reklamlar - Ada Futbolu

Transkript

reklamlar - Ada Futbolu
ÖNSÖZ
NİSAN 2016 SAYI 20
ÖNSÖZ
İÇİNDEKİLER
FARHAD İLE EVERTON
4
EFSANELER: İNGİLTERE - ALMANYA
6
FUTBOL VE OSCAR: BİR İSKOÇ HİKAYESİ
8
EDWIN VAN DER SAR
10
UPTON PARK
12
STUART PEARCE
14
LEICESTER CITY
16
NEWCASTLE UNITED
20
REKLAMLAR
22
ARMALARIN DİLİ: TOTTENHAM
34
TERSTEN REKORLAR
36
İKİLİLER
44
RAFA BENİTEZ
60
LİG KUPALARI
66
SAYILAR
68
PREMIER LİG DEĞERLENDİRMESİ
80
ADA LİGLERİ
BU SAYIYA KATKIDA BULUNANLAR:
Berk Kalyoncu, Edip Uras, Efecan Ertekin,
Güngör Orçun Acar, Emrah Yolaç,
Erdem Özdamar, Mert Artun,
Murat Çolakoğlu, Ömer Pamir Erbatuk
Yazı İşleri: Mert Artun
Grafik Tasarım: Murat Çolakoğlu
Siz de zaman zaman kendinizi bir Ada'da
gibi hissediyor musunuz?
Veya günlük kaygılardan uzakta, başka
bir diyarda, yaşamın farklı güzellikleri
hissederek
hayatı
bir
oyun
gibi
duyumsamak istediğiniz olmuyor mu?
Bizim bir süredir kendimiz için yarattığımız
böyle bir adamız var. İşte bizim Ada'da
yetişen yepyeni bir ağacın, yepyeni
meyveleri ile, Ada Futbolu dergimizin 20.
sayısı ile sizinleyiz.
Nisan ile birlikte baharı hissetmeye
iyiden başlayacağız. Her ülkede olduğu
gibi İngiltere'de de yavaş yavaş sezon
şekillenmeye, yepyeni başlangıçlar için
planlar yapılmaya başlanacak. Yepyeni
uyanışlar zamanındayız.
Her zamanki gibi zengin bir içerik var
bu sayıda da. Katkıda bulunan, bu ağacı
sulayan herkese, özellikle editörümüz Mert
Artun ve tasarımcımız Murat Çolakoğlu'na
teşekkürler.
Bu sayımızda 1966 Dünya Kupası finalinin
rövanşı, birlikte oynayan alakasız ikililer,
Newcastle United ile Premier Lig'e dönen
Rafa, İskoçya'dan Oscar sahibi bir futbolcu,
armaların dilinde topun üzerindeki
horozun öyküsü, tersten kırılan rekorlar,
Everton'un yeni sahibi ve Leicester City'e
bahis yapan hayalperestler dahil yine bir
sürü ilginç hikaye ve köşe bulacaksınız.
Buyrun bizim Ada'ya...
Bahar
yorgunluğunu
agacımızın
gölgesinde giderirken bu güzel sayının
keyfini çıkarın.
2
SAYI 19|
YENİLENEN SİTESİ
ZENGİN İÇERİĞİ İLE
premierligturkiye.com
YAYINDA!
FARHAD İLE EVERTON
4
SAYI 20|
FARHAD İLE EVERTON
FaRHAD ILE EVERTON
EDİP URAS
“Ferhat, nakkaşlık yapan, Şirin’e sevdalı yiğit
bir delikanlıdır.” diye başlar efsane. Şirin’in
aşkı için dağları delen Ferhat sonunda bir
cadının oyununa gelir, ölümü üzerine Şirin de
dayanamaz can verir.
Merseyside’ın da şimdi bir Ferhat’ı var. Farhad
Moshiri. Everton’ın yeni çoğunluk hisselerinin
sahibi İranlı milyarder kulüp için ‘her şeyini
vereceğine’ söz verdi.
Everton FC’nin %49,9 hissesini 85 milyon
pounda alan Moshiri, yeni takımını FA Kupası
yarı finalinde Wembley’de izleyecek. Chelsea’yi
2-0 yendikleri çeyrek final maçında tribünde
kulübün hisselerini aldığı Bill Kenwright ile
birlikte sevindi Moshiri.
Maçtan sonra yaptığı açıklamada: ‘Bugün
gerçekten şunu hissettim: burası çok büyük
bir kulüp. Umarım bu kulübe yepyeni bir enerji
veririz. Hiç kimse bir kulübü sahiplenemez.
Ancak onun bir parçası olabilirsiniz. Benim de
niyetim bu.’ dedi.
Moshiri’nin kişisel servetinin 1,3 milyar pound
civarında olduğu tahmin ediliyor. Bu hali
ile efsanedeki Ferhat’tan biraz farklı. Ancak
1995’den beri kupa kaldıramayan bir takımın,
zorlu Premier Lig ve İngiltere futbolunda istediği
yere gelmesi için oldukça fazla dağı delmesi
gerektiği de bir gerçek.
Everton taraftarı FA Kupası’ndaki başarının
dışında aslında sezonu hayal kırıklığı ile
geçiriyor. Martinez’in çalıştırdığı ve çok yetenekli
bir kadrosu olan takım Premier Lig’de ilk 10
sıranın altında yer alıyor. Özellikle de başarısız
bir sezon geçiren ezeli rakip Liverpool’un bile
altındalar.
Farhad Moshiri, yaz transfer döneminde
kesenin ağzını açacağını Chelsea maçı program
kitapçığında tüm taraftarlara duyurdu. Zaman
zaman tarihe not düştüğü zekice yazılmış bir
metin ile taraftarlara ilk kez hitap etme şansını
bulmuştu. Eskilere teşekkür etti, yeni ufuklara
yelken açtı. Yıldız oyuncuların tutulacağı,
yepyeni bir stada kavuşulacağı müjdelerini
verdi. Sözlerin dağları delmekten kolay olduğu
bir dünyada her şey şimdilik güzel gözüküyor.
İranlı milyarder yakın zaman önce Arsenal’deki
%15 hissesini Usmanov’a satmış ve Everton’a
ortak olmaya karar vermişti. Şimdi Everton’ın
yeni kurtarıcısı, onları Premier Lig’in devleri
arasına sokacak doğru hamleleri yapacak biri
olarak ortaya çıktı.
Moshiri 1955 doğumlu. İran asıllı bir İngiliz
vatandaşı ve Monaco’da yaşıyor. Çelik ve enerji
sektöründe İngiltere ve Rusya’da yatırımları
bulunuyor. İran’da doğan Farhad, 1979 yılındaki
İslam Devrimi’nden hemen önce ailesi ile birlikte
yurdunu terk etmek zorunda kalmış. Babası eski
bir askeri hakim, annesi ise merkezi şu anda
Londra’da olan zamanında İran’ın bir numaralı
yayınevi sahibi. Farhad, Londra Üniversitesi’nde
okumuş ve alanı mali müşavirlik. Ernst & Young
ve Deloitte gibi firmalarda çalışmış.
Uzun zamandır ortak olduğu Alisher Usmanov
ile birlikte Arsenal FC’ye de yatırım yapan
Moshiri’nin
Merseyside
ekibinde
neler
yapacağını zaman gösterecek.
Efsanede Amasya Beyi ‘dağın ötesindeki suyu
şehre akıtacak yiğide vereceğim Şirin’i’ der.
Poundları Merseyside’ın mavi ekibine akıtacak
olan Farhad, Everton taraftarının susadığı kupa
başarılarını bu şehre getirebilecek mi sizce?
5
SAYI 20|
İNGİLTERE - ALMANYA
EFSANELER: INGILT
50. YIL HAZ
GÜNGÖR ORÇUN ACAR
West Ham United'ın stadı Boleyn
Ground, İngiltere ile Almanya
arasında değişik bir mücadeleye
ev sahipliği yapacak. 1966 yılındaki
İngiltere'nin tarihinde kazandığı tek
dünya kupasının 50. yıldönümünü
anmak için yapılacak mücadelede
İngiltere ve Alman Milli Takımları
karşı karşıya gelecek.
1966 yılında İngiltere ve Almanya
finalde mücadele etmiş ve siyah
beyaz olarak yayınlanan son
dünya kupasını normal süresi 2-2
biten maçın ardından, uzatma
devrelerinde
Geoff
Hurst'un
bulduğu iki golle 4-2 İngiltere
kazanmıştı.
66 finalleri tarihin en ilginç
finallerinden biri olarak tarihe
geçti.
Uzatma
dakikalarında
İngiltere'nin
eşitliği
bozduğu
golde topun tamamının çizgiyi
geçip geçmediği hala bir tartışma
konusudur. İsviçreli orta hakem
pozisyonu görmemiş ve Sovyet
yan hakem Tevfik Bayramov'a
topun çizgiyi geçip geçmediğini
sormuştur. Ortak bir dilleri
bulunmaması sebebiyle daha
çok el hareketleriyle birbirleriyle
anlaşan ikili, pozisyonun gol
olduğuna karar vermiştir.
Bu tartışma günümüze dek
sürmüştür. Almanlar hakemin yarı
finalde Sovyetleri eleyerek finale
gelen Almanya'yı cezalandırdığını
söylemiştir.
Bir
grup
ise
kanıtlanmamakla birlikte hakemin
pozisyonu gördüğünü ancak gol
vermeyi tercih ettiğini söylemiştir.
Söylentilere göre Bayramov'un
gol verme nedeni tek kelimedir.
“Stalingrad”.
Mücadeleyi ilginç kılacak diğer bir
detay ise oyuncular. 50 yıl önce
kupayı İngiltere'ye getiren Bobby
6
SAYI 20|
İNGİLTERE - ALMANYA
TERE - ALMANYA
ZIRLIK MACI
Moore, Geoff Hurst ve Martin
Peters'ın yerine birçok ünlü oyuncu
da bu ikonik maçta forma giyecek.
İngiltere adına Joe Cole, Teddy
Sheringham, Dean Ashton, Trevor
Sinclair ve David James gibi
milli takım forması giymiş eski
West Ham oyuncuları bu maçta
mücadele edecek.
Sol Campell, Paul Scholes, Steve
McManaman, Jamie Redknapp
ve Robbie Fowler'ın yanısıra ünlü
sanatçılar da İngiltere formasını
giyecekler. Bu yıldızların arasında
hayatı boyunca büyük bir West
Ham taraftarı olduğunu açıklayan
Ray Winston da bulunuyor.
Almanya takımı da her zaman
olduğu gibi bu maça da oldukça
güçlü bir kadroyla çıkacak. Michael
Ballack'ın kaptanlığını yapacağı
“Die Mannschaft”, 1990 Dünya
Kupası'nı kazanan kadroda yer alan
Lothar Matthaus, Guido Buchwald,
Euro 96'yı kazanan kadroda yer
alan Fredi Bobic ve Marco Basler'in
yanısıra 2002 Dünya Kupası'nda
mücadele eden Jens Nowotny de
Almanya adına mücadelede yer
alacak.
Mücadelenin galibi kim olur
bilinmez, ancak 66 yılında top
çizgiyi geçti mi geçmedi mi
tartışmaları
devam
ederken
2014 yılındaki Dünya Kupası'nda
Lampard'ın çektiği şutta top
çizgiyi geçmiş ancak gol değeri
kazanmamıştı. Tarihin acı bir oyunu
olarak nitelenen bu durumun
ardından Almanlar İngiltere'yi
elemiş
ve
Dünya
Kupası'nı
kazanmıştı.
Almanya İngiltere maçları her
zaman zevkli geçmeye adaydır. Yaş
grubu ne olursa olsun, 2 Mayıs’ta
keyifli bir maçın bizi beklediği
kesin.
7
SAYI 20|
FUTBOL VE OSCAR
Sinema sektörüne, Holywood’a çeşitli alanlardan
hem ülkemizde hem dünyada geçişler
oluyor. Şarkıcı Mahsun Kırmızıgül ülkemizde
kaydadeğer bir yönetmen haline gelirken,
dünyada birçok kadın oyuncu mankenlikten
oyunculuğa geçiş yapmış durumda. Futbol
içinde de çeşitli geçişler mevcut. Bunlardan en
ünlüsü Lock, Stock & Two Smoking Barrel’dan
da tanıdığınız Chelsea’da da forma giymiş
olan Vinnie Jones. Vinnie, futbol dünyasından
beyazperdeye geçiş yapmış en başarılı
isimlerden biri olsa da ondan daha başarılı olan
biri daha var; James Edmund Neil Paterson.
31 Aralık 1915 yılında Greenock, İskoçya’da
dünyaya gelen ve Edinburgh Üniversitesi’nde
hukuk okuyan Neil Paterson okuduğu bölümden
pek etkilenmemiş olacak ki yazarlık ve sinema
sektörüne yöneldi ve önemli başarılara imza
attı. D.C. Thomson’da önce spor yazarlığı yapan
Paterson, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra birçok
kitap ve kısa hikaye yazdı. Paterson’ın yazarlık
yeteneği kendisine 1946 yılında Edebiyat
FUTBOL VE OSCAR: B
alanında Atlantik Ödülü’nü kazandırdı. 1950
yılında ise Behold thy Daughter adlı romanıyla
bestseller olmayı başardı.
Paterson 1953 yılında sinemanın popüleritesinin
artmasıyla beraber kendi hikayesi olan The
Kidnappers’ı senaryoya çevirerek sinema
dünyasına adım attı. Kitapları senaryoya
çevirmeye devam eden Paterson, John
Braine’in Room at the Top (1959) adlı kitabına
da el atarak eseri senaryo haline getiren ilk
isim oldu. Üstelik bu senaryo kendisine En İyi
Uyarlama Senaryo Dalı’nda Oscar ödülünü
getirdi. Paterson daha sonra bir çok senaryo
yazdı, uyarlamada bulundu. Britanya Film
Enstitüsü’nde, Ulusal Film Okulu’nda ve Büyük
Britanya Sanat Kurumu’nda yöneticilik yaptı.
İskoç Neil Paterson sanat alanında faaliyet
göstermeden önce ise futbol sanatını icra
8
SAYI 20|
FUTBOL VE OSCAR
BIR İSKOÇ HIKAYESI
BERK KALYONCU
ediyordu. İskoçya’nın kuzeyinde Buckie Thistle
altyapısında forma giymeye başlayan Paterson
daha sonra ülkenin güneyine transfer oldu
ve Leith Athletic’in formasını terletti. Sol iç
oynayan Paterson dikkatleri üzerine çekince
Dundee United’a transfer oldu. Dundee United
altyapısında 26 kez forma giyen ve biri hat-trick
olmak üzere 9 gole imza atan yazar kaptanlığa
kadar yükseldi. Profesyonel futbolculuk teklifi
almasına rağmen aradığı heyecanı futbolda
bulamayan Paterson önce spor yazarlığına
ardından Oscar’a kadar uzanan yepyeni bir
serüvene atıldı.
Paterson’ın 1960 yılında En İyi Uyarlama
Senaryo Dalı Oscar’ı kazanışını oğlu John şöyle
anlatıyor:
“Crieff, Perthshire’daki evimizde oturuyorduk.
Daha sonra evin telefonu çaldı ve babama
Oscar kazandığını söylediler. Sabahın 6’sında
genelde telefonumuz pek çalmaz. O gün babam
telefonu açtı, arayan Jack Clayton’dı, Room at
the Top’ın yönetmeni Jack Clayton. Kahvaltıya
kadar benimle bu konuda bir şey paylaşıldığını
hatırlamıyorum.
Babam çok alçakgönüllü bir adamdı. Bir
şey başarınca ellerini havaya kaldırıp coşku
yaşayanlardan biri değildi. Nereden nereye
geldiğinin her zaman bilincindeydi.“
John, Oscar heykelinin evde bir dönem tuvalet
kapısının çarpmamasını sağlayan aparat olarak
da kullanıldığını dile getiriyor.
Neil Paterson hayatının son dönemini İskoçya’da
golf oynarak, balık tutarak ve sanatını gençlere
aktararak geçirdi. 1995 yılında Crieff, Tayside’da
hayata gözlerini yuman İskoç, hem futbolculuk
yapmış hem de Oscar kazanmış kariyeriyle
ilginç hayat hikayesini bütün dünyaya bıraktı.
9
SAYI 20|
EDWIN VAN DER SAR
10
SAYI 20|
EDWIN VAN DER SAR
VE EDWIN VAN DER SAR YILLAR SONRA BIR
PENALTI DAHA KURTARDI
EDİP URAS
Manchester United’ın eski ve efsane kalecisi
bir zamanlar oynadığı vv Noordwijk formasını
giydi. Elbette bu kolay olmadı. Takımın as
kalecisi Mustafa Amezrine sakatlanmıştı. Kulüp
Hollanda Futbol Federasyonu KNVB’den özel
izin almak zorundaydı.
Beş yıla yakın bir zamandır bir maçta forma
giymeyen van der Sar için izin çıktı. 45 yaşındaki
kaleci, United’da sayısız başarıya imza atmıştı.
Ajax, Juventus ve Fulham forması da giyen
1970 doğumlu file bekçisi 4 Premier Lig
Şampiyonluğu, 2 Lig Kupası, 3 Community Shield
Kupası, Şampiyonlar Ligi Kupası ve FIFA Kulüpler
Dünya Kupası sahibi. Ajax ve Juventus’taki
başarılarını saymıyoruz bile. Fulham’da 2002
yılında UEFA Intertoto Kupası’nı kazandı. Müthiş
bir kariyer 1,97’lik dev adamınki.
Alınan özel izinden sonra Jodan Boys karşısında
sahaya çıkan Edwin van der Sar’ın son resmi
maçı Şampiyonlar Ligi Finali:
Manchester United – Barcelona maçıydı.
Halen
eski
kulübü
Ajax’ta
pazarlama
direktörlüğü görevini de yürüten emektar
kaleci ilk yarıda kaleciliğin geçici bir yetenek
olmadığını kanıtladı ve Jodan Boys’un kullandığı
penaltı atışını neredeyse kolayca kurtararak
takımının geriye düşmesini önledi.
Buna karşılık vv Nordwijk defansı van der
Sar’ın alıştığı defanslardan değildi. Jodan Boys
oyuncuları maçın devamında bir gol atmayı
başardılar. Nordwijk daha sonra bulduğu golle
skoru eşitledi ve maç 1-1 sona erdi.
11
SAYI 20|
UPTON PARK
“SANA DÜN BIR TEPEDEN BAKTIM
EFE CAN ERTEKİN
Her insanın duygularını yoğun şekilde
yaşadığı bazı anlar vardır, bu anlar aklımıza
asla unutulmamak üzere kazınır. Özellikle bir
futbolseverseniz ve tuttuğunuz takımın maçına
ilk kez gidiyorsanız, bu anın fotoğrafı zihninizde
en güzel yerini almıştır bile. Turnikelerden
geçtikten sonra tüm ihtişamıyla karşınıza
çıkan yeşil sahanın büyüsüne kapılmamak
elde değildir. Peki bu sihirli anı annenizin
evinin penceresinden yaşayacak kadar şanslı
olsaydınız? Biraz garip bir soru oldu değil
mi, cevap için aşağıdaki satırlarda West Ham
taraftarı Mark Gardner’ı dinleyelim.
Mark Gardner, West Ham United’ın iç saha
maçlarına ev sahipliği yapan Upton Park’taki
karşılaşmaları, annesinin 14.katta bulunan
dairesinin penceresinden, 20 yıldan uzun bir
süredir takip ediyor.
29 yaşındaki West Ham taraftarı, stadın tek kör
noktasının Doğu Tarafı’nda bulunan taç çizgisi
olduğunu ancak stadyum içinde bulunan dev
ekranlar sayesinde de o bölgede göremediği
pozisyonların tekrarını izlediğini söylüyor.
“Hiçbir bedel ödemeden, stadı çok iyi bir
açıdan görme şansınız var, neden para verip
koltuklarda oturmayı tercih edesiniz ki?” diyen
Gardner, bu pencerenin kendisini yaklaşık 20
bin pound gibi bir maç bileti harcamasından
kurtardığını da sözlerine ekliyordu.
Gardner’ın, Upton Park görüşünü kiralamak
isteyen taraftarlar da oluyormuş: “Maç saatinde
annemin kapısını çalan yabancılar, 10 pound
karşılığında maçı benimle birlikte pencereden
izlemek istiyorlardı.”
Takımınızın sembol isimlerini bedava izlemenin
verdiği hazzı da bir düşünün. Çünkü Gardner,
Paolo di Canio ve Carlos Tevez gibi West Ham
12
SAYI 20|
UPTON PARK
M AZIZ UPTON PARK!”
efsanelerini ücret ödemeden izleme şansını
yakalamış. Şu anda da Dimitri Payet’yi kanlı
canlı izlemenin zevkini sürüyor Mark.
Belki de dünya üzerinde böyle bir şansa sahip
tek futbolsever olan Gardner, bazen her şeyi
görmekten memnun olmadığını da ekliyor:
“ Orta sıralarda ve küme düşme potasında
gezindiğimiz zamanları izlemek çok da keyifli
değildi. Bir de kalabalığın ortaya çıkardığı
problemler rahatsız edici, özellikle Millwall
karşılaşmalarında.”
Göklerdeki bedava koltuğunu sezon sonunda
West Ham United’ın Upton Park’a vedasıyla
kaybedecek olmanın Gardner’ı, karışık duygular
içerisine sürüklediğini belirtmek gerek. Yıllarca
bedelsiz olarak izlediği takımını Olimpiyat
Stadı’nda parasını vererek izlemek zorunda
kalacak ne de olsa. Bunun yanı sıra birçok
yaşanmışlık da bu vedayla beraber hatıra
defterindeki yerini alacak.
“Pencere açıkken, tribünlerdeki kalabalığın
sesini duymak insanı çok heyecanlandırıyordu.
Fakat, taşınmanın sebeplerini anlıyorum.
Kulübün sahiplerinin gerçek West Ham United
taraftarları olduğunu ve bizi sadece finansal
sebeplerle Olimpiyat Stadı’na taşımadıklarını
bildiğimiz için Upton Park’ta sahip olduğumuz
kimliğimizi
ve
bağlılığımızı
orada
da
sürdüreceğimize inanıyorum.”
Yahya Kemal Beyatlı’nın dizelerini biraz
mizah katarak değiştirirsek Mark Gardner’ın
durumunu tek cümleyle özetlemiş oluruz
sanırım: “ Sana dün bir tepeden baktım aziz
Upton Park!”
13
SAYI 20|
STUART PEARCE
STUART PEARCE VE
14
SAYI 20|
STUART PEARCE
E İNGILTERE’NIN EN KÖTÜ TAKIMI
EDİP URAS
Futbol hafızası biraz acımasızdır. Stuart Pearce,
İngiltere Milli Takımı formasını 78 kez giydi.
Özellikle Nottingham Forest’te oynadığı 1985 –
1997 yılları arasında 401 kez kırmızı forma ile
lig maçına çıktı. Newcastle United, West Ham
United ve Manchester City’de istikrarlı ve hırslı
oyununa, savaşçı futbolculuğuna devam etti.
Ancak bu kadar uzun ve istikrarlı kariyerden
benim hafızamda kalan sadece 1990 Dünya
Kupası’nda kaçırdığı penaltı nedense.
İngiltere’nin Almanya’ya penaltı atışları ile yenilmeye alışmasından önceydi. Henüz Almanya’nın adı bile Batı Almanya idi. Karşılaşma
Brehme ve Lineker’in karşılıklı golleri
ile 1-1 bitmiş, Dünya Kupası finaline
çıkacak takımı belirleyecek penaltı atışlarına geçilmişti. İngiltere’nin
henüz böyle bir penaltılarla elenme
sendromu olmadığından Lineker,
Beardsley ve Platt vuruşlarını rahatça
gole çevirdiler.
Futbolculuğunda sol bek
mevkiini kendine yer edinen
ve hırsından ve tekmeye
kafa uzatan cesaretinden dolayı psycho (sapık) lakabı alan Stuart
Pearce topun başına
geçti. Takımı Nottingham Forest’inde
penaltıcısıydı. Ancak
o vuruş kaleci
Illgner’in ayaklarından döndü. İngiltere’nin penaltılarla Almanya’ya kaybetme sendromu başladı. Pearce’ın
başlattığını Waddle devam ettirdi ve
kaçırılan bu iki penaltı ile İngiltere
1990 Dünya Kupası’na veda etti.
Pearce 6 yıl sonra Euro 1996’da
Wembley’de yine yarı finalde Almanya
ile karşılaşan İngiltere Milli Takım
kadrosundaydı. Karşılaşma yine 1-1 sona
erdi. Almanya’nın golünü Beşiktaş’ta da
forma giyen Kuntz atmıştı. Penaltıcıların
listesinde yine yer alan Pearce bu kez
penaltısını gole çevirdi ancak bu kez de Gareth
Southgate kaçırdığı penaltı ile İngiltere’nin
elenmesine neden olan adam oldu.
Stuart Pearce bugünlerde 53 yaşında. Yolunun
kesiştiği kulüp ise Longford AFC. Birleşik
Krallık’taki en kötü takım olduğu defalarca
yazıldı ve çizildi. Longford Futbol Kulübü, bu
sezon Gloucestershire Kuzey Büyükler Ligi İkinci
Kümede oynuyor. Yani profesyonel liglerin epey
altında diyebiliriz.
Bu sezon çıktıkları 18 maçta 179 gol yediler.
Yok, yanlış yazılmadı, yazı ile yüz yetmiş dokuz.
2015/16 sezonunda Stuart Pearce’ın katıldığı
amatör lig takımı Longford AFC’nin evinde
Bibury’e 17-0, deplasmanda Lydney Town
Yedekleri’ne 16-0, evinde Quedgeley
Wanderers’a 15-0 yenildiğini söylersek
kümede sonuncu takım olduğunu ayrıca
yazmamıza gerek olmaz herhalde.
Stuart Pearce işte bu Longford AFC ile uzun zaman
sonra ilk maçına çıktı.
Menajer Nick Dawe,
Pearce gibi bir oyuncu ile ‘daha önce gidemediğimiz yerlere’
gideceğiz açıklaması
yaptı ve emektar sol
bek sahaya çıktı.
İlk
maçta
hemen
formayı alamadı Pearce. 12
Mart’ta oynanan Wotton
Rovers maçının 48. dakikasını
beklemek zorunda kaldı.
450 kişinin izlediği maçta
oyuna
giren
Psycho,
sonucu değiştiremedi ve
Longford AFC maçı 1-0
kaybetti. Wotton’un tek
gol atabilmesi ve onu da
penaltıdan bulması önemli
değildi, Psycho’nun kırmızı
siyah formayı giymesi her şeyi
unutturmuştu.
15
SAYI 20|
LEICESTER CITY
16
SAYI 20|
LEICESTER CITY
LEICESTER CITY’YE
GÜVENMEK Mİ YOKSA
GÜVENMEMEK Mİ?
ÖMER PAMİR ERBATUK
17
SAYI 20|
LEICESTER CITY
JOHN P R Y K E
Her şey 59 yasındaki bir Leicester City
taraftarının sezon başında Leicester City
şampiyonluğuna 20 poundluk bahis yapmasıyla
başladı. Bahsini geçtiğimiz Ağustos ayında
Ladbrokes adlı İngiliz bahis firmasından
oynayan John Pryke 1’e 5000 oranından 100,000
kazanmaya çok yaklaşmıştı. Zira İngiltere liginin
bitmesine sadece 13 hafta kalmıştı ve Chelsea,
Manchester United ve Manchester City gibi her
sezon şampiyonluğu sonuna kadar kovalayan
takımlar bu sezon lige erken havlu atmıştı.
Geçtiğimiz günlerde ise Ladbrokes bahis
sitesinin “bahis bozdurma” teklifini geri
çeviremeyen John Pryke sezon bitmeden tam
tamına 29,000 Pound’un sahibi oldu. Leicester
City'e bahis yaparken 2004 yılında Yunanistan’ın
Avrupa Şampiyonu olmasından ilham aldığını
belirten Pryke, “Dün gibi hatırlıyorum, turnuvaya
son anda dahil oldular. Herkes maç bile
kazanamayacaklarını düşünürken turnuvayı
şampiyon bitirdiler” sözleriyle motivasyonunun
kaynağını da açıklamış oldu. Geçtiğimiz
haftalarda “Oynamış olduğum bahisten ve
kazanacağımdan eminim, biraz heyecanlıyım
ama işimizi son 2-3 haftaya dahi bırakacağımızı
düşünmüyorum “diyen İngiliz bahişçi, yine de
bahis sat uygulamasına karşı koyamayarak
Ladbrokes’un teklifini geri çeviremedi ve
lig sonunu beklemeden 29,000 pounduna
kavuştu. Ladbrokes’da sezon başı 47 kişi 1’e
5000 oranında Leicester City şampiyonluğuna
bahis yapmış. Pryke, erkenden ödülünü almayı
kabul eden 4. kişi.
Alınan bilgiye göre geçtiğimiz Ağustos ayında
Leicester City'nin ligi kazanacağına 40 Pound
(169 TL) yatıran bir kişinin, bunun gerçekleşmesi
durumunda 200 bin Pound’u (846.880 TL)
cebine koyacağı bildirildi. Toplamda ise geçen
sezon Chelsea’nin kazandığı sezonda 150’şer bin
Pound (635.160 TL) kar yapan büyük firmaların
bu kez ortalama 5’er milyon Pound’a (21.172.000
TL) yakın para kaybedeceği belirtildi.
Sezon başında şampiyon olmasına 1’e 5000
verilen Leicester City’e John Pryke’ın yanı sıra
bir Brighton taraftarı da sezon başında bahis
yaparken, o da bahis şirketlerinden gelen cazip
teklifi reddedemedi ve 27.000 pound’un sahibi
oldu. Leicester City’nin sezon başındaki bahis
oranı, Elvis Presley’ın tekrar dünyaya gelmesiyle
ya da Christmas’ta yılın en sıcak havanın
yaşanacağını öngörmekle aynıydı.
18
SAYI 20|
LEICESTER CITY
K EVA L NA K ESHR
EE
Serbest meslek sahibi Nathaniel Whessell ise
Leicester City'e güvenen bir başka bahissever.
Leicester City'nin şampiyonluğuna 60 cent
(£0.60) bahis oynayan Nathaniel Whessell bahis
şirketinin teklifini geri çevirerek 3.000 Poundu
kazanmaya yakın. Tilkilerde sezonun son üç
maçı Manchester United, Chelsea, Everton ve
o son 3 hafta DJ’lik yaparak geçimini sağlayan
Whessell için oldukça stresli geçecek.
Sıradaki hikaye Keval Nakeshree'ye ait. Pakistan
kökenli ama Leicester City taraftarı olan Keval
Nakeshree bunda en büyük payın Emile
Heskey ve Muzzy İzzet'te olduğunu söyledi. O
dönemden beri Leicester City'e gönül veren
Nakeshree, Leicester City'e Christmas'ta ligi
lider tamamlar bahsine, 5 euro bastı ve 1000
katı oranı bilerek 5.000 euronun sahibi oldu.
Gloucester'da yaşayan 2 çocuk Babası Keval
Nakeshree bu bahsi neden oynadığını ise şöyle
açıkladı. ''Geçen sezon son 7-8 maçta oynadığı
futbol ve aldığı sonuçlarla Leicester City bana
bu güveni verdi ve bahsimde ilham kaynağı
oldu. Pişman olmadığımı görmek güzel.''
Leicester City'de futbola başlayan İngiliz
efsanesi Gary Lineker ise sezon ortasında
Leicester City'nin şampiyonluk iddiasıyla
ilgili;''Evet! Eğer Leicester Premier Lig'de
şampiyon olursa, önümüzdeki sezonun
mesajını iç çamaşırımla birlikte vereceğim.''diye
konuşmuştu. Eşi aynı zamanda model Danielle
Bux ise yine sosyal medya üzerinden Gary
Lineker'e bu mesajıyla ilgili oldukça esprili bir
yanıt verdi.36 yaşındaki model ''Geçmişini
göz önünde bulunduruyorum da, umarım
çamaşırların temizdir'' dedi ve sosyal medyada
bu mesaj büyük ilgi gördü.
Yıl ortasında bile Leicester City’e güvenen
bahisseverler, mavilerin şampiyon olması
halinde büyük miktarda paralar kazanma şansı
elde edecek. Sezon başında ya da ortasında
Leicester City’e oynayan ve bahis şirketlerinin
teklifini reddeden bir futbolsevere şu ana kadar
rastlanılmadı.
Bakalım, bahislerini şirketlere transfer eden
bahisseverler, sezon sonunda daha çok
kazanılacak parayı elinin tersiyle mi itmiş
olacak, yoksa Leicester City’nin ligin sonunu
getiremediğini öngördüğü için karına kar mı
ekleyecek? Hep beraber yaşayıp göreceğiz...
19
SAYI 20|
STUART PEARCE
20
SAYI 20|
STUART PEARCE
NEWCASTLE UNITED
REKORUNU TAZELİYOR
MURAT ÇOLAKOĞLU
Ada Futbolu’nun düşme adayları köşesinde bu
sayımızda Saksağanlar’ı ağırlıyoruz. Geçtiğimiz
sezon küme düşme acısını derinden hisseden
ve son hafta kurtulan Newcastle United bu
sezon tam tersi bir durum oluşturmak için
sezon öncesi büyük bir hazırlık yaptı. İlk olarak
geçici menajer John Carver görevden alındı
yerine İngiltere Milli Takımı tecrübesi olan Steve
McClaren getirildi. Ardından tecrübeli hoca ve
ekibi, kulübe potansiyeli yüksek oyuncular
transfer ettiler. Sırp harika –aynı zamanda
problem- çocuk Aleksandar Mitrovic, Kongo’nun
gelmiş geçmiş en iyi savunmacısı olabilecek
Chancel Mbemba, Hollanda’nın iki yönlü orta
sahası Gini Wijnaldum, Fransızların bir dönem
çok şey beklediği Thauvin ve birkaç isim daha.
başlamadı. Aranan galibiyet gelmeyince küme
düşme hattının yolu 4. hafta sonunda göründü
ve Newcastle 4 maç sonunda topladığı 2 puanla
kendini düşme hattında buldu. İşte yazımız da
bununla başlıyor. Newcastle United McClaren
döneminde tam 148 günü düşme hattında
geçirdi. Bu süreçte çıkılan 28 maçta 6 galibiyet
alabilen Newcastle United 24 puan topladı ve
bu Steve McClaren’in sonunu getirdi.
Newcastle sağlam olabilecek bir kadro
kurmuştu fakat sezon çok da istenildiği gibi
*Rafa Benitez, Newcastle United’ın başında
çıktığı 2 maçta 1 puan alabildi.
Newcastle United’ın sezonlara göre düşme
hattında geçirdiği gün sayısı
Bu sezon küme düşme hattının ağırladığı
takımlar ve takımların kaldıkları gün sayısı
Newcastle United küme düştüğü 20082009 sezonunda 112 günü düşme hattında
geçirmişti ve Mart sonu itibariyle bu sayı 160’ı
geçti. Sezon sonunda yeni Rafa Benitez* kulübü
kümede tutabilir mi bilinmez fakat Saksağanlar
taraftarlarına korkunç bir sezon yaşatıyor.
21
SAYI 20|
REKLAMLAR
A
L
K
E
R
22
SAYI 20|
REKLAMLAR
A
R
A
L
M
RTUN
MERT A
23
SAYI 20|
REKLAMLAR
Futbolcular, teknik direktörler, İngiliz
kulüpleri firmalar ve sponsorlar için
tam bir maden, ancak bazı firmaların
reklamlarında oldukça ilginç kareler
çıkıyor…
Manchester
Unitedlı
futbolcuların,
özellikle Valencia’nın Gulf reklamında yüz
ifadeleri görülmeye değer.
Blackburn Rovers’ın Venky’s Chicken ile
yaptığı sponsorluk anlaşması taraftarları
galeyana getirmişti, Rovers taraftarı uzun
süre bu sponsorluk anlaşmasını eleştirmiş,
sahanın ortasına tavuk bile bırakmıştı…
24
SAYI 20|
REKLAMLAR
Ipswich Town menajeri Mick McCarthy ve Fiat reklamı
Biraz nostalji, Manchester United’da Sir Alex Ferguson dönemi öncesi, sponsor Sharp…
25
SAYI 20|
REKLAMLAR
Naiflikte bir Dünya markası, ne de olsa o
bir İsveçli, Sven Goran Erikson ve Pepsi. Yıl
2003, Pepsi, İngiltere futbol federasyonuna
sponsor olduğuna pişman olmuştur…
Tony Adams ve Patrick Viera ekrana
bakmadan oyun oynayabiliyor, DreamCast
ve Arsenal kaptanları…
26
SAYI 20|
REKLAMLAR
Survivor’a da bekleriz. Sheffield Wednesday
ve Asda Pizza. Di Canio’nun da oynamadığı
takım kalmamış dediğinizi duyar gibiyiz...
Baykuşlar çiğ pizza sever…
Sinek kaydı, Sir Alex Ferguson, Giggs, Ruud
van Nistelrooy ve Wilkinson traş bıçakları…
27
SAYI 20|
REKLAMLAR
Watford – Phones 4U işbirliği; Bu
kadar yakın mesafede harcamayın
kontörlerinizi…
Beckham’sız jöle markası olmaz… David &
Brylcreem
28
SAYI 20|
REKLAMLAR
Rahmetli Brian Clough, Nothingham
Forest’ın yeni sponsorluk anlaşmasını
kutluyor…
Tüm içecek ve protein tozlarımız
Maximuscle’dan. Wimbledon menajeri
Terry Burton omuzlarda, aman siz siz olun
kas yapayım derken göz çıkarmayın…
Fulham ve Pizza Hut işbirliği ile artık
futbolcular getiriyor pizzayı kapınıza. Maç
saatlerinde nasıl idare ediyorlar işi acaba…
Nokia – Connecting People / Manchester
United’dan Wes Brown, Teddy Sheringham,
Ola Gunnar Solskjaer ve Silvestre.
En parlak GSM operatörü Vodafone konulu
reklamda Ryan Giggs, yine Solskjaer
ve Scholes… Ekim 2000’de Vodafone,
Manchester United’a sponsor olur.
29
SAYI 20|
REKLAMLAR
30
SAYI 20|
REKLAMLAR
31
SAYI 20|
REKLAMLAR
32
SAYI 20|
REKLAMLAR
33
SAYI 20|
TOTTENHAM HOTSPUR
ARMALARIN DİLİ:
TOTTENHAM HOTSPUR
EDİP URAS
Tottenham armasındaki horoz, 1921 FA
Kupası finalinden beri değişmedi. 23 Nisan
1921 tarihinde Stamford Bridge’de oynanan
o final maçında Tottenham ikinci yarıda
Jimmy Dimmock’un ayağından bulduğu golle
Wolverhampton Wanderers’ı 1-0 yenerek
kupayı almıştı.
karakterlerinden biri. Doğumu 20 Mayıs 1364.
Ortaçağ sonlarında yaşamış ünlü bir İngiliz
asilzadesi. Anglo-İskoç savaşlarında önemli rol
oynamış bir komutan. Daha sonra İngiltere
Kralı 4. Henry’e karşı ayaklanmış ve Shrewsbury
Savaşı’nda, 1403 yılında, henüz 40 yaşına
gelmeden öldürülmüş.
Kuzey
Londra’nın
Lilywhites lakaplı ekibi
bu sezon Premier Lig’de
şampiyonluğu kovalıyor.
Pochettino yönetimindeki
takım, son 7 haftaya
girerken liderin sadece
5
puan
gerisinde.
Bu
sayımızda
topun
üzerindeki
horozun
hikâyesini ve Tottenham
Hotspur armasının neleri
anlattığını ele alıyoruz.
Hayatının
tamamını
askeri
ve
diplomatik
görevlerle, dünyanın dört
bir yanındaki bölgelerde
geçiren Percy, 1393’de
Kıbrıs da dahil olmak
üzere,
birçok
yerde
krallığını
asker
veya
diplomat olarak temsil
etmiş.
Percy
ailesi,
Kral 2. Richard’a karşı
Henry
Bolingbroke’u
destekleme kararı alıp,
1399 yılında sürgünden
dönen
Bolingbroke’un
kuvvetleriyle
birlikte
Londra’ya
ilerleyince
Henry
Percy’nin
de
hayatı değişmiş. Henry
Bolingbroke, tahtı ele
geçirip Kral 4. Henry
olunca, Percy ailesi büyük
para ve geniş topraklarla ödüllendirilmiş. Bu
topraklardan bir kısmı Londra’nın kuzeyindeki
şu anda Tottenham’ın bulunduğu bataklıklar.
Tottenham
Hotspur
takımının adının Harry
Hotspur’dan
geldiği
söylenir.
O
yüzden
Shakespeare’in
Henry
IV’deki ünlü karakteri
Harry Hotspur’u veya
diğer adıyla Henry Percy’i
önce tanımakta fayda var.
Henry
Percy,
İngiltere
tarihinin
önemli
34
SAYI 20|
TOTTENHAM HOTSPUR
Gel zaman git zaman, tahta çıkardığı kral
ile ters düşen Percy Ailesi, isyan edince,
Shrewsbury Savaşı’nda öldürülen Henry Percy
ve tüm aile vatan haini ilan edilir ve kendilerine
verilen toprakların bir kısmı geri alınır. Ancak
Tottenham çevresindekiler ailenin varislerinde
kalır.
İngiltere’de kraliyet ailesi ve asillerin aralarındaki
savaş ve entrikalar bitmez. Bu karmaşıklıktan
biraz daha günümüze, Tottenham Hotspur
kulübünün kurulduğu günlere gelelim. Henry
Percy’nin bir lakabının Hotspur olduğunu
belirtmiştik. Bu lakap, horoz dövüşlerinde,
Percy’nin horozlarına taktığı mahmuzlardan
gelir.
Spur’un
kelime
anlamı,
tahmin
edebileceğiniz gibi mahmuzdur.
1909 yılında, Tottenham’ın eski futbolcularından
William James Scott’un hazırladığı ve Batı
Tribünü
üzerine
yerleştirilen
bronzdan
yapılmış futbol topunun üzerinde duran horoz
oraya koyulduğundan itibaren artık kulübün
vazgeçilmez parçalarından biri oldu.
1956’dan 2006 yılına kadar Spurs armasında
kullanılan kalkanın çevresinde farklı desenler ve
yerler yer aldı. Örneğin bir dönem kalkanın her
iki yanında yer alan aslanlar Harry Hotspur’un
da üyesi olduğu Northumberland Ailesi’nin
armasından geliyor. 1997 -1999 yılları arasında
armada bulunan Bruce Şatosu, White Hart
Lane’e 350 metre mesafededir. Ağaçlar hemen
yakındaki Seven Sisters’ı işaret eder.
Tottenham’ın armasında bir süre yer alan
Latince motto Audere Est Facere ise Cesaret
Etmek Başarmaktır anlamına gelir.
1983 yılında kulüp ürünlerinin korsan üretimini
engellemek için armaya iki kırmızı aslan ve
motto eklendi. Bundan sonraki 23 yıl boyunca,
aslanlar ve Latince sloganları Tottenham
formalarının vazgeçilmez unsurları oldular.
2006 yılında, yeniden markalaşma ve kulübün
imajının değiştirilmesi gündeme geldiğinde
profesyonel olarak tasarlanan yeni arma
yürürlüğe girdi. Halen kullanılan bu armada
Latince slogan veya aslan yok, daha ince bir
horoz ve eski tip bir futbol topunu içeriyor.
Basit ve sade.
2013 yılının Kasım ayında Tottenham Hotspur
avukatları, amatör liglerde oynayan Fleet Spurs
adlı takımın logosunu, Tottenham logosuna
‘fazla benzediği’ için değiştirmeleri için dava
ettiler ve kazandılar.
Tottenham armasının dili, bir futbol takımının
armasının eski bir futbol topunun üzerinde
neden bir horozun durduğunu anlatıyor.
Cesaret etmek başarmaktır sloganını artık
kullanmıyorlar belki ancak halen kullandıkları
armanın yıllar ve hatta yüzyıllar önceden
çağrıştırdığı o kadar çok şey var ki…
35
SAYI 20|
TERSTEN REKORLAR
36
SAYI 20|
TERSTEN REKORLAR
TERSTEN
REKORLAR
EFE CAN ERTEKİN
Günümüz futbolunda transfer piyasasında
dönen rakamlar dudak uçuklatmaya devam
ediyor. UEFA, “Finansal Fair-play” adı altında
oyunun kurallarını bir düzene koymaya çalışsa
da Premier Lig’in orta seviyeli bir takımı, devre
arası transfer döneminde hiç tereddüt etmeden
24 milyon euro’yu masaya koyup istediği
oyuncuyu transfer edebiliyor. Hem de bu
kulüp daha önce hiçbir oyuncuya bu değerde
bir bonservis bedeli ödememiş olmasına
rağmen riske girmekten çekinmiyor. Bir önceki
cümlelerde bahsettiğimiz Premier Lig ekibi
Stoke City, ara transferde Porto’nun Belçikalı
orta sahası Giannelli Imbula’yı 24 milyon Euro
karşılığında -kendi bonservis rekorunu kırarakkadrosuna kattı.
23 yaşındaki oyuncu forma giydiği ikinci maçta
fileleri havalandırıp, takımının oynadığı son
6 maçın tamamında 90 dakika forma giydi.
Ancak Premier Lig tarihinde Stoke City gibi risk
alıp rezil olmuş bazı ekipler ve oyuncular da
bulunuyor. Ada Futbolu ekibi olarak sizler için
9 başarısız rekor girişimini listeledik. Tabi ki
Torres ve Carroll da var…
37
SAYI 20|
TERSTEN REKORLAR
Darren Bent - Sunderland’den Aston Villa’ya
Darren Bent, bir zamanlar İngiltere’nin en
pahalılarından biriydi.
Fernando Torres - Liverpool’dan Chelsea’ye
Chelsea’nin transferlerde ödediği bonservis
rakamlarını düşündüğümüzde bile gerçekten
çok anormal bir bedel 50 milyon pound.
Kuşkusuz Liverpool’un son yıllarda yaptığı
en karlı iş. Londra’nın yolunu tutan İspanyol,
transferi karşılığında ödenen bedelin altında
ezilmekle kalmadı, neredeyse yok oldu.
Torres, Chelsea döneminde zaman zaman
yaşam belirtileri gösterse de hiçbir zaman eski
şaşalı günlerine dönemedi. Ara transferde
Chelsea’nin transfer rekorunu kırarak kulübe
adım atan İspanyol santrforun takımdan
gittiği gün taraftarların rahat bir nefes aldığını
söylemekle hata etmiş olmayız.
İlk olarak 16.5 milyon pound’a Charlton’dan
Tottenham’a transfer olan Bent, iki yıl sonra
yine aynı bonservis bedeli karşılığında
Sunderland’in yolunu tuttu. 2011’de ise Aston
Villa, kulüp rekoru olan 24 milyon pound’u
ödedi ve İngiltere Milli Takımı’nın santrforunu
kadrosuna kattı.
Villa kariyerinde bir türlü form tutamayan
Bent’in başı sakatlıklarla da belaya girmişti.
İngiliz santrfor, Villa’nın transfer rekorunu
kırarak kulüp tarihindeki yerini almış olsa da
ücret-performans ekseninde sınıfta kalmaktan
kurtulamadı. Derby County, santrforların şarap
gibi yıllandıkça güzelleştiğine inanmış olacak ki
halen 32 yaşındaki Darren Bent’i kadrosunda
bulunduruyor.
38
SAYI 20|
TERSTEN REKORLAR
Andy Carroll - Newcastle United’dan
Liverpool’a
Torres’in satışından elde edilen gelirle transfer
piyasasında yeni bir santrfor aranan Liverpool,
Newcastle’da iyi bir yarım sezon geçiren Andy
Carroll’ı gözüne kestirdi. Tereddüt etmeden
kulüp rekoru olan 35 milyon pound’u ödeyen
Liverpool, Chelsea’nin ardından ileri görüşlülük
konusunda ligin en iyi ikinci takımı olduğunu
kanıtladı.
Liverpool, Carroll’dan yeni Alan Shearer
performansı beklese de onun böyle bir icraatı
olmadı. Forma giydiği iki sezonda da gol sayısı
çift haneye ulaşmayan Carroll, 15 milyon
pound’a West Ham United’a transfer olurken
kariyeri boyunca peşinden gelecek kötü itibarı
onu bırakmayacaktı.
Ricky van Wolfswinkel- Sporting Lizbon’dan
Norwich City’ye
Adil davranmak gerekirse Norwich, Premier
Lig’e çıkmış olmanın verdiği heves ve heyecanla
Hollandalı santrforu kulüp rekoru olan 8.5
milyon pound’a renklerine bağlamıştı.
Wolfswinkel’in İngiliz futbol tarihinin en pahalı
golünü atarak tarihe geçtiğini de söyleyelim.
Zira Norwich, Hollandalının takım adına
kaydettiği tek gol için 8.5 milyon pound
ödemiş bulundu. Tabi Wolfswinkel’in maaşını
bu hesaba dâhil etmezsek 8.5 milyon. En
azından satılan forma sayısından zararı az
da olsa kapatmayı başarmışlardır. Bir diğer
önemli sorun da oyuncunun adının formaya
sığmamasıydı…
39
SAYI 20|
TERSTEN REKORLAR
Roberto Soldado - Valencia’dan Tottenham’a
Gol atmak dışında her şeyi yapan adam
Roberto Soldado.
26 milyon pound’a Londra ekibine transfer
olan Soldado, çalışma etiği ve tekniğiyle
kendisini Spurs taraftarına sevdirmeyi başardı.
Ancak kulübün transfer rekorunu kıran bir
santrfor, iki sezonda çoğu penaltıdan sadece
9 gol atarsa bunun herhangi bir izahı olamaz.
Soldado, sezon başında Vilarreal formasıyla
kiralık olarak İspanya’ya geri döndü. Boş kaleye
gol kaçırma konusunda uzmanlaşmasaydı,
bazı şeyler daha farklı olabilirdi.
Brown Ideye - Dinamo Kiev’den West
Bromwich Albion’a
Ideye, Premier Lig’de gol atmanın Ukrayna’daki
kadar kolay olmadığının somut bir örneği.
10 milyon pound karşılığında West Brom’un
kulüp rekorunu kırarak takıma katılan Brown,
2015’in Şubat ayında 6 günde, 4 gol atarak
bekleneni vermeye başlamıştı. Ideye’nin
umutlandıran performansı Premier Lig ve
West Brom izleyicileri için kısa bir rüya olmanın
ötesine geçmedi.
Nijeryalı oyuncu, West Brom taraftarlarının
zihninde güzel olmayan anılarla birlikte yolun
sonuna geldi.
40
SAYI 20|
TERSTEN REKORLAR
Mauro Boselli - Estudiantes’den Wigan’a
2010 yılında Wigan menajeri olan Roberto
Martinez,
Estudiantes
formasıyla
gol
makinesine dönüşen Mauro Boselli’yi kulüp
rekoru olan 6.5 milyon pound’a İngiltere’ye
getirdi.
Hızlı, uzun, kuvvetli veya çevik olmayan
Arjantinli santrforun Premier Lig’de Wigan
adına başarılı olamaması çok da şaşırtıcı
olmadı.
Üç farklı kulüpte kiralık olarak forma giydikten
sonra Meksika’nın Club Leon takımına transfer
olan 30 yaşındaki oyuncu, uzun süren bir aranın
ardından tekrar gollerini atmaya başladı.
Afonso
Alves
Middlesbrough’ya
-
Heerenveen’den
Boselli’nin ardından bir diğer Güney Amerikalı
santrfor Afonso Alves’e değinelim.
Middlesbrough, o güne kadar Hollanda
sınırları dışında sadece 1 gol atmış Alves’i,
kulübün transfer rekoru olan 12 milyon
pound’a kadrosuna kattı. Brezilya oyuncu,
Ada’nın havasına suyuna adapte olamadı
ve Hollanda’da bir maçta 7 gol atmayı
başarmış oyuncu iki sezonda yalnızca 10
gol kaydetti. Bu performans Alves’in sezon
sonunda Katar’a gönderilmesine yol açarken,
Middlesbrough’nun elinde kalan ne yazık ki
kocaman bir “hiç” oldu.
41
SAYI 20|
TERSTEN REKORLAR
Kostas Mitroglou- Olimpiakos’tan Fulham’a
Bundan önceki transfer rekoru da fiyaskoyla
sonuçlanan Fulham’ı tebrik etmek gerek, zira
böyle bir başarıyı elde etmek çoğu takıma
nasip olmaz. 2001’de Olimpik Lyon’dan Steve
Marlet’i rekor ücretle kadrosuna katan Fulham
beklediğini bulamamıştı.
Yaklaşık 13 yıl sonrasındaysa, 12 milyon pound
bonservis bedeliyle Marlet’i tarihe gömen
Kostas Mitroglou, küme düşme mücadelesi
veren Fulham’a gol umudu olarak kadroya
katılmıştı.
Yunanistan’a dönmeden önce sadece 3 kez
forma şansı bulan Mitroglou, tutunamayanlar
listemizde son sıradan kendine yer buldu.
Yunan oyuncu, şu anda halen Fulham’ın
oyuncusu olmasına karşın kiralık olarak Benfica
forması giymekte.
42
SAYI 20|
TERSTEN REKORLAR
43
SAYI 20|
İKİLİLER
BİR ZAM
BERAB
44
SAYI 20|
İKİLİLER
MANLAR
BERDİK
ERDEM ÖZDAMAR
45
SAYI 20|
İKİLİLER
Şu sıralar farklı formalar altında farklı hedefler
için mücadele eden pek çok tanıdık isim
bir zamanlar aynı takımda ter döküyordu.
Ada Futbolu’nun bu sayısında futbolculuk
kariyerlerinde yolları bir şekilde kesişen isimlere
göz atacağız.
Kimler yok ki? Kane ve Vardy’den tutun da Joe
Cole ve Eden Hazard’a kadar geniş bir yelpaze.
Pique – Cristiano Ronaldo
La Masia’dan çıkan bir isim Gerard Pique ve
Dünya futbolunun en büyük yıldızlarından biri
Cristiano Ronaldo. İkisini bir araya getiren de
Sir Alex Ferguson.
Pique, 2004 yılında Barcelona akademisinden
ayrılarak Kırmızı Şeytanlar’ın teklifine “evet”
dedi. Portekizli yıldız Cristiano’dan 1 yıl sonra.
Fergie yeni 7 numarasını bulmuş, piyasaya yeni
bir yıldız daha kazandırmıştı. Ronaldo birbiri
ardına gollerini sıralarken Pique kendisine
kadroda yer bulmakta zorlanıyordu.
İspanyol savunması 4 yıl kaldığı Manchester’da
Premier Lig ve UEFA Şampiyonlar Ligi kazansa
da Ada kariyeri boyunca sadece 12 maçta forma
giydi. 2008’de futbol topuna ilk vurduğu yere,
Barcelona’ya geri döndü ve kupalar kazanacağı
kariyerine kaldığı yerden devam etti.
İkilinin yolları ilk dönemlerinde Kadıköy’e de
düştü. UEFA Şampiyonlar Ligi grup aşamasında
Fenerbahçe deplasmanına gelen Manchester
United sahadan Tuncay Şanlı’nın golleriyle 3-0
yenik ayrılırken, Ümit Özat’ın Ronaldo’yu ters
ayağıyla çalımlayarak kariyer zirvesi yaptı.
1 yıl sonra ezeli rakipleri Real Madrid rekor
bir transfere imza attı ve Cristiano Ronaldo’yu
kadrosuna kattı.
2008’de Moskova’daki finalde Avrupa’nın en
değerli kupasını kaldıran ikili şimdi birbirlerine
rakipler.
46
SAYI 20|
İKİLİLER
David Ginola – Rooney, Everton, 2002
Kulağa garip geliyor gibi dursa da ikili aynı
dönemde aynı formayı terlettiler.
David Ginola’nın aktif futbola veda ettiği
ve Wayne Rooney’nin Everton formasını
profesyonel olarak ilk kez giydiği sezon, 20012002.
Fransız yıldız o sezon sadece 5 maçta forma
giydi. Rooney ise o sezon sadece kendisine
kadroda yer bulmakla yetinen genç bir oyuncu
olarak sezonu bitirdi.
Yine de Ginola’dan çok şey öğrendiğine emin
olabiliriz.
PSG efsanelerinden Ginola Ada’da 1999’da
Tottenham ile Lig Kupası kazandı.
Rooney sonrasında transfer olduğu Manchester
United’a Premier Lig, FA Cup ve Şampiyonlar
Ligi şampiyonlukları yaşadı. Bir Everton taraftarı
olduğunu hiç inkar etmedi.
47
SAYI 20|
İKİLİLER
Ian Wright – Henrik Larsson, Celtic, 1999
İlk duyduğumuzda yine kulağımıza garip
gelen bir ikili. Larsson ile Wright’ın yolları yeni
milenyuma girilirken Celtic’te kesişti.
1997 yılında Feyenoord’dan tam 7 sezon
formasını giyeceği Celtic’e transfer olan Larsson
İskoçya’da Lig ve kupa şampiyonluklarının
yanında bir de UEFA Kupası finali yaşadı.
Bir de büyük sakatlık. Ayağı kırılan ve uzun süre
sahalardan uzak kalan İsveçli golcünün yerine
takıma İngiliz efsane Ian Wright dahil oldu.
1999-2000 sezonuna Nothingham Forest’ta
başlayan Wright, Celtic’in teklifini kabul ederek
Glascow’a taşındı. Celtic ile sezon sonuna kadar
9 maça çıktı ve 3 de gol attı.
Sezon sonunda yeniden İngiltere’ye döndü,
Division Two’da mücadele eden Burnley’e katıldı
ve burada Division Ona’a yükselme başarısı
gösterdi.
Larsson 221 kez giydiği Celtic formasıyla 174 gol
atarak kulübün hatırı sayılır golcüleri arasında
kendisine yer edindi. İskoçya’dan sonraki durağı
ise Barcelona oldu.
48
SAYI 20|
İKİLİLER
Guardiola – Totti, Roma, 2003
Pellegrini’den sonra Manchester City menajeri
olacak Guardiola’nın yolu 2000’i yılların
başlarında Totti ile kesişti. 11 yıllık Barcelona
kariyerinin ardından futbola Çizme’de devam
etme kararı alan ve Brescia’nın formasını giyen
Pep, 2002’de Başkent’e adım attı.
Guardiola tek sezonluk Brescia macerasından
sonra 2001 Seria A şampiyonu Roma’yla el
sıkıştı. Ancak Guardiola’nın buradaki hikayesi
hiç de uzun sürmedi.
Roma ile 4’ü Serie A’da olmak üzere toplam 8
maça çıkan İspanyol tekrar Brescia’ya, Roberto
Baggio ve Andrea Pirlo’nun yanına döndü.
Totti ise 1992’den beri hala Roma’da.
49
SAYI 20|
İKİLİLER
Jamie Vardy, Harry Kane, Leicester, 2012
Yaklaşan Avrupa Futbol Şampiyonası öncesi
İngiltere’nin uzun zaman sonra forvet sıkıntısı
çekmeyeceği konusunda futbol dünyası
hemfikir. Premier Lig’in zirvesindeki Leicester
City ve Tottenham Hotspur’un iki yıldızı da bir
dönem aynı takımda top koşturdular. Biz yazıyı
yayına hazırlarken iki golcü 19’ar golle krallıkta
zirvede ve Sunderlandli Kevin Philips’den yıllar
yıllar sonra bir İngiliz gol kralı çıkma ihtimali
oldukça yüksek.
Kane
ve
Vardy
2012-13
sezonunda
Championship’te Leicester City forması giydiler.
Tottenham’ın gelecek vadeden isimleri arasında
gösterilen Kane, Leyton Orient, Millwall,
Norwich City gibi kulüplerde kiralık oynadıktan
sonra 2012-13 sezonunun ortasında Leicester
City’ye kiralandı.
Yarım sezon kaldığı Tilkiler’de 15 maça çıkıp 2
gol attıktan sonra yeniden Londra’ya döndü.
Sonrası bildik bir hikaye. Kane yıldızını her
geçen hafta parlatmaya devam ediyor.
Takım arkadaşı Jamie Vardy’nin hikayesini
bilmeyen yok artık. 2012-13 sezonu başında
Konferans takımı Fleetwood’dan alınan Vardy
ilk sezonunda 26 lig maçına çıkıp 4 gol attı.
Adı sanı duyulmamış bir isim için bir hayli
normal bir istatistik.
Kısa süreli takım arkadaşlığı Premier Lig’i
getirmedi. Leicester sezonu 6’ncı bitirdi ve playoff yarı finalinde Watford’a kaybetti.
Sonrasında Vardy ve Kane’in bireysel
performansları hem kendilerini, hem de
takımlarını zirveye taşıdı. Bunun ödülünü de
milli takım forması giyerek aldılar.
50
SAYI 20|
İKİLİLER
51
SAYI 20|
İKİLİLER
Eden Hazard – Joe Cole, Lille, 2011-2012
9 gol sevinci yaşadı ve yeniden ülkesine döndü.
Fransa’da henüz Paris Saint Germain’in
büyük paralar harcayıp ligi domine etmediği
sezonlardan önce. Lille takımı yıldızı yok
denecek kadar az olan ama kaliteli oyunculara
sahip kadrosuyla Fransa’da lig ve kupa
şampiyonlukları kazandı.
Kadrosunda o dönem yıldız olarak öne çıkan
oyuncusu olmadığını söylemiştik Lille’in. O
sezonki kadrosunda pek çok tanıdık isim var.
Ülkemizde de oynayan Moussa Sow, Chedjou
ve Obraniak dışında Dimitri Payet, Pape Souare,
Debuchy, Idrissa Gueye o dönem Lille forması
giydiler.
O takımın beyni ise bir dönem Fenerbahçe’yi
de peşinden koşturan Eden Hazard’dan başkası
değildi.
Lille, 2011-12 sezonu başında ise kadrosuna
Ada’dan bir takviye yaptı. Liverpool ile uzun
süreli bir sözleşmesi olan Joe Cole’u kiraladı.
O sezon şampiyonlar Ligi’nde Trabzonspor
ile aynı grupta yer alan ancak gruptan çıkma
başarısı gösteremeyen takım sezonu 3’üncü
bitirdi.
Hazard’ın takıma katkısı 49 maç ve 22 gol
olurken, Cole 43 maç formasını giydiği Lille ile
Eden Hazard Lille’deki performansının ardından
pek çok kulübü peşinden koşturdu ancak mutlu
sona Chelsea ulaştı. Londra’da Premier Lig ve
UEFA Avrupa Ligi şampiyonlukları yaşayan
Belçikalı, Premier Lig’in en iyi oyuncusu ödülüyle
de onurlandırıldı.
Joe Cole’un kariyeri ise inişlere gebe oldu.
Lille’den sonra eski takımı West Ham’a
giden ancak orada da istediği performansı
sergileyemeyen Cole, Aston Villa macerasının
ardından şu sıralar League One’da, Coventry
City forması terletiyor.
52
SAYI 20|
İKİLİLER
Samuel Eto’o – Willian, Anzhi, 2013
Antalyaspor forması giyen Samuel Eto’o
kariyerindeki büyük patlamaları Barcelona
ve Inter’de yapsa da yolu Premier Lig’e düşen
isimlerden biri. Nijeryalı’nın futbolu olduğu
kadar yaşı da bir hayli tartışma konusu olmuş,
hatta forvet oyuncusu gol sevinçleriyle bu
eleştirilere gönderme de yapmıştı.
Yazımıza konu olan takım arkadaşı Willian’la
yolları iki defa kesişti. Anzhi takımının transfer
teklifini kabul eden ikili Rusya’nın soğuk
ikliminde takım arkadaşı oldular.
Eto’o 5 yıl Barcelona, 2 yıl Inter forması giydikten
sonra yaklaşık £20m’a tekabül eden yıllık
kontratıyla Anzhi’ye imza attı. Zengin Rusların
büyük transferlerinden biri olarak 2011’de en
çok kazanan futbolcu ünvanıyla gollerini Ruslar
için attı.
Her yıl futbol dünyasına yeni isimleri çıkaran
Mircea Lucescu’nun Shaktar’ının Brezilyalı
oyuncusu Willian pek çok Avrupa kulübünün
transfer listesinde olmasına rağmen tercihini
doğudan yana kullandı. 2012-13 sezonunun
devre arasında £35m karşılığında Anzhi’ye
transfer oldu.
Eto’o ile Willian’ın takım arkadaşlığı da böylece
başlamış oldu.
İkili buna rağmen Rusya’da pek fazla beraber
oynama
şansı
bulamadılar.
Kamerunlu
Eto’o’nun 25 maçla tamamladığı sezonda Willian
sadece 7 maçta forma giydi.
Anzhi 2012-13 sezonu sonunda UEFA Avrupa
Ligi bileti alırken 2013 yılının Ağustos ayında
Chelsea Rusların kapısını çaldı.
Önce Willian için £30m’luk bir transfer teklifi
yaptılar, sonrasında Samuel Eto’o ile 1 yıllık
anlaşma imzaladılar.
Rusya’da takım arkadaşı olan Eto’o ile Willian
Chelsea’de de bu beraberliği sürdürdüler.
Sezon bittiğinde Kamerunlu yeni sözleşme
imzalamazken, Chelsea sezonu 3’üncü olarak
bitirdi.
53
SAYI 20|
İKİLİLER
Tugay Kerimoğlu
Blackburn, 2002
–
Mark
Hughes,
Hughes, emeklilikten önceki son sezonunda
Tugay’la birlikte top koşturdu.
Türk lokumu Tugay Kerimoğlu ve kariyerinin
son demlerindeki Mark Hughes. Yolları
Blackburn’de kesişti.
2001-02 sezonunda 21’i lig olmak üzere 30
maça çıktı ve 2 gol attıı Hughes. Tugay ise
ayağının tozuyla geldiği Ada’da 33’ü Premier
Lig’de, toplam 43 maça çıktı.
Greame Souness’ın çalıştırdığı Blackburn
Rovers Championship’i ikinci sırada bitirerek
Premier Lig’e yükselmeye hak kazanır. Takımın
o sezonki transferlerinden biri de Rangers’tan
Tugay Kerimoğlu.
Blackburn Galli oyuncusunun son, Türk
oyuncusunun ilk sezonunda Lig Kupası
şampiyonluğu yaşadı.
Tugay’ın Ada’daki macerasını Ada Futbolu’nun
daha önceki sayılarında konu edinmiştik.
Rovers’ın Premier Lig’e yeniden yükselmesinde
önemli pay sahibi isimlerden biri Galli Mark
Şimdilerde her ikisi de futbolun teknik adamlık
kısmındalar. Hughes halen Stoke City’nin
başında. Tugay ise Galatasaray altyapısında
çalıştıktan sonra ilk teknik adamlık deneyimini
Şanlıurfaspor’la yaşıyor ve instagram’da çektiği
fotoğrafları paylaşıyor.
54
SAYI 20|
İKİLİLER
Ander Herrera – Jermaine Pennant, Real
Zaragoza, 2009
Manchester United’ın Athletic Bilbao’nun
solbek oyuncusu Ander Herrera için ilk teklifi
2013 yılında £25m’du. 1 sezon sonra Bilbao
oyuncusuna Premier Lig kapısını açarken
kasasına da £40m koyuyordu. Kazançlı alışveriş.
Zaragoza altyapısından yetişen ve Avrupa’nın
en büyük kulüplerinden birinin formasını
giyen Herrera ile pek çok Ada kulübünde
forma giyen ve bir türlü dikişi tutturamayan bir
Adalı’nın yolları Iber yarımadasında kesişti. Real
Zaragoza’da, 2009-2010 sezonunda.
Aslında bir oyuncunun Pennant ile aynı takımda
oynaması hiç de zor bir durum olmasa gerek.
Zira oyuncu kariyerinde pek çok takım gezdi.
Arsenal, Watford, Leeds, Birmingham, Liverpool,
Portmouth, Stoke City, Wolverhampton ve
Wigan Ada’da gezdiği kulüpler.
2009-2010 sezonunda Pennant Liverpool
tarafından sözleşmesinin feshedilmesi sonucu
kendisine kulüp aramaya başlar ve soluğu
İspanya’da, La Liga’da alır. Real Zaragoza ile 1
senelik sözleşme imzalayarak Britanya dışına
çıkan nadir İngiliz oyuncular arasına katılır.
Bu macerada Pennant 25 maça çıktı ve hiç gol
atamadan sezon sonu yeniden ülkesinedöndü.
Aynı sezon Zaragoza’nın altyapıdan çıkarıp A
takıma dahil ettiği gençlerden biri deHerrera’dan
başkası değildi. Ander, ilk kez oynadığı La Liga
sezonunu 30 maç ve 2 gollük performansla
kapattı.
Pennant şu sıralar Singapur Ligi’nde Tampine
Rovers takımında futbol yaşantsına devam
ediyor. Herrera ise hepimizin malumu.
55
SAYI 20|
İKİLİLER
Luis Nani – Deivid de Souza, Sporting
Lisbon, 2005
Her ikisinin de ortak özelliği farklı zamanlarda
Fenerbahçe forması giymiş olmaları. Bir başka
ortak özellikleri ise yollarının Portekiz’de
kesiştiği. Luis Nani’nin Manchester United,
Deivid’in Fenerbahçe macerasından hemen
öncesine gidiyoruz.
Nani, altyaş gruplarına katıldığı Sporting ile 2005
yılında ilk kez profesyonel oldu ve kendisini A
takımda buldu. 2005 yılı aynı zamanda Brezilyalı
Deivid’in ikinci Avrupa yolculuğuna başladığı yıl
da oldu.
Daha önce kısa süreli Bordeaux tecrübesinin
ardından ülkesine dönen Deivid ile gelecek
vadeden oyuncu Nani Sporting’in 2005-2006
kadrosunda kendilerine resmen yer edindiler.
Nani sezonu 29 maç ve4 gollük sayılarla kapattı.
Deivid ise25 maçta formasını terlettiği Sporting
ile 5 gol atma başarısı gösterdi.
Nani Sporting ile ilk lig maçında oyuna yedek
başladı ve bitime 15 dakika kala girdi. 28
Ağustos 2005’te Maritimo ile oynadıkları ve 2-1
kazandıkları maçta sonradan yerini aldığı isim
ise Deivid de Souza’dan başkası değildi.
Porto o sezonu Sporting’in önünde şampiyon
olarak bitirdi.
2006-07
sezonunda
Deivid
ülkemize,
Fenerbahçe’ye geldi ve kulübün 100’üncü
yaşında şampiyonluk sevinci yaşadı.
Nani ise Sporting ile benzer performansını
sürdürdü ve Sir Alex Ferguson oyuncuyu
Premier Lig’e getirdi.
Nani uzun süren Manchester United yıllarının
ardından bu sezon başında Fenerbahçe’ye
transfer oldu. Piyasayı allak bullak eden Çin
Süper Ligi tarafından transfer edilmek istenen
oyuncuların başında geliyor Portekizli.
Deivid ise Fenerbahçe’den sonra ülkesine
döndü. Futbolu bıraktıktan sonra teknik
adamlığa soyundu. Şu sıralar Cruzeiro baş
antrenörü konumunda.
56
SAYI 20|
İKİLİLER
Hakan şükür – Robbie Keane, Inter, 2000
Inter
teknik
direktörü
Marcello
Lippi
basın toplantısında kulübün yeni sezon
çalışmalarından bahsederken yeni belirledikleri
transfer politikasını da anlatıyordu. Lippi
kulübün genç oyunculara yöneleceğini ve uzun
vadeli planlamalar yapılacağını söyledi.
Bu sözlerin üzerinden birkaç gün geçmişti ki
Inter, Ada’dan bir İrlandalı’yı, Robbie Keane’i
Milano’ya getirdi.
1999-2000 Premier Lig sezonunda Coventry
City ile gösterdiğ performansla adını duyuran
Keane, bir sezon önce İngiltere liglerinin gelecek
vadeden oyuncuları arasında gösteriliyordu.
Zaten Coventry de oyuncuyu Wolves’tan
transfer ederken £6m bonservis ödemişti. Bu
bedel İrlandalı’yı Ada’nın en pahalı 20 yaş altı
oyuncusu yaparken, Inter’in kasasından çıkan
para £15m’du.
2000 yılında UEFA Kupası alan Galatasaray’ın
oyuncuları birer ikişer Avrupa kulüplerinin
transfer listesinde kendisine yer edinmeye
başlamıştı. O isimlerin başında da Hakan Şükür
vardı. Şükür, kulübüne ve menejerine kariyerine
Avrupa’da devam etmek istediğini iletiyor ancak
Galatasaray buna mani oluyordu.
Galatasaray ile Hakan Şükür aralarındaki
bonservis problemini çözmek ve yeni transfere
izin vermek işi FIFA’ya kaldı. Nihayet sorunlar
çözülüyor ve Hakan Şükür Inter’e imza atıyordu.
Keane ve Hakan Şükür, Internazionale
Milano’nun iki yeni yüzü Serie A’ya başarılı olmak
için gelseler de Çizme’de pek beklediklerini
bulamadılar. Oda arkadaşı olan ikili Ronaldo
(Gerçek olanı), Vieri, Recoba, Seedorf gibi
57
SAYI 20|
İKİLİLER
isimlerin arasında bir hayli zorlandılar.
3 gol yazdırıyordu.
Hakan Şükür Torino yıllarından sonra ikinci İtalya
deneyiminde başarılı olmak isterken, Robbie
Keane kendisini büyük umutlarla transfer eden
hocası Lippi’ye kendisini kanıtlamak istiyordu.
Ancak işler hiç de genç İrlandalı’nın istediği gibi
gitmedi.
Oda arkadaşı Hakan Şükür büyük isimlerin
arasında kendisine zor da olsa şans yaratıyordu.
Sezon sonunda Serie A’yı beşinci bitiren Inter
ile 24 maça çıkan ve 5 gol atan Şükür, ertesi yıl
Parma’ya transfer oldu.
Inter yönetiminin Lippi’nin işine son vermesi
ve takımın başına Tardelli’yi getirmesi Robbie
Keane’in Giuseppe Meazza macerasının da sonu
anlamına geliyordu. Tardelli oyuncuyu takımda
düşünmediğini söyleyince Keane 2000-2001
sezonunun ortasında yeniden Ada’ya, Leeds
United’a kiralık olarak geri döndü.
Robbie Keane İtalya’dan ayrılırken istatistik
tablosuna 6’sı Serie A’da olmak üzere 14 maç ve
Bir dönem Çizme’de yolları kesişen ikili
sonrasında Ada’da birbirlerine rakip oldular
ancak bir daha hiç aynı takımda oynmadılar.
Hakan Şükür futbolu bıraktıktan sonra
politikayla ilgilendi ve kimi yayıncı kuruluşlarda
futbol yorumculuğu yaptı.
Robbie Keane ise halen top koşturmaya devam
ediyor. Birleşik Devletler’e giden oyuncu LA
Galaxy’de Steven Gerrard ile takım arkadaşı.
58
SAYI 20|
STUART PEARCE
59
SAYI 20|
RAFA BENITEZ
60
SAYI 20|
RAFA BENITEZ
RAFA BENITEZ
4-2-3-1 RAFA!
EMRAH YOLAÇ
16 Nisan 1960’da Madrid’de doğdu.
Futbola Real Madrid
mevkiinde başladı.
altyapısında
stoper
74-81 arasında Castilla’da 247 maçta görev yaptı.
Sakatlıklar nedeniyle futbol yaşamı pek de uzun
sürmedi. 80’e bir kala Meksika'da düzenlenen
Dünya Üniversiteler şampiyonasında dizinde
yaşadığı problem nedeniyle çok kötü şekilde
sakatlandı. Bu sakatlığın bıraktığı arazlar
yüzünden aktif futbol yaşamında ileriye
gidemedi. Üçüncü ligde kalakaldı.
81’de Guardamar’da kiralık olarak oynadı. 8185 döneminde Parla’da 124 maça çıktı. 85-86’da
Linares’de 34 maçta görev aldı. Futbol kariyeri
boyunca toplam
405 maçta 22 gol atmayı
başardı.
26 yaşına geldiğinde ise artık pes etmiş olacak
ki futbolu bıraktı.
Futbola akademisinde başladığı kulübü Real
Madrid’in alt yapısında Teknik Direktör olarak
kendini yetiştirmeye karar verdi. Oynamaktan
çok yönetmekte gösterdiği performans ile
hızla, yükselen değer haline gelen Rafa, Real’in
yardımcı antrenörü olarak atandı.
Sonrasında yelkenleri açarak yola koyuldu ve
95 yılında Valladolid ile anlaştı. 23 maç sonunda
başarılı olmayarak görevinden alındı (‘’Nasıl
başlarsan öyle gider’’ diyenlerin, Valencia ve
Liverpool dönemlerine karşı argüman olarak
‘’istisnalar kaideyi bozmaz’’ dediklerini duyar
gibiyim).
Rafa, ertesi sezon Osasuna'yı çalıştırmaya
başladı. Şaşırtıcı olmasa gerek, 9 maç sonunda
görevine son yine son verildi. Artık İspanya'da
Rafa iyiden iyiye irdelenmeye ve sorgulanmaya
başlanıyordu.
Buna karşın CF Extremadura ile anlaştı, Segunda
Division'da hem de ilk sezonunda La Liga'ya
çıkmayı başardı. İki sezon sonra sıra Tenerife’i
çalıştırmaya gelmişti. Aynı başarıyı tekrarladı.
Bu başarıları klasik ifadeyle Valencia’nın
gözünden kaçmadı, Valencia Rafa’yı da elden
61
SAYI 20|
RAFA BENITEZ
kaçırmayarak anlaştı. Toplam 3 sezonda iki
kez La Liga şampiyonluğu ve bir kez de UEFA
Kupasını kazandı. Aynı zamanda kulüp tarihinin
en başarılı teknik direktörü olma unvanını da
sonuna kadar hak etti.
2004’te ise bu kez Liverpool hocamız ‘’Rafa’dan’’
olsun diyordu. İspanyol, ilk kez ayak bastığı
adada 2005 senesinde Kırmızılar’a UEFA
Şampiyonlar Ligi kupasını kazandırdı. 2010’a
kadar görevine devam eden Matador, tam £3m
karşılığında İtalya’ya giderek Inter'in teknik
direktörü oluyor düşüşe geçen performansı ve
düzelmeyen formu nedeniyle devre arasında
‘’Bay Pirelli’’ Massimo Moratti tarafından
görevinden kovuluyordu.
Rafa, yine boş duramadı. Bu kez
Kasım 2012 de Chelsea ile anlaştı.
Taraftarlarınca pek de sevilmediği
Maviler ile 2012-13 UEFA Avrupa Ligi
kupasını kazandı. Ne de olsa o eski bir
Liverpool’lu idi.
Mayıs 2013'te İtalya’ya, Napoli ile
anlaşarak geri döndü. Ancak 201415 sezonu sonunda Napoli'deki
görevinden istifa etti.
Haziran 2015 tarihinde ise Real
Madrid ile anlaştı. Başkan ona
tam 3 yıllık sözleşme imzalattı.
Ancak yine başarısız olması
nedeniyle Rafa’nın görevine
son verildi.
Madrid’in
‘’Midyat’’
ilçesinde
(Mehmet
Ali Birand’ın anarak)
kariyerine başlayan
Rafa,
son
olarak
yine bir adaya dönüş
hikâyesine imza atarak,
McClaren yönetiminde çıktığı
28 lig maçında sadece 6 galibiyet
elde edebilen 24 puanlı ve ligde
19. sırada küme düşme hattında yer alan
Newcastle United ile anlaştı. En son oynadıkları
maç itibari ile şampiyonluğa koşan Leicester
City'e karşı 1-0 mağlup oldu.
Rafa, nereye giderse gitsin 4-2-3-1 taktiğinden
vazgeçmedi. Hatta 4’ten geriye sayarken bile!
Gelelim İspanyol teknik adamın yaşamından
kesitlere…
LIVERPOOL’UN ÖZEL YERI
Rafa’nın Liverpool taraftarı gözünde farklı bir
yer edinmesini sağlayan ilk şey 2005 yılında
kazanılan kulüp tarihinin 5. Şampiyonlar Ligi
şampiyonluğuydu. Liverpool'dan 2010
yılının Haziran ayında ayrılırken
ise Hillsborough Aile Destek
Grubu'na yaptığı 96 bin
sterlinlik katkı (Hillsborough
faciasında 96 kişi hayatını
kaybetmişti)
ise
taraftarlar
arasında ölümsüzleşmesini sağladı.
İspanyol teknik adam, 6 yıllık Liverpool
geçmişinde de organizasyona destek
çıkmayı ihmal etmemişti ama Inter
Milan'daki görevine başlamadan önce
yaptığı bu jest de belki de bir vefa borcunu
geri ödemeydi.
Chealse’nin başındayken, Anfield'a
ilk dönüşünde sıcak bir şekilde
karşılanıyordu. Liverpool’un eski
teknik direktörü, maç öncesinde
Hillsborough faciasında hayatını
kaybedenler
adına
adalet
arayışı hareketini yürüten
Anne
Williams'ı
anarak
Anfield tribünlerinin bir kez
daha takdirini kazandı. Bu
hareketiyle,
Liverpool'un
kalbinde ne kadar özel bir yer
kapladığını tekrar gösterdi.
2004 ve 2010 yılları arasında
Liverpool'u çalıştıran İspanyol
62
SAYI 20|
RAFA BENITEZ
teknik adam, kanser hastalığı nedeniyle Nisan
2013’te yaşamını yitiren Williams'ın hatırası
için 'Sonsuz Meşale' Anıtı'na bir gül bırakırken,
Hillsborough'da hayata gözlerini yuman 96
kişi için de çiçekler eşliğinde not bırakıyordu.
Liverpool-Chelsea maçı oynanmadan önce
yaptığı bu dokunaklı jest, Hillsborough faciasının
24. yıldönümü sonrasında gerçekleşmişti.
Rafa, maç öncesinde çıkış tünelinden sahaya
gelerek tribünleri selamladı. Bu hareketini
takiben Liverpool taraftarları ve güvenlik
görevlileriyle el sıkıştıktan sonra da rakip takım
yedek kulübesindeki yerini aldı. Tribünler
'Asla Yalnız Yürümeyeceksin' adlı besteyi
seslendirirken ve Anne Williams ile Boston
Maratonu'ndaki
bombalama
sonrasında
hayatını kaybedenler adına kulakları sağır eden
alkış sırasında ise duygu dolu anlar yaşadı.
Başlama vuruşu öncesinde, Kop tribününde
Rafa'nın yüzünün yer aldığı pankartlar açılırken,
Williams'ın yorulmak bilmeden Hillsborough
faciasında hayatını kaybedenlerin ruhlarının
huzur bulması için yürüttüğü adalet arayışı
da, tribünlerdeki teşekkür mesajlarıyla bir
kez daha hatırlandı. Liverpool taraftarı maçın
başlarında Rafa için marşlar söyleyerek onu hiç
unutmayacağını bir kez daha gösterdi.
UNUTULMAZ
SÖZLERI
HAKKINDA SÖYLENENLER
VE
ONUN
Steven Gerrard: "Ben Rafa'nın beni insan olarak
sevdiğini düşünmüyorum. Neden bilmiyorum
ama ondan aldığım sinyaller bu şekilde. Şimdi
telefonu kaldırıp Liverpool'da çalıştığım tüm
teknik direktörleri arayıp konuşabilirim. Ama
Rafa hariç. Aslında utanç verici bir durum. Çünkü
en büyük gecemizi, İstanbul'daki Şampiyonlar
Ligi zaferimizi birlikte yaşamıştık. Buna rağmen
aramızda bir bağ yok. Liverpool'da çalışırken
tüm futbolcuları takma adıyla çağırırken
beni soyadımla çağırıyordu. Basın toplantısı
olduğunda yanında gelecek oyuncu kim olursa
olsun ona hep adıyla hitap ederdi. Ancak bana
hep 'Gerrard' diye hitap etti. Soyunma odasında
da öyle. Orada herkese takma adlarıyla
seslenirken sadece bana 'Gerrard' derdi. İş
ilişkilerimiz son derece profesyoneldi. O benim
daha iyi bir oyuncu olmama da yardımcı oldu.
Ben de onun övgülerini almaya açtım. Ama
onun bana bir oyuncu olarak gerçekten ihtiyacı
olduğunu görmeye de açtım."
"Bir cuma günü çalışmamı tamamlayıp
eve
döndüm
ve
televizyonu
açtım.
Rafa televizyondaydı her zamanki yarı
63
SAYI 20|
RAFA BENITEZ
gülümsemesiyle. Normal bir basın toplantısı
gibi giderken birden işin rengi değişti. Konudan
konuya geçti ve başka konulardan bahsetmeye
başladı. O an duyduklarıma inanamadım.
Yerin dibine sokuldum. Onun adına utandım.
Tamamen duygusal konuşuyordu. O sinirli
halini hatırlarsınız. Rafa biraz karmaşık ve
biraz paranoyak birisi. Kendi kendini küçük
düşürüyor. Tam bir felaketti."
Kendi ağzından: Liverpool 19 yıl sonra ilk kez
şampiyonluğa çok yakındı. Ocak 2009'da Stoke
City ile karşılaşacaklardı. Rafa maç öncesinde
bir listeyle belirip Manchester United menajeri
Sir Alex Ferguson'ın endişelenebileceği şeyleri
şöyle sıraladı: ‘’Söylenenler hakkında çok
şaşırdım. Sanırım Manchester United ligin
zirvesinde olduğumuz için biraz heyecan
yaptı. Ama gerçeklerden konuşmak isterim.
Açık olmak istiyorum. Bu kadar erkenden akıl
oyunları oynamak istemiyorum. Sanırım onlar
istiyor. Gerçek de bu işte.’’ Açıklama sonrasında
Liverpool, Stoke ile berabere kaldı. United,
Chelsea'yi 3-0 yendi. Old Trafford'daki tüm
taraftarlar ise Rafa ile dalga geçmeye başladı.
Kendi
ağzından:
Liverpool
2010'da
takımı 7. yapabilen Rafa'ya teşekkürlerini
sunduktan sonra Inter'de 3 kupayı birden
alan Mourinho'nun yerine geçtikten ve
Kulüpler Dünya Kupası'nı kazandıktan sonra
Inter'in başkanı Massimo Moratti'ye çağrıda
bulunduğunda; "Eğer Inter beni çalıştırıcısı
olarak istiyorsa her türlü desteği vermeli.
Geçen yıl 5 oyuncuya 80 milyon Avro harcandı.
Bu sene ise sıfır! Kulüp Ocak ayında 4 oyuncu
alabilir ya da menajerimle konuşup başka bir
çözüm de bulabilir." Bu açıklamayı yaptıktan
sonra Moratti başka bir çözüm buldu. Rafa’yı
yaklaşık 2 yıl süren görevinin sonunda takımdan
gönderdi!
Eşi
Montserrat
Seara:
“Rafa,
3.kez
Mourinho’nun ardından bir takımın başına
geçti. Şu an da Mourinho’nun dağıttığı Real
Madrid’i kurtarmakla uğraşıyor.”
Jose Mourinho: Kendisi hakkında iğneleyici
bir açıklama yapan Rafa’nın eşine şöyle cevap
verdi.
“Kusura bakmasın, hanımefendinin
kafası biraz karışmış. Gülmüyorum, çünkü
64
SAYI 20|
RAFA BENITEZ
kocası Chelsea’nin başına Roberto Di
Matteo’nun ardından geçti. Real Madrid’de de
Carlo Ancelotti’nin ardından göreve getirildi.
Kocasının benim ardımdan başına geçtiği tek
takım Inter’di ki, o sırada Avrupa’nın en iyisi
olarak bıraktığım takımı 6 ayda mahvetti. Bence
hanımefendi beni çok düşünmemeli. Vaktini
eşinin diyetiyle ilgilenerek harcamalı ve benimle
ilgili daha az konuşmalı.”
Kendi ağzından: Chealse’ye geri döndüğünde
Di Matteo'dan görevi 2012 Kasım'da devralan
İspanyol hoca geldiğinden bu yana sürekli
ıslıklanıyordu. Bunu üzerine şu açıklamayı
yaptı; "Bana 'geçici menajer' diyorlar hala. Bu
büyük bir hata. Ben bu takımın menajeriyim
ve sezonun sonuna kadar görevime devam
edeceğim. Eğer başka bir planları varsa benimle
vakitlerini harcamasınlar. Ya da bana vakit
harcatmasınlar. Taraftarlar beni yuhalamakla
harcayacakları vakti takımlarına destek olmak
için ayırsalar Chelsea daha iyi yerlere gelir.
Zaten sezon sonunda kulüpten ayrılacağım."
Cristiano Ronaldo: ‘’Bu teknik direktörle hiçbir
şey kazanamayız.’
’
Real Madrid’den ayrılmasından sonra kendi
ağzından: ‘’İspanyol kulübünde bir dönem de
olsa görev yapmak ayrıcalık. Görevime son
verildiği için kimseye kırgınlık duymuyorum.
Yönetime, çalışanlara ve taraftarlara çok
teşekkür ederim. Bu kulüpte görev almak, her
zaman büyük bir onur ve ayrıcalıktır.
Hayatım Madrid’de geçti. Real Madrid'de bir
dönem futbolcu olarak da görev aldım.Bütün
içtenliğimle, halefim Zinedine Zidane ve teknik
ekibine başarılar diliyorum. Tüm futbolcular,
antrenörler ve çalışanlar için en iyi dileklerde
bulunuyorum."
Seveniyle, sevmeyeni ile,
Onun adı Rafael Benítez Maudes…
Sevgi ve saygıyla...
65
SAYI 20|
LİG KUPALARI
İNGİLTERE & İSKOÇYA
LİG KUPASI
MERT ARTUN
Geride bıraktığımız günlerde Britanya’da iki
önemli final vardı. Wembley’deki Capital One
Lig Kupası finali ve İskoçya’da Easter Road’daki
İskoçya Lig Kupası finali.
Kuşkusuz maçın adamı 3 penaltı kurtaran
Arjantinli file bekçisi Caballero’ydu…
Hepimizin yakından takip ettiği üzere
Wembley’deki finalde normal süresi ve
uzatmaları 1-1 biten maçın sonunda penaltı
atışları ile kupaya uzanan Manchester City oldu
ve Şilili teknik adam Pellegrini giderayak kupa
koleksiyonuna bir yenisini daha ekledi.
Liverpool 1 – 1 Carlisle United (P)
Liverpool 1 – 0 AFC Bournemouth
Southampton 1 – 6 Liverpool
Stoke City 0 – 1 Liverpool
Liverpool 0 – 1 Stoke City (P)
FINALE NASIL GELDILER:
66
SAYI 20|
LİG KUPALARI
Sunderland 1 – 4 Manchester City
Manchester City 5 – 1 Crystal Palace
Manchester City 4 – 1 Hull City
Everton 2 – 1 Manchester City
Manchester City 3 – 1 Everton
28 Şubat Pazar günü oynanan finalde ilk
gol 49. dakikada Fernandinho’dan geldi ve
Liverpool 83. dakikada Coutinho’nun golü ile
maçı uzatmaya taşıdı. İlk penaltılarda Emre Can
topu ağlara gönderip Fernandinho kaçırınca
umutlanan Liverpool üst üste 3 penaltıda kaleci
Caballero’yu geçemedi ve kupayı kazanan
Manchester City oldu. Lucas, Coutinho ve
Lallana penaltıları kaçıran isimler olurken
City’de son 3 penaltıyı Jesus Navas, Aguero ve
Yaya Toure gole çevirdi.
İskoçya’da ise 13 Mart Pazar günü oynandı final
maçı. Premiership ekiplerinden Ross County’nin
rakibi İskoç futbolunun önemli takımlarından
141 yıllık Hibernian kulübüydü. Her ne kadar bu
sene bir alt ligde İskoçya Championship’te olsa
da Hibs ilk kez final oynayan rakibi önünde bu
kupayı daha önce 3 kez kazanmış olmanın öz
güveni ile çıkmıştı.
Aradaki bu tecrübe farkı maçın ilk yarısındaki
futbolu da etkiledi, daha etkili oynayan
Hibernian olurken ilk gol 25. dakikada Gardyne
ile Ross County’den geldi. Devre biterken 45.
dakikada Fontaine’in golü ile maça denge geldi
ve 90. dakikada herkez uzatmaları beklerken
Hibs defansının hatasını affetmeyen Schalk
golünü attı ve Ross County’ye tarihinin en büyük
başarısını yaşatan en önemli isim oldu.
FINALE NASIL GELDILER:
Ross County 2 – 0 Ayr United
Ross County 7 – 0 Falkirk
Inverness Ct 1 – 2 Ross County
Ross County 3 – 1 Celtic
Hibernian 3 – 0 Montrose
Hibernian 1 – 0 Stranraer
Hibernian 2 – 0 Aberdeen
Hibernian 3 – 0 Dundee United
Hibernian 2 – 1 St. Johnstone
67
SAYI 20|
SAYILAR
R
A
L
I
Y
A
S
RTUN
MERT A
68
SAYI 20|
SAYILAR
R
James Milner’ın, Liverpool forması ile eski takımı Manchester
City’ye attığı gol kayıtlara Kırmızıların Premier Lig’deki 1500. golü
olarak geçti. Ben gol atarsam takım kaybetmez kategorisinde de
Milner’ın 41 maç ile liderliği devam ediyor. Deneyimli oyuncunun
takımları Milner’ın gol attığı 41 Premier Lig maçında hiç yenilmedi.
69
SAYI 20|
SAYILAR
70
SAYI 20|
SAYILAR
Peter Crouch, Premier Lig’de 400. maçına çıktı ve bunu başaran
35. oyuncu olarak tarihe geçti. Artık kariyerinin son virajlarına
giren deneyimli kuleyi Aston Villa, Southampton, Liverpool,
Portsmouth, Tottenham ve Stoke City formaları ile 96 gol attı.
Riyad Mahrez, Jamie Vardy, Kasper Schmeichel başta olmak üzere
tüm takım ve İtalyan hoca Ranieri bir mucizeyi gerçekleştirmek
üzere ve kuşkusuz Leicester City şampiyon olursa sezonun
oyuncusu Mahrez olacak. 30 Mart tarihine kadar ligin en çok gole
katkı yapan ismiydi Cezayirli, 16 gol ve 11 asist.
71
SAYI 20|
SAYILAR
Geride bıraktığımız Mart ayının 21. Günü sosyal medya sitesi twitter 10.
yaşını kutladı. İlk tweetin üzerinden geçen 10 yıldaki puan tablosuna
baktığımızda Manchester United beklendiği gibi açık farkla zirvede. Bu
süre zarfında ligin en golcü 3 ismi ise Wayne Rooney (154), Fenerbahçeli
Robin van Persie (135) ve Frank Lampard (105). Everton’ın sezon sonunda
ülkesine dönecek Amerikalı kalecisi Tim Howard ise en çok forma giyen
isim (352 maç).
72
SAYI 20|
SAYILAR
73
SAYI 20|
SAYILAR
74
SAYI 20|
SAYILAR
Ne olacak bu Newcastle United’ın hali sorusunu taraftarları
kadar olmasa da biz de soruyoruz şu sıralar sık sık. Mike Ashley’in
patronluğundaki kulüp bir kez daha kümede kalma mücadelesi
veriyor. Ashley son olarak Steve McClearen’i kovdu ve takımın
başına daha önce Liverpool ve Chelsea deneyimleri olan Rafael
Benitez’I getirdi. Bu konuya nereden mi geldik, İrlandalı Joh
O’Shea’den geldik. Emektar savunmacı Premier Lig kariyerinde
Newcastle United ile 21 kez karşılaştı ve bu maçların hiç birini
kaybetmeyerek ilginç bir rekora imza attı (12 Manchester United, 9
Sunderland – 15 galibiyet, 6 beraberlik).
2016 takvim yılına baktığımızda ligde en üretken isim bir Brezilyalı,
Liverpoollu Firmino. İlk 3 aylık dönemde 7 gol ve 4 asist ile 11 gole
direkt katkı sağladı başarılı orta saha.
75
SAYI 20|
SAYILAR
76
SAYI 20|
SAYILAR
Kuşkusuz Leicester City kadar olmasa da bu sezonun en büyük
çıkış yapan ekiplerinden birisi de Tottenham Hotspur. Pochettino
yönetimindeki Spurs, Premier Lig tarihinde puan rekorlarını kırıyor
ve her hafta geliştiriyor. İlk 29 maçta ilk kez 55 puan toplama
başarısını gösteren takım, 30. ve 31. maçlarını da kazanarak 61
puana yükseldi.
Ada Futbolu Sayı 19 ve Sayı 20 arasında bir Kuzey Londra derbisi
izledik ve nefesleri kesen maç 2-2 bitti. Premier Lig tarihinde
oynanan Tottenham vs Arsenal maçlarındaki toplam gol sayısı
137’ye yükseldi ve derbi en golcü fikstür olma özelliğini devam
ettirdi.
77
SAYI 20|
SAYILAR
Bu sezonun en formda isimlerinden birisi de Belçikalı
Romelu Lukaku. Everton’ın rekor transferi rekorlar
kırmaya devam ediyor. Bu sezon 18. Gol ile krallık
yarışında Kane ve Vardy’yi takip eden genç golcü 17.
golünü attığında Everton tarihinin Premier Lig’deki en
golcü ismi olmuştu…
78
SAYI 20|
SAYILAR
79
SAYI 20|
PREMIER LİG
PREMIER LIG
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
TAKIM
Leicester City
Tottenham
Arsenal
Manchester City
West Ham United
Manchester United
Southampton
Stoke City
Liverpool
Chelsea
West Bromwich
Everton
Bournemouth
Watford
Swansea City
Crystal Palace
Norwich City
Sunderland
Newcastle United
Aston Villa
O
31
31
30
30
30
30
31
31
29
30
30
29
31
30
31
30
31
30
30
31
G
19
17
16
15
13
14
13
13
12
10
10
9
10
10
9
9
7
6
6
3
Önce vedalardan başlayalım...
Aston Villa, Premier Lig'e veda etmeden, dört
ay önce 'kurtar bizi' diye göreve getirdiği hocası
Remi Garde'a veda etti. 16 puanla ligin dibinde
yer alan Birmingham ekibinin geçen sezon
sonunda Leicester City'nin şapkasından çıkan
tavşan numarasını tekrarlaması zor. Sihirbazdan
vazgeçildi. Bordo mavililer Championship'e
hazırlık yapmaya başladılar.
McClaren ile yollarını ayırdıktan sonra kendi
sihirbazlarını İspanya'da bulan Newcastle
United, Benitez ile ilk iki denemesinde
kazanamadı. Bu maçlardan biri, kendileri gibi
kümede kalma mücadelesi veren Sunderland
beraberliği oldu. Rafa'nın küme düşme
durumunda takımın başında olmayacağı
düşünülürse, bir başka veda hazırlığı ihtimaller
EDİP URAS
B
9
10
7
6
11
8
8
7
8
11
9
11
8
7
9
6
7
8
7
7
M
3
4
7
9
6
8
10
11
9
9
11
9
13
13
13
15
17
16
17
21
A
54
56
48
52
47
38
41
34
45
45
30
51
38
30
31
32
32
36
29
22
Y
31
24
30
32
35
27
32
37
40
41
37
41
50
32
40
40
54
55
55
58
PUAN
66
61
55
51
50
50
47
46
44
41
39
38
38
37
36
33
28
26
25
16
AV
+23
+32
+18
+20
+12
+11
+9
-3
+5
+4
-7
+10
-12
-2
-9
-8
-22
-19
-26
-36
arasında kuvvetli bir yer tutuyor. Kadroda
sezon başından beri sakatlıklarla ilgili kabus
yaşayan Newcastle, Mart sonu milli maç
arasında bir kalecisine daha veda etmek ve
revire göndermek zorunda kaldı.
Sunderland ve Norwich City küme düşme
konusunda iddialı diğer ekipler. Klasik bir
Pardew düşüşü yaşayan Crystal Palace da
elinden geleni ardına koymuyor potaya girmek
için.
Nisan ayı geldi ve her Leicester City taraftarı artık
gitgide inandıkları şampiyonluk için gün sayıyor
olmalı. En yakın rakibi Tottenham ile 5 puan
farkı koruyan Tilkiler, her şampiyon takımın
zaman zaman içinden geçtiği '1-0 olsun bizim
olsun' dönemini başarı ile götürüyor. Defansif
anlamda takımını sağlam oynatan Raineri'nin
80
SAYI 20|
PREMIER LİG
ekibi tek tek sekerekten hedefe doğru gidiyor.
City, ilk dört sırayı tehlikeye soktu.
Geride olmasına rağmen pek alışık olmadığı
ikincilik koltuğunda bile strese giren Tottenham,
kazansa lider olacağı West Ham maçını puansız
kapattı. Ancak hala şampiyonluktan sonraki
en büyük keyif hedefi başarılabilir duruyor: ligi
Arsenal 'in önünde bitirmek.
Aynı performansı gösteren iki takımdan
harika bir sezon geçiren West Ham ile berbat
bir sezon yaşayan Manchester United kadar,
Southampton ve Stoke City gibi ekipler de
gelecek sezon Şampiyonlar Ligi rüyaları
görmeye başladılar.
Wenger ve ekibi sezon içinde bir parmak
bal çaldığı taraftarına klasik sezon sonu
hüsranlarından birini yaşatmak çabasında,
gol atmaktan vazgeçtiler gibi. Dördüncülüğü
bırakmayız deseler de liderin bir maç eksik 11
puan gerisindeki Arsenal'in en büyük kabusu
Kuzey Londra'nın horozlu takımının gerisinde
kalmak.
Milli takım kariyerine golle başlayan Jamie Vardy,
ligde vitesi boşa alınca, geçen sezonun Vardy'si
Harry Kane gol Krallığında önde. Haftalar önce
Premier Lig tarihinin asist rekoruna koşan
Mesut Özil ise takım gol atamadığı için sadece
başarılı pas yüzdesini besliyor son maçlarda.
Guardiola'nın gelecek sezon göreve gelmesi
kesinleştikten sonra 'ben sadece burada çalışan
bir elemanım' havasına giren Pellegrini takımın
ligdeki düşüşünü durduramadı. Cebinde ve
müzesinde Lig Kupası bulunan Manchester
Evet, Nisan'a geldik... Euro 2016 yazının
öncesinde Premier Lig'in kaderinin şekilleneceği
çetin maçlar bizi bekliyor.
Tahminlerimizi Mart sonu itibari ile yineleyelim:
Şampiyon Leicester City Küme Düşenler
Sunderland, Newcastle, Aston Villa
81
SAYI 20|
ADA LİGLERİ
championship
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
TAKIM
Burnley
Brighton & Hove Albion
Middlesbrough
Hull City
Derby County
Sheffield Wednesday
Cardiff City
Ipswich Town
Birmingham
Preston North End
Queens Park Rangers
Wolverhampton
Leeds United
Blackburn Rovers
Nottingham Forest
Huddersfield Town
Reading
Brentford
Bristol City
Rotherham United
Fulham
Milton Keynes Dons
Charlton Athletic
Bolton Wanderers
O
38
38
37
37
38
38
38
38
37
38
38
38
37
38
38
38
37
37
38
38
38
38
38
38
G
21
19
21
19
17
16
15
16
15
13
12
12
11
11
11
12
11
12
11
11
8
9
7
4
B
12
14
7
9
13
14
14
10
11
14
15
12
14
13
13
9
12
7
10
6
14
10
11
14
M
5
5
9
9
8
8
9
12
11
11
11
14
12
14
14
17
14
18
17
21
16
19
20
20
A
61
52
48
50
51
56
49
46
41
36
47
46
37
37
34
52
42
48
40
44
57
32
34
36
Y
31
35
23
23
35
36
41
44
35
35
43
51
45
36
36
53
43
59
58
62
64
51
69
68
PUAN
75
71
70
66
64
62
59
58
56
53
51
48
47
46
46
45
45
43
43
39
38
37
32
26
AV
+30
+17
+25
+27
+16
+20
+8
+2
+6
+1
+4
-5
-8
+1
-2
-1
-1
-11
-18
-18
-7
-19
-35
-32
82
SAYI 20|
ADA LİGLERİ
league one
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
TAKIM
Burton Albion
Wigan Athletic
Walsall
Gillingham
Millwall
Bradford City
Barnsley
Southend United
Rochdale
Coventry
Scunthorpe United
Port Vale
Sheffield United
Peterborough United
Swindon Town
Bury
Shrewsbury
Chesterfield
Blackpool
Fleetwood Town
Oldham Athletic
Doncaster Rovers
Colchester
Crewe Alexandra
O
39
39
37
38
39
39
39
39
39
39
39
40
39
38
38
39
38
39
40
38
38
39
39
39
G
23
20
19
19
19
18
19
16
16
15
15
15
15
15
14
13
12
12
11
10
8
9
8
6
B
6
14
11
9
8
10
5
10
9
11
11
11
10
6
8
11
10
7
9
11
17
10
10
12
M
10
5
7
10
12
11
15
13
14
13
13
14
14
17
16
15
16
20
20
17
13
20
21
21
A
50
65
57
65
60
45
60
53
55
59
49
45
56
65
56
48
47
48
37
43
37
39
51
40
Y
33
35
38
44
44
38
48
50
50
44
43
47
53
61
63
62
57
60
50
48
50
56
87
69
PUAN
75
74
68
66
65
64
62
58
57
56
56
56
55
51
50
50
46
43
42
41
41
37
34
30
AV
+17
+30
+19
+21
+16
+7
+12
+3
+5
+15
+6
-2
+3
+4
-7
-14
-10
-12
-13
-5
-13
-17
-36
-29
league two
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
TAKIM
Northampton Town
Oxford United
Plymouth Argyle
Accrington Stanley
Bristol Rovers
Portsmouth
Wycombe Wanderers
Leyton Orient
Carlisle United
AFC Wimbledon
Exeter City
Cambridge United
Mansfield Town
Luton Town
Barnet
Crawley Town
Hartlepool United
Newport County
Notts County
Morecambe
Yeovil
Stevenage
York City
Dagenham & Redbridge
O
39
40
39
39
39
38
39
39
38
38
39
39
39
38
39
39
37
39
38
38
38
38
39
38
G
26
20
21
20
21
16
17
16
14
15
15
15
14
15
14
13
12
10
11
11
9
8
6
5
B
8
13
8
10
5
15
10
11
15
11
11
10
11
8
9
8
6
11
8
7
12
11
10
10
M
5
7
10
9
13
7
12
12
9
12
13
14
14
15
16
18
19
18
19
20
17
19
23
23
A
71
69
56
63
61
62
41
53
58
55
54
53
49
52
51
43
39
40
47
57
36
45
43
34
Y
39
36
35
44
40
35
34
51
55
47
53
51
46
51
57
60
55
56
66
67
50
64
74
66
PUAN
86
73
71
70
68
63
61
59
57
56
56
55
53
53
51
47
42
41
41
40
39
35
28
25
AV
+32
+33
+21
+19
+21
+27
+7
+2
+3
+8
+1
+2
+3
+1
-6
-17
-16
-16
-19
-10
-14
-19
-31
-32
83
SAYI 20|
ADA LİGLERİ
ISKOCYA PREMIER LIG
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
TAKIM
Celtic
Aberdeen
Hearts
St. Johnstone
Motherwell
Ross County
Dundee FC
Partick Thistle
Inverness CT
Hamilton
Kilmarnock
Dundee United
O
30
31
30
31
31
31
30
30
30
31
31
30
G
21
20
16
12
12
12
8
10
9
8
7
5
B
6
5
8
7
5
4
13
7
9
9
7
6
M
3
6
6
12
14
15
9
13
12
14
17
19
A
73
52
51
48
38
45
42
31
37
34
30
32
Y
23
34
29
47
46
50
45
38
41
51
54
55
PUAN
69
65
56
43
41
40
37
37
36
33
28
21
AV
+50
+18
+22
+1
-8
-5
-3
-7
-4
-17
-24
-23
ISKOCYA championship
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
TAKIM
Rangers
Falkirk
Hibernian
Raith Rovers
Morton
Queen of South
St. Mirren
Dumbarton
Livingston
Alloa Athletic
O
30
31
28
31
31
30
31
29
30
31
G
24
17
17
15
10
11
10
8
7
3
B
3
10
4
6
8
4
7
5
6
5
M
3
4
7
10
13
15
14
16
17
23
A
79
51
44
41
36
36
34
26
33
17
Y
24
26
26
38
37
43
43
54
43
63
PUAN
75
61
55
51
38
37
37
29
27
14
AV
+55
+25
+18
+3
-1
-7
-9
-28
-10
-46
84
SAYI 20|
ADA LİGLERİ
galler PREMIER LIG
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
TAKIM
The New Saints
Bala Town
Llandudno FC
Connahs Quay
Newtown
Airbus UK
Aberystwyth Town
Bangor City
Carmarthen Town
Port Talbot Town
Rhyl
O
29
29
29
29
29
29
29
28
28
29
29
G
16
14
14
14
10
11
11
12
12
9
3
B
10
11
6
3
8
5
7
4
4
8
11
M
3
4
9
12
11
13
11
12
12
12
15
A
63
47
49
46
39
40
44
41
41
36
29
Y
20
25
39
37
47
49
45
43
49
50
49
PUAN
58
53
48
45
38
38
40
40
40
35
20
AV
+43
+22
+10
+9
-8
-9
-1
-2
-8
-14
-20
12
Haverfordwest County
27
5
5
17
23
45
20
-22
85
SAYI 20|
86
SAYI 17.33|

Benzer belgeler

ADA FUTBOLU ve MÜZIK GALLER`İN YÜKSELİŞİ

ADA FUTBOLU ve MÜZIK GALLER`İN YÜKSELİŞİ bir esinti ve elbette ki daha fazlasını bu sayıya sığdırmaya çalıştık. Artık bir bakıma Ada Futbolu olarak biz de 19’u bulduk. Dergimiz artık emekleme devresinden, yetişkinliğe doğru yürüdüğü ‘teen...

Detaylı

amcam babam ve futbol

amcam babam ve futbol Ancak onun bir parçası olabilirsiniz. Benim de niyetim bu.’ dedi. Moshiri’nin kişisel servetinin 1,3 milyar pound civarında olduğu tahmin ediliyor. Bu hali ile efsanedeki Ferhat’tan biraz farklı. A...

Detaylı

röportaj: ziya eren

röportaj: ziya eren Moshiri’nin kişisel servetinin 1,3 milyar pound civarında olduğu tahmin ediliyor. Bu hali ile efsanedeki Ferhat’tan biraz farklı. Ancak 1995’den beri kupa kaldıramayan bir takımın, zorlu Premier Li...

Detaylı

SAYI 15 - Ada Futbolu

SAYI 15 - Ada Futbolu EDİP URAS Manchester United’ın eski ve efsane kalecisi bir zamanlar oynadığı vv Noordwijk formasını giydi. Elbette bu kolay olmadı. Takımın as kalecisi Mustafa Amezrine sakatlanmıştı. Kulüp Holland...

Detaylı

HF124 - Hayatım Futbol

HF124 - Hayatım Futbol civarında olduğu tahmin ediliyor. Bu hali ile efsanedeki Ferhat’tan biraz farklı. Ancak 1995’den beri kupa kaldıramayan bir takımın, zorlu Premier Lig ve İngiltere futbolunda istediği yere gelmesi ...

Detaylı