Balb/C Türü Dişi Farelerde Uniseksüel Gruplamanın

Transkript

Balb/C Türü Dişi Farelerde Uniseksüel Gruplamanın
Yeni Tp Dergisi 2010;7: 235-239
Orijinal makale
Balb/C Türü Dişi Farelerde Uniseksüel
Gruplamann Östrus Siklusu Üzerine Etkileri
Mehmet KANTER 1, Melike Sapmaz METİN 2, İmran Kurt ÖMÜRLÜ
2
2
1
Trakya Üniversitesi Tp Fakültesi Histoloji Embriyoloji Anabilim Dal, EDİRNE
Adnan Menderes Üniversitesi Tp Fakültesi Biyoistatistik ve Tbbi Bilişim Anabilim Dal, AYDIN
ÖZET
Sosyal çevreye ait uyarclar farelerde östrus siklusunun
frekansn ve düzenini etkiler. Kalabalk halde braklan
dişi farelerin çoğu spontan yalanc gebelik ya da persistent diöstrus gösterme eğilimindedir. Bu yüzden dişi
fareler arasndaki ilişkiler onlarn kafesleme koşullarn
belirleyen önemli bir faktör olarak dikkate alnmaldr. Bu
çalşmada amacmz; Balb/c türü dişi farelerde kafes
popülasyonu yoğunluğunun östrus siklusu ve vajinal
sürüntü sitolojisi üzerine etkilerini incelemektir.
Hayvanlar bir kafeste iki (Set I, n=40) ya da sekiz fare
(Set II, n=40) olacak şekilde kafeslenerek 2 deney seti
oluşturuldu. Her bir dişi farenin östrus durumu, 15 gün
boyunca her sabah standart vajinal sürüntü metoduyla
tespit edildi. İki dişi/kafes grubunda ortalama 4-5 günlük
düzenli sikluslar gözlenirken, 8 dişi/kafes grubunda
uzayan sikluslar tespit edildi. Set I grubunda her faza ait
vajinal sürüntü histolojisi normal hücre popülasyonunu
sergilemekte idi. Kalabalk kafes popülasyonunda ise
nötrofillerden ve mukustan zengin sürüntüler elde edildi.
Deney süresince Set II grubunda östrus ve proöstrus faz
frekanslar anlaml oranda azalrken, diöstrus frekans
belirgin derecede artmşt. Ayn şekilde diöstrus indeksinin de Set II grubunda Set I grubundan anlaml oranda
yüksek olduğu gözlendi. Sonuç olarak, elde ettiğimiz
bulgular Balb/c türü dişi fareler kullanlrken, östrus
senkronizasyonu için kafes yoğunluğunun 2 dişi/kafes
şeklinde düzenlenmesi ile hem düzenli sikluslarn hem de
normal vajinal sürüntü histolojisinin elde edilebileceğini
göstermektedir.
Anahtar Kelimeler: Fare, östrus siklusu senkronizasyonu,
vajinal sürüntü
ABSTRACT
Effects of unisexually grouping on the estrous cycle
regulation in balb/c female mice
Stimuli from social environment influence both the
frequency and regularity of the estrous cycle in the
mouse. The most of the unisexually grouped females
tend to show spontaneous pseudopregnancies or
persistent diestrous. Therefore, relationship among the
female mice should be considered as a determining
factor of housing conditions in the experimental studies.
We aimed to investigate the effects of density of cage
population on the estrous cycle and the vaginal smear in
Balb/c female mice. Two sets of animals were placed in
two (Set I, n=40 ) and eight (Set II, n=40) females per
cage. The estrous status of each female mouse was
determined each morning for 15 days by the standard
vaginal smear method. Animals showed 4-5 days regular
cyles in 2/cage group while prolonged cycles was
observed in 8/cage group. Histology of vaginal smears
represented normal cell populations of each respective
estrous cycle phases. However, smears of multiply
housed mice were mostly with mucus and leucocytes.
Estrous cycle was affected by showing a significant
decrease in the frequency of proestrous and estrous and
with concomitant significant increase in the frequency of
diestrous in all the Set II females, throughout the
experiment. Similarly, the diestrous index of Set II
group was significantly greater than Set I group. In
conclusion, these results support that cage density as
two female per cage can contribute to obtain both
regular estrous cycles and histology of normal vaginal
smear in Balb/c female mice for synchronization of
estrous.
Key Words: Estrous cycle synchronization, mouse,
vaginal smear
GİRİŞ
Fareler sosyal hayvanlardr ve grup halinde yaşayabilirler. Farelerde sosyal çevreye ait uyarclarn
(primer feromonlar) östrus siklusunun oluşumunu
ve frekansn etkilediği bilinmektedir. Özellikle dişi
fareler arasndaki ilişkiler çalşmalarda onlarn
kafesleme koşullarn belirleyen önemli bir faktör
olarak dikkate alnmaldr. Kalabalk halde braklan dişi farelerin çoğunda spontan yalanc gebelik
(Lee-Boot etkisi)1,2 ya da sürekli diöstrusun3 ortaya
çktğ bildirilmiştir. Östrus siklusunun düzeni
kafesleme koşullaryla yakndan ilişkilidir ve grup
halindeki dişilerde östrus supresyonunun derecesi
kafes içerisindeki popülasyon yoğunluğuna bağldr4.
Laboratuar ortamnda mevsimsel üremenin eliminasyonu aydnlatma ile kontrol altnda tutulur.
Işğn dalga boyunun farelerde fizyolojik yant
değiştirdiği bildirilmiştir. Ancak fotoperiyod bugüne kadar hem üreme hem de fizyolojik fonksiyon
üzerindeki bilinen en önemli etkidir. On iki-on dört
saat aydnlk ve 10-12 saat karanlk siklusu optimal üreme performansna neden olur5.
Östrus siklusu boyunca dişi hormon seviyeleri büyük farkllk gösterdiğinden, klinik ya da pek çok
araştrma alannda östrus siklusu faznn gözönünde tutulmas önemlidir. Örneğin, östrus senkronizasyonu ve faz tespiti foster damlarn elde
235
235
Yeni Tp Dergisi 2010;7: 235-239
M. Kanter ve ark.
edilmesini artrarak genetik mühendisliği ile üretilmiş fare kolonilerinde artşa neden olabilir6. Ayrca
baz deneysel enfeksiyon hastalklar çalşmalarnda enfeksiyona duyarllk, yoğunluk ve enfeksiyon
süresi östrus siklusu fazna ve o fazda gözlenen
endojen seks hormonlarnn seviyesine bağldr7,8.
Ayrca östrus siklusu faz üreme ve enfeksiyon
hastalklarnn yan sra fokal serebral iskemili
rodentlerde beyin hasar sonuçlar gibi farkl alanlarda da etkili olabilir9.
Siklus, farelerde 28-34. günlerden itibaren gözlenmeye başlar10. Düzenli sikluslar 10. aya kadar gözlenebilir. İzole edilmiş dişilerde siklus süresi 4-5
gün iken, grup halindeki dişilerde daha uzun ve
düzensiz seyreder3. Proöstrus, östrus, metöstrus
ve diöstrus olmak üzere dört faz ile karakterize
edilir. Her bir faz, vajinal sürüntüde gözlenen
hücre tiplerine bağl olarak tespit edilebilir11.
Fare ve sçanlarda östrus siklusu ile ilişkili hormonal, sitolojik ve davranşsal değişiklikler iyi bir
şekilde tanmlanmştr. Teknik açdan kolay olmas
ve net biyolojik sonuçlar vermesi nedeniyle vajinal
sürüntülerin mikroskopik incelemesi pek çok
memeli türünde östrus fazn belirlemek ve üreme
fonksiyonu üzerine etkileri değerlendirmek için
yararlanlan bir metoddur12.
Bu çalşma, 15 günlük deney süresi içerisinde
(yaklaşk 3 siklus) farkl yoğunlukta gruplanmş dişi
Balb/c fareler arasnda östrus siklusu süresini ve
faz frekanslarn belirlemek ve her bir deney setinde elde edilen vajinal sürüntülere ait hücre kompozisyonlarn karşlaştrmak amacyla planlanmştr. Böylece, özellikle fare tercih edilecek çalşmalarda, östrus senkronizasyonu ya da farkl ajanlarn etkisiyle üreme sisteminde gözlenmesi beklenen değişimlerin vajinal sürüntü metoduyla takip
edilmesi amaçlanrken, deneklerin gruplama aşamasnn doğru planlanmas zaman ve enerji
kaybna engel olabilir.
oluşturuldu. Her bir deney setinde 40 fare yer ald.
Her bir dişi farenin östrus durumu, 15 gün boyunca (yaklaşk 3 siklus süresi) her sabah standart
vajinal sürüntü metoduyla tespit edildi. Vajinal
sürüntüler günde bir kez, 09:00-10:00 arasnda alnd.
Dört-beş günlük sikluslar normal kabul edilirken, 6
günden daha uzun sikluslar uzamş siklus olarak
snflandrld.
Sürüntüde bir fazn ilk kez gözlenmesi ile ikinci
kez gözlenmesi arasndaki süre bir siklus süresi
olarak kabul edildi. Bir fazn frekans, deney süresince vajinal sürüntüde o fazn gözlenme sklğ
olarak hesapland13. Her bir denekte, uzamş
diöstrusun tespiti için; “(deney süresince gözlenen
diöstrus gün says/toplam deney süresi (gün)) x
100” formülüyle diöstrus indeksi hesapland14,15.
Vajinal sürüntülerin alnmas ve boyama
yöntemi
Deneklerin vulva bölgesi %70 etil alkolle (Merck)
silindikten sonra, steril tahta çubuklarn pamukla
kaplanmş uç ksmlar nemlendirildi. Vajina duvarndan, nazikçe sürüntü alnp, lam üzerine yayld.
Oda scaklğnda kuruyan sürüntülere %70 metanol (Merck) uygulanp, yine oda scaklğnda kurutularak fiksasyon sağland. %1’lik Toluidin mavisi
(Sigma-USA) ile 5 dakika boyanan preparatlar
distile su ile ykanp kurutulduktan sonra Kanada
balsam (Fluka-Almanya) ile kapatld11,12. Fazlara
ait fotoğraflarn çekimi için, CX31 Olympus marka
şk mikroskobu ve C-5060 Olympus marka
kamera kullanld.
İstatistiksel Analiz
Fazlarn görülme sklklarnn ve diöstrus indeksi
değerlerinin gruplar aras karşlaştrlmasnda Mann
Whitney U testi kullanld. Tanmlayc istatistikler,
medyan (%25-%75 persantil) biçiminde gösterildi.
p<0,05 olduğunda sonuçlar, istatistiksel olarak
anlaml kabul edildi.
MATERYAL VE METOT
Bir kafeste 2 dişinin yer aldğ Set I grubunda, tüm
deneklerde düzenli sikluslar gözlendi. Siklus süresi
ortalama 4-5 gün olarak tespit edildi. Proöstrus
fazna ait sürüntü örneği kümeler oluşturmuş
nükleuslu epitel hücreleri ile karakterize idi (Şekil
1 a A). Hücre popülasyonunun %90’n nükleussuz
kornifiye hücrelerin oluşturduğu sürüntü veren
denekler östrus faznda kabul edildi (Şekil 1 a B).
Metöstrus faznda, skca paketlenmiş çok sayda
nükleuslu epitel hücresi sürüntüde gözlenirken, bu
hücrelerin bir ksmnda sitoplazmik vakuoller yer
almakta idi. Ayrca sürüntüde epitel hücreleri
arasnda oldukça artmş saydaki nötrofiller de
gözlenmekteydi (Şekil 1 a C). Diöstrus aşamasnda ise, vajina epiteli 1-2 tabakadan oluştuğundan,
sürüntüde de az sayda küçük çapl, nükleuslu
Çalşmamzda 6-8 haftalk, Balb/c türü, 80 adet
dişi fare kullanld. Denekler Trakya Üniversitesi
Tp Fakültesi, Deney Hayvanlar Birimi’nden elde
edildi. Hayvanlar standart laboratuar koşullarnda
(221 C s, %55 nem, 12 saat aydnlk/karanlk
siklusu) tutuldu, standart yem ve musluk suyu ile
beslendi. Östrus supresyonu için dişilerin en az 3
hafta bir arada bulunmas gerektiğinden3 denekler, doğumdan itibaren uniseksüel olarak bir arada
tutulan dişiler arasndan seçildi. Çalşmann etik
kurallara uygunluğu Trakya Üniversitesi Hayvan
Deneyleri Yerel Etik Kurulu tarafndan onayland
(TÜHDYEK-2009/074).
Hayvanlar bir kafeste iki (Set I) ya da sekiz fare
(Set II) olacak şekilde kafeslenerek 2 deney seti
236
236
BULGULAR
Yeni Tp Dergisi M.
2010;7:
Kanter235-239
ve ark.
epitel hücresiyle birlikte, kornifiye hücreler ve
nötrofiller gözlenmekte idi (Şekil 1 a D).
Set I ve Set II deneklerine ait faz frekans değerleri Tablo 1 ve Şekil 2’de gösterildi. Diöstrus faz
dşndaki diğer fazlara ait gözlenme sklğ, kafes
içi yoğunluğunun fazla olduğu Set II grubunda
azalmşken, sadece diöstrus faz frekans belirgin
olarak artş göstermekte idi (4 (3-5)’e karş 9 (611)) (p<0.001). Buna bağl olarak diöstrus indeksi
medyan, Set I grubunda 26,67 (20-33.33), Set II
grubunda ise 60 (40-73.33), şeklinde elde edildi
(p<0,001) (Tablo 1).
Tablo 1. Deney Gruplarna Ait Faz Frekans Değerleri ve Diöstrus İndeksi
Şekil 1 a. (A,B,C,D) Set I grubundan elde edilen östrus
siklusu faz-larna ait vajinal sürüntü mikrofotoğraflar. Scale
bar=50 µm
Set I
(2♀/kafes)
(n=40)
Set II
(8♀/kafes)
(n=40)
Proöstrus
Östrus
Metöstrus
3 (2,225-3)
4 (3,25-5)
3 (3-4,75)
0 (0-1)
3,5 (2-5)
2 (2-3)
Diöstrus
Diöstrus
indeksi (%)
4 (3-5)
26,67
(20,33,33)
9 (6-11)
60
(40-73,33)
P*
<0,001
0,191
<0,001
<0,001
<0,001
* Mann Whitney U testi
Proöstrus faz medyan Set I grubunda 3 (2,25-3)
iken, kafes yoğunluğunun daha fazla olduğu Set II
grubunda 0 (0-1) olarak tespit edildi (p<0,001).
Proöstrus faz, Set II grubunda en az sayda
gözlenen sürüntü örneği idi. Östrus faz frekans
da düzenli sikluslarn gözlendiği Set I grubunda
daha yüksek değerde idi (4 (3,25-5)’e karş 3,5
(2-5)). Ancak Set II grubuyla kyaslandğnda
anlaml fark gözlenmedi (p=0,191). Set I grubunda 3 siklus süresince medyan değer 3 (3-4,75)
metöstrus sürüntüsü olarak elde edilirken, Set II
grubunda bu değer 2 (2-3) olarak gözlendi (p<0,001)
(Tablo 1).
Sekiz dişi/kafes şeklinde gruplanmş Set II grubunda yer alan deneklerin tümünde siklus süresi 6
günden daha fazla idi. Östrus faz dşndaki tüm
fazlara ait sürüntülerde mukus ve lökositler tespit
edildi. Proöstrus faznda hücreler, musinöz karakterli hücrelerin yannda yuvarlak, nükleuslu epitel
hücrelerinden oluşmakta idi (Şekil 1 b E). Östrus
faz sürüntüleri, Set I grubuyla benzer şekilde
tamamen kornifiye hücreleri içermekteydi (Şekil 1
b F). Metöstrus faz Set I grubuyla benzerlik
gösterirken, uzun sikluslarda, sürüntüde nötrofil
yoğunluğu ve mukus varlğ gözlenmekte idi (Şekil
1 b G). Uzamş diöstrus döneminde sürüntü, lökositler ve/veya mukus ile birlikte musinöz hücreler,
küçük nükleuslu epitelial hücreler ve küçük çapl
kornifiye hücreler ile karakterize idi (Şekil 1b H).
14
Proöstru
s
Östr
us
Metöstru
s
Diös
trus
12
10
4
Frekan
s
Şekil 1 b. (E,F,G,H) Set II grubundan elde edilen östrus
siklusu fazlarna ait vajinal sürüntü mikrofotoğraflar.
Scale bar=50 µm
65
8
66
52
6
23 24
75
12
4
50 74
71
23
2
65
52
26 22
0
SetI
SetII
Şekil 2. On beş günlük deney süresince faz frekanslarn
dağlm
237
237
M. Kanter ve ark.
Yeni Tp Dergisi 2010;7: 235-239
TARTIŞMA
Farelerde sosyal çevreye ait uyarclarn (primer
feromonlar) östrus siklusunun oluşumunu ve
frekansn etkilediği bilinmektedir. Ortamda erkek
bulunduğu durumda uniseksüel olarak gruplanmş
dişi farelerde östrusun indüklenmesi ve senkronize
olmas (Whitten etkisi)3, erkek tarafndan indüklenen implantasyon başarszlğ ve östrus siklusuna geri dönüş gibi etkiler (Bruce etkisi)16 erkek
ve dişi fareler arasndaki feromonal etkiler için en
iyi bilinen iki örnektir.
Östrus siklusunun farkl fazlarnda vajinal sürüntüde görünen değişiklikler hipofizer gonadotropinlerle ve hipotalamik gonadotropin salglatc hormon ile kontrol edilen gonadal steroidlerle yakndan ilişkilidir. Proöstrus ve östrus fazlarnda
östrojen etkisi gözlenirken, metöstrus ve diöstrus
fazlar progesteron hakimiyetinde gerçekleşir17.
Çalşmamzda, vajinal sürüntü yöntemi ile iki dişi/
kafes grubunda östrus siklusu fazlarna ait normal
sitoloji gözlenmiştir. Siklusun ilk yarsnda östrojen
etkisiyle nükleussuz kornifiye hücreler, ikinci yarsnda ise progesteron etkisiyle lökositlerin varlğ
izlenmiştir.
Tamamen dişilerden oluşan bir ortam östrus siklusunun basklanmasna neden olur. Dişilerin gruplanmas östrus siklus süresinin18 ya da siklusun
durağan faznn3 uzamasndan spontan yalanc
gebeliğin indüksiyonuna1 kadar çeşitli değişiklikler
oluşturabilir. Çalşmamzda, 8’li kafeslenen farelere ait sürüntü örneklerinde, progesteronun
hakim olduğu metöstrus ve diöstrus fazlarnda,
mukus ve lökosit yoğunluğu dikkati çekmektedir.
Deneysel çalşmalarda anöstrus indüksiyonu için
dişiler bir arada tutulmuş, grup yoğunluğu arttkça
supresyon daha belirgin gözlenmiştir6.
Çalşmamzda ise kafes popülasyonu azaldğnda
siklus düzeni ve östrusun indüklendiği görüldü.
Sekiz fare/kafes grubunda proöstrus ve östrus
frekans azalrken, diöstrus frekansnn belirgin
derecede arttğ gözlendi. Benzer şekilde Sahu ve
Ghosh13, 4 rat/kafes grubunda proöstrus ve östrus
sürüntü frekanslarnn gruplama öncesine kyasla
arttğn, metöstrus ve diöstrus sürüntü frekansnn ise azaldğn bildirmiştir. Nelson ve ark.19 tek
başna kafesledikleri farelerde östrus süresinin
daha düzenli gözlendiğini hatta 4 fare/kafes gru-
bundan 1 gün daha ksa siklus uzunluğu olduğunu
bildirmiştir (5,1 gün/6,4 gün). Benzer sonuçlarn
elde edildiği bir diğer çalşmada 1fare/kafes grubunda siklus süresi 4,7 gün, 4 fare/kafes grubunda 5,2 gün, 8fare/kafes grubunda ise 8,2 gün
olarak tespit edilmiştir. Ayn araştrmaclar 21
günlük deney süresince 1dişi/kafes grubunda 3,1,
4 dişi/ kafes grubunda 2,7, 8 dişi/kafes grubunda
ise 1,6 östrus siklusu gerçekleştiğini bildirmiştir20.
Dişi farelerin kafeslenme koşullar ovulasyonu da
etkileyen bir faktördür. Tamamen dişilerden oluşan bir ortamda östrus siklusu her zaman ovulasyon ile sonuçlanmayabilir10. Dişi farelerde uniseksüel kafeslemenin ovulasyon üzerine etkilerini
inceleyen bir çalşmada21 izole edilmiş dişilerde
östrus siklusu says ve spontan ovulasyon, kafeste 6 dişinin bulunduğu gruba oranla daha yüksek
bulunmuştur. Bu bulgu, grup halinde bulunan dişi
farelerde siklusun daha uzun olduğunu bildiren
çalşmalar da desteklemektedir1,3,22.
Ancak dişi farelerden oluşan bir popülasyonda
östrus supresyonunu oluşturan etkiler tam olarak
açklanabilmiş değildir. Bununla birlikte, Whitten
ve Bruce etkilerini oluşturan feromonlar androjen
bağmldr ve muhtemelen progesteronu basklayp
gonadotropik aktiviteyi uyararak östrus siklusunu
düzenledikleri düşünülmektedir23. Kalabalk kafes
popülasyonlarnda dişilerden salnan üriner kemosinyallerin ovulasyonu inhibe etmiş olabileceği,
izole edilmiş dişilerde ise tek bir dişiden yaylan
uyarann ovulasyonu basklamada yetersiz olabileceği öne sürülmüştür21. Kalabalk kafes ortamlarnda dişi kaynakl sinyaller ya da diğer stres
faktörlerinin düzensiz sikluslara neden olabileceği
düşünülmektedir24.
Bu çalşmada elde edilen bulgular, grup halinde
bulunan dişi farelerde östrus senkronizasyonunun
sağlanmasnda kafes içindeki popülasyon yoğunluğunun etkili olduğunu bildiren çalşmalar desteklemektedir. Ayrca bu çalşma, düzenli ve düzensiz
sikluslar arasndaki vajinal sürüntü farkllklarn
ortaya koymakta ve daha kalabalk gruplara
oranla, 2 dişi/kafes şeklindeki gruplamann düzenli
östrus sikluslar ve her bir faza ait normal vajinal
sürüntü histolojilerini elde etmeye yardmc olduğunu öne sürmektedir.
REFERANSLAR
1. van der Lee, S. & Boot, LM. Spontaneous pseudopregnancy in mice.
Acta Physiol Pharmacol Neerl 1955;4: 442-4.
2. van der Lee, S. & Boot, LM. Spontaneous pseudopregnancy in mice
II. Acta Physiol Pharmacol Neerl 1956;5: 213-5.
3. Whitten WK. Occurrence of anoestrus in mice caged in groups. J
Endocr 1959;18,102-7.
4. Champlin AK. Suppression of oestrus in grouped mice: the effects of
various densities and the possible nature of the stimulus. J Reprod Fertil
1971;27: 233-41.
238
238
5. Campbell CS, Ryan KD, Schwartz NB. Estrous cycles in the Mouse:
relative influence of continuous light and the precence of male. Biol Reprod
1976;14: 292-9.
6. Singletary SJ, Kirsch AJ, Watson J, Karim BO, Huso DL, Hurn PD, et
al. Lack of correlation of vaginal mpedance measurements with hormone
levels in the rat. Contemp Top Lab Anim Sci 2005;44: 37–42.
7. Dalal SJ, Estep JS, Valentin-Bon IE, Jerse AE. Standardization of the
Whitten effect to induce susceptibility to Neisseria gonorrheae in female
mice. Contemp Top Lab Anim Sci 2001;40: 13–7.
Kanter235-239
ve ark.
Yeni Tp Dergisi M.
2010;7:
8. Pasley JN, Rank RG, Hough AJ Jr, Cohen C, Barron AL. Effects of
various doses of estradiol on chlamydial genital infection in ovariectomized
guinea pigs. Sex Trans Dis 1985;12: 8–13.
9. Carswell HV, Anderson NH, Clark JS, Graham D, Jeffs B, Dominiczak
AF, et al. Genetic and gender influences on sensitivity to focal cerebral
ischemia in the stroke-prone spontaneously hypertensive rat. Hypertension
1999;33: 681–5.
10. Allen E. The oestrous cycle in the mouse. Amer J Anat 1922;30:
297-371.
11. Kanter M, Öztaş E, Dalçk C. Sçan, fare ve kobaylarda gebeliğin ilk
gününü tayin etmede vaginal sürüntü yönteminin kullanlmas. Van Tp
Dergisi 1996;3: 112-6.
12. Grasso P, Reichert LE. In vivo effects of follicle-stimulating
hormone-related synthetic peptides on the Mouse estrous cycle. Endocrinol
1996;137: 5370-5.
13. Sahu A and Ghosh A. Effect of grouping and sex on the estrous
regulation of a wild rat, bandicota bengalensis. Biol Reprod 1982;27: 1023-5.
14. Hiremath MB, Kaliwal BB. Effect of endosulfan on ovarian
compensatory hypertrophy in hemicastrated albino mice. Reprod Toxicol
2002;16: 783-90.
15. Rao RP, Kaliwal BB. Monocrotophos induced dysfunction on estrous
cycle and follicular development in mice. Ind Health 2002;40: 237-44.
16. Bruce HM. A block to pregnancy in the mouse caused by proximity
of strange males. J Reprod Fertil 1960;1: 96-103.
17. Berry ML, and Linder CC. Breeding Systems: Considerations,
Genetic Fundamentals, Genetic Background, and Strain Types. In: The
Mouse in Biomedical Research. Fox JG, Davission MT, Quimby FW, Barthold
SW, Newcamer CE, Smith AL (Eds). Vol I. Chapter 4. 2. nd. edition. USA:
Elsevier; 2007: 54-5.
18. Lamond DR. Effect of stimulation derived from other animals of the
same species on oestrous cycles in mice. J Endocrinol 1959;18: 343-9.
19. Nelson JF, Felicio LS, Randall PK, Sims C, Finch CH. A longitudinal
study of estrous cyclicity in aging C57BL/6J Mice: I. Cycle frequency, length
and vaginal cytology. Biol Reprod 1982;27: 327-39.
20. Jemiolo B, Harvey S, Novotny M. Promotion of the Whitten effect in
female mice by synthetic analogs of male urinary constituents. Proc Natl
Acad Sci USA 1986;83: 4576-9.
21. Morè L. Mouse major urinary proteins trigger ovulation via the
vomeronasal organ. Chem Senses 2006;31: 393-401. Epub 2006 Mar 1.
22. Bronson FH. Rodent pheromones. Biol Reprod 1971;4: 344-57.
23. Gangrade BK, Dominic CJ. Studies of the male-originating
pheromones involved in the Whitten effect and Bruce effect in mice. Biol
Reprod 1984;31: 89-96.
24. Ma W, Miao Z, Novotny MV. Induction of estrus in grouped female
mice (Mus domesticus) by synthetic analogues of preputial gland
constituents. Chem Senses 1999;24: 289-93.
Yazşma adresi:
Dr. Melike Sapmaz METİN
Trakya Üniversitesi Tp Fakültesi Histoloji ve Embriyoloji Anabilim Dal,
Edirne
e-mail: [email protected]
Yaznn geldiği tarih
: 24.05.2010
Yayna kabul tarihi
: 07.07.2010
239
239

Benzer belgeler

PDF - Uludag Üniversitesi Tip Fakültesi Dergisi

PDF - Uludag Üniversitesi Tip Fakültesi Dergisi frekansn ve düzenini etkiler. Kalabalk halde braklan dişi farelerin çoğu spontan yalanc gebelik ya da persistent diöstrus gösterme eğilimindedir. Bu yüzden dişi fareler arasndaki ilişkiler o...

Detaylı