Ergene Havzası Koruma Eylem Planı

Transkript

Ergene Havzası Koruma Eylem Planı
T.C.
ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI
Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü
MERİÇ - ERGENE HAVZASI KORUMA EYLEM PLANI
KASIM 2008
ii
İÇİNDEKİLER
1.
2.
HAVZANIN GENEL DURUMU........................................................................ 1
1.1.
YERLEŞİM ALANLARI..........................................................................................3
1.2.
ARAZİ KULLANIMI...............................................................................................5
1.3.
SANAYİ.....................................................................................................................8
1.3.1.
Edirne’de Sanayi ..............................................................................................10
1.3.2.
Tekirdağ’da Sanayi...........................................................................................12
1.3.3.
Kırklareli’nde Sanayi .......................................................................................15
1.3.4.
Ergene Havzası Sanayisi ..................................................................................16
1.3.5.
Organize Sanayi Bölgeleri ...............................................................................23
ÇALIŞMA ALANININ TANIMLANMASI....................................................... 26
2.1.
FİZİKSEL ÖZELLİKLER ......................................................................................26
2.1.1.
Klimatoloji .......................................................................................................26
2.1.2.
Hidroloji...........................................................................................................42
2.1.3.
Jeolojik Yapı ....................................................................................................46
2.1.4.
Hidrojeoloji...................................................................................................... 48
2.1.5.
HİDROGRAFYA...........................................................................................48
2.2.
ERGENE HAVZASI SU YÖNETİMİ..................................................................53
2.2.1.
Yeraltı Suyu Seviye Değişimleri......................................................................53
2.2.2.
Yüzey Suyu Bütçesi .........................................................................................53
2.2.3.
Yeraltı Suyu Bütçesi.........................................................................................55
2.2.4.
Mevcut Su Kullanımı ve Kullanabilir Su Potansiyali .....................................57
2.2.5.
Havza Sınırları İçindeki Hassas Yöreler ve Sorunları....................................58
i
3.
SU KALİTESİ .................................................................................................... 64
3.1 KİRLİLİK DURUMU ..................................................................................................64
3.1.1.
Akarsu Kirliliği ................................................................................................66
3.1.2.
Göl-Gölet-Baraj Kirliliği..................................................................................67
3.1.3.
Deniz Kirliliği ..................................................................................................68
3.1.4.
Yeraltı Suyu Kirliliği .......................................................................................68
3.1.5.
Toprak Kirliliği................................................................................................68
3.2.
KİRLETİCİ KAYNAKLARI VE DEĞERLENDİRMESİ...................................70
3.2.1.
Evsel Atıksular.................................................................................................71
3.2.2.
Endüstriyel Atıksular ......................................................................................78
3.2.3.
Tarımsal Atıksular ...........................................................................................81
3.3.
ERGENE HAVZASI’NDAKİ KİRLİLİK VERİLERİNİN ANALİZİ...............90
3.3.1.
3.4.
Ergene Nehri Su Kalitesi .......................................................................................104
3.4.1.
4.
Değerlendirme .................................................................................................97
2007 YILI ÖRNEKLERİ (ARAZİ ÇALIŞMALARI) .................................105
ÇEVRE KORUMA ALTYAPISI ...................................................................... 117
4.1.
MEVCUT ARITMA TESİSLERİ ........................................................................117
4.1.1.
4.2.
Atıksu Kanalizasyon Durumu ......................................................................118
KATI ATIKLAR ...................................................................................................140
4.2.1.
Kırklareli İlinde Katı Atıklar ile İlgili Olarak Yürütülen Çalışmalar .........140
4.2.2.
Edirne İlinde Katı Atıklar ile İlgili Olarak Yürütülen Çalışmalar ..............140
4.2.3.
Tekirdağ İlinde Katı Atıklar ile İlgili Olarak Yürütülen Çalışmalar...........141
4.2.4.
Katı Atıklar ve Depolama Alanları...............................................................142
4.3.
DEPOLAMA ALANLARI ..................................................................................155
ii
5.
YAPILAN PROJELER..................................................................................... 159
6.
KORUMA EYLEM PLANI.............................................................................. 160
7.
6.1.
Paydaşlar Listesi .....................................................................................................160
6.2.
Metot ve İçerik.......................................................................................................161
SU KAYNAKLARI YÖNETİMİ...................................................................... 163
7.1.
8.
Eylem Planı............................................................................................................164
7.1.1.
Aşama I (Acil Düzenlemeler-Kısa Vade).......................................................175
7.1.2.
Aşama II (Mevcut Durumun İyileştirilmesi-Orta Vade)..............................177
7.1.3.
Aşama III (Orta Vade) ...................................................................................183
7.1.4.
Aşama IV (Uzun Vade)..................................................................................185
SONUÇLAR VE ÖNERİLER........................................................................ 188
EK-1 MERİÇ - ERGENE HAVZASI KORUMA EYLEM PLANI – TAKVİM
iii
PROJE ÖZETİ
"Meriç-Ergene Havzası"nı kapsayan bu proje ile ülkemizin gerek ekolojik ve tarımsal
açıdan, gerekse kentsel ve endüstriyel oluşumlar açısından en önemli alt bölgelerinden olan
Trakya bölgesindeki faaliyetlerin ve gelişmelerin çevreye olan etkileri gözden geçirilmiştir.
Havza ölçeğinde kirlilikler, bunların kaynakları ve nedenleri incelenip tespit edilerek acil
çözümler üzerinde durulmuş, bu çözümlerin uygulanmasında gerek duyulacak teknik,
organizasyonel, finansal ve yasal alanlarda atılması gereken adımlar yerel ve merkezi
kategorilerde belirlenmiştir.
Türkiye’nin en büyük metropol kenti olan İstanbul’un artan sanayi ve nüfus baskısını
çevresindeki bölgelere dağıtması, en fazla Meriç-Ergene Havzası’nı etkilemektedir. Bunun
yanı sıra Havza’da, plansız ve kontrolsüz bir biçimde gelişen sanayi bölgeleri ve buna bağlı
olarak hızla artan nüfus, Ergene Nehri’nin aşırı derecede kirlenmesine neden olmuştur.
Endüstriyel, evsel ve tarımsal kökenli atık suların tamamı doğrudan ya da dolaylı olarak
Ergene Nehri’ne deşarj edilmektedir. Günümüzde Ergene Nehri’ndeki kirlilik herhangi bir
analize gerek duyulmadan gözle görülebilir hale gelmiştir. Bölgede yer alan köy, belde ve
ilçe düzeyinde çok sayıda yerleşim merkezinin içinden akan Ergene Nehri’nden tarımsal
sulama amaçlı olarak faydalanılmaktadır. Bunun sonucu su kirliliğine ek olarak toprak
kirlenmesi, çoraklaşma ve tarımsal ürün kalitesinde bozulma da yaşanmaktadır.
Havza içerisinde kirlenmenin durumunun belirlenmesi ve çevre problemlerine kısa, orta ve
uzun vadede uygulanabilecek bütüncül çözüm önerileri getirilmesi amaçlanmıştır. Bu
kapsamda havzada daha önce yapılmış tüm çalışmalar derlenerek bir coğrafi veri tabanında
toplanmıştır. Bu çerçevede oluşturulan Meriç-Ergene Havza Koruma Eylem Planı
projesinin temel amaçları:
- Havza ölçeğindeki kirletici kaynaklarını tesbit etmek,
- Yerleşim yerlerinde ihtiyaç duyulacak olan evsel nitelikteki atıksu arıtma tesislerinin
planlamasını yapmak.
- Oluşturulan nihai plan çerçevesinde AAT’lerinin türünü, işletmeye alma yılını ve ön
maliyetlerini tesbit etmek.
- Havza ölçeğindeki faaliyetlerin Eylem Planı çerçevesinde gerçekleştirilmesi için havza
sınırları içerisinde sorumlulukları olan tüm kurum ve kuruluşların faaliyetlerini takvime
bağlamak. Bu takvim çerçevesinde belirtilen aktivitelerin Çevre ve Orman Bakanlığı
liderliğinde gerçekleştirilmesini temin etmek.
Evsel nitelikli atıksu arıtma tesislerinin planlaması amacıyla üç temel alternatif çerçevesinde
farklı uygulama planları oluşturulmuş ve teknik, coğrafı ve idarı açıdan değerlendirilerek en
iv
uygun alternatifi belirlenmiştir. Uygulama açısından en uygun bulunan alternatif Ön
Fizibilte çerçevesinde daha detaylı şekilde incelenmiştir.
- Alternatif 1 kapsamında oluşan belediyesi olan tüm beldelerde tekil AAT’nin kurulması
planlanmaktadır.
- Alternatif 2 kapsamında planlanan AAT’lerinin sayısı en optimal seviyede olsada coğrafi
engellerden dolayı bir çok ilçede terfi zorunluluğunu getirmektedir.
- Alternatif 3 kapsamında planlanan sistem kollektör ağının çok uzun mesafelerde ve
büyük çaplı borular kullanarak kurulmasını gerektirdiği için maliyeti en yüksek alternatif
olmuştur.
- Alternatif 4 kapsamında Çerkezköy (Tekirdağ) belediyesi ve bağlı beldeleri haricinde
belediyesi olan tüm beldelerde tekil AAT’nin kurulması planlanmaktadır. Çerkezköy
(Tekirdağ) belediyesi ve bağlı beldeleri için ortak AAT öngörülmektedir.
Alternatif 1,2 ve 3’de belirtilen uygulama planları incelendiğinde inşaat ve işletme
aşamalarında daha verimli bir havza koruma plan ve programının uygulanacağı bir sistemin
oluşturulması için Alternatif 4 kapsamında bir sistem planlanmıştır. Alternatif 1-4 için
öngörülen maaliyetler (ilk yatırım, kollektör hattı ve 30 yıllık işletme) özetlenmiştir.
Alternatif 4’deki temel hedef coğrafi engellerden dolayı bağlantısı mümkün olmayan
beldelerde tekil arıtma planlayıp, cazibe ile kollektör bağlantısı mümkün olan Çerkezköy
ve beldelerinde ortak AAT önererek, uygulama açısından en uygun olan AAT eylem
planını ortaya koymaktır. Bölüm 7’de detaylı bir şekilde belirtildiği gibi Biyolojik, İkincil
ve Doğal Arıtma tesislerinin uygulanması uygun görülmüştür.
Meriç-Ergene Havzası AAT Eylem Planı Karşılaştırması
İşletme (30 Yıl)
(Net şimdiki
zaman değeri)
İlk Yatırım (YTL)
Alternatif
Toplam
Maliyet
(YTL)
Toplam Maliyet
1
Atıksu
Kollektör
Arıtma
Hattı
100.824.024
(Atıksu Arıtma +
Kollektör)
6.952.821
v
107.776.845
(İlk Yatırım
+ İşletme)
112.160.327
219.937.172
2
112.026.694
34.042.523
146.069.217
124.558.744
270.627.961
3
105.227.424
51.968.242
157.195.666
113.836.266
271.031.932
4
115.021.072
13.275.672
128.296.744
126.096.955
254.393.699
Bu Eylem Planı çerçevesindeki temel hedef Meriç-Ergene Havzası’ndaki yerleşim yerleri
için planlanan Evsel AAT’lerinin 2012 yılına kadar işletmeye alınarak tüm havza genelinde
yerleşim yerlerinden alıcı ortamlara (ör. Meriç ve Ergene Nehirleri) direkt deşarj
sonrasında oluşan kirliliğin önüne geçilmesidir. Bu sayede mevcut koşullarda SKKY
yönetmeliğine
göre
IV.
Sınıf
kalitedeki
yükseltilmesidir.
vi
Meriç-Ergene’nin
II.
Sınıf
kalitesine
1. HAVZANIN GENEL DURUMU
Ergene Havzası, Türkiye’nin Marmara Bölgesi içinde yer alan Trakya Alt Bölgesi’nde
bulunmaktadır (Şekil 1.1a). Trakya Alt Bölgesi, Marmara Bölgesi’nden Avrupa’ya geçiş
alanında, doğuda İstanbul İl sınırı ile başlayan, batıda Bulgaristan ve Yunanistan ülke
sınırları ile biten alanı kapsamaktadır.
Şekil 1.1.a Ergene Havzası
Ergene Havzası
Çalışma alanında başlıca yüzey suyu kaynaklarını Meriç ve Ergene Nehirleri ve kolları
oluşturmaktadır. Ergene Nehri, havzanın kuzey doğusunda bulunan Istıranca Dağlarındaki
Ergene Kaynaklarından doğmaktadır ve Ergene Deresi adıyla KD-GB yönünde akmaktadır
Ergene Havzası toplam alanı 12.438 km²’dir.
Bu çalışma çerçevesinde planlanan AAT tesisleri Ergene Havzası’nı da kapsayan Meriç
Havzası sınırlarındaki (Şekil 1.2.b) tüm yerleşim birimleri (beldesi olan tüm beldeler)
dikkate alınarak yapılmıştır.
1
Şekil 1.3.b Meriç Havzası
Meriç Havzası
2
1.1. YERLEŞİM ALANLARI
İstanbul metropolünün sürekli gelişmesi ve üzerindeki sanayi yükünü çevresindeki
bölgelere dağıtmasından dolayı, çalışma alanının nüfusu her yıl artmaktadır. Çalışma
alanında Edirne ve Kırklareli illerinin bölge bazında nüfus payı azalırken, Tekirdağ İli’nde
sanayinin gelişmesinden dolayı nüfus payında artış olmaktadır. Özellikle Çorlu ve
Çerkezköy ilçelerinde organize sanayi bölgelerinin etkisiyle nüfusta artış yaşanmaktadır
(Tablo 1.1)
Tablo 1.1 Çalışma Alanındaki Nüfus Dağılımı
Yıllar
Türkiye
Marmara
Trakya
Edirne
Tekirdağ
Kırklareli
1960
27.754.820
5.181.850
792.431
276.479
274.806
241.146
1965
31.391.421
5.835.624
849.001
303.234
287.381
258.386
1970
35.605.176
6.837.167
876.502
316.425
302.946
257.131
1975
40.347.719
8.064.490
929.118
340.732
319.987
268.399
1980
44.736.957
9.435.210
1.007.436
363.286
360.742
283.408
1985
50.664.458
11.097.514
1.089.477
389.658
402.721
297.098
1990
56.473.035
13.295.607
1.182.953
404.599
468.842
309.512
1997
62.865.574
16.186.673
1.284.387
398.125
567.396
318.866
2000
1.362.774
402.606
628.223
331.945
2007
1.458.114
396.462
728.396
333.256
Şekil 1.4 Ergene Havzası’nda Yer alan İlçeler
3
Tablo 1.2 Ergene Havzası Belediye Nüfusları, 2007
İl-İlçe Merkezleri
Edirne Merkez
Enez
Havsa
İpsala
Keşan
Lalapaşa
Meriç
Süloğlu
Uzunköprü
Toplam
Kırklareli Merkez
Babaeski
Demirköy
Kofçaz
Lüleburgaz
Pehlivanköy
Pınarhisar
Vize
Toplam
Tekirdağ Merkez
Çerkezköy
Çorlu
Hayrabolu
Malkara
M.Ereğlisi
Muratlı
Saray
Şarköy
Toplam
Genel Toplam
Toplam
150.717
10.714
21.533
30.240
77.442
8.406
16.959
9.474
70.977
396.462
83.378
51.815
9.128
3.288
130.375
4.586
20.338
30.348
333.256
161.136
131.723
225.244
36.942
56.484
16.970
25.962
44.540
29.395
728.396
1.458.114
4
2007 Nüfusları
Kentsel
136.070
3.752
8.547
7.851
54.366
1.864
3.196
5.040
39.123
259.829
59.970
27.631
4.052
1.047
95.466
2.063
10.253
11.908
212.390
133.322
60.907
190.792
18.667
27.416
8.488
18.915
20.312
15.523
494.342
966.561
Kırsal
14.647
6.962
12.986
22.389
23.076
6.542
13.763
4.434
31.854
136.653
23.408
24.184
5.076
2.241
34.909
2.523
10.085
18.440
120.866
27.814
70.816
34.452
18.275
29.068
8.482
7.047
24.228
13.872
234.054
491.573
Şekil 1.5 Ergene Havzası’nda Yer Alan İlçelerin Yoğunlukları
1.2. ARAZİ KULLANIMI
Tarım ve Köy işleri Bakanlığı tarafından Landsat uydu görüntüleri (2000 yılı sonrası)
üzerinden uzaktan algılama teknikleri kullanılarak havzanın arazi kullanım haritası
oluşturulmuştur. Buna göre Ergene Havzası’nın arazi kullanım sınıflaması ve yüzey
alanları Tablo 1.3’te verilmiştir.
Ergene Havzası arazi kullanımının yüzde olarak dağılımı Şekil 1.4’te verilmiştir. Havzanın
önemli bir bölümü tarım arazilerinden oluşmaktadır. Sulu tarım yapılan alanlar havzanın
%4.7’sini oluştururken, kuru tarım arazileri havza alanının %43.6’sını kaplamaktadır.
Sulama sistemlerinin bulunduğu tarım alanları genel olarak eğimin düşük olduğu akarsu
yatakları çevresinde yoğunlaşmıştır. Bu bölgelerde sulamalar DSİ tarafından inşaa edilmiş
gölet ve barajlardan sağlanmaktadır. Buna ek olarak bireysel çabalarla Ergene Nehri ve yan
kollarından çekilen sularla da sulama yapılabilmektedir. Ergene Nehri’nin Meriç Nehri ile
birleştiği Keşan’ın batısında kalan düşük eğimli bölgelerde pirinç tarlaları yoğun olarak
görülmektedir.
5
Tablo 1.3 Ergene Havzası arazi kullanım sınıfları
Arazi Kullanım Sınıfı
Alanı (ha)
%
3.535
0.2
24.604
1.5
126.847
7.5
46.682
2.8
8.455
0.5
56.931
3.4
321.193
19.1
41.592
2.5
4.200
0.2
Karışık Ormanlar
32.518
1.9
Karışık Tarım Alanları
81.324
4.8
Kesikli Şehir Yapısı
30.894
1.8
786
0.0
43.409
2.6
207
0.0
13.235
0.8
510
0.0
16.606
1.0
Su Kütleleri
5.817
0.3
Su Yolları
1.209
0.1
732.549
43.6
5.940
0.4
79.867
4.7
3.098
0.2
Bataklıklar
Bitki Değişim Alanları
Doğal Bitki Örtüsü
Doğal Çayırlıklar
Endüstriyel Veya Ticari Birimler
Fundalıklar
Geniş Yapraklı Ormanlar
İğne Yapraklı Ormanlar
Karayolları, Demiryolları ve İstasyonlar
Maden Çıkarım Sahaları
Meralar
Meyve Bahçelerı
Ormanla Karışık Tarım Alanları
Sahiller, Kumsallar, Kumluklar
Seyrek Bitkili Alanlar
Sulanmayan Ekilebilir Alanlar
Sürekli Şehir Yapısı
Sürekli Sulanan Alanlar
Üzüm Bağları
Toplam
1.682.008 100.0
6
Şekil 1.6 Ergene Havzası Arazi kullanımı
B ataklıklar
B itki Değişim A lanları
Do ğal B itki Örtüsü
Do ğal Çayırlıklar
Endüstriyel Veya Ticari B irimler
0.2%
0.4%
4.7%
Fundalıklar
2.8%
0.2%
1.5%
7.5%
Geniş Yapraklı Ormanlar
0.5%
Đğne Yapraklı Ormanlar
3.4%
Karayo lları, Demiryo lları ve Đstasyo nlar
Karışık Ormanlar
Karışık Tarım A lanları
Kesikli Şehir Yapısı
M aden Çıkarım Sahaları
19.1%
43.6%
M eyve B ahçelerı
2.5%
4.8%
0.1%
1.8%
0.3%
0.2%
1.9%
0.0%
1.0%
Sahiller, Kumsallar, Kumluklar
Seyrek B itkili A lanlar
Su Kütleleri
Sulanmayan Ekilebilir A lanlar
Sürekli Şehir Yapısı
0.0%
Sürekli Sulanan A lanlar
0.8%
Üzüm B ağları
0.0%
Tablo 1.4 Ergene Havzasın’da Arazi Kullanımı
Arazi Kullanımı
Alan (ha)
Tarım Alanları
1.239.102
Çayır ve Meralar ( Yeşil Alan)
109.512
Orman ve Fundalık Araziler
512.380
Kullanılan
Ormanla Karışık Tarım A lanları
Su Yo lları
2.6%
Tarım
Dışı
(Yerleşim)
M eralar
Alanlar
31.510
Su Alanları
9.383
Ağır Taşlık ve Diğer Alanlar
2.532
7
Tablo 1.5 Tekirdağ, Kırklareli ve Edirne illerinin Arazi Kullanma Yetenek Gruplarına
Göre Arazi Varlığı ve Kullanma şekilleri (ha)
Kullanılma
I
II
III
şekli
Tarım Arazisi 175.843 605.880 341.718
3.902 37.174 33.608
Çayır- mera
3.721 65.270 113.187
Orman- funda
3.972 14.190
7.229
Tarım dışı
arazi
Diğer
Araziler
Su yüzeyi
187.438 722.514 495.742
TOPLAM
Tüm alana
9.8
37.9
26.0
oranı
IV
V
VI
VII
VIII
63.638
605
30.926
20.492
-
1.239.102
10.834
433
13.177
10.384
-
109.512
65.700
-
152.855
111.647
-
512.380
1.406
-
1.279
384
3.050
31.510
-
-
-
-
2.532
2.532
-
-
-
-
9.383
9.383
141.578
1038
198.237
142.907 14.965
1.904.419
7.4
0.1
10.4
7.5
TOPLA
M
0.8
1.3. SANAYİ
Türkiye’nin sanayideki gelişimi ağırlıklı olarak İstanbul'da başlamış ve öncelikli bölge
İstanbul'un doğusu seçilmiştir. Sanayinin yayılması, Gebze'den başlayarak Kocaeli ve
Sakarya'ya ulaşmasından sonra, 1970'lerden başlamak üzere İstanbul'un batısına, başka bir
deyişle de Trakya'ya sıçramıştır. Bu yayılma 1980'li yıllardan sonra büyük bir ivme
kazanmıştır.
İllere göre sanayi dağılımına baktığımızda Tekirdağ büyük oranla ilk sırayı almaktadır
(Şekil 1.5).
Şekil 1.7 Trakya'da illere göre sanayi dağılımı
8
Sanayilerin Đllere Göre Dağılımı
Kırklareli
14%
Edirne
4%
Tekirdağ
82%
Trakya Bölgesi’nin Türkiye toplam ihracatı içerisinde önem arz eden bazı ürünleri
şunlardır.
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Sabun
Gıda
Şeker ve mamulleri
Uçucu yağlar ve rezinoitler
Meşrubat, alkollü içkiler ve sirke
Cam ve cam eşya
Yağlar
Elektrikli malzeme ve cihazları
Demir-çelik
Tekstil
Bu ürünler Trakya sanayisinde oldukça büyük yer kaplamaktadır. Ancak bu ürünlerin
ihracatı İstanbul ile karşılaştırıldığında Trakya bölgesinde düşük düzeyde kalmaktadır.
Bölgede toplam 627 adet tekstil işletmesi bulunmaktadır. Bu işletmelerin 542’si Tekirdağ,
10’u Edirne ve 75 adedi ise Kırklareli ilinde bulunmaktadır. Gıda sanayisinin
160’ıTekirdağ, 109’u Kırklareli ve 36 adedi ise Edirne ilinde bulunmaktadır. Bunun yanında
çok sayıda da küçük ölçekli süt işletmesi (mandıra) bulunmaktadır. Trakya bölgesinde 48
adet sıvı yağ ve margarin işleyen yağ fabrikası bulunmakta ve ağırlıklı olarak ayçiçeği
tohumu işlenmektedir. Bölgedeki işletmeler Türkiye bitkisel yağ sanayi kapasitesinin %
60’ını oluşturmaktadır. Türkiye buğday üretiminin %8-10’u üretilmektedir. Bölgede
toplam olarak 75 adet un fabrikası bulunmaktadır. Bölgenin gıda sektöründeki gelişimi de
1950’li yıllara dayanmaktadır. Bölgede buğday ve ayçiçeği tarımının yaygın olması un ve
yağ sanayinin gelişmesine yardımcı olmuştur. Yem sektöründe buğday ve ayçiçeğinin
işlenmesinde ortaya çıkan artıkların değerlendirilmesi amacı ile kurulmuş ve bölge
hayvancılığının gelişmesine de önemli katkılar sağlamıştır.
9
1.3.1. Edirne’de Sanayi
Edirne ili Tekirdağ ve Kırklareli illerine göre sanayileşmenin daha az olduğu bir bölgedir. İl
1969 yılında kalkınmada öncelikli iller kapsamına alındıktan sonra tarımsal ürünlerin
işlendiği un ve yağ fabrikaları kurulmaya başlanmıştır. Edirne ili 1976 yılında ilin
kalkınmada öncelikli iller kapsamından çıkarılması ile yapılan yatırımlar durmuş, bundan
sonra mevcut tesislere ilave ve modernizasyon şeklinde olmuştur.
Tekstil konusunda faaliyet gösteren işletmeler 1990’lı yıllardan sonra gelişmeye başlamıştır.
Edirne ilinde bulunan sanayi işletmelerinin büyük bir bölümü un, yağ ve süt konusunda
faaliyet gösteren işletmelerdir. Ayrıca ilde yetiştirilen çeltiğin pirince işlenebilmesi amacıyla
çeltik işleme fabrikaları kurulmuştur.
Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüklerinin 2008 yılı verilerine göre Tablo 1.6’da görüldüğü gibi
ilde 251 adet sanayi işletmesi bulunmaktadır. Bu işletmelerden 141 adedi gıda sanayi
işletmesi ve 36 adedi metal, otomotiv fabrikasıdır.
Edirne ilinde sanayileşmenin en yoğun olduğu ilçe Uzunköprü ve Keşan ilçeleridir. Bunun
yanında Merkez, İpsala ve Havsa ilçelerinde de özellikle gıda sanayi konusunda gelişmeler
görülmektedir. Tekstil sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin ise Edirne ili Merkez ilçe
ve Havsa ilçesinde olduğu görülmektedir.
Edirne ilinin Meriç ilçesi Uzunköprünün alt bölgesi olup, ticari ilişkileri daha çok
Uzunköprü ilçesine doğrudur. Uzunköprü ilçesi aynı zamanda Kırklareli ili Pehlivanköy
ve Babaeski ilçesi ve Tekirdağ ili Hayrabolu ilçesinden de etkilenmektedir. Bu ilçelerden de
Uzunköprüye doğru bir mal ve hizmet akışı olmaktadır. Uzunköprü ilçesinde yağ
sanayiinin gelişmiş olması nedeniyle bu ilçelerden Uzunköprü ilçesine ayçiçeği satışı
yapılmaktadır.
Enez ve İpsala ilçesi ise Keşan ilçesinin alt bölgesidir. Bu ilçelerin kentsel etki alanı Keşan
ilçesine doğru yönelmiştir. Bu durumda Edirne ili üç merkezli bir yapı göstermektedir.
Bunlar Edirne Merkez, Uzunköprü ve Keşan ilçeleridir.
Tablo 1.6. Edirne İlindeki Sanayi Tesislerinin İlçelere Göre Dağılımı (2008)
Sektör
Merkez Uzunköprü
İpsala
Keşan
Meriç
Enez
L.Paşa
Havsa
Toplam
Tekstil
10
1
1
5
-
-
1
6
24
Gıda
18
61
22
27
4
2
-
7
141
Metal,Otomotiv
8
18
-
9
-
-
-
1
36
Taş ve Toprak
6
2
-
11
-
3
1
2
25
10
Ambalaj, kağıt
1
-
-
-
-
1
Hayvan yemi
1
3
1
2
Diğer
11
1
-
3
-
-
Toplam
55
86
24
57
4
6
-
2
-
2
1
8
-
15
17
251
•
Dokuma - Giyim Eşyası - Deri Sanayi: 1969-1975 tarihleri arasında bu sektöre olan
yatırım artmıştır. Öncelikle iplik ve dokuma olarak yapılan yatırımlar, ülkemizdeki
tekstil sektörünün gelişimine paralel olarak revize ve modernize edilmiş olup, son
yıllarda konfeksiyon alanındaki yatırımlara bırakmıştır. Yapılan bu sektördeki ihracat
ile ülkemize döviz getirisi sağlayan bu sektör özelliği itibari ile yarattığı geniş istihdam
ile de Edirne ekonomisinde önemli bir yer tutmaktadır.
•
Taş ve Toprağa Dayalı Sanayi: Kırsal bölgeden kente göç, Türkiye genelinde olduğu
gibi Edirne’de de yaşanmaktadır. Trakya Üniversitesi’nin Edirne de olması da il
merkezi nüfusunun son 10 yılda hızla artmasına neden olmuştur. Bu durum, yerleşim
sorununu gündeme getirmiştir. Artan yerleşim ihtiyacının karşılanması amacıyla
kurulan çok sayıda konut kooperatifi ildeki inşaat sektöründe büyük canlılık yaratmış
olup, bu sektördeki yatırımların gerçekleşmesine neden olmuştur.
•
Metal Eşya, Makine - Teçhizat Sanayi: Bu sektörde faaliyet gösteren sanayi işletmeleri
genelde kalorifer kazanı, traktör römorku ve teneke ambalaj imalatı alanında faaliyet
göstermektedirler.
•
Gıda - İçki ve Tütün Sanayi: Edirne’deki tarımsal üretimin öncelikli ürünleri buğday,
ayçiçeği ve çeltiktir. Ekilebilir arazilerdeki orana baktığımızda, Edirne ili % 39 ile çeltik
ekiminde Türkiye’de birinci, % 21.20 ile ayçiçeği ekiminde ikinci sırada yer almaktadır.
Türkiye buğday üretiminin % 3’ü Edirne’den karşılanmaktadır. İlin tarımsal üretim
özellikleri gıda sanayinde bu alanlarda yoğunlaşmasına neden olmuştur.
•
Sınır Ticareti: Bulgaristan ile Ülkemiz arasında sınır ticareti yapılmasına ilişkin karar
19 Mart 1997 tarih ve 22938 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanmış ve bu karara göre
“Edirne Valiliği Sınır Ticareti Yönergesi” düzenlenerek Edirne’de sınır ticareti 28 Mart
1997 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanmıştır.
11
Edirne Đlinde Sanayiinin Iş Yeri sayısına göre sektörel dağılımı
Diğer, 6%
Hayvan yemi, 3%
Tekstil, 10%
Ambalaj, kağıt, 1%
Taş ve Toprak, 10%
Metal,Otomotiv, 14%
Gıda, 56%
Şekil 1.8. Edirne ilinde mevcut sanayinin işyeri sayısına göre sektörel dağılımı
Edirne ilinde sanayinin büyüklük dağılımı
Büyük ölçekli
14%
Çok küçük
ölçekli 24%
Orta ölçekli
18%
Küçük ölçekli
44%
Şekil 1.9. Edirne ilinde sanayini büyüklük dağılımı
1.3.2. Tekirdağ’da Sanayi
Tekirdağ ili Çorlu, Çerkezköy ve Muratlı ilçelerinde yoğunlaşan sanayi işletmelerinin
önemli bir bölümü tekstil ve konfeksiyon konusunda faaliyet göstermektedir.
Trakya bölgesinde sanayi işletmelerinin en yoğun olduğu il Tekirdağ’dır. İl 1931 yılında
kurulan Tekirdağ Tekel Şarap ve İçki fabrikası ile başlamıştır. Ayrıca 1950’li yıllardan
sonra bölgede un, yağ ve süt işleme tesisi kurulmuştur. Ayrıca Tekirdağ ili Çorlu ilçesinde
12
eski tabakhaneler mevkiinde bulunan deri işleme fabrikaları yine aynı yıllarda faaliyet
göstermekteydi.
Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesinin 1973 yılında kurulması ile birlikte Çerkezköy ve
Çorlu ilçelerinde hızla gelişmeye başlayan sanayileşme, 1980’li yıllardan sonra Muratlı
ilçesini de kapsayacak şekilde genişlemiştir. Bölgede bulunan sanayi işletmelerinin önemli
bir bölümü Çorlu, Çerkezköy ve Muratlı ilçelerindedir. Tekirdağ ilinde çeşitli sektörlerde
faaliyet gösteren toplam 1284 adet sanayi işletmesi bulunmaktadır. Bu işletmelerin
sektörlere ve ilçelere göre dağılımı Tablo 1.7’de görüldüğü gibidir.
Tablo 1.7. Tekirdağ İlindeki Sanayi Tesislerinin İlçelere Göre Dağılımı (2008)
Sektör
Merkez Çerkezköy Çorlu Hayrabolu Malkara M.
Ereğli
Muratlı Saray Şarköy Toplam
Gıda-İçki
28
10
36
17
24
2
7
9
47
180
DokumaKonfeksiyon-Deri
8
136
376
1
6
8
17
12
1
565
Orman ÜrünleriMobilya
Kağıt
4
11
3
0
0
0
2
1
0
21
0
7
20
0
0
0
1
0
0
28
Kimya-KömürPlastik
Taş-Toprak
8
76
63
1
36
1
14
1
0
200
24
6
36
0
0
3
4
2
0
75
Metal
4
13
18
0
0
1
0
0
0
36
Metal Eşya-Makine
12
36
58
13
5
3
7
0
1
135
Diğer
0
14
18
1
1
10
0
0
0
44
Toplam
88
309
628
33
72
28
52
25
49
1284
Bölgede alkol ve alkollü içkiler Tekirdağ’da gelişmiştir. İlde alkol ve alkollü içkiler
endüstrisi konusunda faaliyet gösteren işletmeler bulunmaktadır. Bunların en önemlisi
Tekirdağ ilinde bulunan Tekirdağ Tekel Şarap ve İçki Fabrikasıdır.
Bölgede kimya ve ilaç sanayinde faaliyette bulunan işletmeler sayıca az olmalarına karşın
kapasite bakımından oldukça iyi bir konumdadır. Bu işletmeler Türkiye geneline yönelik
olarak üretim yapmaktadır. Tekirdağ’da kimya ve ilaç sanayinde faaliyet gösteren
işletmeler genellikle Çorlu ve Çerkezköy ilçelerinde yoğunlaşmışlardır.
Bölgede bulunan deri sanayi, Tekirdağ ili Çorlu ilçesinin zengin ve kaliteli yer altı su
kaynakları, düzgün arazi yapısı, altyapı ve ulaşım olanakları, kalifiye işgücü temini ve
pazara yakınlığı nedeniyle dericiliğin burada gelişmesine de yardımcı olmuştur.
13
Tekirdağ Đlinde Sanayiinin Iş Yeri sayısına göre sektörel dağılımı
DĐĞER , 3%
METAL EŞYA MAKĐNE , 11%
GIDA- ĐÇKĐ , 14%
METAL , 3%
TAŞ - TOPRAK, 6%
KĐMYA - KÖMÜR PLASTĐK, 16%
DOKUMA KONFEKSĐYON DERĐ, 44%
KAĞIT, 2%
ORMAN ÜRÜNLERĐMOBĐLYA, 2%
Şekil 1.8. Tekirdağ ilinde sanayi tesislerinin işyeri sayısına göre sektörel dağılımı
Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesinin Đşyeri
Sayısına Göre Sektörel Dağılımı
Kimya
25%
Tekstil
Makine
Tekstil
42%
Plastik
Ambalaj
9%
Orman Ürün
2%
Gıda
Đnşaat
Orman Ürün
Plastik Ambalaj
Kimya
Makine
17%
Đnşaat
3%
Gıda
2%
Şekil 1.9. Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesinin işyeri sayısına göre sektörel dağılımı
Deri işleme sanayiindeki işletmeler geçmiş yıllarda küçük aile işletmeleri şeklinde iken
ihracat olanaklarının artmasıyla orta boy işletmeler haline dönüşme eğilimine girmişlerdir.
Türkiye’de üretim değeri ve ihracat olanakları açısından deri sanayi çok önemli bir sektör
olup, en fazla döviz sağlayan işletmelerin başında gelmektedir.
14
Bölgede bulunan deri sanayi, Tekirdağ ili Çorlu ilçesinin zengin ve kaliteli yer altı su
kaynakları, düzgün arazi yapısı, altyapı ve ulaşım olanakları, kalifiye işgücü temini ve
pazara yakınlığı nedeniyle deri sektörünün bu ilçede gelişmesine de yardımcı olmuştur.
1.3.3. Kırklareli’nde Sanayi
Kırklareli ilinde sanayileşme Lüleburgaz, Merkez ve Babaeski merkezlidir. Bunun yanında
Vize ve Pınarhisar ilçelerinde de sanayi işletmeleri bulunmaktadır. Kırklareli ilinin
sanayileşmesi 1926 yılında Alpullu şeker fabrikasının yapılması ile başlamış, bununla
birlikte ekonomik aktivite artmaya başlamıştır. İldeki sanayileşme 1990’lı yıllardan sonra
hızla gelişmeye başlamıştır. Sanayileşme ilin Lüleburgaz ve Babaeski ilçelerinde
yoğunlaşmıştır. İlde gıda (un, yağ, süt ürünleri, vb.) ve tekstil sektörü (tekstil ve
konfeksiyon) önemli bir yer tutmakta ve sayıları sürekli artmaktadır. 2001 itibariyle
Kırklareli ilinde toplam 46 tekstil fabrikası bulunmaktadır (Tablo 1.8 ).
Özellikle Kırklareli ilinin Lüleburgaz ilçesi sınırları içerisinde tarım ilaçları imal eden bir
fabrika da bulunmaktadır. Bölgenin Lüleburgaz ve Çerkezköy ilçelerinde insan sağlığı için
ilaç imal eden bir fabrikada üretim yapmaktadır (Şekil 1.10-1.11).
Tablo 1.8 Kırklareli ilindeki Sanayi Tesislerinin İlçelere Göre Dağılımı (2001)
Sektör
Merkez
Lüleburgaz
Vize
Babaeski Demirköy Pınarhisar
Kofçaz
Toplam
Gıda
15
25
2
18
-
2
1
63
Tekstil,
10
25
2
6
-
2
1
46
Metal,Otomotiv
1
4
1
2
-
-
-
8
Ağaç
5
-
-
2
1
-
-
8
Hayvan yemi
1
2
Ambalaj, kağıt
1
2
-
1
-
-
-
4
Elektrik,
-
2
-
1
-
-
-
3
Deri
2
-
-
-
-
-
-
2
Kimya
-
2
-
-
-
-
-
2
Diğer
4
9
3
-
-
2
-
18
Toplam
39
71
8
32
1
6
2
159
Konfeksiyon
2
5
elektronik
15
Kırklareli Đlinde Büyük Ölçekli Sanayinin Sektörel
Dağılımı
Çok küçük
ölçekli 7%
Büyük ölçekli
33%
Küçük ölçekli
43%
Orta ölçekli
17%
Şekil 1.10. Kırklareli ilinde Büyük ölçekli sanayinin sektörel dağılımı
Kırklareli Đlinde Sanayiinin Iş Yeri sayısına göre sektörel dağılımı
Diğer, 11%
Kimya, 1%
Deri, 1%
Elektrik, elektronik,
2%
Ambalaj, kağıt, 3%
Gıda, 40%
Hayvan yemi, 3%
Ağaç, 5%
Metal,Otomotiv, 5%
Tekstil, Konfeksiyon,
29%
Şekil 1.11. Kırklareli ilinde sanayi tesislerinin işyeri sayısına göre sektörel dağılımı
1.3.4. Ergene Havzası Sanayisi
Ergene Havzası özellikle coğrafi konumu gereği sanayinin cazibe merkezi olmuştur.
Özellikle havzanın doğu kesimi sanayileşmenin çok yoğun olduğu bir bölgedir. Bölgede
1990 yılından sonra hızla artan çarpık sanayileşme çok sayıda çevresel sorunu beraberinde
getirmiştir. Tekirdağ bölgesinde yoğunlaşan sanayinin takibi çok zor olmakta ve bunun
sebebi olarak da firmaların İstanbul merkezli olması gösterilmektedir. Sanayi tesislerinin
önemli bir kısmı, Ergene Nehri’nin başlangıcında yer alan Çorlu-Çerkezköy alt havzasında
16
yoğunlaşmakta ve buna bağlı olarak nehirdeki kirlilik de bu bölgede başlamaktadır.
Endüstriyel kirlilik kaynaklarını belirleyebilmek ve sanayinin havza içindeki dağılımını
ortaya koyabilmek üzere koordinat bilgisi mevcut olan sanayiler haritalar üzerine
işaretlenmiştir (Şekil 1.12). Bu haritalara bakıldığında havzadaki endüstriyel yoğunluğun
Çerkezköy, Çorlu, Çorlu-Lüleburgaz yolu ve Çorlu-Muratlı arasında olduğu
görülmektedir.
Havzadaki sanayi tesislerinin önemli bir kısmı Tekirdağ ilinde bulunmaktadır. Bu ildeki
sanayi ağırlıklı olarak Çerkezköy, Çorlu, Muratlı ve Lüleburgaz çevresinde gelişmiştir.
Sanayinin sektörel dağılımında tekstil sektörü ilk sırayı almaktadır. Daha sonra sırasıyla
gıda, kimya, deri ve maden sektörleri gelmektedir (Şekil 1.13).
Sanayilerin sektörlerine göre dağılımı incelendiğinde Çorlu’da deri sanayinin yoğunluğu,
Çerkezköy ve Muratlı’da ise tekstil sektörünün yoğunluğu göze çarpmaktadır. Şekil 1.14,
1.15, 1.16’da konumları belirlenebilmiş başlıca sektörlerin yoğunluk haritası verilmiştir. Bu
haritadan hemen hemen her sektörün en yoğun biçimde Ergene Nehri’nin kaynaklarının
bulunduğu Çorlu-Çerkezköy-Muratlı ve Ergene Deresi alt havzalarında yoğunlaştığı
görülmektedir. Deri sanayinin sadece Çorlu yöresinde, gıda sanayinin ise Çorlu-Lüleburgaz
arasında Ergene Nehri kıyısında yoğunlaştığı görülmektedir. Tekstil, kimya, metal ve
maden sanayinin Çorlu-Çerkezköy alt havzasında yoğunlaştığı görülmektedir.
Şekil 1.12. Ergene Havzası’ndaki konumları tespit edilebilmiş sanayi tesislerinin sektörel
coğrafi dağılımı
17
Çorlu’da sanayi her eksende gelişmektedir. Çorlu-Edirne yolu, Çorlu-Tekirdağ yolu,
Çorlu-Çerkezköy yolu, Tabakhaneler (Çorlu kenti ile Sağlık mahallesi arası), Çorluİstanbul-Türkgücü yolu, olmak üzere, Çorlu’da 2008 yılı itibari ile 628 fabrika
bulunmaktadır. İstanbul Edirne Karayolu (E5) Çevresi Çorlu-Büyükkarıştıran sanayi
bölgesi 1980’li yılların başından itibaren fabrikaların yoğun olarak yer aldığı bir bölgedir.
Özelikle tekstil ve deri sanayinin ağırlık kazandığı bölgede ayçiçek yağı, kağıt, makine
imalatı dondurma v.b. fabrikalar sıralanmaktadır.
Çorlu/Büyükkarıştıran bölgesinde sanayinin gelişim mekanizmasında önemli olan
faktörler değerlendirildiğinde İstanbul’a yakınlık ve ulaşım, yeterli arsa, işci temini, suyun
temini ve sanayi bölgesi olması gibi nedenlerdir. Bu nedenlerin etkinliği, tesisleri mekan
olarak Çorlu’ya bağlamıştır. Tesisler büyük ölçüde İstanbul sanayinin merkezden
uzaklaşması sonucunda oluşmuştur. Kentin iç dinamiklerinden çok, bir takım politik
kararlarla bugünkü halini alan sanayinin kent içindeki dağılımı kenten bağımsız olarak
gelişmektedir. Tesislerin çok büyük bir kısmının merkez büroları ve pazar alanları
İstanbul’da bulunmaktadır. Bu yüzdende Çorlu sanayinde yaratılan değerlerin büyük bir
kısmı İstanbul’a gitmektedir. İstanbul sanayinin çekim alanı haline gelen Çorlu’da yakın
gelecekte büyümenin artarak devam edeceği görülmektedir. Çorlu’ya bağlı Karamehmet
köyü sınırları içinde yaklaşık iki milyon metrekarelik bir alan üzerinde kurulmakta olan
Trakya Serbest Bölgesi yaklaşık 25.000 kişiye doğrudan istihdam sağlayacaktır. Çorlu ve
çevresinden sonra yakın gelecekte tüm Trakya bölgesi, İstanbul sanayinin
desantralizasyonun çekim alanı durumuna gelecektir. Bu nedenle, bu gün büyük bir
serbestlik içinde kontrolsüz bir yayılma gösteren sanayileşmenin önüne geçebilmek için
öncelikle bölge planlama ölçeğinde çekim merkezlerinin belirlenerek yapılması büyük
önem taşımaktadır.
Şekil 1.13. Ergene Havzası’nda sanayi tesislerinin sektörlere ve illere göre dağılımı (2001)
18
Toplam
3%
agac
1%
cam
6%
25%
deri
32%
3%
diger
gıda
3%
kağıt
5%
9%
1%
12%
kimya
maden
metal
19
Şekil 1.14. Sanayi tesislerinin sektörel yoğunluk dağılımları
Tekstil Sanayi
Kimya Sanayi
20
Şekil 1.15. Sanayi tesislerinin sektörel yoğunluk dağılımları
Deri Sanayi
Gıda Sanayi
21
Şekil 1.16. Sanayi tesislerinin sektörel yoğunluk dağılımları
Metal Sanayi
Maden Sanayi
22
1.3.5. Organize Sanayi Bölgeleri
Edirne Organize Sanayi Bölgesi
Edirne İlinde Organize Sanayi Bölgesi kurulması için ilk girişim 1973 yılında olmuştur.
Sanayi ve Ticaret Bakanlığına yapılan başvurunun uygun görülmesi üzerine 1974 yılında
yer tespit çalışmalarına geçilmiş ancak 1976 yılında Edirne’nin kalkınmada öncelikli iller
kapsamından çıkarılması sonucu bu konudaki çalışmalara son verilmiştir.
Edirne Organize Sanayi Bölgesi (EOSB) için 11 Ocak 1993 tarihinde Sanayi ve Ticaret
Bakanlığı’na başvuruda bulunulmuş ve talebin bakanlıkça uygun görülmesi üzerine
04.04.1994 tarihinde İl Özel İdare Müdürlüğü, Belediye Başkanlığı, Ticaret ve Sanayi Odası
Başkanlığı ve Edirne Sanayici ve İşadamları Derneği’nin katılımı ile “Müteşebbis Teşekkül”
oluşturulmuştur. Belirlenen yerin Edirne Belediye sınırları dışında yer alması nedeniyle
ilgili mevzuat gereği Edirne Belediye Başkanlığı’nın müteşebbis teşekkül üyeliği sona
erdirilmiştir.
EOSB’nin etüt, proje, mühendislik hizmetleri için 05.07.1995 tarihinde Sanayi ve Ticaret
Bakanlığı’nda iş ihale edilmiştir. Yüklenici firma halihazır harita yapımı, İmar ve
parselasyon planı, yerleşim amaçlı jeolojik ve jeoteknik etüt raporu, alt yapı zemin
araştırma raporu, alt yapı avam projeleri ve uygulama projeleri (Yol, kanalizasyon, içme ve
kullanma suyu, A.G.O.G. elektrik şebekesi) yapılması işleri tamamlanmış ve bu projeler
bakanlıkça onaylanmıştır.
EOSB yeri olarak tespit edilen, Süloğlu İlçesi Domurcalı Köyü sınırları içerisinde yer alan
107 ha büyüklüğündeki arazi üzerine İmar planı çalışmaları tamamlanmıştır. Organize
Sanayi Bölgesinde 15 adet 5.000, 11 adet 7.500, 28 adet 10.000 ve 9 adet 15.000 m²
ölçülerinde toplam 63 adet sanayi parseli mevcuttur.
1997 yılı birim fiyatlarına göre keşif bedeli 234 milyar 446 milyon lira olan alt yapı
inşaatının (yol, su, kanalizasyon) ihalesi 13.03.1997 tarihinde yapılmış ve alt yapı inşaatına
başlanılmıştır. Alt yapı ikmal inşaatı işi dahilindeki işlerin tümünün 31.12.1999’da
tamamlanması planlanmaktadır.
Bölgenin içme suyu ihtiyacını karşılamak amacıyla yapılan araştırmalar sonucunda, kuyu
yerleri tespit edilmiş olup, açılan 1 adet kuyudan 28 m/sn debilik su elde edilmiştir. İkinci
bir kuyunun açılması için gerekli protokol de Müteşebbis Teşekkül ve DSİ. XI. Bölge
Müdürlüğü arasında imzalanmıştır.
23
Müteşebbis Teşekkül Başkanlığı, İlin yer aldığı coğrafi konum ve sahip olduğu potansiyeli
göz önüne alarak, belirlenen 100 ha'lık alanın yetersiz kalacağı düşüncesi ile EOSB yerinin,
Yer Seçim Komisyonunca önerilen şekilde 260 ha olarak genişletilmesi Sanayi ve Ticaret
Bakanlığından talep edilmiş, Başbakanlığın bu konudaki talebi uygun bulunarak,
22.01.1998 tarih ve 23288 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 1998 yılı Yatırım Programında
97K090090 proje numarası ile EOSB 260 ha olarak yer almıştır.
Keşan Organize Sanayi Bölgesi
Keşan Organize Sanayi Bölgesi kurulması için Keşan Kaymakamlığı, Keşan Belediye
Başkanlığı, Keşan Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı ve Keşan Genç İşadamları ve
Girişimcileri Derneği Başkanlığı 03.01.1995 tarihinde müşterek olarak Valiliğe başvuruda
bulunmuş bu başvuru uygun görüş ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığına gönderilmiştir. Sanayi
ve Ticaret Bakanlığı 16.03.1995 tarih ve 4255 sayılı yazı ile Keşan OSB kurulması ve bu
projenin etüt olarak 1995 yılı Yatırım Programına alınmasını Devlet Planlama Teşkilatı
Müsteşarlığından talep etmiş, ancak adı geçen müsteşarlık, İl dahilinde yatırım yapmak
isteyen sanayicilerin İl Merkezinde kurulma aşamasında bulunan Edirne Organize Sanayi
Bölgesine celbe dilmesinin ekonomik fayda açısından olumlu olacağı, diğer taraftan
Başbakanlık Genelgeleri gereğince tasarruf önlemlerine uygunluk açısından 1995 yılı
yatırım programına yeni proje alınmasının mümkün görülmediğini bildirmiş, ancak Sanayi
ve Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanarak DPT.’na gönderilen 1997 yılı Yatırım
Programı teklifinde Keşan O.S.B. için 300.000.000 lira ödenek önerilmiş olup, Yüksek
Planlama Kurulunun 23.06.1997 tarih ve 97/38 sayılı kararı ile 1997 yılı Yatırım
Programına 300.000.000 lira ödenek ile “etüt” olarak alınmıştır.
Uzunköprü Organize Sanayi Bölgesi
Uzunköprü Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı 10.05.1995 tarihinde Edirne Valiliğine
başvuruda bulunulmuş, bu başvuru uygun görüş ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığına
gönderilmiştir. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanarak DPT Müsteşarlığına
gönderilen 1997 yılı Yatırım Programı teklifinde Uzunköprü OSB. için 300 milyon lira
ödenek gönderilmiştir.
Kırklareli Organize Sanayi Bölgesi:
Kırklareli Organize Sanayi bölgesi Kırklareli Merkez İlçe Kızılcıkdere Köyü Düzyol
Mevkiinde bulunmaktadır. 400 Hektar alan karakteristiğinde olup, 367 Hektar
yüzölçümündedir. Kırklareli Organize Sanayi Bölgesinde yaklaşık 1.500 kişi çalışmaktadır.
Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi:
24
İstanbul metropolitan planı Çerkezköy’ün bir alternatif olarak benimsenmesi ve
Çerkezköy’ün coğrafik, jeolojik, hidrografik, iklim, toprak, bitki örtüsü, ziraat, ticari,
ekonomik durumları etüt edildikten sonra Bakanlar Kurulunun 23.03.1973 tarih ve 7-6177
sayılı kararnamesi ile Çerkezköy’de Organize Sanayi Bölgesi kurulması kabul edilmiştir.
Organize Sanayi Bölgesi 4500 dönümlük arsa üzerine kurulmuş olup, 143 sanayi parseli
üretilmiş ve alt yapısı tamamlanarak 118 firmaya satılmıştır. Halen bölgede 89 fabrika
üretimde olan 8.000 işçi çalışmaktadır.
Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi’nin bölgede yatırım yapmak isteyen yatırımların
taleplerini karşılamaması üzerine bölge dışında sanayi tesisleri kurulmaya başlamıştır.
Bunun üzerine Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi Tevsii alanı olarak adlandırılan
yaklaşık 800 ha. alan Devlet Planlama Müsteşarlığı’nın 15.10.1990 tarih ve 90-5781 sayılı
yazı ile Organize Sanayi Bölgesi Tevsii alanları tescil edilmiştir. Bu bölgede halen 34 sanayi
tesisi üretimde olup, bu tesislerde 12.000 işçi çalışmaktadır. Organize Sanayi Bölgesi Tevsii
alanında küçüklü büyüklü 275 adet sanayi parseli mevcuttur. Birinci Organize Sanayi
Bölgesinin merkezi arıtması kurulmuş olup toplam debisinin % 93’ü endüstriye, % 7’si
evsel nitelikli atık suları arıtmaktadır. Bu arıtmanın 31.05.1996 tarihinde kesin kabulü
yapılmıştır.
Malkara Organize Sanayi Bölgesi
Malkara Organize Sanayi Bölgesi 22.04.1994 tarihinde kurulmuş olup 100 ha. oluşmaktadır.
Organize Sanayi Bölgesinin imar planları hazırlanmış olup Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’na
gönderilmiş planlar Bakanlıktan geldikten sonra alt yapı çalışmaları yapılacaktır..
Hayrabolu Organize Sanayi Bölgesi:
22.04.1994 tarihinde kurulmuş olup 100 ha. oluşmaktadır. Alt yapı uygulama planları
müteşebbis heyetten geçmiş Sanayi ve Ticaret Bakanlığına gönderilmiştir. Bakanlıktan
onaylı planlar geldikten sonra alt yapı ihalesi yapılacaktır.
Çorlu Deri Organize Sanayi Bölgesi:
15.07.1996 tarihinde kurulmuş olup 132 ha. oluşmaktadır. Deri Organize Sanayi Bölgesinde
150 parsel mevcuttur. Bu parseller üzerinde halen 107 fabrika faaliyet göstermektedir. Deri
Organize Sanayi Bölgesinde 2 tane arıtma mevcut olup, bu arıtmalar yetersiz olduğundan
yeni bir arıtma yapmak için fizibilite hazırlanmış Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’na onaya
gönderilmiştir. Şu anda atıksu arıtma tesisinin kaba inşaatı tamamlanmak üzere olup, yakın
tarihte devreye alınması planlanmaktadır.
25
2. ÇALIŞMA ALANININ TANIMLANMASI
2.1. FİZİKSEL ÖZELLİKLER
2.1.1. Klimatoloji
2.1.1.1. İklim
Karasal iklimin etkisi altında bulunan çalışma alanında, kuzeyi yazları sıcak ve kurak,
kışları soğuk ve sert geçmektedir. Havzanın güneyinde Akdeniz iklimi hakim olup yazlar
sıcak ve kurak, kışlar ılık ve yağışlı geçmektedir.
Şekil 2.1’de değişik merkezlerde ölçülmüş günlük sıcaklık değerlerinin yıl içerisinde
ortalama değişimi sunulmuştur. Kış aylarında, havzanın güneyinde yeralan Tekirdağ’da
daha ılık koşullar hakimken, bahar ve yaz aylarında ise Edirne daha sıcak iklim koşullarına
sahiptir. Havzada en az yağış Ağustos ayında gözlenirken en çok yağış Kasım ayında
gerçekleşmektedir (Şekil 2.2). Yağışın yıl içerisindeki dağılımı havza içerisinde coğrafi
olarak benzerlik göstermektedir. Bahar yağışları tüm havzada ortalama 45 mm/ay
civarında gerçekleşmektedir.
Şekil 2.1. Ergene Havzası’nda günlük ortalama sıcaklık değerlerinin yıl içerisinde değişimi
26
Şekil 2.2. Ergene Havzası’nda ortalama yağışın aylık dağılımı
Trakya bölgesi Türkiye’nin orta yağışlı bölgelerindendir. Trakya’da ortalama toplam yağış
602.18 mm olup, 833.6 mm ile Demirköy en çok, 460.9 mm ile Süleoğlu en az yağış alan
yerleşimlerdir. Günlük tespit edilmiş en yüksek yağış 231.7 mm ile Çorlu’ya aittir. Bölgede
en uzun süre yağışı 155.2 gün ile Uzunköprü almaktadır. En az yağışlı güne sahip yerleşim
ise İbriktepe olarak ölçülmüştür.
Bölgede tüm iklim verileri gibi kar yağışı da eşit olmayan bir dağılım gösterir. Yıllık
ortalama kar yağışlı gün sayısı 19.16 dır. Şarköy 6.8 gün ile en düşük, Çorlu ise 43.4 gün
ortalamayla en yüksek kar yağışlı güne sahip yerleşimdir. En yüksek kar örtüsü kalınlığı en
uzun süre yağış alan Uzunköprü’de 78 cm olarak ölçülmüştür.
Ülkemizin en sisli bölgesi olan Trakya’da yıllık ortalama sisli gün 38.70’tir. Ege ve Akdeniz
bölgelerinde 1-2 gün/yıl olan ortalama bölgenin en az sisli gününe sahip İğneada’da 11.5
gün/yıl olarak saptanmıştır. Uzunköprü ise en uzun sisli süreye sahiptir (97.5 gün/yıl).
En hızlı esen rüzgar yönleri esas alındığında bölgede hakim olan rüzgarlar KB ve GB
yönündedir. Bölgede en yüksek rüzgar hızı 32.8 m/s ile Uzunköprü’de ölçülmüştür. En
düşük ortalama rüzgar hızına sahip yerleşim en yoğun sanayileşmenin görüldüğü
Çerkezköy’de 0.6 m/s iken, en yüksek ortalama hız ise 3.5 m/s ile Çorlu’da ölçülmüştür.
Ülkemizde yıllık ortalama sıcaklık 4 ile 20 °C arasında değişmektedir. Trakya ortalaması
13°C’dir. En düşük sıcaklık ortalaması Demirköy’de 10.0°C olarak ölçülmüşken, en
yüksek sıcaklık ortalaması ise Çerkezköy’e aittir (17.1°C). Trakya’da en yüksek sıcaklık
27
44.6°C olarak Lüleburgaz’da ölçülmüştür. Bölgenin en yüksek sıcaklıklar ortalaması
40°C’tır. Bölge en düşük sıcaklıklar ortalaması -17.9 °C’tır.
Ülkemizde ortalama bağıl nem bölgeden bölgeye % 45 ile 80 arasında değişir. Trakya
Bölgesi % 71 ortalama ile nemli bir bölge olarak üst sıralarda yer alır. Bölgede en yüksek
ortalama bağıl nem % 76 ile Çorlu ve Tekirdağ’da, en düşük ortalama ise % 63 ile
Süleoğlu’ndadır.
Bölgenin ortalama basıncı 1004.7 hPa’dır. En yüksek basınç ortalamasına sahip yerleşim
1016.1 ile Tekirdağ, en düşük ortalama ise 989 hPa ile Kırklareli’dedir. Ölçüm yapılan
istasyonlar temel alındığında bölgede günlük ortalama güneşlenme şiddeti 284 cal/cm2.dak
olarak tespit edilmiştir.
Türkiye’de ortalama bulutlu günler 3/10 (Güneydoğu), 7/10 (Doğu Karadeniz) arasında
değişmektedir. Trakya’da bu ortalama 5.13’tür. En az bulutlu gün ortalamasında Tekirdağ
ve Lüleburgaz 4.4/10 ile güneşi en çok gören yerleşimler olarak görülmektedir. En çok
bulutlu gün ortalamasında ise Uzunköprü, Şarköy ve Alpullu 5.9/10 ile başta yer
almaktadırlar.
2.1.1.2. Sıcaklık
Devlet Meteoroloji Müdürlüğü’ne bağlı bölgede yer alan toplam 44 meteoroloji sıcaklık
İstasyonundan sadece 8 istasyonun (Edirne, Tekirdağ, Kırklareli, Lüleburgaz, Çorlu,
Uzunköprü, Malkara, İpsala) 1975–2006 arası günlük ortalama sıcaklık verisi ve Pınarhisar
sıcaklık istasyonun da 1975–2005 yılları arası günlük ortalama sıcaklık verileri kesintisiz
mevcut olduğundan bu veriler kullanılarak analizler yapılmıştır. Meteoroloji sıcaklık
istasyonlarının harita üzerindeki dağılımı Şekil 2.3’te gösterilmiştir. Şekil 2.4–2.5’de ise
sıcaklık değerlerinin aylara göre konumsal dağılımları verilmiştir.
28
Şekil 2.3. Ergene Havzası’nda Sıcaklık Ölçümü Yapılan Istasyonlar ve İstasyonlarda Ölçülen Ortalama Sıcaklıklar
29
2.1.1.3. Yağış
Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü’nün (DMİ) bölgede 44 adet Meteoroloji
Gözlem İstasyonu bulunmaktadır (Tablo 2.1). Bu istasyonların gözlem süreleri aynı
değildir. DMİ istasyonlardan 8 tanesinin (Edirne, Tekirdağ, Kırklareli, Lüleburgaz, Çorlu,
Uzunköprü, Malkara, İpsala) 1975–2006 arası günlük yağış verisi ve Pınarhisar yağış
istasyonun da 1975–2005 yılları arası günlük yağış verileri kesintisiz mevcut olduğundan,
sadece bu veriler kullanılarak analizler yapılmıştır.
Havzada yer alan istasyonların yükseltileri toplam yağış alanının %95’ini temsil
etmektedir. Ergene Havzası yağış analizlerinde kullanılan istasyonların yayılımı Şekil
2.4’de sunulmuştur.
Tablo 2.1. Ergene Havzası ve çevresinde yer alan DMİ istasyonlarının gözlem süreleri
30
Şekil 2.4. Ergene Havzası’ndaki Devlet Meteoroloji İşleri Gözlem Istasyonlarının Dağılımı Ve Bu Noktalarda Ölçülen Ortalama Yağış
Miktarları (mm)
31
2.1.1.3.1 Yağışın Alansal Dağılımı
Ergene Havzası’nda yıllık ortalama yağış miktarı, Thiessen yöntemi ile 577 mm olarak
hesaplanmıştır. Yıllık ortalama yağış miktarı, Meriç Nehri Havzasında 640 mm ve Türkiye
genelinde ise 633 mm değerine sahiptir. Havzada en yüksek yağış, havzanın
kuzeydoğusunda yer alan Saray ilçesinin yüksek kesimlerine düşmektedir. Bu bölge aynı
zamanda Ergene Deresini oluşturan kaynakların beslenme alanını oluşturmaktadır.
Havzanın kuzey doğusunda en yüksek yağış miktarları Kasım – Ocak ayları arasında
düşmektedir. Kış yağışları genel olarak bahar yağışlarından daha fazla olmaktadır.
Havzanın güneyinde yer alan Hayrabolu Havzası’nda yağış en bol olarak Kasım-Aralık
aylarında gözlenmektedir. Hayrabolu Havzası’nın batı sınırı genel olarak orografik bir
sınır oluşturmaktadır. Güneybatı ve güneydoğudan gelen yağışın önemli bir kısmı
orografik yağış halinde bu yükseltinin eteklerine düşmekte olup yükseklere daha az yağış
düşmektedir.
Yıllık toplam yağışın alt havzalara göre dağılımı Şekil 2.5’de sunulmuştur. Ergene
Nehri’nin güneyinde yer alan havzalar ortalama yağış miktarından daha yüksek yağış
almaktadır. Bu havzalar Ergene Nehri’ne, Uzunköprü’nün akış aşağısında drene
olmaktadır. Ergene Nehri’nin kuzeyinde yer alan havzalara ise ortalama ya da daha az
miktarda yağış düşmektedir. Çerkezköy-Çorlu-Lüleburgaz gibi sanayi ve nüfus artışının en
yüksek
olduğu
bölgelerde
yağış
miktarı
daha
az
gerçekleşmektedir.
32
Şekil 2.5. Yıllık ortalama toplam yağışın alt havzalara göre dağılımı
33
2.1.1.3.2 Yağışın Zamansal Dağılımı
Ergene Havzası’nda Çorlu, Edirne, Kırklareli, Tekirdağ, Uzunköprü, Lüleburgaz, İpsala,
Malkara, Pınarhisar meteoroloji istasyonların 1975–2006 yılları arasındaki yıllık yağış
değerlerinden faydalanılarak, ortalama yıllık yağıştan eklenik sapma grafikleri çizilerek
kurak ve yağışlı periyotlar belirlenmiştir. Çorlu ve Uzunköprü meteoroloji istasyonlarının
1975–2006 yılları arası yıllık ortalama yağış verilerine bakıldığında (Şekil 2.6) 1982–1995
yılları arasında uzun bir kurak dönem, 1995–2000 yılları arasında ise kısa bir yağışlı dönem
yaşandığı görülmektedir. 2000 yılından sonra tekrar kurak bir döneme geçilmiştir. Bu
durum diğer istasyonlarda da açıkça görülmektedir. Son 30 yıllık dönem içerisinde havzaya
düşen yağış değerinde belirgin bir azalma izlenmektedir.
Uzunköprü Meteoroloji Đstasyonu Ortalama Yıllık Yağıştan Eklenik Sapma Grafiği
1200
1200
Ortalama Yağış (mm)
800
800
600
600
400
200
400
0
200
Eklenik Sapma (mm)
1000
1000
-200
0
-400
1975 1977 1979 1981 1983 1985 1987 1989 1991 1993 1995 1997 1999 2001 2003 2005
Yıllar
Çorlu Meteoroloji Đstasyonu Ortalama Yıllık Yağıştan Eklenik Sapma Grafiği
800
800
700
600
400
500
200
400
0
300
Eklenik Sapma (mm)
Ortalama Yağış (mm)
600
-200
200
-400
0
-600
19
75
19
76
19
77
19
78
19
79
19
80
19
81
19
82
19
83
19
84
19
85
19
86
19
87
19
88
19
89
19
90
19
91
19
92
19
93
19
94
19
95
19
96
19
97
19
98
19
99
20
00
20
01
20
02
20
03
20
04
20
05
20
06
100
Yıllar
Şekil 2.6. Çorlu ve Uzunköprü istasyonlarında ortalama yıllık yağıştan eklenik sapma
grafikleri
34
2.1.1.4. Buharlaşma-Terleme
Havzada gözlenen sıcaklık değerleri kullanılarak potansiyel buharlaşma-terleme değerleri
Thonthwaith ve Penman-Monteith yöntemleri kullanılarak aylık ölçekte hesaplanmıştır.
Sıcaklık verileri kullanılarak Thornwaith Yöntemi ile potansiyel buharlaşma-terleme
değerleri (Şekil 2.7) hesaplanmıştır. Potansiyel buharlaşma-terleme değerleri yaz aylarında
100 mm’nin üzerine çıkmaktadır. Havza genelinde ortalama yıllık toplam potansiyel
buharlaşma değeri 665 mm olarak gerçekleşmektedir.
Şekil 2.7. Ergene Havzası’nda aylık ortalama potansiyel buharlaşma-terleme değerlerinin
yıl içinde dağılımı
2.1.1.5. Akım
Ergene Nehri üzerinde Elektrik İşleri Etüt İdaresi ile DSİ Genel Müdürlüğü tarafından
işletilen akım gözlem istasyonları bulunmaktadır (Şekil 2.8). EİE akım gözlem
istasyonlarının özellikleri Tablo 2.2’de, DSİ akım gözlem istasyonlarının özellikleri ise
Tablo 2.3’de verilmiştir. EİE akım gözlem istasyonlarından sadece Lüleburgaz ve İnanlı
istasyonları gözleme devam etmekte olup, diğer istasyonlar kapanmıştır. 1991 yılı öncesi
hidrograflarda, yağışlı sezonda akım piki oluşmakta, yağışın azalması ile su yılı sonunda
(Eylül ayı) nehirde akım değeri sıfıra yaklaşmakta ya da sıfır olmaktadır. Akım pikleri
genellikle bahar aylarının başlangıcında olmaktadır. Buna karşılık pik yağışın pik akımı
oluşturma süresi ortalama 5 aylık bir döneme karşılık gelmektedir.
35
Şekil 2.8. Ergene Havzası’nda yeralan DSİ ve EİE akım gözlem istasyonları
36
Tablo 2.2. Ergene Havzası’nda yeralan EİE akım gözlem istasyonlarının özellikleri
İstasyon No
İstasyon Adı
Beslenme Alanı Km²
Gözlem Suresi
EİE-1
BABAESKİ
EİE-2
ERGENE N. - DDY KOP. LÜLEBURGAZ
2794
03.06.1948-
45
EİE-3
ERGENE NEHRİ - İNANLI
1415
22.08.1961-
60
EİE-4
ERGENE N. - UZUNKÖPRÜ
10124
01.05.1952-12.12.1968
18
EİE-5
ÇORLU S. - MURATLI
601
01.09.1959-01.12.1972
70
EİE-6
ÇORLU N. - VELİMEŞE
718
23.08.1961-01.07.1966
75
EİE-7
ERGENE Ç. - UZUNHACILI
395,5
01.09.1959-01.07.1966
112
EİE-8
ERGENE N. - GÜNEŞKAYA
59,2
18.07.1964-01.07.1971
149
EİE-9
ANA DERE - SERVİSİNANLI
273,5
03.09.1959-01.12.1972
100
EİE-10
SÜLOĞLU D. - SÜLOĞLU
222,2
21.08.1961-30.09.1971
141
EİE-11
SÜLOĞLU DERESİ - KAYABOĞAZI
206,9
01.10.1968-28.02.1975
160
EİE-12
LÜLEBURGAZ Ç. - LÜLEBURGAZ
633
25.05.1957-31.07.1978
55
729
37
Kot m
65
Tablo 2.3. Ergene Havzası’nda DSİ tarafından işletilen akım gözlem istasyonlarına ait
özellikler
İstasyon
No
İstasyon Adı
Yaklaşık
Kot
Yağış
Alanı
Açılış
Tarihi
Anlık
Maksimum
Değeri m3/s
Anlık
Maksimum
Tarihi
3
Meriç N.-Kirişhane
34
34990 12.02.1950
2200
04.03.1965
4
Meriç N.-Eskiköy
29
37471
1450
22.03.1970
8
Ergene N.-Lüleburgaz
45
904
06.02.1998
12
Lüleburgaz Ç.-Lüleburgaz
55
633
440
12.02.1969
13
Hayrabolu D.- İnecik
146
92.2 11.01.1952
400
29.10.1978
19
Süloğlu D.-Süloğlu
141
222.2
105
14.12.1966
20
Ergene N.- İnanlı
60
1415
330
07.10.1991
24
Beşiktepe-Çeneköy
52
397.4
35
11.02.1966
26
Meriç N.- İpsala Köp.
5
50030 06.08.1962
2900
09.03.1971
27
Kaynarca D.-Yancıklar
136
117.7 11.01.1961
2.9
21.02.1964
28
Harala D.-Harala
20
85.6
14
28.09.1964
29
Muzali D.-Keşan
30
204.6
160
19.12.1964
31
Soğucak D.-Soğucak
283
71.3 07.09.1964
210
12.12.1973
39
Poyralı D.-Poyralı
249
86.4 10.01.1965
230
23.04.1987
41
Süloğlu D.-Kayaboğazı
160
206.9
42
Dokuzdere-Yerlisu
41
33.53 10.01.1969
450
06.03.1971
46
Hamzadere-Kocahıdır
11
69.9
650
05.03.1981
52
Mamikan D.-K.Yoncalı
133
118.3
450
29.10.1978
55
Pravadi D.-Hasanağaköyü
75
198.3
74.3
05.12.1998
56
Kocadere-Keramettin
163
42.3 09.01.1982
1.95
04.03.985
57
Meriç N.-Ferre Köprüsü
50140 10.09.1985
1495
11.02.1999
58
Çömlekdere-Çömlekköy
89
70.13
100
26.06.1992
60
Meşe D.-Kavacık
37,5
32.5
2.25
27.12.1988
61
Çesme D.-Poyralı
120
52.02 01.06.1989
14
21.05.1993
62
Fisine D.-B. İsmailce
55
136 01.01.1998
60.5
23.02.1996
63
Ayvacık D.-Ayvacık
25.8 10.01.1987
34.4
17.12.1998
64
Çakmak D.-Çakmak
28
85 10.01.1989
44
05.12.1988
65
Çayır D.-Çayırdereköy
248
50.5 10.01.1989
51
12.07.1997
66
G.Mehmet D.-Gazimehmet
87
9.6
23.05.1997
67
Kocadere-Küçükyoncalı
141
2794 06.03.1948
13.67
19.6 01.11.1996
38
Şekil 2.9. EİE–2 Lüleburgaz akım gözlem istasyonunda gözlenen akım ve yağış değerleri
Şekil 2.10. EİE–3 İnanlı akım gözlem istasyonunda gözlenen akım ve yağış değerleri
1991 yılından itibaren, yağışın olmadığı yaz aylarında akım değerlerinin sıfıra yaklaşmadığı
ve nehirde sürekli bir akımın olduğu gözlenmektedir. Nehrin doğal akım
mekanizmasından farklı olan bu durum, hidrolojik çevrim dışında yapay bir su katkısının
varlığını göstermektedir. Sanayi tesislerinin yoğunlaşması ile bu tesislerin kullandıkları
yeraltısuyu ya da şebeke sularını nehire boşaltmaları ve hızlı nüfus artışına bağlı olarak
Ergene Nehri’ne deşarj edilen evsel atıksu miktarının artması nedeniyle nehrin doğal akım
mekanizması bozulmuş ve yaz aylarında da akım miktarı yüksek değerlere ulaşmaktadır.
39
Şekil 2.11. Lüleburgaz ve İnanlı AGİ Baz Akım Grafiği
40
Şekil 2.12. Ergene Havzası ortalama akımın alt havzalara dağılımı
41
2.1.2. Hidroloji
Çalışma alanında başlıca yüzey suyu kaynağını Ergene Nehri ve kolları oluşturmaktadır.
Ergene Nehri, havzanın kuzey doğusunda bulunan Istıranca Dağlarındaki Ergene
Kaynaklarından doğmaktadır ve Ergene Deresi adıyla KD-GB yönünde akmaktadır (Şekil
2.13).
İnanlı Köyü civarında doğudan gelen Çorlu suyu ile birleşerek Ergene Nehri ismini
almaktadır. Ergene, kuzeyden Soğucak Dere, Poyralı Dere, Celaliye Dere birleşimi olan
Lüleburgaz Çayı’nı, Şeytan Dere, Çimenli Dere ile Süloğlu Dere; güneyden ise Çengelli
Dere, Beşiktepe Dere, Hayrabolu Dere ve gibi büyük yan kolları alarak D-B istikametinde
akmaktadır. Daha sonra Adasarhanlı köyü güneyinde Meriç Nehri ile birleşmektedir.
Ergene Havzası 26’sı büyük olmak üzere toplam 67 alt havzadan oluşmaktadır. Büyük olan
alt havzaların alanı Tablo 2.4’de, dağılımları ise Şekil 2.14’de verilmiştir.
Ergene Havzası toplam alanı 12.438,2 km²’dir. Uzunköprü çıkışında E.İ.E. nin 105 nolu
AGİ da drenaj alanı 10.194,8 km2 dir. İnanlı EİE akım istasyonunu besleyen alt havzanın
toplam alanı ise 1.400 km²’dir.
Havza içerisinde birçok karstik kaynak bulunmaktadır. Bunlardan Kaynarca Kocakaynak
200 l/sn, Poyralı kaynağı 150 l/sn, Pınarbaşı kaynağı 400 l/sn ortalama debi ile akmaktadır.
Ayrıca Pınarhisar-Vize hattı boyunca birçok irili ufaklı karstik kaynak bulunmaktadır.
Karstik kaynakların debileri kurak ve yağışlı aylara göre değişmektedir.
Bölgede bulunan göller Tekke Gölü, Harmanlı Gölü, Bücürmene Gölü, Dalyan Gölü,
Sığırcılı Gölü, Gala Gölü, Gölbaba Gölü, Mecidiye-Tuzla Gölü, Erikli Gölü, Mert Gölü,
Pedina Gölü, Hamam Gölü ve Saka Gölüdür. Enez ve çevresinde bulunan Tekke Gölü,
Harmanlı Gölü, Bücürmene Gölü, Dalyan Gölü, Sığırcılı Gölü ve Gala Gölü Meriç Nehri
ve denize açılır.
42
Şekil 2.13. Ergene Havzası Nehir Kolları
43
Tablo 2.4. Ergene Havzası’nda yeralan alt havzaların alanları
Alt Havza Adı
Alan km²
Hayrabolu
1522.6
Havsa
1507.1
Keşan
1165.7
Babaeski
729.1
Vize
723.7
Çorlu-Çerkezköy
709.7
Saray
673.8
Pınarhisar-Lüleburgaz
653.4
Dambaslar
621.0
Sultanköy
504.2
Lalapaşa
350.4
Soğucak
307.5
Bayramlı
262.3
Bayramdere
247.2
Enez
239.8
Sarıcaali
189.9
Alacaoğlu
171.0
Kızılcıkdere
158.6
Sakızköy
111.4
Çöpköy
109.9
Kırcasalih
105.5
Çavuşköy
97.4
Dereköy
97.0
Kurtbey
89.9
Doğanca
87.6
Beykonağı
68.4
44
Şekil 2.14. Ergene Havzası’nın drenaj ağı ve alt havzaların dağılımı
45
2.1.3. Jeolojik Yapı
Türkiye’deki mevcut 13 çökelme havzasından birini oluşturan Ergene Havzası Istranca
Masifi ile güneyindeki Biga Masifi arasında büyüme ile oluşmuş bir havzadır. Trakya, Alp
Himalaya kuşağı üzerinde yer almaktadır. Türkiye’nin kuzeyinde yer alan Pontid tektonik
birliği kuzey batı ucunda yer almaktadır. Havzanın batısında Yunanistan sınırında
yüzeylenmekte olan Rodoplar, kuzeyinde Rodop ara masifi ve Balkan kıvrım ekseninin
Sakar Strandja tektonik birimleri yer almaktadır.
MTA’nın hazırlamış olduğu, Trakya Bölgesinin 1:200.000 ölçekli Jeoloji Haritası EK-8’de,
havzanın genelleştirilmiş stratigrafik kesiti ise Şekil 2.15’de verilmiştir
Şekil 2.15. Havzanın stratigrafik kesiti (ölçeksiz)
Havzada Prekambriyen’den günümüze kadar yerleşmiş stratigrafik, volkanik ve
metamorfik kaya toplulukları bulunmaktadır. Havzada yer alan en yaşlı birim, havzanın
kuzeyinde yüzeylenen Prekambriyen yaşlı metamorfik birimlerden (gnays ve mikaşist)
oluşmaktadır. Bu birimin üzerinde Üst Permiyen yaşlı metagranodiyorit birimleri
uyumsuz olarak gözlenmektedir. Havzada Mesozoyik yaşlı birimler gözlenmemektedir.
Üst Permiyen yaşlı birimlerin üzerine doğrudan Senozoyik yaşlı birimler gelmektedir. Bu
birimler yaşlıdan gence doğru şu şekilde sıralanmaktadır:
46
Üst Eosen: Çalışma alanının güneyinde yüzeylenen birim çakıltaşı, kumtaşı ve çamurtaşı
içermektedir.
Lütesiyen: Çalışma alanının kuzey batısında yüzeylenen birim kireçtaşından oluşmaktadır.
Oligosen: Çalışma alanının güney batısında yüzeylenen birim andezit, tüf ve aglomeradan
oluşmaktadır.
Üst Oligosen: Çalışma alanının güney batısı ve güney doğusunda yüzeylenen birim
çakıltaşı, kumtaşı ve çamurtaşından oluşmaktadır.
Orta Miyosen: Çalışma alanının orta kesimlerinde yüzeylenen birim çakıltaşı, kumtaşı ve
çamurtaşından oluşmaktadır.
Üst Miyosen: Çalışma alanında en fazla görülen birim olup çakıltaşı, kumtaşı ve
çamurtaşından oluşmaktadır.
Alüvyon: Trakya yöresinde akarsu vadilerinde oluşmuş genç çökeller olup, kalınlıkları
akarsuyun yatağının konumuna bağlı olarak değişmektedir. Kalınlığı 2–20 metre arasında
değişen birim killi, siltli kum ve çakıl birimlerden oluşmaktadır.
Prekambriyen ve Paleozoyik tabanı oluşturan gnayslar ve şistler çok kıvrımlı bir yapı
gösterirler. Havzanın kenar kısımları tektonizmadan bir hayli etkilenmiş olmasına rağmen
orta kısım yapısal olarak pek bozulmamıştır. Istranca masifinden havzanın içerisine doğru
basamaklı sıralar halinde alçalan dikine faylar bulunmaktadır. Başlıcaları Kaynarca’nın
kuzeyinde, Vize’nin doğusunda ve kuzeyinde gözlenir. Kaynarca’nın kuzeyindeki faylarla
ilgili olarak büyük debili kaynaklar oluşmuştur.
Havzanın güney kısmı ise tektonik açıdan oldukça etkinlik göstermektedir. KD-GB
doğrultulu birbirine paralel birçok antiklinal ve senklinal vardır. Antiklinaller, yapısal
durumu çok karmaşık yapan sayısız fayların etkisi altındadır. Havzanın güneyinde Saros
Körfezi İle Marmara Denizi arasında Kuzey Anadolu Fayı’nın uzantısı olan ve 10 km.
uzunluğa sahip, diri bir fay olan Saros-Gaziköy Fay’ı bulunmaktadır.
47
2.1.4. Hidrojeoloji
2.1.4.1. Akiferler
Ergene Havzası’nda yeraltısuyu taşıyan formasyonlar Üst Miyosen ve Pliyosen yaşlı
birimlerden oluşmaktadır. Üst Miyosen serilerinin yüzeylendiği havzanın doğu ve batı
bölümünde serbest akifer şartları, bunların üzerine gelen Pliyosen serilerinin yer aldığı orta
kesimde ise basınçlı akifer şartları gözlenmektedir. Akifer sınırları fay ve antiklinal gibi
yapısal unsurlar tarafından belirlenmiştir.
Lüleburgaz Ahmetbey Bölümü:
Havza’nın büyük bir bölümünü kaplar. Kuzey kesimde Eosen kireç taşları ve onun
üzerinde Pliyosen serileri yer almaktadır. Pliyosenin besleniminin Eosen kireçtaşlarındaki
boşalım olduğu düşünülmektedir. Pliyosen serileri havza merkezine doğru gidildikçe
kalınlığının artığı ve 160 m.yi bulan killi geçirimsiz Babaeski formasyonu ile başlamaktadır.
Pliyosen serileri altında çakıl, kum, silt, ve kilden meydana gelen ve kalınlığı 350 m’yi
bulan Çorlu formasyonu yer almaktadır. Pliyosen akiferin büyük bir kısmı basınçlı
akiferdir. Çorlu formasyonu içerisinde killi seviyeler düşey ve yatay yöndeki
süreksizliğinde dolayı homojen özeliğini taşımaz. Alüvyon kalınlığı değişik vadilerde 5-25
m. arasında değişmektedir.
Çerkezköy-Havsa Hayrabolu bölümü:
Havza’nın güneydoğu-güney ve batı-kuzeybatı kesimlerini kapsamaktadır. Bu akiferin
büyük bir kesimi serbest akifer konumundadır.
2.1.5. HİDROGRAFYA
Ergene Havzası, alçak bir topoğrafya ve iyi gelişmiş bir drenaj ağına sahiptir. Ergene Nehri,
Uzunköprü ilçesine kadar doğu-batı istikametinde akmakta ve kuzey ve güneyden çok
sayıda nehir kolu ile beslenmektedir (Şekil 2.16). Ergene Nehrini besleyen dereler kuzeygüney doğrultulu, ince ve uzun alt havzalar oluşturmaktadır. Uzunköprü’den sonra
güneybatıya yönelen Ergene Nehri, Saros körfezine ulaşmadan Meriç Nehrine
karışmaktadır.
Havza içerisinde başlıca yükseltiler, havzanın kuzeyinde ve güneyinde gözlenmektedir.
Havzanın kuzey sınırı 1000 m yüksekliğinde Istranca dağları ile sınırlandırılmıştır.
Havzanın güneyinde Keşan ve Malkara arasında doğu-batı istikametinde ve Keşan ile
Hayrabolu arasında KD-GB istikametinde uzanan ve kotu 400 m’ye ulaşan yükseltiler
bulunmaktadır. Bu yükseltiler, drenaj ağının yönlenmesinde rol oynamaktadır.
48
Uzunköprü’den sonra Ergene Nehri, bu yükseltilere paralel olarak GB yönünde
akmaktadır.
Ergene Havzası’nın ortalama yükseltisi 130 m’dir. Havza alanının %90’ı 300 m
yükseltisinin altında bulunmaktadır. Havzanın kuzeyinde bulunan Istranca dağları, havza
içerisinde çok küçük bir alan işgal etmekte ve ortalama yükseltiye önemli bir katkıda
bulunmamaktadır. Havzanın eğim haritası (Şekil 2.17) incelendiğinde, havzanın önemli bir
kısmının eğiminin 4 dereceden daha küçük olduğu görülmektedir. Nehir yatakları
çevresinde eğimin çok küçük olması nedeniyle akarsu akım hızları son derece düşük
olmakta ve taşkın dönemlerinde geniş alanlar su altında kalmaktadır. Şekil 2.18’de sunulan
bakı haritasında, genel eğim yönünün, Ergene Nehri kuzeyinde kalan bölgelerin güneye
doğru olduğu, nehrin güneyinde kalan bölgelerin ise kuzeye doğru olduğu görülmektedir.
Keşan-Hayrobolu hattı ise bir su bölüm hattı oluşturmakta ve bu bölgede genel eğim
yönünün doğu ve batıya doğru olmasına neden olmaktadır.
49
Şekil 2.16. Ergene Havzası kot dağılımı ve hidrografik ağ
50
Şekil 2.17. Ergene Havzası kot – alan dağılımı
51
Şekil 2.18. Ergene Havzası Eğim ve Bakı Haritası
52
2.2. ERGENE HAVZASI SU YÖNETİMİ
Ergene Havzası’nda su kalitesi değişimlerini kontrol eden doğal süreçlerin başında
hidrolojik süreçler yer almaktadır. Havzada sanayi ve nüfus artışına bağlı kirlilik
yüklerinin artması ile Ergene Nehir akımlarının eş zamanlı olarak azalması kirlenmenin
boyutlarının artmasına neden olmuştur. Nehir akımlarının azalmasında, meteorolojik
değişimlere bağlı olarak doğal azalmanın yanı sıra, artan su kullanımına bağlı olarak suni
azalma da rol oynamıştır. Nehrin taşıyabileceği kirletici yükleri doğrudan nehir akım
miktarına bağlıdır. Bu nedenle Ergene Havza’sında “Su Kalitesi Yönetimi”, doğrudan “Su
Yönetimi” kapsamında değerlendirilmelidir. Nehrin taşıyabileceği kirletici yük dağılımı,
dinamik olarak nehir hidrolojisine bağlı olarak değişim göstermektedir.
2.2.1. Yeraltı Suyu Seviye Değişimleri
Ergene Havzası’ndaki yeraltısuyu değişimleri havzanın değişik bölgelerinde bulunan
gözlem kuyusu ile izlenmektedir. Bu kuyulardan 1961–1996 yılları arasında Ekim ayı
içerisinde ölçülen su seviyeleri Şekil 2.19’da verilmiştir. 1990’lı yıllardan itibaren artan
çekimlere bağlı olarak bölgesel olarak su seviyesinde 10-12 m’lik düşümler gözlenmektedir.
2.2.2. Yüzey Suyu Bütçesi
Bölgenin Potansiyel buharlaşma miktarı, Rezervuardaki biriken su miktarı, zemin
nemindeki aylık değişim, Düzeltilmiş buharlaşma, eksik su ve fazla su miktarları
hesaplanarak su bilanço tablosu çıkartılmıştır (Tablo 2.5). Rezervuardaki su miktarı
başlangıçta 100 mm alınmıştır. Su bilânçosu çizelgesi dikkate alınarak su bütçesi grafiği
oluşturulmuştur. Değerler bölgede bulunan meteoroloji istasyonlarının 1975-2006 sıcaklık
ve yağış verileri kullanılarak hesaplanmıştır. 1975–2006 yılları arası eksik su verilerinden
yararlanılarak eksik su grafiği çıkartılmıştır.
53
Şekil 2.19. Çerkezköy ve Marmaracık’ta yeraltısuyu seviyesinin zamanla değişimi
54
Tablo 2.5. Ergene Havzası’nda 1975-2006 yıllları arası ortalama su bütçesi
Yağış
Potansiyel
Ep
Rezervuarda
Biriken Su
Miktarı
Ocak
60.0
7.8
100.00
Şubat
49.5
9.8
Mart
54.5
Nisan
Zemin
Nemindeki
Değişim
Düzeltilmi
ş ETp
Fazla Su
0.00
7.80
52.17
0.00
100.00
0.00
9.77
39.74
0.00
20.7
100.00
0.00
20.69
33.84
0.00
45.5
43.7
100.00
0.00
43.66
1.89
0.00
Mayıs
44.2
71.3
72.89
-27.11
71.33
0.00
0.00
Haziran
40.7
100.3
13.23
-59.66
100.31
0.00
0.00
Temmuz
26.6
115.3
0.00
-13.23
39.82
0.00
75.50
Ağustos
19.0
112.1
0.00
0.00
18.95
0.00
93.11
Eylül
29.6
86.4
0.00
0.00
29.64
0.00
56.81
Ekim
54.2
56.1
0.00
0.00
54.22
0.00
1.84
Kasım
78.5
29.1
49.38
49.38
29.09
0.00
0.00
Aralık
78.7
13.2
100.00
50.62
13.25
14.86
0.00
581.0
665.8
635.50
438.54
142.51
227.26
TOPLA
M
Eksik
Su
Şekil 2.20’de buharlaşma açığı olarak adlandırabileceğimiz Eksik Su değerlerinin yıllara ve
yerleşim merkezlerine göre dağılım grafiği sunulmuştur. Bölgede tarımsal faaliyetler için
ihtiyaç duyulan sulama suyu miktarı eksik su miktarına eşittir. Yıllık toplam yağışın %40’ı
oranında bir sulama suyu açığı bulunmaktadır.
2.2.3. Yeraltı Suyu Bütçesi
Havza akiferlerindeki yıllık yer altı suyu akımları, yılda akiferlerde çekilen su miktarları ve
toplam boşalım miktarları Tablo 2.6’da gösterilmektedir.
55
Ergene Havzası 1975-2006 Yılları Arası Eksik Su Grafiği
250
Eksik Su (mm)
200
Eksik Su
Maximum Değer
Minumum Değer
150
100
Ortalama Değer
50
0
1975 1977 1979 1981 1983 1985 1987 1989 1991 1993 1995 1997 1999 2001 2003 2005
Yıl
Şekil 2.20. Ergene Havzası’nda eksik su miktarının yıllara ve yerleşim merkezlerine göre
değişimi
Tablo 2.6. Ergene Havzası Yeraltı suyu bilanço özeti (hm3/yıl)
Toplam
Akım
Beslenim
Baz
Akım
Çekim
Yas
Akımı
Toplam
Boşalım
512.3
209.6
194.4
155.6
115.5
271.1
AhmetbeyLüleburgaz
192.1
117.1
107.5
86.0
52.0
138.0
Toplam
704.4
326.7
301.9
241.6
167.5
409.1
Akifer Adı
ÇerkezköyHavsaHayrabolu
56
2.2.4. Mevcut Su Kullanımı ve Kullanabilir Su Potansiyali
DSİ XI. Bölge Müdürlüğü sınırları içerisinde kalan Ergene ve Meriç Havzaları ie Kuzey
Marmara Havzasının toplam yüzey suyu potansiyeli 9461 hm3/yıl olup bunun 5842
hm3/yıl’ı Meriç Nehrinden sağlanmaktadır. Tablo 2.7’de bölgenin toplam su potansiyeli
ve illere göre dağılımı verimiştir.
Tablo 2.7. Su kaynakları potansiyeli ve illere göre yayılımı
Birim
Bölge Toplamı Edirne
Kırklareli Tekirdağ
Yerüstü Suyu
hm3/yıl
2.461,0
611,0
1.137,0
713,0
Yeraltı Suyu
hm3/yıl
392,7
128,3
94,4
170,0
Toplam Su Potansiyeli
hm3/yıl
2.853,7
739,3
1.231,4
883,0
Meriç Nehri (sınır girişi)
hm3/yıl
5.842,0 5.842,0
-
-
Meriç’e Yunanistan kesiminden
hm3/yıl
1.158,0 1.158,0
Bölge Top. Su Potansiyeli
hm3/yıl
9.853,7 7.739,3
1.231,4
883,0
Doğal Göl Yüzeyleri
ha
3.860,0 3.224,0
363,0
273,0
Baraj Rezervuar Yüzeyleri
ha
5.551,0 1.433,0
1.907,0
2.211,0
Gölet Rezervuar Yüzeyleri
ha
1.781,0 1.584,0
54,0
143,0
Akarsu Yüzeyleri
ha
1.250,0 1.136,0
114,0
-
Toplam Su Yüzeyleri
ha
12.442,0 7.377,0
2.438,0
2.627,0
Bölgede fiili olarak belirlenmiş ve teknik olarak kullanıma sunulma imkanı bulunan
yeraltısuyu potansiyeli toplamı 0.392 milyar m3/yıl’dır. Bu miktarın illere göre potansiyeli
ve illere göre kullanımları Tablo 2.8’de verilmiştir.
Tablo 2.8. Yeraltısuyu Potansiyeli ve illere göre kullanımı
Birim
Bölge
Toplamı
Edirne Kırklareli Tekirdağ
Rezerv Su Potansiyeli
hm3
392.70
128.30
94.40
170.00
Fiili Tahsis Toplamı
hm3
318.00
108.00
56.50
153.50
Fiili Tahsis (Sulama)
hm3
126.10
85.60
28.20
12.30
Fiili Tahsis (İçme + Kul. +
hm3
Sanayi)
191.90
22.40
28.30
141.20
74.20
20.30
37.90
16.50
Kalan Yeraltı Suyu Rezervi
hm3
57
2.2.5. Havza Sınırları İçindeki Hassas Yöreler ve Sorunları
Havza sınırları içerisinde bulunan hassas yöreler sınıfına giren alanların adı, bulunduğu
yerleşim merkezi, koruma statüsü, yüzölçümü ve bu alanları etkileyen çevre sorunları
Tablo 2.9 ve 2.10’da verilmektedir.
Tablo 2.9 Kırklareli İl Sınırları İçindeki Hassas Yöreler ve Sorunları
Hassas Yörenin
Sıra
No
Adı
Bulunduğu
Yerleşim
Merkezi
Koruma Statüsü
Yüzölçümü
(ha)
Hassas Yöreyi
Etkileyen Çevre
Sorunu
1
Saka Gölü
Longozu
Demirköy
Tabiatı koruma
Alanı
1345 Ha
Turizm
2
Kasatura Körfezi
Demirköy-Vize
Arası
Tabiatı koruma
Alanı
329 Ha
Tablo 2.10 Edirne İl Sınırları İçindeki Hassas Yöreler ve Sorunları
Hassas Yörenin
Sıra
No
Adı
Bulunduğu
Yerleşim Merkezi
Koruma Statüsü*
Alanı (ha)
1
Gala Gölü Milli
Parkı
Enez - İpsala
Milli Park (2873)
6090
2
3
4
5
6
Korudağ Yaban
Hayatı Koruma
Sahası
Eğribük ve
Gölbaba Sulak
Alanı
Kaleiçi,
Karanfiloğlu
Bölgesi
Sarayiçi Tavuk
Özel Ormanı
Söğutlük Devlet
Ormanı
Keşan
Edirne
Edirne - Merkez
Edirne - Merkez
Edirne - Merkez
Yaban Hayatı
Koruma Sahası
(4915)
Sulak Alan (I.
Derece Doğal Sit
Alanı)
Kentsel Sit
1. Derece Doğal
Sit
2. Derece Doğal
Sit
58
Hassas Yöreyi Etkileyen
Çevre Sorunu
Su kirliliği, yaban hayatı
türlerinde azalma, kaçak
avlanma, Sulak alanın
kurutulması, torf alımı,
doldurulması
19862,5
Yangın, kaçak ağaç
kesimi
900
Göl ve bataklık drenajı
Hava kirliliği
Kaçak ağaç kesimi
Kaçak ağaç kesimi
7
Saroz Sahili
Edirne - Enez
1. ve 3. Derece
Doğal Sit
Su kirliliği, kaçak
avlanma
Gala Gölü
DSİ’nin Gala Gölü ve çevresi için yapmış olduğu çalışmalar sonucu aşağıdaki sonuçlara
ulaşılmıştır. Literatür araştırması olarak Edirne Çevre Durumu Raporu’ndan (2005)
yararlanılmıştır. Edirne İli Enez ve İpsala İlçeleri hudutları dahilinde bulunan sınırları
tespit edilen Küçük Gala Gölü, Pamuklu Göl ve çevresindeki 6090 ha alan, 28.02.2005 tarih
2005/8547 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Milli Park ilan edilmesi kararlaştırılmış olup,
05.03.2005 tarih ve 25746 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Gala Gölü Civarı ve Hisarlı Dağı Civarında: Yeraltı sularının su taşıma özelliği orta
derecededir. Edirne İli güneybatısında iyi serbest basınçlı akiferler mevcuttur. Edirne ilinde
yer alan göllerin en önemlisi Gala Gölü’dür. Enez İlçesinde yaklaşık 10 km uzaklıkta göl
ayağı aracılığı ile Meriç Nehri ve denize bağlantılı alanı 5,6 km², en derin yerinde taban
kodu -1.20 m olan bir alüvyon set gölüdür. Göl iki kısımdan ibaret olup, Büyük Gala ve
Küçük Gala Gölleri olarak kabul edilmektedir. Küçük Gala’nın derinliği 1–1,5 m.dir. Göl
tamamen sazlarla kaplıdır. Her ikisinin toplam alanı 1.700 ha’dır.
Gala Gölü dağlardan gelen yağmur ve kar suları ile kış ve yaz aylarında Keşan ve İpsala
İlçelerinden gelen sularla beslenmekte olup, en fazla olduğu dönemlerde göl derinliği 1,5–2
m ve sahası en geniş yüzeye erişmekte olup, yaz aylarında ise sahası daralmakta ve derinliği
0.50–1 civarında bulunmaktadır. Ayrıca gölün su ve balık Kaynakları olarak Meriç Nehri
ile Gala Gölü ayağında bulunan 10 gözlü menfez ve bu menfezin 20 m. alt tarafında
bulunan balık geçicidir.
59
2.21 Gala Gölü’nün 1/25000 Topografik haritadan görünümü
Gala Gölü ile Enez Dalyanlarını birleştiren Enez Drenaj kanalı 4 km.lik mesafeli kanal
olup; Enez Dalyanları ile denize ve Meriç Nehri ile irtibatlı olup, bu bağlantılı su devir
daimi ile bir su sirkülâsyonu sağlanmaktadır. Gala Gölü ve Hisarlı Dağları civarında
volkanik tüf, agromera, breş formasyonları görülmekte, yeraltı suları yönünden ise iyi
serbest basınçlı akiferler yer almaktadır. Gala Gölü; Büyük Gala ve Küçük Gala olmak
üzere iki bölüme ayrılmaktadır. Küçük Gala Gölü göl olma vasfını rusubatla dolduğu için
kaybetmiş ve yaz aylarında tamamen kurumaktadır.
Gala Gölünde 1961 yılında gölün teknik koşullarına göre yapılan İskandil Haritasının pek
sıhhatli olmadığı anlaşılarak, daha sonraları 1985 yılında tekrar İskandil çalışmaları
yapılmış ve buna göre göl tabanı -1.26 m bulunmuştur. Gölün yüzeyi +0.00 m kotunda
556 ha olup aynı kotta 6.64 milyon m³ su bulunmaktadır. Gölde bu güne kadar ölçülen
max.su seviyesi 2.31 m, Min.su seviyesi ise -0.36 m kotunda çıkarılmıştır. Gala Gölü
tahliyesi Meriç Nehri seviyesinin yüksek olduğu zamanlarda kolaylaştırmak için taş yarma
kanalı vasıtasıyla sağlanmıştır. Taş yarma kanalı max. kapasiteli (+2.00 kotu) 45.00 m³/sn.
su tahliye edilmektedir.
Tablo 2.11 Gala Gölü Göl Derinliği, Göl Yüzeyi ve Göl Hacmi Durumu
60
Tablo 2.12 Gala Gölü Muhtemel Taşkınları
Gala Gölü’ne gelen taşkınlar Gala Gölü deşarj kanalı ile 10 gözlü menfez balık geçidi
menfezlerinden veya taş yarma kanalı vasıtasıyla yapılmaktadır. Meriç Nehri seviyesi Gala
Gölü seviyesinden yüksek olduğu zaman deşarj taş yayma kanalından tersi olduğunda
menfezlerden yapılmaktadır.
Yapılanların Tahliye Kapasitesi:
Tas Yarma Menfezi
:
42.00 m³/s.
Balık Geçidi Menfezi
:
7.42 m³/s.
10 Gözlü Menfez
:
111,28 m³/s
Toplam
:
160,70 m³/s. olmaktadır.
İhtiyaca göre tesisler kısım kısım veya hepsi birlikte çalıştırılmaktadır. Gala Gölü tahliyesi
için, Meriç Nehrine bağlantılı 10 gözlü menfez ve taş yarma kanalı yeterli olmaktadır.
Meriç Nehri yoluyla denizden beslenen Gala Gölü’nün suları (Gala Gölü Çıkışı
İstasyonunda) elektriksel iletkenliği yüksek oldukça tuzlu su niteliğindedir. Su Kirliliği
Kontrolü Yönetmeliğindeki “Göller, göletler, bataklıklar ve baraj haznelerinin ötrifikasyon
kontrolü sınır değerlerine bakıldığında askıdaki katı madde, azot ve fosfor değerlerinin bu
sınırları aşmakta olduğu görülmektedir. Ayrıca göl çıkışında yapılan ölçümlerde kirlenmiş
su standartlarına uyan kurşun saptanmıştır.
Gala Gölü’nü kirleten etkenler aşağıda görülmektedir.
1- Göl seviyesinin düşmesi sonucu meydana gelen kot farkı nedeniyle göl, deniz suyunun
etkisinde kalmakta olup, göl suyunun tuz konsantrasyonu ve elektriksel iletkenliği
artmaktadır. Birçok balık türü bu yüksek tuz konsantrasyonuna dayanamayıp ölmektedir.
61
2- Göle drenaj suları ile gelen nitratlı ve fosfatlı gübreler, aynı zamanda göl seviyesinin
düşmesi sonucu suyun fazla ısınması, kökü ve gövdesi su içinde bulunan yeşil bitkilerin
hızla çoğalmasına, gelişmesine su sathının üstüne kadar çıkarak adacıklar oluşmasına neden
olmaktadır. Diğer taraftan da ölen bu bitkilerin hızla bozulmaları, dip çamurunda
kokuşmalara neden olmaktadır. Bu durumda dip çamuru içinde bulunan zoobentos büyük
oranda telef olmaktadır. Bu da gıdasını kısmen dip çamuru içersindeki bentik
organizmalardan temin eden bazı balık türlerini yeterli şekilde beslenmesini
engellemektedir.
3- Gölde bu şekilde aşırı çoğalan yeşil bitkiler özümlemede, göl suyundaki karbondioksiti
hızla tüketmekte, karbondioksitin çok azalması mevcut dengenin bozulmasına ve pH’ının
birden artmasına neden olabilmektedir.
4- Gerek drenaj suları ile gelen katı maddeler ve gerekse gölde hızla çoğalan, bir taraftan da
ölen yeşil bitkilerle göl dolmaktadır.
Tablo 2.13 1997–1998 Gala Gölü Analizleri
Gala Gölü çevresinde tahminen 300 kuş türü görülmektedir. Kışın su altında kalan alanlar
Anatidae Türleri için önemli bir beslenme alanı oluşturur. Kış aylarında bu bölgede
100.000 civarında su kuşu kışlar. Uluslar arası kriterlere göre A sınıfında yer alan Eutrophic
bir sulak alandır. Gala Gölü, Meriç Deltası ve çevre göllerde Tepeli Dalgıç, Karabatak,
Tepeli Pelikan, Balıkçıllar, Gülen Sumru, Sakarmeke, Deniz Kartalı, Küçük Bağırgan
Kartal, Su Çullukları, Boz Ördek, Testere Burun, Düdükçünler, Fiyu Bozkan, Kıl Kuyruk,
Elmabaş, Macar gibi kuş türleri yer almaktadır.
62
Gala Gölü Çevresinde:
1-Ördekgiller: 100.000 ile 1.000.000 arasında göçmen kuşlar olup, Aralık-Mart ayları
arasında görülmektedir.
2-Sülüngiller: Su tavukgilleri, Çullukgiller, Martıgiller, Güvercingiller; bunlar Kasım-Şubat
aylarında görülmektedir.
3-Dalgıç, Yumurtapiçigiller, yelkovangiller, Pelikangiller, Karabatakgiller, Balıkçıgiller,
Kaşıkçıgiller, Leylekgiller, Flamingogiller, Kartalgiller, Ördekgiller, Doğangiller,
Sülüngiller, Turnagiller, Toygiller, Gugukgiller, Baykuşgiller, Kırlangınçgiller vs. Kuş
türleri ile yörenin doğal kuş barınağı olarak uygun bir vasat olduğu izlenmektedir.
63
3. SU KALİTESİ
Havzada bu güne kadar su kirliliği üzerine farklı kurum ve kuruluşlar tarafından bir çok
çalışma gerçekleştirilmiştir. Tüm bu çalışmalar neticesinde Ergene Havzası’ndaki su
kaynaklarında özellikle Ergene Nehri ve kollarında aşırı kirlenme tespit edilmiştir.
Ergene Havzası’ndaki sanayi yoğunluğu ve buna paralel olarak artan nüfus yoğunluğu su
kaynaklarının tüketilmesini ve kirletilmesini hızlandırmıştır. Geçmişte yeraltı suyu ve
yüzeysel sular bakımından zengin bir bölge olan Ergene Havzası’ndaki sular evsel,
endüstriyel ve tarımsal kirlilik nedenleriyle kirlenmeye maruz kalmış ve izinsiz açılan
kuyulardan su çekimleri sebebiyle yeraltı suyu miktarlarında aşırı bir azalma meydana
gelmiştir. Evsel ve Endüstriyel atık suların arıtılmadan ve katı atıkların düzensiz olarak
alıcı ortamları bırakılması ve bilinçsiz zirai ilaçlama ve gübreleme sonucu yeraltı suları ve
yüzeysel sular kirlenmektedir.
Havzadaki sanayi yoğunluğunun su kirliliği üzerindeki etkisi diğer tüm kirletici
etkenlerden çok daha fazladır. Sanayilerden kaynaklanan atık suların arıtılmadan alıcı
ortama verilmesi ile kirlenen sular hem ekolojik dengeyi bozmakta hem de daha sonra
sulama suyu olarak kullanıldığında sudaki kirleticiler toprağa ve bitki örtüsüne zararlar
verir. Buna bağlı olarak hem su kaynakları kirlenip tükenmekte hem de canlı yaşamı
tehlike altına girmektedir.
Kentsel yerleşme alanlarında kanalizasyon şebekesinin olmaması veya yetersiz olması,
atıksuların alıcı ortama deşarjı öncesi arıtılmaması, düzensiz kentleşme nedeniyle altyapı
çalışmalarının sağlıklı gerçekleştirilememesi ve buna bağlı olarak atıksu yönetimi
yapılamaması sebebiyle evsel atıksular, yeraltı suyunda ve yüzeysel sularda kirliliğe neden
olmaktadır.
3.1 KİRLİLİK DURUMU
Tekirdağ, Edirne ve Kırklareli illerinde 2005 yılında yapılmış olan İl çevre sorunları ve
öncelikleri envanteri çalışmasında kirliliğe maruz kalmış su kaynakları ve kirlenme
nedenleri ortaya konmuştur (Tablo 3.1,3.2, 3.3)
Tablo 3.1 Tekirdağ ili Sınırları İçerisinde Kirliliğe Maruz Kalmış Su Kaynakları ve
Kirlenme Nedenleri
Su Kaynağı
Evsel
Sıvı
Evsel
Katı
Sanayi
Zirai
Denizcilik Diğer
Atıkları Faaliyetler
Atıklar Atıklar
Marmara Denizi
X
X
X
Ergene
X
X
X
Çorlu Deresi
X
X
X
64
X
Çorlu İlçesi Sağlık Mah.
X
İçme Suyu Kuyuları
Muratlı
İlçesi
Sevindikli İçme
Kuyuları
Aşağı
Suyu
X
X
X
Aşırı
Çekim
X
Aşırı
Çekim
İl Sınırları İçinde Yerleşim Merkezlerinde Atık Sulardan Kaynaklanan Kirliliğin Nedenleri:
•
•
•
•
•
•
•
•
Arıtma tesisi olan sanayilerin arıtma tesislerini verimli çalıştırmamaları
Kanalizasyon şebekesinin olmaması veya yetersiz olması,
İl merkezinde evsel nitelikli atıksuların arıtılmaması,
Küçük sanayilerde toplu arıtmanın mümkün olmaması,
Küçük yerleşim merkezlerinde arıtma işleminin yapılmaması,
Foseptik çukurların sağlıklı şekilde inşa edilmemesi,
Foseptik atıkların vidanjörlerle çekildikten sonra gelişigüzel yerlere boşaltılması,
Zirai mücadele ilaçlarının kontrolsüz kullanılması
Tablo 3.2 Kırklareli İli Sınırları İçerisinde Kirliliğe Maruz Kalmış Su Kaynakları ve
Kirlenme Nedenleri
Su Kaynağı
Ergene Nehri ve
kolları
Havsa Deresi
Şeytan Deresi
Turgutbey Deresi
Lüleburgaz Deresi
Uğurlu Deresi
B. Karıştıran Deresi
Evrensekiz Deresi
Sazlı Deresi
Lişko Deresi
Karadeniz
Evsel Sıvı
Atıklar
Evsel Katı
Atıklar
Sanayi
Atıklar
ı
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
Zirai
Denizcilik Diğer
Faaliyetler
X
X
X
X
X
X
X
İl Sınırları İçinde Yerleşim Merkezlerinde Atık Sulardan Kaynaklanan Kirliliğin Nedenleri:
•
•
Kanalizasyon şebekesinin olmaması veya yetersiz olması,
İl merkezinde evsel nitelikli atıksuların arıtılmaması,
65
•
•
•
•
•
Küçük yerleşim merkezlerinde arıtma işleminin yapılmaması,
Foseptik atıkların vidanjörlerle çekildikten sonra gelişigüzel yerlere boşaltılması,
Zirai mücadele ilaçlarının kontrolsüz kullanımı,
Kimyasal gübre kullanımı,
Arıtma tesisi olan sanayilerin arıtma tesislerini verimli çalıştırmamaları
Su kirliliğinin en önemli sebebi Ergene Nehri ile taşınan sanayi kaynaklı atıksulardır.
Tablo 3.3 Edirne İli Sınırları İçerisinde Kirliliğe Maruz Kalmış Su Kaynakları ve Kirlenme
Nedenleri
Su Kaynağı
Evsel Sıvı
Atıklar
Evsel Katı
Atıklar
Sanayi
Zirai
Denizcilik Diğer
Atıkları Faaliyetler
Ergene Nehri
X
X
X
Meriç Nehri
X
X
X
Tunca Nehri
X
X
X
Arda Nehri
X
İl Sınırları İçinde Yerleşim Merkezlerinde Atık Sulardan Kaynaklanan Kirliliğin Nedenleri:
•
•
•
•
Arıtma tesisi olan sanayilerin arıtma tesislerini verimli çalıştırmamaları
İl merkezinde evsel nitelikli atıksuların arıtılmaması
Küçük sanayilerde toplu arıtmanın mümkün olmaması
Küçük yerleşim merkezlerinde arıtma işleminin yapılmaması
3.1.1. Akarsu Kirliliği
Akarsular, kar, yağmur ve kaynak suları ile beslenirler. Akarsuların kirliliğine sebep olan
başlıca faktörler endüstriyel atıklar, evsel atıklar,tarımsal faaliyetler sonucu oluşan pestisit
ve gübre gibi kimyasal atıklardır. Sular belli bir seviyeye kadar olan kirliliği doğal yollarla
arıtma özelliğine sahiptirler. Ancak bu seviye aşıldığında kirlilik suda yaşayan bazı canlıları
etkiler. Böylece ekolojik dengenin etkilenir ve suların sahip olduğu kendi kendini
temizleme kapasitesini yok olmasına yol açabilir.
Kurum ve kuruluşlar tarafından yıllardır havzada yapılan çalışmalar sonucunda alınan
kararlarda, Erene Nehri’nin Çevre ve Orman Bakanlığınca yayınlanmış olan Su kirliliği
Kontrolü Yönetmeliği’ne göre IV. Sınıf nehir karakterinde olduğu ortaya konmuştur.
66
Özellikle sanayinin yoğunlaştığı bölgelerde kirliliğin artması endüstriyel atıksuların Ergene
Nehri kirliliğine olan büyük etkisini gözler önüne sermektedir.
Ergene Nehrine deşarj yapan bazı endüstrilerin atıksularında ağır metaller bulunmaktadır.
Ağır metaller besin zinciri yoluyla girdikleri canlı bünyelerde birikime uğrayarak toksik
etki yaparlar.
Ayrıca Ergene Havzası’nın tarıma elverişli olası sebebiyle bölgede zirai faaliyetler de
yüksek oranda gerçekleşmektedir. Tarım alanlarının fazla olması nedeniyle bölgede
tarımsal kirliliğin de su kirliliğine etkisi büyüktür. Bilinçsiz ilaçlama ve gübreleme,
özellikle akarsularda kirliliğe neden olmaktadır.
Bölgede nüfusun fazla olması çarpık kentleşmeyi beraberinde getirmiş ve havzada kontrol
edilemeyen bir evsel atık su problemini ortaya çıkartmıştır. Bazı belediyeler atıksularını
Ergene Nehrine deşarj etmekte ve böylece mevcut kirlilik yükü daha da artmaktadır.
3.1.2. Göl-Gölet-Baraj Kirliliği
Göl kirlenmesine sebep olan en büyük etkenler akarsu kirliliği, tarımsal kirlilik, atıksu
deşarjları ve atmosferik olaylardır. Atmosferik olayların başında Asit yağmurları yer
almaktadır. Asit yağmurları suyun pH’ının düşmesine ve su içindeki metallerin tepkimeye
girmesine böylece kirliliğin oluşmasına neden olur.
Havzada kurum ve kuruluşlarca yapılmış olan çalışmalarda Ergene Havzası’ndaki göl, gölet
ve barajlarda henüz tehlike arz edecek boyutlarda kirlilik olmadığı, ancak bazı göllerde
sınır değerlerini aşmamış ağır metallere ve kirletici parametrelere rastlandığı
belirtilmektedir. Göl, gölet ve barajların, daha çok akarsularla beslendiği düşünüldüğünde
zaman içinde göllerin kirliliklerinin de tehlikeli boyutlara ulaşması muhtemel olduğu
belirtilmektedir.
Havzada bulunan bazı göllere tarımdan kaynaklanan nitratlı ve fosfatlı gübreler drenaj
yoluyla gelmekte, aynı zamanda göl seviyesinin düşmesi ve küresel ısınma sonucu suyun
fazla ısınması, su içindeki yeşil bitkilerin populasyonunun artmasına, su sathının üstüne
kadar çıkarak adacıklar oluşmasına neden olduğu, diğer taraftan da ölen bitkilerin hızla
bozulmaları, dip çamurunda kokuşmalara neden olmaktadır. Bu durumda dip çamuru
içinde bulunan zoobentos büyük oranda telef olmaktadır. Bu da gıdasını kısmen dip
çamuru içersindeki bentik organizmalardan temin eden bazı balık türlerini yeterli şekilde
beslenmesini engellemekte olduğu belirtilmektedir.
Havzadaki göllere sanayiden kaynaklanan atıksu deşarjı veya belediyelerden evsel atık su
deşarjı yapılmamaktadır.
67
3.1.3. Deniz Kirliliği
Ergene Havzası Marmara Bölgesinin alt bölgesi olan Trakya bölgesinde bulunmaktadır. Bu
bölgeye baktığımızda bölgenin 3 denize, Karadeniz, Akdeniz ve Marmara Denizi, kıyısı
vardır. Havzada yapılan çalışmaların raporlarına göre; özellikle Marmara Denizindeki
kirlilik, Marmara Denizinin iç deniz statüsünde olması nedeniyle Karadeniz ve Ege
Denizine göre çok daha yoğundur. Havzanın Deniz kirliliğine etkisi, Evsel ve Endüstriyel
atıkların arıtılmadan veya kısmen arıtılarak denize deşarj edilmesinden kaynaklandığı
belirtilmektedir.
Trakya’daki belediyelerin bir kısmı evsel atık sularını denize deşarj etmektedir. Ayrıca
endüstriyel, evsel ve tarımsal faaliyetler sonucunda akarsulara karışan kirleticiler de
akarsular vasıtasıyla denizlerde kirliliğe sebep olmaktadır.
3.1.4. Yeraltı Suyu Kirliliği
Farklı Kurum ve kuruluşlar tarafından Ergene Havzası’ndaki işletme kuyularında mevsim
başı ve mevsim sonu yapılan analiz değerlerine göre yağşlı dönemde kalsiyum ve
bikarbonat türü olan sular havzanın merkezindeki Babaeski formasyonunun killeri ile
teması sonucu sodyum bikarbonatlı sulara dönüşürler ve bölgede RSC ve %Na değerleri
yükselmektedir. Kurak mevsimde ise yeraltı suyu seviyesinin düşmesi sonucu RSC
değerleri düşerken Ca+Mg>HCO3 olduğu yerlede Na ve Cl değerlerindeki artışlara bağlı
olarak tuzlanma olmaktadır.
Yeraltı suyu seviyelerinde mevsimsel değişkenliğin yüksek olduğu bölgelerde EC değerleri
yüksek olmaktadır.
Doğal gaz sondaj işlemleri sırasında yüzeye deşarj edilen rezervuar suyu ve sondaj atıkları
içerisinde bulunan Cr, Hg, As, Cd, Zn, Cu gibi ağır metaller ve çeşitli hidrokarbonların
sızması ile akiferin kirlenmesi mümkündür.
Yeraltı suyundaki bölgesel düşümler bazı kuyularda NO3 konsantrasyonunu
yükseltmektedir. Doğal gaz üretimi sırasında yeraltından taşınan organik maddelerin
oksidasyonu sonucu yeraltı suyundaki nitrat konsantrasyonu artmaktadır.
3.1.5. Toprak Kirliliği
Mevcut durumda tarımın toprak kirliliğine etkisi, ergene nehri suları ile sulanan
toprakların ergene nehrine etkisi yanında çok az kalmaktadır. Ne var ki her ne kadar az da
olsa tarımda kullanılan zirai ilaçlar ve uygun olmayan gübreler hem toprağa hem de suya
kirletici etki yapmaktadır.
Tarımsal faaliyetlerde kullanılan pestisitler ve tarımsal ilaçlar, toprak üzerinde birikir ve
zamanla toprağın alt katmanlarına kadar geçer. Yağmur suları ve toprak özellikleri
68
doğrultusunda toprakta birikmiş olan kirleticiler, yağmur, sulama suyu vs. sebeplerle,
yeraltı ve yerüstü sulara karışabilirler.
Ergene Havzası’nda daha önce yapılmış olan çalışmalar göstermiştir ki Ergene Nehrinde
çok yoğun bir kirlilik vardır. Bunun büyük kısmı noktasal kaynaklı (evsel ve endüstriyel)
kirleticilerden kaynaklanmaktadır. Yayılı kirletici kaynakların (tarım alanları, orman
alanları ve Drenaj) etkisi çok daha azdır.
Trakya’da yer alan bazı toprak çeşitlerinin ağır metallere karşı davranışları ve yaratabileceği
çevresel sorunlara karşı yaklaşımı ortaya koymak için yapılan bir çalışmada aşağıdaki
bilgiler elde edilmiştir.
Toprak
no
Tablo 3.4. Trakya Bölgesi bazı topraklarının Önemli Fiziksel ve Kimyasal Analiz Sonuçları
pH½,5
Tuz
(%)
CaCO3
(%)
KDK
cmol/kg
P2O5
Kg/da
OM
H2O
KCl
1
5.70
5.35
0.06
0.0
18.5
6.6
3.8
2
6.20
5.90
0.02
0.0
12.4
0.2
3
6.80
6.20
0.04
0.0
7.4
4
6.30
5.95
0.05
0.0
5
7.10
6.85
0.07
6
5.90
5.23
7
5.04
8
TK(%)
Değişebilir Katyonlar
(cmol/kg)
Tekstür(%)
TS
Ca  + Mg  
Na 
K
H
Kum
Silt
Kil
26.9
10.6
0.8
3.5
3.6
58.8
25.3
15.9
SL
1.2
19.5
8.1
1.1
2.2
1.0
60.5
11.9
11.9
SL
1.1
1.3
20.2
6.4
1.1
0.9
-
56.4
10.9
10.9
SL
9.5
2.6
1.9
20.5
6.8
1.4
1.6
0.7
44.4
17.1
17.1
L
1.4
27.6
5.1
5.6
35.9
24.3
0.9
2.4
-
36.4
19.7
19.7
L
0.03
0.0
19.3
4.0
1.6
29.7
11.9
0.3
0.4
6.7
51.6
20.4
20.4
SCLL
4.03
0.03
0.0
16.2
5.4
1.8
25.5
9.6
0.7
0.6
5.3
33.8
39.7
39.7
CL
7.12
6.89
0.07
0.2
18.7
2.9
2.4
16.6
13.6
1.4
3.7
-
53.0
17.7
17.7
SL
9
7.40
7.15
0.09
0.2
24.1
3.6
1.2
17.9
19.0
1.6
3.5
-
37.0
36.8
36.8
CL
10
6.88
6.57
0.10
0.0
23.3
5.9
2.7
28.9
20.8
0.6
1.9
-
30.9
40.6
40.6
C
11
7.20
7.10
0.08
11.6
19.5
3.6
4.1
20.3
17.9
0.2
1.4
-
39.2
27.6
27.6
CL
12
6.60
6.50
0.06
0.0
16.7
3.4
0.9
13.5
13.5
1.3
1.4
-
41.5
19.4
19.4
L
13
7.36
7.25
0.11
0.5
41.3
8.6
1.6
30.2
33.5
2.9
4.7
-
32.6
43.7
43.7
C
14
7.50
7.36
0.07
25.7
20.0
15.6
4.5
13.5
16.3
0.8
2.9
39.3
10.9
10.9
L
KDK: Katyon Değişim Kapasitesi
OM:Organik Madde
TK:Tarla Kapasitesi
TS:Tekstür Sınıfı
Az ve çok az düzeydeki kil minerallerinin varlığı ihmal edilirse; başat ve orta boy
düzeydeki kil mineralleri dağılımına göre: Tekirdağ'ın doğusunda Haploxerert büyük
toprak grubunda yer alan 13 nolu toprakta smektit başat; Kırklareli Dereköy Udorthent
büyük toprak grubunda yer alan 6 nolu toprakta kaolinit başat ve klorit orta bol; Kırklareli
Tozaklı Haplumbrept büyük toprak grubunda yer alan 10 nolu toprakta, Kırklareli Poyralı
Ustochrept büyük toprak grubunda yer alan 11 nolu toprakta ve Kırklareli Kapaklı
69
Rendoll büyük toprak grubunda yer alan 14 nolu toprakta smektit orta bol; Kırklareli'nin
kuzeyinde Xerorthent büyük toprak grubunda yer alan 1 nolu toprakta ve Çanakkale
Yenice Ustochrept büyük toprak grubunda yer alan 8 nolu toprakta illit orta bol;
Kırklareli Kapaklı Haplustoll büyük toprak grubunda yer alan 5 nolu toprakta, Kırklareli
Bulgaristan sınır kapısı Udorthent büyük toprak grubunda yer alan 7 nolu toprakta ve
Edirne Keşan Haplustalf büyük toprak grubunda yer alan 9 nolu toprakta kaolinit orta bol;
Kırklareli Koruköy Ustorthent büyük toprak grubunda yer alan 4 nolu toprakta
vermikulit, klorit ve kaolinit orta bol; Kırklareli Yeniköy Ustorthent büyük toprak
grubunda yer alan 12 nolu toprakta kaolinit orta bol ve Kırklareli Demircihalil Xerorthent
büyük toprak grubunda yer alan 2 nolu toprakta Mit ve kaolinit orta bol düzeyde
belirlenmiştir.
Bölgenin çeşitli topraklarında yapılan gözlemlerden elde edilen adsorbsiyon izotermlerine
göre: Toprağa artan oranlarda ilave edilen Cd ve Zn dozlarında kloriti orta bol. Miti az ve
kaoliniti çok az oranlarda içeren, düşük organik maddeli, kireçsiz, tın tekstür sınıflıdaki
Kırklareli Yeniceköy Ustorthent büyük toprak grubunda yer alan 12 nolu toprakta,
adsorbe edilen Cd ve Zn oranları en yüksek değerde saptanmıştır. Buna karşın kaoliniti
orta bol smektiti az ve Miti çok az oranda içeren, yüksek organik maddeli, düşük kireçli,
tın tekstür sınıfındaki Kırklareli Kapaklı Haplustoll büyük toprak grubunda yer alan 5
nolu toprakta adsorbe edilen Cd ve Zn oranları da en düşük değerlerde saptanmıştır.
Cd ve Zn için elde edilen sonuçların tersine toprağa artan oranlarda ilave edilen kurşun
dozlarında Kırklareli Yeniköy Ustorthent büyük toprak grubunda yer alan 12 nolu
topraktan adsorbe edilen kurşun oranları en düşük değerde iken; Kırklareli Kapaklı
Haplustoll büyük toprak grubunda yer alan 5 nolu topraktan adsorbe edilen kurşun
oranları ise en yüksek değerlerde saptanmıştır . Bölge topraklarında Cd adsorbsiyonuna ait
elde edilen tipik özellikler: Kaoliniti daha fazla içeren topraklarda 15 hafta sonra, 15 ppm
Cd uygulamasındaki topraklarda adsorbsiyonda artış belirlenmişken; artan dozlardaki
kadmiyum uygulamalarında topraklarda, ilave edilen 15–60 ppm arasındaki Kurşun
tamamen adsorbsiyona uğramıştır. Yüksek oranda kil yüzdesine sahip kaoliniti orta bol
düzeyde içeren topraklar ile vermikulit ve smektiti orta bol düzeyde bulunduran
topraklarda 50 ppm'in üzerinde, kurşunun adsorbsiyona uğradığı saptanmıştır. İllit ve kil
minerallerini orta bol düzeyde içeren topraklardan asidik karakterde olan Kırklareli'nin
kuzeyinde Xerorthent büyük toprak grubunda yer alan I nolu toprakta, nötr reaksiyonlu
olan Kırklareli Demircihalil Xerorthent büyük toprak grubunda yer alan 2 nolu toprağa
oranla daha düşük adsorbsiyon değerleri bulunmuştur. Bölge topraklarında kurşun daha
faza oranda tutulmaktadır ve bunun sonucunda bu elementin profilden aşağı horizona
yıkanması daha zor olacaktır.
3.2. KİRLETİCİ KAYNAKLARI VE DEĞERLENDİRMESİ
1- Evsel atıksular,
70
2- Sanayi atıksuları,
3- Tarım alanlarından gelen yayılı yükler,
4- Düzensiz Katı Atık Depolama Tesislerinden gelen sızıntı suları
3.2.1. Evsel Atıksular
Evsel atık sular askıda, kolloidal ve çözünmüş halde organik ve inorganik maddeler
içerirler. İklimsel şartlar, bölgenin ekonomik durumu, kültürel alışkanlıklar ve insanların
yaşam standartları atık su özelliklerini önemli ölçüde etkilemektedir.
Çamaşır ve bulaşık yıkama suyundaki deterjanlar suda köpük oluşmasına neden olur.
Fosfatların bir kısmı da deterjanlardan kaynaklanmaktadır. Atık sular besin maddesi olan
nitratlarla da yüklenebilmektedir. Evsel atık sular bozulmadıkları sürece genellikle açık gri,
bulanık ve küf kokuludurlar. Kanallarda çok uzun süre kalan ve atık çöplerle temasları
sonucunda sular kokuşmaya ve bozulmaya başlar. Evsel atık suların pH’ı 6.5–7.5
arasındadır. Tablo 3.5’de atık suların arıtılmadan önceki özellikleri verilmiştir. Bu tablodan
da anlaşıldığı üzere evsel nitelikli atık sularda organik madde ve mikroorganizmalar yüksek
konsantrasyonlarda bulunurlar. Evsel atık sular toplanırken bile biyolojik bozunmaları
devam eder. Bu sebeple atık suyun özelliği zaman içinde değişebilir.
Havzası sınırları içinde kalan Tekirdağ, Kırklareli ve Edirne illerinde bulunan belediyelerin
evsel nitelikli atıksularının havzadaki etkisini belirleyebilmek üzere yapılan envanter
çalışmasında anket sonuçları, İş Temrin Planları ve TÜİK’ten alınan nüfus sayım
sonuçlarına bağlı atıksu projeksiyonları kullanılmıştır.
Ergene Havzası’nın özellikle doğu bölümünde sanayi yoğunluğu yaşanmaktadır. Havzada
yaklaşık 2500 adet sanayi tesisinin varlığı bölgeye büyük bir nüfus yükü bindirmektedir.
Nüfus yoğunluğu yaşanan bölgelerde evsel nitelikli atıksuların havza kirliliğine önemli
ölçüde etkisi olmaktadır. Bu noktada belediyelere ait evsel nitelikli atık su arıtma tesisleri
büyük önem kazanmaktadır.
Havza sınırları içerisinde toplam 68 belediye bulunmaktadır. Bu belediyelerden 47 tanesi
belde belediyesidir. Belediyeler nüfus yoğunluğuna göre sıralandığında ilk sırada 268.000
kişilik nüfus ile Çorlu Belediyesi gelmektedir. Havzadaki belediyelerin nüfus yoğunluk
grafiği Şekil 3.1’de verilmiştir.
71
NÜFUS DAĞILIMINA BAĞLI BELEDĐYE SAYISI
2
3 1
1000-2000
4
2000-5000
20
5000-10000
6
10000-20000
20000-30000
4
30000-60000
60000-100000
100000-150000
9
250000-300000
19
Şekil 3.1 Nüfus Yoğunluğuna Bağlı Belediye Sayısı
Şekil 3.2’de belediyelerin nüfus yoğunlukları gösterilmiştir. Nüfusu 25000’den büyük olan
belediyelerin isimleri şekil üzerine yazılmıştır. Haritadan da görülebileceği gibi Ergene
Nehri üzerindeki nüfus baskısı ağırlıklı olarak Çorlu-Çerkezköy, Muratlı, Lüleburgaz ve
Babaeski ilçelerinden kaynaklanmaktadır.
GÖSTERİM
Şekil 3.2 Ergene Havzası’nda Yer Alan Belediyelerin Nüfuslarının Coğrafi Dağılımı
Havzadaki belediyeler içinde yalnızca Kapaklı Belediyesi’nde evsel nitelikli atıksu arıtma
tesisi bulunmaktadır. Ancak Çevre ve Orman Bakanlığı’nın çalışması olan iş termin
planlarına bağlı olarak hemen hemen tüm belediyeler evsel nitelikli atıksu arıtma tesisi
72
yapımını programlarına almışlardır. Bu yerleşim yerlerinin atıksu artma tesisleri olmadığı
için, alıcı ortamı tehdit etmektedir
Belediyelerin kanalizasyon ve yağmur suyu varlıkları ile ilgili genel durum Şekil 3.3, Şekil
3.4 ve Tablo 3.5’de sunulmuştur.
Yapılan projeksiyon hesapları sonrasında belediyelerin atıksu yüklerinin dağılımı haritası
oluşturulmuştur (Şekil 3.5). Bu grafikte atıksu yükü 7000 m3/gün’ün üzerinde bir değere
sahip olan belediyelerin isimleri belirtilmiştir.
Ergene Nehri üzerindeki evsel atıksu yüklerinin ağırlıklı olarak Çorlu, Çerkezköy,
Lüleburgaz, Babaeski ve Uzunköprü ilçelerinden kaynaklandığı görülmektedir.
BELEDĐYELERĐN KANALĐZASYON SĐSTEMĐ VARLIĞI
34%
olan
olmayan
bilinmeyen
56%
10%
Şekil 3.3 Belediyelerin Kanalizasyon Sistemi Varlığı
BELEDĐYELERĐN YAĞMUR SUYU SĐSTEMĐ VARLIĞI
18%
37%
olan
olmayan
bilinmeyen
45%
Şekil 3.4 Belediyelerin Yağmur Suyu Sistemi Varlığı
73
Tablo 3.5 Belediyelerin Kanalizasyon Ve Yağmur Suyu Şebekesi Varlığı
Kanalizasyon
şebekesi
var
15
yok
2
Tekirdağ bilinmiyor
7
var
15
yok
2
Kırklareli bilinmiyor
5
var
10
yok
3
Edirne
8
bilinmiyor
Yağmursuyu
Şebekesi
6
10
8
5
12
5
1
11
9
GÖSTERİM
Evsel Atık Su Yükü
(m3/g)
Şekil 3.5 Belediyelerin atıksu yükleri (m3/gün) dağılımı
74
Tablo 3.6 Bölgede Yer Alan Belediyelerin Atık Su Miktarları ve BOİ5, KOİ, AKM, Toplam Azot ve Fosfor Yükleri
2000
2020
2000
Toplam
Nüfus
2020
Toplam
Nüfus
Atık Su
ton/gün
BOİ5
kg/gün
KOİ
kg/gün
AKM
kg/gün
Top.
Azot
kg/gün
Top.
Fosfor
kg/gün
Atık Su
ton/gün
BOİ5
kg/gün
KOİ
kg/gün
AKM
kg/gün
Top.
Azot
kg/gün
Top.
Fosfor
kg/gün
0,17
0,056
0,116
0,059
0,009
0,002
0,17
0,056
0,116
0,059
0,009
0,002
Edirne
Merkez
140.830
240.610
23.941
7886,48
16.336,28
8.308,97
1.267,47
281,66
40.903,70
14.195,99
2.165,49
481,22
Enez
11.929
13.060
2.028
668,02
13.83,76
703,81
107,36
23,86
2.220,20
731,36
1.514,96
770,54
117,54
26,12
Havsa
24.027
21.697
4.085
1345,51
27.87,13
1.417,59
216,24
48,05
3.688,49
1.215,03
2.516,85
1.280,12
195,27
43,39
İpsala
33.564
31.866
5.706
1879,58
38.93,42
1.980,28
302,08
67,13
5.417,22
1.784,50
3.696,46
1880,09
286,79
63,73
Keşan
77.637
105.505
13.198
4347,67
90.05,89
4.580,58
698,73
155,27
17.935,85
5.908,28
12.238,58
6.224,80
949,55
211,01
Lalapaşa
10.154
10.889
1.726
568,62
11.77,86
599,09
91,39
20,31
1.851,13
609,78
1.263,12
642,45
98,00
21,78
Meriç
19.052
11.408
3.239
1066,91
22.10,03
1.124,07
171,47
38,10
1.939,36
638,85
1.323,33
673,07
102,67
22,82
Süloğlu
11.927
40.044
2.028
667,91
13.83,53
703,69
107,34
23,85
6.807,48
2.242,46
4.645,10
2.362,60
360,40
80,09
Uzunköprü
73.486
67.001
12.493
4115,22
85.24,38
4.335,67
661,37
146,97
11.390,17
3.752,06
7.772,12
3.953,06
603,01
134,00
Toplam
402.606
542.080
68.443
22545,94 467.02,30
23753,75
3.623,4
5
805,21
92.153,60
30.356,4
62.881,28
8
31.982,72
4.878,7
2
1.084,16
Kırklareli
Merkez
80.730
127.961
13.724
4520,88
9.364,68
4.763,07
726,57
161,46
21.753,37
7.165,82
14.843,48
7.549,70
1.151,65
255,92
Babaeski
53.655
61.671
9.121
3004,68
6.223,98
3.165,65
482,90
107,31
10.484,07
3.453,58
7.153,84
3.638,59
555,04
123,34
Demirköy
11.407
8.716
1.939
638,79
1.323,21
673,01
102,66
22,81
1.481,72
488,10
1.011,06
514,24
78,44
17,43
Kofçaz
4.166
4.341
708
233,30
483,26
245,79
37,49
8,33
737,97
243,10
503,56
256,12
39,07
8,68
Lüleburgaz
117.606
214.827
19.993
6585,94
13.642,30
693.8,75
1.058,45
235,21
36.520,59
12.674,79
1.933,44
429,65
Pehlivanköy
5.892
7.291
1.002
329,95
683,47
347,63
53,03
11,78
1.239,47
408,30
845,76
430,17
65,62
14,58
Pınarhisar
22.729
20.280
3.864
1272,82
2.636,56
1.341,01
204,56
45,46
3.447,60
1.135,68
23.52,48
1.196,52
182,52
40,56
Vize
32.276
37.566
5.487
1807,46
3.744,02
19.04,28
290,48
64,55
6.386,22
2.103,70
4.357,66
2.216,39
338,09
75,13
Toplam
328.461
482.653
55.838
18.393,8 38.101,48
656,92
82.051,01
28.476,53
4.343,8
965,31
İl-ilçe
Merkezleri
19.379,2 2.956,1
75
1.3474,16 27.910,76
12.030,31 24.919,93
27.028,5 55.987,75
2
0
5
7
8
Tekirdağ
Merkez
143.941
336.558
24.470
8.060,70
16.697,16
8.492,52
1.295,47
287,88
57.214,86
18.847,25 39.040,73
19.856,92
3.029,02
673,12
Çerkezköy
84.380
461.531
14.345
4.725,28
9.788,08
4.978,42
759,42
168,76
78.460,27
25.845,74 53.537,60
27.230,33
4.153,78
923,06
Çorlu
178.704
559.736
30.380
1.0007,42 20.729,66
1.0543,54 1.608,34
357,41
95.155,12
31.345,22 64.929,38
33.024,42
5.037,62
1.119,47
Hayrabolu
40.042
41.778
6.807
2.242,35
4.644,87
2.362,48
360,38
80,08
7.102,26
23.39,57
4.846,25
2.464,90
376,00
83,56
Malkara
59.218
72.188
10.067
3.316,21
6.869,29
3.493,86
532,96
118,44
12.271,96
4.042,53
8.373,81
4.259,09
649,69
144,38
M.Ereğlisi
20.125
52.809
3.421
1.127,00
2.334,50
1.187,38
181,13
40,25
8.977,53
2.957,30
6.125,84
3.115,73
475,28
105,62
Muratlı
26.627
75.572
4.527
1.491,11
3.088,73
1.570,99
239,64
53,25
12.847,24
4.232,03
8.766,35
4.458,75
680,15
151,14
Saray
40.972
59.837
6.965
2.294,43
4.752,75
2.417,35
368,75
81,94
10.172,29
3.350,87
6.941,09
3.530,38
538,53
119,67
Şarköy
32.540
44.950
5.532
1.822,24
3.774,64
1.919,86
292,86
65,08
7.641,50
2.517,20
5.214,20
2.652,05
404,55
89,90
Toplam
626.549
1.709.96
1
106.513
35.086,7
72.679,68
4
36.966,3 5.638,9
9
4
1253,10
290.693,3
7
95.757,8 198.355,4
2
8
100.887,7
0
15.389,65 3.419,92
Genel
Toplam
1.357.616
2.734.69
4
230.795
76.026,5 157.483,4
0
6
80.099,3 12.218,
4
54
2715,23
464.897,9
8
153.142, 317.224,5
86
0
161.346,9
5
24.612,25 5.469,39
76
Şekil 3.6 İlçelere göre evsel kirletici kaynakları (BOI5)
77
Ergene Havzası’na genel olarak bakıldığında, havzada mevcut toplam nüfus 1.357.616,
projeksiyon (2020 yılı) nüfusu ise 2.734.694 olarak kabul edilmiştir
Buna göre mevcut nüfusta;
•
•
Eşdeğer atıksu miktarı toplam 230.795 ton/gün,
Toplam eşdeğer BOİ5 yükü 76.026 kg/gün,
•
•
•
•
Toplam eşdeğer KOİ yükü 157.483 kg/gün
Toplam eşdeğer AKM yükü 80.099 kg/gün
Toplam eşdeğer azot yükü 12.218 kg/gün ve
Toplam eşdeğer fosfor yükü 2.715 kg/gün’ dür.
Projeksiyon nüfusta;
• Eşdeğer atıksu miktarı toplam 464.897 ton/gün,
• Toplam eşdeğer BOİ5 yükü 153.142 kg/gün,
• Toplam eşdeğer KOİ yükü 317.224 kg/gün
• Toplam eşdeğer AKM yükü 161.346 kg/gün
• Toplam eşdeğer azot yükü 24.612 kg/gün ve
• Toplam eşdeğer fosfor yükü 5.469 kg/gün’ dür.
Bu değerlere bakıldığında evsel nitelikli atıksuların havzadaki kirliliğe yoğun bir etkisi
olduğu görülmektedir. Buna karşın havza sınırları içerisinde kalan 68 belediyeden yalnızca
1 tanesinde evsel nitelikli atıksu arıtma tesisi bulunmaktadır.
3.2.2. Endüstriyel Atıksular
Ergene Havzası coğrafi konumu itibari ile endüstrileşme açısından da çok yüksek bir
potansiyele sahiptir. İstanbul’da yaşanan sanayi yoğunluğu zaman içinde Çorlu ve
Çerkezköy ilçelerine doğru kaymıştır. Özellikle Çorlu, İstanbul’a yakınlığı ve E-5 karayolu
üzerinde oluşu sebebiyle bir çok sanayi kuruluşunu sınırları içerisinde bulundurmaktadır.
Havza geneline bakıldığında sanayi yoğunluğu en çok Tekirdağ ilindedir. İkinci sırada ise
Kırklareli ili gelmektedir. Edirne Trakya Bölgesinde en az sanayiye sahip kenttir.
Tablo 3.7. Sanayi Tesislerinin Mekân Olarak Çorlu’yu Seçme Nedenleri
Faktörler
%
İstanbul’a yakınlık
25
Ulaşım
21
Uygun ve yeterli büyüklükte arsa temini
18
Sanayi Bölgesi olması
7
Pazara yakınlık
5
İşçi temini
2
Kredi teşvikinden faydalanma
2
78
Hammadde temini
2
Kaynak: Trakya’da Sanayileşme ve Çevre Sempozyumu III, İstanbul Sanayinin Desantralzasyonu ve Bunun
Trakya Bölgesi’ne Etkisinin Çorlu-B.Karıştıran Sanayi Alanında Değerlendirilmesi
Bölgede yoğunluk gösteren sektörlerin başında deri, tekstil ve kâğıt sektörleri bölgede
yoğunluk göstermektedir. Geçmiş yıllarda düzensiz artışlar sebebiyle bölgede sanayiciler
tarafından birçok kaçak kuyu açılmıştır. Bunların denetimleri yapılamamsı sonucunda
Trakya Bölgesinde yeraltı suyu kaynaklarında azalma meydana gelmiştir. Bölge halkının
ifadelerine göre geçmiş yıllarda 15 metreden su çıkarken bugün yeraltı suyu seviyeleri 300
metrelere kadar düşmüştür. Sanayinin deşarjından kaynaklanan etkiyi ise en çok Ergene
Nehri ve kolları üstlenmektedir.
Ergene Nehrinin en büyük kollarından olan Çorlu Deresi, Çorlu, Çerkezköy ve Muratlı
ilçelerindeki daha çok tekstil, deri ve kimya sanayinin atıklarıyla aşırı kirlenmektedir.
Sanayi tesislerinin çoğunluğunun arıtma tesisi olmasına rağmen düzenli çalıştırmama,
bypass vb. nedenlerle nehir çok büyük kirlilik yüklerine maruz kalmaktadır.
Endüstriyel atık suların özellikleri sektörlere göre değişiklik göstermektedir. Proses
farklılıkları, farklı hammaddeler ve kullanılan farklı teknolojiler deşarj edilen atık su
karakterlerinde farklılıklar oluşturmaktadır.
3.2.2.1. Kirleticilerin Yapıları Ve Tipik Değerleri
Yiyecek endüstrisi, indirgendikleri zaman nehirlerdeki çözünmüş oksijen miktarını
düşüren organikleri daha çok içerir ve bu da balıkları ve sudaki hayatı olumsuz etkiler.
Koku ve anaerobik ortam oluşabilir. Bazı besin endüstrileri sadece mevsimsel olarak çalışır
ve genellikle katı atıklar üretirler.
İçecek endüstrisi atıkları, yiyecek endüstrisi ve evsel atıklara benzemekle birlikte çok
yüksek BOİ değerleri içerebilir. Yemek ve içecek endüstrisi atıkları bitkileri sulama suyu
amacıyla kontrollü olarak kullanılabilir. Atıksuda katı madde miktarı ve renk problem
olabilir. Biyolojik arıtma sırasında besi maddesi ilavesi gerekebilir.
Tekstil endüstrisindeki ana problemler boya bölümünden renk, işleme esnasında
NaOH’dan kaynaklanan yüksek pH ve ani oynamalar görülmektedir. Makine yağları,
yüksek BOİ, sülfitler ve Zn sektör çeşidine göre diğer kirletici parametrelerdir.
Kimya endüstrisi atıksularda ise yağ emisyonları, sülfit ve fenoller, makine yağları, katılar,
yüksek pH, fosfatlar ve indirgenemeyen organikler içerebilirler. Tipik etkileri ise tat ve
koku problemleri, zehirlenme olabilmektedir. Ayrıca termal kirlenmeye yol açabilir. Metal
üretiminden kaynaklanan atıksuda Cr, Cd, CN-, Zn metal kirlilikleri görülebilir. Bazı
metaller besi zincirinde kalırlar.
Tabakhanelerden kaynaklanan atıksuların tipik yapıları kıl, katı madde, çamur, BOİ, azot,
Cr, Sülfit kirliliği, yüksek pH ve kokudur.
79
3.2.2.2. Sanayi Tesisleri
Bölgede sanayi 1980’li yıllardan sonra hızla artmaya başlamıştır. Sanayileşmenin bu hızlı
artışı, İstanbul’a yakınlık, ulaşım, yeterli arsa, işçi temini, su temini kolaylığı ve özellikle
Çorlu’nun sanayi bölgesi olması gibi nedenlerden dolayıdır.
Tablo 3.8. Endüstrilerde su ihtiyacı ve atıksu karakteristikleri
Endüstri
Su ihtiyacı
Atıksu karakteristikleri
Miktar
BOİ
Diğer
YİYECEK
27 m3/ton
(yeniden
kullanım yok)
3 m3/ton
(yeniden
kullanım var)
5 m3/1000 kg
canlı hayvan
30 m3/1000 kg
canlı hayvan
Şeker Pancarı
Mezbahalar
Et kesimi ve
konserveleme
Meyve/sebze
konserveleme
İÇECEK
8-80 m3/ton
Kullanılan
suyun %89.5’i
1 kg/ton pancar
-
500 l/ton
0.6 kg/ton
-
Kullanılan
suyun %96,8’i
15-20 kg /1000
kg konserve et
3-9 kgN/ 1000
kg canlı
hayvan
Kullanılan
suyun %67’si
-
-
8 g/l bira
0.1-0.5 g N /l
bira
Bira
-
10-15 l/l bira
Süt
-
2-10 l/l süt
Viski
Meşrubatlar
KÂĞIT
Kâğıt
hamuru
(üretim)
Kâğıt
hamuru
(beyazlatma)
Kâğıt
üretimi
Entegre
üretim
TEKSTİL
-
20 l/l viski
2-5l/l meşr
-
40-200 m3/ton
-
-
-
80-200 m3/ton
-
-
-
40-120 m3/ton
-
-
-
190-230 m3/ton
60-165 kg/ton
-
Pamuk
Yün
120-750 l/kg
ürün
-
0.1-0.2 kg /100
kg süt
600-2000mg/l
-
-
-
Kullanılan
80
150 kg/1000 kg
7-15kg N /
Suni ipek
-
Naylon
-
Polyester
-
suyun %93’ü
500-600 l /kg
ürün
100-150 l /kg
ürün
67-133 l /kg
ürün
ürün
300 kg /ton
ürün
ton ürün
-
-
-
200 kg/ton
ürün
-
KİMYA
Rafineriler
200-400 l (varil
başına)
-
45 g/varil
4 g/varil
Sabun
üretimi
-
200 m3/ton
-
-
Endüstri
Su ihtiyacı
Atıksu karakteristikleri
Miktar
BOİ
13 m3/ton
karbon
bulamacı: 2500
l/ton NH3
NH3 tesisi:
2000-7000 l/ton
Üre tesisi: 30005000 l/ton
NH3
1-25 l / l
kaplama
solüsyonu
Deterjanlar
-
Gübre
Metal
kaplama
Diğer
10-25 kg NH3
/ton üretilen
NH3
6-22.5 kg
üre/ton NH3
1-15 mg CN /l
3-100 mg Cr /l
0-25 mg Ni/l
DİĞERLERİ
Tabakhanele
r
2-8 m3/kg deri
9 kg/ 100kg
deri
Askıda katı: 2230kg /100kg
Toplam katı:
35-40 kg /100kg
3.2.3. Tarımsal Atıksular
Dünya nüfusu sürekli olarak artmakta ve buna bağlı olarak da ihtiyaç duyulan gıda
maddesi miktarı çoğalmaktadır. Tarıma tahsis edilen arazi miktarı sınır noktaya
geldiğinden, ürünü arttırmanın tek yolu birim alandan daha fazla ürün elde etmektir. Birim
alandan daha fazla ürün elde etmek üzere çeşitli kültürel tedbirler uygulanabilir.
Gübreleme, bu tedbirler içerisinde en önemlilerinden biridir.
Yetersiz bir gübreleme ürünün miktar ve kalitesinde azalmaya yol açar. Aşın gübre
kullanımı ise, yine ürünün miktar ve kalitesinde azalmaya ve ekonomik kayıplara yol
açabileceği gibi, çevre kirliliğine de sebep olur.
81
Trakya Bölgesi, ülkemizde birim alana en çok gübre kullanılan bir yöremizdir. Bu bölgede,
birim alana kullanılan toplam gübre miktarı Türkiye ortalamasının iki katı kadardır.
Özellikle son yıllarda, bölgede yer yer bilinçsizce ve fazla miktarda gübre kullanıldığı
dikkati çekmektedir.
Şu anda pek önemli gibi gözükmemekle beraber, aşın gübre kullanımının uzun vadede bazı
sorunları da beraberinde getirmesi doğaldır. Özellikle aşırı azot kullanımı, yeraltı sularının
kirlenmesine ve nitrat birikimi sebebiyle canlılarda çeşitli sorunların ortaya çıkmasına yol
açar. Toprakta aşırı fosfor birikiminin de, bitki büyümesini engellediği bilinen bir
husustur.
Tekirdağ, Edirne ve Kırklareli illerindeki ekili alan ve kullanılan gübreler aşağıdaki tabloda
da verilmiştir. Görüldüğü gibi, ekili alan yönünden Tekirdağ birinci sırayı, Edirne ikinci
sırayı ve Kırklareli'de üçüncü sırayı almaktadır.
Tablo 3.9. 1994 Yılı Verilerine Göre Tekirdağ, Kırklareli Ve Edirne İllerinde Ekili Alan ve
Kullanılan Gübre Miktarlan.
Kullanılan Gübre (ton)
İli
Azot
Fosfor
Potasyum
Toplam kg/da
Tekirdağ
41881
14170
1311
57308
129
Kırklareli
20250
12240
500
44990
168
Edirne
39970
12579
913
53462
148
Toplam
108101
38 995
8724
155820 145(Ort)
Kullanılan gübreler açısından da benzer bir durum gözlenmektedir. Kullanılan gübrelerin
çeşitlerine bakıldığında azot birinci sırada, fosfor ikinci sırada ve potasyum da üçüncü
sıradadır.
Gübre kullanımındaki en objektif ölçü birim alana uygulanan gübre miktarıdır. Bu üç
ilimizde hektara uygulanan ortalama gübre miktarı 145 kg'dır. Birim alana en çok gübre
Kırklareli ilinde uygulanmaktadır. Bunu Edirne takip etmekte ve Tekirdağ son sırada yer
almaktadır. Ortalama değer dikkate alındığında, bu üç ilde birim alana kullanılan gübrenin
Türkiye ortalamasının iki katından daha fazla olduğu anlaşılır. Görüldüğü gibi yörede
yoğun bir gübre kullanımı söz konusudur. Bu kullanım yıldan yıla da artış eğilimi
göstermektedir.
82
Trakya yöresinde mevcut işlenen arazinin yetiştirilen bitki çeşidine göre dağılımı aşağıdaki
tabloda gösterilmiştir. Buna göre; işlenen arazinin % 53.5'ünde Hububat, % 32.7'inde
Ayçiçeği ve % 13.8'inde de Bağ, Şeker Pancarı, Sebze, Mısır, Zeytin, Çeltik ve diğer bitki
çeşitleri yetiştirilmektedir. Diğer bitki çeşitlerinin toplam içerisindeki payı % 8.64
civarındadır. Yem bitkilerince tahsis edilen alanın toplam işlenen arazi içerisindeki payı
daha da küçüktür. İşlenen arazi içerisindeki en yüksek pay % 86.2 ile buğday ve ayçiçeğine
aittir. Yörede sürekli olarak Bugday-Ayçiçeği münavebesi uygulanmaktadır. Bu tarım
şeklinde aşırı gübre uygulanmak suretiyle toprak sürekli olarak zorlanmakta ve birim
alandan en yüksek verim alınmaya çalışılmaktadır. Bu arada toprak strüktürü bozulmakta,
toprak organik maddesi azalmakta, toprağın su-hava düzeni bozulmakta, erozyon teşvik
edilmekte ve çeşitli hastalık ve zararlılar için uygun bir ortam hazırlanmaktadır.
Tablo 3.10. Trakya yöresinde işlenen arazinin bitki çeşidine göre dağılımı,ha
İLİ
Hububat Ayçiçeği Bağ
Ş.Pancan
Sebze
Mısır Zeytin Çeltik
Diğerleri
Tekirdağ
306.849
155.149 6.799
2.370
375
764
414
84
33.361
Edime
163.495
142.700
700
3.304
14.526
1.195
-
24.995
42.995
Kırklareli
154.863
79.950
842
4.015
5.229
1.554
-
170
24.618
TOPLAM
625.207
374.799 8.341
9.689
20.200
3.513
414
25.249
100.974
Tekirdağ, Kırklareli ve Edirne illerine ait 2005 ve 2006 yılı ilaç ve gübre kullanım
miktarları İl Tarım Müdürlüklerinden temin edilmiştir. Kullanılan gübre miktarları ilçe
bazında verilmiştir. Corine sınıflandırmasında ortaya çıkan sonuçlara göre havzadaki arazi
kullanımları sınıflandırılmıştır (Tablo 3.11).
Tablo 3.11 Arazi Sınıflandırması
Sınıf_Adı
Bataklıklar
Uzum Bagları
Ormanla Karısık Tarım Alanları
Pirinc Tarlaları
Diğer Kullanımlar
Karısık Tarım Alanları
Surekli Sulanan Alanlar
Mera Ve Çayırlar
Dogal Bitki Ortusu
Ormanlar
Sulanmayan Ekilebilir Alanlar
Alan (m²)
%
14437658,83
0,18
1181751,05
0,25
202706,13
0,81
108668353,01
1,67
16686385,82
4,18
134481880,63
5,84
5651385,80
6,21
5865553,62
6,55
12737876,38
10,63
26257212,62
14,04
48148032,36
49,65
Arazi kulanımlarına karşılık İl Tarım Müdürlükleri’nden ilaç ve gübre kullanım miktarları
alınmış ve tablosal halde aşağıda verilmiştir. Tarımsal kullanımlara bakıldığında, Ergene
Nehri boyunca yoğunlaşmış olan sanayi ve güney bölgelerdeki turizm alanları dışında
toprakların büyük bir kısmı tarım arazisi olarak kullanılmaktadır.
83
Trakya'da tarımı yapılan ürünlerin başında buğday (Triticum aestivum L.), ayçiçeği
(Helianthus annus L.) ve çeltik (Oryza sativa L.) gelmektedir. Bu ürünlerden başka
şekerpancarı (Beta vulgaris L.), susam (Sesamum indicum L.), mısır (Zea mays L.), soğan
(Allium cepa L.), sarımsak (Allium sativum L.), fasulye (Phaseolus vulgaris L.), karpuz
(Citrullus vulgaris L.), kavun (Cucumis melo L.) çerezlik kabak (Cucurbita spp.) ve bağbahçe bitkilerinin tarımı yapılmaktadır. Trakya, Türkiye Ayçiçeği ekim alanının %70'ni
(360.000 ha) ve üretiminin %75'ini (600.000 ton) karşılamaktadır. Diğer önemli bir ürün
olan çeltikte ise Türkiye ekim alanının %50'si (35.000 ha) ve üretiminin %50'si (178.000
ton) yine bu bölgede yer alır. Buğdayda durum daha da dikkat çekicidir. Trakya’da,
Türkiye buğday ekim alanının yaklaşık % 5'i (630.000 ha) kadar bir alanda buğday tarımı
yapıldığı halde üretimin %15'i (2.574.832 ton) yine bu bölgeden karşılanmaktadır.
Ergene Nehrinin kirli oluşu tarımı etkilemiş ve havza genelinde kuru tarıma yönelme
olmuştur. Pestisit ve gübrenin en çok sulama yoluyla yüzeysel ve yer altı sularına karıştığı
göz önünde bulundurulduğunda kuru tarım yapılan alanların tarımsal kirlilik konusunda
daha az etkili olduğu görülmektedir.
Havzada en çok sulama yapılan üretim çeltiktir. Ergene Havzası’nın batısında yoğunlaşan
çeltik yetiştiriciliği Edirne –İpsala hattı boyunca yapılmaktadır. Bu bölgedeki tarlalar genel
olarak Meriç Nehri’nden sulanmaktadır. Meriç Nehri’den alınan numune analiz
sonuçlarına bakıldığında Ergene Nehri’ne göre çok daha temiz bir su karakterinde olduğu
görülmektedir.
Tablo 3.12 Ergene Havzası Tarımsal Atıksu Miktarları
Arazi Kullanımı
Alan (ha)
Tarımsal
Mera (Çayır ve Otlak)
Orman
1.239.102
109.512
512.380
Toplam Azot
(kg/yıl)
6.443.330
459.950
1.024.760
84
Toplam Fosfor
(kg/yıl)
991.281
14.236
56.362
Tablo 3.13.a Tekirdağ ili 2006 yılı ilçeler üzerinden kimyevi gübre tüketimi (ton)
Gübre Cinsi
Merkez
AS%21
87,00
Çerkezköy
Çorlu
AS%26
3115,30
AN%33
3283,80
11143,50
523,20
9150,65
1399,90
Üre%46
20.20.0
20.20+Z
n
661,33
7122,55
1947,70
16,40
620,60
50,00
7590,05
1449,90
38,15
4216,35
857,45
3085,85
375,80
279,40
1426,10
64,00
656,50
1831,90
865,35
6420,45
4240,35
16575,50
2629,75
85,75
8460,55
1734,35
3153,85
Malakara
1967,20
4610,95
3146,05
15904,90
3171,55
9,90
9521,30
484,65
4418,65
M.Ereğlisi
0,00
1205,45
3,20
1211,20
296,90
Muratlı
99,70
2119,90
410,90
3618,50
987,40
Saray
TOPLAM
Krom 12.30.12
0,00
Pot.Nitra
t 0,00
630,20
Hayrabolu
Şarköy
13.24.12+Z
r 9,00
TSP
5837,10
15.15.15
3/15+Z
n
192,80
DAP
1916,35
48,65
104,65
200,00
2453,45
339,40
675,45
1094,68
3271,86
349,15
2620,58
657,96
14,80
2512,91
263,33
54,95
30,75
53,35
146,96
106,35
17,40
151,15
700,00
67,20
3597,40
41068,81
12886,70
55410,83
11297,51
382,40
35725,66
5089,16
15062,43
0,00
0,00
1,45
22,00
2484,15
9,00
365,40
0,00
Tablo 3.13.b Tekirdağ ili 2005 yılı ilçeler üzerinden kimyevi gübre tüketimi (ton)
Gübre Cinsi
Merkez
AS%21
AS%26
AN%33
Üre%46
DAP
TSP
20.20.0
20.20+Zn
15.15.15
3/15+Zn
15.25.15
Pot.Sülfat
Pot.Nitrat
336,65
4662,90
3097,35
11113,65
3656,85
33,55
7232,40
340,35
2336,65
124,70
0,00
0,00
0,00
0,00
1097,20
0,00
426,65
98,00
0,00
436,70
15,00
586,50
0,00
0,00
0,00
0,00
Çorlu
333,10
8538,85
1779,25
6090,95
1487,90
66,45
4933,00
648,45
3557,45
76,00
0,00
0,00
0,00
Hayrabolu
451,40
3904,35
1993,10
8178,90
1396,20
13,50
6051,11
532,30
2050,50
71,75
18,80
0,00
0,00
Çerkezköy
Malakara
1132,20
3893,90
3108,20
10483,90
3061,55
3,45
6609,80
55,00
4249,25
199,10
0,00
0,00
19,65
M.Ereğlisi
100,00
1237,50
102,50
1483,60
326,40
0,00
2121,00
314,57
0,00
0,00
0,00
0,00
0,00
57,90
1762,15
407,90
2391,35
336,75
0,00
1878,25
41,20
428,65
850,00
0,00
20,00
0,00
100,00
3337,75
316,85
1960,20
706,30
2,00
2545,45
304,85
1011,35
0,00
0,00
0,00
0,00
Muratlı
Saray
Şarköy
TOPLAM
135,85
412,14
327,95
576,10
137,50
4,85
470,10
0,00
552,60
0,00
0,00
0,00
0,00
2547,20
28846,74
11133,10
42705,30
11207,45
123,80
32277,81
14772,95
14772,95
472,40
18,80
20,00
19,65
85
Tablo 3.13.c Tekirdağ ili 2005-2006 yıllarında kullanılan zirai ilaç miktarı(kg/lt)
PESTİSİT
İNSEKTİSİT
FUNGUSİT
HERBİSİT
AKARİSİT
RODENTİSİT VE MOLLUSSİSTLER
FUMİGANT
KIŞLIK VE YAZLIK YAĞLAR
TOPLAM
2005
17705
57032
119841
0
2009
830
57
197474
İlaç Grubu
İNSEKTİSİT
FUNGUSİT
HERBİSİT
DİĞER
Toplam
2006
81134
1029830
344444
20677
1476087
Tablo 3.14 Kırklareli ili 2006 yılı ilçeler üzerinden kimyevi gübre tüketimi (ton)
İlçe Adı
Babaeski
Kofçaz
Lüleburgaz
Pınarhisar
Pehlivanköy
Vize
Merkez
TOPLAM
20.20.0.Zn
273,25
0
295
20
53,5
82,45
24102
1129,6
12.30.12
142,1
0
0
0
52
21
72,95
288,05
15.15.15.
833,9
26,55
1135,7
348,4
421,65
294,6
1791,8
4852,6
20.20.0
2656,3
219
4692,75
2705
1109,15
1615,7
2622,04
15619,94
%26AN
4183,75
253,95
4338,75
1447,97
1112,1
1288,3
2857,25
15482,07
%33AN
565,75
84,4
498,2
393,4
322,5
214,2
1065,15
3143,6
%21AS
303,3
0
75,2
0
317,05
0
0
695,55
DAP
308,8
104,05
394,71
475,88
85,2
213,15
649,8
2231,59
ÜRE
4195,05
146,85
7074,6
2587,6
1213,4
1079,15
4010,75
20307,4
15.15.15.ZN
833,9
0
21,5
0
0
0
0
855,4
P.NİT.
0
0
0
0
0
0
1,4
1,4
P.Sül
0
0
0
0
0
0
0
0
TSP
0
0
0
0
0
0
21,8
21,8
18.24.12
0
0
0
0
0
0
12,8
12,8
Tablo 3.15 Kırklareli ili 2005 yılı ilçeler üzerinden kimyevi gübre tüketimi (ton)
İlçe Adı
Babaeski
Kofçaz
Lüleburgaz
Pınarhisar
Pehlivanköy
Vize
Merkez
20.20.0.Zn
363,45
0
345,05
0
7,5
44,5
369,1
12.30.12
200,15
0
255
0
56,85
0
94
15.15.15.
975,3
0
1622,3
238,85
374,45
321,15
1404,15
20.20.0
3680,65
126,75
4450,8
2791,75
1081,85
1888,1
3179,05
%26AN
4373,3
204,45
7060,8
1749,15
1312,2
1587,45
3602,51
%33AN
543,3
115,25
877,7
444,84
321,1
360,55
1204,41
%21AS
224,75
0
42,65
0
255,4
0
10
86
DAP
499,45
6,2
764,79
425,15
48,55
149,3
852,25
ÜRE
3646,2
197,25
6174,85
2508,4
1247,9
945,3
4575,7
15.15.15.ZN
37
0
0
0
0
0
15
P.NİT.
0
0
0,8
0
0
0
0
P.Sül
0
0
3
0
0
0
0
TSP
0
0
0
0
0
0
1,5
18.24.12
0
0
5,65
0
0
0
15,7
TOPLAM
1129,6
606
4936,2
17198,95
19889,86
3867,15
532,8
87
2745,69
19295,6
52
0,8
3
1,5
21,35
Tablo 3.16 Kırklareli ili 2005-2006 yıllarında kullanılan zirai ilaç miktarı(kg)
PESTİSİT
İnsektisit
Fungusit
Herbisit
Rodentisit
Akarisit
Fumigant
TOPLAM
2005
12707,4
56782,9
211805
21
30
52
281398,3
2006
12246,5
64295,75
238655
37
90,5
315324,8
88
89
3.3. ERGENE HAVZASI’NDAKİ KİRLİLİK VERİLERİNİN ANALİZİ
Ergene Nehri üzerindeki noktalarda, 2007 yılının Şubat, Mayıs ve Ağustos aylarında
ölçülen değerler kullanılarak üretilen nehir su kalite sınıflarının dağılımı haritaları Şekil 3.73.13’te gösterilmiştir. Ergene Nehri’nin başlangıcında yer alan Çorlu-Çerkezköy sanayi
bölgesinin etkileri sonucu, bu bölgede BOİ parametresine göre su kalite sınıfları IV.
Sınıftır. Ergene Deresinin ve diğer yan derelerin katılımı ve kirleticilerin çökelmesi
nedeniyle dahi su kalite sınıfı değişmemektedir. Ergene Nehri, ancak Meriç Nehri ile
birleştikten sonra su kalite sınıfı II. ve III. sınıfa dönüşmektedir.
Şekil 3.7 Ergene Nehri, BOİ Parametresine göre Su Kalite Sınıflarının Değişimi (Şubat
2007)
Şekil 3.8 Ergene Nehri, BOİ Parametresine göre Su Kalite Sınıflarının Değişimi (Mayıs
2007)
91
Şekil 3.9 Ergene Nehri, BOİ Parametresine göre Su Kalite Sınıflarının Değişimi (Ağustos
2007)
Şekil 3.10 Ergene Nehri, NH4-N (Amonyum Azotu) Parametresine göre Su Kalite
Sınıflarının Değişimi (Şubat 2007)
92
Şekil 3.11 Ergene Nehri, NH4-N (Amonyum Azotu) Parametresine göre Su Kalite
Sınıflarının Değişimi (Mayıs 2007)
Şekil 3.12 Ergene Nehri, NH4-N (Amonyum Azotu) Parametresine göre Su Kalite
Sınıflarının Değişimi (Ağustos 2007)
93
Ergene Nehri üzerinde DSİ tarafından 2006 yılı içinde 2 ayda bir (Ocak-Mart-MayısTemmuz-Eylül ve Kasım aylarında) ölçülen değerler kullanılarak üretilen nehir su kalite
sınıflarının dağılımı haritası Şekil 3.4’te yer almaktadır. Ergene Deresi üzerinde yer alan ve
su kalite sınıfı III olan 13 numaralı gözlem istasyonu, Ergene Nehrine karıştığı Muratlı
gözlem istasyonundan itibaren IV. sınıfa dönüşmektedir. Ergene Nehri üzerinde, akış
yönünün en yukarısında yer alan ve su kalite sınıfı III olan 39 numaralı gözlem istasyonu
da Çorlu-Çerkezköy sanayi bölgesinin etkileri sonucu akış boyunca IV. sınıfa dönüşmekte
ve Meriç Nehri’ne kadar kalite sınıfı değişmemektedir.
Şekil 3.13 Ergene Nehri, BOİ Parametresine göre Su Kalite Sınıflarının Değişimi (DSİ 2006)
94
Su kirliliği parametrelerine göre Ergene Nehri’nde su kalite sınıflarının zaman içindeki
değişimi her bir DSİ gözlem istasyonu için Şekil 3.14’de sunulmuştur. Bu grafiklerden de
görüldüğü gibi değişik parametrelere göre su kalite sınıfları 2 ile 4 arasında değişmektedir.
1985 yılından itibaren su kalite sınıfı 2’nin altına hiç inmemiş, çoğu kere tüm parametrelere
göre su kalite sınıfı 4 olmuştur.
Şekil 3.14. DSİ kalite gözlem istasyonlarinda su kalite sınıflarının zamansal dağılımı
(DSİ-13 (Çorlu), DSİ-14 (Çerkezköy), DSİ-15 (Lüleburgaz), DSİ-16, DSİ-17 (Uzunköprü),
DSİ-39 (Çerkezköy), DSİ-40 (Çerkezköy)
95
96
3.3.1. Değerlendirme
Yapılan arazi çalışmasında akarsu ile ilgili su kalite parametrelerinin sucul fauna açısından
değerlendirilmesi yapılmıştır. Daha önce tespit edilen ve bölgeyi temsil eden istasyonlarda
yerinde tespit edilen bazı su kalite parametreleri Tablo 3.15’de verilmiştir.
Yerinde yapılan incelemeler sonunda mevcut bilgiler (PH, EC (mikro simens), çözünmüş
oksijen, doymuş oksijen, tuzluluk, su sıcaklığı) çerçevesinde genel olarak balıkçılık
potansiyeline ilişkin değerlendirme yapılmıştır.
IV. Sınıf su kalitesine sahip olan istasyonlara ilişkin resimler
97
Tablo 3.15. İkinci arazi çalışması sonucunda yerinde belirlenen su kalite parametreleri
(16-17/05/2007)
İstasyon Bölge ismi
pH
EC
(mikro
simens)
Çözünmüş
Oksijen
(mg/L)
Doymuş
Oksijen
(mg/L)
Tuzluluk
Sıcaklık
(oC)
1
İpsala Sınır
Kapısı(Meriç)
7.81
903
3.31
38.6
0.2
22.2
2
Meriç
Nehri/Küplü
8.06
537
12.88
147.7
0
23.1
3
Uzunköprü/Köprü
Altı
8.34
3.220
0
0
1.7
23.2
4
Alpullu
Beldesi/Alpullu
Köprü Altı
8.36
4.030
0
0
2.1
24.1
Lüleburgaz
Girişi/Tren Yolu
Köprüsü Altı
8.34
4.860
0
0
2.6
25
6
İnanlı/Köprü Altı
8.11
5.080
0
0
2.8
27.8
7
Muratlı Deresi
/Muratlı Köprüsü
Altı
8.34
6.040
0
0
3.3
25.7
8
Ballıhoca/Ergene
Köprüsü Altı
7.95
3.750
0
0
2
26.5
9
Çorlu/Deri OSB
Deşarj sonrası
8.93
5.205
0
0
2.8
28.5
10
Marmaracık deresiSevim Deresi
Birleşim Noktası
11
Velimeşe
Girişi/Köprü Altı
9.09
5.860
0
0
3.2
26.4
12
Veliköy
9.50
6.530
0
0
3.6
31.2
13
Çerkezköy
içi/Bahçıvan Hasan
Uğurlu Köprüsü
7.65
1.015
0.68
7.6
0.4
22.5
Çerkezköy girişi
(Çorlu memba)
726
5.48
79.8
0.3
22.2
5
14
8.12
98
Tablo 3.16. Çevre ve Orman Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü Çevre Referans
Laboratuvarı Tarafından Analiz yapılan istasyonlar
1. istasyon; Meriç Nehri, İpsala Sınır Köprüsü DSİ Ölçüm İstasyonu EDİRNE
2. istasyon; Meriç Nehri, Ergene Nehri Karışım Öncesi Küplü Mevkii EDİRNE
3. istasyon; Ergene Nehri Çiftlik Köyü Mevkii EDİRNE
4. istasyon; Ergene Nehri Alpullu Mevkii Köprü Altı KIRKLARELİ
5. istasyon; Ergene Nehri Lüleburgaz Girişi Demiryolu Köprüsü altı KIRKLARELİ
6. istasyon; Ergene Nehri İnanlı Mevkii, İnanlı Köprü altı TEKİRDAĞ
7. İstasyon; Muradiye (Çorlu) Deresi, Muratlı Çıkış Köprüsü TEKİRDAĞ
8. istasyon; Ergene Çayı, Ballı Hoca Mevkii Köprü altı TEKİRDAĞ
9. istasyon; Çorlu Deresi, Deri OSB Deşarj Sonrası TEKİRDAĞ
10. istasyon; Çorlu Deresi, Velimeşe Girişi Köprü Altı TEKİRDAĞ
11. istasyon; Çorlu Deresi, Çerkezköy OSB öncesi Veliköy/TEKİRDAĞ
12.
istasyon;
Çorlu
Çerkezköy/TEKİRDAĞ
Deresi,
Bahçıvan
Hasan
Uğurlu
Köprüsü
13. istasyon; Çorlu Deresi, Çerkezköy Girişi Çerkezköy/TEKİRDAĞ
3.3.1.1. Su Sıcaklığı
Su sıcaklığı balıkların aktivitelerini direkt veya dolaylı olarak etkilerler. Sıcaklığın direkt
etkisi balığın toplam aktivitesi üzerine ki bunlar kalp atışı, solunum, sindirim, hastalığa
karşı mücadele, hormon oluşumudur. dolaylı etkisi suyun oksijen miktarı, bitkilerin ve
planktonik organizmaların gelişmesi ile ilgilidir. Tablo 3.15 incelendiğinde, arazi
çalışmalarında belirlenen sıcaklık değişimleri özellikle 6. ve 12. istasyonlarda yüksek
değerler tespit edilmiştir. Bölgedeki deşarj sularının su sıcaklığını artırıcı bir etkisinin
olduğu düşünülmektedir.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan
10.03.1995 tarih ve 22223 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Su Ürünleri Yönetmeliği’nin
Altıncı Bölüm madde 11’de belirtilen “içsulara ve denizlerdeki istihsal (üretim) yerlerine
dökülmesi yasak olan zararlı maddeler ve alıcı ortama ait kabul edilebilir değerlere ilişkin 5
sayılı Ek’ine göre (Anonim 2002), su ürünleri istihsal yerlerine deşarj edilen sıcaklığı ortam
sıcaklığını, akarsuda 3 oC den fazla, deniz ve içsularda 2 oC den fazla, bir (1) saatlik zaman
aralığında yapılan ölçümlerde ise, 0,5 oC den fazla değiştiren atık sular alıcı suya verilemez.
99
3.3.1.2. Çözünmüş Oksijen
Su ürünleri üretiminde su kalitesini en çok etkileyen faktörlerden biri çözünmüş oksijen
miktarıdır. Sularda oksijenin başlıca kaynakları atmosfer ve bitkilerin asimilasyonu ile
üretilen oksijendir. Atmosferik oksijenin suda çözünebilirliği, suyun sıcaklığına,
tuzluluğuna ve atmosfer basıncına bağlı olarak değişir. Atık sulara karışan organik
maddeler çözünmüş oksijen miktarının düşmesine neden olurlar. Çözünmüş oksijen sucul
yaşam için son derece gerekli bir bileşen olduğu kadar biyokimyasal oksidasyonlar içinde
gereklidir. Tatlı sularda sucul yaşam için en az 5 mg/l çözünmüş oksijen olmalıdır.
İpsala Sınır Kapısı(Meriç) istayonu (1. istasyon; 3,38) Tatlı sularda sucul yaşam için gerekli
değerin altında, Ergene çayının Meriç nehrine karıştığı yer (2. istasyon; 12,88) ve Çerkezköy
girişi (Çorlu memba) (14. istasyon; 5,48) Tatlı sularda sucul yaşam için gerekli değerin
üstünde bulunmuştur. Çerkezköy girişi (Çorlu memba) 14. istasyon çözünmüş oksijen ve
doymuş oksijen açısından değerlendirilecek olursa 2. ve III. Sınıf su grubu arasında yer
almaktadır. Balıkçılık potansiyeli bakımından olta balıkçılığının riskte ve değersiz balık
türlerinin olduğu sular grubuna girmektedir. Bu istasyonda su debisi oldukça düşüktür.
Fakat Tablo 3.15’te belirtilen 3. istasyon ile 13. istasyon (Uzunköprü/Köprü Altı, Alpullu
Beldesi/Alpullu Köprü Altı, Lüleburgaz Girişi/Tren Yolu Köprüsü Altı, İnanlı/Köprü
Altı, Muratlı Deresi /Muratlı Köprüsü Altı, Ballıhoca/Ergene Köprüsü Altı, Çorlu/Deri
OSB Deşarj sonrası, Marmaracık deresi-Sevim Deresi Birleşim Noktası, Velimeşe
Girişi/Köprü Altı, Çerkezköy içi/Bahçıvan Hasan Uğurlu Köprüsü) çözünmüş oksijen ve
doymuş oksijen değerleri sıfır bulunmuştur. Değerlendirilecek olursa IV. Sınıf (çok kirli
sular-polisabrobik) aşırı derecede kirlenmiş balıkçılık potansiyeli ve suda yaşayan canlıların
olmadığı ve olamayacağı bölgeler olarak değerlendirilebilir.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su
Ürünleri Yönetmeliği’nin 5 sayılı Ek’inde, su ürünleri üretim alanlarında çözünmüş
oksijen değerini 6.0 mg/l den aşağı düşüren atıkların alıcı ortamlara verilemeyeceği
bildirilmiştir (Anonim 2002).
3.3.1.3. Askıdaki katı madde
Askıda katı maddenin bir kaynaktaki balıkçılık üzerine etkisi tür kompozisyonu yanında
değersiz balık türlerinin artması ve söz konusu kaynaktaki balıkçılığın ekonomik önemini
yitirmesi şeklinde ortaya çıkmaktadır. İstasyonlara ilişkin bulanıklılık değerleri, askıdaki
katı madde değerleri ile birlikte yorumlanabilir. Askıdaki madde miktarı mevsimsel olarak
değişmekle birlikte 1. istasyon (10-35 mg/l)), 2. istasyon (9-35 mg/l) ve 3. istasyon (47-120
mg/l) aerasında,12. istasyon (54-136 mg/l) arasında, diğer istasyonlar ortalama 250 ile 1000
mg/l arasında AKM miktarı içermektedir. Türk Çevre Mevzuatında İçsu Kaynaklarının
Sınıflarına Göre Su Kalite Kriterlerinde askıdaki katı madde miktarları 10 mg/l aşan sular
IV. Sınıf sular olarak belirtilmiştir.
100
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su
Ürünleri Yönetmeliği’nin 5 sayılı Ek’ine göre, içsular ve denizlerdeki su ürünleri üretim
alanlarına askıda katı madde miktarını 30 mg/l den yüksek değere çıkaran atık sular deşarj
edilemez. Aynı yönetmeliğin 6 sayılı Eki’nde sulara boşaltılacak atıklar için tolere edilebilir
askıda katı madde değeri ise 200 mg/l’dir.
3.3.1.4. pH
Balıklar yalnız belirli pH aralığında yaşayabilirler. Birçok balığın optimum pH değeri,
nötral veya hafif alkalidir (pH: 6,5-8). pH değerinin asidik (pH<6,5) veya bazik (pH>8,5)
olarak kuvvetli değişimi balıkları olumsuz etkiler. Bu etkiler genelde geri dönüşümlüdür.
Ancak uzun dönemde ölüme neden olur.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su
Ürünleri Yönetmeliği’nin 5 sayılı Ek’inde, içsu ve denizlerdeki su ürünleri üretim
alanlarında pH değerini 6,5-8,5 değerleri dışına çıkaran atıkların alıcı suya verilemeyeceği
belirtilmiştir. Aynı yönetmeliğin 6 sayılı Eki’nde sulara boşaltılacak atıklar için tolere
edilebilir pH değişim aralığı ise 5-9 dur.
İpsala Sınır Kapısı(Meriç) istayonu (1. istasyon; 7,31) Ergene çayının Meriç nehrine karıştığı
yer (2. istasyon; 8.06) ve Çerkezköy girişi (Çorlu memba) (14. istasyon; 5,48) pH ve oksijen
değerleri dikkate alınarak değerlendirildiğinde hafif kirlenmiş II. Sınıf olta balıkçılığının
riskte oldu sular kapsamında görülmektedir. Meriç Nehri/Küplü 2. istasyon gözle görülür
bir kirlenmenin olmadığı, su kalite parametrelerinden de görüldüğü gibi havzayla bağlantılı
en temiz bölgedir. Sucul fauna açısından değerlendirildiğinde kirlenmenin olduğu akarsu ve
kollarındaki sucul faunayıda temsil edecek olan bir istasyondur. pH, çözünmüş oksijen,
doymuş oksijen, sıcaklık değerleri dikate alınarak yapılan değerlendirmede I. Sınıf,
kirlenmemiş ve olta balıkçılığı için uygun sular grubuna girmektedir.
3. ve 13 istasyonlarda çözünmüş oksijen değerleri sıfır ve yer yer bazı istasyonlarda pH
değerinin yüksek bulunması IV. Sınıf (çok kirli sular-polisabrobik) olduğunu daha da
kuvetlendirmektedir. pH değerleri incelendiğinde 3. istasyondan 9. istasyona kadar pH
değerleri orta derecede kirlenmiş, değersiz balıkların bulunduğu III. Sınıf su grubuna
girmektedir. Bu tespit bu bölgelerde diğer su kalite parametrelerinin düzeltilmesi halinde
III. Sınıf su grubuna girebilmesi açısından önem taşımaktadır.
3.3.1.5. Biyolojik ve kimyasal oksijen ihtiyacı
Biyolojik ve kimyasal oksijen ihtiyacı değerlerine göre 1. istasyon (12-46 mg/l) (6-26 mg/l
)2. istasyon (10-20 mg/l) (14-38 mg/l) 3. istasyon (44-52 mg/l)(85-138 mg/l)12.(16-56
mg/l)(48-160 mg/l) 13. istasyon (26-36 mg/l)(62-94 mg/l) kabul edilebilir sınırlar
içersindeyken diğer istasyon ortalamaları mevsimsel olarak değişmekle birlikte Tarım ve
101
Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su Ürünleri
Yönetmeliği’nin 6 sayılı Ek’ine göre belirtilen 170 mg/l ın üzerinde belirlenmiştir.
Kimyasal ve biyolojik oksijen ihtiyacı, sularda organik madde oksitlenmesi için gerekli
oksijen miktarını yani, dolaylı olarak organik madde konsantrasyonunu ifade eder.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su
Ürünleri Yönetmeliği’nin 6 sayılı Ek’ine göre, sulara boşaltılacak atıklar için belirtilen
kabul edilebilir biyolojik ve kimyasal oksijen değerleri sırasıyla 50 mg/l ve 170 mg/l dir.
3.3.1.6. Amonyak, nitrit ve toplam fosfat konsantrasyonları
İstasyonlarda belirlenen amonyum azotu konsantrasyonu bütün istasyonlarda 0,02 mg/l
üzerindedir. Türk Çevre Mevzuatına göre, 1., 2., 8 ve11. istasyonlar I. Sınıf sular grubunda
yer almaktadır. Diğer istasyonlarda özellikle kış döneminde (Şubat ayında yapılan analiz
sonuçları) su kalitesi IV. Sınıf çok kirli sular sınıfına girmekte, aynı istasyonlarda Mayıs ve
ağustos aylarında, 12. ve 13 istasyonlar hariç I. Sınıf sular kapsamına girmektedir. Bu
durumun özellikle kış aylarında organik kökenli deşarj sularının bu sulara bırakılmasından
kaynaklandığı düşürmektedir. Nitrit azotu bakımından yapılacak değerlendirmede 1. ve 2.
istasyonlar 2 sınıf sular kapsamındayken diğer istasyonlar IV. Sınıf sular grubuna
girmektedir. Nitrat azotu ynünden bütün istasyonlar 1. ve II. Sınıf sular arsında yer
almaktadır. Toplam fosfat konsantrasyonuna ait veriler incelendiğinde 1. ve 2. istasyonlar
1.ve II. Sınıf sular kapsamındayken, diğer istasyonlar IV. Sınıf çok kirli sular olarak
değerlendirilebilir.
Amonyak, sulara balıkların metabolizma ürünü olarak ve organik maddelerin parçalanması
sonucu girer. Amaonyak azotu sularda iyonize olmuş veya iyonize olmamış formlarda
bulunur. Su ürünlerinin sağlıklı yetiştiriciliği açısından suda iyonize olmamış amonyak
düzeyi genel olarak 0,02 mg/l den az olmalıdır.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su
Ürünleri Yönetmeliği’nin 5 sayılı Ek’ine göre, su ürünleri üretim alanları için kabul
edilebilir amonyum iyonu değeri 0,02 mg/l iken, 6 sayılı Eki’ne göre, sulara boşaltılacak
atıklar için tolere edilebilir amonyak azotu değeri 0,2 mg/l dir.
Nitrit, nitrifikasyon ve denitrifikasyon reaksiyonlarında ara ürün olduğundan sularda
amonyak ve nitrata göre daha düşük oranlarda bulunur. Nitrit, kirlenmemiş yüzey
sularında 2-10 µg/l arasında değişir. Nitrit azotunun yüzey sularında 10 µg/l den fazla
bulunması lağım suları ile bulaşmanın işareti olarak kabul edilmektedir.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su
Ürünleri Yönetmeliği’nin 5 sayılı Ek’inde, içsu ve denizlerdeki su ürünleri üretim
alanlarında nitrit iyonları için tolere edilebilir değer 10 mg/l dir.
102
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su
Ürünleri Yönetmeliği’nin 5 sayılı Ek’inde, içsu ve denizlerdeki su ürünleri üretim
alanlarında kabul edilebilir fosfat iyonları değeri 15,0 mg/l dir. Aynı yönetmeliğin 6 sayılı
Eki’nde sulara boşaltılacak atıklar için tolere edilebilir toplam fosfor konsantrasyonu 1,0
mg/l dir.
3.3.1.7. Demir
Demir konsantrasyonu 1. ve 2. istasyonlarda bütün istasyonlarda 1.ve II. Sınıf sular
kapsamındayken, diğer istasyonlarda Şubat ve Ağustos ayları analiz sonuçlarına göre1.ve II.
Sınıf sular kapsamında olurken, bu istasyonlarda Mayıs ayı ölçümlerinde IV. Sınıf sular
kapsamına kirmektedir. Bu dönemde bazı istasyonlarda demir konsantrasyonu 14,5 mg/l
oranına kadar yükselmektedir.
Demir elementi olmadan canlılar yaşamlarını sürdüremezler, demir kandaki oksijen
değişimi açısından önemlidir. Balıklarda demir zehirlenmesi, demir içeriği zengin sulardan
ve demir içerikli borulardan gelen demir hidroksit ile olmaktadır. Demir tuzları yüksek
konsantrasyonlarda ve düşük pH değerlerinde balıklar için öldürücü olurlar. Oksijenden
fakir sular fazla miktarda iki değerli demir içerirler.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su
Ürünleri Yönetmeliği’nin 5 sayılı Ek’inde, içsu ve denizlerdeki su ürünleri üretim
alanlarında kabul edilebilir demir konsantrasyonu değeri 0,7 mg/l dir.
3.3.1.8. Yağ ve gres
Yağ ve gres konsantrasyonu bütün istasyonlarda 1,0 mg/l nin üzerindedir. En düşük değer
5,0 mg/l, en yüksek değer 69,0 mg/l olarak belirlenmiştir. Buda sanayiden kaynaklanan bir
kirlenmenin göstergesidir.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su
Ürünleri Yönetmeliği’nin 5 sayılı Ek’inde, içsu ve denizlerdeki su ürünleri üretim
alanlarında kabul edilebilir yağ ve gres değeri 1,0 mg/l dir. Aynı yönetmeliğin 6 sayılı
Eki’nde sulara boşaltılacak atıklar için tolere edilebilir yağ ve gres değeri 10 mg/l dir.
Sonuç olarak Havzada belirlenen 1, 2. istasyon dışındaki istasyonlar Türk Çevre
Mevzuatında belirtilen IV. Sınıf (Polisaprobik sular; çok kirli sular) su kalitesindedir.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanununa dayanılarak hazırlanan Su
Ürünleri Yönetmeliği’nin 5 sayılı Ek’inde (Anonim 2002), bütün parametreler açından
önerilen değerlerin çok üzerinde bulunmuştur. Bu istasyonlardan örnek alımı sırasında
yapılan gözlemlerde 1. ve 2. istasyon (Meriç Nehri/Küplü mevki) dışında herhangi bir balık
türüne raslanmamıştır. Su kalite sınıflarına göre balıkçılık potansiyeli yoktur.
103
3.4. Ergene Nehri Su Kalitesi
Ülkemizde hızla artan çevre sorunlarının başında su kirliliği gelmektedir. Son yıllarda
Trakya bölgesindeki hızlı gelişme çevresel sorunların doğmasına neden olmuştur. Bunların
en başında Ergene Nehri kirliliği gelmektedir. Ergene Havzası dâhilinde ciddi boyutlarda
evsel, endüstriyel ve tarımsal kirlilik yaşanmaktadır.
Bunun en büyük sebebi olarak hızla gelişen sanayi gösterilmektedir. Trakya bölgesi, yeraltı
kaynaklarının zenginliği, ulaşım kolaylığı, düz arazi yapısı, Yunanistan ve Bulgaristan ile
sınıra sahip olması vb. sebeplerle sanayi yatırımı için çok uygun bir bölgedir. Bölgede
sanayinin aşırı artışı çevre sorunlarının ortaya çıkmasına neden olmuştur. Sanayilerin atık
sularını Ergene Nehri ve kollarına deşarj etmeleri sonucu nehrin kirlilik yükü artmıştır.
Sanayinin gelişmekte olması bölgeye göçü de beraberinde getirmektedir. Yerleşim
yerlerinin nüfuslarının artması belediyelerin evsel atık su miktarlarının artmasına sebep
olmuştur. Belediyelerin hemen hemen hiçbirinde arıtma tesis bulunmamaktadır. Birçoğu
atık sularını Ergene Nehri ve kollarına deşarj etmektedir.
Ergene Nehri kirliliğine etki eden bir diğer kirletici kaynak tarımdır. Ergene Havzası
tarıma elverişli topraklara sahiptir. Bölgede özellikle I, II ve III. Sınıf topraklar büyük bir
yer tutmaktadır. Bu arazilere IV. Sınıf tarım toprakları da ilave edildiğinde tarım
yapılabilecek araziler Trakya bölgesinin yaklaşık %81’ini oluşturmaktadır. (Ergene
Nehrindeki Kirliliğin ve Çevreye Etkilerinin Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin
Belirlenmesi Amacıyla Kurulan (10/2,6) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu
Raporu)Tarımda kullanılan zirai ilaçlar ve gübreler zaman içinde yeraltı ve yüzeysel sulara
karışmaktadır. Bu etkenler de Ergene Nehrinin kirlililiğinde büyük rol oynamaktadır.
Bu üç kirlilik kaynağı Havzadaki kirliliğe sebep olan başlıca kirleticileri oluşturmaktadır.
Ergene Havzası Çevre Yönetimi Master Planı Projesi kapsamında bu üç kirleticinin
Havzadaki su kirliliğine olan etkileri incelenmiş ve konu ile ilgili çözüm önerileri ortaya
konmuştur.
Ergene nehrine deşarjı olan evsel, endüstriyel ve tarımsal kaynaklı atık suların miktarının,
atık su karakterlerinin, deşarj yerlerinin, artıma tesislerinin durumu ve verimi
belirlenebilmesi için öncelikle havzada yapılmış çalışmalar derlenmiş ve veri tabanına
aktarılmıştır.
104
3.4.1. 2007 YILI ÖRNEKLERİ (ARAZİ ÇALIŞMALARI)
Ergene Havzası projesi kapsamında 2007 yılında Şubat, Mayıs ve Ağustos aylarında olmak
üzere 3 kez örnekleme yapılmıştır. Örnek noktalarının yerleri Şekil 3.15’de, bu noktalarda
gözlenen parametreler ise Tablo 3.18-20’de verilmiştir. Şekil 3.16-21’de nehir boyunca
çözünmüş oksijen, nitrat azotu ve askıda katı madde değişimi grafikleri verilmiştir. Bu
şekillerden ve Tablo 3.18-20’de görüldüğü üzere Çerkezköy sanayi bölgesinden itibaren
kirlenme başlamakta ve Çorlu-Lüleburgaz arasında en yüksek değerlere ulaşmaktadır.
Uzunköprü’den itibaren ise su kalitesi iyileşmekte olup Meriç Nehri’nin katılımı ile daha
kaliteli değerlere ulaşılmaktadır.
105
Şekil 3.15. Ergene Nehri Üzerinde 2007 Yılı Örnekleme Noktaları Ve Örnekleme Noktalarının Bulunduğu Alt Havzalar
106
Tablo 3.18-20’de parametrelerin değerleri Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliğine bağlı olarak
renklendirilmiştir. Kırmızı renkli veriler IV. sınıf değerleri gösterirken, turuncu renkli veriler
III, yeşil renkli veriler II, mavi renkli veriler I. Sınıf değerleri göstermektedir. Değerler
incelendiğinde tüm parametrelerin en düşük kalite sınıfına Çerkezköy – Çorlu Alt Havzasında,
en yüksek kalite sınıfına ise Meriç üzeri ve Enez Alt Havzasında ulaştığı gözlenmektedir.
Çerkezköy – Uzunköprü arasında çözünmüş oksijen değerleri 0’a yaklaşmaktadır.
pH
Sıcaklık
Elektriksel
İletkenlik
Tuzluluk
Çiftlikköy Alt
Havzası
Pehlivanköy Alt
Havzası
Düğüncülü Alt
Havzası
Kavak Alt Havzası
Ballıhoca Alt
Havzası
Saray Alt Havzası
Çorlu-Çerkezköy
Alt Havzası
Örnek No
Balabancık Alt
Havzası (ErgeneMeriç birleşimi)
Parametre
Enez Alt Havzası
Alt Havza
Meriç üzeri
Tablo 3.18 Şubat 2007 döneminde Ergene Nehri Alt Havzalarında Gözlenen Kirletici
Parametreleri
E3
E1
E2
E4
E5
E6
E7
E8
E9,
E16
E10, E11,
E12, E13,
E14, E15
8,01
8,23
8,04
7,87
8,04
7,96
8,6
8,17
7,995
8,233
ºC
8,4
8,2
9,4
10,2
10
11,8
12
12,2
11,5
16,533
(μs/cm)
457
663
2130
2100
2330
1835
2550
2940
1045
3587,833
%o
0,1
0,1
0,9
0,9
1
0,7
1,2
1,4
0,35
1,85
(mg/L)
306
444
1427
1407
1561
1229
1708
1969
699,5
2403,333
mg/L
10,87
9,52
2,14
2,91
0,53
2,49
1,18
0,2
4,48
2,258
%
93,9
85,8
19,1
26
4,8
22,9
8,6
0
40,35
21,05
(NTU)
25,8
33,5
110,4
32,1
269,8
94,7
75,9
151,8
54,35
185,433
(mg/L)
14
12
48
52
108
88
142
184
87
240
(mg/L)
10
6
30
44
55
34
90
125
45
115,333
(mg/L)
26
35
53
120
173
454
238
436
91,5
224,833
(mg/L)
0,3
0,7
5
4,8
5,7
5,4
5,8
5,5
1,7
5,85
(mg/L)
0,02
0,03
0,13
0,04
0,03
0,05
0,04
0,22
0,21
0,127
(mg/L)
1,5
2,7
4
1
1,5
1,3
1,5
1,3
1,8
1,95
(mg/L)
0,5
0,5
1,3
1,1
1,2
0,9
1,6
2,1
0,9
2,583
PO4‐P
(mg/L)
0,36
0,45
1,2
1,03
0,94
0,2
1,4
1,5
0,525
2,108
Klorür Cl‐)
(mg/L)
25
68
354
350
410
305
480
542
170
605
Serbest Klor
(Cl2)
(mg/L)
0,13
0,13
0,25
0,22
0,26
0,25
0,3
0,33
0,195
0,652
Fenol
(mg/L)
0,1
0,1
0,49
0,45
0,67
0,61
1,03
1,68
0,485
1,997
Sülfür (S‐2)
(mg/L)
0,1
0,1
0,1
0,1
0,1
0,1
0,1
0,1
0,1
0,133
Sülfit (SO3‐2)
(mg/L)
1
1
1
1
1
1
1,7
2,4
1,1
2,817
Sülfat
(SO4‐2)
(mg/L)
70
76
121
133
132
134
140
143
79,5
261,5
Yüzey Aktif
(mg/L)
0,06
0,1
0,66
1,01
1,77
1,75
2,13
2,55
1,12
1,908
TDS
Çözünmüş
oksijen
Doymuş
oksijen
Bulanıklık
Kimyasal
Oksijen
İhtiyacı
Biyokimyasal
Oksijen
İhtiyacı
Askıda Katı
Madde
(AKM)
Amonyum
Azotu
(NH4‐N)
Nitrit Azotu
(NO2‐N)
Nitrat Azotu
(NO3‐N)
Toplam
Fosfor
107
Yağ ve gres
Toplam
kjeldahl‐azot
u
Toplam
Koliform
Fekal
Koliform
Çiftlikköy Alt
Havzası
Pehlivanköy Alt
Havzası
Düğüncülü Alt
Havzası
Kavak Alt Havzası
Ballıhoca Alt
Havzası
Saray Alt Havzası
Çorlu-Çerkezköy
Alt Havzası
Örnek No
Balabancık Alt
Havzası (ErgeneMeriç birleşimi)
Parametre
Enez Alt Havzası
Alt Havza
Meriç üzeri
Madde
(MBAS)
E3
E1
E2
E4
E5
E6
E7
E8
E9,
E16
E10, E11,
E12, E13,
E14, E15
(mg/L)
5
20,2
36,5
39,6
25
14,8
47,2
50
15
32,25
(mg/L)
8,5
0,8
0,16
6,94
8,13
8,29
10,85
8,49
1
11,062
7500
15000
500
1500
EMS/100m
L
EMS/100m
L
>5000
0
>5000
0
>5000
0
>5000
0
>5000
0
>5000
0
31800
40666,667
>5000
>5000
>5000
>5000
3000
34083,333
Al
(mg/L)
0,09
0,134
0,187
0,171
0,911
0,619
0,49
0,76
0,47
0,69
As
(mg/L)
0,007
0,003
0,008
0,007
0,006
0,008
0,007
0,005
0,005
0,008
B
(mg/L)
0,001
0,101
0,118
0,161
0,079
0,155
0,212
0,06
0,12
0,001
<0,00
1
Cd
(mg/L)
Co
(mg/L)
0,001
Cu
(mg/L)
Cr
(mg/L)
Fe
(mg/L)
<0,00
1
<0,00
1
<0,001
<0,001
<0,001
<0,001
<0,001
<0,001
0,001
0,001
0,001
0,002
0,002
0,001
0,002
0,001
0,001
0,001
0,03
0,006
0,004
0,007
0,01
0,006
0,008
0,005
0,017
0,001
0,023
0,044
0,068
0,333
0,065
0,226
0,872
0,005
0,351
0,154
0,206
0,225
0,604
0,552
0,493
0,73
0,457
0,72
0,096
<0,00
1
Hg
(mg/L)
Na
(mg/L)
20,02
Ni
(mg/L)
0,003
Pb
(mg/L)
Zn
(mg/L)
<0,00
1
<0,001
<0,001
<0,001
<0,001
41,76
117,1
115,4
122,7
0,004
0,009
0,007
0,009
0,002
0,002
0,001
0,001
0,011
0,018
0,014
0,017
<0,00
1
<0,001
<0,001
<0,001
<0,001
109,7
138
148,6
65,24
142,102
0,01
0,011
0,016
0,011
0,016
0,005
0,189
0,006
0,08
0,005
0,009
0,023
0,021
0,032
0,038
0,015
0,06
Enez Alt
Havzası
Çiftlikköy
Alt Havzası
Düğüncülü
Alt Havzası
Kavak Alt
Havzası
Ballıhoca Alt
Havzası
Saray Alt
Havzası
Örnek No
E3
E1
E4
E6
E7
E8
E9
ºC
8,06
23,1
7,81
22,2
8,34
23,2
8,36
24,1
8,34
25
8,11
27,8
7,95
26,5
E10, E11,
E12, E13,
E14, E15
8,61
27,8
(μs/cm)
537
903
3220
4030
4860
5080
3750
4229,33
%o
(mg/L)
mg/L
%
(NTU)
0,1
340
12,88
147,7
8,1
0,2
670
3,31
38,6
7,6
1,7
2120
0
0
28,4
2,1
2530
0
0
120,3
2,6
3204
0
0
62,2
2,8
3520
0
0
322,8
1,9
2320
0
0
170
2,167
2773,67
1,027
14,567
275,73
Alt Havza
Parametre
pH
Sıcaklık
Elektriksel
İletkenlik
Tuzluluk
TDS
Çözünmüş oksijen
Doymuş oksijen
Bulanıklık
ÇorluÇerkezköy
Alt Havzası
Meriç üzeri
Tablo 3.19 Mayıs 2007 döneminde Ergene Nehri Alt Havzalarında Gözlenen Kirletici
Parametreleri
Kimyasal Oksijen
İhtiyacı
(mg/L)
38,00
46,00
138,00
200,00
300,00
314,00
358,00
242,3
Biyokimyasal
Oksijen İhtiyacı
(mg/L)
20,00
26,00
85,00
90,00
170,00
245,00
170,00
127
108
726
ÇorluÇerkezköy
Alt Havzası
265
Saray Alt
Havzası
724
Ballıhoca Alt
Havzası
730
Kavak Alt
Havzası
Yağ ve gres
Toplam
kjeldahl‐azotu
Toplam Koliform
Fekal Koliform
Al
As
B
Cd
Co
Cu
Cr
Fe
Hg
Na
Ni
Pb
Zn
Mg
282
Düğüncülü
Alt Havzası
Yüzey Aktif
Madde (MBAS)
47
Çiftlikköy
Alt Havzası
Amonyum Azotu
(NH4‐N)
Nitrit Azotu
(NO2‐N)
Nitrat Azotu
(NO3‐N)
Toplam Fosfor
PO4‐P
Klorür Cl‐)
Serbest Klor (Cl2)
Fenol
Sülfür (S‐2)
Sülfit (SO3‐2)
Sülfat (SO4‐2)
32
Örnek No
E3
E1
E4
E6
E7
E8
E9
E10, E11,
E12, E13,
E14, E15
(mg/L)
0,1
1
11
0,1
0,1
0,1
0,1
0,733
(mg/L)
0,02
0,05
0,05
0,05
0,08
0,11
0,1
0,157
(mg/L)
1,6
10
1,5
1,1
3,8
4,2
1,7
2,55
(mg/L)
(mg/L)
(mg/L)
(mg/L)
(mg/L)
(mg/L)
(mg/L)
(mg/L)
<0,5
0,19
27
0,09
0,14
<0,10
<1,0
90
<0,5
0,47
92
0,16
0,44
<0,10
<1,0
110
3,2
2,74
420
0,39
1,84
<0,10
<1,0
180
2,9
2,55
355
0,38
1,92
<0,10
<1,0
210
3,5
2,55
540
0,55
1,65
<0,10
1,8
200
3,7
2,71
642
0,77
1,52
<0,10
2,6
210
3,9
2,77
370
0,55
2,57
<0,10
2,1
221
3,833
2,547
660,67
0,87
2,275
0,192
3,283
318,33
(mg/L)
0,38
0,99
2,02
1,88
3,23
1,44
1,83
2,68
(mg/L)
14
19,4
22,75
13,67
16
13
25
20,39
Alt Havza
Parametre
35
Enez Alt
Havzası
(mg/L)
Meriç üzeri
Askıda Katı
Madde (AKM)
(mg/L)
0,24
20,16
92,73
115,02
142,4
14,7
130,26
144,69
EMS/100mL
EMS/100mL
(mg/L)
(mg/L)
(mg/L)
(mg/L)
(mg/L)
(mg/L)
(mg/L)
(mg/L)
(mg/L)
(mg/L)
(mg/L)
(mg/L)
(mg/L)
(mg/L)
20000
400
0,3
0,008
<0,001
<0,001
<0,001
0,088
0,001
0,45
<0,001
26,19
0,003
0,004
0,023
14,23
25000
1800
0,338
0,006
<0,001
<0,001
<0,001
0,142
0,024
0,527
<0,001
55,18
0,006
0,003
0,044
14,01
20000
1200
0,817
0,007
0,112
<0,001
0,002
0,007
0,115
1,041
<0,001
146,2
0,014
0,003
0,283
14,27
300000
1500
4,223
0,009
0,268
<0,001
0,005
0,004
1,039
4,359
<0,001
163,1
0,023
0,008
0,315
15,07
>50000
>5000
7,927
0,005
0,454
<0,001
0,008
0,002
3,541
9,312
<0,001
177,6
0,036
0,021
0,348
15,76
>50000
>5000
6,684
0,005
0,424
0,001
0,001
0,004
2,667
9,018
<0,001
184,7
0,029
0,017
0,159
12,79
>50000
>5000
1,529
0,006
0,432
<0,001
0,002
0,004
0,035
1,575
<0,001
160,9
0,019
0,009
0,146
9,625
41671,67
4666,67
5,972
0,01
0,078
0,001
0,007
0,06
0,457
7,342
0,001
150,11
0,032
0,012
0,224
12,99
109
Enez Alt
Havzası
Çiftlikköy
Alt Havzası
Düğüncülü
Alt Havzası
Kavak Alt
Havzası
Ballıhoca Alt
Havzası
Saray Alt
Havzası
ÇorluÇerkezköy
Alt Havzası
Parametre
Alt Havza
Meriç üzeri
Tablo 3.20 Ağustos 2007 döneminde Ergene Nehri Alt Havzalarında Gözlenen Kirletici
Parametreleri
Örnek No
E1
E2
E5
E6
E7
E8
E9
E10, E12,
E13, E14, E15
7,86
8,16
8,36
8,12
8,03
8,28
8,12
8,578
Sıcaklık
pH
ºC
26
26
27,2
30
32,1
32,2
31,7
30,98
Elektriksel
İletkenlik
(μs/cm)
723
578
4920
5280
6740
6570
5630
4928,8
Tuzluluk
%o
0,3
0,2
2,7
2,9
3,6
3,7
3,1
1,98
TDS
(mg/L)
484
387
3296
3537
4515
4400
3770
3302
Çözünmüş oksijen
mg/L
4,43
5,08
<0,01
<0,01
<0,01
<0,01
<0,01
0,644
Doymuş oksijen
%
51,2
62,5
<0,1
<0,1
<0,1
<0,1
<0,1
8,06
Bulanıklık
(NTU)
4,7
4,1
51
26,1
49,2
99
113,5
62,24
(mg/L)
34
35
134
324
494
456
536
330,4
(mg/L)
9
10
48
200
230
270
290
214
(mg/L)
10
9
29
80
384
670
154
157,4
(mg/L)
0,2
0,1
3,9
0,1
0,1
0,1
0,2
1,54
(mg/L)
<0,02
<0,02
0,04
0,01
0,05
0,08
0,14
0,126
(mg/L)
<0,1
<1
1,2
1,6
1,8
1,6
2,5
1,92
Toplam Fosfor
(mg/L)
<0,5
<0,5
2,6
3,8
3,7
4,1
5,5
3,96
PO4‐P
(mg/L)
0,2
0,18
2,43
3,31
2,89
2,91
3,99
3,352
Klorür Cl‐)
(mg/L)
54
20
698
660
758
764
876
710,6
Serbest Klor (Cl2)
(mg/L)
0,12
0,11
0,2
0,39
0,42
0,97
0,7
0,644
Fenol
(mg/L)
0,28
0,3
1,5
0,93
1,1
1,56
2,06
1,912
Sülfat (SO4‐2)
(mg/L)
91
99
140
160
190
220
361,4
Yüzey Aktif
Madde (MBAS)
(mg/L)
0,1
0,41
1,1
1,9
2,23
2,84
2,05
2,512
Yağ ve gres
(mg/L)
15,25
4
9
15
16
10
27
22,64
Toplam
kjeldahl‐azotu
(mg/L)
2,12
1,64
11,76
27,27
69,32
15,32
36,62
17,306
Toplam Koliform
(mg/L)
450
770
>50000
>50000
>50000
>50000
>50000
50000
Fekal Koliform
(mg/L)
130
100
>5000
>5000
>5000
>5000
>5000
5000
Al
EMS/100mL
0,055
0,059
0,454
0,291
1,113
0,974
0,506
0,71
Cu
EMS/100mL
0,003
0,004
0,006
0,003
0,004
0,005
0,005
0,01
Cr
(mg/L)
<0,001
<0,001
0,111
0,107
0,304
0,413
0,003
0,109
Fe
(mg/L)
0,119
0,103
0,471
0,298
1,028
0,875
0,31
0,853
Na
(mg/L)
36,06
22,95
176,8
183,2
198,2
198,8
191,6
166,87
Pb
(mg/L)
0,006
0,011
0,003
0,003
0,004
0,003
0,004
0,003
Kimyasal Oksijen
İhtiyacı
Biyokimyasal
Oksijen İhtiyacı
Askıda Katı Madde
(AKM)
Amonyum Azotu
(NH4‐N)
Nitrit Azotu
(NO2‐N)
Nitrat Azotu
(NO3‐N)
110
111
Şekil 3.16 Ergene Nehri Üzerindeki Alt Havzalarda 2007 yılında Sıcaklığın akış yolu boyunca
değişimi
Şekil 3.17 Ergene Nehri Üzerindeki Alt Havzalarda 2007 yılında Kimyasal Oksijen İhtiyacı
(mg/l) miktarının akış yolu boyunca değişimi
112
Şekil 3.18 Ergene Nehri Üzerindeki Alt Havzalarda 2007 yılında Biyolojik Oksijen İhtiyacı
(mg/l) miktarının akış yolu boyunca değişimi
Şekil 3.19 Ergene Nehri Üzerindeki Alt Havzalarda 2007 yılında Çözünmüş Oksijen (mg/l)
miktarının akış yolu boyunca değişimi
113
114
Şekil 3.20 Ergene Nehri Üzerindeki Alt Havzalarda 2007 yılında Nitrat Azotu (NO3-N) (mg/l)
miktarının akış yolu boyunca değişimi
Şekil 3.21 Ergene Nehri Üzerindeki Alt Havzalarda 2007 yılında Askıda Katı Madde (mg/l)
miktarının akış yolu boyunca değişimi
115
116
4. ÇEVRE KORUMA ALTYAPISI
4.1. MEVCUT ARITMA TESİSLERİ
Şekil 4.1 Ergene Havzası’ndaki Mevcut Arıtma Tesisleri (Belediyeler ve Sanayi)
117
4.1.1. Atıksu Kanalizasyon Durumu
Tablo 4.1 Tekirdağ ve Bu İle Bağlı Olan İlçelerden Alınan Bilgilerin Gösterimi
Atık su miktarı Atıksu uzaklaştırma
(m3/gün)
düzeni
Yağmur
suyu
şebekesi
İl/ilçe
Nüfus (2007)
Saray
20.312
2.800
Kanalizasyon (%90)+
Fosseptik (%10)
Yok
Galata Deresi ve
Ergene Nehri
Çerkezköy
60.917
12.800
Kanalizasyon (%90)+
Fosseptik (%10)
Var
Çorlu Deresi
Muratlı
18.915
3.200
Kanalizasyon (%30)+
Fosseptik (%70)
Yok
Çorlu Deresi
Çorlu
190.792
22.400
Kanalizasyon (%99) +
Fosseptik (%1)
Kısmen
Çorlu Deresi
Malkara
27.416
4.045
Fosseptik
Yok
Karaidemir Barajı
ve Ergene Nehri
Hayrabolu
18.667
3.012
Kanalizasyon (%95)+
Fosseptik (%5)
Var
Ergene Nehri
3.337.019
48.257
Toplam
Deşarj noktası
Tablo 4.2 Kırklareli İli ve Bu İle Bağlı Olan İlçelerden Alınan Bilgilerin Gösterimi
İl/ilçe
Nüfus (2007)
Atık su miktarı Atıksu uzaklaştırma
(m3/gün)
düzeni
Yağmur
suyu
şebekesi
Deşarj noktası
Kırklareli
Merkez
59.970
8.588 Kanalizasyon (%90)+
Fosseptik (%10)
Yok
ince dere, bağlıca
dere, haydar dere
(mezbaha)
Babaeski
27.631
5.130 Kanalizasyon (%90)+
Fosseptik (%10)
Yok
Şeytan deresi
(Ergene Nehri)
Pınarhisar
10.253
2.270 Kanalizasyon (%90)+
Fosseptik (%10)
Yok
Hamam suyu
(Ergene Nehri)
Vize
11.908
1.272 Kanalizasyon (%90)+
Fosseptik (%10)
Yok
Ana dere
Kofçaz
1.047
Fosseptik
Yok
Dereye deşarj
yapılmıyor.
Lüleburgaz
95.466
12.800 Kanalizasyon (%95)+
Fosseptik (%5)
Var
Ergene Nehri
Pehlivanköy
2.063
100
296 Kanalizasyon (%95)+ Var (eski bir Kanlı dere (Ergene
Fosseptik (%5)
dere)
Nehri)
118
Toplam
208.338
30.456
Tablo 4.3 Edirne İli Ve Bu İle Bağlı Olan İlçelerden Alınan Bilgilerin Gösterimi
İl/ilçe
Nüfus
Uzunköprü
Sütoğlu
Havsa
Toplam
Atık su
miktarı
(m3/gün)
Atıksu uzaklaştırma Yağmur suyu
düzeni
şebekesi
Deşarj noktası
39.123
6.080
Kanalizasyon
(%90)+ Fosseptik
(%10)
6.546
800
Fosseptik
Yok
Dereye deşarj
yapılmamaktadır.
8.547
4.200
Kanalizasyon
(%99)+ Fosseptik
(%1)
Yok
Havsa deresi
(Ergene Nehri)
54.216
11.080
Yok
Ergene Nehri
4.1.1.1. Saray
Atık Su Şebekesi
Saray İlçesinde, yağmur suyu ile evsel atık suyun aynı kanalda toplandığı birleşik sistem
mevcuttur, ilçenin yerleşim alanının tamamında kanalizasyon şebekesi mevcuttur. Kışın
özellikle kar yağdığında karların erimesiyle zaman zaman taşkınlar olmaktadır.
Deşarj
Deşarj, Saray ilçesinin kuzeybatısında bulunan Ergene Köprüsü, güneydoğusunda bulunan
Küçükyoncalı Köprüsü ve güneyindeki Galata Köprüsünden yapılmaktadır. Deşarj, Galata
Deresi ve Ergene Deresi'ne yapılmaktadır. Atıksu karakterizasyonu ile ilgili belediyenin
herhangi bir çalışması olmamıştır.
İçme Suyu Arıtma Tesisi
Belediye içme suyunu iyi kalitede kaynak suyundan sağlamaktadır. İlçeye su verilmeden önce
su deposunda düzenli şekilde klorlama yapılmaktadır.
119
Atıksu Arıtma Tesisi
Saray Belediyesi'nin atık su arıtma tesisi bulunmamaktadır. Bu konu ile ilgili herhangi bir
çalışma başlatılmamıştır.
120
Tablo 4.4 Atıksuların arıtılmadan önceki özellikleri
ATIKLARDA BULUNAN DEĞERİ
(gram/kişi-gün)
MADDE
BOİ5
45 – 54
KOİ
1.6-1.9xBOI5
Toplam Organik Karbon
0.6-1.0xBOI5
Toplam Katı Maddeler
170-220
Askıda Katı Maddeler
70-145
Kum (inorganik, 0.2mm ve yukarısı)
5-15
Madeni yağ
10-30
Alkalinite (kalsiyum karbonat olarak, CaCO3)
20-30
Klorür
4-8
Toplam azot
6-12
Organik azot
≈ 0.4 * toplam N
Serbest amonyak
≈ 0.6 * toplam N
Nitrit azotu
-
Nitrat azotu
≈0.0-0.5 * xtoplam N
Toplam fosfor
0.6-4.5
Organik fosfor
≈0.3 * x toplam P
İnorganik (ortho-polifosfatlar)
≈0.7 * toplam P
Potasyum (K2O olarak)
2.0-6.0
Askıda bulunan mikroorganizmalar (100 ml atıksu içinde)
Toplam bakteri
109 – 1010
Koliform
109 – 1010
Faecal Streptococci
105-106
Salmonella typhosa
101-104
Protozoa kistleri
103 miktarına kadar
Helminth yumurtaları
103 miktarına kadar
Virüsler (plak oluşturan birimler)
102 – 104
4.1.1.2. Çerkezköy
Atık Su Şebekesi
Evsel sularla yağmur sularının farklı kanalla deşarj edildiği ilçede ayrık sistem mevcuttur.
121
İlçede sokak ve caddelerde yolların bozulması ve sel baskınlarına karşı yapılan yağmur suyu
hatları 1996 yılından itibaren döşenmeye başlanmıştır.
Bu çalışmalar neticesinde ;
•
•
•
•
•
μ 500 mm'lik yağmur suyu hattı:795m
μ 600 mm'lik yağmur suyu hattı: 2335 m
μ 400 mm'lik yağmur suyu hattı: 4146 m
μ 300 mm'lik yağmur suyu hattı:7644 m
μ 200 mm'lik yağmur suyu hattı:6026 m döşenmiştir.
İlçede zaman zaman taşkınlar görülmektedir. Bu taşkınların sebebi bacalardaki çökmeler,
ilçenin jeolojik yapısından dolayı toprağın alüvyonlu oluşu ve bu alüvyonların borularda
birikmesi ve fabrika atıklarının boruları tıkamasıdır.
Kanalizasyon şebekesi iller Bankası ile ortak çalışma sonucu oluşturulmuştur. İstasyon sırtlan
dışında ilçenin % 90'mında atık su şebekesi mevcuttur. Diğer yerlerde fosseptik çukur
kullanılmaktadır.
İller Bankası 1.Bölge Müdürlüğünce yaptırılan Çerkezköy Pissu Kanalizasyon inşaatında 1.
kademedeki hatlar kapsamında μ 200, μ 300, μ 400, μ 500, μ 600 ve μ 1200 mm çaplarında beton
borular ve kolektör 43 km olarak döşenmiştir. Hatlar geçici deşarj ile çalışmaktadır.
Daha önce toprağın 40 - 60 cm kadar altından geçen PVC borular döşenmiş olup bunların
yıpranmasıyla borular yenilenmeye başlamış ve hatlar daha derinden geçirilmiştir.
Deşarj
İlçede atık su şebekesi ile toplanan evsel atık su, Ergene Irmağının önemli kollarından olan
Çorlu Suyuna verilmektedir. Belediyenin atık su karakterizasyonu ile ilgili herhangi bir
çalışması yoktur.
İçme Suyu Arıtma Tesisi
İlçede içme suyunun kalitesi iyi olmadığından dolayı özellikle suyun sert oluşu ve ilçenin
kumsal bölgede oluşundan dolayı İller Bankası ile ortak bir çalışma sonucu içme suyu arıtma
tesisi yapılmasına karar verilmiştir. Bu konu ile ilgili firmalar tarafından teklif hazırlanmıştır.
Yapılacak ihale sonucu kısa zamanda bu konu ile ilgili çalışma başlayacaktır.
Atık Su Arıtma Tesisi
122
İlçede şu anda evsel atık suları uzaklaştırmak için arıtma tesisi mevcut değildir. Planlama
alanında oluşturulan arıtma tesisinin büyük bir bölümü alanın güneybatı sınırında, Çorlu
suyunun kuzeyinde, Karaağaç Mevkii'nde planlanmıştır. Diğer arıtma tesisi yine alanlarıyla
içice olacak şekilde kent merkezinin kuzeyinde, organize sanayi bölgesinin doğusunda
oluşturulmuştur. Arıtma Tesisi toplam 336.250 m2’lik alan kaplamaktadır.
Çerkezköy'de gerek organize sanayi bölgesinde, gerekse diğer sanayi alanlarından kaynaklanan
atık sular kaynak özelliklerine bağlı olarak çok değişken kirletici nitelikler taşımaktadır, bu
nedenle oluşturulan Nazım imar Planı'nda arıtma tesislerinin alanı genişletilerek kapasitesi
arttırılmıştır.
Çerkezköy Organize Sanayi bölgesinin kurulmasıyla birlikte sanayinin çevre üzerindeki
etkilerini ortadan kaldırmak amacıyla 1987 yılından itibaren merkezi arıtma tesisinin
kurulmasına yönelik etüt çalışmalarına başlanmış ve fizibilite raporları hazırlanmıştır. Arıtma
Tesisi 1995 yılında devreye alınmış ve 26 milyon marka mal olmuştur. Son çökeltme tanklarına
gelen atık su burada çöktürülür ve savaklanan arıtılmış su alıcı ortam olan Çorlu Deresine
deşarj edilir.
4.1.1.3. Muratlı
Atıksu Şebekesi
Belediye 1992 yılı sonunda kendi imkanları ile kanalizasyon inşaatına başlamıştır. İlçenin % 30'
unda kanalizasyon vardır. İlçenin diğer kısımlarında atıksular fosseptiklere verilmektedir.
Belediyenin 3 tane vidanjörü bulunmaktadır. Ayrıca ilçede kısmi olarak yağmur suyu kanalı
mevcuttur. Belediye yetkililerinden alınan bilgiye göre halk son zamanlarda sularını bu kanala
vermektedir. Atıksuyu ve yağmur suyunu toplamak ve uzaklaştırmak için inşa edilen
kanalizasyon sistemlerine eski çağlarda da rastlansa da son iki yüzyılda bu olgu birtakım
gelişmelerle mutlak gerekli hale gelmiştir.
Kanalizasyon sistemleri ayrık ve birleşik olarak iki şekilde projelendirilir. Ayrık sistemle
atıksuyla yağmur suyu ayrı taşıyıcı elemanlarla alıcı ortamlara iletilir. Birleşik sistemde ise bir
tek taşıyıcı eleman söz konusudur. Bu iki sistemin yer yer beraber olduğu kısmi ayrık
sistemlere de rastlanmaktadır. Atıksu akımı bütün yıl süreklilik gösteren, günün değişik
saatlerinde pik ve minimum değerler alabilen ancak debisi daha önceden belirlenebilen bir
akımdır. Taşıdığı maddeler nedeni ile çevre sağlığını tehdit eder nitelikte olup, atıksuyun uygun
bir arıtmada geçirilmesi gerekmektedir. Yağmur suyu akımı ise yılın belirli aylarında oluşan
tekerrür yıllarına göre farklılıklar gösteren, genellikle atıksu akımları ile kıyaslandığında çok
yüksek debilere sahip bir akımdır. Taşıdığı madde oranının çok düşük olması nedeniyle arıtma
gereksinimi göstermemektedir, ilçenin atıksu şebekesi ayrık sistemde ve tüm bölgenin mevcut
ve müstakbel atıksularım toplayacak şekilde düzenlenmiştir. İmar planı ve imar planı
ilavelerinin yeni oluşu nedeni ile atıksu şebekesi imar planı esas alınarak düzenlenmiştir.
123
Muratlı, doğudan batıya doğru hafif eğimli bir arazi yapısına sahip olduğundan atıksu mecraları
da bu eğime uyarak batıya doğru akıtılmış, ilçenin çeşitli yerlerinde birbirleriyle bağlantıları
sağlanarak kollektöre intikal ettirilmiştir. Şebeke mecralarının derine gömülmesini önlemek
amacıyla mecra akış yönleri zemin eğimi yönünde alınmış ve mecralar en kısa yollardan
toplayıcı hatlara bağlanmıştır. Toplayıcı hatların geniş yollardan götürülmesine özellikle dikkat
edilmiştir.
İlçenin güney kısmında Çorlu Deresi' ne yakın kesimlerde kotlar düşük olduğundan bu
bölgenin pis suyu en düşük noktada toplanarak terfi edilecektir. Aynı şekilde ilçenin
kuzeyindeki düşük kotlu bölgelerin pis suyu da terfi edilecektir. Pis suların kollektöre çıkışları
ilçenin iki yerinden sağlanabilmiştir. Bu hatlardan birisi, kuzey-doğu ve kuzey-batı bölgelerinin
pis sularını alan toplayıcı hat, beldenin güney ve güney-batı bölgelerinin pis sularını alan taşıyıcı
hat ile birleşerek ana kollektörü oluşturmakta ve ilçenin güneybatısında Çorlu suyu kenarında
arıtma yeri olarak seçilen alana ulaşmaktadır.
Deşarj
İlçenin evsel atıksuyunun büyük bir kısmı güneybatıda Çorlu suyuna verilmektedir. Bunun
dışında Kurtpınar mahallesi atıksuları Ergene Çayı'na deşarj olmaktadır. İlerleyen yıllarda,
ilçenin güneybatısına arıtma tesisi inşaa edildikten sonra Çorlu suyuna ve Ergene Çayı'na deşarj
olan atıksular toplanarak arıtma tesisinde arıtıldıktan sonra Çorlu suyuna verilecektir.
İçme Suyu Arıtma Tesisi
İlçede mevcut bir içme suyu arıtma tesisi yoktur. İçme suyu şebekeye verilmeden önce
klorlanmaktadır.
Atıksu Arıtma Tesisi
ilçe, genelde düz bir arazi üzerinde kurulmuştur. Ancak, şehrin batısı, doğusuna göre daha
düşük kotludur; yani doğu-batı yönünde hafif bir eğim vardır. Dolayısıyla atıksuyun toplanma
havzası, bölgenin batısı olacaktır. Bu bölgedeki atıksu alıcı ortam, Çorlu suyu olacaktır. Zaten
şu anda atıksular bu suya verilmektedir.
Çorlu suyu; geçtiği güzergah üzerinde kısmen tarım arazilerinin sulanmasında
kullanılmaktadır. Muratlı kanalizasyon şebekesi atıksuların arıtılmasında uzun havalandırmalı
havuz tipinin seçilmesine karar verilmiştir. Bunun en önemli nedeni, alıcı ortamın özelliği
nedeniyle atıksuların yüksek verimle arıtılması zorunluluğudur. İlk yatırım maliyetinin
düşüklüğü, işletme ve bakım kolaylıkları, iklim koşullarının uygunluğu havuzlu sistemlerin
uygun görülmesinde etken olmuştur. Arıtma tesisi için seçilen yer, ilçenin batısında, Çorlu
suyunun yanındadır.
124
4.1.1.4. Çorlu
Atık Su Şebekesi
Kanalizasyon şebekesinin oluşturulmasında kullanılan hesaplar temel olarak;sistemin kurulacağı
bölgenin nüfusuna ve bu nüfusun ihtiyacı olan su tüketim durumuna bağlı olarak ortaya
çıkmaktadır.
Bilindiği gibi kanalizasyon sistemi esas olarak;
•
•
•
•
Şebeke ve toplayıcı hatlar ;
Kollektör
Muayene bacaları
Parsel bağlantı hatlarından oluşur.
Çorlu ilçesi, kanalizasyon sistemi için daha önce hazırlanan planlarda genel olarak, şebeke ve
toplayıcı hatlar, tahmini nüfus, ve bu nüfusa bağlı su tüketimleri uygun bir biçimde
hesaplanmadığı için yetersiz kalmıştır. Kanalizasyon sistemlerinin en önemli özelliği, taşınacak
yüklere bağlı olarak seçilen şebeke boruları büyüklükleri ve ana hatlardır. Ayrıca kollektörün,
nüfusun yoğunluğuna uygun olarak yer seçimlerinin yapılması ve debi büyüklüklerinin de
tespit edilmesi gerekmektedir.
Çorlu ilçesinin içinde bulunduğu kanalizasyon sistemi sorunları temelde yukarıda belirtilen
nedenlerden kaynaklanmaktadır. Belediye imkanları ile döşenen μ 300 mm ve μ 400 mm çapında
adi büzlerden oluşan mevcut kanalizasyon şebekesi birleşik sistem olarak çalışmakta ve sürekli
artan nüfusun ihtiyacına yanıt vermemektedir.
Mevcut kanalizasyon mecralarının hiçbiri bir hidrolik hesap sonucunda döşenmemiştir. Mevcut
kanalizasyon mecralarının tümü 0.8 m - 1.50 m arasında değişen derinlikte döşenmiştir.
Mecralarda bulunan atıksuların hepsi çatak adı verilen kuru dere yataklarında araziye
bırakılmıştır. Bu nedenle adi büzlerden oluşan bu mecraların tümü yeni yapılacak projedeki
atıksu mecralarının döşenmesinden sonra yağmur suyuna terk edecektir.
Deşarj
Çorlu Deresi'nin güneyinde, İstanbul yolunun kuzeyinde bulunan yerleşim alanları, 400 mm 800 mm çaplı kollektör kanalları yoluyla Çorlu Çayına ya da onun yan kolu olan Kumluca
Deresine drene olmaktadır. Çorlu Deresinin güneyindeki yerleşim alanları 300 mm - 500 mm
çaplı koll3ektör kanalları üzerinden Çataklar denen kuru kanallara drene olmaktadır. Çorlu
Deresinin kuzeyinde, belediye alanın geri kalan kısmı, esas olarak gösterilen 500–600 mm çaplı
kolektör kanalları üzerinden Çorlu Deresi'ne drene olur.
İçme Suyu Arıtma Tesisi
125
Arıtma, ilçedeki çeşitli servis ve toplama depolarında suyun klorlanmasından oluşmaktadır.
Atık Su Arıtma Tesisi
Şu anda Çorlu ilçesinde mevcut bir arıtma tesisi yoktur. Ancak bu konu ile ilgili ön-fizibilite
raporları hazırlanmıştır.
Atıksu Arıtma Tesislerinin Yerlerinin Belirlenmesi
Bu çalışma kapsamında 6 farklı bölgeye ayrılan Çorlu ve civarından kaynaklanan bütün
atıksuların miktar ve karakterleri belirlenip bölgenin coğrafi özellikleri de göz önünde
tutularak atıksu arıtma tesisleri yerleri ve miktarları saptanabilir. Buradan hareketle bölgedeki
tüm atıksuların toplanarak arıtılacağı 4 adet arıtma tesisi gerektiği sonucuna varılmıştır. Bu
tesislerin nerde kurulacağı aşağıda açıklanmıştır.
Atıksu Arıtma Tesisi No :1
Çorlu - Edime güzergahının batı bölümünde yer alan endüstrilerinden kaynaklanan atıksuları
Ergene çayına deşarj edecek bir arıtma tesisinde arıtılmaları gerekmektedir.Vakıflar ve ulaş
köylerinden kaynaklanan evsel atıksular da bu tesiste arıtılacaktır.
Atıksu Arıtma Tesisi No :2
Çorlu şehir merkezinin güney batısında , Çorlu Deresi kıyısında seçilecek uygun bir araziye
kurulmalıdır. Şehir merkezinin halihazırda atıksularını ana arterler ile Çorlu Deresine deşarj
eden kuzey kısmı ile Çorlu - Çerkezköy güzergahından kaynaklanan atıksular da Çorlu Deresi
boyunca döşenecek bir toplayıcı kanal ile bu arıtma tesisine ulaşacaktır.
Atıksu Arıtma Tesisi No :3
Güney kesiminden kaynaklanan atıksular halihazırda bazı ana arterler yardımı ile Lalahan
Deresine deşarj edilmektedir. Bu atıksular, Çorlu - Tekirdağ güzergahı sınırları içinde kalan ve
konuta açılan imar alanından kaynaklanacak evsel atıksularla birlikte uygun kuşaklama
kolektörleri ile toplanarak arıtma tesisi no 3'de arıtılacaktır.
Atıksu Arıtma Tesisi No:4
Bölgenin topoğrafik yapısı nedeniyle kent merkezinin güneyinden kaynaklanan atıksular ile
Türkgücü ve Önerler köyleri arasında kalan alandan kaynaklanacak atıksular bir araya
getirilememektedir. Dolayısıyla bu tesis bu köylerden kaynaklanan evsel ve endüstriyel sulara
hizmet edecektir. Seymen Köyü ve civarındaki evsel atıksular ise kurulacak paket arıtma
tesisleri ile arıtılacaktır.
126
4.1.1.5. Malkara
Atıksu Şebekesi
Bölgenin jeolojik yapısının eğimli olmasından dolayı dereler eğimlidir. Bu eğimden dolayı
herhangi bir taşkınla karşılaşılmamıştır. İlçenin % 90'ınında kanalizasyon mevcuttur, diğer
yerlerde fosseptik çukur kullanılmıştır. Yağmur suyuyla evsel atıksuyun birlikte deşarj edildiği
birleşik sistem mevcuttur.
Deşarj
Atıksular, Karayıdemir Barajına ve Gerçem Dersine deşarj olmaktadır. Karaidemir Barajı'na
fabrika, mezbaha ve mandıradan yapılan deşarjlar civardaki köylüleri rahatsız etmektedir,
özellikle balıkçılık etkilenmiştir.
İçme Suyu Arıtma Tesisi
İlçede mevcut bir içme suyu arıtma tesisi yoktur ancak Kadıköy Barajı civarına bir içme suyu
arıtma tesisi yapılması düşünülmektedir.
Atıksu Arıtma Tesisi
İlçede atıksu arıtma tesisi olmadığı gibi bu konu ile ilgili bir çalışma da yapılmamıştır.
4.1.1.6. Hayrabolu
Atıksu Şebekesi
İlçenin %90'ında kanalizasyon sistemi vardır. Yağmur suyu ile atıksuyun ayrı kanallarda
toplandığı ayrık sistem mevcuttur. Yağmur suyu drenajı ızgaralarla ve basit kanallar ile
sağlanmaktadır.
Deşarj
Atıksu Ergene Nehri' ne deşarj edilmektedir. Fabrika atıksuları da evsel atıksularia aynı
noktadan deşarj edilmektedir.
İçme Suyu Arıtma Tesisi
İçme suyu su deposundan şebekeye verilmeden önce klorlanıp dinlendirilmekte, bunun dışında
herhangi bir arıtma uygulanmamaktadır.
Atıksu Arıtma Tesisi
127
Belediyeye ait evsel atık suyu arıtmak için bir tesis yoktur. Bu konu ile ilgili herhangi bir
çalışma yapılmamıştır.
Tablo 4.5. Tekirdağ ve bu ile bağlı ilçelere ait bilgiler
İl/ilçe
Nüfus
(2007)
Atık su
miktarı
(m3/gün)
Atıksu uzaklaştırma
düzeni
Yağmur suyu
Deşarj noktası
şebekesi
Saray
20.312
2.800
Kanalizasyon (%90)+
Fosseptik (%10)
Yok
Galata Deresi ve Ergene
Nehri
Çerkezköy
60.917
12.800
Kanalizasyon (%90)+
Fosseptik (%10)
Var
Çorlu Deresi
Muratlı
18.915
3.200
Kanalizasyon (%30)+
Fosseptik (%70)
Yok
Çorlu Deresi
190.792
22.400
Kanalizasyon (%99) +
Fosseptik (%1)
Kısmen
Çorlu Deresi
Malkara
27.416
4.045
Fosseptik
Yok
Karaidemir Barajı
Ergene Nehri
Hayrabolu
18.667
3.012
Kanalizasyon (%95)+
Fosseptik (%5)
Var
Ergene Nehri
337.019
48.257
Çorlu
Toplam
ve
4.1.1.7. Kırklareli
Atık Su Şebekesi
Merkeze bağlı kısmın % 90'ında kanalizasyon şebekesi bulunmaktadır. Diğer kısımlarda ise
fosseptik çukurları kullanılmaktadır. Kanalizasyon şebekesinde kaçakların çok fazla olduğu
belediye yetkililerince söylenmektedir. Kırklareli'nde atık suların arıtılması için herhangi bir
sistem bulunmaktadır. Bu konuyla ilgili çalışma yoktur.
Deşarj
Kanalizasyon suları İnce Dere ve Bağlıca Dere' ye deşarj edilmektedir. Belediyeye ait olan
mezbaha ise Haydar Dere'ye deşarj etmektedir. Haydar Dere’ye mezbaha dışında deşarj
yapılmamaktadır (İnce dere il sınırları içerisinde Ergene Nehri'ne karışıyor).
Atık Su Arıtma Tesisi
Kırklareli'de atık su arıtma tesisi bulunmamaktadır. Atık sular arıtma yapılmaksızın derelere
deşarj edilmektedir. İlde içme sularının arıtılması için bir arıtma tesisi mevcuttur.
128
4.1.1.8. Babaeski
Atık Su Şebekesi
Babaeski' de kanalizasyon ve yağmur suyu, aynı şebekede toplanmaktadır. Yağışların aşırı
olduğu zamanlarda ve kanallara büyük çapta maddelerin atılması halinde tıkanmalara
rastlanmaktadır. ilçenin % 90'ında kanalizasyon şebekesi mevcuttur. diğer kısımlarda fosseptik
çukurlar kullanılmaktadır. Belediye tarafından, geleceğe yönelik, gerek kanalizasyon
şebekesinin kapasite artırımı, gerekse yağmur suyu şebekesinin ayrı inşa edilmesi ile ilgili
herhangi bir proje hazırlanmamıştır.
Deşarj
Deşarj, Babaeski'nin güneydoğusundan geçen Şeytan Deresine ve üç noktadan
yapılmaktadır.Belediye tarafından, derede, atık su karakterizasyonunun belirlenmesi için
herhangi bir analiz yapılmamıştır. Şeytan deresi ilçe sınırında Ergene Havzasına karışmaktadır.
Atık Su Arıtma Tesisi
Babaeski Belediyesi'nin atık su arıtma tesisi bulunmamaktadır. Bu konuyla ilgili herhangi bir
çalışma başlatılmamıştır.
4.1.1.9. Pınarhisar
Atık Su Şebekesi
Pınarhisar belediyesinde kanalizasyon ve yağmur suyu şebekesi ayrı değildir. Kanallara ayda 30
000 m3 su verilmektedir, bu suyun %80 inin atık su olarak oluştuğunu kabul edersek,
kanalizasyon şebekesine günde yaklaşık 1000 m3 evsel atıksu gelmektedir. Yağmur suyunun
değeri bilinmemekle beraber yaklaşık bir değer alınabilir.
Tablo 4.6. Pınarhisar Belediyesine Ait Kanalizasyon Sisteminden Alınan Üç Adet Numunenin
Analiz Sonuçları
Ölçülen
Parametre
pH
Kanalizasyon
(Mezbahadan önce)
Mezbahadan kanala açılan
1. nokta
Mezbahadan kanala
açılan 2.nokta
7
8
7
Numunelerin alındığı mezbaha belediyeye aittir. Bunun yanı sıra ilçede, 1'er adet Çimento
Fab., Yağ Fab., Un Fab., Kireç Fab., 2 adet Tekstil Fabrikası ve henüz üretime geçmemiş 1 adet
de Peynir Fabrikası bulunmaktadır. Bu kuruluşlardan sadece mezbaha belediyeye aittir.
Deşarj
129
Pınarhisar Belediyesi'nde, oluşan atık sular hiçbir arıtma yapılmaksızın, Hamam Suyu denilen
ve ilçenin güney-batısında bulunan bir dereye deşarj edilmektedir.
Atık Su Arıtma Tesisi
Belediyenin kontrolünde bulunan kanalizasyon şebekesinde ve ilçe sınırları dahilindeki hiçbir
sanayi kuruluşunda atık su arıtma tesisi bulunmamaktadır. Arıtma tesisi kurulması konusunda
belediyece İller Bankası'na başvuruda bulunulduğu fakat hiçbir sonuç alınamadığı, belediye
tarafından, beyan edilmiştir.
4.1.1.10.
Vize
Atık Su Şebekesi
Belediyenin evsel atık suları ve yağmur suları kanalizasyon sistemi vasıtasıyla derelere deşarj
edilmektedir. Herhangi bir arıtma sistemi mevcut değildir.
Deşarj
Atık sular kanalizasyondan, dereye iki noktada deşarj edilmektedir. Deşarj noktaları Tabakhane
deresi ve Ana dere üzerindedir.
Atık Su Arıtma Tesisi
Belediyede arıtma sistemi bulunmamaktadır. Bununla ilgili her hangi bir çalışma
yapılmamaktadır.
4.1.1.11.
Kofçaz
Atık Su Şebekesi
Kofçaz ilçesinde kanalizasyon sistemi kullanılmamakta, atık sular her hanede bulunan fosseptik
çukurlarında toplanmaktadır.
Deşarj
Fosseptik çukurlarında toplanan atık sular, zaman zaman, Kırklareli ilinden sağlanan
vidanjörierle çekilerek, civardaki tarlalara boşaltılıyor ve buralarda gübre olarak kullanılıyor.
Atık Su Arıtma Tesisi
İlçede atık su arıtma sistemi bulunmamaktadır.
130
4.1.1.12.
Lüleburgaz
Atık Su Şebekesi
İller Bankası tarafından yaptırılan kanalizasyon projesi 18 Aralık 1985 tarihinde onaylanmıştır.
Bu projeye göre yapılan inşaat 1992 yılında inşa edilmiştir. Bu projeye göre; ilçe, şehir merkezi
ve istasyon mahallesi olmak üzere iki ayrı yerleşim planlanmıştır.
İmar plan sınırları, kuzey-güney istikametinde 61–47 kottan arasında, doğu-batı istikametinde
ise 95-78 kotları arasında olup, eğim doğu ve batıdan Lüleburgaz çayırına doğru, kuzeyden de
güneye doğrudur. Proje ilçe merkezinde bazı kesimlerin, eğimin çok karmaşık olması nedeniyle
azda olsa çukur izlenimi verdiği belirlenmiştir.
ilçe nüfusunun 2015 yılında 110300 kişi olacağı kabulüne göre atık su şebeke hesapları
yapılmıştır. Kişi başına günde 173,10 It/kişi/gün alınarak toplam pissu debisi 442 İt/sn olarak
bulunmuştur.
Lüleburgaz'ın % 95'inde kanalizasyon şebekesi bulunmaktadır.kalan % 5'lik kısım ise fosseptik
çukurları kullanmaktadır.yağmur suları ayrı bir şebeke vasıtasıyla toplanmakta olup yeterli
değildir.
Aşırı yağışlarda halk tarafından bir takım yağmur suyu boruları gizlice kanalizasyona
verilmekte.bu durumda tıkanmalara neden olmaktadır.
Geleceğe dönük projelerde, mevcut yağmur suyu şebekesinin ve kanalizasyon şebekelerinin
iyileştirilmeleri ile ilgili hesaplarda yer almaktadır.
Deşarj
Kolektör hattı güneye doğru eski istasyon yolunu takip ederek istasyon mahallesine ulaşmış ve
buradaki şebekeyi de aldıktan sonra yine güneye doğru akıtılarak Ergene nehrine ulaşmaktadır.
Atık Su Arıtma Tesisi
Lüleburgaz'da mevcut bir atık su arıtma tesisi bulunmamaktadır. Durak Mahallesi 28 K 3B
paftasında Çakıl Ocakları Mevkiinde 116 ada 155 parselde arıtma tesisi için kurulması planlanan
alan istimlak edilmiş, projelendirilmiş, imara hazır durumdadır ve IPA kapsamında AAT
yapılması planlanmaktadır.
4.1.1.13.
Pehlivanköy
Atık Su Şebekesi
131
Pehlivanköy ilçesinde her evde fosseptik çukurlar bulunmakta, bu çukurlar kanalizasyon
şebekesine bağlanmaktadır. Belediye yetkilileri böylelikle kanalizasyona gelen yükün
azaltıldığını öne sürmektedir.
Deşarj
Kanalizasyon sularının deşarjı ilçeden geçen Kuştepe deresine yapılmaktadır.
Atık Su Arıtma Tesisi
Pehlivanköy ilçesinin atık sulan arıtıma tabi tutulmadan deşarj edilmektedir.
Tablo 4.7. Kırklareli İli ve Bu İle Bağlı Olan İlçelerden Alınan Bilgilerin Gösterimi
İl/ilçe
Kırklareli
Merkez
Babaeski
Pınarhisar
Vize
Kofçaz
Lüleburgaz
Pehlivanköy
Toplam
Nüfus
(2007)
59.97
27.631
10.253
11.908
1.047
95.466
2.063
208.338
Atık
su
Yağmur
Atıksu
miktarı
suyu
uzaklaştırma düzeni
3
(m /gün)
şebekesi
Deşarj noktası
8.588
Kanalizasyon
(%90)+ Fosseptik
(%10)
Yok
ince dere, bağlıca
dere, haydar dere
(mezbaha)
5.130
Kanalizasyon
(%90)+ Fosseptik
(%10)
Yok
Şeytan deresi (Ergene
Nehri)
2.270
Kanalizasyon
(%90)+ Fosseptik
(%10)
Yok
Hamam suyu (Ergene
Nehri)
1.272
Kanalizasyon
(%90)+ Fosseptik
(%10)
Yok
Ana dere
100
Fosseptik
Yok
Dereye deşarj
yapılmıyor.
12.800
Kanalizasyon
(%95)+ Fosseptik
(%5)
Var
Ergene Nehri
Kanalizasyon
Var (eski
(%95)+ Fosseptik
bir dere)
(%5)
Kanlı dere (Ergene
Nehri)
296
30.456
132
4.1.1.14.
Uzunköprü
Atık Su Şebekesi
İlçenin mevcut kanalizasyon sistemi yağmur suyu şebekesiyle birleşiktir ve ilçenin % 90'ında
kanalizasyon sistemi kullanılmakta kalan kısımda ise fosseptik çukurlar kullanılmaktadır.
Belediye tarafından yapılması planlanan yeni kanal sisteminin yapımı tamamlandığında, eski
kanal sisteminin yağmur sularının uzaklaştırılmasında kullanılması düşünülmektedir.
Deşarj
Kanalizasyondan Kırkkavak Deresi'ne ve Ergene Nehri'ne deşarj yapılmaktadır. Belediyeden
alınan bilgilerin literatürle karşılaştırılması aşağıdaki gibidir. Sonuçlar ilçede su kullanımının
çok fazla olduğunu göstermektedir.
Atık Su Arıtma Tesisi
İlçede belediyeye ait herhangi bir atık su arıtma tesisi bulunmamaktadır böylelikle atık sular
arıtılmadan deşarj edilmektedir. İlçe sınırları içerisinde bulunan 10 adet firmanın çoğu ham yağ
sanayidir ve 1 adet belediyeye ait mezbaha tesisi bulunmaktadır. İlçe sınırları içinde bulunan
tüm tesislerin arıtma üniteleri mevcuttur. Hamyağ-rafineri tesisilerinin 2 tanesi kapalı sistem
çalışmaktadır. Tüm tesisler atıksularını arıttıktan sonra dereye deşarj etmektedirler.
4.1.1.15.
Süleoğlu
Atık Su Şebekesi
İlçede kanalizasyon şebekesi bulunmamaktadır. Her evde fosseptik çukurları bulunmaktadır.
Deşarj
Her evde bulunan
boşaltılmaktadır.
fosseptik
çukurlarından
Su Arıtma Tesisi
133
(Vidanjörler
vasıtasıyla)
çekilen
sular
İlçede arıtma sistemi bulunmadığından atık sular arıtılmadan deşarj edilmekte, fakat atık sular
fosseptik çukurlarında toplandığı için kısmen dinlendirildiğinden kanalizasyon deşarj
noktasında gözle görülür kirlenme bulunmamaktadır.
4.1.1.16.
Havsa
Atık Su Şebekesi
İlçenin % 99' unda kanalizasyon şebekesi bulunmaktadır. Yağmur suları da kanalizasyon
şebekesine verilmektedir.
Deşarj
Atık sular ilçenin içinden geçmekte olan Havsa Dere1 sine deşarj edilmektedir. İlçe sınırları
içerisinde iki endüstri tesisi bulunmaktadır. Bunlar; kili fabrikası ve Mamsan Süt Ürünleri
fabrikasıdır. Mamsan Süt Ürünleri fabrikasında atık sular kimyasal ve biyolojik arıtmaya tabi
tutulmaktadır.
Atık Su Arıtma Tesisi
İlçede atık suların arıtılması için herhangi bir sistem bulunmamaktadır.
Tablo 4.8. Edirne İli ve İlçelerinden Alınan Bilgiler
İl/İlçe
Uzunköprü
Sütoğlu
Havsa
Toplam
Nüfus
39.123
6.546
8.547
54.216
Atık su
miktarı
6.080
Atık su
Yağmur suyu
uzaklaştırma düzeni şebekesi
Deşarj noktası
Kanalizasyon (%90)+
Yok
Fosseptik (%10)
Ergene Nehri
800 Fosseptik
4.200
Yok
Kanalizasyon (%99)+
Yok
Fosseptik (%1)
11.080
134
Dereye
deşarj
yapılmamaktadır.
Havsa
deresi (Ergene
Nehri)
Tablo 4.9. Belediyelerin Atıksu Arıtma Tesislerine Ait Durum, TEKİRDAĞ
İLÇE
BELEDİYE
Nüfus
Planlanan
AAT
İşletmeye
Alma
Tarihi
ÇERKEZKÖY
ÇERKEZKÖY
60.907
ÇERKEZKÖY
KAPAKLI
41.956
ÇERKEZKÖY
KARAAĞAÇ
8.462
ÇERKEZKÖY
KIZILPINAR
10.968
ÇERKEZKÖY
VELİKÖY
4.712
ÇORLU
ÇORLU
190.792
30.04.2010
ÇORLU
MARMARACIK
4.780
31.12.2011
ÇORLU
MİSİNLİ
2.041
ÇORLU
ULAŞ
5.727
ÇORLU
VELİMEŞE
6.485
13.08.2016
ÇORLU
YENİCE
1.663
2002
HAYRABOLU
ÇERKEZMÜSELLİM
3.235
01.05.2015
HAYRABOLU
HAYRABOLU
18.667
31.12.2011
HAYRABOLU
ŞALGAMLI
1.607
MALKARA
BALABANCIK
1.667
MALKARA
KOZYÖRÜK
1.690
MALKARA
MALKARA
27.416
Arıtma Tesisi (Var)
Adı
Deşarj İzin
Belgesi
Var
Yok
Arıtma
Türü
Açıklama
31.12.2010
Ortak Arıtma
Yapılması Uygun Görüldü
01.01.2017
Yenice Belediyesi AAT
01.12.2011
135
x
Fiziksel+Biyolojik
MALKARA
SAĞLAMTAŞ
2.601
13.04.2017
MARMARAEREĞLİSİ
SULTANKÖY
2.050
28.02.2009
MARMARAEREĞLİSİ
YENİÇİFTLİK
5.650
Yeniçiftlik Belediyesi
AAT
x
Fiziksel+Biyolojik
MARMARAEREĞLİSİ
MARMARAEREĞLİSİ
8.488
M.Ereğli Belediyesi AAT
x
Fiziksel+Biyolojik
MERKEZ
BANARLI
1.514
MERKEZ
BARBAROS
4.855
Barbaros Belediyesi AAT
x
Fiziksel+Biyolojik
MERKEZ
KARACAKILAVUZ
3.449
MERKEZ
KUMBAĞ
1.886
MERKEZ
TEKİRDAĞ
133.322
01.08.2009
MURATLI
MURATLI
18.915
01.03.2013
SARAY
BEYAZKÖY
2.168
SARAY
BÜYÜKYONCALI
9.390
31.12.2015
SARAY
SARAY
20.312
01.08.2009
ŞARKÖY
HOŞKÖY
2.149
ŞARKÖY
MÜREFTE
2.845
ŞARKÖY
ŞARKÖY
15.523
31.12.2011
136
Tablo 4.10. Belediyelerin Atıksu Arıtma Tesislerine Ait Durum, KIRKLARELİ
İLÇE
BELEDİYE
Nüfus
Planlanan AAT
İşletmeye
Alma
Tarihi
Arıtma Tesisi (Var)
Adı
Deşarj İzin
Belgesi
Var
BABAESKİ
BABAESKİ
BABAESKİ
BABAESKİ
BABAESKİ
DEMİRKÖY
DEMİRKÖY
KOFÇAZ
LÜLEBURGAZ
LÜLEBURGAZ
LÜLEBURGAZ
LÜLEBURGAZ
LÜLEBURGAZ
LÜLEBURGAZ
MERKEZ
MERKEZ
MERKEZ
MERKEZ
PEHLİVANKÖY
PINARHİSAR
PINARHİSAR
PINARHİSAR
VİZE
VİZE
VİZE
VİZE
ALPULLU
BABAESKİ
KARAHALİL
MANDIRA
SİNANLI
DEMİRKÖY
İĞNEADA
KOFÇAZ
AHMETBEY
BÜYÜKKARIŞTIRAN
EVRENSEKİZ
KIRIKKÖY
LÜLEBURGAZ
SAKIZKÖY
İNECE
KAVAKLI
KIRKLARELİ
ÜSKÜP
PEHLİVANKÖY
KAYNARCA
PINARHİSAR
YENİCE
ÇAKILI
KIYIKÖY
SERGEN
VİZE
3.072
27.631
1.880
4.017
1.609
4.052
2.058
1.047
4.443
5.355
2.989
2.031
95.466
1.562
2.310
3.758
59.970
2.532
2.063
2.712
10.253
1.261
2.597
2.220
2.023
11.908
Yok
Arıtma
Türü
Açıklama
30.06.2011
30.05.2010
31.12.2011
İPA (15 AAT)
01.09.2011
30.09.2009
30.09.2011
30.08.2011
31.10.2010
137
Tablo 4.11. Belediyelerin Atıksu Arıtma Tesislerine Ait Durum, EDİRNE
İLÇE
BELEDİYE
Nüfus
Planlanan AAT
İşletmeye
Alma
Tarihi
ENEZ
ENEZ
3.752
15.04.2008
HAVSA
İPSALA
İPSALA
İPSALA
İPSALA
İPSALA
İPSALA
İPSALA
KEŞAN
KEŞAN
KEŞAN
KEŞAN
KEŞAN
KEŞAN
LALAPAŞA
MERİÇ
MERİÇ
MERİÇ
MERKEZ
SÜLEOĞLU
UZUNKÖPRÜ
UZUNKÖPRÜ
UZUNKÖPRÜ
UZUNKÖPRÜ
HAVSA
ESETÇE
HACI
İBRİKTEPE
İPSALA
KOCAHIDIR
SULTAN
YENİKARPUZLU
BEĞENDİK
ÇAMLICA
KEŞAN
MECİDİYE
PAŞAYİĞİT
YENİMUHACİR
LALAPAŞA
KÜPLÜ
MERİÇ
SUBAŞI
EDİRNE
SÜLEOĞLU
ÇÖPKÖY
KIRCASALİH
KURTBEY
UZUNKÖPRÜ
8.547
2.242
1.716
1.789
7.851
1.183
1.648
3.309
2.216
1.476
54.366
1.108
1.484
1.924
1.864
3.006
3.196
2.206
136.070
5.040
1.554
3.731
1.886
39.123
01.01.2017
01.10.2010
Arıtma Tesisi (Var)
Adı
Deşarj İzin
Belgesi
Var
Yok
Arıtma
Türü
Açıklama
İller
Bankası
(Proje Bitti)
01.10.2010
01.05.2017
10.05.2017
01.10.2010
01.02.2014
01.10.2010
2007
25.03.2015
20.03.2017
01.08.2010
31.03.2010
01.06.2008
30.06.2011
01.08.2010
01.01.2014
138
İPA (2008)
Lalapaşa Belediyesi AAT
x
Doğal Arıtma
UZUNKÖPRÜ
YENİKÖY
1.230
139
4.2. KATI ATIKLAR
4.2.1. Kırklareli İlinde Katı Atıklar ile İlgili Olarak Yürütülen Çalışmalar
Kırklareli Merkez, Kofçaz, Demirköy, Pınarhisar ilçe belediyeleri ile Kıyıköy, İğneada, Sergen,
Yenice, Kaynarca, Üsküp, Kavaklı, İnece, Karahalil belde belediyelerinin katılımıyla Kırklareli
Yerel Yönetimleri Katı Atık Tesisleri Yapma ve İşletme Birliği (KIRKKAB) Birlik Tüzüğü
Bakanlar Kurulu’nda onaylanmış ve karar Resmi Gazete’de 01/ 02/ 2006 tarihinde
yayımlanmıştır.
Birlik nüfusu 116.132 kişi olup atık miktarı 49.170 ton/yıl’dır. 80.000 m2’lik alana sahip tesisin
inşaatına 01.04.2006 tarihinde başlanmıştır. Katı atık düzenli depolama tesisi inşatı devam
etmektedir.
Lüleburgaz, Babaeski, Vize, Pehlivanköy ilçe belediyeleri ile Alpulu, B.Mandıra, Sinanlı,
Sakızköy, Ahmetbey, Evrensekiz, B.Karıştıran, Çakıllı, Kırıkköy belde belediyelerinin
katılımıyla birlik kurulması planlanmaktadır. Planlanan birlik nüfusu 195.500 kişi, atık miktarı
82.750 ton/yıl’dır.
4.2.2. Edirne İlinde Katı Atıklar ile İlgili Olarak Yürütülen Çalışmalar
Edirne Merkez, Havsa, Süloğlu ve Lalapaşa Belediyeleri’nin katı atık problemini çözmeye
yönelik olarak birlik kurma çalışmaları devam etmektedir. Birlik nüfusu 176.914 kişi ve atık
miktarının 74.905 ton/yıl olacağı öngörülmektedir. Katı atık bertaraf tesisi olarak belirlenen
mera arazilerinin tahsisi uygun görülmemiştir ve yer seçimi süreci devam etmektedir.
Keşan, İpsala, Enez İlçe Belediyeleri ile Beyendik, Çamlıca, Mecidiye, Paşayiğit, Yenimuhacır,
Esetçe, Hacı, İbriktepe, Kocahıdır, Sultan, Yenikarpuzlu Belde Belediyeleri’nin katılımıyla
Güney Edirne Katı Atık Birliği (GÜNEKAB) kurulmuştur. Birlik Tüzüğü Bakanlar Kurulu’nda
onaylanmış ve karar Resmi Gazete’de 12/07/2006 tarihinde yayımlanmıştır. Birlik nüfusu
110.532, atık miktarı: 46.799 ton/yıl’dır. 20 yıl hizmet verecek şekilde planlanan 160.400 m²
alana sahip Katı Atık Düzenli Depolama Tesisi Projesinin ÇED süreci devam etmektedir.
Uzunköprü, Meriç ilçe belediyeleri ile Çöpköy, Kırcasalih, Kurtbey, Küplü, Subaşı, Yeniköy
belediyelerinin katılımıyla birlik kurulması planlanmaktadır. Birlik nüfusunun 54.428 kişi olacağı
öngörülmektedir.
İldeki Katı Atık Yönetim Birlikleri ırasıyla:
- Edirne Katı Atık Yönetim Birliği; Edirne Merkez, Havsa, Süloğlu ve Lalapaşa Belediyelerinden
oluşmakta olup, katı atık düzenli depolama tesisi ile ilgili yer seçimi çalışmaları devam
etmektedir.
140
- Güney Edirne Katı Atık Birliği; Keşan, İpsala, Enez ilçe belediyeleri ile Beyendik, Çamlıca,
Mecidiye, Paşayiğit, Yenimuhacır, Esetçe, Hacı, İbriktepe, Kocahıdır, Sultan, Yenikarpuzlu
belde belediyelerinden oluşmakta olup, katı atık düzenli depolama tesisi ile ilgili ÇED süreci
devam etmektedir.
- Orta Edirne Katı Atık Birliği; Uzunköprü, Meriç, Çöpköy, Kurtbey, Kırcasalih, Yeniköy,
Küplü, Subaşı Belediyelerinden oluşmakta olup, katı atık düzenli depolama tesisi ile ilgili ÇED
süreci devam etmektedir.
4.2.3. Tekirdağ İlinde Katı Atıklar ile İlgili Olarak Yürütülen Çalışmalar
Tekirdağ Valiliği koordinasyonunda yapılan çalışmalar neticesinde Tekirdağ 4 bölgeye
ayrılmıştır. Tekirdağ İli Çevre Hizmetleri Birliği, Tekirdağ 3. Grup Çevre Belediyeler Birliği,
Malkara-Şarköy ve Beldeleri Belediyeleri Katı Atık Yönetim Birliği kurulmuş, Tekirdağ 4.
Grup Çevre Belediyeler Birliği kurulma aşamasındadır.
Tekirdağ İli Çevre Hizmetleri Birliği
Tekirdağ Merkez Belediyesi ile Muratlı ve Hayrabolu ilçe belediyeleri ile Banarlı, Karacakılavuz,
Çerkezmüsellim, Kumbağ, Barbaros belde belediyeleri
Birlik Tüzüğü Bakanlar Kurulu’nda onaylanmış ve karar Resmi Gazete’de 04/ 09/ 2006 tarihinde
yayımlanmıştır.
Birlik Nüfusu: 216.070, Atık Miktarı: 97.793 ton/yıl
Katı Atık Bertaraf Tesisi sahası Tekirdağ merkez bıyıkali köyü sınırları içerisinde yer alan 2.
sınıf orman arazisi olup, büyüklüğü 20 ha. dır. Katı atık düzenli depolama tesisi inşaatı
tamamlanarak 09.06.2008 tarihinden itibaren atık kabulüne başlamıştır.
Tekirdağ 3. Grup Çevre Belediyeler Katı Atık Bertaraf Tesisleri Yapma ve İşletme Birliği
Çorlu ve Marmaraereğlisi ilçe belediyeleri ile Yeniçiftlik, Sultanköy, Yenice, Misinli,
Marmaracık, Velimeşe, Ulaş belde belediyeleri
Birlik Tüzüğü Bakanlar Kurulu’nda onaylanmış ve karar Resmi Gazete’de 12/07/2006 tarihinde
yayımlanmıştır.
Birlik Nüfusu: 235.774, Atık Miktarı: 105.250 ton/yıl
Düzenli Depolama sahası olarak belirlenen Çorlu İlçesi, Hatip Mahallesi, Karatepe mevkiindeki
alanın yeterli olmayacağı düşünülerek yeni alan belirleme çalışmalarına devam edilmektedir.
Batı Tekirdağ Katı Atık Birliği
141
Malkara, Şarköy ilçe belediyeleri ile Mürefte, Hoşköy, Sağlamtaş, Kozyörük, Balabancık,
Şalgamlı belde belediyelerinden oluşmakta olup, katı atık düzenli depolama tesisi ile ilgili yer
seçimi yapılmış olup, seçilen ormanlık arazi tahsis çalışmaları devam etmektedir.
Birlik Tüzüğü Bakanlar Kurulu’nda onaylanmış ve karar Resmi Gazete’de 29/08/2007 tarihinde
yayımlanmıştır.
Tekirdağ 4. Grup Çevre Belediyeler Katı Atık Bertaraf Tesisleri Yapma ve İşletme Birliği
Kurma çalışmaları devam etmektedir. Üye olması planlanan belediyeler: Çerkezköy ve saray
ilçe Belediyeleri, Beyazköy, Büyük Yoncalı, Kapaklı, Karaağaç, Kızılpınar, Veliköy Belde
Belediyeleridir. Katı atık düzenli depolama tesisi ile ilgili yer seçimi çalışmaları devam
etmektedir.
4.2.4. Katı Atıklar ve Depolama Alanları
Katı atıklar vahşi depolandığında halk sağlığı açısından tehlike oluşturması, haşerelerin artması,
metan gazı sıkışması sonucu patlama ve yangın, yer altı sularının kirlenmesi gibi sorunlar
oluşturmaktadır.
Ergene Havzası sınırları içinde yer alan tüm il ve ilçelerde vahşi depolama yapılmaktadır. Vahşi
depolama sahalarının çoğunda sızıntı suyu kontrolü ve gaz çıkışı konularında hiç bir önlem
alınmamakta ve sızıntı suları yeraltı sularına karışmaktadır. Birçok belediye bahar aylarında
böceklenmeyi engellemek amacıyla ilaçlama yapmaktadır. Çok az sayıda belediyede tıbbi
atıklar ve evsel atıklar ayrı toplanmaktadır. Ayrıca meteorolojik olaylar sebebiyle çöplerin
dağılmasını engellemek amacıyla depolama alanının etrafı çit ile çevrilmek zorundadır. Bu
konuda da havzada büyük eksiklik yaşanmaktadır.
Vahşi depolama alanlarında katı atıkların içinden süzülen sızıntı suları, bir takım kimyasal,
biyolojik ve fiziksel olaylara maruz kalarak oluşur ve katı atıkların muhtevasından
kaynaklanan çok sayıdaki kirletici bileşik ve elementi içerir. Bu kirleticiler yeraltı sularına
sızarak ciddi boyutlarda kirliliğe neden olurlar.
Ergene Havzası sınırları içinde kalan bazı belediyelerde düzenli depolama çalışmaları
başlatılmıştır. Ancak havzada vahşi depolamadan kaynaklanan kirlilik büyük önem arz
etmektedir.
Trakya Üniversitesi tarafından yapılmış olan Ergene Havzası Çevre Düzeni Planı Projesi
kapsamında havza sınırları içinde kalan ve aşağıda belirtilen ilçe merkezlerinden Katı atıklar ve
depolama alanlarının mevcut durumları ortaya konmuştur.
142
4.2.4.1. Çerkezköy
Çerkezköy’ün katı atık depolama alanına günde 60 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen
katı atık miktarı günde 1,2 kg’dır. Deponi alanına gelen çöplerin tamamı ilçe merkezinden
olup, köylerin çöpleri alınmamaktadır. Bununla beraber 1997 yılından itibaren endüstriyel atık
alımı durdurulmuştur ve tehlikeli atık kapsamında sadece 50 kg/gün’lük tıbbi atıklar
alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmektedir. Ayrıca, arıtım
çamuru, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat atıkları alınmamaktadır.
Deponi alanında oluşan sızıntı suları yeraltı suyuna karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı
bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için
hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır.
Katı atık depolama alanı, şehrin güneydoğusunda ve Domuz dere mevkii nde bulunmaktadır..
Şehre olan uzaklığı 7 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin
merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır.
Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 40.000 m2 (4 ha) olup hacmi 400.000 m3’tür ve
hizmet süresi 12 yıldır. Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ayından itibaren
ilaçlama çalışmaları yapılmaktadır. Geri kazanım ihaleye verilmek suretiyle taşeron firmalar
tarafından yapılmaktadır.
4.2.4.2. Saray
Saray’ın katı atık depolama alanına günde 20 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı atık
miktarı günde 1,14 kg’dır. Deponi alanına gelen çöplerin tamamı ilçe merkezinden olup,
köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 50 kg/gün’lük tıbbi atıklar
alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmesi gerekirken hiçbir
önlem alınmadan gömülmektedir. Ayrıca, endüstriyel atık, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli
atık ve hafriyat atıkları alınmamaktadır.
Deponi alanında oluşan sızıntı suları yer altı suyuna karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı
bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için
hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır.
Katı atık depolama alanı, şehrin batısında bulunmaktadır. Şehre olan uzaklığı 2,5 km olup şehir
merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin merkezine doğru olmadığından
dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır.
Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 30.000 m2 (3 ha) olup hacmi 120.000 m3’tür ve
hizmet süresi 12 yıldır.
Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir
önlem alınmamaktadır.
143
Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Mayıs ayından itibaren larva ve uçma
dönemlerinde ilaçlama çalışmaları yapılmaktadır.Geri kazanım ihaleye verilmek suretiyle
taşeron firmalar tarafından yapılmaktadır.
4.2.4.3. Muratlı
Muratlı’nın katı atık depolama alanına günde 25 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı
atık miktarı günde 1,23 kg’dır. Deponi alanına gelen çöplerin tamamı ilçe merkezinden olup,
köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 50 kg/gün’lük tıbbi atıklar
alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmektedir.. Ayrıca,
endüstriyel atık, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat atıkları alınmamaktadır.
Deponi alanında oluşan sızıntı suları yüzeysel ve yer altı sularına karışmaktadır. Sızıntı
suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından
çıkan gazlar için hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır.
Katı atık depolama alanı, şehrin batısında ve Kayalık mevkiinde bulunmaktadır. Şehre olan
uzaklığı 4,5 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin
merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır.
Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 15.000 m2 (1,5 ha) olup hacmi 90.000 m3’tür ve 15
senedir kullanılan depolama alanının 5 sene daha kullanılması planlanmaktadır.
Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinin % 25’lik bir
kısmı 1 m yüksekliğinde beton çit ile çevrilmiştir.
Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ve Mayıs ayından ilaçlama çalışmaları
yapılmaktadır.
Geri kazanım ihaleye verilmek suretiyle taşeron firmalar tarafından yapılmaktadır.
4.2.4.4. Hayrabolu
Hayrabolu’nun katı atık depolama alanına yaz aylarında 14,7 ton / gün, kış aylarında ise 31,7
ton / gün çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı atık miktarı yazın 0,76 kg / gün iken,
kışın ise bu miktar 1,72 kg / gün’dür. Deponi alanına gelen çöplerin tamamı ilçe merkezinden
olup, köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 100 kg/gün’lük tıbbi
atıklar alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmektedir..
Ayrıca, endüstriyel atık, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat atıkları alınmamaktadır. Depolama
alanına günde 1 ton arıtım çamuru dökülmektedir.
Sızıntı suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır ve depolama
alanı killi zemin üzerine kurulmuştur. Deponi alanından çıkan gazlar için hiçbir önlem
alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır.
144
Katı atık depolama alanı, şehrin kuzey batısında ve İhlas Mahallesi, İğrekler mevkiindedir.
Şehre olan uzaklığı 3 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin
merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır.
Depolama yerinin alanı 5.000 m2 (0,5 ha) olup hacmi 75.000 m3’tür ve 14 senedir kullanılan
depolama alanının 20 sene daha kullanılması planlanmaktadır. 2000 yılının 7. ayında katı atık
yönetmeliğine göre yapılan çalışma sonucunda gelecek 20 yıl içerisinde 15.625.000 m3 katı
atığın depolanması düşünülmektedir.
Depolama türü vahşi kümdür fakat çöpler döküldükten sonra düzeltilip üzerleri toprakla
örtülmektedir.
Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde hiçbir önlem
alınmamaktadır.
Döküm yerinde böcek ve koku problemi için 15 Nisan dan sonra ilaçlama çalışmaları
yapılmaktadır.
Geri kazanım ihaleye verilmek suretiyle taşeron firmalar tarafından yapılmaktadır.
4.2.4.5. Malkara
Malkara’nın katı atık depolama alanına günde 20 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı
atık miktarı günde 0,79 kg’dır. Deponi alanına gelen çöplerin tamamı ilçe merkezinden olup,
köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 150 kg/gün’lük tıbbi atıklar
alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmesi gerekirken hiçbir
önlem alınmadan gömülmektedir. Ayrıca, endüstriyel atık, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli
atık ve hafriyat atıkları alınmamaktadır.
Deponi alanında oluşan sızıntı suları yüzeysel ve yeraltı sularına karışmaktadır. Sızıntı suyunun
miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar
için hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır.
Katı atık depolama alanı, şehrin kuzeyinde ve Hayrabolu yolu üzerinde bulunmaktadır. Şehre
olan uzaklığı 4 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin
merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır.
Eski depolama sahasının alanı 48.843 m2 olup, Hacıevhat Mahallesi, Harmankaya mevkiindedir.
Belediyede temizlik işlerinde görevli olan 22 işçi bulunmaktadır. Haftanın 5 günü çalışan
belediyede çöp toplayan 11 tane araç vardır. Bir tane arabada 3 işçi görev almaktadır. Bunlardan
2 tanesi çöpleri toplamakta diğeri şoför olarak hizmet vermektedir.
Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 8.000 m2 (0,8 ha) olup hacmi 200.000 m3’tür ve 8
senedir kullanılan depolama alanının 10 sene daha kullanılması planlanmaktadır.
145
Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinin % 25’lik yola
bakan kısmı 5 m yüksekliğinde çinko levhalar ile çevrilmiştir.
Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ayından sonra ilaçlama çalışmaları
yapılmaktadır.
Geri kazanım ihaleye verilmek suretiyle taşeron firmalar tarafından yapılmaktadır.
4.2.4.6. Lüleburgaz
Lüleburgaz’ın katı atık depolama alanına günde 110 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen
katı atık miktarı günde 1,37 kg’dır. Deponi alanına gelen çöplerin tamamı ilçe merkezinden
olup, köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 100 kg/gün’lük tıbbi
atıklar alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmektedir. Ayrıca,
endüstriyel atık, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat atıkları alınmamaktadır.
Deponi alanında oluşan sızıntı suları yer altı sularına karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı
bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için
hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır.
Katı atık depolama alanı, şehrin güneyinde ve Durak mahallesinde bulunmaktadır. Şehre olan
uzaklığı 4 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin merkezine
doğru olmaktadır ve koku problemi yaratmaktadır. Eskiden kullanılan depolama alanlarının
üzerleri toprakla örtülerek kapatılmıştır.
Belediyede temizlik işlerinde görevli olan 24 işçi bulunmaktadır. Haftanın 6 günü çalışan
belediyede çöp toplayan 15 tane araç vardır. Bu araçlar vardiyalı olarak çalışmaktadır. Bir tane
arabada 3 işçi görev almaktadır. Bunlardan 2 tanesi çöpleri toplamakta diğeri şoför olarak
hizmet vermektedir.
İlçede toplam 250 tanesi 400 lt’lik konteyner vardır, 25304 hanede de poşetleme sistemine
geçilmiştir.
Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 130.000 m2 (13 ha) olup hacmi 400.000 m3’tür ve
15 senedir kullanılmaktadır. Otoban yapımı sırasında malzeme alınması sonucunda açılan yerin
gelecekte kullanılması amacıyla mevcut olan alan 1 yıl daha kullanılacaktır.
Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir
önlem alınmamıştır.
Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ayından sonra ilaçlama yapılmaktadır
Geri kazanım ihaleye verilmek suretiyle taşeron firmalar tarafından yapılmaktadır.
146
4.2.4.7. Babaeski
Babaeski’nin katı atık depolama alanına günde 15 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen
katı atık miktarı günde 0,58 kg’dır. Deponi alanına gelen çöplerin tamamı ilçe merkezinden
olup, köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 75 kg/gün’lük tıbbi
atıklar alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmesi gerekirken
hiçbir önlem alınmadan gömülmektedir. Ayrıca, endüstriyel atık, arıtım çamuru, radyoaktif
içerikli atıklar alınmayıp sadece hafriyat atıkları alınmaktadır.
Deponi alanında oluşan sızıntı suları yeraltı sularına karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı
bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için
hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır. Ancak, eskiden
kullanılan ve mevcut alanın hemen yanında olan deponi alanında ise gaz birikmeleri ve
patlamaları engellemek amacıyla gaz çıkışını sağlayacak bacalar konulmuştur.
Katı atık depolama alanı, şehrin doğusunda ve Kırklareli Mevkii askeriye karşısında
bulunmaktadır. Şehre olan uzaklığı 2 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim
rüzgar yönü şehrin merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi
de oluşmamaktadır. 15 sene önce biten döküm alanı imara açılmış bulunmaktadır.
Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 40.000 m2 (4 ha) olup hacmi 400.000 m3’tür ve 12
senedir kullanılmaktadır.
Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir
önlem alınmamıştır.
Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Mayıs ayından sonra ilaçlama yapılmaktadır.
Geri kazanıma yönelik herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır.
4.2.4.8. Pınarhisar
Pınarhisar’ın katı atık depolama alanına günde 7 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı
atık miktarı günde 0,61 kg’dır. Deponi alanına gelen çöplerin tamamı ilçe merkezinden olup,
köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamındaki tıbbi atıklar Kırklareli ili katı
atık depolama sahasına gönderilmektedir. Ayrıca, endüstriyel atık, arıtım çamuru, radyoaktif
içerikli atık alınmayıp sadece 0,3 ton/gün’lük hafriyat atıkları alınmaktadır.
Deponi alanında sızıntı suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem
alınmamaktadır ve zeminin kayalık olduğu tespit edilmiştir. Deponi alanından çıkan gazlar için
hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır.
Katı atık depolama alanı, şehrin Kuzeyinde ve Sırtmaçkaya Mevkiinde bulunmaktadır. Şehre
olan uzaklığı 2 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin
147
merkezine doğru olmaktadır ve koku problemi yaratmaktadır. Eskiden kullanılan depolama
alanlarının üzerleri toprakla örtülerek kapatılmıştır.
Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 100.000 m2 (10 ha) olup hacmi 1.500.000 m3’tür ve
6 senedir kullanılmaktadır ve 50 yıl daha kullanılması planlanmaktadır. Otoban yapımı
sırasında malzeme alınması sonucunda açılan yerler depolama sahası olarak seçilmiştir.
Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir
önlem alınmamıştır.
Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ayından sonra ilaçlama yapılmaktadır.
Deponi alanında geri kazanıma yönelik herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır.
4.2.4.9. Vize
Vize’nin katı atık depolama alanına günde 10 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı
atık miktarı günde 0,94 kg’dır. Deponi alanına gelen çöplerin tamamı ilçe merkezinden olup,
köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 4 kg/gün’lük tıbbi atıklar
alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmektedir. Ayrıca,
endüstriyel atık, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık alınmayıp sadece hafriyat atıkları
alınmaktadır.
Deponi alanında sızıntı suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem
alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar
kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır.
Katı atık depolama alanı, şehrin Kuzeyinde ve Göztepe Mevkiinde bulunmaktadır Şehre olan
uzaklığı 2,5 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin
merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır.
Eskiden kullanılan depolama alanlarının üzerleri toprakla örtülerek, peyzaj çalışmalarına
rastlanmamıştır. Her iki deponi alanı da ormanlık bölgeye yakınlığından dolayı bir yangın riski
içermektedir.
Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 5.000 m2 (0,5 ha) olup hacmi 10.000 m3’tür ve 1,5
senedir kullanılmaktadır ve 2 yıl daha kullanılması planlanmaktadır. Eski depolama sahasının
alanı ise 20.000 m2 (2 ha) olup hacmi 60.000 m3’tür.
Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir
önlem alınmamıştır.
Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ayından sonra ilaçlama yapılmaktadır.
Depolama alanında geri kazanıma yönelik herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır.
148
4.2.4.10.
Kırklareli
Kırklareli’nin katı atık depolama alanına günde 75 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen
katı atık miktarı günde 1,39 kg’dır. Deponi alanına gelen çöpler ilçe merkezinden ve Gümrük
bölgesinin çöpleri alınmaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 250 kg/gün’lük tıbbi atıklar
alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde, yaz aylarında kireçlenerek kışın ise
herhangi bir önlem alınmadan gömülmektedir. Ayrıca, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık
ve hafriyat atıkları alınmamaktadır.
Deponi alanında oluşan sızıntı suları yer altı suyuna karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı
bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanında ise gaz birikmeleri ve
patlamaları engellemek amacıyla gaz çıkışını sağlayacak bacalar konulmuştur.
Katı atık depolama alanı, şehrin kuzeyinde ve Dereköy yolu mevkiinde bulunmaktadır. Şehre
olan uzaklığı 6 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin
merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır.
Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 1.500.000 m2 (150 ha) olup hacmi 9.000.000 m3’tür
ve hizmet süresi 1 yıldır.
Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir
önlem alınmamıştır. Ancak deponi alanının giriş kısmında yeni yapılan küçük çapta bir
ağaçlandırma çalışması vardır.
Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ayından itibaren ilaçlama çalışmaları
yapılmaktadır.
Geri kazanım ihaleye verilmek suretiyle taşeron firmalar tarafından yapılmaktadır.
4.2.4.11.
Uzunköprü
Uzunköprü’nün katı atık depolama alanına günde 25 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen
katı atık miktarı günde 0,68 kg’dır. Deponi alanına gelen çöpler ilçe merkezinden olup,
köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 70 kg/gün’lük tıbbi atıklar
alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmektedir. Ayrıca, arıtım
çamuru, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat atıkları alınmamaktadır.
Deponi alanında oluşan sızıntı suları yer altı suyuna karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı
bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için
hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır.
Katı atık depolama alanı, şehrin kuzeydoğusunda ve Pehlivanköy yolu üzerinde
bulunmaktadır. Şehre olan uzaklığı 3 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim
149
rüzgar yönü şehrin merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi
de oluşmamaktadır.
Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 50.000 m2 (5 ha) olup hacmi 150.000 m3’tür ve
hizmet süresi 10 yıl olup 10 yıl daha kullanılması planlanmaktadır.
Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir
önlem alınmamıştır.
Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ayından itibaren ilaçlama çalışmaları
yapılmaktadır.
Geri kazanım belli dönemlerde ihaleye verilmek suretiyle taşeron firmalar tarafından
yapılmaktadır.
4.2.4.12.
Havsa
Havsa’nın katı atık depolama alanına günde 5 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı
atık miktarı günde 0,59 kg’dır. Deponi alanına gelen çöpler ilçe merkezinden olup, köylerin
çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 5 kg/gün’lük tıbbi atıklar
alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmesi gerekirken hiçbir
önlem alınmadan gömülmektedir. Ayrıca, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat
atıkları alınmamaktadır.
Deponi alanında oluşan sızıntı suları yer altı suyuna karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı
bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için
hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır.
Katı atık depolama alanı, şehrin doğusunda ve E-5 karayolu üzerinde, Sinit Göleti mevkiinde
bulunmaktadır. Şehre olan uzaklığı 4 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim
rüzgar yönü şehrin merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi
de oluşmamaktadır.
Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 5.000 m2 (0,5 ha) olup hacmi 20.000 m3’tür ve
hizmet süresi 1 yıl olup 6 yıl daha kullanılması planlanmaktadır.
Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir
önlem alınmamıştır.
Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Mart ayından itibaren ilaçlama çalışmaları
yapılmaktadır.
Depolama alanında geri kazanıma yönelik herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır.
150
4.2.4.13.
Süloğlu
Süloğlu’nun katı atık depolama alanına günde 5 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı
atık miktarı günde 0,76 kg’dır. Deponi alanına gelen çöpler ilçe merkezinden olup, köylerin
çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 10 kg/gün’lük tıbbi atıklar
alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmesi gerekirken hiçbir
önlem alınmadan gömülmektedir. Ayrıca, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat
atıkları alınmamaktadır.
Deponi alanında oluşan sızıntı suları yer altı suyuna karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı
bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için
hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır.
Katı atık depolama alanı, şehrin kuzeybatısında ve Taş tepeleri mevkiinde bulunmaktadır.
Şehre olan uzaklığı 2 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin
merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır.
Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 15.000 m2 (1,5 ha) olup hacmi 30.000 m3’tür ve
hizmet süresi 6 yıl olup 10 yıl daha kullanılması planlanmaktadır.
Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir
önlem alınmamıştır.
Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ayından itibaren ilaçlama çalışmaları
yapılmaktadır.
Depolama alanında geri kazanıma yönelik herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır.
4.2.4.14.
Kofçaz
Kofçaz’ın katı atık depolama alanına günde 0,7 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı
atık miktarı günde 0,46 kg’dır. Deponi alanına gelen çöpler ilçe merkezinden olup, köylerin
çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 2 kg/gün’lük tıbbi atıklar
alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmesi gerekirken hiçbir
önlem alınmadan gömülmektedir. Ayrıca, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat
atıkları alınmamaktadır.
Deponi alanında oluşan sızıntı suları yer altı suyuna karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı
bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından çıkan gazlar için
hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır.
Katı atık depolama alanı, şehrin güneyinde ve Elmacık Bayırı mevkiinde bulunmaktadır. Şehre
olan uzaklığı 1 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin
merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır.
151
Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 20.000 m2 (2 ha) olup hacmi 10.000 m3’tür ve
hizmet süresi 50 yıl olup 50 yıl daha kullanılması planlanmaktadır.
Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir
önlem alınmamıştır.
Döküm yerinde böcek ve koku problemi için herhangi bir ilaçlama çalışması yoktur.
Depolama alanında geri kazanıma yönelik herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır.
4.2.4.15.
Pehlivanköy
Pehlivanköy’ün katı atık depolama alanına günde 2 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen
katı atık miktarı günde 0,54 kg’dır. Deponi alanına gelen çöpler ilçe merkezinden olup,
köylerin çöpleri alınmamaktadır. Tehlikeli atık kapsamında sadece 2 kg/gün’lük tıbbi atıklar
alınmaktadır. Gelen tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmesi gerekirken hiçbir
önlem alınmadan gömülmektedir. Ayrıca, arıtım çamuru, radyoaktif içerikli atık ve hafriyat
atıkları alınmamaktadır.
Deponi alanında oluşan sızıntı suları yer altı suyuna karışmaktadır. Sızıntı suyunun miktarı
bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi
alanında ise gaz birikmeleri ve patlamaları engellemek amacıyla gaz çıkışını sağlayacak bacalar
konulmuştur.
Katı atık depolama alanı, şehrin batısında ve Mercandere mevkiinde bulunmaktadır. Şehre olan
uzaklığı 1 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin merkezine
doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır.
Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 300.000 m2 (30 ha) olup hacmi 600.000 m3’tür ve
hizmet süresi 40 yıl olup 40 yıl daha kullanılması planlanmaktadır.
Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir
önlem alınmamıştır.
Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ayından itibaren ilaçlama çalışmaları
yapılmaktadır.
Depolama alanında geri kazanıma yönelik herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır.
4.2.4.16.
Çorlu
Çorlu’nun katı atık depolama alanına günde 170 ton çöp dökülmektedir. Kişi başına düşen katı
atık miktarı günde 1,44 kg’dır. Deponi alanına gelen tıbbi atık miktarı 350 kg/gün’dür. Gelen
152
tıbbi atıklar, ayrı bir bölümde kireçlenerek gömülmektedir. Tehlikeli atık miktarı ise;1,09
ton/gün’dür. Endüstriyel katı atık miktarı 18 ton/gün’dür.
Deponi alanında oluşan sızıntı suları, yüzeysel ve yeraltı sularına karışmaktadır. Sızıntı
suyunun miktarı bilinmemekte olup herhangi bir önlem alınmamaktadır. Deponi alanından
çıkan gazlar için hiçbir önlem alınmamakta ve bacalar kullanılarak gaz çıkışı sağlanmamaktadır.
Katı atık depolama alanı, şehrin güneyinde ve Durak mahallesinde bulunmaktadır. Şehre olan
uzaklığı 2,5 km olup şehir merkezinden görülmemektedir. Hakim rüzgar yönü şehrin
merkezine doğru olmadığından dolayı şehirde herhangi bir koku problemi de oluşmamaktadır.
Vahşi döküm yapılan depolama yerinin alanı 160.000 m2 (16 ha) olup hacmi 1.600.000 m3’tür ve
3 yıl daha kullanılacaktır.
Poşet gibi uçucu atıkların etrafa yayılmaması amacıyla deponi alanının çevresinde herhangi bir
önlem alınmamıştır. Döküm yerinde böcek ve koku problemi için Nisan ayından sonra
ilaçlama yapılmaktadır.
Tablo 4.12. Yerleşmelerde Evsel Çöp Ve Tıbbi Atık Miktarları
Yerleşim Yerinin
Adı
Nüfus (2007)
Evsel
Miktarı
(ton/gün)
Çöp Evsel
Çöp Tıbbı
Miktarı
Miktarı
(kg/kişi/gün)
(kg/gün)
Atık
Çerkezköy
60.907
60
1,2
50
Saray
20.312
20
1,14
50
Muratlı
18.915
25
1,23
50
Hayrabolu
18.667
25
1,24
100
Malkara
27.416
20
0,29
150
Lüleburgaz
95.466
110
1,37
100
Babaeski
27.631
15
0,58
75
Pınarhisar
10.253
7
0,61
-
Vize
11.908
10
0,94
4
Kırklareli
59.970
75
1,39
250
Uzunköprü
39.123
25
0,68
70
Havsa
8.547
5
0,59
5
Süloğlu
5.040
5
0,76
10
Kofçaz
1.047
0,7
0,46
2
Pehlivanköy
2.063
2
0,54
2
Çorlu
190.792
170
1,44
350
TOPLAM
598.057
574,7
14,46
1268
153
Katı Atıkların Kontrolü Yönetmeliğine göre katı atıkların “Düzenli Depolama Metoduna” göre
depolanması gerekirken, Ergene Havzası sınırları içinde bulunan tüm ilçelerde “Vahşi Döküm”
yapılmaktadır.
Katı Atıkların Kontrolü Yönetmeliğinin 8. Maddesi uyarınca; tıbbi atıkların evsel atıklarla
birlikte depolanması yasak olmasına rağmen Saray, Malkara, Kırklareli, Havsa, Süloğlu, Kofçaz
ve Pehlivanköy ilçelerinde herhangi bir önlem alınmadan depolama alanına boşaltılmaktadır.
Ancak, Kırklareli ilçesinde sadece yaz aylarında tıbbi atıklar kireçlenerek, ayrı bir bölümde
gömülmektedir.
Katı Atıkların Kontrolü Yönetmeliğinin 26. Maddesi uyarınca; sızıntı sularının yüzeysel ve yer
altı sularına karışmasını önlemek amacıyla, depo tabanını geçirimsiz hale getirip, tabanda
oluşturulan bir drenaj sistemi ile sızıntı sularının toplanarak bir arıtma tesisine gönderilmesi
gerekirken, havza sınırları içerisinde kalan tüm ilçelerde bu madde ihlal edilmektedir. Katı
Atıkların Kontrolü Yönetmeliğinin 27. Maddesi uyarınca; depo kütlesinde havasız kalan
organik maddenin, mikrobiyolojik olarak ayrışması sonucu çevreye yayılarak, patlamalara,
zehirlenmelere sebep olabilecek metan gazı ağırlıklı olmak üzere karbon dioksit, hidrojen
sülfür, amonyak ve azot bileşikleri yatay ve düşey gaz toplama sistemi ile toplanır ve kontrollü
olarak atmosfere verilir veya enerji üretmek suretiyle değerlendirilmesi gerekirken havza
sınırları içerisinde kalan tüm ilçelerde bu madde ihlal edilmektedir. Ancak, Kırklareli ve
Babaeski ilçelerinde gaz çıkışını sağlamak için yetersiz miktarda da olsa bacalar konulduğu
görülmüştür.
Katı Atıkların Kontrolü Yönetmeliğinin 25. Maddesi uyarınca; poşet vb. maddelerin etrafa
yayılmasını engellemek amacıyla depolama tesisinin etrafının bir çitle çevrilmesi
gerekmektedir. Ancak, Çerkezköy ilçesi depolama tesisinin % 75’i, Muratlı ve Malkara
ilçelerinin ise % 25’inde yetersiz de olsa bir çitlendirme çalışması yapılmıştır. Diğer ilçelerde ise
böyle bir çalışmaya rastlanmamıştır.
Havzada hiçbir belediyenin düzenli depolama alanı bulunmamaktadır. Mevcut vahşi depolama
alanları ile ilgili 16 adet belediyenin depolama alanı bilgisine ulaşılmıştır. Tablo 4.13’de vahşi
depolama alanları(ha) ve buna bağlı sızıntı suyu hesabı bulunmaktadır. Bazı katı atık
literatürlerinde vahşi depolama alanlarında için Qs=0,9-8,6 m3/ha.gün olarak verilmektedir.
Hesaplama yapılırken Qs= 4,5 m3/ha.gün kabul edilmiştir.
Tablo 4.13. Yerleşmelerde Depolama Alanlarına Bağlı Sızıntı Suyu Hesabı
Merkez
m3
ha
m3/gün
ÇERKEZKÖY
40
4
18
SARAY
30
3
13,5
MURATLI
15
1,5
6,75
HAYRABOLU
5
0,5
2,25
MALKARA
8
0,8
3,6
154
LÜLEBURGAZ
130
13
58,5
BABAESKİ
40
4
18
PINARHİSAR
100
10
45
VİZE
5
0,5
2,25
KIRKLARELİ
150
15
67,5
UZUNKÖPRÜ
50
5
22,5
HAVSA
5
0,5
2,25
SÜLOĞLU
15
1,5
6,75
KOFÇAZ
20
2
9
PEHLİVANKÖY
300
30
135
ÇORLU
160
16
72
4.3. DEPOLAMA ALANLARI
TEKİRDAĞ İLİ
Üye Belediyeler:
Açıklama
Tekirdağ ili Çevre
Hizmetleri Birliği
(TİÇHİB)
Muratlı,
Hayrabolu
İlçe
Belediyeleri
İle,
Banarlı,
Karacaklavuz, Çerkezmüsellim,
Kımbağ,
Barbaros
Belde
Belediyeleri.
Birlik tüzüğü Bakanlar Kurulunda
Onaylanmış ve 12.07.2006 tarih ve
26266 sayılı Resmi Gazetede
yayınlanmıştır.
Birlik Nüfusu: 207.159
Atık Miktarı: 93.500 ton/yıl
Batı Tekirdağ Katı
Atık Birliği
(BATKAB)
Malkara,
Şarköy
İlçe
Belediyeleri, Mürefte, Hoşköy,
Sağlamtaş,
Balabancık,
Kozyörük,
Şalgamlı
Belde
Belediyeleri.
155
Tekirdağ Merkez Bıyıkali Köyü
Sınırları İçerisinde 20 ha lık bir
alanda
planlanan
ve
inşaatı
tamamlanan
tesis
09.06.2008
tarihinden itibaren atık kabulüne
başlamıştır.
Birlik tüzüğü Bakanlar Kurulunda
Onaylanmış ve 29.08.2007 tarih ve
26628 sayılı Resmi Gazetede
yayınlanmıştır.
Yer seçimi yapılmış olup, seçilen
Birlik Nüfusu:55.500
Atık Miktarı: 25.100 ton/yıl
Tekirdağ 3. Grup
Çevre Belediyeler
Katı Atık Bertaraf
Tesisleri Yapma ve
İşletme Birliği
Çorlu ve Marmara Ereğlisi İlçe
Belediyeleri,
Yeni
Çiftlik,
Sultanköy, Yenice, Misinli,
Marmaracık, Velimeşe, Ulaş
Belde Belediyeleri.
Birlik Nüfusu: 242.285
ormanlık arazi tahsis çalışmaları
devam etmektedir.
Yerseçimi
etmektedir.
çalışmaları
devam
Birlik tüzüğü Bakanlar Kurulunda
Onaylanmış ve 12.07.2006 tarih ve
26226 sayılı Resmi Gazetede
yayınlanmıştır.
Atık Miktarı:110.000 ton/yıl
Tekirdağ 4. Grup
Çevre Belediyeler
Katı Atık Bertaraf
Tesisleri Yapma ve
İşletme Birliği
Çerkezköy ve saray ilçe Yerseçimi
Belediyeleri, Beyazköy, Büyük etmektedir.
Yoncalı, Kapaklı, Karaağaç,
Kızılpınar,
Veliköy
Belde
Belediyeleri
Tahmini
158.875
Birlik
çalışmaları
devam
Nüfusu:
Atık Miktarı: 72.000 ton/yıl
EDİRNE İLİ
Edirne Merkez,
Havsa, Süloğlu ve
Lalapaşa
Belediyeleri
Üye Belediyeler:
Açıklama
Edirne Merkez, Havsa, Süloğlu
ve Lalapaşa Belediyeleri’nin
katı atık problemini çözmeye
yönelik olarak birlik kurma
çalışmaları devam etmektedir.
Birlik nüfusu 176.914 kişi ve
atık miktarının 74.905 ton/yıl
olacağı öngörülmektedir.
Edirne Merkez, Havsa, Süloğlu ve
Lalapaşa Belediyeleri’nin katı atık
problemini çözmeye yönelik olarak
birlik kurma çalışmaları devam
etmektedir. Katı atık bertaraf tesisi
olarak belirlenen mera arazilerinin
tahsisi uygun görülmemiştir ve yer
seçimi süreci devam etmektedir.
156
Güney Edirne Katı
Atık Birliği
(GÜNEKAB)
Keşan,
İpsala,
Enez İlçe
Belediyeleri
ile
Beyendik,
Çamlıca, Mecidiye, Paşayiğit,
Yenimuhacır, Esetçe, Hacı,
İbriktepe, Kocahıdır, Sultan,
Yenikarpuzlu Belde Belediyeleri
Birlik Tüzüğü Bakanlar Kurulu’nda
onaylanmış
ve
karar
Resmi
Gazete’de 12/ 07/ 2006 tarihinde
yayımlanmıştır.
Katı Atık Düzenli Depolama Tesisi
Projesinin ÇED süreci devam
Birlik nüfusu 110.532, atık etmektedir.
miktarı: 46.799 ton/yıl’dır. 20
yıl hizmet verecek şekilde
planlanan alan 160.400 m²
Orta Edirne Katı
Atık Birliği
Uzunköprü, Meriç, Çöpköy, 06.11.2007 tarih ve 26692 sayılı
Kurtbey, Kırcasalih, Yeniköy, Resmi
Gazetede
yayımlanan
Küplü, Subaşı Belediyeleri
Bakanlar Kurulunun 08.10.2008 tarih
Birlik nüfusu 55.932 kişi olup ve 2007/12310 sayılı kararı ile Orta
Edirne
Katı
Atık
Birliği
atık miktarı 36.500 ton/yıl
kurulmuştur. Katı Atık Düzenli
Depolama Tesisi ile ilgili ÇED süreci
devam etmektedir.
KIRKLARELİ İLİ
Üye Belediyeler:
Açıklama
Kırklareli Yerel
Yönetimleri Katı
Atık Tesisleri
Yapma ve İşletme
Birliği (KIRKKAB)
Kırklareli Merkez, Kofçaz,
Demirköy, Pınarhisar ilçe
belediyeleri ile Kıyıköy,
İğneada, Sergen, Yenice,
Kaynarca, Üsküp, Kavaklı,
İnece, Karahalil belde
belediyeleri
Kırklareli Yerel Yönetimleri Katı
Atık Tesisleri Yapma ve İşletme
Birliği (KIRKKAB) Birlik
Tüzüğü Bakanlar Kurulu’nda
onaylanmış ve karar Resmi
Gazete’de 01/ 02/ 2006 tarihinde
yayımlanmıştır. 80.000 m2’lik
alana sahip tesisin inşaatına
01.04.2006 tarihinde
157
başlanmıştır.
Birlik nüfusu 116.132 kişi
Atık miktarı 49.170 ton/yıl’dır.
Lüleburgaz,
Babaeski, Vize,
Pehlivanköy ilçe
belediyeleri ile
Alpulu, B.Mandıra,
Sinanlı, Sakızköy,
Ahmetbey,
Evrensekiz,
B.Karıştıran,
Çakıllı, Kırıkköy
belde belediyeleri
Hizmet BiBirliği
Lüleburgaz, Babaeski, Vize,
Pehlivanköy ilçe belediyeleri ile
Alpulu, B.Mandıra, Sinanlı,
Sakızköy, Ahmetbey,
Evrensekiz, B.Karıştıran,
Çakıllı, Kırıkköy belde
belediyeleri
Lüleburgaz, Babaeski, Vize,
Pehlivanköy ilçe belediyeleri ile
Alpulu, B.Mandıra, Sinanlı,
Sakızköy, Ahmetbey,
Evrensekiz, B.Karıştıran, Çakıllı,
Kırıkköy belde belediyelerinin
katılımıyla birlik kurulması
planlanmaktadır.
Planlanan birlik nüfusu 195.500
kişi, atık miktarı 82.750
ton/yıl’dır.
Şekil 4.2’de Entegre bertaraf tesislerinin bölgesel planlamaya göre kurulacağı yerler ve
durumları gösterilmiştir
Şekil 4.2 Entegre bertaraf tesislerinin bölgesel planlamaya göre kurulacağı yerler ve durumları
(2007)
ÇED Safhasında
ÇED Safhasında
Fizibilite Tamamlandı
ÇED Safhasında
Mahkeme Sürecinde
158
5. YAPILAN PROJELER
1/100 000 Ölçekli Trakya Alt Bölgesi Ergene Havzası Çevre Düzeni Planı:
Trakya Alt Bölgesi- Ergene Havzası 1/100 000 ölçekli Çevre Düzeni Planı, 2020 yılını hedef
alarak, Trakya Bölgesi’nde sürdürülebilir, yaşanabilir bir çevre yaratılmasına; tarımsal, turistik
ve tarihsel kimliğinin korunmasını ve Türkiye’nin kalkınma politikası kapsamında sektörel
gelişme hedeflerine uygun olarak belirlenen planlama ilkeleri doğrultusunda sağlıklı gelişmeyi
ve büyüme hedeflerini sağlamayı amaçlamaktadır.
159
6. KORUMA EYLEM PLANI
Ergene Havzası Koruma Eylem Planının,
Hedefi: Ergene Havzasında su kalitesinin iyileştirilmesidir.
Eylem Planı:
- Su Kalitesini etkileyen kirlilik yüklerinin en aza indirilmesi,
- İlgili kurum ve kuruluşların ortak çalışmalarını sağlamak maksadıyla görev paylaşımı ile ilgili
koordinasyonun yapılması ve gerektiğinde kuruluşların birbirlerinin her türlü imkanlarından
faydalanması,
- İzleme ve denetim faaliyetlerinin etkin bir şekilde yapılması,
- Havzadaki bütün alıcı ortamların birbirleri ile olan etkileşimlerinin incelenmesi,
- Su kalitesi modelleri vasıtasıyla su kalitesinin iyileştirilmesi için hangi parametrelerde, hangi
ölçüde kısıtlamaya gidileceği ile ilgili bir çalışmanın yapılmasıdır.
6.1. Paydaşlar Listesi
Eylem Planında yer alacak olan kurum ve kuruluşlar şunlardır:
1.Çevre ve Orman Bakanlığı
- Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü
- İl Çevre ve Orman Müdürlükleri
- DSİ Genel Müdürlüğü
- DSİ IX. Bölge Müdürlüğü
- Orman Bölge Müdürlüğü
2. İller Bankası Bölge Müdürlüğü
3. Tarım İl Müdürlükleri
4. İl Özel İdareleri
5. TRAKAB
6. Belediyeler
7. OSB Müdürlükleri
160
6.2. Metot ve İçerik
Ergene Havzası Koruma Eylem Planının İçeriği
1. Ergene Havzası Koruma Eylem Planı Stratejisinin Oluşturulması
2. Kurum ve Kuruluşların Koordinasyonunun Sağlanması
3. Atıksu alt yapı yönetimi
Atıksu Arıtma Tesisi İş Termin Planlarında verilen tarihlerin öne çekilmesi,
Kırsal yerleşimlerin atıksu altyapı ve uygun bertarafı,
OSB ve tekil sanayilerin atıksu altyapı ve arıtma durumu,
Yağmur suyu alt yapısı,
Alıcı ortamlara yapılan deşarjların denetimi,
İTP’lerde taahhüt edilen sürelerin takibi
4. Havzada katı atık yönetimi alt yapısı
Yeni düzenli depolama tesisi ile pilot kompost, atık toplama merkezleri, transfer
istasyonları ve sızıntı suyu arıtma tesisleri,
Mevcut düzensiz depolama sahalarının ıslahı,
Tehlikeli ve özel atıkların yönetimi (tıbbi atıklar, elektrik ve elektronik cihaz
atıkları, piller, v.b.)
5. Yayılı Kaynak Kirlenmesi Yönetimi ve Kontrolü
Tarım Alanlarından Gelen Kirlilik Yönetimi
6. Erozyonla Mücadele Çalışmaları
7. Su Kaynaklarının Yönetimi
Ergene Nehri su kalitesi izleme ve modelleme sistemi
8. Ergene Havzası Çevre Bilgi Sisteminin Kurulması
olarak planlanmıştır.
6.3. Kısa vadede yapılması gerekenler
Ergene Nehrinde su kalitesini değiştiren atık suların miktar ve komposizyonları
bilinmemektedir. Bu nedenle Ergene Nehrinde su kalite değişimleri ile önlemlerin alınmasında
yeni bir kriter geliştirilmelidir. Nehir yatağı, kirletici kaynaklarının türü, boyutu ve atık su
komposizyonu dikkate alınarak bölümlere ayrılmalı ve her bölümün akış yukarısında kalan
kısıma yapılacak atık su deşarjının, Ergene Nehri Su Kalite Yönetim Modeli ile belirlenmiş
maksimum kirletici yükü miktarını aşmaması sağlanmalıdır.
Kısa dönemde yapılması gereken çalışmalar
161
-
Yerleşim Yerlerinin toplu olacak şekilde AAT lerinin bir an önce yapmaları
AATleri olmayan sanayilerin AATlerini bir an önce yapmaları
AAT leri olan sanayi tesislerinin AAT lerini iyi işletmeleri için denetimlerin
sıklaştırılması
Renk için deşarj standartının bir an önce yapılması
Orta ve Uzun Vadede yapılması gerekenler
Ergene Havzası Koruma Eylem Planında, yapılması gerekenler kısaca özetlenmiştir:
Kısa vadede verilen eylemlerin bir an önce hayata geçirilmesi,
Eylem Planında havzadaki paydaşlar tarafından verilen taahhütlere uyulup
uyulmadığının düzenli olarak takip edilmesi,
İlgili kurum ve kuruluşların ortak çalışmalarını sağlamak maksadıyla görev paylaşımı ile
ilgili koordinasyonun yapılması,
Atıksu alt yapı yönetimlerince verilen İTP’na uyulması,
Organik ve iyi tarım uygulamalarının ve tasarruflu sulama metotlarının teşvik edilmesi,
Erozyonla Mücadele Çalışmalarının etkin bir şekilde yapılması,
Su kullanım önceliklerinin belirlenmesi ve yeraltı suyu çekimlerinin kontrol altına
alınması,
Arıtılmış atıksuların geri kullanımın sulama vb. maksatlar için yaygınlaştırılması,
Arıtma çamurunun toprakta kullanılması ve bertarafına ilişkin çalışmaların yapılması
Ana kol ve yan kollarda ıslah çalışmalarının yapılması
Alıcı ortamlara yapılan deşarjların denetimi ve izlenmesi
Su kalitesi modelleri vasıtasıyla su kalitesinin iyileştirilmesi için hangi parametrelerde,
hangi ölçüde kısıtlamaya gidileceği ile ilgili bir çalışmanın yapılması gerekmektedir.
162
7. SU KAYNAKLARI YÖNETİMİ
Su kaynakları yönetiminde entegre yönetimin sağlanabilmesi için, öncelikle su kaynakları
yönetiminin temel elemanlarının iyi tanımlanması ve bu elemanlar arasında entegrasyonun
sağlanması gerekmektedir. Bunlar;
•
Kısa ve uzun vadedeki su talepleri
•
Akarsu havzalarının yönetimi
•
Yüzey ve yeraltı suyu kullanımları
•
Su, toprak ve orman kaynakları arasındaki etkileşim
•
Su kalite ve miktar yönetimidir.
Söz konusu entegrasyonun sağlanabilmesi için ise: uygun bir kurumsal yapı; su hakları ile diğer
ilgili yasalar ve arz-talep ile su kalitesi yönetim stratejilerinin oluşturulmuş olması gereklidir.
Aşağıdaki bölümlerde, Ergene Havza Koruma Eylem Planı çerçevesinde gerçekleştirilmesi
öngörülen su kaynakları yönetim planının farklı aşamaları değerlendirilmiştir.
Türkiye'de entegre yönetim için gerekli kurumsal yapı, sadece merkezi hükümet seviyesinde
mevcuttur. Su kalitesi yönetiminde ise, ilgili bakanlıklar arasında benzeri bir koordinasyon
bulunmamaktadır.
Yüzey su kaynaklarının tahsisi, kullanımı ve korunması hala tutarlı, kalıcı ve rasyonel bir temele
oturtulamamıştır. Su kaynakları yönetimine ilişkin mevcut yasaların tümü, bütün sorumluluğu
devlete yüklemekte olup, katılımcılıktan uzaktır. Suyu kullananların hiçbir rolü ve sorumluluğu
yoktur.
İçme suyu sektöründe görev yapan kurumlar arasında istenilen düzeyde koordinasyon
sağlanamamış bulunmaktadır. Benzer şekilde; sulama sektöründe aynı ve birbirini tamamlayıcı
nitelikteki hizmetlerde proje bazında koordinasyon sağlanamamakta ve bunun sonucu olarak,
projelerden istenen fayda elde edilememektedir.
163
7.1. Eylem Planı
Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından başlatılmış olan “Ergene Havzası Çevre Yönetimi Master
Planı” tamamlanma aşamasındadır. Proje kapsamında, ülkemizin gerek ekolojik ve tarımsal açıdan,
gerekse kentsel ve endüstriyel oluşumlar açısından en önemli alt bölgelerinden olan Trakya
bölgesindeki faaliyetlerin ve gelişmelerin çevreye olan etkileri gözden geçirilmiştir. Havza
ölçeğinde kirlilikler, bunların kaynakları ve nedenleri incelenip tespit edilerek acil çözümler
üzerinde durulmuş, bu çözümlerin uygulanmasında gerek duyulacak teknik, organizasyonel,
finansal ve yasal alanlarda atılması gereken adımlar yerel ve merkezi kategorilerde belirlenmiştir.
"Ergene Havzası"nı kapsayan bu plan ile havza içerisinde kirlenmenin durumunun belirlenmesi ve
çevre problemlerine kısa, orta ve uzun vadede uygulanabilecek bütüncül çözüm önerileri
getirilmesi amaçlanmıştır. Bu kapsamda havzada daha önce yapılmış tüm çalışmalar derlenerek bir
coğrafi veri tabanında toplanmıştır. Ergene Havzasının kirlilikten kurtulması için getirilen öneriler
incelenmiş ve tüm bu veri ve önerilerin birlikte değerlendirildiği bir su kalitesi yönetim modeli
oluşturulmuştur.
Türkiye’nin en büyük metropol kenti olan İstanbul’un artan sanayi ve nüfus baskısını çevresindeki
bölgelere dağıtması, en fazla Ergene Havzası’nı etkilemektedir. Bunun yanı sıra Havza’da, plansız
ve kontrolsüz bir biçimde gelişen sanayi bölgeleri ve buna bağlı olarak hızla artan nüfus, Ergene
Nehri’nin aşırı derecede kirlenmesine neden olmuştur. Endüstriyel, evsel ve tarımsal kökenli atık
suların tamamı doğrudan ya da dolaylı olarak Ergene Nehri’ne deşarj edilmektedir. Günümüzde
Ergene Nehri’ndeki kirlilik herhangi bir analize gerek duyulmadan gözle görülebilir hale gelmiştir.
Bölgede yer alan köy, belde ve ilçe düzeyinde çok sayıda yerleşim merkezinin içinden akan Ergene
Nehri’nden tarımsal sulama amaçlı olarak faydalanılmaktadır. Bunun sonucu su kirliliğine ek
olarak toprak kirlenmesi, çoraklaşma ve tarımsal ürün kalitesinde bozulma da yaşanmaktadır.
Eylem Planı çerçevesinde planlanan aktiviteler ise Ek-1’de detaylı bir şekilde belirtilmiştir.
Öncelikli olarak Ergene Havzası’nda evsel atıksu arıtma sularının bertarafını temin edecek olan bu
Eylem Planı, buna paralel olarak su ve toprak kaynaklarının yönetimi ve bu çerçevede ilgili
164
planlama faaliyetlerinin belirli bir takvim içerisinde yapılmasını öngören kurumsal bir rehber
niteliğinde olacaktır.
Eylem Planı’nda belirtilmiş olan faaliyetler ve ilgili takvim bir başlangıç noktası teşkil etmektedir.
Bu takvim Çevre ve Orman Bakanlığı liderliğinde Havza içinde faaliyet gösteren tüm kurumlarla
istişare içerisinde değerlendirilecek ve nihai şeklini alacaktır. Oluşturulan bu nihai takvim Çevre ve
Orman Bakanlığı’nın havza ölçeğinde yapılan çalışmaları takibi ve değerlendirmesi için
kullanılacak bir rehber niteliğinde olacaktır.
Eylem Planı çerçevesinde Evsel Atıksular’ın bertarafı için dört temel alternatif belirlenmiştir:
•
Alternatif 1: Belediyesi mevcut olan tüm beldeler’de yeni tekil AAT’leri öngörülmüştür.
•
Alternatif 2: Bu alternatif kapsamında Ergene Havzasındaki tüm belediyelerin
merkezlerinde tekil AAT’leri planlanmıştır.
•
Alternatif 3: Bu alternatif çerçevesinde havza ölçeğinde belirlenen atıksu toplama
merkezlerinde ortak AAT’leri kullanılarak birleştirmeler yapılmıştır.
•
Alternatif 4 kapsamında Çerkezköy (Tekirdağ) belediyesi ve bağlı beldeleri haricinde
belediyesi olan tüm beldelerde tekil AAT’nin kurulması planlanmaktadır. Çerkezköy
(Tekirdağ) belediyesi ve bağlı beldeleri için ortak AAT öngörülmektedir.
Alternatifler çerçevesinde öngörülen İleri ve İkincil AAT’lerinin proses akım şemaları da aşağıda
belirtilmektedir.
Havalandırmalı Kum
Tutucu
Đnce Izgara
Parşal
Savağı
Anaerobik
Bio-P
Havuzu
Aerobik Bölge (Nitrifikasyon)
Giriş
Anoksik Bölge
(Denitrifikasyon)
Geridevir Çamuru
Süzüntü Suyu
Çamur Susuzlaştırma
(BeltYoğunlaştırıcı+
Beltfiltrepres)
Biyolojik Fazla Çamur
Şekil 7.1. İleri Arıtma Alternatifleri için Örnek Proses Akım Şeması
165
Son
Çökeltim
Tankı
Đnce
Izgara
Yatay Akışlı Kum
Tutucu
Son
Çökeltim
Tankı
Havalandırma Havuzu
Süzüntü Suyu
Deşarj
Çamur Kurutma Yatakları
Şekil 7.2. İkincil Arıtma Alternatifleri için Örnek Proses Akım Şeması
Alternatif 1, 2, 3 ve 4 kapsamında planlanan AAT’leri Şekil 7.3, 7.4. 7.5 ve 7.6’da özetlenmiştir.
Saha incelemeleri, inşaat ve işletme maliyetleri ve bu faaliyetlere yön verecek idari yapı göz önüne
alındığında aşağıdaki tesbitler yapılmıştır.
- Alternatif 1 kapsamında oluşan planda en fazla sayıda AAT’nin kurulması özellikle işletme
döneminde maliyetlerin artmasına sebep olabilir.
- Alternatif 2 kapsamında planlanan AAT’lerinin sayısı en optimal seviyede olsada coğrafi
engellerden dolayı bir çok ilçede terfi zorunluluğunu getirmektedir.
- Alternatif 3 kapsamında planlanan sistem kollektör ağının çok uzun mesafelerde ve büyük çaplı
borular kullanarak kurulmasını gerektirdiği için maliyeti en yüksek alternatif olacaktir.
Bu durumda hem maliyetlerin uygun seviyelerde olacağı hem de inşaat ve işletme aşamalarında
daha verimli bir havza koruma plan ve programının uygulanacağı bir sistemin oluşturulması ön
görülmüştür. Bu çerçevede Şekil 7.6’da belirtildiği gibi Alternatif 4 çalışması yapılmıştır. Bu
çalışmanın sonucunda Çerkezköy ve bağlı beldeleri dışındaki tüm yerleşim yerlerine tekil AAT
yapılmasının uygun olacağı tesbit edilmiştir.
Alternatif 2 ve 3 çerçevesinde AAT inşaası planlanan yerleşim yerine kollektör hattı ile bağlanması
öngörülen beldeler belirtilmiştir.
166
Şekil 7.3. AAT Eylem Planı – Alternatif 1
Kofcaz
Lalapasa
Suleoglu
Kavakli
Pinarhisar
Karahalil
Ahmetbey
Kirikkoy
Evrensekiz
Beyazkoy
Sinanli
Yoncali
Kircasalih
Pehlivankoy
Kapakli
Karaagac
Cerkezmusellim
Kizilpinar
Misinli
Velimese
Velikoy
Copkoy
Marmaracik
Marmaracik
Karacakilavuz
Banarli
Kozyoruk
Haci
Begendik
167
Enez
AAT-4
Şekil 7.4. AAT Eylem Planı – Alternatif 2
AAT-3
AAT-2
AAT-3
AAT-5
AAT-
AAT-13
AAT-6
AAT-12
AAT-11
AAT-7
AAT-14
Beyazkoy
AAT-17
AAT-9
AAT-18
AAT-10
AAT-15
AAT-19
AAT-20
AAT-16
AAT-21
168
AAT-8
Şekil 7.5. AAT Eylem Planı – Alternatif 3
AAT-2
AAT-3
AAT-1
AAT-4
AAT-7
AAT-5
AAT-8
AAT-6
AAT-11
AAT-12
AAT-9
AAT-10
169
Şekil 7.6 AAT Eylem Planı – Alternatif 4
170
Alternatif 1-4 için öngörülen maaliyetler (ilk yatırım, kollektör hattı ve 30 yıllık işletme) Tablo
7.1’de özetlenmiştir: Tablo 7.2’de belirtilmiş olduğu gibi Alternatif 4 çerçevesinde maliyetlerin
yanı sıra planlanan AAT’leri için öngörülen işletmeye alma yılları da belirtilmiştir.
Tablo 7.1. Meriç-Ergene Havzası AAT Eylem Planı Karşılaştırması
İşletme (30 Yıl)
(Net şimdiki
İlk Yatırım (YTL)
zaman değeri)
Alternatif
Toplam
Maliyet
(YTL)
Toplam Maliyet
(Atıksu Arıtma +
Atıksu Arıtma
(İlk Yatırım
Kollektör Hattı Kollektör)
+ İşletme)
1
124.455.062
6.952.821
131.407.883
144.722.960
276.130.843
2
112.026.694
34.042.523
146.069.217
124.558.744
270.627.961
3
105.227.424
51.968.242
157.195.666
113.836.266
271.031.932
4
115.021.072
13.275.672
128.296.744
126.096.955
254.393.699
171
Tablo 7.2. Ergene Havzası AAT Planı
Atıksu Arıtma
Merkez
Belediye
Belediye
Belde
Belediye
Proje
Nüfusu
Proje
Debisi
(m3/gün)
EDİRNE
M
Maliyet (YTL)
Türü
İşletme
Alma
Yılı
İlk
Yatırım
İşletme
Toplam A
Toplam B
(30 Yıllık)
16,165,11
17,719,329
16,165,11
33,884,44
2011
1,237,435
1,671,651
1,788,612
3,460,263
1
2011
1,333,083
1,847,079
1,884,260
3,731,339
342
3
2009
71,184
14,237
107,821
122,058
4,202
504
2
2012
479,077
699,323
515,715
1,215,038
Hacı
1,716
172
3
2009
42,900
8,580
79,538
88,118
İbriktepe
1,789
179
3
2009
44,725
8,945
81,363
90,308
Kocahıdır
1,183
118
3
2009
29,575
5,915
66,213
72,128
Sultan
1,648
165
3
2009
41,200
8,240
77,838
86,078
88,910
15,657
1
2010
7,112,768
7,868,404
7,801,739
15,670,14
Yenimuhacir
1,924
192
3
2009
48,100
9,620
84,738
94,358
Çamlıca
1,476
148
3
2009
36,900
7,380
73,538
80,918
Beğendik
2,814
338
3
2009
70,358
14,072
106,996
121,067
Mecidiye
1,108
111
3
2009
27,700
5,540
64,338
69,878
Pasayigit
1,484
148
3
2009
37,100
7,420
73,738
81,158
Lalapaşa
1,864
280
Meriç
4,059
649
2
2012
462,717
686,151
807,202
1,493,353
Küplü
3,818
458
2
2012
435,209
664,003
471,846
1,135,850
Subaşı
2,802
336
3
2009
70,041
14,008
106,678
120,686
6,401
1,024
2
2012
729,691
1,057,902
1,074,177
2,132,078
54,772
9,859
1
2010
4,381,776
5,349,106
5,070,747
10,419,85
Kırcasalih
4,738
569
2
2012
540,174
748,514
596,846
1,345,359
Çöpköy
1,554
155
3
2009
38,850
7,770
75,488
83,258
Kurtbey
1,886
189
3 172 2009
47,150
9,430
83,788
93,218
244,926
48,985
Enez
4,765
762
Havsa
10,855
1,845
2
İpsala
12,818
1,595
Esetce
2,847
Yenikarpuz
Merkez
Kesan
Süloğlu
Uzunköp
1
2011
Biyoloj
DAT
TEKİRDAĞ
Yeniköy
1,230
123
3
2009
30,750
6,150
67,388
73,538
Karacakilavuz
4,380
701
2
2012
499,346
715,642
535,984
1,251,626
Banarlı
1,514
151
3
2009
37,850
7,570
74,488
82,058
Çerkezkö
188,276
30,006
1
2011
12,426,20
14,963,787
15,181,38
30,145,16
Çorlu
343,426
68,685
1
2011
22,666,09
21,707,636
23,355,06
45,062,69
Marmaracık
6,071
728
2
2012
692,048
1,027,595
748,720
1,776,315
Ulaş
7,273
873
2
2012
829,155
1,137,982
885,827
2,023,809
Velimeşe
8,236
988
2
2012
938,898
1,226,339
1,005,015
2,231,354
Misinli
2,592
311
3
2009
64,802
12,960
101,440
114,400
Yenice
1,663
166
26,134
4,443
1
2011
2,717,915
2,921,302
2,754,553
5,675,855
Çerkezmüselli
4,108
493
2
2012
468,363
690,697
505,001
1,195,698
Salgamlı
1,607
161
3
2009
40,175
8,035
76,813
84,848
38,382
6,525
1
2010
3,991,770
3,959,767
4,542,947
8,502,714
Sağlamtaş
3,303
396
3
2009
82,582
16,516
119,220
135,736
Balabancık
1,667
167
3
2009
41,675
8,335
78,313
86,648
Kozyörük
1,690
169
3
2009
42,250
8,450
78,888
87,338
Muratlı
26,481
4,502
1
2011
2,754,024
3,178,698
3,305,201
6,483,899
Saray
28,437
4,834
1
2011
2,957,427
3,116,556
3,508,604
6,625,160
B.Yoncalı
11,925
1,610
1
2011
1,240,231
1,808,307
1,309,187
3,117,494
Beyazköy
2,753
330
3
2009
68,834
13,767
105,472
119,239
95,952
17,271
1
2011
7,676,160
7,617,029
8,227,337
15,844,36
Üsküp
3,216
386
3
2012
80,391
16,078
117,029
133,107
Kavaklı
4,773
573
3
2012
119,317
23,863
155,954
179,818
İnece
2,934
352
2
2009
334,442
582,874
371,080
953,953
38,683
6,576
1
2010
4,023,074
3,985,287
4,849,839
8,835,126
Mandıra
5,102
612
2
2012
581,581
938,655
638,253
1,576,908
Alpullu
3,901
468
2
2012
444,764
671,697
481,402
1,153,099
Karahalil
1,880
188
3
2009
47,000
9,400
83,638
93,038
Sinanlı
1,609
161
3
2009
40,225
8,045
76,863
84,908
1,047
157
3
2009
26,175
5,235
62,813
68,048
10,632,38
21,032,63
Merkez
Hayrabol
Malkara
KIRKLARELİ
Merkez
Babaeski
Kofcaz
Biyoloj
Lüleburga
10,081,21
152,746
30,549
1 173 2011
10,400,251
Kırıkköy
2,579
310
3
2009
64,484
12,897
101,122
114,019
B.Karıştıran
6,801
816
2
2012
775,297
1,094,620
831,969
1,926,588
Ahmetbey
5,643
677
2
2012
643,258
988,312
699,929
1,688,241
Evrensekiz
3,796
456
2
2012
432,747
662,022
469,385
1,131,407
Sakızköy
1,562
156
3
2009
39,050
7,810
75,688
83,498
Pehlivank
2,620
419
3
2009
65,500
13,100
102,138
115,238
Pınarhisar
14,354
2,440
1
2011
1,492,837
1,922,599
2,044,014
3,966,613
Kaynarca
2,758
331
3
2009
68,961
13,792
105,599
119,391
Yenice
1,261
126
3
2009
31,525
6,305
68,163
74,468
16,671
2,834
1
2011
1,733,805
2,119,040
2,284,982
4,404,022
Çakılı
3,298
396
3
2012
82,455
16,491
119,093
135,583
Sergen
2,569
308
3
2009
64,230
12,846
100,868
113,714
128,297,374
254,394,329
Vize
TOPLAM
Toplam-A: İlk Yatırım + Kollektör
Toplam-B: İlk Yatırım + Kollektör + İşletme
AAT Türü - 1: Biyolojik Arıtma, 2: İkincil Arıtma, 3: Doğal Arıtma
İşletme (30 Yıllık): Net şimdiki zaman değeri
Eylem
Planı
kapsamında
işletmeye
alınması
öngörülen
AAT’leri
havza
ölçeğinde
değerlendirildiğinde mevcut koşullarda yok denebilecek seviyelerde olan AAT’lerinden
faydalanma oranının 2012 yılı itibariyle Havza ölçeğinde belediyesi olan tüm beldelerin
faydalanacağı bir seviyeye ulaşabileceği öngörülmektedir. Bu plan Şekil 7.7’de özetlenmektedir.
174
100%
100%
93%
90%
AAT'ye Bagli Nufus (%)
80%
70%
2008
60%
2009
50%
2010
2011
40%
2012
30%
21%
20%
10%
5%
1%
0%
YILLAR (2008-2012)
Şekil 7.7. Ergene Havzası Evsel AAT’lerinden Faydalanma Oranı
Tablo 7.2’de de görüleceği gibi 2009 yılındaki çalışmalar Doğal Arıtma tesislerine verilmiştir. Bu
çalışmalara paralel olarak büyük kapasiteli Biyolojik Arıtma tesislerinin planlamasının yapılması ve
bunu takiben de 2010 yılında işletmeye alınmaları öngörülmektedir.
Eylem Planı çerçevesinde belirlenen tüm bu faaliyetlerin etkin bir şekilde tamamlanması ve Havza
bazında Yönetim Modelinin oluşturulup tüm kurumların koordinasyonu sağlanarak sürdürülebilir
bir kalkınma ve idare modelinin kurulması için kısa, orta ve uzun dönemdeki hedeflerin
belirlendiği planın detayları aşağıdaki bölümlerde tanımlanmaktadır.
7.1.1. Aşama I (Acil Düzenlemeler-Kısa Vade)
Kısa vadede acil olarak yapılması gereken çalışmalar mevcut Atıksu ve Katı Atık yönetimlerinin ve
buna bağlı olarak yerüstü ve yeraltı sularına olan olumsuz etkilerinin asgari seviyelere indirilmesi
çerçevesinde planlanmıştır.
•
Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından tamamlanan,
175
“Ergene Havzası Çevre Yönetimi
Master Planı” çerçevesinde alınan kuralların uygulanmasına özen gösterilmelidir.
•
Çorlu
ve
Çerkezköy
(Tekirdağ),
Uzunköprü
(Edirne),
Lüleburgaz
(Kırklareli)
Belediyelerinin atıksu arıtma tesislerinin ivedilikle işletmeye alınmalıdır.
•
Nüfusu 15.000 den büyük belediyelerin atıksu arıtma sistemlerini en kısa sürede
tamamlamalıdır.
•
Renk için deşarj standartı bir an önce yapılmalıdır.
•
Arıtma tesisi mevcut olan firmaların düzenli kontrolleri yapılmalı sorunlu olan tesislerde
düzeltme veya proses modifikasyonu istenmelidir.
•
Ergene havzasındaki 2.000 nüfus altı yerleşimlerden gelen evsel atıksuların en azından
foseptik ile bertaraf edilmesi gereklidir.
•
Organize Sanayi Bölgeleri için ortak arıtma tesislerinin kurulması sağlanmalı ve bağımsız
kirletici kökenli sanayi tesisleri için de arıtma sistemleri kurulmalıdır.
•
Bölgedeki sanayilerin çoğunluğunu oluşturan çok su üreten tekstil ve boya fabrikalarının
tükettikleri suların geri kazanılması ve proseslerinde tekrar kullanımı konusunda
çalışmalar, araştırmalar yapılarak, kirliliğin bir kısmının önlenmesi ve yeraltı su
seviyesindeki aşırı düşümlerin önüne geçilmelidir.
•
Ergene Nehri Havzası’nda bulunan tüm yerleşim birimlerinde öncelikle atık su arıtma
tesisleri ile buna paralel olarak kanalizasyon yapımına öncelik verilmesi gerekmektedir.
•
Bir diğer çözüm önersi olarak önerilen “mevcut sanayi tesislerinin OSB’lere taşınması”
önerisinin ise bu aşamada uygulanabilir olup olmadığının belirlenebilmesi için önerinin
ilgili taraflarca detaylı olarak incelenmesi gerekmektedir.
•
Ergene Nehrine ve yan kollarına deşarjı olan sanayi kuruluşlarının atık su arıtma tesislerini
kurmalarını, kurulmuş olanların da düzenli olarak çalıştırmaları sağlanmalıdır.
•
Arıtma tesisleri ile kanalizasyon şebekelerinin yapılması birlikte ele alınmalıdır.
•
Katı atık depolama projeleri yerüstü ve yeraltı suyu beslenme alanlarına doğrudan etki
yapacak sahalarda yapılamalıdır.
•
Arıtma tesisi ve/veya katı atık bertaraf yöntemlerini belirlemeden sanayi tesisi ruhsatı, su
ihtiyaç belgesi, su tahsis belgesi verilmemelidir. Yeraltı suyu işletme kuyusu açma
taleplerine olumsuz cevap verilmelidir.
176
•
Kaçak sondaj kuyusu açılmasına izin verilmemelidir.
•
DSİ Bölge Müdürlüklerince sanayicilere, sanayi ve/veya diğer ilgili bakanlıklarca verilen su
ihtiyacından fazla tahsis yapılmamalı ve gerektiğinde tahsisler revize edilmelidir.
•
Su tasarrufu yapılması için gerekli çalışmalara başlanmalıdır.
•
Rezervin tamamının tahsis edildiği yerlerde yeni tahsis yapılmamalı ve gerektiğinde revize
çalışmalarıyla tahsisler tekrar gözden geçirilmelidir.
a. Atıksu Altyapı Yönetimi
•
Çevre Bakanlığı'nın planları çerçevesinde AAT projelerine destek verilmesi.
•
Tekirdağ - Çorlu, Çerkezköy, Edirne – Uzunköprü, Kırklareli – Lüleburgaz AAT'de
dolusavak yapılması ve yağmur suyunun evsel atıksudan ayrıştırılması ve:
o Atıksu Arıtma tesisinin verimli bir şekilde işletilmesi.
o Dolusavak sisteminin kurularak AAT’ye ulaşan birleşik sistemdeki yağmur sularının
ekonomik olarak bertarafı ve Ergene havzası’na deşarjının sağlanması.
o Kamu-Özel Sektör işbirliği çerçevesinde AAT işletme hizmetlerinin özel işletmeye
devredilmesi.
o Çalışanların sayısının arttırılarak eğitimden geçirilmesi.
b. Katı Atık Yonetimi
•
Çevre Bakanlığı'nın planları çerçevesinde Katı Atık projelerine destek verilmesi.
•
Dere yataklarında ve kıyısında depolama uygulamaların durdurulması.
c. Akredite Laboratuvar
Bölgeye hizmet verecek şekilde çevre analizlerini yapabilen laboratuvar kurulması.
7.1.2. Aşama II (Mevcut Durumun İyileştirilmesi-Orta Vade)
Bu aşamada, acil düzenlemelerin devamı niteliğinde olmak üzere muhtelif çevresel politikaların
uygulanmasında daha etkin olunabilmesi için gerekli kurumsal, teknik ve finansal düzenlemelerin
yapılması söz konusudur.
177
•
Trakya’da ileri teknoloji üreten, daha az kirleten sanayi özendirilmeli ve üretim
merkezlerine yatırımlar yapılması sağlanmalıdır.
•
Özellikle OSB ve bağımsız sanayi kuruluşlarının atık ve artıklarının düzenli kontrolünün
ve izlenmesinin sağlanmasını oluşturan bir çerçeve uygulama yönergesinin oluşturulması, ham
çamur, işlenmiş arıtma çamuru ve kompostun toprakta uygulamaları için gerekli önlemlerin
alınması gerekmektedir.
•
Kirliliğin önlenmesine yönelik olarak, Organize Sanayi Bölgesi dışındaki sanayi tesislerinin
coğrafi olarak uygun olabilenlerin, Organize Sanayi Bölgesi olarak yapılandırılması ve bölgede
plansız sanayi tesisi yapılandırılmasına izin verilmemesi gerekir. Yeni yapılacak sanayi tesislerinin
de mutlaka Organize Sanayi Bölgelerine yaptırılarak belli bir birlik ve disiplin altında, dünya ile
rekabet edebilir altyapı ve lojistik imkânlarının sağlanarak, bu tesislerden kaynaklanan tüm sıvı ve
katı atıkların ortak arıtma ve depolama tesisleriyle bertaraf edilmesi sağlanmalıdır.
•
Sanayi ve yerleşim birimleri için ortak işletilen, ekonomik, kontrollü ve sadece Ergene
Nehrini değil tüm çevreyi hızla kirleten tehlikeli ve katı atıkların depolandığı “çağdaş katı atık
depolama” tesislerinin yapımı acilen gerçekleştirilmelidir.
•
Edirne Tekirdağ ve Kırklareli İllerini kapsayan Ergene Havzası Çevre Düzeni Planı
hükümlerinde;
•
Havzada yer alan suyun tek bir elde toplanması ve korunması amacıyla DSİ yetkili
olacaktır. DSİ su dağıtımı konusunda sistem kurulmasına ilişkin entegre proje üretecek, su
temininin gelişigüzel açılan kuyularla yapılmaması hususunda denetleme yapacaktır.
•
Bölgenin en önemli ekolojik değerlerini oluşturan yer altı suyu rezervleri kirlilik
durumları D.S.İ. tarafından takip edilerek sürdürülebilirliğinin sağlanabilmesi için alınması gerekli
önlemler rapor edilerek Çevre ve Orman Bakanlığı, ilgili Belediyeler ve Valiliklere bildirilecektir.”
Hükümleri yer almaktadır.
178
•
Ergene Havzası’nda su ve toprak kirliliğinin önlenmesine yönelik “durum tespiti ve çözüm
önerileri”nin incelenmesi neticesinde; çözüm önerilerinden biri olarak önerilen “planlanan yeni
sanayi yatırımlarının mevcut OSB’lere yönlendirilmesi”.
•
Kirliliğin devam etmesi durumuna tarımsal alanların verimleri düşecek ve bölgenin tarımsal
potansiyeli zarar görecektir. Öncelikle sanayinin yoğun olduğu Çerkezköy, Çorlu civarında ve
OSB alanlarında yer alan sanayi kuruluşlarının atık sularının arıtılsa dahi Ergene Nehri’ne
vermeyecek ve bu suları toplayacak bölgesel bir arıtma tesisinin kurulması veya bölgede arıtma
tesisi olmayan sanayi kuruluşlarının, arıtma tesislerini kurmaları ve mevcut olanların da sıkça
denetlenmesi, sanayi kuruluşlarının yeraltı suyu kullanımlarının sınırlandırılması ile bu tesislerin
su ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik yeni çözüm önerilerinin getirilmesi ile Ergene Nehri’ni
besleyen su kaynaklarının korunması gerekmektedir. (Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı).
•
Ergene Havzası’nda kirliliğin giderilmesi için, yapılacak en önemli iş, temizleme
(remidasyon) planının hazırlanmasıdır. Temizleme işlemine başlamadan önce, temizleme
yönteminin seçimi ve bu yöntemin temizlenecek yörede uygulama imkânının araştırılması önem
teşkil etmektedir. Bu işlem için kirlenmiş olan yöredeki analitik verilerin toplanması
gerekmektedir. Söz konusu verilerin, yörenin jeolojisi ve hidrolojisi hakkında doğru bilgileri
vermesinin yanında, kirlenmenin tipi, konsantrasyonu ve kirliliğin gerçek boyutunu da ortaya
koyması gerekir.
•
Bu kapsamda kirlenen yörenin araştırması tamamlanıp, veriler toplandıktan sonra planın
hazırlanması gerekmektedir. Bu plan, kirlenmiş yörenin şartları ile önerilen ya da planlanan
temizleme yönteminden oluşmaktadır.
•
Katı atıklardan kaynaklanan sorunların çözümü yalnızca Tekirdağ İli olarak ele
alınmamalıdır. Çevre sorunlarının sınır tanımayacağı düşünülerek zaman, atık miktarı, maliyet
gibi faktörler göz önüne alınarak Edirne, Kırklareli, Tekirdağ illerini kapsayan bir çözüm
getirilmelidir. Çözüm önerisi getirilirken katı atıkların yanında tehlikeli atıklar, tıbbi atıklar da
dikkate alınarak İZAYDAŞ’ın bir benzerinin de Trakya’da kurulması gerekmektedir. Ayrıca
179
atıkların bertarafı konusunda yalnızca düzenli depolama tesisleri değil, aynı zamanda ayrıştırma ve
geri kazanım tesisleri de düşünülmelidir.
•
Her il, ilçe ve yerleşim birimlerine ayrı ayrı arıtma tesisi, katı atık bertaraf tesisi veya depo
alanı kurmak, bunları çalıştıracak yeterli sayıda eğitilmiş personel istihdam etmek ve bunların ayrı
ayrı denetimlerini yapmanın ekonomik ve idari açıdan akılcı olmayacağı düşünülmektedir.
•
Su temini çalışmalarında yeraltı sularını korumak amacıyla, öncelikle yerüstü suları
kullanılmalıdır.
•
Atık suyun tarımsal alanlarda kullanımı için araştırmalar ve çalışmalar yapılmalıdır.
1. Veri Bankası
Yağış-akım rasat istasyonlarından elde edilen kalite ve miktar verileri ile bir veri bankası
kurulması. Gerek planlama gerekse işletme kademelerinde su bütçesinin belirlenmesi çok
önemlidir. Dolayısı ile gerek kar ve yağmur, gerekse akım (kalite/miktar) rasat istasyonları ağı
geliştirilmelidir.
2. İlgili Kuruluşların Güçlendirilmesi
Çevre Bakanlığı'nın politika yapıcı ve koordinasyon sağlayıcı rolünü tam olarak yerine
getirilebilmesi için organizasyon şeması, kaynak yönetiminde bütünlük sağlayacak şekilde yeniden
düzenlenmelidir. Bu çerçevede Toprak ve Su kaynaklarından sorumlu kurumların kuruluş
kanunlarına göre yetki sorumluluklarının yeniden belirlenerek mükerrer görev alanlarını ortadan
kaldırılması ve hizmetlerin bütünleştirilmesi sağlanmalıdır. Eğitim ve Denetleme faaliyetlerinin
gerçekleştirilmesi için Çevre İl Müdürlüğü koordinasyonunda ekipler oluşturulmalıdır.
3. Çalışma Grupları
İlgili kuruluşlar bünyesinde "çalışma grupları" oluşturularak bilgi toplama ve izleme aktiviteleri
programlanmalı, verilerin planlama ve yönetim süreçlerinde kullanılmasını gerekli hale getirecek
önlemler alınmalı, ve kurumlar arası koordinasyon kurulmalıdır. Bu kapsamda Çevre İl
180
Müdürlüğü
koordinasyonunda
ekipler
kurularak
denetimlerin
düzenli
bir
şekilde
gerçekleştirilmesi sağlanmalıdır.
4. Ormanların Korunması ve Geliştirilmesi
Orman köylüsü sosyo-ekonomik yönden kalkındırılarak, orman köylüsünün ormana olan
bağımlılığı en alt düzeye indirilerek ormanların korunması sağlanmalıdır.
5. Yeni Sulama Teknolojisi
Bölgeye ve ürüne daha uygun sulama teknikleri desteklenmeli ve üretici eğitilmelidir.
6. Sulak Alanların Korunması
Altyapı projelerinin ÇED araştırmalarında ve işletme modellerinde sulak alanlar gözönüne
alınmalı ve doğal hayata enaz zarar verecek kararlar verilmelidir.
7. Erozyon ve Sedimantasyon Kontrolü
Yukarı havzalar ve akarsu yamaçlarının florasının korunması ve geliştirilmesi sağlanmalıdır. DSİ ve
Aağaçlandırma
Genel
Müdürlüğü
koordinasyonunda
Erozyon
Kontrol
çalışmalarının
sürdürülmelidir
8. Su Kaynaklarının Korunması
Su kaynaklarının korunması ile ilgili mevzuat işletilerek havzaların kurtarılması ve korunması
sağlanmalı ve bu konuda yaptırımlar kuvvetlendirilmelidir. Bu kapsamda DSİ koordinasyonunda
mevcut derelerin ıslahı yapılmalıdır.
9. Toprak Kaynaklarının Korunması
Su kaynakları ile ilgili toprak kaynaklarının korunması sağlanmalı ve başka amaçlarla
kullanılmaları engellenmelidir. Bu amaçla, gereken yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Tarım İl
Müdürlüğü koordinasyonunda toprak tahlillerinin düzenli olarak yapılarak azot ve fosforun
azaltımına gidilmelidir. Pestisit ve diğer ziraai ilaçların kontrollü bir şekilde kullanılması için
Tarım İl Müdürlüğü koordinasyonunda gerekli eğitim ve denetimler yapılmalıdır.
181
10. Su Kirliliği Kontrolü
Su kalite standartlarının Avrupa Birliği ve Dünya Sağlık Teşkilatı standartları ile uyumlu hale
getirilmesi için başlatılmış olan çalışmalar ivedilikle tamamlanmalıdır.
- “Suyu kirleten öder” prensibi ile tüm kullanıcılar denetim altına alınmalıdır.
- Yeraltı suyu, suyun yeniden kullanımı gibi konularda standartlar geliştirilmelidir.
Kirlenmenin en aza indirilerek ve Toprak ve Su kaynaklarının korunması için:
• Kirlenmiş ve kirlenme riski olan su ve toprak alanlarının tespit edilmesi,
• Kirlenmiş alanların risk sınıflamasının yapılması,
• Kirlenmiş alan temizlenmesi için gerekli çalışmaların yapılması,
• Toprak ve su kirlenmesinin önlenmesi ile ilgili program ve projelerin uygulaması,
• Kirlilik riski yüksek olan alanlarda acil müdahale plânlarının yapılması,
• Sanayide daha az atıksu üretimi, yeniden kullanım ve geri dönüşüm teknikleri ile temiz üretim
teknolojilerinin sağlanması, teşvik edilmesi,
• Gübre ve pestisitlerin kontrollü kullanılması,
• Kamu ve özel sektör işbirliğinin geliştirilmesi,
• Düzenli izleme ağının oluşturulması gerekmektedir.
Bu kapsamda AAT'lerindeki işletme ve bakım personeline Belediye koordinasyonunda eğitimlerin
verilmesi ve iyi uygulama yöntemlerinin tanıtılması gerekmektedir.
11. Yeraltı Suyu Kontrolü
Kirlenme tehlikesinin yanısıra aşırı kullanma ile taban suyu düşmektedir. Bu amaçla Yeraltı Suyu
kullanımları izlenmeli ve denetim altında tutulmalıdır.
182
12. Havza Modelleri
Havzanın dış çevresiyle de ilişkisini gözönüne alan bir sistem modeli geliştirilmelidir. Bu
modellerde normal ve kriz (kuraklık) dönemi şartlarını gözönüne almalı ve gerekli kısıntı esaslarını
içermelidir.
13. İşletme Modelleri
İşletme modelinde yağış, akış, kalite gibi fiziksel bileşenler bir bütün olarak, sosyal, ekonomik ve
çevresel karakteristiklerini içermeli ve çeşitli senaryolarla karar-etki ilişkileri incelenerek sonuç
performansları izlenmeli ve kararlar buna dayanarak verilmelidir. Veri bankasından gelen güncel
değerlere göre işletme şekilleri gerekiyorsa düzeltilmelidir.
14. Kullanılmış Suların Arıtılması ve Geri Kazanımı
Kullanılmış suların geri kazanılması amacıyla teknolojik ve mali olarak yapılabilir en üst
kademede arıtılarak aynı veya farklı maksatla tekrar kullanımı sağlanmalıdır.
15. Uzaktan Algılama Teknolojisi
Gerek su, gerekse toprak kaynaklarının izlenmesi ve kontrolu için en uygun yöntemlerden biri
olan uzaktan algılama, uydu yöntemleri kullanılmalıdır.
7.1.3. Aşama III (Orta Vade)
Aşama II’de belirtilen düzenlemelerin devamı niteliğinde, mevcut idari çerçeve içerisinde yapılacak
bir takım iyileştirmeler ile entegre yönetime hız verilecektir.
- Yatırım planlarını hazırlayan projelerin önceliklerini belirleyen DPT ve İller Bankası
bünyelerindeki çevresel ihtisası güçlendirerek, kurumsal yapı içerisinde etkin bir yere
oturtulmalıdır.
- Yatırım projelerinde çevre-ekonomi dengesi aranacak, bu düzenlemede, Çevre Bakanlığı’nın
sahip olduğu ihtisas güçlendirilerek, finansal kaynakları arttırılmalıdır.
183
- Bu çerçevede, Çevre ve Orman Bakanlığı politika yapıcı ve koordinasyon sağlayıcı rolünü
gerçekleştirmelidir.
Toprak ve Su kaynaklarının toplum yararına korunarak kullanılmasına yönelik gerekli hukuksal
düzenlemelerin gerçekleştirilmesi için:
• Yeraltı ve yerüstü sularının çok amaçlı kullanımı, korunması ve yönetimi ve ilgili konularda
yetkililerin tespiti görev ve sorumlulukların belirlenmeli,
• Bu konularla ilgili mevcut ve yeni yapılacak hukuksal düzenlemelerde tutarlılık sağlanmalı,
• Kullanıcıların yetki ve sorumluluklarındaki devlet kontrolü kapsamı belirlenmeli,
• Miras, alım-satım veya altyapı inşası gibi nedenlerle parçalanmış araziler birleştirilmelidir.
“Ergene Havza Eylem Planı“ Paydaş Listesi aşağıdaki kurum ve kuruluşları kapsayacaktır:
- Tekirdağ, Edirne ve Kırklareli Valilikleri: Çevre ve Orman İl Müdürlüğü, Tarım İl Müdürlüğü,
Bayındırlık ve İskan İl Müdürlüğü, Muhtarlar Derneği, Özel İdaresi Genel Sekreterliği,
- Çevre ve Orman Bakanlığı: Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü, DSİ Genel Müdürlüğü, DSI X1.
Bölge Müdürlüğü, Orman Bölge Müdürlüğü
- Havza Belediye Başkanlıkları
- Bayındırlık ve İskan Bakanlığı: İller Bankası Bölge Müdürlüğü
- Sanayi ve Ticaret Bakanlığı: Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlıkları, Organize Sanayi Bölgesi
Yönetimleri
- Üniversiteler
- TMMOB Mimarlar Odası Başkanlığı
- TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Başkanlığı
184
7.1.4. Aşama IV (Uzun Vade)
- Havza yönetim planları hazırlayarak, havzaların hidrolojik ve ekolojik özelliklerine göre suyun
ve toprağın rasyonel kullanımını sağlamak;
- Belediyeler ve diğer kullanıcılar ile yapılacak işbirliği çerçevesinde, gerçekçi talep yönetimi
yapmak;
- Yüzey sularını kalite ve sayısal olarak yönetmek; su kalitesini izlemek, gerekirse standartlar
belirleyerek uygulamak;
- Suyun sektörler arası optimum dağılımını yapmak ve bu sırada ÇED yönetmeliğinin tam
anlamıyla uygulanmasını sağlamak;
- Belediyeler ve valiliklerle birlikte hizmetlerin fiyatlandırmasını yapmak, cezaları belirlemek (ya
da "kirleten öder" ve "suyu koruyan, desteklenir" prensiplerini uygulamak) olacaktır.
Bu hedefleri desteklemesi açısından yeterli finansman sağlayarak toprak ve su Kaynaklarının
korunması ve geliştirilmesi için:
• Devlet bütçesinden su ve toprak kaynaklarının kullanımı ve korunmasına yönelik yatırım
ödeneğinin artırılması,
• Su ve toprak kaynaklarının geliştirilmesi maksadıyla uygun finansman modellerinin
geliştirilmesi,
• “Kullanan öder, kirleten öder” prensibi çerçevesinde su ve atık su bedellerinin yatırım ve
işletme giderlerini çözecek seviyede belirlenmesi,
• Toplanan su ve atıksu paralarının amaca yönelik şekilde kullanılmasının sağlanması,
• Su ve toprak kaynakları ile ilgili projeler geliştirilirken maliyet ve fayda analizlerinin
gerçekçi bir şekilde yapılması öngörülmüştür.
185
Entegre yönetim biçiminin tam anlamıyla başarılabilmesi ise, bu aşamada gerçekleştirilmesi
hedeflenen, havza yönetim modeli için gerekli aşağıdaki faaliyetlerin gerçekleştirilmesi ile mümkün
olabilecektir.
1. Kuruluşların Yaklaşımı
Su yönetimi ile ilgili çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren kuruluşların havza bazında planlama
yaspması sağlanmalıdır.
2. Ara Teknik Eğitim
Mevcut mühendis ve vasıfsız işçi kademeleri arasında ara insan gücü geliştirilmelidir. Hizmet içi
eğitim programlarına yer verilerek bu ara kademe desteklenmelidir.
3. Halkın Eğitimi
Su yönetiminde kullanıcıların aktif ve bilinçli katılımının sağlanabilmesi için, öncelikle eğitim
şarttır. Eğitim kurumlarının programlarında yapılan düzenlemeler ve çeşitli yayın araçları ile halka
aktarılan düzenli bilgiler sayesinde, tüm kullanıcılar bilgilendirilmelidir. Bu konuda gerekli mali ve
kurumsal destekler sağlanarak düzenlemeler yapılmalıdır.
4. Halkın Katılımı
Gerek planlama, gerekse işletme kademelerinde havza yönetim birimlerinin alacağı kararlara etkin
şekilde kullanıcıların katılımı sağlanmalıdır. Bu şekilde, projelerde tüm kullanıcıların ihtiyaçları ve
karşı oldukları noktalar göz önüne alınarak, kullanıcılar tarafından benimsenmiş projeler
geliştirilmelidir.
Aşama 1’de Kısa Vadeli hedeflerle başlayıp Aşama 4’de Uzun Dönemde halk-devlet ve özel sektör
koordinasyonunda bilinçli planlamaların ve doğal kaynaklarımızı koruyucu ve sürdürülebilir kılan
uygulamaların kurumsallaştırıldığı bu sürecin sonucunda temel hedef:
•
Nitelik ve nicelikleri ile birlikte belirlenmiş, sınıflandırılmış, güncellenebilir şekilde kayıt
altına alınarak veri tabanı oluşturulmuş,
186
•
Günün ihtiyaçları ile birlikte gelecek nesillerin ihtiyaçları da düşünülerek koruma,
geliştirme ve verimli kullanma prensiplerine uyarak sadece ekonomik kazanımlar değil,
ekolojik, kurumsal ve toplumsal değerler doğrultusunda, bilimsel esaslara uygun olarak
plânlanmış, ve
•
Kullanıcıları katılımcı, örgütlenmiş ve refah düzeyi artmış; ulusal toprak ve su politikası
oluşturulmuş Entegre Su Yönetiminin Havza Merkezli bir idari sistem şeklinde oluşumunu
sağlamaktır.
Bu Yönetim modeli çerçevesinde temel hedef ve politikalar:
•
Toprak ve su kaynaklarının kullanımı ve yönetiminde ulusal devlet politikası
oluşturulması,
•
Toplum bilincinin yükseltilerek, toprak ve su kaynaklarının korunması, geliştirilmesi ve
toplum yararına kullanımının sağlanması,
•
Toprak ve su kaynaklarının toplum yararına korunarak kullanılmasına yönelik gerekli
hukuksal düzenlemelerin gerçekleştirilmesi,
•
Yeterli finansman sağlanarak toprak ve su kaynaklarının korunması ve geliştirilmesi,
•
Sürdürülebilir bir havza yönetimi yönünde kurumlar arası eşgüdümün sağlanması,
•
Toprak ve su kaynaklarının sürdürülebilir kullanım ve yönetiminde bilimsel sürecin
etkinliğinin artırılması, ileri teknolojilerin ve kullanma kültürünün geliştirilmesi,
•
Yeraltı sularının aşırı çekimi ve buna bağlı kirliliği önlemek amacıyla sanayi ve kentler için
yer üstü su kaynaklarından yararlanılması.
187
8. SONUÇLAR VE ÖNERİLER
Koruma alanlarının yönetiminde yerel kalkınma hedeflerini de gözönünde bulundurarak
düzenleyici ve özendirici tedbirleri bir arada uygulayan stratejilerin daha başarılı sonuçlar elde
edeceğine inanılmaktadır. Uygulamaların başarısı için: havza yönetiminde kullanılacak yasal bir
çerçeve ortaya çıkarılması; çeşitli tarafların faaliyetlerini koordine edecek, uygulamaların önünü
açacak bir kurumsal yapı oluşturulması;
korunacak, yönetilecek bölge için politikalar ve
stratejilerin net bir biçimde ortaya konabilmesi, hedeflerin bütün taraflarca ölçülebilir olması;
entegre yönetim sistemi içinde yer alan tüm kurum ve kuruluşların yükümlülükleri ve
sorumluluklarının net olarak tanımlanması;
kamuoyunun uygulamaların hedefleri konusunda
etraflıca bilgilendirilmesi ve halk desteğinin yüksek tutulması; bölgedeki grupların eğitimi, izleme,
denetleme yürütme ve koordinasyon faaliyetleri için yeterli kaynak sağlanması; ve son olarak da
havzada uygulamaların başlangıcından itibaren ölçülebilen ve gözle görülebilen gelişmeler ortaya
konabilmesi durumlarında havzada yönetimin etkinliğinin şansı artacaktır.
Saptanacak hedeflerin gerçekleştirilmesi, uygulama ve izleme için gereken kaynakların
ayrılabilmesi başarısı ile doğru orantılı kabul edilmelidir. Hedeflerin gerçekleştirilmesinde rol
oynayacak en önemli araçlar ise bu hedeflerin altında oluşturulacak eylem planlarıdır. Bölgenin
sahip olduğu değerlerin, korunuyor olarak eylem planları yolu ile yeniden yapılandırılması en
uzun vadeli uygulama olacaktır. Bu yapılanma bölgedeki altyapısal ve fiziki önlemlerin alınmış
olması ile ilişkilidir. Bölgedeki yerel yönetimler, halk ve yatırımcıların (sanayiciler) kurulacak yeni
sisteme uyum sağlamasıyla yeniden yapılanma pekiştirilmiş olacaktır.
“Yönetim yapılanma yaklaşımı stratejileri”, bölgede etkin olabilecek kurumsal yapının yerel
nitelikte, ancak gücünü merkezden alan; halka yakın, bölgedeki yerel yönetimlerin tümüyle
ilişkili, fakat eşit uzaklıkta; güçlü finansal kaynaklara sahip; tüm teknik birimleriyle, araçlarıyla ve
personeliyle örgütlenmiş; planlama, koordinasyon, iletişim, denetim, ceza, teşvik gibi araçları
bağımsızca kullanabilen; hedefe yönelik teknik yatırımları yapabilen; yetkileri ve görevleri özel
yasalarla net bir biçimde belirlenmiş sağlam bir yapı olması gerektiğini tariflemektedir.
Bu çerçevede oluşturulacak idarenin temel görevleri:
188
1- Havza koruma ve atık su yönetimi idaresi Ergene Nehrinin korunması, bölgenin atık suyunun
planlanması kontrolü ve bertarafına ilişkin her türlü önlemin alınması yetkisine sahip olmalıdır.
Bölgenin ana su koruma ve kullanma planını ve bütçesini hazırladıktan sonra
yerleşmelerin
gelişmeleri ile diğer ulaşım, sanayi,tarım, turizm, vb sektörlerin alanları, nüfusları, kapasiteleri ile
gelişme
eğilimleri bölge planı ölçeğinde ele alınıp bir projeksiyon dönemi için ana fiziksel
uygulama kararları üretilirken kendi su bütçesi, atık suyun bertarafı ve dönüşümü, koruma alanları
ve diğer belirlediği teknik verilerle bu planlarda kendi hedefleri doğrultusunda yön verilmesini
sağlayabilmeli, belediye ve valiliklerin kendi imar planlarını bu fiziki plana uygun
yönlendirdiklerini
denetlemek, gerekirse düzelttirmek veya durdurmak konusunda yetkili
olmalıdır.
2- Her türlü koruma amaçlı su ve atık su altyapı yatırımlarını koordine etmeli, bu yatırımlar
konusunda belediyelere destek olmalı, bölge için koyduğu prensipler ve altyapı master planlarıyla
belediye ve valiliklerin kendi altyapı gelişmelerinin uyumlu olup olmadığını denetlemeli,
gerektiğinde düzeltmek, düzelttirmek veya yeniden yapmak-yaptırmak konusunda yetkili
olmalıdır (yani bu konularda Bakanlığın yetkilerini kullanıyor olmalıdır).
3- Bu plan ve proje çalışmaları için gerekli olan her teknik ve bilimsel gözlemi, araştırmayı,
izlemeyi - projelendirmeyi yapabilmeli veya yaptırabilmeli, bunun için diğer kurumlarla
koordinasyonu sağlamaya ve yönlendirmeye yetkili olmalıdır.
4- Yörede karar verici kuruluş olarak bulunuyor olması güçlü bir koordinasyon yeteneği ile,
halkın, üniversiteler, meslek odaları ve diğer aktörlerin kararlara katılımını sağlamak konusunda
gerekli donanıma sahip olması zorunluluğunu doğuracağından, bu konuda da etkin ve yetkili
kılınmalıdır.
5- İdarenin finans kaynakları oluşturulurken Bakanlığın ceza yetkilerinin devri ile böyle bir
kaynağın bu idarenin kullanımına verilmesi sağlanmalıdır. Bu yetki aynı zamanda idarenin
denetim yetkisinin güçlendirilmesine de katkıda bulunmuş olacaktır.
6- İdare, Bakanlığın politikaları, plan ve programlarına göre kendi hedeflerini belirlemelidir.
Ancak bu hedefleri ve uygulama programlarını belirlerken bir yerel danışma ve koordinasyon
189
kurulunu oluşturup, bu kurulun
görüşünü almalıdır. Yani katılımın müesseseleştirilmesi,
kurallarının belirlenmesi ve koordinasyonun yanısıra, katılımcılar arasında bilgi ve veri akışının
sağlanması için bir “havza su yönetim kurulu” kurulmalıdır. Bu kurulda yerel yönetimler ve ilgili
kamu kurum temsilcilerinin yanısıra yukarıda sözü edilen diğer aktörlerin de yeralması
sağlanmalıdır.
Arıtma tesislerinin kurulması ve atıkların geri dönüştürülebilir hale getirilmesi için sanayi tesisleri
ve isyerleri ile karşılıklı protokollerin hazırlanıp uygulanması gerekmektedir. Ergene’ye atık
sularını veren tüm yerleşmeler ve sanayi tesisleri ortak ve münferit arıtma tesisi kurmalıdır.
Ergene Havzası’nda yağ sanayi ve hizmet sektörü kaynaklı bitkisel ve hayvansal atık yağların
imhası da önemli bir sorundur. Bu yağların kanalizasyon sistemine dökülmesi hem dren sistemini
zamanla kullanılamaz hale getirmekte hem de biyolojik arıtma yapan atık su arıtma tesisinin
islevini engellemektedir. Bu nedenle kanalizasyon sistemine bitkisel ve hayvansal atık yağlar
dökülmemeli, atık yağlar lisanslı toplayıcılara verilmelidir.
Aşırı derecede zirai mücadele ilacı (pestisid) ve kimyasal gübre kullanımının kontrol altına alınması
gerekmektedir. İl Tarım Müdürlügü ve ziraat odaları kimyasal gübre ve pestisid kullanımı
konusunda çiftçileri egiterek, nerede, ne şekilde kullanacağı ögretilmeli ve bilinçsiz kullanımın
önüne geçilmelidir. Termal suların kullanım sonrası çevreye, yüzey sularına ve kanalizasyon
sistemine doğrudan deşarj edilmesi önlenmeli ve jeotermal suların reenjeksiyonu sağlanmalıdır.
a. Ergene Havzası Mevcut Durumu
Ergene Havzası’nı kirleten kaynakların büyük bir kısmının insan kaynaklı olduğu tespit edilmiştir.
Söz konusu insan kaynaklı kirliliklerin evsel atıklar, endüstriyel, ve tarımsal kaynaklı atıklar
olduğu ve bunların yerleşim birimlerinden geçen akarsulara döküldüğü noktada arıtıma tabi
tutulmayan kanalizasyon hatları aracılığı ile yoğun bir kirlenmeye sebep olduğu tespit edilmiştir.
Göl, bataklık, sulak alan, vb. su noktalarının, fiziksel ve kimyasal davranışlarını, bölgenin jeolojik,
tektonik, hidrolojik ve hidrojeolojik özelliklerinin yanı sıra iklimsel ve çevresel faktörler kontrol
190
etmektedir. Alanda meydana gelen iklimsel olaylar su kaynaklarının kimyasal özelliklerini
etkilemektedir. Örneğin yağışlı dönemde aşırı yağışların meydana getirdiği taşkın sularının göle
ulaşması göl suyunda seyrelmeye neden olacaktır. Benzer şekilde yağışların meydana gelmediği
kurak dönemde ise buharlaşmadan kaynaklanan konsantrasyon artışı gözlenebilecektir.
b. Havza Gözlem Merkezinin Kurulması
Ergene Havzası’ndaki tüm belediyelerin, kamu kurumlarının, üniversitelerin ve Sivil Toplum
Kuruluşlarının desteği ile bir gözlem merkezinin kurulması elzemdir.
Yüzey ve yeraltı sularının fiziksel ve kimyasal özelliklerini uzun yıllar gözlemlenmesi, havzanın
sürdürülebilir planının oluşturulmasına büyük oranda katkı sağlayacaktır. Bununla birlikte
havzadaki akarsuların kimyasal özellikleri ve debisi ile ilgili periyodik çalışmaların yapılması
gerekmektedir. Bu çalışmalar sonucu elde edilecek veriler ile havzanın davranışı sağlıklı bir şekilde
ortaya konmuş olacaktır.
Havza ekolojisinin korunması ve sürdürülebilir yönetim planının oluşturulması amacı ile ölçüm ve
analizlerin kurulacak olan gözlem merkezince yapılması ve verilerin arşivlenmesi gerekmektedir.
c. Ergene Havzasındaki Yerleşim Birimlerinin Atıksu Arıtma Tesislerinin Durumu
Ergene Havzasındaki yerleşim birimlerinden sadece Yenice’de verimli çalışmayan bir atık su
arıtma tesisi bulunmaktadır. Mevcut ve ileriki yıllarda faaliyete alınacak olan arıtma tesislerinin
örnek analizlerinin yapılacağı ve bütün belediyelerin katılımı ile yapılacak olan ortak bölgesel bir
laboratuarın kurulmasında büyük fayda olacaktır
Artan nüfus ile birlikte alt yapı ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla yapılacak tüm kanalizasyon
tesisleri ile birlikte atıksu arıtma tesisleri de mutlaka düşünülmeli ve tesislerin işletmeye alma
zamanları birlikte olmalıdır.
Ergene Havzası’nda nüfus yoğunluğu olan belediyelerin ilave atıksu arıtma üniteleri ihtiyacı
olacaktır. Bununla birlikte Ergene Havzasında yer alan ve atıksularını ileten belediyeler Eylem
Plan takviminde belirtilmiş olan iş takvimine göre atıksu arıtma tesislerini işletmeye almalıdırlar.
c. Ergene Havzası Yönetim Modeli
191
Bölüm V’de tanımlanan yasal ve kurumsal yapı çerçevesinde, entegre yönetim biçiminin tam
olarak hayata geçirilebilme başarısı, su geliştirme projelerinin çevresel boyutlarının çok ciddi
değerlendirilerek, su arzı bazında bir yönetimden talep bazında bir yönetime geçebilme ve bu
sırada ekonomik enstrümanları efektif olarak kullanılabilmeye bağlıdır.
Bu geçiş sürecinde aşağıdaki faaliyetlerin gerçekleştirilmesi gerekmektedir:
•
Hedefi ve ekonomik boyutu kesin yatırım programlarının oluşturulması;
•
Plan kararlarının, talep ve fiyat mekanizmalarına göre alınması;
•
Tüm yönetim düzeylerinde entegrasyonun güçlendirilmesi;
•
Su kaynaklarının korunmasına yönelik olarak alınan önlemlerin entegrasyonu;
•
Fiziksel ve sosyo-ekonomik faktörlere göre suyun optimal kullanımının belirlenmesi;
•
Halkın yönetime aktif katılımı;
•
Rasyonel su kullanımı konusunda halkın bilinçlendirilmesi;
•
Gerektiğinde yeni ve alternatif su kaynakları geliştirilmesi;
•
Erozyonun kontrolü, ağaçlandırma, örtü geliştirme gibi toprak muhafaza tedbirleri, ve
mevcut ormanların geliştirilmesi;
•
Risk, çevresel ve sosyal etkiler bazında taşkın yönetim modellerinin geliştirilmesi;
•
Su kalite stratejisi belirlenmesi (su kalite sorunları, su kalite hedefleri ve standartları,
mevcut ve muhtemel kirletici kaynakların tesbiti, çözümler vb.);
•
Kaynaklarında kalite-kantite ilişkisinin kurulması;
•
Veri tabanı, tahmin modelleri, v.s. nin gelişmesi; Coğrafi Bilgi Sistemleri, uzman sistemler
gibi modern teknolojilerin uyarlanması;
•
Su kaynakları yönetimi konusunda araştırmaların teşviki;
•
Kullanıcıların, suyun tasarrufu ve atık minimizasyonuna yönlendirilmesi;
•
Su hizmetlerinin fiyatlandırılması; su fiyatının, suyun temini ile ilgili sermaye, işletme,
bakım ve çevre maliyetlerini içerecek ve sermaye maliyetlerinin 25-30 yılda geri dönmesini
sağlayacak biçimde ayarlanması;
•
Kanalizasyon hizmetlerinin benzeri bir yaklaşımla fiyatlandırılması;
•
Sulama sularının kalitesi izlenerek, üretimin olumsuz şekilde etkilenmesinin önlenmesi;
192
•
Tarımsal ilaç ve gübrenin doğru kullanımının sağlanması;
•
Tarımsal ve endüstriyel faaliyetlerin yüzey ve yeraltı sularını kirletmesinin önlenmesi;
•
Ormanların, eko-sistemin korunması ile ilgili stratejilerin tesbit edilmesi;
•
Barajların etüd-proje safhasında, baraj havza ve rezervuarlarında erozyon ve sedimantasyon
etkilerinin göz önünde bulundurulması.
d. Ergene Havzası Kentsel Kanalizasyon ve AAT Altyapısı
Atıksu alltyapısı kapsamında yaşanan en belirgin sorunlar aşağıda sıralanmıştır:
•
Sektördeki finansman sıkıntısının yanı sıra en önemli dar boğazlardan biri de Belediyelerin
mevcut yapılanmalarından kaynaklanmaktadır. Yatırımları gerçekleştirmek tam anlamıyla
çevrenin korunması anlamına gelmemektedir. Yapılan bu işlerin devamını sağlamak, yani
bu tesislerin işletilmesini sağlamak gerekmektedir. Bugünkü haliyle İller Bankasınca
yaptırılan ve işletilmek üzere Belediyelere devredilen tesisler gerek teknik eleman yokluğu
gerekse de işletme ve bakım masraflarını karşılamadaki zorluklar nedeniyle kısa sürede
büyük problemlere maruz kalmakta ve hatta atıl yatırmalara dönüşebilmektedir.
•
Arıtma konusunda kamu kuruluşlarında yeterince uzman personel bulunmamaktadır.
•
Uzun dönemli ve kalıcı olması beklenen planlar kısa vadede plan değişiklikleri ve kaçak
yapılaşma nedeniyle delinmekte, bu planları esas alan sistem önerileri güncelliğini yitirerek
geri dönüşlerle sonuçlanmaktadır. Plansız yapılaşma çok farklı ele alınabilecek ve çözüme
kavuşturulabilecek bir sorunu çok yüksek maliyetlerle çözme sonucuna götürebilmektedir.
•
Çevre sağlığı ile ilgili tesislerin korunması konusunda halkımız bilinçsizdir. Bu konuda
eğitimsizdir.
•
Küçük ve orta ölçekli belediyelerde projesiz alt yapı tesisleri yapım işine girişilmektedir.
•
Mevcut tesisler ( sadece kanalizasyon tesisleri değil diğer idarelere ait olanlarda) bir çok
kuruluşta kayıt altında değildir. Projelendirmede ve yapım esnasında zorluklara ve hatta
yanlışlara yol açan bu durum en öncelikli ele alınması gereken konulardandır.
•
Bugüne kadar su ve kanalizasyon sektöründe projelendirmede literatür bilgileri
kullanılmıştır. İlden ile değişiklik arz edecek yapı; su tüketimi, tüketimdeki eğilimler,
193
kanalizasyona geri dönüş oranları, atık su karakterizasyonu vb. bir çok konuyu etkileyecek
ve ayrı kriterler kullanılmasını gerektirebilecektir. Projeler deneysel çalışmalardan ve
analizlerden yoksun yapılmaktadır.
Bu sorunların kısa ve orta dönemde çözüme kavuşturulması için öngörülen çözümler:
•
Sektör sorunlarını aşmak üzere gerekli hukuksal ve kurumsal yapı oluşturulmalıdır.
•
Mevcut kapasitenin etkin kullanımı, planlı yapılaşma, plan ilke ve kararlarından taviz
vermeme, kayıt altına alınmış tesisler, deneysel çalışmalarla desteklenmiş projeler,
uzmanlaşma, halkın çevre sağlığı konusunda eğitimi, etkin tarifelendirme sistemi, mevcut
yerel, özel sektör kapasitesinin verimliliğinin ve sektöre katkısının artırılması, teknoloji
seçimlerinin proje alanı özellikleri de dikkate alınarak yapılması ve daha birçok konu hem
kendi başlarına birer hedef hem de sektör sorunlarını aşmada diğer aşamaları bütünleyici bir
etken konumundadır.
•
Uzun dönemdeki temel amaçlar halkın çevre sağlığı tesisleri ihtiyaçlarının tam anlamıyla
karşılandığı, çevrenin ve doğal hayatın korunduğu uzun dönemli hedeflerin yanında
teknolojiyi izleyen, konularında ihtisas sahibi kişilerin artması, entegre planlama
mantığının uygulamaya konulması, sonucu çıkan planlara uygulayıcı birimlerin sahip
çıkmalarının sağlanması, bu konuda bağlayıcı tedbirler konulması, rasyonel kaynak
kullanımı, etkin yatırım geri dönüşü uygulama ve düzenlemeleri, işlerlik kazanmış
koordinasyon sistemi ve bu sisteme destek sayısal ortamda kayıtlı, coğrafi olarak
referanslandırılmış alt yapı tesisleri bilgileri, tüm bu hedeflerin Büyük şehir bazından ülke
geneline yayılması, makro ölçekte bu hedeflerin sürdürülebilir, kalkınma ve bölgesel
gelişme hedefleri ile örtüşmesinin sağlanması olarak özetlenebilir.
Bu çerçevede yapılması öngörülen Yasal ve Kurumsal Düzenlemeler aşağıda sıralanmıştır:
•
Kanalizasyon tesislerinde modern işletmecilik esaslarına uygun tarife sistemi uygulanması
sağlanmalıdır. Aksi halde büyük emek ve para sarf edilerek meydana getirilecek tesislerin
çalıştırılmaları mümkün olamayacaktır. Kanunla, içme suyu tüketim bedelini geçmemek
üzere Belediyelere atık su ile ilgili çevre temizlik bedeli tahsilatı olanağı sağlanmıştır.
194
Halbuki yapılacak istatistiksel ve deneysel arazi çalışmaları ile destekli şebeke işletme
maliyetleri analizi ve bulunduğu yerlerde atık su arıtma tesislerinin tüm ana maliyet
bileşenleri (amortisman giderleri, bakım giderleri, personel ve idare sabit giderleri, değişken
işletme giderleri gibi) gerçekçi atık su tarifesi belirlemede baz olmalı ve ona göre bir
düzenleme yapılmalıdır.
•
Ek kapasite olarak önerilebilecek özelleştirme, Yap-İşlet ve Yap-İşlet-Devret modellerinin
farklı statülerdeki kamu kurumlarında mevcut hukuki yapı içinde uygulanabilirliliği
araştırılarak, (kısa vadede bu aşaması gerçekleştirilebilir) araştırma sonucunda uygulamaya
dönük yapısal ve hukuksal düzenleme önerileri mümkün olabilirse (bu ancak etkin
koordinasyon ve iletişimle mümkün olabilir ki, burada kuruluşu gereği DPT aktif rol
alacaktır) bu plan döneminde, olamadığı takdirde bir sonraki plan döneminde ele
alınmalıdır. Aksi takdirde, bu modeller siyasi iradeyi aşabilen yerlere has örnek
uygulamalar niteliğinden kurtulamayacaktır.
•
Kanalizasyon ve arıtma tesisleri konusunda mevzuat dağınıklığını giderecek şekilde bir Atık
Su Yasası hazırlanabilir.
•
Her yıl Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından yayımlanan ‘’Uygun Bedel Kriterleri
Tebliği’’ mutlak suretle yüksek tenzilatı özendirmeyecek şekilde hazırlanmalıdır. İş
azlığından veya nakit kifayetsizliğinden bunalan müteahhitlerin, yüksek tenzilata
özendirilmesi hem sektörü ve hem de yapılan işin kalitesini olumsuz etkilemektedir.
•
Yüksek tenzilatın en uygun fiyat olmadığı kesinlikle bilinmeli ve kabul edilmelidir.
•
Yatırımcı kuruluşlar tarafından yıllarca önce hazırlanmış genel şartnameler ve genel teknik
şartnameler, birim fiyat tarifi ve genel fiyat analizleri gelişen modern teknolojiye göre
yeniden hazırlanmalı ve hakkaniyete aykırı tek taraflı hükümler uygulamalardan
kaldırılmalıdır.
•
Belediyelerin teknik kadrolarını güçlendirdikleri takdirde İller Bankası kuruluş yasasında da
gerekli düzenlemeler yapılarak belediyelerin işletme sorunlarına belirli ölçülerde
eğilebilecek ve Belediye personeline eğitim olanakları sağlamak amacıyla organize
olabilecek bir yeniden yapılanma söz konusu olabilir.
195
Bunlara ilave olarak getirilebilecek politikalar şu şekilde özetlenebilir:
•
Etkin koordinasyon sağlanmalı, entegre planlama mantığı getirilmeli, plan kararlarından
taviz verilmemeli, kaçak yapılaşmaya engel olunmalıdır.
•
Tüm alt yapı tesisleri (sadece su ve kanal sektöründe hizmet veren kurumların değil diğer
tüm idarelerinde) coğrafik referanslı olarak sayısal ortamda kayıt altına alınmalıdır.
•
Sektörde finansman dar boğazını aşmak üzere, yeni kapasiteler olarak önerilen modellerin
hayata geçirilmesi için; yapılacak çalışmalar sonunda gerekli yasal ve kurumsal
düzenlemeler yapılmalıdır.
•
Yatırımcı kuruluşlar tarafından hazırlanmış genel şartnameler, genel teknik şartnameler,
birim
fiyat
tarifi
ve
genel
fiyat
analizleri
teknolojik
gelişim
doğrultusunda
güncelleştirilmelidir.
•
Öncelik sıraları dikkate alınarak belediye yerleşimlerinin tümünde alt yapı projelerinin
arıtma ve deşarj dahil yapılarak projesiz imalatın önüne geçilmesi gerekir. Yapılmış projeler
imar değişikliği ve yoğunluğun değişimi ve mevcut kanalizasyon dikkate alınarak yapım
aşamasından önce güncelleştirilmelidir.
•
İller Bankası tarafından yapılıp Belediye’nin işleteceği kanalizasyon şebekelerinin ve atık su
arıtma tesislerinin bakımı, onarımı ve işletilmesi için gerekli olan araç gereç ve eğitimli
personel ihtiyacının karşılanmasında İller Bankası Belediye’lere yardımcı olmalıdır.
•
Taşkınların önlenebilmesi amacıyla, yağmur suyunda öncelik derelerin ıslahına verilmeli,
drenaj havzalarının doğal deşarjında planlarla yapılaşma önerilmemeli, özellikle buralarda
kaçak yapılaşmaya da müsaade edilmemelidir.
•
Büyük emek ve finansman harcanılarak yapılan halkın sağlığı ile ilgili olan kanalizasyon
şebekelerine halkın verdiği zararın önlenmesi için halkın eğitilmesi sağlanmalıdır.
•
Proje alanındaki atık su karakterizasyonunun belirlenmesine yönelik deneysel arazi
çalışmaları ve analizlerin projelendirmede kullanılması sağlanmalıdır.
•
İhale edilecek işlerin mutlaka projelerinin tam olarak yapılmış olması ve ödeneklerinin
önceden tefrik edilmiş olması,işlerin sürüncemede kalmadan süratle bitirilmesini
sağlayacaktır. Bu sistem yerleşinceye kadar rayiç ve sabit birim fiyatlar sağlıklı ve gerçeği
196
yansıtacak şekilde özenle hazırlanmalıdır.
•
Mevcut tesislerde, bakım onarım ve kısmi yenileme çalışmalarının zamanında yapılması
sağlanmalıdır.
•
Kanalizasyon ve arıtma tesislerinin ülke, bölge ve yerleşim koşullarına uyum sağlamasına,
uygun teknoloji kullanımına sürekli işlerlik sağlanmasına özen gösterilmelidir.
•
Belediyelerin su ve kanalizasyon işletmeleri özelleştirilerek, belediyelerin yapım ve
işletmeden uzaklaştırılıp, denetleme mekanizması haline getirilmesi teşvik edilmelidir.
•
Yağmur sularının ayrık sistemde çalışan tesislerimizde atık suya intikali önlenmelidir.
•
İşleyişe bakıldığında, dış kredi miktarları işlerin ihale bedellerinin en az iki katıdır. Yerli
kredili işlerin desteklenmesi gereği bir kez daha vurgulanmalıdır. Yabancı kredi veren
kuruluşlar ülkemiz gerçeklerine uygun olmayan işletilmesi zor, çok enerji tüketen, çok
fazla mekanik ekipman gerektiren tesisleri tavsiye etmekte, bu arada sağlanan kredinin
büyük bir kısmıyla ülkemize pahalı ekipman ve malzeme satmaktadırlar.
•
Mevzuata göre alt yapı ve hammaddeleri üzerinde yetki sahibi tüm kuruluşların bir araya
gelerek oluşturulacak havza planları ile çalışmaya başlamaları faydalı görülmektedir.
e. Ergene Havzası Kırsal İçme Suyu ve Kanalizasyon
Kırsal alandaki içme suyu ve kanalizasyon ile ilgili sorunlar şu şekilde özetlenebilir:
•
Su kaynaklarının yönetimi, korunması, geliştirilmesi ve kullanılması ile ilgili su yasasının
olmaması,
su
kaynaklarından
sorumlu
kurumların
fazlalığı,
havza
bazında
değerlendirmenin yapılmaması ve birimler arası işbirliğine, sektörler arası entegrasyona
gidilmemesi nedeniyle köklü çözümlere ulaşılamaması.
•
Kırsal alanda dağınık ve yeni yerleşim yerlerinin kurulması nedeniyle hizmet alanı
genişlemekte dolayısıyla ihtiyaçların giderek artması, bu üniteler ile ilgili envanterin sağlıklı
yapılamaması ve elde edilen bilgilerin tam ve güvenilir olmaması.
•
Su kaynaklarının tam olarak değerlendirilememesi nedeniyle özellikle susuz ve yetersiz
ünitelerin ihtiyaçları tesbit edilip sorunlarının çözümlenememesi.
•
Temini ve işletme kolaylığı nedeniyle Yeraltı Su Kaynakları (YAS) rezervinin korunmasına
197
özen gösterilmeden denetimsiz bir şekilde Yerüstü Su Kaynaklarından çok YAS
kullanımının yaygın olması.
•
Kırsal alanda son yıllarda kaydedilen sosyal ve ekonomik gelişmeler sonucu kişi başına
günlük su ihtiyacının artması nedeniyle, mevcut tesislerin yetersiz kalması.
•
Etüt, planlama, proje ve yapım işlerine yeterince önem verilmemesi, siyasi baskıların öne
çıkması, yetişmiş teknik eleman sayısının giderek azalması, hizmetiçi eğitime önem
verilmemesi.
•
Tesis yapım, bakım-işletme ve onarım maliyetine faydalananların katılmaması nedeniyle
tesis yapımında ekonomik analize önem verilmemesi dolayısıyla sınırlı olan finans
kaynaklarının rasyonel bir biçimde kullanılamaması.
•
Kırsal alanda tarımsal ve evsel atıklarla oluşan çevre kirlenmesine önem verilmemesi
nedeniyle su havzalarının kirlenmeye açık olması dolayısıyla suların kirlenmesinin
önlenememesi ve halkın bu konuda yeterince bilinçlendirilmemesi.
•
Tesislerin yapım, bakım, onarım, ve işletme hizmetlerine faydalananların katılımının
sağlanamaması nedeniyle bu işleri yürütecek olan su kullanıcı birliklerinin ve köy
muhtarlıklarının yeterli miktar ve özellikte personel, ekipman ve finansmana sahip
olmaması, yeterince eğitimin verilmemesi, bu konularla ilgili çeşitli yönetmelikler
bulunmasına rağmen yaptırım gücü olmaması nedeniyle bunların uygulanamaması olarak
sıralanabilir.
Üstte belirtilen sorunlarla ilgili çözüm önerilerini ise şu şekilde sıralanabilir:
•
Herkese yeterli ve sağlıklı içme suyu temin için su kaynaklarının havza bazında sektörler
arası entegre bir yaklaşımla korunmasına, kullanılmasına ve geliştirilmesine önem
verilmelidir. Bu sorunun çözümü için mevcut yasalar yetersiz kaldığından yeni yasal
düzenlemeler yapılmalıdır. Özellikle içme suyu olarak kullanılan kaynaklar, baraj ve doğal
göller kirlenmeye karşı korunmalı, bu koruma sistemli olmalı ve sürekli denetlenmelidir.
•
Yapımı tamamlandıktan sonra herhangi bir teknik vasfı bulunmayan köy tüzel kişiliğine
teslim edilen münferit içme suyu tesislerinin işletimini sağlayacak birimlerin (belediyelere
benzer içme suyu büroları) kurulması, bölge okulları veya kooperatif işletmeleri anlayışı ile
198
işletilemeyen bu tesislerin çalıştırılması sağlanmalıdır.
•
Tesis yapım ve bakım, onarım ve işletme giderlerine köylünün katılımını sağlamak
amacıyla gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
•
Yetersiz kalan içme suyu tesisleri alternatif su kaynakları ile takviye edilmeli ve kırsal
kesimde yaşayan insanlarımızın da çağdaş yaşam standardına ulaşmasına katkıda
bulunulmalıdır.
•
YAS rezervi kontrol altında tutularak seviyesinin korunmasına özen gösterilmeli
gerekiyorsa çeşitli yöntemlerle suni besleme yapılmalı özellikle kıyı şeritlerinde
tuzlanmanın engellenmesi için YAS’ların kullanımı denetlenmelidir. Öncelikle açılmış olan
rezerv kuyularının değerlendirilmesini sağlayacak yatırım planlamaları yapılmalıdır.
•
Tarımsal kirliliğe neden olan aşırı gübre ve tarım ilacı kullanımı sınırlandırılmalı ve bu
konuda kullanıcıların bilinçlendirilmesi için eğitim programları düzenlenmelidir.
•
Su kalitesi kaynakta ve kullanım noktasında, mevsim değişikliklerinde mutlaka kontrol
edilmelidir. Bu işten sorumlu kuruluşların işbirliği içersinde periyodik kontrollerini
gerçekleştirmeleri gerekmektedir.
•
Özellikle kırsal kesimde izin verilenin çok üstünde olduğu belirlenen içme suyu şebeke ve
isale hatlarındaki su kaybı oranını en aza indirebilmek için bu konuda geliştirilmiş
teknolojilerden yaralanarak su kayıpları önleme projeleri hazırlanmalıdır.
•
Kanalizasyon tesisleri mutlaka gerekli arıtma ve deşarj tesisleri ile birlikte ele alınmalıdır.
Atıklar çevre ve insan sağlığına zarar vermeyecek şekilde deşarj edilmelidir. Köy ve bağlı
yerleşim birimlerinin kanalizasyon atıkları için doğal arıtma ve benzeri teknolojilerin
uyarlanmasına imkan verecek çalışmalar başlatılmalıdır.
•
Su kaynakları kirlendikten sonra büyük masraflarla arıtılması yerine kirlenmeden önce
korunması için tedbirler alınmalıdır. Bu amaçla pis suların uzaklaştırılması, bunların
arıtılması, katı atıkların toplanması, depolanması veya çevre kirliliği yaratmayacak şekilde
imha edilmesi sağlanmalıdır.
•
Kırsal alana hizmet götüren kuruluşlar arasında iş birliği ve koordinasyon sağlanması kırsal
yaşam standardının da kentsel yaşam seviyesine ulaşabilmesi için politikalar ve hizmet
kriterleri oluşturulmalıdır.
199
•
Kırsal alt yapı planlamalarının daha sağlıklı planlanıp uygulanabilmesi için köylerin
halihazır ve yeni yerleşim yeri planlarının alımına öncelik ve önem verilmelidir.
Tüm bu sayılan önerilerin suyun, kanalizasyon ve arıtma tesislerinin geleceğimiz açısından çok
büyük önemi olduğunu kullanıcılara en iyi şekilde anlatabilmek için tüm kamu kurum ve
kuruluşlarının ve sivil toplum örgütlerinin sağlayabildikleri katkılar çerçevesinde eğitim
programları düzenlenmelidir. Bu programlar doğrultusunda Milli Eğitim Bakanlığı ve medyanın
tüm olanakları seferber edilmelidir.
e. Ergene Havzası Katı Atık Yönetimi
İyi bir çevre yönetiminin gereği olan katı atık yönetimi, dünyamızın sahip olduğu enerji,
hammadde gibi doğal kaynakların kıtlığı ve kullanılmasında maksimum verimin sağlanması
zorunluluğu ile teknik, ekonomik ve sosyal disiplinlerle çok yönlü ilişkiler içerisinde olan önemli
bir faaliyet dalı olarak açıklanabilir. Atık yönetimi, atıkların geri kazanılmasını, atık miktarını
artıran üretim ve tüketim türlerinin sınırlandırılmasını ve istihdam yaratılmasını da kapsayan ve
giderek önemi artan bir konu haline gelmiştir.
Katı atıkları kaynaklarına göre 4 sınıfta değerlendirebilir:
•
Evsel katı atıklar: Konutlardan atılan, tehlikeli ve zararlı atık kavramına girmeyen, bahçe,
park ve piknik alanları gibi yerlerden gelen katı atıkları ifade eder.
•
Endüstriyel nitelikli katı atıklar
•
Tıbbi katı atıklar ve
•
Özel katı atıklar
Katı atık yönetimi; sadece çevre kirliliği boyutuyla ele alınmayıp, kent ekonomi politiği içerisinde
üretim, istihdam, kaynakların etkin ve verimli kullanımı, tüketim, yaşam tarzı gibi özelliklerle
birlikte değerlendirilmelidir. Katı atık yönetiminin temel ilkeleri;
•
Atık miktarının azaltılması
200
Atık miktarının ve toksik özelliğinin azaltılması katı atık yönetiminin en temel unsurlarından
birisidir. Evsel katı atıkların miktarı, toksik özelliği ve bertaraf maliyetleri arttıkça, atık
yönetiminde kaynak azaltmanın da önemi artmaktadır. Ne kadar az atık toplanır, işlenir ve
bertaraf edilirse, atık yönetimi ve üretilen atıkların çevreye verdiği zarar da o oranda az
olacaktır.
Katı atıkların azaltılması pek çok yolla mümkün olmaktadır. Bunlar; imalat sürecinde paket ve
ürünlerin yeniden projelendirilmesi; tüketim sürecinde daha az atıklı ürünlerin satın alınması
ve yeniden kullanılması; günlük hayata geçirilen bazı kurumsal değişiklikler (kağıdın iki
yüzünün de kullanılması gibi); daha dayanıklı ve toksik özelliği az olan ürünlerin satın
alınması, endüstrilerde daha az atık üreten teknolojilerin seçilmesi gibi yöntemlerdir.
Planlama etkili bir atık azaltma programında en temel unsurlardan birisidir. Plancıların kendi
bölgeleri için plan geliştirmeden önce neyi ne kadar azaltacaklarını ve sonuçlarının nasıl
ölçüleceğini tesbit etmeleri gerekmektedir. Evsel katı atık planları, etkili kaynak azaltma
politikasına, açıkça tanımlanmış amaçlara ve anlamlı ölçüm stratejilerine ihtiyaç duymaktadır.
•
Üretilen atıkların geri kazanımı
Atıkların geri kazanılması; çöpün içerisinden ekonomik değeri olan maddelerin geri alınarak
değerlendirilmesi ve böylelikle çöp miktarının azaltılması işlemidir. Bir diğer deyişle, atığın
üretim ve tüketim sistemine geri verilmesidir. Geri kazanım, atık alanı ihtiyacını ve kirliliği
azaltmak, enerji maliyetinden tasarruf etmek amacıyla uygulanmaktadır.
Yeniden kullanım, geri kazanma işleminin en iyi şeklidir. Bunun mümkün olmadığı
zamanlarda, geri kazanılan maddeler bir başka ürünün ham maddesi olarak işlenebilir. Geri
kazanımın uygulanmasında alınacak tedbirler aşağıda belirtilmiştir.
o Hedeflerin belirlenmesi ve gözlem ağının kurulması,
o Geri kazanılabilir malzemenin kaynağında ya da ulaşılabilir toplama merkezlerinde
ayrılmasının sağlanması,
o Kaynakların akılcı bir şekilde fiyatlandırılması ile geri kazanımlı ürünlere pazar sağlanması.
201
•
Atıkların çevreye zarar vermeden bertaraf edilmesi
Katı atık yönetiminin en önemli unsurlarından birisi de geri kazanılması mümkün olmayan
katı atıkların insan ve çevre sağlığına zarar vermeden bertaraf edilmesidir. Bu aşamada bertaraf
teknolojileri gündeme gelmektedir. Hangi teknolojinin nerede, nasıl ve hangi kapasitede
seçileceği, teknik ve ekonomik araştırmayı gerektiren bir konudur.
Teknolojiyi saptayan en önemli parametre ise o yörenin katı atığının özelliğidir. Dolayısıyla
katı atığın özelliği iyice araştırılmadan seçilen bertaraf teknolojileri yerel yönetimler ve ülke
için büyük maddi zararlar doğurabildikleri gibi çevreyi de olumsuz yönde etkileyebilirler.
Katı atıkların yönetiminde yaygın olarak kullanılan en önemli üç yöntem;
o Düzenli depolama,
o Kompostlama ve
o Yakma’dır.
Katı atık yönetiminde karşılaşılan en önemli sorunlar aşağıda özetlenmiştir:
•
Katı atık kompozisyonu ve miktarına ilişkin verilerin eksik ve hatalı oluşu,
•
Kurumlar arasında sorumlulukların açıkça tanımlanmamış olması,
•
Ulusal düzeyde katı atık yönetimine öncelik verilmemesi ve bu konuda oluşturulmuş bir
politikanın bulunmaması,
•
Mevcut yasa ve yönetmeliklere uyulmaması,
•
Her konuda denetim eksikliği,
•
Ulusal teknik performans ve teknoloji uygulama standartlarının olmaması,
•
Özel sektörün katılımını ve rekabetini önleyen yasaların bulunması,
•
Yetersiz eğitim ve bilgilendirme nedeniyle kamuoyu katılımının sağlanamaması,
•
Çöp toplama ve bertaraf sorumluluklarının farklı belediyelere verilmesi,
•
Çöplerin kaynağında ayrı olarak toplanmaması,
•
Geri kazanım programlarının yetersizliği, olanların da bilgilendirme yetersizliğinden
202
nedeniyle tam kapasite çalışmaması,
•
Katı atığın mülkiyetinin kime ait olduğunun saptanamaması (bertaraftan sorumlu büyük
şehir belediyesi ile toplamak ve taşımaktan sorumlu ilçe belediyeleri arasında mülkiyet
sorunu doğmaktadır),
•
ÇED Yönetmeliği’nin katı atık yönetimine tam olarak uygulanamaması,
•
Belediyelerde katı atıklarla ilgili ekipman eksikliği,
•
Belediyelerde, teknik konulara vakıf personel eksikliği,
•
Küçük büyük tüm belediyelerin katı atık yönetimi konusunda bireysel arayışlara
yönelmeleri,
•
Belediyelerde katı atık yönetimine ilişkin ayrı bir muhasebe sisteminin oluşturulmamış
olması,
•
“Vahşi depolama” şeklinde işletilen mevcut çöp döküm sahalarının ciddi çevre
problemlerine neden olmasıdır.
Bu çerçevede öngörülen çözüm önerileri:
•
Gerek ulusal gerekse bölgesel bazda katı atık envanterinin oluşturulması ve geleceğe yönelik
projeksiyonunun çıkartılması,
•
Envanter sonuçlarına göre bertaraf yöntemlerinin tesbitinin yapılması,
•
İlgili yasa ve yönetmeliklerin başta ülke şartları olmak üzere, AB normları da dikkate
alınarak, yeniden gözden geçirilmesinin sağlanması; mevzuat, yetki ve sorumluluk
karmaşasının giderilmesi,
•
Katı atık yönetimini düzenleyen yasa ve yönetmeliklere uyulması için denetimin
arttırılmasının temini,
•
Yasa ve yönetmeliklere uymayanlar için etkin bir ceza sisteminin getirilmesi,
•
“Ulusal Katı Atık Politikası ve Yönetim Planı”nın oluşturulması,
•
Katı atık yönetimi konusunda standartlaşmaya gidilmesinin sağlanması (çöp toplama ve
biriktirme kapları, taşıma araçları, kantarlar, bertaraf tesislerinde kullanılacak ekipman
gibi),
203
•
Katı atık yönetiminin en temel unsurlarından birisi olan az atık üretimi için gerek evsel
gerekse endüstriyel bazda bilinçlendirmenin sağlanması,
•
Atıkların azaltılmasını temin etmek için öncelikle yönetmelik ve politikalar aracılığı ile
doğal
kaynakların
fiyatlandırılması
ve
yenilenemeyen
kaynakların
korunmasının
sağlanması,
•
Geri kazanımın teşvik edilmesi ve atıkların kaynakta ayrı toplanması için pilot projelerin
uygulanmaya konulması,
•
Tüketim alışkanlıklarının değiştirilmesi için gerekli önlemlerin alınmaya başlanması
(naylon torbalar yerine kesekağıdı veya geri dönüşümlü torba kullanılması, plastikmetal
ambalaj yerine cam malzemelerin kullanılması gibi),
•
Endüstrilerin ürettikleri atıkları geri kazanmaları için teşvik edilmesi (vergi kolaylıkları
gibi),
•
Yönetmelikte gerekli değişikliklerin yapılarak, kota mecburiyeti kaldırılarak depozito
uygulamasının getirilmesi,
•
Öncelikle Belediye Birliklerinin özendirilerek yöresel/bölgesel bertaraf sahalarının teşvik
edilmesi, daha sonra ise zorunlu hale getirilmesi,
•
Bertaraf sahalarının yerinin imar planlarında gösterilmesinin sağlanması,
•
Yöresel sahaların oluşturulmasında Yap-İşlet ya da Yap-İşlet-Devret modeline uygun
yatırımların teşvik edilmesi,
•
Bu sistemin uygulanabilmesi için gerekli hukuki değişikliklerin yapılması,
•
Katı atık yönetimi konusunda gerek halkın bilinçlendirilmesi gerekse yürütülecek diğer
çalışmalarda gönüllü kuruluşlar ve sivil toplum örgütlerinin desteğinin alınması,
•
Devlet – Üretici – Tüketici – Belediye – Gönüllü Kuruluş – Halk birlikteliğinin
oluşturulması,
•
Medyada, bünyesinde katı atıkları da barındıran çevre sorunlarına yönelik programların
yapılmasına ağırlık verilmesi,
•
Katı atık yönetimine özel sektörün girmesinin temini için mevcut yasalarda gerekli
düzenlemelerin yapılması (atık toplama ve bertaraf işlemleri “Hizmet” kapsamından
çıkartılarak, ihale sürelerinin uzatılmasının sağlanması),
204
•
Halen toplanan Çevre Temizlik Vergisi’nin zaman içinde kaldırılarak, üretilen atık bedeline
göre para alınmasına yönelik bir sistemin oturtulması ve bedelin belirlenmesinin
belediyelere bırakılması,
•
Katı atıkların uzaklaştırılmasının tüm masraflarının, atık üreticilerinden alınması ve bunun
için Çevre Kanunu’na ek bir madde konulması,
•
Belediyelerde katı atık yönetimine ilişkin ayrı muhasebe sisteminin oluşturulması,
•
Katı atık yönetimi konusunda belediye personelinin eğitilmesi ve katı atıklara yönelik bir el
kitapçığının basılması,
•
Çevre yatırımları için (düzenli depolama sahalarının inşası ve işletilmesi, mevcut çöp
sahalarının rehabilitasyonu, toplama ve taşıma hizmetlerinin iyileştirilmesi, geri kazanım
tesislerinin kurulması) yer tahsisi, ucuz elektrik kullanımı, uygun koşullarda kredi
sağlanması ve yatırım indirimi gibi teşviklerden faydalanılmasıdır.
205

Benzer belgeler