PDF İndir

Transkript

PDF İndir
SEN VEHHABİ MİSİN?
Muhakkak ki hamd Allah’adır. O’na hamdederiz ve O’ndan yardım dileriz ve O’ndan mağfiret
dileriz. Ve nefislerimizin şerlerinden ve kötü amellerimizden Allah’a sığınırız. Allah kime
hidayet ederse onu saptıracak yoktur ve kimi de saptırırsa ona hidayet edecek yoktur. Ve
Allah’tan başka ilah olmadığına şehadet ederim. O, tektir ve ortağı yoktur. Ve Muhammed’in
O’nun kulu ve Rasûlu olduğuna şehadet ederim.
“Ey iman edenler! Allah’tan, sakınılması gerektiği şekilde sakının ve ancak müslümanlar
olarak ölünüz.”1 “Ey insanlar! Sizi bir tek nefisten yaratan ve ondan
eşini yaratıp ikisinden bir çok erkekler ve kadınlar türeten Rabbinizden sakının; kendi adına
birbirinizden istekte bulunduğunuz Allah’tan ve akrabalık (bağlarını kırmak)tan sakının.
Şüphesiz ki Allah, sizin üzerinizde gözetleyicidir.”2
“Ey iman edenler! Allah’tan sakının ve doğru söz söyleyin, ki amellerinizi ıslâh etsin ve
günahlarınızı bağışlasın. Her kim Allah’a ve Rasûlu’ne itaat ederse, o fevz’ul-azîm (en büyük
mükâfat) ile kurtuluşa ermiş olur.”3,4
Emmâ ba’du: Muhakkak ki sözün en doğrusu Allah’ın kitabıdır ve yolların en güzeli de
Muhammed (sallAllahu aleyhi ve sellem)’in yoludur ve işlerin en şerlisi muhdes olanlardır ve
her muhdes bid’attır ve her bid’at dalâlettir ve her dalâlet de ateştedir. Ve ba’du: Müslüman
kardeşim, eğer bu satırları okuma zahmetine katlanan bir kimseysen, zannımca başlıktaki
soruya, hatta sorudan çok başlıktaki ithama maruz kalmışsın demektir.
Allah’ın hidayeti ile Allah (cella ve ala)’nın dışında ilahlaştırdığımız bir takım nesne ve
kişileri reddedip, Allah’ı tevhide yöneldiğimizde ve çevremizdekilere hakkı davet ettiğimizde
cevap olarak verdikleri ortak bir sloganı baz alarak, bu yazıyı hazırlamaya karar verdim.
Öyle ki bu kimseler kendilerine tebliğ edilen hakikate gözlerine perdeler inmişcesine,
aldırmadan, anlaşmışlarcasına tek bir cümle ile cevap veriyorlar.
Diyorlar ki; “Sen vehhabi misin?” Bu yazı elbette “Vehhabilik” ya da Şeyhulİslam
Muhammed bin AbdilVehhab (rahimehUllah)’ın tercüme-i halini izah edilmek için yazılmadı.
Ancak kısaca değinmekte fayda var ki, ne Muhammed bin AbdilVehhab davetine
“Vehhabiyye” dedi, ne de onun davetine icabet
edenler bu daveti şeyhe nisbet ederek adına “Vehhabilik” dedi.
Şüphesiz bu karalama şeytan ve onun dostlarının desiselerindendir. Muhammed bin
AbdilVehhab insanları Kur’an-ı Kerim’e ve Nebi (sallAllahu aleyhi ve sellem)’in Sünnet’ine
Bu dosya www.tevhidvesirk.com sitesinden indirilmiştir.
davet eden bir imamdan başkası değildi. Hiç kimsede onun davetini şeyhe nisbet etmedi.
Bilakis bu davet mübarek “Selefiyye” davetinin ta kendisiydi.
Şimdi iyice belle… Şayet şu cümleleri kullanarak bir takım kimseleri Allah’ı birlemeğe davet
ediyorsan “Sen vehhabi misin?” ithamına maruz kalman an meselesidir veya kalmışsındır.
-İbadet yalnızca Allah’a yapılır, salihler Allah’ın dostlarıdır, ancak ortakları değildir
diyorsan;
-Kabirler üzerine mescid (türbe) inşa edilmez, kabirler ibadethane edinilemez diyorsan;
-Allah’tan başkası gaybı bilemez, O vahiy ile Rasûllerine sadece dilediğini bildirmiştir
diyorsan;
-Din tastamamdır artık kimse dine ekleme ve çıkarma yapamaz, dolayısıyla bidat-i hâsene
tabiri batıldır diyorsan;
-Taassubu bırak, Allah’ın Rasûlu’nun (sallAllahu aleyhi ve sellem) Sünnet’ine uymak kişilerin
sözlerine uymaktan daha evladır. Zira Ehl-i Sünnet imamlarının hepsi kendi sözleri ile
Rasûlullah’ın sözlerinin çatışması durumunda Sünnet’i baz almışlar ve talebelerinede böyle
yapmayı nasihat etmişlerdir. İmamına ters düşse bile Rasûlullah (sallAllahu aleyhi ve
sellem)’in Sünnet’ine uy diyorsan;
-Nazar boncuğu, koruduğuna inanılan bileklikler vb. şeyleri takma, bunlar ne fayda nede
zarar veremez bunlarıtakmak (küçük) şirktir diyorsan;
-Dua Allah’ın hakkıdır. Rasûl dahi olsa O’na dua edilmez. RasûlUllah (sallAllahu aleyhi ve
sellem)’in buyurduğu üzere dua ibadetin ta kendisidir. İbadet Allah’tan başkasına yapılmaz
diyorsan;
-Türbelere adak sunulmaz, nezir yapılmaz, kurban kesilmez, orada yatana değil Allah’a
muhtaçsın diyorsan;
-Türbe zihniyeti İslam’da yoktur, zira Rasûl (sallAllahu aleyhi ve sellem) bunu şiddetle
yasaklamıştır diyorsan;
-Müslümanın kabri toprak olarak bir karış yükseklikte olur. Mermer, türbe ve benzer
yapılarla kabirler abad edilemez diyorsan;
-Kur’an’ı ve Sünnet’i öncele! Bunları Selefi Salihin’in anladığı gibi anla ve bu hususta
Bu dosya www.tevhidvesirk.com sitesinden indirilmiştir.
müteahhir kimselerin felsefelerine aldırma diyorsan;
-Kur’an apaçıktır, zira Allah kelamını hidayet rehberi olarak indirmiştir ve her insanın bu
öğütten alacağı pay vardır diyorsan;
-Allah’ın sıfatlarına Allah’ın kelamında ve Rasûlu’nun Sünnet’inde geldiği şekliyle iman
edilir; te’vil edilemez, mahlûkata benzetilemez, tahrif edilemez, tefvid edilemez, geldiği gibi
iman edilir diyorsan;
-Rasûlullah bir kul ve elçidir, O’na ibadet edilmez. Zira O’nun tebliği ibadeti yalnızca Allah’a
has kılmaktı diyorsan;
-Çalgı aletleri eşliğinde dönüp duran, saçını başını yolarak güya zikreden kimselerin
yaptıklarını tasvip etmiyor ve karşı çıkıyorsan;
-Rasûlullah (sallAllahu aleyhi ve sellem)’in yapmadığı ve sahabesinin ne olduğunu bile
bilmediği bir takım kapalı kapılar ardında adına hatim verdikleri zikir ayinlerini reddedip bu
bid’atları eleştiriyorsan;
-Salihlerin zatı ve eşyaları ile teberrük edilemez! Bu sadece ResulUllah (sallAllahu aleyhi ve
sellem)’e has bir durumdu, O’ndan sonra sahabe dahi kendi arasında birbirlerine teberrükte
bulunmamışlardır. Dolayısıyla bir takım kimselerle Allah’ın elçisini kıyas ederek bir takım
kimselere(!) teberrükte bulunmak çirkin bir bid’attır diyorsan;
-Zat ile tevessül meşru olmayan, Rasûlullah (sallAllahu aleyhi ve sellem)’in ve Sahabe
(radıyAllahu anhum)’un yapmadığı bir iştir diyorsan;
-Malik, Şafii, Ahmed, İshak, Evzai, Buhari, İbni Mübarek, Sevri, Süfyan (rahimehumUllah)
gibi amel imandan bir cüzdür, itaatle artar, masiyetle azalır diyorsan;
-Sahabeden Ömer, Ali, Ebu’d-Derda, İbni Mes’ud, İbni Abbas (radıyAllahu anhum) gibi,
müctehid imamlardan İmam Ahmed bin Hanbel (rahimehUllah) gibi namazsızlık küfürdür
diyorsan;
-Şeyhler gaybı bilmez, kalpte olanları bilmez diyorsan;
-Rasûlullah (sallAllahu aleyhi ve sellem) okumamıştır(!) dolayısıyla kabir ziyaretinde Kur’an
okumak Sünnet’te olmayan bir bid’attır diyorsan;
-Hayrın tümü Rasûle tabi olmakta, şerrin tümü de sonradan ihdas edilenlerde diyerek
Bu dosya www.tevhidvesirk.com sitesinden indirilmiştir.
dalalet şeyhlerinin uydurdukları sahte ibadetleri reddediyorsan;
-Allah (subhanehu ve teâlâ) bana yeter! O’na ibadetimi sunmam için bana bir aracı
gerekmiyor, Allahu Teâlâ kuluna şah damarından daha yakındır, güzel söz O’na yükselir onu
da salih amel yükseltir, rabbimiz ibadeti sadece kendisine yapmamızı emrediyor diyorsan;
Evet, bunlardan herhangi birisini belli kesim insanlarına tebliğ ettiğinde alacağın cevap
şudur; SEN VEHHABİ MİSİN?
Sanki Kur’an-ı Azîm’deki bunca yasak ve emiri, Allah’tan başkasına ibadet edilmeyeceğini,
yalvarılıp yakarılmayacağını, gaybı sadece Allah’ın bildiğini, tüm mahlukatın ölümü
tadacağını ve ölümsüz olmadığını ikiyüz sene evvel yaşamış ve ölmüş olan Şeyh Muhammed
bin AbdilVehhab Kur’an’a soktu. -Haşa
Sanki Rasûlullah (sallAllahu aleyhi ve sellem), ölen sahabilerinin mezarını bir karış toprak
ile kabir yapmıyordu da üzerlerine devasa türbeler inşa ediyordu! Sanki Rasûlullah
(sallAllahu aleyhi ve sellem) kendisinin gaybı bildiğini iddia ediyordu!
Sanki sahabe-i kiram günümüzdeki densiz miskinler gibi Resulumuzun getirdikleri ile
yetinmeyip yeni yeni şeyler icat ediyorlardı.
Ehl-i insaf kardeşim! Sen hak davetinde yeriliyor ve kınanıyorsan üzülme. Zira Ehl-i
Sünnet’e kınayıcının kınamasından korkmak yaraşmaz. Ve bil ki, iftiralara uğramak Sünnet
Ehli’nin bir özelliğidir. Zira Rasûlullah (sallAllahu aleyhi ve sellem) Sünnet’i ile amel
edenlerin insanların muhalefetleri ile karşılaşacaklarını haber vermiş ve bu muhalefetin bu
Sünnet Ehli’ne asla zarar veremeyeceğini bildirmiştir.
Hakikat şu ki, biz hidayet yolunu gösterebiliriz -Ki O Kur’an ve Sünnet yoludur, Sahabenin
ve onları ihsan ile izleyenlerin yoludur.- Ancak hiç kimseyi kendimizde dahil hidayet
edemeyiz. Hergün namazımızda okuduğumuz Ümmü’l-Kitab’daki dua ile…
Bizi doğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet; gazaba uğrayanlarınkine ve
sapıklarınkine değil. Âmîn.
150 total views, 1 views today
Bu dosya www.tevhidvesirk.com sitesinden indirilmiştir.

Benzer belgeler

Bu dosya www.tevhidvesirk.com sitesinden indirilmiştir. Gayrımeşru

Bu dosya www.tevhidvesirk.com sitesinden indirilmiştir. Gayrımeşru vesiledir. Hoşafçı dilerse bunun adına araç ya da aracı diyebilir. Ancak başka bir kişinin zatı ve şahsı, duamızın kabul olması için meşru ve makul bir vesile, araç/aracı değildir. İki dua şeklinde...

Detaylı

PDF İndir

PDF İndir büyüğü, kıyâmet günü insanlar dayanılmaz keder ve sıkıntılarla karşılaştıklarında

Detaylı

Üç Aylar ve Regaib Kandili

Üç Aylar ve Regaib Kandili değerlendirirsek, hem Mevla’mızın af ve mağfiretine kavuşur hem de ruhlarımızı huzura erdiririz.

Detaylı

Bu dosya www.tevhidvesirk.com sitesinden

Bu dosya www.tevhidvesirk.com sitesinden üzerine Fudale, ölen arkadaşımızın kabrinin yer seviyesine getirilmesini emretti. Sonra: “Ben, Rasalullah sallallahu aleyhi ve sellem’ i kabrin yer seviyesine getirilmesini -

Detaylı