İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?

Transkript

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
KANIKSADIĞIMIZ OLAYLAR
Değerli okuyucu
Gün geçmiyor ki aşağıda sıraladığım haberleri; Ölü veya yaralı sayısı fazla ise
TV haberlerinde ve gazete sayfalarında duyuyor, görüyoruz. Olay üzerinden biraz
zaman geçince basın ve yayın organları artık unutuyor, unutturuyor. Bunu arıların
çiçekten bal almasına benzetiyorum hep. Sahi arılar çiçekten balı alıp giderler, sonra
çiçeğe ne olduğunu bilen var mı?
“Maden ocağında göçük oldu. ... ölü ve ... yaralı var. Kurtarma ekipleri göçük
altındakilere ulaşmaya çalışıyor. Kazaya neyin neden olduğu araştırılıyor..........”
“Filanca yeri sel bastı, ....ev sular altında, ... yaralı var, ...kişi kayıp, şu kadar hayvan
telef oldu. Kurtarma ekipleri ve vatandaşlar ile askeri birlikler arama kurtarma
çalışmalarına devam ediyor.”
“Filanca tesislerde patlama oldu, ardından çıkan yangında .. işçi öldü, .... işçi de
yaralandı. Yaralılar .... hastanesinde tedavi altına alındı. Elektrik kontağından çıktığı
sanılan olayla ilgili soruşturma çok yönlü sürdürülüyor.”
"Bugün sabaha karşı filanca denizde petrol tankeri battı. Denizcilerden ... kadarı
kayıp. Bu arada denize yayılan petrol çevreyi kirletti, balıklar öldü........”
“Yine falanca ülkede filanca yerde bomba patladı ... ölü ve ... yaralı var. Noktalı
yerlere istediğiniz sayıları yazın, mutlaka, birinden biri ile dünyanın herhangi bir
köşesinde yaşanmış güncel bir olayı anlatmış olursunuz.
Bu olaylar, bu kazalar
kendiliğinden mi oluyorlar, olmaları mı gerekiyor?
Şu olayları duyanınız veya bileniniz var mı?
01.03.1958 İzmit körfezi;Üsküdar vapuru battı, 400 den fazla ölü....
07.03.1983 Armutçuk’ta maden ocağında facia; 103 ölü.....
25.12.1991 de Çetinkaya mağazası; Sabotaj. 11 ölü.....
03.03.1992 Kozluda maden ocağında facia; 263 ölü...
28.04.1993 Ümraniye; Çöplük faciası 30 ölü...
Duymadınız mı, anımsamıyor musunuz? Bunlar, yaşanan gerçek olaylar ve tarih
unutmuyor. Artık biliyorsunuz, siz de unutmazsınız.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
1
Filmi de yapıldığı için aşağıdaki şu olayı biliyorsunuzdur ama.
Bir Mühendislik Harikası Titanic 14 nisan 1912 de battı. 1600 ölü.. Bir avuç kişi
kurtuldu. Filmi yapılmasaydı, acaba kaç kişi biliyor olacaktı? Peki bu kaza neden oldu
sizce? “Buz dağına çarptı da ondan battı” dediğinizi duyar gibi oluyorum. Buz dağına
çarpan her gemi batar mı? Hele Titanic gibi bir sürü bölmesi olan, bölmelerinden biri
delinse bile diğer bölmeleri sağlam olduğu için deniz üzerinde kalabilen bir gemi (öyle
söyleniyordu) nasıl oldu da boydan boya yırtılarak batıverdi acaba? Okyanus dibinde,
enkazı bulunduktan sonra, enkazdan alınan örnekler üzerinde yapılan çalışmalar
korkunç gerçeği ortaya çıkardı. Bu dev geminin gövde çeliğinde normalden fazla
sülfür olduğu, çeliğin direncinin azaldığı ve gövdenin bu yüzden yırtıldığı açıklandı.
Ya şu felaketi anımsayan kaç kişi var acaba?
12 şubat 1984 Hindistan’da, BOPHAL’de insanlar gece olunca yataklarına yattılar ve
bir daha uyanamadılar. Tarım ilacı üreten bir fabrikadan kaza sonucu 43 ton Methyl
Iso Siyanat BOPHAL’e yayıldı. Yayılan zehrin etkisiyle 2000 kişi anında öldü. Sonraki
yıllarda 16000 kişi de geç ortaya çıkan etkilerinden dolayı öldü. İnternet’te 900 den
fazla BOPHAL sitesi var haberiniz olsun.
Televizyonda canlı yayında, herkesin gözü önünde Uzay Mekiğindeki astronotlar
ölmedi mi?
28 Ocak 1986 . Yeni dünyaların keşfi çalışmalarına katkı sağlamak için uzaya giden
mekik, fırlatılışından iki dakika sonra parçalandı. Peki bu felaket neden oldu? Yapılan
açıklamalara göre; yakıt tanklarını birleştiren contalarda hata varmış. Geçtiğimiz yıl
bir mekik felaketi daha yaşandı. Bu kez fırlatılış sırasında değil, uzay yolculuğundan
dönüş sırasında oldu facia. Henüz bu kazanın nedenleri açıklanmadı.
Bunu anımsıyor musunuz? Exxon Valdez Faciası. 24 Mart 1989 da meydana geldi ve
Kuzey Amerika’nın batı sahilleri boydan boya petrole bulandı. Olay; tarihte yaşanan
en büyük çevre felaketi olarak kayıtlara geçti. Bu kaza neden oldu acaba? En
modern cihazlarla donatılan bu dev tanker nasıl battı biliyor musunuz? Kaptan aşırı
alkollü idi ve gemiyi yardımcısı acemi kaptan yönetiyordu. Kaptan kayalıkları gördü
ama gerekli manevrayı yapacak mesafe kalmamıştı. Tahmin ettiğiniz gibi kayalıklara
bindirdi.
Tarihin sayfaları bu kazalardan binlercesi ile dolu. Yaşanan bu kazalarda
(kaza denirse şayet) ya ufak bir hata, ya bir ihmal veya bilgi eksikliği vb etkenlerden
biri veya birkaçı bir araya geliyor ve sonuç tam anlamıyla bir felaket oluyor. Bu
olayların yaşandığı uzay mekiği olsun, tanker olsun hepsi, ama hepsi o araçlarda
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
2
bulunanlar için bir işyeridir. Kazalarda ölen yada yaralananlar da o işyerinde
çalışanlardır. Yolcular ve yerleşkelerde oturanlar da felaketzede.
Bundan sonra da bu tür olayların yinelenerek benzerlerinin yaşanacağını söylemek
falcılık değildir.
Gelin hep beraber bir oyun oynayalım. Bir tam gününüzde neler oldu bitti bir
bakalım. Sabah kalktınız. Günlük temizliğinizi ve bakımınızı yaptınız. Kahvaltı
hazırladınız, çayınızı veya kahvenizi içip ayakkabınızı giydiniz ve evden çıktınız.
Kiminiz özel arabanıza binip işe gittiniz, kiminiz de otobüs durağına yöneldiniz.
Duraktan bir taksi, dolmuş, otobüs veya servis aracıyla işe gideceksiniz. İşyerine
ulaştınız. Çalıştınız ve eve geri döndünüz. Akşam yemeği, üzerine biraz TV izlediniz.
ve sonra haydi iyi geceler deyip yatağa girdiniz. Siz uyuyorsunuz belki ama, o sırada
dünya dönmeye devam ediyor. Sizin gündüz geçirdiğiniz aşamaları şimdi de
başkaları geçiriyor.
Oyunumuz şu; Ben size soracağım ve siz yanıtlayacaksınız.
Sabah kalkar kalkmaz üstünüze giydikleriniz acaba hangi aşamalardan geçerek size
ulaştı. Bu aşamalarda kim bilir kaç çalışanın akciğerlerinde pamuk veya kumaş tozu
birikti?
Elinizi yüzünüzü yıkamak için uzandığınız lavabonun yapımı sırasında acaba kaç
seramik işçisi tozu soludu da ileride akciğerlerinde neler olacak?
Ya lavabo üzerindeki musluğun yapıldığı fabrikada çalışanların başına ne geldi
acaba?
Tamam, tamam kızmayın kesiyorum. Bu sorular böyle devam ederse kitabı ben
bitiremem, siz de okumaya devam etmezsiniz.
Her gün, işyerlerinde üretimler yapılırken iş kazaları da olmakta, insanlar ölmekte
veya sakat kalmaktalar. Çalışanlardan bir bölümü de yaptığı işe bağlı olarak
hastalanmakta ve ömürleri kısalmaktadır. Dikkatinizi bu noktaya çekmek istemiştim.
KORKUNÇ GERÇEKLER
İLO (Uluslar arası Çalışma Örgütü) araştırmasına göre;
Her yıl 270.000.000 işçi iş kazalarında yaralanmaktadır.
Dikkatinizi çekerim Ülkemiz nüfusunun dört katı kadar insan her yıl dünyanın dört bir
yanında iş kazaları sonucu yaralanıyor. Bunu dakika olarak hesaplarsak, dakikada
510 işçi kaza geçirmektedir. Sahi sizin işyerinizde kaç kişi çalışıyor?
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
3
Her gün 5.000 işçi iş kazası sonucu ölmektedir. Bunu yıllık olarak hesaplarsak yılda
1.825.000 sayısını buluruz. Ülkemizde, nüfusu bir milyondan fazla kaç tane şehir
var?
Ölen işçi sayısını dakikalarla hesaplarsak; her 1 dakikada 3 - 4 işçi iş kazası sonucu
ölmektedir. İşyerlerinde bir savaş mı yaşanıyor? İnsanlık tarihinin hangi döneminde,
yapılan savaşlarda bu kadar insan ölmüştür?
Her yıl 12.000 de çocuk işçi ölmektedir. Zavallı çocuklar acaba ölmeden önce
şeker de yiyebildiler mi? Belki okumak için para biriktirirken, belki hasta olan
babasına ilaç almak için çalışırken, belki de ailesini geçindirmek için çalışmak
zorunda kalmışken ölüveriyor. Küçücük elleri ile anahtarı tutmak isterken soğuk ve
kirli zemine düşüveren minicik bedenler... Ya üç kuruş için sırtlarında küfe ile
madenlerde (Uzak Doğuda) çalışan çocuklar. Bu çocukların önemli bir bölümünün
ayağınızdaki
markalı
ayakkabının
yapımında
çalıştığını
biliyor
musunuz?
Üzerinizdeki ithal malı T-gömleğin nerede ve hangi çocuk işçi tarafından yapıldığını
biliyor musunuz? Sahi sizin çocuğunuz var mı? Umarım çok mutludurlar.
Yine İLO raporlarından anlıyoruz ki yılda 160.000.000 işçi meslek hastalığına
yakalanmaktadır. Bunların günlük ve dakikalık sayılarının hesabını da siz değerli
okurlara bırakıyorum
Dünyada durum bu iken, acaba diyorum, Ülkemizde durum nasıl?
Üzülmemiz gerekir ki Ülkemizde güvenilir bir kayıt – istatistik sistemi olmadığı için
SSK tarafından saptanabilen rakamlarla yetinmemiz gerekiyor. Aşağıda verdiğim
rakamlar kayıt altındakilerin, yani resmen SSK tarafından güvenlik şemsiyesi altına
alınabilmiş yedi milyon kadar çalışana ait verilerden derlenmiştir. Oysa çalışan sayısı
yirmi milyon kadar değil mi?
Ülkemizde her yıl yaklaşık 80.000 iş kazası olmaktadır. Yani; Resmi kayıtlara
göre her 6 dakikada 1 iş kazası olmaktadır. Her yıl ortalama olarak 1500 işçi
ölmektedir. Başka bir deyişle her gün 4-5 kişi iş kazasında ölmektedir.
Meslek hastalıkları ile ilgili sağlam veri ise ne yazık ki yoktur. Yayınlanan
rakamlara göre yılda 1000 (yazı ile bin) den az meslek hastalığı ortaya çıkmaktadır.
Ne güzel, biz Ülke olarak önlemlerimiz aldık, herkes sorumluluklarının bilincinde ve
meslek hastalığı yok denecek kadar az. Almanya’da 20000 kadar meslek hastalığı
çıkıyormuş. Biz Almanya’dan daha ileride miyiz acaba? Neden iş kazaları ve meslek
hastalıkları gizlenir ki? Aslında gerçek sayılar bilinse, bunların diğer yansımaları
bilinse kalıcı ve gerçekçi önlemler daha kolay alınmaz mı? Tablo – 1 de iş
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
4
kazalarındaki gerçek yerimiz görülmektedir. Neden, Ülkemiz hep olumsuzluklar
sıralamasında ön sıralarda yer alıyor?
Ülkeler
% Olarak iş kazaları
Kaza sıklık oranı
Kanada
0,81
3,37
ABD
0,83
3,46
Japonya
0,89
3,71
Almanya
1,5
6,25
Polonya
2,6
10,54
Güney Kore
2,8
11,67
Türkiye
3,0
12,45
Tablo –1:İş Kazaları sıralamasında dünyadaki yerimiz (kaynak:Türk – İş )
Ciltte kaşıntılar ve egzamalar...
Gözlerde kaşıntı ve kızarıklıklar...
Burunda hasar ve koku alma yeteneğinde azalmalar...
Solunum yolları tahrişleri...
Öksürük, balgam...
Hırıltılı solunum...
Nefes darlığı...
Bronşit...
AC ödemi ve pnömoni...
Mide bulantısı, kusma...
İştahsızlık...
Kansızlık...
Adale krampları...
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
5
Yukarıdaki bu belirtilerin pek çoğu sıradan poliklinik hastalığı olarak geçiştirilmektedir.
Aslında, çalışan kişilerde görülen bu çok masum belirtiler akla hemen meslek
hastalıklarını getirmelidir. Hiç merak etmeyin Meslek Hastalıkları bölümünde konu ile
ilgili bilinmesi gerekenler ayrıntılı olarak verilmiştir.
İş kazalarında ölümler...
El, ayak veya vücudunda kesikler...
Göze veya vücuda yabancı cisim batmaları...
Ezikler – Burkulmalar...
Düşmeler – İncinmeler...
Kırıklar – Çıkıklar...
Yanıklar...
Elektrik çarpması...
Zehirlenmeler...
Trafik kazaları...
Uzuv kayıpları...
İş kazaları sonucunda yaşananlardır bunlar. Bazen tek tek, bazen de topluca olur bu
yaralanmalar veya ölümler.
Bilinmelidir ki buraya kadar anlatılanlar buz dağının üstünde görünenlerdir. Oysa asıl
gerçekler buzdağının altında kalan kısımdır.
Buz dağının altında hangi gerçekler var bir bakalım.
İş kazaları ve meslek hastalıkları sonunda;
İnsan
Çevre
Üretim
ve
Ekonomi
zarar görmektedir.
Biraz daha derinlere giderek düşünelim. Kişi kaza geçirdikten veya meslek
hastalığına yakalandıktan sonra ne oluyor? Ne olacak, yalnızca “ateş düştüğü yeri
yakıyor” .
İlk günler geçmiş olsun dilekleri, hastane ziyaretleri ve.. Derken her şey unutuluyor ve
kişi kaderi ile baş başa kalıyor. Önce kazancı azalıyor, o da SSK tarafından iş
göremezlik maaşı bağlandıysa. Aile bireylerinin ve kendisinin gelecekten beklentileri
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
6
değişiyor. Gelecek ile ilgili planlarda değişiklik yapılması gerekir. Ellerine geçen bu
parayla ne çocuk okutulur, ne de ev geçindirilir. Belki de ileride Ülkemize
Cumhurbaşkanı olabilecek bir çocuk şimdi okulu bırakıp çalışmak zorunda kalıyor.
Hiç itiraz etmeyin “çoban” unvanlı Cumhurbaşkanımızı anımsayın. Gerçekten de fakir
bir ailenin çocuğu değil mi? 40 yıl Ülkemize damgasını vurmadı mı?
Belki de evin kızı veya eşi kötü yola düşecek. İnsan düşünmek bile istemiyor ama
buz dağının altında bunlar da var.
İnsani konuları sizlerin vicdanına bırakıp daha somut konulara dönmek istiyorum.
Yaşanan kazanın veya meslek hastalığının diğer etkilerine bakalım.
Her kazanın veya meslek hastalığının sonunda bir ekonomik kayıp söz konusudur.
Kazaların ve meslek hastalıklarının işyerine ve Ülkeye bindirdiği bir ekonomik yük
var. Bunu kimse yadsımamalı. İşin önemini vurgulamak için sırayla en basitinden
başlayarak anlatmak istiyorum.
Bir bakış açısına göre, iş kazalarının iki tür maliyeti var.
1-Doğrudan maliyet
2-Dolaylı maliyet = (5xdirek maliyet)
söz konusudur.
Toplam maliyet= 6 X Doğrudan maliyettir.
Çalışanın iş göremez duruma düşmesinden sonra ona yapılan ödemeler veya
çalışanın kaybettiği yevmiyesi doğrudan maliyet için örnek gösterilebilir.
Kişi kaza geçirince veya hastalanınca bakın neler yapılıyor.
Kazalı yerine bir başkası mesaiye çağrılıyor, veya, çağrılmıyorsa onun yaptığı işlerin
yükü diğer arkadaşlarının üzerine biniyor. Artan iş yükü nedeniyle, bu kişiler de artık
kazaya açık duruma geliyorlar.
Kazalı için ilk yardım yapılıyor. İlk yardımın yapılması için doktor veya diğer
sağlıkçılar emek, zaman ve malzeme harcıyorlar. Sonra en yakın hastaneye
gönderiliyor. Yaralıyı götüren arabada bir sürücü var, araba da suyla ( o da parayla
ya) çalışmıyor, mazot veya benzin yakıyor.
Hastanede yeniden incelemeler yapılıyor ve tedavi uygulanıyor. Burada da sağlıkçılar
zaman, malzeme ve emek harcıyorlar.
Daha sonra kazalı evine gidiyor. En azından bir demet çiçek veya bir şişle kolonya
alınarak, evde yapılan yaralı ziyaretlerini düşünün. Bütün bu masrafları da
topladığınızda ortaya bir rakam çıkıyor. Bunlara görünmeyen maliyetler deniyor.
Görünmeyen maliyetler görünen maliyetlerin 5 ila 10 katı arasında değişiyor. Şimdi
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
7
bütün maliyetleri toplayın bakalım ortaya ne çıkacak. İşte bu rakamlar da toplam
maliyeti vermektedir.
Başka bir bakış açısıyla yeniden düşünelim. Bu kaza olduktan sonra üretim ne
kadar aksadı, çalışan başına düşen üretim payı ne idi? Hiç bu hesabı yaptınız mı?
Söyleyeyim;
Üretilemeyen ürün veya kullanılamayan kapasitenin ekonomik
değerinden yola çıktık mı, daha büyük maliyetler karşımıza çıkıyor.
İLO’ ya göre GSMH’ nın
%4’ü ülkelerde iş kazası ve meslek hastalıkları
nedeniyle yitirilmektedir. İşyerlerinin ise karının %5 – 15’i iş kazaları ve meslek
hastalıkları nedeniyle kayboluyor. Bu rakamlar az mı, çok mu?
Ülkemizde her yıl on milyar ABD doları tutarından fazlası iş kazaları ve meslek
hastalıkları nedeniyle yok olmaktadır.
Çevreye verilen zararların hesabını kim yapacak bilemiyorum.
İşin üzücü yanı gerek işveren ve gerekse de işçi tarafından konunun öneminin
tam olarak anlaşılamamasıdır. İşçi-işveren ilişkilerinde öncelikli konu hep üretim
ağırlıklı olmuş ve iş kazaları ile meslek hastalıkları yeterince önemsenmemiştir.
Bugüne kadar bağıtlanan toplu iş sözleşmelerine bakmak sanırım yukarıda
söylediklerimi doğrulamak için yeterli olacaktır. Oysa yitirilen gencecik çalışanlar
yaşamış olsa, hasta ve sakatlar da sağlam kalsa, bunlar için harcanan paralar,
ödenen tazminatlar ekonomiye yatırım olarak dönse ne kadar güzel olur değil mi?
Klasik yayınlarda ve derslerde bu konular oldukça yalın ve soğuk şekilde
işlenmekte ve adeta kaza yapan veya meslek hastalığına yakalanan çalışanlar
suçlanmaktadır. Kazaların %80 i çalışan hatasından oluyor denilmektedir. Bu
konuda, İş kazası teorileri ile ilgili olarak ileriki bölümlerde bilgi verilmiştir. Oysa
birazcık insan odaklı bakış açısı ile bakılabilse neler olur neler. Bir an için düşünelim
bakalım. Bir yılda, bütün dünyada ölen 1.800.000 den fazla insan içinde acaba kaç
tanesi “Ben bugün iş kazası geçirmek ve ölmek ya da sakat kalmak istiyorum” diye
düşünerek işine gitmiş ve iş kazası geçirmiştir? Veya hangi işveren “Yahu öyle bir
işyeri açayım ki, çalışanlar sürekli iş kazası geçirsin, meslek hastalığına yakalansın,
hatta bu da yetmez öyle bir işyeri açayım ki bir gün aniden patlasın, yansın yıkılsın ve
etraf dümdüz olsun” diye düşünmüştür acaba? Aynı soruları meslek hastalıkları için
de hem işveren hem de işçi açısından sorabiliriz. Ne bir işçi kaza geçirmek veya
meslek hastalığına yakalanmak ister, ne de bir işveren yukarıdaki gibi sapıkça
düşünceler içinde olur. Ama gerçekler de ortada. Demek ki iş kazalarını ve meslek
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
8
hastalıklarını önlemek için başka nedenler üzerinde durmak gerekir. Bu kitapta, esas
olarak bu konu üzerinde durulmuştur. Yıllardır alanda çalışan bir İş Sağlıkçısı ve
Güvenlikçisi olarak “Nedenler ve Yapılması Gerekenlerin Neler Olduğu” konusunu
kendi penceremden açıklamaya çalıştım.
İş kazaları, meslek hastalıkları ve normal hastalıklar nedeniyle oluşan
ekonomik kayıpları ortadan kaldırmak için her şeyi zamanın akışına mı bırakalım,
yoksa süreci kısaltmak için bir şeyler mi yapalım? Bu soruya verilecek yanıt “bir
şeyler yapmamız gerektiğidir”. Her şeyden önce, birbirlerinin varlık nedeni olan işçi
ve işverenin işbirliği zemininde yapması gereken o kadar çok şey var ki. Ayrıca işçi ve
işverenin, Devletin konu ile ilgili birimleri ile işbirliği yapması ve koordineli çalışması
gereklidir. Bu da yetmez. Başta TTB olmak üzere Üniversiteler, İş Sağlığı ve
Güvenliği alanında çalışan firmalar da dahil geniş bir yelpazede işbirliği gereklidir.
İSG ve TARAFLAR
İş Sağlığı ve Güvenliği çok bileşenli bir bilim dalıdır. Aynı zamanda da birden
fazla tarafın bir araya gelmesi ile ortaya çıkar. Eğer tarafların kimler olduğu iyi
bilinmezse işin özünü anlamak ta, çözüm de o denli zorlaşacaktır.
DEVLET
İŞÇİ
İSG asal Tarafları
ÜNİVERSİTELER
İŞVEREN
DİĞER
Şekil – 1 İSG’nin Tarafları
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
9
Taraflar arasında da tam bir işbirliği ve uzlaşma olmalıdır. Tarafları ayrıntılı olarak
incelerken İSG’nin tam bir uzlaşma ve işbirliği gerektirdiğini daha iyi anlayacağız.
Şimdi sırasıyla tarafları inceleyelim.
DEVLET
Devletimiz İSG’nin yasal düzenlemelerini ve denetimlerini yapan konumdadır.
Devlet, dengeleri iyi korumalı ve tarafsız olmalıdır. Yasaları çıkarırken diğer tarafların
düşüncelerini, gereksinimlerini ve içinde bulundukları durumları gözetmelidir.
Denetimlerini “öcü” davranışıyla değil, aksine eğitici şekilde ama tam ve eksiksiz
yapmalıdır. Bugün gelinen yerde Devletin her iki görevini de gerektiği gibi
yapmadığını veya yapamadığını görmekteyiz. Denetim konusunda Devletin yeterince
etkin olamadığını görmekteyiz. Avrupa Birliğine girme adına çıkarılan İSG ile ilgili
yasa ve yönetmeliklerde de eksikler ve yanlışlar vardır. Yalnızca iki temel yanlışa
dikkat çekmek istiyorum. 1-İşyeri Hekimlerini ve İş Güvenliği Mühendislerini Devleti
temsilen Bakanlık yetiştirmek istemektedir. Oysa bu konu doğrudan doğruya
üniversitelerin ilgi alanı olmalıdır. Umarım ki, en kısa zamanda gerekli altyapı
hazırlanır ve üniversitelerimiz uzman kadroları yetiştirmeye başlar. 2-Yasal
düzenlemeleri yaparken konunun bütün taraflarını yeterince dikkate almamıştır. Bu
konularda, değişik platformlarda konunun tarafları arasında tartışmalar hala
sürmektedir. Yinelemek gerekirse; Devlet, kanun koyan ve denetleyen olmalıdır.
İŞVEREN
İşyerlerinin veya işin sahipleridir. Üretim araçlarının mülkiyeti onlardadır.
Çalıştırdıkları işçilerin, çırak ve stajyerlerin hatta taşeronların sağlığından ve
güvenliğinden birinci derecede onlar sorumludur. (Yasalar bölümünde bu konu ayrıca
işlenmiştir). Bütün sorumluluk kendilerinde olduğu halde, İSG konusunda bilinçsizce
davrananlar da işverenlerdir. İlerleyen bölümlerde anlatılan konuları bir bütün olarak
ele aldığımızda işverenlerin bilinçsizliğinin bilgi eksikliğinden kaynaklandığı da açıklık
kazanacaktır. Mülkiyet duygusundan olsa gerek, işverenler işçilerine karşı olumsuz
duygular beslemektedirler. Bu durum ev sahibi ile kiracı arasındaki ilişkiye
benzemektedir.
Ülkemizde, yasal sorumluluklarını eksiksiz yerine getiren, kazandığı parayı
işçisine borçlu olduğunu bilen işveren sayısı ne kadar acaba? Trilyonlarca liralık
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
10
yatırım yapıyorlar ve bir işyeri açıyorlar. Sendika ve işçi hakları, grevler, yasal
zorunluluklar, iç müşteri talepleri, dış müşteri talepleri, denetimler, vergiler,
tazminatlar gibi bir yığın sorunla boğuşuyorlar. Elbette amaçları para kazanmak.
Daha çok kazansınlar. Ama, o kadar yatırım yaptıktan sonra, o kadar yükün altına
girdikten sonra garip davranışlar gösteriyorlar. Daha az ücret ödemek uğruna,
trilyonluk tesislerinde niteliksiz işçi çalıştırıyorlar. Bu işçileri en azından yapacakları
işlerle ilgili olarak eğitmek, işyerinde olası riskler ve tehlikeler konusunda
bilinçlendirmek için bir gayret içine girmiyorlar. “Ben kurumsal yapıya büründüm”
diyen işyerlerinde bile bu davranışı görmek olanaklı. Aslında kendi paralarını riske
attıklarının farkındalar mı? Kimse itiraz etmesin, yanılıyorsun demesin. Ülkemizde
eğitmenlik hizmeti veren kaç tane firma var?
Günün birinde risklerden biri gerçekleşiyor ve eğitimsiz işçi kazaya karışıyor, belki de
hayatının ilk ve son hatasını yapıyor. Trilyonluk tesislerde, belki de geri dönüşü
olanaksız zarar ortaya çıkıyor. Ayrıca yasal gereklerini yapmayan işveren, belki de
işletmesindeki bütün işçileri eğitmek için kullanacağı kaynağı tazminat olarak
yalnızca bir işçinin yakınlarına ödemek zorunda kalıyor.
Aynı durum taşeron çalıştıran işverenler için de gerekli. Bu taşeron çalıştırma konusu
çok tartışılıyor. Sendikalar başta olmak üzere, kendisini işçi babası sayanlar taşerona
karşı çıkıyorlar. Kitabın içeriği taşeron konusunu tartışmaya uygun olmadığı için ben
konunun başka bir boyutunu buraya taşımak istiyorum. İşverenleri anlamakta
zorlanıyorum. Mutlaka, kendilerine göre bir açıklaması da vardır sanırım. Sanki risk
gerçekleşince yalnızca taşeron ve onun işçilerine zarar verecek. Sigortasız, eğitimsiz,
teknik donanımsız ve hatta bilinçsiz ve bilgisiz taşerona işyeri kapılarını açıyorlar.
Oysa taşeronun neden olacağı zararlardan da asıl işveren sorumlu. Sonunda yine
risklerden biri gerçekleşiyor ve asıl işveren olağanüstü zararlara giriyor. Hep merak
ediyorum, bu aç gözlülük müdür yoksa açık gözlülük mü? Çok bilinen bir atasözümüz
var “ Dimyata pirince giden evdeki bulgurdan da olur” diye. Bu durumu daha iyi
anlatan başka bir atasözümüz var mı acaba?
Bence, işverenler öncelikle Sony Firmasının kurucusu Akio Morito’nun hayat
hikayesini tekrar tekrar okumalıdır. Okumalıdır ki bundan dersler çıkarmalıdır, bir
işverenin yurtseverlik duygularının ne olduğunu, işçisini nasıl sevdiğini anlamalıdır.
Hadi orası Japonya, çok uzakta, peki, o zaman Büyük Önder Atatürk’ün İzmir İktisat
Kongresinde söylediklerine bakalım. “Özel sektöre karşı değiliz, özel sektörle rekabet
içinde değil aksine dayanışma içinde olacağız” diyordu Atatürk. Büyük Önderimizin
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
11
“Yurtta barış, dünyada barış” sözleri ne anlama geliyor? Birbiriyle barışık olmayan
işçi ve işveren varken yurtta barış nasıl sağlanacak?
İşverenlerin; Ortaya çıkan meslek hastalıkları veya iş kazaları sonucunda kayıpları
çok fazla. Kitabın giriş kısmında bu kayıpların büyüklüğünü gördük. Olgunlaşmış
çalışanını en verimli çağında, basit bir ihmal veya hata sonucu ortaya çıkan iş kazası
sonucu yitiriyor, ağır tazminatlar ödüyor ve aslında kendi üretim kazancı ve kalitesi
yani verimi düşüyor. Hani, derler ya; “yumurta kapıya gelmeden...” bizim işverenler
tam bu tanıma uyuyor. İşveren, kurduğu fabrikayı akşam olunca eve götürmüyor,
tesis hep yerinde kalıyor. Zamanında alınmayan önlemler sonucu risklerden biri
gerçekleşince uğrayacağı zararın sınırı ve hesabı yok. Bizim işverenlerimiz “önlemek
ödemekten ucuzdur” felsefesini henüz benimseyemediler. Bence bir fabrika kimin
tapulu malı olursa olsun, bir değer ürettiği için aslında toplumun malıdır. İşçiler ve
sendikalar bu açıdan bakarak işyerine sahip çıkmalıdırlar. İşveren de böyle bir malı
topluma kazandırdığı için kendisi ile gurur duymalıdır. Her iki taraf ta konuya biraz da
bu açıdan bakmalıdır.
İŞÇİ
İşçiler ve doğal olarak onları temsil eden sendikalar İSG’nin bir diğer tarafını
oluşturuyor. İşçiler üreten, üretirken de riskler ve tehlikeler altında mağdur olan asıl
taraftır. Her türlü iş kazası meslek hastalığı işçiler için söz konusudur. Ancak
işçilerimiz
ve
onların
temsilcileri
henüz
yeterli
İSG
bilincine
ve
bilgisine
kavuşamamışlardır. Buna en güzel kanıt, yaptıkları toplu iş sözleşmeleridir. Henüz
İSG konularında anlaşmazlıkla sonuçlanan toplu iş görüşmesini ben duymadım. Ama
şunu çok duydum. “İşçi ile işveren arasında büyük bir çelişki vardır ve biz sendika
olarak bu çelişkiyi işçiden yana çözeceğiz.” Bugüne kadar da bu çelişkinin çözüldüğü
görülmemiştir. İşçilerin kendilerini işyerinin bir parçası, bir yapı elemanı gibi
hissedebilmeleri gerekir. İşçilerimizin de Büyük Atatürk’ün “Yurtta barış, dünyada
barış” sözlerinin anlamını düşünmelerini dilerim.
ÜNİVERSİTELER
Devlet, işveren ve işçi İSG’nin asli sosyal taraflarını oluşturmaktadır.
Üniversitelerimiz ise konunun bilimsel tarafını oluşturmaktadır. Her türlü araştırma bu
kurumlarımızca yapılmalı, işyerlerine bilgiler transfer edilmelidir. Konunun uzmanları
bu kurumlar tarafından yetiştirilmelidir. Oysa İSG konusunda bugüne kadar yeterince
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
12
atak olamamışlardır. İSG alanında oldukça sınırlı sayıda akademisyenimiz var. Genel
olarak Tıp Fakültelerinin Halk Sağlığı Kürsülerinde veya Mühendislik Fakültelerinde
bir alt birim olarak İSG çalışmaları yürütüyorlar. Bu çalışmalar hocalarımızın iyi niyetli
yaklaşımlarından öteye geçmiyor. Başlangıç olarak belki bu da iyi ama yetersiz. Bu
kürsülerde görev yapan hocalarımızın önemli bir bölümünü tanıyorum. Bugüne
kadar, kuşkusuz tanışmamış olduğum hocalarımız da vardır. Tanıdıklarımın hepsi de
iyi niyetli ve kendi kürsülerinde İş Sağlığı ve Güvenliği alanında çalışmalar yapıyorlar.
Bizlere dünyanın değişik noktalarından bilgi transferi de yapıyorlar. İSG alanında
oldukça emek vermiş çok değerli hocalarımızın olduğunu bilmek beni hem
rahatlatıyor, hem de gururlandırıyor. Ayrıca Kocaeli Üniversitesinde İş Güvenliği
Teknikeri yetiştiren bir de yüksek okulumuz var.
Ancak yine de ortada eksik olan bir şeyler var. Alan çalışmalarındaki
eksikliklerinden mi yoksa işbirliği yaptıkları yabancı İSG kuruluşlarının etkisinde
kaldıkları için midir bilemiyorum, ama birçoğu çok farklı şeyleri savunuyor. Farklılığın
bilimsel çalışmaların doğasından geldiğine inanmak istiyorum. Ama Finlandiya,
Almanya, İngiltere, Fransa, ABD modeli vb gibi bire bir bize uymayacak modelleri de
savunmadan edemiyorlar. Az çok bu modelleri tanıyorum. Şahsen, bu modellerden
herhangi birinin bire bir uygulanmasının Ülkemiz için yararlı olacağına inanmıyorum.
Acaba söz konusu ülkelerde de bu modeller tam başarı sağlamış mı? Eğer başarı
sağladıysa 270.000.000 insan niye her yıl kaza geçiriyor? Sanırım, hocalarımızın
çalışmaları için Ulusal Kaynaklar yetersiz kalıyor ve bize göre daha iyi durumda olan
bu ülkelerdeki kuruluşlardan daha kolay destek buluyorlar ve onlarla daha fazla bir
arada oluyorlar. Konuya da genel olarak teorik düzeyden baktıkları için olsa gerek,
sonuçta bu ülkelerin sistemlerinden etkileniyorlar gibi geliyor. Ulusal İş Sağlığı ve
Güvenliği Politikalarını üretmekte ortak bir yaklaşımı göremiyoruz. Bence bu
saygıdeğer hocalarımız, iş yerlerimizdeki alan çalışmalarına çok daha fazla zaman
ayırmalılar. Bizim iş yerlerimizin hepsi ayrı bir laboratuardır. İşverenler de bu fırsatı
üniversitelerimize sağlamalıdırlar. Teori ile pratik birleşince çok daha verimli
olabilecek
projeler
rahatlıkla
üretilebilir.
Bence
önemli
bir
nokta
da
şu;
Üniversitelerimizin yaptığı çalışmalar geniş yığınlara ulaşamıyor. Böyle olunca da
geniş çevrelerde yeterli ses getirmiyor.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
13
DİĞER
Danışmanlık Firmaları
Ülkemizde çok sınırlı sayıda firma İSG alanında iş yerlerine danışmanlık
hizmeti sunmaktadır. AB (Avrupa Birliği) ile entegre olmak isteyen işverenlerimiz, bu
firmalar için önemli bir gelir kaynağıdır. Özellikle dış satım yapan şirketler sık sık dış
müşteriler tarafından denetlenmektedirler. Denetlemeler; AB normlarına göre
olmaktadır. Eksiği olan işyerlerinin en kısa sürede eksiklerini gidermesi gerekir.
Bunun için de başvurulacak adres danışman firmalar olmaktadır. Bu firmalar da,
ortada Ulusal İSG politikalarımız olmadığı için, genel olarak, işbirliği yaptıkları veya
temsilcisi oldukları firmaların kendi ülke modellerini uygulatmaya çalışıyorlar. Bir
firmanın düzenlediği OHSAS 18001 tanıtım eğitimine katılmıştım. Anlatan kişi İş
Sağlığı ve Güvenliğinin tanımını bile yapamamıştı. Çalıştığım işyerine zaman zaman
yabancı firma adına denetlemeye gelen İSG danışmanları da var. Daha, bir işyeri
nasıl denetlenir, hangi sorular sorulur bilmiyorlar. Bu kişileri görünce nasıl
üzülüyorum bilemezsiniz. Eminim onlar da, mutlaka, zaman içinde işlerini
öğrenecekler. Aslında kendimize özgü modellerimiz olsa bu tarz firmalar daha
anlamlı olurlar. Değişik modellerin aynısını uygulatmaya çalışan firmalardan bazıları
da kısa sürede battılar.
Koruyucu Malzeme Üretici ve Satıcıları
Kişisel koruyucu malzeme satan firmaların önemli bölümü İstanbul’da
Perşembe Pazarında konuşlanmış durumdadır. Ciddi firmaların bir bölümü buradan
ayrılmış ve değişik bölgelerde yerleşmişlerdir. Aslında tam olarak saymaya kalkarsak
5-6 dan fazla firma ismi sayamayız. Bazı firmalarda ise, kaçak mı yoksa sahte mi, ne
olduğu belli olmayan kalitesiz malzemeler satılmaktadır. İsteyen gidip bakabilir.
Perşembe pazarında eşek yuları (affedersiniz) ile insanın kullanacağı koruyucu
malzemeler yan yana satılıyor. Eğer bu yazdıklarımda abartı buluyorsanız istediğiniz
zaman gezip görebilirsiniz. İşin ciddiyetini değerlendirmeyi size bırakıyorum. Ama bu
firmaları besleyen zihniyet de aslında yukarıda tanımlamaya çalıştığım işveren kesimi
değil mi? “Eldiven mi? İşte en ucuzu” , “Baret mi? Al kardeşim sana baret. Ne
kadarlık darbeye dayandığı veya hangi maddeden yapıldığı önemli değil” mantığı
biran önce yıkılmalıdır.
Bir zamanlar Dupont Firmasının düzenlediği Kevlar (hani yanmayan elbiseler,
kurşun geçirmez yelekler yapılıyor ya, işte o kumaşların yapıldığı ipin adı)
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
14
seminerine katılmıştım. Fransız sunucu çay molasında yanıma geldi ve “Kevlar
hakkında ne düşünüyorsunuz” diye sordu. Ben de “Kevları 5-6 yıldır tanıyorum”
dedim. Adam şaşırdı ve “Biz daha Türkiye’ye Kevlar satmadık ki” dedi. “Biz kevlar
ipini keserken büyük giyotinler kullanıyoruz, kesme sırasında oldukça zorlanıyoruz”
diye anlatıyordu. Bırakın ipi kesmeyi, bizim Perşembe Pazarında bazı esnafımız
yangına girme elbisesi denilen ve alüminyum kaplı kevlar kumaşını istediğiniz boy
beden ölçüsünde makas ile kesebiliyordu. Hem de 5-6 yıl öncesinde!
Yıllardır ithalat yaptığı halde sattıkları malın özelliklerini bilmeyen firmalar da
var. Önemli bir sorun da aldığınız bir ürünü 2-3 hafta sonra bulamayışınız. Oysa
ithalat yapan firmalarımız dışarıya ödedikleri dolarlar ile kendi kişisel koruyucu
donanım sanayiimizi şimdiye kadar rahatlıkla kurabilirlerdi. Kişisel koruyucu
donanımlar ile ilgili olarak ciddi bir yönetmelik yayınlandı. Umarım bundan sonra
kişisel koruyucu donanım uygulamalarında belirgin bir düzelme görülür.
Türk Tabipleri Birliği (TTB)
Aslında, Ülkemizde İSG konusuna en çok emek vermiş olan birim Türk
Tabipleri Birliği (TTB) dir. Olmayan veya zamanında çıkarılmamış olan bir yasanın
boşluğunu doldurarak İşyeri Hekimleri yetiştirmiştir. Halen de İSG konusunda en
yetkin kadrolar TTB bünyesindedir. Konuya böylesine olumlu katkı yapmış olması
TTB’nin sürekli doğru yaptığı anlamına gelmez. Ben bu noktada kendi meslek
örgütümüzü de eleştiriyorum. Akıl almaz hataları ile, zaman içinde kazanmış olduğu
olumlu puanları hovardaca harcamıştır. TTB her zaman, içinde insan veya sağlık
sözcüğü geçen her durumda söz sahibi olmalı ve toplumun gözünde daima saygınlığı
üst düzeyde olan bir konumda bulunmalıdır. Değişik kademelerinde görev yaptığım
sürece, kendi adıma ben hep bu yönde uğraş verdim. Birliğimiz, özellikle İşyeri
Hekimi atamaları ve asgari ücret tarifeleri ile hekimler için iş bulma kurumu durumuna
düşmüştür. Kurs ücretini ödeyen her hekime İşyeri Hekimliği sertifikası dağıtmıştır.
İşyeri Hekimliği kurumu bence bu noktada zarar görmüştür. Kaş yapılırken aslında
göz çıkarılmıştır. İşyeri Hekimliği asıl işlevinden uzaklaşarak, ek gelir sağlayan bir
etkinlik durumuna düşmüştür. Şu anda ihtiyaç fazlası sertifikalı İşyeri Hekimi vardır.
Sayı fazla olunca da sonuçta pazarlık gücü düşen İşyeri Hekimleri anormal şekilde
ezilmektedir. Aslında İşyeri Hekimliği, Tıp Eğitiminden sonra ulaşılan özel uzmanlık
konumunda olsa, yalnızca istekliler bu uzmanlığı alacak ve severek, isteyerek
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
15
çalışacaklardır. Oysa, şu anda işyerlerinde yalnızca vizite hizmetleri yapılır
durumdadır.
Mühendis Odalarımız
Bu odalarımız, bu güne kadar İSG konusunda dişe dokunur bir şeyler
üretememişlerdir. Kendi üyelerine İSG bilincini TTB’nin kendi üyelerine verdiği kadar
etkin olarak veremediler. “İş Güvenliği Mühendisi” kavramı günlük konuşmalarımıza
henüz giremedi. Ama İşyeri Hekimi kavramı net olarak yerleşti. Bu konuda bütün
Mühendis Odaları ve birlikleri özeleştirilerini yapmalıdırlar. Pek çok işyeri yöneticisi,
değişik branşlarda mühendislerden oluşmuyor mu?. Konuya karşı en duyarsız veya
en ilgisiz kalanlar da onlar değil mi?
İSG ile ilgili tarafların durumları böyle. Aslında hepsine önemli bir görev
düşmektedir. Biran önce bütün taraflar İSG ekseninde bir araya gelmeli ve Ülkemiz
için doğru olanı birlikte ortaya koymalıdırlar. En önemlisi, iş sağlığı ve Güvenliğinin bir
bilim dalı olduğu konusunda uzlaşılmalı ve en azından bunun gerekleri yerine
getirilmelidir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
16
İSG NEDİR?
İş Sağlığı ve Güvenliği (kısaca İSG) denilince gerçekten neyin anlaşılması
gerektiği tam olarak bilinmemektedir. İş Sağlığı ve Güvenliği bir elmanın 2 yarısı gibi
birbirinden ayrılmaz ikilidir. Birini bilmeden diğerini anlamak olanaksızdır.
İŞ SAĞLIĞI
İş sağlığı denilince, işçi sağlığından ayrı, üretimi ve işyerini de içine alan bir
kavram gibi düşünülmekte ve itiraz edilmektedir. Oysa iş sağlığı veya işçi sağlığı
kavramları arasındaki fark bana göre yalnızca yazım farklılığından ibarettir. İşyerinde
sağlıklı bir çalışma ortamı yoksa işçilerin sağlığından söz edilebilir mi?
İş sağlığını;
” Bütün mesleklerde, çalışanların sağlıklarını;
•
Sosyal
•
Ruhsal ve
•
Bedensel olarak en üst düzeyde sürdürmek,
•
Çalışma koşullarını ve üretim araçlarını;
o Sağlığa uygun hale getirmek
o Çalışanları zararlı etkilerden koruyarak
o İşin ve çalışanın birbirine uyumunu
sağlamak üzere kurulmuş bir tıp dalıdır”. Diye tanımlayabiliriz. Tanımdan da
anlaşılacağı gibi hem işçinin sağlığı, hem de işyerinin sağlığı bir bütün içinde
açıklanabiliyor. Bu tanım, işi sosyal boyutu ile, bedensel ve ruhsal boyutu ile ele
alıyor ve iş ve üretim araçları ile çalışan arasında uyumu gözetiyor. Bu tanımdan
sonra işçi sağlığı veya iş sağlığı kavramlarına takılmak yersiz olur. İş Sağlığı, ağırlıklı
olarak meslek hastalıkları ile uğraşır.
İŞ GÜVENLİĞİ
Elmanın diğer yarısı, İş Güvenliği;
“İşyerlerinde;
İşin yapılması ile ilgili olarak oluşan tehlikelerden,
Sağlığa zarar verebilecek koşullardan korunmak ve
Daha iyi bir iş ortamı yaratmak için yapılan Çalışmaları kapsayan bir bilim dalıdır”
diye tanımlanabilir. Bir işin yapılması sırasında bilinen veya bilinmeyen, öngörülen
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
17
veya öngörülmeyen tehlikeler ve riskler söz konusudur. Bu tehlike ve riskler hem
çalışanı, hem üretimi ve üretim araçlarını ve hem de çevreyi tehdit eder. Bir kez
ortaya çıktığında belki de geri dönüşü olmayan sonuçlar doğurabilir. Ne yazık ki İş
Güvenliğine hala bir bilim dalı gözüyle bakmayanlar çoğunluktadır. İş Güvenliği,
ağırlıklı olarak iş kazalarını ve acil durumları ortadan kaldırmak için uğraşır.
İSG nin Temel İlkeleri
İş Sağlığı ve Güvenliğinin 3 temel ilkesi vardır. İlkelerden biri olmazsa İSG de olmaz.
PLANLAMA
SÜREKLİLİK
METOD
Sırayla bunları görelim
PLANLAMA: İş Sağlığı ve Güvenliği bir plan ve program içinde yürütülmelidir. Ne
yapmak istiyoruz, nasıl yapacağız, ne zaman yapacağız, neden yapacağız gibi
sorgulamalar yaparak planlarımızı yapmalıyız. İşin neresinden başlayacağız, hangi
donanımları
ve
bilgiyi
kullanacağız,
kimlerle
işbirliği
yapacağız
şeklinde
sorgulamalarla planlarımızı daha da güçlendirmeliyiz. Planlama işin en başında
yapılmalıdır. Unutulmamalıdır ki pusulası olmayan gemi karaya oturur.
SÜREKLİLİK: Yapılan bütün çalışmalar sürekli olarak güncellenmeli ve kesintisiz bir
şekilde sürdürülmelidir. Özellikle de proses değişikliklerinde hemen başa dönülmeli
ve önce planlar gözden geçirilmeli ve gerekli düzeltmeler hemen yapılmalıdır.
METOD: Bu çalışmalar teknik ve bilimsel yöntemlerle yapılmalıdır. Kişisel öngörüler
ve yargılar ile hiçbir zaman doğru sonuca ulaşılamaz.
İSG nin Bilimsel Dayanakları
İş Sağlığı ve Güvenliği çok yönlü bir çalışmayı gerektirmektedir.
Mühendislik,
Tıp,
Ekonomi,
Hukuk,
Sosyoloji,
Psikoloji,
Ergonomi,
Başta olmak üzere çeşitli bilim dallarından yararlanır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
18
Üretim araçlarının tasarlanması aşamasından başlayıp, hammaddelerin üretim ve
satış aşamasına kadar geçen süreçte mühendislik bilimlerinin bütün dalları İSG’nin
içinde yer alır. Akla öncelikle makine, inşaat ve kimya mühendisliği gelse de
meteoroloji mühendisliği, jeoloji mühendisliği de işin içindedir. İşyeri riskleri
tartışılırken konunun mühendislik yönü daha iyi anlaşılacaktır.
İşyerinde insanlar çalıştığına ve iş kazaları ve meslek hastalıkları söz konusu
olduğuna göre Tıp tamamen işin içindedir. Hem koruyucu hekimlik hem de tedavi
edici hekimlik bütün dalları ile İSG’nin hizmetindedir. Fizyoloji, anatomi, patoloji,
fizyopatoloji, antropometri ve ergonomi ilk etapta sayılabilecek tıp dallarıdır.
Üretim ilişkilerinde ekonominin yeri tartışmasızdır. En basit anlatımla para olmadan
üretim olmaz.
Çalışan insanlar toplumun bireyleridir. İş ilişkileri, arkadaşlık ilişkileri, akraba ilişkileri,
çalışanın hastalıkları ve aile bireylerine bunların yansımaları sosyolojinin başlı başına
konusu olmaktadır.
Psikoloji üretimin sosyolojik ve tıbbi boyutunun karışması sonucu İSG içinde yer alır.
Çünkü doğrudan doğruya üretimin temel unsuru olan insan davranışları ile ilgilenir.
Hukuk İSG ile tamamen iç içe geçmiştir. Çalışma hayatının düzenlenmesi hukuk
kuralları ile olmaktadır.
Ergonomi, her türlü makine ve donanımın tasarımında, üretim alanına yerleşim
düzeninin belirlenmesinde, çalışma ortamı koşullarının belirlenmesinde ve bunların
insan anatomisi, insan fizyolojisi ve antropometrisi ile uyumunda önemli rol oynar.
Gerekli olan uyumun sağlanması için nelerin yapılması ve nasıl yapılması gerektiğini
ergonomi belirler.
YASALAR
İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili olarak;
T.C.Anayasası
4857 sayılı İş Kanunu
506 sayılı SSK Kanunu
Türk Ceza Kanunu
Borçlar Kanunu
Türk Tabipleri Birliği Kanunu
Umumi Hıfzıssıhha Kanunu
Çevre Mevzuatı
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
19
Sendikalar Kanunu
Türk Ticaret Kanunu
Bu kanunlara göre hazırlanmış tüzükler ve yönetmelikler çalışma hayatımızdaki
kuralları ortaya koymakta ve düzen sağlamaktadır.
Ulusal yasalar yanı sıra Devlet olarak imzaladığımız Uluslar arası yasalar da çalışma
hayatımızda önemli yer tutmaktadır.
Bu bölümde çalışan ve çalıştıranları İSG açısından doğrudan ilgilendiren yasa
maddelerine yer verilmiştir. Çalışan ve çalıştıranlar söz konusu yasal düzenlemeleri
bilmezlerse karmaşa çıkacağı açıkça ortadadır.
T.C. Anayasası
T.C.Anayasası çalışma hayatında kuralları koymuş ve sınırları kesin olarak çizmiştir.
Aşağıda ilgili maddeler ayrıntılı olarak verilmiştir. Ancak özet olarak, çalışma hayatı
ile ilgili olarak Devletin görevleri Şema-1 de verilmiştir.
DEVLETİN GÖREVLERİ
Çalışma hakkını korumak
Çalışma özgürlüğünü sağlamak
Sözleşme özgürlüğünü sağlamak
Çalışanın haklarını korumak
Zorla çalıştırılmayı engellemek
Angaryayı önlemek
İşsizliği önlemek
Çalışma barışını sağlamak
Özel teşebbüslere güvence sağlamak
Şema – 1 Devletin görevleri
Zorla çalıştırma yasağı
Madde 18.- Hiç kimse zorla çalıştırılamaz. Angarya yasaktır.
Şekil ve şartları kanunla düzenlenmek üzere hükümlülük veya tutukluluk süreleri
içindeki çalıştırmalar; olağanüstü hallerde vatandaşlardan istenecek hizmetler; ülke
ihtiyaçlarının zorunlu kıldığı alanlarda öngörülen vatandaşlık ödevi niteliğindeki
beden ve fikir çalışmaları, zorla çalıştırma sayılmaz.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
20
Çalışma ve sözleşme hürriyeti
Madde 48.- Herkes, dilediği alanda çalışma ve sözleşme hürriyetlerine sahiptir. Özel
teşebbüsler kurmak serbesttir.
Devlet, özel teşebbüslerin milli ekonominin gereklerine ve sosyal amaçlara uygun
yürümesini, güvenlik ve kararlılık içinde çalışmasını sağlayacak tedbirleri alır.
Çalışma hakkı ve ödevi
Madde 49.- Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir.
Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliştirmek için
çalışanları korumak, çalışmayı desteklemek ve işsizliği önlemeye elverişli ekonomik
bir ortam yaratmak için gerekli tedbirleri alır.
Devlet, işçi - işveren ilişkilerinde çalışma barışının sağlanmasını kolaylaştırıcı ve
koruyucu tedbirler alır.
Çalışma şartları ve dinlenme hakkı
Madde 50.- Kimse, yaşına, cinsiyetine ve gücüne uymayan işlerde çalıştırılamaz.
Küçükler ve kadınlar ile bedeni ve ruhi yetersizliği olanlar çalışma şartları bakımından
özel olarak korunurlar.
Dinlenmek, çalışanların hakkıdır.
Ücretli hafta ve bayram tatili ile ücretli yıllık izin hakları ve şartları kanunla düzenlenir.
Ayrıca Anayasamızın 51, 53, 54 ve 55 maddeleri de çalışanların başta sendika olmak
üzere diğer haklarını düzenlemektedir. 56. madde ile de vatandaşların sağlık hizmeti
alma haklarını düzenlenmektedir.
İŞ KANUNU
No: 4857 Kabulü: 22.05.2003
Resmi Gazete No: 25134
Resmi Gazete Tarihi: 10.06.2003
Yasanın 4. bölümünde işin düzenlenmesi ile ilgili 63, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73 ve
74. maddeler ile İSG konularında dolaylı olarak düzenlemeler yapılmıştır.
Aynı yasanın 5. bölümü ise doğrudan doğruya İSG ile ilgilidir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
21
4857 MADDE 77. - İşverenler işyerlerinde İş Sağlığı ve Güvenliğinin sağlanması için
gerekli her türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmak, işçiler de İş
Sağlığı ve Güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uymakla yükümlüdürler.
İşverenler
işyerinde
alınan İş Sağlığı
ve Güvenliği
önlemlerine uyulup
uyulmadığını denetlemek, işçileri karşı karşıya bulundukları mesleki riskler, alınması
gerekli tedbirler, yasal hak ve sorumlulukları konusunda bilgilendirmek ve gerekli İş
Sağlığı ve Güvenliği eğitimini vermek zorundadırlar. Yapılacak eğitimin usul ve
esasları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle
düzenlenir.
İşverenler işyerlerinde meydana gelen iş kazasını ve tespit edilecek meslek
hastalığını en geç iki iş günü içinde yazı ile ilgili bölge müdürlüğüne bildirmek
zorundadırlar.
Bu bölümde ve İş Sağlığı ve Güvenliğine ilişkin tüzük ve yönetmeliklerde yer alan
hükümler işyerindeki çıraklara ve stajyerlere de uygulanır.
Yasanın bu maddesi ile açık olarak, işveren için;
Önlem almak (İSG için gerekli araç ve gereçleri bulundurma, her türlü önlemi alma )
Denetim (alınan önlemlere işçilerin uyup uymadıklarını denetlemek)
İşçileri bilgilendirmek (İSG ile ilgili her konuda işçileri bilgilendirme)
Gerekli eğitimi vermek (İSG ile ilgili her türlü eğitimi verme)
Bildirimde bulunmak (iş kazaları ve meslek hastalıklarının bildirilmesi)
zorunluluğu getirilmiştir.
İşçiler için;
İş Sağlığı ve Güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uyma zorunluluğu
getirilmiştir.
Ayrıca bu yasal düzenlemeler işyerindeki çıraklar ve stajyerler için de geçerlidir.
78. madde ile Çalışma Bakanlığına İSG ile ilgili olarak, gerekli yönetmelikleri çıkarma
yetkisi verilmiştir. İlerleyen bölümlerde, bu Yönetmeliklerle hangi zorunlulukların
getirildiği ayrıntılı olarak anlatılmıştır.
79. madde İSG açısından sakıncalı durumlarda işyerinin nasıl kapatılacağı
açıklanmış ve konu ile ilgili olarak ayrıca bir yönetmelik çıkarılmıştır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
22
İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulu
4857 MADDE 80. - Bu Kanuna göre sanayiden sayılan, devamlı olarak en az elli işçi
çalıştıran ve altı aydan fazla sürekli işlerin yapıldığı işyerlerinde her işveren bir İş
Sağlığı ve Güvenliği Kurulu kurmakla yükümlüdür.
İşverenler İş Sağlığı ve Güvenliği Kurullarınca İş Sağlığı ve Güvenliği mevzuatına
uygun olarak verilen kararları uygulamakla yükümlüdürler.
İş Sağlığı ve Güvenliği Kurullarının oluşumu, çalışma yöntemleri, ödev, yetki ve
yükümlülükleri Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca hazırlanacak bir
yönetmelikte gösterilir. ( Bu yönetmelik çıkarılmış olup, İSG Kurulu hakkında bilgi
ayrıca verilmiştir.)
81. madde ile İşyeri Hekimlerinin ve 82. madde ile de İş Güvenliği Mühendisi
veya ilgili teknik personelin çalışmaları ile ilgili düzenlemeler yapılmıştır. Ayrıca her
ikisi ile ilgili olarak ayrı ayrı yönetmelik çıkarılmıştır.
İşçilerin hakları
4857 MADDE 83. - İşyerinde İş Sağlığı ve Güvenliği açısından işçinin sağlığını
bozacak veya vücut bütünlüğünü tehlikeye sokacak yakın, acil ve hayati bir tehlike
ile karşı karşıya kalan işçi, İş Sağlığı ve Güvenliği Kuruluna başvurarak durumun
tespit edilmesini ve gerekli tedbirlerin alınmasına karar verilmesini talep edebilir.
Kurul aynı gün acilen toplanarak kararını verir ve durumu tutanakla tespit eder.
Karar işçiye yazılı olarak bildirilir.
İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulunun bulunmadığı işyerlerinde talep, işveren veya
işveren vekiline yapılır. İşçi, tespitin yapılmasını ve durumun yazılı olarak kendisine
bildirilmesini isteyebilir. İşveren veya vekili yazılı cevap vermek zorundadır.
Kurulun işçinin talebi yönünde karar vermesi halinde işçi, gerekli İş Sağlığı ve
Güvenliği tedbiri alınıncaya kadar çalışmaktan kaçınabilir.
İşçinin çalışmaktan kaçındığı dönem içinde ücreti ve diğer hakları saklıdır.
İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulunun kararına ve işçinin talebine rağmen gerekli
tedbirin alınmadığı işyerlerinde işçiler altı iş günü içinde, bu Kanunun
maddesinin (I) numaralı
24 üncü
bendine uygun olarak belirli veya belirsiz süreli hizmet
akitlerini derhal feshedebilir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
23
Bu Kanunun 79 uncu maddesine göre işyerinde işin durdurulması veya işyerinin
kapatılması halinde bu madde hükümleri uygulanmaz.
84. madde işyerlerinde içki ve uyuşturucu kullanma yasağını düzenlemektedir.
Ağır ve tehlikeli işler
4857 MADDE 85. – On altı yaşını doldurmamış genç işçiler ve çocuklar ağır ve
tehlikeli işlerde çalıştırılamaz.
Hangi işlerin ağır ve tehlikeli işlerden sayılacağı, kadınlarla on altı yaşını doldurmuş
fakat on sekiz yaşını bitirmemiş genç işçilerin hangi çeşit ağır ve tehlikeli işlerde
çalıştırılabilecekleri Sağlık Bakanlığının görüşü alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığınca hazırlanacak bir yönetmelikte gösterilir.
Ağır ve tehlikeli işlerde rapor
4857 MADDE 86. - Ağır ve tehlikeli işlerde çalışacak işçilerin işe girişinde veya işin
devamı süresince en az yılda bir, bedence bu işlere elverişli ve dayanıklı oldukları
İşyeri Hekimi, işçi sağlığı dispanserleri, bunların bulunmadığı yerlerde sırası ile en
yakın Sosyal Sigortalar Kurumu, sağlık ocağı, hükümet veya belediye hekimleri
tarafından verilmiş muayene raporları olmadıkça, bu gibilerin işe alınmaları veya işte
çalıştırılmaları yasaktır. Sosyal Sigortalar Kurumu işe ilk giriş muayenesini
yapmaktan kaçınamaz.
İşyeri Hekimi tarafından verilen rapora itiraz halinde, işçi en yakın Sosyal
Sigortalar Kurumu hastanesi sağlık kurulunca muayeneye tabi tutulur, verilen rapor
kesindir.
Yetkili memurlar isteyince, bu raporları işveren kendilerine göstermek zorundadır.
Bu raporlar damga vergisi ve her çeşit resim ve harçtan muaftır.
On sekiz yaşından küçük işçiler için rapor
4857 MADDE 87. - On dört yaşından on sekiz yaşına kadar (on sekiz dahil) çocuk ve
genç işçilerin işe alınmalarından önce İşyeri Hekimi, işçi sağlığı dispanserleri,
bunların bulunmadığı yerlerde sırası ile en yakın Sosyal Sigortalar Kurumu, sağlık
ocağı, hükümet veya belediye hekimlerine muayene ettirilerek işin niteliğine ve
şartlarına göre vücut yapılarının dayanıklı olduğunun raporla belirtilmesi ve bunların
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
24
on sekiz yaşını dolduruncaya kadar altı ayda bir defa aynı şekilde doktor
muayenesinden geçirilerek bu işte çalışmaya devamlarına bir sakınca olup
olmadığının kontrol ettirilmesi ve bütün bu raporların işyerinde saklanarak yetkili
memurların isteği üzerine kendilerine gösterilmesi zorunludur. Sosyal Sigortalar
Kurumu işe ilk giriş muayenesini yapmaktan kaçınamaz.
Birinci fıkrada yazılı hekimlerce verilen rapora itiraz halinde, işçi en yakın Sosyal
Sigortalar Kurumu hastanesi sağlık kurulunca muayeneye tabi tutulur, verilen rapor
kesindir.
Bu raporlar damga vergisi ve her çeşit resim ve harçtan muaftır.
Gebe veya çocuk emziren kadınlar için yönetmelik
4857 MADDE 88. - Gebe veya çocuk emziren kadınların hangi dönemlerde ne gibi
işlerde çalıştırılmalarının yasak olduğu ve bunların çalışmalarında sakınca olmayan
işlerde hangi şartlar ve usullere uyacakları, ne suretle emzirme odaları veya çocuk
bakım yurdu (kreş) kurulması gerektiği Sağlık Bakanlığının görüşü alınarak Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanacak bir yönetmelikte gösterilir.
Çeşitli yönetmelikler
4857 MADDE 89. - Sağlık Bakanlığının görüşü alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığı;
a) Ağır ve tehlikeli işlerden başka işler için de işçilerin işe başlamadan hekim
muayenesinden geçirilmelerini,
b)
Bazı
işlerde
çalışan
işçilerin
belirli
sürelerde
genel
olarak
sağlık
muayenesinden geçirilmelerini,
c) Çeşitli veya bir kısım işlerde çalışan işçilerin sağlık durumlarının aksaması,
yaptıkları işin ürünlerine ve genel sağlığa yahut birlikte çalıştıkları öteki işçilere zararlı
olursa, bu gibilerin o işlerden çıkarılmalarını,
d) Ne durumda ve ne gibi şartları haiz olan işyerlerinde banyo, uyku, dinlenme ve
yemek yerleri ile işçi evleri ve işçi eğitimi yerleri yapılmasını,
Öngören yönetmelikler hazırlayabilir.
4857 MADDE 78 e dayanılarak çıkarılan yönetmeliklerden bazıları (özet başlıklar):
►İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği
►İşyeri Hekimliği ve diğer Sağlık Personeli ile ilgili Yönetmelik
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
25
►İş Güvenliği Mühendisleri /Sorumluları hakkında Yönetmelik
►Kimyasal Maddeler Hakkında Yönetmelik
►Kanserojen ve Mutajen Maddeler Hakkında Yönetmelik
►Asbest Hakkında Yönetmelik
►Kişisel Koruyucu Donanımlar Hakkında Yönetmelik
►Kişisel Koruyucu Donanımların İşyerlerinde Kullanılması Hakkında yönetmelik
►Sağlık ve Güvenlik İşaretleri Hakkında Yönetmelik
►Yapı İşlerinde Sağlık ve Güvenlik Hakkında Yönetmelik
►İşyeri Bina ve Eklentilerinde Sağlık ve Güvenlik H.Y.
►Patlayıcı Ortamlar ve Patlama Tehlikesi Olan Maddeler H.Y.
►Ekranlı Araçlarda Çalışmalar Hakkında Yönetmelik
►Gürültü Yönetmeliği, Vibrasyon Yönetmeliği
►Yangınla Mücadele Yönetmeliği
►İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık ve Güvenlik Şartları Yönetmeliği
►Elle Taşıma İşleri Yönetmeliği
►İşyerlerinin Kapatılması Şartlarını düzenleyen Yönetmelik
►İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulları Hakkında yönetmelik
►İşyerlerinde Verilecek Eğitimleri düzenleyen yönetmelik
►Biyolojik Risklerle ilgili Yönetmelik
►Ağır ve Tehlikeli İşler Yönetmeliği
►Elektrik Tesisatlarında Uygulanacak Güvenlik Hakkında Yönetmelik
►Tarım ve Orman İşlerinde İş Güvenliği İle İlgili Yönetmelik
►İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği
Bu Yönetmelik, işyerlerinde sağlık ve güvenlik şartlarının iyileştirilmesi için alınacak
önlemleri belirlemek üzere 78. maddeye dayanarak çıkarılmıştır. Çalışana ve
çalıştırana önemli görevler yüklemektedir. Bir bakıma İSG çalışmalarının anayasası
niteliğindedir. İşverene İSG hizmetlerini dışarıdan alabilme kolaylığı da getirmiştir.
Sağlık koşullarını iyileştirmek
AMAÇ
İşyerlerinde
Güvenlik koşullarını iyileştirmek
için gerekli önlemleri belirlemektir.
Şema – 2 İSG Yönetmeliğinin Amacı
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
26
İSG TEMEL PRENSİPLERİ
Risklerin saptanması
Risklerin önlenmesi
Risklerin Yönetimi
Kaçınılmaz riskleri
değerlendirmek
İnsan – İş uyumu
İnsan – Makine uyumu
Ergonomik çalışmalar
Risklerle kaynağında
mücadele etmek
İnsan – Ortam uyumu
Gerekli talimatı vermek
Teknolojiyi takip etmek
Tehlikeliyi ;
Tehlikesiz veya daha az
tehlikeli ile değiştirmek
Makine – Donanımlarda
koruma sistemleri
Toplu koruma kişisel
korumadan önceliklidir
Özel riskli bölgelerde
Eğitimi – Donanımı özel
kişiler çalışmalıdır
Yaş
Gelişmelere;
Uyum sağlamak
Koruma çalışmaları
Eğitilmesini sağlamak
Bilgilendirilmek
İSG konusunda;
İşçi – Temsilcilerin
Risk Gruplarını korumak
Görüşlerini almak
Dengeli katılımlarını
sağlamak
Cinsiyet
İşçilere maliyet yüklenmez
Özel durumlar
ve Hastalıklar
Şema – 3 İSG Yönetmeliği Açısından Amaca Ulaşmak İçin Prensipler
İş Sağlığı ve İş Güvenliğinin tanımları yapılırken iş kazaları, acil durumlar ve meslek
hastalıklarının önlenmesine yönelik çalışmalardan söz edilmişti. Şema 2 de
görüldüğü gibi iki amaç söz konusudur. 78. maddeye dayanarak çıkarılan bütün
Yönetmeliklerle aslında Şema – 3 te verilen prensipler doğrultusunda hareket
edilmesi istenmektedir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
27
İşveren Yükümlülükleri
4857 sayılı yasa ile işverene yüklenen görevler aslında çok nettir. Bunlar;
Önlemleri Almak
Çalışanları Bilgilendirmek
Gerekli Eğitimleri Vermek
İşverenlerin Temel Görevleri
Çalışanlarla İşbirliği Yapmak
Gerekli Denetimleri Yapmak
Kayıt – Bildirim Zorunluluğu
Şema – 4 İşverenin Temel Görevleri
Çeşitli yasa, tüzük ve yönetmeliklerle işverenlere çok değişik görevler yüklenmiştir.
Bazı işverenler ya yasal zorunluluklarını bilmedikleri için, ya da uygulama
yapmadıkları için olsa gerek, değişik zamanlarda yasaların öngördüğü yaptırımlarla
cezalandırılmışlardır. Burada, konunun öneminin daha iyi anlaşılması için önce
işveren görevleri sıralanmış, daha sonra da bazı Yargıtay kararları verilmiştir.
Okuyucuyu sıkmamak için yasal düzenlemelerin özüne sadık kalınarak işveren ve
işçi görevleri basitleştirilerek topluca özet olarak aşağıda verilmiştir.
İşyerindeki bütün riskleri değerlendirmek, önlemek ve kaynağında mücadele etmek
İSG için araç ve gereçleri sağlamak
Teknolojiyi ve yenilikleri takip etmek
Tehlikeli olanları, tehlikesiz veya daha az tehlikeli olanlarla değiştirmek
Toplu korunma önlemlerine, kişisel korunma önlemlerine göre öncelik vermek
İş – donanım – çalışan arasında uyum sağlamak (ergonomik çalışma yapmak)
Aynı işyerinde birden fazla işveren varsa İSG konusunda ortak davranmak
Acil durum planları, yangın önleme planları ve tatbikatları yapmak
Acil tahliye planları yapmak
İSG için İşyeri Hekimi ve İş Güvenliği Sorumlusu bulundurmak
Makine ve donanımlar için koruyucu ekipman bulundurmak
Çalışanlara kişisel koruyucu donanımlar sağlamak
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
28
İşyerinde standart işaretlemeler yapmak
Kanserojen ve mutajen maddelerle çalışmalarda sınırlama ve koruma sağlamak
Gürültü ve vibrasyonla mücadele programlarına uymak
Atıkların çevreye zarar vermesini önlemek
Ekranlı araçlarla çalışmalarda gerekli güvenlik önlemlerini almak
Her türlü kimyasal madde ile çalışmada gerekli önlemleri almak
İşçileri maruz kalacakları risklere karşı sağlık gözetimine tabi tutmak
Eğitim ve bilgi dahil her türlü önlemi almak
Politika geliştirmek, çalışanlar ve temsilcileri ile değerlendirme yapmak
Organizasyon yapmak ve önlemleri tüm kademelerde uygulamak
İşçiyi ve temsilcilerini riskler ve tehlikeler konusunda bilgilendirmek
İşçiyi ve temsilcilerini İSG çalışmalarına ortak etmek
İSG çalışmaları süreklilik taşıyacak ve çalışanlara mali yük getirmeyecektir
İşçilerin yükümlülükleri
İşverenler için ayrıntılı olarak görevler belirlenmişken, işçilere yüklenen görevler çok
sade olarak belirlenmiştir. Bütün yasal düzenlemelerde ortak olarak aynı veya benzer
ifadeler kullanılmıştır.
İşçiler, işverenin aldığı İSG önlemlerine uymak zorundadır
İşyeri mallarını düzgün kullanmak zorundadır
İşverenin koyduğu İSG kurallarına uymak, etkinliklere katılmak zorundadır
Değişik zamanlarda gerçekleşen iş kazaları veya meslek hastalıkları sonrası
açılan tazminat davalarından sonra mahkeme kararları Yargıtay’a gitmiş ve burada
ilgili birimlerde bu mahkeme kararlarına son nokta konmuştur. Aşağıda, konumuzla
ilgili Yargıtay kararlarından bazıları okuyucunun dikkatine sunulmuştur.
Yargıtay 10.HD. 24.11.1980 tarih, E5899-K.6798 Sayılı Kararı
İşveren ’in İş Kanunu 73.maddesi (Siz artık 77 anlayın) uyarınca yükümlü bulunduğu
önlemleri almış sayılması için, işçisine gerekli araçları sağlamış olması yeterli
değildir. Bu araçların kullanılıp kullanılmadığının denetlenmesi hususu da bu önlem
alma yükümüne dahildir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
29
Yargıtay HG Kurulu Kararı 28.3.1979—E.484-K.330 Sayılı Kararı
Yalnız tedbir almak yeterli olmayıp, alınmış bulunan tedbirlere uyulup uyulmadığının
da işveren tarafından daima kontrolü gerekir.
Yargıtay 10.HD. 18.08.1983 tarih, 3664/3849 Sayılı Kararı
Kişisel koruyucu malzemeleri temin etmeyen işveren kusurludur.
Yargıtay 10.HD 17.04.1984 tarih, 2029/2140 Sayılı Kararı
Çalışan kimsenin İş Güvenliği kendi dikkatine ve inisiyatifine bırakılamaz.
Yasalar karşısında başka bir durum :
Maddi manevi tazminat davaları
İşveren veya vekilleri;
SSK yasası 26. maddesince İş Mahkemelerinde açılan RÜCU davaları ile karşı
karşıya kalmaktadır. SSK iş kazalı ve ya meslek hastası işçi için gerekli tedavileri
sonuna kadar uygulayıp, ardından da kusurlu olan işveren veya işveren temsilcisine
veya 3. şahıslara karşı dava açarak yaptığı masrafları geri alabilir.
Ayrıca mağdur olan işçi de işveren, işveren vekili veya 3. şahıslara karşı maddi ve
manevi tazminat davaları açma hakkına sahiptir.
Umumi Hıfzıssıhha Kanunu
173 ile 180. maddeler arası İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgilidir.
Madde 180 - Devamlı olarak en az elli işçi çalıştıran bütün iş sahipleri, işçilerinin
sıhhi ahvaline bakmak üzere, bir veya müteaddit tabibin sıhhi murakabesini temine
ve hastalarını tedaviye mecburdur. Büyük müessesatta veya kaza ihtimali çok olan
işlerde tabip daimi olarak iş mahallerinde yahut civarında bulunur. Hastanesi
olmayan mahallerde veya şehirler ve kasabalar haricinde bulunan yerlerdeki iş
müesseseleri bir hasta odası ve ilk yardım vasıtalarını ihzar ederler. Yüzden beş
yüze kadar daimi amelesi olan müesseseler bir revir mahalli ve beş yüzden yukarı
amelesi olanlar yüz kişiye bir yatak hesabiyle hastane açmağa mecburdurlar.
Unutulmamalıdır ki;ÖNLEMEK ÖDEMEKTEN UCUZDUR
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
30
►İşyeri Hekimliği ve diğer Sağlık Personeli Hakkındaki Yönetmelik
İlgili Yönetmelikle hem İşyeri Hekimlerinin hem de diğer sağlık personelinin görev,
yetki ve sorumlulukları düzenlenmiştir. Okuyucunun ayrıca bu Yönetmeliği incelemesi
önerilir.
Yönetmelikten bazı maddeler:
Madde 11 – Sağlık Birimi, İşyeri içinde ve dışında;
İşyerindeki ilgili diğer bölümlerle
İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulu (varsa)
İş Güvenliği Uzmanı ve
Çalışanların Temsilcileriyle
Bakanlığın İş Sağlığı ve Güvenliği alanındaki birimleri
Diğer İlgili Kuruluşlarla yakın işbirliği içinde çalışır.
Ulusal düzeydeki organizasyonlar kapsamında;
Sağlığın Korunması ve Geliştirilmesi Kampanyalarında yer alır,
İş Sağlığı Programları çerçevesinde;
İlgili Otoriteler ile işbirliği yapar.
Büyük kazalar ve doğal afetlere karşı acil eylem planı hazırlanması ve
uygulanmasında İlgili Diğer Birim, Kurum ve Kuruluşlarla işbirliği yapar.
Madde 16 – Sağlık birimi;
Sağlıklı ve Güvenli bir çalışma ortamı oluşturmak üzere İşyerlerinde ;
Fiziksel,
Kimyasal ve
Biyolojik
risklerin belirlenmesi, ortadan kaldırılması için gerekli tedbirleri almak ve bu amaçla
Ölçüm,
Analiz ve
Kontrollerin yapılmasını
sağlamakla yükümlüdür.
Bu hizmetlerin yürütümünde ve İş Sağlığı ve Güvenliği
Mevzuatında öngörülen tedbirlerin uygulanmasında
sağlık birimi personeli İş
Güvenliği Uzmanı ile işbirliği ve koordinasyon içinde çalışır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
31
İŞYERİ HEKİMİNİN GÖREVLERİ
İŞYERİ HEKİMİ
TIBBİ BAKILAR
İSG Kuruluna
İşverene
Çalışanlara
DANIŞMANLIK
EĞİTİMLER
Çalışma Ortamı
Sağlık Koşulları
Kullanılan Maddeler
Temizlik ve Hijyen
Gerekli Ölçümler
İşyeri Eklentileri
İNCELEME
İZLEME
Mesleki Hastalar
Kronik Hastalar
İş Kazalılar
Gebeler ve Emzikliler
Anneler
Çocuk Çalışanlar
Özürlüler
Bağımlılar
İş Değişiklikleri
Üretimdeki Değişiklikleri
Mesleki Gelişmeler
DENETLEME
RAPORLAMA
KAYIT
Bütün Çalışmalarını
Yönetime
Bakanlığa
İSG Kuruluna
İşe giriş
Periyodik
İşe dönüş
Günlük vizite
Acil
Açınsamalar
Aşılar
SOSYAL
Meslek Hastalıkları
İş Kazaları
Hastalıklar
Olağan Dışı Durumlar
İşyerinde Riskler
Ergonomi
Zehirlenmeler
Koruyucu Hekimlik
Beslenme
Temizlik ve Hijyen
İlk yardım
Çalışma Ortamı
Sağlık Koşulları
Kullanılan Maddeler
Temizlik ve Hijyen
İşyeri Eklentileri
Çalışma Koşulları
Kişisel Koruma Araçları
Çalışanlar
Bütün Çalışmalarını
İlgili Kurumlarla
İşbirliği
Çeşitli birimlerle
İşbirliği
Organizasyonlar
Çalışanlarla İşbirliği
Çeşitli Etkinlikler
Şema – 5 İşyeri Hekimlerinin Görevleri
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
32
Şema – 5 de görüldüğü gibi, İşyeri Hekimlerinin olağanüstü görevleri olduğu
anlaşılmaktadır. Bu listeyi gören İşyeri Hekimi ve işverenin gözü korkabilir. Hekim
açısından bakılınca bu kadar çok görev nasıl tamamlanabilir endişesi doğacağı
açıktır. Aynı şekilde işveren açısından bakılınca da durum farklı değil. Doğal olarak
işveren de “işyerinde üretim mi yapılacak yoksa bu hizmetler mi yerine getirilecek”
diye düşünecektir. Oysa durum aslında hiçte göründüğü gibi ürkütücü değil. Ne kadar
karmaşık görünse de konuya bilimsel olarak yaklaşılırsa, her hekim bu kadar yükün
altından kolayca kalkabilir. Aşağıda, görevlerin açıklanması ve İşyeri Hekimi için
yararlı olabilecek yöntemler önerilmiştir.
Bütün İşyeri Hekimlerinin aslında birbiri ile iç içe geçmiş iki temel görevi vardır.
Koruyucu Hekimlik ve Sağaltıcı Hekimlik. Yukarıdaki Şema – 5 de gösterilen bütün
görevler de ayrıca söz konusu iki görevin ayrıntılarından ibarettir.
Atıklar
Hammadde
ve malzeme
DEPOLAMA
Ön işlemler
ÜRETİM
YARI
ÜRÜN
TAM
ÜRÜN
DESTEK BİRİMLERİ
Yönetim
İSG birimleri
Lojistik destek birimleri
İnsan kaynakları
Muhasebe
Bakım onarım grupları
Enerji grubu
Laboratuar grubu
ARGE – Kalite grubu
DEPOLAMA
S
A
T
I
Ş
Şekil – 2 İşyerinde Proses Akış Şeması
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
33
Göreve yeni başlayan Hekim öncelikle;
1 – Yasaları iyi bilmelidir.
2 – Yöneticileri iyi tanımalıdır.
Kimlerle öncelikli iletişim kuracağını belirlemelidir.
3 – İşyerini fiziki olarak tanımalıdır.
Bunun için öncelikle işyerinin krokisini önüne almalıdır. İşyerinin bütün birimlerini ve
eklentilerini hafızasına yazmalıdır. Şekil – 2 de verilen işyeri akış şemasını iyice
incelemesi önerilir. İşyerinde neler üretiliyor, hangi donanımlar kullanılıyor, hangi
kimyasal maddelere gereksinim duyuluyor, proses akışı nasıldır, hangi aşamalardan
geçiyor, bu aşamalar insan sağlığı için hangi riskleri içeriyor bunları çok iyi kavraması
gerekir. Buralarda çalışma koşulları ve yöntemlerinin ne olduğunu incelemelidir.
4 – İşyerinin, yazılı olsun olmasın bütün prosedürlerini incelemelidir.
İşyeri Hekimi, Yasal olarak aşağıdaki yetkilere sahiptir
Bağımsız çalışma ilkesi uyarınca görevlerini yerine getirirken hiçbir şekilde
engellenemez, görevini yapmaktan alıkonulamaz.
İşyeri Hekimleri ;
Çalışmalarını tam bir mesleki özgürlük içinde ve tıbbi deontoloji kurallarına
uygun biçimde yürütür.
Yasal olarak verilen hak ve yetkileri ile çelişen işyeri kurallarının değişmesi gereğini
işverene anlatmalıdır.
5 – Bütün işyeri birimlerindeki sağlık risklerini belirlemelidir.
6 - Ardından kendi çalışmaları için bir plan yapmalıdır.
Plan, şema – 5 de belirtilen görevlere uygun olarak yapılmalı, bütün çalışmaları
içermeli ve bir takvime bağlamalıdır. Planların uygulanması sırasında, iletişim
kuracağı bölüm yöneticilerini tanımalıdır. Ardından da uygulanmak üzere bir “işyeri
sağlık prosedürü” hazırlamalıdır. Artık, bütün işyerindeki sağlık hizmetleri bu
prosedüre göre yürütülmelidir.
7 – Gereksinimlerini belirlemelidir.
Yaptığı plana uygun olarak hangi donanıma, ne kadar sağlık personeline gereksinimi
var belirlemelidir. Çalışmalarını yürüteceği sırada işbirliği yapabileceği kurum ve
kuruluşları belirlemelidir.
8 – Uygulamaya geçmelidir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
34
Şema – 5 i incelemeden önce, Şekil – 2 ye kısaca bir göz atalım. Bu şekilden
yola çıkarak, bir işyerinde İSG hizmetlerinin organize edilmesinin daha kolay olacağı,
İşyeri Hekiminin görevlerinin de daha iyi anlaşılabileceği kolayca görülebilir.
Üretimi ne olursa olsun, proses akışı şematik olarak şekildeki gibidir. Proses
akış şemasından yalnızca depolamaya kısaca bir bakalım.
Bir işyerine, önce; Üretimde kullanılacak üretim girdileri gelir. Ürün girdileri başta
kimyasal maddeler olmak üzere hammaddeler, yardımcı maddeler ve donanımlardır.
Gelen girdiler önce bir yerde depolanır. Depolama sırasında yükleme, boşaltma,
kaldırma, taşıma, itme, çekme ve istifleme gibi işlemler değişik tekniklerle ve
yöntemlerle yapılır. Burada hem insan gücü, hem de makine gücünden yaralanılır.
Depolama sırasında kırılmalar, dökülmeler ve saçılmalar sonucu ortam kirlenebilir.
Depolama işlerinde kullanılan makinelerden çıkan gazlar, buharlar ve dumanlar da
çalışma ortamını ciddi olarak kirletir. Ortamın aydınlanması, havalandırması, nemi,
sıcaklığı, gürültüsü gibi fiziksel etkenler de sağlığı olumsuz etkileyen kirleticilerdendir.
Deponun içinde başka tehlikeler de vardır. Yangın, çökme, devrilme, patlama vb
tehlikeler bunlardan bazılarıdır. Görüldüğü gibi daha üretime geçilmeden, depolama
aşamasında, çalışan sağlığını fiziksel ve kimyasal olarak etkileyen etkenler karşımıza
çıkmaktadır. İşyerinin özelliğine göre bunlara biyolojik etkenleri de ekleyebiliriz.
Şekil – 2 ile ilgili geri kalan ayrıntılı açıklama İşyeri Riskleri bölümünde yapılmıştır.
Burada yalnızca; Şema – 5 ile gösterilen İşyeri Hekimi görevlerinin kolayca
anlaşılmasına yönelik olarak kısa bir giriş yapılmıştır.
İşyeri Hekimi sağlık risklerini belirlerken yukarıdaki depo örneğini kendisine model
olarak almalıdır. Buradan, yasal olarak belirlenmiş olan görevlere geçebiliriz.
Tıbbi bakılar;
Hekimlik denince akla hemen hastalık ve sağaltım gelmektedir. Mesleğin
doğası gereği olarak bu bütün dünyada da böyledir.
İşyeri Hekimi, 506 sayılı SSK yasasına uygun olarak, işyerinde, hastalanan
çalışanları muayene eder, bilgisi yetiyorsa hastasına reçete yazar, gerekli görürse iki
güne kadar istirahat de verebilir. Gerekli gördüğü durumlarda hastasını bir üst sağlık
kuruluşuna yine SSK kurallarına göre sevk eder. Günlük viziteler görevler arasında
hiçbir zaman öne çıkmamalıdır. Günlük viziteler; Görev yapılan süre içinde çok az yer
almalıdır. Hekim her hastayı işyerinde sağaltma isteğine ve gayretine girmemelidir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
35
İşe giriş bakıları; İşyerinde çalışmak için aday olan kişinin ruhsal ve bedensel
olarak, o işin risklerine dayanıklı olup olmadığını anlamak üzere yapılan tıbbi
bakılardır. Kişi işe sağlam olarak alınmalı ve çalıştığı süre içinde de sağlığı
korunmalıdır. Aslında İşyeri Hekimliğinin en önemli uygulamalarından biri işe giriş
bakılarıdır. Çalışmaya aday olan kişi işyerinin hangi bölümüne girecekse, o bölümün
risklerine göre işe giriş bakıları yapılmalıdır. Yani bir işyerinin değişik bölümlerinde
çalışacak olan bütün adaylara aynı bakılar yapılmaz, yapılmamalıdır. Aksi uygulama
zaman ve para kaybı demektir, hekimin emeğinin de boşa harcanması demektir.
İşyeri Hekimi tarafından yapılan bakı sonucunda kişide;
1- O bölümde çalışmaya uygunluk,
2- O bölümde çalışmak için geçici sakınca (sağaltımdan sonra çalışabilir),
3- O bölümde çalışmak için sürekli sakıncalı sağlık durumu çıkabilir.
Geçici sakıncalı durumu olan kişi sağaltım sonunda tekrar bakılmalı ve kesin rapor
verilmelidir.
Sürekli sakınca çıkan kişi o bölümde çalışmak üzere işe alınmamalıdır. Aksi durumda
kazalanması veya meslek hastalığına yakalanması daha kolay olacaktır. Çünkü
bünyesi o işleri yapmak için uygun değildir. Burada sosyal ve bir o kadar da duygusal
bir sorun söz konusudur. İşsizliğin yoğun olduğu Ülkemizde iş bulmak başlı başına
bir sorundur, kişi zorda olsa işe girmek üzere bir şans yakalamıştır. İşyeri Hekimi de
vereceği kararla kişinin bu şansını yok etmek üzeredir. Çoğu zaman duygular ağır
basmakta ve o bölümde çalışması sağlığı açısından sakıncalı olan biri işe kabul
edilebilmektedir. Böyle olunca da;
1 – Madem işe alınacak, o zaman işe giriş bakısına ne gerek var? Sorusu akla
geliyor,
2 – İşe alındıktan sonra, kişinin belki de yaşaması gereken ömrü o bölümün sağlık
risklerinin etkisiyle kısalmaktadır. Kişi kendi sağlığı ile uyumlu bir işe girse kesinlikle
daha uzun yaşama şansını yakalayacaktır. Şeklinde bir ikilem yaşanmaktadır.
İşyerinde başka bir bölüme alınmasında sakınca yoksa bu durum değerlendirilmelidir.
İşe giriş bakılarının; İşyeri Hekimi yokluğunda kimler tarafından yapılacağı 4857 sayılı
yasanın 86. maddesinde belirtilmiştir. Ayrıca, İşyeri Hekimince verilen rapora itiraz
edilebileceği ve itirazın da SSK Sağlık Kuruluna yapılabileceği bu maddede
belirtilmiştir.
Bu bakılar ne yazık ki çeşitli nedenlerden dolayı ciddi olarak yapılmamaktadır. Bazı
işyerlerinde çalışmasında sürekli sakıncalı olanlardan, noter aracılığıyla düzenlenen
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
36
“sağlığımın bu işe uygun olmadığını biliyorum, bir meslek hastalığı vb ortaya çıkarsa
tazminat davası açmayacağım....” türünden belge alınmaktadır. Aslında bu belgeyi
istemek yalnızca işverenin kendisini korumak için başvurduğu bir yoldur. Bu belgenin
geçerli olup olmadığına zamanı gelince yargı karar verir.
Kişi ; Sağlık açısından risklerle baş edemeyecek durumda olabilir, ancak
bilgisiyle ve becerisiyle üretken olabilecek kişilerin durumlarına da yasal olarak
baştan açıklık getirilmesi gerekir. Kişinin sağlık durumu uygun olmayabilir, ancak,
kişisel koruyucu donanımlar ile korunabilecekse, yasal olarak bir engel çıkarılmamalı
ve kişi o işte çalışabilmelidir. Aksi düşüncede, kişisel koruyucuların koruyucu özelliği
olmadığı kanısı ortaya çıkacaktır.
Periyodik Sağlık Bakıları
İşyeri Hekiminin önemli görevlerinden biri de aralıklı olarak yapılacak sağlık
bakılarıdır. Çalışan kişi, acaba çalıştığı sürece işyerindeki sağlık risklerinden ne
kadar etkilenmiştir, meslek hastalığı başlamış mıdır bilinmesi gerekir. Nasıl ki, işe
girişlerde çalışılacak bölümlerin sağlık risklerine göre işe giriş bakısı yapılıyorsa,
periyodik bakılar da aynı şekilde yapılmalıdır. Bakı sonuçları sağlıklı bir şekilde kayıt
altına alınmalı ve belirli sürelerde istatistiksel olarak değerlendirilmelidir. Elde edilen
sonuçlardan işyerindeki çalışma koşullarının yeniden düzenlenmesi veya iyileştirme
çalışmalarının yapılıp yapılamamasının gerekli olup olmadığına karar verilmesinde
yararlanılmalıdır.
Gerek işe giriş ve gerekse de periyodik sağlık bakı sonuçlarının sağlıklı bir şekilde
saklanması gerekir. Kişi işten ayrıldıktan sonra en az 10 yıl saklanması yasal olarak
zorunludur. Mesleki kanserler ve akciğer hastalıkları gibi yükümlülük süresi çok uzun
olan meslek hastalıkları söz konusu olduğunda bu süre 40 yıla çıkmaktadır.
İşe Dönüş Bakıları
İş kazası ve sağaltımı uzun süren hastalık veya meslek hastalıklarında, çalışanlar
uzun süre işten ayrı kalabilirler. Bu durumdaki kişilerin işe geri döndüklerinde sanki
yeni işe giriyormuş gibi muayene olmaları gerekmektedir.
İşyerinde bölüm değişikliği yapılan personelin de işe yeni giriyormuş gibi muayene
edilmesi gerekir. Çünkü yeni bölümün sağlık riskleri önceki çalışma bölümünden
farklıdır ve kişi yeni risklere karşı sağlık değerlendirmesinden geçirilmelidir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
37
İzleme
İşyeri Hekiminin önemli görevlerinden biri de izlemedir.
1 – Risk gruplarının izlenmesi
2 – İşyerindeki değişiklikler
3 – Mesleki gelişmeler
4 – Normal çalışanlar
İşyerinde ;Mesleki hastalar, kronik hastalar, iş kazalılar, gebe ve emzikliler, anneler,
çocuk çalışanlar, özürlüler ve bağımlılar risk gruplarını oluşturmaktadırlar. Bu kişiler
sağlık açısından risklere karşı daha duyarlıdır ve özel olarak izlenmeleri gerekir. Bu
nedenle bu kişiler için özel kayıt tutulmalıdır. Durumları gittikçe kötüleşen veya
kötüleşme kuşkusu olanların bölüm değişikliği için yönetime teklif götürülmelidir.
Normalde, periyodik sağlık muayeneleri ile çalışanlar izlenmektedir. Bu muayeneler
sonucunda, meslek hastalığı kuşkusu ortaya çıkanlar veya meslek hastalığı başlamış
olanlar risk gruplarına eklenmeli ve ayrı olarak izlenmelidir.
İşyerinde proseste veya kullanılan teknolojide değişiklik olup olmadığını izlemek
gerekir. Değişikliklerin çalışan sağlığını nasıl etkileyeceği, bunun için hangi
önlemlerin alınması gerektiği araştırılmalı ve öneriler bir rapor olarak yönetime
sunulmalıdır.
Hekimlik mesleğinde de teknolojiye koşut olarak değişiklikler olmaktadır. İşyeri
Hekimi çağın gerisinde kalmamak zorundadır. Gelişmeleri izlemek için çeşitli Kurum
ve Kuruluşlarla iletişim kurmak, işbirliği yapmak zorundadır.
Danışmanlık Hizmetleri
İşyeri Hekimi işverenin, çalışanların ve İSG Kurulunun doğal ve resmi danışmanıdır.
İSG alanındaki gelişmeleri, işyerindeki İSG sorunlarını, çözüm önerilerini ortaya
koyar. Öneriler her zaman bilimsel ve mesleki zeminde olmalı, kişisel öngörü ve
duygusallık zemininde olmamalıdır. Aksi durumda İşyeri Hekimi güvenilirliğini ve
saygınlığını yitirir.
İnceleme Görevleri
İşe yeni başlayan İşyeri Hekimi için işyerini fiziki olarak tanımak en önce yapacağı
işlerden biriydi. İnceleme görevi de bu işlerin düzenli ve sürekli olarak yapılmasından
ibarettir. Çalışma ortamı, sağlık koşulları, kullanılan kimyasal maddeler, temizlik ve
hijyen, ergonomi ve gerekli ölçümler bu görevlerin başında gelmektedir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
38
Denetleme Görevleri
İnceleme görevleri aslında aynı zamanda denetleme görevlerini de kapsamaktadır.
Denetleme görevlerini yaparken mutlaka yazılı belgeler kullanmak gerekir. Bu da
inceleme görevi ile denetim görevi arasındaki farkı oluşturur.
Eğitimler
İşyeri Hekiminin en önemli görevlerinden biri de eğitim hizmetlerine aktif olarak
katılmaktır. Eğitimlerin konularının belirlenmesinde belli bir sistem olmalıdır. Aksi
durumda emek ve zaman boşuna harcanmış olacaktır. İşyerindeki eğitimler ya
dışarıdan alınabilir ya da işyerindeki insan kaynaklarından yararlanılır. İşyerindeki
proses akışına ve sağlık risklerine hakim olmak işin en önemli püf noktasıdır. Kendi
uzmanlık alanına giren konuları İşyeri Hekimi anlatmalıdır. Bunun yararları
sayılamayacak kadar çoktur. Her şeyden önce çalışanları yakından tanımış olur.
Kendisi de çalışanları ve yaşadıkları sorunları doğrudan doğruya öğrenme ve tanıma
fırsatı bulmuş olur. Sır saklama özelliği nedeniyle İşyeri Hekimi, çalışanlar ile
çalıştıran arasında daima güvenilir bir köprü olur. Unutulmamalıdır ki çalışanlar;
düşüncelerini, kaygılarını ve önerilerini daima güvendikleri kişilere açıklarlar.
Meslek Hastalıkları
İş Kazaları
Hastalıklar
Olağan Dışı Durumlar
İşyerinde Riskler
Ergonomi
Zehirlenmeler
Koruyucu Hekimlik
Beslenme
Temizlik ve Hijyen
İlk yardım
Kimyasallar, kanserojenler ve mutajenlerin sağlık etkileri
Kaynak, kesme ve taşlama işlerinde sağlık etkileri
Verilecek eğitimler içinde öncelikli olarak yer almalıdır.
Kayıt Tutma
İşyeri Hekimi bütün çalışmalarını yazılı olarak kayıt altına almalıdır. Kayıt için hem
yasal dokümanları hem de kendi geliştireceği formları kullanmalıdır. Tutulan
kayıtların neden – sonuç ilişkilerine ışık tutacak şekilde olması, ileride yapılacak
istatistiksel değerlendirmelere dayanak olacaktır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
39
Raporlama Görevleri
İşyeri Hekimi yaptığı çalışmaları kayıt altına aldıktan sonra, gerekli durumlarda
bunlardan rapor oluşturmalı ve ilgili birimlere sunmalıdır. Bu birimlerin başında ;
1- Çalışma Bakanlığı
2- İşyeri yönetimi ve
3- İşyeri İSG Kurulu Gelmektedir.
Çalışma Bakanlığına verilecek raporlar şunlardır:
1- Yıllık çalışma planı
2- Yıllık faaliyet raporu
3- Meslek hastalıkları ve iş kazaları
Bu konuda ayrıntılı bilgiler İşyeri Hekimlerinin çalışmalarına dair yönetmelikte vardır.
Sosyal Görevler
İşyeri Hekimi yukarıda sayılan görevlerini yerine getirirken hiçbir zaman kendi
önyargıları ve öngörüleri ile hareket etmemelidir. Daima bilimsel doğrular ve yasal
düzenlemeler ile hareket etmelidir. Bunu yaparken bilgilenmek, bilgilendirmek ve
uygulamak için bazı Kurum ve Kuruluşlarla ve bazı birimlerle sıkı bir işbirliği içinde
olmalıdır. Bunlar ;
Çalışma Bakanlığı’nın İSG birimleri
Resmi Sağlık Kuruluşları
Özel ve tüzel İSG Kuruluşları
İşyeri yönetimi
Çalışanlar ve
İş Güvenliği Mühendisi veya Uzmanıdır.
İşyeri Hekimi öncelikle kendi işyerindeki İş Güvenliği Mühendisi veya Uzmanı ile bir
elmanın yarısı gibi ortak çalışmak zorundadır. İşyerindeki risklerin belirlenmesinden,
eğitimlere, yapılacak İSG çalışmalarından organizasyonlara kadar bütün konularda
ortak hareket etmek zorundadır.
Bütün çalışanlarla işbirliği yapılmalıdır. Verilen sağlık hizmeti hem çalışanların, hem
de çalıştıranların yararınadır.
Bu sayede hem kendisini yenilemiş olacak, hem de İSG etkinliklerini hızlı ve
doğru bir şekilde yerine getirebilecektir. Yukarıda anlatılanlar dikkatli olarak
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
40
incelenirse, İşyeri Hekiminin bütün görevlerinin iç içe geçmiş durumda olduğu net
olarak görülmektedir.
İşyeri Hekimi sahip olduğu işyeri sırlarını mesleki ahlakı yanı sıra yasal olarak
ta saklamak zorundadır.
İşyeri
Hemşiresi
ve
Sağlık
Memurlarının
görevleri
de
bu
yönetmelik
ile
düzenlenmiştir. Gerek İşyeri Hemşiresi olsun, gerekse de Sağlık Memurları, İşyeri
Hekiminin yardımcılarıdır. Hekim ile yardımcı sağlık personeli arasındaki sınırı
kendileri belirleyecekleri için, bu personel için ayrıca bilgi aktarımı yapılmamıştır.
►İş Güvenliği Mühendisleri /Sorumluları Hakkında Yönetmelik
İş Güvenliği Uzmanının da en az İşyeri Hekimi kadar karmaşık ve iç içe geçmiş
görevleri vardır. Bunlar Şema – 6 de topluca verilmiştir. Göreve yeni başlayan İşyeri
Hekimi için önerilenler İş Güvenliği Uzmanı için de geçerlidir. Yasal düzenlemelerde
İş Güvenliği Mühendisi, Sorumlusu ve Uzmanı sözcükleri değişik yerlerde
kullanılmaktadır. Doğrudan doğruya İş Güvenliği Mühendisliği eğitimi henüz
Ülkemizde yapılmadığı için kavram kargaşası olmaktadır. (Okuyucuya not:Kitap
içinde çoğu yerde “Uzman, Sorumlu veya Mühendis” sözcükleri gelişigüzel
kullanılmıştır. Bu yapılırken herhangi bir fark veya ayrım gözetilmemiştir.)
İlgili Yönetmeliğe göre;
İşyerindeki risklerin durumuna göre, İş Güvenliği uzmanlığı sertifikasına sahip olması
koşulu ile, işyerinde çalışan bir veya daha fazla mühendis
İş Güvenliği uzmanı
olarak görevlendirebilir. Yönetmelikte bazı ilginç noktalar vardır.
1 –Bu Yönetmelikte belirtilen görevlerini eksiksiz olarak yerine getirebilmeleri için, İş
Güvenliği Uzmanlarına, bu konu ile ilgili yeterli çalışma süresi İşverenler tarafından
sağlanmak zorundadır.
2 – İş Güvenliği Uzmanları bu süre içerisinde başka bir işle görevlendirilemezler.
3 – İşverenler; İş Güvenliği Uzmanlığı sertifikasına sahip olması koşulu ile, görevi
başka bir mühendise veya teknik elemana verebilirler.
İş Güvenliği Uzmanı veya Sorumlusunun yetki ve sorumlulukları
İş Güvenliği sorumlusu görevlerini yaparken aşağıdaki yetkileri ve sorumlulukları
taşımak zorundadır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
41
1 –İş Güvenliği Uzmanı; Bağımsız çalışma ilkesi uyarınca bu Yönetmelik hükümlerini
yerine getirirken hiçbir şekilde engellenemez, görevini yapmaktan alıkonulamaz.
2 – İşyerinde çalışanların yaşamı ile ilgili yakın tehlike oluşturan bir husus tespit
ettiğinde derhal üst yönetimi bilgilendirerek işin geçici olarak durdurulmasını sağlar.
3 – Üretim planlamalarında karar alma sürecine katılır.
4 – Görevi gereği işyerinin bütün bölümlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği konusunda
inceleme, araştırma ve çalışanlarla görüşme yapar.
5 – Gerektiğinde konu ile ilgili kurum veya kuruluşlar ile işbirliği yapar.
6 – Yönetmelikte belirtilen görevlerini yapmakla sorumludurlar
7 – Bu görevlerini yaparken, işin normal akışını mümkün olduğu kadar aksatmamak,
durdurmamak, güçleştirmemek ve verimli bir çalışma ortamının sağlanmasına
katkıda bulunmakla sorumludurlar
8 – İşverenin ve işyerinin meslek sırları, ekonomik ve ticari durumları ile ilgili bilgileri
gizli tutmakla sorumludurlar.
İş Güvenliğinden sorumlu kişi daima İşyeri Hekimi ile sıkı bir işbirliği içinde ve
gayretinde olmalıdır. Çünkü İSG bir bütündür ve İşyeri Hekimi ile İş Güvenliği
Sorumlusunun görevleri pek çok noktada çakışmaktadır. İş Güvenliği Uzmanına
yüklenilen görevler şemada ayrıntılı olarak gösterildiği için ayrıca açıklama
yapılmamıştır. İlerleyen bölümlerde bu görevlerin ayrıntıları konular içinde işlenmiştir.
Ancak İş Güvenliği Sorumlusu olarak yeni başlayanlara aşağıdaki yolu izlemeleri
önerilmektedir.
1 – Yasaları iyi bilmelidir.
2 – Yöneticileri tanımalı ve işyeri organizasyon şemasını iyice öğrenmelidir.
Kimlerle öncelikli iletişim kuracağı çok önemlidir. İşyerindeki yetki dağılımını bilmek
yapılması gerekenlerin yapılma hızını ve süresini etkilemektedir.
3 – İşyerini fiziki olarak tanımalıdır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
42
İSG Çalışmaları yapmak
Yasalara uyulmasını sağlatmak
İşbirliği yapmak
İşveren ve vekilleri
İşyeri Hekimliği
İSG Kurulu
İşçi ve temsilcileri
Resmi kurumlar
Riskleri saptamak
Riskleri değerlendirmek
Risklerle mücadele etmek
İşverene riskleri anlatmak
Gerekli ölçümlemeleri yaptırmak
Bunları çalışanlara anlatmak
Tehlikelerle ilgili çalışmalar yap.
Bütün İSG çalışmalarını
Periyodik bakımları
Periyodik kontrolleri
Periyodik ölçümleri
Planlara uyulmasını sağlamak
Acil durum planları ve
Yangın ve patlamalarla mücadele
İş kazalarına karşı
Meslek hastalıklarına karşı
İSG çalışmaları
İşyeri Hekimliği ile işbirliği
yaparak düzeltici çalışmalar
yapmalıdır
İzleme – Denetleme çalışmaları
Riskler konusunda
Tehlikeler konusunda
Makine donanım
Kişisel koruyucular
Makine koruyucuları
Eğitim çalışmaları yapmak
Şema – 6 İş Güvenliği Uzmanının görevleri
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
Risklerle ilgili çalışmalar yapmak
Tehlikeleri saptamak
Tehlikeleri değerlendirmek
Tehlikelerle mücadele etmek
İşverene tehlikeleri anlatmak
Gerekli ölçümlemeleri yaptırmak
Bütün çalışanlara anlatmak
Planlamalar yapmak
Yangın ekipleri oluşturmak
Gerekli donanımı aldırmak
Ekipleri ve donanımları kontrol
Tatbikat planlamak
Tatbikat yaptırmak
Gerekli kayıtları tutmak
Düzeltici çalışmalar yapmalıdır
İşyeri bölümlerini ve
Çalışanları izleme ve denetleme
Bunlar için formlar oluşturmak
İzleme ve Denetleme sonrası
formlar doldurmak
Tutulan kayıtları saklamak
Öneriler geliştirmelidir
Kapsamını belirleme
Kimlere verileceğini planlama
Kimlerin vereceğini belirleme
Süresini belirleme
Sürekliliğini sağlama gibi
konularında işverene bilgi ve
rapor verilmelidir
43
Bunun için öncelikle işyerinin planını incelemelidir. İşyerinin bütün birimlerini ve
eklentilerini hafızasına yazmalıdır. Şekil – 2 de verilen işyeri akış şemasını iyice
incelemesi önerilir. İşyerinde neler üretiliyor, hangi donanımlar kullanılıyor, hangi
kimyasal maddelere gereksinim duyuluyor, proses akışı nasıldır, hangi aşamalardan
geçiyor, bu aşamalar güvenlik için hangi riskleri içeriyor bunları çok iyi kavraması
gerekir. Buralarda çalışma koşulları ve yöntemlerinin ne olduğunu incelemelidir.
4 – İşyerinin, yazılı olsun olmasın bütün prosedürlerini incelemelidir. Eksik olanları ve
Yasalara uygun olmayanları belirlemek daha sonra yapılacak çalışmalara yön
vermek için çok önemlidir.
5– Bütün işyeri birimlerindeki tehlike kaynaklarını ve güvenlik risklerini belirlemelidir.
Mutlaka “İşyeri İş Güvenliği Prosedürü” hazırlamalıdır. Hazırlanan prosedür görev,
yetki ve sorumluluk alanına giren bütün işleri kapsamalıdır.
6 – Ardından kendi çalışmaları için bir plan yapmalıdır.
Plan şema – 7 de belirtilen görevlere uygun olarak yapılacak bütün çalışmaları
içermeli ve bir takvime bağlamalıdır.
7 – Gereksinimlerini belirlemelidir.
Yaptığı plana ve prosedüre uygun olarak hangi donanıma, ne kadar yardımcı
personeli gereksinimi var, kimlerle ve hangi Kurum ve Kuruluşlarla işbirliği yapacağını
belirlemelidir.
8 – Uygulamaya geçmelidir.
►İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulları Hakkında Yönetmelik
4857 sayılı İş Kanunu kapsamına giren, sanayiden sayılan, devamlı olarak en az 50
işçi çalıştıran ve altı aydan fazla sürekli işlerin yapıldığı işyerlerini kapsar.
Madde 4 — 28/2/2004 tarihli ve 25387 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Sanayi,
Ticaret, Tarım ve Orman İşlerinden Sayılan İşlere İlişkin Yönetmelik hükümlerine
göre; sanayiden sayılan, devamlı olarak en az 50 işçi çalışan ve altı aydan fazla
sürekli işlerin yapıldığı işyerlerinde her işveren bir İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulu
kurmakla yükümlüdür. İşçi sayısının tespitinde işyerinde çalışan işçilerin tamamı
dikkate alınır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
44
İşverene bağlı, fabrika, müessese, işletme veya işletmeler grubu gibi birden çok
işyeri bulunduğu hallerde elliden fazla işçi çalıştıran her bir işyerinde ayrı ayrı birer İş
Sağlığı ve Güvenliği Kurulu kurulur.
İş Sağlığı ve Güvenliği Kurullarının Oluşumu
İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulları aşağıda belirtilen kişilerden oluşur.
İşveren / işveren vekili
İş Güvenliğinden Sorumlu Mühendis / Tek.
İşyeri Hekimi
İSG Kurulu
İdari personel
Sivil Savunma Uzmanı (varsa)
Formen, Ustabaşı veya Usta (seçilmiş olmalı)
Sendika işçi temsilcisi /işçilerin seçeceği
Sağlık ve Güvenlik İşçi Temsilcisi
Şema – 7 İSG Kurullarının Oluşumu
İşveren tarafından, İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulu üyelerine ve yedeklerine aşağıdaki
konularda eğitim verilmesi zorunludur.
Kurulun görev ve yetkileri,
İş Sağlığı ve Güvenliği konularında Ulusal mevzuat ve
standartlar,
Sıkça rastlanan iş kazaları ve tehlikeli vakaların nedenleri,
İSG Kurul
Üyelerine
verilecek eğitimler
Endüstriyel hijyenin temel ilkeleri,
Etkili iletişim teknikleri,
Acil durum önlemleri,
Meslek hastalıkları,
İşyerlerine ait özel riskler.
Şema – 8 İSG Kurul Üyelerine Verilmesi Zorunlu Eğitimler
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
45
İSG Prosedürü hazırlayıp yönetimin onayına sunmak
Prosedüre uyulup uyulmadığını izlemek
İzleme sonuçlarını raporlamak, Kurula taşımak
İSG konularında çalışanlara yol göstermek
İSG ile ilgili
Tehlikeleri ve önlemleri değerlendirmek
Önlemleri belirlemek ve işverene bildirmek
İnceleme ve araştırma yaparak işveren veya vekiline vermek;
İş kazaları
Meslek hastalıkları
İSG ile ilgili tehlikeleri
İşyerlerinde;
İSG Eğitimlerini Planlamak
Eğitim programı yapmak
Bunları yönetime sunmak, takip etmek
Bakım ve onarım çalışmalarında ;
İSG önlemlerini planlamak
Önlemlere uyulduğunun denetimi
İşyerlerinde;
Doğal afetler
Yangın
Sabotaj durumlarında önlemlerin yeterliliğini ve
ekiplerin çalışmasını kontrol etmek
Yıllık İSG raporunu hazırlamak
Geçen yıldaki çalışmaları değerlendirmek
Sonraki yılda yapılması gerekenleri saptamak
Bunları işverene sunarak yapılmasını sağlamaya çalışmak
4857 /83 maddesine uygun olarak işçiler tarafından gelen
talepler doğrultusunda toplanmak
Şema – 9 İş Sağlığı ve Güvenliği Kurullarının Görev ve Yetkileri
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
46
Kurulun Çalışma Usulleri
İSG Kurulu, daha önce yürürlükte olan İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Kurulları
Hakkındaki Tüzükte belirilen esaslardan biraz farklı bir yapıya sahiptir. Üyeler içinde
İSG işçisi yeni bir kavram olarak karşımıza çıkmaktadır. (Bu işçiler hakkında ayrıntılı
bilgiyi İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliğinde bulabilirsiniz). Eski Tüzükteki;
“Ağır iş kazası halleri veya özel bir tedbiri gerektiren önemli hallerde kurul
üyelerinden herhangi biri kurulu olağanüstü toplantıya çağırabilir. Bu konudaki
tekliflerin kurul başkanına veya sekreterine yapılması gerekir. “ maddesi
korunmuşken, yeni yönetmelikte, aşağıdaki madde ile önemli bir yenilik getirilmiştir.
“İşyerinde İş Sağlığı ve Güvenliği açısından kendisinin sağlığını bozacak ve
vücut bütünlüğünü tehlikeye sokacak yakın, acil ve hayati bir tehlike ile karşı karşıya
kalan işçi, İş Sağlığı ve Güvenliği Kuruluna başvurarak durumun tespit edilmesini ve
gerekli tedbirlerin alınmasını talep edebilir. Kurul, aynı gün acilen toplanarak kararını
verir, bu durumu tutanakla tespit eder ve karar işçiye yazılı olarak bildirilir.”
Bu madde ile, işçilere sağlık ve güvenlik konusunda önemli yetki verilmiştir.
Şema – 9 da görüldüğü gibi, Kurulun görevleri İş Güvenliği Sorumlusu ve İşyeri
Hekimi görevleri ile belli oranda çakışmaktadır.
4857 Sayılı Yasanın 78. maddesine dayanılarak çıkarılan Yönetmelikleri
inceleyiniz. Ardından da aşağıdaki soruları inceleyiniz. Aslında söz konusu
yönetmeliklerle İşverene, İşyeri Hekimine ve İş Güvenliği Sorumlusuna
yüklenen
görevler aşağıda size verilen sorularla tamamen örtüşmektedir. Bu sorular tarafımca
12/061989 tarih ve 89/391 EEC sayılı Konsey Direktifinden hazırlanmıştır.
Yönetmeliklerimiz de AB mevzuatına göre hazırlanmıştır. Hatta bu yönetmeliklerin
çoğu tercümeden ibarettir.
İş Sağlığı ve Güvenliği konusunda neler yapılıyor?
İşyerinde iş-risk değerlendirmeleri yapıldı mı?
İş-risk planı var mı?
İşyerindeki tehlikeler nelerdir?
Tehlikelere karşı nasıl mücadele ediyorsunuz?
Tehlike anında çalışanlara nasıl haber veriyorsunuz?
Tehlike anında uygulanacak acil tahliye planınız var mı?
İş ergonomisi konusunda neler yapıyorsunuz?
Kullanılacak koruyucu malzemeler konusunda kimler karar vermiştir?
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
47
Koruyucu önlemler konusunda kimler karar vermiştir?
Alt yapımcı firmalar da bu çalışmalara katılıyor mu?
Bu konuda yeterli donanımınız var mıdır?
Bu konularda hiç denetleme raporlarınız var mıdır?
İş kazası kayıtlarınız var mıdır?
İşe alırken, işyerindeki riskler gözetilerek buna uygun işe giriş muayeneleri
yapılıyor mu?
Mesleki tehlikelerden korunma ve önleme konusunda kaç kişi çalışıyor?
Çalışanlara, mesleki risklere karşı uygun olarak periyodik sağlık taraması
yapılıyor mu?
Çalışanlar bu risklere uygun olarak korunuyor mu?
Hiç meslek hastalığı çıkmış mıdır?
İşe alırken hangi konulara dikkat ediyorsunuz?
İlkyardım organizasyonunuz var mı?
Acil yardım organizasyonunuz var mı?
Acil durum planlarınız var mı?
Kurtarma ile ilgili organizasyonunuz var mı?
Bu konuda yeterli malzeme ve donanımınız var mıdır?
Kullanılan kimyasal maddelerin MSDS’i var mıdır?
Yangın söndürme ile ilgili organizasyonunuz var mı?
Yeterli araç-gereç ve donanım var mı?
Yeterli sayıda elemanınız var mıdır?
Yangın tahliye planlarınız var mıdır?
Bu organizasyonları kimler yapmıştır?
Eğitim planınız var mıdır?
Eğitim için yeterli donanımınız var mıdır?
Eğitim için yeterli elemanınız var mıdır?
Aşağıdaki konularda eğitim verildi mi?
•
İş sağlığı
•
İş Güvenliği
•
Koruyucu malzemeler
•
İlkyardım
•
Acil yardım
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
48
•
Tahliye
•
Kurtarma
•
Yangın ve yangın söndürme
•
İş ve sağlık riskleri konusunda eğitimler
•
Bu eğitimler tekrarlanıyor mu?
•
İş değişikliğinde bu eğitimler tekrarlanıyor mu?
Yukarıdaki sorulardan da görüldüğü gibi, aslında İSG çalışmaları belli konular
etrafında dönüp dolaşmaktadır. Bu sorulara olumlu yanıt verebilen bir işyeri, önemli
ölçüde İSG sorunlarını çözmüş demektir. Çalışmaların en önemli bölümü işyerinin
kendi iç kaynakları ile yapılabilmektedir. Gerektiği noktada da dış birimlerden yardım
alınması uygun olabilir. Özellikle Avrupa Ülkelerine dışsatım yapan şirketler sıklıkla
alıcı firma tarafından veya bu firmaların temsilcileri tarafından denetlenmektedirler.
Denetimlerde yalnızca yukarıdaki sorulara olumlu yanıt aranmaktadır. Denetim
gereği olarak değil, aksine işyerinin geleceği açısından bakarak bu sorularda
istenenleri yerine getirmek daha karlı olacaktır. Bu soruların gereği artık Ulusal İSG
Yasalarımızın da içeriğini oluşturmaktadır.
İşyerlerinde İSG çalışmaları yapılması gerekliliğinin nedenleri;
1-İnsani bir sorundur.
2-Yasal zorunluluktur.
3-İç müşteri istekleridir.
4-Dış müşterilerin istekleridir.
Şeklinde sonuç çıkarmak olanaklıdır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
49
RİSKLERE BAKIŞ
Risk nedir? Bu sorunun yanıtı sözlüklerde düzgün olarak yapılmamıştır. Risk için
aşağıdaki tanımı kullanabiliriz.
Bir olay veya bir olgunun içinde , onun doğası gereği var olan,
ve gerçekleştiği
zaman kesinlikle zarar veren durumdur.
Örnekle açıklamak gerekirse;
Bir bardağı düşünün. Cam bardak için her zaman, camın doğası gereği olarak kırılma
riski vardır. Ancak bardak her zaman kırılmaz, kırıldığında ise artık bir zarar söz
konusudur.
Başka bir örnek:
Denizde yüzmek. Denizde yüzmenin riski boğulmaktır. Ama her denizde yüzen
boğulmaz. Risk gerçekleştiğinde ise artık geri dönüşü olmayan bir zarar söz
konusudur.
Risk içinde yarar olması söz konusu değildir. Bazıları “Borsada riske girdim ve
kazandım” diyerek riskte yarar da olduğunu kanıtlamak istemektedirler. Oysa
borsada risk kaybetmektir. Bu kişiler, risk gerçekleşmediği için kazanmışlardır. Yani
kaybetmedikleri için risk tanımı içinde kazancın da olması gerektiğini kendilerince
savunmaktadırlar.
Başka bir örnek: “Teknik direktör maçın sonlarında riski göze aldı ve iki savunma
oyuncusunu çıkarıp iki hücum oyuncusunu oyuna aldı ve maçı kazandı” diyerek risk
içinde kazancın olduğunu kanıtlamak istemektedirler. Aslında bu cümlede de kendi
savlarını
çürütmektedirler.
“Riski
göze
aldı”.
Yani
kaybedebilirdi
ama risk
gerçekleşmedi. Risk gerçekleşseydi takım kaybedecekti.
Tehlike nedir? Sözlüklerde tehlikenin de tam olarak anlaşılır tanımı yok. Tehlike için
aşağıdaki tanım kullanılabilir.
Tehlike= Zarar, hasar veya yaralanma potansiyelidir. Tehlikeli durum dendiğinde de
zarar verebilecek bir durumdan söz edilmektedir. Risk ile tehlike arasında ince bir
fark vardır. Risk bir olay veya olgunun doğası gereği vardır ve ancak hissedilebilir.
Oysa tehlike daha somut olarak duyu organlarımızla algılayabileceğimiz bir
durumdur. Riskin gerçekleşebilmesi için riski açığa çıkaracak bir tehlikenin veya bir
olayın olması gerekir. Cam bardağın kırılması için, düşme tehlikesinin olması örnek
olarak verilebilir. Boğulma riskinin açığa çıkması için; Kişinin yüzme bilmemesi,
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
50
yüzerken
kramp
girmesi,
denizin
çok
dalgalı
olması
gibi
somut
olarak
algılayabileceğimiz bir tehlikenin olması gerekir. Risk ve tehlike birbirinden ayrılmaz
ikilidir. Risk ve tehlike iyi kavrandığında iş kazaları ve meslek hastalıkları ile, büyük
zararlara neden olan olağan dışı durumların önemi daha kolay anlaşılabilecek ve
önlem alınması da o oranda kolaylaşacaktır.
Bu bölümde, bir işyerini etkileyen riskler yalın olarak anlatılacak, ilerleyen bölümlerde
ise risklerle nasıl baş edilebileceği ayrıntılı olarak ele alınacaktır.
DOĞAL OLAYLAR
ŞİRKET DIŞI RİSKLER
RİSKLER
İNSAN KAYNAKLI
ŞİRKET İÇİ RİSKLER
Şema – 10 İşyerinde Risklerin Genel Şematik Gösterilişi
ŞİRKET DIŞI RİSKLER
Şemadan da görüldüğü gibi bir işyerinde riskler iki temel grup içinde ele alınmalıdır.
1-Şirket dışından gelen riskler
2-Şirket içinden gelen riskler
Şirket dışından gelen riskler de iki alt gruba ayrılmaktadır.
1-Doğal olaylardan kaynaklanan riskler
2-İnsanlardan kaynaklanan riskler
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
51
Şirket dışı riskleri aşağıdaki gibi şematize edebiliriz.
DOĞAL OLAYLAR
ŞİRKET DIŞI RİSKLER
Aşırı Sıcak ve Soğuk,
Fırtına,
Yoğun Kar-Yağmur, Sel,
Yıldırım
Hava veya Su Kirliliği
Deprem,
Toprak Kayması, erozyon
Volkanik olaylar
Deniz hareketleri
Haşarat (özellikle kemirgenler)
İNSAN KAYNAKLI
Trafik kazaları
Komşu tesisler
Enerji kesilmesi
Uçak düşmesi
Çeşitli yangınlar
Savaş ve Genel Seferberlik
Anarşik Olaylar ve Sabotaj
Şema – 11 İşyeri Dışından Gelen Risklerin Genel Şematik Gösterilişi
DOĞAL OLAYLAR
İnsanlar doğa ile baş edemezler, ancak onun kurallarına uyarak yaşayabilirler. Yakın
zamanda gerek ülkemizde ve gerekse dünyada önemli doğa olayları yaşadık.
Bundan sonra da yaşayacağımız kuşku götürmez. Doğa ile uyum içinde yaşamanın
yolları elbette vardır, burada önce sorunları göreceğiz.
Aşırı sıcak ve soğuk;
Olumsuz etkilerinden korunmak için çok pahalı tesisler kurarak izolasyon yapılması
gerekmektedir. Yapılar, hammaddeler, ürünler ve ambalajları aşırı sıcakta
genleşmekte, yapıları bozulmakta ve maddi zarara yol açmaktadır. Aşırı soğuk ta da
aynı yapısal bozulmalar görülmektedir. Aşırı sıcak ve soğuk ayrıca, insanın çalışma
temposunu ve verimini olumsuz etkiler ve iş kazalarının artmasına neden olur.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
52
Fırtına, yoğun kar-yağmur, sel, yıldırım, hava veya su kirliliği, deprem, erozyon ve
toprak kaymasının bu güne kadar nelere mal olduğu yaşanmış olaylarla sabit olduğu
için bu kitapta ayrıca açıklama gayretine gidilmemiştir.
Ülkemizde volkanik olaylar artık görülmemektedir. Belki de ileride, uyumuş
sandığımız volkanlar uykudan uyanırlar, kim bilir?
Deniz hareketleri, yani gel git hareketleri de Ülkemizde pek önem taşımamaktadır.
Ancak, kıyıya yakın bölgelerdeki gel git hareketlerinin tesislere aynen sel baskını gibi
zarar vereceği ortadadır.
Haşaratlara (özellikle kemirgenlere) gelince birkaç söz söylenmesi gereği ortaya
çıkmaktadır. Her yıl 33 milyon ton gıdayı bu kemirgenler tahrip etmektedir. Bu gıda
maddeleri ile dünyadaki açlık sorunu çözülür mü sorusunu kendi kendinize sorunuz.
Bu kadar gıdayı tüketen bu haşaratlar acaba kabloları, ambalaj kolilerini, mobilyaları
ve her şeyi neden kemirmektedirler? Yanıtı oldukça basit. Dişlerini bilemek için.
Her şeyi kemirerek milyarlarca lira zarara yol açmaktadırlar. Herhangi bir tesisi küçük
bir fare tek başına devre dışı bırakabilir. En hassas cihazlara ve donanımlara
umulmadık zararlar verebilir. Kemirgenler denince akla gelen fare türleri Ülkemizde
yeterince yaşamaktadır. Birkaç yıl önce, Trakya’da yanlış uygulanan tarım ilaçları
yılanların ölümüne yol açmış ve her tarafı fareler basmıştı. Ancak ortaya çıkan
zararın bilançosu açıklanamadı. Bu da gerek şirket alt yapılarının ve gerekse
Ülkemizin ayrı bir defektidir.
Çünkü henüz sağlam bir kayıt ve izleme sistemi
yeterince yok. Doğal afetlerin ortaya çıkması, tüm dünyada bütün riskler içinde ancak
%1 – 2 oranında yer işgal etmektedir. Çözümler bölümünde bu zararlardan nasıl
korunabileceğimiz de anlatılmıştır.
İNSAN KAYNAKLI RİSKLER
Dünyadaki mevcut kaza teorileri içinde insan faktörü hep en az %80 olarak yer
almaktadır. Bu bölümde yalnızca söz konusu risklerin açıklaması yapılmıştır.
Çözümler bölümünde bu risklerden nasıl korunabileceğimiz ayrıca anlatılmıştır.
Trafik kazaları
Pek çok işyeri genel yerleşim alanları dışında kurulmaktadır. Buralarda çalışan
personelin doğal olarak, evi ile işyeri arasında taşınması gerekmektedir. Üretimin 24
saat kesintisiz yapıldığı işyerlerinde personel nakliyesi önemli bir yer tutmaktadır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
53
Personel nakliyesi sırasında ortaya çıkan “trafik iş kazaları” işverenlere çok pahalıya
mal olmaktadır. Hem personelleri yitiyor, hem de maddi tazminatlar ödüyorlar.
Bu güne kadar pek çok işyerinin, deneyimleri ve bilgi düzeyi ile zor bulunabilecek
personeli trafik kazalarında yitip gitmiştir. Yasalarımıza göre; Personelin işe geliş ve
gidişlerinde karışacakları trafik kazaları doğrudan doğruya iş kazası sayılmaktadır.
Bu konuda değişik örnekleri ile ilgili açıklamalar iş kazaları bölümünde verilmiştir.
Kazalardan sonra, mutlaka işverenin bir kusuru ortaya çıkmakta ve sonuçta maddi
tazminatlar da ödemektedirler. İşverenler kurdukları çok pahalı tesislerde, deneyimi
ve bilgisi ile önemli noktalarda çalışan personelini hiç gereği yokken, hiçbir özelliği
olmayan bir sürücünün hatası ile büyük risk altına atmaktadır. Şu soruyu hep sormak
gerekir. Neden sıradan bir taşıma sistemi kuruyorsunuz veya kiralıyorsunuz?
Aynı trafik kazaları personel taşımacılığı yanı sıra ürün, hammadde ve malzeme
taşımacılığında da söz konusudur. Ortaya çıkan zarar yine çok büyük olacaktır.
Komşu tesisler
Hiç önemsenmeyen ve aslında bu nedenle de olağanüstü zararlar yaşanmasına
neden olan bir durum da komşu tesislerden gelen risklerdir. Hemen hemen hiç
farkına varılmayan bir tehlike söz konusudur. Bu konu ile bağlantılı olarak ileriki
bölümlerde özel bilgi aktarılmıştır.
Enerji kesilmesi
İşletmelerin can damarı enerjidir. Kesildiğinde üretimin tamamen durmasına yol
açmaktadır.
Uçak düşmesi
Hiç hesaba katılmayan bir risk te tesislerin üzerine uçak düşmesidir. Bu risk hava
ulaşım koridorları altındaki işyerleri için çok daha büyüktür. Dünyada, yakın zamanda
bu riskin gerçekleştiği örnekler çoktur.
Savaş ve Genel Seferberlik
Üzerinde fazla söz söylemeye gerek olmayan önemli risklerden biri de savaşlar ve
genel seferberlik halleridir. Personel kaybına ve üretimin bazen durmasına yol
açmaktadır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
54
Anarşik Olaylar ve Sabotaj
Başlangıçta hiç üzerinde durulmayan, ancak
yaşandığında önemi anlaşılan
risklerden biri de anarşik olaylar ve sabotajlardır. Önceden kestirilemeyen zararlara
yol açmaktadırlar.
Şu soruyu kendinize sorun ve yanıtlayın lütfen.
Bir işyerinde yöneticisiniz. Bir gün telefonunuz çalıyor, karşı taraftan bir ses ;
“İşyerinize bomba koydum, yarım saat içinde patlayacak”. Ardından telefon
kapanıyor. Bu durumda ne yaparsınız?. İşyerini tahliye edersiniz, Resmi Kurumlara
haber verirsiniz. Bomba uzmanları gelip işyerini karış karış ararlar ve bir şey
bulamazlar. Rahat bir nefes alırsınız. Ancak bu arada uğradığınız maddi kayıp ne
kadar olur acaba?
Peki ihbarı ciddiye almadınız, personeliniz tahliye etmediniz. Ya bomba patlarsa?
Anız yangınları
Bazen fabrika çevresindeki kuru otlar veya anızlar yakılır ve alevler ve dumanlar
işyerini olumsuz etkileyebilir. Bazen de etkilemekle kalmaz doğrudan doğruya
tesislerin yok olmasına neden olan yangınlara ve patlamalara yol açabilir.
Görüldüğü gibi insanın hiç aklına getirmediği durumlar bir gün aniden gerçekleşiverir
ve belki de artık o işyeri yerinde yoktur.
Şu sözün sürekli akılda tutulması gerekir “ Olmaz, olmaz demeyin, olmaz olmaz”
ŞİRKET İÇİNDEKİ RİSKLER
Şirket dışından gelen riskler çoğu zaman sizin kontrolünüz dışında gerçekleşir.
Oysa şirket tamamen sizin kontrolünüzdedir. Felaketle sonuçlanabilecek olaylar
şirket içinde daha başlamadan önce önlenebilir. Çünkü her şey sizin kontrolünüz
altındadır. Şirket içindeki riskleri incelemeden önce Şekil – 2 ile verilen “proses akış
şemasını” inceleyiniz.
Şirket içi riskler çok daha kolay anlaşılacaktır. Şirkete gelen hammaddeler önce
depolanıyordu. Depoda olabilecekler daha önce anlatıldığı için burada yinelenmedi.
Üretim girdileri gerektiği oranda buradan alınarak bazen doğrudan üretime verilir,
bazen de üretim öncesi ön işlemlerden geçirilir. Daha sonra üretim gerçekleşir.
Üretimden genel olarak iki çıktı alınır. Biri ürün ve yarı ürün, diğeri de atıklardır.
Atıklar katı, sıvı ve gaz olabilir. Ürünler kalite kontrolden geçer ve doğrudan doğruya
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
55
depolanır, yarı ürünler de bir üst aşamadan sonra yine depoya gönderilirler.
Depolanmış ürünler belli bir plan içinde satılarak kullanıma sunulur. Depo, ön işlem –
üretim, kalite kontrol ve depolama prosesin asal bölümleridir. Bir de prosesin ikincil
birimleri vardır. Bunlar da destek birimleridir. Asal birimlerin herhangi bir bölümünde,
zaman içinde proses değişikliği, arızalar, montajlar veya bakımlar gibi belli
zamanlarda ortaya çıkan durumlar söz konusu olabilir. Buralardaki değişik sorunları
gidermeye yönelik olarak hizmet veren ve katkı sağlayan destek birimleri vardır.
Destek birimleri; İSG birimleri, lojistik birimler, insan kaynakları, muhasebe, bakım –
onarım grupları, enerji birimleri gibi çok değişik özellikler taşıyan birimlerden oluşur.
Bir işyeri içinde sıklıkla yapılan işler aşağıdakiler gibi olabilir.
Kaynak, kesme, taşlama, parlatma, kaldırma, taşıma, indirme, yükleme, birleştirme,
analiz, sentez, ayrıştırma, delme, ergitme, boyama, cilalama, montaj, yapım, yıkım
vb.. Bu işler değişik birimlerde tek olarak veya birkaçı bir arada yapılabilir. Bu işler
doğal olarak çok farklı riskler içerir. Bazen riskler yalnızca bir bölümü ilgilendirirken,
bazen de bütün işyerini ilgilendirir. Aşağıda, işyerini ilgilendiren ve işyerinde ortak
olarak gerçekleşen riskler verilmiştir.
Yangın
Bilindiği gibi yangın; Kontrolden çıkmış ateş olarak tanımlanmaktadır. Kontrol altında
olduğu sürece ateşten yararlandığımız bir gerçektir. Ama, ya kontrolden çıkarsa ?
İşyerinin bir bölümünü veya tamamını ortadan kaldırmaz mı?
Kimyasal madde kazaları
Günümüzde yüzlerce, binlerce kimyasal madde, üretimin değişik aşamalarında
kullanılmaktadır. Her yıl 1000 den fazla kimyasal madde, üretim girdisi olarak
hayatımıza girmektedir. İnsanın kendisi de bir kimyasal maddeler topluluğudur.
Vücudumuzda başta hidrojen, karbon, oksijen olmak üzere demir, kalsiyum, amino
asitler ve daha niceleri yer almaktadır. Yani dünyamız kimyasal maddelerle doludur.
Endüstride kullanılan tehlikeli kimyasal maddeler sayıca binleri geçmekte ancak
özellikleri
bakımından
belirli
sınıflamalara
sığdırılabilmektedir.
Hemen
veya
sonradan ortaya çıkan sağlık etkilerine göre, yangın ve patlama özelliklerine
göre ve çevreye vereceği zararlara göre değişik sınıflamalar yapılmaktadır.
Ayrıca, Birleşmiş milletler uzmanlarınca taşıma ve depolama sırasında kullanılan,
oldukça pratik bir sınıflama yapılmıştır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
56
1 – Patlayıcı maddeler
1.1-Toptan patlama tehlikesi olan madde
1.2-Toptan patlama tehlikesinden çok fırlatma tarzında patlama etkisi
olan maddeler
1.3-Yangın tehlikesi olan, ancak patlama veya fırlatma gücü daha az
olan tehlikeli maddeler
1.4-Belirgin özellik taşımayan patlayıcılar
1.5-Toptan patlama tehlikesi olan çok yoğun maddeler
1.6-Toptan patlama özelliği olmayan, son,derece yoğun maddeler
Harfler ve anlamları :
Zararlı kimyasallar için
belirlenen etiketlerde
piktogramlar yanı sıra
2 – Gazlar
aşağıdaki harfler de
2.1-Yanıcı gazlar
2.2-Yanmayan ve toksik olmayan gazlar
2.3-Toksik gazlar
3 – Yanıcı sıvılar
kullanılmaktadır.
(şekil-3 ve şekil-26)
E= Patlayıcı
4 – Yanıcı katılar
O= Oksitleyici
4.1-Kolay tutuşabilen katılar
4.2-Kendiliğinden kolayca tutuşabilen katılar
4.3-Su ile temas edince kolayca tutuşabilen gaz çıkaran katılar
5 – Oksitleyiciler ve organik peroksitler
F= Şiddetli parlayıcı
F+=Son derece
parlayıcı
5.1-Oksitleyiciler
5.2-Organik peroksitler
T=Zehirli
6 – Zehirli maddeler
T+=Çok zehirli
6.1-Zehirli maddeler
6.2-Enfeksiyöz maddeler
C= Aşındırıcı
7 –Radyoaktif maddeler
Xn=Zararlı
8 – Aşındırıcı maddeler
Xi=Tahriş edici
9 – Değişik tehlikeli maddeler
Şema – 12 Kimyasal Maddelerin Taşıma ve Depolanmasında Kullanılan Sınıflama
Not:Renkler rast gele seçilmiştir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
57
Depolama ve Taşıma sırasında kullanılan sınıflama
Kimyasal maddelerin taşıma ve depolaması sırasında; Kimyasal maddeler, Birleşmiş
Milletler Uzmanlarınca 9 ana gurup altında toplanmıştır. Bu sınıflama, taşıma ve
depolama dışında da rahatlıkla kullanılabilecek pratikliktedir.
1. Patlayıcı maddeler
Bu gruptaki maddeler doğrudan doğruya patlama özelliğine sahiptir. Sınıflamada da
bu özellikler dikkate alınmıştır. Bu gruptaki maddeler gerekli koşullar yeterince
oluşunca patlayarak çevresine zarar verirler. 6 Alt sınıfa ayrılırlar.
1.1-Seri şekilde toptan patlama tehlikesi olan madde
1.2-Toptan patlama tehlikesinden çok fırlatma tarzında etkisi olan
maddeler
1.3-Yangın tehlikesi olan, ancak patlama veya fırlatma gücü daha az
olan tehlikeli maddeler
1.4-Belirgin özellik taşımayan patlayıcılar
1.5-Seri şekilde toptan patlama tehlikesi olan çok yoğun maddeler
1.6-Seri şekilde toptan patlama özelliği olmayan, son,derece yoğun maddeler
2. Gazlar
sıkıştırılmış, sıvılaştırılmış, dondurularak sıvılaştırılmış veya sıvılarla karıştırılmış
olabilirler.
2.1-Yanıcı gazlar
Normal basınç ve sıcaklıkta, hava ile %13 ve daha az oranda karıştıklarında ateş
varsa yanarlar. Gres ve makine yağları başta olmak üzere çeşitli kimyasal
maddelerle etkileşerek patlamalara neden olabilirler.
Hidrojen , Propan , Bütan , Etilen , Asetilen , Vinil klorid örnek olarak sayılabilir.
2.2-Yanmayan ve Zehirli olmayan gazlar
Bu gruba giren gazlar oksijeni bağlayarak ortamdan alır. Sonuçta boğulmaya neden
olur. Kendileri yanmadıkları halde yanıcı özelliği olan maddelerin yanmalarına neden
olurlar, yanmalarını kolaylaştırırlar.
Nitrojen, Halojenli Hidrokarbonlar =Freon, Karbon Dioksit, Oksijen,Helyum örnek
olarak sayılabilir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
58
2.3-Zehirli gazlar
Zehirli veya tahriş edici gazlardır. Az dozda bile öldürebilirler. Bu gazların bazıları
yanıcı ve patlayıcı özelliklere sahiptir.
Karbon monoksit, Etilen oksit, Hidrojen Sülfit, Sülfür dioksit örnek olarak sayılabilir.
3. Yanıcı sıvılar
Normal ısılarda, yanabilen buhar çıkarırlar. Ortamda alev, kıvılcım gibi etkenler
olmasa bile, oksitleyicilerle etkileşimde kolayca yanabilirler, hatta patlayabilirler.
Çevreye zarar verebilirler
60,5 0C ve altında parlayabilen sıvılar,
Benzen ,Kerozen , Tolüen, Boyalar, Cilalar, Laklayıcılar, Propanol, Pestisitlerde
kullanılan değişik organik solventler vb.
4. Yanıcı katılar
Üç grupta ele alınırlar.
4.1-Kolay tutuşabilen katılar;
Sülfür, Kırmızı Fosfor, Azokarbamidler , Benzen Sülfohidrazin, Diazonyum tuzları
örnek olarak sayılabilir. Bazılarının tozları hava ile karışarak toz patlamasına yol
açarlar .
4.2-Kendiliğinden kolayca tutuşabilen katılar;
Keten tohumu yağı (boyalarda kullanılır), Kurutulmuş Hindistan Cevizi tozu, Yağlı
pamuk atıkları, Karbon, Beyaz Fosfor örnek olarak sayılabilir.
Havayla temas edince kolayca tutuşabilirler.
4.3-Su ile temas edince kolayca tutuşabilen gaz çıkaran katılar;
Kalsiyum Karbidler (=Asetilen), Sodyum (hidrojen çıkarttırır), Alüminyum ve
Magnezyum tozları, Çinko tozları ve bazı metal hidritleri sayılabilir.
Ciltte nemlenme ve yanmaya neden olabilirler, bazıları ayrıca patlayıcı etkiye de
sahiptir.
5. Oksitleyiciler ve organik peroksitler
Kendileri yanmazlar ama yanmayı kolaylaştırırlar.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
59
Oksitleyiciler;
Na-Hipoklorit, Perklorik Asit, İnorganik Peroksitler, Kloratlar, Kloritler, Nitratlar,
Nitritler, Kromik Asit örnek olarak sayılabilir.
Organik Peroksitler;
Organik bileşiklerdeki bütün peroksitler bu gruba girerler. Alerjik ve Patlayıcı
özellikleri vardır.
6. Zehirli maddeler
6.1-Zehirli maddeler;
Ölümle sonuçlanan etki yaratırlar. Bazılarının zehirlemesinde tedavileri de zordur.
Hidrojen sülfit, Siyanidler, Arsenik bileşikleri, Cıva ve Kurşun bileşikleri örnek olarak
sayılabilir. Yutma, solunum ve ciltten temas yoluyla vücuda girerler.
İrritan, kanserojen , mutajen, göze – deriye irritan etkiye sahiptirler.
Sürekli maruziyette kalıcı hasar veya ölüme neden olabilirler. Kimyasal alerji, kanser,
kısırlık , doğumsal etkilerle sakat doğumlara yol açabilirler.
Örnek: Aseton, Tolüen , Diizosiyanat , Asbest
Bazılarının etkileri uzun zaman sonra ortaya çıkabilir.
6.2- Enfeksiyöz maddeler;
Biyozararlı enfeksiyöz madde;
Zararlı mikroorganizma içerebilirler. Ölüm ya da ciddi enfeksiyona neden olabilirler.
Ör.:Kültür ya da tam örnekleri (salmonella)
7. Radyoaktif maddeler
8. Aşındırıcı maddeler
Asit – Baz gibi değişik maddelerdir. Temas ettikleri yeri aşındırırlar. Uzun süreli
temasta ciddi doku hasarı yaparlar.
Hidroklorik Asit, Sülfürik Asit , Asitler , Sodyum Hidroksit, Potasyum hidroksit,
Sodyum Karbonat, Sodyum meta Silikat, Antimon Pentaklorit, Titanyum Tetraklorit,
Alüminyum Klorit / Hipoklorit örnek olarak sayılabilir.
9. Değişik tehlikeli maddeler
Değişik maddeler bu gruba girerler. Çevreye de zarar verirler. Manyetik materyal ve
asbest bu gruba dahildir. PCB (poliklorlu bifeniller) de bu gruptadır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
60
KİMYASAL MADDELERİN ULUSLAR ARASI TEHLİKE SEMBOLLERİ
1.Patlayıcılar
4. Oksitleyici Maddeler
2. Zehirli Maddeler
5. Aşındırıcı Maddeler
7. Sağlığa Zararlı Maddeler 8. Tahriş Edici Maddeler
3. Parlayıcı Maddeler
6. Radyoaktif Maddeler
9. Çevre Sağlığı için Tehlikeli
Şekil – 3 Kimyasal maddelerin tehlike sembolleri (ayrıca Şema –12 deki harfleri de
inceleyiniz. Söz konusu harfler ve yukarıdaki semboller birlikte kullanılır)
Ortamda kullanılan kimyasal maddeler sızıntı,dökülme veya yanlış kullanım sonucu
açığa çıkarlar. Birbirleri ile belirli oranlarda karıştıklarında parlama-patlama tehlikesi
yaratırlar. Çoğu zaman kimyasal maddelerin en yoğun kullanıldığı veya depolandığı
yerlerde gece geç saatlerde yangınlar ve patlamalar olur. Olayın sorumlusu olarak
elektrik kontağı suçlanır. Oysa işin aslı kimyasal maddelerin bilinçsiz kullanımıdır.
Üretim içinde kullanılan kimyasal maddeler;
1 – Yanlış depolanır. Yanıcı – parlayıcılar ile oksitleyiciler bir arada bulundurulur.
Ambalajları zedelenmiş olabilir, kapakları iyi kapanmamıştır ve sızıntılar olur. Çoğu
kimyasal madde renksiz ve kokusuzdur. Bu nedenle sızıntıların farkına bile varılmaz.
Sızıntı sonucu, bir süre sonra ortam havasında yanmaya veya patlamaya hazır
konsantrasyona erişilir ve bilinen felaket gerçekleşir. Yangın ve patlama.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
61
2 – Kullanım sırasında dökülme ve saçılma olur ve kimyasallar tutuşur veya patlar.
3 – Gaz ve buharları doğrudan doğruya etkileri ile veya birbirleri ile karışmaları
sonucu ortaya çıkan yeni maddeler ile çeşitli hastalıklara ve sakatlıklara yol açarlar.
Bu konuda geniş açıklama meslek hastalıkları bölümünde verilmiştir.
Kimyasal maddeler katı, sıvı veya gaz şeklinde olabilirler. Değişik sıcaklık ve
değişik atmosfer basınçları altında üç form birbirine dönüşebilir.
Örneğin su: buz sıvı buhar şeklinde olabilir ve birbirine dönüşebilir.
Kimyasal maddeler gaz, toz ve buharları ile çalışılan ortam havasını kirletebilirler.
TOZLAR
GAZLAR
KATILAR
BUHARLAR
SIVILAR
Şekil – 4 Havayı kirleten maddeler ve maddelerin birbirine dönüşümü
Bütün kimyasal maddeler insan vücuduna üç yolla girerler. Solunum yolu ile, ciltten
temas ile ve yutulma sunucu sindirim kanalı yoluyla vücuda girerler. Vücuda girdikten
sonra; Ya temas ettikleri yerde tahriş yaparlar veya kana karışıp vücutta değişik
organ ve dokulara giderek çok değişik hastalıklar yaparlar. Etkileri;
1- Ani etki (akut etki) şeklinde çıkabilir. Bazen basit bir öksürük, ishal şeklinde
olabileceği gibi bazen de şiddetli zehirlenme yaparak ölüme neden olabilirler.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
62
2- Geç etki (kronik etki) :Vücuda girdikten sonra değişik organ ve dokularda
birikerek uzun zaman sonra değişik hastalıklar yaparlar. Söz konusu uzun
zaman bazen 30 – 40 yıl olabilir. Genetik yapıyı değiştirerek sakatlıklara ve
sakat doğumlara, kanserlere ve tedavisi çok zor olan hastalıklara kadar
değişen tablolar karşımıza çıkarlar.
SOLUNUM SİSTEMİ
KİMYASAL MADDE
SİNDİRİM KANALI
CİLTTEN EMİLİM
Şema – 13 Kimyasal maddelerin vücuda giriş yolları
Yukarıda, komşu tesislerden gelen risklerden söz edilmişti. Konunun önemi şimdi
daha iyi anlaşılabilir. Her zaman için bir işyerinin hammaddeleri, atıkları ve ürünleri
komşu tesislerin üretim girdileri ve çıktıları ile etkileşebilirler. Hiç tahmin edilmeyen bir
zamanda sonu felakete varan kazalar ortaya çıkabilir. Bir fabrikadaki yangın kolayca
komşu işyerlerine sıçrayabilir.
Kimyasal maddelerle ilgili olarak aşağıdaki tanımların da iyi bilinmesinde yarar vardır.
Malzeme Güvenlik Bilgi Formları
Malzeme Güvenlik Bilgi Formları (MGBF), Kimyasal Güvenlik Bilgi Formları (KGBF)
veya MSDS (Material Safety Data Sheet) olarak da adlandırılırlar. Kimyasal
maddelerin insan ve çevre sağlığı üzerindeki muhtemel etkilerine ilişkin ayrıntılı bilgi
içerirler . Bu formlar, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ,WHO), Uluslararası Çalışma Örgütü
(ILO) ve Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) ortak faaliyeti olan Uluslararası
Kimyasal Güvenlik Programı (IPCS) tarafından veya kimyasal madde üreticileri
tarafından hazırlanmakta ve kullanıma sunulmaktadır. Bir MGBF’nun içermesi
gereken bilgiler ve alt başlıklar, Çevre Bakanlığı’nın 24692 Resmi Gazete Sayılı ve
11.03.2002 Resmi Gazete tarihli tebliği ile belirlenmiş durumdadır. MGBF’u olmayan
veya Ulusal/Uluslararası yönetmeliklere aykırı hazırlanmış bilgi formlarına sahip olan
kimyasal maddeler işyerinde kullanılmamalıdır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
63
MAK Değerleri
Çeşitli kimyasal maddelerin çalışma ortamında bulunması ile ilgili olarak aşağıdaki
tanımlamalar kullanılmaktadır. Ülkelere göre her madde için bir değer söz konusudur.
Kanserojen (kanser yapan) maddelerin MAK değeri yoktur.
MAC (Maksimum Allovable Consantration) = MAK (Müsaade edilen Azami
Konsantrasyon) Günde 8 saat ve haftada 40 saatlik çalışma süresi için ortamda
bulunmasına izin verilen ve çalışanların sağlıklarını bozmayacak maksimum
konsantrasyondur. Hacim birimi ppm (cm3/m3), ağırlık birimi mg/m3 ve parçacık birimi
ppm/m3 tür.
TLV (Threshold Limit Value)=ESD (Eşik Sınır Değer)
Kimyasalların
havada
bulunmasına
izin
verilen
ve
uzun
süreli
,yinelenen
maruziyetlerde herhangi bir işçide olumsuz etkiye yol açmadığına inanılan sınır
değerdir.
TLV-TWA (Threshold Limit Value-Time Weighted Average)=ESD-ZAO (Eşik Sınır
Değer -zaman Ağırlıklı Ortalama)
Günde 8, haftada 40 saat çalışan işçinin bir
kimyasala uzun süreli, tekrarlanan bir biçimde maruz kalması durumunda sağlığının
zarar görmeyeceği düşünülen zaman ağırlıklı ortalama konsantrasyondur.
TLV-STEL (Threshold Limit Value –Short Time Exposure Limit)
ESD-KSMS (Eşik Sınır Değer-Kısa Süreli Maruziyet Sınırı)
Bu değer,çalışma günü boyunca asla aşılmaması gereken ve 15 dakikalık maruziyet
temelinde belirlenmiş zaman ağırlıklı ortalama sınır değerdir. Bu konsantrasyonlara
maruziyet 15 dakikayı aşmamalı, günde 4 defadan fazla yinelenmemeli ve 2
maruziyet arası süre 60 dakikadan kısa olmamalıdır.
TLV-C (Threshold Limit Value –Ceiling)=ESD-TD (Eşik Sınır Değer-Tavan Değer)
İşgünü boyunca hiçbir şekilde aşılmaması gereken değerdir.
CAS No :Chemical Abstract Service Number
STEL
: Short Time Exposure Limit
RTECS : Registry of Toxic Effects of Chemical Substances
ACGIH
: American Conference of Governmental Industrial Hygienists
TLV
: Threshold Limit Value
ppm
: particles per meter cube
ICSC
: International Chemical Safety Cards
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
64
TWA
: Time Weighted Average
MAC
: Maximum Allowable Concentration
Toplu gıda zehirlenmesi
İşyerlerinde personele verilen yemekler toplu olarak yenmektedir. Eğer pişirme,
taşıma veya saklama koşulları iyi bilinmiyorsa, hijyen kurallarına uyulmuyorsa toplu
gıda zehirlenmesi kaçınılmazdır. Bir anda onlarca personel hastalanır ve işyerinde
üretim durur. Zehirlenmeler değişik tablolarla karşımıza çıkabilir. Ortaya çıkma süresi
de zehirlenme etkenine bağlı olarak değişiktir. 1-2 saat, 4-6 saat, 8-12 saat ve hatta
1-2 hafta gibi sürelerde ortaya çıkabilir. Zehrin şiddetine, alınan doza ve kişinin vücut
direnci gibi etkenlere bağlı olarak değişik tablo oluşabilir. Basit bir karın ağrısı, ishal,
kusma, halsizlik, ateş, adale ağrıları ve kırıklık olabilir. Aşırı su kaybı gelişebilir. Toplu
gıda zehirlenmesi ile ölümler her zaman olasıdır.
Enerji kesilmesi
İşyeri içinde de iç nedenlere bağlı olarak enerji kesilmeleri yaşanır ve üretim durabilir.
Enerji kesintisi işyerinin bir bölgesini etkileyebileceği gibi, bütün işyerini de
etkileyebilir.
Büyük üretim arızaları
Üretimi kısmen veya tamamen durdurabilecek çeşitli arızalar her zaman olabilir.
Bilgisayar sisteminin çökmesi
Günümüzde pek çok işyeri üretimde bilgisayar teknolojisinden yaralanmaktadır.
Bilgisayarlarda meydana gelecek bir arıza üretimi günlerce durdurabilir.
Anarşik olaylar, sabotaj veya bomba ihbarı: Şirket dışı risklerde anlatılmıştır.
Trafik kazaları
İşyeri sınırları içinde iş makineleri yanı sıra şirket araçları, mal getiren ve götüren
taşıma araçları, personel ve misafir araçları yoğun bir trafik oluşturur. Bunların neden
olacağı kazalar hiç te küçümsenmeyecek sonuçlar yaratmaktadır. İşyeri sahası içinde
meydana gelen kazalarda pek çok personel hayatını yitirmektedir. İşyerinin hayati
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
65
donanımlarına veya bölümlerine araç çarpması tarzındaki kazalar da üretimin
günlerce durmasına neden olabilir.
İş Kazaları - Meslek Hastalıkları
İster şirket dışındaki risklerden, isterse şirket içindeki risklerden ve tehlike
kaynaklarından olsun, çalışan insan iki şekilde etkilenmektedir.
1 – İş kazası
2 – Meslek hastalığı.
İş kazaları ve meslek hastalıklarının Ülkemizdeki ve dünyadaki durumları ve
sonuçları hakkında ilk bölümde yeterince söz edilmiştir.
Bir sonraki bölümde her ikisi hakkında bilinmesi gereken önemli ayrıntılar
anlatılmıştır.
Kaynak, Kesme, Taşlama işlerinde Sağlık Etkileri
Hemen her işyerinde kesme, taşlama, kaynak işlemi yapılmaktadır. Günümüzde
kaynak işlemlerinde 80 kadar yöntem kullanılmaktadır. Basit irritasyondan kanserlere
kadar değişen spektrumda sorunlara yol açan bu işlerin bütün zararları Şema – 14 ile
özet olarak verilmiştir. Çözümler bölümünde kaynak, kesme ve taşlama işleri için ayrı
bir bölüm konmuştur.
Radyasyon;
Gözlerde ve
Derinin açık bölgelerinde tahrişlere neden olur.
Kaynak işlerinde 2 temel tip radyasyon oluşur.
1-İyonize radyasyon (x ışınları)
2-Noniyonize radyasyon (UV,IR)
İyonize ışınlar (X ışınları): Elektron ışın kaynağında oluşur. Kaynak yapılan alanda
gerekli koruyucular kullanıldığında, zararlı etkileri kabul edilebilir sınırlarda kalır.
TIG kaynağında kullanılan toryumlu tungsten elektrotta kopma ve parçalanma
olmasıyla oluşur. (bu parçalar radyoaktiftir.)
Radyasyon enerjisinin Yoğunluğu ve Dalga boyu;
Kullanılan kaynak yöntemine
Kaynak parametrelerine
Elektrot ve iş parçasının bileşimine
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
66
Kaynak tozları ve
Elektrot örtü ve özlerine
İş parçası üzerindeki kaplama veya tabakalara göre değişir.
X IŞINLARI
İYONİZE IŞINLAR
K
A
Y
N
A
K
K
E
S
M
E
T
A
Ş
L
A
M
A
IŞINLAR
UV IŞINLARI
NONİYONİZE
IŞINLAR
IR IŞINLARI
GAZLAR
Azot oksitleri
Karbon monoksit
Ozon
Karbondioksit
Etil bromür
Fosgen
Fosfin
Hidrojen
Propan
Aegon
Helyum
DUMANLAR
Z
A
R
A
R
L
A
R
I
MEKANİK ETKİLER
Baryum
Berilyum
Kadmiyum
Kalsiyum oksitleri
Krom
Bakır
Flor
Demir oksitleri
Kurşun
Mağnezyum
Molibden
Nikel
Çinko oksit
Elektrik çarpması
Malzemenin çalışan üzerine düşmesi
Yanıklar
Ezikler, sıyrıklar
Şema – 14 Kaynak, kesme, taşlama işlerinde sağlık zararlıları
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
67
Kaynak gazları ve dumanlarının yan etkileri
Solunum yolları tahrişi
Akut zehirlenme
Kronik zehirlenme
Pnömokonyozlar
Metal dumanı ateşi
Metal dumanlarını, özellikle de
ZnO soluyan kişide metal buharı
ateşi ortaya çıkar.
Titreme
Susama
Ateş
Kas ağrısı
Göğüs ağrısı
Öksürük
Hırıltılı soluma
Yorgunluk
Mide bulantısı
Ağızda metalik tat hissi
Dumanların solunmasından
birkaç saat sonra;
39 0C dolayında ateş. (nadiren daha
yüksek)
1 – 4 saat içinde normale döner.
Görmeyi
Koklamayı
Solunumu tahriş ederek;
Öksürük
Hırıltılı solunum
Nefes darlığı
Bronşit
Akciğer ödemi
Pnomoniye
neden olmaktadır
Mide bulantısı
İştahsızlık
Kusma
Adale krampları
Yavaş sindirim
Akciğer kanser
Gırtlak kanseri
İdrar kesesi kanseri
Kronik bronşit
Astım
Akciğer kapasitesi azalması
Böbrek bozuklukları
Sperm kalitesinde bozukluk
(kaynakçı eşlerinde düşükler,
sakat doğumlar, geç gebelik
vakaları daha sıktır)
Merkezi sinir sistemi etkilenmesi
sonucu hareket yeteneği azalır,
konuşma güçlüğü olur
Bunlar sık görülür.
Şema – 15 Kaynak, Kesme, Taşlama İşlerinde Gaz ve Dumanların Sağlık Etkileri
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
68
UV ışınının radyasyonu yaklaşık olarak kaynak akımının karesine bağlı olarak artar.
Arkın parlaklığı çok daha düşük
oranda artar. Koruyucu gaz olarak argon
kullanıldığında diğer gazlara göre daha fazla UV ışını radyasyonu oluşur.
Lazer kaynağı da günümüzde sık olarak kullanılmaktadır. Buradan da zararlı ışınlar
ve dumanlar açığa çıkmaktadır. Işınların şiddeti daha fazladır ve gözlerin özel
filtrelerle korunması gerekir.
Etkileri:
Kaynak sırasında oluşan ;
Şiddetli ışık Retinaya zarar verir ve bu zarar körlüğe kadar gider.
Kızılötesi Radyasyon Korneaya zarar verir ve bunun sonucunda; Katarakt gelişir.
Arktan yayılan ve görünmeyen UV ışınları 1 dakikadan az bir süre bile etkilediği
takdirde göz kamaşmasına neden olur (Arc Eye, Welders Flash). Hastalığın belirtileri
birkaç saat sonra meydana gelir.
•
Göz içinde kum veya çakıl tanesi varmış gibi kaşıntı
•
Net görememe
•
Şiddetli sızı
•
Gözde yaşarma ve yanma
•
Baş ağrısı başlıca belirtileridir.
•
Ark ışını;
o Çevredeki malzemelerden, parlak, beyaz yüzeylerden yansır . Bu
durumda diğer yakında çalışanları etkileyebilir.
o Sürekli kaynak ve kesme işlerine korumasız olarak çalışanlarda UV
ışınları kalıcı körlük yapabilir.
o Deride güneş yanığına benzer yanıklar oluşturarak deri kanseri riskini
artırır.
Gözler, tüm kaynak işlemlerinde her tür radyasyona ve ısıya karşı mutlaka
korunmalıdır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
69
İŞ KAZASI NEDİR?
506 sayılı SSK yasası 11-A maddesinde iş kazası aşağıdaki şekilde tanımlanmıştır.
“İş kazası,aşağıdaki hal ve durumlardan birinde meydana gelen ve sigortalıyı
hemen veya sonradan bedence veya ruhça arızaya uğratan olaydır.”
A-Sigortalı işyerinde bulunduğu sırada
B-İşveren tarafından yürütülmekte olan iş dolayısıyla
C-Sigortalı, işveren tarafından başka bir yere görevli olarak gönderildiği sırada asıl
işini yapmaksızın geçen zamanlarda
D-Emzikli kadın için emzirme sırasında (gidiş dönüş dahil)
E-İşverence sağlanan toplu taşıma sırasında
İş kazasının tanımının dikkatlice incelenmesi gerekir. Daha ilk cümlede birkaç ayrıntı
dikkat çekmektedir.
1-Olayın iş kazası sayılması için kazalının SSK Sigortalısı olması gerekir. Başka bir
Sosyal güvenlik şemsiyesi altındaki kişi kaza geçirirse, bu bir iş kazası
sayılmamaktadır.
2-Olay, kişiyi hemen etkileyebilir.
3-Olay, kişiyi daha sonra da etkileyebilir. Yani olayın etkileri şu veya bu şekilde
sonradan da ortaya çıkabilir.
4-Sigortalı bedence arızalanabilir.
5-Sigortalı ayrıca ruhsal olarak ta arızalanabilir.
Bu tanıma bakarak; İşyerinde olan bir kazadan günler sonra, herhangi bir çalışan
ruhsal durumunun bozulduğunu, bu durumun bir iş kazası olduğunu ileri sürerek hak
araması olanaklıdır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
70
Aşağıda, iş kazası tanımına uygun olarak değişik senaryolar verilerek iş kazalarının
daha iyi anlaşılmasına çalışılmıştır. Benzeri senaryoları okuyucunun da kafasında
canlandırması ve bu olayı yorumlaması önerilir.
1 – Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada meydana gelen herhangi bir olay, yapılan
işle ilgili olup olmadığına bakılmaksızın iş kazası sayılmaktadır.
Paydos saatinde;
Top oynarken yaralansa, sakatlansa,
Dinlenirken yaralansa veya sakatlansa (örneğin:sandalyeden düşse),
Yemek yerken çatal – bıçak veya kürdan ile yaralansa,
İntihar ederse,
Fabrika bahçesinde ağaç altında otururken üstüne bir şey düşse ve yaralansa, bu
olaylar, doğrudan doğruya iş kazası sayılmaktadır
2 – Ancak kalp krizi geçirse veya bir hastalık nedeniyle ölse; İş kazası sayılmazlar.
Burada önemli olan;
Bir olayın varlığı ve bu olay ile sonuç arasındaki ilişkidir.
Yani iş kazasında neden-sonuç ilişkisi önemlidir.
3 – İşyerinden ücretli izinli olan biri;
İzin sırasında ziyaret amacıyla işyerine gelse ve bu sırada da kaza geçirse;
Bu bir iş kazasıdır. Çünkü izinli de olsa; İşyeri ile hukuki bağı sürmektedir.
4 – Bir apartman kapıcısı;
Kat sakinlerinin gereksinimleri için bakkala giderken yolda kazalanırsa;
İş kazası sayılır. Çünkü görevini yaparken kaza geçirmiştir
5 – Fabrika gece bekçisi;
Sokağa kaçan bekçi köpeğini yakalamak için sokağa çıksa ve kazalansa;
Bu olay da iş kazası sayılır. Çünkü görevini yaparken kaza geçirmiştir
6 – İşveren şoförünü kendi özel işi için görevli olarak bir yere yollasa ve yolda kaza
olursa;
Bu olay iş kazası sayılır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
71
Çünkü uğranılan kazanın, işverence verilen görevle ilgili olup olmadığına bakılması
gerekir.
7 – İşveren şoförünü kendi özel işi için görevli olarak bir yere yollasa, şoför yolda
durup başka bir işle ilgilense ve kazalansa;
Bu olay iş kazası sayılmaz. Uğranılan kazanın, işverence verilen görevle ilgili
olup olmadığına bakılması gerekir. Şoför kendisine verilen görevin dışına çıkmış ve
bu sırada kaza geçirmiştir.
8 – Şirket adına görevli olarak başka bir yere giden yetkili;
İş dışı eğlenirken kazalanırsa;
Bu olay iş kazası sayılmaz. Uğranılan kazanın,işverence verilen görevle ilgili
olup olmadığına bakılması gerekir. Şahıs kendisine verilen görevin dışına çıkmış ve
bu sırada kaza geçirmiştir.
9 – İşverence sağlanan ve işe geliş-gidişlerde kullanılan toplu taşıma araçlarında
kazalanılırsa;
Toplu taşıma sırasında geçirilen kazalar İş kazası sayılır.
10 – Toplu taşıma aracı yolda arızalansa ve çalışanlardan biri veya birkaçı tamirat
sırasında araçtan inse ve bu sırada yoldan geçen başka bir araç bunlara çarpsa;
Toplu taşıma henüz bitmediği için bu olay da İş kazasıdır.
11 – Toplu taşıma aracı yolda arızalandı. Çalışanlardan biri veya birkaçı aracı tamir
etmek için inerler ve aracı tamir etmeye başlarlar. Bu sırada başka bir araç gelip bu
kişilere çarpsa;
Toplu taşıma henüz bitmediği için bu olay da İş kazasıdır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
72
12 –
A Aşağıdaki şekle bakın. Yeşil araç bir servis aracı ve kesikli mor renkte
gidilecek fabrikanın yolunu gösteriyor.
Şekil – 5 Hangisi iş kazası sayılır?
İlk resimde, tam da yeşil aracını yolu üzerinde bir kaza olmuş ve yol kapalı. Trafik
durmuş ve yeşil araçtaki bulunanlardan bazıları aşağı inerek kaza geçiren diğer
yolculara yardım etmek istemişler. Bu sırada bir yeni bir kaza olmuş ve yeşil araç
yolcularından bazıları bu kazaya karışmış;
Toplu taşıma henüz bitmediği için bu olay da İş kazasıdır.
12 – B Sağdaki ikinci şekildeki gibi bir kaza olmuş ve yine yeşil araç durmuş,
içindekiler aynı şekilde diğer kazalılara yardım etmek amacıyla kendi servis
araçlarından inmişler ve tam bu sırada başka bir kazaya karışarak yaralanmışlar;
Bu olay bir iş kazası değildir. Çünkü normalde yeşil aracın yolu açıktır.
13 – Araç fabrika bölgesine geldi. Kişi araçtan indi ve fabrikaya doğru yürürken yolda
kaza geçirdi;
Bu bir iş kazası değildir. Çünkü toplu taşıma işi sona ermiştir. Kişi fabrikaya doğru
yürüyor olabilir ama bu onun fabrika kapısından içeri gireceği anlamını taşımaz.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
73
14 – Araç fabrika bölgesine geldi. Kişi araçtan indi ve doğruca karşı tarafta bulunan
büfeye uğrayıp sigara, tost, vb almak istedi. Fabrikaya sigara vb. aldıktan sonra
gidecekti. Ancak büfenin önünde veya fabrikaya yürürken kaza geçirse;
Bu bir iş kazası değildir. Çünkü toplu taşıma işi sona ermiştir. Kişi fabrikaya doğru
yürüyor olabilir ama bu onun fabrika kapısından içeri gireceği anlamını taşımaz.
15 – Kişi işe gitmek üzere evden çıktı ve servis aracına binmek için durağa doğru
yürümeye başladı.
Bu sırada bir kaza geçirse;
Bu bir iş kazası sayılmaz. Toplu taşıma işi henüz başlamadığı için bu kazalar iş
kazası sayılmazlar.
16 – Kişi işe gitmek üzere evden çıktı ve durağa geldi. Bu sırada, durakta beklerken
bir kaza geçirse;
Bu bir iş kazası sayılmaz. Toplu taşıma işi henüz başlamadığı için bu kazalar iş
kazası sayılmazlar.
17 – Araçtan indi ve evine giderken yolda kazalandı;
Toplu taşıma işi sona erdiği için, bu tür kazalar iş kazası sayılmazlar.
18 – Kişi servis aracını kaçırdı ve işe yetişmek için başka bir araca bindi. Araç;
İşyerine doğru yola çıktı fakat yolda kaza yaptı. Bu olay;
İş kazası sayılmaz. İşverenin sağladığı toplu taşıma aracından yararlanmadığı için
bu tür kazalar iş kazası sayılmazlar.
19 – Kişi servis aracını kaçırdı ve işe yetişmek için komşu şirketin servis aracına
bindi;
Araç yolda kaza yapsa;
İş kazası sayılmaz. İşverenin sağladığı toplu taşıma aracından yararlanmadığı için
bu tür kazalar iş kazası sayılmazlar.
20 – Kişi servis aracını kaçırdı ve işe yetişmek için kardeş şirketin ( aynı holdinge
bağlı diğer şirket) servis aracına binse ve bu araç yolda kaza yapsa;
İş kazası sayılmaz. İşverenin sağladığı toplu taşıma aracından yararlanmadığı için
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
74
bu tür kazalar iş kazası sayılmazlar.
21 – Kişiler özel araçları ile işe gelip gidiyorlar. Bu sırada yolda kaza yaparlarsa veya
kazaya karışırlarsa;
İş kazası sayılmaz.
İşverenin sağladığı toplu taşıma aracından yararlanmadığı için bu tür kazalar iş
kazası sayılmazlar. Bu olayın iş kazası sayılabilmesi için; Daha önceden, işverence
yazılı olarak kendi aracıyla işe gelip gidebileceğinin tebliğ edilmesi gerekir.
Kaza sayısı X1.000.000
İş kazası sıklık oranı=
Toplam çalışma saati
Kayıp gün X1.000.000
İş kazası şiddet oranı=
Toplam çalışma saati
İş kazalarının takibinde, yukarıda verilen formüller sıklıkla kullanılmaktadır. Bunların
dışında başka formüller de kullanılmaktadır. Ülke genelinde sağlam bir kayıt –
istatistik sistemi olduğu zaman, bu formüller (veya diğerleri) den elde edilecek
sonuçlar çok değerli bir anlam ifade edeceklerdir. İş kollarına göre, iş risklerine göre
vb değişik istatistikler yapılabilecektir. Benzeri çalışmalar işyeri içerisinde, bölümler
arasında da yapılmalıdır. Ortaya çıkacak sonuçlardan hareketle, hangi bölümlerde iş
kazaları daha fazla oluyor, ne yapmalı, nasıl yapmalı gibi sorulara daha kolay yanıt
bulunabilecektir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
75
Meslek hastalığı nedir?
Ciltte kaşıntılar ve egzama,
Gözlerde kaşıntı ve kızarıklık,
Burun ve koku alma bozuklukları,
Solunum yolları tahrişleri,
Öksürük,
Hırıltılı solunum,
Nefes darlığı,
Bronşit,
AC ödemi ve pnömoni,
Mide bulantısı,
İştahsızlık,
Kusma,
Adale krampları..
Yukarıda sayılan bulguların pek çoğu günlük olarak sıkça yaşanır. Genellikle de
değişik hastalık tanıları konur ve meslek hastalıkları hiç akla gelmez. Zaten meslek
hastalıkları ile ilgili olarak elimizde yeterince istatistiksel veri olmaması da bu
düşünceyi destekler niteliktedir. Bunun değişik nedenleri vardır.
1- Biz hekimler tarafından meslek hastalıkları yeterince tanınmamaktadır.
(Zaman içinde, İşyeri Hekimi olarak benim de bu hastalıkları atlamış
olabileceğimi kabul etmem gerekir.)
2- Çoğu zaman yukarıdaki yakınmaları olan hastalar en yakındaki SSK
Kurumuna
gönderilmektedir.
Kurum
Hekimleri
de
meslek
hastalıkları
konusunda yeterince bilgili değillerdir. (En azından benim bulunduğum
bölgede durum budur.) Hastayı sağaltma yoluna gitmektedirler.
3- İşverenler meslek hastalığı ve iş kazası tanısı konmasından çekinmektedirler.
Sanki
personelinde
meslek
hastalığı
ortaya
çıkarsa,
işyerinin
adı
lekelenecekmiş gibi düşünmektedirler.
4- Meslek hastalıkları ile ilgili yasal düzenlemelerimizin biraz karmaşık olması da
ayrı bir etkendir. 506 Sayılı SSK Yasası 28. maddesi de aslında meslek
hastalığı tanısının İşyeri Hekimleri tarafından konmasını engeller niteliktedir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
76
5- Meslek hastalığına yol açacak etkenlerin önemli bir bölümü kimyasal
maddelerdir. Ülkemizde; Kimyasal maddelerin kullanılması konusunda yasal
düzenlemeler çok kısa bir süre önce yapılmıştır. Üreticiler ve satıcılar,
tüketicilere söz konusu kimyasal maddelerin ürün bilgilerini ve malzeme
güvenlik bilgi formlarını (MGBF=MSDS) artık vermek zorundadırlar.
Malzeme güvenlik bilgi formlarında, kimyasalın neden olabileceği akut ve kronik
hastalıklar belirtilmek zorundadır.
Aşağıda, okuyucuya meslek hastalıklarını anlamalarına yardımcı olacak tarzda
açıklamalar verilmiştir.
Bizdeki meslek hastalıkları
506 sayılı SSK yasası 11-B maddesinde ve aynı yasanın 135. maddesi gereği
olarak çıkarılan SSK Sağlık İşlemleri Tüzüğü 62. maddesinde meslek hastalıkları
tanımı aşağıdaki gibi verilmiştir.
Meslek hastalığı:
Sigortalının çalıştırıldığı işin niteliğine göre tekrarlanan bir sebeple veya işin yürütüm
şartları yüzünden uğradığı geçici veya sürekli hastalık, sakatlık veya ruhi arıza halleri
meslek hastalığıdır.
Tanım dikkatlice incelendiğinde bazı ayrıntılar dikkat çekmektedir. Bu ayrıntılar
meslek hastalığının tam olarak anlaşılabilmesi açısından önemlidir.
1 – İşin niteliğine göre tekrarlanan bir sebep: İşyerinin herhangi bir biriminde veya
eklentisinde, üretimin bir parçası olarak düzenli olarak yapılan iş anlatılmak
istenmektedir.
Döküm yapılan bir işyeri düşünelim. Sürekli olarak, burada döküm yapılması
gerekmektedir. Bir gün gazete basımı, başka bir gün mobilya yapımı söz konusu
değildir. Burada çalışan birisi de sürekli ve düzenli olarak üretimin kendi payına
düşen bölümünü yapmak zorundadır. Kişinin sağlığını etkileyen faktörler de düzenli
olarak tekrarlanmaktadır.
2 – İşin yürütüm şartları:Söz konusu üretimin devamı süresince içinde bulunulan
ortam koşulları anlatılmak istenmiştir.
3 – Geçici hastalık: Pek çok meslek hastalığı kısa sürelere iyileşebilmektedir.
4 – Sürekli hastalık: Bazı meslek hastalıkları başladıktan sonra artık ömür boyu
kişide kalacaktır.
5 – Sakatlık: Vücut fonksiyonlarında kalıcı bozukluk
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
77
6 – Ruhi arıza halleri: Bazı meslek hastalıkları çalışanın psişik yapısında bozukluk
yapabilmektedir.
Hangi hastalıklar meslek hastalığıdır, hangisi değildir konusunda ne İşyeri Hekimi, ne
de SSK Hastaneleri hekimleri belirleme yetkisine sahip değildir. Bu hekimler yalnızca
tanı koymak veya kuşkulanmak durumundadırlar. Konuya SSK Meslek Sağlık
İşlemleri Tüzüğü 63. maddesi ile açıklık getirilmiştir. Buna göre;
1 – Hangi hastalıkların meslek hastalığı sayılacağına,
2 – İşten ayrıldıktan ne kadar zaman sonra ortaya çıkarsa meslek hastalığı
sayılacağına,
3 – İşi ile hastalığın ilgisi var mı?
“bu bölüm hükümlerine ve Tüzüğe ekli meslek hastalıkları listelerine göre belirlenir .”
denilerek yukarıdaki soruların yanıtı verilmektedir. Ayrıca;
Yükümlülük süresi aşılmış olsa bile;
1 – Hastalık etkeni işyerinde kanıtlanırsa
2 – Klinik ve laboratuar bulgularıyla kesinleşirse
Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun onayı ile meslek hastalığı sayılabilir.
Yükümlülük süresi: Kanunla sağlanan yardımlardan yararlanabilmek için, sigortalının
meslek hastalığına sebep olan işinden fiilen ayrıldığı tarih ile meslek hastalığının
meydana çıktığı tarih arasında geçecek azami süreye yükümlülük süresi denir.
Aynı tüzüğün 64. maddesinde de meslek hastalıklarının sınıflaması yapılmıştır.
A-Kimyasal maddelerle olan meslek hastalıkları,
B-Mesleki cilt hastalıkları,
C-Pnömokonyozlar ve diğer mesleki solunum sistemi hastalıkları,
D-Mesleki bulaşıcı hastalıklar,
E-Fizik etkenlerle olan meslek hastalıkları,
olmak üzere 5 grupta toplanmıştır.
Bu sınıflamadan sonra da meslek hastalıkları listeleri hazırlanmıştır. Bu listeler
karmaşık görünmelerine rağmen aslında oldukça açıktır.
Meslek hastalığına yol açan etken “A, B, C, D, E” olarak guruplanmış ve her sayfada
üç sütun olarak bilgi yazılmıştır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
78
Sol sütunda meslek hastalıkları ve belirtileri, orta sütunda bu hastalıklar için
belirlenen yükümlülük süreleri ve sağ sütunda da bu hastalıkları yapan işler
sıralanmıştır.
A, B, C, D, E grubu isimleri
Meslek Hastalığı
Yükümlülük
Meslek hastalığını
Hastalığın belirtileri
süreleri
yapan işlerin listesi
Sol sütun
Orta sütun
Sağ Sütun
Şema – 15 Meslek Hastalıkları Listesi Açıklaması
Meslek hastalıkları listesi Şema – 15 deki kurala göre incelendiğinde bütün karmaşa
ortadan kalkmaktadır.
ÜLKEMİZDE MESLEK HASTALIKLARI
A
Kimyasal maddelerle olan meslek hastalıkları
B
Mesleki cilt hastalıkları
C
Pnömokonyozlar ve diğer mesleki solunum sistemi hastalıkları
D
Mesleki bulaşıcı hastalıklar
E
Fizik etkenlerle olan meslek hastalıkları
Şema – 16 Ülkemizde yasal olarak uygulama (1991 güncelleme)
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
79
Madde 65’e göre;
Listenin D grubunda yer alan bulaşıcı hastalıkların;
1 – Yapılan işin gereği olması
2 – İşyerinin özel koşullarının etkisiyle oluşması
3 – Enfeksiyonun laboratuar kanıtları bulunması
gerekmektedir. Ancak herhangi bir bulaşıcı hastalık;
Meslek hastalıkları listelerinde yoksa bile;
1 – İş ile ilgili ise
2 – Görev icabı olarak alındıysa (bulaştıysa)
3 – Laboratuar deneyleriyle kanıtlanırsa
Meslek hastalığı sayılır. Hastalığın azami kuluçka süresi yükümlülük süresi olarak
kabul edilir.
Madde 66’ya göre;
Hastalığın Pnömokonyoz sayılabilmesi için;
İşyeri havasında pnömokonyoz yapacak ;
1 – Yoğunluk ve
2 – Nitelikte toz bulunan
yeraltı ve yerüstü işyerlerinde toplam olarak en az 3 yıl çalışmak gerekir
Ancak;
1 – Yeterince toz varsa
2 – Tıbbi olarak kanıtlanmış vakalarda
3 – Hızlı ve ağır seyreden olgularda
Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun onayı ile 3 yıllık yükümlülük süresi daha
aşağılara indirilebilir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
80
ULUSLARARASI ÇALIŞMA ÖRGÜTÜ (ILO) SINIFLAMASI
1
Ajanlara bağlı olanlar
1.1-Kimyasal ajanlara bağlı olanlar
1.2-Fiziksel ajanlara bağlı olanlar
1.3-Biyolojik ajanlara bağlı olanlar
2
Hedef organ ve sistemler
2.1-Solunum sistemi hastalıkları
2.2-Cilt hastalıkları
2.3-Kas – İskelet sistemi hastalıkları
3
Mesleki kanserler
4
Diğerleri
Şema - 17 Meslek Hastalıkları 20.6.2002 ILO /R – 194
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
81
20.6.2002 tarih ve
ILO /R – 194
sayılı tavsiye kararı ile belirlenen meslek
hastalıkları listesi aşağıda verilmiştir. Her ne kadar Ülkemizdeki listeleme de oldukça
iyi ise de yakında ILO sınıflamasına uygun güncelleme yapılabileceği göz önüne
alınarak kitapta bu listeye yer verilmiştir. Şema – 17 de, tavsiye kararına uygun
olarak şematize etmiş olduğum ILO meslek hastalıkları listesini veriyorum.
1-Ajanlara bağlı olan
1.1-Kimyasal maddeler ile olan meslek hastalıkları
Berilyum veya toksik bileşikleri
Kadmiyum veya toksik bileşikleri
Fosfor veya toksik bileşikleri
Krom veya toksik bileşikleri
Manganez veya toksik bileşikleri
Arsenik veya toksik bileşikleri
Cıva veya toksik bileşikleri
Kurşun veya toksik bileşikleri
Flor veya toksik bileşikleri
Karbon disülfit
Alifatik veya aromatik hidrokarbonların halojenli türevleri
Benzene veya toksik homologları
Benzen veya homologlarının toksik nitro ve amino türevleri
Nitrogliserin veya diğer nitrik asit esterleri
Alkoller, glycoller veya ketonlar
Asfiksiyanlar: Karbon monoksit, hidrojen siyanid veya toksik türevleri, hidrojen sulfit
Akrilonitril
Nitrojen oksitleri
Vanadyum veya toksik bileşenleri
Antimon veya toksik bileşenleri
Hexan (hekzan)
Mineral asitlerinin neden olduğu diş hastalıkları
Farmasötik ajanlar (ilaçlar)
Talyum veya bileşikleri
Osmiyum veya bileşikleri
Selenyum veya bileşikleri
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
82
Bakır veya bileşikleri
Kalay ve bileşikleri
Çinko veya bileşikleri
Ozon, fosgen
İrritanlar: Benzokinon ve diğer korneal irritanlar
Listede yer almayan ancak kullanıldığı için hastalığa yol açan diğer kimyasal
maddeler
1.2-Fiziksel etkenlere bağlı olanlar
Gürültü nedeniyle işitme kaybı
Vibrasyon :kas, tendon, kemik, eklem, periferik sinirler ve periferik damarlar
Basınçlı hava
İyonize radyasyon
Isı radyasyonu
Ultraviyole radyasyonu
Aşırı sıcak ve aşırı soğuk etkileri
Burada sayılamayan ancak çalışanda hastalığa neden olan fiziksel etkenler
1.3-Biyolojik etkenlere bağlı olanlar
Biyolojik ajanlar
Bulaşma riski taşıyan parazit ve enfeksiyon hastalıkları
2-Hedef organ ve sistemler
2.1-Solunum sistemi hastalıkları
Mesleki solunum sistemi hastalıkları,
Akciğerlerde kapasite azaltan veya ölüme neden olan, başta silikozis olmak üzere
silikotüberkülozis ve skleroz yapan (silikozis, antro-silikozis, asbestozis) mineral
tozları ile oluşan pnömokonyozlar,
Ağır metal tozları ile oluşan bronkopulmoner hastalıklar,
Pamuk, keten, kenevir ve sisal toz ile oluşan bronkopulmoner hastalıklar,
Tahriş edici, duyarlılaştırıcı ajanlarla olan mesleki astımlar ,
Ulusal yasalarda tanımlandığı üzere; organik tozlar veya alerjenleri solumayla oluşan
ekstrensek alerjik alveolitler,
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
83
Siderozis
Kronik obsturiktif pulmoner hastalıklar
Alüminyumun neden olduğu akciğer hastalıkları
Çalışma ortamındaki irritanlar veya duyarlılaştırıcılar ile oluşan üst solunum yolları
hastalıkları
Listede
tanımlanmayan
etkenlerin
kullanıldığı
ancak,
çalışma
solunum
yollarında
ortamlarından
hastalığa
kaynaklanan
neden
solunum
olan
yolları
hastalıkları
2.2-Cilt hastalıkları
Herhangi bir başlık adı altında tanımlanmamış;
Fiziksel
Kimyasal
Biyolojik
etkenlerle ortaya çıkan cilt hastalıkları
Mesleki vitiligo
2.3-Kas – İskelet hastalıkları
Çalışma aktivitesinden kaynaklanan ve özellikle risk faktörleri bulunan özel işler veya
çalışma ortamı ile oluşan kas ve iskelet hastalıkları olup, bunlar;
Hızlı ve tekrarlanan hareketler
Efor harcamayı gerektiren çalışmalar
Aşırı mekanik kuvvet gerektiren yoğunluk
Rahatsız edici veya doğal olmayan pozisyonda çalışmak
Titreşim
Not: Bölgesel veya çevresel soğuk riskleri artırır.
3-Mesleki kanserler
Asbestozis
Benzidin ve tuzları
Bis klorometil eter (BCME)
Krom ve krom bileşikleri
Kömür katranı, kömür zifti veya kurumu
Beta-naftilamin
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
84
Vinil klotrit
Benzen veya toksik homologları
Benzen veya homologlarının toksik nitro veya amino türevleri
İyonize radyasyon
Katran, zift, bitumen, mineral yağları, antrasen, veya bileşikleri;
Ürünler, atıklar
Kok fırınları emisyonları
Nikel bileşikleri
Ağaç tozları (odun tozları)
Listelerde adı geçmeyen, ancak kanser yaptığı anlaşılan maddelerle çalışmalar
4-Diğerleri
Madenci nistagmusu
Nistagmus;
Rotasyon (en sık)
Vertikal (bazen)
Horizontal (ender)
Eğri (ender)
Yukarı bakma ile artar.
Aşağı bakma ile azalır.
Frekansı 100-400
Görme bozukluğu
Baş dönmesi
Akomodasyon bozukluğu
Güvensizlik duygusu
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
85
ÇÖZÜMLER
İnsan, makine ve donanım ile çevre güvenliği bir bütün içinde tek tek ele
alınmalıdır. İş Sağlığı ve Güvenliğinin öneminin ne olduğu işçi ve işverence çok iyi
kavranması gerekir. İş Sağlığı ve Güvenliği konusunda kişisel bilgi, öngörü ve
yargılarla değil, kuralına uygun hareket eden çalışanlar topluluğu oluşturulmalıdır.
Yasalara ve standartlara uygun olarak, iş ve çalışma güvenliğini en üst düzeyde
tutarak ; “Sıfır iş kazasını” ve “Sıfır meslek hastalığını “ hedefleyen bir çalışma ortamı
yaratılabilir. Tüm kazalar önlenebilir. Ancak yönetim bu çalışmalara önderlik etmeli ve
sorumluluk taşımalıdır. Bütün çalışanlar ortak sinerji yaratmalıdır.
Bunlar yapılırsa;
•
Çalışanlar korunmuş olur,
•
İşletme güvenliği sağlanır,
•
Üretim güvenliği sağlanır,
•
Çevre güvenliği sağlanır ve korunur,
•
İş kazaları ve Meslek Hastalıkları sıfıra yaklaşır,
•
Acil durumlara yanıt verme/ baş etme kapasitesi artar,
•
Çalışanların, Müşterilerin ve İşyerinin memnuniyeti sağlanır,
•
Ekonomik kayıplar azalır,
•
Maliyetler azalır,
•
Verimlilik artar
Aksi durumlarda şema – 18 de verilen şirket kaynakları boşuna harcanmış olur.
Başarılı bir İSG için yapılması gerekenler Şema – 19 da verilmiştir. Bu çalışmalar
aslında bir kez yapılacak, zaman içinde de gerektiği kadar yinelenecektir.
Başlangıçta zor gibi gözükse bile en geç bir yıl içinde kendini amorti edecektir.
İnsan
Zaman
Şirket iç kaynakları
Malzeme ve donanım
Para
Şema – 18 Bir Şirketin İç Kaynakları
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
86
İSG İÇİN ÇÖZÜMLER
İSG Yönetim Sistemi kurulması
İSG Prosedürü hazırlanması
Yasalara Uygunluk
Standartlara Uygunluk
İ
S
İdari Organizasyon
Personel Yönetimi
Malzeme Yönetimi
G
Risklerin Kontrolü ve Yönetimi
İ
Ç
İ
N
Acil Durum Planlaması
Kimyasal Maddeler Kontrolü
Yangınla Mücadele Organizasyonu
Ç
Ö
Alarm Sistemi – Tahliye Planlaması
Z
Ü
M
L
E
Standart İşaretleme - Etiketleme
Kişisel Koruyucu Donanımlar
Periyodik Olarak Donanım Kontrolü
R
Düzenli Olarak Saha Kontrolü
Beşeri İlişkileri Güçlendirmek
Düzeltici ve Önleyici Çalışmalar
Eğitimler
Şema – 19 Başarılı bir İSG için yapılması gerekenler
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
87
İSG Yönetim Sistemi kurulması - İSG Prosedürü hazırlanması
İşyerleri için İSG Yönetim sistemi kurmak en idealidir. Dünyada uygulanan İSG
sistemlerinden bazıları aşağıda verilmiştir.
OHSAS 18001
BS 8800
Üçlü Sorumluluk
HS(G)65
OSHA 1910.119; API 750
Saveso II
Safety Checklist Contractors
Safety Cert
Firmaya / sektöre özel sistemler
Burada kısaca OHSAS 18001 hakkında bilgi verilecektir.
OHSAS 18001, işyerinde; Üst yönetimce sağlık ve güvenlik politikalarının belirlendiği
ve öncelikle yönetimin uymaya ve uygulamaya söz verdiği bir sistemdir.
Çalışmaların sistemli bir şekilde yürütülebilmesi için kesin olarak;
1-Tanımlanmış politika ve hedefler,
2-Tanımlanmış sorumluluklar ve iş akışları,
3-Denetimler,
gereklidir.
Sistem sürekli döngü içindedir. OHSAS 18001 için genel gerekler;
1-Politika belirlenmesi
Sağlık ve güvenlik politikaları belirlenir ve üst yönetim bu politikalara uyacağını
ve uygulayacağını taahhüt eder.
2-Planlama;
Risk değerlendirmesi yapılır,
Yasal gereklere uyulması zorunludur,
Hedefler belirlenmesi gerekir,
Sağlık ve güvenlik programları yapılmalıdır,
3-Uygulama ve İşlem
Sorumluluklar belirlenir,
Eğitimler uygulanır,
Bütün birimler arasında iletişim kurulur ve danışma mekanizması çalışır,
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
88
Sıkı bir dokümantasyon uygulaması vardır,
Düzenli olarak doküman kontrolü sağlanır,
İşlem kontrolü sağlanır,
Acil durumlar önceden değerlendirilir.
4-Kontrol ve Düzeltici Faaliyet
Elde edilen değerler ve sonuçlar izlenir ve objektif kriterlerle ölçülür,
Belirlenen eksikler süratle giderilir ve yanlışlar düzeltilir,
Bütün çalışmalar kayıt altına alınır,
Sürekli olarak iç denetlemeler yapılarak çalışmalar canlı tutulur.
5-Yönetimin Gözden Geçirmesi
Yönetim sistemi kurulduğunda, sistemli bir çalışma işyeri yönetimi tarafından taahhüt
edilmektedir. Olağanüstü doküman akışı vardır.
Bu sistemlerden herhangi birini hayata geçirmek için ısrarcı olmak yerine kendi
Ulusal Modelimizi yaratmanın daha gerçekçi olduğu da düşünülmelidir.
Zaten, işyerinin yapısı bu sistemleri kurmak için yeterli olmayabilir. Bu tür
sistemler kurulamıyorsa, en azından bir İSG prosedürü hazırlanmalıdır. Yasal olarak
bir İSG Prosedürü hazırlanması da gerekmektedir. Prosedürü hazırlama görevi İSG
Kuruluna verilmiştir.
İçeriğinde en azından aşağıda sayılanlar yer almalıdır.
Bilinmesi gerekenler,
İşyerinde uyulması gereken kurallar,
Yapılması gerekenler
bu prosedürde yar almalıdır. Özetle söylemek gerekirse; Prosedür, işyerinin İSG
anayasası olmalıdır. Unvanı ne olursa olsun, işyerine giriş yapan herkes bu kurallara
uymalı, daha da ötesi prosedür içeriğine sonuna kadar sahip çıkmalıdır. Bu kültürü
oluşturmak elbette zaman alacaktır, ancak, bir kez yerleştiğinde ise sonuçları şirket
ile ilgisi olan bütün kişi ve birimleri mutlu edecektir.
Yasalara Uygunluk – Standartlara Uygunluk
İşyerinde ne üretilirse üretilsin, ama Ulusal Yasalara, Standartlara ve hatta
Uluslar arası standartlara uygunluk sağlanmalıdır. Aksi durumda, karşılaşılan
sorunlar kişilerin bilgi düzeyine, kültürüne ve öngörülerine göre sağlanır ve sonuçta
yenilgi kaçınılmaz olur. Zaten yasalara uymamak suçtur ve ceza gerektirir.
Standartlara uygunluk çok önemlidir. İşyerleri kendi uygulamalarında standartlara
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
89
uyduğu gibi, aynı zamanda mal ve hizmet aldığı kuruluşların da yasalara ve
standartlara uygunluğunu ön koşul olarak koymalıdır. Eğer, gerçekten bir şeyler
yapılacaksa ve yapılıyorsa bunların zaten bir maliyeti söz konusudur. Baştan, gerekli
uyumluluk sağlanmalı ve masraflar boşa gitmemelidir. Dışsatım yapan işyerleri
zaman içinde mal ve hizmet sattıkları firmalarca denetimlerden geçirilmektedir. Bu
denetimlerde, önceki bölümlerde verilen soruların gereklerinin yapılıp yapılmadığının
sorgulanması yanı sıra İSG ile ilgili yasal düzenlemelere ve standartlara uyulup
uyulmadığına da bakılmaktadır. Önemli uygunsuzluk saptayan ciddi firmalar mal
veya hizmeti almaktan vazgeçmektedirler. Bu da işverenler için önemli bir kayıptır.
İdari Organizasyon
Personel Yönetimi
Malzeme Yönetimi
İşyerlerinin en önemli sorunlarından biri de ya organizasyonun hiç olmayışı, ya
da yetersiz veya yanlış olmasıdır. Önemli eksiklerden biri de insan ilişkilerinin
gerektiği şekilde ele alınmamasıdır. İnsan kaynaklarını doğru kullanabilmek için
mutlaka personel yönetim sistemi kurulmalıdır. İşyerlerinde yatay ve dikey geçişler
(terfiler vb), işe almalar, işten çıkarmalar için gerekli olan kriterlerin neler olduğu
önceden belirlenmelidir. İş ilişkilerini düzene sokacak bir sistem kurulmalıdır. Kritik
anlarda kararlar kişisel öngörülerle ve yargılarla alınmamalıdır.
İşyeri Hekimleri, İş Güvenliği sorumluları çoğu işyerinde İnsan Kaynaklarından
sorumlu birimlere bağlı olarak çalışmaktadır. İşyerlerinde katı bir hiyerarşi söz konusu
olduğunda bazı sorunlar üst kademelere iletilememekte ve çözümsüz olarak
birikmektedir. Oysa başarılı bir İSG için sorumlu personelin doğrudan doğruya tepe
yönetimine bağlı olarak çalışması gerekir. Çünkü İşyeri Hekimleri ve İş Güvenliği
Sorumluları işyerlerinde Teknik Danışmanlık yapmalıdır. Zaten görevlerinin en
önemlilerinden biri de budur. Yapılacak düzenlemelerde herkesin görevleri, yetkileri
ve sorumlulukları yorumlara fırsat tanımayacak şekilde belirlenmelidir. Aksi durumda
kişilerin öngörülerine, bilgi ve bilinç düzeyine göre iş görülecektir. Bunun açık anlamı;
Günün birinde o işyeri için kesinlikle önemli bir felaket yaşanacağıdır. Bu felaket ya
ciddi bir kaza veya müşteri kaybı olarak eninde sonunda yaşanacaktır. Şema – 18 i
yeniden inceleyiniz. İşyeri iç kaynakları anlamsız yere yitirilmektedir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
90
İdari organizasyon olmayan bir işyerinde malzeme ve donanımlar da sahipsiz
demektir. Malzeme ve donanımlar da zamanından önce yıpranarak ekonomik
kayıplara neden olacaktır.
Organizasyonların yeterli olmaması sonucunda ;
Personel, malzeme, zaman ve para gereksiz yere harcanmakta, ziyan olmaktadır. Bu
da sonuç olarak işyerinin zarar hanesine yazılmaktadır.
İnsan davranışları ile ilgili olarak ilerleyen bölümlerde ayrıca bilgi verilmiştir.
Risklerin Kontrolü ve Yönetimi
Riskler bölümünde, riskler hakkında genel olarak açıklayıcı bilgiler verilmişti.
Bu bölümde ise, bu risklerden nasıl korunabileceği anlatılacaktır.
1-Şirket dışı riskler (1.1-Doğal olaylar ve 1.2-İnsanlar tarafından neden olunanlar)
2-Şirket içi riskler
şeklinde riskleri iki ana gruba ayırmıştık.
Şirket dışı riskler
İş Sağlığı ve Güvenliğinin temeli risk yönetimidir. Risklerin yönetimi daha
fabrika kurulmadan, kurulma aşamasında başlar. Bir yere fabrika kurarken öncelikle
hammadde kaynaklarına, ulaşım kanallarına ve liman, istasyon ve havaalanlarına
yakınlık gibi etkenler dikkate alınır. Bu önemli ölçüde doğru bir yaklaşımdır, ancak
yeterli değildir. Maliyeti bol sıfırlı rakamlarla ifade edilen tesislerin daha kuruluş
aşamasında risklerin kucağına atılması doğru değildir.
Fabrikanın kuruluşundan önce, kurulacak yer seçimi aşamasında aşağıdaki
ayrıntılara dikkat etmek, gereken önemi vermek gereklidir.
Jeolojik yapı: Bölge deprem bölgesinde mi, heyelan olur mu, zemin inşaata uygun
mu, burası sel baskınlarına açık dere yatağı mı gibi sorular baştan sorulmalı ve
inşaat yeri bu kriterlere göre belirlenmelidir. Bu yapıldığında; Başta deprem olmak
üzere sel baskını, toprak kayması ve zemin yapısından kaynaklanan sorunlar ileride
hiç yaşanmayacak şekilde daha en başında önlenmiş olacaktır.
Meteorolojik durum: Bölgenin geriye yönelik olarak beş yıllık meteorolojik verileri
incelenmelidir. Hakim esen rüzgarların esme yönü, sıcaklık ortalamaları, yağmur, kar,
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
91
sis ve don süreleri ve miktarları önceden öğrenilmelidir. Eğer sürekli kar yağan bir
bölge ise, sürekli olarak yollar kapanacak ve personel, malzeme, donanım, ürün ve
hammadde nakliyesi hep aksayacaktır. Üretim girdileri ve çıktılarının meteorolojik
koşullara göre davranışları önceden belirlenmiş olacak ve bu risklerden daha işin
başında korunma sağlanacaktır.
Komşu fabrikaların üretimleri: Komşu fabrikalarda üretim girdileri ve çıktıları iyi
belirlenmelidir.
Bunların atıkları, hammaddeleri veya ürünleri, yanına kurulacak fabrikanın
hammaddeleri, atıkları veya ürünleri ile etkileşerek yangınlara veya patlamalara
neden olabilir.
Üretim
girdileri
ve
çıktıları
ile
ürünler
fabrikada
çalışan
personelde
beklenmeyen hastalıklara ve sakatlıklara neden olabilir.
Fabrikanın ürettiği ürünler de komşu tesislerden gelecek olan gaz, buhar ve
dumanlardan etkilenebilir.
Komşu tesislerde patlayıcı maddeler üretiliyor olabilir veya yakınlarda askeri
mühimmat depoları bulunabilir. Buralarda olabilecek patlamalar ve kazalar
yakınlarındaki diğer tesisleri de etkileyecektir. Aynı tehlikeler akaryakıt depoları veya
istasyonları yakınlarındaki tesisler için de geçerlidir. Komşu tesislerde gerekli sağlık
ve güvenlik önlemleri de alınmamışsa, bunların etrafına fabrika kurmak kesinlikle
yanlış olur.
Tarım alanları etrafına kurulacak fabrikalar ve buralarda çalışacak personel
de risk altındadır. Tarım ilaçları rüzgarın da etkisiyle etrafa yayılır ve yakındaki
fabrika personeline zarar verebilir. Zaman zaman tarlalarda anızlar yakılmaktadır.
Ateş kontrolden çıkarak buralardaki fabrikalara, belki de üretimi sona erdirecek
ölçüde zarar verebilir.
Hava veya Su Kirliliği de aynı ölçüde dikkate alınmalıdır.
Fabrika kurulacak bölgedeki doğal kaynakları da korumak gereklidir. Atıklar
hem yer altı, hem de yerüstü sularını kirletmekte, bitki örtüsüne de zarar
vermektedir.
Haşarat (özellikle kemirgenler): Fabrika kurulacak bölgenin canlı türleri, özellikle de
kemirgenler önceden araştırılmalıdır. Bir tek farenin bir tesisi işlemez duruma
sokabileceği unutulmamalıdır. Haşarat mücadele programı geliştirilmelidir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
92
Trafik kazaları : Personel, hammadde, malzeme ve ürün taşıyan araçlar trafik
kazaları yapabilirler. Bu kazların zaman içinde yaşanmış çok sayıda örneği vardır.
Trafik kazalarından korunmak aslında çok kolaydır. Çözüm; Herkesin trafik
kurallarına uymasından ibarettir. Gerek fabrikaya sürücü alırken ve gerekse taşıma
işlerini yapacak firmalar ile anlaşma yaparken deneyimli, güvenilir ve işini sağlam
yapan firmalar ve sürücüler seçilmelidir. Sık sık trafik denetimleri yapılmalı, teknik
yönden sakıncalı olan araçlarla taşıma işi yapılmamalıdır. İşyerleri genel olarak ucuz
taşıma yapan taşıma şirketlerini seçmektedirler. Oysa her işveren “personelimi ve
malımı
kimlere
emanet
ediyorum?”
sorusunu
kendine
sormalıdır.
Taşıma
sözleşmesine eğitim ve denetimlerle ilgili maddeler de koymak gerekir. Araçlar teknik
yönden denetlenirken, sürücüler de trafik bilgileri yönünden denetlenmeli ve sürekli
olarak eğitilmelidirler.
Enerji kesilmesi: Enerji kesilmelerine karşı yedek besleme ve güç sistemleri
kurulabilir. Bunların düzenli olarak kontrolleri ve bakımları yapılabilir.
Uçak düşmesi: Fabrika kurulacak bölgenin hava ulaşım koridoru altında olup
olmadığına bakmak gerekir. Dakikada 1 uçak geçse saatte 60 uçak eder, günde
1440 uçak demektedir. Bunu yıllara oranladığımızda milyonlarla ifade edilen uçak
söz konusudur. Risk, bir kez gerçekleşirse, geri dönüşü olmayan zarar verecektir.
Bunun dünyada yaşanmış örnekleri vardır. (Filipinlerde, Meksika’da ve Kuzey
Afrika’da geçtiğimiz yıllarda yerleşim birimleri üzerine uçaklar düştü. Ankara’da da
yıllar önce şehrin üzerine uçak düştü)
Savaş ve Genel Seferberlik, Anarşik Olaylar ve Sabotaj: Bunlar önceden
kestirilemeyen ve insanlar tarafından meydana getirilen olaylardır. Ancak iyi bir Acil
Durum Planlaması ile ortaya çıkabilecek zararlar en aza indirilebilir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
93
Şirket içi riskler
Bu bölümde önce kısa olarak bazı risklere karşı alınabilecek önlemler
verilecek ve daha sonra da risk analizleri anlatılacaktır.
Aşırı sıcak ve aşırı soğuk risklerine karşı düzenli olarak soğutma ve ısıtma
sistemlerinin kontrolleri ve bakımları yapılmalı veya yaptırılmalıdır.
Karayolları ve meteoroloji ile işbirliği yapılarak yol ve hava durumları
konusunda önceden bilgi alınmalıdır. Meteorolojik veriler düzenli olarak 15 günde bir
Meteoroloji Müdürlüğünden alınmalı, yoğun kar yağışı, don, sis ve yağmur nedeni ile
karayolları ulaşımının aksama durumu önceden öğrenilmelidir.
Elde edilen bilgiler ışığında hareket edilmelidir.
Fırtınaya karşı kapı ve pencereler düzenli olarak sağlam ve çalışır durumda
tutulmaya çalışılmalıdır. Ortalıkta devrilme ve dökülüp saçılma olasılığına karşı,
içinde kimyasal maddeler ve benzeri zararlıların bulunduğu kaplar kontrol altında
tutulmalıdır. Çatılar sağlamlaştırılmalı, havada uçuşacak nesneler, devrilerek tehlike
yaratacak malzemeler kontrol altında tutulmalıdır.
Hava veya su kirliliğine karşı, içme kullanma suları düzenli olarak özel veya
tüzel laboratuarlarda analiz ettirilir.
Anız yangınları sık sık Ülkemizde yaşanmaktadır. İşyeri çevresinde olabilecek
anız yangınlarının zarar vermemesi için önceden hazırlıklı olunmalıdır. Özellikle
yangından çabuk ve kolay etkilenebilecek bölgelerde ot mücadelesi düzenli olarak
sürdürülmelidir. Anız yangınlarına karşı önlem olarak, fabrikanın kritik noktalarındaki
otlar hasat zamanı pullukla geniş şekilde sürülmelidir.
Yakın çevrede olabilecek yıkıcı bir deprem işyeri
çalışanlarını ve üretimi
etkileyebilir. Sarsıntıda devrilebilecek makine ve donanımlar sağlam bir şekilde
sabitlenmelidir. Özellikle de boru sistemleri çok ciddi olarak sabitlenmelidir. Mevcut
bina ve tesislerin ayrıca, depreme dayanıklılıkları da ölçülmelidir. Ölçüm sonucunda
gerekli önlemler alınmalıdır.
Yüksek binalara ve bacalara hava araçlarınca görülebilecek şekilde flaşörler
konmalı, yıldırımlara karşı paratoner takılmalıdır
Toplu gıda zehirlenmesine karşı personele verilen gıda maddelerinin ve
yemeklerin Gıda Maddeleri Tüzüğü’ne uygun olması sağlanmalıdır. Gıda işinde
çalışan personel düzenli olarak portör muayenesinden geçirilmelidir. Hijyen ve genel
temizlik konusunda eğitimler verilmeli ve düzenli olarak denetimler yapılmalıdır.
Her öğün, dağıtılan yemeklerden özel kaplara “şahit numune“ alınarak
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
48 saat
94
saklanmalıdır. Ortaya çıkabilecek toplu gıda zehirlenmesi durumunda bu örnekler
analiz ettirilerek zehirlenme kaynağı ve nedeni saptanmış olur.
İşyeri içinde bina, direk vb yapılara çeşitli araçların çarparak zarar vermelerini
önlemek üzere gerekli tamponlar ve bariyerler yapılmalıdır. Bunların sağlamlıkları
düzenli olarak kontrol edilmelidir.
Ayrıca, acil durum planları bölümünde de ayrıntılı olarak açıklama yapılmıştır.
Risk analizleri
İster dışarıdan, isterse şirket içinden gelsin, sonuç olarak bütün riskler;
Çalışanları daima iş kazası veya meslek hastalığı olarak etkilemektedir. Buraya
kadar anlatılan risklerin varolup olmadığı, gerçekleşebilirse verebileceği zararlar belli
bir plan doğrultusunda önceden saptanabilir ve gerekli önlemler alınabilir.
İş – Risk Analizleri
Tehlike Kaynaklarının Belirlenmesi
Risk analizleri
Çalışma Ortamı analizleri
İnsan Faktörünün İncelenmesi
Şema – 20 Risk Analizlerinin Guruplandırılması
İş – Risk Analizleri
İş kazalarını önleme ağırlıklı ve 3 adımlı bir çalışmadır.
İş – Risk Analizleri
1.Adım: Yapılan İşleri Belirlemek
2.Adım: İşlerin Risklerini Belirlemek
3.Adım: Her Riskin Çözümünü Bulmak
Şema – 21 İş ve risk analizi
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
95
İş kazalarının büyük çoğunluğu kişinin yaptığı iş sırasında ortaya çıkmaktadır.
İş kazalarını nedenlerine göre sınıflarken;
1-Hatalı davranış (%80 – 85 çalışan kişinin kusuru)
2-Hatalı durum (%15 – 20 çalışılan makine ve donanımlara bağlı)
3-Önlenemeyen kazalar (%1 – 2 doğal olaylara bağlı) şeklinde, başta ILO olmak
üzere konunun ilgililerince yaygın olarak böyle sınıflama eğilimi dünyada yaygındır.
Çoğu zaman da bu oranlara bakarak; “kişiler çalışırken yanlış yapıyorlar ve
kaza oluyor” sonucu çıkartılmaktadır. Yine çoğu zaman, verilen eğitimlerde, kazaları
önlemek
için
yapılması
gerekenler
anlatılırken
“ciddi
çalışmak,
çalışırken
şakalaşmamak veya dikkatli çalışmak” şeklinde ifadeler kullanılmaktadır. Oysa kimse
isteyerek kaza yapmaz. Kazalara büyük oranda neden olan, insanların hatalı
davranmasından çok yaptıkları işlerin risklerini tam olarak kavrayamamalarıdır.
İnsan hatalarından da iş kazaları olmaktadır. Ama, insanın dünyasına girildiğinde
durumun farklı olduğu görülecektir. Bu konuda ileriki bölümlerde ayrıntılı olarak bilgi
verilmiştir.
Başka bir kaza açıklama şekli de “domino taşı teorisidir” . Bilindiği gibi,
yüzlerce, binlerce domino taşı belli bir düzene göre dizilir ve taşlardan birine küçük
bir ivme kazandırılır. Domino taşı devrilir ve devrilirken de bir diğerini devirir. Bu; son
domino taşına kadar sürer gider. Bu teoriye göre; Tetikleyici bir nedenin harekete
geçmesiyle kazalar olur, tetikleyici nedeni aradan çekip alırsak kaza da olmaz .
Dolaylı da olsa, aslında bu iki teori de kazaların yapılan iş sırasında olduğunu itiraf
etmektedirler. İş kazaları neden olurdan çok nasıl önlenebilir sorusu ön plana
çıkmalıdır. İş kazalarını önlemenin yolu öncelikle ve kesinlikle, yapılan işlerin tam
olarak bilinmesi ve bu işlerin ve risklerin ayrıntılı olarak analiz edilmesinden geçer.
İş ve risk analizleri; Yapılması çok basit ve en ucuz olan yöntemdir. Bu çalışmanın
işyerlerinde yapılmasının
karşılığında elde edilecek kazanç; İş kazalarının kesin
olarak azalmasıdır. Birinci bölümde, iş kazalarının ekonomik boyutu anlatılırken,
işyerlerinin karlarının % 5 – 15 arasında iş kazaları ve meslek hastalıkları nedeniyle
kaybolduğu vurgulanmıştı. Eğer iddia edildiği gibi, iş kazalarının en az % 80 i çalışan
davranışları ile ilgili ise, iş ve risk analizi çalışmaları ile iş kazalarının % 80 i kolayca
önlenebilir demektir. Bunun anlamı da işyerlerinin karlarının % 4 – 12 arasında
kurtulması demektir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
96
Çalışma nasıl yapılmalıdır?
1 – İş ve risk çalışmasını doğrudan doğruya çalışanlar yapmalıdır.
2– İşyeri Hekimi, İş Güvenliği Sorumlusu, varsa Çevre Mühendisi ve çalışanların
amirleri çalışmalara teknik açıdan destek olmalıdırlar. Daha doğrusu danışmanlık
yapmalıdırlar, ancak doğrudan doğruya çalışmaya karışmamalıdırlar.
Bu çalışmaların sağlayacağı faydalar nelerdir?
1 – Çalışanların işi sahiplenme duyguları artarak gelişecek, gelişerek artacaktır.
Çünkü çalışanlar kendilerine değer verildiğini hissedeceklerdir. Bu konuda ayrıntılı
bilgi “insan faktörünün incelenmesi” bölümünde verilmiştir.
2 – Çalışanlara dolaylı olarak, işbaşı eğitimi verilmektedir. Kişiler işleri ve riskleri
belirlerken aslında kendilerini de eğitmiş olmaktadırlar. Ne yazık ki Ülkemizde işbaşı
eğitimleri denilince, yalnızca işin nasıl yapılacağı şeklinde algılanmaktadır. İşlerin
hangi riskleri içerdiği ayrıntılı olarak bu eğitimlerde verilmemekte veya çok az
verilmektedir.
3 – Çalışma sonucu elde edilen önerilerde; Gözden kaçan veya o güne kadar
ciddiyeti önemsenmeyen ayrıntılar belirlenmiş olmakta ve ciddi olarak üzerine
gidilerek düzeltici çalışmalar yapıldığında da iş verimi artmaktadır.
4 – İş kazaları ciddi oranda azalmaktadır. (Kendi çalıştığım işyerinde yaptığımız
çalışmalarda iş kazaları prevalansında daha 1.yılda % 40 tan fazla iyileşme sağlandı.
5 – İleride, çalışmak üzere işe girecekler için verilecek olan, “yapılan işlerle ilgili
eğitimlerin” notları kendiliğinden oluşmaktadır.
6 – İlk beş maddenin kazanımları toplamı maliyetlerin azalması, çalışanın ve
çalıştıranın memnuniyeti olarak meyvesini vermektedir.
Çalışmada başarı için işverenin tam ve güvenilir katkı vermesi esastır. Eğer
yönetim “her şey üretim içindir” anlayışı içinde olursa en iyisi bu çalışmaya hiç
başlamamalıdır.
Çalışmanın yapılışı
1-İş Güvenliği Sorumlusunun liderlik yapması gerekir.
2-Her çalışma birimi ve eklentilerinde, çalışma lideri ile bağlantı kuracak sorumlular
belirlenmelidir.
3-Bütün çalışanların, bu çalışmaların kendileri ve arkadaşlarının sağlık ve güvenlikleri
için yapıldığına inanarak katkı vermeleri gerekir.
4-Şekil – 6 da verilene benzer bir listeleme yapılmalıdır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
97
Bunlar iş ve risk analizinin ön koşullarıdır. Yönetimin desteğinin gerekliliğini de
burada yinelemek gerekir.
1.Adım: İşlerin belirlenmesi
Bu aşamada, bütün çalışanlar gruplar halinde veya kendi kendilerine bir
vardiya boyunca yaptıkları işleri listelemelidirler. Grup olarak çalışmak daha
yararlıdır. Çünkü çağrışımlar (buna beyin fırtınası da denebilir) daha güçlü olacaktır.
Yapılan işlerin sıralamasında önemlilik veya zorluk derecesinin önemi yoktur. Ancak
eksik bırakmamak için şöyle bir yol izlenebilir. İşyerine gelince ilk olarak ne
yapıyorum? sorusu ile başlanır ve buradan devam edilir. Örnek:
Önce devam saatinde kartımı okutuyorum, sonra ustabaşımdan iş alıyorum.
1-Devam saatinde kart okutmak
2-Ustabaşından iş almak
3-Elektrik düğmesine basmak
4-Etrafı süpürmek
5-Alet kutusundan anahtar almak
6-....
7-....
şeklinde devam ederek, mantıklı olsun veya olmasın yapılan bütün işler alt alta
yazılmalıdır. Başlangıçta unutulan ve daha sonra anımsanan işler de listeye
sonradan eklenmelidir. Bu aşamanın önemi; Çalışanların farkında olmadan bir
vardiya boyunca aslında yüzlerce iş yaptıklarını fark etmeleridir.
Yapılan işler
İşe ait riskler
Çözüm Önerileri
Şekil – 6 İş – Risk analiz tablosu
Yapılan bütün işler şekil – 6 daki örnekte olduğu gibi bir tabloya yazılmalıdır.
Çalışanlar hazırladıkları listeleri kendi sorumlularına teslim etmelidirler. İş ve risk
analizleri ile ilgili çalışmadan sorumlu bölüm yöneticileri bütün listeleri tek bir liste
halinde birleştirilerek yeniden düzenlemelidir. Bu yapıldıktan sonra çalışanlarla
birlikte listeleri kontrol etmelidirler. Unutulan iş varsa listeye eklenmeli, hatalı olanlar
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
98
varsa düzeltilmeli veya listeden çıkarılmalıdır. Liste tamam olunca, İş Güvenliği
sorumlusuna verilmelidir. İş Güvenliği Sorumlusu mutlaka listeyi bilgisayara
girmelidir. Çünkü bu çalışmadan ileride hem eğitim notları çıkarılacak, hem de bir
sonraki aşamada kullanılacaktır. En sonunda da işler ve riskler ile bunlara ait
çözümler istatistik olarak değerlendirilecektir. Ayrıca ve her şeyden önemlisi bir
işyerinin tamamında yapılan işler ve riskler belirlenmiş olacak, kısaca işyerinin risk
haritası çıkarılmış olacaktır.
2.Adım: Yapılan işlere ait risklerin belirlenmesi
İş Güvenliği sorumlusu; Bilgisayarda hazırladığı listeyi çalışmadan sorumlu
bölüm yöneticilerine geri vermelidir. Bölüm yöneticileri listeleri çoğaltarak çalışanlara
dağıtmalıdır. Çalışanlar yine tek olarak veya gruplar halinde bu listeleri yeniden
doldurmalıdır. Bu kez, yapılan her iş için ayrı ayrı “Bu işin ne gibi sağlık ve güvenlik
riski olabilir?” sorusunu sorarak o işin karşısına riskler yazılmalıdır. Grup halinde
tartışarak riskleri yazmaları tercih edilmelidir. Akıllarına gelen bütün riskleri mantıklı
olsun veya olmasın işlerin karşısına yazmalıdırlar.
Doğal olarak bazı işlerin riskleri bilgi yetersizliğinden dolayı eksik yazılacaktır. Bu
aşamada çalışmadan sorumlu bölüm yöneticisi devreye girmeli ve herkesten aldığı
listeleri tek bir tabloya işlemelidir. Çalışmanın bu noktasında İşyeri Hekimi, İş
Güvenliği Sorumlusu ve varsa Çevre Mühendisi devreye girmelidir. Belirli zamanlarda
bir araya gelerek topluca çalışmanın 2. adımını tamamlamalıdırlar.
İşyeri Hekiminin rolü;
Yapılan işin yaratabileceği sağlık sorunlarının neler olabileceğini çalışanlara sorarak ,
yanıtı
onların
bulmasına
yardımcı
olmalıdır.
Kendisi
düşüncelerini
baştan
söylememelidir. Bilgilerin, etkileşimli eğitim tarzında daha kalıcı olarak öğrenildiği
unutulmamalıdır.
İş Güvenliği Sorumlusunun rolü;
İşlerin hangi güvenlik sorunlarına yol açabileceğini çalışanlara sorarak, yanıtı onların
bulmasına yardımcı olmalıdır. Aynı rol Çevre Mühendisi için de geçerlidir.
Burada, rollerin iyi anlaşılması için bir örnek verilmesi yararlı olacaktır.
Yapılan iş: Kaynak yapmak
Çalışanların bulduğu riskler:
1-Elektrik çarpması
2-Gözleri kaynak alması
3-Dumanı solumak
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
99
4-Ellerin yanması
Çalışma bu noktada iken, geri kalan riskler saptanmazsa bulunacak çözümler de
eksik kalacaktır. Çalışma bu durumda iken çözümlere geçildiğini varsayalım.
1-Kablolar ve fişler sağlam olacak
2-Topraklama sağlanacak
3-Kaynak gözlüğü – maskesi kullanılacak
4-Eldiven kullanılacak
5-Solunum maskesi kullanılacak
Yukarıdaki dört risk için, zorlasanız bir iki çözüm daha üretebilirsiniz.
Şimdi de İşyeri Hekimi ve İş Güvenliği Sorumlusunun ve tabi varsa Çevre
Mühendisinin katkısıyla riskleri yeniden yazalım.
1-Elektrik çarpması
2-Gözleri kaynak alması
3-Dumanı solumak
4-Ellerin yanması
5-Çıkan gazları solumak
6-X ışınlarına maruz kalmak
7-UV ve IR ışınlarına maruz kalmak
8-Yangın tehlikesi
9-Patlama tehlikesi
10-Bel ve sırt ağrıları
11-Hava kirliliği
12-Diğer çalışanların etkilenmesi
13-Mekanik etkilerle yaralanmalar
14-Sıçraklarla yaralanma (göze yabancı cisim kaçması, elbisenin yanması vb)
Çalışanların çoğu kaynak tekniklerini bilebilirler ama 6. maddeden sonraki riskleri tam
olarak bilmemektedirler. Şimdi tekrar düşünmek gerekir; Teknik destek sağlandıktan
sonra bulunan çözümler mi sonuç getirir, yoksa ilk hali ile bulunan çözümler mi?
Çalışmadan sorumlu bölüm yöneticisi, tamamlandıktan sonra tabloyu İş Güvenliği
sorumlusuna tekrar geri gönderir. İş Güvenliği Sorumlusu tabloyu bu son haliyle
yeniden bilgisayara girmelidir. Son halin çıktısını yine, ama bu sefer çözüm
önerilerinin belirlenmesi için bölüm yöneticisine geri vermelidir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
100
3.Adım: Çözüm önerileri
Bütün riskler yukarıda anlatıldığı şekilde belirlendikten sonra artık 3. adıma yani
çözümlere geçilebilir.
Her risk için alınması gereken önlemler tek tek belirlenmelidir.
Çözümleri yine çalışanlar bulmalıdır. Çalışanlar çözümlerini belirledikten sonra;
Bölüm yöneticisi tabloyu birleştirmeli ve yine diğer yetkililer ile beraberce son
toplantılarını yapmalıdırlar.
İşyerinin bütün bölümlerinde ve eklentilerinde bu çalışma yapıldığında, o işyerinin risk
haritası çıkarılmış olacaktır. Bulunacak çözümleri uygulamak bu aşamada değişik
süreler alabilir. Yapılacak düzeltici ve önleyici çalışmalar için belli bir plan yapılmalı
ve takvime bağlanmalıdır. İş Güvenliği Sorumlusu ve İşyeri Hekimi, yapılacak
çalışmaları bu plan üzerinden takip edebilir. Bu çalışma proseste değişiklik olunca,
kullanılan donanımlarda değişiklik olunca, teknolojide değişiklik olunca yinelenmelidir.
Hiçbir değişiklik olmasa bile Yasal olarak 5 yılda bir yenilenmesi gerekmektedir.
Unutulmamalıdır ki, iş ve risk analizlerinin yinelenmesi ilki kadar uğraştırıcı değildir.
Yapılabilecek önleyici ve düzeltici çalışmalar aşağıdaki gibi gruplanabilir.
1-İşyeri olanakları ile hemen yapılabilecekler (ivedi çözümler),
2-Belli bir bütçe ile karşılanabilecekler (orta erimli çözümler),
3-Belli projeler hazırlanarak yapılabilecekler (uzun erimli çözümler),
Çözümler değişik karakterde olabilir;
1-Kişisel koruyucu donanımlar
2-Makine ve donanımda iyileştirmeler. Bunlar daha çok ergonomik çözümlerdir. Ör:
göstergelerin yerini, rengini, şeklini vb değiştirmek. Platform koyarak çalışma
zeminini yükseltmek vb gibi.
3-Sistem kurmaya yönelik çözümler olabilir. Ör: Yeni bir havalandırma sistemi
kurulması, alarm sistemi kurulması, yangın söndürme sistemi kurulması gibi.
4-Eğitimleri içerebilir. İşlerin yapılması için kullanılacak tekniklerden ekip çalışmasına,
İSG eğitimlerinden idari konulara kadar değişen eğitimler olabilir.
Eğer önceden, gerçekleşebileceği öngörülen her risk için gerekli önlemler
baştan alınmışsa, iş kazaları ancak, doğal olaylar veya hatalı insan davranışları
nedeniyle ortaya çıkabilir. Tabloda belirtilmeyen bir risk gerçekleşmişse, iş/risk analizi
ciddi olarak yapılmamış veya gereken önlemler zamanında ve tam olarak alınmamış
demektir. Hemen o bölümde yeniden bir değerlendirme yapılmalı ve sonuçları
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
101
tabloya ilave edilmelidir. Saptanan riskler çalışma bölgelerine asılan çeşitli uyarı ve
bilgi levhaları ile çalışanların bilgisine sunulmalıdır.
Ortam Analizleri
Meslek hastalıklarını önleme ağırlıklı bir çalışmadır. İşyerinde kazalar ve meslek
hastalıkları yalnızca yapılan işlerle ilişkili değildir. Çalışılan ortamın;
1-Fiziksel
2-Kimyasal
3-Biyolojik koşulları da iş kazalarına ve meslek hastalıklarına yol açar.
Ancak unutulmamalıdır ki, ortamda bulunan tehlikeler ve riskler oransal olarak daha
çok meslek hastalıklarının oluşmasında etkendir. Ortamdaki tehlikelerin ve risklerin
belirlenmesi objektif olarak yapılmalıdır. Oysa iş ve risk analizleri daha çok sübjektif
kriterler içermektedir.
Ortam analizleri de 3 aşamalıdır.
1.aşama:
Önce İşyeri Hekimi, İş Güvenliği Sorumlusu ve varsa Çevre Mühendisi
tarafından sübjektif gözlem yapılmalıdır. Ortamda tozuma var mı, gürültü var mı,
sıcak mı, kimyasal maddeler kullanılıyor mu, biyolojik etkenler var mı gibi bütün
fiziksel, kimyasal ve biyolojik koşullar sübjektif olarak sorgulanarak saptanmalıdır.
Bunlar aşağıdaki şekil – 7, 8, 9 da verilen örneklerdeki gibi tablolara işlenmelidir.
Var
Ortam
Yok
Ölçülen
değer
Standart
değer
Yapılacak işler
Tozuma
Gürültü
Titreşim
Sıcaklık
Basınç
Nem
Esinti
Aydınlatma
İyonize Radyasyon
Noniyonize Radyasyon
Şekil – 7 Çalışma Ortamının fiziksel Koşulları
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
102
Müdürlük
Şeflik
Bölüm / Makine
Ekip lideri
Personel sayısı
Aylıklı:
Saat Ücretli:
Geçici:
KROM (VI) OKSİT Kromik trioksit Kromik asit Kromik anhidrit CrO3
Molekül kütlesi: 100.01
CAS : 1333-82-0 ; RTECS: GB6650000
ICSC: 1194 ; UN: 1463 (susuz)
EC: 024-001-00-0
TLV (Cr olarak): ppm; 0,05 mg/m3 (ACGIH 1993-1994)
Ölçülen değerler;
Tarih:
Yapılması gerekenler;
Şekil – 8 Çalışma Ortamındaki Kimyasal maddeler
Bu tabloyu, mantığını bozmadan, okuyucu istediği gibi düzenleyebilir. Kimyasal
maddelerin yaratacağı tehlikeler daha önceki bölümlerde ayrıntılı olarak anlatılmıştı.
Kullanılan veya ortamda bulunan her kimyasal madde için ayrı bir tablo
düzenlenmelidir.
Ortamdaki mikroorganizmalar Ölçülen değerler
Standart değerler
.
Şekil – 9 Çalışma Ortamındaki Biyolojik Etkenler
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
103
2.aşama:
Ortamdaki bütün etkenler bilimsel yöntemlerle ölçülerek, bulunan değerlerin
yasal sınırlar veya standartlar ile kıyaslanması gerekir. Tehlike sınırlarının üstünde
olduğu sanılan bir etken, ölçümlerden sonra Yasal sınırın altında çıkabilir.
Başlangıçta, bütün etkenlerin tehlike sınırları üstünde olduğu varsayımından yola
çıkmak herhangi bir tehlikeyi atlamamak için önemlidir.
3.aşama:
Eğer bulunan değerler Yasal veya Standart değerlerin üzerinde ise, normal
değerlere
indirmek
için
düzeltici
çalışmalar
yapılmalıdır.
Ortamda
bulunan
kimyasallar için, tehlike bilgi formları mutlaka sağlanmalı, bunlarda bildirilen güvenlik
önlemleri alınmalı, MAK değerlere uyulmalı ve bunun için gerekenler yapılmalıdır.
Elde edilen sonuçlar ve olası riskler bilgi ve uyarı levhaları ile çalışanların bilgisine
sunulmalı, düzenlenen eğitimlerde, bu konuda bilgi verilmelidir.
Ortam analizleri de işyerinin bütün bölümleri ve eklentileri için ayrı ayrı
yapılmalıdır. Meslek hastalıklarını önleme yanı sıra, hatalı durumları da ortaya
çıkardığı için iş kazalarının önlenmesine de önemli ölçüde katkı sağlar.
Benzeri bir analiz de çalışma ortamındaki ergonomi koşulları için yapılmalıdır.
Kitabın sonunda verilen ergonomi sorularından yararlanılarak yapılacak bir çalışma
aşağıda anlatılan tehlike kaynaklarına yönelik çalışma ile birleştirilmelidir.
Tehlike kaynaklarına yönelik çalışma
İşyerinin bütün bölümleri ve eklentileri için ayrı ayrı yapılmalıdır. Bu çalışmaları
ağırlıklı olarak İşyeri Hekimi, İş Güvenliği Sorumlusu ve varsa Çevre Mühendisi
önderliğinde bütün çalışanlar yapmalıdır. Tehlike kaynaklarına yönelik çalışmalar da
Hatalı durumları ortaya çıkarır. İş kazalarını ve ağırlıklı olarak ta Olağan Dışı
Durumları (= Acil Durumlar) önceden saptamaya yönelik bir çalışmadır. Bu
çalışmadan elde edilen veriler tabloya işlenebileceği gibi rapor şeklinde de
hazırlanabilir.
Ne olur?
Nerede olur?
Nasıl olur?
Ne zaman olur?
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
104
Neden olur?
Olursa ne olur?
Ne var?
Nerede var?
Neden var?
Nasıl?
gibi sorularla sorgulayarak olası tehlike kaynakları saptanmış olur. Tehlike kaynakları
saptandıktan sonra bir plan yapılarak düzeltici ve önleyici çalışmaları başlatmak
gerekir.
İnsana yönelik çalışmalar
İş Kazaları kader değildir, rahatlıkla önlenebilir. İş kazalarını önleyebilmenin bir
yolu da (belki de en önemli yolu) çalışanı anlamaktan geçmektedir.
Üretimin en önemli elemanı insandır, isteyerek kaza yapmaz. Kimi zaman, iş
kazalarının nedeninin eğitim eksikliği olduğu söylenir, oysa salt “eğitim vermeyle” iş
kazalarını önleyemeyiz. Yalnızca, yasalara uygun iş ortamı yaratılması de yeterli
değildir. Çalışanı irdelemek ve anlamak gerekir. Çalışanın ruhunda oluşmuş veya
oluşabilecek fırtınaları dindirmeden iş kazaları hiçbir zaman önlenemez. Çalışan kişi
kendisine değer verildiğini hissedebilmelidir. Çalışan kişi her şeyden önce bir
insandır, sosyal bir yaratıktır. Onu hatalı davranışlara iten bazı nedenler vardır.
İnsanın doğasını, insanın psiko-sosyal yapısını incelemeden “insan” kaynaklı iş
kazalarını anlayamayız ve önleyemeyiz.
İş kazalarını önlemek için iş kazalarının doğasını anlayabilmek
ve çözüm
üretmek için bilimsel yaklaşımlarda bulunmak gerekir. İnsan neden İş kazası yapar,
ne zaman kaza yapar, gibi sorulara yanıt aramak gerekir.
Önlemek için:
Ne yapmalı,
Neden yapmalı,
Nasıl yapmalı ,
Ne zaman yapmalı,
Nerede yapmalı,......Şeklindeki soruları sorarak bunlara yanıt aramalıdır.
Kazalıyı hatalı davranışa iten nedenler arasında sayabileceklerimiz ;
Kişilik sorunları (tıbbi)
Eşi ile ilişkileri
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
105
Çocukları ile ilişkileri
Akrabalık ilişkileri
Komşuluk ilişkileri
İşi ile ilgili sorunları
Çalışma arkadaşları ile ilişkileri
Amirleri ile ilişkileri
Ekonomik sorunları
Sağlık sorunları
Bu ilişkiler içindeki olası bütün olumsuzluklar işi sahiplenme duygusunu yok eder.
Kişilik sorunları (tıbbi); Bazı kaynaklarda insanların kişilik yapısındaki bozuklukların
suç işleme, kaza yapma gibi eğilimleri artırdığı söylenmektedir. Bu konuda
ruhbilimciler daha aydınlatıcı açıklama yapabilirler.
Kişilik sorunları
İşyeri ve
İş ile ilgili
sorunlar
Eş ile ilişkiler
Çocuklar ile
ilişkiler
Hatalı davranış
Akrabalık
ilişkileri
Sağlık
sorunları
Arkadaş
ilişkileri
Amirleri ile
ilişkileri
Komşuluk
ilişkileri
Ekonomik
sorunlar
Şekil – 10 Hatalı Davranışa İten Nedenler
Eşi ile ilişkileri;
Eşlerden ikisinin de çalışıyor olması ile yalnızca birinin çalışıyor olması bile eşler
arasındaki ilişkilerde belirleyici bir etkendir. Ailede reisin kim olacağından kimin
maaşının daha fazla olduğuna, eşlerden birinin diğerini aldatmasından aradaki kültür
farklılığına kadar bir dizi etken çalışan insanın dünyasında fırtınalar estirir. Çalışan
kişi sabah evden çıkarken, eşi ile arasındaki, çözememiş olduğu bir sorunu kafasında
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
106
işyerine taşıyacak ve elbette dalgın olacaktır. Çünkü aklı işinde değil, çözüm
bekleyen özel sorunundadır. Dikkat gerektiren veya ardışık işlem gerektiren bir iş
yapıyorsa; İş kazası her an kapıdadır.
Çocukları ile ilişkileri;
Çalışan kişi ile çocukları arasındaki ilişki de olumsuz davranışlarda önemli bir
etkendir. Çalışan kişinin baba olduğunu varsayalım. Günün birinde çocuğuna söz
verebilir; “Oğlum, kızım, bu yıl sınıfını geç sana bisiklet alacağım”.
Veya “ bilgisayar alacağım.”
Belki baba, o anı kurtarmak için bu sözü vermiştir, belki de gerçekten söz vermiştir.
Ama çocuk bu sözü daima ciddiye alır. Çünkü sözü veren kişi babadır, örnek
alınması gereken bir modeldir, baba yalan söylemez. Bir yıl boyunca kendisine
alınacağı sözü verilen nesnenin hayali ile yaşar ve sınıfını geçer. Ardından o klasik
soruyu sorar; “Baba, söz vermiştin, bisikletimi ne zaman alacaksın?” Oysa henüz
toplu iş görüşmeleri sonuçlanmamıştır, daha buzdolabının taksitleri bitmemiştir. Baba
sözünü tutamamış olmanın ezikliğini çocuğuna karşı hep yaşayacaktır. Bu eziklik
bilinç altında onunla beraber evden işe, işten eve hep gidip gelecektir. Çünkü
çocuğuna karşı küçük düştüğünü hissedecektir. Artık iş kazasına açık durumdadır.
Sağlık ve Ekonomik Sorunları
Kendisi veya bir yakını hasta olabilir. Belki de bu hastalığının çaresi yoktur. İlaç
alacak parası olmayabilir, belki de ödeme günü gelen borcunu karşılayacak parası
yoktur. O sırada kullandığı bir ilaç, alkol, uyuşturucu vb alışkanlıkları olabilir. Bunların
hepsi de davranışları olumsuz etkileyebilir. Bu durumdaki kişi iş kazasına tamamen
açık durumdadır.
Akrabalık ilişkileri;
Eve alınan nesnenin, örneğin televizyonun son taksiti de ödenmiştir, artık bir süre
borca girilmeyecektir. Genelde hep böyle kararlar alınır. Tam rahat edecekken,
uzaktaki veya yakındaki bir akrabadan telefon gelir. “Aman, çok sıkışık durumdayız,
ne olur biraz destek olun”. Veya, “ev alıyoruz, bankadan kefil istediler, aklımıza siz
geldiniz.” Tam da iki tarafı kirli değnek örneği. Bir tarafta kendisi, öbür tarafta
akrabası. Bu ikilem bilinç altına girer ve kişi yine kazaya açık duruma gelir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
107
Komşuluk ilişkileri;
Komşuluk ilişkilerinin insan yaşamındaki önemi büyüktür. Ata sözlerimize bile konu
olmuştur; “Ev alma komşu al.”
Bu konuda değişik örnekler verilebilir, senaryolar üretilebilir.
Kişi eve yorgun gelmiştir, balkonda oturup bir çay içecektir veya rakısını
yudumlayacaktır. Tam da bu sırada üst kattaki komşu örtülerini balkondan silkelemez
mi?. Artık sinirler gerilmiştir.
Kişi vardiyalı çalışıyordur. Bir vardiya sonu eve yorgun gelmiş ve hemen uyuyarak
dinlenmek istiyordur. Yatmış, tam gözlerini kapamak üzeredir, üst kattaki çocuklar
evde top oynamaya başlamışlar. Veya, alt kattaki çocuğun doğum günüdür ve bütün
arkadaşlarını çağırmışlar. Müzik setinin sesi sonuna kadar açılmıştır. Artık uyumak
olanaklı değildir ve bir sonraki vardiyaya uykusuz ve yorgun olarak gidilmesi
gerekmektedir.
Apartmanda bir komşu vardır ve aidatları hep geciktirmektedir.
Üst kattaki komşu bahçe çiti için payına düşeni ödememektedir. “ Ben bahçeyi
kullanmıyorum ki” diye gerekçesi vardır, ve kendince haklıdır.
Alt kattaki komşu akan çatının tamiri için kendi payına düşeni ödememektedir. “ Ben
çatıyı kullanmıyorum” demektedir.
Bu tür olaylar da çalışan kişinin ruhsal dünyasında fırtınalar estirir ve kişi iş
kazalarına karşı açık duruma gelir.
Çalışma arkadaşları ile ilişkileri;
Kişiler en az günde sekiz saat çalışmak durumundadırlar. Çoğu zaman işyerinde
geçen süre evde aile bireyleri ile birlikte olunan süreden fazladır. Çalışan kişiler
arasındaki arkadaşlık ilişkileri çoğu zaman dikkate bile alınmaz. Çalışma arkadaşları
ile olumsuzluk yaratan ilişkilere verilecek örnekler çoktur;
Arkadaşlar arasında kefil olma, borç verme gibi alacak –verecek ilişkisi çok yaşanır.
İşe iki kişi aynı anda girmiştir. Zaman içinde biri terfi ederek diğerinin başına amir
olmuştur. Terfi edemeyeni olumsuz bir duyguya kapılır; “Daha tornavida tutmasını
bilmiyordu, işi ona ben öğretmiştim, şimdi başıma amir oldu. Su parasını yatırmak
için izin istedim vermedi”
Zamlarda veya primlerde ufak bir fark ortaya çıkmıştır. Az zam alan yine olumsuz
duygulara kapılır. Bu olumsuz duygular kişiyi iş kazalarına karşı açık duruma getirir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
108
İşi ile ilgili sorunları;
İşyerindeki kötü çalışma ortamı ve koşulları, işyerinde kullanılan bazı kimyasal
maddeler, ergonomik düzensizlikler de kişiyi olumsuz etkileyebilir. Ayrıca, kişi, yaptığı
işi sevmiyor olabilir. “Ben bu işi yapacak adam değilim ama ne yapayım ki ekmek
parası için çalışıyorum.” “Keşke okusaydım da bu işi yapmasaydım.” tarzında
olumsuz duygular yaşıyor olabilir. Sonuçta işi sahiplenme duyguları zayıflar ve kişi iş
kazalarına karşı açık hale gelir.
Amirleri ile ilişkileri;
Çalışan kişiler bazen de amirlerinden hoşnut değillerdir.
“Adam bütün angaryaları bana yaptırıyor.” “Arkadaşımla benim aramda ayrımcılık
yapıyor.” “Benden hoşlanmıyor.” “Bana kafayı taktı, ilk fırsatta beni işten çıkaracak”
tarzında düşüncelere kapılabilirler. Bazen daha da ile giderek; “Bana piyangodan
büyük ikramiye bir çıksın, önce şefime bir yumruk atacağım, ardından da müdürüme
iki laf söyleyip işi bırakacağım” tarzında konuşmalar samimi arkadaş grupları
arasında konuşulabilmektedir.
İnsanların iç dünyalarına girildiğinde, kitaplara sayfalar dolusu konu olabilecek
malzeme bulmak olanaklıdır. İnsanın iç dünyasındaki olumsuzluklar sonuç olarak
davranışlarına yansımaktadır. İşinden, arkadaşlarından, işverenden, işyerinden ve
kendisinden intikam alma duygularını bastırmakta güçlük çeken kişiler kazalara açık
hale gelmektedirler.
Beşeri ilişkileri güçlendirmek
İşyeri dışında da sosyal olmak gerekir. Yalnızca ticari amaçla değil, sosyal ilişkileri
güçlendirecek çalışmalar da yapılmalıdır. Şirketin yalnızca çalışanlarına karşı değil,
müşterilerine ve kurulmuş olduğu bölgenin insanlarına, komşu tesislere ve sonuçta
Ülkemize karşı da prestij sorunları vardır ve güçlendirilmelidir. Çalışan kişiler
işyerinden söz ederken “çalıştığım yer” şeklinde değil, aksine “ benim işyerimde” diye
söz etmeleri gerekir. “Benim işyerimde”
sözcükleri ile konuşmaya başlayan kişi
işyerini seviyor, kendisini işyerinin bir parçası gibi benimsiyor demektir. Bu duygularla
çalışan kişi işyerini hep koruma güdüsü ile hareket edecektir.
Bu ve bir önceki konuda anlatılanlar ile ilgili olarak Ülkemizin sosyologlarına,
psikologlarına ve işverenlere büyük görevler düşmektedir. Bir fabrika kimin olursa
olsun, bir değer ürettiği sürece toplumun malıdır ve korunmalıdır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
109
Acil Durum Planlaması
Tehlike kaynaklarına yönelik olarak yapılan risk analizleri; Olası acil durumları
önceden saptamaya yardımcı olmaktadır. Günün birinde yaşanabilecek Olağan Dışı
durumlarda, yani acil durumlarda, yanıt verebilme ve baş edebilme kapasitesi
artırılmalıdır. Bunun için de önceden Acil Durum Planlaması (ADP) yapılmalıdır.
Gerçekçi ve uygulanabilir bir Acil Durum Planı yapıldığında;
Zararlar ya hiç olmayabilir veya en aza indirilebilir.
Acil durum planları;
•
Olası bütün olağandışı olayları önceden öngörmelidir,
•
Uygulanabilir olmalıdır,
•
Gerçekçi olmalıdır,
•
Yerleşim bölgelerine olan uzaklıkları dikkate almalıdır,
•
Ulaşım durumunu dikkate almalıdır,
•
Sağlık tesislerine olan uzaklıkları dikkate almalıdır,
•
Havaalanlarına olan uzaklıkları dikkate almalıdır,
•
İtfaiye teşkilatlarına olan uzaklıkları dikkate almalıdır,
•
Demiryolu ulaşımına olan uzaklıkları dikkate almalıdır,
•
Denizyolu ulaşımına olan uzaklıkları dikkate almalıdır
•
Şirket dışındaki Risk Noktaları ve komşu tesislerin üretimlerini belirlemelidir,
•
Meteorolojik ortalamaları belirlemelidir,
•
Deprem durumu ve Jeolojik yapıyı belirlemelidir,
•
Hava ulaşım koridoru altında olunup olunmadığını belirlemelidir,
•
Şirket içi ve şirket dışı riskleri bütün ayrıntıları ile değerlendirmelidir,
•
Şirket içinde yararlanılabilecek insan kaynaklarını belirlemeli ve organize
etmelidir,
•
Şirket içinde kullanılabilecek donanımları belirlemeli ve organize etmelidir,
•
Şirket dışından yararlanılabilecek Özel, Tüzel ve Resmi Kurumları önceden
belirlemelidir,
•
Şirket dışından yararlanılabilecek bütün kaynakları organize etmelidir,
•
Acil durum hiyerarşisini önceden belirlemelidir,
•
İşyeri içi ve dışı iletişim sistemleri ve planlarını içermelidir,
•
Ürün , malzeme, hammadde ve gıda stokları için kritik sınırları önceden
saptamalıdır,
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
110
•
Sistemleri kısmen veya tamamen durdurma planları olmalıdır,
•
Tahliye planları olmalıdır,
•
Bütün organizasyonlar için önceden hazırlanmış protokolleri içermelidir,
yukarıda sayılan bütün konuları kapsamalıdır.
Şirket dışında, daha geniş bir bölgeyi ve hatta Ülkeyi kapsayan acil durumlar
(ör:deprem, savaş veya genel seferberlik durumu gibi) olabilir.
İlk panik ve kargaşa döneminde refleksler zayıf kalabilir. Bazen de işyerinde hiç
hasar olmadığı durumda bile yolların kullanımı, kaynakların kullanımı kısıtlanmak
zorunda olabilir. Bu durumda, personel işyerinde konaklamak zorunda kalabilir.
Böylesi durumlar 2-3 gün sürebilir. Personelin konaklaması ve beslenmesi için
önceden önlemler alınmalıdır. Dayanıklı konserve türlerinden 2-3 günlük stoklar
yapılabilir. Her 6 ayda bir bu konserveler bütün personel tarafından tüketilir ve yerine
yenileri konur. Kadın personel için hijyenik petlerden, içme suyuna kadar her şey 2-3
gün yetecek kadar stoklanmalıdır.
Acil durumlarda görev yapmak üzere ekipler kurulmalıdır. Ekiplerin rahat ve verimli
çalışabilmesi için normal hiyerarşi dışında, özel emir komuta organizasyonu
olmalıdır. Ekip dışında kalan yöneticilerin yetkileri askıya alınmalı ve acil durum
süresince yalnızca planlarda yer alan personelin hiyerarşisi geçerli olmalıdır. Her
türlü bilgi akışı öncelikle bu ekipler arsında olmalı, her zaman tek seslilik olmalıdır.
Kamuoyu ve dış birimlerle iletişim tek kanaldan sağlanmalıdır. Olası büyük acil
durumlarda personel kaybı da olacağı için, organizasyonlarda yeteri kadar yedek
personel belirlenmelidir.
Acil durum ekipleri kendi özelliklerine göre, gerektiği şekilde donatılmalıdır. Hem
ekipler, hem de personel bol bol eğitimler ve tatbikatlar yapmalıdır. Tatbikatlar
sırasında ortaya çıkabilecek aksaklıklar süratle giderilmelidir.
Bir işyerini ancak
orada çalışan personel en doğru şekilde tanıyabilir. Dışarıdan gelecek olan yardım
ekipleri şirket içindeki riskleri, prosesi hiçbir zaman şirket personeli kadar yakından
bilemez. Şirket, personel ve bölge, hatta Ülke için önemi olan tesislerin kaderine terk
edilmesi düşünülebilir mi? Acil durum planlaması için yapılacak özveri ve masraflar ;
Yeniden kurulması büyük servetlere mal olan işyeri için gerekli midir, değil midir?
Bazı yöneticilerde şöyle bir yaklaşım olabilir; “Ben işyerimi sigorta ettirdim, paramı
sigortadan alırım.” Sigortanın ödemek zorunda olduğu para da aslında Ulusal Servet
değil midir?
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
111
Kurulması gereken ekipler ve görevler:
Acil Durum Yönetim Ekibi
Acil durumlarda personel ve malzeme yönetiminden sorumlu ekiptir. Acil durum
planlarının uygulamaya konması, acil durumun sona erdirilmesi veya personelin
tahliyesine kadar bütün kararları alır. İç ve dış iletişimi kurar.
Yangınla Mücadele Ekibi
işyerlerinde mutlaka olması gereken bir ekiptir. Uygulanabilir ve verimli bir yangın
sisteminin olması gerekir. Yangın söndürme sistemleri olan işyerleri için aslında
yangın mücadele ekibi de olmalıdır. İşyerinde çıkabilecek bütün yangınların
söndürülmesine, dışarıdan takviye alınıp alınmayacağına bu ekip karar vermelidir.
Karar acil durum yönetim ekibine bildirilir ve bu ekibin lideri dış destek konusunda
gerekli girişimi yapar.
Bölümlerde Yangın Operasyon Elemanları
Bazı ünitelerde yangın riski fazla olduğu halde, o bölümde çalışan insan sayısı az
olabilir. İşyerinin her bölümünde ve her vardiyada 2-3 kişi önceden belirlenmelidir. Bu
kişiler özel olarak yangın önleme ve söndürme eğitimlerinden geçmelidirler. İşyerinin
değişik noktalarına gerekli yangın mücadele donanımı konmalıdır. Hangi noktada
yangın başlamış ise, o bölümdeki elemanlar mücadeleyi başlatmalı ve alarmı duyan
diğer personel kendilerine en yakın noktadaki donanımları alarak olay bölgesine
ulaşmalıdır. Yangın bölgesine gelen bu kişiler, yangın söndürme işlemine
başlamalıdırlar. Bu uygulama ile belki de işyerinin büyük bir felaketi yaşaması daha
olayın başında önlenmiş olur. Dışarıdan, en yakın noktadan itfaiye ekipleri kritik olan
ilk beş dakika içinde hiçbir zaman işyerine ulaşamazlar. Kritik beş dakika geçtikten
sonra; itfaiye ekipleri geldiklerinde ancak ayakta kalabilen diğer birimlerin soğutma
çalışmasını yapabilirler.
Güvenlik Ekibi
Olay bölgesinin ve işyerinin güvenliğini sağlar. Olağan dışı durumlarda, hırsızlık,
yağmalama, panik ve kargaşa her zaman olasıdır. İşyerine dışarıdan yabancıların
girmesini, olay yerine ilgisiz şahısların doluşmasını bu ekip önler.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
112
Arama Kurtarma Ekibi
Olay bölgesindeki ölü, yaralı ve kayıp personeli arayarak bulur. Ancak her işyerinde
kurulması pratik değildir. Donanımları neredeyse bir servet tutmaktadır. Bu ekibin
eğitimleri de belli kurumlar tarafından yapılmaktadır. İşyerinde göçme tehlikesi
bulunan yerlerin sağlamlaştırılması, hatta yeniden yapılması bile bu ekibin kuruluş
maliyetinden daha ucuz olabilir.
İlk Yardım Ekibi
Yaralanmış personelin ilk yardımını yapacak olan ekiptir.
Hasar Tespit Ekibi
Acil durum sonrası oluşan hasarın tespiti ve gerekli resmi belgeleri düzenlemekten
sorumlu olan ekiptir.
Tasfiye Ekibi
Ortaya çıkan hasar saptandıktan ve gerekli belgeler düzenlendikten sonra, ortamdaki
enkazın kaldırılmasını sağlayan ekiptir.
Ulaştırma Ekibi
Olağan dışı durumlarda işyeri ile dış birimler (hastaneler, özel ve tüzel kurumlar vb)
arasında, malzeme ve personel taşıması işini yapacak olan ekiptir. Gerekli görülen
personeli işyeri – ev ile evler – işyeri arasında da bu ekip taşıyacaktır.
Operasyon Ekibi
Hasar gören veya devre dışı kalan sistemlerin en hayati olanından başlayarak yavaş
yavaş devreye alınması için çalışan ekiptir. Sayısı, işyerindeki duruma göre birden
fazla olabilir.
Sosyal Hizmet ve Gıda ekibi
İşyerinde mahsur kalan personelin sosyal gereksinmelerini, Resmi Kurumlarla
yazışmaları, cenazelerin kaldırılmasını, yardımların kabulünü ve dağıtılmasını, dış
birimlerle işbirliğini bu ekip yapar.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
113
Bölümlerde Tahliye Ekibi
Tahliye emri verildiğinde, o bölümdeki personelin tahliyesinden sorumlu ekiptir.
Alarm sistemi ve Tahliye Planlaması da acil durumlar kapsamında ele alınmalı ve
değerlendirilmelidir. Sık sık alarm verilmeli ve tahliye tatbikatları yapılmalıdır. Bütün
personel verilen alarmın anlamını önceden bilmeli hazırlıklı olmalıdır.
Alarm sistemleri; işyerinin özelliklerine göre sesli, ışıklı veya hem sesli hem de ışıklı
olabilir.
İşyerinde işaretleme ve etiketleme
İşyerinin bütün birimleri, taşıdıkları risklere göre standart olarak işaretlenmeli ve
gerekli yerlere etiketler yapıştırılmalıdır. Bu konuda ileriki bölümlerde ayrıntılı olarak
bilgi verilmiştir.
Kimyasal Maddeler Kontrolü
Kimyasal maddeler sanayi kuruluşlarının vazgeçilmezleri arasındadır. Binlerce
kimyasal madde işyerlerinde kullanılmaktadır. Her yıl on sıfırlı liralardan fazlası
kimyasal madde kazalarında yitirilmektedir. Bu olaylar kimyasal maddelerin
kullanımında uyulması gereken kuralların bilinmemesinden veya yanlış kullanımdan
kaynaklanmaktadır. Riskler bölümünde kimyasal maddeler ile ilgili bilgi verilmiştir
Burada depolama ve kullanma ile ilgili bazı bilgiler verilecektir.
İşyerinde
kullanılacak
kimyasalların
malzeme
güvenlik
ve
bilgi
formları
(MSDS=MGBF) mutlaka işyerinde bulundurulmalıdır. Bu formlardaki bilgiler bütün
bölüm çalışanlarının görebileceği yerlere asılmalıdır. Formlardaki uyarılara mutlak
şekilde uyulmalıdır.
Kimyasal maddelerde depolama ve depo özellikleri çok önemlidir. Pek çok kaza ve
hastalık depolama koşullarındaki hatalar sonucunda ortaya çıkmaktadır. Bir kimyasal
madde deposunun özellikleri aşağıdaki gibi olmalıdır.
•
Oksitleyici maddeler ile yanıcı-parlayıcı maddeler ayrı ayrı depolanmalıdır.
Aksi durumda, günün birinde kaçınılmaz olarak, ortaya çıkacak olan yangın
veya patlamalar felakete neden olacaktır.
•
Statik elektriğe karşı topraklama sistemi olmalıdır.
•
Alttan ve üstten zorlu havalandırma sistemi olmalıdır.
•
Döküntü-sızıntıların temizliği için ızgaralı vb zemin olmalıdır.
•
Zemin çukur yapıda olup, ortadan da drenaj olmalıdır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
114
•
Drenaj, toplama kanallarına yapılmalıdır.
•
Aydınlatmada ark yapmayacak sistem olmalıdır.
•
Çift kapılı olmalıdır. (Acil kaçış kapısı)
•
Yan duvarlar çatıya göre daha sağlam olmalıdır.
•
Aşındırmaya dayanıklı boya badana olmalıdır.
•
Zemin aşındırıcılara dayanıklı olmalıdır.
•
Tartım sistemi olmalıdır.
•
Uygun işaretlemeler olmalıdır.
•
İçeride ilk yardım malzemeleri bulunmalıdır.
•
Yangına karşı, yangın söndürme sistemleri olmalıdır. En azından uygun
yangın söndürme tüpleri olmalıdır.
Yangınla mücadele organizasyonu
Acil durum planlamasında yangın mücadelesi ile ilgili önemli noktalar anlatılmıştı.
Burada; yangınla mücadelede uyulması gereken genel temel kurallar verilecektir.
Mutlaka bir yangın mücadele prosedürü olmalıdır. Bu prosedür, yangınla ilgili acil
durum planlarını da içermelidir. Yangınla Mücadele Prosedürüne ve Planlarına göre
hareket edilmelidir. Her işyerinin kendi yangın risklerine karşı yangın mücadele
sistemi olmalıdır. Bu sistem; Yangını önleme, söndürme, uyulması gereken kuralları
ve organizasyonları içermelidir. Donanımlar uygun olmalıdır. Ancak yine de aşağıdaki
pratik kurallara uyulması gereklidir.
•
Bütün birimlerin yangın riskleri belirlenmeli ve yangın yükleri hesaplanmalıdır.
•
Kritik noktalarda ve bölgelerde, ateşle çalışma prosedürü olmalıdır. Yazılı izin
alınmadan, yangın önlemleri alınmadan kesinlikle kesme, taşlama ve kaynak
işlemleri yapılmamalıdır.
•
Rüzgar arkaya alınarak müdahale edilmelidir.
•
Hakim rüzgar yönüne göre yangının genişleme yönü belirlenir.
•
Yangına neden olan kaynak saptanmaya çalışılır (gaz, akaryakıt, katı madde,
kimyasal madde vb) ve buna göre söndürme çalışması yapılır.
•
Özellikle kapalı alan yangınlarında ortaya çıkabilecek gazlar öldürücü olur. Bu
nedenle yetkisiz ve donanımsız personel yangın alanından uzaklaştırılmalıdır.
•
Yangını kontrol altına alabilmek ve söndürebilmek için gerekli görülen bütün
ünitelerde çalışmalar durdurulmalı ve elemanlar oradan tahliye edilmelidir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
115
LPG Yangınlarında;
•
Olanaklı ise yangını besleyen gaz akışı durdurulmalıdır.
•
Tankın yakınında bulunan araç ve personel tahliye edilmelidir.
•
Tank üzerindeki veya yakınındaki (varsa, ki olmalıdır) sabit yağmurlama
sistemi kullanılarak soğutma yapılmalıdır. Yanan tank ve yakınındaki
donanımlara sürekli soğutma yapılmalıdır.
•
Aleve girme donanımı olmayan personel hiçbir zaman alevli bölgeye veya alev
kaynağına girmemelidir.
Akaryakıt Tanklarında Yangın;
•
Tank yakınındaki araç ve personel tahliye edilmelidir.
•
Köpük ve Kuru Kimyasal Tozlu yangın söndürücüler kullanılmalıdır.
•
Kesinlikle söndürmede su kullanılmaz. Su; yalnızca çevrede yanabilecek
donanımlara soğutma yapmak için kullanılabilir.
Elektrik Yangınları ;
•
CO2 tipi söndürücüler ile müdahale edilir
•
Yangın olan ünitedeki elektrik akımı kesilir.
•
Akım kesildikten sonra, gerekiyorsa su ile soğutma yapılabilir.
Periyodik Olarak Donanım Kontrolü
İşyerlerinde,her türlü makine ve donanım için bir künye ve periyodik bakım kartı
hazırlanmalıdır. Yasalarda adı geçen makine ve donanım için yasal süreleri içinde
ilgili birimlere periyodik muayeneler ve bakımlar yaptırılmalıdır. Yasada adı
geçmeyenler için ise, o işyeri sorumluları tarafından bir periyodik muayene süresi
belirlenmeli ve bu süreler içinde periyodik muayeneler ve bakımlar yapılmalıdır. İş
Güvenliği Sorumlusu donanımların periyodik bakımlarını takip etmeli ve süresi içinde
yapılmasını sağlamalıdır. Periyodik muayeneler mutlaka dosyalanmalıdır.
Donanımlara, şekil – 11 deki gibi bir künye iliştirilmelidir.
Aşağıda, düzenli olarak muayene ve kontrol edilmesi gereken donanımlardan yasal
zorunluluk olan en önemlileri verilmiştir.
Motopomplar ;
İşyerlerinde, suyu çekecek motorlu pompa ve boru tesisatı ile motopomplar her an iyi
işler halde bulundurulmalıdır. Motopomplar en az 6 ayda bir defa kontrol edilmeli,
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
116
kontrol tarihleri motopompun üzerine yazılmalıdır. Motopomplarla günde bir defa 5
dakikalık su ile işletme deneyi yapılmalıdır.
Cihazın adı
Demirbaş numarası
Satın alınma tarihi – Üretilme tarihi
Üretici firma
Satıcı firma
Aralıklı kontrol süresi
Bakım sorumlusu
Şekil – 11 Periyodik Bakım Künyesi
Lastikli Hortumlar;
İşyerlerinin uygun yerlerinde yeterli miktarda yangın hortumu bulundurulmalı, yangın
hortumları ve diğer yangın söndürme tertibatının bağlantıları (rekor ve vanaları)
mahalli itfaiye normlarına uygun olmalıdır.
Lastik olmayan hortumlar her kullanışından sonra boşaltılıp kurutularak kontrol
edilmelidir.
Lastikli hortumlar en geç 3 ayda bir defa kontrol edilmelidir. Yırtık, delik ve
bağlantıları bozuk hortumlar kullanılmamalıdır.
Seyyar Yangın Tüpleri
Seyyar yangın söndürme cihazları, en az 6 ayda bir defa kontrol edilmeli ve kontrol
tarihleri cihazlar üzerine yazılmalıdır.
Köpüklü tip (sodyum bikarbonat-asitli) yangın söndürme cihazları, en az senede 1
defa tamamen boşaltılıp yeniden doldurulmalıdır.
Karbondioksitli, bikarbonat tozlu, karbon tetraklorürlü ve benzeri kimyasal maddeli
yangın söndürme cihazları kullanımdan sonra derhal yeniden doldurulmalıdır.
Buhar ve Sıcak Su Kazanları
1-İmalinin bitiminde, monte edilip kullanılmaya başlamadan önce,
2- Kazanlarda yapılan onarım veya değişikliklerden sonra,
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
117
3- Yılda 1 defa periyodik olarak ve
4- En az 3 ay kullanılmadan beklemiş ve
yeniden servise girecek ise, servise
girmeden önce
Yeterlilikleri Resmi Makamlarca kabul edilen teknik elemanlar tarafından kontrol ve
deneyleri yapılmalı ve sonuçları sicil kartına veya defterine işlenmelidir.
Basınçlı Kaplar
Yeterlilikleri Resmi Makamlarca kabul edilen teknik elemanlar tarafından, kontrol ve
deneyleri aşağıdaki durumlarda yapılmalıdır.
1- İmalinin bitiminden sonra,
2- Monte edilip kullanılmaya başlamadan önce,
3- Yapılan değişiklik ve büyük onarımlardan sonra,
4- En az 3 ay kullanılmayıp yeniden servise gireceklerse,
5- Periyodik olarak yılda 1 defa yapılmalıdır.
Kontrol ve deney sonuçları düzenlenecek bir raporda belirtilip, bu raporlar
işyerlerinde saklanmalıdır.
Hava Kompresörleri
Hava kompresörlerinin hız regülatörü periyodik olarak kontrol edilmeli ve her zaman
çalışır ve iyi durumda tutulmalıdır. Bunlarda soğutma suyunun akışının gözle
izlenebileceği bir tertibat yapılmalıdır
Kompresörlerin güvenlikli çalışmalarını sağlamak üzere;
1- Kompresörlerin montajından sonra,
2- Çalıştırılmasından önce,
3- Kompresörler üzerinde yapılacak değişikliklerden sonra,
4- Büyük onarımlardan sonra ,
5- Periyodik olarak yılda 1 defa,
Yeterlilikleri Resmi Makamlarca kabul edilen teknik elemanlar tarafından kontrol ve
deneyleri yapılmalı ve sonuçları sicil kartına veya deftere işlenmelidir.
Kaldırma Makineleri ve Asansörler
Kaldırma Makineleri ve araçları her çalışmaya başlamadan önce, operatörleri
tarafından kontrol edilmelidir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
118
Çelik halatlar, zincirler, kancalar, sapanlar, kasnaklar, frenler ve otomatik
durdurucular yetkili teknik bir eleman tarafından 3 ayda bir defa bütünüyle kontrol
edilmelidir. Kontroller sonucu bir kontrol belgesi düzenlenmeli ve işyerinde özel bir
dosyada saklanmalıdır.
Tehlikeli Sıvıların Bulunduğu Tank ve Depolar
Tehlikeli sıvıların bulunduğu tank ve depolar en geç yılda 1 defa kontrol edilmelidir.
Onarımda bunlar tamamen boşaltılmalı, bağlantı boruları sökülmeli veya uygun kör
tapalarla tıkanmalı veya yanları kapatılmalıdır.
Aydınlatma Devreleri
Aydınlatma devresi de dahil olmak üzere bütün elektrik tesisatı bir yılı geçmeyen
süreler içinde olmak üzere yetkili elemanlar tarafından kontrol ve bakıma tabi
tutulmalıdır.
Düzenli Olarak Saha Kontrolü
3 ayda bir kez düzenli olarak, İşyeri Hekimi, İş Güvenliği Sorumlusu ve varsa Çevre
Mühendisi tarafından saha gözlemleri yapılmalı ve sonuçlar işyeri yönetimine
raporlanmalıdır. Gerekli ise, düzeltici çalışmalar hemen başlatılmalıdır. Gerekli
düzeltmelerin yapılıp yapılmadığı İş Güvenliği Sorumlusu tarafından kontrol
edilmelidir.
Standart işaretleme ve etiketleme
İşyerlerinin bölümlerinde ve eklentilerinde, prosesin değişik aşamaları
yaşanırken, farklı tehlikeler ve riskler söz konusudur. Çalışanların, hangi amaçla
olursa olsun işyerine dışarıdan gelenlerin, alt işveren ve elemanlarının bu riskleri ve
tehlikeleri bilmeleri gerekir. Bilgilendirme, uyarma, anımsatma ve talimat verme
amaçlı olarak sesli ve görsel işaretler ile semboller (piktogramlar) kullanılmaktadır. Bu
işaretler ve semboller Uluslar arası standarttır. Aynı zamanda, herkesin kolayca
anlayabileceği şekilde tasarlanmışlardır. Tehlike ve risklerin azaltılamadığı veya
önlenemediği durumlarda ve o bölümde bulunan herkesi bilgilendirmek veya
uyarmak üzere bu semboller ve renklerle işaretlemelere başvurulmaktadır. Zaten,
çıkarılan bir yönetmelikle de tehlikelere ve risklere karşı standart işaretleme ve
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
119
etiketleme yapılması zorunlu hale getirilmiştir. Bu bölümde uyarı, bilgilendirme, yasak
ve tehlikelerin standart olarak nasıl gösterildiği, renklerin hangi anlama geldiği ve
uygulamaların nasıl yapılması gerektiği ayrıntılı olarak anlatılacaktır.
İşyerlerinde renkler ve anlamları;
Kırmızı: Genel olarak tehlike anlamına gelmektedir. Ancak değişik amaçlarla kırmızı
renk kullanılabilmektedir.
1- Durdurmayı, kapatmayı, durmayı veya tahliye etmeyi gerektiren tehlikeli durumları
belirtmek için
2- Yangın önleme sistemleri ve donanımları ile bunların yerlerini işaretlemek için
3- Çeşitli hareket ve davranışları yasaklamak için;
Kırmızı renk kullanılır.
Sarı: Bir tehlike söz konusu ise; Dikkatli olunması ve önlem alınması gerektiğini
belirtmek için sarı renk kullanılır. Kırmızıda olduğu gibi sarı rengin uygulanmasında
da farklılıklar vardır.
1- “Tehlikeli bir durum var dikkat et şeklinde uyarı yapan işaretlerde”
Örneğin: “Dikkat yanıcı madde”, “dikkat yukarıdan yük düşebilir”.
2- Basamaklar, alçak geçitler, engeller vb durumlarda uyarı için.
Örneğin merdiven korkulukları sarı renkli olmalıdır.
Mavi: Uyulması zorunlu olan kuralları belirten işaretlerde mavi renk kullanılmaktadır.
Kullanılması zorunlu olan kişisel koruyucu donanımları, gidilmesi zorunlu olan yönleri
ve yapılması zorunlu olan davranışları belirten işaretlerde mavi renk kullanılmaktadır.
Yeşil: Güvenli durumları (Sağlık ve Güvenlik) belirtmek için de yeşil renk kullanılır.
Kaçış yollarını, toplanma bölgesini, acil durum çıkışlarını, acil durum duşlarını ve İlk
yardım ve kurtarma istasyonlarını belirtmek için yeşil renk kullanılmaktadır.
Bu renklere temel güvenlik renkleri denilmektedir. Renklerin anlamları ve uygulama
alanları “İşaretlemeler ile ilgili Yönetmelikte ve ayrıca TS – 7248 ve ISO – 3864 te
açıklanmıştır.
Algılamanın %80-90 kadarı göz ile gerçekleşmektedir. Organizmanın en çok
zorlanan bölümünün göz olduğu sanılmaktadır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
120
Gözün;
•
Uyum
•
Düzenleme (akomodasyon)
•
Tespit (görüntüleme)
Olmak üzere 3 temel fonksiyonu vardır.
Bu fonksiyonların zorlanmadan yerine getirilebilmesi için çalışma ortamının uygun
şekilde aydınlatılması ve renklerin uygun olarak kontrast yaratması gerekmektedir.
Görmeyi;
1-Kişisel etkenler
2-Görme açısı
3-Bakma süresi
4-Görme keskinliği yanı sıra;
1-Çevresel etkenler
2-Cisim ile zemin arasındaki kontrast
3-Zemin ışıklılığı
4-Zeminin yapısı ve rengi
5-Bakılan cismin karmaşıklığı ve gölge
6-Ortamdaki renkler de etkilemektedir.
0
0
Gözün en iyi görebileceği bakış açısı: Yatay eksenden 30 -40
aşağısıdır.
İşaretlemelerde, özellikle de acil durum işaretlemelerinde bu duruma dikkat etmek
gerekir.
Kontrast:
Cisim ile zemin arasındaki kontrast; Cisim ve zeminin sahip olduğu
yansıtma
katsayıları dikkate alınarak belirlenir.
Kc=Cismin yansıtma katsayısı, Kz =Zeminin yansıtma katsayısı olmak üzere;
Kc – Kz
Kz
Bağıntısı ile bulunur. Kontrast>1 ise görme iyi olur.
Fark edilmesi gereken yerlerde kontrast renkler kullanılmalıdır. Örneğin: Kapılarda,
bordürlerde, direklerde ve geçitlerde kontrast renkler kullanılmalıdır. Renkler %50
0
oranında eşit olmalıdır. 10 Cm. kalınlığındaki çizgiler, sol alttan sağ üste doğru 45 lik
açı ile yükselmelidir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
121
Siyah – Sarı
Siyah – Beyaz
Kırmızı – Beyaz
Mavi – Beyaz
Yeşil - Beyaz
Şekil – 12 Kontrast yaratarak en iyi fark edilebilen renk ikilileri
Tehlike ve Uyarı Levhaları
Bu levhalar, ortamda bir tehlikenin varlığı söz konusu olduğunda, çalışanları uyarmak
ve onların dikkatini çekmek için kullanılır. Sarı üçgen zemin ve siyah üçgen
çerçeveden oluşur. Siyah %35 yer kaplamalıdır. Siyah çerçeve içinde bulunan işaret,
yazı veya resim içeriğine göre anlam kazanır. Levhanın altında ayrıca yazı olabilir.
Şekil – 13 Tehlike ve Uyarı Levhası
Şekil – 14 Tehlike ve Uyarı Levhaları
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
122
Şekil – 14 te verilen işaretlerin anlamları;
Sırasıyla ;”Dikkat zehirli madde”, “Dikkat zararlı ve tahriş edici madde”, “Dikkat
çevreye zarar veren madde”
“Dikkat biyolojik zararlı” , “Dikkat yüksek voltaj” ve “Dikkat aşındırıcı madde”
aşındırıcı madde”.
!
Şekil – 15 Tehlike ve Uyarı Levhaları
Sırasıyla; “Dikkat patlama tehlikesi”, “Dikkat yanıcı madde”, “Dikkat oksitleyici (yakıcı)
madde”, “Dikkat elektrik çarpabilir”, “Dikkat yük düşebilir”, ve ” Dikkat işaretleri”. Siyah
üçgen içinde yalnızca ünlem (!) işareti varsa, dikkatli olunması gerektiğini bildirir.
Ancak tehlikenin ne olduğunun da bilinmesi için tabela altında ayrıca açıklayıcı bir
yazı olmalıdır.
Yasak levhaları
Bazı çalışma birimlerinde, bazı işlerin ve eylemlerin yapılması veya bazı maddelerin
ve malzemelerin bulundurulması ya da kullanılması yasak olabilir. Bu durumda
yasaklama işaretleri ve levhaları kullanılır. Beyaz zemin üzerinde kırmızı bir daire ve
0
sağ alttan sol yukarıya doğru 45 lik açı ile uzanan kırmızı bir kuşaktan oluşur.
Kırmızılar tabelanın % 35 ini kaplamalıdır. Kırmızı kuşağın altında yer alan “işi veya
eylemi yapmak, malzeme veya maddeleri bulundurmak yasaktır” anlamını taşır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
123
Şekil – 16 Tehlike ve Yasak Levhası
Şekil – 17 Tehlike ve Yasak Levhaları
Anlamları; “Dikkat izinsiz girmek yasaktır (Dur)”,”Dikkat cep telefonu kullanımı
yasaktır”, “Forklift girmesi yasaktır” ve “Yük asansörüne binmek yasaktır”.
Kırmızı renk ayrıca yangın işaretlerinde de kullanılır.
Şekil – 18 Yangın bilgi levhaları
Anlamları; “Yangın tüpü burada”, “Yangın hortumu burada” ve “Yangın alarm
düğmesidir”.
Görüldüğü gibi, kırmızı renk yasak dışında da kullanılmaktadır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
124
Bilgi levhaları :
Sağlık ve güvenlikle ilgili bilgiler verir.
Yeşil zemin içinde beyaz renkli yazı ve
semboller vardır.
Şekil – 19 Sağlık ve Güvenlik işaretleri
Üstteki iki resimde acil kaçış kapılarının yönleri belirtilmektedir. Alttaki resimlerde ise
sırayla; “Acil göz duşu”, “normal duş” ve”İçme suyu” olduğu belirtilmektedir.
Zorunlu hareket işaretleri
İşyerlerinde; İşin ve risklerin özelliklerine göre, uyulması ve uygulanması gereken
kurallar ve eylemler olabilir. Bunlar, herkesin kolayca anlayabileceği şekilde
tasarlanmış şekil ve sembollerden oluşmuştur. Şekil ve semboller yanı sıra, yazı ile
de anlamları güçlendirilebilir. Zemin mavi renkte ve yuvarlak, içinde de beyaz renkli
şekil, sembol (piktogram) veya yazı vardır.
“Beyaz şekil veya yazıda ifade edilen eylemin yapılması gereklidir” anlamını taşır.
Mavi renk en az %50 yer kaplar.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
125
Şekil – 20 Zorunlu Hareket Levhası Örneği
Zorunlu hareket levhaları; Uyulması, ve dikkat edilmesi gereken kuralları, olası
tehlikeleri haber veren işaretlerdir.
Şekil – 21 Zorunlu Hareket ve Bilgi Levhaları
Soldan sağa doğru anlamları;
“Toz maskesi takınız”, “statik elektriğe karşı ayakkabı giyiniz”, “tüpü zincirle
bağlayınız”, “Yük asansörüdür”, “Koruyucu çizme giyiniz”.
“Koruyucu gözlük ve kulaklık takınız”, “Koruyucu eldiven giyiniz”, “Kulaklık
takınız”, “Elinizi dezenfekte ediniz”, “İş önlüğü giyiniz”.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
126
“Baret ve kulaklık kullanınız”, “Baret ve gözlük kullanınız”,”Filtreli kaynak
siperliği kullanınız”, “Yüz siperliği kullanınız” ve “Hareketli parçalara saçınız
takılabilir”.
Boru tesisatında renkler:
Borular; içinden gaz veya sıvı halindeki akışkanların geçtiği malzemelerdir.
Akışkanlığın sürekli sağlanması nedeni ile boru tesisatı her zaman tercih edilen bir
taşıma yöntemidir. Boru tesisatındaki borular, vanalar, supaplar ve bunlarla ilgili
parçalar, içinde taşıdıkları maddelere göre ayrı renklerde boyanmalı ve kolay
görülebilen yerlere belirti işaretler konulmalıdır. Kollu veya saplı vana ve muslukların
üzerinde, bunların açık veya kapalı olduklarını gösteren işaret veya tertibat
bulunmalıdır. Otomatik vanaların üzerlerinde, bunları gerektiğinde el ile çalışır
duruma
getirecek
bir
tertibat
bulundurulmalıdır.
Bunların
yapılması
yasal
zorunluluktur.
Karmaşık bir boru sistemi olan tesiste standart renkte boyama ve işaretleme
yapılmazsa neler olur?
Başta yangın olmak üzere, göçük veya başka bir acil durumda, borulardan geçen
akışkanları durdurmak gerekebilir. Hangi borudan hangi akışkanın geçtiği belli
olmadığında acil durumu yaratan olayın vereceğinden çok daha büyük hasar
meydana gelebilir. Olası bir göçük durumunda enkaz altındakileri aramak için çalışan
kurtarma ekipleri de borulardan çıkabilecek kaçaklar nedeniyle zor durumda kalabilir.
Doğanın aşındırıcı etkisine karşı koruyucu olması için, bir tesis kurulurken zaten
borular boyanmaktadır. Bu aşamada, kullanılan boyayı standart renklerde seçmelidir.
Bazı borular özel olarak kaplanmış durumdadır ve boyama yapılamayabilir. Bu
durumlarda da belli aralıklarla, borularda, tanıtım rengi denilen standart renklerde
bantlar kullanılmalıdır. Duvar ve benzeri engelleri geçtikleri yerlerde, vanalar,
supaplar ve musluklar ile bağlantı yerlerinde temel tanıtım renkli 15 Cm. bantlar
yapılmalı, ve akış yönü standart renklerde oklarla gösterilmelidir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
127
RAL 6017
RAL 8011
Sıvı haldeki su
Makine yağları
RAL 3000
RAL 6016
Yangın
Söndürme suyu
Sert su
RAL 1006
RAL 6018
Gaz boruları
Yumuşak su
RAL 6019
RAL 4005
İçme suyu
Asit ve alkali
Şekil – 22 Borularda Kullanılabilecek Tanıtım Renkleri
RAL 6011
RAL 5015
Azot boruları
Hava boruları
RAL 7002
RAL 5012
Enstrüman havası
Havalandırma ve
tahliye boruları
RAL 5017
RAL 9003
Normal – basınçlı
hava
Akaryakıt
RAL 9011
RAL 9006
Diğer borular
Su buharı
RAL 2003
Buhar boruları için bant rengi
Şekil – 23 Borularda Kullanılabilecek Tanıtım Renkleri
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
128
UYGULAMALAR
Yangın söndürme suyu
Sulandırılmış nişadır
Yangın suyu
Yıkama suyu
NH4OH
Akış Yönü
Tanıtma renkleri ve kod işaretleri örnekleri
Asetilen
Hidrojen H
Doğal gaz
Oksijen O2
Motor yağı
Mazot
Şekil – 24 Borularda temel tanıtım renkleri ve kod işaretleri uygulaması
Baretlerde renk uygulaması:
Çeşitli bakım, onarım, montaj veya demontaj sahasında birbirinden çok farklı
görevde ve statüde personel çalışıyor olabilir. Buradaki kişilerin baret kullanması İş
Sağlığı ve Güvenliği açısından zorunludur. Uzaktan bakıldığında, çalışan personelin
en azından statülerinin anlaşılabilmesi için baret renklerinden yararlanılır. Yaptıkları
işlere göre de yetkilerinin uygun olup olmadığının anlaşılması için kullanılan baret
renklerinden ayrım yapılması olanaklı olur.
Beyaz
:Yönetici, Mühendis ve Misafir
Sarı
:İşçi
Yeşil
:Sağlık Personeli
Kırmızı
:Yangın, İş Güvenliği ve Kalite Kontrol elemanları
Mavi
:Bakımcılar
Turuncu
:Ustabaşı ve Teknisyen tarafından kullanılan baretlerde uygulanacak
renklerdir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
129
Resim – 1 Baretlerde Standart Renk Uygulaması
Gaz ve buhar filtrelerinde renkler:
Gaz ve buhar filtrelerinde de renk standardı uygulanmaktadır. Renklerin yanı sıra
koruma yaptıkları kirleticilere göre de A, B, E ve K harfleri de kullanılmaktadır.
A harfi ve kahverengi renk; Organik gazlara ve buharlara karşı korumayı
B harfi ve gri renk; İnorganik gaz ve buharlara karşı korumayı
E harfi ve sarı renk; Asit özellikteki gaz ve buharlara karşı korumayı
K harfi ve yeşil renk; Amonyak ve türevlerine karşı korumayı garanti eder.
Bir gaz veya buhar filtresi üzerinde bu renklerden biri veya birkaçından oluşan bir
bant vardır. Bu bantların rengine göre yukarıda açıklanan kirleticilere karşı koruma
sağlanıyor demektir.
Filtre üzerinde kahverengi, yeşil ve gri renk varsa, ayrıca ABK harfleri de yer
almalıdır. Eğer sarı ve yeşil renkli bant varsa EK harfleri de yer almalıdır.
Kişisel koruyucular bölümünde diğer özellikler ayrıca anlatıldığı için burada yalnızca
renk ve harf standartlarından söz edilmiştir.
Kimyasal maddelerde de tehlike işaretleri kullanılmaktadır. (Bakınız Şekil – 3)
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
130
A - Organik Gaz/Buhar
Tetraclormethane
B - İnorganik Gaz/Buhar
chlorine, hydrogen sulphide,
hydrogen cyonide
E - Asit Gaz / Buhar
Sulphur dioxide
K - Amonyak &Türevleri
Ammonia
Şekil – 25 Gaz ve Buhar Filtrelerinde Renkler
NEM, ESİNTİ TERMAL KONFOR
Çalışma ortamındaki nem, esinti ve termal konfor mutlaka standart sınırlar içinde
olmalıdır. Standart dışı değerler; Çalışma konforunu ve temposunu olumsuz etkiler.
Uygun olmayan koşullarda, insanın düzenleme ve dengeleme sistemleri bir süre için
olumsuzlukları tolere edebilir.
Vücuttaki ısı transferi;
•
Konveksiyon
•
Kondüksiyon
•
Radyasyon
•
Buharlaşma
olmak üzere 4 yolla gerçekleşir.
Konveksiyon: Cilt ile üzerine yayılan hava arasında gerçekleşir
Kondüksiyon: Temas ederken gerçekleşir
Radyasyon:Sıcak cisimden soğuk cisme doğru yayılma ile olur.
Buharlaşma:Vücuttan buhar şeklinde (ter, solunum) su kaybıyla gerçekleşir.(Nemli
havalarda buharlaşma azalır ve terleme artmış görünür. Kuru havalarda da terleme
fark edilmez).
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
131
1. Patlayıcı maddeler
3-Yanıcı sıvılar
5.1- Oksitleyiciler
2.1- Yanıcı gazlar
2.2- Yanmayan,
2.3-Toksik gazlar
toksik olmayan gazlar
4.1-Kolay tutuşabilen katılar 4.2-Kendiliğinden 4.3-Su ile
kolayca tutuşan
temasta
katılar
kolay tutuşan gaz
gaz çıkaran katılar
5.2-Organik peroksitler
6- Toksik ve enfeksiyöz madde
7- Radyoaktif maddeler
8-Aşındırıcı maddeler
9-Değişik tehlikeli maddeler
Şekil – 26 Kimyasal Maddeleri Taşıyan Araçlarda Bulunması Gereken Uluslar arası
Kimyasal Madde Tehlike Sembolleri
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
132
WHO tarafından önerilen nem ve hava akım hızları ;
:18.5 0C de %45 – 65
NEM
HAVA AKIM HIZI
Rahatlatıcı
: 0.11 – 0.15 m/sn
Rahatsız edici: 0.5 m/sn
Uluslar arası standartlara göre ;
Vücut sıcaklığının 38 0C üzerine çıkmaması veya 1 saatte 1 0C den fazla
yükselmemesi önerilmektedir.
HAVA AKIMI
Oturarak yapılan çalışmalarda 0,3 m/sn, İnce işlerde 0,1 m/sn olması tercih
edilmelidir. Radyant ısı için ortalama değer 18,3 0C olması istenir. Üst sınır 20 0C,
alt sınır 16,7 0C dir. Glob termometre ile ölçülür.
Efektif sıcaklık:Hava sıcaklığı, havanın nem oranı ve hava akım hızının beraberce
kişi üzerinde yarattığı sıcaklık etkisine denir.
Çalışanlar üzerinde eşit sıcaklık etkisi yaratan bu 3 değişkenin bileşimlerine eşdeğer
efektif sıcaklık denilmektedir. Ölçülen değerler, Namogramlar üzerinde işaretlenir ve
hissedilen değer bulunur. Ancak, günümüz teknolojisinde, elle hesap yapmaya gerek
bırakmadan hissedilen değerleri hesaplanmış olarak gösteren cihazlar yaygın olarak
bulunmakta ve kullanılmaktadır.
32 0C sıcaklık ve %25 nem oranı ve 0,1 m/sn hava akım hızına sahip ortam ile,
27 0C sıcaklık ve %75 nem oranı ve 0,1 m/sn hava akım hızına sahip ortam
çalışanlar üzerinde aynı sıcaklık etkisi yaratır.
Yüksek sıcaklıkta;
•
Nabız yükselir,
•
Sinirlilik duygusu artar,
•
Kan dolaşımı hızlanır,
•
Terleme artar,
•
Tuz ve sıvı kaybı meydana gelir,
ısı krampları,
susuzluk duygusu,
•
Dikkat azalması,
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
133
•
LDH, CPK, SGOT, SGPT artar,
•
Fiziksel ve zihinsel verim düşüklüğü,
Ortaya çıkar ve hata yapılmaya başlanır. Sonuçta iş kazalarına açık hale gelinir.
Düşük sıcaklıkta;
•
Soğuk algınlıkları,
•
Donma,
•
Soğuk yanıkları,
•
Dikkat azalması,
hata artışı,
iş kaza riski artışı,
•
El ayak parmaklarındaki donma,
nedeni ile verim düşer ve tepki yeteneği azalmış olur .
Kaza sayıları
Ortam sıcaklığı ile iş kazaları ilişkisi
8
11
14
18-20
0C
22
25
Çalışma biçimine göre ortam sıcaklıkları
Oturarak çalışmalarda
18-21 0C
Ayakta hafif çalışmalarda
17-18 0C
Ayakta ağır çalışmalarda
15-17 0C
Ayakta çok ağır çalışmalarda
14-16 0C
Şekil – 27 Ortam Çalışma Sıcaklıkları ve Sıcak Ortam – İş Kazası İlişkisi
Sıcak çarpması:Termoregülasyon yeteneğinin yitirilmesi ile terlemenin durduğu, acil
olarak vücut soğutulmazsa sürekli beyin hasarı veya ölümün kaçınılmaz olacağı bir
durumdur. Terleme durur, derin vücut sıcaklığı artar, baş ağrısı-dönmesi, bulantı,
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
134
kusma, bitkinlik, aşırı sinirlilik ve saldırganlık veya tam hissizlik, dispne, görme
bozukluğu, anüri, dolaşım bozukluğu ve akciğer ödemi gelişir. Adalelerde seğirmeler,
bilinç kaybı ve koma oluşur. Kanda; SGOT, SGPT, LDH artar ve iç kanamalar olur.
Ölüm kaçınılmazdır.
Güneş çarpması:Sıcak çarpmasına benzer.Güneşin UV ışınlarından baş ve boyun
etkilenmiştir. Nörolojik belirtiler ön plandadır. Baş ağrısı, idrar sıkışması, ense sertliği,
kasılmalar, filiform nabız, hipertermi ve koma gelişir.
AYDINLATMA
Verimli bir çalışma yapılabilmesi için, çalışma ortamında uygun aydınlatma
sağlanmalıdır.
Uygun aydınlatma nasıl olmalıdır?
•
Aydınlatma türünün seçimi,
doğal aydınlatma,
yapay aydınlatma,
•
Aydınlatma araç ve türünün seçimi,
•
Aydınlatma araç ve lamba sayısının seçimi,
•
Aydınlatma araçlarının düzeninin saptanması,
şeklinde planlama yapılmalıdır.
Doğal aydınlatma güneş ışığı ile yapılır. Yapay aydınlatma ışık kaynakları
kullanılarak yapılır.
Yapay aydınlatma;
•
Genel aydınlatma,
•
Yöresel aydınlatma,
•
Genel aydınlatma ile destekli yöresel aydınlatma şeklinde yapılır.
Aydınlatma araç ve sayılarının belirlenmesi:
N1=Aydınlatma araçlarının sayısı
N2=Her bir aydınlatma aracındaki lamba sayısı
I =Aydınlatma düzeyi LX (Aydınlatma birimi lux tür.)
A =Aydınlatılan alan m2
L =Lamba için lümen değeri (ışık akısı birimidir.)
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
135
IxA
N 1=
N2 x L
Bağıntısı ile armatür sayısı hesaplanır. Lümen değerleri değişik tablolarda verilmiştir.
60 watt için lümen değeri 860, 100 Watt için 1740 ve 40 watt flüoresan için 3150 dir.
Kir, is vb nedenlerle ışık kaynakları kararacağı için bulunan armatür veya lamba
sayısını 2 kat olarak uygulamakta yarar vardır.
Aydınlatma araçlarında düzen saptama:
Doğrudan doğruya objeyi veya iş alanını aydınlatmalı,
yansıma ve
parlamalardan kaçınmalıdır. Aydınlatma araçları arasında olması gereken uzaklık
aydınlatılan yüzey yüksekliğinin 1,5 katını geçmemelidir. (ör.yükseklik 2 m ise
armatürler (lambalar) arası mesafe
3 m olmalıdır. Gerektiğinde bu mesafe
azaltılabilir. Işık, sağ elini kullananlar için arkadan ve soldan gelmelidir.
Buradaki amaç: Yansımaları, gölgeleri ve parlamaları engellemektir.
KİŞİSEL KORUYUCU DONANIMLAR
Bilindiği
gibi,
işyerlerinde
çeşitli
riskler
söz
konusudur.
Bu
riskler
gerçekleştiğinde ise, çalışanlar açısından sonuçları iş kazası ve meslek hastalığı
olarak kendini göstermektedir. Çalışanları bu tehlikeden korumak amacıyla normal
giysiler dışında bazı malzemelerin kullandırılması söz konusudur. Çalışan kişileri
meslek hastalığı ve iş kazalarına karşı korumak ve çalışmayı daha ergonomik hale
getirmek
amacıyla
kullanılan
bu
malzemelere
kişisel
koruyucu
donanımlar
denilmektedir. Kişisel koruyucu donanımlar için değişik tanımlar kullanılmaktadır.
Tanımı nasıl yapılırsa yapılsın sonuç olarak amaç; Çalışanı sağlık ve güvenlik
yönünden korumaktır.
Sosyal yardım amacıyla verilenler dışında kalan kişisel koruyucular ve giyim
malzemeleri işverenin malıdır. Bunlar; işyerinde, yalnızca amacına uygun olarak
kullanılmak zorundadır. Kişisel koruyucu donanımların hangi şartlarda ve kimler
tarafından
kullanılması
gerektiği
konusunda
Çalışma
ve
Sosyal
Güvenlik
Bakanlığınca özel bir yönetmelik çıkarılmıştır. (Bakınız Yönetmelikler sayfası) Ayrıca
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
136
89/686/EEC kişisel koruyucu direktifine göre hazırlanmış, kişisel koruyucularda TS
EN kodları ve CE uygulamasına yönelik tebliğ de yayınlanmıştır. Bu tebliğe ve söz
konusu direktife göre kişisel koruyucular üç grup içinde incelenmektedir.
1-Kategori I
Tasarımcı tarafından, kullanıcının kendisinin değerlendirebileceği kabul edilen,
tedrici olarak ortaya çıkan ve zamanında farkedilebilir derecede düşük düzeydeki
risklere karşı koruma sağlayan basit yapıdaki kişisel koruyucu donanımlar, Kategori-I
olarak sınıflandırılır.
2-Kategori II
Kategori-I ve Kategori-III'ün dışında kalan tüm kişisel koruyucu donanımlar,
Kategori-II olarak sınıflandırılır.
3-Kategori III
Tasarımcı tarafından, ani olarak ortaya çıkabilecek tehlikeleri, kullanıcının
zamanında fark edemeyeceği düşünülen durumlarda ve hayati tehlike oluşturarak,
sağlığa ciddi şekilde ve geriye dönüşü mümkün olmayacak derecede zarar
verebilecek risklere karşı koruma sağlayan karmaşık yapıdaki kişisel koruyucu
donanımlar, Kategori III olarak sınıflandırılır.
Kategori III içinde sayılan Kişisel Koruyucular
Kitabın esas konusu bu malzemelerdir. Çalışanları ortam riskleri ve
tehlikelerine karşı, başka bir deyişle iş kazaları ve meslek hastalıklarına karşı
korumak üzere çalışanlara işveren tarafından verilmesi zorunlu olan malzemelerdir.
Eğer kişisel koruyucu donanımların seçimi yanlış yapılırsa veya amaca uygun olarak
kullanılmazlarsa, kesinlikle, koruyucu özellikten söz edilemez. OSHA ve Bureau of
Labor Statistics (BLS) raporlarına göre (Ülkemizde bu konuda yeterli veri ne yazık ki
yok. Bu nedenle yabancı yayınlara başvurulmaktadır.) kişisel koruyucular kullanıldığı
halde, pek çok iş kazasının sonucunda, yine de yaralanmaların olduğu görülmektedir.
Peki, kişisel koruyuculara rağmen neden yaralanma oluyor? Yanıtı çok basit;
Ya koruyucunun koruma kapasitesi aşılmıştır, ya yanlış seçim yapılmıştır ya da hatalı
kullanılmıştır.
Öncelikle bilinmesi gerekir ki;
•KİŞİSEL KORUYUCU DONANIMLAR; Tehlikeyi yok etmez, tehlikeden olumsuz
etkilenmeyi önler veya en aza indirir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
137
•KİŞİSEL KORUYUCU DONANIMLAR; Zarar verici etkenlere maruz kalma olasılığını
azaltmak veya en aza indirmek için kullanılır.
•KİŞİSEL KORUYUCU DONANIMLARIN ; Koruma gücünün de bir sınırı vardır.
•YANLIŞ SEÇİLEN KİŞİSEL KORUYUCU DONANIMLAR; Ekonomik kayıplara da
neden olmaktadır. Çünkü şirketin maddi kaynakları boşuna israf edilmiştir.
İşyerlerindeki risklere karşı sırasıyla;
1-Riski ortadan kaldırmak
2-Riski izole etmek (sınırlandırmak)
3-Toplu korumaya öncelik vermek
4- Kişisel koruma yapmak
şeklinde sıralanabilecek bir uygulama yapılmalıdır. Kişisel koruyucu donanımları
seçilmesi kullanılması için uyulması gereken kurallar ve bilinmesi gereken ayrıntılar
vardır.
Bir işyerinde kişisel koruyucu donanımlar baş vurulacak en son koruma
yöntemi olmalıdır. Eğer bütün önlemlere rağmen, çalışanların sağlık ve güvenlikleri
tehdit altındaysa veya teknolojik olarak çalışma ortamında ve donanımlarda
değişiklikler yapılamıyorsa son çare olarak korumayı kişiselleştirmek gerekir. Bu
aşamaya gelinceye kadar, ilk 3 madde ile ilgili olarak yapılması gerekenler ve
alınması gereken önlemler kitabın önceki bölümlerinde ayrıntılı olarak anlatılmıştır.
Bu bölümde, son çare olarak kullanılması düşünülen kişisel koruyucu donanımlar ile
ilgili olarak bilinmesi gereken bazı önemli bilgiler aktarılacaktır.
89/686/EEC sayılı Kişisel Koruyucu Donanımlar Direktifine göre; Bir kişisel koruyucu
donanım, bir veya daha fazla sağlık veya güvenlik riskine karşı korunmak amacıyla
bir kişi tarafından giyilmek veya taşınmak üzere tasarımlanan herhangi bir araç veya
gereçtir.
Kişisel korunma donanımları aşağıda sayılanları da kapsamaktadır:
1. Kişiyi aynı anda bir veya daha fazla olası risklere karşı korumak amacıyla
üretici tarafından bir bütün haline getirilmiş birçok cihaz veya aletten oluşmuş
donanımlar,
2. Özel bir faaliyetin yürütülmesi esnasında bir kişi tarafından giyilen veya
taşınan, kişiyi koruma amacı olmayan ekipmanla ayrılabilir veya ayrılamaz
şekilde birleştirilen koruyucu alet veya cihazlar,
3. Koruyucu donanımın, özgün olarak o donanım için kullanılan ve rahat ve
işlevsel çalışması için gerekli olan değiştirilebilir parçalar.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
138
4. Kişisel korunma donanımının başka bir dışsal araçla birlikte kullanılmasına
yönelik olarak piyasaya sürülen herhangi bir sistem, bu sistem sürekli olarak
giyilmek ve taşınmak için tasarlanmamış olsa bile, donanımın tamamlayıcı
parçası olarak kabul edilir.
EN nedir?
Avrupa için yeni standartları oluşturmakla görevli kurul, Avrupa Standartları
Komitesidir (CEN). Bu komite; EFTA üyesi ülkelerin (Avusturya, Finlandiya, İzlanda,
Norveç, İsveç ve İsviçre) ve her AB üye Ülkesinin Ulusal Standart Enstitüleri ve
ayrıca önde gelen kişisel koruyucu donanım üreticileri temsilcilerinden oluşmuştur.
Söz konusu standartlar Avrupa Standartları Komitesi tarafından geliştirilir ve her Üye
Ülkede Sağlık ve Güvenlik Yönetimi tarafından kontrol edilirler. Bazı standartlar
taslak halindedir (prENs), fakat bunlar tüm üye Ülkeler tarafından onaylandıktan
sonra pr ön eki kaldırılır ve bağlayıcı Avrupa Normu durumuna gelirler.
CE Nedir?
Bir ürünün EN standardına uygun olup olmadığı yetkilendirilmiş kurumlarca
test edilir ve standartlara uygun olan ürüne uygunluk belgesi verilir. Bu belgeye
dayanarak, ürün üzerine CE işreti konur ve yanına da onayı veren kurumun kodu
yazılır.
Çalışanların salt
EN
standartlarında ve CE
onaylı
kişisel
koruyucu
donanımlarla iş kazası ve meslek hastalıklarından korunmasını beklemek büyük
hatadır. Bütün kişisel koruyucu donanımların koruma ve dayanma güçlerinin sınırlı
olduğu her zaman hatırda tutulmalıdır.
Kişisel Koruyucuların Seçimi
İş/risk ve ortam analizlerini yapıldıktan sonra gerekli kişisel koruyucular
seçilmelidir. Kişisel koruyucuların seçiminde, mutlaka, uzman desteği olmalıdır. İşyeri
Hekimi ve İş Güvenliği Sorumlusu bu konuda hem İSG Kuruluna, hem de çalışanlara
teknik destek sağlamalıdır. Gerekli risk analizleri yapılmadan ve kullanım gereği
saptanmadan kişisel koruyucu donanım kullanılmamalıdır. Olanaklı ise, kişisel
koruyucu donanım seçimi ve gerekleri konusunda bir prosedür hazırlanmalıdır. Bu
prosedürde;
Beni bekleyen riskler nelerdir?
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
139
Seçtiğimiz kişisel koruyucu neye karşı koruyor?
Seçimlerde nelere dikkat etmeliyim?
Beklentimiz nedir?
Tarzında sorularla sıkı bir şekilde sorgulama yapılmalı ve gereksinimimizin ne olduğu
belirlenmelidir. Bilinçsizce seçilen kişisel koruyucu donanımlar yeterince koruma
sağlamayacağı gibi maliyetleri de daha pahalıya gelecektir.
Örneğin; Sizin basit
tasarımlı, kategori I düzeyinde malzemeye gereksiniminiz varken bilinçsiz davranarak
kategori III düzeyinde kişisel koruyucu donanım aldığınızda aslında paranızı sokağa
atmış olursunuz.
Kişisel Koruyucuların Satın Alınması ve Kullandırılması;
İş Güvenliği Sorumlusu uygun olarak seçilen tüm koruyucular için bir teknik
şartname dosyası hazırlamalıdır. Satın alınacak bütün koruyucular için bu dosyadaki
kriterler geçerli olmalıdır. Kriterler İş – Risk Analizi sonuçlarına göre belirlenmelidir.
Alınan bütün kişisel koruyucu donanımlar, çalışanlara zimmet belgesi karşılığında
dağıtılmalıdır. Sürekli veya geçici hizmet akdi ile çalışanlar, stajyerler, çıraklar, iş
veya ziyaret amacıyla gelenler, süreli veya geçici işler için bulunan alt yapımcı firma
çalışanları veya bu firmaya (nedeni ne olursa olsun) gelenlere kişisel koruyucu
donanım verilmesi zorunludur. Bu kişiler de kişisel koruyucu donanımları kullanmak
zorundadırlar.
Bazı ürünlerin son kullanma süresi üretici firma tarafından belirlenmiş olabilir.
Ancak, yapılan işin gereği, malzemeler zamanından önce yıpranabilir. Yapılan iş
nedeniyle zamanından önce yıpranarak işlevini yitiren malzeme süratle yenisi ile
değiştirilmelidir.
Çalışanlara; Kişisel koruyucu donanımların nasıl kullanılacağı, bakımının ve
temizliğinin nasıl yapılacağı işveren tarafından öğretilmelidir. Kullanıcı kendisine
öğretildiği şekilde malzemenin bakım ve temizliğini yapmak zorundadır. Onarılması
gereken durumlarda doğrudan İş Güvenliği Sorumlusu ile iletişim kurmalıdır. Olası
yanlışlıklar ve olumsuz sonuçlardan kaçınmak için, çalışanların kendi kendine kişisel
koruyucu donanımları tamir etmesi yasaklanmalıdır.
Kişisel koruyucu donanımlar üzerinde bulunması zorunlu olan bilgiler ve
işaretler
Kişisel koruyucu donanımlarda ve ambalajlarında bazı bilgilerin olması gereklidir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
140
1-Üretici firmayı veya satıcıyı tanıtmaya yarayan bir isim, ticari marka gibi bilgiler.
2-Tüketicinin tanımasına yönelik olarak, ürünün ticari adı, cinsi, kodu, seri numarası
vb gibi, bilgiler.
3-Ölçüsü
4-Kullanım süresi (zaman içinde, koruma gücü ve kalitesi azalabilir. )
Bu bilgilerin dışında, malzeme üzerinde veya aynı zamanda ambalaj üzerinde ek
olarak, depolama, kullanım, temizleme ve dezenfeksiyon, yedekleri ve aksesuarları,
koruma seviyesine ait test sonuçları, kullanım ömrü, taşımak için gereken
ambalajlama şekli ile, hangi risklere karşı kullanılabileceğini belirten semboller ve
işaretler bulunmalıdır. Bakınız Şekil – 28
Ürünler üzerinde CE işaretleri ve anlamları
Kişisel koruyucu donanımların üzerlerinde CE işareti ve bazı rakamlar olabilir.
Bunların anlamlarını da bilmek gerekir.
Kategori I düzeyindeki kişisel koruyucularda yalnızca CE işareti bulunabilir.
Bunun anlamı; Bu ürün uygunluk testinden geçmemiştir ama, üreticisi tarafından,
sağlık ve güvenlik gereklerini sağladığı beyan ediliyor demektir. Yani CE işaretini
üretici kendisi koymuştur. Üreticinin buna yetkisi vardır.
Kategori II ve kategori III düzeyindeki kişisel koruyucularda CE işareti ve
bunun yanı sıra onay veren kurumun kodu da olacaktır. Bunun anlamı; Yetkili bir
makam tarafından sağlık ve güvenlik gereklerini yerine getirdiği test edilmiştir.
Üretici firmaların kalite sistemleri ile testleri yapan laboratuvarlar da bağımsız
yetkili makamlarca denetlenebilir. Kalite sistemlerini denetleyen kurumların kodları da
ürün üzerinde yer alır.
ENV 343: Hava kirliliğine karşı
koruma
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
141
ENV 342: Soğuğa karşı giysi
EN 511: Soğuğa karşı koruyucu
eldiven
EN 1149-1: Statik elektriğe karşı
koruyucu giysi-1: Yüzey direnci
prEN 12477: Kaynakçılarda, statik
elektriğe karşı koruyucu eldiven
EN 407: Termal risklere karşı
koyucu eldiven
EN 531: Endüstriyel sıcağa karşı
koruyucu giysi
EN 533: Isı ve alev yayan
malzemelere karşı koruyucu giysi
prEN 12477: Isı ve aleve karşı
kaynakçı eldiveni
EN 388: Mekanik risklere karşı
koruyucu eldiven
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
142
EN 465: Sprey şeklindeki sıvı
kimyasallara karşı koruyucu giysi.
(tip 4)
EN 466: Sıvı kimyasallara karşı
koruyucu giysi (tip 3)
EN 467: Vücut kısımlarını koruyucu
giysi
EN 374-1: Kimyasallara karşı
koruyucu eldiven
prEN 1511: Sıvı kimyasallara karşı
koruyucu giysi (tip 3)
prEN 1512: Sprey şeklindeki sıvı
kimyasallara karşı koruyucu giysi.
(tip 4)
prEN 1513: Vücut kısımlarını
koruyucu giysi
EN 374-1: Kimyasallar ve
mikroorganizmalara karşı koruyucu
eldiven
EN 510: Makinelerin hareketli
parçalarına kapılmayı önleyici giysi
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
143
EN 1073-1Radyoaktif bulaşmaya
karşı koruyucu giysi
EN 388: Mekanik risklere karşı
koruyucu eldiven
EN 1082-1: El ve kolları bıçak
kesiklerine karşı koruyucu eldiven
EN 471: Görülmeyi ve fark edilmeyi
sağlayan giysi
EN 659: İtfaiyeci eldiveni
EN 469: İtfaiyeciler için koruyucu
giysi
Şekil –28 Kişisel Koruyucu Donanımlarda Semboller
Kişisel koruyucu donanımlar aşağıdaki gibi guruplandırılabilir
•
Göz koruyucu donanımlar
•
Baş koruyucu donanımlar
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
144
•
Yüzü kısmen veya tamamen koruyan donanımlar
•
İşitmeyi koruyucu donanımlar
•
El ve kol koruyucu donanımlar
•
Solunum sistemini koruyucu donanımlar
•
Koruyucu giysiler
•
Yüksekten düşmeye karşı koruyucu donanımlar
•
Ayak, bacak koruyucular ve kaymaya karşı koruyucu donanımlar
•
Boğulmayı önlemek veya can yeleği olarak kullanılmak üzere tasarlanmış
donanımlar
•
Elektriksel risklere karşı koruyucu donanımlar
Kişisel Koruyucuların özellikleri ile TS ve EN Standart Kodları (topluca, kitap
sonunda ek halinde verilmiştir)
Solunum Sistemi Koruyucuları
Solunum cihazlarının iki ana türü vardır;
•
Ortamdan solunan havayı temizleyen solunum cihazı
•
Temiz hava sağlayan solunum cihazı
Havayı temizleyen solunum cihazları, soluduğunuz havadaki partikülleri filtreleyerek
tehlikeli maddeleri temizler, örneğin ;
•Toz zerreciklerini
•Metal zerreciklerini
•Sisi
•Dumanı
•Buharı solunum havasından filtre ederek kişiye temiz hava sağlar. Bunlar;
•
Acil Tahliye Donanımları
•
Çeyrek yüz maskesi
•
Yarım yüz maskesi
•
Tam yüz maskesi
Temiz hava sağlayan solunum cihazları çalışana bir hortum yardımıyla, hava
tüpünden, sıkıştırılmış temiz hava sağlar. Bu türde, ortamdaki hava kullanılmaz.
Tüplerle veya kompresörlerle sağlanan havanın içerik ve nem açısından belirli
standartlara uyması gerekir. Temiz hava solunum cihazları;
•
Yüze sımsıkı oturan cihazlar
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
145
•
Yüz bağlantısı gevşek cihazlar
olarak ikiye ayrılır. Yüze sımsıkı oturan solunum cihazlarında yarım yüz maskeleri
veya tam yüz maskeleri bulunur. Yüz bağlantısı gevşek olan solunum cihazlarında
başı ve boyunu kaplayan başlıklar veya lastikli ya da yan siperlikli yüz maskeleri
bulunur. Başlıklara da, maskelere de hava borusuyla temiz hava sağlanır.
EN 136 =Tam yüz maskeleri
EN 137 =Solunum tüp ve sırtlıkları
EN 139 =Temiz hava beslemeli maskeleri
EN 140 =Yarım yüz maskeleri
EN 141 =Gaz ve buhar filtreleri
EN 143 =Zerrecik (partikül) filtreleri
EN 146 =Kendinden hava beslemeli başlık ve maskeleri
EN 149-2001 =Bakım gerektirmeyen (disposible) maskeler
Not: EN 149 Kişisel Koruyucu Donanımlar arasında yer alıp bakım gerektirmeyen
toz, sis ve duman maskelerinin standardıdır. Bu standarda göre, maskeler koruma
kademesine göre beş ayrı grupta toplanıyordu; FFP1, FFP2S, FFP2SL, FFP3S,
FFP3SL . Koruma kademelerinde yer alan harflerin anlamları ise;
FF: Face Filter (Yüz filtresi veya maskesi)
P1: Mekanik çalışmalar sonucu ortaya çıkan, toksik (zararlı) olmayan tozlar.
P2: Toksik tozlar, MAK değerleri 0,1 mg/m3 'den büyük olan tozlar.
P3: Toksik, kanserojen, radyoaktif tozlar ve MAK değerleri 0,1 mg/m3'den
küçük olan tozlar.
S : Katı ve su bazlı sıvı zerrecikler.
L : Katı ve yağ bazlı sıvı zerrecikler.
2001 yılında, EN 149 ; EN 149:2001 Toz maskeleri adıyla yeni Avrupa Standardı
olarak yenilendi. Maskelerde koruma kademeleri yükseltilirken, ürün sayısı ise üç
olarak belirlendi. Yeni standarda göre tüm toz maskeleri hem katı hem de su ve yağ
bazlı sıvı zerreciklere karşı koruma sağlıyor ve SL koruma kademesi tüm maskelerde
yer alıyor. SL koruma tüm maskelerde yer aldığından maske üzerinde belirtilme
koşulu ortadan kalkmış oldu. Maske üzerinde sadece FFP1, FFP2, FFP3 koruma
kademelerinin EN 149:2001 ve CE işareti ve onay kodu bulunması gerekiyor. Ayarıca
ambalaj üzerinde raf ömrü, sıcaklık ve nem değerleri de yer almalıdır. Maske
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
146
üzerinde sadece EN 149 yazılı ise; Ürün bir önceki standarda uygundur. Halen
kullanılmaktadır ve kullanılmalarında bir sakınca yoktur. Yalnızca yeni standardın
koruma özelliğine sahip değildir.
EN 403 =Kaçış maskeleri
EN 405 =Bakım gerektirmeyen gaz/buhar maskeleri
Göz Koruyucuları
Göz koruyucuları; Gözleri zararlı ışınlardan, çeşitli yabancı maddelerden ve
darbelerden korurlar. EN Standartlarına göre test edilmiş sertifikalı güvenlik
gözlüklerinde polikarbonat lensler kullanılır. Bunlar normal lenslerden daha güçlüdür,
darbelere karşı daha dayanıklıdır ve reçeteli veya reçetesiz olarak satılan farklı türleri
vardır. Onaylı tüm güvenlik lenslerinin, çerçevelerinin (ön tarafında ve şakaklarda),
çıkartılabilir yan siperliklerin üzerinde ve gözlüklerle kaskların diğer parçalarının
üzerinde üretici veya tedarikçi firmanın logosu bulunur. Güvenlik gözlüklerinde
kullanılan çerçeveler, günlük hayatımızda kullandıklarımızdan daha sağlam ve
genellikle ısıya dayanıklı olur. Bunlar, ayrıca lenslerin yerlerinden çıkarak göze
girmesini önleyecek şekilde tasarlanmıştır.
Bir gözlük üzerinde yazan XEN166-F34 kodu ne anlama gelir?
X =Üretici kodu
EN 166 =Gözlük standardı
-F =Darbe direnç kodu
34 =Kullanım amacı (3=Sıvı zerrecik, damlacık, 4= 5 mikrondan iri toz )
Bu gözlük; sıvı zerrecik ve damlacıklarla 5 mikrondan büyük tozlara karşı
kullanılabilen EN 166 ya uygun bir gözlüktür anlamına gelmektedir.
Lensin üzerindeki X1S ne anlama gelmektedir?
X =Üretici firma kodu
1 =Lensin optik kalitesi
S =Darbe direnç kodu
Koruyucu gözlüklerin lensleri çeşitli uygulamalar için özel olarak üretildiğinden,
sadece belirtilen iş ve uygulama alanları için kullanılmalıdır. Farklı uygulama ve işler
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
147
için kullanılırlarsa yeterli koruma sağlamayabilirler. Kullanım dışı zamanlarda daima
koruma kaplarında saklanmalıdırlar.
Bu koruyucu gözlükleri temizlemek içini akan suyun altında sıvı deterjan ile yıkamalı
ve yumuşak bir bezle kurulamalıdır.
Ayrıca uygun ürünlerle gerekli hallerde dezenfekte edilebilirler.
Eğer lensler kırılırsa, çizilirse, boya sıçrar ve lekelenirse yine aynı tip ve CE damgalı
yedekleriyle değiştirilmelidirler. Çerçeve hasar görürse kesinlikle kullanılmamalıdır.
EN 166 =Genel özellikler
EN 167 =Optik test metotları
EN 168 =Farklı optik test metotları
EN 169 =Kaynakçı gözlük filtreleri
EN 170 =Ültraviyole filtreleri
EN 171 =İnfrared filtreleri
EN 175 =Kaynak siperleri-başlıkları
EN 207, EN 208 =Lazer filtreleri
Kulak Koruyucuları
Doğada titreşim yapan her nesneden ses çıkar. Sesler titreşim sayısına bağlı
olarak değişiklik gösterir. Bazı sesler insanın hoşuna giderken bazıları da rahatsız
eder.
Gürültü:İnsanı rahatsız edecek düzeydeki sestir.
Sesin frekansı:Saniyedeki titreşim sayısıdır.
Sesin şiddeti:Ses titreşimlerinin atmosferde yaratmış olduğu basınçtır. Ses şiddeti
Logoritmik olarak belirlenir ve dB şeklinde ifade edilir. A, B, C ölçeklerine göre ölçüm
yapılır. En çok kullanılan A ölçeğidir ve sonuç dB A şeklinde ifade edilir. Ses
kaynağından uzaklaştıkça sesin şiddeti azalır.
Ses şiddetinde, şiddetler arası 10 birim artış olması; şiddetin 10 kat olduğu anlamına
gelir. Örnek: 70 dB’lik bir ses 60 dB’lik bir sesten 10 kat daha fazladır. 90 dB’lik bir
ses 60 dB’lik bir sesten; 10X10X10=1000 kat daha şiddetlidir.
Ortamda 90 dB gürültü çıkaran iki makinenin toplam gürültüsü;
90 dB +90 dB =180 dB şeklinde aritmetik toplama ile bulunmaz. Önce iki gürültü
şiddeti arasındaki aritmetik fark bulunur. Bulunan farka karşılık gelen değer, Şekil –
29 daki grafikten okunur. Bulunan değer en yüksek gürültüye eklenir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
148
Buna göre; 90-90=0 eder. Bunun grafikteki karşılığına 3 dB denk gelir . 90+3=93 dB
gürültü vardır denir.
YÜKSEK SESE EKLENECEK DEĞER
dB A
3
2
1
0
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10 dB A
Şekil – 29 Yüksek Sese Eklenecek Değer Tablosu (OSHA)
105 dB ve 80 dB gürültü yapan 2 kaynak var. Toplam gürültü şiddeti kaç dB dir?
105 dB – 80 dB =25 dB aritmetik fark bulunur. Logoritmik tabloda 25 dB lik farka
karşılık gelen değer 0,3 dB olarak bulunur. Toplam gürültü şiddeti;
105 dB + 0,3 dB =105,3 dB olur.
Bu, gürültüyü kontrol etme veya azaltma veya gürültüden korunma çalışmaları için
önemlidir.
Genetik ve kişisel özellikler
insan
Ses yükü
Yüklenme düzeyi
Ses şiddeti dB
Frekans (Hz)
Yüklenme süresi
Zaman içinde
değişim
Etki süresi
Şekil – 30 Gürültünün İnsan Üzerindeki Etkilerini Belirleyen Faktörler
Gürültünün insan üzerindeki etkileri;
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
149
insanlar gürültüden farklı etkilenirler. Kişisel faktörlerin de belirleyici olması sonucu
herkeste etkiler aynı şekilde ortaya çıkmaz. Gürültü sonucu insanlarda;
•
İşitme yitikleri oluşur,
•
İletişim bozulur,
•
Rahatsızlık verir,
•
Yorgunluk yaratır,
•
Toplam olarak Verimliliği düşürür.
Bunları;
•
Psikolojik
•
Fizyolojik
•
Sosyal etkiler olarak ta adlandırabiliriz.
Gürültüye bağlı olarak işitme kayıpları 30 gün içinde ortaya çıkabilir. Önce 4000 Hz
seviyesinde işitme yitikleri başlar. Bu aşamada kişi normal konuşmaları duymaktadır.
Bu dönem “Akustik Çentik dönemi” olarak adlandırılır. Etkileşme sürdükçe işitme
yitikleri ilerler ve işitme eğrisi artık konuşma sesleri seviyesini de içine alan “Akustik
Çanak Dönemi” ne girer.
Gürültüye bağlı işitme yitiklerinin hesaplanması:
500, 1000 ve 2000 Hz seviyelerindeki işitme gücü toplanır ve 3’e bölünür.
Bulunan değer “saf ses ortalaması” olarak tanımlanır, kısaca SSO olarak yazılır. Bu
değerden 15 çıkarılır ve 1,5 ile çarpılır. Bulunan değer o kulak için % olarak işitme
yitiğini verir. Her iki kulak için bu hesaplamalar ayrı olarak yapılır ve her iki kulağın %
cinsinden işitme yitiği ayrı ayrı bulunmuş olur. En iyi durumdaki kulak % yitiği 5 ile
çarpılır ve kötü kulak % değeri eklenir. Elde edilen değer 6 ya bölünerek her iki
kulağın toplam yitiği % olarak bulunur. Ayrıca 164. sayfaya bakınız.
Kişi sürekli gün boyu aynı yerde çalışmaz. (istirahat, yer değişikliği vb ile )
daha az süre gürültü ile karşılaşır. Maruz kalan kişinin etkilenme miktarı gürültü dozu
olarak tanımlanmıştır. (Tablo – 2)
Gürültü dozu tablosu izin verilen süreler tablosundan hazırlanmıştır. Örnek: 8
saat 85 desibel gürültüde çalışan biri için Tablo – 3 e göre 16 saat çalışma izni vardır.
Gürültü dozu tablosunda 85 dB karşılığı 50 çıkacaktır. Pratikte buna uyulmasa da
kişinin gün boyu aldığı gürültü dozu bu 2 tablo yardımı ile hesaplanır. Alınan toplam
dozdan tabloya bakarak 8 saat maruz kalınan gürültü düzeyi dB olarak
hesaplanabilir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
150
250
500
1000
2000
4000
6000
0
10
20
30
40
50
60
70
80
90
100
Şekil – 31 Odiyometri. En üstteki düz çizgiler normal işitmeyi, ortadaki çizgiler akustik
çentiği ve alttaki çizgiler akustik çanağı göstermektedir
Mavi=Sol kulak ve Kırmızı=Sağ kulak X ekseni=Hz ve Y ekseni=dB
Gürültü dozu
8 h maruz kalınan gürültü db (A)
25
80
50 önlem alma noktası
85
75
88
100 izin verilen max.
90
115
91
130
92
150
93
175
94
200
95
400
100
Tablo – 2 Gürültü Dozu Tablosu (OSHA)
Gürültü dozu:
Belirtilen gürültü düzeyinde ortamda bulunma süresi
Bu gürültü düzeyinde izin verilen en uzun bulunma süresi
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
151
Ses düzeyi dB (A)
İzin verilen süre (saat)
80
32
85
16
90
8
95
4
100
2
105
1
110
0,5
115
0,25
125
0,125
130
0,063
135
0,031
Tablo – 3 Gürültüye Maruz Kalmada İzin Verilen Süreler (OSHA)
NRR: Noise Reduction Ratio (NRR) Ses önleyicilerin gürültülü bir ortamda
sağlayacağı potansiyel koruma hakkında bazı kurallar sağlamak için geliştirilmiş bir
değerlendirme sistemidir. NRR laboratuar koşullarında ölçülür ve dB cinsinden bir
NRR sayısı olarak verilir. Bu sayının yüksek olması korumanın da yüksek olduğunu
gösterir. Ses önleyicilerin sağladığı gerçek koruma, ideal veya ölçülen değerden
azdır. NRR'den yedi (5 - 10 arası) dB az olduğu varsayılır. Diğer bir deyişle, uygun
ses önleyiciler çalışanın maruz kaldığı gürültüyü (NRR-7) dB(A) kadar azaltabilir.
Ses önleyicisi kullanan bir kişinin maruz kaldığı gürültüyü belirlemek için, işyerinde
ölçülen C ağırlıklı ses düzeyinden [dB(C)] NRR çıkarılır.
dB(A) cinsinden gürültü = dB(C) cinsinden ses düzeyi - NRR
Güvenlik payı bırakmak için, bazı kuruluşlar çalışma ortamı koşullarındaki beklenen
gürültü azaltma faktörü olarak NRR'nin % 50'sini kullanırlar.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
152
SNR: Simplified Noise Reduction veya Single Noise Rating (Kısaca SNR)
Avrupa Birliği (AB) tarafından, ses önleyiciler için oluşturulmuş değerlendirme
sisteminin bir parçasıdır. Testler ticari laboratuarlar tarafından, üreticilerden bağımsız
olarak yürütülür. NRR'ler gibi SNR'ler de dB olarak ifade edilir ve farklı ses
önleyicilerin potansiyel gürültü azaltma kapasitelerini karşılaştırmak üzere bir kılavuz
olarak kullanılır. NRR ve SNR ölçme yöntemleri farklı olduğundan, belli bir ses
önleyiciye ait değerler de farklıdır. Örneğin bir tıkaç için NRR değeri 27 dB ve SNR
değeri 30 dB olabilir
İNSANLAR ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
ÇOK ZARARLI
dB(A) CİNSİNDEN SES DÜZEYİ
SESİN KAYNAĞI
140
JET MOTORU
130
PERÇİN ÇEKİCİ
ACI EŞİĞİ
ZARARLI
RİSKLİ
KONUŞMAYI PERDELER
RAHATSIZ EDİCİ
120
PERVANELİ UÇAK
110
KAYA MATKABI
ZİNCİR TESTERE
100
SAC ATÖLYESİ
90
AĞIR KAMYON
80
YOĞUN TRAFİKLİ SOKAK
70
BİNEK OTOSU
60
NORMAL KONUŞMA
50
ALÇAK SESLE KONUŞMA
40
HAFİF RADYO MÜZİĞİ
30
FISILDAMA
20
KENTTE SESSİZ APARTMAN
10
HIŞIRDAYAN YAPRAKLAR
0
İŞİTME EŞİĞİ
Şekil – 32 Çeşitli Gürültü Kaynakları ve Değerleri
Gürültü kontrolü için;
•
Tasarım aşamasında önlem alınmalıdır
•
Gürültüyle kaynağında mücadele edilmelidir.
•
Sesin yayılması önlenmelidir
•
Kişisel koruyucu malzemeler kullanılmalıdır
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
153
EN 352-1 =Kulaklıklar
EN 352-3 =Kulaklıklı baret
EN 352-2 =Kulak tıkaçları kullanılır.
Kulak tıkaçları;
•
Atılabilir Kulak Tıkacı
•
Tekrar kullanılabilir Kulak Tıkacı
•
Özel İmal Edilmiş Kulak Tıkacı
•
Bantlı Kulak Tıkacı
Şeklinde olabilir.
Kafa Koruyucuları
Baretler yada kasklar; Başı darbelere karşı kabuk aracılığıyla korurlar.
Darbenin şiddetini de süspansiyon görevi yapan içlik aracılığıyla yayıp düşürürler.
Çene bağlı olabilen türleri de vardır. Yapılan işin niteliklerine göre değişik renkleri
vardır.
Baretler; 1000 mm yükseklikten düşürülen 5,0 kN kuvvete dayanabilmelidir. Burada
uygulanan darbe 49 J enerjiye karşılıktır.
Baret üzerindeki İşaretler;
•
Standart numarası,
•
Üreticinin adı ve tanıtım işareti,
•
Üretim yılı ve üç aylık dönem,
•
Şapkanın tipi,
•
Boyut ve/veya boyut aralığı (cm).
Olanaklıysa ağırlık 400 gramı aşmamalıdır. Olabileceği kadar hafif olmalıdır.
Kabuğun kalınlığı plastiğin türü ne olursa olsun 2 mm.den aşağı olmamalıdır. Hiçbir
darbe görmeseler bile, açık havada kullanılan, “UV” maruziyeti olan kaynak yapılan
alanlarda kullanılan baretlerin 3 yılda bir değiştirilmesi uygun olur. Ömrü dolmamış bir
baret darbe aldığı zaman değiştirilmelidir. Kimyasallarla temas etmiş baret hemen
temizlenmelidir. Baret üzerine yapışkan, yazı, boya vb uygulanmamalıdır. Çatlak,
çizik vb hasarlı baretler KESİNLİKLE Kullanılmamalıdır.
EN 397 =Baret
Gövde Koruyucuları İçin Kodlar
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
154
Koruyucu elbise; Kişisel elbiselerin yerini alan veya üstünü örten ve bir veya daha
fazla tehlikeye karşı koruyan elbiselerdir.
EN 470 =Önlüklerin genel özellikleri
EN 343 =Yağmurluk
EN 340 =Genel iş elbiseleri
EN 467 =Sıvı kimyasallara karşı önlükler
EN 465 =Kimyasal risklere karşı koruyucu elbise
EN 471 =Reflektif (fosforlu) elbiseler
EN 469,EN351 =Isı ve alevden koruyucu donanımlar
Emniyet Kemerleri
Eğer, iş yerinde, üç metre yada daha fazla yükseklikten düşme riski varsa, düşmeyi
önleyici güvenlik donanımı kullanılmalıdır.
EN 355 =Yüksekten düşmede ani şok absorbe eden emniyet halat vb
EN 358 =Bel tipi emniyet kemeri ve emniyet halatı
EN 361 =Paraşüt tipi emniyet kemerleri
EN 362 =Emniyet kancası
EN 353 =Emniyet kemeri halatı,frenleme sistemleri
EN 360 =Ani düşmeyi önleyici, geri salmalı makara, aparat ve örgü kolonlu halatlar
El Koruyucuları
Çalışma hayatında, özellikle de sanayide en çok eller yıpranmaktadır. Eldivenler;
Eli veya elin herhangi bir yerini tehlikelere karşı koruyan kişisel koruyucu bir
ekipmandır. Aynı zamanda önkol ve kolun bir bölümünü de koruyabilir.
Eldivenler; Kendi içinde başka risk oluşturmadan, riskten korumayı sağlayabilmelidir.
El için sayılabilecek riskler aşağıdaki gibi olabilir
1-Mekanik riskler
2-Termal riskler
3-Kimyasal ve biyolojik riskler
4-Elektrik riskleri
5-Titreşimler
6-İyonize radyasyon
İlk 3 risk en sık olarak karşılaşılan risklerdir. Eldivenlerin koruyuculuğunda bu riskler
dikkate alınmıştır. Basit koruma yanı sıra karmaşık risklere karşı koruma da söz
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
155
konusudur. Önceki sınıflamaların aksine, artık performans seviyesine göre sınıflama
yapılmaktadır.
1-Mekanik risklere karşı koruyucu eldivenler
•
Sürtünme direncine göre
•
Bıçak kesiklerine karşı direncine göre
•
Yırtılma direncine göre
•
Delinme direncine göre
Guruplanmış olup, direnç indeksinde 1 den 4 e kadar dört seviye saptanmıştır. 1 en
az ve 4 en fazla koruma seviyesidir. Yalnızca, bıçak kesiklerine karşı dirençte 1 den
5 e kadar koruma seviyesi vardır.
2-Termal risklere (ısı ve ateş) karşı koruyucu eldivenler
Bu grupta 6 parametre söz konusudur. Direnç indeksi dört seviyeli olup 1 en az
koruma ve 4 en fazla korumayı içermektedir.
•
Aleve karşı davranış
•
Dokunma ısısına karşı direnç
•
Yayılma ısısına karşı direnç
•
Isınım ısısına karşı direnç
•
Erimiş, küçük metal sıçraklarına karşı direnç
•
Erimiş, büyük metal sıçraklarına karşı direnç
3-Kimyasallara karşı koruyucu eldivenler
Bu gruptaki eldivenler için 1 den 6 ya kadar koruma indeksi vardır. 1 en az koruma ve
6 en fazla koruma anlamına gelmektedir. Koruma indeksi, kimyasalın nüfuz etme
(geçirgenlikten çok, bir delikten yayılma anlamında kullanılmaktadır) süresine bağlı
olarak saptanmaktadır.
Nüfuz etme süreleri (EN 374-1 e göre)
1>10 saniye
4>120 saniye
2>30 saniye
5>240 saniye
3>60 saniye
6>480 saniye dir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
156
Mekanik riskler
Soğuk riski
Kesilme riski
Isı ve alev riski
Statik elektrik
riski
Kimyasal risk
İyonize radyasyon
radyoaktif bulaşma
riski
Bakteriyolojik risk
Şekil – 33 Koruyucu Eldivenlerde Bulunacak İşaretler ve Anlamları
Kategori
Mekanik riskler
Termal riskler
Performans seviyesi
Performans
indeksi
1 2 3 4 5 6
Sürtünme direnci
Bıçak kesiği direnci
Yırtılma direnci
Delinme direnci
Aleve karşı davranışı
Dokunma ısısı direnci
Konveksiyon ısısı direnci
Radyant ısı direnci
Erimiş küçük metal sıçraklara karşı direnç
Erimiş büyük metal sıçraklara karşı direnç
Kimyasal riskler
Tablo – 4 Koruma Düzeylerine Göre Eldivenler
Tablo – 4 teki performans seviyesi sırasını karıştırmamak gerekir. Eldivenin veya
ambalajının üzerinde performans indeks değerleri bu sıraya göre verilmektedir.
Örnek: termal risklere karşı bir eldivende (hayali olarak) 2 2 3 3 0 0 olsun. Bunun
anlamı; Bu eldiven aleve ve dokunmaya karşı az, konveksiyon ve radyant ısıya karşı
orta ve erimiş büyük ve küçük sıçraklara karşı çok zayıf koruma sağlar.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
157
Eldiven seçimi ve kullanımı sırasında dikkat edilecek bazı noktalar
•
Eldivenleri satın almadan önce işyerinde deneyin.
•
Eldivenlerin Türkçe olarak bilgi sayfalarını isteyin. Satıcı bunu size vermek
zorundadır.
•
Eldiven temiz ele giyilmelidir.
•
Eldiveni takarak, dokunma ve eli kavrama açısından test edin. Eli iyi
kavramayan eldiven kullanıcıya zarar verecektir ve korumayacaktır.
•
Ele uygun ölçüde eldiven kullanılmalıdır.
•
Unutmayın, bir kimyasal maddeye karşı koruma sağlarken, başka bir kimyasal
maddeye karşı yeterli koruma sağlamayabilir.
•
PVA eldivenler suyu geçirirler.
•
Bazı eldivenler eli terletir. Bu da kullanım zorluğu yaratır.
•
Her kullanımdan önce, delik, yıpranma ve yırtıkları kontrol edin. Hasar görmüş
eldivenin yerine yenisini kullanın.
•
Kimyasal madde ile temas etmiş eldiveni kuralına uygun olarak yıkayın.
Madde ile bulaşık kalmış eldivenin ömrü kısalır.
•
Zaman içinde, kimyasallara karşı koruyan eldivenin geçirgenlik indeksi azalır.
•
Bulaşık eldiveni kullanmayın. Böyle eldivenler, hiç kullanılmamasından daha
tehlikelidir.
•
Eldivenin temizliğini
ve dezenfeksiyonunu
daima,
üretici
veya satıcı
tavsiyesine uygun olarak yapın.
EN 374 =Kimyasal madde ve mikroorganizmalara karşı koruyucu eldiven
EN 374-2=Kimyasal maddeyi içine alma direnci 3 kademe olan eldiven
EN 374-3=Kimyasal maddeyi içine alma direnci 6 kademe olan eldiven
EN 388=Antistatik mekanik iş eldiveni
EN 407=Sıcak iş ve ısıya dayanıklı eldiven
EN 420 =Genel amaçlı iş eldivenleri
EN 421 =İyonize ışınlara ve radyasyona karşı dayanıklı eldiven
EN 511 =Soğuk iş eldiveni
EN 659 =Yangın mücadele eldivenleri
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
158
Ayak Koruyucuları
Çalışırken, ayakları delinmeler ve darbeler başta olmak üzere çeşitli risklerden
korumak gerekir. Çalışma dışı zamanlarda giyilen ayakkabıların seçiminde özen
gösterilirken, çalışma sırasında giyilecek ayakkabılar ihmal edilmektedir. Oysa en az
8 – 10 saat boyunca giyilecek olan bu ayakkabılarda bazı özellikler olmalıdır.
İyi bir ayakkabıda aşağıdaki özellikler olmalıdır.
•
Ayakkabının iç kısmı topuktan baş parmağa kadar tek parça olmalıdır.
•
Ayakkabı topuğu sıkıca kavramalıdır.
•
Çalışanı yormamalıdır.
•
Ön kısım parmakların hareket etmesine izin vermelidir.
•
Yürürken ayağın kaymasını önlemek için ayakkabının üst kısmında bir bağ
olmalıdır.
•
Ayakkabının topuğu alçak ve geniş olmalıdır, düz ayakkabılar önerilir.
•
Ayakkabılarınız ne çok yüksek, ne de çok alçak topuklu olmalıdır.
EN 347 özellikleri
Sembol
O
O1
O2
O3
Sıradan iş ayakkabıları bu guruba girer. Parmak bölgesinde koruma
yoktur.
Yalnızca temel gerekleri karşılayan basit iş ayakkabısı.
Antistatik özellikli
Tabanı yağ ve sıvıları geçirmez
Enerjiyi topuktan absorbe eder
Antistatik özellikli
Tabanı yağ ve sıvıları geçirmez
Enerjiyi topuktan absorbe eder
Su geçirmez, su emmez
Antistatik özellikli
Tabanı yağ ve sıvıları geçirmez
Enerjiyi topuktan absorbe eder
Su geçirmez, su emmez
Delinmeye ve delici cisimlere basıldığında delinmeye dirençli
Tablo – 5 EN 347 İş ayakkabısının özellikleri
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
159
EN 346 özellikleri
Sembol
PB
P1
P2
P3
P gurubu, koruyucu ayakkabılar olarak tanımlanır. Bu guruba giren
ayakkabıların parmak korumaları vardır ve 100 jullük bir darbeye
karşı parmakları korur.
P grubunun temel gereklerini karşılar
Antistatik özellikli
Tabanı yağ ve sıvıları geçirmez
Enerjiyi topuktan absorbe eder
Antistatik özellikli
Tabanı yağ ve sıvıları geçirmez
Enerjiyi topuktan absorbe eder
Su geçirmez, su emmez
Antistatik özellikli
Tabanı yağ ve sıvıları geçirmez
Enerjiyi topuktan absorbe eder
Su geçirmez, su emmez
Delinmeye ve delici cisimlere basıldığında delinmeye dirençli
Tablo – 6 EN 346 Koruyucu ayakkabının özellikleri
EN 345 özellikleri
Sembol
SB
S1
S2
S3
S gurubu, güvenlik ayakkabıları olarak tanımlanır. Bu guruba giren
ayakkabıların parmak korumaları vardır ve 200 jullük bir darbeye
karşı parmakları korur.
S grubunun temel gereklerini karşılar
Antistatik özellikli
Tabanı yağ ve sıvıları geçirmez
Enerjiyi topuktan absorbe eder
Antistatik özellikli
Tabanı yağ ve sıvıları geçirmez
Enerjiyi topuktan absorbe eder
Su geçirmez, su emmez
Antistatik özellikli
Tabanı yağ ve sıvıları geçirmez
Enerjiyi topuktan absorbe eder
Su geçirmez, su emmez
Delinmeye ve delici cisimlere basıldığında delinmeye dirençli
Tablo – 7 EN 345 Güvenlik ayakkabısının özellikleri
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
160
Ayakkabılar ve ambalajları üzerinde Tablo 5, 6, 7 de verilen bilgiler dışında işaret ve
semboller de vardır. Bunların anlamlarını da iyi bilmek gerekir. Bilinçsizce veya yanlış
olarak alınan ayakkabı koruma sağlamayacaktır.
Ayakkabılardaki bazı kodların anlamları;
ÖZELLİKLER
KODLAR
P
Batma
Elektrik direnci;
İletken ayakkabılar
C
Antistatik ayakkabılar
A
Yalıtım ;
Sıcağa karşı
HI
Soğuğa karşı
CI
Alt taban sıcak yüzey direnci
HRO
Saya su absorpsiyonu
WRO
Taban kaplama hidrokarbon direnci
ORO
Topuk bölgesinin enerji emişi
E
Tablo – 8 Ayakkabılarda koruma kodları
Kişisel koruyucu donanımlara ait TS EN kodları topluca kitabın sonunda verilmiştir.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
161
Çalışma Birimlerinde Giyilecek Giysilerde Dikkat Edilecek Bazı Özellikler
Koruyucu elbiseler;
Vücuda uygun olmalıdır.
Çalışmada hareketi engellemeyecek nitelikte olmalıdır.
Bunların cep kapakları, saçak gibi sarkıntılı kısımları bulunmamalıdır.
Cepleri az ve küçük olmalıdır. Hareketli makineler veya makine
parçalarına kapılmamak için bu gereklidir.
Yanıcı, patlayıcı, parlayıcı ve zehirli tozlarla çalışanların giydiği iş
elbiselerinde kol kapakları, pantolon paçalarında dubleler ve cep gibi
tozun birikebileceği kısımlar olmamalıdır.
İşbaşında yırtık, sökük, sarkıntılı elbiseler giyilmemelidir.
Döner veya diğer hareketli makinelerde çalışmalarda boyunbağı,
anahtarlık, saat zinciri ve başörtüsü gibi sarkan parçalar ve aksesuarlar
olmamalıdır.
İşbaşında; kolları sıvanmış uzun kollu gömlek yerine kısa kollu gömlek
giyilmelidir.
Parlama ve yanma riski olan veya sıcak ortamda çalışılan yerlerde,
kimyasal maddelerle çalışma sırasında kolalı gömlek ve ısıdan
etkilenen malzemeden yapılmış kıyafetler giyilmemelidir. Bunlar ısıdan
etkilenerek deforme olabildikleri gibi İş Güvenliği açısından da
sakıncalıdır.
Ayakkabılar bağcıklı ise, bağcıklar daima kısa olmalı ve ayakkabı
kenarına sokulmalıdır.
Döner ve hareketli
makinelerde önlük kullanılmamalıdır.
Önlük
kullanmak zorunlu ise bunların göğüs kısmı belden ayrı olmalı ve
vücuda gayet ince bağlarla bağlı olmalıdır.
Maske,
toz maskesi gibi bazı malzemelerin kullanımı sırasında
sızdırmazlığın
sağlanması
amacıyla
sakal
ve
bıyık
bırakılması
yasaklanmalıdır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
162
EĞİTİMLER
Çalışanlara, bu kitabın içinde yer alan bütün konularda ayrı ayrı eğitimler verilmesi
gerekir. Çalışanlara verilmesi gereken eğitimlerden bazıları aşağıda konu başlığı
olarak yeniden verilmiştir. Bu eğitimler şirket içi kaynaklar tarafından verilebileceği
gibi, dışarıdan uzman kişi ve kurumlardan da yararlanılabilir. Zaten bu eğitimlerin
önemli bir bölümünün verilmesi 4857 sayılı İş Yasasının 78. maddesi gereği çıkarılan
yönetmeliklerle zorunlu hale getirilmiştir. Bu kitap; İşyeri Hekimleri ve İş Güvenliği
Sorumluları tarafından eğitim kaynağı olarak rahatlıkla kullanılabilir.
Eğitim konuları;
Yasal düzenlemeler
Meslek Hastalıkları
İş Kazaları
Hastalıklar
Olağan Dışı Durumlar
İşyerinde Riskler, risk analizleri ve Çözümler
Kimyasal maddeler
Zehirlenmeler
Kaynak, kesme ve taşlama işlerinde sağlık riskleri
Gürültü, titreşim, termal konfor, aydınlatma, yük taşıma ve kaldırma
Koruyucu Hekimlik
İşyeri özelliklerine göre beslenme
Temizlik ve Hijyen
İlk yardım
İşyerlerinde işaretler, renkler ve piktogramlar
Kişisel koruyucu donanımlar
Ergonomi
Beşeri ilişkiler
Buraya kadar bütün anlatılanlar iş kazaları ve meslek hastalıklarını en aza indirmek,
olağan dışı durumlarla daha kolay başedebilmek, maliyetleri azaltmak ve verimliliği
yükseltmek için yapılması gerekenlerdir. Bu amaca ulaşmak için eğitimin rolü
tartışmasız en üst sıralardadır. Eğitimli toplum daima daha bilinçli davranır.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
163
İŞİTME YİTİKLERİNİN HESAPLANMASINDA DEĞİŞİK YÖNTEMLER
İşitme kayıplarını hesaplamak üzere değişik formüller kullanılmaktadır. İşitme
testi yapılırken, otomatik hesaplama yapan cihazların bulduğu sonuç ile, Ülkemizde
şu anda kullanılan hesaplama yönteminden elde edilen sonuçlar farklı olabilir.
Karmaşa yaşanmaması için, cihazın kullandığı hesaplama yönteminin bilinmesinde
yarar vardır.
Kuzey Amerika’da yaygın olarak, American Medical Association (AMA)/ American
Academy of Otolaryngology (AAO) tarafından geliştirilen aşağıdaki formül
kullanılmaktadır
1. 500, 1000, 2000, ve 4000 Hz teki işitme seviyesi bulunur.Bulunan sonuçlar
toplanır. Toplam 4 e bölünerek Saf Ses Ortalaması bulunur.
2. Saf Ses ortalaması ile alt sınır (25 dB) arasındaki fark bulunur.
3. Bulunan fark 1,5 ile çarpılarak, her iki kulak için ayrı ayrı % cinsinden işitme
kaybı hesaplanır.
4. Daha iyi duyan kulak % si 5 ile çarpılır. Çıkan sonuca daha kötü olan kulak %
si eklenir. Elde edilen toplam 6 ile bölünerek toplam işitme kaybı % olarak
bulunur.
Aşağıda konu ile ilgili olarak, hayali bir ölçümde elde edilen bir örnek sunulmuştur.
Örnek tablo-1 Hayali ölçümden işitme kaybı hesabı (Kaynak AMA)
American Medical Association Formulü kullanılarak yapılan
işitme kaybı hesabı
Frekans
İşitme seviyesi dB
Sol
Sağ kulak
500
1000
2000
4000
30
45
60
85
15
25
45
55
Toplam
Ortalama
Alt sınır
Alt sınırı aşan
%Gerileme
220
55
25
30
45
140
35
25
10
15
Toplam işitme kaybı
[45 + (5x15)]/6 = 20%
Başka bir hesaplama şekli (Council of Physical Therapy nin 2. formulü):
1- 500, 1000, 2000 ve 4000 Hz frekanslarda her iki kulak için işitme seviyeleri
ölçülür.
2- Her düzeydeki % kayıpları önceden hazırlanmış olan işitme kayıpları
tablosundan ayrı ayrı bulunur. Her seviyedeki % kayıpları toplanarak bir
kulağın toplam işitme kaybı % olarak belirlenir.
3- Daha iyi duyan kulak % si 7 ile çarpılır. Çıkan sonuca daha kötü olan kulak %
si eklenir. Elde edilen toplam 8 ile bölünerek toplam işitme kaybı % olarak
bulunur.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
164
İŞYERİNİZİ VE KENDİNİZİ DEĞERLENDİRİN
Üretim verimliliğiniz düşük mü?
Ürün kaliteniz düşük mü?
İşe devamsızlıklar çok fazla mı?
Çok iş kazası oluyor mu?
Bel ve sırt sakatlanmaları çok oluyor mu?
Hastalık nedeni ile sık sık viziteye çıkılıyor mu?
Çalışanlar sık sık hata yapıyor mu?
Üretim sonunda çok fazla ıskarta çıkıyor mu?
Vardiyalı çalışma yapılıyor mu?
Çalışanlar sık sık ağır yük kaldırmak zorunda kalıyor mu?
Çalışanlar el arabası, transpalet vb araçları çekmek –itmek zorunda mı?
Çalışanların eğilerek, dönerek veya gerilerek çeşitli nesneleri itmesi, çekmesi veya
aşağı indirmesi gerekiyor mu?
Çalışanlar sık sık bel ağrılarından yakınıyor mu?
Adale ağrıları yaygın mı?
Çalışanlar yeterli dinlenme aralığı olmadığından yakınıyor mu?
İş çok monoton mu?
İş sırasında çeşitli el aletleri kullanılıyor mu?
İş sırasında kolların omuz yüksekliğinden yukarı kaldırılması gerekiyor mu?
İşin gereği olarak, kol dayama yeri olmaksızın ,elleri veya kolları havada tutarak
çalışmak gerekiyor mu?
İki elle ağır yük kaldırılması gerekiyor mu?
Yatay uzaklığa yük taşınması söz konusu mu?
Tek elle ağır yük kaldırmak gerekiyor mu?
Uzanarak çalışmak gerekiyor mu?
Emekleyerek çalışmak gerekiyor mu?
Yükün kaldırılması sırasında eğilmeye neden olan bir iş var mı?
Sürekli olarak malzemenin elle taşınmasını gerektiren işler var mı?
Malzeme taşıma işlerinin temposu makinelere mi bağımlıdır?
Sandalyede oturarak çalışma yapılıyor mu?
Çalışanlar sandalyelerin arkasına destek koyuyorlar mı?
Ayak dayama yerleri gerekiyor mu?
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
165
Ayak dayama yerleri var mı?
Kontrol aletlerini kullanmak veya göstergeleri izlemek zor oluyor mu?
Donanımın etrafında temizlik ve bakım işleri kolayca yapılabiliyor mu?
Çalışma yerinde çok fazla malzeme yığını var mı?
Sık sık merdiven veya iskeleye çıkılması söz konusu oluyor mu?
Sık sık merdiven veya platformdan düşmeler oluyor mu?
İşyerinizde gürültülü bir üretim aşaması var mı?
Gürültü varsa;
İşitme kayıplarına neden olacak düzeyde mi?
Bazı işitsel sinyallerin duyulması zorlaşıyor mu?
Gürültü düzeyi sözel iletişimi engellemekte mi?
Çalışanlar gürültüden yakınıyor mu?
İşyerinizde titreşimli bir süreç var mı?
Titreşim olumsuzluklara yol açacak kadar önemli mi?
Aydınlatma yeterli mi?
İşin yapılabilmesi için özel aydınlatma gerekli mi?
Aydınlatma değerleri ölçüldü mü?
Görmeye dayanan hassas değerlendirmeler yapılması gerekiyor mu?
Kontrol aletleri ve donanımların aydınlatması yeterli mi?
İkaz lambalarınız görüş alanının merkezi içinde mi?
Aydınlatma armatürleriniz ve lambalarınızın sayısı yeterli mi?
Tavan lambalarınız arası mesafe belli bir ölçüye dayanıyor mu?
Çalışma ortamında ani ışık değişikliği oluyor mu?
Çalışma bölgesinde titreşim yapan ışık kaynağı var mı?
Çalışma alanı ve çevre arasındaki kontrast yeterli mi?
Çalışırken, düzenli olarak karanlık alanlardan aydınlık alanlara bakmak gerekir mi?
Çalışma alanında doğrudan veya yansıma şeklinde parlamalar var mı?
Göstergeler veya kadranlar hızlı ve doğru okunabiliyor mu?
Göstergelerin bilgileri normal okuma uzaklığından anlaşılabiliyor mu?
Göstergeler, okunacakları sıraya göre yerleştirilmişler mi?
Bütün veriler doğru olduğunda, göstergeler farklı yönleri mi gösteriyor?
Aynı kategorideki göstergeler;
Konumları veya renklerinden dolayı rahat okunabiliyor mu?
Çalışanlar sık sık göstergelerin karmaşıklığından yakınıyor mu?
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
166
Kontrol aletleri;
En önemli ve en sık kullanılanları görme alanı içerisinde mi?
Konumları uygun mu?
Dokunarak ve yerlerine göre ayırt etmek zor oluyor mu?
Ulaşmak ve işletmek zor oluyor mu?
Aynı donanım üzerindekiler arasında bir standart var mı?
Okunması ve değerlendirilebilmesi için gereğinden çok daha fazla baş ve
vücut hareketi gerekiyor mu?
Hava sirkülasyonu düşük mü?
Çalışanlar aşırı esintiden yakınıyor mu?
Herhangi bir iş istasyonunda radyant ısı kaynağı var mı?
Çalışanlar aşırı soğuktan yakınıyor mu?
Çalışanlar aşırı sıcaktan yakınıyor mu?
Çalışanlar havalandırmanın yetersizliğinden yakınıyor mu?
Çalışma ortamında ani ısı değişikliği oluyor mu?
Çalışma ortamında rutubet var mı?
Çalışanlar rutubetten yakınıyor mu?
Isı ve nem düzeyleri sık sık, işi kesintiye uğratacak düzeylere çıkıyor mu?
Havada asılı halde toz veya benzer parçacıklar bulunuyor mu?
Zaman zaman, göstergeler, kirden dolayı okunmaz oluyor mu?
Çalışanlar tozdan yakınıyor mu?
Çalışanlar dumandan yakınıyor mu?
Yanıklara neden olacak sıcak yüzeyler var mı?
Çalışanlar sık sık aşırı kokulardan yakınıyor mu?
Çalışanların koruyucu elbise veya donanım giymelerini gerektirecek durum var mı?
İşi rahat yapılabilmeyi sağlayacak kadar çalışma alanı var mı?
Taşıma ve bakım işleri için, çalışma yerinde yeterli açıklık var mı?
Çalışma alanı yüksekliği yeterli mi?
Çalışma yüksekliği ayarlanabilir mi?
İşle ilgili olarak asansör veya yüksekliği ayarlanabilir masalar kullanılıyor mu?
Çalışma yeri zemini kayma, sendeleme ya da düşmeye neden olacak engeller yada
yığınlardan arındırılmış mı?
Yüzeyler düzgün mü?
Yüzeyler kaygan mı?
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
167
Düşme şeklinde iş kazaları sık oluyor mu?
Elektrikle çalışan donanımlarda çarpılma tehlikesi yaratacak ıslak alanlar var mı?
Bazı verilerin eylem öncesinde değerlendirilme zorunluluğu var mı?
Karşılaştırma standartları var mı?
Çalışanın aynı anda bir çok farklı bilgi ve sinyali takip etmesi söz konusu mu?
Çalışanın aşırı yüklenmesine neden olacak kadar yoğun bilgi akışı var mı?
•
Bu sorulara verdiğiniz her olumsuz yanıt; Yapmanız gereken bir
düzeltme anlamına gelmektedir.
MUTLAKA UYULMASI VE UYGULANMASI GEREKEN GÜVENLİK
KURALLARI
•
Malzemeyi kullanmadan önce kontrol edin.
•
İşe uygun malzemeyi kullanın.
•
Keskin kenarlı veya uçlu malzemeyi uygun yerde muhafaza edin.
•
Çalışmaya başlamadan önce yüzük, kol saati ve mücevheratı çıkartın.
•
Temizliğe ve düzenliliğe uyun.
•
Yerden bir şey kaldırırken, kolları ve sırtı mümkün oldukça dik tutun, dizlerinizi
bükerek yükü kaldırın.
•
Kaldıracağınız yükü daima vücudunuza yakın tutun.
•
Makinenin hareketli kısımlarından uzak durun.
•
Yağlı bez.üstüpü gibi yanıcı maddeleri kapaklı çöp kutularına atın.
•
Dar ve sıcak yerlerde bulunan cıvata ve somun üzerinde çalışmak
gerekiyorsa, uzun saplı anahtar kullanın.
•
Rutubetli ve yağlı yerlerde çalışırken, elektrik uzatma kablosunun
izolasyonunu kontrol edin.
•
Torna aynalarını sıkmak için anahtara çekiçle vurmayın.
•
Tezgahta sıkışmış talaşları, motoru durdurduktan sonra çıkarın.
•
Torna aynalarını tezgahı çalıştırmadan önce elle çıkarıp takın.
•
Kalem değiştirirken tezgahı durdurun.
•
Frezelerde, makineyi çalıştırmadan önce freze çakısını malafaya iyice tespit
edin.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
168
•
Torna tezgahında aynayı ve kayışı tutarak fren yapmayın.
•
Parça işlerken çıkan talaşı fırça ile temizleyin.
•
Kendisine yetki verilmeyen bir kişinin tezgahta çalışmasına izin vermeyin.
•
Bir kapak veya kaporta altında çalışırken kapak emniyet mandalının iyice
oturduğundan emin olun.
•
Araç altında çalışırken krikoya ,caraskala güvenmeyin, takoz ve sehpa ile
emniyete alın.
•
Daima yüke uygun takoz ve sehpa kullanın.
•
Açık kaplarda yanıcı ve parlayıcı madde bulundurmayın.
•
Parça yıkarken ve temizlerken eldiven kullanın.
•
Akü odalarında sigara içmeyin, ateş yakmayın.
•
Akü odalarını kontrol etmek için yalnız akkor flamanlı ampullü elektrik
lambaları kullanın.
•
Akünün asidini değiştirirken lastik eldiven kullanın.
•
Akü için asit hazırlanması gerekiyorsa, hiçbir şekilde asit üzerine su ilave
etmeyin. Bu durumlarda suya azar azar asit ilave edin.
•
Akü bakımı yaparken yüzük takmayın.
•
Çalışan veya hareket eden makine üzerinde bakım yapmayın.
•
Basınçlı cihazların hortumlarını işi bittikten sonra yerine kaldırın.
•
Yüksek yerlerde çalışırken emniyet kemeri ve baret kullanın.
•
Tozlu ortamdaki çalışmalarda mutlaka toz maskesi kullanın.
•
Etrafta çalışanların kaynak ışınlarından zarar görmesini engelleyin.
•
Kaynak, kesme ve taşlama yaparken; Topraklama daima düzgün ve doğru
olmalıdır.
•
Yeterli havalandırma yoksa kaynak, taşlama ve kesme işlemi yapılmamalıdır.
•
Baştan aşağı kişisel koruyucu donanım giyinilmelidir. Bunlar;
•
Özel filtreli kaynak siperlikleri,
•
Yüz siperlikleri,
•
Kaynakçı kaskı (enseyi de kapatmalıdır),
•
Dirseklere kadar uzunlukta deri eldiven,
•
Deri önlük,
•
Isıya dayanıklı malzemeden yapılmış gömlek (yakalar kapalı) ve pantolon
(İçine sıçraklar girmemesi için cepsiz ve paçalar dublesiz olmalıdır).
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
169
•
Solunum koruması için uygun maskeler.
•
Daima göz korumasına özen gösterilmelidir.
•
Yangın güvenliği olan bölgede kaynak, taşlama ve kesme işlemi yapılmalıdır.
•
Varil, tank, fıçı ve konteynır içinde kaynak, taşlama ve kesme işlemi tek başına
yapılmamalıdır.
•
kaynak, taşlama ve kesme işlemi yaparken daima ilk yardım malzemesi hazır
olmalıdır.
•
Kablolar, kaynak hortumları ve donanımları kesme, taşlama ve kaynak
işlerinin yapıldığı alanda, doğrudan kıvılcım altında olmamalıdır.
•
Gaz tüpleri mutlaka dışarıda ve devrilmeyecek şekilde sağlam olarak
sabitlenmelidir. Sabitleme için zincir kullanılmalıdır.
•
Tüplerde ve hortumlarda alevin geri kaçmasını engelleyecek mekanizmalar
olmalıdır.
•
Kablolar ve hortumlar çalışana temas etmemelidir.
•
Yıpranmış ve eklemeli kablolar kullanılmamalıdır.
•
Kaynak arkından yansıyarak yayılan ışınlara karşı da diğer kişiler uyarılmalı ve
gerekli önlem alınmalıdır (Özel perdeler, paravanlar kullanılabilir).
•
Elektrot maşasını, kullanılmadığı zaman tezgah üzerinde bırakmayın, özel
yerine asın.
•
Taş motoru ile çalışırken;
•
Taş takılmadan önce mutlaka gözle kontrol ediniz ve hasarsız olduğundan
emin olun.
•
Yeni taş takıldıktan sonra yeterli koruma önlemlerinin bulunduğu bir yerde
motoru en az bir dakika süreyle boşta çalıştırın.
•
Taş motorunun korkuluğunu çıkararak büyük taş kullanmayın.
•
Kullanılması mecburi olan motor korumasının taşın en az yarısını kaplamasına
dikkat edin.
•
Taşı motora takmak için zorlama yapılmamalı, delik ölçüsünü
değiştirilmemelidir.
•
Taş için etikette belirtilen maksimum çalışma devrini asla geçmemelidir.
•
Taşı değiştirirken veya kullanılmadığı zaman mutlaka enerjisini kesin.
•
Taş değiştirme işleminde mutlaka orijinal anahtarını kullanın, kalasa veya
metale çarptırarak sıkma yada sökme işlemi yapmayın.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
170
•
Taşlama yaparken koruyucu gözlük ve siperlik mutlaka kullanılmalıdır.
•
Kesme taşları yalnızca kesme işlerinde kullanılmalıdır, taşlama işinde
kullanılmamalıdır.
•
Asetilen ve oksijen tüpleri ateşten en az 3 metre mesafede olmalıdır.
•
Oksijenle temas halindeki armatürler ve salmastralar daima kalın ve ince
yağdan uzak ve temiz olmalıdır.
•
Asetilen naklinde pirinç ve bakır boru kullanmayın.
•
Tüplerin elektrik şebekesinden uzak bulunmasına ve güneş ışığına maruz
kalmamasına dikkat edin.
•
Kaynak yapılan yerin yakınında kolay yanıcı, parlayıcı ve patlayıcı maddelerin
bulunmamasına dikkat edin.
•
Hiçbir zaman yağlı elbise ve yağlı ellerle yağlı bir parçaya kaynak yapmayın.
•
Çalışırken bozulan kaynak malzemesini o şekilde bırakmayın, mutlaka
yetkilisine haber verin.
•
Gaz kaçağı olup olmadığını anlamak için sabunlu su ile kontrol yapın.
•
Hortumların bağlantı yerlerinde kesinlikle tel kullanmayın, kelepçe ile iyice
sıkın.
•
Asetilen tüplerinin hortumlarında bakır ve sarı kelepçe kullanmayın, asetilen
patlayıcı bir bileşik yapar.
•
Şalumoyu yakmak için önce oksijen musluğunu, daha sonra asetilen
musluğunu açın.
•
Şalumoyu söndürmek için önce asetilen, daha sonra oksijen musluğunu
kapayın.
•
Kaynak yapılırken şaluma fazla ısınıyorsa bu normal değildir. Bu durumda
kaynak yapmayın.
•
Kaynak ve kesme işi bitince tüpün ventillerini kapatın, başlığını takın ve basınç
düşürücü manometreyi gevşetin.
•
Manometreyi taktıktan sonra yavaş yavaş açın. Manometreyi hızlı açmak;
yanmasına ve bozulmasına neden olur.
•
02 tankının civarına yağlı elbise ve eldiven ile girmeyin, kesinlikle kıvılcım ve
ateş çıkaran malzeme kullanmayın.
•
Kapalı yerlerde 24 ve 36 voltluk lambalardan daha yüksek voltajda seyyar
lamba kullanmayın.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
171
•
Kendine kullanma yetkisi verilmeyen makine, araç ve aparatı kullanmayın.
•
Bozuk, arızalı ve koruması olmayan el lambası kullanmayın.
•
Üzerinde elektrik motoru bulunan makine ve tezgahlar topraklanmalıdır.
•
Elektrik cihazları üzerinde çalışırken, gereksiz medeni eşya ve madeni şapka
giyilmesi tehlikelidir.
•
Elektrik devreleri ile diğer elektrik donanımları uygun şekilde etiketlenmelidir.
•
Gerilim altındaki tesislerle, yangın cihazları arasında en az 3 metre mesafe
olmalıdır.
•
Binaların dış yüzeylerine konacak donanımlar veya bunlara ulaşacak
iletkenler; balkon ve pencerelerden yeterli uzaklıkta olmalıdır.
•
Üzerinde 650 volt ve daha fazla alternatif veya doğru akım bulunan şalter veya
ona benzer açık elektrik donanımı; en az 215 cm yükseklikte olmalıdır.
•
Toprak ile potansiyel farkı 250 volttan yukarı olan alternatif elektrik akımı için
sürekli olarak seyyar iletkenler kullanılmamalıdır.
•
Bozuk sigortalar değişmeden önce, sigortaya gelen akım kesilmelidir.
•
Her gün; yola çıkmadan önce farlar, reflektör, cam siliciler, sinyaller, korna,
aynalar, yangın söndürme cihazı, lastikler, ecza çantası, yakıt,y ağ, su, ehliyet
ve ruhsat kontrollerini yapın.
•
Yayaların geçiş hakkına uyun.
•
Öndeki aracı güvenli mesafeden takip edin, öndeki aracın aniden
durabileceğini aklınızdan çıkarmayın.
•
Aracınızın yükleme ve boşaltmasında gerekli güvenlik önlemlerini alın ve
aldırtın.
•
Yangın üç unsurun bir araya gelmesinden doğar. Yakıt, hava ve ısı.
•
Bu üç unsurdan bir tanesini, diğerlerinden uzak tutmak yangını önler.
•
Yangın söndürme cihazları, başlangıç yangınlarını söndürmek için kullanılır.
•
Yangın söndürme cihazlarının kullanılmasını mutlaka öğrenin ve yerlerini
değiştirmeyin.
•
Yangın söndürme cihazlarını, herhangi bir sebeple kullandıysanız, yetkili
kişiye haber verin.
•
Sigara izmaritlerini bina içinde veya dışında yerlere ve kağıt sepetlere
atmayın.
•
Yanık sigaraları masa, sehpa v.b. şeylerin kenarına asla bırakmayın.
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
172
•
Sigara içilmesi yasak olan yerlerdeki yasağa kesinlikle uyun.
•
Şalterlerin etrafında yanıcı madde bulundurmayın.
•
Ocakların yakınında kolay yanabilen maddeler bulundurmayın.
•
Tüpleri asla yatırmayın, detandör kısmı yukarıda olacak şekilde dik tutun.
•
Tüpleri asla güneş altında, soba ve kalorifer yanında bulundurmayın. Yağmur
ve rutubetten koruyun.
•
Tüpleri ocağa bağlayan hortumları sık sık kontrol edin.
•
Tüplerin kullanıldığı yerler az havalanan küçük bir yerse, ortamı sık sık
havalandırın.
•
İş bitiminde gerekli kontrolleri yaptıktan sonra işyerini terk edin.
DENETİMLERDE İSTENEBİLECEK BAZI BELGELER
Resmi Kurumlarca yapılacak İSG denetimlerinde aşağıdaki belgeler ve bu belgelerin
içerikleri sıklıkla sorgulanacaktır.
İşe Giriş Muayene Kayıtları (Ağır ve Tehlikeli İşlerde Çalışacaklara Verilecek
Rapor)
İş Kazaları ve Meslek Hastalıkları İstatistik Kayıtları
Sağlık Birimi Yıllık Çalışma Planı
Periyodik Sağlık Muayene Raporları
o Portör Muayeneleri
o Göğüs Radyografileri
o Akciğer Fonksiyon Testleri
o İşitme Testleri
o Kan ve idrar testleri
o İş Risklerine Göre Özel Testler
Vizite Kayıtları
Gebe ve Emzikli Kadın İşçilerin Sağlık Kontrolü
Emzirme Odaları ve Kreşlerle İlgili Kayıtlar
Gece Postalarında Çalışacak Kadın İşçilerin Kontrolü
Çocuk İşçilerin Sağlık Kontrolü
İçme Suyunun Analiz Raporları
İş Sağlığı ve İş Güvenliği Kurul Kararları
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
173
İşyeri Ortamlarındaki Gaz ve Toz Ölçümlemeleri
Emzirme Odaları ve Kreşlerin Kontrolü
Ecza Dolaplarının İçerisinde Bulunan Malzemeleri Belirten Liste
Yangın Alarm ve Tahliye Denemeleri
Kişisel Koruyucuların Kontrolü
Eğitim Kayıtları
Operatörlük Belgesi
Kazancılar İçin Yeterlilik Belgesi
Kaynakçılar İçin Yeterlilik Belgesi
İnsan ve Yük Asansörlerinin Periyodik Kontrolü
Kaldırma Araçlarının Periyodik Kontrolü
Motopompların Periyodik Kontrolü
Buhar ve Sıcak Su Kazanlarının Periyodik Kontrolü
Basınçlı Kapların Periyodik Kontrol ve Basınç Deneyleri
Vulkanizatör ve Devulkanizatörlerin Periyodik Kontrolü
Basınçlı Su ve Hava Tanklarının Periyodik Kontrolü
Kompresörlerin Periyodik Kontrol ve Basınç Deneyleri
Asma İskelelerin Kontrolü
Gırgır Vinçlerin Kontrolü
Basınçlı Gaz Tüplerinin Periyodik Kontrol ve Basınç Deneyleri
Asetilen Tüplerinin Kontrolleri
Alev Geçirmez Cihazların Uygunluk Belgeleri
Yangın Söndürme Cihazlarının Periyodik Kontrolü
Yangın Hortumlarının Kontrolleri
Aspirasyon Donanımların Kontrolleri
Marangoz Makinelerinin Kontrolleri
Güvenlik Supaplarının Kontrolleri
Basınçlı Asit Kaplarının Kontrolleri
Fırın ve Ocakların Kontrolleri
Elektrikli El Araçlarının Kontrolleri
Elektrikli Kaynak Makinelerinin Kontrolleri
Tam Yalıtılmış Elektrikli Aygıtların Kontrolleri
Aydınlatma Tesisatının Kontrolü
Topraklama Tesisatının Kontrolü
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
174
Elektrik Tesisatının Kontrolü
Paratoner ve Tesisatının Kontrolü
Boru ve Donanımlarının Kontrolü
Sıvı Tank ve Depoların Kontrolü
Taban ve Asma Kat İskelelerinin Kontrolü
Kaynak İşleri Sırasında Onarım İzni
Asansör Kabinlerinin Taşıyabileceği Maksimum Yük Levhası
Zımpara Taşının Dönme Hızı ve Özelliklerine İlişkin Etiket
Kazanların Üzerindeki Etiketler
Basınçlı Kapların Etiketleri
Kompresörlerin Üzerindeki Etiketler
Vinçlerin Taşıma Gücünü Belirten Etiketler
Motorlu Araç ve Römorkların Taşıma Kapasiteleri Etiketi
Par. Pat. Teh.ve Zar.Madde Kaplarına İlişkin Etiketler
Karpit Saklanan Kaplar İçin Etiket
Asetilen Jeneratörleri İçin Etiketler
Kurma İzni ve İşletme Belgeleri İçin Başvuru
Günde 7,5 Saat ve Daha Az Çalışma Bildirimi
Gece Postalarında Çalıştırılacak Kadın İşçiler İçin İzin Belgeleri
İŞYERİ RİSK GURUPLARI
I inci Risk Grubu
1. Mantar, saz ve kamıştan sepet vb. eşya imali
2. Gazete, mecmua yönetim yerleri, yayın evleri
3. Kereste ve her türlü inşaat malzemesi ve pencere camı toptancılığı
4. Her türlü makine ve taşıtlarla yedek parçaları toptancılığı
5. Her türlü madeni ve cam eşyası, elektrik malzemesi ve cihazları, radyo, buzdolabı
ve benzeri eşya toptancılığı
6. Ev ve bürolara mahsus mobilyalarla halı ve kilim vb yer döşemeleri toptancılığı
7. Mensucat, giyecek ve ayakkabı toptancılığı
8. Yiyecek maddeleri, içki, tütün ve sigara toptancılığı
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
175
9. İlaç, tuvalet malzemesi, kağıt, kitap ve kırtasiye, optik malzemeleri oyuncak ve
spor eşyası, mücevherat, yukarıdaki gruplardan birine girmeyen diğer mamullerin
toptancılığı ile ihracat ve ithalat işleriyle ilgili ticarethaneler
10. Her türlü yiyecek maddeleri satılan mağaza ve işyerleri
11. Eczaneler ve tuvalet malzemesi satılan işyerleri
12. Kumaş, elbise, ayakkabı ve diğer giyecek eşyası satan mağaza ve işyerleri,
kullanılmış eşya satan yerler
13. Her türlü mobilya ve mefruşat ile soba, radyo, buzdolabı, çamaşır makinesi ve
benzeri ev eşyası, müzik aletleri satılan mağaza ve işyerleri
14. Küçük el aletleri, boya, mutfak eşyası, porselen ve camdan eşya, küçük elektrik
cihazları ve malzemesinin perakende olarak satıldığı yerler
15. Araba, bisiklet, motosiklet ve diğer taşıma araçlarıyla yedek parçalarının
perakende olarak satıldığı işyeri ve mağazalar
16. Perakende olarak odun, kömür, tütün ve buz satış yerleri, işyerleri, kitapçı ve
kırtasiyeciler, çiçekçiler, mücevherat ve süs eşyası, fotoğraf makinesi, oyuncak ve
spor malzemeleri ve benzeri maddelerin satıldığı işyerleri
17. Bankalar, para ve tahvil borsaları ve her türlü kredi, banka ve para muamelatı
yapan dernek, kooperatif ve müesseseler
18. Hayat, yangın, nakliyat, kaza, can ve mal üzerine her türlü sigorta işleri yapan
müesseseler, sigorta acenteleri
19. Gayrimenkul işletenler, simsarlar, emlak komisyoncuları
20. Nakliyat komisyoncuları ve nakliyat acenteleri
21. Kar amacı gütmeyen ilmi araştırma işleri
22. Dini kuruluşlar, kiliseler ve sinagoglar
23. Meslek ve esnaf kuruluşları ticaret ve sanayi odaları, işçi ve işveren sendikaları
ve benzeri kuruluşlar
24. Müzeler ve kütüphaneler
25. Siyasi kuruluşlar ve yukarıda tasnif edilmeyen çeşitli dernekler ve benzeri
kuruluşlar
26. Noter, avukat, baro ve hukuki istişare büroları
27. Ticari müşavirler, hesap uzmanları, muhasebe büroları ve benzeri hizmetler
28. Mühendis, mimar büroları
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
176
II nci Risk grubu
1. Terziler (Hususi dikişler)
2. Diğer giyim eşyası imalatı, baston ve şemsiye imalatı
3. Her tür saat tamiri
4. Süpürge ve fırça imali
5. Suni çiçekçilik, işlemecilik, sırmacılık ve bunlara benzer süsleme mahiyetinde diğer
el işleri
6. Mürekkepli ve kurşun kalemler, cetvel tahtası, tampon ve benzeri büro eşyası
imalatı
7. Tahıl, pamuk, yün ve diğer zirai mahsullerle canlı hayvan, ham deri, odun ve
tomruk, kereste toptan satış yerleri, depoları
8. Her türlü eşya ve maddelerin satıldığı büyük mağazalar
9. Hayvan arabaları ve hayvanlarla yapılan yük nakliyatı
10. Terminaller, park yerleri ve garajlar gibi karayolu nakliyatını kolaylaştıran
hizmetler
11. Makinesiz deniz nakil vasıtalarında (mavna, şat ve benzerleri) yapılan bütün işler
12. Kundura boyacılığı
13. Çarşı ve mahalle bekçiliği ile özel güvenlik hizmetleri
14. Kadastro ve haritacılık hizmetleri
15. Sinemalar, sinema stüdyoları, film çevirme ve dağıtım işleri, sinema filmlerinin
tamiri
16. Tiyatro, opera ve konserler, radyo difüzyon postaları, televizyon ve bunlarla ilgili
hizmetler
17. Hamamlar ve banyolar
18. Hazır gıdaların ambalajlandığı yerler
19. Mayonez, keççap ve salata sosu üretim yerleri
20. Mamul süngerden eşya imali
21. Cenaze hizmetleri
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
177
III üncü Risk grubu
1. Ağaç dikme, yeniden orman yetiştirme ve ormanları koruma, zamk ve reçine,
yabani kauçuk, usare, ağaç kabuğu, ot, yabani meyve ve çiçek, yosun, yaprak
çamlardaki iğne yaprak ve saz gibi insan eliyle yetiştirilmemiş olan maddelerin
toplanması, mangal kömürünün ormanda yakılması işleri, kültür mantarcılığı
2. Her türlü iş ve gelir getiren hayvanların (Adatavşanı, devekuşu, domuz, kürklü
hayvan, süt, yün, kümes hayvanları ile yumurta, bal, ipek böceği, kozası vs.)
yetiştirilmesi, üretimi, ıslahı ve bunlarla ilgili bakım, güdüm terbiye kırkım, sağım ve
ürünlerinin elde edilmesi, toplanması, saklanması ile hayvansal gübre işleri, sokak
hayvanı barınakları.
3. Meyve ve sebze ile bal işleme yerleri, konservecilik, sirke, turşu, salça, reçel,
marmelat, meyve ve sebze suları imali
4. Meyve, sebze kurutmacılığı ve manipülasyonu.
5. Balık ve diğer su gıda ürünlerinin konserveciliği ve işleme yerleri
6. IV üncü grup dışında kalan tarımla ilgili diğer faaliyetler
7. Ekmek, ekmek çeşitleri ve simit fırınları
8. Gofret, bisküvi vb imalatı
9. Pasta, börek, yufka ve benzeri hamur işleri sanayii, hamur ve süt tatlıları üreten
işyerleri
10. Kakao ve çikolata imali
11. Şekerleme, karamela, lokum, helva, bulama, ağda, pekmez imali ve benzeri diğer
şekerli maddeler, toz şekerden küp şeker ve pudra şekeri üreten yerler ve sakız
imalatı
12. Tahin imalathaneleri
13. Çay manipülasyonu, çay fabrikaları, depolama ve ambalajlama yerleri
14. Çeşitli kuru yemişlerin hazırlanması (fındık, fıstık, ceviz ve badem vb kırma ve
kavurma işleri dahil)
15. Diğer yiyecek ve içecek maddelerinin imali ile çeşitli muamelelere tabi tutulması
(Kuru kahve, sofra tuzu, baharat, doğal bitkilerin içecekleri vs.)
16. Meşrubat, gazoz, kola ve karbondioksitle muameleye tabi tutulmuş her türlü
meyve suları gibi alkolsüz içkilerin imali, ambalajlanması ve depolaması.
17. Maden suları ve sodalarının hazırlanması
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
178
18. El tezgahlarında yapılan her türlü dokuma işleri
19. Halı ve kilim yıkama ve temizleme, vb. işleri
20. İplik büküm ve sarım işleri, makara, bobin, masura ve yumak imali, şerit kaytan,
kurdele gibi ufak tuhafiye eşyası imali
21. Çorap imali
22. Çoraptan gayri trikotaj eşyalarının imali kumaş atıkları ve eski kumaşlardan yün
imal yerleri
23. Keten, jüt, pamuk, kağıt, hasır ve benzeri elyaftan halat, ip, sicim, ağ gibi
eşyaların imalatı
24. Çamaşır, gömlek, kravat, korse, kemer, eldiven ve benzeri eşya imalatı
25. Şapka ve kasket imalatı
26. Döşemecilik (mobilya ve oto döşeme atölyeleri dahil)
27. Yorgancılık
28. Çadır, çuval, yelken imalatı (dokuma yapmaksızın)
29. Dokuma yapmaksızın diğer hazır eşya imali (bayrak, perde, çarşaf, battaniye ve
benzeri)
30. Kundura kalıbı, elbise askısı, tahta sap, kulp, kafes, raf, çubuk, oyma işleri, tabut,
resim ve ayna çerçevesi ve benzeri imali
31. Odun, paçavra ve diğer dokulardan kağıt hamuru imali ve bu hamurun kağıt,
karton, mukavva ve presli dokular haline getirilmesi
32. Kağıt, karton ve mukavvadan kutu, kesekağıdı ve diğer mahfazalar, kart zarf ve
duvar kağıdı imali, kağıt hamurundan tabak, bardak ve diğer mutfak levazımı gibi
preslenmiş eşya imali.
33. Çiğ deri kurutma ve bağırsak temizleme ve işleme yerleri (Sucuk, bumbar hariç)
34. Emülsiyon ve palamut hülasası fabrikaları, palamut değirmenleri, palamut
temizleme işleri ve meyan kökü, şerbetçi otu vb. bitkilerin manipülasyonu
35. Her tür mum ve balmumu imali
36. Kol, duvar ve diğer tür saat imalatı
37. IV. grup dışında kalan tomrukçulukla ilgili diğer faaliyetler
38. Deniz ve göllerde tuz çıkarılması (sofra tuzu imali hariç)
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
179
39. Suların toplanması, tasfiye, dağıtım ve su şebekelerinin işletilmesi ve aynı işletme
tarafından yapılan bakım ve tamir işleri
40. Maden cevherleri külçe halinde veya çubuk, levha, boru gibi ilk şekillerde işlenmiş
maddeler, maden cevheri depolanması ve toptancılığı
41. Et konserve ve fabrikaları, pastırma, sucuk, salam, bumbar ve sosis imali
42. Taze ve dondurulmuş etin muhafazası (Müstakilen)
43. Kaymak, krema, dondurma, frigo, koko, eskimo, tereyağı ve yoğurt imali. Boza
üretim yerleri, dondurma külahı üretim yerleri
44. Süt tozu, konsantre süt imali, süt pastörize ve sterilize tesisleri
45. Beyaz peynir imali
46. Kaşar, gravyer gibi diğer peynirlerin imali
47. Eritilmiş sade yağ imali
48. Balık ve diğer deniz gıda maddelerinin muhafazası, tütsüleme ve kurutulması
49. Un değirmenleri
50. Çeltik fabrikaları
51. Un, bulgur, bakliyat ve sebze unları ve bunlara benzeyen diğer gıda maddelerinin
işlenmesi, ambalajlanması
52. Buz imali
53. Makarna, şehriye, irmik, gofret, bisküvi ve benzeri yiyecek maddeleri imali
54. Gıda katkı maddeleri ile nişasta, dekstrin ve glikoz vb. imali ve paketlenmesi
55. Çeşitli hayvan yiyeceklerinin hazırlanması
56. Malt likörleri hariç, her tür sofra şarapları ile likör şarapları, tabii ve suni köpüren
şaraplar, mistel kokulu ve tıbbi şarapların imali, diğer tahammür etmiş içkilerin imali
57. Malt ve bira gibi maltlı içkilerin imali
58. Yaprak tütünü ayıklama, temizleme, kurutma cinslerine ayırma, balyalama,
ambalajlama ve bakma işleri
59. Yalnız şehir hatlarında işleyen gemilerde yapılan bütün işler
60. Motor, yelken veya sair makinelerle işleyen küçük deniz nakil vasıtalarında
yapılan işler
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
180
61. Akar sular üzerinde sal ile ve suya bırakmak suretiyle nakliyat
62. Yüzer vinç ve taraklarda yapılan işler
63. Hava alanları bakımı ve uçuşa hazırlık işleri, hava alanlarında yer hizmetleri ve
bakım işleri
64. Özel okullar, çocuk yuva ve bahçeleri
65. Kaplıca ve içmeler
66. Nebatat ve hayvanat bahçeleri, park, bahçe ve mezarlık tanzim ve bakım işleri
67. Dans yerleri ve dans okulları her türlü spor kulüpleri, spor sahaları, ateş
poligonları, jimnastik salonları, yüzme havuzları, plajlar, koşu mahalleri ve diğer
eğlence yerleriyle sergiler ve bunlarla ilgili hizmetler
68. Sirkler ve cambazhaneler
69. Yemek üretimi yapan yerler, lokantalar, gazinolar, kahveler, pasta hane,
çayhane, barlar gibi yemek yenen ve içki içilen yerler
70. Oteller, pansiyonlar, hanlar, talebe yurtları, kamp sahaları ve bunlarla ilgili işler
71. Erkek ve kadın berberleri, manikür, pedikür ve benzeri hizmetler
72. Fotoğraf stüdyoları, film developman ve basım işleri, fotoğraf filmi renklendirme
ve boyama yerleri, her türlü film ve film banyosunda kullanılan kimyasal maddelerin
üretim yerleri
73. Mürekkep imali
74. Deri ve deri yerine kaim olan sair maddelerden kundura ve giyim eşyası hariç
saraciye eşyalarının imali
75. İlaçlar, ilaç hammaddesi ve tıbbi müstahzarlar imali serum ve aşı hazırlama işleri
(steril katgüt, hidrofil pamuk dahil)
76. Kokular ve tuvalet maddeleri imali
77. Alçı taşı çıkarılmasından ayrı olarak işletilen alçı tozu ve alçıdan eşya imali
78. Sandal, kayık ve benzeri küçük deniz vasıtalarının imali ve tamiratı
79. Otomobil, kamyon, motor ve tenteleri elektrik aksamı tamiri gibi ihtisasa taalluk
eden tamirat ve revizyon işleri
80. Motorlu vasıtaların yıkama, yağlama ve bakım işleri, oto lastik tamir atölyeleri
81. Hayvan ve el arabaları imal ve tamiratı
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
181
82. Piyano, telli ve nefesli sazlar ile kayıt için kullanılan her türlü kaset imalatı
83. Kemik, boynuz, fildişi, kehribar, lüle taşı Erzurum taşı ve diğer maddelerden süs
eşyası, düğme, fermuar, tarak, fırça ve benzeri eşya imali
84. Demiryolları ile yük ve yolcu nakliyatı ve bunlarla ilgili hizmetler, yataklı ve
lokantalı vagonlar
85. Şehir içi ve banliyö otobüs, tramvay, troleybüs işletmeleri
86. Şehirlerarası otobüs işletmeleri
87. Taksi işleten idareler ve bununla ilgili hizmetler
88. Ardiyeler, depolar, soğuk hava depoları, antrepolar ve emanetçiler, hurda
depoları
89. Hububat siloları
90. Trafik kontrolü ile ilgili işler
91. Kızılay, Çocuk Esirgeme Kurumları, görme özürlülere mahsus yurtlar, hayır
müesseseleri ve benzeri kuruluşlar
92. İlancılık, fotokopi, teksir, ozalit işleri, modelcilik gibi ticari hizmetler
93. Bitkisel yemleri ve hazır preparatlardan karma yemleri üreten tesisler
94. Suni inci, boncuk vb üretim yerleri
95. Asbest kullanılmayan balata imal yerleri
96. Dondurulmuş gıda üretim yerleri
97. Çocuk mamaları ve ek besinleri üretim yerleri
98. Melamin eşya imal yerleri
99. Gaz maske fabrikaları
100. Kozmetik fabrikaları, kolonya vb. malzemelerin üretim yerleri
101. Çakıl, kum, cüruf, çimento vb. maddelerden motor gücü kullanmadan yapı,
yalıtım döşeme vb. malzemeleri imal yerleri
102. Tünel ve metro işletmesi
103. Saf su ve asitli su üretim yerleri
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
182
IV üncü Risk grubu
1. Kamu veya özel sektöre ait olup, işletme şekli ne olursa olsun, tamamen veya
kısmen tarımsal üretim için yapılan açıkta veya cam muhafaza içindeki (seralar) işler,
kabuklu veya kabuksuz meyvecilik, tohum, sebze ve çiçek yetiştirme çay, kahve ve
kauçuk tarlalarındaki işler, mısır tanelerini koçandan ayırma, ot balyalama, harman
dövme ve bunlarla ilgili faaliyetler, kontrat esası üzerine yapılan her türlü ilaç serpme
(uçakla ilaçlama dahil), mahsul toplama, meyve ve ambalajlama, ağaç budama,
sulama sistemlerinin işletilmesi işleri
2. Kerestenin kesilmesi, tomruk, testerelik kereste, çatal, ağaç gövdesi yumruları,
kütük, kağıt hamuru imaline mahsus odun, sırık, kazık, yontulmuş demir yolu traversi,
maden ocaklarına mahsus kereste, ormanda kesilen yakacak odun, kimyevi takdire
elverişli odun, mekik ve benzeri bloklar ile ormandan elde edilen diğer kaba,
yuvarlak, yontulmuş veya yarılmış maddeler veya odun ham maddeleri, tomruk
nakletme işleri
3. Denizlerde balık ve diğer hayvanların ve bitkilerin avlanması, toplanması ve dalyan
işleri
4. Nehir ve göllerde balık ve diğer su hayvanlarının, bitkilerinin avlanması,
toplanması ve üretilmesi
5. Kil, kum ve çakıl ocakları, kum yıkama ve eleme tesisleri
6. Taş ocaklarından ayrı olarak işletilen kireç ocakları ve kireç imali
7. Tüm maden arama işleri (petrol ve tabii gaz arama işleri hariç)
8. Müstakilen yapılan maden ve cüruf temizleme, ayıklama işleri
9. Pamuk ipliği imali ve pamuklu dokuma sanayii, pamuk işleme fabrikaları ve
atölyeleri (çırçır)
10. Yün (Tabii ve suni) ipliği imali ve yünlü dokuma sanayii
11. İpek ipliği imali ve ipekli dokuma sanayii (suni ipek naylon ve benzeri sentetik
elyaftan dokumalar dahil)
12. Keten, kenevir ve jütten iplik imali ve dokuma sanayii
13. Karışık iplik ve dokuma fabrikaları
14. Halı ve kilim vb. yer döşemeleri sanayii
15. Parke, kontrplak, kaplamalık ağaç, reçine ve suni tahta imali
16. Ahşap mobilya sanayii , her tür ağaç eşya imal, işleme ve tamir yerleri
17. Saz ve kamıştan mobilya sanayii
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
183
18. Madenden mobilya sanayii
19. Her türlü organik nitelikte madde üreten fabrikalar
20. Kauçuktan mamul eşyanın tamiri (otomobil lastiklerine diş açılması dahil)
21. Diğer kauçuk ve lastik mamulleri imali
22. Çini, porselen, fayans ve seramik ve pişmiş topraktan kap kacak imali
23. Posta, tel veya radyo, GSM ile haberleşme ve baz istasyonlarında yapılan
hizmetler
24. Plastik hammadde imali
25. Suni ipek ve diğer sentetik elyaflar ile plastik maddelerin imali
26. Yakılacak ispirto imali
27. Ağır metal tuzlarının üretimini yapan tesisler
28. Solvent kullanmak suretiyle ekstraksiyon yapan bütün nebati ve hayvani ham yağ
ve rafine yağ elde edilen tesisler ve entegre yağ tesisleri
29. Zeytinyağı ve diğer nebati yemeklik yağların tasfiyesi ve çeşitli muamelelere tabi
tutulması.
30. Şeker pancarı ve kamışından şeker imali, şeker fabrikaları
31. Diğer gruplarda yer almayan inorganik nitelikteki maddelerin üretildiği yerler
32. Mezbahalar, tavuk ve kümes hayvanları kesme yerleri
33. Asfalt ve dam tecrit malzemeleri, yağlamaya
tasfiyehanelerinde elde edilmeyen yağlar ve gresler imali
mahsus
olup,
petrol
34. Tuğla, kiremit, boru, pota, künk, ateş tuğlası ve benzeri inşaat ve mimari
malzemesi imali
35. Çimento ve betondan eşya ve inşaat malzemesi imalatı, öğütme ve paketleme
prefabrik konut malzemeleri, gaz beton ve metal yapı elemanları üretim yerleri,
volkanik taş işleyerek elde edilen hafif malzeme yapı fabrikaları, hazır beton tesisleri
36. Kürk imali, işlemesi ve boyaması
37. Kağıt fabrikaları ve kereste vb. lifli maddelerden kağıt hamuru üretim tesisleri
38. Demir tel ve çubuktan eşya imalatı (Çivi, zincir, vida vs. gibi)
39. Soğuk demircilik ve kaynak işleri
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
184
40. Sobacılık ve teneke eşya imali
41. Metalden gayri maddelerden diğer imalat
42. Demiri ısıtıp döverek şekillendirme veya presleme suretiyle muhtelif eşya imali,
çilingir atölyeleri ve sahra demirciliği
43. Bakırdan eşya imali
44. Alüminyum eşya imali
45. Her tür elektro mekanik ve elektro manyetik yöntemle madeni eşya imali, işleme,
montaj, tamir, emayeleme, plastik ve diğer maddelerle kaplama yerleri, emaye eşya
imali
46. Kıymetli madenler, kıymetli ve yarı kıymetli taşlar ve inciler kullanılmak suretiyle
mücevherat, altın ve gümüş eşya imali, kıymetli ve yarı kıymetli taşların
perdahlanması madalya ve madeni para basma işleri
47. Ziraat makineleri imali ve tamiratı (pulluk, biçer döver, selektör ve benzeri ziraatta
kullanılan makineler)
48. Ziraattan gayri makinelerin imal ve tamiratı (çamaşır makinesı, buz dolabı, tartı
aletleri yazı ve hesap makineleri vb.) ( Elektrik cihazları hariç)
49. Elektrik enerjisi üretim, tahvil ve dağıtım ile ilgili makinelerin imal ve tamiri
50. Motosiklet, bisiklet, üç tekerlekli çocuk bisikletleri ile bisiklet parçaları imalat ve
tamiratı
51. Selüloit ve plastikten muhtelif eşyaların imali, selüloz fabrikaları
52. Kurtarma gemilerinde yapılan bütün işler
53. Lokomotif, vagon ve tramvay arabaları imal ve tamiratı
54. DDY cer depoları ve müstakil revizörlükleri
55. Otomobil, kamyon, römork, otobüs gibi motorlu nakil vasıtalarının imal ve montaj
işleri
56. Motor, fren, şanzıman, dingil, dişli, şasi gibi motorlu taşıt parçaları ve teferruatının
imali
57. Uçak ve planör, uçak motorları, pervane, tekerlek gibi sair aksamın imal, montaj
ve tamiratı
58. Petrol ve tabii gazın boru hattı vasıtasıyla nakli
59. Teleferik işletmesi
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
185
60. Rakı imali
61. Diğer içkilerin imali (içki imalinde kullanılan ispirto ve suma imali dahil)
62. Sigara, puro, sigarillos, içilen ve çiğnenen türden tütün, pipo tütünü, enfiye ve
tömbeki imali
63. Dokuma yapmaksızın boya, apre işleri, yazmacılık ve basmacılık işleri
64. Linolyum ve diğer sert, satıhlı zemin döşemeleri, (plastik hariç) suni deri,
muşamba ve kaplanmış kumaşlar, hasır, lif, keçeler, paspaslar ve her türlü elyaftan
vatka ve koltukçuluk malzemesi imali, çöp ve paçavraların elyaf haline getirilmesi
65. Kauçuk hariç, deri, suni deri, plastik, ağaç vs. malzemeden kundura, tozluk, getr
imali, kundura sanayii için kesilmiş hazır malzeme imali, sayacılık
66. Kundura tamircileri (kundura imal eden tamirciler de bu gruba dahildir.)
67. Dokuma, deri, kürk vs. maddelerden elbise, palto-pardösü, gibi hazır elbise imali
68. Tomruğun işlenmesi, bıçkıhaneler, ağaç travers fabrikaları
69. Marangozluk, doğramacılık ve ahşap sabit tesisler imali
70. Sandık, kutu, fıçı ve benzeri ambalaj imali
71. Matbaacılık, baskı yerleri
72. Klişecilik, çinkografi (müstakilen)
73. Şehirlerde havagazı dağıtımı ile ilgili olmayan kök fırınları
74. Kauçuk ayakkabı imali
75. Sabun, deterjan ile çamaşır suları ve sodası ve diğer temizlik maddeleri sanayii,
nışadır, çivit imal yerleri
76. Tutkal, jelatin, zamk ve diğer yapıştırıcı madde imali
77. Kibrit imali
78. Montaj işleri (imalat yapmaksızın makine ve tesisat montajı)
79. Hassas ölçü ve kontrol aletleri, laboratuar alet ve cihazları, tıbbi, cerrahi ve
dişçiliğe mahsus aletlerle bilumum protezler ve ortopedik teçhizat ve malzemelerin
imali
80. Hassas filmlerle camlar da dahil olmak üzere optik aletleri, objektifler, fotoğraf
makine ve malzemesi imalatı
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
186
81. Oyuncak, spor ve atletizm eşyası, benzeri eşya imalatı. Plastik, pleksiglas,
polyester gibi maddelerden eşya, oyuncak, reklam levhaları, izolasyon, ambalaj
malzemeleri vb. yapan yerler
82. İnşaat işinden müstakilen yapılan badanacılık, yağlı boyacılık, cila, binaların
parke, muşamba veya naylon vb ile döşenmesi işleri
83. Sıhhi tesisat, kalorifer, gaz su ve elektrik tesisatı (bina içi tesisat)
84. Yol, spor ve hava alanları inşaatı, tamirat ve bakım işleri (Yol inşaatı ile ilgili
varyant inşaatı dahil)
85. Elektrik işletmeleri, elektrik enerjisinin üretimi ve dağıtım işleri (Santral inşası ve
şebeke inşaatı hariç)
86. Havagazı üretimi, havagazı ve tabii gazın dağıtım işleri, havagazı ve kok
fabrikaları
87. Sıtma mücadele işleri (D.D.T. ve mazotlama işleri)
88. Hem yük hem yolcu taşıyan gemilerde yapılan bütün işler
89. Yük gemilerinde yapılan bütün işler
90. Kamyonla yapılan yük nakliyatı (Aynı işveren tarafından yaptırılan tahmil ve
tahliye işleri dahil)
91. Tankerle karada yapılan nakliyat
92. Yolcu gemilerinde yapılan bütün işler
93. Gemi tahmil ve tahliye işleri (su üzerinde, iskele veya rıhtımda)
94. Dalgıç gemilerinde yapılan bütün işler
95. Uçaklarda yapılan bütün işler (Havacılık kulüpleri dahil)
96. Nakliyat yapmaksızın tahmil ve tahliye ve hamallık işleri
97. Elbise ve çamaşır yıkama, temizleme, boyama ve ütüleme işleri
98. Deri yakma ekstrakları (zırnık) üretim yerleri
99. Kullanılmayan et ve hayvan cesetlerinin izalesi ve geri kazanım için yakma
tesisleri
100. Evsel ve endüstriyel katı atıkların geri kazanımı
101. Tornacılık ve tesviyecilik
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
187
102. Evlerde kullanılan da dahil olmak üzere elektrik cihazları, izole tel, kablo, duy,
anahtar ve diğer elektrik malzemesi imalatı
103. Araştırma laboratuarları hariç her türlü kontrol laboratuarları (gıda, çevre, kimya,
biyoloji, inşaat, ziraat vb)
V inci Risk grubu
1. Sünger avcılığı ve su altında yapılan diğer işler
2. Maden kömürü işletmeciliği
3. Linyit kömürü işletmeciliği
4. Diğer kömürlerin işletmeciliği (Tüm kömür yıkama, eleme, briketleme yerleri dahil)
5. Demir cevheri üretimi (Aynı işveren tarafından yaptırılan, bu işin fer'i ve
tamamlayıcı mahiyetindeki yıkama, ayıklama, izabe, sevk gibi tüm yardımcı işler
dahil)
6. Krom üretimi
7. Bakır üretimi
8. Kurşun üretimi
9. Manganez üretimi
10. Diğer madenlerin üretimi, tüm madenlerin zenginleştirme yerleri
11. Petrol ve tabi gaz kuyularının açılması
12. Taş ocaklarında yapılan işler (Taş çıkarma, kırma ve taş ocağında yapılan kesme
işleri)
13. Mermer ocakları, blok mermer işleme yerleri
14. Kükürt, fosfat, nitrat, borat, potas, sodyum, arsenik, cıva, ihtiva eden cevherler
gibi kimya sanayiinde ve suni gübre imalinde kullanılan maddelerin topraktan
çıkarılması ve bunlarla ilgili bütün işler
15. Asfalt, bitum, asbest, alçı taşı, amyant, mika, kuvars, zımpara ve lüle taşı gibi
metal olmayan maddelerin çıkarılması ve bunlarla ilgili işler. Asbest katkılı yapı ve
mamullerin üretimini yapan fabrikalar
16. Tabakhaneler, deri perdahlama ve boyama işleri, ham deri işleme yerleri
17. Otomobil ve bisiklet lastikleri imali
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
188
18. Mühimmat ve patlayıcı maddeler imalatı, patlayıcı madde sanayi, sentetik yakıt,
azot peroksit imal ve dolum tesisleri, patlayıcı madde depoları ve patlayıcı madde
nakil işleri
19. Cam ve camdan mamul eşya ve ayna imalatı. (Gözlük ve optik camları hariç)
20. Petrol rafinerileri ve petrokimya tesisleri
21. Gliserin, yağ asitleri, sülfürik asit, hidroklorik asit, klor vb. kimyasal maddeler
üretim yerleri ile azot sanayi ve gübre fabrikaları, kimyevi gübreler imali
22. Taş yontma, öğütme ve kırma işleri
23. Boya, vernik ve cilalar ile organik ve anorganik pigmentlerin imali işleri
24. Gaz, benzin ve diğer akaryakıtlar, ham petrol ve müştaklarından yağlamaya
mahsus yağlar ve muhtelif maddelerin elde edilmesi
25. Kimyevi tuzlar, asitler, bazlar ve alkoller gibi kimyevi maddelerin imali, alkol
üretim ve tasfiye yerleri, fermantasyon ile alkollü içki üreten fabrikalar veya malt
tesisleri
26. Diğer kimyevi ana maddelerin sanayii ve basınç altında her türlü sınai ve tıbbi
gazın sıvılaştırılarak dolum işleri
27. Yüksek fırınlarda eritmekten yarı ikmal edilmiş hale gelinceye kadar bütün
işlemleri ihtiva etmek üzere demir ve çelik imalatı yani dört köşe veya yuvarlak
çubuklar, levha, plak, şerit, tüp, ray, rot gibi esas şekillere haddelemek, kalay
kaplaması (teneke imali), kaba dökümler ve dövme metal imalatı
28. Demir ve çeliği tav fırınlarında ısıtmak suretiyle müstakilen yapılan haddeleme ve
laminaj işleri
29. Demirden gayri metallerin izabesi tasfiyesi ve bunların külçe, bar, dört köşe kalın
çubuk, levha, şerit daire ve haddeden geçirilerek elde edilecek diğer esas şekillerde
imali
30. Demirden gayrı metallerin tav fırınlarında ısıtılması suretiyle müstakilen yapılan
haddeleme ve laminaj işleri
31. Taş, asbest ve grafitten eşya imali
32. Tıbbi, cerrahi, diş ve benzeri sağlık hizmetleri, hastaneler, sanatoryumlar, klinikler
ve sağlık yurtları
33. Bina, liman, iskele, köprü, baraj, ve benzeri inşaat dolayısıyla müstakilen yapılan
tetkik ve deneme mahiyetindeki sondaj işleri
34. Çimento ve klinker imali
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
189
35. Nikelaj kaplama ve galvanoplasti işleri, kalaycılık
36. Font ve diğer madenleri eritip kalıplara dökmek suretiyle muhtelif eşya imali,
maden döküm atölyeleri ve haddehaneler
37. Dekovil ve tramvay yolu inşaat ve tamiratı
38. Bina inşaatı ve tamiratı, bina yıkımı işleri
39. İskele, liman, mendirek inşaat ve tamiratı
40. Bina dışı elektrik, gaz, telgraf, telefon, tesisatı ve havai hat boru hattı inşaat,
tamirat ve bakım işleri
41. Bataklık kurutma işleri
42. Deniz tankerlerinde yapılan bütün işler
43. Köprü, kanalizasyon, baraj, su regülatörü ve varyant su yolu, kuyu ve su işleri ile
ilgili inşaat ve tamiratı
44. Demiryolu, metro, tünel ve yeraltı inşaatı ve tamiratı
45. Isıtma ve enerji amacıyla buhar üretimi ve dağıtım işleri
46. Çöp ve kanalizasyon hizmetleri, tehlikeli atık yakma tesisleri, katı atık depolama
tesisleri
47. Baca ve cam temizleyicileri, haşarat ve hayvan itlaf ve dezenfeksiyon işleri
48. Kaya tuzu çıkarılması
49. LPG dolum tesisleri ile dökme LPG ve tüp depolama tesisleri
50. Akaryakıt depolama tesisleri
51. Akaryakıt ve LPG satış yerleri ile petrol ürünleri ve makine yağları satış yerleri
52. Pil, batarya ve akü imal yerleri
53. Vapur ve gemi inşa ve tamiratı, tersaneler, hususi tipte deniz vasıtalarına mahsus
makinelerin imali, gemi bozma tezgahları ve söküm yerleri, liman atölyeleri
54. Asfalt ve zift üretme işleme, kaynatma ve eritme yerleri ile depoları
55. Araştırma laboratuarları
56. Piroteknik malzemesi hazırlama ve imali işleri (aydınlatma ve işaret fişekleri,
havai fişekler, şenlik maytapları, tabanca mantarları benzerleri)
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
190
57. Sanayide kullanılan boya ve kimyevi maddeler, petrol ve kömür türevleri
toptancılığı
58. Odun ve kömürlerin gazlaştırılmaları, koklaştırılmaları ve bunlardan elde edilen
türevleri damıtma işleri
59. Radar, X ışınları ve diğer zararlı radyasyon yayan ışınlarla çalışma yapılan yerler
60. Tıbbi tedavi laboratuarları ile bitkisel, hayvansal, gıda ürünlerinin ışınlanması ile
mikrodalga, lazer ve benzeri radyoaktif maddelerle çalışılan işler
61. Tabi ve suni aşındırıcı taşların ve çeşitlerinin üretim işleri
62. Zirai mücadele ilaçları, insektisit, rodendisit, mollusit vb maddelerin imali,
depolama, ambalaj ile toptan ve perakende satış yerleri
63. Kurşundan harf dökümü yapılan yerler
64. Yangın söndürme ve itfaiye hizmetleri
KİŞİSEL KORUYUCU DONANIMLAR İÇİN TS EN KODLARI
TS EN 132
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar - Terimler, Tarifler ve Piktogramlar
TS EN 134
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar - Bileşenlerin Adlandırılması
3 TS EN 135
Solunumla İlgili Cihazlar - Eş Değer Terimler Listesi
TS EN 136
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar - Tam Yüz Maskeleri - Özellikler, Deneyler,
İşaretleme
TS EN 137
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar - Kendi Kendine Yeterli Açık Devreli Sıkıştırılmış
Hava Solunum Cihazı Özellikler, Deney İşaretleme
TS EN 138
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar - Tam Yüz Maskesi, Yarım Yüz Maskesi veya
Ağız Tipi Maske İçin Kullanılan Temiz Hava Solunum Cihazları - Özellikler, Deneyler
ve İşaretleme
TS EN 139
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar - Tam Yüz Maskesi, Yarım Maske veya Bir
Ağızlıkla Kullanım İçin Basınçlı Hava Hatlı Solunum Cihazı -Özellikler, Deney,
İşaretleme
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
191
TS EN 140
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar - Yarım Maskeler ve Çeyrek Maskeler - Özellikler,
Deneyler, İşaretleme
TS EN 142
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar-Ağızlık Donanımı-Özellikler, Deney ve İşaretleme
TS EN 14
Koruyucu Solunum Cihazları-Toz Süzgeçleri-Özellikler, Deneyler ve İşaretleme
TS EN 144-2
Koruyucu Teneffüs Cihazları-Gaz Silindir Vanaları-Bölüm 2: Çıkış Bağlantıları
TS EN 145
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar-Kendi Kendine Yeterli Kapalı Devre Solunum
Aparatı, Basınçlı Oksijenli veya Basınçlı Oksijen-Azotlu Tip_ Özellikler, Deneyler,
İşaretleme
TS EN 148-1
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar-Yüz Koruyucu Parçalar İçin Vida Dişleri-Bölüm 1:
Standart Vida Dişli Bağlantı
TS EN 148-3
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar-Yüz Koruyucu Parçalar İçin Vida Dişleri-Bölüm 3:
M 45x3 Vida Dişli Bağlantı
TS EN 148-2
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar-Yüz Koruyucu Parçalar İçin Vida Dişleri-Bölüm 2:
Merkez Vida Dişli Bağlantı
TS EN 167
Kişisel Göz Koruması-Optik Deney Metotları
TS EN 169
Kişisel Göz Koruması-Kaynak ve Benzer Teknikler İçin Filtreler- Geçirgenlik
Özellikleri ve Tavsiye Edilen Kullanım
TS EN 170
Kişisel Göz Koruması-Ultraviyole Filtreler-Geçirgenlik Özellikleri ve Tavsiye Edilen
Kullanım
TS EN 172
Kişisel Göz Koruması-Güneşe Karşı Koruyucu Filtreler-Sanayide Kullanım İçin
TS EN 174
Kişisel Göz Koruması-Alp Disiplini Kayak İçin Kayak Gözlükleri
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
192
TS EN 208
Kişisel Göz Koruması-Lazer ve Lazer Sistemleriyle Çalışmaya Uygun Göz
Koruyucuları (Lazere Uygun Göz Koruyucuları)
TS EN 269
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar-Başlıkla Birlikte Kullanılan, Güçle (Pille) Çalışan
ve Temiz Havanın Hortumla Sağlandığı Solunum Cihazı-Özellikler, Deney,
İşaretleme
TS EN 270
Solunumda Kullanılan Koruyucu Cihazlar-Bir Başlıkla Birlikte Basınçlı Hava Hatlı
Solunum Cihazı-Özellikler, Deney, İşaretleme
TS EN 271
Solunumla ilgili Koruyucu Cihazlar-Basınçlı Hava Hattı veya Güç Destekli Temiz
Hava Hortumu Bulunan Başlıklı Solunum Cihazları-Aşındırıcı İle Parlatma İşlerinde
Koruyucu Olarak Kullanılan-Kurallar, Deney, İşaretleme
TS EN 340
Koruyucu Giyecekler-Genel Özellikler
TS EN 341
Yüksekten Düşmeye Karşı Personel Koruyucu Teçhizat, İndirme Cihazları
TS EN 344-1
Emniyet, Koruyucu ve İş Ayakkabıları-Profesyonel Amaçlı-Bölüm 1: Özellikler ve
Deney Metotları
TS EN 344-2
Emniyet, Koruyucu ve İş Ayakkabıları-Profesyonel Amaçlı-Bölüm 2: İlave Özellikler
ve Deney Metotları
TS EN 345-1
Emniyet Ayakkabıları-Profesyonel Amaçlı-Bölüm 1: Özellikler
TS EN 345-2
Emniyet Ayakkabıları-Profesyonel Amaçlı-Bölüm 2: İlave Özellikler
TS EN 346-1
Koruyucu Ayakkabılar-Profesyonel Amaçlı- Bölüm 1: Özellikler
TS EN 346-2
Koruyucu Ayakkabılar-Profesyonel Amaçlı-Bölüm 2: İlave Özellikler
TS EN 347-1
İş Ayakkabıları-Profesyonel Amaçlı-Bölüm 1: Özellikler
TS EN 347-2
İş Ayakkabıları- Profesyonel Amaçlı-Bölüm 2: İlave Özellikler
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
193
TS EN 348
Koruyucu Elbise-deney Metodu; Ergimiş Metal Parçalarının Sıçramasına Karşı
Malzeme Davranışının Tayini
TS EN 352-2
İşitme Koruyucuları-Emniyet Özellikleri ve Deneyler-Kısım 2-Kulak Tıkaçları
TS EN 352-1
İşitme Koruyucuları-Emniyet Kuralları ve Deneyler-Kısım 1:Kulak Koruyucuları
TS EN 352-3
İşitme Koruyucuları-Genel Kurallar-Bölüm 3: Endüstriyel Güvenlik, Kaskına Takılmış
Koruyucu Kulaklıklar
TS EN 358
Kişisel Koruyucu Donanım-Belirli Bir Yükseklikte Çalışma Güvenliğini Sağlamak ve
Düşmeyi Önlemek İçin-Tutma Sistemleri, Çalışma Konumu İçin Kemerler ve Halatlar
TS EN 362
Yüksekten Düşmeye Karşı Personel Koruyucu Teçhizat-Bağlayıcılar
TS EN 364
Yüksekten Düşmeye Karşı Personel Koruyucu Teçhizat-Deney Metotları
TS EN 365
Personel Koruyucu Teçhizat-Yüksekten Düşmeye Karşı-Kullanma Talimatları ve
İşaretlemeye Ait Genel Özellikler
TS EN 367
Koruyucu elbise-Isı ve Aleve Karşı Koruma-Aleve Maruz Kalmada Isı Geçişinin
Tayini Metodu
TS EN 369
Koruyucu Giyecekler-Sıvı Kimyasal Maddelere Karşı Koruma-Deney Metodu:
Malzemelerin Sıvı Geçirgenliğine Karşı Direnci
TS EN 371
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar-Düşük Kaynama Noktalı Organik Bileşiklere Karşı
AX Gaz Filtreleri ve Kombine Filtreler-Özellikler, Deneyler ve İşaretleme
TS EN 372
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar-Özel İsimli Bileşiklere Karşı SX Gaz Süzgeçleri
(Filtreleri) ve Birleşik Süzgeçler-Kurallar, Deneyler ve İşaretleme
TS EN 373
Koruyucu Giyecekler-Ergimiş Metal Parçalarına Karşı Malzemelerin Direncinin
Değerlendirilmesi
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
194
TS EN 374-1
Koruyucu Eldivenler-Kimyasal Maddeler ve Mikroorganizmalara Karşı_ Bölüm 1:
Terimler ve Performans Özellikleri
TS EN 374-2
Koruyucu Eldivenler-Kimyasal Maddelere ve Mikroorganizmalara Karşı_Bölüm 2:
Penetrasyon Direncin Tayini
TS EN 374-3
Koruyucu Eldivenler-Kimyasal Maddelere ve Mikroorganizmalara Karşı_Bölüm 3:
Kimyasal Madde Geçirgenliğine Direncin Tayini
TS EN 379
Ayarlanabilir Işık Geçirgenliği ve Çift Işık Geçirgenliğine Sahip Kaynak Filtreleri İçin
Şartname
TS EN 381-1
Koruyucu Giyecekler-Zincirli El Testeresi Kullananlar İçin-Bölüm 1:Zincirli Testereyle
Kesilmeye Direnç İçin Deney Tertibatı
TS EN 381-2
Koruyucu Giyecekler-Zincirli El Testeresi Kullananlar İçin-Bölüm 2:Bacak
Koruyucuları İçin Deney Metotları
TS EN 381-3
Koruyucu Giyecekler-Zincirli El Testeresi Kullananlar İçin-Bölüm 3:Koruyucu Botlar
İçin Deney Metotları
TS EN 381-5
Koruyucu Giyecekler-Zincirli El Testeresi Kullananlar İçin-Bölüm 5:Bacak
Koruyucular İçin Özellikler
TS EN 381-9
Koruyucu Giyecekler-Zincirli El Testeresi Kullananlar İçin-Bölüm 9:Zincirli Testere
Koruyucu Tozlukları-Özellikler
TS EN 381-8
Koruyucu Giyecekler-Zincirli El Testeresi Kullananlar İçin-Bölüm 8:Zincirli Testere
Koruyucu Tozlukları-Deney Metotları
TS EN 393
Can Yeleği ve Şahsi Yüzdürme Teçhizatı-Şahsi Yüzdürme Teçhizatı-50 N
TS EN 394
Can Yeleği ve Şahsi Yüzdürme Teşkilatı-Ek Malzemeler
TS EN 395
Can Yeleği ve Şahsi Yüzdürme Teçhizatı-Can Yelekleri 100 N
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
195
TS EN 396
Can Yeleği ve Şahsi Yüzdürme Teçhizatı-Can Yeleği-150 N
TS EN 399
Can Yeleği ve Şahsi Yüzdürme Teçhizatı-Can Yeleği-275 N
TS EN 402
Solunumla ilgili Koruyucu Cihazlar-Kaçış İçin Kendi Kendine Yeterli, Açık Devreli
Basınçlı Hava Solunum Cihazı, Tam Yüz Maskeli ve Ağızlık Donanımlı, Özellikler
Deney ve İşaretleme
TS EN 403
Ferdi Kurtarma İçin Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar-Yangından Kendini Kurtarmak
İçin Başlıklı Süzgeç Cihazları, Özellikler, Deneyler, İşaretleme
TS EN 404
Ferdi Kurtarma İçin Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar-Filtreli Ferdi KurtarıcıÖzellikler, Deney İşaretleme
TS EN 421
Koruyucu Eldivenler-İyonlaştırıcı Radyasyon ve Radyoaktif Bulaşmaya Karşı
TS EN 458
İşitme Koruyucuları-Seçimi, Kullanımı, Korunması ve Bakımı İçin Tavsiyeler-Kılavuz
TS EN 463
Koruyucu Giyecekler Sıvı Kimyasallara Karşı Koruma-Deney Metodu: Bir Sıvı
huzmesiyle (Jetiyle) Penetrasyon Direncin Tayini (Jet Deneyi)
TS EN 464
Koruyucu Giyecekler-Sıvı ve Gaz Kimyasal Maddelere Karşı Kullanım İçin
(Aerosoller ve Katı Partiküller Dahil) Deney Metodu Gaz Geçirmez Giyeceklerin Sıvı
Geçirmezliğinin Tayini (İç Basınç Deneyi)
TS EN 465
Koruyucu Giyecekler-Sıvı Kimyasal Maddelere Karşı Koruma-Koruyucu Giyeceğin
(Tip 4 Ekipman) Farklı Parçaları Arasındaki Spreye Dayanıklı
TS EN 466
Koruyucu Giyecekler-Sıvı Kimyasal Maddelere Karşı Koruma-Giyeceğin (Tip 3
Ekipman) Farklı Parçaları Arasındaki Sıvıya Dayanıklı Bağlantılar İle kimyasal
Koruyucu Giyeceğe Ait Performans Özellikleri
TS EN 467
Koruyucu Giyecekler-Sıvı Kimyasal Maddelere Karşı Koruma_Performans ÖzellikleriVücudun Bir Kısmına Kimyasal Koruma Sağlayan Giyecekler
TS EN 468
Koruyucu Giyecekler-Sıvı Kimyasal Maddelere Karşı Kullanılan-Deney Metodu:
Püskürtme İle Nüfuziyet Direncinin Tayini (Püskürtme Deneyi)
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
196
TS EN 470-1
Koruyucu Giyecekler-Kaynak ve Kaynakla İlgili İşlemlerde Kullanılan Bölüm 1: Genel
Özellikler
TS EN 471
Uyarı Elbisesi-İyi Görülebilme Özelliğine Sahip
TS EN 510
Koruyucu Giyecekler-Hareketli Parçalara Dolanma Riskinin Olduğu Yerlerde
Kullanılan Koruyucu Giyeceklere Ait Özellikler
TS EN 511
Soğuğa Karşı Koruyucu Eldivenler
TS EN 530
Koruyucu Giyecek Malzemelerinin Aşınma Dayanımı-Deney Metotları
TS EN 531
Koruyucu Giyecekler-Isıya Maruz Kalan Endüstri Çalışanları İçin İtfaiyeci ve
Kaynakçı Elbiseleri Hariç)
TS EN 533
Koruyucu Giyecekler-Isıya ve Aleve Karşı Koruma-Sınırlı Alev Yayma Özelliğine
Sahip Malzemeler ve Malzeme Donanımları
TS EN 564
Dağcılık Teçhizatı, Yardımcı İp (Halat) Güvenlik Kuralları ve Deney Metotları
TS EN 565
Dağcılık Teçhizatı-Şerit (Bant) Güvenlik Kuralları ve Deney Metotları
TS EN 566
Dağcılık Teçhizatı-Kemerler-Güvenlik Kuralları ve Deney Metotları
TS EN 567
Dağcılık Teçhizatı-İp Kenetleri Güvenlik Kuralları ve Deney Metotları
TS EN 568
Dağcılık Teçhizatı-Buz Ankrajları-Güvenlik Kuralları ve Deney Metotları
TS EN 569
Dağcılık Teçhizatı-Kancalar-Güvenlik Kuralları ve Deney Metotları
TS EN 659
Koruyucu Eldivenler-İtfaiyeciler İçin
TS EN 702
Koruyucu Giyecekler-Isı ve Aleve Karşı Koruma-Deney Metodu: Koruyucu Giyecek
veya Malzemelerinde Temas Isısı Geçişinin Tayini
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
197
TS EN 795
Yüksekten Düşmeye Karşı Koruma-Ankraj Cihazları-Özellikler ve Deneyler
TS EN 812
Sanayide Darbeye Karşı Kullanılan Başlıklar
TS EN 813
Yüksekten Düşmeyi Önlemek İçin Personel Koruyucu Donanım_Oturma Kuşağı
TS EN 863
Koruyucu Elbiseler-Mekanik Özellikler-Vurup Delmeye Karşı Dayanım Deneyi
TS EN 892
Dağcılık Teçhizatı-Dinamik Dağcılık Halatları-Güvenlik İle İlgili Özellikler Ve Deney
Metotları
TS EN 893
Dağcılık Teçhizatı-Kramponlar-Güvenlik Kuralları ve Deney Metotları
TS EN 943-2
Sıvı Aerosol ve Katı Parçacıklar İhtiva Eden Sıvı ve Gaz Kimyasallara Karşı
Koruyucu Giysi-Kısım 2: Acil Müdahale Takımları İçin Kimyasal Koruyucu Giysiler
"Gaz-Korunumlu" İçin Performans Gereklilikleri
TS EN 958
Dağcılık Teçhizatı-Tırmandırmada Kullanılan Enerji Absorplama Sistemleri-Güvenlik
Kuralları ve Deney Metotları
TS EN 960
Kafa Kalıpları-Emniyet Şapkaları Deneylerinde Kullanılan
TS EN 966
Hava Sporları İçin Başlıklar
TS EN 967
Kafa Koruyucuları-Buz Hokeyi Oyuncuları İçin
TS EN 1073-2
Radyoaktif Bulaşmasına Karşı Koruyucu Giysi-Kısım 2: Radyoaktif Bulaşmasının
Ayrılmasına Karşı Havalanmayan Koruyucu Giysi İçin Gereklilikler ve Deney
Metotları
TS EN 1077
Koruyucu Başlık (Kasklar)- Alp Tipi Kayakçılar İçin
TS EN 1078
Bisiklet, Kaykay ve Tekerlekli Paten Kullanıcıları İçin Kasklar
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
198
TS EN 1082-1
Koruyucu Giyecekler-Bıçak kesiklerine ve Batmalarına Karşı Koruyucu Eldivenler ve
Kolluklar-Bölüm 1: Zincir Zırhtan Yapılmış Eldivenler ve Kolluklar
TS EN 1082-2
Koruyucu Giyecekler-Bıçak Kesiklerine ve Batmalarına Karşı Koruyucu Eldivenler ve
Kolluklar-Bölüm 2: Zincir Zırh Dışındaki Malzemeden Yapılmış Eldivenler ve Kolluklar
TS EN 1082-3
Koruyucu Giyecekler-Bıçak Kesiklerine ve Batmalarına Karşı Koruyucu Eldivenler ve
Kolluklar-Bölüm 3: Kumaş, Deri ve Diğer Malzemeler İçin Darbeyle Kesme Deneyi
TS EN 1095
Gezi Teknelerinde Kullanım İçin Güverte Emniyet Kemeri ve Emniyet Halatı-Güvenlik
Kuralları ve Deney Metotları
TS EN 1146
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar-Kendi Kendine Kurtulma İçin Bir Başlıkla Birlikte
Kullanılan Kendi Kendine Yeterli Açık Devre Basınçlı Hava Solunum Aparatı (Başlıkla
Birlikte Kullanılan Basınçlı Hava Kaçış Aparatı)-Kurallar-Deney-İşaretleme
TS EN 1149-1
Koruyucu Giyecekler-Elektrostatik Özellikler-Bölüm 1: Yüzey Öz Direnci (Deney
Metotları ve Kurallar)
TS EN 1149-2
Koruyucu Giyecekler-Elektrostatik Özellikler-Bölüm 2: Malzemenin Derinliğine
Elektrik Direncinin Ölçülmesi İçin Deney Metodu (Düşey Direnç)
TS EN 1150
Koruyucu Giyecekler - Profesyonel Olmayan Kullanım İçin Görülebilme Özelliğine
Sahip Giyecekler - deney Metotları ve Özellikler
TS EN 1384
Koruyucu Başlıklar - Binicilikte Kullanılan
TS EN 1385
Kano ve Akarsu Sporları İçin Kasklar
TS EN 1486
Koruyucu Elbiseler - İtfaiyeciler İçin - Uzman İtfaiyeci Elbiseleri İçin Özellikler ve
Deney Metotları
TS EN 1621-1
Motosiklet Sürücülerini Mekanik Darbeye Karşı Koruyucu Giyecekler -Bölüm 1:
Darbe Koruyucular İçin Özellikler ve Deney Metotları
TS EN 1731
Kafes Tipi Göz ve Yüz Koruyucuları - Mekanik Tehlikelere ve/veya Isıya Karşı
Endüstriyel ve Endüstriyel Olmayan Kullanım İçin
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
199
TS EN 1809
Dalma Aksesuarları - Yüzmeye Yardımcı Olan Dengeleyiciler -Fonksiyonel Özellikler,
Güvenlik Kuralları ve Deney Metotları
TS EN 1827
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar - Gazlara veya Gaz ve Parçacıklara veya Sadece
Parçacıklara Karşı Koruma Amaçlı Soluk Alma Vanası Bulunmayan Ayrılabilir Filtreli
Yarım Maskeler - Özellikler, Deneyler, İşaretleme
TS EN 1835
Koruyucu Solunum Cihazları - Sınırlı Şartlarda Kullanım İçin - İmal Edilmiş Basınçlı
Hava Hatlı, Baret veya Başlığa Bağlantılı - Özellikler, Deney ve İşaretleme
TS EN 1836
Kişisel Göz Koruması - Genel Kullanım Amaçlı Güneş Gözlükleri ve Güneşe Karşı
Koruyucu Filtreler
TS EN 1868
Yüksekten Düşmeye Karşı Personel Koruyucu Donanım – Eşdeğer Terimler Listesi
TS EN 1891
Yüksekten Düşmeye Karşı Personel Koruyucu Teçhizat – Düşük Uzamalı, Özlü Lif
Halatlar
TS EN 1938
Kişisel Göz Koruması - Motosiklet ve Mopet Kullanıcıları İçin Gözlükler
TS 2429 EN 397
Endüstriyel Emniyet Şapkaları (Baretler)
TS 4075 EN 368
Koruyucu Elbiseler - Sıvı Kimyasal Maddelere Karşı Kullanılan – Sıvı
Penetrasyonuna Malzemelerin Mukavemetinin Tayini
TS EN ISO 4869-2
Akustik - Kulak Koruyucuları - Bölüm 2: Kulak Koruyucu İçine Takıldığında Etkili A Ağırlıklı Ses Basınç Seviyelerinin Tayini
TS 5557 EN 165
Göz Koruyucuları - Kişisel - Terimler
TS 5559 EN 207
Kişisel Göz Koruması - Lazer Işınımına Karşı Göz Koruyucuları ve Filtreleri (Lazer
Göz Koruyucuları)
TS 5560 EN 166
Kişisel Göz Koruması - Özellikler
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
200
TS 6860 EN 175
Personel Koruyucuları - Kaynak ve Benzeri İşlemler Sırasında Gözü ve Yüzü Koruma
Teçhizatı
TS 6973 EN 420
Eldivenler - Genel Özellikler
TS 7305 EN 388
Koruyucu Eldivenler - Mekanik Risklere Karşı
TS 7935 EN 407
Koruyucu Eldivenler - Isı Tesirlerine (Isı ve/veya ateşe) Karşı
TS 8185 EN 141
Koruyucu Solunum Cihazları - Gaz Filtreleri ve Birleşik Filtreler -Özellikler, Deneyler
ve İşaretleme
TS 8504 EN 1073-1
Koruyucu Giyecekler - Radyoaktif Kirlenmeye Karşı - Bölüm 1: Radyoaktif Parçacık
Kirlenmesine Karşı Havalandırmalı Koruyucu Giyecekler İçin Kurallar ve Deney
Metotları
TS 9936 EN 469
İtfaiyeciler İçin Koruyucu Elbiseler - Yangınla Mücadele İçin Koruyucu Elbiselerin
Özellikleri ve Deney Metotları
TS 10224 EN 443
İtfaiye Teşkilatı Teçhizatı-Koruyucu Başlıklar
TS EN ISO 10819
Mekanik Titreşim ve Şok-El, Kol Titreşimi-Eldivenden El Ayasına Geçen Titreşimin
Ölçülmesi ve Değerlendirilmesi İçin Metot
TS EN 12083
Koruyucu Solunum Cihazları-Hortumlu Nefes Alma Teknikleri (Maskeye Monte
Edilmemiş Filtreler)-Toz Filtreleri, Gaz Filtreleri ve Kombine Filtreler-Özellikler,
Deneyler ve İşaretleme
TS EN 12270
Dağcılık Teçhizatı-Takozlar-Güvenlik Kuralları ve Deney Metotları
TS EN 12275
Dağcılık Teçhizatı-Bağlantı Halkaları-Güvenlik Kuralları ve Deney
Metotları
TS EN 12276
Dağcılık Teçhizatı-Sürtünme Ankrajları-Güvenlik Kuralları ve Deney
Metotları
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
201
TS EN 12277
Dağcılık Teçhizatı-Kuşaklar-Güvenlik Kuralları ve Deney Metotları
TS EN 12278
Dağcılık Teçhizatı-Makaralar-Güvenlik Kuralları ve Deney Metotları
TS EN 12419
Koruyucu Solunum Cihazları-Hafif İşlerde Kullanılan Sıkıştırılmış Hava Hatlı Solunum
Cihazları-Tam Yüz Maskesi-Yarım Maske veya Çeyrek Maske-Özellikler, Deneyler
ve İşaretleme
TS EN 12492
Dağcılık Teçhizatı-Dağcılar İçin Başlıklar-Güvenlik Kuralları ve Deney Metotları
TS EN 12568
Ayak ve Bacak Koruyucuları-Ayakkabı Burnu ve Metal Nüfuz Etmeye Dirençli
Takviyeler-Özellikler ve Deney Metotları
TS EN 12628
Dalış Aksesuarları-Kombine Yüzdürme ve Kurtarma Cihazları-Fonksiyonel ve
Güvenlik Kuralları Deney Metotları
TS EN 12941
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar-Kask veya Başlıkla Kullanılan Güçlendirilmiş
Filtreli Cihazlar-Özellikler, Deney ve İşaretleme
TS EN 12942
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar-Tam Yüz Maskeleri, Yarım Maskeler Veya Çeyrek
Maskelerle Birlikte Güç Destekli Filtre Cihazları-Özellikler, Deney ve İşaretleme
TS EN 13061
Koruyucu Giyecekler-Futbol Oyuncuları İçin Kaval Kemiği Koruyucuları-Kuralları ve
Deney Metotları
TS EN 13087-1
Koruyucu Kasklar-Deney Metotları-Bölüm 1: Şartlar ve Şartlandırma
TS EN 13087-2
Koruyucu Kasklar Deney Metotları-Bölüm 2: Şok Absorpsiyonu
TS EN 13087-3
Koruyucu Kasklar-Deney Metotları-Bölüm 3: Nüfuz Etmeye Karşı
Direnç
TS EN 13087-5
Koruyucu Kasklar-Deney Metotları-Bölüm 5: Tutucu Sistem Dayanımı
TS EN 13087-6
Koruyucu Kasklar-Deney Metotları-Bölüm 6: Görüş Alanı
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
202
TS EN 13087-7
Koruyucu Kasklar-Deney Metotları-Bölüm 7: Aleve Karşı Direnç
TS EN 13087-8
Koruyucu Kasklar-Deney Metotları-Bölüm 8: Elektriksel Özellikler
TS EN 13087-10
Koruyucu Kasklar-Deney Metotları-Bölüm 10: Işıma Yoluyla Yayılan Isıya Direnç
TS EN 13087-4
Koruyucu Kasklar-Deney Metotları-Bölüm 4: Tutma Sisteminin Etkinliği
TS EN 13158
Koruyucu Giyecekler-At Binicileri İçin Koruyucu Ceketler, Vücut ve
TS EN 13178
Kişisel Göz Koruması-Kar Aracı Kullanıcıları İçin Göz Koruyucuları
TS EN 13274-1
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar-Deney Metotları-Bölüm 1: İçe Doğru Sızıntı ve İçe
Doğru Toplam Sızıntının Tayini
TS EN 13274-3
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar-Deney Metotları-Bölüm 3: Solunum Direncinin
Tayini
TS EN 13274-4
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar-Deney Metotları-Bölüm 4: Alev Deneyleri
TS EN 13274-5
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar-Deney Metotları-Bölüm 5: İklim
Şartları
TS EN 13274-6
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar-Deney Metotları-Bölüm 6: Solukla Alınan
Havadaki Karbondioksit Muhtevasının Tayini
TS EN 13274-2
Solunumla İlgili Koruyucu Cihazlar-Deney Metotları-Bölüm 2: Uygulama İle İlgili
Performans Deneyleri
TS EN 13277-1
Dövüş Sporları İçin Koruyucu Donanım-Bölüm 1: Genel Özellikler ve Deney Metotları
TS EN 13277-2
Dövüş Sporları İçin Koruyucu Donanım-Bölüm 2: Ayak, Alt Bacak ve Ön Kol
Koruyucuları İçin İlave Özellikler ve Deney Metotları
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
203
TS EN 13277-3
Dövüş Sporları İçin Koruyucu Donanım-Bölüm 3: Vücut Koruyucuları İçin İlave
Özellikler ve Deney Metotları
TS EN 13277-4
Dövüş Sporları İçin Koruyucu Donanım-Bölüm 4: Kafa Koruyucuları İçin İlave
Özellikler ve Deney Metotları
TS EN 13277-5
Dövüş Sporları İçin Koruyucu Donanım-Bölüm 5: Genital Koruyucular ve Karın
Koruyucuları İçin İlave Kurallar ve Deney Metotları
TS EN 13356
Amatör Kullanım İçin Görünebilirlik Aksesuarları Özellikler ve Deney Metotları
TS EN 13484
TS EN 13546
Koruyucu Giyecekler-Saha hokeyi Kalecileri İçin El, Kol, Göğüs, Karın, Bacak, Ayak
ve Genital Koruyucular ve Saha Oyuncuları İçin Kaval Kemiği Koruyucuları-Kuralları
ve Deney Metotları
TS EN 13567
Koruyucu Giyecekler-Eskrim Oyuncuları İçin El, Kol, Göğüs, Karın, Bacak, Genital ve
Yüz Koruyucular-Kurallar ve Deney Metotları
TS EN 13594
Profesyonel Motosiklet Sürücüleri İçin Koruyucu Eldivenler-Kurallar ve Deney
Metotları
TS EN 13595-1
Profesyonel Motosiklet Sürücüleri İçin Koruyucu Giyecekler-Ceketler, Pantolonlar,
Tek Parça veya Parçalı Takımlar-Bölüm 1: Genel Kurallar
TS EN 13595-3
Profesyonel Motosiklet Sürücüleri İçin Koruyucu Giyecekler-Ceketler, Pantolonlar,
Tek Parça veya Parçalı Takımlar-Bölüm 4: Darbeli Kesme Direncinin Tayini İçin
Deney Metodu
TS EN 13595-4
Profesyonel Motosiklet Sürücüleri İçin Koruyucu Giyecekler-Ceketler, Pantolonlar,
Tek Parça veya Parçalı Takımlar-Bölüm 4: Darbeli Kesme Direncinin Tayini İçin
Deney Metodu
TS EN 13634
Profesyonel Motosiklet Sürücüleri İçin Koruyucu Ayak Giyecekleri-Kurallar ve Deney
Metotları
TS EN 13781
Kar Araçlarının ve Uzun Kızakların Sürücüleri ve Yolcuları İçin Koruyucu Kasklar
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
204
TS EN ISO 13997
Koruyucu Giyecekler-Mekanik Özellikler-Keskin Cisimler Tarafından Kesilmeye
Direncin Tayini
TS EN ISO 14460
Otomobil Yarışçıları İçin Koruyucu Giyecekler-Isı ve Ateşe Karşı KorumaPerformans Kuralları ve Deney Metotları
TS EN ISO 15027-1
Su Altı Giyecekleri-Bölüm 1: Sabit Giyilen Giyecekler, Güvenlik Dahil Kurallar
TS EN ISO 15027-2
Su Altı Giyecekleri-Bölüm 2: Ayrılma Giyecekleri, Güvenlik Dahil Kurallar
TS EN ISO 15027-3
Su Altı Giyecekleri Bölüm 3: Deney Metotları
TS EN 24869-1
Akustik-Kulak Koruyucuları-Bölüm 1: Ses Yalıtımının Ölçülmesi İçin Sübjektif Bir
Metot
TS EN 24869-3
Akustik-İşitme Koruyucuları-Bölüm 3: Kalite Muayenesi İçin Amaçlanan Kulaklık Tipi
Koruyucuların Araya Girme Kaybının Ölçülmesinde Kullanılan Basitleştirilmiş Metot
TS EN 50237
Eldiven ve Kolçaklar-Mekanik Korumalı-Elektriksel Amaçlar İçin
TS EN 50286
Alçak Gerilim Tesisatları İçin Elektriksel Koruyucu Yalıtım Giydirilmesi
TS EN 50321
Düşük Gerilimli Tesisatlarda Çalışmak İçin Elektriksel Yalıtımlı Ayakkabılar
TS EN 50365
Alçak Gerilim Tesislerinde Kullanım İçin Elektriksel Olarak Yalıtımlı Başlıklar
TS EN 60895
Elbiseler-İletken-Anma Gerilimi 800 KV'a Kadar Tesislerde Gerilim Altında Çalışma
İçin
TS EN 60903
Eldiven ve Kolçaklar-Yalıtkan Malzemeden-Gerilim Altında Çalışma İçin-Özellikler
TS EN 60984+A11
Manşonlar-Yalıtkan Malzemeden-Gerilimli Çalışma İçin
TS EN 60743
Gerilim Altında Çalışmada Kullanılan Alet ve Teçhizat İçin Terimler
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
205
Konuların daha iyi anlaşılması için başvurulabilecek kaynaklar
Bu kitapta anlatılan konular hakkında daha ayrıntılı araştırma yapmak isteyenler
aşağıdaki kaynaklara başvurabilir.
Encyclopedia of Occupational Health and Safety (ILO)
Accident Prevention Manuel (National Safety Council - NSC)
Büyük Endüstriyel Kazaların Önlenmesi (İLO)
Kimyasallar ve Tehlike Yönetimi (İLO)
İşyeri Hekimliği Ders Notları (TTB)
Ergonomi (Gülten İncir – MPM Endüstri Şubesi 1980)
İşyerlerinde Acil Durum Planlaması (TTB yayınları)
Bir İşyerinin Olağan Dışı Durumlara Hazırlanması kurs notları (9 Eylül Üniversitesi)
Ulusal Yasalar ve Standartlar ile Uluslararası Standartlar
Ulusalkanal TV İşbaşı Programları (Dr. Mahmut Yaman)
http://www.ilo.org
http://www.osha.org
http://www.ttb.org.tr
http://www.ccohs.ca
http://www.whmis.org
http://www.afscme.org
http://www.ecptote.state.tx.us
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Mİ, O DA NE?
206

Benzer belgeler