısların dayanakları hukuken yasal gibi gözükse yıllardır karşılaşılan anız
yangınları ve anız yakma olaylarının tarlayı işletenler tarafından tekrar sürüp ekebilmek
maksadı ile tarlanın ot ve çöplerinden temizlenerek tekrar sürme gayesi ile yakıldıkları
bilinmektedir. Bunun engellenmesi için çiftçilere eğitim verilmesinin yanı sıra bu yanlış işi
bilerek yaptıkları hazırlanan yangın nedeni raporlarında tespit edilerek ispatlanmalı ve sebep
oldukları zararın tazmini cihetine gidilmelidir.
1.7.4. Otomobil, Motorlu Araç Ve Gemi Yangınları
Araçlarda kazara yangınlar çıkmasına rağmen araç yangınlarının büyük bir kısmı bilinçli
olarak çıkarılır. İnsanlar evlerini yakma sebeplerine çok yakın bir sebeple araçlarını da
yakarlar. Başlıca neden ekonomik gibi görünür. Çoğunlukla da bu neden "sigorta
dolandırıcılığı" olarak görülmektedir (O’Connor, 1993).
Araçlar bazen de garez, nefret, tehdit, barbarlık, suçun saklanması ve hatta yangın
çıkarma dürtüsü (piromani) gibi sebeplerden dolayı da kundaklamaya maruz kalabilirler.
Yapı
yangınlarında
olduğu
gibi
yangın araştırmacıları tüm araçların
kundaklamaya maruz kalma ihtimalini göz ardı etmemelidir ( De Haan, 2007).
muhtemel
75
Bir araç yangınına ilişkin doğru araştırma yapmak için gerekli olabilen iki tür araç
incelemesi söz konusudur. Bunlar; yangın yerindeki inceleme ve araç üzerindeki ayrıntılı
incelemedir (İ.B.B., 2006).
Yangın Yerindeki İnceleme; Burada üzerinde durulan inceleme aracın kendisinin
değil aracın çevresindeki yerin incelenmesidir. Bu inceleme soruşturmanın önemli bir
bölümü olup, bulunabilen kanıtlarla soruşturma ya doğru yönlendirecek ya da bu dosya
kapatılacaktır (İ.B.B., 2006).
Eğer yer yumuşak ise olay mahallinde failin (bazen de sahibin) ayak izleri
bulunabilir. Diğer araçlar tarafından kundakçı getirilebilir, araç yedeğe alınabilir ya da
yanmış haliyle son durağına götürülmek için taşınabilir. Teker izleri suçların çözülebilmesi
için ikinci araçların kimliğinin belirlenmesinde paha biçilmezdir. Bunlar mümkünse
fotoğraflanmalı ya da benzerleri ile kayıt altına alınmalıdır. Eğer araç yangından önce
soyulmadıysa araçların parçaları yangın sırasında düşmüş olabilir (kapı kolları, benzin
kapağı, ayna vb.) genelde aracın yakınında veya enkaz altında bulunurlar ( De Haan, 2007).
Kolay alev alabilen sıvıları taşıyan taşıyıcılar yanan aracın etrafında olabilir. Yine
aracın etrafında sıvı yakıt taşıyan konteynırların bulunması mümkündür. Aracın incelenmesi,
çevresini de kapsayacak şekilde geniş bir alanda yapılmalıdır (Maynard, 2008).
Teneke veya kavanozlar da hızlandırıcı ya da tutuşturucu kabı olarak
kullanılabildikleri için aracın çevresinde olabilir. Bu tipten deliller toplanmadan önce
bulunduğu yerde fotoğraflamak önemlidir. Gizli parmak izleri teneke ve kavanozların düz
yüzeylerinde kaybolmayabilir. Bu kanıtlar inceleme yürütülmeye başlamadan ayrıntılı bir
şekilde ele alınmalıdır ( De Haan, 2007).
Yangın araştırmacısı bazen yanmış bir aracın olay yerindeki ayrıntılı incelemesini
tamamlayamaz. Böyle olursa yanmış araç olay yerinden kaldırıldıktan sonra aracı ikinci kez
incelemek gerekebilir. Olay yerinde hangi işlemlerin yapılması gerektiğini belirlemek yangın
araştırmacısının sorumluluğundaki bir iştir. Bir aracın esas olay yerinden ikinci bir yere
kaldırılması gerektiği takdirde, yangın müfettişinin veya bazı kamu görevlilerinin, daha önce
de üzerinde durulduğu gibi izleme ve koruma zincirinin kaybolmaması için aracın yanında
kalmaları gerektiği unutulmamalıdır (İ.B.B., 2006).
Ayak izleri; Olay yerinde araç sahibinin ayak izleri bulunabilir. Ayak izlerinin
teşhisi, aracın çalındığı ve sonra da yakıldığı biçimindeki araç sahibi ve/veya araç
kullanıcısının uydurduğu hikâyelerinin aksini kanıtlayabilir. Ayak izleri, suç ortaklarının
teşhisine de yardım edebilir ve aracın olay yerinden ayrılma yönünü gösterebilir. Çoğu ayak
izleri itfaiyeciler veya itfaiye aletleri tarafından silindiğinden veya yok edildiğinden bu tür
kanıtlar nadiren aracın tam etrafında bulunabilmektedir (İ.B.B., 2006).
76
Panikle Durma; Araştırmacı lastik izlerine ya da panikle yapılan duruşun
göstergelerine dikkat etmelidir. Bu göstergelerin yokluğu daha sonra şüphelinin olayla ilgili
ifadelerine karşılık vermek ya da şüpheliyi suçlamak amacıyla kullanılabilir. Bu durum
özellikle şüphelinin araç aniden yanmaya başladığında kendisinin arabayı kullandığı şeklinde
iddiada bulunursa gerçekleşir. Bu durumlarla karşılaşan normal bir insanın frenlere asılması,
yoldan çıkması ve aracı ivedilikle terk etmesi beklenir. Şayet şüpheli böyle bir iddiada
bulunursa yaptığı hareketleri tarif etmesi ve açıklaması istenmelidir.Yangını söndürmek için
herhangi bir girişimde bulunulmuş gibi görünüyor mu? Aracın etrafındaki toz ya da kum
muhtemelen yangını söndürmede kullanılmış derecede dağıtılmış mı? (O’Connor, 1993).
Fren İzleri; Araç fren izlerinin olması veya fren izi olmaması yangın araştırmacısı
açısından birer göstergedir. Ani araç yangınlarında normalde panik halde araç duruşları ve
çoğunlukla da fren izleri meydana gelecektir. Fren izlerinin olmaması sürücünün uydurduğu
hikayenin aksini kanıtlayabilir (İ.B.B., 2006).
Benzin Deposu Kapağı; Kayıpsa aracın benzin deposu kapağını arayınız. Bulursanız
kapağın yerini not alın ve fotoğrafını çekin. Araç kullanıcısı benzin deposu kapağının infilak
sonucu uçup gittiğini iddia ediyorsa, kapağı bir infilak hasar kanıtı olarak inceleyiniz. Kapak
bulunursa araç sahibinin ve/veya kullanıcının uydurduğu hikaye veya olayı örtbas etmesi
çürütülebilir (İ.B.B., 2006).
İkinci Araç; Araştırmacının ayrıca şüpheli araç çevresindeki ek lastik izlerini ve ayak
izlerini aklında bulundurması gerekir. Bu durum aracın yakıldığı olay mahalline itildiğini ya
da çekildiğini gösterir ya da ikinci bir otomobilin varlığını gösterebilir. Şayet araç olay
mahalline itilmişse ya da çekilmişse müfettiş arka tamponda ya da ön tamponun altındaki
şasi üzerinde yeni yapılmış çizik izlerine rastlayabilir. Bir dostun ya da şüphelinin suç
ortağının sürdüğü ikinci bir araba kundakçıyı olay mahallinden uzaklaştırmak için
kullanılmış olabilir (O’Connor, 1993).
Yangının Çıkış Noktası; (Maynard, 2008) Bir motorlu araç yüksek yakıt yüküne
sahiptir ve yoğundur. Bir yangın hızlı bir şekilde tamamını yakabilir. Yine de ipuçlarının
yönlendirilmesi sık sık araştırmacıya yangın çıkış noktasını kesin olarak saptamasına olanak
verir. Araştırmacı için önemli olan ilk çıkış noktasının motor bölümünde veya başka bir
yerde (yolcu bölümü, bagaj vs.) olup olmadığıdır. Yangının kompartmanlar arasında
dağılması önemli bir zaman alır ve kaynak kompartman görülebilir. Bir kompartımandaki
çıkış noktası kompartımanın detaylı bir araştırmasını gerektirir.
·
Plastik teçhizatlar başlangıç bölmesi içindeki herhangi bir yerdeki yangının varlığını
sürdürmesine imkân vermez.
77
·
Boya motorlu araçlarda yangının yayılmasını gösteren iyi bir göstergedir. Yanma
paternleri hava akımını gösterirken sıcaklığın ulaştığı nokta boyanın durumu ile
görülebilir.
·
Metal teçhizatlar bir motorlu araç yangınında başlangıç noktası tespitinde sık sık
anahtar pozisyonundadırlar.
·
Mesela koltukların yayları eridiği veya deforme olduğu zaman bize yüksek ısı
olduğunu gösterir.
Bir motorlu aracın koltuğunda, alev alabilen sıvıların bulunmasının makul bir
olasılığı vardır. Araştırmacı ayak basılan araç içi zeminden, koltuk kalıntılarından, motor
bileşenlerinden ve yangın başlangıç noktası altındaki topraktan örnekler toplaması gerekir.
Araç üzerindeki ayrıntılı inceleme; Kurtarılan aracın incelenmesi iç ve dış olmak
üzere iki ayrı aşamada tamamlanır. Aracın içi incelemeye başlamadan önce dış kısmı
tamamen incelemelidir.
Yanmış bir aracın veya kamyonun incelenmesinde en çok tercih edilen yöntem araç
parçalanmadan ya da herhangi bir şekilde hareket etmeden önce yapılan incelemedir. Birçok
değerli kanıt aracın incelenmek için bir yere taşıması sırasında kaybolmaktadır. Araçların dış
incelenmesi bitene kadar olay mahalline girişler sıkı bir şekilde denetlenmeli ve
sınırlanmalıdır (De Haan, 2007).
1.7.4.1. Dış Kısmın İncelenmesi
Araştırmacı ilk önce aracın dış kısmına dikkatini yönlendirmelidir.
Aracın dışında bakıldığında yakılmadan önce soyulup soyulmadığı anlaşılabilir.
Birçok kundakçı yakıldıktan sonra delil kalmayacağını düşünerek araçlardan satılabilecek
şeyleri alırlar. Tabii ki yangınlar asıl suç olan hırsızlık ve soygunun fiziksel kanıtlarını yok
edebilir. Tekerlek ve lastikler araç için doğru mu? Tüm parçalar yerinde ve sıkı mı? (birçok
insan tekerlek ve lastiklerini değiştirirken, tüm vidaları yerleştirmeyi önemsemez).
Tekerlekler kötü bir şekilde yandığında bile yolla temas eden dişleri yanmadan kalabilir.
Tekerlek dişlerinin örnekleri ve derinlikleri, yanmamış kısımları kanıtlar. Sahibinin araçta
olduğunu söylediği lastikler birbirine uyuyor mu? Radyo anteni yerinde mi? (ya da erimiş
kalıntıları yerinde duruyor mu?) (De Haan, 2007).
Elde edilen tüm bilgiler yürütülen soruşturma faaliyetleri araştırmacının notlarına
belge, fotoğraf ve çizim şeklinde girmelidir. Tüm çarpışma hasarlarının fotoğrafı
çekilmelidir. Yangın hasarının toplam derecesi yazılmalıdır. Yangın hasarının "tampondan
78
tampona" uzadığı herhangi bir araç yangını aşırı şüpheli olarak değerlendirilmelidir. Böyle
bir yanık izi ihtimal dahilinde olmayan bir yangın boyutunun göstergesidir. Üç dahili
bölümden birinde kazara başlayacak bir yangın bu bölümde kalacaktır. Dahili bölümlerden
birisini çevreleyen alana gözle görülebilir harici bir yangın hasarı tespit edilirse araştırmacı
yangının bu bölümde başladığı yönündeki tahmininde aşağı yukarı emin olacaktır
(O’Connor, 1993).
Lastikler; Lastikler hiçbir zaman bir araç yangınında tamamen tahrip olmaz. Aracın
toprak üzerine temas eden kısmı çoğunlukla yangından sonra kalır. Lastiğin bu kalan
kısmına lastik kalıntısı denir. Bu lastik kalıntılarının kanıt olarak toplanması gerekir. Lastik
ve lastik kalıntılarını pürüzlü lastik dişleri ve eşit olmayan aşınmalar açısından kontrol
edilmelidir. Bunlar lastiklerin yangından önce değiştirilmiş olabileceklerini gösterebilir.
Lastiklerin
halihazırdaki
durumu
araç
kullanıcısının
sigorta
hasar
belgesi
ile
karşılaştırılmalıdır. Araç sahibi ekseriya araçta yeni, pahalı lastiklerin olduğunu iddia eder.
Eğer değiştirilmiş ise, orijinal lastikler araç sahibinin veya suç ortağının evine konulmuş
olabilir (İ.B.B., 2006).
Süspansiyon Sistemi; Aracın süspansiyon sisteminin arızalanması (eğilmesi) şasi
(yaprak / bobin) yaylarının yumuşaması ya da iç yatakların bozulmasından dolayı şok
emicilerin çökmesi olarak belirtildiği şekilde bu parçaların aşırı sıcaklığa maruz kaldığını
gösterir. Bir şasi yayının gerilimini kaybetmesine yol açması için gerekli yüksek sıcaklık
kapsamları yangını hızlandırıcı bir maddenin yüksek ihtimalle kullanıldığı anlamına gelir
(O’Connor, 1993).
Camlar; Güvenlik plakaları ve yapıştırılmış cam (ön cam) yaklaşık 426 °C'de
yarılacaktır, yaklaşık 538 °C de yumuşayacaktır ve yaklaşık 760 °C de dökülecektir.
Yapıştırıcı madde belirli koşullarda yanabilir bir gaz çıkarır. Çoğu araçlarda kullanılan
yapıştırıcı türü yaklaşık 121 °C de balonlaşır ve yumuşar. Camların içindeki is türü ve
miktarı yangının türü ve derecesi konusunda bilgi verir. Cam ekoseli mi, çatlak mı yoksa
bulanık mı? Bu faktörler sıcaklığın derecesini gösterebilir ve sıcaklık göstergeleri olabilir.
Camların ve kapıların incelenmesi yangın esnasında açık ya da kapalı olduklarını da gösterir
(O’Connor, 1993).
Aracın camlarının yer ve/veya durumunun araç içindeki yangın türü üzerinde etkisi
bulunur. Ancak sıcak hava koşullarında, klima da dikkate alınmalıdır. Aracın camları kapalı
bırakılmış ise yangın kendiliğinden sönebilmektedir. Bu nedenle, bir kundakçı çıkardığı
yangını hava ile besleyebilmek için araç camlarını açabilir. Aracın camı erimiş ise yangın
anındaki camların durumunu saptamak için cam kapatma kollarının konumunu kontrol
ediniz. Kapı cam kolu alt konumda ise cam açılmış, tersi ise kapatılmış demektir. Erimiş araç
79
camı yüksek sıcaklıktaki bir yangını göstermesine karşın yangının kundaklama ile çıkarılmış
olduğu kanıtlamaz (İ.B.B., 2006).
Kapılar; Araç kapılarının konumu kundaklama eyleminin bir göstergesi olabilir. Araç
kapıları, çıkarılan yangının hava ile beslenebilmesi için çoğunlukla kasten açık bırakılmakta
veya yangın çok hızlı biçimde büyüdüğünden kundakçının kapıyı kapatmaya zamanı
olmamaktadır (İ.B.B., 2006).
Birden Fazla Köken Noktası; Aracın dış kısmında bulunan ayrı (farklı) ya da birincil
ya da ikincil yanık izleri kuvvetle muhtemel hasarın bilinçli yapıldığını gösterir. Birincil ve
ikincil yanık izleri muhtemelen oksijen eksikliğinden dolayı esas yangının söndüğünü
gösterir ve ek oksijen sağlaması amacıyla cam ve / veya kapılar açılmıştır ya da aynı bölgede
ikinci bir yangın çıkarılmıştır. Bu aynı ve özel yanık izleri iki yangının farklı bölümlerde
aynı anda cereyan ettiğini gösterir. Hem motor kaputunda hem de bagaj kapağında yangın
hasarının belirtileri mevcutsa fakat aracın tavanında (yolcu bölümünün üzeri) bir yangın
hasarı olmamışsa yangının bir bölümden diğerine sıçramadığı ya da ulaşmadığı anlamına
gelir. Bir yangının diğerini körüklediğinin gösterilemediği aynı araç üzerindeki iki ayrı
yangın kundaklama olayının kesin bir göstergesidir (O’Connor, 1993).
Yangını
Hızlandırıcı
Madde;
Araştırmacı
yangını
hızlandırıcı
maddenin
döküldüğünün ya da püskürtüldüğünün göstergesi olan farklı parmak izlerinin olup
olmadığını görmek için aracın dış kısmını incelemelidir. Aracın dış kısmına yangını
hızlandırıcı bir madde dökülüp ateşe verilmişse yanma izi sıvının araç gövdesine döküldükçe
izlediği yol ve akışa paralel olacaktır. Yeterli miktarda madde kullanılmışsa bu maddenin
gövdeden zemine nereden döküldüğünü görmek mümkündür. Olay bu şekilde ise bu alandan
toprak örnekleri alınarak hava geçirmez kaplara konmalı ve analiz edilmek üzere bir
laboratuara gönderilmelidir (O’Connor, 1993).
Bir kundakçı aracın altına yakıcı bir madde sıkmış veya dökmüş olabilir. Bunun
genelde aracın alt takım üzerinde oluşan isten tespiti mümkündür. Ancak, söz konusu isin
yakıt borusundan veya şanzımandan olan bir sıvı kaçağından kaynaklanmadığına dikkat
edilmelidir. Topraktan numune alınması ve ilgili yerin fotoğrafını çekilmesi unutulmamalıdır
(İ.B.B., 2006.).
Metalik yüzeylerde Sıcaklık Göstergeleri; Kroma değişik ısılar uygulandığı zaman
kromun renk değiştirmesi çok iyi bilinen bir gerçektir. Cam çevresindeki kromlu teçhizatlar
ve araba içerisindeki kromlu düzenekler sıcaklık göstergeleri olabilir (O’Connor, 1993).
80
1.7.4.2. İç Kısmın İncelenmesi
Araçların birçoğu yakılmadan önce soyulmaktadır ve satılabilecek parça ve aksesuarlar
genellikle aracın iç kısmında bulunmaktadır. Bunlar radyo, cd, kasetçalar, koltuklar, radar
direktörü vb.leridir. Bunlar yangın sırasında eriyebilir ya da büyük hasarlar alabilir ama bazı
parçalar aracın tabanında kalabilir. Koltuklar çok değerlidir ve sıklıkla soyup yakan araba
hırsızlarının hedefidir. Hava yastıkları yangının sıcaklığı tarafından tetiklenir ama bazı
parçaları aynı şekilde kalabilir. Bunlar pahalı olmasından dolayı satılmak için çalınacaktır
(De Haan, 2007).
Dış kısmın incelenmesinden sonra araştırmacı dikkatini daha sonra aracın iç kısmını
oluşturan üç bölümün, motor, yolcu ve bagaj bölümlerinin incelenmesine yönlendirmelidir:
1.7.4.2.1. Motor Bölümü
Araştırmacı motora ve parçalarına özel itina göstermelidir. Motorun herhangi bir parçası
kayıp mı? Sözgelimi, karbüratör, marş motoru, akü, valf kapakları, alternatör / jeneratör, fan
ya da motor hortumları yerinde mi? (O’Connor, 1993).
Yangın elektrik tel teçhizatını yakmış mı? Kayışlar (fan, alternatör / jeneratör, klima /
güç aktarma) kayıp mı yoksa yanmış mı? Motor üzerinde işin yeni tamamlandığını gösteren
herhangi bir alet izi var mı? Manifold ve başlıktaki cıvatalar kayıp mı yoksa gevşek mi?
(O’Connor, 1993).
Yakıt borusu ve karbüratör incelenmelidir. Araştırmacı karbüratörde bir bardak
benzinden daha az benzinin olduğunu ve yakıt borusunun motor bölümü içerisinde yer
aldığını bilmelidir. Radyatör bölgesindeki herhangi bir yanma olayı yüksek derecede şüphe
arz eder (O’Connor, 1993).
Radyatör lehimini kontrol edilmelidir. Erime yüksek ısının göstergesi olup yüksek
derecede şüphe arz eder. Buna ek olarak, motor monte (lastik yastıklar) bölgelerindeki
herhangi bir yanık da olağandışı olup bu durumdan da şüphe edilmelidir (O’Connor, 1993).
Motor çubuklarını (yağ ve aktarma) çıkarılmalı ve incelenmelidir. Kuru mu yoksa
herhangi bir yanık hasar belirtisi gösteriyor mu? Yağdaki su ile de kanıtlandığı gibi motor
bloğu çatlamış mı? Olağandışı yüksek ısıları gösterecek şekilde motor kaputu yumuşayıp
salınmış mı ya da direncini yitirmiş mi?
Yangın motor bölümünde başlamış gibi görünüyorsa çıkış noktasını arayınız (O’Connor,
1993).
81
Bir kısa devre meydana geldiğinde akü hızla boşalabilir. Tam şarjlı akülerde
muhtemelen bir kısa devre arızası yoktur. Akünün patlayabileceğinden çok ihtiyatlı olunuz.
Kaza ile çıkan çoğu yangınlarda aküde genel olarak çok fazla yangın hasarı olmaz (İ.B.B.,
2006).
Katalitik konvertör kurşunsuz benzinin gelişiyle ortaya çıktı. Pislikleri kimyasal
olarak süzerek otomotiv emisyonlarını en zararsız ürünlere dönüştürür. Düzgün çalıştığı
zaman bu süzme süreci 1500°F kapsamında ısılar yayabilir. Kirli tek bir tapa ya da düzgün
çalışmayan bir motor ısıyı 2500°F'ye yükseltebilir. Bu yüksek ısı potansiyelinden dolayı bir
araç yangınının soruşturulmasında katalitik konvertör ek bir referans noktası oluşturur. Bu
durum özellikle yol dışında meydana gelen bir yangın vakasında geçerlidir. Şüphe edilen
kundaklama vakalarında konvertör, bir kaza nedeni olarak elenmesi gereken ek bir faktördür.
Her yeni otomobilde bulunan kullanma kılavuzu egzoz sistemi ile kuru ot, kağıt ve bez gibi
yanabilir maddelerle bir temas halinden kaçınılması gerektiğine ilişkin özel bir uyarı içerir
(O’Connor, 1993).
Aracın motor bölmesindeki yangınlar yolcu bölümündeki yangınlardan daha az
yoğundur. Yakıt sızıntısından başka motor bölümünde yanabilen maddeler sınırlıdır.
Özellikle kazai yangınlarda motor bölümünün tümü ile yanmaması çok muhtemeldir. Bu
durumlarda genellikle yolcu bölümüne yayılmaz (Maynard, 2008).
Bir motor bölümü için yangını için başlangıç noktası çoğunlukla boya üzerindeki
yanma paternlerinden çıkartılabilir. Motor bölümünde birçok elektrik kaynağı vardır ve
yangın elektrik sisteminde yayılırsa araştırmacının ark olup olmadığını veya ısı direncinin
olup olmadığını kontrol etmesi gerekir. Yakıt hattında da sızıntı olup olmadığı kontrol edilir.
Yakıt sağlayan hatların normal olarak yüksek kalitede metallerden yapıldığına dikkat etmek
gerekir. Bunların motor bölümündeki yangınların oluşturduğu sıcaklıklarda erimemeleri
gerekir. Yakıt hattındaki gerilme belirtileri veya paslanma bir kazai yangını gösterebilir
(Maynard, 2008).
1.7.4.2.2. Yolcu Bölümü
Araştırmacı odyometre üzerinde gösterilen toplam mil uzaklığını kayda geçmeli ve
odyometrenin kurcalanıp kurcalanmadığını kontrol etmelidir. Ayrıca sürücü kapısının
çerçevesini de kontrol etmeli ve herhangi bir benzin istasyonu ya da tamirci etiketinin olup
olmadığını belirlemelidir. Bu şekilde işin gerçekleştirildiği istasyona gidilebilir. Bu yolla
82
araştırmacı gerekli olduğu durumda aracın yangın öncesindeki durumunu belgeleyebilir
(O’Connor, 1993).
Araştırmacının dikkat edeceği kısımlardan birisi kontak anahtarıdır. Anahtar yerinde
takılıysa ya da hurdanın içinde yerdeyse, bu gerçek tek başına aracın çalındığı yönündeki bir
ifadeyi ya da iddiayı çürütmeye yeter (O’Connor, 1993).
Araştırmacı yolcu bölümünün iç kısmını incelerken paspaslara, halılara, başlığa ve
koltuklara dikkat etmelidir. Döşeme, başlık ve yaylar dahil olmak üzere oturakların durumu
yazılmalı ve fotoğrafı çekilmelidir. Şayet yaylar yumuşamış, çökmüş ve gerilimini ya da
direncini yitirmişse yüksek ısı gösterilir. Bununla birlikte bu durum yangını hızlandırıcı bir
maddenin kullanıldığı anlamına gelmez. Otomobilin iç kısımlarında geniş kapsamlı olarak
kullanılan köpük lastik ve diğer plastik ürünler yangını hızlandırıcı çoğu maddeninkine yakın
ısı derecelerinde (1700° F ve üzeri) yanabilir (O’Connor, 1993).
Araştırmacı elektrik kısa devrelerini kontrol ederek ve yalıtımın durumuna dikkat
ederek tel sistemini dikkatli bir şekilde incelemelidir. Ayrıca teldeki kabarcık belirtilerini
kontrol ediniz ve tele gelen hasarın iç kısımdan mı yoksa dış kısımdan mı geldiği
belirlenmelidir (O’Connor, 1993).
Torpido bölümü ve aracın kalan iç kısımları kişisel eşya olup olmadığını görmek için
incelenmelidir. Bunlar aracın sahibinin yangında kaybolduğunu iddia ettiği kişisel eşya
listesi ile daha sonra karşılaştırılabilir. Daha sonraki bir görüşmede ya da duruşmada
tutarsızlıklar araç sahibinin inanılırlığına yanıt olarak kullanılabilir (O’Connor, 1993).
Yangını hızlandırıcı madde artıkları araç içinden elde edilebilir. Bu artıklar genelde en
aşağı yerlerde birikir ve döşeme halı kaplamasından, döşeme paspasları içinden veya
bunların altından, metal kapı girintilerinden veya lastik rondelaların etrafından toplanabilir
(İ.B.B., 2006.).
Arabanın yolcu bölümündeki bir yangın hızlı bir şekilde yayılacak ve eğer hava
akımı yerinde olursa aracın tamamı yanacaktır. Kompartıman içindeki plastikler sebebi ile
yolcu bölümünde bir alevli yangın ile yoğun siyah duman birleşecektir. Bu durum yalnız
başına bir başlatıcı sıvı kullanıldığını göstermez. Bununla birlikte bu durum, yine yolcu
kompartımanındaki kazai tutuşma olmasına olasılık vermez (Maynard, 2008).
Yolcu bölümünde yangın başladığında eğer araç güven altındaysa hava akımı çok
azdır. Yangın sönecek veya için için yanacaktır ve kompartıman duman ile dolmuş olacaktır.
Eğer yangın için için yanmaya devam ederse bir pencere er geç eriyecek (patlayacak) ve
yangın derhal yayılacak ve arabanın tamamını kaplayacaktır (Maynard, 2008).
Çoğu örnekte görüldüğü gibi araştırmacı yangın anında aracın güvende olmadığını
belirleyemez. Eğer kapının menteşeden uzak bölümü menteşe tarafındakinden daha az
83
yanmış ise yangın esnasında kapının açık olduğu anlaşılır. Yolcu bölümündeki bir araştırma
genellikle bir koltuk ve ayak boşluğu arasında dar bir alanda gerçekleşecektir. Kolay alev
alabilen sıvıların örnekleri hem koltukta hem ayak boşluğunda kalacağından oralardan
örnekler alınması gerekebilecektir. Araştırmacının daima teyp sistemi veya kolonlarının
motorlu araçtan alınıp alınmadığı kontrol etmesi gerekir. Araç alet kutusu içinde yer alan
malzemelerin de kontrol edilmesi gerekir (Maynard, 2008).
Küllükte kundakçının yangından önce döktüğü ya da sıçrattığı yakıcı maddeler
bulunabilir. Küllükler numune karşılaştırması açısından iyi bir kaynak olabilirler. Küllüğün
incelenmesi araç sahibinin/kullanıcının yangın nedeni olarak uydurduğu atılmış sigara
hikâyesinin aksini kanıtlayabilir. Kullanılmamış bir küllük araç sahibinin sigara içmediğini
veya araçta sigara içilmesine izin vermediğini gösterebilir (İ.B.B., 2006.)
Koltuk yaylarının esnekliklerini kaybetmeleri için aşırı ısı gerekir. Ulaşılan yüksek
sıcaklık köpüğün, sentetik minderlerin veya yastık malzemelerin yanmasının bir sonucudur.
Ancak, söz konusu aşırı sıcaklıklar hızlandırıcı maddelerin varlığı nedeniyle de olabilir. Yay
esnekliğinin kaybı aşırı sıcaklıktaki bir yangına işaret etmesine karşın, yangının kundaklama
nedenli olduğunu göstermez. Polis araçlarında veya taksilerde olduğu gibi normalde bir
koltukta oturan kişinin ağırlığı veya koltuğun kullanım sıklığı da yay esnekliğini
etkileyebilmektedir (İ.B.B,, 2006.)
1.7.4.2.3. Bagaj Bölümü
Bagaj bölümü yangın hasarı, kişisel eşyalar ve bir motorlu aracın kullanılması ile normalde
ilgili diğer eşyalar (yedek lastik, kriko, aletler vb.) noktasında incelenmelidir. Aletler detaylı
bir şekilde incelenmelidir ve taşıdıkları yüzeylerin fotoğrafı çekilmelidir (O’Connor, 1993).
Aracını yakmak üzere olan bir araç sahibi öncelikle pahalı parçaları ya da ekipmanı
(stereo parçaları gibi) çıkarabilir. Fotoğraflar aletlerin aracın üzerinde bulunan işaretlerle
eşleştirilmesinde yardımcı olabilir (O’Connor, 1993).
Yangın esnasında şayet benzin deposu ile benzin deposunu doldurma borusu arası
arasındaki bağlantı sağlanamamışsa müfettiş aracın arka kısmında geniş yangın hasarı
bekleyebilir. Benzin depoları normalde Amerikan yapımı araçların arka kısmında bulunur ve
benzin kokusu bırakıldıktan sonra şiddetle yanma eğilimi gösterirler ve geniş hasara yol
açarlar (O’Connor, 1993).
84
Araç bagajının boş olmasına genelde şüpheyle bakılır. Pek çok insanın araç bagajında
daima bir şeyler bulunur. Bir bagajda standart olarak aşağıdaki eşyaların bulunması gerekir
(İ.B.B., 2006).
Yeni araçlarda normal olarak yeni bir yedek lastik vardır. Yedek lastik tekerinin jant
rengi ile araç üzerindeki diğer jantların renklerini karşılaştırın veya doğru teker jantı rengini
belirlemek için bulunduğunuz yerdeki bayi servisine kontrol ettirin. Yeni model araçlarda
geçici bir yedek lastik olacağından jant rengi uyum göstermeyebilir (İ.B.B., 2006).
Pek çok kişi inik bir lastikle ve onu değiştirmeyi sağlayan bir kriko olmadan
hazırlıksız yakalanmak istemeyeceğinden bu aksesuarın araçta bulunması gerekmektedir.
Ancak, bagajda bir krikonun olmaması yangının kundaklama ile çıkarıldığına ilişkin kesin
bir kanıt değildir (İ.B.B., 2006).
1.7.4.3. Kaza ile Araç Yangınları
Araç yangınları kaza ile de meydana gelebilir ve araçlar aşağıda belirtilen çeşitli nedenlere
dayanan yangınlar sonucu tahrip olabilir (İ.B.B., 2006).
·
Yanan sigara veya puroların yanlış veya dikkatsizce kullanılması,
·
Yanıcı sıvı sızıntıların bazı tutuşabilir kaynaklarla temas etmesi veya
·
Mekanik donanımda aşırı ısınmaların olması
Kaza ile çıkan yangınlarla araçlar tamamen tahrip olabilirler. Ancak, kaza ile çıkan
çoğu araç yangını sınırlı derecede ve aracın belli bölgelerine hasar verirler, aracın komple
tahrip olmasına yol açan çoğu yangının ise kundaklama nedenli olduğu düşünülmektedir
(İ.B.B,, 2006).
Bir incelemeye göre birçok kazasal araç yangını aracın kontağının kapatılmasından
birkaç dakika sonra meydana gelmiştir. Hava, yağ ve soğutucu sirkülasyonu durunca
motorun birçok parçalarının (egzoz-emme borusu ve emme sistemi, turbo kompresör yuvası
gibi) dış sıcaklığı yükselir. Bunun yanında hareketin durması ve fan sirkülasyonu güvenli
derişimi yayan ya da seyrelten tutuşabilen buharların derişimi patlama sınırlarının üstünde
toplanabilir. İçin için yanan plastiklerin piroliz ürünlerini içeren buharların yüksek
sıcaklıktaki bileşimleri ve yüksek orandaki derişimleri tutuşma ile sonuçlanır. Bunun gibi
durumlar önceliklidir, bu yüzden sürücülere araçlarında herhangi bir gariplik fark edip fark
etmedikleri özellikle sorulmalıdır, bunlar; garip sesler, kokular, sisler ve elektriksel
dalgalanmalar motor yönetim bilgisayarını paralize eden ve durmasına sebep olan
85
durumlardır. Bu yangınlar normalde başta için için tutuşma ile başlar sonra alevli bir şekilde
yanarak aracı yutar, bu olayın gelişmesi sadece birkaç dakika alır (De Haan, 2007).
Bir aracın hareket halindeyken ateş alması nadirdir. Çünkü (Maynard, 2008);
Elektrik arızaları dumana sebep olacak ve alev oluşmadan önce farkına varılacaktır.
·
Araba hareket halindeyken hava ile soğutulur.
·
Yanıcı dumanlar hareket halindeki araç içinde birikemezler
·
Yolcu bölümündeki kaza yangınlarının tutuşmadan önce farkına varılır.
Elektrik Arızası: Yapısal yangınlarda olduğu gibi araç yangınlarındaki olası tüm kaza
nedenleri ortadan kaldırılmalıdır. Tipik kaza nedenleri şu şekildedir: Kabarcık, yanık, sıyrık,
renk değiştirme, elektrik şok belirtileri. Dahili ve harici hasar birbirinden ayrılmalıdır.
Sigorta sistemini ya da patlamış sigortaları kontrol ediniz. Akünün (bataryanın) şarjlı ya da
ölü olup olmadığına ve yangın patlaması ya da kaçak asit ile hasara uğrayıp uğramadığına
bakınız. Şayet elektrik sistemi aşırı yüklenmişse akü ölecektir. Aksi durumda bir yangından
sonra bile akünün biraz şarjı olacaktır. Araç sahibinin eklediği aksesuarları da eleyiniz
(O’Connor, 1993).
Yakıt Sistemindeki Arıza: Karbüratör, yakıt boruları ve yakıt deposunu kontrol ediniz.
Alet izlerine ve kurcalama belirtilerine bakınız. Benzin deposuna delik açılmış mı? Tahliye
tapası ve tasması yerinde mi? Benzin deposu çatlamış mı yoksa patlamış mı? (O’Connor,
1993).
Sigara: Yakılmış sigaralar (sigaralar, pipolar vb.) sadece camın ön tarafına açık bir
arka camdan getirilmek üzere atılmış ya da fırlatılmış olabilir. (Camların açık olduğu kabul
edilirse) sigaraların kapalı camların içine atıldığını düşününüz (O’Connor, 1993).
Katalitik Konvertör: Katalitik konvertör araç yoldan çıkarıldığı zaman otu ya da
kağıdı ateşleyebilir.
Yabancı bir maddenin çekilmesi: Yabancı bir madde aracın alt kısmına girdikten sonra
yol yüzeyi ile sürtünmesinden aşırı ısınabilir ve ateşlenebilir ya da kıvılcım çıkarabilir
(O’Connor, 1993).
1.7.4.4. Kundakçılık Ve Araç Yangınları
Kundakçılık nedenli araç yangınlarında değişmeyen birkaç gerçek vardır. Belirsiz ekonomik
dönemler araç yangını sayısını etkiler ve güç ekonomik koşulların olduğu zamanlarda
kundakçılık nedenli araç yangınlarında belirgin bir artış meydana gelir. Aracın yakılmasında
araç mülkiyetinin etkisi vardır. Yangın sonucu çoğunlukla özel mülkiyete ait şahıs
86
araçlarının tahrip olmasına karşın şirket araçları (filo, kamu araçları vb.) nadiren yangından
tahrip olmaktadır. Peşin parayla satın alınan araçlar nadiren yakılırken krediyle alınmış
araçlar daha fazla yakılmaktadır. Sigortasız araçlar tamamen araç kaybına neden olan
yangınlara nadiren maruz kalırken, sigortalı araçlar daha fazla yakılmaktadır (İ.B.B., 2006).
Yangının çıkış zamanı olası kundakçılık eylemi ile ilgilidir. Az sayıda yangın gündüz
saatlerinde meydana gelirken pek çok kundakçılık nedenli araç yangını gece geç vakitlerde
olur. Aracın bulunduğu yer de önemlidir. Pek çok kundakçılık nedenli araç yangını, kentten
uzak yollarda, arka sokaklarda, boş otoparklarda veya eylemi gizleme olanağı sağlayan diğer
yerlerde meydana gelmektedir (İ.B.B., 2006).
Kundaklama nedenli bir araç yangını söz konusu olduğunda, araç sahibi ekseriya
aracın aksesuarlarını ileride kullanmak üzere çıkarmaktadır. Araç sahibi bu aksesuarları
ileride suç ortaklarına, arkadaşlarına veya yakınlarına verebilir veya satabilir. Pek çok araç
aksesuarı tamamen yanmaz veya erimez ve montaj delikleri ve bağlantı yerlerinde erimiş
metal kalır. Boş montaj bağlantı yerleri veya delikleri varsa bunlara şüphe ile bakılmalıdır
(İ.B.B., 2006).
Akü, karbüratör, jeneratör veya alternatör, marş motoru gibi parçalar bir yangın
esnasında tahrip olmazlar. Bu aksesuarlar yangın sonucunda ağır hasara maruz kalabilirler.
Ancak, bu parçaların bir kısmı kalıntı olarak kalır. Bu parçalar kayıp ise bu durum parçaların
yangından önce çıkarıldıklarını veya araç sahibinin/kullanıcının karşılayamayacağı büyük
motor onarımlarını gösterebilir (İ.B.B., 2006).
Araçta bir çarpışma hasarı olması güçlü bir kundaklama eyleminin göstergesi olabilir.
Araç sahibi/kullanıcısı bir vur-kaç kazasına karışmış olabilir veya babasının aracıyla yaptığı
bir kazayı gizlemeye teşebbüs eden bir delikanlı/genç kız söz konusu olabilir (İ.B.B,, 2006).
Yangından önceki kaza kaydına (kayıtlarına) ilişkin polis raporlarını kontrol ediniz.
Bunlar aracın başından geçen önceki hasarları gösterebilirler. Sigortalı çok yüksek muafiyetli
bir sigorta poliçesi olduğundan kaza ile ilgili onarım bedellerini kendisi karşılamak zorunda
kalmış olabilir (İ.B.B., 2006).
Kasten yakılmış bir motorlu araç ile ilgili araştırmacının (soruşturmacının) kanıtları;
(Maynard, 2008)
·
Yolcu bölümünde ateş alabilen sıvılar
·
Araç sahibinin aracının çalındığını rapor etmesi
·
Değerli parçaların kaybolması (teyp, tekerlek vs.)
·
Arabanın uzak bir alana bırakılması
·
Arabanın normal sigorta bedelinin çok üstünde sigortalanması
·
Araç sahibinin aracın hareket halindeyken alevlendiğini iddia etmesi
87
Soruşturulan bir araç yangınıyla ilgili yanıklardan dolayı bir aracın sahibi hastaneye
kaldırılırsa ve tedavi edilirse müfettiş yanıkların boyutu, derecesi ve bölgesine ilişkin bir
doktorun ya da diğer görevlinin teşhisini alma konusunda derin çaba göstermelidir. Yangını
körüklemek için benzin gibi yangını hızlandırıcı bir madde kullanılmışsa bu maddeyi döken
ya da saçan kimse yanmış olabilir ya da en azından bu maddeyi ateşe verirken kendisini hafif
yakmış olabilir. Ateşe veren deneyimsiz bir kişi genellikle yanabilir buharlardan ve bu
buharların yangınla ilişkisinden habersizdir. Yanlış şekilde yanan sıvıdır diye düşünenler
kendi güvenliklerinin tehlikede olduğu bir durumla baş başa kalabilirler. Aracın içine,
üzerine ve etrafına dökülen yangını hızlandırıcı maddeden çıkan buhar ateşe verildiğinde bir
buhar patlamasına yol açabilir ve oracıkta deneyimsiz kundakçının yaralanmasına neden
olabilir (O’Connor, 1993).
Araştırmacı araç sahibine aşağıdaki soruları sormalıdır; (Maynard, 2008)
·
En son aracı ne zaman kullandığı
·
Aracı nereye bıraktığı
·
Güvenlik tedbirlerinin olup olmadığı
·
İçinde herhangi bir değerli eşyanın bırakılıp bırakılmadığı
·
Araçta herhangi bir arıza veya hasarın olup olmadığı
Araç sahibi cevapları doğru söylemeyebilir ancak soruşturmacı soruların cevaplarını
doğrulamak zorundadır.
1.7.4.5. Botlar ve Gemiler
Sürat botları seyahat amaçlı gemilere göre yangın tehlikesi yönünden otomobillere daha
fazla benzemektedir. Botların da otomobiller gibi benzinle çalışan motorları, benzin tankları
ve elektrikli sürüş aksamı vardır. Bot yangınlarının incelenmesinde, bunları otomobil
yangınlarından ayıran tek ana farklılık, tüm yanıcıların tek bir yerde yani gövdede
toplanmasıdır. Motor tankları ve bunlardan sızan yakıtlar ya da bunların buharları gövdenin
altında birikir. Araçlardaki benzer sızıntılar ya aracın dışına akar ya da iyi bir
havalandırmayla dışarı atılır. Bu botlar için en büyük tehlike ve yakıt gazlarının patlama
olasılığının artmasındaki ana sebeptir. Buna ek olarak botlar araçlardan farklı olarak tahta ve
fiber cam gibi yanıcılardan yapılır. Tahta malzemelerde gerçekleşen gazlı bir yangın metal
malzemelerdekine göre çok daha şiddetli olacaktır. Bir yangında tahta güverte ve kabinler
88
tamamen, güverte ise su hizasına kadar yanacaktır. Bu nedenle yangın örnekleri kaybolacak
ya da zarar görecektir ve yangının kaynağı genellikle bulunamayacaktır (De Haan, 2007).
Büyük ahşap gemilerde önem verilmesi gereken ikinci kısım iç yapısıdır. Yangın
örnekleri burada bulunabilecektir. Bununla birlikte gaz buharlarının kaynağı botlardaki ısıtıcı
ya da ocaklar için kullanılan jet yakıtı, alkol ve LPG gazıdır. Bu yangınları araştırırken her
türlü kaza yangın riski göz önünde bulundurulmalıdır. Gaz buharları, jet yakıtı veya alkol
fırınları gibi gövdeye yerleştirilen LPG gazını damlatabilir ya da sızabilir ve tutuşabilen
yakıt havuzda oluşur (De Haan, 2007).
Onları yanıcı içerikleri inanılmaz bir şiddette ve büyük bir yıkıcılıkta yanar. Bu
yıkıcılık genelde üç faktöre bağlıdır: büyük çelik gemilere özgü yakıt tankları, iletim
tarafından yayılan ateş ve itfaiyecilerin sınırlandırılmış geçişidir. Buna karşın çelik yapılar
kolayca tutuşmazlar. Önemli olan mevcut yakıt deposu, geminin iç kısmı, mobilyalar,
kargolar ve yakıtlardır. Geminin iç döşemesi ve mobilyaların tutuşma tehlikesi ev
mobilyaları ile aynıdır. Büyük nakliye kargoları, kendi tutuşma karakteristiğini gemiye
getirmektedir. Kargo gemilerinin yüklerinden odun yongaları, tahıl, kömür ve doğal liflerin
için için yanması yaygındır ve söndürülmeleri çok zordur. Su sadece üst kısımları ıslatır,
emilmez ve söndürücü gazlar da pahalıdır. Birçok olayda ambarların da için için yanan
kargolar kendi kendine söneceği ümit edilerek mahsur bırakılır. Ne yazık ki için için
yanmalardaki düşük oksijen limitlerinden dolayı büyük bir yangın çıkabilir. Temiz hava ile
etkileştiğinde ise çok büyük zararı olacak duman patlamasına sebep olacaktır. Sıcak iklimler
için kargoların kendiliğinden ısınması ise ayrı bir problemdir.
Yükleme ve boşaltma sırasında patlayıcı toz süspansiyonları un, sülfür ve benzer toz
ürünlerle karşılaşır. Bu gibi ürünlerden kimyasal ve hızlandırıcı bir ürün (De Haan, 2007).
Birçok çeşit petrol kaynaklı yakıt yüklenmiş tankerler büyük bir zarara maruz
kalabilirler. Bu sebepten dolayı ana kargo tankerleri ve araç tankerleri arasında bir tehlike
farkı yoktur. Bununla birlikte buharların havaya karıştığı panonun altına damlama tehlikesi
bu tipten yakıtların dış tarafa akması gibi benzer bir tehlike oluşturur. Bu yüzden özel
önlemler alınmalıdır. Bundan daha ciddi bir tehlike ise tankerin birçok çeşit yakıt salması ile
alakalıdır ya da tanker boşaltılırken yakıt buharının hava ile karışması ile patlayıcı bir
karışım oluşabilir. Ne sebeple olursa olsun bir kez yangın başladığında söndürmek çok zor
ve tehlikelidir. Çerçeve ve duvar yapılarındaki yangınlardan farklı olarak geminin bir
kompartımanında olan yangın ısısal olarak komşu kompartımanlardan yalıtılamaz. Çelik
plakalar sıcaklığı hızlıca iletir. Isının ulaştığı kompartımanlardaki yanıcılar tutuşma
sıcaklığına ulaşarak yanar ve yangın yayılır. Hasar yayıldığı bölümlerde yangının başladığı
ana kompartımandan daha fazla olabilir (De Haan, 2007).
89
Çalışmayan gemiler yan yana demir atar ya da yayılan ısı alevli enkazlar ya da direk
alev teması tarafından gemiden gemiye ya da rıhtımdan gemilere yayılacak şekilde rıhtım
boyunca yanlış bir şekilde bağlanır. Yangın araştırmacıları geminin yangın öncesi ve sonrası
hallerinden haberi olmalıdır ve yangın izolasyonunun bir şekilde gerçekleşmiş olabileceğini
aklında tutmalıdırlar. Geminin orijinal yeri araştırmanın bir parçası olarak belirlenmelidir.
Bu gibi gemilerde alışılmamış yangın şartlarının doğasından dolayı araştırmacı bölge
konusunda uzman bir asistan aramalıdır (De Haan, 2007).
1.8. Ölümlü Yangınlar
Yangın olayları ve burada meydana gelen ölümler adli tıp açısından ve olayın soruşturmasını
yapanlar açısından önemlidir. Ölen kişinin kimliği, olayın intihar, cinayet veya kaza
olduğunun tespiti, ölen kişinin ölüm sebebinin tespiti, kişinin yanmadan önce öldürülüp
öldürülmediği gibi sorulara cevap bulunması gerekir (Bengidal, 2005).
1.8.1. Ölümlü yangınlarda olay yerinin korunması
Ölümlü yangınlarda yangının çıktığı yer doktorun gelmesine kadar olduğu gibi muhafaza
edilmeli, bu yüzden itfaiyecilerin ve diğer âcil yardım personelinin cesedi, kişinin gerçekten
ölmüş olduğu hakkında kuşkular varsa, yangının yayılması neticesinde ceset daha fazla zarar
görebilecekse ve cesedin varlığı yangın söndürme çalışmalarına önemli bir engel teşkil
etmesi gibi sebeplerin haricinde kömürleşmiş enkazdan çıkarmasına müsaade edilmemelidir.
Bu gibi haller dışında ceset bulunduğu yerde olduğu gibi muhafaza edilmelidir. Eğer
sorumlu polis ya da yangın araştırmacısı yakınlarda ise cesedi çıkarma süreci bu uzmanlar
gelinceye kadar tehir edilir. Burada amaç cesedin bulunduğu yerdeki ya da yakınlarındaki
kanıtların kaybolmasını önlemektir (O’connor, 1993).
Bundan sonra yapılacak iş yaralanan ve tahliye edilen bütün şahıslar hakkındaki
bilgilerin ilgili elemanlar tarafından kaydedilmesinin sağlanmasıdır. Bu işlem yaralıların
vak’a mahallinde tedavi edilmekte olduğu durumlarda bile ihmal edilmemelidir. Aynı
şekilde, yaralıların tedavisi ve tahliyesi ile uğraşan ambülans görevlilerinin ve ilk yardım
elemanlarının
isimleri
ve
yaralıların
hangi
hastanelere
veya
tıp
merkezlerine
götürüldüklerine dair bilgiler de alınmalıdır. Araştırmacı vak’a mahallindeki işini bitirdikten
sonra bütün yaralılar ve tahliye edilen şahıslarla görüşmeler yapacak, ayrıca ilk yardım
90
görevlilerinden ve sağlık personelinden de yaralıların taşınmaları sırasında ambülansta
herhangi birşey söyleyip söylemedikleri sorulmalıdır. Bu bilgiler vaka raporunda belirtilen
hususların doğrulanmasına veya çürütülmesine de yardım edebilirler (O’connor, 1993).
Ölümlü
yangınlarda
ölen
kişilerin
giysi
kalıntıları,
hızlandırıcı
bulunup
bulunmadığını incelemek üzere derhal cam veya teneke kapalı kaplara alınmalıdır. Eğer
giysilerde
yapılan
analizlerde
hızlandırıcı
varlığı
belirlenirse
kasıtlı
yangından
şüphelenilmelidir (Caymaz, 2001).
1.8.2. Ekip Çalışması
Ölümlü her yangın araştırması bir ekip çalışmasını gerektirir. Yangın araştırmacısı, bir adli
tıp uzmanı ya da patologu, bir toksikolog, bir radyolog ve bir odontolog böyle bir
araştırmada hayati rol oynarlar. Bu uzmanlar bir araya gelmeden ölüm nedeni
belirlenmemelidir. Çünkü yangın araştırmacısının tıbbi delillerin değerlendirilmesinde
yapabileceği bir hata bütün araştırmanın başarısını ciddi bir şekilde etkileyebilir. İnsan ya da
insan kalıntısı olabilecek parçalar yangın alanında bulunduğunda araştırmacı aşağıdaki gibi
bazı soruları düşünmelidir (De Haan, 2007).
1. Kalıntılar bir insana mı aittir?
2. Kurban kimdir?
3. Ölüm nedeni nedir?
4. Ölüm biçimi nasıldır?
5. Kişi yangın zamanında yaşıyor ya da bilinci açık mıydı? Eğer öyleyse neden
kaçmadı?
6. Ölüm yangından dolayı mıydı yoksa değil miydi?
Yangın çıkış nedeni tartışılırken; olay yeri incelenmesi ve otopsi bulguları birlikte
değerlendirilmelidir. Olayın nedensellik bağının açıklanmasında otopsi bulguları, olayı doğrular veya yardımcı olur. Yangın orijini, çıkış nedeni konusunda ip uçları elde edilebilir.
Yangın araştırmacısı ölümlü yangınlarda, otopsiyi yapan adli tıp uzmanı ile birlikte ortak
çalışmalar yapmalıdır (Alper ve ark., 1996).
Yanığın orijini, kaza (Sigara içerken farkında olmadan kendilerini veya bulundukları
çevreyi yakabilirler, küçükler kibritle oynarken yangın çıkarabilir, elektrikli ev aletleri
arızalarına veya oto arızalarına, tüp patlamalarına bağlı yangınlar olabilir, epilepsi nöbetleri
ve krizleri sırasında kaza sonucu yangın olabilir.), cinayet (Suçlular özellikle küçük
çocukları sobada yakabilirler, suç delillerini yok etmek için cesedi ev ile yakabilirler.) ve
91
intihar (Bazı çıkarlar elde etmek uğruna bazı insanlar üzerine yakıcı madde dökerek
kendilerini yakabilirler ancak intihar etme yolu olarak yakma fiili nadir gözlenir.) dır (Bilge,
2005).
1.8.3. Kurbanın Tanımlanması (Kimliklendirilmesi)
Yangın yerinde bulunan bir cesedin tanımlanması birçok uzmanın çabalarını gerektiren zor
bir iştir. Araştırmacı bu nedenle dolaylı ya da dolaysız şekilde doğru olarak tanımlamaya
olanak verecek her türlü eşyayı (kurbanın elbiseleri ve üzerinde ya da yakınlarında bulunan
eşya gibi) toplamak zorundadır. Birçok cesedin kesin kimliklendirmeleri akrabalar ve
arkadaşları tarafından morgda yapılmaktadır. Morgda yapılan bu tanımlamaya kaba
tanımlama adı verilir. Böyle bir tanımlama için elbette vücudun ileri derecede yanmamış
olması şarttır. Ekstrem vakalarda ceset kimlik ve ölüm sebebinin otopsi ile tanımlanması bir
yana bırakılırsa cinsiyetinin ve ırkının bile anlaşılamayacağı kadar yanmış olabilir
(O’Connor, 1993).
Araştırmacı yangınların büyük bir çoğunluğunda ileri derecedeki kömürleşmenin
cinsiyeti tesbit etmeye imkân vermeyecek derecede ileri olabilmesine rağmen vücudun
hemen hiç bir zaman tamamen yanmadığını bilmelidir. Bunun nedeni insan vücudunun tam
olarak yanmayı mümkün kılmayan bir yapıya sahip olmasıdır. Ölülerin iki saat süre ile
2000oF sıcaklık derecesinde yakıldığı durumlarda bile dişler nadiren harap olurlar
(O’Connor, 1993)
Ölen kişinin kimliğini parmak izi almak suretiyle saptama imkanı mevcutsa da
kömürleşmiş cesetlerde bu imkansızdır. Ancak tüm vücut röntgeni ile birlikte diş
röntgenlerinin çekilmesi ve bunların muhtemel olarak düşünülen kişinin kayıtlarıyla
karşılaştırılması ile kimliklendirme yapılabilir (Bengidal, 2005).
Diğer bir tanımlama metodu tıbbî muayene ve otopsidir. Adlî tıp uzmanının yaptığı
otopside başlıca amaç ölüm sebebi tesbiti olmakla beraber, adli muayene ve otopsi sırasında;
dövmeler ve yara izleri, daha önceki ameliyat izleri ve kırıklar, kendine has ve olağan dışı
deformiteler, cinsiyet, ırk, yapı, özellikler ve yaklaşık yaş ile kişisel evrak, mücevherat,
giysiler ve benzeri bilgilere de ulaşılmaktadır (O’Connor, 1993).
Adli otopsisi yapılmış 82 yanık olgusunun incelenmesinde ölümlü yanık olaylarında
olguların % 68'i kaza, % 6'sı intihar, % 5'i cinayet orjinli bulunmuş, % 21'inde orjin tespit
edilememiştir (Gök ve ark., 1987).
92
1.8.4. Ölüm Zamanı, Yangından Önce mi, Sonra mı?
Ölümlü bir yangından sonra en önemli bir başka görev de ölüm zamanının tesbitidir.
Kurbanın yangından önce ölmüş olup olmadığı hakkındaki bilgi, yangının ve ölümün sebebi
ile birlikte, uygulanacak araştırma sürecini yönlendirecektir. Polis, itfaiye ve adli tabipler bir
ekip halinde çalışarak ve yangın öncesi ve sonrası yanıkları ve yaraları değerlendirerek
kurbanın yangın sırasındaki durumu hakkında bazı ön sonuçlar elde edeceklerdir. Tabiatıyla
vak’a mahallinde yapılan tesbitler geçici olmaktan öteye gidemez ve ölüm öncesi ve sonrası
yaralar ancak otopside belirlenebilir ve yorumlanabilir (O’Connor, 1993).
Kundaklama olaylarında ölüm sonu yanık bulguları ile karşılaşılacağından şu
belirtileri akılda tutmak gerekir. Ölüm sonrası yanıktaki bül gaz içerir, enfekte değildir
iyileşmez. Solunum yollarında is bulunmaz. Kafatası suturalarından ayrılmıştır. Kan
karboksihemoglobin düzeyi % 10 un altındadır. Enzimlerde değişiklik izlenmez (Bilge,
2005).
Eğer yangın araştırmacısı bir hızlandırıcı kullanıldığı şüphesine kapılırsa adlî tıp
uzmanına durumu bildirmelidir. Uzman da kendisine verilen bilgilerin ve özellikle de kurban
ile yangının çıkış noktası arasındaki mesafeye ait verilerin ışığında kan ve akciğer
numunelerini gaz kromatografisi ve kütle spektrofotometrik analizleri için laboratuvara
gönderir. Eğer laboratuvar analizlerinde parlayabilir gazlar bulunursa kurbanın yangın
sırasında hayatta olduğu ve bu gazları teneffüs ettiği sonucuna varılacaktır (O’Connor,
1993).
Yine şahsın vücudunda yangından önce ölümüne sebep olan veya yangından
kaçmasına engel olan bir yaranın mevcut olup olmadığına bakılmalıdır. Bu bahis içinde
özellikle kafatası kırıkları önemlidir. Bu ölmeden önce şahsın kafatasına vurulan bir darbe ile
olabileceği gibi üzerine yangın esnasında çöken duvar, kalas gibi cisimlerle de oluşabilir. Bu
iki durumda da kırık yerinin mikroskobik olarak incelenmesi faydalıdır. Bunların dışında
yangın esnasındaki yüksek ısıya bağlı olarak da bu kırıklar görülebilir. Bu kırıklar 2 şekilde
gözükür. Bunlardan ilkinde, yüksek ısının etkisi ile kafa içinde basınç artar ve kırık
parçalarının dışarıya doğru itildiği tipte bir kırık meydana gelir. İkincisinde ise kemiğin
soğuyup kurumasına bağlı olarak meydana gelen kontraksiyon (gerilme) nedeniyle
kafatasının dış tabakasında görülür (Bengidal, 2005).
Otopsi sırasında patolog kurbanın kanında mevcut olan karboksihemoglobin
seviyesini tayin eder. Karbon monoksit alyuvarlara oksijenden 210 defa daha hızlı bağlanır.
Kandaki karbonmonoksit seviyesi kurbanın yangın sırasında hayatta olup olmadığnı
belirleme bakımından çok önemlidir. Konsantrasyonu doyum yüzdesi cinsinden ifade edilir.
93
Kandaki karbonmonoksit genel olarak yangın sırasında bu maddenin teneffüs yoluyla
alınması suretiyle oluştuğu için alyuvarlarda CO bulunmayışı (%10’un altındaki bir doyma)
kurbanın yangından önce ölmüş ya da öldürülmüş olduğunun bir işaretidir (O’Connor,
1993).
Yanmış cesedin ağırlığı azalmış, çocuk gibidir. Bükücü kasların etkisiyle kol ve
bacak kıvrılır, el pençe ve yumruk şeklindedir, kafa kemiklerinde çatlamalar olabilir. Bunlar
vital bulgulardan değildir. Kemikler kolay kırılır. Eklem yerinde yırtılma, kaslarda kızarıklık
ve pişme gözlenir. Kan gri-çikolata rengindedir. Üst solunum yollarında duman isleri,
köpüklü sıvı görülür. Asfiksi bulguları incelenebilir bir reaksiyondur. Alev yanığında is,
kavrulma, kuruma izlenir (Bilge, 2005).
Oksijen yerine hemoglobinle birleşen bir madde daha dayanıklı ve yararsız bir
bileşim oluşturur. Ve hücrelerde oksijen açlığına neden olur böylece iç boğulma ortaya çıkar.
Bu etki oksijen ya da temiz hava verilen bir kurbanla tersine çevrilebilir. Oksijen yavaşça
hemoglobindeki karbonmonoksitin yerini alır. Bu yüzden karbonmonoksite maruz kalan kişi
temiz havaya çıkarılmalı ya da oksijen verilmelidir ki bu değişme sonucunda iyileşebilsin.
Yaşayan bir kişideki karboksihemoglobin miktarı karbonmonoksite maruz kalma
durdurulduğunda ve temiz hava ya da oksijen verildiğinde düşmeye başlar (De Haan, 2007).
Eğer kurban yangın sırasında yaşamakta ise az veya çok miktarda duman ve kurum
teneffüs etmiş ve yutmuş olacaktır. Bu durumda ciğerlerinde, ağzında ve burnunda kurum
taneleri olacak, dolayısiyle yangın sırasında hayatta olduğu anlaşılacaktır (O’Connor, 1993)
Resim 1. 4 Hava Yollarında karbon partikülleri ve duman isi (Glaister, 1966)
94
Kurban yangın yerinde savunma pozisyonundaki bir boksör gibi görünecektir. Bu
durum kollardaki daha kuvvetli kasların uzun sürelerle yüksek ısıya maruz kalmasından ileri
gelir. Şiddetli sıcaklık kol ve bacaklardaki büyük kasların büzülmesine ve kolları göğse
doğru çekmesine yol açar. Ellerde de parmaklar avuç içine doğru bükülmüş olacaktır
(O’Connor, 1993).
Resim 1. 5 Cesette ortaya çıkan boksör görünümü (Glaister, 1966)
Kemiklerin suyunu kaybedip gevremesine ve dokulardaki bu gerilmeye bağlı olarak
kırıklar gözükebilir. Cilt üzerinde de yırtılmalar olabilir. Ev yangını esnasında oluşan bu
yaralar adli tabibi ölümden önce oluşabilecek kesici alet yaraları yönünden araştırmaya
sevketmiştir (Bengidal, 2005).
Resim 1. 6 Doku kontraksiyonuna bağlı olarak ciltte oluşan yarıklar (Knight, 1993)
Fiziksel muayene esnasında araştırmacının baktığı ilk husus kurbanın yüzüstü mü,
yoksa sırtüstü mü yattığıdır. Dumanla dolmuş bir odadan emekleyerek çıkmaya çalışan bir
kişinin takati kesdildiğinde yüzüstü düşerek kalması normaldir. Başka koşullar altında
95
sırtüstü yatan bir ceset mutlaka kuşku uyandırmazsa da yangın incelemelerinde özel bir
tetkike ihtiyaç gösterir (O’Connor, 1993).
1.8.5. Ölü Lekeleri
Ölü lekeleri, ölümden 3-6 saat sonra görülmeye başlar. Bu süre bazı durumlarda kısalırken
bazı durumlarda uzar. İlk saatlerde cesedin pozisyonu değiştirilirse ölü lekeleri ilk oluşmaya
başladığı yerlerde kaybolur yeni pozisyonuna uygun olarak tekrar oluşur. Daha ileri saatlerde
cesedin pozisyonu değiştirilirse ilk oluşmaya başladığı bölgelerde bir kısmı kalır, bir kısmı
ise yeni çevrildiği pozisyona uyan bölgelerde ortaya çıkar. Cesedin birbirine zıt pozisyonda
her iki bölgesinde de ölü lekelerinin görülmesi, ölümden sonra cesedin pozisyonunun
değiştirildiğini gösterir. Ölü lekelerinin sabit hale gelmesi ölümden 15-20 saat sonra olur
(Bengidal, 2005).
Vak’a mahalline gelen adlî tabip iki konuma ilişkin ölü lekelerini görecektir. Konum
değişikliği yapıda bir çökmeden veya yangın söndürme işlemleri sırasında meydana
gelmemişse ikinci ölü lekesi bir cinayete işaret edecektir (O’Connor, 1993).
1.8.6. Alkol ve Kontrollü Maddeler (O’Connor, 1993)
Patolog otopsi sırasında kurbanın kanında ayrıca alkol ve kontrollü maddeler (uyuşturucular)
de arar. Bu testin üç amacı vardır;
İlk amaç alkol ve uyuşturucu mevcudiyetinin alkol ve uyuşturucu maddeler ile
karbon monoksit arasındaki etki güçlendirici ilinti nedeniyle ölüme katkıda bulunan bir
faktör teşkil edip etmediğinin saptanmasıdır. Eğer kurban ölüm sırasında “çakırkeyif” ise
beynine giden oksijen miktarı azalacak, ayrıca karbon monoksit de teneffüs ettiği zaman, CO
esasen azalmış olan oksijenin yerini alarak ölümü hızlandıracaktır.
İkinci amaç kurbanın yaşayabilme şansının tayinidir. Acaba alkol ve uyuşturucu
maddeler kurbanın güvenli bir yere kaçma yeteneğini sınırlandırmış mıdır?
Üçüncü ve son amaç ise araştırmacıya ve savcıya savunma avukatının sarhoşluk
nedeniyle kaza sonucunda yangın çıkardığı şeklindeki iddialarını değerlendirme olanağı
vermektir.
96
1.8.7. Ölüm Sebebi ve Araştırma Yöntemi (O’Connor, 1993)
Otopsi sırasında patolog ölüm sebebini belirler. Ölüm tek veya birkaç faktör nedeniyle
meydana gelmiş olabilir. Nedenler sınırlı olmamak kaydıyla aşağıdaki nedenlere
bağlanabilir;
·
Yanık,
·
Yanık artı CO zehirlenmesi,
·
Küçük dil spazmı,
·
Alkolizm artı CO zehirlenmesi,
·
Ödemler,
·
Şok,
·
Ateşli silâh veya kesici alet yaraları.
Ölümün sebebinin veya sebeplerinin tesbitinden ve ölümle ilgili koşulların
değerlendirilmesinden sonra adlî tıp uzmanı vak’ayı genel boyutları ile sınıflandıracak ve
yerel güvenlik birimlerine gönderecektir.
Ölümün aşikâr bir cinayet soncunda meydana geldiği vak’alarda (yani kurbanın
vücudunda kesici alet veya ateşli silâh yaraları varsa, el ve ayakları bağlı ise veya boynuna
bir ip geçirilmiş ise) araştırma adlî tıp uzmanının verdiği ve muhtemel ölüm saatini de
belirten verilere dayanılarak son derece sağlam bir şekilde belgelendirilmelidir. Bu
belgelerde ölümün ailesel, hırsızlık, uyuşturucu veya seks nedenli olup olmadığı da sanığın
belirlenmesinde önemli bir rol oynar. Eğer yangın kundaklama sonucunda çıkmış ise büyük
bir ihtimalle sanığın ve/veya kurbanın kimliğinin ve yaraların gözden kaçırılmasını veya seks
cinayetlerinde de psikopatik bir ruh haline göre kirlenmiş olan vak’a mahallinin
temizlenmesini sağlamak amacını güdebilir.
Bir yangın araştırmacısı vak’a mahallinde bulunan casedin (veya cesetlerin)
kundakçılara ait olabileceğini de düşünmelidir. Birçok acemi kundakçı ve bu arada
kundakçılığa soyunan ev ve iş sahipleri yangın çıkarırken kendileri de kurban
olabilmektedirler. Bu durum yeterli teknik bilgiye sahip olmamalarından ve yetersiz
planlamalarından ileri gelmektedir. Aşırı miktarda sıvı hızlandırıcılar kullanılması sayısız
amatör kundakçının da ölüm nedenidir.
Araştırmacı yaralılarla daha sonraki görüşmelerinde bu hususu dikkate almalıdır.
Görüşmeler genellikle yaralıların tedavi için kaldırıldıkları hastanelerde yapılır ve elde
edilen bilgiler daha önce derlenen verilerle bir araya getirilerek tahlile tabi tutulur.
97
1.8.8. Yaralanmalar
Ölümle sonuçlanmasalar bile yangınlar kişilerin yaralanmalarından büyük ölçüde
sorumludur. Bu durum yangın araştırmacısının dikkatini çekmelidir. Ne yazık ki yangın
ölümleri yangın yaralanmalarından daha iyi belgelendirilir. Çünkü kriminal bağlılık yangın
ölümlerinde daha önemli olabiliyor. Et ve elbiselerdeki yanma modelleri ölümler için önemli
olduğu kadar yaralanmalar için de önemlidir. Buna rağmen acil bakım odasında yanmış
elbiseler atılır ve yaralanmayı belgelendirme girişimleri tedaviden sonra hatta iyileşmeden
haftalar sonra yapılır. Araştırmacı ciddi yanıkların tedavi edilse bile ölüme yol açabileceği ve
basit ev yangınlarının ölümlere neden olabileceğini bilmelidir. Bu durum yaralanmadaki
fiziki delilleri korumak için bazı önlemler alınmasını zorunlu kılmaktadır. Çünkü yangın
hızlandırıcılarının varlığı yanma modellerinin yeniden yapılandırılması, yaralanmaların
fotoğraflama, not alma ve diyagram ile belgelendirilmesi için gereklidir (De Haan, 2007).
1.9. Koklama Dedektörleri ve K9 Köpekleri
İtfaiyecilerde “sniffer” adı verilen dedektörler vardır. Bu aygıt hidrokarbon buharlarını
bulmaktadır ve ortamda bu buharların olması hızlandırıcıların işaretidir. Bu aygıt hem olay
yerinde hem de etrafta bulunan kişiler üzerinde kullanılmalıdır (SweetHaven Publishing,
2010).
Son derece hassas taşınabilir bir buhar detektörü veya “koku alıcı”nın kullanılması,
yangın araştırmacısının yanıcı sıvı tortusunun izini sürmesine yardımcı olabilecektir. Bu
cihaz sorgulanan örneğin çevresindeki havayı emerek uçucu tortuların mevcudiyetini
araştırmak için şüpheli malzemeyi süratle yoklar. Hava ısıtılmış bir filamandan geçer; eğer
yanıcı uçucu bir madde mevcutsa oksitlenir ve derhal filamanın sıcaklığını artırır. Daha
sonra filamanın sıcaklığındaki artış detektörün göstergesinde bir sapma olarak kaydedilir.
Elbette ki böyle bir cihaz yanıcı uçucu bir madde için nihai bir test olamaz, fakat
araştırmacıya yangın mahallindeki şüpheli örneğin kontrol edilmesi için mükemmel bir
kontrol aracı sağlar (Saferstein, 2004).
Diğer bir yaklaşım ise, hidrokarbon hızlandırıcıların kokusunu tanımak için
eğitilmiş ve koşullandırılmış köpekler kullanmaktır (Saferstein, 2004.)
Kundaklama Yeri Tespit Köpekleri; kasıtlı olarak çıkartılan yangınlarda, yangının
başlangıç noktasını tespit etmekte kullanılırlar. Köpeklerin koku alma yetenekleri, yangın
çıkartılmakta kullanılan yanıcı ve hızlandırıcı maddelerin kokusunu algılayabilecek kadar
98
hassastır. Kundaklama yeri köpekleri yangın çıkartmakta yaygın olarak kullanılan benzin,
mazot, gazyağı, aseton, alkol, tiner vb. maddelerin farklı kokularına alıştırılırlar.
Kundaklama tespit köpeklerinin yangın olay yerinde kullanımı, yangın olay yeri
araştırmasının süresini ciddi bir oranda kısalttığı gibi olay yerinde delil bulunma olasılığını
da arttırmaktadır.
Hızlandırıcı bulan k-9 (kundakçı köpek) köpek türleri yangını başlatmakta kullanılan
hızlandırıcıların delillerini ortaya çıkarması için eğitilmektedir. Bu k-9 köpekleri, sertifikalı
kundakçı köpekleri (arson dogs) haline getirilmeden önce yoğun bir eğitime tabi
olmaktadırlar. Hayvan terbiyecileri (eğitmenleri) yangın olaylarını araştırmak üzere eğitilen
polislerdir. Bu kişiler sadece yangın sebeblerini araştırmak için değil yangının önlenmesi ve
güvenliği
üzerine
toplumsal
bilinçlendirme
programları
ve
eğitimsel
seminerler
düzenlemekle sorumludurlar. Bu kundakçı köpeklere niçin ihtiyaç duyulmaktadır?
Kundaklama suçundan dolayı her yıl milyonlarca dolar değerinde mülk zarar görmekte ve
yüzlerce insan yaşamını yitirmektedir. Bu suç bütün toplumlar üzerinde etkiye sahiptir ve
Kundakçı Köpek Programı bu suçla mücadele etmeye yardımcı olan bir kaynaktır
(arsondog.org, 2010).
Her ne kadar Labrador cinsi köpekler özellikle yaygın olsa da köpek ırklarının büyük
bir çoğunluğu kundakçı köpek olarak kullanılmaktadır. Birçok kundakçı köpek verilen
eğitim programına uygun olmadığı için hem polis hem de diğer eğitim merkezlerinden geri
gönderilmektedir. Köpeklere verilen eğitim en az 3 aydır ama çoğu zaman bu süreyi
aşmaktadır. Verilen eğitim sonunda kundakçı köpekler, hızlandırıcıların delilini bulduğu
anda Hayvan terbiyecilerine bildirmeleri durumunda kendilerine ödül olarak yemek
verileceğini öğrenmektedir. Kundakçı köpekler şüpheli yangın alanlarında hızlandırıcı tespit
ettiklerinde iki farklı tepki vermektedirler. Kundakçı köpeklerin ilk tepkileri ilgili bölümün
yakınına oturmaktır. Bu sayede köpekler, hayvan terbiyecilerine ilgili yerden örneklerin
alınarak hızlandırıcı şüphesi ile test edilmesi gerektiğini dile getirirler. İkinci tepkilerinde ise
kundakçı köpekler, hayvan terbiyecilerini bilinçli olarak hızlandırıcıların yoğun olduğu alana
bir şekilde götürürler. Köpeklerin koku alma duyuları oldukça iyidir. Diğer araçlarla tespiti
mümkün olmayan materyaller de bile delilleri tespit etme yeteneğine sahiptirler. Bu köpekler
abartısız olarak, yangının bilinçli olarak çıkarıldığını ispatlayan samanlıktaki iğneyi bile
bulabilirler. Bu köpekler ayrıca belirli periyotlar dahilinde burunlarının keskinliğinden emin
olmak için eğitime tabii tutulmaktadırlar. Örneğin hızlandırıcılarla benzer kokusu olan çeşitli
maddeler köpeklere koklatılarak burunlarının keskinliği ölçülür. Her bir kundakçı köpeğin
ona özel bir hayvan terbiyecisi bulunmaktadır. Hayvan terbiyecileri genellikle polis veya
kundaklama inceleme personeli olmaktadır. Kundakçı köpekler, hayvan terbiyecileri ile
99
yaşamaktadırlar ve onlarla yakın bir bağ kurmaktadırlar. Bu köpekler, yemek ödülü üzerine
kurulu olarak özel beslenmektedirler. Bunlar abartısız olarak yemek için çalışırlar. Kundakçı
köpeklerin yer aldığı kundaklama inceleme ekipleri, etkinliklerini artırmaktadırlar
(wisegeek.com, 2010).
Hidrokarbon dedektörleri ve K9 köpeklerinin doğrudan tespit yapmaları sözkonusu
değildir. Yalnızca araştırmacıya, daha çabuk başlangıç noktasını bulma ve dolayısıyla hem
hızlandırıcı kullanıldığından şüphelenilen bölgeden analiz yapmak üzere daha doğru numune
alma hem de hızlandırıcı kullanılmayan bölgelerden gereksiz numune alınmaması konusunda
yardımcı olmaktadır.
1.10. Yangın ve Kundaklama Analizleri
Dünyada adli yangın-kundaklama ve patlama olaylarının değerlendirilmelerinde 1950-1960
yılları bir dönüm noktası sayılabilir. O tarihlere kadar örneğin bir kundaklama iddiası ile
yangın enkazında incelenen hidrokarbonlar; kokusu, kaynama noktası, özgül ağırlığı,
parlama noktası gibi önemli bazı fiziksel özellikleri saptanarak tanınmıştır (Caymaz, 1997).
Kundaklama şüphesi olan olaylarda yangın olay yerinden elde edilen bulguların
incelenmesinin amacı, bu bulgularda benzin, mazot, gazyağı, tiner, alkol, çeşitli yanıcı
çözücüler, vb. yangın hızlandırıcısı bir madde olup olmadığını belirlemektir. Olay yerinden
elde edilen kalıntılardan benzin, mazot, gazyağı gibi yakıtlar ya da tiner vb. endüstriyel
çözücüler gibi hızlandırıcıların varlığı tespit edilebilir. İncelemeler sonucunda genellikle
özgün markalar belirlenemez (KPL, Yayın No:4, 2006).
Yangın olay yeri incelerken şu bulgular için araştırma yapılır; mumlar, sigaralar,
kibrit kutuları, yangının başlama merkezinden kısmen yanmış cisimlerden (özellikle halı,
kilim, kumaş, sünger vb. emici cisimler) parçalar, molotof kokteyli parçaları, kaynamış
kimyasal kütleler ya da kundakçının kullanmış olabileceği ortama yabancı elektronik ya da
mekanik cihazlar, olay yerinde veya olay yerine giden yollar üzerinde, kenara, çöp kutularına
atılmış olabilecek, yangın hızlandırıcısı maddeyi taşımada kullanılan boş yada kısmen sıvı
madde içeren kap, yangının hemen akabinde şüpheli şahıslar elde edilmişse bunların dış
giysileri (KPL, Yayın No:4, 2006).
Yangın ve kundaklama olaylarında elde edilen olay yeri bulguları Kriminal Polis
Laboratuarında bilimsel yöntemlerle incelenmekte, yanıcı ve yangın hızlandırıcı maddelerin
belirlenmesi ile çıkan yangınlarda kundaklamanın olup olmadığı tespit edilmektedir.
Kundaklama olaylarında şüpheli kişilerin belirlenmesine yönelik parmak izi belirlemesi
100
yapılabildiği
gibi
şüpheliye
ait
elbiselerde
de
uçucu-yanıcı
madde
belirlemesi
yapılabilmektedir. Şüpheli kişi yangın başladıktan birkaç saat içinde yakalanmış ise yangın
hızlandırıcı, sıvı ve buharları elbisesine sinmiş olabilir. Eser miktardaki maddeleri analiz
eden laboratuvarlarda bu sıvı veya sıvı buharlarını belirlemek mümkündür. Böyle
durumlarda elbiseler ayrı ayrı ağzı sızdırmaz delil torbalarına konularak laboratuara
gönderilmektedir. Kundakçıların gayesi genellikle benzin, gazyağı ve mazot gibi
hızlandırıcıları kullanarak yangının başlamasını hızlandırmak ve reaksiyon hızını
artırmaktır. Kolay alevlenebilen bu hızlandırıcılar üzerlerine döküldükleri maddenin
tutuşma sıcaklığının üzerinde bir ısı çıkararak onların çabuk tutuşmalarını sağlarlar.
Yangın çıkartmada genellikle petrol ürünü olan hızlandırıcılar kullanılır. Bunlar ham
petrolün damıtılmasından elde edilirler. Ham petrol içerisinde bulunan çeşitli bileşenler
damıtma kulesinin farklı basamaklarında toplanırlar. Örneğin gazlar ve nafta en üstte, fuel
oil, ısıtmada kullanılan yağlar ve makine yağları yani daha az uçucu olanlar daha aşağıda
toplanırlar. Yangın çıkarmada en çok kullanılan hızlandırıcılar benzin, gazyağı ve mazottur
(Dönmez ve ark., 2010).
1.10.1. Yangın Artıklarını Toplama, Koruma ve Laboratuara Gönderme
Herhangi bir hızlandırıcı kullanılarak kasıtlı olarak çıkartılan yangınların incelenmesinde,
yani yangının ne tür bir hızlandırıcıyla çıkartıldığının tespitinde en önemli aşama hızlandırıcı
artığı ihtiva eden yangın artıklarının toplanmasıdır. Genellikle yangın yerine yangın
söndürüldükten sonra girilebileceği için yangın artıkları çoğunlukla yanmış haldedir ve bol
miktarda su ihtiva ederler. Olay yerinin yüksek ısısı nedeniyle kullanılan hızlandırıcı ya
tamamen buharlaşıp yok olur veya çok az miktarda kalabilir. İşte bu çok az miktardaki
hızlandırıcıyı ihtiva eden yangın artıklarının bulunup toplanması çok önemlidir.
Kundaklamadan şüphelenildiğinde, yangın başlama noktasında ½ veya ¾ kilogram
kül veya kurum gibi yangın enkazı toplanmalıdır. Tüm emici nesneler ve yanıcı artıkları
içerdiği düşünülen nesnelerde bu toplama işlemine dahil edilmelidir. Örneğin ahşap, döşeme,
halı, kilim, mefruşat vb. örnekler uçucu maddelerin buharlaşarak kaybolmasını önlemek için
hemen ağzı sızdırmaz kaplara konulmalıdır. Özellikle cam kavanozların tercih edilmesi daha
uygundur (Dönmez ve ark., 2010).
1.10.2. Yanıcı ve Yakıcı Maddelerin Toplanması ve Paketlenmesinde Dikkat Edilmesi
Gerekenler (KPL, Yayın No:10, 2006)
101
·
Yanıcı ve yakıcı maddelerin bulaştığı yüzeylerden parça kesmek suretiyle delil
alınır.
·
Olay yeri civarında varsa petrol ve türevi maddelerin bulunduğu kap, bidon vb.
eşyalar alınır.
·
Eşya taşınamayacak büyüklükte ise, el büyüklüğü oranında temiz bir pamuğu
yanmış ortamın yüzeyine sürtmek suretiyle svap alınır.
·
Alınan deliller cam kavanoz veya plastik kaplara konularak üzeri etiketlenip
ilgili birime gönderilir.
·
Yanıcı maddenin bulaştığı düşünülen kısmen yanmış materyallerden de alınarak
gönderilir.
·
Sızdırmaz metal kutular veya cam kavanozlar ağzına kadar doldurulmamalıdır.
Kırılma önlenecek şekilde paketleme yapılmalıdır (KPL, Yayın No:4, 2006).
·
Zorunlu durumlarda ağzı iyi kapatılabilen sağlam plastik torbalar da
kullanılabilir (KPL, Yayın No:4, 2006).
1.10.3. Laboratuvar İncelemeleri (Dönmez ve ark., 2010)
Uçucu bileşenlerin en hassas ve güvenilir biçimde analizi ve tanımlanması için kullanılan
yöntem Gaz Kromatografisidir. Kundaklamanın büyük çoğunluğu benzin, gazyağı, mazot
vb. gibi petrol ürünleri ile başlatılır ve bu ürünler hidrokarbon serinin karışımlarından oluşur.
Temelde gaz kromatografisi, hirdokarbon serisini ayrıştırır ve her bir petrol ürününe özgü
karakteristik kromotogram elde edilir. Laboratuara analiz edilmek üzere gönderilen yangın
artıklarına iki ayrı işlem uygulanılır. Birincisi yangın artıklarındaki hızlandırıcı kalıntılarının
toplanması diğeri ise elde edilen bu hızlandırıcının analizi yani ne tür bir hızlandırıcı
olduğunun tespitidir. Yangın artıklarındaki hızlandırıcıyı toplamak için iki farklı yöntem
vardır. Bunlar aktif kömür yöntemi ve su buhar destilasyonu yöntemleridir. Aktif kömür
yöntemi yangın artıklarındaki hızlandırıyı toplamak için kullanılan en yaygın yöntemdir.
Aktif Kömür Yöntemi; Hızlandırıcı kokusu olmayan yangın artıklarında çok az
miktarda hızlandırıcı bulunabilir. Bu hızlandırıcıyı toplamak için aktif kömür yöntemi
uygulanır. Bu yöntemin temel prensibi hızlandırıcıyı buharlaştırarak aktif kömür üzerinden
geçirmek ve kömür tarafından tutularak toplanmasını sağlamaktır.
Yangın artıklarından toplanan hızlandırıcı önce standartlar için geliştirilen ortak yöntem
şartlarında
analiz
edilir.
Elde edilen
kromatogram standartların
kromatogramlarıyla
102
karşılaştırılarak hangi tür hızlandırıcı olduğu tespit edilir. Bundan amaç analiz süresini
kısaltmaktır. Daha detaylı ve doğru neticeye varılmak istendiğinde her bir standart için
uygun olan yöntem ile tekrar analiz edilebilir. Bilindiği gibi hızlandırıcılar kaynama
noktaları farklı olan çeşitli bileşenlerden oluşmaktadır. Yangın çıkartmakta kullanılan bir
hızlandırıcının içerisindeki kaynama noktaları düşük olan yani daha çok uçucu olan
bileşenler olay yerinin yüksek ısısı nedeniyle ya tamamen yok olmakta veya çok az
miktarlarda kalmaktadır.
Son zamanlarda gaz kromatografisinin (GC) diğer analizler yanında, yanıcı sıvıları
kapsayan karışım halindeki hidrokarbonların analizlerinde, mikrogram düzeyindeki
tayinlerde kullanılabilmesi sonucu, gaz kromatograf adli kimyagerler için temel cihaz
olmuştur. GC yanısıra geliştirilen GC/MS (Gaz kromatografisi/kütle spektrometresi), FTIR
(Fourier
Transform
Infrared/spektrometresi),
HPLC
(High
performance
liquid
chromatography), Head Space/GC kombinasyonu, X-Ray analizörleri, termogravimetrik
analizörler (DSC-Differential Scanning Calorimeter), elektron mikroskobu (SEM Scanning
Electrone Microscope, TEM-Transmission electron microscope) günümüz dünyasında ve
ülkemizde yangın-kundaklama ve patlama olaylarında kullanılmaktadır (Caymaz, 2000).
Yangın başlatıcı analizleri çoğunlukla GC veya GC-MS’de yapılır.
1.10.3.1. Gaz Kromatografisi (GC)
Gaz kromatografisinin çalışma prensibi, numunenin gaz halindeki hareketli faz ve bir kolon
içinde bulunan katı maddeye tutunan sıvı durağan faz arasında dağılımına dayanır. Hareketli
faz olarak genellikle helyum, azot veya hidrojen kullanılır. Kullanılan gazın seçimi cihazda
kullanılan detektör ile de ilgilidir. Gaz kromatografisinin kısımları; numunenin enjekte
edildiği enjektör girişi, sıcaklık programının yapıldığı fırın, numunenin ayrıldığı kolon,
bileşenleri zamanlarına göre ayıran detektör ve verilerin kaydedildiği kaydedicidir. Ayrıca
yine sistemde gaz sağlayıcı tüpler veya gaz üreteçlerine ihtiyaç vardır. Örnek, yangın
analizlerinin yapılması amacı için dizayn edilmiş tek kullanımlık olmayan kapak kısmında 2
adet deliği bulunan cam kavanoz içerisine konulur. Deliklerin birine yangın başlatıcıları
tutan aktif karbonlu düzenek yerleştirilir. Diğer delikten azot gazı geçirilerek yangın
başlatıcıların aktif karbonda tutunması sağlanır. Aktif karbonda tutunan hidrokarbon
kalıntıları karbon disülfür (CS2) ile özütlenir. Elde edilen örnek gaz kromatografisi ile analiz
edilir. Alınan kromatogram değerlendirilerek yangın başlatıcılardan herhangi birini içerip
içermediği belirlenir (Bora, 2009).
103
Bu teknik yardımıyla, yangın enkazı çekitlerine ait kromatogramlar ile bilinen
hızlandırıcılarının
kromatogramları
kıyaslanarak
enkazda
hızlandırıcı
varlığı
araştırılmaktadır. GC, kundaklama analizlerinde en fazla tercih edilen yöntem olmasına
karşın, numunede bulunan doğal maddeler ve sentetik materyalin yaptığı piklerle, yine
numunede var olan hızlandırıcıların piklerinin girişim yapmaları yorumlarda sorun meydana
getirmektedir (Caymaz, 1997).
1.10.3.2. Gaz Kromatografisi/Kütle Spektrometrisi (GC/MS)
Gaz kromatografisi ile ayrılmış olan petrol kökenli maddelerin kimyasal bileşimlerinin
nitelik tayini için GC/MS gereklidir. Kütle spektrometrisinde bilinmeyen maddelerin
molekül ağırlıkları, o maddeler iyonlaştırıldıktan sonra manyetik bir alandan geçirilerek
kütleleri ve elektriksel yükleri yardımıyla ölçülür. Kundaklama analizlerinde GC/MS
kombinasyonu biraz pahalı olmakla beraber çok güçlü bir sistemdir ve analiz sırasında
çelişkili ve kuşkulu bir durum ortaya çıktığında veya eser miktarda hızlandırıcı içeren
örneklerde mutlaka GC/MS önerilmektedir (Camp, 1980).
1.11. Yangın Araştırmacısının Gözüyle Madde Madde Yangın Yerine Bakış (Kontrol
Listesi) (Tepecik, 2005; Sweethaven, 2006; İ.B.B., 2006)
1. Yangın yerinin açık adresi kaydedilmelidir.
2. Yangın görüldüğü zaman, hava durumu not edilmelidir.
3. Rüzgarın hızı ve yönüne dikkat edilmelidir. Bunlar hızlı bir şekilde değişebilir.
4.
Havanın sıcaklığı güneşli veya yağmurlu veya bulutlu olduğu not edilmelidir.
5.
Kundakçı tutuşmayı sağlamak için hızlandırıcı maddeler kullanmış olabilir.
6. Yangın mahalline gelindiği zaman olay yerine girmeye çalışılmamalıdır. Çünkü
olaya müdahale etmekle yükümlü ve bu işin eğitimini almış itfaiyeciler
bulunmaktadır.
7. Eğer olaya müdahale edilecekse (ki bu sadece hayat kurtarma amacıyla yapılmalıdır)
mutlaka oksijen maskesiyle girilmelidir.
8. Yangın Araştırmacıları (Yangın Çıkış Sebebini Araştırma Ekibi) öncelikle Kişisel
Koruyucu Donanımını kuşanmalıdır. Yangın yerindeki tehlikelerin önemli bir kısmı
söndürüldükten sonra da devam etmektedir. Bu görev sivil kıyafetler ile yapılamaz.
104
9. Oda içerisinde yerden ve eğilerek hareket edilmeli ve elden geldiğince nefes
alınmamalıdır. Çünkü ortamda zehirli gazlar bulunabilir.
10. Kesinlikle kapalı kapılar açılamamalıdır. Çünkü iç tarafta nelerin olduğu
bilinmemektedir. Kapının açılması alev kapanına neden olabilir.
11. Olay yerine gelinen saat tam olarak yazılmalıdır.
12. Sonra yangının hızlı veya yavaş yandığı not edilmelidir.
13. Eğer yangın hızlı yanıyorsa, bu durum bina içindeki yanan maddelerin cinsiyle
karşılaştırılmalıdır. Eğer doğallık yoksa hızlandırıcılardan şüphe edilmelidir.
14. Yangın esnasında alevlerin rengine dikkat edilmelidir. Bu renk ilk önce hangi
maddenin yandığı hakkında bilgi verir. Eğer ilk alevin rengi bulunamazsa, şahitler
aracılığıyla bulunmalıdır.
15. Odunun dumanı griden kahverengiye doğru değişir. Siyah dumanın görülmesi
odunun yeşil olduğunun veya havanın çok az olduğunun göstergesidir.
16. Kızıl kahverengi veya sarı duman yanan materyalin nitroselüloz temelli olduğunu
gösterir. Ancak bu tür maddeler genel olarak ortamlarda pek bulunmaz ve bu tür
renklerin görülmesi hızlandırıcı kullanılmış olabileceğinin göstergesidir.
17. Petrol ve ürünleri siyah renkli duman çıkartırlar. Siyah dumanın görüldüğü yerler
not edilmeli ve bu yerler ayrıntılı olarak incelenmelidir.
18. Yanmanın yoğunluğu ve konumu not edilmelidir. Yangın tek bir odada mıdır?
Yoksa binanın tamamında mı görülmektedir? Tek bir yerde mi yangın vardır? Yoksa
birkaç farklı noktada mı yangın görülmüştür?
19. Su uygulandığında anormal yangın davranışı görülmüşse kaydedilmelidir.
20. Yangının müşahade edilen ilerleme-yayılma yönü (güzergâhı) tanımlanmalıdır.
21. Binanın en dış cephesi gözlemlenmelidir. En çok hasar almış kapı ve pencereler not
edilmelidir.
22. Kapılar açık mıdır, kapalı mıdır, kilitli midir? Aynı şekilde pencereler açık mı kapalı
mıdır üzerleri isli midir, erimiş durumda mıdır? Patlama neticesinde oluşmuş
durumlar not edilmelidir.
23. Alevlerin renkleri not edilmelidir. İmkân var ise alevlerin fotoğrafları çekilmelidir.
Alevin renginin açıklığı ve miktarı not edilmelidir. Alevin çok olduğu yer yanan
maddenin çok miktarda olduğu ve en sıcak olduğu yerdir.
24. Olay yeri, hızlandırıcıları bulmak için ayrıntılı olarak incelenmelidir.
25. Çakmak veya kibrit kutularının varlığına dikkat edilmelidir. Eğer çakmak ve benzeri
bir şey bulunursa bunun fotoğrafı çekilmeli ve itinalı olarak yerinden alınmalıdır.
Daha sonra parmak izi incelenmesi için laboratuara gönderilmelidir.
105
26. Yangın yerindeki kokular da not edilmelidir. Bu kokular yanan maddenin cinsi
hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlar. Ancak bu kokular belirlenirken toksik gazlar
solunmamalıdır.
27. Söndürme çalışması tamamlandığında yangın mahalli emniyet şeridi ile çevrilerek
ilgisiz kişilerin girişine kapatılmalıdır.
28. Kolluk güçleri yangın olay yerindeki hareketi tespit etmelidir. Çünkü bunların
şahitliğine başvurulabilir ve çoğu zamanda kundakçı bu kişiler arasındadır.
29. Etrafta bulunan araçların plakaları ve markaları da not edilmelidir. Anormal olarak
çevrede bulunan araçların niçin orada bulunduğu tespit edilmelidir.
30. Kalabalığın her yönden fotoğrafı çekilmelidir. Bu karelerde yer alan kişiler diğer
yangın fotoğrafları ile karşılaştırılmalıdır.
31. Ayrıca olayın sebebini ve nasıl meydana geldiğini soran kişi not edilmelidir.
32. Yangın
söndürme
işlemlerini
engellemeye
çalışanların
olup
olmadığı
araştırılmalıdır.
33. Ortama göre farklı tarzda giyinen kişiler de not edilmelidir.
34. Olay yerini terk etmeye çalışan kişi ve kişiler tespit edilmelidir.
35. Çoğu kundakçı olayın bitimine kadar yangını seyretmektedir. Son olarak yangından
tatmin olmuş şekilde davranan kişiler tespit edilmelidir. Çünkü bazı kişiler yangın
çıkarmaktan zevk almakta ve bu işin içinde macera aramaktadırlar.
36. Yangın sigortası var ise, hangi sigorta şirketine, ne kadar meblağ ile sigortalı olduğu,
en son sigorta bedeli artırımının ne zaman yaptırıldığı, primlerin düzenli yatırılıp
yatırılmadığı, zeyil olup olmadığı kaydedilmelidir.
37. Yanan yerin geçmişi (yangın, problem, arıza, tamir, bakım v.s.) geriye doğru
kronolojik olarak kaydedilmelidir.
38. Yangının başlangıç odası herkesin giremediği bir bölüm ise, girme yetkisi olanların
isimleri kaydedilmelidir.
39. Yangın yerinde ve civarında varsa kamera kayıtlarına başvurulmalıdır.
40. İtfaiyecilerde “sniffer” adı verilen dedektörler vardır. Bu aygıt hidrokarbon
buharlarını bulmaktadır ve ortamda bu buharların olması hızlandırıcıların işaretidir.
Bu aygıt hem olay yerinde hem de etrafta bulunan kişiler üzerinde kullanılmalıdır.
41. Kalabalık içerisinde konuşulanlar da not edilmelidir. Özellikle “Burada yaşayan
insanlar problemli kişilerdi” , “Bu ailenin çocukları çok yaramaz ve hep kibritle
oynarlar” , “On dakika evvel bir aile arabası ile buradan ayrıldı” gibi cümleler not
edilerek bu kişiler araştırılmalıdır.
106
42. Her ne kadar olay yerindeki deliller zarar görse de, bilimsel metotlar kullanılarak
kundaklamanın belirtileri tespit edilmelidir.
43. Bütün yanıcı maddeler zarar görse bile, olay yerinde yanıcı olmayan maddeler de
vardır.
44. Metal eşyalar tutuşmayı başlatmak için veya odaya girmek için kullanılmış olabilir.
Eşyaları kundakçı getirmiş veya hareket ettirmiş veya modifiye etmiş olabilir.
45. Çoğu yangında yanıcı maddelerin tamamı zarar görmez. Bu nedenle kundakçı
tarafından olay yerinde bırakılmış hızlandırıcılar eşyalar, tahta, inşaat malzemeleri
bulunabilir.
46. Bazen, kundakçılar zaman ayarlı ateşleyiciler kullanmaktadırlar. Bu aygıtlar
çalışmazsa yangın meydana gelmemektedir. Bu tür aygıtlar kundaklama şüphesinin
ispatlanmasında önemli bir yere sahiptir.
47. İtfaiye ekibi şefinden alarmın çeşidi ve çalma zamanı, olaya müdahale zamanı
öğrenilmelidir. Bu alınan bilgiler soruşturmanın akıbeti açısından önemlidir.
48. Ayrıca
yangına hangi
kimyasal
maddeler
kullanılarak müdahale edildiği
öğrenilmelidir. Bu bilgi daha sonra inceleme ve analiz yapan laboratuara
bildirilmelidir.
49. Yangın yerine nasıl girildiği, kapı ve pencerelerin durumu, giriş yapılırken zorlama
yapılıp yapılmadığı itfaiye ekibinden öğrenilmelidir.
50. Ayrıca mülk sahibinin veya kiracıların yangına müdahale esnasında bulunup
bulunmadığı, var iseler ne yaptıkları itfaiye ekibinden öğrenilmelidir.
51. Ayrıca, varsa doğal olmayan yangın yayılmalarının olduğu bilgisi not edilmelidir.
52. Yangın Çıkış Sebebinin Araştırılması için yangın mahallinin incelenmesi itfaiyeciler
olay yerinden henüz ayrılmadan başlamalıdır. Geçen zaman delillerin kaybolmasına
neden olabilir.
53. Yangın yerinin en az zarar gören yerden en çok zarar gören yere doğru araştırılması
gerekir. Diğer bir değişle olay yeri en dışından içine doğru incelenmelidir.
54. Binada
yanmanın prensipleri neticesinde oluşamayacak zararlar dikkatlice
araştırılarak not edilmelidir.
55. Eğer bu zarar alev kapanı veya ani tutuşma neticesinde oluşamayacak türden ise
alınan örnekler analiz için laboratuara gönderilmelidir.
56. Alarm cihazlarının durumlarına bakılmalıdır. Eğer yangın öncesinde çalışmamışsa
niçin çalışmadığı araştırılmalıdır.
57. Yangın yerinde yeri değiştirilmiş, toplanmış, bir araya getirilmiş veya kaybolmuş
eşyalara bakılmalıdır.
107
58. Açık veya kapalı olan odalar not edilmeli ve değerli olan eşyaların durumu kontrol
edilmelidir.
59. Eğer yangın depo olarak kullanılan odada meydana gelmiş ise, yangın sonrası kalan
artıklar iyi incelenmelidir.
60. Oda da daha önceden bulunan eşyaların listesi bulunmalı ve artıklar bunlarla
karşılaştırılmalıdır.
61. Eğer kundaklama yapılmışsa, başlangıç noktasında (yerinde) deliller yer alır.
62. Eğer kaza sonucu çıkmışsa onun delilleri de başlangıç yerinde bulunur.
63. Timsah sırtı görünümü başlangıç yerinde veya yakınında oluşur.
64. Mülakat ile bulgular karşılaştırılmalıdır.
65. Yangın paternleri araştırılmalı ve tanımlanmalıdır.
66. Bulgular ile mülakatlar karşılaştırılmalı, gerektiği kadar mülakatlara ve bulgulara
geri dönüş yapılmalıdır.
67. Tavanda oluşmuş şekiller iyi incelenmelidir. Tavanda en çok zarar görmüş yer
belirlenmelidir. Yangının en sıcak ve en fazla alev ürettiği yer başlangıç yeridir.
68. Ampuller ve camlarda yangın yerinde incelenmelidir. Camlar ısıtılınca belli bir süre
sonra erirler. Başlangıç noktasına yakın olan ampuller daha çok erirler ve erime
yönü bu noktayı gösterir.
69. Aynı şekilde pencere camları da incelenmelidir.
70. Eğer yangının başlangıç noktası doğru tespit edilirse yangın sebebi bulunabilir. Bunu
yapabilmek için ısı kaynağının ve yanan maddenin belirlenmesi gerekir.
71. Daha sonra olay baştan kurgulanmalı ve yangın kaynağının kimyasal, elektrik veya
mekanik sebepli olup olmadığı sorgulanmalıdır. Bunun sonucunda olayın kaza ile mi
yoksa kasten mi çıktığı anlaşılır.
72. Yangının öncelikle kasıtsız olduğu varsayılmalı, doğal sebepler ve kaza sebepleri
ayıklanması analizi yapılmalıdır.
73. Kaza sebepleri ayıklanıp bitirildiği halde hala sebebe ulaşılamıyor ise, kasıt sebepleri
araştırılmaya başlanılmalıdır.
74. Kasıt sebepleri ayıklanması analizi yapılmalıdır.
75. Elektrik arızaları çoğu yangınların ana sebebidir.
76. Isıtma sistemleri, sigara izmaritleri, kibritle oynayan çocuklar ve benzeri durumlar
gözden geçirilmeli ve bunların yangın sebebi olabileceği düşünülmelidir.
77. Olayın kundaklama olabileceği ispatlanmalıdır. Eğer kundaklama olduğuna dair
sabit doneler bulunamamışsa olay mahkemeye götürülmelidir.
108
78. Olaya
özgü
özel
hazırlanmış
olan
deliller
bulunursa
kundaklamadan
şüphelenilmelidir.
79. Örneğin iki veya daha fazla bir yerde yangın çıkmışsa ve bunlar birbirinde bağımsız
ise bu durumda kundaklamadan söz edilebilir. Böyle bir durumda yangını neyin
başlattığı ispatlanmak zorunda değildir. Ancak bir yerde başlayan yangın yerindeki
sıçramalardan kaynaklanmadığı ispatlanmalıdır. Yanan materyal diğer yanan yerden
düşmüş veya atılmış olabilir. Isı, diğer yangından transfer edilmiş olabilir. Elektrik
kabloları kısa devre yapmış olabilir ve bütün bunlarda başka yerlerde yangın
çıkmasına neden olabilir.
80. Başlangıç noktasında; tutuşturucu aygıtlar, hızlandırıcılar ve taşıyıcıların bulunması
yangının bir kundaklama olayı olduğunun kanıtıdır.
81. Dikkatli bir araştırma neticesinde başlangıç noktasında bulunan saatler, kutular,
mumlar, şişeler, kablolar ve piller gibi nesneler yangının kundaklama olabileceğini
destekler.
82. Eğer bir patlama oluşmuşsa ve patlayıcı maddeler hakkında bilgi birikimi varsa bu
durumda tutuşturucu aygıtların varlığına bakılmalıdır. Eğer patlayıcı madde havadan
daha hafifse (doğalgaz gibi) patlama duvarlarda veya tavanda olur. Bu durum en çok
“alev kapanı” (back draft) olayında görülür. Duvar ve tavanlarda kendine özgü izler
bırakır.
83. Eğer patlayıcı madde sıvı (akaryakıt gibi) ise, bu durumda yine yakın duvarlarda
patlama olur.
84. Eğer patlayan madde, dumansız barut ise, patlama “itici bir etki” oluşturmakta ancak
sert bir nesne ile karşılaştığı yerde boşluk bırakmaktadır.
85. Eğer patlayan madde dinamitse patlamanın olduğu bölge küçük parçalara ayrılır.
86. En yaygın tutuşturuculardan birisi kibrittir. Bazen sıcak bir zemin üzerine içi
akaryakıt dolu kâse bırakılmaktadır. Kimyasal tutuşturucu aygıtlar elde bulunan
kimyasal maddelerle yapılabilir. Tutuşturucuların çeşitliliği kundakçının hayal
gücüyle sınırlıdır. Örneğin, yüzme havuzlarında kullanıla klor maddesi gibi.
87. Bu nedenle başlangıç noktasının iyi araştırılması gerekmekte ve burada bulunan her
türlü atık analiz için laboratuara gönderilmelidir.
88. Yanıcı hızlandırıcıların bulunması kundaklamanın diğer bir kanıtıdır.
89. Sıvı hızlandırıcılar yavaş yanmanın delillerini bırakırlar. Yanan yerin zemininde iz
vardır. Normal bir yangın olayında zeminde meydana gelen hasarın büyüklüğü
tavanda meydana gelen zarardan daha azdır.
90. Yavaş yanmanın olduğu durumlarda zemindeki hasar daha büyüktür.
109
91. Aşağıya doğru görülen yanmalar normal değildir ve yanıcı hızlandırıcıların
kullanıldığının göstergesidir.
92. Ayrıca tahta veya normal zeminlerde oluşan izler hızlandırıcıların kullanıldığını
gösterebilir.
93. Halıların altında, kapıların alt tarafında görülen ve yanma sonucunda oluşan izlerde
hızlandırıcıların kullanıldığını gösterebilir.
94. Bununla birlikte mobilyaların altında görülen derin yanma izleri yine hızlandırıcı
kullanılmış olabileceği şüphesini uyandırabilir. Ancak bazen mobilya yapımında
kullanılan maddelerin kimyasal yapısından dolayı yanma sonucunda oluşan izler
sanki hızlandırıcı kullanılmış gibi bir görüntü verebilir. Bu duruma dikkat
edilmelidir ve elde edilen deliller analiz için laboratuara gönderilmelidir.
95. Genellikle hızlandırıcı olarak sıvı maddelerin kullanıldığı düşünülür. Ancak kağıt,
elbise paketleme materyalleri de bu amaçla kullanılabilir.
96. Bu durumlarda kundakçı arkasında kendisine ait saç, kıl, eşya, cam gibi maddi
deliller bırakabilir.
97. Taşıyıcılarda kundaklamanın delillerindendir. Bunlar genellikle katı materyallerdir
(gazete-elbise gibi) ve yangının bir yerden diğer bir yere sıçramasında etkili rol
oynarlar. Zeminde ayrıca iz bırakırlar.
98. Bazı kundakçılar yangın için özel hazırlıklarda bulunurlar. Yangın şiddetinin artması
için nesneleri kaldırır veya ortama bırakırlar.
99. Yangın önleyici aygıtları devre dışı bırakırlar.
100. Kapıları kilitler veya zeminde delik açarlar veya kapıların arkasına fazladan eşya
koyarak itfaiyecilerin girmesini önlerler.
101. Yangının normal olarak devam etmesi için kapı ve pencereleri kırarak oksijenin
devamlılığını sağlarlar.
102. Bazen bina içerisine ucuz kırılmış nesneler yerleştirirler.
103. Kundakçılar bazen perdeleri çekerek veya pencere önlerine bloklar yerleştirerek
içerinin dışarıdan görülmesini önlerler.
104. Çoğu zamanda alarm sistemini kapatırlar veya bozarlar.
105. Kundakçılar çoğu zaman bina içerisinde yer alan tv, silah, mücevher, aile
fotoğrafları gibi maddi manevi değeri yüksek olan eşyaları dışarı çıkarırlar.
106. Müdahalecilerin müşahede ettikleri ilk manzara ve yangının büyüklüğü
tanımlanmalıdır.
107. İkincil bilgiler ilk müdahale edenlerden alınmalı ve kaydedilmelidir.
110
108. Yangın yeri sahiplerinden ve görgü şahitlerinden bilgiler alınmalı ve
kaydedilmelidir.
109. Yangına müdahale eden itfaiyeciler geldiğinde, hastanelere yanık sebebiyle
başvuran kişiler tespit edilmeli ve olayla ilişkisi araştırılmalıdır.
110. Başlangıç noktasında yanmış veya yanmamış gazetelere iyi bakılmalıdır. Çünkü
kundakçıların genellikle tutuşturmak için getirdikleri kendi bölgelerine ait
gazetelerdir.
111. Başlangıç yeri tespit edildikten sonra ve delillerin belirlenmesinden sonra, delillerin
toplanması gerekir. Yangın olay yerinden bulgu elde edilmesi ve toplanması diğer
olaylar kadar kolay değildir. Çünkü olay yerine itfaiyeciler tarafından zarar
verilmektedir.
112. Ancak yine de delillerin yerleri belirlenmeli ve numaralandırılmalıdır.
113. Başlangıç noktası yangın yeri incelenmesinde büyük bir öneme sahiptir. Çünkü
delillerin büyük bir kısmı burada ve buraya yakın yerlerde bulunmaktadır.
114. Fotoğraf ve video kamera çekimleri; genel görünüm, orta mesafe ve yakın plan
olmak üzere üç aşamalı olarak yapılmalıdır. Olay yeri fotoğraflanırken ölçek
kullanılmalıdır.
115. Yangın mahallinin dışarısını ve komşularını gösterir kroki çizilmelidir. Form
kullanılarak ve bina dışı kutusu işaretlenerek kroki çizilmeli, temin edilebilirse
binanın vaziyet planı alınmalıdır.
116. Her delil parçası işlem yapılmak üzere ilgililer tarafından alınmadan önce yerinde
(uzaktan ve yakından) fotoğrafı çekilerek kroki üzerinde işaretlenmelidir. Gerekirse
yanına bir ölçeklendirme cetveli konulmalıdır.
117. Bina dışarıdan içeriye doğru, en az zarar gören yerden en çok zarar gören yere doğru
araştırılmalıdır.
118. Binanın tamamı araştırılmalı, girilmedik oda bırakılmamalıdır. Kilitli yerler
açtırılmalı veya açılmalıdır.
119. Yanan eşyanın listesi çıkartılarak incelenmelidir.
120. Eğer mümkünse itfaiye ve kolluğun elinde bulunan ifade ve kayıtların bir kopyası
alınarak incelenmelidir.
121. Delillerin özelliği, konum ve yangın sebebi hakkında notlar tutulmalıdır. Bunu
yaparken itfaiye ekibi sorumlularından bilgi alış verişinde bulunulmalıdır.
122. Kundaklama delilleri için bakılacak en iyi yer olayın meydana geldiği yer ve
zemindir. Zeminde birçok delil bulunmaktadır.
111
123. Önemli olan bunların tespit edilmesi ve inceleme ve analiz için laboratuara
gönderilmesidir.
124. Başlangıç yerinde “sniffer” aleti sayesinde hızlandırıcıların kullanılıp kullanılmadığı
tespit edilebilir.
125. İs ve dumanların bıraktığı iz ve şekiller incelenmeli bunların renkleri not
alınmalıdır.
Ahşapların kömürleşme derinliği tespit edilmelidir.
126. Ayrıca küllerin renklerine dikkat edilmeli ve bunlardan örnekler alınmalıdır.
127. Yanan eşyalardan düşen veya arta kalan parçalar özenle toplanmalı ve uygun
koşullarda laboratuara gönderilmelidir.
128. Delillerin toplanmasından sonra bunların delil teslim zincirine uyularak laboratuara
gönderilmelidir.
129. Olayda yakalanmış bir şüpheli şahıs varsa, giysilerinin hava almayacak şekilde
paketlenerek laboratuara gönderilmesi temin edilmelidir.
130. Uçucu maddelerin paketlenmesinde uygun kaplar kullanılmalıdır. Özellikle
hızlandırıcıların kullanıldığı kundaklama olaylarından elde edilen delillerin
paketlenmesinde plastik veya kağıt paketler kullanılmamalıdır.
131. Elde edilen delillerin kimyasal ve fiziksel özelliklerine uygun olan paketlere
konulmalıdır.
132. Olay yerinin incelenmesinden sonra şüphelilerin tespitine geçilmelidir. İlk önce şu
sorulara cevap bulunmalıdır. Bu yol veya amaç niçin seçilmiştir? Yangın niçin
çıkarılmıştır? Yangın niçin bu vakitte çıkarılmıştır?
133. Sonra, bu yangın olayında fayda, çıkar sağlayabilecek kişilerin tespit edilmesine
geçilir.
134. Yangın çıkarılmasındaki asıl amaç duygusal veya
ekonomik ihtiyaçların
karşılanması olabilir.
135. Ayrıca, işlenmiş olan diğer bir suç ört bas edilmeye çalışılmış olabilir.
136. Ayrıca, kundakçı yangın olayı neticesinde diğer kişilerin kendi işlerini yapmasını
engellemek istemiş olabilir.
137. Duygusal saikler çoğu kundaklama olaylarının asıl nedenidir. Bu tür saiklerin
başında kin ve nefret gelmektedir. Kişi bu sayede kin ve nefret duyduğu kişiye zarar
vermekte veya yaralanmasına sebep olmakta veya kişinin zora düşmesine sebep
olmaktadır.
138. Kişi bazen çalıştığı veya yaşadığı ortamın standartlarını yükseltmek için yangın
çıkarabilmektedir.
112
139. Diğer bir saik de Vandalizm olarak adlandırılan zarar verme dürtüsüdür. Bu dürtü
genellikle gençlerde görülmektedir.
140. Bazen kişiler yangının tespit edilmesi veya söndürülmesi sonucu kendilerinin bir
kahraman olarak addedileceklerini düşünerek ilk önce yangın çıkarmaktalar daha
sonrada yangının söndürülmesinde ve itfaiyeye haber verilmesinde etkili
olmaktadırlar. Bu nedenle yangını ihbar eden kişilerin tespit edilmesi gerekir. Ancak
bu amaçla çıkarılan yangınlar büyük yangın değildir.
141. Ayrıca, piromani olarak adlandırılan psikolojik rahatsızlıkları bulunan kişiler de
yangın çıkarabilmektedirler. Bu kişiler davranışlarını kontrol altına alamadıkları için
devamlı surette yangın çıkarma eğilimindedirler.
142. Bazen kişiler yangınları, işlemiş oldukları diğer suçları ört bas etmek için veya
dikkatleri üzerlerinden atmak için çıkartmaktadırlar.
143. Bazı örgüt liderleri toplumda baskı ve tehdit ortamı oluşturmak için yangın
çıkartmaktadırlar.
144. Bazı kişiler bazı önemli madde veya bilgilerin bulunduğu stratejik binalarda yangın
çıkartarak bu bilgi veya maddeleri incelemeye çalışmaktadırlar.
145. Ekonomik saikler duygusal saiklerden daha azdır. Ancak oluşan zararın maddi
değeri çok daha fazladır. Genellikle bu amaçla çıkarılan yangınlar sigorta tazminatı
almak içindir. Bu türden çıkarılan yangınlar devlet binalarında çok özel sektöre ait
binalarda görülmektedir. Çünkü, özel sektör binaları ve içinde bulunan ekipman ve
eşyalar yangına ve doğal afetlere karşı sigortalanmıştır.
146. Sigorta tazminatı almak için çıkarılan yangınların büyük bir kısmı araçlarda
görülmektedir.
147. Bazı iş adamları rakiplerini egale etmek için fabrikalarda yangın çıkarılmasını
sağlamaktadırlar.
148. Hırsızlar bazen çaldıkları eşyaların hem fark edilmesini engellemek hem de
bıraktıkları
delillerin
yok
olması
amacıyla
girdikleri
binalarda
yangın
çıkarmaktadırlar.
149. Bazen öldürülen kişilerin cesetleri sanki yangın sonucu ölmüş izlenimi vermek için
yangın yerine bırakılmakta ve cesedin yanması sağlanmaktadır. Bu nedenle yangın
yerine bulunan cesetlerin kesinlikle otopsi için adli tıp kurumuna gönderilmesi
gerekmektedir.
150. Fiziksel deliller ve şüpheliler arasında bağ kurulmalıdır. Kişinin parmak izi veya
eşyaları olay yerinden elde edilmeye çalışılmalıdır. Ancak parmak izi yangın
113
olaylarında çok zor elde edilir. Çoğu zaman yangın bu tür delilleri ortadan
kaldırmaktadır.
151. Bununla birlikte yangından zarar görmemiş yerlere bakılabilir. Buralarda bulunan
hidrokarbon türevi madde taşıyıcı kutuları, cam kavanoz ve parçaları toplanmalıdır.
152. Ayrıca kişinin bu kundaklamayı yaptığını kuvvetlendirebilecek diğer delillerinde
toplanması ve bu kişiyle bağlantısının kurulması gerekir.
114
1.12. Amaç
İlkel toplumdan günümüze kadar ateş; insan yaşamında su, toprak ve hava ile birlikte temel
unsurlardan biri olarak önemini korumuştur. O dönemlerde yıldırım düşmesi, meteor
çarpması, volkanik püskürmeler gibi doğal kaynaklardan tanınan ateş ısınmak, aydınlanmak
ve zararlı hayvanlardan korunmak için kullanılmış; yanmanın denetlenebilmesi ile uygarlık
büyük gelişmeler kaydetmiştir (Caymaz, 1997). Ateşin bulunması, insanın bilinçli olarak
kendisinin tutuşturmayı ve yeni ateş yakmayı öğrenmesi ona doğa güçleri üzerinde belirgin
bir egemenlik sağlamıştır (İtfaiye Dünyası Dergisi, 2008). İnsanoğlu ateş ile birlikte yangını
da tanımıştır. Önceleri karşılaştıkları doğal yangınlardan korkan insanlar, daha sonra yangın
ile mücadele etmeyi öğrenmişlerdir. Bu mücadele yıllarca sürmüştür. Ancak yangın; insanın
yaşamını, malını, mülkünü tehdit eden bir unsur olarak varlığını korumaktadır (Caymaz,
2001).
Yangın tehlikesi ile günlük hayatımızda sık sık karşılaşılmaktadır. Bu sıklık yaşam
koşullarının gelişmesine bağlı olarak da artmaktadır. Yangın yerlerinde geçmişte çoğunlukla
selülozik maddelerden (odun, kâğıt) oluşan katı yakıtlar ile karşılaşılmaktayken bugün değişik ve karmaşık yanma karakteristikleri olan karbon ve hidrojen esaslı organik maddelerle
de karşılaşılmaktadır. Bu durum yangın yerinde CO2, CO, CS2, HCN, SO2 ve benzeri zehirli
gazların açığa çıkması ve dolayısıyla zehirlenmelere neden olmaktadır.
Günümüzde yangın olayları, doğal yollarla veya bir kaza sonucu meydana geldiği
gibi kundaklama suretiyle de meydana gelmektedir. Son dönemde sigorta hizmetlerinin
yaygınlaşması, kundaklama olaylarında da artışa neden olmuştur. Nadiren de olsa, psikolojik
dürtülerle veya vandalist duygularla kundaklama vakası gerçekleştirilmektedir. Suçun veya
suç delilerinin gizlenmesi amacıyla yapılan kundaklama olaylarına da sık rastlanmaktadır.
Bu bakımdan özellikle ölümlü yangınlarda kundaklama bulguları titizlikle araştırılmalıdır.
Yangın ve kundaklama incelemelerinde, yangın çıkış yeri (orijini) ve yangının çıkış
sebebinin belirlenmesi olayın aydınlatılmasında en temel özelliktir. Yangının çıkış sebebinin
saptanması için, başlangıç noktasının tayini çok büyük önem arz etmektedir. Yangın yerinin
araştırılmasının temel amacı, diğer bütün araştırmalarda olduğu gibi, gerçeği saptamaktır
(O'Connor, 2000).
Kundaklama incelemelerinde araştırmacının yangının sebebi bakımından önyargılı
olmaması hayati bir öneme sahiptir. Araştırmacı veri toplamadan önce yangının kundaklama
olduğuna karar verirse ancak ondan sonra bunu destekleyen delillerin fark edilmesi ve
toplanması mümkün olur. Sherlock Holmes’in dediği gibi “Başlıca hata veri toplamadan
115
teori üretmektir. Kişi teorileri uygun gerçeklere uydurmak yerine gerçekleri uygun teorilere
uydurmaya başlar”(Karter, 1988).
Bu sebebi ne olursa olsun tüm yangınları kaza olarak görenler için de geçerlidir.
Bazı araştırmacılar sebep konusunda önyargıya has karmaşık eğilim gösterirler. Bu
araştırmacılar tüm yangınların örneğin elektrik cihazı ya da sigara gibi sebeplerle çıktığına
inanırlar, sonra da doğru nedeni bulmak için zaman harcamak yerine kendi sebeplerini
kanıtlamak için hararetli bir çaba gösterirler. Yangının sebebi hakkında önyargı diğer asayiş
suçlarındaki önyargı kadar tehlikelidir. Ne yazık ki bu durum bir meslek hastalığı gibi
görünmekte ve yangın araştırmalarında diğer tüm alanlardakinden daha fazla fark
edilmektedir. Kundaklama incelemelerini sistematik yaklaşımlara bağlamak önyargısal
eğilimlerin kötü etkilerini azaltacaktır (De Haan, 2007).
Yangın incelemeleri; yangının yapısı, sınıflandırılması, kimyası, yangının oluşumu
ve yayılması, yangının çıkış sebebi, kundaklama nedenleri, kundaklama bulguları, suç
mahallinin incelenmesi ve belgelenmesi, delillerin toplanması, numunelerin analizi gibi
süreçleri içerir. Nitelikli vakalarda, örneğin ölümlü yangınlarda ve araç yangınlarında bazı
spesifik bulguların saptanması gerekir. Pozitif veya negatif kundaklama bulgularının
araştırılması, yangının çıkış sebebi hakkında güçlü bir kanı oluşmasına yardımcı olur.
Ankara’da Çıkan Yangınların Kundaklama Açısından Değerlendirilmesi tez
çalışmasında;
“Her Yangın Bir Kundaklamadır” hipotezi gereği öncelikle bir yangın
soruşturmasında tüm yangınların doğal yollardan veya kazaen olduğuna dair bütün
nedenlerin göz önüne alınması ve elenerek yalnızca elenmeyen bir nedenin tüm açıklığıyla
ortaya konulması düşünülmektedir.
Yangın İncelemeleri ve Kundaklama konusunu çalışmamızdaki amaç, bu konularda
öz dilimizde kaynakların az olması sebebiyle, özellikle yangın ile mücadelede en zor görevi
üstlenmiş olan itfaiye teşkilatının eğitimlerinde istifade edecekleri akademik bir kaynak
ortaya koymak, adli vakaların çözümünde adalete katkı sağlamak, yangın incelemeleri
konusunda sistematik bir yaklaşım oluşturmak ve ülkemizdeki yangın istatistiklerinde çok
zaman karşılaşılan yangın çıkış sebebi ile ilgili "sigara izmaritinden, elektrik kontağından,
bilinmeyen sebeplerden" gibi ifadelerin doğruluğunun test edilmesi ile ilgili akademik
tespitleri ortaya koymaktır.
116
II. GEREÇ VE YÖNTEM
2.1. Ankara’daki Fiziki Olarak Takip Edilen Bazı Yangınların Değerlendirilmesi
Ankara bölgesi yangınları fiziki ve istatistikî olarak takip edilmiştir. Ankara yangınları bizzat
yangın yerine giderek incelenmiştir. Bu konuda bir araştırmacı gözüyle yangın yeri
incelenmiş olup yangın nedeni belirleme konusunda mevzuat gereği vazifeli olan itfaiye ile
yine mevzuat gereği yangın nedeni belirleme görevi olmasa da yangın yerinde kundaklama
ihtimalini araştırmak için olay yerinden elde edeceği bulguları usulüne uygun olarak
toplayarak laboratuara gönderip analiz sonuçlarını değerlendirilmek üzere soruşturma
dosyasına koyma görevi olan kolluğun yaptıkları ile mukaseyesi yapılmıştır.
Ayrıca, tüm gidilen yangın yerlerinden itfaiye yangın raporları ile kolluğun olay yeri
inceleme ve kriminal polis laboratuarı analiz raporlarına ulaşılarak kendi tespitlerimiz ile
uyuşan ve çelişen noktalar ortaya konulmaya çalışılmıştır.
Ankara yangınlarının kundaklama açısından değerlendirilmesinde; hipotezimiz “Her
Yangın Bir Kundaklamadır” gereği öncelikle bir yangın soruşturmasında tüm yangınların
doğal yollardan veya kazaen olduğuna dair bütün nedenlerin göz önüne alınması ve elenerek
yalnızca elenmeyen bir nedenin tüm açıklığıyla göz önüne serilmesi düşünülmüştür. Bu
metot eleme metodu olarak adlandırılmaktadır.
Aynı zamanda, Ankara itfaiyesi yangın istatistikleri her ay sonu itibariyle takip
edilmiş ve 2009 yılı tüm istatistiğine 2010 Ocak ayı içinde ulaşılmıştır.
2.2. Molotof Kokteyl Olayları İle İlgili Bir Değerlendirme
Ankara’daki 2009 yılı olayları içinde Molotof kokteyl olayları da takip edilmiş ve
olay sayısı 7 olarak belirlenmiştir. Daha sonra, Ankara’da meydana gelen bir molotof
kokteyl olayı üzerinden molotof kokteyl olayları ile ilgili bir değerlendirme yapılmıştır.
2.3. Yangın ve Kundaklama Analizleri
Bu konuya giriş bölümünde ayrıntılı yer verilmiş olup burada yalnızca
değerlendirme kısmında yaptığımız “Elektrik Kablo Telleri Analizi” ile ilgili izlediğimiz
yönteme kısaca yer verilmiştir.
117
2.3.1. Elektrik Kablo Telleri Analizi
Tezde elektrik kablo telleri analizine yer verilmesinin faydalı olacağı değerlendirildiğinden
laboratuar ortamında Taramalı Elektron Mikroskobu ile bir çalışma yapılmış ve farklı
elektrik kablo telleri kısa devre yapılarak boncuklaşmaları sağlanmış, daha sonra ark yapmış
ve yapmamış kablo telleri JEOL JSM 6400 SEM/EDX Scanning Electron Microscope ile
görüntülenmiştir.
2.4. Yangın Nedenleri İstatistikleri İle İlgili Bir Araştırma
Yangın Nedenleri istatistiklerinin değerlendirileceği bir anket düşünüldüğünden 2008 yılına
ait verileri kullanmanın daha iyi olacağı değerlendirilmiş ve 2008 yılına ait Ankara ve
İstanbul yangın nedenleri istatistiklerine bizzat ilgili İtfaiye Daire Başkanlıklarından, yine
2008 yılına ait Türkiye geneli yangın nedenleri istatistiklerine ise Sivil Savunma Genel
Müdürlüğünden ulaşılmıştır. Yurt dışından yangın nedenleri istatistiklerine ise internet
üzerinden ulaşılmaya çalışılmış olup, İngiltere’nin ve Kanada’nın hazır olan en son
istatistikleri kullanılmıştır.
2.4.1. Anketin Amacı ve Konusu
Araştırmanın amacı Ülkemizde İtfaiyeler tarafından hazırlanan “Yangın (Nedenleri)
İstatistikleri”ne itfaiyecilerin, kolluk teşkilatının ve bu alanda çalışan akademisyen ve
uzman/bilirkişilerin yaklaşımını ortaya koymaktır.
Bahse konu alan çalışanlarının ana kitlesinden alınan inceleme örnek kitlesi üzerinde
uygulama gerçekleştirilmiştir.
2.4.2.Araştırma Yöntemi
Araştırmada anket yöntemi kullanılmıştır.
118
2.4.3. Araştırmanın Sınırlamaları
Yangın Raporu hazırlama yetkisinin sadece itfaiyede olması ve torba yangın nedeni olarak
değerlendirilen “Diğer” yangın nedeni ile ilgili itfaiye teşkilatları arasında çok farklı
uygulamalar olduğu düşünüldüğünden bu soruda sadece itfaiye personelinden katılımcıların
görüşleri alınmıştır.
2.4.4. Anket Tasarımı
Anket veri toplama metodu ile yapılmıştır. Ankette önermelerin yer aldığı 12 soru için Likert
(1-5) ölçeği kullanılmıştır ve cevap seçeneklerinin anlamı aşağıdaki gibidir.
(1) Kesinlikle Katılmıyorum
(2) Katılmıyorum
(3) Bir Fikrim Yok
(4) Katılıyorum
(5) Kesinlikle Katılıyorum
Bunun dışında özellik olarak görev tanımı, çalıştığı il/ilçe, yaş, cinsiyet ve eğitim
düzeyi nominal ölçek olarak kullanılmıştır.
Anket soruları anlaşılma kolaylığı sağlanması açısından iki bölüm altında
toplanmıştır. Bu gruplar:
·
1.Bölüm: Bazı Demoğrafik Özellikler İle Bu Alanda Çalışanların Genel
Olarak Cevaplayabileceği (12) Sorudan Oluşmaktadır.
·
2.Bölüm: Yangın Nedenleri İle İlgili İstatistiklere Göre Cevaplanacak (8)
Sorudan Oluşmaktadır.
Anketin çoğunluğu elektronik posta, bir kısmı da özellikle interneti olmayan itfaiye
grup amirlikleri için A4 anket formu bizzat katılımcılara gönderilmek suretiyle
gerçekleştirilmiş olup, on kişi ile yapılan ön anket sonucunda soruların anlaşılırlığı test
edilmiş ve alınan sonuçlara göre sorular üzerinde gereken düzenlemeler yapılmıştır.
Aşağıdaki sorular ankette katılımcılara yöneltilmiştir.
1.Bölüm: Bazı Demoğrafik Özellikler İle Bu Alanda Çalışanların Genel Olarak
Cevaplayabileceği Sorular
Demoğrafik özelliklerle ilgili (6) soru, bu alanda çalışanların gördükleri eğitimler, bu
eğitimlerin yeterli olup olmadığı, yangın raporları ve istatistikleri hazırlayanların kimler
119
olması gerektiği ve istatistiklerin bilimsel verilere göre yapılıp yapılmadığını değerlendirmek
için sorulan yine (6) sorudan oluşmaktadır.
(SORU 1) Mesleğiniz?
Soru ile katılımcıların çalıştıkları alanın tespiti amaçlanmıştır.
(SORU 2) Çalıştığınız yerleşim yerinin büyüklüğü nedir?
Soru ile katılımcıların çalıştığı il/ilçenin büyüklüğü öğrenilmiş ve dolayısıyla hangi
yoğunlukta yangın olayları ile karşılaştıkları değerlendirilmiştir.
(SORU 3) Yaşınız?
Soru ile katılımcıların yaşı ve meslekteki tecrübe durumları görülmeye çalışılmıştır.
(SORU 4) Cinsiyetiniz?
Soru ile katılımcıların ve dolayısıyla alanda çalışanların cinsiyeti tespit edilmeye
çalışılmıştır.
(SORU 5) Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz?
Soru ile katılımcıların eğitim seviyeleri öğrenilmeye çalışılmıştır.
(SORU 6) Yangın İncelemeleri ve Yangın Sebebini Belirleme ile ilgili hangi
eğitimleri aldınız?
Yangın nedenini belirleme ile ilgili genel olarak verilen kurs ve sertifika
programları tespit edilmiş ve soru ile katılımcıların bu eğitimlerden hangi veya hangilerini
aldığı öğrenilmeye çalışılmıştır.
(SORU 7) Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir.
Soru 6.soru ile ilgili olup katılımcıların yangın nedenini belirleme ile ilgili aldıkları
eğitimlerin yeterliliği konusunda yine onların görüşleri öğrenilmeye çalışılmıştır.
(SORU 8) Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel
yöntemler kullanılmaktadır.
Soru ile katılımcıların çalıştıkları birimlerde yangın nedenini belirleme ile ilgili
bilimsel yöntemlerin kullanılıp kullanılmadığı konusunda yine katılımcıların görüşleri
öğrenilmeye çalışılmıştır.
(SORU 9) İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış
görevliler tarafından hazırlanmaktadır.
Yangın nedenini belirlemede halen itfaiye teşkilatının yetkili olduğu, kolluk,
akademisyen ve alan uzmanlarının bu konuda doğrudan bir sorumluluğu olmadığı ancak
mahkeme tarafından bilirkişilikle görevlendirildikleri veya bir sigorta şirketi tarafından
görüşleri istenildiği zaman yangın nedeni belirleme çalışması yapabildikleri bilinmektedir.
Bu soru ve bundan sonraki iki soruda yangın nedenini belirleme çalışmalarını kimlerin
120
yapması gerektiği konusunda yine bu alanda çalışan tüm tarafların görüşü öğrenilmeye
çalışılmıştır.
Soru ile İtfaiye Yangın Raporunun, bu konuda yeterli eğitimi almış itfaiye
görevlileri
tarafından
hazırlanıp
hazırlanmadığı
konusunda
katılımcıların
görüşü
öğrenilmeye çalışılmıştır.
(SORU 10) Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve
Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.
Yangın raporu hazırlamada kolluğun yangın nedeni belirleme gibi herhangi bir
yasal sorumluluğu yoktur. Kolluk sadece yangın yerindeki bulgularla ilgili kayıt,
dokümantasyon ve analizleri işlemlerini yaparak bunları mahkeme esnasında kullanılmak
üzere soruşturma dosyasına koymakla görevlidir.
Soru ile yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına da “Yangın Raporu”
hazırlama yetkisi verilip verilmemesi konusunda katılımcıların görüşü öğrenilmeye
çalışılmıştır.
(SORU 11)
Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama
yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik
çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir.
Soru ile yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi
birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan
uzman bilirkişilere verilip verilmemesi konusunda katılımcıların görüşü öğrenilmeye
çalışılmıştır.
(SORU 12) Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak
çok hassas bir şekilde yapılmaktadır.
Yangın nedenleri istatistikleri öncelikle itfaiye teşkilatları tarafından yapılmakta,
daha sonra İl Sivil Savunma Müdürlükleri tarafından belirli bir formatta Sivil Savunma
Genel Müdürlüğüne gönderilmekte ve burada nihai olarak ülke geneli istatistikleri
hazırlanmaktadır.
Soru ile bu süreçten geçen yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere
dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılıp yapılmadığı konusunda katılımcıların görüşü
öğrenilmeye çalışılmıştır.
2.Bölüm: Yangın Nedenleri İle İlgili aşağıdaki İstatistiklere Göre Cevaplanacak
Sorular
(SORU 13) Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın
nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı
121
Türkiye genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli
incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.
Tablodaki yangın nedenleri istatistiklerinde de görüleceği üzere Elektrik Kontağı
yangın nedeninde Türkiye geneli ve Ankara oranlarında yaklaşık iki misli bir fark
görülmektedir. Soru ile bu farkın bilimsel, teknik ve bilinçli çalışıp çalışmamayla ilgili olup
olmadığı konusunda katılımcıların görüşü öğrenilmeye çalışılmıştır.
(SORU 14) Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın
nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı
Türkiye genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli
incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi
incelenmediğini gösterebilir.
Tablodaki yangın nedenleri istatistiklerinde de görüleceği üzere Sigara ve Kibrit
yangın nedeninde Türkiye geneli ve İstanbul oranlarında yaklaşık iki misli bir fark
görülmektedir. Soru ile bu farkın bilimsel, teknik ve bilinçli çalışıp çalışmamayla ilgili olup
olmadığı konusunda katılımcıların görüşü öğrenilmeye çalışılmıştır.
(SORU 15) Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın
nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran
farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel,
teknik
ve
bilinçli
incelendiğini,
Türkiye
genelindeki
Sabotaj
(kundaklama)
yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.
Tablodaki yangın nedenleri istatistiklerinde de görüleceği üzere Sabotaj
(Kundaklama) yangın nedeninde Türkiye geneli ve Ankara oranlarında iki mislini aşkın bir
fark görülmektedir. Soru ile bu farkın bilimsel, teknik ve bilinçli çalışıp çalışmamayla ilgili
olup olmadığı konusunda katılımcıların görüşü öğrenilmeye çalışılmıştır.
(SORU 16) İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri
istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı
Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve
bilinçli
incelendiğini,
İstanbul
Sabotaj
(kundaklama)
yangınlarının
ise
iyi
incelenmediğini gösterebilir.
Tablodaki
yangın
nedenleri
istatistiklerinde
de
görüleceği
üzere Sabotaj
(Kundaklama) yangın nedeninde İstanbul ve Ankara oranlarında iki misli bir fark
görülmektedir. Soru ile bu farkın bilimsel, teknik ve bilinçli çalışıp çalışmamayla ilgili olup
olmadığı konusunda katılımcıların görüşü öğrenilmeye çalışılmıştır.
(SORU 17) 2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın
nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran
122
farklılığı İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha
bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama)
yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.
Tablodaki
yangın
nedenleri
istatistiklerinde
de
görüleceği
üzere Sabotaj
(Kundaklama) yangın nedeninde Türkiye geneli ve İngiltere oranlarında altı mislinden fazla
bir fark görülmektedir. Soru ile bu farkın bilimsel, teknik ve bilinçli çalışıp çalışmamayla
ilgili olup olmadığı konusunda katılımcıların görüşü öğrenilmeye çalışılmıştır.
(SORU 18) Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın nedenleri
istatistiklerindeki
Elektrik
Kontağı
yangın
nedeninin
%9.97
oran
farklılığı
İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve
bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi
incelenmediğini gösterebilir.
Tablodaki yangın nedenleri istatistiklerinde de görüleceği üzere Elektrik Kontağı
yangın nedeninde Türkiye geneli ve İngiltere oranlarında iki mislinden fazla bir fark
görülmektedir. Soru ile bu farkın bilimsel, teknik ve bilinçli çalışıp çalışmamayla ilgili olup
olmadığı konusunda katılımcıların görüşü öğrenilmeye çalışılmıştır.
(SORU 19) Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın
nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olmasını nasıl
değerlendiriyorsunuz?
Tablodaki yangın nedenleri istatistiklerinde de görüleceği üzere Sabotaj
(Kundaklama) yangın nedeninde Türkiye geneli, İngiltere ve Kanada oranlarında büyük bir
fark görülmektedir. Soru ile bu farkın bahse konu ülkelerdeki kundaklama yangın sayılarının
gerçekten farklı olmasından mı, yoksa oran farkının bahse konu ülkelerdeki bilimsel, teknik
ve bilinçli çalışıp çalışmamayla mı ilgili olduğu konusunda katılımcıların görüşü
öğrenilmeye çalışılmıştır.
(SORU 20) Türkiye geneli yangın istatistiğinde Diğer yangın nedenleri (%33.28)
içinde bulunan aşağıdaki yangın nedenlerinden oran olarak sizce en yüksek olandan
düşük olana doğru 1’den 5’e kadar numara vererek sıralayınız.
Tablodaki yangın nedenleri istatistiklerinde de görüleceği üzere Diğer yangın
nedeninde Türkiye genelindeki %33.28 lik oranın il il farklı olarak anlaşıldığı ve
değerlendirildiği düşünüldüğünden soru ile bu konuda itfaiye çalışanlarının nasıl bir görüşe
sahip oldukları öğrenilmeye çalışılmıştır.
123
2.4.5. Evren, Örneklem ve Veri Toplama
Anket dijital ortamda ilgili meslek gruplarına mail ile gönderildiği gibi yine her bir kurumda
ilgili kişilerle ile temasa geçilmiş ve anket amacı ve soruları ile ilgili bilgi verilip açıklama
yapılmış ve anketin kendileri tarafından doldurulduktan sonra aynı kurumda benzer
pozisyonlarda çalışan kişilere anketin iletilerek doldurulması sağlanmıştır. Özellikle internet
imkânı olmayan bazı İtfaiye gruplarına ise matbu bir şekilde elle doldurulmak üzere
gönderilmiştir.
Ülkemiz genelinde itfaiye personeli sayısı şifahi görüşmeler neticesi 9740 kişisi
memur kadrosunda olmak üzere yaklaşık 20.000 olduğu öğrenilmesine rağmen yangın
istatistikleri ile ilgilenen personel sayısı (ki bunların çoğunluğu rütbeli personeldir) 1.000
kişiyi geçmemektedir.
Kolluk teşkilatında ise özellikle Olay Yeri İnceleme birimleri hedef olarak
belirlenmiştir. Bu birimin sayısının yine şifahi görüşmelerde Polis Olay Yeri İnceleme
personeli sayısı 3818 kişi ve Jandarma Olay Yeri İnceleme personeli sayısı yaklaşık 8001.000 kişi olmak üzere toplam yaklaşık 4.500-5.000 civarında bir hedef kitle olduğu
öğrenilmiştir. Ancak, Jandarma personeline ulaşmak çok mümkün olamamıştır. Ayrıca, olay
yeri inceleme uzmanlarında esas hedef kitlemiz olaya bizzat müdahale edenler yani olay yeri
ekiplerinde çalışanlardır ki bu sayı kollukta toplam 2.000-2500 kişi civarındadır.
Alan uzmanı ve bilirkişi hususunda Adalet Bakanlığı bilgi işlem merkezi (Bimer) ile
yazışma yapılmış ve alınan cevapta yangın ile ilgili resmi kayıtlı bilirkişi sayısının 251
olduğu bildirilmiştir.
Akademisyen hususunda ise bir örneklem belirleme imkânı olmamıştır.
Ankete cevap verenlerin çalıştıkları birimler Aşağıdaki tabloda yer almaktadır.
Çizelge 2. 1 Anketi Yanıtlayanların Çalıştıkları Birimlerin Frekans Dağılımı
BİRİMİ
SAYISI
YÜZDESİ
İTFAİYE
156
48,0
POLİS/JANDARMA
112
34,5
AKADEMİSYEN
19
5,8
38
11,7
325
100.0
ALAN UZMANI/BİLİRKİŞİ
TOPLAM
124
III. BULGULAR
3.1. Ankara’daki Fiziki Olarak Takip Edilen Bazı Yangınların Değerlendirilmesi
Ankara’daki yangınlar aynı zamanda fiili olarak da takip edilmiştir.
Bu bağlamda 9 yangın yerine gidilmiş, yangın sonu incelemeleri yapılmış, video ve
fotoğraf çekimi işlemleri yapılmıştır. Ayrıca, bu yangınlarla ilgili polis ve itfaiye kayıtları ile
kendi tespitlerimizin mukayesesi yapılarak benzerlik ve farklılıklar ortaya konulmuştur.
3.1.1. Konfeksiyon Mağazası Yangını
Resim 3. 1 Konfeksiyon mağasazının girişi
İtfaiye bu yangın nedeni ile ilgili;
“Giriş kapısının camının içeri doğru kırık olması, mağaza sahibinin ifadesi ile elektriklerin
şalterden kapalı olması, kapının ve spot lambaların yanmış kablolarında ark olduğuna dair
bir emarenin olmaması, yanmanın yoğun olduğu bölgede başkaca bir emare olmaması gibi
nedenlerden ve yangının çıkış saati dikkate alındığında muhtemelen mağazanın giriş kısmına
yanıcı ve parlayıcı bir madde dökülerek yakılmış olabileceği kanaati hasıl olmuştur.”
Şeklinde görüş bildirmiştir.
Emniyet Olay Yeri İnceleme birimleri sadece kayıt ve tescil işlemlerini yapmış ve
yangın sebebi ile ilgili herhangi bir görüş bildirmemiştir.
125
Resim 3. 2 Konfeksiyon Mağazası ile ilgili İtafiye Yangın Raporu
Emniyet tarafından bu yangın ile ilgili;
Yangın yerinden örnekleri (2 yangın artığı ile bir kablo parçası) alarak Kriminal
Polis Laboratuvarına göndermiş ve Kriminal Polis Laboratuvarından gelen ekspertiz
raporunda ise; “Yangın artıklarından herhangi bir hızlandırıcı kullanılmadığı ve kablo
parçasında da herhangi bir kısa devre emaresi tespit edilememiştir.” denilmiştir.
Resim 3. 3 Konfeksiyon Mağazası ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu
126
Resim 3. 4 Konfeksiyon Mağazası ile ilgili Kriminal Laboartuvar Ekspertiz Raporu
İnceleme ve değerlendirmelerimiz sonucunda;
Yangının başlangıç yerinin hemen mağazanın girişi olduğu, söz konusu yerdeki
ileri
seviyedeki deformasyon ve bozulmalardan anlaşılmaktadır. Başlangıç yerinin incelenmesi
neticesinde;
1.Kapalı alan olması sebebiyle herhangi bir doğal yangın (yıldırım, deprem vb.) nedeni
mümkün görülmemektedir,
2. Yangının başlangıç yerinin yapısı gereği (mağaza girişinde düşük ısılı bir ateşle
tutuşacak
özellikte
bir
malzeme
olmaması
ve
yangın
zamanı
açısından
değerlendirildiğinde) sönmemiş bir sigara izmariti ya da kibritten yangının
kaynaklanması da çok mümkün görülmemektedir,
3. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle (başlangıç yerinin giriş olması ve girişte
baca, soba, ocak, kalorifer ve uzantılarının bulunmaması sebebiyle) baca, soba, ocak ve
kalorifer kazanından kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir,
4. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle (başlangıç yerinin giriş olması ve girişte
akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. yanıcı madde tesisatı ve deposu gibi sistemlerin
bulunmaması sebebiyle) akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. nedenlerden kaynaklanan bir
yangın nedeni olması da mümkün değildir,
5.Yine başlangıç yerindeki elektrik kabloları incelendiğinde, kablolarda boncuklanma ve
vişne çürüğü rengi gözlenmemekle birlikte Olay Yeri İncelemenin aldığı kablo örneğinin
laboratuar incelemesinde de ark olduğuna dair bir sonuç da çıkmamıştır. Dolayısıyla
elektrik kontağı da yangın nedeni olarak mümkün görülmemektedir,
6.Yoğun yanma emaresi görülen yangının başlangıç yerinde;
•
Yoğun yanmayı sağlayacak malzemelerin bulunmaması,
127
•
Cam kırıklarının içeride yoğunlaşması (Bu kırılmanın itfaiyenin bir zorla
girmesi olmadığı itfaiye ile yapılan görüşmeden anlaşılmıştır.)
•
Yangının gece yarısı bir vakitte meydana gelmesi,
•
Yangının başlangıç yerinin tarafımızdan temizlenerek zeminin su ile yıkanması
neticesi benzin, gazyağı vb. başlatıcı ve hızlandırıcı bir maddenin kullanıldığına
işaret eden yanma paternlerinin görülmesi sebeplerinden dolayı yangının
“Şüpheli Yangın” (Kundaklama) olduğu kanaati oluşmuştur.
•
Kriminal Polis Laboratuvarının raporunda yangın artıklarından hızlandırıcı bir
madde çıkmamasının doğru yerden örnek alınmamasından kaynaklandığı
düşünülmektedir. Bu durumun da kolluk teşkilatının yangın yeri inceleme
konusunda yeterli bir eğitim almadığının göstergesi olduğu düşünülmektedir.
•
Resim 3. 5 Yangın başlangıç yeri zemini yıkanmadan önceki görüntüsü
Resim 3. 6 Yangın başlangıç yeri zemininin yıkandıktan sonraki görüntüsü
128
Resim 3. 7 Yangın başlangıç yeri zemininin yıkandıktan sonraki görüntüsü
3.1.2. Samanpazarı Çeyiz Mağazası Yangını
Resim 3. 8 Çeyiz mağasazının girişi
İtfaiye bu yangın nedeni ile ilgili;
“Yangının mağazanın yan tarafında elektrik tesisatı olmayan terkedilmiş binada
kimliği belirsiz kişilerce ısınmak amacıyla yakılan ateşin mağazaya sıçraması ve rüzgarın
etkisiyle yayılması sonucu çıktığı kanaatine varılmıştır” şeklinde görüş bildirmiştir.
129
Resim 3. 9 Çeyiz Mağazası ile ilgili İtafiye Yangın Raporu
Emniyet Olay Yeri İnceleme birimleri sadece kayıt ve tescil işlemlerini yapmış ve
yangın sebebi ile ilgili herhangi bir görüş bildirmemiştir.
Emniyet tarafından bu yangın ile ilgili;
Yangın yeri zemininden yangın artığı ile bir kablo parçası örnekleri alınarak
Kriminal Polis Laborautvarına gönderilmiştir.
“Kriminal Polis Laborautvarından gelen ekspertiz raporunda ise yangın artıklarından
herhangi bir hızlandırıcı kullanılmadığı ve kablo parçasında da herhangi bir kısa devre
emaresi tespit edilemediği anlaşılmıştır” denilmektedir.
Resim 3. 10 Çeyiz Mağazası ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu
130
Resim 3. 11 Çeyiz Mağazası ile ilgili Kriminal Laboratuvar Ekspertiz Raporu
Resim 3. 12 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü
Resim 3. 13 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü (Girişe Göre Sol Taraf, Metruk Bina Tarafı)
131
Resim 3. 14 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü (Girişe Göre Sağ Taraf )
Resim 3. 15 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü
(Girişe Göre Sağ Duvar Üzerindeki Sigorta Panosu)
İnceleme ve değerlendirmelerimiz sonucunda;
Yangının başlangıç yerinin mağazanın girişine göre sağ tarafta olduğu, söz konusu yerdeki
duvarlarda ileri seviyedeki deformasyon ve dökülmelerden anlaşılmaktadır. Başlangıç
yerinin incelenmesi neticesi;
1.Kapalı alan olması sebebiyle herhangi bir doğal yangın (yıldırım, deprem vb.)
nedeni mümkün görülmemektedir,
2. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle ( Söz konusu yerde baca, soba, ocak,
kalorifer ve uzantılarının bulunmaması sebebiyle) baca, soba, ocak ve kalorifer
kazanından kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir,
132
3. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle(( Söz konusu yerde akaryakıt,
doğalgaz ve LPG vb. sistemlerin olmaması sebebiyle) akaryakıt, doğalgaz ve LPG
vb. nedenlerden kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir,
4. Yangının başlangıç yerinin yapısı gereği sönmemiş bir sigara izmariti ya da
kibritten yangının kaynaklanması mümkün olmakla birlikte yangın ihbar zamanı
(saat:03.29) düşünüldüğünde sigara izmariti ya da kibrit nedeniyle çıkmış yangın
olmadığı düşünülmektedir,
5. Ancak, yoğun yanma emaresi görülen yangının başlangıç yerindeki elektrik
kabloları incelendiğinde, kablolarda boncuklanma
ve vişne çürüğü rengi
gözlenmektedir. Bu sebeple yangına “ Klima iç ünitesine elektrik panosundan gelen
kabloların ark yapması sonucunda çıkan kıvılcımların emtialar üzerindeki naylonları
tutuşturması” nın sebep olduğu kanaatine varılmıştır.
Kriminal Polis Laboratuvarının raporunda yangın artıklarından hızlandırıcı bir
madde çıkmamasının normal olduğu, ancak Olay Yeri İncelemenin aldığı kablo
numunesinde ark emaresinin çıkmamasının kablo numunelerinin doğru yerden
alınmamasından kaynaklandığı düşünülmektedir. Bu durumun da kolluk teşkilatının
yangın yeri inceleme konusunda aldıkları eğitimin yeterli olmamasından
kaynaklandığı düşünülmektedir.
Resim 3. 16 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü
(Girişe Göre Sağ Duvar Üzerindeki Klima)
133
Resim 3. 17 Çeyiz Mağazasının Yangından Sonraki Görüntüsü (Girişe Göre Sağ Duvar Üzerindeki Sigorta
Panosundaki Bazı Kablolarda Tomurcuklanma ve Renk Değişimi)
3.1.3. Ev Yangını
İtfaiye bu yangın nedeni ile ilgili;
“Yangının yatak odasında başladığı, oda içerisinde elektrik ve elektronik eşyaların
prizde takılı olmadığı, konut içinde yangına sebebiyet verecek başkaca herhangi bir unsurun
bulunmadığının tespit edildiği, ev sakinlerinin beyanına göre; yatak odasında oyun oynayan
hane çocuklarının kazaen ellerinde ki tutuşturucu bir madde ile yangının başlamasına
sebebiyet verildiği anlaşılmıştır.” Şeklinde görüş bildirmiştir.
Resim 3. 18 Ev Yangını ile ilgili İtafiye Yangın Raporu
134
Resim 3. 19 Ev yangıın ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu
Emniyet Olay Yeri İnceleme birimleri sadece kayıt ve tescil işlemlerini yapmış ve
yangın sebebi ile ilgili herhangi bir görüş bildirmemiştir.
Emniyet tarafından bu yangın ile ilgili;
Yangın yeri zemininden yangın artığı ile bir kablo parçası örnekleri alınarak
Kriminal Polis Laboratuvarına gönderilmiştir.
“ Kriminal Polis Laborautvarından gelen ekspertiz raporunda ise yangın
artıklarından herhangi bir hızlandırıcı kullanılmadığı ve kablo parçasında da herhangi bir
kısa devre emaresi tespit edilemediği anlaşılmıştır” denilmektedir.
Resim 3. 20 Ev yangını ile ilgili Kriminal Laboartuvar Ekspertiz Raporu
135
İnceleme ve değerlendirmelerimiz sonucunda;
Konut içerisinde yaptığımız genel incelemede, ağırlıklı hasarın yatak odasında olduğu
gözlemlenmiş, hadise başlangıcının yatak odası olacağı görüşüne varılmıştır.
Başlangıç yerinin incelenmesi neticesi;
1.Kapalı alan olması sebebiyle herhangi bir doğal yangın (yıldırım, deprem vb.) nedeni
mümkün görülmemektedir,
2. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle (Söz konusu yerde baca, soba, ocak, kalorifer
ve uzantılarının bulunmaması sebebiyle) baca, soba, ocak ve kalorifer kazanından
kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir,
3. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle (Söz konusu yerde akaryakıt, doğalgaz ve
LPG vb. sistemlerin olmaması sebebiyle) akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. nedenlerden
kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir,
4. Yangının başlangıç yerinin yapısı gereği sönmemiş bir sigara izmariti ya da kibritten
yangının kaynaklanması mümkün olmakla birlikte yangın ihbar zamanı (saat:03.29)
düşünül-düğünde sigara izmariti yada kibrit nedeniyle çıkmış yangın olmadığı
düşünülmektedir,
5. Olay mahallinde yapmış olduğumuz incelemelerde; sigorta kutusu içerisinde bulunan 4
adet sigortadan sadece 1 âdetinin atmış olduğu, söz konusu sigortanın yatak odasının
bulunduğu kısmı beslediği, hadisenin başlangıç noktası olan yatak odası elektrik
tesisatları incelemesinde kablolarda boncuklanma ve vişne çürüğü rengi gözlenmemekle
birlikte Olay Yeri İncelemenin aldığı kablo örneğinin laboratuar incelemesinde de ark
olduğuna dair bir sonuç çıkmamıştır. Dolayısıyla elektrik kontağı da yangın nedeni
olarak mümkün görülmemektedir.
6.İnceleme esnasında ev sakinleri ile yapılan görüşmelerde, konutta küçük çocukların
bulunduğu ve hadise esnasında koridorda oynadıkları bilgisine istinaden, itfaiye görüşü
ve Kriminal Polis Laboratuvarlarında yapılan analizler neticesinde herhangi bir başlatıcı
kullanılmadığı ve numune olarak alınan kablolarda da kısa devre olduğuna dair bir
emarenin de görülmemesi sebebiyle muhtemelen yangının çocuklar tarafından kaza ile
çıkarılmış olabileceği görüşüne varılmıştır.
136
Resim 3. 21 Ev Yagını Yangından Sonraki Görüntü
Resim 3. 22 Ev Yagını Yangından Sonraki Görüntü
Resim 3. 23 Ev Yagını Yangından Sonraki Görüntü
137
3.1.4. Mobilya Mağazası Yangını
Resim 3. 24 Mobilya Mağazası Girişinden Bir Görüntü
İtfaiye bu yangın nedeni ile ilgili;
“İşyerinin elektrik panosunda meydana gelen kısa devre sonucunda çıkan
kıvılcımların yerde bulunan kâğıtları tutuşturması neticesinde söz konusu hadisenin meydana
geldiği anlaşılmıştır.” Şeklinde görüş bildirmiştir.
Resim 3. 25 Mobilya Mağazası ile ilgili İtafiye Yangın Raporu
Emniyet Olay Yeri İnceleme birimleri sadece kayıt ve tescil işlemlerini yapmış ve
yangın sebebi ile ilgili herhangi bir görüş bildirmemiştir.
Emniyet tarafından bu yangın ile ilgili;
138
Yangın yeri zemininden yangın artığı ile bir kablo parçası örnekleri alınarak
Kriminal Polis Laborautvarına gönderilmiştir.
“ Kriminal Polis Laborautvarından gelen ekspertiz raporunda ise yangın
artıklarından herhangi bir hızlandırıcı kullanılmadığı, olay yerinde yangın başlangıç
noktasından alınan kablo parçaları üzerinde ise şase olayını gösteren şekillenmeler olduğu
belirlenmiştir.” denilmektedir.
Resim 3. 26 Mobilya Mağazası ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu
Resim 3. 27 Mobilya Mağazası ile ilgili Kriminal Laboartuvar Ekspertiz Raporu
139
Resim 3. 28 Mobilya Mağazası Sigorta Panosunun Yangından Sonraki Görüntü
Resim 3. 29 Mobilya Mağazası Sigorta Panosunun Yangından Sonraki Görüntü
Resim 3. 30 Mobilya Mağazası Sigorta Panosunda Kısa devre Sonucu Boncuklaşma ve Vişne Çürüğü Rengi
140
İnceleme ve değerlendirmelerimiz sonucunda;
Yangının başlangıç yerinin mağazanın elektrik panosunun bulunduğu bölge olduğu, söz
konusu yerdeki elektrik panosunun üst ve yanındaki duvar sıvalarının aşırı hararete bağlı
olarak patlamasından ve alanın aşırı deformasyonundan anlaşılmaktadır. Başlangıç yerinin
incelenmesi neticesi;
1. Kapalı alan olması sebebiyle herhangi bir doğal yangın (yıldırım, deprem vb.) nedeni
mümkün görülmemektedir,
2. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle (Söz konusu yerde baca, soba, ocak, kalorifer
ve uzantılarının bulunmaması sebebiyle) baca, soba, ocak ve kalorifer kazanından
kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir,
3. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle (Söz konusu yerde akaryakıt, doğalgaz ve
LPG vb. sistemlerin olmaması sebebiyle) akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. nedenlerden
kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir,
4. Yangının başlangıç yerinin yapısı gereği sönmemiş bir sigara izmariti ya da kibritten
yangının kaynaklanması mümkün olmakla birlikte yangın ihbar zamanı (saat:00.23)
düşünüldüğünde sigara izmariti ya da kibrit nedeniyle çıkmış yangın olmadığı
düşünülmektedir,
5. Ancak, yoğun yanma emaresi görülen yangının başlangıç yerindeki elektrik panoları ve
elektrik kabloları incelendiğinde, kablolarda boncuklanma ve vişne çürüğü rengi
görülmüş olup yapılan incelemelerde, işyerinin ana enerji panosu üzerinde, işletmenin
teşhir salonunda spotlu gizli aydınlatmalar için kendileri tarafından özel olarak
yaptırılmış farklı bir pano daha bulunduğu ve söz konusu spot lambalardan kaynaklı
elektrik hatlarında meydana gelen akım yükselmesine bağlı olarak enerji kablolarının
ısınarak ark yapması sonucunda çıkan kıvılcımların kablo izoleleri ile pano altında
bulunan kâğıtları tutuşturması neticesinde söz konusu hadisenin meydana geldiği
görüşüne varılmıştır.
Kriminal Polis Laboratuvarının raporunda yangın artıklarından hızlandırıcı bir
madde çıkmamasının normal olduğu, olay yerinde yangın başlangıç noktasından alınan kablo
parçaları üzerinde ise şase olayını gösteren şekillenmeler olduğu belirtilmiş olup bizim
görüşümüzü destekler mahiyettedir.
3.1.5. Lokanta Yangını
İtfaiye bu yangın nedeni ile ilgili;
141
“Yapılan incelemeler sonrasında, prizde takılı olan ısıtma veya ışıklandırmada
kullanılan cihaz kablolarının ısınarak erimesi sonucunda şase yapmış olduğunun belirlendiği,
şase yapan kablolardan çıkan kıvılcımların önce zemin halılarını sonrasında da koltuk, perde
ve tavan kaplamalarını tutuşturması sonucunda yangının oluştuğu anlaşılmıştır.” Şeklinde
görüş bildirmiştir.
Resim 3. 31 Lokanta Yangını ile ilgili İtafiye Yangın Raporu
Bu yangın ile ilgili emniyetten herhangi bir doküman almak mümkün olmamıştır.
Resim 3. 32 Lokanta Yangını Yoğun Yanmanın Olduğu Arka Pencereden Bir Görüntü
142
Resim 3. 33 Lokanta Yangını Yoğun Yanmanın Olduğu iç Kısımdan Bir Görüntü
Resim 3. 34 Lokanta Yangını Yoğun Yanmanın Olduğu Tavandan Bir Görüntü
Resim 3. 35 Lokanta Yangınına Muhtemelen Sebep Olduğu Düşünülen Ark Kablo Telleri
143
İnceleme ve değerlendirmelerimiz sonucunda;
Yangının başlangıç yerinin lokantanın elektrikli cihaz fişlerinin takılı olduğu prizin
bulunduğu yer olduğu, alanın aşırı deformasyonundan anlaşılmaktadır. Başlangıç yerinin
incelenmesi neticesi;
1.Kapalı alan olması sebebiyle herhangi bir doğal yangın (yıldırım, deprem vb.) nedeni
mümkün görülmemektedir,
2. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle (Söz konusu yerde baca, soba, ocak, kalorifer
ve uzantılarının bulunmaması sebebiyle) baca, soba, ocak ve kalorifer kazanından
kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir,
3. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle (Söz konusu yerde akaryakıt, doğalgaz ve
LPG vb. sistemlerin olmaması sebebiyle) akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. nedenlerden
kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir,
4. Yangının başlangıç yerinin yapısı gereği sönmemiş bir sigara izmariti ya da kibritten
yangının kaynaklanması da mümkün görülmemektedir,
5. Ancak, yoğun yanma emaresi görülen yangının başlangıç yerindeki elektrik prizi ve
elektrik kabloları incelendiğinde, kablolarda boncuklanma ve vişne çürüğü rengi
görülmüş olup yapılan incelemelerde, uzun süre prizde takılı elektrikli cihaz
kablolarının, ısınarak izolelerinin eridiği, izoleleri eriyen kabloların şase yapması
sonucunda çıkan kıvılcımların halı ve perdeleri tutuşturarak söz konusu hadiseye
sebebiyet verdiği görüşüne varılmıştır.
3.1.6. Baca Yangını
İtfaiye bu yangın nedeni ile ilgili;
“Hadisenin, bacada zaman içinde biriken yağ ve kurum nedeni ile meydana geldiği
düşünülmektedir.” Şeklinde görüş bildirmiştir.
Resim 3. 36 Baca Yangını ile ilgili İtafiye Yangın Raporu
144
Bu yangınla ilgili emniyetten herhangi bir doküman almak mümkün olmamıştır.
Resim 3. 37 Baca Yangının Olduğu Binanın Arka Tarafından Bir Görüntü
Resim 3. 38 Baca Yangının Olduğu Lakontanın Ocağından Bir Görüntü
İnceleme ve değerlendirmelerimiz sonucunda;
Yangının başlangıç yerinin bacanın içi olduğu, söz konusu yerdeki duvarlarda ileri
seviyedeki is ve yanık izlerinden anlaşılmaktadır. Başlangıç yerinin incelenmesi neticesi;
1. Kapalı alan olması sebebiyle herhangi bir doğal yangın (yıldırım, deprem vb.) nedeni
mümkün görülmemektedir,
2. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle( Söz konusu yerde akaryakıt, doğalgaz ve
LPG vb. sistemlerin olmaması sebebiyle) akaryakıt, doğalgaz ve LPG vb. nedenlerden
kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir,
145
3. Yangının başlangıç yerinin yapısı gereği sönmemiş bir sigara izmariti yada kibritten
yangının kaynaklanması da mümkün değildir ,
4. Yine başlangıç yerine yakın elektrik tesisatı ve prizler incelendiğinde, kablolarda
boncuklanma ve vişne çürüğü rengi gözlenmemekte, dolayısıyla elektrik kontağı da yangın
nedeni olarak mümkün görülmemektedir,
5. Hadisenin oluşumuna ilişkin olarak yaptığımız değerlendirmede, ızgara ocağının
kullanılması esnasında davlumbaz çeperlerine biriken kurum ve yağın uzun süre
temizlenmemesi ve baca içinde birikmesi sonucu, ızgaradan gelen alev/kıvılcıma bağlı
olarak yangına sebebiyet verdiği anlaşılmıştır.
3.1.7. Ayakkabı Mağazası Yangını
İtfaiye bu yangın nedeni ile ilgili;
“Olay yerinde yapılan incelemede; Ayakkabı mağazasının vitrininde bulunan
aydınlatma lambalarının gelişi güzel bir şekilde düzenlendiği ve akşamdan açık bırakılan
spot lambalarının aşırı ısınması nedeniyle şase yaparak kablo izolelerini eriterek yangına
sebebiyet verdiğini ve çıkan kıvılcımların vitrin içindeki ayakkabıları tutuşturarak yangının
büyüdüğü düşünülmektedir.” Şeklinde görüş bildirmiştir.
Resim 3. 39 Ayakkabı Mağazası ile ilgili İtafiye Yangın Raporu
Emniyet Olay Yeri İnceleme birimleri sadece kayıt ve tescil işlemlerini yapmış ve
yangın sebebi ile ilgili herhangi bir görüş bildirmemiştir.
Emniyet tarafından bu yangın ile ilgili;
146
Yangın yeri zemininden yangın artığı alınarak laboratuara gönderilmiş, ancak
elektrik tesisatından analiz için kablo parçası örnekleri alınmamıştır.
“ Kriminal Polis Laborautvarından gelen ekspertiz raporunda ise yangın
artıklarından herhangi bir hızlandırıcı kullanılmadığı anlaşılmıştır” denilmektedir.
Resim 3. 40 Ayakkabı Mağazası Yangını ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu
Resim 3. 41 Ayakkabı Mağasazı Yangını ile ilgili Kriminal Laboartuvar Ekspertiz Raporu
147
Resim 3. 42 Ayakkabı Mağazası Yangını Yoğun Yanmanın Olduğu Vitrinden Bir Görüntü
Resim 3. 43 Ayakkabı Mağazası Yangını Yoğun Yanmanın Olduğu Vitrin İçinden Bir Görüntü
Resim 3. 44 Ayakkabı Mağazası Yangınına Sebep Olan Aksesuar içindeki Elektrik Tesisatından Bir Görüntü
148
Resim 3. 45 Ayakkabı Mağazası Yangınına Sebep Olan Aksesuar içindeki Elektrik Tesisatından Bir Görüntü
İnceleme ve değerlendirmelerimiz sonucunda;
Yangının başlangıç noktası vitrinin içi olduğu, söz konusu yerdeki vitrin dekorasyon
malzemeleri ve vitrindeki ayakkabıların aşırı seviyedeki yanma izlerinden anlaşılmaktadır.
Başlangıç yerinin incelenmesi neticesi;
1. Kapalı alan olması sebebiyle herhangi bir doğal yangın (yıldırım, deprem vb.)
nedeni mümkün görülmemektedir,
2.
Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle (Söz konusu yerde akaryakıt,
doğalgaz ve LPG vb. sistemlerin olmaması sebebiyle) akaryakıt, doğalgaz ve LPG
vb. nedenlerden kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir,
3. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle ( Söz konusu yerde baca, soba,ocak,
kalorifer ve uzantılarının bulunmaması sebebiyle) baca, soba, ocak ve kalorifer
kazanından kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir,
4.Yangının başlangıç yerinin yapısı ve yangın ihbar saati (04.36) itibariyle
sönmemiş bir sigara izmariti ya da kibritten yangının kaynaklanması da mümkün
değildir,
5. Yine başlangıç yerine yakın elektrik tesisatı ve prizler incelendiğinde, kablolarda
boncuklanma ve vişne çürüğü rengi görülmüş olup, vitrinde bulunan spot lambaların
aşırı ısınarak ark yapması sonucunda çıkan kıvılcımların vitrindeki ayakkabıları
tutuşturması neticesinde söz konusu yangının meydana geldiği gözlemlenmiştir.
149
3.1.8. Oyuncak Deposu Yangını
İtfaiye bu yangın nedeni ile ilgili;
“Muhtemelen yazıhane ön kısmındaki elektrik panosu ve tesisat içerisindeki
kabloların herhangi bir nedenle aşırı derecede ısınması sonucu kablo izolesini erittiği, izolesi
eriyen tellerin birbirlerine temas ederek yanmayı başlatan ark oluşmuştur, yanan kablolardan
yükselen alevlerin yanması kolay emtia kolilerine sirayeti sonucunda yangının genişlediğinin
düşünüldüğü kanaatine varılmıştır.” Şeklinde görüş bildirmektedir.
Resim 3. 46 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili İtafiye Yangın Raporu
Emniyet Olay Yeri İnceleme birimleri sadece kayıt ve tescil işlemlerini yapmış ve
yangın sebebi ile ilgili herhangi bir görüş bildirmemiştir.
Emniyet tarafından bu yangın ile ilgili;
Yangın yeri zemininden yangın artığı ile bir kablo parçası örnekleri alınarak
Kriminal Polis Laborautvarına gönderilmiştir.
Yangın yerinden örnekler Kriminal Polis Laboratuvarına gönderilmiştir ve Kriminal
Polis Laboratuvarından gelen ekspertiz raporunda ise; “Yangın artıklarından herhangi bir
hızlandırıcı kullanılmadığı ve kablo parçasında da herhangi bir kısa devre emaresi tespit
edilememiştir.” denilmektedir.
150
Resim 3. 47 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Olay yeri İnceleme Raporu
Resim 3. 48 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Kriminal Laboartuvar Ekspertiz Raporu
İnceleme ve değerlendirmelerimiz sonucunda;
Yangının başlangıç noktası bodrum kat merdiven boşluğu yanındaki alanda bulunan elektrik
panosu olduğu, söz konusu yerdeki aşırı seviyedeki yanmadan ve yapı malzemelerinin
deformasyonundan anlaşılmaktadır. Başlangıç yerinin incelenmesi neticesi;
1. Kapalı alan olması sebebiyle herhangi bir doğal yangın (yıldırım, deprem vb.)
nedeni mümkün görülmemektedir,
2.
Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle (Söz konusu yerde akaryakıt,
doğalgaz ve LPG vb. sistemlerin olmaması sebebiyle) akaryakıt, doğalgaz ve LPG
vb. nedenlerden kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir,
3. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle ( Söz konusu yerde baca, soba,ocak,
kalorifer ve uzantılarının bulunmaması sebebiyle) baca, soba, ocak ve kalorifer
kazanından kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir,
4.Yangının başlangıç yerinin yapısı ve yangın çıkış saatinin mesai bittikten sonraya
denk gelmesi itibariyle sönmemiş bir sigara izmariti yada kibritten yangının
kaynaklanması da mümkün değildir,
151
5. Yine başlangıç yerine yakın elektrik panosu ve elektrik tesisatı incelendiğinde,
kablolarda boncuklanma ve vişne çürüğü rengi görülmüş olup işyeri yetkilileri ile
yapılan görüşmelerde; yangın hadisesinin meydana geldiği günün öğlen saatlerinde
üst kattaki otel tesisatlarından su sızıntısı olduğu alt kattaki oyuncak deposunun
elektrik panolarının tam üzerine gelecek şekilde su sızıntıları bulunduğu, personelin
ifadesine göre elektrik sayacı üzerindeki duvarda nemlenmenin görüldüğü tespit
edildiğinden yangının tavandan damlayan suyun elektrik panosuna sirayeti
sonucunda kısa devre yaptırması ve bina elektrik tesisat kablolarının ısınmasına
bağlı olarak üzerlerindeki izolelerin eridiği ve çıplak elektrik kablolarının birbirleri
ile temas etmeleri sonucunda çıkan kıvılcımların, yanması kolay emtiaları
tutuşturması neticesinde söz konusu hadisenin meydana geldiği görüşüne varılmıştır.
Resim 3. 49 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Bina Krokisi
152
Resim 3. 50 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borum Kat Krokisi
Resim 3. 51 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borum Girişinden Bir Görüntü
153
Resim 3. 52 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borumda Yoğun Yanmanın Olduğu Bir Görüntü
Resim 3. 53 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borumda Yoğun Yanmanın Olduğu Bir Görüntü
Resim 3. 54 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borumda Yoğun Yanmanın Olduğu Bir Görüntü
154
Resim 3. 55 Oyuncak Deposu Yangını ile ilgili Borumda Muhtemelen Yangına Sebep
Olan Sigorta Panosundan Bir Görüntü
3.1.9. Trafo Fabrikası Yangını
İtfaiye bu yangın nedeni ile ilgili;
“Yapılan incelemede, elektrik trafolarına konulan yağların süzülme işinin yapıldığı yağ
tasfiye cihazının uzun süre çalıştırılması ve makineyi çalışır vaziyette bırakarak öğle tatiline
gidildiği, kendi halinde çalışan cihaza gelen yağın taşması sonucu elektrik aksamında şase
yaptırarak kablo ve izolelerini tutuşturduğu ve daha sonra makine üzerine ve yere taşan
yağlara sirayet ederek genişlediği ve işyerinin tamamına yayıldığı kanaatindeyim.” Şeklinde
görüş bildirmiştir.
Resim 3. 56 Trafo Fabrikası Yangını ile ilgili İtafiye Yangın Raporu
155
Bu yangın Emniyet Mıntıkasında Olmadığından herhangi bir doküman almak mümkün
olmamıştır.
İnceleme ve değerlendirmelerimiz sonucunda;
Yangının başlangıç noktası fabrika içinde üretilen trafoların bulunduğu alan olduğu , söz
konusu yerdeki malzemelerinin ve yapı elemanlarının
aşırı seviyedeki yanmalarından
anlaşılmaktadır. Başlangıç yerinin incelenmesi neticesi;
1. Kapalı alan olması sebebiyle herhangi bir doğal yangın (yıldırım, deprem vb.)
nedeni mümkün görülmemektedir,
2. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle( Söz konusu yerde akaryakıt,
doğalgaz ve LPG vb. sistemlerin olmaması sebebiyle) akaryakıt, doğalgaz ve LPG
vb. nedenlerden kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir,
3. Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle ( Söz konusu yerde baca, soba,ocak,
kalorifer ve uzantılarının bulunmaması sebebiyle) baca, soba, ocak ve kalorifer
kazanından kaynaklanan bir yangın nedeni olması da mümkün değildir,
4.Yangının başlangıç yerinin yapısı itibariyle sönmemiş bir sigara izmariti yada
kibritten yangının kaynaklanması da mümkün değildir ,
5. İşyerinde bulunan yağ tesviye cihazı içerisinde ısınan yağın taşmasına bağlı olarak
elektrik tesisatı ile temas ettiği ve kabloların şase yaptığı, dökülen yağların meydana
gelen şase sonucu tutuşması sonucunda yangın hadisesinin gerçekleştiği görüşüne
varılmıştır.
Resim 3. 57 Trafo Fabrikası Yangını Sonrası Fabrikadan Bir Görüntü
156
Resim 3. 58 Trafo Fabrikası Yangını Muhtemelen Yangın Çıktığı Düşünülen Trafodan Bir Görüntü
Resim 3. 59 Trafo Fabrikası Yangını Muhtemelen Yangın Çıktığı Düşünülen Trafodan Bir Görüntü
Resim 3. 60 Trafo Fabrikası Yangını Muhtemelen Yangın Çıkış Noktasından Bir Görüntü
157
3.1.10. Fiziki Olarak Takip Edilen Yangınlarla İlgili Genel Bir Değerlendirme
Çizelge 3. 1 Yangınlarla İlgili Genel Bir Değerlendirme Tablosu
Yangının Çeşidi
İtfaiyenin Görüşü
Kolluğun Görüşü
Değerlendirme
1.Konfeksiyon
Kundaklama
Hızlandırıcı Kullanılmamış
Kundaklama
Mağazası Yangını
Kısa Devre Olmamış
2.Samanpazarı
Metruk Binada
Hızlandırıcı Kullanılmamış
Çeyiz Mağazası
Yakılan Ateşten
Kısa Devre Olmamış
Yangını
Kıvılcım Sıçraması
3.Ev Yangını
Kazaen Çocuklar
Hızlandırıcı Kullanılmamış
Kazaen Çocuklar
Tarafından
Kısa Devre Olmamış
Tarafından
Elektrik
Hızlandırıcı Kullanılmamış
Elektrik
4.Mobilya Mağazası
Yangını
Elektrik
Kısa Devre Var
5.Lokanta Yangını
Elektrik
-----------------
Elektrik
6.Baca Yangını
Kazaen
-----------------
İhmalen
7.Ayakkabı
Elektrik
Hızlandırıcı Kullanılmamış
Elektrik
Mağazası Yangını
Olay Yerinden Kablo
Numunesi Alınmamıştır
8.Oyuncak Deposu
Elektrik
Yangını
9.Trafo Fabrikası
Hızlandırıcı Kullanılmamış
Elektrik
Kısa Devre Olmamış
İhmalen Elektrik
-------------------
İhmalen Elektrik
Yangını
Yangınlarla İlgili Genel Bir Değerlendirme;
Bu bölümün genel değerlendirmesinin yapıldığı Çizelge 3.1 de görüleceği gibi elektrik
yangınlarının çokluğu dikkat çekmektedir. Elektrik yangınlarından 2. sıradaki samanpazarı
çeyiz mağazası yangınının elektrikten kaynaklandığı çok açık bir şekilde görülmektedir. Bu
yangında itfaiyenin sıçrama yangın görüşü çok dikkat çekicidir ve itfaiyede bu işi yapanların
ciddi eğitime ve mentalite değişimine ihtiyacı olduğunu göstermektedir. Aynı şekilde
emniyetin olay yeri inceleme birimlerinin olay yerinden aldıkları kablo numunelerinden ark
yaptığına dair bir emarenin bulunmamasının da yine olay yeri incelemecilerin bu konuda
aldıkları eğitimin yeterli olmamasından kaynaklandığı düşünülmektedir. 4. Sıradaki mobilya
mağazası yangınında tüm tarafların değerlendirmesi aynı yönde yani elektrik yangını olduğu
158
yönündedir. 5.sıradaki lokanta yangınında itfaiye ile aynı tespitimiz var, ancak emniyetten
bilgi alma imkanı olmadığı için onunla ilgili bir yorum yapma mümkün olmamıştır. 7.
Sıradaki Ayakkabı mağazası yangının da yine itfaiye ile aynı tespitimiz var, yalnız burada
emniyetin olay yerinden herhangi bir kablo teli numunesi almaması dikkate değer bulunmuş
olup bu durum emniyet olay yeri inceleme birimlerinin bu konuda iş yoğunluğu sebebiyle
her olay yeri incelemesi için yeteri kadar zaman ayıramamalarından kaynaklandığı şeklinde
değerlendirilmiştir. 8.sıradaki oyuncak deposu yangınında ise itfaiye ile yine aynı tespitte
bulunmamıza rağmen emniyetin aldığı numunede kısa devre çıkmaması dikkatimizi çekmiş
olup tespitimizin çok açık olması sebebiyle bu durumun emniyet olay yeri inceleme
birimlerinin bu konuda çok bilinçli olmadan olay yerlerinden numune toplamalarıdan
kaynaklandığı değerlendirilmiş ve bu alanda çalışan emniyet personelinin çok açık bir
şekilde eğitime ihtiyacı olduğunu gözler önüne sermiştir. 9. Sıradaki trafo fabrikası
yangınında ise yine itfaiye ile aynı görüş paylaşılmış olup yağ tesfiye cihazının paydos vakti
unutulması sonucu yağın ısınarak taşmasıyla kısa devre oluşmuş ve ihmal sonucu elektrik
yangını meydana gelmiştir. Ancak bölge jandarma bölgesi olması nedeniyle jandarmanın
görüşü ve analiz sonuçlarına ulaşılamamıştır.
Son olarak, 1. Yangın olan Konfeksiyon mağazası yangınında itfaiye ile
kundaklama olduğu konusunda fikir birliği oluşmasına rağmen emniyet olay yeri inceleme
birimlerinin olay yerinden aldıkları yangın artıklarının kriminal laboratuvarda yapılan analizi
neticesi başlatıcı ve hızlandırıcı bir madde kullanılmadığı tespiti yapılmıştır. Bizim
yaptığımız incelemede yangının başlangıç yerinin su ile yıkanarak temizlenmesi sonrasında
hızlandırıcı madde kullanıldığına dair yanma paternleri çok açık bir şekilde tespit
edildiğinden, emniyet olay yeri inceleme birimlerinin olay yerlerinden aldıkları yanma artığı
numunelerinin başlangıç noktasından çok uzaktaki bir alandan alındığı veya yangından uzun
bir süre sonra alındığı şeklinde değerlendirilmiştir.
3.2. Ankara 2008 ve 2009 Yılı Yangın Nedenleri İstatistiği Değerlendirmesi
Çizelge 3. 2 Ankara 2008 ve 2009 Yılı Yangın Nedenleri
ANKARA YANGIN NEDENLERİ
ANKARA 2008 YILI
YANIGN NEDENLERİ
SAYISI
Elektrik Kontağı
1630
%
38.30
ANKARA 2009 YILI
SAYISI
1098
%
15.55
159
Lpg, Doğalgaz Vb.
20
0.48
66
0.94
Ocak, Soba, Kalorifer
Kazanı
238
5.59
133
1.88
Baca Tutuşması
231
5.43
248
3.51
Sigara Ve Kibrit
1531
35.99
4331
61.33
Akaryakıt
30
0.70
31
0.44
Patlayıcı Madde
0
0
0
0
Yıldırım Düşmesi
0
0
0
0
Sabotaj
296
6.96
171
2.42
Diğer
279
6.55
984
13.93
TOPLAM
4255
100
7062
100
Ankara yangınları,
2009 yılı içinde takip edilmiş ve son olarak ocak 2010
tarihinde tüm yılın istatisitiklerine ulaşılmıştır. Çizelge 3.2 de görüleceği üzere iki yıl arasında
oldukça büyük farklılıklar görülmektedir. Olay sayısı açısından bile % 66 lık bir fazlalık
görülmektedir. Bu farklılığın sigara ve kibrit yangın nedeninden kaynaklandığı çok açık bir
şekilde görülmektedir. Elektrik kontağı yangın nedenindeki sayısal farklılık (2008 yılında
1630, 2009 yılında 1098) da dikkat çekmektedir. Sabotaj ( Kundaklama ) yangın nedeninde
hem sayısal olarak hemde % oran olarak bariz farklılıklar ( İki yıl arasında sayısal olarak 125
ve % olarakta % 4.54 oran farkı) açıkça görülmektedir. Ayrıca diğer yangın nedeninde de
sayısal olarak 3.5 kat, % oran olarakta 2 katından fazla 2009 yılı diğer yangın nedeninin daha
çok olduğu görülmektedir.
3.3. Molotof Kokteyl Olayları İle İlgili Bir Değerlendirme
Bilindiği gibi Molotof kokteyli; Bir şişenin içine, gazyağı, benzin, motor yağı gibi bir yanıcı
madde karışımı konulduktan sonra şişenin dışına da yine içindeki yakıttan emdirilmiş bez
veya pamuk parçası konularak yapılmakta (Eken, 2003) ve değişik saiklerle kundaklama
olaylarında kullanılmaktadır.
Molotof Kokteyli yangın başlatıcı ve hızlandırıcı olarak kullanılmaktadır. Molotof
kokteyli cam veya plastik şişeler içerisine benzin, gazyağı, mazot, tiner vb. gibi yangın
başlatıcı ve hızlandırıcı petrol türevi maddeler konularak hazırlanmakta ve alevlendirmek
160
için de şişe ağzına bez fitiller takılmaktadır. Çoğu zaman yangının hızını arttırmak için şişe
içerisine toz deterjan ya da rendelenmiş sabun da katılır (Dönmez ve ark., 2010).
Molotof Kokteyli kullanıldığı olaylarda, cam parçaları, şişe boynu kullanılan sıvı
cinsini ve parmak izini belirlemek için olay yerinden toplanmakta ve ağzı kapaklı cam
kavanozlarda laboratuara gönderilmektedir. Kundaklama olaylarında şüpheli kişilerin
belirlenmesine yönelik parmak izi belirlemesi yapılabildiği gibi şüpheliye ait elbiselerde de
uçucu-yanıcı madde belirlemesi yapılabilmektedir. Şüpheli kişi yangın başladıktan birkaç
saat içinde yakalanmış ise yangın hızlandırıcı, sıvı ve buharları elbisesine sinmiş olabilir.
Eser miktardaki maddeleri analiz eden Laboratuvarlarda bu sıvı veya sıvı buharlarını
belirlemek mümkündür. Böyle durumlarda elbiseler ayrı ayrı ağzı sızdırmaz delil torbalarına
konularak Laboratuara gönderilmektedir (Dönmez ve ark., 2010).
Ankara’daki 2009 yılı asayiş olayları içinde Molotof kokteyl olayı olarak
adlandırılan olay sayısı 7 olarak belirlenmiştir. Bunlarda genellikle eksik teşebbüs olarak
kalmıştır. Molotof kokteyli olayları genellikle terör saikiyle işlenmektedir. Az bir oranda da
rakibine gözdağı vermek ve zarara uğratmak saikiyle yapılanlara rastlanılmaktadır. Aşağıda
Ankara’da meydana gelen bir Molotof kokteyl olayı ile ilgili değerlendirmeye yer
verilmiştir.
Resim 3. 61 Saldırıya Uğrayan Dernek Lokali Girişi
161
Resim 3. 62 Saldırıdan Sonra Lokal içinde Yanmış Eşyalar
Resim 3. 63 Saldırıdan Sonra Lokal İçinde Molotof Kokteyl Parçaları Görülmektedir.
Emniyet tarafından; Olay yerinden alınan şişe parçaları yine olay yerinde bulunan
plastik çakmak üzerinde parmakizi incelemesi ve Molotof kokteyli attıklarından şüphelenilen
şahıslardan alınan el svapları değerlendirilmek üzere laboratuvara gönderilmiştir.
162
Resim 3. 64 Molotof Kokteyl olayı ile ilgili Olay Yeri İnceleme Raporu
Şişe ve Çakmak üzerinde yapılan Parmakizi incelemesinde herhangi bir iz
bulunamamıştır.
Resim 3. 65 Molotof Kokteyl olayı ile ilgili Parmakizi İnceleme Ekspertiz Raporu
Olay yerinde Molotof kokteyli artıklarından ve şüphelenilen kişilerden alınan el svaplarından
herhangi bir yangın başlatıcı ve hızlandırıcı madde kalıntısına rastlanılmamıştır.
Resim 3. 66 Molotof Kokteyl olayı ile ilgili Kriminal Polis Labroatuvarı Analiz Raporu
163
Dikkat edilirse, Molotof kokteyl olaylarında parmakizi elde edilemediği gibi el
svaplarında da bir yangın başlatıcı ve hızlandırıcı madde kalıntısı yani hidrokarbon türevi
madde elde edilememiştir. Bu durum, molotof kokteyl olaylarında olay yerindeki alınan
örneklerin ve şüphelilerden alınan svapların usulüne uygun toplanarak laboratuara gönderilip
gönderilmediği konusunun önemini ortaya çıkarmıştır.
Folkman, giysi ve ayakkabılar üzerinde çeşitli hızlandırıcıların buharlaşmasını
çalışmış ve petrolün ayakkabı üzerinden 48 saatlik bir süre zarfında, özellikle araba halıları
üzerinden de 7 günlük bir süre zarfında incelenebilir olduğunu tespit etmiştir. Bu çalışmada
kullanılan halı, kapı dışında açık havada, hava sıcaklığı 5-15 °C olan bir ortamda
bekletilmiştir (Folkman et al, 1990).
Dönmez, 4 saat içinde kundakçılık olaylarında kundakçılar üzerinde çalışma
yapılırsa sonuca ulaşmanın mümkün olduğu, çünkü 4 saatten sonra kundaklama
şüphelilerinin günlük yaşantılarında genellikle ellerini yıkadıkları, dolayısıyla Diyarbakır
ortamında 2-3 saat içinde yakalanan süphelilerden alınan el svaplarından sonuç
alınabileceğini ve asetonla hidrofil pamuk kullanılarak alınacak svapların cam kavanozlarda
mufahaza edilerek analiz edilmek üzere acilen kriminal laboratuara gönderilmesi gerektiğini
tespit etmiştir (Dönmez ve Hamamcı, 2005).
Sonuç olarak; Molotof kokteyl ile kundaklama yaptığı şüphesi ile 1-2 saat içerisinde
yakalanan kişilerin öncelikle elleri koklanmalı ve petrol ürünleri kokusu alındığında şüpheli
kişilerin ellerinden asetonlu pamuk ile avuç içi ve el üstü svapları alınabilmeli ve ağzı
kapaklı cam kavanozlara konarak Laboratuvarlara gönderilebilmelidir. Böylece Molotof
kokteyli olay yeri artıkları ile şüpheli kişilerin ellerinden alınan svaplarda uçucu ve yanıcı
maddelerin varlığı araştırılacak ve olayla paralellik gösterip göstermediği, kişinin olayla
ilgisinin olup olmadığı belirlenebilecektir (Dönmez ve ark., 2010).
3.4.
Elektrik Kablo Telleri Analizi
Kriminal Polis Laboratuarlarında daha çok optik mikroskop ile kablo telleri
üzerindeki şekillenmelere bakılmakta, daha hassas bir incelemeye ihtiyaç olduğunda ise
elektron mikroskobu ile incelemeler yapılmaktadır.
Tezimizde bu konuya yer verilmesinin faydalı olacağı değerlendirildiğinden
laboratuar ortamında bir çalışma yapılmış ve farklı elektrik kablo telleri kısa devre yapılarak
boncuklaşmaları sağlanmış, daha sonra ark yapmış ve yapmamış kablo telleri Taramalı
Elektron Mikroskobu (SEM: Scanning Electron Microscope) ile görüntülenmiştir.
Aşağıdaki resimlerde ark yapmamış elektrik kablo telleri (Resim 3.67, Resim 3.68,
164
Resim 3.69.) ile ark yapmış kablo tellerinin ( Resim.3.70, Resim 3.71, Resim 3.72, Resim
3.73, Resim 3.74) Taramalı Elektron Mikroskobu ile alınmış görüntülerine yer verilmiştir.
Resim 3. 67 Ark Yapmamış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü
Resim 3. 68 Ark Yapmamış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü
Resim 3. 69 Ark Yapmamış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü
165
Resim 3. 70 Ark Yapmış ve Boncuklaşmış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü
Resim 3. 71 Ark Yapmış ve Boncuklaşmış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü
Resim 3. 72 Ark Yapmış ve Boncuklaşmış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü
T
166
Resim 3. 73 Ark Yapmış ve Boncuklaşmış Kablo telinin SEM deki Görüntüsü
Resim 3. 74 Ark Yapmış ve Boncuklaşmış İnce Kablo tellerinin SEM deki Görüntüsü
3.5. İtfaiye ve Kolluk Teşkilatında Eğitim ve Uzman Personel İhtiyacı
Yangın
incelemeleri
ileri düzey
eğitimi
126
8
13
4
4
155
Yüzdesi
81,3
5,2
8,4
2,6
2,6
100,0
1
3
76
0
0
80
1,3
3,8
95,0
0
0
100,0
Sayısı
Yüzdesi
Sayısı
Akademisyen
Yüzdesi
Bilirkişi/Alan
Sayısı
Uzmanı
Yüzdesi
TOPLAM
İtfaiye
personeli
yenileme
kursu
Polis/Jandarma
Üniversitelerin
verdiği
yangın
incelemeleri
sertifika
programı
Yangın
sonrası olay
yeri inceleme
kursu
Sayısı
Yangın Nedeni Belirleme İle
İlgili Aldığı Eğitimi
İtfaiyeci
İtfaiye
personeli
temel eğitim
kursu
Çizelge 3. 3 Mesleğine Göre Yangın İncelemeleri ve Yangın Sebebini Belirleme İle ilgili Alınan Kurslar
1
4
4
0
1
10
10,0
40,0
40,0
0
10,0
100,0
11
7
7
0
5
30
36,7
23,3
23,3
0
16,7
100,0
167
TOPLAM
Sayısı
139
22
100
4
10
275
Yüzdesi
50,5
8,0
36,4
1,5
3,6
100,0
Çizelge 3. 4 Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir sorusuna katılımcıların verdikleri
cevaplar
Kesinlikle Katlıyorum
71
% 22
Katılmıyorum
Bir fikrim yok
Katılıyorum
Kesinlikle Katılıyorum
Toplam
150
31
55
16
323
% 46
% 10
%17
%5
%100
Çizelge 3.3 ve Çizelge 3.4 de Yangın nedeni belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler
yeterlidir ifadesine 323 katılımcının büyük bir oranda (71+150=221 kişi) katılmadığı
görülmektedir. Bu konuyu bir de çapraz değerlendirdiğimizde, yani katılımcıların mesleklere
göre aldığı eğitimin yeterli olup olmadığı konusunu nasıl değerlendirdiklerine bakacak
olursak;
İtfayeci
Polis/Jandarma
Akademisyen
Bilirkişi/Alan Uzmanı
TOPLAM
TOPLAM
Katılıyorum
Kesinlikle
Katılıyorum
Fikrim Yok
Katılmıyorum
Kesinlikle
Çalıştığı Birim
Katılmıyorum
Çizelge 3. 5 Mesleğe Göre Yangın Sebebini Belirleme İle ilgili Alınan Eğitimlerin Yeterli olup olmadığı
Sayısı
36
63
13
29
14
155
Yüzdesi
23,20
40,60
8,40
18,70
9,00
100,00
Sayısı
20
61
14
9
1
105
Yüzdesi
19,00
58,10
13,30
8,60
1,00
100,00
Sayısı
5
10
1
1
0
17
Yüzdesi
29,40
58,80
5,90
5,90
0,00
100,00
Sayısı
7
14
2
11
1
35
Yüzdesi
20,00
40,00
5,70
31,40
2,90
100,00
Sayısı
68
148
30
50
16
312
Yüzdesi
21,80
47,40
9,60
16,00
5,10
100,00
Çizelge 3.5 de görüldüğü gibi, meslek grubu ile aldığı eğitimi yeterli bulup bulmama
arasında bir bağ olduğu, yani katılımcıların bu soruyu mesleklerine göre değerlendirdikleri,
başka bir ifadeyle farklı meslek gruplarının farklı düşüncede olduklarını söyleyebiliriz.
İtfaiye çalışanlarından 155 kişi bu soruya cevap vermiş olup bunların içinden toplam
99 kişi aldıkları eğitimin yeterli olduğu konusuna ”katılmıyorum ve kesinlikle
katılmıyorum” cevabını verdikleri görülmektedir ki bu oran olarak %64’lük bir seviyededir.
Polis/Jandarma çalışanlarının bu soruya verdikleri cevap ise 105 katılımcıdan 81 kişi
168
”katılmıyorum ve kesinlikle katılmıyorum” cevabını vermişlerdir ki bu oran olarak %77 dir.
Bu oran akademisyenlerde %88 , alan uzmanı/bilirkişilerde ise %60 dır.
Bu değerlendirme göstermektedir ki tüm katılımcılar yangın inceleme ile ilgili
yeterli eğitim alıp almadıkları konusunda büyük oranda aynı düşüncededirler. Burada bir
konuya özellikle dikkat çekmek istiyorum, ki o da katılımcıların gerek eğitim seviyesi olarak
(Toplam 325 Katılımcının 253’ü yani oran olarak %77’si üniversite ya da yüksek lisans
mezunudur ) gerekse de mesleki olarak üst seviye çalışanlar olduğu düşünülürse yangın
eğitimi konusunda ne kadar vahim bir durumla karşı karşıya olduğumuz görülecektir.
169
Çizelge 3. 6 Katılımcıların Eğitim Seviyeleri Frekansı
EĞİTİM SEVİYESİ
SAYISI
%
İlköğretim
8
2,5
Ortaöğretim
73
22.5
Ön Lisans
45
13,9
Lisans
141
42,0
Yüksek Lisans
44
13,6
Doktora
18
5,6
Çizelge 3.6 da görüleceği gibi yapılan anket sonuçları ve şifahi görüşmelerde itfaiye
teşkilatında, ”İtfaiye personeli temel eğitim kursu” nun tüm itfaiyeciler tarafından alındığı
tespit edilmiştir. Anketin değerlendirilmesi sonucunda ise, ankete katılan itfaiye kökenli
katılımcılar içinde çok az bir itfaiyecinin (4 kişi) ise “İtfaiye personeli yenileme kursu”
aldıkları anlaşılmıştır.
Kolluk teşkilatında ise “yangın sonrası olay yeri inceleme kursu” nun çoğunlukla (76
kişi) alındığı tespit edilmiştir. Ayrıca, üniversitelerimiz tarafından verilen “yangın
incelemeleri sertifika programı” na da her iki teşkilattan nadirde olsa birkaç kişinin (İtfaiyeci
8 kişi, polis/jandarma 3 kişi) katıldığı görülmüştür.
Yapılan değerlendirmelerde yangın raporu hazırlama ve yangın nedenini belirleme
ile ilgili görevleri yerine getiren itfaiye teşkilatının temel eğitime ilave olarak;
1. Başlangıç noktasının tespiti ve yangın nedenini belirleme,
2. Sanayi yangınları
3. Elektrik Yangınları
4. Ev ve İşyeri yangınları
5. Araç yangınları
6. Gemi ve Bot yangınları
7. Orman ve Kır yangınları
8. Yangın yeri Belgeleme Metotları vb.
Alt alanlarda özel uzmanlık eğitimleri de almaları gerektiği düşünülmektedir. Bu
konuda öncelikle yangın raporu hazırlama ve yangın nedenini belirleme ile ilgili görevli
yeterli sayıda personele eğiticilerin eğitimi kursu aldırılmalı, daha sonra kademeli olarak tüm
teşkilata bu eğitimler yaygınlaştırılmalıdır. Bu eğitimler için bünyesinde İtfaiye Meslek
170
Yüksek Okulu bulunduran üniversitelerinden ve Adli Tıp Enstitülerinden istifade edileceği
gibi yurtdışı imkânlarından, özellikle de Amerika Birleşik Devletlerindeki Üniversitelerden
de yararlanılmalıdır. Üniversite Mezunu olan itfaiye teşkilatı mezunlarının Adli tıp
Enstitüleri başta olmak üzere üniversitelerin ilgili bölümlerinde yüksek lisans ve doktora
yapmaları amirlerince teşvik edilmeli ve kolaylaştırılmalıdır.
Ayrıca, itfaiye teşkilatları yapılanmaları gereği belediye bünyesinde bulunmakta ve
iller arası bir organik bağı bulunmamaktadır. Dolayısıyla yapılan gelişmeler il bünyesinde
kalmakta ve diğer iller tarafından oluşan bu tecrübeden istifade edilememektedir. Bu
sebeple, ulusal bir itfaiye teşkilatı yapısı kurulmasının imkan ölçüsünde olmadığı da
düşünülerek en azından bir şekilde tüm illerin itfaiye teşkilatlarının her yıl bir araya geleceği,
dünyadaki bu alanda olan gelişmelerin, yıl içinde yaşanan güzel örnek olay çözümlerinin ve
yaşanılan gelişme ve problemlerin konuşulup tartışılacağı bir seminer düzenlenmesinin çok
yararlı olacağı düşünülmektedir.
Kolluk teşkilatının özellikle polisin yangın ile ilgili aldıkları eğitimin de yeterli
olmadığı değerlendirilmektedir. Polisin mevzuat gereği her ne kadar yangın raporu hazırlama
ve yangın nedenini belirleme ile ilgili bir görevi olmasa dahi, yine de yangın yerinden bulgu
toplayarak laboratuara gönderdikleri, dolayısıyla bu bulguların nerelerden hangi usullerle
toplanacağı, nasıl ambalajlanacağı, bulgunun korunması için nelere dikkat edileceği ve
laboratuara ne şekilde gönderileceği gibi konularda daha ayrıntılı eğitimlerin alınması
gerektiği düşünülmektedir.
Adli yangın-kundaklama ve patlama olayları incelenmesinde ülkemizde yaşamakta
olduğumuz en büyük sıkıntı; olay yerinin zamanında ve gerektiği şekilde incelenememesi,
uygun örneklerin toplanamaması ve laboratuar çalışmalarını yapacak olan ilgili kuruluşlara
toplanan örneklerin kısa sürede ve sağlıklı koşullarda ulaştırılamamasıdır. Bu nedenle
özellikle bazı kundaklama ve patlama olaylarında, davalar yıllarca uzayabilmekte ve bu uzun
süren davaların ardından herhangi bir sonuca da ulaşılamamaktadır (Caymaz, 2000).
Bu noktada itfaiyecilere ve emniyet kuvvetlerine önemli görevler düşmektedir.
Ancak burada önemle vurgulanacak bir nokta vardır. İtfaiyeciler ve emniyet kuvvetleri bu
konuda neler yapabilecekleri hususunda yeterli bilgiye sahip olmalıdırlar. Ancak Ankara’da
yapılandırılmış olan Olay Yeri İnceleme eğitim merkezlerinde henüz yeterli sayıda ve
"konusunda uzman" eğitimciler bulunmamaktadır. Bu merkezlerde eğitim görmüş veya
halen görmekte olan öğrenciler ile yapılan görüşmelerde, bu öğrencilerin teorik ve pratik
yönden, kendilerini yangın-kundaklama araştırmaları hususunda yeterli bulmadıkları
anlaşılmaktadır. Buradan çıkan sonuca göre, ülkemizde yangın ve patlama araştırmacıları
yetiştirecek yeterli sayıda ve düzeyde eğitmen bulunmamaktadır. Bu eğitmenlerin yangın
171
konusunda teorik ve pratik bilgilerin yanı sıra, yurt dışında konu ile ilgili bir birimde en az 6
ay veya bir yıllık eğitim sürecinden geçip, eğitim programını başarı ile tamamladıktan sonra,
ülkemizde bu konuda ders vermeleri yararlı olacaktır. Ayrıca bu merkezlerdeki ders saatleri
arttırılmalı; konular teorik ve uygulamalı olmak üzere iki aşamada işlenmelidir. Buna ilave
olarak; yurdumuzda da yangın ve patlama araştırmaları konularında sertifikalı bilirkişiler
yetiştirmek üzere eğitim programları düzenlenmeli, eğitimli itfaiyeciler ve güvenlik güçleri
içinden bu konuda uzmanlaşmış "diplomalı bilirkişiler" yetiştirilmelidir (Caymaz, 2000).
3.6. Yangın Nedenleri İstatistikleri İle İlgili Bir Araştırma
3.6.1. Araştırmada Kullanılan Anket Hakkında Genel Bilgi
Anket soruları anlaşılma kolaylığı sağlanması açısından bazı demoğrafik özellikler ile bu
alanda çalışanların genel olarak cevaplayabileceği (12) soru ile yangın nedenleriyle ilgili
istatistiklere göre cevaplanacak (8) soru olmak üzere toplam 20 sorudan oluşmaktadır.
Anketin çoğunluğu elektronik posta yoluyla, bir kısmı da özellikle interneti olmayan itfaiye
grup amirlikleri için A4 anket formu bizzat katılımcılara gönderilmek suretiyle
gerçekleştirilmiş olup, elde edilen veriler SPSS programı kullanılarak değerlendirilmiştir.
Ankete katılım sayısı 325 olarak belirlenmiştir.
3.6.2. Bulgular ve Yorumlar
Bu bölümde, araştırmaya katılanların görüşlerinden elde edilen bulgu ve yorumlar yer
almaktadır.
3.6.2.1. Sorulan Soruların Frekans Dağılımı İle İlgili Değerlendirme
(SORU 1) Mesleğiniz? İle ilgili soruya verilen cevaplar ve yüzdeleri Çizelge 3.7 ve Şekil
3.1 de görülmektedir.
172
Çizelge 3. 7 Katılımcıların çalıştığı birimlerin Frekans Dağılımı
ÇALIŞTIĞI BİRİM
SAYI
% Sİ
İTFAİYE
156
48,0
POLİS/JANDARMA
112
34,5
AKADEMİSYEN
19
5,8
BİLİRKİŞİ/ALAN UZMANI
38
11,7
TOPLAM
325
100,0
38
156
19
İTFAİYE
POLİS/JANDARMA
AKADEMİSYEN
112
BİLİRKİŞİ/ALAN
UZMANI
Şekil 3. 1 Katılımcıların çalıştığı birimlerin frekans dağılımı
Çizelge 3.7 ve Şekil 3.1 de, araştırmaya katılanların % 48.0 e karşılık gelen 156
kişinin itfaiye teşkilatından, %34.5 e karşılık gelen 112 kişinin kolluk teşkilatlarından, %5.8
e karşılık gelen 19 kişinin akademisyen, %11.7 ye karşılık gelen 38 kişinin ise bilirkişi/alan
uzmanı olduğu görülmektedir. Çizelge 3.7 de katılımcıların çoğunun araştırmadan önce de
öngörüldüğü gibi itfaiyeci ve kolluk teşkilatı olduğu görülmektedir.
(SORU 2) Çalıştığınız yerleşim yerinin büyüklüğü nedir? İle ilgili soruya verilen cevaplar
Çizelge 3.8 ve Şekil 3.2 de görülmektedir.
173
Çizelge 3. 8 Katılımcıların çalıştığı yerleşim yeri büyüklüğü
ÇALIŞTIĞI YERLEŞİM YERİ BÜYÜKLÜĞÜ
SAYI
% Sİ
BÜYÜKŞEHİR
255
78,5
NÜFUSU 400-200 ARASI OLAN ŞEHİR
31
9,5
NÜFUSU 200’DEN AZ OLAN ŞEHİR
22
6,8
NÜFUSU 20.000’DEN BÜYÜK İLÇE
10
3,1
NÜFUSU 20.000’DEN KÜÇÜK İLÇE
7
2,2
KÖY / KIRSAL
0
0
325
100,0
TOPLAM
22
10
BÜYÜKŞEHİR
7
NÜFUSU 400-200 ARASI OLAN
ŞEHİR
31
NÜFUSU 200’DEN AZ OLAN
ŞEHİR
NÜFUSU 20.000’DEN BÜYÜK
İLÇE
255
NÜFUSU 20.000’DEN KÜÇÜK
İLÇE
KÖY / KIRSAL
Şekil 3. 2 Katılımcıların çalıştığı yerleşim yeri büyüklüğü
Çizelge 3.8 ve Şekil 3.2 de, araştırmaya katılanların % 78.5 ini oluşturan 255 kişi
büyükşehirlerde, %9.5 ini oluşturan 31 kişinin nüfusu 400.000-200.000 olan şehirlerde, %6.8
ini oluşturan 22 kişinin nüfusu 200.000 den az olan şehirlerde, % 3.1 ini oluşturan 10 kişinin
nüfusu 20.000 den fazla olan ilçelerde, %2.2 sini oluşturan 7 kişinin ise nüfusu 20.000 den
az olan ilçelerde çalıştıkları görülmektedir. Ayrıca, Çizelge 3.8 e göre köy ve kırsalda çalışan
kişilerin araştırmamıza katılmadıkları ya da anketlerimizin köy ve kırsalda çalışanlara
ulaşamadığını söylemek mümkün görülmektedir.
(SORU 3) Yaşınız? İle ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.9 ve Şekil 3.3 de görülmektedir.
174
Çizelge 3. 9 Katılımcıların bulundukları yaş aralığı frekans dağılımı
YAŞI
SAYI
% Sİ
20-24 ARASI
18
5,6
25-29 ARASI
45
13,9
30-34 ARASI
46
14,2
35-39 ARASI
67
20,7
40-44 ARASI
70
21,6
45 VE YUKARISI
78
24,1
TOPLAM
324
100,0
78
80
70
67
70
60
50
46
45
SAYI
40
% Sİ
30
20
18
13,9
24,1
21,6
20,7
14,2
5,6
10
0
20-24
ARASI
25-29
ARASI
30-34
ARASI
35-39
ARASI
40-44
ARASI
45 VE
YUKARISI
Şekil 3. 3 Katılımcıların bulundukları yaş aralığı frekans dağılımı
Çizelge 3.9 ve Şekil 3.3 de, araştırmaya katılanların %24.1 ini oluşturan 78 kişinin
45 ve yukarı yaşlarda, %21.6 sını oluşturan 70 kişinin 40-44 yaşları arasında, %20.7 sini
oluşturan 67 kişinin 35-39 yaşları arasında, %14.2 sini oluşturan 46 kişinin 30-34 yaşları
arasında, %13.9 unu oluşturan 45 kişinin 25-29 yaşları arasında, %5.6 sını oluşturan 81
kişinin ise 20-24 yaşları arasında oldukları görülmektedir. Araştırmaya katılanların
çoğunluğunu orta yaş ve üzeri gruptaki kişiler oluşturmaktadır. Bu durum ankete katılanların
meslek tecrübesine sahip kişiler olduğunu da göstermektedir.
175
(SORU 4) Cinsiyetiniz? ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.10. ve Şekil 3.4 de
görülmektedir.
Çizelge 3. 10 Katılımcıların cinsiyeti ile ilgili frekans dağılımı
CİNSİYET
SAYI
%
ERKEK
307
94,5
KADIN
18
5,5
TOPLAM
325
100,0
350
307
300
250
ERKEK
200
KADIN
150
94,5
100
18
50
5,5
0
SAYI
% Sİ
Şekil 3. 4 Katılımcıların cinsiyeti ile ilgili frekans dağılımı
Çizelge 3.10 ve Şekil 3.4 de, araştırmaya katılanların %94.5 ini oluşturan 307 kişinin
erkek, %5.5 ini oluşturan
18 kişinin ise kadın olduğu görülmektedir. Bu durumun
itfaiyeciler ve kolluk teşkilatında çalışan kadın oranının çok düşük olmasından
kaynaklandığı düşünülmektedir.
(SORU 5) Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ile ilgili soruya verilen cevaplar
Çizelge 3.11 ve Şekil 3.5 de görülmektedir.
176
Çizelge 3. 11 Katılımcıların eğitim seviyesi ile ilgili frekans dağılımı
MEZUNİYET SEVİYESİ
SAYI
%
İLKÖĞRETİM
8
2,5
ORTA ÖĞRETİM
73
22,5
ÖN LİSANS
45
13,9
LİSANS
136
42,0
YÜKSEK LİSANS
44
13,6
DOKTORA
18
5,6
TOPLAM
324
100,0
136
140
120
100
73
80
SAYI
60
45
42
44
% Sİ
40
22,5
20
13,9
8
2,5
13,6
18
5,6
0
Şekil 3. 5 Katılımcıların eğitim seviyesi ile ilgili frekans dağılımı
Çizelge 3.11 ve Şekil 3.5 de, araştırmaya katılanların %2.5 ini oluşturan 8 kişinin
ilköğretim mezunu, %22.5 ini oluşturan 73 kişinin orta öğretim mezunu, %13.9 unu
oluşturan 45 kişinin ön lisans mezunu, %42 sini oluşturan 136 kişinin lisans mezunu, %13.6
sını oluşturan 44 kişinin yüksek lisans mezunu, %5.6 sını oluşturan 18 kişinin ise doktorasını
yaptığı görülmektedir. Çizelge 3.11 ve Şekil 3.5 de özellikle, İlköğretim mezunlarının
oranının azlığı ve yine yüksek okul ve yüksek lisans oranının yüksekliği dikkat çekmektedir.
Bu durum ankete katılanların eğitim durumunun çok yüksek olduğunu göstermektedir.
177
(SORU 6) Yangın İncelemeleri ve Yangın Sebebini Belirleme ile ilgili hangi
eğitimleri aldınız? ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.12 ve Şekil 3.6 da görülmektedir.
Çizelge 3. 12 Katılımcıların yangın ile ilgili aldığı eğitimlerin frekans dağılımı
YANGIN İLE İLGİLİ ALDIĞI EĞİTİMİ
SAYI
%
139
50,5
22
8,0
100
36,4
İtfaiye Personeli Yenileme Kursu
4
1,5
Yangın İncelemeleri İleri Düzey Eğitimi
10
3,6
TOPLAM
275
100,0
İtfaiye Personeli Temel Eğitim Kursu
Üniversiteler Tarafından Verilen
Yangın İncelemeleri Sertifika Programı
Yangın Sonrası Olay Yeri İnceleme Kursu
Şekil 3. 6 Katılımcıların yangın ile ilgili aldığı eğitimlerin frekans dağılımı
Çizelge 3.12 ve Şekil 3.6 da, araştırmaya katılanların %50.5 ini oluşturan 139 kişinin
“itfaiye personeli temel eğitim kursu” aldığı, %8 ini oluşturan 22 kişinin “üniversiteler
tarafından verilen yangın incelemeleri sertifika programı” na katıldığı, %36.4 ünü oluşturan
100 kişinin “ yangın sonrası olay yeri inceleme kursu” aldığı, % 1.5 ini oluşturan 4 kişinin “
itfaiye personeli yenileme kursu” aldığı, %3.6 sını oluşturan 10 kişinin ise “ yangın
incelemeleri ileri düzey eğitimi” aldığı görülmektedir. Çizelge 3.12 de ankete katılan 325
kişiden sadece 275 inin bu soruya cevap verdiği görülmektedir. Diğer 50 kişinin ise bu
eğitimlerden herhangi birini almadıkları anlaşılmaktadır.
178
(SORU 7) Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir ile ilgili soruya
verilen cevaplar Çizelge 3.13 ve Şekil 3.7 de görülmektedir.
Çizelge 3. 13 Katılımcıların aldıkları eğitimin yeterliliği ile ilgili görüşlerinin frekans dağılımı
YANGIN NEDENİNİ BELİRLEME İLE İLGİLİ
ALDIĞIM EĞİTİMLER YETERLİDİR
SAYI
%
KESİNLİKLE KATILMIYORUM
68
21,7
KATILMIYORUM
148
47,3
BİR FİKRİM YOK
31
9,9
KATILIYORUM
50
16,0
KESİNLİKLE KATILIYORUM
16
5,1
TOPLAM
313
100,0
Şekil 3. 7 Katılımcıların aldıkları eğitimin yeterliliği ile ilgili görüşlerinin frekans dağılımı
Çizelge 3.13 ve Şekil 3.7 de, araştırmaya katılanların % 21.7 ini oluşturan 68 kişinin
yangın nedenini belirleme ile ilgili aldıkları eğitimin yeterli olduğu konusuna kesinlikle
katılmadığı, % 47.3 ünü oluşturan 148 kişinin aldıkları eğitimin yeterli olduğu konusuna
katılmadığı, %9.9 unu oluşturan 31 kişinin bu konuda bir fikrinin olmadığı, %16 sını
oluşturan 50 kişinin aldıkları eğitimi yeterli gördüğü, %5.1 ini oluşturan 16 kişinin ise alınan
eğitimin yeterli olduğu konusuna kesinlikle katıldığı görülmektedir. Çizelge 3.13 ve Şekil
3.7 de alınan eğitimlerin yeterli olmadığını düşünenlerin büyük çoğunluğu oluşturduğu
(148+68=216 kişi, bu soruya cevap verenlerin toplam %69’u) dikkat çekmektedir.
179
(SORU 8) Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler
kullanılmaktadır ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.14 ve Şekil 3.8 de görülmektedir.
Çizelge 3. 14 Katılımcıların çalıştıkları birimde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılıp
kullanılmadığı hakkındaki düşünceleri ile ilgili frekans dağılımı
ÇALIŞTIĞIM YERDE YANGIN NEDENİNİ
BELİRLEME İLE İLGLİ BİLİMSEL YÖNTEMLER
KULLANILMAKTADIR
SAYI
%
KESİNLİKLE KATILMIYORUM
67
20,9
KATILMIYORUM
119
37,1
BİR FİKRİM YOK
25
7,8
KATILIYORUM
96
29,9
KESİNLİKLE KATILIYORUM
14
4,4
TOPLAM
321
100,0
119
120
96
100
80
67
60
40
37,1
KESİNLİKLE
KATILMIYOR
UM
SAYI
67
% Sİ
20,9
14
7,8
20
0
29,9
25
20,9
4,4
KATILMIYOR
UM
BİR FİKRİM
YOK
KATILIYORU
M
119
25
96
KESİNLİKLE
KATILIYORU
M
14
37,1
7,8
29,9
4,4
Şekil 3. 8 Katılımcıların çalıştıkları birimde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılıp
kullanılmadığı hakkındaki düşünceleri ile ilgili frekans dağılımı
Çizelge 3.14 ve Şekil 3.8 de, araştırmaya katılanların %20.9 unu oluşturan 67 kişinin
çalıştıkları birimde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanıldığı
ifadesine kesinlikle katılmadığı, %37.1 ini oluşturan 119 kişinin bu ifadeye katılmadığı,
%7.8 ini oluşturan 25 kişinin bu konuda bir fikri olmadığı, %29.9 unu oluşturan 96 kişinin
çalıştıkları birimde bilimsel yöntemler uygulandığı konusuna katıldığı, %4.4 ünü oluşturan
14 kişinin ise bilimsel yöntemler uygulandığı konusuna kesinlikle katıldığı görülmektedir.
180
Çizelge 3.14 ve Şekil 3.8 de %58 lik bir çoğunluğun (186 kişinin) çalıştıkları birimde yangın
nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanıldığı ifadesini doğru bulmadığı
görülmektedir.
(SORU 9) İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler
tarafından hazırlanmaktadır ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.15 ve Şekil 3.9 da
görülmektedir.
Çizelge 3. 15 Katılımcıların yangın raporu hazırlama konusunun yeterli eğitimleri almış görevliler tarafından
hazırlanmalıdır ifadesi hakkındaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
YANGIN RAPORU YETERLİ EĞİTİM ALMIŞ
KİŞİLER TARAFINDAN YAPILMAKTADIR
SAYI
%
KESİNLİKLE KATILMIYORUM
53
16,4
KATILMIYORUM
83
25,7
BİR FİKRİM YOK
65
20,1
KATILIYORUM
86
26,6
KESİNLİKLE KATILIYORUM
36
11,1
TOPLAM
323
100,0
90
80
70
60
50
40
30
20
10
0
86
83
65
53
36
25,7
20,1
16,4
11,1
KESİNLİKLE KATILMIYOR
KATILMIYOR
UM
UM
SAYI
53
83
% Sİ
16,4
26,6
25,7
BİR FİKRİM
YOK
KATILIYORU
M
65
86
KESİNLİKLE
KATILIYORU
M
36
20,1
26,6
11,1
Şekil 3. 9 Katılımcıların yangın raporu hazırlama konusunun yeterli eğitimleri almış görevliler tarafından
hazırlanmaktadır ifadesi hakkındaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
Çizelge 3.15 ve Şekil 3.9 da, araştırmaya katılanların %16.4 ünü oluşturan 53 kişinin
yangın raporunu yeterli eğitimi almış kişiler tarafından yapılmaktadır önermesine kesinlikle
katılmamaktadır, %25.7 sini oluşturan 83 kişinin bu önermeye kesinlikle katılmadığı, %20.1
181
ini oluşturan 65 kişinin bu konuda bir fikrinin olmadığı, %26.6 sını oluşturan 86 kişi bu
konuda yangın raporunu yeterli eğitimi almış kişiler tarafından hazırlanmaktadır önermesine
katıldığı, %11.1 ini oluşturan 36 kişi ise bu önermeye kesinlikle katılmaktadır. Çizelge 3.15
ve grafik 3.9 a dikkat edilirse bu konuda aşağı yukarı katılımcıların düşünceleri oran olarak
birbirine yakın seviyededir. Bu konunun ayrıntısı yani niçin bu şekilde bir sonuç çıktığı,
kişilerin çalıştıkları birim ile bu soruya verdikleri cevap arasında bir bağ var mı vb. sorulara
çapraz değerlendirmelerde cevap aranacaktır.
(SORU 10) Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da
“Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.16
ve Şekil 3.10 da görülmektedir.
Çizelge 3. 16 Katılımcıların Yangın Raporu hazırlama ile ilgili Kolluğa yetki verilip verilmemesi konusundaki
görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
POLİS/JANDARMA’YA YANGIN RAPORU
HAZIRLAMA YETKİSİ VERİLMELİDİR
SAYI
%
KESİNLİKLE KATILMIYORUM
117
36,8
KATILMIYORUM
87
27,4
BİR FİKRİM YOK
28
8,8
KATILIYORUM
66
20,8
KESİNLİKLE KATILIYORUM
20
6,3
TOPLAM
318
100,0
117
120
100
80
60
40
20
0
87
66
36,8
27,4
28
8,8
20,8
20
6,3
Şekil 3. 10 Katılımcıların Yangın Raporu hazırlama ile ilgili Kolluğa yetki verilip verilmemesi konusundaki
görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
Çizelge 3.16 ve Şekil 3.10 da, araştırmaya katılanların %36.8 ini oluşturan 117 kişi
kolluğun yangın raporu hazırlaması fikrine kesinlikle katılmamaktadır, %27.4 ünü oluşturan
182
87 kişi bu görüşe katılmamaktadır, %8.8 ini oluşturan 28 kişinin bu konuda bir fikri
olmadığı, %20.8 ini oluşturan 66 kişinin kolluğun da yangın raporu hazırlama konusuna
katıldığı, %6.3 ünü oluşturan 20 kişinin ise bu konuya kesinlikle katıldığı görülmektedir.
Çizelge 3.16 ve grafik 3.10 a dikkat edilirse katılımcıların büyük çoğunluğu (toplam
katılımcıların %64.2 si, yani 318 kişiden 204 kişi) kolluğun yangın raporu hazırlaması
fikrine sıcak bakmadığı görülmektedir. Burada bir şey daha dikkat çekmektedir ki o da
katılımcılardan kolluk teşkilatı mensuplarının dahi tamamı bu konuya olumlu bakmadığı
gerçeğidir.
(SORU 11) Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi
birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan
uzman bilirkişilere verilmelidir ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.17 ve Şekil 3.11
de görülmektedir.
Çizelge 3. 17 Katılımcıların Yangın Raporu hazırlama yetkisinin hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli
eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilip verilmemesi görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
YANGIN RAPORU HAZIRLAMA YETKİSİ YETERLİ EĞİTİMİ ALMIŞ
SAYI
%
KESİNLİKLE KATILMIYORUM
31
9,6
KATILMIYORUM
47
14,6
BİR FİKRİM YOK
10
3,1
KATILIYORUM
115
35,7
KESİNLİKLE KATILIYORUM
119
37,0
TOPLAM
322
100,0
AKADEMİK ÇALIŞMALARI OLAN KİŞİLERE VERİLMELİ
119
115
120
100
80
60
40
20
0
47
31
9,6
KESİNLİKLE
KATILMIYORU
KATILMIYORU
M
M
SAYI
31
47
% Sİ
9,6
14,6
37
35,7
14,6
10 3,1
BİR FİKRİM
YOK
KATILIYORUM
KESİNLİKLE
KATILIYORUM
10
115
119
3,1
35,7
37
Şekil 3. 11 Katılımcıların Yangın Raporu hazırlama yetkisinin hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda
yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilip verilmemesi görüşleri ile ilgili
frekans dağılımı
183
Çizelge 3.17 ve Şekil 3.11 de, araştırmaya katılanların %9.6 sını oluşturan 31 kişinin
bu konuya kesinlikle katılmadığı, %14.6 sını oluşturan 47 kişinin konuya katılmadığı, %3.1
ini oluşturan 10 kişinin konu hakkında bir fikri olmadığı, %35.7 sini oluşturan 115 kişinin
Yangın Raporu hazırlama yetkisinin hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli
eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmesi fikrine katıldığı,
%37 sini oluşturan 119 kişinin ise kesinlikle katıldığı görülmektedir. Dikkat edilirse bu
soruya cevap veren 322 kişinin %72.7 sini oluşturan 234 kişi konu hakkında olumlu
düşünmektedir.
(SORU 12) Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir
şekilde yapılmaktadır ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.18
ve Şekil 3.12 de
görülmektedir.
Çizelge 3. 18 Katılımcıların yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir
şekilde yapılıp yapılmadığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
YANGIN İSTATİSTİKLERİ BİLİMSEL OLARAK
YAPILMAKTADIR
KESİNLİKLE KATILMIYORUM
SAYI
%
52
16,2
KATILMIYORUM
135
42,1
BİR FİKRİM YOK
69
21,5
KATILIYORUM
50
15,6
KESİNLİKLE KATILMIYORUM
15
4,7
321
100,0
TOPLAM
184
135
140
120
100
80
60
40
20
0
69
52
21,5
16,2
KESİNLİKLE KATILMIYOR
KATILMIYOR
UM
UM
SAYI
52
135
% Sİ
50
42,1
16,2
BİR FİKRİM
YOK
42,1
69
15,6
15
4,7
KATILIYORU KESİNLİKLE
M
KATILMIYOR
UM
50
15
21,5
15,6
4,7
Şekil 3. 12 Katılımcıların yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir
şekilde yapılıp yapılmadığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
Çizelge 3.18 ve Şekil 3.12 de, araştırmaya katılanların % 16.2 sini oluşturan 52
kişinin istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapıldığına
kesinlikle katılmadığı, %42.1 ini oluşturan 135 kişinin bu önermeye katılmadığı, %21.5 ini
oluşturan 69 kişinin bu konuda bir fikri olmadığı, % 15.6 sını oluşturan 50 kişinin
istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapıldığı ifadesine
katıldığı, %4.7 sini oluşturan 15 kişinin ise bu konuya kesinlikle katıldığı görülmektedir.
Çizelge 3.18 ve Şekil 3.12 de katılımcıların %58.3 ünü oluşturan 187 kişinin istatistiklerin
bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmadığını düşündüğü
görülmektedir.
(SORU 13) Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni
istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye
genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini,
Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir ile ilgili soruya
verilen cevaplar Çizelge 3.19. ve Şekil 3.13 de görülmektedir.
Çizelge 3. 19 Katılımcıların Türkiye geneli ve Ankara 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı
yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
“ELEKTRİK KONTAĞI” INDA TÜRKİYE GENELİ
SAYI
%
KESİNLİKLE KATILMIYORUM
38
11,9
KATILMIYORUM
124
39,0
BİR FİKRİM YOK
53
16,7
KATILIYORUM
80
25,2
KESİNLİKLE KATILIYORUM
23
7,2
ANKARA’ YA GÖRE DAHA BİLİMSEL
185
TOPLAM
140
120
100
80
60
40
20
0
318
124
80
39
38
53
11,9
25,2
16,7
11,9
KESİNLİKLE KATILMIYOR
KATILMIYOR
UM
UM
SAYI
38
124
% Sİ
100,0
39
23
7,2
BİR FİKRİM
YOK
KATILIYORU
M
53
80
KESİNLİKLE
KATILIYORU
M
23
16,7
25,2
7,2
Şekil 3. 13 Katılımcıların Türkiye geneli ve Ankara 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı
yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
Çizelge 3.19 ve Şekil 3.13 de, araştırmaya katılanların % 11.9 sini oluşturan 38
kişinin elektrik kontağı yangınlarının Türkiye genelinin Ankara’ya göre daha bilimsel
incelendiği ifadesine kesinlikle katılmadığı, %39 unu oluşturan 124 kişinin bu önermeye
katılmadığı, %16.7 ini oluşturan 53 kişinin bu konuda bir fikri olmadığı, % 25.2 sini
oluşturan 80 kişinin bu önermeye katıldığı, %7.2 sini oluşturan 23 kişinin ise bu konuya
kesinlikle katıldığı görülmektedir. Çizelge 3.19 ve Şekil 3.13 de katılımcıların %50.9 unu
oluşturan 162 kişinin elektrik kontağı yangınlarının Türkiye genelinin Ankara’ya göre daha
bilimsel incelendiği ifadesini doğru bulmadığı görülmektedir.
(SORU 14) Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni
istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye
genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini,
İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini gösterebilir
ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.20 ve Şekil 3.14 de görülmektedir.
Çizelge 3. 20 Katılımcıların Türkiye geneli ve İstanbul 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit
yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
“SİGARA VE KİBRİT” NEDENİNDE TÜRKİYE
GENELİ İSTANBUL’A GÖRE DAHA BİLİMSEL
SAYI
%
KESİNLİKLE KATILMIYORUM
45
14,3
KATILMIYORUM
118
37,5
BİR FİKRİM YOK
50
15,9
KATILIYORUM
89
28,3
186
KESİNLİKLE KATILIYORUM
13
4,1
TOPLAM
315
100,0
120
100
80
60
40
20
0
KESİNLİKLE KATILMIYO BİR FİKRİM KATILIYORU KESİNLİKLE
KATILMIYO
RUM
YOK
M
KATILIYORU
RUM
M
SAYI
45
118
50
89
13
% Sİ
14,3
37,5
15,9
28,3
4,1
Şekil 3. 14 Katılımcıların Türkiye geneli ve İstanbul 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit
yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
Çizelge 3.20 ve Şekil 3.14 de, araştırmaya katılanların % 14.3 ünü oluşturan 45
kişinin 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninde Türkiye
genelinin İstanbul‘a göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesine kesinlikle
katılmadığı, %37.5 ini oluşturan 118 kişinin bu önermeye katılmadığı, %15.9 unu oluşturan
50 kişinin bu konuda bir fikri olmadığı, % 28.3 ünü oluşturan 89 kişinin bu önermeye
katıldığı, %4.1 ini oluşturan 13 kişinin ise bu konuya kesinlikle katıldığı görülmektedir.
Çizelge 3.20 ve Şekil 3.14 de katılımcıların %51.8 ini oluşturan 163 kişinin Sigara ve Kibrit
yangın nedeninde Türkiye genelinin İstanbul‘a göre genel olarak daha bilimsel incelendiği
ifadesini doğru bulmadığı görülmektedir.
(SORU 15) Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri
istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki
Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli
incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi
incelenmediğini gösterebilir ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.21 ve Şekil 3.15 de
görülmektedir.
Çizelge 3. 21 Katılımcıların Türkiye geneli ve Ankara 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj
(kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
“SABOTAJ” YANGIN NEDENİNDE ANKARA
TÜRKİYE’YE GÖRE DAHA BİLİMSEL
SAYI
%
KESİNLİKLE KATILMIYORUM
21
6,7
KATILMIYORUM
119
38,0
BİR FİKRİM YOK
49
15,7
187
KATILIYORUM
104
33,2
KESİNLİKLE KATILIYORUM
20
6,4
TOPLAM
313
100,0
119
120
100
80
60
40
20
0
21
104
38
6,7
49
33,2
15,7
20 6,4
KESİNLİKLE KATILMIYO BİR FİKRİM KATILIYOR KESİNLİKLE
KATILMIYO
RUM
YOK
UM
KATILIYOR
RUM
UM
SAYI
21
119
49
104
20
% Sİ
6,7
38
15,7
33,2
6,4
Şekil 3. 15 Katılımcıların Türkiye geneli ve Ankara 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj
(kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
Çizelge 3.21 ve Şekil 3.15 de, araştırmaya katılanların % 6.7 sini oluşturan 21
kişinin 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeni ile
ilgili olarak Ankara’nın Türkiye geneline göre genel olarak daha bilimsel incelendiği
ifadesine kesinlikle katılmadığı, %38 ini oluşturan 119 kişinin bu önermeye katılmadığı,
%15.7 sini oluşturan 49 kişinin bu konuda bir fikri olmadığı, % 33.2 sini oluşturan 104
kişinin bu önermeye katıldığı, %6.4 ünü oluşturan 20 kişinin ise bu konuya kesinlikle
katıldığı görülmektedir. Çizelge 3.21 ve Şekil 3.15 de katılımcıların % 44.7 sini oluşturan
140 kişinin Sabotaj (kundaklama) yangın nedeni ile ilgili olarak Ankara’nın Türkiye
geneline göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesini doğru bulmadığı
görülmektedir.
(SORU 16) İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri
istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki
Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli
incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini
gösterebilir ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.22 ve Şekil 3.16 da görülmektedir.
Çizelge 3. 22 Katılımcıların İstanbul ve Ankara 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj
(kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
“ SABOTAJ” DA ANKARA İSTANBUL’A
GÖRE DAHA BİLİMSEL
KESİNLİKLE KATILMIYORUM
SAYI
%
24
7,7
188
KATILMIYORUM
131
41,9
BİR FİKRİM YOK
63
20,1
KATILIYORUM
85
27,2
KESİNLİKLE KATILIYORUM
10
3,2
TOPLAM
313
100,0
Şekil 3. 16 Katılımcıların İstanbul ve Ankara 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama)
yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
Çizelge 3.22 ve Şekil 3.16 da, araştırmaya katılanların % 7.7 sini oluşturan 24
kişinin 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedenin
ile ilgili olarak Ankara’nın İstanbul’a göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesine
kesinlikle katılmadığı, %41.9 unu oluşturan 131 kişinin bu önermeye katılmadığı, %20.1 ini
oluşturan 63 kişinin bu konuda bir fikri olmadığı, % 27.2 sini oluşturan 85 kişinin bu
önermeye katıldığı, %3.2 sini oluşturan 10 kişinin ise bu konuya kesinlikle katıldığı
görülmektedir. Çizelge 3.22 ve Şekil 3.16 da katılımcıların % 49.6 sını oluşturan 155 kişinin
Sabotaj (kundaklama) yangın nedeni ile ilgili olarak Ankara’nın İstanbul’a göre genel olarak
daha bilimsel incelendiği ifadesini doğru bulmadığı görülmektedir.
(SORU 17) 2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın nedenleri
istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı
İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve
bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi
incelenmediğini gösterebilir ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.23 ve Şekil 3.17 de
görülmektedir.
Çizelge 3. 23 Katılımcıların 2008 yılı Türkiye geneli ve İngiltere yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj
(kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
“ SABOTAJ” DA İNGİLTERE VE KANADA
TÜRKİYE’DEN DAHA BİLİMSEL
KESİNLİKLE KATILMIYORUM
SAYI
%
31
9,9
189
KATILMIYORUM
76
24,3
BİR FİKRİM YOK
54
17,3
KATILIYORUM
120
38,3
KESİNLİKLE KATILIYORUM
32
10,2
TOPLAM
313
100,0
Şekil 3. 17 Katılımcıların 2008 yılı Türkiye geneli ve İngiltere yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj
(kundaklama) yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
Çizelge 3.23 ve Şekil 3.17 de, araştırmaya katılanların % 9.9 unu oluşturan 31
kişinin 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedenin
ile ilgili olarak İngiltere’nin Türkiye’ye göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesine
kesinlikle katılmadığı, %24.3 ünü oluşturan 76 kişinin bu önermeye katılmadığı, %17.3 ünü
oluşturan 54 kişinin bu konuda bir fikri olmadığı, % 38.3 ünü oluşturan 120 kişinin bu
önermeye katıldığı, %10.2 sini oluşturan 32 kişinin ise bu konuya kesinlikle katıldığı
görülmektedir. Çizelge 3.23 ve Şekil 3.17 de katılımcıların % 48.5 ini oluşturan 152 kişinin
Sabotaj (kundaklama) yangın nedeni ile ilgili olarak İngiltere’nin Türkiye’ye göre genel
olarak daha bilimsel incelendiği ifadesinin doğru olduğunu düşündükleri görülmektedir.
Burada bir konu özellikle dikkat çekmektedir, 13. Soru ile 16. Soru arasındaki ifadelerde
Türkiye geneli, İstanbul ve Ankara’ nın kıyaslandığı sorularda söz konusu farklılığın
bilimsellikten kaynaklandığı şeklindeki ifadelere katılımcıların çoğunluk olarak katılmadığı,
ancak mukayese yabancı bir ülke ile yapıldığı zaman aksine söz konusu ifadeye çoğunlukla
katılındığı görülmektedir.
(SORU 18) Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın nedenleri istatistiklerindeki
Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik Kontağı
yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye
190
genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir ile ilgili
soruya verilen cevaplar Çizelge 3.24 ve Şekil 3.18 de görülmektedir.
Çizelge 3. 24 Katılımcıların Türkiye geneli ve İngiltere yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı
yangın nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
“ELEKTRİK KONTAĞI” NDA İNGİLTERE
TÜRKİYE’DEN DAHA BİLİMSEL
SAYI
%
KESİNLİKLE KATILMIYORUM
21
6,7
KATILMIYORUM
88
28,1
BİR FİKRİM YOK
59
18,8
KATILIYORUM
116
37,1
KESİNLİKLE KATILIYORUM
29
9,3
TOPLAM
313
100,0
116
120
100
80
60
40
20
0
88
59
21
37,1
28,1
18,8
6,7
KESİNLİKLE KATILMIYOR BİR FİKRİM
KATILMIYOR
UM
YOK
UM
SAYI
21
88
59
% Sİ
6,7
28,1
18,8
29
9,3
KATILIYORU KESİNLİKLE
M
KATILIYORU
M
116
29
37,1
9,3
Şekil 3. 18 Katılımcıların Türkiye geneli ve İngiltere yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın
nedeninin oran farklılığı konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
Çizelge 3.24 ve Şekil 3.18 de, araştırmaya katılanların % 6.7 sini oluşturan 21
kişinin 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeni ile ilgili
olarak İngiltere’nin Türkiye’ye göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesine
kesinlikle katılmadığı, %28.1 ini oluşturan 88 kişinin bu önermeye katılmadığı, %18.8 ini
oluşturan 59 kişinin bu konuda bir fikri olmadığı, % 37.1 ini oluşturan 116 kişinin bu
önermeye katıldığı, %9.3 ünü oluşturan 29 kişinin ise bu konuya kesinlikle katıldığı
görülmektedir. Çizelge 3.24 ve Şekil 3.18 de katılımcıların % 46.4 ünü oluşturan 145 kişinin
Elektrik Kontağı yangın nedeni ile ilgili olarak İngiltere’nin Türkiye’ye göre genel olarak
daha bilimsel incelendiği ifadesinin doğru olduğunu düşündükleri görülmektedir.
191
(SORU 19) Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin
%2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz ile
ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge 3.25 ve Şekil 3.19 de görülmektedir.
Çizelge 3. 25 Katılımcıların Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin
%2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olması konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
“ SABOTAJ” DA TÜRKİYE, İNGİLTERE VE
KANADA’YI NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ
SAYI
%
A-ÜLKEMİZDE İKİSİNE GÖRE DAHA DÜŞÜK
129
41,3
B-İKİSİ ÜLKEMİZE GÖRE DAHA BİLİMSEL
114
36,5
A VE B EŞİT
30
9,6
A ÇOK B AZ
25
8,0
A AZ B ÇOK
14
4,5
TOPLAM
312
100,0
140
129
114
120
100
80
60
SAYI
41,3
36,5
40
%
30
25
9,6
20
8
14
4,5
0
A-ÜLKEMİZDE
İKİSİNE GÖRE
DAHA DÜŞÜK
B-İKİSİ
ÜLKEMİZE GÖRE
DAHA BİLİMSEL
A VE B EŞİT
A ÇOK B AZ
A AZ B ÇOK
Şekil 3. 19 Katılımcıların Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65,
İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olması konusundaki görüşleri ile ilgili frekans dağılımı
Çizelge 3.25 ve Şekil 3.19 da, araştırmaya katılanların % 41.3 ünü oluşturan 129
kişinin İngiltere ve Kanada’da Sabotaj (kundaklama) yangın nedeni ile Türkiye’ye göre
genel olarak daha az karşılaşıldığı düşüncesinde olduğu, %36.5 ini oluşturan 114 kişinin,
Sabotaj (kundaklama) yangın nedeni ile ilgili olarak İngiltere ve Kanada’nın % oranının
fazla olması Türkiye’ye göre daha bilimsel çalışmasından kaynaklandığı görüşünde olduğu,
%9.6 sını oluşturan 30 kişinin bu konuda yukarıda geçen iki görüşün eşit olarak etki ettiğini
düşündükleri, % 8 ini oluşturan 25 kişinin ülkeler asarındaki oran farklılığına 1. Görüşün
daha fazla, 2. Görüşün daha az etkisi olduğu görüşünde oldukları, ve nihayet %4.5 ini
192
oluşturan 14 kişinin ise bu oran farklılığına 1.görüşün daha az, 2. Görüşün daha fazla
etkisinin olduğu görüşünde oldukları görülmektedir. Çizelge 3.25 ve Şekil 3.19 da
katılımcıların ağırlıklı olarak (% 41.3) İngiltere ve Kanada’da Sabotaj (Kundaklama)
olaylarının fazla meydana gelmesinin oran farklılığına neden olduğunu, yine önemli bir
sayıdaki (%36.5) katılımcının da İngiltere ve Kanada’da Sabotaj (Kundaklama)
yangınlarındaki oran farklılığının söz konusu iki ülkede yangın nedeni belirleme ile ilgili
çalışmaların Türkiye’ye göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesinin doğru
olduğunu düşündükleri görülmektedir.
(SORU 20) Türkiye geneli yangın istatistiğinde Diğer yangın nedenleri ( %33.28 ) içinde
bulunan aşağıdaki yangın nedenlerinden oran olarak sizce en yüksek olandan düşük olana
doğru 1’den 5’e kadar numara vererek sıralayınız ile ilgili soruya verilen cevaplar Çizelge
3.26, Çizelge 3.27, Çizelge 3.28, Çizelge 3.29, Çizelge 3.30 da ve Şekil 3.20, Şekil 3.21,
Şekil 3.22, Şekil 3.23 ve Şekil 3.24 de görülmektedir.
Çizelge 3. 26 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde çocukların ve akıl sağlığı yerinde olmayanların ateşle
oynaması yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı
ÇOCUKLARIN VE AKIL SAĞLIĞI YERİNDE
OLMAYANLARIN ATEŞLE OYNAMASI
SAYI
%
1.
63
28,3
2.
49
22,0
3.
49
22,0
4.
38
17,0
5.
24
10,8
TOPLAM
223
100,0
193
Şekil 3. 20 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde çocukların ve akıl sağlığı yerinde olmayanların ateşle
oynaması yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı
Çizelge 3.26 ve Şekil 3.20 de, araştırmaya katılanların “çocukların ve akıl sağlığı
yerinde olmayanların ateşle oynaması” yangın nedeni ile ilgili olarak, %28.3 e karşılık gelen
63 kişi bu yangın nedenini 1.sıraya, %22 ye karşılık gelen 49 kişi 2.sıraya, , yine %22 ye
karşılık gelen 49 kişi 3. sıraya, %17 ye karşılık gelen 38 kişi 4. sıraya ve nihayet %10.8 e
karşılık gelen 24 kişi 5. sıraya yerleştirmişlerdir.
Çizelge 3. 27 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde kimyasal madde tutuşması yangın nedeni konusundaki
değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı
KİMYASAL MADDE
TUTUŞMASI
SAYI
% Sİ
1.
31
14,4
2.
57
26,4
3.
42
19,4
4.
43
19,9
5.
43
19,9
TOPLAM
216
100,0
194
57
60
50
43
42
43
40
31
SAYI
26,4
30
19,4
20
% Sİ
19,9
19,9
14,4
10
0
1.
2.
3.
4.
5.
Şekil 3. 21 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde kimyasal madde tutuşması yangın nedeni konusundaki
değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı
Çizelge 3.27 ve Şekil 3.21 de, araştırmaya katılanların “kimyasal madde tutuşması”
yangın nedeni ile ilgili olarak, %14.4 e karşılık gelen 31 kişi bu yangın nedenini 1.sıraya,
%26.4 e karşılık gelen 57 kişi 2.sıraya, %19.4 e karşılık gelen 42 kişi 3.sıraya, %19.9 a
karşılık gelen 43 kişi 4. sıraya ve yine %19.9 a karşılık gelen 43 kişi 5. sıraya
yerleştirmişlerdir.
Çizelge 3. 28 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde Kızışma(yüksek ısı ile yanıcı sıvı veya yemek vb.
parlaması)yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı
KIZIŞMA(YÜKSEK ISI İLE YANICI SIVI
SAYI
%
1.
64
29,6
2.
62
28,7
3.
48
22,2
4.
30
13,9
5.
12
5,6
TOPLAM
216
100,0
VEYA YEMEK VB. PARLAMASI)
195
70
64
62
60
48
50
40
29,6
SAYI
30
28,7
% Sİ
30
22,2
20
13,9
12
5,6
10
0
1.
2.
3.
4.
5.
Şekil 3. 22 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde Kızışma(yüksek ısı ile yanıcı sıvı veya yemek vb.
parlaması)yangın nedeni konusundaki değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı
Çizelge 3.28 ve Şekil 3.22 de, araştırmaya katılanların “Kızışma (yüksek ısı ile
yanıcı sıvı veya yemek vb. parlaması)” yangın nedeni ile ilgili olarak, %29.6 ya karşılık
gelen 64 kişi bu yangın nedenini 1.sıraya, %28.7 ye karşılık gelen 62 kişi 2.sıraya, %22.2 ye
karşılık gelen 48 kişi 3.sıraya, %13.9 a karşılık gelen 30 kişi 4. sıraya ve nihayet %5.6 ya
karşılık gelen 12 kişi 5. sıraya yerleştirmişlerdir.
Çizelge 3. 29 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde mum devrilmesi yangın nedeni konusundaki
değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı
MUM DEVRİLMESİ
SAYI
%
1.
41
19,1
2.
29
13,5
3.
42
19,5
4.
54
25,1
5.
49
22,8
TOPLAM
215
100,0
196
60
54
49
50
42
41
40
29
SAYI
25,1
30
22,8
19,5
19,1
20
% Sİ
13,5
10
0
1.
2.
3.
4.
5.
Şekil 3. 23 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde mum devrilmesi yangın nedeni konusundaki
değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı
Çizelge 3.29 ve Şekil 3.23 de, araştırmaya katılanların “mum devrilmesi” yangın
nedeni ile ilgili olarak, %19.1 e karşılık gelen 41 kişi bu yangın nedenini 1.sıraya, %13.5 e
karşılık gelen 29 kişi 2.sıraya, %19.5 e karşılık gelen 42 kişi 3.sıraya, %25.1 e karşılık gelen
54 kişi 4. sıraya ve nihayet %22.8 e karşılık gelen 49 kişi 5. sıraya yerleştirmişlerdir.
Çizelge 3. 30 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde bilinmeyen nedenlerden yangın nedeni konusundaki
değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı
BİLİNMEYEN NEDENLERDEN
SAYI
%
1.
43
19,7
2.
29
13,3
3.
37
17,0
4.
43
19,7
5.
66
30,3
TOPLAM
218
100,0
197
66
70
60
50
43
43
37
40
30,3
29
SAYI
% Sİ
30
19,7
17
13,3
20
19,7
10
0
1.
2.
3.
4.
5.
Şekil 3. 24 Katılımcıların diğer yangın nedenleri içinde bilinmeyen nedenlerden yangın nedeni konusundaki
değerlendirmeleri ile ilgili frekans dağılımı
Çizelge 3.30 ve Şekil 3.24 de, araştırmaya katılanların “bilinmeyen nedenlerden”
yangın nedeni ile ilgili olarak, %19.7 ye karşılık gelen 43 kişi bu yangın nedenini 1.sıraya,
%13.3 e karşılık gelen 29 kişi 2.sıraya, %17 ye karşılık gelen 37 kişi 3.sıraya, %19.7 ye
karşılık gelen 43 kişi 4. Sıraya ve nihayet %30.3 e karşılık gelen 66 kişi 5. Sıraya
yerleştirmişlerdir.
Yukarıdaki son 5 Çizelge ve Grafiğe bakıldığında katılımcıların, “Kızışma (yüksek
ısı ile yanıcı sıvı veya yemek vb. parlaması)” yangın nedeni ile ilgili olarak, %29.6 sını
oluşturan 64 kişinin, “Çocukların ve Akıl Sağlığı Yerinde Olmayanların Ateşle Oynaması”
yangın nedeni ile ilgili olarak, %28.3 ünü oluşturan 63 kişinin, “Bilinmeyen Nedenlerden”
yangın nedeni ile ilgili olarak, %19.7 sini oluşturan 43 kişinin, “Mum Devrilmesi” yangın
nedeni ile ilgili olarak, %19.1 ini oluşturan 41 kişinin, “Kimyasal Madde Tutuşması” yangın
nedeni ile ilgili olarak, %14.4 e karşılık gelen 31 kişinin 1.sıraya konulduğu tespit edilmiş ve
1. Sıraya konulma % sine göre aşağıda sıralanmıştır.
1. Kızışma(yüksek ısı ile yanıcı sıvı veya yemek vb. parlaması)
2. Çocukların ya da akıl sağlığı yerinde olmayanların ateşle oynaması
3. Bilinmeyen Nedenlerden
4. Mum devrilmesi
5. Kimyasal Madde tutuşması
3.6.2.2. Sorulan Soruların Çapraz Değerlendirilmesi
198
Bu bölümde sorular çapraz değerlendirilmiş, ortaya çıkan Çizelge ve Şekillerin
değerlendirilmesinde ise sadece göze çarpan hususlara yer verilmiştir.
Soru1. Mesleğiniz? ile Soru 6. Yangın İncelemeleri ve Yangın Sebebini Belirleme ile ilgili
hangi eğitimleri aldınız? sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.31
ve Şekil 3.25 de verilmiştir.
İtfaiyeci
Polis/Jandarma
TOPLAM
İtfaiye
personeli
yenileme kursu
Yangın
incelemeleri
ileri düzey
eğitimi
Yangın sonrası
olay yeri
inceleme kursu
Yangın Nedeni Belirleme
İle İlgili Aldığı Eğitimi
İtfaiye
personeli
temel eğitim
kursu
Üniversitelerin
verdiği yangın
incelemeleri
sertifika
programı
Çizelge 3. 31 Mesleğe göre yangın nedenini belirleme ile ilgili alınan eğitimler
Sayısı
126
8
13
4
4
155
Yüzdesi
81,3
5,2
8,4
2,6
2,6
100,0
1
3
76
0
0
80
1,3
3,8
95,0
0
0
100,0
1
4
4
0
1
10
10,0
40,0
40,0
0
10,0
100,0
11
7
7
0
5
30
Sayısı
Yüzdesi
Sayısı
Akademisyen
Yüzdesi
Bilirkişi/Alan
Sayısı
Uzmanı
Yüzdesi
36,7
23,3
23,3
0
16,7
100,0
Sayısı
139
22
100
4
10
275
Yüzdesi
50,5
8,0
36,4
1,5
3,6
100,0
TOPLAM
5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır.
Şekil 3. 25 Mesleğe göre yangın nedenini belirleme ile ilgili alınan eğitimler
199
Yukarıdaki Çizelge 3.31 ve Şekil 3.25 de itfaiyecilerden İtfaiye Personeli Temel
Eğitim Kursunu % 81.3 oranına karşılık gelen 126 kişinin aldığı, Polis/Jandarma’dan ise %95
oranına karşılık gelen 76 kişinin Yangın Sonrası Olay Yeri İnceleme Kursu aldıkları
görülmektedir. Ayrıca, akademisyenlerden ise %40 oranına karşılık gelen 4 kişinin
Üniversiteler Tarafından Verilen Yangın İncelemeleri Sertifika Eğitimi, yine %40 oranına
karşılık gelen 4 kişinin de Yangın Sonrası Olay Yeri İnceleme Kursu aldıkları görülmektedir.
Soru1. Mesleğiniz? ile Soru 7. Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler
yeterlidir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.32 ve Şekil 3.26
da verilmiştir.
Sayısı
İtfaiyeci
Yüzdesi
Sayısı
Polis/Jandarma
Yüzdesi
Sayısı
Akademisyen
Yüzdesi
Bilirkişi/Alan Uzmanı
Sayısı
Yüzdesi
TOPLAM
Sayısı
Yüzdesi
TOPLAM
Katılıyorum
Kesinlikle
Katılıyorum
Bir Fikrim Yok
YETERLİDİR
Katılmıyorum
İLE İLGİLİ ALINAN EĞİTİMLER
Kesinlikle
YANGIN NEDENİNİ BELİRLEME
Katılmıyorum
Çizelge 3. 32 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir” önermesine
verilen cevaplar
36
63
13
29
14
155
23,2
40,6
8,4
18,7
9,0
100,0
20
61
14
9
1
105
19,0
58,1
13,3
8,6
1,0
100,0
5
10
1
1
0
29,4
58,8
5,9
5,9
0
100,0
7
14
2
11
1
35
20,0
40,0
5,7
31,4
2,9
100,0
68
148
30
50
16
312
21,8
47,4
9,6
16,0
5,1
100,0
Ki-kare=28.472 ; Serbestlik derecesi=12 ; p-değeri=0.005
200
70
63
61
60
50
40
İtfaiyeci Sayısı
36
Polis/Jandarma
Sayısı
Akademisyen
Sayısı
Bilirkişi/Alan
Uzmanı Sayısı
29
30
20
20
14
13
14
14
10
10
5
11
9
7
1
2
1
1
0
1
0
Şekil 3. 26 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir” önermesine verilen
cevaplar
Çizelge 3.32 de yapılan ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin aldıkları
eğitimin yeterli olup olmadığı konusundaki görüşlerine etkisi vardır (p-değeri<0.05).
Yukarıdaki Çizelge 3.32 ve Şekil 3.26 da “Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız
eğitimler yeterlidir” önermesine genel olarak katılımcıların % 47.4 ünü oluşturan 148 kişinin
katılmadığı, %21.8 ini oluşturan 68 kişinin ise kesinlikle katılmadığı görülmektedir.
Polis/Jandarma’da bu oran daha fazladır (% 58.1 ini oluşturan 61 kişinin bu önermeye
katılmadığı, %19 unu oluşturan 20 kişinin ise bu önermeye kesinlikle katılmadığı
görülmektedir). Akademisyenlerde bu oran Polis/Jandarma’dan daha yüksektir (% 58.8 ini
oluşturan 10 kişi bu önermeye katılmamakta, %29.4 ünü oluşturan 5 kişi ise bu önermeye
kesinlikle katılmamaktadır). Yukarıdaki Çizelge 3.32 ve Şekil 3.26 da bir konu daha dikkat
çekmektedir ki o da bu önermeye Bilirkişi/Alan Uzmanlarının görüşüdür (Bilirkişi/Alan
Uzmanlarının % 20 ini oluşturan 7 kişinin bu önermeye kesinlikle katılmadığı, %40 ını
oluşturan 14 kişinin bu önermeye katılmadığı, % 31.4 ünü oluşturan 11 kişinin ise bu
önermeye katıldığı görülmektedir). Diğer meslek gruplarına göre bu önermeye katılıyorum
oranı bir hayli yüksek görülmektedir, bu durum bize Bilirkişi/Alan Uzmanlarının içinde
gerçekten yeterli eğitim almış kişiler bulunduğu sonucuna götürmektedir.
Soru1. Mesleğiniz? İle Soru 8.Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel
yöntemler kullanılmaktadır. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge
3.33 ve Şekil 3.27 de verilmiştir.
201
Yüzdesi
Sayısı
Polis/Jandarma
Yüzdesi
Sayısı
Akademisyen
Yüzdesi
Bilirkişi/Alan
Sayısı
Uzmanı
TOPLAM
Yüzdesi
Sayısı
Yüzdesi
56
9
38
9
155
27,7
36,1
5,8
24,5
5,8
100,0
16
45
8
37
4
110
14,5
40,9
7,3
33,6
3,6
100,0
3
7
4
4
0
18
16,7
38,9
22,2
22,2
0
100,0
5
11
3
17
1
37
13,5
29,7
8,1
45,9
2,7
100,0
67
119
24
96
14
320
20,9
37,2
7,5
30,0
4,4
100,0
TOPLAM
Katılıyorum
43
Kesinlikle
Katılıyorum
Sayısı
İtfaiyeci
Bir Fikrim Yok
KULLANILMAKTADIR
Katılmıyorum
BİLİMSEL YÖNTEMLER
Kesinlikle
ÇALIŞTIĞIM YERDE
Katılmıyorum
Çizelge 3. 33 Mesleğe göre “Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler
kullanılmaktadır” önermesine verilen cevaplar
Ki-kare=20.974 ; Serbestlik derecesi=12 ; p-değeri=0.051
Şekil 3. 27 Mesleğe göre “Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler
kullanılmaktadır” önermesine verilen cevaplar
Çizelge 3.33 de yapılan ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin çalıştıkları
yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılıp kullanılmadığı ile
ilgili görüşlerine etkisi yoktur (p-değeri>0.05). Yukarıdaki Çizelge 3.33 ve Şekil 3.27 de
katılımcıların büyük çoğunluğu “Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili
202
bilimsel yöntemler kullanılmaktadır” önermesine katılmamaktadır (kesinlikle katılmıyorum
ve katılmıyorum toplamı=%20.9+%37.2= %58.1). Meslek gruplarına göre, kesinlikle
katılmıyorum ve katılmıyorumun toplamı açısından değerlendirilirse itfaiyecilerin %63.8 ini
oluşturan 99 kişinin, polis/jandarmanın %55.4 ünü oluşturan 61 kişinin, akademisyenlerin
%55.6 sını oluşturan 10 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %43.2 sini oluşturan16 kişinin
çalıştıkları yerde bilimsel yöntemler kullanılmadığını düşündükleri görülmektedir. Ayrıca,
katılıyorum ve kesinlikle katılıyorum toplamı açısından bakıldığında ise, itfaiyecilerin %
30.3 ünü oluşturan 47 kişinin, polis/jandarmanın % 37.2 sini oluşturan 41 kişinin,
akademisyenlerin % 22.2 sini oluşturan 4 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının ise % 48.6 sını
oluşturan 18 kişinin çalıştıkları yerde bilimsel yöntemler kullanıldığını düşündükleri
görülmektedir.
Soru 1. Mesleğiniz? ile Soru 9. İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi
almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili
sonuçlar Çizelge 3.34 ve Şekil 3.28 de verilmiştir.
TOPLAM
Katılıyorum
Kesinlikle
Katılıyorum
Bir Fikrim Yok
KİŞİLER TARAFINDAN
Katılmıyorum
YETERLİ EĞİTİM ALMIŞ
Katılmıyorum
YANGIN RAPORU
Kesinlikle
Çizelge 3. 34 Mesleğe göre “İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler
tarafından hazırlanmaktadır.” önermesine verilen cevaplar
HAZIRLANMAKTADIR
Sayısı
İtfaiyeci
Yüzdesi
Sayısı
Polis/Jandarma
Yüzdesi
Sayısı
Akademisyen
Yüzdesi
Bilirkişi/Alan
Sayısı
Uzmanı
Yüzdesi
TOPLAM
Sayısı
Yüzdesi
34
34
9
55
23
155
21,9
21,9
5,8
35,5
14,8
100,0
12
29
44
22
4
111
10,8
26,1
39,6
19,8
3,6
100,0
1
7
4
4
2
18
5,6
38,9
22,2
22,2
11,1
100,0
6
13
8
4
7
38
15,8
34,2
21,1
10,5
18,4
100,0
53
83
65
85
36
322
16,5
25,8
20,2
26,4
11,2
100,0
Ki-kare=65.915 ; Serbestlik derecesi=12 ; p- değeri=0.000
203
55
60
44
50
34
34
40
29
30
20
10
22
12
İtfaiyeci Sayısı
13
6
1
23
7
8
9
4
7
4 4
Polis/Jandarma Sayısı
4
2
0
Akademisyen Sayısı
Bilirkişi/Alan Uzmanı Sayısı
Şekil 3. 28 Mesleğe göre “İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler tarafından
hazırlanmaktadır.” önermesine verilen cevaplar
Çizelge 3.34 de yapılan ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin itfaiye yangın
raporunun mutlaka yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanıp hazırlanmadığı
konusundaki görüşlerine etkisi vardır (p-değeri<0.05). Yukarıdaki Çizelge 3.34 ve Şekil 3.28
de “İtfaiye Yangın Raporu mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler tarafından
hazırlanmaktadır.” Önermesi kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorumun toplamı açısından
değerlendirilirse itfaiyecilerin %43.8 ini oluşturan 68 kişinin, polis/jandarmanın %36.9 unu
oluşturan 41 kişinin, akademisyenlerin %44.5 ini oluşturan 8 kişinin, bilirkişi/alan
uzmanlarının %50 sini oluşturan19 kişinin yangın raporunun yeterli eğitim almamış
görevliler tarafından hazırlandığını düşünmektedirler. Ayrıca, itfaiye mensuplarının
kesinlikle katılıyorum ve katılıyorum toplamına verdiği cevap % 50.3 olup bu orana karşılık
gelen toplam 78 kişinin yangın raporunu bu konuda yeterli eğitimi almış görevlilerin
hazırladığı görüşünde oldukları görülmektedir. Bunun yangın raporunu hazırlayanların kendi
meslektaşları olmasından kaynaklandığı düşünülmektedir.
Soru 1. Mesleğiniz? ile Soru 10. Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve
Jandarma) da
“Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir sorularının çapraz
değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.35 ve Şekil 3.29 da verilmiştir.
204
TOPLAM
Katılıyorum
Kesinlikle
Katılıyorum
RAPORU HAZIRLAMA YETKİSİ
Bir Fikrim Yok
POLİS/JANDARMA’YA YANGIN
Katılmıyorum
Kesinlikle
Katılmıyorum
Çizelge 3. 35 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın
Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.” önermesine verilen cevaplar
VERİLMELİDİR
Sayısı
İtfaiyeci
Yüzdesi
Sayısı
Polis/Jandarma
Yüzdesi
Sayısı
79
42
10
14
9
154
51,3
27,3
6,5
9,1
5,8
100,0
23
27
13
39
7
109
21,1
24,8
11,9
35,8
6,4
100,0
3
6
2
6
0
17
17,6
35,3
11,8
35,3
0
100,0
12
12
3
6
4
37
Akademisyen
Yüzdesi
Bilirkişi/Alan
Sayısı
Uzmanı
Yüzdesi
32,4
32,4
8,1
16,2
10,8
100,0
TOPLAM
Sayısı
117
87
28
65
20
317
Yüzdesi
36,9
27,4
8,8
20,5
6,3
100,0
Ki-kare=47.904 ; Serbestlik derecesi=12 ; p-değeri=0.000
Şekil 3. 29 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın
Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.” önermesine verilen cevaplar
Çizelge 3.35 de yapılan ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin yangın
nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da yangın raporu hazırlama
yetkisi verilip verilmemesi konusundaki görüşlerine etkisi vardır (p-değeri<0.05).
Yukarıdaki Çizelge 3.35 ve Şekil 3.29 da “Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına
(Polis ve Jandarma) da
kesinlikle
katılmıyorum
“Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.”
ve
katılmıyorumun
toplamı
açısından
Önermesi
değerlendirilirse
itfaiyecilerin %78.6 sını oluşturan 121 kişinin, polis/jandarmanın %45.9 unu oluşturan 50
kişinin, akademisyenlerin %52.9 unu oluşturan 9 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %64.8
205
sini oluşturan 24 kişinin yangın raporunun kolluk tarafından hazırlanmasının uygun
olmayacağını büyük bir oranla düşünmektedirler. Hatta bu konuda kolluk görevlilerinin
düşüncesinin de aynı doğrultuda olduğu (%45.9) görülmektedir. Ayrıca, katılıyorum ve
kesinlikle katılıyorum toplamı açısından bakıldığında, polis/jandarmanın %42.2 sini
oluşturan 46 kişinin, akademisyenlerin %35.3 ünü oluşturan 6 kişinin, yangın raporu
hazırlamada kolluğa yetki verilmelidir görüşünde oldukları dikkate değer görülmektedir.
Soru1. Mesleğiniz? ile Soru 11. Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama
yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik
çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile
ilgili sonuçlar Çizelge 3.36 ve Şekil 3.30 da verilmiştir.
Çizelge 3. 36 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde
çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir.”
önermesine verilen cevaplar
TOPLAM
Kesinlikle
Katılıyorum
Katılıyorum
Bir Fikrim Yok
Katılmıyorum
KİŞİLERE
Kesinlikle
YETERLİ EĞİTİMİ
ALMIŞ AKADEMİK
Katılmıyorum
YANGIN RAPORU
HAZIRLAMA YETKİSİ
VERİLMELİDİR
Sayısı
19
31
5
50
50
155
İtfaiyeci
Yüzdesi
12,3
20,0
3,2
32,3
32,3
100,0
Sayısı
9
14
3
36
47
109
Polis/Jandarma
Yüzdesi
8,3
12,8
2,8
33,0
43,1
100,0
Sayısı
1
1
1
9
7
19
100,0
Akademisyen
Yüzdesi
5,3
5,3
5,3
47,4
36,8
Bilirkişi/Alan
Sayısı
2
1
1
20
14
38
Uzmanı
Yüzdesi
5,3
2,6
2,6
52,6
36,8
100,0
TOPLAM
Sayısı
31
47
10
115
118
321
Yüzdesi
9,7
14,6
3,1
35,8
36,0
100,0
5’den küçük sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır.
206
50
47
50
50
40
30
20
10
0
36
31
19
20
14
9
1 2
11
14
53
11
9
7
İtfaiyeci Sayısı
Polis/Jandarma Sayısı
Akademisyen Sayısı
Bilirkişi/Alan Uzmanı Sayısı
Şekil 3. 30 Mesleğe göre “Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde
çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir.”
önermesine verilen cevaplar
Yukarıdaki Çizelge 3.36 ve Şekil 3.30 da “Yangın nedenini belirlemek için “Yangın
Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri
almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir.” Önermesi kesinlikle
katılmıyorum ve katılmıyorumun toplamı açısından değerlendirilirse itfaiyecilerin %32.3
ünü oluşturan 40 kişinin, polis/jandarmanın %21.1 ini oluşturan 23 kişinin, akademisyenlerin
%10.6 sını oluşturan 2 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %7.9 unu oluşturan 3 kişinin
yangın raporunun eğitimli, akademik çalışmaları olan uzman bilirkişiler tarafından
hazırlanmasının uygun olmayacağını düşünmektedirler. Ayrıca, katılıyorum ve kesinlikle
katılıyorum toplamı açısından bakıldığında, itfaiye teşkilatının %64.6 sını oluşturan 100
kişinin, polis/jandarmanın %76.1 ini oluşturan 83 kişinin, akademisyenlerin %84.2 sini
oluşturan 16 kişinin ve bilirkişi/alan uzmanlarının %89.4 ünü oluşturan 34 kişinin yangın
raporunun eğitimli, akademik çalışmaları olan uzman bilirkişiler tarafından hazırlanmasının
büyük bir (toplam %72.6) oranla uygun değerlendirdikleri görülmektedir.
Soru 1. Mesleğiniz? ile Soru 12. Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı
olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili
sonuçlar Çizelge 3.37 ve Şekil 3.31 de verilmiştir.
207
İtfaiyeci
Sayısı
Yüzdesi
Polis/Jandarma
Sayısı
Yüzdesi
Akademisyen
Sayısı
Yüzdesi
Bilirkişi/Alan
Sayısı
Uzmanı
Yüzdesi
TOPLAM
Sayısı
Yüzdesi
TOPLAM
Katılıyorum
Kesinlikle
Katılıyorum
Bir Fikrim Yok
YAPILMAKTADIR
Katılmıyorum
BİLİMSEL OLARAK
Katılmıyorum
YANGIN İSTATİSTİKLERİ
Kesinlikle
Çizelge 3. 37 Mesleğe göre “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir
şekilde yapılmaktadır.” önermesine verilen cevaplar
21
64
20
37
12
154
13,6
41,6
13,0
24,0
7,8
100,0
14
48
40
7
1
110
12,7
43,6
36,4
6,4
9
100,0
5
9
3
1
1
19
26,3
47,4
15,8
5,3
5,3
100,0
12
14
5
5
1
37
32,4
37,8
13,5
13,5
2,7
100,0
52
135
68
50
15
320
16,3
42,2
21,3
15,6
4,7
100,0
Ki-kare=48.319 ; Serbestlik derecesi=12 ; p-değeri=0.000
Şekil 3. 31 Mesleğe göre “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir
şekilde yapılmaktadır.” önermesine verilen cevaplar
Çizelge 3.37 de yapılan ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin Yangın nedeni
ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılıp
yapılmaması konusundaki görüşlerine etkisi vardır (p-değeri<0.05). Yukarıdaki Çizelge 3.37
ve Şekil 3.31 de “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok
hassas bir şekilde yapılmaktadır.” Önermesi kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorumun
toplamı açısından değerlendirilirse itfaiyecilerin %55.2 sini oluşturan 85 kişinin,
polis/jandarmanın %56.3 ünü oluşturan 62 kişinin, akademisyenlerin %73.7 sini oluşturan
14 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %70.2 sini oluşturan 26 kişinin yangın nedeni ile ilgili
istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmadığını
düşündükleri görülmektedir. Bu oranın yüksek bir oran (toplam %58.5) olduğu dikkate değer
208
bir konudur.
Soru1. Mesleğiniz? ile Soru 13. Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı
yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı
Türkiye genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli
incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.
Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.38 ve Şekil 3.32 de
verilmiştir.
TOPLAM
Katılıyorum
Kesinlikle
Katılıyorum
ANKARA’YA GÖRE
Bir Fikrim Yok
TÜRKİYE GENELİ
Katılmıyorum
Kesinlikle
“ELEKTRİK
KONTAĞI” NDA
Katılmıyorum
Çizelge 3.38 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni
istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye genelindeki elektrik
yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise
iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar
DAHA BİLİMSEL
İtfaiyeci
Sayısı
Yüzdesi
Polis/Jandar
Sayısı
ma
Yüzdesi
31
46
23
43
11
154
20,1
29,9
14,9
27,9
7,1
100,0
11
51
18
27
0
107
10,3
47,7
16,8
25,2
0
100,0
Sayısı
0
9
5
4
1
19
Akademisyen
Yüzdesi
0
47,4
26,3
21,1
5,3
100,0
Bilirkişi/Alan
Sayısı
Uzmanı
Yüzdesi
TOPLAM
Sayısı
Yüzdesi
60
50
40
30
20
10
0
3
12
4
15
1
35
8,6
34,3
11,4
42,9
2,9
100,0
45
118
50
89
13
315
14,3
37,5
15,9
28,3
4,1%
100,0
51
46
43
31
23
11
03
9 12
İtfaiyeci Sayısı
27
18
5 4
15
4
Polis/Jandarma Sayısı
11
011
Akademisyen Sayısı
Bilirkişi/Alan Uzmanı Sayısı
Ki-kare=34.825 ; Serbestlik derecesi=12 ; p-değeri=0.000
Şekil 3. 32 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni
istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye genelindeki elektrik
yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise
iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar
209
Çizelge 3.38 de yapılan ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin elektrik
kontağı yangın nedeninde Türkiye genelinin Ankara’ya göre daha bilimsel teknik ve bilinçli
incelenip incelenmediği konusundaki görüşlerine etkisi vardır (p-değeri<0.05). Yukarıdaki
Çizelge 3.38 ve Şekil 3.32 de “Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı
yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı
Türkiye genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli
incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.”
Önermesi kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorumun toplamı açısından değerlendirilirse
itfaiyecilerin %50 sini oluşturan 77 kişinin, polis/jandarmanın %58 ini oluşturan 62 kişinin,
akademisyenlerin %47.4 ünü oluşturan 9 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %42.9 unu
oluşturan 15 kişinin bu önermeyi doğru bulmadıkları görülmektedir. Ayrıca, katılıyorum ve
kesinlikle katılıyorum toplamı açısından bakıldığında, bilirkişi/alan uzmanlarının %45.8 ini
oluşturan 16 kişinin, elektrik kontağı yangın nedeninde Türkiye genelinin Ankara’ya göre
daha bilimsel teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde oldukları dikkate değer görülmektedir.
Soru1. Mesleğiniz? ile Soru 14. Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı
yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı
Türkiye genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini,
İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini gösterebilir.
Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.39 ve Şekil 3.33 de
verilmiştir.
Çizelge 3. 39 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni
istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki yangınların genel
olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise
iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar
BİLİMSEL
İtfaiyeci
TOPLAM
Katılıyorum
Kesinlikle
Katılıyorum
Bir Fikrim Yok
İSTANBUL’A GÖRE DAHA
Katılmıyorum
TÜRKİYE GENELİ
Kesinlikle
YANGIN NEDENİNDE
Katılmıyorum
“SİGARA VE KİBRİT”
Sayısı
24
56
15
41
19
155
Yüzdesi
15,5
36,1
9,7
26,5
12,3
100,0
Sayısı
10
50
22
26
0
108
Polis/Jandarma
Yüzdesi
9,3
46,3
20,4
24,1
0
100,0
Sayısı
0
7
8
3
1
19
Akademisyen
Yüzdesi
0
36,8
42,1
15,8
5,3
100,0
Bilirkişi/Alan
Sayısı
4
11
8
10
3
36
Uzmanı
Yüzdesi
11,1
30,6
22,2
27,8
8,3
100,0
TOPLAM
Sayısı
38
124
53
80
23
318
Yüzdesi
11,9
39,0
16,7
25,2
7,2
100,0
Ki-kare=27.567 ; Serbestlik derecesi=12 ; p-değeri=0.006
210
56
50
60
50
41
40
30
20
10
0
24
26
22
10
0
4
7
11
İtfaiyeci Sayısı
19
15
10
8 8
3
Polis/Jandarma Sayısı
3
0 1
Akademisyen Sayısı
Bilirkişi/Alan Uzmanı Sayısı
Şekil 3. 33 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni
istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki yangınların genel
olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise
iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar
Çizelge 3.39 da yapılan ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin sigara ve kibrit
yangın nedeninde Türkiye genelinin İstanbul’a göre daha bilimsel teknik ve bilinçli incelenip
incelenmediği konusundaki görüşlerine etkisi vardır(p-değeri<0.05). Yukarıdaki Çizelge
3.39 ve Şekil 3.33 de “Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın
nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye
genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini,
İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini
gösterebilir.”Önermesi kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorumun toplamı açısından
değerlendirilirse itfaiyecilerin %51.6 sını oluşturan 80 kişinin, polis/jandarmanın %55.6 sını
oluşturan 60 kişinin, akademisyenlerin %36.8 ini oluşturan 7 kişinin, bilirkişi/alan
uzmanlarının %41.7 sini oluşturan 15 kişinin bu önermeyi doğru bulmadıkları
görülmektedir. Ayrıca, katılıyorum ve kesinlikle katılıyorum toplamı açısından bakıldığında,
itfaiyecilerin %38.8 ini oluşturan 60 kişinin, polis/jandarmanın %24.1 ini oluşturan 26
kişinin, akademisyenlerin %21.1 ini oluşturan 4 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %36.1
ini oluşturan 13 kişinin, sigara ve kibrit yangın nedeninde Türkiye genelinin İstanbul’a göre
daha bilimsel teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde oldukları dikkate değer görülmektedir.
Soru1. Mesleğiniz? İle Soru 15. Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın
nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı
Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve
bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi
211
incelenmediğini gösterebilir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge
3.40 ve Şekil 3.34 de verilmiştir.
DAHA BİLİMSEL
Sayısı
İtfaiyeci
Polis/Jandarma
Yüzdesi
Sayısı
Yüzdesi
Akademisyen
TOPLAM
Kesinlikle Katılıyorum
Katılıyorum
Bir Fikrim Yok
TÜRKİYE’YE GÖRE
Katılmıyorum
NEDENİNDE ANKARA
Kesinlikle
“SABOTAJ” YANGIN
Katılmıyorum
Çizelge 3. 40 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri
istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj
(kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki
Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar
16
52
25
45
14
152
10,5
34,2
16,4
29,6
9,2
100,0
4
48
17
37
2
108
3,7
44,4
15,7
34,3
1,9
100,0
Sayısı
0
8
4
6
1
19
Yüzdesi
0
42,1
21,1
31,6
5,3
100,0
Bilirkişi/Alan
Sayısı
1
11
3
16
3
34
Uzmanı
Yüzdesi
2,9
32,4
8,8
47,1
8,8
100,0
TOPLAM
Sayısı
21
Yüzdesi
6,7
119
38,0
49
104
20
313
15,7
33,2
6,4
100,0
Ki-kare=18.635 ; Serbestlik derecesi=12 ; p-değeri=0.098
Şekil 3. 34 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri
istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama)
yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj
(kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar
Çizelge 3.40 da yapılan ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin Sabotaj
(kundaklama) yangın nedeninde Ankara’nın Türkiye geneline göre daha bilimsel teknik ve
bilinçli incelenip incelenmediği konusundaki görüşlerine etkisi yoktur (p-değeri>0.05).
Yukarıdaki Çizelge 3.40 ve Şekil 3.34 de “Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008
212
yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran
farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik
ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi
incelenmediğini gösterebilir.” Önermesi kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorumun toplamı
açısından değerlendirilirse itfaiyecilerin %44.6 sını oluşturan 68 kişinin, polis/jandarmanın
%48.1 ini oluşturan 52 kişinin, akademisyenlerin %42.1 ini oluşturan 8 kişinin, bilirkişi/alan
uzmanlarının %35.3 ünü oluşturan 12 kişinin bu önermeyi doğru bulmadıkları
görülmektedir. Ayrıca, katılıyorum ve kesinlikle katılıyorum toplamı açısından bakıldığında,
itfaiyecilerin %38.8 ini oluşturan 59 kişinin, polis/jandarmanın %36.2 sini oluşturan 39
kişinin, akademisyenlerin %36.9 unu oluşturan 7 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %55.9
unu oluşturan 19 kişinin, Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninde Ankara’nın Türkiye
geneline göre daha bilimsel teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde oldukları görülmektedir.
Burada bilirkişi/alan uzmanlarının %55.9 luk yüksek bir oranda bu önermeyi desteklemeleri
dikkat çekmektedir.
Soru1. Mesleğiniz? İle Soru 16. İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın
nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı
Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve
bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini
gösterebilir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.41 ve Şekil 3.35
de verilmiştir.
DAHA BİLİMSEL
İtfaiyeci
Sayısı
Yüzdesi
Polis/Jandarma
Sayısı
Yüzdesi
Akademisyen
TOPLAM
Kesinlikle
Katılıyorum
Katılıyorum
Bir Fikrim Yok
İSTANBUL’A GÖRE
Katılmıyorum
NEDENİNDE ANKARA
Katılmıyorum
“ SABOTAJ” YANGIN
Kesinlikle
Çizelge 3. 41 Mesleğe göre “İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki
Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının
genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi
incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar
17
63
28
39
6
153
11,1
41,2
18,3
25,5
3,9
100,0
4
51
21
31
0
107
3,7
47,7
19,6
29,0
0
100,0
Sayısı
0
6
8
4
1
19
Yüzdesi
0
31,6
42,1
21,1
5,3
100,0
Bilirkişi/Alan
Sayısı
3
11
6
11
3
34
Uzmanı
Yüzdesi
8,8
32,4
17,6
32,4
8,8
100,0
TOPLAM
Sayısı
24
131
63
85
10
313
Yüzdesi
7,7
41,9
20,1
27,2
3,2
100,0
5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır.
213
70
63
60
51
50
39
40
30
20
10
0
31
28
İtfaiyeci Sayısı
21
17
11
4 3
0
6
86
11
4
Polis/Jandarma Sayısı
6
0 1
3
Akademisyen Sayısı
Bilirkişi/Alan Uzmanı Sayısı
Şekil 3. 35 Mesleğe göre “İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki
Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının
genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi
incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar
Yukarıdaki Çizelge 3.41 ve Şekil 3.35 de “İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96)
2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48
oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel,
teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi
incelenmediğini gösterebilir.” Önermesi kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorumun toplamı
açısından değerlendirilirse itfaiyecilerin %52.3 ünü oluşturan 80 kişinin, polis/jandarmanın
%51.4 ünü oluşturan 55 kişinin, akademisyenlerin %31.6 sını oluşturan 6 kişinin,
bilirkişi/alan uzmanlarının %41.2 sini oluşturan 14 kişinin bu önermeyi doğru bulmadıkları
görülmektedir. Ayrıca, katılıyorum ve kesinlikle katılıyorum toplamı açısından bakıldığında,
itfaiyecilerin %29.4 ünü oluşturan 45 kişinin, polis/jandarmanın %29 unu oluşturan 31
kişinin, akademisyenlerin %26.4 ünü oluşturan 5 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %41.2
sini oluşturan 14 kişinin, Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninde Ankara’nın İstanbul’a
göre daha bilimsel teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde oldukları görülmektedir. Burada
bilirkişi/alan uzmanlarının % 41.2 lik bir oranda bu önermeyi desteklemeleri önemli
görülmektedir.
Soru1. Mesleğiniz? İle Soru 17. 2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17)
yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran
farklılığı İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik
ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi
incelenmediğini gösterebilir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge
3.42 ve Şekil 3.36 da verilmiştir.
214
Yüzdesi
Polis/Jandarma
Sayısı
TOPLAM
Kesinlikle
Katılıyorum
Katılıyorum
Bir Fikrim Yok
23
33
27
52
17
152
15,1
21,7
17,8
34,2
11,2
100,0
6
34
21
43
5
109
5,5
31,2
19,3
39,4
4,6
100,0
Sayısı
0
3
6
5
5
19
Yüzdesi
Akademisyen
Katılmıyorum
“ SABOTAJ(KUNDAKALAMA)”
YANGIN NEDENİNDE
İNGİLTERE
TÜRKİYE’DEN DAHA BİLİMSEL
İtfaiyeci
Sayısı
Kesinlikle
Katılmıyorum
Çizelge 3.42 Mesleğe göre “2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın nedenleri
istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı İngiltere’deki Sabotaj
(kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki
Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar
Yüzdesi
0
15,8
31,6
26,3
26,3
100,0
Bilirkişi/Alan
Sayısı
2
6
0
20
5
33
Uzmanı
Yüzdesi
6,1
18,2
0
60,6
15,2
100,0
TOPLAM
Sayısı
31
76
54
120
32
313
Yüzdesi
9,9
24,3
17,3
38,3
10,2
100,0
Ki-kare = 35.375; Serbestlik derecesi =12; p-değeri=0.000
Şekil 3. 36 Mesleğe göre “2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın nedenleri
istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı İngiltere’deki Sabotaj
(kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki
Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar
Çizelge 3.42 de yapılan ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin Sabotaj
(kundaklama) yangın nedeninde İngiltere’nin Türkiye geneline göre daha bilimsel teknik ve
bilinçli incelenip incelenmediği konusundaki görüşlerine etkisi vardır (p-değeri<0.05).
Yukarıdaki Çizelge 3.42 ve Şekil 3.36 da 2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere
215
(%17.17) yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin
%14.52 oran farklılığı İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha
bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama)
yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir önermesi kesinlikle katılmıyorum ve
katılmıyorumun toplamı açısından değerlendirilirse itfaiyecilerin %36.8 ini oluşturan 56
kişinin, polis/jandarmanın %36.7 sini oluşturan 40 kişinin, akademisyenlerin %15.8 ini
oluşturan 3 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %24.3 ünü oluşturan 8 kişinin bu önermeyi
doğru bulmadıkları görülmektedir. Ayrıca, katılıyorum ve kesinlikle katılıyorum toplamı
açısından bakıldığında, itfaiyecilerin % 45.4 ünü oluşturan 69 kişinin, polis/jandarmanın
%44 ünü oluşturan 48 kişinin, akademisyenlerin %52.6 sını oluşturan 10 kişinin,
bilirkişi/alan uzmanlarının %75.8 ini oluşturan 25 kişinin, sabotaj (kundaklama) yangın
nedeninde İngiltere’nin Türkiye geneline göre daha bilimsel teknik ve bilinçli incelendiği
görüşünde oldukları görülmektedir. Burada yine tüm katılımcıların %48.5 lik yüksek bir
oranla bu önermeyi desteklemeleri dikkate değer bir husus olarak görülmektedir.
Soru1. Mesleğiniz? ile Soru 18. Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın
nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı
İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli
incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini
gösterebilir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.43 ve Şekil
3.37 de verilmiştir.
TOPLAM
Katılıyorum
Kesinlikle
Katılıyorum
Bir Fikrim Yok
İNGİLTERE TÜRKİYE’DEN
Katılmıyorum
YANGIN NEDENİNDE
Kesinlikle
“ELEKTRİK KONTAĞI”
Katılmıyorum
Çizelge 3. 43 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın nedenleri istatistiklerindeki
Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel
olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi
incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar
DAHA BİLİMSEL
İtfaiyeci
Polis/Jandarma
Sayısı
14
41
29
54
15
153
Yüzdesi
9,2
26,8
19,0
35,3
9,8
100,0
Sayısı
Yüzdesi
Akademisyen
6
34
22
39
6
107
5,6
31,8
20,6
36,4
5,6
100,0
Sayısı
0
6
6
4
3
19
Yüzdesi
0
31,6
31,6
21,1
15,8
100,0
Bilirkişi/Alan
Sayısı
1
7
2
19
5
34
Uzmanı
Yüzdesi
2,9
20,6
5,9
55,9
14,7
100,0
TOPLAM
Sayısı
21
88
59
116
29
313
Yüzdesi
6,7
28,1
18,8
37,1
9,3
100,0
Ki-kare=18.006; Serbestlik derecesi=12; p-değeri=0.115
216
Şekil 3. 37 Mesleğe göre “Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın nedenleri istatistiklerindeki
Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel
olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi
incelenmediğini gösterebilir.” önermesine verilen cevaplar
Çizelge 3.43 de yapılan ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin elektrik
kontağı yangın nedeninde İngiltere’nin Türkiye geneline göre daha bilimsel teknik ve bilinçli
incelenip incelenmediği konusundaki görüşlerine etkisi yoktur (p-değeri>0.05). Yukarıdaki
Çizelge 3.43 ve Şekil 3.37 de “Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın
nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı
İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli
incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini
gösterebilir.” Önermesi kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorumun toplamı açısından
değerlendirilirse itfaiyecilerin %36 sını oluşturan 45 kişinin, polis/jandarmanın %37.4 ünü
oluşturan 40 kişinin, akademisyenlerin %31.6 sını oluşturan 6 kişinin, bilirkişi/alan
uzmanlarının %23.5 ini oluşturan 8 kişinin bu önermeyi doğru bulmadıkları görülmektedir.
Ayrıca, katılıyorum ve kesinlikle katılıyorum toplamı açısından bakıldığında, itfaiyecilerin
%45.1 ini oluşturan 69 kişinin, polis/jandarmanın %42 sini oluşturan 45 kişinin,
akademisyenlerin %36.9 unu oluşturan 7 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %70.6 sını
oluşturan 24 kişinin, elektrik kontağı yangın nedeninde İngiltere’nin Türkiye geneline göre
daha bilimsel teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde oldukları görülmektedir. Burada yine
bilirkişi/alan uzmanlarının %70.6 lık yüksek bir oranla bu önermeyi desteklemeleri dikkate
değer bir husus olarak görülmektedir.
Soru1. Mesleğiniz? İle Soru 19. Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj
(kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61
olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar
Çizelge 3.44 ve Şekil 3.38 de verilmiştir.
217
Çizelge 3. 44 Mesleğe göre “Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65,
İtfaiyeci
Sayısı
Yüzdesi
Polis/Jandarma
Sayısı
Yüzdesi
Akademisyen
Sayısı
Yüzdesi
TOPLAM
50'den fazla) olduğu anlaşılır.
A nın az (% 50'den az) B nin çok (%
50'den az) olduğu anlaşılır.
A nın çok (% 50'den fazla) B nin az (%
olduğu anlaşılır.
A ve B nin eşit oranlarda(%50-%50)
anlaşılır
çalışmaların daha bilimsel olduğu
sabotaj(Kundaklama) da yapılan
NASIL
DEĞERLENDİRİYORSUNUZ
düşük olduğu anlaşılır.
İNGİLTERE VE KANADA’YI
İngiltere ve Kanada'ya göre daha
“ SABOTAJ” YANGIN
NEDENİNDE TÜRKİYE,
A-Ülkemizde sabotaj olaylarının
İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz.” önermesine verilen cevaplar
81
45
15
8
5
154
52,6
29,2
9,7
5,2
3,2
100,0
39
35
11
14
6
105
37,1
33,3
10,5
13,3
5,7
100,0
4
12
2
1
0
19
21,1
63,2
10,5
5,3
0
100,0
5
22
2
2
3
34
Bilirkişi/Alan
Sayısı
Uzmanı
Yüzdesi
14,7
64,7
5,9
5,9
8,8
100,0
Sayısı
129
114
30
25
14
312
41,3
36,5
9,6
8,0
4,5
100,0
TOPLAM
Yüzdesi
5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır.
Şekil 3. 38 Mesleğe göre “Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65,
İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz.” önermesine verilen cevaplar
Yukarıdaki Çizelge 3.44 ve Şekil 3.38 e göre “Türkiye geneli yangın nedenleri
içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise
218
%24.61 olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz.” önermesini itfaiyecilerin %52.6 sını oluşturan
81 kişinin, polis/jandarmanın %37.1 ini oluşturan 39 kişinin, akademisyenlerin %21.1 ini
oluşturan 4 kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %14.7 sini oluşturan 5 kişinin “A-Ülkemizde
sabotaj olaylarının İngiltere ve Kanada'ya göre daha düşük olduğu anlaşılır” şeklinde
yorumladıkları görülmektedir. Ayrıca, itfaiyecilerin % 29.2 sini oluşturan 45 kişinin,
polis/jandarmanın %33.3 ünü oluşturan 35 kişinin, akademisyenlerin %63.2 sini oluşturan 12
kişinin, bilirkişi/alan uzmanlarının %64.7 sini oluşturan 22 kişinin ise sabotaj (kundaklama)
yangın nedeninde İngiltere ve Kanada’nın Türkiye geneline göre daha bilimsel teknik ve
bilinçli incelendiği görüşünde oldukları görülmektedir. Burada itfaiye ile polis/jandarmanın
toplam %89.7 lik bir oranla A görüşünü desteklemeleri, akademisyenler ile bilirkişi/alan
uzmanlarının ise toplam %127.9 luk dikkate değer bir oranla B görüşünü desteklemeleri
önemli bir husus olarak görülmektedir.
Soru5. Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ile Soru 7. Yangın nedenini belirleme ile
ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar
Çizelge 3.45 ve Şekil 3.39 da verilmiştir.
İlköğretim
3
0
8
Yüzdesi
25,0
25,0
12,5
37,5
0
100,0
Orta Öğretim
Ön Lisans
Lisans
Yüksek Lisans
Doktora
TOPLAM
TOPLAM
1
Katılıyorum
Katılıyorum
2
YETERLİDİR
Kesinlikle
Bir Fikrim Yok
2
İLE İLGİLİ ALDIĞIM EĞİTİMLER
Kesinlikle
Sayısı
YANGIN NEDENİNİ BELİRLEME
Katılmıyorum
Katılmıyorum
Çizelge 3. 45 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre yangın nedenini belirleme ile ilgili alınan eğitimlerin
yeterliliği
Sayısı
16
24
6
16
11
73
Yüzdesi
21,9
32,9
8,2
21,9
15,1
100,0
Sayısı
10
27
4
3
1
45
Yüzdesi
22,2
60,0
8,9
6,7
2,2
100,0
Sayısı
28
63
14
23
3
131
Yüzdesi
21,4
48,1
10,7
17,6
2,3
100,0
Sayısı
5
25
5
4
0
39
Yüzdesi
12,8
64,1
12,8
10,3
0
100,0
Sayısı
7
6
1
1
1
16
Yüzdesi
43,8
37,5
6,3
6,3
6,3
100,0
Sayısı
68
147
31
50
16
312
Yüzdesi
21,8
47,1
9,9
16,0
5,1
100,0
5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır.
219
70
60
50
İlköğretim
40
Orta Öğretim
Ön Lisans
30
Lisans
Yüksek Lisans
20
Doktora
10
0
Kesinlikle Katılmıyorum Bir Fikrim Yok Katılıyorum
Katılmıyorum
Kesinlikle
Katılıyorum
Şekil 3. 39 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre yangın nedenini belirleme ile ilgili alınan eğitimlerin
yeterliliği
Yukarıdaki Çizelge 3.45 ve Şekil 3.39 da “Yangın nedenini belirleme ile ilgili
aldığımız eğitimler yeterlidir” önermesi, kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı
olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan ilköğretim seviyesinin % 50 sini
oluşturan 4 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %54.8 ini oluşturan 40 kişinin, ön lisans
seviyesinin % 82.2 sini oluşturan 37 kişinin, lisans seviyesinin %69.5 ini oluşturan 91 kişinin,
yüksek lisans seviyesinin %76.9 unu oluşturan 30 kişinin ve doktora seviyesinin %81.3 ünü
oluşturan 13 kişinin yangın nedenini belirleme ile ilgili aldıkları eğitimin yeterli olmadığını
düşündükleri görülmektedir. Burada eğitim seviyesinin yükselmesi ile alınan eğitimlerin
yeterli olduğu görüşüne katılmama oranının arttığı açık bir şekilde görülmektedir.
Soru5.Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? İle Soru8. Çalıştığım yerde yangın nedenini
belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılmaktadır sorularının çapraz değerlendirilmesi
TOPLAM
Katılıyorum
Kesinlikle
Katılıyorum
Bir Fikrim Yok
Katılmıyorum
KULLANILMAKTADIR
Kesinlikle
ÇALIŞTIĞIM YERDE
BİLİMSEL YÖNTEMLER
Katılmıyorum
ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.46 ve Şekil 3.40 da verilmiştir.
220
İlköğretim
Orta Öğretim
Ön Lisans
Lisans
Yüksek Lisans
Doktora
TOPLAM
Sayısı
1
4
0
3
0
8
Yüzdesi
12,5
50,0
0
37,5
0
100,0
Sayısı
23
21
5
17
7
73
Yüzdesi
31,5
28,8
6,8
23,3
9,6
100,0
Sayısı
13
12
2
16
2
45
Yüzdesi
28,9
26,7
4,4
35,6
4,4
100,0
Sayısı
21
57
8
45
5
136
Yüzdesi
15,4
41,9
5,9
33,1
3,7
100,0
Sayısı
7
18
6
11
0
42
Yüzdesi
16,7
42,9
14,3
26,2
0
100,0
Sayısı
2
6
4
4
0
16
Yüzdesi
12,5
37,5
25,0
25,0
0
100,0
Sayısı
67
118
25
96
14
320
Yüzdesi
20,9
36,9
7,8
30,0
4,4
100,0
Çizelge 3. 46 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili
bilimsel yöntemler kullanılmaktadır.” Önermesine verilen cevaplar
5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır.
Şekil 3. 40 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Çalıştığım yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili
bilimsel yöntemler kullanılmaktadır.” Önermesine verilen cevaplar
Yukarıdaki Çizelge 3.46 ve Şekil 3.40 da “Çalıştığım yerde yangın nedenini
belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılmaktadır.” Önermesi, kesinlikle katılmıyorum
ve katılmıyorum toplamı olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan ilköğretim
seviyesinin %62.5 ini oluşturan 5 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %60.3 ünü oluşturan 44
kişinin, ön lisans seviyesinin % 55.6 sını oluşturan 25 kişinin, lisans seviyesinin %57.3 ünü
oluşturan 78 kişinin, yüksek lisans seviyesinin %59.6 sını oluşturan 25 kişinin ve doktora
seviyesinin %50 sini oluşturan 8 kişinin çalıştıkları yerde yangın nedenini belirleme ile ilgili
221
bilimsel yöntemler kullanılmadığını düşündükleri görülmektedir. Burada kesinlikle
katılmama ve katılmama genel toplamının %57.8 gibi yüksek bir oran olması dikkate değer
görülmüştür.
Soru5. Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ile Soru 9. İtfaiye “Yangın Raporu”
mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır. Sorularının
çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.47 ve Şekil 3.41 de verilmiştir.
Çizelge 3. 47 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli
eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır.” Önermesine verilen cevaplar
İlköğretim
3
8
25,0
37,5
100,0
Orta Öğretim
Sayısı
18
13
4
24
14
73
Yüzdesi
24,7
17,8
5,5
32,9
19,2
100,0
Sayısı
3
18
8
12
4
Ön Lisans
45
Yüzdesi
6,7
40,0
17,8
26,7
8,9
100,0
Sayısı
24
29
37
35
11
Lisans
136
Yüzdesi
17,6
21,3
27,2
25,7
8,1
100,0
Yüksek Lisans
Doktora
TOPLAM
TOPLAM
2
0
Kesinlikle
0
Katılıyorum
2
25,0
HAZIRLANMAKTADIR
Katılıyorum
Bir Fikrim Yok
1
12,5
KİŞİLER TARAFINDAN
Kesinlikle
Sayısı
Yüzdesi
YETERLİ EĞİTİM ALMIŞ
Katılmıyorum
Katılmıyorum
YANGIN RAPORU
Sayısı
7
15
9
9
3
43
Yüzdesi
16,3
34,9
20,9
20,9
7,0
100,0
Sayısı
0
6
7
3
1
17
Yüzdesi
0
35,3
41,2
17,6
5,9
100,0
Sayısı
53
83
65
85
36
322
Yüzdesi
16,5
25,8
20,2
26,4
11,2
100,0
5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır.
222
Şekil 3. 41 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli
eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır.” Önermesine verilen cevaplar
Yukarıdaki Çizelge 3.47 ve Şekil 3.41 de “İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu
konuda yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır.” Önermesi, kesinlikle
katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan
ilköğretim seviyesinin %37.5 ini oluşturan 3 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %42.5 ini
oluşturan 31 kişinin, ön lisans seviyesinin % 46.7 sini oluşturan 21 kişinin, lisans seviyesinin
%38.9 unu oluşturan 53 kişinin, yüksek lisans seviyesinin %51.2 sini oluşturan 22 kişinin ve
doktora seviyesinin %35.3 ünü oluşturan 6 kişinin itfaiye yangın raporunu bu konuda yeterli
eğitimi almış görevlilerin hazırladıklarını düşünmedikleri görülmektedir. Burada kesinlikle
katılıyorum ve katılıyorum toplamı açısından değerlendirildiğinde ilköğretim seviyesinin
%52.5 ini oluşturan 5 kişinin ve ortaöğretim seviyesinin %52.1 ini oluşturan 38 kişinin
itfaiye yangın raporunu bu konuda yeterli eğitimi almış görevlilerin hazırladıklarını
düşündükleri görülmektedir. Bu durum, ilköğretim ve orta öğretim seviyesindeki
katılımcıların çoğunlukla itfaiye teşkilatı mensubu olmaları ve meslek taassubu sebebiyle bu
oranların yüksek tutulmuş olduğunu düşündürmektedir.
Soru5.Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ile Soru 10. Yangın nedenini belirlemede
Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.
Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.48 ve Şekil 3.42 de
verilmiştir.
223
Çizelge 3. 48 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına
(Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.” Önermesine verilen cevaplar
İlköğretim
0
8
12,5
0
100,0
Orta Öğretim
Ön Lisans
Lisans
Yüksek Lisans
Doktora
TOPLAM
TOPLAM
1
0
Kesinlikle
0
Katılıyorum
4
50,0
Katılıyorum
Bir Fikrim Yok
3
37,5
VERİLMELİDİR
Kesinlikle
Sayısı
Yüzdesi
YANGIN RAPORU
HAZIRLAMA YETKİSİ
Katılmıyorum
Katılmıyorum
POLİS/JANDARMA’YA
Sayısı
39
15
6
8
4
72
Yüzdesi
54,2
20,8
8,3
11,1
5,6
100,0
Sayısı
20
12
2
8
2
44
Yüzdesi
45,5
27,3
4,5
18,2
4,5
100,0
Sayısı
41
42
12
25
14
134
Yüzdesi
30,6
31,3
9,0
18,7
10,4
100,0
Sayısı
9
11
7
15
0
42
Yüzdesi
21,4
26,2
16,7
35,7
0
100,0
Sayısı
4
3
1
9
0
17
Yüzdesi
23,5
17,6
5,9
52,9
0
100,0
Sayısı
116
87
28
66
20
317
Yüzdesi
36,6
27,4
8,8
20,8
6,3
100,0
Ki-kare=47.904 ; Serbestlik derecesi=12 ; p-değeri=0.000
45
40
35
30
25
20
15
10
5
0
Kesinlikle Katılmıyorum
Katılmıyorum
Bir Fikrim Yok
Katılıyorum
Kesinlikle Katılıyorum
Şekil 3. 42 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis
ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.” Önermesine verilen cevaplar
Çizelge 3.48 de yapılan ki-kare testine göre katılımcıların Mezun olunan okul /
eğitim seviyesinin yangın nedenini belirlemede kolluk teşkilatına (Polis ve Jandarma) da
“Yangın Raporu” hazırlama yetkisinin verilip verilmemesi konusundaki görüşlerine etkisi
224
vardır (p-değeri<0.05).
Yukarıdaki Çizelge 3.48 ve Şekil 3.42 de “Yangın nedenini
belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi
verilmelidir.” Önermesi, kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak
değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan ilköğretim seviyesinin %87.5 ini oluşturan 7
kişinin, ortaöğretim seviyesinin %75 ini oluşturan 54 kişinin, ön lisans seviyesinin % 72.8
ini oluşturan 32 kişinin, lisans seviyesinin %61.9 unu oluşturan 83 kişinin, yüksek lisans
seviyesinin %47.6 sını oluşturan 20 kişinin ve doktora seviyesinin %41.1 ini oluşturan 7
kişinin Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da
“Yangın Raporu” hazırlama yetkisi
verilmesini düşünmedikleri görülmektedir. Burada kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum
toplamı açısından değerlendirildiğinde genel toplamın %64 ünü oluşturan 203 kişinin
kolluğa yangın raporu hazırlama yetkisi verilmemesini düşündükleri görülmektedir. Ayrıca,
eğitim seviyesi yükseldikçe kolluğa yangın raporu hazırlama yetkisi verilmesin düşüncesinin
azaldığı da dikkat çekmekte, hatta Çizelge 3.48 ve Şekil 3.42 de kesinlikle katılıyorum ve
katılıyorum toplamı açısından değerlendirme yapıldığında yüksek lisans seviyesinin %35.7
sini oluşturan 15 kişinin, doktora seviyesinin % 52.9 unu oluşturan 9 kişinin kolluğa yangın
raporu hazırlama yetkisinin verilmesinin gerektiğini yüksek bir oranla düşündükleri, aksine
eğitim seviyesi düştükçe kolluğa yangın raporu hazırlama yetkisinin verilmesini isteme
oranının da düştüğü dikkat çekmektedir.
Soru5. Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ile Soru 11. Yangın nedenini belirlemek
için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli
eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir. Sorularının
çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.49 ve Şekil 3.43 de verilmiştir.
Çizelge 3. 49 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu”
hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan
uzman bilirkişilere verilmelidir.” Önermesine verilen cevaplar
İlköğretim
3
1
8
Yüzdesi
37,5
12,5
0
37,5
12,5
100,0
Sayısı
11
15
2
21
24
Orta Öğretim
73
Yüzdesi
15,1
20,5
2,7
28,8
32,9
100,0
Ön Lisans
Lisans
Yüksek Lisans
TOPLAM
0
Katılıyorum
Katılıyorum
1
KİŞİLERE VERİLMELİDİR
Kesinlikle
Bir Fikrim Yok
3
ALMIŞ
AKADEMİK
Katılmıyorum
Sayısı
YETKİSİ YETERLİ EĞİTİMİ
Kesinlikle
Katılmıyorum
YANGIN RAPORU HAZIRLAMA
Sayısı
3
7
2
17
14
43
Yüzdesi
7,0
16,3
4,7
39,5
32,6
100,0
Sayısı
8
19
3
47
59
136
Yüzdesi
5,9
14,0
2,2
34,6
43,4
100,0
Sayısı
5
3
2
19
14
43
225
Doktora
TOPLAM
Yüzdesi
11,6
7,0
4,7
44,2
32,6
100,0
Sayısı
1
2
1
7
7
18
Yüzdesi
5,6
11,1
5,6
38,9
38,9
100,0
Sayısı
31
47
10
114
119
321
Yüzdesi
9,7
14,6
3,1
35,5
37,1
100,0
5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır.
60
50
40
Kesinlikle Katılmıyorum
30
Katılmıyorum
20
Bir Fikrim Yok
10
Katılıyorum
0
Kesinlikle Katılıyorum
Şekil 3.43 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu”
hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan
uzman bilirkişilere verilmelidir.” Önermesine verilen cevaplar
Yukarıdaki Çizelge 3.49 ve Şekil 3.43 de “Yangın nedenini belirlemek için “Yangın
Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri
almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmelidir.” Önermesi, kesinlikle
katılıyorum ve katılıyorum toplamı olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan
ilköğretim seviyesinin % 50 sini oluşturan 4 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %61.7 sini
oluşturan 45 kişinin, ön lisans seviyesinin % 72.1 ini oluşturan 31 kişinin, lisans seviyesinin
% 87 ini oluşturan 106 kişinin, yüksek lisans seviyesinin % 76.8 ini oluşturan 33 kişinin ve
doktora seviyesinin %77.8 ini oluşturan 14 kişinin “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi
birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan
uzman bilirkişilere verilmesinin uygun olacağını düşündükleri görülmektedir. Burada
kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı açısından değerlendirildiğinde eğitim
seviyesi yükseldikçe yangın konusunda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan
uzman bilirkişilere yangın raporu hazırlama yetkisinin verilmesi düşüncesinin arttığı dikkat
çekmekte, hatta Çizelge 3.49 ve Şekil 3.43 de kesinlikle katılıyorum ve katılıyorum toplamı
açısından değerlendirme yapıldığında da aksine eğitim seviyesi düştükçe yangın konusunda
yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere yangın raporu
hazırlama yetkisinin verilmesini isteme oranının düştüğü de dikkat çekmektedir.
Soru5.Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ile Soru 12. Yangın nedeni ile ilgili
226
istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır. Sorularının
çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.50 ve Şekil 3.44 de verilmiştir.
İlköğretim
0
8
Yüzdesi
0
37,5
12,5
50,0
0
100,0
Sayısı
10
24
12
19
7
Orta Öğretim
72
Yüzdesi
13,9
33,3
16,7
26,4
9,7
100,0
Ön Lisans
Lisans
Yüksek Lisans
Doktora
TOPLAM
TOPLAM
4
Sayısı
Katılıyorum
Katılıyorum
1
YAPILMAKTADIR
Kesinlikle
Bir Fikrim Yok
3
BİLİMSEL OLARAK
Kesinlikle
0
YANGIN İSTATİSTİKLERİ
Katılmıyorum
Katılmıyorum
Çizelge 3. 50 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere
dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır.” Önermesine verilen cevaplar
Sayısı
7
18
8
7
5
45
Yüzdesi
15,6
40,0
17,8
15,6
11,1
100,0
Sayısı
22
63
38
12
1
136
Yüzdesi
16,2
46,3
27,9
8,8
7
100,0
Sayısı
10
19
6
5
1
41
Yüzdesi
24,4
46,3
14,6
12,2
2,4
100,0
Sayısı
3
7
4
3
1
18
Yüzdesi
16,7
38,9
22,2
16,7
5,6
100,0
Sayısı
52
134
69
50
15
320
Yüzdesi
16,3
41,9
21,6
15,6
4,7
100,0
Ki-kare=48.319 ; Serbestlik derecesi=12 ; p-değeri=0.000
70
60
50
40
30
Kesinlikle Katılmıyorum
Katılmıyorum
Bir Fikrim Yok
20
Katılıyorum
10
Kesinlikle Katılıyorum
0
227
Şekil 3. 44 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere
dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır.” Önermesine verilen cevaplar
Çizelge 3.50 de yapılan ki-kare testine göre katılımcıların Mezun olunan okul /
eğitim seviyesinin yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok
hassas bir şekilde yapılıp yapılmadığı konusundaki görüşlerine etkisi vardır (p-değeri<0.05).
Yukarıdaki Çizelge 3.50 ve Şekil 3.44 de “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel
verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır.” Önermesi, kesinlikle
katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan
ilköğretim seviyesinin % 37.5 ini oluşturan 3 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %47.2 sini
oluşturan 34 kişinin, ön lisans seviyesinin % 55.6 sını oluşturan 25 kişinin, lisans seviyesinin
% 62.5 ini oluşturan 85 kişinin, yüksek lisans seviyesinin % 70.7 sini oluşturan 29 kişinin ve
doktora seviyesinin %55.6 sını oluşturan 10 kişinin yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin
bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmadığını düşündükleri
görülmektedir. Burada kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı açısından
değerlendirildiğinde eğitim seviyesi yükseldikçe yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin
bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmadığı düşüncesinin arttığı dikkat
çekmekle birlikte doktora seviyesi bu düşüncenin istisnasını oluşturmaktadır.
Soru5.Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ile Soru 13. Türkiye geneli (%19.52) ve
Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın
nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak
daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi
incelenmediğini gösterebilir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge
3.51 ve Şekil 3.45 de verilmiştir.
İlköğretim
3
Yüzdesi
12,5
50,0
0
Sayısı
19
22
6
Orta Öğretim
Yüzdesi
26,0
30,1
Sayısı
6
14
Ön Lisans
Yüzdesi
13,6
Sayısı
9
Lisans
Yüzdesi
6,8
Yüksek Lisans
TOPLAM
0
Katılıyorum
Katılıyorum
4
GÖRE DAHA BİLİMSEL
Kesinlikle
Bir Fikrim Yok
1
TÜRKİYE GENELİ ANKARA’YA
Kesinlikle
Sayısı
“ELEKTRİK KONTAĞI” INDA
Katılmıyorum
Katılmıyorum
Çizelge 3. 51 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008
yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye
genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki
elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar
0
8
37,5
0
100,0
16
10
73
8,2
21,9
13,7
100,0
5
14
5
44
31,8
11,4
31,8
11,4
100,0
60
28
30
5
132
45,5
21,2
22,7
3,8
100,0
Sayısı
2
17
8
14
1
42
Yüzdesi
4,8
40,5
19,0
33,3
2,4
100,0
228
Doktora
TOPLAM
Sayısı
1
7
6
2
2
18
Yüzdesi
5,6
38,9
33,3
11,1
11,1
100,0
Sayısı
38
124
53
79
23
317
Yüzdesi
12,0
39,1
16,7
24,9
7,3
100,0
5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır.
60
50
40
Kesinlikle Katılmıyorum
30
Katılmıyorum
20
Bir Fikrim Yok
10
Katılıyorum
Kesinlikle Katılıyorum
0
Şekil 3. 45 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı
yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye genelindeki
elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki elektrik
yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar
Yukarıdaki Çizelge 3.51 ve Şekil 3.45 de “Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara
(%38.30) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin
%18.78 oran farklılığı Türkiye genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel,
teknik ve bilinçli incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini
gösterebilir.” önermesi,
kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak
değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan ilköğretim seviyesinin % 62.5 ini oluşturan 5
kişinin, ortaöğretim seviyesinin %56.1 ini oluşturan 41 kişinin, ön lisans seviyesinin % 45.4
ünü oluşturan 20 kişinin, lisans seviyesinin % 52.3 ünü oluşturan 69 kişinin, yüksek lisans
seviyesinin % 45.3 ünü oluşturan 19 kişinin ve doktora seviyesinin %44.5 ini oluşturan 8
kişinin elektrik kontağı yangın nedeninde Türkiye genelinin Ankara’ya göre daha bilimsel,
teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde olmadıkları görülmektedir.
Soru5. Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ile Soru 14. Türkiye geneli (%32.87) ve
İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın
nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel,
teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise
iyi incelenmediğini gösterebilir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar
229
Çizelge 3.52 ve Şekil 3.46 da verilmiştir.
Çizelge 3. 52 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008
yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki
yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten
kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar
3
1
0
8
Yüzdesi
37,5
12,5
37,5
12,5
0
100,0
Sayısı
16
18
13
19
7
73
Orta Öğretim
Yüzdesi
21,9
24,7
17,8
26,0
9,6
100,0
Sayısı
7
18
1
13
3
Ön Lisans
42
Yüzdesi
16,7
42,9
2,4
31,0
7,1
100,0
Sayısı
16
58
20
36
1
Lisans
131
Yüzdesi
12,2
44,3
15,3
27,5
8
100,0
Yüksek Lisans
Doktora
TOPLAM
TOPLAM
1
Kesinlikle
Katılıyorum
İlköğretim
Katılıyorum
Bir Fikrim Yok
3
GÖRE DAHA BİLİMSEL
Katılmıyorum
Sayısı
YANGIN NEDENİNDE
TÜRKİYE GENELİ İSTANBUL’A
Kesinlikle
Katılmıyorum
“SİGARA VE KİBRİT”
Sayısı
2
15
8
17
0
42
Yüzdesi
4,8
35,7
19,0
40,5
0
100,0
Sayısı
1
8
5
2
2
18
Yüzdesi
5,6
44,4
27,8
11,1
11,1
100,0
Sayısı
45
118
50
88
13
314
Yüzdesi
14,3
37,6
15,9
28,0
4,1
100,0
5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır.
Şekil 3. 46 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı
yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki
yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten
kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar
230
Yukarıdaki Çizelge 3.52 ve Şekil 3.46 de “Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul
(%59.72) 2008 yılı yangın nedeni istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin
%26.85 oran farklılığı Türkiye genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve
bilinçli incelendiğini, İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi
incelenmediğini gösterebilir.”önermesi, kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı
olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan ilköğretim seviyesinin % 50 sini
oluşturan 4 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %46.6 sını oluşturan 34 kişinin, ön lisans
seviyesinin % 59.6 sını oluşturan 25 kişinin, lisans seviyesinin % 56.5 ini oluşturan 74
kişinin, yüksek lisans seviyesinin % 40.5 ini oluşturan 17 kişinin ve doktora seviyesinin %50
sini oluşturan 9 kişinin sigara ve kibrit yangın nedeninde Türkiye genelinin İstanbul’a göre
daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde olmadıkları görülmektedir.
Soru5.Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? İle Soru 15. Türkiye geneli (%2.65) ve
Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın
nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel
olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj
(kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Sorularının çapraz
değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.53 ve Şekil 3.47 de verilmiştir.
Çizelge 3. 53 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı
yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki
Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye
genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen
cevaplar
3
1
Yüzdesi
12,5
37,5
37,5
Sayısı
10
16
10
Orta Öğretim
Yüzdesi
13,7
21,9
Sayısı
5
19
Ön Lisans
Yüzdesi
11,9
45,2
Lisans
Yüksek Lisans
Doktora
TOPLAM
TOPLAM
3
Katılıyorum
Katılıyorum
İlköğretim
Kesinlikle
Bir Fikrim Yok
1
DAHA BİLİMSEL
Kesinlikle
Sayısı
TÜRKİYE’YE GÖRE
Katılmıyorum
Katılmıyorum
‘‘SABOTAJ” YANGIN
NEDENİNDE ANKARA
0
8
12,5
0
100,0
25
12
73
13,7
34,2
16,4
100,0
4
14
0
42
9,5
33,3
0
100,0
Sayısı
5
61
21
41
4
132
Yüzdesi
3,8
46,2
15,9
31,1
3,0
100,0
Sayısı
0
14
6
18
1
39
Yüzdesi
0
35,9
15,4
46,2
2,6
100,0
Sayısı
0
6
5
4
3
18
Yüzdesi
0
33,3
27,8
22,2
16,7
100,0
Sayısı
21
119
49
103
20
312
Yüzdesi
6,7
38,1
15,7
33,0
6,4
100,0
5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır.
231
70
60
50
40
30
20
Kesinlikle Katılmıyorum
Katılmıyorum
Bir Fikrim Yok
Katılıyorum
10
Kesinlikle Katılıyorum
0
Şekil 3. 47 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı
yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki
Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye
genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen
cevaplar
Yukarıdaki Çizelge 3.53 ve Şekil 3.47 de “Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara
(%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın
nedeninin %4.31 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel
olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj
(kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesi, kesinlikle
katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan
ilköğretim seviyesinin % 50 sini oluşturan 4 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %35.6 sını
oluşturan 26 kişinin, ön lisans seviyesinin % 57.1 ini oluşturan 24 kişinin, lisans seviyesinin
% 50 sini oluşturan 66 kişinin, yüksek lisans seviyesinin % 35.9 unu oluşturan 14 kişinin ve
doktora seviyesinin %33.3 ünü oluşturan 6 kişinin Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninde
Ankara’nın Türkiye geneline göre daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde
olmadıkları görülmektedir.
Soru5. Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ile Soru 16. İstanbul (%3.48) ve Ankara
(%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın
nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel
olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama)
yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile
ilgili sonuçlar Çizelge 3.54. ve Şekil 3.48 de verilmiştir.
Çizelge 3. 54 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın
nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj
232
İlköğretim
Orta Öğretim
Ön Lisans
Lisans
Yüksek Lisans
Doktora
TOPLAM
TOPLAM
Kesinlikle
Katılıyorum
Katılıyorum
Bir Fikrim Yok
DAHA BİLİMSEL
Katılmıyorum
İSTANBUL’A GÖRE
Kesinlikle
“ SABOTAJ” YANGIN
NEDENİNDE ANKARA
Katılmıyorum
(kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj
(kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar
Sayısı
2
2
3
1
0
8
Yüzdesi
25,0
25,0
37,5
12,5
0
100,0
Sayısı
10
22
17
21
3
73
Yüzdesi
13,7
30,1
23,3
28,8
4,1
100,0
Sayısı
4
23
3
11
2
43
Yüzdesi
9,3
53,5
7,0
25,6
4,7
100,0
Sayısı
7
66
24
32
1
130
Yüzdesi
5,4
50,8
18,5
24,6
8
100,0
Sayısı
1
14
10
15
1
41
Yüzdesi
2,4
34,1
24,4
36,6
2,4
100,0
Sayısı
0
4
6
4
3
17
Yüzdesi
0
23,5
35,3
23,5
17,6
100,0
Sayısı
24
131
63
84
10
312
Yüzdesi
7,7
42,0
20,2
26,9
3,2
100,0
5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır.
70
60
50
40
İlköğretim
30
Orta Öğretim
20
10
0
Ön Lisans
Lisans
Doktora
Şekil 3. 48 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın
nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj
(kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj
(kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen cevaplar
Yukarıdaki Çizelge 3.54 ve Şekil 3.48 de “İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008
yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran
233
farklılığı Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik
ve bilinçli incelendiğini, İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini
gösterebilir.” önermesi,
kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak
değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan ilköğretim seviyesinin % 50 sini oluşturan 4
kişinin, ortaöğretim seviyesinin %43.8 ini oluşturan 32 kişinin, ön lisans seviyesinin % 62.8
ini oluşturan 27 kişinin, lisans seviyesinin % 56.2 sini oluşturan 73 kişinin, yüksek lisans
seviyesinin % 36.5 ini oluşturan 15 kişinin ve doktora seviyesinin %23.5 ini oluşturan 4
kişinin Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninde Ankara’nın İstanbul’a göre daha bilimsel,
teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde olmadıkları görülmektedir. Ayrıca, kesinlikle
katılıyorum ve katılıyorumun toplamı açısından değerlendirildiğinde yüksek lisans
seviyesinin %39 unu oluşturan 16 kişinin, doktora seviyesinin %41.1 ini oluşturan 7 kişinin
Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninde Ankara’nın İstanbul’a göre daha bilimsel, teknik ve
bilinçli incelendiği görüşünde oldukları dikkat çekmektedir.
Soru5.Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? İle Soru 17. 2008 yılı Türkiye geneli
(%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama)
yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının
genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj
(kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Sorularının çapraz
değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.55 ve Şekil 3.49 da verilmiştir.
İlköğretim
Orta Öğretim
Ön Lisans
Lisans
Yüksek Lisans
Doktora
TOPLAM
TOPLAM
Kesinlikle
Katılıyorum
Katılıyorum
Bir Fikrim Yok
DAHA BİLİMSEL
Katılmıyorum
NEDENİNDE İNGİLTERE
VE KANADA TÜRKİYE’DEN
Kesinlikle
“ SABOTAJ” YANGIN
Katılmıyorum
Çizelge 3. 55 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere
(%17.17) yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı
İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini,
Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine
verilen cevaplar
Sayısı
1
2
4
1
0
8
Yüzdesi
12,5
25,0
50,0
12,5
0
100,0
Sayısı
13
15
13
20
12
73
Yüzdesi
17,8
20,5
17,8
27,4
16,4
100,0
Sayısı
6
7
6
21
3
43
Yüzdesi
14,0
16,3
14,0
48,8
7,0
100,0
Sayısı
11
38
21
50
11
131
Yüzdesi
8,4
29,0
16,0
38,2
8,4
100,0
Sayısı
0
9
6
20
4
39
Yüzdesi
0
23,1
15,4
51,3
10,3
100,0
Sayısı
0
4
4
8
2
18
Yüzdesi
0
22,2
22,2
44,4
11,1
100,0
Sayısı
31
75
54
120
32
312
234
Yüzdesi
9,9
24,0
17,3
38,5
10,3
100,0
5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır
50
45
40
35
30
25
20
15
10
5
0
Kesinlikle Katılmıyorum
Katılmıyorum
Bir Fikrim Yok
Katılıyorum
Kesinlikle Katılıyorum
Şekil 3. 49 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17)
yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı İngiltere’deki
Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye
genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” Önermesine verilen
cevaplar
Yukarıdaki Çizelge 3.55 ve Şekil 3.49 da “2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve
İngiltere (%17.17) yangın nedenleri istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın
nedeninin %14.52 oran farklılığı İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel
olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj
(kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.” önermesi, kesinlikle
katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan
ilköğretim seviyesinin % 37.5 ini oluşturan 3 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %38.3 ünü
oluşturan 28 kişinin, ön lisans seviyesinin % 30.3 ünü oluşturan 13 kişinin, lisans seviyesinin
% 37.4 ünü oluşturan 49 kişinin, yüksek lisans seviyesinin % 23.1 ini oluşturan 9 kişinin ve
doktora seviyesinin %22.2 sini oluşturan 4 kişinin, İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama)
yangınlarının Türkiye geneline göre daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde
olmadıkları görülmektedir. Ayrıca, kesinlikle katılıyorum ve katılıyorumun toplamı
açısından değerlendirildiğinde ilköğretim seviyesinde %12.5 ini oluşturan 1 kişinin, orta
öğretim seviyesinde %43.8 ini oluşturan 32 kişinin,
ön lisans seviyesinin %55.8 ini
oluşturan 24 kişinin, lisans seviyesinin %46.6 sını oluşturan 61 kişinin, yüksek lisans
seviyesinin %61.6 sını oluşturan 24 kişinin, doktora seviyesinin %55.5 ini oluşturan 10
kişinin Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninde İngiltere’nin Türkiye geneline göre daha
bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde oldukları dikkat çekmektedir.
235
Soru5. Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? ile Soru 18. Türkiye geneli (%19.52) ve
İngiltere (%9.55) yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin
%9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel olarak daha
bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının
ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Sorularının çapraz değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar
Çizelge 3.56 ve Şekil 3.50 de verilmiştir.
3
2
0
8
Yüzdesi
12,5
25,0
37,5
25,0
0
100,0
Orta Öğretim
Ön Lisans
Lisans
Yüksek Lisans
Doktora
TOPLAM
TOPLAM
2
Katılıyorum
Katılıyorum
İlköğretim
Kesinlikle
Bir Fikrim Yok
1
TÜRKİYE’DEN DAHA BİLİMSEL
Katılmıyorum
Sayısı
“ELEKTRİK KONTAĞI”
YANGIN NEDENİNDE İNGİLTERE
Kesinlikle
Katılmıyorum
Çizelge 3. 56 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın
nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik
Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik
Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Önermesine verilen cevaplar
Sayısı
6
19
14
21
13
73
Yüzdesi
8,2
26,0
19,2
28,8
17,8
100,0
Sayısı
6
11
5
18
3
43
Yüzdesi
14,0
25,6
11,6
41,9
7,0
100,0
Sayısı
7
42
23
48
10
130
Yüzdesi
5,4
32,3
17,7
36,9
7,7
100,0
Sayısı
0
10
9
21
1
41
Yüzdesi
0
24,4
22,0
51,2
2,4
100,0
Sayısı
1
4
5
5
2
17
Yüzdesi
5,9
23,5
29,4
29,4
11,8
100,0
Sayısı
21
88
59
115
29
312
Yüzdesi
6,7
28,2
18,9
36,9
9,3
100,0
5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır.
236
50
45
40
35
30
25
20
15
10
5
0
Kesinlikle Katılmıyorum
Katılmıyorum
Bir Fikrim Yok
Katılıyorum
Kesinlikle Katılıyorum
Şekil 3. 50 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın
nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik
Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik
Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir. Önermesine verilen cevaplar
Yukarıdaki Çizelge 3.56 ve Şekil 3.50 de “Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere
(%9.55) yangın nedenleri istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran
farklılığı İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve
bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi
incelenmediğini gösterebilir.” önermesi, kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı
olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcılardan ilköğretim seviyesinin % 37.5 ini
oluşturan 3 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %34.2 sini oluşturan 25 kişinin, ön lisans
seviyesinin % 39.6 sını oluşturan 17 kişinin, lisans seviyesinin % 37.7 sini oluşturan 49
kişinin, yüksek lisans seviyesinin % 24.4 ünü oluşturan 10 kişinin ve doktora seviyesinin
%29.4 ünü oluşturan 5 kişinin, İngiltere’deki Elektrik Kontağı yangınlarının Türkiye
geneline göre daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiği görüşünde olmadıkları
görülmektedir. Ayrıca, kesinlikle katılıyorum ve katılıyorumun toplamı açısından
değerlendirildiğinde ilköğretim seviyesinde %25 ini oluşturan 2 kişinin, orta öğretim
seviyesinde %46.6 sını oluşturan 34 kişinin, ön lisans seviyesinin %48.9 unu oluşturan 21
kişinin, lisans seviyesinin %46.6 sını oluşturan 61 kişinin, yüksek lisans seviyesinin %53.6
sını oluşturan 22 kişinin, doktora seviyesinin %41.2 sini oluşturan 7 kişinin Elektrik Kontağı
yangın nedeninde İngiltere’nin Türkiye geneline göre daha bilimsel, teknik ve bilinçli
incelendiği görüşünde oldukları görülmektedir.
Soru5. Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz? İle Soru 19. Türkiye geneli yangın
nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17,
237
Kanada’nın
ise %24.61
olmasını
nasıl
değerlendiriyorsunuz?
Sorularının
çapraz
değerlendirilmesi ile ilgili sonuçlar Çizelge 3.57 ve Şekil 3.51de verilmiştir.
1
12,5
6
8,2
6
14,0
13
10,2
3
7,1
1
5,6
30
9,6
2
25,0
3
4,1
1
2,3
13
10,2
5
11,9
1
5,6
25
8,0
0
0
0
0
5
11,6
7
5,5
2
4,8
0
0
14
4,5
Sayısı
Sayısı
Yüzdesi
Sayısı
Yüzdesi
Sayısı
Yüzdesi
Sayısı
Yüzdesi
TOPLAM
A nın az (%
50'den az) B
nin çok (%
50'den fazla)
olduğu
anlaşılır.
Yüzdesi
TOPLAM
A nın çok (%
50'den fazla)
B nin az (%
50'den az)
olduğu
anlaşılır.
Ön
Lisans
Doktora
2
25,0
19
26,0
12
27,9
44
34,6
25
59,5
11
61,1
113
36,3
Sayısı
Yüzdesi
Yüksek
Lisans
3
37,5
45
61,6
19
44,2
50
39,4
7
16,7
5
27,8
129
41,5
Sayısı
Yüzdesi
Orta
Öğretim
Lisans
A ve B nin eşit
oranlarda(%5
0-%50)
olduğu
anlaşılır.
İlköğretim
İngiltere ve
Kanada'da
sabotaj ile ilgili
yapılan
çalışmaların
daha bilimsel
olduğu
anlaşılır
“ SABOTAJ” YANGIN
NEDENİNDE TÜRKİYE,
İNGİLTERE VE
KANADA’YI NASIL
DEĞERLENDİRİYORS
UNUZ
Ülkemizde
sabotaj
olaylarının
İngiltere ve
Kanada' ya
göre daha
düşük olduğu
anlaşılır.
Çizelge 3. 57 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre “Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj
(kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olmasını nasıl
değerlendiriyorsunuz?” Önermesine verilen cevaplar
8
100,0
73
100,0
43
100,0
127
100,0
42
100,0
18
100,0
311
100,0
5’den küçük beklenen sıklığa sahip göze sayısı oranı %30 sınırını aşması nedeniyle Ki-kare testi uygulanmamıştır.
50
45
40
35
30
İlköğretim
Orta Öğretim
25
Ön Lisans
Lisans
20
Yüksek Lisans
15
Doktora
10
5
0
Ülkemizde sabotaj
olaylarının İngiltere ve
Kanada' ya göre daha
düşük olduğu anlaşılır.
İngiltere ve Kanada'da
sabotaj ile ilgili yapılan
çalışmaların daha bilimsel
olduğu anlaşılır
A ve B nin eşit
oranlarda(%50-%50)
olduğu anlaşılır.
A nın çok (% 50'den fazla)
B nin az (% 50'den az)
olduğu anlaşılır.
A nın az (% 50'den az) B
nin çok (% 50'den fazla)
olduğu anlaşılır.
Şekil 3. 51 Mezun olunan okul / eğitim seviyesine göre Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj
(kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise %24.61 olmasını nasıl
değerlendiriyorsunuz? Önermesine verilen cevaplar
238
Yukarıdaki Çizelge 3.57 ve Şekil 3.51 de “Türkiye geneli yangın nedenleri içinde
Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %2.65, İngiltere’nin %17.17, Kanada’nın ise
%24.61 olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?” önermesini katılımcılardan ilköğretim
seviyesinin % 37.5 ini oluşturan 3 kişinin, ortaöğretim seviyesinin %61.6 sını oluşturan 45
kişinin, ön lisans seviyesinin % 44.2 sini oluşturan 19 kişinin, lisans seviyesinin % 39.4 ünü
oluşturan 50 kişinin, yüksek lisans seviyesinin % 16.7 sini oluşturan 7 kişinin ve doktora
seviyesinin %27.8 ini oluşturan 5 kişinin “A-Ülkemizde sabotaj olaylarının İngiltere ve
Kanada'ya göre daha düşük olduğu anlaşılır” şeklinde yorumladıkları görülmektedir. Ayrıca,
katılımcılardan ilköğretim seviyesinin % 25 ini oluşturan 2 kişinin, ortaöğretim seviyesinin
%26 sını oluşturan 19 kişinin, ön lisans seviyesinin % 27.9 unu oluşturan 12 kişinin, lisans
seviyesinin % 39.4 ünü oluşturan 50 kişinin, yüksek lisans seviyesinin % 59.5 ini oluşturan
25 kişinin ve doktora seviyesinin %61.1 ini oluşturan 11 kişinin ise sabotaj (kundaklama)
yangın nedeninde İngiltere ve Kanada’nın Türkiye geneline göre daha bilimsel teknik ve
bilinçli incelendiği görüşünde oldukları görülmektedir.
239
IV. TARTIŞMA
Yangın yeri, en zor araştırma ve inceleme alanlarından biridir. Çünkü yangının kendi
tahribatı, itfaiyeciler tarafından söndürülmesi ve kontrol altına alınması esnasında yangın
yerinde maddi delillerin çoğunlukla bozulması veya tahrip olması, olay yerinin kontrolü ve
güvenliğinin, halkın ve basının gösterdiği ilgi, yangının büyük alanları kaplaması vb.
nedenlerle genellikle yeterince yapılamaması nedeniyle yangının sebebinin belirlenmesinde
zorluklar yaşanmaktadır. Bu olumsuz etkenleri düşündüğümüzde itfaiye ve kolluk
çalışanlarının yangın araştırması ve yangın nedenini belirleme çalışmalarında çok başarılı
olmaması aslında şaşırtıcı olmamalıdır. Ancak yinede yangın araştırmalarında karşılaşılan
zorluk ve karmaşıklıklar araştırma için bazen çok ağır olmasına rağmen, sabır ve yangın
dinamiği ile yanmanın temel prensiplerine göre hareket etmek çoğunlukla makul bir sonuca
ulaşmaya yardımcı olacaktır.
Kundaklama incelemelerinde araştırmacının yangının sebebi bakımından önyargılı
olmaması hayati bir öneme sahiptir. Araştırmacı veri toplamadan önce yangının kundaklama
olduğuna karar verirse, ancak ondan sonra bunu destekleyen delilleri fark etmesi ve
toplanması mümkün olur. Sherlock Holmes’in dediği gibi “Başlıca hata veri toplamadan
teori üretmektir.”
Bazı araştırmacılar sebep konusunda önyargıya has karmaşık eğilim
gösterirler. Bu araştırmacılar örneğin elektrik kontağı ya da sigara gibi tüm yangınların tek
sebeple olduğuna inanıyor görünmektedir. Sonrada doğru nedeni bulmak için zaman
harcamak yerine kendi sebeplerini kanıtlamak için hararetli bir çaba gösterirler. Ne yazık ki
bu durum, birçok araştırma alanındaki bir meslek hastalığı gibi görünmekte fakat belki de
yangın araştırmalarında diğer tüm alanlardakinden daha fazla fark edilmektedir. (De Haan,
2007)
Kamu güvenliği ve ekonomik açıdan değerlendirildiğinde, yangının sebeplerini
kesin olarak belirlemek için araştırma metotlarının geliştirilmesi ve mümkün olduğunda tüm
yönleri ile uygulanması önemlidir. Yangın araştırmasını sistematik yaklaşımlara bağlanmak
önyargısal eğilimlerin kötü etkilerini azaltacaktır.
Adli yangın, kundaklama ve patlama olayları incelenmesinde ülkemizde yaşamakta
olduğumuz en büyük sıkıntı; olay yerinin zamanında ve gerektiği şekilde incelenememesi,
uygun örneklerin toplanamaması ve laboratuar çalışmalarını yapacak olan ilgili kuruluşlara
toplanan örneklerin kısa sürede ve sağlıklı koşullarda ulaştırılamamasıdır. Bu nedenle
özellikle bazı kundaklama ve patlama olaylarında, davalar yıllarca uzayabilmekte ve bu uzun
süren davaların ardından herhangi bir sonuca da ulaşılamamaktadır (Caymaz, 2000).
240
Bu noktada itfaiyecilere ve kolluğa önemli görevler düşmektedir. Ancak burada
önemle vurgulanacak bir nokta vardır. İtfaiyeciler ve emniyet kuvvetleri bu konuda neler
yapabilecekleri
hususunda
yeterli
bilgiye
sahip
olmalıdırlar.
Ancak
Ankara’da
yapılandırılmış olan Olay Yeri İnceleme eğitim merkezlerinde henüz yeterli sayıda ve
"konusunda uzman" eğitimciler bulunmamaktadır. Bu merkezlerde eğitim görmüş veya
halen görmekte olan öğrenciler ile yapılan görüşmelerde, bu öğrencilerin teorik ve pratik
yönden, kendilerini yangın ve kundaklama araştırmaları hususunda yeterli bulmadıkları
anlaşılmaktadır. Buradan çıkan sonuca göre, ülkemizde yangın araştırmacıları yetiştirecek
yeterli sayıda ve düzeyde eğitmen bulunmamaktadır. Bu eğitmenlerin yangın konusunda
teorik ve pratik bilgilerin yanı sıra, yurt dışında konu ile ilgili bir birimde en az 6 ay veya bir
yıllık eğitim sürecinden geçip, eğitim programını başarı ile tamamladıktan sonra, ülkemizde
bu konuda ders vermeleri yararlı olacaktır. Ayrıca bu merkezlerdeki ders saatleri arttırılmalı;
konular teorik ve uygulamalı olmak üzere iki aşamada işlenmelidir. Buna ilave olarak;
yurdumuzda da yangın araştırmaları konularında sertifikalı bilirkişiler yetiştirmek üzere
eğitim programları düzenlenmeli, eğitimli itfaiyeciler ve güvenlik güçleri içinden bu konuda
uzmanlaşmış "diplomalı bilirkişiler" yetiştirilmelidir (Caymaz, 2000).
Yangından sonra olay yerleri aşırı yanmış olmakta, özellikle de son yıllarda normal
hayatta çok kullanılan hidrokarbon türevi maddelerin yanan yerde yanmayı hızlandırıcı
madde gibi değerlendirilmesi de ihtimal dahilinde olmakta ve sonuç olarak yanıcı
maddelerin yoğun olduğu yerlerde başlangıç noktasının tespitinde hata yapma ihtimali de
artmaktadır. Dolayısıyla, yanlış tespit edilen başlangıç noktası tespit edilen yangın sebebini
tartışılır hale getirmektedir.
Ankara’daki Fiziki Olarak Takip Edilen Bazı Yangınların Değerlendirilmesinde
de görüleceği gibi elektrik yangınlarının çokluğu dikkat çekicidir.
Samanpazarı çeyiz mağazası yangınınında itfaiyenin sıçrama yangın görüşü
üzerinde durulmalıdır. Çünkü bu şekilde açık bir elektrik yangınında itfaiyecilerin yangın
merkezini bulamaması ve önyargılı bir şekilde maddi bir delile dayanmadan hiç olmayacak
bir sebep bildirmesi itfaiyede bu işi yapanların ciddi eğitim ve mentalite değişimine ihtiyacı
olduğunu göstermektedir.
Aynı şekilde yine samanpazarı çeyiz mağazası yangınınında, emniyetin olay yeri
inceleme birimlerinin olay yerinden aldıkları kablo numunelerinden ark yaptığına dair bir
emarenin bulunmaması, oyuncak deposu yangınında emniyetin aldığı numunede kısa devre
çıkmaması dikkatimizi çekmiş olup iki yangında da elektrik kontağı sebebiyle yangın
çıktığına dair çok açık bulgular olması sebebiyle, bu durum emniyet olay yeri inceleme
birimlerinin olay yerlerinden yetersiz numune toplamalarından kaynaklandığı şeklinde
241
değerlendirilmiş ve dolayısıyla bu alanda çalışan emniyet personelinin çok açık bir şekilde
eğitime ihtiyacı olduğunu gözler önüne sermiş ve olay yeri incelemecilerin bu konuda yeterli
eğitim alıp almadığı konusunu tartışılır hale getirmiştir.
Ayakkabı mağazası yangınında da emniyetin olay yerinden herhangi bir kalbo teli
numunesi almaması dikkate değer bulunmuş olup bu durum emniyet olay yeri inceleme
birimlerinin iş yoğunluğu sebebiyle her olay yeri incelemesi için yeteri kadar zaman
ayıramamalarından kaynaklandığı şeklinde değerlendirilmiştir. Bu durumun özellikle
emniyet mensupları için büyükşehirlerde yaşanan önemli sorunlardan biri olduğu emniyet
olay yeri inceleme birimleri ile yapılan şifahi görüşmelerden anlaşılmıştır .
Konfeksiyon mağazası yangınında emniyet olay yeri inceleme birimlerinin olay
yerinden aldıkları atış artıklarının kriminal laboratuvarda yapılan analizi neticesi başlatıcı ve
hızlandırıcı bir madde kullanılmadığı tespiti yapılmıştır. Bizim yaptığımız incelemede
yangının başlangıç yerinin su ile yıkanarak temizlenmesi sonrasında hızlandırıcı madde
kullanıldığına dair yanma paternleri (desenleri) çok açık bir şekilde tespit edildiğinden,
emniyet olay yeri inceleme birimlerinin olay yerlerinden aldıkları yangın artığı
numunelerinin başlangıç noktasından çok uzaktaki bir alandan alındığı veya yangından uzun
bir süre sonra alındığı şeklinde değerlendirilmiştir.
Dolayısıyla, yangın yeri incelemelerde görevli gerek itfaiyeciler ve gerekse kolluk
teşkilatının, yangın yerlerindeki uygulamalardaki eksiklikleri, yetersizlikleri ve gerek eğitim
ve gerekse yeterli zaman olmamasından kaynaklanan ihmalleri çok açık bir şekilde
görülmektedir. Bu konuda yapılan anket değerlendirmelerinden de görüleceği üzere
katılımcıların büyük çoğunluğu (%69) da yangın konusunda alınan eğitimin yeterli olmadığı
düşüncesinde olduklarını belirtmişlerdir. Burada önemli olan bir konu daha vardır ki o da, bu
oranda eğitimin yeterli olmadığını söyleyenlerin %80’inin (324 katılımcının 243’ü) ön
lisans, lisans ve lisansüstü seviyede eğitim almış kişiler olmasıdır.
Araştırmaya katılanların % 78.5 ini oluşturan 255 kişi büyükşehirlerde çalışıyor
olması bir açıdan bakıldığında anket uygularken kırsala ulaşamama gibi değerlendirilse bile
diğer açıdan büyükşehirlerde yangınları yoğun yaşayan katılımcıların deneyimlerinin
araştırmaya yansıdığını gösterdiğinden olumlu olarak değerlendirilmektedir.
Aynı şekilde araştırmaya katılanların %66.4 ünün yani 324 katılımcının 215’i 35 yaş
ve üzerindedir. Bu durum da araştırmaya tecrübeli kişilerin katılım sağladığının görülmesi
açısından önemlidir.
Araştırmaya katılanların %20.9 unu oluşturan 67 kişinin çalıştıkları birimde yangın
nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanıldığı ifadesine kesinlikle katılmadığı,
%37.1 ini oluşturan 119 kişinin bu ifadeye katılmadığı, toplam olarak, katılımcıların %58 ine
242
karşılık gelen 186 kişinin çalıştıkları birimde bilimsel yöntemler kullanılmadığını
düşünmeleri önemli görülmektedir.
Araştırmaya katılanların %42.1’i yangın raporunu yeterli eğitimi almış kişiler
tarafından yapılmadığı kanaatinde olup katılımcıların yaklaşık yarısını itfaiyecilerin
oluşturmasına ve yangın raporu itfaiyeciler tarafından hazırlanmasına rağmen bu oran,
yangın raporunu hazırlayanların yeterli eğitimi almış kişiler olduğunu düşünenlerden ( ki
onların oranı % 37.7 dir) daha fazladır.
Kolluğun yangın raporu hazırlaması fikrine katılımcıların büyük çoğunluğunun
(toplam katılımcıların %64.2 sinin) sıcak bakmadığı görülmektedir. Burada katılımcılardan
kolluk teşkilatı mensuplarının dahi bu konuya olumlu bakmaması ilginçtir.
Yangın Raporu hazırlama yetkisinin hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda
yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere verilmesi konusunda
katılımcıların büyük bir oranda fikir birliği halinde oldukları (%72.7 sini oluşturan 234 kişi)
görülmektedir.
Araştırmaya katılanların %50.9 unu oluşturan 162 kişinin elektrik kontağı
yangınlarının Türkiye genelinin Ankara’ya göre daha bilimsel incelendiği ifadesini doğru
bulmadığı, katılımcıların %51.8 ini oluşturan 163 kişinin Sigara ve Kibrit yangın nedeninde
Türkiye genelinin İstanbul‘a göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesini doğru
bulmadığı, katılımcıların % 44.7 sini oluşturan 140 kişinin Sabotaj (kundaklama) yangın
nedeni ile ilgili olarak Ankara’nın Türkiye geneline göre genel olarak daha bilimsel
incelendiği ifadesini doğru bulmadığı, katılımcıların % 49.6 sını oluşturan 155 kişinin
Sabotaj (kundaklama) yangın nedeni ile ilgili olarak Ankara’nın İstanbul’a göre genel olarak
daha bilimsel incelendiği ifadesini doğru bulmadığı, Aksine; katılımcıların % 48.5 ini
oluşturan 152 kişinin Sabotaj (kundaklama) yangın nedeni ile ilgili olarak İngiltere’nin
Türkiye’ye göre genel olarak daha bilimsel incelendiği ifadesinin doğru olduğunu,
katılımcıların % 46.4 ünü oluşturan 145 kişinin Elektrik Kontağı yangın nedeni ile ilgili
olarak yine İngiltere’nin yangın incelemelerinin Türkiye’ye göre genel olarak daha bilimsel
incelendiği ifadesinin doğru olduğunu düşündükleri görülmektedir. Burada bir konu özellikle
dikkat çekmektedir ki o da, Türkiye geneli, İstanbul ve Ankara’nın karşılaştırıldığı
önermelerde söz konusu farklılığın bilimsellikten kaynaklandığı şeklindeki ifadelere
katılımcıların çoğunluk olarak katılmadığı, ancak mukayese yabancı bir ülke ile yapıldığı
zaman aksine söz konusu ifadeye çoğunlukla katıldıklarının görülmüş olmasıdır.
Katılımcıların %58.3 ünü oluşturan 187 kişinin yangın istatistiklerinin bilimsel
verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmadığını düşündüğü görülmektedir. Yangın
istatistikleri itfaiye tarafından hazırlanmakta ve sivil savunma müdürlükleri vasıtasıyla sivil
243
savunma genel müdürlüğüne gönderilerek son şekli verilmektedir. Anket çalışması sürecinde
diğer ülke istatistikleri ile mukayese edebilmek için araştırma yaparken Ülkemizde bir
önceki yılın yangın istatistiklerinin sonraki yılın Mart ayında hazır olmasına rağmen,
İngiltere’de bu sürenin 1 yıl, Kanada’da ise daha uzun sürdüğü tespit edilmiştir. Bu durum
önemli olsa da, ülkemizde hala istatistiklerin bu konuda eğitimli kişiler tarafından
hazırlanmaması ve ülke genelinde bir standardın oluşturulmaması düşündürücüdür.
Yangın raporu hazırlama yetkisi olan itfaiye teşkilatının, yangın yeri tespit ve
belgeleme metotlarını, yani; Fotoğraf çekimi, video çekimi, kroki çizme gibi bilimsel
yöntemleri kullanmaması, sadece “yangın raporu” düzenlemekle kalması önemli bir eksiklik
olarak görülmekte dolayısıyla da,
yangından çok sonra, mesela mahkeme aşamasında
yangın raporunda belirtilen hususların hangi delile dayandırıldığına dair bir soru karşısında
itfaiye teşkilatı mensuplarının buna cevap veremeyeceği ve zor durumda kalacakları
değerlendirilmektedir.
244
V. SONUÇ VE ÖNERİLER
Yangın yeri inceleme ve yangın nedeni belirleme konusunda ülkemizde sistematik bir
yaklaşım olmaması sebebiyle öncelikle yangın yeri incelemede bir sistemin oluşturulması
gerekir. Bu sistemde öncelikle başlangıç noktası tespit edildikten sonra yangın nedeninin
belirlenmesi için yangın olay yerinde ahşapların, camların, is ve duman izlerinin, elektrik
mekanizmasının, yapı elemanlarının, metal aksamın ve renk değişikliğinin, ortamdaki
kokuların vb. izlerin incelenmesi gerekmektedir. Yapılan bu ayrıntılı inceleme sonrasında
bütün yangın nedenleri göz önüne alınmalı ve her bir sebebin olup olmayacağı eldeki
verilere dayanılarak değerlendirilmeli ve yeterli delille desteklenemeyen nedenler elenerek
yalnızca elenmeyen bir neden tüm açıklığıyla göz önüne serilmelidir.
Yangın raporu hazırlarken kesin sonuç bildirilmemelidir. Yangından sonra olay
yerleri aşırı yanmış olmakta, özellikle de son yıllarda normal hayatta çok kullanılan
hidrokarbon
türevi
maddelerin
yanan
yerde
yanmayı
hızlandırıcı
madde
gibi
değerlendirilmesi ihtimal dahilinde olmakta ve sonuç olarak yanıcı maddelerin yoğun olduğu
yerlerde başlangıç noktasının tespitinde hata yapma ihtimali de artmaktadır. Mesela, elektrik
kablo tellerinin ark yapması konusunda da acaba arktan sonramı yangın çıktığı veya
yangından sonramı ark oluştuğu konusunda yanılma ihtimali de göz önüne alınmalı ve net
ifadelerden kaçınılmalıdır.
Yangın incelemelerinde diğer önemli bir husus olay yerinde kalması zaruri görülen
deliller, soruşturma veya inceleme sonuçlanıncaya kadar görevlendirilecek nöbetçilerce
korunmalıdır. Koruma süresince, koruma görevlisi, sadece izinli kişilerin girmesine izin vermeli,
bütün giren insanların bir deftere kaydedilmesini sağlamalıdır. Koruma görevlisi, doğrudan ilgisi
olmayan personelin içeri girmesine, ilgisiz kişiler tarafından hiç bir şeyin yerinin değiştirilmesine
izin vermemelidir.
Ancak, ülkemizde yangın olay yerinin muhafazasında birtakım problemler
yaşanmaktadır. Yangın yeri öncelikle yangını söndüren itfaiyecilerin delilleri bozmasından,
söndürme yaparken istemeyerek de olsa delilleri karartmalarından korunmalıdır. Bu konuda
itfaiyeciler modern söndürme cihaz ve tekniklerini kullanmalı ve eğitimlerde yangın yerinde
söndürme yaparken delillerin nasıl korunacağına dair uygulamalar üzerinde durmalıdırlar.
Yangın yeri ayrıca, gereksiz kalabalıktan, şüphelilerden ve yakınlarından, basın
mensuplarının olumsuz etkilerinden, lüzumsuz, görevi olmayan kolluk mensuplarının
olumsuz etkilerinden, mağdur ve mağdur yakınlarının aceleci tavırlarından ve bir an önce
molozları kaldırıp, binayı tamir ve badana işlerine başlamak ve bu şekilde delilleri
bozmalarından da korunmalıdır. Eğer gerekiyorsa, kovuşturma süresindeki itirazlar sonrası
245
keşif, bilirkişi incelemeleri ve sigorta eksperlerinin incelemeleri için yangın yeri belli bir
süre koruma altına alınmalıdır.
Yapılan değerlendirmelerde yangın raporu hazırlama ve yangın nedenini belirleme
ile ilgili görevleri yerine getiren itfaiye teşkilatının temel eğitimine ilave olarak;
1. Başlangıç noktasının tespiti ve yangın nedenini belirleme,
2. Sanayi yangınları
3. Elektrik yangınları
4. Ev ve İşyeri yangınları
5. Araç yangınları
6. Gemi ve Bot yangınları
7. Orman ve Kır yangınları
8. Yangın Yeri Belgeleme Metotları vb.
Alt
alanlarda
özel
uzmanlık
eğitimleri
de
almalarının
uygun
olacağı
değerlendirilmektedir. Bu konuda öncelikle yangın raporu hazırlama ve yangın nedenini
belirleme ile ilgili görevli yeterli sayıda personele eğiticilerin eğitimi kursu aldırılmalı, daha
sonra kademeli olarak tüm teşkilata bu eğitimler yaygınlaştırılmalıdır. Bu eğitimler için
bünyesinde İtfaiye Meslek Yüksek Okulu bulunduran üniversitelerinden ve Adli Tıp
Enstitülerinden istifade edileceği gibi yurtdışı imkânlarından, özelliklede Amerika Birleşik
Devletlerindeki Üniversitelerden de yararlanılmalıdır. Üniversite Mezunu olan itfaiye
teşkilatı mezunlarının Adli tıp Enstitüleri başta olmak üzere üniversitelerin ilgili
bölümlerinde yüksek lisans ve doktora yapmaları amirlerince teşvik edilmeli ve
kolaylaştırılmalıdır.
Ayrıca, itfaiye teşkilatları yapılanmaları gereği belediye bünyesinde bulunmakta ve
iller arası bir organik bağı bulunmamaktadır. Dolayısıyla yapılan gelişmeler il bünyesinde
kalmakta ve diğer iller tarafından oluşan bu tecrübeden istifade edilememektedir. Bu
sebeple, ulusal bir itfaiye teşkilatı yapısı kurulmasının imkan ölçüsünde olmadığı da
düşünülerek en azından bir şekilde tüm illerin itfaiye teşkilatlarının her yıl bir araya geleceği,
dünyadaki bu alanda olan gelişmelerin, yıl içinde yaşanan güzel örnek olay çözümlerinin ve
yaşanılan gelişme ve problemlerin konuşulup tartışılacağı bir seminer düzenlenmesinin çok
yaralı olacağı düşünülmektedir.
Kolluk teşkilatının özellikle polisin yangın ile ilgili aldıkları eğitimin de yeterli
olmadığı değerlendirilmektedir. Polisin mevzuat gereği her ne kadar yangın raporu hazırlama
ve yangın nedenini belirleme ile ilgili bir görevi olmasa dahi, yine de yangın yerinden bulgu
toplayarak laboratuara gönderdikleri, dolayısıyla bu bulguların nerelerden hangi usullerle
toplanacağı, nasıl ambalajlanacağı, bulgunun korunması için nelere dikkat edileceği ve
246
laboratuara ne şekilde gönderileceği gibi konularda daha ayrıntılı eğitimlerin alınması
gerektiği düşünülmektedir.
Türkiye geneli yangın istatistiğinde “diğer” yangın nedenleri ( %33.28 ) içinde
bulunan yangın nedenleri konusunda bir fikir birliği oluşmadığı görülmüştür. Yangın
nedenleri katılımcıların 1. Sıraya koyma % sine göre de aşağıda sıralanmıştır.
1. Kızışma(yüksek ısı ile yanıcı sıvı veya yemek vb. parlaması)
2. Çocukların ya da akıl sağlığı yerinde olmayanların ateşle oynaması
3. Bilinmeyen nedenlerden
4. Mum devrilmesi
5. Kimyasal madde tutuşması
Anket sonuçlarının çapraz değerlendirilmesinde yapılan Ki-kare testine göre
katılımcıların mesleğinin aldıkları eğitimin yeterli olup olmadığı konusundaki görüşlerine
etkisi vardır. Yani bu konuda kişilerin düşüncelerinde mesleklerine göre farklılık olduğu
dikkat çekmektedir. Ancak, Ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin çalıştıkları yerde
yangın nedenini belirleme ile ilgili bilimsel yöntemler kullanılıp kullanılmadığı ile ilgili
görüşlerine de etkisi yoktur şeklinde bir sonuç çıkmıştır ki bu bizi, katılımcıların bu konuda
meslek mensubiyetiyle karar vermedikleri sonucuna götürmüştür.
Ki-kare testine göre katılımcıların mesleğinin itfaiye yangın raporunun mutlaka
yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanıp hazırlanmadığı konusundaki görüşlerine
etkisi vardır. İtfaiye mensuplarının bu soruya verdiği cevap kesinlikle katılıyorum ve
katılıyorumun toplamı olarak % 50.3 olup bu orana karşılık gelen toplam 78 kişinin yangın
raporunu bu konuda yeterli eğitimi almış görevlilerin hazırladığı görüşünde oldukları
görülmektedir. Bu durum bizi, yangın raporunu hazırlayanların kendi meslektaşları olması
sebebiyle meslek mensubiyet duygusuyla hareket edildiği sonucuna götürmüştür.
Katılımcıların öğrenim durumuna göre “Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız
eğitimler yeterlidir” önermesine verdikleri cevaplara bakıldığında,
eğitim seviyesinin
yükselmesi ile alınan eğitimlerin yeterli olmadığı görüşü oranının arttığı açık bir şekilde
görülmektedir.
Katılımcıların öğrenim durumuna göre itfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda
yeterli eğitimi almış görevliler tarafından hazırlanmaktadır.” Önermesi verdikleri cevaplara
bakıldığında, kesinlikle katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak %42.3 oranında
itfaiye yangın raporunu yeterli eğitimi almış görevlilerin hazırladıklarını düşünmedikleri
görülmektedir.
Burada
kesinlikle
katılıyorum
ve
katılıyorum
toplamı
açısından
değerlendirildiğinde ilköğretim seviyesinin %52.5 ini oluşturan 5 kişinin ve ortaöğretim
seviyesinin %52.1 ini oluşturan 38 kişinin itfaiye yangın raporunu bu konuda yeterli eğitimi
almış görevlilerin hazırladıklarını düşündükleri görülmektedir. Bu durum, ilköğretim ve orta
247
öğretim seviyesindeki katılımcıların çoğunlukla itfaiye teşkilatı mensubu olmaları ve meslek
taassubu sebebiyle bu oranların yüksek tutulmuş olduğunu düşündürmektedir.
Çizelge 3.48 de eğitim seviyesinin yangın nedenini belirlemede kolluk teşkilatına
(Polis ve Jandarma) da
“Yangın Raporu” hazırlama yetkisinin verilip verilmemesi
konusundaki görüşlerine etkisinin olduğu ki-kare testinden anlaşılmıştır. “Yangın nedenini
belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi
verilmelidir.” Önermesi, katılımcıların %64’ünü oluşturan 203 kişi olumsuz cevap vermiştir.
Ancak, eğitim seviyesi yükseldikçe kolluğa yangın raporu hazırlama yetkisi verilmemeli
düşüncesinin azaldığı da dikkat çekmekte, hatta Çizelge 3.48 ve Şekil 3.42 de kesinlikle
katılıyorum ve katılıyorum toplamı açısından değerlendirme yapıldığında yüksek lisans
seviyesinin %35.7 sini oluşturan 15 kişinin, doktora seviyesinin % 52.9 unu oluşturan 9
kişinin kolluğa yangın raporu hazırlama yetkisinin verilmesinin gerektiğini yüksek bir oranla
düşündükleri, aksine eğitim seviyesi düştükçe kolluğa yangın raporu hazırlama yetkisinin
verilmesini isteme oranının da azaldığı dikkat çekmektedir.
Katılımcıların “Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi
hangi birimde çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları
olan uzman bilirkişilere verilmelidir.” Önermesine, kesinlikle katılıyorum ve katılıyorum
toplamı açısından değerlendirildiğinde büyük bir oranda (%72.6 sını oluşturan 233 kişinin)
uygun olacağını düşündükleri görülmektedir. Burada kesinlikle katılmıyorum ve
katılmıyorum toplamı açısından değerlendirildiğinde eğitim seviyesi yükseldikçe yangın
konusunda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman bilirkişilere yangın
raporu hazırlama yetkisinin verilmesi düşüncesinin arttığı dikkat çekmekte, hatta kesinlikle
katılıyorum ve katılıyorum toplamı açısından değerlendirme yapıldığında da aksine eğitim
seviyesi düştükçe yangın konusunda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan
uzman bilirkişilere yangın raporu hazırlama yetkisinin verilmesini isteme oranının düştüğü
dikkat çekmektedir.
Eğitim seviyesinin yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere dayalı
olarak çok hassas bir şekilde yapılıp yapılmadığı konusundaki katılımcıların görüşlerine
etkisi olduğu ki-kare testinden anlaşılmıştır. “Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel
verilere dayalı olarak çok hassas bir şekilde yapılmaktadır.”
Önermesi, kesinlikle
katılmıyorum ve katılmıyorum toplamı olarak değerlendirilmesi durumunda katılımcıların
%58.2 sini oluşturan 186 kişinin yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere dayalı
olarak çok hassas bir şekilde yapılmadığını düşündükleri görülmektedir. Burada yine eğitim
seviyesi yükseldikçe yangın nedeni ile ilgili istatistiklerin bilimsel verilere dayalı olarak çok
hassas bir şekilde yapılmadığı düşüncesinin arttığı dikkat çekmekle birlikte doktora seviyesi
248
bu düşüncenin istisnasını oluşturmaktadır.
Sonuç olarak;
1. Öncelikle Ülkemizde, Yangın yeri inceleme ile ilgili sistematik bir yaklaşım
oluşturulmalıdır.
2. Yangın raporu hazırlama konusunda yetkili olan itfaiye teşkilatı personeline yangın
yeri incelemenin alt alanları ve yangın yeri tespit ve belgeleme metotları konusunda
eğitimler aldırılmalıdır.
3. Yetkililer tarafından yangın raporu hazırlanırken kesin ifadelerden kaçınılmalıdır.
4. Yangın yerinin korunmasına azami dikkat gösterilmelidir.
5. Kolluk teşkilatının da yangın yeri inceleme konusunda aldıkları eğitimler artırılmalı
ve bu konuda yeteri kadar eğitici yetiştirilmesi sağlanmalıdır.
6. İtfaiye ve Emniyet Teşkilatına verilecek bu eğitimlerde Adli Tıp Enstitüsünün eğitim
kadrosu ve laboratuar imkanlarından mutlaka yararlanılmalıdır.
7. Yangın istatistikleri bu konuda eğitim almış görevliler tarafından bilimsel kurallara
uygun olarak hazırlanmalıdır.
249
ÖZET
Kontrolümüz dışında meydana gelen yanma olaylarına "yangın" denilmektedir. Yanma
olayı, her şeyden Önce bir kimyasal reaksiyondur. Yangın araştırmalarında, doğru sonuca
ulaşabilmek için yangının kimyasının bilinmesi ve fiziksel incelemelerin tam ve eksiksiz
yapılması gerekir. Yangın incelemesi, çok disiplinli bir alandır. "Kimya, elektrik ve yapı
bilgisi", yangın araştırmalarında belirleyici faktör olarak karşımıza çıkmaktadır (Saferstein,
2004).
Yangın çıkış yeri (orijini) ve yangının çıkış sebebinin belirlenmesi olayın
aydınlatılmasından en temel özelliktir. Yangının çıkış sebebinin saptanması için, başlangıç
noktasının tayini çok büyük önem arz etmektedir. Yangın yerinin araştırılmasının temel
amacı, diğer bütün araştırmalarda olduğu gibi, gerçeği saptamaktır. (O'Connor, 2000).
Yangın incelemeleri; yangının yapısı, sınıflandırılması, kimyası, yangının oluşumu
ve yayılması, yangının çıkış sebebi, kundaklama nedenleri, kundaklama bulguları, suç
mahallinin incelenmesi ve belgelenmesi, delillerin toplanması, numunelerin analizi gibi
süreçleri içerir. Nitelikli vakalarda, örneğin ölümlü yangınlarda ve araç yangınlarında bazı
spesifik bulguların saptanması gerekir. Pozitif veya negatif kundaklama bulgularının
araştırılması, yangının çıkış sebebi hakkında güçlü bir kanı oluşmasına yardımcı olur.
Ankara’da Çıkan Yangınların Kundaklama Açısından Değerlendirilmesi tez
çalışmamızda; “Her Yangın Bir Kundaklamadır” hipotezimiz gereği öncelikle bir yangın
soruşturmasında kasten, dogal ya da kazaen olan tüm yangın nedenleri araştırılıp elenerek
yalnızca elenmeyen bir nedenin tespit edilmesine çalışılmıştır ki bu yönteme eleme yöntemi
denilmektedir.
Yangın İncelemeleri ve Kundaklama konusunu çalışmaktaki amacımız, bu konularda
öz dilimizde kaynakların az olması sebebiyle, özellikle yangın ile mücadelede en zor görevi
üstlenmiş olan itfaiye teşkilatımızın eğitimlerinde istifade edecekleri akademik bir kaynak
ortaya koymak, adli vakaların çözümünde adalete katkı sağlamak, yangın incelemeleri
konusunda sistematik bir yaklaşım oluşturmak ve ülkemizdeki yangın istatistiklerinde çok
zaman karşılaştığımız yangın çıkış sebebi ile ilgili "sigara izmaritinden, elektrik
kontağından, bilinmeyen sebeplerden" gibi ifadelerin doğruluğunun test edilmesi ile ilgili
akademik tespitleri ortaya koymaktır.
Bu nedenle, öncelikle geniş bir literatür taraması yapılarak ayrıntılı bir giriş bölümü
hazırlanmıştır. Sonra, yangın nedenleri ile ilgili istatistiklerin değerlendirilmesi ile ilgili bir
anket çalışması yapılmış ve yangın nedenleri istatistiklerinin olumlu ve olumsuz yönleri
değerlendirilmiştir. Daha sonra Ankara’daki bazı yangın olayları fiziki olarak incelenmiştir.
Bu bölümde, incelemede yetkili olan kurumların eksik ve hatalı yönleri ortaya konulmuş ve
yangın incelemeleri konusunda sistematik bir yaklaşım takip edilmiştir. Ayrıca, kolluk ve
itfaiye teşkilatlarının eğitim ve uzman personel ihtiyacı olduğu tespit edilmiş ve bu konu
anket sonuçları ile desteklenmiştir. Molotof kokteyl olayları ile ilgili yapılması gerekenler
Ankara’daki bir olayın yorumlanması suretiyle açıklanmış ve son olarak da laboratuvar
analizlerinden elektrik kablo tellerinin kısa devre yapan ve yapmayanları Taramalı Elektron
Mikroskobuyla (SEM) görüntülenmiştir.
Anahtar Sözcükler: Yangın, İnceleme, Hızlandırıcı, Kundaklama, Başlangıç Noktası
250
SUMMARY
Combustion events occurring outside our control are called "fire". Combustion event, first of
all, is a chemical reaction. In fire investigation (research) , in order to achieve accurate
knowledge of the chemistry of fire it is imperative(necessary) that full and complete physical
examination should be done. Fire investigation, is a multidisciplinary field. "Chemical,
Electrical and structural information", is encountered by us as the decisive factor in fire
investigation (research). (SAFERSTEIN, R., 2004).
The determinaton of fire scene (the origin) and the cause of the fire are the main
features of the fire investigation. In determination of the cause of the fire, the origin of the
starting point is of great importance. The main purpose of the fire investigation, as in all
other studies, is to determine the truth. (O'CONNOR, J. J., 2000).
Fire investigations include, the structure, classification, chemistry of the fire, its
occurrence and its spreading, the cause of arson, the evidence of arson, crime scene of the
investigation and documentation, evidence collection, sample analysis of such processes. In
Qualified cases like fatal fires and car fires, it is necessary to determine some specific
findings. Positive or negative arson evidences and findings help in the creation of strong
opinion about determining the origin of fire.
In our thesis of Fire Investigation Of Ankara,' In View of Arson' is the name of our
thesis. In our thesis, "All fire is an arson " taken as our hypothesis, we primarily have a fire
investigation to check whether the reason was natural or accidental as all the fire causes are
addressed to(taken into naccount)and by only addressing a reason which is not determined, is
to be tried and that method is called screening method.
By studing Fire Investigation and Arson subject, we aimed to bring into open an
academic resource,as there are few(limited) resources in our literature and we wanted our
contribution to be used by the fire departments staff for their educational benefit, and we
wanted to contribute to in solving of judicial cases in fire investigation, and to create a
systematic approach to fire investigations and to test the accuracy of the statements that
whether the cause of fire was a cigarette butt or whether the cause of fire was electrical
contacts or whether the reason of the fire cause was unknown.
Therefore, first of all an extensive literature review was performed and a detailed
introduction was written. Then, a survey that is related to evaluation of statistics on fire
causes was made and positive and negative aspects of fire cause statistics were evaluated.
Later, some of fire events in Ankara were physically examined. In this chapter, incomplete
and incorrect directions of authorized institutions in investigation were defined and a
systematic approach to fire investigation was followed. In addition, training and specialized
personnel needs of law enforcement and fire departments were identified and this issue was
supported by survey results. What must be done about the Molotov cocktail events/cases was
explained by interpretation of an event (example) in Ankara and finally, through/ from
laboratory analysis; electrical wire short-circuited and non-short-circuited samples were
displayed with Scanning Electron Microscope (SEM).
Key Words: Fire, İnvestigation, Accelerator, Arson, Point of Origin
251
KAYNAKLAR
AKBAŞ, O., (1994). Kriminal Laboratuar Pratik Uygulamaları, (Yüksek Lisans Tezi), İstanbul.
AKKAPLAN, S., (2001). İş Sağlığı ve Güvenliği Kongresi Bildiriler Kitabı, İş Yerinde Yangın
Güvenliği.
ALKIŞ, S., (2006). Yangın Yeri İnceleme Kursu Ders Notları, Akdeniz Üniversitesi Teknik Bilimler
MYO, AKÜNSEM, Antalya.
Almanya Federal Kriminal Dairesi, (2003). Yangın Sonrası Olay Yeri Çalışmaları Broşürü, Berlin
Federal Matbaası, Berlin.
ALPER, B.,ÇEKİN N.,HİLAL A.,SALAÇİN S., (1996). Kömürleşmiş cesetlerde postmortem
muayene protokolü önerisi, 2.Adli Bilimler Kongresi, Bursa.
BENGİDAL, M. S., (2005). Kolluk Uygulamaları Açısından Adli Tıp, EGM. Basımevi, Ankara.
BİLGE, Y., (2005). Adli Tıp, Üçbilek Matbaası, Ankara.
BORA, T., (2009). Kimyasal İncelemeler, 3.Bölüm, Kriminalistik, Adalet Yayınevi, Ankara.
CAMP, M.J., (1980) Analytical Chemistry, 52, den aktaran CAYMAZ A., (2001). Yangın ve
Kundaklama Olaylarında Olay Yeri İncelemesi ve Önemi, Adli Tıp Dergisi, Cilt: 5,
1: 73-83
CAYMAZ, A., (2000). Türkiye'de Yangın-Kundaklama Ve Patlama Olaylarının Adli Yönden
Değerlendirilmesi, Yangın Güvenlik Kongresi Bildiriler Kitabı, Bursa.
CAYMAZ, A., (2001). Yangın ve Kundaklama Olaylarında Olay Yeri İncelemesi ve Önemi, Adli Tıp
Dergisi, Cilt:5, 1:73-83
CAYMAZ, A., (1997). Model yangınlarda yangın hızlandırıcılarının saptanması ve bunların is Oluşumundaki
etkileri, Doktora tezi, İstanbul Üniversitesi, İstanbul,
CHARLES, R., SWANSON, N. C., CHAMELİN, L. T., (1996). Criminal İnvestigation, Sixth Edition,
Arson İnvestigation.
DE FOREST, P.R, GAENSSLEN,R.E., LEE,H.C, (1983). Forensic Science (Arson Accelerants and
Explosives), The McGraw-Hill Companies, USA.
DE HAAN, J.D., (2007). Kirk's Fire investigation, Brady Hall Press, Fourth Edition, New Jersey,
DELPLACE, M.,VOS, E., (1983). Electric short circuits help the investigator determine where the fire
started, Fire Technology.
DÖNMEZ, K. G., HAMAMCI C., (2005). The detection of petrol on the hands of arsonists,
3.rd.Congress of the Balkan Academy of Forensic Sciences.Constanta, ROMANIA.
252
DÖNMEZ, K.G., DÖNMEZ C.A., NURALIN L., Molotof Kokteyli Hazırladığı Veya Attığı Şüphesi
İle Yakalanan Kişilerin Ellerinden Alınan Svaplarda Yangın Başlatıcı Ve Hızlandırıcı
Maddelerin Belirlenmesi,
http/www.egm.gov.tr/egitim/dergi/eskisayi/41/web/kriminoloji, ErişimTarihi:
23.04.2010
EKEN, Arkın, (2003).Yangın Olaylarında Olay Yeri İncelemesi (Yüksek Lisans Tezi), Ankara.
ETTLİNG, BV., (1984). A Guide for interpreting damage to electrical wires, Fire-Arson İnvestigation.
FOLKMAN, T.E., KUEHL A.M., GROVES R.J., BEVERİDGE A.D., (1990). Evaporation rate of
gasoline from shoes, clothing, wood and carpet materials and kerosene from shoe sand
clothing. Can. Soc. Forensic Sci. J. 23 (2/3), p. : 49-59.
GLAISTER J., RENTOUL E., (1966). Medical Jurisprudence And Toxikology, livingstone Ltd.
Edinburgh, Scotland.
GÖK, S.,SOYSAL Z., KOLUSAYIN Ö., POLAT O., (1987). Adli otopsisi yapılmış 82 yanık
olgusunun retrospektif incelenmesi, Adli Tıp Dergisi.
GÜNEY, S.R., (1997). Yangına Sebep Olan Etkenler Ve Uyulması Gerekli Kurallar, KMO Yangın
Okulu Ders Notları, İstanbul.
http://www.fire-o.com/files/downloads/Fire-O_TR.pdf, Fire-O Alev Almazlık Solüsyonu Tanıtım
Kitapçığı/2007, s: 9, Erişim Tarihi: 29.10.2008
http/www.egm.gov.tr/egitim/dergi/eskisayi/41/web/kriminoloji, ErişimTarihi: 23.04.2010.
http://fenbilimi.net/2009/09/16/atom-atomun-yapisi-atomun-ozellikleri-fen-ve-teknoloji-dersi-konuanlatim, Erişim:13.03.2010
http://wvw.interfire.org/res_file/rnmo3b.htm., Arson investigation Basics, Erişim Tarihi: 10.11.2008.
http://tr.wikipedia.org/wiki/Yang%C4%B1n#A_S.C4.B1n .C4.B1f.C4.B1 _Yang.C4.B1nlar, Erişim
Tarihi: 29/10/2008.
http://web.ogm.gov.tr/diger/yanginhareket/Sayfalar/ormanyanginlari.aspx, Erişim Tarihi: 27.03.2010.
http://www.7gunsaglik.com/yangin-cesitleri-a-b-c-d-e-sinifi-yangin.html, Erişim tarihi: 06.05.2010.
http://www.arsondog.org/whatis.asp, Erişim Tarihi: 22.04.2010.
www.merlin-gerin.com.tr/mg_tr/ftp/bt/mcb/c120 _catalogue_tr.pdf, Acente El Kitabı – Genel Bilgiler
(2006). Erişim Tarihi: 29/10/2008.
http://www.egm.gov.tr/egitim/dergi/eskisayi/39/web/makale/Mustafa_Kaygisiz_Mustafa_Donmez_A
dnan_Celik.htm, “Kriminal Yangınlarda Suç Analizi”, Erişim Tarihi: 29/10/2008.
http://www.gaziantep-cevreorman.gov.tr/sayfalar/duyuru.php?Git=Oku&id=44 , Erişim:27.03.2010
http://www.herturlu.org/orman-yanginlarinin-sebepleri, Erişim: 27.03.2010.
http://www.taek.gov.tr/tr/sss/121-nukleer/77-atom-molekul.html, Erişim:13.03.2010.
http://www.wisegeek.com/what-is-an-arson-dog.htm, erişim tarihi: 22.04.2010.
İNCE A., (2006), İstanbul Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı Ders Notları, İstanbul.
253
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı, (2006). Araç yangınları, mississipi itfaiye akademisi
yayını, yangınla mücadele esasları kitabı, İtfaiye Daire Başkanlığı tarafından tercüme,
İstanbul.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı, (2007). İtfaiye Dairesi Başkanlığı, İtfaiye Gönüllüleri
Eğitim Kitabı, Milsan Basın San. A. Ş., İstanbul.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı 2007 Yılı İstatistikleri
İtfaiye Dünyası Dergisi, (2008). İtfaiye Tarihi -1-, 7: 24-27. İstanbul.
http://izoder.org.tr/izolasyon/PDF/1154690680.pdf, İzoder Yangın Yalıtımı Komisyonu, “YangınTemel Kavramlar”, s 56, Erişim Tarihi: 29/10/2008.
Jandarma Okullar Komutanlığı (2002). Olay Yeri İnceleme Kursu Ders Notları.
KARAKUŞ, O., ÜNAL B., (2009). Olay Yeri İnceleme, 1.Bölüm, Kriminalistik, Adalet Yayınevi,
Ankara.
KAYGISIZ, Mustafa, (2007). Kriminalistik Olay Yeri İnceleme-Suç Yeri ve Delil Güvenliği, Adalet
Yayınevi, Ankara.
KNIGHT, B., (1993). Simpson’s Forensic Medicine, Eleventh Edition, Edward Arnold, 10nd. Ed.,
London.
Kriminal Polis Laboratuvarları Dairesi Başkanlığı, (2006). Olay Yeri İnceleme Teknikleri Temel
Eğitim Kitabı, 72 Tasarım Ltd. Şti., yayın no: 10, Ankara.
LA MARCA, G..A., (1989). Investigation of fire cases (Non-incidentary). In Wecht, C.H.(ed): Forensic Sciences,
Law/Sciences, Civil / Criminal, Matthew Bender, New York.
MAYNARD, P., (2008). Fire and Explosion İnvestigation, Section 8, Motor Vehicle Fires ppt.
sunumu., http://www.handbook.uts.edu.au/subjects/details/65742.html, Erişim Tarih,
16.06.2008
NFPA, (1992). Recording the scene, in National Fire Codes and Standats, 11: 921/60-64.
O’CONNOR, J. J., (1993). Practical Fire and Arson Investigation, CRC Press, USA.
ÖZER, M., (1985). Endüstriyel Yangın Tehlikeleri ve Güvenlik Tedbirleri, Özer Yayınları 5, İstanbul.
ÖZTOP, F. ve UÇAR, S., “Yangın, Yangının Etkileri ve Yangın Yeri İncelemesi”, s: 3
http://www.jandarma.tsk.mil.tr/kriminal/turkish%20internet/anasayfa/bilarinde_dosyala
r/bilarinde3.htm, Erişim Tarihi: 29/10/2008.
Polis Akademisi Başkanlığı, Güvenlik Bilimleri Enstitüsü, 2008-2009 Eğitim-Öğretim Yılı Güz
Dönemi, İz İncelemeleri Dersi, Ders Notları.
REDSICKER, R. D., (1989). Investigation of incendiary fires, In Wecht CH. (ed.) Forensic Sciences,
Matthew Bender, New York.
REDSİCKER, R.D., (2001). Practical Methodology of Frensic Photography, 2nd. Ed., USA.
SAFERSTEIN, R., (2004). Criminalistics: An Introduction to Forensic Science (8nd. Ed.), Prentice
Hall, New Jersey
254
SweetHaven Publishing Services, (2006), Crime Scene Investigation, Arson, http://www.freeed.net/sweethaven/CrimeJustice/CSI/, erişim tarihi:03.03.2010.
TEPECİK, S., (2005). Olay Yeri İnceleme Ve Kimlik Tespit Temel Eğitim Kursu Ders Notları,
SASEM, Ankara.
U.S. Department Of Justice, (1973). Crime scene search and physical evidence handbook, law
enforcement assistance administration, national institute of law enforcement and criminal justice.
UNDERDOWN, G. W, (1979). Practical Fire Precautions, Guildford: Biddles Ltd., Great Britain
YALLOP, H.J., (1984). The aproach to the scene, in fire investigation, Clift, A.Ed.,John Sherratt&Son, ltd.,
Manchester.
YANIK, A., ZENGİN, E., (1998). “Yapılarda Yangın Güvenliği ve Projelendirme Bilgisi Tesisi
Araştırma Ödevi”, Kocaeli.
255
EKLER
EK-1: YANGIN NEDENLERİ ANKETİ
1.BÖLÜM: BAZI DEMOĞRAFİK ÖZELLİKLER İLE BU ALANDA
ÇALIŞANLARIN GENEL OLARAK CEVAPLAYABİLECEĞİ (12) SORUDAN
OLUŞMAKTADIR.
S1. Mesleğiniz?
( ) İtfaiyeci
( ) Polis/Jandarma
( ) Akademisyen
( ) Bilirkişi/Alan Uzmanı
S2. Çalıştığınız yerleşim yerinin büyüklüğü nedir?
( ) Büyükşehir
( ) Nüfusu 400.000-200.000 arası olan Şehir
( ) Nüfusu 200.000’den az olan Şehir
( ) Nüfusu 20.000’den büyük ilçe
( ) Nüfusu 20.000’den küçük ilçe
( ) Köy/Kırsal
S3. Yaşınız?
( )20-24 arası
( )25-29 arası
( )30-34 arası
( )35-39 arası
( )40-44 arası
( )45 ve yukarısı
S4. Cinsiyetiniz?
( ) Erkek
( ) Kadın
S5.Mezun olduğunuz okul / eğitim seviyeniz?
( )İlköğretim
256
( )Orta Öğretim
( )Ön Lisans
( )Lisans
( )Yüksek Lisans
( )Doktora
S6. Yangın İncelemeleri ve Yangın Sebebini Belirleme ile ilgili hangi eğitimleri aldınız?
Lütfen aşağıdaki eğitimlerden aldıklarınızın karşısını işaretleyiniz.
( ) İtfaiye personeli temel eğitim kursu
( ) Üniversiteler tarafından verilen yangın incelemeleri sertifika proğramı
( ) Yangın sonrası olay yeri inceleme kursu
( ) İtfaiye personeli yenileme kursu
( ) Yangın incelemeleri ileri düzey eğitimi
S7. Yangın nedenini belirleme ile ilgili aldığımız eğitimler yeterlidir.
( ) Kesinlikle Katılmıyorum
( ) Katılmıyorum
( ) Bir Fikrim Yok
( ) Katılıyorum
( ) Kesinlikle Katılıyorum
S8.Çalıştığım yerde
yangın
nedenini
belirleme
ile
ilgili
bilimsel
yöntemler
kullanılmaktadır.
( ) Kesinlikle Katılmıyorum
( ) Katılmıyorum
( ) Bir Fikrim Yok
( ) Katılıyorum
( ) Kesinlikle Katılıyorum
S9. İtfaiye “Yangın Raporu” mutlaka bu konuda yeterli eğitimi almış görevliler
tarafından hazırlanmaktadır.
( ) Kesinlikle Katılmıyorum
( ) Katılmıyorum
( ) Bir Fikrim Yok
( ) Katılıyorum
( ) Kesinlikle Katılıyorum
S10. Yangın nedenini belirlemede Kolluk Teşkilatına (Polis ve Jandarma) da “Yangın
Raporu” hazırlama yetkisi verilmelidir.
( ) Kesinlikle Katılmıyorum
257
( ) Katılmıyorum
( ) Bir Fikrim Yok
( ) Katılıyorum
( ) Kesinlikle Katılıyorum
S11. Yangın nedenini belirlemek için “Yangın Raporu” hazırlama yetkisi hangi birimde
çalışıyorsa çalışsın bu konuda yeterli eğitimleri almış akademik çalışmaları olan uzman
bilirkişilere verilmelidir.
( ) Kesinlikle Katılmıyorum
( ) Katılmıyorum
( ) Bir Fikrim Yok
( ) Katılıyorum
( ) Kesinlikle Katılıyorum
S12. Yangın nedeni ile ilgili istatistikler bilimsel verilere dayalı olarak çok hassas bir
şekilde yapılmaktadır.
( ) Kesinlikle Katılmıyorum
( ) Katılmıyorum
( ) Bir Fikrim Yok
( ) Katılıyorum
( ) Kesinlikle Katılıyorum
2. BÖLÜM: YANGIN NEDENLERİ İLE İLGİLİ AŞAĞIDAKİ İSTATİSTİKLERE
GÖRE CEVAPLANACAK (8) SORUDAN İBARETTİR.
TÜRKİYE(2008)
İSTANBUL(2008)
ANKARA(2008)
İNGİLTERE(2007)
KANADA(2002)
NEDENİ
SAYISI
% Sİ
SAYISI
% Sİ
SAYISI
% Sİ
SAYISI
% Sİ
SAYISI
% Sİ
ELEKTRİK
18.273
19.52
5634
22.64
1630
38.30
1076
9.55
30.771
32.87
14863
59.72
1531
35.99
SABOTAJ
2479
2.65
865
3.48
296
6.96
1935
17.17
13192
24.61
DİĞER
31.151
33.28
1127
4.53
279
6.55
YANGIN
KONTAĞI
SİGARA VE
KİBRİT
S13. Türkiye geneli (%19.52) ve Ankara (%38.30) 2008 yılı yangın nedeni
istatistiklerindeki Elektrik Kontağı yangın nedeninin %18.78 oran farklılığı Türkiye
genelindeki elektrik yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli
incelendiğini, Ankara’daki elektrik yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.
( ) Kesinlikle Katılmıyorum
258
( ) Katılmıyorum
( ) Bir Fikrim Yok
( ) Katılıyorum
( ) Kesinlikle Katılıyorum
S14. Türkiye geneli (%32.87) ve İstanbul (%59.72) 2008 yılı yangın nedeni
istatistiklerindeki Sigara ve Kibrit yangın nedeninin %26.85 oran farklılığı Türkiye
genelindeki yangınların genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini,
İstanbul’daki sigara ve kibritten kaynaklanan yangınların ise iyi incelenmediğini
gösterebilir.
( ) Kesinlikle Katılmıyorum
( ) Katılmıyorum
( ) Bir Fikrim Yok
( ) Katılıyorum
( ) Kesinlikle Katılıyorum
S15. Türkiye geneli (%2.65) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri
istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %4.31 oran farklılığı
Ankara’daki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve
bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi
incelenmediğini gösterebilir.
( ) Kesinlikle Katılmıyorum
( ) Katılmıyorum
( ) Bir Fikrim Yok
( ) Katılıyorum
( ) Kesinlikle Katılıyorum
S16. İstanbul (%3.48) ve Ankara (%6,96) 2008 yılı yangın nedenleri istatistiklerindeki
Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %3.48 oran farklılığı Ankara’daki Sabotaj
(kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini,
İstanbul Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.
( ) Kesinlikle Katılmıyorum
( ) Katılmıyorum
( ) Bir Fikrim Yok
( ) Katılıyorum
( ) Kesinlikle Katılıyorum
259
S17. 2008 yılı Türkiye geneli (%2.65) ve İngiltere (%17.17) yangın nedenleri
istatistiklerindeki Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin %14.52 oran farklılığı
İngiltere’deki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik
ve bilinçli incelendiğini, Türkiye genelindeki Sabotaj (kundaklama) yangınlarının ise
iyi incelenmediğini gösterebilir.
( ) Kesinlikle Katılmıyorum
( ) Katılmıyorum
( ) Bir Fikrim Yok
( ) Katılıyorum
( ) Kesinlikle Katılıyorum
S18. Türkiye geneli (%19.52) ve İngiltere (%9.55) yangın nedenleri istatistiklerindeki
Elektrik Kontağı yangın nedeninin %9.97 oran farklılığı İngiltere’deki Elektrik Kontağı
yangınlarının genel olarak daha bilimsel, teknik ve bilinçli incelendiğini, Türkiye
genelindeki Elektrik Kontağı yangınlarının ise iyi incelenmediğini gösterebilir.
( ) Kesinlikle Katılmıyorum
( ) Katılmıyorum
( ) Bir Fikrim Yok
( ) Katılıyorum
( ) Kesinlikle Katılıyorum
S19. Türkiye geneli yangın nedenleri içinde Sabotaj (kundaklama) yangın nedeninin
%2.65,
İngiltere’nin
%17.17,
Kanada’nın
ise
%24.61
olmasını
nasıl
değerlendiriyorsunuz?
( ) Ülkemizde sabotaj (kundaklama) olaylarının İngiltere ve Kanada'ya göre daha düşük
olduğu anlaşılır.
( )İngiltere ve Kanada'da sabotaj (kundaklama) ile ilgili yangın nedeni belirleme
konusunda yapılan çalışmaların daha bilimsel, teknik ve bilinçli olarak yapıldığı
anlaşılır.
( ) A ve B şeçeneklerindeki sebeplerin her ikisinin de eşit oranlarda(%50-%50) olduğu
anlaşılır.
( ) A seçeneğinin çok (% 50'den fazla) B seçeneğinin az (% 50'den az) olduğu anlaşılır.
( ) A seçeneğinin az (% 50'den az) B seçeneğinin çok (% 50'den fazla) olduğu anlaşılır.
S20. Türkiye geneli yangın istatistiğinde Diğer yangın nedenleri ( %33.28 ) içinde
bulunan aşağıdaki yangın nedenlerinden oran olarak sizce en yüksek olandan düşük
olana doğru 1’den 5’e kadar numara vererek sıralayınız.(Bu soruya yalnızca itfaiye
personeli cevap verecektir)
260
( ) Çocukların yada akıl sağlığı yerinde olmayanların ateşle oynaması
( ) Kimyasal Madde tutuşması
( ) Kızışma(yüksek ısı ile yanıcı sıvı veya yemek vb. parlaması)
( ) Mum devrilmesi
( ) Bilinmeyen Nedenlerden
ÖZGEÇMİŞ
1 - Bireysel Bilgiler
Adı
: Oğuz
Soyadı
: KARAKUŞ
Doğum yeri ve tarihi
: MALATYA/ 16.06.1963
Uyruğu
: T.C.
Medeni durumu
: Evli
Askerlik durumu
: Yaptı
İletişim Adresi
: Çamlıca Mah. 7. Grp. Pol. Loj. R. Blok No: 8
06470/Yenimahalle / ANKARA./TÜRKİYE
İletişim Telefonu
: 0.505.218 22 28
2 – Eğitimi
2006-
Ankara Üniversitesi/Adli Tıp Enstitüsü/
Kriminalistik Doktora Proğramı
2003-2006
Ankara Üniversitesi/Adli Tıp Enstitüsü /Fizik İncelemeler
ve Kriminalistik Master Proğramı
1988-1989
Polis Akademisi Özel Sınıfı
1981-1986
Yıldız Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Kimya
Mühendisliği Bölümü
1978-1981
Şişli Motor Meslek Lisesi / İSTANBUL
261
1975-1978
Osmaniye Lisesi Orta Bölümü / İSTANBUL
1970-1975
Sosyal Meskenler İlkokulu / İSTANBUL
3 - Ünvanları
1989-1992 Komiser Yardımcısı
1992-1996 Komiser
1996-1999 Başkomiser
1999-2003 Emniyet Amiri
2003-2006 4. Sınıf Emniyet Müdürü
2006- 2008 3. Sınıf Emniyet Müdürü
2008-
2. Sınıf Emniyet Müdürü
4- Mesleki Deneyimi
1989-1991
İkmal ve Bakım Daire Başkanlığı /Emniyet Genel Müdürlüğü
1991-1995
Elazığ Polis Okulu Müdürlüğü
1995-1997
İkmal ve Bakım Daire Başkanlığı /Emniyet Genel Müdürlüğü
1997-2003
Genel Müdür Yardımcısı Özel Kalemi /Emniyet Genel
Müdürlüğü
2003-2006
Asayiş Daire Başkanlığı/ SASEM Şube Müdürlüğü
2006-2007
KPL Daire Başkanlığı/KATEM Şube Müdürlüğü
2007-2008
Polis Akademisi Başkanlığı/Kriminal Araştırma
Müdürlüğü
Merkezi
262
2008-2009 Polis Akademisi Başkanlığı/Güvenlik Yönetimi Bölüm
Başkanlığı
2009-
Polis Akademisi Başkanlığı/Öğretim Görevlisi
5 - Üye Olduğu Kuruluşlar
Yok
6 - Bilimsel İlgi Alanları
Adli Bilimler ( Olay Yeri İnceleme, Poroskopi, Adli Palinoloji, Adli Yangın
İncelemeleri vs.)
7 - Bilimsel Etkinlikler
2003 Türkiye Geneli Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü Personeline
“Olay Yeri İncelemesi ve Delillerin Değerlendirilmesi İhtisas
Semineri”
2003
Kayseri 2. Anadolu Adli Bilimler Kongresi, Çapraz Sorgu ve
Kolluk konulu sözel bildiri
2004
Türkiye Geneli Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü Personeline
“Olay Yeri İncelemesi ve Delillerin Değerlendirilmesi İhtisas
Semineri”
2005
Türkiye Geneli Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü Personeline
“Olay Yeri İncelemesi ve Delillerin Değerlendirilmesi İhtisas
Semineri”
2005
Denizli 3. Anadolu Adli Bilimler Kongresi, Alternatif Bir
Kimliklendirme Metodu: Poroskopi konulu sözel bildiri
2006
Polis Akademisi 4.Sınıf öğrencilerine “Olay Yeri İnceleme”
“Adli Bilimler” dersleri
ve
2007 Avanos 4. Adli Bilimler Kongresi “ Tek Yumurta İkizlerinde
Parmakizi” konulu sözel bildiri
8 – Makaleleri
263
- Çapraz Sorgu ve Kolluk, İPUCU Dergisi (EGM, Asayiş Daire Başkanlığı
SASEM Yayını) , sayı:2, sayfa:52-55, Ocak 2004
- Kayseri 2. Anadolu Adli Bilimler Kongresi, İPUCU Dergisi (EGM, Asayiş
Daire Başkanlığı SASEM Yayını) , sayı:2, sayfa:43, Ocak 2004
- Alternatif Bir Kimliklendirme Metodu: Poroskopi, Polis Bilimleri Dergisi,
cilt:7, sayı:4, 2005
-Türkiye’de Palinolojik Delillerin Yardımıyla Çözülen İlk Hısızlık Olayı,
Adli Bilimler Dergisi, cilt:6, sayı:4, Aralık 2007
- Adli Palinoloji ve Polen Veri Bankası, Polis Dergisi, Yıl:14, Sayı:56, 2008
-Adli Tekstil, Adli Bilimler Dergisi, cilt:7 sayı:2, Haziran 2008
-Tek Yumurta İkizlerinin Parmakizleri, Adli Bilimler Dergisi, cilt:7 sayı:2,
Haziran 2008
9 – Kitapları
- Olay Yeri Güvenliği ve Olay Yerinin Korunması, 2005 ANKARA
- Uyuşturucu ( suistimal edilen ) Maddeler, Kitap Bölümü, Özel Güvenlik
Temel Eğitimi Ders Kitabı, Sayfa: 527-544, Temmuz 2007 ANKARA
- Özel Güvenlik Temel Eğitimi Ders Kitabı, Editör, Temmuz 2007 ANKARA
- Olay Yeri İnceleme, Kitap Bölümü, Kriminalistik, Adalet Yayınevi, 2009
ANKARA
- Kriminalistik, Editör, Adalet Yayınevi, 2009 ANKARA
10 - Diğer Bilgiler
Eğitim programı haricinde aldığı kurslar ve katıldığı eğitim seminerleri :
05.03.2000-10.03.2000 tarihleri arasında Organize Suçlar ve Yolsuzlukla
Mücadele Kursu,
264
25.03.2003-28.03.2003 tarihleri arasında Nlp Teknikleri ile Problem Çözme
Teknikleri Semineri,
12.05.2003-13.05.2003 tarihleri arasında Eğiticilerin Eğitimi Kursu,
20.10.2003-23.10.2003 tarihleri arasında Delillerin Karşılaştırılması ve
Mahkemede Bilirkişi Tanıklığı,
11.11.2003-13.11.2003 tarihleri arasında Adli Polinoloji (Adli Polen Bilimi),
08.12.2003-10.12.2003 tarihleri arasında Yangın Sonrası Olay Yeri
İnceleme, Olay Yerinde Alınacak Sağlık Önlemleri ve Adli Tıp Semineri,
17.12.2003-19.12.2003 tarihleri arasında Biokriminal Entomoloji (Böcek
Bilimi), Meteoroloji ve Toprak Bilimi Semineri,
22.03.2004-26.03.2004 tarihleri arasında Olay Yeri Teknoloji ve Delil
Toplama Kursu,
03.05.2004-05.05.2004 tarihleri arasında 1. Ulusal Felaket Kurbanlarının
Kimliklendirilmesi (DVI) Kongresi,
31.05.2004-11.06.2004 tarihleri arasında İleri Düzeyde Olay Yeri İnceleme
Kursu,
15.06.2004-17.06.2004 tarihleri arasında Trafik Kazalarında Olay Yeri
İnceleme Semineri,
02.07.2004 tarihinde İnsan Hakları ve Devletin Yetkileri : Hukuk Devleti
İlkeleri Seminerleri,
28.09.2004-29.09.2004 tarihleri arasında Stratejik Planlama ve İnsan Gücü
Planlaması Semineri,
11.10.2004-15.10.2004 tarihleri arasında Pace Training (Polis ve Kriminal
Delil Yasası) Kursu,
10.12.2004-29.12.2004 tarihleri arasında Olay Yeri İncelemesi Yönetim
Kursu,
09.06.2005-11.06.2005 tarihleri arasında İstanbul Democracy & Global
security conference,
22.06.2005 tarihinde Poroskopi konferansı,
265
27.06.2005-08.07.2005 tarihleri arasında Önemli Olaylarda Olay Yeri
Yönetimi Kursu,
12.09.2005-30.09.2005 tarihleri arasında Yangın ve Patlama Sonrası Olay
Yeri İnceleme Kursu,
03.10.2005-07.10.2005 tarihleri arasında El Yapımı Patlayıcılar Kursu,

Benzer belgeler