Dergi özetini görmek için tıklayınız.

Transkript

Dergi özetini görmek için tıklayınız.
ISSN: 1303-9210
LEGAL
Hukuk Dergisi
LEGAL JOURNAL OF LAW
Cilt: 13/Sayı: 154
Volume: 13/Issue: 154
Yıl/Year: 2015
YARGITAY KARARLARI, DANIŞTAY KARARLARI
VE DİĞER YÜKSEK MAHKEME KARARLARI,
HUKUK HABERLERİ, HUKUKÎ MAKALELER,
GÜNCEL MEVZUAT, RESMÎ GAZETE ÖZETLERİ,
ÖNEMLİ BİLGİLER
COURT OF CASSATION DECISIONS, COUNCIL STATE DECISIONS
AND OTHER SUPREME COURT DECISIONS, LEGAL NEWS, LEGAL
WRITINGS, CURRENT LEGISLATION, ABSTRACTS OF OFFICIAL
GAZETTE, MAJOR INFORMATION
TR Dizin Hukuk Veri Tabanında Dizinlenmektedir
Legal Hukuk Dergisi
Legal Journal of Law
“Hakemli Dergidir”/“Peer reviewed Journal”
Cilt: 13/Sayı: 154
Volume: 13/Issue: 154
Yıl/Year: 2015
Yayın Sahibi/Publisher: Legal Yayıncılık A. Ş. adına Sahibi ve Genel
Yayın Yönetmeni/On Behalf of Legal Yayıncılık
INC. Publisher and Executive Editor
Av./Aal. Lütfürrahman BAŞÖZ
(Sertifika No./Certificate No.27563)
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
Responsible Manager: Av./Aal. Ramazan ÇAKMAKCI
Basım ve Cilt/Printing and Volume: Kitap Matbaacılık San. ve Tic. Ltd. Şti.
(Sertifika No./Certificate No.: 16053)
Tel.: 0212 482 99 10 Faks/Fax: 0212 482 99 78
Basıldığı Yer/Place of Publication: Davutpaşa Cad. No: 123, Kat:1
Topkapı/İstanbul
Basıldığı Tarih/Publication Date: Ekim/October 2015
Yönetim Yeri/Place of Management: Bahariye Cad. No: 63/6 Kadıköy/İstanbul
Tel.0216 449 04 86 Faks/Fax: 0216 449 04 87
Yayın Türü/Type of Publication: Yerel, Süreli, Aylık Hukuk Dergisi/This
journal is a peer reviewed national law journal
published per month
İzmir Temsilcisi/
Izmir Representative
Av./Aal. İsmet KÖYMEN
Mersin Temsilcisi/
Mersin Representative
Av./Aal. H. Hulki ÖZEL
ISSN: 1303-9210
Dergiye yapılan atıflarda “LHD” kısaltması kullanılmalıdır.
For citations please use the abbreviation: “LHD”
E-mail: akademi@legal. com. tr
Telefon/Phone: 0 216 449 04 85
Faks/Fax: 0 216 449 04 87
Posta Adresi/Postal Address:
Bahariye Cad. Çam Apt. No: 63 D.6 Kadıköy – İstanbul
Bu dergide yayımlanan yazılarda ileri sürülen görüşler yazarlara aittir.
Articles published in this journal represent only the views of the contributors.
Copyright © 2015
Bu derginin tüm yayın hakları LEGAL YAYINCILIK A. Ş. ’ye aittir.
Yayınevinin izni alınmadan eğitim ve tanıtım amaçlı kısmi alıntılar hariç
olmak üzere hiçbir şekilde kopya edilemez, çoğaltılamaz ve
yayınlanamaz.
All rights reserved. No part of this publication may be copied,
reproduced, stored in a retrieval system, or transmitted, in any form or
by means, without the prior expressed permission in writing of the
LEGAL YAYINCILIK A. S.
LEGAL HUKUK DERGİSİ
Bahariye Cad. Çam Apt. No: 63 D.6 Kadıköy – İstanbul
Tel: (216) 449 04 85 – 449 04 86 Faks: (216) 449 04 87
İnternet adresi: www. legal. com. tr
E-mail: legal@legal. com. tr
DANIŞMA ve YAYIN KURULU
EDITORIAL and ADVISORY BOARD
Prof. Dr. Faruk ACAR
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı
Prof. Dr. Pınar AKAN
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı
Prof. Dr. Gökhan ANTALYA
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı
Prof. Dr. Abdülkadir ARPACI
Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Özel Hukuk Bölüm Başkanı
Prof. Dr. Mehmet Emin ARTUK
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı (Eski)
Prof. Dr. Oğuz ATALAY
Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Usul ve İcra-İflâs Hukuku
Anabilim Dalı
Prof. Dr. Cevdet ATAY
Prof. Dr. Mehmet BAHTİYAR
Yeditepe Üniv. Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Başkanı
Prof. Dr. Süheyl BATUM
Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku
Prof. Dr. Ali Cem BUDAK
Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Prof. Dr. Erdoğan BÜLBÜL
Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Anabilim Dalı
Prof. Dr. Osman CAN
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı
Prof. Dr. Özlem YENERER ÇAKMUT
Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı
Prof. Dr. Mustafa ÇEKER
Çukurova Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı
Prof. Dr. Gürsel ÇETİN
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Adlî Tıp Anabilim Dalı
Prof. Dr. Osman DOĞRU
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Genel Kamu Hukuku Anabilim Dalı Başkanı
Prof. Dr. Ömer EKMEKÇİ
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Anabilim Dalı
Prof. Dr. Nuray EKŞİ
Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Prof. Dr. Nüvit GEREK
Eskişehir Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Tevfik GÜLSOY
Gaziantep Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Prof. Dr. Alper GÜMÜŞ
İstanbul Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anabilim Dalı
Prof. Dr. Pelin GÜVEN
Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Devletler Özel Hukuku Anabilim Dalı Başkanı
Prof. Dr. Sibel İNCEOĞLU
Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı
Prof. Dr. Turgut KALPSÜZ
Prof. Dr. Eser KARAKAŞ
Bahçeşehir Üniversitesi AB İlişkileri Bölüm Başkanı
Prof. Dr. Işıl KARAKAŞ
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Üyesi - Devletler Umumi Hukuku
Prof. Dr. Mahmut KOCA
İstanbul Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza Hukuku
Prof. Dr. Mustafa KOÇAK
Okan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı – Anayasa Hukuku
Prof. Dr. Muharrem KILIÇ
Akdeniz Üniversitesi Hukuk Felsefesi ve Sosyolojisi Anabilim Dalı Başkanı
Prof. Dr. Serap Keskin KİZİROĞLU
Okan Üniversitesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Tekin MEMİŞ
İstanbul Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Prof. Dr. Ali Necip ORTAN
İstanbul Kültür Üniversitesi Fikri Haklar Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü
Prof. Dr. Hayrettin ÖKÇESİZ
Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Felsefesi ve Sosyolojisi Anabilim Dalı
Prof. Dr. Ayhan ÖNDER
Ceza ve Ceza Usul Hukuku
Prof. Dr. Selçuk ÖZTEK
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Emekli Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Ömer ÖZKAN
İstanbul Ticaret Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Ana Bilim Dalı
Prof. Dr. Saba ÖZMEN
Okan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı
Prof. Dr. Bahri ÖZTÜRK
İstanbul Kültür Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü
Prof. Dr. Hasan PULAŞLI
Yeni Yüzyıl Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Prof. Dr. Adem SÖZÜER
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Cumhur ŞAHİN
Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı Başkanı
Prof. Dr. Şükran ŞIPKA
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Güzin ÜÇIŞIK
Beykent Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Samim ÜNAN
Galatasaray Üniversitesi Ticaret Hukuk Fakültesi
Prof. Dr. Hakan ÜZELTÜRK
Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Vergi Hukuku Anabilim Dalı
Prof. Dr. Sultan ÜZELTÜRK
Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı
Prof. Dr. Serap YAZICI
Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Prof. Dr. Ahmet Caner YENİDÜNYA
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Prof. Dr. Hamdi YILMAZ
Maltepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı
Prof. Dr. Sevtap YOKUŞ
Kocaeli Üniversitesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Başkanı
Doç. Dr. Müslüm AKINCI
Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Öğretim Üyesi
Doç. Dr. Murat ALIŞKAN
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Doç. Dr. Çetin ARSLAN
Yargıtay Cumhuriyet Savcısı
Doç. Dr. Mustafa Erdem CAN
Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Başkanı
Doç. Dr. Ebru CEYLAN
İstanbul Aydın Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekan Yardımcısı Medeni Hukuk
Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Doç. Dr. Mehmet ERDEM
Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Öğretim Üyesi
Doç. Dr. Ahmet M. GÜNEŞ
Yalova Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Doç. Dr. Şafak NARBAY
Erzincan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Doç. Dr. İlhan YILMAZ
Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Devletler Özel Hukuku Anabilim Dalı
Yrd. Doç. Dr. Taner AYANOĞLU
İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Anabilim Dalı
Yrd. Doç. Dr. Sinan BAYINDIR
İstanbul Aydın Üniversitesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku
Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Yrd. Doç. Dr. Sevi BAKIM
Okan Üniversitesi Üniversitesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku
Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Yrd. Doç. Dr. Fatma KARAKAŞ DOĞAN
Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku
Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Yrd. Doç. Dr. Nuri ERDEM
TC. İstanbul Aydın Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekan Yardımcısı, Ticaret Hukuku
Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Yrd. Doç. Dr. Muzaffer EROĞLU
Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı
Yrd. Doç. Dr. Birgül SOPACI
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı
Yrd. Doç. Dr. Varol KARAASLAN
Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Usul ve İcra İflasHukuku Anabilim Dalı
Yrd. Doç. Dr. Nur KARAN
Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku
Yrd. Doç. Dr. A. Kürşat TANGÜN
Okan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Deniz Ticareti Hukuku Anabilim Dalı
Dr. İsmet Nezih ABANOZ
Uludağ Üniversitesi Öğretim Görevlisi
Haşmet Sırrı AKŞENER
İstanbul 10. Ticaret Mahkemesi E. Başkanı
Hasan ÖZKAN
Em. İstanbul Hukuk Hâkimi
İzzet DOĞAN
Em. İstanbul Hukuk Hâkimi
Arş. Gör. Mustafa ÜNLÜTEPE
Sakarya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı
Av. Atilla COŞKUN, Av. Süleyman ÇETİN,
Av. İbrahim Murat HAZNEDAR, Av. Recep KAHRAMAN, Av. Dr. Filiz KESKİN,
Av. Fikret İLKİZ, Av. Hasan KÖROĞLU, Av. Mehmet UÇUM, Av. Talih UYAR
LEGAL HUKUK DERGİSİ YAYIN İLKELERİ
PUBLICATION AND SUBMISSION REQUIREMENTS OF LEGAL
JOURNAL OF LAW
1. Legal Hukuk Dergisi (LHD), ayda bir yayımlanan hakemli bir
dergidir.
Legal Journal of Law is a peer reviewed journal published per
month.
2. Dergi’de yayımlanabilecek yazılar, hukuk alanını ilgilendiren
içerikte her türlü makale, karar incelemesi ve kitap incelemesi ile çevirilerdir. Yazıların dili, Türkçe veya diğer Avrupa dilleridir.
This is a journal of law focusing on legal issues concerning law.
Articles, case notes and comments, discussions of legislative development,
book reviews and other similar type of papers which are written in
Turkish and in other European languages are welcome.
3. Dergi’de yayımlanmak üzere gönderilen yazılar başka bir yerde
yayımlanmamış ya da yayımlanmak üzere gönderilmemiş olmalıdır.
Articles that will be sent to the editor should not be published
elsewhere, nor be submitted to other journals simultaneously.
4. Yazılar Microsoft Word (Microsoft Office 98 ve üzeri
versiyonlar) formatında (. doc veya. docx dosya uzantılı olarak) yazılmış
olmalıdır. Ayrıca yazılar, aşağıdaki şekil şartlarına uygun olarak kaleme
alınmış olmalıdır:
Kağıt boyutu: A4
Üst: 2, 5 cm; Alt: 2, 5 cm; Sol: 2 cm; Sağ: 2 cm
Metin: Times New Roman, 12 punto, 1.5 satır aralığı, iki yana
yaslı
Dipnotlar: Sayfa altında, Times New Roman, 10 punto, 1 satır aralığı, iki yana yaslı
Articles should be submitted as Microsoft Word (either with. doc
or. docx file extensions) documents (Microsoft Office 1998 or higher
versions). Articles should be written according to the following style
guidelines:
Paper size: A4
Top: 2.5 cm; Bottom: 2.5 cm; Left: 2 cm; Right: 2 cm
Text body: Times New Roman, 12 points, at 1.5 line spacing,
justified
Footnotes: Times New Roman, 10 points, at 1 line spacing,
justified
5. Her yazı, kaydedildiği bir CD ile ya da elektronik posta yolu ile
Microsoft Word formatında editöre teslim edilmelidir. Yazının basılı
olarak teslimi gerekmemektedir.
Softcopy of the article either on a CD or as an attached Microsoft
Word Document via e-mail should be submitted to the editor. There is no
need to submit any hardcopy of the article.
6. Yazıyla birlikte yazarın (veya yazarların) adına, unvanına, çalıştığı kuruma, açık adresine, kolay ulaşım sağlanabilecek telefon numaralarına ve elektronik posta adreslerine ilişkin bilgiler de editöre ulaştırılmalıdır.
The name (s), formal position (s), institutional affiliation (s) and
contact details (especially e-mail (s)) of the author (s) must be clearly
included with the submission to the editor.
7. Dergi’ye gönderilen makaleler Türkçe ve İngilizce başlık ile
hem İngilizce hem de Türkçe özet kısmı içermelidir.
Each submission should contain a Turkish and an English Title, as
well as an Abstract part in Turkish and English.
8. Dergi’ye gönderilen makalelerde, ilgili makaledeki konuyu tanımlayan Türkçe ve İngilizce uygun anahtar kelimeler bulunmalıdır.
All articles should be accompanied by a sufficient number of keywords in Turkish and English that reflect the content of the article.
9. Dergi’ye gönderilen makalelerde kullanılan kaynaklar, makale
sonunda kaynakça olarak alfabetik sırada verilmiş olmalı ve kullanılan
kaynaklar dipnotunda veya metin içerisinde kısa olarak yer almalıdır.
All references cited in the text should be numbered in the order of
mention in the text and should be given in abbreviated form in footnotes.
They should be listed in full form at the end of the article in an alphabetically arranged bibliography as well.
10. Dergi’ye gönderilen makalelerin yazım bakımından son denetimlerinin yapılmış olduğu ve basılmaya hazır olarak verildiği kabul
edilir.
All submissions are regarded as ready to publish and already
proofread by the author himself.
11. Yayım Kurulu’nda ilk değerlendirilmesi yapılan makaleler,
anonim olarak hakeme gönderilecek, hakemden gelen rapor doğrultusunda makalenin yayımlanmasına, hakemden gelen rapor çerçevesinde
düzeltme istenmesine ya da yayımlanmamasına karar verilecek ve yazar
durumdan en kısa zamanda ve genellikle e-posta yolu ile haberdar edilecektir. Tamamlanmış veya düzeltilmiş yazı, Yayım Kurulu’nca, tekrar
hakeme gönderilebilir.
Initial assessment of the articles will be done by the editorial board.
After the assessment is completed, the articles will be sent to an anonymous
peer reviewer. In accordance with reviewer’s report, amendments may be
done or the article may be decided not to be published. After the amendments are completed, the article may be sent to peer reviewer again, by the
editorial board.
12. Dergi, hakemin yazarı bilmemesi esasına (kör hakemlik)
dayanır. Hakeme gönderilecek makalelerde de yazarın kimliğine ilişkin
bilgilerin gizliliği sağlanır.
All articles submitted are subject to a blind peer review. The identity of the author (s) and reviewer (s) will not be revealed to the other party.
13. Tüm Hakem Raporları, ULAKBİM (Ulusal Akademik Ağ ve
Bilgi Merkezi) Hukuk Veri Tabanı Komitesi tarafından denetlenmesine olanak verecek şekilde 5 yıl saklanır.
All reviewers’ evaluation reports will be kept for at least five years
after publication and copies of these reports will be sent to the ULAKBİM
(Turkish Akademic Network and Information Center) Law Database
Committee whenever required.
14. Dergi’ye ait yeni sayı yayımlandıkça, bu sayı tek bir PDF kopyası şeklinde ULAKBİM Online Dergi Takip Sistemine (ODİS) yüklenir. Ayrıca Dergi’nin 2 adet basılı kopyası da ULAKBİM’a kargo ile
ulaştırılır.
Each Publisher issue of the Journal will be uplouded as a PDF file
to the Online Journal Watch System of ULAKBİM (ODİS). Also two
copies of the published issue will be delivered to ULAKBİM by cargo.
15. Dergi basıldıktan sonra ilgili sayının yazarlarına ve bu sayıda
hakemlik yapmış olanlara ücretsiz olarak gönderilir.
Free copies of the published issue will be sent both to the author
(s) and to the reviewer (s).
Dergimiz Hakkında/About Our Journal
Legal Hukuk Dergisi (LHD), ayda bir yayımlanan hakemli bir dergidir.2003 yılından beri yayın hayatını sürdürmekte olan dergide hakem
denetiminden geçmiş makaleler, karar tahlilleri, içtihat ve mevzuat kronikleri ile eser incelemelerine yer verilmektedir. Her sayıda Türk ve yabancı akademisyenler ve hukuk uygulamacıları tarafından kaleme alınan,
hukuk ile ilgili değerli eserler yayımlanmaktadır.
Okuyucularımızın göndereceği hukuk alanına ilişkin makaleler ve
diğer türdeki eserlerle (karar tahlilleri, eser incelemeleri vb.), dergimizin
daha da zenginleşeceğine inanıyoruz.
Legal Journal of Law (LHD) is a peer reviewed journal published per
month, concentrating on issues of law and considers for publication articles,
case notes and comments, discussions of legislative developments and book
reviews. It has been in publication since 2003. Each issue contains scholarly
works concerning law bulletin/journal, authored by scholars and
practitioners around the globe.
We welcome your contributions in the form of articles, notes,
comments or reviews on topics reflecting a broad range of perspectives
on law; with your contributions and support our journal will progress.
EDİTÖRDEN…/FROM THE EDITOR…
Değerli abonelerimiz, 2015 yılının onuncu sayısıyla sizlerle birlikte olmanın mutluluğu içindeyiz.
Dergimizin makaleler kısmında Yard. Doç. Dr. ALİ TÜRKMEN’in
“Türk Yargı Kararlarında Gerekçe ve Önemi”, Yard. Doç. Dr. Sadullah ÖZEL’in
“Anayasa Mahkemesi ve Kamulaştırmasız El Atmanın Yasallaştırılması
Girişimleri”, Dr. Cengiz APAYDIN’ın “Trafik Güvenliğini Taksirle Tehlikeye
Sokma Suçu” ve Gökçe CANARSLAN’ın “Eşyaya Bağlı İrtifak Haklarında
İrtifakın Yerinin Değiştirilmesini Talep Hakkı” isimli makaleleri yeralmaktadır.
Dergimizin uzman görüşleri kısmında Av. Talih UYAR’ın “Tasarrufun
İptali Davasını Açma Hakkı Kötüye Kullanılabilir mi? Tasarrufun İptali
Davasını Açma Hakkının Kötüye Kullanılmış Olmasının Yaptırımı Nedir? (İİK
m.277) (MK. m.2)”, Av. İsmail KÖK’ün “Seçimlik Davanın Şartları ve
Sonuçları” ve Yavuz AKBULAK’ın “Türk Sermaye Piyasasında Finansal
Raporlama Esasları” isimli yazıları yer almaktadır.
Dergilerimizin 2015 yılı abonelik yenileme dönemi devam etmektedir.
Her biri alanında uzman hukukçulardan oluşan yayın ve danışma kurullarının
hukuka katkı amacıyla gönüllü olarak çalıştığı zengin içeriğe sahip hukuk dergilerimiz sadece sizlerin abonelikleri ile yayın hayatına devam etmektedir.
Dergilerimize abone olarak verdiğiniz destek ile hukukun gelişmesine ve yaygınlaşmasına yapmış olduğunuz katkıların bu yıl da devam etmesini beklemekteyiz.
Legalbank elektronik hukuk programımız sizlerin değerli desteği ile
güçlenerek ve abone sayısını hızla arttırarak yoluna devam etmektedir. Önümüzdeki günlerde Dergilerimizi de elektronik ortama aktarmayı planlamaktayız. Legalbank sitemizden ücretsiz 3 günlük tam kullanım imkanı devam etmektedir. Programımızı denememiş abonelerimizin www. legalbank. net internet adresinden sitemizi ziyaret etmelerini beklemekteyiz.
Editör/Editor
LEGAL HUKUK DERGİSİ
Cilt: 13/Sayı: 154
Yıl: 2015
İÇİNDEKİLER
Yüksek Mahkeme Kararları Kısa Özetleri .............................................................. 21
Hukukî Makaleler ....................................................................................................... 37
Türk Yargı Kararlarında Gerekçe ve Önemi
Yard. Doç. Dr. Ali TÜRKMEN ......................................................................... 39
Anayasa Mahkemesi ve Kamulaştırmasız El Atmanın Yasallaştırılması Girişimleri
Yard. Doç. Dr. Sadullah ÖZEL .......................................................................... 61
Trafik Güvenliğini Taksirle Tehlikeye Sokma Suçu
Dr. Cengiz APAYDIN ..................................................................................... 145
Eşyaya Bağlı İrtifak Haklarında İrtifakın Yerinin Değiştirilmesini
Talep Hakkı
Gökçe CANARSLAN ...................................................................................... 167
Uzman Görüşleri ....................................................................................................... 193
Tasarrufun İptali Davasını Açma Hakkı Kötüye Kullanılabilir mi?
Tasarrufun İptali Davasını Açma Hakkının Kötüye Kullanılmış Olmasının
Yaptırımı Nedir? (İİK m.277) (MK. m.2)
Av. Talih UYAR .............................................................................................. 195
Seçimlik Davanın Şartları ve Sonuçları
Av. İsmail KÖK ............................................................................................... 217
Türk Sermaye Piyasasında Finansal Raporlama Esasları
Yavuz AKBULAK (SPK Başuzmanı) ............................................................. 233
Hukuk Haberleri ....................................................................................................... 247
Yargıtay Hukuk Kararları ....................................................................................... 261
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararları .......................................................... 263
Yargıtay Hukuk Daire Kararları....................................................................... 292
Yargıtay Ceza Kararları .......................................................................................... 359
Yargıtay Ceza Genel Kurulu Kararı ................................................................. 361
Yargıtay Ceza Daire Kararları.......................................................................... 375
Danıştay Kararları.................................................................................................... 421
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu Kararı ................................................... 423
Danıştay Daire Kararları .................................................................................. 426
18
Güncel Mevzuat ........................................................................................................ 435
Resmî Gazete Özetleri...................................................................................... 437
Önemli Bilgiler ................................................................................................ 441
LEGAL HUKUK DERGİLERİ SİPARİŞ FORMU .............................................. 494
Yüksek Mahkeme Kararları Arama Dizinleri ....................................................... 495
Kavramlara Göre Arama Dizini ....................................................................... 497
Kanun Maddelerine Göre Arama Dizini .......................................................... 505
LEGALBANK ABONELİK FORMU .................................................................... 508
LEGAL JOURNAL OF LAW
Volume: 13/Issue: 154
Year: 2015
CONTENTS
Plot Summary of Supreme Court Decisions ............................................................. 21
Legal Writings ............................................................................................................. 37
Justification and Its Importance In Turkish Judicial System
Asst. Prof. Dr. Ali TÜRKMEN .......................................................................... 39
Constitutional Court and Attempts to Legalize Confiscating
without Expropriation
Asst. Prof. Dr. Sadullah ÖZEL .......................................................................... 61
The Reckless Endangerment Crime of Traffic Safety
Dr. Cengiz APAYDIN ..................................................................................... 145
The Right to Request Relocation of the Encumbrance in Easement Rights
Gökçe CANARSLAN ...................................................................................... 167
Expert Opinions ........................................................................................................ 193
Is It Possible to Abuse the Right to Initiate an Annulment Suit to Cancel Disposal?
What is the Ramification of Abusing the Right to Initiate an Annulment Suit to
Cancel Disposal? (Code of Execution & Bankruptcy Art. 277 (Civil Code Art. 2)
Atty. Talih UYAR ............................................................................................ 195
Conditions and Results of an Optional Lawsuit
Atty. İsmail KÖK ............................................................................................. 217
Fundamentals of Financial Reporting in the Turkish Capital Market
Yavuz AKBULAK (Chief Expert of Capital Markets Board of Turkey) ........ 233
Legal News................................................................................................................. 247
Court of Cassation Civil Chamber Decisions ......................................................... 261
Court of Cassation Assembly of Civil Chambers Decisions ............................ 263
Court of Cassation Civil Chambers Decisions ................................................. 292
Court of Cassation Criminal Chamber Decisions .................................................. 359
Court of Appeal Assembly of Criminal Chambers Decision ........................... 361
Court of Appeal Criminal Chamber Decisions ................................................ 375
Council of State Decisions ........................................................................................ 421
Plenary Session of The Administrative Law Chamber Decision ..................... 423
Council of State Chamber Decisions ............................................................... 426
20
Current Legislation................................................................................................... 435
Abstracts of Official Gazette ............................................................................ 437
Major Informations .................................................................................................. 441
ORDERING FORM FOR THE LEGAL LAW JOURNALS .......................... 494
Index of Supreme Court Decisions .......................................................................... 495
Index of Related Legal Terms .......................................................................... 497
Index of Related Law Code Articles ................................................................ 505
SUBSCRIPTION FORM FOR THE LEGALBANK LEGAL DATABASE .. 508
YÜKSEK MAHKEME KARARLARI KISA ÖZETLERİ
PLOT SUMMARY OF SUPREME COURT DECISIONS
AİLE HUKUKU
Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması ve Şiddetli Geçimsizlik
Nedeniyle Boşanma- Türk Medeni Kanununun 166/2. maddesine
göre boşanmaya karar verilebilmesi için davalının az da olsa
kusurunun bulunmasının gerekmesine, somut olayda davalı kadına
atfı mümkün hiçbir kusurun bulunmadığının anlaşılmasına göre,
Hukuk Genel Kurulunca benimsenen Özel Daire bozma kararına
uyulması gerekir .......................................................................................... 278
Mal Ayrılığının Geçerli Olduğu Dönemde Edinilmiş MallarEklenecek ve denkleştirilecek bir değer mevcut değilse, diğer eşin
maddi bir katkısının bulunup bulunmadığına bakılmaksızın,
rejimin sona erdiği tarihte mevcut olan edinilmiş malın, tasfiye
anındaki değerinin yarısı üzerinde diğer eş katılma alacağına
sahiptir. Davalı-davacının araçla ilgili talebinin yukarıda açıklanan
esaslar çerçevesinde incelenerek, neticesine göre karar verilmesi
gerekir ......................................................................................................... 297
BORÇLAR HUKUKU
Ayıplı Araç İçin Ödenen Bedelinin Ticari Faiziyle Birlikte
Tahsili- Davaya konu uyuşmazlığın temelinde yatan motor arızası
konusunda rapor vermeye yeterli konusunda uzman üç kişilik
bilirkişi heyetinden ayıbın varlığını ve niteliğini belirleme
konusunda teknik bilirkişinin uzman olduğu, hukukçu bilirkişiden
bu konuda teknik rapor alınamayacağı gözetilmek suretiyle ayıbın
hileli ayıp olup olmadığı konusunda Yargıtay denetimine elverişli
rapor alınarak, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda davacı
alıcının iğfal edilip edilmediğinin tespiti ile varılacak sonuca göre
bir karar verilmesi gerekir ........................................................................... 281
BOŞANMA HUKUKU
Kadının Eşi Hakkında Haksız Şikayette Bulunması- Davacı,
birleşen boşanma davasında eşinin kendisini haksız olarak şikayet
ettiğini ve cinsel ilişkinin gerçekleşmediğini savunmuş, yapılan
soruşturma ve toplanan delillerden, davalı kadının eşi hakkında
haksız şikayette bulunduğu kanıtlanmıştır. Gerçekleşen bu durum
karşısında davacının birleşen boşanma davasının kabulüne karar
verilmesi gerekir.......................................................................................... 296
Yüksek Mahkeme Kararları Kısa Özetleri
XXII
CEZA HUKUKU
Bina İçinde Muhafaza Altına Alınmış Olan Eşya Hakkında
Hırsızlık Suçu- Apartmandaki mutfaktan girdiği dairede bulunan
kombiyi aldıktan sonra karşı daireye girip aynı şekilde eylemini
gerçekleştirdiğini ifade ettiği, arada belirgin bir zaman aralığının
bulunmadığı, 5237 sayılı TCK'nın 43/1. maddesi gereğince değişik
zamanlarda aynı kişiye karşı aynı suçun işlenmesi durumunun
somut olayla örtüşmediği anlaşıldığından, eylemin tek suç olarak
kabul edilmesi gerekirken zincirleme şeklinde gerçekleşen suç
olarak kabulü, bozmayı gerektirmiştir......................................................... 408
Cep Telefonlarının Bilişim Sistemine Girme ve Orada Kalma
Suçu- Cep telefonlarında mobil işletim sistemleri bulunduğu ve
program yüklenebilmesinin mümkün olduğu gözetilerek, taraflara
ait cep telefonları alınıp uzman bilirkişi tarafından incelenip,
iletişim kayıtları ile karşılaştırılmak suretiyle program yükleme
veya internetten gönderme şeklinde suça konu mesaj gönderilip
gönderilmediğinin araştırılması, sonucuna göre sanığın hukuki
durumunun tayin ve takdiri gerekirken, cep telefonlarının bilişim
sistemine girme ve orada kalma suçunun konusunu oluşturmayacağından bahisle, eksik incelemeye dayanarak yazılı şekilde
hüküm kurulması, yasaya aykırıdır. ............................................................ 390
Bütün kararlar bu şekilde özetli olarak dergimizin
Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
HUKUKÎ MAKALELER
LEGAL WRITINGS
* Türk Yargı Kararlarında Gerekçe ve Önemi
Justification and Its Importance In Turkish Judicial System
Yard. Doç. Dr./Asst. Prof. Dr. Ali TÜRKMEN
* Anayasa Mahkemesi ve Kamulaştırmasız El Atmanın Yasallaştırılması Girişimleri
Constitutional Court and Attempts to Legalize Confiscating without Expropriation
Yard. Doç. Dr./Asst. Prof. Dr. Sadullah ÖZEL
* Trafik Güvenliğini Taksirle Tehlikeye Sokma Suçu
The Reckless Endangerment Crime of Traffic Safety
Dr. Cengiz APAYDIN
* Eşyaya Bağlı İrtifak Haklarında İrtifakın Yerinin Değiştirilmesini Talep Hakkı
The Right to Request Relocation of the Encumbrance in Easement Rights
Gökçe CANARSLAN
H
TÜRK YARGI KARARLARINDA GEREKÇE VE ÖNEMİ*
(JUSTIFICATION AND ITS IMPORTANCE IN TURKISH JUDICIAL SYSTEM)
Yard. Doç. Dr./Asst. Prof. Dr. Ali TÜRKMEN**
ÖZ
Yargısal kararların en temel unsurlarından sayılan ve adil yargılamanın bağlayıcı prensiplerinden kabul edilen "Gerekçe", herkes için
bir "hak" tır. Herkes için bir "hak” olan "Gerekçeli Karar", ulusal ve uluslararası mevzuat düzenlemeleriyle güvence altına alınmıştır. Türü ne
olursa olsun, yargısal kararları gerekçelendirmek, hukuksal bir zorunluluktur. "Gerekçe” yle ilgili amir (buyurucu) hükümlerin gereklerini yerine getirmemenin sorumluluk doğuracağı da kuşkusuzdur.
Çalışmamızda, yargısal kararların gerekçeli olmasının, adil yargılanma hakkının tabii bir gereği olduğu, hukukun üstünlüğünün tezahüründe, adaletin tecellisinde, yargıya olan güvenin artırılarak kamu, vicdanının tatmininde kararların gerekçelendirilmesinin önemli olduğu yönünde değerlendirmeler yapılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Karar, Gerekçe, Gerekçeli Karar, Adil Yargı.
ABSTRACT
“Justification” that is anticipated as one of the fundamental
components of judicial decisions validity processes and admitted as one
of the bounding principles of fair trial processes is a privilege for
everybody. “justified decision” which is a “privilege” for everbody is
guaranteed by national and international legislative arrangements. Provision
of justifying legislative decisions whatever type it is, is a juridical obligation.
Not realizing the requirements of imperative provisions related to
“justification” will doubtlessly bring about responsibility.
H
Hakem denetiminden geçmiştir.
Bu makale 15.09.2015 tarihinde Yayınevimize ulaşmış olup, 02.10.2015 tarihinde hakem
onayından geçmiştir.
**
OMU Hukuk Fakültesi, Medeni Usul Hukuku ABD. Öğretim Üyesi
*
Türk Yargı Kararlarında Gerekçe ve Önemi
26
In our study, evaluations on of legal decisions being justified, that
this is a natural requirement of fair trial process, importance of
justification of decisions in satisfying public conscious by increasing
trust in law,in administration of justice, in manifestation of supremacy of
law have been carried out.
Keywords: decision, justification, justified decision, fair trial.
***
...
Dünyada yaşam düzeni, “ilişkiler” içinde yürütülür. Hayat bir “ilişki
ağı” dır.
İlişkiler ağında ilişkilerin hak ihlallerine yol açması tabiidir.
Hak ihlalleri vukuunda bunları gidermek zorunluluğu doğar
İşte burada “yargı erki” devreye girer.
Hak ihlallerinde
a) İhlâlleri azaltıcı ve önleyici tedbirleri almak, idari mercilerin görevidir.
b) İhlâllerin vukuunda ise, meydana gelen çekişmeleri yargılama
yoluyla sona erdirmek, yargının vazifesidir.
Yargının faaliyetlerinde esas ve nihai tasarruf, “karar vermek” tir.
“Karar”, bir istemi sonuca bağlamak ya da bir çekişmeyi sonlandırmaktır.
“Karar” ve “Karar tasarrufu”, ulusal ve uluslararası alanlarda, siyasi, sosyal, ekonomik, hukuki, ticari, askeri, kültürel vb, sahalarda özel,
kamusal, yönetsel, yargısal iş, işlev ve işlemlerde söz konusu olabilir.
Bir olgunun tespitine, belirlenmesine, bir hakkın varlığına, yokluğuna, kabulüne, reddine, iptaline, iâdesine, istirdadına, tesciline, alınmasına, verilmesine karar verilebilir...
Makalenin devamına, dergimizin dergimizin
Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
H
ANAYASA MAHKEMESİ VE KAMULAŞTIRMASIZ
EL ATMANIN YASALLAŞTIRILMASI GİRİŞİMLERİ*
(CONSTITUTIONAL COURT AND ATTEMPTS TO LEGALIZE CONFISCATING
WITHOUT EXPROPRIATION)
Yard. Doç. Dr./Asst. Prof. Dr. Sadullah ÖZEL**
ÖZ
Kamulaştırma işlemi, anayasal meşruiyeti olan yasal bir mülkiyet
hakkı kısıtlaması iken, kamulaştırmasız el atma hukuksal dayanağı olmayan bir müdahaledir. Türk hukuk uygulamasında kamulaştırmasız el
atmaya ilişkin dava açma hakkını kısıtlayan 221 sayılı Kanun ve 2942
sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 38. maddesi, birçok uyuşmazlığın adli
yargıda çözüm olanağını ortadan kaldırmıştır. Anayasa Mahkemesi'nin
38. maddeyi iptal eden kararı ve bu karar sonrasında Yargıtay Hukuk
Genel Kurulu'nun bu iptal kararını işlevsiz kılan içtihadı, iç hukuktaki
uyuşmazlıkların İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi'ne(İHAM) taşınmasına neden olmuştur. İHAM tarafından verilen ihlal ve tazminatla sonuçlanan kararlar, idareye ve Yasakoyucu'ya Kamulaştırmasız el atmaya
ilişkin pozitif düzenleme yapma ihtiyacını dayatmıştır. ....
Anahtar Kelimeler: Kamulaştırmasız el atma, yasallık, anayasal
denetim, mülkiyet hakkı, adil yargılanma hakkı
ABSTRACT
While expropriation is a legitimate constitutional restriction on the
right to property, confiscating private property without expropriation
has no legal basis. In Turkish law, the Act numbered 221 and the 38th
article of the Expropriation Law numbered 2942, which restricted the
right to sue for confiscation without expropriation, also eliminated the
possibility of judicial solution of the disputes. Even The Constitutional
Court revoked the Article 38 of the Expropriation Law, the General
H
Hakem denetiminden geçmiştir.
Bu makale 14.09.2015 tarihinde Yayınevimize ulaşmış olup, 29.09.2015 tarihinde hakem
onayından geçmiştir.
**
Batman Üniversitesi İİBF
*
28 Anayasa Mahkemesi ve Kamulaştırmasız El Atmanın Yasallaştırılması Girişimleri
Assembly of the Supreme Court’s practices resulted in the Constitutional
Court’s annulment decision to become dysfunctional. The General
Assembly of the Supreme Court’s case law gave rise to recourses to the
European Court of Human Rights. Resulting in violation and
compensation given by the ECHR’s decisions in favor of violation and
compensation, have obliged Turkish administration and legislator to
make positive legislations with regards to confiscation without
expropriation. ...
Keywords: Confiscation without expropriation, Legitimacy,
Constitutional review, Property right, Right to a fair trial
***
...
Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan davalarda, Geçici 6.
madde sonrası iki ayrı usul ortaya çıkmıştır. 9.10.1956-4.11.1983 tarihleri arasındaki kamulaştırmasız el atmalara ilişkin davalarda Geçici 6.
madde uygulanmakta, 4.11.1983 sonrası kamulaştırmasız el atmalardaki
davalarda ise Yargıtay İBK Kararı ile belirlenen yöntem uygulanmaktadır. Öncelikle bu hukuksal temeli olmayan ayrımın giderilmesini sağlayacak ve tüm kamulaştırmasız el atmalar açısından geçerli bir yasal düzenlemenin yapılması gerekmektedir. Kamulaştırmasız el atma sonucu
hakları ihlal edilenler için asgari olarak yasal kamulaştırma işleminin
malike sağladığı güvenceleri içeren kalıcı bir düzenlemenin yapılması
zorunluluğu bulunmaktadır.
...
Makalenin devamına, dergimizin dergimizin
Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
H
TRAFİK GÜVENLİĞİNİ TAKSİRLE TEHLİKEYE
SOKMA SUÇU*
(THE RECKLESS ENDANGERMENT CRIME OF TRAFFIC SAFETY)
Dr. Cengiz APAYDIN**
ÖZ
Deniz, hava veya demiryolu ulaşımında, kişilerin hayatı, sağlığı
veya malvarlığı bakımından bir tehlikeye taksirle neden olma suçu tehlike suçu olup, bu suçla taksirle meydana gelebilecek eylemler cezalandırılarak trafik güvenliği ve düzeni korunurken, trafikteki insanların hayatı, sağlığı veya malvarlığı güvenliği de taksirli eylemlere karşı korunmaktadır. Serbest hareketli bir suç olup, somut olayın özelliklerine göre
aktif veya pasif davranışın kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeye neden olup olmadığı araştırılmalıdır. Trafik güvenliğini taksirle tehlikeye sokma eylemi, deniz, hava veya demiryolu ulaşımında kaza tehlikesini oluşturmaya elverişli olmalı ve nedensellik bağı
kurulabilmelidir. Somut tehlikeyi ortadan kaldıran önlemleri zamanında
ve yeterince almayan veya tehlikenin devamına ya da büyümesine neden
olan kişi açısından bu suçun maddi unsuru gerçekleşmiş sayılır.
Anahtar Kelimeler: Trafik güvenliği, trafik düzeni, somut tehlike
suçu, nedensellik bağı, taksirle tehlikeye neden olma suçu.
ABSTRACT
The reckless endangerment of life, health or property during sea,
air or railway transportation is an offence that, in itself, has dangers.
The creation of this offence means that reckless acts can be punished
and the lives, health and property of passengers are protected against
reckless acts. Different types of reckless acts are not exhaustively listed
H
Hakem denetiminden geçmiştir.
Bu makale 30.06.2015 tarihinde Yayınevimize ulaşmış olup, 30.09.2015 tarihinde hakem
onayından geçmiştir.
**
Cumhuriyet Savcısı
*
Trafik Güvenliğini Taksirle Tehlikeye Sokma Suçu
30
in law and the law can apply to any type of act which is considered
reckless. In order to determine whether an offence has been committed
each specific incident must receive due consideration to determine
whether any act of an active or passive nature has endangered the life,
health or property of a passenger. In order for the offence to be
committed the relevant act must be capable of creating a danger during
transportation by sea, air or railway. Moreover, there should be a
reasonable link between the act committed and the result of the
endangerment. Actus reus is deemed to exist for a person who has not
taken sufficient and necessary measures in time, or for a person who has
caused the continuation of or increase in the danger.
Keywords: Safety of traffic, order of traffic, concrete endangerment,
reasonable link, ehdangerment by a reckless act.
***
...
Trafik güvenliğini taksirle tehlikeye sokma suçu, taksirle yaralama
veya taksirle öldürme suçlarından bağımsız bir suç olup, fail yaralama
veya ölüm sonucunun ya da maddi hasarın meydana gelmesini istememekte; ancak göstermesi gereken objektif dikkat ve özen yükümlülüğüne
aykırı davrandığı için bireylerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı açısından
somut bir tehlike meydana gelmektedir. Fail, burada objektif özen yükümlülüğüne aykırı hareket etmesi nedeniyle öngörülebilir ve önlenebilir somut tehlike neticesini öngörmediği ve önlemediği için, gerçekleşen
neticeden dolayı sorumlu tutulmaktadır.
Makalenin devamına, dergimizin dergimizin
Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
H
EŞYAYA BAĞLI İRTİFAK HAKLARINDA
İRTİFAKIN YERİNİN DEĞİŞTİRİLMESİNİ TALEP HAKKI*
(THE RIGHT TO REQUEST RELOCATION OF THE ENCUMBRANCE IN
EASEMENT RIGHTS)
Gökçe CANARSLAN**
ÖZ
İrtifak hakları, bir taşınmaz üzerinde diğer bir taşınmaz lehine tapu
siciline tescil edilmek suretiyle kurulmuş bir ayni haktır. Bir taşınmaz
üzerinde irtifak hakkı kurulması halinde bu hak, malikin mülkiyet hakkını bir ölçüde sınırlamakla birlikte, kural olarak tamamen kullanımını
ortadan kaldırmayacaktır. İrtifak hakkının kurulduğu zaman mevcut olmayan çeşitli şartların gerektirmesi halinde yüklü taşınmaz malikine,
hakkın değişen koşullara uyarlanması için bazı yetkiler tanınmıştır.
Bunlardan biri de MK md. 791'e göre irtifakın kurulduğu yerin değiştirilmesini talep yetkisidir. Yüklü taşınmaz maliki, taşınmazın belli bir
kısmında bulunan irtifakın uygun başka bir yere nakledilmesiyle, arazisinden daha fazla yarar elde etme imkanına sahip olacaktır. Lehine irtifak hakkı kurulan malik, bu talebi kabul ettiğinde anlaşmayla, kabul etmezse mahkeme kararı ile değişiklik gerçekleştirilecektir. Değişiklikle
birlikte çoğu zaman irtifak hakkının terkin edilerek sona ermesinin
önüne geçilerek, hakkın devamlılığı sağlanabilecektir.
Anahtar Kelimeler: Sınırlı ayni hak, irtifak, yer değiştirme, yüklü
taşınmaz, terkin
H
Hakem denetiminden geçmiştir.
Bu makale 16.09.2015 tarihinde Yayınevimize ulaşmış olup, 28.09.2015 tarihinde hakem
onayından geçmiştir.
**
İstanbul Üniversitesi Özel Hukuk Doktora Öğrencisi, [email protected]
*
32
Eşyaya Bağlı İrtifak Haklarında İrtifakın Yerinin Değiştirilmesini Talep Hakkı
ABSTRACT
Easement rights are a kind of right in rem that can be established
by registering the encumbrance in favor of a real estate. Although
establishing an easement on a property restricts the rights of owner
considerably, it does not completely remove the right to use it as a rule.
The owner of the encumbered property is entitled to claim adjustment of
the easement to changing conditions if unforseeable circumstances at
the time of establishing easement deem it necessary. One of these
options is the right to claim relocation of the encumbrance in
accordance with Article 791 of the Turkish Civil Code. The owner of the
encumbered property can request relocation of the encumbrance to
another available place so that he/she will be able to gain more profit
from his/her real estate. If the beneficial owner of the easement agrees
with the claim, the relocation will be established by the agreement of the
parties, otherwise, the relocation will be provided by a court decision.
By means of the adjustment procedure, generally the termination of the
easement right by the deletion will be prevented and the maintenance of
the right will be provided.
Keywords: Limited rights in rem, easement, relocation of the
encumbrance, encumbered property, deletion of entries
***
...
Eşyaya bağlı irtifak haklarıyla ilgili hükümler arasında kurulduğu
günün şartları değişse dahi ilk andaki durumuyla hakkın devam edeceğini belirten ahde vefa prensibine karşılık, MK md.791'e göre belli şartlar dahilinde emprevizyon teorisi uyarınca, irtifakın yerinin değiştirilebileceği belirtilmiştir. İrtifakın yerinin değişmesiyle bazen hakkın tamamen sona erdirilmesinden kurtarılmakta, çoğu zaman ise yüklü taşınmaz
malikinin mülkiyet hakkından daha fazla yararlanabilmesine imkan tanınmaktadır.
Makalenin devamına, dergimizin dergimizin
Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
UZMAN GÖRÜŞLERİ
EXPERT OPINIONS
* Tasarrufun İptali Davasını Açma Hakkı Kötüye Kullanılabilir mi?
Tasarrufun İptali Davasını Açma Hakkının Kötüye Kullanılmış Olmasının Yaptırımı
Nedir? (İİK m.277) (MK. m.2)
Is It Possible to Abuse the Right to Initiate an Annulment Suit to Cancel Disposal?
What is the Ramification of Abusing the Right to Initiate an Annulment Suit to Cancel
Disposal? (Code of Execution & Bankruptcy Art. 277 (Civil Code Art. 2)
Av./Atty. Talih UYAR
* Seçimlik Davanın Şartları ve Sonuçları
Conditions and Results of an Optional Lawsuit
Av./Atty. İsmail KÖK
* Türk Sermaye Piyasasında Finansal Raporlama Esasları
Fundamentals of Financial Reporting in the Turkish Capital Market
Yavuz AKBULAK
(SPK Başuzmanı/Chief Expert of Capital Markets Board of Turkey)
TASARRUFUN İPTALİ DAVASINI AÇMA HAKKI KÖTÜYE
KULLANILABİLİR Mİ?
TASARRUFUN İPTALİ DAVASINI AÇMA HAKKININ KÖTÜYE
KULLANILMIŞ OLMASININ YAPTIRIMI NEDİR?
(İİK M.277) (MK. M.2)
(IS IT POSSIBLE TO ABUSE THE RIGHT TO INITIATE AN ANNULMENT SUIT TO
CANCEL DISPOSAL? WHAT IS THE RAMIFICATION OF ABUSING THE RIGHT
TO INITIATE AN ANNULMENT SUIT TO CANCEL DISPOSAL? (CODE OF
EXECUTION & BANKRUPTCY ART. 277 (CIVIL CODE ART. 2))
Av./Atty. Talih UYAR*
....
Bu uyuşmazlıkta; davalı vekili 03.08.2015 tarihli “cevap dilekçesi” nde ısrarla “davacı-alacaklının bilgisi dahilinde tüm satışların
gerçekleştiğini, yapılan satışlardan hemen sonra davacı alacaklıya
ödemeler yapıldığını, davacı lehine ipotek tesis edildiğini” belirterek
“davacının, dava hakkı bulunmadığını” ileri sürmüştür. Gerçekten,
davalı vekili;
-Cevap dilekçesinin 5. sayfasında; “iptali istenen tasarrufların davacının bilgisi dahilinde yapılmış olduğunu…”, ayrıca yine cevap dilekçesinin 5. sayfasında; “ davacı tarafın borç tasfiye protokolünün düzenlenmesinden hemen sonra kendisine yapılan ödemeleri kabul edip, ipoteği fek edip, satış yapılmasına muvafakat ettiğini, davalı İ.K. adına kayıtlı hale gelen gayrimenkul üzerinde davacı alacaklı lehine ipotek tesis
edildiğini, bütün bunların davacı alacaklının bilgisi dahilinde gerçekleştiğini”,
-Cevap dilekçesinin 6. sayfasında; “… ilçesi … beldesindeki 3 ve 4
parsel nolu taşınmazların, davacının bilgisi dahilinde, üzerindeki BANK
ASYA’ ya verilen ipoteklerle birlikte davalı müvekkili İ. K.’ye devredilmiş olduğunu ve yine aynı cevap dilekçesinin 6. sayfasında “ihtiyati ha*
İzmir Barosu Avukatlarından. (9 Eylül Ünv. Huk. Fak. E. Öğr. Görv.)
Bu yazı, bir dava dosyasına hukuki mütalâa(uzman görüşü) olarak sunulmuştur.
36
Tasarrufun İptali Davasını Açma Hakkı Kötüye Kullanılabilir mi?
Tasarrufun İptali Davasını Açma Hakkının Kötüye Kullanılmış
Olmasının Yaptırımı Nedir? (İİK m.277) (MK. m.2)
ciz kararına konu olan taşınmazların davacının bilgisi dahilinde el değiştirdiğini…”,
-Cevap dilekçesinin 7. sayfasında; “… ili … ilçesi … beldesindeki
19 parselde kayıtlı otelin davalı müvekkili İ. K.’ye devrinden sonra davacı alacaklıya, bu otel üzerinde 2.998.568,74 USD lik ipotek tesis edilmiş olduğunu, bütün bunların davacı alacaklının bilgisi dahilinde gerçekleştiğini…”,
-Cevap dilekçesinin 9. sayfasında; “davacı tarafın borç tasfiye
protokolünden sonra kendisine yapılan ödemeyi kabul edip, ipoteği fek
ettirmesinden ve satışın yapılmasına muvafakat etmesinden sonra ‘yapılan satıştan haberim yok’ diyerek yapılan satışın muvazaalı olduğunu
ileri süremeyeceğini”
bildirmiştir.
Yukarıda belirttiğimiz gibi; “davacının dürüstlük kuralına (MK.2)
aykırı olarak davranmış olduğu(dava açmış olduğu)” hususu davalı tarafından yargılamanın her safhasında ileri sürülebileceği gibi, bu husus
mahkemece de re’sen araştırılacağından, davalı vekilinin “cevap dilekçesi”nin belirttiğimiz sayfalarında ileri sürdüğü “yapılan satışların davacı-alacaklının bilgisi dahilinde gerçekleştiği” hususu –davacı alacaklıya yapılan ödemeler ve davacı alacaklı lehine satıştan sonra kurulan
ipotekler dikkate alınarak- mahkemece değerlendirilerek, davacı alacaklının yapılan satışlardan haberdar olduğu halde daha sonra “bu satışların
kendisinden mal kaçırmak amacıyla yapıldığını” ileri sürmesinin-yukarıda sayfa 7-11’de yapılan açıklamalar ve atıf yapılan Yargıtay içtihatları
doğrultusunda- MK. 2 çerçevesinde “hakkın kötüye kullanılması” ve
“dürüstlük kuralına aykırı davranış” teşkil edip etmediğinin irdelenmesi
ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekecektir.
Yazının devamına, dergimizin dergimizin
Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
SEÇİMLİK DAVANIN ŞARTLARI VE SONUÇLARI
(CONDITIONS AND RESULTS OF AN OPTIONAL LAWSUIT)
Av./Atty. İsmail KÖK*
...
Seçimlik davaya ilişkin temel düzenleme 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri kanunu ile hukukumuzda ilk defa yapılmıştır. Yürürlükten
kaldırılan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri kanununda Seçimlik
dava ile ilgili bir düzenleme olmadığından seçimlik dava ile ilgili yeni
yapılan düzenlemenin yürürlükten kaldırılan 1086 sayılı kanunda herhangi bir karşılığı bulunmamaktadır.
Seçimlik davaya girmeden önce Seçimlik borç kavramının bilinmesi gereklidir. Seçimlik dava 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri kanununun 112.maddesinde düzenlenmiş iken, seçimlik borç bir borçlar hukuku kavramı olması sebebiyle 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun
87.maddesinde düzenlenmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun seçimlik borç kenar başlığı altında 87.maddede “Seçimlik borçlarda, hukuki ilişkiden ve işin özelliğinden aksi anlaşılmadıkça, edimlerden birinin seçimi borçluya aittir.” denilmektedir. Yürürlükten kaldırılan 818
sayılı Borçlar Kanunun 71.maddesinde seçimlik borç düzenlenmiş olup,
yeni yapılan düzenleme ile eski düzenleme arasında yapılan dil sadeleştirmesi dışında başka hiçbir değişiklik yoktur.
...
Seçimlik borç eski Borçlar kanununda düzenlenmiş olmasına rağmen, seçimlik davanın kanunda düzenlenmemiş olması büyük bir eksiklik olarak belirtilmekte ve bu husus doktrinde eleştiri konusu yapılmaktaydı. Seçimlik davanın kanunda düzenlenmiş olması, bir borçlar hukuku
kurumu olan seçimlik borç kurumuyla ilgili yasal düzenlemeyle de bir
paralellik sağlamıştır. Her seçimlik borç, seçimlik dava açılmasına sebebiyet vermemesine rağmen, seçimlik davalar seçimlik borçlarda söz konusu olmaktadır. Seçimlik borçların dava edilmesi halinde Hukuk Mu*
Konya Barosu Avukatı
Seçimlik Davanın Şartları ve Sonuçları
38
hakemeleri kanunun 112.maddesinde düzenlenmiş bulunan seçimlik
davalar ortaya çıkacaktır.
Seçimlik dava kanunda düzenlenmiş olmasına rağmen, seçimlik
davada, dava konusu iki farklı edim olması sebebiyle, yargılama aşamasında dava ile ilgili harçların, yargılama giderlerinin ve temyiz giderlerinin hesaplanmasında, harçların neye göre alınacağının gerek kanunda ve
gerekse de harçlar kanununda belirtilmemesi bir eksiklik olarak karşımıza çıkmakta ve bu husus belirsizliğe yol açmaktadır. Bu konularda
birincil olmasa bile ikincil düzenlemelerle açıklık getirilmesi gerektiği
düşünülmektedir. Seçimlik davalarla ilgili harçların alınmasına ilişkin
Harçlar kanununda bir düzenleme yapılması isabetli olacaktır.
Kanunda düzenlenen seçimlik davanın, kanunda düzenlendiği şekilde uygulanabilirliğinin fazla olmayacağı düşünülmektedir. Ancak
TBK.87.maddesinin emredici nitelikte olmaması dikkate alındığında,
tarafların seçimlik borç konusunda sözleşme yapabilecekleri göz ardı
edilmemelidir. Bu sebeple taraflar seçimlik borç konusunda iradelerine
uygun olarak sözleşme yapabileceklerdir. Seçimlik davanın, ancak ekonomik kriz dönemlerinde edim alacaklısının kendisinin edimini seçme
hakkına sahip olmadığını düşündüğü durumlarda, sözleşme ile hangi
edimi ifa edeceğini borçluya tanıyabileceği düşünülmektedir. Krizin
olmadığı serbest piyasa ekonomilerinde seçimlik dava ile karşılaşma
oranının çok düşük olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Yazının devamına, dergimizin dergimizin
Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
TÜRK SERMAYE PİYASASINDA FİNANSAL
RAPORLAMA ESASLARI*
(FUNDAMENTALS OF FINANCIAL REPORTING IN THE
TURKISH CAPITAL MARKET)
Yavuz AKBULAK
(SPK Başuzmanı/Chief Expert of Capital Markets Board of Turkey)
...
Bilindiği üzere, 06.12.2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası
Kanunu (6362 sayılı SPKn/Kanun), 30.12.2012 tarihli ve 28513 sayılı
Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiş ve yeni Kanun ile birlikte (mülga) 2499 sayılı SPKn yürürlükten kaldırılmıştır.
6362 sayılı SPKn’nun amacı, sermaye piyasasının güvenilir, saydam, etkin, istikrarlı, adil ve rekabetçi bir ortamda işleyişinin ve gelişmesinin sağlanması, yatırımcıların hak ve menfaatlerinin korunması için
sermaye piyasasının düzenlenmesi ve denetlenmesidir. 6362 sayılı SPKn;
a) sermaye piyasası araçları ve ihraççılara,
b) finansal raporlama, bağımsız denetim, derecelendirme ve değerlemeye,
c) sermaye piyasası faaliyetleri, aracılar ve özdüzenleyici kuruluşlara,
ç) kurumsal yatırımcılara,
d) denetim ve önlemlere ve
e) piyasa suçları ve yaptırımlara
ilişkin çok önemli yeni düzenlemeler getirmiştir.
Esasen finansal raporlar, işletmelerin faaliyetleri hakkında bilgi
edinmenin en temel aracıdır. Bu özelikleri nedeniyle finansal raporlar,
kamuyu aydınlatma ilkesi kapsamında olmazsa olmaz bir önemi haizdir.
Finansal raporların uluslararası standartlara uygun ve kaliteli bir şekilde
hazırlanması kadar önemli bir diğer husus ise, bu raporların yine uluslararası standartlara uygun bir şekilde bağımsız denetime tabi tutulmasıdır.
*
Bu yazıda yer alan görüşler yazarına ait olup çalıştığı kurumu bağlamaz, yazarın
çalıştığı kurum veya göreviyle ilişki kurulmak suretiyle kullanılamaz.
40
Türk Sermaye Piyasasında Finansal Raporlama Esasları
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 88’inci maddesinde
Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu’na, TTK’ya tabi tüm gerçek ve
tüzel kişilerce uygulanması zorunlu, uluslararası muhasebe/finansal raporlama standartları ile uyumlu Türkiye Muhasebe Standartları’nı yayımlama yetkisi verilmiştir. Mezkur maddede, diğerlerinin yanında,
SPKn kapsamındaki tüm kurumların finansal tabloları ile konsolide finansal tablolarına ilişkin özel hükümlerin saklı olduğu belirtilmiştir.
Dolayısıyla, TTK çerçevesinde Sermaye Piyasası Kurulu’nun (SPK/Kurul)
muhasebe standartları alanında, Türkiye Muhasebe Standartları ile
uyumlu ikincil düzenlemeler yapma olanağı bulunmaktadır. 6362 sayılı
SPKn ile bu konuda düzenleme yapma yetkisi SPK’ya verilmiştir.
...
Yukarıda yer alan düzenlemelerle;
a) Finansal tablolarının hazırlanmasında Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu tarafından yayımlanan TMS/TFRS’nin
esas alınması hüküm altına alınmıştır.
b) “İşletme” tanımı, yatırım fonları ile konut finansmanı ve varlık
finansmanı fonları dışında kalan tüm ihraççılar ve sermaye piyasası kurumlarını kapsayacak şekilde genişletilmiştir. İşletme tanımına, borsa
dışı halka açık ortaklıklar, ipotek finansmanı kuruluşları, varlık kiralama
şirketleri, merkezi takas kuruluşları, merkezi saklama kuruluşları, veri
depolama kuruluşları, derecelendirme kuruluşları, değerleme kuruluşları
ve bağımsız denetim kuruluşları dahil edilmişlerdir.
c) Banka ve sigorta şirketlerinde olduğu gibi, sermaye piyasası
araçları borsada işlem gören finansal kiralama, faktöring ve finansman
şirketlerinin, özel mevzuatlarına göre belirlenmiş şekil ve esaslar çerçevesinde finansal raporlarını düzenlemeleri, Tebliğ’de öngörülen finansal
rapor düzenleme yükümlülüğünün yerine getirilmesi hükmünde olduğu
hususu düzenlenmiştir.
ç) Konsolide finansal tablo düzenleme yükümlülüğü bulunan yatırım ortaklıkları, konsolide finansal tablolarının yanında bireysel finansal
tabloların hazırlanması yükümlülüğü getirilmiş olup, yatırım ortaklılarının uygulamaya uyum sağlayabilmeleri bakımından söz konusu yükümlülüğün uygulanma tarihi 01.01.2014 tarihinden sonraki ilk ara dönemden başlamak üzere ertelenmiştir.
...
Yazının devamına, dergimizin dergimizin
Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
HUKUK HABERLERİ
LEGAL NEWS
* Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği Değiştirildi
* Türk Dişhekimleri Birliği ve Dişhekimleri Odalarının Anlaşmalı Dişhekimlerinin Çalışma
Esasları Hakkında Yönetmelik Değiştirildi
* 6772 sayılı Kanun Kapsamına Giren Kurumlarda Çalışan İşçilere, 2015 Yılında Yapılacak
İlave Tediyelerin Sürelerinin Belirlenmesi Hakkında Karar Yayınlandı
* Elektrik Piyasasında İnşaatına Başlanmış Olan Tesislere Yeni Üretim Lisansı Verilmesi
Hakkında Yönetmelik Yürülükten Kaldırıldı
* Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesi Yayınlandı
* Hukuk Muhakemeleri Kanunu Bilirkişi Ücret Tarifesi Yayınlandı
* Hukuk Muhakemeleri Kanunu Hakem Ücret Tarifesi Yayınlandı
* Hukuk Muhakemeleri Kanunu Tanık Ücret Tarifesi Yayınlandı
* Ceza Yargılamasında Kanun Yolu ve Temyiz
* Avukatlık Ücret Sözleşmeleri Konulu Panel
Hukuk haberlerinin tamamına
Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz
YARGITAY
HUKUK KARARLARI
COURT OF CASSATION CIVIL CHAMBER
DECISIONS
* Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararları
Court of Cassation Assembly of Civil Chambers Decisions
* Yargıtay Hukuk Daire Kararları
Court of Cassation Civil Chambers Decisions
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARLARI
COURT OF CASSATION ASSEMBLY OF CIVIL CHAMBERS DECISIONS
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
Esas No.
2013/10-2281
Karar No. 2015/1727
Tarihi:
19.06.2015
İlgili Kanun/Madde
818 s. BK/50, 51, 141
• MESLEK HASTALIĞI SONUCU SÜREKLİ
İŞGÖREMEZLİK
• SORUMLULUKTA AYRI AYRI HER İŞVERENİN
KENDİ KUSURUNDAN SORUMLU OLMASI GEREĞİ
ÖZETİ: Davacının meslek hastalığına yakalandığı tarihe kadar iki ayrı
işyerinde, 10.04.2002-01.02.2003 tarihleri arasında C.. C..
Yıkama Ltd. Şti işyerinde, 02.06.2003-17.06.2004 tarihleri
arasında E.. Yıkama Ltd. Şti. işyerinde çalıştığı anlaşılmaktadır. Bu tür, muhtelif işyerlerinde çalıştıktan sonra meslek
hastalığının ortaya çıkması halinde, her işyerinde geçen çalışma süresi ve koşullarının meslek hastalığı nedeniyle oluşan
sürekli iş göremezlik oranına etkisi farklı olacağından işverenlerin kusurlarının ayrı ayrı belirlenmesi zorunludur. Bu
nedenle, bu tür sorumlulukta müteselsilen değil, ayrı ayrı her
işverenin kendi kusurundan sorumlu olması kabul edilmelidir.
O halde, ayrı zamanlarda ve ayrı ortamlarda meslek hastalığının oluşmasında birbirleriyle irtibatlı olmaksızın katkıları
bulunan davalıların kusurları oranında Kurum alacağından
sorumlu tutulmaları gerekirken yanılgılı değerlendirme ile
yazılı şekilde davalıların müşterek ve müteselsil sorumlu oldukları gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne ilişkin kararda
direnilmesi isabetsiz bulunmasına göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak
gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
Yargıtay Hukuk Kararları
46
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
Esas No.
2014/4-77
Karar No. 2015/1712
Tarihi:
19.06.2015
İlgili Kanun/Madde
2709 s. AY/40, 125, 129
657 s. DevletMemurlarıK/13
• HAKSIZ EYLEM NEDENİYLE MANEVİ TAZMİNAT
İSTEMİ
• DAVANIN KAMU GÖREVLİSİNİN HİZMET
KUSURUNDAN MI KİŞİSEL KUSURUNDAN MI
KAYNAKLANDIĞININ TESPİTİ
• İDARE ALEYHİNE AÇILMASI GEREKEN DAVALAR
ÖZETİ: Davacı, davalı F.. A..’ın başmüfettiş olduğunu, hakkında yürüttüğü soruşturma nedeniyle kendisine ait bilgisayardaki S.
adresine girdiğini, arkadaşları ile yaptığı görüşmelere ait bilgileri kayıt altına alarak soruşturma dosyasına eklediğini,
davalının eyleminin haberleşme özgürlüğünün ihlali niteliğinde olduğunu ve kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu
belirterek eldeki tazminat davasını açmıştır. Davacının bu
iddiası, içerikçe davalının kamu görevi sırasında ve yetkisini
kullanırken işlediği bir kusura dayanmaktadır. Hal böyle
olunca, davalının görevi dışında kalan kişisel kusuruna dayanılmadığına, eylemin görev sırasında ve görevle ilgili olmasına
ve hizmet kusuru niteliğinde bulunmasına göre, eldeki davada
husumet kamu görevlisine değil, idareye düşmektedir. Öyle
ise, dava idare aleyhine açılıp, husumetin de idareye yöneltilmesi gerekir. Bu nedenle, yerel mahkemece açıklanan yönler
gözetilerek, davalı F.. A.. hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeni ile reddedilmesi gerektiği gözetilmeyerek işin esasının incelenmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. O halde,
Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma
kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul
ve yasaya aykırıdır.
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
Esas No.
2014/18-51
Karar No. 2015/1678
Tarihi:
17.06.2015
47
İlgili Kanun/Madde
2709 s. AY/46
2942 s. KamulaştırmaK/11
• KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN TESPİTİ VE TESCİL
İSTEMİ
• BİRDEN FAZLA YAPI BİRİM FİYAT LİSTESİ
BULUNMASI
ÖZETİ: Dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu hükümleri uyarınca,
kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil istemine ilişkindir.
kamulaştırılan yapılara değer biçilirken, değerlendirme tarihindeki resmi birim fiyatları ve yapı maliyet hesapları ile yıpranma payı da göz önüne alınarak bedelin belirlenmesi; bu
değerlendirmeler yapılırken, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nca açıklanan yapı birim fiyat listesi yılın tamamında geçerli olmak üzere saptandığı gibi, yıl içerisinde ilan edilen
birden fazla yapı birim fiyat listesi bulunması halinde, en son
fiyat listesine göre değerlendirme yapılması gerektiği, yapı
birim fiyat listesi tüm yıl için geçerli olmak üzere belirlendiğinden anılan liste uyarınca tespit edilen değere ayrıca endeks
ilavesi yapılmasının gerek ve mümkün olmadığı her türlü duraksamadan uzaktır. Yerel Mahkemenin, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan yapı yönünden, davanın açıldığı 2011
yılının tamamında geçerli olan birim fiyat listesine göre belirlenen değere hükmetmesi gerekirken, ayrıca endeks ilavesi
suretiyle güncelleştirilmesi gerektiği yönündeki kabulü ile
kamulaştırma bedelinin fazla tespiti ve bu yöne ilişkin direnme
kararı isabetsizdir.
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
Yargıtay Hukuk Kararları
48
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
Esas No.
2014/18-38
Karar No. 2015/1657
Tarihi:
17.06.2015
İlgili Kanun/Madde
634 s. KMK/10, 12, 50
• ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ İSTEMİ
• YAPININ İMARA UYGUN ANCAK PROJESİZ İNŞA
EDİLMİŞ OLMASI
• EKSİKLİKLERİN GİDERİLİP YASAL KOŞULLARA
UYGUN HALE GETİRİLMESİ
ÖZETİ: Somut olayda da mahkemece öncelikle davaya konu taşınmaz
üzerindeki yapının onaylı projesinin ve sonradan değişiklik
yapılmış ise buna ilişkin tadilat projesinin olup olmadığının
taraflara ve ilgili belediyeye sorulup etraflıca araştırılması,
proje mevcut değilse, ilgili belediyeden alınacak ön bilgiye
göre yapının mevcut haliyle imar mevzuatına ve bulunduğu
yerin imar durumu ile fenne aykırılık oluşturmadığı veya
imara ya da projeye aykırılıklar giderildiği takdirde onay verilebileceğinin saptanması durumunda, öncelikle aykırılıkların
giderilmesi daha sonra yapının fiili durumunu yansıtan projenin hazırlattırılıp, ilgili imar müdürlüğünün onayının ve buna
bağlı olarak oturma izin belgesinin alınması, ayrıca Kat Mülkiyeti Yasasının 12. maddesinde sayılan diğer belgelerin tamamlattırılması için kat mülkiyetine geçiş suretiyle ortaklığın
giderilmesini isteyen davalı tarafa yetki ve yeterli süre verilmesi, bu hususlar eksiksiz yerine getirildiği takdirde de; dava
konusu taşınmaz üzerindeki yapıda her bir bağımsız bölümün
değeri ve bu değere göre özgülenecek arsa payı uzman bilirkişi
aracılığıyla saptanıp varsa fiili taksime göre, taksim yoksa
çekilecek kura ile önce her paydaşa birer bağımsız bölüm özgülendikten sonra arta kalan bağımsız bölümlerin pay oranları da gözetilmek suretiyle yine kura ile paydaşlara özgülenerek, gerekiyorsa bedel farkı nedeni ile ödenecek ivaz da belirlenmek suretiyle payların denkleştirilmesi, yönetim planı gibi
belgeleri paydaşların imzalamaktan kaçınması halinde bunların imzalanmış sayılması suretiyle araştırmanın tamamlanmasından sonra kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesine; belirtilen koşulların oluşmaması durumunda ancak, satışa karar verilmesi gerekir.
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
Esas No.
2014/2-32
Karar No. 2015/1655
Tarihi:
17.06.2015
49
İlgili Kanun/Madde
4721 s. TMK/166, 184
• EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI
VE ŞİDDETLİ GEÇİMSİZLİK NEDENİYLE BOŞANMA
• MANEVİ TAZMİNAT
• DAVALI EŞE KARŞI KASTEN YARALAMA SUÇUNUN
İŞLENMİŞ OLMASI
ÖZETİ: Davalının zaman zaman evden ayrıldığı ve torun bakmak için
oğlunun yanına gittiği, davacı ile davalının arasında yaklaşık
17 yıldır geçimsizlik bulunduğu, davacı M.'nın davalı H.'ya
sürekli küfür ettiği, onur kırıcı sözler söylediği ve davalıyı darp
ettiği, davacının davalıyı devamlı olarak evden kovduğu belirtilmiştir. Diğer yandan İzmir 5. Sulh Ceza Mahkemesi'nin
09.05.2012 tarihli 2011/1195 E, 2012/1446 K sayılı kararı ile
M.'nın davalı eşe karşı kasten yaralama suçundan dolayı ceza
aldığı da anlaşılmaktadır. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle, Türk Medeni Kanununun 166/2. maddesine göre boşanmaya karar
verilebilmesi için davalının az da olsa kusurunun bulunmasının gerekmesine, somut olayda davalı kadına atfı mümkün
hiçbir kusurun bulunmadığının anlaşılmasına göre, Hukuk
Genel Kurulunca benimsenen Özel Daire bozma kararına
uyulması gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
Esas No.
2013/19-1696
Karar No. 2015/1109
Tarihi:
27.03.2015
•
•
•
•
İlgili Kanun/Madde
4077 s. TüketiciK/4
6098 s. TBK/146, 147, 219, 221
6100 s. HMK/186, 266, 281
AYIPLI ARAÇ İÇİN ÖDENEN BEDELİNİN TİCARİ
FAİZİYLE BİRLİKTE TAHSİLİ
KAZANÇ KAYBI İLE ARACIN SERVİSTE KALACAĞI
SÜRE İÇİNDEKİ TAZMİNAT
AYIBIN HİLELİ OLUP OLMADIĞI KONUSUNDA
RAPOR ALINMASI
AYIBIN HİLE İLE GİZLENMİŞ OLMASI
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
Yargıtay Hukuk Kararları
50
ÖZETİ: Somut olayda, davaya konu uyuşmazlığın temelinde yatan
motor arızası konusunda rapor vermeye yeterli konusunda
uzman üç kişilik bilirkişi heyetinden; ayıbın varlığını ve niteliğini belirleme konusunda teknik bilirkişinin uzman olduğu,
hukukçu bilirkişiden bu konuda teknik rapor alınamayacağı
gözetilmek suretiyle ayıbın hileli ayıp olup olmadığı konusunda Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak, yukarıda
açıklanan ilkeler doğrultusunda davacı alıcının iğfal edilip
edilmediğinin tespiti ile varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile ve yazılı gerekçeyle karar
verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
Esas No.
2013/4-1575
Karar No. 2015/1102
Tarihi:
27.03.2015
İlgili Kanun/Madde
2709 s. AY/129
657 s. DevletMemurlarıK/13
• KAMU GÖREVLİSİNİN YETKİLERİNİ KULLANIRKEN
KUSURU SONUCU KİŞİYE ZARAR VERMESİ
• CİNSEL SALDIRI NEDENİYLE MANEVİ TAZMİNAT
İSTEMİ
• KİŞİSEL KUSUR VE HİZMET KUSURU
ÖZETİ: Dava, kamu görevlisinin yetkilerini kullanırken, kusuru sonucu kişiye zarar vermesinden kaynaklanan ve zarar görenin,
kamu görevlisi aleyhine açtığı tazminat davasıdır. Davacı,
kendisine karşı cinsel saldırıda bulunulduğunu ileri sürerek
manevi tazminat isteminde bulunduğundan davacının istemini
dayandırdığı bu maddi olgulardan, davalı doktorun göreviyle
ilgili bir eylemine değil, salt kişisel kusuruna dayanıldığı anlaşılmaktadır. Anayasanın 129/5. maddesi gereğince memurların ve diğer kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken meydana gelen zararlara ilişkin davaların idare aleyhine dava
açılabilmesinin, eylemin hizmet kusurundan kaynaklanmış
olması koşuluna bağlı bulunmasına; dava dilekçesinde sıralanan maddi olguların davalının salt kişisel kusuruna dayanıldığını göstermesi karşısında davanın adli yargı yerinde çözümlenmesi gerekir.
Kararların tamamuna dergimizin Ekim 2015 tarihli
154. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
YARGITAY HUKUK DAİRE KARARLARI
COURT OF CASSATION CIVIL CHAMBERS DECISIONS
YARGITAY
1. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/8231
Karar No. 2015/8460
Tarihi:
08.06.2015
İlgili Kanun/Madde
2644 s. TapuK/26
4721 s. TMK/2, 684, 706
6098 s. TBK/237
• ÇAPLI TAŞINMAZDAKİ BİNAYA ELATMANIN
ÖNLENMESİ
• HARİCİ BİR TAKSİM SÖZLEŞMESİ VE ÖZEL BİR
PARSELASYON PLANIN OLUP OLMADIĞI
• FİİLİ KULLANMA BİÇİMİNİN OLUŞUP
OLUŞMADIĞI
• BÜTÜNLEYİCİ PARÇALARDA MALİKLİK
ÖZETİ: Taşınmazda fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığının,
oluşmuş ise çekişmeli bölümün kimin kullanımına bırakıldığının saptanması, davacıya bırakıldığının saptanması halinde
davanın kabul edilmesi, aksi halde davacının taşınmazda çekişmesiz olarak kullandığı yada kullanabileceği bir bölümünün olup olmadığının açıklığa kavuşturulması, kullandığı
yada kullanabileceği yer varsa paylı mülkiyet hükümleri gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken noksan
soruşturma ile yetinerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru
değildir.
YARGITAY
1. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/8204
Karar No. 2015/8459
Tarihi:
08.06.2015
İlgili Kanun/Madde
2982 s. VergiMuafiyetiK/10
3194 s. İmarK/18
4721 s. TMK/684
• ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL İSTEMİ
• BİNANIN İMARDAN SONRA YAPILDIĞININ
SAPTANMASI
Yargıtay Hukuk Kararları
52
ÖZETİ: Çekişme konusu 35 parsel sayılı taşınmazın imar uygulamasına ilişkin belgelerinin getirtilmesi, davalının binasını imardan önce mi sonra mı yaptığının saptanması, imardan önce
yaptığı saptanır ise bina yaptığı taşınmazda kayden bir ilgisinin olup olmadığının açıklığa kavuşturulması, eğer davalı
binasını mülkiyet alanına yapmış da imar uygulamasıyla çekişmeli parselde kalmışsa 3194 sayılı Yasanın 18. maddesine
göre bina bedelinin saptanıp, mahkeme veznesine depo edildikten sonra elatmanın önlenmesi konusunda bir karar verilmesi, bedel ödeninceye kadar davalının binayı kullanma hakkı
olduğu gözetilerek, ecrimisil isteğinin reddedilmesi davalının
binasını imardan sonra yaptığının saptanması halinde de davacının payı oranında davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken noksan soruşturma ile yetinilerek gerekçesiz biçimde
yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/22801
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/12045
4721 s. TMK/166
Tarihi:
09.06.2015
• BOŞANMA DAVASI
• KADININ EŞİ HAKKINDA HAKSIZ ŞİKAYETTE
BULUNMASI
ÖZETİ: Davacı, birleşen boşanma davasında eşinin kendisini haksız
olarak şikayet ettiğini ve cinsel ilişkinin gerçekleşmediğini
savunmuş, yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, davalı
kadının eşi hakkında haksız şikayette bulunduğu kanıtlanmıştır. Gerçekleşen bu durum karşısında davacının birleşen boşanma davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı
şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş olup, hükmün bozulması gerekmektedir.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2015/3260
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/4166
4721 s. TMK/170, 202, 222, 224, 236
Tarihi:
11.03.2015
• MAL REJİMİNDEN KAYNAKLANAN ALACAK TALEBİ
• KATKI PAYI ALACAĞININ İSPATI
• MAL AYRILIĞININ GEÇERLİ OLDUĞU DÖNEMDE
EDİNİLMİŞ MALLAR
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
53
ÖZETİ: Araç, eşler arasında mal ayrılığının geçerli olduğu dönemde
edinilmiş ise, bu rejimde mal kime ait ise onundur. Şayet diğer
eş, bu aracın edinilmesine maddi bir katkı sağlamış ise, ispatlaması şartıyla, katkısı karşılığı bir alacak talep edebilir. Araç
edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde
edinilmiş ise, bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal kabul edilir. Edinilmiş malların ne şekilde
tasfiye edileceği ise, Türk Medeni Kanununun 226-231’nci
maddelerinde gösterilmiştir. Bu hükümlere göre, eklenecek ve
denkleştirilecek bir değer mevcut değilse, diğer eşin maddi bir
katkısının bulunup bulunmadığına bakılmaksızın, rejimin
sona erdiği tarihte mevcut olan edinilmiş malın, tasfiye anındaki değerinin yarısı üzerinde diğer eş katılma alacağına sahiptir. Davalı-davacının araçla ilgili talebinin yukarıda açıklanan esaslar çerçevesinde incelenerek, neticesine göre karar
verilmesi gerekirken, açıklanan yönler araştırılmadan eksik
inceleme ile hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/15724
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/9721
4721 s. TMK/596
Tarihi:
28.05.2015
• VASİYETNAMENİN AÇILIP OKUNMASI İSTEMİ
• BİLİNEN TÜM MİRASÇILAR VE DİĞER İLGİLİLERİN
USULÜNE UYGUN ÇAĞRILMASI GEREĞİ
ÖZETİ: Dava, vasiyetnamenin açılıp, okunması istemine ilişkindir.
Mütevaffanın bilinen tüm mirasçılarına, ve vasiyet alacaklılarına vasiyetname ekli duruşma gününü bildirir tebligatın yapılmadığı anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanunu'nun 596/2.
maddesi uyarınca bilinen tüm mirasçılar ve diğer ilgililer
usulüne uygun çağrılmadan, vasiyetnamenin açılıp okunması
doğru değildir. Mahkemece, yazılı şekilde hüküm kurulması
usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
54
Yargıtay Hukuk Kararları
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/15474
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/9072
775 s. GecekonduK/25, 26
Tarihi:
20.05.2015
• BELEDİYEYE PARA ÖDENMESİNE RAĞMEN ARSA
TAHSİSİ YAPILMAMASI
• ARSANIN BUGÜNKÜ RAYİÇ DEĞERİ ÜZERİNDEN
BEDEL TAHSİLİ
• İFANIN İMKANSIZ HALE GELMESİ
ÖZETİ: Mahkemece; tahsis edilen taşınmaza yakın bölgelerden ve
ifanın imkansız hale geldiği tarihe yakın zaman içinde yapılan
benzer yözölçümlü taşınmazların satışlarını bildirmeleri için
taraflara imkan tanınmalı, gerektiğinde re'sen emsal temini
yoluna gidilerek, bu emsallerde dikkate alınarak tahsis edilmesi planlanan taşınmazın rayiç değerinin mahallinde yapılacak keşif ile yeniden bilirkişi kurulu eşliğinde inceleme yapılarak denetime elverişli, bilimsel verilere uygun alınacak rapor
sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
YARGITAY
4. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/11049
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/8730
1086 s. HMUK/ 434
Tarihi:
29.06.2015
• TAZMİNAT İSTEMİ
• HARÇ VE GİDERLER TAMAMLANMADIĞI
TAKDİRDE MAHKEME KARARININ TEMYİZ
EDİLMEMİŞ SAYILMASI
ÖZETİ: Verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı
takdirde mahkeme kararının temyiz edilmemiş sayılmasına
karar verilir. 25/01/1985 günlü, esas: 1984/5 ve karar: 1985/1
sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, harca tabi
olmasına rağmen mahkeme kalemince harç hesap edilip ilgilisinden istenilmeden ve dolayısıyla harç alınmadan temyiz
defterine kaydedilen temyiz dilekçeleri hakkında da sözü edilen fıkrada öngörülen eksik harç ödenmesi halinde yapılacak
işlemle ilgili kuralın kıyasen uygulanması ve bu durumda
dilekçenin temyiz defterine kaydedildiği tarihte temyizin yapılmış sayılması gerekir.
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
55
YARGITAY
5. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2015/5670
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/11121
2942 s. KamulaştırmaK/11
Tarihi:
14.05.2015
• HAZİNE ADINA KAYITLI TAŞINMAZ ÜZERİNDE
BULUNAN MUHTESAT BEDELİNİN TAHSİLİ
• TAŞINMAZIN OLDUĞU GİBİ KULLANILMASI
HALİNDE GETİRECEĞİ NET GELİR
ÖZETİ: Kavak mahsulünün bir yılda hasat edilemeyeceği de
gözönünde tutularak kaç yılda kesim durumuna geleceği bilimsel yolla ortaya konup kesim durumunda elde edilecek net
geliri bulunup dikim gününden kesim gününe kadar yapılan
masraflar düşüldükten sonra kamulaştırılan taşınmaz malın,
kavakların kesim durumuna geldiği gündeki net geliri bulunup bir yıllık net geliri bulunduktan sonra bunada bilimsel
formül uygulanarak kapama kavaklık bedelinin bulunması ve
bilahare zemine ekilebilecek münavabe ürünlerinin net gelirine göre biçilen değer düşüldükten sonra muhdesat bedelinin
tespitine karar verilmesi gerekirken, bilirkişi raporunda yazılı
olduğu şekilde değer biçen rapora göre karar verilmesi, el
atılan taşınmazın bir kısmının kapama söğütlük kabul edilmiş
ise de söğüt ağaçlarının su kenarında yetişen ve teknik olarak
kapama bahçe olarak yetiştirilemeyeceği nazara alınarak İlçe
Tarım Müdürlüğünden söğüt ağaçlarının yaşlarına göre
maktu değerleri sorularak, bedellerine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
YARGITAY
5. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/26244
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/8011
2942 s. KamulaştırmaK/10
Tarihi:
15.04.2015
• KAMULAŞTIRMASIZ ELATILARAK SU İSALE
ENERJİ NAKİL HATTI VE YOL GEÇİRİLEN
TAŞINMAZLARIN MÜLKİYET BEDELİ
• İRTİFAK HAKKI KARŞILIĞININ TAHSİLİ VE
UĞRANILAN ZARARIN TAZMİNİ
• TAŞINMAZIN NİTELİĞİ GEOMETRİK DURUMU
YÜZÖLÇÜMÜ SU İSALE VE ENERJİ NAKİL
HATTININ GÜZERGAHI DİKKATE ALINMASI
GEREĞİ
• DEĞER DÜŞÜKLÜĞÜ ORANININ TAŞINMAZIN TÜM
DEĞERİNİN % 1,5 UNU GEÇEMEYECEĞİ
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
Yargıtay Hukuk Kararları
56
ÖZETİ: Dava, kamulaştırmasız el atılarak su isale, enerji nakil hattı ve
yol geçirilen taşınmazların mülkiyet bedeli ile, irtifak hakkı
karşılığının tahsili ve uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Dava konusu 145 parsel sayılı taşınmazın niteliği, geometrik durumu, yüzölçümü, su isale ve enerji nakil hattının
güzergahı dikkate alınarak irtifak hakkı nedeniyle değer düşüklüğü oranının taşınmazın tüm değerinin % 1,5'unu geçemeyeceği gözetilmeden daha yüksek oranda değer düşüklüğü
tespit eden rapora göre irtifak hakkı bedelinin fazla tespiti,
dava konusu taşınmazların tapu kaydında bulunan ipotek
şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru görülmemiş olup, hükmün bozulması gerekmektedir.
YARGITAY
6. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/10197
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/5531
6100 s. HMK/4
Tarihi:
04.06.2015
• KİRA SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN MENFİ
TESPİT İSTEMİ
• GÖREVLİ MAHKEME
ÖZETİ: Dava, kira sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit istemine
ilişkin olup, dava konusu alacak taraflar arasındaki kira ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Davanın, 6100 Sayılı HMK.'nun
yürürlüğe girmesinden sonra 25.02.2014 tarihinde Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemenin yukarıda belirtilen yasal düzenleme gereği dava dilekçesini görev yönünden ret ederek görevsizlik kararı ile dosyayı görevli Sulh Hukuk Mahkemesine göndermesi gerekirken, yazılı şekilde Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli
olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
YARGITAY
7. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2015/15624
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/8380
4857 s. İşK/13
Tarihi:
11.05.2015
5521 s. İşMahK/Gç2
• MEVSİMLİK İŞÇİ
• OTELİN SÜREKLİ ÇALIŞIP ÇALIŞMADIĞININ
TESPİTİ
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
57
ÖZETİ: Mahkemece davalı şirkete ait otelin belirli dönemlerde kapalı
olduğu kabul edilmiştir. Ancak bu hususta mahkemece ayrıntılı ve yeterli araştırma yapılmamıştır. Davalıya ait otelin sürekli çalışıp çalışmadığı, sezon sonlarında kapanıp kapanmadığı ilgili resmi kurumlardan ayrıntılı olarak araştırılarak,
araştırma sonuçları ile tanık beyanları birlikte değerlendirilerek sonuca varmak gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde
karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir gerekçesi ile verdiği bozma kararının, usul ve yasaya uygun olmasına, yerleşik
uygulamanın da bu yönde bulunmasına göre direnme kararının yerinde olmadığı anlaşıldığından Yargıtay Hukuk Genel
Kurulu'na gönderilmesine karar verildi.
YARGITAY
7. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2015/4354
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/5373
4857 s. İşK/32, 41, 46, 47, 57
Tarihi:
24.03.2015
• KIDEM TAZMİNATI İLE FAZLA ÇALIŞMA
• GENEL VE HAFTA TATİLİ
• YILLIK İZİN
• ÜCRET VE ASGARİ GEÇİM İNDİRİMİ
ÖZETİ: Dava asgari geçim indiriminin ödenip ödenmediğine ilişkindir. Davacı ile aynı yerde ve aynı işi yapan bir kısım işçilerin
dosyalarında yılda 3 ay hafta tatili çalışması yapıldığının belirtilerek hesaplama yapılırken bu dosyada ise davacının yılda
6 ay çalıştığı esas alınarak hafta tatili hesaplanması hatalıdır.
Yapılması gereken mevcut şekilde hesaplama yapılmasını gerektiren varsa davacıya özgü çalışma koşullarını tespit etmek,
aksi halde daha önce Yargıtay incelemesinden geçen dosyalar
esas alınarak yılda 3 ay hafta tatili yapılmaksızın çalışıldığının
kabulü ile sonuca gitmektir.
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
58
Yargıtay Hukuk Kararları
YARGITAY
8. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2015/8417
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/12903
6100 s. HMK/311
Tarihi:
11.06.2015
• DAVADAN FERAGAT
• DAVANIN HER AŞAMASINDA FERAGAT
MÜMKÜNDÜR
ÖZETİ: Davadan feragat HMK'nun 311. maddesi gcreğince kesin
hükmün sonuçlarını doğurur ve karşı tarafın kabulüne de
bağlı değildir. Karar kesinleşinceye kadar her aşamada feragat mümkündür. Bu durum karşısında karar ortada durdukça
mahkemenin davayı yeniden ele alıp feragat nedeniyle bir
karar vermesi mümkün değildir. Bu itibarla, mahkemenin
feragat hakkında hüküm verebilmesi için kararın bozulması
gerekmektedir. Nitekim, Yüksek Yargıtay'ın yerleşmiş uygulaması da bu şekildedir.
YARGITAY
8. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2015/359
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/4829
2004 s. İİK/44, 97
Tarihi:
23.02.2015
6098 s. TBK/202
• İSTİHKAK İDDİASININ REDDİ
• TİCARİ İŞLETME DEVRİ NİTELİĞİ
• İSPAT YÜKÜ
ÖZETİ: Davacı alacaklı tanığı F. A.'ün yeminli beyanında işletmeyi
kapattığını açıkladığı tarihten sonraya tekabül eden tarihte
borçluyu haciz yapılan işyerinin önünde gördüğünü bildirdiği
hususları hep birlikte değerlendirildiğinde; üçüncü kişinin
işletmeyi borçlunun işletmesinden bağımsız olarak faaliyete
geçirdiği iddiasını ispatlayamadığı sonucuna ulaşılmıştır. Aksine, borçlu ile üçüncü kişinin alacaklıların alacaklarına
ulaşmasını engellemek amacıyla danışıklı (muvazaalı) olarak
birlikte hareket ettiklerinin kabulü gerekecektir. Yapılan bu
işlemlerin alacaklının haklarını etkilemeyeceği açıktır. Bir an
için yapılan devir işlemlerinin danışıklı olmadığı düşünülse
dahi, borçlu ile davacı arasındaki ilişki ticari işletme devri
niteliğinde bulunduğundan ve takibe dayanak borç işletme
devrinden önce doğduğundan, İİK’nun 44. ve 6098 sayılı
TBK’nun 202. maddelerinin uygulanması gerekecektir. İşletmeyi devralan kişi, devraldığı işletmenin borçlarından sorumludur.
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
59
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2015/14601
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/20243
6100 s. HMK/107, 110, 114, 115
Tarihi:
03.06.2015
• KIDEM TAZMİNATI İLE İZİN ÜCRETİ
• BELİRSİZ ALACAK DAVASI
• TAZMİNATLARA ESAS ÜCRET MİKTARININ
BELİRLENEBİLMESİNİN MÜMKÜN OLUP
OLMADIĞI
• DAVA ŞARTI NOKSANLIĞI
ÖZETİ: Alacaklının “alacağının tamamını tam olarak” tespiti mümkün değildir. Bu nedenle hesabın unsurlarındaki tartışma ve
belirsizlik, alacağın da belirsiz olması sonucunu doğurur. Bu
bağlamda, tazminatlara esas ücret miktarının davacı tarafça
davanın açıldığı anda tam olarak belirlenebilmesinin mümkün
olmadığı açıkça anlaşılmıştır. Ücret konusundaki bu belirsizlik alacakları da belirsiz kılmaktadır. Dolayısıyla davacının
belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararı vardır. Mahkemenin aksi yöndeki tespit ve değerlendirmesi hatalı olup kararın bozulması gerekmiştir. Öte yandan, talep edilen alacakların belirli olduğu kabul edilse dahi, mahkemece davanın dava
şartı noksanlığından usulden reddine karar verilebilmesi için,
6100 sayılı HMK’nun 115 inci maddesinin 2inci fıkrası uyarınca davacı tarafa dava şartı eksikliğini gidermesi için bir
başka ifadeyle belirsiz olan alacaklarını belirli hale getirebilmesi için kesin süre verilmesi gerekir. Dava şartı olan hukuki
yarar, tamamlanabilir dava şartlarındandır. Mahkemece, davacı tarafa bu şekilde bir süre verilmediği anlaşılmıştır. Karar
bu yönüyle de hatalıdır.
YARGITAY
10. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2015/7007
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/10081
5510 s. SSGSSK/19, 21, 34
Tarihi:
26.05.2015
• İŞ KAZASI SONUCU ÖLEN SİGORTALININ HAK
SAHİPLERİNE BAĞLANAN GELİR NEDENİYLE
UĞRANILAN KURUM ZARARI
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
Yargıtay Hukuk Kararları
60
ÖZETİ: Dava, iş kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelir nedeniyle uğranılan Kurum zararının 5510 sayılı
Yasa'nın 21. maddesi uyarınca tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, hak sahiplerinden M. S. bakımından hesap raporunda belirlenen gerçek zararın, bağlanan gelirin ilk peşin
değerinden düşük çıktığından bahisle gerçek zararın kusur
karşılığına hükmedilmişse de; gerçek zarar hesap raporunda;
5510 sayılı Kanunun 19. ve 34 maddeleri uyarınca, ölenin
gelirinin % 70'i dağıtıma esas tutularak, çocuk yoksa, bu
meblağın % 75'i eşe, çocuk varsa, eşin payı % 50'ye düşürülerek, her bir çocuk için % 25 oranı üzerinden payların dağıtılması gerektiği ve orta öğrenimin zorunlu olması nedeniyle hak
sahibi erkek çocuğunun 20 yaşında gelirden çıkacağı gözetilmeksizin, 18 yaşına kadar destekten yararlanacağının kabul
edildiği anlaşılmış hak sahibi M. S. yönünden, hesap raporunda belirtilen esaslara uygun hesaplama yapılmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki
olgular gözetilerek gerçek zarar hesabı yapılması gerekirken,
yazılı şekilde hatalı hesap raporuna dayalı olarak karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
YARGITAY
10. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/27513
Karar No. 2015/4813
Tarihi:
17.03.2015
İlgili Kanun/Madde
2918 s. KTK/93
506 s. SSK/12, 26
5510 s. SSGSSK/16, 21
6098 s. TBK/55
6102 s. TTK/1484
• TRAFİK KAZASI SONUCU VEFAT EDEN
SİGORTALININ HAK SAHİBİNE BAĞLANAN ÖLÜM
GELİRİ
• SİGORTACININ SORUMLULUĞUNUN SONA ERMESİ
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
61
ÖZETİ: Davalı sigorta şirketi 225.000,00 TL olan zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi kapsamında, 70.213,00 TL’yi davanın açıldığı 07.10.2013 tarihinden önce 07.06.2012 tarihinde hak sahiplerine tazminat olarak ödediğini ve poliçe limiti yanında
ödemekle sorumlu olduğu gerçek zararın ödemesini gerçekleştirmesi nedeniyle tazmin sorumluluğunun ortadan kalktığını iddia etmekte ise de; davalı sigorta şirketinin hesap yapmak suretiyle belirlediği ve ödemesi gereken gerçek zarardan
5510 sayılı Kanunun 21. maddesinde düzenlenen ölçüde sosyal sigorta yardımının indirilmesi gerektiği, buna göre gerçek
zarar için bakiye poliçe limiti kaldığı ve eldeki davada tazmini
istenen Kurum zararını davalı sürücünün karşılamak zorunda
olduğu, dolayısıyla davalı sigorta şirketinin eldeki davaya
konu Kurum zararını bakiye poliçe limitiyle sınırlı şekilde
ödemek zorunda olduğunun belirgin olmasına göre, yerinde
görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna
uygun olan hükmün onanması gerekmektedir.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/9012
Karar No. 2015/6172
Tarihi:
30.04.2015
İlgili Kanun/Madde
2709 s. AY/36
6100 s. HMK/27
7201 s. TebligatK/12, 13, 35
• LİMİTED ŞİRKETİN HAKLI NEDENLE FESİH VE
TASFİYESİ
• TARAF TEŞKİLİ YAPILMADAN SAVUNMA HAKKI
KISITLANMAK SURETİYLE HÜKÜM KURULMASI
ÖZETİ: Dava, limited şirketin haklı nedenle fesih ve tasfiyesi istemine
ilişkindir. Davalı şirket tarafından dava tarihinden önce adres
değişikliği yapıldığı ve bu hususun ticaret sicil gazetesinde
usulüne uygun olarak ilan edildiği gözönüne alındığında
mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda
davalı bakımından taraf teşkili yapılmadan, savunma hakkı
kısıtlanmak suretiyle, yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi doğru
olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
62
Yargıtay Hukuk Kararları
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2015/2375
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/7873
5846 s. FSEK/6, 7, 35
Tarihi:
08.06.2015
• HAT ESERLERİNİN HAKSIZ KULLANIMI
• HAKSIZ REKABET VE TECAVÜZÜN MEN VE REFİ
• MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT İSTEMİ
• ALINTILARDA KULLANILAN ESERİN VE ESER
SAHİBİNİN ADINDAN BAŞKA BU KISMIN ALINDIĞI
YERİN DE BELİRTİLMESİ GEREĞİ
ÖZETİ: Davacı tarafından hazırlanan kitap gelmiş geçmiş kadın hat
sanatçıları ve onların eserleri hakkında bilgi verilip örneklerin
sunulduğu ilmi nitelikli derleme eser mahiyetindedir. Davacı
vekilinin dava dilekçesinde belirttiği üzere intihal konusu
eserler Haziran 2010 tarihinde düzenlenen Uluslararası Kadın
Hattatlar Sempozyumu ve İcazet töreninde sergilenip umuma
arz edilmiştir. Dava konusu kitaba alınan eserlerde eser sahiplerinin kim olduğu hususu açıklandığı gibi iltibas edilen
eser sayısında da dürüstlük kuralının haklı göstereceği ölçüye
uygun davranılmıştır. Açıklanan bu hususlar gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle
kabulü doğru görülmemiş, kararın bu nedenle temyiz eden
davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2015/4886
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/18631
2004 s. İİK/82
Tarihi:
30.06.2015
• MESKENİYET İDDİASI NEDENİYLE
HACZEDİLMEZLİK ŞİKAYETİ
• BORÇLUNUN HALİNE MÜNASİP EVİ
HACZEDİLEMEZ
• HACZEDİLEN YERİN KIYMETİ FAZLA İSE
SATILMASI GEREĞİ
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
63
ÖZETİ: Mahkemece; yukarıda açıklandığı üzere bilirkişilerden ek
rapor alınarak borçlunun kanunen bakmakla yükümlü olduğu
kişi sayısı, bu kişilerin sosyal ve ekonomik durumları da göz
önünde bulundurulmak suretiyle, borçlunun, bulunduğu yerden daha mütevazi koşullara sahip yerlerde daha mütevazi
niteliklere haiz, haline münasip evi alabileceği değerin belirlenmesi, bu tespitlerden sonra borçlunun haline münasip evi
alabileceği miktar, mahcuzun değerinden az ise mahcuzun
satılarak, borçlunun haline münasip ev alması için gerekli
bedelin kendisine, artanın alacaklıya ödenmesine, satışın
borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile ve yetersiz rapora dayalı olarak yazılı şekilde hüküm
tesisi isabetsizdir.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2015/6910
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/10617
2004 s. İİK/114, 126
Tarihi:
21.04.2015
• İHALENİN FESHİ İSTEMİ
• SATIŞ KARARINDA BELEDİYEDE İLAN YAPILMASI
• BELEDİYEDE YAPILAN İLANIN USULSÜZ
OLMASININ İHALENİN FESHİ NEDENİ OLUP
OLMADIĞI
ÖZETİ: Somut olayda, 11.06.2014 tarihli satış kararında belediyede
ilan yapılmasına dair bir karar bulunmadığı görülmektedir.
Satış kararında belediyede ilan yapılması yönünde karar
alınmadığından, belediyede yapılan ilanın usulsüz olması
ihalenin feshi nedeni olarak kabul edilemez. Diğer yandan
adliye divanhanesinde yapılmasına karar verilen ilan da
11/06/2014 tarihinde ilan panosuna asılmış olup, bu tutanağın
hangi tarihte indirildiğinin belirtilmemesi de ihalenin feshi
nedeni olarak kabul edilemez. Kaldı ki tirajı 50.000 in üzerinde ulusal çapta yayın yapan bir gazete olan H. Gazetesi'nde
ve elektronik ortamda ilanlar yapılmakla ilanlardan beklenen
amaç yasanın öngördüğü şekilde yerine getirilmiş bulunmaktadır. O halde, mahkemece, ihalede başkaca bir usulsüzlük de
bulunmadığından istemin reddine karar verilmesi gerekirken
yerinde olmayan yazılı gerekçe ile kabulü isabetsizdir.
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
64
Yargıtay Hukuk Kararları
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/26470
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/23063
6100 s. HMK/266
Tarihi:
02.07.2015
• ECZANENİN HAKEDİŞİNDEN YAPILAN KESİNTİ
YÖNÜNDEN MUARAZANIN GİDERİLMESİ
• ÜÇ HEKİMİN YAZACAĞI İLACIN TEK HEKİMİN
YAZDIĞI REÇETE İLE KARŞILANAMAYACAĞI
ÖZETİ: Hükme dayanak bilirkişi raporunda ilaç takip sisteminin tek
başına kontrol mekanizması sayılmayacağı eczacının da SUT
hükümlerine göre reçetelerin yerindeliği kontrol etmesi gerektiği mütalaa edilmiş ise de, kurumun bizzat kendisinin bilgi
yükleyerek oluşturduğu ve tek denetleyicisi olduğu sistemin
onay vermesi ile hastaya ulaştırıldığı sabit olan ilacın kuruma
fatura edilmesinde eczacı davacıya atfı kabil kusur bulunmadığının kabulü gerekir. Mahkemece bu husus gözetilerek
davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde
hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını
gerektirir.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/23111
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/16001
6100 s. HMK/200, 203
Tarihi:
18.05.2015
• VEKALET GÖREVİNİN KÖTÜYE KULLANILMASI
NEDENİ İLE ALACAK İSTEMİ
• TARAFLARIN KARDEŞ OLDUĞU GÖZETİLDİĞİNDE
TANIĞIN DİNLENEBİLECEĞİ
• YAZILI İSPAT ŞARTI
ÖZETİ: Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeni ile alacak
isteminden ibarettir. Mahkemece HMK 200 maddesi gereğince
yazılı ispat şartı gereği davalının savunmasını ispat edemediği
gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, somut
olayda bu kanun hükmü uygulanamaz. Tarafların kardeş
olduğu gözetildiğinde HMK.nun 203/1 maddesi gereğince
tanık dinlenebilir. Hal böyle olunca davalının tanıkları celp
edilip dinlenmeli ve varsa davacıdan karşı delilleri sorulup
toplanarak, tüm bu deliller değerlendirildikten sonra hasıl
olacak sonuca uygun bir karar verilmelidir. Mahkemenin bu
yönü göz ardı ederek yanlış değerlendirme ve eksik inceleme
ile yazılı şekilde hüküm tesis etmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
65
YARGITAY
14. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2015/3126
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/4750
6100 s. HMK/305
Tarihi:
28.04.2015
• TAPU İPTALİ VE TESCİL
• TAZMİNAT İSTEMİ
• TAVZİH KARARININ YETERİNCE AÇIKLIK
TAŞIMAMASI
ÖZETİ: Mahkemece hüküm sonucunda dava konusu bağımsız bölümlerde iptal edilen payların davacılar adına ne şekilde tescil
edileceği hususu açıklanmamış, 02.05.2014 tarihli tavzih kararında ise iptaline karar verilen 1/4 hisselerin davacılar adına
hangi oranlarda tescil edileceği gösterilmiş ve bu kararda da
davacı E. G.'ün payının hatalı yazıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece dava konusu taşınmazdaki bağımsız bölümlerde iptaline karar verilen payların davacılar adına hangi
oranlarda tescil edileceği açık ve infaza elverişli şekilde yeniden belirlenmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar
verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün ve tavzih
kararının bozulması gerekmiştir.
YARGITAY
15. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/3791
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/2901
4721 s. TMK/6
Tarihi:
28.05.2015
6100 s. HMK/190, 200, 202
• ESER SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN İŞ
BEDELİNİN TAHSİLİ İSTEMİ
• MÜDDEABİHİN MİKTARINA GÖRE DAVACININ
DAVASINI SENETLE İSPAT ETME ZORUNLULUĞU
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
Yargıtay Hukuk Kararları
66
ÖZETİ: Taraflar arasında akdi ilişkinin kurulduğunu ispat açısından
HMK'nın 202. maddesinde ifadesini bulan yazılı delil yada
yazılı delil başlangıcı niteliğindeki bir belgeye dayanılmadığı
gibi, aynı Kanun'un 200/2. maddesi gereğince davalı vekilince
tanık dinlenmesine açıkça muvafakat edilmediğinden, dinlenen tanık beyanlarına göre de taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisinin kurulduğu kabul edilemez. Davacı, dava dilekçesinde sair deliller demek suretiyle yemin deliline dayanmış
ise de, 05.11.2012 tarihli dilekçesinde yemin teklif etmeyeceğini beyan etmekle, davacı ile davalı arasında akdi ilişkinin
varlığı usulünce kanıtlanamamış olup, davanın tümden reddine karar vermek gerekirken akdi ilişkinin kurulduğu
düşüncesiyle kısmen kabulü yolunda hüküm kurulması doğru
olmamış, açıklanan nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
YARGITAY
15. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2015/1911
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/2771
6100 s. HMK/27, 114, 127, 137, 138, 139
Tarihi:
22.05.2015
• ESER SÖZLEŞMESİ BEDELİNİN TAHSİLİ
• İTİRAZIN İPTALİ DAVASI
• GÖREVSİZLİK VEYA YETKİSİZLİK KARARI
• SAVUNMA HAKKI TANINMASI GEREĞİ
ÖZETİ: Görevsizlik veya yetkisizlik kararı üzerine davaya bir başka
mahkemede devam edilmemesi halinde davalıya kararı veren
mahkemeden yargılama giderlerini talep etme hakkı da vermiştir (madde 331/2 son cümle). Davalının bu haklarını kullanabilmesi, dava dilekçesinin kendisine tebliğ edilmiş olmasını gerektirir. 6100 sayılı HMK'nın 114. maddesi uyarınca
dava şartlarından olan görev konusunda aynı Kanun'un 138.
maddesi uyarınca dosya üzerinden karar verilebilir ise de,
ancak bunun için dava dilekçesinin davalıya tebliğ edilerek
savunma hakkı tanınması gerekir. Dava dilekçesi tebliğ
edilmeden dosya üzerinden görevsizlik kararı verilmesi
HMK'nın 27. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkına da aykırılık oluşturmaktadır.
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
67
YARGITAY
16. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/19581
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/5455
7201 s. TebligatK/21
Tarihi:
05.05.2015
• TAPU İPTALİ VE TESCİL İSTEMİ
• TARAF TEŞKİLİ SAĞLANMADAN DAVANIN
ESASINA GİRİLEREK HÜKÜM KURULAMAYACAĞI
ÖZETİ: Somut olayda davalı İ. K.'ın nüfus kayıt örneğinden yerleşim
yeri adresinin ''G... Mahallesi, Y... Sok. No:... Bağcılar/İstanbul'' olduğu bildirildiği halde; dava dilekçesinin, davalının bu adresine değil, “Güneşli Köyü, Merkez Mahallesi,
Y... Sok. No:... Bağcılar/İstanbul'' adresine Tebligat Kanunu'nun 21. maddeye göre usulüne aykırı tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Bu halde duruşmaya başlanmadan önce taraf
teşkilinin sağlandığından söz edilemeyeceği kuşkusuzdur. Hal
böyle olunca; davalı İ. K.'a dava dilekçesi ve duruşma günü
yöntemine uygun şekilde tebliğ edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin tüm
deliller toplanıp değerlendirilerek sonucuna göre bir karar
verilmelidir.
YARGITAY
16. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/12899
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/1878
3402 s. KadastroK/41
Tarihi:
10.03.2015
• DÜZELTME İŞLEMİNİN KALDIRILMASI İSTEMİ
• HATALARIN DÜZELTİLMESİ
ÖZETİ: Mahkemece, her ne kadar esastan red kararı verilmişse de
3402 sayılı Kanun'un 41. maddesi gereğince düzeltme işlemi
talebi 119 ada 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazlar maliki K... Şarapları A.Ş. tarafından istenilmiş olup, davacı açıkça kendi
taşınmazında düzeltme işlemi sonucu meydana gelen eksilmenin 5 parsel sayılı taşınmazdan kaynaklandığını ileri sürmüş
olmakla, 5 parsel sayılı taşınmaz maliki şirkete karşı husumet
yöneltilmesi gerekirken, Kadastro Müdürlüğünün hasım
gösterilmesi doğru olmayıp, Bu husus bozmayı gerektirmekte
ise de, yapılan bu hatanın düzeltilmesi yeniden yargılamayı
gerektirmediğinden, hükmün gerekçesinin bu şekilde düzeltilerek sonuç itibariyle doğru olan kararın onanması gerekmektedir.
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
68
Yargıtay Hukuk Kararları
YARGITAY
17. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2015/6573
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/7707
6098 s. TBK/49
Tarihi:
25.05.2015
• TRAFİK KAZASINDAN KAYNAKLANAN CİSMANİ
ZARAR NEDENİYLE ÖDENEN TEDAVİ GİDERİNİN
RÜCUAN TAHSİLİ
• TEDAVİ GİDERLERİNDEN SORUMLULUK
ÖZETİ: Dairemizin 13/02/2013 gün 2012/2304 Esas 2013/1478 Karar
sayılı ilamı ile bozulmuş, bozma kararında, tedavi giderleri
yönünden davaya Sosyal Güvenlik Kurumu'nun dahil edilmesi
ve 6111 sayılı yasa kapsamında bulunan tedavi giderleri yönünden sigorta şirketi yerine Sosyal Güvenlik Kurumu'nun
sorumlu tutulması gerektiği belirtilmiştir. Bu durumda mahkemece, anılan dosyanın sonucu beklenerek davaya dahil edilen Sosyal Güvenlik Kurumu yönünden verilecek karar sonucuna göre işbu dava yönünden karar verilmesi gerekirken
eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı
gerektirmiştir.
YARGITAY
17. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/18864
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/4413
2004 s. İİK/257
Tarihi:
18.03.2015
2918 s. KTK/52
• TRAFİK KAZASINDA ARACIN HASAR GÖRMESİ VE
YARALANMA
• MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT DAVASI
• ZARARIN HAKSIZ EYLEMDEN KAYNAKLANMASI
• İHTİYATİ HACİZ
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
69
ÖZETİ: Dava, trafik kazasında aracın hasar görmesi ve yaralanma
nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır. Zarar
haksız eylemden kaynaklandığından tazminat haksız eylemin
gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki
"muacceliyet" kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır. Yukarıda belirtilen
belgelerde nazara alındığında davacının maddi ve manevi
zararlarının olabileceği kuvvetle muhtemeldir. Haksız fiil tarihi itibarıyla davacının maddi ve manevi tazminat alacakları
muaccel hale gelmiştir. ihtiyati haczin talep edildiği, davanın
ilk açıldığı aşamada zararın miktarının net olarak belirlenmesini beklemek hakkaniyetle bağdaşmaz. Zaten davacı vekili de
fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak kısmi dava açmıştır.
İİK.nın 257. maddesi; rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya
üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir hükmünü içermektedir. Bu durumda mahkemece davalıların ihtiyati hacze
itirazlarının reddine karar verilmesi gerekir.
YARGITAY
18. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/21524
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/10224
2942 s. KamulaştırmaK/10, 11
Tarihi:
15.06.2015
• KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN TESPİTİ VE İDARE
ADINA TESCİLİ
• HAKKANİYET İLKESİ
• KAMULAŞTIRMA BEDELİNE FAİZ UYGULANMASI
GEREĞİ
ÖZETİ: Her ne kadar, getirilen bu faiz hükmü maddi hukuka ilişkin
olup, aynı yasanın 29. maddesi gereğince yayımı tarihinden
sonra açılacak davalara uygulanması gerekir ise de;
30.04.2013 tarihinden sonra açılacak davalar için yapılan bu
düzenleme ile Anayasa Mahkemesi'nin makul süreyi aşan
yargılamanın hak ihlali oluşturduğuna ilişkin kararı birlikte
değerlendirildiğinde, 30.04.2013 tarihinden önce açılmış ve
henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili
davalarında öngörülen dört aylık yargılama süresinin makul
süre kabul edilerek, hakkaniyet gereğince taşınmaz malikinin
zararının giderilmesi amacıyla dava tarihinden itibaren dört
aylık sürenin bittiği tarihten, karar tarihine kadar tespit edilen
kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiğinden de
hükmün bozulması gerekmiştir.
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
70
Yargıtay Hukuk Kararları
YARGITAY
18. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/19327
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/7144
4721 s. TMK/336, 342
Tarihi:
30.04.2015
• DOĞUM TARİHİNİN DOĞUM RAPORU
DOĞRULTUSUNDA DÜZELTİLMESİ TALEBİ
• EŞİN SONRADAN İCAZETİ İLE DE VELAYETİN
BİRLİKTE KULLANILMASI GEREĞİ
ÖZETİ: 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 336. maddesinde “Evlilik devam ettiği sürece ana ve baba velayeti birlikte kullanırlar." hükmü mevcuttur. Bu madde hükmüne göre eşlerden
herhangi birine öncelik veya üstünlük tanınmamıştır. Aynı
Kanunun 342. maddesinde de ayırım yapılmaksızın anne ve
babanın, çocuğu velayetleri çerçevesinde temsil edecekleri
ilkesi getirilmiştir. Emredici nitelikteki bu hükümler, evlilik
birliği içinde velayetin kullanılması kapsamında, ana ve baba
tarafından çocuk adına açılacak tüm davalar yönünden geçerlidir. Buna göre, asıl olan eşlerin birlikte dava açmaları ise
de, bunlardan birisi tarafından açılacak davaya diğer eşin
sonradan icazetini bildirip olumlu iradesini ortaya koyması ile
de velayetin birlikte kullanılması gerçekleşmekte olup, diğer
eşin katılımının veya rızasının sağlanamadığı davanın reddi
gerekmektedir.
YARGITAY
19. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/19238
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/8203
2004 s. İİK/72
Tarihi:
02.06.2015
• MENFİ TESPİT İSTEMİ
• HÜKME ESAS ALINAN BİLİRKİŞİ KÖK VE EK
RAPORUN HÜKÜM KURMAYA ELVERİŞLİ
OLMAMASI
• YEMİN TEKLİF HAKKI HATIRLATILMADAN YAZILI
ŞEKİLDE HÜKÜM KURULMASI
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
71
ÖZETİ: Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporu denetime ve hüküm kurmaya elverişli değildir. Raporlar davacıların itirazına uğramıştır. Davacıların dava dilekçesi ekinde
sunduğu 17.09.2008 tarihli davalı faturası içeriğinde davalının
davacıya fatura tarihi itibariyle 334.021,88 -TL borçlu olduğu
şeklindeki ifade de dikkate alınarak, konusunda uzman bilirkişiye davalının ticari kayıtları ve dayanak fatura ve belgeleri
ayrıntılı olarak incelettirilip, Yargıtay denetimine elverişli
rapor alınması, kabule göre de, davacının yemin deliline dayandığı dikkate alınmaksızın yemin teklif hakkı hatırlatılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş olup,
hükmün bozulması gerekmektedir.
YARGITAY
20. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2015/1548
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/6481
2004 s. İİK/50
Tarihi:
26.06.2015
• GENEL NAKDİ VE GAYRİNAKDİ KREDİ
SÖZLEŞMESİ
• BİR VEYA BİRDEN FAZLA MAHKEMENİN
SÖZLEŞMEYLE YETKİLİ KILABİLMESİ
ÖZETİ: Dava, Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi nedeniyle
itirazın iptali istemine ilişkindir. Davada taraf olmayan E.
Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şirketi ile davacı T. İ. Bankası arasında imzalanan 12.05.2011 tarihli Genel Nakdi ve Gayrinakdi
Kredi Sözleşmesinin 86. maddesiyle ihtilal halinde sözleşmeyi
imzalayan Banka şubesinin bulunduğu yer ile Antalya Mahkemelerinin yetkili olacağına dair yetki sözleşmesi yapıldığı,
ayrıca sözleşmenin 90. maddesi ile de davalı kefilin sözleşme
hükümlerinin haklarında geçerli olacağını kabul ve taahhüt
ettiği ve davanın 01.10.2011 tarihinden sonra 03.10.2012 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda uyuşmazlığın, 6100
sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 17. maddesi uyarınca Antalya 6. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir.
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
72
Yargıtay Hukuk Kararları
YARGITAY
21. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2015/11147
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/12978
2709 s. AY/90
Tarihi:
08.06.2015
5510 s. SSGSSK/4
• YURTDIŞI BORÇLANMASININ 5510 SAYILI YASANIN
4/1 - A MADDESİ KAPSAMINDA GEÇERLİ
OLDUĞUNUN TESPİTİ
• YURTDIŞINDA FİİLİ ÇALIŞMASININ BULUNDUĞU
TARİHİN ÜLKEMİZDE SİGORTALILIK BAŞLANGIÇ
TARİHİ OLARAK TESPİTİ
ÖZETİ: Davacının borçlanma talep tarihinden önce Türkiye'de 5510
sayılı Kanun'un 4/1-(a) bendi kapsamında sigortalılığı bulunmadığından 3201 sayılı Kanun'un 5.maddesinin 4.fıkrasına
göre yurt dışı hizmet borçlanmasına ait sürelerin 5510 sayılı
Kanun'un 4/1-(b) bendi kapsamında sigortalılık haline göre
geçmiş sayılacağına ilişkin tespit doğrudur. Ancak, yukarıda
da açıklandığı gibi Türkiye ile sosyal güvenlik sözleşmesi bulunan ülkelerde ilk defa çalışmaya başlanılan tarihin ülkemizde sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabul edilebilmesi
için 3201 sayılı Yasa kapsamında borçlanma talebinde bulunulması veya kısmen de olsa borçlanma bedelinin ödenmesi
zorunlu değildir. Öte yandan, sigortalılık başlangıcına ilişkin
tespitin davacının aylık bağlama oranlarını etkileyeceği bu
nedenle böyle bir talepte bulunmasında hukuki yararı bulunduğu tartışmasızdır. Bu nedenle, davacının yurt dışında fiili
çalışmasının bulunduğu 13.04.1971 tarihinin ülkemizde sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespitine karar verilmesi gerekirken 3201 sayılı Yasa kapsamında prim ödemesi bulunmadığı ve hukuki yararı olmadığı gerekçesiyle istemin reddine
karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
73
YARGITAY
22. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2015/14787
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/23536
4857 s. İşK/17, 32, 46, 47, 57
Tarihi:
09.07.2015
5521 s. İşMahK/1
• KIDEM VE İHBAR TAZMİNATI
• YILLIK İZİN ÜCRETİ
• ULUSAL BAYRAM VE GENEL TATİL ÜCRETİ
• FAZLA MESAİ ÜCRETİ
• İŞVEREN OLARAK GÖZÜKEN İŞYERLERİ İLE
DAVALILAR ARASINDA NE TÜR BİR İLİŞKİ
OLDUĞUNUN BELİRLENMESİ
• DAVACININ ÇALIŞMA SÜRESİNİN NET OLARAK
TESPİTİ GEREĞİ
ÖZETİ: Somut olayda, her ne kadar davalı İ. G. (G.. Tic.) ile davacı
arasında imzalanmış olan bir iş sözleşmesi dosyaya sunulmamış ve davacının hizmet döküm cetvelinde davalı İ. G. (G..
Tic.) nezdinde kayıtlı bir çalışması gözükmemekte ise de; davalılar arasında imzalanan 14.01.2008 ve 20.11.2007 tarihli
hizmet alım sözleşmelerinin konusu kiralık araç çalıştırılması
işi ile ilgili olup, davalı kurum tarafından davacının 06 RG …
plakalı aracı ile İ. G. G.. firması adına, Mart 2008 ile Mart
2009 tarihleri arasında kiralık araç olarak anılan şirket adına
çalıştığının tespit edildiği bildirilmiştir. Yine davalı kurum
tarafından delil olarak sunulan 06 RGH …. ile 06 RG …
plaka sayılı araçların puantaj formları ile görev formlarında
şoför olarak davacının ismi yazılıdır. Davacı tanığı M. K. duruşmada alınan beyanında; taşıma işi yaparken kendilerine ait
araçları G.. şirketine kiralayıp yine G.. adına iş yaptıklarını,
belirli bir fatura kesmediklerini, maaş karşılığında çalıştıklarını beyan etmiştir. Kaldı ki davalı İ. G. (G.. Tic.) tarafından
da davacı ile imzalanan bir araç kiralama sözleşmesi dosyaya
sunulmamıştır. Hal böyle olunca davacı ile davalı İ. G. (G..
Tic.) arasındaki hukuki ilişkinin iş sözleşmesinden kaynaklandığı, bu halde iş mahkemesinin davaya bakmaya görevli
olduğu kabul edilmelidir. Bu durumda, davacının dava konusu yaptığı dönem içinde Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarında işveren olarak gözüken işyerleri ile davalılar arasında ne
tür bir ilişki olduğu belirlenerek davacının çalışma süresi net
olarak tespit edilmeli ve taraf delilleri toplanarak soncuna
göre karar verilmesi gerekir.
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
Yargıtay Hukuk Kararları
74
YARGITAY
23. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/8662
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/5097
2004 s. İİK/142
Tarihi:
01.07.2015
• SIRA CETVELİNE ŞİKAYET
• SATIŞI YAPILAN ARAÇ YÖNÜNDEN ARACIN
SATILMASI
• MALIN REHİNLİ OLDUĞUNUN BİLDİRİLMESİ
SEBEBİYLE İFLAS MASASINA DAHİL EDİLMEMESİ
• ALACAKLI BANKANIN ALACAĞINI RÜÇHANLI
OLARAK KAYDETMESİ
ÖZETİ: Davacı alacaklı tarafından rehnin paraya çevrilmesi yoluyla
müflis aleyhine yürütülen takipte.. U 7741 plakalı aracın satıldığı ve elde edilen paranın icra dosyasına gönderildiği, … N
9343 plakalı araç yönünden ise icra takibinin devam ettiği,
satışı yapılan araç yönünden aracın satılması, takibin devam
ettiği araç yönünden ise alacaklı banka tarafından rehinli
olduğunun bildirilmesi sebebiyle masaya dahil edilmediği gerekçesiyle, alacaklı bankanın alacağının rüçhanlı olarak kaydedilmesi mümkün olmadığından şikayetin reddine karar verilmiş olup, şikayetçi vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle
usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanması gerekmektedir.
Kararların tamamuna dergimizin Ekim 2015 tarihli
154. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
YARGITAY
CEZA KARARLARI
COURT OF CASSATION CRIMINAL CHAMBER
DECISIONS
* Yargıtay Ceza Genel Kurulu Kararları
Court of Appeal Assembly of Criminal Chambers Decisions
* Yargıtay Ceza Daire Kararları
Court of Appeal Criminal Chamber Decisions
YARGITAY CEZA GENEL KURULU KARARI
COURT OF APPEAL ASSEMBLY OF CRIMINAL CHAMBERS DECISION
YARGITAY
CEZA GENEL KURULU
Esas No.
2013/8-819
Karar No. 2015/104
Tarihi:
14.04.2015
İlgili Kanun/Madde
5237 s. TCK/53
5271 s. CMK/34
6136 s. AteşliSilahlarK/13
• 6136 SAYILI KANUNA AYKIRILIK SUÇU
• DİRENME GEREKÇELERİ GÖSTERİLMEDEN
ÖNCEKİ KARARIN AYNEN TEKRARI İLE
YETİNİLMESİNİN KANUNA AYKIRILIĞI
ÖZETİ: Anayasamızın 141 ve 5271 sayılı CMK'nun 34. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının gerekçeli olması zorunludur.
Yasal, yeterli ve geçerli bir gerekçeye dayanılmadan karar
verilmesinin, kanun koyucunun amacına uygun düşmeyeceği
gibi, uygulamada da keyfiliğe yol açacağında şüphe yoktur.
Nitekim Ceza Genel Kurulunun yerleşmiş uygulamalarına
göre de, bir karar bozulmakla tamamen ortadan kalkacağından, yerel mahkeme tarafından CMK'nun 34, 230 ve 232.
maddeleri uyarınca yeniden usulüne uygun olarak hüküm
kurulması, bunun yanında direnmeye ilişkin gerekçenin de
gösterilmesi gerekmektedir.
YARGITAY
CEZA GENEL KURULU
Esas No.
2013/1-650
Karar No. 2015/102
Tarihi:
14.04.2015
İlgili Kanun/Madde
765 s. MülgaTCK/449
• KASTEN ÖLDÜRME SUÇU
• ÖLÜME NEDEN OLAN YARANIN MAKTULE
TARAFINDAN MEYDANA GETİRİLMESİNİN TIBBEN
MÜMKÜN OLDUĞU
• ŞÜPHEDEN SANIK YARARLANIR İLKESİ
Yargıtay Ceza Kararları
78
ÖZETİ: Sanığın eşi maktuleyi olay öncesinde darp etmesi, sanığın ve
maktulenin aileleri arasında adli merciilere yansıyan husumet
bulunması, olayda kullanılan tüfeğin üzerinde parmak izine
rastlanmaması, sanığın savunmasında patlama sesini duymadığını beyan etmesi gibi hususlar göz önüne alındığında sanığın maktuleyi öldürdüğü yönünde şüphe oluşmakta ise de,
olayın gerçekleşme şekline ilişkin tanık beyanının bulunmaması, evin içerisinde ve olayın meydana geldiği odada herhangi bir dağınıklığın ve kan izinin olmaması, maktulenin el
ve yüz svaplarında atış artıklarının bulunması, atışın bitişiğe
yakın atış mesafesinden yapılmış olması, Adli Tıp 1. İhtisas
Kurulu ve mahkemece yapılan uygulamalı keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda ölüme neden olan yaranın maktule tarafından meydana getirilmesinin tıbben mümkün olduğunun belirtilmesi, deri içerisindeki saçmaların aşağıdan yukarıya doğru bir seyir izlediğinin tespiti, yara giriş deliğinin
oluş şekli ve sanığın aşamalarda istikrarlı olarak suçu işlemediği yolundaki savunması karşısında, sanığın atılı suçu işlediği
şüphe boyutunda kaldığından şüpheden sanık yararlanır ilkesi
gereğince sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken, yerel
mahkemece mahkumiyetine karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır.
Kararların tamamuna dergimizin Ekim 2015 tarihli
154. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
YARGITAY CEZA DAİRE KARARLARI
COURT OF APPEAL CRIMINAL CHAMBER DECISIONS
YARGITAY
1. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2015/3048
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/4355
5237 s. TCK/7, 149
Tarihi:
07.07.2015
5275 s. CezaİnfazK/107
• KOŞULLU SALIVERİLME ŞARTLARI
• NİTELİKLİ YAĞMA SUÇU
• ÖRGÜT FAALİYETİ KAPSAMINDA SUÇ İŞLEYEN
HÜKÜMLÜNÜN CEZASININ İNFAZI
• İNFAZA İLİŞKİN LEHE OLUŞAN HATALARIN
KAZANILMIŞ HAKKA KONU OLAMAYACAĞI
ÖZETİ: Koşullu salıverilme için cezaevinde iyi halli olarak geçirilmesi
gereken sürenin hükmedilen süreli hapis cezasının dörtte üçü
olacağı bu durumda ise değerlendirmeye konu edilen her iki
kanun hükmünün aynı sonucu vermesi ve 5275 sayılı Kanunun 107. maddesinde öngörülen denetim süresinin infaz rejimine ilişkin olup TCK'nun 7/3. maddesine göre derhal uygulanması gerektiği buna göre hükümlü hakkındaki cezaların
infazının 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı
Hakkındaki Kanun'un 107/4. maddesi uyarınca yapılması
gerektiği anlaşılmakla;örgüt faaliyeti kapsamında suç işleyen
hükümlünün cezasının infazı ile ilgili olarak Cumhuriyet savcılığının İstanbul 10.Ağır Ceza Mahkemesinin 10.10.2014
tarih ve 2014/505 değişik iş sayılı kararına karşı yapmış olduğu itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine
dair İstanbul 11.Ağır Ceza Mahkemesinin 02.02.2015 tarih ve
2015/73 değişik iş sayılı kararında isabet görülmediğinden, bu
kararın kanun yararına bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
YARGITAY
2. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2014/8934
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/10362
5237 s. TCK/141, 142, 163
Tarihi:
13.05.2015
• ELEKTRİK ENERJİSİ HAKKINDA HIRSIZLIK SUÇU
• KÖY İÇME SUYU ŞEBEKESİ ANA BORUSUNA
BAĞLANTI YAPARAK SU KULLANILDIĞI
Yargıtay Ceza Kararları
80
ÖZETİ: Karşılıksız yararlanma suçu yönünden, 07.03.2013 tarihli
hükme yönelik temyiz itirazları nedeniyle yapılan incelemede;
6352 sayılı Kanun'un geçici 2. maddesinin 1. ve 2. fıkra hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, zararın giderilmesi halinde öncelikle ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekeceğinden, 31.03.2010 tarihinde zararın giderildiği
belirlenmekle, 6352 sayılı Kanun'un geçici 2/2 maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, 6352 sayılı Yasa ile elektrik hırsızlığı suçu yönünden değişiklik yapıldığı şeklindeki yasal olmayan gerekçeyle
TCK'nun 142/1-a maddesi uyarınca hükümlülük kararı verilmesi, bozmayı gerektirmiştir.
YARGITAY
3. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2014/37743
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/14779
5237 s. TCK/25
Tarihi:
27.04.2015
• KASTEN YARALAMA VE MALA ZARAR VERME
SUÇLARI
• SEÇENEK YAPTIRIMLARDAN BİRİNE ÇEVRİLMESİ
GEREKTİĞİNİN GÖZETİLMEMESİ
ÖZETİ: Sanığın dosyada mevcut adli sicil kaydına göre daha önceden
hapis cezasına mahkûm edilmediğinin anlaşılması ve sanık
hakkında 5237 sayılı TCK'nin 86/2. maddesindeki seçimlik
cezalardan hapis cezasının tercih edilmesi karşısında, mahkum olunan otuz günden az süreli hapis cezasının 5237 sayılı
TCK'nın 50/3. maddesi gereğince 5237 sayılı TCK'nin 50/2.
maddesi de gözetilerek 5237 sayılı TCK'nin 50/1. maddesindeki adli para cezası seçenek yaptırımı dışındaki diğer seçenek
tedbirlerden birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesi bozmayı gerektirmiştir.
YARGITAY
4. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2014/5497
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/28231
5237 s. TCK/86, 106
Tarihi:
04.05.2015
• YARALAMA VE TEHDİT SUÇU
• YETERLİ KESİN VE İNANDIRICI DELİL
• VEKALET ÜCRETİNİN HAZİNEDEN TAHSİL
EDİLMESİNE KARAR VERİLMESİ GEREĞİ
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
Court of Cassation Criminal Chamber Decisions
81
ÖZETİ: Katılanların, ifadelerindeki yaralamaya ilişkin kısma itibar
edilerek kasten yaralama suçlarından mahkumiyet kararı verilirken, tehdit suçuna ilişkin anlatımlara ne şekilde itibar
edilmediği, sadece sanıklar ve katılanlar arasında cereyan
eden somut olayda, katılanların ifadeleri dışında başkaca ne
gibi bir kanıta ihtiyaç olduğu ve bu kanıtların mahkumiyete
yeterli görülmediği açıklanmadan, tarafların anlatımları ile
birlikte ele alındığında mevcut maddi kanıtların, hayatın olağan akışı içinde gündelik yaşamdan edinilen karine niteliğindeki bilgilere göre taraflardan hangisinin anlatımını desteklediği tartışılmadan, müştekilerin beyanları dışında cezalandırılmalarına yeterli kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden şeklindeki yetersiz gerekçelerle tehdit suçlarından beraat
kararları verilmesi, kabule göre de; sanık O.. T.. hakkında
sadece tehdit suçundan açılan davada beraat kararı verilmiş
olması karşısında, vekalet ücretinin Hazineden tahsil edilmesine karar verilmesi gerekirken katılanlardan alınmasına karar verilmesi kanuna aykırıdır.
YARGITAY
5. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2014/5181
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/7691
5237 s. TCK/61
Tarihi:
02.03.2015
• SUÇ İŞLEMEK AMACIYLA ÖRGÜT KURMA SUÇU
• ALT VE ÜST SINIRLARI ARASINDA TAKDİR
HAKKININ KULLANILMASI ZORUNLULUĞU
• TEMEL CEZALARIN ASGARİ HADDİN ÇOK
ÜZERİNDE BELİRLENMESİ
ÖZETİ: Denetime olanak verecek şekilde ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle ilgili kanun maddesindeki alt ve üst sınırları
arasında takdir hakkının kullanılması zorunluluğuna uyulmayarak ve çok daha yüksek miktarlı zimmet olaylarında bile
uygulanmadığı halde, olayın oluş biçimine ve dosya içeriğine
uygun olmayan gerekçelerle, önemli bir özellik taşımayan
eylemlere karşılık hak ve orantılılık kuralları gözetilmeden
temel cezaların asgari haddin çok üzerinde belirlenmesi kanuna aykırıdır.
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
Yargıtay Ceza Kararları
82
YARGITAY
6. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2015/537
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/41146
5275 s. CezaİnfazK/107
Tarihi:
04.06.2015
• AÇIĞA AYRILMA TALEBİNİN REDDİNE İTİRAZ
• CEZALARIN İÇTİMAİ MÜESSESESİ
• ŞARTLI TAHLİYE SÜRESİNİN HESAPLANMASI
ÖZETİ: 5275 sayılı Kanun'un 99. maddesinde, Bir kişi hakkında hükmolunan her bir ceza diğerinden bağımsızdır, varlıklarını ayrı
ayrı korurlar. Ancak, bir kişi hakkında başka başka kesinleşmiş hükümler bulunur ise, 107 nci maddenin uygulanabilmesi
yönünden mahkemeden bir toplama kararı istenir, şeklindeki
yasal düzenleme ile 5275 sayılı Kanun'un 107. maddesinde yer
alan cezaların içtimai müessesesinin şartlı tahliye süresinin
hesaplanmasına yönelik olması, kapalı infaz kurumuna iade
kararının bu kararın verildiği ilam dışındaki 5275 sayılı Yasanın 107. maddesi gereğince şartlı tahliye süresinin hesaplanmasına yönelik içtima edilecek diğer ilamlar açısından açığa
ayrılma yönetmeliği kapsamında açığa ayrılmaya engel bir
durum teşkil edeceğine dair hükümlü aleyhine değerlendirme
yapmayı gerektirir yasal bir düzenlemenin bulunmadığı gözetilmeden, itirazın kabul edilmesi yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
YARGITAY
7. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2014/25841
Karar No. 2015/15382
Tarihi:
14.05.2015
İlgili Kanun/Madde
2559 s. PVSK/9
2709 s. AY/2, 12, 13, 20, 38
5271 s. CMK/206, 217, 230
5607 s. KaçakçılıkK/3
• HÜKÜMLÜLÜK, ERTELEME VE MÜSADERE
• GÜMRÜK KAÇAKÇILIĞI
• ARAMA KARARI
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
Court of Cassation Criminal Chamber Decisions
83
ÖZETİ: Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Katılan gümrük idaresi vekilinin 26/04/2013 havale tarihli
dilekçesi ile temyiz talebinden vazgeçtiği gözetilerek sanığın
temyiz istemine yönelik yapılan incelemede; yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen
gerekçeye ve takdire göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz
itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi onanmasına,
14.05.2015 günü oyçokluğuyla karar verildi.
YARGITAY
8. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2014/30037
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/14023
5237 s. TCK/243
Tarihi:
18.03.2015
• CEP TELEFONLARININ BİLİŞİM SİSTEMİNE GİRME
VE ORADA KALMA SUÇU
ÖZETİ: Somut olayda; katılanın cep telefonundan çekilmediği halde
sanığın; "Sen H.'i değil, parayı seviyorsun...., kızım seninle
görüşmez, bırak kızımın peşini, dolanma peşinde, seni uyarıyorum, H.'in seninle işi olmaz, bir daha bir araya gelmeniz
ben hayattayken imkansız" şeklindeki mesajı oluşturduğu ve
telefonuna geldiği iddiasıyla boşanma dava dosyasında delil
olarak ibraz ettiğinden bahisle açılan davada, sanık suçlamayı
kabul etmemiş, bilirkişi raporunda ise iletişim detaylarında
suça konu mesajlaşmaya dair kayıt bulunmadığı, ancak cep
telefonlarına özel yazılımlar yüklenerek veya internet vasıtasıyla mesaj oluşturulabileceği belirtilerek mesaj çekilen ve
mesaj alan cep telefonlarının incelenip, iletişim kayıtlarıyla
karşılaştırılması gerektiğinin bildirilmesi karşısında, cep telefonlarında mobil işletim sistemleri bulunduğu ve program
yüklenebilmesinin mümkün olduğu gözetilerek, taraflara ait
cep telefonları alınıp uzman bilirkişi tarafından incelenip,
iletişim kayıtları ile karşılaştırılmak suretiyle program yükleme veya internetten gönderme şeklinde suça konu mesaj
gönderilip gönderilmediğinin araştırılması, sonucuna göre
sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, cep
telefonlarının bilişim sistemine girme ve orada kalma suçunun
konusunu oluşturmayacağından bahisle, eksik incelemeye
dayanarak yazılı şekilde hüküm kurulması, yasaya aykırıdır.
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
Yargıtay Ceza Kararları
84
YARGITAY
9. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2015/589
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/5594
5237 s. TCK/43, 220
Tarihi:
04.06.2015
• UYUŞTURUCU VEYA UYARICI MADDE TİCARETİ
YAPMA VEYA SAĞLAMA SUÇU
• DELİL ELDE ETME FAALİYETİ KAPSAMINDA OLAN
EYLEMLER
ÖZETİ: Asıl amaçları uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak
olmayıp suçu ve failini belirlemek, suçla ilgili delilleri elde
etmekten ibaret olan kolluk görevlilerin sanıktan ilk defa
uyuşturucu madde almaları üzerine "uyuşturucu maddeyi
satışa arz etme" suçunun ve failinin belirlendiği, delillerinin
elde edildiği, ancak böyle bir durumda gerçek anlamda bir
alım-satım ilişkisinden söz edilemeyeceği, dolayısıyla ilk alımdan sonra kolluk görevlilerinin sanıktan yeniden uyuşturucu
madde almaları şeklinde gerçekleşen eylemlerinin delil elde
etme faaliyeti kapsamında olduğu ve TCK'nın 43. maddesi
anlamında ayrı bir suç oluşturmayacağı gözetilmeden sanık
hakkında yazılı şekilde uygulama yapılarak fazla ceza tayini
kanuna aykırıdır.
YARGITAY
10. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2014/27337
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/723
1479 s. Bağ-KurK/28, 29
Tarihi:
19.01.2015
• MALULLÜK AYLIĞI TAHSİSİ İSTEMİ
ÖZETİ: 1479 sayılı Kanunun 29. maddesine göre ise; çalışma gücünün en az üçte ikisini yitirdiği tespit edilen, en az beş tam yıl
sigorta primi ödeyen, yazılı istek tarihi itibariyle prim ve her
türlü borçlarını ödeyen sigortalılar maluliyet aylığından yararlanabilir. 08.08.2006 tarihinde malullük aylığı talebinde
bulunan davacı yönünden, tahsis talep tarihinde yürürlükte
bulunan yönetmelik hükümleri esas alınarak 2/3 oranında
çalışma gücü kaybının bulunup bulunmadığı hususunda Adli
Tıp Kurumu Genel Kurulu'ndan rapor alınarak, varılacak
sonuca göre karar verilmesi gerekirken, 11.10.2008 tarihinde
yürürlüğe giren yönetmelik hükümleri gözetilerek hesaplanan
çalışma gücü kaybı oranı esas alınarak, yazılı şekilde hüküm
kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
Court of Cassation Criminal Chamber Decisions
85
YARGITAY
11. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2013/8847
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/25100
6762 s. TTK/688
Tarihi:
06.04.2015
• RESMİ BELGEDE SAHTECİLİK SUÇU
• BONODA LEHDAR ADI VE SOYADININ VEYA TÜZEL
KİŞİLİĞİN GÖSTERİLMESİ ZORUNLULUĞU
ÖZETİ: TTK'nın 688/5. maddesi uyarınca bonoda lehdar adı ve soyadının veya tüzel kişiliğin gösterilmesi zorunludur. Lehdar gerçek veya tüzel kişi bonoda gösterilmemiş ise belge bono olarak
kabul edilmeyecektir. Ancak tüzel kişiliğin bulunduğunun ciro
şerhinden anlaşılması halinde unvanın yazılmasındaki noksanlık tamamlanmış sayılacak ve bono özel belge değil resmi
belge niteliğinde olacaktır. Somut olayda, U... Orman Ürünleri
şeklinde eksik yazılan lehdar unvanının, bonoların arkasına
yapılan cirolar ile tamamlandığı anlaşıldığından toplanan
delilleri karar yerinde inceleyip savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddederek yüklenen suçun sübutunu kabul ile soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin
eden mahkemenin kararında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi onanmasına, 06.04.2015
gününde oybirliği ile karar verildi.
YARGITAY
12. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2014/9886
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/5850
5237 s. TCK/53, 85, 257
Tarihi:
06.04.2015
• TAKSİRLE ÖLÜME NEDEN OLMA SUÇU
• TAKSİRLİ SUÇLARDA HAK YOKSUNLUKLARINA
HÜKMEDİLEMEYECEĞİ
• GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU
• SANIKLARIN EYLEMLERİ İLE ÖLÜM ARASINDA
İLLİYET BAĞININ TESPİT EDİLEMEDİĞİ
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
Yargıtay Ceza Kararları
86
ÖZETİ: Tanzim edilen raporlar sonrası, olayda kusur tespit edilmesi
nedeniyle Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğu, soruşturma sırasında alınan Adli Tıp Kurumu raporunda “kardiyoloji ve kalp damar cerrahi uzmanınca konsülte
edilmediği, E. istenmemiş olduğu, dolayısıyla ilgili uzmanınca
değerlendirilmemiş olmasının eksiklik olduğu” belirtilmesine
göre, tüm raporlarda değinildiği üzere, ölüm olayının sanıkların taksirli eyleminden değil, ilgili uzmanınca ölenin durumunun değerlendirilmemesinin ve ölene E. yapılmamasının bir
eksiklik olarak değerlendirilmesine ve ölüm belgesinde, ölüm
sebebi olarak kalp kapak hastalığı, kardiakarrest ve akciğer
ödemi neden olarak belirtilmiş ise de; sanıkların eylemleri ile,
ölüm arasında illiyet bağının da tespit edilemediği dikkate
alındığında, sanık G.E’ın eyleminin TCK’nın 257. maddesinde
düzenlenen görevi kötüye kullanma suçunu oluşturabileceği,
ancak özel hastanede çalışan sanığın kamu görevlisi olmaması
nedeniyle bu suçun da oluşmayacağı gözetilerek, sanıklar
hakkında atılı suçtan beraat kararı verilmesi gerekirken yazılı
şekilde mahkumiyet kararı verilmesi, Kabul ve uygulamaya
göre de; Taksirli suçlarda 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinde yazılı hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı olup, hükmün bozulması gerekmektedir.
YARGITAY
13. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2014/16711
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/5444
5237 s. TCK/142
Tarihi:
25.03.2015
• HIRSIZLIK SUÇU
• SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUKLAR HAKKINDA
HÜKMEDİLEN KISA SÜRELİ HAPİS CEZALARININ
SEÇENEK YAPTIRIMLARA ÇEVRİLMESİ
ZORUNLULUĞU
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
Court of Cassation Criminal Chamber Decisions
87
ÖZETİ: Suça sürüklenen çocuk M. K.'ın hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozma ve hırsızlık suçları yönünden, 10 gün arayla
mağdurun kümesinden hırsızlık yapmasına göre, TCK'nın
43/1. maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükümleri uygulanması gerekirken iki ayrı suçtan hüküm kurularak fazla
ceza tayini, Suça sürüklenen çocuk O.'ın diğer suça sürüklenen çocukla suç konusunda anlaşarak aralarında yaptıkları iş
bölümü gereği suça doğrudan katıldığı gözetilmeden TCK'nın
37/1. maddesi yerine TCK'nın 39/2-c. maddesinin uygulanması, suç tarihi itibariyle 18 yaşından küçük suça sürüklenen
çocuklar hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezalarının,
TCK'nın 50/3. maddesi gereği seçenek yaptırımlara çevrilme
zorunluluğunun gözetilmemesi, CMK'nın 326/2. maddesi uyarınca birlikte işlenmiş suç nedeniyle mahkum edilmiş olan
suça sürüklenen çocukların sebebiyet verdikleri yargılama
giderlerinden ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden de paylarına düşen miktarda eşit olarak sorumlu tutulmaları gerektiğinin düşünülmemesi, bozmayı gerektirmiştir.
YARGITAY
13. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2014/16521
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/2538
5271 s. CMK/324/4
Tarihi:
23.02.2015
• HIRSIZLIK SUÇU
• SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUĞUN 12-15 YAŞ
GRUBUNDA OLMASI
• FİİLLERİN HUKUKİ ANLAM VE SONUÇLARINI
ALGILAMA VE DAVRANIŞLARINI YÖNLENDİRME
YETENEĞİ
ÖZETİ: Bisikletle yolda seyir halinde olan müştekinin bisiklet koluna
takmış olduğu poşeti çalan suça sürüklenen çocuğun eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 141/1 maddesine uyan suçu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Yasanın 142/2-b maddesiyle hüküm
kurulması, suç tarihlerinde 12-15 yaş grubunda olan suça
sürüklenen çocuk hakkında işlediği fiillerin hukuki anlam ve
sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin bulunup bulunmadığına ilişkin doktor raporu alındıktan
sonra TCK'nın 31/2 maddesinin değerlendirilmesi gerektiği
gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, suça sürüklenen
çocuğun sarfına sebebiyet verdiği 14,00 TL yargılama giderinin, CMK'nın 324/4. maddesi uyarınca 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usülü Hakkında Kanun'un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken 20 TL'lik tutardan az olduğu
halde sanıktan tahsiline karar verilmesi, bozmayı gerektirmiştir.
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
88
Yargıtay Ceza Kararları
YARGITAY
14. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2013/8229
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/7847
5237 s. TCK/123
Tarihi:
30.06.2015
• CİNSEL TACİZ SUÇU
• HUZUR VE SÜKUNU BOZMA SUÇU
• CEP TELEFONUNA DEĞİŞİK ZAMANLARDA
BİRDEN FAZLA CEVAPSIZ ÇAĞRI BIRAKIP CİNSEL
TACİZ İÇERİKLİ MESAJLAR GÖNDERİLMESİ
Sanığın,
mağdurenin kullandığı cep telefonuna değişik zaÖZETİ:
manlarda birden fazla cevapsız çağrı bırakıp cinsel taciz içerikli mesajlar göndermekten ibaret eylemlerinin bir bütün
halinde zincirleme şekilde cinsel taciz suçunu oluşturduğu ve
mevcut haliyle TCK'nın 123. maddesinde düzenlenen kişilerin
huzur ve sükununu bozma suçunun anılan olayda cinsel taciz
suçunun unsuru olduğu gözetilmeden, ayrıca sanık hakkında
bu suçtan da mahkûmiyet kararı verilmesi, Kanuna aykırı
olup, hükmün bozulması gerekmektedir.
YARGITAY
14. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2015/2165
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/6446
5271 s. CMK/34
Tarihi:
14.05.2015
• MAHKEME KARARLARININ YARGITAY
DENETİMİNE OLANAK VERECEK BİÇİMDE AÇIK
VE GEREKÇELİ OLMASI GEREĞİ
ÖZETİ: Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141, 5271 sayılı CMK'nın
34/1, 230 ve 1412 sayılı CMUK'nın 308/7. maddeleri uyarınca
mahkeme kararlarının, Yargıtay denetimine olanak verecek
biçimde açık ve gerekçeli olması ve Yargıtayın bu işlevini yerine getirmesi için gerekçe bölümünde iddia ve savunmada
ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen
delillerin açıkça gösterilmesi ve ulaşılan kanaat, sanıkların
suç oluşturduğu sabit görülen fiillerinin ve bunların nitelendirilmesinin belirtilmesi, delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerektiği ve hükümlerin CMK'nın 230. maddesine uygun
şekilde gerekçe içermemesinin CMUK'nın 308/7. maddesinde
kesin hukuka aykırılık hali olarak düzenlendiği gözetilmeden
gerekçesiz hükümler kurulması kanuna aykırıdır.
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
Court of Cassation Criminal Chamber Decisions
89
YARGITAY
15. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2015/1076
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/1932
5237 s. TCK/152, 302, 309
Tarihi:
19.06.2015
5271 s. CMK/193, 194, 195, 200, 204
• TEHLİKELİ MADDELERİN İZİNSİZ OLARAK
BULUNDURULMASI SUÇU
• KASTEN ÖLDÜRME
• KİŞİYİ HÜRRİYETİNDEN YOKSUN KILMA
• MALA ZARAR VERME
• İŞYERİ DOKUNULMAZLIĞINI İHLAL
Silahlı
terör örgütü mensubu olduğu kabul edilen sanığın
ÖZETİ:
15.11.2012 tarihinde güvenlik kuvvetleri ile silahlı çatışmaya
giren grup içinde yer alarak vahim nitelikteki öldürmeye teşebbüs suçuna iştirak ettiğinin iddia ve kabul edilmiş olması
ve aynı grup içerisinde yer alan diğer sanıklar hakkında ayrıca Tunceli Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/10-84-85 -86- 8788- 89-90- 91- 92- 93- 94 -95 -96-97- 98- 99- 100-101- 102104- 105- 106 esas sayılı dosyalarında aynı olaya ilişkin anayasayı ihlal suçundan mahkumiyet hükmü kurulması, 2013/10
esas sayılı dosyada sanık olan..... beyanları ile 14.01.2013 tarihli teşhis ve yer gösterme tutanaklarının bulunması karşısında aralarındaki CMK'nın 8. maddesi anlamında hukuki ve
fiili bağlantı bulunan davaların birleştirilip delillerin birlikte
değerlendirilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun takdir
ve tayini gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, 15.11.2012-12.10.2012-23.08.2012 tarihli eylemlere ilişkin delil olarak kabul edilip hükme esas alınan, sanığa ve
başka dosya sanıklarına ait öz eleştiriler ile Ali H. K.'nın öldürülmesine dair dosyadaki notların bir kısmının okunaksız fotokopilerden ibaret olduğu anlaşılmakla, adli emanette kayıtlı
olduğu anlaşılan bu dokümanların getirtilerek denetime olanak verecek şekilde asılları ya da okunaklı ve onaylı örnekleri
dosyaya konulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması, hüküm
tarihinden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545
sayılı Kanunun 65. maddesiyle TCK'nın 152. maddesinin 2.
fıkrasında yapılan değişiklik karşısında mala zarar verme
suçunda sanığın hukuki durumunun yeniden takdir ve tayininde zorunluluk bulunması, mala zarar verme, işyeri dokunulmazlığını ihlal, iş ve çalışma hürriyetini ihlal suçlarına
ilişkin hükümlerde uygulama maddesinin TCK'nın 309/2.
maddesi yerine anılan Kanunun 302/2. maddesi olarak yazılması kanuna aykırıdır.
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
90
Yargıtay Ceza Kararları
YARGITAY
16. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2015/1076
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/1932
5237 s. TCK/152, 309
Tarihi:
19.06.2015
• ANAYASAL DÜZENİ ORTADAN KALDIRMAYA
TEŞEBBÜS ETME SUÇU
• SANIĞIN HUKUKİ DURUMUNUN YENİDEN TAKDİR
VE TAYİNİNDE ZORUNLULUK BULUNMASI
• SEGBİS SİSTEMİ ARACILIĞIYLA YARGILAMA
YAPILARAK MAHKUMİYETE KARAR VERİLMESİ
SURETİYLE SAVUNMA HAKKININ KISITLANMASI
• DURUŞMADA HAZIR BULUNMAK İSTEYEN
SANIĞIN DURUŞMADA HAZIR BULUNDURULMASI
ÖZETİ: 15.11.2012-12.10.2012-23.08.2012 tarihli eylemlere ilişkin
delil olarak kabul edilip hükme esas alınan, sanığa ve başka
dosya sanıklarına ait öz eleştiriler ile A. H. K.'nın öldürülmesine dair dosyadaki notların bir kısmının okunaksız fotokopilerden ibaret olduğu anlaşılmakla, adli emanette kayıtlı olduğu anlaşılan bu dokümanların getirtilerek denetime olanak
verecek şekilde asılları ya da okunaklı ve onaylı örnekleri dosyaya konulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması, hüküm
tarihinden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545
sayılı Kanunun 65. maddesiyle TCK'nın 152. maddesinin 2.
fıkrasında yapılan değişiklik karşısında mala zarar verme
suçunda sanığın hukuki durumunun yeniden takdir ve tayininde zorunluluk bulunması, mala zarar verme, iş yeri dokunulmazlığını ihlal, iş ve çalışma hürriyetini ihlal suçlarına
ilişkin hükümlerde uygulama maddesinin TCK'nın 309/2.
maddesi yerine anılan Kanunun 302/2. maddesi olarak yazılması kanuna aykırıdır.
YARGITAY
17. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2015/21816
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/4028
5237 s. TCK/43, 116, 142
Tarihi:
16.06.2015
• BİNA İÇİNDE MUHAFAZA ALTINA ALINMIŞ OLAN
EŞYA HAKKINDA HIRSIZLIK SUÇU
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
Court of Cassation Criminal Chamber Decisions
91
ÖZETİ: Sanık Ş.'nün katılanın müteahhitliğini yaptığı teslime hazır
durumdaki 10 dairelik apartmanın karşılıklı olan 2 dairesine
girerek burada bulunan 2 adet kombiyi çalması şeklinde gerçekleşen olaya ilişkin aşamalardaki anlatımında, apartmandaki mutfaktan girdiği dairede bulunan kombiyi aldıktan
sonra karşı daireye girip aynı şekilde eylemini gerçekleştirdiğini ifade ettiği, arada belirgin bir zaman aralığının bulunmadığı, 5237 sayılı TCK'nın 43/1. maddesi gereğince değişik zamanlarda aynı kişiye karşı aynı suçun işlenmesi durumunun
somut olayla örtüşmediği anlaşıldığından, eylemin tek suç
olarak kabul edilmesi gerekirken zincirleme şeklinde gerçekleşen suç olarak kabulü, bozmayı gerektirmiştir.
YARGITAY
18. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2015/2309
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/2261
5237 s. TCK/43, 50, 62, 106
Tarihi:
04.06.2015
5271 s. CMK/231
• TEHDİT SUÇU
• SANIĞIN DENEME SÜRESİNDE YENİDEN SUÇ
İŞLEMESİ
ÖZETİ: Sanık hakkında daha önce 13.03.2010 tarihinde işlediği tehdit
suçundan 5237 sayılı TCK'nın 106/1-1.c, 43/1-2 ve 62. maddeleri uyarınca 6 ay 7 gün hapis cezasına hükmedildikten
sonra hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, sanığın deneme süresinde yeniden suç işlemesi karşısında
açıklanması geri bırakılan hükmün yalnızca açıklanmasına
karar verilmekle yetinileceği, ancak 5271 sayılı CMK'nın
231/11. maddesi uyarınca kendisine yüklenen yükümlülükleri
yerine getiremeyen sanık hakkında koşullarının varlığı halinde ve yasal zorunluluk olan hallerde cezanın seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar verilerek yeni bir mahkumiyet
hükmü kurabileceği, sanığın tekrar suç işlemesi durumunda
hükmün açıklanması ile yetinileceği yerde; sanığa verilen
hapis cezasının 5237 sayılı TCK'nın 50/1-a maddesi uyarınca
adli para cezasına çevrilmesi aleyhe temyiz olmadığından
bozma sebebi yapılamayacağı, Anlaşıldığından sanık T.'in ileri
sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye
uygun olarak, temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin
onanması gerekmektedir.
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
92
Yargıtay Ceza Kararları
YARGITAY
19. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2015/10644
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/4164
5271 s. CMK/48, 271, 309
Tarihi:
10.09.2015
5275 s. CezaİnfazK/37, 44
• UYUŞTURUCU VEYA UYARICI MADDE TİCARETİ
YAPMA VEYA SAĞLAMA SUÇU
• HÜKÜMLÜLERİN ALKOLLÜ İÇKİ İÇME VE UYARICI
MADDE KULLANMA YASAĞI
5271
sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında
ÖZETİ:
Kanun'un 48/3-a maddesi (3).....Disiplin cezalarının infazı; a)
Hücreye koyma cezasının infazına, infaz hâkiminin onayı ile
başlanır. Hücreye koyma cezasına ilişkin diğer hükümler saklı
kalmak üzere, kesinleşen disiplin cezalarının infazına derhâl
başlanır. Birden fazla disiplin cezası verilmiş olması hâlinde,
bu cezalar kesinleşme tarihleri sırasına göre ayrı ayrı infaz
edilir. Bir cezanın infazı tamamlanmadan diğerinin infazına
başlanmaz hükmü, 4675 sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu'nun
İnfaz hâkimliklerinin görevleri başlıklı 4/3 maddesi hükümlü
ve tutuklular hakkında alınan disiplin tedbirleri ve verilen
disiplin cezalarının kanun, tüzük veya yönetmelik hükümleri
ile genelgelere aykırı olduğu iddiasıyla yapılan şikâyetleri
incelemek ve karara bağlamak hükmü ve İnfaz hâkimliğince
şikâyet üzerine verilen kararlar başlıklı 6/5 maddesi İnfaz
hâkiminin kararlarına karşı şikâyetçi veya ilgili Cumhuriyet
savcısı tarafından, tebliğden itibaren bir hafta içinde Ceza
Muhakemeleri Usulü Kanunu hükümlerine göre acele itiraz
yoluna gidilebilir hükmü ile itirazın ne şekilde karara bağlanacağını düzenleyen 5271 sayılı CMK.nun 271/2. maddesindeki itiraz yerinde görülürse merci, aynı zamanda itiraz konusu hakkında da karar verir biçimindeki hükmü karşısında,
itiraz merciin verdiği kararın hukuka ve usule uygun olduğunun anlaşıldığı, açıklanan bu nedenlerle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yerinde görülmeyen 1 ve 2 nolu kanun
yararına bozma isteminin reddine, 10/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
YARGITAY
20. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2015/1817
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/532
5237 s. TCK/188
Tarihi:
11.05.2015
5271 s. CMK/116, 117, 119
• UYUŞTURUCU VEYA UYARICI MADDE İMAL ETME
SUÇU
• ADLİ ARAMA KARARI ALINMADAN SANIĞIN
ÜZERİNDE ARAMA YAPILMASININ HUKUKA
AYKIRILIĞI
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
Court of Cassation Criminal Chamber Decisions
93
ÖZETİ: Sanık açısından hukuka uygun olarak elde edilmiş bir uyuşturucu veya uyarıcı madde olmadığından, suçun maddi konusunun da bulunmadığı kabul edilmelidir. Bu durumlara bağlı
olarak, isnat olunan suçun unsurları oluşmadığından, sanık
hakkında beraat yerine mahkumiyet hükmü kurulması yasaya
aykırıdır. İsnat olunan suçun maddi konusu olan uyuşturucu
maddenin hukuka aykırı yöntemle elde edilmesi nedeniyle
hükme esas alınamayacağı ve buna bağlı olarak suçun unsurunun oluşmadığı gözetilmeden, sanık hakkında beraat yerine
mahkumiyet hükmü kurulması, kabule göre hüküm kurulurken, temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan ayrılmayı gerektirir bir hususun görülmediği belirtilip buna uygun şekilde
TCK'nın 188/3. maddesi uyarınca temel hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde, temel gün para cezasının alt sınırdan
uzaklaşılarak 600 gün olarak belirlenmesi,Tekerrüre esas
alınan Kayseri 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 13.12.2005 tarih
ve 2004/1521 esas ve 2005/1383 karar sayılı ilamı ile
03.01.2006 tarihinde kesinleşen 586 YTL adli para cezasının
kesin nitelikte olması nedeniyle CMUK'nın 305/son maddesi
gereğince tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi,
kanuna aykırı olup hükmün bozulması gerekmektedir.
YARGITAY
23. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2015/1902
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/2758
5237 s. TCK/53, 142, 157, 158
Tarihi:
22.06.2015
5271 s. CMK/231
• DOLANDIRICILIK SUÇU
• ALGILAMA YETENEĞİNİN ÇOK ZAYIF OLMASI
VEYA HİÇ OLMAMASI
ÖZETİ: 8 yaşında olan çocuğun, "anneme sürpriz yapacağım, evdeki
buzdolabını satmak istiyorum" şeklindeki teklifini kabul eden
sanığın, belirtilen ikamete girerek, 25 TL parayı B.'a verip söz
konusu buzdolabını alıp götürmesi şeklinde gerçekleştirdiği
sabit görülen eyleminin, 5237 sayılı TCK'nın 142/1.b maddesinde öngörülen hırsızlık suçunu oluşturacağı gözetilmeden,
suç vasfında yanılgıya düşülerek dolandırıcılık suçundan hüküm kurulması, Kabule göre de; 5237 sayılı TCK'nın 53.
maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunma haklarından yoksunluğu sadece sanığın kendi altsoyu yönünden
koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindeki
kişiler yönünden ise söz konusu hak yoksunluklarının hapis
cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin
gerektiği gözetilmeden kanundaki düzenlemeye aykırı olarak
karar verilmesi, bozmayı gerektirmiştir.
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
Yargıtay Ceza Kararları
94
YARGITAY
22. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2015/1532
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/1163
5237 s. TCK/151, 152, 168, 170
Tarihi:
26.05.2015
5271 s. CMK/231
• SUÇ EŞYASININ SATIN ALINMASI VEYA KABUL
EDİLMESİ SUÇU
• YAKARAK MALA ZARAR VERME SUÇUNU
OLUŞTUĞU
• KISMEN GERİ VERME NEDENİYLE ETKİN
PİŞMANLIK HÜKÜMLERİ
ÖZETİ: Sanığın hırsızlık yaptığı ikametteki yatak odasında bulunan
yatak, karyola ve perdenin yandığının, ayrıca oda girişinde
bulunan yolluk üzerinde ütü izinin bulunduğunun anlaşılması
karşısında; sanığın katılana yönelik eyleminin 5237 sayılı
TCK'nın 151/1, 152/2-a maddelerinde düzenlenen yakarak
mala zarar verme suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülmek suretiyle aynı kanunun 170/1-a
maddesi gereğince yazılı şekilde hüküm kurulması, sanığın,
suça konu eşyaların bir kısmının soruşturma aşamasında katılana iade edilmesini sağladığının anlaşılması karşısında;
kısmen geri verme nedeniyle etkin pişmanlık hükümlerinin
uygulanmasına rıza gösterip göstermediği hususu katılandan
sorularak, sonucuna göre 5237 sayılı TCK'nın 168/1-4. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi
gerektiğinin gözetilmemesi, bozmayı gerektirmiştir.
Kararların tamamuna dergimizin Ekim 2015 tarihli
154. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Cilt: 13/Sayı: 154/Yıl: 2015
DANIŞTAY KARARLARI
COUNCIL OF STATE DECISIONS
* Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu Kararı
Plenary Session of the Administrative Law Chamber Decision
* Danıştay Daire Kararları
Council of State Chamber Decisions
DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU KARARI
PLENARY SESSION OF THE ADMINISTRATIVE LAW CHAMBER DECISION
DANIŞTAY
İDARİ DAVA DAİRELERİ
KURULU
Esas No.
2012/1039
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/1723
4054 s. RekabetK/9
Tarihi:
04.05.2015
• REKABET KURULUNUN GEÇİCİ TEDBİR
KARARININ İPTALİ
• TİCARİ FAALİYET ALANINA BAŞKA BİR
TEŞEBBÜSÜN GİRMESİNE DOĞRUDAN VEYA
DOLAYLI OLARAK ENGEL OLUNMASI
• RAKİPLERİN PİYASADAKİ FAALİYETLERİNİN
ZORLAŞTIRILMASINI AMAÇLAYAN EYLEMLER
ÖZETİ: 2813 sayılı Telsiz Kanunu’nun 4502 sayılı Kanunla değişik 7.
maddesi uyarınca, Rekabet Kurulu’nun telekomünikasyon
sektörüne ilişkin vereceği tüm kararlarda Telekomünikasyon
Kurumu’nun görüşünü alması gerekirken, uyuşmazlık konusu
olayda bu kurala uyulmadığı iddiasında bulunulmuş ise de,
daha önce aynı konuda ve karar tarihine çok yakın tarihlerde
31/10/2006 günlü, 7141 sayılı yazı ve 24/04/2007 günlü, 2855
sayılı yazılar ile Telekomünikasyon Kurumu’ndan görüş alındığı, gerek bu görüşlerde yer verilen temel unsurların, gerekse
de Telekomünikasyon Kurumu’nun sektöre ilişkin düzenlemeleri ve ilgili mevzuatın kararda değerlendirildiği, kaldı ki,
29/06/2007 tarihli yazı ile talep edilen görüşe verilen
10/07/2007 tarihli cevabın da işlem dosyasında bulunduğu,
anılan görüşte kararda zaten değerlendirilen hususlara yer
verildiği ve işin esasını etkileyecek farklı bir durumun belirtilmediği, ayrıca geçici tedbir kararının gerektirdiği aciliyet
gözetilerek, talep edilen görüşün Kurum kayıtlarına girmesi
beklenmeksizin karar verilmesinin dava konusu işlemi
kusurlandırıcı nitelikte bulunmadığı gerekçesiyle, davanın
reddine karar verilmiş olup, davacının temyiz isteminin reddi
ile Danıştay Onüçüncü Dairesi kararının onanması gerekmektedir.
Kararların tamamuna dergimizin Ekim 2015 tarihli
154. sayısından ulaşabilirsiniz
DANIŞTAY DAİRE KARARLARI
COUNCIL OF STATE CHAMBER DECISIONS
DANIŞTAY
6. DAİRE
Esas No.
2015/361
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/3486
3194 s. İmarK/13
Tarihi:
27.05.2015
• TAŞINMAZIN TAHSİS AMACININ DIŞINA
ÇIKARILMASI VEYA EŞDEĞER BİR TAŞINMAZ İLE
TAKAS EDİLMESİNİN TALEP EDİLMESİ
• TAŞINMAZIN İMAR PLANI UYARINCA İLKOKUL
ALANI OLARAK AYRILDIĞI VE AMACINA UYGUN
KULLANILMADIĞI
• MÜLKİYET SAHİBİ OLAN DAVACI AÇISINDAN
KISITLILIK HALİNDEN KAYNAKLANAN VE
TAZMİNAT GEREĞİ
ÖZETİ: Davacının mülkiyet hakkını kullanamamaktan yakınarak,
tazminat talebinde bulunduğu anlaşılmakta ise de; esasen
davacının uyuşmazlık konusu taşınmazı edindiği tarih itibari
ile taşınmaz için kısıtlılık durumun mevcut olduğu, yukarıda
belirtilen Avrupa İnsan Mahkemesi kararında belirtilen mülkiyet hakkının geçmişte belirli bir süre engellenmiş olma durumunun eski malikler açısından gerçekleşmiş olmasına karşın, 17.07.2012 tarihli satış işlemi sonucu mülkiyet sahibi olan
davacı açısından kısıtlılık halinden kaynaklanan ve tazminatı
gerektirir mağduriyetinin henüz bulunmadığı açıktır. Bu durumda, İdare Mahkemesince davanın reddine karar verilmesi
gerekirken, tazminat talebinin kabulüne ilişkin temyize konu
mahkeme kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
DANIŞTAY
15. DAİRE
Esas No.
2015/1707
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2015/1891
2918 s. KTK/48
Tarihi:
03.04.2015
• ALKOLÜ ARAÇ KULLANILMASI
• İDARİ PARA CEZASI
• SÜRÜCÜ BELGESİNİN ALTI AY SÜRE İLE GERİ
ALINMASI
• GÖREVLİ MAHKEME
• İDARİ YARGI
Council of State Decisions
99
ÖZETİ: Trafik idari para cezalarından doğan uyuşmazlıklarda görevli
mahkemeler 5326 sayılı Kanunun 27/1 maddesi hükmü uyarınca sulh ceza mahkemeleri olmakla birlikte, bir idari işlem
olan sürücü belgesinin geri alınmasına ilişkin işlemlerden
doğan uyuşmazlıklarda görevli mahkemelerin belirlenmesi
hususunda gerek 5326, gerekse 2918 sayılı Kanunda herhangi
bir hükme yer verilmediği, bu nedenle sürücü belgesinin geri
alınmasına ilişkin işlemlerden doğan uyuşmazlıkların idari
yargının görev alanına girdiği açık olup, 5326 sayılı Kanunun
27/8 maddesinde yer alan idari yaptırım kararının verildiği
işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren kararların da verilmiş olması halinde, idari
yaptırım kararına ilişkin hukuka aykırılık iddialarının bu işlemin iptal talebiyle birlikte idari yargı merciinde görüleceği
düzenlemesi uyarınca da dava konusu işlemlerden doğan
uyuşmazlıkta İdare Mahkemesince işin esası incelenerek bir
karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın görüm ve çözümünde sulh ceza mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle
davanın görev yönünden reddine karar verilmesinde hukuka
uyarlık görülmemiş olup, İdare Mahkemesi’nin kararının
bozulması gerekmektedir.
Kararların tamamuna dergimizin Ekim 2015 tarihli
154. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
GÜNCEL MEVZUAT
CURRENT LEGISLATION
* Resmî Gazete Özetleri
Abstracts of Official Gazette
RESMÎ GAZETE ÖZETLERİ
ABSTRACTS OF OFFICIAL GAZETTE
BAKANLAR KURULU KARARLARI
Karar No.
2015/8095
2015/8098
2015/8100
2015/8101
2015/8102
2015/8102
Adı
8/1/2002 Tarihli ve 4736 Sayılı Kanunun 1 inci Maddesinin
Birinci Fıkrası Hükmünden Muaf Tutulacakların Tespitine
Dair 28/1/2002 Tarihli ve 2002/3654 Sayılı Kararnamenin Eki
Kararda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Karar
6772 Sayılı Kanun Kapsamına Giren Kurumlarda Çalışan
İşçilere, 2015 Yılında Yapılacak İlave Tediyelerin Sürelerinin
Belirlenmesi Hakkında Karar
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 1267 (1999), 1988
(2011) ve 1989 (2011) Sayılı Kararlarıyla Listelenen Kişi,
Kuruluş veya Organizasyonların Tasarrufunda Bulunan Malvarlığının Dondurulması Hakkındaki 30/9/2013 Tarihli ve
2013/5428 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararının Eki (1) Sayılı
Listede Değişiklik Yapılmasına İlişkin Karar
Artvin İline Bağlı Bazı İlçelerde 24/8/2015 Tarihinde Meydana Gelen Doğal Afet Nedeniyle Oluşan Mücbir Sebebe
İstinaden 6111 ve 6552 Sayılı Kanunlarda Yer Alan Taksit
Sürelerinin Yeniden Belirlenmesine İlişkin Karar
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 1267 (1999), 1988
(2011) ve 1989 (2011) Sayılı Kararlarıyla Listelenen Kişi,
Kuruluş veya Organizasyonların Tasarrufunda Bulunan Malvarlığının Dondurulması Hakkındaki 30/9/2013 Tarihli ve
2013/5428 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararının Eki (1) Sayılı
Listede Değişiklik Yapılmasına İlişkin Karar
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 1267 (1999), 1988
(2011) ve 1989 (2011) Sayılı Kararlarıyla Listelenen Kişi,
Kuruluş veya Organizasyonların Tasarrufunda Bulunan Malvarlığının Dondurulması Hakkındaki 30/9/2013 Tarihli ve
2013/5428 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararının Eki (1) Sayılı
Listede Değişiklik Yapılmasına İlişkin Karar
R. G.
Tarih - Sayı
04.09.2015
29465
18.09.2015
29479
23.09.2015
29484
23.09.2015
29484
23.09.2015
29484
23.09.2015
29484
YÖNETMELİKLER
Adı
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Ekonomik, Siyasal ve Sosyal Sorunlar
Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Lisansüstü Eğitim-Öğretim Yönetmeliği
Afyon Kocatepe Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Uygulama ve Araştırma
Merkezi Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
İstanbul Şişli Meslek Yüksekokulu Ön Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
R. G. Tarihi
R. G. No.
01.09.2015
29462
01.09.2015
29462
02.09.2015
29463
02.09.2015
29463
Abstracts of Official Gazette
103
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Meslek Personeli Yönetmeliği
Anadolu Üniversitesi Açıköğretim, İktisat ve İşletme Fakülteleri EğitimÖğretim ve Sınav Yönetmeliği
Anadolu Üniversitesi Önlisans ve Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği
İstanbul Bilgi Üniversitesi Çift Anadal, Yan Dal ve Üstün Başarı Programları
Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
İstanbul Bilgi Üniversitesi Finansal Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği
İstanbul Bilgi Üniversitesi Karşılaştırmalı İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku
Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği
İstanbul Bilgi Üniversitesi Kredili Sistem Lisans ve Önlisans Öğretim ve
Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
Bozok Üniversitesi Ön Lisans ve Lisans Eğitim-Öğretim Yönetmeliğinde
Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik
Nişantaşı Üniversitesi Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği
Orta Doğu Teknik Üniversitesi Bilim, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik
Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği
“P.P. (Ücreti Alınmıştır)” Damgalı Gönderiler Yönetmeliğinin Yürürlükten
Kaldırılmasına Dair Yönetmelik
Posta Pulu Satıcılıkları Yönetmeliğinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair
Yönetmelik
PTT Yurtiçi Havale ve Posta Çeki Yönetmeliğinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Yönetmelik
Telgraf Hizmetleri Yönetmeliğinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Yönetmelik
Yükseköğretim Kalite Güvencesi Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına
Dair Yönetmelik
03.09.2015
29464
03.09.2015
29464
03.09.2015
29464
03.09.2015
29464
03.09.2015
29464
03.09.2015
29464
03.09.2015
29464
04.09.2015
29465
04.09.2015
29465
04.09.2015
29465
05.09.2015
29466
05.09.2015
29466
05.09.2015
29466
05.09.2015
29466
05.09.2015
29466
Resmî Gazete Özetlerin devamına dergimizin Nisan 2015
tarihli 148. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
ÖNEMLİ BİLGİLER
MAJOR INFORMATIONS
KIDEM TAZMİNATI TAVANI
İŞSİZLİK SİGORTASI PRİMİ ORANLARI (2002’DEN İTİBAREN)
VERGİDEN MÜSTESNA HARCIRAH TAVANI
REESKONT VE AVANS İŞLEMLERİNDE UYGULANAN İSKONTO VE FAİZ
ORANLARI
SİGORTA PRİMİNE TÂBİ TUTULMAYACAK YEMEK PARASI İLE ÇOCUK
VE AİLE ZAMMI TUTARLARI
SGK GECİKME ZAMMI ORANLARI (AYLIK)(1.10.2008’den itibaren tüm
Sosyal Güvenlik Kurumu alacakları için)
ASGARİ YILLIK ÜCRETLİ İZİN SÜRELERİ (10.06.2003’TEN İTİBAREN)
4/a (SSK) KAPSAMINDA SİGORTALILARIN PRİM
ORANLARI(01.09.2013’den itibaren)
4/b (Bağ-Kur) KAPSAMINDA SİGORTALILARIN PRİM
ORANLARI(01.09.2013’den itibaren)
4/c (Devlet Memurları) KAPSAMINDA SİGORTALILARIN PRİM ORANLARI
(01.09.2013’den itibaren)
İSTEĞE BAĞLI SİGORTALILARIN PRİM ORANLARI(01.09.2013’den
itibaren)
4/a (SSK) KAPSAMINDA ÇALIŞAN EMEKLİLERİN SGDP ORANLARI
(01.09.2013’den itibaren)
4/b (Bağ-Kur) KAPSAMINDA ÇALIŞAN EMEKLİLERİN SGDP ORANLARI
(01.10.2008’den itibaren)
DÖNEMLER İTİBARİYLE AYLIK ASGARİ ÜCRET TUTARLARI
ÇIRAKLAR İÇİN DÖNEMLER İTİBARİYLE AYLIK ASGARİ ÜCRET
TUTARLARI
2015 YILI İÇİN ASGARİ GEÇİM İNDİRİMİ MİKTARLARI
2014 YILI İÇİN ASGARİ GEÇİM İNDİRİMİ MİKTARLARI
2013 YILI İÇİN ASGARİ GEÇİM İNDİRİMİ MİKTARLARI
DÖNEMLER İTİBARİYLE SİGORTA PRİMİNE ESAS AYLIK TABAN VE
TAVAN ÜCRET TUTARLARI
AYLIK SAKATLIK İNDİRİMİ TUTARLARI
HİZMET SÖZLEŞMESİ SONA ERDİRİLİRKEN DİKKATE ALINACAK
BİLDİRİM SÜRELERİ VE İHBAR TAZMİNATI TUTARLARI (*)
5510 - SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI
KANUNUNA GÖRE UYGULANACAK İDARİ PARA CEZALARI
2015 YILI GELİR VERGİSİ TARİFESİ2014 YILI GELİR VERGİSİ TARİFESİ
2013 YILI GELİR VERGİSİ TARİFESİ
YENİDEN DEĞERLEME ORANLARI
GEÇİCİ VERGİ DÖNEMLERİNDE UYGULANAN YENİDEN DEĞERLEME
ORANLARI
BEYANNAMELERİNİ İMZALATMAK ZORUNDA OLANLAR
2013 YILINDA BEYANNAMELERİNİ İMZALATMAK ZORUNDA
OLMAYANLAR
AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUN’A GÖRE
GECİKME ZAMMI ORANLARI
YURT DIŞINA ÇIKIŞ YASAĞI
YÜRÜRLÜK TARİHLERİNE GÖRE TECİL FAİZİ ORANLARI
EMLAK VERGİSİ ORANLARI
EMLAK VERGİSİ DEĞERİ YILLIK ARTIŞ ORANLARI (%)
KONUT KİRA GELİRİ İSTİSNA TUTARLARI
BAZI MENKUL SERMAYE İRATLARINA UYGULANAN İNDİRİM
(Enflasyondan Arındırma) ORANLARI
MOTORLU TAŞITLAR VERGİSİ ORANLARI 2015
TEVKİFATA VE İSTİSNAYA KONU OLMAYAN MENKUL VE
GAYRİMENKUL SERMAYE İRATLARINDA BEYAN SINIRLARI
VERGİDEN MÜSTESNA YEMEK BEDELİ
DEĞER ARTIŞ KAZANÇLARINDA İSTİSNA TUTARLARI
ARIZÎ KAZANÇLARDA İSTİSNA TUTARLARI
AMORTİSMAN SINIRI
FATURA DÜZENLEME SINIRI
GEÇİCİ VERGİ ORANLARI
VERGİDEN MÜSTESNA ÇOCUK YARDIMI
50 ve Daha Fazla İşçi Çalıştırılan İşyerleri İçinZorunlu İstihdam Oranları
YATIRIM TEŞVİK BELGESİNE BAĞLANABİLECEK ASGARİ SABİT
YATIRIM TUTARLARIYatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar’a
Göre(2012/3305 Sayılı Bkk Ile 19.06.2012 Tarihinden İtibaren)
2015 YILI USULSÜZLÜK DERECELERİ VE CEZALARI (TL)
2015 YILI ÖZEL USULSÜZLÜK CEZALARI
2015 YILI İÇİN DAMGA VERGİSİ NİSPETLERİ VE MAKTU TUTARLAR
2014 YILI VERASET VE İNTİKAL VERGİSİ TARİFESİ
ENFLASYON ORANLARI (%) (TÜİK Verilerine Göre)
YASAL FAİZLER VE YÜRÜRLÜK SÜRELERİ
TİCARİ TEMERRÜT (AVANS) FAİZ ORANLARI
VERGİ KODLARI
TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI
DÖVİZ KURLARI
2015 YILINDA TÜRK TİCARET KANUNU'NDA UYGULANACAK İDARİ
PARA CEZALARI (TL)
Önemli Bilgilerin tamamına dergimizin Ekim 2015 tarihli
154. sayısından ulaşabilirsiniz
LEGAL HUKUK DERGİLERİ SİPARİŞ FORMU
ORDERING FORM FOR THE LEGAL LAW JOURNALS
YÜKSEK MAHKEME
KARARLARI
ARAMA DİZİNLERİ
INDEX OF SUPREME COURT
DECISIONS
* Kavramlara Göre Arama Dizini
Index of Related Legal Terms
* Kanun Maddelerine Göre Arama Dizini
Index of Related Law Code Articles
KAVRAMLARA GÖRE ARAMA DİZİNİ
INDEX OF RELATED LEGAL TERMS
6136 Sayılı Kanuna Aykırılık Suçu ................................................................ 361
A
Açığa Ayrılma Talebinin Reddine İtiraz ........................................................ 387
Adli Arama Kararı Alınmadan Sanığın Üzerinde Arama
Yapılmasının Hukuka Aykırılığı .................................................................... 415
Alacaklı Bankanın Alacağını Rüçhanlı Olarak Kaydetmesi .......................... 357
Algılama Yeteneğinin Çok Zayıf Olması veya Hiç Olmaması ...................... 417
Alıntılarda Kullanılan Eserin ve Eser Sahibinin Adından Başka Bu
Kısmın Alındığı Yerin De Belirtilmesi Gereği............................................... 326
Alkolü Araç Kullanılması............................................................................... 432
Alt ve Üst Sınırları Arasında Takdir Hakkının Kullanılması
Zorunluluğu .................................................................................................... 385
Anayasal Düzeni Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs Etme Suçu......................... 405
Arama Kararı .................................................................................................. 388
Arsanın Bugünkü Rayiç Değeri Üzerinden Bedel Tahsili.............................. 300
Ayıbın Hile ile Gizlenmiş Olması .................................................................. 281
Ayıbın Hileli Olup Olmadığı Konusunda Rapor Alınması ............................ 281
Ayıplı Araç İçin Ödenen Bedelinin Ticari Faiziyle Birlikte Tahsili .............. 281
B
Belediyede Yapılan İlanın Usulsüz Olmasının İhalenin Feshi Nedeni
Olup Olmadığı ................................................................................................ 330
Belediyeye Para Ödenmesine Rağmen Arsa Tahsisi Yapılmaması ............... 300
Belirsiz Alacak Davası ................................................................................... 313
Bilinen Tüm Mirasçılar ve Diğer İlgililerin Usulüne Uygun
Çağrılması Gereği ........................................................................................... 299
Bina İçinde Muhafaza Altına Alınmış Olan Eşya Hakkında Hırsızlık
Suçu ................................................................................................................ 408
Binanın İmardan Sonra Yapıldığının Saptanması .......................................... 294
Bir veya Birden Fazla Mahkemenin Sözleşmeyle Yetkili Kılabilmesi .......... 351
Birden Fazla Yapı Birim Fiyat Listesi Bulunması ......................................... 272
Bonoda Lehdar Adı ve Soyadının veya Tüzel Kişiliğin Gösterilmesi
Zorunluluğu .................................................................................................... 395
Borçlunun Haline Münasip Evi Haczedilemez............................................... 328
Boşanma Davası ............................................................................................. 296
Bütünleyici Parçalarda Maliklik ..................................................................... 292
Index of Related Legal Terms
111
C-Ç
Cep Telefonlarının Bilişim Sistemine Girme ve Orada Kalma Suçu ............. 390
Cep Telefonuna Değişik Zamanlarda Birden Fazla Cevapsız Çağrı
Bırakıp Cinsel Taciz İçerikli Mesajlar Gönderilmesi ..................................... 400
Cezaların İçtimai Müessesesi ......................................................................... 387
Cinsel Saldırı Nedeniyle Manevi Tazminat İstemi ......................................... 286
Cinsel Taciz Suçu ........................................................................................... 400
Çaplı Taşınmazdaki Binaya Elatmanın Önlenmesi ........................................ 292
D
Dava Şartı Noksanlığı..................................................................................... 313
Davacının Çalışma Süresinin Net Olarak Tespiti Gereği ............................... 355
Davadan Feragat ............................................................................................. 310
Davalı Eşe Karşı Kasten Yaralama Suçunun İşlenmiş Olması ...................... 278
Davanın Her Aşamasında Feragat Mümkündür ............................................. 310
Davanın Kamu Görevlisinin Hizmet Kusurundan Mı Kişisel
Kusurundan Mı Kaynaklandığının Tespiti ..................................................... 267
Değer Düşüklüğü Oranının Taşınmazın Tüm Değerinin % 1,5 Unu
Geçemeyeceği................................................................................................. 304
Delil Elde Etme Faaliyeti Kapsamında Olan Eylemler .................................. 392
Direnme Gerekçeleri Gösterilmeden Önceki Kararın Aynen Tekrarı
ile Yetinilmesinin Kanuna Aykırılığı ............................................................. 361
Doğum Tarihinin Doğum Raporu Doğrultusunda Düzeltilmesi Talebi ......... 348
Dolandırıcılık Suçu ......................................................................................... 417
Duruşmada Hazır Bulunmak İsteyen Sanığın Duruşmada Hazır
Bulundurulması .............................................................................................. 405
Düzeltme İşleminin Kaldırılması İstemi......................................................... 342
Yüksek Mahkeme Kararları arama dizinlerini tamamına
dergimizin Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Volume: 13/Issue: 154/Year: 2015
KANUN MADDELERİNE GÖRE ARAMA DİZİNİ
INDEX OF RELATED LAW CODE ARTICLES
Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer
Aletler Hakkında Kanun (6136)
Madde
Sayfa
13........................................................ 361
Borçlar Kanunu (Mülga) (818)
Madde
Sayfa
50........................................................ 263
51........................................................ 263
141...................................................... 263
Ceza Muhakemesi Kanunu (5271)
Madde
Sayfa
34................................................361, 401
48........................................................ 411
116 ...................................................... 415
119 ...................................................... 415
193 ...................................................... 402
194 ...................................................... 402
195 ...................................................... 402
200 ...................................................... 402
204 ...................................................... 402
206 ...................................................... 388
217 ...................................................... 388
230 ...................................................... 388
231 ..................................... 410, 417, 419
271 ...................................................... 411
309 ...................................................... 411
324 ...................................................... 399
Yüksek Mahkeme Kararları arama dizinlerini tamamına
dergimizin Ekim 2015 tarihli 154. sayısından ulaşabilirsiniz
LEGALBANK ABONELİK FORMU
SUBSCRIPTION FORM FOR THE LEGALBANK LEGAL DATABASE

Benzer belgeler

Dergi özetini görmek için tıklayınız.

Dergi özetini görmek için tıklayınız. This is a journal of law focusing on legal issues concerning law. Articles, case notes and comments, discussions of legislative development, book reviews and other similar type of papers which are ...

Detaylı