Amerikan Eğitim Sistemi

Ulusal Eğitim Teknoloji Planı
ABD Eğitim Departmanı
Eğitim Teknolojisi Bölümü
American
Powered by
İçindekiler:
 Ulusal Eğitim Teknoloji Planı Teknik Çalışma Grubu
 Genel Özet
 Giriş
 Öğrenme: Katılım ve Güçlendirme
 Değerlendirme: Gerekli olanı Ölçme
 Altyapı: Ulaşma ve Kolaylaştırma
 Üretkenlik: Tekrar tasarım ve Şekillendirme
 Araştırma ve Geliştirme: Yenilik ve Ölçü
 Referanslar
 Ek A: Bu plan nasıl geliştirildi?
 Ek B: Katkı Sağlayanlar
 Ek C: Teşekkür
Çeviri:
Jale Akbaş Avrupa Okul Ağları Genel Koordinatörü
Ebru Karaca
A. Derya Kahraman
Grafik Tasarım:
American
A. Derya Kahraman
Powered by
Genel Özet:
Eğitim, Amerika’nın ekonomik büyümesi ve zenginliği ve global ekonomide rekabet edebilme
becerisinde anahtar kavramdır. Amerikalılar için eğitim, iyi çalışmalar ve yüksek düzeyde güç
sahibi olmak için bir yoldur. Demokrasimizin çalışması için gereklidir. Zamanımızın en önemli
problemlerini çözmek için gereken sınırlar arası ve kültürler arası işbirliğini hızlandırır.
Eğitim, Obama yönetimi altında iki net hedef üzerinde çalışılan çok önemli bir öncelik haline
gelmiştir. Bu iki hedef:

Üniversite mezunlarının oranını arttıracağız (%41 civarında), böylece 2020 yılı itibariyle
tüm nüfusun yaklaşık %60’ını iki ya da dört yıllık üniversite mezunu yapmayı
hedefliyoruz.

Başarı uçurumunu kapatacağız ve böylece lise mezunu tüm öğrenciler üniversiteye devam
etmeye ve kariyer yapmaya hazır hale gelecek.
Bunlar oldukça gergin hedefler ve bunlara ulaşmak büyük ölçüde risklidir. Geleceğe yönelik
olarak eyalet ve hükümetlerin gelirleri göz önüne alındığında, Amerikalılar için öğrenme çıktıları
ve mezuniyet oranlarını iyileştirmek için düşük maliyetli ve etkili stratejilere ihtiyacımız var.
Özellikle; yeniliği kapsama almalı, uygulamaları teşvik etmeli, düzenli değerlendirme yapmalı ve
sürekli iyileştirmede bulunmalıyız. İyi çalışan program ve projeler değerlendirmeye alınmalı,
böylece her okul kendi başarısının avantajını elde etme konusunda bir fırsata sahip olabilir.
Düzenlemelerimiz, politikalarımız, eylemlerimiz ve yatırımlarımız stratejik ve uygun olmalıdır.
American
Powered by
Amerikan Eğitiminin Şekillendirilmesi:
Ulusal Eğitim Teknolojisi Planı(UETP) , evrimsel bir onarma yerine devrimsel bir değişimi
gerektirmektedir. Bu planın Eğitim Sistemimizi tüm düzeylerde getireceği noktalar;

Arzu edilen çıktılar konusunda daha net olma

Etkililik, verimlilik ve esneklik konusunda ve süreçlerin tekrar tasarlanması için
işbirliğinde bulunma

Performansın sürekli olarak izlenmesi ve ölçülmesi

Çalışmanın her aşamasında ilerleme ve sonuçlar için kişilerin kendini kabul ettirmesi.
Plan, teknolojinin günlük yaşantımızın ve çalışma hayatımızın her yönünde merkezi bir rol
oynadığını ifade etmektedir ve öğrenci başarısını daha bütüncül, otantik ve anlamlı bir şekilde
ölçen kaynaklar ve değerlendirmeler kadar katılımcı ve güçlü öğrenme deneyimleri ve içeriğine
öncelik tanımalıyız. Teknolojiye dayalı öğrenme ve değerlendirme sistemleri, öğrenci başarısını
ve eğitimin tüm düzeylerini iyileştirmek için sürekli kullanılabilecek veri üretmede yüksek
önceliğe sahip olacaktır. Teknoloji, eğitimcilerin yeterliklerini hazırlama ve arttırma ile kariyerleri
sırasında uzmanlık kazanmalarını sağlayan profesyonel öğrenme ile birleşerek işbirlikçi öğrenme
stratejilerinin oluşturulmasına yardımcı olacaktır. Öğrenme eğrisini kısaltmak için iş ve eğlence
gibi bir yandan üretkenliği arttırma, diğer yandan çıktıları iyileştirmede kullanılan diğer girişim
türlerine de bakılmalıdır.
Öğrenme ve öğretmede teknoloji kullanımı, var olan teknolojik yeniliklerin eğitime transfer
edilmesi, Ulusal Bilim Kurulu gibi kurumlar tarafından yapılan eğitime ilişkin araştırma ve
geliştirme çalışmalarının devamlılığını sağlama ve bilim, teknoloji ve eğitimi öğrenme konusunda
temel araştırma ve geliştirme zorluklarının üstesinden gelme gibi en iyi yenilikçi konulara
odaklanan Ar-Ge çalışmalarında da yeni bir yaklaşım uygulamalıyız.
American
Powered by
Teknoloji ile Güçlendirilen bir Öğrenme Modeli:
UETP, beş temel alanda hedefler ve tavsiyeler ile teknoloji tarafından güçlendirilen öğrenme
modeli sunar: öğrenme, değerlendirme, öğretme, altyapı ve üretkenlik. Plan ayrıca, ulusal düzeyde
koordine edilen ve ekonomik olarak desteklenmesi gereken Ar-Ge problemlerini tanımlamaktadır.
Global ekonominin riskli ve hızla değişen istekleri, kişilerin ne bilmek istediği ve öğrenmek
istediği hakkında bize bilgi verir. Öğrenme bilimlerindeki ilerlemeler bize, insanların nasıl
öğrendiğini gösterir. Teknoloji, bu bilgi ve anlama konusunda hareket etmeyi mümkün kılar.
Öğrenme, Katılım ve Güçlendirme:
Bu planda tanımlanan öğrenme modeli, tüm öğrenciler için öğrenme deneyimlerine katılım ve
bunu güçlendirmeyi ifade etmektedir. Model, hangi konu üzerine odaklandığımızı, nasıl
öğrendiklerini, nerede ve ne zaman öğreneceklerini ve kimin öğrenmeye ihtiyacı olduğunu
sorgular. Tüm öğrencileri geçmişleri, dilleri ve yetersizliklerini göz önüne almaksızın
başarmaları için motive etmeye ve ilham vermeye yönlendirir. Kişisel öğrenmeyi sağlama ve
sürekli ve yaşam boyu öğrenmeyi kazanmak için teknolojinin gücünden faydalanır.
Günümüzde birçok öğrenci, kendilerine 7 gün 24 saat bilgi ve kaynaklara mobil olarak
ulaşmalarını sağlayan teknoloji ile donanmıştır. Bu da onların multimedya içeriği oluşturmalarını,
bunu tüm dünya ile paylaşmalarını ve tüm dünyadan insanların fikirlerini paylaştığı, işbirliği
yaptığı ve yeni şeyler öğrendiği çevrim içi sosyal ağlara katılmalarını sağlar. Öğrenciler okul
dışında, kendi adımları ile kendi yollarında yürümek konusunda tutkularının peşine düşmekte
özgürdürler. Fırsatlar limitsiz, sınırsız ve yaratıcıdır.
Eğitim sistemimizin karşılaştığı zorluklardan biri de tüm öğrenciler için onların günlük
yaşamlarını ve gelecek gerçeklerini göz önüne seren katılımcı, kişisel öğrenme deneyimleri
yaratmak için öğrenme bilimleri ve modern teknolojiyi öne çıkarmaktır. Geleneksel sınıf
eğitimine karşın, bu durum öğrencileri merkeze almayı ve onlara değişik boyutlarda esneklik
sağlayarak kendi öğrenmelerinin kontrolünü almaları için güçlendirmeyi gerektirir.
American
Powered by
Standartlara dayalı kavramlar ve yeterlikler dizisi, tüm öğrencilerin ne öğrenmesi gerektiğinin
temelini oluşturur. Bundan da öte, öğrenciler ve eğitimciler öğrenmeye katılım konusunda
tercihlere sahip olacaktır: büyük gruplar, küçük gruplar, bireysel hedeflere, ihtiyaçlara, ilgi
alanlarına ve her öğrencinin önceliğine yönelik çalışmalar. Teknoloji, sınıfta var olanlardan da öte
daha fazla öğrenme kaynağına ulaşmaya öncelik tanımalıdır, öğretmenler, aileler, uzmanlar ve
sınıf dışındaki danışmanlar ile bağlantı sağlanabilmelidir. 7 gün 24 saat kullanılabilmeli ve yaşam
boyu öğrenmeye yönelik olmalıdır.
Öğrenciler neyi nasıl öğrenmeli?
Alan İngiliz dil bilimleri, Matematik, Fen bilimleri, sosyal bilimler, tarih, sanat ya da müzik olsun,
21. Yüzyıl becerileri ve eleştirel düşünme, kompleks problem çözme, işbirliği ve mültimedya
iletişimi gibi 21. Yüzyıl yeterlikleri ve uzmanlıkları tüm içeriklere yedirilmelidir. Bu yeterlikler,
uzman öğrenenler olmamız için gereklidir, bu şekilde kendi yaşamlarımızı da hızla değişen
dünyaya göre ayak uydurur hale getirebiliriz. Bu da; belirli içerik alanları arasında derin bir
anlayış ve bunlar arasındaki gerekli bağlantıları yapmayı kapsar.
Nasıl öğrenmemiz gerektiği belirli alanlardaki profesyonellerin teknolojiyi nasıl kullandığını
içerir. Profesyoneller wiki, bloglar ve dijital içerik gibi web araçlarını mesleklerinde gerekli olan
araştırma, işbirliği ve iletişim için kullanırlar. Veri toplarlar ve bu veriyi anket ya da görsel
araçların analizini yaparlar. Tasarım için grafiksel ve 3D modelleme araçlarını kullanırlar.
Öğrenciler için bu gerçek dünya araçlarını kullanmak onların gerçek dünya sorunları ile baş
etmesinde öğrenme fırsatları yaratır. Ayrıca onların global rekabetçi bir iş gücünün üretici üyeleri
olmaları için hazırlanmalarına olanak sağlar.
Değerlendirme: Önemli olanı ölçme:
Öğrenme modeli, öğrenme sırasında güçlü ve zayıf noktaları keşfetme, ilgili konuları ölçmenin
daha iyi ve yeni yollarını bulmayı gerektirir. Öğrenci performansını iyileştirme ve tasarım,
yönetim ve değerlendirme süreçlerine tüm paydaşları dâhil etmek için halen vaktimiz var. Tüm
bu etkinliklerde, teknolojiye dayalı değerlendirmeler her öğrenci için en iyi neyin olduğu
temelinde karar almak için veri sağlayabilir ve tüm eğitim sisteminde sürekli iyileştirmeye
yönlendirebilir.
American
Powered by
Eğitim yöneticileri tüm alanlarda 21. Yüzyıl yeterliklerini ve uzmanlıklarını ölçen standartlar ve
değerlendirmeler geliştirmeye başladılar. Öğrencilerin multimedya, etkileşim ve bağlantı hakkında
nasıl düşündükleri konusunda bilişsel araştırma ve teorileri birleştiren teknolojiye dayalı
değerlendirmeler, bu tip becerilerin direkt olarak değerlendirilmesini mümkün kılar. Bu da;
insanların günlük yaşamda dikkate aldıkları ilgili sosyal konular ve problemler bağlamında
yapılabilir.
Öğrenme sistemleri ile birleştirildiğinde, teknolojiye dayalı değerlendirmeler öğrenme ve öğretim
uygulama şartlarını teşhis etmek ve düzenlemek için kullanılabilir. Aynı zamanda öğrencilerin not
alma ve geçerlilik konusunda ne öğrendikleri de belirlenebilir. Her iki kullanım da önemlidir,
fakat resmi olarak yapılan öğrencinin öğrenmesini anında iyileştirebilir. Hatta sistemler,
öğrencilerin girdilerini almak ve onların bilgisi ve problem çözme becerileri konusunda materyal
toplamak için de tasarlanabilir. Zaman içerisinde; sistem öğrencilerin becerisi hakkında daha fazla
şey öğrenir ve artan bir şekilde uygun desteği sağlar.
Sürekli iyileştirmeye devam etmek için verileri kullanma:
Öğrenci öğrenme verileri, standartlarda belirtilen uzmanlıklar ve yeterlikleri tam olarak açıklayan
değerlendirmeler ile birlikte, öğrenme çıktıları ve üretkenliği sürekli olarak iyileştirmek için
toplanabilir ve kullanılabilir. Örneğin; bu tip veriler öğrenciler, eğitimciler, aileler, okul
yöneticileri ve bölge yöneticileri için bağlantılı bir geri dönüt sistemi yaratmak için kullanılabilir.
Bunun çalışması için ilgili veriler doğru insanlara, doğru zamanda ve doğru şekilde uygun ve
kullanılır hale getirilmelidir. Eğitim sistemindeki eğitimciler ve eğitim yöneticileri, kendilerine
değerlendirme süreci, ilgili verilerin analizi ve uygun şekilde hareket edebilmelerine yardımcı
olabilecek araçlar ve eğitim ile desteklenmelidir.
Öğretme: Hazırlanma ve Bağlantı kurma
Ayrıcalıklı teknoloji, öğrenme ve değerlendirme bilgimizi iyileştirmemize yardımcı olurken,
öğrenme modeli teknolojiyi kullanarak eğitimcilerin kapasitesine göre bağlantılı öğretim
modelini oluşturmaya yardımcı olmaktadır. Bu tip bir öğretim modelinde, birbirine bağlı
eğitimciler ekibi tek başına uygulama yapanların yerini alır, sınıflar eğitimcilerin 24 saat 7 gün
American
Powered by
tüm verilere ve analitik araçlara ulaşabileceği şekilde donatılır ve eğitimcilerin kendilerine
sağlanan verilere göre hareket edebilmesine yardımcı olmak için tüm kaynaklara ulaşmaları
sağlanır.
Profesyonel eğitimciler eğitim sisteminin tekrar şekillendirilmesinde çok önemli bileşenlerdir, bu
yüzden öğretim uzmanlığını güçlendirmek etkili öğretim ve geçerlilik kadar önemli hale
gelmektedir. Arzu ettiğimiz etkili eğitimcileri kazanmak ve istediğimiz öğrenme çıktılarına
ulaşmak için, tüm bunların hepsinin hayata geçirilmesi gereklidir. Teknolojiyi öne çıkarmak
öğrenme ve değerlendirmeyi iyileştirmemize yardımcı olur, ayrıca bizim bağlantılı öğretim
modeline geçmemize de yardımcı olabilir.
Bağlantılı öğretim modelinde, sınıftaki eğitimciler verileri kullanmada tüm öğrenme verileri ve
araçlarına tamamen bağlanır; içerik, kaynaklar ve onların ilgili öğrenme deneyimlerini
yaratmaları, yönetmeleri ve değerlendirmelerini güçlendirecek sistemler, öğrencilerin okul
içerisinde ve dışında direkt olarak öğrenmesinin desteklenmesi gibi. Aynı bağlantılar, kendilerinin
öğretimsel uygulamalarını iyileştiren kaynaklar ve uzmanlıklara ulaşmasını sağlar, öğrencilerin
kendilerinin öğrenebileceği bir ortamda yardımcı ve işbirlikçi rol oynayarak onlara rehberlik eder.
Bağlantılı öğretimde öğretme bir ekip etkinliğidir. Bireysel eğitimciler, öğrenciler ve onların
akranları, okullardaki diğer eğitimciler, okul sonrası programlar, tüm dünyadan farklı alanlarda
profesyonel uzmanlar, öğrencilere okul dışında olduklarında hizmet veren gönüllü kuruluşlar ve
çocuklarının eğitiminde aktif rol almak isteyen aileler, çevrim içi öğrenme toplulukları
oluşturabilirler.
Düzensiz ve etkili olmayan profesyonel gelişme; yerini işbirlikçi, uyumlu, sürekli, artan fırsatlarla
daha etkili dersler ve çalıştayları bir araya getiren, işbirliğine uygun kaynaklar ve fırsatlarla dolu
çevrimiçi çalışmaları içeren profesyonel öğrenmeye bırakır. Öğretmenlere eğitim veren eğitim
kurumları kendi açılarından mezunlarının profesyonel gelişiminde tüm kariyer yaşamları boyunca
çok önemli bir rol oynar.
Bağlantılı öğretim, eğitim sistemimizi öğrenciler için fazla seçenek ve uygun ortam bulunmadığı
durumlarda onların etkili öğretme ve öğrenme kaynaklarına ulaşmalarını sağlar. Bu da; tüm
eğitimcilerin çevrimiçi öğrenme sistemlerinde uzmanlık ve yeterliklerini artırmaları ile
gerçekleşebilir.
American
Powered by
Profesyonel eğitimciler için 21. yüzyıl kaynakları:
Bağlantılı öğretime imkân veren teknoloji şu an vardır, fakat tüm bunları sağlayacak bağlantılara
çok öncelik verilmemiştir. Şu andaki eğitimciler, diğer sektörlerdeki profesyonellerin günlük
yaşamlarının bir parçası olan teknolojiyi kullanma konusunda aynı anlayışa sahip değildir ve
kolaylık göstermemektedirler. Aynı şey okullardaki, bölgelerdeki ve resmi yönetimlerdeki eğitim
yöneticileri ve politika oluşturucuları ve alan için yeni eğitimciler yetiştiren eğitimciler için de
söylenebilir.
Teknoloji anlayışındaki bu uçurum, program ve müfredat gelişimini, okullardaki eğitim ve bilgi
teknolojileri hakkındaki alınan kararları ve hizmet içi profesyonel öğrenmeyi etkilemektedir. Bu
uçurum, teknolojinin öğretim uygulamaları ve öğrenme çıktılarını iyileştirecek şekilde kullanımını
engellemektedir.
Biz halen, bağlantılı öğretimi eğitim sistemimize katmalıyız ve bu yüzden eğitimcileri
uzmanlıklarında destekleyen okullar, bölgeler, eğitim fakülteleri, profesyonel öğretim görevlileri
ve profesyonel organizasyonlarda yeniliğe ihtiyacımız var.
Altyapı: Ulaşma ve Kullanabilme:
Öğrenme modelinin gerekli bir bileşeni de her öğrenci, eğitimci ve eğitim sistemindeki
kaynaklar açısından ihtiyaç duydukları her yerde ve her zaman öğrenme için gerekli olan
ayrıntılı bir altyapıdır. Bunun altında yatan prensip; altyapının geniş bantlı bağlantı hizmet
sağlayıcı, yazılım, yönetim sistemleri ve yönetim araçlarına ek olarak sürekli iyileştirme için
kişiler, süreçler, öğrenme kaynakları, politikalar ve süreklilik modellerini içermesidir. Bu
altyapıyı oluşturma oldukça yoğun ve koordineli bir çaba isteyen uzak hedefli bir projedir.
Bugün eğitimin birçok yönünü teknolojiye adapte etmiş olmamıza rağmen, öğrenme için detaylı
bir altyapı sınıflardaki geleneksel öğretmen- öğrenci modelinden, öğretim ekipleri ve sınıfları,
laboratuarlar, kütüphaneler, müzeler, işyerleri ve evlerde her tür araca ve İnternet bağlantısına
ulaşabilecekleri şekilde bir araya getiren bir öğrenme modeline doğru yol almak için gereklidir.
American
Powered by
Son 40 yıl içerisinde, öğrenmeye yönelik güçlü teknoloji kaynakları ve araçlara yönlendiren
bilgisayar ve iletişim teknolojilerinde emsalsiz ilerlemeler görmekteyiz. Bugün, düşük maliyetli
İnternet erişim araçları, dijital araçlara kullanımı kolaylaştıran araçlar ve Web bilgi ve multimedya
öğrenme içeriği, iletişim ve işbirliğine ulaşımı kolaylaştırıyor. Alanlar, organizasyonlar,
uluslararası sınırlar ve kültürlerle ilgili çevrim içi öğrenme topluluklarına katılma becerisi de
sağlar.
Bu teknoloji kaynakları ve araçlarının birçoğu, halen kamu eğitim sisteminde kullanılmaktadır.
Buna rağmen şu anda teknoloji ile güçlenen eğitim dönüşümünde bir patlama noktasındayız.
Değişime ilişkin bu devrim niteliğindeki fırsat, var olan teknolojinin sürekli zorlaması ve eğitim
sistemini
radikal
olarak
iyileştirmek
için
ulusal
bir
ihtiyacın
ortaya
çıkması
ile
değerlendirilmektedir.
Sürekli öğrenme:
Öğrenme için altyapı, bulundukları yer ve zaman göz önüne alınmaksızın tüm öğrencilere,
eğitimcilere ve yöneticilere açıktır. Sadece bilgiye ulaşmayı desteklemez fakat çevrimiçi öğrenme
topluluklarına katılım ve insanlara ulaşımı sağlar. Gelişime katkıda bulunanların uygulama
yapacakları bir platform sağlar.
Öğrenme için altyapı; metin, stil, hareketli görüntüleri ve uygulamaları birleştiren multimedyaya
dayalı bilginin paylaşılması ve fethedilmesinin yeni yollarını ortaya çıkarır. Okul içinde ve dışında
öğrenmenin bütünleşmesi kusursuz hale gelir. Öğrenmeyi sıkı bir bilgi transfer modelinden
kurtarır (kitap ya da öğrenciler için öğretmenler) ve olmayı öğrenme, yapmayı öğrenmenin
birleştirilmesi konusunda daha motive edici olmayı sağlar.
Öğrenmeye ait altyapı, uygun düzeylerde güvenlik ve özellik garantilerken birçok kaynaktan
verilere ulaşmayı sağlar ve tüm bunları bir araya getirir. Altyapı bilgisayar yazılımı, veri ve ağlar,
bilgi kaynakları, birlikte çalışabilen yazılımlar, hizmet ve araçları bütünleştirir ve gelişim, bakım
ve yönetimden sorumlu profesyonel ekipleri destekler ve gerekli bağlantıları kurar, tüm bunların
öğrenme ve öğretmeye dönüşümlü yaklaşımlarda kullanımını sağlar.
American
Powered by
Üretkenlik: Tekrar tasarım ve Değişim:
Amerikan eğitim sistemini tekrar şekillendirme hedefine ulaşmak için temel varsayımları ve
eğitim sistemimizi tekrar düşünmeliyiz. Teknolojiyi kişiselleşmiş öğrenmeye uygulamalıyız ki
öğrenciler sistem içerisinde mezun olduklarında belirli bir ilerleme kaydetsinler. Bu ve diğer
girişimler yatırım gerektirir, fakat sıkı ekonomik bağlantılar ve temel sorumluluk harcadığımız
her miktarın hakkını vermeyi gerektirir. Teknolojiyi eğitim sisteminin tüm düzeylerinde
güvenilir, net ve tam bir finansal performans ile planlamalı, yönetmeli, izlemeli ve karar
vericilere net bir rapor sunmalıyız. Bu tip bir şeffaflık okulların eline geçen eğitim bütçeleri ile
hedeflerini karşılayabilmesi için gereklidir.
Üretkenliği iyileştirmek, tüm sektörlerde hem kar amaçlı olan hem de olmayan Amerikan
kurumlarının güncel odak noktasıdır, özelikle de zor ekonomik dönemlerde. Bununla birlikte;
eğitim, üretkenliği arttırmak ve maliyeti yönetebilmek için diğer sektörlerin düzenli olarak
kullandığı uygulamaların çoğunu uygulamaya koymamıştır. Teknolojiyi de bu alanlarda yeteri
derecede kullanmamıştır. Diğer sektörlerin deneyimlerinden daha çok şey öğrenebiliriz.
Eğitimin iş deneyiminden öğrenmesi gereken, üretkenlik konusunda dramatik değişiklikler fark
ettiğimizde teknolojinin bize sağladığı temel yapısal değişiklikleri yapmak zorunda olmamızdır.
Kamu eğitim sisteminin temel amacı hep aynı olmasına rağmen, okulların, öğrencilerin ve
eğitimcilerin rolleri ve işlevlerinin yaşadığımız zamanın değişikliklerini yansıtması ve bir dünya
lideri olarak hedeflerimize uygun olması gerektiğini unutmamalıyız. Bu düşünce tarzı öğrenme,
değerlendirme ve öğretme süreçlerine, okulların ve okul sistemlerinin işlevsel ve finansal
altyapısına uygulanabilir.
Temel varsayımları tekrar düşünme:
Eğitim sistemimizdeki temel varsayımlardan biri, eğitim hedefleri ölçülerinin zamana dayalı
olmasıdır. Diğer bir varsayım ise, öğrencileri yaş gruplarına göre ayırma, farklı akademik alanlar
oluşturma, sınıfları aynı düzeyde öğrencilerden oluşturarak aynı programı öğretme ve tüm bu
grupları bir sene boyunca bir arada tutmadır.
Son on yıl içerisinde eğitimin yapılandırılmasına ilişkin farklı olasılıkları ortaya koyan radikal
olarak tekrar tasarlanmış sınıfları da görmekteyiz. Bunlar, geleneksel akademik dönemler ve
American
Powered by
müfredata kilitli eğitim sistemleri yerine, öğrencilerin bireysel ihtiyaçlarına uyan daha esnek
program ve yeterliklere odaklanmaktadır. Bunlara ek olarak; okullar öğrenme günü, haftası veya
yılını yaygınlaştırma fırsatı veren çevrim içi öğrenme çalışmaları başlatıyor.
Öğrencilerin okuldan ayrılma ya da eğitim öğretimden kopma kararı altında yatan kişisel ve
akademik faktörler vardır, fakat çocuklar okula başlamadan önce destek en kısa sürede
başlamalıdır ve çocuklar okula devam ettiği sürece bu destek devam etmelidir. Teknoloji ile
desteklenen uygulamalar problemlerin belirlenmesine yardımcı olabilir.
Amerika’da eğitimin tekrar tasarlanması tüm ülke çapında binlerce okul ve bölgenin, özel ve
kamu sektöründeki diğer eğitim paydaşlarının yenilikçi çözümler tasarlaması ve uygulaması
konusunda yardımcı olabilir. Eğitim için çalışan öğretmenler, yöneticiler ve karar vericiler tüm bu
çalışmaları gerçekleştirmek üzere tüm çabalarını ortaya koyacaklardır.
Şimdi Hareket Zamanı:
Ulusal Eğitim Teknoloji Planında zaman konusunda bir lüksümüz olmadığı belirtilmektedir:
Hemen harekete geçmeli, program ve çalışmalar konusunda düzenlemeler yapmalıyız. Başarı;
eğitim sisteminin tüm seviyelerinde ve yüksek eğitim kurumları, özel girişimler ve kar amacı
olmayan kurumlar açısından liderlik, işbirliği ve yatırım gerektirecektir.
Tüm dünyada eğitim, devletin ve yerel kurumların temel sorumluluğudur. Tüm kamu ve özel
kurumları, tüm öğrenciler ve özellikle eğitim imkânları sınırlı olan düşük gelirli, azınlık öğrenciler
ve engelli öğrencilere ulaşılmalıdır. Eğitim Departmanı, etkili stratejiler ve uygulamaların
tanımlanması, bölgelerdeki yeniliklerin teşvik edilmesi ve aktif olarak desteklenmesi ve bölgelerin
en imtiyazlı kaynaklara ulaşmasına yardımcı olacak işbirliklerini yürütmede önemli bir role
sahiptir. Bu şekilde en iyi fikirler ortaya çıkabilir.
Akademik kurumlar, okuldan ayrılma oranlarını düşürmek ve orta öğretimden sonra öğrenime
devam etme oranlarını arttırmak için K-12 okulları ile daha yakın bir ilişki içerisinde çalışmaya
ihtiyaç duyacaktır. Bu akademik kurumlar, ulusal Ar-Ge çabalarının yürütülmesinde anahtar rolü
oynayacaktır.
American
Powered by
21. yüzyıl içerisinde Amerikan eğitiminde değişiklik yapma ya da daha iyi bir rol oynama
konusunda çok fazla bir baskı ihtiyacı olmamıştır. Ulusal Eğitim Teknoloji Planı çok önemli bir
ulusal önceliğe cevap verebilecek olan 5 yıllık bir eylem planıdır ve global ekonomide rekabetçi
olarak kalabilmek için geliştirilen bir anlayış biçimidir.
Hedefler ve Tavsiyeler:
Eğitimde gerekli değişiklikleri yapmak için tüm fikirleri harekete dönüştürmeliyiz. Ulusal Eğitim
Teknoloji Planı, bu planın anahtar bileşenlerini belirleyen beş hedef sunmaktadır: öğrenme,
değerlendirme, öğretme, altyapı ve üretkenlik. Bu hedeflere ulaşmada eğitim sisteminde yer alan
tüm okullar, eğitim kurumları ve diğer paydaşlar yer almaktadır.
1.0.Öğrenme: Katılım ve Güçlendirme
Tüm öğrenciler onların global bir toplumda aktif, yaratıcı ve bilgi sahibi katılımcılar olmalarını
hazırlayan katılımcı ve güçlendirici öğrenme deneyimlerine ulaşacaklar.
Bu hedeflere ulaşmak için aşağıdakileri tavsiye ediyoruz:
1.1.Ülkeler, öğrenmeyi iyileştirmek için 21. Yüzyıl uzmanlığını ve teknolojinin gücünü
yansıtan standartlar ve öğrenme hedefleri oluşturmak ve uygulamak zorundadır. Bizim
eğitim sistemimiz, öğrencilerin ne bilmesi gerektiği ve neyi öğrenebileceği temeline
dayanan kavramlar ve yeterlikler dizisi üzerine kuruludur. Alan ne olursa olsun ister
yabancı dil ister Matematik, sosyal bilimler ya da Fen bilimleri; eleştirel düşünme,
kompleks problem çözme, işbirliği, mültimedya iletişimi ve teknolojik yeterlikler gibi 21.
Yüzyıl yeterlikleri ve uzmanlıklarının bütünleştirilmesini göz önüne alınmalıdır.
1.2.Ülkeler ve bölgeler, teknolojiyi öğrenme bilimlerindeki prensipleri tasarlamak üzere
geliştirmeli ve uygulamalıdır. Bilişsel fen, nörobilimler, eğitim ve sosyal bilimler gibi
öğrenme alanlarındaki ilerlemeler birbirine bağlı üç tür öğrenme hakkında bize fikir
verebilir; gerçek bilgi, işleme yönelik bilgi ve motivasyonlu katılım. Teknoloji, bu üç
alanda çalışmamız ve kendimizi geliştirmemiz konusundaki becerimizi arttırmıştır.
Bugünün öğrenme çevreleri insanların nasıl öğrendiği ve öğrenmeyi kolaylaştırmak için
teknolojinin avantajlarından yararlanma şeklini ortaya koymaktadır.
American
Powered by
1.3.Ülkeler ve bölgeler esneklik sağlayan öğrenme kaynakları ve öğrencilerin her zaman
her yerde ulaşabileceği teknoloji gücünü geliştirmeli ve uygulamalıdır. Her durumda
İnternete bağlanabilme, eğitim sistemimizde her zaman ve her yerde öğrenme deneyimleri
yaratma konusunda eğitim sistemimize büyük katkı sağlamaktadır. Bu kişisel öğrenme
prensipleri ve Öğrenme için Evrensel Tasarım düşüncesi birleştirildiğinde, tüm bu
deneyimler birçok eğitim ortamında tüm öğrencilerin erişimine sunulabilir; bunlar düşük
gelirli öğrenciler, üstün yetenekli öğrenciler, kırsal kesimlerde yaşayan öğrenciler ya da
engelli öğrenciler de olabilir.
1.4.Öğrenme bilimleri ve teknolojideki ilerlemelerinde fen ve teknoloji alanlarındaki
çalışmaları arttırmak ve geliştirmek, tüm öğrencileri kendi potansiyellerine göre yeni
metodolojilerde değerlendirmek de önemli bir yer tutar. Veriler, bilgi ve fikirleri sunmak
ve gerekli iletişimi kurmak için kullanılan yeni teknolojiler, fen ve teknoloji alanlarındaki
profesyonel uygulamaları değiştirdi ve bu alanda uzmanlık gerektiren konularda
öğrencilerin ne bilmesi gerektiği de ortaya koyuldu. Teknoloji; kompleks fikirlerin daha
ayrıntılı bir biçimde anlaşılmasını sağlayan fen bilimleri ve matematik içeriği ile öğrenci
etkileşimini desteklemek ve eğitim sistemi içerisinde fen ve matematik öğrenimi için yeni
fırsatlar yaratmak için kullanılmalıdır.
1.1. Değerlendirme: Neyi ölçtüğümüz önemli
Eğitim sistemimizin tüm düzeyleri sürekli iyileştirme için gerekli ölçmeyi yapma ve değerlendirme
verilerini kullanmak için teknolojinin gücünü ön plana çıkaracaktır.
Bu hedeflere ulaşmak için aşağıdakileri tavsiye ediyoruz:
1.1. Ülkeler ve bölgeler, öğrenci, öğretmen ve diğer paydaşlara başarıyı ve öğretim
uygulamalarını iyileştirmek için uygun değerlendirmeler tasarlayacak, geliştirecek ve
uygulayacak. Değerlendirme teorisi ile birleştirilen öğrenme bilimleri ve teknolojisi,
öğrencileri öğrenme konusunda değerlendirmede yeni ve daha iyi yollar sağlayabilir. Bu
da; öğrencilere sağlanan geri dönütün kalite ve niceliğini arttırabilecek tasarım, geliştirme
ve teknolojiye dayalı değerlendirmeler ile olabilir.
American
Powered by
1.2. Nicel ve nitel kullanım açısından değerlendirme materyalleri ve süreçlerinin
iyileştirilmesi için tüm eğitimcilerin, eğitim kurumlarının ve geliştiricilerin teknolojiyi
kullanma konusunda kapasite oluşturmaları gereklidir. Teknoloji geleneksel test
metotlarıyla değerlendirilemeyen ve eğitim sistemimize daha etkili değerlendirme
materyalleri tasarlama, geliştirme ve geçerli hale getirme fırsatı veren ölçme araçlarını
destekleyebilir. Bu kapasiteyi oluşturmak eğitimciler ve uzmanlar arasında bilgi değişimi,
işbirliği ve uyumun sağlanması ile hızlandırılabilir.
1.3.Simülasyon, işbirlikçi çevreler, görsel dünyalar, oyunlar ve bunun gibi diğer farklı
değerlendirme teknolojilerini araştıran ve keşfeden araştırma ve geliştirme metotları
kompleks becerileri değerlendirirken, öğrencileri motive etmek ve katılımını sağlamak için
kullanılabilir. Özelikle oyunlar gibi interaktif teknolojiler, tüm oyuncuların nasıl yapması
gerektiğini bilmesine yönelik kesin performans dönütleri sağlar. Sonuç olarak, çocukların
yüksek düzeyde katılımını ve öğrenmeye olan motivasyonlarını arttırır. Ayrıca,
eğitimcilerin önemli yeterlikleri ve değişik açılardan düşünme yönlerini, öğrencilerin
günlük yaşamda önemsedikleri etkinlikler aracılığı ile değerlendirmelerine olanak verir.
Çünkü interaktif teknolojiler buna olanak sağlar ve değerlendirme ve interaktif teknoloji
uzmanları tüm bunları değerlendirmede kullanmak için araştırmalar yapmak üzere
işbirliğine girmelidir.
1.4. Öğrencilerin üstün yeteneklerini ölçüp değerlendirmek yerine, tüm öğrencilere ait neyi
ölçmek istediğimize dair en iyi tavsiyeleri içeren araştırma ve geliştirme çalışmalarının
yapılması gereklidir. Bir değerlendirmenin geçerli olabilmesi için gerçekten ölçmek
istediği nitelikleri ölçmeli ve bu puanlar dış faktörlerden etkilenmemelidir. Örneğin; fen
bilimlerinde bir değerlendirme yapılırken bu alandaki fen kavramları ve bunların
uygulanması ölçülmelidir, bilgisayardan çıktı alma, Mouse kullanma ya da word programı
becerileri ölçülmemelidir. Değerlendirme ve teknoloji uzmanları, uygun özelliklerle
değerlendirme sistemi geliştirmeyi mümkün hale getirebilecek değerlendirme tasarım
araçları ve süreçleri yaratmak için işbirliği içine girmelidir, böylece değerlendirmeler
değerlendirmenin ölçmek istediği nitelikler anlamında sınava tabi tutulanların güçlü
yönlerini ortaya çıkarabilir.
American
Powered by
1.5.Öğrencilerin öğrenme konusunda sürekli iyileştirilmesine yönelik verilerin toplanması
ve paylaşılmasını içeren bir değerlendirme modeli uygularken gizlilik vbilgi korumaya
ilişkin uygulamalar, politikalar ve düzenlemelerin gerçekleştirilmesi gerekir. 18 yaş altı ya
da 18 yaşındaki her öğrencinin velisi elektronik kayıtlardan öğrencinin değerlendirme
verilerine ulaşabilmelidir ki öğrenci de eğitim kariyeri boyunca buna ilişkin önlemler
alabilsin.
1.2. Öğretme: Hazırlık ve bağlantı kurma
Profesyonel eğitimciler, bireysel ve ekip olarak desteklenecekler ve bu şekilde tüm öğrencilerin
daha etkili bir eğitim almasına olanak sağlayacak veri, içerik, kaynaklar, uzmanlık ve öğrenme
deneyimleri ile daha kolay bağlantı kurabilecekler.
Bu hedeflere ulaşmak için aşağıdakileri tavsiye ediyoruz:
1.1. Tüm eğitimcilerin teknolojiye dayalı içerik, kaynaklar ve araçlara ne zaman ihtiyaç
duyarlarsa ulaşmalarını sağlamak için fırsatlar arttırılmalıdır. Bugünün teknolojisi bir okul
bölgesinde ya da üniversitede, ülkede ve hatta tüm dünya çapında eğitimcilerin tüm
kaynaklara ulaşmasına olanak sağlar. Eğitimciler problemlerin çözümlerini tartışabilir ve
dakikalar içerisinde, günler, haftalar değil, en iyi uygulamalar konusunda bilgi alışverişinde
bulunabilirler. Bugünün eğitimcileri kendilerinin ve her öğrencinin daha katılımcı ve etkili
öğrenme fırsatlarına ulaşmalarına fırsat veren teknolojiye dayalı kaynaklara ulaşabilirler.
1.2. Okullar, hizmet-içi eğitim merkezleri ve profesyonel kurumlar için eğitimcilere uzun
süreli kariyer gelişim fırsatları sağlayan uygulama toplulukları yaratmak için sosyal ağ
teknolojileri ve platformlar ön plana çıkarılabilir. Sosyal ağlar, eğitimcilere profesyonel
öğrenmeyi en uygun zamanda veren araçlar ve kaynaklar için uzun süreli kariyer ortamları
yaratabilir. Bu ağlar, ayrıca zaman içerisinde sürekli olarak uygulamalarını iyileştirilmeleri ve
becerilerini artırmaları için de olanak verir. Çevrim içi topluluklar; tüm eğitimcilerin çevrim
içi kurslar almalarını, uzmanlarla iletişime geçmelerini, zamanında problem çözümü için en
iyi
uygulamaları
bulmayı,
eğitimciler
için
meslektaşları
ile
kaynaklar
geliştirmelerine yönelik platform ve araçlar sağlamak için de kullanılabilir.
American
Powered by
tasarlayıp
1.3. Tüm öğrencilerin etkili öğretim ve daha iyi öğrenme fırsatlarına ulaşmaları için özellikle
uygun olmayan bölgelerde, çevrim içi ulaşım kullanarak teknolojiyi kullanmalarını
sağlayabilir. Kırsal kesimde olan ve engelli öğrencilere hizmet veren birçok eğitim kurumu
özel eğitim alanlarında içerik bilgisi ve uzmanlıkta öğrencilere ulaşma konusunda yeterlikleri
olan eğitimcilerden yoksun durumdadır. Etkili öğretimin uygulandığı bazı bölgelerde bile
öğrenciler belirli alanlarda kendilerini modern dünyaya hazırlayacak özel tercihlere
ulaşabilme konusunda sıkıntı çekmektedir. Çevrim içi öğrenme tercihleri, tüm öğrencilerin en
iyi öğrenme ve yüksek kalitede bilgiye ulaşmasında öncelik sağlamalıdır.
1.4. Hizmet öncesi ve hizmet içi eğitimcilere dijital okuryazarlığı arttırmaları için teknoloji ile
desteklenen profesyonel öğrenme deneyimleri sağlanmalı ve öğrenme, değerlendirme ve
öğretim uygulamalarını iyileştirmek için tüm öğrencilere zorlayıcı ödevler verilmelidir.
Teknoloji bizlere öğrencilerin katılımının sağlanması ve motive olmasına yardımcı olduğuna
göre, teknoloji eğitimcilerin ne ve nasıl öğretmeleri konusunda motive olmaları ve katılım
sağlamaları konusunda da kullanılabilir. Bu da; eğitimcileri hazırlama konusunda teknoloji
kullanımındaki en iyi uygulamaları adapte etme ve temel prensiplerin sentezlenmesini
gerektirecektir. Teknoloji ayrıca pedagojik uygulamalardan farklı bir beceri olmaktan öte,
öğretme metotları ve alan deneyimleri bileşeninin bütünleşmesi olmalıdır.
1.5. Çevrimiçi öğretimde bir öğretme becerisi geliştirilmelidir. Çevrim içi öğretim gittikçe
artan bir şekilde eğitim sistemimizin bir parçası olduğuna göre, daha kişiselleşmiş ve katılımcı
ve tüm öğrencilerin en iyi uygulamalara katıldığı çevrimiçi öğrenme deneyimleri sağlamamız
gerekiyor. Bu ise; öğretim tasarımı konusunda becerikli ve var olan teknolojiler konusunda
bilgi sahibi olan eğitimciler için fırsat ve ihtiyaç doğuruyor. Bu ihtiyacı karşılamak için etkili
öğretimi garantileme konusunda çevrim içi kurslar ve öğretim için uygun standartlar
geliştirilmeli ve öğretmenler bu eğitimlerden sonra sertifikalandırılmalıdır.
American
Powered by
1.3. Altyapı: Ulaşım ve Sağlama
Tüm öğrenciler ve eğitimciler ihtiyaç duydukları yer ve zamanda öğrenme için gerekli altyapıya
ulaşabilecek.
Bu hedeflere ulaşmak için aşağıdakileri tavsiye ediyoruz:
1.1.Eğitimcileri ve öğretmenlerin okul içinde ve dışında İnternete ve yeterli kablosuz bağlantıya
ulaşmaları sağlanmalıdır. Bu şekilde teknolojiye dayalı öğrenme kaynaklarına ulaşabilirler.
“Yeterli” kelimesi okulda, okul bölgesinde ve evde İnternet kullanım becerisi olarak
tanımlanabilir. Ayrıca; multimedya, iletişim ve işbirliği çevreleri ve topluluklar gibi bağlantılı
kaynakların sürekli kullanımını da içermektedir. Geniş bantlı İnternet girişimlerine bireysel olarak
bu tip bir bağlantı sağlamak son derece önemlidir ve birçok resmi kurum tarafından bu
gerçekleştirilmektedir.
1.2.Her öğrenci ve öğretmen, okul içinde ve dışında araştırma, iletişim, multimedya içeriği
yaratma ve işbirliği için en azından bir İnternet bağlantı aracına ve uygun yazılıma sahip
olmalıdır. 7 gün 24 saat uygun araçlar ve teknolojiye dayalı yazılım ve kaynaklar ile İnternete
bağlanma sadece, öğrenmeyi amaçlandığı şekilde iyileştiren öğrenci merkezli öğrenme ve
değerlendirme, öğrenci katılımı ile başarıya ulaşabilir. Bu tip araç, yazılım ve kaynaklar zaman
içerisinde standartlaşabilir. Bunlara ek olarak; bu araçlar öğrenci ya da ailesi veya okul tarafından
alınabilir, ya da ortak şekilde bu araçlara sahip olabilirler. Öğrencilere sağlanan bu araçların
kullanımı ağın filtrelenmesi ve iyileştirilmiş destek sistemlerinde ilerlemeler gerektirmektedir.
1.3.Tüm öğrenciler için yenilikçi ve yaratıcı fırsatları teşvik etmek için açık eğitim kaynaklarının
geliştirilmesi ve kullanımını destekleme ve yeni açık teknolojiye dayalı öğrenme araçlarının ve
kurslarının gelişimi ve adaptasyonun hızlandırılması sağlanabilir. Açık eğitim kaynaklarının
değeri tüm dünyaca tanınmaktadır, bu kaynaklar öğrencilerin her yaşta tüm içerik alanlarını
kullanabileceği öğrenme, öğretme ve araştırma kaynaklarına hızlı ve uygun bir şekilde ulaşımı
sağlar. Bu değeri fark etmek; öğretim materyallerinin değerlendirilmesi ve seçimine ilişkin yeni
politikalar gerektirmektedir, böylece dijital kaynaklar öne çıkar ve süreçler tanımlanan uygun
standartlara göre güncellenmiş uygun içerikle eğitim kaynakları içeriğinde saklanmak üzere
oluşturulur.
American
Powered by
1.4. Öğrenme için altyapı oluşturmada devlet ve yerel yönetimler tarafından bir kapasite
oluşturmalıdır. Öğrenme için bir altyapı oluşturma oldukça yoğun ve koordineli bir çaba
gerektiren uzak hedefli bir projedir. Bu çaba bilgisayar sistemlerinin bir sonraki nesil
uygulamaları ile başlamalı ve yüksek verimlilik ve esneklik açısından kurum içi veri
merkezlerinden profesyonel olarak oluşturulmuş veri merkezlerine dönüşmeli ve değiştirilmiş
bilgisayar sistemleri, yazılım ve hizmetleri içermelidir. Bu da kesinlikle para tasarrufunu
sağlayacak ve BT uzmanlarının yerel altyapılara daha fazla odaklanmalarını sağlayan ve
öğretmenleri, öğrencileri ve yöneticileri destekleyen bir altyapı oluşumu için kişilerin becerisinin
ön plana çıkmasını sağlayacaktır.
1.5.Eğitim sisteminin tüm düzeylerinde kaynakların toplanmasını ve paylaşılmasını sağlayan
içerik ve öğrenci-öğrenme verileri ve karar almayı iyileştirmek için verilerin toplanması,
paylaşılması ve analizinin yapılmasında birlikte işleyebilen standartlar geliştirilebilmelidir. Farklı
platform ve sistemlerde verilerin toplanmasında ortak standartların olmaması, öğrenme ve
öğretmeye ait kaynakların ön plana çıkarılmasında engel teşkil etmektedir. Bu engeller vardır,
çünkü ortak işleyen içerik standartlarımız bu standartları kullanmamızı sağlayacak araçlarımız
bulunmamaktadır. Ortak standartların olmaması araçların kalitesini etkilemektedir, çünkü
geliştiriciler Ar-Ge yatırımlarını daha dar pazarlarla sınırlamakta, araştırma ve geliştirmedeki tüm
ilerlemeleri öncelik olarak alamamaktadır. Birlikte işleyen standartlar bu konuları çözmek için
gereklidir.
1.6.Eğitim sisteminin tüm düzeylerinde veriye bağlı karar alma, üretkenlikte ilerleme ve sürekli
iyileştirme elde edebilmek için gereken finansal verilerin geliştirilmesi ve kullanılması gereklidir.
İçerik, kaynaklar ve öğrenci öğrenme verileri bağlantılı olmayan teknoloji sistemlerinde ve eğitim
sistemimizde bölündüğünden, finansal veriler için de aynısı geçerlidir. Bu yüzden bu standartların
kullanılmasına izin verecek birlikte işleyen finansal veri standartlarına da ihtiyacımız
bulunmaktadır.
American
Powered by
1.4.Üretkenlik: Tekrar tasarım ve dönüşüm
Eğitim sisteminin tüm düzeylerinde zaman, para ve personelin verimli kullanımı sağlanırken
öğrenme çıktılarını iyileştirmek için teknolojinin gücünün avantajlarından yararlanmak için
süreçler ve yapılar tekrar tasarlanmalıdır.
Bu hedeflere ulaşmak için aşağıdakileri tavsiye ediyoruz:
1.1. Maliyet yönetiminde iyileştirilmiş politika ve teknolojilerle birlikte daha ilgili ve anlamlı
çıktılar ile eğitimde üretkenliğin ortak bir tanımı geliştirilmeli ve adapte edilmelidir. Eğitim, diğer
sektörlerin düzenli bir şekilde çıktılarını ölçtükleri, maliyetlerini yönettikleri ve üretkenliği
iyileştirdikleri ve teknoloji ile bütünleşen tüm bu uygulamalar ile henüz bir araya gelememiştir.
Diğer sektörlerinde öğrendiği gibi, biz çıktılar ve üretkenliği tam olarak tanımlayıp ölçmeye
başlamadıkça iyileştirme sağlamayız. Bu da neyi ölçmek istediğimiz ile başlar. Ayrıca; eğitim
sistemimizin bileşenleri ve bireysel kaynaklar ve etkinlikler ilgili olan maliyetleri de gerektirir,
böylece çıktı maliyet oranı zaman içerisinde takip edilebilir.
1.2.Eğitim sistemimizde öğrenciyi ve eğitimciyi yeterliklerini göstermelerinden çok vaktinde
yerinde olma amacı etrafında organize eden şu andaki uygulamadan başlayarak, öğrenmeyi
iyileştirmek için eğitimde teknoloji üzerine olan temel varsayımları tekrar düşünmeliyiz.
Performansı iyileştirmek ve üretkenliği arttırmak için teknolojinin tam potansiyelinden
faydalanabilmek açısından süreci ve yapısal bariyerleri kaldırmalıyız. Eğitim sistemi, sistemin
temel varsayımlarını tanımlamak ve üzerinde tekrar düşünmek için çalışılmalıdır. Bunların
bazıları oturarak eğitim kazanımı, öğrencilerin yaş gruplarına göre ayrılması, farklı akademik
alanlara bölünme, tüm sınıfların eşit dağılımı ve zaman aralığının kullanılması gibi konuları içerir.
1.3.Ulusal ve bölgesel olarak teknolojinin eğitimde kullanımına ilişkin faydalı ölçüler
geliştirilmelidir. Sistemimizdeki eğitim ve bilgi teknolojilerinin kullanımına ait veriler satın alınan
bilgisayar sayıları ve İnternet bağlantılarını içerir: Teknolojinin öğrenme, öğretme ve
değerlendirmeyi desteklemek için nasıl kullanıldığına ait çok az bilgi sistematik olarak bir araya
getirilmekte ve toplanmaktadır. Teknolojinin nasıl ve ne zaman kullanıldığına ilişkin veri
toplamaya odaklanırsak, yaratılan farkı belirlemek, çıktıları kullanmak ve buna göre eğitim
sistemimizin üretkenliğini ve çıktılarını iyileştirmek mümkün olacaktır.
American
Powered by
1.4.Öğrencilerin eğitim sisteminde ilerleme kaydettiğini ve kariyerleri için hazır olduğunu
garantilemek için teknoloji ile güçlendirilmiş programlar ve müdahaleler tasarlamak, uygulamak
ve değerlendirmek gerekir. ABD’nin her öğrencinin en az bir yılık yükseköğrenim
tamamlandığını görebilmesi için çok yol alması gerekiyor. Bu amaca ulaşmak birdiploma bile
almadan liseden ayrılan çocukların sayısını azaltmak ile gerçekleşebilir. Bir dizi kişisel ve
akademik sebeplerden ötürü çocuklar okuldan ayrılma kararı alıyor ve hiçbir strateji eğitim
sisteminden kopmayı engelleyemiyor. Liseler ve yükseköğrenim kurumları arasındaki işbirliği
teknoloji ile desteklendiğinde problem konusunda çok önemli tedbirler alınabilir.
Şimdi İşe Başlamak:
Eğitim Bakanlığı, etkili stratejileri ve uygulamaları belirlemede önemli role sahiptir; teşvik etme,
cesaretlendirme, bölgelerde yenilik ve en iyi uygulamaları aktif olarak destekleme ve en iyi
fikirlerin ölçülebileceği özel kaynaklar ile bölgelere yardımcı olma gibi rolleri de vardır. Bu
planın başarılı bir şekilde uygulanmasına yardımcı olmak için Eğitim Bakanlığı aşağıdaki
önceliklere göre hareket edebilir:
Eğitim paydaşlarını kişisel ve çevrim içi olarak içerik, görüş ve uzmanlıklarını paylaşmak ve bu
planın anahtar öğelerinde işbirliği yapmak üzere bir araya getirmek. Bu toplanmalardan ortaya
çıkan fikirler ve en iyi uygulamalar eğitim sistemimizde paylaşılacaktır.
Eğitim Bakanlığı şunları yapabilir:
Araştırmacılar, eğitim teknolojisi geliştiricileri, kamu ve özel sektör örgütleri ve uzmanların bir
sonraki nesle yönelik teknolojiye dayalı öğrenme platformları, kaynaklar, dersler ve araçlar
geliştirmek için bir araya gelmesi.
Her tür kullanıma yönelik yeni teknolojiye dayalı değerlendirme kaynaklarını tasarlamak,
geliştirmek, geçerli hale getirmek ve ölçmek için kamu ve özel sektör örgütleri arasında işbirliğini
kolaylaştırmak. Bu çabalar simülasyon, işbirliği çevreleri, görsel dünyalar ve oyunlar gibi renkli
değerlendirme teknolojilerinin kullanımını içermelidir.
American
Powered by
Açık eğitim kaynaklarını geliştirmek ve öncelikli hale getirmek için devlet, üniversiteler, diğer
araştırma ve geliştirme örgütleri ve üniversiteler arasında işbirliği kolaylaştırma. Tekrar kullanım
için tasarımlar ve yeni iş modelleri de buna dâhildir.
Çevrim içi kurslar ve çevrim içi öğretim için bölgelerin ve ülkenin standartları göz önüne alınarak
çevrim içi öğrenmenin teşvik edilmesi amacıyla devletin, öğretmen eğiten kurumların, eğitim
fakültelerinin ve örgütlerin bir araya gelmesi. Bu etkinlik çevrim içi öğretmenlerin
sertifikalandırılmasını da teşvik etmelidir.
Eğitim sistemimizde eğitim başarısının sıralarda otururken ölçülmesi ile sınırlı kalmaması, eğitim
kurumlarının bu konuda temel varsayımlarını belirlemeleri ve tekrar ele almaları. Tekrar ele
alınması gereken diğer konular; öğrencilerin yaş gruplarına göre ayrılması, farklı akademik
alanlara bölünme, tüm sınıfların eşit dağılımıdır. Çevrim içi öğrenmenin kullanımı ve esneklik, ek
öğrenme süresi ve zamanın daha etkili kullanımı için çevrim içi ve dışı öğrenmenin birleştirilmesi
ele alınmalıdır.
Akademik, kamu ve özel sektörden eğitimcileri ve teknoloji uzmanlarını öğrenme ve öğretme
desteklenmesinde teknoloji kullanımında yararlı ölçütler tanımlamaları için ve teknoloji
pazarlamasında bölgelere ve devlete yardımcı olacak çalışmalar geliştirilmesi için bir araya
gelmesi.
Lise programları ile akademik eğitim kurumları arasındaki işbirliğini teşvik etme ve kamu ve özel
sektördeki eğitim teknolojisi geliştiricilerini, öğrencilerin mezuniyetinden sonra eğitime devam
etmeleri ve motive olmaları için program ve kaynaklar tasarlamaları konusunda cesaretlendirmek.
Öğrencilerle tekrar bağlantıya geçmek için teknolojinin avantajlarından yararlanan alternatif
programlar
konusunda
işbirliğini
kolaylaştırma
ve
onların
öğrenme
programlarını
tamamlamalarına yardımcı olma.
Tüm öğretmen ve öğrencilerin mobil araçlar da dâhil olmak üzere 7 gün 24 saat İnternete
bağlanmaları için gerekli desteği verme ve tüm okulların öğrencilerinin halen elinde bulunan
teknoloji ayrıcalıklarını kullanmaları için gerekli politika ve teknolojiyi adapte etme.
American
Powered by
Bu şekilde teknolojiye 24 saat ulaşmayı sağlayacak yeni destek modelleri, bu tür bir altyapı ve
personel ve/veya sistem ile ulaşımı sağlayan ya da bloke eden iyileştirilmiş güvenlik sistemleri ve
daha akıllı filtreleme sistemleri gerektirecektir.
Tamamen basılı dokümana dayalı sınıflardan dijital öğrenme çevrelerine geçişi sağlama
çabalarına katılım organize olmuş, ulaşılabilen, dağıtımı kolay ve içerik ve öğrenme
kaynaklarının kolayca kullanıldığı kaynakları gerektirir.
Tüm içerik alanlarında öğrenmedeki ilerlemeleri ortaya koyan ve 21. Yüzyıl uzmanlığını
yansıtacak olan bir haritalama ve navigasyon platformunun geliştirilmesini desteklemek.
Öğrenmedeki bu ilerlemeler öğretmenler için içerik, kaynaklar, değerlendirmeler ve profesyonel
öğrenmenin önünün açılması için ayrıca öğretme ve öğrenmeyi iyileştirmek için en iyi
uygulamalar ve yeni yaklaşımların paylaşımını teşvik etmek için kullanılabilir. Bu platform
yeniliği teşvik edecektir.
İçerik açısından, öğrencinin öğrenmesi ve finansal verinin birlikte işleyebilmesi için açık
standartlar yaratma, yayınlama ve oluşturma çabasında bulunma. Merkez ve bölgeler, bu
standartların uygun kullanımını gerektiren değerlendirme ve veri sistemlerine ilişkin öneriler
beklemektedir.
Devlet aracılığı ile farklı kurumlar tarafından geliştirilen tüm içerik için bir açık standart kaydı ve
öğrenme kaydı oluşturun. Bu şekilde, bölgeler ve okullar bunlara ulaşabilir ve kendi içerikleri ile
birleştirebilir.
Açık eğitim kaynaklarının araştırılması ve geliştirilmesine fon sağlayarak dijital öğrenme içeriği,
kaynakları ve araçlarının geçerliliğini genişletmek ve sürekli gelişimini sağlamak. Açık eğitim
kaynaklarının geliştirilmesi için tanımlama ve değerlendirme gerekliliklerine ait kaynaklar
konusunda kurumların birlikte çalışmasını kolaylaştırma.
Tüm düzeylerde çevrim içi ve karışık öğrenme çevrelerinin etkililiğine odaklanan araştırma ve
değerlendirme çabalarını desteklemek.
Devlet destekli programlarda hizmet alamayan vatandaşlar ve ihtiyacı olan kişiler için öğrenme
fırsatlarını genişleten çevrim içi öğrenme derslerini ve kaynaklarını, teknoloji kullanımını teşvik
etmek.
American
Powered by
Öğrencilere öğrenme konusunda ilerlemeleri için bilgi vermek, rehberlik yapmak için eğitim
kurumları ile çevrim içi öğrenme, çevrim içi dersler ve danışmanlık, oyunlar, bilişsel eğitimciler
katılımcı topluluklar ve sosyal ağlar gibi kaynaklar ile deneyler yapmak üzere bölgeleri, eğitim
kurumlarını ve akademik kurumları teşvik etmek, öğrencilerin liseden sonra da okula devam
etmeleri konusunda stratejiler geliştirmek.
Öğretmenlerin bağlantılı öğrenime hazırlanması ve buna fırsat bulabilmesi için veriler,
kaynaklar, uzmanlar ve akranlarına çevrim içi topluluklar aracılığı ile bağlanabilmeleri için
fon sağlamak.
Çevrim içi uygulama toplulukları konusunda tasarım araştırması için bir sözleşme yapmak ve
tasarımı okullarda öğretme, değerlendirme, öğrenme ve altyapıyı iyileştirmek için eğitim
teknolojilerinin kullanımını en az 6 uygulama topluluğunda tasarlamak. Uygulama toplulukları
öğretmenlerin ve diğer eğitim uzmanlarının verilere, kaynaklara, içeriğe, uzmanlara, akranlarına
ve belirli konularda uzmanlara bağlanmasını sağlamak üzere tasarlanacaktır.
Ölçme, yeniliği sürdürme, teknoloji transferi ve büyük zorlukların üstesinden gelme de dahil
olmak üzere eğitimde Ar-Ge alışmalarına sürekli bir öncelik verme.
Eğitimde Ar-Ge çalışmalarında aşağıdaki alanlara odaklanabilirsiniz:

İş, tüketim, eğlence gibi sektörlerden eğitime var olan teknolojik yeniliklerin transfer
edilmesi.

Öğrenme bilimleri, teknoloji ve eğitim konusunda kamuya hizmet vermek üzere yeni bir
kurum açılması( İleri Düzey Bilgi ve Dijital Teknolojilerde Ulusal Araştırma Merkezi).

Eğitim Bakanlığının yatırımları aracılığı ile yenilikçi ve kanıta dayalı uygulamalar için
hibe sağlama
Devleti ve bölgeleri öğrenme ve öğretmede teknolojinin daha bütünleşmiş bir şekilde kullanımı
için hareket etme konusunda teşvik etme.
Eğitim ve bilgi teknolojilerini müfredat ve öğretim, değerlendirme ve profesyonel öğrenme
fonksiyonları ile birleştirmede liderlik yapabilecek üst düzel kişilere eğitim teknolojileri
konusunda devlet tarafından sorumluluk verilme konusunda teşvik etme. Bu kişiler görüşlerini ve
American
Powered by
en iyi uygulamalarını paylaşmak öğrenme ve öğretmede teknoloji konusunda işbirliği yapmak
konusunda Eğitim Bakanlığı tarafından organize edilen ekiplere davet edilebilir.
Eğitimde üretkenliği arttırmak için stratejiler belirlemek için ulusal bir girişime yönlendirme ve
tüm bunları uygulamak için okulların kapasitelerini inşa etmek.
Ulusal bir girişim başlatın ve eğitim sektöründe üretkenliği iyileştirmek için süregelen bir
araştırma gündemi geliştirin. Girişim, eğitimde üretkenliği tanımlamak ve ölçme için yeni ve daha
faydalı metotlar oluşturmaya odaklanacaktır. Bu girişim, sürekli iyileştirme, verilere bağlı karar
alma, planlama, yönetim ve rapor için teknolojiyi ön plana almayı teşvik edecek böylece
eğitimdeki karar alıcılara eğitim sisteminin tüm düzeylerinde güvenilir, net ve tamamlanmış bir
çalışma sağlanacaktır.
Öğrenme ve öğretmede teknoloji verimliliğini değerlendirmenin yeni ve daha iyi yollarını
geliştirin.
American
Powered by
Giriş…
“ Amerika 2020 yılı itibariyle dünyada en yüksek üniversite mezunu oranına sahip olacaktır”
Başkan Barack Obama
24 Şubat 2009
Eğitim, Amerika’nın ekonomik büyümesi ve zenginliğinde ve global ekonomide rekabet
edebilmesinde bir anahtardır. Amerikalılar için iyi çalışmalara ve daha yüksek güce sahip olma
yoludur. Demokrasinin çalışması için gereklidir.
Amerika, düşük gelirli, azınlık öğrenciler, engelli öğrenciler, üstün yetenekli öğrenciler, küçük
yaştaki öğrenciler ve yetişkin öğrenciler de dâhil olmak üzere tüm öğrencilerine katılımcı ve
öğrenme deneyimlerini güçlendiren bir kamu eğitim sistemine ihtiyaç duymaktadır. Eğitim
sistemimiz öğrencilere hedef oluşturma, engellere karşın eğitime devam etme, bir lise diploması
alma ve daha ileri düzeyde de eğitime devam etme kişisel yaşamlarında, işyerinde ve
toplumlarında başarı için daha ileri düzey bir eğitim hakkı kazanma konusunda yardımcı
olmalıdır.
Biz, soru soran, yaratıcı ve kaynaklara yönelik düşünenler, bilgili vatandaşlar, etkili problem
çözücüler ve vizyon sahibi liderler yetiştirmek istiyoruz. Bugünün bilgi, araç ve teknolojilerini
kullanma becerisinden başlayan ve yaşam boyu süren bir mükemmellik başlatmak istiyoruz. Tüm
bunlar evrensel toplumda bizlerin aktif, yaratıcı, bilgi sahibi ve etik katılımcılar olması için
gereklidir.
Buna ulaşmak için, okullar bilgi fabrikalarından farklı kurumlar olmalıdır; keşfeden ve yaratıcı
bireyler olmalıdır. Eğitimciler bilgi uzmanlarından farklı olmalıdır; öğrenme, yeni bilgiye ulaşma
ve öğrencileri için sürekli yeni beceriler kazandıran işbirlikçi bireyler olmalıdır. Öğrenciler okulda
entelektüel, sosyal ve duygusal olarak tam katılımcı olmalıdır. Bu düzeyde katılım ilginç ve
gerekli projelerde çalışma, teknoloji çevreleri ve kaynaklarının kullanımı ve entelektüel büyümeyi
destekleyen yetişkinler ve akranlarının oluşturduğu sosyal ağa katılımı gerektirir.
American
Powered by
Eğitim reformu yıllardır ulusal gündemde yer almaktadır. Halen dünyada en üst düzeyde
üniversite mezunu oranına sahip değiliz ve öğrencilerimizin başarısız olmasına sebep olan
bir sistemimiz var. Son verilere göre:

ABD’deki genç nüfusun yaklaşık %25’i zamanında diploma alamamaktadır. Bu sayı Latin
ve Afrika kökenli öğrencilerde %40’a çıkmaktadır.

Liseden mezun olan öğrencilerin üçte biri üniversite eğitimine hazır değildir.

2016 yılı itibariyle 10 yeni meslekten dördü ileri düzey eğitim gerektirecektir. 30 adet
hızla gelişen alanlardan 15 tanesi minimum olarak üniversite diploması gerektirecektir.

Genç insanların yaklaşık %41’i iki ya da dört yıllık üniversiteleri kazanmaktadır. Katılım
oranları eşit değildir: başarılı beyaz öğrencilerin %69’u 4 yıllık üniversitelere girebilirken
Latin mezunların % 58’, Afrika kökenlilerin %56’sı bu okullara girebilmektedir.

30 milyon yetişkinin düşük düzeyde İngilizce okuryazarlığı vardır ve diğer 63 milyon
İngilizceyi temel seviyede kullanıp okuyabilmektedir, bu da demektir ki Amerika’da
yaşayan yetişkinlerin %44’ü İngilizce okuryazarlığı öğretimden faydalanmıştır.
Amerikan eğitimini şekillendirme:
Eğitim, Obama yönetimi altında başkan tarafından oluşturulan iki net hedefe göre büyük öncelik
kazandı:

2020 yılı itibariyle, üniversite mezunu oranlarını şu andaki %41 oranından nüfusun
%60’ına kadar çıkarmayı amaçlıyoruz.

Tüm öğrencilerin liseden sonra yükseköğretimde ve kariyerlerinde başarılı olabilmesi için
başarı uçurumunu kapatacağız.
Bu hedeflere ulaşmak için bir yenilik, dikkatli uygulama, düzenli değerlendirme ve sürekli
iyileştirme stratejisi uygulanmalıdır. Yürütülen çalışma ve programlar, her öğrencinin bu
başarıdan bir avantaj sağlamasına fırsat verecek ölçüye getirilmelidir. Düzenlemeler, politikalar,
eylemler ve yatırımlar stratejik ve uygun olmalıdır.
American
Powered by
Yöneticiler, bu noktada yatırımların ve çabaların en güçlü etkiye sahip olabileceği 4 temel alan
belirledi:

Yönetimler, öğrencilerin yüksek öğretim ve kariyerlerinde başarılı olmaya hazırlayan ve
global ekonomide rekabet edebilen standartlar ve değerlendirmeler uygulamalıdır.

Yönetimler, öğrenci başarısını ölçen ve eğitimcileri öğretimin nasıl iyileştirilebileceği
konusunda bilgilendiren bir veri sistemi kurmalıdır.

Yönetimler, etkili eğitimcileri ödüllendirmeli ve kendilerini geliştirmelerine yardımcı
olmalıdır, özellikle ihtiyaç duydukları alanlarda.

Yönetimler, başarı düzeyi en düşük okullar ile özel olarak ilgilenmelidir.
Bunlara ek olarak; Kasım 2009’da Obama tüm öğrencilerin katılımını ve performansını
iyileştirmek için eğitimde yenilik kampanyası başlattı.
İstediğimiz çıktılara ulaşma konusunda net olmalıyız. Eğitim sistemimizin etkililiği, verimliliği ve
esnekliğini hızlı bir şekilde değerlendirmek için ve gerekli olan yerlerde yeni süreçler tasarlamak
ve uygulamaya koymak için sürecin temel prensiplerini uygulamalıyız. Maliyet yönetiminde
öğrenme çıktılarını sürekli olarak iyileştirebilmek için performansımızı izlemeli ve ölçmeliyiz.
Tüm bunları yapabilmek için öğrenci eğitiminde ve tüm eğitim sistemimizde günlük yaşamımızda
mümkün olan en ileri düzey teknolojiyi kullanmalıyız.
Bunlardan da öte; zaman konusunda bir lüksümüz olmadığını unutmamalıyız. Hemen harekete
geçmeli ve gerekli ayarlama ve düzeltmeleri hemen yapmalıyız. Çıktılarını iyileştirmek ve
üretkenliği arttırmak için teknolojiyi kullanan diğer girişimlerden de bir şeyler öğrenmeliyiz.
Değişimin sürücüleri:
Eğitim Bakanlığının kararları ve eylemleri, yaşadığımız dünyaya rehberlik edecek şekilde
alınmalıdır; bu da eğitim konusunda geçmişte düşündüğümüzden farklı bir şekilde düşünmeyi
gerektirir. Teknoloji ve İnternet, rekabetçi ve global ekonomiyi gittikçe artan bir şekilde
hızlandırdı ve hemen hemen günlük yaşantımızın her yönünü değiştirdi; çalışma şeklimizi,
ailemizle olan iletişimimizi ve toplumları.
American
Powered by
Global bağımsızlık kavramı, özellikle bu neslin çocukları için çok önemli çünkü birlikte çalışan
bireyler ve milletler günümüze ait birçok sorunu çözebilecekler. Dünyada ABD liderliği, bağımsız
bir dünya yönlendirebilen ve günümüzün problemlerine yönelik sınırlar ve kültürler ötesi işbirliği
yapabilen genç insanların eğitimine dayanmaktadır.
Diğer önemli bir konu ise; öğrencilerin okul içinde ve dışındaki deneyimleri arasında çok
farklılıklar olmasıdır. Öğrenciler bilgisayarları, mobil araçları ve İnterneti okul dışında ve okul
ders saatlerinden sonra kendi öğrenme deneyimlerini birleştirmek için kullanırlar. Bu deneyimler,
genellikle okulda karşılaştıklarından radikal olarak çok farklıdır. Dünyadaki liderliğimiz, formal
ve informal olarak öğrenebilen ve teknolojiyi nasıl kullanacağını bilen genç insanların eğitimine
dayanmaktadır.
Teknoloji kendi başına değişimin önemli bir sürücüsüdür. Güncel teknoloji, tahmin edilemeyecek
performans, adaptasyon ve etkili maliyet sunmaktadır.
Teknoloji, eğitimin şekillenmesini sağlayabilir; fakat sadece biz kendimizi bu değişimin eğitim
sistemimizde olumlu ve büyük değişikler getireceğine inandırırsak. Örneğin; öğrenciler okula
İnternete bağlanabilecekleri cep telefonları ile geliyorlar ve test sorularını web aracılığıyla
çözüyorlar. Bir yandan bu davranış geleneksel olarak kopya kabul edilirken, İnternete ve bilgiye
bu şekilde ulaşılabiliyorsa, değişimin ve neyi nasıl öğretmemiz gerektiğini değiştirmemizin
zamanı gelmedi mi? Buna benzer olarak; okul dışındaki teknoloji ile sağlanan öğrenmeyi göz ardı
edebilir miyiz ya da okul içerisinde bu ikisini birleştirecek benzer deneyimler yaratabilir miyiz?
Dünyadaki akademik başarı ve mezuniyet oranları açısından biliyoruz ki, eğitim sistemimizi
düzeltmeye çalışmamız ve öğrencilerin mezuniyetini garantilememiz tam olarak çalışmamaktadır.
Çocukların okulda kalmasını sağlamak çok önemlidir ve yaşamları boyunca başarılı olmaları için
gereken becerilerle donatmak de eşit derecede önem kazanmıştır.
Amerikan eğitim sistemini değiştirmeye çalışırken karşılaştığımız en önemli soru;” 21. Yüzyılda
öğrenme nasıl olacak?” sorusudur.
Teknoloji ile Güçlendirilen Öğrenme:
Önde gelen araştırmacılar ve uygulamacılardan oluşan bir çalışma grubunun teknik çalışma raporu
ve birçok saygın eğitim yöneticilerinden alınan verilere göre Ulusal Eğitimi Teknolojisi Planı bu
American
Powered by
önemli soru ve diğer sorulara cevap aramaktadır. Plan, teknoloji ile güçlendirilen ve öğrenme ile
desteklenen bir öğrenme modeli için hedefler, tavsiyeler ve eylemler sunmaktadır. Öğrenme
bilimlerindeki ilerlemeler insanların nasıl öğrendiği konusunda bize çok değerli görüşler
sunmaktadır. Teknolojik yenilikler bu görüşler üzerine hareket edebilmemiz için gerekli
donanınımı sağlar.
Plan aşağıdaki varsayımlara dayanmaktadır:

Eğitim sistemimizdeki başarısızlıkların birçoğu, öğrencilerin beynine ve kalbine hitap
etmedeki başarısızlıktan ortaya çıkıyor.

Öğrencilerin öğrenmeye ihtiyaç duydukları şeyler ve bizim bu konu hakkında ne
bildiğimiz çok değişti, bu yüzden sağlanan öğrenme deneyimleri de değişmelidir.

Öğrenmeyi değerlendirme şeklimiz olaydan sonra ne öğrenildiği konusuna daha fazla
odaklanıyor, anında öğrenmeyi iyileştirme konusu üzerine yoğunlaşmıyor.

Öğrencinin öğrenmesine ilişkin verileri topladığımız ve bu bilgiyi eğitim sisteminin tüm
düzeylerindeki karar alıcılara iletip bütünleşmeyi başaramadığımızda tüm eğitim sistemini
iyileştirme konusunda çok büyük bir fırsatı kaçırıyoruz.

Öğrenme etkili öğretime dayanır ve biz de okullarla zaman ve mesafe göz önüne
almaksızın işbirliği içerisinde olan ve teknoloji kaynaklarını çok iyi kullanan ve bunları
insan yeteneğini arttırmada kullanabilen farklı rollere sahip eğitimci ekiplere ihtiyacımız
var.

Tüm öğrencilere herhangi bir yer ve zamanda öğrenme deneyimleri ve kaynaklarını
sağlayabilmek iyi bir altyapı gerektirir, bu altyapı teknoloji, insanlar ve sürekli ulaşımı
garantileyen süreçleri içerir.

Eğitim, tüm düzeylerde üretkenliği arttırırken öğrenme çıktılarını sürekli olarak
iyileştirmek için teknolojiyi ön plana çıkarma konusunda iş ve sanayi dünyasından çok şey
öğrenebilir.

Yönetimler, öğrenme için maksimum fırsatlar sağlamada teknoloji ile bütünleşen Ar-Ge
çalışmalarını koordine etme konusunda önemli bir role sahiptir.
Plan ayrıca, öğrenci başarısını daha bütüncül, otantik ve anlamlı bir şekilde ölçen katılımcı
ve güçlü öğrenme içeriği, kaynaklar, deneyimler ve değerlendirme sistemlerinin yer aldığı
bir teknoloji öne sürmektedir. Teknolojiye dayalı öğrenme ve değerlendirme sistemleri ile
American
Powered by
eğitim sistemini tüm düzeylerde sürekli olarak iyileştirmek için kullanılabilecek veri
üretebilir ve öğrenci öğrenmesini iyileştirebiliriz. Teknoloji ile eğitim sisteminde yüksek
düzeyde üretkenlik ve verimliliğe ulaşırken daha iyi çıktılar elde etmek için süreçleri
tekrar tasarlayabilir ve uygulayabiliriz.
Başarı için İşbirliği ve Yatırım:
ABD eğitimini değiştirmek küçük bir görev değildir, bunu başarmak da eğitim sisteminin
yükseköğretim kurumları, özel girişimler ve kar amacı gütmeyen örgütler ile işbirliği yapması
konusunda liderlik yapması ile gerçekleşebilir.
ABD’de eğitim, hem merkezi hem de yerel bir sorumluluktur. Merkezi ve yerel eğitim kurumları,
tüm öğrenciler için özellikle düşük gelirli, azınlık öğrenciler ya da engelli öğrenciler için tüm
öğrenme deneyimlerine eşit bir şekilde ulaşım sağlamalıdır. Merkezi ve yerel yönetimler bu
değişim için kapasite oluşturmalıdır. Eğitim Bakanlığı etkili stratejileri ve uygulamaları
tanımlamada, bölgelerde yeniliği teşvik etme ve aktif olarak desteklemede ve en iyi fikirlerin
ortaya çıkabilmesi için işbirliklerini beslemede önemli bir role sahiptir.
Değişim için kapasite geliştirmek yatırım gerektirecektir. Fakat dolarları yatırırken net olarak
beklentilerimizi ortaya koymalı, öğrenme çıktıları ve süreç iyileştirmesi açısından ne
beklediğimizi belirlemeliyiz.
Planın en iyi şekilde işlemesi orta öğretim kurumlarının yükseköğretim kurumları ile arasındaki
bariyerleri kaldırması ve okuldan ayrılma oranlarını düşürmek için kendi planlarını oluşturdukları
takdirde başarılı olacaktır. Ayrıca; yükseköğretim kurumları bu planda tavsiye edilen ulusal Ar-Ge
çalışmaları ve öğretmen hazırlanması konusunda anahtar rolündedir.
Eğitim özel ve kar amacı gütmeyen kuruluşların katkılarına da ihtiyaç duymaktadır ve bu hiç
değişmeyecektir.
21. yüzyılın ikinci on yılına girdiğimiz bugünlerde Amerikan eğitimini değiştirme konusunda
bundan daha fazla bir baskı hiç olmamıştır ve harekete geçmek için daha iyi bir zaman olamaz.
Yönetim kendi rolünü üstlendiğinde Ulusal Eğitim Teknolojisi Planı bir reçete değil ortak bir
American
Powered by
tanımdır ve ulusal önceliğe cevap veren 5 yıllık bir eylem planıdır, global ekonomide rekabetçi
olarak kalabilmek için ABD’nin ne yapması gerektiğini net olarak açıklayan bir belgedir.
Öğrenme: Katılım ve Güçlendirme:
Hedef: Tüm öğrenciler okul içinde ve dışında onların global toplumda aktif, yaratıcı, bilgili ve
etik katılımcılar olmalarını sağlayan katılımcı ve güçlendirici öğrenme deneyimlerine sahip
olacaklar.
Bugünkü eğitim sistemimiz öğrenmeyi çoğunlukla sınıflarda desteklemekte ve ders kitaplarından
eğitim verilmektedir, bireysel eğitimciler ile öğrenciler arasındaki ilişkilere dayanmaktadır.
Teknolojinin sınıflarda oynadığı rol, yönetimlerin, bölgelerin ve okulların anlayışlarına göre bütçe
önceliklerine dayanmaktadır. Bir özel kurumun yaptığı araştırmaya göre, bugünün 8-18 yaş arası
öğrencileri günün yaklaşık 7 saat 38 dakikasını eğlence medyasına ayırmaktadır.
Teknoloji birçok alanda profesyonellere benzer fırsatlar sunmaktadır. Doktorlar, mobil İnternet
araçlarını x- ışınlarını yüklemek ya da ilaç dozajı hesaplamaları gibi özel uygulamalara ulaşmada
kullanırlar. Deprem jeologları fay hatlarının altına sensörler yerleştirirler, bunları uzaktan izlerler
ve yaklaşan sismik dalgaları belirleyen erken uyarı sistemleri ile bağlarlar. Film yapımcıları, film
yapım sürecinin her aşamasında, editörlükten, müziğe ve ses ayarlarına kadar bilgisayarlardan
yararlanırlar. Teknoloji, iletişim ve işbirliği içerisinde çalışmak zorunda olan ve dağılmış ekipler
halinde çalışan birçok profesyonel ve yöneticinin çalışmasının temelidir.
Eğitim sisteminde göz önüne alınması gereken, teknolojinin öğrencilerin günlük yaşamları ve
geleceklerini yansıtan ilgili öğrenme deneyimleri yaratmak için önceliğe alınmasıdır. Genç
insanların ailelerinden daha çok kariyere ve işe sahip olacakları yüksek düzeyde global ve mobil
bir toplumda yaşıyoruz. Öğrenme artık okulda ya da sınıfta harcadığımız zamanla sınırlı kalamaz.
Yaşam boyu ve isteğe uygun olmalıdır.
Öğrencileri yaşamları boyunca ve sınıf dışındaki ortamlarda öğrenmeye hazırlamak için,
öğrencilerin ihtiyaç duydukları bilgiye göre neyi ve nasıl öğrettiğimizi, nasıl öğrendiklerini, kimin
öğrenmeye ihtiyacı olduğu konusundaki algımızı değiştirmeliyiz. Tüm öğrencilerin başarıya
ulaşması için 21. yüzyıl teknolojisini anlamlı bir şekilde katılım sağlamak, motive etmek ve
öğrencilere ilham vermek için kullanmalıyız.
American
Powered by
Global ekonominin hızla değişen istekleri, insanların neyi öğrenmeye ihtiyacı olduğunu ve kimin
öğrenmesi gerektiğini bize söylemektedir. Öğrenme bilimlerindeki ilerlemeler bizlere insanların
nasıl öğrendiğini göstermektedir. Teknoloji bizim bu bilgi ve anlayış konusunda hareket etmemize
olanak verir.
Öğrenme nasıl olmalı?
Şekil 1, teknoloji ile güçlendirilmiş bir öğrenme modeli sunmaktadır. Tek bir eğitimcinin aynı
bilgiyi sürekli aynı şekilde öğrencilere vermeye çalıştığı geleneksel sınıf öğretiminin aksine, bu
model öğrenciyi merkeze yerleştirmekte ve onun kendi öğrenmesinin kontrolünü birçok boyutta
esneklik sağlayarak kontrolünü almasına olanak verir. Yeterlikler ve standartlara dayalı kavramlar
dizisi tüm öğrencilerin ne öğrenmesi gerektiğinin temelini oluşturur, fakat bunun ötesinde
öğrenciler ve öğretmenler öğrenmeye katılımda farklı tercihlere sahiptir; büyük gruplar, küçük
gruplar, bireysel hedeflere, ihtiyaçlara ve ilgi alanlarına yönelik etkinlikler gibi.
American
Powered by
Şekil 1: Teknoloji ile güçlendirilen öğrenme modeli :
American
Powered by
Bu bölümde teknoloji öğrenmeyi; içeriği anlamak ve hatırlamak için katılımcı çevreler ve araçlar
sağlayarak destekler. Örneğin; oyuna dayalı dersler, tarih gibi dersler de konu içeriğini öğretmek
için oyunculara tanıdıkları figürleri sunar.
Teknoloji sınıfta olduğundan daha çok, geniş ve esnek öğrenme kaynaklarına ulaşmayı sağlar ve
öğretmenler, aileler, uzmanlar ve danışmanlar gibi eğitimcilere de daha geniş ve esnek bağlantılar
sunar. Katılımcı ve etkili öğrenme deneyimleri belirli öğrenciler için kişiselleştirilebilir ya da
farklılaştırılabilir veya her öğrencinin öncelikli deneyimlerine ve ilgi alanlarına uyacak şekilde
içerik ve temada esneklik sağlayan bir öğrenme modeli sunulabilir.
Bireyselleşmiş ve farklılaşmış öğrenmeye ilişkin bir örnek New York’taki okullarda pilot
uygulama olarak yapılmıştır. 2009 yaz programında öğrencilerin matematiği kendi yöntemleri ve
şartları ile öğrenmesine olanak sağlayan bir programdı. İlk aşamada sağlanan başarıdan dolayı
2010 yılında yaygınlaştırıldı ve 2011 de uygulama alanı daha da genişletildi.
Bireyselleşmiş
öğrenme
öğrencilerin
ilgi
duydukları
farklı
alanlarda
öğrenmelerini
desteklemektedir. Örneğin; Dostoevsky’nin eserlerini orijinal dil ve formunda okumak isteyen bir
çocuğun Rusça öğrenmek istemesini ya da portakallara cerrahi dikiş atmak için bir dikiş seti
aldıran çocuğun merakını ne yaparsak yapalım zorlayarak yönlendiremeyiz. Fakat bu çalışmalar
oldukça önemlidir, çünkü öğrencilerin kendi tutkuları ile ortaya çıkmış çalışmalardır.
Belirli içerik alanlarında öğrencilerden bilmesini istediğimiz ve neleri başarabileceklerine ait
standartlar var olmasına rağmen, bu model öğrenmenin nasıl bir yer alacağına ait seçenekler de
sunmaktadır. Bu seçenekler arasında gerçek dünya ile bağlantılı çalışmalar etrafına kurulu proje
bazlı öğrenmede ekipler ile çalışmak da yer almaktadır. İyi tasarlanmış projeler, öğrencilerin
belirli alanlarda bilgi kazanmalarına ve başka alanlarda da uygulanabilen daha özel uzmanlıklarda
kendilerini geliştirmelerine yardımcı olmaktadır.
Teknoloji, öğrencilerin kendi öğrenmelerinin sorumluluğunu almaları için de fırsat sağlamaktadır.
Öğrenci tarafından yönetilen elektronik öğrenme portfolyoları öğrenme kayıtlarının bir parçası
olabilir ve öğrencilerin kendi öğrenme hedeflerini oluşturmaları için gereken öz bilinci
geliştirmelerine yardımcı olabilir; bunlar güçlü ve zayıf noktalar, başarılarına ait kendi görüşlerini
ifade etmeleri ve kendi sorumluluklarını almalarıdır. Eğitimciler, tüm bunları öğrencilerin
American
Powered by
başarıları değerlendirme için kullanabilir ve
Bireyselleştirilmiş, kişiselleştirilmiş ve farklılaştırılmış
öğretim:
kendi
akranları,
aileler
ve
öğrencilerin
çalışmasının bir bölümü olan diğer insanlarla
Bireyselleştirilmiş, kişiselleştirilmiş ve farklılaştırılmış
ile paylaşabilir.
öğretim, eğitimde uzmanlık konusuna giren terimler
haline
gelmiştir,
fakat
her
birinin
öğrenme
ve
öğretmenin farklı modellerine uyan bir alternatif
İnsanlar neyi öğrenmeye ihtiyaç duyarlar?
olduğuna dair geniş kavramın ötesinde gerçekteki
Eğitim “Neyi bilmemize ve yapabilmemize
anlamları
birliği
değer? “ sorusunu soran bir girişimdir. Eğitim
bulunmaktadır. Örneğin; bazı eğitim profesyonelleri,
uzmanları, bu soruya cevaplar önermişlerdir ve
kişiselleştirmeyi öğrencilerin kendi ilgi alanlarına göre
detaylar farklılık gösterse de bilmemiz gereken
konusunda
çok
az
bir
fikir
neyi nasıl öğrenmeleri konusunda tercih hakkı verme
olarak
kullanırken
bazıları
da
öğretimin
farklı
üç geleneksel öğenin ötesine gidebilmektir;
şeklinde
bunlar “Okumak”, “yazmak” ve Aritmetik”tir.
açıklamaktadır. Bu plan içerisinde biz aşağıdaki
Alan ister dil, edebiyat, sanat, matematik, fen
açıklamaları
farklı
bilimleri, sosyal bilimler, tarih ya da müzik
öğrencilerin öğrenme ihtiyaçlarına göre düzenlenen
olsun; eleştirel düşünme, karmaşık problem
öğrencilere
göre
gidişatı
kullanıyoruz:
olduğu
Bireyselleştirme;
öğretim şeklinde açıklanmaktadır. Öğrenme hedefleri
tüm öğrenciler için aynıdır, fakat öğrenciler kendi
çözme, işbirliği ve multimedya iletişimi gibi
becerileri
öğrenme ihtiyaçlarına göre farklı hızlarda materyalleri
21.
kullanarak ilerleme kaydedebilir. Örneğin; öğrenciler
yedirilmelidir.
verilen bir konu başlığında ilerlemede oldukça vakit
harcayabilir,
fakat
bilgi
sahibi
oldukları
konu
yüzyıl
tüm
bu
içeriklere
Halen 21. yüzyıl öğrencisi olmanın ne demek
başlıklarını da atlayabilirler, ya da daha fazla bilgiye
olduğunu
anlamaya
çalışıyoruz.
Örneğin;
ihtiyaç duydukları konu üzerinde tekrar yaparlar.
sürekli değişen teknoloji ve kaynaklar çağında
farklı
dijital okuryazar olmak ne demektir ve
açıklanmaktadır.
öğrencilerimize üretici, yaratıcı ve sorumlu
Öğrenme hedefleri tüm öğrenciler için aynıdır, fakat
olma yolunda yeni teknolojileri kullanmayı
öğretim metodu ya da yaklaşım her öğrencinin
nasıl
Farklılaştırma;
öğrencilerin
öğrenme
öğretimi
tercihleri
şeklinde
ya
da
tercihlerinde yapılan araştırmaya göre öğrenciye en
öğretebiliriz?
Uluslararası
Eğitimde
tarafından
tercihlerine ve farklı öğrencilerin tercihlerine uyan
Teknolojisi
öğretim metodudur. Tamamen kişiselleşmiş çevrede,
verilmiştir.
uygun
çalışmaya
Kişiselleştirme;
göre
öğrenme
değişiklik
gösterebilir.
ihtiyaçlarına,
öğrenme
öğrenme hedefleri ve içerik kadar metot ve hız da
değişiklik gösterebilir.
American
Powered by
Bu
önemli
soruya
Teknoloji
Toplumu
yayınlanan
Ulusal
Eğitim
Standartları
kitabında
cevap
Bir dizi araştırmacı ve kurum, bu konuya kısmen ya da bir bütün olarak değinmiştir ve esas olarak
üç kategoriyi içerdiği görülmüştür; bilgi okuryazarlığı, bilgiyi tanımlama, bilgiye erişme,
değerlendirme ve bunu belirli amaçları için kullanma becerisi; farklı medya türlerini etkili iletişim
kurabilmek için kullanmak kadar medyayı tüketme ve anlama becerisi; dijital okuryazarlık,
teknolojileri düzenli bir şeklide değerlendirme ve kullanma becerisi. Çevrim içi topluluklarla
sosyal olarak kabul edilebilir şekilde iletişim kurma ve çevrim içi gizlilik ve güvenlik konularında
sağlıklı bir anlayış geliştirme. Tüm bunlar teknolojinin temel olarak anlaşılmasını ve günlük
yaşamlarımızda teknoloji kullanımını gittikçe artan bir şeklide göze çarpar hale getirmeyi
gerektirir.
21. yüzyıl öğrenmesine ilişkin sorulara verilen cevaplar, artık insanların yaşam içerisinde
bilmeleri gereken her şeyi öğrenemeyeceğini ve ekonomik gerçekle birlikte insanların yaşamları
boyunca işlerini değiştirmek zorunda kaldıklarını da göz önünde bulundurmalıdır. Bu yüzden
içerik bilgisi ile yeni şeyleri öğrenme becerisini harmanlayan uygulayıcı öğrenme becerilerine
ihtiyacımız vardır. Bu da; belirli alanların derin bir şekilde anlaşılmasını ve yakın alanlar arasında
bağlantılar yapılmasını gerektirir; eğitim sistemimizde halen var olan bir çok konu başlığına sığ
bakışı kaldırıp geniş bir bakış açısı getirmek gibi. Farklı disiplinlerde profesyonellerin aynı
teknolojiyi öğrenmede nasıl kullandığını da bilmemiz gerekir.
American
Powered by
Bir: Öğrenmeyi
farklılaştırma:
Okul
bireyselleştirme
ve
Profesyoneller wikileri, blogları ve tüm içerikler gibi
web
kaynakları
ve
katılımcı
teknolojileri
New York City Okulu 2009 yılı boyunca radikal
olarak tamamen yeni olan bir eğitim kavramının
iki aylık pilot çalışmasını yürüttü; Bir Okulu. Bu
pilot program tek Matematik dersi ve sadece 6.
Sınıflar üzerinde uygulandı. New Yok Eğitim
Bölümü bu kavramı tüm dersler ve seviyelerde
eşit olarak uygulanabilen bir kavramın ortaya
konması olarak sergilemektedir.
çalışmalarındaki işbirliği, araştırma ve iletişim için
80 katılımcı öğrenciyi okulun dört öğretmeninden
birine vererek bir organizasyon yapmak yerine;
Okul Bir, öğrenciler ve öğretmenler için
programın hedefleri olan 77 matematik becerisini
öğrenmeleri için geniş alternatif türlerine ait
esnek düzenlemeler yaptı. Okul Bir ders bankası,
77 matematik becerisini kapsayan 1000’den fazla
dersi içeriyordu. Tüm öğrencilere aynı içeriği
vermek yerine, yaz boyunca her öğrencinin hangi
beceriler üzerine çalışabileceğini tanımlamak için
önceki
değerlendirmelerden
faydalandı.
Öğrenciler ve öğretmenlerden alınan girdiler, her
öğrencinin en iyi hangi şekilde öğrendiğine dair
bilgi sağladı (örneğin “oyunlarla öğrenmeyi
seviyor” ya da “ yalnız öğrenmeyi seviyor”) Bir
bilgisayar algoritması, her öğrencinin matematik
becerileri hakkındaki bilgiyi ve uygun öğrenme
etkinliklerine ait bireysel listeler oluşturmak için
öğrenme deneyimlerini kullandı.
yeni öğrenme etkinlikleri yaratır. Örneğin;
Bu yaz pilotu uygulaması için geniş gruplara
eğitim öğretim veren öğretmenler, küçük
gruplara öğretim sağlayan ve çevrim içi
öğrenmeyi destekleyen eğitim fakültesi öğrencileri
ve özel ders veren ve değerlendirme yapan yüksek
okul öğrencileri seçildi.
kurumlardan alınan tarihçiler için uygun olan dijital
Okul Bir, teknolojiyi her öğrenci için bir öğrenme
yolu geliştirmek ve hem bireyselleşmiş hem de
farklılaşmış öğretim sağlamak için kullanır. Bu
program, şu anda üç okulda uygulanmakta ve
2012 yılı itibariyle programın 500 öğrenciye
hizmet vermesi planlanmaktadır.
American
Powered by
rutin olarak kullanırlar. Bu araçlar öğrenciler için
onların gerçek dünya problemleri ile baş edebilmesi,
araştırma stratejileri geliştirmesi, web siteleri ve
yazarlarının yetkisi ve geçerliliğini değerlendirmesi,
multimedya ile iletişim kurabilmesine izin veren
 Matematik çalışmasında, profesyonel
düzeydeki etkileşimli grafik ve istatistik programları
karmaşık konu başlıklarını tüm öğrenciler için daha
ulaşılabilir hale getirir ve onların yaşamlarına uygun
ve güncel verilere bağlanmasını kolaylaştırır.
 Fen bilimlerinde, araştırma araçları
ile veri toplama, GPS araçları ile bilgi ekleme ve
web tarama araçları ile görsellerin aktif olarak analiz
edilmesi tüm yaşlarda ve becerilerdeki öğrencilere
bilimsel metotlar ve teknikler sağlar.
 Tarihte
Smithsonian
ve
diğer
kaynaklar tarihsel düşünme ve mantık kurumda
öğrencilerin katılımını sağlar.
Bu örneklerde de görüldüğü üzere; her zaman ve her yerde uygun olan dünya bilgisine ait bu
araçlar içerik bilmeyi de gerektirmektedir, bizler en az üç şekilde uzman öğrenciler olabiliriz:
 Yeni şeylerin nasıl öğrenilebileceğini ve öğrendiklerimizle iletişim kurmayı öğrenmiş
stratejik ve yetenekli öğrenciler,
 Yeterliklerimizi arttırmak için kendisini tanımlayan ve daha fazla öğrenmek isteyen
motivasyonlu ve katılımcı öğrenciler ve
 Herhangi bir yerde ve zamanda öğrenmemizi ilerletebilen uzmanlıklar yeteneğine sahip
öğrenciler.
American
Powered by
Winona Middle Okulunun Kültürel
Tarih Projesi
Öğrenciler için Ulusal Eğitim Teknolojisi
Standartları(ISTE)
1995’te İnternet okullara ilk ulaştığı
zamanlarda, okul öğrencileri İnterneti
şehirlerinin yerel tarihi ve değişen
demografisi hakkında bir sınıf projesi
oluşturmak
ve
bu
çalışmayı
desteklemek
için
kullanmaya
başladılar. Öğrenciler yerel müzeleri
gezerek, metin araştırarak ve okul
bölgelerinde röportajlar yaparak bilgi
topladılar. Bulgularını paylaşmak için
bir web sitesi oluşturdular. Web sitesi
topluluk
liderleri,
profesyonel
tarihçiler, dünyanın başka bölgelerinde
yaşayan ve bu şehirden göçüp
akrabalarını arayan bireylerin de
ilgisini çekerek kendine ait bir topluluk
oluşturdu. Öğrenciler daha geniş bir
topluluğun katkılarını alabilmek için
web sitesini genişletti ve farklı bilgileri
de içeren araştırılabilir veri tabanı
oluşturdu.
ISTE geniş çaplı teknoloji yeterliklerini
kapsayan ulusal eğitim teknolojisi
standartları geliştirdi. Bu standartlar
aşağıdakileri içermektedir:
Bugün Winona’nın Kültürel Tarih web
sitesi okul ve topluluğu için değerli bir
kaynak olarak devam etmektedir ve
öğrenciler devam eden bir bilgi
tabanında değişebilmek için kendi
bölgelerinin içinde ve dışında diğer
insanlarla da etkileşim içine girmeye
devam etmektedir. Bu projenin
başarılarının sırlarından biri de en
basit teknolojiyi ön plana alması ve
böylece çok az bir bütçe ve destek ile
sürdürülebilmesidir.
American
Powered by
Yaratıcılık ve yenilik: Öğrenciler, yeni
fikirler, ürünler ve süreçler üretmek için
teknolojiyi ve var olan bilgilerini
kullanabilecekler.
İşbirliği ve iletişim: Öğrenciler, kişisel
olarak ve uzaktan işbirliği içerisinde
çalışabilecekler
ve
yeni
medyayı
kullanarak etkili olarak fikirlerini
paylaşabilecekler.
Araştırma ve bilgi etkililiği: Öğrenciler,
farklı kaynaklardan bilgiyi yerleştirme,
örgütleme,
analizini
yapma
ve
değerlendirme için kullanabilecekler.
Eleştirel düşünme, problem çözme ve karar
alma:
Öğrenciler,
problemleri
çözebilecek,
araştırmaları
planlayıp
yönetebilecek, dijital araç ve kaynakları
kullanarak çözümleri ve uygun kararları
belirleyebilecek.
Dijital vatandaşlık: Öğrenciler, kendi
yaşam boyu öğrenme sorumluluğunu
alabilecek ve bilgi ve dijital araçların
güvenli, yasal ve etik kullanımını
sağlayacak.
Teknoloji
işlemleri
ve
kavramları:
Öğrenciler,
teknoloji
sistemlerini
anlayabilecek, teknoloji uygulamalarını
seçip
kullanabilecek,
sistemler
ve
uygulamalardaki sorunları giderebilecek.
Uzman öğrenciler, üretmek için Amerikan eğitimini şekillendirmedeki en önemli aşama,
öğrenmeyi iyileştirmek için 21. Yüzyıl uzmanlığını ve teknolojinin gücünü yansıtan tüm içerik
alanlarında içerik standartları yaratmak, revize etmek ve bunları adapte etmektir.
İnsanlar nasıl öğreniyor?
Bilişsel bilimler, Nörobilimler, eğitim ve sosyal bilimler olmak üzere öğrenme bilimlerindeki tüm
ilerlemeler insanlara ait birer üç tür öğrenmenin çok daha iyi anlaşılması konusunda bilgi
vermektedir; olgusal(gerçek) bilgi, prosedüre dayalı bilgi ve motivasyonel katılım. Nörobilimler
bu üç tür öğrenmenin üç farklı beyin türü ile desteklendiğini söylemektedir. Sosyal bilimler insan
uzmanlığının üç tür öğrenmeyi birleştirdiğini ortaya koymaktadır: teknoloji bu üç tür öğrenmeyi
hem çalışma hem de arttırma becerimizi geliştirmiştir.
Olgusal (gerçek bilgi):
Öğrenciler, faydalı bilgiyi nasıl elde edecekleri ve kullanacaklarına ilişkin bilgi tasarımının
değişik şekilleri ve farklı özellikleri ile çevrilidirler. Örneğin; bilgisayarlar öğrenme ve eğitime
ilişkin değişik medya araçlarını bir araya getirebilir ve bütünleştirebilir: metinler, video, film
animasyonları, grafikler, resimler, şekiller ve daha da fazlası. Sonuç olarak, teknoloji geleneksel
öğrenme medyasının sunduklarını kurban etmeden daha fazla öğrenme deneyimi sağlamak için
tasarlanabilir. Teknolojinin yapabildikleri:
 Medya türlerinin zengin bir karışımı ile bilgiyi ortaya koyabilir. Bu da; dünya ve çevre
bilimleri, kimya ya da astronomi gibi verilerin etkileşimsel olarak görselleştirilmesi
gibi karmaşık fikirleri keşfetmek, anlatmak ve sergilemek için medya ve sunumların
bütünleşmesine olanak sağlar. Teknoloji, öğrencilerin simülasyon ya da model araçları
ile her ölçekte ve konuda keşif yapmalarına yardımcı olur. Bu şekilde birçok alan ve
imkânsız ve pratik olmayan birçok öğrenme yolu da açılır.
 Etkileşimsel araçlarla bilgi bağlantılarını kolaylaştırır. Bunlar var olan bilgi ve fikirler
arasındaki görsel bağlantıları sağlayan etkileşimsel kavram haritaları, veriler,
görüntüler ve zaman çizelgelerini içerir.
American
Powered by
Prosedüre bağlı bilgi:
Öğrenmenin Nörobilimi
Bu bilgi türü, hem içeriğe ilişkin prosedürleri
Öğrenmenin üç türü olan öğrenmenin
kendisi, nasıl öğrendiğimiz ve niçin
öğrendiğimiz insan beyninin üç ana
alanını ilgilendirir.
(örneğin fen çalışmalarını nasıl yapacağımızı
Öğrenme beynin posterior bölümü ile
ilgilidir. Bu bölüm bilgiyi duyulardan alır
ve faydalı bilgi haline dönüştürürdünyamızdaki
yapılar,
gerçekler,
kavramlar, nesneler, prensipler ve
düzenler. Hipokampüsü de içeren orta
temporal lob olaylar ve gerçekler için
gerekli olan anatomi ile ilgili bir sistem
sağlar- bildirici bilgi olarak adlandırılan
şey.
konusunda kendimizi izlemeyi öğrenme) içerir.
Nasıl öğrendiğimiz beynin anterior
bölümleriyle ilgilidir, her şeyi nasıl
yaptığımız ile özelleşmiştir ve performans
ile ifade edilir. Bu ayrıca; prosedüral bilgi
olarak da adlandırılır, kesin hafıza ve
nasıl yapacağımızı bilme. Bu tür “düşük
düzeydeki” motor becerileri öğrenmeyi
içerir, fakat üst düzey işlevler olarak
bilinen beceri ve stratejiler de buna
dâhildir.
Niçin öğrendiğimiz limbik sistem ve
amigadale de içeren iç ya da merkezi
beyin bölümleri ile ilgilidir. Bu evrimsel
beyin bölümleri etkili ve duygusal
öğrenme ile özelleşmiştir. Öğrenme ve
hatırlamaya katkıda bulunur bir cismin
ne olduğu ya da onu nasıl kullandığımız
değil fakat bizim için neden önemli olduğu
ile ilgilidir. Bu bölümler, bizim ilgimizi
çeken alanları ortaya çıkarır ve bizim
hedeflerimize ve önceliklerimize rehberlik
eder. Bu bölgeler ile değerlerimizi ve
önceliklerimizi öğreniriz: bir kişi ve
öğrenci olarak imajımız ve bunu
bütünleyen değerlerimiz ve amaçlarımız.
öğrenme) hem de öğrenme stratejilerini( yeni bir
problemi nasıl çözmeyi ya da ilerleme kaydetme
Teknoloji, kişisel öğrenciler için gittikçe büyüyen
bir dizi stratejiyi aşağıdaki şekilde destekler:

Öğrenme
süreci
aracılığı
ile
öğrencilere rehberlik etmek için iskele sağlamak.
Birçok program, öğrenme kaynaklarının direkt
olarak içine yedirilmiş olan etkileşimsel yanıtları,
yararlı stratejilerin canlı ya da görsel modellerini,
etkili işlemeyi teşvik eden etkileşimsel soruları ve
sonuçlara göre zamanında ve bilgi verici dönüt
sağlamayı kullanır. Bunlar öğrenme stillerindeki
farklılıklara yanıt verecek şekilde tasarlanabilir ve
öğrencinin
ihtiyacı
olduğunda
isteğe
göre
değiştirilebilir ve öğrenci daha güçlü beceriler
kazandıkça geliştirilebilir.

Yazı ve konuşma dilinin ötesinde
iletişim kurmak için araçlar bağlama. Bu ise; webe
dayalı multimedya, multimedya sunumları ya da
oyun sistemlerindeki etkileşimleri idare eden
çarpıcı ifadeler ile yapılabilir.

Çevrim içi toplulukları hızlandırma.
Teknoloji, çevrim içi toplulukları yeni şeyler
keşfettiklerinde birbirlerini destekledikleri zaman,
yeni fikirler konusunda daha derin bir anlayış
geliştirdiklerinde kaynakları paylaştıklarında, okul
American
Powered by
ve ev dışında birlikte çalıştıklarında ve uzmanlık, rehberlik ve desteğe daha geniş çapta ulaşmak
istediklerinde bağlantı için gerekli platformlar sağlar.
Motivasyona bağlı katılım:
Etkili nörobilim alanı, beynin nasıl öğrendiği konusunda motivasyonun kritik önemine dikkat
çekmiştir. Bizler bizim ilgimizi ve dikkatimizi çeken şeyleri öğrenir ve hatırlarız ve tüm bunlar
öğrenciye göre değişebilir. Bu yüzden en etkili öğrenme deneyimleri sadece öğrencilerin belirli
ihtiyaçlarına uyan öğrenme ihtiyaçları değil ayrıca onların ilgi alanlarına uyan içerik ve temalarda
esnek olan kişiselleşmiş öğrenmedir.
Chesapeake Bay Fieldscop: Otantik Bilimsel Fenomenin Analizinin yapılması
Chesapeake Bay Fieldscope, geleneksel alan çalışmasını webe dayalı teknoloji ve diğer
araçlarla birleştiren işbirlikçi bir lise fen bilimleri projesidir. Öğrencilere
çevrelerindeki eko sitemi anlamalarında yardımcı olur. Öğrenciler, bölgede su
kalitesini araştırmak için Ulusal Coğrafi Fieldscope, web tabanlı harita, analiz ve
işbirliği aracı kullanır. Öğrenciler, sınıfta bilimsel bilgi multimedya veri tabanının
kullanarak bölge hakkında öğrenirler: Alanda kendi bilimsel gözlemleri ile bilgi
toplarlar( kaliteli su örnekleri, yazılı notlar ya da dijital resimleri gibi) ve bunları
Fieldscope veri tabanına yüklerler. Tüm veri tabanı, bilgisi öğrencinin öğrenmesini
sağlamak için farklı bir formatta harita üzerinde noktalar halinde oluşturulur.
American
Powered by
Motivasyona bağlı katılımı teşvik etmek için, teknoloji aşağıdakileri gerçekleştirebilir:
 İlgi ve dikkati çekme. Dijital öğrenme kaynakları, katılımcı öğrencilerin kişisel ilgi
alanlarını web öğrenme kaynaklarındaki öğrenme standartları ile bağlayarak, sıkılmayı ve
kızgınlığı önlemek için öğrenme ödevlerini kişilere tercihler sunup vererek ve okul içi ve
dışı öğrenme arasında köprü kurarak katılımı sağlar. Teknoloji, ayrıca öğrencilerin
katılımını sağlamak ve motive etmek için oyunlar üzerinde modelleşen kesin geri dönüt
sağlayan öğrenme kaynakları yaratmak için de kullanılabilir.
 Çaba ve akademik motivasyonun devamlılığını sağlama. Teknolojiye dayalı öğrenme
kaynakları öğrencilerin öğrenmeye katılımında tercihler sunar, örneğin zorluk düzeyi ya da
alternatif öğrenme yollarına ait kişisel içerik ve tercihler ya da destek ve rehberlik için
seçimler gibi.
 Yaşam boyu öğrenci olarak pozitif bir imaj geliştirin. Teknoloji, insanların öğrenciler
olarak aktif katılımına yardımcı olacak, kariyer olasılıkları için başarı ve vizyona ait yeni
kanallar açarak yaratıcılık ve entelektüel merak uyandırabilir. Örneğin; öğrenciler gerçek
dünya sorunlarıyla uğraşmada profesyonel araçları kullanmaya başladığı zaman,
kendilerini üretici profesyonel rollerde görmeye başlarlar. (“Ben bir grafikerim”, Ben bir
öğretmenim”,vb) Teknoloji ayrıca öğrencilerin çevrim içi topluluklara katılarak ve
yarattıkları bu dünya içerisinde içeriklerini paylaşarak kendilerini ifade etmelerine fırsat
sağlar.
İnsanlar nerede ve ne zaman öğrenirler?
Çok uzun süre önce değil, insanlardan okulda geçirdikleri süre boyunca yaşamları ve çalışma
hayatlarında ihtiyaç duydukları bilgi ve becerileri öğrenmesi beklenirdi. Günümüzde öğrenme
sürekli ve yaşam boyu olmalı.
American
Powered by
Şekil 2: Yaşam boyu ve tüm yaşama yayılmış öğrenme
Sürekli ve yaşam boyu öğrenmede anahtar olan teknolojidir. Teknoloji, öğrencilerin öğrenmeye
direkt olarak ulaşmasını ve bilgilerine ait bloklar inşa etmelerini sağlar- organize olmuş,
endekslenmiş ve 7 gün 24 saat ulaşılabilir bilgi. Bu da; öğrencilerin öğrenmesinin kişiselleşmesini
ve kendilerini kontrol etmesine olanak verir. Teknoloji, ayrıca okul içi ve dışındaki öğrenme
ortamlarında formal öğrenmenin içine informal öğrenmeyi yedirerek yeni fırsatlar yaratmak için
bir köprü vazifesini de üstlenir. Teknoloji, öte yandan kendi kendini yönetmesini ve profesyonel
eğitimcilerin rehberliğinde informal öğrenmeye ulaşmasını sağlar.
Bunlar bireysel öğrenciler için çok güçlü fikirler fakat özellikle öğrenci grupları ve öğrenme
topluluklarına uygulandıkları zaman- öğrenme projelerinde farklı rolleri ve sorumlulukları olan
küçük gruplardan göze çarpan tasarım ve öğrenme ürünleri olan daha geniş topluluklara kadar
uygulamalar yapılabilir. Grup öğrenmesi, özellikle wikiler gibi öğrenciler ve öğretmenlerin
bilgilerini inşa ettikleri ve günlük problemlerini paylaştıkları zaman ve yer sorunu olmayan sosyal
ve katılımcı yaklaşımlarla genişlemektedir. Bloglardan YouTube videolarına kadar görsel
dünyada öğretmenler ve öğrenciler tarafından yaratılan sosyal medya içeriği öğrenmeyi
zenginleştirir.
American
Powered by
Teknoloji ile bireysel ve işbirlikçi öğrenmenin belirgin örnekleri aşağıdakileri içermektedir:
 Öğrenmeyi hızlandıran oyunlar ve etkinlikler ile sorgulama ve macera çevreleri
 Bilim adamlarının tüm dünyadaki yerel çevrelerden veri toplamak için protokol
oluşturduğu çevrim içi “işbirlikçiler”. Öğretmen ve öğrenciler, evrensel olarak
bağlandıkları topluluklardan katkı ile elde ettikleri verileri alarak, yükleyerek, görsel hale
getirip analizini yaparak bilimi öğrenirler.
 Görsel seyahatler geliştirmek için herkesin kullanabileceği Fen bilimleri ve diğer
alanlardan alınan veriler öğrenme ve öğretme etkinliklerinde kullanılabilir.
 Mobil bir GPS aracılığı ile kullanıcılar için yerel öğrenme kaynaklarını getiren ve gittikçe
büyüyen platform ve oyunlar.
 Karmaşık disiplinler arası problemlerle baş edebilmek için kolektif zekânın kullanımı.
 Kullanıcıların da ürettiği içerikler dâhil olmak üzere akademik içerik yayınlayan siteler ve
topluluklar. Bir örnek vermek gerekirse; MIT Fizik Profesörü Walter Lewin videolarını ve
konuşmalarını paylaştığı bir site oluşturmuştur. Lewin’in katılımcı ve eğlenceli
konuşmaları kendisine dünya çapında milyonlarca kişinin izlediği bir platform yaratmıştır.
Kimin öğrenmeye ihtiyacı var?
ABD, vatandaşlarının büyük bir kısmı güçlü bir eğitim temeline sahip olmadığı sürece ekonomik
olarak zenginleşemez; halen birçok öğrenci şu andaki eğitim sisteminden tam olarak
faydalanamamaktadır. Öğrenme bilimleri ve teknoloji bizlere tüm öğrenciler için daha etkili
öğrenme deneyimleri tasarlama ve sağlamada yardımcı olabilir.
Öğrenme için evrensel tasarım:
Öğrenme deneyimlerinin tüm öğrencilere ulaşmasını sağlamak evrensel bir tasarım, okullar da
dâhil olmak üzere herkesin ulaşabileceği şekilde tasarlanmış modern kamu binalarının olduğu bir
mimari alan gerektirir. Araştırmaya dayalı eğitimde evrensel tasarım için birçok prensip ve
kılavuz oluşturulmuştur ve bunlar Öğrenme için Evrensel Tasarım (ÖET) olarak bilinmektedir.
ÖET prensipleri, öğrencilerin bilgiyi alma ve işleme şeklini yansıtır. Eğitimciler bunları hedefler,
öğretim metotları, sınıf materyalleri ve değerlendirmeleri geliştirmede kullanarak farklı
American
Powered by
öğrencilerin içeriğe ulaşmasını iyileştirerek eşit olanaklar sağlayarak tüm çıktıları iyileştirebilirler.
ÖET prensipleri şunlardır:
 Bilgi sunumuna ait çoklu ve esnek metotlar sağlamak. Örnekler, dijital kitaplar, özel
yazılımlar ve web siteleri, metinden konuşmaya geçiş uygulamaları ve ekran okuyucularını
içermektedir.
 Öğrenciler için ne öğrenmiş olduklarını göstermeleri için alternatiflerle birlikte çoklu ve
esnek anlamlar sağlamak. Örnekler, çevrim içi kavram haritaları ve metinden konuşmaya
geçiş uygulamalarını içermektedir.
 Farklı öğrencilerin ilgi alanlarına yönelik, katılım amacıyla öğrenmeleri için motivasyon
sağlamak için çoklu ve esnek ortamlar sağlamak. Örnekler, artan işbirliği için aynı yeterlik
ve fırsatlara ilişkin içerik ve farklı senaryolar arasından yapılan seçimleri içermektedir.
Hizmet alamayanlara hizmet etmek:
ÖET’nin amacı tüm öğrencilere ulaşmaktır, fakat bazı gruplar özellikle hiç hizmet alamamaktadır.
Son 20 yıl içerisinde, teknolojiye ulaşabilme ve kullanım sıkı bir şekilde sosyoekonomik statü,
etnik kökenler, coğrafi lokasyon, cinsiyet, ana dil, yetersizlik, eğitim düzeyi, geleneksel özellikler
ile ilişkilidir. FCC artık “dijital dışlanma” ile başa çıkmak zorundadır, çünkü iş başvuruları, sağlık
bilgisi ve diğer birçok bilgi kaynakları sadece dijital platformlarda görünmektedir. Teknolojiyi
tüm öğrencilere ulaşmak için kullandığımıza göre, aşağıdaki gruplar özel dikkat gerektirmektedir:
 Düşük gelirli ve azınlık gruplar. Belirli kazançlara rağmen, düşük gelir grubundan ve
azınlıklardan gelen öğrencilerden çok azı bir bilgisayara ve İnternet bağlantısına sahiptir
ve sosyal çevrelerindeki çok az kişinin evde teknoloji tabanlı öğrenmeyi destekleyecek
becerileri vardır. Ulaşım problemine çözümlerden bazıları kamu alanlarında var olan
programları bu kişilere açmaktır, okullarda, kütüphanelerde, ya da toplum merkezlerinde
ağa bağlı bilgisayarların kullanım süresini uzatmak gibi.
 İngilizce öğrenen öğrenciler. İngilizce, birçok ABD okulunda öğretimde ana dildir ve web
kaynaklarının büyük bir çoğunluğunu teşkil eder. İngilizce kişinin ilk dili değilse, 21.
American
Powered by
yüzyıl vatandaşı olarak gerekli beceri ve içeriklere ulaşabilme riski artmaktadır. Dil çeviri
teknolojisindeki son ilerlemeler dildeki engelleri azaltmada güçlü araçlar sağlamaktadır.
Teknoloji, düzgün bir tasarım ile birlikte bilgiyi ortaya koyabilir, böylece İngilizce için
birçok alternatif ortaya çıkacaktır, bilinmeyen kelimeler ya da dilin kullanımı konusunda
farklı alternatifler gibi.
 Yetersiz öğrenciler. Kamu okullarında birçok öğrenci özel eğitim ihtiyaçlarına sahip
olarak nitelendirilmektedir. Bu öğrenciler, akranları gibi aynı düzeye gelmek için özel
eğitime ihtiyaç duymaktadır. ÖET’ye ek olarak, belirgin fiziksel yetersizlikleri olan
öğrenciler için öğrenme fırsatlarına ulaşımı kolaylaştırmak için güçlü, yeni ve yardımcı
olacak teknolojiler uygun hale getirilmektedir. Bunlar hareketli elektronik araçlar, fiziksel
engelleri olan öğrenciler için alternatif klavyeler, bilgisayar ekran genişleticileri, görme
engelliler için konuşma metni tasarımları, işitme engelli kullanıcılar için elektronik işaretli
sözlükler ve öğrenme zorluğu çekenler için hesap makineleri ve konuşma kontrolü yapan
programlar. Bu araçların birçoğunu geleneksel öğrenme materyalleri ile kullanmak ya çok
zordur ya da imkânsızdır. Evrensel olarak tasarlanmış dijital kaynakların avantajı yardımcı
teknolojiler aracılığı ile kolayca ulaşılabilir olmalarıdır.
 Erken çocukluk: Hizmet alamayan çocuklar için öğrenme uçurumları erken çocuklukta
başlar ve eğitim ilerledikçe baş etmesi gittikçe zor hale gelir. Bu çocukları akranları ile
aynı seviyeye getirmek, onların dil açısından görsel ve sembolik olarak rekabet eder hale
getirmek için erken müdahale çok önemlidir. Artan bir şekilde eğitim televizyonculuğu;
genç öğrencilerin öğrenme içeriklerine katılmasına yardımcı olacak bilgisayara dayalı
etkinlikler ve kaynakları ile tamamlanmaktadır. Erken okuma becerilerini ilerletme
konusunda kullanıldığında böyle bir kombinasyonun test uygulaması olumlu etkiler
göstermiştir.
American
Powered by

Yetişkin işgücü. İşgücündeki
Kitaplar için evrensel tasarım: Ulusal Öğretim
birçok yetişkin üreticilikten uzaktır ve bir lise
Materyallerine Ulaşma Standartları (UÖMUS)
diplomasına bile sahip değildir, birçok sınırlı
Standart öğrenme teknolojileri gibi geleneksel
kitaplar da bazı öğrencilerin ulaşabilmesi için
fırsatla karşı karşıya kalmaktadırlar çünkü
İngilizce
ya
da
temel
okuma
uygundur. Göremeyen, fiziksel engeli olan ya
becerilerinde
da okuma zorluğu çeken öğrenciler için ders
Maalesef, sürekli öğrenme ve gereken ileri
kitapları
düzey gelişimine ulaşmak için çok az zamanları
öğrenme
fırsatlarından
çok
eksiklikler
yazma
bariyerler koymaktadır. Geçmişte her sınıf
vardır.
öğretmeni
ya
da
okul
bu
bariyerlerin
öğrenimlerine devam edebilecekleri nerede ve
üstesinden
gelmek
için
bazı
çalışmalar
ne zaman öğrenebileceklerine ilişkin fırsatları
üretmek zorundaydı; duyamayan çocukları
arttırmaktadır. Öğrenci Web ağı ya da ABD
için kitabın ses kaydı ya da fiziksel engeli
olanlar
için
bir
yardım
sağlamak
gibi.
Bunların maliyeti oldukça yüksekti. Daha da
önemlisi bunların her birinin her sınıf için
ayrı bir maliyeti olmasıydı. Bu da para ve
Teknoloji
bu
bulunmaktadır.
öğrenciler
için
Öğreniyor programı çalışan yetişkinlerin her
yerde ve her zaman çevrim içi dersler
almalarına
olanak
sağlamaktadır.
Yetişkin
bireyler, ilerleme için daha fazla fırsattan
yararlanırken, şirketler ve kurumlar daha
zaman kaybıydı.
okuryazar işgücünün üretkenliğinden ve sürekli
2006 yılında, ABD Kongresi yeni ve daha
evrensel
(UÖMUS)
bir
yaklaşım
uygulamaya
getirdi.
Bu
konuldu.
yıl,
Bu
standartlar tüm ders kitaplarının “dijital
kaynak” olarak kullanılabileceğini taahhüt
olarak geleceğe hazırlanan bu insanlardan
faydalanmaktadır.

Yaşlı
insanlar.
Yaşlı
insan
sayısı gittikçe artmakta ve yaşlıların da özel
ediyordu. Bu dijital kaynak dosyalarının gücü
engelleri bulunmaktadır; görsel, duyma, motor
esnekliğindeydi. Öğrencinin kullanımına hazır
ya da bilişsel gibi. Aynı zamanda, yaşlı
farklı
kolayca
insanların kendi birikim ve deneyimlerinden
dönüştürülebiliyorlardı. Aynı içerik bir kez
gelen özel bir güçleri de vardır. Bu yaşlılar için
daha oluşturulabilir ve farklı öğrencilerin
yaşam boyu öğrenmeyi desteklemede bu güçlü
ihtiyaçlarına uygun şekilde farklı şekillerde
yanlardan yararlanma öğrenme çevrelerinin
ortaya konulabilir.
dikkatli tasarımını ve teknoloji kullanımını
birçok
kaynağa
gerektirir,
American
Powered by
Teknoloji ile zenginleştirilmiş öğrenme
deneyimleri aracılığı ile erken okuryazarlık
becerileri geliştirme
Yıllardır süren araştırmalar, kamu
medyasının çocuklar evde televizyon
seyrederken okuma yazma becerilerini
geliştirebildiğini gösterirken, okul öncesi
eğitim kurumlarında dijital medyayı
kullanmak bir tartışma konusudur. Şu
anda yeni bir araştırma, teknoloji ile
zenginleştirilen sınıf deneyimlerinin küçük
çocukların
hazırdaki
becerilerini
arttırmasına yardımcı olduğunu öne
sürmektedir.
Şu andaki bir çalışmada, araştırmacılar
“Ready to Learn” (Öğrenmeye Hazır) den
alınan destek ile geliştirilen medya ile
zenginleştirilmiş 10 haftalık okuma yazma
çalışmasının etkilerini değerlendirdiler. Bu
çalışma, okul öncesi çocukların okuma
yazma
becerilerini
öğretmenlerin
yönlendirdiği video gösterileri, eğitimsel
bilgisayar oyunlarının birleşimi ile
geliştirmeyi
hedefledi.
Okul
öncesi
eğitimciler,
akademik
öğretimi
desteklemek için çocuklara anahtar
öğrenme
kavramlarını
öğretmede
çocukları teknoloji ile bir araya getirerek
medyayı araç olarak kullanmayı öğrendi.
Bu programa katılan çocuklar, daha sonra
okuma başarılarını da etkileyecek 4 önemli
okuma yazma ölçüsünde iyi sonuçlar elde
etti; harfleri adlandırma becerisi, harfleri
kendi adlarıyla hatırlama, bu harfler ile
bağlantılı sesleri hatırlama ve hikâyeler ve
yazılı
kelimeler
hakkındaki
temel
kavramlar. Bu öğrenme kazanımları okul
öncesi çalışmalarında nadir olarak görülen
çok büyük çaplı kazanımlardı ve erken
öğrenme
uçurumlarını
kapatmaya
yardımcı olmada teknolojiye dayalı
müdahalelerin gücünü gösterdi.
American
Powered by
Yetişkin öğrenme kaynakları: Öğrenci ağı
Portland Devlet Üniversitesinde geliştirilen
Öğrenci Ağı, özel bir hedefi olan yetişkinler
için öğrenme destek sistemidir. Yüksek
eğitime geçişi ve bir işi sahibi olmak için
gerekli becerileri kazanmayı sağlar. Sistem,
yetişkinin seçtiği öğrenme planına göre
yapılandırılır ve bir öğretmen ya da
danışman çalışma, değerlendirme ve
elektronik bir portfolyo fırsatı verir.
Öğrenciler webden ve telefondan destek
alabilir.
ABD Öğreniyor:
“ABD Öğreniyor” çevrimiçi multimedya
kaynağı yetişkin öğrencilerin İngilizceyi
okuma, yazma ve konuşmadaki becerilerini
artırır. “ABD Öğreniyor” İspanyolca
konuşan göçmenler için Eğitim Bakanlığı
tarafından oluşturulmuştur. Buradaki konu
başlıkları, karakterler ve simülasyonlar
göçmenlerin
karşılaştığı
zorlukları
yansıtmaktadır. Sistem evde kullanılmak
üzere kurulmuştur, fakat öğretmen ya da
danışmanların yetişkin öğrenci resmi bir
programa devam ederse onu izlemesine de
olanak sağlayan bir yönetim bileşenidir.
Kullanıcılar talimatları İngilizce ya da
İspanyolca almayı seçebilir, anında geri
dönüt alırlar, ayrıntılı kontroller ve küçük
sınavlar öğrencilerin kendi ilerlemelerini
takip etmelerine yardımcı olur.
Değerlendirme: Gerekli olanı ölçme :
Hedef: Tüm düzeylerdeki eğitim sistemimiz, sürekli iyileştirme için gerekli olanı ölçme ve
değerlendirme verilerini kullanmak için teknolojinin gücünü ön plana çıkaracaktır.
Bugün okullarda yapılan birçok değerlendirme olaydan sonra gerçekleşiyor ve sadece öğrencinin
öğrenip öğrenmediğini belirtmek üzere tasarlanıyor. Öğrenme sırasında öğrencinin düşünmesini
değerlendirmek için çok az şey yapılıyor, onların öğrenmesine bu şekilde daha çok yardımcı
olabiliriz. Sürekli iyileştirme ve yeniliği desteklemek için eğitimciler, okullar, bölgeler,
yönetimler ve hatta tüm millet olarak bilgiyi ulaşacak kadar değerli hale getirmenin yollarını
bulmak için öğrencilerin öğrenme verilerini toplamıyoruz. Her tür değerlendirmenin kullanımı
için yeni değerlendirme materyalleri ve süreçleri tasarlamak, geliştirmek ve geçerli hale getirmek
için teknolojinin esnekliği ve gücünü kullanmıyoruz.
Öğrenme bilimleri ve teknoloji, değerlendirme teorisi ile birleştirildiğinde bizim daha etkili
öğrenme deneyimleri yaratmamıza yardımcı olmada çok önemli bir rol oynamaktadır. Bunlar
ayrıca, değerlendirmede daha çok ihtiyaç duyulan iyileştirmeler için temel de sağlayabilir. Bu
iyileştirmeler gerekli olanın değerlendirilmesi için yeni ve daha iyi yollar arama, öğrenci
performansını iyileştirmek için halen zamanımız varken öğrenme sırasında değerlendirme yapma
ve tasarım, yönetim ve değerlendirmeyi kullanma süreçlerine farklı paydaşları da dahil etmeyi
içermektedir.
Eşit derecede önemli olan bir konu ise; eğitim sistemimizin her düzeyinde verilere bağlı karar
alma ihtiyacının bilincinde olmamız ve her öğrenci için neyin en iyi olduğu temeline bağlı
kalmamızdır. Ortak alınan kararlar tüm sistem boyunca daha iyi performans ve daha büyük
verimliliğe yönlendirecektir.
American
Powered by
Neyi Değerlendirmeliyiz?
Yöneticileri ve eyaletteki eğitim sorumlularını öğrencilerin bir testte bir baloncuğu doldurup
dolduramayacağını
ölçen
standartlar
geliştirmeleri
ve
değerlendirme
yapmaları
için
çağırmıyorum, onları öğrencilerin problem çözme, eleştirel düşünme, girişimcilik ve yaratıcılık
gibi 21. yüzyıl becerilerine sahip olup olmadıklarını belirlemeleri için çağırıyorum.
Barack Obama
Başkan Obama ne değerlendirmemiz gerektiği konusundaki düşüncemizi değiştirmek için bu
konuyu ele almıştır. Bu karmaşık becerileri ölçmek, standartlarda belirtilen bir dizi uzmanlık ve
yeterlikleri işaret eden değerlendirmelerin tasarlanması ve geliştirilmesini gerektirir. Bilişsel
araştırma ve teori, öğrencilerin müfredattaki nasıl anladığı ve düşündüğü ve zaman içerisinde
gelişme kaydettikçe hangi bilgi yapılarına ne şekilde sahip olmaları gerektiği konusunda zengin
modeller ve sunumlar sağlar. Araştırma ve teoriyi teknoloji ile birleştirmenin gücünün ortaya
konduğu bir çalışma Jim Minstrell’in bir çalışmasında bulunmaktadır, kendisi lise fizik
öğretmenidir ve öğrencilerin düşünmesini dikkatli bir şekilde değerlendiren ve öğreten bir
yaklaşım geliştirmiştir.
Minstrell’in çalışması, eğitimcilerin araştırma literatürü ve gözlemlerine dayanan kuvvet ve
hareket konusunda öğrenci fikirlerinin bir derlemesi ile başladı. Bazı öğrenci fikirleri, fiziğin giriş
aşamasında beklenebilecek düzeyde bilimsel olarak doğru kabul edilebilir. Diğerleri kısmen
yanlıştı ve bazıları ciddi anlamda hatalıydı. Minstrell temel olarak bu yönleri kullanarak,
öğrencilerin ne öğrendiğini basit bir test ile değerlendirmektense hareket ve kuvvet hakkında
öğrenme konusunda bilgilendirmek amacı ile kullanılabilecek bir dizi soru içeren webe dayalı bir
değerlendirme programı tasarladı. Minstrell’in bu değerlendirme ve öğretim materyalleri
aşağıdaki web sitesinde bulunabilir: http://www.diagnoser.com
American
Powered by
Teknoloji karmaşık yeterlikleri değerlendirmeyi destekler:
Minstrell ve diğerlerinin çalışmalarında da görüldüğü gibi, multimedya, etkileşim ve bağlantılar
ile önemli olduğuna inandığımız yeterlikleri ve bilişsel araştırmada önemli düşünce sistemlerini
değerlendirmek mümkündür. Direkt olarak problem çözme becerilerini değerlendirmek, uygun
çevrelerde öğrenciler tarafından gerçekleştirilen eylemleri görünür hale getirmek, karmaşık
görevlerin modelini çıkarmak, insanların günlük yaşamda önemsediği sosyal konular ve
problemler bağlamında gerekeni yapmak da mümkün olabilir.
Diğer teknolojiler, görsel çevreler de dahil olmak üzere öğrencilerin belirli amaçlar için ve farklı
yollarda ne kadar iyi iletişim kurduğunu değerlendirmemizi sağlar. Buna bir örnek River City’dir
10 yıl boyunca çaba harcanan ve Harvard tarafından desteklenen bir çalışmadır. River City
araştırmacılar tarafından tasarlanan ve öğrencilerin kullanarak öğrenebildiği çok kullanıcılı görsel
bir çevredir. Bu görsel çevre öğrencilerin biyoloji, ekoloji ve epidomolojideki kavramları
öğrenebilmesi için kurulmuş ve onların görsel bir dünyada bilimsel araştırmalar planlaması ve
uygulaması için fırsat vermiştir.
River City, öğrencileri bilim adamlarının bakterileri keşfetmeye başladığı dönemlerde 18
yüzyıldaki endüstriyel bir şehre götürür. Her öğrenci bir avatar olarak gösterilir ve diğer
öğrencilerle sohbetler aracılığı ile iletişim kurar. Öğrenciler, üç kişilik gruplar halinde şehirde
yaşayanların niçin hastalandığını bulmak üzere belediye başkanını verdiği görev için veri
toplamak ve test yapmak için şehir içinde harekete geçerler. Öğrenci ekipleri, görsel şehir
içerisinde hipotez oluşturur ve bunu test ederler, verilerin analizini yaparlar ve başkana verilmek
üzere araştırma sonuçlarını bir rapora yazarlar.
River City’deki öğrenci performansı, deneyimlerin bir birikimi olan raporların analizi yapılarak ve
her öğrencinin ve öğrenci ekibinin inceleme yapmak ve an be an hareketleri incelemek için
topladıkları bilgi ile değerlendirilebilir. Araştırmacılar River City’deki öğrenci hareketlerinin
temelinde öğrencilerin fen bilimleri becerilerine, bir bilim adamı olarak verimliliklerine ve fen
bilimleri kavram bilgilerine ait ölçüler geliştirdiler. Sınıflarında River City uygulamada
eğitimcileri desteklemek için bazı materyaller ve diğer kaynaklar geliştirildi.
American
Powered by
River City örneğinde de görüldüğü gibi, teknoloji profesyonellerin doğasını nasıl değiştiriyorsa,
ilgili akademik konuların nasıl öğretilip test edilebileceğini de değiştirebilir. Teknoloji daha önce
mümkün olmayan alanlar, sistemler, modeller ve verilerin sunumuna da izin vermektedir.
Teknoloji dinamik sistem modellerinin kullanımına da izin vermektedir, enerji verimliliği olan
araba, dönüştürme programı ya da moleküler yapı gibi. Teknoloji, öğrencilerden ürünler ya da
deneyler tasarlamalarını, parametreler oluşturmalarını, test hazırlamalarını, verileri kaydetmelerini
ve sonuçların grafiğini oluşturup anlatmalarını isteyerek değerlendirmeye olanak sağlar.
Teknolojiye dayalı değerlendirmelerin bir diğer avantajı da; öğrencilerin okul duvarları dışında da
öğrendiklerini değerlendirmede kullanabiliyor olmamızdır. Öğrencilerin sahip olması gereken
standartlar olduğunu ve bunları ölçmek için geçerli ve güvenilir tekniklerimiz olması gerektiğini
göz önüne alırsak, teknoloji öğrenmeyi değerlendirmemizde yer ve zaman limiti olmaksızın bize
yardımcı olabilir.
Ulusal Eğitim İlerlemesinin Değerlendirilmesi karmaşık görevler ve problemleri de kapsayan
birçok teknolojiye dayalı değerlendirmeler tasarladı ve uyguladı. . (Örnek verilmiştir)
Karmaşık yeterlikleri değerlendirme ihtiyacının gittikçe artması En Üst düzey Değerlendirmeler
konulu bir yarışmayla da ortaya kondu. 2010 yarışması; öğrencinin karmaşık problemlerin
analizini yapma ve çözme becerisi, bilgiyi sentezleme ve bilgiyi yeni durumlara uygulama
becerileri gibi öğrencilerin bütün standartlarını değerlendiren öğrenci değerlendirme ekipleri
geliştirmek için tüm bölgeleri ayağa kaldırdı. Eğitim Bakanlığı katılımcıları bu yarışmada
teknolojinin yeterliklerinden yararlanma, öğrencilere gerçekçi, karmaşık performans görevleri
verme, anında puanlama ve geri dönüt sağlama ve farklı çizgilerdeki öğrenciler üzerinde
kullanılabilen değerlendirmeler yapmaları için teşvik etti.
American
Powered by
Değerlendirme
yapmak
için
öğrenmeyi
iyileştirecek şekilde teknolojiyi kullanma:
Sıcak hava
kullanarak
değerlendirme
balonu simülasyonu
teknolojiye
dayalı
öğrendiğini
belirlemek
için
kullanılan
değerlendirme yöntemi ile öğrenme ve öğretim
Ulusal
Eğitim
İlerlemesinin
Değerlendirilmesi, teknolojinin imkân
verdiği daha karmaşık değerlendirme
görevlerinin
kullanımını
araştırmaktadır. Örneğin teknolojiye
dayalı bir benzetim çalışmasında 8.
Sınıf öğrencilerinden taşıma kapasitesi
ağırlığı ile yükseklik arasındaki ilişkiyi
belirlemek için bir deney tasarlayıp
yapmaları
istendi.
Öğrenciler
öğretmenlerine danıştıktan sonra,
bağımsız bir taşıma kapasitesi ağırlığı
seçerler.
Balonun
havalanmasını
gözlemleyebilir ve yükseklik, balon
hacmi ve son yüksekliğe ulaşma
zamanı konusunda notlarını alırlar.
Diğer bir problemde, bağımsız bir
değişken olan helyum miktarı görevin
zorluğunu
azaltmak
için
sabit
tutulmuştur. Öğrenciler, Sonuçları
Yorumla başlığı altındaki butona
basarak tablo ve grafikler oluşturabilir
ve sonuçlar çıkarabilirler. Bu çalışma
sırasında
ihtiyaç
duyduklarında
yardım alabilirler. Bir fen bilimleri
sözlüğü öğrencilerin problemi daha
kolay çözmesine yardımcı olurken, bir
bilgisayar da benzetim ara yüzünün
butonları ve işlevleri hakkında
yardımcı olabilir. Simülasyon görevi
60 dakika sürer ve öğrencilerin
performansı, öğrencilerin bilgisayar
becerilerini ve fizik bağlamında
bilimsel
keşif
becerilerinin
ölçülmesinde kullanılır.
American
Öğrencilerin puanlama ve geçerlilik amacıyla ne
Powered by
şartlarını
düzenlemek
ve teşhis
etmek
için
kullanılan değerlendirme arasında fark vardır. Her
iki kullanım da önemlidir, fakat ikincisi öğrencinin
öğrenmesini anında iyileştirebilir. Geniş ölçüde
yanlış
anlaşılan
kavramlar,
direkt
olarak
öğrencilerin kavramları yanlış anlamasına yönelik
olarak açıklanıp ortaya koyulabilir. Bir kavram
hakkında farklı şekillerde düşünen öğrencilerin
eşleştirilmesi, birbirleri ile iletişim kurmaları ve
fikirlerini
desteklemeleri
için
yaşadıkları
deneyimin
sonucu
onları
kavramsal
olarak
gelişmeye yönlendirebilir.
Sınıfta değerlendirme:
Eğitimciler, rutin olarak öğrencilerin sınıfta ne
yaptığı temeline dayanan öğrenmeler konusunda
öğrencileri hakkında bilgi toplamaya çalışırlar.
Fakat değişik bir soru ortaya atıldığında sadece
birkaç
öğrenci
cevap
verebilir.
Geri
kalan
öğrencilerin ne yaptığı ya da neyi anlamadığı
sadece
eğitimcinin
bazı
öğrencilerin
sıkıntı,
ilgisizlik ya da karmaşık yüz ifadelerinden sonuç
çıkarmasıyla anlaşılır.
Bu problemi çözmek için birkaç grup, öğrencilerin
sınıfta ne düşündüğünü bulmak için bir atak
yaparak değişik teknolojilerin sınıfta kullanımını araştırıyor. Bir örnek ise; çoktan seçmeli ya da
doğru –yanlış soruları ile çalışmak üzere tasarlanmış basit yanıt araçlarının kullanımıdır. Eğer
bunlar anlamlı şekilde dikkatli olarak tasarlanıp kullanılırsa bu cevaplardan yararlı bilgiler elde
edilebilir. Fizik Profesörü Eric Mazur sınıfındaki öğrencilerine çoktan seçmeli fizik soruları verir,
öğrenciler soruları yanıtlamak için araçları kullanır ve daha sonra farklı cevap veren diğer bir
arkadaşı ile problemi tartışır. Mazur, sınıftaki bu yanıt sisteminden ve akran öğretiminden daha
yüksek düzeyde katılım ve daha iyi öğrenme sağlandığını raporunda belirtmiştir.
Singapur’daki fen bilimleri eğitimcileri daha karmaşık türdeki öğrenci yanıtlarını yakalayarak
akran öğrenmeyi destekleyen daha sofistike bir sistem adapte etmişlerdir. Grup Scribbles adı
verilen bu sistem her öğrencinin elektronik beyaz tahta üzerine küçük notlar yerleştirerek,
taslaklar düzenleyip yerleştirerek sınıf tartışmasına katkıda bulunmasını sağlar. Bu grubu kullanan
bir eğitimci, öğrenci grubundan elektrik devresi olan bir ampul oluşturmanın farklı yollarını
tasarlamalarını ve bunu beyaz tahtaya yerleştirerek arkadaşları ile paylaşmalarını ister. Öğrenciler,
çalışmalarını başkalarına anlatmayı ve geri dönütler almayı öğrendiler.
Çevrim içi öğrenme sırasında değerlendirme
Öğrenciler çevrim içi öğrenirken, formatif değerlendirmede teknolojinin gücünü ortaya çıkarmak
için birçok fırsat bulunmaktadır. Öğrenme etkinliklerini destekleyen aynı teknoloji, değerlendirme
için kullanılabilecek öğrenme konusunda veri toplar. Çevrim içi bir sistem, öğrencilerin manüel
metotlarla nasıl öğrendiğinden daha fazla detaylı bilgi toplayabilir. Öğrenciler çalıştıkça, sistem
girdileri toplar ve problem çözme dizisi, bilgi ve strateji kullanımı, her öğrencinin seçtiği bilgi ve
girdiler, öğrencinin yaptığı atılımların sayısı, verilen geri dönütlerin türü ve ipuçları ve
problemlerin bölümlerine göre zaman dağılımı konusundaki kanıtları bir araya getirir.
American
Powered by
Formatif değerlendirme için ağ üzerinden grafik
hesaplamaları kullanma:
Öğrenciler
kablosuz
bağlantı
üzerinden
sınıftaki
matematik
içeriğine katkıda bulunabilir, cebir
işlemleri ya da grafikler gibi- bu içerik
çoktan seçmeli bir teste verilebilecek
cevaplardan daha zengindir.
Deneyimli bir Fen Bilimleri öğretmeni
olan Bayan J. ağ üzerinden grafik
hesaplamalarının etkililiğini test eden
geniş alanda uygulanacak bir teste
katıldı. Bölgesel düzeydeki testler,
öğrencilerin
bu
grafikleri
yorumlamada zorluk çekeceğini ortaya
koyduğunda,
grafik
yorumları
üzerinde haftalık uygulamalar yapmak
için grafik üzerinden hesaplamaya
dayalı kablosuz sistem kullandı, bir
yandan da kendisinin ilk düşüncesi
olan “teknoloji tamamen ezici bir güce
sahip” düşüncesi ile bu işe başladı.
Raporunda “ 18 yıl öğretmenlik
yaptım 15-18 yılları arasında 8. Sınıf
öğrencilerine eğitim verdim….. her
zaman emin olduğum bir şey var ki
öğrenciler
her
zaman
beni
anlamıştır… çocuklar tamamen anlar.
Şu anda da ne düşündüklerini
görüyorum. Çok şaşkınım.” İfadeleri
yer almaktadır.
Bayan J. Grafiklerin ortaya koyduğu
öğrencilerin yanlış anlamalarına ait
görüşleri kullandı. Ayrıca, bireysel
öğrencilere yardımcı olmak için özel
bir yardım sağlamada sınıftaki ağ
teknolojisini çok yararlı buldu. “
Dünya ve Güneş ilişkisi üzerine
çalışıyorduk… ve yanlışları halen
kimin
yaptığını
net
olarak
görebiliyordum…Bana çok yardımcı
oldu çünkü öğrencilerin zayıf olduğu
noktaları onları telaşlandırmadan
kesin olarak saptayabiliyordum” .
Massachusetts’teki
Worchester
County
devlet
okulunda halen 4000’den fazla öğrenci tarafından
kullanılan ASSIST sistemi, çevrim içi öğrenme ve
değerlendirme etkinliklerini birleştiren webe dayalı bir
çalışma sistemine örnektir. Bu sistem ortaokul
öğrencilerini Matematik kavramlarını öğretmek ve
eğitimcilere
öğrencilerin
Matematik
becerilerini
geliştirirken detaylı bir değerlendirme sağlamak için
Worchester Polytechnic Enstitüsü ve Carnegie Mellon
Üniversitesi tarafından tasarlanmıştır. Eğitimcilere
hız, geçerlilik, yardım ve problem çözme becerileri
sağladığı kadar öğrencilerin 100 matematik becerisi
konusundaki uzmanlığına ait detaylı bir rapor da
sunmaktadır. ASSIST sistemi, bireysel öğrencilerin
sınıfta ortaya koyduğu zayıf noktalar ve yaşadıkları
zorlukları bir bütün olarak tanımlayabilir, böylece
eğitimciler bir sonraki öğretimin odak noktasını buna
göre düzenleyebilir.
Öğrenciler ASSIST problemlerine
yanıt verdiği
zaman, ihtiyaç duydukları ölçüye kadar ipuçları ve
eğitim alırlar. Aynı zamanda, bireysel öğrencilerin
problemlere nasıl yanıt verdiği ve doğru yanıtlara
ulaşabilmek için sistemden ne kadar desteğe ihtiyaç
duydukları
da
değerli
değerlendirme
bilgisini
oluşturur. Her hafta, öğrenciler ASSIST web sitesinde
çalışırken, sistem öğrencilerin yetenekleri konusunda
daha fazla şey öğrenir ve böylece daha uygun bir
American
Powered by
öğretim sağlanır ve sene sonu standart testlerde öğrencilerin ne kadar iyi yapabileceğine ait
gittikçe artan net tahminlerde bulunabilir. Aslında bu sistem öğrencilerin resmi sınavlardaki
performansını tahmin etmede daha faydalı bulunmuştur.
Teknolojiyi daha iyi değerlendirmeyi nasıl destekler? Adaptif değerlendirme farklılaşmış
öğrenmeyi kolaylaştırır:
Öğrencilerin nasıl öğrendiği konusundaki tercihlerinin nerede olduğuna ilişkin bir modele
bakarsak, bireysel öğrencinin işi nasıl desteklediğinin teşhisinde değerlendirmeye yeni bir rol
düşmektedir. Bu yeni rol, yıllardır kullanılan test maddeleri ile ölçme olan bilgisayar sistemine
dayalı adaptif test yöntemi ile karıştırılmamalıdır.
Adaptif değerlendirmenin farklı bir hedefi vardır. Öğrencinin en çok yararlanacağı bir sonraki
öğrenme deneyimi türünü tanımlamak üzere tasarlanmaktadır. Okul Bir projesi, öğrencilerin farklı
deneyim türlerinden sonra bilgi ile öğrenmekten nasıl hoşlandıklarına dair tamamladıkları bir
dokümandan alınan bilgiyi birleştirerek öğrenmeyi farklılaştırmak için adaptif değerlendirmeyi
kullandı. Bu bilgi her öğrenciye ait gelenekselleşmiş öğrenme etkinliklerinin bireysel bir listesini
oluşturmak için kullanıldı.
Öğrenme için evrensel tasarım ve ulaşılabilirliği kolaylaştırmak için yardımcı teknolojiler:
Teknoloji, değerlendirmeleri engelliler ve İngilizce dil kapasitesi açısından daha ulaşılabilir, etkili
ve geçerli hale getiren Öğrenme için Evrensel Tasarım(ÖET) kullanarak değerlendirmelerin
geliştirilmesine izin verir.
Birçok geleneksel test İngilizcedir ve İngilizcede çok iyi olan çocuklara yöneliktir. Teknoloji, aynı
kavram veya becerinin alternatif sunumlarını kullanarak sunum ve değerlendirmeye izin verir ve
değişik öğrenci engellerini ve güçlü yönlerini de tespit eder. Bundan da öte, çoklu yöntemler
aracılığı ile bilgiyi sunma tercihi eşit olarak değerlendirilebilecek nüfusun oranını da arttırır.
Teknoloji ayrıca değerlendirme tasarımına ÖET prensiplerinin uygulanmasını da destekler.
Benzer olarak yardımcı teknolojiler de, ne yapabildikleri ve ne bildikleri konusunda standart
baskıya dayalı değerlendirmeler ile mümkün olmayan öğrencilere uygun yolları göstermek için,
American
Powered by
dijital kaynaklar ile etkileşim için özel ara yüz
Çevrim içi öğrenme ve değerlendirmenin içi
içe olması ve öğretimin harmanlanması
Carnegie Mellon Üniversitesindeki Açık
Öğrenme Girişimi (AÖG) ile geliştirilen
çevrim içi öğrenme sistemleri öğrenme ve
değerlendirme
etkinliklerini
bütünleştirmenin avantajlarını ortaya
koymaktadır. AÖG Ar-Ge ekibi, fen
bilimleri öğrenme
sistemlerini geri
dönütler
ile
birleştirerek
öğrenme
sistemleri kurmak üzere oluşturuldu. AÖG
kursları, geri dönüt mekanizmaları birçok
değişik etkinlik içerisine yedirildi. Örneğin
bir biyoloji dersinde;



Öğrencilerin
becerebileceği
biyolojik süreçlerin etkileşimsel
simülasyonları;
öğrencinin
simülasyon ile etkileşimi nasıl
çalıştığına dair anlayışına ulaşmak
için
gerekli
araştırmalar
yapılıyor;
“Bunu öğrendim mi?” sınavlarını
yeni materyallerin tanıtımı takip
ediyor, böylece öğrenciler ders
notlarını riske atmadan anlayıp
anlamadıklarını
kontrol
edebiliyorlar;
Öğrencilerin kavramlar arasında
bağlantılar kurması için ders
sırasında kısa makale sorularının
sorulması
gerektiren bu engellere sahip öğrenciler için her şeyi
mümkün kılabilir.
Teknoloji, gelişimi ve yeni değerlendirmelerin test
edilmesini hızlandırır
Yeni
teknolojiye
dayalı
değerlendirmelerde,
geçerlilik, güvenirlik ve uygulanabilirlik konularında
karşılaşılan zorluklardan bir kaçı da gelişimin
zamanı ve maliyetidir. Burada da teknoloji yardımcı
olabilir. Bir değerlendirme maddesi geliştirildiğinde,
web ortamında binlerce öğrencinin çevrim içi
ulaşabileceği
edilebilir.
şekilde
Bu
otomatik
şekilde
toplanan
olarak
kontrol
veri,
öğrenci
performansından alınan sonuçların netleşmesinde
yardımcı olabilir ve geniş çaplı kullanımdan önce
değerlendirmenin
özellikleri
iyileştirmede
kullanılabilir.
Teknoloji geri dönüt sağlamada daha geniş çaplı
katılım sağlar
Problem çözme, öğrencilere karışık
problemleri çözme fırsatı ve onlara
yardımcı olacak ipuçlarını elde etme
yöntemleri için fırsat sağlamaktadır.
Öğrenciler, her problemi yaptıktan sonra,
kendi çözümlerinin geri dönütünü alırlar
ve sistem her öğrencinin her problem için
ne kadar yardıma ihtiyacı olduğu ve
problemi başarılı bir şekilde çözüp
çözmediği konusunda takip yapar.
AÖG kursları çevrim içi ve sınıf içi
öğretimi birleştiren karışık bir öğretim
modeli olarak uygulandığında, öğretmen
öğrencilerin en çok yardıma ihtiyaç
duydukları konuları belirlemek için
sistemde çevrim içi çalışma sırasında
toplanan verileri kullanabilir, böylece
kavramların
yanlış
anlaşılması
ve
hatalarda sonraki sınıf etkinliklerine
American
Powered by
Bazı performanslar çok karmaşık ve değişiktir,
bundan dolayı şu anda otomatik olarak puanlama
şansımız bulunmamaktadır. Bu gibi durumlarda,
teknoloji binlerce uzakta olan uzmanların öğrencilere
geri dönüt sağlamasına olanak verir. Bu özellikle;
eğitimcilerin otantik problemlerle baş edebilmesi ve
öğretimde uzmanlara ulaşması için faydalıdır.
Sınıf dışında da bir kitleye sahip olma beklentisi,
birçok öğrenci için yüksek oranda motive edicidir.
Öğrenciler,
kendi
şiirlerini
sosyal
bir
ağa
gönderebilir ya da video paylaşma sitelerine kendi yaptıkları video çalışmalarını gönderebilir,
bunlardan yorumlar ya da eleştiriler alabilirler. Mobil araç uygulamalarını yazarak tasarım
becerilerini geliştiren öğrenciler birbirlerinin uygulamalarını geri dönüt sağlayan uygulama
geliştiricilerinden
oluşan
topluluklar
yaratarak
kodlarını
başkaları
ile
paylaşabilirler.
Tamamlanmış uygulamaların yüklenme sayısı başarıyı ölçmede bir yol sağlar.
Birçok akademik çalışma için İnternetin ücretsiz olması öğrenci çalışmalarının anlamlı
değerlendirilmesini sağlayacaktır, fakat teknoloji öğrencilerin çalışmaları konusunda bir yargıya
varabilecek uzmanlık ve ilgiye sahip çevrim içi topluluklar ile bağlantıları destekleyebilir.
Uygulama yapan öğrenciler, öğrenci projelerine çevrim içi olarak yanıt verebilirler. Profesyonel
animatörler çevrim içi film yapma yarışmalarını değerlendirebilir. Özellikle yarışmalarda
katılımcıların ve dış değerlendiricilerin beklentilerine cevap verme konusunda rubrikler yararlıdır.
Teknoloji ayrıca, kendi başına değerlendirme sürecini şeffaf ve içerikli hale getiren verileri ortaya
koyma konusunda potansiyele sahiptir. Şu anda, sadece ortalama puanlar ve yeterlik düzeyleri
kamu ve özel sistemler tarafından görülebilir. Halen aileler, politika yapanlar ve kamu okulları,
bölgelerin test puanlarını ve anında test sonuçlarını görebilmektedir. Bu şeffaflık şu andaki
değerlendirme sisteminin kamu anlayışını arttırmaktadır.
Teknoloji sadece geçerlilik olan test uygulamasını da azaltmaktadır
Birçok eğitimci, aile ve öğrenci geçerlilik amacı ile uygulanan testlere ayrılan zaman konusundan
şikâyetçidir. Öğrenciler sadece kendi bölgelerinde dönemi tamamlamak için gereken testleri
almakla kalmıyor, merkezi olarak uygulanan ve ne kadar iyi bir performans göstereceklerini
belirleyen aynı içerikli testi de alıyorlar.
Öğrenme ve öğretme teknoloji ile bir araya getirilince, eğitim sisteminin kalitesini denetlemek
için gereken dış değerlendirmelerin sayısını azaltmak da olasıdır. Çevrim içi öğrenme
sistemlerinde veri akışları öğrencilerin yeterlikleri konusunda bir yargıya varmak için gereklidir.
Bireysel öğrencilere ait bu veri tabanlı yargılar daha sonra okullar, bölgeler ve yönetimler
hakkında yargılar oluşturmak için bir araya getirebilir. West Virginia bu stratejiyi öğrencilerin
teknoloji becerilerini değerlendirmede kullanmaktadır.
American
Powered by
Elektronik öğrenme kayıtlarına ilişkin tahminler:
Bu ülkedeki elektronik tıp kayıtları gibi, öğrencilere ait elektronik öğrenme kayıtları da tüm
öğretim hayatları boyunca gösterdikleri ilerlemeleri toplama açısından toplanabilir. Çevrim içi
kitaplar ve diğer elektronik portfolyolar, elektronik öğrenme kayıtları, öğrenme deneyimlerini ve
öğrencilerin çalışma örneklerini de kapsayan yeterlikleri içerecektir.
Birçok okul, elektronik portfolyoları öğrencilerin ne öğrendiğini gösterme yolu olarak
kullanıyorlar. Öğrencilerin dijital ürünleri yüzlerinde etkileyici bir ifade bırakmasına rağmen, bir
öğrenci çalışmasının portfolyosu değerlendirme amaçlarına hizmet edecekse analitik bir çerçeve
ile ilişkilendirilebilir. Portfolyo inceleyicisi, çalışmanın hangi yeterlikleri gerektirdiğini, her
alandaki yeterlikler için standartların ya da kriterlerin ne olduğunu ve bu kriterleri karşılamada
çalışmanın hangi yönlerinin etkili olduğunu bilmesi gerekir. Başarıya ulaşmak için gereken kriter
düzeyleri ve arzu edilen çıktıların tanımları rubrikler şeklinde ifade edilebilir.
Rubrikleri kullanmanın bir avantajı da sadece öğrencilerin çalışmasını yargılama ile değil
öğrencilerin kendileri hakkında da bir yargıya varma konusunda kullanılabilecek olmalarıdır.
Öğrenciler, bir ödevi yapmadan önce değerlendirme rubrikleri aldıklarında – ve özellikle
öğrenciler
rubrik
geliştirmeye
katıldıkları
zaman-
değerlendirildiği konusunda bir anlayış geliştirebilirler.
American
Powered by
çalıştıkları
alanda
kalitenin
nasıl
Sınıftaki değerlendirme verilerini merkezi yönetimlere iletmek:
West Virginia’nın techSteps programı, eğitim sisteminin düzeyleri arasında koordine edilen
değerlendirme sistemine bir örnektir. TechSteps her düzeyde altı teknoloji bütünleştirme etkinliği
çevresinde organize edilmektedir. Etkinlikler teknoloji becerilerini gelişimsel olarak tanıtmak ve 21.
yüzyıl bağlamında oldukça açık uçlu ve esnek hale getirmek. Böylece amaç, tüm bunların bölge ve okul
müfredatına uymasını sağlamaktır.
Her techSteps etkinliği bir sınıf değerlendirme rubriği içermektedir. Bir öğrenci bir techSteps
etkinliğini bitirdikten sonra, öğretmen techSteps web sitesine onun performansını girer. TechSteps
öğrenci tarafından ortaya konan hedef
becerileri tanımlamak için öğretmenin tamamlamış
olduğu rubrik formunu kullanır ve bu bilgiyi öğrencinin Teknoloji Okuryazarlığı Değerlendirme
Profilinde kullanır.
TechSteps aracılığı ile West Virginia her düzeydeki öğrencinin teknoloji yeterliklerine ait ülke çapında
veriler elde etmiştir.
Diğer değerlendirme puanı türleri ve rubriklerden elde edilen dereceler hem geçerli hem de
güvenilir olmalıdır. Rubrikler, okullar ve öğrenciler üzerinde değerlendirme amacı ile büyük çapta
kullanılmaya başlanmadan önce, geçerlilik ve güvenirlilikleri test edilmelidir.
Sürekli iyileştirmeyi sağlamak için değerlendirme verilerini kullanma:
Standartlarda belirtilen uzmanlık ve yeterlikleri tam olarak değerlendiren değerlendirmeleri yerine
bir kez oturtturduktan sonra, öğrencilere ait öğrenme verilerini toplayabilir ve öğrenme çıktıları ve
üretkenliğini sürekli olarak iyileştirmek için bu verileri kullanmalıyız. Örneğin; bu tip veriler
öğrenciler, eğitimciler, aileler, okul yöneticileri ve bölge yöneticileri için bağlantılı bir geri dönüt
sistemi yaratmak için kullanılabilir.
Böyle bir geri dönüt sistemi yaratmanın amacı, öğrenme hakkındaki anahtar kararların veriler ile
alınmasını ve bu verinin sürekli iyileştirme için eğitim sisteminin tüm düzeylerinde toplanıp
ulaşılabilir hale getirilmesini garantilemektir. Bu fikirde karşılaşılan bir zorluk uygun verileri
doğru insanlardan, doğru zamanda ve doğru şekilde alabilmiş olmaktır.
Örneğin; değerlendirme verisi tüm öğrenciler için uygun hale getirilmelidir böylece onlar da
kendi öğrenmelerinin kontrolünü alabilsinler, aşağıdaki örnekte de gösterilebileceği gibi.
American
Powered by
Değerlendirme verileri ayrıca, eğitimcilerin kendi
profesyonel
uygulamalarını
iyileştirmek
için
gösterdikleri çabayı desteklemede kullanılmalıdır.
New Tech Lisesi: Teknolojiyi kullanarak
değerlendirme sonuçları ile öğrenciyi destekleme
Öğrenci
değerlendirmelerinden
alınan
veriler
öğrencilerin yaptıkları şeylerin etkililiği hakkında
California’daki New Tech Lisesi, 1996’da okul
kurulduğundan beri yenilikçi teknolojiye dayalı
değerlendirme uygulamalarını kullanmaktadır.
Okuldaki öğretim proje bazlı öğrenmeye
dayanmaktadır, öğrenciler problemleri ile
kendileri baş eder, ve gruplar halinde çalışır.
Öğretim görevlileri, bu projeleri gerekli içerik
standartları ve öğrenme çıktılarına göre
tasarlarlar, bunların içinde işbirliği, eleştirel
düşünme, sözlü ve yazılı iletişim, teknoloji
kullanımı ve vatandaşlık da vardır.
daha çok kanıt sağlayarak etkili olmalarına yardımcı
New Tech öğretmenleri öğrenci çalışmalarını
sınıflarda ve belirli düzeylerde değerlendirmede
bu ortak çerçeveyi kullanarak, tek bir puandan
elde edeceklerinden çok daha faydalı bilgi elde
ederler.
Örneğin,
yazma
becerisinin
değerlendirilmesi tüm projelerde ve derslerde
mevcuttur ve bundan dolayı öğretmenler,
aileler ve öğrencilerin kendisi güçlü ve zayıf
noktalarını iletişim aracılığı ile anlayabilirler.
Ayrıca, bu değerlendirmeler sürekli olarak
güncellenen çevrim içi not kitaplarında
görülebilir ve bu sayede öğrenciler hangi derste
neyi yapamadıklarını görebilirler. Elektronik
öğrenme
portfolyoları
öğrenci
çalışma
örneklerini içerir ve sınıflar ve düzeylere bağlı
değerlendirmeleri de kapsar.
uygulamalardan bir şeyler öğrenebilirler. Bu şekilde
Öğretmenlerinden ve akranlarından aldıkları
performans derecelerine ek olarak bu okuldaki
öğrenciler büyük projelerin tamamlanmasında
kendi kendine değerlendirmeyi de kullanırlar.
Bu değerlendirmeler, projeyi tasarlayan
öğretmen için geri dönüt ve öğrencinin proje
deneyimi hakkında düşünebilmesi için bir fırsat
sağlar.
Proje
sonrası
yapılan
bu
değerlendirmeler, projenin öğrenilen materyal,
katılım, süreç ve kendisi açısından ne kadar
başarılı olduğunu yansıtmada öğrenciye
rehberlik yapar.
American
Powered by
olur.
Ayrıca, öğrenci verilerini yansıtan eğitimci grubu,
en yüksek başarıya sahip meslektaşlarını ya da
öğrenci türlerini belirleyebilir ve daha sonra tüm
ekip üyeleri en etkili meslektaşlarının kullandığı
öğrenci verilerini kullanmak öğretimi iyileştirmek
için
veri
kullanmada
eğitimcilerin
işbirliği
becerilerini de iyileştirebilir. İlerideki zamanlarda,
bu tür profesyonel öğrenmeyi kolaylaştırmak için
eğitimcilerin ortak değerlendirmeler kullanmasında
da faydalı olabilir.
Öğrencilerin
rehberlik
ve
edecek
eğitimcilerin
karar
almasında
öğrenci-öğretmen
verileri
yöneticiler ve bölge müdürlerini de bilgilendirebilir.
Yöneticiler ve politika yapanlar programlarının ve
müdahalelerinin etkililiğini incelemek için zaman
içerisinde
bu
değerlendirme
verilerini
kullanabilmelidir.
Öğrenci verilerine duyulan ihtiyaç bölge düzeyinde
rol
oynamaktadır.
Bölgeler
ihtiyaçlarına
uyacaklarına
girişimlerini
uygularlar,
öğrencilerin
inandıkları
fakat
bu
özel
öğrenme
uygulamalar
genellikle test edilmemiş varsayım ve öngörülere dayanır. Veri ile yürütülen sürekli iyileştirme
sürecinde bu bölgeler, bir girişimde bulunacaklarında bu verileri inceleyebilir, her kullanımdan
sonra öğrenci-öğrenme çıktılarına bakabilir ve daha sonra bir sonraki öğrenci grubu için daha iyi
bir deneyim sağlamada öğrenme etkinliklerini düzeltmek veya desteklemek için veri tabanını
kullanabilir.
Teknolojiye dayalı değerlendirmeler ve veri sistemleri ne kadar iyi olursa olsun, eğitimcilerin
bunları kullanabilmek için desteğe ihtiyacı vardır. Teknolojiye dayalı değerlendirme ve veri
sistemlerinin önemli bir yönü de, eğitimcilerin değerlendirme süreci, veri analizi ve uygun
harekete geçmelerine yardımcı olabilecek teknolojiye dayalı araçların tasarımıdır.
Teknik ve Düzenleyici uygulamalarda ilerleme
Sistemler arasında veri paylaşma vizyonunun karşılaştığı iki zorluk teknik ve düzenleyici
uygulamalardır. Teknik açıdan, çoklu öğrenci veri sistemleri, veri formatlarına ait ortak
standartların olmaması ve sistemin birlikte işlerliği çoklu düzeydeki değerlendirme sistemlerinin
gelişimi için engel teşkil etmektedir. Örneğin; bugün farklı düzeyler ve farklı miktarlarda toplanan
öğrenci ve program verileri eğitim sistemindeki farklı ihtiyaçlara cevap verebilmelidir. Merkezi
veri sistemleri makro çözümler sağlar, kurum bazındaki performans yönetim sistemleri ise mikro
çözümler getirir ve öğrenciler tarafından sağlanan veriler ise yok denecek kadar az çözüm getirir.
Çoklu sistemler içerisinde toplanan anlamlı ve eyleme dönük bilgiler veri paylaşımı için teknik
formatta fikir birliği gerektirecektir.
American
Powered by
Ulusal
Eğitim
İstatistikleri
Merkezi
ve
Eğitim
Departmanı bu çabalara yardımcı olmak için, gönüllü,
Değerlendirme
verileri
ve
öğretim
kaynakları arasında bağlantı yapabilmek
için teknolojiyi kullanma
ortak veri standartları geliştirmek için ulusal ve
Fairfax
County
Devlet
Okulları
öğretmenlerin değerlendirme verilerini
resmi olarak kullanabilmelerine teşvik
etmek için ECART (Elektronik Müfredat
Değerlendirme Kaynağı-EMDK) geliştirdi.
Bu webe dayalı sistem öğretmenlerin ders
planlarından değerlendirme araçlarına
kadar her şeye ulaşmalarına olanak
sağlamaktadır.
geliştirmektedir. Bunun hedefi, tüm kuruluşlar arasında
eCART’ın araştırılabilir veri tabanı belirli
standartlar ve göstergeler ile bağlantılı
bölge tarafından onaylanmış kaynaklar ve
müfredat ulaşımı sağlar. Öğretmenlerin
EMDK ortak değerlendirme maddeleri
birleşimlerini kullanarak değerlendirme
yaratmalarına izin verir.
eCART değerlendirme maddeleri, teşhise
dayalı bilgi sağlamak amacı ile bölge
öğretmenleri tarafından geliştirilmiş ve
tasarlanmıştır.
Değerlendirmeler
zorlanması gereken yanlış anlanan
kavramları ve becerileri ortaya çıkarmak
için kullanılmaktadır.
Fairfax öğretmenleri, öğrencileri için
değerlendirme sonuçlarını kullanarak
kaynak materyaller, ders planları. Çalışma
kâğıtları ve web bağlantılarını içeren geniş
bir öğrenme kaynakları kütüphanesini
takip edebilirler. Öğrenciler, eCART
değerlendirmelerini çevrim içi ya da kalem
kâğıt ile alabilirler.
Öğrenci eCART değerlendirme sonuçları,
bölgenin veri sisteminde depolanır ve
böylece sınıf değerlendirme verileri tüm
değerlendirme
verileri
ve
resmi
sınavlardan alınan sonuçlar ile birlikte
görülebilir. Bu şekilde tüm öğrencilerin
sınıf ve okul içerisindeki performanslarını
karşılaştırılmasına ilişkin ortak bir
değerlendirme oluşturulur.
American
Powered by
işbirlikçi bir çaba olan Ortak Veri Standartları
ortak olan minimal düzeyde anahtar veri öğeleri
tanımlama, öğrenci, politika yapıcı ve eğitimcilerin
ihtiyaçlarını giderme ve tanımlar, iş kuralları ve teknik
özellikler konusunda ortak bir fikre varma ve bu
öğelerin karşılaştırılabilirliği ve paylaşılabilirliğini
iyileştirmek için devlete, yerel eğitim kurumlarına ve
yükseköğretim kurumlarına yardımcı olmaktır.
Kamunun şeffaflık ve geçerlilik konusundaki isteği ve
dünya teknolojisinin hızla büyümesiyle, öğrencilerin
özel yaşamlarını koruma konusunda da ihtiyatlı
olmalıyız. Aile Eğitim Hakları ve Mahremiyet
Kanunu(FERPA)
gibi
düzenlemeler
öğrenci
mahremiyetini koruma amacına hizmet etmektedir
fakat tam olarak anlaşılmadığı ve uygulanmadığı
sürece bazı risklerle karşı karşıya kalınabilir. 2008’de
yapılan bazı revizyonlardan sonra orijinal hali
kısaltılmış ve içinden bazı elemeler yapılmıştır.
Mahremiyeti sağlamak için teknik ve düzenleme
anlamındaki
ilerlemeler sağlandığı
sürece,
bilgi
toplama daha güvenli olacak ve verilerin paylaşımı
öğrencilerin öğrenmedeki ilerlemeleri ve eğitim
programlarının etkililiği hakkında yargıya varmak için
verilerin verimli kullanımını kolaylaştıracaktır.
FERPA
Aile Eğitim Hakları ve Mahremiyet Kanunu(FERPA) öğrenci mahremiyetini koruyan federal
bir yasadır. 18 yaş üzeri olan öğrencilere ve ailelerine kendi eğitim kayıtlarını inceleme ve
kayıtlarda yer alan yetersizlikleri düzeltilmesi hakkını vermektedir.
Öğrenci notları gibi öğrenci düzeyindeki bazı bilgileri açıklamak için ileri düzeyde yazılı bir
izin gerekmektedir. Bununla birlikte, okullar aileler ve 18 yaş ve üstündeki öğrencilere bu tip
bilgileri yayınlayabilecekleri konusunda bilgi verdikleri takdirde, izinsiz olarak da öğrenci
isimleri ya da telefon numaraları gibi bilgileri gizlemeyebilir. Yazılı izin öğrencinin bilgilerine
yasal olarak ulaşma hakkı olan aynı okuldaki ya da bölgedeki öğretmenler ya da yöneticilerin
kapsamında da olmayabilir. 2008 yılında, FERPA tekrar düzenlendi. Bu düzenleme
çerçevesinde öğrencilere ait bilgilere ulaşma daha da serbest hale geldi.
Öğretim: Hazırlama ve Birleştirme:
Amaç: Profesyonel Eğitimciler, çalışma takımları içinde içeriğe, veriye, kaynaklara, uzmanlara
ve tüm öğrencilere daha etkin bir şekilde öğretim sağlayacakları ve bu öğretim sürecinde onları
daha güçlü kılacak eğitim deneyimlerine ulaşmalarını sağlayan teknoloji tarafından bireysel
olarak destekleneceklerdir.
Bugün öğretim özellikle, tecrit mantığı içinde işlemektedir. Pek çok eğitimci, dış dünyadaki
uzmanlarla veya kendi alanlarındaki iş arkadaşlarıyla oldukça az iletişim kurarak tek başlarına
çalışmaktadırlar. Profesyonel gelişim, öğretimi uygulamaya koymada oldukça az olanağı olan,
kısa, bölünmüş ve ayrı ayrı oluşturulmuş seminerlerle sağlanmaktadır. Bir sınıf eğitmenin en
temel işi, sınıf içindeki öğrencilere hedeflenen içeriği tam olarak kavratmak ve bu konu üzerinde
öğrencilerin uygulanan testlerde en iyi sonuçları aldıklarından emin olmaktır. Pek çok eğitimci,
kendini sürekli geliştirecek bilgiden, zamandan veya güdüden yoksundur.
American
Powered by
Şaşırılmaması gereken başka bir konu da, meslek hayatının daha çok başında olan genç
eğitimcilerin meslek hayatlarının ilk beş yılı içinde profesyonel tutumlarından vazgeçtikleri
gerçeğidir (Ingersoll and Smith 2003). Bu durum, tamamen eğitim sistemimizdeki hatalar ve
eğitimcilerin yetiştirildiği okullarda gençlere işlerini iyi şekilde yapmalarına yardımcı olacak
yöntemlerin, öğretilmemiş olmasından kaynaklanmaktadır. Stajyer eğitim programları yenilikçi
yöntemler ile teknolojiyi kullanmasına rağmen, öğretmenlerin teknolojiyi kullanmayı kendi
kendilerine öğrendikleri üzerine yaygın bir anlayış vardır. Bunun bir sonucu olarak da, günlük
hayatta kullanılan teknoloji bugün eğitimcilere öğretilenden daha öteye gitmektedir ve düzenli
olarak da öğrenci eğitimini desteklemektedir.
Bu arada, politika üreticileri ve eğitim alanında önde gelen kişiler, etkili öğretimden yoksunluğa
dikkat çekmek ve Amerika’da eğitimi rayına oturtmak için daha fazla sorumluluk duygusunu bir
anahtar olarak öğretmenler arasında yaygın hale getirilmesi için uğraşmaktadır. Etkin öğretim
beklentisi ve profesyonel eğitimcilerden beklenen sorumluluk duygu, eğitim sistemindeki
dönüşüm sağlamak için kritik bir bileşen olmasına rağmen, şunu da çok iyi anlamamız
gerekmektedir ki, öğretmenlik mesleğini mutlaka güçlendirmek ve bu alandaki çalışanları değerli
hale getirmek zorundayız. Bu çalışma, en iyi eğitimcileri bu alana çekmek ve elde tutmak için ve
tüm öğrencilerde aradığımız başarılı öğrenim süreçlerinin gerçekleşmesi için gereklidir.
Üzerimizde baskı kuran teknoloji, öğrenme ve değerlendirme alanındaki çalışmaları geliştirirken,
bize daha iyi eğitimciler yetiştirmemizde ve bu eğitimcilerin etkili eğitim sistemlerini inşa ederken
kendi kariyerlerinde rekabetçi bir ortam yaratmalarında yardımcı olur. Teknoloji, birleştirilmiş bir
model aracılığıyla bu geçişi sağlayabilir.
Birleştirilmiş Eğitim Çalışması:
Birleştirilmiş eğitimde öğretmenler, öğrencilere 7 gün 24 saat ulaşabilecekleri öğrenci bilgileriyle
ve sunulan bilgiyi kavramalarına yardımcı olacak analitik araçlarla donatılmalıdır. Okulda veya
okul dışında, öğretmenler, öğrencilerine ve eğitimle ilgili öğretim deneyimlerini yaratmaları ve
değerlendirmeleri konusunda onları güçlendirecek profesyonel içeriklere, kaynaklara ve sistemlere
bağlanırlar.
Öğretmenler, kendi eğitici çalışmalarını geliştiren, onların devamlı olarak rekabetçi yönlerini
besleyen ve öğrencilerinin öz yönetimini geliştiren bir lider olmalarında rehberlik sağlayan,
American
Powered by
kaynaklara bağlanırlar (Şekil 3). Daha önceki bölümde tasvir edilen öğrenciler gibi, öğretmenler,
kendi öğretimlerini ve öğrencilere sunacakları yeteneklerini geliştiren kişisel gelişim ağlarına
katılırlar.
ŞEKİL 3: Birleştirilmiş Eğitim Yeni Tecrübeler ve Rekabet İnşa Eder
American
Powered by
Buna ek olarak, talimatlarla oluşan genelgelerin farklı şekillerde uygulanmasıyla eğitim çevreleri
daha karışık hale gelmektedir. Ticari yollarla ulaşılabilen açık eğitim kaynakları yönetimi
üniversitelerde oldukça yaygın bir şekilde kullanılmaktadır ve bunların kullanımı K-12
uygulamalarında yaygınlaşmaktadır. Bu tarz araçlar eğitimcilerin, kurs materyallerine,
müfredatlara, tartışmalara ve daha öğrenci merkezli çalışmalara ulaşmasını sağlar.
Newyork’daki J.Ryan Lisesindeki öğretmenler, çevrim içi yazılı seminer çalışmasında yapılan
kullanımın ilk yılında okuryazarlığın ilerlediğini görmüşlerdir. Çalışma ortamı, eğitimcilerin ve
öğrencilerin yeni yöntemler aracılığıyla kurs içeriklerine ve diğer içeriklere ulaşmasını sağlayan
görsel sınıflar oluşturur. Bu çalışma, öğrencilerin yazma örneklerini asabilecekleri, tartışmalarını
kayıt altına alabilecekleri, canlandırılmış içeriklerin sınav verileriyle birleştiği bir odada yer
almaktadır. Eğiticilere sağlanan yüz yüze eğitim, çalışma ortamının daha etkili bir şekilde
kullanmasına olanak tanır.
Eğitimle bağlantılı olarak, bireysel eğitimciler aynı zamanda kendi çevrim içi eğitimlerini
oluştururlar. Bu eğitimleri yaratırken, dünya üzerinde farklı disiplinlerdeki deneyimli
uzmanlardan, okul sonrası programlardan ve kütüphanelerden faydalanarak, öğrencilere veya
çocuklarının eğitiminde katkıda bulunmak isteyen velilere hizmet sunarlar.
Aralıklı ve sonuçsuz profesyonel gelişim, işbirliği içinde, uyumlu ve devamlı olan profesyonel
eğitimle yer değiştirir. Bu eğitim işbirlikçi, uyumlu, çevrim içi olarak sağladığı daha geniş
olanaklarıyla daha fazla kişiye ulaşabilen eğitimdir. Öğretmenleri hazırlayan üniversite hocaları,
mezunlarının profesyonel olarak büyümesinde kariyerleri boyunca okullar ve organizasyonlarla
ortak çalışmalar yaparak mezunlarının hayatında önemli bir rol oynamaktadır.
Birleştirilmiş eğitim, aynı zamanda, başka şekillerde gerçekleşmesi mümkün olmayan etkili
öğretimi sağlayarak çevrim içi öğrenme sistemleri, çevrim içi kurslarla ve diğer doğrudan eğitim
olanakları yolluyla eğitim alanında rekabeti, eğitim sistemimize sunar.
Öğrencileri, kişiselleştirilmiş ve motive edilmiş öğrenimle birleştirme:
Birleştirilmiş eğitim, geniş bir kişisel eğitim olanağı sağlar. Fen, tarih ve diğer alanlardaki
karmaşık konuları öğrenmekte öğrencilerin işlerini kolaylaştırır. Öğrencileri öğrenme konusunda
yüreklendiren görsel ve gerçek ortamları içeren pek çok model ve simülasyon çalışmasına çevrim
American
Powered by
içi olarak erişimlerine olanak sağlar (Dede 2009). Eğitimciler, öğrencilerini sürece dâhil etmek
için öğrencilerinin hedeflerini, ilgilerini, onların öğrenme süreçlerinde faydalandıkları kaynakları
ve sistemleri bilmek zorundadırlar. Kişisel eğitiminin daha geniş bir şekilde tartışılabilmesi için
lütfen bu planın öğrenme bölümüne bakınız.
Eğitimi kişiselleştirmek için teknoloji kullanımı etkili öğretim için bir destektir. Öğrenim,
temelinde sosyal ve hissi bir girişimdir. Öğretimde en etkin olan eğitimciler, genç insanların
sosyal ve duygusal damarını (Ladson- Billings 2009, Villegas and Lucas 2002) yaratıcı ve
kendilerini ifade etmelerine olanak sağlayarak birleştirir. Burada teknoloji bu birleştirme işlemine
destek sağlar.
Multimedya projeleri yaratmak için dijital araçlar ve dünya üzerinde paylaşımlarını sağlayan
çevrim içi topluluklar; öğrencilere, dünya üzerindeki editörlerle, topluluklarla, sosyal ve duygusal
bağlar kurmalarına olanak sunar. Editörler, öğrencilerin okulda kalması için gerekli desteği
sağlayacak bilgiyi ve motivasyonu oluşturan anlayışı edinerek; öğrencileri, öğrenme aktiviteleri
kapsamında bu tarz çalışmaları yapmaya yüreklendirir.
Çevrim içi Topluluklar Aracılığıyla İçeriği, Uzmanlığı ve Çalışmaları Birleştirme:
Bugün, teknoloji temelli öğrenme kaynaklarının pek çoğuna erişim mümkündür. Çevrim içi
öğrenme toplulukları aracılığıyla, eğitimciler içeriğe, uzmanlara ve pek çok çalışmaya ulaştıkları
zaman öğrenciler onları büyüleyen ileri seviyedeki çalışmalarla tanışmış oluyorlar.
Çevrim içi öğrenme toplulukları eğiticilerin birbirinden uzak duran tavrına son verir. Bu da
onların kendi meslektaşlarıyla işbirliği içinde çalışmalarını sağlar ve dünya çapında bilinen
uzmanların öğrencilere ulaşmasına daha çok olanak sağlar. Aynı zamanda, çevrim içi öğrenme
toplulukları, bir okul kapsamında okul ve ev, okul ve diğer okullar, müzeler, iletişim merkezleri
ve öğrencinin öğrenim sürecinde katkıda bulunacak diğer merkezlerle, eğiticilerin bir takım olarak
koordinasyonunu sağlar. Bundan sonra, eğitimciler nerede veya kimlere öğretim yaptıklarıyla
sınırlandırılamayacaklar.
Örnek verecek olursak, çevrim içi öğrenme toplulukları aracılığıyla bir eğitmen dünya üzerindeki
herhangi bir konuşmacıyı sınıf ortamına taşıyabilir. Sınıf konuşmacı kişiyi izler, konuşmacı kişi
ders verirken, deney yaparken, bir müzik tekniği anlatılırken veya bir müzeyi gezen turda
American
Powered by
rehberlik yaparken sınıf interaktif olarak bu durumu
K-12 Matematik’de Öğretimi Birleştirme
konuşmacı kişi ile yaşar. Aynı dokümanı izlemek
Matematik Forumu, k-12 matematik eğitimini
geliştirmek için eğitim yaklaşımını destekleyen
çevrim içi bir topluluktur. Drexel Üniversitesi
Eğitim Fakültesine dayanan Matematik Forumu
her ay 2 ila 3 milyon çevrim içi ziyaretçiyi kabul
etmektedir. Eğitimciler için Matematik Forumu
Web sitesi, matematik araçları, interaktif dersler
için
araştırma
topluluğu
kütüphanesi,
aktiviteleri ve destek materyalleri dâhil edilmiş
oldukça
değerli
eğitimsel
kaynaklar
sağlamaktadır. Eğitimcilere, aynı zamanda,
matematik eğitimi üzerine makalelerden oluşan
bir kütüphane sunulmakta ve çevrim içi
forumlardaki(öğretmen öğretmene) riskleri
tartışma için danışmanlık verilmektedir.
isteyen başka kişiler için bu çalışmalar arşivlenebilir
Aileler, matematik alanında yapılacak yaz
kamplarından haberdar olur ve matematik
kavramlarını açıklamakta yardım alabilirler.
Öğrenciler bu çalışma kapsamında, arkasında
200 ila 300 eğitimli uzmanın bulunduğu Bay
Matematikten mektuplar alırlar. Sitede özellikle
o hafta meşhur olmuş haftanın problemi
bölümü, altyapısı desteklenen bir hizmettir.
Dünya üzerindeki öğrenciler, haftanın problemi
için cevabını, kendi cevaplarını basamak
basamak açıklaması yapıldıktan sonra çevrim içi
olarak alırlar. Uzmanlar bildirilen sonuçlara
cevap verirler, şayet gerekirse danışmanlık
yaparlar.
Matematik Forumu aynı zamanda öğretmen
eğitiminde hizmet öncesi eğitimi desteklemek
için kullanılır.2004 yıllında, örnek verecek
olursak, Oregon’daki iki eğitim programındaki
hizmet öncesi öğretmenler, haftanın problemi
matematik forumunu, ortaokul öğrencilerine
ödev olarak verilen çalışmalara cevap verirken
kullandılar.
Hizmet
öncesi
öğretmenleri
şekillendirilmiş
geri
dönütleri
verirken,
danışmanlar geri dönütleri desteklemek için
rehberlik hizmeti verdiler. Bu devreden
çalışmalar
aracılığıyla,
hizmet
öncesi
öğretmenleri, öğrencilere doğru cevapları
sağlamakta en etkili rehberlik hizmetinin nasıl
olmalı bunu öğrendiler.
Derin bir uzmanlığı besleyen çevrim içi öğretim
toplulukları sınırlandırılmaktadır çünkü bunlar
eğitici eğitimlerini sertifikalı yapan resmi
yapının dışında kalmaktadır. İşte bu yüzden
eğitimciler, onlara sunulan diğer bütün
profesyonel eğitim çalışmalarından daha verimli
olacak matematik forumlarına katılmaktadırlar
fakat matematik forumu gibi çevrim içi
kaynakları kullanarak zaman harcayan kişiler
gibi algılanmaktadırlar. Devletin gereklerini
karşılamak için katılmak zorunda oldukları
diğer programlara katılma zorunlulukları
idareciler
tarafından
ortadan
kaldırılmamaktadır.
American
Powered by
veya serbest eğitim içeriklilerinin depolandığı bir web
sitesine yüklenebilir. (örnek olarak,
çevrim içi
topluluğun yaptığı bir k-12 matematik öğretimiyle
ilgili çalışmaya bakabilirsiniz)
Hizmet altındaki ile hizmeti birleştirme:
Ne yazık ki bugün olması gerektiği yerlerde yeterince
eğitimcimiz bulunmamaktadır. Özellikle öğretmen
sayılarındaki sıkıntı,
ekonomimizi hayati boyutta
etkileyen STEM alanında görülmektedir. Önemli bir
örnek olarak liselerdeki fizik dersi verilebilir:
liselerdeki bir milyondan daha fazla öğrenci her yıl
fizik kursu almaktadır. Bu öğrencilere öğretim
yapmaları için ücretli olarak getirilen öğretmenlerin,
sadece üçte biri fizik alanında eğitim görmüştür. Bu
öğretmenlerin çoğu fizik konularını nasıl öğretecekleri
üzerine eğitim almamış ve bu alandaki konuları
kendileri de anlamakta oldukça sınırlı bilgiye sahip
kişilerdir (Hodapp, Hehn, and Hein,2009).
Üstelik bilgi donanımı ve yeterliliği en az olan
öğretmen
bugün
ekonomik
olarak
yeterliliğin
olmadığı ve hayatlarında en çok dezavantajı yaşayan
öğrencilerin
bulunduğu
okullarda
çalışmaktadır.
Bizim eğitim sistemimizde, öğretmenlik becerileri
yüksek olan kaliteli öğretmenlere ulaşmakta, mevcut
bir eşitsizlik söz konusudur(Darling-Hammond,2010).
Son dönemlerde yapılan bir araştırma göstermiştir ki,
şehirde yaşayan öğrenciler kırsalda yaşayan öğrencilere göre, üç dört katı daha fazla oranda ileri
matematik derslerini almayı tercih etmektedir ( Graham 2009).
Birleştirilmiş eğitim, çevrim içi öğrenme çalışmaları yoluyla kendi alanında uzmanlaşmış
eğitimcilere ulaşmayı daha kolay hale getirmektedir. Şayet herhangi bir öğrenci yapacağı
çalışmada ihtiyaç duyduğu, alanında uzman bir öğretmene okulunda sahip değilse, öğrenci bu
alandaki dersi çevrim içi kurslarla alabilir. Pek çok okul bugün öğrencilerinin, gelişme süreçlerini
tutan ve onları yaptıkları çalışmalarda destekleyen eğiticilerden, çevrim içi kurslarla
faydalandıklarını belirtmiştir.
Yeni Eğiticiler, Yetiştirme ve Profesyonel Eğitime Devam Etme:
Bugün, öğretimin önemli bir destekleyicisi teknoloji olsa da, öğretmenler mutlaka sınıf ortamında
eğitim yapmak zorundadır. Öğretmenler, öğrencilerinin teknolojik kaynaklarla bağlantılı olmaları
konusunda onları desteklemeli, önemli konuların içeriklerinin öğrenciler için daha belirgin hale
getirmeli, öğrencilerinin gelişim sürecini takip etmeli ve öğrenme sürecinde öğrencilerin daha
fazla sorumluluk almaları konusunda onları yüreklendirmelidir. Bu dönüşüm, mutlaka eğitim
sisteminin hazırlandığı yeni profesyonellerin yetiştirildiği yerlerde başlamalıdır: Eğitim fakülteleri
ve öğretmen yetiştiren diğer tüm kurum ve kuruluşlar.
Yaşı genç olan öğretmenler ve öğrencilerin dünyaları arasında benzerlikler bulunmaktadır. Bu
benzer dünya, içinde laptopların, cep telefonlarının, bilgisayar oyunlarının, bilgisayarların,
TV’lerin, dijital video kayıt cihazlarının bulunduğu ortak dünya olarak adlandırılabilir. Bu
öğretmenler, öğrencileri gibi dijital aletlere ve İnternette oldukça kolay bağlanmaktadırlar. Bu
ifadeden, öğretmenlerin öğrencilerine, günlük hayat içinde, eğitim çalışmalarını teknoloji
kullanarak nasıl geliştireceklerini anladıkları gibi bir ifade çıkmamalıdır. Bu öğretmenlerin bunu
anlamalarında yardımcı olmak, öğretmen adayları için yapılan hazırlık programının işidir.
Birleştirilmiş eğitime öğretmenleri hazırlamanın en iyi yolu onların bunu tecrübe etmesini
sağlamaktır. Öğretmen eğitimlerinde, yer alan tüm kurumlar, öğretimi, değerlendirmeyi ve
eğitimsel çalışmaları geliştirmek için teknoloji kullanımını artırarak öğretim çalışmalarında
teknoloji desteğini sağlamalıdır. Bu durum, eğitim fakültelerinde ve diğer öğretmen yetiştiren
kurumlarda öğretmen yetiştirilirken neyi nasıl öğreteceklerini değiştirmek için, fen ve teknoloji
öğretimindeki gelişmelerden yararlanılmasını gerektirir.
American
Powered by
Öğretmen yetiştirme için, aynı gereklilikler devam eden profesyonel öğretime uygulanmaktadır.
Profesyonel öğrenme, ileri teknolojileri kullanan, yaratıcı, işbirlikçi, problem çözen ve uyumlu,
kariyerinde uzman olmanın önemini kavramış, eğitimci kimlikleri desteklemeli ve geliştirmelidir.
Amerika’daki araştırmalar göstermiştir ki, Amerikadaki öğretmenler uluslararası yarışmalarda
başarılar göstermiş olan öğrencilerin bulunduğu ülkelerdeki öğretmenlere göre, profesyonel eğitim
için daha az çalışma saatlerine sahiptirler(Darling- Hammond 2010). Profesyonel eğitime daha
çok vakit ayıracakları zamanı, öğretmenlere sağlamak, zaman ve mekân sınırlarını kesiştiren
süreçleri gerektirecektir.
Eğitimciler, sadece resmi kanallarla düzenlenen seminerlerde ve çalışmalarda değil; onlara
profesyonel gelişim konusunda daha zengin kaynaklar sunan, sınıf içindeki birebir çalışmalar da
profesyonel eğitime dahil edilmelidirler (Ancess 2000; Borko et al 1997; Kubitskey 2006).
Günlük çalışmalarla harmanlandığı zaman, profesyonel eğitim öğrencilere doğrudan uygulanacak
teknikler ve materyaller hakkında daha fazla şey öğrenmemizi mümkün kılar. Bu süreçte, yapılan
eğitim üzerine sınama, gözden geçirme gibi çalışmalara devamlılığı olan destekler sunmak,
öğrencinin geri dönütlerini etkileyen öğretmen çalışmalarını geliştirmekte etkilidir. Teknoloji, yüz
yüze ve çevrim içi çalışmaları birleştiren eğitici eğitimleri modeliyle, devamlılığı olan bir destek
sunmakta, yardımcı olur. Teknoloji destekli öğretim toplulukları, öğretmenleri üniversitelerdeki
içerik ve pedagoji uzmanlarıyla bir araya getirir.
American
Powered by
Örnek Çalışmalarla Bağlantı Kurma:
Teknolojiyi Öğretmen Hazırlama
Süreçlerine Entegre Etme:
Austin’daki Texas Üniversitesi’ndeki
UÖğretim Programı matematik ve fen
alanındaki branşları eğitime daha
fazla dahil etmek için tasarlanmıştır.
Eğitim hayatının ilk yıllında programa
katılan katılımcılar, STEM alanında
Master derecesiyle ve sertifikalı olarak
mezun
olmaktadırlar.
UÖğretim
kursları,
uygulamalı
stajları
aracılığıyla
teknolojiyi
harmanlamıştır. Kurs çalışmalarının
başında,
UÖğretim
stajyer
öğretmenleri, teknolojiyi bilgi bulmak
ve profesörleriyle iletişim kurmak için
kullanmaktadırlar. Stajyerler ders
planlarını çevrim içi gönderir ve
değerlendirme sonuçlarını çevrim içi
alırlar. Bu tecrübe edilen çalışmalar
üzerine daha ileri seviyede kurslar inşa
edilir
ve
stajyer
öğretmenlerin
öğreteceği içerik alanları eğitimsel
olarak teknoloji kullanımını içerir.
UÖğretim
stajyer
öğretmenleri,
öğrenci eğitimi sırasında ve öncesinde,
alan
çalışmalarında
öğrencilerle
birlikte teknolojiyi kullanmak için
sayısız olanağa sahiptirler.
Farklı bir örnekte, Nothwestern
Üniversitesinden
gelmiştir.
Nortwestern programı, stajyerlerin yaz
eğitim programı sırasında sınıflarda
video ve bilgisayar teknolojilerini
kullanır. Öğretmenler, danışmanlar ve
üniversite hocaları stajyerleri seçerler
ve seçtikleri kişilere sınıf çalışmaları
hakkında yapı iskelesi kurmak için
öğrenme ve öğretme analizlerini
sağlarlar.
Bu
yolla,
teknoloji,
stajyerlere öğretmen eğitimlerinin dili
ve içeriği ile sınıf içindeki gerçek
çalışmalar
arasında
bağlantılar
kurdurur.
American
Powered by
Teknoloji, eğitimcilerin, diğer eğitimcilerin yaşadığı
tecrübelere
ulaşmasını
sağlayarak,
profesyonel
öğretimi destekler (Fishman 2007;Richardson and
Kile
1999).
Örnek
verecek
olursak,
öğretim
çalışmalarını sergileyen bugün sahip olduğumuz,
video paylaşan araçlar ele geçirilebilir ve bu araçlara
notlar eklenebilir. Eğitimciler kendi çalışmalarını
görebilir ve analiz edebilir ve yeni girdilerin ışığında
çalışanlarını yenileyecekleri yeni yöntemleri satın
alırlar. Öğretmen TV’leri gibi kaynaklar öğretme
aktivitesini görsel hale getirmek için kullanılır ve bu
alanda çalışan tüm grupların öğrenme sürecini daha
etkili bir şekilde anlaşılmasında yardımcı olur
(Öğretmen TV’leri başlıklı anlatıma bakınız)
Öğretmen TV’leri:
Öğretmen TV’leri, Birleşik Krallıktaki
öğrenci eğitimlerinde yer alan tüm
toplulukların (sadece okullarda çalışan
öğretmenler değil, öğrenci eğitimiyle
ilgili olan ailelerin ve bölge liderlerin
yer aldığı) mümkün olduğunda
faydalanacağı eğitim alanında yapılan
çalışmaları yayma misyonu olan bir
grup geliştirilmiş ve yaygınlaştırılmış,
multi medya kaynağıdır.
İstasyonun programlanması geniş bir
medya platformu aracılığıyla sağlanır.
Bu istasyon, her gün ve gün içinde,
tüm gün İnternet aracılığıyla, her gün
birkaç
saat
yerel
televizyonlar
aracılığıyla yayın yapmaktadır. Bir
program
yayınlandıktan
sonra,
program
içeriği
indirilebilen
videolardan
oluşan
arama
motorlarıyla ulaşılabilen bir dijital
kütüphanede arşivlenir. Videoların
linkleri, oldukça sık kullanılan You
Tube, İ-tunes ve Guardian gazetesi
gibi web sitelerinde bulunabilir.
Uzunlukları 15 dakikayla bir saat
arasında değişen programlar, eğitim
topluluklarında
farklı
grupları
hedeflemektedir.
Örnek
verecek
olursak, 2009 Aralık ayının ilk haftası
yapılan yayında, bir programın içeriği
ilkokul veya ortaokul seviyesinde
matematik, İngilizce ve fen öğretimi
üzerineydi, başka bir program ise
değerlendirmenin bir sınıf içinde bir
şekilde kullanılması üzerineydi, bir
diğeri ise özel ihtiyaçları olan
öğrencilerin
bölgesel
liderlerine
yönelikti; Asperser sendromu, sağlıklı
besinler gençlerde suç oranı gibi
konular üzerine de programlar vardı.
Öğretmen TV’leri en iyi yöntemlerin
nasıl
uygulanacağı
ve
neden
uygulanması gerekliliğini göstermek
için çabalar, bunları sadece yayınlayıp
geçmez. Düzenli olarak programda yer
alan “sınıf gözlemi” ve “derslerde
büyük fikirler” başlıklı programlar,
gerçek sınıf eğitiminde öğretmenliğinin
ilk yılında olan öğretmenler tarafından
modellenmiş en iyi k-12 sınıflarını
gösterir.
Öğretmen TV’leri web sitesinde,
kullanıcılar,
en
çok
kullanılan
içerikleri
bulacakları,
kendi
tecrübelerini
diğer
eğitimcilerle
paylaşacakları topluluğun portalına
girebilirler.
Öğretmenler
aynı
zamanda, istasyon ve okul, veli ve
istasyon arasında birleştirici bir rol
oynamaktadır.
Bu
birleştirici
rolündeki kişiler, konular için öneriler
getirmekte ve içerikler hakkında ilk
dönütleri sağlamaktadırlar.
Diğer Profesyonellerle Birleşme:
Yirmi
yıllı aşkın süredir
öğretmenler
göstermiştir.
arasında
Öğretmenler
paylaştıklarında
ve
yapılan çalışmalar,
işbirliğinin
kendi
diğerlerinin
önemini
çalışmalarını
çalışmalarıyla
karşılaştırdıklarında, yapmış oldukları çalışmanın
kalitesi ve öğrenci üzerindeki geri dönüt kalitesinin
artmış olduğunu görmüştür (Lieberman and Pointer
Mace 2010).Sosyal Ağ Teknolojileri, öğretmenlerin
American
Powered by
çalışmalarını, yerel ve ulusal topluluklarda herkese sunmaları için bir olanak sağlamaktadır.
Çalışma grupları, uzman eğitimciler aracılığıyla stajyer eğitimcilerin devam eden edinimi
desteklemek için daha güçlü bir mekanizma sağlar ve dışardan formal eğitimden geniş bir
katılımcıyı bu sürece dâhil etmek için olanaklar sunar(Wenger, White, and Smith 2009).Başarılı
öğrenim çevreleri aynı zamanda daha derin bir öğretim süreci için eğitimcileri ve öğrencileri bir
araya getirir(Riel 1992).
PBS TeacherLine öğretmenleri, işbirliği içinde olan ve profesyonel topluluklar inşa eden bir
çevrim içi sistem örneğidir. PBS TecaherLine, uzun süredir öğretmenler için çevrim içi kursların
sağlayıcısı olarak yer almaktadır, bugün ise eğitimcilerin kendi topluluklarını oluşturmaları için
yardım etmek amacıyla daha interaktif olan çevrim içi kursları yapmaya odaklanmıştır. 15 ila 30
saat arasında olacak çevrim içi kurslar,
uzman yöneticilerin en iyi iletişim yaklaşımıyla
tecrübelerini paylaştığı etkileşimli çevreler olarak tasarlanmıştır. Bir kurstaki eğitimciler dijital
portfolyolar yaratarak ve kolaylaştırılmış tartışma ortamlarına katılarak, kaynaklarını paylaşırlar.
Eğitim Fakülteleri, hangi tür içeriklerin daha fazla öğrenilmesi için, daha fazla katılım için
insanları çekmek için ve profesyonel eğitimciler için faydalı destekler sağlamak için çevrim içi
araştırmaları tasarlamayı kaynak yaratarak eğiticilerin için çalışma gruplarına duyulan ihtiyacı
kabul eder. Bu proje aynı zamanda, okullarda öğretimin, değerlendirmenin, öğrenimin ve
altyapının gelişmesi için eğitimsel teknolojinin kullanımını güçlendirmek amacıyla en az altı
çevrim içi topluluğun gelişimini içermektedir. Fakülte tarafından kaynak sağlanan çalışma
grupları, öğretmenlerin oldukça etkili bir şekilde veri, kaynak, içerik ve deneylere ulaştığından
emin olarak en iyi çalışmaları gerçekleştirecektir.
Kariyeri Boyunca Kullanacakları Kişisel Öğrenim Ağları:
Eğitimcilerin ve eğitim alanındaki liderlerin, profesyonel olarak öğrenmesi ve hazırlanmasındaki
dönüşüm fikri, okul kapsamında veya okul çevresinde kariyerleri boyunca kişisel gelişim ağları
yaratmak adına, bu kişilerin hayatlarında teknolojinin varlığını güçlendirir. Kariyer boyunca
Kişisel Öğrenim Ağlarının amacı, profesyonel eğitimi zamanında gerçekleştirilmesi ve devam
eden çalışmaların sürekli gelişimine paralel, hayat bulması olmalıdır. Bu ağlar ve diğer kaynaklar
American
Powered by
eğitimcilerin çevrim içi kursları almasını sağlayacak, zamanında eğitim ve problem çözme
konularında uzmanlardan ve onların çalışmalarından istifade edecektir ve eğitimcilere
kaynaklarını şekillendirecekleri, meslektaşlarıyla paylaşacakları, çalışmalarını geliştirecekleri
araçlar ve platformlar sağlayacaktır.
Biz, mezunlarının etkinliğinden sorumlu tutulacak kolejlerin eğitim sahasına girdiğimiz için şunu
bilmekteyiz ki, bu kurumlar kişisel gelişim ağlarını, mezunları iş hayatında yer aldığı andan
itibaren onlara devamlılığı olan bir destek sunmak için kullanırlar. Bu duruma bir örnek,
TFANet’dir. TFANET, Amerika için Eğitim Kurumu (TFA) tarafından sağlanan bir web sitesidir.
TFANet eğitimciler için değerli kaynaklar ve TFA öğretmenlerinin bir araya gelip fikirlerini
paylaşacakları olanaklar sağlar. Bu kaynak değişimi, aynı zamanda TFA öğretmenlerine ve
mezunlarına başarılı derslerin, ünite planlarının, veri kontrol araçlarının ve sınıf yönetim
stratejilerinin indirilmesi, yüklenmesi ve paylaşılmasını sağlar.
Eğitimcilerin devam eden profesyonel öğrenimleri için, bu yolların teknolojide kullanımı, ölçüme
dayalı rekabetten daha çok edinimlerin ölçüldüğü, zaman temelli ölçümlerin kullanılmasını,
yeniden düşünmeyi gerektirecektir. Katı bir şekilde zaman temelli ölçümlere dayanan ölçümler,
zaman ve mekân sınırlarını ortadan kaldırarak profesyonel eğitimcilere çevrim içi öğrenmenin
sunduğu yeni olanaklardan faydalanmasına izin vermez.
Yetenekli Çevrim içi Eğitimcilere Talebin Artması:
Çevrim içi öğrenme bizim eğitim sistemimizde her seviyede gittikçe önemli bir yer almaktadır.
Çevrim içi eğitimlerde yetenekli olan eğitimcilere duyulan ihtiyacı ve daha etkili çalışmaların
sağlanması için duyulan ihtiyacın bilinmesi, bu alandaki talebi yaratmaktadır. Biz, çevrim içi
öğrenmeleri uygulayarak, öğrencilerin öğrenme deneyimlerinin standartlar tarafından ortaya
konan
rekabeti
ve
tam
olarak
çalışmayı
karşıladığından
ve
hedeflenen
rekabetin
değerlendirilmesinin uygun bir şekilde kullanıldığından emin olmalıyız. Çevrim içi kurslar için
etkili öğretim standartları ve çevrim içi öğretim sertifikalarına yeni bir yaklaşımı garanti etmek, bu
talebi karşılamaktaki kritik olan noktalardır.
American
Powered by
Eğitimdeki Teknolojik Boşluğu Kapatmak:
Bugün eğitimi birleştirmeyi sağlayan teknolojiyi edinmek mümkündür, fakat bu teknolojinin
kullanımını güçlendirecek, tüm gerekli olan koşulları, sağlamak pek mümkün olmamaktadır.
Bugünün öğretmenleri, genel olarak öğrencilerin ve diğer sektörlerde çalışan kişilerin günlük
yaşamlarının bir parçası haline gelmiş olan teknoloji kullanımında ve bu teknolojileri anlamakta
zorlanmaktadır. Aynı şey ülkelerde, bölgelerde, okullarda ve öğretmen yetiştiren enstitülerde
bulunan eğitim alanında çalışan lider konumundaki kişiler ve politika üreticileri içinde
söylenebilir.
Bu teknolojiyi anlamakta oluşan boşluk, okullardaki eğitimsel ve bilgi teknolojileri hakkında
program oluşturmayı, müfredat geliştirmeyi, kaynak sağlamayı, karar almayı ve profesyonel
olarak yapılan stajyer çalışmalarını etkiler.
Çoğu zaman bu boşluk, teknolojinin, eğitimsel
çalışmalarını ve öğrenme dönütlerini geliştirecek yollarda kullanılmasını engeller.
Birleştirilmiş öğretimi eğitim sistemine mutlaka tanıtmak zorundayız ve bunu yaparken, bizler
mutlaka profesyonel olarak eğitimcileri destekleyen kurumlara, okullara, eğitim fakültelerine,
profesyonel öğrenim sağlayıcılara, kütüphanelere, medya uzmanlarına ve profesyonel kurumlara
güvenmek zorundayız. Aynı zamanda bizler, eğitim alanındaki liderleri ve politika üreticilerini,
birleştirişmiş eğitimin önündeki bariyerleri kaldırmaya davet etmek ve birleştirilmiş eğitim
alanında model çalışmalar yapan, etkili öğretimi kullanan öğretmenlerini daha fazla tanıtmalı ve
bu kişilere olanaklar sağlamak zorundayız.
Altyapı: Erişim Ve Etkinleştirme:
Amaç: Tüm öğrenci ve öğretmenler, öğrenme için gerekli kapsamlı altyapıya nerede ve ne zaman
ihtiyaç duysalar ulaşabileceklerdir.
Biz, teknolojiyi pek çok açıdan günümüz eğitimine adapte etmiş olsak da, öğrenme için kapsamlı
altyapıyı, geleneksel modelde eğitimciler ve öğrencilerden de sınıf içi grupları bir araya getiren
model ve bu yaklaşımın uygulayıcıları olan öğrenciler için gereklidir. Bu modele göre sınıfta,
laboratuvarda, kütüphanelerde, müzelerde, iş yerleri ve evler dahil olmak üzere dünyanın her
yerindeki insanlar, tüm aygıtlara ulaşabilir ve İnternet iletişimi kurabilirler. Öğrenmenin altyapısı,
American
Powered by
tüm hayata yayılan ve tüm hayatı kapsayan, öğrenmeyi destekleyen, öğrenen toplumu
desteklemek için gereklidir.
Bizim altyapımız, Ulusal Bilim Vakfı tarafından bilim adamları, araştırmacıların arasındaki
işbirliğini teşvik etmek amacıyla, bilgisayar altyapısını planlamak üzere modellenmiştir ve
yayılması sağlanmıştır.
Bu uygulamalar, daha sonra, tüm etki alanlarında öğrenme uygulamak
için genişletilmiştir (Ulusal Bilim Vakfı 2008b).
“Siber” terimi bize insanlar ve insanlar arasındaki, insanlar ve teknolojik kaynaklar ve araçlar
arasındaki fiziksel dünyadaki zaman ve uzaklık mesafesinin, sanal iletişim yoluyla azaldığını
söylemektedir. Altyapı kelimesi bize, sanal dünyada,
fiziksel ve organizasyonel yapıların,
sistemin çalışması için gerekli olduğunu hatırlatır.
Gerekli temel ilke olarak, altyapı geniş bant bağlantısının yanı sıra; insanlar, süreçler, öğrenme
kaynakları ve politikalarını içeren ayrıca sunucu, yazılım, yönetim sistemleri ve araçları olan
sürekli iyileştirilebilir bir modeldir.
Öğrenme için alt yapı oluşturan geniş kapsamlı proje, tüm disiplinlerden gelen kişiler ve tüm
eğitim yelpazesindeki kurumların katılımını gerektirir. Bu sebeple, aynı zamanda eğitim, iş ve
çözüm ortağı olarak hükümetlere ihtiyaç duyulur. Ve bu çalışma, Amerikan eğitim sisteminin
dönüşümünün önemini anlamak için eğitim alanında liderlik yapacak bir çalışma olacaktır.
Değişim İçin Devrimci Olanaklar:
Son 40 yıldır bilgisayar ve iletişim alanında beklenmeyen gelişmeler olması, öğrenme konusunda
güçlü teknolojik kaynaklar ve araçların gelişimine yol açtı. Bugün düşük maliyetli İnternet erişim
cihazları, kolay kullanımlı dijital yazma araçları ve web erişimiyle; bilgiye, multimedya öğrenme
içerikleriyle, iletişim ve işbirliği sağlanabilmektedir. Ayrıca, farklı disiplinler, kuruluşlar,
uluslararası sınırlar ve kültürlerden oluşan çevrimiçi öğrenme gruplarına katılma olanağı sağlar.
Bazı teknolojik kaynaklar ve araçlar hâlihazırda ulusal eğitim sistemimizde uygulanmaktadır.
Ancak bu cesur dönüşüm, eğitim teknolojisi ile güçlendirilmiştir. Bu devrimci değişim, sürekli
olarak gelişen teknoloji tarafından işlemekte, ancak K-12 sistemi kritik, ulusal, yeni stratejileri
çekip çıkarma ve ortaöğretim sonrasında genç Amerikalıları lise sonrası eğitime hazırlama
American
Powered by
konusunda başarısız olan sistemdir. Ayrıca sistem, lise sonrası iş gücü değişen dünya ve çalışma
konusunda da başarısız olmuştur.
Bizim öğrenme alt yapısı olan modelimiz ise; her zaman öğrenenler, eğitimciler ve yöneticiler
için konumlarıyla, erişim cihazlarıyla ve günün her saati öğrenme fırsatı yaratır. Bu sadece bilgiye
erişimi desteklemez aynı zamanda içerik yaratma, insanlara ulaşma ve çevrim içi öğrenme
topluluklara katılımı sağlar.
Öğrenme altyapısı çeşitli cihazlar üzerinde çalışan metin, sabit ve hareketli görüntü, ses gibi
uygulamalara dayanan multimedya tabanlı bilgiyi çekmek ve paylaşmak için yeni yollar
kullanmaya başlamıştır.
Bu model, okul içi ve dışı sorunsuz öğrenme entegrasyonu sağlar. Bu model, öğrenmeyi katı bilgidevret modelinden kurtarır.(kitaptan öğrenciye ya da eğitimciden öğrenciye), bu model daha çok
hakkında öğrenme, olmayı öğrenme ve yapmayı öğrenme olgularını iç içe kullanmayı sağlar.
Daha profesyonel düzeyde öğrenme altyapısı bize uygun seviyede gizlilik ve güvenlik sağlarken
birden fazla veri erişimi ve kaynakları bir araya getirme imkânı da sağlar. Bu altyapı,
bilgisayar donanımı, veri, ağlar, bilgi kaynakları ile birlikte çalışan yazılım, ara katman yazılım
hizmetleri, araçları ve cihazlarını birbirine entegre etmeyi sağlar. Aynı zamanda profesyonel
takımların kendi gelişmelerinden sorumlu olmalarını destekler ve sağlar. Altyapı öğrenme
öğretme için bakım, yönetim ve geçişli yaklaşımlarda kullanılır.
Riski Ortadan Kaldırmak: Öğrenmenin alt yapısını oluştururken riskin büyüklüğü göz önüne
alınırsa öğrenmeye adım adım yaklaşmalı, bireysel öğeler tasarlanmalı ve uygulanmalıdır.
Her Yerde Geniş Bant:
Öğrenmenin en önemli elementinin altyapısını oluşturan geniş bant, ağ okul içinde ve dışında
sınırsız kablosuz kapsama alanına sahip olup, yeterince performans ve ulaşım sağlamaktadır.
Burada “yeterlinin” anlamı geniş bantın tüm öğrenciler, eğitimciler tarafından herhangi bir yerde
ya da kampüste web, multi medya ve yazılım işbirliğini eş zamanlı kullanabilmesi anlamına gelir.
American
Powered by
FCC(Federal İletişim komisyonu) aktiviteleri, ticaret ulusal telekomünikasyon ve enformasyon
idaresi(NTIA) ve geniş bant teknoloji programı ile geniş bant sağlama, yaşam boyu öğrenme için
gereklidir.
Mart 2010 yılında FCC(Federal İletişim komisyonu) tüm Amerikalıların iletişimi için geniş bant
kapasitesi sağlamak için uluslararası geniş bant planı yayınladı.
Ulusal Geniş Bant Planı Ve Eğitim: Ulusal geniş bant plan eğitim alt yapısı, ülkenin teknolojik
altyapısı dâhil olmak üzere pek çok eğitim altyapısıyla ilgilidir
Eğitim arenasında plan, özellikle, üç alandaki çalışmaları planlar.
Çevrim içi öğrenmenin desteklenmesi ve teşvik edilmesi: Plan, eğitimsel dijital içeriklere daha
kolay erişilmesinin genişletilmesini, çevrim içi öğrenme yoluyla tanınan jeneriklerin çoğalmasına,
dijital veri ve birlikte çalışabilirlik verilerinin düzenlenmesine, dijital okuryazarlığın
desteklenmesine, yeni geniş bant etkin çevrim içi öğrenme sistemlerinin araştırılması ve
geliştirilmesini içermektedir.
Veri değerini açık hale getirmek ve şeffaflığı artırmak:
Bu plan öğrencilerin, öğrenim
dönütlerini geliştirmek için kullanılmaya imkân sağlarken, öğrencileri korumak için tutulan özel
kanunların modernizasyonu ve elektronik öğrenme kayıtlarının kabulüne olanak sağlar.
FCC aynı zamanda eğitimdeki finansal verilerin şeffaflığının gelişimine olanak sağlar, okul
sistemi harcamalarını görünür yapan çevrim içi araçlar tarafından desteklenmektedir.
Teknolojilerini daha etkili hale getirme ihtiyacını sağlayan ürün-servis sağlayıcıları ve ürünün
yerel eğitim sağlayıcıları ile iletişimini sağlar.
Eğitimsel geniş bant altyapıların modernizasyonu: En önemlisi bu plan E-oran da çeşitli
değişiklikler için öğrencilerin geniş bant öğrenme deneyimlerine erişimlerini artıracak duyurular
yapar.
E-oranda önerilen değişiklikler şunlardır:
1. Enflasyonu hesaplamak için e-oran başlıklarının artırılması, okullar ve kütüphaneler için
oldukça gerekli olan ek finansmanın sağlanması
American
Powered by
2. Kablosuz taşınabilir öğrenim aygıtları, finansmanı, öğrenci ve öğretmenlerin okul dışında
da öğrenmelerini sürdürmelerine olanak verir.
3. İç ağ bağlantılarına daha çok destek verilmesi, sınıfta daha fazla öğrenci ve öğretmeninin
yüksek hızda bağlantı erişimini sağlar.
4. Topluluk üyelerinin okul saatleri dışında e-oran kaynak bağlantılarını kullanmalarını
sağlamanın yanı sıra, yetişkinler için geniş kapsamlı öğrenme fırsatları ve iş eğitimleri için
yeni fırsatlar yaratmayı sağlar.
5. Okul ve kütüphaneleri ortakları olan devlet, yerel, bölgesel ve toplumun bireylerini geniş
bant satın alma gücünü artırmak, iç ağ bağlantılarını kurmaya teşvik eder.
6. E-Oran uygulama süreçlerini sadeleştirmek için aranan fon, okulların ve kütüphanelerin
üzerindeki yükü azaltmaya yarayacaktır.
7. Hız alıcıların artırılması, kendi coğrafi bölgesinde mevcut olan en maliyetli ve etkin geniş
bant çözümlerini satın alma esnekliği sağlar.
8. E-oran ağ kullanıcılarının ihtiyaçlarını ve numaralarını göz önüne alan geniş bant bağlantı;
Multimedia araçlarını çekici hale getirmek ve öğrencilere yeterli bant genişliği sağlamak
için yeni hizmetler kurmayı amaçlamaktadır.
9. Bazı rekabetçi e-oran fonları, teknoloji destekli öğrenme yeniliğini teşvik etmek için
ödüllendirilir. Ulusal geniş bant önerileri ve eğitim vizyonu tam metin olarak çevrim içi
http://www.broadband.gov/plan/11-education adresinde bulunmaktadır.
American
Powered by
Her Öğrenci Ve Eğitimci İçin Cihaz Erişimi:
Öğrenme İçin Eyalet Çapında Altyapı İnşa
Etme:
2001 yılında Maine tarafından ortaya atılan,
Maine öğrenme teknoloji girişiminin (MLTI)
eyalet çapındaki ilk çabası birden fazla sınıf
arasında öğrenci ve eğitimci için bireysel
öğrenme cihazlarına 7/24 erişimi sağlamaktı.
Vali ve eyalet yasama gücü tarafından
Maine’nin (MLTI) eğitim ihtiyaçlarını ve
yazılım, donanım, okul iç ve dış ağ,
sunucular, teknik destek ve eğitimcilerin
teknik açıdan gelişimi de dâhil olmak üzere,
eğitim ihtiyaçları ve bire bir bilgi işlem
uygulaması için gerekli olacak alt yapı
değerlendirildi.
Devlet tarafından dokuz bölgenin her birinde
arama siteleri ile ilgili yapılan pilot uygulama
ve eğitimden sonra, Maine’nin birebir eğitim
programı 2002 de 7. sınıflara 2003’de ise
8.sınıflara
yükseldi.
Maine’sin
243
ortaokulunun
her
birinde
kablosuz
İnternetle 7.ve 8. Sınıf öğrencileri ve
eğiticileri için yeterince laptop verilerek
kişilerin okul içinde ve dışında İnternet
kullanımı sağlandı. Maine (MLTI) başlangıç
olarak 37.000 laptop programla sağlandı,
eyalet boyunca 100 000 eğitimci ve öğrenci
tarafından kullanıldı. Maine (MLTI) aynı
zamanda hassas profesyonel gelişimi,
uygulama desteği, öğrencinin öğrenmesini
destekleyecek teknoloji için öğretmenlere
teknik destek sağlandı.
Maine (MLTI) ortaokul öğrencileri için
yaptığı teknoloji alanındaki yatırımların
ödendiğine inanıyor: bire bir uygulama
sonrasında 8. sınıflarda yazma becerisi %12
arttı (Silvernail and Gritter 2007). Diz üstü
bilgisayar kullanımı, eyalet çapında, aynı
zamanda matematik testlerini ve fen ders
materyallerini akılda tutma oranlarını
artırdı (Berry and Wintle 2009; Silvernail
and Bluffington 2009).
Bu başarıdan esinlenerek Maine (MLTI),
laptop girişimini 9-12 sınıfa kadar genişletti.
Eyalet yönetimi Maine projesi kapsamındaki
ortaokullarda kablosuz internet erişiminin
finansmanı için söz verdi ve her öğrenciye
ucuz laptop sağlanması, görüşmeleri yaptı.
American
Powered by
Öğrenmenin alt yapısının, sınıf içi ve sınıf dışı
öğretimi desteklemesi gerektiği için öğretmenler ve
öğrenciler herhangi bir yerde saat sınırı hissetmeden
İnternet erişimine ihtiyaç duyarlar.
Sürekli gelişen İnternet erişim cihazları, bugün
masaüstü bilgisayarları, diz üstü bilgisayarları,
notebooklar, genel erişim kiokslar, cep telefonları,
taşınabilir dijital cihazlar, kablosuz okuyucuları
kapsar.
Birçok ilçe,
her öğrenci ve öğretmene erişim
cihazları sağlamak için büyük sorunlarla karşı
karşıya kaldıklarını söylüyorlar.
Nispeten düşük
maliyetli mobil cihazlar ve notebooklar’ın yükselişi
ile birlikte birçok cihazın değeri en azından birkaç
yüz dolar ve her birkaç yılda değiştirilmesi
gerekiyor. Maine 2002, yılında 7. ve 8. Sınıf
öğrencileri ve öğretmenlerine sınıfta ve evde
kullanmak amacıyla laptop veren ilk eyalet oldu.
Araştırmalar
programın
öğrenmelerini
geliştirdiğini
etkinliğinin
öğrenci
gösterdi(Berry
and
Wintle 2009; Silvernail and Bluffington 2009;
Silvernail and Gritter 2007), ve şu anda da program
liselere genişletilmektedir. Pek çok K-12 öğrencisi
bir
önceki
nesle
kullanmaktadır.
yaşamlarında
kullanmaktadırlar.
göre,
K-12
kendi
daha
güçlü
cihazları
eğitimcileri
günlük
erişim
cihazlarını
Üniversiteler ve kolejler tarafından kurulmuş pek çok erişim cihazı ve örnekleri, bazı K-12
sınıflarındaki öğrencilerin ve eğitimcilerin satın almak yerine kendi kişisel erişim cihazlarını
kullanmalarına olanak sağlamaktadır.
Geçmişte eyaletler, öğrencilerin kendi cihazlarını kullanmalarına, zengin olan aileler haksız
avantaj sağlar endişesi nedeniyle, izin vermek istemiyorlardı ki, bu öğrenciler, en son
cihazlara sahiptiler. Bu tavrın bir başka sebebi ise, öğrencilerin uygunsuz İnternet içeriğine
ulaşması ya da bağlantılarını, testlerde hile yapmak için kullanma riskleriydi. Ancak eyaletler
kabul edilebilir kullanım politikaları buldular ve öğrencilerin kişisel dijital cihazlarını güvenli
ve uygulanabilir kullanmaları için personel eğitimi verdiler.
Örneğin, New Jersey Middle Town devlet okullarında; ilkokul, ortaokul ve yüksekokul
eğitimcileri bir araya gelerek öğrencilerin okul içinde kendi kişisel cep telefonları ve diğer
bilgi işlem cihazlarını kullanmalarına izin verecek olan, uygulanabilir politikalar üretti. Daha
sonra, öğrenciler kendi akranlarının uygulayabileceği, ya da uygulayamayacağı videolar
ürettiler. Newport ortaokulu haberlerinde, sınıflarda cep telefonlarının eğitim amaçlı
kullanımına yönetim izin verdiği zaman bir öğretmen ve öğrencinin öğretimi desteklemek
amaçlı cep telefonlarını kullanmaları serbest bırakılmıştır.(Bu konuyla ilgili detay bilgi
edinmek için örneğe bakabilirsiniz). Ayrıca okullar, cihaza sahip olan zengin öğrenciler ve
fakir öğrenciler arasındaki eşitsizliği sadece finansal desteğe ihtiyacı olan fakir öğrencilere
cihaz satın alarak çözmüştür. Bu durum her öğrenciye cihaz satın almaktan daha etkileyiciydi.
Eyaletler, ihtiyacı olan öğrencilerin evlerine cihaz ve İnternet erişimi sağlamayı düşünmekte,
aynı zamanda fakir öğrenciler ücretsiz ya da az bir ücretle sıcak öğle yemeği hizmeti
vermektedirler. Eyaletler, tüm öğrencilerin yazma ve analiz desteği sağlayan dijital içerikleri
yalnızca başkalarının kullanmalarını değil aynı zamanda kurslarında, dijital içerik oluşturma
ihtiyaçlarından emin olmak istemektedirler.
E-oran tarafından hazırlanan ilköğretim, ortaöğretim okulları ve kütüphaneler bağlantılarını
destekleyen, federal program öğrencilerin okula kendi cihazlarını getirmeleri sınırlı
olacağından, internet erişimi telekomünikasyon hizmetleri ve dâhili ağ bağlantısında temel
bakım ve indirimler sağlamaktadır. Okulların, e-oran para için uygunluğu İnternet üzerinde
öğrenci gizlilik ve güvenliğini sağlamak için tasarlanmış birkaç federal yasa ile uyumludur.
American
Powered by
Çocukların İnternetten korunması kanununa (CIPA) göre okul ağlarında elektronik filtreleme
kullanılması gerekir. Bazı durumlarda ise bu gereksinimin tam olarak anlaşılmamış olması,
çocuklara ulaşan okul İnternetinin zengin öğrenmelere karşı gereksiz bariyerler kurmasını da
sağlamaktadır. E-oran provüzyonları ve CIPA gereklilikleri netleştirilmiş olmalı, okullar ve
eyaletler çocuklara kendi cihazlarının öğrenme sürecinde nasıl yardımcı olabileceğinin
yollarını anlatmalıdır.
American
Powered by
Öğretim ve Öğrenmeye Destek İçin Cep
Telefonu Kullanımı:
Passage
Middle
okulundaki
yönetici,
matematik
sınavında
iki
adet
hesap
makinesinin sınıf içindeki yetersizliğinden
kaynaklanan krizi çözmek için yeterli
omadığından, öğrencilerin cep telefonlarındaki
hesap makinesi fonksiyonunu kullanmalarına
izin verdikten sonra okulun donanım sorununa
çözüm üretmesi gerektiğine karar verdi.
Okul müdürü, öğrencilerin okulda kendi cep
telefonlarını kullanmalarına izin vermesi
durumunun
heyecanından
faydalanmak
amacıyla, öğrencilere cep telefonlarını Cuma
günü matematik dersine getirmelerini izin
verdi ve öğrenme sürecinde karşılarına çıkan
risklerle baş etmelerini istedi. Öğrenciler cep
telefonlarını ev ödev programlarını takip,
beyaz tahtadaki notların fotoğraflarını çekmek
için kullanmaya başladılar. Cep telefonları ile
ev ödevleri ile ilgili İnternet yayınlarını ve
bloklarını yaptılar. Matematik çalışmalarını
telefonun hesap makinesi ile desteklediler.
Hesaplamaları
sırasında,
kronometre
kullanarak hesap hızlarını ölçtüler.
Öğrencilerin pozitif reaksiyonları üzerine okul
müdürü istekli diğer eğitimcileri cep telefonu
deneyinde katılmaya davet etti. Her öğretmen
öğrencilerin cep telefonlarını geniş ölçekte
kullanmalarına izin vermeden önce onlarla cep
telefonlarını kullanma konusundaki temel
kuralları tartıştı.
Tüm sınıflara benzer kurallar uygulandı ve
okul politikası geliştirildi. Cep telefonları
derslerde, sınıf içi ödevleri için kullanıldı.
Metin ya da video ancak eğitimcilerin izni ile
paylaşıldı. Fotoğraf video veya ses kayıtı, web
sitesi yayını ancak kişilerin kendi izni ile
yapıldı.
Öğretmenler,
yoklamaları
cep
telefonları aracılığı ile yapmaya başladılar.
Ödevleri tartışmak için çevrim içi metin
mesajlaşma kurulu kurdular.
Bir öğretmen cep telefonunu eğitim sırasında
kullandı, öğrencilerin yüksek sesle cevap
vermeleri yerine metin mesajları ile cevap
vermelerini istedi.
American
Powered by
İnternette Bağlanırlık ve Güvenliği Dengelemek:
E-Rate,
İnternete
erişimi,
telekomünikasyon
hizmetleri, iç network(ağ) bağlantıları ve temel
bakım konusunda indirimler sağlayarak ilk ve orta
dereceli okullarda ve kütüphanelerde bağlanırlığı
destekleyen federal bir programdır. Okullar, bölge
okulları ve konsorsiyumlar, bu hizmetlerde fakirlik
dereceleri ve coğrafi bölgelerine bağlı olarak yüzde
20 ile yüzde 90 aralığında değişen indirimler
alabilirler.
Okulların E-Rate ödeneği için uygunluğu, İnternette
öğrenci gizliliği ve güvenliğini sağlamak için
tasarlanmış pek çok federal kanunla uygunluklarına
bağlıdır. Çocukların İnternet Koruma Kanunu
(CIPA), okulların müstehcenlik ve pornografi gibi
reşit olmayanlara zararlı olabilecek içeriğe
öğrencilerin erişimini engelleyen filtreleri uygulamak
için İnternet erişimi veya iç network(ağ)
bağlantılarını, E-Rate kaynağı ile finanse etmesini
gerektirir. (CIPA) ayrıca okulların, öğrencilerine
çevrimiçi güvenliği öğretmek ve onların çevrimiçi
aktivitelerini gözlemlemek için E-Rate indirimleri
almalarını gerektirir. İnternette öğrenci güvenliğini
sağlamak ciddi bir meseledir, fakat öğrencileri
korumak için tasarlanan çoğu filtre aynı zamanda
meşru öğrenme içeriğine ve bloglar, wikiler ve
öğrenci öğrenmesi ve katılımlarını destekleme
potansiyeli olan sosyal ağlara erişimi de engeller.
Daha esnek, akıllı filtreleme sistemleri öğretmenlere
(CIPA kısıtlamalarının uygulanmadığı) eğitimsel
açıdan değerli içeriğe erişim sağlayabilir. Diğer
taraftan, bazı okullar ve bölgeler öğrencilerin
çevrimiçi aktivitelerini, öğrencilerin çevrimiçi
aktivitelerini yönetmek ve gözlemlemek için
kullanımlarını en aza indirerek CIPA gerekliliklerini
karşılayan fakat kullanması kolay olan proxy
sunucuları ile filtreler.
Diğer yandan CIPA, okullar her bir öğrenci için bu
tür cihazları alamayacak durumda olduklarında
öğrenme aktivitelerini desteklemek için öğrencilerin
kendi cep telefonları, dizüstü bilgisayarları ve diğer
İnternet erişimli cihazları yoluyla okul ağlarına
erişime engel oluşturmuştur. Öğrencilerin sahip
olduğu çeşitli cihazlara CIPA gerektiren ağ filtreleri
uygulamak, okulların uygulaması için aylar veya
yıllar alabilecek teknik bir güçlüktür. Ancak, Florida
Escambia İdari Bölge Okulları gibi bölge okulları
federal E-Rate fonu tarafından desteklenen ağlar
üzerinde çalışmak üzere öğrenci cihazları üzerinde
Web-tabanlı
öğrenmeye
izin
veren
CIPA
düzenlemeleri ile uyumlu teknik çözümler ve bunlara
eşlik eden uygun kullanım politikaları (AUPler)
yaratmıştır. Kaynak: Evrensel Hizmet Yönetimi
Açık Eğitim Kaynakları:
Açık eğitim kaynakları (OER), kamusal alanda veya paylaşıma, erişime, ticari amaçları da
kapsayan başka bir amaçla kullanıma ve diğerleriyle işbirliğine izin veren fikri haklar lisansı
altında çıkarılan öğretim, öğrenme ve araştırma kaynaklarıdır. Bu kaynaklar, öğrenme altyapısının
önemli bir elemanıdır. Yüksek eğitimden çıkan OER formları, ortam akışlarından dijital
kütüphanelere, ders kitaplarından oyunlara ve derslere kadar değişir ve bunlar İnternet üzerinde
herhangi biri için ücretsiz olarak mevcuttur. MIT’in 2000 yılında tüm derslerinin temel içeriklerini
çevrimiçi olarak uygun hale getirmek için bir OpenCourseWare (OCW) girişimini başlatma
kararı, OER hareketine güvenilir bir başlangıç sağladı (Smith 2009). Diğer üniversiteler de OCW
Konsorsiyumuna katıldılar ve bugün her birinin en az 10 dersi açık biçimde sunmayı kabul eden
200’den fazla üyesi bulunmaktadır.
OER hareketine denk ölçüde olan bir diğer şey ise, bireylerin veya kurumların diğerlerine
OER’nin bazı kullanım haklarını ticari olmayan amaçlarla verirken onun sayesinde kendi yaratıcı
ürünlerinin mülkiyetini muhafaza edecekleri kullanımı kolay bir takım lisanslar geliştiren bir
organizasyon olan Creative Commons’ın ortaya çıkışıydı. Nasıl iyi OER tasarlayacağımız
konusundaki fikirlerimizdeki gelişmeler, Carneige Mellon Üniversitesi Açık Öğrenim Girişimi
(OLI)’nin çalışmalarının sonucudur. OLI, sadece Carnegie Mellon’da değil diğer üniversiteler ve
halk eğitim merkezlerinde de okutulan derslerin bir parçası olarak uygulanan son model ve yüksek
kaliteli çevrimiçi öğrenme aktiviteleri geliştirmektedir. OLI öğrenme sistemleri, her bir
uygulamanın bir parçası olarak devam eden titiz değerlendirme ve düzeltme sürecine teslim edilir.
Pek çok OER materyali, sadece derslere kayıtlı bireyler için değil onları kullanmak isteyen herkes
için mevcuttur. Örneğin, MIT’in OpenCourseWare yüklemelerinin neredeyse yarısı, bağımsız
öğrenciler tarafından yapılmaktadır Maxwell 2009).
OER materyalleri çevrim içi olduğundan, bunların gelişimi, yayımlanması ve tüketimi de coğrafi
sınırları aştı ve bu hareketin teknolojik gelişmelerin ve daha az maliyete, daha güçlü ve işbirlikli
platformlara olan ihtiyacın neden olduğu küresel bir noktayı desteklemesini sağladı.
OER hareketi, eğitim sistemi içerisinde ve değişik öğrenme grupları arasında tam olarak
geliştirilebilir. P-16 sistemi içerisindeki öğrenciler ile kariyer değiştirmekte olan veya yalnızca
American
Powered by
ilgili yetişkinler bu materyallerden yararlanabilir. Dahası, durağan ders kitaplarından daha dinamik
dijital bir kaynak ağa geçerken, OER olarak basılan kaynaklar yeni bir “açık ders kitabı” türü
olarak entegre edilebilir. Örneğin, yüksek kalitede bir cebir kitabının geliştirilmesi bir
konsorsiyum tarafından finanse edilebilir ve böylelikle ders kitabı ücretsiz olarak kullanılabilir ve
sürekli olarak geliştirilebilir. Bir şirket de okulların kullanabileceği daha iyi ürünler olarak, bu
materyalleri geliştirebilir. Geleneksel olarak, ders kitapları, öğrenci kaynaklı yükseköğretim
masraflarının yanı sıra K-12 bütçesinin önemli bir parçasını oluşturmaktadır ve bütçenin önem
kazandığı dönemlerde bu değerlendirilmesi gereken bir strateji olmaktadır.
Birlikte İşlerlik Standartlar:
Tüm kaliteli, teknoloji odaklı eğitim kaynakları açık değildir ve tek tek öğrenciler, öğretmenler,
okullar, ilçeler ve iller ihtiyaçlarını karşılamak üzere – hem açık hem de ücretli – pek çok
kaynaktan dijital eğitim kaynaklarını bir araya getirmektedirler. Ancak kaynakları bu şekilde bir
araya
getirmek,
birlikte
işlerlik
standartlarını
gerektirmektedir;
böylelikle
kaynaklar
sınıflandırılabilir ve bir arada kullanılabilir. Öğrenme uygulamaları (SIF, SCORM ve IMS) için
şartnameler belirlemek üzere uzun yıllar boyunca çalışmalar yapılmıştır; ancak hiçbir yaklaşım
standart hale gelememiştir.
Yeni Nesil Programlama:
Öğrenim için bir altyapı oluşturabilmek amacıyla, ilçeler ve okullar yeni nesil programlama
sistemine geçmeye başlamalıdır.
İlçeler,
bilgisayar uygulamasına dönüştürme yöntemini
kullanarak işbirliği yoluyla, çalıştırdıkları sunucuların sayısını azaltmak için seçenekler bulmalıdır.
Bilgisayar uygulamasına dönüştürme yöntemi tek bir sunucunun çoklu uygulamaları daha güvenli
ve güvenilir bir biçimde çalıştırmasına imkân vermektedir; böylelikle ilçeler, maliyetleri azaltarak
ve ağlarını yönetmesini daha kolay bir hale getirerek ağları üzerindeki sunucu sayısını büyük ölçüde
azaltabilirler.
İlçeler, ayrıca, yerel veri merkezlerindeki sunucuların tedariki ve bakımından, bulut içerisinde
işleyen veri merkezlerinden, bir hizmet olarak yazılım (SaaS) ve Web uygulamaları satın almaya
geçmeyi kapsayan, bulut bilişime yönelmeyi de değerlendirebilirler.
American
Powered by
Bulut bilişim akılda kolay kalabilen yeni bir isimdir; fakat temel çıktısı olan – hizmet bilişimi –
yeni değildir. Hizmet bilişimi, kamu kurumlarının ulusal enerji nakil şebekesi aracılığıyla
paketleyip sattığı yönteme benzer biçimde ölçülü bir hizmet olarak elektrik programlama
kaynaklarının bir paketi gibidir. Bulut bilişimi daha istenen ve olası hale getiren şey, teknolojik
gelişimin getirdiği bir dönüm noktasına ve daha güçlü ve işbirlikçi bir platforma daha az bir
masrafla yaklaşıyoruz.
Bulut bilişim, eğitim ve öğretim için gereken akademik ve idari hizmetleri desteklemektedir.
Öğrenci ve eğitmenlerin farklı İnternet araçlarını herhangi bir zamanda, herhangi bir yerde, okul
içinde veya dışında aynı eğitim kaynaklarına ulaşmalarını sağlar. Ancak bu otomatik olarak
gerçekleşmemektedir. Okul sistemleri ve diğer gençlere hizmet eden kurumlar – kamu
kütüphaneleri, kamu yayınları, okul sonrası kulüpler ve benzerleri – birbirleri ile bağlantılı olmalı
ve ortak platform oluşturma veya en azından teknik birlikte çalışılabilirlik çabası içerisinde
olmalıdır.
Bulut bilişim halen, potansiyelini tam olarak gerçekleştirmek amacıyla üstesinden gelinmesi
gereken engellerin bulunduğu bir yeni oluşum aşamasındadır. Yine de, zaman maliyet tasarrufu
şeklindeki temel faydalar ve eğitim kurumlarının öğrencileri eğitmek olan temel misyonlarına
yeniden odaklanabilme yetileri ile bulut bilişime geçişe katkıda bulunan yatırımları ilerletme
zamanıdır. (Bkz. yanda North Carolina Devlet Üniversitesi.)
Buluttan sağlanan hizmetler:
Sayfa 92 Şekil 4’de eğitim deneyimleri için ihtiyaç duyulan ve buluttan sağlanabilen bütünleşik
yazılım hizmetlerinin kapsamlı doğasını göstermektedir. En üstte çeşitli İnternet erişim araçlarına
sahip hizmet kullanıcıları – öğrenciler, eğitmenler, idareciler ve veliler – bulunmaktadır. Bu
araçlarla, kullanıcılar, hem kişiye özel hem de açık tedarikçilerin sağladığı geniş çapta ve çeşitli
dijital eğitim kaynaklarını bulabilirler. Eğitim kaynakları ve hizmetleri çeşitli eğitici veya öğrenci
odaklı yollarla kullanılabilir. Öğrenci projeler veya eğitici-yazar müfredat modülleri olarak bitişik
bulutta gösterilen hizmetler aracılığıyla yazılabilen, oluşturulabilen, değiştirilebilen, dağıtılabilen
ve yönetilebilen çeşitli ürünler için içerik olarak kullanılabilir. Bu modelde, öğrenciler ve eğiticiler
American
Powered by
eğitim dünyasının hem tüketicileri hem de üreticileri olarak öğrenci veya eğitici rolü ile karşımıza
çıkmaktadır. Hizmetler çerçevesi de okulun ve okul sistemlerinin işletilmesi için idari hizmetleri
de içerir.
North Carolina Devlet Üniversitesi Bulut Bilişim Hizmetleri:
North Carolina Devlet Üniversitesi’ndeki Sanal Bilişim Laboratuvarı (VCL), eğitim kurumları için
talep üzerine güvenli bilişim hizmetleri sağlamada bir öncü olmuştur. VCL, bu terim popüler
olmadan önce bulut bilişimini zaten kullanıyordu: Laboratuvar 2003’ten beri sanal bilişim
alanında araştırma yapmaktadır ve 2004 yılında bulut hizmetlerini sunmaya başlamıştır.
VCL akademik bulutu, açık kaynaklı teknolojiye dayanmakta olup yüksek performanslı bilişim
hizmetlerine destek vermek de dâhil olmak üzere alt yapı, platform ve yazılım hizmetleri
sunmaktadır. VLC’nin bulut bilişim yaklaşımının avantajları arasında bilişim kaynaklarının ve
teknik destek hizmetlerinin konsolidasyonu, öğrenci bilgisayarlarına kurulumu zor olan
uygulamaların sağlanması ve normal koşullarda sınırlı teknolojik altyapılara erişimi bulunan
eğitim kurumlarına sağlanan bilişim hizmetlerinin kapsamının genişletilmesi bulunmaktadır.
2009 itibariyle, VCL 30,000’den fazla fakülteye ve personele hizmet vermektedir. Normal bir
kullanıcı VCL’ye Web arayüzü aracılığıyla erişebilir; kullanıcı bir dizi kimlik doğrulama ve
yetkilendirme adımlarından geçerek ve daha sonra aşağı açılan menülerden istenilen türde bilişim
ortamını ve bir zaman dilimi seçerek erişim sağlar.
VCL, verimliliği arttırıp masrafları azaltarak kaynakları dinamik bir biçimde bir uygulamadan
diğerine taşıyabilir. Örneğin, çoğu öğrencinin bilişim kaynaklarını kullanmadığı yarıyıl
tatillerinde, sistem bu kaynakları, karmaşık model ve simülasyonları çalıştırmak gibi faaliyetler
için ağır bilişim gereksinimleri ile araştırmacılara sunar.
VCL, bugün, pilot çalışma olarak, diğer yedi Kuzey Carolina kamu üniversitelerine, North
Carolina Community College System ve üçü Hindistan’da bulunan birkaç özel üniversiteye hizmet
sağlamaktadır. Bu akademik bulut hizmetlerinin, K-12 okullarına da yaygınlaştırılması
düşünülmektedir
American
Powered by
Şekil 4:Teknoloji ile güçlendirilmiş bir eğitim ortamında yazılım
Hizmet kullanıcıları: Öğrenciler, Öğretmenler, İdareciler, Veliler
İnternet Erişim Araçları
Kaynak ve Uygulamalar
Eğitim kaynak
Yazarlık, editörlük,
& hizmetleri
Dağıtım & içerik yönetimi
(açık & kişiye özel)
İdare

Metin inceleme, Ses video


Zamanlama, personel/İK
İşletme, tesisler
kütüphaneler

Yakalama, düzenleme

Yönetim

Özel ders sistemleri

Programlama platformu

Üretim

Simülasyonlar

Blogs, wiki yönetimi

Katılım

Zenginleştirilmişgerçeklik

Eğitici kurslar

Öğrenci kayıtları

İnteraktif görsellik

Yönetim

Katılım eğitim yönetimi

Dijital
kitaplar,
dijital
Değerlendirme ve Raporlama
Sosyal Ağ ve İşbirliği
Özel ve Kamu Ağ-bağlantı Bulutları – yazılım hizmetleri, veri kütüphaneleri & veri havuzları, hizmetleri
çerçevesi
American
Powered by
Aşağıda üç çeşit hizmetin, tek tek öğrencilerin, eğitimcilerin ve eğitim ve öğretime hizmet
eden kaynakların (içeriğin) ve süreçlerin değerlendirmesinden elde edilen verileri
desteklemek amacıyla kesişen becerileri bir araya getirilmiştir. Gerçek zamandan, on yıllık
sürelere kadar değişen kapsamda, şekillendirici ve genel kullanımları için değerlendirmeleri
burada yer almaktadır. Ayrıca, eğitim kaynakları için derecelendirme, sıralama ve tavsiye
hizmetleri de bulunmaktadır.
Kaynaklar, yazım ve idari hizmetlerin tümü, sosyal ağlar ve işbirliği hizmetleri aracılığıyla tek
başına ya da aynı yer ve zamanda veya farklı yer ve zamanlarda, uluslararası düzeyde çeşitli
yapılarda, ekip halinde çalışan insanlar tarafından kullanılabilir. Yukarıdaki geri kalanların
tümü, hesaplama, veriler ve dijital obje yönetimi için temel oluşturan bir platform olarak kamu
veya özel sektöre ait bulut bilişimi ile ağlar ve aracı yazılım üzerinden sağlanabilir.
Bireyin Yeteneği ve Derecelendirme Uzmanlığı
Öğrenme için bir altyapı inşa etmek ve bunu geliştirmek, hizmet sağlayıcılarının ve
kullanıcılarının gelişen teknolojiler hakkında bilgi ve uzmanlık sahibi olmalarını, ve
uzmanların teknolojiyi müfredat gelişimine ve değerlendirmesine anlamlı yollarla entegre etme
deneyimine sahip olmalarını ve standartlara herkesin ortak bağlılığını gerektirir.
Eğitim sistemimizin gerektirdiği ölçekte, bu uzmanlık seviyesini sağlamanın güçlüğü göz ardı
edilmemelidir. Örneğin, K-12 eğitimindeki bilgisayar teknisyeninin başına düşen bilgisayar
sayısının hâlihazırda 612 olduğu tahmin edilmektedir. Buna karşın özel sektörde teknisyen
başına 150 bilgisayar düşmektedir (CoSN 2009). Giderek artan bir oranda, öğrenci ve
eğitimciler
bilgisayar
donanımlarının
rutin
bakımlarını
ve
sorunlarını
kendileri
çözmektedirler.
Teknik destek ve arıza giderme işlemlerini öğrenciler için bir öğrenme deneyimine
dönüştürmek ve maliyetten tasarruf etmek amacıyla programlar geliştirilmiştir. Öğrenciler de
bu deneyim sayesinde hem teknik becerilerini hem de liderlik becerilerini geliştirebilirler.
(Bkz. yanda teknik kaynak olarak öğrencilerin kullanılması.)
American
Powered by
Ayrıca başka düzeyde bir destek de eğitimcilerin mesleki uygulamalarını geliştirmek için
teknoloji geliştirme konusuna eğitimcileri de dâhil edebilen profesyonel bir eğitimciyi
gerekmektedir. Araştırmalara göre, eğitimcilerin, bu tür bir eğitim ve yönlendirmeye
erişimleri olduğunda, teknolojiyi derslerinde kullanma olasılığı artmaktadır (Strudler ve
Hearrington 2009). Okul teknoloji koordinatörleri, kütüphaneciler ve medya uzmanları da bu
önemli rolü oynamaktadır. Çevrimiçi öğrenim kaynaklarından yararlanan okullarda kadrolara
yönelik yenilikçi yaklaşımlar site içi, eğitimcilerin teknolojik kaynaklardan yararlanmalarına
yardımcı olabilecek danışmanlar ve eğitmenleri finanse etmek üzere kullanılabilecek
kaynakları oluşturabilir.
Zaman içerisinde, ilçeler, geleneksel bilgi teknolojisi departmanlarının yanı sıra eğitim ve
öğretimde teknolojinin kullanımı ile ilgilenen eğitimsel teknoloji departmanları kurmuştur.
Bazı ilçelerde ise (çeşitli isimler ile) her iki çeşit BT departmanı bulunmaktadır; bazıları ise
iki fonksiyonu tek bir departmanda birleştirmiştir.
İkinci durumda bile, bir il veya ilçe adına IT departmanının başında olanlar kendilerini, eğitim,
personel ataması veya değerlendirmesi gibi alanlarda anahtar rol oynayacak kararların
alınmasındaki müzakerelerin dışında tutulmuş bulabilirler. Eğitim, personel ve değerlendirme
hizmetlerinden sorumlu kişiler ise teknolojinin ihtiyaçlarını karşılamamasından hoşnutsuz
olabilirler.
American
Powered by
Teknolojik
Kaynak
Üretiminde
Öğrencilerin
Kullanılmasına
EVET
(Generation YES)
Yenilik
(Technology
1997 yılında New York City’de
kuruluşundan bu yana, MOUSE,
Generation YES 1995 yılında başlayan,
Teknoloji
MOUSE
Güçlük
Innovation
Hibeleri
Challenge
Grants) tarafından finanse edilen 100
federal olarak finanse edilen girişimdir.
Kurucusu, Dennis Harper, edindikleri
öğrencilerin üniversite eğitimi için
ihtiyaç
duydukları
yaklaşımları
beceri
ve
kazanmalarında
öğrencilere (Mouse Ekibi gönüllüleri)
yardımcı
olacak
ve
teknolojiyi
becerileri daha sonra öğrencilerine
eğitime entegre etmede öğretmenlere
aktaracakları umuduyla öğretmenleri
yardımcı
teknoloji
sağlanması
kullanımı
konusunda
olacak
gibi
teknik
ikili
desteğin
bir
rol
eğitmeye çalışmaktan daha iyi bir yol
üstlenmiştir. Bugün 200’den fazla
olduğuna inanıyordu. Kendi görüşü,
yerde çalışan MOUSE öğrenciler
öğrencileri teknoloji uzmanları olarak
tarafından yürütülen teknik yardım
kullanmak
hizmeti
öğretmen
yönündeydi.
için
Her
bir
bir
öğrenci
görevlendirilerek kendisine teknolojiye
dayalı
sınıf
uygulanmasına
içi
etkinliklerin
yardımcı
olacaktı.
Öğrenci merkezli için eğitim hedefleri
sağlamaktadır.
Topluluğu,
düzeyindeki
stajlar,
yükseköğretim
öğrencilere
danışmanlık
geliştirme,
MOUSE
çalıştaylar
ve
mesleki
beceri
sunan
bir
proje planlama, işbirliği ve iletişim gibi
kariyer danışmanlığı programıdır.
gerçek
Citigroup,
dünya
becerilerinin
MOUSE
gönüllü
bu
işgücünün teknik destek maliyetleri
yana, 1,200 okul ve 75,000 öğrenci
konusunda ortalama bir okul için bir
Generation YES’e katılmıştır.
yılda 19,000 dolar tasarruf ettiğini
geliştirilmesiydi.
Kuruluşundan
tahmin etmektedir.
American
Powered by
Üretkenlik: Tekrar tasarım ve Şekillendirme:
Amaç: bizim eğitim sistemimiz her seviyede, daha verimli zaman, para ve personel
kullanımını sağlarken, öğrenme sonuçlarını geliştirmek amacıyla teknolojinin gücünden
faydalanmak için süreçleri ve yapıları yeniden tasarlayacaktır.
2020 yıllına kadar, kolej mezunları oranında, bölgesel liderliği yeniden ele geçirmek Başkanın
ulaşmak istediği hedeftir. Bu amaca ulaşmak için Birleşik Devletler, bugün mevcut olan kolej
eğitimi alan vatandaş sayısını yüzde kırklardan yüzde atmışlara çıkarmak zorundadır. Bu
ölçülebilir sayısal bir artıştır ve ülkemizde son otuz yılda kolej mezunu sayısının giderek
arttığını gösterir (OECD 2009a).
Pek çok Eyaletin ve Federal Devletin önündeki ekonomik sorunlardan kaynaklı para
problemine ek olarak, bizler eğitime çok para harcayacak durumda değiliz, zaten bu amaca da
çok para harcayarak kolayca ulaşamayız.
Aslında son otuz yılda, Birleşik Devletler, K-12 eğitimini, her öğrenci için %70 daha fazla
oranda para harcayarak artırdı (Ulusal Eğitim Merkezi İstatistik Kurumu 2005; 2008). Lise
eğitiminde, derslerin maliyeti artıştadır, bugün hala gelirin yüzde yirmi biri eğitime
gitmektedir
(Vedder
2004)
ve
bu
harcamaların
sonuçlarını
belirgin
oranda
değiştirmemiştir(Bound, Lovernheim and Turner 2009).
Eğitim için daha fazla para önemlidir, fakat eğitime harcadığımız paraları daha akıllıca
harcamamız gerekmektedir. Bu akıllı olma hareketine de, yatırım yapmış olduğumuz eğitimin
alanları hakkında daha net bilgiler edinip, bu eğitim sonunda, ne beklediğimizden emin olarak
başlayabiliriz. Biz, planlama, gözlemleme ve harcananı raporlamak için teknolojiyi
güçlendirmek zorundayız. Ancak bu yolla karar alıcılara, eğitim sistemimizin her
seviyesindeki finansal performansın gerçek resmi hakkında daha güvenilir ve doğru bir bakış
sağlarız. Bu tarz bir bakış, üreticiliği ve hesaplamayı geliştirmek için oldukça önemlidir.
Aynı zamanda, bizler, karşılayabildiğimiz bütçeler kapsamında, eğitim kazanımları için
hedeflerimize ulaşabilmek amacıyla sürekliliği olan ölçümler ve eğitim sistemimizin
üreticiliği aracılığıyla, devamlılığı olan bir gelişmeyi sağlamak zorundayız.
American
Powered by
Üreticilik Paradoksu:
Bugün tüm sektörlerdeki pek çok Amerikan Şirketi-kar amacı güden veya gütmeyenüretimini artırmaya odaklıdır, özellikle de ekonomik olarak zor zamanlar geçirdikleri
süreçlerde bu durum söz konusudur. Fakat eğitimin işbirliği içinde olduğu diğer sektörlerin
değerlendirme sonuçlarını ve maliyet yönetimlerini geliştirmek için yapmış oldukları
çalışmalardan bizler çok şey öğrendik.
1970’ler ve 1980’ler boyunca ekonomistler adını Üretici Paradoksu koydukları konuya kafa
yordular. Yapılan işlerde, daha iyi verim elde etmeyi sağlayacağı inancıyla, teknoloji, hızla
planlandığı gibi yerleştirilmekteydi. Fakat zaman içinde, Amerikalı ekonomistler, yatırım
yaptıkları birimlerdeki ekonomik sonuçları artmasına karşın, ellerinin boş olduğunu fark
etmişlerdir.
1990’larda,
ekonomistler,
sonunda
teknolojiyle
bağlantılı
üreticilikte
gelişmenin
sağlanabilirliliğinin yöntemlerini bulmuşlardır (Brynjolfsson and Hitt 1998). İlk başta,
şirketler teknolojiyi uyguladıklarında; verimli olup olmayacağına bakmaksızın, teknolojiyi
mevcut süreçleri ve prosedürleri, otomatik hale getirmek için kullandıklarını fark etiler. Bu
tarz bir kullanımın, hız ve kazanımlar açısından bazı faydaları vardır. Fakat elde edilen
teknolojilerin maliyeti ve karışıklığı, bu teknolojilerin uygulanması ve kullanımı konusunda
çalışanların eğitiminin yapılması, getirilerinin ötesinde yüklerin oluşmasına neden olmuştur.
2000’lerde ise ekonomistler, teknoloji aracılığıyla gerçekleşen, iş süreçlerinin yeniden
tasarımı ve yapısal yeniliklerinin sonuçlarının, üreticilikte oluşacak çarpıcı sonuçlar olduğunu
anlamışlardır (Black and Lynch 2003).
Biz eğitimciler, şayet üreticilikteki çarpıcı değişimleri görecek olursak, iş çevrelerinden
öğrenmemiz gereken en önemli şeyin de yapısalcı değişiklikleri yapmaya ihtiyacımız olduğu
gerçeğini kavrarız.
Şayet bunları gerçekleştirebilirsek,
halk eğitim sistemimizin temel
amaçlarına rağmen, okulların, eğitimcilerin süreçleri ve rollerini ve sistemin kendisini, bir
dünya lideri olarak bizim amaçlarımızı yansıtmak amacıyla, içinde yaşadığımız zamanın
ihtiyaçlarına göre değiştirmemiz gerçeğini de fark edebiliriz. Bu tarz, gözden geçirme,
yeniden düşünme çalışmaları; sadece öğrenme, değerlendirme ve öğretim süreçlerinde değil,
American
Powered by
devam etmekte olan okul sisteminin altyapısı, operasyonel ve finansal taraflarında da
yapılmalıdır.
Eğitim Liderlerini İşbaşına Çağırma:
Amerikada eğitimi yeniden şekillendirmek oldukça karmaşık bir durumdur. Bu karmaşa, ülke
geneline yayılmış olan 50’yi aşkın bölgedeki binlerce okuldan, çözümleri bulmak ve
uygulamak için bir araya gelen eğitim alanındaki, devletteki ve özel sektördeki, paydaşların
sayısından kaynaklanmaktadır. Bu durum, devlet ve özel sektördeki teknoloji uzmanları ve
eğitim sistemimiz içindeki eğitimciler için bir risktir.
Eğitim Fakültelerine en uygun rol, eğitimdeki üreticiliği geliştirmek için stratejileri belirlemek
ve bu stratejileri uygulayarak kapasitelerini artırmak için bölgelerde çalışmaktır. Bu çalışma,
bölgesel ve ülke çapında çalışan eğitim kurumlarını, eğitimde üreticiliği artırmak için
teknolojiyi kullanmaktan uzak tutan tüm uygulamalar ve politikalarda değişiklikler yapmak
konusunda yüreklendirmeyi de içerecektir.
Buna ek olarak, öğretim teknoloji tarafından güçlendirildiğinde,
eğitim liderlerinin rolü
oldukça çarpıcı bir şekilde değişir. Eğitim sistemi yoluyla, teknolojinin rolünü anlayan
liderlere sahip olmak esas noktayı oluşturmaktadır. Örnek verecek olursak, her eyalet
sorumluluğu kabul ederek, eğitim ve bilgi teknolojilerinin müfredat, eğitim, değerlendirme,
profesyonel öğrenme ve yönetim gibi temel fonksiyonlarını birleştirmeyi garanti ederek yeni
bir eğitim liderliği sağlayacak en alt seviyedeki eğitim liderinden başlayarak kişileri
görevlendirmelidir. Aynı şekilde alt seviyedeki kişi de eğitim ve teknoloji konularında bilgi
sahibi
olmalıdır
ve
bu
alanlardaki
uygulamaların
etkin
ve
yeterli
bir
şekilde
gerçekleştirileceğini garanti etmelidir. (Örnek verecek olursa ek bilgide sunulan yönetmek
için yeni yollar öğrenen bir eyalettin durumu incelenebilir.)
Devam Eden Gelişmeleri Kucaklama:
Devamlı gelişimin prensiplerinin altını çizerken, şayet üreticiliğin tanımını ve ölçümünü
yapmazsak üreticiliği geliştiremeyiz. Bu, öğretim süreçlerinin sonuçlarında ne beklediğimizi
belirlemekle başlar. Bu çalışma, eğitim sistemimizin bileşenleriyle ve bireysel kaynaklarla ve
çalışmalarla ilişkili olarak maliyetleri hesaplamayı gerektirir, ancak bu yolla zaman içinde,
maliyetlerin ne boyutta olduğu belirlenir.
American
Powered by
Bu plan, ölçmeye çalıştığımız öğretimdeki sonuçlar için önemli bir yer tutmaktadır. Aynı
zamanda bu plan, sonuçlara göre başarılı bir lise mezuniyeti, orta okul sonrası eğitime hazır
ve kolej derecesinde mezuniyetini tamamlamış başarılı gibi ifadelerle, pragmatik sonuçlar
oluşturmaktadır.
Fakat bizler gene de öğrenme ve pragmatik sonuçların ölçümü için çok daha yeni ve her
şeyiyle tamamlanmış bir değerlendirme sistemi oluşturmaktayız. Herhangi bir okulda cebir
konusunda oldukça çok bilgi edinmiş, kolej seviyesinde eğitime hazır hale gelmiş oluruz ve
hatta matematiğin bu alanında kendine kariyer oluşturmayı hedeflemiş bir öğrenci başka bir
okuldaki cebir konusunun eğitimini başarılı bir şekilde bitirmiş bir öğrenciden daha iyi
olabilir. Biz bu kalite farklarını tam olarak doğru bir şekilde veya kolaylıkla ölçemiyor olsak
bile karar vermek zorunda olduğumuz en önemli nokta sürekliliği olan gelişime kavuşmak
için neyi ölçmek istediğimizi iyi belirlemektir.
American
Powered by
American
Powered by
Maliyeti Hesaplama ve Maliyet Hesabını Yönetme
Öğrenme için Liderlik:
Teknolojinin avantajlarını kullanarak eğitimde dönüşümlü değişiklikler yapmak için
liderlik gereklidir. Değişime ihtiyaç duyan mevcut sistemin durumu göz korkutucu ve
oldukça karışıktır, fakat bu alandaki yaşanan sıkıntılara meydan okuma cesareti
gösteren liderler ortaya çıkmaya başlamıştır.
Michigan’da Mike Flanagan, Eğitim Yöneticisi, bölgelerindeki pek çok okuldaki
yüksekokulu bırakma oranlarını eğitimsel dönüşümle değiştirmek istedi. Okuldan
Ayrılmaya Meydan Okuma adındaki kampanyayla bölgelerde diplomasız olarak okullu
bırakan gençlerinin sayısının çok olduğu yerlere çağrı yaptı.
Bu kampanyanın ilk basamağı, dört yıllık eğitim aldıktan sonra mezun olup dokuzuncu
sınıfa başlayan öğrenci sayısının tam olarak ne olduğunu tespit etmekti, bu yolla
Michigan bölgesi okuldan ayrılma konusunda tam olarak nerde durmaları gerektiğini
tespit edebilecekti. Bu yeni hesaplamayı, diploma almaya hak kazanmamış 12. Sınıfa
başlayan öğrencilerin sayısını kayıt altında tutan eski sistemle gerçekleştirmek oldukça
zor görünüyordu.
Sonraki basamakta, Bay Flanagan okullardan okulu bırakma eğilimi gösteren, devam
sorunu olan, dokuzuncu ve onuncu sınıf derslerinden az kredi alan, sonraki sınıfa devam
etmekte başarılı olamayacak öğrencileri tespit etmelerini istedi. Bu tarz bir veri, bugüne
kadar hiçbir bölgede tutulmamıştı ve sağlanması da bir o kadar zor bir bilgiydi.
Michigan Eyaletinin girişimiyle, Amerikan İyileştirme ve Yeniden Yatırım Yapma
Yasasından faydalanılarak 2009 bütçesinden 11.5 milyon dolar harcanarak okullarda bu
tarz bir veri kaydı çalışması yapılması için fon ayarlandı ve bu çalışma gerçekleşti.
Okulların %97’si bu çalışmaya katıldı ve çevrim içi eğitim toplulukları, okuldan
ayrılmaları önlemek için tutulan verileri en iyi şekilde kullanarak gerekli çalışmaları
yaptı.
Millet Meclisi Üyeleri, Flanagan’ın Okuldan Ayrılmaya Meydan Okuma kampanyasını,
ailesinin izni olmadan okuldan ayrılan 16-18 yaş grubu öğrenciler için de uygulama
kararı alarak destekledi. Flagan, okuldan bu tarihe kadar ayrılmış veya ayrılmayı
düşünen öğrenciler için de çevrim içi eğitimleri kapsayan farklı alternatifler oluşturdu
ve bu tarz eğitimi yaygın hale getirmek için çalışmalar yaptı. Flanagan, Devlet için yayın
yapan 21 programdan destek alarak bu öğrencilere çevrim içi kurslar sağladı.
American
Powered by
Maliyeti Hesaplama
Amerika Birleşik Devletleri K-12 eğitimlerinde her yıl her öğrenci için ortalama 10.000 dolar
harcamaktadır. Fakat pek çok sayıdaki eğitim lideri ve karar vericiler için öğrencilere verilen
özel eğitimlerin maliyeti görülmemektedir. Bunun nedeni Eğitim Hesaplamalarının ve bu
hesaplamaların raporlanmasının, eğitim veya eğitim desteği gibi çok geniş programlar ve
kategorilerde yapılmasıdır. Bu hesaplama çalışmaları, farklı hizmetlerin bireysel olarak veya
diğer servislerle karşılaştırmalı olarak hesaplanmasının yapılıp, takip edilmesinde,
sıralanmasında ve analizinde yetersizdir. Bütün bu kalemlerin hepsi daha iyi sonuçlar ve
üretim yapmak için karar verme noktasında oldukça önemlidir.
Bu amaçlar için yapılabilecek çok daha iyi bir hesaplama şekli, kayıt altına almaya, takip
etmeye ve raporlamaya dayanan maliyeti hesaplamaktır. Maliyet hesabı bugünün maliyetinin
tam resmini size sağlayabilir ve gelecekte projelendirilen maliyetin ne olduğunu da size
gösterir. İşte bu yüzden, eyaletler ve bölgeler sürekliliği olan gelişimi yakalamak için yaygın
bir yöntem olan, sıralama ve analiz maliyeti için maliyet hesaplama şeklini uygulamaya
koymalıdırlar.
Karar Alma Süreçlerinde Veri Kullanımı:
Sürekliliği olan gelişimin en önemli bileşeni, nasıl veri toplayacağız, topladığımız veriyi nasıl
kullanacağız gibi başlıklarla bugün karar almak için kullandığımız süreçlerde kökten
değişiklikler gerektirecek olan veriye göre, karar verme mekanizmasıdır.
Çok uzun yıllardır, okulların bulunduğu bölgelerde farklı amaçlar için çapraşık veri sistemleri
kullanılmakta ve geliştirilmektedir. Bunun bir sonucu olarak, bugün pek çok bölge finans
verisi, kişisel veri, özel eğitim öğrencileri için gerekli olan hesaplanabilen bilgiler, okullardaki
öğle saatleri verisi, okula devam verisi ve ödev değerlendirme verisi gibi çeşitli veri
sistemlerine sahiptir. Eskiden olsa, böyle farklı veri tabanlarından edinilen bilgiyi
birleştirmek, mümkün olmazdı.
Bugün teknolojideki gelişmeler ve son dönemdeki politikalar, farklı bölgelerde daha gelişmiş
veri sonuçları almak için karar almada veri kullanmanın önemini vurgulamaktadır. Neredeyse
tüm bölgelerdeki öğrencinin demografik bilgisi, okulla devam bilgisi, notları ve test sonuçları
gibi verilere elektronik ulaşım imkânı olmasına rağmen, yarıdan daha az sayıda bölge,
American
Powered by
öğrencinin sonuçları üzerine tutulan veriyi özel eğitici programlarla, öğrenme özellikleriyle
veya okulun ekonomik çalışmaları üzerine tutulan veriyle birleştirecek yapıya sahip değildir
(Gray and Lewis 2009; ABD Eğitim Planlama, Değerlendirme ve Politika Geliştirme
Departmanı 2010). Bu tarz farklı sistemlerden edinilen bilgilerin birleşmesi için, içerik
geliştirme ve kullanma, öğrenci eğitimi ve finansal veri standartlarındaki veriler minimum
seviyede gerekecektir. Zaman içinde bu çalışma, ihtiyacımız olan karışık formların bir araya
getirilmesi ve neyi ölçmek istediğimizle ilgili olarak anlamlı yorumlar elde edebilmemiz için
tasarım, geliştirme ve entegre edilen sistemlerin adapte edilmesini gerekli hale getirecektir.
Şekillenmiş olan veri sistemine ek olarak, gelenekçi olan ilgili gruplar ve yatırım programları
tarafından yaratılan siloslar eğitim sistemimizin üreticiliğinin gelişmesi önünde önemli bir
engel oluşturacaktır. Görev verilen sorumlu kişiler, aynı gurup içinde çalışan diğerlerinden
ayrıldığı zaman, sadece kendi bakış açılarından prosedürler ve çalışmalar geliştirmek için
uğraşırlar. Üstelik bir çalışmanın sadece bir bölümünde alınan karar başka bir çalışmadaki
alınan kararlar arasında çatışma yaratır.
Karar almada daha iyi sonuçlar elde etmek için eyaletler ve bölgeler, kendilerine verilen
ofisin içinde sadece akan süreçte işi takip eden değil bu süreçte sürecin içinde yer alan ve tüm
fonksiyonlarıyla katılan süreç-tasarlama takımları kurmalıdır (CoSN 2009). Buna ek olarak,
federal ve bölgesel politikalar, okullarda ve bölgeler kapsamında kaynakların daha etkin bir
şekilde kullanımı için engelleri belirlemeli ve kaldırmalıdır. Politikalar, teknoloji
fonksiyonlarını öğretme, öğrenme ve değerlendirme fonksiyonlarından izole eden teknoloji
fonksiyonlarını koruyan çalışmaları ortadan kaldırmak için gözden geçirilmelidir.
Bu
yapılacak gözden geçirme çalışması, eğitim teknolojilerinin fonksiyonunu, izolasyonunu
güçlendiren fonların kullanımına sınırlama getiren fonları da ayırma işlemini kapsamalıdır.
(gelişmeyi sürdürmek için veri kullanımına örnek oluşturacak çalışmaya bakınız)
Tekrarlayan Tasarımları ve Gelişmeleri İşbaşına Getirmek:
Bizler sürekliliği olan gelişmeyi istiyorsak, zaman içinde farklı yapılardaki eğitim
çalışmalarını değerlendirmek için gerekli olan çabayı sergilememizin zorunluluğunu ve
sistemimizin karışıklığını kabul ederek işe başlayalım. Her şekilde uygulanabilecek bir çözüm
bulmayı ummak yerine, eyaletler ve bölgeler, üçayağı olan çalışmalarında tanımlamalı, test
etmeli, tasfiye etmeli ve uygulamaların etkisini ölçmelidirler. Uygulamanın ve tasfiye etmenin
American
Powered by
sonucunda oluşacak yeni karmaşık durumlar için, yeni eğitim çalışmaları adapte edilmelidir.
Bölgeler, daha iyi fikirler geliştirmek ve kaynaklarını güçlendirmek için pilot programların
tasarım sürecinde dayanışma kurmalıdırlar.
Teknoloji Kullanımında Faydalı Ölçümlere Geçme:
Bugünkü eğitim sistemimizdeki mevcut veri alım kayıtları, bilgisayar sayıları ve İnternet
bağlantısının ne kadar olduğu gibi bilgiler içermektedir. Oldukça az bilgi, teknolojinin eğitim,
öğretim ve değerlendirme uygulamalarında bir araya getirilmiştir ve bu sınırlı bilgi bu süreçte
destek sağlamaktadır. Bizim için tek yol, odaklandığımız noktaları, teknoloji nasıl ve nerde
kullanılır bilgisini, elde etmeye kaydırmaktan geçmektedir. İşte bu, edinilecek bilgi farklılığı
yaratacaktır ve öğrenme sonuçlarının geliştirilmesi için kullanılacaktır.
American
Powered by
American
Powered by
Öğrenme için Liderlik:
Gelişimi Yönetmek için Veri Kullanımı:
1980’ler ve 1990’lar da, Maryland Montgomery Bölge Devlet Okullunda (MCPS) , giderek
fakirleşen ailelerde yaşayan, çoğu etnik olarak azınlık sayılan gruplardan olan öğrenci profilinde,
oldukça ani gerçekleşen değişiklikler tespit edilmiştir. Jerry Weast, 1999 yıllında yönetime
geldiğinde, Birleştirilmiş Kalite Yönetim Sistemini(IQMS) edinimler arasındaki oluşan uçurumu
kapatmak için bir strateji olarak uygulamaya koymuştur. IQMS sistemi, öğrencinin kaydı, devamı,
notları, ders programı gibi bilgileri profesyonel gelişim, finans ve insan kaynakları verilerine
dayanarak birleştirir. Müfredat sonuçlarına, öğrenci performanslarına, farklı ekranlara, ders
planlarına ve müfredat rehberine ulaşılan öğretmenlere, çevrim içi erişim sunan Eğitimsel
Yönetim Sistemi (IMS) eklenir.
Teknoloji geliştiricilerle oluşan bağlantı, elde tutulabilen bir bilgisayar yazılım üretti, bu yazılım
öğretmenlere öğrencilerin yeterliliklerinin gelişimini değerlendirme ve öğrencilerin süreç içindeki
durumunu elektronik dosyalarda tutma olanağı sunmaktadır. Elektronik kayıtlar okuma
koçlarına, her bir öğrenci için tutulan verilere bakma, öğrencinin beklenen sonuçları elde edip
edemediğini izleme ve ilgili öğretmene destek ve önerilerde bulunma olanağı sağlar. Bu çalışma
sonucunda bölgesel okuma ve kazanım oranları oldukça artmıştır özellikle de Afro-Amerikan,
İspanyol ve düşük gelirli öğrencilerin bulunduğu bölgelerde bu durum gözlemlenmiştir (Childress,
Doyle and Thomas 2009).
Son zamanlarda, MCPS işbirlikçi, veri-odaklı süreçlerde uygulanmaktadır ve M-STAT diye
adlandırılmaktadır. Topluluğun önde gelenleri bir araya geldiler ve okullarındaki ileri seviyedeki
kursların kayıt oranlarının farklılıkları gibi konuları ele alarak verileri kullandılar. İspanyol,
Afro- Amerikan öğrencilerin ileri seviyedeki kurslara kayıtlarındaki düşük oran artık
görülmemektedir. Hatta AP kurslarında, PSAT sonuçlarında öğretmenlerinin tavsiyelerini
kullanmaya başladıkları tespit edilmiştir. Topluluğun ileri gelenleri İspanyol ve Afro- Amerikan
öğrencilerin velileriyle PSAT konularının önemi ve eğitimin eğlenceli hale getirilmesinin önemi
üzerine toplantılar yapmaya başlamışlardır.2008 yıllına kadar MCPS’ deki Afro-Amerikan ve
İspanyol öğrencilerin %88 PSAT alırken,%60’dan daha fazlası AP kursuna kayıt olmuştur
(Childress, Doyle and Thomas 2009).
Bir plan dâhilinde şekillenmiş amaç üzerinden teknolojiyi devreye sokmak eğitimde yeni bir
fikirdir. Teknolojik uygulamalardan gerekli olan değerlendirmeleri bulmak, en düşükten en
yükseğe yayılan oldukça geniş bir etkiyi ortaya koymaktadır (Campuzano et al. 2009); Kulik
2003).Daha önceki dönemlerde gerçekleştirilen çalışmalardan edinilen dersler göstermiştir ki, yeni
veya adapte edilmiş teknolojileri tanıtmak mutlaka kendini tekrar eden uygulama, gözlemleme,
değerlendirme ve gelişme süreçlerindeki ortak çalışma ile olmalıdır. Etkin olma ve ucuz olma
başlıkları altında ölçümler yaparak kaynak programları koordineli bir şekilde bir arada
kullanarak gerçek bilgi temelini inşa edebiliriz.
American
Powered by
Eğitimin ve Öğretimin Yeniden Organize Edilmesi:
Her öğrenci ne kadar öğreneceği, nasıl öğrenmek istediği ve hangi hızla öğrenmek istediği
noktasında değişir. Zaman içinde 7/24 öğrenmeyi destekleyen yeterliliği edindiğimizde ve
dijital içeriklerle iletişim kuran öğrenciler için bu çalışmaları kişiselleştirdiğimizde, 13
yaşındaki her Amerikalı öğrenciye verdiğimiz standart tarih dersi seti artık bir anlam ifade
etmeyecek.
Şayet bir öğrenci izin verildiği sürece daha fazlasını öğrenmek istediğinde ve konuyla
ilgilendiğinde sınıftaki diğer öğrenciler onu yakalayana kadar ne kadarını kayıtlı olarak
sağlarız? Okuma metni için ekstra destek isteyen öğrenci için ne kadar yeterliyiz? Kaç tane
öğrenci aldığı kursu tekrar etme zorunluluğu olmadan başarıyla tamamlamaktadır? Eğitimi
yeniden tasarlarken bu sorular bizim kendimize sormamız gereken sorulardır ve bu soruları
cevaplarken, sahip olduğumuz eğitim sistemi ihtiyaçlarımız ne şekilde karşılamaktadır sorusu
durmamız gereken temel noktadır.
Bizim eğitim sistemimizdeki en temel uygulama zamana dayanan veya ders saatine dayanan
ölçümdür. Bu ölçüm şekli 1800’ler ve 1900’lerin başında K-12 sınıflarının lise eğitimine
geçişinde ortaya konmuştur(Shedd 2003) ve kurumlar standart müfredata geçerken lise
eğitimine taşınmışlardır. O günün şartlarında, zamana dayalı ölçümler, uygun bulunmuş
olabilir, fakat bugün öğrenciler nasıl öğreniyor konusunda daha çok bilgiye sahipken ve
farklı stilleri sunmak konusunda bize yardımcı olan teknoloji erişimi varken, bu uygulamalar
pek uygun olmamaktadır. Bizler çevrim içi öğrenmeye ve sınıf ile çevrim içi öğrenmeyi
birleştiren öğrenmeye doğru yönelirken zamana dayalı ölçümler, bizim öğrencileri başarıya
götürecek ve modern dünyanın gereklerinden olan zorunlu eğitim, sonrası eğitime devam
etmek konusunda ikna eden öğrenme tecrübelerini sağlama girişimlerimizi zorlar.
Başka bir sorunsa, yaşlarına göre gruplama, konuları akademik disiplinlere göre ayırmak,
sınıflarda eğitimi aynı saat diliminde, aynı içeriği öğrenecek şekilde, organize etmek ve tüm
bu grupları bir yıl boyunca aynı yerde tutmak gibi esnek olmayan yöntemlerimizdir.(Bir Okul
Yaratmak başlıklı bölümü örnek olarak okuyunuz)
Son on yıllık dönemde, yapısal eğitim için olanakları sergilendiğinde, radikal bir şekilde
yeniden tasarlanması gereken okulların ihtiyaçları ortaya çıktı. Örnek olarak, sayısız olanak
sunan oturma süreli eğitim yerine yeteneğin sergilendiği eğitimlerin organize edilmesi
American
Powered by
verilebilir. Alaska’ daki Chugach Bölge Okullu, Baldrige Ulusal Kalite Ödülünü ilk defa
kazanan bölge okuludur. Bu okul, lise mezunlarında görmek istediğimiz yeteneği tanımlamak
için topluluğu işin bu yönüne taşıdıktan sonra öğrenci sonuçlarından oldukça etkili kazanımlar
sağladı ve bölgesel yeteneğin sonundaki performansa dayalı diplomayla ödüllendirildikleri
performans sistemine geçti (NIST, Baldrige 2001). O zamandan bu yana, 15 eyalet ve 200
okul bu sistematik reformu uygulamaya başlamıştır. (Re-inventing Scholl Coalition n.d.).
New Hampshire şu anda, tüm eyalette ortaokul eğitiminde, yeteneğe dayalı yaklaşıma
geçmektedir. Bölge yöneticileri okul yönetimlerinden 2010 yılına kadar okuldan ayrılma
oranlarını sıfıra indirme hedefini gerçekleştirecek eğitim reformlarını uygulamaya
geçirmelerini istedi. Kurul öğrenci gelişimini engelleyen verimsiz zorunluluklara odaklandı.
Örnek verecek olursak, neden bir öğrenci beden eğitim dersine katıldığı için lise kredisi
kazanırken, jimnastik takımının bir parçası olarak geçirdiği saatler ve sergilediği performansın
karşılığında kredi alamaz? Temelinde kurul, devlet uygulamalarını, okullarının bölgesi
tarafından yüklenen standartlara bağlı olarak, yeteneğini sergileyerek öğrenciye mezuniyetleri
için kredi kazanma imkânı vermek için değiştirdi. New Hampshire bölgesi hala bu sistemi
nasıl uygulayacaklarına karar vermeye çalışmaktadır. Bu bölgede yeni bir okul anlayışı ortaya
çıkmaya başlamıştır.
Teknoloji bu tarz yeteneğe dayalı yaklaşımların uygulanmasına olanak sağlamaktadır.
Chicago’daki The Young Women’s Leadership Chater Okulunda, öğretmenler, öğrencilerin
edindiği yeterlilikleri belirlemek için özel bir veri tabanı tasarlamışlardır. Yeterlilik oranları
günlük olarak her öğrenci için sistemde yenilenerek tutulmaktadır ve öğrenci, veli, öğretmen
ve okul yöneticileri, mezuniyet için gerekli olan oranda yeterliliği tam olarak kazanmış,
öğrenciler kimlerdir bunu takip edebilmektedirler. (The Young Women’s Leadership Chater
Okullundaki örnek duruma bakabilirisiniz).
Öğrenmeyi ve öğretmeyi yeniden organize etmeyi destekleyen başka bir yol da, öğrenci
merkezli ders programlarını daha esnek hale getirmektir. Örnek verecek olursak,
İngiltere’deki bir ortaokul olan, Huyton Sanat ve Spor Okulunda öğrenme çalışmaları,
geleneksel akademik dönemlerin ötesinde öğrencinin bireysel ihtiyaçlarına göre seçilir ve
programlanır.
American
Powered by
“ Okul Değil” İsimli Bir Okul Yapma:
Detroit dışında bulunan Westwood Cyber Okul tarafından ortaya konan, okulu radikal
olarak yeniden düşünme fikrini teknoloji mümkün kılmıştır. Okuldan ayrılmaları
engelleme ve önleme programı olarak Mich. Launched iki yıl önce ilk defa Cyber Okulda
uygulandı. Bu uygulanan modelin adı İngiltere’de uygulanan adıyla ‘Okul Değil
Okuldan Başka bir Şey’ dir.
İngiltere deki prototipine benzer olarak Westwood Cyber, geleneksel yapıda sınıflara
sahip değildir. Öğrenciler, İnterneti evden çalışmak için kullanır. Okul çalışanları
tarafından kontrol edilen haftada sadece iki saati sistemde raporlama yapmak için
okulun sistemine bağlanırlar, bunun dışındaki zamanlarda okul personeliyle ve okulun
yönetim sistemiyle interaktif olarak görüşürler. Öğrenme çalışmaları, proje temelli
öğrenmeyi ve çapraşık konuların olduğu alanları birleştirmeyi vurgulamaktadır.
Öğrenci projeleri, bireyselleşmiş yaratıcı portfolyolarla sonuçlanmaktadır. Uzmanlar
öğrenci çalışmalarını devletin öğrenme standartlarına bağlı kalarak notlama sistemi
aracılığıyla değerlendirme yaparlar, bu değerlendirmeleri yaparken öğrencilerin
kendileri
için
bireysel
olarak
düzenlenmiş
programlarına
uygun
olarak
uzmanlaştıklarından emin olmak isterler.
Kayıt kaybı yaşayan Westwood Okullu, Cyber Okul uygulamasına başladığından kayıt
oranlarını % 33 oranında artırmıştır. Bu okul kendi öğrencisinin de %90’ını okul içinde
kayıt yenileme sisteminde tutmuştur.
American
Powered by
Öğrenme Zamanını Genişletmek:
Nasıl öğretim ve öğrenim yapılmalı fikrini yeniden düşünürken, düzenlenen başka bir strateji
de öğrenme gününü, haftasını veya yılını genişletmektir. Amerikalı öğrenciler pek çok ülkeye
göre, zamanlarının daha azını sınıf ortamında geçirmektedirler ve öğrenciler- özelliklede
düşük gelirli öğrenciler-yaz tatili döneminde matematik ve okuma gibi yeterliliklerinde
oldukça önemli bir kayba uğrarlar. Başkan Obama ve diğer politika üreticileri üç aylık yaz
tatili uygulamasını sorgulamışlardır, bu uygulamanın arkasındaki mantığı anlamaya
çalışmışlardır.
Bu fikrin arkasında yatan gerçek, bu üç aylık süre içinde eskiden tarlalarda öğrencilerin
yardımına ihtiyaç duyulmasıdır.
2006 yılından bu yana, Massachusetts eyaletti, düşük gelirli ailelerin bulunduğu bölgelerdeki
okullarda Genişletilmiş Öğrenme Zamanı Girişi isimli uygulamayı gerçekleştirmektedir ve
her yıl kurslara 300’den fazla çalışma saati eklemektedir.
Pek çok sayıdaki Yardım Okul Ağı okul saatlerini genişletmenin düşük gelirli ailelerden olan
çocukların yüksekokula hazırlanması için en uygun anahtar olduğu görüşüne inanmaktadır.
Yes Hazırlık Okulu 7:30 da başladığı eğitimi 4:30 da bittirmektedir ve her cumartesi ek
dersler uygulamaktadır. Yes Hazırlık Okulu, öğretmenleri öğrencilere kendi cep telefonlarını
vererek öğrenme saatlerini genişletmektedir ve öğrencilerin akşamları da onları arayarak
takıldıkları soruları sorabilmelerine olanak sağlarlar.
Öğretim sürelerini uzatmak için yollar ararken, öğrencinin okulda geçirdiği zamanı dikkate
alarak, biz başka hangi şekillerde güçlü öğrenme tecrübeleri sağlayabiliriz diye bakmalıyız.
Örnek verecek olursak, öğrencilerin okul dışındaki hayatlarının, bilgiye ve kaynaklara
erişimlerini 7/24 sağlayan teknolojiler ile dolu olduğunu ve onların, fikirlerini paylaştıkları,
işbirliği yaptıkları, yeni şeyler öğrendikleri çevrim içi sosyal ağlara katılmasına olanak
sağladığını
biliyoruz.
Bizim
eğitim
sistemimiz,
öğrencilerin
ilgisini
teknolojiye
yönlendirmelidir ve onların okul dışında bilgi edinmek için geçirdikleri her saat için de biz,
öğrenme zamanlarını genişletmiş oluruz.
Bunu yapabilmenin başka bir yolluda çevrim içi öğrenmedir. Çevrim içi öğrenme öğrencilerin
çalışma taleplerine göre her hangi bir saatte onlara ders imkânı sağlayarak, okul ders saatlerini
American
Powered by
artırmadan inanılmaz sonuçlar alınan zaman sınırlarınız ortadan kaldıran eğitim imkânı
sunmaktadır. Çevrim içi eğitimle, öğrenciler günün her hangi bir saatinde, dünyanın her hangi
bir yerindeki kaynaklara ulaşabilmekte, oturdukları yerden ilgilendikleri konuyu öğrenmekte
ve ilgileri doğrultusunda donanımlarını artırmakta ve eksik konularını kapatmaktadırlar.
Dahası, bu yöntem eğitim sistemimiz içinde yer alan, en yetenekli, işinde en iyi olan
öğretmenlerin tecrübelerini daha fazla öğrenciye ulaştırmamıza da olanak sağlar.
Buna ek olarak, çevrim içi eğitimler, öğrencinin ders saatlerini genişleterek veya artırarak
sınıf temelli öğretime nazaran, maliyeti daha düşük bir eğitim sağlamaktadır.
Okullar çevrim içi eğitimi uygularken, hedeflenen yeteneğin anlamlı bir şekilde
kullanıldığından, bu yeteneğin standartlara uygun olduğundan ve edinilmesi gereken tüm
becerinin öğrenci çalışmasıyla edinildiğinden emin olmalıdır. Örnek verecek olursak, çevrim
içi işbirlikli öğretim çevreleri veya görsel dünya, içerik bilgisi için olanaklar sağlayarak,
eğitimin katılımcı doğasını destekler. Bu alanda devlet eğitim birimleri liderlik ve teknik
destek sağlamaktadırlar ve eğitimciler bu yolla öğrencilerine en iyi çalışmaları
sunmaktadırlar.
American
Powered by
Young Women’s Leadership Charter Okullunda
Yetenek Temelli Değerlendirme:
2002 yılında Young Women’s Leadership
Charterokulu, Chicago bölgesinde radikal bir
yeni uygulama yaptı. Bu uygulama kapsamında
öğrenciler
alanlarında
uzmanlaşmalarına,
liseden mezun olmalarına ve bu bölgede
bulunan diğer okulların öğrencilerine göre
daha fazla oranla liseye kayıt olmalarına
yardımcı oldu. Azınlık olan düşük gelirli
ailelerden gelen çocukların bulunduğu bu okul,
2005 yılında öğrencilerinin %79’unu mezun
etti, aynı bölgedeki benzeri demografik
özelliklere sahip olan Chicago Public
Okullundan (%52) 1,5 katı daha fazla öğrenciyi
mezun etmiş oldu.
Okul
yönetimi,
öğrencilerin
değerlendirilmesinde
birleştirilmiş
kredi
sisteminden uzaklaşarak yeni bir sistem
uyguladı. Okul, öğrencinin okul hayatı boyunca
sergilediği özel yetenekleri için krediler
vererek, öğrencinin doğasındaki sürekli
öğrenme durumunu ortaya çıkartması için
olanak sundu.
Okul, ticari bir ortakla, yetenekleri temel alan
bir programa dayanan özel bir sistem tasarladı.
Tüm yıl boyunca, okulun öğretmenleri öğrenci
çalışmalarını değerlendirdi ve sınıf ortamını
baz alarak yüksek, orta veya henüz yeterli değil
gibi ifadelerle değerlendirmelerini sistemde
kayıt altına aldılar. Öğrenciler, akademik
kurslarının sonuçlarının en az %70’inde
yeterlilik göstererek kredi kazandılar.
Bu veri sistemi, günlük olarak güncellenen ve
öğrenci, veli ve öğretmen erişimi olan,
öğretmenlerin öğrencilerin dinamik olarak
kaydını girdiği bir sistemdir. Öğretmenler,
mevcut öğrencilerinin gelişiminde aksayan
yerleri tespit eder ve derslerinin hedefini
belirlerken bu veri sistemini kullanırlar. Buna
ek olarak, öğrenciler de kendi verilerini
kullanarak yeterliliklerinin düşük olduğu
dersleri tespit eder ve hedeflenen uzmanlığa
ulaşmak için planlar geliştirirler.
Tamamlanan eğitim yılı sonunda şayet öğrenci
yeteneklerinde
gelişim
göstermiş
ise,
öğretmenler sistemde öğrenci yeterliliğini
gösterir ve bu öğrencinin kurs başından,
bugüne kadar ne öğrendiğini sistemde
gösterirler. Okul öğrencilerinin değerlendirilme
sonuçlarını sisteme yansıtır ve bu yolla
kolejlerin öğrencilerini fark etmesini sağlar. Bu
çalışma sonunda 2009 yılında, bu okulun
öğrencilerinin %90’ı kolejlere kabul edilmiştir.
American
Powered by
Ortaokullardaki ve Ortaokul
Bariyerleri Ortadan Kaldırma:
Sonrasındaki
Her öğrencinin, lise eğitiminin veya ortaokul
sonrası eğitimin, sadece ilk yıllını okuduğu
gerçeğini gördüğümüzde, Amerika’nın daha bu
alan da gidilecek çok yollu olduğunu da fark
etmiştik. Hedeflerimize ulaşmamış için yapmamız
gereken ilk şey diploma almadan, lise eğitimini ilk
yılında bırakan öğrencilerin sayısını azaltmaktı.
Öğrencilerin okulu yarım bırakmasının altında,
sayısız akademik ve kişisel neden yatmaktadır ve
tek bir strateji, okuldan ayrılma kararını alan her
öğrencinin
eğitim
sisteminden
ayrılmasını
engelleyemeyecektir.
Pek çok öğrenci okuldan ayrılma nedenlerinin
okula alışamama sonucunda oluşan mezuniyet
sürecinde sosyal etkileşimlerle daha tetikleyici hal
almasını neden olarak bildirmiştir (Bridgeland,
Dilulio, and Morrison 2006; Rumberger and Lim
2008).Eğitim kurumlarındaki, çevrim içi öğrenme,
akademik dersler, sosyal ağlar ve katılımcı gruplar
dâhil teknoloji temeli programlar ve kaynaklar
olumsuz sosyal etkileşimi ve okula alışamama
konularında zemin hazırlar. Öğrencilere, kendi
öğrenim süreçlerinde rehberlik ve bilgi sağlar.
Özellikle, ortaokuldan liseye veya liseden, lise
sonrası eğitime geçerken öğrenciler onlardan ne
beklendiğini
bilmek
isterler.
Teknolojiyle
desteklenen diğer çalışmalarda, bu probleme
yardımcı olur.
Öncelikle, öğrencilerin yaşadığı zorlukları tespit etmek ve onlara gereken yerde destek
sağlamak önemli bir konudur. Çocuk okula girmeden, mümkün olduğunca erken bir
dönemde, bu destek sağlanmış olmalıdır. Lise eğitimine katılma noktasında her öğrencinin
lise mezuniyetini elde edip edemeyeceğini veya koleje girecek yeterliliğe sahip olup
olmadığını gösteren bir değerlendirmesi vardır. Bu tarz sistemler, öğrenciler için yazın
gerçekleşen kurslardan, alternatif programlardan veya kolejlerden kredi almak gibi akılcı
çözümler sunar.
Şayet belli bir süre derse katılmama durumu gerçekleşmişse, öğrenciyi yeniden eğitim
sürecine dâhil etmek için sayısız alternatifi uygulamak zorundayız. Bu tarz öğrencilerin
kendilerinden yaşça daha küçük olan öğrencilerle, bir arada eğitim almak ve koleje devam
etmek için tamamlamak zorunda oldukları kredi sayısının çokluğu gibi noktalarda endişeleri
vardır (Bu duruma örnek olarak Harmanlanmış eğitimle olanakları genişletmek başlıklı yazıyı
okuyunuz).
Artan bir şekilde tespit edilmiştir ki, ortaokul öğrencileri daha önceden başarısız oldukları,
kaçırdıkları veya devam etmedikleri derslerin kredilerini çevrim içi eğitimlerden almaya
çalışmaktadırlar. Bu tarz kurslar, her hangi bir anlaşma altında bağımız olarak akşamları, yaz
tatil dönemlerinde, gece okullarında veya okul ders saati sırasında öğrencilerin çalışmasını
çevrim içi olarak materyallerle destekleyen, öğretmenlerle yapılabilir.
Michigan’daki Walled Lake Consolidated Okulunda, öğrenciler çevrim içi yaz okulu
aracılığıyla alamadıkları kredileri alabilmişlerdir. Yaz dönemi, kredi kazanma programı
oldukça iyi işlemiş ve bölge idaresi, öğrencilerin günlük olarak dört saat okulda kalmalarına
ve diğer zamanlarda da çevrim içi eğitimlere gerekli olan dersler için katılmalarına izin
vermiştir (Bu duruma örnek olarak Harmanlanmış eğitimle olanakları genişletmek başlıklı
yazıyı okuyunuz).
Başka bir örnekte Alabama’daki Tarrant Lisesidir. Tarrant Okullu öğrencileri, ACCESS
(Allaba
Connecting
Classrooms,
Educators&
Students
Statewide)
eğitiminden
faydalanmaktadırlar. . Bu eğitim kapsamında, öğrenciler başarısız oldukları derslerin
kredilerini veya bir üst sınıfın dersini okuldan sonra veya okuldan önce yaz döneminde
çevrim içi eğitimle almaktadır.
American
Powered by
Harmanlanmış
Genişletmek:
Eğitimle
Olanakları
Oakland
bölgesindeki
Walled
Lake
Consolidated Okulu, öğrencilerine oldukça
maliyeti düşük ve daha geniş eğitim olanakları
sunmak için çevrim içi eğitime geçiyor. 2008
yılında, Walled Lake Okulu, kredi alamamış
öğrencilere yaz okulunda çevrim içi sınıflar
sağladılar. Bölge, çeşitli olanakları gözden
geçirmek için yardım eden öğretmenleri ve
müfredatı diğer bölgelerle karşılaştırmalı olan
çevrim içi bir eğitim programının seçimini
listeledi.
Okul 300 öğrenciyi çevrim içi kurslara kaydetti
ve
öğrencilerin
gelişimini
takip
eden
öğretmenlerle, iki haftada bir görüşmeler yaptı.
Harmanlanmış eğitim stratejisi yaz okulunun
maliyetini %50 oranında düşürdü, her
öğrencinin maliyeti 194 dolardan 102 dolara
indi.
Bu başarı ve öğrencilerin çevrim içi öğretimde
yaşadığı olumlu tecrübelerin oluşturduğu
motivasyonla, Walled Lake Okullu tüm yıl
boyunca lise öğrencilerine hem sınıf içi hem de
çevrim içi eğitim alma olanağı sunmayı
planladı. Öğrenciler günlük olarak, en az dört
ders saatine katılacak ve tercih ettikleri alanda
da iki saatlik çevrim içi eğitim alacaklardır.
Yaz okulunun yanında, Wallet Lake okulu
öğrencilerinin çevrim içi öğrenme çalışmaları
yerel öğretmenlerle haftalık görüşmelerle
desteklenecek.
Harmanlanmış
eğitim
düzenlemesi, öğrencilerin farklı öğrenme
şekillerine ve tam zamanlı sistemde bu
öğrencilerde hiç görülmemiş bir okul öncesi
veya sonrası ders çalışma isteği oluşturmalarını
sağlamıştır.
Walled Lakeokulu, pek çok lise öğrencisi için
ortaokul
sonrası
eğitimi
bir
gerçeğe
dönüştürmek için, yerel bir kolejle de yapmış
olduğu çalışmalarda ortaktır. Yapılan bir
deneme anlaşması altında 11. ve 12. Sınıf
öğrencileri, bazı çevrim içi kolej çalışmalarını
tamamlayarak
ve
yukarıda
anlatılan
programlama
sisteminin
esnekliğinden
faydalanarak bazı kolej derslerini yerinde
alarak şimdiden liseye kaydolmayı tercih
edebilirler. Bu bölge idaresi, lise eğitimi
boyunca, öğrencilere tam zamanlı eğitim
ödeneğini vereceği gibi onların kolejden
alacakları derslerin de kredisini ödemeye
devam edecektir. Bu anlaşma, Wallet Lake
okulu öğrencilerinin lise mezuniyetlerinden bir
yıl sonra başarı derecesi almasına olanak
sağlayacaktır.
Okul yönetimi 2006 yıllındaki %66’lık mezun
sayısının
uyguladıkları
Powered by
yılında
Access
%80’lere
Eğitim
çıkmasını
programına
bağlıyorlar. Aynı şekilde Washington’da yapılan
araştırmalarda göstermiştir ki çevrim içi eğitimler
öğrenci mezuniyet oranları artırmıştır (Baker et. Al.
2006).
Araştırma ve Geliştirme: Yenilik ve Ölçü:
Bu planda sergilenen öğrenme modeli, örgün
eğitimi ve diğer öğretim şekillerini desteklemek
amacıyla
etkili
öğretim
deneyimlerini,
değerlendirmelerini, öğretimi ve altyapıyı sağlayan
teknoloji temelli eğitim sistemine eşit erişimi
sağlamayı öngörür.
Aynı zamanda planlanan düzenleme, üreticiliği
artırmak ve maliyet hesabını yapmak için diğer
sektörlerin düzenli olarak kullandığı yöntemlerle
ortaklaşa çalışmalar yapacak ve bu uygulamaları
hayat geçirmek için teknolojiyi güçlendirecektir.
Geçmişte, öğretim için teknoloji kaynakları ve
araçları geliştirmek için bizler, halk eğitimi ve özel
sektöre güveniyorduk. Fakat bu sektörlerin her
ikisi de, mevcut girişimleri, sistemin bir parçası
olarak nasıl çalışacaklarını dikkate almaksızın
farklı ürünler ve hizmetler geliştirmek için
kullanır. Halk eğitimi ürünlerinin ve hizmetlerinin
kullanımını sağlar. Özel sektör, etkili pazarlama ve
yaygın dağıtım kanalları aracılığıyla, market payını
kazanmaktadır. Fakat alışıla gelmiş bir şekilde,
öğretim
American
2008
teknolojilerinin
etkinliği
üzerine,
araştırma, ürün ve hizmet uygulamaya konduktan sonra şayet istenilen sonuç ortaya çıkarsa
kabul edilerek devamlılığı olan bir uygulamaya alınır.
Şayet biz, dünya üzerinde, eğitim alanında ilk sırada olmak istiyorsak, eğitimin daha etkin bir
şekilde tasarlanması ve uygulanmasında mutlaka lider konumunda olmak zorundayız. Bizim
bugüne kadar bu hedef için oluşturduğumuz amaçlar;

Yenilik fonunda (i3) Eğitim Yatırımları Departmanı yoluyla yenilikçi ve kanıt temelli
çalışmaları şekillendirmek için rekabeti sağlamaya devam etmek
İ3 programı, K-12 sınıflarını geliştiren yenilikleri şekillendirmek için okulları ve kar amacı
gütmeyen firmaları ödüllendiren fonları sağlar.
Hangi koşullar altında, hangi öğrenciye,
hangi stratejileri, hangi seviyede uygulayacağını belirlemek esas noktadır.

Mevcut teknolojik yenilikleri, tüketim, iş yaşamı ve eğlence sektörlerinden, eğitime
taşıma.
Eğitim Fakülteleri, tüketim, iş yaşamı ve eğlence teknolojilerini, eğitim teknolojisi
uzmanlarıyla yenilikçi düşünürleri bu sürece dâhil etmeyi vaat eder.
Ulusal Bilim Kurumu’nda (NSF), Ar&Ge eğitimini sağlama ve destekleme, özellikle
kurumun siber öğrenme girişimleri aracılığıyla şu anda gerçekleşmektedir.
2008 Haziran ayında, NSF siber öğrenme üzerine uygulamalarını “Network Dünyasında
Öğrenmeyi Güçlendirme” isimli eserde yayınladı. Bu raporda, STEM konularını, öğrenmede
teknolojinin oynadığı rolün ne olması gerektiği anlatılır. 2011 yılında NSF, eğitim sistemi
yoluyla ileri öğretim teknolojilerini tamamen yakalamak için disiplinler arası bir araştırma
programı kurdu. Siber öğrenme, Dönüşüm Eğitim Programı (CTE) yatırımları, öğrenme ve
değerlendirme, teknolojiyi ve bilim öğretimini bir araya nasıl getireceğinin temel bilgisini
ileri düzeye taşımak amacıyla; her hangi bir zamanda, her hangi bir yerde öğrenme,
kişilleştirilmiş öğretim ve teknoloji kullanımına odaklanacaktır.

Bilim, teknoloji ve Eğitim öğretimini birleştirmede, Ar&Ge yoluyla halkın iyiliğine
hizmet etme misyonuyla, yeni bir kurum kurmak (Pea and Lazowska 2003).
American
Powered by
2008 yılında geçen Yüksel Eğitim Olanakları Kanunuyla, ileri bilgi ve dijital teknolojilerde
araştırma yapmak için Ulusal bir merkez kurma kararı çıktı. Bu merkez, Amerika’da gerekli
olan eğitim dönüşümünü Ar&Ge çalışmalarını destekleyerek özel sektör ve halktan katılımları
kabul eden 501 (c )3 olarak yönetilir.
İleri bilim ve teknolojide, araştırma yapan Ulusal Merkez, tasarım ve araştırmada ortak olarak
eğitimcilerin, okulların ve eyaletlerin katılımcılığını sağlayarak süreci destekler. Aynı
zamanda merkez, aynı veri üzerinde, birlikte yönetilen yazılım bileşenleri ve hizmetlerinde
çalışmak amacıyla, çeşitli araştırmacıları yüreklendirerek, şeffaflık ve işbirliği sağlar. Onun
benzeri olmayan yapısı, eğitim alanındaki araştırmaların ve gelişen risklerin anahtarını
tanımlar ve bu anahtarın belirlediği uzmanları, en iyi şekilde bir araya getirerek koordine eder.
Devlet ve özel sektör işbirliğine vurgu yapan bu yapı; Ulusal Merkezi, ileri bilim ve
teknolojide araştırma yapması nedeniyle, öğrenme teknolojilerinde, devlete; bölgesel
eğitimcilere en iyi çalışmaları belirleyerek, uygulamalarına yardımcı olan mevcut diğer
merkezlerden farklı bir yere koyar. Bu merkezin işleri, teknoloji temelli girişimlerin etkinliği
üzerine yapılan, alan araştırmasından da ayrılır.
Savunma Alanında İleri Seviyede Araştırma Projesi (DARPA), pratik problemleri temelde
anlama ve belirleme yöntemini inşa eden araştırma biriminin nasıl iş ortaya koyduğu ile ilgili
bir örnek sunar. DARPA, Savunma Dairesi adına yüksek riskli, yüksek kazanımlı
araştırmalara sponsor olur. DARPA, ilgili alanda uzman olan akademik çevrelerden ve
endüstriden kişiler tarafından yönetilir ve görev dağılımı yapılır. DARPA program
yöneticilerine, araştırmanının ajandasını yapma ve araştırma fonu ve yapısı konusunda karar
alma yetkisi verir
Benzeri bir tutum da, ileri bilim ve teknolojide araştırma yapan, Ulusal Merkez; yüksek riskli/
yüksek kazanımlı Ar&Ge projelerinde, işbirliği oluşturmak amacıyla, en iyi beyinleri ve
organizasyonları bir araya getirerek, oluşan anahtar trendleri ve öncelikleri tanımladı. Bu
yeniliklerin etkisi gözlemlenerek radikal gelişmeler amaçlandı ve bu çalışmaları mümkün hale
getirmek için temel kırılma noktaları belirleme, çalışmaları yapıldı.
Eğitim sahalarında üçlü uygulamalarla ve dönüştürülebilen hızlı tasarımların finansmanı
yoluyla; Ulusal Merkez, yenilikçi araçların potansiyelini, fizibilitesini ve içeriğini, bilgiyi ve
ileri seviyedeki teknolojileri güçlendiren pedagojiyi gösterebilir.
American
Powered by
Merkez
aynı
zamanda,
anahtar
bulgulardan
ve
ekonomik
derecelendirmelerinden
faydalanmak ve projeler arasında arzulanan entegrasyonun sağlanması amacıyla, takımların
bir arada çalışarak, bireysel olarak yürütülen projelerin gelişmelerini, sürecini, en iyi
uygulamalarını ve sonuçlarını birbirleriyle paylaştığından emin olmalıdır. Ulusal Merkez,
rekabetçi araştırmalara yoğunlaşan anlayışı geliştirmek amacıyla özel sektör temsilcileriyle
yakın çalışmaya ihtiyaç duyacaktır.
Ulusal Araştırma merkezi, eğitim alanındaki araştırma ve gelişimdeki riskli problemlere
odaklanır. Riskli problemlerde, çözüme ulaşmak için bilim adamları ve araştırmacıların bir
araya gelerek oluşturdukları topluluğa ihtiyaç duyulması önemli bir noktadır.
Amerikan Bilgisayar Bilimi, riskli problem stratejileriyle ileri seviyede donatılmıştır. Bilim
topluluğu, çözümleri binlerce kat artırılmış güç ve hız gerektiren, bir dizi fen ve sosyal
problemini dile getirir. O zamandan beri, büyük çaplı problemleri genetik, bilimi ve dünya
sağlığında ileri teknolojileri hızlandırmak amacıyla kullanıldı.
Bu kurum için bir problemin, risk oluşturan problem olarak tanımlanabilmesi için aşağıda
belirtilen noktaların görülmesi gerekiyor:

Topluma uzun dönem fayda sağlayacak doğru bir şekilde ifade edilmiş, anlaşılır ve
önemli bir durum olması

Koordinasyonla sağlanan eforla, zaman içinde başarılabilir olması

Tüm insanlığa uzun vadede faydalı olması, etkisi ve çapı bakımından kullanılabilir
olması

Ürettiği faydalar bakımından ölçülebilir dönüm noktaları oluşturması
Riskli problem stratejisi, fen bilimleri, mühendislik ve matematik alanlarında; yenilik ve bilgi
inşasını sürdürür. Zaman, eğitim sistemimizi geliştirmek için sorumluluk alma zamanıdır (Pea
2007).
Takip eden süreçte ortaya çıkan riskli problemler, bu organizasyonun yöneteceği Ar-Ge
çalışmalarını ortaya koydu.
Dikkat çeken bir şekilde, bu problemlerin her biri kendi başına büyük bir risktir, problemler
eğitimde riskli problemleri oluşturmak için birleşirler:
American
Powered by
Öğrenme sonuçlarını ve eğitim sistemimizdeki tüm seviyelerde maliyeti yönetebilmek
için birleştirilmiş, gerçek zaman sistemi oluşturmak:
1.0: Öğrenme tecrübelerine gerçek zaman erişimi sağlayan ve tüm öğrenciler için
eğitimi en uygun hale getirmeyi amaçlayan ve öğrencilerle iletişime geçerek etkili hale
getirmeyi
sağlayan, bireysel gelişim özelliklerini birleştirmekte yardım eden,
birleştirilmiş sistemi tasarlama ve geçerli hale getirme.
Bugün bizler, kişilerin hoşuna gidecek öğretim kaynaklarını tavsiyen eden sistemlerin
örneklerine sahibiz: Öğretim fonksiyonlarıyla şekillenmiş öğretim materyali, teknoloji
temelli öğrenme materyalleri için UDL desteği sunan yazılım ve bir dizi öğrenme materyali
yoluyla kişileri harekete geçiren ve onların gelişimini ve çalışmasını takip ederek kayıt altına
alan öğretim yönetim sistemine sahibiz.
Sahip olmadığımız şeyse, tüm öğrenciler için öğrenimi uygun hale getirirken, bütün bu
fonksiyonları bir arada sergileyecek birleştirilmiş bir sistemdir. Böyle bir birleştirilmiş sistem,
kişiselleştirilmiş, farklılaştırılmış öğrenmenin uygulanması için hayati bir biçimde, önemlidir.
Özellikle birleştirilmiş sistem;

Uygun öğrenme kaynaklarını keşfedebilmeli

Öğrencilerin yaşları, dilleri, okuma yetenekleri ve daha önceki bilgileri için uygun
olan ifadeleri içeren kaynakları yapılandırılmalı

Destekleyici öğrenme kaynakları yoluyla öğrencileri ilerletecek patikaları ve yolları
uygun şekilde seçebilmelidir.
Bu sistemin geçerliliğinin bir parçası olarak,
öğrenme sürecinde öğrencilere kendi
gelişimlerinin kontrolünü vererek, onların öğrenmesini ne kadar güçlendirebildiğimizi
ölçmeye ihtiyacımız var. Aynı zamanda nerede ve ne zaman öğrenci değerlendirmelerine,
çevrim içi iletişime ve rehberlik hizmeti vereceğimize, ileri teknolojileri kullanacağımıza
karar vererek yapılan çalışmayı daha iyi anlamamız gerekir.
2.0 21. Yüzyıl becerilerini ve akademik disiplinler arasındaki yetkinliğin karmaşık
resimlerinin, etki maliyet hesabının değerlendirilmesi, güvenilir ve geçerli uygulamalar
için birleştirilmiş sistemi tasarlamak ve geçerli kılmak.
American
Powered by
Neredeyse tüm geniş kapsamlı değerlendirme programlarında kullanılan, çoktan seçmeli
testler, 21. Yüzyılın becerilerini ve yeterliliklerinin edinimini ölçmekte yetersiz kalır. Bu
alanları ölçmek için geçmişte yaşanan girişimler, maliyeti bakımından oldukça pahalı ve
güvenilirliği sınırlıydı. Teknoloji, bu riskin farklı sonuçlarına gönderme yaparak, yeni
olanaklar sunmaktadır. Örnek verecek olursa; teknoloji aşağıda sıralanmış olan noktalarda
destek sunmalıdır.

Öğrenci yeterliliğinin (iletişim, tasarlama, sonuç çıkarma ve sorgulama gibi
yeterlilikler ) sistemli analizi, akademik standartlar tarafından planlanır. Öğrenci
hedeflenen yeterliliği edine bildi mi, bunu gösteren kanıtları değerlendirmek

İstenilen yeterliliklerin sağlamak için yapıların değerlendirilme şeklini belirlemek

Teknoloji kullanımlıyla 21th Yüzyıl becerilerinin edinimini değerlendiren yapıyı
yönetmek ve

Değerlendirmelerde, öğrenci performansı hakkında güvenilir sonuçları genellemek
için istatistik modeller, kuralları geliştirmek ve uygulamak
Bu büyük risk birleşenlerinin her birine vadedebilen Ar&Ge uygulama teknolojisi devam
etmektedir, fakat parçaların hala, içerik alanlarına uygulanabilecek ve uygun maliyetli olan
tek bir sisteme entegre edilmesi gereklidir. Sistem gelişimine ek olarak, bu riskli problemi
çözme, yeni değerlendirmelerin geçerliliğini sergilemek ve bu değerlendirmeleri öğretimin
gelişmesi amacıyla, alınan yapısal kararlarda ve yeterliliğin hesaplanabilirliliği için
değerlendirme de uygulanabilirliliğini göstermek için yeni çalışmalar yapmayı gerektirecektir.
3.0 Yakın zamanda, öğrenme platformları ve veri sistemlerindeki birden fazla amaç için
bir araya getirilmiş içerik paylaşımı, öğrenci öğretimi, finansal açıdan ucuz veri için
birleştirilmiş yaklaşımı tasarlama ve değerlendirme.
Bu planda hedeflenen üretici amaçları ve eğitimi sağlamak için öğrenciler, eğitimciler, okullar
ve bölge liderleri mutlaka, öğrenci öğrenimi ve finansal veri hakkındaki bilgiyi zamanlayarak
kullanmalıdır. Bugün, bu tarz veriler, eyaletler ve bölgesel bazda çeşitli dijital formatlarda
sağlanabilir. Öğrenme, değerlendirme, insani düzenleme ve hesaplama süreci, dijital alana
kaymaktadır. Eğitimsel veri sistemi ve eğitim araştırmaları çapı, heterojenliği, gerekliliği
bakımından oldukça karışık haldedir. Hala, bizler, yakın gelecekte öğretim yapılan tüm
alanlarda, her çerçevede ve her yapıda eğitim ve finansal veri edinmeye, sağlamaya ve analiz
American
Powered by
yapmaya yarayan sistem yaratmak zorundayız. Bu çalışma mutlaka özel düzenlemelerle
yapılmalıdır.
Mevcut verinin değişimi için teknolojinin belirlenmesine rağmen; eğitim bugün hala, sağlık
sektörü, telekomünikasyon ve finansal kaynaklar için geliştirilmiş olan birleştirilmiş webolanaklı bir veri paylaşım sistemine sahip değildir. Böyle bir sistemin, hem öğrenme
sistemlerinden özel bağlantılarla alınmış veriyle, hem de verilerden oluşturulmuş ölçümlerle
mutlaka başa çıkacak yeterliliğinin olması gerekir ve bu sistem, eyalet yoluyla farklı
sistemlerden gelen güvenlik verisini birleştirmek, yedeklemek, arşivlemek zorundadır. Bu
sistem mutlaka maliyet hesabı için gerekli olan, finansal veriyi birleştirmek için yeterli olmak
zorundadır. Bu riski ortaya koymak için aşağıda listelenmiş olan noktaları iyi anlamak
gerekir:
 Öğretim ve finansal veri için veri formatı
 Veri değiştiren ve keşfeden bir hizmet
 Hizmetler için veri güvenlik standardı
 Servisin özelleştirilmesi, denemesi, referans uygulamaları
 Böyle hizmetlerin uygulanmasına rehberlik edecek en iyi çalışmalar
4.0 Çevrim içi öğrenme sistemlerinin yeterliliği ve etkinliği için prensipleri tanımlama,
değerlendirme ve yarı zamanlı, yarı maliyetli en iyi eğitimler tarafından üretilmiş olan
içerik deneyimi ve yeterliliği üreten çevrim içi ve çevrim dışı öğrenme sistemlerini
birleştirme:
Araştırma laboratuarları ve ticari kuruluşlar,
çevrim içi eğitim sistemlerini geliştirmede
çalışmalı, akademik disiplinler arasında ve kapsamında tecrübe geliştirmeyi destekleyen
çevrim içi ve çevrim dışı öğrenme sistemlerini birleştirmek zorundadır. Yarı zamanlı gelişmiş
öğrenme sonuçlarını, üreten sistemlerin izole edilmiş örneklerine sahip olmamıza rağmen, K12 sistemi kapsamında; başarılan sonuçları ve özellikle öğrencilerin eğitimlerinde en çok
yardıma ihtiyaç duydukları okulları görmek zorundayız. Buna ek olarak, hem K-12 hem de
yüksek eğitimde, bize çap sağlayacak en etkili sistemi bulmak zorundayız.
Bizim, çevrim içi eğitimin gelişimi için, müfredatı yeniden yapılandırmak ve öğrenme süreci
yoluyla geri bildirim sağlayacak rehberlik edebildiğimiz öğrenme kanıtlarımız var. Dahası, şu
anda mevcut olan yıl boyu kursları gelişi güzel düzenlenmektedir. Dikkatli çalışma yapmayı
American
Powered by
hedefleyen amaçları değil, hala geleneksel yöntemlerle uygulanan amaçlara hzimet
etmektedir. Yarı zaman içinde yarı maliyetle, iki katı içerik deneyimi ve yeterlilik edinilmesi
çevrim içi sistemler aracılığıyla, mümkün gibi gözüküyor. Fakat gene de böyle bir çalışma
daha dikkatle yapılmış tasarımı, gelişimi ve denemeyi gerektirecektir.
American
Powered by
KAYNAKÇA
Ancess, J. 2000. The reciprocal influence of teacher learning, teaching practice, school
restructuring, and student learning outcomes. Teachers College Record 102 (3): 590–619.
Baker, D. B., J. T. Fouts, C. A. Gratama, J. N. Clay, and S. G. Scott. 2006. Digital Learning
Commons: High school seniors’ online course taking patterns in Washington State. Seattle:
Fouts and Associates. http://www.learningcommons.org.
Balfanz, R., and N. Legters. 2004. Locating the dropout crisis: Which high schools produce
the nation’s dropouts? Where are they located? Who attends them? Baltimore: Center for
Research on the Education of Students Placed At-Risk, Johns Hopkins University.
http://www.csos.jhu.edu/crespar/techReports/Report70.pdf.
Banks, J., K. Au, A. Ball, P. Bell, E. Gordon, K. Gutiérrez, S. Heath, C. Lee, Y. Lee, J.
Mahiri, N Nasir, G. Valdés, and M. Zhou. 2006. Learning in and out of school in diverse
environments: Life-long, life-wide, life-deep. Seattle: NSF LIFE Center and University of
Washington Center for Multicultural Education.
Barron, B. 2006. Interest and self-sustained learning as catalysts of development: A learning
ecology perspective. Human Development 49 (4): 153–224.
Bennett, R. E., H. Persky, A. Weiss, and F. Jenkins. 2007. Problem solving in technology rich
environments: A report from the NAEP Technology-based Assessment Project, Research and
Development Series (NCES 2007-466). U.S. Department of Education, National Center for
Education Statistics. Washington, DC.
Berry, A. M., and S. E. Wintle. 2009. Using laptops to facilitate middle school science
learning: The results of hard fun. Gorham, ME: Maine Education Policy Research Institute.
Black, P., and D. Wiliam. 1998. Inside the black box: Raising standards through classroom
assessment. London: King’s College.
Black, S. E., and L. M. Lynch. 2003. The new economy and the organization of work. In The
handbook of the new economy, ed. D.C. Jones. New York: Academic Press.
American
Powered by
Borko, H., V. Mayfield, S. Marion, R. Flexer, and K. Cumbo. 1997. Teachers’ developing
ideas and practices about mathematics performance assessment: Successes, stumbling blocks,
and implications for professional development. Teaching and Teacher Education 13 (3): 259–
278.
Bound, J., M. Lovenheim, and S. Turner. 2009. Why have college completion rates declined?
An analysis of changing student preparation and collegiate resources. Working Paper 15566,
National Bureau of Economic Research, Cambridge, MA.
Bransford, J. D., B. Barron, R. Pea, A. Meltzoff, P. Kuhl, P. Bell, R. Stevens, D. Schwartz, N.
Vye, B. Reeves, J. Roschelle, and N. Sabelli. 2006. Foundations and opportunities for an
interdisciplinary science of learning. In Cambridge handbook of the learning sciences, ed. K.
Sawyer, 19–34. New York: Cambridge University Press.
Bridgeland, J., J. Dilulio, and K. Morrison. 2006 (March). The silent epidemic: Perspectives
of high school dropouts. Washington, DC: Civic Enterprises, LLC, and Peter D. Hart
Research
Associates
for
the
Bill
&
Melinda
Gates
Foundation.
http://www.civicenterprises.net/pdfs/thesilentepidemic3-06.pdf.
Brown, J. S., and R. P. Adler. 2008. Minds on fire: Open education, the long tail, and learning
2.0. Educause Review: 17–32.
Brown, W. E., M. Lovett, D. M. Bajzek, and J. M. Burnette. 2006. Improving the feedback
cycle to improve learning in introductory biology: Using the Digital Dashboard. In
Proceedings of World Conference on E-Learning in Corporate, Government, Healthcare, and
Higher Education, ed. G. Richards, 1030–1035. Chesapeake, VA: AACE.
Brynjolfsson, E., and L. M. Hitt. 1998. Beyond the productivity paradox: Computers are the
catalyst for bigger changes. Communications of the ACM 41 (8): 49-55.
Bureau of Labor Statistics. 2007. Table 1: The 30 fastest growing occupations covered in the
2008–2009 Occupational Outlook Handbook. http://www.bls.gov/news.release/ooh.t01.htm.
Childress, S. M., D. P. Doyle, and D. A. Thomas. 2009. Leading for equity: The pursuit of
excellence in Montgomery County Public Schools. Cambridge: Harvard Education Press.
American
Powered by
Collins, A., and R. Halverson. 2009. Rethinking education in the age of technology: The
digital revolution and schooling in America. New York: Teachers College Press.
CoSN (Consortium for School Networking). 2009. Mastering the moment: A guide to
technology
leadership
in
the
economic
crisis.
http://www.cosn.org/Initiatives/
MasteringtheMoment/MasteringtheMomentHome/tabid/4967/Default.aspx.
Campuzano, L., M. Dynarski, R. Agodini, and K. Rall. 2009. Effectiveness of reading and
mathematics software products: Findings from two student cohorts (NCEE 2009-4041).
Washington, DC: National Center for Education Evaluation and Regional Assistance, Institute
of Education Sciences, U.S. Department of Education.
Darling-Hammond, L. 2010. The flat world and education. New York: Teachers College
Press.
Dede, C. 2009. Immersive interfaces for engagement and learning. Science 323: 66–69.
Dieterle, E. 2009. Neomillennial learning styles and River City. Children, Youth and
Environments 19 (1): 245–278.
Dohm, A., and L. Shniper. 2007. Occupational employment projections to 2016. Monthly
Labor Review. Washington, DC: U.S. Department of Labor, Bureau of Labor Statistics.
Duncan, A. 2010 (July). The quiet revolution: Secretary Arne Duncan’s remarks at the
National Press Club, Washington DC, http://www.ed.gov/news/speeches/quiet-revolutionsecretary-arne-duncans-remarks-national-press-club.83 Transforming American Education:
Learning Powered by Technology
Federal Communications Commission. 2009. Recovery Act Broadband Initiatives.
http://www.fcc.gov/recovery/broadband.
Feng, M., N. T. Heffernan, and K. R. Koedinger. 2009. Addressing the assessment challenge
in an online system that tutors as it assesses. User Modeling and User-Adapted Interaction:
The Journal of Personalization Research (UMUAI) 19 (3): 243–266.
Fisch, S. M. 2004. Children’s learning from educational television: Sesame Street and
Beyond. Mahwah, NJ: Erlbaum.
American
Powered by
Fishman, B. 2007. Fostering community knowledge sharing using ubiquitous records of
practice. In Video research in the learning sciences, ed. R. Goldman, R. D. Pea, B. Barron,
and S. J. Derry, 495–506. Mahwah, NJ: Erlbaum.
Gee, J. P. 2004. Situated language and learning. New York: Routledge.
Graham, S. 2009. Students in rural schools have limited access to advanced mathematics
courses. Durham, NH: Carsey Institute, University of New Hampshire.
Gray, L., and L. Lewis. 2009. Educational technology in public school districts: Fall 2008
(NCES 2010-003). Washington, DC: National Center for Education Statistics, Institute of
Education Sciences, U.S. Department of Education.
Gomez, L. M., M. G. Sherin, J. Griesdorn, and L. Finn. 2008. Creating social relationships:
The role of technology in preservice teacher preparation. Journal of Teacher Education 59
(2): 117–131.
Hodapp, T., J. Hehn, and W. Hein. 2009. Preparing high-school physics teachers. Physics
Today (February): 40–45.
Ingersoll, R. M., and T. M. Smith. 2003. The wrong solution to the teacher shortage.
Educational Leadership 60 (8): 30–33.
Ito, M. 2009. Hanging out, messing around, and geeking out: Kids living and learning with
new media. Cambridge: MIT Press.
Jenkins, H. 2009. Confronting the challenges of participatory culture: Media education for
the 21st century. Cambridge: MIT Press.
Johnson, L., A. Levine, and R. Smith. 2009. The 2009 horizon report. Austin, TX: The New
Media Consortium.
Johnson, L., A. Levine, R. Smith, and S. Stone. 2010. The 2010 horizon report. Austin, TX:
The New Media Consortium.
Kaiser Family Foundation. 2009. Generation M2: Media in the lives of 8- to 18-year-olds.
http://www.kff.org/entmedia/upload/8010.pdf.
American
Powered by
Kay, R. J. 2006. Evaluating strategies used to incorporate technology into preservice
education: A review of the literature. Journal of Research on Technology in Education 38 (4):
383–408.
Kubitskey, B. 2006. Extended professional development for systemic curriculum reform.
Ph.D. diss., University of Michigan, Ann Arbor.
Kulik, J. A. 2003. Effects of using instructional technology in elementary and secondary
schools: What controlled evaluation studies say. Arlington, VA: SRI International.
http://www.sri.com/policy/csted/reports/sandt/it/Kulik_ITinK-12_Main_Report.pdf.
Ladson-Billings, G. 2009. The dreamkeepers: Successful teachers of African American
children. San Francisco: Wiley.
LeDoux, J. 2000. Emotion circuits in the brain. Annual Review of Neuroscience 23:155–184.
Leu, D. J., C. K. Kinzer, J. L. Coiro, and D. W. Cammack. 2004. Toward a theory of new
literacies emerging from the Internet and other information and communication technologies.
In Theoretical models and processes of reading, 5th ed., 1570–1613. Newark, DE:
International Reading Association.
Lieberman, A., and D. Pointer Mace. 2010. Making practice public: Teacher learning in the
21st century. Journal of Teacher Education 6 (1): 77–88.
Looi, C. K., W. Chen, and F-K. Ng. 2010. Collaborative activities enabled by GroupScribbles
(GS): An exploratory study of learning effectiveness. Computers and Education 54 (1): 14–
26.
Lovett, M., O. Meyer, and C. Thille. 2008. Open Learning Initiative: Testing the accelerated
learning
hypothesis
in
statistics.
Journal
of
Interactive
Media
in
Education.
http://jime.open.ac.uk/2008/14/jime-2008-14.html
Maxwell, E. 2009. Personal communication to technical working group, Aug. 9, 2009.
Mazur, E. 1997. Peer instruction: A user’s manual. Upper Saddle River, NJ: Prentice Hall.
McKinsey and Company. 2009. The economic impact of the achievement gap in America’s
schools. New York: McKinsey and Company, Social Sector Office.
American
Powered by
Minstrell, J., and P. Kraus. 2005. Guided inquiry in the science classroom. In How people
learn: History, mathematics, and science in the classroom, ed. M. S. Donovan and J. D.
Bransford, 475–12. Washington, DC: National Academies Press.
National Center for Education Statistics (NCES). 2003. Remedial education at degreegranting postsecondary institutions in fall 2000. Washington, DC: U.S. Department of
Education.
———. 2005. 2004 trends in academic progress: Three decades of student performance.
Washington,
DC:
U.S.
Department
of
Education.
http://nces.ed.gov/
nationsreportcard/pdf/main2005/2005464.pdf.
———. 2007. Table 192. College enrollment and enrollment rates of recent high school
completers, by race/ethnicity: 1960 through 2006. In Digest of education statistics: 2007.
Washington,
DC:
U.S.
Department
of
Education.
http://nces.ed.gov/pubsearch/pubsinfo.asp?pubid=2008022.
———. 2008. Table 181. Total and current expenditures per pupil in public elementary and
secondary schools: Selected years, 1919–20 through 2005–06. In Digest of educational
statistics:
2008.
Washington,
DC:
U.S.
Department
of
Education.
http://nces.ed.gov/pubsearch/pubsinfo.asp?pubid=2009020.
———. 2009. Basic reading skills and the literacy of America’s least literate adults: Results
from the 2003 National Assessment of Adult Literacy (NAAL) supplemental studies.
Washington,
DC:
U.S.
Department
of
Education.http://nces.ed.gov/pubsearch/getpubcats.asp?sid=032#.
National Center for Public Policy and Higher Education. 2008. Measuring up 2008: The
national report card on higher education. San Jose, CA: National Center for Public Policy
and
Higher
Education.
http://measuringup2008.highereducation.org.85
Transforming
American Education: Learning Powered by Technology
National Institute of Standards and Technology (NIST), Baldrige National Quality Program.
2001.
Chugach
application
Chugach_Application_Summary.pdf.
American
Powered by
summary.
http://www.baldrige.nist.gov/PDF_files/
National Research Council. 2000. How people learn: Mind, brain, experience, and school.
Eds. J. D. Bransford, A. Brown, and R. Cocking. Washington, DC: National Academies
Press.
———. 2003. Planning for two transformations in education and learning technology:
Report of a workshop. Eds. R. D. Pea, W. A. Wulf, S. W. Elliot, and M. Darling. Washington,
DC: National Academies Press.
———. 2007. Taking science to school: Learning and teaching science in grades K–8. Eds.
R. A. Duschl, H. A. Schweingruber, and A. W. Shouse. Washington DC: National Academies
Press.
———. 2009. Learning science in informal environments: People, places, and pursuits. Eds.
P. Bell, B. Lewenstein, A. W. Shouse, and M. A. Feder. Washington, DC: National
Academies Press.
National Science Board. 2010. Science and engineering indicators 2010. Arlington, VA:
National Science Foundation. http://www.nsf.gov/statistics/seind10.
National Science Foundation. 2008a. Beyond being there: A blueprint for advancing the
design, development, and evaluation of virtual organizations. Final report from Workshops on
Building Virtual Organizations. Arlington, VA: NSF.
———. 2008b. Fostering learning in the networked world: The cyberlearning opportunity
and challenge. Report of the NSF Task Force on Cyberlearning. Arlington, VA: NSF.
OECD (Organisation for Economic Co-operation and Development). 2008. 21st century
learning: Research, innovation and policy directions from recent OECD analyses.
http://www.oecd.org/dataoecd/39/8/40554299.pdf.
———. 2009a. Education at a glance 2009: OECD indicators. Paris: OECD.
———. 2009b. New millennium learners in higher education: Evidence and policy
implications.
http://www.nml-conference.be/wp-content/uploads/2009/09/NML-in-Higher-
Education.pdf.
———. 2010. Education at a glance 2010: OECD indicators. Paris: OECD.
American
Powered by
Pea, R. 2007 (July). A time for collective intelligence and action: Grand challenge problems
for cyberlearning. Keynote address for the National Science Foundation CyberinfrastructureTEAM Workshop.
Pea, R., and E. Lazowska. 2003. A vision for LENS centers: Learning expeditions in
networked systems for 21st century learning. In Planning for two transformations in
education and learning technology. Report of the Committee on Improving Learning with
Information Technology. Eds. R. Pea, W. Wulf, S. W. Elliot, and M. Darling. Washington,
DC: National Academies Press.
Pellegrino, J. W., N. Chudowsky, and R. Glaser, eds. 2001. Knowing what students know: The
science and design of educational assessment. Washington, DC: National Academies Press.
Penuel, W. R., S. Pasnik, L. Bates, E. Townsend, L. P. Gallagher, C. Llorente, and N. Hupert.
2009. Preschool teachers can use a media-rich curriculum to prepare low-income children
for school success: Results of a randomized controlled trial. Newton, MA: Education
Development Center and SRI International.
Perie, M., S. Marion, and B. Gong. 2009. Moving towards a comprehensive assessment
system: A framework for considering interim assessments. Educational Measurement: Issues
and Practice 28 (3): 5–13.
Pew Internet and American Life Project. 2007. Information searches that solve problems.
http://www.pewinternet.org/pdfs/Pew_UI_LibrariesReport.pdf.
President Barack Obama. 2009 (March). Remarks by the president to the Hispanic Chamber
of Commerce on a complete and competitive American education, Washington, DC.
http://www.whitehouse.gov/the_press_office/Remarks-of-the-President-to-the-United-StatesHispanic-Chamber-of-Commerce.
Preschool Curriculum Evaluation Research Consortium. 2008. Effects of preschool
curriculum programs on school readiness (NCER 2008-2009). Washington, DC: Institute of
Education Sciences.
Re-Inventing Schools Coalition. n.d. http://www.reinventingschools.org.
American
Powered by
Richardson, V., and R. S. Kile. 1999. Learning from videocases. In Who learns what from
cases and how? The research base for teaching and learning with cases, ed. M. A.
Lundeberg, B. B. Levin, and H. L. Harrington, 121–136. Mahwah, NJ: Erlbaum.
Riel, M. 1992. A functional analysis of educational telecomputing: A case study of learning
circles. Interactive Learning Environments 2 (1): 15–29.
Rose, D. H., and A. Meyer. 2002. Teaching every student in the digital age: Universal Design
for Learning. Alexandria, VA: Association for Supervision and Curriculum Development.
Rumberger, R., and S. A. Lim. 2008. Why do students drop out of school? A review of 25
years
of
research.
Santa
Barbara,
CA:
California
Dropout
Research
Project.
http://cdrp.ucsb.edu/dropouts/pubs_reports.htm#15.
Shedd, J. M. 2003. History of the student credit hour. New Directions for Higher Education
122.
Silvernail, D. L., and P. J. Bluffington. 2009. Improving mathematics performance using
laptop technology: The importance of professional development for success. Gorham, ME:
Maine Education Policy Research Institute.
Silvernail, D. L., and A. K. Gritter. 2007. Maine’s middle school laptop program: Creating
better writers. Gorham, ME: Maine Education Policy Research Institute.
Smith, M. S. 2009. Opening education. Science 323 (89).
Squire, L. R. 2004 Memory systems of the brain: A brief history and current perspective.
Neurobiology of Learning and Memory 82:171–177.
Squire, L. R., C. E. L. Stark, and R. E. Clark. 2004. The medial temporal lobe. Annual Review
of Neuroscience 27:279–306.
Stillwell, R. 2010. Public School Graduates and Dropouts From the Common Core of Data:
School Year 2007–08 (NCES 2010-341). National Center for Education Statistics, Institute of
Education
Sciences,
U.S.
Department
of
Education.
http://nces.ed.gov/pubsearch/pubsinfo.asp?pubid=2010341.
Education: Learning Powered by Technology
American
Powered by
87
Washington,
Transforming
DC.
American
Strudler, N., and D. Hearrington. 2009. Quality support for ICT in schools. In International
handbook of information technology in primary and secondary education, ed. J. Voogt and G.
Knezek, 579–596. New York: Springer.
Thakkar, R. R., M. M. Garrison, and D. A. Christakis. 2006. A systematic review for the
effects of television viewing by infants and preschoolers, Pediatrics 118 (5): 2025–2031.
Trilling, B., and C. Fadel. 2009. 21st century skills: Learning for life in our times. San
Francisco: Jossey-Bass.
Tucci, T. 2009. Prioritizing the nation’s dropout factories. Washington, DC: Alliance for
Excellent Education. http://www.all4ed.org/files/PrioritizingDropoutFactories.pdf.
Tucker, B. 2009. Beyond the bubble: Technology and the future of educational assessment.
Washington, DC: Education Sector.
Universal Service Administrative Company. 2008. Overview of the schools and libraries
program. http://www.universalservice.org/sl/about/overview-program.aspx.
U.S. Congress. House of Representatives. 2008. The Higher Education Opportunity Act of
2008. 110th Cong. 103 U.S.C. § 42.
U.S. Department of Education, Family Policy Compliance Office. 2010 (May 5). Family
Educational
Rights
and
Privacy
Act
(FERPA).
http://www2.ed.gov/policy/gen/guid/fpco/ferpa/index.html.
U.S. Department of Education, Office of Planning, Evaluation, and Policy Development.
2010. Use of education data at the local level: From accountability to instructional
improvement. Washington, DC: U.S. Department of Education.
Vedder, R. 2004. Going broke by degree: Why college costs too much. Washington, DC: AEI
Press.
Vendlinski, T., and R. Stevens. 2002. Assessing student problem-solving skills with complex
computer-based tasks. Journal of Technology, Learning, and Assessment 1 (3).
http://www.jtla.org.
American
Powered by
Villegas, A. M., and T. Lucas. 2002. Preparing culturally responsive teachers. Journal of
Teacher Education 53 (1): 20–32.
Warschauer, M., and T. Matuchniak. 2010. New technology and digital worlds: Analyzing
evidence of equity, access, use, and outcomes. Review of Research in Education 34:179–225.
Weiss, J. 2010 (April 17). U.S. Department of Education’s Race to the Top Assessment
Competition. http://www2.ed.gov/programs/racetothetop-assessment/resources.html.
Wenger, E., N. White, and J. D. Smith. 2009. Digital habitats: Stewarding technology for
communities. Portland, OR: CPsquare.
Zhang, T., R. J. Mislevy, G. Haertel, H. Javitz, E. Murray, and J. Gravel. 2010. A design
pattern for a spelling assessment for students with disabilities. Technical Report #2. Menlo
Park, CA: SRI International. http://padi-se.sri.com/publications.html.
American
Powered by
EK A.Bu Plan Nasıl Uygulanmalı
Amerika Birleşik devletleri Eğitim Bakanlığı, 2009 yılında, Amerikan Eğitim Sistemini
Dönüştürme başlıklı projeyi geliştirmek için yola çıktı. Bu Proje kapsamında amaç,
teknolojik ilerlemeler tarafından yaratılan olanaklardan ve 2004 yılında yayınlanan son
Ulusal Eğitim Teknoloji Planı’ndan bugüne kadar ortaya çıkan yeni araştırmalarından
faydalanmaktır. Departmanın amacı, eğitim sistemi aracılığıyla, öğrenci eğitimi ve
edinimlerine ve yönetimin eğitimsel ve ekonomik önceliklerine uygun olarak, teknolojinin
stratejik uygulamaları için bir vizyon yaratmaktır.
Beyaz Ev’in Açık Devlet Yönergelerine göre; halkın katılımı, şeffaflık ve işbirliği, bu planı
hazırlarken,
anahtar bileşenleri oluşturmuştur.
Web 2.0 teknolojisi planın geliştirilme
sürecini, ağ seminerleri, çevrim içi forumlar ve tüm ilgili tarafların kaynaklara ve yorumlara
katkı yapabildiği ietkileşimsel halk sitelerini hızlandırdı ve binlerce kişinin konuyu duymasını
ve çalışmaya katılmasını sağladı.
Planı geliştirme,
Eğitim Bakanlığındaki ve Beyaz Saray Fen Teknoloji Politikaları
biriminden birçok sayıda yöneticiyle, politika üreticilerinin önceliklerini, hedeflerini ve ulusal
eğitim teknoloji planını daha etkili hale nasıl getireceğini öğrenmek için yapılan görüşmelerle
başladı.
Çalışma, 2009 yılı Haziran ayında Ulusal Eğitim
Programlama
Konferansı
(NECC)
çerçevesindeki bir düzene ortak çalışmayla başladı. Ulusal Eğitim Teknoloji Planı geliştirme
takımı, öğretmenler, okul yöneticileri, Okul Ağı Konsorsiyumu(CoSN) üyeleri ve Yazılım ve
Bilgi Endüstrisi Birliği (SIIA) üyelerini bir araya getiren SRI tarafından yönetilmektedir.
Yeni planda uygulanan foruma, ülke genelinden elli teknoloji uzmanı ve elli bilgi uzmanı
katıldı.
Buna ek olarak, 300 adet eğitimci ve eğitim teknolojileri uzmanı ISET Liderlik
Sempozyumu’na katıldı Sempozyum katılımcıları, Ulusal Eğitim Teknoloji Planı geçici
sitesinde, 29 Haziran- 12 Temmuz 2009 tarihleri arasında iki haftayı geçen süre zarfınca
toparlanan 263 adet halk yorumunu değerlendirdi ve bu çalışmayı temel alarak uygulanacak
yeni planın vizyonunu ve atılacak adımları belirledi. A-2 Amerikan Eğitim Sistemini
Dönüştürme: Teknolojiyle Öğrenimi Güçlendirme
American
Powered by
Bir araya getirilen veri, Amerikan Eğitim Sistemini Dönüştürme isimli çalışmayı yazma,
vizyon belirlemede, araştırmada ekstra uzmanlık sergileyerek katkıda bulunabilecek
eğitimcilerden, araştırmacılardan, ve devlet ve özel sektörden politika üreticilerinden oluşan
teknik bir gruba sunuldu. Bu Teknik Çalışma Grubu, iki-üçlük toplantılar için bir araya
gelerek planın vizyonunu ve süreç için önerilerini hazırladı. Buna ek olarak, Teknik çalışma
grubu üyeleri, planın uygulanmasında kritik olan konularda, misafir uzmanlarla ek uzmanlık
sağlamak amacıyla ortak çalışmalar katıldı.
Ulusal Eğitim Teknoloji Planı’ nın ikinci bir versiyonu da, 29 Ağustos 2009 tarihinde, halka
teknik çalışma grubu tarafından tasarlanan temaları sunmak ve oldukça çok sayıdaki paydaşın
değerlendirme süreci içinde kaynaklarını sürece katmalarına izin vermek amacıyla, başlatıldı.
Üç aylık veri toplama süreci boyunca, 22,876 kişi siteyi ziyaret etti ve 572 adet raporu,
teknoloji aletlerinin örneklerini, alan çalışmalarını, kişisel veya grup çalışmalarını burada
paylaştılar. Siteye üye olan 2,582 kişiden 235 tanesi öğretmen, 48 tanesi öğrenci, 48 tanesi
okul yöneticisi, 117 tanesi okul çalışanları, 13 tanesi bölge yöneticisi, 123 tanesi üniversite
hocası ve diğer yükseköğretim hocaları,118 tanesi eğitim teknolojileri kurumları ve kar amacı
gütmeyen profesyoneller, 52 tanesi araştırmacı, 116 tanesi eğitim danışmanı, 153 tanesi
teknolojik araç ve hizmet sağlayıcıları, 2 tanesi ulusal politika yürütücüsüdür. Binlerce
paydaş, yaz ve son bahar dönemi boyunca Ulusal Eğitim Teknoloji Planı için değerli
katkılarını sunmaya devam etmiştir. Plan Geliştirme Takımı, SETDA, CoSN ve NCTET gibi
eğitim teknolojileri kurumlarıyla ve gönüllü Eğitim Liderleriyle, ağ seminerleri düzenlemiştir.
Plan Geliştirme Takımı, sayısız eğitim forumu ve konferans düzenledi ( İNACOL Okul
Sempozyumu, NCTET Politika Forumu, Ulusal Merkez için Teknoloji Yenilikleri
Konferansı, Dijital Çağ Liderleri Zirvesi için Öğretmen Eğitimini Yeniden Tanımlama
Konferansı ). Buna ek olarak, Michigan Üniversitesi’nde iki teknik grubun üyeleri kendi
aralarında yüz yüze bir forum düzenlediler ve halk içinde bir forum düzenlediler.
Sonuç olarak, eğitim araştırmaları ve gelişmelerindeki benzeri olmayan yenilikleri
uygulanacak yollara dâhil edilmek için endüstri çevrelerinden görüşleri bir araya toparlayan,
Yenilik ve Gelişme Bakanlığı Müsteşarı, Jim Shelton ve plan geliştirme takımı; alanında lider
olan, 24 adet teknoloji ve eğitim sağlayıcısıyla, 21 Eylül 2009 tarihinde Calif’de, tüm gün
süren toplantıda buluştu.
American
Powered by
2010 yıllı 5 Mart tarihinde, taslak plan http://www.ed.gov/technology adresinde, çevrim içi
dönütler için yayınlandı. Halkın değerlendirmesinden iki ay sonra, tüm dönütler geliştirme
takımı tarafından gözden geçirilirdi ve Amerikan Eğitim Sistemini Dönüştürme Planı
gözden geçirilerek son haline getirilerek tamamlandı.
Departman, Teknoloji ile Amerikan Eğitiminin geleceğini geliştirme vizyonu için yapılan
çalışmalarda kendi tecrübelerini paylaşan binlerce kişiye sürece katılımlarından dolayı
teşekkürü bir borç biliriz. .B-1 Amerikan Eğitim Sistemini Dönüştürme: Teknolojiyle
Öğrenimi Güçlendirme
EK B. Katkı Sağlayıcılar
Ulusal Eğitim Teknolojileri Kurumu üyelerine, eğitimin geleceği için yapmış oldukları
genişletilmiş çalışma için teşekkür ederiz.
Daniel E. Atkins, Michigan Üniversitesi
John Bennett, Akron Devlek Okulları
John Seely Brown, Deloitte Merkezi
Aneesh Chopra, Başkanlık Bilim ve Teknolojisi Politikası
Chris Dede, Harvard Universitesi
Barry Fishman, Michigan Üniversitesi
Louis Gomez, Pittsburgh Üniversitesi
Margaret Honey, New York Bilim Merkezi
Yasmin Kafai, Pennsylvania Üniversitesi
Maribeth Luftglass, Fairfax County Kamu Okulları
Roy Pea, Stanford Üniversitesi
Jim Pellegrino, Illinois Üniversitesi, Chicago
David Rose, Uygulanabilir Özel teknoloji Merkezi (CAST)
American
Powered by
Candace Thille, Carnegie Mellon Üniversitesi
Brenda Williams, West Virginia Eğitim Müdürlüğü
Plan gelişimi, Marianne Bakia, Kate Borelli, Judy Brooks, Ed Dieterle, Austin Lasseter,
Hannah Lesk, Jeremy Roschelle, Linda Shear, Susan Thomas, ve Andrew Trotter’in uluslar
arası desteğiyle ile yönetilmiştir. Linda G. Roberts plan gelişimi ekibine uzman danışman
olarak hizmet verdi.
EK C. Referanslar
Sayısız tartışmaya katılan gruplara, sunumlara, halk forumlarına ve web tabanlı geliştirilen
proje geliştirme süreçlerinde çalışan sayısız kişiye teşekkürü bir borç biliriz.
Politikacı Röportajları
ABD Eğitim Bakanlığı
Joseph Conaty, Yönetici, Akademik İyileştirme ve Öğretmen Kalitesi Programı
Tom Corwin, Yönetici, İlköğretim, Ortaöğretim ve Mesleki Eğitim Bütçe Servisi Bölümü
John Easton, Yönetici, Eğitim Bilimleri Enstitüsü
Cheryl Garnette, Yönetici, Eğitim Programları, Yenilik ve İyileştirmede Teknoloji
Alan Ginsburg, Yönetici, Politika ve Program Çalışmaları Hizmeti
Laura Johns, Eğitim Teknolojisi Bölümü
Jenelle Leonard, Okul desteği ve Teknoloji Programları Yöneticisi s
Martha Kanter, Müsteşar
Ray Myers, Eğitim Teknolojisi Bölümü
Hugh Walkup, Eğitim Teknolojisi Bölümü
Joanne Weiss, Yönetici, Race to the Top Fund
Beyaz Saray
American
Powered by
Aneesh Chopra, Associate Director and Chief Technology Officer, White House Office of
Science and Technology Policy
Kumar Garg, Policy Analyst, White House Office of Science and Technology Policy
Tom Kalil, Deputy Director for Policy, White House Office of Science and Technology
Policy
Ulusal Organizasyonlar
Anne Bryant, Genel Müdür, Ulusal Okul Kurulları Birliği
Michael Cohen, Başkan, Achieve
Dane Linn, Eğitim Bölümü Yöneticisi, Ulusal Yöneticiler Birliği
Gene Wilhoit, Genel Müdür, Council of Chief State Okul Çalışanları Konseyi C-2 Amerikan
eğitimini Şekillendirme: Teknoloji ile Güçlendirilen Öğrenme
Teknik Çalışma Grubu Webinar Tartışmacıları
Teknoloji ile desteklenen öğrenmede eşitlik konuları
Mark Warschauer, California Üniversitesi, Irvine
Açık Eğitim kaynakları ve Sistem Tasarlanması
Michael Horn, Innosight Enstitüsü
Elliot Maxwell, Ekonomik Gelişim için Danışma Komitesi
Tekrar Kavramsallaştırma Değerlendirmesi
Robert Kozma, Kozmalone Danışma
Jim Pellegrino, Illinois Üniversitesi, Chicago
Enhancing Productivity
Rich Kaestner, Consortium on School Networking (CoSN)
Teknoloji ile öğretmenleri destekleme
American
Powered by
Barry Fishman, Michigan Üniversitesi
Bill Penuel, SRI Uluslarası
Ann Renninger, Swarthmore College
Steve Weimar, Math Forum
Outreach Events
Bölgesel Eğitim Teknolojisi yöneticileri Grantee Meeting
Mayıs 5, 2009
142 kayıtlı katılımcı
ISTE Ulusal Eğitim Konferasında Liderlik Sempozyumu
Haziran28, 2009
207 kayıtlı katılımcı
ISTE CIO/CTO Ulusal Eğitim Konferasında Forum
Haziran 29, 2009
50 katılımcı
Ulusal Eğitim Konferasında Odak Grupları
Haziran 29-Temmuz 1
59 katılımcı
SETDA Member Webina
Ağustos 24, 2009
Silicon Valley Industry Summit
Eylül 21, 2009
Agile Mind, Linda Chaput
American
Powered by
Apple, John Couch
Blackboard, Jessie Woolley-Wilso
Carnegie Learning, Steve Ritter
Cisco, Ned Hooper
Dell, Mark Horan
George Lucas EğitimKurumu, Steve Arnold
Google, Maggie Johnson
IBM, James Spohrer
Hewlett-Packard, Phil McKinney
Intel, Eileen Lento
KC Distance Learning, Caprice Young
McGraw-Hill, Randall Reina
Microsoft, Stephen Coller
NeXtAdvisors, Michael Moe
Teachscape, Mark Atkinson
Oracle, Clare Dolan
Pearson, Doug Kubach
Scholastic, Margery Mayer
SMART Technologies, Nancy Knowlton
Sun Microsystems, Scott McNealy
Texas Instruments, Melendy Lovett
VIP Tone, Robert Iskander
American
Powered by
Wireless Generation, Larry Berger
NCTET Policy Forum
Eylül 25, 2009
30 katılımcı
CoSN Member Webinar
Ekim 6, 2009
72 kayıtlı katılımcı
Philanthropy Liderleri ile Webinar
Ekim. 6, 2009
Cisco 21. Yüzyıl okulları girişimi, Bill Fowler
HP Global Sosyal Yatırımı, Jim Vanides
Intel Vakfı, Wendy Hawkins
MacArthur Vakfı, Craig Wacker and Connie Yowell
Öğrenmede Microsoft Ortakları, James Bernard and Mary Cullinane
National Geographic JASON Project, Caleb Schutz
New Tech Network, Monica Martinez
Oracle Eğitim Vakfı, Bernie Trilling
Pearson Vakfı, Kathy Hurley and Mark Nieker
Michigan Üniversitesinde Kamu Forumu
Ekim 21, 2009
75 katılımcı
NCTET Üyesi Webinar
American
Powered by
Ekim 26, 2009
Öğrenme Konferansı için Yeni Modeller keşfetme Ekim 30, 2009
SETDA Liderlik Konferansı
Kasım 1, 2009
İkinci Hayat Kamu Forumu
Kasım 5, 2009
200 katılımcı
ISTE100 Toplantısı
Kasım 9, 2009
25 katılımcı
iNACOL Görsel Okul Sempozyumu
Kasım 16, 2009
Teknoloji Yenilik Konferansı için Ulusal Merkez
Kasım 17, 2009
Dijital Çağ Öğrencileri için Öğretmen eğitimini tekrar tanımlama Zirvesi
Aralık 8, 2009
American
Powered by
American
Powered by