yaseminler ülkesi

Transkript

yaseminler ülkesi
RAPOR
AĞUSTOS 2015
YASEMİNLER ÜLKESİ
TUNUS
ÜLKE MASALARI
YASEMİNLER ÜLKESİ
TUNUS
ABDULKADİR AKSÖZ
AĞUSTON 2015
|
İÇİNDEKİLER
TAKDİM ....................................................................................................................................................5
ÜLKE PROFİLİ ............................................................................................................................................6
TARİHSEL ARKA PLAN ...............................................................................................................................8
İslamiyet Öncesi ...................................................................................................................................8
İslamiyet Sonrası ..................................................................................................................................8
Osmanlı Dönemi ...................................................................................................................................9
Bağımsızlık ve Sonrası...........................................................................................................................9
EKONOMİK YAPI .....................................................................................................................................11
Sektörlere Göre Ekonomik Analiz.......................................................................................................12
Dış Ticaret...........................................................................................................................................13
Türkiye-Tunus Arasındaki Ekonomik ve Ticari İlişkiler .......................................................................14
TOPLUMSAL VE SOSYAL YAPI .................................................................................................................18
EĞİTİM ................................................................................................................................................18
SAĞLIK ................................................................................................................................................18
Adım Adım Yasemin Devrimi ve Sonrası...........................................................................................19
SONUÇ VE DEĞERLENDİRME .................................................................................................................22
KAYNAKÇA .............................................................................................................................................23
ABDULKADİR AKSÖZ
TAKDİM
Tunus Kuzey Afrika’da bulunan ve stratejik olarak önemli bir ülkedir. Birçok sanayi kolunu
ülkede bulundurması ve Afrika’nın Akdeniz’e açılan kapısı olması sebebiyle Tunus büyük devletlerin
ilgisini her daim çekmiştir. Topraklarına katmak için İspanya İle çetin savaşlara giren Osmanlı Devleti
için de önemli bir yer olmuştur. Osmanlı’nın zayıfladığı dönemlerde Tunus’u gözden çıkarmasıyla
İngiltere, İtalya ve Fransa bu topraklara hakim olabilmek için birbirleriyle mücadele etmiştir. Sonuç
olarak Osmanlı’dan boşalan koltuğu Fransızlar doldurmuş ve yıllarca Tunus Fransız sömürgesi olarak
kalmıştır. 1956 yılında bağımsızlığını kurup Tunus Cumhuriyetini ilan ettikten sonra Tunus için
bambaşka bir dönem açılmış oldu. Arap-İsrail savaşındaki Tunus’un tutumu, daha sonra Tunus’lu eski
bakanın Arap Birliğinin başına geçmesiyle Tunus’un Arap Birliğinin önemli ülkelerinden biri olması,
özgürlüğünü yeni kazanmış Tunus için önemli gelişmelerdir.
Kurucu Cumhurbaşkanı Burgiba yaptığı reformlar ve çalışmaları ile Tunus’u kısa zamanda çok
yol aldırmış bir liderdi. Ancak daha sonra görevi devralan asker kökenli Bin Ali, halka ve özellikle
Müslüman kesime yönelik yaptığı baskılar ile Tunus devrimini hazırlamıştır. 2011 yılında bir seyyar
satıcının kendini yakmasıyla başlayan Tunus Devrimi, bundan sonra Ortadoğu’da söndürülmesi güç
bir ateş yakmıştır. Diktatörlüğe karşı yapılan bu isyan, bundan sonra Mısır, Libya ve Suriye gibi
ülkelere örnek teşkil edecek ve Tunus’un başına gelenler diğer devletlerinde başına gelecektir.
Ortadoğu’daki Arap Baharı diye tanımlanan değişimlerin öncülüğünü yaptığı için Tunus dikkatli
incelenmesi gereken bir ülke olarak karşımızda durmaktadır.
Elinizde bulunan bu rapor Tunus’u birçok farklı yönleriyle ele almış ve Tunus devriminin
sebeplerini ve sonuçlarını sizlere sunmayı amaçlamıştır. Öncelikle raporun yazarı olan Ülke Masaları
Avrupa Masası Koordinatörü Sayın Abdulkadir AKSÖZ’e ve raporun tasarımında emeği geçen Fatih
Manaf Ahmet’e teşekkürü bir borç bilirim.
Ahmet Can DEMİREL
Ülke Masaları Genel Koordinatörü
5
ÜLKE PROFİLİ
Genel Bilgiler
Tunus Kuzey Afrika’da, Akdeniz’e kıyısı olan Arap İslam devletidir. 20 Mart 1956’da Fransız
sömürgeliğinden kurtulan ve bağımsızlığını ilan eden Tunus’un kurucusu ve ilk cumhurbaşkanı
Habib Burgiba’dır. Tunus’un kuzeyinde Akdeniz, batısında Cezayir, doğusunda Libya ve Akdeniz,
güneyinde ise Büyük Sahra Çölü yer almaktadır. Ülkenin sınır komşuları 965 km ile Cezayir ve 495
km ile Libya’dır. Kuzey Afrika’da bulunan Tunus, Mağrip diye adlandırılan bölgenin en küçük
ülkesidir. Başkenti Tunus’tur. Sicilya Boğazı ile Avrupa’dan ayrılan Tunus’un Avrupa Kıtası’na
uzaklığı 140 km’dir. Topraklarının tamamı Büyük Sahra Çölü içerisinde yer alan ülkede yazlar sıcak
ve kurak, kışlar ise ılıman bir iklimdedir. Kar ve don olaylarının neredeyse hiç görülmediği ülkede
savan bitki örtüsü önemli bir yer tutar. Tunus’ta dağlar kıyıya paralel uzanır. Ülkede birçok
mevsimsel sığ gölü ve büyük tuz gölleri bulunmaktadır.
Tablo 1: Ülke Genel Bilgileri
DEVLETİN ADI
BAŞKENTİ
NÜFUSU
RESMİ DİLİ
PARA BİRİMİ
DİNİ
YÜZ ÖLÇÜMÜ
İDARİ BÖLÜNÜŞÜ
Kaynak: T.C. Ekonomi Bakanlığı
Tunus Cumhuriyeti
Tunus
10.486.339(1)
Arapça (resmi), Fransızca
Tunus Dinarı
İslam(2)
162.155 km2
23 il, 246 ilçe
1. Nüfusun % 53'ü şehirlerde yaşamaktadır. Ortalama ömür 67 yıldır. Çocuk ölümlerinin oranı
binde 42'dir. Nüfusun % 40'ını 14 yaşın altındakiler oluşturmaktadır.
2. Halkın % 99,3’ü Müslüman’dır. Kalan nüfusu Hıristiyanlarla Yahudiler oluşturmaktadır.
Müslümanların bir kısmı Harici - İbadi, kalanı Sünni’dir. Sünnilerin de çoğunluğu Maliki, az bir
kısmı ise Hanefi mezhebindendir. Hıristiyanların çoğunluğu Katolik, az bir kısmı Protestan’dır.
Tunus Yahudilerinin epey bir kısmı Filistin topraklarına nakledildiğinden veya ülkeyi terk
ettiklerinden ülkedeki Yahudi sayısı iyice azalmıştır.
Coğrafi Yapı
Tunus, Akdeniz bölgesinin orta kesiminde, karşısında bulunduğu İtalya Yarımadası ve Sicilya
Adası ile birlikte, Doğu ve Batı Akdeniz’i birleştiren bir konuma sahiptir. Ülke Sardunya Adası’ndan
200 km, Sicilya Adası’ndan 140 km uzaklıktadır. Tunus, Avrupa ve Afrika kıtaları arasında bağlantıyı
kolaylaştırıcı bir noktada yer almaktadır.
6
Tunus coğrafi yapısı itibariyle üç bölgeye ayrılmaktadır. Bunlar Kuzey Bölgesi, Sahil Bölgesi ve
Güney Bölgesi’dir.
Kuzey Bölgesi Atlas Dağları’nın Akdeniz kıyısı boyunca uzandığı iki dağ şeridinin bulunduğu
bölgedir. Mecarda Vadisi bu bölgede yer almaktadır. Bölge nadiren 1000 m’yi aşan yüksekliklere
sahip olmasına rağmen ülkenin en yüksek noktalarını oluşturan Eş-Şenebi (1544m) ile Zaguon
(1295m) dağları bu bölgede bulunmaktadır.
Sahil Bölgesi ülkenin Tunus şehri güneyindeki kıyı bölgesiyle Suse, Sefakin ve Keyrevan
şehirlerinin bulunduğu bölgedir. Bölge kuzeyden Dorsal Dağı ile ayrılmaktadır. Bu bölge engin
tepeleri, geniş ovaları ve plajları ile meşhurdur.
Güney Bölgesi 34.’ü enlem dairesinden güneye geçince Gabes Körfezi’nin çevrelediği geniş
Cafara ile Nefta ovalarından oluşmaktadır. Ayrıca bölgede Büyük Sahra Çölü’ne uzanan geniş
düzlükler yer almaktadır. Buraya step ve çöl bölgesi olarak adlandırılmaktadır. Bölgenin rakımı 200
m’nin altındadır.
Tunus kıyıları yaklaşık olarak 1200 km uzunluğundadır. Ülkenin güneyden kuzeye genişliği 756
km, batıdan doğuya genişliği ise 351 km’dir. Gabes Körfezi’nde önemli gelgit olayları meydana
gelmektedir. Bu bölgede deniz yükselmesi iki metreyi bulmaktadır. Akdeniz’de en yüksek gelgit olayı
Gabes Körfezi’nde yaşanmaktadır. Ülkenin önemli nehirleri Mecorda ve Miliare’dir.
7
TARİHSEL ARKA PLAN
İslamiyet Öncesi
Tunus bulunduğu konum itibariyle tarihte önemli bir yere sahip olmuştur. Tarihte birçok
devletin egemenlik kurduğu bu topraklar Kuzey Afrika hâkimiyeti ile Avrupa’nın Afrika ile ilişkilerinde
stratejik öneme sahiptir. Tunus’un coğrafi konumunun etkisiyle göçebe Berberilerinin hüküm
sürdüğü bölgeye zamanla deniz yoluyla çeşitli etnik gruplar yerleşmişlerdir. Bu grupların en
önemlilerinden biri olan Fenikeliler deniz yoluyla keşfettikleri bu topraklarda MÖ.1000 yılından
itibaren ticaret kolonileri kurdular ve bölgeyi bir ticari merkez haline getirdiler. Daha sonra
MÖ.5.yüzyılda Tunus’a yerleşen Fenikeliler burada Kartaca Cumhuriyeti’ni kurdular. Fenikelilerin
ardından İskandinav Yarımadası’nın yağmacı ve bir diğer denizci topluluğu olan Vandallar Tunus’ta
hâkimiyet kurmuşlardır. MS.6 yüzyılda ise bölgenin yeni sahibi Roma İmparatorluğu olmuştur .
İslamiyet Sonrası
Müslümanların Arap Yarımadası’nda kendilerini putperest Arap kabilelerine kabul
ettirmelerinden sonra Dört Halife Dönemi ile beraber Kuzey Afrika’daki Tunus’a 647’de fetih
hareketleri başladı ve bölgede İslam ordularının 670 yılında Ukbe bin Nafi’nin kumandasında
Kayruvan (Kariouane) şehrini kurmasıyla neticelendi. Tunus (Afrikiyye) Emevi halifesi Muaviye
zamanında Bizans’tan alınarak 667 yılında İslam topraklarına katıldı. Ancak Bizans Tunus’un bazı
önemli şehirlerini elinde tutmaya devam etti. Berberi ayaklanmaları sonucu Müslümanlar kısa bir
süre bölgeden uzaklaştırılmış olsalar da daha sonra Hasan bin en-Numan zamanında Berberiler
Afrikiyye’yi 698’te Müslüman Araplara bırakmışlardır. Bundan sonra Kayruvan şehri Müslüman
Afrikiyye’nin başkenti oldu. Tunus’un tamamı Müslüman oldu ve İslamiyet her tarafa bu
topraklardan yayılmaya başladı. İkinci Abbasi Halifesi Cafer Mensur zamanında Abbasi hâkimiyeti
perçinleşti.
8
Emevi ve Abbasi halifelerine bağımlı olan Afrikiyye’yi önce Ağlebiler yönetmiştir. Ardından
Kayruvan’da bir Şii halifeliği kuran Fatımiler Tunus’u yönettiler. Kayruvan ve Mahdiya şehirleri
Fatımilerin merkezi oldu. Fatımiler 972’de başkenti Kahire’ye taşıdıkları zaman Afrikiyye Berberi
sülalesi olan Zirilerin iktidarı altına girmiştir. Ziriler zamanında Tunus, Sicilya’daki Normanların
bölgeye gelmeleri sonucu istilaya uğradı. Bu durumun üzerine Zirilerin son hükümdarı Hasan bin Ali,
Fas’taki Muvahhidin Devleti’nden yardım istemiştir. Muvahhidin Devleti’nin kurucusu Abdülmümin,
Normanları Tunus’tan kovmuştur. (1159-1160) Abdülmümin Afrikiyye’yi Tunus’ta ikamet eden bir
vali tarafından yönetilen bir eyalet haline getirmiştir. Bundan sonra Afrikiyye, Tunus adıyla anılır
oldu.
Osmanlı Dönemi
On altıncı yüzyılda İspanya ve Osmanlı Devleti arasında Akdeniz hâkimiyeti için rekabet
başlamıştı. Yapılan savaşlar sonunda bölgeye egemen olan Hafriler yıkıldı. 1534 yılında Barbaros
Hayrettin Paşa, Tunus’u ele geçirdi. Ancak Hafsiler, İspanya Kralı Beşinci Şarlken’den yardım istedi ve
Beşinci Şarlken başkent Tunus’u işgal etti. Bu durumun üzerine Barbaros Hayrettin Paşa Cezayir’e
çekilmek zorunda kaldı. İspanya Kralı Hafsi Hanedanlığı’nı kendisine vergi vermek şartıyla yeniden
Tunus’un başına getirdi. Başkent Tunus 1574 yılına kadar tekrar Hafsi Hanedanlığının elinde kaldı.
Barbaros Hayrettin Paşa ve Turgut Reis 1556’da Gafsa’yı, 1558’de Kayrevan’ı ele geçirdiler. Tunus’un
doğu ve güney sahilleri Türklerin eline geçti. Cerbe Adası deniz üssü olarak kullanıldı. Nihayet 1574’te
Uluç Ali Reis ile Sinan Paşa, Tunus şehrini (Halkul-Vad Kalesini), ele geçirmek suretiyle bütün Tunus,
Osmanlı İmparatorluğu’nun bir eyaleti haline geldi.
Osmanlı idaresindeki Tunus ilk önce yeniçerilerin desteklediği bir Dayı ile yönetilirken
sonradan bir Bey tarafından yönetilmiştir. İlk beylik sülalesi Murad Bey tarafından kurulan Muradi
sülalesidir (1612-1631). 1710’dan itibaren Beyler, irsi yoldan tahta çıktılar. O dönemde Fransa,
İngiltere, İspanya ve İtalya Tunus’ta ekonomik faaliyetlerde bulunmaya başladılar. Fransa 1830’da
Cezayir’i işgal ettikten sonra, Tunus ile daha fazla ilgilenmeye başladı.
Gerileme Dönemi ile beraber Osmanlı İmparatorluğu kendi başındaki birçok mesele yüzünden
Tunus’a daha fazla yardım edemedi. 1876-1877 Osmanlı-Rus Savaşı da bunu önledi. Tunus’ta
İngiltere ve İtalya ve özellikle de Fransa’nın çıkarları vardı. 1878’de Kıbrıs’ı elde eden İngiltere,
Fransa’nın Tunus’taki özel imtiyazlarını tanıdı. Fransa, bazı Tunuslu aşiretlerin Cezayir topraklarına
yaptıkları akınları ve bazı toprak taleplerini bahane ederek 1881 yılında Tunus’a asker çıkardı. 12
Mayıs 1881’de yapılan Bardo Antlaşması ile Tunus Beyi, dış hükümranlığı, siyasi ve ordu işlerini bir
Fransız Genel Valisi’ne bırakıyordu. Bu duruma tepki olarak Tunus’un Muher ve güney kesiminde
başlayan ayaklanmalar güçlükle bastırıldı. Vali Paul Cambon, yeni bey Ali bin Hüseyin’e (1882-1902)
Marsa Sözleşmesini kabul ettirince (1883), Fransız himayesi resmen kurulmuş oldu.
Osmanlı İmparatorluğu ise bütün bu oldubittileri protesto ederek Tunus’un Fransız himayesi
altında olmasını kabul etmediğini tüm dünyaya bildirdi. Resmi padişah fermanlarında Tunus Osmanlı
eyaleti olarak zikredilmeye devam etti. Fransız himaye rejimi ise Tunus’un bağımsızlığını kazandığı
1956 yılına kadar 78 yıl sürdü.
Bağımsızlık ve Sonrası
1930’larda Habib Burgiba önderliğindeki Tunuslular bağımsızlık mücadelesine başladılar.
İkinci Dünya Savaşı’nda Tunus Kuzey Afrika’da çatışmaların yoğun olarak yaşandığı bir cephe haline
geldi. Savaştan sonra Burgiba Yeni Destur Partisi’ni kurarak bağımsızlık mücadelesine devam etti ve
1956 yılında Tunus bağımsızlığını kazandı. Bağımsızlığını kazandıktan sonra Tunus Cumhuriyeti’ni ilan
eden Burgiba, ilk Tunus Cumhurbaşkanı oldu. Birçok reforma imza atarak laik bir cumhuriyet rejimi
9
İsrail’in kurulmasının ardından yaşanan Arap-İsrail gerilimi ve çatışmalarına karşı Burgiba,
yumuşak ve ılımlı davranılması gerektiğini savundu. Fakat İsrail’e karşı bu düşünceleri Arap
devletlerince şiddetle tenkit edildi. 1979’da Mısır’ın Arap Birliği’nden çıkarılmasından sonra, Tunus
eski bakanlarından Chadli Kılibi’nin de genel sekreter olmasıyla, Tunus, Arap Birliği’nin yeni karargâhı
haline geldi.
Ölünceye kadar Devlet Başkanı seçilen Burgiba, 1987 senesinde sağlık durumu gerekçe
gösterilerek devlet başkanlığı görevinden alınarak yerine General Zeynel Abidin bin Ali geçti. Bu
yönetim değişikliği ülkede belirli bir liberalleşme ve ekonomide köklü yeniliklerin yapılmasına sebep
oldu. General Zeynel Abidin radikal Müslümanlara karşı büyük tedbirler aldı. Bunların desteklediği El
Nahda Partisi’nin birçok üyesini hapsettirdi. 21 Mart 1994’te yapılan parlamento ve devlet başkanlığı
seçimlerinde Zeynel Abidin bin Ali ve partisi oyların % 99’unu alarak devlet başkanlığına yeniden
seçildi.
2009’da yapılan seçimlerde Bin Ali %89,62 oy oranıyla beş yıllık dönem için beşinci kez
seçilmiştir. Aralık 2010’da yüksek işsizlik, yolsuzluk, yoksulluk ve yüksek gıda fiyatlarını protesto
amacıyla başlayan sokak gösterileri neticesinde Ocak 2011’de patlak veren isyan sonucunda, 14 Ocak
2011’de Devlet Başkanı Bin Ali hükümeti feshetmiş, ülkeden ayrılmış, Ocak ayı sonunda Başbakan
Ghannouchi Fouad M’Bazaa’nın geçici devlet başkanlığında bir ulusal birlik hükümeti kurulduğu
açıklanmıştır.
10
EKONOMİK YAPI
Tunus ekonomisi tarım, madencilik, enerji ve imalat sektörleriyle gelişen bir seyir
izlemektedir. Gıda ürünleri ithalatta önemli bir yer tutmakla beraber ülke, başta zeytinyağı olmak
üzere önemli bir tarım ürünleri ihracatçısı konumundadır. Dünya fosfat üretiminde ilk sıralarda yer
alan Tunus, fosfatı işleyerek fosforik asit ve gübreye dönüştürmektedir. Ülkede petrol ve gaz da
üretilmektedir. İmalat sektöründe ise, tekstil ve deri ürünleri en önemli ihraç kalemlerini
oluşturmaktadır.
Hükümetin ekonomik politika öncelikleri; istihdamı arttırmak, işsizliği azaltmak, ihracatı
geliştirmek, yabancı yatırımları ülkeye daha fazla çekmek, enflasyonu kontrol altında tutmak ve genel
ekonomide verimliliği artırmaktır.
Tunus aynı zamanda önemli bir turizm sektöründen önemli gelir elde etmektedir. Turizmin
ülke GSYİH’sı ve istihdamına katkısı büyüktür. Ülkenin başta Fransa olmak üzere tüm AB ülkeleri ile
ticaret ilişkileri mevcuttur.
2010-2011 yılı Dünya Ekonomik Forumu Rekabet Edebilirlik Raporuna göre rekabetçilik
açısından dünyada ise 32. sırada yer alan Tunus, Afrika ülkeleri arasında ilk sırada, Arap ülkeleri
arasında 5. sırada yer almıştır.
11
12
Fosfat madenciliği ve sanayisi dışında Makine-elektrik (27,3), tekstil-hazır giyim ve deri (%19,1), gıda
sanayi (%17,6), kimya sanayi (%13) ile seramik ve cam sanayi (%9,4) diğer sektörlerdir.
Konfeksiyon imalatında Avrupa için iyi bir tedarikçi olan Tunus üretim maliyetindeki avantaj,
Avrupa’ya yakınlık, vasıflı eleman teminindeki kolaylık, siyasi kararlılık, vergilerdeki avantajlar, düşük
işçi maliyetleri nedeniyle bu sektörde yatırım yapılması açısından avantajlı durumdadır. Ülkede
tekstil sektöründe faaliyet gösteren 2.976 firmanın % 58’i ürünlerini dış pazara ihraç etmektedir.
Tekstil sektörü Tunus ihracatının %26,4’ünü oluşturmakta olup toplam tekstil ihracatının %92’si hazır
giyimdir. Üretimin %92’si, Fransa olmak üzere, İtalya, Almanya, Belçika ve diğer AB ülkelerine
gönderilmektedir. Tunus AB’nin 4. büyük tekstil tedarikçisidir.
Kanıtlanmış petrol rezervleri 308 milyon varil olan Tunus’ta, yılda 4,2 milyon ton üretim
yapılmaktadır. Buna karşılık söz konusu üretim Tunus’un petrol ihtiyacının sadece %46’sını
karşılamaktadır. Tunus’un en büyük petrol sahası Cezayir sınırında yer alan ve ENI-AGIP ortaklığı
tarafından işletilen El Borma’dır. 100 milyon varillik tahmini rezerve sahip ve Kamuya ait ETAP
tarafından işletilen Ashtart ise ülkenin ikinci büyük sahasıdır. Ülke üretiminin %75’i bu iki sahadan
karşılanmaktadır.
Tunus’un gaz rezervi, komşuları Libya ve Cezayir’e kıyasla çok az seviyededir. Tunus’un
doğalgaz rezervi 2.75 trilyon ft³’tür. Yıllık üretim ise 2,97 milyar m³’tür.
TURİZM
Turizm Tunus ekonomisi içerisinde en önemli sektörlerden birisini oluşturmaktadır. GSYIH içindeki
payı %5,5’dir. Ülkede birçok kişi geçimini turizm sektöründen kazanmaktadır. 2009 yılında Tunus’u 6,9 milyon
kişi ziyaret etmiştir. Ziyaretçilerin %70’den fazlası Batı Avrupa ülkelerinden gelmektedir. 2009 yılında
turizmden 2,6 milyar dolar gelir elde edilirken 2010 yılı için bu rakam 2,7 milyar dolar olarak
hedeflenmektedir.
Tunus Ticaret Müşavirliği Raporuna göre ülkede doğrudan veya dolaylı olarak turizm
sektöründe istihdam edilen kişi sayısı 1,3 milyon düzeyindedir ki bu da ülke nüfusunun %13’üne
karşılık gelmektedir.
Dış Ticaret
2010 yılında Tunus’un gerçekleştirdiği ihracat 2009 yılına oranla %16 oranında artışla 14,4
milyar dolar seviyesinde tahmin edilirken ithalatının bir önceki yıla oranla %11,6 oranında artarak 20
milyar dolar düzeyinde gerçekleştiği öngörülmektedir.
2010 yılı itibariyle elektrikli makine aksam ve parçaları, mineral yağlar ve tekstil ürünleri
Tunus’un başlıca ihraç kalemlerini oluşturmaktadır. Makine ve aksam ve parçaları, elektrikli makine
aksam ve parçaları, mineral yağlar, kara taşıtları aksam ve parçaları ile mensucat ve iplik ise Tunus’un
başlıca ithal kalemlerini oluşturmaktadır.
Tunus’un ihracatında Fransa, İtalya, Almanya ve İngiltere ilk sıralarda yer alırken ithalatında
Fransa, İtalya, Almanya ve İspanya ilk sıralarda yer almaktadır.
13
14
15
2002
117.467
71.801
189.268
45.666
2003 SSSS
220.000
98.124
318.124
121.876
2004
255.426
100.141
355.567
155.285
2005
294.785
117.372
412.157
177.413
2006
324.893
150.094
474.987
174.799
2007
530.281
229.788
759.316
301.246
2008
778.098
365.381
1.143.47
412.716
2009
647.074
234.980
882.054
412.094
2010
714.369
280.720
995.090
433.648
2010 (Ocak-Nisan)
245.112
58.738
303.850
186.374
2011 (Ocak-Nisan)
208.118
60.759
268.877
147.359
Kaynak: TÜİK
2010 Yılında Tunus’a İhracatımızda Fasıl Bazında ilk 10 Madde
Demir ve Çelik
93.039.802
Pamuk, pamuk ipliği ve pamuklu mensucat
88.313.174
Motorlu kara taşıtları, traktör, bisiklet, motosiklet ve diğer
71.857.799
Mineral yakıtlar, mineral yağlar ve mumlar
61.697.450
Kazan makine ve cihazlar, alet parçaları
60.314.764
Örülmemiş giyim eşyası ve aksesuarları
52.371.296
Örme giyim eşyası ve aksesuarları
31.691.744
Elektrikli makine ve cihazlar, aksam ve parçaları
29.742.762
Demir veya çelikten eşya
27.993.895
Tütün ve tütün yerine geçen işlenmiş maddeler
21.392.097
Diğer
175.954.677
Toplam
714.369.460
16
17
TOPLUMSAL VE SOSYAL YAPI
Tunus nüfusu, ülkenin yerlileri olan Berberilerle Arapların karışımından ortaya çıkmıştır.
Ayrıca safkan Berberilerle, Araplar da sayıca önemlidir. Ülkede çok eskiden İspanya’dan göç eden
Yahudi azınlığı mevcuttur. Bağımsızlıktan sonra giderek azalan Fransızlar 60.000 civarındadır. Fransız
işgali çok uzun sürdüğü için Fransızca bilenlerin sayısı fazladır. Gazete ve dergilerin yarısı, Radyo ve
TV’nin birer kanalları Fransızca yayın yapar.
Nüfusun yaklaşık % 70’i kuzeyde yaşar. Nüfus dağılışı çok düzensizdir ve tarım kaynaklarına
bağlıdır. Nüfus yoğunluğunun km2 başına 70 kişiden çok olduğu Mecerda ovaları ve Tunus bölgesi ve
kıyılar en kalabalık kesimlerdir. Tunus’un en önemli şehri başkent Tunus olup nüfusu 1,5 milyona
yaklaşmıştır. Diğer önemli şehirler Sefakis, Suse, Kayrevan ve Bizerte’dir.
EĞİTİM
Tunus’ta eğitim sistemi olarak Fransız sistemi örnek alınmıştır. Ülkede ilköğretim altı yıldır.
Ortaöğretim üç, lise eğitimi ise dört yıldır. İlköğretime katılım oranı %95, ortaöğretim katılım oranı
ise %24 seviyesindedir. Tunus’ta okuma-yazma oranı %60’tır. İlköğretim döneminde Arapça olan
eğitim dili üniversitelerde Fransızca olarak yürütümlüktedir. Üniversite çağındaki öğrencilerin
üniversitelere kayıt oranı %6 dolaylarındadır. 25 yaş üzerindekiler arasında yükseköğretim görmüş
olanların oranı ise %3,4’tür.
SAĞLIK
Tunus kanuni sistemi İslam kanunları ve Fransız Medeni Kanunu esas alınarak, Türk ve ABD
örneği bir anayasa ile yürütülmektedir. Seçimler her beş yılda bir yapılmakta olup oy verme yaşı
21’dir. Temsilciler Meclisi (Millet Meclisi) 141 üyeden meydana gelmiştir. Cumhurbaşkanı beş senede
bir halk tarafından seçilir. Anayasaya göre cumhurbaşkanı olan kişi arka arkaya birden çok dönem
için seçilebilir. Tunus Birleşmiş Milletlere, Arap Birliği’ne ve Afrika Birliği Teşkilatı’na üyeliği
bulunmaktadır. Devletin ilk cumhurbaşkanı Burgiba ülkeyi 1956 yılından 1987 yılına kadar aralıksız
yönetmiş ve ülkede uzun soluklu bir tek parti dönemi yaşanmıştır. Sağlık sorunlarını gerekçe
göstererek görevi dönemin başbakanı Zeynel Abidin bin Ali devralmıştır.
18
19
7
İnisiyatif Partisi
5
8
Tunus’un Ufukları
4
9
Devrimci Alternatif
3
10
Demokratik Sosyalistler Hareketi
2
11
Ulusal Demokratlar Hareketi
1
12
Halk Hareketi
2
13
Ulusal Özgür Birlik
1
14
Yeni Anayasal Parti
1
15
Kültürel Birleştirici Ulus Partisi
1
16
Adalet ve Eşitlik Partisi
1
17
İlerlemeci Mücadele Partisi
1
18
Demokratik Toplumcu Ulus partisi
1
19
Liberal Mağrip Partisi
1
20
Şehitlere Vefa
1
21
Ümit Listesi
1
22
Geleceğin Sesi
1
23
Toplumsal Mücadele
1
24
Adalet Listesi
1
25
Vefa Listesi
1
26
Tunus İçin Ulusal Cephe
1
27
Bağımsız
1
Kaynak: SETA Analiz, Devrimden Demokrasiye Tunus’un Seçimi
20
GRAFİK 2
ULUSAL KURUCU MECLİSTE SAYISAL OLARAK SANDALYE DAĞILIMI
Kaynak: SETA Analiz, Devrimden Demokrasiye Tunus’un Seçimi
GRAFİK 3
ULUSAL KURUCU MECLİSTE YÜZDELİK OLARAK SANDALYE DAĞILIMI
21
SONUÇ VE DEĞERLENDİRME
Tunus Yasemin Devrimi ile başlayan olaylar zincirinde kendisini ve bölgesini derinden
etkileyen ve değişim sürecini başlatan gelişmelere imza atmış bir ülkedir. Her şeyden önce ülke tek
partili, baskıcı, otoriter rejimin sonunu hazırlamış ve adil, serbest seçimler ile yeni meclisini seçmiş ve
demokratikleşme yolunda adeta bir çığır açmıştır. Daha önce yukarıda da belirttiğimiz gibi bu değişim
diğer baskıcı otoriter Ortadoğu devletlerindeki diktatörlerin sonunu hazırlamış, Bin Ali’nin başına
gelenler Mısır’da Mübarek’in, Libya’da Kaddafi’nin başına da gelmiştir. Suriye’de ise Esad rejimine
karşı mücadele devam etmektedir. İşte bu gelişmeler de gösteriyor ki Ortadoğu’daki demokratik
değişimin öncüsü Tunus’tur. Sancılı süreci geçiren diğer devletlere nazaran sonucu demokrasi, insan
hakları ve özgürlükler noktasında alabilen ve bunu başarabilen tek ülke yine Tunus’tur. Mısır, Libya
ve Suriye’de bugün yaşanan hadiselere bakıldığında Tunus’un Yasemin Devrimi’ni ne kadar başarılı
bir şekilde gerçekleştirdiği görülecektir. Ülke eski rejimin ardında bıraktığı her oluşumu ve bu
oluşumların liderlerini saf dışı bırakmış ve seçimlerini o şekilde yapmıştır.
Tunus’un gücü ve etkinliği ekonomik durumunun iyimserliğine bağlıdır. Ekonomik kriz ve
yolsuzlukların önüne geçirilmesiyle ancak mümkün olabilecek olan siyasi istikrar ülkenin geleceğini
belirleyecektir. Ülkede kurulan kurucu meclisteki partiler arasında oluşacak olumlu diyalog ile yeni
anayasa, ekonomi, eğitim ve daha birçok alanlarda etkili politika ve reformların uygulanabilmesinin
önü açılabilir gözükmektedir. Partiler arasındaki uzlaşı kadar çözülmesi gereken önemli bir sorun da
toplumsal uzlaşının hâkim kılınmasıdır. Köklü bir geçmişe sahip olan Tunus’un demokratikleşme
sürecinin ilerleyen dönemlerde de sekteye uğramadan devam etmesi ve ülkenin milli çıkarlarına
uygun reformların yapılması halinde ‘Yeni Tunus’ hayalinin gerçekleşmesi kuvvetle muhtemeldir.
‘‘Yeni Tunus’’un ‘‘Yeni Türkiye’’ ile olan ilişkilerini de bu düzlemde incelemeli ve 2023 yılında siyasi ve
ekonomik alanlarda büyük hedefleri olan ülkemizin demokratikleşmiş ve ekonomik potansiyeli var
olan Yaseminler Ülkesi ile ihracat ve ithalatını arttırmalı, ekonomik ilişkilerini canlandırmalı,
geçmişten gelen kültürel bağlarını koruyup yaşatmalı ve siyasi arenada yakınlaşmalıdır. Böylesi bir
durum hem ‘‘Yeni Tunus’’ hem de ‘’Yeni Türkiye’’ için bir şanstır.
22
KAYNAKÇA









DEMİRDELEN Sevda, Tunus Gündemi
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu(DEİK), Tunus Ülke Bülteni, Haziran 2011
ÖZTÜRKLER Harun, Tunus Ekonomisinin Genel Özellikleri
SARGUTAN Erdal, Tunus Sağlık Sistemi
SETA Analiz, Devrimden Demokrasiye Tunus’un Seçimi
T.C. Dışişleri Bakanlığı, Tunus
T.C. Ekonomi Bakanlığı, Tunus Cumhuriyeti Temel Bilgi ve Veriler
T.C. Tunus Büyükelçiliği Ticaret Müşavirliği, Tunus’un Dış Ticareti ve Türkiye ile Ekonomik ve
Ticari İlişkileri, Ocak 2005
www.yurdum.com/Afrika/Tunus
23
İslam Dünyası STK’ lar Birliği Gençlik Kurulu’ nun 2014 yılında, Gençlik ve Spor
Bakanlığı Gençlik Projeleri Destekleme Programı kapsamında hayata geçirmiş olduğu “Ülke
Masaları” projesi doğrultusunda belli aralıklarla yayınlanan Ülke Analiz Raporları ile ele
alınan ülkelerin eğilimlerini, verilerini, ekonomik, sosyo-siyasal, tarihi ve toplumsal yapıları
hakkında isteyen herkesin ulaşabileceği gerçek bir hazine ve güvenilir bir kaynak
sağlayıp, ülke uzmanlarının yetiştirilmesini hedeflemektedir.
Bu hedef doğrultusunda, siyasi ve kültürel bağlarımızın Osmanlı Devleti dönemine
kadar uzanan, Kırım savaşında 14 bin askerini Osmanlıya yardıma gönderip, savaştan sağ
kalanlarında Kastamonu’nun Ağlı ilçesindeki Tunuslular Köyü’ne yerleşecek kadar sağlam
dostluk ilişkilerimizin olduğu, Orta Doğu ve Kuzey Afrika'nın tamamını etkileyen Arap
Baharının ilk başladığı ülke olan Tunus’ un tarihi, ekonomik ve toplumsal yapısının yanı sıra
Tunus devriminin sebeplerini ve sonuçlarını anlatan “Yaseminler Ülkesi Tunus” raporunu siz
değerli okuyucularımızın istifadesine sunuyoruz.
Mehmet Şerif SARIKAYA
Genç İDSB Genel Başkanı
24

Benzer belgeler

tunus

tunus Tunus’ta Fransa, İngiltere ve İtalya’nın gözü ve çıkarları vardı. 1878’de Kıbrıs’ı elde eden İngiltere, Fransa’nın Tunus’taki özel imtiyazlarını tanıdı. Fransa, bazı Tunuslu aşiretlerin (Krumirleri...

Detaylı