E-Dergi - Anadolu Life Dergisi
Transkript
E-Dergi - Anadolu Life Dergisi
life Sayı: 01 Mayıs/Haziran 2016 Yeni Çağın Ağırlaştıran Hastalığı OBEZİTE Bu Senenin Trendleri İNSANIN İÇİNİ ISITACAK peyzaj Kendi Bahçenizi Düzenleyin GEZİ Kız Kulesi̇ Galata Kulesi Türk Tarihinin En Güçlü 6 kadın lideri SANAT VE ADALET İÇİÇE Savcı İsmet Efe Resim Sergisi İSTANBUL’UN YENİ GÖZDESİ life ABONELİK İÇİN 0216 306 76 79 0542 545 60 25 Merhaba! Yayıncı GÜNE DOĞUŞ MEDYA GRUBU Dergimizin ilk sayısı ile hepinize içten bir merhaba diyerek başlıyoruz. Ç İmtiyaz Sahibi Nergiz Süslü Çok hızlı değişen ülke gündeminin içerisinde haberlerin insanın iç dünyasını karartmasından birazcık olsun uzaklaşabilmek adına, günceli takip edelim derken satır aralarında göremediğimiz bazı detayları, farkedemediğimiz önemli şeyleri daha sakin ve fazla teferruata kaçmadan, gazete sayfaları arasında yitip gitmesine kıyamadığımız çeşitli söyleşi ve gezi notlarını sizlerle daha rahat paylaşabilmek için uzun süredir proje olarak tasarladığımız Anadolu Life dergimiz artık sizlerle olacak. Bundan duyduğumuz memnuniyeti siz okurlarımızın beğenisini kazanarak, daha da ileri taşımayı planlıyoruz. Çok farklı bir format ile yazar-kari ikilisini buluşturmak ve sanat'tan aktüaliteye uzanan yelpazede sizlere, arkanıza yaslanıp okunacak bir dergi sunmayı hedefledik. Umarım bu ilk sayımızda bize görüş ve önerilerinizle destek olursunuz. Şimdiden bir hatamız, kusurumuz olursa affınıza sığınıyoruz. Daha yaşanabilir, daha özgür, daha zengin, daha sorunsuz yarınlar için hepimize görevler düşüyor. Türkiye bizim vatanımız onu muassır medeniyetler seviyesine çıkarmak ise hepimizin görevi. üslü Nergiz S Yazı İşleri Müdürü Sibel Dinç Moda&Güzellik Editörü Dolunay Doğan Grafik Tasarım Elif Can Haber Sorumlusu SİBEL DİNÇ Fotoğraflar NESRİN ÇELİK Reklam ve Halkla İlişkiler arzum taNpınar Reklam Rezervasyon [email protected] 0216 306 76 79 Hukuk Birimi Av. Mutlu Erkaya Yönetim Yeri GÜNE DOĞUŞ Yukarı Mah. Üsküdar Cad. No:1/5 Kartal, İstanbul 0216 306 76 79 Baskı İSTANBULFORM MATBAACILIK SAN.TİC.LTD. Esentepe Mah. İnönü Cad. Verim Sanayi Sitesi B Blok Kat.2 Kartal, İstanbul 0216 387 60 30 (pbx) Yerel Süreli Yayın 1 Mayıs Haziran 2016 06 KISA KISA Giyimden Dekorasyona, Sağlıktan Gıdaya... Bu Kurabiyelerin İçinde Kahramanların Yüreği Var 12 10 20 HAYATIN İÇİNDEN “İnsan İnsanı Çekermiş” sergisi İstanbul’da! GEZELİM GÖRELİM Kız Kulesi Efsanesi Yeryüzü Doktorları Bebekleri Hayata Bağlıyor Ailenizle Rahatlıkla Gidebileceğiniz, Nezih Restorant Hizmeti; Madalyalı 18 Kartal Halk Eğitim Merkezi, Proje Ve Etkinliklerine Hız Kesmeden Devam Ediyor 30 14 16 Sağlıksız Beslenmeyle Gelen Yeni Çağın Ağırlaştıran Hastalığı; Obezite 2016’nın İlkbahar – Yaz Trendleri İnsanın İçini Isıtacak 36 24 Anneler ve Babalar Günü için Hediye Alternatifleri Sihirli Formüller; Aromatik Yağların Mucizesi 34 Sanat ve Adalet İçiçe Savcı İsmet Efe Resim Sergisi 4 44 MİMARİ Peyzaj; Kendi bahçenizi düzenleyin 42 Mayıs Haziran 2016 46 İstanbul’un Her Bir Köşesine Hakim, Kudretli Duruşuyla Şimdi Karşınızda; Galata Kulesi 54 SAĞLIK Yara ve Tedavi Yöntemleri Agon Dünya Danslarını Kartal’da Sergiledi 50 56 Türk Tarihinin En Güçlü 5 Kadın Lideri 52 HABER Basın ve Yargı Artık Daha Yakın REKLAM İNDEKSİ 02-03: GRAND MIRA OTEL 11: REFORM AHŞAP 13: FITNESS CITY 19: VATAN PLASTİK 21: YILDIRIM NAKLİYAT 22-23: AHMET ŞİMŞEK KOLEJİ 27: SÜSLÜ KUYUMCULUK 28-29: BERVAZE 33: CEYLAN TERMAL 39: PRENSES CAFE 41: GÜZEL GROUP 43: TÜRKAN SAYLAN TIP MERKEZİ 49: KARTAL OTO SANAYİ 50-51: EPION SAĞLIK 53: GÜZEL GROUP 63: FIRAT OTOMOTİV ARKA KAPAK İÇİ: KARTAL BETON ARKA KAPAK: DİVAN OTEL, Pendik 58 60 TEKNOLOJİ Piyasada raflardaki yerini alan en yeni ürünler.. KÜLTÜR&SANAT İstanbul’da Ne var Ne yok? Belediyelerde Neler Oluyor? 5 kısa kısa moda&hobi TOMMY HILFIGER’ın PREPPY DOKUNUŞLARı Adadan adaya gidilen bir tatilin maceraperest ruhundan ilham alan Tommy Hilfiger 2016 İlkbahar / Yaz erkek giyim koleksiyonu “The Good Life”da sportif çizgiler ve rahat dokular ön planda. Dünyaca ünlü marka, renkli ve farklı dokudaki gömleklerle tamamlanan preppy stili klasik ve modernin mükemmel karmasına sahne oluyor. 2016 Modasının Göz Alıcı Trendleri Dünyaca ünlü tasarımcıların en özel koleksiyonlarını bir araya getiren V2K Designers, 2016 İlkbaharYaz sezonunda da modanın nabzını tutmaya devam ediyor. Taşlı kolyeler, sıradışı renkli gerdanlıklar gibi sezonun öne çıkan trendleri V2K Designers farkıyla modaseverlerle buluşuyor. ÖZGÜR RUHUN YANSIMALARI Achelya Uluchay, 2016 İlkbahar-Yaz Unfettered Koleksiyonu’nunda ilhamını Art Deco akımından alıyor. Bu koleksiyonda keskin çizgiler, feminen kalıplarla birleşiyor. YENİ NESLİN EĞLENCELİ MARKASI: FINEAPPLE Sokak Stilinize Koton’dan Aksesuarlar Her zevke ve yaşa uygun kombinler ile rahatlık ile şıklığı birleştiren sokak modası aksesuarları, Koton’un İlkbahar-Yaz Koleksiyonunun vazgeçilmezleri arasında! Genç ruhların özgün markası Fineapple; esprili mesajların yer aldığı sweatshirt ve T-shirtleri, birbirinden eğlenceli armaları ve benzersiz aksesuarlarıyla yaza hazır! Kişiselleştirilebilen kot montlar ise koleksiyonun en trend parçaları arasında… Birbirinden eğlenceli bebek mayoları BabyNEO’da Yıkanabilir ve sızdırmaz özelliği ile BabyNEO’nun bebekler için özel olarak tasarladığı eğlenceli desen ve canlı renklere sahip mayo bebek bezleri ile bebekler için 2016 Yaz’ını cıvıl cıvıl geçecek. Lolipop Soketler Penti’nin cıvıl cıvıl desenli soket çorapları yetişkinlerin içindeki çocuğu dışarı çıkartıyor. Spor ayakkabıların ve babetlerin vazgeçilmezi soket çoraplar, genç baskılar ve dinamik renklerle ayaklara sunulmaya devam ediyor. 6 Modern, fonksiyonel kalıplar ve minimal aksesuarlar Achelya Uluchay’ın 2016 İlkbahar-Yaz koleksiyonunun en dikkat çeken özellikleri arasında yer alıyor. Achelya Uluchay bu sezonda yine özgür ruhlu ve özgün kadınlara dokunuyor. Art Deco mimarisinin izinde giden geometrik ve simetrik formlar; kadının feminen duruşunu maskülen bir bakış açısıyla sunuyor. Özgür ruhlu yeni neslin eğlenceli markası Fineapple, farklı tasarımları ile özgün olmayı amaçlayan gençlere alternatif seçenekler sunuyor. Benzersiz tasarımlarıyla pazara yepyeni bir giriş yapan Fineapple, genç modaseverlerin gönüllerini fethediyor. Baharda Decathlon’la kamp zamanı! Haftasonlarını ve tatillerini; doğa yürüyüşleri ve kamp yaparak değerlendirmek, yeşile, oksijene ve huzura doymak isteyenler için; Avrupa’nın en büyük spor perakende zinciri Decathlon’da kamp sezonu açıldı! Dünyanın en prestijli tasarım ödüllerini kazanan, 2 saniyede kurulabilen ve kolayca toplanan ‘Quechua 2 Second’ çadır, kendinizi yatağınızda kadar rahat hissettirecek uyku tulumları; yiyecek ve içeceklerinizi soğuk tutacak özel sırt çantaları; kamp masa ve sandalyeleri, termos kılıfları, dinamolu fenerler, şarj cihazları, doğa yürüyüşü kıyafet ve ayakkabıları ve kolayca kurulan portatif kamp kabini gibi kampa dair herşey Decathlon mağazalarında. kozmetik&saglık kısa kısa TREND ALARMI: MAT DUDAKLAR! 2016 bahar ve yazında ışıltılı dudaklar yerini mat tonlara bırakıyor. İtalyan kozmetik markası Deborah Milano’nun Atomic Red Mat serisi, yumuşak yapısıyla göz alıcı dudaklara sahip olmanıza yardımcı oluyor. Etkili formülü sayesinde yoğun renk veren ve kremsi yapısıyla kolayca uygulanan Atomiz Red Mat, dudaklarınızı beslerken nemlendiriyor. Gün boyu kusursuz kalan kadife yumuşaklığında dudaklara sahip olmanızı sağlayan ruj, saatlerce yeni uygulanmış gibi görünüyor. güneşin zararlı ışınlarından korunmaya başlamanın tam zamanı! Kérastase’tan başyapıt bir bakım CHRONOLOGISTE Cildinizle dost SOLAIT güneş ürünleri, güneş ışınlarının neden olduğu DNA hasarına ve erken yaşlanma belirtilerine karşı cildinizi koruyor; üstelik, bileşimindeki E vitamini ve 24 saat nemlendirici kompleks ile cildinizin nem oranını da dengeliyor. Güneşin zararlarına karşı geliştirilmiş etkili formülü ile cildinizi güneşe karşı korurken kırıştırmadan, sağlıkla bronzlaşmanızı sağlıyor. 2015 yılında Chronologiste - Canlandırıcı Havyar Bakımı ile lüks saç bakımında en üst seviyeye ulaşarak eşsiz bir deneyim sunan Kérastase, 2016 yılında bu deneyimi yeni bir ürün ile taçlandırıyor. Bu başyapıt seriye sınırlı sayıda üretilen ikonik ürün parfümlü güzellik yağı Parfum en Huile – Jasmin de Minuit ekleniyor. cilt bakımınıza özel destek: Collagen by Watsons serileri Üçlü kolajen desteği ile cildi arındıran, canlandıran ve esnekliğini artıran Collagen by Watsons ürünleri sadece seçili Watsons mağazalarında. İçeriğindeki yeşil kök hücreleri cildi tazeler ve canlandırırken, cildi yaşlanmaya karşı UV ışınlarından korumaya yardımcı olur. 3D Hydraconcept özelliğiyle cildin nem dengesini korur ve susuz kalmasını önler. Üçlü kolajen desteği ile cildin daha genç bir cilt görünümü için çizgilerin düzleşmesine ve cilt esnekliğinin artmasına yardımcı olur. Daha dengeli bir cilt tonu için daha yumuşak ve pürüzsüz bir görünüme kavuşmanıza yardımcı olur. Cildinizi Unı Baby bebek yağı ile besleyin Bebek bakımında ailelerin güvenilir markası Uni Baby, kuru ve hassas ciltlere özel ürettiği bebek yağı serisiyle bu yaz hem bebeklerin hem de yetişkinlerin cildini nemlendiriyor. Uni Baby Bebek Yağı, klasik, zeytinyağlı ve havuç yağlı çeşitleriyle cildi yumuşacık yapıyor ve ipeksi bir dokunuş kazandırıyor. Rımmel Super Jel Oje ile ışıldayan Tırnaklar Rimmel’in jel formülüne sahip yapısıyla iki haftaya kadar kalıcılık sağlayan yeni Super Gel Oje serisi ile baharı ışıldayan, rengarenk tırnaklarla karşılayın. MAKSİMUM ETKİYLE İDDİALI BAKIŞLAR NYC BIG BOLD FULL IMPACT MASKARAda Hacim etkisi yaratan formülü ve benzersiz kremsi yapısıyla NYC Big Bold Full Impact maskaranın yenilikçi fırçası, her bir kirpiği ayrı ayrı yakalayarak hem üst hem alt kirpiklerde iddialı bir hacim ve dolgunluk sağlıyor. 7 kısa kısa dekorasyon Hayalindeki düğün sofralarını LAV ile tamamla! Özgün tasarımlarıyla sofraları renklendiren LAV, düğün sofralarını dilediğiniz konseptlerde hazırlayabilmeniz için farklı öneriler sunuyor. Düğün şıklığını ürünlerin sıra dışı kullanımlarıyla zenginleştirebilmenizi sağlayan LAV, düğün heyecanına da ortak oluyor. Likör bardaklarının nikah şekerleri için kullanılabileceğini, kadehlerin ve bardakların içine çiçekler koyularak düğün sofralarının renklendirilebileceğini anlatan LAV; cam ürünlerinin şıklığına inanlara hitap ediyor. KİŞİYE ÖZEL ZAMANSIZ MEKANLAR... Bünyesindeki tasarımcılarla zamansız olmayı ilke haline getiren ve kullanılan doğal malzemelerle insanın iç dünyasına hitap eden tasarımlar ortaya koyan ham:m, dekorasyon detaylarında ham:m yaşam felsefesini benimseyenlere “ham:m plus” adı altında “iyi tasarım kolay mimarlık hizmeti” veriyor. Mobilyadan duvar boyasına, aydınlatmadan aksesuar seçimine kadar her konuda mekansal çözüm önerilerinde bulunan ham:m, ham:m plus ile tasarım detaylarını ham:m dünyasını tercih eden tüm kullanıcılar için ulaşılabilir kılıyor... Anneliğin, Dişiliğin ve Üretkenliğin Vücut Bulduğu Koleksiyon “MULıE” Mulie, Elif Şakar ve Ebru Kafadar kardeşlerin Temmuz 2014’te camdan hikâyeler anlatmak üzere çıktıkları yolda ürettikleri koleksiyonlardan sadece biri. Onlara göre cam aslında “KADIN”. Hem naif, hem kırılgan hem de güçlü ve ayakları üzerinde durabilen bir savaşçı. Bu nedenle de Mulie Koleksiyonu kurgulanırken kadının anne, dişi ve üretken kimliği ön planda tutuldu ve tasarıma yansıtıldı. Urban Stili Duvarlarda! HannaHome’un temsilcisi olduğu italyan Sirpi markası, tarihi dokusu ile ölümsüzleşen mimarisinin yanı sıra modern metropol hayatın da izlerini taşıyan Paris şehrinden ilham alarak tasarladığı “Altagamma Home 2” duvar kağıdı koleksiyonu ile evinizde büyüleyici bir atmosfer yaratacak… Paris’in bohem ve modern yüzünü anlatan harita desenlerinden urban desenlerine, patchwork desenlerden farklı duvar panolarına uzanan seçeneklerini yeşil ve mavi gibi renklerin yanı sıra kahve ve kum rengi gibi soft tonlarla yorumlayan “Altagamma Home 2”; desenlerini tamamlayabileceğiniz düz ve çizgili tasarımları ile stil ve kaliteyi bir arada sunuyor… Siz de Paris’e bambaşka bir pencereden bakmak istiyorsanız; "Altagamma Home 2" duvar kağıdı koleksiyonuna mutlaka göz atın! 8 lezzet kısa kısa 5 Cocktaıls&More’da bahara yakışan kokteyller 5 Cocktails&More, profesyonel mixologist’lerin elinden çıkan doğal ve meyvelerle yapılmış kokteylleriyle bahara merhaba diyor. Menüsündeki imza kokteyllerinin yanı sıra kişiye özel kokteylleriyle de gece hayatına damgasını vuran 5 Cocktails&More, Asmalımescit’in bohem dokusu içinde samimi ortamı ve birbirinden güzel lezzetleriyle misafirlerini bekliyor. 5 Cocktails&More’un menüsünde, mixologist’leri Şener Baytar, Emrah Kurtkan, Serhat İleri, Özlem Mut’un hazırladığı 30 farklı imza kokteyl ile birlikte haute couture kokteyller ve klasik kokteyllerin orijinal ve yeniden yorumlanmış “new era” versiyonları da bulunuyor. kekinizi nasıl alırsınız? Tohumundan sofraya kadar tüm ürünlerini Türk çiftçisinin emeğini değerlendirerek üreten Torku, kek severlere de lezzetli atıştırmalıklar sunuyor. Torku kek ailesinde meyveli ve kakaolu-fındıklı keklerin yanında tam buğdaylı Torku Tam, çikolata kaplamalı Favorimo Çoko ve dolgulu mozaik Enjoy Kek çeşitleri yer alıyor. Pınkberry’nin bitirim ikilisi geri döndü En taze ve kaliteli malzemeler kullanılarak hazırlanan ve tüm dünyada tutkuyla yenilen “dondurulmuş yoğurt” Pinkberry’nin, özlemle beklenen efsane tadı geri döndü. Çikolata ve fındığın cazibesi, Pinkberry’nin leziz dondurulmuş yoğurdu ile yeniden birleşti. Tatlı ve mayhoş tadıyla günün her saatinde tercih edilebilecek Pinkberry’nin, yağsız yoğurt ile sunduğu çikolata fındık lezzetini taze meyve ile süsleyebilirsiniz. En yeni ek lezzet olan karadut ile çikolata fındığın uyumu ise keşfedilmeye değer. Shake Shack’ten sıradışı bir lezzet “JALAPENO LıNK BURGER” New York’un ünlü gurme hamburgercisi Shake Shack, doğal ve leziz hamburger seçeneklerine bir yenisini ekledi. Kısa süreliğine Shake Shack severleriyle buluşan Jalapeno Link Burger’ı sevdiklerinizle tatmanın tam zamanı. %100 dana eti üzerine cheeseburger, ızgara dana sosis, turşu ve ShackSos ile servis edilen hamburger Türk damak tadına uygunluğu ile alternatif lezzet arayanlara harika bir seçenek. Hafif baharatlı Jalapeno Link Burger Mayıs ayı ortalarına kadar sizlerle. PAYLAŞMAYI SEVENLERE SARAY’DAN ELDENELE Türkiye’nin sevilen bisküvi markası Saray’ın atıştırmalık pazarında bir ilki gerçekleştirdiği küp şeklindeki efsane atıştırmalığı Eldenele, vanilyalı ve fındıklı-kakaolu seçenekleri ile yıllardır sohbetleri tatlandırıyor. Hem küçüklerin hem de büyüklerin severek tükettiği Eldenele; çay ve kahvenin yanında, günün her anında ve her yerde paylaşımı artırıyor. MEYVENİN ŞEKER HALİ PAPABUBBLE! Yaşınız kaç olursa olsun şekere hayır diyemeyenlerden misiniz? O zaman yazın en güzel renklerinden ve desenlerinden ilham alarak hazırlanan Papabubble şekerlerini görünce yemeye kıyamayacak, yediğinizde de tadına doyamayacaksınız! 9 hayatın içinden BU KURABİYELERİN İÇİNDE Kahramanların Yüreği Var Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi bünyesinde tedavileri devam eden çocuklar "kanser birlikte yenilir" dedi ve kanserle savaş haftası kapsamında kek ve kurabiye yaptı. Çocukların el emeği ile hazırlanan onlarca kek ve kurabiye fırına verildikten sonra diğer hastalara dağıtıldı. S evgi ve umut dolu eller, büyük güzellikler yaratmak için bir araya geldi. Kanser ile mücadele eden ve mücadelelerini büyük bir cesaret ile sürdüren çocuklar, "Kanser Birlikte Yenilir" moral etkinliği kapsamında bir araya geldi. Çocuklar için Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi bünyesinde özel bir kurabiye atölyesi kuruldu. Hastanede tedavi gören ve bu nedenle dışarıya çıkamayan çocuklar kepleri, merdaneleri ve beyaz önlükleriyle bir masa etrafında biraraya getirildi ve pasta ustalarından kurabiye yapmayı öğrendi. Yaklaşık 2 saat süren, çocukların hamura, una , şekere dokunmasına ve renklerle hayal dünyalarını yansıtmasına olanak sağlayan etkinlikte, çocuklar renkli şeker hamurlarıyla süsleme de yaptı. Kek Perisi olarak tanınan Başak Ergen çocuklara kurabiye süslemeyi, Double Tree By Hilton İstanbul Moda’nın Pastane sorumlusu Tuba Aksu da hamura şekil vermeyi öğretti. Bu anlamlı sosyal sorumluluk projesinin destekçilerinden Doğa Okulları ve İyilik İçimizde Derneği de çocuklara hediyeler dağıttı. Etkinliğin sonunda hazırlanan kurabiyeler fırında pişirildi, "Bu kek kanser tedavisi gören çocuklar tarafından hazırlanmıştır" notuyla, hastane içinde kurulan stantta dağıtıldı. 10 Çocukları en yakından tanıyan isimlerden biri olan Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi Çocuk Hemotoloji servisi sorumlu hemşiresi Zümrüt Dilber "Bu etkinlik için günler öncesinden heyecanla hazırlanmaya başladılar. Bu çocuklar hastalıkları nedeniyle dışarı çıkamıyor. Bu nedenle sosyal ilişkilerini de geliştirebilecekleri böylesine etkinliklere çok ihtiyaçları var. Burada bel,ki yaptıkları kurabiyeleri yiyemiyorlar, ancak yaşadıkları mutluluk bir pastane dolusu kurabiye yemelerine eş değer" dedi. hayatın içinden Yeryüzü Doktorları Bebekleri Hayata Bağlıyor “Bebekler, İyilikle Doğsun ” n ü s ü y ü B Sağlıkla Yeryüzü Doktorları, üç yıldır sürdürdüğü Anne-Çocuk ve Beslenme Sağlığı projelerine bir yenisini daha ekledi. Proje kapsamında ilk etapta Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nde 2005 yılından beri desteklediği 7 anne-çocuk sağlığı kliniğinde dünyaya gelecek çocukların doğum masraflarını yardımseverlerin destekleriyle karşılamayı hedefliyor. D ünya Sağlık Örgütü’nün çocuk ölümleriyle ilgili yayınladığı son rapor, 2015 yılında dünyada 4.5 milyon çocuğun hayatını kaybettiğine işaret ediyor. Hayatını kaybeden çocukların %75’inin ise 5 yaşın altında olduğu kaydediliyor. Rapora göre beş yaş altı çocuk ölümlerinin başlıca sebepleri arasında erken doğum, hamilelik sırasında meydana gelen komplikasyonlar, sıtma ve hayati tehlike arz eden enfeksiyonlar bulunuyor. Bebeklerin olması gereken kilonun çok altında doğması, erken do- ğum ve doğum sonrası enfeksiyonlara bağlı ölümler ise bebek ölümlerinin %80’ini oluşturuyor. UNICEF ve Dünya Sağlık Örgütü verileri, çocuk ölümlerinin yüzde 45'inin bebeklerin dünyaya gelmesinden sonraki ilk 28 gün içinde vuku bulduğunu ortaya koyuyor. Bir milyon kadar bebek ise dünyaya gözlerini açtığı gün hayatını kaybediyor. Yeryüzünde en fazla çocuk ölümü ise Afrika ve Güney Asya'da görülüyor. Annelerin hamilelik süreci takip edilecek Bu soruna kayıtsız kalmayan Yeryüzü Doktorları, üç yıldır sürdürdüğü AnneÇocuk ve Beslenme Sağlığı projelerine bir yenisini daha ekledi. “İyilikle Doğsun Sağlıkla Büyüsün” sloganıyla bu konuya farkındalık oluşturmak isteyen Yeryüzü Doktorları, yeryüzünün sağlıklı doğum imkânları açısından yetersiz kalmış ülkelerinde, annelerin hamilelik sürecini takip ediyor ve bebeklerin iyilikle doğup sağlıkla büyümelerine destek oluyor. Dünyada bebek ölüm hızı en yüksek beş ülkeden dördü Afrika kıtasında yer alıyor. Bu gerçekten yola çıkan Yeryüzü Doktorları, proje kapsamında Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nde 2005 yılından beri desteklediği 7 anne-çocuk sağlığı kliniğinde dünyaya gelecek çocukların doğum masraflarını yardımseverlerin destekleriyle karşılıyor. Bir bebeğin doğum masrafı 200 TL ile karşılanabiliyor. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 2015 yılında 100 bin doğumdan 693’ünde annelerin hayatını kaybettiği, bin doğumdan 30.1’inin yenidoğan ölümleriyle sonuçlandığı Kongo’da, Yeryüzü Doktorları desteklerinizle anne ve bebeklerin yaşamasına aracı oluyor. 12 w w w.f i t n e s s city.com.tr N İ N E K L Ü 6 2 BİRİNCİSİ AVRUPA’NIN EN İYİSİ r. City ile şekilleniyo s es tn Fi , presm şa ya r ny çildi. Dü anın en ğlıklı ve Zinde bi İyi asında en iyisi se Sa n zlerce proje ar liştirme dalında "E mcı 26 ülkeden yü n Sosyal Tesis Ge ’ta ds ar Aw ty Fitness City, katılı er op ödülü Europan Pr tijli gayrimenkul ve sporı. ald nü ülü ıyla yalnız fitness öd Sosyal Tesis" metler u ve nezih mekan os hiz dr kli ka eli an nit m n uz tü nlarda da üs kapalı alanı, ala ve lı ık rk aç fa nme i 2 sle m gib Be 00 ı, llik 50 , güze Masaj Odas beslenme, bakım a, Türk Hamamı, un Sa , es da değil, sağlık, at Pil a, cuk Bölümü, Sp inden başlıcaları.. sunuyor. VIP, Ço iz "kaliteli ve gün temel hizmetler ’ni ty Ci ss ne Fit i k, birincil hedefim ra ola i Rehberliğ es yada ail ty Ci Fitness la çıktık. Bireysel ve sağlık merkezi rma" anlayışıyla yo ekan ştu m olu bir m ta Şehrin yeni spor niş or ge ilir nın yer aldığı nma" ile "güven defledik. h ve her türlü imka ra he ler yüzlü hizmet su fe u iz, un m uğ te lul e ut ler m ak isteyen klarımızın ailece spor yapm fesi ile tüm konu uk için spor" felse lul ut "m ve ı ay sunm ts tertainment Spor İstanbul GES A.Ş. Global En d. No:80 Kartal/ Ca l ke Te h. Ma Kordonboyu y) ss Cit 95 (Dragos Fitne Tel. 0216 387 95 tepe Fitness City) ak nc (Sa 02 22 8 Tel. 0216 64 Ailenizle Gönül Rahatlığı İle Gelebileceğiniz, Nezih, İçkisiz Restorant Hizmeti Madalyalı Restorant için sadece restorant ifadesini kullanmak zor. Alışılagelmiş restorant çizgisinden öteye geçerek, yöresel lezzetleri ve birbirinden eşşiz özel special çeşitleri ile çok farklı bir konsept, misafirlerini bekliyor. Madalyalı, açık bahçesinde orman manzarası ve dağ havası eşliğinde müşterilerine seçkin menüsünü sunarken, kapalı alanlarında otantik Anadolu özlemini giderecek sıcak bir dekor ile keyifli bir yemek ve sohbet ortamını sunuyor. 14 İ stanbul’da hatırı sayılır bir oranda Sivaslı mevcut ama onların yöresel lezzetlerini barındıran restoran sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Hele bu işin hakkını tam anlamıyla vereni ise yok denecek kadar azdır. Kayışdağı yolu üzerindeki, çam ağaçlarının hemen kenarındaki Madalyalı Restaurant, benim yıllardır aradığım bir lezzet ve mekan ambiyansını barındırıyor. Doğrusu bu kadar geç keşfetmiş olmamdan dolayı hayıflanıyorum. Mekan tamamen ahşap ağırlıklı bir tarzda yapılmış, olabildiğinde otantik, sade ve sıcak. İçeri adımınızı attığınız anda mis gibi yanan bir sobanın sıcaklığı karşılıyor sizi. Mekanın sahibi Sebahattin Yıl- maz, peynircilik ve şarküteri üzerine uzun yıllar emek vermiş olmasının avantajını on yıllık restoranında kullanıyor. Malzemenin en kalitelisini alma, yeni lezzetleri ortaya çıkma konusunda pek mahir. “Biz herkes gibi olamayız. İnsanların bu dağın başına gelmesinin bir nedeni olmalı. Bizi tercih edenlerin emeğine karşılık veremezsek, yüzlerini güldüremezsek yazıklar olsun bize. Bizim bir sorumluluğumuz var” diyen Yılmaz, damak lezzetine düşkün birisi olduğu için kendisinin beğenmediği bir yemeği müşterisine sunmuyor. Mekanın bazı prensipleri var. Sözgelimi Sivas’ın meşhur madımak çorbası (yemeğini) veya nane ve fesleğen karışımlı eriş- Madalyalı RestAUrant te çorbası ikinci kez isteyene verilmiyor. Herkesin bir tas çorba hakkı var. Çorbaları o kadar güzel ki bana bile ikincisini istememe rağmen vermediler. Kural net: İkinci çorba asla! Ben de mecburen boynumu kırıp diğer lezzetlere yöneliyorum. Yeşil mercimekli bulgur pilavı enfes. Ardından iki hanımın özenle yaptığı, bol malzemeli Madalyalı gözleme geliyor. Pizza yanında halt etmiş. İçerisinde ıspanak, pastırma, kaşar ve patates bulunan gözleme insanın aklını alıyor. Üzerine yoğurt veya beyti sosu ilave etmenizi öneririm. Burada ısırgan otlusundan kerevizlisine kadar sınırsız gözleme çeşidi var. Tabii Sivas söz konusu olunca köftesini yememek olmaz. Balıkesir-Afyon-Çanakkale yörelerinin kullanıldığı Sivas köftesinin hatırı sayılır bir lezzeti olduğunu söylemeliyim. Masaya gelen çoban kavurma ise tam bir efsane ve klasik. Balıkesir Kaz Dağları’ndan getirilen inek yoğurdu ise manda yoğurdundan farksız ve lezzeti harika. Bir de koyun yoğurdunun tadına baktım, o da on numara beş yıldız. Hakeza yöresel pezik turşusu da...Kendinizi İstanbul’un dışında bir yerde tatil yapar gibi hissedeceğiniz Madalyalı Restaurant’ta bağımlılık yapan ilginç tatlıları da denemelisiniz. Kaymaklı ev baklavası, fıstıklı yassı kadayıf, fındıklı baklava ve sütlaç... Bunlar klasik ama Sebahattin Bey’in ‘önlünün körü’ ve ‘zıkkımın kökü’ adını verdiği tatlı tabağını denemelisiniz. Kırmızı biber, domates, patates, nohut, kuru fasulyeden yapılan tatlılar muhteşem.Oldukça hızlı bir servise sahip mekan lezzetleri kadar ambiyansı ile de sizi kendisine bağlayacak. O kadar yol çekilir mi demeyin, lezzetleri bir kere tadınca Fizan’dan da olsa sık sık buraya uğrayacağınıza eminim. Büyükbakkalköy Yolu (Orman Yolu) Ferhatpaşa Cad No:131 Ataşehir, İstanbul 0216 471 04 82 • [email protected] • www.madalyali.com 15 sağlık Sağlıksız Beslenmeyle Gelen Yeni Çağın Ağırlaştıran Hastalığı OBEZİTE O bezite, son yıllarda en sık görülen hastalıklardan biridir. Vücuttaki yağ miktarının insan sağlığını olumsuz etkileyecek derecede artması olarak tanımlanabilir. Obezite, Dünya Sağlık Örgütü tarafından, vücut sağlığını bozacak derecede vücutta yağ birikmesi olarak tanımlanır. İnsan, sağlığını korumak, sağlıklı bir hayat sürdürmek için beslenmesine dikkat etmelidir. Nasıl ve ne sıklıkta beslenilmeli gerektiği 16 çok önemli bir konudur. İnsan yaşına, bedensel özelliklerine, hastalık durumuna ve günlük hayatında ihtiyacı olan enerji miktarına göre beslenmelidir. Vücuttaki yağ oranını dengelemek için kazanılan enerji ve sarf edilen enerji miktarının dengeli olması gerekir. Günlük kazanılan enerji miktarının sarf edilen enerji miktarından fazla olması halinde harcanamayan enerji miktarı vücut tarafından yağ olarak biriktirilmekte ve bu da obeziteye neden olmaktadır. Obezite; vücut kitle indeksi adı verilen bir test ile tespit edilebilir. Kısaca BMI adı verilen bu test ile, boy ve kilo oranıyla obezite varlığı incelenir. Vücut kitle endeksi, kilonun boya oranı olarak tanımlanır. Obeziteye neden olan etkenlerin başında beslenme bozukluğu, düzensiz ve dengesiz beslenme sayılsa da bunların dışında çalışma düzensizliği, stres, yaşam kalitesinin düşük olması gibi birçok faktör bulunmaktadır. Ayrıca genetik etkenler de obezite sebepleri arasında önemli bir yer tutar. İnsanın sağlık birinci derece akrabaları içerisinde obezite hastalığı var ise o kişide görülme oranı da yükselmektedir. DSÖ ve UNICEF tarafından yayımlanan çeşitli dökümanlarda 6 ay tek başına anne sütü verilmesinin, 6. aydan sonra emzirmenin sürdürülmesi ile birlikte güvenilir ve uygun kalite ve miktarda tamamlayıcı besinlere başlanılmasının ve en az 2 yıl emzirmenin devam ettirilmesinin kısa ve uzun dönemde obezite ve kronik hastalık riskini azaltabileceği belirtilmiştir. Gelişen teknoloji nedeni ile hayatın ve çalışma ortamının insanı hareket etmekten uzaklaştırması ve tembelleştirmesi de obeziteyi artıran en önemli sebepler arasında sayılmaktadır. Peki insanın obez olarak tanımlanmaması için vücuttaki yağ oranı ne kadar olmalıdır? Uzmanlar erkeklerde vücut ağırlığının %15 ila 18'i, kadınlarda ise %20 ila 25'ini yağ dokusu oluşturduğunu belirtmektedir. Bu oranların aşılması durumunda erkeklerde %25, kadınlarda ise %30'un üstüne aşılması halinde obeziteden söz edilebilir. Obezitenin Nedenleri Obeziteye neden olan etmenler tam olarak açıklanamamakla birlikte aşırı ve yanlış beslenme ve fiziksel aktivite yetersizliği obezitenin en önemli nedenleri olarak kabul edilmektedir. Bu faktörlerin yanısıra genetik, çevresel, nörolojik, fizyolojik, biyokimyasal, sosyo-kültürel ve psikolojik pek çok faktör birbiri ile ilişkili olarak obezite oluşumuna neden olmaktadır. Tüm dünyada özellikle çocukluk çağı obezitesindeki artışın sadece genetik yapıdaki değişikliklerle açıklanamayacak derecede fazla olması nedeniyle, obezitenin oluşumunda çevresel faktörlerin rolünün ön planda olduğu kabul edilmektedir. Obezite Neden Artıyor? Obezitenin oluşmasında başlıca risk faktörleri aşağıda sıralanmıştır: • Aşırı ve yanlış beslenme alışkanlıkları • Yetersiz fiziksel aktivite • Yaş, Cinsiyet • Eğitim düzeyi • Sosyo – kültürel etmenler • Gelir durumu • Hormonal ve metabolik etmenler • Genetik etmenler • Psikolojik problemler • Sık aralıklarla çok düşük enerjili diyetler uygulama • Sigara- alkol kullanma durumu • Kullanılan bazı ilaçlar (antideprasanlar vb.) • Doğum sayısı ve doğumlar arası süre Obezitenin gelişmesinde dikkat edilmesi gereken faktörlerden biri de yaşamın ilk yıllarındaki beslenme şeklidir. Yapılan çalışmalarda, obezite görülme sıklığının anne sütü ile beslenen çocuklarda, anne sütü ile beslenmeyen çocuklara göre daha düşük oranlarda olduğu, anne sütü verme süresinin, tamamlayıcı besinlerin türü, miktarı ve başlama zamanlarının obezite oluşumunu etkilediği bildirilmektedir . Uluslararası Kalkınma Enstitüsü (ODI)nün yaptığı obezite artış oranlarıyle ilgili çalışmalar çarpıcı sonuçlar ortaya çıkarmıştır. Şu anda dünya çapında obezite oranının 1/3 olduğunu yani her 3 kişiden birinin obez olduğunu ortaya çıkaran ODI çözüm için devletlerin aynen sigara kampanyaları gibi kampanya ve ciddi uzun süreli planlar yapmaları gerektiğini önermektedir. Artan obezite oranı, önümüzdeki yıllarda kalp krizi, inme, diabet vb. hastalıkların görülme oranını daha da artıracaktır. BKİ (beden kitle indexi) %25’den fazla olanların yani obezlerin tüm dünyadaki oranı 1980’de %23 iken, 2008’de %34’de çıkmıştır. Bu artışın başlıca nedenleri şöyledir; Beslenme alışkanlıkları değişmiştir. Özellikle de tahıldan, yağ, şeker ve hayvani gıdaların ağırlıkta olduğu bir diyete geçiş olmuştur. Gelir düzeyinin yükselmesi, istediği gıdalara kolayca ulaşılabilinmesi, işlenmiş katkılı kullanma ömürleri uzatılmış ürünlerin bolluğu, reklamlar, medya vb. nedenler beslenmeyi, aşırı kalori yüklenmeyi kolaylaştırmıştır. Bu kalori yüklenmesi orta sınıf insanlarda daha büyük oranda olmaktadır. Bu nedenle tahıl ağırlıklı, katkısız, kalorisi az gıdalarla beslenmek obezite ile mücadelede ana prensiptir. 17 hayatın içinden KARTAL HALK EĞİTİM MERKEZİ, PROJE VE ETKİNLİKLERİNE HIZ KESMEDEN DEVAM EDİYOR Yıl Sonu Sergisi Yakacık’ta açıldı Kartal Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu’nun farklı kurslarında eğitim gören 100’den fazla öğrencinin el emeği göz nuru eserleri Yakacık Kültür Merkezi’nde açılan sergide Kartallıların beğenisine sunuldu. K K Beşikten Mezara Eğitim artal'da her yaş grubundan kadin Erkek herkese her yaşta yaşam gayesi ve sevincini öğrettiği,sanatsal ve teknik bilgilerle mutluluk ve yaşam sevinci öğreten Kartal Halk Eğitim Merkezi EFSANE HOCA lakaplı , Kartal'ın hocası Resul Elçi Özdemir hocamiz ve ekibinin Siganlik Kızılay Huzur Evi ve Misafirhanesi sakinlerinin düzenlemiş olduğu "sanatın ikinci baharın olsun"sergisine katildik. Herkesin Emeğine saglik. Misafir, yaşlı insanlara gösterdikleri saygılı ve çocuk yürekli Huzur Evi personeline ve Kartal'ın hocasi Resul hocama teşekkür ediyoruz. Dünyanın ilgisini çekeceğine inandığım ve bir ilk olacak Resul Hocamızın projesinin de sonuna kadar savunucusu ve olacağımızı ve elimizden geleni yapacağımızı da belirtiyorum. 18 artal İlçe Milli Eğitim Müdürü Ali Rıza Aka, Kartal Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu Müdürü Resul Özdemir ile Kartal Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Adem Uçar’ın yanı sıra; Kartal Belediyesi Başkan Danışmanları Haydar Oğuz ve Özbey Pekşen’in de katıldığı serginin açılışına vatandaşlar büyük ilgi gösterdi. Mefruşat, giyim, el nakışı ve resim dallarında eğitim gören öğrencilerin öğretmenleri ile birlikte ortaya koydukları eserler ilgi çekti. Serginin açılışını gerçekleştiren Kartal İlçe Milli Eğitim Müdürü Ali Rıza Aka ile Kartal Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu Müdürü Resul Özdemir, sergiye verdiği destekten dolayı Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz’e teşekkür ettiler. Özellikle el işi işlemelerinin büyük beğeni kazandığı sergiye emek veren kursiyerlerin sayısının 100’ü geçtiği ve her sınıfın kendi çalışmalarını ortaya koyduğu öğrenildi. hayatın içinden Othmar Pferschy’den günümüze Türkiye Fotoğrafında insanın serüveni İstanbul Modern’de! İnsan İnsanı Çekermiş İstanbul Modern, küratörlüğünü Merih Akoğul’un üstlendiği “İnsan İnsanı Çekermiş” adlı sergiye ev sahipliği yapıyor. 80 yıllık süreçte, 80 fotoğrafçının çektiği insan fotoğraflarına odaklanan sergi, 2 Haziran-18 Aralık 2016 tarihleri arasında görülebilir. İ stanbul Modern, Türkiye fotoğrafının başlangıçtan günümüze önemli örneklerini izleyiciyle buluşturmayı sürdürüyor. Yeni kazandırılan fotoğraflarla birlikte daha da zenginleşen İstanbul Modern Fotoğraf Koleksiyonu’ndan bir seçki “İnsan İnsanı Çekermiş” adlı sergide buluşuyor. Genç Türkiye’nin gelişen ve yenilenen yüzünü dünyaya tanıtan, belge fotoğrafının Cumhuriyet dönemindeki en önemli temsilcilerinden Othmar Pferschy’den günümüze uzanan dönemde çekilen insan fotoğraflarının yer aldığı sergi, 2 Haziran-18 Aralık tarihleri arasında görülebilir. Küratörlüğünü, fotoğraf sanatçısı ve İstanbul Modern Fotoğraf Danışma Kurulu üyesi Merih Akoğul’un üstlendiği sergide sanatseverler insan portrelerini incelerken, 80 yıllık süreçte gelişen ve değişen teknikleri, yorumları ve sosyo-ekonomik koşulları da takip ediyor. Sergi, fotoğrafçıların kendilerine özgü bakış açılarıyla, izlenimcilikten anlatımcılığa, belgeselden sanata, Anadolu fonundan stüdyonun gelişmiş olanaklarıyla üretilen çağdaş portrelere kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. “İnsan İnsanı Çekermiş”, içinde insanın yer aldığı fotoğrafların yarattığı genel hissiyatın bir özetini de izleyiciye sunuyor. 20 Zamanda yolculuk 12 yıl önce 312 fotoğrafla başlayan İstanbul Modern Fotoğraf Koleksiyonu’ndaki yapıtların sayısının bugün 8 bine ulaşmasından duyduğu mutluluğu dile getiren İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı, “İnsan İnsanı Çekermiş” sergisindeki zaman yolculuğunu vurguladı. Eczacıbaşı, “Farklı dönemleri, bağlamları ve bakış açılarını yansıtan fotoğrafların yer aldığı sergi, 80 yıl önce çekilmiş bir kareyle, üç yıl önceki bir kareyi uyum içinde bir araya getiriyor. Bir zaman tünelinde yolculuğa çıkacağımız sergide, kimi zaman stüdyoda kimi zaman dış mekânlarda farklı bakış açıları ve yöntemlerle kurgulanmış, odağında insan olan sahneler yer alıyor” dedi. moda 2016’nın İlkbahar – Yaz Trendleri İNSANIN İÇİNİ ISITACAK B ahar sezonunun en dikkat çeken yanı omuzlar, hemen hemen tüm bluz ve elbiselerde omuzların açıklığı ilk göze çarpan detay olarak karşımıza çıkıyor. Bunun yanında asimetrik yakalar ve kesik omuzlarda dikkat çekiyor. Etekler, elbiseler ve bluzlarda ince, görünmeyecek kadar narin pileler 2016 sezonunun da bahar aylarına hareket ve enerji katacak. Dik yakalı, fırfır detaylar ve kabarık omuzlar 2016 bahar sezonuna damgasını vuran ayrıntılar olarak karşımızda olacak. Tüm bunlar sezona romantik bir etki katarken ince danteller, yaka-kol ve eteklerde ince fırfırlar, çiçek desenleri görkemli ve zarif bir tarz oluşturacak. Bu arada bahara damgasını vuracak rengin ne olduğu merak ediyorsanız kuşkusuz turuncu rengin hâkimiyetini tüm vitrinlerde göreceğiz, alışması biraz zor bir renk olsa da bir süre sonra rengin sıcaklığına kendimizi bırakacağız. 24 Bu sezonun asıl rengi; turuncu! Eğer turuncu sevdiğiniz bir renk ise ve size yakışıyorsa, şanslısınız. Ama turuncu rengine alışmakta zorluk çekebileceğinizi düşünüyorsanız; önceliğiniz sade kıyafetlerle bu trend rengin sıcaklığına kendinizi bırakmanız... SIPA WENN Alice+Olivia moda Sizde bu senenin modası olan turuncu rengini kombinlerinizde kullanarak, daha etkileyici ve şık stiller elde edebilirsiniz. Bu renk hem gündüz hem gece kıyafetleri için şık stilinize mükemmel bir destek olacak. Paul smith voyage Bu rengi kıyafetlerinizde kullanmak isterseniz, ilk olarak elbiseler ile başlayabilirsiniz. Ayrıca merserizeler, bluzlar ve özellikle midi etekler ile son derece şık kombinler yapabilirsiniz. Marissa Web Açıkta kalan omuzlar, asimetrik kesimlerle şahlanan beller, yaz modasının olmazsa olmazı çiçek detayları ve dantelleri bu sene sık sık göreceğiz. 25 moda atelıer versace Kendinizi bir ünlü gibi şık ve modern hissetmek istiyorsanız; bu iddialı elbiseler tam size göre! Bu elbiseler içinde sizde gittiğiniz her mekanın en dikkat çekici bayanı olabilirsiniz. Dantellerde, bluzlarda, bol kesim pantolonlarda ve omuzları açıkta bırakan asimetrik kesim elbiselerinizde; bu senenin iç ısıtan rengi turuncunun her tonunu görmek mümkün! 26 Paul smith Altuzarra Cansız ve sıkıcı kıyafetlerinizi turuncu bir fularla, çantayla veya bir şapka anında hareketlendirebilirsiniz. 2016 yaz modası renkleri denildiğinde öne çıkan ilk renk turuncu, devamında ise sarı, yeşil, kırmızı, pudra, bej ve turkuazdır. Tabi bu renklerin canlı tonları tercih edilmelidir. mılla Michael Kors 2015 yılının yaz aylarından kalan omuz dekolteli bluzlar, elbiseler bu senede hakimiyetlerini kaldığı yerden devam ettirmekte. gezelim görelim KIZ KULESİ efsanesi Binlerce yıllık tarihe tanıklık eden Kızkulesi, bu süre boyunca aşkın, sevdanın, yalnızlığın ya da ulaşılmazlığın simgesi olarak nice şaire, ressama, yazara, müzisyene, yönetmene, fotoğrafçıya ilham kaynağı olmuş bir efsane. K ız Kulesi, hakkında çeşitli rivayetler anlatılan, efsanelere konu olan, İstanbul Boğazı'nın Marmara Denizi'ne yakın kısmında, Salacak açıklarında yer alan küçük adacık üzerinde inşa edilmiş yapıdır. Üsküdar'ın sembolü haline gelen kule, Üsküdar’da Bizans devrinden kalan tek eserdir. M.Ö.24 yıllarına kadar uzanan tarihi bir geçmişe sahip olan kule, Karadeniz’in Marmara ile birleştiği yerde küçük bir ada üzerinde kurulmuştur. Bazı Avrupalı tarihçiler buraya Leander Kulesi derler. Kule hakkında pek çok rivayetler bulunmaktadır. Bugün görülen kulenin temelleri ve alt katın önemli kısımları II. Mehmed devri yapısıdır. Kulenin etra- 30 fındaki sahanlık geniş kaplanmıştır. Üstündeki madalyon halindeki bir mermer levhada, kuleye şimdiki şeklini veren Sultan II. Mahmud'un, Hattat Rasim’in kaleminden çıkmış 1832 tarihli bir tuğrası vardır. Kulenin Eminönü tarafı daha genişçe olup burada bir de sarnıç vardır. İlk olarak Yunan döneminde bir mezara ev sahipliği yapan bu ada Bizans döneminde inşa edilen ek bina ile gümrük istasyonu olarak kullanılmıştır. Osmanlı döneminde ise gösteri platformundan, savunma kalesine, sürgün istasyonundan, karantina odasına kadar birçok işlev yüklenmiştir. Asli görevi olan ve yüzyıllardan beri varlığı ile insanlara, geceleri ise geçen gemilere göz kırpan feneri ile yol gösterme gezelim görelim Evliya Çelebi kuleyi şöyle tarif eder: “Deniz içinde karadan bir ok atımı uzak, dört köşe, sanatkarane yapılmış bir yüksek kuledir. Yüksekliği tam 80 arşındır. Sathı mesehası iki yüz adımdır. İki taraftan yerde kapısı vardır.” 31 gezelim görelim işlevini hiç kaybetmemiştir. Geçmişten geleceğe en çok da düşlere yol göstermektedir Kız Kulesi. Kız Kulesi 2000 yılında restore edilerek, artık çatal-bıçak seslerinin duyulduğu bir mekân haline dönüştürülmüştür. Kız kulesine ulaşım Salacak ve Ortaköy'den sandallarla yapılmaktadır. Çok eski tarihi geçmişi olan Kız Kulesi, bir zamanlar, Boğazdan geçen gemilerden vergi alınmak maksadı ile kullanılmıştır. Kule ile Avrupa Yakası boyunca büyük bir zincir çekilmiş ve gemilerin Anadolu Yakası ile Kız Kulesi arasından geçişine (o zamanlar gemi boyutları küçük olduğu için geçebilmekteydi) izin verilmiştir. Bir süre sonra Kule, zinciri taşıyamamış ve Avrupa Yakasına doğru yıkılmıştır. Kuleden suyun içine bakıldığında yıkıntıları görülmektedir. Antik Çağ'da Arkla (küçük kale) ve Damialis (dana yavrusu) adları ile anılan kule, bir ara da "Tour de Leandros" (Leandros'un kulesi) ismi ile ün yapmıştır. Şimdi ise Kız Kulesi ismi ile bütünleşmiş ve bu ismi ile anılmaktadır. Efsaneler Tarihte birçok efsaneye de yer vermiştir bu tarihi yapı, en çok bilineni ile başlamak istiyorum. Kehanete göre krala kızının 18’ine bastığında bir yılan tarafından sokularak öleceği söylenir. Bunun üzerine kral denizin orta yerine bu kuleyi inşa ederek çaresizce kızını buraya kapatır. Hatta ve hatta yılan tehlikesine karşı birçok önlem alınır. Bir gün Kral’ın kızı hastalanır, ateşlenir ve yataklara düşer bunun üzerine tüm hekimler seferber olur ancak çare bulunamaz en sonunda bir hekim Kral’ın kızını iyileştirir ve Kral o günü bayram ilan eder kutlamalar, törenler ardı arkası kesilmez. Kuleye gönderilen üzüm sepeti hesaba katılmamıştır bu sepetin içinde küçük bir yılan vardır ve Kral’ın kızını sokar ve söylenenler çıkmış Kral’ın kızı ölmüştür. Kral kızına Ayasofya’nın üzerinde bir tabut yaptırmıştır ve rivayete göre yılanın kızı hala rahatsız ettiği söylenmektedir. Bir diğer efsane ise çok daha dokunaklı. Hera ile Leandros adlı iki gencin hüzünlü aşkı anlatılır bu efsanede. Hera Afrodit’in rahibelerindendir ve aşka tövbelidir. Uzun zaman sonra Afrodit’in tapınağında yapılan bir törene katılmak için kuleyi terk eder ve orada Leandros ile karşılaşır. Bu iki genç birbirine aşık olur ve gizli gizli buluşurlar. Kuleden yaktığı meşale ile sevgilisine yolu gösteren Hera, yağmurlu bir gecede rüzgarın azizliğine uğrar ve meşalesinin ateşi söner. Yüzerek sevdiğine ulaşmaya çalışan Leandros karanlıkta yolunu bulamaz ve serin sulara gömülerek hayatını kaybeder. Sabah sevdiği adamın cesedi ile karşılaşan Hera, bu acıya dayanamaz ve Kızkulesinden atlayarak acısını sona erdirir. Bu hikaye ile birlikte Kız Kulesi kavuşamayanların uğrak yeri olarak bilinir. 32 [email protected] www.ceylantermal.com 0507 555 55 75 0272 273 72 72-73-74-75 Afyon-Eskişehir 15.Km Yaylabağı - Gazlıgöl - Afyonkarahisar Afyonkarahisar şehir merkezine ve otogara 15 km. Yeni yapılan Zafer Havaalanına 35 km. İhsaniye ilçesi Gazlıgöl Termal turizm bölgesi. SANAT VE ADALET İÇİÇE Resimlerin Adeta Konuştuğu Sergi; Savcı İsmet Efe Resim Sergisi Anadolu Adalet Sarayında, günlük koşuşturmanın, adli vakaların, tartışmaların, bağırış ve çağırışların şahitlik yaptığı o mistik duvarların her zamankinden farklı oluşunun elbette bir nedeni vardı. 34 R essam İsmet EFE resim sergisini işte bu yaşananların gölgesinde, bambaşka bir dünyaya çeviren, duygu ve düşüncelerinin fırçalar ile nakşedildiği birer sanat eserine dönüşmüş insanı büyüleyen harikalar arasındaki yerini almış. Asıl mesleği Cumhuriyet Savcılığı olmasına karşın sanata verdiği önem ve imtina ile kendisini her haliyle öne çıkarabilmiş, adalet dünyasının sevilen, takdir edilen bir ismi oluvermiş. İsmet EFE, Anadolu Adalet Sarayını yaptığı eserler ile bir kat daha fazla değerli hale getirebilmiş ender rastlanabilecek nitelikte bir insan. Resimlerini incelerken insan gerçekten duygu çeşitlemesi yaşıyor. Belki çok klasik roman okunmayan ülkemizde klasik ötesi edebi aşılanmayı başarabilmiş bir temalar sarmalına düşüyorsunuz. Bir anlamsızlığa mana vermeye çalışmanın dayanılmaz doyumunu yaşıyorsunuz. İstanbul Anadolu Adalet Sarayında bulunan Şehit Savcı Mehmet Selim Kiraz Sergi Salonu’nda Cumhuriyet Savcısı İsmet EFE'nin yağlı boya resimlerinden oluşan sergi ünlü isimler ve protokolün katıldığı sade bir tören eşliğinde sanatseverlerle buluştu. Sergiyi birlikte gezdiğimiz sanatçımız İsmet EFE, tablolarını kesinlikle birbirinden ayıramadığını, herbirinin ayrı bir anısı ve hikayesinin olduğunu ve onları tıpkı çocukları gibi hissettiğini belirtirken, resim yaparken tüm duygu ve düşüncelerden sıyrılarak, bambaşka bir boyuta ulaşabildiğini adeta gözleri ile anlattı. Belki de yıllarca "Adalet dünyasında karşılaştığı çeşitli olay ve insanlardan kendisini soyutlayabilmek adına sığındığı anne kucağı hissediyor olabilir" diye düşündürdü bana. Resimlerine bakışı ve her birini gösterirken aldığı hazzın dışa vurumuydu bu. Birbirimize daha sıkı sarılmaya her zamankinden daha da fazla ihtiyacımız olan bu günlerde böylesi bir insanla tanışmak hakikaten iyi geldi. Galiba bu ülke böyle güzel insanların toprağa kök salması ile birbirine kenetlenmiş ki bunu ondan ayırmak imkansız olmuş. Savcımız bundan böyle de eserler vermeye devam edeceği gibi aynı hassasiyet ile adalet'te dağıtmayı sürdürecek. Geleceğe dair umutlarımız onun sayesinde yeniden yeşerip bir sarmaşık gibi bütün ülkemizi sarsın. 35 r e l e n n A ünü G Hediye Alternatifleri Tüm dünya annelerini anmak ve onlara olan sevgimizi göstermek için en özel gün olan Anneler Günü yaklaşıyor. Bu sene, Anneler Günü 8 Mayıs Pazar günü kutlanacak. Kıymetli annelerimize sevgimizi göstermek ve bu özel günde onları unutmadığımızı hatırlatmak adına hediyeler alır, mutluluğumuzu paylaşırız. İşte hastalığımızdan, sevincimize her anımızı paylaştığımız anneler için farklı hediye önerileri... ÇİKOLATACI ANNELER İÇİN... MiLanGo çikolatanın müthiş lezzeti, Anneler Günü’ne renk katıyor. Kalp şeklindeki kutusuyla satışa sunulan MiLanGo, sürpriz yaparak annesinin kalbini fethetmek isteyenlere güzel bir seçenek olacak. CİLDİNE ÖNEM VEREN HASSAS ANNELERE... Dünyanın ilk 2’si 1 arada yüz epilatörü ve temizleme cihazı olan Braun Face ve Güzellik Fırçaları ile annenizin hem doğal hem de kusursuz bir görünüme sahip olmasını ve kişiselleştirilmiş cilt bakımı keyfini yaşamasına yardımcı olabilirsiniz. Annenizin kolay ve rahat bakım keyfini yaşatacak hediyeler için Braun ürünlerine göz atabilirsiniz.. 36 ZAMANA MEYDAN OKUYAN ANNELERE Marc Jacobs’un İlkbahar 2016 saat koleksiyonu 60’ların stilinden ilham alırken kapsül formunda zincire sahip metal kordon, saat modellerinin göze çarpan özellikleri arasında yer alıyor. Yuvarlak hatlara sahip kasanın yanı sıra, parıltılı taşlardan tasarlanan göstergelerin yer aldığı kadran merkezi, sezonun trendi ince kordon, paslanmaz çelik yapısıyla fonksiyonelliği ve şıklığı bir arada sunuyor. IŞILDAMAYI SEVEN ANNELERE ÖZEL Çiçek ve hayvan figürlerinin ön plana çıktığı ve doğanın eşsiz güzelliğinden ilham alınarak tasarlanan ürünler mücevher ve pırlanta tutkunu anneler için eşsiz bir hediye... KOLEKSİYONCU ANNELERE... Annelerin eşsiz lezzetlerini bir arada sunduğu sofralar için Anadolu sofra kültüründen yol alan “Eser-i İstanbul”, İstanbul’a saraydan miras kalan özenli porselen geleneğiyle birleşiyor. Bone China kalitesiyle üretilen yemek, çay, kahve takımları; özgün hatları, sade, altın ve platin seçenekli kenar çizgileriyle, keyifli sofralara geleneğin yeni yorumunu taşıyor. Zamansız ve zarif dokunuşuyla yaşam alanlarına en çok yakışan tasarımlara imza atan Koleksiyon, Anneler Günü’ne özel birbirinden şık hediye alternatifleri sunuyor. DEKORASYON SEVEN ANNELER İÇİN... Huzur, mutluluk, çocukluk, anılar ve daha milyonlarca biriktirdiğimiz en güzel duygular Anne Evi’ndedir. Siz de bu duygulara yeni hatıralar katmak istiyorsanız mekanlara stil çözümleri ile hayat veren Tepe Home, en değerli varlığımız annelerimiz için, her bütçeye uygun ve kaliteli hediye seçeneklerini cazip fiyatlarla sizlere sunuyor. ÖRNEK ANNELERE... LC Waikiki Anneler Günü özel koleksiyonundaki tişörtler anne sevgisi gibi yumuşacık sararken, anne ve çocuklarını aynı giydirecek. Bu yıl Anneler Günü’ne her yaştan annenin, 6 aylıktan 11 yaşına kadar çocuklarıyla giyeceği “Mini Me” koleksiyonu damgasını vuracak. ENERJİK ANNELERE, ENERJİK HEDİYE... Anneler Günü yaklaştıkça hediye arayışları da hızlanıyor. Anneler için en güzel ve en değerli hediyeler şüphesiz bu özel günde geliyor. Alman enerji devi Varta, bu özel günde annelerin şarjları hiç bitmesin diye en cıvıl cıvıl, en renkli ve en değişik hediye önerisi yeni model Power Pack taşınabilir şarj cihazını sunuyor. KOKUYA ÖNEM VEREN ANNELER İÇİN... Costume National, Anneler Günü'nün ruhu olan, sıcak, şık ve sofistike bir parfümle kutluyor; Soul! Özel karışım baharatların bir araya gelmesiyle oluşan Soul’ün; üst notası; bergamot, kakule tohumları ve pembe biberin eşsiz notalarıyla taçlandırılıyor. Sardunya, deri notaları ve odunsu özler ile bezenmiş alt notada ise gri amber, vanilya tohumları ve paçuli’nin muhteşem karışımından oluşuyor. 37 yazmayı seven annelere özel... sıradışı tutkuları olan Annelere... Hem annenizi mutlu etmek hem de sıradışı tasarım hediyelerle fark yaratmak için Harvey Nichols’ın en özel markaları Anneler Günü için şık hediye seçenekleri sunuyor. Alcozer&J, Gas Bijoux, Kenneth Jane Lane, Lulu Frost markalarının göz alıcı tasarımları en zarif hediye alternatiflerinden annenizin zevkine göre seçebilirsiniz. Graf von Faber-Castell, saf şıklığı yansıtan kalemi Tamitio Rose ile Anneler Günü için kalıcı bir hediye seçeneği sunuyor. Sadeliği, zarafeti ve ince oluklu göz alıcı yapısı ile dikkat çeken Tamitio Rose kalemler özenle seçilmiş malzemeleri ve dayanıklı yüzeyi ile yüksek yazım konforu sağlıyor. Tamitio Rose, tüm Graf von Faber-Castell kalemleri gibi özel işçilik ile el yapımı olarak üretiliyor. uykucu Annelere... Trendleri yansıtan yenilikçi ürünleriyle milyonlarca eve giren TAÇ, Anneler Günü’ne özel mesajlı nevresim takımıyla ideal bir hediye seçeneği olarak karşınıza çıkıyor. Anneniz her sabaha sizin sevgi dolu mesajınızla uyansın istiyorsanız TAÇ’ın bu nevresim takımı Anneler Günü için en özel alternatiflerden biri... SEYAHAT ETMEYİ SEVEN ANNELERE ÖZEL... Annesine bu Anneler Günü'nde özel ve kalıcı bir hediye vermek isteyenler soluğu Samsonite mağazalarında alıyor. Samsonite valizler ve çantalar, kaliteleri ve zamansız tasarımlarıyla, annenize yıllarca kullanacağı, kalıcı bir hediye vermenizi sağlıyor. Samsonite’ın birbirinden şık ve kullanışlı valizleri annelerinizi kanatlandırıyor ve onları dünyayı keşfedecekleri muhteşem yolculuklara çıkmaya teşvik ediyor. sezon takipçisi Anneler için... İnci Deri’nin, Gamze Saraçoğlu kreatif direktörlüğünde hazırladığı ikinci koleksiyonu olan ve çok özel modellerden oluşan İnci Deri 2016 İlkbahar – Yaz Koleksiyonu bu yıl Anneler Günü’nü güzel bir sürprizle kutlamak isteyenler için kaçırılmayacak fırsatlar sunuyor. KAHVALTI SONRASI RAHATLAMAK İSTEYENLERE... Hilton İstanbul Bomonti’de ailenizle birlikte katılacağınız Anneler Günü kutlamalarında anneniz hem brunch’ta hem de Avrupa’nın en büyüğü olan eforea™ Spa’da misafir olarak ağırlanıyor. Bu özel güne harika bir brunch ile başlayabilir, Spa merkezimizde keyifli dakikalar geçirebilirsiniz. 38 39 BABALAR UNUTULUR MU? Her yıl Haziran’ın üçüncü Pazar’ında kutlanan Babalar Günü, bu sene 19 Haziran’da kutlanacak. Şimdiden tüm babaların bu özel ve onurlu günü kutlu olsun! ECCO ile Babanıza İskandinav Stilini Armağan Edin Babanıza hem İskandinav stili hediye edin hem de ikinci alacağınız ürüne özel %40 indirim fırsatından faydalanın. Üstelik kampanyadan mağazalardan gerçekleştireceğiz alışverişlerinizin yanı sıra ECCO babasına ne alacağına karar veremeyen müşterilerine online sitesinde yer alan “hediye bulucu” uygulaması ile de yardımcı oluyor. Filmsever Babaların hediyesi D&R’dan! D&R yüzlerce hediye alternatifi ile Babalar Günü’nü renklendiriyor. Babanızın dinlemeye doyamayacağı albümlerden klasik filmlere, yeni çıkan kitaplardan hobi ürünlerine kadar yüzlerce çeşit arasından onu mutlu edecek hediyeyi D&R’larda bulabilirsiniz. Babalar Günü’nde babanıza hayalindeki hediyeyi vermek istiyorsanız, sadece Türkiye’deki seçeneklerle yetinmek zorunda değilsiniz. Amerikadaniste.com sayesinde ABD’deki birbirinden şık ve modern hediye seçeneklerine bakabilir, dilediğiniz ürünü kolay ve hızlı bir şekilde teslim alarak Babalar Günü’nde babanıza unutulmaz bir gün yaşatabilirsiniz. Victorinox İsviçre çakısında babanızın ismini taşıyın! Victorinox, Babalar Günü kampanyasıyla babanızın adını çakıların üzerine taşıyor. Namını tüm dünyaya kanıtlamış olan Victorinox çakı her erkeğin hoşuna gidecek bir hediye alternatifi. Kampanya dâhilinde, Babalar Günü’nde hediye alacağınız Victorinox çakıların üzerine belirli bayiler ve anlaşmalı D&R mağazalarında ücretsiz olarak kişiye özel isim yazılacak. Shake Shack sizi Babalar Günü’nde birbirinden lezziz dondurmaların tadına bakmaya davet ediyor 40 Birbirinden orjinal hediyeler Amerikadaniste.com adresinde! Shake Shack’ten Babalar Günü’ne özel sürpriz New York’un en ünlü gurme hamburgercisi Shake Shack Babalar Günü’ne özel hazırladığı sürpriz ile babaların kalbini kazanacak. Siz de babanızla birlikte Shake Shack’in gelip, doğal ve taze ürünlerinden oluşan menüsünü tadarak, “Babalar Günü”ne özel dondurma ikramından yararlanın. Bu kez babanızı mutlu etme sırası Shake Shack’ta... sağlık Sihirli Formüller Aromatik Yağların Mucizesi Sarı kantaron yağı; bilhassa yara ve yanık tedavisinde kullanılmaktadır; öyle ki güneş yanıklarından, romatizma tedavilerine ve yaraların mikrop kapmasını engellemek gibi pek çok yerde de kullanılmaktadır. │Hazırlayan: Dolunay Doğan B undan 6000 yıl kadar önce Antik Mısırlılar ve Romalılar aromatik yağları kullanmışlardı. Mısırlı hekimler aromatik yağlarla yapılan banyo ve masajın insan vücudunu daha diri ve sağlıklı yaptığını düşünüp uygulamışlardı. Modern çagda aromatik yağları ilk Fransız kimyacı Rene Mourice Gattfosse bitki yağlarını tedavi amaçlı kullanımına aroma terapi adını vermesiyle başladı. Birçok aromatik yağları doğru ve güvenilir şekilde kulanır iseniz cildimizin yenilenmesinin ve iyileşme sürecini hızlandırırız. Ben bu sayıda sayfamda çeşitli aromatik yağların ne işe yaradığını ve nasıl kullanılması gerektiğini siz okuyucularıma anlatmaya çalışacağım. İlk olarak kantron yağından bahsetmek istiyorum. Kılıçotu mayası oto ve koyukıran olarak bilinir. Soğuk press yöntemiyle elde edilen bır uçucu yağdır. Her derde deva diyebileceğimiz kantron yağı, yaraları iyileştiren, bakterileri öldüren ve hücre yenileme özelliği olan aromatik bir yağdır ve cilt bakımında özellikle de leke giderilmesinde ve hücre yenileyici özelliğinden dolayı kırışıklıklar gıderilmesinde tercih edilir. KULLANIM ŞEKLİ Güneşe çıkmadan geceleri birkaç damla kantron yağı sürerek cilteki leke ve izlerden büyük bir oranda kurtulabilindiği bilinen bir gerçektir. Ancak uygulama ve kullanım öncesi bir uzmana danışıp temin edilmeli ve güvenilir yerlerden (eczanelerden) alınması gereklidir. Çünkü kantron yağı kulanımında içeriği ve kullanım miktarı çok önemlidir. Kantron yağını kullanıp etkisini gördüğünüzde, sizde ondan vazgeçemeyecek ve çevrenizdeki dostlarınıza da tavsiye edeceksiniz. 42 mimari Peyzaj: Kendi bahçenizi düzenleyin Bahçe düzenleme uzun yıllar eğitim gerektiren bir alan olması sebebiyle ;burada bu mesleği uzun uzadıya öğretme olanağı maalesef bulunmamaktadır.Bununla birlikte bahçenizi düzenlerken size yardımcı olacak ipuçlarını burada bulabilrisiniz. Herşeyden önce ekonomik durumunuz elveriyorsa bahçenizi bu konuda uzman birisinin düzenlemesi her zaman en doğrusu olacaktır. Bu alanda çalışan çok sayıda peyzaj firması bulunmaktadır. Bunun yanında çok daha fazalda vasıfsız çalışana rastlamak mümkün. Bir bina yaparken mutlaka inşaat mühendisine müracat edilemsine rağmen bahçe yapımında hayati tehlike arzetmemesi sebebiyle o kadar titiz davranılmamaktadır. Oysa eğer para ödüyorsak karşılığını alıp almadığımızı bilmeliyiz. Bahçe düzenlemesinde yapılan yanlışlar çok sonra anlaşılacağından maalesef iş bittiğinde düzenlemeyi yapanın sadece düzenlemedeki estetik anlayışı yada 44 çok ciddi mimari hataları ortaya çıkacaktır. Asıl hatalar belki yıllar sonra anlaşılacaktır. Bu işi çokça yapan bahçıvanlardan çok azı doğru bilgilere sahiptir. Piyasada bir peyzajcı yada bu konuda uzman ziraat mühendisinin yanında bir kez bahçe düzenlemesine katılıp ertesi gün bu işe soyunan bir yığın vasıfsız kişiye rastlamak mümkün. Oysa yeterli bilgi birikimine sahip olmayan bir kişi ancak gördüğünü uygular fakat hangi bitki neden seçilmiştir çoğunlukla bilmez heryerde aynı uygulamayı yaparki buda kısa sürede yapılan masrafları ve emeği boşa çıkarır. Burada dikkat edlecek tek şey estetik değil aynı zamanda bitkilerin iklim ve toprak istekleri ve yapının bitkilerle uyumlu oluşudur. Bahçemizi Kendimiz Düzenleyeceksek Nelere Dikkat Etmeliyiz. • Önce bahçemizin bir krokisini çıkarmalıyız. Bu kroki üzerine aldığımız ölçümleri yazmalıyız. • Kroki üzerinde ruzgar koridorları, güneşlik ve gölgelik alanlar, bina girişi, varsa yol, gizlenmesini istediğimiz kötü görüntüler, gürültü merkezleri, görmek istediğimiz manzaralı yön vs. belirtilemelidir. • Sonra kroki üzerinde karalamalar yaparak kafamızdaki düzenlemeyi önce kağıt üzerinde gerçekleştirebiliriz. • İlk yapılması gereken İstenmeyen görüntü yada gürültü gelen bölümlerin perdelenmesidir. • Bitki seçerken ana prensip bahçe sınırına doğru büyük bitkiler mimari çizdikten sonra bitki seçimine başlayabilirsiniz. Bahçenizi düzenlerken estetiğin kuralları geçerli olacaktır. Bunlar: eve yaklaştıkçada daha alçak bitkilerin seçilmesidir. Uzaktaki birkiler yakındaki süs bitkileri için aynı zamanda fon oluşturacaktır. • Bahçenizin en uygun yerine gölge elemanları düşünebilir, yürüme yolları yada süs havuzu ve varsa çocuklara bir oyun alanı için yer belirleyebilirsiniz. • Bahçenizde sebze yetiştirmek için bir köşe ayırabilirsiniz, bu eve uzak ve çalılar yada ağaçlarla perdeleyeceğiniz bir yerde olmalıdır. • Bahçenizin ana çerçevesini • Orantı (Gerek bitkiler ile yapı arasında gerekse bitkilerin birbirileriyle orantılı olması. Örneğin küçük bir bahçede yapının yakınına dikilen büyük bir ağaç hem görsel ve hemde fonksiyonel olarak rahatsız edici olacaktır.) • Uyum ( Yapı ile bahçe arasında ve bitkilerin birbirileriyle ilişkilerinde bir uyum olmalıdır. Bu uyum gerek tarz olarak gerek geometrik olarak ve gerekse renk olarak düşünülmelidir.) • Simetri (Simetride estetik anlamda insanda hoş bir duygu yaratır Örneğin: Bina girişine iki yana simetrik dikilen bitkiler) • Denge (Oranlar, yapılar, kütleler ve boşluklar arasındaki denge göze güzel görünecektir.) • Tarz (Bahçenizin bir kişiliği olmalıdır. bitkilerin rastgele fırlatıldığı bir mekan olmaktan çok, birbirine uyan, benzer tarzda malzemelerin seçilmesiyle ve bu malzemelerinde bahçenin ve binanın mimari tarzıyla uyumlu olması ve uygun yerde kullanılması ile mümkün- dür. Örneğin bir japon bahçesinde kayrak taşı, salkım söğüt gibi malzemeler daha natürel ve rahatlatan bir ortam yaratmaya yönelik olup bu benzer mimarideki bir villanın bahçesinde çok uygun duracaktır.) • Evin giriş yolunun iki yanına abartısız bir düzenleme yapılmalı ve asıl özen arka bahçeye gösterilmelidir. • Eve uzak bölümlere büyük bitkileri yakınlarada küçük bitkileri seçmelisiniz. Bunu yaparken mesela salon yada mutfak penceresinden görünen bölüme kışında güzel görünen bitkileri düşünmelisiniz. • İlk önce inşaat işleri tamamlanmalı daha sonra bitkilendirmeye başlanmalıdır. • Toprak kötü ise üst toprak değiştirilebilir ve iyi drene edilirse sonuç alınabilir. Önce büyük ağaçlar, sonra çalılar ve nihayet yer örtücüler ve çiçekler dikilmeli ve en son çim ekimi yapılmalıdır. Çim sulaması zamanla bıktırıcı gelebilir bu anlamda istenirse çim ekiminden önce otomatik sulama tertibatı döşenebilir. • Eve en yakın yerden bahçe sınırına gidildikçe bitki boyu büyümelidir. • Bitkiyi tanımak önemlidir, aldığınız bitki çok küçük olabilir fakat bitki materyali inşaat malzemesi gibi değildir, yıldan yıla değişir bitki seçerken büyüdüğünde alacağı şekil ve boy dikkate alınmalıdır. • Küçük bitkiler daha ekonomik gelebilir ama bahçeyi ilk düzenlediğinizde bahçeniz birşeye benzemeyebilir. En geç 5 yıl içinde bahçeniz güzel görünmeye başlayacaktır. Tüm bunlar düşünülürken bitki seçiminde bitkilerin iklim ve toprak istekleri, gölgeye töleransları gözönünde bulundurulmalıdır. Çok özetle sunduğumuz bu bilgiler bahçenizi düzenlerken yardımcı oalcaktır fakat toprak ve bitki bilgisi önemlidir. Doğru bitkiyi seçmek için mutlaka satınalmadan önce bitki hakkında bilgi edinmelisiniz. 45 gezelim görelim İstanbul’un Her Bir Köşesine Hakim Kudretli Duruşuyla Şimdi Karşınızda; GALATA KULESİ 46 gezelim görelim K ız Kulesi şu koca boğazın ortasında yalnız başına, bütün zarafeti, afeti ve güzelliği ile insanı büyüleyen yüzyıllardır var olan şaheser. Güzelliği ve aşklara konu olan efsaneleri ile dillere destandır Kız Kulesi ama yapayalnızdır. Var olmuş nice aşklar görmüştür ama kendi hep yalnız kalmıştır yıllarca. Bu yalnızlık onu denizin karanlıklarını görmeye itmiş, ruhunu karartmıştır. Artık ne eski ışıltısı vardır ne de denizlerin dalga seslerine, martılara eşlik eden neşesi. Bütün bu yalnızlığı ile sıkılırken, bir gün neredeyse kendi inşasından 1300 yıl sonra, Cenovalılar inşaatını bitirip de külahını takınca, İstanbul’un siluetinde dimdik yükselen, yakışıklı bir kule görür. Yüzyıllardır beklediği sevgilisi olacaktır bu kule. Hangi kule mi? Galata Kulesi tabii ki! İşte ben bir Kız Kulesi... İstanbul’un uyuyan prensesi... Ve sen Galata Kulesi... Bu dünyada bir deli aşık yani... Galata kulesi bütün heybetiyle yükselmiş Kız Kulesi’nin karşısında. İstanbul’un her bir köşesine hakim ve kudretli duruşuyla öyle yakışıklı gözüküyormuş ki, Kız Kulesi’nin ona vurulmaması imkansızmış. Galata kulesi de ilk gördüğü gün aşık olmuştur denizin ortasında duran bu nazlı kıza. Lakin çok ulaşılmazmış Kız Kulesi onun için aslında. Acaba bilse ona sevdalandığını karşılık verir mi diye düşünüp dururmuş kendi lisanınca. Çaresizdir Galata Kulesi. Tarih içinde kimi zaman aşkından yanar kavrulur. Kimi zaman çaresizlikten yıkılır durur. Her seferinde söndürdüler yangınını. Tekrar tekrar inşa ederler. Her yükselişinde bir daha görür Kız Kulesi’ni, bir kez daha aşık olur hiç bıkıp usanmadan. İki aşık yıllarca bakarlar birbirlerinin güzelliğine ama nasıl kavuşur nasıl dile getirirlermiş ki aşklarını, arada kocaaa bir deniz... Kız kulesi aşık olduğu heybetli yakışıklıya hislerini anlatamadığı için günden güne daha bir solgunlaşmış, üstelik onun hislerini de merak eder olmuş, ya o sevmezse beni diye kahrından deli olmuş. Galata kulesi de aynı merak ve endişe ile büyütüyormuş her geçen gün ona olan aşkını... Yıllar yılları kovalamış yüzyılları doğurmuş. Galata Kulesi dayanamamış sevdiğini bu halde görmeye ve bir gün ulaştırırım umuduyla anlatmış ona hissettiklerini 47 gezelim görelim sayfalara şiirlere, mektuplara... Yazarmış yazmasına ama ne sesini ne de yazdıklarını hiç iletememiş sevdiğine... Düşünüp dururmuş, nasıl ulaştırabilirmiş ki bu sayfaları aşkına… Galata kulesi kara kara düşünürken Hezarfen Ahmet Çelebi çıkıvermiş bir gün tepesine ve Galata Kulesinden Üsküdar’a uçacağını anlatmış bu kudretli kuleye. Galata kulesi yalvaran sözcüklerle rica etmiş Hezarfen Ahmet Çelebiden, Kız kulesine yazdığı mektupları, şiirleri ulaştırmasını. Galata kulesinin aşkının gücüne dayanamayan Hazerfen Ahmet bu istediği kabul etmiş. Almış mektupları koynuna ve bırakmış kendini koca kuleden boğaza doğru. Ama çılgın esen rüzgâr ile bir o yana bir bu yana savrulurken denize düşürmüş mektupları, Kız kulesi merakla izlerken bu çılgın adamı, savrulan kağıtları Galata Kulesinin yolladığını hissetmiş ve martılarla şarkılar söyleyerek keyiflenmiş. Olan biteni uzaklardan çaresiz izleyen Galata Kulesi ise üzüntüden ne yapacağını şaşırmış. Âmâ görmüş ki dalgalar yardım ediyor aşkına ve mektuplarını tek tek bırakıyor Kız kulesinin kucağına... Hazarfen Ahmet Çelebi’nin Galata Kulesi’nden uçması, memlekette hiç görülmemiş bir şeydir aslında. Bir insanı uçuran tabi ki aşktır başka ne olabilir? Bu arabuluculuk Hazerfen Ahmet Çelebi için iyi olmamıştır çünkü durumu duyan Padişah Cezayir’e sürer Hazerfen Ahmet Çelebi’yi. Âşıklara inanmanın bedelini öder ve 31 yaşında Cezayir de ölür Hazarfen Ahmet Çelebi. O günden sonra Galata Kulesi hem esirlere hem de kendine zindan olur. Kız Kulesi de hem bazı devlet adamlarının hem de kendinin zindanı olacaktır. Kaderleri birdir artık. Kız kulesi aşkına karşılık bulmanın sevinci ile içine güneş gibi doğan bu haşmetli kulenin karşısında günden güne güzelleşir.. Aşkının karşılıksız olmadığını gören Galata Kulesi de yıllara rağmen daha bir kudretli daha bir sağlam süzer olur sevdiğini... İşte bu aşk sayesinde ikisi de yıllardır güzellikleriyle büyülüyor insanlığı. Aşk her zaman insanlar arasında olmayabilirmiş demek ki... Bazen bir çiçeğe âşık olur insan bazen bir kedinin gözlerine hapseder aşkı, bazen bir Sultan’a âşık olur da söyleyemez derdini... Ne olursa olsun güzel şeydir aşk. Galata Kulesi’nin en üst katında bir de Restoran yapmışlar ki panoramik olarak sık aralıklarla büyük pencereler koymuşlar, her pencere önü bir masa, tam evlilik teklifi edilecek yer. * Son olarak Rivayet odur ki, Galata Kulesi’ne ilk kez kiminle çıkarsanız onunla evlenirmişsiniz. Dolayısıyla bizden size hatırlatması; kuleye ilk kez çıkarken yanınızdaki kişiye aman dikkat edin. 48 sağlık Yara ve Tedavi Yöntemleri Deniz YAHCI Yara Bakım Uzmanı Epion Sağlık Hizmetleri YARA ÇEŞİTLERİ Diyabetik Ayak Yaraları Halk arasında bilinen adıyla Şeker hastalarında nükseden; • His kaybı, • Sıcak, • Soğuk, • Ağrı, • Dokunma hissini ortadan kaldırmasıyla bilinmektedir. Uzman eşliğinde yapılmayan ayak bakımları, tırnak kesimi veya törpülenme esnasından cilt de oluşan tahribatlar; diyabetik ayak yarasının başlamasına neden olabilir. Diyabet hastlarının ayaklarında yaşadıkları yaralanmalarını geç farketmekte yada fark edememekte olduğundan dolayı her geçen an damardaki tahribatın da etkisiyle çok geç iyileşmektedir. Ayrıca diyabet hastalarının, dolaşım bozukluğuna bağlı cilt yapısı hassas ve ince olma- dığından; cildin mutlak beslenmesini sağlaması, nem dengesinin korunması, vücuttaki çatlakların önlenmesi gerekmektedir. Venöz ve Arteriyel Ülserler Venöz yetmezlik teşhisinde en temel olay toplardamarlardaki kan basıncı artışıdır. Özellikle derin-trombozu gibi bacak toplardamalarındaki pıhtının oluşmasından dolayı kapakların bozulmasıyla beraber, • Kan akımının yavaşlatacak derecede engellenmesi • Toplardamar kapaklarının işlevlerini yitirmesi sonucunda geliştiği saptanmıştır. Venöz Ülserler, ayak bileği ve bacağın ön kısmında görülmekle birlikte, ileriki safalarında kan dolaşımına yol açmaktadır. Uzman görüş ve kontrolünde tedavinin gerçekleşmesi şiddetle tavsiye edilir. Başlıca nedenleri olarak vücuttaki yada belirli bir bölgedeki kan dola- şımının sürekli ve düzenli olmamasından kaynaklı hücrelerin oksijen alımını bozarak yaralara neden olur. Bası Yaraları (Yatak Yarası) Özellikle İmmobil hastalarda; felç, demans, Alzheimer gibi nörolojik sebeplerden dolayı yatağa bağımlı olan hastaların vücutlarının belirli bölgelerinde, sürekli yatmaktan sebep basınç oluşarak kapiller dolaşım bozulmaya başlar. Kan dolaşımı bozulmasıyla bölgedeki kan azalır. İlgili bölgedeki deri ve deri altı hücrelerinin öldüğü ve bası yarasının oluştuğu gözlemlenmiştir. Özellikle; • yetersiz bakım • düzensiz beslenme • aşırı zayıflık • obezite • kansızlık • diyabet ve benzeri kronik sistemik hastalıkların varlığı • idrar-gaita inkontinansı • genel vücut direncinin düşüklüğü gibi faktörler bası yaralarının gelişmesinde önem arz eder. Bu yüzden özellikle hastaların şiddetle dikkat etmesi gereken etkenlerdir. I. ve II. Derece Yanıklar Birinci derece yanıklar (epidermal yanık) yüzeyseldir. Derinin epider- 50 sağlık mis denilen en üst tabakasını etkilerler. Doku hasarı minimaldir, hasar epidermis ile sınırlıdır, deri kırmızıdır, basınç uygulandığında soluklaşır. Ödem oluşabilir ve genellikle deride bül dediğimiz su toplanması söz konusu olmaz. Yara kırmızı, kuru ve acı vericidir ve 3 ila 6 gün içerisinde iz bırakmadan iyileşir. Güneş yanıklarının büyük çoğunluğu bu sınıfa girer. 1. Derece yanıklar iz bırakmazlar, yüzeyel 2. derece yanıklar ciltten koyu veya açık renkli leke şeklinde izler bırakabilirler. Güneşten korunmak bu lekelerin azaltılması ve önlenmesi için en önemli tedbirdir. İkinci derece yanıklar, (dermis ve epidermisi kapsayan yanıklar), derinin derin tabakası olan dermisin bir kısmını da etkiler. Doku hasarı 1. Derece yanıklardan fazladır, ödem, bül ve ağrı mevcuttur, pansumanlarla 2-3 haftada iyileşir. Dermisin 2/3ünden fazlasını etkileyen 2. derece yanıklar kalıcı iz ve işlev kayıplarına neden olabilir. YARA TEDAVİ YÖNTEMLERİ Ozon Tedavisi Ozon tedavisinde dokulardaki oksijen seviyesinin artmasına bağlı olarak yara iyileşmesi hızlanmaktadır. Ozon tedavisinde ozonun anti mikrobik etkisinden de direk faydalanılabileceği gibi bağışıklık sistemi üzerindeki uyarıcı etkisi ile de dolaylı olarak faydalanılmaktadır. • Sık sık hasta olmak, • Sabahları yorgun kalkmak, • Kanser tedavisi görmüş yada halen tedavi devam ediyorsa, • Diyabet hastası iseniz, • Ağrılardan yürüyemeyecek haldeyseniz, • Kalp ve dolaşım bozukluğu hastalığınız var ise, • Cildinizin sağlıklı bir görünüme kavuşmasını istiyorsanız, Mutlaka yetkin bir sağlık kuruluşu ile görüşmeniz gerekmektedir.Çünkü ozon tedavisine ihtiyacınız var demektir. Negatif Basınç (VAC) ile Tedavi Özellikle akut ve kronik yaralarında iyileşme sürecine hız kazandırmak için ilgili bölgeye belirli bir sistemle kontrollü Negatif Basınç uygulanan bir yöntemdir. Bu tedavi ile birlikte, Proflatik Negatif drenaj etkisi sayesinde yara bölgesinin kronikleşmiş yara sıvısının drenajı sağlanmış olur. Takip eden süreçler için özellikle yaranın temiz kalması ve bakterinin azaltması gözle görünür haldedir. Negatif Basınç etkisini göstermeye başladığında; • hücrelerdeki ödem çözülmeye başlar, • kanlanma artar, • hücre beslenir, • yara hızlıca iyileşir. VAC tedavisi kavram olarak fizik kuralları üzerine temellenmiştir. VAC tedavi cihazının sistemi; poliüretan sünger, silikon tüp ve rezervuardan oluşmaktadır. Yaranın durumuna göre süngere, istenilen ebat ve şekiller steril makas kullanılarak verilebilir. Silikon tüp, süngeri ve yaradan gelen eksudayı biriktiren rezervuarı birbirine bağlar. Emme etkisi bir kompresör aracılığı ile sağlanır. Bu kompresör, bir kontrol paneli ile donatılmıştır. Bu panel sayesinde uygulanacak olan negatif basıncın seviyesi ayarlann. Negatif basıncın etkisinin düşmesine neden olacak olan hava kaçağını önlemek amacıyla, yaranın ve etrafındaki derinin üzerine transparan ve yapışkan bir film tabakası yerleştirilir. Vızıltı sesinin duyulması, sistemden hava kaçağının varlığım gösterir. Cihaz; rezervuarın dolduğunu, 450’ den daha fazla yana eğildiğini veya pansumandan hava kaçağı olduğunu bildiren işitsel ve görsel alarmlara sahiptir. Bilinmesi gereken bir başka özellik ise, cihazın 24 saatlik periyot içerisinde iki saatten fazla kapalı tutulmaması gerektiğidir. Aksi bir uygulama, yara etrafındaki sağlam dokuda maserasyonlarm meydana gelmesine neden olabilir. Özellikle evde tedavi gören hastalara, pansumanlarının yerinden oynaması veya elektrik kesintisi gibi durumlarda önlem amacıyla yedek pansumanların verilmesi gerekmektedir. Kök Hücre ile Tedavi Göbek bölgesinden, lokal anestezi altında liposuction yöntemi ile 20-50 cc kadar alınan yağlar özel laboratuvarlar da işlem görerek kök hücrelere ayrılır ve çoğaltılırlar. Yaraya enjekte edilebilecek şekilde 2-5 cc.lik enjektörler ile uygulamaya hazır bir halde kliniklere gönderilirler. Uygulama kök hücre içeren sıvının tüm yara yüzeyine enjekte edilmesi ile gerçekleşmektedir. Kök hücreler yaranın ihtiyaç duyduğu hasarlı hücre konumuna geçerek yarayı iyileştirir. Alanında uzman doktor ve ekibiyle; sağlık, estetik, güzellik alanlarında yerinde ve ayağınıza gelen çözümler üretmektedir. 7/24 destek hattı ile özellikle İstanbul’da her zaman ulaşabilir olmanın güvencesini de vermektedir. 0216 414 92 72 • 0538 519 33 93 www.epion.com.tr Barbaros Mh. Veysipaşa Sk. Atalar Sitesi 15. Blok No: 8 Altunizade-Üsküdar / İSTANBUL 51 BASIN VE YARGI ARTIK DAHA YAKIN B asının adli konularda edindiği bilgi ve haberlerin yarattığı bilgi kirliliğinin önüne geçmek amacıyla Adalet Bakanlığının başlattığı bir proje ile hem basının doğru bilgi ve belgelere ulaşabilmesi hemde henüz yargılanmadan suçlu ilan edilen kişilerin mağduriyetinin giderilmesi amacı ile Adliye Saraylarında basın mensuplarının rahat çalışabilmesi ve bilgi akışının doğru ve kamuoyunu bilgilendirme niteliği taşıyarak soruşturmanın gizliliği ilkesi, suçsuzluk karinesi ve lekelenmeme hakkının en üst seviyede korunabilmesi adına Medya İletişim Büroları kuruldu. ADALET VE MEDYA AYRILMAZ İKİLİDİR Bu amaçla 2013 yılı Mayıs ayında çalışmalarına başlanılan, Uluslararası Hukuki İşbirliği Alman Vakfı (IRZ) ve Uluslararası Hukuki İşbirliği Merkezi (CILC) tarafından ortaklaşa yürütülen proje tamamlanarak hayata geçirildi. Projeye başladığından bu yana; Basın sözcülerinin ve Medya İletişim Bürolarında görev yapan iletişim fakültesi mezunu personele çalışma usul ve esaslarını belirlemek üzere yargıda Basın Sözcülüğü ve Medya İletişim Büroları Çalışma Klavuzu hazırlandı. Proje kapsamında 225 hâkim ve Cumhuriyet savcısına ve 5 iletişim personeline TRT işbirliği ile basın sözcülüğü eğitimi verildi. Ankara ve İstanbul'da 100 yargı muhabirinin katılımıyla çalıştaylar düzenlendi. 52 Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nce 153 Sayılı ‘Basın Sözcülüğü ile Medya İletişim Büroları’ konulu Genelge 22/12/2015 tarihinde çıkarılmıştır. Genelge ile yargı teşkilatında kurumsal yapılanmanın oluşturulması, belirtilen hakların etkin biçimde korunması ve kamuoyunun yargı ile ilgili konularda haber alma hakkının sağlıklı bir bilgi akışına kavuşması sağlanmıştır. Proje kapsamında HSYK tarafından Ankara, İstanbul, İzmir, Diyarbakır, Adana Adliyeleri pilot Adliyeler olarak belirlenmiştir. Pilot Adliyelerde basın sözcülerine yardımcı olmak üzere Medya İletişim Büroları kurulmuştur. Basın sözcülerinin ve Medya İletişim Bürolarında görev yapan iletişim fakültesi mezunu personele çalışma usul ve esaslarını belirlemek üzere yargıda Basın Sözcülüğü ve Medya İletişim Büroları Çalışma Klavuzu hazırlanmıştır. Şu an 136' sı Ağır ceza merkezinde Medya İletişim Bürosu kurularak faaliyete geçmiştir. BASIN ARTIK DAHA RAHAT GÖREV YAPACAK Basın böylece 4. güç olma özelliğini daha da hissederek adli konuların halka daha doğru ve yalın biçimde aktarılması konusunda rahatlatılmış ve çalışma ortamları sağlanmıştır. Adalet mekanizması içerisinde kulaktan dolma bilgilerle yapılan haberler bundan böyle doğru bilgilerle desteklenerek halkımıza ulaşacaktır. hayatın içinden AGON Dünya Danslarını KARTAL’DA SERGİLEDİ A nadolu Geleneksel Halk Oyunları Gençlik ve Spor Kulübü Derneği (AGON) Dünya Dans Günü Etkinlikleri kapsamında Kartal Belediyesi Kültür Müdürlüğü’nün katkıları ile verdiği konser ile Kartal Hasan Ali Yücel Kültür Merkezi’ni karnavala dönüştürdü. Kareografilerinde barış ve kardeşlik temasını kullanan AGON dansçıları, dünyanın çeşitli ülkelerinden dans örnekleri sunarken Kartallı sanatseverleri çılgınca eğlendirdi. AGON "Geçmişten Günümüze, Geleneksel'den Evrensel'e Dans'ın Her Hali" konulu gösterisi ile başarısını bir basamak üste taşımış oldu. 54 AGON Yönetim kurulu Başkanı Zeynel Koca öncülüğünde, Eğitmenleri Hülya Çataltepe, Özgül Dündar, Soner Akyıldız, Gülcan Koca, Gülhan Yaman, Nuran Turan, Tonguç Kartal, Gönül Turhan, Eser Küçük, Yaprak Yeşilkır, Pelin Şendil, Serap Gülcü, Murat Moray, İsmail Uzun, Ömer Kahvecioğlu, Ceyhun Basman, Ufuk Uslu, Filiz Özüm, Serdal Ağaç ve Fuat Alkış nezaretinde 7'den 77'ye her yaştan insanın dans edebileceğini kanıtlarcasına yüzlerce öğrenci yetiştiren, yurt dışı ve içi olmak üzere bir çok ödülü kazanarak kendini ispatlamış bir dernek olarak oldukça dikkat çekiyor. hayatın içinden AGON'un Kartal Hasan Ali Yücel Kültür Merkezi’nde Dünya Dans Günü nedeniyle verdiği doyumsuz konseri CHP Parti Meclisi üyesi Doç. Dr. Hüsnü Süslü, CHP İstanbul İl Başkan yardımcısı Sadettin Topal, Kartal CHP İlçe Başkanı Erdal Kıskanç, Kartal Belediye Başkan danışmanı Haydar Oğuz, Kartal Belediye Başkan yardımcısı Dr. Turgut Mermertaş, Kartal Belediyesi Meclis üyesi Yusuf Altay, Kartal Belediyesi Kültür Müdürü Adem Uçar gibi isimlerde izleyenler arasında yer aldı. Dans gösterilerinin sonunda Protokol üyeleri tarafından AGON yöneticileri, eğitmenlerine plaketler takdim edildi. Atatürk'ün yaptığı "Vals ve Zeybek" dansının perdeye yansıtılmasının ardından sahnelenmesi sırasında büyük bir coşku yaşanırken, Kültür Merkezi’ni dolduran Kartallılar salonu çok mutlu olarak terk ettiler. 55 tarih 5 Türk Tarihinin En Güçlü kadın Lideri Tomris Hatun’dan Hürrem Sultan’a... Türk Tarihine damgasını vuran, güçleri ve zekaları ile Türk tarihinde iz bırakmış kadın liderleri ve hayatlarını sizler için derledik. Tomris Hatun (MÖ 6. yy.) M.Ö.530 yıllarında Pers Krallığı’nda Ahamenid adında bir hanedan bulunmaktaydı. Başında da Büyük Kiros bulunmaktaydı. Sakaların başında ise Tomris Hatun vardı. Tomris Hatun sabırlı, savaş sanatında becerikli, barışçıl ve savunmaya önem veren bir yapıdadır. Büyük Kiros, Tomris Hatun’a evlenme teklif ederek Sakaları yok etmenin planlarını yapmaktaydı. Tomris Hatun bu teklifi reddetti. Reddedilmeyi küçüklük sayan Büyük Kiros saldırıya geçti. Kiros Sakaların çadırı basarak Tomris Hatun’un oğlu ve öncü birliği yok etti. Tomris Hatun bunun üzerine Kiros’u öldüreceğine dair şöyle yemin etmiştir: “Kana susamış Kiros… Sen oğlumu mertlikle değil o içtikçe zıvanadan çıktığın şarapla öldürdün. Ama Güneşe yemin ederim ki seni kanla doyuracağım”. Ertesi gün yapılan savaşta Tomris Hatun’un kumanda ettiği Saka ordusu Kiros’un kumanda ettiği Pers ordusu ile karşı karşıya gelmiştir. Pers Kralı Büyük Kiros ölü olarak ele geçirilmiştir. Tomris Hatun oğlu için yemini unutmayarak Kiros’un kafasını uçurarak kan dolu bir fıçıya atarak “Hayatında kan içmeye doymamıştın, şimdi seni kanla doyuruyorum!” der ve oğlunun intikamını bir nebze de olsa alır. 56 Altun Can Hatun (Doğum tarihi bilinmiyor – 1060) Bazı tarihçilerin, Büyük Türk Anası, Devlet Ana, Türk devlet geleneğinin kendi dalındaki en büyük temsilcisi gibi sıfatlarla tanımladıkları Altun Can Hatun, Harzemşah’la evlenmişti ve Enusirevan adında bir oğlu olmuştu. Fakat Harzemşah ölünce genç yaşında dul kaldı. Bu güzel ve akıllı kadın, Büyük Selçuklu Sultanı Tuğrul Bey’in ilgisini çekmiş ve evlenme teklif etmiştir. Evlenerek saraya gelen Altun Can ata binen, kılıç kuşanan, gerekli olduğunda askerlere komutanlık edecek kadar cesur ve yürekli bir kadındır. Kimi devlet işlerinde Tuğrul Bey’e yardımcı olmaktaydı. Tuğrul Bey’in üvey kardeşi İbrahim Yınal o Bağdat’ta bulunduğu sırada devlet merkezi Hamedan’da taht iddiası ile büyük bir isyan başlattı. Bunun üzerine, Altun Can Hatun’un emrindeki Oğuzlar ve Türkmenler’den oluşan bir orduyla kılıç kuşanıp orduya komuta ederek, kocası Tuğrul Bey’in yardımına koşmuştur. İsyancıları dağıtmış, Tuğrul Bey’i muhasaradan kurtarmıştır. Böylelikle, Büyük Selçuklu Devleti’nin parçalanmasını ve yıkılmasını önlemiştir. Haber üzerine telaşa düşen Abbasi Halifesi, Selçuklu vezirleri ile anlaşarak Tuğrul Bey’den boşta kalan tahta Altun Can Hatun’un oğlunu çıkarmaya karar verdiler. Altun Can Hatun, kendi öz oğlu da olsa şiddetle buna karşı çıktı. Hatta oğlunu sultanlığa heveslendiği için zindana attırdı. Altun Can Hatun yakalandığı hastalıktan kurtulamayacağını anladığında Tuğrul Bey’e vasiyet niteliğinde şunları söyler: “Halife’nin kızı ile evlenmek için ne mümkünse yap. Böylece, hem bu dünya hem de ahiret saadetine nail olursun.” Servetini de Halife’nin kızı Seyyide Hanım’a düğün armağanı olarak bağışlamıştır. tarih Raziye Sultan (Doğum tarihi bilinmiyor – 1240) 13. yy yazarlarından Ata Malik Cüveyni’nin, Tarih Cihan adlı yapıtında yazdığına göre Raziye Sultan 1236 ila 1240 yılları arasında Delhi Türk Sultanlığı’nı (Hindistan) yönetmiş. Babası Sultan Şemsettin İl-Tutmuş, tüm danışmanlarının itirazlarına rağmen onu veliahtlığa getirmiştir. Babası, onunla ilgili şöyle der: “Oğullarım gençlik zevkleriyle vakitlerini öldürmektedirler ve hiçbirinde devleti yönetecek kabiliyet yoktur. Ölümümden sonra bu kabiliyetin sadece kızımda olduğunu siz de anlayacaksınız. Aslında Raziye her yönden erkek kardeşlerinden üstündür. Gerçi şeklen kadındır ama zeka ve basireti erkekten farksızdır.” Raziye döneminde Delhi fevkalade iyi bir yönetime kavuşmuştur. Son derece akıllı ve ileri görüşlü olan Raziye, kadınlara özgürlük sağlamak üzere her şeyden önce peçe ve çarşafı kaldırmış ve kendisi de buna örnek olmuştur. Çarşaf giymek şöyle dursun, saltanatının en parlak döneminde kadın elbisesiyle değil, çoğu kez erkek kıyafetine girerek, dolaşmayı tercih etmiştir. Delhi dışında iken, iktidarı kaybedince birkaç saldırı girişimde bulunsa da başarılı olamadı, yanındakiler de terk edince tek başına kaldı. Tek başına, yorgun, aç ve susuz kalan Raziye, bir Hindu çiftçiden istediği ekmeği yedikten sonra yorgunluğun etkisiyle uyuduğu bir sırada üzerindeki değerli elbiselerine göz diken Hindu çiftçi tarafından öldürülerek, bir tarlaya gömülmüştür. Hürrem Sultan (Doğum tarihi bilinmiyor – 1558) Osmanlı tarihinin en önemli kadın figürlerinden Hürrem Sultan’ın tam doğum yılı bilinmese de 1500 yılında doğduğu tahmin ediliyor. Ona harem adetlerince verilen Farsça hürrem adının anlamı sevinçli, şen, mutludur. Hürrem Sultan, yani Batılı kayıtlara göre Roksalana bugünkü Galiçya bölgesinden esir alınan bir papazın kızı. Genç yaşta Kırım Hanı’nın saraya yolladığı bu hediye, zekasıyla dikkat çekti. Renkli hayatı ile efsaneleşmiş; entrikaları, zekası, cesareti ve ihtiraslarıyla ün salmış, Osmanlı Tarihinin en güçlü ve en etkili kadın sultanlarından birisi olarak kabul edilmektedir. Siyasette ve devlet işlerinde aktif rol oynayarak, Osmanlı İmparatorluğu’nda “Kadınlar saltanatı” denilen devri başlattığı rivâyet edilir. Hürrem Sultan’ın sarayda pozisyonu Kanuni’nin nikâhlı eşi olması ile arttı ve bu olaydan sonra yüksek bir mevki sahibi oldu. Bu nikah ile Hürrem Sultan, Osmanlı tarihinde padişah tarafından uzun bir süre sonra nikahlanan ilk cariye oldu. Hürrem Sultan’ın devlet işleri ile daha yakından ilgilenebilmek için Harem’i Eski Saray’dan Topkapı Sarayı’na taşıttığı düşünülür ve bu olay, Hürrem Sultan’ın önemli devrimci hareketlerinden birisi olarak kabul edilir. Hürrem Sultan, Osmanlı tarihinde ilk kez meşru eş durumuna gelmesiyle birlikte kraliçe anlamına gelen Şah unvanını kullanmaya başlar. Çoğu raporlarda imzasının Hürrem Şah olarak geçtiği görülür. Oğullarını tahta varis yapmayı başaran Hürrem Sultan, 15 Nisan 1558’de İstanbul’da hayatını kaybetti. Hürrem Sultan’ın zehirlenerek ya da kadın hastalığı sonucu öldüğü rivayet edilir. Kayıtlarda eceliyle öldüğü yazılır. Büyük bir cenaze töreninin ardından Süleymaniye Camii avlusuna gömüldü. Mezarı üzerine türbesi eşi Süleyman tarafından yaptırıldı. Kösem Sultan (Doğum tarihi bilinmiyor – 1651) Kösem Sultan, kuşkusuz Osmanlı tarihinin en çarpıcı kadınlarından biri. I. Ahmed’in Hasekisi, IV. Murad’la, Sultan (Deli) İbrahim’in annesi, IV. Mehmet’in babaannesidir. Kösem Valide, Mahpeyker, Hatice Mahpeyker, Kösem Sultan, Büyük Valide Sultan ad ve sanlarıyla tanınmıştır. Osmanlı Hanedanı kadınları arasında bir tek o, padişahlık yetkisini, taht değişikliğine onay verecek düzeyde kullanmıştır. 1603’ten 1651’e dek uzanan yaklaşık yarı yüzyılı bulan saltanatında, sarayın en nüfuzlu kadını olmuştur. Ama Osmanoğulları’nın kritik bir fetretini de atlatabilmesini sağlamıştır. Torununun saltanatında bile haremi yönetmiş ve büyük kayınvalidesi Safiye Sultan gibi kendisi de Büyük Valide Sultan olmuştu. Kösem Sultan, Osmanlı hareminde kadın hakimiyetinin sembolü haline gelmiş tarihin en önemli kadın figürlerinden biridir ve Avrupalıların ifadesiyle tam bir ana kraliçedir. Kösem Sultan torunu IV. Mehmet’in padişahlığı döneminde de Saltanat Naibesi olmuş, devlet işlerinde söz sahibi olmuştur. Kösem Sultan, 2 Eylül 1651’de bir grup isyancı tarafından öldürülerek, eşinın yaptırdığı Sultan Ahmet Camii’ne bağlı olan I. Ahmed türbesine gömülmüştür. Ölümünden sonra, Osmanlı Devleti tarihindeki Kadınlar saltanatı, yani Valide Sultanların (padişahların anneleri) devlet siyasetindeki etkileri, sona erdiği kabul edilmektedir. 57 teknoloji Lenovo VIBE P1m: Kendi Küçük, Bataryası Büyük 4000 mAh’lik güçlü bataryasını 15 dakikada şarj edip 2.5 saatlik konuşma sağlayabilen Lenovo VIBE P1m, akıllı telefon dünyasının parlayan yeni yıldızı. Güçlü bataryasına karşılık sadece 148 gr. hafifliğiyle dikkat çeken VIBE P1m’yi rakiplerinden farklı kılan en önemli özelliği kullanıcılarına son derece hızlı bir şarj süresi sunması. Bu güçlü telefon, 4000 mAh’lik bataryası sayesinde günlerce bitmeyen pil ömrü sunarak şarj derdine son verirken diğer cihazları da Yolda Şarj (On-The-Go) fonksiyonuyla şarj edebiliyor. Sony’nin yeni aynasız fotoğraf makinesi α6300 ile hayatın her anını yakala Sony, dijital görüntülemenin geleceğini belirleyen ürünlerine yenilerini eklemeye devam ediyor. α6300 aynasız fotoğraf makinesi ve G Master™ markalı yeni değiştirilebilir objektifler, ünlü portre fotoğrafçısı Cem Talu’nun katılımıyla Çırağan Sarayı’nda düzenlenen etkinlikte tanıtıldı. Sony, dijital görüntülemede çığır açan aynasız fotoğraf makinesi ailesine yeni katılan α6300 fotoğraf makinesini ve G Master™ markalı yeni amiral gemisi değiştirilebilir objektiflerini, Çırağan Sarayı’nda düzenlediği etkinlik ile tanıttı. Yeni Sony α6300 Aynasız Fotoğraf Makinesi’nde, dünyanın en yüksek AF hızı ve en yüksek sayıda AF noktasının yanısıra, yeni geliştirilen 24.2 MP APS-C sensörüne, yüksek çözünürlüklü 4K video kaydı ve daha birçok özellik var. Yeni G Master™ değiştirilebilir objektifler ise yüksek çözünürlük ile bokeh efektinin en üst düzey karışımını sunarak, Sony’nin bugüne kadar piyasaya sürdüğü en iyi ve en etkileyici objektif grubunu temsil ediyor. Arçelik A.Ş.’den Türkiye’de bir ilk daha: En İnce ve İlk 4K Android Ultraslim TV Arçelik A.Ş., Türkiye’de bir ilke daha imza atarak en ince ve ilk 4K Android Ultraslim TV’sini üretti. Beko markası ile lansmanı yapılacak olan 8.5mm’lik tasarımı ile bir akıllı cep telefonu inceliğine sahip, 4K görüntü kalitesi ve 4 çekirdek işlemcili Android TV ile tüketicileri teknolojide son nokta ile buluşturuyor. Şirketin global markası Beko, yeni nesil akıllı televizyonunda, Android işletim sistemini kullanarak tüketicilere yepyeni bir deneyim sunuyor. 58 teknoloji Gerçek bir oyun deneyimi için: Gamecom 788 Ses teknolojileri ve kulaklık markası Plantronics, Gamecom 788 modeli oyuncu kulaklığını oyun tutkunlarının beğenisine sunuyor. Sade ve konforlu tasarımı ile dikkat çeken Gamecom 788’in 7.1 Dolby surround ses kalitesi sayesinde kendinizi aksiyonun ortasında gibi hissedeceksiniz. Plantronics’in oyun kategorisindeki kulaklığı Gamecom 788, oyunseverlerin zaferlerine ortak oluyor. Üzerindeki boom mikrofon sayesinde karşı tarafa temiz bir ses akışı da sağlayan Plantronics, böylece stratejik oyunlarda da berrak bir ses akışı sağlıyor. Film izlerken, müzik dinlerken ya da Skype görüşmelerinde de rahatlıkla kullanabilen Gamecom 788, üzerindeki control düğmeleri sayesinde de hızlı ve pratik bir kullanım sağlıyor. HTC 10’la kullanıcıların hayalindeki akıllı telefon gerçek oluyor HTC’nin yeni amiral gemisi HTC 10, mükemmel mühendisliği, tasarımdaki işçiliği, benzersiz performans ve kamera özellikleriyle akıllı telefon kullanıcılarının beklentilerini yeniden şekillendirdi. HTC, 12 aydır kapalı kapılar ardında üzerinde çalıştığı yeni amiral gemisi akıllı telefonu HTC 10’u bugün tüm dünya ile aynı anda Türkiye’de tanıttı. Ürün geliştirme sürecinin ayrılmaz bir parçası olan müşteri geri bildirimlerini önceliklendiren ve detaya gösterilen muazzam özeni temsil eden HTC 10, bir amiral gemisi akıllı telefondan isteyeceğiniz her şeyi sunuyor. HTC 10, birinci sınıf kameraları, eşsiz standartlardaki ses kalitesini, etkileyici tek parça metal tasarımı ve benzersiz bir performansı bir araya getiriyor. HTC telefon ailesinin en son üyesi mükemmeliği ve bağımsızlığı sembolize eden 10’un gücü ile hayat buluyor. Bu yazın en stil sahibi kompaktları: PowerShot G Serisi Canon, PowerShot G serisinde fotoğraf tutkunları için 5 farklı seçenek sunuyor. PowerShot G1 X Mark II, G3 X, G5 X, G7 X Mark II ve PowerShot G9 X üstün görüntü kalitesini, cep boyutunda şık ve kompakt tasarım ile birleştiriyor. Canon PowerShot G serisinde, 5 farklı modelle bu yazın en tarz sahibi kompakt fotoğraf makinalarını sunuyor. PowerShot G1 X Mark II, G3 X, G5 X, G7 X Mark II ve G9 X profesyonel görüntü kalitesini cep boyutunda şık bir tasarımla birleştiriyor. 59 kültür&sanat Belediyelerde Neler Oluyor? İstanbul'un Fethi Dansın Rengi (prömiyer) İki farklı yapıtın yer aldığı “Dansın Rengi” gecesi, iki farklı repertuardan oluşyor. Koreografisini Mehmet Balkan’ın yaptığı gecenin ilk yapıtı, Dansın Rengi balesi, Erim Ardal’ın müzikleriyle dansın her türlü rengini bir araya getiren neoklasik bir bale... Gecenin ikinci yapıtı ise, Mehmet Balkan’ın koreografisi olan “Bach Alla Turca” eseri, Anjelika Akbar’ın müziklerini düzenlediği ve klasik bale adımlarının Türk motifleriyle süslenmesinden oluşan yine neo-klasik bir eserdir. Mehter veya mehteran, Osmanlı Yeniçeri Askeri Bandosu. Dünyanın en eski askeri bandolarından birisidir. Farsçadaki "mihter" kelimesinden türemiştir. İslamiyetten önceki Türk devletlerinde, küçük değişikliklerle yer almıştır. Yeniçerilerin olduğu gibi Mehteranın da Piri Hacı Bektaşi Veli olup, her icraattan önce mutlaka Peygamber, Ali ve Hacı Bektaşi Veli adına dua okunması ve marşlarda adlarının zikredilmesi gelenektendir. Üç önemli sembol yer alır; ocak, sancak ve zafer. 29 Mayıs’ta Ümraniye Meydanı’nda gerçekleşecek olan İstanbul’un Fethi organizasyonu saat 17.00’de, ücretsiz! Ücretsiz Çocuk Sineması, Pendik Kuzular Firarda, 28-29 Mayıs 2016 7 Mayıs tarihinde saat 20:00’de gerçekleşecek etkinliğin biletlerini, Kadıköy Belediyesi Süreyya Operası gişesinden ve www.biletiva.com adresinden temin edilebilirsiniz. Bülent Ortaçgil ve Birsen Tezer Ataşehir’e Ses Veriyor Ataşehir Belediyesi tarafından düzenlenen ve geleneksel hale gelen “Ustalar Ataşehir’e Ses Veriyor” konserleri kapsamında bu yılki ilk konser Birsen Tezer ve Bülent Ortaçgil ile başlıyor. İki farklı jenerasyonun duygularına, kendi duygularını yansıttıkları şarkılarıyla ortak olan Birsen Tezer ve Bülent Ortaçgil, en güzel şarkılarını 11 Mayıs’ta Zübeyde Hanım Hizmet İçi Eğitim Merkezi’nde seslendire- 60 cek. 11 Mayıs Çarşamba günü saat 20.30’da başlayacak konser, Birsen Tezer ve Bülent Ortaçgil’in doyumsuz şarkılarıyla Ataşehirlilere müzik ziyafeti yaşatacak. “Bir kitap, bir bilet” sloganıyla hazırlanan “Ustalar Ataşehir’e Ses Veriyor” konserinin biletlerine, okunmuş birer kitap bağışlanarak sahip olunacak. Ücretsiz konserin biletleri, Ataşehir Belediyesi Halkla İlişkiler Birimi’nden dağıtılacak. kültür&sanat Belediyelerde Neler Oluyor? Türkiye Emek Hareketi Afiş ve Karikatür Sergisi 1. Sokak Hayvanları Refahı Kongresi Yapılacak Ataşehir Belediyesi ve İstanbul Veteriner Hekimleri Odası’nın birlikte organize ettiği 1. Sokak Hayvanları Refahı Kongresi Ataşehir’de düzenlenecek. Sahipsiz can dostlarımızın yaşadıkları sorunları tüm yönleriyle ele almak, kurumların sorumluluklarını netleştirmek, kurumlar arası işbirliği yaparak çözüme katkı sunmak amacıyla; İlgili kamu kuruluşları, meslek odaları ve sivil toplum örgütlerinin de katılacağı “1. Sokak Hayvanları Kongresi” 10 Mayıs Salı günü Silence İstanbul Hotel’de yapılacak. Katılımın ücretsiz olduğu kongre saat 08.30’da başlayacak. Demokratik hakların elde edilmesinde uzun soluklu bir mücadelenin gerekliliği, sivil inisiyatiflerin toplumsal yaşamın örgütlenmesindeki yeri vb. değerlere kültürel dokumuzda artık rastlamama tehlikesi, egemen ideolojinin de etkisiyle gittikçe artıyor. Sergi, bugüne kadar demokratik hak ve özgürlükler mücadelesinin geçtiği aşamaları yansıtacak ve yeni yönelimlere ilham kaynağı olabilecektir. Barış Manço Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek olan sergiyi, 30 Nisan - 13 Mayıs tarihleri arasında ücretsiz ziyaret edebilirsiniz. Patron Çıldırdı! Tuzla - 27 Mayıs 2016 Tuzla Belediyesi bünyesinde gerçekleşecek olan yetişkin tiyatrosu, 27 Mayıs saat 20:00’de İdris Güllüce Kültür Merkezi’nde. Konusu: Paris’e amcasından para almak için gönderilen ailenin genç kızı Leyla, para yerine yanında bir erkek İle eve dönünce ortalık karışır. Kızının getirdiği adamı sevmeyen baba, kızını o adamdan kurtarmak ve sermayeyi korumak için kendi iş ortağı Mahir’le evlendirmek istemektedir. Maltepe Mozaiği Çocuk Tiyatrosu, Pendik Yunus Emre Kültür Merkezi UÇ HEZARFEN UÇ, 28 Mayıs 2016 Küçük Hezarfen derslerinde başarılı çalışkan bir öğrencidir. Birgün derste öğretmeni kuşları anlattığı sırada Hezarfen insanların da uçabileceğini söyler. Bunun üzerine arkadaşları onunla alay eder. Padişahın bilim temalı bir yarışma düzenleyeceğini öğrenen Hezafen Yarışmaya katılmaya karar verir. Bir yıl önce Maltepe Belediyesi bünyesinde fotoğraf eğitimine başlayan birbirinden farklı insanlar fotoğraf aşkına bir araya geldiler. Kimi bir süredir fotoğrafla ilgileniyordu, kimi o güne kadar sadece cep telefonlarıyla ara sıra fotoğraf çekiyordu. Sadece eğitimle kalmayıp bir fotoğraf grubu kurdular ve beraber fotoğrafla ilgilenerek her gün daha fazla zaman geçirmeye başladılar. Bir yılın sonunda bu fotoğraf aşkı ve ciddi çalışmaları meyve verdi. Fotoğraf ve Maltepe aşkına güzel bir sergi. 61 kültür&sanat Anadolu Ateşi 15.Yıl Özel Gösterimi Anadolu Ateşi'nin 15. yılına özel bu muhteşem gösterisi 24 Mayıs'da Mall Of İstanbul Moi sahnesinde... Anadolu Ateşi Dans Topluluğu kurulduğu 1999 yılından beri 97 ülke, 285 şehirde gerçekleştirdiği 4000 canlı performans ile 40 milyon izleyiciye ulaştı. Anadolu Ateşi, 15. Yıl etkinlikleri çerçevesinde daha geniş bir kadro ile 3 kuşak bir arada muhteşem bir sahne performansıyla sizlerle buluşuyor. Sanatseverler bu festivalde buluşuyor “Festival408” İstanbul Bilgi Üniversitesi Sahne ve Gösteri Sanatları Yönetimi ile Sahne Sanatları Bölümü öğrencilerinin düzenlediği Festival408, bu yıl beşinci kez kapılarını açıyor. üç kız kardeş 20. İstanbul Tiyatro Festivali bu yıl yurt dışından 9, Türkiye’den 23 oyun, dans ve performanstan oluşan 32 gösteriyi ve zengin içerikli 18 yan etkinliği 25 farklı mekanda sanatseverlerle buluşturacak. Tarih - Saat 22 Mayıs 2016 - 15:00 Mekan Caddebostan Kültür Merkezi Büyük Salon, İstanbul Yazan Anton Çehov 62 İstanbul Bilgi Üniversitesi öğrencilerinin hem üretici hem de yönetici olduğu festival; tiyatro, performans ve sokak gösterilerinden oluşan farklı sanat türlerini sanatseverlerle buluşturacak. FESTİVAL408’i gerçekleştiren öğrenciler bu yıl seyirciyle yalnızca bir festivali değil, aynı zamanda bir yolculuğu paylaşmak istiyor. Katılımcılar, “Halil İbrahim'in Dönüşü” kabaresiyle zamanı sorgularken, “Odysseus Ahmet ve Yol Arkadaşı” sokak gösterisiyle yola çıkmış iki kişinin nasıl iletişim kurduklarına, günlük ritüellerine, kavgalarına, barışmalarına ve yol boyunca yaşadıkları maceralara tanık olacaklar. “Karşılaşmalar” oyununda ise, hayat boyu yaşanan karşılaşmaları ve bu karşılaşmalar sonucu oluşan etkileşim ve değişimleri izleyecekler. “İki ileri kaç geri?” oyununda savaş esnasında zorunlu göç etmek durumunda kalan insanların hallerine tanık olurken, “Ben Bana Karşı” performansında bir kişinin yalnızlık, korku, endişe ve aşktan oluşan içsel yolculuğuna çıkacaklar. 16 Mayıs 2016 tarihinde saat 19.30’da Kozzy AVM önünde sokak gösterileriyle başlayacak olan festival, Gönül Ülkü ve Gazanfer Özcan Sahnesi’nde performanslar ve tiyatro oyunlarıyla devam edecek. kültür&sanat Mayıs ayı Karlar Ülkesi ve Kibritçi Kız ile çok eğlenceli Türkiye'nin dört bir yanından 600 binden fazla çocuğu tiyatroyla buluşturan Zorlu Çocuk Tiyatrosu, 13. yılında post-modern “Kibritçi Kız Müzikali” ve “Karlar Ülkesi” müzikli-danslı çocuk oyunu ile Zorlu Performans Sanatları Merkezi ve Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nde ücretsiz olarak izleyiciyle buluşuyor. Mehmet Zorlu Vakfı tarafından, çocuklara tiyatroyu tanıtmak ve sevdirmek amacıyla bir sosyal sorumluluk projesi olarak hayata geçirilen Zorlu Çocuk Tiyatrosu’nun Mayıs ayı boyunca sahneleyeceği Karlar Ülkesi ve Kibritçi Kız Müzikali, minik izleyicilere keyifli dakikalar yaşatacak. Karlar Ülkesi ayrıca İstanbul’un yanı sıra Anadolu Turnesi kapsamında Edirne, Kırklareli ve Çorlu’da da çocukların karşısına çıkacak. Kibritçi Kız Müzikali, 19-21-22 ve 29 Mayıs’ta Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde sahnelenecek. Anadolu Turnesi’ne çıkan Karlar Ülkesi oyunu ise 24-25 Mayıs’ta Edirne’de, 26-27 Mayıs’ta Kırklareli’de ve 28-29 Mayıs’ta Çorlu’da çocuklarla buluşacak. İstanbul Extreme Fest ile Adrenaline Hazır Olun! Annemle Kağıt Üzerinde Dans! Pera Müzesi, Anneler Günü’nde çocuklara anneleri ile birlikte katılabilecekleri keyifli bir Pazar günü programı sunuyor. Pera Eğitim’in 4-6 yaş ve 7-12 yaş grubuna yönelik hazırladığı “Kağıt Üzerinde Dans” programı müzenin Oryantalist Resim Koleksiyonu’ndan derlenen Kesişen Dünyalar: Elçiler ve Ressamlar sergi katında gerçekleşiyor. Çocuklar bu atölyede anneleriyle birlikte deneysel müzikler eşliğinde, senkronize biçimde bedenlerini kullanarak dev bir kağıt üzerinde simetrik soyut çizimler yaratıyor. Atölyede çizim tekniği ve vücut hareketleri hakkında ön bilgiler de veriliyor. Çocukların anneleriyle birlikte farklı bir deneyim yaşayacakları “Kağıt Üzerinde Dans” atölyesinde 4-6 yaş grubuna 12.20-14.20 saatleri arasında, 7-12 yaş grubuna ise 15.00-17.00 saatleri arasında yer veriliyor. 64 Forum İstanbul sponsorluğunda gerçekleştirilen ‘İstanbul Extreme Fest’, adrenalin tutkunlarını 6. kez bir araya getiriyor. Her yıl merakla beklenen ‘İstanbul Extreme Fest’ 6'ıncı yılında da ekstrem sporlara gönül verenlerin renkli ve enerji dolu anlarına tanıklık etmeye hazırlanıyor. 28-29 Mayıs tarihlerinde Forum İstanbul’da gerçekleşecek olan festival bu yılda tüm coşkusu ile macera severleri bekliyor.