mutfak bulten - Göçmen Dayanışması

Transkript

mutfak bulten - Göçmen Dayanışması
Göçmen Dayanışma Mutfağı Bülteni / Ocak - Şubat 2016
Göçmen Dayanışma Mutfağı Bülteni / Ocak - Şubat 2016
Tarlabaşında bir Mutfak var. Başka mutfaklara hiç benzemeyen bir mutfak. Ne bir şefi var ne de
müşterisi. Burada herkes birer aşçıdır ve pişen yemeği herkes paylaşır. Burası mahallenin mutfağıdır;
herkesler hoşgelir.
Son zamanlarda çok fazla yemek pişirmiyoruz. Ama hala çalışıyoruz. Uzuuun zamandan beri göç ile sürekli şekil değiştirip yeniden şekillenmesiyle bilinen mahallemizde dayanışmayı kurup geliştirmek için
Mutfak hala açılıyor.
Bu bülteni de işte, son iki ayda bizim buralarda neler olup bittiğini, önümüzdeki zamanlarda neler planladığımızı anlatmak, biraz da göçmen dayanışması ve mülteci hakları alanlarında etrafta neler olup bittiğini
kabaca özetlemek için hazırladık.
Eğer unuttuğumuz ya da bilmediğimiz bir gelişme ya da hatamız varsa şimdiden kusurumuza bakmayın.
Sonraki bültenlerde yayınlanmasını istediğiniz bir şey olursa bize facebook ve twitter aracılığıyla ulaşabilirsiniz.
Dayanışmayla!
Mutfak ekibi.
Mutfakta neler oluyor?
Göçmen ve mültecilerin sağlık ve eğitim gibi temel haklarıyla ilgili
bilgilendirme yapmak üzere bir uzmanı davet ettik. Bilgilendirme
üzerine çocuklarını okula yazdırmaya karar veren ailelere yasal prosedürlerde destek olmak üzere eşlik ettik. Böylece isteyen ailelerin
çocukları ikinci dönem itibariyle okula başladı.
Bu bülten hazırlanırken 39 çocuğun okula kaydı yapılmıştı. Öğretmenleri ile de iletişim halindeyiz.
Okula yeni başlayan çocuklar okuma yazma öğrenmekte, zaten okula
giden çocuklar da bazı derslerinde
zorlanıyor. Onlara destek olmak için
hafta içi Mutfak’ta çalışma saatleri
düzenledik.
Hafta içi her gün Pazartesi’den
Perşembe’ye 14:30’da,
Cuma 16:00’da başlıyor program.
Normalde bundan çok daha
kalabalık oluyoruz...
Okula giden/gitmeyen/gidemeyen
çocuklara yönelik Kürtçe okuma
yazma dersleri de vereceğiz. Mart’ta
başlıyor ve Pazar günleri. (Saati yeni
programla duyurulacak.)
Çocuklarla daha iyi iletişim kurabilmek ve aralarındaki şiddet ve ayrımcılığa çözüm getirebilmek
için toplantılar düzenleyerek neler yapabileceğimizi
konuştuk, deneyimlerimizi paylaştık. Kimlerden
yardım isteyebileceğimizi düşündük ve:
Tarlabaşı Toplum Merkezi’ni
ziyaret ettik, bu konudaki ilham
verici deneyimlerini ve yol gösterici önerilerini dinledik.
Boğaziçi Üniversitesi Barış Eğitimi Uygulama ve
Araştırma Merkezi ile iletişime geçtik. Programdan
Aylin Vartanyan bizi üniversitenin Sosyal Hizmet Kulübü öğrencileri ile bir araya getirdi. Beraber bir ekip
olduk ve Sanat Yoluyla Çatışma Dönüşümü konusunda deneyimli kulüp öğrencilerinin bu etkinliğini
hafta sonları çocuklarla uygulamaya başladık.
Mart ayında her Cumartesi Mutfak programı bu
olacak!
Tabii uzun zamandır Mutfak’ta düzenli olarak yapılan İngilizce, Almanca, Türkçe ve gitar dersleri de devam ediyor.
mutfakta neler oluyor?
1
Göçmen Dayanışma Mutfağı Bülteni / Ocak - Şubat 2016
Göçmen Dayanışma Mutfağı Bülteni / Ocak - Şubat 2016
Kıyafet, ayakkabı gibi ihtiyaçları olan komşularla İnfiAl’e gittik.
Mekanın bir bölümü kıyafetlere
ayrılmış.
İsteyen getirdiği kıyafetleri bırakabiliyor, isteyen de gelip alabiliyor.
Çocuklarla Oyun Atölyesi yaptık. Atölye 7 Ocak - 4 Şubat
arasında 5 hafta sürdü. Haftada bir gün Mutfağı oyunlar
için açtık, çocuklarla çeşit çeşit oyun oynadık.
Kürtçe dersleri başladı!
İnfiAl
Turan Caddesi
No: 56/A
Tarlabaşı’nda.
Roma Bostanı, 7 Şubat’ta hasatlarıyla yaptıkları yemekleri getirip Mutfak’ta sofra kurdu. Oyunlar oynadık,
şarkılar söyledik.
Fotoğraf Roma Bostanı facebook sayfasından alındı.
Her Pazartesi 19:00’da isteyen
herkese açık.
Fotoğraf sosyalsavas.org sitesinden alındı.
Fotoğraf bilgibirikimi.net sitesinden alındı.
“Ne güzelmiş!
Mutfak’a gelsem ben ne yapabilirim?” diyenler buraya:)
Fotoğraf European March for the Refugees Rights facebook
sayfasından alındı.
İlk online eylem denememizi yaptık. Danimarka’nın yeni
uygulamaya koyduğu skandal niteliğindeki göçmen yasalarına yönelik uluslararası bir eylem düzenlendi. Biz de
12 Şubat’ta #UtanDanimarka ve #ShameonDK etiketlerine Türkiye’den ses çıkarmaya çalıştık. Amatörlüğümüzü attık mı bilemiyoruz, ileride göreceğiz...
Dünya çapında
27 Şubat’ta düzenlenen
Safe Passage Now etkinliğine Facebook ve Twitter
hesaplarımızdan destek
verdik.
Twitter hesabımızı açtık.
@MutfakGDA #ff lütfen
• Pazartesi-Perşembe arası 14.30-16.00, Cuma 16.00-
• Göçmen / Mülteci hakları ile ilgili politik kampanyalar
17.30’da yapılan alfabe öğretimi ve okula destek saatlerine katılabilirsiniz. Kürtçe ya da Arapça bilmek şart değil
ama büyük avantaj.
düzenleyebilir, var olan kampanyalara Mutfak’ın katılımını organize edebilirsiniz.
• Kürtçe biliyorsanız Pazar günleri Kürtçe okuma yazma
derslerine destek olabilirsiniz. (Saatleri program netleşince duyuracağız.)
• Hafta içi mesai saatlerinde uygunsanız ailelere okula
standımızda durabilir, satabileceğimiz bir şeyler yapabilirsiniz.
konularda ihtiyaçlarınızı paylaşabilir, ihtiyacı olanlara
destek sağlayabilirsiniz. Bu konularda bilgilendirme broşürleri yazılmasına yardım edebilirsiniz.
• Mutfakta etkinlik düzenleyebilirsiniz. Film gösterimi,
toplantı, sohbet, müzik ya da aklınıza ne gelirse.
• İlan, afiş ve duyurularımızın tasarımıyla ya da dağıtılmasıyla uğraşabilirsiniz.
mutfakta neler oluyor?
• Temizlik yapıp bulaşık yıkayabilirsiniz :)
• Göçmen/mülteci arkadaşlarımızın ihtiyacı olduğunda
• Haklar, yasal statü, iş, çalışma izni, sağlık ve çeviri gibi
2
ilanı güncelleyebilirsiniz.
• Poster, duyuru, ilan, afiş ve metinlerin İngilizce/ Arapça/Kürtçe/Peştuca/Fransızca çevirisine ve Mutfak
toplantılarında ve etkinliklerinde sözlü çeviride destek
verebilirsiniz.
kayıt ve bunun için gerekli prosedürlerde eşlik edebilirsiniz.
Facebook’ta bir sayfamız var. Etkinliklerimizi daha iyi
duyurmak için Göçmen Dayanışma Mutfağı’na bir de
profil hesabı açtık. Arkadaşı ekleyin!
• Haftalık programı takip edip değişiklikler olduğunda
yasal prosedürler için eşlik edebilirsiniz (devlet dairelerinde, iş görüşmelerinde vs.)
• Düzenli olarak katıldığımız dayanışma kermeslerinde
• Dayanışma etkinlikleri organize edebilirsiniz. Hem böylece kiramızı su faturamızı ödemek için kaynak buluruz :)
• Yemek pişirebilirsiniz. Sonuçta burası Mutfak, her ne
kadar son zamanlarda pek mutfak olarak kullanmasak
da :)
• Bunlardan birini yapmak ya da başka fikirlerinizi hayata
geçirmek istiyorsanız, Facebook’tan mesaj atabilir ya da
en iyisi bir Cuma akşam 8’de herkese açık yaptığımız toplantılardan birine gelebilirsiniz.
mutfakta neler oluyor?
3
Göçmen Dayanışma Mutfağı Bülteni / Ocak - Şubat 2016
Göçmen Dayanışma Mutfağı Bülteni / Ocak - Şubat 2016
Göçmen ve Mülteci Hakları Mücadelesinde Gündem
Antikapitalistlerden forum
ve protesto eylemi
Ayağa kalk!
https://www.facebook.com/events/586531178166656/
#SafePassage
Halkevleri 13 Şubat’ta Alman Konsolosluğu önünde, sloganı
“Mültecilerin canı üzerine pazarlık olmaz. AB, Merkel, AKP
suç ortaklığına karşı #ayagakalk” olan bir protesto eylemi
düzenledi.
27 Şubat’ta Avrupa’ya güvenli geçiş için 100’ün üzerinde
şehirde gösteriler ve etkinlikler düzenlendi. Türkiye’den İzmir,
Ankara ve Bodrum’da eylemler düzenlendi.
Antikapitalistler “Irkçılığa hayır! İltica bir insan hakkıdır!”
sloganıyla 23 Şubat’ta bir forum ve ardından Tünel’de bir protesto eylemi düzenlediler. Forumun amacı mültecilere karşı
yükselen ırkçılıkla ilgili farkındalığı artırmak ve ırkçı saldırılara karşı durmanın yollarını arayarak mültecilerin hayatını
kolaylaştıracak çözümler üretmekti. Ertesi gün Türkiye Yunanistan sınırında ortak bir eylem yapıldı.
Fotoğraf sendika9.org sitesinden alındı.
Talepler şöyleydi:
“Avrupa’da otoritelerin ve hükümetlerin koruma ihtiyacı ile göç eden herkesin güvenli geçişini sağlamak üzere yolları ve sınırları açmalarını talep ediyoruz.
#safepassage demek tüm Avrupa ülkelerinde uygun karşılama ve barınma standartlarının sağlanması, sığınmacıların ve mültecilerin
haklarının daha fazla gasp edilmemesi, varlıklarına el konulmaması, aileleri ile bir araya gelmelerine izin verilmesi, oturma izni haklarının tanınması ve stabil hayata geçişlerinin sağlanması demektir.”
#safepassage demek, yasal ve güvenli geçiş rotaları demektir. Sınırlarda ölümlere hayır!
#safepassage demek, Avrupa’daki yolculukları sırasında mültecilerin güvenliğinin sağlanması demektir.
Fotoğraf marksist.org sitesinden alındı
Jesca Nankabirwa’yı unutmayacağız.
Mülteci kadınlar yalnız değildir!
Ugandalı kadın göçmen Jesca Nankabirwa Istanbul’da yaşıyordu ve Eylül 2014’te “ölü
bulundu”. 21 Ocak’taki dava duruşmasında açıklanan keşif raporuna göre “Jesca’nın
camdan itildiğine dair görüş güçleniyor.” Sanığın tutukluluğu devam ediyor, keşif raporu
Adli Tıp Fizik İhtisas Dairesi’ne gönderilecek.
Sınır Tanımayan Kadınlar davaya gözlemci olarak katılmaya devam ediyor. Bir sonraki
duruşma 14 Nisan’da.
Kumkapı’da Yeni Yıl Selamı
Kumkapı’da Yabancılar Alıkoyma Merkezi önünde müzisyenlerle birlikte 31 Aralık akşamı toplanarak alıkonulanlarla
yeni yılı birlikte karşılamak ve müzik aracılığıyla dayanışma mesajı vermek için bir konser düzenlendi. Selamlama
çağrısı şöyleydi:
Çocuklar için Barış
Hemen Şimdi!
Eğer varsa bir umut, sınırsızca paylaşmak istiyoruz.
Alkışsız, slogansız, parmaklı pencereler ardına seslenmek ve kısa da olsa bir meram, küçük de olsa bir
selam.
Biliriz zaten, herkes içinden mırıldanır bir ezgi farklı
dillerde, herkes kendi derdinde.
Bizler de meşrebimizce, içler dışlar ayrımı yapmadan,
dışımızdan fısıldayalım dilimiz döndüğünce.
Vakti olan, yolu düşen, sazını alan insanlarımızı
bekliyoruz
dayanışmak için pencere önü göçmen çiçekleriyle.
Fotoğraf http://yeryuzuneozgurluk.blogspot.com.tr/ sitesinden alındı.
GDA Ankara ve bir çok örgüt ve kuruluş Çocuklar İçin Hemen
Şimdi Barış ortak açıklamasını imzaladı. Açıklamada “22 Temmuz Suruç katliamından itibaren bugüne kadar yaşanan çatışmalarda ve sokağa çıkma yasaklarında; hastaneye gidemeyen,
annesinin karnında henüz doğma fırsatı bulamayan ve kolluk
kuvvetlerinin doğrudan hedefi olan en az 44 çocuk yaşamını
kaybetmiştir.” denildi. Açıklamada Türkiye’nin BM Çocuk Hakları Sözleşmesi’ni 1990 yılında imzalayarak aldığı sorumluluklar
hatırlatıldı. “Son dönemde ülkemizde, devlet eliyle çocuk ihmal
ve istismarı örnekleri giderek artmaktadır. Çocuk ve gençlerini
acımasızca örseleyen, baskılayan, gelişimlerini aksatan ya da
engelleyen, kıyıma uğratan ve onların yaşam hakkını ellerinden
alan bugünkü devlet yönetimine “ dur” denilmesi” talebi dile
getirildi.
Fotoğraf gundemcocuk.org sitesinden alındı
Fotoğraf sendika9.org sitesinden alındı
4
gündem
gündem
5
Göçmen Dayanışma Mutfağı Bülteni / Ocak - Şubat 2016
Watch the Med Alarm Telefonu
Göçmen Dayanışma Mutfağı Bülteni / Ocak - Şubat 2016
Hamburg Uluslararası Sığınmacı ve Göçmen Konferansı
Geçen yıl birçok arkadaşımız Avrupa’ya ulaşmayı başardı ve bu arkadaşlarımız şu anda bu sayede Hamburg Uluslararası Sığınmacı ve Göçmenler
konferansına katılıyor. Değerli bir arkadaşımızın bizimle paylaştıklarının
özeti şöyle:
Watch the Med Alarm Telefonu botlarla
sınırları geçenlerin hayatlarını ve hareket etme özgürlüklerini desteklemek için
24 saat hizmet veren bir acil durum hattı.
Alarm Telefonu kurtarma operasyonlarında iletişimi sağlıyor, ancak aktif kurtarma
çalışması yapmıyor. Acil durumların kayda
geçtiğinden ve yardım ulaştığından emin
olmak için çalışıyor. Eğer yardım ulaşmazsa
bu bilginin dokümantasyonunu ve yayılmasını sağlayarak otoritelere toplumsal baskı
oluşturulmasına çalışıyor. Alarm Telefonu
Ekibi bir çok ülkeden100’den fazla aktivistin oluşturduğu uluslararası bir ağ. Son
olarak Türkiye’den vardiya ekipleri de ağa
katıldı.
26 Şubattan 28 Şubata kadar geçen 3 günlük sürede, 1000’den fazla sığınmacı ve göçmen, birçok aktivist, gazeteci, organizatör ve gönüllüyle
birlikte Hamburg/Almanya’daki Kampnagel’de Uluslararası Sığınmacı ve
Göçmenler Konferansı’nda bir araya geldi.
Refugees Movement Berlin, Refugees Protest Camp Hannover, Lampedusa İn Hamburg dahil bazı göçmen destek gruplarınca desteklenen ve
3 Alman vakfının katkısıyla finanse edilen konferans, sınırların ötesinde
kendi örgütlenmesini gerçekleştiren ilk önemli deneyim olma özelliğini
gösterdi.
Konferans boyunca, sığınmacı sorunlarıyla ve Avrupa’da şu anda görülen
ve Ortadoğu’da çıkan savaşlar ile “Mülteci Krizi”yle başlayan insan hakları
mücadelesiyle ilgili olarak birçok faaliyet ve seminer düzenlendi.
Konferans, başta NDR, Al-Jazeera ve Deutschland Radio olmak üzere,
basın tarafından etkili bir şekilde haber yapıldı ve genel olarak tüm katılımcılar ve özel olarak sığınmacılar için iyi bir iletişim ve bağlantı imkanı
yarattı.
Ayrıca, hukuk ekibi, konferansa katılan sığınmacılara kendi hakları ve
sığınma talepleri süreci hakkında danışmanlık hizmeti verdi.
Bu uluslararası konferansa katılan tüm katılımcıların üzerinde uzlaştıkları
ortak hedef ve karar, sığınmacı ve göçmenlerin yaşam koşullarını iyileştirmek ve onların “var olduğunu” dile getirmek ve benimsetmek oldu.
http://infomobile.w2eu.net/files/2016/03/12805887_1090423567689047_
2075300577492064061_n.jpg
Idomeni’de protestocular.
Kaynak: http://www.dailymail.co.uk/news/article-3467992/
Greece-says-70-000-migrants-left-trapped-country-PopeFrancis-urges-countries-share-burden-fairly.html#ixzz42VF9KREP
Mülteciler Avrupa’nın sınır rejimlerine direniyor
Avrupa’da devletlerin sınırların kontrolünü sağlamak ve sınırları geçenleri durdurmak için yaptığı uygulamalar güçlü bir direnişle karşılık buldu. Binlerce insan Yunanistan - Makedonya
sınırındaki Idomeni’de sıkışıp kalmış durumda. Yunanistan’da
yönetim sınırlara ulaşmadan durdurmaya da başladı ve bu
yüzden Idomeni dışında da mahsur kalan insanlar var.
Her gün sınırların açılması yola devam edebilme hakkını alabilmek için tren yollarının işgal edilmesinden açlık grevine birçok
protesto eylemi düzenleniyor. Idomeni’de şartlar korkunç ve
fiziksel koşulların ötesinde bir zorluk da geleceğin belirsiz olması.
Yunanistan ve Idomeni sınırında sürekli değişen durum için
güncel bilgiyi bordermonitoring oluşumunun twitter hesabından
takip edebilirsiniz.
Bir gün göç etmek zorunda kalırsan...
Göçmen Dayanışma Ağı
- Ankara, mültecilerin durumuna dikkat çekmek için
“Bir gün göç etmek zorunda
kalırsan...” afişleri yayınladı.
6
gündem
Mülteciyim Hemşerim
İstanbul ezelden beri göçle şekillenen bir şehir olageldi. Mülteciyim Hemşerim ekibi artık komşu olan “eski” ve “yeni”
göçmenler arasındaki dayanışma bağını güçlendirmek için çalışıyor.
Mülteciyim Hemşerim temel olarak Yarımburgaz ve Okmeydanı’nda eğitim ve oyun alanları yaratmak, yeni komşularına soba ve kömür kampanyası yürütmek gibi işler yapıyor, kıyafet ve mobilya bağışlarını toplayıp ihtiyacı olanlara
dağıtıyorlar. Ayrıca haklara erişim konusunda destek oluyorlar.
https://multeciyimhemserim.wordpress.com/ https://www.facebook.com/MulteciyimHemserim/
Mültecilere Ev Sağlamak İçin Web Sayfası Duyurusu
Türkiye’ye sığınan göçmenler birçok sorunla karşı karşıya. Düzgün ve rahat barınma imkanlarının bulunmayışı önemli
bir sorun. Mültecilerle dayanışma içerisinde insanlar olarak kendi kendimize niye evinden olan insanlar kamplar yerine
ortak daireler veya evlerde yaşayamıyor diye sorduk.
Ülkesini terk etmek zorunda kalan insanların sıcak bir karşılamaya ihtiyacı olduğuna inanıyoruz ve ırk, din ve siyasi
sınırların ötesinde hayatı paylaşmak için bir platform oluşturmak istiyoruz.
Bu nedenle, İstanbul’da yaşayan bir grup insan olarak, ülkesini terk eden insanlarla yerel halkı buluşturmak amacıyla
bir araya geldik. Birinci amacımız barınma ihtiyaçları için bir ağ oluşturmak. Barınma ihtiyaçlarını çözdükten sonra bu
platformun uzun-dönem hedefi iş bulma, başka bir ülkeye gitme veya günlük hayatta yaşanan sorunlar gibi konulara
eğilmek olacak.
Şu anda ev sahipleri ve mültecilerin bir profil oluşturdukları ve kişisel tercihlerine göre birbirleriyle iletişime geçtikleri bir
internet sitesi üzerinde çalışıyoruz. Bu site sayesinde bürokratik engeller olmaksızın hızlı ve pratik bir dayanışma geliştirebileceğiz. Bu topluluğun aktif bir üyesi olacak, elindekileri paylaşacak ve değişim yaratabilecek insanlara güveniyoruz.
gündem
7
Göçmen Dayanışma Mutfağı Bülteni / Ocak - Şubat 2016
mutfakta neler oluyor!
8