VI. Bahçe Bitkilerinde Muhafaza ve Pazarlama Sempozyumu

Transkript

VI. Bahçe Bitkilerinde Muhafaza ve Pazarlama Sempozyumu
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE
PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014
BURSA, TÜRKİYE
BİLDİRİ KİTAPÇIĞI
BURSA, 2014
SEMPOZYUM DÜZENLEME KURULU
ONURSAL BAŞKAN
Prof. Dr. Kamil Dilek
SEMPOZYUM BAŞKANLARI
Prof. Dr. M. Hakan Özer
Prof. Dr. Bülent Akbudak
SEMPOZYUM SEKRETERYASI
Doç. Dr. Nuray Akbudak
Doç. Dr. Cevriye Mert
ORGANİZASYON KOMİTESİ
Prof. Dr. Erdoğan Barut
Prof. Dr. Cihat Türkben
Doç. Dr. C. Ece Tamer
Dr. Tuncay Acıcan
Öğr. Grv. Murat Çetin
Araş. Gör. Müge Kesici Zengin
Araş. Gör. T. Can Ulu
Araş. Gör. Sevin Teoman
Araş. Gör. N. Erem Gülsoylu
SEMPOZYUM BİLİM KURULU
Prof. Dr. Bülent Akbudak
Prof. Dr. Uygun Aksoy
Doç. Dr. Elif Çandır
Prof. Dr. Fisun Gürsel Çelikel
Prof. Dr. Ömür Dündar
Prof. Dr. Mustafa Erkan
Prof. Dr. Resul Gerçekcioğlu
Prof. Dr. Nurdan Tuna Güneş
Prof. Dr. Nilgün Halloran
Prof. Dr. Kenan Kaynaş
Prof. Dr. M. Ali Koyuncu
Prof. Dr. Muharrem Özcan
Doç. Dr. A. Erhan Özdemir
Prof. Dr. M. Hakan Özer
Doç. Dr. Fatih Şen
Prof. Dr. Cihat Türkben
Prof. Dr. Hasan Vural
ÖNSÖZ
Günümüz koşullarında, Dünya’da hızla artan nüfusun beslenme ihtiyacını karşılamak, sınırlı
tarım toprakları çerçevesinde verimdeki artış kadar, alınan ürünün korunması ve muhafazası ile
de mümkündür. Ülkemiz, sanayii alanındaki atılımları ile kendine yeterli olan ender tarım
ülkelerinden birisidir. Bu durum doğal koşulların uygunluğunun yanı sıra verimdeki artıştan da
kaynaklanmaktadır. Ancak, artan nüfusa karşılık, sınırlı tarım topraklarından alınan ürünün
korunması, muhafazası ve pazarlanması da; en az verim artışı kadar önemlidir. Dolayısıyla,
tarımsal üretimin artışına paralel olarak üretim ve tüketim zincirinde ortaya çıkan ürün
kayıplarının mümkün olan en az düzeye indirilmesi gerekmektedir. Bu kayıpların en aza
indirilmesi ile milli servet kaybı azalacak, daha fazla ve daha kaliteli ürün tüketime ve ihracata
sunulmuş olacaktır. Ayrıca, ülkemizin yurtdışındaki imajı da olumlu yönde etkilenecektir.
Yapılan incelemelere göre, yaş meyve ve sebzedeki hasat sonrası kayıplar gelişmekte olan
ülkelerde ortalama %20-30 gibi oldukça önemli düzeylerdedir. Bu durum, hasat sonrasında
ürünün canlılık olaylarının yeterince kontrol edilememesinin yanında, ürünlerin muhafaza
koşullarının iyi olmaması ve esas itibariyle üretici-tüketici zinciri arasındaki hatalardan da
kaynaklanmaktadır. Bahçe ürünleri hasat tazeliklerini, doğal olarak bünyelerinde bulunan
enzim faaliyetleri, oksidasyon ve su kaybı gibi olaylar sonucu yavaş yavaş kaybederek kalite
kayıplarına uğrarlar. Bu nedenle, günümüzde bahçe ürünlerinin bozulmadan uzun süre
saklanabilmeleri konusu giderek önem kazanmaya başlamıştır. Bahçe ürünlerinin
bünyelerindeki fiziksel ve kimyasal değişimler üzerine dolayısıyla dayanma sürelerine
paketleme, ortam koşulları, taşıma ve pazarlama gibi birçok faktör etkili olmaktadır.
Bozulabilir tarımsal ürünlerin, taze olarak kullanılma sürelerini uzatmak, özellikle ortam
sıcaklığını o ürüne özgü muhafaza sıcaklığına düşürmek ile, yani ‘soğukta muhafaza’ ile
mümkündür. Son 20-30 yılda, insanların gıda tüketimi alışkanlıklarında çok büyük değişiklikler
olmuş, özellikle sağlık kaygısı yüzünden taze meyve-sebze tüketiminde büyük bir artış
gözlemlenmiştir. Bu değişiklikler, çabuk bozulabilen gıdaların korunması için uygun
teknolojilerin geliştirilmesi ihtiyacını doğurmuştur. Sempozyum kapsamında da bahçe
ürünlerinde hasat ve hasat sonrası süreçler, meydana gelen değişimler ve kullanılan son
teknolojiler ile ilgili çalışmalar konunun uzmanları tarafından tartışılacak ve pratiğe
aktarılabilecek uygulamalar değerlendirilecektir. Bu amaçla, 22-25 Eylül 2014 tarihleri
arasında Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü tarafından
düzenlenecek olan ‘VI. Bahçe Ürünlerinde Muhafaza ve Pazarlama Sempozyumu’nda
muhafaza ve pazarlama sorunları tartışılacak, bu konuda hazırlanacak sunumlar incelenecek ve
bu alanda çalışan bilim insanları, kamu ve özel kurum çalışanları bir araya getirilecektir. Böyle
önemli bir platformda sizleri aramızda görmekten ve ağırlamaktan son derece memnunluk
duyacağız.
Sempozyum Düzenleme Kurulu
İÇİNDEKİLER
Taze Kesilmiş Karnabaharda Kararmanın Önlenmesinde Sitrik Asit Uygulamaları ....................1
M. Ufuk Kasım, Rezzan Kasım
Üzüm Muhafazasında Salisilik Asit Kullanımı ................................................................................2
Derya Erbaş, Cemile Ebru Onursal, Zehra Babalık, Mehmet Ali Koyuncu
Vakum İnfiltrasyon Yöntemi ile Derim Sonrası Aminoetoksivinilglisin Uygulamasının Domates
Meyvelerinin Olgunluğuna Etkisi ....................................................................................................3
Altan Çandır, Fatih Şen, Elif Çandır
Ozon Uygulamasının “Red Globe” Üzüm Çeşidinin Soğukta Depolanması Üzerine Etkisi ...........4
İbrahim Onur Çakır, Mehmet Ali Koyuncu
Hasat Sonrası UV-C ve Sıcak Su Uygulamalarının Erciş Üzüm Çeşidinin Meyve Kalitesi ve
Soğukta Muhafazası Üzerine Etkileri ..............................................................................................5
Nurhan Keskin, Muhammed Sıddık Baytin, Şeyda Çavuşoğlu*, Nalan Türkoğlu, Rana Baytin, Çağla
Parlar
Deveci Armut Çeşidinde Muhafaza Periyodu Süresince; 1-MCP Uygulaması, Αlpha Farnesene
Enzim Aktivitesi, Etilen Üretimi ve Yüzeysel Yanıklığın Gelişimi Arasındaki İlişkiler .................6
Arzu Şen Aslım, Tuncay Acıcan, M. Emin Akçay, Seçil Erdoğan, Erdinç Uysal, M. Hakan Özer,
Himmet Tezcan
Farklı Sıcaklıklarda Muhafaza Edilen ‘Silifke Aşısı’ Nar Çeşidi Meyvelerinin Bazı Kalite
Özelliklerine 1-Metilsiklopropen Uygulamalarının Etkisi...............................................................7
Nurdan Tuna Güneş, A. İlhami Köksal, Özge Özüpek, Bilgin Kaya
Hasat Öncesi ve Sonrası 1-Metilsiklopropen (1-MCP) Uygulamalarının Starkrimson Elma
Çeşidinin Muhafazası ve Raf Ömrü Üzerine Etkileri ......................................................................8
Cemile Ebru Onursa, İsa Eren, Özgür Çalhan, Atakan Güneyli, Tuba Topcu
Farklı Dozda 1-Metilsiklopropen Uygulamalarının Nova Mandarin Çeşidinin Soğukta
Muhafazası Üzerine Etkisi ................................................................................................................9
Zafer Karaşahin, Mustafa Ünlü, Celile Aylin Oluk, Ebru Yazıcı, İhsan Canan, Ahmet Erhan Özdemir
‘Ankara’ Armudunda 1-Metilsiklopropen’in Bazı Derim Sonrası Kalite Parametrelerine Etkisi
......................................................................................................................................................... 10
Nalan Bakoğlu, Nurdan Tuna Güneş
Soğan Yetiştiriciliğinde Azot Uygulamalarının Hasat Sonrası Depolama Sürecinde Kalite
Özellikleri Üzerine Etkisinin Belirlenmesi ..................................................................................... 11
Arzu Şen Aslım, Tuncay Acıcan, Seçil Erdoğan, Barış Albayrak, Gülay Beşirli, Zühtü Polat
Hicaznar Çeşidinde Sıcak Su Uygulamalarının Antioksidan Bileşikler ve Muhafaza Üzerine
Etkileri ............................................................................................................................................ 12
Nurten Selçuk, Mustafa Erkan
Organik Kuru İncirin Depolanmasında Defne Ve Kekik Uçucu Yağlarının Kullanım
Olanaklarının Araştırılması ........................................................................................................... 13
Birgül Ertan, Özlem Doğan, Berrin Şahin, Mesut Özen, Eşref Tutmuş, Banu Bahar, Hüsnü Can Başer
Taze İncir (cv. Sarılop) Meyvelerinde Mikotoksin Oluşumu ........................................................ 14
Hilmi Kocataş, Ramazan Konak
Pink Lady Elma Çeşidine Hasat Sonrası Yapılan Kalsiyum Klorür ve Kalsiyum Oksit
Uygulamalarının Meyvenin Muhafaza Kalitesi Üzerine Etkileri .................................................. 15
Uygun Aksoy, Fatih Şen, K. Betül Özer, H. Zafer Can, İlknur Vural, Neslihan Ekinci, Mustafa
Sakaldaş
Vakum Altında Meyveye Kalsiyum Emdirme Uygulamasının Eşme Çeşidi Ayvada Muhafaza
Sürecinde ‘Meyve Eti Kahverengileşmesi’ Fizyolojik Bozukluğu İle Meyve Kalitesine Etkisi .... 16
Tuncay Acıcan, Arzu Şen Aslım, Cüneyt Tunçkal, Hakan Özer, M. Emin Akçay, Erdinç Uysal, Zühtü
Polat, Engin Güven, Muammer Yalçın
Taze Dilimlenmiş Fuji ve Granny Smith Elma Çeşitlerinde Farklı Dozda Kalsiyum Laktat ve
Askorbik Asit Uygulamalarının Muhafaza ve Kalite Üzerine Etkisi ............................................ 17
Ömür Dündar, Okan Özkaya, Adel Valizadeh, Umut Erdoğan
Sergen Koşullarda Aşılı Crisby Çeşidi Karpuzlarda Kalite Parametrelerindeki Değişimleri ..... 18
Ahmet Erhan Özdemir, Halit Yetişir, Elif Çandır, Veysel Aras, Ömer Aslan, Durmuş Üstün, Mustafa
Ünlü
Muhafaza Öncesi Sıcak ve Soğuk Su Uygulamalarının Kestanelerin Normal ve Kontrollü
Atmosferde Muhafazası Üzerine Etkisi .......................................................................................... 19
Murat Çetin, Bülent Akbudak
Kontrollü Atmosferde Muhafazanın ‘Gold Nugget’ Yenidünya Çeşidinin Depo Ömrü ve Meyve
Kalitesi Üzerine Etkileri ................................................................................................................. 20
Işılay Yıldırım, M. Seçkin Kurubaş, Mustafa Erkan, Nedim Tetik
Kontrollü Atmosfer, Etilen Kontrolü ve 1-MCP’nin ‘Hayward’ Kivi Çeşidinin Muhafazası
Üzerine Etkilerinin Araştırılması ................................................................................................... 21
Işılay Yıldırım, Mustafa Pekmezci
Palistore Ortamında Depolanan Dikenli ve Dikensiz Frenk İnciri’nin Muhafaza Bakımından
Karşılaştırılması .............................................................................................................................. 22
Yasin Topçu, Adem Doğan, Mustafa Erkan
Modifiye Atmosferin Bamya Muhafazası Üzerine Etkileri ........................................................... 23
Serdar Polat, Erdinç Bal
Dereotunda (Anethum graveolens L.) Farklı Sıcaklıklarda Modifiye Atmosfer Uygulamalarının
Depolama Süresince Kaliteye Olan Etkileri ................................................................................... 24
Mustafa Sakaldaş, Arzu Şen Aslım, Kenan Kaynaş
Kalıntısız ve Geleneksel Olarak Yetiştirilen Kapya Tipi ‘Urartu’ Biber Çeşidinin Muhafaza
Bakımından Karşılaştırılması ........................................................................................................ 25
Adem Doğan, Mustafa Erkan
Farklı Domates Çeşitlerinin Depolama Süresince Bazı Fiziksel ve Kimyasal Değişimlerinin
Belirlenmesi ..................................................................................................................................... 26
Rüştü Efe Okşar, Mitra Bonakdarzadeh, Sevde Yaldız, Mina Golkarian, Fatih Şen, Ayşe Gül
Yaş Meyve Ve Sebze Pazarlamasında Toptancı Hallerinde Depolama Hizmetinin Durumu:
Ankara İli Örneği ........................................................................................................................... 27
Mevhibe Albayrak, Nurdan Tuna Güneş, Hüseyin T. Güldal
Tarımsal Pazarlamada İnovasyon ve Yeni Ürün Geliştirme ......................................................... 28
Hasan Vural
Rize İlindeki Yaş Meyve Ve Sebze Pazarlama Durumunun Araştırılması ................................... 29
Mustafa Akbulut, Nalan Bakoğlu
Türkiye’de ve Dünyada Ceviz Üretim ve Pazarlaması .................................................................. 30
Filiz Pezikoğlu, Mustafa Öztürk
Palistore Ortamında Kontrollü Atmosferde Muhafazanın 'Hass' Avokado Çeşidinin Muhafaza
ve Meyve Kalitesi Üzerine Etkileri ................................................................................................. 31
Gizem Şahin, M. Seçkin Kurubaş, Mustafa Erkan
“Angeleno” Erik Çeşidinin Palistore Ortamında Muhafazası ...................................................... 32
Mehmet Seçkin Kurubaş, Gizem Şahin, Mustafa Erkan
'Ninfa' Kayısı Çeşidinde Farklı Hasat Sonrası Uygulamalarının Muhafaza Süresi ve Kaliteye
Etkileri ............................................................................................................................................ 33
Ferhan K. Sabır, Muzaffer İpek, Şeyma Arıkan
‘Elegant Lady’ Şeftali Çeşidinde Hasat Sonrası Farklı Uygulamaların Muhafaza Süresi ve
Meyve Kalitesi Üzerine Etkisi ........................................................................................................ 34
Azize Yenici, Bülent Akbudak
Potasyum Permanganat ile Modifiye Atmosfer Paketleme Uygulamalarının Şeftali Meyvelerinin
Muhafazası Üzerine Etkisi .............................................................................................................. 35
Erdinç Bal
Hasat Sonrası Muhafaza Uygulamalarının Farklı Olgunlaşma Gruplarındaki Şeftali Çeşitlerinin
Muhafaza ve Kalite Özelliklerine Etkisi ........................................................................................ 36
Şenay Murat Doğru, Ercan Er, Erol Aydın, Aysen Koç
Taze Doğranmış Elmalarda Dilimleme Öncesi Muhafaza Koşullarının Dilim Kalitesi ve
Muhafaza Süresine Etkileri ............................................................................................................ 37
Ferhan K. Sabır, Ece Günal
Bazı Nektarin Çeşitlerinin Soğukta Muhafaza Performanslarının İncelenmesi ........................... 38
Ercan Er, Şenay Murat Doğru, Erol Aydın, Aysen Koç
Kestanenin Vakumlu ve Vakumsuz Modifiye Atmosferde Muhafazası ........................................ 39
Murat Çetin, Bülent Akbudak
Nar Meyvesinin Muhafazasında Farklı Modifiye Atmosfer Ambalajlarının Etkilerinin
Belirlenmesi ..................................................................................................................................... 40
Sercan Karaca, Fatih Şen
Hasat Öncesi Uygulamaların ve Farklı Modifiye Atmosfer Ambalajlarının Nar Meyvesinin
Depolama Kalitesi ve Çürüklük Gelişimine Etkileri ..................................................................... 41
Fatih Şen, Kınay Teksür, Figen Yıldız, Nilay Özaltaca, Aşkın Altun, Ahmet Kaan Selvi, Ayser Billor
Dörtyol Koşullarında Yetiştirilen Kaki Tipo Trabzon Hurmalarının Soğukta Muhafazası ........ 42
Ahmet Erhan Özdemir, Celil Toplu, Ercan Yıldız, Can Yıldız, Burak Katırcı, Canan Duman
Trabzon Hurmasının Farklı Uygulama ve Muhafaza Sürelerindeki Bazı Fiziksel ve Kimyasal
Özellikleri ........................................................................................................................................ 43
Halil Ünal, Bülent Akbudak, Tuğba Yener
Vainiglia Trabzon Hurması Çeşidinde Soğukta Muhafazanın Burukluğu Önlemeye Etkisi ....... 44
Ahmet Erhan Özdemir, Celil Toplu, Ercan Yıldız, Canan Duman, Mustafa Ünlü
Taze Kesilmiş Meyve ve Sebzelerin Muhafaza Süresi ve Raf Ömrü Üzerinde Koruyucu Bazı
Uygulamaların Etkinliği ................................................................................................................. 45
Nurdan Tuna Güneş, Tülin Öz
Güvey Fenerinin Depolanma Potansiyelinin Belirlenmesi ............................................................ 46
Arzu Şen Aslım, Tuncay Acıcan, Gülay Beşirli, İbrahim Sönmez, Zühtü Polat
Tanelenmiş Hicaz Narının Muhafaza Ömrünün Araştırılması ..................................................... 47
Ömür Dündar, Okan Özkaya, Adel Valizadeh, Ülkü Kandil
“Hicaz” Nar Çeşidinde Hasat Sonrası Farklı Modifiye Atmosfer ve 1-Methylcyclopropane
Uygulamalarının Muhafaza Süresince Kaliteye Etkileri ............................................................... 48
Kenan Kaynaş, Mustafa Sakaldaş, F. Cem Kuzucu, Mehmet Ali Gündoğdu
Hasat Sonrası Farklı 1-Metilsiklopropen Uygulamalarının Alstroemeria Muhafazası Üzerine
Etkisi ............................................................................................................................................... 49
Öznur Seyhan, Bülent Akbudak
Hasat Sonrası 1-Methylcyclopropene Uygulamasının Gerberada Vazo Ömrü ve Çiçek Kalitesine
Etkileri ............................................................................................................................................ 50
Ali Sabır, Ferhan K. Sabır, Kevser Yazar, Zeki Kara
Hasat Öncesi Vitormone® Uygulamalarının Braeburn Elma Çeşidinin Muhafazası ve Raf Ömrü
Üzerine Etkileri ............................................................................................................................... 51
Atakan Güneyli, İsa Eren, Cemile Ebru Onursal, Özgür Çalhan
Farklı Yöntemlerle Kurutulmuş Hacıhaliloğlu Kayısı Çeşidinin Oda Koşullarında
Muhafazasında SO2 Değişimi ......................................................................................................... 52
Ömür Dündar, Okan Özkaya, Adel Valizadeh, Hüseyin Kalkan, Hatice Demircioğlu
Sofralık İncirlerde Ambalaj ve Ozon Uygulamalarının Kalite Korunumu Üzerine Etkileri ....... 53
Duygu Kılıç, Muharrem Özcan
Farklı Sürelerde Sıcak Su Uygulamalarının ‘Hasanbey’ Kayısı Çeşidi Meyvelerinin Bazı Kalite
Özellikleri ile Raf Ömrüne Etkisi ................................................................................................... 54
Burcu Belge, Nurdan Tuna Güneş
Yeni Bir Armut Çeşidi Olan Akçay 77'nin Bazı Kalite Özellikleri ............................................... 55
M. Emin Akçay, Neslihan Ekinci
Washington Navel Portakal Çeşidinin Meyve Gelişim Sürecindeki Kalite Parametrelerindeki
Değişimler ve Derim Olumu ........................................................................................................... 56
Ahmet Erhan Özdemir, Mustafa Kaplankıran, Elif Çandır, Turan Hakan Demirkeser, Celil Toplu,
Ercan Yıldız
Taze Kesilmiş (Fresh-Cut) Ürünlerde Kaliteyi Etkileyen Faktörler ............................................. 57
Nalan Bakoğlu, Özge Özüpek
Kestanelerde (Castanea sativa Mill.) Hasat Öncesi ve Hasat Dönemlerinde Meyve Kalite
Özelliklerinin Değişimi ................................................................................................................... 58
Esra Erdal, Engin Ertan, Burak Erdem Algül, Gülsüm Alkan
Sofralık Olarak Değerlendirilen İncir Çeşitlerinde Farklı Hasat Zamanlarında Kalite
Değişimleri Belirlenmesi ................................................................................................................. 59
Birgül Ertan, Özlem Tuncay
Kirazın Raf Ömrü Süresince Bazı Fiziksel Kalite Özellikleri ....................................................... 60
Halil Ünal, Bülent Akbudak, Erhan Duran
Tere ve Roka’da Hasat Öncesi Etkin Mikroorganizma Uygulamalarının Kalite Üzerine Etkisi . 61
Nafiz Biçen, Nuray Akbudak
Turunçgillerde Hasat Sonrası Meydana Gelen Bozulmalar .......................................................... 62
Gülşah Özcan Sinir, Senem Suna, Bige İncedayı
Serada Yetiştiriciliğin Farklı Domates Çeşitlerinin Muhafaza Kalitelerine Etkisi....................... 63
Ömür Dündar, Okan Özkaya, Adel Valizadeh, Mert Morkal, Emre Kükürt
Aydın İlinde Çam Fıstığı Üretimi ve Hasat Sonrası İşlemleri ....................................................... 64
Burak Erdem Algül, Gonca Günver Dalkılıç
Kullanıma Hazır Hale Getirilmiş (Ready-to-use) Maydanozlarda Aljinat Uygulamaları ile
Kalitenin Arttırılması ..................................................................................................................... 65
Rezzan Kasım, M. Ufuk Kasım
Akıllı Ambalajlama Teknolojisi ve İzlenebilirlik ........................................................................... 66
Senem Suna, Canan Ece Tamer, Ömer Utku Çopur
Türkiye’de İyi Tarım Uygulamalarının Mevcut Durumu ve Geliştirilmesine Yönelik Öneriler . 67
Filiz Pezikoğlu
Isparta İlindeki Meyve Paketleme Tesislerinin Mevcut Durumu ................................................. 68
Özgür Çalhan, Atakan Güneyli, Cemile Ebru Onursal, İsa Eren
Hatay İli Soğuk Hava Depolarının Mevcut Durumu ve Sorunları ................................................ 69
Ahmet Onur Yıldız, Elif Çandır
Mersin İli Turunçgil Paketleme Tesislerinin Altyapı Durumu ve Teknoloji Kullanım Düzeyi.... 70
Mustafa Ünlü, Osman Uysal, O. Sedat Subaşı
SÖZLÜ SUNUMLAR
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Taze Kesilmiş Karnabaharda Kararmanın Önlenmesinde Sitrik Asit
Uygulamaları
M. Ufuk Kasım, Rezzan Kasım*
Kocaeli Üniversitesi, Arslanbey Meslek Yüksekokulu, 41285, Kartepe, Kocaeli
*Sorumlu yazar: [email protected]
Günümüzde sağlıklı beslenmeye verilen önem giderek arttığından, taze sebzelerin günlük olarak tüketimi
de artmıştır. Dolayısıyla taze ürünlerin tüketime hazır hale getirildiği, minimal işlenmiş ürün teknolojisi de dünya
üzerinde yaygınlaşmıştır. Bu çalışmada, minimal işlenmiş karnabaharlarda kararmanın önlenmesinde, sitrik asidin
etkisi araştırılmıştır. Bu amaçla, %0.5, 1 ve 2’lik sitrik asit çözeltileri hazırlanarak, yıkanmış ve parçalanmış
karnabahar sapları 3 dakika süreyle bu çözeltiye daldırılmıştır. Süzülen karnabaharlar, salata kurutucusu
kullanılarak 2 dakika süre ile kurutulmuş ve plastik kapaklı tabak içerisine konulmuştur. Ambalajlanan tazekesilmiş karnabaharlar, 4±1oC sıcaklık ve %85-90 oransal nemde 21 gün süreyle muhafaza edilmiştir. Haftalık
aralıklarla depodan çıkarılan örneklerde L*, a*, b* değerleri, hue açısı, kararma indeksi, beyazlık indeksi ve
kararan sap sayısı ölçümleri yapılmıştır. Muhafazanın ilk 7 gününde, %1 ve 2 sitrik asit uygulanan karnabaharlarda
L* değeri, %0.5 sitrik asit uygulanan örnekler ve kontrol grubuna göre daha düşük çıkmıştır. Aynı süreçteki
kararan sap sayısı değerleri incelendiğinde, en fazla kararmanın %3 sitrik asit uygulanmış örneklerde oluştuğu,
%1’lik sitrik asit uygulanan örneklerin kararma oranının ise en düşük olduğu tespit edilmiştir. Aynı sonuçlar görsel
kalite puanlarından da elde edilmiştir. Sonuç olarak, %1’lik sitrik asit uygulamasının depolamanın ilk 7 günü
içinde kararmayı önlediği, daha sonraki dönemde ise sitrik asitin ürün tarafından metabolize edilmesi nedeniyle
etkisinin kaybolduğu belirlenmiştir.
Anahtar kelimeler: Taze-kesme, karnabahar, sitrik asit, depolama
1
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Üzüm Muhafazasında Salisilik Asit Kullanımı
Derya Erbaş*1, Cemile Ebru Onursal2, Zehra Babalık2, Mehmet Ali Koyuncu1
Süleyman Demirel Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, 32260, Isparta
2
Meyvecilik Araştırma İstasyonu, 32500, Eğirdir, Isparta
*Sorumlu yazar: [email protected]
1
Çalışmada, hasat sonrası farklı dozlarda salisilik asit (SA) uygulamasının Red Globe üzüm çeşidinin
depolama süresi ve kalitesi üzerine etkileri araştırılmıştır. Bu amaçla, uygulamalar için salkımlar 6 gruba
ayrılmıştır. 1. (kontrol) ve 2. grupta (kükürt pedleri (SO2)) salkımlar 2 dakika süre ile saf suya daldırılmıştır. Diğer
4 grup ise, 4 farklı dozda (1, 2, 4 ve 6 mM, sırasıyla) SA (%0.05 Tween-20 içeren) çözeltisine 2’şer dakika süre
ile daldırılmıştır. Bütün uygulamalardan sonra salkımlar kurumaları için 12 saat 0°C sıcaklıkta bekletilmiş ve
modifiye atmosfer poşetlerine (MAP) yerleştirilerek (2. grupta SO2 pedleri ile birlikte) 0°C sıcaklıkta ve % 90±5
oransal nemde 100 gün süre ile depolanmıştır. Depolama sonunda, SA uygulamalarının bütün dozları kontrol
grubuna göre ağırlık kaybını azaltmış ve tane sertliğini ve asitliğini korumuştur. SO 2 pedleri ve SA uygulamaları
fungal bozulmaları önemli ölçüde azaltmıştır. Özellikle 1 ve 2 mM SA uygulaması fungal bozulmaları önlemede
diğer iki doza göre daha etkili olduğu bulunmuştur. Ayrıca duyusal özellikler bakımından 2 mM SA uygulamasının
daha iyi sonuç verdiği gözlenmiştir.
Elde edilen veriler doğrultusunda; SA ve SO2 uygulaması Red Globe üzüm çeşidinin depolama süre ve
kalitesini artırdığı ve uygun doz belirlendiğinde salisilik asidin Red Globe üzüm çeşidinin muhafazasında başarılı
bir şekilde kullanılabileceği sonucuna varılmıştır.
Anahtar kelimeler: Üzüm, salisilik asit, MAP, depolama
2
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Vakum İnfiltrasyon Yöntemi ile Derim Sonrası Aminoetoksivinilglisin
Uygulamasının Domates Meyvelerinin Olgunluğuna Etkisi
Altan Çandır1, Fatih Şen2, Elif Çandır*3
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Hatay İl Gıda Tarım Hayvancılık Müdürlüğü, Antakya, Hatay
2
Ege Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, İzmir
3
Mustafa Kemal Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Antakya, Hatay
*Sorumlu yazar: [email protected]
1
Bu çalışma Altan Çandır tarafından sunulacak olup, vakum infiltrasyon yöntemi kullanılarak yapılan derim
sonrası aminoetoksivinilglisin (AVG) uygulamasının domates meyvelerinin olgunluğuna etkisini belirlemek
amaçlanmıştır. Renk kırım aşamasında derilen iri etli bir çeşit olan ‘Grando F1’ domates meyvelerine 6 farklı
dozda (0, 62,5, 125, 250, 500 ve 1000 mg l -1) ve 3 farklı vakum basıncında (0, -20 ve -30 kPa) AVG vakum
infiltrasyon yöntemiyle uygulanmıştır. Meyveler 20°C’de bekletilerek kırmızı olgun aşamaya gelme süreleri,
ağırlık kaybı oranı, meyve kabuk rengi solunum ve etilen üretim hızları 2 gün aralıkla incelenmiştir. Meyvelerin
20°C’de 8 gün bekletilmesi sırasında AVG uygulamalarının ağırlık kaybı, solunum hızı ve meyve parlaklığı
(meyve kabuğu rengi L* değeri) üzerine etkisi önemsiz olmuştur. 1000 mg l-1 dozunda -30 kPa vakum basıncında
uygulanan AVG, meyvelerin etilen üretim hızını %45,53 oranında azalmıştır. Meyvelerin 20°C’de 8 gün
bekletilmesi sırasında meyve kabuğu hue açı (h°) değeri azalırken, kroma (C*) değeri artmıştır. Meyve kabuğu
rengi h° değerindeki azalma ve C* değerindeki artış 1000 mg l -1 dozunda -30 kPa vakum basıncında AVG
uygulanan meyvelerde 4. ve 6. günlerde kontrol ve diğer AVG uygulamalarında daha düşük olmuştur. 1000 mg
l-1 dozunda -20 kPa ve -30 kPa vakum basınçlarında AVG uygulanan meyvelerde kırmızı olgunluğuna gelme
süresi 8 gün iken kontrol ve diğer AVG uygulamalarında 6 gün olmuştur. Vakum infiltrasyon yöntemi ile derim
sonrası uygulanan AVG’nin olgunluğu geciktirmedeki etkili dozu 1000 mg l -1 ve uygun vakum basıncı -30 kPa
olarak belirlenmiştir.
Anahtar kelimeler: Aminoetoksivinilglisin, domates, olgunluk, vakum infiltrasyon.
3
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Ozon Uygulamasının “Red Globe” Üzüm Çeşidinin Soğukta Depolanması
Üzerine Etkisi
İbrahim Onur Çakır, Mehmet Ali Koyuncu*
Süleyman Demirel Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, 32260, Isparta
*Sorumlu yazar: [email protected]
Çalışmada, ozon uygulamasının “Red Globe” üzüm çeşidinin muhafaza süre ve kalitesi üzerine etkileri
incelenmiştir. Bu amaçla uygun hasat tarihinde derimi yapılan üzümler hava ile ön soğutmadan sonra uygulamalar
için 3 gruba ayrılmıştır. 1. uygulamada (kontrol), üzümler hiçbir uygulamaya tabi tutulmadan plastik kasalarda
depolara konulmuştur. 2. Uygulamada (MAP), üzümler modifiye atmosfer poşetleri içerisinde soğuk depolara
yerleştirilmiştir. 3. uygulamada (MAP+O3) ise, üzümlere 0° C sıcaklıkta 12 saat süreyle 4-5 ppm dozunda ozon
gazı uygulamış ve modifiye atmosfer poşetlerine yerleştirilip soğuk depolara konulmuştur. Her tekerrürde 5 kg
üzüm kullanılmıştır. Bütün uygulamalardan sonra üzümler 0° C’de sıcaklıkta %90±5 oransal nemde 90 gün
depolanmıştır. Raf ömrü çalışmaları için, her analiz döneminde soğukta muhafazadan çıkarılan üzümler 20° C’de
%90±5 oransal nemde 2 gün bekletilmiştir. Depolama boyunca 15’er gün aralıklarla depolardan çıkarılan
üzümlerde; ağırlık kaybı, solunum hızı, poşet içi gaz bileşimi, meyve kabuk rengi, meyve sertliği, SÇKM, titre
edilebilir asitlik miktarı belirlenmiş ve duyusal değerlendirmeler ile mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Aynı
analizler ve değerlendirmeler raf ömrü sonunda da yinelenmiştir. MAP+O3 uygulamasının ağırlık kaybı, meyve
sertliği ve solunum hızı değerleri bakımından kontrole ve MAP uygulamasına göre daha olumlu sonuçlar verdiği
ayrıca ozon uygulamasının mikrobiyolojik bozulmaları da diğer uygulamalara oranla önemli ölçüde azalttığı
saptanmıştır.
Sonuç olarak, uygun doz ve uygulama süresi belirlendiğinde ozonun üzüm muhafazasında kullanılabileceği
düşünülmektedir.
Anahtar kelimeler: Red Globe, Üzüm, Ozon, MAP, Depolama
4
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Hasat Sonrası UV-C ve Sıcak Su Uygulamalarının Erciş Üzüm Çeşidinin
Meyve Kalitesi ve Soğukta Muhafazası Üzerine Etkileri
Nurhan Keskin, Muhammed Sıddık Baytin, Şeyda Çavuşoğlu*, Nalan Türkoğlu, Rana
Baytin, Çağla Parlar
Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Kampüs-Van
*Sorumlu yazar: [email protected]
Erciş üzümü, Van’ın Erciş ilçesi ile bütünleşmiş ve ekonomik değeri yüksek olan yerel bir üzüm çeşididir.
Şaraplık-şıralık bir üzüm çeşidi olmasına rağmen, yörede sofralık olarak tüketilmektedir. Bu çalışmada, Erciş
üzüm çeşidinde muhafaza süresinin uzatılması, meyve kalitesinin korunması ve çürümenin önlenmesi amacıyla,
hasat sonrası salkımlar herhangi bir fümigasyon işlemi yapılmadan, UV-C ve sıcak su uygulamaları yapıldıktan
sonra, kontrol grubunu oluşturan salkımlar ise hiçbir uygulamaya tabii tutulmadan soğuk odalara konmuştur. UVC ışığı uygulaması, steril kabin içerisinde 100 (0.25 kJ/m2) cm mesafeden 4 dakika süre ile 254 nm dalga boyunda
ışık veren Vilber Lourmat UV-C lamba kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Sıcak su uygulaması ise salkımlar
55°C’lik sıcak su banyosunda 5 dakika süre ile tutularak yapılmıştır. Uygulamadan sonra, kontrol ve uygulama
gruplarındaki tüm salkımlar ambalaj kaplarıyla birlikte streç film ile kaplanarak ve polietilen poşetlere konarak,
0±1°C sıcaklık ve %90±5 nisbi nem koşullarındaki soğuk hava deposunda muhafaza edilmiştir. Muhafaza sonrası
üzüm tanelerinde ağırlık kaybı, titre edilebilir asit (TA), pH, suda çözünebilir kuru madde (SÇKM), tane kabuk
rengi (L*, a*, b*, C, h) ve duyusal analizler (genel görünüm ve tat) yapılmıştır. Çalışma sonucunda, Erciş üzüm
çeşidinin, sıcak su ve UV-C uygulanan salkımlarının strech filmle kaplanmasıyla, optimum 45 gün süresince
muhafaza edilebileceği sonucuna varılmıştır.
Anahtar kelimeler: Üzüm, muhafaza, UV-C ışığı, sıcak su uygulaması, MAP
5
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Deveci Armut Çeşidinde Muhafaza Periyodu Süresince; 1-MCP Uygulaması,
Αlpha Farnesene Enzim Aktivitesi, Etilen Üretimi ve Yüzeysel Yanıklığın
Gelişimi Arasındaki İlişkiler
Arzu Şen Aslım*1, Tuncay Acıcan1, M. Emin Akçay1, Seçil Erdoğan1, Erdinç Uysal1,
M. Hakan Özer2, Himmet Tezcan3
Atatürk Bahçe Kültürü Merkez Araştırma Enstitüsü, Yalova
Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Bursa
3
Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bitki Koruma Bölümü, Bursa
1
2
*Sorumlu yazar: [email protected]
Armut üretim miktarları ve üretim alanları incelendiğinde ülkemiz rakamsal olarak önemli bir üretici
görünümünde olmakla birlikte uluslararası piyasalarda talep edilen miktar ve kaliteye uygun çeşitlerin olmaması
nedeniyle aynı başarıyı üretilen ürünlerin pazarlanması bakımından yakalayamamaktadır. Bununla birlikte; uygun
hasat zamanının ve özellikle çeşitlerin hasat sonrası fizyolojik özelliklerinin yeterince bilinmemesi ve çağdaş
teknolojinin gerektirdiği şekilde uygulanamaması sonucu soğuk zincir boyunca çeşitli nedenlere dayanan
bozulmalar büyük kayıplar meydana getirmekte ve üretimin yaklaşık % 25-30 unu kullanmadan alıp
götürmektedir. Fungal kökenli çürümeler yanında armutlara özgü fizyolojik bozuklukların da önemli derecede rol
oynadığı bu kayıplar ülkemiz armut üretimini dolaylı olarak olumsuz bir şekilde etkilemektedir. Kabuk yanıklığı
(scald) Deveci armutlarının depolanması sırasında gözlenen önemli bir fizyolojik bozukluktur. Bu fizyolojik
bozukluk yüzeysel olup yalnız kabukta oluşmakta, parmakla sıyrılmamakta, meyve etine işlememektedir. Bu
çalışma ile; meyvenin hasat safhasındaki fizyolojik ve kimyasal özelliklerinin hasat sonrası sürekliliğini sağlamak
böylece pazar ve tüketici tarafından istenen yüksek kalite özelliklerinin kaybını engellemek veya en düşük bir
düzeye indirmek, depolama sürecinde meyvelerde görülen kabuk yanıklığının; KA ve 1-MCP (1Methylcyclopropene) (etilen inhibitörü) uygulamasıyla kontrol edilebilmesi ve depolama periyodu boyunca sözü
edilen bu uygulamalarla kabuk yanıklığı arasındaki ilişkilerin ortaya çıkarılması amaçlanmıştır.
6
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Farklı Sıcaklıklarda Muhafaza Edilen ‘Silifke Aşısı’ Nar Çeşidi Meyvelerinin
Bazı Kalite Özelliklerine 1-Metilsiklopropen Uygulamalarının Etkisi
Nurdan Tuna Güneş1, A. İlhami Köksal2, Özge Özüpek*1, Bilgin Kaya3
Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Ankara
Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Ankara (Emekli Öğretim Üyesi)
3
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Ankara İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, Ankara
*Sorumlu yazar: [email protected]
1
2
Bu çalışma, 2009-2012 yıllarında farklı konsantrasyonlarda 1-metilsiklopropen (1-MCP) uygulamalarının
3 ile 5°C sıcaklık ve %85-90 nispi nem koşullarında muhafaza edilen nar meyvelerinin, derim sonrası kalite
korunumuna etkisini belirlemek amacıyla Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Soğuk
Hava Depoları ve Derim Sonrası Fizyolojisi Laboratuvarında yürütülmüştür. Çalışmada kullanılan bitkisel
materyal, Alata Bahçe Kültürleri Araştırma İstasyonu Araştırma ve Uygulama Bahçesinden temin edilmiştir. Bu
amaçla ticari derim zamanında derilen meyveler, derimden hemen sonra Ankara’ya getirilerek oda sıcaklığında 24
saat süre ile 300 ppb ve 1000 ppb konsantrasyonlarında 1-MCP uygulamalarına tabi tutulduktan sonra
depolanmıştır. Muhafaza periyodu sırasında 30’ar günlük aralıklar ile meyve kabuk ve dane rengi, kabuk kalınlığı,
meyvelerin suda çözünebilir toplam kuru madde ile titre edilebilir asitlik kapsamı, ağırlık kaybı gibi bazı kalite
parametrelerindeki değişimler izlenmiştir. Ayrıca soğuk muhafaza periyodu süresince her ay alınan örnekler, raf
ömrü belirlemeleri için 20°C sıcaklıkta 15 gün tutulan meyvelerde aynı kalite analizleri gerçekleştirilmiştir.
Çalışma 2 yıl süresince 3 tekerrürlü, her tekerrürde 10 meyve kullanılarak yürütülmüştür. Meyvelerdeki üşüme
zararı üzerinde farklı 1-MCP dozları etkili olmamıştır. Bununla birlikte 1000 ppb 1-MCP uygulaması depolama
sırasında mikrobiyal bozulmalara dayanıklılığı artırıp, bazı kalite parametrelerinde hızlı kaybı engellediğinden
uzun süreli depolamada nar meyvelerinin kalite korunumuna katkı sağlıyor gibi görünmektedir.
Anahtar kelimeler: Punica granatum L., nar, soğuk muhafaza, ağırlık kaybı, meyve rengi
7
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Hasat Öncesi ve Sonrası 1-Metilsiklopropen (1-MCP) Uygulamalarının
Starkrimson Elma Çeşidinin Muhafazası ve Raf Ömrü Üzerine Etkileri
Cemile Ebru Onursal*, İsa Eren, Özgür Çalhan, Atakan Güneyli, Tuba Topcu
Meyvecilik Araştırma İstasyonu Müdürlüğü Eğirdir, Isparta
*Sorumlu yazar: [email protected]
Starkrimson elma çeşidinde tahmini hasattan 1 hafta önce 1-MCP uygulaması 100 g/ha olacak şekilde
ağaçlara sprey şeklinde uygulanmıştır. Hasat öncesi 1-MCP uygulaması için HarvistaTM (Agrofresh) ticari adıyla
satılan %0.8 oranında 1-MCP içeren sıvı formülasyon, düşük vizkoziteye sahip yağ (conosol) ile karıştırılarak
(1:1.5) kullanılmıştır. Harvista™ uygulanan meyveler kontrol meyvelerinden 1 hafta sonra hasat edilmiştir.
Hasattan sonra meyve örneklerinin bir kısmı 10oC de 24 saat süre ile 625 ppb konsantrasyonunda 1-MCP
(SmartFresh™) uygulamasına tabi tutulmuştur. Tüm uygulamalara ait meyveler 6 ay süreyle 0 oC sıcaklık ve
%90±5 oransal nemde normal atmosfer (NA) koşullarında muhafazaya alınmıştır. Deneme süresince NA
koşullarından 0, 2, 4 ve 6. aylarda alınan meyve örneklerinde ve 7 gün 20oC’de %55-60 oransal nem koşullarında
raf ömründe bekletilen örneklerde ağırlık kaybı, kabuk rengi, meyve eti sertliği, suda çözünür kuru madde miktarı
(SÇKM), titre edilebilir asitlik (TEA), solunum hızı ve etilen üretimi belirlenmiştir. Çalışma sonucunda,
Harvista™+SmartFresh™ kombine uygulamaları ve tek başına SmartFresh™ uygulamasının benzer sonuçlar
verdiği, bu iki uygulamanın meyvelerde depolama ve raf ömrü süresince kalitenin korunmasında en etkili
uygulamalar oldukları belirlenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre tek başına Harvista™ uygulaması, kontrol
uygulamasına göre bir hafta geç hasat edilmesine rağmen depolama ve raf ömrü süresince meyve eti sertliği, TEA
değerlerinin korunmasında ve etilen üretiminin baskılanmasında daha etkili olmuştur.
Anahtar kelimeler: elma, 1-MCP, Harvista™, muhafaza
8
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Farklı Dozda 1-Metilsiklopropen Uygulamalarının Nova Mandarin Çeşidinin
Soğukta Muhafazası Üzerine Etkisi
Zafer Karaşahin*1, Mustafa Ünlü1, Celile Aylin Oluk1, Ebru Yazıcı1, İhsan Canan1,
Ahmet Erhan Özdemir2
1
Alata Bahçe Kültürleri Araştırma İstasyon Müdürlüğü, Erdemli, Mersin
2
Mustafa Kemal Üniversitesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Antakya, Hatay
*Sorumlu yazar: [email protected]
2013 yılında Alata Bahçe Kültürleri Araştırma İstasyon Müdürlüğü’nde gerçekleştirilen bu çalışmada; hasat
sonrası 1-Metilsiklopropen (1-MCP) uygulamasının, Nova mandarin çeşidinin soğukta muhafazası süresince kalite
parametrelerindeki değişimler üzerine etkilerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Meyve kabuğunun optimum
%75’inin sarı-turuncuya döndüğü dönemde hasat edilen mandarin meyvelerine 20ºC’de 24 saat süreyle 0,312 ve
0,625 ppm 1-MCP uygulanmıştır. Meyvelerin her 15 günde bir analizleri yapılmak üzere 4ºC’de %90-95 oransal
nemde 90 gün muhafaza edilmiştir. Çalışma süresince meyvelerde ağırlık kaybı (%), suda çözünebilir toplam kuru
madde miktarı (SÇKM), pH, titre edilebilir asit miktarı, şeker (glikoz, fruktoz, sakkaroz), C vitamini (L-Askorbik
asit), polifenoloksidaz enzim aktivitesi, yeşil kapsüllü meyve oranı, meyve kabuk rengi (L*a*b*), mantarsal ve
fizyolojik bozulma oranları analizlenerek farklı dozda 1-MCP uygulamasının Nova mandarin çeşidinin soğukta
muhafazası üzerine etkileri araştırılmıştır.
Anahtar kelimeler : 1-Metilsiklopropen, Mandarin, Nova, Soğukta Muhafaza,
9
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
‘Ankara’ Armudunda 1-Metilsiklopropen’in Bazı Derim Sonrası Kalite
Parametrelerine Etkisi
Nalan Bakoğlu*1, Nurdan Tuna Güneş2
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Rize
2
Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Ankara
*Sorumlu yazar: [email protected]
1
Derim sonrası dönemde farklı konsantrasyonlardaki (150 ve 300 ppb) 1-Metilsiklopropen (1-MCP)
uygulamalarının ‘Ankara’ armut (Pyrus communis L. cv. Ankara) çeşidi meyvelerinin meyve kabuk rengi, meyve
eti sertliği, titre edilebilir asitlik, suda çözünür kuru madde ve ağırlık kaybı gibi bazı kalite parametrelerine
etkisinin iki yıl süresince izlendiği bu çalışmada, ticari derim zamanında derilen meyveler 1-MCP
uygulamalarından sonra 0±1°C sıcaklık, %85-90 nispi nem koşullarında 1. yıl 200, 2. yıl 225 gün depolanmıştır.
Ayrıca 30’ar gün aralıklarla alınıp 20±1°C sıcaklık, %60-70 nispi nem koşullarında 15 gün tutulan meyvelerde
haftalık aralıklar ile raf ömrü çalışmaları yapılmıştır.
Depolama ve raf ömrü süresi boyunca ‘Ankara’ armudu meyvelerinde her iki dozda 1-MCP uygulamaları
meyve kabuk renginin korunumu, yumuşamanın geciktirilmesi ve titre edilebilir asitlik kapsamındaki düşüşün
yavaşlatılmasında etkili olmuştur. Çalışmanın her iki yılında da uygulama yapılan meyvelerde ağırlık kaybı
azalmış, suda çözünür kuru madde kapsamındaki düşüş gecikmiştir. Elde olunan sonuçlara göre en iyi kalite
korunumunun, 200 günlük muhafaza süresi için 150 ppb, daha uzun süreli depolama ve en az iki haftalık raf ömrü
beklentisi için 300 ppb’lik 1-MCP dozları ile sağlanabileceğini söylemek olasıdır.
Anahtar kelimeler: Armut, muhafaza, 1-MCP, suda çözünür kuru madde, ağırlık kaybı
10
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Soğan Yetiştiriciliğinde Azot Uygulamalarının Hasat Sonrası Depolama
Sürecinde Kalite Özellikleri Üzerine Etkisinin Belirlenmesi
Arzu Şen Aslım*, Tuncay Acıcan, Seçil Erdoğan, Barış Albayrak, Gülay Beşirli,
Zühtü Polat
Atatürk Bahçe Kültürü Merkez Araştırma Enstitüsü, Yalova
*Sorumlu yazar: [email protected]
Türkiye kuru soğan üretimi bakımından dünyada önemli ülkelerden birisidir, toplam üretimin %2.5-3’ünü
karşılar. Çin ise dünya soğan üretiminde ilk sırada yer alıp toplam üretimin %30’unu karşılamaktadır. Türkiye
ortalama yıllık 1.9 milyon ton kuru soğan üretimiyle Çin, Hindistan, Amerika ve Pakistan’ın ardından 5. büyük
üretici konumundadır. Türkiye’nin kuru soğan üretim alanı yaklaşık 650 bin dekar, üretim miktarı yaklaşık 1.9
milyon ton ve dekara verimi ise 2.87 ton’dur.
Pazarlanabilir soğan üretiminde yüksek verim ve homojen baş büyüklüğü en önemli iki kriterdir. Yapılan
araştırmalara göre, soğanın kimyasal yapısı üzerine genetik, çevre ve hasat sonrası faktörler etkili olmaktadır.
Çevre faktörleri içerisinde kükürt ve azot en önemli role sahip olan etmenlerdir.
Soğan depolaması önemlidir çünkü pazar değerinin düşük olduğu hasat dönemi dışında, depolama
sürecinde soğanın en iyi zamanda pazarlanmasını sağlar, enfeksiyonları önler, soğanlar rengini muhafaza eder.
Soğutmalı depolarda muhafaza edilen çeşitlerde % 10-15 oranında kayıplar görülürken, soğutmasız depolarda bu
oran % 62 olarak tespit edilmiştir.
Bitki besin maddeleri, ürünlerin verimliliğinin arttırılmasında ve kaliteli ürün elde edilmesinde önemli role
sahiptir. Bu çalışmanın amacı; farklı azot ve kükürt dozlarının soğanın (Allium cepa, L.) depolanma sürecinde bazı
kalite kriterleri ve depolanma ömrü üzerine etkisini belirlemektir. Bu amaçla, 0 oC sıcaklık ve % 70-75 oransal
nemde NA de muhafazaya alınan ve muhafaza sürecinde 16 farklı bitki besin maddesinin ürünler üzerindeki
etkisini belirlemek için olgunluk ve kalite kriterlerini değerlendirebilecek analizler yapılmaktadır. + 7 gün 20 oC
sıcaklık ve % 60-65 oransal nem koşullarında da; meyve eti sertliği, TSÇKM, pH, ve toplam titre edilebilir asitlik
değişimleri incelenmiştir.
11
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Hicaznar Çeşidinde Sıcak Su Uygulamalarının Antioksidan Bileşikler ve
Muhafaza Üzerine Etkileri
Nurten Selçuk*, Mustafa Erkan
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, 07059, Antalya
*Sorumlu yazar: [email protected]
Bu çalışmada, Hicaznar çeşidinde sıcak su uygulamalarının antioksidan bileşikler ve muhafaza üzerine
etkileri araştırılmıştır. Bu amaçla, optimal derim zamanında derilen meyvelere 45 C de 4 dk süreyle ve 55 C’de
2 dk süreyle sıcak su uygulamaları yapılmış ve modifiye atmosferli torbalar içerisinde (Xtend) muhafazaya
alınmışlardır. Ambalajlanan tüm meyveler 2 ve 6 C sıcaklık ve %90-92 oransal nem içeren soğuk hava
depolarında 210 gün süreyle depolanmıştır. Muhafaza ortamlarından 30 gün aralıklarla alınan meyve örneklerinde,
depolama süresince çeşitli fiziksel ve kimyasal analizler yapılarak meyvelerin kalitelerinde ve raf ömürlerinde
meydana gelen değişmeler incelenmiştir. Çalışmadan edilen sonuçlara göre, her iki depo sıcaklığında da muhafaza
periyodunun uzamasına paralel olarak narların ağırlık kayıplarında artışlar belirlenmiştir. Çalışmada,45C’de
sıcak su uygulaması yapılan narlarda ağırlık kayıpları oldukça düşük düzeylerde kalmıştır. Muhafaza periyodun
sonunda tüm uygulamalarda narların titre edilebilir asit, suda çözünebilir kuru madde ve C vitamini miktarlarında
azalmalar meydana gelmiştir. 45 C’de sıcak su uygulaması titre edilebilir asit ve suda çözünebilir kuru madde
miktarlarındaki parçalanmaları azaltma bakımından oldukça etkili bulunmuştur. Narların muhafazası süresince
toplam antosiyanin ve fenolik bileşiklerin miktarlarında artışlar saptanmıştır. Denemede kontrol meyvelerinde
saptanan C vitamini, toplam antosiyanin ve fenolik bileşiklerin miktarları diğer uygulamalara göre daha yüksek
bulunmuştur. Sıcak su uygulamaları yapılan narların C* ve h° açısı değerleri kontrol grubuna göre daha yüksek
bulunmuştur. 2 C’de depolanan narlarda muhafaza süresine bağlı olarak değişik oranlarda üşüme zararı ortaya
çıkmıştır. Üşüme zararı kontrol grubu meyvelerinde daha yüksek olmuştur. 6 C sıcaklıkta depolanan narlarda ise
üşüme zararı oldukça düşük düzeylerde kalmıştır. 45C’de 4 dk süreyle sıcak su uygulaması her iki depo
sıcaklığında da narların üşüme zararını belirgin bir şekilde azaltmıştır. Görsel kalite ve mantarsal nedenli
çürümeler dikkate alındığında 45C’de 4 dk süreyle sıcak su uygulaması yapılarak 6 C sıcaklıkta depolanan
narların kalitelerinden fazla bir şey kaybetmeden 210 gün boyunca depolanabileceği saptanmıştır.
Anahtar kelimeler: Nar (Punica granatum L.), muhafaza, antioksidan bileşikler, sıcak su uygulaması
12
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Organik Kuru İncirin Depolanmasında Defne Ve Kekik Uçucu Yağlarının
Kullanım Olanaklarının Araştırılması
Birgül Ertan*, Özlem Doğan, Berrin Şahin, Mesut Özen, Eşref Tutmuş, Banu Bahar,
Hüsnü Can Başer
Erbeyli İncir Araştırma İstasyonu, Aydın
*Sorumlu yazar: [email protected]
Ülkemiz açısından stratejik öneme sahip olan kuru incirin, hasadından sonra kurutma ve özellikle depolama
aşamasında birçok sorun ile karşılaşılmaktadır. Kuru incirin depolanması süresince, aflatoksin, incir depo kurtları,
ekşilik böcekleri ve sirke sinekleri gibi biyotik faktörler sorun oluşturabildiği için meyve kalite özellikleri de
değişmektedir. Üreticiden işletmeciye ulaşıncaya kadar olan dönemde, incirin meyve kalitesindeki olumsuz
değişimlere bağlı ekonomik kayıpları azaltabilecek uygulamaların yapılması gerekmektedir. Bu nedenle, organik
kuru incir yetiştiriciliğinde depolama sürecinin uzatılması, meyve kalitesinin korunması ve meyve kalite özellikleri
üzerinde meydana gelen değişimlerin belirlenmesi amacıyla çalışma yürütülmüştür.
Sarılop çeşidi kuru incir meyveleri, 10 ml ethanol içerisinde çözdürülmüş 100, 200 ve 400 mikrolitre/l
dozlarında defne(Laurusnobilis L.) ve kekik(OriganumonitesL) uçucu yağları ile suya bandırma yöntemi ile
muamele edilmişlerdir. Kontrol uygulamasında ise, incir meyveleri sadece su ve su + ethanol karışımı ile
yıkanmıştır. Oda şartlarında kasalarda bekletilen meyveler üç ay boyunca depolanmıştır. 2012 ve 2013 incir üretim
sezonunda yürütülen denemelerde; uçucu yağ uygulamalarının yapılmasından 2 gün, 30, 60 ve 90 gün sonra olmak
üzere meyve örnekleri alınarak; kalite analizleri yapılmıştır. Bu amaçla, farklı dozlarda defne ve kekik uçucu
yağları uygulanmış incir meyvelerinde, her depolama dönemi sonrası meydana gelen ağırlık kaybı(%), suda
çözünebilir kuru madde (%), asitlik (%), nem (%), pH, su aktivitesi (%) ve meyve kabuğu renk değerleri (L, a, b)
analizleri yapılmıştır. Bunun yanı sıra, uygulamaların mikrobiyal yük (kob/g), aflatoksinbulaşıklılığı, depo
zararlıları sayımı ile görünüş, koku ve lezzet üzerine etkisini belirlemek amacıyla duyusal analizleri yapılmıştır.
Defne ile kekik uçucu yağ uygulamalarının ayrı olarak analizlerinin yapıldığı çalışmada; denemelerden elde edilen
verilerin değerlendirilmesi sonucu genel olarak, uygulama dozu ile doz x depolama süresi interaksiyonunun
önemsiz olduğu, depolama süresi uygulamasının ise önemli olduğu ifade edilebilir. Meyve örneklerinde meydana
gelen ağırlık kayıplarının, istatistiki olarak önemli olmamakla birlikte, defne ve kekik uygulamaları yapılan
meyvelerde kontrole göre daha az gerçekleştiği; bunun yanı sıra depolama süresi arttıkça, defne ve kekik
uygulamalarının kontrole göre, bazı meyve kalite özellikleri üzerine olumlu etkileri görüldüğü belirlenmiştir.
13
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Taze İncir (cv. Sarılop) Meyvelerinde Mikotoksin Oluşumu
Uygun Aksoy*1, Fatih Şen1, K. Betül Özer1, H. Zafer Can1, İlknur Vural2,
Hilmi Kocataş2, Ramazan Konak2
1
Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Bornova, İzmir
2
Erbeyli İncir Araştırma Enstitüsü, Erbeyli, Aydın
*Sorumlu yazar: [email protected]
Ülkemizin önemli ihraç ürünleri arasında yer alan kuru incirlerde aflatoksin sorunu son 30-35 yıldır
gündeme gelmekte ve özellikle Avrupa pazarında darboğazlar yaratmaktadır. Aflatoksin insan sağlığı üzerindeki
etkileri nedeni ile en fazla dikkati çeken mikotoksin olmuştur. Mikotoksinler yakın zamana kadar yağ ve
karbonhidratça zengin ve uygun olmayan depolarda saklanan depolanabilir ürünlerin sorunu olarak algılanmakta
idi. Aflatoksin için bu değerlendirme doğru olsa da günümüzde üzüm ve diğer bazı bahçe ürünlerinde hasat öncesi
dönemde de bazı mikotoksinlerin oluştuğuna dair araştırmalara rastlanmaktadır. Ege İhracatçı Birlikleri’nin
desteği ile 2009-2011 yılları arasında yürütülen bu çalışmada yeme olumunda hasat edilen Sarılop çeşidi incir
meyvelerinde Okratoksin A ve Fumonisin B1 in bulunduğu saptanmıştır. Meyve örnekleri, belirlenen 20 bahçeden
3 tekrarlamalı olarak alınmış; Okratoksin A ve Fumonisin B1 ve B2 analizleri ise Aydın Borsa Gıda Analiz
Laboratuvarında akredite edilmiş yöntemlerle gerçekleştirilmiştir. Yapılan değerlendirmelerde yıllık iklim
koşullarının incelenen mikotoksinlerin oluşumunda etkili olduğu ve yaş örneklerdeki düzeylerinin kuru meyvelere
oranla daha düşük konsantrasyonlarda olduğu belirlenmiştir. Üç yıl boyunca alınan yaş incir örneklerinde sadece
2009 yılında ve örneklerin %5’inde 0.45-0.99 ppb arasında Okratoksin A bulaşıklığı saptanmıştır. Fumonisin
B2’ye yaş örneklerde rastlanmaz iken, Fumonisin B1, her üç yılda da sırasıyla %15.0, %55.0 (toplam örnek sayısı
20) ve % 26.7 oranında bulunmuştur. 2010 yılında Fumonisin B1 konsantrasyonu diğer yıllardan yüksek
bulunmuştur. Yaş incir meyvelerinde daha sonraki yaşlanma, buruklaşma ve kuruma aşamalarında da toksin
oluşumu devam etmekte ve konsantrasyonları oldukça yüksek düzeye çıkabilmektedir. Sofralık olarak taze pazara
sunulacak incirlerde Okratoksin A ve Fumonisin B1 bulaşıklığının izlenmesi ileride yaşanacak bazı sorunları
aşmak adına önem taşımaktadır.
Anahtar kelimeler: Ficus carica L., Yaş incir, Okratoksin A, Fumonisin
14
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Pink Lady Elma Çeşidine Hasat Sonrası Yapılan Kalsiyum Klorür ve
Kalsiyum Oksit Uygulamalarının Meyvenin Muhafaza Kalitesi Üzerine Etkileri
Neslihan Ekinci*1, Mustafa Sakaldaş2
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Lapseki Meslek Yüksekokulu, Çanakkale
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Ziraat Fak. Bahçe Bitkileri Bölümü, Çanakkale
*Sorumlu yazar: [email protected]
1
2
Yapılan çalışmada, hasat edilen Pink Lady çeşidi elmalar, hazırlanmış olan % 2'lik kalsiyum klorür (CaCl 2),
% 4'lük CaCl2, % 2'lik kalsiyum oksit (CaO) ve % 4'lük CaO solüsyonlarına 3 dakika süre ile daldırılarak muamele
edilmişlerdir. Kontrol meyveleri de saf suya daldırılarak aynı süre bekletilmiştir. Meyveler, 0oC ve % 90 oransal
nem içeren soğuk hava deposunda 6 ay süresince depolanmıştır. Meyvelerde hasat sonrası, depolamanın 2., 4. ve
6. ayında alınan örneklerde kalite parametreleri incelenmiştir. Çalışmada, uygulamaların meyve kabuk ve et rengi,
suda çözünebilir kuru madde içeriği (SÇKM), titre edilebilir asitlik içeriği (TEA), meyvelerin etilen üretim miktarı
üzerine etkilerinin incelendiği çalışmada, kalsiyum uygulamalarının özellikle, meyve eti sertlik değerleri üzerinde
olumlu etkileri görülmüştür. Özellikle, % 2'lik CaO ve % 4'lük CaCl 2 uygulamalarının kalitenin korunmasında
daha etkili olduğu görülürken, CaO'in aşındırıcı etkisi nedeniyle, % 4'lük uygulama dozunun fazla olduğu
görülmüştür.
15
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Vakum Altında Meyveye Kalsiyum Emdirme Uygulamasının Eşme Çeşidi
Ayvada Muhafaza Sürecinde ‘Meyve Eti Kahverengileşmesi’ Fizyolojik
Bozukluğu İle Meyve Kalitesine Etkisi
Tuncay Acıcan*1, Arzu Şen Aslım1, Cüneyt Tunçkal2, Hakan Özer3, M. Emin Akçay1,
Erdinç Uysal1, Zühtü Polat1, Engin Güven1, Muammer Yalçın1
Atatürk Bahçe Kültürü Merkez Araştırma Enstitüsü, Yalova
Yalova Üniversitesi, İklimlendirme Soğutma Bölümü, Yalova
3
Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Bursa
*Sorumlu yazar: [email protected]
1
2
Türkiye, elma, armut ve ayva gibi önemli yumuşak çekirdekli meyvelerin anavatanıdır. Ülkemiz bu türlere
ait büyük bir çeşit zenginliğine ve bu meyveleri tekniğine uygun olarak yetiştirebilecek ekolojilere sahiptir. Ayva
yetiştiriciliğinin yoğun olarak yapıldığı bölgelerimizin başında Marmara Bölgesi gelmektedir. Ulusal ve
uluslararası üne sahip Eşme ayva çeşidi Kocaeli Sapanca bölgesindeki Eşme köyünden selekte edilmiştir.
Yumuşak çekirdekliler grubunda yer alan ayvada hasat olumu, hasat sonrası fizyolojisi ve muhafaza
koşulları ile ilgili olarak yeterli sayıda çalışma bulunmamaktadır. Bu gerçek; üreticileri ve ayva muhafazası yapan
kuruluşları güç durumda bırakmakta ve özellikle hasat sonrası dönemde muhafaza sürecinde ortaya çıkan
fizyolojik ve patojenik bozulmalar ile kalite kayıplarına karşı etkin tedbirler alabilmelerini engellemektedir.
Marmara bölgesinde adi ve soğuk depolarda muhafaza edilen ayvalarda özellikle “Meyve Eti
Kahverengileşmesi” adı verilen fizyolojik bozulmanın yıllara göre değişmekle birlikte önemli kayıplara neden
olduğu bilinmektedir. Muhafaza esnasında ortaya çıkan fizyolojik kökenli bir çok bozukluğun, kalsiyum eksikliği
ile ilgili olduğu bilinmektedir. Ayrıca Ca minerali meyvenin sertliğini arttırıp, su kaybını önleyerek meyvenin
soğuk depoda daha uzun süre kaliteli bir şekilde muhafaza edilebilmesini sağlamaktadır. Kalsiyumun bitkilerce
alınım hızı çok düşük olup, bitkideki hareketi son derece yavaştır. Yapılan bu çalışmada, vakum altında zorlamalı
olarak kalsiyum emdirme uygulaması yapılan meyvelerin normal atmosferde muhafazası sürecinde söz konusu
fizyolojik bozukluk ile meyve kalitesine etkisi incelenmiştir.
Anahtar kelimeler: Ayva, kalsiyum, vakum altında emdirme, muhafaza, meyve eti kahverengileşmesi, meyve
kalitesi.
16
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Taze Dilimlenmiş Fuji ve Granny Smith Elma Çeşitlerinde Farklı Dozda
Kalsiyum Laktat ve Askorbik Asit Uygulamalarının Muhafaza ve Kalite Üzerine
Etkisi
Ömür Dündar*, Okan Özkaya, Adel Valizadeh, Umut Erdoğan
1
Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü Sarıçam, Adana
*Sorumlu yazar: [email protected]
Bu Çalışma Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü Derim Sonrası Fizyolojisi
Laboratuvarı ve soğuk hava deposunda yapılmıştır. Çalışmada kullanılan elmalar renk, şekil, ve diğer fiziksel
etmenler dikkate alındıktan sonra bir eleme yapılarak 200 ppm hipoklorit içeren bir çözeltiye 3 dakika süre ile
batırılmış, ayrıca deneme esnasında kullanılacak tüm aletler de bu hipoklorit içeren çözeltiye 5 dakika süre ile
batırılarak dilimlemeye hazır hale getirilmiştir. %1 Askorbik asit, %2 Kalsium laktat, %1 Askorbik asit + %2
Kalsium laktat ve kontrol amaçlı saf sudan oluşan çözeltiler hazırlanmıştır. Her bir elma keskin bir bıçak ile 8 eşit
dilime ayrılmış ve ardından çözeltilere daldırılarak 5’er dakika bekletilmiştir. Her tabakta 8 dilim olacak şekilde
ve 3 tekerrür halinde dilimlenmiş, polistren tabaklara yerleştirilmiş ve streç film ile kapatılarak 4 o C sıcaklık ve
%85-90 oransal neme sahip soğuk hava deposuna konulmuştur. 0, 3, 5, 7, 10, 12.günde depodan çıkarılarak;
Ağırlık kayıpları, Titre edilebilir asit miktarı, Dilim rengi, %SÇKM, ve dilim sertliği analizleri yapılmıştır. Sonuç
olarak muhafaza edilen dilimlenmiş elmalarda en fazla ağırlık kaybı kontrol grubunda gözlenmiştir. En yüksek
SÇKM’e ise Fuji çeşidinde %2 kalsiyum laktat uygulamasında belirlenmiştir. Muhafaza süresince çeşitlerin titre
edilebilir asit miktarında azalma gerçekleşmiştir. Ancak farklı uygulamalarda titre edilebilir asitin istatistik olarak
önemli bir fark yaratmadığı tesbit edilmiştir. Dilim rengi değeri ise her iki çeşittede %1 Askorbik asit + %2
Kalsiyum laktat uygulamasında en yüksek h açı değeri saptanmıştır. Çalışma sonuçunda 12 günlük muhafaza
süresince dilimlerin farklı dozlarda Askorbik asit ve Kalsiyum laktat uygulamaları ile kalite özelliklerini
kaybetmeden muhafaza edilebileceği saptanmıştır.
Anahtar Kelimeler: Fuji, Granny Smith, Askorbik asit, Kalsiyum laktat, dilimlenmiş elma
17
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Sergen Koşullarda Aşılı Crisby Çeşidi Karpuzlarda Kalite
Parametrelerindeki Değişimleri
Ahmet Erhan Özdemir*1, Halit Yetişir2, Elif Çandır1, Veysel Aras3, Ömer Aslan,
Durmuş Üstün1, Mustafa Ünlü3
Mustafa Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Antakya, Hatay
2
Erciyes Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Kayseri
3
Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Erdemli, Mersin
*Sorumlu yazar: [email protected]
1
Bu çalışmada; Ferro, RS841, Agentario ve Macis anaçları üzerinde aşılı yetiştirilen Crisby karpuz çeşidinin
sergen koşullarda iki yıl süreyle derim sonrası kalitesini belirlemek amaçlanmıştır. Aşılanmamış Crisby çeşidi
meyveleri kontrol olarak kullanılmıştır. Meyveler Ülkemizde yaygın olarak kullanılan sergen koşullarında
derimden sonra meyveler 27°C’de %50±5 oransal nem koşullarında 7 gün bekletilmiştir.
Meyve örneklerinde; meyve kabuk kalınlığı, ağırlık kayıpları oranı, suda çözünebilir toplam kuru madde
içeriği, titre edilebilir asitlik, meyve suyu pH’sı, meyve eti sertliği, meyve et rengi, çürük meyve oranı, şeker ve
karotenoid içeriği gibi fiziksel ve kimyasal parametrelerde meydana gelen değişimler incelenmiştir. Meyvelerin
tat ve görünüşü de duyusal analizler ile değerlendirilmiştir. Bulgularımıza göre ağırlık kayıpları, meyve et rengi
L* ve b* değerleri artarken, MES, toplam likopen ve toplam karotenoid içerikleri, meyve et rengi a* değeri
azalmıştır. Sergen koşullarda mantarsal bozulma görülmemiştir.
Anahtar kelimeler: Karpuz, Crisby, sergen, kalite, aşı, anaç
18
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Muhafaza Öncesi Sıcak ve Soğuk Su Uygulamalarının Kestanelerin Normal
ve Kontrollü Atmosferde Muhafazası Üzerine Etkisi
Murat Çetin1, Bülent Akbudak2*
Uludağ Üniversitesi, Gemlik Asım Kocabıyık MYO 16600 Gemlik, Bursa
Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, 16059 Bursa
*
Sorumlu Yazar: [email protected]
1
2
Bu çalışma Bursa ili Cumalıkızık Köyü’nde bulunan özel bir kapama üretici bahçesinden temin edilen
‘Osmanoğlu’ kestane çeşidinde yürütülmüştür. Örnekler muhafazaya alınmadan önce sıcak (46±2°C, 45 dk) ve
soğuk su (15±2°C, 8 gün) uygulamalarına tabi tutulmuştur. Sıcak ve soğuk su uygulamalarından sonra meyveler
normal (NA) ve kontrollü atmosferde (KA) muhafazaya alınmıştır. KA’de muhafazada meyveler üç farklı atmosfer
(%CO2:%O2) (10:2, 15:2, 20:2) karışımında muhafaza edilmiştir. Her iki muhafaza yönteminde kestaneler 0±1 °C
sıcaklık ve %90±5 oransal nem koşullarında 5 ay süre ile muhafaza edilmiştir. Muhafaza süresince 1 ay aralıklarla
alınan meyve örneklerinde ağırlık kaybı (%), oransal su kapsamı (%), toplam şeker (%), nişasta (%), pH, vitamin
C (mg/ml), makro (potasyum, fosfor, kalsiyum, sodyum) ve mikro (demir, magnezyum) elementler (mg/100g)
gibi parametreler incelenmiştir. Çalışmada en fazla ağırlık kaybı NA’de muhafaza edilen meyvelerde tespit
edilirken, toplam şekerin ve nişastanın KA’de daha az bir değişim gösterdiği görülmüştür. pH incelendiğinde ise
KA’de %CO2 oranına bağlı değişim gösterdiği tespit edilmiştir. Osmanoğlu çeşidinde yapılan bu çalışmada sıcak
su uygulaması ve 15:2 gaz kombinasyonlarında muhafaza edilen meyvelerin muhafaza süresi ve meyve kalitesi
bakımından daha başarılı sonuçlar verdiği tespit edilmiştir.
Anahtar kelimeler: Muhafaza, kestane, kontrollü atmosfer, sıcak su uygulaması, soğuksu uygulaması
19
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Kontrollü Atmosferde Muhafazanın ‘Gold Nugget’ Yenidünya Çeşidinin
Depo Ömrü ve Meyve Kalitesi Üzerine Etkileri
Işılay Yıldırım*1, M. Seçkin Kurubaş2, Mustafa Erkan2, Nedim Tetik3
Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü, Meyvecilik Bölümü, Antalya
Akdeniz Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Antalya
3
Akdeniz Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Gıda Mühendisliği Bölümü, Antalya
*Sorumlu yazar: [email protected]
1
2
Bu çalışmada, "Gold Nugget" yenidünya çeşidinin kontrollü atmosfer (KA) koşullarında depolanmasının
meyve kalitesi üzerine etkileri araştırılmıştır. Bu amaçla, birinci gruptaki meyveler %10 O 2+%1 CO2 (KA1) ,
ikinci gruptaki meyveler %5 O2+%3 CO2 (KA2), üçüncü gruptaki meyveler ise %1 O2+%5 CO2 (KA3) içeren
koşullarda ve kontrol meyveleri ise normal atmosfer koşullarında depolanmıştır. Tüm uygulamalarda meyveler
0°C sıcaklık ve %90 oransal nemde depolanmıştır. Farklı uygulamalardan 10 günde bir alınan meyve örneklerinde
ağırlık kaybı, meyve eti sertliği, meyve rengi, kararma oranı, suda çözünebilir kuru madde (SÇKM), şeker
kompozisyonu, titre edilebilir asitlik (TEA), vb. kalite özellikleri incelenmiştir. Araştırma sonuçlarına göre,
KA’de muhafaza edilen yenidünyaların depolama süresince saptanan ağırlık kayıpları kontrole göre daha düşük
olmuştur. Meyve eti sertliği, muhafaza süresince genel olarak artış göstermiş ve KA2 ve KA3 uygulamaları
sertliğin korunmasında daha etkili olmuştur. Meyve kabuk rengi L*, b* ve Hue° değerleri depolama süresince
azalırken, en yüksek değerler KA2 uygulamasında saptanmıştır. Meyvelerin en düşük kararma oranı KA2 ve en
yüksek değer ise KA3 grubunda belirlenmiştir. Muhafaza süresince en yüksek SÇKM KA3 grubunda ve en
yüksek TEA miktarları ise KA2 grubunda saptanmıştır. Çalışmadan elde edilen sonuçlar ışığında, ‘Gold Nugget’
yenidünya çeşidinin depo ömrünü özellikle meyve kararmasını azaltarak ve rengi koruyarak uzatabilecek en iyi
KA uygulamasının %5 O2+%3 CO2 içeren KA koşulları olduğu söylenebilmektedir.
20
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Kontrollü Atmosfer, Etilen Kontrolü ve 1-MCP’nin ‘Hayward’ Kivi
Çeşidinin Muhafazası Üzerine Etkilerinin Araştırılması
Işılay Yıldırım*1, Mustafa Pekmezci2
Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü, Antalya
Akdeniz Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Antalya (Emekli Öğretim Üyesi)
*Sorumlu yazar: [email protected]
1
2
Bu çalışmada, kontrollü atmosferin (KA), normal atmosferde sadece etileni uzaklaştırmanın (EK) ve
depolama öncesi 1-MCP uygulamasının ‘Hayward’ kivi çeşidinin muhafaza ömrü üzerine etkileri araştırılmıştır.
Normal ve Kontrollü atmosfer hücrelerindeki etilen konsantrasyonlarının (<0.02 ppm) azaltılmasında katalitik
etilen dönüştürücü kullanılmıştır. Kiviler SÇKM içerikleri yaklaşık %8’e ulaştığında hasat edilip uygulamalar için
4 gruba ayrılmıştır. Birinci grup meyveler KA+EK (%2O2, %5 CO2) koşullarında, ikinci grup meyveler normal
atmosfer (NA)’de etilen kontrolü yapılarak (NA+EK), üçüncü grup meyvelere 500 ppb 1-MCP uygulaması
yapıldıktan sonra NA şartlarında, dördüncü grup kontrol meyveleri ise hiçbir uygulama yapılmadan 0 °C sıcaklık
ve %95 oransal nemde depolamaya alınmıştır. Depolama periyodu ve raf ömrü (15 gün, 20°C) boyunca kivilerin
fiziksel, biyokimyasal değişimleri incelenmiş ve meyvelerin 20°C’deki solunum ve etilen ölçümleri yapılmıştır.
Elde edilen sonuçlara göre, KA’de depolanan kivilerin meyve eti sertlikleri diğer gruplardan belirgin biçimde daha
yüksek saptanırken, en yüksek meyve eti yeşil rengi (a*) ve parlaklığı (L*) yine KA+EK grubundan belirlenmiştir.
En düşük solunum oranı ve etilen üretimi KA+EK’de depolanan ve 1-MCP uygulanan kivilerde saptanmıştır.
Meyve tat panelinde en yüksek puanı KA+EK uygulaması alırken 1-MCP uygulanan kivilerde aroma kaybı olduğu
belirtilmiştir. Sonuç olarak, ‘Hayward’ kivi meyvelerinin 0°C’de %95 gibi yüksek oransal nemde ve kontrollü
atmosfer koşullarında (%2O2, %5 CO2) ve özellikle depodaki etilen uzaklaştırılarak kalitesinden fazla
kaybetmeden 6 aydan daha uzun bir süre depolanabileceği söylenebilir.
21
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Palistore Ortamında Depolanan Dikenli ve Dikensiz Frenk İnciri’nin
Muhafaza Bakımından Karşılaştırılması
Yasin Topçu, Adem Doğan*, Mustafa Erkan
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bahçe Bitkileri Bölümü, Antalya
*Sorumlu yazar: [email protected]
Bu çalışmada, Akdeniz sahil şeridinde yaygın olarak yetişen ve ekonomik öneme sahip olan, ülkemizde
Frenk Yemişi, Mart Yemişi ve Kaynana Dili gibi isimlerle bilinen Frenk İnciri’nin hasat sonrası fizyolojisi ve
meyve kalitesi incelenmiştir. Bu amaçla, dikenli ve dikenleri uzaklaştırılmış (makine yardımıyla dikenleri
temizlenmiş) meyveler kontrol yanında, palistore ortamında (%1 O2 + %6 CO2), 6 °C sıcaklık ve %90-95 oransal
nemde 30 gün süreyle muhafaza edilmiştir. Muhafaza periyodu süresince ağırlık kaybı, Chroma (C*), hue (h°) açı
değeri, titre edilebilir asitlik, suda çözünebilir kuru madde ve çürük meyve miktarları incelenmiştir. Çalışma
sonucunda, palistore ortamında depolama kontrole göre daha iyi sonuç vermiştir. Dikenli ve dikensiz ürünler
karşılaştırıldığında ise, ağırlık kaybı, çürük meyve miktarı, SÇKM miktarı ve kabuk renginin C* değeri dikensiz
meyvelerde daha yüksek, buna karşılık asitlik ve kabuk renginin h° değeri ise dikenli meyvelerde daha yüksek
bulunmuştur. Çalışmada, dikenleri uzaklaştırılmış Frenk İnciri meyvelerinde mekanik zararın bu meyvenin
muhafazasını olumsuz yönde etkilediği, ancak tüketimi yaygınlaştırmada oldukça etkili olduğu sonucuna
varılmıştır.
Anahtar kelimeler: Palistore, Frenk İnciri, depolama, kalite
22
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Modifiye Atmosferin Bamya Muhafazası Üzerine Etkileri
Serdar Polat*, Erdinç Bal
Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Tekirdağ
*Sorumlu yazar: [email protected]
Araştırmada değişik ambalaj materyallerinin bamyanın soğukta muhafaza süresi ve kalitesi üzerine etkileri
belirlenmiştir. Trakya bölgesinde yetiştirilen Selimpaşa bamya çeşidi açık kaplar, streç film ve polietilen torbalar
kullanılarak 7-80C sıcaklık ve %90-95 oransal nemde 10 gün süre ile depolanmıştır. Depolama süresince iki gün
arayla ağırlık kaybı, solunum oranı, üşüme zararı, çürüme oranı ve görsel kalite değişimleri saptanmıştır.
Araştırmada 8. günden itibaren üşüme zararı ve görsel kalite kayıplarının arttığı tespit edilmiştir. Muhafaza süresi
sonunda streç film uygulamasının bamya kalite özelliklerini daha iyi koruduğu tespit edilmiştir.
Anahtar kelimeler: Modifiye atmosfer, bamya, muhafaza, kalite
23
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Dereotunda (Anethum graveolens L.) Farklı Sıcaklıklarda Modifiye
Atmosfer Uygulamalarının Depolama Süresince Kaliteye Olan Etkileri
Mustafa Sakaldaş*1, Arzu Şen Aslım2, Kenan Kaynaş1
1
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Ziraat Fak. Bahçe Bitkileri Bölümü, Çanakkale
2
Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma. Enstitüsü, Yalova
*Sorumlu yazar: [email protected]
Taze otlar muhafaza süresi kısa olan ürünlerdir. Bu çalışmada, Asder çeşidi taze dereotu demetlerinde
hasat sonrası modifiye atmosfer uygulamalarının farklı depolama sıcaklıklarında kaliteye olan etkileri
incelenmiştir. Bu amaçla taze dereotu demetleri; ön soğutma işlemi sonrasında polivinlklorid bazlı ve düşük
yoğunluklu polietilen (LDPE) bazlı modifiye atmosfer uygulamaları gerçekleştirilerek 0°C ile 1°C arası ve 4°C
ile 5°C arası depolama sıcaklığı koşullarında ve her iki sıcaklık için %90-%95 arası oransal nem koşullarında
muhafaza edilmişlerdir. Ürünler her muhafaza süresi sonunda 1 gün süreyle 18-20°C sıcaklık ile %50-60 oransal
nem koşullarında raf ömrüne tabi tutulmuşlardır. Taze dereotu demetlerinde depolama öncesinde ve her depolama
ile raf ömrü sonunda bazı kalite özellikleri incelenmiştir. Söz konusu kalite özellikleri; suda çözünür kuru madde
oranı, görsel kalite, ağırlık kaybı, vitamin C içeriği, toplam fenolik bileşik içeriği olmuştur. Elde edilen sonuçlara
göre; 0°C ile 1°C arası depolama sıcaklığı kalitenin korunumunu açısından uygun olmuştur. Bunun yanında
modifiye atmosfer uygulamaları, incelenen tüm kalite özelliklerini önemli düzeyde etkilemiştir. Buna ek olarak;
düşük yoğunluklu polietilen bazlı modifiye atmosfer uygulaması tüm depolama periyotlarında en etkili uygulama
olarak saptanmıştır.
Anahtar Kelimler: Dereotu, depolama sıcaklığı, modifiye atmosfer, kalite özellikleri.
24
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Kalıntısız ve Geleneksel Olarak Yetiştirilen Kapya Tipi ‘Urartu’ Biber
Çeşidinin Muhafaza Bakımından Karşılaştırılması
Adem Doğan*, Mustafa Erkan
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, 07059, Antalya
*Sorumlu yazar: [email protected]
Bu çalışmada, örtüaltı biber üreticileri tarafından hastalık ve zararlı kontrolünde yaygın olarak kullanılan
geleneksel (kimyasallara dayalı) mücadele programına alternatif olabilecek kalıntısız (mikrobiyal ve organik
kaynaklı preparatlara dayalı) mücadele programı kullanılarak yetiştirilen kapya tipi ‘Urartu’ biber çeşidinin
(Capsicum annuum L.) hasat sonrası dayanımı ve meyve kalitesi üzerine etkileri araştırılmıştır. Bu amaçla
yürütülen çalışmalar 2011-2013 yılları arasında gerçekleştirilmiştir. Biberler optimal hasat zamanında derilerek 5
farklı gruba (%3 CO2 : %2 O2 palistore, MAP, adi torba, streç film, kontrol) ayrılmıştır Farklı şekillerde
ambalajlanan tüm meyveler 8oC sıcaklık ve %90-95 oransal nemde 60 gün süreyle depolanmıştır. Değişik
muhafaza ortamlarından 15’er gün aralıklarla alınan meyve örneklerinde ağırlık kaybı, suda çözünebilir kuru
madde miktarı (SÇKM), titre edilebilir asit miktarı (TEA), meyve et renginin C* ve h° açı değerlerindeki
değişimler, C vitamini miktarı, toplam fenolik madde miktarı, β-karoten miktarı belirlenerek farklı üretim
sistemlerinin meyve kalitesi ve muhafaza üzerine etkileri incelenmiştir. Çalışma sonucunda, kalıntısız olarak
yetiştirilen biberlerde muhafaza süresince saptanan ağırlık kaybı ve SÇKM değeri, geleneksel olarak yetiştirilen
biberlere oranla daha düşük bulunmuştur. Ayrıca, kalıntısız olarak yetiştirilen biberlerin daha yüksek C vitamini,
toplam fenolik madde, h° açısı ve C* değerlerine sahip olduğu belirlenmiştir. Yapılan uygulamalar arasında
palistore ortamında (%3 CO2 : %2 O2) depolanan biberlerin incelenen kriterler açısından daha iyi sonuç verdiği
saptanmıştır.
Anahtar kelimeler: Kalıntısız üretim, geleneksel üretim, kapya biber, muhafaza
25
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Farklı Domates Çeşitlerinin Depolama Süresince Bazı Fiziksel ve Kimyasal
Değişimlerinin Belirlenmesi
Rüştü Efe Okşar*, Mitra Bonakdarzadeh, Sevde Yaldız, Mina Golkarian,
Fatih Şen, Ayşe Gül
Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Bornova, İzmir
*Sorumlu yazar: [email protected]
Domates tiplerinden biri olan salkım domatesi, topraksız yetiştiricilikte yaygın olarak tercih edilmektedir.
Domateslerin hasat sonrası kalite değişimleri çeşitlere göre önemli farklılıklar gösterebilmektedir. Bu çalışmada,
plastik serada topraksız kültür yöntemiyle yetiştirilen Bandita, Climberley, Diamentino ve Soupless salkım
domates çeşitlerinin muhafaza süresince hasat sonrası kalite değişimleri incelenmiştir. Agrobay Seracılık
işletmesinde topraksız kültür yöntemiyle üretilen domatesler, ticari olgunlukta hasat edilerek üç hafta süreyle 5°C
sıcaklıkta %85-90 oransal nem koşullarında depolanmıştır. Depolama başında ve depolama süresince birer hafta
aralıklarla alınan örneklerde bazı fiziksel ve kimyasal analizler yapılmıştır. Bandita ve Climberley domates
çeşitlerinde suda çözünür kuru madde (SÇKM) miktarı en yüksek, Soupless çeşidinde ise en düşük olduğu
saptanmıştır. Soupless çeşidinde titre edilebilir asit (TA), C vitamini, toplam fenol miktarı ve antioksidan aktivitesi
diğer domates çeşitlere göre belirgin şekilde daha düşük bulunmuştur. Depolama sonunda Soupless çeşidinde
ağırlık kaybının en yüksek (%1.95) olduğu belirlenmiştir. Depolama sonunda genel olarak tüm domates
çeşitlerinde SÇKM, toplam fenol miktarı ve antioksidan aktivitesinde artış görülürken, L* ve C* değeri, TA, C
vitamini ve sertlik miktarında ise düşüş görülmüştür. Depolama süresince Bandita çeşidinin meyve sertliğindeki
azalışlar sınırlı olurken, Soupless çeşidinde ise belirgin olmuş, meyve sertliği 27.2N’den 13.2N’ye düşmüştür.
Depolama süresince Bandita ve Climberley salkım domates çeşitlerinde incelenen kalite parametrelerindeki
değişimler sınırlı olmuş; 3 haftalık depolama sonunda pazarlanabilir kalitelerini korumuşlardır.
Anahtar kelimeler: Salkım domates, Kalite, Sera, Depolama, Biyokimyasal analizler
26
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Yaş Meyve Ve Sebze Pazarlamasında Toptancı Hallerinde Depolama
Hizmetinin Durumu: Ankara İli Örneği
Mevhibe Albayrak*1, Nurdan Tuna Güneş2, Hüseyin T. Güldal3
Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü Ankara
Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Ankara
3
Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü Ankara
*Sorumlu yazar: [email protected]
1
2
İnsan beslenmesinde yaş meyve ve sebzelerin önemi günden düne artmaktadır. Üretilen yaş meyve ve
sebzelerin sağlıklı, mümkün olan en az kayıp ile pazarlama kanallarındaki akışı, gerek besin değeri ve tüketici
sağlığının korunması gerekse biyotik ya da abiyotik stres koşullarının yol açtığı derim sonrası kayıpların en az
düzeye indirilmesi ve sonuçta ekonomik zararının azaltılması bakımından önem taşımaktadır. Bu nedenle
derimden sonra da canlılığını devam ettirebilme yeteneğine sahip olan bu türlerde pazarlama sırasında karşı kaşıya
kalınan şartlar oldukça önemlidir. Yaş meyve ve sebzeler, alıcı ile buluşana dek pek çok derim sonrası işlem görür.
Bu işlemlerden ve aynı zamanda pazarlamanın da önemli bir aşamalarından depolama zaman faydası yaratma ve
ürünü koruma açısından teknik boyuta sahiptir. Ürün kayıplarının yol açtığı ekonomik zararların azaltılması,
depolama yöntem ve uygulamalarının iyi izlenmesini gerektirir. Ülkemizde toptancı halleri yaş meyve ve sebze
pazarlamasının önemli bir ayağı konumundadır. Toptancı hallerinde uygun olmayan depolama ve diğer çevresel
koşullar nedeniyle ürün kayıpları gerçekleşmektedir. Bu aşamada kayıpları azaltabilmenin yolu, kayıplara neden
olan koşulların saptanarak iyileştirilmesinden geçer. Bu çalışmada, toptancı hallerinde depolama koşulları ve ürün
kayıplarının incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırma popülasyonu olarak, Türkiye’de en fazla işlem hacmine sahip
hallerden biri olan Ankara İli toptancı halinde faaliyet gösteren işyerleri belirlenmiştir.
Anahtar kelimeler: Pazarlama, yaş meyve ve sebze, depolama, toptancı halleri
27
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Tarımsal Pazarlamada İnovasyon ve Yeni Ürün Geliştirme
Hasan Vural*1
1
Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Tarım Ekonomisi Bölümü, Nilüfer, Bursa
*Sorumlu yazar: [email protected]
Bu araştırmanın amacı tarımsal pazarlamada inovasyonun ve pazarlamada yeni bahçe ürünü geliştirmenin
temel kurallarının değerlendirilmesidir. Bu çalışmada öncelikle inovasyon konusu açıklanmaktadır. Daha sonra
ürün geliştirme konusu yapılmış bilimsel çalışmalardaki görüşlere dayalı olarak tartışılmaktadır. Tarım ve gıda
ürünü yaşamın temelidir. Firmaların pazarlama departmanları hedeflenen alıcı, bu alıcıların ihtiyaçları ve
isteklerine yönelik son ürün şekilleri geliştirilmesi, piyasalar ve dağıtım metotlarının belirlenmesi, reklam,
fiyatlandırma ve satış metotlarının tasarlanması, faaliyete geçme ve bu faaliyeti fabrikalara sunma noktasında
pazar planı oluşturulması stratejileri geliştirirler. Pazarlama departmanı tasarlanan kendi yeni ürünlerinin kimler
için olduğunu net bir biçimde tanımlamalıdır. Bu departmanlar araştırmaları çerçevesinde ürün konseptine yönelik
teknik bir takım oluştururlar. Sonrasında kendi reklam, promosyonlarına yönelik materyal ve medya araçlarına
yönelik yeni ürün hakkındaki mesajı iletmek ve kamuoyunun hedeflenen ihtiyacını nasıl tatmin edeceğini
göstermek için konumlandırılırlar.
Yeni ürün geliştirme süreçleri dinamik ve enerjik bir çevrede durmaksızın ve düzensiz bir biçimde
yürütülmektedir. Rekabet eden ürünler alıcı ve tüketicilerin ilgi alanlarında yarışır. Kamu gıdalarda kişisel sağlık
yönetiminde modern trendleri takip eder; aşırı besleyici ürünlerle kendi kendini tedavi eder, ya da popüler insanlar
ve doktorlar tarafından işaret edilen en güncel beslenme rejimlerini takip eder. Geçici beslenme düzenleri kısa
süreli yeni ürünler için tatmin edici fırsatlar ortaya çıkartır, ancak bu fırsatlar gelecek popüler beslenme rejimleri
ile yer değiştirecektir. Sağlık, beslenme ve toksikoloji bilgileri bilimdeki yeni keşiflerle ani ve çarpıcı bir biçimde
değişmektedir. Yeni bilgi ve teknolojiler uygun yeni gıdalar yaratmaktadır, yeni içerikler ve eski gıdaların yeniden
keşfedilenler ile kombinelenmesi (kanser önleyici brokoli gibi) ürünlerin zengin özellikler sağlamaktadır. Tarımsal
felaketler ya da bol ürünlü hasatlar içerik ve hammaddelerin uygunluğu ve maliyetlerini ciddi bir biçimde
değiştirmektedir.
Anahtar kelimeler: İnovasyon, tarım ürünü geliştirme, bahçe ürünleri, tarımsal pazarlama
28
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Rize İlindeki Yaş Meyve Ve Sebze Pazarlama Durumunun Araştırılması
Mustafa Akbulut*1, Nalan Bakoğlu1
1
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü,
Pazar, Rize
*Sorumlu yazar: [email protected]
Rize ilinde yaş meyve ve sebze pazarlamaya yönelik olarak toptancı hallerinde yapılan anket çalışması
sonucunda, işletmelerin personel durumu, kapasite, ürün bilgileri vb. genel bilgileri ortaya konulmaya
çalışılmıştır. Yaş meyve ve sebze alım satım durumu, ürünler, tüketici tercihleri ile muhafaza için kullanılan
tesislerin durumu da ayrıca detaylı olarak incelenmiştir.
Anahtar kelimeler: Rize, Meyve, Sebze, Pazarlama, Hal
29
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Türkiye’de ve Dünyada Ceviz Üretim ve Pazarlaması
Filiz Pezikoğlu*1, Mustafa Öztürk1
1
Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü, Ekonomi Bölümü, Yalova
*Sorumlu yazar: [email protected]
Bu makalede, Türkiye ve dünyada ceviz üretim ve pazarlamasına ilişkin ikincil kaynaklardan elde edilen
veriler kullanılarak bir mevcut durum analizi yapılmış ve bazı öneriler geliştirilmeye çalışılmıştır.
Çin, ABD, İran, Ukrayna ve Meksika Türkiye ile birlikte dünyanın önemli ceviz üreticilerini
oluşturmaktadır. Yaklaşık 200 bin ton üretimi ile Türkiye dünya ceviz üretiminde dördüncü sırada yer almaktadır.
Türkiye ceviz üretimi 2013 verilerine göre toplam 11.4 milyon ağaçla gerçekleştirilmektedir. Türkiye’nin ceviz
üretimi iç tüketimin yaklaşık %70’ini karşılamaktadır. Bu rakam örneğin Çin’de %92 civarındadır. Aynı rakam
bir başka önemli üretici olan Şili’de %8 civarındadır. Şili, üretiminin önemli bir kısmını ihracatta kullanmaktadır.
Türkiye’de Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın “Özel Ağaçlandırma” adı altında yürüttüğü ağaçlandırma
projesinde ceviz de desteklenen ürünler içinde yer almaktadır. Bu nedenle pek çok orman alanı da ceviz üretimine
açılmış durumdadır.
Yerli ceviz üreticileri açısından şu an için çok önemli bir fiyat problemi yoktur. Ancak, sınır ticareti ile
gelen ceviz iç piyasada fiyatları düşürmektedir.
Anahtar kelimeler: Ceviz, Türkiye, Dünya, Üretim, Pazarlama.
30
POSTER SUNUMLAR
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Palistore Ortamında Kontrollü Atmosferde Muhafazanın 'Hass' Avokado
Çeşidinin Muhafaza ve Meyve Kalitesi Üzerine Etkileri
Gizem Şahin*, M. Seçkin Kurubaş, Mustafa Erkan
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Antalya
*Sorumlu yazar: [email protected]
Bu çalışmada, 'Hass' avokado çeşidinin palistore ortamında kontrollü atmosferde muhafazası araştırılmıştır.
Bu amaçla avokadolar; %0,03 CO2 + %21 O2 (PL-1-Kontrol), %5 CO2 + %5 O2 (PL-2), %1 CO2 + %5 O2 (PL-3),
%5 CO2 + %1 O2 (PL-4), %10 CO2 + %1 O2 (PL-5) ve %5 CO2 + %3 O2 (PL-6) olmak üzere 6 farklı atmosfer
bileşiminde, 5°C sıcaklıkta ve %90-95 oransal nemde 3 ay süreyle muhafaza edilmişlerdir. Muhafaza periyodu
süresince değişik muhafaza ortamlarından 30’ar gün aralıklarla alınan meyvelerde, farklı atmosfer bileşimlerinin
ağırlık kaybı, meyve eti sertliği, suda çözünebilir kuru madde miktarı, titre edilebilir asit miktarı, meyve kabuk
renginde meydana gelen değişimler (C* ve Hue açısı değeri) ile mantarsal ve fizyolojik nedenlerle bozulmuş
meyve miktarı üzerine etkileri araştırılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre; en yüksek suda çözünür kuru madde
miktarı, en düşük ağırlık kaybı ve en düşük çürük meyve miktarı PL-6 ortamında depolanan meyvelerde
saptanmıştır. Buna karşılık en yüksek titre edilebilir asit miktarı ise PL-2 ortamında depolanan meyvelerde tespit
edilmiştir. Meyve eti sertliği bakımından en az kayıp PL-4 ortamında depolanan meyvelerde belirlenmiştir. Meyve
kabuğunun Hue açı değeri tüm uygulamalarda dalgalı bir seyir izlemiştir. Ancak tüm uygulama gruplarında
ortalama olarak azalış olduğu belirlenmiştir. En yüksek Chroma değeri ise PL-4 ortamında tespit edilmiştir.
Araştırma sonucunda, palistore ortamında kontrollü atmosferde muhafaza 'Hass' avokado çeşidinin
depolanması ve meyve kalitesinin korunması bakımından daha başarılı bulunmuştur. Benzer şekilde palistore
ortamında depolanan meyveler kontrol grubuna göre kalitelerini daha uzun süre korumuşlardır. Sonuç olarak, Hass
avokado çeşidi kalitelerinden fazla bir şey kaybetmeden PL-6 ve PL-4 ortamında, 5°C sıcaklıkta ve %90-95 oransal
nemde 3 ay süreyle muhafaza edilmişlerdir.
Anahtar kelimeler: Avokado, Hass, palistore, kontrollü atmosfer
31
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
“Angeleno” Erik Çeşidinin Palistore Ortamında Muhafazası
Mehmet Seçkin Kurubaş, Gizem Şahin, Mustafa Erkan *
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Antalya
*Sorumlu yazar: [email protected]
Çalışmada, 'Angeleno' erik çeşidinin palistore ortamında muhafazası araştırılmıştır. Bu amaçla erikler; %0
CO2 + %21 O2 (PL-1 - Kontrol), %0 CO2 + %2 O2 (PL-2), %5 CO2 + %2 O2 (PL-3), %0 CO2 + %1 O2 (PL-4), %5
CO2 + %1 O2 (PL-5) olmak üzere 5 farklı atmosfer bileşiminde, 0°C sıcaklıkta ve %90-95 oransal nemde muhafaza
edilmişlerdir. Muhafaza periyodu süresince değişik ortamlardan 25’er gün aralıklarla alınan eriklerde, farklı
atmosfer bileşimlerinin ağırlık kaybı, meyve eti sertliği, suda çözünür kuru madde miktarı, titre edilebilir asit
miktarı, meyve kabuk renginde meydana gelen değişimler ( C* ve Hue açısı değeri) ile çürük meyve gelişimi
üzerine etkileri incelenmiştir. Çalışmada PL-3 ortamında depolanan eriklerde diğer atmosfer bileşimlerine göre
daha düşük oranlarda ağırlık kaybı ve daha yüksek miktarlarda SÇKM miktarı saptanmıştır. Benzer şekilde PL-3
ve PL-4 ortamında depolanan eriklerin meyve eti sertlik değerleri ve titre edilebilir asit miktarları daha iyi
korunmuştur. Çalışmada, en yüksek çürük meyve gelişimi kontrol grubunda, en düşük çürük meyve miktarı ise
PL-3 ortamında depolanan eriklerde saptanmıştır. Muhafaza süresinin uzamasına paralel olarak kabuk renginin
Chroma ve Hue açı değerleri azalış göstermiştir. İncelenen tüm parametreler dikkate alındığında meyve kalitesinin
korunumunda en başarılı atmosfer bileşiminin %5 CO2 + %2 O2 (PL-3) olduğu belirlenmiştir. Sonuç olarak,
'Angeleno' erik çeşidi %5 CO2 + %2 O2 (PL-3) içeren ortamda ve 0°C sıcaklıkta kalitelerinden fazla bir şey
kaybetmeden 100 gün süre ile başarılı şekilde muhafaza edilmiştir.
Anahtar kelimeler: Erik, Angeleno, palistore, kontrollü atmosfer, muhafaza
32
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
'Ninfa' Kayısı Çeşidinde Farklı Hasat Sonrası Uygulamalarının Muhafaza
Süresi ve Kaliteye Etkileri
Ferhan K. Sabır*, Muzaffer İpek, Şeyma Arıkan
Selçuk Üniversitesi, Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Konya
*Sorumlu yazar: [email protected]
Kayısı, hasat sonrası ömrü oldukça kısa olan ve çabuk bozulan bir meyve türüdür. Bu nedenle hasat sonrası
ömrünü uzatmak ve kalitesini korumak amacıyla 1-Methylcyclopropene (1-MCP), modifiye atmosfer paketleme
(MAP) ve bu uygulamaların birlikte uygulamasının 'Ninfa' çeşidinde muhafaza süresi ve kaliteye olan etkileri
araştırılmıştır. Bu amaçla hasat edilen meyveler 4 gruba ayrılmıştır. İlk 2 gruba 12 saat süreyle 1000 nl/l 1-MCP
uygulanmış, uygulama sonrası meyvelerin yarısı modifiye atmosferde muhafazaya alınırken (1-MCP+MAP),
kalan yarısı doğrudan soğuk depolarda (1-MCP) muhafaza edilmiştir. Uygulama yapılmamış meyvelerin yarısı
modifiye atmosferde (MAP), son grup meyveler ise herhangi bir uygulama yapılmadan (kontrol) depolanmıştır.
28 günlük muhafaza süresince 7 günlük aralıkla meyve örnekleri soğuk depolardan çıkartılarak yarısı hemen, diğer
yarısı da raf ömrünü belirlemek amacıyla 20°C’de 2 gün bekletilerek ağırlık kaybı, suda çözünebilir kuru madde
miktarı (SÇKM), titre edilebilir asit (TA), olgunluk indeksi (SÇKM/TA) meyve sertliği, meyve rengi, toplam fenol
ve toplam flavanoid analizleri yapılmıştır. Çalışma sonucunda hem soğuk depolama hem de raf ömrü sonrası
ağırlık kaybının azaltılması, sertlik ve rengin korunması ve olgunluğun geciktirilmesinde 1-MCP uygulamasının
modifiye atmosferle birlikte kullanımının en etkili sonuç verdiği belirlenmiştir.
Anahtar kelimeler: Kayısı, 1-MCP, modifiye atmosfer, muhafaza
33
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
‘Elegant Lady’ Şeftali Çeşidinde Hasat Sonrası Farklı Uygulamaların
Muhafaza Süresi ve Meyve Kalitesi Üzerine Etkisi
Azize Yenici1, Bülent Akbudak*2
Hasanköy Mah. Dededibi Cad. No.5 Gürsu/Bursa
Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, 16059 Bursa
*
Sorumlu yazar: [email protected]
1
2
Bu çalışmada hasat sonrası farklı dozlarda 1-metilsiklopropen (1-MCP) uygulamasının şeftali muhafazası
ve raf ömrü üzerine etkisi incelenmiştir. Çalışmada ‘Elegant Lady’ çeşidi kullanılmıştır. Hasat sonrası meyvelere
500 ve 1000 ppb konsantrasyonlarında 16 saat süreyle 20±1oC ve %60±5 oransal nem koşullarında 1-MCP
uygulaması yapılmıştır. Şeftaliler 1-MCP uygulaması yapıldıktan sonra normal atmosfer (NA) ve modifiye
atmosferde paketleme (MAP) koşullarında 0±1oC ve %90±5 nispi nemde 45 gün süre ile muhafaza edilmiştir.
Ayrıca raf ömrünü belirlemek amacıyla muhafaza süresine ek olarak meyveler 2 gün süre ile 20±1oC ve %60±5
oransal nem koşullarında bekletilmiştir. MAP uygulaması için farklı kalınlıklarda polietilen (PE) örtü materyali
kullanılmıştır. Çalışmada, hasat sonrası 1-MCP uygulamaları arasındaki farklılığın belirlenmesi amacıyla
muhafazanın 0., 15., 30., 45. ve 45+2. günlerinde alınan meyve örneklerinde SÇKM, TA, pH, toplam şeker gibi
kalite parametreleri incelenmiş ve şeftaliler için 65 µm PE ile birlikte 1000 ppb 1-MCP uygulamalarının en iyi
sonucu verdiği tespit edilmiştir.
Anahtar kelimeler: Muhafaza, şeftali, modifiye atmosferde paketleme, 1-metilsiklopropen
34
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Potasyum Permanganat ile Modifiye Atmosfer Paketleme Uygulamalarının
Şeftali Meyvelerinin Muhafazası Üzerine Etkisi
Erdinç Bal*
Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Tekirdağ
*Sorumlu yazar: [email protected]
Araştırmada J.H.Hale çeşidi şeftali meyvelerinde potasyum permanganat ve modifiye atmosfer paket
uygulamasının muhafaza süresi ve kalite üzerine etkileri araştırılmıştır. Birinci grup meyvelere sadece MAP
uygulaması yapılırken, ikinci grup meyveler MAP+potasyum permanganat (KMnO4) saşe uygulaması yapılmıştır.
Meyveler 0-10C sıcaklık ve %90±5 oransal nem koşullarında 30 gün süreyle depolanmıştır. Soğukta muhafaza
periyodunda 10 günde bir alınan meyve örneklerinde, ağırlık kaybı, meyve eti sertliği, suda çözünebilir kuru
madde miktarı, titre edilebilir asit miktarı, yünlüleşme ve paketler içerisindeki %O2 ve %CO2 miktarları
belirlenmiştir. Araştırma sonucunda KMnO4 uygulamasının modifiye atmosfer paketleme ile birlikte
kullanıldığında özellikle solunumun yavaşlatılması ve meyve eti sertliğinin korunmasında etkili olduğu
belirlenmiştir. Muhafaza sürecinde kontrol grubu meyvelerindeki kalite değişimleri nispeten daha hızlı olmuştur.
Anahtar kelimeler: Depolama, şeftali, modifiye atmosfer, potasyum permanganat, kalite
35
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Hasat Sonrası Muhafaza Uygulamalarının Farklı Olgunlaşma
Gruplarındaki Şeftali Çeşitlerinin Muhafaza ve Kalite Özelliklerine Etkisi
Şenay Murat Doğru*1, Ercan Er1, Erol Aydın1, Aysen Koç2
Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü, Samsun
Bozok Üniversitesi, Tarım ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Yozgat
*Sorumlu yazar: [email protected]
1
2
Farklı dönemlerde hasat edilen şeftalilerin muhafaza sürelerini belirlemek amacıyla yapılan çalışmada
farklı muhafaza yöntemlerinin muhafaza süresi üzerine etkisi incelenmiştir. Erkenci, orta mevsim ve geçci
olgunlaşma gruplarındaki şeftali çeşitleri hasat edildikten sonra kontrol, kağıt ile paketleme ve modifiye
atmosferde muhafaza olmak üzere 3 gruba ayrılmıştır. Erkenci çeşit olarak Early Red, orta mevsim çeşidi olarak
Red Haven ve geçci çeşit olarak Monroe çeşidi kullanılan çalışmada kağıt olarak ince mumlu kağıt ve MAP
uygulamasında 50 µ kalınlıkta PE örtü materyali kullanılmıştır. 0ºC ± 0.5 sıcaklık ve %90 ± 0.5 oransal nem
koşullarında 28 gün muhafaza edilen şeftali çeşitlerinde 7 gün aralıklarla çeşitli kalite analizleri yapılmıştır.
Çalışma süresince MAP uygulamasının ağırlık kaybı başta olmak üzere kalite kayıplarını en aza indirdiği
belirlenmiştir. 28 günlük muhafaza süresi sonunda incelenen parametreler bakımından en başarılı sonuç 50 µ PE
kullanılarak yapılan MAP uygulaması ile elde edilmiştir.
Anahtar kelimeler: Şeftali, muhafaza, modifiye atmosferde paketleme, PE
36
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Taze Doğranmış Elmalarda Dilimleme Öncesi Muhafaza Koşullarının Dilim
Kalitesi ve Muhafaza Süresine Etkileri
Ferhan K. Sabır*, Ece Günal
Selçuk Üniversitesi, Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Konya
*Sorumlu yazar: [email protected]
Bu çalışmada, 4 ay süreyle modifiye atmosfer (MAP)' de depolanan 'Fuji' elma çeşidinin taze doğranmış
ürün olarak değerlendirilmesi ve dilimleme öncesi muhafaza koşullarının dilim kalitesi ve muhafaza süresine
etkileri incelenmiştir. Optimum olgunluk aşamasında hasat edilen elmalar 2 gruba ayrılmış, ilk grup örnekler
Xtend MAP içerisinde depolanırken, kalan gruptaki meyveler kontrol olarak açıkta 0°C ve %90 oransal nemde 4
ay süreyle muhafaza edilmiştir. Elmalarda dilimleme işlemleri hasattan hemen sonra ve depolamanın 2. ve 4.
aylarında gerçekleştirilmiştir. Dilimlenen elmalar kararmayı engellemek amacıyla %1’lik askorbik asit çözeltisine
batırıldıktan sonra 1°C ve %90 oransal nemde 21 gün muhafaza edilmiştir. 7 gün arayla alınan örneklerde ağrılık
kaybı, suda çözünebilir kuru madde miktarı (SÇKM), titre edilebilir asitlik, dilim sertliği, dilim rengi, askorbik
asit miktarı ve toplam fenol miktarı analizleri yapılmıştır. Çalışma sonucunda dilimleme öncesi muhafaza
koşullarının dilim kalitesine etkisinin oldukça önemli olduğu belirlenmiştir. Özellikle muhafaza süresinin uzaması
ile birlikte, MAP'da muhafaza edilerek dilimlenen elmalarda ağırlık kaybının azaltılması ve dilim sertliğinin
korunmasında etkili sonuçlar verdiği belirlenmiştir.
Anahtar kelimeler: Elma, taze doğranmış, modifiye atmosfer, kalite
37
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Bazı Nektarin Çeşitlerinin Soğukta Muhafaza Performanslarının
İncelenmesi
Ercan Er1, Şenay Murat Doğru*1, Erol Aydın1, Aysen Koç2
Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü, Samsun
Bozok Üniversitesi, Tarım ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Yozgat
*Sorumlu yazar: [email protected]
1
2
Farklı olgunlaşma gruplarındaki nektarin çeşitlerinin muhafaza sürelerini belirlemek amacıyla yapılan
çalışmada farklı muhafaza yöntemlerinin muhafaza süresi üzerine etkisi incelenmiştir. Erkenci, orta mevsim ve
geçci olgunlaşma gruplarındaki nektarin çeşitleri hasat edildikten sonra kontrol, kağıt ile paketleme ve modifiye
atmosferde muhafaza olmak üzere 3 gruba ayrılmıştır. Erkenci çeşit olarak Crimson Gold, orta mevsim çeşidi
olarak Summer Superstar ve geçci çeşit olarak Fairlane çeşidi kullanılan çalışmada kağıt olarak ince mumlu kağıt
ve MAP uygulamasında 50 µ kalınlıkta PE örtü materyali kullanılmıştır. 0ºC ± 0.5 sıcaklık ve %90 ± 0.5 oransal
nem koşullarında 28 gün muhafaza edilen nektarin çeşitlerinde 7 gün aralıklarla çeşitli kalite analizleri yapılmıştır.
Çalışma sonunda incelenen parametreler bakımından en başarılı sonuç 50 µ PE kullanılarak yapılan MAP
uygulaması ile elde edilmiştir.
Anahtar kelimeler: Nektarin, modifiye atmosferde paketleme, muhafaza, PE
38
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Kestanenin Vakumlu ve Vakumsuz Modifiye Atmosferde Muhafazası
Murat Çetin1, Bülent Akbudak*2
Uludağ Üniversitesi, Gemlik Asım Kocabıyık MYO 16600 Gemlik, Bursa
Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, 16059, Bursa
*Sorumlu Yazar: [email protected]
1
2
Bu çalışma ile diğer meyve türlerine göre Dünya’da yetiştiriciliği sınırlı alanlarda yapılabilen ve ülkemizde
de yetiştiriciliği son dönemlerde önem kazanan ‘Osmanoğlu’ çeşidi Kestane meyvelerinde vakumlu ve vakumsuz
olmak üzere iki farklı modifiye atmosferde paketlemenin (MAP), muhafaza süresi ve meyve kalitesi üzerine
etkileri araştırılmıştır. Meyveler, 0±1°C ve %90±5 nispi nem koşullarında 5 ay süreyle muhafaza edilmiştir.
Muhafaza süresince 30 gün aralıklarla alınan meyve örneklerinde ağırlık kaybı (%), oransal su kapsamı (%),
toplam şeker (%), nişasta (%), MAP’de CO2 (%), O2 (%) ve C2H4 (ppm) bileşimi gibi kalite parametreleri
incelenmiştir. Muhafaza süresince meyvelerin ağırlık kaybında meydana gelen değişimler incelendiğinde, vakum
uygulamasının ve ambalajlama materyalinin kalınlığının meyvenin muhafaza süresi üzerine olumlu etkiler
oluşturduğu, toplam şeker miktarında artma ve MAP’de gaz bileşenleri üzerine etkili olduğu tespit edilmiştir.
Sonuç olarak, kestanede yapılan vakumlu ve vakumsuz paketlemenin ve farklı ambalaj materyallerinin meyvelerin
kalite kriterleri üzerine etkilerinin tek veya kombineli olarak incelendiği bu araştırmada, 50 μ PE ambalaj materyali
ile kaplanan ve vakumlu ortamda meyvelerin muhafaza süresi ve kalite açısından daha başarılı sonuçlar verdiği
tespit edilmiştir.
Anahtar kelimeler: Muhafaza, kestane, modifiye atmosferde paketleme, vakum
39
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Nar Meyvesinin Muhafazasında Farklı Modifiye Atmosfer Ambalajlarının
Etkilerinin Belirlenmesi
Sercan Karaca*, Fatih Şen
Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Bornova, İzmir
*Sorumlu yazar: [email protected]
Çalışma, farklı modifiye atmosfer (MA) ambalajlarının ‘‘Hicaznar’ (Punica Granatum L.) nar çeşidine ait
meyvelerde, depolama süresince kalite değişimleri ile patolojik ve fizyolojik bozukluklara etkisini ortaya koymak
amacı ile yürütülmüştür. Üretici bahçesinden tam olgunlukta hasat edilen nar meyveleri, 7 farklı firma tarafından
üretilen modifiye atmosfer (MA) ambalajlarına yerleştirilmiş ve hava ile 24 saat ön soğutmada tutulduktan sonra
ağızları kapatılmıştır. Nar meyveleri 6±0.5oC sıcaklık ve %90-95 oransal nemde 5 ay süreyle muhafazaya
alınmıştır. Depolama başlangıcında ve 3, 4 ve 5 aylık depolama sonrası alınan örneklerde kalite değişimleri ve
kayıplar incelenmiştir. MA ambalajlarında saptanan O2 (%10.1-%18.8) ve CO2 (%3.1-%6.1) oranları önemli
farklılıklar göstermiştir. 5 aylık depolama sonunda ağırlık kaybı bakımından MA ambalajları fazla (%12.4-%13.5),
orta (%6.9) ve düşük olanlar (%1.7-%2.3) olmak üzere üç farklı gruba ayrılmıştır. Ağırlık kaybı fazla olan MA
ambalajlarındaki nar meyvelerinin kabuğunda buruşma ve şekil bozukluğu (köşeleme) görülmüştür. Ağırlık kaybı
az olan MA ambalajlarında çürüklük gelişimi belirgin (%35.0-%47.5) şekilde daha yüksek bulunmuştur. Nar
meyvelerinde ağırlık kaybı ile çürüklük gelişimi arasında lineer ters bir ilişki (R2= 0.81) bulunmuştur. MA
ambalajlarının nar meyvelerinin kabuk ve tane renk değerleri (C* ve ho), nar suyunun 510 nm ve 446 nm dalga
boyundaki absorbans değeri, suda çözünür kuru madde, toplam fenol miktarı ve antioksidan aktivitesine etkisi
birbirine benzerlik göstermiştir. Çalışma sonuçları, MA ambalajlarının ağırlık kaybı ve çürüklük gelişimi üzerinde
etkili olduğunu göstermiştir. Bu etkinin bazı MA ambalajlarında depolama süresiyle yakından ilişkili olması
nedeniyle nar depolamasında uygun MA ambalajın seçiminde depolama süresinin dikkate alınması gerekmektedir.
Anahtar kelimeler: Nar, MA ambalajı, Depolama, Kalite, Çürüklük gelişimi
40
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Hasat Öncesi Uygulamaların ve Farklı Modifiye Atmosfer Ambalajlarının
Nar Meyvesinin Depolama Kalitesi ve Çürüklük Gelişimine Etkileri
Fatih Şen1, Kınay Teksür2, Figen Yıldız2, Nilay Özaltaca2, Aşkın Altun1,
Ahmet Kaan Selvi2, Ayser Billor2
Ege Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, 35100 Bornova, İzmir
Ege Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bitki Koruma Bölümü, 35100 Bornova, İzmir
*Sorumlu yazar: [email protected]
1
2
Türkiye’de nar dikim alanlarında görülen hızlı artışlarla birlikte, üretilen ve depolanan ürün miktarında da
önemli yükselişler olmuştur. Nar üretimindeki bu hızlı artış, ürünün pazarlanmasındaki sorunları da beraberinde
getirmiştir. Nar meyvesinin hem ihracatta hem de iç piyasada tüketiminin arttırılmasının en önemli yollarından
biri de ürünün daha uzun süre kaliteli bir şekilde piyasaya sunulmasıdır. Bu durum nar meyvesinin depolanması
gerekliliğini ortaya çıkarmıştır. Çalışma, hasat öncesi ilaçlama programı uygulaması ile modifiye atmosfer (MA)
ambalajının nar depolamasındaki etkilerini ortaya koymak amacıyla yürütülmüştür. Hasat öncesi ilaçlama
programı uygulaması, Denizli/Irlıganlı ve İzmir/Torbalı’da ‘Hicaznar’ nar çeşidi ile kurulmuş 2 ayrı üretici
bahçesinde paralel olarak yürütülmüştür. Bu bahçelerden uygulama yapılan ve yapılmayan nar meyveleri ticari
olumda hasat edilmiş, 4 farklı firma tarafından üretilen modifiye atmosfer (MA) ambalajlara yerleştirilip, ön
soğutması yapılarak ağızları klipsle kapatılmıştır. Nar meyveleri 6±0.5oC sıcaklık ve %90 oransal nemde 5 ay
süreyle muhafazaya alınmıştır. Depolama başlangıcında, 3, 4 ve 5 aylık depolama sonrası alınan örneklerde kalite
değişimleri, patolojik ve fizyolojik kayıplar incelenmiştir. Depolama süresince ambalaj içinde yapılan O2 ve CO2
ölçümlerinde, ambalajların geçirgenliklerinde farklılıklar olduğu saptanmıştır. MA ambalajları arasında çürüklük
gelişimi ve ağırlık kaybı açısından belirgin farklılıklar ortaya çıkmıştır. En düşük çürüklük oranı MA1 ambalajında
gözlenirken, ağırlık kaybının fazla olmasından dolayı nar meyvelerinin kabuklarında buruşma ve şekil bozukluğu
(köşeleme) görülmüştür. Hasat öncesi ilaçlama programı, nar meyvelerinde depolama süresince çürüklük
gelişimini azaltmıştır. Hasat öncesi uygulamaların ve MA ambalajlarının incelenen nar meyvelerinin kimyasal
bileşimine etkileri sınırlı olmuştur. Hasat öncesi ilaçlama programının uygulanması ve doğru MA ambalajının
kullanılması nar depolamasında fizyolojik ve patolojik kayıpların azalmasında etkili olmuştur.
Anahtar kelimeler: Nar, depolama, MA ambalajı, ilaçlama programı, kayıplar, kalite
41
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Dörtyol Koşullarında Yetiştirilen Kaki Tipo Trabzon Hurmalarının Soğukta
Muhafazası
Ahmet Erhan Özdemir*1, Celil Toplu1, Ercan Yıldız2, Can Yıldız 1, Burak Katırcı1,
Canan Duman1
1
Mustafa Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Antakya, Hatay
2
Uşak Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Uşak
*Sorumlu yazar: [email protected]
Bu çalışmanın amacı, Dörtyol koşullarında yetiştirilen Kaki Tipo Trabzon hurmalarının soğukta
muhafazası sırasında meyve kalitesinde görülen değişimlerin belirlenmesidir. Meyveler 0C’de ve %85-90 oransal
nemde ayda bir analizlenmek üzere 4 ay depolanmıştır. Ayrıca meyveler her ay 20C’de %85-90 oransal nemde 7
gün raf ömrü için bekletilmiştir. Depolama sırasında ağırlık kayıpları, meyve eti sertliğindeki (MES), görünüş (15), tat (1-9), suda çözünebilir toplam kuru madde (SÇKM), meyve kabuk ve et rengi ve tanen miktarındaki
değişimler saptanmıştır. Elde ettiğimiz sonuçlara göre 4 ay sonunda Kaki Tipo Trabzon hurmalarında ağırlık kaybı
%11,63 olurken, MES 1,50 kg-k’e düşmüştür. İncelediğimiz kalite kriterlerine göre 0C’de ve %85-90 oransal
nemde kalite kriterlerinden çok fazla bir şey kaybetmeden Kaki Tipo Trabzon hurması meyvelerinin 3 aya kadar
depolanabileceği saptanmıştır.
Anahtar kelimeler: Dörtyol, Trabzon hurması, Kaki Tipo, soğukta muhafaza, kalite
42
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Trabzon Hurmasının Farklı Uygulama ve Muhafaza Sürelerindeki Bazı
Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri
Halil Ünal1, Bülent Akbudak*2, Tuğba Yener2
1
Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Biyosistem Mühendisliği Bölümü, 16059, Nilüfer, Bursa
2
Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, 16059, Nilüfer, Bursa
*Sorumlu yazar: [email protected]
Bu çalışmada, ‘Fuyu’ ve ‘Hachiya’ çeşidi Trabzon hurmalarının normal atmosfer koşulundaki soğukta
muhafazasında bazı fiziksel ve kimyasal özelliklerindeki değişimleri incelenmiştir. Meyveler depolama öncesi
kontrol grubu, sıcak su, düşük oksijen ve 1-methylcyclopropene (1-MCP) uygulaması şeklinde 4 gruba ayrılmıştır.
Her bir uygulamadaki meyveler köpük ve karton ambalajlar içerisinde gruplandırılarak normal atmosfer koşulunda
3 ay süreyle 0±1°C sıcaklık ve % 90±5 nispi nem koşullarında muhafaza edilmiştir. Depolama başlangıcından
itibaren her ay meyvelerin fiziksel özellikleri (geometrik boyutlar, küresellik, hacim, yüzey alanı, hacim ağırlığı,
görüntüleme alanı, ağırlık, hacim ağırlık, özgül ağırlık, porozite, meyve eti sertliği, meyve kabuğu ve meyve eti
rengi) ve bazı kimyasal özellikleri (suda çözünebilir kuru madde miktarı, titre edilebilir asit, pH) incelenmiştir.
Her iki çeşitte de muhafaza süresince su kaybına bağlı olarak geometrik boyutlarında, yoğunluklarında, meyve
sertliklerinde, asit miktarlarında belirli oranlarda azalmalar görülürken, pH değerinde artan yönde dalgalanmalar
olmuştur. Her iki çeşitte de depolamanın ilerlemesiyle birlikte kabuk renginde koyulaşma görülmüştür. Meyve eti
renginde ise kırmızıya yakın koyu turuncu rengi aldığı tespit edilmiştir. Araştırma sonunda, ‘Fuyu’ ve ‘Hachiya’
çeşitlerine uygulanan düşük oksijenin, çalışmada değerlendirilen tüm parametreler incelendiğinde en iyi sonucu
verdiği tespit edilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Trabzon hurması, Diospyros kaki L., geometrik boyutlar, ağırlık, porozite, görüntüleme
alanı, meyve eti sertliği, meyve rengi, suda çözünebilir kuru madde.
43
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Vainiglia Trabzon Hurması Çeşidinde Soğukta Muhafazanın Burukluğu
Önlemeye Etkisi
Ahmet Erhan Özdemir*1, Celil Toplu1, Ercan Yıldız2, Canan Duman 1, Mustafa Ünlü3
1
Mustafa Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Antakya, Hatay
Uşak Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Uşak
3
Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü, Erdemli, Mersin
*Sorumlu yazar: [email protected]
2
Vainiglia Trabzon hurması çeşidinde soğukta muhafazanın burukluğu önlemeye etkisinin araştırıldığı bu
meyveler 0 ve 5C’de %85-90 oransal nemde 4 ay süreyle muhafaza edilerek buruklukta ve bazı kalite
paramterelerindeki değişimler saptanmıştır. Ayrıca meyveler her ay 20C’de %85-90 oransal nemde 7 gün raf
ömrü için bekletilmiştir. Depolama sırasında ağırlık kayıpları, meyve eti sertliğindeki (MES), görünüş (1-5), tat
(1-9), suda çözünebilir toplam kuru madde (SÇKM), meyve kabuk ve et rengi ve tanen miktarındaki değişimler
saptanmıştır. Elde ettiğimiz sonuçlara göre 4 ay sonunda 0C’de %85-90 oransal nemde depolanan Vainiglia
Trabzon hurmalarında ağırlık kaybı %12,10 ve MES 1,24 kg-k olurken, 5C’de %85-90 oransal nemde
depolananlarda ağırlık kaybı %13,02 ve MES 0,75 kg-k olmuştur. Muhafaza başlangıcında 0,51 g/100 ml olan
suda çözünebilir tanen miktarı 4 ay sonunda 0C’de %85-90 oransal nemde depolanan Vainiglia Trabzon
hurmalarında 0,10 g/100 ml’ye düşerken, 5C’de %85-90 oransal nemde depolanan Vainiglia Trabzon
hurmalarında 0,04 g/100 ml’ye düşmüştür.
Anahtar Kelimeler: Trabzon hurması, Vainiglia, soğukta muhafaza, burukluk, kalite
44
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Taze Kesilmiş Meyve ve Sebzelerin Muhafaza Süresi ve Raf Ömrü Üzerinde
Koruyucu Bazı Uygulamaların Etkinliği
Nurdan Tuna Güneş*1, Tülin Öz2
Ankara Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Ankara
Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi, Gıda Mühendisliği Bölümü, Osmaniye
*Sorumlu yazar: [email protected]
1
2
Son yıllarda taze dilimlenmiş bahçe bitkileri ürünlerine olan talep sosyo-kültürel değişimler ve tüketicilerin
yaş meyve ve sebze tüketimi konusunda bilinçlenmesine paralel olarak artmıştır. Minimum düzeyde işlenen taze
kesilmiş meyve ve sebzeler, diğer bahçe bitkileri ürünlerine göre depolama ve raf ömrü sırasında çok daha
duyarlıdır. Örneğin soyma ve dilimleme gibi hazırlık aşamalarında ürünlerin berelenmesi daha fazla su kaybı ve
renk bozulmalarını doğurur. Tür ve çeşitlerin genetik yapısına göre değişen enzimatik kararma yanısıra toprak ve
iklim koşulları ile gübreleme gibi derim öncesi faktörler, yıkama, kesme ve depolama gibi işleme ve derim sonrası
faktörler, taze kesilmiş meyve ve sebzelerde tekstür ve rengi önemli düzeyde etkileyebilir. Bu ürünlerde pazarlama
aşamasında tüketici tercihini direkt olarak etkileyen rengin korunumu çok önemlidir. Taze dilimlenmiş meyve ve
sebzelerde, enzimatik kararma, ortam sıcaklığı ve ortamdaki oksijenin azaltılması ile kontrol edilebilir. Bu amaçla
modifiye atmosferde paketleme teknikleri, farklı kaplama materyalleri, gama ışını uygulamaları ya da yüksek
basınçta muhafaza yöntemleri kullanılabilir. Kalsiyum ya da sıcaklık uygulamaları ile modifiye atmosferde
paketleme teknikleri, bu ürünlerde kaliteyi önemli düzeyde etkileyen tekstürdeki olumsuz değişimleri de
engellemektedir. Bu çalışmada taze kesilmiş farklı bahçe bitkileri türlerinde en uzun muhafaza süresi ve raf
ömrüne olanak sağlayabilecek derim öncesi ve sonrası uygulamaların tanıtılarak bazı kalite parametrelerine
etkilerinin sunulması hedeflenmiştir.
Anahtar kelimeler: Taze kesilmiş, meyve, sebze, depolama, raf ömrü, minimum işleme
45
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Güvey Fenerinin Depolanma Potansiyelinin Belirlenmesi
Arzu Şen Aslım*, Tuncay Acıcan, Gülay Beşirli, İbrahim Sönmez, Zühtü Polat
Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü, Yalova
*Sorumlu yazar: [email protected]
Ülkemizde güvey fenerinin muhafazası konusunda yapılmış bir çalışma bulunmamaktadır. Bu nedenle
öncelikli olarak meyvenin depolama potansiyelini belirleyebilmek amacıyla optimum muhafaza koşullarının tespit
edilmesi gerekmektedir.
Bu amaçla çalışmamızda; 0 oC, 4 oC ve 7 oC sıcaklık ve % 85-90 oransal nem koşullarında Normal
Atmosferde muhafaza edilen meyveler için optimum muhafaza koşulunun belirlenmesi hedeflenmiştir.
46
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Tanelenmiş Hicaz Narının Muhafaza Ömrünün Araştırılması
Ömür Dündar*, Okan Özkaya, Adel Valizadeh, Ülkü Kandil
Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe bitkileri Bölümü Balcalı, Adana
*Sorumlu yazar: [email protected]
Bu araştırma 2012 yılında Çukurova Üniversitesi Bahçe Bitkileri Bölümü Derim Sonrası Fizyoloji
Laboratuvarı ve soğuk hava deposunda yapılmıştır. Denemede nar çeşitlerimizden Hicaz narı kullanılmıştır.
Narlar dış yüzeyinde bulunan mikroorganizmalardan arındırılarak uç kısımlarından belirli bir miktar alınmıştır.
Kesme sırasında nar tanelerinin zedelenmemesine özen gösterilmiştir. Tanelenen narlar tartım yapılmak üzere
büyük plastik bir kap içinde toplanmıştır. Narların muhafazasında ambalaj olarak şeffaf plastik kaseler
kullanılmıştır. 95 tane şeffaf plastik kase kullanılmıştır. Kaselerin her birine yaklaşık 100 ‘ er gram olmak üzere
nar taneleri konulmuştur. Şeffaf plastik kaselerde 5oC, % 85-90 nemde muhafaza edilen nar taneleri 2 günde bir
analiz yapılmak üzere depoda 15 gün bekletilmiştir. Muhafaza süresince her 2 günde bir ağırlık kaybı, titre
edilebilir asitlik, suda çözünebilir toplam kuru madde miktarı, usare miktarı, renk, çürüklük ve tat incelenmiştir.
Analiz sonuçlarına ve yapılan gözlemlere göre 15 günlük muhafaza süresinde şeffaf plastik kaselerde 3. günden
itibaren titre edilebilir asit miktarında düşüşler meydana gelmiştir. ŞÇKM’de artışlar ve azalışlar meydana
gelmiştir, 0. güne göre 15. günde bir azalma olduğu görülmüştür. Ağırlık kayıpları 3. günden itibaren meydana
gelmiştir. Renk değişimleri 7. günden itibaren gözle görülmeye başlanmıştır. Usare miktarında ki değişimler 3.
günden itibaren başlamıştır. Küflenmeler 5. günden itibaren başlamıştır ve 15. günde tamamen bozulmuştur.
Tanelenmiş narlarda hiçbir uygulama yapılmadan şeffaf plastik kaselerde 3 gün süreyle kalite özelliklerini
koruyarak muhafaza edilebileceği kanısına varılmıştır.
Anahtar kelimeler: Nar tanesi, şeffaf plastik, Hicaz narı, soğuk hava, muhafaza
47
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
“Hicaz” Nar Çeşidinde Hasat Sonrası Farklı Modifiye Atmosfer ve 1Methylcyclopropane Uygulamalarının Muhafaza Süresince Kaliteye Etkileri
Kenan Kaynaş, Mustafa Sakaldaş*, F. Cem Kuzucu, Mehmet Ali Gündoğdu
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Ziraat Fak. Bahçe Bitkileri Bölümü, Çanakkale
*Sorumlu yazar: [email protected]
Bu çalışmada, Ülkemizde üretimi ve pazarlanması en yüksek potansiyele sahip olan “Hicaz” nar çeşidinde
hasat sonrası farklı modifiye atmosfer uygulamalarıyla 1-Methylcyclopropane (1-MCP) uygulamalarının ve
bunların kombinasyonunun muhafaza süresince bazı kalite özelliklerine etkileri incelenmiştir. Bu amaçla
Çanakkale- Ezine bölgesinden hasat edilen narlar 24 saat süreyle ön soğutma işlemine tabi tutulduktan sonra, 24
ve 48 perforasyonlarda düşük yoğunluklu polietilen bazlı modifiye atmosfer uygulamalarına, sırasıyla 625 ppb ve
1250 ppb dozlarında 1-MCP uygulamalarına ve bu uygulamaların kombinasyonuna tabi tutulmuşlardır. Bu
uygulamalara tabi tutulan nar meyveleri, kontrol meyveleriyle birlikte 6°C ile 7°C arasında sıcaklık ile %90-%95
oransal nem koşullarında sırasıyla 2 ay, 4 ay ve 6 ay süreyle muhafaza edilmişlerdir. Hasattan sonra ve her
muhafaza süresinin sonunda narlarda bazı kalite özellikleri incelenmiştir. Bu özellikler; fungal etmenli çürüme
oranı, suda çözünür kuru madde oranı, titre edilebilir toplam asitlik miktarı, toplam fenolik bileşik miktarı ve
antosiyanin içeriği olmuştur. Elde edilen sonuçlara göre; muhafaza süresi uzadıkça kalite kayıplarında artış tespit
edilmiştir. Diğer taraftan; incelenen özelliklerin muhafaza süresince korunumu ve değişimi açısından en olumlu
sonuçlar 24 perforasyondaki modifiye atmosfer uygulamasıyla 1250 ppb dozunda 1-MCP uygulamasının
kombinasyonundan elde edilmiştir.
Anahtar kelimeler: Nar, muhafaza süresi, modifiye atmosfer, 1-Methylcyclopropane, kombinasyon, kalite
özellikleri
48
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Hasat Sonrası Farklı 1-Metilsiklopropen Uygulamalarının Alstroemeria
Muhafazası Üzerine Etkisi
Öznur Seyhan, Bülent Akbudak*
Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, 16059, Bursa
*Sorumlu Yazar: [email protected]
Bu çalışmada hasat sonrası yapılan 1-Metilsiklopropen (1-MCP) uygulamasının Alstroemeria’da kalite
ve vazo ömrüne etkisi incelenmiştir. Hasat sonrası Alstroemeria’lara 125, 250 ve 500 ppb konsantrasyonunda 1MCP uygulaması 4 saat süreyle 20±1°C sıcaklık ve %80±5 oransal nem koşullarında yapılmıştır. Uygulama
yapılan tüm örnekler; 4±1°C sıcaklık ve %80±5 oransal nem koşullarında 21 gün muhafaza edilmiştir. Çalışmada,
modifiye atmosferde paketleme (MAP) uygulaması için polyvinilchloride (PVC) (30 µm) örtü materyali
kullanılmıştır. Hasat sonrası yapılan uygulamalar arasındaki farklılığın belirlenmesi amacıyla 7’şer gün ara ile
çiçeklerde ağırlık kaybı, yaprak oransal su kapsamı, petal yaprak kopma kuvveti, MAP’de CO2/O2/C2H4 bileşimi,
çiçek ve yaprak renk değişimleri, vazo ömrü gibi kalite parametreleri incelenmiştir. Çalışmada, Kontrolle
karşılaştırıldığında 1-MCP başarılı sonuçlar vermiştir. NA’de muhafaza edilen çiçeklerde yaprak dökümleri ve
solmalar daha erken dönemlerde gözlenmiştir. 21 günlük muhafaza sonunda ağırlık kaybı, yaprak oransal su
kapsamı, vazo ömrü ve renk gibi bazı parametreler bakımından MAP + 250 ppb 1-MCP uygulaması ümit var
bulunmuştur.
Anahtar kelimeler: Alstroemeria, 1-MCP, Normal atmosfer, Modifiye atmosfer, Muhafaza
49
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Hasat Sonrası 1-Methylcyclopropene Uygulamasının Gerberada Vazo
Ömrü ve Çiçek Kalitesine Etkileri
Ali Sabır*, Ferhan K. Sabır, Kevser Yazar, Zeki Kara
Selçuk Üniversitesi, Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Konya
*Sorumlu yazar: [email protected]
Bu çalışmada, farklı dozlarda uygulanan 1-Methylcyclopropene (1-MCP)’nin gerbera çiçeklerinin vazo
ömrü ve kesim sonrası kalite özellikleri üzerine etkileri araştırılmıştır. 1-MCP'nin 0, 200 ve 400 nl/l dozlarının
etkilerini araştırmak amacıyla 6 saat süreyle uygulama yapılmış, daha sonra çiçekler su içerisinde 20°C’lik ve %60
nem ve günlük 12 saat ışık alan laboratuvar odası ortamında 10 gün süreyle muhafaza edilmiştir. Muhafaza
süresince 3, 6 ve 10. günlerde alınan örneklerde vazo ömrü, gövde oransal ağırlığı, vazo suyu kullanımı, yaprak
klorofil içeriği ve görsel kalite analiz ve değerlendirmeleri yapılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre, 1-MCP
uygulamasının gerbara çiçeklerinin vazo ömrünün uzatılmasında olumlu sonuçlar verdiği belirlenmiştir. Dozlar
içerisinde, 200 nl/l 1-MCP uygulanmış çiçeklerde gövde oransal ağırlığı ve yaprak klorofil miktarının daha iyi
korunduğu, pazarlanabilir çiçek miktarın daha fazla olduğu tespit edilmiştir.
Anahtar kelime: Gerbera, 1-MCP, vazo ömrü
50
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Hasat Öncesi Vitormone® Uygulamalarının Braeburn Elma Çeşidinin
Muhafazası ve Raf Ömrü Üzerine Etkileri
Atakan Güneyli*, İsa Eren, Cemile Ebru Onursal, Özgür Çalhan
Meyvecilik Araştırma İstasyonu Müdürlüğü Eğirdir, Isparta
*Sorumlu yazar: [email protected]
Braeburn elma çeşidine Vitormone® ticari isimli organik sıvı yaprak gübresi tam çiçeklenme ve meyve
gelişme dönemlerinde 100 ml/100 l dozunda ağaçlara püskürtme şeklinde uygulanmıştır. Meyveler optimum hasat
zamanında hasat edilmiş ve 7 ay süreyle 0OC ve %90±5 oransal nem koşullarında muhafazaya alınmışlardır.
Uygulamaların raf ömrüne etkisini belirlemek amacıyla analiz dönemlerinde alınan meyveler 20 OC’de %55-60
oransal nem koşullarında 7 gün süreyle bekletilmiştir. Muhafaza süresince birer ay arayla ve raf ömrü sonunda
alınan meyve örneklerinde; ağırlık kaybı, kabuk rengi, meyve eti sertliği, suda çözünür kuru madde (SÇKM), pH,
titre edilebilir asitlik (TEA), solunum hızı ve etilen üretim miktarı incelenmiştir. Çalışma sonucunda Braeburn
elma çeşidine hasat öncesi Vitormone® uygulamalarının muhafaza süresince kaliteyi korumada etkisinin önemli
olduğu, raf ömrü kalitesi üzerine önemli bir etkisi olmadığı görülmüştür.
Anahtar kelimeler: Braeburn, elma, Vitormone®, muhafaza, raf ömrü
51
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Farklı Yöntemlerle Kurutulmuş Hacıhaliloğlu Kayısı Çeşidinin Oda
Koşullarında Muhafazasında SO2 Değişimi
Ömür Dündar*, Okan Özkaya, Adel Valizadeh, Hüseyin Kalkan, Hatice Demircioğlu
Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe bitkileri Bölümü Balcalı, Adana
*Sorumlu yazar: [email protected]
Bu araştırma 2012 yılında Çukurova Üniversitesi Bahçe Bitkileri Bölümü Derim Sonrası Fizyoloji
Laboratuvarı ve soğuk hava deposunda yapılmıştır. Derim yapılmış Hacıhaliloğlu kayısıları 3 farklı şekilde
kurutulmuştur. Birinci grup kaysılar güneşe serilerek kurutulmuştur. Diğer iki grup ise farklı dozda kükürt
uygulaması yapılarak kurutulmuştur. Bu iki grupa sırasıyla, kükürtleme odasında 2 kg kükürt yakılarak 12 saat,
0,5 kg yakılarak altı saat arayla 3 defa uygulanmıştır. Kükürtleme sonrasında çıkartılıp güneşe serilmiştir. Güneşe
serilen kaysılar 2 gün bekletildikten sonra tekrar toplanmış ve çekirdekleri çıkartılmıştır. Çekirdekleri çıkartılan
kaysılar tekrar güneşe serilmiştir. Nem oranı %20’nin altına düşünce toplanıp depoya kaldırılmıştır. Oda
koşullarında muhafaza edilen farklı kurutulmuş kayısı kurularında 3 ay boyunca Kükürt dioksit, SÇKM, renk, pH,
titre edilebilir asit, ağırlık kaybı değişimleri gözlenmiştir.
3 aylık muhafaza süresinde yaptığımız uygulamalarda gün kurusu kayısısında SO 2 bulunmazken, 2 kg
kükürt yaktığımız uygulamada SO2 miktarının, üç defa 0,5 kg SO2 yaktığımız uygulamadan düşük çıktığı
saptanmıştır. SÇKM’de artışlar ve azalışlar meydana gelmiş, gün kurusu uygulamasında diğerlerine göre yüksek
olduğu saptanmıştır. Renk değerleri ise gün kurusu kayısıda h açı değerinde azalmalar, kükürt uygulamarında ise
artışlar görülmüştür. pH değerinin gün kurusu kayısısında diğer SO 2 kurutmalarından yüksek olduğu
belirlenmiştir. Titre edilebilir asit miktarında düşüşler meydana gelmiş, gün kurusu kayısısında en düşük ve üç
defa 0,5 kg uygulamasında en yüksek değer çıktığı gözlenmiştir. Ağırlık kayıpları muhafazanın ilk ayından itibaren
meydana gelmiştir. En yüksek ağırlık kaybı gün kurusu uygulamasında ve en düşük üç defa 0,5kg SO 2
uygulamasında meydana gelmiştir.
Anahtar kelimeler: gün kurusu, Kükürt dioksit, kayısı, Hacıhaliloğlu, muhafaza
52
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Sofralık İncirlerde Ambalaj ve Ozon Uygulamalarının Kalite Korunumu
Üzerine Etkileri
Duygu Kılıç*, Muharrem Özcan
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Samsun
*Sorumlu yazar: [email protected]
Sofralık incirlerde, hasat sonrasında farklı ambalaj tipi, ambalaja yerleştirme konumu ve ozon
uygulamalarının etkileri belirlemek için yapılan bu araştırmada; ambalaj tipi olarak klasik, modifiye ve tüketici
ambalajları kullanılmıştır. Ambalaja yerleştirmeler, meyveler dik konumda (ostiol altta) ve yatay konumda (ostiol
üstte) olmak üzere 2 farklı şekilde yapılmıştır. Ozon uygulamaları ise 0, 5, 10 ve 15 dakika süreyle yapılmıştır.
Denemede materyal olarak Samsun ili Tekkeköy ilçesinde yetiştirilen sofralık incirler kullanılmıştır.
Optimum hasat döneminde hasat edilen meyveler bir gün önsoğutma yapıldıktan sonra ambalajlanarak, 4oC
sıcaklık ve % 85- 90 oransal nem içeren soğuk hava deposunda 4 hafta için muhafazaya alınmıştır. Depodan
haftalık olarak alınan meyvelerde ağırlık kaybı, renk değişimi, SÇKM, titre edilebilir asitlik miktarı ve küflenme,
akma, buruşma, kabuk soyulma, degüstasyon gibi analizler yapılmıştır.
Yapılan analizler sonucunda ağırlık kayıplarının önlenmesinde ambalaj tipi olarak; modifiye ambalaj, ozon
uygulamalarından 15 da uygulaması olumlu etki yapmıştır. Ambalaja yerleştirme konumu SÇKM dışındaki
parametrelerde etki yapmamıştır. Alınan diğer verilere göre uygulamalar arasında önemli farklılıklar görülmezken;
10 da ve 15 da ozon uygulanan tüketici ambalaj ve modifiye ambalajlarda küflenme ve akma daha geç olmuştur.
Anahtar kelimler: İncir, Ozon, Ambalaj tipi, Ambalaj tekniği
53
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Farklı Sürelerde Sıcak Su Uygulamalarının ‘Hasanbey’ Kayısı Çeşidi
Meyvelerinin Bazı Kalite Özellikleri ile Raf Ömrüne Etkisi
Burcu Belge1, Nurdan Tuna Güneş*2
Universidad de Lleida Departamento de Química
Ankara Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Ankara
*Sorumlu yazar: [email protected]
1
2
2010 ve 2011 yıllarında yürütülen çalışmada, Hasanbey kayısı çeşidine ait meyvelerin raf ömrü üzerine
derim sonrası dönemde 3 ve 5 dakika süre ile yapılan 50°C sıcaklıktaki sıcak su uygulamalarının etkisi 3 tekerrürlü
ve her tekerrürde 10 meyve kullanılarak araştırılmıştır. Bu amaçla ticari derim zamanında derilen ve
uygulamalardan sonra oda sıcaklığı koşullarında (20±1°C) tutulan meyve örneklerinde, raf ömrü süresince her gün
solunum hızı ve etilen üretimi yanında bazı meyve kalite özelliklerinde oluşan değişimler izlenmiştir. Çalışmada
meyve rengi L ve açı değerleri sırasıyla 60.69-68.70, 71.49-92.04°, suda çözünebilir kuru madde %14.60-22.57,
titre edilebilir asitlik %0.24-1.63, meyve eti sertliği 1.60-12.06 N, ağılık kaybı %0.00-28.65, duyusal
değerlendirme 2.00-5.00 puan, solunum hızı 13.66-63.59 ml.kg-1s-1, etilen üretimi 0.53-327.90 μl.kg-1s-1, raf ömrü
süresi ise 5-6 gün arasında değişmiştir. Derim sonrası sıcak su uygulamalarının meyve kalite parametreleri üzerine
istatistiksel düzeydeki etkisi yıllara bağlı olmuştur. Kontrollere göre uygulama yapılan meyvelerin L değerleri, raf
ömrü süresince aritmetik olarak daha yüksek; solunum hızı, 3 dakika uygulamasındaki meyvelerde daha düşük;
etilen üretimi ise ikinci yıl örnekleri için aynı uygulamadaki meyvelerde daha düşük olmuştur. Elde olunan verilere
göre 3 dakika süre ile yapılan sıcak su uygulamasının Hasanbey kayısı çeşidi meyveleri için raf ömrü süresince
kalite korunumunda ümitvar gibi göründüğünü söylemek olasıdır.
Anahtar kelimeler: Etilen, meyve rengi, Prunus armeniaca L., suda çözünebilir kuru madde, titre edilebilir asitlik
54
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Yeni Bir Armut Çeşidi Olan Akçay 77'nin Bazı Kalite Özellikleri
M. Emin Akçay1, Neslihan Ekinci*2
Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü, Yalova
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Lapseki MYO, Çanakkale
*Sorumlu yazar: [email protected]
1
2
Armutta yeni çeşitlerin üretime kazandırılması amacıyla yapılan seleksiyon çalışmaları sonucunda farklı
mutasyonlarla karşılaşılmıştır. Bursa'nın Samanlı mahallesinde bulunan Santa Maria armut parsellerinde yer alan
ve Tomurcuk mutasyonu meydana gelmiş olan anne bitkiden alınan aşı kalemleri ile Quince A ve BA-29 klon
anaçlarına aşılanan fidanlarla Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsünün araştırma ve uygulama
parsellerinde denemeye alınmıştır.
Yürütülen çalışmalarda; fenolojik, pomolojik ve morfolojik özellikleri detaylı bir şekilde incelenmiştir. Yapılan
araştırma ve gözlemlerde elde edilen verilerle çeşit adayının denemeleri sonlandırılarak, Tohumluk Tescil ve
Sertifikasyon Merkez Müdürlüğüne Tescil işlemleri için başvuru yapılmış ve 11/04/2011 tarihinde yapılan toplantı
sonucunda da Akçay 77® ismi ile tescillenerek yeni bir çeşit olarak üretime sunulmuştur. Akçay 77 çeşidinin
ağaçları bodur ve yarı-bodur klon anaçları üzerinde orta kuvvette, dik veya yarı-dik olarak gelişme göstermektedir.
Erken verime başlamakta, çiçeklenme orta mevsimde ve hasat zamanı genellikle Temmuz ayinin son haftası
olmakta, uygun muhafaza koşullarında normal atmosferde (0oC, % 85-90 Oransal Nem) 3-4 ay depolanmaktadır.
Anahtar kelimeler: Akçay 77, çeşit, anaç, pomoloji, kalite
55
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Washington Navel Portakal Çeşidinin Meyve Gelişim Sürecindeki Kalite
Parametrelerindeki Değişimler ve Derim Olumu
Ahmet Erhan Özdemir*1, Mustafa Kaplankıran1, Elif Çandır1,
Turan Hakan Demirkeser1, Celil Toplu1, Ercan Yıldız2
1
Mustafa Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Antakya, Hatay
2
Uşak Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Uşak
*Sorumlu yazar: [email protected]
Bu çalışmanın amacı, Dörtyol ve Samandağ koşullarında yetiştirilen yetiştirilen Washington Navel portakal
çeşidinin meyve kalitesinde görülen değişimlerin ve derim zamanının belirlenmesidir. Bu araştırmada her iki
yörede de Yerli turunç anacı üzerine aşılı Washington Navel portakal çeşidinde periyodik olarak küçük meyve
döneminden itibaren alınan meyve örnekleri incelenmiş, başlangıçta 15 gün aralıklarla yapılan analizler ilerleyen
zamanlarda haftada bir yapılmıştır. Meyvelerde dijital kompasla meyve eni (mm) ve boyu (mm) ölçümleri ve
benzer irilikteki meyvelerden örnek alınarak laboratuvarda pomolojik analizler; meyve ağırlığı (g), meyve kabuk
rengi L* ve hue değeri, usare oranı (%), suda çözünebilir toplam kuru madde miktarı (%), titre edilebilir asit
miktarı (%), SÇKM/TA ve pH ölçülmüştür.
Elde edilen bulgulara göre Samandağ koşullarında yetiştirilen Washington Navel portakalları için Kasım
ayı başları ve Dörtyol koşullarında yetiştirilen Washington Navel portakalları için ise Kasım ayı ortası SÇKM/Asit
oranı 8,0’in üzerinde ve renklenme yeterli seviyede olup, en uygun derim olum zamanı olarak saptanmıştır.
Anahtar kelimeler: Dörtyol, Samandağ, Washington Navel, portakal, derim olum zamanı, kalite
56
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Taze Kesilmiş (Fresh-Cut) Ürünlerde Kaliteyi Etkileyen Faktörler
Nalan Bakoğlu*1, Özge Özüpek2
1
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Rize
2
Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Ankara
*Sorumlu yazar: [email protected]
Son yıllarda değişmekte olan tüketim alışkanlıklarına paralel olarak değişen yemek kültürü ve insanların
kısıtlı zamanda yemek yapma ihtiyacı, taze kesilmiş (fresh-cut) ürünlere olan talebi artırmaktadır. Tüketici
taleplerindeki bu artış fresh-cut ürünlerin dünya tarım ve gıda sektöründe önemli bir yere gelmesini sağlamaktadır.
Fresh-cut ürünlerinin amacı tüketiciye besin değeri yüksek, güvenilir, kullanıma hazır ve tüketimi kolay olan
ürünler sunmaktır. Bu ürünler yıkama, soyma-kesim, dezenfeksiyon, kurutma, tartım, paketleme, depolama gibi
işlemlerden sonra piyasaya sunulur. Fakat bu işlemlerden bazıları ürünlerin hücre yapısını bozmakta,
mikroorganizma ve enzim faaliyetini artırmakta, solunum hızını ve etilen üretim miktarını artırarak olgunlaşmayı
hızlandırmakta ve dolayısıyla ürünlerin kalitesinin azalmasına neden olmaktadır. Çeşit, ürünlerin yetiştirildiği
koşullar, ürünün olgunluk derecesi gibi hasat öncesi faktörlerin yanı sıra bu tip ürünlerin kesim işlemi ve
depolanması sırasındaki sıcaklık ve oransal nem, ambalajlama ve kimyasal uygulamalar gibi hasat sonrası faktörler
de fresh-cut ürünlerin kalitesini etkilemektedir. Fresh-cut ürünlerin kalite korunumunun sağlanması amacıyla bu
faktörlerin tür bazında incelenmesi önemlidir. Bu çalışmada fresh-cut ürünlerde kaliteyi etkileyen faktörler ve bu
konu ile ilgili yapılan araştırmalar derlenmiştir.
Anahtar kelimeler: Fresh-cut, taze kesilmiş, kalite
57
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Kestanelerde (Castanea sativa Mill.) Hasat Öncesi ve Hasat Dönemlerinde
Meyve Kalite Özelliklerinin Değişimi
Esra Erdal*1, Engin Ertan*2, Burak Erdem Algül2, Gülsüm Alkan2
1
2
Manisa İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, Manisa
Adnan Menderes Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Aydın
*Sorumlu yazar: [email protected]
2010 ve 2011 yılları arasında yürütülen bu çalışma, kestanelerde, hasat öncesi ve hasat dönemlerinde meyve
kalite özellikleri değişiminin ortaya konması ve karşılaştırılması amacıyla gerçekleştirilmiştir. Çalışmada hasat
öncesi (5 Ekim) ve hasat döneminde (25 Ekim) alınan meyve örneklerinde fiziksel ve biyokimyasal analizler
yapılmıştır. Bu amaçla meyve boyutları (en, boy, yükseklik, meyve indeksi), meyve kabuğu ve eti rengi, su
aktivitesi (aw) ve toplam şeker, nişasta ve karbonhidrat miktarı; tanen miktarlarının değişimi belirlenmiştir. Hasat
öncesi dönemde alınan kestane genotiplerine ait meyve örneklerinde hasat döneminde alınan örneklere göre
toplam şeker (%), toplam nişasta (%) ve dolayısıyla toplam karbonhidrat (%) içeriklerinin daha az olduğu
belirlenmiştir. Meyve örneklerinin tanen içerikleri arasında ise çok önemli bir değişkenlik saptanmamıştır.
Anahtar kelimeler: Kestane, hasat, kalite, biyokimyasal
58
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Sofralık Olarak Değerlendirilen İncir Çeşitlerinde Farklı Hasat
Zamanlarında Kalite Değişimleri Belirlenmesi
Birgül Ertan*1, Özlem Tuncay2
Erbeyli İncir Araştırma İstasyonu, Aydın
Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, İzmir
*Sorumlu yazar: [email protected]
1
2
Türkiye, sahip olduğu uygun ekolojik ve diğer doğal şartlar nedeniyle, incir ürününde dünyanın önde gelen
üreticileri ve ihracatçıları arasında yer almaktadır. Ülkemizde Doğu Karadeniz’den başlayarak, Karadeniz,
Marmara, Ege ve Akdeniz kıyı şeridinde, Güneydoğu Anadolu’da ve İç Anadolu’daki nehir vadilerinde incir
ağaçlarına rastlamak olasıdır.
İncir ihracat açısından katmadeğeri yüksek ürünlerden biridir. Bu nedenle dış ve iç tüketimi arttırmak incir
yetiştiriciliğini yaygınlaştırmak en önemli hedefi oluşturmaktadır. Meyve yapısı itibari ile hassas olan incir
meyvesinin farklı hasat dönemlerindeki meyve kalite özellikleri hasat sonrası ömrünü de etkileyecektir.
İncir Araştırma İstasyonu, incir çeşit kolleksiyon bahçesinde bulunan; sofralık incir çeşitlerinden
Akça,,Göklop, İzmir Bardakçı, Bursa Siyahı çeşitleri ile sofralık ve kurutmalık olarak değerlendirilen sarılop ve
sarı zeybek çeşitlerinden 2011 yılında 3 farklı hasat zamanında (olgun, olgunlaşmadan 2 gün önce, olgunlaşmadan
4 gün önce) 3 tekerrürlü olarak meyve örnekleri alınmıştır. Bu meyve örneklerinde; meyve eni (çap), SÇKM,
asitlik, ve meyve dış ve iç renkleri belirlenmiş ve değerlendirmeye alınmıştır.
59
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Kirazın Raf Ömrü Süresince Bazı Fiziksel Kalite Özellikleri
Halil Ünal*1, Bülent Akbudak2, Erhan Duran1
1
Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Biyosistem Mühendisliği Bölümü, 16059, Nilüfer, Bursa
2
Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, 16059, Nilüfer, Bursa

Sorumlu yazar: [email protected]
Kiraz, üstün tat ve aroması ile çeşitli ekolojilerde yetişebilme özelliklerinden dolayı Dünya üzerinde oldukça
önemli bir yetiştirme ve satış potansiyeline sahip olan sert çekirdekli bir meyve türüdür. Kirazın muhafaza ömrü
yumuşak çekirdekli meyve türlerine göre daha kısa olup, muhafaza ve raf ömrü sürecinde fizyolojik ve patolojik
bozukluklara daha fazla duyarlıdır. Bu çalışmada Ülkemizde yetiştiriciliği en fazla olan ‘0900 Ziraat’, Van’ ve
‘Bing’ çeşidi kirazların raf ömürleri sürecindeki bazı fiziksel kalite özellikleri araştırılmıştır. Bu özellikler meyve
sap kopma kuvveti, meyve eti sertliği, gerilme direnci ve penetrasyon derinliği, suda çözünebilir kuru madde ve
meyve çürüme yüzdesidir. Kirazların 7 gün süreyle 201°C ortam sıcaklığı ve 60±5% nisbi nem koşullarındaki
kalite değişiklikleri hergün belirlenmiştir. Meyvenin sap kopma kuvveti ve dayanıklılık açısından çeşitler arasında
en iyi sonuç ‘Van’ çeşidinde bulunmuş, bunu ‘Bing’ ve ‘0900 Ziraat’ çeşitleri izlemiştir. Öte yandan raf ömrü
başlangıcında ve sonunda suda çözünebilir kuru madde miktarı en yüksek %14.62 ile ‘0900 Ziraat’ çeşidi vermiş,
bunu sırasıyla %13.00 ile ‘Van’, %12.39 ile ‘Bing’ çeşitleri izlemiştir. Raf ömrü sonunda ‘0900 Ziraat’ çeşidinin
çürüme yüzdesi diğer çeşitlere göre en düşük bulunmuştur. Sonuç olarak; ‘0900 Ziraat’ çeşidi raf ömrü süresince
en iyi kalite sonuçları verdiği belirlenmiştir.
Anahtar kelimeler: Kiraz, çeşit, raf ömrü, sap kopma kuvveti, meyve eti sertliği, suda çözünebilir kuru madde,
çürüme yüzdesi
60
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Tere ve Roka’da Hasat Öncesi Etkin Mikroorganizma Uygulamalarının
Kalite Üzerine Etkisi
Nafiz Biçen, Nuray Akbudak*
Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Görükle, 16059 Nilüfer, Bursa
*Sorumlu yazar: [email protected]
Çalışmamızda etkin mikroorganizma, tere (Lepidium sativum) ve roka (Eruca vesicaria) da uygulama
yapılmıştır ve bitki kalitesi üzerine etkisileri araştırılmıştır. Vegetasyon sürecinde bitkiler 10 gün aralıklarla iki
kere uygulama yapılmış ve gelişimini tamamlamış bitkilerde bitki boyu uzunluğu (cm), ağırlık (g), saplı yaprak
uzunluğu (adet), sapsız yaprak uzunluğu (adet), deforme yaprak sayısı (adet), sağlam yaprak sayısı (adet), yaprak
çapı (cm), turgor yaprak ağırlığı (g), yaş yaprak ağırlığı (g), kuru yaprak ağırlığı (mg), klorofil a (mg/g yaprak),
klorfil b (mg/g yaprak), toplam klorofil miktarları (mg/g yaprak) analizleri yapılmıştır. Analizler sonucunda;
rokada uygulama ve kontrol bitkileri arasında bir farklılık gözlenmemiş, terede uygulama yapılmış bitkilerin kuru
ağırlığında (%19.5) ve toplam klorofil miktarlarında (%50) artışların meydana geldiği gözlenmiştir.
Anahtar Kelime: Eruca vesicaria, EM, kalite özellikleri, klorofil, Lepidium sativum roka, tere
61
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Turunçgillerde Hasat Sonrası Meydana Gelen Bozulmalar
Gülşah Özcan Sinir, Senem Suna*, Bige İncedayı
Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Gıda Mühendisliği Bölümü, 16059, Bursa
*Sorumlu yazar: [email protected]
Portakal, mandalina, greyfurt, limon gibi önemli meyveleri içine alan turunçgiller tropik ve subtropik
bölgelerin 40’ncı kuzey ve güney dereceleri arasında yetiştirilmektedir. Ülkemiz konum itibariyle turunçgil
ürünleri için önemli bir üretim alanıdır. Ancak, bölgemiz turunçgil bahçe dönemi ve hasat sonrasında meydana
gelen fungal hastalıklar nedeniyle önemli ürün kayıplarına uğramaktadır.
Hasat sonrası, taze meyve ve sebzelerde meydana gelen bozulmalar, ekonomik kayıplara neden olmaktadır.
Hasat sonrası fizyolojisi konusundaki bilgi eksikliği ve hasat sonrası depo koşullarının uygun olmaması gibi
nedenler ile kayıplar artmaktadır. Bazen hasat sonrası oluşan bozulmalar nedeniyle meydana gelen ürün kaybı,
paketleme, depolama ve taşıma masraflarıyla birlikte bahçedeki ürünün toplam değerinin çok üstünde
olabilmektedir.
Hasat ve hasat sonrası bozulmaları engellemede kullanılan yöntemler; yüzey kaplama veya ambalajlama,
kök ve yumrulardaki yaraların iyileştirilmesi, kök sebzelerin dehidrasyonu ve fungal ve bakteriyel patojenlerin
kimyasallar ile kontrolüdür. Kimyasal uygulaması bugün için hâlâ en başta uygulama alanı bulan yöntemdir. Bu
süreçte fazla miktarlarda ve çeşitli kimyasal kombinasyonları kullanılmaktadır. Bilinçsizce kullanılan pestisitler;
hastalık etmenlerinin bunlara karşı duyarlılıklarının azalmasına, insan sağlığını ve çevreyi olumsuz etkilemekle
beraber dışsatımda da önemli sorunlara neden olmaktadır. Son yıllarda tüketicilerin hasat sonrasında kullanılan
pestisitlere karşı bilinçlenmeye başladıklarını bildiren çalışmalar mevcut olup, hasat sonrasında kimyasalları
azaltacak alternatif uygulamalardan biri de fiziksel uygulamalardır. Fiziksel uygulamalardan sıcaklık
uygulamalarının; sıcak hava, sıcak buhar veya sıcak su olarak üç farklı şekilde uygulanabileceği bunların da
meyvenin olgunlaşmasını yavaşlatarak muhafazası süresince dayanım kazandırdığı bilinmektedir. Bununla
beraber fungusitlere alternatif olabilecek diğer bir yöntemin biyolojik mücadele olduğunu vurgulayan bilim
adamları; meyve- sebze türlerine, yetişme bölgelerine ve çevre şartlarına bağlı olarak hasat sonrası hastalıklarda
etkili sonuç veren bakteri ve maya suşlarının varlığına dikkatleri çekmişler ve en az fungusitler kadar etkili
olabileceklerini ileri sürmüşlerdir. Biyolojik ajanların avantajları; doğal ortamda bulunmaları, insan sağlığını
tehdit edici özelliklerinin olmaması ve yıkanarak meyve ve sebze yüzeylerinden arındırılabilmesidir.
Meyve ve sebzelerde hasat sonrasında meydana gelen bozulmalarda en büyük kayıplar fungal kaynaklı
organizmalar tarafından oluşturulan çürüklerle meydana gelmektedir. Bu kayıpları en aza indirmek için kullanılan
yöntemler arasında insan ve çevre sağlığı üzerinde minimum olumsuzluk yaratacak olanların seçimi önemlidir.
Bununla beraber hastalık nedenleri, bulaşma şekilleri ve hastalıklarla mücadelede kullanılacak yöntemler hakkında
bilgi sahibi olunması ve bilinçli bir savaşım yolu seçilmesiyle bozulmalarla meydana gelen kayıplar azaltılabilecek
ve kaliteli bir ürün piyasaya sunulabilecektir.
Anahtar kelimeler: turunçgil, hasat sonrası bozulmalar, fungusit,
62
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Serada Yetiştiriciliğin Farklı Domates Çeşitlerinin Muhafaza Kalitelerine
Etkisi
Ömür Dündar*, Okan Özkaya, Adel Valizadeh, Mert Morkal, Emre Kükürt
Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe bitkileri Bölümü Balcalı, Adana
*Sorumlu yazar: [email protected]
Bu araştırma Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü Derim Sonrası Fizyoloji
Laboratuvarı ve soğuk hava deposunda yapılmıştır. Çalışmada Levanzo, Climbery, ve Kaplan ticari domates
çeşitleri kullanılmıştır. Dizayn Grup’a ait Kadirli domates serasından pembe olum aşamasında derilen domatesler
hastalıksız ve homojen yapıda olanlar seçilerek denemeye toplam 600 adet domates ayrılmıştır. Deneme 3
yinelemeli olup her yineleme 10 meyveden oluşmuştur. Deneme süresince domatesler 10 o C sıcaklık ve %85-90
oransal nem içeren koşullarda depolanmıştır. Denemenin 0, 12 ve 21. gününde ağırlık kaybı (%), meyve eti sertliği,
SÇKM, pH, titre edilebilir asit miktarı, çürüklük, Askorbik asit ve Likopen miktarı belirlenmiştir.
Sonuç olarak en az ağırlık kaybı Levanzo çeşidinde, en yüksek meyve eti sertliği Climbery çeşidinde, en
yüksek SÇKM Kaplan çeşidinde, en yüksek pH Kaplan çeşidinde, en yüksek Titre edilebilir asit miktari Kaplan
çeşidinde, en yüksek Askorbik asit Climbery çeşidinde, en yüksek Likopen ve muhafaza süresince en az çürüme
Kaplan çeşidinde saptanmıştır. Yaptığımız istatistiksel analizler sonucunda Kaplan domates çeşidinin en iyi
muhafaza edilebileceği belirlenmiştir.
Anahtar kelimeler: Domates, likopen, askorbik asit, Kaplan, muhafaza
63
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Aydın İlinde Çam Fıstığı Üretimi ve Hasat Sonrası İşlemleri
Burak Erdem Algül*, Gonca Günver Dalkılıç
Adnan Menderes Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Aydın
*Sorumlu yazar: [email protected]
Aydın İli birçok değerli tarımsal ürünün yetiştiriciliği bakımından zenginlik göstermektedir. Bunlardan biri
önemli ekonomik değere sahip çam fıstığıdır. Ülkemizde İzmir-Bergama (Kozak Yaylası)’dan sonra en çok fıstık
çamı (Pinus pinea) yetiştiriciliğinin yapıldığı yer Aydın-Mazon bölgesidir (10.000 ha). Son yıllarda Kozak
Yaylası’nda yaşanan verim düşüklükleri Aydın-Mazon bölgesinin önemini ön plana çıkarmaktadır. Aydın-Mazon
bölgesinde fıstık çamı kozalakları, Kasım ayından itibaren toplanmaya başlanmakta ve hasat Mayıs ayına kadar
devam etmektedir. Bölgede erken hasat yaygın bir şekilde yapılmakta, kozalaklar kazanlarda haşlanarak
açtırılmaktadır. Erken toplanan kozalaklar tam olgunlaşmadığından besin değeri ve kalite düşmektedir. İşletmelere
gelen kabuklu fıstıklar (künar) yıkama, kırma, iç fıstığın ayrılması, bozuk danelerin ayrılması, yıkama, kurutma,
son kontrol, paketleme ve depolama gibi aşamalardan geçerek iç fıstık üretimi gerçekleştirilmektedir. Kabuklu
fıstık oda şartlarında 3 yıl, iç fıstık 8 10 ºC’de 1 yıl süre ile muhafaza edilebilmektedir.
Anahtar kelimeler: Çam fıstığı, Aydın-Mazon bölgesi, iç fıstık, işleme
64
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Kullanıma Hazır Hale Getirilmiş (Ready-to-use) Maydanozlarda Aljinat
Uygulamaları ile Kalitenin Arttırılması
Rezzan Kasım*, M. Ufuk Kasım
Kocaeli Üniversitesi, Arslanbey Meslek Yüksekokulu, 41285, Kartepe, Kocaeli
*Sorumlu yazar: [email protected]
Taze sebzelerin minimal işlenmiş olarak kullanımı son yıllarda artmaya başlamış, ülkemizde de ıspanak:
ayıklanmış, yıkanmış ve paketlenmiş olarak marketlerdeki yerini almıştır. Bu çalışmada, ayıklanmış, yıkanmış
maydanozlar, raf ömrünü uzatmak amacıyla %0.2, 0.3 ve 0.4’lük aljinat çözeltisine daldırıldıktan sonra 1 dakika
süre ile salata kurutucusunda kurutulmuş ve kullanıma hazır olarak paketlenmiştir. Paketlenen maydanozlar 4±1oC
sıcaklık ve %85-90 oransal nem içeren soğuk depoda 16 gün süreyle depolanmıştır. Depodan 4’er gün arayla alınan
örneklerde; L*; parlaklık, a* (-yeşil, +kırmızı) b*(+sarı, - mavi) renk değerleri, sararan yaprak sayısı ve görsel
kalite puanlaması yapılmıştır. L*değeri , kontrol grubundaki maydanozlarda yüksek bulunmuş, kontrol grubunu
%0.2, 0,3 ve 0.4 aljinat uygulanan maydanozlar izlemiştir. L değerinin yüksek olması; rengin açıldığı anlamına
geldiğinden, kontrol grubundaki maydanozların renklerinin diğerlerinden daha önce sarardığını göstermektedir.
Bu sonuç görsel kalite puanlaması ve sarı yaprak sayısı değerleri ile de desteklenmiş, kontrol grubundaki
maydanozların görsel kalite puanları en düşük olurken, bunu sırasıyla %0.2, 0.3 ve 0.4 aljinat uygulanan örnekler
izlemiştir. Sonuç olarak, kullanıma hazır hale getirilmiş olan (ready-to-use) maydanozlarda, aljinat uygulamaları,
özellikle yüksek dozlarda kalitenin daha uzun süre korunmasını sağlamıştır.
Anahtar kelimeler: Maydanoz, Kullanıma Hazır (Ready-to-use), aljinat, depolama.
65
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Akıllı Ambalajlama Teknolojisi ve İzlenebilirlik
Senem Suna, Canan Ece Tamer*, Ömer Utku Çopur
Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Gıda Mühendisliği Bölümü, 16059 Görükle, Bursa
*Sorumlu yazar: [email protected]
İzlenebilirlik, gıdaların üretiminden başlayarak son tüketiciye ulaşana kadar, belirtilen raf ömrü süresince
geçirdiği tüm prosesleri kapsamaktadır. Günümüzde gıda güvenliğinin sağlanması ve kalite yönetim sistemlerinin
uygulanabilmesinde önem taşıyan destek bir sektör konumuna gelmiştir. Özellikle, ambalajlı gıdaların dağıtılması
sürecinde önem taşıyan “Akıllı Ambalajlama Teknolojisi” sayesinde gıdaların besin değerinde meydana
gelebilecek azalmalar veya görülebilecek bozulmalar uzaktan kontrol edilebilmektedir. “GPP (Good Packaging
Practises) İyi Ambalajlama Uygulamaları” çerçevesinde yer alan bu teknoloji, akıllı etiket olarak adlandırılan ve
farklı sistemlerin yardımıyla ürünlere ait; sıcaklık-zaman, patojen ve gaz konsantrasyon indikatörleri ile
biyosensörler ve radyo frekanslı tanıma (RFID) sistemleri olarak sınıflandırılabilmektedir. Bu çalışmada akıllı
ambalajlama teknolojisinin gıda sanayindeki önemi ve uygulamaları hakkında bilgi verilecektir.
Anahtar kelimeler: İzlenebilirlik, Akıllı Ambalajlama, İyi Ambalajlama Uygulamaları
66
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Türkiye’de İyi Tarım Uygulamalarının Mevcut Durumu ve
Geliştirilmesine Yönelik Öneriler
Filiz Pezikoğlu*
Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü, Ekonomi Bölümü, Yalova
*Sorumlu yazar: [email protected]
Avrupa ülkelerindeki Avrupa Perakendecileri Topluluğu tarafından ilk kez 1997 yılında EurepGap adıyla
gündeme gelen iyi tarım uygulamaları (İTU), Türkiye’nin özellikle ihraç ürünlerinde giderek önemli hale
gelmiştir. Dünya Gıda Örgütü (FAO) ve pek çok ülke tarafından kabul gören EurepGap zamanla ülkesel ve
bölgesel standartlara sahip olmuş, ChileGap, ChineGap, KenyaGap, İTU gibi ulusal standartlarla beraber 2007
yılında GlobalGap’a dönüşmüştür. Uluslararası alanda imzalanan “tarife dışı teknik engeller”, “sağlık ve bitki
sağlığı” gibi anlaşmalar gıda güvenliği açısından iyi uygulamaları hedef göstermektedir. Gıda güvenliği açısından
iyi hijyen uygulamaları da Türkiye’de bazı büyük meyve-sebze hallerinde uygulamaya geçirilmeye
çalışılmaktadır.
İyi tarım uygulamaları, gıda güvenliği ve sürdürülebilir üretim için dünyada yaygın kullanıma sahiptir.
Türkiye’de ise iç piyasa henüz İTU’ya hazır olmadığından yalnızca ihracat yapılan bahçe ürünleri açısından
üreticiler tarafından tercih edilmektedir. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı verilerine göre 2012 yılında 47 ilde,
3.676 üretici 837.171 dekar alanda iyi tarım yapmaktadır. Bu rakamlar yıllara göre dalgalanmalar göstermektedir.
Organik tarımda olduğu gibi bir prim fiyatı bulunmadığından, ciddi bir bilinç ve maliyet gerektirdiğinden bu
uygulamaya yönelik önemli bir destekleme de göremeyen üretici çok çabuk sistem dışına çıkabilmektedir.
Bu çalışmada, iyi tarım uygulamalarının Türkiye’deki mevcut durumu ve artırılması için gereken konular
ikincil kaynaklardan yararlanılarak sorgulanmaya çalışılmıştır.
Anahtar kelimeler: İyi Tarım Uygulamaları, Türkiye, İyi Hijyen Uygulamaları, Bahçe Ürünleri.
67
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Isparta İlindeki Meyve Paketleme Tesislerinin Mevcut Durumu
Özgür Çalhan*, Atakan Güneyli, Cemile Ebru Onursal, İsa Eren
Meyvecilik Araştırma İstasyonu Müdürlüğü, Eğirdir, Isparta
*Sorumlu yazar: [email protected]
Isparta ili soğuk hava depo kapasitesi bakımından 375.773 ton/yıl ile Türkiye’nin en fazla
kapasitesine sahip ilidir. Isparta ilinde 25 adet tasnifleme makinesi bulunan paketleme tesisi mevcuttur.
Paketleme tesislerinde bölgede yaygın bir şekilde yetiştirilen elma ürünü işlenmekte ve
paketlenmektedir. İşletmelerde kullanılan ürün işleme makinaları genellikle Hollanda, İtalya ve Fransa
menşeili makineler olup Türkiye menşeili makinelerde mevcuttur. Tasnifleme makinelerinde genellikle
ağırlık, en-boy veya çap ölçülerine göre tasnifleme yapılmakta, yeni makinelerde ise meyve kabuk
renklerine göre de ayrım yapılabilmektedir. Çapa göre sınıflamada çok farklı uygulamalar mevcuttur ve
genellikle müşteri tercihleri doğrultusunda sınıflandırılma yapılmaktadır. Birkaç büyük firma tasnifleme
makinelerinde kendi ürününü sınıflandırırken, geriye kalan işletmelerde ücret karşılığı çiftçiler de
sınıflandırma yaptırabilmektedir. Paketleme tesislerinde Isparta ilinde yetiştirilen elmaların yanında az
miktarda diğer illerden (Niğde, Karaman, Antalya, vb.) gelen elmalarda sınıflandırılabilmektedir.
Tasnifleme makinelerinde genellikle derin kuyudan elde edilen su kullanılmakta ve dezenfektan madde
kullanılmamaktadır. Paketleme tesisleri, elmanın hasat zamanından depolama sonuna kadar olan sürece
bağlı olarak Eylül ayından başlayarak Mayıs sonlarına kadar çalışmaktadır.
Anahtar kelimeler: Isparta, paketleme tesisleri, tasnifleme makineleri, meyve, sınıflandırma
68
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Hatay İli Soğuk Hava Depolarının Mevcut Durumu ve Sorunları
Ahmet Onur Yıldız*, Elif Çandır
Mustafa Kemal Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Antakya, Hatay
*Sorumlu yazar: [email protected]
Bu çalışma Ahmet Onur Yıldız tarafından sunulacak olup, Hatay ilindeki soğuk hava depolarının mevcut
durumunu ve sorunlarının belirlenmesi amaçlanmıştır. Hatay ilinde soğuk hava depo sayısı 27 olup, soğukta
muhafaza kapasitesi 44.600 tondur. Bu tesisler ağırlıklı olarak (22 adet, 38.400 ton) paketleme evi ile entegre
olarak işletilmekte, bunun yanı sıra sadece soğuk hava deposu olarak (5 adet, 6.200 ton) işletilen tesisler de
bulunmaktadır. Soğuk hava depoları, işletmelerin %62,5’unda paketleme evinde işlenecek veya işlenmiş ürünlerin
depolanması, %37,5’unda kiraya verilmek suretiyle üreticiye veya tüccar ait ürünlerin depolanması amacıyla
kullanılmaktadır. Soğuk hava depolarının %92,6’sında sadece meyve sebze depolanırken, %3,7’sinde meyve ve
sebzelerle birlikte diğer ürünler de depolanmakta ve %3,7’sinde meyve sebze depolamamaktadır. İşletmelerde
depolanan ürünler incelendiğinde turunçgiller (portakal, mandarin, altıntop, limon) ilk sırada gelmekte, bunu nar
ve üzüm izlemektedir. Ayrıca kesme çiçek depolayan bir tesis bulunmaktadır. Soğuk hava depolarında meyve ve
sebzelerin depolanması sırasında karşılaşılan sorunlar; elektrik kesintileri ve depolama sırasındaki çürümeler ve
fizyolojik bozulmalar, farklı ürünleri aynı depoda muhafaza etmek zorunda kalmaları, desteklemelerin yetersiz
oluşu olarak belirtilmiştir.
Anahtar kelimeler: Hatay, soğuk hava, depo, anket
69
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
Mersin İli Turunçgil Paketleme Tesislerinin Altyapı Durumu ve Teknoloji
Kullanım Düzeyi
Mustafa Ünlü*, Osman Uysal, O. Sedat Subaşı
Alata Bahçe Kültürleri Araştırma İstasyonu Erdemli, Mersin
*Sorumlu yazar: [email protected]
Dünyada yaklaşık 12 milyar dolar ihracat hacmine sahip turunçgillerde Türkiye’nin 2013 yılı ihracatı
yaklaşık 931 milyon dolar seviyesindedir. Mersin ilinin payı ise Türkiye toplam turunçgil ihracatının %40’ı
civarındadır. Bu çalışmada, dünya turunçgil ticaretinde önemli bir konumda bulunan Mersin ilinde yer alan
turunçgil paketleme tesislerinin alet-ekipman durumu, teknoloji kullanım düzeyi ve fiziki altyapısı incelenmiştir.
Bu kapsamda Mersin ilinde faaliyetlerini sürdüren 67 paketleme tesisinin tamamıyla anketler yapılarak elde edilen
bulgular değerlendirilmiştir.
Tesislerin teknoloji kullanımı açısından yeterli düsezeyde olduğu ve büyük çoğunluğunda depo, seçme ve
boylama makinesi, işleme bandı, ön ilaçlama makinesi, mumlama makinesi, soğuk hava deposu, olgunlaştırma ve
sarartma odası, kantar ile ön soğutma ünitesi bulunduğu belirlenmiştir. Tesislerin %58’inin arıtma tesisi,
%39’unun karton kutu yapma makinesi, %33’ünü enjeksiyon makinesi ve %15’inin laboratuara sahip olması
sektörün fiziki altyapı konusunda bazı eksiklikleri bulunduğu sonucunu ortaya çıkarmaktadır.
Anahtar kelimeler: Mersin, paketleme tesisi, teknoloji, altyapı
70
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU
22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA
SEMPOZYUMU’NA DESTEK VEREN
KURUM VE KURULUŞLAR
71

Benzer belgeler