Kaçaran, Dinçer [ty] “Şiirli Tiyatro ve Pirinçler Yeşerecek”
Transkript
Kaçaran, Dinçer [ty] “Şiirli Tiyatro ve Pirinçler Yeşerecek”
Kaçaran, Dinçer [t.y.] “Şiirli Tiyatro ve Pirinçler Yeşerecek”, Yayımlanmamış Lisans Tezi, Ankara: Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Tiyatro Kürsüsü. ŞİİRLİ M TİYATRO VE " PİRİNÇIER YEŞERECEK " ÖKDEYİŞ.................................................................................... I -JE GİRİŞ......................................................................................... 4 I- OYUmiIC YAZARI : SEDAT VBYİ S ÖRNEK................. 6-3 1 ) yazarın yaşamı........................................................ 6 2) Yazarlığı ve yapıtları........................................ 8 3) Oyunculuğu ve yönetmenliği................................. 3 II-" PİRİNÇLER YEŞERECEK " .............................................AO-AS 1 ) Ö z ................................................................................ ^0 A. Konu................................................................... AO B. K iş ile r ............................................................. \\ C. Düşünce..................... ...................................... M 2) Biçim....................................................................... A6-ÎLM A. Olaylar d i z i s i ................................................ B. Serim............................................................... .. 41 C. Düğüm ve çözümler.......................................... Af D. Çatışmalar........................................................A% E . Krizler............................................................. A9 F. Merak unsurları................................ ............ %\ G. Temler-Motifler.............................................. ZİL 3 ) oyundaki ş i i r ........................................................ JL SONUÇ ......................................................................................... İLf III- SAHNEYE KOYUŞ........................................................... 29-33 1) Oyunculuk............. .....................................................30 Dekor-Kostüm............... .............................................30 3 ) işık-Efekt........................................................... .. $A EKLER........................................................................................34 BİBLİYOGRAFYA....................... ................................................ \ m m ÖNDEYİŞ Pirinçler Yeşerecek adlı bu bir perdelik oyun bize £erli bir tiyatro yazarımızı tanıtırken Türk Tiyatrosu dağarcığına ye ni bir eser daha katmış oluyor ki, bu değerli yazarımız Sedat Veyis Örnek*tir.Bu oyunu seçmemin ilk nedeni ise yazarın,oyunu barışçı dünya sanat anlayışı içinde ele alması ve şiirli bir do kuda işlemesidir. Yazarın,savaş-insan ilişkisini kendi gözleminden yararla narak şiirli bir dokuda seyirciye iletmesi oyunu daha da başarı lı kılmaktadır.İnsanlar için savaş maddi ve manevi değerleri yok edici bir güçtür.Söyleşine gerçek bir durumu daha etkili, daha derinlemesine verebilmesi şiiri kullanmasıyla mümkün olmuştur. Yazarın duygularını, oyunun temasını ve dramatik anlatımı yoğun laştırması yönünden şiirli bir dokuda işleyen Şiirli Tiyatro ; duygular yardımıyle seyirciye yönelmekte ve anlatım gücünü k işi lerin sahne üzerindeki birbirlerine olan durumlarından almaktadır. Benim için ilginç olan şiirli tiyatro konusunu Pirinçler Yeşerecek-1te inceledim.Bu çalışmamı yaparken Özdemir Nutku'nun Tiyatro ve Yazar yapıtı olmak üzere Harley Granvılle-Barker1in On Poetry In Drama, Yeni Türk Tiyatrosu. Türk D i l i. Yeni Dergi ve Devlet Tiyat rosu Dergisi gibi çeşitli kaynak ve eleştirilerden yararlandım. Bundan başka çalışmam boyunca Devlet Tiyatrosu sanatçıları ve oyun yazarı ile tanışma, çalışma olanaklarını da sağlamış oldum.Oyunun yönetmeni Haldun Marlalı'dan oyunun yorumu üzerine düşüncelerini almama karşın, dekor ve kostüm sanatçısı Tarık Levendoğlu'dan ge rek dekor ve gerekse kostüm eskizlerini alamadım.Bunun nedeni ise dekor eskizinin çalınmış, kostüm eskizinin de yitirilmiş olması dır.Yazar ile ilg ili olan en tutarlı bilgi ve dökümanları bizzat kendilerinden aldım. II Yazarı Pirinçler Yeşerecek adlı oyunu ve aynı zamanda diğer oyun ve çalışmaları ile ele alarak anlattım.Yazar çalışma larının anlatımından sonra oyun;çz (A.Konu,B.Kişiler,C.Düşünce) ve biçim (A.Olaylar dizisi,B.Serim,G.Düğüm ve çözümler,D.Çatış malar, E.Krizler,]?.Merak unsurları,G.Temler-Motifler) yönlerin den irdelendi.Yönetim notları bölümün de ise, oyunun Devlet Ti yatrosundaki sahneye konuluşu ele alındı; sahneye koyuş, oyun culuk, dekor-kostüm, ışık-efekt yönlerinden incelendi. Pirinçler Yeşerecek oyununda şiir Yazar1m yaşantısından gelen duyarlılık (savaşın saçmalığı) ile ortaya çıkar.Bu nedenle de etki yönünden oyuna katkıda bulunur. G-ÎHÎŞ 11 S ü r imgelemin bir biçimi ve dünyanın g i z l i gü zellik le rin in kalmış örtüsünü kaldıran bir a ra ç tır. „ ( 1 ) SHELIEY giir duygu ve heyecan yaşantısını ileten bir d ild ir .B u d i l i n en önemli öğesi ise kelimelerdir,Bu kelimelerin d i z i l i ş i ; an latım ve söyleniş ş i i r i n esasıdır.Böylece insandaki duyarlılık, an latım ve söyleniş ş i i r i ortaya çıkarıyor.Bu anlatım ve söyleniş ile ş iir j âlelade sözün sınırlarını aşar, açıklanmayanı açıklamaya çalı şır.G-enel olarak nesir düşünsel -intellektuel- kavramları iletmeye yarayan bir d i l d i r .Ş i i r ise imgelemin ilkel bir d i l i d i r .B u imgelem de çeşitli şekillerde ortaya çıkar.örneğin,bir l i r i k şiirde aşk olan duygulu şiirlere yer v e r i l i r . Pastoral şiirde leri esastır.Epik ş iir ise ; konusu ; doga tasvir ; teması y i ğ it l i k olan ş i i r l e r d i r . Şiirde ölçü ve ritm önemli bir rol oynar.Ancak şiirde cüm le yapısının ritmik kullanılışı da önemlidir.şiirde kullanılan k e l i melerin tekrarından meydana gelen ses,ritm ik yapıyı meydana g e t i r i r . K a f i y e , uyum,a llit e ra tio n gibi unsurlar da ritmi doğurur. Şiirde ölçünün am acı,dili gerçekliğinden biraz sıyırmaktır. Böylece şiire yarı b i l i n ç l i l i k ya da soyutluk katmaktır. Ş iirin baş vurduğu t e ş b i h ,i s t i a r e , sembol, hayâl,ima ve mecaz gibi unsurlar şiire ekonomik yönden zenginlik sağlar. " Wordsworth Damarlarında, gönlünün içinden duyarak diye yazdığı zaman bu sözlerini koşuk olarak yasmış da düz yazı olarak yazmamış diye bir soru sormadan önce kafamızı (1) Harley G-ranvı İle -Barker ; Qn poetry m s* I 5 -İ6 Drama, London 1^37, iyice toplamamız gerek.Damarlarında,gönlünün içinden duyarak,düz yazının çok daha uzun cümlelerle anlata cağı bir şeyi ş i i r i n ne kadar h ı z lı , ne kadar tutum lu bir deyişle anlatabileceğine iy i bir örnektir. „ ( 2) „Şiir yazan bir insan kendi duyarlılığı ve sesinin ölçüleri iç e risinde yazar.yani yazdığımız ş iir kendi kulağımıza iyi geliyor sa iyidir.K ötü geliyorsa kötüdür.Tiyatro seyirci i l i ş k i s i ise doğrudan doğruyadır.Buna karşın şiir-okuyucu i l i ş k i s i dolaylıdır. Bu durum da tiyatrodaki ş i i r i n n iteliğin i farklı kılar. Şiir tiyatroda j konunun gerektirdiği ya da konuya en uygun duyguların,heyecanların oyunun dramatik gelişimine uygun bir şekilde yazarın duyarlılığında meydana gelmesi,bu duyguların anlatılmasıdır, Tiyatroda ş iir kavramı üzerinde duran Özdemir Nutku Ti.vatro ve yazar adlı yapı tında, Pasif şiir ve Aktif ş iir olmak üzere iki terim önerir.G-ene aynı yapıtta Yazar : " ( . . . ) Pasif ş iir terimini de iki ayrı bölüme yerleştir mek gerek : Yalın ş i i r ve dramatik ş i i r .Y a l ı n ş i i r , doğa t a s v ir le r i,g ü z e llik ve sevgi üzerine yazılmış ş i i r l e r bunlaraDramatik ş iir ise heyecanı, çatışma,ge rilim üzerine kurulmuş ş i i r l e r d i r ( 3 ) G-erek Yalın ş iir gerekse Dramatik ş iir tiyatrodan çok edebiyatı ilg ile n d ire n bir konudur. Tiyatro ile i l g i l i olan Aktif ş i i r terimi de iki bölümde meydana çıkıyor : içten it ic i aktif ş i i r ve Dıştan i t i c i aktif ş i i r . (£) Christopher pry : Çeviren ; Bilge Karasu, Tür*; D ili , sayı I 78 , Temmuz 1^66 " Niye mi koşuk ? " , s. 8 0 3 . ( 3 ) özdemir Nutku ; " Tiyatroda ş iir kavramı " , G-im y a y ı n l a n , Ankara, 11*60> s. I5 Ti.vatro ve Yazar , r " Manzum oyunlarda ş iir dıştan i t i c i d i r ve oyunların hi kâyelerine de hâkimdir.Sik kullanılan imajlarla kelime ler in yoğunluğu arttır ılır .B u tür oyunlar dramatik et kiyi ve ifadeyi doğrudan kelimelerin gücüyle getirdik leri iç in dıştan it ic i aktif ş iir telkin edici olup ak siyonun estetik akımım yönetir ve kontrol altında tu tar, ş iir bazan basit bir sahneyi yüce bir duruma çıkar tır ve önemli olmayan bir görünsemeyi genişleterek an lamlı bir kata y ükseltir. „ ( 4) Aktif ş i i r i n dıştan it ic i bölümüne en güzel örnek william shake spa. a r e 1 in Othello, Kral L ea r, Macbeth adlı yapıtlarıdır. Tiyatroda söz ve eylem^oirbirinden ayrılmayan iki unsurdur.Biri öbürüne ışık tutar ; eylemin anlamını ortaya çıkara cak şey, sözlerdir.örneğin, Macbeth 1 de Macbeth' can 1 m m in şatosunda Dun öldürülmesinde eylem tamal ilkedir.Buradaki aylam Duncan'- göğsüne saplanan hançer, yada Macbeth' in eline bulaşan kan o l mayıp, bu işlerden yükselen sözlerin verdiği sınırsız görgüdür. " uykudur Macbeth' in öldürdüğü . . . ş u alim banim, kalabalık denizleri kana Doyasın, daha i y i , y e ş ilin i kırmızıya ç e v i r e r e k ... gibi sözlerin yarattığı görgüdür.Kendinden gerek ö’ceki gerek sonraki sözlerin içinde 1 şu benim elim 1 gibi üç söz, insan eli üzerine düşündüklerimizi öylesine de rinleştiriyor ki, eylem, yalnız bu tek insan, yalnız bu tak iş konusunda gerçek olmakla yetinmiyor ; ilk gü nahtan sonra Tanrının gözünden düşmüş dünyanın ilk güni lerinde g ir işilm iş , doğanın temel öğelerine Dağlı Dir aylam haline geliyor.Yalnız sesleri düşünecek olursak, ergimiş lavların meydana getirdiği bir çöl gibi solu yan kalabalık karşısında ' şu elim benim ' in üç kısa vuruşu bize bir varlık duygusu, görgüsü v e r i r . „ ( 5 ) Buradaki ş iir dıştan i t ic i olup gücünü k iş il e r i n sahnedeki eylemin den ve sözlerden alır,günkü sözler Dize daha geniş, sine bir eylem görgüsü verir ki, daha derinleme bu da şiirdir.B urad a k i her ses,her Ç4) Özdemir Nutku ; Aynı s . 20 C5 ) Christopher pry ; " Niye m i . . . „ , e .803 kelime bir hareket g e t i r i r .Shakespeare' in büyüklüğü de buradan ge lir.günkü o, seçtiği kelimelerle isten ilen dokuyu seyirciye vereoilmektedir.Ancak Türkçe çevirilerinde kelimeler güçlerini y itir iy o r la r. SÖakespeare k iş ile r in in söylediği kelimeler bir çeşit " effekt n sa yılır.Gene bu özelliği Shakespeare 1 in seçtiği kelimelere Dağlamak gerek. " örneğin " blow winds 11 kelimelerinde (o) ve (w) harfleri ile bir uğultu, " crack your cheeks 11 ile (ch) ' ç 1 ve ' k 1 harflerinde kırılma, " spout w, n spit " , " steeples " kelimelerinde patlama v a r .,,( 6 ) Yukarıda verilen örnektenşde anlaşılacağı gibi dıştan i t ic i ş iir oyunların hikâyeleri ile beraberdir.Bu nedenle ş iir ve hikâyeyi Dirbirinden ayırmak mümkün değildir. Nesir olarak yazılmış tüm ş i i r l i oyunlar içten it ic i aktif ş i i r i n kapsamına girer.Buradaki ş i i r gücünü kelimelerin anla mından alır.oyunlarda kullanılan kelimelerin ardında yatan derin Dir anlam vardır k i, bu oyundaki ş i i r l i dokuyu meydana g e t ir ir .B u tanıma en güzel örneklerden i k i s i , M.Synge 1 in Denize Giden Atlılar ozan-yazar Federico Garcia Lorca' nın Bernarda A l b a 'n ı n E v i oyunlarıdır.Bunlardan F . G .l o r c a 1 yı ele alacak olursak o' ve adlı nun " ...o y un ların d aki ş i i r i , sözcüklerin duyusal sesleriyle görüntü izlenimleri uyandıran bir ş i i r d i r . „ ( 7 ) lorca eserlerinde, gerçek yaşamda ve tiyatroda gerçeklik ve ş iir " üstün-gerçeklik " sorunlarından esinlenmiştir.Bunun için Marie Laffranque : " ( . . . ) Dramatik eserleri şiirinden ş i i r i n doğal bir u z a n t ı s ı d ı r .„ ( 8 ) ayrı tutulamaz ve der. Bernarda ¿lba 'n ın E v i 1 nde , Dir erkek tarafından kir letilmesi üzerine kendini asan A^ela' nın ardından dul kadın Bernar da AİDa' nın yakınışı içten i t i c i ş i i r i n güzel bir örneğidir. ( 6 ) Özdemir Nutku ; " Tiyatroda ş i i r . . . , , ( 7 ) M a n e Laffranq.ue Temmuz lygg, s. , s . 28 ; " Lorca ile konuşmalar I7 4 . Yeni D e r g i, sayı I 7 , * 'Etrafımda ağlamaklı yüzler istemiyorum.Ölümle yüzyüze gelmek lâzım.Susun. (Başka bir kızma) Su sun, dedim size.Boğulana kadar matem tutacağız. Bernarda Alba'nm en genç, en güzel kızı bâkire olarak öldü.Bunu böyle bilin, anlaşıldı mı? Su sun, susun diyorum size.Susun. Böyle acıklı bir olay karşısında kötü bir kadın olmayan Alba'nm tepkisi, onun katolik olması ye dindarlığı şairanedir.Alba için kızının ’bâkire* olması ölümünden daha önemlidir.r i (g) Bu sahnede ortaya çıkan şiirli doku sahnedeki hareket lerle oluşur.Aynı durum Pirinçler Yegereck'te de vardır.Ama bunu incalemeye geçmeden önce yazarın kimliğine bakalım. (8 ) Özdemir Nutku; 1'Tiyatroda Ş i i r . . . 1', s .18 I - OYUNUN' YAZ ABI : SEDAT VEYÎS ÖRNEK. 1) YAŞAMI : Sedat yeyis örnek 1928 yılında Sivas' m zara kazasında doğdu.jlk ve orta öğrenimini yaptıktan sonra Sivas' a gitmiş ve burada da lise öğrenimini tamamlamıştır.Daha sonra Anka ra Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesine g irm iştir.Bura yı bitirdikten sonra viyana' daki Tubingen Üniversitesine doktora yapmak üzere gitti.Y urd a döndüğünde Ankara Üniversitesi D i l ve Ta rih-ooğrafya Fakültesinde öğretim görevlisi olarak göreve başladı. Halen aynı Fakültenin Etnoloji bölümünde Do&töi; Doçent” olarak ça lışmaktadır . 2) YAZARIIG-I VE YAPITLARI : Sedat Veyis örnek yazı hayatına 1948-194^ yıllarında Sivas' ta tiyatro e l e ş t i r i l e r i yazmakla başla d ı.Ya za rın yazı hayatında hikâyeleri önemli bir yer tutar.Hikâyelerini Sivas lisesinde okuduğu yıllarda yazmaya Daşlamıgtır. Hi kâyesiyle Türkiye 1 yi temsilen Avusturya' adlı hi daki Çağdaş Yazarların Savaş Hikâyeleri antolojisinin Savaş Oyunları yarışmasına k a tıl mış ve başarı sağlamıştır .Daha sonra da yayımlanmıştır. Yazar pirinçler Yeşerecek ze adlı oyununu Yelpa adlı hikâyesinden esinlenerek yazmıştır .oyunun yazılmasında hi kâyelerinin bir kaynak olduğunu belirten yazar bu konuda şunları söyler : "ledeksubay olarak katıldığım Kore savaşı sıralarında be nim için gerekli olan gözlemi yapıp oyunu kaleme almaya başladım. Oyuna ilk kez 1964 yılında viyana' da doktora yaparken başladım.as 'cak birkaç y ıllık bir aradan sonra oyunu 1966 yılında bitirmeye muvaffak oldum.„ yazar pirinçler Yeşerecek adlı oyununu önceleri bir üçleme olarak düşünmüştür.Bu üçlemeye de şu isimleri vermiştir: AQ Çocuk, Hasta çocuk, ve Korkak Çocuk.oyunun bütününe de Çocuklar adını vermiştir .Ancak bu üçleme üzerine başarılı olamayınca oyunu Pirinçler Yeşerecek adıyla ortaya çıkarmıştır. Sedat Veyis örnek hikâyeciliğinin yanısıra tiyatro oyunları yazmıştır .Bundan başka tiyatro ve radyo için de çeviriler yapmıştır .Yazarın hikâyeleri Varlık , Türk p il i , Ye di tepe ve diğer bazı dergiler tarafından .yayımlanmıştır.Yelpaze , p i l l i g i l 1 in Kurt ve Bir şehirden Üc K işi adlı hikâyeleri yarlık yayınlarından çıkmış tır. sabah ve Suda O.vnar Balıklar Kuzey - G-üney li Kadın Değişim Yelken dergisinde, çam önünde dergisinde yayımlandı. Şu dergisinde va Köpek da Türk p i l i * nde yayımlandı. Çevirilerine gelince adlı oyunu dilimize çevirmiştir; ;,Tankred Dorst 1 dan Sur Dibinde Tankred Dorst' lından esinlenerek yazdığı bu bir perdelik un eski bir Çin masa oyunda bir köylü kadını ile askerlerin arasındaki çatışmayı ve sonunda kadının y e n ilg is i an la tılır .oyunun yazarının Alman oluşu nedeniyle Berlinde' ki utanç pu varı ile bir paralellik kurulmuştur. iankred Dorst oyunda ş i i r l i bir dil kullanmıştır.oyunun çevirisinde de ş i i r l i dile özenilmiştir.Bu oyun 1963-64- döneminde Devlet Tiyatrosu tarafından oda Tiyatro' da oynanmıştır.Yazarın diğer ç e v irisi, S.Mroâek' in Polisler sun adlı oyunudur .Bu oyunda İ8 . yüzyılda tahminen İspanya' da geçen bir olayxda polis zekâsı taşlanmakatadır.Bu oyunda gene I 963-64 döneminde Devlet Tiyatrosu tarafından üçüncü Tiyatro' da oynanmış t ı r . Ayrıca bu oyun İstanbul' da Gen-Ar topluluğu tarafından da sahneye konmuştur. Sedat Veyis örnek tiyatrodan başka radyo iç in de çe v ir iler yapmıştır.Heinrich B ö l l 1 den yaptığı çevirinin adı Duvardan n-elen Sesler 'd i r .B u çeviride savaş sonrası Almanya anlatılır.Savaş yıllarında Güney Amerika' da yaşayan bir Alman1 m , savaştan sonra doğduğu kente dönüşü verilir.Düş kırıklıkları va bıraktığı kimsele r in hepsine yabancılaşması a n latılır.B u çeviri ly 68 y ılının Aralık 'ayında Ankara Radyosu tarafından oynanmıştır.Yazarın Du çev irilerin den başka Türk D i l i 1 nde yayımlanan bir Japon Noh oyunu vardır. Sedat yeyis Örnek 1 in kendi yazdığı tiyatro oyunları şunlardır : Modern lokanta ilk oyunu olup bir perdelik güldürüdür, yazar tarafından Sivas Halkevi' recek nde sahneye konmuştur. Pirinçler yese bir perdelik oyunları arasındadır. 1^68 yılının Tammuz ayında Türk p i l i 1 nde yayımlanmıştır .Ayrıca yeni Türk Ti.vatrosu adı altın da Nokta yayınlarından da çıkmıştır . Manda Gözü adlı oyunu ise Türk toplumunda (Anadolu'da) yemin kurumunun kişiyi katı bir biçimde Dağ layışını konu edinen ve tartışan bir oyundur.Bu Dir perdelik oyun l % y yılında Türk p i l i Türk Kisa oyunları özel sayısında yayımlanmış t ı r . A y n c a aynı oyun radyo tiyatrosu dağarcığına alınmış ve 23 Mart 1^70 günü yayınlanmıştır.j£ur_t adlı oyununu ise, 23 Eylül lb63 yazm ıştır.2 bölüm b tablodan meydana gelen Du oyunu yazar, yaşanmış bir olaydan yararlanarak yazmıştır.önce hikâye olarak yazmış, sonra da oyunlaştırmıştır.oyunda k iş il e r i n katı kurallar ile dar bir çemoer içine alınışı, bu çemberi yıkmak isteyenlerin hep yenik düşmesi ve bu şartlara uymak zorunda kalışları iş le n ir .Kişin in istediğince düşüneme. mesi ve hareket edememesi ele alınmıştır oyunda.Bu oyun 1 ^ 64-65 yılla rında İstanbul Şehir Tiyatrosu tarafından oynanmıştır.Ayrıca Du oyun 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü nedeniyle amatörler tarafından T®kirdağı' nda oynanmıştır. 3) OYUNCULUĞU VE YÖNETMENLİĞİ : Sedat Veyis örnek' in gerek oyunculuğu gerekse yönet menliği aynı yıllara rastlar.Hikâye yazdığı yıllarda oyunlar sahnele miş ve du oyunlarda oynamıştır.Böylece oyunculuğu ve yönetmenliği Dir olarak görülür. İlk kez sahneye çıkışı Sivas' D e l 1 in Akın ta Faruk Nafiz çamlı- adlı oyunu ile olmuştur.Bu oyunla Sivas' m H a fik ,Z a ra ve Suşehri gioi kazalarına turneye çıkmıştır .Aynı yılda Cevdet Kudret' in Bü.ya tçinde Rüya adlı oyununda da oynamıştır.Bunu taki- ben Baumarchai 1 nin gigaro1nun pürünü kanta ve kendi yazdığı Modern lo- > adlı oyunlarda rol almıştır.Her iki oyunun re jis i de yazar tarafından yapılmıştır .Bundan sonra y azar'ı yöne tmen-oy uncu olarak Cahit ¿tay' m Sivas 1 m Pusuda adlı oyununda görüyoruz.yazar bu oyunla da pişkinik köyüne turneye çıkmış ve orada harman yerinde o^ namış t ı r . yazarın oyunculuğu ve yönetmenliği bize kendi sanat görüşünü ge t i r i r . çünkü yaptığı Dütün Jiyatro çalışmalarında oyunla rını kentten köye götürmüştür .Bu da y a z a r ' m tiyatro sanatının top lum iç in olduğu fikrinden ileri gelir .oyunculuğu, yönetmenliği yazarlığı ile halka dönük bir sanatçı olan Sedat Veyis Örnek' ve in li sans çalışmam olan ve 19612-70 döneminde Devlet liyatro ’ sunda oyna nan pirinçler Yeşerecek adlı oyunun incelenmesine geçelim. II- " PİRİNÇLER YEŞERECEK " X) ÖZ A. Konu : "...Ö ld ü r m e k iç in para alan ask erlerle, onlara etin i sata rak yaşamaya çalışan şakşiler ve iki yana aracılık eden M a m a s a n l a r ) Toplumsal sarsıntılar i ç i n d e , yolunu bulamayan küçük i n s a n l a r ) „ (lo) Birleşmiş M illetler askerlerinin bulunduğu 3 8 . ■kuşağının güneyinde bir Kore köyünde geçen konu, enlem savaşın içine sı kıştırılmış ş i i r l i n itelik taşıyan bir dokuda ; mânevi açlığını gidermek iç in köyde bir şakşi kadınıyla yatmak isteyen Asker ; maddi durumunu düzelterek hasta çocuğunu ölümden kurtarmaya ça lış« şan bir Kadın ; ve bu Kadın 1m gelirinden yararlanan yaşlı bir Ma- masan ile Kim adlı bir adam üzerine kuruludur. Kadın ile yatmak isteyen Asker bir gece gelir,A n ca k yan odadan duyduğu bir çocuk sesiyle i r k i l i r .Ç o c u k ,K a d ı n 'm bir başka şehirdeki bir erkekle iliş k is in d e n olmuştur.Asker de aynı sıralar da o şehirde bulunmuş ve K a d m 'a benzer bir kadınla i l i ş k i kurmuş tur .Bu yüzden A s k e r ,K a d ı n 'm çocuğuna,küçükken başından geçen bir olay nedeniyle çocuktan hoşlanmadığı halde,bir yakınlık duyar.Has ta çocuğu iyileştirmek iç in gayret gösterir.Buna karşın Kadın da Asker ile ilgilen ir.A nca k Asker bu gayretinin sonucu parasına göz d i k i l e r e k ,K a d m 'd a n maddi olarak yararlanan Kim adlı haydut tara fından öldürülür.Savaşın çarkı arasına sıkışmış olan Kadın,artık doğal yaşama çabasını desteksiz ve umutsuz olarak sürdürmek zorun dadır . (lo) Ömer Atilâ ; 11 pirinçler Yeşerecek " , 2 4 .İ O .1^6^ Milliyet Gazetesi , B-. K iş ile r : KADIN : Ko re 1 de küçük bir köyde yetişm iştir.Savaş ne deniyle aile düzeni yıkılmış çocuğu ile ortada kalmış bir kişidir.Kendine ve çocuğuna bakabil mek amacı ile orospuluk yapan kötü bir kadın durumuna düşmüştür.İn sanlara inanan saf bir kız iken savaşın getirdiği düzendeki karaaşa O 1 na insanların iç yüzünü göstermiş, hayatın gerçeğiyle karşı karşı ya getirm iştir.Artık insanlara inanamaz.Savaşın kendisinde açtığı ya ralar nedeniyle savaş*karşı bir kişidir.Ancak uzak-Doğu'nun toz ve barut kokan havası içinde, birçok erkekle yattığı halde yalnızlığını sürdüren Kadın f oyundaki ş i i r l i dokunun da başlıca unsurudur.Bu do kuyu destekleyen, Kadın 1ın diğer özellikleri arasında çocuğuna karşı tutumu ve Asker ile toplum karşısında olan durumu gelmektedir.Çocuğu nu her ne olursa olsun sonuna dek yaşatmak islemesi j bir doğa yasa sını sürdürmesinin yanısıra kocasının ölümü ile boşalan yeri çocuğu nun alabileceği umudunda oluşundadır. Ş iirli dokuyu vurgulayan bu du-* rum içindeki Kadın ; bu yozlaşan, herşeyin alt üst olduğu düzende sö mürülen, kurban^akat direnen bir insandır .ca n lılığın , doğurganlığın ş e f k a t in ," koruyan ve besliyen " in simgesi olarak verilmiştir oyun da.Kısaca Kadın koruyan ve saran bir ana görüntüsü içinde fonksiyo nunu yitirmeyen, yabancilaşmıyan tek güç olarak verilm iştir. 1 . ASKER : Çocuksu ruh hâli ve tutarsız bir k iş iliğ i v ard ır." Küçük, geçici hesaplarının ve ço cukluğundan gelen suçluluk duygusunun davra nışı iç in d ed ir. „ ( ll)Bu nedenle maddi değerlerden hareketle mânevi değerlere y ö n e lir.iç te n lik ve dostluk arayan bir k iş id ir.Sa v a şa kar şıdır .Savaşın getirdiği sorumlulukları yüklenmez.oyunda Asker ; sava şın ve insanlığın simgesi olarak verilmiştir.yâni oiçim olarak Asker savaşın simgesi, öz olarakta insanlığın simge s i d i r . Özünde yatan insan lık K a d m 'a . yöneldiği, (11) Sedat veyis ör ne k Dergisi, sayı sarıldığı ve yardıma hazırlandığı anda ortaya ,» Büyük o y u n , 4 7 , K aSim 1 ^ , Küçük oyun s. 8 . Dertetnyatrosu çıkar,Bu özü simgeliyen çocuk öldüğü anda A sk er'in türlü tehlike lere karşın Kadın'a dönüşü özünün sonucudur.Bu da K a d ı n ' m savun duğu özün -ki bu öz insanlıktır- ölmediğini gösterir.Asker,bunun yanı sıra toplumun beyni yıkanmişlığını da yansıtır : " ASKER- . . .G-raypfurt suyunu bizim sayemizde iç tiniz. Süt tozunu,çikolatayı. . . „ ( 1 2 ; Savaşın i l k saflarındaki k işiler çoğunlukla vatan sevgisiyle şırlar } ama Asker ne için savaştığını bilmez, yalnızca sava : " ASKBR- . . . B e n . . .Askerim .. .Dinlerce askerlerden b i r i . . Kore'ye gideceksin dediler,başüstüna dedim.G-arekirse öleceksin dediler,başüstüne dedim.„ ( 1 ^ der.Biraz sonra da K a d ı n 'm çocuğuna kendi özünden gelen insanlık la Bölük Doktor’ una g ide cek tir. İşte bu psikolojik durum O'nun mad deci yanı ile duyguları arasındaki iç çatışması ile ş i i r l i dokuyu destekleyecek biçimde i ş l e n m iş t i r .K a d m 'a karşı çıkarken, sonradan mânevi bir yakınlık duyması Ask er'in özünde yatan insanlıktan i l e ri g elir.B u nedenle birbirlerine karşı olmalarına karşın Kadın ve Asker'in b ir b ir le r in i tamamlamaları ş i i r l i dokuyu agığa çıkarmakta dır. KİM : A skar'i yalnızca parasına güz dikerek öl düren Kim ise,savaşı savmayan,fakat sava şı bir fırsat b i l ip soygunculuğa ve hay dutluğa başlayan savaşın yozlaştırdığı bir insandır.Bunun - iç in sa vaştan kandi çıkarları iç in yararlanır .Kadın ' 1 kötü dunumdan kurtar ması, ondan çıkarca yararlanmasmdandır .Asker kaçağı a olup, çalışmak dan başkalarının sırtından geçinen asalak bir insandır.^ara için k her şeyi yapabilir.Hattâ insan öldürmeyi bile.Bunun yanı sıra baş kalarının sırtından kazandığı parayı kumar masalarında cömertçe harcayabilen bir k işid ir.O y un boyunca değişmeyen Kim ,alışverişin , yozlaşmışlığın ve savaşın mânan bozduğu bir insan olarak v e r ilir . Kendi y u rttaşım ezen, sömüren savaşın meydana getirdiği bir başka kurbandır. ( 12 ) Sedat yeyis Örnek ; " P i r i n ç l e r , s. 126 (1 3 ) Sedat yeyis örnek ; " p i r i n ç l e r . . . 11, s. II7 KAMAŞAN : Kim ile aynı koşutta olan bir kişidir.Ancak Kim'in asalaklığına karşın, Kamaşan1m pat ron kişiliği vardır,Savaşmbbozduğu düzende sömürmekle yaşamını sürdürebilen bir kişi, alışverişin simgesi dir.Bunun yanı sıra dünyayı ve insanları iyi tanımış yaşlı bir kadındır. ' 'Mamasan - Song-ca. 70 yaşındayım ben.Şöyle arkama bakıyorum da,terazinin kötülük yanı ağır basıyor hep.İnsanların akıllı,dürüst, dost,kardeş olduğu zamanlar o kadar az k i ,, Bunun için edindiği tecrübe nedeniyle insanlara olan inancını yi tirmiştir. Ancak Mamasan1m bu sözleri kendi kişiliği ile bağdaş maz. Çünkü Mamasan maddeci dünyanın ortaya çıkardığı patrondan başka birşey değildir.Dostluktan önde gördüğü şey kendi çıkarıdır. Dostluk ve arkadaşlık kendi çıkarları için bir araçtır.Oysa bu denli çıkarcı bir insanın dostluktan, dürüstlükten söe etmesi inandırıcı değildir. Yazar bu sahnede Mamasan*ı kendi ağzından ko nuştuğunu söylüyor. II.ASKER : Para karşılığında savaşmak için Kore'de bulu nan diğer askerlerden biridir.Savaşın dehşe tini ve savaşta ölebileceğini aklından çıkar mayan ve bu yüzden de zamanını en iyi şekilde eylenmekle değerlen diren zayıf bir tip olarak çizilmiştir. ŞAKŞİ : Her toplumda görülen orospu tiplerinden biridir. (14) Sedat Veyis Örnek ; Aynı, a . 133 c . Düşünce Sedat Veyis örnek pirinçler Yeşerecek adlı oyununda Kore'deki savaş toplumunu ele alır.B u toplumdaki in s a n ,in sa n i l i ş k ile r in i i n c e l e r . K o n u Kore savaşı sırasında geçiyor,ama oyunun yönelişi evrensel jher yerde geçebilir böyle bir o l a y .„ (İ 5 ) Çünkü savaş evrensel bir olgudur.Bütün insanlığı ve sorunlarını ortak bir noktada toplar.Bu ortak nokta ise,sav aşın getirdiği kötülüktür Savaş olmadan her toplum rahattır.Savaş' insanların huzurunu bozar, insanları kötü günlere sürükler. Gerek Kadın gerekse Asker savaşa istemeden katılmış, lardır.çünkü savaş onların iradeleri dışındadır.Durum böyle olunca bu iki k işi,içinde bulundukları toplumda yalnız ve çaresizdirler. Öyle k i,b u insanlar savaşın farkında bile olmadan kendilerini sava şın içinde bulmuşlardır. " . . . Y a z a r a göre savaş, insanların üstünde, insanlar tarafından denetlenemeyen bir belâdır.Bu görüş in sanın çaresizliğini vurgulayan,oldukça romantik bir sonuç g e t ir iy o r . „ ( 1 6 ) Özdemir Nutku bu eleştirisinde ; insanlarla i l g i l i olan savaşın in sanların dı şında bir güç olmadığını söylerken, savaş denilen bu be lânın denetlenebileceğini de b e lir t ir .Ancak oyun tümüyle kötümser değildir.Buna en güzel örnek de ; oyunun sonunda A s k er'in dönüşü dür .Bu durum umut verici bir gelişim içinde işle n m iş tir.A s k e r' in ölmesi ise,dramatik bir durum g e t irir.O y u n 'u ve Nutku'nun e leştiri sini karşılaştırdığımız zaman eleştirmene 'oyunda duygululuğun ağır basması' yönünden hak v e r i l e b i l i n i r . Oyunda ortaya çıkan gerçek : Savaşın y ı k tığ ı , bozdu ğu bütün değerler içinde gene insanın kendi özüne sadık kalarak (1 5 ) özdemir Nutku ; " Pirinçler Yeşerecek " , 28 (16) .10 .196* özdemir Nutku ; Aynı. cumhuriyet G-azetesi, savaşması j dıştan yıprandığı halda özünün bozulmaması ve d ir e n iş i d ir.Bu nedenle Kadın,insanlığın devamına duyulan inanç ve umut ola rak v e r i l i r . K a d ı n ' m içinde bulunduğu toplumdan beklediği tek şey , çocuğunu yaşatmak s o r u n u d u r Ç o c u k yaşamadan ölen insanoğlunun bir simgesi, . . „ ( I 7 7) Diğer oyun kişilerinden Mamasan ve Kim1de görülen çıkar ci görüş de savaşın getirdiği diğer bir toplum sorunudur.Her i k i si de sırfkacH kendi çıkarlarını düşünür .Savaş olmadan da böyle in sanlar olabilirse de,savaş k iş ile r in kötü yanlarını ortaya çıkarır Oinsi il iş k i doğal,mutluşkılıcı, doğayı p e k iş tir ic i oir eylem iken, savaş sonucu yozlaşmış, h astalıklı, pazarlıkla karanlık,dar odalarda yapılan kirli bir iş oluyor. Sedat Veyis Örnek bu düşünceden hareketle oyunun oiçimini şu şekilde kurmuştur. ( I 7 ) özdemir Nutku ; Aynı. 2) BİÇİM. A. Olaylar D i z i s i ; Oyunda görülen ilk olay Kim' yip, i n , Kadın 1 m evinde yi içip ve yatmasından sonra çekip gitmesidir.Bunu izleyen olay Mamasan1 m odaya girip dışarda askerlerin olduğunu haber vermesi dir.ve Du haberden sonra çıkar? gider .Mamasan* m çıkmasından hemen sonra odaya iki asker g i r e r . 1 . Asker Kadın 1 la kalmayı kabul ettikten sonra 2 . Asker gider.Asker ile kalan Kadın parayı götürmek üzere Çı kar.odadan çıkmadan önce de gramofona bir plâk koyar.az sonra Kadın gelir ve birlikte yatağa uzanırlar. Tam seviştikleri oir sırada içer' deki odadan ağlayan bir çocuğun sesi i ş i t i l i r . A s k e r 1 in parasına geri istemesi üzerine Kadın parayı almak iç in odadan çıkar Mamasan 1 m ya nina gider.Asker K a d ı n 'm kendisini kovması üzerine münakaşa ederler ken 2 . Asker gelir.Daha sonra da diğer Şakşi gelir odaya.Münakaşadan sonra 2 . Asker ve Şakşi çıkarlar. 1 . Asker ile Kadın yalnız kaldıkları bir sırada Mamasan g elir ve Asker 1 in gitmesini söyler.Asker' den para alan Mamasan çıkar.Asker doktorla konuşmak için çıkar.Sonra da odaya Mamasan girer.Kadın çocuğu hazırlamak için odaya girer.Sonra odadan çıkar.Çocuk ölmüştür.Mamasan ile Kadın konuşurlarken dışar dan Asker 'i n sesi gelir.Tam bu sırada bir silah sesi, sini bastırır.Ve pencerede Kim görünür .Kadın 1 m Asker 'i n se pencereye koştuğu anda Kim ortadan kaybolur.Mamasan ile Şakşi Asker 'i içeri taşırlar. Mamasan ve Şakşi korkudan kulübeyi terederler.Kadın kucağında Asker olduğu halde kalakalır .Dışardan gelen bir motor sesi Kadın ' m ni bastırır ve farları odayı aydınlatır. sesi B. Sarim : Oyundaki sergileme bölümü baştan 1 . Asker' ile kalmayı kabul etmesine ve Kadın ' m in Kadın hemen parayı istemesine dek sürer.Çünkü bu bölüm içinde oyun k iş ile ri tanıtılmış, konu açıklan mıştır . sahneye koyuşta perde açılmadan önce teknik etmenlerle veri len sahnenin sergileme bölümüne katkısı büyüktür. Şöyle k i, perde üze. rinde ışık oyunları yapılırken efekt ile de silah sesleri ve Kore müziği v erilir .y a p ıla n bu teknik çalışmayla seyirciye savaş atmosfe ri de verilmiş oluyor. G. Düğüm ve çözümler; Oyundaki düğüm ve çözümleri sırasıyla incelersek şöyledir : Düğüm-1- Kim1 in pencereden atlayıp gitmesi. çözüm-1 - Kim' in oyun sonunda tekrar pencerâde görünmesiyle geri dönmesi. Düğüm - 2- Mamasan' m odaya gelip dışarda iki askerin bulunduğunu haber vermesi. çözüm-2- Mamasan' m , parasını geri alan Asker' in gitmesini iste mesi . Düğüm-3 - I I . Asker' in diğer bir şakşi^ile Çözüm-3 - Kadın ile Asker' kalmak iç in gitmesi. in münakaşasına II.A s k e r ile diğer bir şakşinin gelmesi. Düğüm-4- Asker' in Kadın' Çözüm-4- Asker' in gitmek iç in Kadın' a kalmak i ç i n para vermesi. / i'r dan parasını geri istemesi. Düğüm-5- İçerdeki odadan ağlayan çocuğun sesinin iş it il m e s i. Çözüm-5 - çocuğun sesiyle Asker' Düğüm - 6- Asker' in çocukluk anılarına dönmesi. in çocuğu doktora götürmek i ç i n doktorla konuşma ya gitmesi. Çözüm-g- Doktordan gelen Asker' Düğüm-7 - Kadın' m in kulübe önünde öldürülmesi. çocuğun yaşayıp yaşamadığını anlamak iç in ay nayı kullanmağı. Çözüm-7 - Aynanın kırılması ve çocuğun ölmesi. Düğüm-8 - Kadın 1 m kocasının savaşta göğsünden vurulması. Çözüm-8 - Asker' in göğsünden vurularak öldürülmesi. Düğüm-y- Asker 1 in üvey kardeşinin öldüğünü söylemesi. Çözüm-y- Kadın* m çocuğunun öldüğünü zannederek odayagitmesi. Düğüm-l’o-Kadın* m çocuğu i ç i n türkü söylemesi. Çözüm-lo-Kadın* m oyunun bitiminde Asker ölünce aynı türküyü söylemesi. Düğüm-ll-Mamasan* m çocuğu doktora götürmek iç in Kadın 1 la Dir likte gitmeyi kabul etmesi. Çözüm-ll-Asker* in ölümüyle korkudan kaçması. D. Oyundaki çatışmalar : Hemen oyunun başında Kim ile Kadın 1m çatışması vardır.Kim? Kadın' dan para ve sigara ister , o da olma dığını söyler.Bu bir dış çatışmadır.Daha sonra iki Asker arasında Kadın için ufak bir çatışma görülür. Çocuğun ağlayan sesinin i ş i t i l mesi Kadın ve Asker* de çatışma yönünden büyk etki gösterir. Asker'de görülen iç çatışma o' cuğun ağlaması Asker* de nun tâ çocukluk anılarına dek sürükler.ço Kadın ile ¿insel i l i ş k i kurmasını engeller. Kadın hasta olan çocuğu iç in para kazanmak, Asker de boşu boşuna pa rasıza kaptırmamak için ça tışır lar .A s k e r 1 e parasını geri veren Ka dın, o ’ nu kulübesinden kovar.Burada her iki oyun kişisinde görülen çatışma son safhaya varmıştır artık.Öyle ki, Asker g a d m ' ı dövmeye bile kalkar .Bundan sonra I I . Asker ile Kadın arasında da gocuğun ' doktora götürülüp götürülemiyeceği üzerine küçk bir çatışma görü lür . Bunda sonra oyunda A s k e r'in iç çatışması güçlü bir şekilde kendini hissettirir .Savaşın Asker üzerinde yarattığı etki psikolojik yönden Asker'i çöküntüye uğratmaktadır.Çocukluğundan ge len bir anı artık bu sahnede iyice su yüzüne çıkmıştır.Kardeşinin üvey olması annesinin yabancı bir erkekle cinsel i l i ş k i kurması , A sk er'in insanlarla olan yakınlığını engellemiştir .Bu sebeplerden dolayı o,şakşiden çok bir arkadaşa ihtiyaç doymuştur.Cinsel yön den kulüoede Dulunması o'nun iç in sadece bir araçtır. Kadın 1da görülen iç çatışma ise, çocuk ile gelir.- le—ki, gocuğunun babasını datel tanımaz .Bundan dolayı A s k e r 'i bile suçlar.Bu andan itibaren de aralarındaki çatışma tekrar başlar. Bu çatışmaya Mamasan da katılır.Ancak Mamasan'da görülen çatışma para kazanamiyan bir patronun çatışmasından başka Dirşey d e ğ i l d i r . ¿sker -1 in çocuğu doktora götürmek isteyişine k a r ş ı n ,K a d ı n 'm buna karşı koyması^tte^—ae- kadar ■çatı-şaa—is«—de -ge-ae iyimser bir yanı vardır.Bu da Kadın'da görülen çelişkiden oluşur.Kadın inanamaz ama İnanmak iş ter.oyunda Mam asan'm da iç çatışması kendini hissettirir.Mam asan'- \ y da görülen bu iç çatışma doğadan gelir.Çünkü o dünyayı ve inasanla-/ rı artık anlamıştır. Kim'in, ı s k e r 'i öldürmesi de Kadrn ile aralarında birA çatışma doğurur .Ancak biz a'u ç^tı^mayi K^dın ^ın ^ozüH^en 've hareket/ lerinden arilayam-İiriz. E. Oyundaki krizler : Oyunda birçok krizler vardır.Sahne e t menleri ile savaş atmosferinin verilmsei oyunun başında görülen ilk kriz noktasıdır.Bundan sonra Kim ve Kadın konuşurken dışardan bir jeep sesi duyulur. jeepin farları odayı aydınlattığı an da bir kriz dir .Kim 1in K a d m 'd a n ayrıldıktan hemen sonra tekrar pencere önünde görülmesi de bir krizdir.Bundan sonra ilk ana kriz olarak Kadın ila A sk er'in kalmajaı kabul etmesi ve K a d ı n 'm da hemen parayı istemesi görülür.oyundaki en büyük kriz Kadın ve A sk er'in sevişirlerken çocu ğun ağlamasıdır.Bu aynı zamanda oyunun doruk noktasıdır. Çünkü bu oyunun baş k iş is i olan Asker artık tamamen değişm iştir. Şakşi kulübe sine cinsel arzusunu tatmin için gelen Asker bu fikirde değildir ar t ı k . K a d ı n 'm çocuğu i ç i n i y i l i k yapmak ister.öyle ki, kendi canı pa hasına dahi.Daha sonra Kadın ve Asker konuşurlarkentekrar çocuk ağ lar.Bu ağlamayla birlikte A s k er'in geçmişe ait bir anısı da anlatı lır ki, bu da bir kriz s a y ı l ı r . K a d m ' m çocuğun ağlama sesini duyma y m c a öldüğünü zannederek hemen odaya koşması da oyun içindeki kriz lerden b ir id ir . A s k e r 'in , K a d m ' m elindeki aynayı yere vurması ve aynanın kırılması da krizdir .M am asan'm odaya g irip K a d ı n ' m kulağı na Ask er'in gitmesini söylemesi ve Ask er'in Mamasan'a on dolar ver ip orada kalması da bir krizdir .Asker1in K a d m 'a çocuğu doktora gö türelim demesi güçlü bir k r i z d i r . Çünkü Asker ilk geldiği gibi değil dir.Değişmiştir a r t ı k . K a d m ' m çocuğunun öldüğünü anlaması da büyük bir krizdir.oyunun son ana krizi silahın patalmasıdır. Asker ölmüş tür.Bu andan itibaren oyun birdenbire düşer ve sonuçlanır. Oyunda k iş il e r i n gelişimi açısından en büyük rolü Kadın ve Asker oynar.Kim ,Mam asan,H.Asker ve diğer Şakşi oyunda ve rilmek istenen düzen içinde v e rilirler.G e lişim leri belli bir ray ta kibeder, ve değişmez.Bu yönden gerek Kadın gerekse Asker büyük fark lar gösterirler.oyunun hemen başında verilen Kadın şakşilik yapan bir kadından başkası değildir.Oysa Kadın'ı oyun geliştikçe daha iyi tanırız.Kadın istemeden bu duruma itilm iştir.Hayatından memnun olma makla beraber rah attır. Tek düşüncesi kocasına ait olan anılarını ve dünyasını çocuğunda yaşatmak ister.Çocuk, K a d m ' m herşeyidir.İnsan lara inanmamakla beraber umudunu insanlardan gelecek yardımda arar. Asker'i perde açıldığında Şakşi kulübesinde yalnız cinsel yönü ile ta n ırız.o, da oyun geliştikçe derinliğine k i ş i l i k kazanır.yüzeyde görülen birçok aksaklıklar aslında A s k e r 'i n psiko l o ji s i ile i l g il i d ir .H a t t â geçgişi ile i l g i l i d i r . Bu iki oyun k iş is i n i n gelişimi fiz y o lo ji ve psikolo ji ile i l g i l i d i r .Bu durum diğer oyun kişilerinde bu denli derinliği, ne verilmemiştir .Kim menfaatini düşünen, başkalarının sırtlandan ge çinmeyi kendine meslek edinmiş bir kişi gelişimi ile sürdürür çaoasını oyun b o y u n c a .II. Asker1i is e , fazla tanımayız.Sadece cinsel bu nalımı ile orada bulunur.Bu k iş in in hemen karşısında da diğer Şakşi yer a lı r.o da para iç in yapar bu işi.K im ile aynı koşutta yürüyen Mamasan'dır.¿ncak Kim'e nazaran hayatı daha iyi tanır.Maddeci dünya görüşü ilâ verilir.Tıpkı Bertolt B r e c h t 'in Ana p ie r l in g 1 i g i b i .S a vaşın getirdiği çıkarcı ve patron görünüşü olan bir insandır.Madde ile olan i l i ş k i s i kesildiği an dostluğu da biter .Nitekim oyunun so nunda Ask er'in öldürülmesiyle Kadın ile olan bütün i l i ş k i s i k esilir. Öküz ölmüş ortaklık bozulmuştur artık.Bunun için elinde kalan tek sermayesi diğer şakşi ile kaçar. P. Merak unsurları : Oyunda merak uyandıracak unsurlar var dır.oyunun hemen başında Kim pencereden çıktıktan sonra tekrar be l i r i r ve K a d m 'a her an gelebileceğini söyler.Bu seyircide merak uyandırır.Şöyle ki, geri döndüğünde Kadın acaba K im 'in istediği pa rayı bulabilecek mi <? ya da Kim ne zaman geri dönecek ? Kim i l a Ka dın konuşurlarken dışardan bir jeepin motor gürültüsünün gelmesiyle birlikte odayı farları aydınlatır.Bu durum karşısında Kim neden sak lanlyor ? yoksa Kim1i yakalamak i ç i n mi geldiler ? Bu iki soru ile seyircide bir merak uyandırılmış oluyor. Kadın ile Asker'in sevişirken içerden çocuk ağlaması nın gelmesi de bir merak unsurudur.Seyircide, çocuğun ağlaması Asker üzerinde nasıl bir etki yapacaktır diye merak uyandırır .A s k e r1in,Kad i n 'a çocuğu doktora götürmek istemesi üzerine K a d ı n 'm takınacağı tavır da bir merak unsurudur.Silah sesinin işitilm esi den ile b ilin ir £i oyunun en büyük merak unsurudur. Silahın neden patlaması, kimin öl mesi ve kim tarafından atılmış olması gibi sorular seyircide merak u yandırır. Asker1in ölmesiyle K a d ı n 'm ne olacağı da diğer bir merak unsurudur. G--, Temler-Motifler Savaşın getirdiği açlık : Savaşın getirdiği açlık iki görüntü içinde ve r ilm iş t i r .B ir in c i s i Kadın* da ve çocuğunda görülen maddi açlık, ikinci, si askerlerde görülen cinsel açlık.oyunda Kadın ve çocuğu maddi sı k m t ı çektikleri iç in yiyecekleri, içecekleri yoktur.Bu da savaşın getirdiği bir açlıktır.Askerler ise savaşmak zorunda olduklarından memleketlerinden uzakta ve yalnızdırlar.yâni cinsel bir Dunalım iç in dedirler.Bu da savaşın zorunluluğundan ortaya çıkar ve bu nedenle Askerler Şakşi kulübesine g e lir le r . İstilâ ordusu : Askerler oyunda is t ilâ ordusunun sim gesidirler. istilâ ordusunun askerlerinin yaptığı ticaret A s k e r'in ağzından v erilir .T ö k yo'da ucuza aldığı malı Kore'de pahalı satması gibi^Bu da savaşta aş kerlerin yaptığı ticareti sergiler. İstilâ, edilen ülke : Savaş nedeniyle istilâ edilmiş ülke Kore1dir.Bö y le bir ülkede, savaşta insanların kadın üzerine yaptıkları ticaret anlatılır .K a d ı n 'm sırtından kazanan belâlı Kim ve patron Mamasan. Savaştan kaçış : Oyunda savaştan kaçan tek kişi Kim1d i r . Ancak K im 'in savaştan kaçışı kendi çıkarları içindir.B u da savaşın getird ig i kö tülüklerden biri olarak n i t e l e n d i r i l e b i l i n i r . Cinsel doyumun alışveriş olması : Bu, oyunda savaşı çıkaran güçlerin karakteristiği olarak v e rilm iştir.cinsel doyumun alışveriş olması jO’LUşHrjt/ aHut/'a* savaşı/? destekleyen temadır. Alışveriş dünyası : İnsanların iş in i görünceye dek başkalarıyla i l g i l e n mesi sonra yüz çevirmesi.Dostluğun, anlayışın ve i y i l i ğ i n olmadığı bir düzen Bu tem oyunda K a d ı n 'm daha evvelce tanıdığı bir askerle olan iliş k is in d en ( K a d m ( m ağzından) ve Mamasan ile K a d ı n ' m ilişikisinden ortaya çıkar.Mamasan, Asker öldükten sonra diğer Şakşi ile ka çar.Kadın ile olan işi bitmiş, başına bir iş gelmesinden korkmuştur. Bunun i ç i n diğer Şakşiyi de alıp gider. 3. Oyundaki Ş iir . Pirinçler Yeşerecek aktif şiirin içten itici kapsamına gi rer; "bu nedenle Yazar, oyunda kelimelerin derinliğinde yatan anlam lardan hareket ederek şiiri ortaya çıkarmıştır. 1'KADIN (Mamasan'm söylediklerini duymamıştır. Asker'in başı kollarının arasında, usuldan usuldan iki yanma sallanmasına devam eder.Çocuğu gibi tut muştur Asker'i.Türküye başlar ;ses ağır ağır çı kar ağzından giderek yükselir.): Pirinçler yeşerecek,çookkk yeşerecek Yağmurlar yağdığında. Ri büyüyecek, 0 zaman pirinçler yeşerecek,çookkk yeşerecek. Hele bir Ri büyüsün, Pirinçler nasıl yeşerecek. »'(ıs) Bu sahnedeki şiir içten iticidir.Çünkü kelimelerin anlamından ge len şiirli bir dokuda işlenmiştir.Biçim olarak Korece kelimelerin kesik kesik kullanılması ve öz olarak da kelimelerin altında ya tan gizli anlam şiiri ortaya çıkarır.Kadm 'm bütün umudunu bağ ladığı çocuk Asker ölmüştür.Ama Kadın'm bu umudu daha kırılmamış tır.Zira Asker'e benzer bir diğer insan da gelebilir.Kadın bunu bekleyecektir.Pirinçlerin yeşermesi mutlu günlerin gelmesidir.Ka dın için bu günler yakındır artık.İnsanların hirbirleriyle dost olacakları günlerin özlemi Kadın'm çocuğunu ve Asker'i yitirme sine karşın gelecektir.Bu sahnede acı bir göıiintü ile verilen Ka d ı n 'm söylediği türkünün sözlerinden bunu çıkarmak mümkündür. Bu denli yanlız ve perişan olan kadın mutlu olacağına inanıyor. Kadın'ın bu görüntüsü ise oyunun şiirli dokusunda önemli bir yer tutar. (18) Sedat Veyis Örnek ; 1'Pirinçler Yeşerecek11, Yeni Türk Tiyat rosu , Nokta yayınları, Ankara,1969,s .137 Bundan başka Asker'in şu konuşmasında da şiirli doku vurgulanır : ''ASKER - ( . . . ) Çevremde bir sürü insan vardı.Hepsi de ne yapacağını, nereye gideceğini biliyordu. Şehir suskun, karanlık ve açtı.Yolları şaşır mıştım. Şehrin dışına çıkıyordu yollar.Oysa şehrin dışı ne güzeldi.Uzakta, bir yerlerde Han nehri ulu bir suskuyla akıyordu.. Savaşın, insanlar üzerine ne denli etkili olduğu ; manevi yönle rinde derin yaralar açtığı ; oysa savaş olmayan yerlerde doğanın suskunluğunun süregeldiği, karanlıklar içinde yaşıyan varlıkların bu suskunluk içinde yaşamlarını sürdürmeye çalıştıkları... Burada şiir bir anlamın başka boyutlar kazanması şeklinde oluşur. Asker'in konuşmalarından bir başka örnek de de ; savaşın hareketliliğinin yanı sıra , doğanın suskunluğunun gösterilmesi şiiri ortaya koyar. ''ASKER - ( . . . ) Her yan asker.Hep aynı renk.Aynı elbise. Siz bile çoğu zaman asker elbisesi giyiyorsu nuz. Utanmasal ar ağaçlara bile asker elbisesi giydirecekler.. .Sonra bir türlü dinmek bilme yen o ilkbahar yağmurları. . .Barakanın üstünde yağmur tıkırtıları.. .Barakanın çeliğinin boz bir sesle bu tıpırtıları büyütmesi, büyütmesi, büyütmesi. . .Bir an yağmurun diner gibi olmasına sevinmek.' Oh.. . diniyor galiba' demeğe kalmadan, yeniden başlaması.Kurbağa sesleri.Sonra uzun sıcak haziran gündüzleri. . .Sonra sarı köpek alarmları.Gece yarısı kan uykudan bıçak gibi fır lamalar. . .Yürümek, yürümek,yürümek.Bilinmeyen dağlara saatlerce yürümek... »*( 19 ) Savaşın hareketli havasının insan üzerine etkisi ve doğanın sus kun dokusu...Bu ikilem açıkça görülmektedir. (18) Sedat Veyis Örnek ; Aynı s .115 (19) Sedat Veyis Örnek ; Aynı s ,121 Şiiri yaratan bir başka ikilem de savaş ve doğa dolayı- sıyle açlık ve toplumdur.Doğa düzenini alt üst eden savaş toplum daki insanın düzenini de bozmuş ; istemediği halde onu yerinden, yurdundan, sevdiğinden, yiyeceğinden, namusundan etmiştir,Kadın-1m kendi öyküsünü anlatırken değindiği bu durum şiirli dokuya iyi bir örnektir : 1'KADIM - Benim dünyam karşı dağların ardına varmadan bitiyordu.Köyümden dışarı çıkmamıştım.Top ağaçlarından ağrı sabah yelleri eserdi, bunu bilirdim.Birde pirinç ekmesini, beyazlar giy meyi bayram günleri, erkek yolu gözlemeyi... Kavga yüzü görmemiştim bu güne kadar ( . . . ) 'Savaş çıktı' dediler birgün.Eli silah tutan ları toplayıp dağların ardına götürdüler( . . . ) Ri de gitmişti onlarla.( . . . ) Üç ay olmuştu evleneli çok bekledim, döner d iy e.. . ( . . . ) Dağ lara kar yağdı, hep .. . ( . . . ) Elini göğsüne gö türüp 'vuruldum galiba' dem iş...Eli kanlan mış R i' n i n .. .Beşli bir gelinciğe dönmüş... Bir arkadaşı anlattı sonradan . . . ( . . . ) Yalnız dım.Soğuktu.Ateşim yoktu.Pirincim bitmişti. Açtım.ışığım yoktu.Karanlıktaydım.( . , . ) Bir akşam bir asker kapımı zorladı.Para ve yiye cek birşeyler verdi.Elimde birkaç d o la r... Kasıklarımda ine e bir sı zı. . . Bi r de askerin ağzından yayılan ekşi bir bira kokusu.. . Son ra başkaları geldi.İlki gibi zor olmuyordu artık.Uzanıp yatıyordum, o kadar... ,, ^ 0 ) Sembolik bir anlam taşıyan umut, oyunda pirinçlerin yeşermesi dolayısıyle çocuğa ana sevgisinden çok daha başka bir sevgiyle bel bağlayış ile Kadın şiiri orta ya çıkarır • 1'KADIN - ( . . . ) Onu ben yeşerttim karnımda.Küçük bir pirinç tarlasına özenircesine . . . ( . . . ) , , ( 21 ) (20) Sedat Veyis Örnek ; Aynı s .127 (21) Sedat Veyis Örnek ; Aynı s , 129 SOEDEYİS Ş i i r l i Tiyatronun sağladığı anlatım gücü ve ç eşitli o la naklardan gereğince yararlanmasını bilen Sedat Veyis örnek,P ir inç ler Yeşerecek adlı oyunu ile başarılı olmuş bir yazardır.Yazar tarafından,konunun gerektirdiği ya da konuya en uygun duyguların, heyecanların dramatik gelişime uygun bir şekilde kullanılması oyunu başarılı kılmıştır. Savaşın uygarlığa maddi-mânevi yıkıntı getirmesi ve buna karşın tekniğin,paranın yok edemediği tek değer olarak insanlığın kalıcılığının vurgulanması metne sadık olarak sahnelenmiştir.Yer yer doğalcı sahneleri kapsayan bu gerçekçi oyun,verdiği düşünce ve f i k i r l e r i imajlarla zenginleştirerek kelimelerin yalın anla mından daha derin bir perspektife yönelerek b e lli bir dünya gö rüşü getirmekten ötede bütün insanların paylaşacağı bir evrensel liğe yönelmiştir.Ancak yazar bunu yaparken herhangi bir siyasal görüşün tesiri altında kalmamıştır.Belli bir dünya görüşü olmak la beraber herhangi doktrine bağlanmadan yazmıştır eserini.Böy- lece eser,yazarın kuvvetli sağduyusunun ve gözleminin bir v e r i s i dir .Böylesine bir gerçek durumu daha etkin kılması ise ş i i r i kul lanmasıyla mümkün olmuştur. pirinçler Yeşerecek'te iç gerçeklerin ş iir ile verildiği ve özellikle dramatik anlatımı sağlaması yö nünden ş i i r i n oyuna katkısı büyüktür.Bu nedenle Sedat Veyis ör n ek ,Ş iirli Tiyatroda açık seçik söylenemiyen,sezilemeyen ifadeye daha uygun gelen öğeleri kullanmıştır. Oyundaki k iş ile r in yer yer güçlü,yer yer de zayıf gösterilmesi onların günlük,her zaman ve her yerde rastlıyabilece miz kısaca içimizden k işiler olması sahneye konuluşta da gözönünde tutulmuş ve başarı kazanmıştır.Ancak oyun k iş il e r i n i n kendi k işiliklerine uymayan bir şekilde yazarın ağzından konuşmaları oyunun tek zayıf noktası olarak gösterilebilinir.Örneğin, Mamasan gibi çıkarcı bmr patronun dostluktan ve insanlıktan söz et mesi inandırıcı değil. Ayrıca oyun metninin, gene sahnelenişte birkaç yer dışın da aynen izlenmesi sahneye koyuşun olduğu kadar oyunun da başarı yanını vurgulamıştır. Sütünü ile ele alınacak olursa gerek Sedat Veyis Örnek, gerek Pirinçler Yeşerecek ve gerekse 1969 - 1970 döneminde Dev let Tiyatrosu'nca oynanışı fazla duygusal olmakla beraber başa rılı olmuş3bıaxx bir şiirli tiyatro örneğidir. III- SAHNEYE KOYÜŞ Ön Reji Notları A 1 ) oyunculuk G-enel olarak oyun k iş ile r i sahne üzerinde Şaşarı ile temsil ed ild iler .B u başarı da yönetmenin metne uygun oir yorum ge tirmış olmasındandır. Oyunda Kim rolünü Oğuz Bora ve Tayfun orhon paylaşı yorlardı .Oğuz Bora, Tayfun orhon 1 a nazaran rolüne daha uygundu . Her iki oyuncu da ölçülü ve metne uygun oynama yönünden b ir le ş i y orlar. " . . . K a d ı n 1da Rümeysa Bozdağ görünüş olarak çok uygun, o yunu ölçülü, ama d o n u k .I.A s k e r 1de Ejder Akışık en başa rılısı«Melek Tartan, bir oyuncu, ama genç kalmıştı ve bu rolün ayrıntılarını pek g e tire m e m işti.II.A sk e r1de yücel Erten, Şakşi de Mürüvvet Seyfioğlu kendileri ne düşeni aksatmadan sağlıyorlar. „ ( 23 ) Melek Tartan oyunu ila duygusallığı fazla vurgulu yordu.Bu nedenle, yazarın vermek istediği f i k i r ; gücünü, aynıza- manda oyundaki ş i i r de ; oyuncuların fazla duygusallığı sonucu, gücünü yiitiriyordu. 2) Dekor - Kostüm : Pirinçler Yeşerecek adlı oyunun dekor ve kos - tümleri Devlet Tiyatrosu san 1atçılarından Tarık levendoğlu tara fından yapılmıştır.San'atçı yaptığı dekorla gerçek bir Şakşi kulü besini canlandırmış, kostümlerle de kişilere yön kazandırmıştır. Ancak askerlerin kostümleriyle Amerikalı havasını vermiştir.oysa askerler Birleşmiş Milletlere dahil herhangi bir ülkenin askeri - (23) Özdemir Nutku ; n pirinçler Yeşerecek H, Cumhuriyet G a z e te s i, 28 . 10 .1 9 6 9 . III- SAHNEYE KOYÜŞ Ön Re ji Notları dirler .y a n i m illiyeti b elli değildir.Ancak bu da yönetmenin yoru mundan gelmektedir.oyunun dekor ve kostümleri inandırıcı olduğu kadar başarılıydı da. 3) IŞ ik - Efekt : Işık, oyunda genel ve yöresel olarak kullanıldı. Şakşi kulübesinin tamamını aydınlatmak gerektiğinde genel ışı k la maya gidildi.oyunda yer yer oda içinde mum yakılıyordu.Bu sahneler de is e , yöresel ışıklama kullanıldı. Oyunun ışıklaması zekeriya Güngör tarafından yapıl mış ve başarılı olmuştur.Özellikle perde açılmadan önce, perde üze rinde yapılan ışık oyunlarının oyuna büyük katkısı olmuştur.Kulübe nin penceresi önünde bir reflektör de kullanılmıştır.Böylece pençe reden görülen uzak dağ ve yollara bir derinlik verilmiştik. Oyunda efekt olarak kullanılan müzik ile Uzak-Doğu havası verilmiştir.oyunda verilen " ırirang " türküsü zamanının meşhur bir türküsüdür.Kadın'm oyunda çocuğu için söylediği türkü Yazar tarafından yalnız türkü olarak düşünülmüş ise de yönetmen tarafından türküye ninni havası verilm iştir. j e e p ’ in farlarının odayı aydınlatmasında ışık efekti kullanılmıştır .Böylece yoldan geçen vasıtanın ışıkları odayı aydınla tıyordu. " PİRİNÇi s e yeşerecek " Yazan : Sedat Veyis Örnek Telif Hakkı : Yazara ^ ................ ü z e r in d e n .............. T .I . ödenmiştir. Ankara'da ilk temsil : 7/Ekİm /iy6y Cuma. Oda Tiyatrosu. Yeri ve saati : ulus (Gençlik parkı kar şısında) . 20 .3 0 YÖNETMENİN YORUMU P irinçler Tgaserecek Haldun Marlalı*nın sahne düzeni ile oynanmıştır.Metne uygun bir yorum getiren Marlalı oyun i ç i n düşün celerini şöyle açıkladı : " Oyunda genel olarak gerek yazarın anlatımı gerekse kendi anlayışım içinde savaş atmosferini v®rmak istedim.Bu neden ledir ki, perde açılmadan önce bir takım sahne etmenlerini kullandım.ışık ile dünyanın herhangi bir yerinde -ki bu yer Kore'dir- patlak veren savaşı anlatmak istedim.Efekt ise bu sırada bir savaş yerinden gelen silah seslerini ve riyordu.Bu iki sahne etmeni ile oyunun sergilemesini yap mış seyirciyi savaş içine sokmuştum.G-eriye yalnız kişileri olayları tanıtmak kalıyordu. Kadın*ı savaşın y i t ir d iğ i , yıprattığı bir insan olarak a l dım.Yer yer güçlü, yer yer de zayıf gösterdim.Asker ise ça resiz ve zavallı bir çocuktu benim i ç i n .o 'n u yıkan bilinç altına işlemiş geçmişi id i.D iğ e r oyun k iş ile rin i ise, o l duğu gibi aldım. Yaptığım bütün reji çalışmasında metinden ayrılmadım.„ ( 22) (22) Yönetmen ile olan konuşmamdan. YÖNETİM DEFTERİ Sahneye koyan : Haldun Marlalı Dekor-Kostüm Işıklama ve : Tarık levendoğlu : zekeriya Güngör Efekt Reji Asistanı : Çağırıcı : yılmaz Rol Dağıtımı KİM KADIN Oğuz BORA-Tayfun ORHON Rümeysa BOZDAG- MAMASAN KA Melek TARTAN I . ASKER Ejder AKI ŞIK II.ASKER BÎR ŞAKŞÎ Yücel ERTEN Mürüvvet SEYPİOGIU UYGULAMA NOTLARI AKSESUAR LİSESİ Koltuk altı tabanca. Mum. İki tane pirinç kabı. İki tane Çin pirinç kaşığı. Küçük el aynası. Rapor (kâğıt). Para (polar). Bir paket sigara. Gramofon ve plâk. UO STÜ M K İM İL E R E5A 5 K 0 5 T L IM - D E Ğ İŞ İK L İĞ İ y a k a s ı* K İM c < *k .< ı{ .i)ttta v <l düğm <zeAx i^ u ja x k¿t<ín t i\ r p a n . Î-lyaJınds» (âısVılc p ab u cf. (^ o r a p s ix . K O V^N —1 t = l/d n s rts n k iril s a rı ra n k tû m s v í b e j S ■lolon ✓<* lo a lín d á s lıja k IR A D IM b ir d<ın b ir k u ş d k . b tra x dxuf) ,'-d u ^ m a s U jolr « U a 4 . Gtri ip e k t in ¡pir p a n to lo n . í]tja¿ jio da ■lolujO, l ^ i l l n d « <tn/! jolr k u ş a k . Á .A M E Q ^Tam U r kom ando a s k a r k ttja |< fi;}.L m ■±?‘ -v ^ ç ln J a . ¿ íll¿ t f â n 'la s ı -c& a^ın ds» t a p 'M. ¿>tjaıjıoda ro x 's e .L t ■dajn'ıla.n |o¡r tpot. Í.A 5 U E G MAMA5AK1 ^ .H s h tr lo l/otju k ııja ^ lin u T «atjnıst. ka[w*.r<Ln^i uxun t?lr jü d ilt ıc İA ¿íciU kdKvtfra.n ^'1 ku^¿>k..')4ş \ l lolr p a n to lo n vtt. içiod*. tja y a x U r w \ L Lux. /f)ıja ^ to c l a p s l'ı k , V | Hxi-nVrd«. p ın k * . lolr s a L s U t k . U io_ d«. i l ı p K da e l» UtT kom bıo<ıxon. A t ja J ın p a V ık . *< O H d 70 N iS p d li ÎVİtor t i d ram a th a t explores th e c o n flic t between decaying hum an values, a n cien t tra d itio n s and th e stre n g th of new ideals in m od ern C hina a m id s t the b litz o f sw e e p in g re fo rm s. U n d e r th e fre e e n te rp ris e s y s te m th e fa n a tic p u rs u it o f w e a lth is w id e sp rea d in the villa g e . C rooked g ro c e r W anglai has m ade a fo rtu n e by h a w king sto n e s fro m th e G reat W all and cheat in g o n c u s to m e rs . He h a s b o u g h t h im s e lf a b e a u tifu l w ife , X inghua, fo r 5 0 0 0 yuan and is obsessed w ith th e legendary tre a sure buried beneath the local la n d m a rk - an a n cie n t w a tch to w e r o f th e Great W all. W hen X in g h u a ca n n o t bear h im a so n , she is abused, beaten up and h u m ilia ted . A nd as W a n g la i b e g in s an a ffa ir w ith th e local flirt, X in g h ua d isco ve rs love w ith the id e a listic and se n sitive Fulin w h o is p la n tin g trees on the h ills to co n serve the land. D espite staunch w a rn in g s fro m the villa g e elder and Fulin, W a n g la i and the m oney-crazed villa g e rs begin to dig fo r treasure. X in g h u a has m eanw hile fallen p re g n an t to Fulin and p ro p o se s to d iv o rce W anglai fo r h im . But m u c h to X in g h u a ’s d is a p p o in tm e n t Fulin h e sita te s and reveals h is c o w a rd ic e by re fu s in g to break w ith tra d itio n s and to stand up fo r her. The search fo r tre a su re ends up in th e d is co ve ry o f n o thin g b u t th e re m a in s o f a s k u ll. A n d w h e n W a n g la i d is c o v e r s X in g h u a ’s a ffa ir he beats up Fulin and sta rts to d e stro y h is planta tio n u n til he begs fo r fo rg iv e n e s s. H ow ever, as he p roceeds to ab u se X in g h ua , she c o n fro n ts h im w ith her p re g n a n c y and his p ro ve n in a b ility to fa th e r a c h ild . D efeated b u t d e lirio u s at the pro sp e cts o f having an h e ir regardless, he rushes to dig fo r m ore tre a su re as th e to w e r collapses and b u rie s him . W ith a b itte r sm ile on h e r face X inghua w a lk s d o w n alone fro m the ru in s o f the Great W all and sta rts a new life. >AWW£ D li A K 5 IY Ö N ? L N v« FlfiUR İÇ AKSİYON ETM EN LERİ a s a ter» ışıktan A~i sİo«f. 5 0 0 ü k Ls soveş girnei|*i'f v/ât'Am«!*, Iç'ın perdede ysrup sH«t\jB*»nunl» bor*b«r «İLib ü*İ4t'ı d4 ¿tıtjulüt-,guo sonts Uar<t < /q m u * ^ pıtrdö ûnıls«^ J«k 4 e/*fcitiA <deM*<m adar. (ğ) h alî î jş iL s a k t ij'ı »Vır. KİM *g)Kral sofrası mı hazırlıyorsun ? çabuk tut a l i n i . KADIN * ® H a zır. . . KİM ı^)Hepsi bu mu ? KADIN : g) Da ha na olsun ? KİM s KADIN î İ ç k i ... Biz bir çanak: pirinci zor buluyoruz .Savaşta olduğumuzu unuttun g a lib a . KİM ¡s§) (Boşalan çanağı kadına u za tır .) KADIN t î KİM yok ki d a h a .. . S i g a r a ... KADIN :<2)B ir tana k a l m ı ş ... : P a k e t i ... KİM KADIN î yok- başka... KlM : paketi d iy o ru m ... KADIN • : KİM Aİ • Bir dahaya açılmamış paket isterim . KADIN i(ğ) Git a r t ı k .. . : Bir şey vermedin k i . . . KİM KADIN : Yattın.Karnını doyurdun.Sigaran da var.Daha ne istiy o r sun. KİM : ® Para. . . KADIN : KİM : KADIN : Yok dedim y a . . . İki haftadır a t la t ı y o r s u n ... iş yoktu k i . . . s ı k ı amir vardı geçen hafta.Korkudan kim se gelemedi. KİM : iş yokmuş. . .Savaş size yaradı .Tokyo'ya izne giden asker b ir ik tir d iğ i doların yarısını eğlenceye veriyorsa, yarı sını Japon kadifesine, ju-ji kremine, fotoğraf makinesj^ ne yatırıyor.oradan aldığını ik i katına satıyor burada. Yüz dolar ik i yüz oluyor an ın da.B in , ik i D i n . . .Kimin ce bina giriyor bu havadan kazanılmış para ? KADIN : Ne bileyim ben ? Kaldığım askerlerin sayısını söyle de sen, bilemem.¿ma bir köşede yirmi dolarım yok.Her halde benim cebime girmiyor. KİM : Kazandığını mamasanlara kaptırmasaydın.. . K A DIN : KİU : Kendini neden saymıyorsun ? g ü n d e n tuttuğum günleri ne çaDuk unuttun ? Ben olmasam, bir köşede acından ö lecektin .p 4.ara saymasını bile bilm i yordun. Konuşmasını, oturup kalkmasını öğrettim.Hastalık tan kıvranıyordun elime ayağıma düştüğünü unutmuşa ben ziyorsun.Tedavin iç in az mı para sarfetmiştim.Her şey k a r ş ı lı k lı . . . KADIN : Karşılığını çoktan ödedim. : @ ( B i r süre dışarıyı seyrettikten sonra) Buraya, neleri göKİM ze .a la ra k geldiğimi b iliy o rsu n.p o lis her yanda beni arı yor.Küçük bir hata, b ir anlık dalgınlık, bir çıtırtı ge bermem iç in yeter de artar b i l e . KADIN ;(o}Hani geçen hafta son dem iştin.Bir daha gelirsem, yüzüme d e m iş t in ... KİM î tükür Hesapta olmayan şeyler karıştı i ş e . . . H i l e y aptılar.B en sandım k i . . . KADIN : Kazanacaksın değil mi ? Bir yıldır hep kaybediyorsun, K im .. .İçiyorsun ve kaybediyorsun.Sonu yok bunun.Savaş tan kaçmakla a k ıllılık ettiğ in i sanmıştım ilk s ı r a la r . . .Kar deşin kardeşi vurması acı gelmişti bana çünkü.¿ma şimdi öyle düşünmüyorum artık.Çok şey öğrendim.onlar ölmesini b ild ile r hiç değilse.Başka çıkar yolları y o k t u ...S e n ? Ne kalacak geriye senden ? Bırak şimdi bu g e v e z e l i k l e r i .. .Para gerek bana.Hem de her KİM zamankinden çok. KADIN : Biraz da öteki şakşilerden a l . KİM onlar senin g ibi üzmüyorlar b e n i.(c e b in i g ö s t e r e r e k .^ y e : riy o r la r . . . KADIN : İyi ya i ş t e . . . KİM Kazanmak iç in büyük parayla oynamalıyım.. .Yetmez : du ka - d a rı. KADIN : P e k i. . .Vereceğim.¿ma, son defa K i m ...B i r daha da kanımı akıtsan zırnık alamazsın benden. KİM : KADIN : H a y d i .. .Bekletme b e n i . . . B ir hafta s o n r a .. .Param yok şim di.Bir hafta sonra söz. )A IIÎN h 1>LÂN ] ) | j AKSİYON FIS LİR * İÇ AKSİYON ETMENLERİ /* - f @ V a n c trâ d a n ofcaf. $ ?&ftC4r£0*f! 6<»r>cU biltV'tr. j j , — ,- • v 7 S >"■'------(£> -y / 0 Tihdıl ( f d i r e « s trttf.. / / \ \ »i.iır. @ \ l/ıx^n, / \ ^Uoinaiao sol 3iW, 05 i/actr« \ / ıV \ s @ Vler&kia. ijakU^ti\ ! /v % & X / iv \ ) 7/ 0) Manaıao çıl«^. / jp ~ x z r @i Asker ® ( @ j^îk4flift ^âklâ^ıf'. 0> \\ ) fiiiali . @5 elifti! @ 2 A*^Sf iot kaftan jiflU1. ^3) Çjûiamia.'^â, oitjraf. ( — i sol U f dan jlnc, ,!BaS3i«»çs cifi t1ti s*. J t y „ ) ) f ¿İli * Öyle o l s u n . ¿ m a . . .geldiğimde e li boş dönersem, bir kopek g ib i gebertirim s e n i . 0 KÎM (Pencerenin önünde b e lir ir .K ı s ı k bir sesle) Song-ca .para yı bir an önce hazır etmenin yoluna bak.Şansım kötü gider se her an g eleb ilirim .B elk i de son gelişim olur bu.Ona go re.,. KADIN Hayvan. MAMASAN :(g)Gitti mi ? KADIN i Az önce . . . MAMASAN : g elir mi dersin ? KADIN : Sanmam... MAMASAN ? g | i y i .. . i y i . . .Şeytan görsün yüzünü.para verdin mi ? KADIN î MAMASAN : KADIN î MAMASAN s KADIN : Ne var k i, ne v ere y im ... Dışarıda ik i asker v a r . . . İy i. . . Kandırabilirsen her ik isiy le de k a l ı r s ı n ... P e k i ... MAMASAN î|p.âdam başına üç dolar.AŞağı olmaz.ramam mı ? KADIN : Tamam... 1 . ASKER :< fçal zara. KADIN : Çal zara. 2 . ASKER îfpçal zara. KADIN : Çal za ra . 1 . ASKER : Çap çap ? KADIN : Çap ç a p ...Y e d im a m a ... 1 . ASKER : g ; ( " Ne dersin, oturalım mı ? " anlamına 2.ASKSRfe bakar.) 11 Sen b i l ir s i n ” anlamına bir Jestle cevap v e r i r .) 2 . ASKER 1 . ASKER : Odan g ü z d l m iş ... 2 . ASKER : Sigara ? KADIN :@ T e şe k k ü r e d e r im .. .içmiyorum. 1 . ASKER : Yeni galiba.Evvelce hiç görmedim. 2 . ASKER i Ben d e . . . Bu köyden misin ? KADIN On gün oluyor buraya geleli.Suwan'daydım daha önce. î 1 . ASKER : Ne güzel konuşuyor,değil mi ? PLAN '/î FJfillR DL? Al¿5İYON = = •„ uu İç Ak5İyon ^UNE etmenler! , @> 'Paka’İçs, (V r ¿ry donarak. ) / ; ? X @ fîâl«fa^ • )/ // í V \ à^ üaïa kîsSW»p, s » W Sö^tsrı&ı(sfİ£f« ' ^ırUr. 0 i¿Ask«r« do^rtı ıl«r*r. î^fHindan çtkardıiji raparu ¡joST^rir. @ dJajNltf*, f~s KADIN r^İAskerlerdea öğrendim.Baş yıldır a s k e r l e ... 2.ASKEE iDesene şa v a şm başından feeri ? KADIN :Hanginiz kalacaksınız ? 1.ASKEE ^¿alm ak istiyor musun ? 2.ASKEE :B ilm e m ...se n ? 1.ASKEE :B ilm em ... 2.ASKEE îHoşlandın mı ? 1 . ASESE iE h ...P e n a d e ğ i l . . . 2.ASKEE *Hoşlandıysan kal.Ben başkasını da 1.ASKBE iBilmem k i . . . E İ i yüzü temiz. . .Sonra, bulurum ... ince, dokunaklı bir hali v a r .S e u l 1dekini a n d ı r ı y o r ... 2.ASKEE Unutamadın g it t i şu k a d ı n ı .. .ü stelik paranı da çalmıştı. 1.ASKEE î H a k l ı s ı n .. .Hoş kadındı ama.Uzun, kara saçları v a r d ı ... 2.ASKEE îYahu sen niye pilo t olmadın ? 1.ASKEE îBu da nereden geldi şimdi aklına ? 2.ASKEE : 'B a k sa n a .. .Hep havalardasın.. .uzun kara saçlı k a d ı n l a r ... H i h . . .Romantizmin sırası değil arkadaş.Aklın kesti mi, bir an önce i ş i n i becereceksin.Bu dalga düş kurmaya pek gelm ez.Alt tarafı alış- veriş. . . 1.ASKEE s H a k l ı s ı n .. .Sen kimi bulacaksın ? 2 . ASKER î Bana bakma.Bulurum b irin i.Ş ak şid e n çok ne var bu memle kette .Hem ben z a t e n ... l.ASKEE î Bak, erkeçe arkadaş, is t i y o r s a n .. .Ben kalmasam da olur. 2 . ASESE: Numara yapma.Sevdin kadını. KADIN : Şort tayım dört dolar. 1 . ASKER : Kaç ? KADIN : Dört. l.ASKEE gfepühhh.. .Dört dolarmış. . . iki dolara istediğimle kalırım. B izi acemi sandı g a lib a . KADIN f^iki dolara kalırsın aşa, hastalığı da k aparsın.ü retritli o n l a r ,. . l.ASKEE î Sanki kendisi değilmiş g ib i.ü r e tr ite çoktan razıyım.Baş ka hastalık olmasın d a . . . KADIN s Daha bu sabah muayene oldum.Temiz raporu verdi doktor. @ ) B a k .o tş te . . . Di¿ ¿ id y o N İÇ /\k5İVöN PL A N v<? FI G Ü ß /f/□—i t Il rÀ % ** % o •> ï/UINt etm en ler i / c ; s. ¡g) tysziroU Q) Ceptana sandiÿf'« ^Ssfífíf'ík. @^rks tabloi itérât ¿oltrök. @Tsk¿jí' ¡?J^öl<- \ i J f / f i I %: ( d^AAsktf'* tjakUşıf. I ^¿.Àskéf ^ûl Ic-picUn çıkar. \ \ \ \ \ \ 1/ s g ¡ŞpCj-|oxiro! Vose>tjai:ö,j&ar'. © ’SW. 4sl«r¿ üxaiir. (3§ Raskin. 1 . ASKER : Kime gitsek,tem izim diyor.Haftasına varmadan başlıyoruz kıvranmaya.. .Hastalık yokmuş da, Birleşmiş M illetler or duşu avuç avuç taramisini keyfinden mi yutuyor ? Sabah ları ordu Sağlık fcürosç'nun önüne uğra da, bir gör : El lerinde idrar şişeleriyle bir sürü asker. 2. ASKER : Geçenlerde doktor sabah saDah kapının Önünü tutan asker le ri görünce tfretrit ordusu gene hizaya g ir m iş .“ di- _ ye basmış küfürü. KADIN î: (Cephane sandığının üstündeki kutulardan b irini göstere rek) ilâç var o r a d a .K u lla n ır s ın .. .onun iç in para almam. 1 . ASKER î@ B iz d e de v a r .sila h gibi-.taşıyoruz yanımızda.Ama gene de. KADIN : l.ASKEB : KADIN : Korean ilöç da v a r .ş if a l ı otlardan y a p ı lm ı ş ... S ık ıştırm a .. .Bırak da havana alışayım biraz. Kalmayacaksan söyle.Mamasan kızar sonra. 1.ASKEB : iki dolara o l u r s a ... KADIN Hebi-no.sen ? î 2.ASKEB : S o r i ...B e n başkasına gideceğlm%razlanma da üç dolara razı o l . . . 1.ASKEB î Uğra bana sonra. 2 . ASKER ; Sen de e lin i çabuk tutmaya b a k .. .Nöbetçiler değişmeden bölüğe dönelim,çal z a r a . © KADIN çal zara.Kalıyorsun değil mi ? ASKER ÜÇ dolara olursa, KADIN Ç o so .. .Hebi-yes.şort taym a m a ... ASKER Şort taym. KADIN Öteki askerlere üç dolar demiyeceksin. h e b i- y es... ASKER : Merak etme. KADIN : Bundan sonra başka şakşilere g itm eyeceksin... ASKER : Peki. KADIN : Hep bana geleceksin. ASKER î@ B a ş üstüne .Başka ? KADIN î @ 7 er parayı. ASKER îifİHemen mi ? KADIN : Hemen, ASKER î Kaçmıyoruz y a . . . DI) AKWOU a® I II P LA N V? FIGUR j/\U ¡Q A M Y O N N L etm en ler i íikoráiqi w paesyt ÿés^etatme- gj) j&py* dejjru yctof. © (S>f! diníf.(5r¿fí>afeftS fa*f pl»k koÿsf \jé fol kapidèft I |t %,$ U»dm §er* J*'**1DSogu^ur, @ Ksdmÿ>4a|t a«r v*ux*rnr. (gastar de siyum.tr </< yO^oÇ» i4a+©r. (¡¡ÿ^Piâli çû[; $ Wcwun. 0 ĞÎiİ4f<!İ<- ^ 3)V|ii'T) .seoir, © sts' ¿ADIN : Mamasan nabun.çok kötü.parayı paşin istiy o r. ASKER : Öteki mamasanlar iş bittikten sonra istiy o rlar a m a ... KADIN : Onlar namorıwan.Banim mamasan nambrıten. ASKER î Öyle olsunifSak.Gicır g ı c ı r . . .Bugün verdiler. KADIN SjpGeliyorua.Soyun sen.(S? KADIN :|^Mamasan 50 k teşekkür e t t i . ASKER : Öyle mi ? KADIN : Memnun kalırsa, ASKER »© O ld u olacak, nöbeti de s iz in evda tutayım. hep bizim eve g elsin , dedi. Arkadaşın da b itiş ik te k i kızla kalıyorm uş... KADIN ASKER *45* i y i . ASKER : Adın ne senin ? KADIN i S o n g c a ... ASKER : Song-ca mı ? KADIN : H i. . . ASKER î Tuhaf. . .onun adı da song-ca i d i . KADIN : 0 kim ? ASKER : S e u l’ d e k i . . . KADIN : Şu paranı çalan mı ? ASKER : sen nereden biliyorsun ? KADIN : Demin arkadaşın söylemişti y a . . . ASKER S a h i . . .Sarhoştum .. .otuz yarda Japon kadifesi satmıştım k araborsacılara.. .cebimde tam doksan dolar vardı.Seul binlerce karanlık sokağı olan bir ş e h i r .. .orospular,ma m asanlar.. .Sonra gece yarıları bir yerlere yanaşan cem seler, c ip l e r . . .Kaçak eşyanın tek kelime konuşulmadan Çabucak b o şa ltılm a sı.. .Doların bir elden diğer ele ge£ mes i . . .çevremde b ir sürü insan vardı.Hepsi de ne yapa cağını, nereye gideceğini biliyordu.Ş ehir suskun, ka ranlık ve a çtı.Y o lla rı şaşırmıştım.şehrin dışına çıkmı yordu yollar.oysa şehrin dışı ne güzeld i.uşak ta, bir yerlerde Han nehri ulu bir suskuyla a k ıy o r d u .. .Bunal mıştım. Birden elimi tuttu b ir is i ; sıcak ve yumuşaktı. Döndüm, göz göze g eld ik: Song-ca i d i . ¿ ¿ U IN E b lj ¿ im O N P l a n f i g ü r İç M * iy ö n E T M E N L E R İ /r ° — \ r^^~ \ $)Va*/â>mLı a Ş İ* j* 0 çocuk aasi@) Çocuk, ¿44, -¿¡urat. ys-faktso Ualk&r.'Ğ>ot^{fı*r. @ kadın* hayıf* solamift» ba>şını caiUr, @> CiKJİ ütUlYMŞ . @ î* ! iy !t ış iırit i o* ar. ;§> J^IXJl0- (13) Vo1âlcİ!>o ksikıp /it k a r ’ îo ■jsmoö g«tir. @ M s<sy^ gider 'J i (numu ^)aksr. t Mum ^■afiar. TLADIN * Ne b ild in Song-ca olduğuna ? ASKER s Bilmiyordum k i . . . o sö y le d i." Şakşiyim .. . AdımSong-ca " d e d i ." Benimle kalır mısın ?" KADIN ASKER s Güzel miydi ? î Bilm iyorum .. .E lle r i sıcaktı.G ö zleri d e ...O d a s ı n a götür dü b e n i. KADIN t Sabahaca mı kaldın ? ASKER s Sabahaca. . . © ASKER sfjçocuk mu var içerde ? KADIN : Himmm. . . ASKER î Senin mi ? ASKER : AÇ mı ? @ ASKER : Ya ? KADIN t Hasta. ASKER î Çok mu ? KADIN î B ilm iyorum ... ASKER :<§ÖTam ağliyacak zamanı buldjı.Kaç yaşında ? KADIN s Altı ay lık. ASKER : Doktora götürseydin.. . KADIN t (fcötürdüm iki defa.Korean doktora gösterdim. ASKER î Ne dedi ? KADIN î Çocuk hasta, dedi.Yirm i dolar verirsem, kuvvetli il#Ç verecek. ASKER î Çok değil mi ? KADIN : Bilm iyorum.. .G e l . Q ASKER : G e ç ti. . .Yapamam artık.Yak şu mumu. KADIN : G e l ...G e l h a y d i ... ASKER : Olmaz dedim y a ...b a ş k a sefer. KADIN i G e l ..İ k i dolar o lsu n .H a y d i. . . ASKER ASKER KADIN î # B i r a k be .Hay van mıyım ben ? : Yer paramı.Gideceğim. î©Hebi-no. ASKER s Niye hebi-no'ymuş. KADIN •© Mamasan.. . bir PLAN DLŞ AVİYON f FIGlIf? v ä 1-> / ;' ^ . ,•' ^ ‘ İç A ^iyo N 'V ff~ l s < r \ /la /AUNÉ ETMEMLEKÍ ■ v #-v. O' \ \ \ ¿Jítiirnf'. \ / ) // / [ \ \ ) / 0 Af kit'd ÿÿlclo^ir. ^¡J} Kedio soi k a m d a n çık*!", 5§) tótc/b ^ ç*s‘ı. g ÿ k*ém ¡¡< Lt-'< Ja IíV y* pfcrsy i va,»lr\ ^ jfğ} S s W soŞına ^icğHj ^urtiT, Çocuk ç « o ii s « ı ItfStlıf, ASKER : Bana ne Mamasan'dan ? KADIN ' Mamasan nambrıten.Kızar b a n a ... ASKER : Kızarmış. . . H i h . . .Mamasan kızar diye üç dolardan vaz mı geçeceğim sanıyorsun ? Bu parayı günün birinde kurşun lanıp öleyim diye veriyorlar bana.Her şey k a r ş ı lı k lı , . .¿P KADIN : Bebisan hasta a m a ... ASKER : m iadım . KADIN î Meybi turnoro s a y o n a r a ... ASKER : Beni yumuşatacağını sanıyorsan» b o şu n a.. .H a y d i, ver pa* rayı. . . KADIN : Doktorun istediği yirmi doları tamamlamam gerek.Bakalım bu saatten sonra kimse g elir mi ? Sandan aldığım üç do ların . . . ASKER : Bana bak.Ben ne doktorum, ne de papaz.Askerim .. .B in ler ce askerden b i r i , . .Kore'ye gideceksin d ed iler, başüstüne dedim.Attığını vuracaksın dediler, başüstüne dedimM Gerekirse öleceksin ded iler, başüstüne dedia.Ama, haya tım karşılığında verdikleri bu parayı götür de çocuğu hasta orospulafa, aç gözlü mamasanlara kaptır demedi ler, anladın mı ? ASKER : Anlamak işine gelm iy o r.. .Tutunduğu» dal yerinden oyna masın istiyor herkes, çocuk kimden, KADIN î Bilm iyorum ... ASKER î Bilm iyorm uş.. .in s a n çocuğunun babsım bilmez mi ? KADIN : Bilmez. ASKER ; parayı. . . KADIN i | p G e l .. .İs ted iğ in her şeyi yaparım ... ASKER ; lâftan anlamaz mısın sen 2 Keyfim kaçtı diyorum sana.Bu iş istekle olur.çocuk orada a ğ la r k e n ... KADIN :@ Ç o s o . . .Bekle b ir a z . @ KADIN î P İ ş t e ... ASKER : Sen dışardeyken çocuk ağladı g e n e ... ASKER î Çocuk d e d i m ...B ir b a k ıv erse n .. . KADIN î(g)Çik dışarı. D i} A K iM N K  M v« F İG Ü R İÇ İK5iyO N ETMENLERİ Q Ş îj^Iîio. fğiAsİf4r cdoğfu t^raf. 0 AA*rî ar^cj s®i. sker tjaüf. @ Artarı ofai *** kesilir. Q ) Şaşkaı. / / \ )Arkadaşını •kifai'. / @ Sak’ıri. ASESE : Ç o c u k ... KADIN : D efo o o lll. ASKER :© B a n a b a k .B e n ... KADIN ı^Nam brıten şo lc ır .P is asker.çık diyorum sana. ASKER : Ağzını topla.yoksa. . . KADIN î çık .çık g it .D e fo l d iy o ru m ... ASKER : Tokadı hak ettin a m a . . . ® 2 . A S K E R ^ Ne oluyor yahu ? se siniz ta bizim odadan duyuluyor. 1 . ASKER: Paramı ger istedim diye koğdu beni. 2 . ASKER: paranı geri mi iste d in ? 1 . ASKER: B ir şey yapmadım k i ...T a m yatacağımız vakit ağlayıver d i ...B e n i m de keyfim kaçtı. 2 . ASKER»!!)Ağlayan kim «? 1 . ASKER: ço cu ğ u .. .İçerdeki odada.Hastaymış. . .zaten doğru dü rüst b ir is i rastlamaz ki bana. 2 . ASKER: Senin mi çocuk ? 2 . ASKER: Çocuk senin mi, dedim, duymadın mı ? KADIN 2 . ASKER: KADIN : B e n im .. .Babası mısın yoksa ? Ş j y . . .Hastaymış d a ..B e l k i bir yardımımız... : İstemiyorum.. .ç ı k ı n .. .G id in odamdan.. . 1 . ASKER: Yürü g i d e l im .. .Yoksa başım belâya giracek. 2 . ASKER: Sen b ilir sin .B e n d e n t e k l i f . . . 1 . ASKER: Ben gidiyorum. 2.ASKER:^)Dur bir dakika.Yarın çocuğu karargâha g e t ir .s ı h h i ye çavuşu ahpabımdır.Belki bir çaresini b u l u r u z ... HİÇ olmazsa p e n is ilin f il a n v e r i r ... KADIN : Yalan söylüyorsun. KADIN s Yalan söylüyorsun.Sen da, o da, ötekiler d e . . .Bütün dünya yalan söylüyor.İki gün önce bir çavuşla kaldım. Belki de senin sıhhiye çavuşundu." Yarın bebisanı ge t i r , dok tora götürelim, ben seni nöbetçi kulübesinin yanında beklerim " ded i. Tam üç s a a t .. .Tepemde kızgın güneş, sırtımda çocuk, dikildim durdum, 2 . ASKER i® A s k e r l ik b u ...B e l k i bir i ş i çıkmıştır. A 1)15 tgp 0 A ltflY O N "PLÂN v« FİSÛD \ t AK5İVON ÎA4-1NE ETMENLERİ Şakş'ı gita Şakşy# yaklaşır. \ / @ Şaksi 'J*. çıkıp jiJtr. \ \ \ Beş yıldır şa k şilik yapıyorum.Artık iyi tanıyorum sizle- KADIN i i . . . İ l k i n hep kibar, uslu, yumuşak.Sonra hayvan gibi : Sik soluklu, aç, kudurgan.. .Hep aynı şey : Et,ve sağır, kör bir doygunluk ardından. 1 . ASKER Yalnız o iş iç in mi geldiğim izi sanıyorsun ? KADIN Ya ? 1 . ASKER Tanrı cezasını versin o iş in .U ç dakika bile sürmüyor. Belki de daha a z ...s o n r a gene o boşluk, o ince baş ağ rısı, o y ı l g ı n l ı k .. .Eskisinden de be t e r ...H e r seferinde köpek g ib i pişman dönüyorum.. Ü>Veg «o in n i, o ra. ŞAKŞÎ 2 . ASKER ^ G e l i y o r u m .. .G-eliyoum.. .çocuğu hastaymış d a . . . ŞAKŞÎ K a m ...G e l haydi.veg, fu e bu in koa mal h a r a ... 2 . ASKERî Kalacak mısın ? 1 . ASKERÎ Bilm iyorum.. . 2. ASKER* Sen b il ir s in .B e n beş on dakika daha kalıp bölüğe dönecek ğ i m .® KADIN î Niye gitmiyorsun ? Başka şakşiler de var köyde. ASKBB î Benim aradığım şakşi d e ğ i l . . . KADIN î Ya ? ASKER î Benim a ra d ığ ım ... KADIN î Seul'de paranı çaldırdığın kadın mı ? ASKER î Sen ya da başkası. . .HİÇ önemli değil.Benim a ra d ığ ım ... incelik benim aradığım.Anneye, ablaya benzer birilerine sokulmak.sıcak, yumuşak bir e l . . .unutm ak.. .Her yan asker.Hep aynı renk.Aynı e l b i s e .s iz bile çoğu zaman as ker elb ise si giyiyorsunuz.utanmasalar ağaçlara bile as ker e lb ise si g iy d ir e c e k le r .^ S o n r a bir türlü dinmek b il meyen o ilkbahar yağmurları. . .Barakanın üstünde yağmur tıp ır tıla rı. . .Barakanın çe liğ in in boz b ir sesle bu tı pırtıları büyütmesi, büyütmesi,büyütmesi.. .B ir an yağ murun diner gibi olmasına sevinmek.” o h ...D i n i y o r ga liba ” demeye kalmadan , yeniden başlaması.Kurbağa ses leri . . .Geceyi en karanlık, en suskun yerinden kemiren kurDağa s e s l e r i . . .Sonra uzun, sıcak haziran g ü n l e r i , Sonra Sarı Köpek alarm ları. . .Gece y a n s ı kan uykudan Diçak g ib i f ı r l a m a l a r Y ü r ü m e k , yürümek, yürümek.Bi linmeyen dağlara doğru saatlerce yürümek.(C3 Benim aradı ğım ...Benim arayıp da bulamadığım.. . b i r . . . b i r . . . Yoksa Tanrı belâsını versin o i ş i n .i ç kabartısı, yorgunluk ve çoğu zaman kasıklara yapışan pis bir hastalık.Bazan ku sacak g ibi oluyorum. KADIN : Asker. ASKER : Ne var. KADIN : Korkuyorsun. Neden ? ASKER KADIN : Ölmekten. ASKER Hadi canım sende . . .Bunu da nereden çıkardın ? KADIN : Korkuyorsun.. .B ir pirinç tarlasının kıyısında küçük bir tümsek olm aktan.. .B ir nokta, bir h i ç ...E ğ i l i p su içer ken b e lk i.B e lk i de botlarını Dağlarken "tırrraaak " d i yecek bir yerden bir s i l â h . ® ASKER : Sustur şu çocuğu. KADIN : Sustu işte . . ASKER : Az sonra yeniden başlamıyacağı ne b e l l i . KADIN : Çocukları sevmiyorsun. ASKER :© B i r çocuk ağlaması duydum mu, vurup susturmak geliyor içimden. KADIN : Başka türlü büyümezler k i . . .A ğ l a r l a r .. .Memevererek ağ ızlarına susmayı öğretiriz b i z .s i z de ölmeyi, ya da öl dürmeyi. . .s ilâ h vererek e l l e r i n e ... ASKER : Odalara sığmazdı sesi.Duvarlara zorlar, sokaklara taşar d ı. KADIN s® K im in ? ASKER : Bütün gövdesi ağız k e silird i sanki.o el kadar et parça s m d a n , o kadar ses nasıl çıkardı .Seninki kadar var, yoktu.Bütün gün ağlardı. KADIN î Çocuğun muydu ? ASESE ı Kardeşindi. ZADIN : Annen ? İse giderdi .Babam ölmüştü. ASESE KADIN : Sen mi bakıyordun çocuğa ? ASKEE : yedi sekiz yaşlarındaydım o za m a n ... KADIN : Bak, o da ağlıyorm uş.. . ASKEE : 0 ç irk in ağzını açar, saatlerce viyaklardı.Hırsımdan ben de onunla beraber ağlardım.Ben yorulur, susardım, o ağlardı. KADIN : Hasta mıydı ? ASKEE : B ilm iyorum ... Bazan da sesi çıkmadan ağlardı.Boğulur g ibi olurdu.Uğunur uğunur giderdi.yüzü mosmor, gözle ri yumuk, ağzı ç a r p ı k .. .Birden nefesi kesilecek diye ödüm kopardı.Kesilecek diye korktuğum nefesi sımsıkı ağzını bir yerinden zorlayıp, küçük bir ses ırmağı halinde dökülürdü,sanki, ağzından boz re n k li, çığırt kan kuşlar dolardı o d a y a .. .Ağlarken ölecek diye öy le korkuyordum k i . . . B i r de omuz başları, sırtı kılla nacak d iy e . . . KADIN s HİÇ mi susmazdı ? ASKEE î Ağlamaktan yorulduğu zam an .. .sustu diye öyle sevi nirdim k i . . . B i r g ü n ... Sabahtan öğlene kadar ağla d ı. Dayanamadı m, kaptım süt şişe sini.Tam ağzına in direceğim sırada, kesti se sini.şaşırdım .sü t şişesi elimde bekliyordum : Başlarsa, vuracaktım ş iş e y i. Ağlamadı.Akşam annem eve gelince, elimdeki süt ş i şesiyle yakaladı b e n i." Ne o ? Ne yapıyorsun öyle çocuğun başına dikilm iş ? n M HİÜ ÇÇÇ. . .çocuğu bekliyorum.Ağlarsa süt verecektim d e . . . " Annem, çocuğu yattığı yerden kucağına ald ı, sevmeye baş la d ı .s e s i çıkmıyordu. KADIN : yoksa ? . . . ASKEE : " ö l m ü ş ..." d e d i ," kardeşin ölmüş.Artık hiç ağlama yacak. H İ Ç .. .H İ Ç .. D İ } A lt f iy O D N L A M j p * .......... I w F İ 6 U '1 - « İ ç A U Î 5 İV 0 N 5 A W K IE E T M E N L E R İ t "•""s J L f— i ¿ ¿ ___________ ï ^ _ _ A ' 0 ° A f \ \ \ % \ / k it U r . ) / ( \ \1 ( Q ç c ttg im g ) Q,ttt o d ts s m a g ir e r . 3 «!>*'- / f î ^ ) £ l'n d « V > J o s t ö ir . ASKEB : B a n ...B i r şey yapmadım k i . . . o durup d u ru fk en .. .Kendili' ğinden.. KADIN : Elindeki süt şişesi ? ASKEB : Vurmadım k i . . . KADIN : Ağlasa v u r a c a k tın ... ASKEB : Ağlamadı k i . . . KADIN : Kardeşindi. ASKEE :@ D e ğ i l d i . D eğ ild i. KAD2EN T Ya ? ASKEE : Bazı geceler b ir adam g e lird i e v im ize ." Babanın arka daşı " diyordu annem.Benim yanımda bacaklarını okşardı annemin." yapma, çocuk bakıyor, utanıyorum " derdi an nem.Bir gün anahtar deliğinden gözetledim : Annemin üş tüne eğ ilm işti.Y aln ız sırtı görünüyordu a d am ın .K illi, kambur bir sırt.Muz ağacına tırmanmış ir i bir maymun gibi.çocuğu gördüğüm anı unutamam.Doğduğunun artesi gündü.öyle çirkindi ki.Yüzü kırışıklıklar içindeydi. B in yıl önce doğmuştu sanki.omuzlarında b e lli b e lir siz kıllar vardı.o kıllar büyüyecek sırtını, göğsünü, bütün gövdesini kaplayacaktı günün birinde.Maymun g i bi olacaktı.öldüğüne ne kadar sevinmiştim. @ ( KADIN birden f ı r l a r , çocuğun yattığı odaya g irer, uzun, pis bir sessizlik.A SKEB de girmek ister oda ya .Kapının önüne kadar yürür, vazgeçer, pencerenin önüne g id ip , dışarıya bakar.az sonra KADIN g e lir . Usulca kapıyı ö r t e r .) © NASH ASKEE ? KADIN : u y u y o r ... ASKEB : üyuyor mu ? KADIN : Dyuyor.. .Sandım k i . . .Ağlam ayınca.. . ASKEB : Har ağlamayan ç o c u k ... KADIN ı © B a k .. .Buğulandı ayna. KADIN : B a k ...l a m o r t a s ı n d a .. .Nasıl da buğulamış a y n a y ı ... ASKEB : Gösterme.istemiyorum.. . I 1)15 / W 5IY 0N RAN I SA IC. Ak'SIYON v* F lfiÜ R - jr r x - - \ O @ S iv İo ç ii? . èniioa \maf, (ff) Rahatlıkta. 0 Kád'n -inn uylaşır, 8 -shtıû. s»çtn^ Kopra ile r i ö f m E ETMEKLERİ KADIN s Ama ö y l e ... ASKER ; istemiyorum dedim ya.Ben buraya bir saatçik olsun her şeyi unutmaya geldim, sen bana parlak ayna üstünde has ta çocuk soluğu göstermeye kalkıyorsun. KADIN s @ H a s ta , ama soluğu güçlü.Bak, nasıl da buğulamış aynayı KADIN : Ne yaptın ? Ben bununla çocuğun sağlığını. . . 0 küçücük yüreğinin atşın ı, ak güvercin soluğunu, güneşsiz, kör bir odadaki y a şa m a sın ı... ASKER : Çocuk.Çocuk.Başka lâf bilmez misin sen ? KADIN : Bilmem.* ASKER KADIN : Bana ne.Kimse babası, onu bul. : B a b a s ı ...S e n ya da bir başkası. . .önemli değil bu.onun la yatmasaydım, belki da senden olacaktı bu çocuk.G-ü nün birinde olacaktı bu.(||) KADIN : ASKER :^ B ö l ü ğ e . . . KADIN î@ D u r bakalım.Bu çocuğun olmasında senin da payın var. Nereye ? Hastalanmasında, açlığında, çaresizliğ in d e. ASKER : Boş lâf bunlar.Yarım saatten bari tanıyorsun beni, KADIN ; O l s u n .. .sen de suçlusun.Ö tekilerde. . .H e p in iz .K o r e 'y i bir cehenneme çevirenlerin hepsi. ASKER @ )H e p kötü şeyler mi getirdik.G-reypfurt suyunu bizim sayemizde iç t in iz .S ü t tozunu, ç i k o l a t a y ı ... KADIN : tîretriti, gonoreyi, frengiyi d a . . . ASKER î@Dünyanın dolarını bırakıyoruz. . .yollarınızı düzelt tik, KADIN : uçak alanlarınızı y a p t ı k ... Yeşile dönmüş pirinç tarlalarımızı alt üst ederek.Ko caman ayakkabılarınızla odalarımızı k ir l e t e r e k ... ASKER î Heliko p teri,teram isin i, küçük cep radyolarını bizden aldınız. . . KADIN «(©orospuluğu, karnımızda piç taşımayı d a . . . ASKER : Bana ne.Savaşı ben çıkarmadım ya.Kore diye bir ülke den haberim bile yoktu doğru d ü r ü s t .. .Benim coğrafyam Ç in 'e , üstünde atom patlatılan Hiroşima'ya zor 1)15 A I^IY O N PLAN FlfiLlR ı |C A ^ IV O N (Q> Dol««i. ' ‘<ı karat fitİlA (^ı ^BSEnvı-aça ö-kıftir. I { A i m ETM ENLERİ uzanıyordu. .Kora denilen bu kocaman pirinç tarlasının sınırları i l k i n burada ögrendimf^en kendi dünyamda ra battım ,n şu süet ceketi v e r ." diyorlardı, uzanıp raf tan alıyor, paketleyip müşterinin eline tutuş türüyor dum.işim buydu beniM.Çalıştığım mağaza sıcak, rahat ve aydınlıktı .Bana ne ? il k in siz b aşladınız. . jğp KADIN ASKEB : Siz y a .B ir yerleri sınır çizerek ateş açtınız b irb iri n ize . . . » KADIN : Benim dünyam karşı dağların ardına varmadan bitiyordu. Köyümden dışarı çıkmamıştım. Top ağaçlarından ağrı sa- | bah y e lleri eserdi, bunu b ilir d im .B ir de pirinç ekme s in i, beyazlar giyinmeyi bayram günleri, erkek yolu gö zlem eyi.. .Kavga yüzü görmemiştim bu güne kadar. n Savaş çıktı " , dediler bir g ü n .E Ü silâh tutanları toplayıp, dağların ardına götürdüler.Arkalarından " Arirang " türküsünü söylemek düştü b iz e .R i de g it ti o n l a r l a ... ASKER î Kocan mı 2 KADIN i0 Î İ Q ay olmuştu e v l e n e l i .. .Çok bekledim, döner d i y e . . . Beklemenin savaştan da zorlu olduğunu o uzun kış öğ rendim.Dağlara kar yağdı h e p ... ASKEB : Dönmedi mi b ir daha ? KADIN ı E Ü n i göğsüne götürüp " vuruldum galiba " d e m i ş ... EÜ kanlanmış R i ' n i n . . .B e şli bir gelinciğe dönm üş... B ir arkadaşı anlattı sonradan.. .Yalnızdım.soğuktu. Ateşim yoktu.üşüyordum.pirincim b itm işti.A Ç tim .ışı ğım bitm işti.Karanlıktaydım .Bir akşam b ir asker kapı mı zorladı.para ve yiyecek bir şeyler verdi.Elimde birkaç d o l a r .. .Kasıklarımda ince bir s ı z ı . . . B i r de askerin ağzından ekşi bir bira kokusu.. .Sonra başka ları g e l d i .i l k i gibi zor olmuyordu artık.uzanıp yatı yordum, o k a d a r ... 5A U N L 1)15 A ^ I Y Ö N 1>LAM v<? FIGUO P i Ll fä) UômûlarH attíí'. m ^ İh tjâkUşı«'. Q t 1C AkW O N ETMENLERİ j-j- m / / /C ® . \ ¡£p4skií'JMamsan'a \a^r wí-^PeMar v<ttV, MèJMôiÂrt @ $ û W Sr« u n a o â . i» r . j(-»i|sn’ a dftyru [jurur. k'eckn uKöims". \jj£/ Sévwwf (q£) m (Sağdaki kapı açılır r^AMASANTSir baş işareti ile KADIH ı ç a ğ ırır.B ir şeyler fısıld ar KA D IN *m kulağına.KADIN il kin " Ne yapayım £ " dercesine bir hareket yapar.Sonra 11 peki " anlamına başını s a lla r, ASKER1 in yanına g e l i r .) G itsin diyor, değil mi ? ASKER Eve t. KADIN MAMASANîl^On dolar.Song-ca, bak on d o la r...K a m saham nida ş o l c ı r ... Kam saham nida.#?; KADIN j^oSabahaca mı kalacaksın ? ASKER s ^ H s g 'ir . KADIN : On dolar verdin y a . . . ASKER Vermekle KADIN On dolar çok p a r a ...D e m in üç dolar i ç i n . . . KADIN p/Haydi, gelsene„„.Ne d ik ilip duruyorsun orada ? ASKER Adı ne ? KADIN R i. ASKER Ri, KADIN ? kocanın adı değil miydi ? ^Kocam, çocuğumda yaşasın diye koydum adını.Kocam güzel adamdı.Aİnı, sa ç la rı. . .Kokusu b i l e . ASKER Çocuk ? KADIN ç irk in .B a lık gözlü.Az bir alnı var.Ağzı da kocaman.Ama soluğu g ü ç l ü .. .Sonra e l l e r i . . .s i l e r i n i bir görsen.Bir şeyi tuttu mu, koparacakmış g ib i tu tuy o r.. .Erkek dedi ğin de b ir in in e lin i tuttu mu, bir daha hiç bırakmama lı . . . İy ile ş ir mi dersin f ASKER Bilmem k i . . . i l â ç alırsan, doktora g ö s t e r ir s e n ... KADIN Demin Mamasan4â verdiğin on doların beşi benim.Beş de dün geceden vardı.Geriye kalıyor on dolar.Korean dok tor ilâç iç in yirmi dolar is t e m iş t i.il k in hiç farkına varmamıştım.. . ASKER Neyin ? KADIN Çocuğun.. .Sandım k i, açımda ondan kusuyorum.oysa.. .Bi liyor musun £ kimi geceler usuldan usuldan karnımı ok / i D i; ^ e 5 iy O N PLÂN vî FIGLIß IC AI/5IV0M ¿AUNE ETMENLERİ (¡SŞ ((aátñ'a ácffu t.W«/\ X ^CŞ l^a^û'ilıkla. / / i fjö|^|iru Asktt-f’e ux-a-kr. şardım.okşadıkça ir i l e ş i r d i sanki.Dışa vurmayan, tatlı bir ağırlığı-vardı. Babasını görmedin mi bir daha ? ASKEB KADIN : Kim olduğunu Dilmiyordum k i . . . O sıralar yani bir bölük gelmişti Suwan'a.cepheye giden yolları onarıyorlardı.. Hiç boş kalmıyorduk.. .on beş gün sonra başka bir yere g itti bölük. ASESE : B iri gelse, " babası benim bu çocuğun “ d e s e ... KADIN : vermem k i ...B e n i m çocuğum o . . . ASKEB î A^a b ab ası. . . KADIN : Babası sadece dölledi.Dö llediğ inden bile haberi yoktu. Onu ben yeşerttim karnımda.Küçük bir pirinç tarlasına özenircesine. . .Vermem.. .Kimse a la m a z.. .Hastalanmadan önce türkü söylerdim o n a ...K ü ç ü k bir t ü r k ü ... ASKER : şimdi söylemiyor musun ? KADIN : on gündür söylemedim. © B i ga o miyan za l da, Pu ro çin da. R i , da ko çin da, Ku ro miyan sol da, R i, ka kaçi miyan. ASKER ; Güzel bir türkü...Am a hiç bir şey anlamadım k i . . . KADIN ; lürkü diyor ki s pirinçler yeşerecek, çookk yeşerecek Yağmurlar yağdığında. Ri büyüyecek, 0 zaman p irinçler yeşerecek, çookk yeşerecek Hele bir Ri büyüsün, pirinçler nasıl yeşerecek. ASKER î pirinçler il k in yeşile dönüyor.. .Derken s a r ı y a ... ASKER. t Vakit epey i l e r l e m i ş ... KADIN j ^ G e l haydi yatalım a rtık . ASKER : Ne diyorum, biliy o r musun ? HÂN v* iç AltflVO N F Í G (J ß ... "> ~ @) Sıkılan. / 0 ^ ^ / t * 'V ‘ H Di; ^kTíÍYON (AJINE ETM EMLERİ @ vJoW¿1on talbp (Ho líoám' a (^ùklô^ir. \ \ / N/ ) / / (I (uj) Memnun. @'îUhsiHfkU. \ \ !I KADIN : Ne diyorsun ? ASKER s çocuğu.. .Diyorum ki çocuğu.. .Acaba ? Ç-!&t KADIN : Başka bir yara götüremem k i ...ö t e k i şakşiler uyuyorlardır şimdi.nem, baksana ağlamıyor artık., ASKER : Çocuğu.. .Doktora götürsek. KADIN î Doktora mı ? ASKER • : H i... yirmi dolarım yok k i ...K o r e a n doktor yirmi dolardan KADIN a şa ğ ı. . . ASKER : Bırak şimdi Korean doktoru.vakit geçti, ama o l s u n ... Deneriz Eğleniyorsun benimle. . KADIN ASKER bir kere, olursa o l u r , . . s ^ B a k dinle ' : Bölük Karargâhında her zaman b ir nöbetçi çavuşu b u lu n u r ,ilk in ona g id e riz „Bir şeyler verir ço cuk iç in .A ğ rıy ı, sızıyı kesen bir ilâ ç .B e lk i de dok tor yatmamıştır daha.o zaman işimiz iş...v u ru ru m ka p ı s ı n ı ...H i ç çekinmem, girerim i ç e r i . . . " iy i geceler yüzbaşım.Gecenin bu saatinde rahatsız ettiğim iç in özür d ilerim . Hasta b ir çocuk var d a . . . E l kadar bir ş e y , . ^Burada.. .Kapının Ö n ü n d e ..,B ir bakıverseniz. . . Annesi üzülüp duruyor," Nasıl ? Hi ? Kim b i l i r , bel l i olmaz, bakarsın, 11 Al içe ri de bakalım " der. Serttir ama, yüreği yufkadır bizim d o k to r u n .^ )' KADIN : Kızarsa ? Bağırır, çığırırsa ? ASKER ^ B a ğ ı r s ı n ... KADIN : o zaman bakmaz ç o c u ğ a ... ASKER : Ne kaybederiz ? KADIN : Gecenin bu saatinde, şakşi kulübesinde ne arıyorsun derse ? ASKER : Aldırma,Alt tarafı üç gün hapis verirler. KADIN : Korkuyorum,. .ik im izi de kovar sonra. ASKER : Kovarsa kötülük e d e r ... KADIN : Bak istersen sabahleyin g ö tü relim .. .Gündüz gözüyle Ben seni tal örgünün kıyısında b e k le r im ... ASKER : Sabahleyin atışa gideceğiz.Akşamdan önce dönemem.Bu gece olmalı bu i ş ...H e m bakarsın geç b i l e ...B e n sana ne diyorsam, onu yap. KADIN : Asker 3 ? ... ASKER s Eve t ? KADIN : Diyecektim k i . . .Ş ey . . .öyle birdenbire karar verdin de. Oysa yarım saat önce sesini bile işitmek istemiyordun bebisanın. ASKER : D o ğ ru ...K im b i l i r , belki de çocuklar ağlamasınlar, di y o ru m ...H iç ağlamasınlar. . .Bırakalım şimdi bu boş lâf l a n ...S e n KADIN : çocuğu hazırla.Sarıp sarmala iy ic e . Sabahleyin® olsa ? Benim korkum geceden y a n a ...Z a t e n ne kaldı ki sabaha ? Gün ışımadan kalkar, çocuğu sırt larım.Beklerim seni.Akşam aca.. .Yeter k i . . . ASKER î çok konuşuyorsun.. .pırlayıp kalkacağın yerde, oturmuş gevezelik ediyorsun© KADIN t _ Öyle çok aldattılar k i ^ K o l a y kolay inanaaıgıorum ar* tık. ASKER : Ne diyorsam, onu yap.ötesine karışma sen. KADIN : Ş e y ...B a ş ın a bir şey gelmesin d e ...H a p s e fil â n atma sm lar ? ASKER :§ Ne yapalım ? ölüm yok ya ucunda.Hem ne sanıyorlar on lar kendilerini ? şunun şurasında hepimiz a s k e r i z ... Kansa benimki de kan...Ölüm se benimki d e . . . KADIN î Doktorla böyle konuşma. ASKER t ^ P e k i . , .Merak etme. KADIN : Bebisan sana benzese. . .Çabuk kızsa senin gibi.H İÇ yok tan parlayıverse, b a ğ ı r s a .. .Ama kötülük tutmasa yüre ğinde . ASKER îjgJBak, Song-ca.. .Bebisan i y i l e ş s i n . . .0 zaman, nhep sana g e lir im .s ö z „Haydi bakalım.Döndüğümde hazır olmalısın. DI5 /W l Y O N P la n w iç A id y o M fig u r ¿AU N E ETMENLERİ --- f t — i L I /'□ /< ■ |j\Mot-a’.c»(. ,. ti#ro b>^*r. LJ t £ & /O' * ?*Ç *■ * İ L \ \ —\ •% % (i(p 1 i S / / Cí9-Şuphdii. / / 1 \ \ \ \ \ /) / / fi i \ \ \ \\ (ip k«rWíu Qlh j ß)ssam&|» oWur. / If í / @ bulutu, I i / /f MAMASAN KADIN H e y .. . Song-ca. W?kamasan Ka.Mamasan Ka.Askar g i t t i . MAMASAH Gitti mi ? Ne var bunda sevinecek ? KADIN Az önce . . ..Önün sıra g it t i . . .Doktorla konuşacak.Dok tor olur derse, b eb isam götüreceğiz. MAMASAN Gecenin bu saatinde mi ? KADIN Ben de söyledim am, dinletemedim k i . . . MAMASAN Sakın aldatmış olmasın seni ? KADIN Sanmam...Ben bir şey demedim k i ...K e n d i i s t e d i . . . MAMASAN Bunlara pek inan olmadığını benden iyi b i l i r s i n . . . KADIN Umutsuzluk salma yüreğime. . . MAMASAN Ya bir a k silik o l u r s a .. .Askerleri gece yarısına kadar alıyorsunuz diye, kulübemizi yıkarlarsa ? KADIN Yok canım .. .Nerden çıkarıyorsun bunları ? MAMASAN Geçen y ı l , köyde ne kadar şak şi, ne kadar mamasan varsa, hepsini bir gecenin içinde toplayıp, taa neh rin öte yakasına bırakmışlardı.Askerin b irin in uyur ken tabancasını çalmışlardı da b izim k iler. . .Yeniden buraya gelmek iç in az mı uğraştık. KADIN Üzülme s e n .. .Doktora g id ip , bdbisan hasta diyecek.Ne kötülük var ki bunda ? MAMASAN KADIN MAMASAN ize bir şey yapmasınlar d a . . . fcş Mamasan Ka.Hep kötü şeyler düşünüyorsun.... Song-ca. Yetme iş yaşındayım ben. şöyle dönüp arfcama ba kıyorum da, terazinin kötülük yanı ağır basıyor hep. İnsanların a k ı l l ı , dürüst, dost, kardeş olduğu,zaman lar o kadar az k i . . . B i r damla kötülük balın, binlerce ağulu arı üşüşüyorllPust üste, yapış yapış, oğul ve r ir c e sin e . . .B ir tükenmez, bir kötü uğultudur gidiyor. Adı yaşamak oluyor b u n u n ...o y s a aklımızı başımıza dev şirmenin zamanı geldi de geçiyor b i l e ...Ş u karnımda tam beş çocuk taşıdım.Kasıklarım yırtılırcasına doğur dum o n l a r ı ...N e güçlükle boy a t ı p ,s e r p ild ile r , bile - Di 5 Ak^ıyoM PLÂN v< z FİâLİR CTMENJ-ERl kalkar. Mutlu. fi§)Oecö§üft âdas'^â 3vra«\ ^ k e p ip dîÇt-u ıjum r. kadın c-dâti^fı okaf, 4-lıWıîolcJoPu W d *. m ezsin.Birer birer alıp götürdüler. . .Gök ekini biçer g i b i , b i ç t i l e r . . .Yapayalnız kaldım.Eski günleri dü şünmek bile istemiyorum : Kötü günler de ondan.Şimdi tek başıma, çirkin ve huysuz bir kocakarıyım.Bir aya ğim çukurda.. .Benden geçmiş a t t ı k .S iz i n iç in bir şey. ler yapılsa, diyorum .. .çocuklar i ç i n . . .Durup, şöyle bir düşünmek gerek Song-ca,Dünya kötüye g i d i y o r ... Bunu b il ip bunu söylerim .. KADIN îîlâhi Mamasan Ka.Durmuş da, neler söylüyorsun orada. B it iş it e n de, " Bak şu ih tiy a ra , kadın haline bak madan, dünyanın gidişatını kötülüyor " diyenbasar k a h k a h a y ı... MAMASAN : Haklısın Song-caf^Benim g ibi yaşlı insanlar, nesöy- le d ik le rin i b ilm e z le r .... KADIN i Çok d e ğ il, bir iki saat sonra gün ışıyacak ffiamasan Ka.Sabah olacak. Güneş dolacak o d a y a .. .Belki de yağa mur yağar.Yağmur kokuyor.. .İnceden, dumanlı b ir yağ mur yağsa istiyorum .Bebisan büyüyecek Mamasan K a .E l l e r i, ayakları g ö z l e r i .. .Kocaman kocaman o l a c a k ... Nerdeyse gelir Asker.Ben daha bebisanı hazırlamadım. Sen de g elir misin bizimle ? MAMASAN s Kalabalık o lu r .S iz g id in daha i y i . . . KADIN î Kapının önünde b eklersin.B elki bir yardımın dokunur. MAMASAN î P e k i .. .Gelirim . KADIN î Bak, Mamasan K a ...E g e r bebisan iy ile ş ir s e , senin ku lübenden hiç ayrılmayacağım.Gece gündüz çalışıp, sa na dünyanın parasını kazandıracağım.şu ceplerin pa rayla d o l a c a k ... MAMASAN i Sağol, Song- ca... KADIN î Bebisanı alayım. (gS> . 6zq MAMASAN : Song- ca... Çabuk tut e l i n i . T . Song-ca,dedim, duymadın mı 9 KADIN îyna buğulanmadı. . . i) / I ~pi5 A K ^iy o M PIAN va II FISU R IC AK^IYON >AHNt ■ETMEWLERI 9essWe* t » lH|» , ¡¿z¡f ) La^oí^ oa /íckír'íV', se*1 , ¡ % 4 lO , Odet'in c«s¿. doHo iJabodli>f'i ^gl’ií', S iU t » k'afváoA bakaf. ¡ § j > A s t e r 'ín c jin m ¿ j c l e r . (W0 Ktmpcocevedlejcfanar. .M3,?^f\££rft4e to^ar. kJm ■ Icaubsluí'. ||t) M^maaW 1$ Askcr*« ^e.+xV\rltf, @Askr»e ^kb^r.O'ou W s lm . a -a i i r . p a b la r . MAMASAN : O zaten yaşamıyordu ki .^ A ğ l ı y o r d u s a d e c e ... KADIN : Artık hiç ağlamaycak.. .H İÇ . . .H i ç . . MAMASAN : Belki da güzel olan budur.Ölümü ve kötülüğü bilmeden. KADIN : 0 küçücük eliyle örtüyü nasıl da sımsıkı yakalamış. Sanırsın büyümüş, büyümüş da, güçlü b ir erkek olm uş., yaşasaydı. . . MAMASAN : yaşasaydı. . .Günün birinde alıp götüreceklerdi.zorla. Gök ekini biçer g i b i . KADIN : Biçtirmazdim k i . . . MAMASAN : Zavallı Song-ca.. .Acıdan ne söylediğini bilmiyorsun ASKER‘ İN SESİ (Dışardan) Hey. Song-ca. Tamam. . T a m a m " G etirin n dedi d o k t o r ... MAMASAN : A s k e r ... KADIN :@ A s k e r mi ? MAMASAN i Asker y a ...D o k to r a gitm işti y a . . . ASKER*İN SESİ (Daha yakından duyulur) : song-ca.Hazır mı çocuk. Bekliyor d o k to r .. .Hem encecik.. . MAMASAN îÇiVurulmuş, Song- ca...Az ilerde yatıyor. . .Yüzü koyun.. Ben sana demedim mi ?Göndermiyeeektin o n u . ( ^ KADIN : Peki ama, n iç in ? KİM :@teong-ca.. . KADIN : D em ek... KİM : B a k ...G i c ı r gıcır hepsi d e ...B e n sana, belli olmaz, her an gelirim demedim mi ? Ölülerin paraya ihtiy a J ' cı olmaz.zor bulurlar b e n i ...Ö t e tarafa geçeceğim bu g ece. ^ K A D I N ( D e l i g ib i koşar pencereye.KİM kaybolup,KADIN bir süre pencerenin önünde.Jçalır.) (Mamasan'la^plKŞÎ> ASKSE’ i içeri g e t ir ir l e r .W D IN ,A S K E R 1 in başından tutârak yere oturtur, başını kucağına a l ı r .) MAMASAN î Göğsünden vurulmuş.yaranın ağzı ne kadar da küçük. Bu kadarı yetiyor d e m e k ... ;^i+iNiı T)li AKSİYON TLÂK] W FİfîîlR iç d i# iy o n ETMENLERİ / Aak.tt. Ö^î* ksr<v»Xt ışık» İşık. cifler,Ve petâc. KADIN î Ri g i b i . . . o da göğsünden vurulm uştu.. .Sanırsın küçük bir gelincik açmış yüreğinin ü s tü n d a ... MAMASAN: Hey .Song-ca.lîe yapacağız şimdi .Birazdan g e l i r l e r . . . Silâh sesini duydular. . .Kulübemi yıkıp hapislere atarlar beni.Hep senin yüzünden.. .K alk , da bir şeyler yapalım.Benim bu işte suçum yok.Tanrı b iliy o r k i,su ç suzum.Ben gidiyorum, gelmeden savuşalım. KADIN . Bi ga o miyan zal da, Pu ro çin da. Ri da ko çin da, Ku ro miyan sol da, Ri ka fciÇİ miyan. PBRDB (jel.Gidelim şu ra d a n .. .Askerler ALFİB3 TÎK BİBlİYOGEiFYi pirinçler Yeşerecek İTİIS Ömer Milliyet gazete si , 2 4 . İ 0 . 1 b 6 ^ . pn poatry ın Drama, london I 2 37 , s . I 5 -İ6 BABKEfî-BLAELEY G-ranville : PEY christopher : " Niye mi koşuk ? „, Türk p i l i , sayı I 7 8 , Temmuz 1266, 3jİFFRİNQUE Marıe s. 80 3. l" Lorca ile konuşmalar „, Yeni De rg i, sayı I 7 , Temmuz 1266, NUTKU Özdemir :" s. I7 4 . Tiyatroda şiir kavramı ,,, Ti.vatro ve Y a za r , G-im yayınları, " pirinçler Yeşerecek inkara 1 ^ 6 0 , s . I 5 . Cumhuriyet Gaze t e s i , 28. İO. 1262. ÖRMEK Sedat Veyis Pirinçler Yeşerecek „, Yeni Türk Tiyatrosu, Nokta yayınları 9 inkara 1962, S. 1 37. " Büyük Oyun, Küçük Oyun „, Devlet Tiyat rosu Dergisi, sayı 47 , Kasım lygy, s . 8 .