Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği

Transkript

Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği
TÝKA’dan Kosovalý tarýmcýya büyük yatýrým
Türk Ýþbirliði ve Kalkýnma Ýdaresi BaþkanlýðýTÝKA Kosova Program Koordinatörlüðünce
Dragaþ bölgesinde koyunculuðun geliþmesini
teþvik etmek amacýyla; 950 adet koyun ile 50
koç daðýtýmýnda bulundu.
Tuðgeneral Tarçýn,
Bakan Yaðcýlar’la görüþtü
Türk Ýþbirliði ve Kalkýnma Ýdaresi Baþkanlýðý-TÝKA
Kosova Program Koordinatörlüðünce Dragaş Belediyesine
baðlý Gora ve Opoya bölgesinde yürütülmekte olan
“Kosova Koyunculuðu Geliþtirme Projesi” çerçevesinde
daðýtýlmasý planlanan 1000 adet damýzlýk koyun ile koçlarýn
daðýtýmý geçtiðimiz Pazar günü gerçekleþen törenle tarýmcýlara teslim edildi.
Haber sayfa 3’te
Çokuluslu Güney Tugay Komutanlýðý Komutaný
Tuðgeneral Uður Tarçýn, Çevre ve Alan Planlama
Bakaný Mahir Yaðcýlarý ziyaret etti. Görüþmede
çevre çalýþmalarýyla ilgili iþbirliðin daha da
güçlendirilmesi ve bu yönde yapýlacak iþ birliðe
taraflardan destek sözü verildi.
KOSOVA TÜRKLERÝNÝN ÝLK BAÐIMSIZ GAZETESÝ
SAYI: 413
YIL: 10
Perşembe , 24 Ocak 2008
Fiyatý: 0.50
Rugova, ikinci ölüm
yýldönümünde unutulmadý
Kosova’nýn efsanevi baþkaný merhum Ýbrahim Rugova, ölümünün ikinci yýlýnda
da anýldý. Priþtine’de yapýlan anma törenine katýlan Baþbakan Haþim Thaçi, kendisinin baþbakanlýðýný engelleyen Rugova’yý büyük baþkan olarak nitelendirdi.
K
osova’nýn ilk Baþkaný Ýbrahim
Rugova’nýn ikinci ölüm yýl dönümü
Kosova’nýn deðiþik þehirlerinde farklý
farklý etkinliklerle kutlandý. Pazartesi Priþtine’de
Halklar Tiyatrosunda düzenlenen anma törenine
ilgi büyüktü.
Baþkan Seydiu ve Baþbakan Haþim Thaçi
anma töreninden önce Velanide bulunan merhum
baþkan Rugova’nýn mezarýný ziyaret ederek,
çelenk býraktýlar.
Merhum
lider
Rugova’yý
baðýmsýz
Kosova’nýn kurucusu olarak nitelendiren
Baþkan, Seydiu “Rugova þimdiki tarihimizin ve
geleceðimizin en önemli kiþilerinden biridir”
dedi.
B
Sanatýnýn 30. yýldönümü dolayýsýyla tiyatro
sanatçýsý Zekerya Hocalar ile röportaj….
“Zekerya Hocalar
Tiyatroda 30 Yýl”
Prizrenli usta tiyatrocu Zekerya Hocalar, tiyatrodaki 30. yýlýný iþte bu sloganla kutluyor. Athol
Fugard’ýn “Domuz Ahýrý” ile jübile kutlamasýný
yapan Zekerya Hocalar, “30 yýla dönüp baktýðým
zaman, hiçbir þey yapmamýþým gibi geliyor ama
arþivimi karýþtýrdýðým zaman çok þeyler çýkýyor”
diyor. Bakalým 30 yýla neler sýðmýþ…
Haber sayfa 11’de
Haber sayfa 2’de
Baþbakan Thaçi de merhumla ilgili yaptýðý
konuþmasýnda Rugova’dan övgü ile bahsetti.
Başbakan bağımsızlık
için Brüksel’de
Brüksel’de gerçekleştirdiği görüşmelerde uluslararası toplum yöneticilerinden bağımsızlık için
destek arayan Başbakan, Kosova için tek
çözümüm bağımsızlık olacağını yineledi ve
bağımsızlığın uluslararası toplum ile danışıldıktan sonra ilan edileceğini savundu.
aşbakan Haşim Thaçi Salı günü AB ve NATO
üst düzey yetkilileri ile görüşmek üzere
Brüksel’e hareket etti. Başbakan, Brüksel
ziyareti sırasında AB Ortak Dış Siyaset ve Güvenlik
Yüksek temsilcisi Haviyer Solana, NATO Genel
Sekreteri Jap de Hopl Schefer, AB Dönem Başkanı
Slovenya Dışişleri Bakanı Dimitriy Rupel ve AB
Kosova Sivil misyonu şefi Piter Feith ile bir araya
geldi.
Başkan Thaçi Brüksel’e hareket etmeden önce
Priştine hava limanında gazetecilere yaptığı açıklamada ziyaretinin esas amacının Kosova’nın bağımsı-
Haber sayfa 5’te
zlığını ilan etme konusunda bilgi vermek olduğunu
söyledi. Kosova’nın bağımsızlığının ilan edilmesinin
tarihin,n önümüzdeki günlerde sürpriz olacağını
belirten Thaçi, Avrupa Birliği ve NATO yetkilileriyle
yapacağı görüşmelerde Kosovalıların bu görevi
almaya hazır olduklarını dile getireceğini ifade etti.
Başbakan, “Kosova kurumlarının oluşturulmasından
sonra bu benim Brüksel’e gerçekleştirdiğimi ilk
ziyaret. Bu ziyaretimde AB ve NATO’dan işbirliğinin daha da derinleşmesini talep edeceğim” dedi.
Haber sayfa 3’te
Miloþeviç’in ruhu
Belgrad’a dönüyor
Sýrbistan’daki
baþkanlýk seçiminin ilk turunda
aþýrý milliyetçi
Nikoliç’in yüzde
39 oyla birinci
olmasý, AB
baþkentlerinde
endiþe yarattý.
Haber sayfa 9’da
Dünya borsaları
tepe taklak
Haber sayfa 10’da
Kosova
Baþbakan: Baðýmsýz Kosova
herkesi kucaklayacak
K
Perşembe, 24 Ocak 2008
2
Baðýmsýz Kosova’nýn tüm topluluklarýn devleti olacaðýný ifade eden Baþbakan,
bu yüzden de herkesi baðýmsýzlýðý desteklemeye davet etti.
osova Baþbakaný Haþim
Thaçi Sýrplarýn yoðun
olarak
yaþadýðý
Graçaniça’yý ziyaret ederek,
Kosova vatandaþlarýna önemli
mesajlar verdi. Yeni baðýmsýz
Kosova’da herkese yer olduðuna dikkat çeken Baþbakan,
herkesi baðýmsýzlýðý desteklemeye davet etti.
Kosovalý Sýrp vatandaþlarýn
yer
almalarý
kurumlarda
iþaret
eden
gerekliliðine
Baþbakan Thaçi, “Sadece topluluklar için konuþmak istemiyorum, ayný zamanda bizim onlara
karþý olan görevlerimizi yerine
getirmemiz gerektiðini de bilmemiz gerekiyor.
Kosova’da herkesin yaþamasý için olanaklar
mevcuttu ve bu olanaklar da her zaman devam
edecektir. Ben buradan þunu açýkça ifade etmek
istiyorum. Ben tüm Kosova’nýn Baþbakaný
olmaya çalýþacaðýmý açýkça ifade etmek istiyorum” dedi. Kosova statüsünün belirlenmesine de
deðinen Baþbakan Thaçi, “Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn kimseyi korkutmamalýdýr. Aksine herkes
baðýmsýzlýðý desteklemelidir. Çünkü baðýmsýzlýk
herkese farklý bir perspektif açacaktýr” dedi.
Sýrbistan baþkanlýk seçimlerinin Kosova’yý etkilemeyeceðini ifade eden Thaçi, “Belgrat olaylarý Kosova’ya tabi ki etkilemeyecektir. Sýrbistan
ile her zaman iki ayrý devlet olarak iyi komþu
iliþkileri sürdürmesi düþüncesi içindeyiz.
Sýrbistan’da cumhurbaþkanýnýn seçilmesi
Sýrbistan’ýn
sorunudur.
Bu
Kosova’yý
ilgilendirmez. Çünkü Kosova’nýn kendi yolu
vardýr” dedi.
Kosova’yý terk eden Sýrplarý evlerine dönmeleri
gerekliliðine iþaret eden
Baþbakan, “Sýrbistan ve
Karadað’da yaþayan Kosova
mültecilerinin evlerine dönmelerini davet ediyorum”
dedi.
Önümüzdeki
günlerde
Kosova baðýmsýzlýðýný ilan
edeceðini belirten Baþbakan
Thaçi, “Bu hafta içinde atacaðýmýz adýmlarý deðerlendirmek için Brüksel’de
bulunacaðým. Baðýmsýzlýk
konusunda Washington ile
Brüksel’e ortak adýmlar atacaðýz” dedi.
geleceðinin
Kosova’nýn
Kosova vatandaþlarýn iradesi ile çizileceðinin
altýný çizen Baþbakan, Kosova’nýn tek taraflý
baðýmsýzlýðýna kavuþursa BM’de temsil edilemeyeceði ile ilgili açýklamalarý asýlsýz olarak
deðerlendirdi. Thaçi, “Kosova’nýn BM’de temsil
edilmeyeceði ile ilgili çeþitli söylentiler kulaktan
kulaða dolaþýyor. Bu tür açýklamalar ölçüsüz
olduðu kadar da provokatiftir. Kosova’nýn
baðýmsýz ve egemen bir devlet olarak tüm uluslararasý örgütlere üye olacak bir devlet olacaðýnýn garantisini size veriyorum” dedi.
Kosova’nýn baðýmsýz devlet olmaya hazýr
olduðunu belirten Thaçi, yeni anayasa ve devlet
sembollerinin belirlenmesi ile ilgili çalýþmalarýnýn son aþamaya geldiðini söyledi.
Nikolas Berns’in istifasýnýn ABD’nin Kosova
siyasetini deðiþtirip deðiþtirmeyeceði ile ilgili
soruya Baþbakan Thaçi, “ABD’nin Kosova ile
ilgili planlarýnda bir deðiþme söz konusu bile
deðil. Bir Berns gider, baþka bir diðer Berns
gelir” þeklinde cevapladý.
Ruslar olumsuz
tutumlarýný sürdürüyor
Rusya Devlet Baþkaný Vladimir Putin, Kosova konusunda tek çözüm yolunun
taraflarýn aralarýnda anlaþma ile olabileceði savundu. Putin, aksi halde bunun
dýþýnda bir çözümün bütün bölgeyi olumsuz etkileyeceði iddiasýnda bulundu.
R
usya, Kosova statüsünün
belirlenmesi ile ilgili karþý
tutumunu
sürdürmeye
devam ediyor. Rusya yetkilileri
Kosova statüsünün belirlenmesinden yana olduklarýný ama taraflar
arasýnda var olacak anlaþmadan
yana olduklarý tutumuna sadýk
kalmayý sürdürüyorlar.
Bulgaristan ziyaretinde bulunan
Rusya Devlet Baþkaný Vladimir
Putin gazetecilere Kosova sorunu
ile ilgili önemli açýklamalarda bulundu. Kosova
sorunun Avrupa’nýn en önemli sorunlardan birine
tekabül ettiðini kabul ederken, çözüm için iki
önemli noktanýn dikkate alýnmasý gerekliliðine
iþaret etti. Putin, birinci noktanýn iki tarafýn da
sorunun çözümü konusunda anlaþmalarýnýn teþkil ettiðini ifade ederken, diðer noktanýn ise
taraflar arasýnda imzalanacak olan anlaþmanýn
uluslararasý toplumca da kabul etmesi olduðunu
savundu. Ancak bu þekilde sorunun çözülebileceðini savunan Putin, bu noktadan sonra sadece
bölgenin deðil Avrupa ve
dünyanýn da rahat bir nefes alacaðýný belirtti. Avrupa ve
Amerika’nýn desteklediði tek
taraflý baðýmsýzlýðýn bölge için
tam anlamýyla bir felaketle eþ
deðer olduðunun altýný çizen
Putin, herkesi bu olasýlýðý dýþlamaya davet etti. Rusya’nýn
taraflar arasýnda anlaþamadýðý
bir çözümü asla kabul etmeyeceði tutumunu tekrarlayan
Rusya devlet Baþkaný, sorunun çözümün
çözümüne kadar Sýrbistan’ýn arkasýnda olduklarýný ifade etti.Putin, iki tarafýn durumlarýný göz
önünde bulundurarak ve geçmiþteki kötü geçmiþi
kenara iterek barýþ ve ilerlemenin saðlanabileceðini söyledi. Putin, “AB, uluslararasý hukuku
ilkelerine saygýlý olmalýdýr. Bu ilkeye dayanarak
tüm uluslararasý sorunlarýný çözmesi gerekmektedir. Bu çözüm yolu ile Balkanlardaki diðer sorunlar ile Kosova sorunu da bu ilkeler doðrultusunda
çözmelidir” dedi.
Rehn: “Kosova
Avrupa’nýn sorunudur”
AB Geniþlemeden sorumlu üyesi Oli Rehn, Sýrbistan’ýn
Avrupa Birliði’ne entegre olmasý ile Kosova sürecinin
belirlenmesinin farklý yapý taþlarýný oluþturduðuna
dikkat çekti. Rehn, Kosova’nýn bir Avrupa sorununa
tekabül ettiðini savunurken, birliðin sorunun çözümü
için daha fazla çalýþmasý gerekliliðine iþaret etti.
AB
Geniþlemeden sorumlu üyesi Oli Rehn Belgrat’ta
yayýnlanan “Blic” gazetesine verdiði demeçte
Sýrbistan’ýn AB iliþkileri ve Kosova statüsünün
belirlenmesi konusunda önemli açýklamalarda bulundu. Sýrbistan
yetkililerinin AB ile imzalamasý gereken anlaþmanýn ne kadar
büyük önem arz ettiðinin farkýnda olmalarý gerekliliðine iþaret
eden Rehn, Sýrbistan seçimlerinden sonra anlaþmanýn imzalanacaðýna inandýðýný söyledi. Sýrbistan’ýn Avrupa Birliði’ne entegre olmasý ile Kosova sürecinin belirlenmesinin farklý yapý
taþlarýný oluþturduðuna dikkat çeken Rehn, Avrupalýlarýn sorunlarýn çözülmesinde baský uygulamanýn çözüm olmadýðýný savundu. Sýrbistan ile birlik olarak bir anlaþmanýn imzalanmasýný istediklerini tekrarlayan Rehn, bu anlaþmanýn Sýrbistan’ýn aleyhine
deðil de lehine olacaðýný söyledi.
Kosova sorununun Avrupa’nýn bir sorununa tekabül ettiðinin
altýný çizen Rehn, “Güvenlik Konseyi’nde Kosova sorununa bir
çözüm bulunamamýþ olmasýný takiben artýk AB sorunun çözümü
için inisiyatifi alma zamaný gelmiþtir” dedi.
Rehn, Avrupa Konseyi’nin 14 Aralýk 2007 tarihinde düzenlediði
toplantýsýnda Kosova statüsünün belirlenmesi ve bölgenin Avrupa
perspektifi yönünde ilerlemesi yönünde aldýðý kararýn birliðin
bölgeye verdiði önemi kanýtlar nitelikte olduðunu dile getirdi.
Sýrbistan’ýn Lahey Savaþ Suçlularý Mahkemesi ile iþbirliði yapmaya davet eden Rehn, Sýrp liderleri bu konu ile ilgili üzerine
düþen görevleri yapmaya davet etti.
Rugova, ikinci ölüm
yýldönümünde unutulmadý
B
aþbakan, “Büyük baþkan Rugova’yý unutmadýðýmýzý
göstermek için bu merasimi düzenliyoruz. Kosova kurumlarý baþkanýný anma geleneðini sürdürüyor. Baþkan
Rugova’nýn Kosova için yapmýþ olduklarý bir gerçeðin deðerlendirmesidir. Bizler onun baþlatmýþ olduðu baðýmsýzlýk ve
demokrat sürecin baðýmsýzlýkla sonuçlanmasý için çabamýzý
sürdürüyoruz” dedi.
Merhum baþkan Ýbrahim Rugova’nýn ikinci ölüm yýldönümü
dolayýsýyla düzenlenen törende konuþan þimdiki Baþkan Fatmir
Seydiu, “Büyük devlet adamý, devletimizin kurucusu, Ýbrahim
Rugova’nýn ikinci ölüm yýldönümü dolayýsýyla bir arada bulunuyoruz. Kosova’nýn baðýmsýzlýðý için siyasi demokratik kültürüne
sahip olan Rugova dört defa baþkan seçildi, kendi evinin sahibi
oldu. Baþkan Rugova, ulusumuzun babasýdýr” dedi.
LDD’de Rugova’yý unutmadý
Kendisini merhum baþkan Rugova’nýn çizgisini izlemekle açýklayan LDD partisi de Baþkan
Rugova’yý ikinci ölüm
yýldönümünde unutmadý. Rugova anýsýna düzenlenen törende
konuþan LDD Baþkaný Necat Daci, merhum baþkan Rugova’nýn
Arnavut ulusunun en büyük kiþilerinden biri, Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn ikonu ve Kosova’nýn tarihi baþkaný olarak nitelendirdi.
3
P
Perşembe, 24 Ocak 2008
TÝKA’dan Kosovalý tarýmcýya
büyük yatýrým
Kosova
roje kapsamý
çerçevesinde
daha önce kurulan Dragaş koyun
yetiştirmecileri kooperatifine üye olan 50
çiftçiden her bir üyeye
20 adet olmak üzere
toplam 1000 adet bölgeye adapte olabilen
koyun ve koçlar
daðýtýldý. 2 Ocak tarihinden itibaren
Kosova’da bulunan
Türkiye Cumhuriyeti Tarým ve Köy Ýþleri Bakanlýðýna baðlý iki
uzmanýnýn yardýmýyla koyun seçimi gerçekleþtirildi. Ayný uzmanlarýn
denetiminde 13 Ocakta da dört aşamadan gerçekleşen daðýtýmýn birinci
aþamasýnda 247 adet koyunun daðýtýmý gerçekleþtirildi. 5 yýl sürecek
olan proje ile bölgenin hayvancýlýk, ekonomik ve sosyal alanýnda
kalkýnmasýnda ve geliþmesinde önemli katký saðlanmasý bekleniyor.
Koyun ve koçlarýn daðýtýmýyla birlikte ayrýca tarimciye koyunlarýn 2
aylýk yemleri de verildi.
TÝKA Kosova Koordinatörü Kürşat Mahmat’ýn açýlýþ konuþmasýyla
baþlayan törende, Kosovalý üst düzey yetkililerin çektiði kurayla
çiftçilere hayvanlarý daðýtýldý.
Törene Kosova Çevre ve Alan Planlama Bakaný Mahir Yaðcýlar, Prizren
Belediyesi Baþkaný Ramadan Muya, TÝKA Baþkan Yardýmcýsý Metin
Arslanbaþ, Türkiye Cumhuriyeti Kosova Türk Eþgüdüm Ofisi temsilcisi,
Kosova Türk Taburu Görev Kuvvet Komutaný Kurmay Yarbay Kerim
Acar ile çok sayýda üst düzey temsilci katýldý. Dragaþ’ta bulunan Türk
Bölüðünde gerçekleþen törende TÝKA ile Dragaþ Belediyesi arasýnda da
iyi niyet protokolü imzalandý. Tören sonunda davetlilere kokteyl düzenlendi.
Başbakan bağımsızlık
için Brüksel’de
B
rüksel’de yapacağı temaslara değinen Thaçi, bütün yetkililere
Kosova halkının ve kurumlarının tutumları olan bağımsız ve egemen bir devlet isteklerini yansıtacağını söyledi. Başbakan,
Washington, AB ülkeleri ve komşu ülkelerden Kosova’nın bağımsızlığını
tanımaya davet edeceğinin altını çizerken, bağımsızlığın tek çözüm yolu
olacağını savundu. Kosova’nın toplulukların hak ve çıkarlarını korumak
adına elinden geleni yapacağını söyleyen Thaçi, bağımsız Kosova’nın,
demokratik ve kendi vatandaşlarına eşit imkanlar sağlayacak bir devlet olacağını söyledi. Kosova’nın bağımsızlığı ile ilgili bir gazetecinin sorusunda
Thaçi, bağımsızlık hakkında hiçbir açıklama yapmazken, bağımsızlığın
Kosova kurumları tarafından ilan edileceğini söyledi. Kosova’nın uluslararası toplumdaki dostları ile Kosova’nın bağımsızlığı için işbirliğinde
bulunacağını hatırlatan Thaçi, “Bağımsızlık için her şey hazırdır, sadece
bağımsızlık gününün belirlenmesi gerekiyor” dedi.
K
Müftü, bağımsızlık
ziyaretlerinde
osova’nın bağımsızlığına destek sağlamak amacıyla Kosova İslam
Birliği Başkanı Naim Tırnava, Suudi Arabistan kralının oğlu prens
Feysal’ın davetlisi olarak Suudi Arabistan’a gitti.
Trnava, Suudi Arabistan ziyaretti sırasında Suudi Arabistan Kralı
Abdullah bin Abdul Aziz Al-Saud ve Suudi Arabistan Diyanet İşleri
Başkanı ile bir araya geldi.
Suudi Arabistan kralı ile bir araya gelen Kosova İslam Birliği Başkanı
Müftü Naim Trnava, Suudi Arabistan’ın Kosova’nın bağımsızlığını tanıması isteminde bulundu. Trnava ayrıca, Suudi kralından bağımsızlığa İslam
Konferansı ve Arap Birliği ülkelerinden destek istemesi ricasında bulundu.
Suudi Arabistan Diyanet İşleri Başkanı ile bir araya gelen Müftü Trnava,
iki ülke Diyanet işleri arasında işbirliği masaya yatırıldı. İki ülke diyanet
işlerinin olumlu işbirliğinde bulunduğunu ifade eden Trnava, bu işbirliğin
daha yüksek bir seviyeye ulaşması gerekliliğin işaret etti.
G ü ze l s ö zl e r
Her þeyin yenisi, dostun eskisi makbuldür.
ANONİM
K
Meclis yasalaşmaya
önem verecek
osova
Hükümetinin
düzenlenen ikinci sýralý
toplantýsýnda,
geçen
hükümet
tarafýndan
kabul
edilmemiþ olan yasalarýn, yeniden
görüþülmesini
kararlaþtýrdý.
Toplantýda ayrýca Ahtisari Paketi
çerçevesinde yasalaþmasý gereken
öneriler ise mecliste özel sürece
tabi tutulmasý karara baðlandý.
Baþbakan yardýmcýsý Hayredin
Kuçi, konu ile ilgili meclis
toplantýsýndan sonra yaptýðý açýklamada “Geçen hükümet döne- Kosova Meclisi düzenlediði toplantýda yasal
minde
kabul
edilemeyen süreci hýzlandýrma yönünde karar aldý. Meclis,
yasalarýn Kosova Meclisi’nden geçen dönem hükümetinin yasalaþtýramadýðý
yeniden görüþülmesini ilkesel
yasalarý ve Ahtisaari çözüm öneri paketi
olarak
kabul
ettik. çerçevesinde yer alan önerileri en kýsa zaman
Hükümetimizin
politikasýna
içinde yasalaþtýrmayý karara baðladý.
uygun olmayan bazý yasalar ise
deðiþtirilerek yasalaþacaktýr” þeklinde koruyacak bu mahkemeyi hükümet olarak
kurmayý düþünüyoruz” dedi.
konuþtu.
Kosova statüsünün belirlenmesi ve
Hayredin Kuçi, Kosova Hükümeti’nin,
Kosova’nýn baðýmsýzlýk için hazýr olduðuna Marthi Ahtisari’nin paketinden çýkan
dair Baþbakan Hashim Thaçi’nin açýkla- yasalarýn kabul edilmesi için UNMIK
malarýnýn arkasýnda olduðunu ifade ederek, yöneticisinden onay almalarý gerekliliðine
“Bizler baðýmsýz Kosova ile ilgili bütün iþaret eden Kuçi, Kosova Meclisi tarafýndan
sorumluðu
üstlenmeye
hazýrýz. bu yasalarýn kabul edilmesinin formel olaBaþbakanýmýzýn New York’ta Güvenlik caðýný söyledi.
Baþbakan yardýmcýsý Kuçi, hükümetin
Konseyi’nde yapmýþ olduðu açýklamayý
pratikte de uygulamaya hazýrýz. Meclis kýsa 2008 yýlý çalýþmalarý için hukuki strateji
bir süreç içinde bu yönde bir karar alacak- hazýrladýðýný belirtirken, bu stratejinin
önümüzdeki hafta kabul edilmesini plantýr” þeklinde konuþtu.
Hükümetin statü belirlenmesi ile ilgili ladýklarýný söyledi. Hükümet toplantýsýnda
yasalarý yasalaþtýracaðýný ifade eden Kuçi, tüm bakanlýklarýn bütçeleri yeniden
“Kosova statüsünün belirlenmesi ilerideki görüþtüklerini belirten Kuçi, bütçe ile ilgili
adýmlarýn atýlmasýnda hukuki ve siyasi bir ek önerilerde bulunduklarýný söyledi.
temel oluþturacaktýr. Bu ayný zamanda Kosova Meclisi’nin 7 Þubata bütçe ile ilgili
siyasi ve hukuki bir sorundur. Ama toplanacaðýný hatýrlatan Kuçi, bütçede
yasalarýn kabul edilmesi için ilk önce yapýlacak olan deðiþmeler hakkýnda açýklabaðýmsýzlýðýn ilan edilmesi gerekiyor” dedi. ma yapmaktan kaçýndý. Thaçi, hükümetinin
Yasalaþtýrmayý planladýklarý yasalar önceki hükümet ile beraberliði olduðunu
arasýnda birçok yasanýn varlýðýna dikkat hatýrlatan Kuçi, “Bütçe önerisi Kosova’nýn
çeken Kuçi, “Anayasa Mahkemesi ile ilgili statü öncesi, statü süresi ve sonrasý ile ilgili
düzenleme yasalaþmayý bekleyen yasalar hiçbir boþluðun olmamasýný tamamlama
arasýnda bulunuyor. Topluluklarýn haklarýný hüviyetindedir” dedi.
Kosova
Perşembe, 24 Ocak 2008
Baþbakan New
York’tan döndü
Harçenko: “AB Kosova’ya misyon
gönderebilir ama bu yasa dýþýdýr”
Rusya’nýn Kosova statü sürecinin temsilcisi Harçenko, Rusya olarak iki
taraf arasýnda varýlacak olan bir çözümü desteklediklerini tekrarlarken,
Avrupa Birliði’nin Kosova’ya misyon göndermesini yasadýþý bir olay olarak
deðerlendirdi.
R
usya’nýn Kosova statü sürecinin temsilcisi Aleksandar Bocan Harçenko, Rusya
RIA Novosti ajansýna verdiði demeçte Kosova sorunun sadece taraflar arasýnda
yapýlacak olan görüþmelerle çözülebileceðini savundu. Harçenko, Rusya’nýn
görüþmelerin devam etmesinden yana olduðunu savunurken, bölgeyi istikrara taþýyacak
olan çözümün bunun altýnda yattýðýný iddia etti. Belgrat ile Priþtine arasýnda Kosova sorununun belirlenmesi için taraflarý birbirleri ile anlaþmaya davet eden Rus temsilci,
Rusya’nýn Kosova siyasetinin Güvenlik Konseyi’nin yeni üyeleri arasýnda destek
kazandýðýný ileri sürdü.
Rusya’nýn Güvenlik Konseyi’nde Kosova statüsünün çözümünü engellemediðini savunan
Harçenko, AB’nin Kosova’ya bir misyon göndermesinin yasa dýþý olacaðýný söyledi.
Harçenko, “Avrupa þu an yasadýþý bazý oylara karýþma arifesi içinde bulunuyor. Çünkü
Kosova’daki yapýlanma ile tek hukuki dayanak Birleþmiþ Milletlerin 1244 nolu kararýdýr.
Avrupa’nýn da Kosova’da görev almasý bu kararýn iptali hüviyetindedir. Bu konuda yeni bir
yapýlanmayý ne Priþtine ne de AB yapamaz. Bunu sadece ve sadece Güvenlik Konseyi
yapabilir. Herkes, Kosova sorununun bizim tarafýmýzdan engellendiðini dillendiriyor. Biz
hiçbir þeyi engellemiyoruz. Biz sadece yasal ve taraflar arasýnda sorunun çözümünün
uzlaþma yoluyla yapýlmasý için çaba harcýyoruz” dedi.
Burns görevinden ayrýlýyor
ABD Dýþiþleri Bakaný Condoleezza Rice, bakanlýðýn üç numaralý yetkilisi
olan siyasi iþlerden sorumlu Bakan Yardýmcýsý Nick Burns’un Mart’tan
itibaren görevinden ayrýlacaðýný duyurdu.
A
BD Dýþiþleri Bakaný yardýmcýsý ve
baðýmsýz Kosova’nýn en büyük
destekçisi Nikolas Burns aile sebepleri yüzünden görevinden istifa ettiði
bildirildi. Kosova’nýn baðýmsýzlýðý için
fazladan mesai harcayan Burns, mart ayýnda Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn ilan
edilmesiyle görevinden ayrýlacak.
2005 yýlýnýn mart ayýnda bu yana ayný
görevde bulunan Burns, Kosova’ya
gerçekleþtirdiði ilk ziyarette Priþtine ile
Belgrat arasýnda görüþmelerin baþlanmasý
sinyalini vermiþti. Burns, Kosova statüsü
ile ilgili taraflar arasýnda yapýlan görüþmeler sýrasýnda Amerika hükümetinin Kosova
ile ilgili tutumunu ilk defa ortaya atmýþtý.
Rice, gazetecilere açýklamasýnda, Nick Burns’un, 26 yýllýk hizmetinin ardýndan Dýþiþleri
Bakanlýðý’ndan ayrýlmaya karar verdiðini belirterek, “Bu tabii ki bizim için üzüntü verici
bir þey. Ailesinin yanýna dönmek için istifa etmiþ bulunuyor. Burns’un görevinden istifa
etmesi bizim için uygun olmayan bir zamanda yapýlmýþtýr” dedi.
Burns’un görevine, ABD’nin Moskova büyükelçisi ve ayný soyadýný taþýyan William
Burns’un aday gösterileceði bildirildi. William Burns’un göreve baþlamasý için Senato
tarafýndan onaylanmasý gerekiyor.
52 yaþýndaki Nick Burns, uzun süreli diplomatlýðý sýrasýnda Dýþiþleri Bakanlýðý sözcülüðü,
Atina büyükelçiliði ve ABD’nin NATO’daki daimi temsilciliði görevlerinde bulunmuþtu.
: 4 13
ý
y
a
S
KOSOVA TÜRKLERÝ’NÝN ÝLK BAÐIMSIZ GAZETESÝ
Haftalýk gazete
Sahibi ve Genel Müdürü:
Mehmet BÜTÜÇ
Yazı İşleri Müdürü:
Sencar KARAMUÇO
Ýç Haberler: Fevzi KARAMUÇO
Kültür: Ýskender MUZBEG
Yayýn Koordinatörü:
Taner GÜÇLÜTÜRK
Balkan ve Ankara Muhabiri:
Erhan TÜRBEDAR
Gilan Muhabiri: Celal MUSTAFA
Mamuþa Muhabiri: Suphi MAZREK
Muhabirler Koordinatörü: Enis TABAK
Spor: Ýsmail MAKASÇÝ,
Abdülkadir BIYIKLI
Mizanpaj: Eren BÜTÜÇ
4
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn çok yakýn bir zamanda ilan
edileceði sinyallerini veren Baþbakan, New York’ta
baðýmsýzlýk ile ilgili açýk destek aldýðýný söyledi.
N
ew York dönüþü Priþtine hava limanýnda gazetecilere açýklamalarda bulunan Baþbakan Haþim Thaçi, Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn çok yakýn zamanda ilan edileceðinin sinyallerini verdi.
Baþbakan Thaçi, “Kosova her geçen gün baðýmsýzlýðýna daha da yaklaþýyor. Güvenlik Konseyi toplantýsýnda Kosova vatandaþlarýnýn baðýmsýz ve egemen bir Kosova isteklerini yansýttým” dedi.
Kosova kurumlarýnýn Ahtisari’nin Kosova’ya uluslararasý denetim altýnda baðýmsýzlýk öngören önerisini uygulamaya hazýr olduðuna dikkat
çeken Thaçi, NATO güçlerinin Kosova’da görevlerine devam
etmelerinden yana olduklarýný söyledi. Kosova’nýn tüm vatandaþlarýna
eþit haklar vereceði bir ülke olma hüviyetini taþýdýðýnýn altýný çizen
Baþbakan, Kosova’nýn tüm topluluklarýn vataný olduðunu söyledi.
New York’ta gerçekleþen görüþmeleri hakkýnda bilgi veren Baþbakan,
“New York’ta büyükelçilerle yaptýðým görüþmelerde baðýmsýzlýkla ilgili
açýk destek aldým. Onlara Kosova halkýnýn ve kurumlarýnýn arzularýný
açýklama fýrsatýna sahip oldum. Bunun yaný sýra baðýmsýzlýðýn ilan
edilmesiyle ilgili giriþimlerimizin hakkýnda bilgi verdim. Rusya hariç,
tüm Güvenlik Konseyi üyelerinin baðýmsýzlýðýmýzý desteklediðini
söyleyebilirim” dedi.
Kosova statüsünün bundan sonra Güvenlik Konseyi toplantýsýnda ele
alýnmayacaðýný ifade eden Baþbakan Thaçi, “Kosova statüsünün geleceðinin artýk Washington, Brüksel gibi karar alýcý global merkezlere
baðlýdýr” dedi.
Kosova’nýn dostlarýnýn ekonomik geliþimle ilgili yardýmda bulmaya
hazýr olduklarýný belirten Baþbakan, Kosova ayný zamanda komþu ülkelerle iyi iliþkilerde bulunmaya hazýr olduðunu söyledi.
General de Marnak
ziyaretlerde
KFOR Komutaný De Marnak Kosova statü sürecinin
çözümünün çok kýsa bir zaman içinde gerçekleþeceðini
ifade ederken, vatandaþlarý bu kýrýlgan
süreçte dikkatli olmaya davet etti.
P
oduyevo ziyaretinde bulunan
KFOR Komutaný General De
Marnak, belediyeyi ziyaret
ederek çalýþmalar hakkýnda bilgi
aldý.Kosova’nýn çok hassas bir
dönemden geçtiðini ve herkesin de
bunun farkýnda olmasý gerektiðini
savunan KFOR Komutaný, Kosova
sorununun çözümünün de çok kýsa bir
zaman içinde olduðunu söyledi.
Sorunun çözümünün yaklaþtýðý bu
kýrýlgan süreçte herkesi dikkatli
olmaya davet eden De Marnak, bu süreçte yanlýþ atýlacak adým ve
tutumlarýn Kosova’nýn geleceðine aðýr bir darbe vuracaðýný savundu.
Kosova’da dokuz yýldan beri KFOR çatýsý altýnda görev yaptýklarýný
hatýrlatan KFOR Komutaný, statünün çözümünden sora da Kosova’da
görev yapmaya devam edeceklerini ifade etti.
Yazýlarda ortaya atýlan
fikirler, yazarlara
aittir. Gazetemizin resmi
görüþü deðildir.
Yazýlarýn sorumluluðu
yazarlara aittir.
e-mail:
[email protected]
[email protected]
Adres: Adem Yaþari No: 8,
Prizren/Kosova
Tel. 029 623 503
Fax: + 381 (0)29 623 503
Banka:
Raiffeisen Bank
Yeni Dönem
Hesap No:
1502001000171635
Yeni Dönem KTM Þirketi
Danýþma Kurulu:
Baský:
Fikri Þiþko (Ýl Mahkeme Yargýcý)
“SIPRINT” basýmevi Refki Taç (Avukat, Uluslararasý Hukuk Uzmaný)
Prizren
Zeynel Beksaç (Türkçem Dergisi Sahibi)
Agim Rifat Yeþeren (Belediye Kamu Avukatý)
Levent Koro (UNDP Ekonomi Uzmaný)
“Yeni Dönem”
Kosova Türk Medyasý Elsev Brina (Türk Dili Öðretmeni)
yayýnýdýr.
Kosova
Kosova gündemi
Tuðgeneral Tarçýn Bakan
“BÝZ AYRILAMAYIZ” nakaratý,
Yaðcýlar’la görüþtü
5
Perşembe, 24 Ocak 2008
Sencar Karamuço
Çokuluslu Güney Tugay Komutanlýðý Komutaný Tuðgeneral Uður Tarçýn, Çevre
ve Alan Planlama Bakaný Mahir Yaðcýlarý ziyaret etti. Görüþmede çevre
çalýþmalarýyla ilgili iþbirliðin daha da güçlendirilmesi ve bu yönde yapýlacak iþ
birliðe taraflardan destek sözü verildi.
Ç
okuluslu Güney Tugay Komutanlýðý
Komutaný Tuðgeneral Uður Tarçýn,
Çevre ve Alan Planlama Bakaný Mahir
Yaðcýlarý, Priþtine’deki ofisinde ziyaret etti.
Tuðgeneral Tarçýn, Bakan Yaðcýlar’a, yeni
görevinde baþarýlar dilerken, Çokuluslu
Güney Tugay Komutanlýðý çalýþmalarý
hakkýnda da bilgi verdi. Tuðgeneral Tarçýn,
Çokuluslu Güney Tugay Komutanlýðý olarak
çevreye iliþkin çeþitli çalýþmalar yaptýklarýný
ve Kosova’yý çevre konusunda desteklemeye
devam edeceklerini iletti. Bakan Yaðcýlar da, Tuðgeneral Tarçýn’a þimdiye de Çokuluslu Güney
Tugay Komutanlýðý olarak yaptýklarý çalýþmalardan dolayý teþekkür ederek, bu desteðin Bakanlýðý
döneminde de devam etmesinin memnun edici olduðunu belirtti.
Güney Kýbrýs Rum Kesimi,
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýna karþý
T
ürkiye’nin Avrupa Birliði’ne üye olmasýnýn en büyük engellerinden biri olan Güney Kýbrýs
Rum Kesimi, Kosova’nýn baðýmsýzlýðýna da karþý tavýr sergiliyor. Kýsa bir zaman içinde
baðýmsýzlýðý ilan etmesi beklenen Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn AB ülkeleri tarafýndan tanýmasý beklenirken, tanýma konusunda AB üyeleri arasýnda anlaþmazlýklar sürüyor.
Associated Pres Ajansý, Güney Kýbrýs Rum Kesimi’nin Kýbrýs Türk Cumhuriyetini meþru hale
getirmesi endiþesi taþýdýðýndan Kosova’nýn baðýmsýzlýðýna karþý çýkacaðý iddiasýnda bulundu.
AB üyesi On Orta Avrupa Dýþiþleri Bakanlarýnýn bir araya geldikleri toplantýsýnda Kuzey Kýbrýs
Rum Kesimi’nin tutumu sert bir dille eleþtirildi. Bulgaristan Dýþiþleri Bakaný Ývailo Kalfin, Rum
kesiminin tutumunu eleþtirirken “Kosova statüsünü Kuzey Kýbrýs ile iliþkilendirilmesini, saçma bir
þey olarak görüyorum” dedi. Romanya Dýþiþleri Bakaný Andrian Cloroianu, Kosova sorunu ve
Kuzey Kýbrýs Türk Cumhuriyeti’nin farklý sorunlar teþkil ettiðini savundu.
AB, Yunanistan ve Güney Kýbrýs Rum Kesimi’nin Kosova’nýn baðýmsýzlýðý ile ilgili olumsuz tutumunu yeniden görüþmesi talebinde bulundu.
\B Dönem Baþkaný Slovenya Dýþiþleri Bakaný Dimitriy Rupel, On Orta Avrupa Dýþiþleri Bakanlarý
ile gerçekleþen görüþme ardýndan yaptýðý açýklamasýnda “Her zaman deðiþim konusunda ümitlerimiz var. Yunanistan, Güney Rum kesimi ve bazý diðer bazý birlik ülkeler ileri adým atmak için pozisyonu kabul etme farkýnda olmalýdýrlar” dedi.
Muya, TMK’yı ziyaret etti
Prizren Belediyesi Baþkaný Ramadan Muya baþkanlýk görevine seçilmesi ardýndan ilk olarak TMK II. bölge komutanlýðýna iadeyi ziyarette bulundu. Baþkan
Muya TMK II. Bölge komutanlýðý Komutaný Enver Cikaçi ile bir araya geldi.
T
MK II. Bölge komutanlýðýný iadeyi
ziyarette bulunan Prizren Belediyesi
Baþkaný Ramadan Muya TMK II.
Bölge komutanlýðý komutaný Enver Cikaçi ile
bir araya geldi. TMK II. Bölge komutanlýðýný
gezen Baþkan Muya TMK’nýn çalýþmalarý
hakkýnda Komutan Cikaçi’den bilgi aldý.
Enver Cikaçi, görüþme ardýndan yaptýðý açýklamada Baþkan Muya ile gerçekleþtirdikleri
görüþmeyi olumlu ve yapýcý olarak deðerlendirirken, TMK’nýn karþýlaþtýðý sorunlarý ele
aldýklarýný söyledi. Baþkan Ramadan Muya’nýn
baþkan seçilmesinden sonra ilk ziyaretini
kendilerine yapmasýndan dolayý duyduðu memnuniyeti dile getiren Çikaçi, Prizren belediyesi ile
iyi iliþkilerde bulunacaklarýna inandýðýný söyledi. Çikaçi, “Bölgede vatandaþlara daha iyi bir
hizmet verilmesi için Prizren Belediye Baþkanýna her tür yardýmý sunacaðýmýzý açýkça ifade ettik.
Biz vatandaþlar için en iyisini yapmak için çalýþýyoruz. Bu çalýþmalarýmýzý bu dönemde de
sürdürmeye kararlýyýz” þeklide konuþtu.
Prizren Belediye Baþkaný Ramadan Muya ise görüþme ile ilgili yaptýðý açýklamada TMK’yý
ziyaret etmekten büyük onur duyduðunu söyledi. TMK ile baþkanlýðý döneminde sýký iþbirliðinde
bulunma sözü veren Muya, “TMK bizim askerlerimiz. Onlara gereken destek ve önemi vereceðiz.
Baþkanlýðým döneminde sýký iþbirliði içinde bulunup çeþitli faaliyetlere imza atacaðýmýz” þeklinde
konuþtu.
“BÝZ AYRILIYORUZ’a”
dönüþme arifesinde
K
osova ve Sýrbistan sözcüklerini yan yana yada ayný
cümle içinde çok fazla kullandýðýmý fark ettim. Bu noktada bu iki sözcüðü ayný cümle içinde kullanmaya devam
edeceðimize benziyor. Çünkü bu iki sözcükte halen birbirini
tamamlar niteliklerini koruyor. Her ikisi de birbirinin kader
belirleyicisi konumunda olmaya devam ettiði sürece biz de her
ikisini de ayný cümle içinde kullanmaya devam edeceðiz.
Kosova, NATO müdahalesinden sonra hukuken olmasa bile
de facto (filen) Sýrbistan’dan ayrýlmýþ durumda. Ama bu halen
hukuken kazanýlmadýðý için sorun da buradan kaynaklanýyor. Bu
ayrýlýðýn resmiyete dönüþmesi için ya Kosova’yý Sýrbistan’a
baðlayan Birleþmiþ Milletlerin 1244 nolu kararý deðiþecek yada
Kosova tek taraflý baðýmsýzlýðýný ilan etmesi gerekiyor. Ancak bu
noktadan sonra Kosova ile Sýrbistan’ýn artýk yollarý de jure olarak
ebediyen ayrýlacaktýr. Ama bu olasýlýðýn hayata geçmesi için
Sýrbistan cumhurbaþkanlýk seçimlerinin noktalanmasýný beklememiz gerekiyor. Çünkü þu anda seçimler Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný engeller nitelikte.
Bugün Kosova ile Sýrbistan tam anlamýyla ayný yumurta ikiz
misali yaþamlarýný sürdürme durumunda olduklarýný söyleyebiliriz. Birinde hissedilen acý diðerinde de otomatikman hissediliyor.
Bunun en iyi örneðine son Sýrbistan seçimlerinde þahit olduk.
Seçim günü Sýrbistan’da olduðu gibi Kosova’da da cumhurbaþkanlýk seçimi için sandýklar kuruldu ve oylar kullanýldý.
Sýrplar seçim günü oy kullanýrken, bizler olaya kasap
dükkanýnýn vitrinindeki etleri seyreden kedi misali seyirci
kalmakla yetindik.
Seçim günü ve kampanya dönemi tam anlamýyla cumhurbaþkaný adaylarý kalbinin Kosova ile paralel attýðýný söyleyebiliriz. Seçim kampanya döneminde Kosova, adaylarýn kampanyalarýnda bir numaralý konu haline geldi. Bütün cumhurbaþkaný
adaylarý seçim kampanyalarýnda sürekli Kosova’ya vurgu
yaparak, hem milliyetçilik söyleminde yaralanýp oy peþinde koþtular hem de Kosova’ya sahip çýkarak Kosovalý Sýrplarýn oylarýna göz kýrptýlar.
Sýrbistan’daki cumhurbaþkanlýðý seçimleri Kosova’yý özellikle de Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný çok yakýndan ilgilendiriyor. 10
Aralýkta sona eren ek statü görüþmelerinin tamamlanmasýndan
sonra Priþtine’nin ilan etmesi beklenen tek taraflý baðýmsýzlýk
Sýrbistan’daki seçimler yüzünden hayata geçirilmedi. Bu konuda
Avrupa Birliði Priþtine’ye baský yaparak baðýmsýzlýðý
Sýrbistan’daki seçimler sonrasý ilan edilmesi konusunda
yumuþattý. Sýrbistan’daki cumhurbaþkaný adayý Tomislav
Nikoliç’in Kosova’nýn baðýmsýz olmasýný seçim aracý olarak kullanmasýndan ve destekledikleri aday olan Boris Tadiç’in bundan
etkilenmemesinden dolayý AB, bu yönde bir tutum alma
mecburiyetine yöneltti.
Kosova ile Sýrbistan’ýn birbiri ile olan tarihsel baðlantýlarýnýn
bir kopma durumunda olduðu artýk bir gerçek. Çünkü Kosova’da
var olan yüzde 90’ýn üzerindeki Arnavut gerçeði, Kosova’nýn
artýk Sýrbistan ile beraberliðini deðil de baðýmsýzlýðýn gerekli
olduðunu gözler önüne sermeye yeterli oluyor. Taraflar yýllarca
süren müzakerelerle de Kosova konusunda bir anlaþmaya varamayacaklarýný açýkça ilan ettiler. Bu noktadan sonra artýk Kosova
ve Sýrbistan’ýn ayrýlma vakti gelmiþtir. Bu ayrýlýðýn her iki taraf
için de zor olacaðý gerçeði, artýk atýlan baðýmsýzlýk mermisini
geriye getirmeyecektir. Þu noktada baðýmsýzlýk için Sýrbistan
seçimlerinin noktalanmasýný beklememiz gerekmektedir.
Seçimlerden kim kazanýrsa kazansýn, artýk baðýmsýzlýk þarkýsýný
engelleyemeyecektir. Çünkü baðýmsýzlýk þarkýsý o kadar yüksek
sesle söyleniyor ki bunu engellemek için yeni bir baþka þarký
bestelemek gerekecek. Sýrbistan’ýn bu yönde yeteneðinin ve
gücünün olmamasý bu olasýlýðý tümüyle arka plana itiyor.
Sonuç olarak, Kosova ile Sýrbistan tarih boyunca ayrýlmaz
birer bütünün teþkil etmesine ve birinde cereyan eden bir olayýn
diðerini de etkilemesine raðmen artýk ayrýlýk zamaný gelip çatmýþtýr. Bizde artýk bu noktadan sonra baðýmsýzlýk þarkýsýna eþlik
ederek, þarkýnýn daha fazla yankýlanmasýna hizmet etmeliyiz.
Kosova
Yeni Yönetim yeni
Kararlarla Yöneltilecek
Fevzi Karamuço
K
Kosova’da
baðýmsýzlýk rüzgarlarý
osova siyasetçilerinin son zamanlarda en fazla kullandýðý kelimelerin baþýnda baðýmsýzlýk bulunuyor. Onlar bu kelimeyi ne kadar kullandýklarýnýn
farkýnda deðiller. Uluslararasý toplum yetkililerinden aldýklarý desteklerden
sonra bizleri de bu sözcüðe hazýrladýlar. Ýyi zamanlarda olsun kötü zamanlarda olsun,
onlarýn aðzýndan bu kelime hiçbir zaman düþmedi. Liderler, bu kelimeyi kullanarak
susamýþ olan halkýn susuzluðunu gideriyorlar. Baðýmsýzlýk olacak, olacak diye bu
güne kadar olmadý. Belki de dilimizde bu kelime Liberte kadar kullanýlmamýþ ama
tarihte en çok bu anlamda kullanýlmýþtýr.
Baðýmsýzlýk, Kosova vatandaþlarý için sakinleþtirici kalpleri dolduracak kelime
oldu. Bu kelimenin herkesi sakinleþtirme özelliði vardý. Uzun zaman Kosova vatandaþlarýn aðrýlarýna merhem olacak bir kelime idi. Bu kelime kullanýldýðý zaman teknesinden çýkan hisler yine normal akmaya baþlýyordu. Godo’yu sanki bekliyorduk.
Ayný zamanda en çok ümit verici kelime idi.
Kosova siyasetçileri ilk dönemde Kosova baðýmsýz olacak dediler. Aylarla bu
mesafeyi ölçtüler. Þimdi ise kýsa bir zaman kullanýyorlar. Bilmiyorum halk þimdi bu
“kýsa zamaný” nasýl algýlýyorlar.
Baðýmsýzlýk çanlarýnýn çalmasýna çok az zaman kaldý. Bunun herkes farkýnda.
Artýk taraflar arasýnda ek görüþmeler olmayacaðý kesinleþti. Baðýmsýzlýk kapýda, ama
ne zaman. Bunu nelerle ölçeceðiz yöneticilerimiz bunu kýsa zamanda ölçmeye
baþladýlar.
Kosova’da çok erken baðýmsýzlýk rüzgarlarý, NATO güçlerinin ayak basmasýyla
somutlaþtý. Ama daha önce de bunun baþladýðýný demiþ olursak yanýlmayacaðýz.
Geçen yýl Viyana görüþmelerinin baþarýsýzlýkla sonuçlanmasý ve 120 günlük ek
görüþmelerin ardýndan Kosova uzun yýllar hayal ettiði baðýmsýzlýðýn geldiðine
inandý. Yaz aylarýnda süren sýcaklýklara raðmen yine de baðýmsýzlýk hepimizi sarmýþtý. Ümitler 2008 yýlýna taþýndý. Yeni yýldan sonra baðýmsýzlýðýn, Kosova kapýsýna
vuracaðý bekleyiþi içinde idik.
Baðýmsýzlýðý beklerken yine bir engel ortaya çýktý. Sýrbistan baþkanlýk seçimleri.
Uluslar arasý birliði Sýrbistan’da radikallerin seçimleri kazanmamasý gerekçesiyle
Kosova statüsünün belirlenmesinin 3 Þubattan sonra yapýlacaðýný ortaya attý. Büyük
Britanya Baþbakaný Devid Milbard Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný Sýrbistan ikinci tur
seçimlerinden ertesi günü 4 Þubatta ilan etmesini önerdi.
Ayný nedenden dolayý Ýspanya da seslendi. Kosova statüsünün belirlenmemesi
Ýspanya baþkanlýk seçimlerine de olumsuz etki edeceði gerekçesi ile ertelenme isteminde bulundu.
Bunun ne kadar süreceði sorusu ortaya çýkýyor. Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný ertelemek için daha ne gibi daha sebepler ortaya atýlacak. Uluslar arasý birliði Kosova’nýn
sui generis, dünyada diðer bir örneði olmadýðý tutumunu kabul etti. Bu tutum gün bu
gün de yürürlükte. Çok sayýda siyasetçi bunu tekrarladý, halen tekrarlýyorlar.
Kosova için baðýmsýzlýk çanlarýnýn çalacaðýnýn çok yakýnda olduðuna dair
iþaretler ortaya atýlýyor.
Almanya Priþtine Eþgüdüm Bürosu þefi Karl Vokalek Kosova Meclis Baþkaný
Yakup Krasniçi’ye yaptýðý görüþme sýrasýnda Kosova’nýn kendi kaderini eline alma
zamanýnýn geldiðini açýkladý. Vokalek “Kosova on yada on beþ yýl için de karar
almalýdýr” dedi. Almanya’nýn AB’de rolü çok büyüktür. Uzun zaman Kosova için
Avrupa’da destek sunmasýný bekleyen Almanya’nýn bu açýklamasý çok önemli.
Çünkü Almanya Hýrvatistan’ýn baðýmsýzlýðýný tanýyan ilk devletler arasýnda yer aldý.
Kosova “Danke Doyçland” þarkýsýný hazýrlamalý. Bu Hýrvatistan’ý tanýyan
Almanya için bestelenmiþti.
Geçen yýl da Kosova direksiyonunda bulunan yöneticiler bir defa haziran ayý ,
daha sonra bunu yeni yýla dek ertelediler. Geçtiðimiz her gün baðýmsýzlýða çok
yakýnýz. Baþbakan Thaçi “Bunun sona ermesi için sürece saygýlý ve yapacaðýmýz
iþlere saygýlý olmalýyýz” dedi.
Sinyal bekleniyor. Doðum sancýlarýna son verilmelidir. Vatandaþlara stres yarattýðý “yakýn bir zaman” artýk bu gün olmalýdýr.
ABD Üçlü temsilcisi Vizner de baðýmsýzlýk kararýnýn alýnmasý zamanýdýr diye
açýklamada bulundu.
Kosova baðýmsýzlýða hazýr. Ama batýdan esecek yelleri bekliyor.
Kosova üst düzey yetkilileri Kosova’nýn baðýmsýzlýk tarihini kendilerine saklýyor. Bizlere sürpriz yapmak istiyor. Ama þimdi ise vatandaþlarla paylaþma, baklayý
çýkarma zamaný geldi.
Perşembe, 24 Ocak 2008
6
Kosova Belediyelerinde özyönetime ait 2000/45 sayýlý düzenlemenin
deðiþtirilmesi üzerine yeni yönetimde 2007/30 sayýlý düzenlemeye geçildi. Bu
yeni düzenlemeye göre Prizren Belediyesi de yeni yönetim organlarýný seçti.
Kosova
Belediyelerinde
özyönetime ait 2000/45 sayýlý
düzenlemenin deðiþtirilmesi üzerine Prizren Belediyesi düzenlediði
ikinci meclis toplantýsýnda yeni
yönetime ait olan 2007/30 sayýlý
düzenlemeyle yeni yönetimi seçti.
Kosova Demokratik Partisi
PDK, Yeni Kosova Ýttifaký AKR,
Kosova Demokratik Türk Partisi
KDTP ve VAKAT koalisyonundan
oluþan yeni yönetimin aldýðý
kararla Prizren Belediyesi Birinci
Baþkan Yardýmcýlýðýna KDTP’den
tek aday olarak katýlan ve geçen
dönem de baþkan yardýmcýlýðý
yapan Ercan Þpat seçildi.
Ýkinci baþkan yardýmcýlýðýna VAKAT koalisyonundan Çemayl Kurteþi ve SDA partisinden Adem Abazi önerilirken, ikinci baþkan
yardýmcýlýðýna oy çoðunluðuyla VAKAT
Koalisyonundan Çemayl Kurteþi seçildi.
Birinci ve ikinci baþkan yardýmcýlýðý ardýndan komisyon üyeleri ve müdürlüklere atanan
kiþiler de belli oldu.
Gençlik, Kültür ve Spor Müdürlüðüne
Adnan Yaðcýlar;Maliye, Ekonomi ve Kalkýnma
Müdürlüðüne Ýlir Þehu; Þehircilik ve Alan
Planlama müdürlüðüne Çel Lama; Kadastro ve
Jeodezi Müdürlüðüne Kadri Ukimeri; Eðitim,
Bilim ve Teknoloji Müdürlüðüne Florim Meta;
Saðlýk ve Sosyal Müdürlüðü Türhan Kosova;
Tarýmcýlýk ve Kýrsal Kalkýnma Müdürlüðüne
Zada Bütüç; Müfettiþlik Müdürlüðüne Nüsret
Durmiþ; Acil ve Güvenlik Müdürlüðüne Nehat
Baþa; Kamu Hizmetler Müdürlüðüne Sadik
Paçarizi atandý.
Prizren Belediyesi Meclis toplantýsýnda
Müdürlüklerin yaný sýra komisyon üyeleri de
seçilirken 6 artý beþten oluþan topluluklar
komitesine iki Türk olarak Enis Subi ve Hamit
Boynik, Arabuluculuk komisyonuna ise
KDTP’den Müveddet Bako seçildi.
Hoday: “PDK yönetimini
ediyor”
kurallarý ihlal
Enflasyonu ekmek
fiyatlerı tetikledi
Yüksel POMAK
Baþkan Muya : “Yeni yönetimde uzman
kadroyla çalýþacaðýz”
Prizren Belediyesi Baþkaný Ramadan Muya
geçen yönetimde müdürlük yapan ve yeni
seçilen müdürlerle bir araya geldi.
K
Her iki yönetimde ki müdürlerin bir araya
geldiði toplantý ardýndan basýn açýklamasýnda
bulunan Prizren Belediyesi Baþkaný Ramadan
Muya yeni yönetimde uzman kadroyla çalýþacaðýný ifade ederek “biz seçim kampanyasý
boyunca halka karþý þeffaf ve dürüst olacaðýmýzý vaat ettik. Vaatlerimizi yerine
getirmek için de yeni yönetimde uzman kadroyla sizin hizmetinizdeyiz. Bizi siz seçtiniz. Þimdi
biz de sizin için en iyisini seçiyoruz.
Dolayýsýyla halkýmýzýn beklentilerini karþýlamak, ve çýkarlarýný korumak için uzman kadrodan oluþan yönetimi seçtik” diye konuþtu. Biz
çok defa geçen yönetimi eleþtirdik diyen
Baþkan Muya “geçen yönetimi eleþtirdik
dolayýsýyla onlarýn yaptýðý yanlýþlarý tekrarlamayarak ve bir o kadar da baþarýlý çalýþmalar
sergilemek zorundayýz” diyerek yeni seçilen
uzman kadroyla Prizren Belediyesinin her
yönlü örnekselliðini koruyacaklarýný belirtti.
osova 2007 yýlýnýn son ayýný iki
rakamlý enflasyonu ile geçirdi.
Kosova Ýstatistik Kurumu yaptýðý
açýklamada 2007 yýlý enflasyonunun 2006 yýlýna kýyasen 10,7 arttýðý bildirildi. Kosova’da
enflasyonun artmasýna neden olarak gýda
ürünlerinin özellikle de ekmek, buðday, zeytin
fiyatýnýn artmasý gösterildi.
Kosova Ýstatistik Kurumunun raporuna göre
ekmek fiyatlarý 52.2, zeytin ve yað fiyatlarý
42.8, bireysel ulaþým masraflarý 18.8, süt,
peynir, yumurta fiyatlarý 13.8, meyve fiyatlarý
25.6, sebze fiyatlarý 9.4, maden suyu, meyve
suyu ve alkolsüz içeceklerin fiyatlarý 6.2, temizlik malzeme fiyatlarý 6.2, sigara 1.6, içme
suyunun 9.9’luk yüzdeyle arttýðýný açýklandý.
Meclis toplantýsýnda gündemde belirlenen
noktalarýn görüþüp görüþülmemesiyle ilgili
sýcak tartýþmalar yaþanýrken muhalefeti oluþturan LDK meclis üyesi Aziz Hoday “Prizren
Belediye Meclisi alýcýsý ve satýcýsý belli
olmayan pazar yerine benziyor” diyerek
PDK’nýn seçim kampanyasý boyunca
sergiledikleri tutum ve vaatlerini hatýrlatarak,
PDK yönetimini kurallarý ihlal etmekle suçladý.
Kurum, bazý sektörlerde de geçen yýla
nazaran giysilerde 2.3, ev aletleri ve telefon
hizmetlerinde 5.1 düþüþ yaþandýðýný duyurdu.
Kosova 2006 yýlýnda Balkanlarýn en çok
enflasyon yaþandýðý ülke konumundaydý.
Kosova’da enflasyonun bu kadar yüksek
olmasýna en büyük etkiyi ekmek fiyatlarýndaki artýþýn etki etti. Bu konudaki artýþýn temel
nedeni Sýrbistan tarafýndan Kosova’ya ithal
edilen unlara kota uygulamaya baþlamasýndan
kaynaklandý. Kosova hükümetinin tüm giriþimlerine raðmen ekmek fiyatlarýnýn önceki
duruma getirme giriþimleri baþarýsýzlýkla
sonuçlandý.
Uzmanlar, toplumda yaþanan enflasyonun
geniþ halk tabakalarýný etkilediðini belirtiyor.
7
Güncel
Artık Çalışma İzin Belgeleri
1 Yıllık Değil, Üzün Süreli
Perşembe, 24 Ocak 2008
U
Prizren Esnaf ve Zanaatçılar Derneği temsilcileri Prizren Belediyesi Başkanı Ramadan
Muya’yı makamında ziyaret ederek karşılaştıkları sorunlarını dile getirdiler.
zun süreden bu yana belediye vergileri ve
diğer sorunlarla karşı karşıya kalan
Prizren Esnaf ve Zanaatçı Derneği heyeti
Prizren Belediyesini ziyaret ederek Başkan
Ramadan Muya ile bir araya geldiler.
Görüşme ardından basın açıklamasında bulunan Prizren belediyesi Başkanı Ramadan Muya,
Prizren Esnaf ve Zanaatçılar Derneği üyeleriyle
yaptıkları görüşmede Prizren Belediyesine bağlı
vergilerin ödenmemesi konusu ve çalışma izin
belgelerinin bir yıllık değil de uzun süreli olması
konusunu görüştüklerini açıkladı.
Prizren Esnaf ve Zanaatçılar Derneğinin
karşılaştıkları sorunları da görüştüklerini belirten
Başkan Muya, Prizren ekonomisinin kalkınması
için fikir alışverişinde bulunduklarını ifade
ederek, Prizren Belediyesi ile Prizren Esnaf ve
Zanaatçılar Derneğinin ekonomi alanında ortak
işbirliğiyle Prizren halkının en büyük sorunu
olan işsizlik sorununa az da olsa çözüm getireceğini amaçladıklarını vurguladı.
Prizren Esnaf ve Zanaatçılar Derneği Başkanı
Rafet Buşati ziyaretin amacı başkanın yeni
görevini tebrik etmek olduğunu belirterek,
Prizren Ekonomisin gelişmesi için Prizren
belediyesinin bir komisyon kurması konusunda
istemlerini dile getirdiklerini ifade etti.
Başkan Buşati “Biz Prizren Esnaf ve
Zanaatçılar Derneği olarak karşılaştığımız sorunları dile getirerek Prizren Belediyesinden destek,
bir yandan da Prizren Ekonomisinin kalkınması
için ortak işbirliğine varolduğumuzu dile
getirdik” diyerek desteklerini asla esirgemeyeceklerini belirtti.
Gazeteciler tarafından zanaatçılıkla ilgili
yöneltilen soruya cevap olarak Başkan Muya
“zanaatçılık Prizren’in tarihiyle gelişmiştir.
Prizren’de çok sayıda zanaatçılık unutuldu veya
unutulmak üzere” dolayısıyla “bu tarihi zenginliğimiz olan eski zanaatçılıkların kaybolmaması
ve eski zanaatçılıkların devam ettirilmesi yanı
sıra onlara yardım sağlamak açısından biz
belediye olarak belediye vergilerinde kendilerine
kolaylık sağlayacağız” diye konuştu.
Belediye vergilerinin ödenip ödenmemesi
konusuna değinen Başkan Muya vergi konusunu
ilk fırsatta meclis heyetine bildireceğini ifade
ederek bu konuda Prizren esnaf ve zanaatçılarına her konuda destek olacak bir komisyonun
kurulması için öneride bulunacağını ifade etti.
Yüksel POMAK
Prizren’de doðum oranlarýnda
düþüþ, ölüm oranlarýnda artýþ
Prizren Belediyesinin resmi verilerine göre, geçen yýl doðum oranlarýnda küçük
bir düþüþ kaydedilirken, ölüm oranlarýnda ise artýþ yaþandý. 2007 yýlýnda dünya
evine girerek resmi nikah kýyanlarýn rakamlarýnda yüzde 11’lik bir artýþ
kaydedildi. Bir önceki yýla oranla deðiþik etnik mensubiyete sahip evliliklerin
sayýnda 13’lük bir artýþ gözlendi.
G
eçen yýl içerisinde Prizren belediyesinde dünyaya gelen bebek sayýsýnda küçük bir düþüþ
kaydedilirken, ölüm oranýnda geçen yýla kýyasla artýþ yaþandýðý ifade edildi. Prizren belediyesi kütük
hizmetlerinden yapýlan açýklamada, bir önceki 2006 yýlýna kýyasla 2007 yýlýnda dünya evine girerek
resmi nikah kýyanlarýn rakamlarýnda yüzde 11’lik bir artýþ kaydedildiði belirtildi. Geçen yýl dünyaya gelen
bebek sayýsýnda 1.264’lük bir düþüþ yaþanýrken, bir önceki yýl dünyaya gelen bebek sayýsýnýn 5.731 olduðu
ifade edildi. Prizren belediyesi sivil kayýt hizmetlerine göre geçen yýl 4.467 bebek dünyaya geldi. Aile yakýnlarý
tarafýndan ise bildirilen ölüm vakasý sayýsý 702 olarak kaydedildi. Söz konusu verilere göre 2007 yýlý içerisinde
evlilik yapanlarýn sayýsýnda yüzde 11’lik bir artýþ gözlenirken, geçen yýl resmi kýyanlarýn toplam sayýsýnýn 347
olduðu ifade edildi. Bir önceki yýla oranla deðiþik etnik mensubiyete sahip evliliklerin sayýnda 13’lük bir artýþ
gözlendi. Kosova dýþýnda dünyaya gelen ve Prizren belediyesi kütüðüne kaydýný yaptýran bebek sayýsýnýn 842,
deðiþik Avrupa ülkelerinde 130 evlilik yapýldýðý, 66 Prizren sakinin de Kosova sýnýrlarý dýþýnda vefat ettiði
resmi kayýtlara geçti.
Azim ve emek Prizren’e
görkemli bir camii kazandýrdý
P
rizren’in Hoçamahalle semti “Mahmud Paþa” Camii kurulu tarafýndan basýna yayýnlanan bir bildiride,
camiin yeni yapým sürecinde katkýda bulunan kuruluþ ile kiþilere þükran ifadeleri dile getirildi. Ýslam
Birliðinin izniyle yýkýlan ve yerine yenisi inþa edilen “Mahmud Paþa” cami inþa çalýþmalarý semt
sakinlerinin maddi-manevi katkýlarýyla 2003 yýlýnýn Aðustos ayýnda baþladýðý vurgulandý. Projenin
gerçekleþmesi için çok sayýda kuruluþa baþ vurulduðu ancak gerekli desteðin bulunmadýðý belirtilirken, ilk
maddi yardýmýn Ýslam Birliði ve semt sakinleri tarafýndan görüldüðü ifade edildi. Ýnþaat çalýþmalarýnýn
baþlamasý ardýndan Almanya, Ýtalya, Ýsveç, Ýsviçre, Amerika’daki Kosovalý baðýþçýlar tarafýndan destek
görüldüðünün altý çizilirken, ayný desteðin birçok camide açýlan baðýþ toplama secadeleri sayesinde de
saðlandýðý kaydedildi. 21 Eylül 2006 tarihinde camii açýlýþý gerçekleþtirilirken, 22 Mayýs 2007 tarihine kadar
cami yapýmýna yapýlan yatýrýmýn 153.930 euro olduðu belirtildi. Söz konusu basým bildirisinde cami yapýmýnda
gönüllü olarak katký sunanlara teþekkür edilirken, geriye dershane ve eðlence merkezi olarak planlanan camii
bodrumunun yapýmýnýn gerçekleþtirilemediði ifade ediliyor. Bodrum katý, ibadet merkezi, balkon, dershane,
camii misafirhanesi, 1 büyük ve 4 küçük kubbesi ve 21 metrelik camii minaresinden oluþuyor. Çalýþmalarýn
maliyetiyle ilgili daha detaylý bilgilerin Ýslam Birliðine sunulduðu, yapýmla ilgili bir monografinin basýmdan
çýkacaðý açýklanýyor. Açýklamanýn sonunda camii yapýmýnda maddi-manevi katkýda bulunanlarýn sevabýnýn
Allah katkýnda kabulü dileniyor.
Mülkiyet sorunlarýyla
ilgili 3 bine yakýn
dilekçe bekliyor
Prizren Belediyesini ziyaret eden Kosova Mülkiyet
Ajansý Genel Müdürü Knut Rosandhauk, Kosova
Mülkiyet Ajansýnda Prizren Belediyesine baðlý
mülkiyet sorunlarýyla ilgili 3000’e yakýn dilekçenin
bulunduðunu açýkladý.
K
osova Mülkiyet Ajansý Genel Müdürü Knut Rosandhauk ve
heyeti Prizren Belediyesini ziyaret ederek Baþkan Muya ile
görüþtü. Prizren Belediyesi Baþkaný Ramadan Muya ve
Kosova Mülkiyet Ajansý genel müdürü Knut Rosandhauk ile yaptýðý
görüþmede Prizren Belediyesine baðlý mülkiyet sorunuyla ilgili 3000’e
yakýn dilekçenin bulunduðu açýklandý. Baþkan Muya görüþme ardýndan yaptýðý açýklamada “Kosova Mülkiyet Ajansýyla yaptýðý önemli bir
görüþmeydi” diyerek her iki tarafýn da mülkiyet sorunlarýnýn çözümü
konusunda çözüm üretme yollarý aradýklarýný ifade etti Kosova
Mülkiyet Ajansýyla iþbirliðinde bulunmaktan memnun olduklarýný dile
getiren Baþkan Muya bundan sonrada iþbirliðinde bulunacaklarýnýn
altýný çizdi. Kosova Mülkiyet Ajansý genel müdürü Knut Rosandhauk
Kosova’da birkaç belediyeyi ziyaret ettiklerini belirterek, “ziyaret
amacýmýz belediyelere seçilen yeni baþkanlarýn görevlerini tebrik
etmek yaný sýra kendileriyle iþbirliðine var olduðumuzu bildirmektir ve
birlikte sorunlara çözüm yollarý aramaktýr ” dedi. Rosandhauk
mülkiyet sorunlarý var olan vatandaþlarýmýzýn Kosova Mülkiyet
Ajansýna baþ vurup sorunlarýný dile getirmeleri konusunda Prizren
halkýna çaðrýda bulundu.Knut Kosova Mülkiyet Ajansýnda mülkiyet
sorunlarýyla ilgili bulunan 3000’e yakýn dilekçenin bazýsýnýn
özel,bazýsýnýn da sorunlu, fakat hallolabilecek olduklarýný belirtti.
Dolayýsýyla Knut halktan Kosova Mülkiyet ajansýyla sýký iþbirliðinde
bulunmalarý isteminde bulundu.
Yüksel POMAK
Prizren’de silahlý soygun
giriþimi ve yangýn
Prizren polisinden yapýlan açýklamada, Prizren’de
bir silahlý soygun giriþimi ve bir yangýn olayý
meydana geldiði bildirildi. Her iki olayla ilgili
polisin baþlattýðý araþtýrmalar sürüyor.
P
rizren polisinden yapýlan açýklamada, “Uk Bütüçi”
caddesinde bulunan bir benzin pompasýna silahlý saldýrý
düzenlendiði, saldýrýnýn bir benzin çalýþanýna tehdit
amacýyla gerçekleþtirildiði kaydedildi. Polis açýklamasýna göre,
söz konusu benzin pompasýna giren silahlý ve maskeli kiþi,
görevli çalýþaný silahla tehdit ederek, kasadaki bütün parayý
teslim etmesini istediði belirtiliyor. Çalýþan þüpheli þahýsa
paralarý vermediði için þüphelinin benzin pompasý ofisi kapýsýna
silah açtýðý belirlendi. Olay yerine çýkan polis ekipleri, gerekli
incelemeleri tamamladýktan sonra araþtýrma baþlattý. Polis
açýklamasýnda kaydedilen bir diðer olaya göre, Prizren’in
Wiliam Wolker caddesinde bulunan bir maðazada yangýn çýktýðý
bildiriliyor. Yangýn nedeni henüz belirlenemezken, meydana
gelen hasarýn 10.000 euro deðerinde olduðu vurgulanýyor.
Perşembe, 24 Ocak 2008
Priþtine Üniversitesi Filoloji Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatý Bölümünden Mastýr Mezunlarý
8
Genç Türkologlarýn yüksek lisans savunma gururu
Priþtine’de düzenlenen görkemli
bir törenle Türk Dili ve
Edebiyatý Bölümü Yüksek lisans
eðitimi savaþ sonrasý ilk iki
mezunlarýný verdi. Enis Kervan
“Yanova Türkleri Halk Edebiyatý
ve Folklor Zenginlikleri”, Taner
Güçlütürk “Hasan Mercan ve
Edebiyatý”, konulu yüksek lisans
çalýþmalarýný baþarýyla savundular. Savunma törenine çok sayýda
davetli ve yetkili katýldý.
P
riþtine Üniversitesi Filoloji Fakültesi
Türk Dili ve Edebiyatý Bölümü
Yüksek lisans eðitimi savaþ sonrasý
ilk iki mezununu verdi. 15 Ocak Salý günü
Priþtine Üniversitesi Filoloji Fakültesi
Dekanlýk Salonunda düzenlenen görkemli
bir törenle Enis Kervan “Yanova Türkleri
Halk Edebiyatý ve Folklor Zenginlikleri”,
Taner Güçlütürk ise “Hasan Mercan ve
Edebiyatý”
konulu
yüksek
lisans
çalýþmalarýný baþarýyla savundular. Prof. Dr.
Tacida Hafýz’ýn danýþmanlýðýný yaptýðý
çalýþmalarýn Savunma Komisyonu’nda
Prof. Dr. Hamdi Hasan ve Prof. Dr.
Abdullah Hamiti de yer aldý. Tören,
Komisyon baþkaný Prof. Dr. Hamdi
Hasan’ýn konuþmalarýyla baþladý. “Böyle
aday ve çalýþmalarýn Komisyon üyeliði
yapmak beni mutlu ediyor” diyen Prof. Dr.
Hamdi Hasan, Makedonya’da yüksek lisans
savunmalarýnýn Türkçe yapýlamadýðýna
dikkati çekti. Prof. Dr. Nimetullah Hafýz ile
Prof. Dr. Tacida Hafýz’ýn baþta uluslararasý
çapta sempozyumlar olmak üzere, kaliteli
çalýþmalar yürüttükleri gibi kaliteli
öðrenciler de yetiþtirdiklerinin altýný çizen
Prof. Dr. Hasan, Prof. Dr. Hafýz çiftini
Balkan Türkolojisi’nin zirvesi olarak
nitelendirdi.
Priþtine Üniversitesi düzeyindeki Türk
Dili ve Edebiyatý eðitiminin çok eskiye
dayandýðýný, ilk olarak 1973 yýlýnda Felsefe
Fakültesi Þarkiyat Bölümü bünyesinde
baþladýðýný, daha sonra 1988 yýlýnda Türk
Dili ve Edebiyatý Bölümü’nün kurulmasýyla
devam ettiðini hatýrlatan Prof. Dr. Tacida
Dr. Suzan Canhas, Prof.Dr. Nimetullah Hafız, Mr. Enis Kervan,
Hafýz, bugüne kadar bu bölümden mezun
Prof.Dr. Tacida Hafız, Prof.Dr. Hamdi Hasan, Prof.Dr. Nuhi Recepi,
olan baþarýlý öðrencilerin, eðitimde,
Prof.Dr. Abdullah Hamiti ve Mr. Taner Güçlütürk
kültürde, basýn
y a y ý n d a ,
sadece lisans eðitimi belirsizliðini korurken, dönemin tüm kötü
siyasette deðiþik
görmeye haklarý vardý. þartlarýna raðmen bu bölüme resmi kaydýný
görevlerde
Ancak, eðitim sisteminin ve yapamayan, fakat bir buçuk yýl gibi bir süre
bulunduðunu,
dönem
yetkililerinin içerisinde hocalarýyla birlikte ýsrarla
aldýklarý eðitim
tanýdýðý
olanaklar “kaçak olarak” eðitimlerini sürdüren
sayesinde
çerçevesinde buna raðmen öðrenciler sayesinde bu bölüm bugünlere
Bölümü en iyi
yüksek lisans ve doktora ulaþmýþtýr. Ýþte, bugün burada, biraz sonra
þekilde
temsil
mezunlarý
yetiþmiþtir. bu ilk neslin iki deðerli öðrencisi master tezi
ettiklerini
Bunlar
arasýnda savunmalarýný yapacaktýr. Bir eðitimci ve
vurguladý.
Üniversitemizin
emekli bir dava arkadaþý olarak bunun sevincini
Bugüne kadar
öðretim üyeleri Prof. Reca sizlerle paylaþmaktan büyük mutluluk
gelinen süreçte
Ýlyas ve Prof. Mücahit duyduðumu burada ifade etmek istiyorum.”
2001
yýlý
Asimov, bendeniz Prof. sözleriyle konuþmasýný sürdüren Prof. Dr.
Bolonya eðitim
Tacida Hafýz, Boðaziçi Ün. Tacida Hafýz, bu mutluluðu paylaþmaya
sistemi öncesi ve
Öðr. Üyesi Prof. Güven gelen kalabalýk katýlýmcýlara teþekkür etti.
sonrasý olmak
Kaya, Çukurova Ün. Öðr. Prof. Dr. Hafýz, ardýndan adaylarýn
Tez danışmanı
üzere Bölüm’ün
Üyesi Prof. Erman Artun, özgeçmiþlerini ve yüksek lisans tez
Prof.Dr. Tacida Hafız
iki
dönemden
Dr. Klaus Rihle gibi raporunu sundu. 2007 yýlýnýn Haziran
g e ç t i ð i n i
yüksek
lisans
eðitimlerini
isimler bu çatý altýnda yüksek lisans ve ayýnda
kaydeden Prof. Dr. Hafýz, “Birinci dönemde doktoralarýný yapmýþlardýr. Bu vesileyle bu tamamlayan aday Enis Kervan ve Taner
öðrencilerimizin Fakülte Tüzüðü’ne göre imkaný saðlamýþ olanlara, özellikle merhum Güçlütürk yüksek lisans çalýþmalarýyla ilgili
Filoloji Fakültesi Dekaný Nuhi Recepi, Kosova Eðitim Bakaný Enver
Hocay, Türk Eþgüdüm Bürosu Baþkaný Müsteþar Mustafa Sarnýç, KDTP
Genel Baþkaný ve Çevre Alan Planlama Bakaný Mahir Yaðcýlar, Türk
Temsil Heyet Baþkanlýðý Kurmay Baþkaný Albay Sait Karabayýr
M
Prof. Dr. Þefçet Plana, Prof. Dr. Gani
Ljuboteni, Prof. Dr. Nimetullah Hafýz’a
teþekkür etmeyi bir borç biliyorum” dedi.
2001 yýlýnda Bolonya eðitim sistemine
geçiþle, söz konusu eðitim sisteminin
kendisinin yüksek lisans ve doktora eðitimi
yapýlmasý imkanýný saðladýðýný, dolayýsýyla
Türk Dili ve Edebiyatý Bölümü’ndeki
yüksek lisans eðitimini Bolonya eðitim
sistemine ve Üniversite yetkililerine borçlu
olduklarýný ifade eden Prof. Dr. Tacida
Hafýz, katkýlarýndan dolayý Filoloji
Fakültesi Dekaný Prof. Dr. Nuhi Recepi’ye
ve Türkiye Cumhuriyeti devletine teþekkür
etti.
“2000/2001 eðitim döneminde, Türk Dili
ve
Edebiyatý
Bölümü’nün
statüsü
hazýrladýklarý raporlarýný okudular ve
komisyon üyelerinin sorularýný yanýtladýlar.
Savunma
ardýndan
Tez
Savunma
Komisyonu Baþkanlýk Divaný, adaylara
Filoloji Bilimleri Türk Dili ve Edebiyatý
Master Unvanýnýn verildiðini açýkladý.
Törene Kosova Eðitim Bakaný Enver
Hocay, KDTP Genel Baþkaný ve Çevre
Alan Planlama Bakaný Mahir Yaðcýlar, Türk
Eþgüdüm Bürosu Baþkaný Müsteþar
Mustafa Sarnýç, Türk Temsil Heyet
Baþkanlýðý Kurmay Baþkaný Albay Sait
Karabayýr, Filoloji Fakültesi Dekaný Nuhi
Recepi, Türk Dili ve Edebiyatý Bölümü
Yüksek lisans öðrencileri, adaylarýn aile
yakýnlarý ile çok sayýda dinleyici katýldý.
Savunma töreninin sonunda kokteyl verildi.
Makedonya Türk Partilerinde, Parti Ýçi Demokrasi
akedonya Türklerinin demokratik süreçteki ilk
siyasi yapýlanmasý 1990’lý yýllarda baþlamýþtýr.
Önce Türk Demokratik Birliði kuruluyor ardýndan ise bu birlik partiye dönüþüyor ve ismini deðiþtirerek
Türk Demokratik Partisi oluyor. Bu parti kurulurken birçok
vaadin yaný sýra parti içi demokrasi de vaade ediyordu.
Çünkü artýk demokratik bir dönem baþlýyordu
Makedonya’da. Parti kurulduðunda tüm Makedonya
Türklerini tek çatý altýnda topluyor ve Türk milletini temsil
ediyordu. Bir kaç baþarýsýz seçimin ardýndan parti içinde
muhalefet oluþtu. Çok sesli, geniþ katýlýmlý siyasi kararlarýn
alýnmasýný muhalefet çok istedi ama baþaramadý. Bazýlarý
partiden ihraç edildi, bazý þubeler de fesih edildi. Bazýlarý
da baþka partiler kurdular. Bütün yeni kurulan siyasi partiler gibi parti içi demokrasiyi, parti içinde eleþtiriye tahammülü vaade ederek kuruldular bu partiler. Fakat ne kadar
demokratik birer parti kurdular? Yâda ne kadar bir
demokratik partiden ayrýldýlar sorusu önemli bir sorudur.
Bunun cevabýný ancak parti yöneticileri verebilir. Þu anda
Makedonya Türklerinin 3 siyasi partisi bulunmaktadýr.
Bunlardan en profesyoneli ve en güçlü siyasi parti TDP’dir.
6 defa kurultay toplamýþtýr.
THP’nin lideri bir zamanlar TDP’de siyaset yapýyordu,
hala kongresi yok. TMBH’nin lideri TDP’de 10 yýl genel
baþkanlýk yapan bir lider. Acaba bu iki sonradan kurulan
partilerin liderleri neden TDP’den ayrýldýlar? Parti içinde
demokrasi olmayýþýndan mý? Eðer öyleyse kendi partilerinde ne kadar demokrasiye saygýlýdýrlar?
Siyasi parti baþkanlarýnýn farklý düþüncelere tahammülleri yok. Eleþtiriye tahammülleri yok. Yani lideri veya partinin çalýþmalarýný, uygulamalarýný eleþtirmeye kalkýþmanýn cezasý, bütün siyasi partilerimizde ayný ihraç
edilmek, partiden atýlmak. Partiler, kenara köþeye atýlan,
küstürülen, kendilerinden istifade edilmeyen onlarca
yüzlerce kiþiyle dolu. Bu sadece Makedonya’daki Türk
partileri için geçerli deðil, Makedonya’daki her siyasi partide durum ayný. Tüm partilerde parti içi demokrasi denilen
siyasi yapýlanmada sorun var.
Bugün, siyasete güvenin azalmasýnýn baþta gelen
nedenlerinden biri baþarýsýz yöneticilerin, liderlerin hâlâ
partilerinin baþýnda olmasýdýr. Delege yapýsý, þube ve il
merkez yönetim kurullarý öylesine düzenleniyor ki, kurultaylarda
bunlarý
deðiþtirmek
mümkün
deðil.
Masa baþý tabir edilen, adil olmayan yöntemlerle belirlenen
delegelerle þube, il merkez, genel merkez yönetim organ-
larýnýn oluþmasý, partilerde bir ekip çatýþmasýna dönüþmekte. Haksýzlýða ve vefasýzlýða uðrayan demokratik yapýya
mücadele vermeye çalýþan kiþiler, demokrasiye ters olan,
antidemokratik yöntemleri aþamadýklarý için ya siyasi partilerini deðiþtirmek zorunda kalmýþlar ya da siyasi
faaliyetlere karþý ilgisiz kalmýþlardýr. Yâda partiden ihraç
edilmiþlerdir.
Delege seçimindeki oyunlar ve sorunlar bütün partilerde ne yazýk ki devam etmektedir. Sadece kongreden kongreye organlarýn seçimi için yan yana gelebilen bu delegeler, partilerin ne ideolojisi ile ne de Türklerin sorunlarý ile
ilgilenirler. Görevleri iþaret edileni yerine getirmektedir.
Parti içi demokrasinin gerekli düzeyde yürütülebilmesi
için, parti kimliði içinde delege kimliðinin kazandýrýlmasý,
delegenin baðýmsýz ve hür iradesinin teþkilatlara yansýmasý
lazýmdýr. Demokratik teþkilat yapýsý içinde tartýþma
ortamýnýn yaratýlarak, çoðulculuk esasýna dayanan, geniþ
katýlýmlý siyasi kararlarýnýn alýnabilmesi adil, eþit ve özgür
seçimlerle lider teþkilat ve adaylar belirlenerek,
demokratik uygulama yöntemlerinin bulunmasý ile Parti Ýçi
Demokrasi ancak saðlanabilir.
Enes ÝBRAHÝM
9
Perşembe, 24 Ocak 2008
Miloþeviç’in ruhu
Belgrad’a dönüyor
Balkan
Sýrbistan’daki baþkanlýk seçiminin ilk turunda aþýrý milliyetçi
Nikoliç’in yüzde 39 oyla birinci olmasý, AB baþkentlerinde
endiþe yarattý.
S
ýrbistan’da pazar
günü yapýlan devlet
baþkanlýðý seçiminde
aþýrý milliyetçi Tomislav
Nikoliç’in oylarýn yüzde
39’unu alarak ikinci tura
en þanslý aday olarak
girmesi AB baþkentlerinde
hayal kýrýklýðý ve endiþe
yaratýrken, Sýrbistan’ýn
Slobodan Miloþeviç döneminde olduðu gibi içine kapanýp yalnýzlaþacaðý; bunun da Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn gündemde olduðu bir sýrada Balkanlarda yeni bir krize yol açabileceði
konuþuluyor.
Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný 6 hafta içinde ilan edeceði belirtilirken nüfusunun
çoðunluðunu Arnavutlarýn oluþturduðu bu bölgenin Sýrplar tarafýndan kutsal
toprak sayýldýðý ve bu “kutsal topraðý” kaybetme korkusunun aþýrý milliyetçi
Radikal Parti’nin adayý Nikoliç‘in oylarýný artýrdýðý ve AB yanlýsý rakibi þimdiki
devlet baþkaný Boris Tadiç’in 4 puan önüne geçirdiði bildirildi. 3 Þubat’ta yapýlacak 2. tur seçimden Nikoliç’in zaferle çýkmasý halinde Sýrbistan’ýn Rusya’ya
yakýnlaþacaðý ya da Tadiç’in yeniden seçilmesi durumunda yüzünü Batý’ya çevirerek AB ile bütünleþme yoluna gireceði kaydediliyor.
Önceki günkü seçimde adaylardan hiç biri ilk turda baþkan seçilmeye yeterli
yüzde 50 oyun üzerine çýkamadý. Ýlk tur sonucunda öteki 7 aday yarýþtan düþtü. 3
Þubat’ta Nikoliç ve Tadiç yarýþacak.
Sýrbistan’da Devlet Seçim Komisyonunun, oylarýn yüzde 85’inin sayýlmasýnýn
ardýndan verdiði rakamlara göre Rusya yanlýsý Tomislav Nikoliç yüzde 39.6
oranýnda oy aldý. Batý yanlýsý Devlet Baþkaný Boris Tadiç de oylarýn yüzde
35.5’ini elde etti.
1990’larda Miloþeviç döneminde Yugoslavya iç savaþý sýrasýnda aþýrý milliyetçi paramiliter gruplarýn mensubu olarak savaþan Tomislav Nikoliç’in ilk turda
birinci olmasý AB’nin Balkan politikalarýna ciddi bir darbe olarak deðerlendiriliyor. 2. turda Tadiç’in þansýný artýrmayý planlayan Brüksel, Sýrplara vizesiz seyahat
imkaný tanýnmasýný gündemine aldý.
Bazý AB ülkeleri de Tadiç’i desteklemek amacýyla Belgrad’la ön AB üyeliði
anlaþmasý yapýlmasýný istiyor.
AB Tadiç’i destekliyor
Þimdiki Devlet Baþkaný ve Demokratik Parti’nin Lideri Tadiç, kampanyasýnda
AB yanlýsý politikalarýn sürdürüleceði ve piyasa reformlarýna devam edileceði
mesajýný verdi. 3 azýnlýk Müslüman partisi G17+ adlý grup tarafýndan destekleniyor. Kosova’nýn Sýrbistan’a baðlý kalmasý ve AB üyeliðini vurgulamak için kampanyasýnda, hem Kosova hem AB sloganýný kullandý.
Nikoliç, Kosova’da sert
Aþýrý Sýrp milliyetçisi Sýrbistan Radikal Partisi’nin baþkan yardýmcýsý, ancak partinin lideri Voyislav Þeþely Lahey’de yargýlandýðý için partiyi resmen kendisi temsil ediyor ve 4’üncü kez devlet baþkanlýðýna adaylýðý koydu. 2004’te Boris
Tadiç’le 2. tura kaldý ancak kaybetti. Son günlerde söylemini epey yumuþattý
fakat Kosova konusunda yaptýðý bir açýklamada, “Eðer yeni hükümet Kosova’nýn
baðýmsýzlýðýna barýþçý bir þekilde boyun eðerse, bizim partimiz sessizce oturup
beklemeyecek” dedi. Nikoliç, daha önce de Kosova’nýn ayrýlmasý durumunda
askeri müdahalede bulunulmasýný istemiþti.
Gotovina’nýn þartlý
tahliye istemine ret
BM savaþ suçlarý mahkemesi temyiz komitesi, emekli Hýrvat General Ante
Gotovina’yý temsil eden avukatlarýn sanýðýn þartlý tahliyesine iliþkin isteklerini
17 Ocak Perþembe günü geri çevirdi. Komite, daha önceki bir mahkemenin
sanýðýn iþlediði iddia edilen suçlarýn ciddiyetinin tahliye güvencesi saðlamadýðý
yönündeki kararýný kabul etti. Gotovina, diðer iki Hýrvat general, Mladen Markac
ve Ivan Cermak ile birlikte 1995 yýlýnda yürütülen ve 150’den fazla Sýrp sivilin
öldürüldüðü Fýrtýna Operasyonu sýrasýnda iþlenen savaþ suçlarýndan yargýlanýyorlar.
E RH AN
T ÜR B ED A R
Ankara
Mektubu
E-posta:[email protected]
Yunanistan ve
Makedonya Arasýnda
“Ýsim Müzakereleri”
Y
unanistan ve Makedonya arasýnda
yaþanan isim sorunu üzerine müzakereler, yaþanan belli bir kesintiden sonra, 21 Ocak 2008’de yeniden
baþlatýldý. Müzakerelere Birleþmiþ
Milletler özel elçisi Matthew Nimetz arabuluculuk ediyor. Makedonya’nýn Ohri
kentinde düzenlenen yeni müzakerelerin
birinci turunun arýndan bir açýklama yapan
Nimetz, müzakerelerin yapýcý olduðunu
belirterek, çözüme ulaþýlabileceðinin
mesajýný verdi. Medya kaynaklarýnda yer
alan bilgilere göre, baþlatýlan yeni müzakerelerle birlikte Üsküp, Makedonya ile
Yunanistan arasýnda “Dostluk ve Ýyi
Komþuluk Deklarasyonu”nun imzalanmasýný da önerdi.
Makedonya, komþusu Yunanistan ile isim
sorununu, baðýmsýzlýðýna kavuþtuðu 1991
yýlýndan beri yaþýyor. Makedonya’nýn
anayasal ismini Yunanistan’ýn reddediyor
olmasý, isim sorunun temelini oluþturuyor.
Yunanistan, “Makedonya” isminin kendisinin bir tarihsel mirasý olduðunu ve bu
ismi taþýyacak baðýmsýz bir Makedonya
devletini tanýmayacaðýný her vesilede dile
getiriyor. Atina ayrýca, Makedonya isimli
bir devletin tanýnmasýnýn, Yunanlarýn tarihsel ve kültürel mirasýnýn reddi olacaðý
yönünde söylemlerde bulunuyor. Bu yöndeki resmi söylemlerin yaný sýra,
Yunanistan’ýn korkusunun, kuzeyindeki
bölgesinin de “Makedonya” ismini taþýyor
olmasýnda ve günün birinde Makedonya
Cumhuriyeti’nin bu toprak parçasý
üzerinde hak iddia edebileceðinde yatmakta olduðu söylenebilir.
1995 yýlýnda Yunanistan ile Makedonya
arasýnda imzalanan anlaþma gereðince,
Makedonya Birleþmiþ Milletler
bünyesinde geçici olarak “Eski Yugoslavya
Cumhuriyeti Makedonya” ismi altýnda
tanýndý. Ancak, aradan oniki yýldan fazla
geçmiþ olmasýna raðmen, nihai çözüme
hâlâ ulaþýlamadý. Makedonya ismi ile ilgili
müzakerelere uzun süre arabuluculuk eden
Nimetz, en son olarak 7 Ekim 2005 tarihinde Makedonya ismi üzerine üçlü bir
öneride bulunmuþtu. Birincisi, öneriye
göre Makedonya anayasal ismini koruyabilecek ve bu ülkeyi “Makedonya
Cumhuriyeti” ismi altýnda tanýyan diðer
ülkeler de ayný tutumu sürdürebilecekti.
Ýkincisi, Birleþmiþ Milletler, Avrupa
Güvenlik ve Ýþbirliði Teþkilatý ve NATO
gibi uluslararasý kuruluþlar da
“Makedonya Cumhuriyeti” ismini kullanabilecekti. Üçüncüsü, YunanistanMakedonya ikili iliþkilerinde Yunan yetkililer “Makedonya Cumhuriyeti-Üsküp”
ismini kullanabilecekti. Bütün bunlarýn
dýþýnda Nimetz’in önerdiði metinde,
Yunanistan ile Makedonya arasýnda bir
isim anlaþmasýna varýlmasý durumunda,
2021 yýlýnda Birleþmiþ Milletlerin bu
anlaþmayý yeniden deðerlendirebileceðine
dair açýk kapý býrakýlmýþtý. Nimetz’in bu
önersi Makedonya hükümeti tarafýndan
kabul edilmiþ, Atina tarafýndan ise reddedilmiþtir.
2-4 Nisan 2008’de düzenlenecek olan
NATO Bükreþ Zirvesi’nin tarihi yaklaþtýkça, Yunanistan ve Makedonya arasýndaki isim sorunu tekrar gündeme geldi.
Makedonya, söz konusu zirvede NATO
üyeliðine davet edilmeyi bekliyor. Ancak
Yunanistan, Üsküp’ün isim konusunda
taviz vermemesi durumunda,
Makedonya’nýn NATO üyeliðini veto edeceði tehdidinde bulunuyor. Böylece
Makedonya yetkilileri, ya ülkenin ismini
deðiþtirme, ya da NATO dýþýnda býrakýlma
ikilemiyle karþý karþýya kaldý. Bu
çerçevede Makedon yetkililer, ülkenin
ismini asla deðiþtirmeyeceklerini söylüyor.
Yunanistan daha önce de Makedonya’ya
benzer tehditlerde bulundu. Mesela, yine
isim sorunu yüzünden Yunan yetkililer bir
aralar Makedonya’nýn Avrupa Birliði
üyeliðini veto edebileceklerini söylüyordu.
Ancak, þimdiye kadar bu tehditler daha
çok sözde kaldý. Diðer taraftan,
Makedonya þimdiye kadar birçok uluslararasý kuruluþa “Eski Yugoslavya
Cumhuriyeti Makedonya” ismiyle kabul
edilmiþti ve Yunanistan’ýn bu konuda itirazlarý olmamýþtý. Þimdi ise Yunanistan,
Makedonya’nýn anayasal olmayan ismiyle
bile NATO üyesi olmasýna izin vermeyeceðini söylüyor. Bununla Yunanistan,
Makedonya ile olan isim sorunu karþýsýnda
resmen tutum deðiþtirdi ve müzakereleri
daha karmaþýk ve daha zor bir sürece
sürükledi.
Þimdiye kadar, aralarýnda Türkiye’nin de
bulunduðu yaklaþýk 120 ülke
Makedonya’yý anayasal ismiyle tanýdý. Bu
yönde devam eden tanýmalar,
Yunanistan’ýn söz konusu isim sorunu
karþýsýnda daha katý tutum sergilemesine
neden oluyor. Yunanistan’ýn Makedonya’yý
cezalandýrmak amacýyla 1994-1995 yýllarý
arasýnda bu ülkeye ekonomik ambargo
uyguladýðý hatýrlanacak olursa, günümüzde
ambargonun yerini “veto tehdidinin” aldýðý
açýktýr. Ancak, Makedonya’nýn NATO
üyeliðini veto etmesi durumunda,
Yunanistan’a bazý Batýlý ülkelerden tepkiler gelebilir. Hatýrlatmak gerekirse,
Yunanistan’ýn itirazlarýna raðmen, 16
Aralýk 2005’te Makedonya’ya Avrupa
Birliði’ne aday ülke statüsü saðlanabilmiþti. Bununla Brüksel, Yunanistan’ýn
komþularýyla olan sorunlarýna daha yapýcý
politikalarla yaklaþmasý gerektiði mesajýný
Atina’ya iletmiþti. Oysa bu yöndeki beklenti Brüksel’de günümüzde de varlýðýný
sürdürüyor.
Dünya
Dünya Turu
Ýngiliz ordusunun dizüstü bilgisayarý
çalýndý
Ýngiltere Savunma Bakanlýðý, 600 bin
yedek asker ile asker adayýnýn kiþisel bilgilerinin kayýtlý olduðu dizüstü bilgisayarýn
çalýndýðýný açýkladý. Kraliyet donanmasýna
ve hava kuvvetlerine giren veya girmek
isteyen 600 bin kadar asker ve asker
adayýnýn kiþisel bilgilerinin bulunduðu
dizüstü bilgisayar çalýndý ve hýrsýzlýk
olayýyla ilgili soruþturmayý polis yürütüyor. Askerlerin pasaport ve sigorta numaralarýyla aile, saðlýk ve öz geçmiþ bilgileri
bilgisayarda kayýtlýydý. Bakanlýk, bilgisayarýn veritabanýnda banka bilgileri de
bulunan 3500 kiþinin acilen bilgilendirilerek uyarýldýklarýný kaydetti. Ýngiltere’de
sürücü ehliyeti almak için baþvuran 3
milyon kiþinin kiþisel bilgilerinin yer
aldýðý disk sürücüsü de geçen ay çalýnmýþtý.
ABD Genelkurmayý: Guantanamo
kapatýlmalý
ABD’nin Guantanamo Üssü’nde kurduðu
gözaltý
kampýnýn
açýlýþýnýn
6
yýldönümünde
ABD
Genelkurmay
Baþkaný Mike Mullen’dan sürpriz bir açýklama geldi. Mullen, El Kaide ve Taliban
militanlarýnýn tutulduðu Guantanamo
kampýnýn kapatýlmasý gerektiðini söyledi.
Mullen, bu görüþüne gerekçe olarak
Guantanamo kampýnýn ABD’nin imajýna
zarar vermesini gösterdi. 2002 Ocak ayýnda açýlan kampta, baþlangýçta 600 þüpheli
bulunuyordu. Bu sayý þu anda 277.
Pakistan’da gýda krizi
Benazir Butto suikastiyle derinleþen siyasi
krizden çýkamayan Pakistan’da bugünlerde temel gýda maddelerini bulmak da
güç. Afganistan sýnýrýndaki Peþaver’de un
fiyatlarý iki kat arttý. Hükümet ise fiyat
artýþýnýn nedenini, buðdayýn kaçak yollardan Afganistan ve Hindistan’a gönderilmesine baðlýyor. Fiyat artýþýndaki bir
diðer etken de, Benazir Butto suikastinin
ardýndan yaþanan þiddet olaylarý. Hükümet
yeni önlemler alsa da kýsa vadede fiyatlarýn düþmesi beklenmiyor.
George Clooney
BM barýþ elçisi oluyor
BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon’un
ABD’li ünlü aktör George Clooney’i barýþ
elçisi olarak atayacaðý belirtildi. BM
Sözcüsü Michelle Montas’ýn verdiði bilgiye göre Clooney, 31 Ocakta BM’de
düzenlenecek basýn toplantýsýyla resmen
BM’nin barýþ elçisi unvanýna sahip olacak.
Clooney, son dönemde Sudan’ýn Darfur
bölgesindeki insani krize dikkat çekmiþ,
bölgeye insani yardým ve BM-Afrika
Birliði birliklerinden oluþan karma barýþ
gücünün gönderilmesi için uluslararasý
alanda yoðun çaba harcamýþtý.
Abbas’tan Ýsrail’e
‘ablukayý kaldýr’ çaðrýsý
Filistin lideri Mahmut Abbas, Ýsrail’in
Gazze þeridine uyguladýðý ablukayý
“hemen” kaldýrmasýný istedi. Sözcüsü
Nebil Ebu Rudeyna’nýn açýklamasýna
göre, Abbas, Ýsrail’in ablukayý hemen
kaldýrdýktan sonra, masum insanlarýn hayatýný kolaylaþtýrmak ve hastanelerin saðlýk
hizmetlerini yapmasýna imkan vermek için
bölgeye akaryakýt sevkýyatýna izin vermesi gerektiðini bildirdi.
Nasrallah, Ýsrail’i tehdit etti
Aylar sonra ilk kez halkýn karþýna çýkan
Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, “Eðer
Lübnan’a karþý bir saldýrý olursa biz de
bölgenin kaderini deðiþtirecek bir karþýlýk
vereceðiz” dedi. Beyrut’taki aþure günü
anma töreninde onbinlerce Þii’ye seslenen
Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, 18 yýllýk
direniþle Ýsrail’in iþgal ettiði birçok yerden
çekilmesini saðladýklarýný ama her þeyin
bitmediðini söyledi. Ýsrail’in Lübnan’a
saldýrmasý durumunda yanýtlarýnýn sert
olacaðýný belirten Nasrallah, Müslüman ve
Perşembe, 24 Ocak 2008
10
Arap ülkelerine de Gazze’de Filistinlilere
yönelik ambargoyu kaldýrmalarý çaðrýsýnda bulundu.
‘Afrika birleþmezse yeni
Darfurlar olacak’
Dünya borsaları tepe taklak
A
BD Başkanı George Bush’un
planının ekonomiyi ayağa kaldırmaya yetmeyeceğinin düşünülmesi
ve ABD ekonomisinin durgunluğa gireceği
endişesinin derinleşmesi tüm dünyada hisse
senetlerine sert satışlar getirdi. Çin basınında yer alan, Çinli banka düzenleyicilerin üç
büyük kamu bankasının subprime mortgage
yatırımları için karşılık ayıracağı haberi
borsalarda satışları hızlandırdı.
Tokyo Borsası günü yüzde 3.9’luk
düşüşle tamamlarken, Bombay Borsası’nda
kayıp yüzde 7.1 oldu. Hong Kong
Borsası’nda işlem gören Bank of China
hissesi, “bankanın ABD’deki subprime
yatırımları nedeniyle aktiflerinin değerinde
büyük bir indirime gideceği” haberiyle
yüzde 4.7 düştü. Buna bağlı olarak, Hong
Kong Borsası günü yüzde 5.5 düşerek
tamamladı.
Çin Borsası geçen yılın Temmuz ayından bu yana yaşanan en büyük düşüşle
yüzde 5.1 değer kaybederek son bir ayın en
düşük düzeyinden kapandı.
Avrupa borsalarında ise kayıplar yüzde
7’yi aştı. Londra Borsası yüzde 5.48,
Frankfurt Borsası yüzde 7.16, Paris Borsası
yüzde 6.83 oranında geriledi. Avrupa çapında önde gelen hisseleri kapsayan
FTSEurofirst 300 Endeksi de yüzde 5.33
düştü.
Gelişen piyasalarda Rusya yüzde
7.4’lük kayıpla öne çıkarken, Macaristan,
Polonya ve Güney Afrika borsaları da sert
satışlarla geriledi.
AB’ye ‘kaçak’ akýný
L
Schengen serbest dolaþým alanýnýn 9 yeni ülkenin katýlýmýyla
geçen yýl sonunda geniþletilmesinin ardýndan AB’ye kaçak
olarak giren yabancý sayýsý önemli ölçüde arttý.
üksemburg’un Schengen kasabasýnda
1985 yýlýnda imzalanan anlaþma
çerçevesinde belirlenen serbest
dolaþým alanýnda Almanya, Avusturya,
Belçika, Danimarka, Ýspanya, Finlandiya,
Fransa, Yunanistan, Ýtalya, Lüksemburg,
Hollanda, Ýsveç, Norveç ve Ýzlanda
bulunuyordu.
AB Konseyi kararýyla 21 Aralýk
2007’den itibaren Schengen alanýna
Estonya, Macaristan, Letonya, Litvanya,
Malta, Polonya, Slovenya, Slovakya ve Çek
Cumhuriyeti katýldý.
Bulgaristan, Kýbrýs Rum Kesimi ve
Romanya’nýn da gelecek yýllarda Schengen
kapsamýna girmeleri öngörülüyor.
Ýç sýnýr kontrolleri kaldýrýlan Schengen
ülkelerinden birinden vize alan yabancýlar
bu vizeyle tüm serbest dolaþým alanýna girebiliyor.
Schengen alanýnýn geniþletilmesinin
ardýndan, “kötümserlerin haklý
olduðunu gösteren veriler” basýna
aktarýlýyor.
Yetkililer, son 3 haftada, Almanya
ve Avusturya sýnýrlarýnda yapýlan
kontrollerde, AB’ye girmek isteyen
yüzlerce yabancýnýn yakalandýðýný,
bunlarýn
çoðunluðunun
Çeçen
olduðunu bildiriyor.
Polonya ve Çek Cumhuriyeti’nden
hareketle Almanya üzerinden Batý
Avrupa’ya geçmek isteyen 600’den
fazla kaçak yakalandýðýný bildiren
Alman federal polisi, 21 Aralýk’tan bu
yana sýnýrlarda sadece 2 bin taþýttan
birinin kontrol edildiðini, her 10
kaçaktan birinin engellenebildiðini,
binlerce kaçaðýn AB’ye girebildiðini duyurdu.
Schengen alanýnýn geniþlemesinin
“AB’ye kaçak akýný” baþlattýðýný bildiren
güvenlik yetkilileri, Avusturya üzerinden
gelen kaçak yabancý sayýsýndaki artýþa da
dikkat çekerken, özellikle Çeçenlerin,
organize þebekeler aracýlýðýyla kaçak giriþ
yaptýklarý üzerinde duruyor.
AB kaynaklarý, Schengen alanýnýn
geniþlemesinin ardýndan ortaya çýkan olumsuz verilerin “geçici bir kaçak akýný” yansýttýðýný, polis yetkililerinin bu verileri ilk aþamada gizli tutmalarýnýn tercih edildiðini,
gerçek deðerlendirmenin bir yýllýk sürenin
ardýndan yapýlabileceðini ifade ediyor.
Schengen alanýnýn geniþletilmesinin
ardýndan ortaya çýkan ve ilk aþamada
kötümserleri haklý çýkaran tablo, özellikle
Almanya ve Avusturya’da hararetli siyasi
tartýþmalara neden oluyor.
Batý Afrika Devletleri Ekonomi
Topluluðu’nun
Burkina
Faso’nun
baþkenti Ugadugu’daki zirvesinin
açýlýþýnda konuþan Libya lideri
Muammer Kaddafi, “Ulusal devlet
kavramý yok oluyor. Küçük devletlerle
buna karþý hiçbir þey yapýlamaz. Bu
gidiþle Afrika da ulus-devletlerinin yok
olduðunu görecek” dedi.
“Afrika,
savaþlara ve kabile kavgalarýna sahne
olacak” diyen Libya lideri, dünya devletlerinin kendi çýkarlarýný korumak için
bölgeye tekrar müdahale edeceðini
söyledi. Kaddafi, “Sudan’ýn Darfur bölgesi, bunun örneði, ama bulaþýcý bir
örnek. Afrika’da yeni Darfurlar olacak.
Sudan, Darfur’da karþýsýna çýkan tehdide
cevap verecek durumda deðil. Bu yüzden
uluslararasý müdahale geldi. Kenya’da da
çatýþma etnik temele kayýyor” diye
konuþtu.
Rum baþkanlýk seçimlerinde 9 aday
Kýbrýs Rum kesiminde 17 Þubat 2008’de
yapýlacak “baþkanlýk” seçiminde 9 aday
yarýþacak. Adaylar, resmi baþvurularýný
yaptýlar. Tasos Papadopulos, Dimitris
Hristofyas, Yannakis Kasulides, Marios
Matsakis, Kostas Themistokleus, Andreas
Evstradiu, Anastasios Mihail, Hristodulos
Neofidu, Kostas Kiryaku resmen adaylýk
baþvurusunu yaptý.
Nevada’da Hillary Clinton kazandý
Amerika Birleþik Devletleri’nde, Kasým
ayýndaki baþkanlýk seçimlerinde yarýþacak adayý belirleyecek eyalet önseçimleri
sürüyor. Demokrat aday adaylarýnýn
yarýþtýðý Nevada’daki önseçimlerde, galip
Hillary Clinton oldu. Cumhuriyetçi aday
adaylarýnýn karþý karþýya geldiði Güney
Carolina’daysa, kazanan isim John
McCain idi. Demokrat Parti’nin Nevada
eyaletindeki yarýþý kýran kýrana geçti.
Hillary Clinton, oylarýn yüzde 51’ini
toplarken, rakibi Barack Obama yüzde
45’te kaldý.
Milyonlarca Þii Aþure günü için toplandý
2 buçuk milyon Þii’nin katýldýðý
Kerbela’daki törenler olaysýz sona erdi.
Pakistan, Afganistan, Ýran, Suudi
Arabistan, Suriye, Azerbaycan ve
Bahreyn’de de Þiiler anma törenleri
düzenledi. Dünyanýn birçok ülkesinde,
Ýmam Hüseyin’in katlediliþinin anýldýðý
Aþure günü törenlerine milyonlarca kiþi
katýldý.
Saakaþvili yemin ederek göreve
baþladý
Gürcistan
Cumhurbaþkaný
Mihail
Saakaþvili, yemin ederek cumhurbaþkanlýðýnýn ikinci dönemine resmen baþladý.
Parlamentoda yapýlan yemin töreninde,
Saakaþvili ikinci cumhurbaþkanlýðý dönemindeki temel hedefinin ülkenin toprak
bütünlüðünü saðlamak olduðunu söyledi.
Macaristan’da, Üniversitelere Giden
Çingeneler’in Sayýsýnda %50 Artýþ
Macaristan’da, üniversitelere giden Çingene kökenli vatandaþlarýn sayýsýnda
yüzde 50 artýþ olduðu bildirildi. Çingene
asýllý parlamenter Laszlo Teleki, son 5
yýlda hükümetlerinin Çingeneler’e
verdiði burslarý artýrmasýyla, üniversitelere giren Çingeneler’in sayýsýnýn 26
bine yükseldiðini, bunun da kendilerini
çok mutlu ettiðini açýkladý. Teleki, 10
milyon kiþinin yaþadýðý Macaristan’ýn
nüfusunun yüzde 6’sýný oluþturan Çingeneler’in, kötü yaþam standartlarý
nedeniyle diðer vatandaþlara göre 12 yýl
daha az yaþadýðýna dikkati çekerek,
olanaklar saðlandýðýnda Çingeneler’in de
güzel þeyler yapabileceðini söyledi.
Dünya Turu
11
Türkiye
Perşembe, 24 Ocak 2008
Toptan: Meclisin görevi bellidir
Türkiye Büyük Millet Meclisi Baþkaný Köksal Toptan, millet adýna TBMM tarafýndan
kullanýlan yasama yetkisinin mutlak olduðunu belirterek, “Bu yetkiyi kýsýtlayabilecek,
kullanýmýný engelleyebilecek, bölecek veya gölgeleyebilecek hiçbir güç yoktur” dedi.
T
BMM’de basýn toplantýsý düzenleyen
Türkiye Meclis Baþkaný Köksal Toptan,
Türkiye Cumhuriyeti’nin, Anayasasýnda
açýkça ifade edildiði gibi demokratik bir hukuk
devleti olduðunu vurguladý. Anayasanýn, tüm
ileri demokrasilerde olduðu gibi yasama,
yürütme ve yargý erklerinin ayrýlýðý ilkesine yer verdiðini belirten Toptan, þöyle
konuþtu: “Erkler ayrýðý, bu 3 gücün uyumlu çalýþmasýný, belli þartlar dýþýnda birbirine müdahale etmemesini üstünlük taþýmamasýný gerektirir. Bunun istisnasý,
hukuk devletinin bir gereði olarak
yürütmenin kimi çalýþmalarýný
idareye, yasama organý çalýþmalarýnýn da belli þartlarda
anayasal yargý denetimine tabi
olmasýdýr. Bu denetim yollarýnýn
þart ve þekilleri, koþullarý, konularý, yollarý hem anayasa hem de
ilgili yasalarla açýkça belirlenmiþtir. Bu çerçevede olmasý lazým gelen þudur:
Türk milleti adýna seçilmiþ en büyük organ olan
TBMM, anayasa ve içtüzük kurallarýna göre yasa
yapar ve usulüne göre bu yasa yürürlüðe girerek,
herkes için baðlayýcý ve uyulmasý gereken norm
halini alýr. Konumu; sosyal, ekonomik,
siyasal gücü ve durumu; düþüncesi
ve ideolojisi ne olursa olsun,
herkes buna uymak zorunda olur.
Millet adýna TBMM tarafýndan
kullanýlan yasama yetkisi mutlaktýr. Bu yetkiyi kýsýtlayabilecek, kullanýmýný engelleyebilecek, bölecek
veya gölgeleyebilecek hiçbir güç yoktur.”
Türkiye’nin, Anayasasýnda da
açýkça ifade edildiði gibi
demokratik bir hukuk devleti
olduðunu belirten Toptan,
“Meclis benim hoþuma gitmeyen bir yasa yaptý, ben buna
uymam’ veya ‘uygulamam’
denilemez. Böyle bir hal, artýk
kimsenin hatýrlamadýðý ‘hakimler devletinde’
olur.”
Babacan, Roçen ile bir araya geldi
Türkiye Dýþiþleri Bakaný Ali Babacan, resmi düzeyde Türkiye’ye ilk ziyaretini
gerçekleþtiren Karadað Dýþiþleri Bakaný Milan Roçen ile bir araya geldi. Roçen,
Karadað’ýn Kosova’nýn baðýmsýzlýk mücadelesinde taraf olmadýðýný ve sorunun
çözümü için yapacaðý hiçbir þey olmadýðýný söyledi.
T
ürkiye Dýþiþleri Bakanlýðý’ndaki görüþme
sonrasýnda iki meslektaþ Babacan ve
Roçen, ortak bir basýn toplantýsý düzenledi. Toplantý öncesinde bakanlar ‘Ýki Ülke
Dýþiþleri Bakanlýklarý Arasýnda Ýþbirliði
Protokolü’, ‘Dýþiþleri Bakanlýklarýnýn Eðitim
Merkezleri ve Diplomasi Akademileri Arasýnda
Ýþbirliði Mutabakatý’ ve ‘Ýki Ülke Arasýnda Vize
Muafiyeti Öngören Anlaþma’ olmak üzere üç
anlaþmaya imza koydu.
Babacan, Haziran 2006’da baðýmsýzlýðýný
kazanan Karadað’ýn Dýþiþleri Bakaný Milan
Roçen ile verimli bir toplantý gerçekleþtirdiklerini söyledi. Roçen’in ziyaretinin ayný zamanda
iki ülke arasýndaki ilk resmi ziyaret niteliðini
taþýdýðýna da dikkat çeken Babacan, görüþmelerde hem iki ülke arasýndaki iliþkileri hem de
bölgesel konularý ele aldýklarýný bildirdi.
Ekonomik iliþkiler konusunda neler yapýlacaðýný
da deðerlendirdiklerini ifade eden Babacan,
özellikle Vize Muafiyeti Anlaþmasý ile
iþadamlarýnýn karþýlýklý ziyaretlerinde büyük
kolaylýklar saðlanacaðýný belirtti. Ýmzalanan
anlaþmalarýn iki ülke halklarý arasýndaki iliþkileri
de güçlendireceðine iþaret eden Babacan,
Türkiye’nin Karadað’ýn baðýmsýzlýðýný tanýyan
ilk ülkelerden biri olduðunu da hatýrlattý.
Roçen ise Babacan’ýn davetinin kendisi için
onur olduðunu belirterek, görüþmelerin dostane
bir ortamda gerçekleþmesinden duyduðu memnuniyeti ifade etti. Türkiye’ye baðýmsýzlýklarýný
tanýdýðý ve büyükelçi gönderdiði için de teþekkür
eden Roçen, iki ülke arasýndaki iþbirliðinin tüm
alanlarda dinamik bir noktaya ulaþmasý için tüm
imkanlarý deðerlendirdiklerini söyledi. Güçlü
tecrübeli ve geleneði olan Türkiye’nin kendilerini desteklemesinden mutlu olduklarýný da
belirten Roçen, Türkiye’nin Balkanlarý diðer
ülkelerden daha iyi anladýðýný söyledi. Roçen,
bölgedeki bütün ülkelerin stratejik hedefinin
Avrupa Atlantik bütünleþme süreci olduðunu da
vurguladý.
Güler: Nükleer enerjiye mecburuz
T
ürkiye Enerji Bakaný Hilmi Güler, Ýstanbul’da
düzenlenen “Nükleer Enerji Arenasý”nda yaptýðý
konuþmada, Türkiye’nin enerji dengesini gelecekte beþ sütun üzerine oturtacaðýný ve bu sütunlarýn, kömür,
gaz, hidroelektrik, yenilenebilir kaynaklar ve nükleer
santrallerden oluþacaðýný söyledi. Güler, her bir sütunun
yüzde 20’lik paya sahip olacaðýný, bu nedenle nükleer
teknolojinin bir tercihten çok zorunluluk olduðunu vurguladý ve ekledi: “Riski minimize ederek bu teknolojiyi kullanmak zorundayýz; nükleer teknolojiyi tamamen barýþçýl
amaçla elektrik üretmek için istiyoruz.”
Güler ayrýca, nükleer teknolojiden elektrik üretmeyi
öngören yasal düzenlemenin özel sektörü teþvik edecek
nitelikte olduðunu ve Akkuyu ve hazýrlýklarýn tamamlanmakta olduðu Sinop’un da kurulacak nükleer santrallerin
yeri olacaðýný sözlerine ekledi.
Türkiye’de nüfus
70 milyonu geçti
Yasaksýz nüfus sayýmý Ýçiþleri Bakaný Beþir Atalay,
‘Adrese dayalý nüfus kayýt sistemine’ göre Türkiye
nüfusunu, 2007 sonu itibariyle 70 milyon 586 bin 256
kiþi olarak açýkladý.
T
ürkiye Ýstatistik Kurumu (TÜÝK) tarafýndan kurulup,
Ýçiþleri Bakanlýðý bünyesinde oluþturulan Nüfus ve
Vatandaþlýk Ýþleri Genel Müdürlüðü’ne devredilen
Adrese Dayalý Nüfus Kayýt Sistemi (ADNKS) kapsamýnda
gerçekleþtirilen nüfus sayýmý sonuçlandý. ADNKS ile elde
edilen 2007 sonu itibariyle Türkiye geneli, il, ilçe ve bucak
nüfuslarý, Devlet Bakaný Baþbakan Yardýmcýsý Nazým Ekren
ve Ýçiþleri Bakaný Beþir Atalay’ýn katýldýðý bir basýn toplantýsý
ile açýklandý.
Erkek Nüfus Daha Fazla, Kentli Nüfus Yüzde 70.5
Adrese Dayalý Nüfus Kayýt Sistemi kapsamýndaki sayým
sonuçlarýna göre Türkiye’nin 31 Aralýk 2007 tarihi itibariyle
toplam nüfusu 70 milyon 586 bin 256 kiþi olarak açýklandý.
Nüfusun 35 milyon 37 bin 533’ünü erkek, 35 milyon 209 bin
723’ünü ise kadýnlar oluþturuyor. Türkiye nüfusunun yüzde
70.5’i il ve ilçe merkezleri olmak üzere kentlerde, yüzde
29.5’i kýrsal kesimde yaþýyor. Þehir nüfusu 49 milyon 747 bin
859’a ulaþýrken, bucak ve köylerde oturan “köy nüfusu” ise 20
milyon 838 bin 397 kiþi düzeyinde bulunuyor. Þehirlerde
yaþayan nüfus oranýnýn en yüksek olduðu il yüzde 92.7 ile
Ankara, en düþük olduðu il ise yüzde 31.8 ile Ardahan olarak
açýklandý.
Beþ Kiþiden Biri Ýstanbul’da Yaþýyor
Türkiye’nin en kalabalýk ili olan Ýstanbul’un nüfusu 12
milyon 573 bin 836 kiþi olarak belirlendi. Buna göre Türkiye
nüfusunun yüzde 17.8’i Ýstanbul’da ikamet ediyor. Diðer bir
deyiþle Türkiye’deki yaklaþýk her beþ kiþiden biri Ýstanbul’da
oturuyor.
Toplam nüfusun sýrasýyla; yüzde 6.3’ü Ankara’da, yüzde
5.3’ü Ýzmir’de, yüzde 3.5’i Bursa’da, yüzde 2.8’i Adana’da
ikamet ediyor.
Nüfusu en az olan beþ il ise sýrasýyla; Bayburt, Tunceli,
Ardahan, Kilis ve Gümüþhane oldu. Bunlardan en az nüfusa
sahip il konumundaki Bayburt’da ikamet eden kiþi sayýsý 76
bin 609 düzeyinde.
Türkiye Nüfusunun Yarýsý 28 Yaþýndan Küçük
Türkiye nüfusunda ortanca yaþ 28.3 olarak belirlendi.
Ortanca yaþ erkeklerde 27.7 olurken, kadýnlarda 28.8’e çýkýyor. Þehirlerde ikamet edenlerin ortanca yaþý 28.4, köylerde ise
27.9 düzeyinde bulunuyor.
Nüfusun Yüzde 66.5’i 15-64 Yaþ Aralýðýnda
15-64 yaþ grubunda bulunan çalýþma çaðýndaki nüfus,
toplam nüfusun yüzde 66.5’ini oluþturuyor. Ülke nüfusunun
yüzde 26.4’ü 0-14 yaþ grubunda, yüzde 7.1’i ise 65 ve daha
yukarý yaþ grubunda yer alýyor.
Röportaj
Perşembe, 24 Ocak 2008
12
“Zekerya Hocalar Tiyatroda 30 Yýl”
Sanatýnýn 30. yýldönümü dolayýsýyla tiyatro sanatçýsý Zekerya Hocalar ile röportaj….
Prizrenli usta tiyatrocu Zekerya
Hocalar, tiyatrodaki 30. yýlýný
iþte bu sloganla kutluyor. Athol
Fugard’ýn “Domuz Ahýrý” ile
jübile kutlamasýný yapan
Zekerya Hocalar, “30 yýla dönüp
baktýðým zaman, hiçbir þey yapmamýþým gibi geliyor ama
arþivimi karýþtýrdýðým zaman
çok þeyler çýkýyor” diyor.
Bakalým 30 yýla neler sýðmýþ…
Esin MUZBEG
Tiyatroda 30. yýlýnýz… Prizren’de
baþlayan Ýstanbul’da devam eden ve
Ýzmir’e uzanan tiyatro ve sanat
geçmiþiniz var. Bu serüvene nasýl
baþladýnýz?
1972 yýlýnda Prizren’de ilk olarak
müzikle baþladým sanat hayatýna. 8
Mart kadýnlar günü þerefine düzenlenen
festivallere katýlýyordum; o dönemlerde
müzik alanýnda baþarýlara imza atmaya
baþladým. Ondan sonra Doðru Yol
Derneðinde, Ay Yýldýzlar Hafif Müzik
Topluluðunda solist olarak yer aldým ve
aktif olarak müzik hayatýnda derecelere
de
girmeye
baþardým.
Çeþitli
festivallerde ödüller aldým.
Daha sonra tiyatro yýllarý baþladý. 1977
yýlýnda Prizren’de Türk tiyatrosunun
yeniden hayata geçirilmesi için
giriþimlerde bulunuldu. Prizren Kültür
Evi tiyatrosu altýnda çalýþmalarýmýza
baþladýk. Organizasyonunu Etem Kazaz
yapýyordu. Aðabeyim o dönemlerde
doðaçlama olarak çeþitli skeçleri gerek
aile
ortamýnda
gerekse
çeþitli
ortamlarda hazýrlýyordu. Aðabayim
Bekir Hocalar’ý Etem Kazaz tiyatroya
davet etmeye gelmiþti. O sohbetten
sonra bana da teklif geldi. Ben müzikle
uðraþýyordum; iki iþi yürütmenin zor
olacaðýný
düþünüyordum.
Ama
deneyelim dedim ve baþladým. Etem
onu çaðýrmaya gelmiþken beni de o
gruba dahil ettiler. Ben aðýrlýðýmý
müziðe vermiþtim ama beni de iþin içine
dahil ettiler ve biz de böyle baþladýk
tiyatroya…
Daha sonra art arda oyunlar geldi ve
önemli baþarýlar elde ettik. Bu kýsa süre
içinde Kosova’da birinciliði; Sýrbistan
çapýnda da birinciliði kazandýk. Ondan
sonra da; Eski Yugoslavya’da bütün
cumhuriyetler kapsamýnda Trebinye’de
düzenlenen
amatör
tiyatrolar
festivalinde Haldun Taner’in Keþanlý
Ali Destaný ile birinciliði aldýk. Bu
oyunla toplam 7 ödül aldýk. 7 ödül
arasýnda oyunculuk performansý ile biz
de ödül almýþ olduk.
O dönemlerde hangi oyunlarý
oynadýnýz?
Ýlk oyunumuz Þükrü Ramo’nun
Deðirmende öyküsünü Hasan Mercan
tiyatrolaþtýrmýþtý. Onu oynamýþtýk.
Yönetmenimiz de Üsküp Halklar
Tiyatrosundan Camail Maksut gelmiþti.
Daha sonra Nazým Hikmet’in Enayi
oyununu repertuara aldýk. Bu oyunun
yönetmenliðini de aslen Prizrenli olan
Üsküp Halklar Tiyatrosunda hala görev
yapan Zekir Sipahi üstlendi. Onun
katkýlarý unutulmazdýr. Ardýndan Aziz
Nesin’in Gol Kralý ve Haldun Taner’in
Keþanlý Ali Destaný geldi. Böylece uzun
soluklu bir çalýþmaya giriþtik. Gerek
Kosova, gerek Sýrbistan gerekse
Yugoslavya çapýnda birincilik ödülleri
aldýk. Aldýðýmýz ödüller bu tiyatronun
kalýcý olacaðýnýn bir sinyali idi.
Prizren’de
baþlayan
tiyatro
hayatýnýza Üsküp’te devam ettiniz?
Üsküp’e gidiþ nedenleriniz nelerdi?
Prizren’de çok iyi bir tiyatro ekibi
kurmuþtuk ve amatörce çalýþmalarýmýzý
sürdürüyorduk. Ben de bir genç olarak
hedefimi biraz daha büyük tutmaya
çalýþtým ve profesyonel olmayý
denedim. Üsküp Halklar Tiyatrosunda
kadro için sýnavlar açýlmýþtý. Ben de
sýnavý kazanýp profesyonelliðe adým
attým.
Üsküp Halklar Tiyatrosu Eski
Yugoslavya çapýnda kaliteli bir kadroya
ve saygýn bir geçmiþe sahipti. Çok
deðerli oyuncular ve yönetmenler vardý.
Onlarla birlikte çalýþmak, önemli
tecrübeler kazanmama vesile oldu.
Üsküp’teyken Prizrenle, Prizren’deki
tiyatroyla iliþkileriniz devam etti mi?
O süreç içinde Zekir Sipahi katkýsýný
koymaya devam etti. Prizren’de oyunlar
sahneliyordu. Ben de zaman zaman
Zekir’le gelip Prizren’deki tiyatrocu
arkadaþlarýmýzla fikir alýþveriþinde
bulunduk. Her zaman iliþkilerimizi
korumaya devam ettik. Bugün de
devam etmektedir.
Üsküp’ten sonra Türkiye’ye gittiniz.
Orda hem mesleki hem de yaþam
açýsýndan nasýl bir ortamla karþý
karþýya kaldýnýz? Tutunmak kolay
oldu mu?
Tabi hayal ettiðim gibi birden
hayallerim gerçekleþmedi. Zorluklarla
karþýlaþtýk. Türkiye vatandaþlýðýný
alabilmem için çok uzun yýllar geçti. Bu
çaba içinde çok olumsuzluklar da
yaþadým.
Üsküp
Halklar
Tiyatrosundayken, Türkiye’den çeþitli
yönetmenlerle çalýþtým. Örneðin Kenan
Iþýk, Ýstanbul’da bir oyunu sahneye
koyarken bana da rol verdi. Fakat hala
yabancý uyruklu statüsünde bulunmam
nedeniyle sigorta baðlanamadý, maaþ
alamadým. Devlet Tiyatrolarýnda
dönemin genel müdürü Yücel Erten,
beni kadroya almayý düþünüyordu ama
yine yabancý uyruklu olmam engel
teþkil etti. Kendimi bir okyanusta gibi
hissediyordum. Bu durumda kendi
imkanlarýmla bir þeyler yapabilmek için
çaba sarf ettim.
Bu çabalar nasýl bir sonuç verdi?
O dönemlerde Ýstanbul Pendik’te
ikamet ediyordum. Pendik’te çocuklarla
bir tiyatro oluþturmaya gayret ettim. 1013 yaþ grubunu toplayýp Hasan
Mercan’ýn tiyatrolaþtýrdýðý Slavko
Yanevski’nin Þekerli Öykü oyununu
hazýrladým. Böylece Gökkuþaðý
tiyatrosu kurulmuþ oldu. Bu oyunu
Ýstanbul’un çeþitli sahnelerinde
oynadýk. Daha sonra Bosna-Sancak
Derneði çerçevesinde Balkan Sanat
Tiyatrosunu oluþturduk. Oradaki
gençlerle gerek çocuk, gerekse
yetiþkinlere iliþkin oyunlarý sahneye
koyduk. Hasanaginica oyununu
sahnelemiþtik. Bu oyunla da 1996
yýlýnda Ýzmir Karþýyaka belediyesine
konuk olduk. Bu oyun çok
beðenilmiþti. Dönemin Belediye
Baþkaný Kemal Baysak, beni bir nevi
transfer etti. Böylece ben Karþýyaka
Belediye Tiyatrosuna geçip, orada
çalýþmalara baþladým ve bu tiyatroyu
yeniden
oluþturmayý
baþardýk
diyebilirim.
Karþýyaka Belediye Tiyatrosunda, Tiyatro Sanatçısı Zekerya Hocalar...
tiyatro
kurslarý
düzenliyoruz.
Ardýndan da hazýrladýðýmýz oyunlarý Hocalar Tiyatroda 30 Yýl” kutlamalarýný
sahneliyoruz. Çocuklardan tutup gerçekleþirdik.
yetiþkinlere kadar çeþitli oyunlarý sezon
boyunca oynuyoruz. Her yýl iki veya 3 Bugünden geriye dönüp baktýðýnýz
oyun sahneye koyuyoruz. 11 yýl içinde zaman 30 yýla neler sýðdýrmýþsýnýz?
25 oyunu sahneledik. Böyle bir amatör 30 yýl deyince hiçbir þey yapmamýþým
tiyatronun uzun soluklu olmasý önemli gibi geliyor. Ama arþivime dönüp
baktýðým zaman çok þeyler çýkýyor. 30
bir þey.
yýl deyince akla gençlik geliyor; Prizren
Tiyatronun yaný sýra dizilerde de Kültür Evi tiyatrosunda yuttuðumuz
gördük sizi. Dizilere geçiþiniz nasýl sahne tozlarý ve bugünlere taþýnan
günler…. Arkadaþlýklar, dostluklar,
oldu?
Ýlk olarak 2000-2001 yýllarýnda Kanal sanatla yoðrulan iliþkiler, insanlýk,
D’de yayýnlanan Unutma Beni dizisi tiyatro yoluyla geleceðimi saðlamak
için rol teklifi geldi. Eski Yugoslavya geliyor aklýma. Prizren’den baþlayan,
topraklarýnda meydana gelen bir Üsküp’e uzanan, orada geçen günler;
olaydan baþlýyordu. Ben de Kapetan sonra Ýstanbul’a geçiþ, ardýndan Ýzmir
Goran’ý canlandýrýyordum. Bir aþk ve Karþýyaka’da tiyatro günleri, orada
göç olayýný iþliyordu. Bunun haricinde yetiþtirilen kadrolar akla geliyor.
Hekimoðlu
ve
Kýrýk
Kanatlar
Geleceðe iliþkin planlar neler?
dizilerinde de rol almýþtým.
Tiyatroya devam, ama bunun
Dizi ile tiyatro oyunculuðunu haricinde diziler veya sinema var mý?
kýyasladýðýnýz
zaman
neler Tiyatroya elbette ki devam edeceðim.
Her þeyden önce Karþýyaka belediye
söyleyebilirsiniz?
Tabi farklýlýklar var. Tiyatroda çok tiyatrosu diyorum. Karþýyaka’da
büyük hareketlerle oynama þansýnýz var. Türkiye çapýnda Amatör Belediye
Kamera karþýsýnda ise daha kýsýtlý bir Tiyatrolarý Buluþmasý adý altýnda
hareket söz konusudur. 3-4 farklý açýdan festival düzenlemeye baþladýk. Bu
görüntü alýnabiliyor. Detaylara girilince benim projemdi, sað olsun Karþýyaka
de sabit kalýnýp, sadece duygularý dýþa Belediye Baþkaný Cevat Durak Bey de
yansýtmak gerekiyor. Bunlar tabi teknik bu projeyi destekledi. Bu projeye
þeyler… Önemli olan önce tiyatro devam edeceðiz.
oyuncusu olabilmek, ondan sonra Dizi ve sinema projeleri de mevcut. Bu
sene Ceyda Aslý Kýlýçkýran’ýn
kamera karþýsýnda da oynanabilir.
senaryosunu yazdýðý ve yönetmenliðini
Tiyatroda 30. jübilenizi kutladýnýz? yaptýðý Kilit filminde bir tiyatro
Bu jübile kutlamalarýndan biraz yönetmenini canlandýrdým. Bunun
çekimleri bitti, yakýnda gösterime
bahseder misiniz?
Bütün bu birikimi nasýl ortaya girecektir. Bu sanatsal bir eser.
koyabilirim düþüncesine kapýldým. Son Yurtdýþýnda çeþitli festivallere de
dönemlerde
sürekli
yönetmenlik katýlmayý amaçlýyor.
yapmýþtým ama oyuna dahil olmak da Gani Müjde’nin bir sinema projesi de
güzeldi. Athol Fugard’ýn Domuz Ahýrý mevcut: Osmanlý Cumhuriyeti diye.
oyunu
elime
geçmiþti.
Çok Burada da bir Amerikan albayýný
beðenmiþtim. Bunu 30. yýl jübilem canlandýracaðým. Projelere böyle devam
çerçevesinde oynamaya karar verdim. edeceðiz.
Yönetmenliðini Devlet Tiyatrolarý Eski
Genel Müdürü Tamer Levent, sahne NOT: Bu röportaj Yeni Döenm TV’de
tasarýmýný Tayfun Çebi yaptý. Ýki kiþilik Kahve Molasý programý için yapýlan
olan oyunda eþimi de Ýclal Kankale söyleþiden özetlenerek çýkarýlmýþtýr.
canlandýrdý. Bu oyunla “Zekerya
13
Perşembe, 24 Ocak 2008
GXncel
Türkçenin Kosova’sý
Yücel
Teþkilatý ve Biz
E
Türkçe Sýnýf öğretmen adayları
Brezoviça’yı Gezdi
D
önem sonu olmasý nedeniyle hem stres atmak, hem de sýnavlar öncesinde moral
depolamak amacýyla geçtiðimiz pazar günü Türkçe Sýnýf Öðretmenliði bölümü
olarak Brezoviça kayak merkezine gezi düzenledik. Geziye 40 öðrenci ve 6
öðretim üyesi katýldý.
Türk Tabur Görev Komutanlýðýnýn tahsis ettiði otobüsle pazar günü saat 08.00 da
Brezoviça’ya hareket edildi. Yaklaþýk olarak bir buçuk saatlik bir yolculuktan sonra bölgeye ulaþýldý. Brezoviça daðýnda güneþli müthiþ bir hava vardý, hafta sonu olmasý
dolayýsýyla herkes buraya gelmiþti.
Arkadaþlar burada çok eðlendiler. Kayak yaparak, kýzakta kayarak ve kar topu oynayarak günü geçirdiler.
Yapýlan bu geziyle Türkçe sýnýf öðretmenliði bölümü öðrencileri hem kaynaþtýlar,
hem de dönem sonu sýnavlarý öncesinde yorgunluklarýný attýlar. Gezide emeði geçen
baþta Türk Tabur personeli olmak üzere herkese teþekkürler.
Necla Subi
T.S.O. Bölümü 4s. öðrencisi
Hazýrlayan:
Abdülhadi Taduþka
Saðdan Sola
1. Türkiye’de yaþayan halk — Zýrhlý bir
araç
2. Baston, sopa — Bez, tahta, kaðýt üzerine yapýlmýþ resim
3. Radyo Televizyon — Türkiye
Ýþadamlarý Kalkýnma Vakfý — Semih
4. Karbon-Erkek Ördek- Yunan
Alfabesinden bir harf
5. Türkiye’de bir þehir — Eski Rus
Kaleci Yaþin
6. Kosovalý Bayan sanatçý Ýstrefi- Batý
Afrika’da bir ülke
Bulmaca No: 37
Yukarýdan aþaðýya
1. Türkiye’nin erkek Megastarý
2. Bir þeyin görülen yaný, yüzüMüzikte bir nota
3. Radiyum’un simgesi-“Silver Associat
Readink”
4. Alfabenin 14.harfi-Sýrbistan’da bir
nehir
5. ABD’li Tarner
6. Karadeniz bölgesinde bir tür tekne —
Alfabenin 8. harfi
7. Kalýn yünden kaba kumaþ-Müzikte
bir nota
8. “New London”-eski Alman Fütbolcu
Uve
9. Yaþadýðýmýz ülke
Geçen haftaki bulmacanın Para, Tina, Adi, Kenan, Na, Lika, T, A, Kale, Li,
Manto, Kek, Alfa, Tava.
çözümü
NO:36
ski Yugoslavya’dan söz açmaða
baþladýðým geçen yazýmýn devamýndayým. Yücel Teþkilatý diyerek sözü
açmýþtým. Dilerim bu açmak eylemi sadece
sözde kalmaz, ben ve benim gibilerin hatýrlatma
ve bilgilendirme çabalarý, baþka dostlarýn çalýþma ve araþtýrmalarýna vesile olur.
Balkanlar’da yaþýyorsak, geçmiþte yaþananlarý
bilmemek veya geçmiþe kayýtsýz kalmak gibi bir
seçeneðimizin olmadýðýný da bilmemiz gerekir.
Her ne kadar içimizden bazýlarý, kimi zaman bu
mantýðýn tersini uygulayýp geçmiþi bir köþeye
kaldýrma eðiliminde olsak da, gerçekler ve olaylar bize bazý þeyleri hatýrlatýr; geçmiþin durumlarýný bir þekliyle önümüze serer. Bunun için
görmek yeterlidir.
Yücel Teþkilatý konusunda acaba bir anket
düzenlense, bugün eski Yugoslavya coðrafyasýnda yaþayan Türkler içinde ne gibi sonuçlar
alýnýr? Önce Türkler diyorum, dikkat ettiyseniz.
Diðer Müslümanlarý ilk olarak katmadým bile.
Zira olay, öncelikli olarak Türkleri ilgilendiriyor.
Hani hep deriz ya, küçük hesaplar peþinde koþuluyor diye. Basit mantýklarla günü kurtarma derdine düþülünce geçmiþin mühim olaylarý ve kiþilerine eðilmek, onlardan haber almak pek de
mümkün olmuyor.
Yücel Teþkilatý meselesi, sadece Makedonya
Türklerini
ilgilendirmemekle
beraber
Makedonya Türklerince daha da titiz bir þekilde
bilinmeli ve muhafaza edilmelidir. Çünkü bu tarihî durum ve olaylarýn kaynaðýnda o bölge,
merkezdedir.
Yugoslavya’nýn totaliter rejim yýllarýnda
Makedonya Türklerinin tarihinin yazýlmasý,
bunun gündeme taþýnmasý, týpký ateþle oynamak
gibiydi. Dolayýsýyla, o dönemlerde Yücel
Teþkilatý hususunda çok fazla araþtýrma yapmak
ve bundan da önemlisi, o araþtýrmalarý halka
yaymak kolay deðildi. Fakat bugün durum öyle
deðil. Görülen bütün olumsuzluklara raðmen,
demokrasi sürecinde önemli sayýlabilecek bir
yolun kat edildiðini görmezlikten gelen, bu yüzden de hâlâ olaylara yasakçýlýk merceðinden
bakan totaliter zihniyet sahipleri feryadý basmaya kalksalar bile, hiç kimse Makedonya
Türklerinin tarihi ile ilgili çalýþmalara engel olamaz. Yeter ki aydýn olarak nitelendirilen ve kendisini aydýn diye tanýmlayan insanlarýmýz,
böylesine önemli ve hayýrlý bir iþe soyunmayý
akýl etsinler.
Balkan Türklerinin ve daha da genel ve geçerli
bir tabirle; Türklerin yakýn tarihlerinde yedikleri
en büyük darbe olan Balkan Savaþlarý yýllarýnda
maruz kalýnan o dehþet verici mezalimden bu
yana, Makedonya Türklerinin cansiperane
verdikleri ve bütün zorluklarýna raðmen, bugün
de saygý duyulmasý gereken bir özveriyle
sürdürdükleri ulusal ve kültürel kimlik mücadelesi önemlidir. Bu mücadelede son yýllarda tanýk
olduðumuz Yücel Teþkilatý olaylarýný deþme ve
aydýnlýða kavuþturma çabalarý, özellikle bu
mücadelenin geleceði bakýmýndan, son derece
büyük bir önemdedir.
Balkan Türkleri, Balkan Savaþlarý sýrasýnda
hazmedilemez ve mazur görülemez çok büyük
eziyet ve haksýzlýklarla karþý karþýya kaldýlar.
“Kan kaybetmek” deyimi burada gerçek
anlamýný buluyor zira Türkler, Balkan Savaþlarý
öncesi, esnasý ve sonrasýnda kanlarýný, canlarýný
verdiler. 19’uncu yüzyýlda genel olarak
Müslümanlara (Türklerin dýþýnda, Arnavut,
Boþnak gibi toplumlara da) yönelen saldýrýlar,
Balkan Savaþlarý esnasýnda artýk tam olarak
Türklere çevrilen tüfekler hâlini almýþtý. Ýþte, bu
gelinen son süreçten itibaren sonraki dönemlerde de namlular ve þimþekler aðýrlýklý olarak
Türklerin üzerine yöneldi. Zaman zaman diðer
halklar da Balkan topraklarýnda sýkýntýlara
maruz kaldýlar ama Türklerin durumu bir sabitlik arz etti; farklý dönemlerde dozlarý deðiþse de
hep bir tehlike içinde olabildiler. Yücel Teþkilatý
ve bunun gibi teþkilatlar, dernekler de bu kötü
talihin, kötü sürecin umuda dönen ürünleriydiler.
Osmanlý Devleti’nin son dönemlerinden bu
yana, çeþitli þekillerde olmakla beraber, hiç
aralýksýz devam edip günümüze ulaþan mücadelenin, önümüzdeki yýllarda yeni aþamalar
kaydedip daha baþarýlý olabilmesi, totaliter rejim
tarafýndan sözün tam anlamýyla öcü hâline getirilmiþ bulunan Yücel Teþkilatý ve Yücelcilik
anlayýþýnýn, bütün doðrularý ve yanlýþlarý, sevaplarý ve günahlarýyla, mümkün olduðunca ayrýntýlara varana kadar aydýnlatýlmasýna; bu, esas
Alpay
ÝÐCÝ
itibarýyla barýþçýl ve demokratik olduðu kesinlikle yadsýnamayacak ulusal ve kültürel davanýn
özünün doðru dürüst algýlanmasýna; tarih içinde
bayrak ve devlet takýntýsý görmemiþ Türklüðe
has hoþgörü temeline dayalý Yücelcilik coþkusu
içinde ulusal ve kültürel deðerlerimize sahip
çýkýlmasýna önemli ölçüde baðlýdýr.
Elde ettiðim bilgilere göre, bugüne kadar, teþkilata dair, ister Türkiye’de yapýlan (maalesef
öznel yorumlarýn aðýr bastýðý ve deðerlendirmelerin çoðu zaman yüzeysel olduðu gözden kaçmayan) yayýnlar; ister Kosova ve
Makedonya’da, daha çok Yücel Teþkilatý
gerçeðinin rahatça konuþulabilmesi zamanýnýn
gelip gelmediðinin bir bakýma yoklanmasý
amacýyla kaleme alýnanlar, örgütlenme sürecini
henüz tamamlayamadan meydana çýkarýlan
Yücel Teþkilatý hakkýnda tatmin edici bilgiler
vermekten uzak þeylerdir. Türkiye’de yayýnlanan Aksiyon dergisinin bu konudaki sayýsý,
bilgi vermek, kamuoyuna duyurmak açýsýndan
önemli ama yetersiz. Bu konu, kendisine aydýn
veya seçkin diyen herkesin haberdar olmasý
gereken bir konudur. Geçmiþte yazýlanlardan
bazýlarý, teþkilat hakkýnda yanlýþ veya yanýltýcý
bilgiler verecek nitelikte dahi olabilmiþtir.
Bazý kaynaklarda bir hareket olarak gösterilen,
oysa henüz yolun baþýndayken önünün kesildiðini bildiðimiz Yücel Teþkilatýndan söz açmaya
kalkarken, ayrý ayrý dönemlerde bu teþkilatla
ilgili ortaya atýlan asýlsýz iddia ve suçlamalarý
daha baþtan çürütebilecek yorumlarýn daha
saðlýklý olmasýný saðlayacak, kanaatimce çok
önemli bir tespitin yapýlmasý gerekir. Bu da,
Yücel
Teþkilatýnýn,
aslýnda
Balkan
Savaþlarý’ndan, özellikle de Birinci Dünya
Savaþý’ndan sonra, Makedonya’da baþlatýlan ve
Kosova ile Sancak bölgelerini de içine alan daha
geniþ bir coðrafyada, Türk ulusal ve kültürel
kimliðine sahip çýkmak, bununla birlikte, bu
coðrafyada yaþayan Türk-Müslüman ahalinin
hak ve özgürlüklerini savunmak amacýyla
yürütülen barýþçýl mücadelenin devamýný
getiren; farklý koþullar altýnda ortaya çýkan, fakat
ne hikmetse hep ayný kaderi yaþayan (daha
yolun baþýnda önlerine set çekilen) Ýslam
Muhafaza-i Hukuk Cemiyeti, Cenubî Sýrbistan
Müslüman Teþkilatý ve Yardým Cemiyeti’nin
doðal uzantýsý olduðudur. Bu konu mühim.
Osmanlý sonrasýnda, Balkanlar’ýn bu bölgesinde
yaþayan, nüfus ve geliþkinlik bakýmýndan iyi
durumda olan ve çok ciddi bir potansiyel güç
olan Türkler, haklarýný elde etme, kendilerini
gösterme hususunda atýlým içinde olmuþlardýr.
Geçmiþte bu tarz hamleler, bugünümüzde
bizlere ciddi dersler vermektedir.
Yücel Teþkilatýnýn ortaya çýktýðý dönem, rejim
deðiþikliðinin beraberinde getirdiði yeni koþullar
ve tabiî ki, yeni olanaklar bakýmýndan da, Ýslam
Muhafaza-i Hukuk Cemiyeti, Cenubî Sýrbistan
Müslüman Teþkilatý ve Yardým Cemiyeti’nin
ortaya çýkýp faaliyet gösterdikleri dönemlerden
çok farklýdýr. Azýnlýklara, o zamana kadar
görülmemiþ ölçüde geniþ hak ve özgürlüklerin
tanýnacaðýnýn taahhüt edildiði bu dönemde, vaat
edilenlerle gerçekleþtirilenler arasýnda tam bir
uçurum söz konusu olmasýna raðmen, azýnlýklardan herhâlde eski durumlarýný hatýrlayýp yeni
durumlarýna þükretmelerini bekleyen zihniyetin
hâkim olduðu bir ortamda, vaat edilenlerle
gerçekleþtirilenler arasýndaki uçurumun kaldýrýlmasýný saðlamak amacýyla, aslýnda henüz verilmeden alýnan kimi hak ve özgürlüklerin elde
edilmesi mücadelesine soyunan Yücel Teþkilatý,
bilinçli olarak çok aðýr bir yükün altýna girmiþtir.
Balkan Savaþlarý öncesinde, Balkanlar’daki
(özellikle eski Yugoslavya’daki) Türk nüfusu
birçok bölgede, toplam nüfusta çoðunluk durumunda idi. Balkan Savaþlarý’nýn getirdiði
kahredici, yýkýcý durum, Türkleri arayýþlara ve
çalýþmalara itti. Yücel Teþkilatýný da, biraz bu
arayýþýn, çýkýþ yolu çabalarýnýn ürünü sayabiliriz
belki. Ancak, okumuþ, bilgili insanlarýn yöneticiliðinde baþlayan ve üyelerinin büyük bir kýsmýný öðretmenlerin oluþturduðu Yücel Teþkilatý,
büyük bir trajediyle sonlandý. Ýdamlar, hapis
cezalarý ve göçler… Özellikle Türkiye’ye doðru
gerçekleþen göçler Makedonya Türklüðüne,
Balkan Türklüðüne çok ama çok büyük sorunlar
getirdi. Nüfustaki bu dev kayýp, Türkleri “azýnlýk” statüsüne dek götüren yaklaþýmlarýn doðmasýný saðladý. Ýþte, tarihin ders çýkarýlacak yönü
de iþin tam burasýdýr.
Fo t o: N afi z Lo kv i ça
Agim Rifat
ÞÝÝRÝN ATEÞÝ
Teþfik etmek, Kosova Türk þiirinin yolunu açýp tekrar
tekrar ateþini yakmak adýna, bundan böyle bu sayfada usta
þair Agim Rifat Yeþeren, her hafta bir þiirle çýkacak
karþýnýza sevgili okuyucular.
Altın Dişli
Yorgancı
Ben bir gülüm baharda açmam
ben bir kuşum göklerde uçmam
Uçarsam arabamla uçarım
açarsam şişelerin kapaklarını açarım
Bana kimse
hiç kimse
sen kimsin diyemez
karşıma geçip de defter düremez
arkadaşlar bilir
benim kitabıma Saniye’den başka kimse
giremez
(Saniye
seni çok seviyorum
aramızda kalsın
yorganlara baka baka hep seni düşünüyorum)
Mezarlığa da gittiğim olur
iki kulhüvallahü bir elhamdü okuduğum
kim nerde yatıyor diye
merak ettiğim
Evde biraz kızdırsınlar yeter
dostlar bilir
Varna Polonya
elimden çeker
Ben bir yıldızım çünkü çürük tahtaya
basmam
bir şarkı tutturmuşum arkama bakmam
Bakarsam aynaya bakarım hanyaya konyaya
basarsam gaza basarım kahkahaya kornaya
Bana ne el alemin kravatından pulundan
yazarsam
kendi şiiri yazarım ben
Kültür
Perşembe, 24 Ocak 2008
Balkan Türk Þiiri
Hazýrlayan: Agim Rifat
Bitmeyen
Oyun
Bitmiyen bir oyun var
Artistleri biz insanlar
Bitmiyen bitmiyen bir amaç haritası
gözlerimizde
Bu haritayı bitirmek istiyen
Savaşlar…
Bitmiyen bir rüzgar var
Bu rüzgarı bölmek istiyor denizlere
Atomlar
T
Derin bir deniz var
Bu denize koşuyor
İnsanlar
Bitmiyen bir oyun var
Ardı çağlarca bitmiyen oyun
Bu oyunun artistleri
İnsanlar
Bitmiyen bir yol var
Bu yoldan geçiyor insanlar
Ardını hesaplamadan
Bitmiyen bir yaşam haritası var
insanların gözlerinde
Bu yaşam haritasını bitirmek istiyor
Atomlu savaşlar
Bugün…
Türkçem Dergisi
10 yaþýna bastý
ürkçem Dergisi 10 yaþýna adýmladý.
Okurlarla ilk buluþmasý 1999 yýlýnýn
Ocak ayýydý. Yani, Kosova’daki
savaþtan iki ay önce. Kuþ Dergisi çýkamaz
olmuþtu.Yeni bir çocuk dergisine büyük bir
gereksinim vardý. Kosova’da yaþayan öteki
halklarýn çocuklarý böyle dergilere sahipken,
bizim ilkokul öðrencilerimiz ve gençlerimiz
böyle bir dergiden mahrum býrakýlamazdý.
Türkçem Dergisi Sahibi ve Yazýiþleri
Müdürü Zeynel Beksaç
derginin
çýkýþ
nedenlerine deðinirken
diðerleri
arasýnda
þunlarý
diyor:”Ders
kitaplarý konusunda
duyulan boþluðu bir
nebze
gidermek,
çocuklarýmýzýn bilgi
daðarcýklarýný
elimizden geldiðince
daha
bir
zengin
kýlmak,
nice
öðrencilerin kalemi
ellerine
dolayýp;
þiirin,
öykünün,
düzyazýnýn gizemli
dünyalarýna kürek
sallamalarý için fýrsat
yaratmak
için
Türkçem’i gün ýþýðýna
çýkardýk…”
Evet, 10 yýla adýmlayan
Türkçem Dergisi, tüm bu yýllar süresince
sayfalarýnda Balkanlarda Türkçe’nin zevkini
yaþatmayý, yarýnlara taþýmayý, ayrýca
özellikle Kosova’da geliþen özgün çocuk
edebiyatýna katkýda bulunmayý, bununla
birlikte Türk dünyasýndaki edebiyattan
tadýmlýk olarak da olsa dünya edebiyatýyla
birlikte yer vererek, büyük bir özen gösterdi.
10. yýla adýmlayan Türkçem’le gönül
dostluðu ve dava arkadaþlýðý yapan yazar
14
Bayram İbrahim
þairler çok oldu. Türkçem, Kosova
düzeyinde öðrenci ve öðretmenlerle son
derece saygýn bir iþbirliði içinde oldu.
Türkçem’in sayfalarýnda giderek özgün
edebi yaratýcýlýk yer aldý. Türkiye’de çaðdaþ
edebiyatçýlar çevresinde saygýn bir konuma
ulaþmýþ bulunuyor.
Türkçem Dergisi, bundan böyle de Kosova
çapýnda Türk dili üzere öðrenim gören
öðrencilerin beklentileri ve beðenileri
doðrultusunda
zengin bir içerikle
çýkmaya devam
e d e c e ð i n e
inancýmýz tamdýr.
T ü r k ç e m ,
hoþgörünün,
sevginin, barýþýn,
kardeþliðin ipini
göðüslemeðe, çok
yönlü
bilgi
daðarcýðýný
öðrencilere büyük
bir sorumlulukla
sunmaya
devam edecektir.
T ü r k ç e m ,
Kosova’da Türkçe
öðrenim
gören
öðrenciler
için
gerçek anlamda
bir gereksinimdir.
T ü r k ç e m ’ i
yaþatmak, Türkçem’e sahip çýkmak, her
þeyden önce öðrencilerimiz açýsýndan büyük
bir kazançtýr. Bundandýr ki Türkçem
öðrencilerimizin
vazgeçilmez
bir
gereksinimidir. Kosova’da son 10 yýl
içerisinde yaþanan nice çalkantýlara ve zor
durumlara raðmen ayakta kalmayý baþaran
ve yayýn hayatýný ýsrarla sürdüren Zeynel
Beksaç’ýn sahibi olduðu Türkçem’e nice 10
yýllar diyoruz!
15
SOHBET-4
E
Güncel
Perşembe, 24 Ocak 2008
vrende yok olmak diye
bir þey yok,yeniden
doðuþ gibi bir þey var
ve o sonsuzdur.
(1)
Güzel bir akþamdý,bir
kocaman taþýn üstünde oturdum, gökleri sessizce seyrediyordum,düþünürken...
Beynimiz sonsuz
düþünce fikirlerine sahip,
evren sonsuz, zamaný ve
mekaný kavramanýn yolu var
mý ,yoksa zaman,evren,mekan
bizlere bilinemez olan agnostoz
mu(agnostoz-eski
Yunanca,bilinemez anlamýna
gelir) bir kavram mý, düþünüyordum derinden.?Oysa zekamýz
ne kadar ise o kadar mý ancak
dünyayý,evreni,zamaný,mekaný,
yaþamý kavrayabiliyoruz.
Evren ,zaman ve mekan sonsuz,düþünce ufuklarý da mý
sonsuz,yoksa insanýn bilme
yetkisi sýnýrlý mý ?Acaba fiziðin
bitiði noktada metafizik bir
dünya ,bir süre mi var ? Yoksa
herþey yalýnýz bir tahmin mi.
Evren uçsuz bucaksýz.Bizim
güneþimiz gibi daha milyarlarca güneþ,Samanyolu galaksimiz ve kim bilir daha da ne
kadar milyar yýldýzkümesi.
Hepsi bunlar gerçek mi
?Gerçekleri öðrenmek arzularken insanoðlu yüzyýllarca
,sayfa sayfa din ve bilimi
incelemiþ ,ama sonuca varmak
için insanoðlu yeterli veriye
sahip deðil ya da henüz deðil
diye düþünmek doðru mu
acaba.
Böyle düþünürken sanki bir
ses kulaðýma geldi.
Bir an sanki düþüncelerimi okuyan biri yanýmda vardý
sanki..Saðýma soluma baktým
kimse yoktu,yanýlmýþým elbet
,diye düþündüm.Zamanda
geçmiþi ,geleceði görebilmek
mümkün mü ? bu soruyu
kendi kendime sormaya
baþladým.Geçmiþi görebilsek
belki geleceði de görmek
mümkün olurdu,diye düþünüyordum.Belki de o zaman kendi
kendimizi daha iyi
anlardýk,belki biz insanlar
insanlara insan gözüyle
bakardýk,din,dil,ýrkýna bakmadan..Yaþam ve ölümü daha
iyi kavrardýk.Böyle
düþünürken,ayný o his içimde
burkulatý, biri düþüncelerimi
okuyor ya da hisediyor ve sessizce gülüyordu sanki.Yanýmda
kimse yoktu ki,ben ve oturduðum kocaman taþ.Bir an
bana mý öyle geldi bilmem
sanki oturduðum taþ bana
sesleniyordu,ha demek o
düþüncelerimi
okuyordu..Oturduðum taþa
bakýp , deliler gibi taþla sohbet
etmeye baþladým.
-Ha demek sen düþüncelerime
karýþýyorsun ,öyle ise sen ne
Fikri Şişko
diyorsun bu düþündüðüme.
-Benim düþüncem o kadar mý
önemli.Önce kim sana hak
verdi benim üstüme binip de
düþünesin.Sonra ben altan sen
üstümde nasýl da sohbet ederim
seninle .
Haklý olduðunu ifade
etim.Gerçekten ben taþýn
üstündeydim.Ama sonu sonunda o taþ ya.
-Bak dinle dostum, sana ne
benim düþüncelerimden.Ben
evren kadar yaþlýyým,evrende
büyük patlamalar olunca iþte
bu gezegen de oldu ben de bir
parçasý.
-Sen uzaydan mý geldin ?
- Her þey uzay deðili mi ?-Bak
yüz milyon beþ yüz milyon ýþýk
yýlý bile evrende yok olan
yýldýzlarý biz hala görüyoruz.
-Bu da ne demek?
-Düþünüyordun ya geçmiþi
görebilirmiyiz diye.Bunu
dediðimde sen insanoðlu
geçmiþi görüyorsun.O yýldýzlar
geþmiþte var olan
yýldýzlar,milyonlarca yýl yok
olmuþlar,oysa sen onlarý hala
görüyorsun.
Bir an düþündüm , þimdi bu taþ
bana ders veriyor sanki,akýl
satýyor,aklýmý karýþtýrýyor.Oysa
derinden o haklýydý.
-Nasýl ?diye sordum,bir daha
anlat.
-Biz evrende yok olan bir
geçmiþi görmekteyiz. Yani o
yýldýz ya da yýlsýzlar artýk yok
ama onun ýþýðý milyonlarca yýl
evrenden bize ulaþýyor.Gördün
mü,sen yokolaný geçmiþi
görüyorsun.
Þaþa kaldým,yine taþa hak
verdim.
-Evet tam öyle,haklýsýn.Bu da
demek oluyor ki biz evrenin bu
günkü halini bilemeyiz,yani
eski Yunanca agnostoz buna
derler.
-Tam öyle,mesela bize en yakýn
yýldýz Centaurý dünyadan dört
ýþýk yýlý uzak,demek oluyor ki
biz ancak dört ýþýk yýlýn ki halini görebiliriz ve mümkün
olduðu kadarýyla bilebiliriz.
- Zamanla ilgili bir þey deðil
mi.?
-Zaman diye bir þey
yoktur,hesaplama var o kadar.
-Þaka mý yapýyorsun
benimle.Nasýl zaman yoktur ya
akýldamýsýn sen.Nasýl hesaplama, hadi daha basit anlatsana.
B
Yrd. Doç. Dr.
Mehmet YARDIMCI*
TÜRK ÞÝÝRÝNÝN DOÐUÞU
VE GELÝÞÝM EVRELERÝ (4)
ilindiði gibi 16. yüzyýl Osmanlý toplum
yapýsýnýn köken olarak bozulduðu,
yörede devlete baþ kaldýran önderlerin
türediði bir devredir.
Toplumun tüm katmanlarýný etkileyen bu
bozulma konar-göçer yaþam süren topluluklarý
da etkilemiþtir.
Ýlk ürünlerini 11. yüzyýlda veren Divan edebiyatý da savaþlar, göçler yüzünden Anadolu’da
ancak 13. yüzyýlda baþlayýp varlýðýný 19. yüzyýl
ortalarýna deðin sürdürmüþtür.
Divan edebiyatý bilindiði gibi ulusumuzun
yarattýðý bir beðeninin geliþim ürünü deðil,
Ýslâmlýðýn kabulünden sonra din yoluyla gelen
kültür etkileri arasýnda Arap ve Fars edebiyatýndan aldýðýmýz bir sanat anlayýþýnýn verimidir.
Bu edebiyatýn doðuþu ile Türk þiiri bir
birine zýt birer edebi disiplin olarak iki kolda
varlýðýný sürdürür. Biri halk þiiri, diðeri de
divan þiiridir. Soyut kavramlarýn þiiri olan
divan þiirinde konu birliði aranmamýþ, eser
deðiþmez kurallarýn katý baskýsý altýnda beyit
beyit iþlenmiþtir.
Divan þairi belli kavramlarý, belli söz kalýplarýyla, belli biçimler içinde yinelemiþtir.
Divan þiirinde dil Arapça, Farsça ve
Türkçe’den oluþan karmaþýk, aðdalý bir dildir.
Divan þairlerinin þiirlerinin toplandýðý esere
divan dendiði için bu edebiyata divan edebiyatý, bu edebi disiplin içinde yazýlan þiirlere de
divan þiiri denmektedir.
Altý yüzyýl gibi uzun bir süre edebiyatýmýzda önemli bir yer tutan bu edebi disiplinde
gazel, kaside, mesnevi, rübaî gibi divan edebiyatýna özgü biçimler içinde unutulmaz þiirler
yazýlmýþtýr.
13. yüzyýlda:
Bir kadehle bizi saki gamden azad eyledi
Þad olsun gönlü anýn gönlümü þad eyledi
biçiminde deyiþleriyle Hoca Dehhanî,
14. yüzyýlda:
Bir eþek var idi zâif ü nizâr
Yük elinden kati þikeste vü zâ
dizeleriyle baþlayan meþhur Harname adlý
þiirin yazarý Þeyhî;
15. yüzyýlda:
Sor dil-i bîçâremin hâlin perîþan zülfüne
Hâlini bilmez periþânýn perîþan olmayan
gibi özgün söyleyiþleriyle Ahmet Paþa,
16. yüzyýlda:
Hayalî devlet-i bî î’tibâra bakmadan gittin
Bize bestir bu kim dillerde bir efsanemiz
kaldý
diyen ve þairlik sanatýný her þeyin üstünde
tutup Kanunî’nin iltifatlarýyla þýmarmayan
Hayatî’nin yaný sýra
Avâzeyi bu âleme Dâvut gibi sal
Bâki kalan bu kubbede bir hoþ sada imiþ
diyen ve divan þiirini döneminin en üst
düzeyine çýkaran, Kanunî’nin yakýn dostluðunu
kazanan ve kendisine þairiazam (þairler sultaný)
ünvaný verilen Bakî,
17. yüzyýlda divan þiirinin en büyük hiciv
ustasý olup bir bir þiirinde geçen:
Bana Tahir efendi kelp demiþ
Ýltifadý bu sözde zahirdir
Maliki mezhebim benim zira
Ýtikadýmca kelp tahirdir.
biçimindeki yergisi bugün bile dillerden
düþmeyen Nefî,
18. yüzyýlda divan edebiyatýnýn en büyük
didaktik þairi olup:
Bað-ý dehrin hem hazarýn hem baharýn görmüþüz
Biz neþatýn da gamýn da rüzgârýn görmüþüz
deyiþiyle özgün ve usta söyleyiþlerin þairi
Nabi’nin yaný sýra divan þiirinin ve Lale
Devri’nin en coþkun þairi Nedim’i:
Bir söz dedi ki canan keramet var içinde
Dün giceye dair bir iþaret var içinde
biçiminde sevda þairlerinin en þuhlarýndan
biri olarak görürken, ayný þairi:
Muradýn anlarýz ol gamzenin iz’anýmýz
vardýr
Belî söz bilmeyiz ammâ biraz irfanýmýz
vardýr
biçiminde ustaca ve bilgece dizelerde
görürüz.
Divan edebiyatýnýn en son ve en usta
þairlerinden biri olarak gördüðümüz Nedim’i
halk þiirine ve daha gerçekçi bir söylemle
divanýn soyutluluðundan yaþamýn somutluluðuna yönelik biçimde buluruz.
Nedim’in bazý beyitleri:
Bu þehr-i Stanbul ki bî misl ü bahadýr
Bir sengine yek-pâre Acem mülkü fedadýr
Bir gevheri yekpâre iki bahr arasýnda
Hurþid-i cihan-tâb ile tartýlsa sezadýr
Altýnda mý üstünde midir cennet-i âlâ
El-hak bu ne hâlet bu ne hoþ âb u hevâdýr
Ýnsaf deðildir aný dünyaya deðiþmek
Gülzarlarýn cennete teþbih hatadýr
Ýstanbul’un evsafýna mümkin mi beyan hiç
Maksûd heman sadr-ý kerem kâre senâdýr
biçiminde olan Ýstanbul Kasidesi Nedim’in
ve Türk þiirinin tapu senedi gibidir.
Klasik edebiyat adý ile de bilinen divan edebiyatý 13-19. yüzyýllar arasý yüksek zümrenin
ihtiyaçlarýna cevap verirken Anadolu halký
geleneðine baðlý âþýklýk geleneðini sürdürmüþtür.
Âþýklar yüzyýllar boyu halkýn duygularýný,
kendi yaratýcý güç ve yetenekleri oranýnda dile
getirmiþlerdir. Bu özellikleriyle de âþýklar
halkýn sosyal ve kültürel yaþamýnda önemli
roller üstlenmiþlerdir. Âþýk edebiyatýnýn
yapýlanmasýnýn en büyük mimarý Karacaoðlan
Karac’oðlan der ki bakýn geline
Ömrümün yarýsý gitti talana
Sual eylen bizden evvel gelene
Kim var imiþ biz burada yoð iken
gibi yürekten, duyarlý þiirlerini söylerken
onun takipçisi olup Karacaoðlan gibi Avþar
aþiretinden olan Dadaloðlu Osmanlý’nýn zorunlu iskâný nedeniyle söyleyiþlerine direnme
edasý katýp toplumunun sözcülüðünü üstlenerek
halk þiirinin bütün inceliklerini sergileyip:
Kalktý göç eyledi Avþar illeri
Aðýr aðýr giden iller bizimdir
Arap atlar yakýn eder ýraðý
Yüce daðdan aþan daðlar bizimdir
Belimizde kýlýcýmýz Kirmanî
Taþý deler mýzraðýmýz temreni
Hakkýmýzda devlet etmiþ fermaný
Ferman padiþahýn daðlar bizimdir
biçiminde yiðitlik edasýyla döneme
damgasýný vururken, toplumun yiðit sesi olan
Köroðlu:
Top atýlýr kal’asýndan
Hak saklasýn belasýndan
Köroðlu’nun narasýndan
Daðlar gümbür gümbürlenir
diyerek halk þiirine yeni bir ahenk, tad ve
görkemlilik katar.
Güncel
KOTED Bahar Kültür Merkezi Kuruldu
Kosova Türk Eðitim Derneði KOTED “Bahar” dergisi yayýnlarýndan
sonra þimdi Bahar Kültür merkezini de kurdu. Priþtine’de bulunan
Bahar Kültür merkezinin resmi açýlýþý görkemli bir þekilde gerçekleþti.
Ý
lk adýmýný “Bahar” dergisiyle baþlatan
Kosova Türk Eðitim Derneði KOTED
ileriye dönük, gözle görülür büyük adýmlar
atmaya baþladý.
Kosova Türk Eðitim Derneði KOTED
“Bahar” çocuk dergisi yayýnlarý ardýndan þimdi
de Bahar Kültür Merkezini kurdu. Priþtine’de
bulunan Bahar Kültür merkezinin resmi açýlýþý
görkemli törenle gerçekleþti.
KOTED Bahar Kültür Merkezinin resmi
açýlýþýnda konuþma yapan “Bahar“ dergisi
editörü Ýsa Sülçevsi Kosova Türk Eðitim
Derneði KOTED’in çalýþmalarýyla ilgili bilgi
verirken “KOTED
ilk olarak “Bahar”
çocuk
dergisini,
ardýndan
Bahar
çocuk kulübü ve son
olarak Bahar Kültür
merkezini kurduk”
diyerek
bunlarý
yaparken amacýmýz
Kosova’da Türk bilincini geniþletmek
ve
çocuklara
Kosova’nýn çokulusluluðunu tanýtmaktý”
ifadesini
kullandý.
Ýlk sayýsý Nisan 2007’de yayýnlanan
“Bahar” çocuk dergisinin 7. sayýsý olan Ocak
sayýsý basýndan çýktý. Çocuklara özel hazýrlanan
“Bahar” çocuk dergisini öðretmenlerimizin de
yardýmýyla içerik olarak müfredata uygun bir
þekilde hazýrlamaya baþladýklarýný belirten
Sülçevsi “ özellikle çocuklara edebiyatý
sevdirmek için deðiþik yöntemlerden yola
çýkarak bulmacalarý biz kendimiz hazýrlayarak
coðrafya, edebiyat gibi deðiþik alanlardan
seçilmiþ kelimelerin olmasýna dikkat ediyoruz.
“Bunlarý yaparken amacýmýz Kosova’da
Türk bilincini geniþletmek ve çocuklara
Kosova’nýn çokulusluluðunu tanýtmaktý” diyen
Sulçevsi Bahar Kültür merkezinde bir
kütüphane kurup öðrencilerin yararlanmasýný
saðlamak,okul dýþý eðitim faaliyetleri, yaný sýra
deðiþik kurslar nice ki dil, boyama, bilgisayar
ve baþka kurslar düzenlemeyi hedeflediklerini,
hatta yerli edebiyatçý
ve sanatçýlarla iç içe
olduklarýný
ifade
ederek þiir saatleri ve
deðiþik
sergilerde
düzenleyeceklerini
açýkladý.
Sulçevsi
özellikle Türkiye’de
yaygýn olan el sanatlarý kurslarý düzenlemeyi uzak hedef
olarak görse bile
hedefleri arasýnda yer
aldýðýný vurguladý.
Resmi
açýlýþa
Türkiye Cumhuriyeti Eþgüdüm Ofis Þefi
Mustafa Sarnýç, Kosova Demokratik Türk
Partisi KDTP Genel Baþkaný ve Milletvekili
Mahir Yaðcýlar, Türkiye Cumhuriyeti Polis
Birlikleri yetkilileri, Türk KFOR’u temsilcileri,
yerli þairler ve çok sayýda davetliler katýldý.
Yüksel POMAK
F
ilme geçmeden önce otizm kavramý üzerinde durmak istiyorum.Otizm,
bireyin gördüklerini, duyduklarýný doðru algýlamaktan alýkoyan, ömür boyu
süren bir geliþim bozukluðudur. Sosyal iliþkilerde ve iletiþimde davranýþ
bozukluklarýna yol açar. Otistik bireylerde, dil geliþiminde ciddi gecikmeler, duygusal tepkilere kapalýlýk, zihinsel iþlevlerde dengesizlik, etkinlik ve ilgilerde sýnýrlandýrmalar görülür. Psikolojik ortamdaki hiçbir etken otizmin nedeni deðildir,
beyinsel bir rahatsýzlýktýr, doðuþtan gelir ve beynin bilgiyi kullanma þeklini belirler.
“Yaðmur adam” filmini göz önünde bulundurduðumuzda, otistik bir aðabeyin,
farkýnda olmadan kardeþine belli bir miktar para uðruna yaþattýðý zor anlarý konu
alýyor. Babasýnýn vefatý üzerine mirasýn nereye gittiðini anlamaya çalýþan paragöz
Charlie, yolun sonunda kendisini bir özel eðitim merkezinde bulur ve yýllar sonra
otistik rahatsýzlýðý bulunan aðabeyi Raymond’ýn varlýðýndan haberdar olur. Doðal
olarak mirasý paylaþmak ister, aðabeyini kaçýrýr ve kendi yaþam tarzýna uydurmaya
çalýþýr.
Otistik rahatsýzlýðý olduðu için Raymond sadece alýþýk olduðu tekdüze görüþleri savunur, sürekli bir yerlerde takýlýr ve tam saatinde istedikleri uygulanmazsa
kriz geçirir. Monoton yaþamaya alýþan Raymond, aslýnda o kadar zekidir ki her an
ne yapmasý gerektiðini fark edebilecek, hiçbirini aksatamayacak kadar disiplinlidir.
Okuduðu tüm kitaplarýn her satýrýný hatýrlayacak, yere düþen kürdanlarýn sayýsýný bir
bakýþta söyleyebilecek ve matematiksel her problemi anýnda çözebilen zekâ kapasitesine sahiptir. Korktuðu için uçaða binmez ve üç saatlik yolu üç gün içinde
tamamlamayý düþünürler. Fakat Charlie’nin hesaba katamadýðý bazý þeyler ortaya
çýkar.
Yaðmurdan da çok korkan Raymond yüzünden yol uzadýkça uzar, bu sayede
Charlie’nin çocukluktan beri arkadaþý olan, hayali yaðmur adamýn Raymond
olduðu anlaþýlýr. Bu yolculuk esnasýnda aðabeyinin çeþitli özel yeteneklerinin farkýna varan paragöz Charlie mantýksal bilgilerini kumarda kullanmaya karar verir ve
aðabeyinin sýrtýndan bir sürü para kazanýr. Filmin sonunda Charlie istediði mirastan
vazgeçer, yaþadýklarýndan ders çýkarmaya çalýþýr ve aðabeyini ait olduðu vakfa geri
götürür.
“Yaðmur adam” filmi birçok defa TRT ekranlarýnda yayýnlandý. “Para her þey
deðil” diyorsanýz kesinlikle izlemenizi tavsiye ederim. Ýnsanýn özürlü olarak
gördüðü bireylerin, aslýnda herkesten daha üstün yeteneklere sahip olduklarýnýn
farkýna varabilmemizi saðlýyor. Otistik bireyleri konu alan bu film genel anlamda
zengin ve þýmarýk bir adam olan Charlie’nin bencilce davranmasý sonucu aðabeyi
Raymond’un hayatýna müdahale etmesi ile ortaya çýkan problemler, bunlardan
çýkarttýðý hayat dersleri ve sonunda yaþadýðý piþmanlýðý anlatýyor…
Meral Babayonuz
Prizren Eðitim Fakültesi Türkçe Sýnýf Öðrt.3.Sýnýf Öðr.
RAÝF VIRMÝÇA
SUZÝ ÇELEBÝ GAZAVATNAMESÝ - 11
Meðer bir subh-dem kim þâh-ý nev-rûz
Reyâhîn leþkerin çekmiþdi pîrüz
Yeþil sancakgetürmiþdi sanavber
Kýyýl bayrak çekerdi verd-i ahmer
Elinde sûsenün þemþîr-i bürrân
Omuzýnda gülün gün gibi kalan
Urunmýþ baþýna her gonce migfer
Takýnmýþ yanýna her sebze hancer
Benefþse kim ‘asâsýna tayanmýþ
Baþ oynamakda kendüye inanmýþ
Geyüp Þâmî zýrýhlar sünbül-i ter
Çemen mýþrýnda olmýþ kez dilâver
Sabâ peyki nefîr-i ‘âm kýlmýþ
Çiçekler hep bir araya dizilmiþ
Meðer kýþ leþkerin nev-rûz þâhý
Yele virmiþ suya salmaz kemâhi
Dagýtmýþ raht ü baht ü kâr ü bârýn
Tozýtmýþ bâd-ý subhile gubârýn
Gören sanurdý kim Mûsâ’bni ‘Imrân
Kýlur Fir’avn kavmýn gark-ý ‘Ummân
Safâ bahrý kerem kâný ‘Alî Beð
Gazânun merd-i meydâný ‘Alî Beð
Oturmýþ bir çemende þâd ü handân
Nitekim ravza-i cennetde Rýzvân
Hafîfi bir nice ser-bâz erenler
Tekellüfsüz bu yolda cân virenler
Gehî söylerdi Peygamber gazâsýn
Ve enzelnâ hadîd’ün mâcerâsýn
Geh anardý ‘Alîuün Zü’l-fikârýn
Bu yolda kesdügi þirkün damarýn
Sayfa 24
Kýyaký germidi bezm-i temâmý
Gazâvet vasfý nukl ü þevk câmý
Yetiþdi nâgehân bir kâsýd-ý cüst
Ki yanýnda sabâ peyki feri süst
Elinde nâme var ‘ýzzet yolýnda
Hasan Beðoglý ‘Îsa Beð dilinde
Huzûrýnda yer öpdi sundý nâme
Ki tahrîrinde sihr itmiþdi hâme
Ne nâme vahy-i Rabbânîye benzer
Ne kâþýd peyk-i Subhânîye benzer
Yazýlmýþ nâm-ý Hû senâmesinde
Ne ser-nâme ki ‘unvân-nâmesinde
Dürûd-ý bînihâyet Mustafâya
Ki virdi nûr ü fer bedri gazâya
16
Otistik Çocuklarý Konu Alan
“Yaðmur Adam” Filmi Üzerine Bir Yazý
Osmanlý tarihinin eksik býraktýðý noktalarý tamamlayan önemli belgeler…
Ýkisi ma’delet bürcinde sa’deyn
Ýkisinün yüzi âfâka ‘ideyn
Ýkisi nûr-bahþ ü sâye-perver
Birihurþîd ü biri mâh-ý enver
Ýkisi bahr ü berde melce’-i nâs
Biri Hýzr idi gûyâ biri Ýlyâs
Ýkisinden ‘adû müstagrak-ý hûn
Biri Mûsâyidi san biri Hârûn
Bularun vaþfý hergiz þerh olunmaz
Bu söze gâyet ü pâyân bulunmaz
Bularun çûn gazâsýna ‘aded yok
Bu bahrun sâhiline hîç had yok
Yazalum binde birin halka bari
Yine yârî kýlursa ‘avn-ý Bârî
Rivâyet þöyle kýldýlar bilenler
Nice yýl yel gibi bile yelenler
Ki cûn gazilerün shý ‘Alî Beð
Sa’âdet bürcinün mâhý ‘Alî Beð
Býrakdý ‘âleme tîgile âvâz
Mübârizler içinde oldý mümtâz
Gazâsý dâsân oldý cihâna
Aný vird-i zebân itdi zamâne
Ýþitdi çünki ol destâný ‘âlem
Unutdý Rüstem-i Destânt ‘âlem
Aný þerhitdi her þem’ encümende
Aný zikritdi her sûsen çemende
Anun ‘ýþkýna içildi tolular
Anun üstine saçýldý saçular
Sayfa 23
Perşembe, 24 Ocak 2008
Transkribi
Dahi yazmýþ ki iy ferzend-i ekrem
Çerâg-ý þem’ u nûr-ý çeþm-i ‘âlem
Hünerler zâhir oldý sen halefden
Ki hergiz naklolunmadý selefden
‘Alî-þevket sen iy hurþîd-i lâmi’
Sana tîgun yeter burhân-ý kâtý’
Zamîrün kim okur deryâyý þebnem
Muhît olsun bu ma’nâ dürrine hem
Ki Hâkân-ý zamân Sultân Muhammed
Nice Hâkân Süleymân-ý mü’ebbed
Skender-kadr ü Dârâ-yý cihân-gîr
Ferîdün-menzilet Cemþîd-tedbîr
Þehenþâh-ý cihân Sultân-ý râyât
Zalâl-i ‘aýþ ü hurþîd-i semâvât
Nazar kýlmýþ ben üftâde kulýna
Akýn virmiþ gine Erdel iline
Sayfa 25
17
Perşembe, 24 Ocak 2008
Araştırma
Bir milletin düþünce ve içtimai tarihini aydýnlýða kavuþturma anlamýný taþýyan …
Kosova Efsaneleri
S
o f i
Baba
Prizren
halkýnýn inancýnda kerametleriyle
malum bir ermiþ mertebesinde yükselen bir evliyadýr ve Prizren halkýnda
onunla ilgili çok ilginç bir efsane
vardýr.
Sofi Baba zamanýnda Prizren’in
Kurila denilen semtinde yaþýyormuþ.
Her yönüyle çok bilimli ve dürüst bir
ulema olduðunu herkes biliyormuþ.
Bu yüzden halkta büyük bir otoritesi
varmýþ. Halkta onu evliya olarak
biliyormuþ. Bir yaz gününde çocuklarýyla birlikte harmana gitmiþ.
Harman esnasýnda Yunanistan’da ola
gelen savaþta Türk askerlerin savaþý
kaybedeceklerini
hissetmeye
baþlayýnca, eline digreni alýp, harmanlýktan Yunanistan’daki savaþ yerine gitmiþ ve orada Türk askerleriyle
birlikte savaþmaya baþlamýþ. Bu
savaþta ayný zaman Osmanlý askeri
olarak, Kurilalý olan üç genç de
Türklerle birlikte savaþýyormuþ.
Bunlar savaþ esnasýnda Sofi Babanýn
savaþtýðýný görmüþler.
Türkler savaþý kazanýnca Sofi
Baba da harmana geri dönmüþ ve harman bitince akþamleyin çocuklarýyla
birlikte evine dönmüþ. Savaþtan kanlý
olan diðereni evdeki akakta (potokta)
yýkarken, gelinleri bunu görmüþ ve
gördüklerini kaynanalarýna anlatmýþlar. Hanýmý da kocasýna digrende
kanlarýn neden olduðunu sorunca,
Sofi Baba da, akþamleyin eve gelince
köpeklerin saldýrýsýna uðradýðýný ve
onlarý digrenle uzaklaþtýrdýðýný diye
cevap vermiþ ve böylelikle bu olayý
kapatmýþ.
Aradan beþ yýl geçtikten sonra
Kurila’da bir Mevlit esnasýnda açýlan
konuþmalarda diðerleri arasýnda
Yunan Türk savaþlarý da ele alýnmýþ.
Bu savaþtan söz eden ve savaþa
katýlan Kurilalý genç, “Sofi Baba
olmasaydý biz bu savaþý kaybediyorduk”, demiþ ve Sofi Babanýn cesurca
düþmana karþý digrenle saldýrýsý hepimize güç vererek bu savaþý onun
sayesinde kazandýklarýný bildirilmiþ.
Oradakiler bunu duyunca þaþa
kalmýþlar. Sofi Baba iþi yatýþtýrmak
için bu kiþilerin onu baþka bir kimseyle karýþtýrdýklarýný söylemiþ ve
“ben böyle bir savaþa katýlmamýþým”,
demiþ. Fakat bu sözlerinde pek
kandýrýcý olmadýðýný anlayan bir ihtiyar, evliyalarýn sýrlarýnýn gizli kalmasý
þartýyla,
kenardan
seslenerek,
“býrakýn ya, Mevlit esnasýnda savaþ
konuþmalarý olmaz”, demiþ ve böylelikle bu konuyu kapatmýþ. Ancak
ondan sonra halk arasýnda Sofi
Babanýn kim olduðu tam olarak
ortaya çýkmýþtýr.
RAÝF VIRMÝÇA
VELÝ BABA
EFSANESÝ
Derviþlerle ilgili çoðu efsanelerde,
derviþlerin kendini baþkalarý için feda
SOFÝ BABA EFSANESÝ
etmeleri olaylarýna rastlanmaktadýr.
Böyle bir olaya Prizren’deki Veli
Babayla ilgili efsanede de rastlanmaktadýr.
Zamanýnda
Veli
Babanýn
Ýslâmiyet’i yaymak için Prizren’in
köy ve kazalarýný dolaþtýðý malumdur.
Prizren’de kaldýðý sýrada ona cami
yanýnda bir tekkede sürekli olarak
yemek getirirlermiþ. Bu görevi o
zamanda þehrin zenginlerinden olan
Ahmet Nurettin Yemiþi’nin atalarý
yapýyormuþ. Çok zengin olan bu aile
Veli Babanýn her ihtiyacýný karþýlýyormuþ.
Günün birinde bu aile çocuklarýndan birinin ölüm derecesine kadar
hasta olduðu nedeniyle, Veli Baba’ya
tam zamanýnda yemeði götürememiþler. Daha sonra yemeði
getirdiklerinde çocuklarýnýn çok hasta
olduðunu söyleyerek, özür dilemiþler.
Bunun üzerine Veli Baba onlara, “ Siz
hiç sýkýlmayýn çocuðunuz bir önce
iyileþecek, diyerek hemen yerinde
vefat etmiþtir.. Böylece kendi
ölümüyle çocuðun kaderini deðiþtirmiþ.
Bundan
dolayý
Ahmet
Nurettin’in atalarý Veli Baba’nýn
ölümünden sonra ona bir türbe yaptýrmýþlardýr”.
KARSLI ALÝ
EFENDÝ
EFSANESÝ
Karslý Ali Efendi zamanýnda meydana gelen bir savaþta þehit düþmüþ
ve ayný yerde gömülmüþ. Türbe yapýlmadan önce, burada sadece bir taþ
varmýþ ve bu taþýn üstünde mum
yakýlýrmýþ. Bu taþ zamanýnda bir nalbant dükkânýnda bulunmaktaydý. O
dönemde Prizren’de yaþayan zengin
bir kiþi, bir gece, Ali Efendiyi
rüyasýnda görmüþ ve ona kendi
mezarý üzerinde bir türbenin yapýlmasýný istemiþ. Rüyayý gören þahýs
kýsa bir zaman sonra Karslý Ali
Efendinin isteði üzerine türbeyi inþa
etmiþtir. Kerpiç ve taþ yapýlý olan bu
türbe dikdörtgen þeklinde üstü
kiremitle örtülüymüþ. Uzun zaman bu
türbeye baþ aðrýsý olanlarýn geldiði
malumdur.
Diðer bir efsaneye göre, Karslý Ali
Efendi bir kadýnýn rüyasýna girer ve
üzerinde bir aðýrlýðýn var olduðunu,
bu aðýrlýðýn da çekilmesini ondan
istemiþ. Kadýn ertesi gün türbeye gitmiþ, türbe içini iyice baktýktan sonra,
bir þey görmeyip, türbeden çýkmýþ ve
evine dönmüþ. Ayný gece tekrar
kadýnýn rüyasýna giren Karslý Efendi,
ayný isteðini tekrarlamýþ. Kadýn yine
ertesi gün türbeye giderek, etrafa
iyice baktýktan sonra yine bir þey
bulamamýþ ve evine dönmüþ. Üçüncü
kez ayný rüyayý gören kadýn, ertesi
gün türbedara gidip rüyasýný olduðu
gibi anlatmýþ. Fakat türbedarýn da
herhangi bir þey türbeye koymadýðýný
anlayýnca, o zaman türbedar daha bir
kiþiyi alýp, kadýnla birlikte türbeyi
iyice yoklamaya baþlamýþ. Sandukayý
kaldýrmýþ ve sanduka altýnda yarým
çuval doðranmýþ tütünün bilinmeyen
bir kiþi tarafýndan burada koyulduðunu görmüþler. Çuvalý oradan
çekip, baþka bir yere koymuþlar.
Birkaç gün sonra, tütünü koyan kiþi
türbeye gelmiþ ve çuvalý koyduðu
yerde bulamayýnca, türbedardan
çuvalý istemiþ. O da sakladýðý tütünü
alýp adama vermiþ. Bu olaydan sonra
artýk Karslý Ali Efendi bu kadýnýn
rüyasýna girmemiþtir.
NALET
KÖPRÜSÜ
EFSANESÝ
Zamanýnda Prizren halký arasýnda
çok tanýnmýþ ve bilimli kiþiler
yetiþmiþ. Bir gün böyle tanýnmýþ bir
kiþi köprüden geçerken, cahil bir kiþi
tarafýndan öldürülmüþ. Bu olay bütün
Prizren halký tarafýndan kýnanarak
lanetlenmiþ, dolayýsýyla köprünün de
Lanet (Nalet) köprüsü adý bundan
kalmýþtýr.
Efsaneye göre: Sinani Tarikatýna
ait Malkoç Baba Tekkesi derviþlerden
biri bir gece bu köprüden geçerken,
þeytanlara rastlamýþ. Köprüden
geçmesini engelleyen þeytanlar
karþýsýna çýkýp derviþi iyi dövmüþler.
Dolayýsýyla derviþ o gece Tekkede
gerçekleþen zikre gidememiþ. Ertesi
gün tekkeye gelen derviþ vaziyeti
tekke þeyhine yani Malkoç Babaya
anlatmýþ. Ertesi akþam Malkoç Baba
üstün kerametlerini kullanýp, þeytanlarý tekke etrafýnda toplamýþ ve periþan etmemek için onlardan derviþi
tedavi etmelerini, ceza olarak da
bütün gece tekke yanýnda bir pýnar
kazmalarýný emretmiþ. Derviþ iyi
olduktan ve pýnarda kazýndýktan sonra
Malkoç Baba þeytanlarý koyuvermiþ.
Bu pýnar gün bugün tekke türbesi
temelleri yanýnda bulunmaktadýr.
Baþka bir efsaneye göre, köprü
yapýlmadan önce, köprü yakýnlýðýnda
yaþayan zengin bir aile varmýþ. O
zamanlarda elektrikler yoktu. Gece
olunca her yere karanlýk basýyordu.
Dolayýsýyla bir gece ev sahibi, geceleyin karanlýkta avluya çýkan
hanýmýný hýrsýz zannederek silahýyla
öldürüyor. Daha sonra bunu anlayýnca, ev sahibi çok üzülmüþtü, ancak iþ
iþten bitmiþti. Ertesi gün zavallý adam
istemediði bu cinayeti zamanýn
kadýsýna anlatmýþ ve kadýya bunun
karþýlýðýný nasýl ödeyeceðini sormuþ.
Kadý da ona, kasaba içinde bir hayrat
yapmasýný söylemiþ. O da evinin
yakýnlýðýnda bir köprü (Nalet
Köprüsü’nü) yaptýrmýþ, diye efsanede
geçmektedir.
(Sürecek)
Tefrika (13)
To p l u m
Din ve Toplum
[email protected]
[email protected]
M. Tevfik Yücesoy
PEYGAMBERLERÝN VE ÞEHÝDLERÝN GIBTA
ETTÝÐÝ KÝMSELER- I
M
utlaka Allah’ýn kullarýndan bazý insanlar vardýr
ki, Onlar ne Peygamber ne de þehittirler. Fakat
kýyamet gününde, Allah katýndaki
makamlarýndan dolayý nebiler ve þehitler onlara gýbta
edeceklerdir.
Sahabeler dediler: “Ey Allah’ýn Rasulü bize haber ver,
Onlar kimlerdir?” Rasûlüllah:
“Onlar öyle bir topluluk ki, aralarýnda bir akrabalýk, alýp
verecekleri mal, mülk olmaksýzýn, Allah için birbirlerini
severler. Hem, vallahi þüphesiz onlarýn yüzleri pýrýl pýrýl
nurdur. Þüphesiz onlar nur üzerindedirler. (Ýþleri nurdur)
insanlar korktuðu zaman onlar korkmazlar, halk mahzun
olduðu zaman onlar mahzun olmazlar” buyurdu ve þu
ayeti okudu: “iyi bil ki, Allah’ýn velilerine, sevdiklerine
korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir.”
Bu ve benzeri hadislerden hareketle kutlu kullarýn bazý
özellikleri þunlardýr:
1) Kýyamet günü Nebiler ve Þehitler gýbta ederler
a) Þehid ve nebi olmadýklarý halde, makamlarý çok
büyük olan nebiler ve þehitler kýyamet gününde onlara
gýbta edeceklerdir. Gýbta bir kimsenin baþkasýnda
gördüðü bir nimetin onda devam etmesini istemekle
birlikte, kendisinde de olmasýný istemesidir. Nebiler ve
þehidler, kýyamet günü, Allah yanýndaki mertebelerinden
dolayý bu kimselerin sahip olduðu sevaplarýn
kendilerinde de olmasýný arzuladýklarýna göre, bu
kimseler nebilerin ve þehitlerin beðendikleri kimselerdir.
Hem, bunlar nebi olmadýklarý halde, Rasullerin
görevlerini yüklenmiþlerdir. Rasullerin teblið
.e irþad görevlerini Veraset-i Nübüvvet (Nübüvvet
Varisliði) sýrrý ile, lisan-ý hal ve kâl ile yerine getiren
kimselerdir.
b) Ashab “Ey Allah Rasulü bize haber ver kimdir
bunlar?” veya “Ey Allah Rasulü kimdir bunlar? (bize
haber ver) belki onlarý severiz?” diye sorduklarýna göre,
kendileri bu yüksek mertebeli kimseleri açýkca
bilmemekte, ondan tarifini almak istemektedirler. Eðer
Rasulüllah vasýflarý ile bunlarý tarif ederse, böylelerini
seveceklerdir. Çünkü Allah yanýnda makamlarý pek
yüksek olan, Nebi ve þehit olmadýklarý halde, nebiler ve
þehitler yolunda imana islama hizmet eden Allah
dostlarýnýn dostu olmak gerekir. Nebilerin ve þehidlerin
kýyamette gýbta edecekleri bu kimselerin beðendiklerini,
sevmemek beðenmemek olur mu?
Sebatkârdýrlar
Rasulüllah (s.a.v) onlarý vasýflarý ile þöyle tarif eder:
“Onlar öyle bir topluluk ki aralarýnda mal ve neseb (soy
baðý) olmaksýzýn birbirlerini Allah için severler.”
Rasulüllah (s.a.v) “onlar öyle bir kavim ki” diye bu
yüksek mertebeli insanlardan söz ederken, kendilerinin
davalarý için, dimdik ayakta, mutedil, hak olan islamýn
zuhûru ve galabesi için çalýþan, iman ve islamda devamlý
ve sabit olan, sürekli istikamet üzere ve sebatkâr
bulunan, iman ve islamý amelleri ile ýzhar eden, azim ve
sadakat sahibi, demir gibi sarsýlmaz islamýn kývamý
kendilerinde görülen, islamý istikamet üzere olan
kimseler olduklarýný belirtir. Bütün hayatlarýnda ayný
minval üzere, kararlýlýkla hizmet eden, küfür ve bidatlar
karþýsýnda dimdik duran, yalpalamayan, inhiraf etmeyen,
hayatýnda zikzaklar çizmeyen, iman ve islam davasýnda
daim ve sebatlý kimselerdir. Hem bunlar bir topluluk, bir
cemaat halindedir.
GAZEL
Perşembe, 24 Ocak 2008
18
Hazırlayan: Tarihi Anıtlar Koruma
Enstitüstünden, Mediha Fishekçi, prof
Hicaz þarkýsýnýn Türkçe transkripsiyonu
Bais oldi çeþm meþk aþkýn bir yadýna,
Virmesun fýrsat felek ol gamze celadýna,
Saplanýr bir çare kanýn seniyye yuladýna,
Virmesun fýrsat felek ol gamze celadýna
Rast gelirsin sende ey dil nadere müjganýna,
Ýhtiras et varma ol kaþi kemeni yanýnna,
Virmesun fýrsat felek ol gamze celadýna,
Aþkýna zira girer tir telahük kanýna
Virmesun fýrsat felek ol gamze celadýna.
Hicaz þarkýsýnýn orijinal þekli:
3) Þiârlarý el-hubbu fillahtýr:
Birbirlerini Allah için severler. Onlarýn birbirlerini
sevmeleri ticari, menfaat iliþkisi ile deðildir. Sevgileri
Allah’ta, Allah için, ayný dinden olmalarý hasebiyledir.
Bütün müslümanlara, aralarýný ayýrmaksýzýn sevgi
duyarlar, insanlara, paralarýndan, ticari iliþkilerinden,
ýrklarýndan neseblerinden dolayý deðil, Allah ruhu ile
dinleri hasebiyle muhabbet duyarlar.
4) Simalarý Pek Nurludur:
“Vallahi onlarýn simalarý pek nurludur.” Hadis-i þerifin
burasýnda Allah Rasulü onlarýn herkesce farkedilebilecek
bir özelliklerine iþaret etmektedir. Yeminle ve birkaç
tekidle onlarýn yüzlerinin çehrelerinin pýrýl pýrýl
olduðunu vurgulamaktadýr. Küpün içinde olan dýþýna
vurduðu gibi, iman ve islamýn, amel-i salihin güzelliði
de yüze vurmaktadýr. Hatta sahabeler için yüzlerinde
secde eserlerinin olduðu haber verilmektedir. Gözler de
ruhun penceresi ve aynasýdýr. Ýþlenen günahlar, kötü
düþünceler zamanla insanýn yüzünde, bakýþlarýnda
kendini gösterir.
Hadislerde rivayet edildiði gibi, kiþilerin yüzleri iþlediði
günahlara göre þekil alýr. Dindarlýk namaz niyaz arttýkca,
kiþi kendini Allah’a verdikçe, takvaya dikkat ettikce
yüzü “Allah’ýn boyamasý ” ile nur ve nuranî olacaktýr.
KDTP’den gençelere
Brezoviça gezisi
2) Onlar Ýslam yolunda, Devamlý, Israrlý,
K
KDTP Prizren Gençlik Kolu tarafýndan yayýnlanan basýn bildirisinde,
gençlere Brezoviça kayak merkezi ziyareti düzenlendi.
Gençlere kayak sporunu tanýtmak ve öðretmek, ayrýca gençlerin
kaynaþmasýný saðlamak amacýyla yapýlan etkinliðe 70 genç katýldý.
DTP Prizren Gençlik Kolu, gençlere
Brezoviça kayak merkezi ziyareti
düzenlendi. KDTP Prizren Gençlik
Kolu Sosyal Etkinlikler koordinatörü Cengiz
Kovaç, organizasyona 70 gencin katýldýðýný
bildirdi. Gençlere kayak sporunu tanýtmak ve
öðretmek, ayrýca gençlerin kaynaþmasýný
saðlamak amacýyla yapýlan etkinlikten
gençler oldukça memnun kaldýklarýný
belirtirken, bu tür etkinliklerin devamý talep
edildi. KDTP Prizren Gençlik Kolu Sosyal
Etkinlikler koordinatörü Kovaç, kayak
etkinliklerini kýþ boyunca devam ettirmeyi
planladýklarýný söyledi.
Behadin Domanik’i
Aramýzdan ayrýlýþýnýn 10 yýldönümünde
gerçek dost sevgisiyle anýyoruz.
Her birlikteliðimizde, o güzel ruhunu ve
içtenliðini yaþatýyoruz.
Allah mekanýný cennet etsin.
Priþtine’den Arslan Ailesi
19
Herkules
Perşembe, 24 Ocak 2008
Çocuk
H
erkül, tanrýlarýn kralý
Zeus’un oðludur. Annesi
dünyalý olduðu için bir
yarý tanrýdýr ve dünyanýn en
güçlü insanýdýr. Herkül dünyada
yaþar ve insan akrabalarýyla
büyür. Babasýnýn kim olduðunu
öðrendikten sonra güçlerinin
farkýna varýr. Hades’in gönderdiði bir sürü canavarla
dövüþmek
zorunda
kalýr.
Kahraman antrenörü Philoctetes
ve büyülü atý Pegasus sayesinde
Herkül, tüm kötülerin hakkýndan
gelir ve bir halk kahramýný olur.
Resim çizmeyi öðreniyoruz
A
Ýnatçý fil yavrusu
frika’nýn ormanlýk
köþelerinden
birinde bir fil ailesi
yaþarmýþ. Bu ailenin
en küçük üyesi olan
yavru fil çok inatçý ve
yaramazmýþ. Bir
keresinde aile dolaþmaya çýkacakmýþ.
“Bizle gel” demiþ baba fil.
“Hayýr ben sizle gelmiyorum”
diye baþýný sallamýþ inatçý fil
yavrusu.
“Gel beraber gidelim” demiþ annesi.
“Hayýr gelmiyorum.”
“Gel” demiþ kardeþleri.
“Hayýr” demiþ yavru fil.
Aile küçük fili yalnýz býrakýp dolaþmaya
çýkmýþ. Yavru fil bir süre tek baþýna
eðlenmiþ, ama sonra caný sýkýlmaya
baþlamýþ. Þimdi artýk dünyaya çok
kýzgýnmýþ. “Bundan sonra fil olmak
istemiyorum. Küçük fil olmak kötü bir
þey” diye düþünmüþ. “Peki ne olayým?”
O sýrada zýplaya zýplaya ilerleyen bir
ceylana gözü takýlmýþ. “Ceylan olayým”
diye karar vermiþ. Ceylaný taklit ederek
zýplamaya baþlamýþ. Ama kalýn ve hantal
ayaklarý birbirine takýlývermiþ. Burun üstü
yere düþmüþ! “Ceylan olmak o kadar
eðlenceli deðil” diye geçirmiþ aklýndan.
“Maymun olayým o halde!” Maymunlarýn
olduðu aðaçlarýn yanýna gitmiþ. Aðacýn
üzerinde daldan dala zýplayan maymun
yavrularýna seslenmiþ:
Sana Ant Ýçeriz Atam
Yýllar önce Türklüðü
Bize sen verdin Atam.
Yolundan gideceðimize
Sana ant içeriz Atam.
Birsen Cigol
Mati Logoreci
ilk okul öðrencisi
Yurdumuzu düþmandan,
Kurtardýn Yüce Atam
Her zaman seninleyiz,
Sana ant içeriz Atam.
Küçük büyük demeden,
Herkesi sevdin Atam
Seni hep seveceðimize,
Sana ant içeriz Atam.
Cansu Zurnacý
“Mati Logoreci” IV. Sýnýf öðrencisi
Erdal Çukiç
Mati Logoreci,
IV. Sýnýf öðrencisi
“Bundan böyle ben de maymunum!”
Maymunlar aðaçtan,
küçük yaramaz filin yanýna inmiþler. Üzerine
çýkmýþlar, kimi kulaklarýný çekmiþ, kimi
kuyruðuna asýlmýþ, kimi
kafasýna hindistan cevizi
atmýþ.
Yaramaz fil maymunlarýn
arasýndan zor
kaçmýþ! Yolda rengarenk bir papaðana
rastlamýþ. Papaðan bir aðaçtan ötekine
uçuyormuþ. Küçük filin çok hoþuna gitmiþ.
“Ben de papaðan olmak istiyorum. Bana
uçmayý öðretir misin?” demiþ.
“Elbette öðretirim!” demiþ papaðan.
Beraberce göl kýyýsýndanki dik yamaca
gitmiþler. Papaðan haydi uçalým diye ileri
atlamýþ.
Fil de onu taklit etmiþ ve yamaçtan aþaðý
kendine býrakmýþ. Papaðan kanatlarýyla
uçarken, yaramaz fil yavrusu, paldýr
küldür yuvarlanmýþ ve kafasýnýn üstüne
göle çakýlmýþ. Çamur içinde, sudan kendini kurtarmaya çalýþýrken çok korkmuþ.
Zorlukla karaya çýktýðýnda üstü baþý
çamur içindeymiþ ve her tarafý aðrýyormuþ.
“Galiba ben fil yavrusu olarak
kalmalýyým” diye düþünmüþ. Sonra ailesini aramaya baþlamýþ. Artýk onlarla birlikte
gezmek istiyormuþ.
Prizren
Benim kentim Prizren’dir
Ben burada doðdum
Ve burada büyüyorum
Prizren’in ýrmaðý var,
Daðlarý ve parklarý da
Havasý temiz,
Eðlenmek coþmak için bol bol yerler var
Benim güzel kentim,
Benim güzel Prizren’im
Gülten Krasniç
“Mati Logoreci” IV. Sýnýf öðrencisi
Spor
AbdülKadir BIYIKLI /ÝSTANBUL
oynayabilecek oyuncularý elinizden
yüksek bonservis bedelleriyle çýkarmanýza raðmen, tarihinin en borçlu
Trabzospor’u ile bizi karþý karþýya
býraktýnýz.
[email protected]
Suçlu bu takýmý
kuran herkestir
B
ir takým 3.dakikada gol atýp, son
dakikada gol yiyip yeniliyorsa,
ortadaki sorun çok derinlerde
demektir. Bu sorun, yönetimi de,
hocayý da, Trabzonspor’u da aþýyor.
Artýk, sular yükseldi, Trabzonspor
yüzecek durumda deðil. Daha doðrusu
boðuldu boðulacak.
Oftaþ maçý gösterdi ki, Albayrak yönetiminin transfer ettiði oyuncularýn
tamamýna yakýný Trabzonspor’un
oyuncusu deðil(miþ). Ersun Yanal’a
sadece oyuncu deðiþikliklerinde kusur
bulduk diyelim ya gerisi.Bu oyuncularý
Yanal’ýn ve Trabzonspor’un baþýna
bela edenlere ne diyeceðiz? Bir takýmda hocanýn ve oyuncularýn sonuçlara
katkýsý tartýþýlýrken, Trabzonspor’a en
fazla tesiri yönetimden geliyor.
Türkiye liglerinin en sýradan futbolcularýný en büyük kulübüne
kazandýrdýnýz.
Bir dünya yýldýzý ve bir stad maketiyle
koca Trabzonspor’u iki sene oyaladýnýz.
Yirmi oyuncu, üç hoca, on beþ yardýmcý hoca, iki doktor transfer edip yine de
iþleri yoluna koyamadýnýz.
Çok kötü takým kurduðunuz kalmadýðý
gibi çok kötü yönetim oluþturup
Trabzonspor’u adeta kaðýt üzerinde
temsil ettiniz. (Pardon kaðýt üzerinde
de temsil edemediniz)
Seçim zamaný geldi ama havanýz
gelmedi seçimi yapmadýnýz. Havanýz
Perşembe, 17 Ocak 2008
seçim havasýnda deðildi çünkü.
Ýlk kez sizin döneminizde futbolcular
Trabzonspor’dan kaçma gitti.
Trabzonspor’u soranlara, ‘Aman aman
sakýn gitmeyin’ dediler, bizim prestijimizle oynadýlar.
Bütün bunlara en az on madde daha
ekleyebiliriz ama þimdi bunun zamaný
deðil. Artýk yönetim kurulunun bu
takým üzerinde sadece seyircidir. Týpký
þeref tribününde oturduklarý gibi…
Son iki senede çok þey gördü bu
camia. Þok yenilgileri, kaçan futbolcularý, üç deðiþik hocayý, yönetim yetersizliklerini…
Bir tek sizin gidiþinizi görmedi…
Sivasspor liderliği bırakmıyor: 0-2
T
urkcell Süper Lig lideri
Sivasspor, 19. haftanýn açýlýþ
maçýnda, deplasmanda
karþýlaþtýðý Ýstanbul Büyükþehir
Belediyespor’u 2-0 maðlup etti.
Kýrmýzý-beyazlýlar, Atatürk Olimpiyat
Stadý’nda oynanan karþýlaþmanýn her iki
yarýsýnda Mehmet Yýldýz ve Cvetkov ile
bulduðu gollerle sahadan galibiyetle
ayrýldý.
Hafta içi Fortis Türkiye Kupasý’na veda
eden Trabzonspor’da kötü gidiþ sürüyor.
Turkcell Süper Lig’in 19. haftasýnda
Gençlerbirliði OFTAÞ’ý konuk eden
bordo-mavili takým, sahadan 2-1 yenik
ayrýlarak üst üste 3. maðlubiyetini aldý.
1. Sivasspor
2. Galatasaray
3. Fenerbahçe
4. Beþiktaþ
5. Kayserispor
6. Denizlispor
7. Ankaragücü
8. Konyaspor
9. OFTAÞ
10. Gaziantepspor
11. Trabzonspor
12. Ýstanbul B.Þ.B.
13. Ç.Rizespor
14. Bursaspor
15. Gençlerbirliði
16. Ankaraspor
17. V.Manisaspor
18. Kasýmpaþa
43
42
41
40
32
26
25
25
24
24
22
21
21
20
18
17
17
9
Avrupa’nýn büyük kulüplerinde
Cisse’nin golleriyle devreyi 2-2’lik eþitlikle kapattý. Siyah-beyazlýlar 69.
dakikada Delgado’nun ayaðýnda bulduðu golle skoru 3-2’ye taþýrken, 81.
dakikada kendisnin ikinci Beþiktaþ’ýn
dördüncü golünü kaydederek maçýn
sonucunu belirledi ve Beþiktaþ sahadan
4-2 galip ayrýldý.
Ligin ikinci yarýsýna sahasýnda Ýstanbul
Büyükþehir Belediyesi ile berabere
kalarak baþlayan Fenerbahçe, 19. haftaKarþýlaþmanýn henüz 3. dakikasýnda
da Gaziantepspor’u çok rahat geçti.
Umut’un attýðý golle öne
Rakibiyla oynadýðý son
geçen bordo-mavili
OFTAÞ - Ýstanbul B.Þ.B.
10 maçý da kazanan sarýtakým, ilk yarýyý da 1-0
Beþiktaþ - Gaziantepspor
lacivertliler, deplasmanönde kapattý. Konuk
V.Manisaspor — Denizlispor da karþýlaþtýðý rakibini
Gençlerbirliði OFTAÞ
Kasýmpaþa - Kayserispor
bu kez 5-0’lýk skorla
55. dakikada Sandro’nun Konyaspor — Ankaraspor
geçti. Kamil Ocak
attýðý golle skora denge
Sivasspor - Fenerbahçe
Stadý’ndaki maça istekli
getirirken, 88. dakikada
Ankaragücü - Galatasaray
baþlayan ve üstünlüðünü
Ýbrahim Þahin’in attýðý
Bursaspor - Gençlerbirliði
kabul ettiren Fenerbahçe,
gol maçýn sonucunu
Ç.Rizespor - Trabzonspor
Semih ve Alex’le etkili
belirledi ve baþkent
oldu. Orta alanda rakibekibi sahadan 2-1 galip ayrýldý.
ine baský kuran sarýBeþiktaþ, Turkcell Süper Lig’de üst üste
lacivertliler, 24. dakikada
5. galibiyetini Kasýmpaþa karþýsýnda
Kemal’in ceza sahasý dýþýnaldý. BJK Ýnönü Stadý’ndaki karþýlaþmadan þýk vuruþuyla 1-0 öne
da ilk 20 dakikada 2-0 yenik duruma
geçti. Golden sonra daha da
düþen siyah-beyazlýlar, sahadan 4-2
rahatlayan Fenerbahçe, 32.
galip ayrýlmayý baþararak 19. haftayý 3
dakikada Alex ve 35.
puanla kapattý. Kasýmpaþa 1. dakikada
dakikada Metin’in kendi
Özgür Öcal ve 20. dakikada Serdar
kalesine attýðý golle soyunÖzkan’ýn kendi kalesine attýðý gollerle
ma odasýna 3 farklý önde
2-0 öne geçerken, ev sahibi Beþiktaþ 21.
girdi. Ýkini yarýda skorun
dakikada Nobre ve 34. dakikada
verdiði avantajla rakip sahaÝstanbul BB - Sivasspor
Trabzonspor - OFTAÞ
Beþiktaþ - Kasýmpaþa
Kayserispor - Konyaspor
Ankaraspor - V. Manisaspor
Denizlispor - Ankaragücü
Gençlerbirliði - Ç. Rizespor
Gaziantepspor - Fenerbahçe
Galatasaray - Bursaspor
0-2
1-2
4-2
3-0
1-0
1-1
4-1
0-5
1-0
Bir tek…
da geniþ boþluklar bulan Fenerbahçe,
55. dakikada Deivid’in güzel plasesiyle
farký 4’e çýkarýrken, Brezilyalý futbolcu
bu kez 69. dakikada sert bir þutla
takýmýný 5-0 öne geçirdi. Kalan
dakikalarda her iki takýmýnda çabalarý
baþka gol getirmedi ve Fenerbahçe
sahadan 5-0 galip ayrýldý. Turkcell
Süper Lig’de 19. haftanýn son maçýnda
Galatasaray, Bursaspor’u 1-0 maðlup
etti. Sarý-kýrmýzýlýlara 3 puaný getiren
gol son haftalarýn formda ismi Shabani
Nonda’dan geldi. Ev sahibi ekip, 24.
dakikada Bursaspor’un savunma
hatasýndan kaynaklanan pozisyonda
Nonda’nýn sert vuruþuyla 1-0 öne geçti.
GOL KRALLIÐI
1. Semih - Fenerbahçe 10
2. Gökdeniz - Trabzonspor 10
3. Nonda - Galatasaray 10
4. Mehmet Yýldýz - Sivasspor 9
5. Bobo - Beþiktaþ 8

Benzer belgeler

Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği

Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Kosova ziyareti çerçevesinde Prizren ve Mamuşa Belediyelerini ziyaret ederek, Annesinin doğum yerine 1 milyon euro değerinde yardımda bulundu.

Detaylı