Bayburt İli Doğa Turizmi Master Planı

Transkript

Bayburt İli Doğa Turizmi Master Planı
T.C.
ORMAN VE SU ĠġLERĠ
BAKANLIĞI
13. BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ
BAYBURT ġUBE MÜDÜRLÜĞÜ
BAYBURT ĠLĠNDE
DOĞA TURĠZMĠ MASTER PLANI
2013 – 2023
2013
1
ÖNSÖZ
Gezmek, görmek, dinlenmek, değiĢik kültür ve mekânları tanımak için yapılan seyahatler
turizmi oluĢturmaktadır. Son dönemde anonimleĢen, her yerde olan standart kimliksiz ürün ve
yerlere ilgili azalmaktadır. GeçmiĢ kültür izlerinin yerinde görüldüğü, kültürel temaların
olduğu yaĢam tarzının izlenebildiği, el sanatları alıĢveriĢinin yapılabildiği, doğa ile iç içe olan
turizm anlayıĢı ilgi çekmeye baĢlamıĢtır.
Bayburt bölgesi; doğal morfolojik yapısı (yüksek dağ sıraları, platolar, ovalar, yeraltı
ve yer üstü su kaynakları), peyzajı, flora ve faunadaki çeĢitliliği ile farklılaĢan bir bölgedir.
Doğal çeĢitliliğin yanısıra, tarih boyunca çeĢitli medeniyetlere yurt olması ve ipek yolu
güzergahı üzerinde yer alması dolayısıyla; tarihi, arkeolojik, etnoğrafik ve folklorik
zenginlikleri ile de “kültürel çeĢitlilik” olanakları sunmaktadır. Ġl bütününde kırsal alandan
kent merkezlerine ve kent merkezlerinden diğer bölge kentlerine yaĢanan nüfus hareketi ve
sınırlı sanayileĢme olgusu; doğal kaynakların tüketilmesini engelleyerek günümüze kadar
taĢınmasında önemli bir etken olmuĢtur. Korunan bu doğal kaynaklar günümüzde bölge için
önemli turistik potansiyeller olarak öne çıkmaktadır.
ġube Müdürlüğümüzce hazırlanan Doğa Turizmi Master Planında; geliĢen turizm
anlayıĢına paralel olarak; doğayı ve kültürel kaynakları korumayı destekleyen, düĢük ziyaretçi
etkisi olan, yerel halka sosyoekonomik fayda sağlayan, bozulmamıĢ doğal alanlarda çevresel
açıdan sorumlu seyahat, ziyaret ve aktivitelerin planlaması düĢünülmüĢtür.
Alpaslan KATIRCI
ġube Müdür V.
2
ĠÇĠNDEKĠLER
ÖNSÖZ
1.GĠRĠġ
1.1 DOĞAL ALANLAR, YÖRE ĠNSANININ GELENEKSEL HAYATI
KIRSAL KALKINMA, SÜRDÜRÜLEBĠLĠR TURĠZM ALTERNATĠFĠ VE
BAYBURT VĠLAYETĠNDE SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ
1.2 DOĞAL ALANLAR VE SÜRDÜRÜLEBĠLĠR KALKINMA
1.3 SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ
1.4 SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ GELĠġME STRATEJĠSĠ
2. SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ GELĠġĠMĠNE ĠLĠġKĠN ÇALIġMALAR
2.1 KAYNAK ANALĠZĠ
2.2 TURĠZM POTANSĠYELĠ
2
5
2.3 TAġIMA KAPASĠTESĠ
18
5
5
7
9
11
11
14
3.ĠLGĠ GRUBU ANALĠZĠ VE YEREL ORGANĠZASYONUN
OLUġTURULMASI
20
3.1 ĠLGĠ GRUPLARI/PAYDAġLAR
20
3.2 ĠLGĠ GRUBU KATEGORĠLERĠ
21
3.3 ĠLGĠ GRUBU ANALĠZĠ
21
3.4 TOPLUM TEMELLĠ YAKLAġIM
22
3.5 YEREL ORGANĠZASYONUN OLUġTURULMASI
22
3.6 TARĠHÇE
23
3.7 BAYBURT ĠLĠNĠN GENEL ÖZELLĠKLERĠ
30
3.7.1. Ġlin Jeomorfolojik Özellikleri
30
3.7.2. Jeolojik Özellikler
31
3.7.3. Ġklim Özellikleri
32
3.7.4. Hidrografya
33
3.7.5. Toprak Özellikleri
34
3.7.6. Arazi Varlığı
34
3.7.7. Orman Varlığı
36
3.7.8. Flora-Fauna ve Hassas Yöreler
36
3.7.9 YerleĢim Alanları ve Nüfus
38
3.7.10. Tarım ve Hayvancılık
40
3.7.11. Sanayi ve Teknoloji
43
3.7.12. Altyapı, UlaĢım, HaberleĢme ve Konaklama
44
3.7.13. Madencilik
45
3.7.14. Enerji
47
3
3.8. ĠLGĠ GRUBU ve PAYDAġ ANALĠZĠ
47
4.BAYBURT ĠLĠ DOĞA TURĠZMĠ ARZI
48
4.1 BAYBURT ĠLĠNĠN DOĞA TURĠZMĠ DEĞERLERĠ (DOĞA TURĠZMĠ ARZI)
48
4.2. BAYBURT ĠLĠNĠN DOĞA TURĠZMĠ (ARZI) DEĞERLERĠ VE BĠLĠNĠRLĠK
DEĞERLENDĠRMESĠ
4.3.
52
BAYBURT ĠLĠNDE DOĞA TURĠZMĠ AMAÇLI KULLANILAN VE KORUMA
STATÜLÜ ALANLAR
60
4.4 SEÇKĠN ÖZELLĠKLĠ DĠĞER SAHALAR
61
4.5 BAYBURT ĠLĠNDE DOĞA TURĠZĠM ÇEġĠTLERĠ
64
5.SEÇKĠN
VE
YÜKSEK
DEĞERLENDĠRĠLMESĠ
VE
DEĞER
TAġIYAN
POTANSĠYELĠNĠ
(X)
YILDIZ
GELĠġTĠRME
ALANLARIN
ĠMKANLARININ
ORTAYA KONULMASINA ĠLĠġKĠN ANALĠZLER
67
6. BAYBURT ĠLĠ SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ STRATEJĠLERĠ
73
6.1.GeliĢme Stratejileri
73
6.2. Pazarlama Stratejisi
74
6.3. Ziyaretçi Yönetimi Stratejisi
74
6.4. Ġzleme ve Değerlendirme Stratejisi (Turizmin etkilerinin ve
sürdürülebilirliğin izlenmesi)
74
4
1. GĠRĠġ
1.1 DOĞAL ALANLAR, YÖRE ĠNSANININ GELENEKSEL HAYATI, KIRSAL
KALKINMA, SÜRDÜRÜLEBĠLĠR TURĠZM ALTERNATĠFĠ VE BAYBURT
VĠLAYETĠNDE SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ
Tabiatı korumanın geleceği kırsal alanların geleceğine, kırsal hayatın korunmasına ve sağlıklı
yürüyen bir kırsal ekonomiye bağlıdır. Kırsal alanlardaki düĢük ve dağınık nüfus ile beraber
yetersiz gelir söz konusu olduğunda bu alanların turizm köyleri vb. gibi faaliyetler için
kullanılması söz konusu olacaktır. Bu tür giriĢimlerin önemli bir kısmı korunan alanlarda veya
dıĢında yapılmaktadır. Bazı etkinliklerin korunan alanlara ve tabiata çok zarar verdiği de
görülmektedir. Bu sebeple tabiatı korumakla görevli olan bizlerin çevremiz ile iyi bir proaktif
iliĢkiler içinde olmamız gerekmektedir. Proaktif kiĢi; iliĢkilerde ve faaliyetlerde insiyatifi
eline alan kiĢi demektir. Tabiattaki faaliyetlerin kontrolü için Orman ve Su ĠĢleri Bakanlığı
taĢra kuruluĢlarının kırsal sahalarda doğa turizminin geliĢtirilmesinde öncü olması doğru bir
harekettir.
Son yıllarda sivil toplum kuruluĢları ve diğer kamu kurum ve kuruluĢları; statülü korunan
alanlar, doğal alanlar, kırsal kalkınma, kalkınma için iĢbirliği gibi konuları tamamıyla farklı
bir bakıĢ açısı ile algılamaya baĢlamıĢlardır. Tabiat ve geleneksel kültürler üzerinde turizmin
meydana getirdiği olumsuz tesirler ve bunların neticesinde duyulan korkular kitle turizmine
karĢı alternatif, çevreye duyarlı turizmi ve tabiatı korumayı öne çıkarmıĢtır. Sürdürülebilir
doğa turizmi ve ekoturizm tabiatın korunması için bir umut olarak ortaya çıkmıĢtır.
Algılamadaki bu değiĢiklik, doğal alanlar, korunan alanlar ve çevresinin bölgesel
planlamasında turizme iliĢkin proje ve çalıĢmaların giderek artmasına yol açmıĢtır. Bu sayede
turizm, zaman içinde kırsal alanların kalkınmasında, yoksulluğun azaltılması ve yöresel
kültürel zenginliğin korunmasında anahtar bir rol haline gelmiĢtir.
Sürdürülebilir doğa turizmi, kırsal ekonominin çeĢitlendirilmesi, kırsal nüfus için yeni bir
bakıĢ açısı meydana getirilmesi, yoksulluğun ve kırsal göçün azaltılmasında önemli
seçeneklerden biri olarak görülmektedir. Ancak, turizmin yalnızca yerel ekonomi ile doğru
Ģekilde bütünleĢtirildiği takdirde beklentileri karĢılayabileceği ve yöre halkı ile diğer ilgi
gruplarına fayda sağlayacağı unutulmamalıdır.
1.2 DOĞAL ALANLAR VE SÜRDÜRÜLEBĠLĠR KALKINMA
1980’li yıllardan itibaren BirleĢmiĢ Milletler Çevre Programı (UNEP), çevre konularına
iliĢkin çalıĢmaları arttırmıĢ, Bu çalıĢma giderek artan bir etkinin meydana gelmesini
sağlamıĢtır. Dünya Çevre Kalkınma Komisyonu’nca 1987 yılında tamamlanan çalıĢmalar
5
sonunda “ortak geleceğimiz” adlı bir rapor hazırlanmıĢtır. GeliĢmiĢ ve geliĢmekte olan
ülkelerde, çevre ve kalkınma konularına çok farklı yaklaĢılması gerektiği bu raporda
vurgulanmıĢtır. Kalkınmanın ve insanlığın sahip olduğu kaynakların sürdürülebilir olduğuna
vurgu yapılmıĢtır. Raporda ortaya konulan “sürdürülebilir kalkınma” kavramı, insanların
elinde bulundurduğu ve onlara muhtaç olduğu ekolojik, kültürel ve sosyo-ekonomik
kaynakların nadir ve eĢsiz olduğu görüĢüne varılmıĢtır.
Bir sahanın sahip olduğu kaynaklar, çok farklı maksatlar için kullanılabilmektedir. Örneğin,
bir orman, kereste imalatı için kullanılabilirken, üzerindeki ağaçlar kesilerek tarım toprağı
olarak kullanılabilmekte ayrıca korunan alan olarak da ayrılabilmektedir. Alanın ve alanda
yaĢayan yöre halkının özelliklerine bağlı olarak bu seçeneklerden bazıları uygulanabilirken,
bazıları ise kesinlikle uygulanamaz. Yalnızca korumacı bir yaklaĢım içine girildiğinde doğru
görülen seçenek ormanın el değmemiĢ eski haline bırakılması olsa da, yöre halkı ve diğer iĢ
gruplarının bu kaynakların sürdürülebilir kullanımı hayat kalitelerini yükseltmek için
ormandan hak iddia etmeleri mevzubahistir. Bu sebeple yüzde yüz sürdürülebilir kalkınmaya
her zaman ulaĢılamasa da bu hedef üzerine yoğunlaĢılmalıdır.
Doğal ve korunan kırsal alanlarda, geçmiĢten günümüze yerel topluluklar ile arazinin
beraberliği çok önemlidir. Korunan alan ağı büyüdükçe korunan alan kavramının anlamı da
değiĢmeye ve geliĢme göstermeye baĢlamıĢtır. Bu geliĢme içinde yöre insanlarının varlığı ve
faydalanmalarının sürdürülebilirliği de öne çıkmaktadır.
Bir doğal alan ve korunan alanın içinde yer aldığı bölgenin sürdürülebilir kullanımı, turizm,
ekolojik tarım, hayvancılık, yeni bölgesel ürünler, sürdürülebilir ormancılık, hatta enerji
üretimindeki yatırımlarla birlikte düĢünüldüğünde daha baĢarılı olacağı açıktır.
Doğal alanlarda faaliyetlerin açıklanmasında Kırsal alan, Kırsal kalkınma ve Sürdürülebilir
Kalkınma gibi kavramlar değerlendirilmelidir. Bu kavramlara baktığımızda;
Kırsal Alan; ġehir diye tabir edilen yerleĢme sahalarının dıĢında kalan tarımla ilgili
etkinliklerin yapıldığı alanları da içeren köy, mezra, kom vb. adlarla adlandırılan ve anılan
insan yerleĢimlerinin var olduğu alanları “kırsal alan” olarak tanımlayabiliriz.
Kırsal Kalkınma Kavramı: Kırsal kalkınma, küçük toplulukların içinde bulundukları
ekonomik, toplumsal ve kültürel Ģartları iyileĢtirmek amacıyla giriĢtikleri çabalarının, devletin
bu konudaki çabalarıyla birleĢtirilmesi, bu toplulukların tüm ülke insanlarının tümüyle
kaynaĢtırılması ve ulusal kalkınma çabalarına tam katkıda bulunmalarının sağlanma süreci
Ģeklinde tanımlanmıĢtır.
Kırsal Alan Kalkınması; Hem eğitim hem de örgütlenme iĢi olup, kırsal alan; toplumun
ihtiyaçlarının göz önünde tutulması,
kırsal alan kalkınma politikası ile ilgili planların
6
alınması sırasında topluma zorla kabul ettirilmemesi gereken bir konudur. Toplum
istediklerini elde etmedikçe kırsal alan çalıĢmalarına katılmayacaktır. Tarımsal çalıĢmalar,
beslenme, eğitim, mesleki önderlik ve öğretim, kooperatifler, el sanatları, küçük sanayiler,
sosyal güvenlik çalıĢmaları, planlama ve sağlık politikaları nitelikleri kırsal alan ve ülke
planları ile bir bütünlük içinde olmalıdır.
Sürdürülebilir Kalkınma: Ekolojik, ekonomik ve sosyo-kültürel kaynakların sürdürülebilir
kullanımına dayanmaktadır. Burada ekolojik, ekonomik ve sosyo kültürel sürdürülebilirlik
Ģartlarının tamamının sağlanması önemlidir.
Kırsal alanlar turizm ve boĢ zamanların değerlendirilmesinde önemli bir yer tutmaktadır.
Kırsal alan, turistlere sakin ve huzurlu bir seçenek sunmaktadır. 2005 yılında yapılan bir
araĢtırmada; Fransız vatandaĢları tatillerinin, %52’sini ya bir ailenin yanında ya da bir
arkadaĢının evinde, %26’sı evlerinde geçirdiklerini ve %9’luk bir kısmı ise kırsal alanda
ikinci bir eve sahip olduklarını ifade etmiĢlerdir. Kırsal alanlar doğa için önemli role sahiptir.
Tabii kaynakların korunması, biyolojik çeĢitliliğin sürdürülmesi, doğal felaketlere karĢı
koruma, iyi hayat Ģartlarının korunması ve doğal manzaranın korunması doğal çevre ile ilgili
hususlardır.
1.3 SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ
Sürdürülebilir kalkınma, ekolojik, ekonomik ve sosyo-kültürel kaynakların sürdürülebilir
kullanımına dayanmaktadır.
Sürdürülebilir turizmin geliĢimi de sürdürülebilir kalkınma ile bağlantılı bir yaklaĢımdır.
Sürdürülebilir turizmin geliĢiminde turistlerin ve ziyaret edilen yerlerin bugün kü
ihtiyaçlarının, gelecekteki fırsatları koruyup geliĢtirerek ve geniĢleterek karĢılanması
amaçlanmaktadır. Bu yaklaĢım, ekonomik, sosyal ve estetik ihtiyaçların, kültürel bütünlüğün,
gerekli ekolojik süreçlerin, biyolojik çeĢitliliğin ve kırsal hayatı destekleyen süreçlerin
devamını içermektedir. BirleĢmiĢ Milletler Dünya Turizm Örgütü’nün tanımına göre
sürdürülebilir bir turizm geliĢimi;
Çevresel kaynakların en iyi Ģekilde kullanılmasını sağlamalı,
Ziyaret edilen toplulukların sosyo-kültürel yapısına, gelenekselliğine saygı göstermeli,
Bütün ilgi gruplarına adil bir Ģekilde dağıtılan sosyo-ekonomik faydalar ile tutarlı ve uzun
vadeli ekonomik faaliyetler ortaya koymalıdır.
Buna göre sürdürülebilir kırsal/doğa turizminin geliĢme ölçütleri;
a. Biyolojik çeĢitliliğin korunması,
b. Ekonomik tutarlılık,
c. Kültürel zenginlik,
7
d. Yöre halkının refahı,
e. Ġstihdam kalitesi,
f. Sosyal eĢitlik,
g. Ziyaretçi memnuniyeti,
h. Yetkinin yerele doğru dağıtılması,
i. Toplumun genelinin refah ve mutluluğu,
j. Fiziki bütünlük,
k. Kaynakların etkin kullanımı,
l. Çevre temizliğidir.
Korunan alanlar açısından; tabiatın seçkin parçaları olan korunan alanlar ile turizm arasındaki
bağ, korunan alanların tarihçesi kadar eskidir.
Korunan alanlar turizme, turizm de korunan alanlara ihtiyaç duymaktadır. Turizm korunan
alanların kurulması ve yönetiminde göz önüne alınması gereken önemli bileĢendir.
Turizm; aynı Ģekilde koruma altında olmayan flora ve faunanın tutunduğu tabiat alanlarına ve
insanın yaĢadığı sahalardaki yöresel kültüre de bağımlıdır. Bu bağımlılık doğa ve kültürün
bozulmaması için tedbirleri gerektirir. Bu tedbirlerin neler olacağının “sürdürülebilir kırsal
kalkınma” ilkeleri çerçevesinde tespiti de zorunludur.
Turizmin önemli bir ekonomik faaliyet olması ve tüm göstergelerin bu faaliyetin büyüme
eğiliminde olacağı yönünde olması önemli bir husustur.
Turizmdeki büyümeyle beraber sürdürülebilir turizm, ekoturizm gibi doğayla ilgili turizme
olan talep artmıĢ ve turizm ürünleri ile destinasyonlar çeĢitlenmiĢtir. Turistlerin talepleri de
değiĢmiĢ ve çeĢitlenmiĢtir. Turistlerin talepleri konaklamada konforun sağlanması yanında,
yöreye özgü kültürel değerler hakkında bilgi edinme, yöre halkıyla iletiĢim, bölgenin flora ve
faunası, özel ekosistemler, doğal hayat ve bunların korunması da dahil olmak üzere daha
sorumlu bir seyahat deneyimi kazanmak da söz konusudur.
Beklenen büyüme ve yeni eğilimler turizmi o kadar stratejik bir konuma taĢımıĢtır ki, turizm
eĢsiz özellikli doğal veya korunan alanların sürdürülebilirliğinin yanı sıra bu alanların
çevresinde yaĢayan yöre halkının kalkınma potansiyeline de müspet etki sağlayabilmektedir.
Bu durumda turizm, doğal alanların korunması ve yöre halkı ile ziyaretçilerin çevre bilincinin
arttırılmasında kullanılabilecek çok önemli bir araçtır. Dolayısıyla turizm sayesinde koruma
çalıĢmaları için gerekli mali kaynakların kazanılmasının yanı sıra ziyaretçiler ile yöre halkına
yönelik bilinçlendirme ve eğitim programlarının oluĢturulması ve uygulanması gibi hedeflere
de kolayca ulaĢılabilmektedir.
8
En önemli hususta; turizm faaliyetlerinin uzun dönemde sürdürülebilir olması için geniĢ
kapsamlı, dikkatli, katılımcı ve paylaĢımcı olarak planlaması, sürecin etkin yönetimi ve
izlenmesi gerekmektedir.
Aksi takdirde, bu faaliyetlerin geri dönüĢü mümkün olmayan
olumsuz etkileri ortaya çıkacak ve turizm bu alanları tahrip eden bir faktör haline
gelebilecektir. ĠĢte bu nedenle; “SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ GELĠġME (MASTER)
PLANI” çalıĢmasına lüzum duyulmuĢtur.
1.4 SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ GELĠġME STRATEJĠSĠ
Yukarda da bahsedildiği üzere, insan kullanımı bakımından hassas olan sahalarda turizm söz
konusu olduğunda turizmin iyi planlanması ve yönetilmesi önemli olmaktadır.
AlıĢılmıĢ turizm stratejileri ile Sürdürülebilir Doğa Turizmi GeliĢme Stratejisi arasındaki fark
Ģudur; alıĢılmıĢ yöntemler yukarıdan aĢağıya bakıĢ açısı ile uygulanmaktadır.
Yani kararlar merkezden alınmakta ve uygulanması için yerele taĢınmaktadır. Yöre halkı
katılımcı olamamaktadır.
Sürdürülebilir turizm ise aĢağıdan yukarıya bir yaklaĢım için gayret göstermektedir. Bu
yaklaĢımda yöre halkının beklentileri ele alınır, yönetime katılmasını sağlayıcı yapı kurulur,
yörenin kalkınma potansiyelini bünyesinde barındıran tabii değerlerin korunması için ortak
kararlar alınır. Karar almanın yanında uygulama ve izleme aĢamalarında da yöre halkının
bilgisini, becerilerini, en uygun Ģekilde kullanmak esastır. Bu yaklaĢım yöre halkının, yerel
otorite ve organizasyonların yetkilendirilmesine dayanır.
-Sürdürülebilir turizm geliĢim aĢamasında doğa ve çevresinin ortak çıkarları söz konusudur.
Konaklama ve diğer turizm altyapıları mümkün olduğunca doğal alan dıĢında olmalıdır. Bu
durum doğaya ve kültüre zararı en aza indirdiği gibi ev pansiyonculuğu gibi faaliyetlerin
yapılmasıyla yöreye faydayı arttırabilir.
-Yöre halkı ve diğer bölgesel ilgi grupları turizm geliĢiminde önemli ortaklardır. Söz konusu
gruplar turiste konaklama imkanı sunacaklar, sunacakları ürünün kalitesinin korunmasında da
sorumluluk alacaklardır.
-Günübirlik ziyaretçiler yerine uzun süreli konaklamaya lüzum duyan turistle hedefleniyorsa,
doğal ve kültürel mirasa dayalı çekim noktaları, el sanatları gibi faaliyetler ortaya konmalıdır.
-Doğal alanlar genellikle çok hassastır, bu sebeple ekolojik değerler, belirli bir saha ile sınırlı
olmayacaktır. Geleneksel hayat, yerel kültür, kırsal, sosyal ekonomik yapılar da aynı zamanda
turizmin temel kaynağı olmaktadır.
- Sürdürülebilir Doğa Turizmi GeliĢme (Master) Planı’nın ilimizde/bölgemizde ve ülkemizde
doğa turizmine konu olacak sahaların tüm ilgi grupları için anlamlı ve cazip bir bakıĢ açısına
dayandırılmasına esas olmalıdır.
- Sürdürülebilir Doğa Turizmi GeliĢme (Master) Planı’nda turizm; doğayı koruma, kırsal
kalkınma için bir araç olarak ele alındığından, doğa turizmi yönetim planı olarak ele
alınmalıdır. Halihazırda olan turizm etkinlikleri de tartıĢılmalı, değerlendirilmelidir. Ġlde
sürdürülemez olan turizm veya gelir getirici faaliyetler de tanımlanmalıdır. Ayrıca iyi bir
9
yönetim için tehditler ve fırsatlar da ele alınarak bunlardan hareketle ortaya çıkacak fikirler
ortaya konmalıdır.
-Doğaya dayalı turizm yönetiminin entegre bir anlayıĢla (alan ve çevresinin sahip olduğu
doğal, tarihi ve sosyo-ekonomik kaynakların bütüncül ele alınması) değerlendirilmesi de
önemlidir.
-Turizm geliĢimi genel olarak piyasa talebine göre yönlendirilir. Bir alanın turizm
potansiyelinin değerlendirilmesi, rekabetçi özgün ve özellikli bir destinasyon oluĢturması için
gerçekçi beklentiler ortaya konulmalıdır. Yüksek ekolojik değerlere sahip olan sahalar yüksek
turizm değeri içermeyebilir. Turizm, ancak doğru pazar ürünlerini hedeflediği zaman baĢarılı
olabilir. Özellikle hassas tabiat alanlarında taĢıma kapasitesi düĢük iken, bu alanlardan
beklenen faydalar yüksek olmaktadır. TaĢıma kapasitesinin düĢüklüğü sınırlı sayıda turist
demektir. Bu sebeple taĢıma kapasitesinin değerlendirilmesi de önemlidir.
-Entegre Doğal Alan Yönetimi, Sürdürülebilir Doğa Turizmi GeliĢme (Master) Planı ile
doğa ve turizm yönetimi için tüm ilgi gruplarının desteğini almayı hedefler. Tüm ilgi
gruplarının etkin desteği önem taĢır. Turizm geliĢiminin karmaĢık yapısı göz önüne alınırsa,
ilgi gruplarının etkin iĢ birliği oldukça önemlidir. Planın herkes tarafından sahiplenilmesi
ayrıcalık olacaktır.
-Sürdürülebilir kırsal kalkınma için kapsamlı bir vizyon belirlenmesine de ihtiyaç vardır.
-Pazarlama
Stratejisi; Sürdürülebilir Doğa Turizmi GeliĢme (Master) Planı’nın bir
parçasıdır. Kalkınma ve rekabete açık ürün-Pazar kombinasyonu için yaratıcı yaklaĢımlar
içermelidir. Pazarlar, hedef gruplar, turist sayısı, ürünler, hizmetler, yaratıcı yaklaĢımlar bu
stratejide yer almalıdır.
-Turizm Destinasyonu Yönetimi; Yaygın bir stratejik yaklaĢım olup, destinasyonu rekabete
açık hale getirir, bir turizm pazarını iyi bir Ģekilde yönetmek, pazarlamak, bir destinasyonu
rekabetçi yapabilmek için gereken tüm unsurları içeren bir yaklaĢımdır.
-Ġyi tanımlanmıĢ amaçlar ve göstergelerle mantıksal bir çerçeve kurmak, ayrıntılı bütçe, mali
portre ve ilgi gruplarının tümüne açık görev ve sorumluluklar veren bir iĢ planı hazırlamak
gereklidir.
-Ziyaretçinin Ġzlenmesi ve Ziyaretçi Yönetim Planı: Madem ki doğa gibi hassas bir
sistemde çalıĢılıyor, bu durumda turist ziyaretinin ilkelerini belirleyen bir ziyaretçi yönetim
planı lüzumludur. Aynı zamanda da hem geri bildirim temin etme, hem de taĢıma
kapasitesinin kontrolü için izleme programı da olmalıdır.
Geri bildirimler kalitenin arttırılması, sunumların taleplere uygun hale getirilmesi
(iyileĢtirilmesi), hizmetteki aksamaların ve doğadaki değiĢimlerin takibi için çok önemlidir.
10
ġu unutulmamalıdır ki; turizm, doğanın korunması için ortaya konan ana hedeflere ulaĢmak
garanti edildiği takdirde teĢvik edilmelidir.
2. SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ GELĠġĠMĠNE ĠLĠġKĠN ÇALIġMALAR
2.1 KAYNAK ANALĠZĠ
GeliĢme planı ve stratejisi için öncelikle kaynak analizi yapılması mecburidir. Bir alanın sahip
olduğu kaynaklar, o alanın kalkınması için bir sermaye veya potansiyel oluĢturmaktadır. Bu
kaynakların analizi de önemli veri ve bilgi oluĢturulmasını temin etmektedir.
Ekolojik ve kültürel kaynakların yanında sosyo-ekonomik özellikler de turizm geliĢimi için
önemli bir temel oluĢturmaktadır. Örneğin kırsal turizmin, tarımsal faaliyetleri desteklemediği
durumlarda kırsal turizmin gerçekleĢtirildiği bölge hem kendi sermayesini hem de kırsal olma
özelliğini kaybedecektir.Gerek turizm potansiyeli gerekse taĢıma kapasitesi turizm
kaynaklarının mevcut durumuna bağlı olduğundan kaynak envanterinin mutlaka yapılması
gerekir.
2.1.1 Kaynak Analizinde Ele Alınacak Unsurlar
a. Doğal Kaynaklar: turizmin geliĢimi için önemli olan yöreye özgü doğal kaynaklardır. Bu
kaynakların hali hazırdaki ekonomik kullanımları, korunma durumları, statüleri, iklim gibi
turizm geliĢimi için potansiyel kaynakların envanterini içermektedir.
Seçkin Doğal Kaynaklar: Turizm yalnızca korunan doğa parçaları ile ilgili değildir. EĢsiz
manzaralar, dağlar ve nehirler gibi ve korunmayan türler de turizm için ilgi çekici
olmaktadırlar. Örneğin; ormandaki ağaçların üzerinde gezinen sincapları, konakladığımız evin
penceresinden gözlemlemek son derece çekicidir. Bir orman öncelikli olarak odunculuk
amacıyla kullanılsa da dağ bisikleti gibi bir aktivite için ortamı çekici hale getirebilmektedir.
Seçkin Doğal Kaynakların Halihazırdaki Ekonomik Kullanımlarının Tanımlanması
Doğal kaynakların çok çeĢitli kullanımları söz konusudur, ormanların odunculuk, nehirler ve
göllerin sportif balıkçılık, su sporları ve enerji üretmek için kullanımları gibi. Bu
kullanımlardan bazıları gelenekseldir ve düĢük etkilere sahiptir. Bazıları ise sürdürülebilir
değildir. Bu sebeple bunlar turizm geliĢimi için de uygun değildir.
Kaynağın Korunma Durumu ve Statüsü: Bazı doğal kaynaklar mevcut kanunlarla korunur.
Bunların turizmde kullanımı da bu kanunlara uygun olmalıdır.
11
Ġklim; mevsimlerin dağılımı, ortalama sıcaklık, nem ve günlük ortalama optimal güneĢ ıĢığı
saatlerine bağlı olarak iklim analizi yapılmaktadır. Burada önemli olan iklimin farklı
mevsimlerde turizm için elveriĢli olup olmadığıdır.
Turizm GeliĢimi Ġçin Potansiyel Doğal Kaynaklar: Potansiyel kaynakların tespiti turizm
planlaması için önemli ve özellikle yönlendirici olmaktadır. Tüm bu kaynakların envanter
çalıĢmalarının haritaya aktarılması, turizm ürünleri ve hizmetlerinin geliĢmesi ve altyapı ile
tesislerin fiziksel planlaması için önemli olmaktadır.
b. Kültürel Kaynaklar: Kültürel kaynakların envanteri doğal kaynaklara iliĢkin çalıĢmalara
benzerlik göstermektedir. Özellikle doğal ve kültürel kaynaklardan oluĢan kombinasyonlar,
turistler tarafından yüksek ilgi ile karĢılanmaktadır. Kültürel mirasın korunmasının önemi
konusunda farkındalık meydana getirilebilirse, sürdürülebilir turizm geliĢimine ve doğa
korumaya verilen destek artacaktır.
c. Sosyo-Ekonomik Kaynaklar: Altyapı, insan kaynakları ve farklı ekonomik sektörlerin
bileĢimini içermektedir. Bu konuda yapılacak envanter çalıĢması, birbiri ile bağlantılı birçok
farklı unsurlar içermesi ve bu unsurların turizm geliĢimi için ilk bakıĢta kavranamaması
mümkündür. Bölgenin kalkınma potansiyelinde, sosyal ve ekonomik rekabet edebilirlik
unsurları büyük öneme sahiptir. Yerel nüfusun turizme yaklaĢımı, turizm sektöründe çalıĢma
isteği gibi bazı unsurların turizm ile doğrudan iliĢkisi bulunmaktadır.
Altyapı: Bir bölgenin turizmde rekabet edebilirliği ve kalkınma seviyesinin tespiti için altyapı
kalitesi önemli bir göstergedir. Altyapının kalitesi, yerel nüfusun hayat kalitesini ortaya
koymanın yanı sıra turizm geliĢimi için de zorunlu bir Ģarttır. Alan, güvenli içme suyu,
donanımlı sağlık tesisleri gibi temel unsurları içermiyorsa turizm geliĢimi asla baĢarılı
olamayacaktır. Altyapının farklı unsurları için Ģartlar, kalite ve gelecekteki durum
değerlendirilmelidir. Kaynak halihazırda turizm için mi kullanılmaktadır? Sorusu hem
kaynağın turizm geliĢimi için önemi konusunda hem de kaynak kalitesi hakkında göstergeleri
ortaya koyabilmektedir.
-
Su kaynaklarına yönelik etütler; kaliteli su kaynağının sağlanması, su kaynağının
sürdürülebilir kullanımı ve su çıkarmanın çevresel etkisini de içerir.
-
ĠletiĢim ağına yönelik etütler; turistlerin refahı ve turizm geliĢimi için önemli olan cep
telefonları da olmak üzere telefon ve internet ağlarının kalitesine yönelik etütleri
içermektedir.
-
Sağlık hizmetlerinin; kalite, miktar ve coğrafi dağılımı son derece önemlidir.
12
-
Güç kaynaklarına yönelik etütler; elektrik Ģebekesi, ısınma ve yemek piĢirme için enerji
kaynaklarının varlığı önemlidir. Her ne kadar resmi standartlara göre planlansa ve tehlike
içermese de turistler nükleer santrallerin yakınında konaklamamaktadır.
-
Su ve toprak kirliliği etkisi olan atık su sistemleri önemli olup, bölgeye gelen turistlerin
sayısı ile meydana gelecek atık su miktarı da dikkate alınmalıdır.
-
Katı atıkların düzenli depolaması toplum için olduğu kadar çevre için de önemlidir. Katı
atıkların görüntü kirliliğine de yol açması ayrı bir menfi etkisidir.
-
Yol ağlarının durumu; çoğu turistin tercihlerini yaparken en önemli etkendir.
-
Güvenlik; kamu güvenliğini ve asayiĢi sağlamak turist güvenliği gibi unsurlar önemli
olmaktadır. AĢırı kar yağıĢı, kanyon veya dağ kurtarma timlerinin olup olmaması da çok
önemlidir.
-
Politik istikrarsızlık ve suçlar; turist için caydırıcı etki yapmaktadır.
Ġnsan Kaynakları; Bir bölgenin insan sermayesini ifade eden bu unsur, turizm
geliĢiminde anahtar etmenlerden biridir. Ġnsan kaynakları hem hizmeti hem de manevi
nitelikteki kültür ve kimliği oluĢturmaktadır.
Ġnsan kaynaklarına iliĢkin etütler aĢağıdaki unsurları içermelidir;
-
Yöre halkının nüfusu,
-
Göç vb. eğilimler,
-
Demografik yapı,
-
Aktif nüfus ve yapısı, eğitim seviyesi, potansiyel bilgi ve beceriler, açık fikirlilik,
geleceğe odaklanma, çalıĢma ahlakı,
-
Yöreye özgü geleneksel ekonomik faaliyetleri ve yöresel sanatları yapabilme,
-
Turizm geliĢimine iliĢkin tutum, misafir severlik duygusu, hizmete yönelim,
-
Sosyal tutarlılık, esneklik, mevcut sosyal iliĢkilerin kalitesi ve aralarındaki iĢbirliğini
içeren sosyal yapı,
-
Yerel kurumlar, idareler, yönetiĢim, bürokrasiden kaçınma vb. hususlarla finansal
kaynaklar ve yönetimleri,
-
Alanın kültürü ve kimliği, alanda etkin görev alacak kiĢilerin ortak değerleri, ilgileri,
yaklaĢımları, algılama Ģekilleri, özel ilgi ve becerileri, özgün gelenekler, o topluma ait
olma ve o toplumda yaĢamaktan onur duyma gibi durumları içerir,
-
Farklı ekonomik sektörler; söz konusu coğrafi bölgeye ve ile yoğunlaĢma durumları, firma
sayısı, ölçeği, ortalama karlılık, geleceğe yönelik bakıĢ açısı, pazarları ve dıĢ iliĢkileri,
sektörler arası iĢbirliği son derece önemlidir, tüm sektörler turizm sektörü ile iliĢkili
olabilmektedir.
13
Kaynak analizinin sonuçları; sürdürülebilir turizm yönetimi ve kalkınmada sermayeyi
oluĢturan kullanılabilir kaynaklara genel bir bakıĢı sağlamakla beraber, bölgenin mevcut
kalkınma durumunu ve sürdürülebilirliğini değerlendiremeye yönelik bir resim
sunmaktadır. Analiz aynı zamanda; bölgenin sürdürülebilir kalkınmasına yönelik bir
vizyon oluĢturulmasını ve turizm geliĢiminin diğer sektörlerle bütünleĢtirilmesini
sağlayacaktır.
2.2 TURĠZM POTANSĠYELĠ
Yüksek değerlere sahip doğal ekolojik sahalar her zaman yüksek turizm potansiyeli
içermezler;
- Bazı doğa parçaları araĢtırma yapan uzmanlara, iyi eğitimli ekoturistlere hitap etmektedir.
Bu alanlar sayıca az olduğu için de sınırlı bir turizm potansiyeli içerirler,
- Bazı doğal sahalar, eriĢim, güvenlik gibi nedenlerle turistler için elveriĢli olmayan yerlerde
bulunurlar,
- Ekolojik kaynakların kullanımlar karĢısındaki duyarlılığı (taĢıma kapasitesi), ziyaretçi
giriĢinde kısıtlamalara sebep olmaktadır,
Bir sahanın daha fazla turist çekebilmesi için ihtimalleri ortaya koyan turizm potansiyeli
önemli bir konudur. Turizm potansiyelinin tespiti için arz ve talebin ortaya konması gerekir.
Bu potansiyel sınırlıysa baĢarılı bir turizm giriĢimini baĢlatmak imkanı olmayacaktır.
Turizm ekonomik bir faaliyet olduğundan ancak turizm pazarında sürdürülebilirliği için bir
talebi karĢılaması lüzumludur.
Turizme iliĢkin motivasyon ve istekler değiĢkendir, kaynakların değeri aynı kalırken değiĢen
tüketici davranıĢları turizm potansiyelini etkilemektedir. Dolayısıyla turizm potansiyeli
tüketicinin bakıĢ açısı (talebi) ile değerlendirilmelidir.
Turizm potansiyeline iliĢkin veri toplarken, istatistiki veriler, anketler gibi yöntemlerle veri
elde edilebilir, ayrıca derinlemesine görüĢmeler, katılımcı gözlemleme, olaylar üzerinde
çalıĢmalar ile veri elde etmek için kullanılan niteliksel araĢtırma metotları kullanılmaktadır.
Turizm potansiyeli için “turizm talebi” incelemesi aĢağıdaki hususların tespiti ile yapılabilir;
-
Halen yapılan turizm,
-
Halihazırdaki turist miktarı,
-
Her bir ziyaretçinin günde harcadığı miktar,
-
Ortalama kalma zamanları,
-
Turist profili,
14
-
Dürtü analizi; hangi temel etmenlerin turistler için rol oynadığı,(doğa, kültür, sağlık,
güneĢ, vb.)
-
Benzer bir il veya saha ile kıyaslama yapılması, milli veya milletlerarası bir il ile
kıyaslama yapılması ve neden o ilin tercih edildiği,
-
Gelecekte rakip olacak iller hangileridir, nedeni,
“Turizm arzı” incelemesinde ise aĢağıdaki hususlar öne çıkmaktadır;
-
Ġlimizde bir uluslar arası havaalanı var mıdır veya yakın bir ilden yararlanma imkanı
makul müdür?
-
Alan ulaĢım hangi araçlarla olur?(demiryolu, özel taĢıt, genel taĢımacılık, vd.), bunlara
yaklaĢım nasıl olmaktadır (kötü, yeterli, iyi gibi),
-
Alana ulaĢma durumu (kolay-rahat, çaba ile, zor ve tehlikeli)
-
Ġle gelmek için yabancı turistler ülkemizden vize alıyor mu?
-
Sahamızın istikrarlı bir yönetimi var mı?,
-
Güvenlik ve ulaĢım açısından ne gibi problemler yaĢanabilir?
-
Alt yapı incelemesi; taĢımacılık ağı, yerel yolun durumu (toprak, asfalt), anayolla
bağlantısı, demiryolu ağı, yerel genel taĢımacılığın yaygınlığı, program, ücretler,
hat/duraklar, döngü patikaları, patikalar, yollar, iĢaret levhaları, genel enformasyon
levhaları, araç-otobüs park kapasitesi, bilgi alma, tercüme kolaylıkları,
-
Yiyecek içecek ve barınma; restoran sayısı, restoranların sınıflandırılması (iyi-sayısı, orta
iyi-sayısı vb.)
-
Hangi standartta yiyecek sunuluyor? (yüksek, yeterli, kötü)
-
Ġl ve çevresinde ne tür barınma alanları var? (otel, hotel, yatak kapasitesi, rota üstü
barınma kulübeleri, bungalov, parkları, kamp alanı, diğerleri),
-
Hangi standartlarda barınma sunuluyor? (yüksek, yeterli, kötü),
-
Ġlinizin seçkin özellikteki doğal alanlarının özellikleri (sundukları ile tek mi?, biraz farklı
mı?, diğer seçkin özellikli yerlere benziyor mu?),
-
Alan turist gezi rotasına girecek Ģekilde turistlerin ilgisini çekebilecek diğer sahalara yakın
mı? (diğer çekici sahalara yakın, orta derecede potansiyel, düĢük veya yakında böyle bir
potansiyel bulunmamakta),
-
Ġlin alanlarında yaban hayatı; (bayrak tür, ilginç diğer türler, temsil edici yaban hayatı,
farklı yaban hayatı izleme aktiviteleri, yürüyerek, botla, gözlem noktası ile vb.),
-
Yaban hayatı izleme de tatmin edicilik durumu (garanti etme, genellikle, Ģans veya
mevsime bağlı),
15
-
Bölgedeki önemli yaban hayatının tanımı,
-
Yardımcı tesislerin durumu (rekreasyonel, spor, diğer; durumu:kötü-yeterli-iyi),
Kaynakların turizm potansiyelinin değerlendirilmesi;
-
doğal değerler: (sahiller, sahil kayalıkları, kumullar, dağlar, ormanlar, korunmuĢ izole
olmuĢ alanlar, Ģelaleler, göller, nehirler, mağaralar, yaban hayatı, hayvan-kuĢ, deniz
canlıları, iklim, diğerleri),
-
kültürel değerler; (tarihi binalar, tarihi yerler, anıtlar, arkeolojik yerler ve koleksiyonlar,
folklor ve gelenekler, el iĢleri, müzeler, sahne sanatları, sanayi mirası vb.)
-
Toplumun turizm potansiyeli; (insan kaynakları; aktif nüfusun büyüklüğü ve yapısı, eğitim
düzeyi ve profesyonel bilgi, beceriler, eğitimler, orijinal-karakteristik ve geleneksel
özellikleri, ekonomik faaliyetler-sanatlar profesyonel olmayanlar dahil, resmi olmayan
bilgi ve beceriler, turizm geliĢimine yaklaĢımlar, misafir severlik anlayıĢı, hizmet
eğilimleri, yerel kuruluĢ ve idareler ile yönetiĢim, alanın kültürü ve kimliği,
-
Ekonomik kaynakların turizm potansiyeli; (tarım, ormancılık, balıkçılık, sanayi ve diğer),
-
Altyapı; (su sistemleri, ulaĢım ağları, sağlık imkanları, ulaĢım terminalleri, enerji
kaynakları, kanalizasyon sistemleri, katı atık ve yok etme sistemi, caddeler/yollar,
güvenlik sistemleri vb.)
-
ĠĢ ve hizmet altyapısı; (fırınlar, kasaplar, bakkallar, süpermarketler, doğrudan satıĢ yapan
çiftlikler, kiralık araç, servis istasyonları, taksiler, otobüsler, kiralık bisiklet, kiralık spor
malzemeleri ve bakımı, postaneler, bankacılık hizmetleri, doktorlar, diĢçiler, eczaneler,
kafe ve restoranlar, atm’ler, bankalar, diğer iĢ ve hizmetler.)
Turizm Talebi; turizmin mevcut durumunun incelenmesi;
Ziyaretçi; boĢ zamanlarını geçirmek için bir yere gelen kiĢi olarak tanımlanabilir, turist ise
alanda bir veya daha fazla gece konaklamaktadır. Her turist bir ziyaretçidir, ancak her
ziyaretçi turist değildir. Dolayısı ile turist ve ziyaretçi sayılarının ayrılması gerekmektedir.
Ziyaretçi ve turist ayrımı farklı talepleri sebebi ile yapılmak durumunadır, ayrıca her ikisinin
de farklı etkileri bulunmaktadır. Bir turistin ortalama harcaması alanda daha fazla zaman
geçirdiğinden, konaklamaya, ilave yiyecek ve içeceğe ödeme yaptığından genellikle daha
yüksek olmaktadır.
Turizme iliĢkin mevcut durumun ortaya konabilmesi için;
16
-
Turist ve ziyaretçileri ayrı ayrı sayısı (yıllık, mevsimlik, aylık, haftalık, günlük),
-
Son on yılda turistlerin/ziyaretçilerin değiĢimi,
-
Ortalama kalıĢ süreleri, konaklama ve ulaĢım Ģekilleri önemlidir.
(Sürdürülebilir doğa turizm geliĢme planımızda ana unsur turizm olduğundan;turizme iliĢkin
veri kullanılamaz olduğu hallerde ikinci en iyi seçenek olarak ziyaretçilere ait verielr
üzerinden değerlendirme yapılması mecburiyeti doğmaktadır).
-
Turist baĢına ortalama harcama,
-
Grup hacmi ve düzeni,
-
Turistlerin ağırlıklı yaĢ grubu,
-
Yaptıkları faaliyetler,
-
Ziyaret edecekleri-ettikleri yere iliĢkin seçimleri,
-
Memnuniyeti, deneyimleri ve para harcama Ģekilleri,
-
Ġkinci ziyaretlerin yüzdesi ve sayısı,
-
Kullanılabilir ilave veriler.
Talep incelemesinde ilimizi rakip olarak gördüğümüz veya bizimle rekabet eden benzer il
veya illerle karĢılaĢtırmak faydalı ve yerinde olacaktır.
Turizm Arzı:
Konum Faktörü; Bir ilin baĢka turizm pazarları ile iliĢkili olarak nasıl konumlandığını,
bir turistin alana ulaĢmak için harcadığı zamanı, parayı/enerjiyi belirtir.
Bir saha ne kadar güzel olursa olsun, hedef grup tarafından kolayca ulaĢılabilir değilse asla
baĢarılı bir turizm geliĢimi sağlanamayacaktır. Yerel nüfusun değil turistin algılama durumu
dikkate alınmalıdır. Örneğin bakir alanları ziyaret etmekten zevk alan ve ilkel patika yollarla
ulaĢılan yerleri ziyaret etmek isteyen turistler için düĢünülen uzak mesafeler için alanın sınırlı
sayıda turist potansiyeli olacaktır.
-
Uzun mesafeden gelen turistler için hava alanına uzaklık çok önemlidir,
-
Tur operatörlerinin çoğu havayolu ulaĢımını zorunlu görmektedirler, bu sebeple bağımsız
turistler veya tur operatörleri hedeflenebilir,
-
Tren, otobüs veya özel araçlarla eriĢim de konum faktörleri içinde önemlidir,
-
Alana ziyaret iklim Ģartları açısından da kısıtlı imkanlara neden olabilir,
17
-
Ġle özgü yapılan bürokratik iĢlemlerin bıktırıcılığı da önemlidir, sık sık güvenlik birimleri
tarafından kimlik sorulmak, aranmak gibi,
-
Turizm arzında; iĢaretlemeler, doğru yönlendirmeler, bilgiye ulaĢma kolaylığı da önem
arz etmektedir. Haritalar, broĢürler, internet imkanı, kılavuz ve rehberler önemli bir arz
faktörüdür.
-
Yiyecek içecek sunumu ve konaklama arzı; Sunumun ürün ve hizmet kalitesi, hijyenik
standartlar, özgünlük/otantik, yöresel olması, yer ve ürünlerin çeĢitliliği, ortam ve
konukseverlik önemlidir.
-
Restoranların sınıflaması önceden yapılırsa turist için kolaylık olacaktır.
-
Konaklama tüm türleri içerebilmelidir, ürün ve hizmetlerin kaliteli olması, özellikle
hijyeniklik konaklamada çok önemlidir.
Doğal Alanın Kendine Has Özellikleri; Doğal alanların değer yaratması, kırsal kalkınmada
rol oynaması beklentisi de son yıllarda öne çıkan bir görüĢtür. Doğal alanların alternatif
kaynak kullanımına dönüĢtürülmesi için yapılan baskılar sonucu tehdit altında olduğu
yerlerde devamlılığını sürdürebilmeleri, diğer alternatif kaynak kullanımları karĢısında
koruma ve kullanma dengesinin uzun dönemli ekonomik değerinin gösterilebilmesine
bağlıdır. Tabiat ve kültürel miras, yaban hayatının gözlemlenmesi, yöreye özgü özellikler ve
korunması gereken öncelikli türler, doğa ile ilgili çalıĢan ve doğanın kıymetini bilen ekoturistler için son derece önemlidir.
2.3 TAġIMA KAPASĠTESĠ
- Belirli bir sürede ( yıl, ay, hafta, gün, saat ) bir bölgenin alabileceği ziyaretçi sayısı veya
bölgenin kaynakları üzerinde istenmeyen veya planlanmamıĢ etkilere sahip olmayan ve
sürdürülebilir kalkınmayı tehdit etmeyecek düzeyde bir alanda aynı anda bulunabilecek
ziyaretçi sayısı,
- Bir bölgenin, hayati önemde olduğu düĢünülen değerleri, ekolojik süreç ve koĢulları
tehlikeye atmadan ve sürdürülebilir kalkınma imkanlarını azaltmadan belirli bir süre boyunca
destekleyebileceği insan faaliyetlerinin (ağaç kesimi, avlanma, tarım) ve diğer etmenlerin
(örn: iklim değiĢikliği, kirlenme.vb.) baskısı,
- Ziyaret edilen bir alan veya tesisin sahip olduğu kaynaklar üzerinde koruma amaçlarını
tehlikeye atmadan, istenmeyen ve planlanmayan etkilere neden olmadan belirli bir süre (yıl,
ay, gün, an) boyunca alabileceği ziyaretçi sayısı Ģeklinde tanımlanmaktadır.
TaĢıma kapasitesi, Sürdürülebilir Doğa Turizmi GeliĢme (Master) Planında önemli bir
planlama aracıdır. Turizmin geliĢimi ve korunmasında önemli bir kavramdır.
18
TaĢıma
kapasitesinin analizi ve izlenmesi, yönetim kararları yönünden girdi sağlayacaktır. TaĢıma
kapasitesi sayesinde kullanımı sınırlamak, en elveriĢli ziyaretçi sayısını tamamlayarak müspet
etkileri azamiye çıkartmak, olumsuz etkileri en aza indirmek mümkün olabilecektir. Kısaca
Doğa Turizmi GeliĢme (Master) Planındaki “sürdürülebilirlik” taĢıma kapasitesinin
aĢılmaması ile temin edilir.
Ziyaretçi sayısı ve etkinin büyüklüğü arasında doğrudan iliĢki vardır. Ancak alan içinde tek
tehdit unsuru ziyaretçiler değildir. Doğa için önemli olan tehditlerin tümünün birleĢik
etkisidir.
2.3.1. TaĢıma Kapasitesinin Elemanları;
Sosyal TaĢıma Kapasitesi,
Turizm için yerel tolerans limitleri olarak tanımlanmakta olup yöre halkı üzerindeki olumsuz
etkilerinden ve ziyaretçiler ile yöre halkı arasındaki çatıĢmalardan kaçınılmasını içerir.Bu
unsurun turizm geliĢimi içerisinde anahtar rolü vardır. Yöre halkı turizmi desteklemezse
kalkınma asla olmaz.
Yerel kabulü belirleyen temel etmenler, sosyal yapı ve kültürün hassaslığı, toplumun
değiĢimin üstesinden gelebilme yeteneği, turizmin algılanıĢı, yöre halkı ile ziyaretçilerin
iliĢkileri, kullanıcı grupların davranıĢları, birbiri ile uyumu ve paydaĢ olmanın ekonomik ve
toplumsal faydalarıdır.
Ekonomik TaĢıma Kapasitesi;
Sürdürülebilir bir turizm geliĢiminde turizm, ekonomik yapı ile bütünleĢmiĢtir ve diğer
sektörleri de desteklemektedir.
Ekonomik taĢıma kapasitesi; turizm geliĢimini sağlayan bir yerel ekonomi ve yerel
ekonominin sürdürülebilirliğini sağlayan bir turizm geliĢimi anlamına gelmektedir. Yani
temel kıstas; turizm geliĢimi ile yerel ekonomi arasındaki sinerjidir.
Ekonomik taĢıma önemli olan iki unsur; Beklenen faydaları temin etmek için asgari turist
sayısı ve ekonominin üstesinden gelebileceği azami turist sayısıdır.
Ekolojik TaĢıma Kapasitesi;
Ekolojik taĢıma kapasitesi, ziyaretçilerin/turistlerin ziyaret edilen alandaki ekosistemler,
ikamet yerleri ve canlı türleri üzerinde ortaya koyduğu ekolojik zararlardır. Burada, ekolojik
değerlerin, ziyaretçi akıĢlarının ve davranıĢlarının uzun süreli ve sistematik olarak izlenmesi
ve veri toplanması önemli olmaktadır.
Ġdari/fiziki TaĢıma Kapasitesi;
19
Fiziki taĢıma kapasitesi aynı anda ve belirli bir zamanda müĢteri olarak alınabilecek ziyaretçi
sayısıdır. Bu kapasite, alana uygun insan sayısına, yani alanın büyüklüğü ve diğer fiziki
Ģartlar (doğal, coğrafi koĢullar ve hava Ģartları) ile turizm altyapısının kapasitesine
dayanmaktadır. Burada temel göstergeler; kalabalık, kuyruklar ve trafik sıkıĢıklığıdır.
Fiziksel kapasite yönetiminin verimliliği ve etkinliği Ģu unsurlara bağlıdır;
-
Organizasyon kaynaklarının kapasitesi (insan ve ekonomik kaynaklar vb. gibi),
-
Ziyaretçi yönetiminin kapasitesi,
Bir sahanın ziyaretçi kullanımına/ turizm geliĢimine karĢı hassas olan kaynakları: Kırmızı
liste ve endemik türlerin habitatları, alanın savunmasız olan diğer kaynakları, göçe hassas
türler,
Ziyaretçi yönetimi de dahil olmak üzere yönetim amaçları ve hedefleri: Genel bir doğa
koruma planı, amaçlar, hedefler ve doğa koruma politikası, tür koruma politikaları, bölgeleme
sistemi, izleme sistemi,
Ziyaretçiler/turistler, turizm geliĢimi ve etkileri üzerine veriler; tüm güzergahlar, tesisler,
konaklama ve ziyaretçi/turist için olan etkinlikler ve detaylı haritalar, ziyaretçi sayısı,
özellikleri, akımları, ziyaretçi modelleri, etkinlikler ve mevsime bağlı özelliklere iliĢkin
bilgiler vb., ziyaretçiler tarafından özel olarak gerçekleĢtirilen faaliyetler, ziyaretçi etkilerine
iliĢkin veriler, etkilerin izlenmesi ve değerlendirilmesine iliĢkin yöntemler, ölçütler ve
göstergeler.
Coğrafi bilgi sistemleri (CBS) teknikleri ile bilgilerin gösterilmesi mümkündür.
Psikolojik TaĢıma Kapasitesi;
Psikolojik taĢıma kapasitesi bir alanın belirli bir zaman diliminde ziyaretçi deneyimleri
üzerinde olumsuz etkilenmeye sebep olmaksızın kaldırabileceği maksimum ziyaretçi
sayısıdır.
3. ĠLGĠ GRUBU ANALĠZĠ VE YEREL ORGANĠZASYONUN
OLUġTURULMASI
3.1 ĠLGĠ GRUPLARI/PAYDAġLAR
Ġlgi grupları, “belirli bir koruma ve sürdürülebilir kalkınma projesi ile ilgili olarak fayda
sağlayan, projenin içinde yer alan veya söz konusu projeden olumlu ya da olumsuz etkilenen
bireyler, gruplar veya organizasyonlar” olarak tanımlanabilirler.
20
PaydaĢlar, bir problemi çözmek için sürdürülebilir doğa turizmi geliĢimine ve amaçlarımıza
ulaĢmak için güvenebileceğimiz kiĢilerdir.
Ġlgi gruplarının hepsi sürdürülebilir doğa turizmi geliĢimine ortak değildir veya olmaları
gerekmez. Çünkü bir ortağın projeye olumlu bir bakıĢı, tutumu olmalıdır ve amaçlara ulaĢmak
için iĢbirliği yapmalıdır.
Bazen bir ilgi grubu projeye olumsuz bakabilir ve hatta aktif bir tehdit bile olabilir, ilgi
gruplarını iĢbirliği yapılanlar haline getirmek onlara paydaĢ değeri verilmesi ile mümkün olur.
3.2 ĠLGĠ GRUBU KATEGORĠLERĠ
Turizmde ilgi grupları;
-
Yöre halkı, kiĢiler ve kurumlar,
-
Alana dayalı ilin sorumlu yöneticileri,
-
Bölgesel yetkililer,
-
Ulusal yetkililer,
-
Turizm ofisleri, yerel turizm organizasyonları, konaklama ve hizmet sunanlar,
taĢımacılar,
-
Turizmle ilgili sektörler,
-
Tarım, ormancılık ve balıkçılık gibi farklı ekonomik sektörlerin temsil edildiği ticaret
ve sanayi odaları ve el sanatları ile ilgili birimler,
-
ĠĢçi sendikaları, dernekler, STK’lar,
-
Eğitim ile ilgili birimler,
3.3 ĠLGĠ GRUBU ANALĠZĠ
Ġlgi grubu analizi sürdürülebilir doğa turizmi geliĢme planının ortaya konması ve
uygulamasında yer alan farklı taraflara iliĢkin genel bir izlenim sahibi olabilmek, niyet
okumak için kullanılan bir araçtır. Yalnızca bir envanter olarak ele alınmamalıdır,
sürdürülebilir doğa turizmi geliĢme planının planlanmasında potansiyel ortaklarımızın kimler
olduğunu ve hangi tarafla çeliĢkiler yaĢayacağımızı bize bildirmektedir. Ayrıca projenin farklı
seviyelerinde destek temini için de son derece elveriĢli bir analizdir.
Ġlgi grupları analizine dayalı olarak sürdürülebilir doğa turizmi geliĢme planının
yönetiminden sorumlu bir organizasyon oluĢturulmalıdır.
Sürdürülebilir doğa turizmi geliĢimi için, detaylı bir ilgi grubu analizi ilgi gruplarının;
-
Genel hedeflerini,
21
-
Turizmden beklediği faydaları
-
Turizmdeki rollerini tanımlamalıdır.
Bu süreç; Ģu adımlardan oluĢur;
1. Ġlgi gruplarının tanımlanması,
2. Her ilgi grubunun çıkarlarının, önceliklerinin ve değerlerinin belirlenmesi,
3. Her ilgi grubunun davranıĢlarının belirlenmesi,
4. Ġlgi grubunun gücünün ve ilgi grupları arasındaki muhtemel koalisyonlarının gücünün
tahmin edilmesi,
5. Ġlgi gruplarının mevcut ihtiyaçlarının ne düzeyde karĢılandığının değerlendirilmesi,
6. Ġlgi grupları ile birebir iletiĢimlerin baĢlatılması ve ilgi gruplarının güveninin
kazanılması,
7. Ortak menfaatler, sinerji ve baĢarı unsurlarının tanımlanması,
8. PaydaĢların bir araya getirilmesi,
9. Ortak hedef ve amaçların ve onlara ulaĢmak için gerekli olan stratejinin ortaya
konması,
10. Organizasyon çerçevesinin oluĢturulması,
11. Uygulama
(zaman
çizelgesinin
ve
hedeflerin
ortaya
konması,
iletiĢim
organizasyonunun oluĢturulması, ilgi gruplarına somut sorumlulukların verilmesi.)
12. Ġzleme ve geri bildirimin yapılması
3.4 TOPLUM TEMELLĠ YAKLAġIM
Sürdürülebilir Doğa Turizmi GeliĢme Planı’nın hazırlanmasında toplum temelli yaklaĢım
uygulanması neticesinde;
-
Yöre halkı için sürdürülebilir geçim kaynakları ortaya koymak,
-
Toplulukların kendi yapılarını korumalarını teĢvik etmek ve
-
Doğal alanların koruma hedeflerinde yerel faydayı oluĢturmak mümkündür,
Toplum temelli turizmin en önemli özelliği, doğal kaynakların kalitesi ile alanın kültürel
mirasının bozulmamıĢ ve turizmle güçlendirilmiĢ olmasıdır. Doğal çevre üzerindeki
olumsuz etkiler en aza indirilmeli ve yerel kültür korunmalıdır. Turizm, insanların kendi
yerel kültürlerini yaĢatma ve değerlendirmeye teĢvik etmelidir.
3.5 YEREL ORGANĠZASYONUN OLUġTURULMASI
22
Ġlgi grubu analizine dayalı olarak, korunan alan ve çevresi için, Sürdürülebilir Doğa Turizmi
GeliĢme Planını izlemek veya biçimlendirmek amacıyla, korunan alan yönetimi ve tüm ilgi
gruplarının resmi iĢbirliğine dayalı bir organizasyon oluĢturulmalıdır.
Bu iĢbirliği Valiye imzalatıldığı takdirde resmi bir dokümandır. Sürdürülebilir Doğa Turizmi
GeliĢme Planını uygulamak, desteklemek ve sorumluluklarını, karar verme gibi hususları
düzenler.
3.6 TARĠHÇE
1.Bayburt Adı
Ortaçağlarda ve erken Osmanlı dönemlerinde çok büyük bir öneme sahip olan Ģehrin
adı ve kuruluĢ tarihi hakkında kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Ksenophon’un Anabasis’inde
Gymnias ve Bryer’in Pontos’unda Paipertes olarak geçen Ģehrin adına, Ortaçağ Ermeni
kaynaklarında, Payberd, Bizans kaynaklarında Payper, Bayberd ve Paybert olarak
rastlanmaktadır. Justinianos döneminde Baiberdon olarak telaffuz edilen Ģehrin adının, Hellen
dilinde “Baiberdlilerin Kenti” anlamına geldiği ve Ermeni dilinde ki eski söyleniĢ biçimi olan
Baberd’in, Ermenicede kale ve hisar anlamında kullanılan Pert’ten üretildiği öne
sürülmektedir. XIII. yüzyıl sonlarında bölgeden geçen Marco Polo, seyahatnamesi’nde Ģehrin
Paipurth adıyla anılan bir kalesi bulunduğundan ve burada zengin gümüĢ madenlerinin
varlığından bahsetmektedir.
Arap kaynaklarında Bâbirt ve Akkoyunlu tarihinden bahseden çağdaĢ eserlerde Pâpîrt
olarak kullanılan, Ģehrin adının, Bayböğrek’ten geldiği de öne sürülmektedir. Çağatay
umerasından Emir Eratna oğlu Mehmed Eratna adına Bayburt’ta basılan tarihsiz bir parada
Ģehrin adından Baybert olarak bahsedilmektedir. Kazvini’nin eserinde ise Bayburt olarak
kayıtlıdır.
Batılı seyyah Ainsworth, Bayburt adının meĢhur coğrafyacı Bell’in eseri ile Brant ve
Southgate’in seyahatnamesinde Baibout, Baibut ve Baiaboot biçiminde kullanıldığını beyan
etmektedir.
Osmanlı kaynaklarında söyleniĢ biçimi, genelde günümüzde kullanıldığı Ģekilde olup,
Kâtip Çelebi’nin Cihannûmâ’sında “Bayburd” ve “Bayburt” ve Evliya Çelebi’nin
seyahatnamesi’nde “Bayburd” olarak geçmektedir. XVII yüzyıl ortalarında bölgeye gelen
Evliya Çelebi, Ģehrin adının, ”bay” kelimesinin Türkçede zengin, “yurt” kelimesinin mesken
manasına geldiğinden yola çıkarak “zengin yurt” anlamına geldiğini söylemektedir.
23
Bayburt adının Orta Asya kökenli bir erkek adı olduğu da ileri sürülmektedir. Bu
görüĢe göre, Türkler Bayburt’u fethettikten sonra Baiburt, Babirt, Papirt ve Baypırt adlarından
birini taĢıyan Ģehrin adını kendi dillerinde var olan “Bayburt”a dönüĢtürmüĢlerdir.
Ġncelediğimiz dönemde kullanılan Osmanlıca kayıtların tamamında Ģehrin adı Bayburd
olarak kaydedilmiĢtir. Sadece 1642 tarihli mufassal avâriz defterinde Bayburt olarak
yazılmıĢtır.
2.Tarihçesi
a.Türk Hâkimiyeti Öncesi Bayburt
Çoruh havzasının yukarı kısmında yer alan Bayburt, en eski çağlardan Paleolitik ve
Mezolitik/Epipaleolitik dönemlerden itibaren yerleĢim görmüĢ bir alandır. Çoruh’un
kollarından Gez Deresi vadisinde alt ve orta Paleolitik çağa ait konaklama yerine
rastlanmaktadır. Eskiçağlarda Haldilerin yaĢadıkları sahada yer alan Bayburt yöresi, M.Ö.
IV. bin sonlarından itibaren coğrafi tanımla Karaz; etnik tanımla Hurri kültürü sahası içerisine
girmiĢtir. Hitit kaynaklarına göre M.Ö. 14. yüzyılın baĢından itibaren HayaĢa ve çoğu defa
onunla anılan Azzi Krallığının çekirdek topraklarının bir bölümünü oluĢturmuĢtur. Sonraları
Diauehi adlı bir beyliğin toprakları içerisinde yer alan Bayburt, daha sonra Urartu devletinin
egemenliğine girmiĢ ve yıkılıĢına kadar da bu devletin hâkimiyetinde kalmıĢtır. Urartular
stratejik açıdan çok önem verdikleri kaleyi bir yerleĢim merkezi olarak imar etmiĢler ve
yöredeki hâkimiyetlerini üç yüz yıl kadar sürdürmüĢlerdir.
Bir müddet Roma Ġmparatorluğu’nun egemenliğine giren Bayburt, imparatorluğun
395’te ikiye ayrılmasından sonra Doğu Roma (Bizans) toprakları içinde kalmıĢ ve uzun bir
süre Bizans Ġmparatorluğu’nun sınır kasabası olmuĢtur. Bizanslılar ülkeyi thema denilen
eyaletlere ayırmıĢlardır. Bunlar içerisinde önemli bir konuma sahip olan Theodosiopolis
temasının kuzeyinde dağlık Khaldia (Haldia) yer almakta ve Bayburt, Konstantinos
Porphyrogennetos zamanındaki yedi piskoposluktan dördüncüsünü teĢkil etmekteydi.
Doğu Roma ve Ġran (Sasani) imparatorlukları arasında cereyan eden savaĢlar
dolayısıyla Bayburt, Justinianus zamanında tahkim edilmiĢtir.
Bayburt ve çevresinde yapılan tarihi ve arkeolojik çalıĢmalar neticesinde eskiçağlara
ait pek çok kale ve höyük tespit edilmiĢtir. Bayburt Kalesi dıĢında çevrede, Kitre, Sarıhan,
Kapılı, BayrampaĢa ve Aydıntepe kaleleri eskiçağlardan kalma kalelerdir. Bundan baĢka
TaĢkesen, AkĢar, Kitre, DanıĢment, Mutlu, Çorak, Çayıryolu, Gökçedere, ÇiftetaĢ, YazıbaĢı,
Tepetarla, Çiğdemtepe, Kalecik, Sancaktepe, Sırakayalar ve Yedigözeler köylerinde höyükler
bulunmaktadır.
b.Türk Hâkimiyetine GiriĢi
Bayburt, Türklerin Anadolu’da ilk fethettikleri ve yerleĢtikleri sahalardan biridir. Ġlk
Selçuklu Sultanı Tuğrul Bey, 1054 yılı seferinde ordusunu üç kısma ayırıp bir kısmı Parhar
dağları ve Canik ormanları istikametine sevk ederken, göçebe Oğuzlardan bir grupta Bayburt
havalisini ele geçirmiĢtir. Ancak, bu istila devamlı olmamıĢ ve Bayburt, 1071 Malazgirt
zaferini müteakip fethedilip Türklerin yurdu olmuĢtur. I. Haçlı seferinin verdiği sarsıntılardan
faydalanan Bizanslılar Türklere karĢı genel bir saldırı baĢlattıkları sırada, Trabzon Dukası
Thedore Gabras da Bayburt’u iĢgal etmiĢtir. Ġlk Haçlı seferini takiben Kılıç Arslan
24
Bizanslılara karĢı müdafaaya geçerken DânıĢmendli hükümdarı GümüĢ-Tekin Ahmet Gazi de
oğlu Ġsmail’i, iĢgal edilen Bayburt’u kurtarmak için göndermiĢtir. Ġsmail 1098’de Gabras’ı
burada bozguna uğratmıĢ ve böylece Bayburt, kısa süren Bizans iĢgalinden sonra tekrar
Türklerin eline geçmiĢtir.
Bayburt’un DâniĢmendliler idaresinde ne kadar kaldığı bilinmemekle beraber, Ģehrin
yakınındaki DânıĢmend Köyünün, onların hâkimiyetinin bir hatırası olabileceği tahmin
edilebilmektedir. Ancak Bayburt’da DâniĢmendlilere ait baĢka bir eser bulunmadığı gibi
DâniĢmed-nâme’de de Bayburt’un onlara ait olduğuna dair bir iĢaret mevcut değildir.
Buradan yola çıkarak Ģehrin erkenden Saltuklulara veya Mengüciklere geçtiği ileri
sürülmektedir.
Saltuklu hükümdarı Ġzzettin Saltuk döneminde Bayburt, Saltuklu ülkesi sınırları
içerisinde yer almıĢtır.
Bayburt’un, asıl geliĢmesi ise Erzurum Meliki Mugiseddin Tuğrul ġah ile oğlu
Rükneddin Cihan ġah (1200-1230 ) zamanında olmuĢtur. Tuğrul ġah Trabzon Rum
Ġmparatorluğundan gelebilecek tehlikelere karĢı kaleyi yeniden inĢa etmiĢtir. Sultan Alâeddin
Keykubâd, Celâleddin HârizmĢâh’ı mağlup edip ve 1230 yılında da Erzurum Beyliği’ne son
verince Bayburt, Erzurum ile birlikte kesin olarak Selçuklu Türkiye’sine katılmıĢtır. 1243
Kösedağ savaĢını müteakip baĢlayana Moğol istilası zamanında da Bayburt, Anadolu
Selçuklularına bağlı kalmıĢtır ki bu durum, 1291 yılında Selçuklu Sultanı II. Gıyaseddin
Mes’ud adına Bayburt’un Maden Nahiyesinde bastırılan gümüĢ paradan da anlaĢılmaktadır.
Selçuklu döneminde Anadolu Ģehirlerine bir unvan verilmekte olup, Bayburt Ģehri de dâr üssuğr (uç/sınır Ģehri) olarak anılmıĢtır.
Selçuklular zamanında, Tebriz’in Ġlhanlıların baĢĢehri olması ve Ġslam dünyasının en
büyük merkezlerinden biri haline gelmesi, Trabzon-Tebriz yolunun canlanmasına ve bu
bağlamda yol üzerinde bulunan Bayburt’un da daha fazla geliĢmesine imkân vermiĢtir.
Selçuklular ile baĢlayan bu geliĢme Ġlhanlılar döneminde de devam etmiĢtir. Nitekim Kazvinî,
Bayburt’un Ġlhanlılara 21.000 dinar vergi ödediğinden bahsetmektedir.
Ġlhanlı hükümdarı Olcaytu Han’ın Erzurum ve Bayburt’taki yöneticisi olan Hoca
Cemalettin Yakut, burada adına bir medrese inĢa ettirmiĢ ve medreseye çevresindeki
arazilerden bir kısmını vakfetmiĢtir.
Ġlhanlıların son hükümdarı Ebu Said Bahadır Han’ın 1335’te ölümünden sonra
Bayburt, Erzurum, Erzincan ve GümüĢhane ile beraber Celâyirlilere geçmiĢtir. Bölgede bir
müddet Ertene/Eratna oğulları hakim olmuĢtur. Bir ara geçici olarak Çobanlı ġeyh Hasan
tarafından iĢgale uğramıĢsa da sonradan kurtarılmıĢtır. Eratnalı Sultan Gıyaseddin Mehmed ve
Alâeddin Ali adlarına tarihsiz olarak Bayburt’ta gümüĢ sikke kestirilmiĢtir. Sonra da Bayburt,
Erzincan hâkimi Mutahharten’in eline geçmiĢtir.
Kadı Burhaneddin Ahmed, 1395’te Erzincan Emiri Mutahharten ile savaĢmak için
Erzincan’a doğru yola çıktığında, Akkoyunlu Beylerinden Kutlu Beyoğlu Ahmed, Kadı’ya
yardım etmiĢtir. Ġyice güçlenen Kadı Burhaneddin bir ay süreyle bölgeyi zapt etmiĢ ve
Bayburt’a kadar olan yerleri Akkoyunlu Ahmed Bey’e ikta olarak vermiĢtir. Daha sonra iki
hükümdar 1395 sonbaharında Bayburt’un Pulur köyü yakınlarında savaĢmıĢlar ve askerden,
komutandan ve hizmetçiden kimsenin yanında kalmadığını gören, Kadı Burhaneddin ağır bir
yenilgi almıĢtır.
25
Akkoyunlu Tur Ali Bey, Bayburt hâkimi Mahmud Rikâbdar ve Erzincan hâkimi
Gıyaseddin Ahi Ayna Beylerle 1348 yılında bir ittifak oluĢturarak Trabzon’u muhasara altına
almıĢlardır. Tur Ali Bey’in ölümünden sonra Akkoyunluların baĢına Kutlu Bey geçmiĢ ve
1362-1388 yılları arasında hüküm sürmüĢtür. Trabzon Rum imparatorluğu ile savaĢan ve
Duhâri aĢiretini Rumların elinden kurtaran Kutlu Bey 1365’de eĢi Despina Hatun ile birlikte
kayınpederi Trabzon Rum Ġmparatoru III. Alexious’u ziyaret etmek için Trabzon’a gelmiĢ ve
burada sekiz gün kalmıĢtır. Bu ziyaretten çok memnun olan Ġmparator, ertesi sene
beraberindekilerle Kutlu Bey’e misafir olmuĢlardır. Bir süre Akkoyunlu ve Karakoyunlu
mücadelesine de sahne olan Bayburt ve havalisi bundan sonra Osmanlı egemenliği ile
tanıĢmıĢtır.
c. Osmanlılar Tarafından Fethi
Uzun Hasan iktidara geldiğinde Akkoyunluların elinde bulunan Bayburt, Osmanlı
PadiĢahı Fatih Sultan Mehmed’in bizzat katıldığı 1473 Otlukbeli SavaĢı’ndan sonra Osmanlı
ordusu tarafından ele geçirilmiĢse de bir müddet daha Akkoyunlular’da kalmıĢ ve daha sonra
1501’de Safevilerin hâkimiyetine girmiĢtir. Bu dönemde Bayburt, Ģiilik ve safevilik
kavgalarına sahne olmuĢtur. Trabzon Valisi ġehzâde Selim, ġah Ġsmail’in bölgede sebep
olduğu kargaĢalığa son vermek amacıyla birçok kere sefere çıkmıĢ ve 1499 yılında Bayburt’a
gelmiĢtir. Bayındır Beylerinden FerruhĢâd Bey ve ManĢûr Bey bu tarih de ġehzâde Selim’in
hizmetine girmiĢtir.
ġehzâde Selim, ġii tehlikesi nedeniyle 1508’de Bayburt’a kadar uzanan bir sefer daha
yapmıĢ, ancak Ģehir tam olarak Osmanlı egemenliğine alınamamıĢtır.
Yavuz Sultan Selim Çaldıran Seferine çıktığında, ġah Ġsmail’e karĢı silahlanmıĢ olan
FerruhĢâd Bey’e, Maltepe karargâhından bir mektup göndererek onu Ģecaat ve metanet
göstermeğe teĢvik etmiĢtir.
Karadeniz üzerinden Trabzon’a gönderilen zahirenin orduya ulaĢması için bir haftadan
daha fazla Erzincan’da beklemek zorunda kalan Sultan Selim, düĢmanın durumunu öğrenmek
ve dil almak için, içinde PadiĢahın lütuflarına mazhar olmuĢ FerruhĢâd Bey’in de bulunduğu
Bayındır beylerinden ileri gelenleri yanlarına birer bölük asker vererek düĢman tarafına
göndermiĢtir.
FerruhĢâd Bey yanına aldığı üçyüz kadar atlı ile Erzincan’dan hareket ederek Geçit
Deresinden ve Haçdük hanından geçerek büyük Hayik köyü yakınındaki Zelhe deresine
varmıĢ ve orada Tercan Bey’i Ahmed’i yakalamak için pusuya yatmıĢtır. Emir Ahmed
buradan geçerken pusudan çıkan FerruhĢâd ve adamları Emir Ahmed kuvvetleriyle
çarpıĢmıĢlardır. Kethüdası Bayram Bey ile yaklaĢık on beĢ askerini Ģehit vermiĢlerse de
KızılbaĢları mağlup etmiĢler ve Emir Ahmed’i yakalayıp Sultan Selim’in huzuruna
çıkarmıĢlardır. Sorguya çekilen Tercan Beyi, daha sonra idam edilmiĢtir. Tercan Beyi’nin
yakalanmasından son derece memnun olan Sultan Selim, FerruhĢâd Bey’e iltifatlar etmiĢ ve
hediye olarak dört yüz akçe ve bin altın ve bir hil’at vermiĢtir.
Yavuz Sultan Selim, 10 Ağustos 1514 tarihinde Eskitepe denilen yerde
konakladığında, Yanya sancakbeyi Mustafa Bey ile Trabzon sancakbeyi Mehmed Bey’i,
Rumeli ve Anadolu’da tımardan azledilmiĢ kiĢilerle birlikte, Bayburt kalesini kuĢatıp
fethetmek üzere tayin edip göndermiĢtir.
26
Çaldıran seferi dönüĢünde PadiĢah Erzurum’a geldiği vakit Bayburt’un halen
düĢmediğini öğrenmiĢ ve bu duruma çok sinirlenerek kaleyi kuĢatan Bıyıklı Mehmed Bey’e,
bir baĢarı sağlanamadığı takdirde öldürüleceğini bildirmiĢtir.
Bayburt’un Sinür köyüne 25 Ekim 1514 tarihinde gelen Yavuz Sultan Selim, Bayburt
kalesini fethetmek için askerleri yola çıkarmıĢ ve kale fethedilmiĢtir.
DaniĢmend ve Sinür köylerinde ordusunu istirahat ettiren Sultan Selim, burada
fevkalade takdir ettiği FerruhĢâd Bey’e, Bayburt ve Erzincan’da geniĢ topraklar temlik
etmiĢtir.
1553’de Ġran ġahı ġah Tahmasb, Bayburt’a kadar bir akın yapmıĢ ve Osmanlı orduları
karĢısında geri çekilmeye mecbur olmuĢtur. Tahmasb’ın kuvvetleri geri çekilme sırasında
Sinür köyündeki Kutlu Bey’in Cami ve kabrini yakıp harap etmiĢtir.
XVII. Yüzyılın baĢlarında Bayburt, Sultan I. Ahmed’in sadrazamı Murad PaĢa’yı
ağırlamıĢtır. Celâli isyanlarında kuyucu lakabını almıĢ olan Murad PaĢa, asi Canbolatoğlu
meselesini hallettikten sonra diğer bir isyancı olan Kalenderoğlu üzerine yürümüĢtür. 1608
yılında MaraĢ civarında bozguna uğratılan Kalenderoğlu kuvvetleri Bayburt’a doğru
kaçmıĢtır. Muakkipçiler dahi bu yarı canlı eĢkıyayı tu’ma-i seyf ederek muazzam kaçaklara
Bayburd havalisinde dar bir geçitte eriĢmiĢler ve burada da bir sure mukavemet gösterdikten
sonra, iyice bozulup Ardahan cihetinden Revan’a kaçmıĢtır. Kuyucu Murad PaĢa Bayburt’a
geldiğinde Celâli olmayan, fakat onbeĢbin kiĢilik kuvvetiyle halka fenalık etmekte olan
Murad Hanlılar diye bilinen Trabzon Beylerbeyi Ali PaĢa, kardeĢi Mustafa PaĢa ve
sancakbeyi Abdurrahman Bey’den müteĢekkil üç kardeĢi ve BeyĢehirli Emîr ġahî denilen
zorbayı ortadan kaldırmıĢtır.
1635 yılında Revan seferine çıkan PadiĢah IV. Murad, Balahor, Sinür, Cebre ve Hayik
menzillerinden geçip, Tolos köyünden Mama-hatun/Tercan’a oradan da Erzurum’a giderek
yoluna devam etmiĢtir. PadiĢah Sinür ovasına geldiğinde, vezir-i azam tarafından burada
karĢılanmıĢ ve sancağ-ı Ģerif kendisine teslim edilmiĢtir. Ordunun bir takım zahire ihtiyacı
Bayburt’tan karĢılanmıĢtır.
XVIII. yüzyıl boyunca çok büyük bir siyasi geliĢmenin olmadığı Bayburt ve yöresi,
19. yüzyılda önemli olaylara sahne olmuĢtur. Ġlk olarak 1828-1829 Osmanlı-Rus harbi
sırasında Bayburt, Trabzon’u ele geçirmek için harekete geçen Rus komutan General Ġ.F.
Paskeviç emrindeki kuvvetlerin iĢgaline uğramıĢtır. Askerin büyük müdafaası yanında halkın
da gösterdiği direniĢ yeterli olmamıĢ ve bölge büyük sıkıntılara maruz kalmıĢtır. Ruslar kaza
merkezini yağmalamıĢ küffâr-ı hâksar kasabayı gârât ve kal’asının iki yerini lağmeylemiĢ ve
derûnunda olan haneleri ve mescidleri ihrâk etmiĢ ve halkın yiyecek ve içeceğini zahâir-i
hasılâttan dâne-i vâhide kalmayacak Ģekilde gasp etmiĢtir. Naib El-hâc Ahmed Efendi’nin
ilamından anlaĢıldığına göre, Ruslar Bayburt içinde elli günden fazla kalmıĢlar, Ģehri ve civar
köyleri tamamen yağmalamıĢlardır. SavaĢ dolayısıyla ahalinin bir kısmı Ģehirden ayrılmıĢ ve
aceze ve bî çâre takımı dıĢında geride kimse kalmamıĢtır. Muharebenin seyrinde çok önemli
bir yeri olan Hart savaĢlarının sonunda, Ruslar bölgeden çekilmiĢlerdir. Ancak, bu geri
çekilme esnasında Bayburt kalesini ve kasabasını ateĢe vermiĢlerdir. Bayburtlu meĢhur Ģair
Zihnî de bu savaĢlarda Bayburt’un iĢgalini ve Hart savaĢlarını konu edinen tarihî Hart
Destanı’nı kaleme almıĢtır. SavaĢ sonrası Rusların Ģehirde yaptığı tahribat, bu tarihlerde ve
ileriki yıllarda Ģehre uğrayan pek çok seyyahın eserinde de dile getirilmiĢtir.
27
Rusların bölge üzerindeki emelleri artarak devam etmiĢ ve 1877-1878 Türk-Rus
savaĢında Erzurum’a kadar ilerlemiĢler, ancak Bayburt’a girememiĢlerdir. SavaĢ esnasında
Erzurum ve Kars’a sevk edilen bir grup Türk askerinin Bayburt’tan geçiĢi sırasında Bayburt
halkı, askerlerin yağ, bulgur gibi erzaklarının temininde çok büyük yardımlarda bulunmuĢtur.
SavaĢın sonunda imzalanan 1878 Berlin AntlaĢması ile Doğu Anadolu’da bir kısım
yerler Ruslara bırakılmıĢ ve bunun neticesinde Osmanlı Devleti bölgede bir takım yeni idarî
düzenlemeler yapmak zorunda kalmıĢtır. BaĢta Ruslar olmak üzere bazı batılı devletler, savaĢ
sonrası Osmanlı Devleti’nin zor durumundan istifade yoluna gitmiĢler ve Osmanlı
topraklarındaki emellerini ermeni meselesi üzerinden gerçekleĢtirmek istemiĢlerdir. Berlin
AntlaĢması’nda Osmanlı Devleti’ne, Ermenilerin yaĢadıkları bölgelerde ıslahat yapılmasını
kabul ettirmiĢler ve Batıdan bu desteği alan Ermeniler de ülkenin muhtelif yerlerinde olaylar
çıkarmaya baĢlamıĢlardır. Özellikle 1895 yılında pek çok Anadolu Ģehrinde karıĢıklıklar baĢ
göstermiĢ ve bu bağlamda Bayburt ve köylerinde de bir kısım hadiseler zuhur etmiĢtir.
1. dünya savaĢında Rus kuvvetleri 2 Mart 1916 tarihinde Kop’ a varmıĢlar, burada
Türk Askeri ve Bayburt halkı büyük bir direnme göstermiĢ ve bu savunma tarihe “2.Plevne
Savunması” olarak geçmiĢtir.
16 Temmuz 1916 da Bayburt’a giren Rus Kuvvetleri ve onların iĢbirlikçisi Ermeniler
halka pek çok zulüm yapmıĢlardır. Ermeniler 1918 yılının ġubat ayında yüzlerce Bayburtluyu
TaĢ mağaralara doldurmuĢlar ve diri diri yakmıĢlardır. Bayburt bu iĢgalden 21 ġubat 1918
tarihinde kurtulmuĢtur. Bu iĢgal esnasında muhacir olarak Anadolu’nun iç kesimlerine giden
Bayburtlular kurtuluĢla birlikte yurtlarına geri dönmüĢlerdir.
Çorumdan dönenler Çorumda gördükleri Saat Kulesinin bir örneğini de Bayburt’ta
yaparak Türkiye Cumhuriyetinin 1. kuruluĢ yıl dönümü olan 29 Ekim 1924 yılında hizmete
sokmuĢlardır. 1927’ ye kadar Erzurum’ a bağlı olan Bayburt bu tarihte GümüĢhane’ye
bağlandı. 21.06.1989 tarihinden itibaren 3578 sayılı yasa ile il statüsüne kavuĢtu.
28
AYDINTEPE ĠLÇESĠ
Önce Urartuların ardından Ġskitlerin egemen olduğu yörede antik çağdaki adıyla
“Hart” (Aydıntepe) kenti kurulmuĢtur. Eski bir yerleĢim olan Aydıntepe, Perslerin,
Romalıların, Bizansların ve son olarak Türklerin egemenliğine geçmiĢtir. Ġlçenin kuruluĢu
Bayburt kentinin kuruluĢ tarihi kadar eskidir. Onun için ilçe tarihini Bayburt tarihinden ayrı
olarak ifade etmek mümkün olmamaktadır. Cumhuriyetin kuruluĢundan sonra bucak merkezi
olmuĢ, 1957 yılında da nüfusu göz önüne alınarak belediye teĢkilatı kurulmuĢ, Hart olan adı
Aydıntepe olarak değiĢtirilmiĢtir. 4 Temmuz 1987 gün ve 3392 sayılı Kanunla ilçe olmuĢ,
önce GümüĢhane iline, daha sonra il olan Bayburt'a bağlanmıĢtır. Son yıllarda ilçe
merkezinde yapılan kazılarda ortaya çıkarılan yeraltı Ģehri ve mezarlar Ġlçenin turizm
açısından önemini artırmıĢtır. Ġlçe merkezindeki bu yeraltı kenti, tüf kaya içinde, yüzeyden 22,5 metre derinde ve baĢka yapı malzemesi kullanmadan ana kayaya oyulmuĢ galeriler,
tonozlu odalar ve bu odaların açıldığı daha geniĢ mekanlardan oluĢmaktadır. 1988 yılında
tescil edilen ve 1989 yılında da kazı çalıĢmalarına baĢlanan kentin, bölgede daha önce sözü
edilen Halde kentine ait olduğu, eski ismi Hart olan ilçenin isminin de “Halt” dan geldiği
tahmin edilmektedir. Hıristiyanlığın henüz yerleĢmediği devirde Romalılar tarafından kovulan
ilk Hıristiyanların bu bölgeye sığındıkları, yeraltı kentinin de bu dönemlere ait olabileceği ve
kentin 3 km doğu-batı, 2,5 km'de kuzey-güney yönünde olmak üzere yaklaĢık 7,5 km2'lik bir
alana yayıldığı belirtilmektedir.
DEMĠRÖZÜ ĠLÇESĠ
Yörenin bilinen en eski halkı ĠÖ.1500'lerde yaĢayan Azziler ve AyyaĢlar'dır. Yapılan
araĢtırmalarda ĠÖ.2000-3000 arasına tarihlenen Evcikler Tepesi Höyüğü ve Pulur Höyüğü
Tunç Çağına ait çanak, çömlek buluntuları ile önem kazanmıĢtır. Yörenin Urartu, Kimmer,
29
Iskitler, Med, Pers, Pontus, Roma, Bizans, Arap, Selçuklu ve Osmanlı idaresi altına girdiği ve
ev sahipliği yaptığı bilinmektedir. Osmanlı döneminde yörede Müslüman, Ermeni ve Rum
halklarının yaĢadığı kayıtlardan anlaĢılmaktadır. Yörenin 1410'da Karakoyunluların, 1476'da
Akkoyunluların egemenliği altına girdiği ve Fatih Sultan Mehmet'in Otlukbeli savaĢında
Akkoyunluları yenmesi ile Osmanlı egemenliğine girdiği bilinmektedir. Otlukbeli SavaĢı'nın
geçtiği mekan Demirözü ilçesi sınırları içerisindedir. Demirözü Bayburt ilçesine bağlı bir
bucak merkezi iken, 1987 yılında Gümüshane'ye bağlı ilçe yapılmıĢ, 1989 yılında Bayburt'un
il yapılması ile birlikte Bayburt'a bağlanmıĢtır.
3.7 BAYBURT ĠLĠNĠN GENEL ÖZELLĠKLERĠ
3.7.1. Ġlin Jeomorfolojik Özellikleri
Bayburt ve çevresini yeryüzü Ģekilleri bakımından genel olarak üç bölümde inceleyebiliriz.
Birinci bölüm; alanın batı yarısını oluĢturan Bayburt ovası, ikinci bölüm; akarsuların
oluĢturduğu vadiler, üçüncü bölüm; bölgenin etrafını çevreleyen özellikle kuzey ve
güneydoğu kesiminde yer alan dağlık alanlardır.
DAĞLAR: Dağlık alanlar saha yüzölçümünün %45'ini oluĢturmaktadır. Bayburt Ovası'nın
etrafında sahanın doğu yarısında dağlık alanlar yer almakta ve ovanın Kuzeyinde ve
güneyinde yüksek sıradağlar bulunmaktadır. Güneyde yer alan dağların baĢlıcaları; batıdan
doğuya doğru, Pulur (2300 m), Otlukbeli (2520 m), Saruhan (2400 m), ÇoĢan (2963 m), Kop
(2600 m) ve ÇavuĢkıran (2580 m) dağlarıdır. Sahanın kuzey kesimindeki dağlar; batıdan
doğuya doğru, Zülfe (2750 m), Kemer (2856 m), Soğanlı (2750 m), Haldizen (3000 m),
Kırklar (3350 m) dağlarıdır. Çoruh nehrinin çizmiĢ olduğu yayın orta bölümünde oluĢan
sahanın doğu kesiminde, nispeten yüksek tepeler (2250-2500 m) yer almaktadır. Kaledere
tepesi (2500 m) ve Ziyaret tepesidir (2400 m).
OVALAR: YaklaĢık olarak 900 km²'yi bulan dağlarla çevrelenen ve ortasından akan Çoruh
Irmağı'nın kolları ile parçalanan Bayburt Ovası, esas itibariyle dört bölümden oluĢmaktadır.
Güneydoğu bölümünü oluĢturan Keçevi Düzü 1600-1750 metreler arasında yer tutar, batı
kesiminde yer alan MormuĢ düzlüğü 1550-1600 metreler arasındadır. Eğimin azlığı nedeniyle
daha önceleri bu düzlüğün ortasında MormuĢ bataklığı yer almakta iken bataklık, DSĠ
tarafından yapılan drene çalıĢmaları sonucunda kurutulmuĢtur. Üçüncü bölümü oluĢturan
Aydıntepe ovası, kuzeyde yer alır. Bu ovanın yükseltisi 1450-1550 metreler arasındadır.
Dördüncüsü ise kuzeydoğuda, Değirmencik suyu ile Çoruh nehrinin birleĢtiği kesimde,
Bayburt Ģehrinin kuzeyinde yer alan Düzeker ovasıdır. Yüzölçümü bakımından az olan bu
ovanın uzunluğu 35 km, geniĢliği 10 km civarındadır. Yükseltisi ise diğer üç ovadan az olup,
1400-1500 metreler arasındadır. Bu ova ve düzlüklerin kuzey ve güneyinde yer alan birikinti
yelpazeleri üzerinde yerleĢme merkezleri ve köyler kurulmuĢtur.
AKARSULAR: Ġlin ve ülkemizin en önemli su kaynaklarından biri olan Çoruh Nehri
kaynağını Mescit Dağlarından 3239 m alarak il sınırlarına güney doğudan girmektedir. Nehrin
oluĢması esnasında Masat vadisinden gelen ana kaynak ile Kop dağlarının eteklerinden gelen
kop suyu maden bucağında birleĢirler, alt kısımlarındaki diğer küçük derelerin sularını da
toplayarak, Ģehir yerleĢiminin orta bölümünden güney-kuzey doğrultusunda geçen Çoruh
aynı yönde akıĢına bir süre daha devam eder. Düzeker ovasında diğer önemli yan kolu olan
30
Değirmencik Suyunu alır. Değirmencik Suyu, Otlukbeli ve Pulur dağlarından kaynağını alan
BeĢpınar Deresi ile Pulur (Gökcedere) Deresinin MormuĢ Ovasında birleĢen suyu ile AkĢar ve
Sorkunlu derelerinin sularından oluĢur. Çoruh Nehri Değirmencik Suyunu aldıktan sonra
suları iyice çoğalır ve dirsek yaparak doğuya yönelir. Daha sonra nehir dar ve derin olan
Çoruh Vadisine girer ve batı doğu doğrultusunda akıĢına devam ederek ili terk eder.
YAYLALAR: Dağlık bir yapıya sahip olan ilde önemli sayıda yayla bulunmaktadır. Yaylalar
genel olarak Kop ve Soğanlı dağlarında bulunmaktadır. Bu yaylaların bazıları; Aydıntepe,
Akbulut, Cumavank, Otlukbeli, Yazyurdu, Yoncalı, Tohnovi, Çavdar, Somarova, Karakaya,
Menge, Seydiyakup, Kavlatan, Akkoyun, Solkari, GümüĢdamla, Yaylapınar, Üzengili,
KuĢmer, Gökçedere, Dumlu, Günbuldu, ġur, Irmak, Eser, Çukur, Ardıçgöze, Armutlu,
Göloba, Çençül ve Çımağıl ve Kop yaylalarıdır. Tamamen bakir olan bu yaylalar, kaynak
suları, doğal bitki örtüsü ve manzaraları ile yayla turizmi için ideal özellikler taĢımaktadırlar.
GÖLLER: Ġlin doğal gölleri genelde krater gölleri olup, Soğanlı Dağları üzerinde yer
almaktadır. Bunlardan bazıları Haldizen (Balıklı Göl), Göloba (Atlı Göl).
3.7.2. Jeolojik Özellikler
Bayburt Ġli toprakları genelde farklı tür ve yaĢta kütlelerle kaplıdır. Bayburt Ovasının kuzeyi,
merkez ilçenin doğusu ve Soğanlı Dağlarının güney kesimleri mezozoik yaĢlı malm ve liyos
serileriyle kaplıdır. Bu serilerde bol fosil bulunmaktadır. Bölge de tensiyer oluĢumlarına
rastlanır. Tensiyer yaĢlı seriler, volkanik üst kratese serisini yaklaĢık 300 m kalınlığında bir
tabaka halinde örter. Serilerin yapısında göre, konglomera, kil, marn ve yer yer de kalker
bulunur. Genç alüvyonlara ise Çoruh vadisinde rastlanır. Dik yamaçların eteklerine doğru
geniĢçe bir yayılım gösterirler. Çoruh Havzası genel olarak tektonik çöküntü alanı içinde
kaldığından Bayburt'un güneyinde iki küçük bölge, depremin çok olduğu tektonik çukurluklar
ve kırıklar dizisi içinde kalmaktadır. Ġl toprakları 1.2.3 ve 4. derece deprem kuĢağı içindedir.
31
Deprem Bölgeleri Haritası
3.7.3. Ġklim Özellikleri
Bayburt Ġli Doğu Karadeniz iklimi ile Doğu Anadolu iklimi arasında, karasal
özellikleri ağır basan bir geçiĢ iklimi hüküm sürmektedir. Kuzeyde uzanan Karadeniz
Sıra Dağları, Karadeniz iklim etkilerinin bölgeye sarkmasını engellemektedir. Bu
nedenle bölgede Doğu Anadolu’nun karasal ikliminin etkileri egemendir. Bu nedenle
yazları sıcak ve kurak, kıĢları ise soğuk ve kar yağıĢlı geçmektedir.
Tablo 4: Bayburt Ġklim Verileri (1975-2010)
BAYBURT Ocak ġubat Mart Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Eylül Ekim Kasım Aralık
Uzun Yıllar Ġçinde GerçekleĢen Ortalama Değerler (1975-2010)
Ortalama
Sıcaklık (°C)
Ortalama En
Yüksek
Sıcaklık (°C)
Ortalama En
DüĢük Sıcaklık
(°C)
Ortalama
YağıĢlı Gün
Sayısı
Ortalama
YağıĢ Miktarı
-6.7
-5.2
0.2
7
11.6
15.4
19.1
18.9
14.8
9.3
2.3
-3.6
-1.5
0.1
5.5
12.8
17.9
22.3
26.8
27.2
23.3 16.4
8.2
1.3
-11.1 -9.8
-4.4
1.7
5.4
8.1
11
10.8
7.2
3.4
-2.2
-7.6
10.9 12.4
13.7
15.7
10.4
5.3
4.8
5.1
9
9
10.8
61.4
68
50.8
20.4
15.9
21.8 47.3
35.3
28.7
11.3
26.5
28
41.1
(kg/m2 )
Uzun Yıllar Ġçinde GerçekleĢen En Yüksek ve En DüĢük Değerler (1975-2010)
En Yüksek
Sıcaklık (°C)
En DüĢük
Sıcaklık (°C)
10.3
12.1 21.2
25.3
29.6
32.4
36.2
37.1
33.3 28.8
18.8
18.2
-31.3 -27.6 -28
-12
-4.4
-1.6
0.2
2.4
-2.1
-20
-29
-11
Kaynak: www.dmi.gov.tr
SICAKLIK: Bayburt ili ortalama sıcaklığı 6.9ºC’dir. Uzun yıllık trende bakıldığında ortalama
sıcaklıklarda 3.4ºC/100 yıl olmak üzere artıĢ trendi vardır. Son yıllarda 1997 yılı hariç
ortalama sıcaklık anomalileri pozitiftir.
32
YAĞIġ: Bayburt ili ortalama yıllık toplam yağıĢı 442.1mm’dir. Uzun yıllık trende
bakıldığında yağıĢlarda 318mm/100 yıl olmak üzere bir artıĢ eğilimi görülmektedir.
Bayburt’ta Kaydedilen Uç ve Ortalama Değerler (veri aralığı 1959-2010)
En yüksek sıcaklık (°C)
: 37.1 14.08.2006
En düĢük sıcaklık(°C)
: -31.3 20.01.1972
En çok yağıĢ (kg/m²)
: 71.2 15.10.1946
En hızlı rüzgar (km/saat)
: 108 22.12.1967
En yüksek kar (cm)
: 110 04.03.1976
Uzun yıllar ortalama sıcaklığı
: 6.9°C
Ortalama nispi nemi
: % 61.0
Ortalama rüzgar hızı
: 1.9 m/sn,
Ortalama yıllık toplam yağıĢı
: 442.1 mm
YağıĢlarda 318 mm/100 yıl olmak üzere bir artıĢ trendi
Ortalama sıcaklıklarda 3.4°C/100 yıl artıĢ trendi vardır.
Türkiye Ġklim Sınflandırmasına göre Bayburt, yarı kurak az nemli bir iklime sahip,
kıĢları soğuk, yazları ılık, su fazlası kıĢ mevsiminde ve orta derecede, kara tesirine yakın bir
iklime sahiptir.
3.7.4. Hidrografya
Yeraltı ve yer üstü su kaynaklarının varlığı, sulama olanakları kadar; görsel peyzaj oluĢturmak
ve üzerinde turizm aktivitelerinin gerçekleĢtirilmesi potansiyeli açısından önemlidir. Bu
nedenle yeraltı ve yer üstü su kaynaklarının türü, niteliği ve potansiyelleri önem taĢımaktadır.
Bayburt Bölgesindeki önemli akarsu kaynağı olan Çoruh Nehri Masat Deresi, Kop Deresi,
BeĢpınar Deresi Gökçedere Deresi, Çatıksu Deresi, AkĢar-Sorkunlu ve GümüĢdamla dereleri
tarafından beslenmektedir. Çoruh nehrinde su seviyesi ilkbaharda (Nisan-Mayıs) aylarında
en yüksek seviyeye ulaĢırken, kıĢ aylarında (Aralık-Ocak) ise en düĢük seviyeye
ulaĢmaktadır. Bir kolu Mescit Dağları'ndan, diğer bir kolu da Otlukbeli Dağları'ndan çıkarak
iki kol halinde DikmetaĢ Köyü altında Çoruh Nehri ile birleĢmektedir. Çoruh Nehri debi
bakımından ülkemizin en önemli akarsularından biri olup, bu özelliği nedeniyle su sporlarına
çok elveriĢlidir. DikmetaĢ Köyü'nden baĢlayarak Çoruh Nehri'nin il sınırlarımızı terk ettiği
Aslandede Köyü'ne kadar olan kısmında su sporlarından kano ve rafting yapılmaktadır.
Bölgede sulama amaçlı yapılan göletler ilde rekreasyon amaçlı kullanıldığı gibi, balıkçılık
amacıyla da kullanılmaktadır.
33
Ġlin doğal gölleri genelde krater gölleri olup, Soğanlı Dağları üzerinde yer almaktadır.
Bunlardan bazıları Haldizen (Balıklı Göl), Göloba (Atlı Göl). Bunların haricinde DSĠ ve Ġl
Özel Ġdaresi tarafından yapılmıĢ sulama ve HĠS göletleri mevcuttur.
Sulama Baraj ve Göletleri: Demirözü Barajı, Gökçedere Göleti, Eymür Göleti, Sakızlı Göleti,
Saraycık Göleti, DaniĢment Göleti, Oruçbeyli Göleti, Yakupabdal Göleti, Aydıntepe Yayla
Göleti, Yukarıpınar Göleti ve Bayraktar Göleti.
Hayvan Ġçme Göletleri: Yazlık HĠS, BeĢpınar HĠS, Kurugüney HĠS, Karlıca HĠS, Pınarcık
HĠS, Yaylapınar HĠS ve Yaylalar HĠS.
3.7.5. Toprak Özellikleri
Bayburt ve civarındaki topraklar baĢta Kahverengi ( %58 ), Alluviyal ( %23 ), Kolluviyal
( % 9 ) ve Kireçsiz Kahverengi ( % 8 ) topraklardır. Kestane renkli toprakların toplam alan
içerisindeki oranı düĢük olup ( % 2 ) kadardır.
Tablo : E.1 Bayburt Ġlinde Toprak ÇeĢitleri ve Sulama Durumu
TOPRAK ÇEġĠDĠ
(SINIFI)
Kahverengi Toprak
Alluviyal Toprak
Kolluviyal Toprak
Kireçsiz Kahverengi Toprak
Kestane Rengi Toprak
TOPLAM
ALAN (HEKTAR)
(SULU+KURU)
20.400
33.100
14.100
6.700
4.600
3.600
5.400
1.700
2.100
150
46.600
45.250
ORANI %
(SULU+KURU)
38
62
68
32
57
43
76
24
93
7
51
49
TOPLAM %
(SULU+KURU)
58
23
9
8
2
100
Kaynak Ġl OluĢunun 10. yılında Bayburt Sempozyumu
Bayburt ili toprakları genellikle orta derecede kireçli topraklardır. PH’ ları 7.6 – 8.2
arasında değiĢen bu topraklar alkalin reaksiyonlu tuzsuz topraklar olup organik madde
yönünden ( % 1 –3 ) zayıf oldukları gibi fosfor ve azot yönünden de fakir sayılırlar. Potasyum
seviyeleri yeterli kabul edilmektedir.
3.7.6. Arazi Varlığı
Araziler 8 farklı kabiliyet sınıfına ayrılmaktadır. I., II., III. Sınıf araziler tarımsal
açıdan problemi olmayan arazilerdir. IV. Sınıf arazi toprak iĢlemeli tarımın son sınırı olup,
eğimli olduğundan bazı tedbirler alınarak iĢleme yapılabilir. V., VI., VII. Sınıf araziler ise
iĢlemeli tarıma uygun olmayıp, toprakların yerinde tutulabilmesi için devamlı bitki örtüsü
altında tutulmalıdır. VIII. Sınıf araziler kayalık alanlar ve su yüzeylerinden oluĢmaktadır.
Bayburt ili genellikle engebeli alanlardan oluĢmaktadır. Bu nedenle arazinin
problemsiz kısmı oldukça azdır. Toprak iĢlemeye uygun olan I.,II.,III. ve IV. Sınıf arazilerin
toplamı 109,999 ha’dır. Ġl arazilerinde V. Sınıf arazi 6,183, bunun yanında 15,813 ha VI. Sınıf
ve 131,995 ha VII. Sınıf arazi mevcuttur. Bu arazilerin kullanımına bakıldığı zaman arazilerin
hatalı kullanımları bariz olarak görülür. Bayburt’ta kullanım arazilerde toplam 85,577 ha’da
kuru tarım, 46,418 ha’da da sulu tarım yapılmaktadır. Hatta kuru tarım alanlarında nadasa da
yer verilmektedir. Oysa bu alanlarda toprağı iĢleyerek tarım yapmak, üstelik bazı yıllar nadasa
bırakmak son derece tehlikelidir. Zaten eğimli olan bu alanlarda toprak tabakası oldukça
yüzeysel ve organik maddece fakirdir. Bu nedenle bu araziler doğal mera alanlarıdır. Bu
toprağı iĢlemek ve üzerindeki bitki örtüsünü tahrip etmek toprakları erozyonla uzaklaĢmasına
neden olmaktan baĢka iĢe yaramaz. Nitekim bu yanlıĢ uygulama sonucunda bugün ilde
meralardan sürülmüĢ, kullanılmıĢ, verim alınmadığından dolayı terk edilmiĢ marjinal alanlar
hayli fazladır. Üstelik bu alanlar terk edildikten sonra yıllar geçmesine rağmen eski bitki
34
örtüsüne kavuĢmamıĢtır. Bu alanları direnç kazanabilmeleri için en az 25 yıl geçmesi
gerekmektedir. (GökkuĢ,1994) Ancak mera olarak kullanılan alanların yoğun olarak
otlatılmasından dolayı bu süre daha da uzamaktadır.
1
2
3
4
5
6
7
8
ĠLĠMĠZĠN TOPLAM YÜZÖLÇÜMÜ (Ha)
373.900
ARAZĠNĠN DAĞILIMI
ALAN (Ha)
%
Tarım arazisi (Sulu)
46.518
12
Tarım Arazisi (Kuru)
85.477
23
Orman arazisi
14.631
4
Kadastro GörmüĢ.Çayır-Mera
31.338
8
Kadastro görmüĢ hali arazi (mera vasfında)
71.041
19
Kadastro görmeyen kadastrosu yapılmıĢ olan meraları
113.983
31
çözülemeyen köyler
Diğer Alanlar(Akarsu, Göller ve Adalar)
8.700
2
Köyiçi yerleĢim birimi
2.212
1
GENEL TOPLAM
373.900
100,0
Kullanım Durumu
Arazilerin Ġlçeler Üzerinden Dağılımı (Ha.)
YÜZÖLÇÜMÜ (Ha)
Merkez
Tarım alanı
97.316
Orman ve fundalık
14.531
Çayır ve mera
144.740
Tarım dıĢı arazi
10.325
(köyiçi – akarsular)
TOPLAM
266.912
Aydıntepe
14.987
100
36.297
Demirözü
19.692
35.325
ĠL TOPLAMI
131.995
14.631
216.362
259
328
10.912
51.643
55.345
373.900
Arazi Sınıfları
Bayburt Ġlinde arazilerin Kabiliyet Sınıflarına Dağılımı ve Kullanımı (Ha):
SINIF
I
MERKEZ
2.569
AYDINTEPE 0,319
DEMĠRÖZÜ
0,461
II
30,348
3,767
5,173
III
IV
41,955
7,991
6,462
2,144
7,745
1,065
TOPLAM
3,349
39,288
56,162 11,200
Kaynak: Gıda,Tarım ve Hayvancılık Ġl Müdürlüğü.2011.
V
VI
3,710
7,442
0,898
2,200
1,575
6,171
6,183
15,813
VII
VIII
94,015
15,790
22,190
131,995
Bayburt Merkez, Aydıntepe ve Demirözü Ġlçelerinde Arazinin Kullanıma Göre Dağılımı
Arazilerin Ġlçeler Üzerinden Dağılımı (Ha.)
Merkez
Aydıntepe Demirözü ĠL TOPLAMI
YÜZÖLÇÜMÜ (Ha)
266.912
51.643
55.345
373.900
Tarım alanı
97.316
14.987
19.692
131.995
Orman ve fidanlık
14.531
100
-
14.631
35
144.740
36.297
Çayır ve mera
Tarım dıĢı arazi
10.325
259
(köyiçi – akarsular)
Kaynak: Gıda,Tarım ve Hayvancılık Ġl Müdürlüğü.2011
35.325
216.362
328
10.912
3.7.7. Orman Varlığı
Orman alanları Bayburt Ġli bitki örtüsü açısından çeĢitlilik göstermesine rağmen
zengin değildir. Yaz mevsiminin az yağıĢlı, kıĢ mevsiminin de soğuk geçmesi bitki örtüsü
bakımından bu tür sonuçlar doğurmuĢtur. Ġl arazisinin %4'ü (142 km2) ormanlık alandır.
Çoruh Vadisi bölümlerinde MeĢenin hakim olduğu dağınık ağaç toplulukları bulunmaktadır.
Bazı yerlerde Sarıçam, Ardıç, Gürgen, Ahlat ve bodur dağ kavakları (Titrek Kavak)
bulunmaktadır. Yörede bilinçsiz kesim, yangın ve teknolojik hareketler sonucunda orman
alanları çok azalmıĢtır. Topoğrafik yapısı gereği il ormanlarının bulunduğu alanlar çok
engebeli bir arazi yapısına sahiptir. Alanın %50'sinden fazla kısmı sarp-engebeli arazi özelliği
göstermektedir. Jeolojik yapı bakımından metamorfik, mesozoik-üst kratese tabakalarından
meydana gelmiĢtir. Toprak yapısı itibariyle haller ve serpontin ana kayadan oluĢan toprak
yapısı orman yayılıĢını daraltmıĢtır. Bundan dolayı bu tür yapıdaki alanlarda ağaçlandırma
çalıĢmalarının baĢarısı düĢüktür.
Ġl sınırları içerisindeki ormanların ağaç türlerine göre dağılımı (hektar); Sarıçam: 1.269,
Ardıç: 3.252, MeĢe: 8.09, Kavak: 297, Ġbreli-KarıĢık: 216, Yapraklı-KarıĢık: 866, Ġbreli Yapraklı KarıĢık: 371, Toplam: 14.163 (Kaynak: Ġl Çevre ve Orman Müdürlüğü Ġl Çevre
Durum Raporu 2009)
Tablo 5: Orman Alanları Dağılımı
KORU ORMANI
BALTALIK ORMANI
GENEL TOPLAM
Normal (Ha) Bozuk (Ha) Toplam (Ha) Normal (Ha) Bozuk (Ha) Toplam (Ha) Normal (Ha) Bozuk (Ha) Toplam (Ha)
570
4635
5205
3286
5672
8958
3856
10307
14163
Kaynak: Ġl Çevre ve Orman M d. 2009
Toplam ormanlık alanlar 2005 yılı ve sonrası yapılan ağaçlandırma çalıĢmaları ile 1010 ha
artırılmıĢtır. Bayburt'ta ormanlar dağlık alanlarda küçük koruluklar halinde yer almaktadır.
BaĢlıca ağaç türleri; Sarıçam (Pinus sylvestris), HuĢ (Betula litwinowii ), Sapsız MeĢe
(Quercus petraea ), Ġspir MeĢesi (Quercus macranthera), Istıranca MeĢesi (Quercus
hartwissiana), Katran Ardıcı (Juniperus oxycedrus),Boylu Ardıç ( Juniperus excelsa ), Söğüt,
Sabin Ardıcı, Titrek Kavak, Keçi Söğüdü, Dağ Akçaağacı vb. yaygın olduğu gibi; Ahlat,
Alıç, Yaban Eriği, Berberis, Kızamık, Yaban Elması, Yalancı Ġğde, Leylak, Dağ MuĢmulası,
TavĢan Elması, KuĢburnu türleri gibi ağaç, ağaççık ve çalı türleri de yaygındır. Diğer taraftan
yörede son yıllarda çeĢitli kavak türleri de yetiĢtirilmektedir. (Kaynak : Ġl Çevre Ve Orman
Müdürlüğü Ġl Çevre Durum Raporu 2009)
3.7.8. Flora-Fauna ve Hassas Yöreler
FLORA: Bayburt Ġlinde toplam 51 Familya 197 Cins 410 Takson tespit edilmiĢtir. 21
Familya 54 Cins86 Endemik Takson Rapor EdilmiĢtir.
36
ITRĠ VE TIBBĠ BĠTKĠLER; Bir zamanlar halk arasında geniĢ kullanım alanı bulan,
fakat günümüzde sosyal ve kültürel alandaki değiĢmelerin getirdiği yanlıĢ anlayıĢ ve
alıĢkanlıklarla bu bitkilerin kullanımı bütün dünyada artarken ülkemizde pek
kullanılmamaktadır. Halk arasında; ıtri bitkiler baharat, tıbbi bitkiler Ģifalı otlar olarak
tanınmakta ve tüketilmektedirler.
Bu bitkilerin bir çoğu ülkemize özgüdür, Türkiye
topraklarının dıĢında yetiĢmemekte yetiĢtirilememektedir, yani endemiktir.
Günümüzde baĢta ilaç sanayi olmak üzere boya, kozmetik ve gıda sanayinin her
dalında bu tür bitkiler bolca kullanılmaktadır.
Ġlimizde Tabii Olarak YetiĢen Tıbbi ve Itri Bitkilerden Bazıları;
GENEL ADI
MAHALLĠ ADI
BĠLĠMSEL ADI
Adaçayı
Atkuyruğu
Ayrık
Ballıbaba
Banuotu
Boğa dikeni
Boynuzlu gelincik
Böğürtlen
Civanperçemi
Çivitotu
Ebegümeci
Gelincik
Yabani hardal
Hindiba
Isırgan otu
KamıĢ
Kekik
Kökboya
KuĢburnu
Dulavrat otu
Öksürük otu
Papatya
Peygamber Düğmesi
Sığır kuyruğu
Sinirli ot
ġahtere otu
Kadın tuzluğu
Alıç
Yalancı iğne
Kan damlası
ÇakĢır otu
Kara hindiba
Çoban değneği
Çengel sakızı
Dadırak
Bürüncük
Ayrık
Emzik
Deli badbad
Devedikeni
Deli haĢhaĢ
Mora
Paspenek
Çadır otu
Ebem ekmeği
HaĢhaĢ
Manalık
ÇatlankuĢ
Sırgan otu
KamıĢ
Kekik
Kökboya
KuĢburnu
ġaplak
ÇoroĢbozan
Papatya
------Sığır kuyruğu
Bağa yaprağı
------Kızanbuk
Alıç
Sincan dikeni
Kurt haĢhaĢı
ÇaĢır
Ezeze
Ebemekmeği
Ağaç süpürgesi
Salvia officinalis
Equisetum arvense
Agropyron repens
Lamium purpureum
Hyoscyamus niger
Eryngium campestris
Glaicum corniculatum
Rabus fruticosus
Achiella millefolium
Ġshatis tinctoria
Malva silvestris
Papaver rhoeas
Sinapsis arvensis
Cichorium intybus
Urticae dioica U. Urens
Fragmites spp.
Thymus spp.
Rubia tinctorum
Rosa canina
Artium lapa
Tutsilago farfara
Matricarya Chamomilla
Centaurea cyanus
Verbascum spp.
Plantago major
Fumaria officinalis
Berberis vulgaris
Crataegus spp.
Hyppophae rhamnoides
Adonis flammea
Ferula elaeochytris
Taraxacum officinale
Polygonum aviculare
Chondrilla juncea
37
Kaynak:Prof. Dr. Ahmet GÜNCAN (10. Yılında Bayburt Sempozyumu)
FAUNA: Bayburt ve yakın çevresi hayvan türleri yönünden oldukça fakir sayılır.
Yüksek dağ köylerinde Bozayı, Yaban Keçisi, Tilki, Kurt daha aĢağı bölgelerde ve bilhassa
Çoruh Nehri vadisinde yer alan yöre halkınca Bük adıyla tanımlanan çalılık ve meĢelik
alanlarda Yaban domuzu, Ördek, Toy ve kırsal bölgelerde ise Keklik ve TavĢan gibi av
hayvanlarına rastlanmaktadır. Ayrıca Çoruh Nehri'nin ana kolu boyunca devam eden Masat
Vadisi, bitki örtüsünün elveriĢli olmasından dolayı fauna bakımından da zengindir: Toy, Tilki,
TavĢan, Çakal, VaĢak, Sansar, Gelincik, Susamuru, Has, Kirpi, Domuz, Kurt, Ayı, Kartal,
ġahin, Keklik, Bıldırcın, Çulluk ve Ördek gibi hayvanlar yaĢamaktadır. Çoruh Nehrine bağlı
kol ve dereler ile Çoruh'u besleyen büyük akarsularda, (Kop, Masat, Otlukbeli, Yoncalı v.b.)
Alabalık, Yayın, Aynalı Sazan, Bıyıklı, Sazan, Tahta, GümüĢ sazan ve Karabalık
avlanabilmektedir.
Soğanlı Dağlarının doğusunda, merkezi Kaçkar Dağları olan bölge, Önemli KuĢ
Sahası (IBA) ilan edilmiĢtir. Bu alan Trabzon, Rize, Artvin, Bayburt, GümüĢhane, Erzurum
illerine doğru uzanır. Alan büyüklüğü 1.23 milyon ha'dır.
Ayrıca Türkiye’nin kelebek açısından en zengin iki alanından birisi olan Kop Dağı
Geçididir. Bu alan 10adet endemik ve 37 adet nadir olmak üzere 134 farklı kelebek türünü
barındırır.
3.7.9. YerleĢim Alanları ve Nüfus
Bayburt 1989 da Ġl olduğu için 1985 yılına kadar olan nüfus verileri GümüĢhane Ġli içerisinde
değerlendirilmiĢtir. 1990 yılı nüfus sayımında Ġlin nüfusu ortaya çıkmıĢtır. Bayburt nüfusu
1970 yılına kadar düzenli bir artıĢ göstermiĢ, ancak bu tarihten sonra iĢsizlik dolayısıyla ülke
genelinde baĢlayan göç hareketlerinden nasibini almıĢ, Türkiye'nin en fazla göç veren
bölgeleri arasına girmiĢtir. Nüfus artıĢı durağanlaĢmıĢ, kentli nüfus 1997 yılına kadar artıĢ
göstermiĢ, kırsal nüfus ise hep bir azalma göstermektedir. Ġl toplam nüfusunun 1985
tarihinden itibaren sürekli azalma eğiliminde olduğu gözlenmektedir. Ġl nüfus yoğunluğu 20.1
kiĢi/km2'dir.
Tablo 15: Nüfus GeliĢimi
YILLAR
1927
1950
1960
1970
1980
1985
1990
1997
2000
2007
2008
2009
2010
KENT
NÜFUSU
7373
9843
11937
20845
22578
34194
41295
46500
41356
37473
36912
36941
37537
KIRSAL
NÜFUS
41469
69858
84300
90589
82739
75066
66035
54989
56002
39106
38763
37769
36875
TOPLAM
NÜFUS
48842
79701
96327
110734
105317
109260
107330
101489
97358
76609
75675
74710
74412
Kayn ak : T ÜĠK verileri- Büro çalıĢması
38
ĠNDEKS
100
163
197
226
215
224
220
208
200
157
155
153
152
MUTLAK
ARTIġ
30859
16626
14407
-5417
3943
-1930
-5841
-4131
-20749
-934
-965
-298
Ġlin kentleĢme oranı giderek artıĢ eğilimi gösterse de bu oran Türkiye geneli kentleĢme
oranından düĢük kalmıĢtır. 2010 nüfus sayımına göre kentsel nüfusun toplam nüfusa oranın
aldığı pay %50.4'dür. Kent nüfusu düzenli olarak artıĢ göstermiĢ, ancak 1997-2000 yılları
arasında kent nüfusunda %12 'lik bir azalma yaĢanmıĢtır. Ġlde istihdam alanlarının çok sınırlı
olması sebebiyle sürekli nüfus kaybı yaĢanmaktadır. Ġç göç 1980'den sonra hız kazanmıĢtır.
Kırsal nüfus 1970'den sonra sürekli azalma göstermiĢtir. Bayburt'un 1989 yılında Ġl
olmasından sonra özellikle Ġl kentsel nüfus geliĢimi hız kazanmıĢ, ancak 1997'den sonra Ġl
kent nüfusunda da azalma gözlenmiĢtir.
Ġlçe Nüfusları açısından bakıldığında Demirözü ilçesinin 27, Aydıntepe ilçesinin 23 kırsal
yerleĢimi bulunmaktadır.
Bayburt merkez ilçesinde kır nüfusu daha çok olmak üzere kent nüfusu da erozyona uğramıĢ
durumdadır. Buna bağlı olarak, toplam 171 köy yerleĢmesi olan Bayburt'ta ortalama köy
nüfusu 1990'da 537 iken 2010 yılında 215'e gerilemiĢtir.
Aydıntepe: Ġlçenin 1990 yılında 16.081 olan toplam nüfusu 2010 yılı sayımlarında 6.722' e
düĢmüĢtür. Bu yapı Aydıntepe ilçesinin göç verdiğini göstermektedir. Aynı dönemde ilçe
merkezinin nüfusu 33.677'den 32.782'e düĢmüĢtür. Bu değerler kırsal alanda nüfus
erozyonunun yaĢandığı göstermektedir. 1990'da 474 olan ortalama köy nüfusu 2010 yılında
179'a düĢmüĢtür.
Demirözü: Demirözü ilçesinin 1990 yılı toplam nüfusu 13.319 iken 2010 yılında 8.688
olmuĢtur. Aydıntepe ilçesi ile toplam nüfusları benzer eğilimde olan Demirözü'nde ilçe
merkezinin nüfusu aynı dönemde 2.452 ve 2.158 olmuĢtur. Demirözü ilçe merkezi Aydıntepe
ilçe merkezine oranla daha küçüktür. 27 köyü bulunan Demirözü ilçesinin 10.867 olan 1990
yılı kırsal nüfusu 2010 yılında 6.530'a düĢmüĢtür. Bu değerler Demirözü'nün hem ilçe
merkezinde hem de köylerinde nüfus erozyonu yaĢandığını göstermektedir. Ortalama köy
nüfusu yirmi yıl içinde 402 ile 322 arasında değiĢmiĢtir. Bu değere göre Demirözü köylerinin
Aydıntepe köylerinden daha düĢük oranda nüfus erozyonu yaĢadığı görülmektedir.
Nüfusun Yıllara Göre GeliĢimi
ĠLÇE NÜFUSLARI
MERKEZ ĠLÇE
YIL
ĠLÇE
MER
KEZĠ
KÖY
TOPLAM
AYDINTEPE ĠLÇESĠ
ĠLÇE
MER
KEZĠ
DEMĠRÖZÜ ĠLÇESĠ
KÖY TOPLAM
ĠLÇE
MER
KEZĠ
TOPLA
KÖY M
ĠL
TOPLA
MI
1990 33,677
44,253 77,930
5,166
10,915 16,081
2,452
10,867 13,319
107,330
2000 32,285
38,982 71,267
7,010
5,604
12,614
2,061
11,416 13,477
97,358
2007 32,546
27,293 59,839
3,012
4,188
7,200
1,915
7,655
9,570
76,609
2008 32,020
27,591 59,611
2,748
4,286
7,034
2,144
6,886
9,030
75,675
2009 32,141
26,985 59,126
2,663
4,122
6,785
2,137
6,662
8,799
74,710
2010 32,782
26,220 59,002
2,597
4,125
6,722
2,158
6,530
8,688
74,412
2011 35,654
25,956 61,610
2,570
4,014
6,584
2,130
6,400
8,530
76,724
39
3.7.10. Tarım ve Hayvancılık
Bayburt’ta doğu Karadeniz iklimi ve doğu Anadolu iklimi arasında, karasal özellikleri
ağır basan bir geçiĢ iklimi hüküm sürmektedir.
Ġlimizde hayvansal üretim yapan 9.082 adet çiftçi ailesi iĢletmesi bulunmaktadır.
ĠĢletme baĢına ortalama arazi büyüklüğü 81,79 dekardır.
Ġllimizin yüzölçümü 373.900 ha’dır. Bu alanın %58’i çayır mera, %35’i tarım
arazileri, %4’ü orman ve %3’ü tarım dıĢı arazilerden oluĢmaktadır.
Ġlimizin istihdam verileri ise %74,68’i tarım iĢ kolu ve %25,32’si ise diğre iĢ
kollarıdır.
Bayburt'ta temel geçim kaynağı hayvancılıktır. Tüm köylerde ilçeler ve il merkezinin
kenar mahallelerinde hayvan yetiĢtiriciliği yapılmaktadır. ĠĢletmeler çoğunlukla küçük aile
iĢletmeleri olup, koyunculuk, süt sığırcılığı, balıkçılık, besicilik ve arıcılık yapmaktadırlar.
Bayburt'ta hayvansal üretim değeri %70, Bitkisel üretim değeri % 30’dur.
Ġlimizde toplam 62.376 adet büyükbaĢ hayvan bulunmaktadır. Kültür ve kültür melezi
sığırların popülasyondaki oranı %95,5 Türkiye de ise bu oran %85’tir.
Ġlimizde ortalama süt sığırı 32.500 adet olup, BüyükbaĢ hayvan baĢına düĢen ortalama
süt verimi 3.000 kg/yıl’dır.
Arazilerin Dağılımı
ĠLĠMĠZĠN TOPLAM YÜZÖLÇÜMÜ (Ha)
ARAZĠNĠN DAĞILIMI
1 Tarım arazisi (Sulu)
2 Tarım Arazisi (Kuru)
3 Orman arazisi
4 Kadastro GörmüĢ.Çayır-Mera
5 Kadastro görmüĢ hali arazi (mera vasfında)
Kadastro görmeyen kadastrosu yapılmıĢ olan meraları çözülemeyen
6
köyler
7 Diğer Alanlar(Akarsu, Göller ve Adalar)
8 Köyiçi yerleĢim birimi
GENEL TOPLAM
373.900
ALAN(Ha)
46.518
85.477
14.631
31.338
71.041
%
12
23
4
8
19
113.983
31
8.700
2.212
373.900
2
1
100
Arazilerin Ġlçeler Üzerinden Dağılımı
YÜZÖLÇÜMÜ(Ha)
Tarım alanı
Orman ve fundalık
Çayır ve mera
Tarım dıĢı arazi
(köyiçi – akarsular)
TOPLAM
Merke
z
97.316
14.531
144.74
0
Aydıntep
e
14.987
100
Demiröz
ü
19.692
-
36.297
35.325
216.362
10.325
259
328
10.912
266.91
2
51.643
55.345
373.900
ĠL TOPLAMI
131.995
14.631
Kaynak :Gıda, Tarım ve Hayvancılık Ġl Müdürlüğü 2011
ÜRÜN
Buğday
Arpa
Tarım Alanlarının Dağılımı
EKĠLĠġ ALANI
(Ha)
24.615
8.200
VERĠM
(Kg/Ha)
3.700
2.800
40
ÜRETĠM
(Ton)
78.940
22.960
Çavdar
Triticale
Fiğ (Dane)
TOPLAM
1.921
726
505
35.967
2.750
3.000
1.600
5.283
2.178
808
110.169
Ġlimiz tahıl ekiliĢlerinde buğday il sırada yer almakta olup bunu arpa ve çavdar takip
etmektedir. Üretilen ürünlerden aile için ihtiyaçlar karĢılandıktan sonra arta kalan miktarları
un fabrikaları ve zahireciler aracılığı ile ekonomiye katılmaktadır.
Baklagiller
ÜRÜN
EKĠLĠġ ALANI VERĠM (Kg/Ha)
ÜRETĠM (Ton)
(Ha)
Nohut
33
1000
33
Kuru Fasulye
72
1.400
101
Y.Mercimek
94
1.250
118
Bezelye
6
1.000
6
TOPLAM
205
258
Yem Bitkileri
ÜRÜN
EKĠLĠġ ALANI
VERĠM (Kg/Ha)
ÜRETĠM (Ton)
(Ha)
Fiğ (Kuru Ot)
5.736
7.500
43.020
Yonca (Kuru Ot)
13.516
7.000
94.612
Korunga (Kuru Ot)
7.584
6.800
51.571
Mısır (Silaj)
927
45.000
41.715
Çayır (Kuru ot)
1.015
3500
3.553
Fiğ (Dane)
505
1.600
808
TOPLAM
29.283
235.279
Endüstriyel Bitkiler
ÜRÜN
EKĠLĠġ
VERĠM
ÜRETĠM
ALANI (Ha)
(Kg/Ha)
(Ton)
ġekerpancarı
644
42.500
41.310
Meyve Üretimi
ÜRÜN
ADI
Kapladığı
Alan (Ha)
Armut
Elma
Erik
Kayısı
Zerdali
Kiraz
ViĢne
Ceviz
Toplam
10
40
1
0,5
0,5
2,3
3,5
2
59,8
Toplam
Ağaç Sayısı
(adet)
1.400
5.067
400
345
100
900
1.434
900
10.546
Sebze Üretimi
ÜRÜN ADI
Fasulye (Taze)
Lahana (Beyaz)
Domates
Meyve
Veren
Ağaç Sayısı (Ad.)
Meyve Vermeyen
Ağaç Sayısı (Adet)
VERĠM
(Kg/Ağaç)
50
75
25
30
30
25
30
15
70.000
380.025
10.000
10.350
3.000
22.500
43.020
13.500
552.395
Armut
Elma
Erik
Kayısı
Zerdali
Kiraz
ViĢne
Ceviz
Toplam
EKĠLĠġ
(Ha.)
VERĠM (Kg/Ha.)
60
51
12
41
6.000
60.000
35.000
ÜRETĠM
(Kg)
10
40
1
0,5
0,5
2,3
3,5
2
59,8
ÜRETĠM (Ton)
360
3.060
420
Marul (Göbekli)
Marul (Kıvırcık)
Ispanak
Maydanoz
Hıyar
Bal Kabağı
Soğan (Taze)
Havuç
Biber
Fasulye (Barbunya)
TOPLAM
4
4
6
2
3
3
14
1
2
5
167
Hayvansal Üretim Miktarları:
ÜRETĠMĠN CĠNSĠ
5.000
1.660
8.000
2.000
35.000
30.000
10.000
28.000
10.000
1.400
20
7
48
4
105
90
140
28
20
7
4309
MĠKTARI
Süt
Yün + Kıl
Et (Mezbaha Kesimleri)
Deri BüyükbaĢ +KüçükbaĢ
Bal
Bal Mumu
Yumurta*
Not: *16.000 adet yumurta 1 ton kabul edilmiĢtir.
BĠRĠM
47.000
44.000
2.500
158.820
316.440
55
Ton
Kg.
Ton
Ton
Kg.
Kg.
Ton
BüyükbaĢ Hayvancılık
SIĞIR
BÜYÜKBAġ
Kültür
K.Melez
Yerli
SIĞIR TOPLAMI
Manda
BÜYÜKBAġ TOPLAMI
Ġlçeler Üzerinden BüyükbaĢ Hayvan Dağılımı:
MERKEZ
AYDINTEPE
DEMĠRÖZÜ
39.384
6.554
15.941
SIĞIR
299
36
162
MANDA
TOPLAM
39.683
6.590
16.103
Ġlçeler Üzerinden KüçükbaĢ Hayvan Dağılımı:
MERKEZ
AYDINTEPE
DEMĠRÖZÜ
KOYUN
15.675
7.520
4.329
KIL
KEÇĠSĠ
2.748
671
586
TOPLAM
18.423
8.191
4.915
Kümes Hayvancılığı (Kanatlı Üretimi)
Tavuk
Hindi
KÜÇÜK EVCĠL
Ördek
Kaz
42
7.618
52.091
2.170
61.879
497
62.376
TOPLAM
61.879
497
62.376
TOPLAM
27.524
4.005
31529
45.500
2.550
650
1.125
KÜÇÜK EVCĠL TOPLAMI
49.825
Su Ürünleri:
Ġlimizin, ülkemizin en önemli ve dünyanın ikinci hızlı akan su kaynaklarından biri
olan Çoruh nehri, kaynağını Mescit dağlarından 3.239m. alarak ilin güney doğu kesiminden
gelmektedir. Nehrin oluĢması esnasında Masat vadisinden gelen ana kaynak ile Kop
dağlarının eteklerinden gelen Kop suyu, Maden Köyünde birleĢir ve 44.570 lt/sn debiye
ulaĢır. Ġlimiz Soğanlı Dağları üzerinde küçük göllerimiz bulunmakta olup genellikle krater
gölleri niteliğindedir. Haldizen (Balıklıgöl), Göloba (Atlıgöl).
Ġlimizde mevcut göletlerin altı adedi Ġl Müdürlüğümüzce değiĢik yıllarda
balıklandırılmıĢtır.
Ġlçeler Bazında Su Ürünleri Potansiyeli:
Proje Kapasitesi
Üretim
BAYBURT
ton/yıl
Durumu ton/yıl
Merkez
130,5
130,5
Demirözü
361
361
491,5
491,5
Toplam
YapılıĢ
Durumu
Karada/Göletde
Havuz balıkçılığı
Kafes Balıkçılığı
Arıcılık:
Karadeniz Bölgesi ile Doğu Anadolu Bölgesi arasında geçit kuĢağı oluĢturan ve
ortalama 1.750 m rakımı olan ilimiz coğrafi yapısı, iklimi ve bitki örtüsü bakımından arıcılığa
son derece elveriĢli bir floraya sahiptir. Bu flora içerisinde yonca, korunga, fiğ, kekik, geven,
adaçayı, yabani korunga, ballıbaba, akasya, sığırkuyruğu vb. bal kalitesi yüksek olan ballı
bitkiler yer almaktadır. Bu flora yapısı da ilimizde üretilen balın kalitesini olumlu yönde
etkilemektedir. Bu etkenler ve rakımın yüksek oluĢu nedeniyle, ilimizde üretilen balın,
pazarlarda tüketiciler tarafından aranılan ballar arasına girmesini sağlamıĢtır.
Tüm bu olumlu Ģartlara rağmen, yaklaĢık olarak 144.000 adet faal arılı kovan
barındırılabilecek araziye sahip olan ilimizde, hali hazırda 21.096 adet arılı kovan
bulunmaktadır. 122.904 adet daha arılı kovan barındırılabilecek potansiyelimiz vardır. Bu
boĢluğun değerlendirilmesiyle, çiftçilerimizin ekonomik gücü artacak, dolayısıyla Bayburt ve
ülke ekonomisine katkılar sağlanacaktır.
Organik Tarım:
26/02/2010 tarih ve 2010/118 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına istinaden çıkarılan
Organik Tarım Destekleme Ödemesi Hakkında Karar kapsamında yayımlanan 2010/24
sayılı tebliğ gereği; 2011 yılında Ġl genelinde Organik Tarım Destekleme ödemesine
müracaat eden çiftçi sayımız 186 dır
3.7.11. Sanayi ve Teknoloji
Bayburt ilinde sanayi tesisleri olarak; Tuğla Fabrikası, Kavi Metal Çelik Kapı, Yağmur Süt
Mamulleri, ġetat Krom Tesisleri, TaĢ Mermer, TrastaĢı ve Kum Ocakları, Un fabrika ve yem
sanayi fabrikası bulunmaktadır. Ġlde sanayinin çevreye zarar vermeden geliĢmesi açısından
önem arz eden, küçük sanayi siteleri ve organize sanayi bölgeleri 2005 yılından itibaren
devreye girmiĢtir. Ancak 180 iĢyeri ve sosyal tesisten oluĢan küçük sanayi sitesi %70 doluluk
oranına sahiptir. Organize sanayi bölgesinde 4-5 adet iĢletme mevcut olup iĢletme kapasitesi
çok düĢüktür.
43
Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun en zengin doğal taĢ (mermer, traverten, kireç taĢı, tüf)
rezervlerine sahip olan Bayburt ilinde 2009 yılı itibari ile 81 adet arama ve 12 adet iĢletme
ruhsatlı saha bulunmaktadır. Bayburt'ta yıllık 15.000 Ton üretim yapabilecek 10 adet
iĢletmeyi 20 yıl boyunca besleyecek potansiyel doğal taĢ rezervi bulunmaktadır (BAYMED,
2010).
3.7.12. Altyapı, UlaĢım, HaberleĢme ve Konaklama
Bayburt ili, Doğu Karadeniz bölgesini Doğu Anadolu bölgesine bağlayan E-390
Trabzon-Erzurum karayolu üzerinde bulunmaktadır. Ġl; Bayburt-Trabzon, Bayburt-Tirebolu
karayoluyla Karadeniz'e, Bayburt-Erzurum karayoluyla Doğu Anadolu'ya ve BayburtErzincan karayoluyla orta Anadolu'ya bağlanmaktadır. Çevresindeki bütün illerle ulaĢımı
karayoluyla sağlanmaktadır.
Ġl sınırları içindeki birinci derecede önemli yol Trabzon-Ġran transit yoludur. Trabzon
limanından baĢta Ortadoğu olmak üzere diğer ülkelere yapılan transit taĢımacılık il
merkezinden geçmektedir. 1600 metrelik Zigana Tüneli'nin açılması ve yolun uygun hale
getirilmesiyle bu güzergâh daha aktif hale gelmiĢtir. Ġldeki karayolu ağı 2234 km. olup,
bunun 240 km'si devlet yolu, 51 km'si il yolu ve 1943 km'si köy yoludur.
Ġl çevresinde üç önemli ulaĢım sorunu mevcuttur. Birincisi Jeolojik yapıdan dolayı
çevre illerle bağlantısı geçitler aracılığı ile kurulabilmektedir. Ġkincisi sert iklim koĢullarına
bağlı olarak yolların kapanması ve bakım güçlüğüdür. Üçüncüsü ve ilin ekonomisini etkileyen
en önemlisi ise Trabzon Uzungöl Bayburt arasındaki 60 km'lik yolun 40 km'lik kısmının dar
asfaltsız ve stabilize oluĢudur. Bu durum Turizm Bölge ve Alanı olan ve bölgenin çok önemli
turistik mekânlarından olan Uzungöl'e gelen turların yol nedeni ile Uzungöl-Bayburt
44
güzergâhını tercih etmemesi ile gelecek turist sayısını azaltmakta ve önemli baĢka geçim
kaynağı olmayan il ekonomisini olumsuz etkilemektedir.
GümüĢhane-Bayburt yolunun niteliğinin yükseltilmesi ile ilin önemli bağlantı
yollarından olan ve tarihi Ġpek Yolu güzergâhı da olan bu güzergâhta yol sorunu kalmamıĢtır.
Ġldeki diğer ulaĢım bağlantısı ise Erzurum bağlantısıdır. Erzurum Hava Limanına bir saatte
ulaĢılabilmektedir. Ġlin Erzincan'a olan yol bağlantısı da yenilenmiĢ, duble yol çalıĢmaları
devam etmektedir. Ġldeki diğer devlet yolları da Aydıntepe ilçesi ve Demirözü ilçesine
uzanmaktadır. Bu yollar dıĢındaki köy yollarının tamamı asfalt kaplamadır.
Tablo 13: Ġl ve Ġlçe Merkezlerine olan uzaklıklar
ĠLĠN ADI
ĠLĠN ADI
UZAKLIK (Km)
ANKARA
ĠSTANBUL
ĠZMĠR
BURSA
ANTALYA
ERZURUM
ARTVĠN
790
1126
1372
1136
1310
124
331
GÜMÜġHANE
ORDU
TRABZON
GĠRESUN
RĠZE
Aydıntepe (Ġlçe)
Demirözü (Ġlçe)
UZAKLIK (Km)
76
352
176
306
252
20
32
Kaynak: Büro çalıĢması
Havayolu UlaĢımı
Ġl sınırları içerisinde hava alanı yoktur. Ancak çevre illerden 124 km uzaklıktaki
Erzurum Hava Alanı, 152 km uzaklıktaki Erzincan Hava Alanı, 176 km uzaklıktaki Trabzon
Hava Alanı ile hava ulaĢımı yapılabilmektedir. Ancak Bayburt-Erzurum istikametindeki Kop
Tuneli ve Bayburt-Araklı arasında yapımı devam eden SalmankaĢ tünellerinin bitirilmesi
durumunda bu mesafeler oldukça kısalacaktır.
Denizyolu UlaĢımı
Bayburt Trabzon Limanına 170 km mesafede yer alıp, liman potansiyelinden yeterince
yararlanamamaktadır. KuruluĢ çalıĢmaları sürmekte olan organize sanayi bölgesinde
üretilecek malların özellikle Türk Cumhuriyetlerine ihraç edilebilecek bir kanal olarak
görülmektedir.
Bayburt ilinde merkezde bulunan belediye belgeli oteller ve yatak kapasitesi; toplam
oda sayısı: 81, yatak sayısı ise156'dır. Kop Dağında 110 yatak kapasiteli otel olup, yaz
aylarında kapalı kalmaktadır. Ayrıca; Soğanlı yaylasında 20 yatak kapasiteli yayla evi
bulunmakta, il genelinde kapasite olarak oldukça yetersiz düzeydedir.
3.7.13. Madencilik
45
Sanayi Madenleri
Bayburt Ġli bilinen madenler açısından zengin değildir. (MTA 1998) Ġlde tespit
edilmiĢ olan sanayi madeni sadece kildir. Ġldeki kil rezervi ile ilgili bilgiler aĢağıda
çıkarılmıĢtır.
PamuktaĢ Yatağı:
Tenör: Yüzde 31 Al2O3
Rezerv:78.000 ton mümkün refrakter kil
Metalik Madenler
Bayburt ilinde bilinen krom yatakları ile ilgili bilgiler aĢağıdadır.
Corsan Yatağı:
Tenör: Yüzde 41-42 Cr2O3
Rezerv:18.000 ton görünür. Yatak geçmiĢ yıllarda iĢletilmiĢtir.
46
Enerji Madenleri
Bayburt’ ta enerji madenlerinden sadece linyit yatakları bulunmaktadır
Tablo I.1: Bayburt Ġli Linyit Yatakları
YATAĞIN
BULUNDUĞU
YER
Su Kül
Kükürt
Merkez
Balkaynak
Yedigözeler
AID
K
Kal/k
4500
3750
Gör Muh
Müm
AÇIKLAMA
Jeo
ĠĢletilebilir
ĠĢletilebilir
Ekonomik değil
Kaynak:Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (1996)
Bayburt ilinde krom bakır ve mermer iĢletmesi için özel sektör tarafından
alınmıĢ altı adet iĢletme ruhsatı bulunmaktadır. Son yıllarda yıllık 7-8 ton bakır üretimi
yapmaktadır,
Krom tesisi 2007 yılında 200.000 ton kapasite ile faaliyete geçmekle beraber
2010 yılında kapasite artırımına gitmiĢ olup, kapasitesini 750.000 ton/yıl’a çıkartmıĢtır.
Mermerde ise 4 adet iĢletmede toplam yıllık 5520 m3 üretim yapılmaktadır. Akbulut
ve uğrak köylerınde çimento fab.hammaddesi olan tras taĢi çıkartılıp Erzurum AĢkale çimento
fabrikasına götürülmektedır. Bayburt maden üretimi açısından iyi durumda değildir
3.7.14. Enerji
Ġlimizde bulunan Çoruh nehri üzerinde HES çalıĢmaları mevcut olup Bayburt Enerji
Üretim ve Tic. A.ġ. tarafından 14,487 MW kapasite gücünde 2010 yılından beri elektrik
üretmektedir.
Bayburt Enerji Üretim ve Tic. A.ġ. tarafından yapılan 11 MW kapasite gücündeki
Yıldırm HES 2012 yılının sonunda üretime baĢlamıĢtır.
Laleli Barajı 99 MW kurulu gücünde ĠnĢaat aĢamasındadır.
Bayburtlu Enerji Üretim A.ġ. 6.019 MW kurulu gücündeki HES proje aĢamasındadır.
Bayburt ili elektrik tüketiminin Türkiye tüketimi içindeki payı, 2011 verilerine göre on
binde 3 gibi önemsiz bir seviyededir. Ġlde elektriksiz köy bulunmamaktadır.
3.8. ĠLGĠ GRUBU ve PAYDAġ ANALĠZĠ
1. Ġl Kültür ve Turizm Müdürlüğü:
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 2023 Türkiye Turizm Stratejisinde bölgesel bazda
turizm alanları sınıflandırılmıĢtır. Turizmin geleceği bu strateji çerçevesinde oluĢacaktır.
Türkiye Turizm Stratejisi Kavramsal Eylem Planında Karadeniz Bölgesi'ni “Yayla Turizmi
GeliĢim Koridoru”, Doğu Anadolu Bölgesi ile Orta Karadeniz Bölgelerini “ KıĢ Turizmi
GeliĢim Koridoru”, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ni “Yemek ve Din Turizmi GeliĢim
Bölgesi”olarak belirlemiĢtir. Doğa Turizmi çok çeĢitlilik gösteren bir ekonomik çeĢitlilik türü
olup, kırsal alanda yaĢayan insanlar için ek gelir kaynağı olma özelliği göstermektedir.
Türkiye'de Doğa turizminin önemli bir bileĢeni olan Yayla turizmi yayla ve yeĢil alanların
yoğun olduğu Doğu Karadeniz Bölgesinde geliĢtirilmesi planlanmaktadır. Bayburt ili bu
çerçeve içinde hem yayla hem de KıĢ turizm içinde yer almaktadır.
47
2. Ġl Özel Ġdaresi:
Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nün 2005 yılında kapatılmasının ardından kırsal alana
yönelik yapılan çalıĢmalar Ġl Özel Ġdarelerine devredilmiĢtir. Bu kapsamda, Ġl Özel Ġdareleri,
kırsal altyapının geliĢtirilmesi konusunda çalıĢmaları yürütmektedir. Tarihi ve kültürel
değerlere sahip olup ulaĢımı zor olan yerleri turistler tercih etmemektedir. Bu yüzden bu
yerlerin tanıtımının yanı sıra bölgeyi ziyaret edecek olan turistlerin yeterli bir altyapı ile
karĢılaĢması önem arz etmektedir.
3. Orman ĠĢletme Müdürlüğü:
Orman Genel Müdürlüğü tarafından Kırsal alanda orman köylerinde yaĢayan orman
köylülerine yönelik krediler verilmektedir. Bu kapsamda orman köylerinde pansiyon tarzı
yatırımlar için Orman Genel Müdürlüğü tarafından krediler verilebilir.
4. Ġl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü:
Tespiti yapılan Doğa turizmi alanlarında yaĢayan, çevreye duyarlı doğal kaynakların
korunması ve sürdürülebilirlikle ilgili yeni teknolojileri ve bilgileri çiftçilere ulaĢtırılması,
söz konusu alanlarda yaĢayan insanların temeli eko turizme dayalı yemek kültürü, el sanatları
ve su ürünlerinin desteklenmesi ve sportif faaliyetler konusunda çiftcilerin desteklenmesi ve
bilinçlendirilme. Bu kapsamda Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK)
tarafından kırsal ekonomik faaliyetlerin çeĢitlendirilmesi sağlanabilir.
5. Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı(KUDAKA) :
Erzurum-Erzincan-Bayburt illerini kapsayan “2012-2023 Ġnovasyona Dayalı Turizm Stratejisi
ve Eylem Planı” hazırlamıĢtır. Ayrıca 2013 yılında turizm yatırımları içim proje teklif çağrısı
yapmıĢtır. Kırsal turizme yönelik yapılacak projeler desteklenebilmektedir.
6. Bayburt Üniversitesi
Ġl genelinde Flora-Fauna konusunda envanter çalıĢması yaparak, biyolojik çeĢitliliğn bilimsel
verilere oturtulmasını sağlamalı.
7. Ġl Ticaret ve Sanayi Odası:
Ġlimizde yapılması planlanan doğa turizminde, kırsal alanda yaĢayan yöre halkın arasındaki
disiplini ve dayanıĢmayı korumak ve geliĢtirmek, yapılacak ticaretin yöre halkı lehine uygun
olarak geliĢmesine çalıĢmak. Özellikle Ġlimizin temsil edildiği fuar ve sergiler açılmasına
destek vermek, doğa turizmin farkındalığını ticaret sektörüne izah edip yeni iĢ alanları
oluĢturmak ve desteklemek.
4. BAYBURT ĠLĠ DOĞA TURĠZMĠ ARZI
4.1 BAYBURT ĠLĠNĠN DOĞA TURĠZMĠ DEĞERLERĠ (DOĞA TURĠZMĠ ARZI)
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından “2023 Türkiye Turizm Stratejisinde” bölgesel bazda
turizm alanları sınıflandırılmıĢtır. Türkiye Turizm Stratejisi Kavramsal Eylem Planında
Karadeniz Bölgesi'ni “Yayla Turizmi GeliĢim Koridoru”, Doğu Anadolu Bölgesi ile Orta
Karadeniz Bölgelerini “ KıĢ Turizmi GeliĢim Koridoru” olarak belirleiĢ olup, Bayburt Ġli bu
çerçeve içinde hem yayla hem de KıĢ turizm içinde yer almaktadır.
48
Doğal Kaynaklar
Tahrip edilmemiĢ, özgün ve çeĢitlilik gösteren doğal kaynakların varlığı, Dünya'da son
dönemde geliĢme gösteren macera, keĢif ve doğa ile bütünleĢmeye yönelik turizm aktiviteleri
açısından son derece önemlidir. Bu doğrultuda bölgenin büyük ölçüde tahrip edilmemiĢ ve
“eĢsiz” doğal kaynaklarının; belirlenmesi, taĢıma kapasitelerinin tespit edilmesi, hangi
aktiviteler için hangi koĢullarda kullanılabileceğinin (eĢiklerin belirlenmesi) ortaya konulması
ve birbirleri ile entegre edilerek çeĢitlendirilmesi gerekmektedir. Doğal kaynaklara bağlı
olarak birçok aktivite turizm amacıyla yapılabilmektedir Özellikle on yıllarda öne çıkan kano
rafting gibi akarsu sporları, dağ ve doğa yürüyüĢleri, bisiklet turları, mağara turizmi, olta
balıkçılığı kuĢ ve bitki inceleme milli parklar doğal kaynaklara dayalı olarak geliĢtirilecek
faaliyetler olarak öne çıkmaktadır.
Doğal kayaklara dayalı olarak geliĢtirilebilecek turizm faaliyetlerinde uygun iklim koĢulları
ile birlikte peyzajda, flora ve faunada farklılık, çeĢitlilik ve ulaĢılabilirlik kolaylıkları
kullanımı artıracaktır. Bölge bütünü içinde yer alan ve turizm girdisi olarak kullanılabilecek
doğal kaynaklar ve mekansal bağlantıları aĢağıda sırasıyla incelenmektedir.
Ġklim: Yine karasal iklim özelliği gösteren Bayburt'ta en güneĢli günler Temmuz ve Ağustos
aylarında olup, ortalama güneĢli gün sayısı 93'tür. Bölgede ortalama sıcaklık 19,1oC'dir, en
yüksek sıcaklık Ağustos ayında 27,2oC kadar çıkmaktadır. En soğuk ay ise Ocak ayıdır.
Karasal iklim özelliklerine bağlı olarak, yıllık ortalama karla örtülü gün sayısı 87 gün, yıllık
en yüksek kar örtüsü 65 cm'yi (Ocak) bulmaktadır.
49
Bitki Örtüsü ve Flora: Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi'nin 3000 m'ye varan yükseltisi ve toprak
yapısı, özgün, çeĢitlenen bir bitki örtüsünü beraberinde getirmiĢtir. Çoruh vadisinin kuzeyinde
kalan bölüm ile Doğu Karadeniz dağlarının derin vadilerle yarılmıĢ kuzey eteklerinde belirli
yüksekliklere kadar zengin fauna ve bitki örtüsü ile kaplıdır. Bu bölgede flora bölgesinin
birçok türleri yer tutmuĢ bulunmakla beraber, bu dar bölgeye özgü türler ve endemik
bitkilerde vardır. Bölgede hakim bitki örtüsü, bozkır dağ stepidir. Bunun yanısıra uzun boylu
step çayır, orman olmak üzere diğer bölgelerden farklı bitki toplulukları görülmektedir. Bitki
örtüsünde çeĢitlenme ve bölgeye özgü karakterler, turizm aktivitesi açısından önemlidir.
Doğal ve özgün türleri barındıran bitki örtüsü, bölgedeki turizm ve rekreasyon olanaklarının
yaratılmasında etkin bir unsur olmaktadır. Bu bağlamda bölgenin en önemli kaynaklarından
biri Çoruh Vadisi'dir. Su bitkileri açısından zenginlik gösteren bölgede, su bitkilerin dağılımı,
bölge içinde yer alan dere ve nehirlerin, kıyılarıdır. Çoruh Vadisi ve Çoruh Nehri'ni besleyen
birçok dere ve vadi gerek bitki örtüsü çeĢitliliği ve gerekse dinlenme amaçlı yoğun mesire
alanları nedeniyle bölge bütününde dikkat çekmektedir. Bu vadi doğal yapısı, kültür
coğrafyası, imajı, panoramik manzarası,
kültür, tarihi, atraksiyon olanakları sunan
potansiyellere sahiptir. Bunun dıĢında bölge spora yönelik aktif tatil yapma olanağı sunacak
potansiyellere de sahiptir. Bu nedenle bölge trekking, bisikletle gezme, dağcılık, su sporları,
ata binme ve kampçılığa uygun alanları ile turizmde çeĢitlilik yaratma açısından, bitki örtüsü
ve doğal kaynaklar önemli bir potansiyeldir. Bayburt ilinin güneydoğusunda Maden
Bucağı'ndan baĢlayıp Çoruh Vadisine doğru devam eden Masat Vadisi, topoğrafik yapısı ve
bitki örtüsü açısından, çeĢitlilik sunan turizm ve rekreatif olanaklara sahiptir. Bu
potansiyelleri dıĢında, her iki vadide mevcuttaki bu yapısı ile, yerel nüfusa değiĢken ve
alternatifli rekreasyon olanakları sunmaktadır. Bunlardan en önemlisi dünyada ve ülkemizde
geliĢen Tarımsal Çiftlik Turizmi dir.
50
Fauna: Fauna açısından oldukça zengin bir özellik gösteren bölgede av hayvanları bölgede
yer alan su kanalları boyunca vadi ve dağ eteklerinde yoğunlaĢmaktadır. Çoruh Nehri ve
muhtelif kolları tatlı su ürünleri balıkçılığına elveriĢlidir. Masat, Kopuz, BeĢpınar, Ozansu,
Yoncalı, Yazyurdu, Kılıçkaya ve Çatıksu dereleri alabalık yönünden zengindir. Akarsular
dıĢında göletlerde de kısmen balıkçılık yapılmaktadır. Bu göletlerden; Oruçbeyli, Sakızlı,
Saraycık, DaniĢmend, Eymür, Gökçedere'de sazan balığı yönünden zengindir.
Topoğrafik Yapı: Bayburt dağlık yapısına rağmen önemli sayıda yaylaya sahiptir. Kop Dağı
Yaylası, Soğanlı Dağı Yaylası, Sultan Murat Yaylası, Üzengili Yaylası, Günbuldu Yaylası,
Çengül Yaylası, Aydıntepe, Akbulut, Cumavank, Otlukbeli, Yazyurdu, Yoncalı, Tohnovi,
Çavdar, Somarova, Karakaya, Menge, Seydiyakup, Kavlatan, Akkoyun, Yaylapınar, Üzengil,
KoĢmer gibi bir çok yayla, kaynak suları, doğal bitki örtüsü ve manzarası ile kırsal turizm için
önemli potansiyellere sahiptir.
Dağlar: Tüm dağ sırası, korunaklı vadiler ve ağaçlandırma alanları dıĢında çoraktır. Bitki
örtüsü genelde bozkır ve çalılardan oluĢmaktadır. Erozyonun yüksek olması sonucu, dik
yamaçların aniden beliren düzlüklere karıĢtığı bir topoğrafik yapı ortaya çıkmıĢtır. Daha da
yukarılara çıktıkça topoğrafya, geniĢ çanaklar ve koni Ģekilli doruklarla nitelik değiĢtirir. Bu
nitelikleri ile dağlar turizm çeĢitliliği açısından, kıĢ turizmi ile beraber birçok turistik faaliyet
için, büyük bir önem taĢımaktadır. Dağlık alanlarda dinlenme ve spor aktiviteleri yanında
yüksek dağlık bölgelerde sportif amaçlarla yürüyüĢ ve gezi olanaklarına da imkan vardır.
Bölgede bu amaçlarla kullanılabilecek çekici özelliklere sahip birçok dağ, tepe, yayla ve vadi
bulunmaktadır. Dağcılık açısından kop dağları ve onun tepeleri önem taĢır. Bayburt ili arazi
Ģekilleri açısından çeĢitlilik göstermektedir. Ovaların önemli yer tutmasına karĢın yüksek ve
sarp dağlar ile bunların oluĢturduğu geçitler il topografyasında önem taĢır. Ġli kuĢatan Kemer,
Soğanlı, Haldizen, Kırklar, Köse, CoĢan, Kop, Otlukbeli, Divanyolu, Sarıçiçek Dağları 20003000 metrenin üzerinde dağlar olup, bu alanlar atlı, dağ ve doğa yürüyüĢüne elveriĢlidir.
Bölgenin bir diğer önemli topoğrafik oluĢumu da Kop Dağı'dır. Kop Dağı gerek panoramik
güzelliği, gerek kıĢ turizmi olanakları ve gerekse dağa iliĢkin macera, keĢif aktiviteleri
açısından, turistik potansiyel içeren bir bölgedir. Ġl Merkezine 39 km, Erzurum iline 48 km
mesafede Bayburt-Erzurum karayolu üzerindedir. Bakanlar Kurulunun 7.02.1991 tarih ve
91/1514 sayılı kararı ile Kop Dağı “Turizm Merkezi” ilan edilmiĢ ve bu merkez üzerine “Kop
Dağı Kayak ve KıĢ Sporları Merkezi” planlama çalıĢmaları Turizm Bakanlığınca yapılmıĢ,
“Kop Dağı Kayak ve KıĢ Sporları Merkezi” planında mevcut olan kayak evinin bulunduğu
alan ile günübirlik tesislerin bulunduğu alanlarda yatırımlar bitirilmiĢ ve konaklama tesisi Ġl
Özel Ġdaresi'nce kiraya verilmiĢtir.(EK: 2 PLAN)
Hidrolojik Yapı: Yeraltı ve yer üstü su kaynaklarının varlığı, sulama olanakları kadar; görsel
peyzaj oluĢturmak ve üzerinde turizm aktivitelerinin gerçekleĢtirilmesi potansiyeli açısından
önemlidir. Bu nedenle yeraltı ve yer üstü su kaynaklarının türü, niteliği ve potansiyelleri önem
taĢımaktadır. Bayburt Bölgesindeki önemli akarsu kaynağı olan Çoruh Nehri Masat Deresi,
Kop Deresi, BeĢpınar Deresi Gökçedere Deresi, Çatıksu Deresi, AkĢar-Sorkunlu ve
GümüĢdamla dereleri tarafından beslenmektedir. Çoruh nehrinde su seviyesi ilkbaharda
(Nisan-Mayıs) aylarında en yüksek seviyeye ulaĢırken, kıĢ aylarında (Aralık-Ocak) ise en
düĢük seviyeye ulaĢmaktadır. Bir kolu Mescit Dağları'ndan, diğer bir kolu da Otlukbeli
Dağları'ndan çıkarak iki kol halinde DikmetaĢ Köyü altında Çoruh Nehri ile birleĢmektedir.
Çoruh Nehri debi bakımından ülkemizin en önemli akarsularından biri olup, bu özelliği
nedeniyle su sporlarına çok elveriĢlidir. DikmetaĢ Köyü'nden baĢlayarak Çoruh Nehri'nin il
sınırlarımızı terk ettiği Aslandede Köyü'ne kadar olan kısmında su sporlarından kano ve
51
rafting yapılmaktadır. Bölgede sulama amaçlı yapılan göletler ilde rekreasyon amaçlı
kullanıldığı gibi, balıkçılık amacıyla da kullanılmaktadır.
Doğal Sit Alanları: Doğal özellikleri nedeniyle koruma altına alınması gereken Uluçayır ve
Kızıltepe doğal koruma alanları, Merkez ilçe Sarıkayalar Köyü'ndeki Sırakayalar ġelaleleri
doğal güzellikleri ile öne çıkarken bölgede yaĢayanlara rekreatif olanaklar sunmaktadır.
Kırkpınar Köyü'nün yılanlarının sağlık açısından Ģifalı olduğuna inanılmaktadır. AĢağı
Çımağıl köyünde yer alan Çımağıl Mağarası renk ve özellik arz eden sarkıt ve dikitlere
sahiptir. Helva köyünde yer alan, helva mağarası ise her mevsim buzullarla kaplı olup
mağarada buzdan sarkıt ve dikitler bulunmaktadır. Köy halkı tarafından değiĢik zamanlarda
soğuk hava deposu olarak kullanılmıĢ olan mağara buz oluĢumlarının değiĢik Ģekillerini
yansıtmaktadır.
4.2. BAYBURT ĠLĠNĠN DOĞA TURĠZMĠ (ARZI) DEĞERLERĠ VE BĠLĠNĠRLĠK
DEĞERLENDĠRMESĠ
Yaylalar
Özellikle son yıllarda turizmin gözde mekânları olan yaylalar bakımından da Bayburt çok
Ģanslı bir konumdadır. Kimyasal ve fiziksel kirliliğin henüz girmediği yaylalarımız, kıyı
turizmine alternatif olacak değerler taĢımaktadır. Yaylalarımızdaki doğal güzellikler, zengin
endemik bitki türleri, atlı doğa yürüyüĢü, dağ yürüyüĢü imkânları bu mekânları cazip
kılabilecek sebeplerden birkaçıdır.
Ġlimizde Aydıntepe, Akbulut, Cumavank, Otlukbeli, Yazyurdu, Yoncalı, Tohnovi, Çavdar,
Somarova, Karakaya, Menge, Seydiyakup, Kavlatan, Akkoyun, Solkari, GümüĢdamla,
52
Yaylapınar, Üzengili, KuĢmer, Gökçedere, Dumlu, Günbuldu, ġur, Irmak, Eser, Çukur,
Ardıçgöze, Armutlu, Göloba, Çençül ve Çımağıl ve Kop yaylaları bulunmaktadır.
Mağaralar
Ġlimizde 2 adet mağara bulunmaktadır. Bunlardan Maden Bucağına 34 km uzaklıktaki AĢağı
Çımağıl köyünün TaĢındibi Mahallesinde yer alan Çımağıl Mağarası renk ve özellik arz eden
sarkıt ve dikitlere sahiptir.
Mağaranın giriĢi tepenin yamacındadır, yaklaĢık 600 metre derinliğinde olduğu tahmin
edilmektedir. On bir bölümden oluĢan mağaranın tavan yüksekliği 30 m'yi bulmaktadır.
Mağarada küçük su birikintilerde mevcuttur.
53
Sarkıt, dikit, mağara incisi traverten, mağara gülleri vb. oluĢumların yoğun olarak bulunduğu
mağaranın derinliği oldukça fazladır. Mağarada oldukça geniĢ odalar arasında yatay ve dikey
dar geçiĢlerden oluĢmaktadır. Topoğrafik oluĢumlar açısından önemli bir unsur olup, 1.
derece Doğal Sit Alanıdır.
Helva köyünde yer alan Helva Buz Mağarası buz sarkıt-dikitleri ve her mevsim buzullarla
kaplı yapısı ile Turizmin çeĢitliliği açısından, önemli bir potansiyel oluĢturmaktadır.
Su Kaynakları
Ġlin ve ülkemizin en önemli su kaynaklarından biri olan Çoruh nehri, kaynağını Mescit
dağlarından 3239 m. yükseklikten alarak il sınırlarına güney doğudan girmektedir. Masat
vadisinden gelen ana kaynak ile Kop dağlarının eteklerinden gelen Kop suyu Maden
bucağında birleĢirler. Alt kısımlardaki diğer küçük derelerin sularını da toplayan Çoruh nehri,
Ģehre ulaĢır. ġehir yerleĢiğinin orta bölümünden güney-kuzey doğrultusunda geçen Çoruh
aynı yönde akıĢına bir süre daha devam eder. Otlukbeli ve Pulur dağlarından kaynağını alan
BeĢpınar deresi ile Pulur (Gökçedere) deresinin MormuĢ ovasında birleĢen suyu ile AkĢar ve
Sorkunlu derelerinin sularından oluĢan Değirmencik suyunu aldıktan sonra suları iyice çoğalır
ve dirsek yaparak doğuya yönelir. Daha sonra nehir dar ve derin olan Çoruh vadisine girer ve
batı doğu doğrultusunda akıĢına devam eder. Çoruh nehri ve kolları rafting, kano, olta
balıkçılığı avcılık, kamp-karavan turizmi, kuĢ gözlem, fotosafari, bisiklet ve jeep safari
güzergahı olarak önemli bir doğa turizmi potansiyeline sahiptir.
54
Ġlin doğal gölleri genelde krater gölleri olup, Soğanlı Dağları üzerinde yer almaktadır.
Bunlardan bazıları Haldizen (Balıklı Göl), Göloba (Atlı Göl) ve Aygır Gölleri. Bunların
haricinde DSĠ ve Ġl Özel Ġdaresi tarafından yapılmıĢ sulama ve HĠS göletleri mevcuttur.
Sulama baraj ve göletleri ise Demirözü Barajı, Gökçedere Göleti, Eymür Göleti, Sakızlı
Göleti, Saraycık Göleti, DaniĢment Göleti, Oruçbeyli Göleti, Yakupabdal Göleti, Aydıntepe
Yayla Göleti, Yukarıpınar Göleti ve Bayraktar Göleti.
55
Ayrıca Kopuz vadisinde bulunan Sırakayalar ġelalesi görülmeye deyer yerlerdendir.
Statülü Alanlar
Ġlimizde Milli Park ve Tabiat Parkı gibi statülü alan bulunmamaktadır. Ancak Ģehir mücavir
alanı içinde BayburtBelediyesi ile Orman ĠĢletme Müdürlüğünün ortaklaĢa yaptıkları Kent
Ormanı ve Bayburt Valiliği Ġl Özel Ġdaresinin yapmıĢ oldugu Aslandağı Vilayaet Ormanı
Mesire Alanı bulunmaktadır. YaklaĢık 650Ha lık bir ağaçlandırma sahası olan Aslan Dapı
Vilayet Ormanı piknik mesire faaliyetlerinin dıĢında yürüyüĢ (YaklaĢık 20 km yol ağı
mevcut) ve yaban hayatı gözlemleme açısından da önemli bir potansiyele sahiptir. Ayrıca yine
Ġl Özel Ġdaresi tarafından yapılan Yakupabdal ve Aydıntepe Yayla Göleti için Tabiat Parkı
çalıĢmaları baĢlatılmıĢtır.
56
Yaban Hayatı
Ġlimiz flora açısından oldukça zengindir. Bayburt Ġlinde toplam 51 Familya 197 Cins 410
Takson tespit edilmiĢtir. 21 Familya 54 Cinste 86 Endemik Takson rapor edilmiĢtir.
57
Fauna açısından Ġlimizde toplam 129 kuĢ türü ve 22 adet memeli türü tespit edilmiĢtir.
Soğanlı Dağlarının doğusunda, merkezi Kaçkar Dağları olan bölge, Önemli KuĢ Sahası (IBA)
ilan edilmiĢtir. Bu alan Trabzon, Rize, Artvin, Bayburt, GümüĢhane, Erzurum illerine doğru
uzanır.
Ġlimizin konumu itibari ile Çoruh vadisi üzerinden güneye inen kuĢ göç yolları üzerinde
bulunması nedeni ile kuĢ çeĢitliliği yüksektir.
Ayrıca Türkiye’nin kelebek açısından en zengin iki alanından birisi Kop Dağı Geçididir. Bu
alan 10 adet endemik ve 37 adet nadir olmak üzere 134 farklı kelebek türünü barındırır.
58
Ġlimiz nehir ve göletlerinde 8 çeĢit balık türü ile tatlı su yengeci ve muhtelif türde yılanlara
rastlanmaktadır. Kırkpınar köyünde Mayıs ayında 15 gün süre ile görülen yılanlar Yaban
Hayatı Gözlemcileri için bölgeyi değerli kılmaktadır.
Avcılık
Ġlimiz, özellikle bıldırcın, kınalı ve çil keklikleri, tavĢan, ördek ve yaban domuzu türleri için
önemli bir potansiyele sahiptir.
Ġlimize baĢta Karadeniz olmak üzere Ülkemizin değiĢik illerinden avcılar gelmektedir.
Ġlimizde avlak bulunmayıp, en az üç adet yapılması planlanmaktadır.
Doğa ve KıĢ Sporları
Ġlimizin özellikle Kop ve Soğanlı dağları, el değmemiĢ doğal güzellikleri, panoramik dağ ve
vadi manzaraları, flora ve fauna zenginliği ile bisiklet, ATV ve atlı geziler için oldukça
elveriĢlidir.
59
Özellikle Kop Dağı, turizm çeĢitliliği açısından kıĢ sporları ile beraber, yaz aylarında da
sporcuların yüksek irtifa antrenmanlarını yapabileceği potansiyel alanlara sahiptir.
4.3. BAYBURT ĠLĠNDE DOĞA TURĠZMĠ AMAÇLI KULLANILAN VE KORUMA
STATÜLÜ ALANLAR
60
Ġlimizde Milli Park, Tabiat Parkları, Tabiatı Koruma Alanı, Tabiat Anıtı, Yaban Hayatı
Geliştirme,Yerleştime, Yaban Hayatı Koruma Sahası ve Avlak, Sulak Alanlar ve Ramsar
Alanları, Doğal Sit Alanları, Biyosfer Rezerv Alanları bulunmamaktadır. Uzungöl Özel Çevre
Koruma Alanının bir kısmı ilimiz sınırları içinde kalmaktadır. İlimizde Bayburt İl Özel İdaresinin
yapmış olduğu Aslandağı Vilayet Ormanı Mesire Yeri bulunmaktadır. Fakat önümüzdeki
dönemde iki adet Tabiat Parkı ve en az üç adet Avlak yapılması planlanmaktadır.
4.4 SEÇKĠN ÖZELLĠKLĠ DĠĞER SAHALAR
Arz analizi tabloları;
Değerin bilinirliği; Bölgesel seviyede B, Ülke seviyesinde T,
Milletlerarası seviyede: M
YAYLALAR
Adı
Ġlçesi
Bilinirlik
Aydıntepe Yaylası
Aydıntepe
B
GümüĢdamla Yaylası
Aydıntepe
B
Kavlatan Yaylası
Aydıntepe
B
Üzengili Yaylası
Merkez
B
Yazyurdu Yaylası
Merkez
B
Kop Yaylası
Merkez
B
Yaylalara ait SWOT Analizi
Güçlü Yönler
1-Aktif yaylacılığın yoğunluğu
2-BioçeĢitliliğin yoğunluğu
3-Bakir doğa varlığı
4-UlaĢım kolaylığı
5-Yaylaların çok çeĢitli turizm fırsatı
sunması
Zayıf Yönler
1-Mülkiyet sorunları
2-Altyapı tesislerinin eksikliği
3-Ġnsan kaynakları eksikliği
4-Konaklama eksikliği
Fırsatlar
1-Kara, Deniz ve Hava Ulaşımının yakınlığı
2-Turizm destinasyonlarına yakınlığı
3-Bozulmamış doğa ve sosyal yapı
Tehditler
1-Düzensiz ve kaçak yapılaşma
2-İnsan baskısının artması
3-Çevre kirliliği
Yayla ve benzeri sahalara dayalı doğa turizmi uygulamalarında güçlü yönlerin daha
61
geliĢtirilmesi, güçlü yönler ve fırsatlardan yararlanarak zayıflık ve tehditlerin
önlenmesine ve doğa turizminin geliĢtirilmesine yönelik stratejik kararlar;
1-Yaylalarda pansiyonculuk uygulamalarının geliştirilmesi uygun görülmektedir
2-Yaylaların tamamında atlı, yürüyüş ve bisikletli gezi rotalarının tespit edilerek işaretlenmesi
3-Yöre halkından rehber yetiştirilmesi
4- Kırsal kalkınma maksadıyla, yöre insanının faaliyetlerden daha fazla pay almasına
dayalı uyğulamaların geliştirilmesi
MAĞARALAR
Adı
Ġlçesi
Bilinirlik
Çımağıl Mağarası
Merkez
B
Helva Buz Mağarası
Merkez
B
Mağaralara ait SWOT Analizi
Güçlü Yönler
Zayıf Yönler
1-Ġl Özel Ġdaresi tarafından yolunun
yapılması(Çımağıl)
2-Ġl Özel Ġdaresi tarafından iç aydınlatma ve
yolların kısmen yapılması
3-Bayburt Erzurum Karayoluna yakınlığı
1-Tanıtım eksikliği
2-Statü kazandırılamamıĢ olması
3-Altyapı tesis eksikliği
Fırsatlar
Tehditler
1-Yerel yönetimlerin desteklemesi
2-Bilinirliği arttıkça rağbet görmesi
3-Altyapı planlarının yavaĢ, yavaĢ yapılması
1-Sarkıt ve dikitlerin gezginler tarafından
tahribi
2-Aydınlatmanın tekniğine uygun
yapılmaması
Mağaralara dayalı doğa turizmi uygulamalarında güçlü yönlerin daha geliĢtirilmesi, güçlü
yönler ve fırsatlardan yararlanarak zayıflık ve tehditlerin önlenmesine ve doğa
turizminin geliĢtirilmesine yönelik stratejik kararlar;
1-Altyapı çalıĢmalarının yapılması
2-Statü kazandırılması
3-Yollarının asfaltlanması
4-Bayburt-Erzurum yoluna bağlantısının yapılması
5-Tanıtım çalıĢmalarının yapılması gerekmektedir.
Adı
SU KAYNAKLARI
Ġlçesi
62
Bilinirlik
Çoruh Nehri
Ġl Geneli
M
Sırakayalar ġelalesi
Merkez
B
Gökçedere Göleti
Demirözü
B
Aydıntepe Yayla Göleti
Aydıntepe
B
Yakupabdal Göleti
Demirözü
B
Göloba ve Haldizan Gölleri
Merkez
B
Su Kaynaklarına ait SWOT Analizi
Güçlü Yönler
Zayıf Yönler
1-Bilinirliği
2-Dünyanın en hızlı akan nehirlerinden biri
olması
3-Kirliğin yok denecek kadar az olması
4-Önemli kuĢ göç yollarından birinin içinde
yeralması
5-Sportif balıkçılığın geliĢmesi
1-Doğal güzelliklerin tam olarak
tanıtılamaması
Fırsatlar
Tehditler
1-Aydıntepe ve Yakupabdal göletlerinin
Tabiat Parkı olması için çalıĢmalara
baĢlanması.
1-Teknolojik ve sosyal geliĢmiĢliğin
artmasıyla beraber, kirliliğin artması.
2-Baraj yapımı
Su kaynaklarına doğa turizmi uygulamalarında güçlü yönlerin daha geliĢtirilmesi, güçlü yönler
ve fırsatlardan yararlanarak zayıflık ve tehditlerin önlenmesine ve doğa turizminin
geliĢtirilmesine yönelik stratejik kararlar;
1-Tanıtım çalıĢmalarının arttırılması
2-Bayburt-Masat ve Bayburt-Baksi Müzesi güzergahlarının bisiklet rotası olarak belirlenmesi
3-Akarsu ve göllerde balıklandırma çalıĢmalarının yapılması
4-Sportif balıkçılık sahaları tespit edilerek, uygun nitelikli sportif balıkçılık iskeleleri yapılması
5-Sportif balıkçılık ve kuĢ gözlemciliği gruplarına ulaĢılması
6-HES’lerin ırmağa bırakması gereken cansuyu miktarlarının kontrolünün titizlikle yapılması
Adı
Ġl Geneli
AV VE YABAN HAYATI
Ġlçesi
Ġl Geneli
Bilinirlik
T
63
Av ve Yaban Hayatına ait SWOT Analizi
Güçlü Yönler
1-Nüfus azalmasından dolayı bozulmamıĢ
bir doğa
2-MüthiĢ bir biyoçeĢitlilik
3-Kirliliğn olmaması
4-Yüksek avcılık potansiyeli
Zayıf Yönler
1-Flora ve Fauna envanterinin akademik
olarak güncellenmemesi
2-Tanıtım eksikliği
3-Avlakların henüz oluĢturulamamıĢ olması
4-Kırsalda konaklama eksiklikleri
5-Av kültürünün geliĢmiĢ olmaması
6-Yoğun avlanmanın kontrol altına
alınamaması
Fırsatlar
1-Temiz bir çevre
2-Tamamen yok olmamıĢ avcılık potansiyeli
3-Mevzuat çalıĢmalarının hızlanması
Tehditler
1-Kaçak ve insafsız avcılık
2- Teknolojik ve sosyal geliĢmiĢliğin
artmasıyla beraber kirliliğin artması.
Milli Park ve benzeri sahalara dayalı doğa turizmi uygulamalarında güçlü yönlerin daha
geliĢtirilmesi, güçlü yönler ve fırsatlardan yararlanarak zayıflık ve tehditlerin
önlenmesine ve doğa turizminin geliĢtirilmesine yönelik stratejik kararlar;
1-Ġlimizin Flora ve Fauna envanterinin akademik olarak bir an önce yapılması
2-Avlak çalıĢmalarının tamamlanması
3-Koruma çalıĢmalarının yoğunlaĢtırılması
4-Tanıtım çalıĢmalarının arttırılması
4.5 BAYBURT ĠLĠNDE DOĞA TURĠZĠM ÇEġĠTLERĠ
Kuş Gözlemciliği
Doğa Yürüyüşü (Trekking)
Yayla ve Festival Turizmi
Mağara Turizmi
Av Turizmi
Sportif Olta Balıkçılığı
Akarsu Turizmi
Atlı Doğa Yürüyüşü
Bisiklet Turizmi
Botanik Turizmi
Yaban Hayatı (Fauna) Gözlemciliği
Foto Safari
Tarım ve Çiftlik (Agro) Turizmi
64
Kamp Karavan Turizmi
Merkez Ġlçesi
Aydıntepe Ġlçesi
Demirözü Ġlçesi
BAYBURT ĠLĠ VE ĠLÇELERĠNĠN ÖNE ÇIKAN DOĞA TURĠZMĠ DEĞERLERĠ MATRĠSĠ
Değerler toplamı 38
28
28
Aktivite/değer
Rafting (R)
X
Mağaracılık (M)
X
Dağ bisikletçiliği (DB)
X
X
X
Dağ-yayla gezisi imkanı ( DG)
X
X
X
Peyzaj güzelliği/fotosafari (PF)
X
X
X
Yaylada konaklama/kamping(YK)
X
X
X
Tabiata uyumlu kırsal miras gezisi(KMG)
X
X
X
Kır havasında Ģehir merkezleri(KHġM)
X
X
X
Aktif yaylacılık(AY)
X
X
Kelebek gözlemciliği imkanı(KeG)
X
X
X
KuĢ gözlemciliği imkanı(KuG)
X
X
X
Sportif olta balıkçılığı imkanı(SOB)
X
X
X
KıĢ sporları potansiyeli(KSP)
X
Aktif kıĢ sporları merkezi(KSM)
X
Estetik Ģelale bulunan yerler(Eġ)
X
Estetik göl/baraj olan yerler(EGB)
X
X
X
Botanik gezilerine uygun saha(BOG)
X
X
X
Garantili yaban hayatı gözlemi(GYHG)
X
X
X
Ġzole ilginç ekosistemler(ĠE)
X
X
Ormanaltı florası tanıma gezi imkanı(Mantar ve benzeri
dahil) (FGĠ)
X
65
X
Endemik Bitkilerin Gözlemi (EBG)
X
X
X
X
X
X
X
X
X
Doğal taĢlardan tabiat tarihi gezisi(Gezi sırasında en az
10-15 değiĢik taĢ türü ve jeomorfolojik yapılar
tanıtılmalıdır) (DTTTG)
X
X
X
Bakir doğa parçaları keĢif gezisi(Bakir vadi ve bakir
orman gibi gizli kalan değerleri keĢfetme gezileri)
(BDPKG)
X
X
X
Gastronomi gezisi (Gezi günü belirlenir. Gezi günü
ziyaretçilerle yöresel yemekler yapılarak yedirilir) (GG)
X
X
X
Dokusu bozulmamıĢ kırsal miras gezisi (köyler) (KMG)
X
X
X
Yayla gezisi imkanı (Ya)
X
X
X
Yaya gezi imkanı (Y)
X
X
X
Tarihi eserler, sit alanı (Ts)
X
X
X
ġelale görme imkanı (ġ)
X
Peyzaj değeri yüksek yerler,fotoğrafik yerler (P)
X
X
X
Mağara gezisi (Mğ)
X
Motorlu gezi imkanı (M)
X
X
X
Jeolojik ve jeomorfolojik değerler (Jm)
X
Kanyon görme imkanı (Cn)
X
Botanik gezisi imkanı (Bt)
X
X
X
Köy Pazarları(Orman meyvelerinden reçel marmelat,
kurutulmuĢ meyve satılması kaydıyla) (KP)
Çayır Ģeklinde gruplanmıĢ dağ çiçekleri gezisi (görselliği
yüksek olacak) (DÇG)
Bakir orman gezisi (Bo)
X
Atla geziye uygun (At)
X
66
X
X
5.SEÇKĠN VE YÜKSEK DEĞER TAġIYAN (X) YILDIZ ALANLARIN
DEĞERLENDĠRĠLMESĠ VE POTANSĠYELĠNĠ GELĠġTĠRME ĠMKANLARININ
ORTAYA KONULMASINA ĠLĠġKĠN ANALĠZLER
ÇIMAĞIL MAĞARASI
Mağaranın Yeri
Mağara Bayburt Ġli AĢağı Çimağıl köyü TaĢindibi mahallesinin 1500 metre doğusunda deniz
seviyesinden 2450 metre yükseklikte yer alır.
Bayburt-Erzurum ana tur güzergahının 20.km’sinden Maden mevkiinden Masat deresine
ayrılan yol takip edilerek AĢağı Çimağıl köyüne oradan da mağaraya stabilize yolla
ulaĢılır.Mağara % 25.000 ölçekli Tortum H 45 d 1 paftasında Çimenli mevkiinin batısındadır.
Mağara Ve Yakın Çevresinin OluĢumu
Mağara çevresinde molm-alt kretase yaĢlı berdigo formasyonuna ait kireç taĢları
bulunmaktadır. Bunlar daha çok orta ve kalın masif tabakalanmalı gri-beyaz renkli, çatlaklı
karstik yapılı ve yer yer resifa karakterli kireç taĢlarından oluĢmaktadır. Mağaranın
oluĢumunu kuzey-güney ve kuzey-doğu güney batı yönlü kırık sistemleri kontrol etmektedir.
Mağaranın OluĢumu
Yağmur sularının havadaki karbondioksiti çözmesiyle oluĢan karbonik asitin zenginleĢmesi
sonucu yer yuvarındaki kireç taĢlarının çatlakları boyunca hareket ederek su tarlasına kadar
ulaĢırlar. Bu su seviyesinin altında çatlaklar kireç taĢını eritmeye ve boĢlukların oluĢumuna
neden olmuĢtur.
Nehir yatağının derinleĢmesi sonucu su tablası derin seviyelere iner. Daha önce oluĢan
boĢluklar su tablasının üzerinde kalırken su tablasının altında kireç taĢında erimelerle devam
etmektedir.
Su seviyesinin üstünde kalan boĢluklara sızan sular üzerindeki basınç katlığından reaksiyon
tersine dönerek su içinde çözünmüĢ kalsiyum karbonat içindeki karbon dioksiti açığa
çıkartarak kalsiyum karbonat olarak çözülmeye baĢlar.
Tavandan sarkan bu oluĢuklara sarkıt, zeminde oluĢanlara dikit, yatay olarak zemine
yayılanlara traverten denir. Zaman içerisinde birleĢen sarkıt ve dikitler sütunları meydana
getirmiĢtir.
Mağaranın ġekli
Mağara genel olarak Güney-Kuzey doğrultuludur. Bu doğrultuya dik yönde yan kollar vardır.
Mağaranın ağız geniĢliği 20 metre kadar olup, mağara ağız giriĢi içeriye doğru 30 metre
derinliğe sahiptir. Buradan itibaren giriĢ kanalı 60 cm ile 150 cm değiĢen çaplarda duvar 60
metre (1.Koridor) devam eder. Burada ilk Büyük Salona girilir.
a)Büyük salon: Bu salonun tavan yüksekliği 15. metredir. Salon 15 derece eğimle,25
kotuna kadar iner. GiriĢ salon üç ana kola ayrılır. Bu kollardan Doğu-Batı yönünde 20
derecelik bir eğimle 100 m lik bir kolla(2.koridor) ilerledikten sonra 55.derece eğimle
50metre (2.koridor) daha gidince Kuzey-Güney doğrultulu Kremalı Odaya girilir.
b) Kremalı oda: Oda Salonu 90 metre uzunluğunda, tavan yüksekliği 15 metredir. Ġkinci
kol kuzey batı-Güney doğu yönünde 140 metre(3.koridor)ve 20 derecelik meyille devam eder
25 metre kotuna kadar devam eder. Üçüncü kol kuzey-Güney yönünde 70(4.koridor) metre 25
derecelik eğimle giderek 40 kotunda Küçük Odaya varılır.
67
c)Küçük Oda: GeçiĢ Salonu Ģeklinde olan bu odadan Hayaletler Odasın geçilir. Buradan
Kuzeydoğu yönünde 40 metre(4.koridor) gidilince mağaranın en büyük salonu olan
Hayaletler Odasına varılır.
d)Hayaletler Odası: Hayaletler odası 160 metre uzunluğunda ortalama 70 metre
geniĢliğinde ve 12 metre yüksekliğindedir. Odada Vali KöĢkü ve Kainat sofrası adında
oluĢumlar mevcuttur.
Vali KöĢkü: Hayaletler odasının en dikkat çekici mekânlarındandır. Sarkıtların üzerinde
çatı Ģeklinde oluĢan travertenlerden meydana gelen mekân adeta köĢkü andırmaktadır.
Kâinat Sofrası: Hayaletler odasının dikkat çeken diğer bir oluĢumu olan kainat sofrası
dikitler üzerinde sofra Ģeklindeki travertenlerden meydana gelmiĢ, sofra Ģeklindeki travertenin
kenarları mağara gülleri ile çevrelenmiĢtir. Bu nedenle fazlası ile ilgi çekici bir oluĢumdur.
Bu salonun kuzey ucundan devam edilerek 100 metrelik(5.koridor)20 derece eğimli kolla
Mavi Odaya varılır. Mavi odanın boyu 80 metre geniĢliği 20 metre dir. Mavi odada küçükte
bir göl bulunmaktadır. Tüm kollar göz önüne alındığında mağaranın uzunluğu 1010 metredir.
Su Varlığı
Mağaranın giriĢi ve ilk büyük salonda su varlığı yoktur. Kremalı pafta odası ve hayaletler
odasında küçük su birikintileri vardır. Bu odalarda su birikintileri mevsimsel olarak değiĢir.
Mavi odanın sonun da ise 5 metre uzunluğunda ve 20 metre eninde 100 m2 alanlı bir gölcük
bulunur.
Mağaranın Havası
Mağara içerisinde çok az hava hareketi vardır. Bunda giriĢteki büyük salonun tepesindeki
dolinin etkisi büyüktür. GiriĢte kuru olan mağaranın atmosferik nemi iç kısımlara doğru
gidildikçe artar.
Hayvan Varlığı
Mağaranın giriĢ ağzında küçük sinek ve böcek türleri bulunmaktadır. Bunun haricinde ilk
büyük salonda bazı yarasa türleri yaĢamaktadır. Ayrıca tavandaki delikten (dolin) giren kuĢ
türlerine burada rastlanmaktadır.
Sahanın Turizm Talebi Değerleri tablosu
Halihazırda ki ziyaretçi Eko turizme yönelik çalıĢmalar olmadığından
sayısı
bilinmemektedir
Para harcama
Ziyaretçi Profili
GeliĢlerinin Ġlk 5 Sebebi
Konaklama, yeme-içme, yanında yöresel el sanatı ve yöresel
kurutulmuĢ veya konserve ürünler alınarak para ödeme Ģekilleriyle
KiĢi baĢına harcama tespit edilememiĢtir.
Bireysel gezginler : % 100
12345-
Mağaracılık,
Fotosafari,
Doğa Gezileri,
Doğa Eğitimi Programları
Adrenalin gezileri (kaya tırmanıcılığı vb.)
Kıyaslanabileceği saha
68
UlaĢılabilirlik Analizi
Sahanın Uluslararası
havaalanına yakınlığı
Alana UlaĢım
Orta derecede yakın; 2 saat (2-4 saat arasında)
Özel taĢıt
(X )
Toplu taĢıma
( )
Diğerleri
(X)
(Bisiklet, motosiklet, yürüyüĢ,
atlı vb.)
UlaĢım için problemler: 5 km stabilize
Altyapı Analizi
TaĢımacılık ağı
Yerel ağ(toprak, asfalt)
Anayollara bağlantı
Yerel genel taĢımacılık
Programlar
Ücretler
Ring patikaları
ĠĢaret levhaları
Genel yer iĢaret
levhaları
Bilgi panoları
Araçlar için park
kapasitesi
Bilgi alma ve tercüme
kolaylıkları
Restoran sayısı
Yetersiz
x
x
x
Ziyaretçinin Genel ulaĢım
kanaati: Orta derecede zor
Ġyi
Yeterli
Açıklama
x
x
x
x
x
x
x
x
x
x
Yeme içme konaklama analizi
Restoranların durumu
Yemek Standartları
Barınma imkanları
Kategori
Sayısı
Turistik
Yerel
Yüksek standartlı yemek sunanlar :
Yeterli ve yöresel standartta yemek sunanlar:
Kötü standartta yemek sunanlar :
Kategori
KuruluĢ Sayısı
(iyi-kötü-orta)
Oteller
Hosteller (Misafirhaneler)
Yatak&kahvaltı oteli
Rota üstü kulübeler
Bungalov tarzı
69
Açıklama
Yatak Sayısı
Kamp alanı
Diğerleri: Pansiyon
Sahanın kendine has seçkin ve diğer önemli özellikleri
Var-Yok
Sunduğu değerlerden
Alan turist ziyaret
döngüsüne girecek
Ģekilde turistlerin
ilgisini çekecek diğer
alanlara yakın mı?
Alandaki yabanıl
varlıklar
Tek-eĢsiz olanlar
var mı?
Biraz farklı ama
değerli olanlar
Diğer ilgi çeken
yerlere benzer
olanlar
Evet
Neler?
Jeolojisi farklı
Var
Hangi Sahalar
Dede Korkut Türbesi
ve Masat Vadisi
Kop Dağları
Sunduğu özellikleri
Tarihi ve kültürel
Bayrak türler
Diğer ilginç yaban
hayatı (fauna)
1.Keklik
1.TavĢan
2-Yaban Domuzu
3-Yaban Keçisi
2.
Kelebekler
Muhtelif kelebeği
YaklaĢık 50 tür
……. tür
Endemik bitkiler,
Tatmin edici yaban hayatı izleme imkanı (Varsa)
Tatmin edici yaban
hayatı izleme imkanı
Garanti edilen türler var
mı?
Genellikle rastlanma
ihtimali
ġans veya mevsime
bağlı olanlar
Alanda bulunan tesisler
Sahadaki tesisler
Rekreasyonel tesisler
Spor tesisleri
Diğerleri
Memeliler
KuĢlar
Yaban Domuzu
Keklik
Boz Ayı
Kartal
Yaban Keçisi
Akbaba
Yetersiz
X
XX
Yeterli
Ġyi
Açıklama
Durum Açıklaması
TaĢıma Kapasitesi Analizi
Sosyal ve ekonomik taĢıma kapasitesi Değerlendirme ġekli: 1- Tamamen Sağlanabiliyor, 2- Genel
Olarak Sağlanıyor, 3- Veri Yok, 4- Çoğunlukla Sağlanamıyor
70
5- Hiç Sağlanamıyor
Göstergeler
Tüm ilgi grupları turizmden elde edilen gelirden eĢit pay alırlar
Tüm ilgi grupları turizm geliĢimine oranlı bir miktar para
yatırımı yapabilir
Yerel ekonomi için turizm faydaları açıktır
Turizm geliĢimiyle ilgili paydaĢların ihtiyaç,istek ve önerileri
ele alınıyor
Tüm ilgi gruplarına önem veriliyor
Ġlgi gruplarının birbiriyle olan iliĢkileri iyi
Beraber çalıĢmanın önemi biliniyor
Ġyi bir iĢbirliği içindeler
Belirli kararların alınma amacı saklanmıyor
Yerel ilgi grupları karar almada söz sahibi
Bölgesel ilgi grupları karar almada söz sahibi
Diğer sektörler de turizm geliĢimine fayda sağlıyor
Turizm kırsal ekonomiye destek veriyor
Geleneksel faaliyetler ve üretim türleri turizm geliĢiminden
sonra geliĢme gösterdi
Turizm geliĢimi istihdamı artırma beklentilerini karĢılıyor
Yerel halk, özellikle gençler için yeni iĢ imkanı ortaya çıktı
Kendi turizm iĢini kurmak isteyenlere yeterli destek veriliyor
Turizm iĢi kurmak için eğitim ve öğretim veriliyor
Planlı turizm uygulaması yapılıyor
Yerel köyler ve kamusal alanın özelliği turizmden sonra zarar
görmemiĢtir.
Turizm temel olarak yerel mal ve hizmetlerden faydalanır
Bölgemizi ziyaret eden turist sayısı yeterlidir
Turizm kültürel mirasın devamına yardımcı oluyor
Turizm endüstriyel mirasın sürdürülmesi için yardımcı oluyor
Turizm geliĢimi peyzaj dokusuna zarar vermiyor
Turizm doğanın korunmasına yardımcı oluyor
Turizm kültürel manzaranın korunmasına yardımcı oluyor
Turizm hayat kalitesini artırıyor
1
2
3
X
4
5
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
Sosyal ve Ekonomik TaĢıma Kapasitesi Verilerini Değerlendirme Sonuçları;
Ekolojik taĢıma kapasitesi analizi
Etki
Faaliyet
Genel
etkiler
Müspet
/menfi
Korunan alan
üzerindeki etki
Kabul
edilebilir
Kamping&piknik
AhĢap Hediyelik
eĢyaların satılması,
Dağcılık,trekking
Su sporları
Rafting
Olta balıkçılığı
Normal spor
etkinlikleri
Yeme içme
71
Kabul
edilemez
Kabul edilebilir
ancak;
Doğa yürüyüĢü
Mağaracılık
Kanyoning
Yaban hayatı
gözlemi
Bilimsel geziler
1- Tamamen doğru, 2- Genel olarak doğru, 3- Veri yok, 4- Çoğunlukla yanlıĢ, 5- Hiç yok,
Ekolojik taĢıma kapasitesinin etkileri;
Ekolojik göstergeler
Bitkiler turizm artıĢından etkilenmemektedir
YürüyüĢ yolarından yürümeyen turistler bitkilere çok zarar
veriyor
Turizmden dolayı daha fazla toprak erozyonu meydana
gelmektedir
Korunan alanın suları gözle görünür Ģekilde kirlenmektedir
Turizm geliĢimi sebebi ile balık miktarı azalmıĢtır
Korunan alanın yer altı suları içme suyu olarak kullanılabilir
Turistler yaban hayatı için rahatsız edici bir faktördür
Turizmden dolayı flora ve faunada ölümler artmıĢtır
1
X
2
3
4
5
X
X
X
X
X
X
Ekolojik TaĢıma Kapasitesi Verilerini Değerlendirme Sonuçları;
Saha turizme tam olarak açılmadığı ve nüfus yoğunluğunun az olmasından dolayı Ģimdilik bir
değerlendirme yapılamamaktadır.
Fiziki/idari TaĢıma Kapasitesi Ġncelemesi ve Değerlendirmesi;
(1-Akıcı, Yeterli 2- Ġyi, 3- Fena Değil, 4- Kötü, 5- Çok Kötü)
Fiziki/idari taĢıma kapasitesi
Yiyecek içecek temini
Ticaret
Yer
Kapasite 1
Korunan alana giriĢ yolları
Korunan alandaki yol ağı
Korunan alan içindeki toplu
taĢıma araçları
Park etme
akıĢ
Yer sayısı
Biletleme
yönlendirme
ĠĢaret levhaları
Yetkililer
Ziyaretçi merkezi
Ofisler
Basılı ve görsel materyal
Tedarik
Seçenekler
Kolaylık tesisleri
Tuvaletler
Altyapı
Park giriĢi
Park yeri imkanları
Bilgi imkanları
2
3
4 5
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
72
Patika ağı
Yaban hayatı izleme noktaları
Aktiviteler
ÇalıĢanlar
Atıkların toplanması
Yeterlilik durumu
Sayısı ve uygunluğu
seçenekler
Paket doğa turları
Bisiklet kiralama
Araç kiralama
At-katır kiralama
Yeterli sayıda
Donanımlı
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
Fiziki/idari taĢıma kapasitesi yönünden yapılan değerlendirme;
Çımağıl Mağarasının statüsü olmadığından, Ģimdilik Ġl Özel Ġdaresi kendi imkanlarıyla
turizme kazandırmaya çalıĢmaktadır.
Psikolojik TaĢıma Kapasitesi:
Gelen turiste karĢı herhangi bir olumsuzluk görülmemiĢtir. Bilakis misafirperverlik vardır.
BAYBURT ĠLĠ VE ĠLÇELERĠNĠN KIYAS YÖNTEMĠ ĠLE KISA
DEĞERLENDĠRMESĠ
KarĢılaĢtırma yöntemi, kapsam dahilindeki unsurun benzerleri ve rakipleri ile arasındaki farkı
görmesi ve daha ilerlemesine itici güç olması amaç edinilerek verimliliği arttırma yöntemidir.
KarĢılıklı bilgi alıĢveriĢi olarak değerlendirilen bu yöntemde, kopyalama değil, kendi
ürünlerimize yönelik ilham almak, uyarlamak hedeftir. Gelecek eğilimlerini Ģimdiden görüp,
müĢterinin isteklerini Ģimdiden karĢılamaya hazırlıklı olmayı gerektirir.
KarĢılaĢtırma yapılan ilçenin/ilin baĢarılı oluğu hususta takip ettiği yolun ilçede/ilde
alınabilirliği araĢtırılmalıdır.
KIYAS YÖNTEMĠ ĠLE DOĞA TURĠZMĠ POTANSĠYELĠ YÜKSEK OLAN BAZI
ĠLÇELERĠN DEĞERLENDĠRĠLMESĠ
Bayburt Ġli
Ġlçe
Kıyaslanan
Kıyaslama
Örnek Alınacak Deneyim
Ġl/ilçe
sebebi,
Ayder-Rize
Doğa ve yayla
Yayla yapısı nedeniyle gerekli tanıtım
Aydıntepe
yapısı
faaliyetleriyle turizm canlandırılabilir
Yozgat
Doğa
Aslandağı Vilayet Ormanı, Yozgat
Merkez
Çamlığı ile aynı pozisyonda sosyal
hayata olumlu etkiler yapacaktır.
6. BAYBURT ĠLĠ SÜRDÜRÜLEBĠLĠR DOĞA TURĠZMĠ STRATEJĠLERĠ
6.1.GeliĢme Stratejileri
Strateji 1. Doğa turizmi yatırım projelerine uygulanmak için teĢviklerin sağlanması ile
Iğdır’da turizm sektöründe yatırımların arttırılması.
73
Strateji 2. Yüksek potansiyele sahip ilçelerde yerel kalkınmada turizmin güçlü bir
araç olarak öne çıkarılması.
Strateji 3. BiyoçeĢitlilik konusunda akademik araĢtırmalar yapmak.
Strateji 4. Av turizmini geliĢtirerek, gelirlerini mevzuat çerçevesinde yerel halka
yansıtmak
6.2. Pazarlama Stratejisi
Strateji 1. Milletler arası, ülke geneli, bölgesel ve yerel ölçekte markalaĢmanın
hedeflenmesi, ülke çapında tanıtım ve pazarlamaya ek olarak varıĢ noktaları bazında tanıtım
ve pazarlama faaliyetlerine baĢlanması.
6.3. Ziyaretçi Yönetimi Stratejisi
Strateji 1. Koruma ilkeleri ve ziyaretçi yönetim kriterlerinin ile yaygınlaĢtırılması,
bunun yanında, müĢteri beklentilerine de dayalı sürdürülebilir ziyaretçi yönetiminin
sağlanması
6.4. Ġzleme ve Değerlendirme Stratejisi (Turizmin etkilerinin ve
sürdürülebilirliğin izlenmesi)
Strateji 1. Turizmin etkilerinin izlenmesi için, izleme birimlerince göstergelerden
yararlanılması
74
6.1 .KAPASİTE GELİŞTİRME Amaç: ilgili paydaşların doğa turizmi (ekoturizm) açısından kapasitelerini geliştirmek
Eylem
Açıklama
Yapacak kişi ve
kuruluşlar
İşbirliği
ortakları
Süresi
Eylem no
Öncelik
Başlangıç
tarihi
1
1
Ekoturizm eğitimi
Yerel halkının eko-turizm hakkında eğitimi,
Ekoturizme sunulabilecek ürünlerin
geliĢtirilmesi ürünleri geliĢtirilmesi
konusunda eğitilmesi.
ĠKTM, OSĠBġM,
Kalkınma Ajansı,
HEM
Belediyeler,
Muhtarlıklar
Ekoturizm
Dernekleri
2014
2
1
Donanımlı insan kaynagı
Rehber ve alan klavuzu yetiĢtirme
HEM,
DKMPGM,
ĠKTM,OSĠBġM
Muhtarlıklar
2014
Dernekler
3
1
Korunan alanların sayısının
arttırılması ve UDGP’lerinin
yapılması
Bu çalıĢmalara hız vererek, ilimizin
potansiyeli harakete geçirilmeli
OSĠBġM,
DKMPGM
Kamu
kurumları
2013
4
1
Envanter çalıĢmaları
Ġldeki biyolojik çeĢitliliği oluĢturan flora ve
fauna üyelerine ait envanter çalıĢmaları
yapılacak ve popülasyon durumları ortaya
koyulacaktır.
OSĠBġM
MüĢavir
firmalar,
2013
Biyolojik çeĢitliliğin CBS aktarılarak,
turizmden kaynaklı zaman içinde meydana
gelebilecek değiĢimler tespit edilerek
gerekli önlemler alınacak
OSĠB Ġl ġube
Müdürlüğü
Muhtarlıklar
Kaymakamlık
lar
2014
Ekoturizm faaliyetleri öne çıkan ilçelerde
gönüllü turizm elçileri ile alanın doğru ve
anlaĢılır tanıtımının sağlanması,
OSĠBġM,
Üniversite,
STK’LAR
KUDAKA
STK
Yerel halk
2013
Ekoturizm yapılabilecek köy ve köylülerin
Orman ĠĢletme
Kaymakamlık
lar, ,
2013
5
1
6
3
7
1
Teknolojik altyapının
oluĢturulması
Gönüllülük
sisteminin
oluĢturulması
Orman Köylüsünün Gelir
Seviyesinin Arttırılmasına
Üniversite
75
2
0
1
3
2
0
1
4
2
0
1
5
2
0
1
7
Bütçesi ve
Finans kaynağı
2
0
1
9
2
0
2
1
2
0
2
3
Göstergeler
Yönelik Destekleme Projeleri
desteklenmesi için turizm aktörleriyle ara
bağlantılar kurulmalı, bilinç oluĢturma,
becerilerin geliĢtirilmesi ve hizmet sunumu
konularında destek olacak ilgili kuruluĢlarla
iĢbirliği sağlanmalı
Müdürlüğü
Muhtarlıklar
8
2
Dökümantasyon
Yerli ve yabancı ekoturistlere hitap
edebilecek
haritaların,
broĢürlerin
hazırlanması, basılması ve ilgi grupları ile
paylaĢılarak
ortak
dil
kullanımının
sağlanması,
Valilik,
Kaymakamlıklar,
Belediyeler,
DKMPGM, Çevre
ve ġehircilik Ġl
Md.,
STK,
KUDAKA
2013
9
2
Hizmet ve Ürün kalitesinin
geliĢtirilmesi
Benzer özellikteki alanlarda yapılmıĢ olan
baĢarılı giriĢimlerden örnek alınarak yöreye
has tarzda; doğal, hizmet verilecek yaĢam
alanlarının oluĢturulması, yöreselliğini
kaybetmeyen tatların albenisi güçlü
kombinasyonlarla desteklenerek sunulması,
Yöre halkı, özel
giriĢimciler,
Halk Eğitim
Merkezleri,
Kaymakamlık
lar,
2013
10
2
AR-GE faaliyetlerinin
desteklenmesi
Teknoloji kullanımı, turistik ve hediyelik
ürünlerin geliĢtirilmesi ve üretilmesi, ürün
çeĢitliliği, en az enerji ile çevreye duyarlı
kaynak kullanımı, en az atık üreten
sistemlerin bulunması ve hizmet kalitesi
için çalıĢmalar yapılması,
OSĠB Ġl ġube
Müdürlüğü,
Valilik,
Kaymakamlıklar,
Belediyeler
KUDAKA
2013
11
1
Alternatif ve yenilenebilir
enerji kaynaklarının teĢvik
edilmesi
Zengin doğal kaynaklara zarar vermeden
zorunlu ihtiyaçların karĢılanabilmesine
yönelik giriĢimlerin desteklenmesi,
Valilik
Özel
giriĢimciler
2013
STK
6.2. FİZİKSEL ALTYAPININ OLUŞTURULMASI Amaç; altyapıyı güçlendirmek veya geliştirmek,
76
Eylem
Açıklama
Yapacak kişi ve
kuruluşlar
İşbirliği
ortakları
Süresi
Eylem no
Öncelik
Başlangıç
tarihi
1
1
Atık Yönetimi
Katı ve sıvı atıkların yönetimi
konusunda, vahĢi depolama yapılması
engellenecektir.
Muhtarlıklar
Belediyeler ) Ġl
Özel Ġdaresi
Dernekler
Çevre ve
ġehircilik Md
2014
2
1
Güvenli Ġçme Suyu Temini
Ortak kullanıma açık alanlarda
kaliteli, ulaĢılabilir ve
güvenle
kullanılabilecek içme suyu tesislerinin
yapılması, yürüyüĢ yollarında, bisiklet
parkurlarında
küçük
çeĢmelerin
yapılması gibi,
Muhtarlıklar,
Belediyeler, Ġl
Özel Ġdaresi
OSĠBġ,
Sağlık
Müdürlüğü
2013
3
1
Ġlkyardım Hizmeti Verecek
Sağlık Tesisleri
Turizm alanlarında kolay ulaĢım
imkanları olan uygun noktalarda
gerekli
müdahale
yapılabilecek
donanıma sahip sağlık tesislerinin
kurulması,
Ġl Sağlık
Müdürlüğü,
2013
4
3
Telefon ve Ġnternet Hizmetleri
Acil durumlarda ilgili birimlere ulaĢma
hızı, ihtiyaçlar nispetinde uzaktan
yönetim, istendiği anda arayabilme
imkanının bilinirliği,
ĠletiĢim ġirketleri
2013
5
1
UlaĢım ve Yol Ağları
Turizmin en temel ihtiyaçlarından biri
olan
ulaĢımda
yurt
içi
veya
yurtdıĢından gelenler için ve tur
organizatörleri için ilk tercih edilen
hava ulaĢımından sonra alana
bağlantılı yollar ve bu yolların
Karayolları Bölge
Müdürlüğü,
Belediyeler,
Kaymakamlıklar,
Ġl Özel Ġdaresi
2014
77
2
0
1
3
2
0
1
4
2
0
1
5
2
0
1
7
Bütçesi ve
Finans kaynağı
2
0
1
9
2
0
2
1
2
0
2
3
Göstergeler
kalitesinin artırılması,
6
1
Güvenlik
Alanda karĢılaĢılabilecek her türlü
olumsuzluğa en kısa sürede müdehale
edilebilmesi, mümkünse olmadan önce
önlenmesi için gerekli tedbirlerin
alınması; kalıĢ süresini uzatmakta ve
tekrar ziyaret etme sebebi olmaktadır,
Jandarma,
7
1
Kurtarma ekipleri
Faklı turizm etkinlikleri sırasında
yaĢanabilecek
olumsuzluklarda
müdehale etmek üzere konusunda
teknik eğitim almıĢ uzman ve deneyimli
ekiplerin oluĢturulması,
Ġl Afet Acil Durum
Müdürlüğü
8
2
Yönlendirme levhalarının
yerleĢtirilmesi
Konaklama, barınma, yemek-içmek, su,
iletiĢim, sağlık, güvenlik, park yeri vb.
her türlü ihtiyaç için uygun alanlarda
iĢaret levhalarının yerleĢtirilmesi,
Belediyeler,
Kaymakamlıklar,
OSĠBġM.
9
1
Botanik gezi güzergahları
Zengin biyolojik çeĢitlilik
alanlarda
en
uygun
güzergahlarının tespiti
taĢıyan
gezi
OSĠBġM
Üniversite,
2014
10
2
Yaban hayatı izleme alanları
Profosyonel turistlerin tercih ettiği ve
sabır isteyen bu tür faklı deneyimler
uygun alanlarda planlandığında ve
yöreye has diğer etkinlikler ile
bütünleĢtirildiğinde
ekoturizm
çeĢitliliği sağlanmıĢ olacaktır,
OSĠBġM
Üniversite
2014
11
3
Yardımcı diğer tesisler
Uygun alanlarda rekreasyon ve spor
amaçlı tesislerin de yapılması
OSĠBġM
Belediyeler,
Kaymakamlıklar
2013
78
AKUT
2013
2014
2014
12
2
Sportif olta balıkçılığı
yapılabilecek faklı alanların
kombinasyonu
Hem deniz hem akarsular yönünden
zengin olan ilin bu iki değeri kombine
ederek faklı deneyimler sunması turizm
açısından kazanç olabilir,
OSĠBġM., Ġl
Gıda Tarım
Hayvancılık
Müd., Ġl Kültür
ve Turizm Müd.
2014
13
2
Manzara seyir teraslarının
yapılması
Ġlde ulusal ve uluslararası bilinirliği
olan ve farklı rotalardan ulaĢım ve
seyir imkanı veren noktalarda hem
dinlenme hem de fotoğraf çekimi
yapılabilecek
seyir
teraslarının
yapılması
Belediyeler,
Kaymakamlıkl
ar,Muhtarlıkla
r, OSĠBġM.
2013
6.3. ENVANTER, ÜRÜN OLUŞTURMA, ÜRÜN ÇEŞİTLENDİRME VE GELİŞTİRME, SERTİFİKALANDIRMA, TANITIM VE PAZARLAMANIN YAPILMASI Amaç: mevcut ekoturizm
ürünlerinin ortaya çıkarılması, geliştirilmesi, tanıtımı ve pazarlamasını yapmak.
Eylem no
Öncelik
Eylem
1
1
Açıklama
Yapacak kişi ve
kuruluşlar
İşbirliği
ortakları
Süresi
Başlangıç
tarihi
Kültürel ürün envanteri
ürünleri sunuma hazır hale
getirme
Geleneksel hayat tarzı, kültüre iliĢkin
olarak doğadan toplanan, üretilen gıda
maddeleri veya doğal materyalden
üretilen el sanatları vb. Değerlerin
tespiti, satılabilir hale getirilmesi,
sözlü değerlerin envanteri, bunların
turizme sunulabilir hale getirilmesi.
GTH Ġl Müd.,
OSĠBġM,Muhta
rlıklar, HEM,
79
Dernekler,
üniversiteler
2014
2
0
1
3
2
0
1
4
2
0
1
5
2
0
1
7
Bütçesi ve
Finans kaynağı
2
0
1
9
2
0
2
1
2
0
2
3
Göstergeler
2
1
Bilgi alma ve danıĢma
büroları oluĢturma
Ġlde ulaĢılması kolay noktalarda gelen
yerli ya da yabancı turistin Ģehirdeki
turizm olanakları hakkında bilgi
alabileceği bürolar açılması
Kültür ve
Turizm Müd,
Belediyeler
3
2
Yerel tanıtım-pazarlama
projelerinin desteklenmesi
ÇeĢitli fonların, yapılacak projelere
finansal destek vermesi
KUDAKA,
DOKAP
4
1
Reklam ve tanıtım faaliyetleri
Yoğun bir Ģekilde reklam faaliyetleri
baĢlatmak
Basın, Fuarlar
5
1
Yöreye özgü ürünler satan
küçük iĢletmelerin
desteklenmesi
Resmi ya da özel organizasyonlar ve
turlar sırasında bu tür iĢletmelerin
konuklar tarafından ziyaretinin
planlanması
ORKÖY,
2013
STK
2013
KUDAKA
GTH Ġl Müd
80
2013
2013
6.4 . iZLEME VE DEĞERLENDİRMEYE YÖNELİK EYLEMLER Amaç: ekoturizm faaliyetlerinin izlenmesine ilişkin kriterlerin belirlenmesi, izlemenin yapılması, raporlama, değerlendirme ve
geri bildirimlerin yapılması.
Eylem
Açıklama
Yapacak kişi ve
kuruluşlar
İşbirliği
ortakları
Süresi
Eylem no
Öncelik
Başlangıç
tarihi
1
1
DeğiĢimin sınırlarının
belirlenmesi
Doğal ve kültürel değerleri etkileyen tüm
turizm faaliyetlerinin kabul edilebilir
değiĢimin sınırlarının belirlenmesi, bu
çalıĢmanın hedefi yöresel düzeyde kabul
edilebilir sınırların tespitidir.
OSĠBġM,
Üniversiteler,
Kültür ve Turizm
Md.
2
1
Çevresel etkilerin izlenmesi
Yapılan faaliyetler sonucu çevrede
meydana gelen değiĢimlerin izlenmesi,
OSĠBġM, ÇġM
2014
3
3
Ekonomik etkilerin izlenmesi
Turizmin getirileri ve giderlerinin faydazarar iliĢkilerinin izlenmesi
TSO
2014
4
3
Sosyal ve kültürel etkilerin
izlenmesi
Yörede meydana gelebilecek sosyal ve
kültürel etkilerin izlenmesi,
Valilik
2014
5
1
Sürdürülebilirliğin izlenmesi
Sürdürülebilir turizm faaliyetlerinin
uygulama yöntemlerinin izlenmesi
OSĠBġM,
2014
6
1
Ġzlemenin raporlama,
değerlendirme ve geri
bildirimlere dönüĢtürülmesi
Çevresel, ekonomik, sosyal, kültürel ve
sürdürülebilir etkilerin izlenmesi sonucu
ortaya çıkan etmenlerin değerlendirilmesi,
raporlanması, olumsuzlukların çözüm
yollarının aranması ve uygulamacıların
ortak karar alabilme mekanizmalarını
geliĢtirmeleri,
OSĠBġM,
Üniversiteler,
Kültür ve Turizm
Md.
2014
81
WWF,
Dernekler
2014
2
0
1
3
2
0
1
4
2
0
1
5
2
0
1
7
Bütçesi ve
Finans kaynağı
2
0
1
9
2
0
2
1
2
0
2
3
Göstergeler
ONAY SAYFASI: ĠĢ birliği yapılan ortaklar kamu kurum ve gönüllü kuruluĢları olması nedeniyle, il de bu onay Valiye açılmalıdır. Nedeni;
5442 Sayılı Kanuna istinaden planın resmiyet kazanması hem de emir niteliğine kavuĢması için.
HAZIRLAYAN
………….. Ġli Doğa Koruma ve Milli Parklar ġube Müdürü
KONTROL EDEN
…………. Bölge Müdürlüğü/ …………../ ………… ġube Müdürü
Uygun Takdim
……….……… Bölge Müdürü
..………………….
Vali Yardımcısı
Doğa Turizmi Master Planının uygulanması UYGUNDUR
……………….
VALĠ
HAZIRLAYAN: AR-GE ġube Müdürlüğü 2013, (Hasan SADAY, Ümit Nabi ÜLKÜTAġIR, Haluk AKGÖNÜLLÜ)
82