Ultrason Eflli¤inde
Transkript
Ultrason Eflli¤inde
NEW YORK REJYONAL ANESTEZ‹ OKULU Hadzic Periferik Sinir Bloklar› ve Ultrason Eflli¤inde Rejyonal Anestezi için Anatomi ‹K‹NC‹ BASKI Editör Admir Hadzic, MD, PhD Professor of Anesthesiology Department of Anesthesiology St. Luke’s–Roosevelt Hospital Center College of Physicians and Surgeons Columbia University New York, New York Yard›mc› Editörler Ana Carrera, PhD, MD Thomas B. Clark, DC, RVT Jeff Gadsden, MD, FRCPC, FANZCA Manoj Kumar Karmakar, MD, FRCA, FHKCA, FHKAM Xavier Sala-Blanch, MD Catherine F. M. Vandepitte, MD Daquan Xu, MD, MSc, MPH Çeviri Editörü Prof. Dr. Ercan Kurt GATA Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal› GÜNEfi TIP K‹TABEVLER‹ ‹Ç‹NDEK‹LER Katk›da Bulunanlar Çeviriye Katk›da Bulunanlar Önsöz Çeviriye Önsöz Teflekkürler ix xiii xv xvii xix KISIM 2 S‹N‹R ST‹MÜLATÖRÜ VE ANATOM‹K ‹fiARET NOKTA TEMELL‹ BLOK TEKN‹KLER‹ 11. Servikal Pleksus Blo¤u 12. ‹nterskalen Brakiyal Pleksus Blo¤u PER‹FER‹K S‹N‹R BLOKLARININ TEMELLER‹ 1. 13. Supraklavikular Brakiyal Pleksus Blo¤u Rejyonal Anestezi Anatomisinin Temelleri Admir Hadzic ve Carlo Franco 3 Lokal Anestezikler: Klinik Farmakoloji ve Uygun Lokal Anestezik Seçimi Jeff Gadsden 29 Periferik Sinir Bloklar› için Ekipman 41 Ali Nima Shariat, Patrick M. Horan, Kimberly Gratenstein, Collen McCally ve Ashton P. Frulla 55 Monitörizasyon ve Dökümantasyon Jeff Gadsden 71 81 95 229 Konu 1: Transgluteal Yaklafl›m Konu 2: Anterior Yaklafl›m 230 241 249 Konu 1: ‹ntertendinöz Yaklafl›m Konu 2: Lateral Yaklafl›m 250 258 267 Çeviri: Didem Tuba Akçal› ve ‹rfan Güngör 22. Ayak Bile¤i Blo¤u 281 Çeviri: Mehmet Emin ‹nce ve Serkan fienkal 23. Torakal Paravertebral Blok 291 Çeviri: Mehmet Büget ve Mert fientürk 107 119 Çeviri: Ceyda Özhan Çaparlar ve Mehmet Özgür Özhan 10. Periferik Sinir Bloklar›n›n Nörolojik Komplikasyonlar› Jeff Gadsden 19. Siyatik Sinir Blo¤u 21. Femoral Sinir Blo¤u Günübirlik Hastalarda Devaml› Periferik Sinir Bloklar› Brian M. Ilfeld, Elizabeth M. Renehan ve Lokal Anesteziklerin Toksisitesi Steven Dewale ve Alan C. Santos 217 Çeviri: Mehmet Büget ve Mert fientürk Çeviri: Mehmet Özgür Özhan ve Ceyda Özhan Çaparlar 9. 207 Çeviri: A. Ertürk Yedekçi ve Hüseyin fien 20. Popliteal Siyatik Blok Periferik Sinir Blo¤u Endikasyonlar› Jeff Gadsden Antikoagülan Kullanan Hastalarda Rejyonal Anestezi Honorio T. Benzon 17. Üst Ekstremitenin Kutanöz Sinir Bloklar› Çeviri: Gökhan ‹nangil ve Sezai Özkan F. Kayser Enneking Çeviri: Vedat Y›ld›r›m ve Nusret Pusat 8. 199 Çeviri: M. Burak Eflkin ve Ahmet Coflar Çeviri: A. Ertürk Yedekçi ve Hüseyin fien Çeviri: Sami Eksert ve M. Burak Eflkin 7. 187 Çeviri: Ali S›zlan ve Memduh Yetim 18. Lomber Pleksus Blo¤u Elektirikli Sinir Stimülatörleri ve Periferik Sinirlerin Lokalizasyonlar› Martin Simpel ve Andre van Zundert Çeviri: Onur Özlü 6. 15. Aksiller Brakiyal Pleksus Blo¤u 16. El Bile¤i Blo¤u Çeviri: Bülent Atik ve Mehmet Emin ‹nce 5. 175 Çeviri: ‹rfan Güngör ve Tolga Tezer Çeviri: Gökhan Özkan ve Mehmet Emin ‹nce 4. 167 Çeviri: Salih Ç›nar ve Memduh Yetim 14. ‹nfraklavikular Brakiyal Pleksus Blo¤u Çeviri: Hüseyin O¤uz Y›lmaz ve Mehmet Emin ‹nce 3. 149 Çeviri: Tar›k Purtulo¤lu ve Fatih fiimflek Çeviri: Hüseyin O¤uz Y›lmaz ve Mehmet Emin ‹nce 2. 139 Çeviri: Ömer Yanaratefl ve fiükrü Tekindur KISIM 1 127 Çeviri: Mehmet An›l Süzer ve Mehmet Özgür Özhan 24. ‹nterkostal Blok 303 Çeviri: M. Burak Eflkin ve O¤uz K›l›çkaya KISIM 3 ‹NTRAVENÖZ REJYONAL ANESTEZ‹ 25. Bier Blok Çeviri: Mehmet Emin Orhan 313 viii ‹çindekiler 40. Ultrason Eflli¤inde Popliteal Sinir Blo¤u KISIM 4 ULTRASON EfiL‹⁄‹NDE S‹N‹R BLOKLARININ TEMEL‹ 26. Ultrasonografi Fizi¤i Daquan Xu 41. Ultrason Eflli¤inde Ayak Bile¤i Blo¤u 42. Ultrason Eflli¤inde S›k Kullan›lan Trunkal ve Kutanöz Bloklar 335 Çeviri: Umut Kara ve Serkan fienkal KISIM 5 Konu 1: Ultrason Eflli¤inde Abdominis Plan Blo¤u Konu 2: Ultrason Eflli¤inde ve ‹lioinguinal Sinir Bloklar› Konu 3: Ultrason Eflli¤inde Konu 4: Ultrason Eflli¤inde Kutanöz Sinir Blo¤u ULTRASON EfiL‹⁄‹NDE S‹N‹R BLOKLARI 353 43. Girifl Manoj Karmakar ve Catherine Vandepitte 361 369 377 Çeviri: ‹smet Topçu 33. Ultrason Eflli¤inde Ön Kol Bloklar› 385 Çeviri: Ebru Kelsaka 34. Ultrason Eflli¤inde El Bile¤i Blo¤u 391 Çeviri: Ebru Kelsaka 35. Ultrason Eflli¤inde Femoral Sinir Blo¤u 397 Çeviri: Ö. Taylan Akkaya ve Dilek Yaz›c›o¤lu 36. Ultrason Eflli¤inde Fasiya ‹liyaka Blo¤u Çeviri: Fatma Sar›cao¤lu 45. Torasik Paravertebral Bofllu¤un Sonografisi ve Ultrason Eflli¤inde Torasik Paravertebral Blok ile ‹lgili Bilgiler Catherine Vandepitte, Tatjana Stopar Pintaric ve Philippe E. Gautier KISIM 7 ULTRASON REHBERL‹⁄‹NDE ANATOM‹ ATLASI 419 Çeviri: Abdülkadir At›m ve Memduh Yetim Konu 1: Anterior Yaklafl›m 428 Konu 2: Transgluteal ve Subgluteal Yaklafl›m 433 YÜZEYEL ANATOM‹ ATLASI DVD ‹Ç‹NDEK‹LER END‹KASYONLARIN %95’‹N‹ OLUfiTURAN 5 S‹N‹R BLO⁄U Eflli¤inde Eflli¤inde Eflli¤inde Eflli¤inde Eflli¤inde ‹nterskalen Blok Supraklavikular Blok Aksiller Blok Femoral Sinir Blo¤u Popliteal Blok 669 Çeviri: Abdülkadir At›m ve M. Burak Eflkin ‹ndeks Ultrason Ultrason Ultrason Ultrason Ultrason 509 KISIM 8 427 Çeviri: Gürkan Türker 503 Çeviri: Bülent Atik ve O¤uz K›l›çkaya Çeviri: Gürkan Türker 39. Ultrason Eflli¤inde Siyatik Blok 497 Çeviri: Gökhan Özkan ve M. Burak Eflkin 46. Lomber Paravertebral Ultrason Görüntüsü ve Lomber Pleksus Blokaj›n›n Önemi Manoj Karmakar ve Catherine Vandepitte 411 Çeviri: Ö. Taylan Akkaya ve Derya Özkan 38. Ultrason Eflli¤inde Safen Sinir Blo¤u 44. Spinal Sonografi ve Ultrason Eflli¤inde Yap›lan Santral Nöroaksiyel Bloklar ile ‹lgili Bilgiler 475 Wing Hong Kwok ve Manoj Karmakar 405 Çeviri: Süleyman Deniz ve Memduh Yetim 37. Ultrason Eflli¤inde Obturator Sinir Blo¤u 473 Çeviri: Fatma Sar›cao¤lu Çeviri: Yavuz Gürkan 32. Ultrason Eflli¤inde Aksiller Brakiyal Pleksus Blo¤u 463 Rektus K›l›f Blokaj› 465 Lateral Femoral 468 ULTRASON EfiL‹⁄‹NDE NÖROAKS‹YEL VE PER‹NÖROAKS‹YEL BLOKLAR Çeviri: M. Murat Say›n ve Onur Özlü 31. Ultrason Eflli¤inde ‹nfraklavikular Brakiyal Pleksus Blo¤u 460 ‹liohipogastrik 345 Çeviri: Tar›k Purtulo¤lu ve O¤uz K›l›çkaya 30. Ultrason Eflli¤inde Supraklavikular Brakiyal Pleksus Blo¤u Transversus KISIM 6 Çeviri: ‹smet Topçu 29. Ultrason Eflli¤inde ‹nterskalen Brakiyal Pleksus Blokaj› 459 Çeviri: Tar›k Purtulo¤lu ve Canan Esin Sa¤lam Çeviri: Mehmet Özgür Özhan ve O¤uz K›l›çkaya 28. Ultrason Eflli¤inde Servikal Pleksus Blo¤u 451 Çeviri: Alper K›l›çaslan 323 27. Ultrason Görüntüsünün Optimizasyonu Daquan Xu 1. 2. 3. 4. 5. 441 Çeviri: O¤uz K›l›çkaya ve Memduh Yetim 681 ÇEV‹R‹YE KATKIDA BULUNANLAR Doç. Dr. Didem Tuba Akçal› Gazi Üniversitesi T›p Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara Dr. Mehmet Emin ‹nce GATA Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara Doç. Dr. Ö. Taylan Akkaya Ankara D›flkap› Y›ld›r›m Beyaz›t E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi Anestezi ve Reanimasyon Klini¤i Dr. Umut Kara GATA Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara Doç. Dr. Abdülkadir At›m GATA Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara Doç. Dr. Ebru Kelsaka Ondokuz May›s Üniversitesi T›p Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Samsun Uzm. Dr. Bülent Atik GATA Haydarpafla E¤itim Hastanesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, ‹stanbul Yrd. Doç. Dr. Alper K›l›çaslan Selçuk Üniversitesi Meram T›p Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Konya Uzm. Dr. Mehmet Büget ‹stanbul Üniversitesi ‹stanbul T›p Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, ‹stanbul Yrd. Doç. Dr. O¤uz K›l›çkaya GATA Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara Prof. Dr. Ahmet Coflar GATA Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara Prof. Dr. Mehmet Emin Orhan GATA Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara Uzm. Dr. Ceyda Özhan Çaparlar Ankara D›flkap› Y›ld›r›m Beyaz›t E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi Anestezi ve Reanimasyon Klini¤i Uzm. Dr. Mehmet Özgür Özhan Türkiye Diyanet Vakf› Özel 29 May›s Hastanesi Anestezi ve Reanimasyon Servisi, ‹stanbul Uzm. Dr. Salih Ç›nar Manisa Asker Hastanesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Klini¤i Uzm. Dr. Derya Özkan Ankara D›flkap› Y›ld›r›m Beyaz›t E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi Anestezi ve Reanimasyon Klini¤i Uzm. Dr. Süleyman Deniz Van Asker Hastanesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Klini¤i Uzm. Dr. Gökhan Özkan Tatvan Asker Hastanesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Klini¤i, Bitlis Uzm. Dr. Sami Eksert GATA Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara Prof. Dr. Sezai Özkan GATA Haydarpafla E¤itim Hastanesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, ‹stanbul Uzm. Dr. M. Burak Eflkin GATA Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara Doç. Dr. Onur Özlü Ankara D›flkap› Y›ld›r›m Beyaz›t E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi Anestezi ve Reanimasyon Klini¤i Uzm. Dr. ‹rfan Güngör Gazi Üniversitesi T›p Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara Yrd. Doç. Dr. Tar›k Purtulo¤lu GATA Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara Doç. Dr. Yavuz Gürkan Kocaeli Üniversitesi T›p Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Kocaeli Uzm. Dr. Nusret Pusat GATA Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara Uzm. Dr. Gökhan ‹nangil Etimesgut Asker Hastanesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Klini¤i, Ankara Uzm. Dr. Canan Esin Sa¤lam GATA Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara xiv Çeviriye Katk›da Bulunanlar Prof. Dr. Fatma Sar›cao¤lu Hacettepe Üniversitesi T›p Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara Prof. Dr. ‹smet Topçu Celal Bayar Üniversitesi Hafsa Sultan Hastanesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Manisa Doç. Dr. M. Murat Say›n Ankara D›flkap› Y›ld›r›m Beyaz›t E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi Anestezi ve Reanimasyon Klini¤i Prof. Dr. Gürkan Türker Uluda¤ Üniversitesi T›p Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Bursa Doç. Dr. Ali S›zlan GATA Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara Doç. Dr. Ömer Yanaratefl GATA Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara Uzm. Dr. Mehmet An›l Süzer Türkiye Diyanet Vakf› Özel 29 May›s Hastanesi Anestezi ve Reanimasyon Servisi, ‹stanbul Uzm. Dr. Dilek Yaz›c›o¤lu Ankara D›flkap› Y›ld›r›m Beyaz›t E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi Anestezi ve Reanimasyon Klini¤i Doç Dr. Hüseyin fien GATA Haydarpafla E¤itim Hastanesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, ‹stanbul Dr. A. Ertürk Yedekçi GATA Haydarpafla E¤itim Hastanesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, ‹stanbul Yrd. Doç. Dr. Serkan fienkal GATA Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara Uzm. Dr. Memduh Yetim GATA Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara Prof. Dr. Mert fientürk ‹stanbul Üniversitesi ‹stanbul T›p Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, ‹stanbul Doç. Dr. Vedat Y›ld›r›m GATA Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara Dr. Fatih fiimflek GATA Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara Uzm. Dr. Hüseyin O¤uz Y›lmaz Merzifon Asker Hastanesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Klini¤i, Amasya Uzm. Dr. fiükrü Tekindur GATA Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dal›, Ankara Uzm. Dr. Tolga Tezer Aksaray Devlet Hastanesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Klini¤i, Aksaray ÖNSÖZ “Periferik Sinir Bloklar› ve Ultrason Eflli¤inde Rejyonal Anestezi için Anatomi” kitab›n›n ikinci bask›s›, rejyonal anestezideki geliflmelerin en heyecan verici oldu¤u bir zamanda bas›ld›. Kitab›n ilk bask›s›n›n baflar›s›, inan›yoruz ki, büyük oranda test edilip onaylanm›fl e¤itim materyalleri içermesinden kaynaklan›yordu. Kitab›n bu ilk bask›s›n›n birçok hekimin profesyonel yaklafl›m›n› etkiledi¤ini ve sonuçta tüm dünyada hastalar için yararl› oldu¤unu söylemek abart› olmaz. Bu baflar› New York Rejyonal Anestezi Okulu (NYSORA) kurumuna, bu gün bunun hazz›n› yaflad›¤› art› bir itibar kazand›rm›flt›r. Kitab›n bu ikinci bask›s›nda, ilk bask›daki yaklafl›ma paralel olarak, kitapta yer alan bilgilerin teorik boyutu mümkün oldu¤unca gerekli oldu¤u kadar sunulmaya çal›fl›ld›. Bunun yerine, rejyonal anestezi prati¤ine dair öne ç›kan teknik ve ilkelerin, anlafl›l›r bir biçimde derlenmesi hedeflendi. Son y›llarda, rejyonal anestezi ve özellikle periferik sinir bloklar› konusu, daha önce hiç görülmemifl bir at›l›m sürecine girdi. Bu at›l›m, her fleyden önce, ultrason eflli¤inde rejyonal anestezi uygulamalar›n›n yayg›n bir biçimde pratik uygulamaya girmesi ile oldu. ‹lgili anatomik yap›lar›n, i¤ne-sinir iliflkisinin ve lokal anestezik da¤›l›m›n›n görüntülenebilir olmas›, periferik sinir bloklar›na olan ilgiyi ve bu bloklar›n kullan›m›n› anlaml› düzeyde art›rd›. Hala, ultrason eflli¤inde rejyonal anestezinin, a盤a kavuflturulmas› ve belli bir standarda ulaflt›r›lmas› gereken pek çok yönü mutlaka vard›r. Baflar›l› ve güvenli bir blok için ideal i¤ne pozisyonu, her bir teknik için gerekli olan enjeksiyon say›s›, baflar›l› bir blok için gerekli lokal anestezik hacmi, sinir stimülatörü ve bas›nç monitorizasyonu gibi ilave monitorizasyon araçlar›n›n rutin uygulamaya sokulmas› ve daha bir çok ikilem örnek olarak verilebilir. Tüm bu nedenlerden dolay›, daha kesin önerilerde bulunabilmek amac›yla, ikinci bask›n›n bas›m›n› biraz ertelemeye karar verdik ve bu konudaki klinik çal›flmalardan ve klinik deneyimlerden toplanan bilgilerin biraz daha a盤a kavuflmufl olmas›n› amaçlad›k. Sonuçta, bu ikinci kitap, aynen birinci bask›da oldu¤u gibi, çok say›da teknik ve modifikasyonun, gere¤inden fazla teorik de¤erlendirme ve aç›klamas›na yer vermekten daha ziyade, genifl klinik uygulama imkan› olabilecek periferik sinir blok tekniklerinin denenmifl ve tasdik edilmifl tan›mlamalar›n› öne ç›karm›flt›r. Elde edilen deneyimler, belli bir tekni¤in ö¤retilmesini önerecek yeterli düzeye ulaflmad›¤›ndan dolay› (örne¤in nöroaksiyal bloklar), henüz belirsiz ve yeterli düzeyde geliflmemifl ve dikkatsiz yaklafl›mlarla uyguland›¤›nda istenmeyen sonuçlar veya muhtemel komplikasyonlara neden olabilecek tekniklerin önerilmesinden çok, anatomik de¤erlendirmeleri öne ç›karmay› tercih ettik. *‹lk bask›n›n ismi Periferik Sinir Bloklar›: ‹lkeler ve Uygulamalar. Bu ikinci bask›, bir dizi pratik uygulamalar› tan›t›c› bölümü takiben literatürün ayr›nt›l› bir teorik özeti yerine, s›k uygulanan rejyonal anestezi blok tekniklerinin detayl› ve kesin tan›mlamalar›na yer verecek flekilde düzenlendi. Ultrason eflli¤inde sinir blokaj›, sonuçta tüm dünyada yayg›n kullan›lan bir yöntem haline gelmesine ra¤men, bir çok prosedür, tüm dünyada ve özellikle geliflmekte olan ülkelerde hala periferik sinir stimülasyon tekni¤i ve/veya anatomik yüzey noktalar› kullan›larak gerçeklefltirilmektedir. Çünkü bu kitap, uluslararas› önemli e¤itim kaynaklar›ndan birisi oldu¤undan dolay›, sinir blokaj›n›n geleneksel tekniklerine dair anlat›mlar› sürdürmeye ve buna ilaveten ultrason eflli¤inde rejyonal anestezi konular›na dair anlat›mlar› içeren yeni bölümler eklemeye karar verdik. Yine, yüzey anatomi bilgisi hem geleneksel, hem de ultrason eflli¤inde uygulanan rejyonal anestezi teknikleri için gerekli oldu¤undan dolay›, bir “Yüzeyel Anatomi Atlas›” (8. Bölüm) eklemeye karar verdik. Bu kitap periferik sinir bloklar› ve rejyonal anestezinin temelinden, klinik prati¤indeki uygulamalar›na do¤ru ilerleyen sekiz bölüm fleklinde düzenlendi. Ultrason eflli¤inde rejyonal anestezi geliflmekte olan bir alan ve bir çok yönü ile hala, belli bir standarda ve aç›k k›lavuzlara kavuflmufl de¤il. Bu nedenle, bu yeni bask›y›, uluslaras› bir iflbirli¤inin eseri olarak oluflturmaya karar verdik. Bu iflbirli¤i, sadece bizim NYSORA bünyesinde edindi¤imiz deneyimin ö¤retilmesini de¤il, ayn› zamanda tüm dünyadan bu alandaki görüflleri ile lider kabul edilen bir tak›m kiflilerin destek ve onay›n› da almam›za zemin haz›rlad›. Onlara, Periferik Sinir Bloklar› kitab›n›n bu ikinci bask›s›n›n haz›rlanmas›nda gösterdikleri istek, arzu ve katk›lar›ndan dolay› teflekkür etmek istiyorum. Ayn› zamanda bu kitab›n, Asya’da geliflmekte olan ülkelere kadar uzanan say›s›z NYSORA e¤itim programlar›nda yer alan genifl e¤itici ve ö¤retici ailesi olmadan bu flekilde ortaya ç›kmas› mümkün de¤ildi. Ayr›ca, bizim, kitab›n bu güncellenmifl bask›s›n› ortaya ç›karmam›zda ilham kayna¤› olan katk›lar›n›za ve NYSORA.com web sitesinde, eposta, öneri ve tart›flma yoluyla sa¤lad›¤›n›z çeflitli yard›m ve desteklere sonsuz teflekkür etmek istiyorum. Periferik sinir bloklar›, oldukça yayg›n bir flekilde kullan›lmas›na ra¤men, herhangi bir bak›m standard› yok. Bu bask› ile, teknikleri ve lokal anesteziklerin verilmesi esnas›ndaki monitorizasyon yaklafl›m›n›, periferik sinir bloklar›n›n hem daha tutarl›, hem de daha güvenli bir flekilde uygulanmas›n› sa¤lamak amac›yla, standardize etmeye çal›flt›k. Farkl› kurumlar›n do¤al olarak tekniklere farkl› yaklafl›mlar› olabilir ve bunu kendi gereksinimlerine göre uyarlayabilirler. Bu kitapta sundu¤umuz materyaller, deyim yerindeyse, klinik pratik havuzumuzdan gelmektedir. Tan›mlanan bir çok prosedüre, karar verme sürecine yard›m etmek için, yazarlar›n her gün kendilerinin kulland›klar›, özenle gelifltirilmifl ak›fl flemalar› efllik etmektedir. Ultrason eflli¤inde rejyonal anestezi ve a¤r› tedavisi uygulamalar›n›n baflar›s›, büyük oranda, do¤ru ultrason gö- xvi Önsöz rüntüsünün elde edilebilmesi ve gerekli yap›lar›n tan›nabilmesine ba¤l›d›r. Bu nedenlerle, kitab›n bu bask›s›na, rejyonal anestezi ve a¤r› tedavisi uygulamalar› için bir sonoanatomi atlas› (Bölüm 7) ilave etmeye karar verdik. Atlastaki sonoanatomik resimler, ultrason görüntüsünü elde edebilmek için gerekli prob pozisyonunun ve görüntülenen alan›n kesitsel makroskopik anatomisinin resimlerine dair iflaretlenmifl görüntüleri içermektedir. Uygulay›c›, ultrason görüntülerini özümsedikten sonra, sunulan tekniklere dair pratik bilgilerden yola ç›karak, hemen hemen herhangi bir rejyonal anestezi tekni¤i ile ilgili anlamlar ç›karabilir. Uygun olan tekniklerde kesitsel makroskopik anatomi örneklerini sunabilmek için çok özenli bir çal›flma yapt›k. Ultrason ve anatomik kesitleri mükemmel bir flekilde örtüfltürerek sunmak her zaman mümkün olmad› çünkü, ultrason ve kesitsel anatomi görüntüleri, öncelikle gönüllü kiflilerden, sonra ise taze kadavralardan elde edildi. Okuyucular, ultrason görüntülerinin, dinamik tarama esnas›ndaki video görüntülerinden elde edildi¤ini ak›lda tutmal›d›r. Bu nedenle, iflaretlenmifl ultrason görüntüleri, elimizde mümkün olan efllefltirilmifl kesitsel anatomi resimleri ile mükemmel uyum göstermese de, yapabileceklerimizin en iyisidir ve ultrason cihaz›n›n kapasitesi çerçevesinde elde edilmifltir. Genel istek üzerine, ultrason eflli¤inde en s›k kullan›lan periferik sinir blok uygulamalar›n›n video görüntülerini içeren bir DVD eklemeye karar verdik. Video görüntülerinin yeni bafllayanlar ve e¤itilen kifliler için en yararl› yöntem oldu¤unu düflünerek, daha çok periferik sinir blokla- r›na dair en genifl endikasyonlar› kapsayan ve ultrason eflli¤indeki blok tekniklerinden, pratik uygulamada art›k oturmufl olanlar›n›n videolar›n› dahil etmeyi tercih ettik. Ö¤renmek isteyen kifliler, bu tekniklere hakim olduktan sonra, bu videolardan ö¤rendikleri prensipleri, di¤er herhangi bir sinir blo¤una adapte edebilmek için, sadece, uygulayacaklar› blok veya bloklara özgü anatomi bilgisine gereksinim duyacaklard›r. Kitapta yer alan sonoanatomi atlas›ndan (Bölüm 7) nas›l yararlan›laca¤›n› gösteren di¤er bir örnek de budur. Yine, sistematik bir biçimde sunulan bu yo¤un bilgi ile birlikte atlas›n, periferik sinirlerin ve kas iskelet sisteminin sonoanatomisi ile ilgilenen radyologlar, ultrason uzmanlar›, nörologlar ve di¤er herkes için bir de¤er olaca¤›na inan›yoruz. Periferik Sinir Bloklar› ve Ultrason Eflli¤inde Rejyonal Anestezi için Anatomi kitab›n›n bu bask›s› ile, periferik sinir bloklar›n›n bugünkü uygulama flekilleri ve rejyonal anestezide ultrason kullan›m› ile ilgili prati¤e yönelik zengin bir bilgi birikimi sa¤lamaya ve s›k karfl›lafl›lan klinik problemlere iflaret eden de¤iflik yollar sunmaya çal›flt›k. Bu kitab›n, anesteziyoloji alan›nda standart bir baflvuru kayna¤› olarak hizmet etmeye devam etmesini umuyor, kitab›n önceki bask›s›n›n okurlar›na destekleri ve teflviklerinden dolay› teflekkürlerimizi sunuyoruz. Sayg›lar›mla, Admir Hadzic, MD ÇEV‹R‹YE ÖNSÖZ Periferik sinir blo¤u uygulamalar›ndaki istenmeyen sonuçlar anestezistlerin uzun y›llar korkulu rüyas› haline gelmifltir. Bu nedenle anestezistler anatomik iflaret noktalar›na ba¤l› olarak yeni teknikler gelifltirmifl, teknolojiyi kullanarak ve e¤itime daha fazla önem vererek bu korkunun üstesinden gelmeye çal›flm›fllard›r. Ancak son birkaç dekata kadar gerek e¤itici gerekse teknik imkan ve e¤itim araçlar›n›n yetersiz olmas› nedeniyle istenen baflar›ya ulafl›lamam›flt›r. Günümüzde ise rejyonal anestezi alan›ndaki teknolojik geliflmeler ve e¤itim materyalleri her geçen gün artmaktad›r. Özellikle görüntüleme teknikleri ve i¤ne teknolojisindeki bafl döndürücü yenilikler bizim daha güvenli periferik sinir bloklar› uygulamam›za olanak sa¤lamaktad›r. Rejyonal anestezi alan›nda ultrason kullan›m› bu teknolojik geliflmeler aras›nda en önemli yeri tutmaktad›r. Periferik sinir bloklar›n› ultrason eflli¤inde uygulamak, bize sinir dokusu ve çevre anatomik yap›lar› görüntüleme ve lokal anestezik ilac›n gerçek zamanl› yay›l›m›n› izleme olana¤› sa¤lamaktad›r. Özellikle tüm dünyada oldu¤u gibi ülkemizde de Rejyonal Anestezi Derne¤inin katk›lar›yla ultrasonun rejyonal anestezide kullan›m›na yönelik gerek temel bilgileri içeren, gerekse ileri düzey e¤itim veren kurslar düzenlenmifl ve bu kurslar›n sayesinde ultrason kullan›m› anestezistler aras›nda üst seviyeye ulaflm›flt›r. Yak›n bir gelecekte ise daha geliflmifl ultrason cihazlar› ile rejyonal anestezide hayal bile edemeyece¤imiz bir noktaya gidece¤imiz aflikard›r. Bugün bu teknolojik geliflmeler ile birlikte, rejyonal anestezi alan›nda yaz›lm›fl e¤itici kitaplar, görsel e¤itim araçlar› ve kurslar sayesinde periferik sinir bloklar› belli merkezlerle s›n›rl› kalmay›p ülkemizin bir çok hastanesinde uygulanmaktad›r. Hadzic’in t›p literatürüne kazand›rd›¤› bu eserde rejyonal anestezinin ulaflt›¤› son noktay›, kendi prati¤ini, deneyimlerini aç›k ve net mesajlarla okuyucusuna vermifltir. Ultrason eflli¤inde uygulanan bloklar›n tamam› yazar›n kendisi taraf›ndan ele al›nm›fl olup bloklar›n püf noktalar›, algoritmalar› ve sonoanatomik görüntüleri ayr›nt›l› olarak verilmifltir. Özellikle kitab›n resimleri, sonoanatomik görüntüleri ve kadavra resimlerini içeren atlas bölümü her zaman baflvurulacak önemli bilgi kayna¤› oldu¤undan periferik blok uygulamalar›nda sürekli göz önünde bulundurulmas›n›n son derece faydal› olaca¤›na inanmaktay›m. Rejyonal anestezi ile ilgilenen tüm meslektafllar›m›n anlafl›l›r ve ak›c› bir dille yaz›lm›fl olan bu eseri zevkle okuyarak faydalanaca¤›n› ümit etmekteyim. Rejyonal anesteziyi bana ö¤reten, sevdiren ve kitab›n çevrilmesi için beni cesaretlendiren de¤erli hocam Prof. Dr. M. Erdal Güzeldemir’e, çeviride katk›s› bulunan tüm meslektafllar›ma, yay›n koordinatörü Nuran Karacan’a ve tüm Günefl T›p Kitabevleri çal›flanlar›na katk›lar› ve emeklerinden dolay› teflekkür ederim. Prof. Dr. Ercan Kurt KISIM 1 Periferik Sinir Bloklar›n›n Temelleri Bölüm 1 Rejyonal Anestezi Anatomisinin Temelleri Bölüm 2 Lokal Anestezikler: Klinik Farmakoloji ve Uygun Lokal Anestezik Seçimi 29 Bölüm 3 Periferik Sinir Bloklar› için Ekipman 41 Bölüm 4 Elektirikli Sinir Stimülatörleri ve Periferik Sinirlerin Lokalizasyonlar› 55 Bölüm 5 Monitörizasyon ve Dökümantasyon 71 Bölüm 6 Periferik Sinir Blo¤u Endikasyonlar› 81 Bölüm 7 Günübirlik Hastalarda Devaml› Periferik Sinir Bloklar› 95 3 Bölüm 8 Antikoagülan Kullanan Hastalarda Rejyonal Anestezi 107 Bölüm 9 Lokal Anesteziklerin Toksisitesi 119 Bölüm 10 Periferik Sinir Bloklar›n›n Nörolojik Komplikasyonlar› 127 1 Rejyonal Anestezi Anatomisinin Temelleri Admir Hadzic ve Carlo Franco Çeviri: Hüseyin O¤uz Y›lmaz ve Mehmet Emin ‹nce Uygulamaya yönelik iyi bir anatomi bilgisi baflar›l› ve güvenli bir rejyonal anestezi uygulamas› için önemlidir. Asl›nda, aynen cerrahi anatomiye dayanan cerrahi disiplinlerde oldu¤u gibi, rejyonal anestezistlerin sinirler ve bunlarla iliflkili yap›larla ilgili gereksiz ayr›nt›lar› içermeyen, ifllevsel bir bilgiye sahip olmalar› gerekir. Bu bölümde, kitapta tarif edilen tekniklerin baflar›l› olarak uygulanmas› için gerekli olan rejyonal anestezi anatomisinin temelleri özetlendi. Periferik Sinirlerin Anatomisi normal flartlar alt›nda bölünemez ve yaralanma sonras› kendi kendilerini onarma kabiliyetleri çok s›n›rl›d›r. Tipik bir nöron büyük bir çekirdek içeren bir hücre gövdesinden (soma) oluflur. Hücre gövdesi dendritler olarak adland›r›lan dallanan birçok uzant›ya ve tek bir aksona ba¤lanm›flt›r. Dendritler gelen mesajlar› al›rlar; aksonlar mesajlar› iletirler. Aksonlar›n uzunlu¤u çeflitlidir ve her bir nöronda yaln›zca bir tanedir. Periferik sinirlerde aksonlar çok uzun ve incedir. Sinir lifleri olarak da adland›r›l›rlar. Ba¤ Doku Bütün periferik sinirler yap›ca benzerdir. Nöron sinir uyar›lar›n›n iletilmesinden sorumu olan temel ifllevsel birimdir (fiekil 1-1). Nöronlar vücuttaki en uzun hücrelerdir ve ço¤unun uzunlu¤u bir metreye ulafl›r. Nöronlar›n ço¤u Siniri oluflturan her bir sinir lifi elektrik kablosunu oluflturan ayr› ayr› teller gibi, ba¤ dokusuyla birbirine ba¤lanm›flt›r. Periferik sinirin ba¤ dokusu sinirin önemli bir parças›d›r. Sinir yap›s›ndaki yerine göre ba¤ dokusuna epinöri- Motor son plak NÖRON Dendrit Hücre gövdesi Terminal arborizasyon Akson Nükleus Sitoplazma Miyelin kılıf fiEK‹L 1-1. Periferik sinirin yap›s›. Kas lifi 4 KISIM 1 Periferik Sinir Bloklar›n›n Temelleri rur. Kan-beyin bariyeri bu düzeyde yer al›r ve sinir dokusunun son koruyucu bariyerini oluflturur. Endonöriyum fasikül içerisindeki her bir sinir lifini ya da aksonu saran ince ba¤ dokusudur. Sinirler kan› seyirleri boyunca birlikte ilerleyen komflu kan damarlar›ndan al›rlar. Daha büyük sinirleri besleyen dallar makroskopik ve düzensiz olup siniri besleyen uzunlamas›na seyreden damar›(lar›) oluflturmak için anastamozlar yapar ve yan dallar verirler. Spinal Sinirlerin Yap›s› fiEK‹L 1-2. Periferik sinir ve ba¤ dokular›n›n histolojisi. Beyaz oklar: D›fl epinöriyum (epinöral k›l›f), 1 = ‹ç epinöriyum, 2 = fasiküller, Mavi oklar: Perinöriyum, K›rm›z› ok: Sinir damarlanmas›, Yeflil ok: Fasiküler demet yum, perinöriyum ya da endonöriyum denir (fiekil 1–2). Epinöriyum tüm siniri sarar ve siniri içinde ilerlerdi¤i ba¤ dokusuna gevflekçe ba¤lar. Sinirin içinde demet yapm›fl her bir akson grubu perinöriyumla çevrili bir fasikülü olufltu- Araknoid Sinir sistemi santral ve periferik k›s›mlardan oluflur. Santral sinir sistemi beyin ve spinal kordu içerir. Periferik sinir sistemi, spinal, kraniyal ve otonomik sinirlerden ve iliflkili gangliyonlardan oluflur. Sinirler merkezi sinir sistemi d›fl›nda uzanan ve vücudun bir bölgesinden di¤erine elektriksel sinyalleri iletmek için görev yapan sinir lifi demetleridir. Kafatas›ndan ç›kan sinirler kraniyal sinirler olarak bilinir ve 12 çifttir. Kafatas›ndan afla¤›da, vertebralar aras›ndan ç›kan sinirler spinal sinirler olarak adland›r›l›r ve 31 çifttir. Her bir spinal sinirin kendi bölgesel numaras› vard›r ve komflu vertebrayla iliflkisine göre adland›r›l›r (fiekil 1-3). Servikal bölgede spinal sinirlerin ilk çifti C1, kafatas› ve birinci servikal vertebra aras›ndan ç›kar. Bu nedenle ser- Dura mater Subaraknoid alan Pia mater Otonomik (sempatik) ganglion Vertebra korpusu Rami kominikantes Ventral kök Ventral ramus Dorsal ramus Spinal kord fiEK‹L 1-3. Spinal sinirin yap›s›. Dorsal kök ganglionu 2 Lokal Anestezikler: Klinik Farmakoloji ve Uygun Lokal Anestezik Seçimi Jeff Gadsden Çeviri: Hüseyin O¤uz Y›lmaz ve Mehmet Emin ‹nce Lokal anestezikler (LA) sinir iletimini keserek a¤r›y› azalt›rlar ya da önlerler. Sodyum kanallar›ndaki (Na+) özgün reseptör bölgelerine ba¤lan›r ve iyonlar›n bu deliklerden hareketini engellerler. LA ilaçlar›n kimyasal ve farmakolojik özellikleri klinik özelliklerini belirler. Bu bölüm LA’lerin temel etki mekanizmalar›ndan, klinik kullan›mlar›ndan ve sistemik toksisitenin önlenmesi ve tedavisinden bahsetmektedir. Sinir ‹letimi Sinir iletimi, küçük miktarlarda birçok iyonun (Na+ ve K+) h›zl› hareketiyle üretilen elektriksel sinyalin sinir hücresi membran› boyunca ilerletilmesi ile oluflur. Sodyum (hücre d›fl›nda yüksek, hücre içinde düflük) ve potasyumun (hücre içinde yüksek, hücre d›fl›nda düflük) iyon gradienti, sinirdeki Na+-K+ pompas› taraf›ndan sa¤lan›r. ‹stirahat durumunda, hücre membran› K+ iyonlar›na Na+ iyonlar›na göre daha geçirgen oldu¤undan bu hücre içinden hücre d›fl›na sürekli bir K+ s›z›nt›s›yla sonuçlan›r. Bu katyon s›z›nt›s›, hücre içinin hücre d›fl›na göre daha negatif yüklenmesine ve sinir membran› boyunca 60-70 mV luk bir elektrik potansiyeli oluflmas›na yol açar. Duyusal sinirlerin distal uçlar›ndaki çok say›da reseptör birçok mekanik, kimyasal ya da termal uyar› için alg›lay›c› ve iletici görevi yapar. Bu gibi uyar›lar çok küçük elektrik ak›mlar›na dönüfltürülür. Örne¤in cerrahi bir kesiyle sal›nan kimyasal mediatörler bu reseptörlerle etkileflir ve küçük elektrik ak›mlar oluflturur. Sonuç olarak, reseptörün yan›ndaki sinir membran› üzerindeki elektrik potansiyeli de¤iflir, daha negatif bir hale gelir. Eflik potansiyeline ulafl›ld›¤›nda, bir aksiyon potansiyeli oluflur, sinir membran›n›n Na+ iyonlar›na geçirgenli¤i artar ve pozitif yüklü Na+ iyonlar› hücre içine h›zla hücum eder. Bu, sinir membran›ndaki elektriksel yükün geçici olarak tersine dönmesine yani depolarizasyona yol açar. Depolarizasyon, sinirin komflu segmentini depolarize eden bir ak›m yaratarak siniri “aktive” eder ve sinir membran› boyunca s›ral› bir depolarizasyon dalgas› oluflturur. Repolarizasyon, Na+ geçirgenli¤inin azalma ve potasyumun hücre içinden hücre d›fl›na ak›fl› ile sonuçlanan K+ geçirgenli¤inin art›fl› ve elektriksel dengenin sa¤lanmas›yla oluflur. Ard›ndan, Na+- K+ adenozin trifosfat pompas› mekanizmas›yla, iki iyon da bafllang›çtaki hücre içi ve hücre d›fl› konsantrasyonlar›na geri döner. Na+ iyonlar›n›n hücre içine h›zl› ak›fl› transmembran potansiyelindeki de¤iflikli¤e cevap olarak olufltu¤u için sinirdeki Na+ kanallar› “voltaj kap›l›” olarak adland›r›l›rlar. Bu kanallar, iki katmanl› sinir mebran›n› tam olarak kat eden üç alt birimden oluflan protein yap›lard›r ve hücre membran›n›n hem d›fl yüzeyi hem de iç yüzeyi ile (aksoplazma) iletiflim halindedirler. LA’ler, Na+ kanallar›n›n α alt birimine ba¤lanarak hücre içine Na+ ak›fl›n› durdurup, sinir boyunca ilerleyen depolarizasyon dalgas›n› aksatarak sinir uyar›lar›n›n üretilmesi ve iletilmesini engellerler. ‹stirahat halindeki bir sinir, arka arkaya uyar›lan bir sinire göre LA’lere daha duyars›zd›r. Daha yüksek bir uyar› frekans› ve daha pozitif bir membran potansiyeli, daha kuvvetli bir ileti blo¤una yol açar. LA’lerin frekans ve voltaj ba¤›ml› bu etkileri, istirahat haline göre LA’lere affinitesi daha yüksek olan, aktif ya da aç›k durumdaki bir Na+ kanal› yakalama flans›n›n, tekrarlayan depolarizasyonla art›rmas›ndan kaynaklan›r. Genel olarak, Na+ kanal›ndaki reseptör bölgesinden ayr›lma h›z›, frekans ba¤›ml› LA etkisi için önemlidir. Lokal Anesteziklerin Yap›-Aktivite ‹liflkileri LA’lerin tipik yap›s› ara bir ester ya da amid ba¤›yla ayr›lan hidrofobik ve hidrofilik alanlardan oluflur. Genellikle hidrofobik grup tersiyer bir amin ve hidrofilik grup aromatik bir parçad›r. LA’lerin farmakolojik özelliklerini ba¤lay›c› grubun do¤as› belirler. Bu ajanlar›n fizikokimyasal özellikleri onlar›n güçleri ve etki sürelerini fazlas›yla etkiler. Örne¤in, ya¤da çözünürlüklerinin yüksek olmas› hem güçlerini hem etki sürelerini artt›r›r. Bunun sebebi ilac›n lipid membranlara ilgisinin daha yüksek ve böylece etki alanlar›na daha yak›n olmas›d›r. ‹laç kanla temizlenmek yerine 30 KISIM 1 Periferik Sinir Bloklar›n›n Temelleri membran etraf›nda daha uzun kald›¤›nda, membrandaki Na+ kanal›na daha kolay etki eder. Ya¤da çözünürlü¤ün yüksek olmas› kaç›n›lmaz olarak toksisiteyi de artt›r›r ve daha hidrofobik ilaçlar için terapotik indeksi düflürür. PÜF NOKTASI • Blok süresinin proteine ba¤lanma özellikleriyle iliflkili oldu¤u, yayg›n bir yanl›fl alg›lamad›r. Asl›nda, lokal anesteziklerin Na+ kanallar›ndan ayr›lma zaman› saniyelerle ölçülür ve blo¤un çözülme h›z›yla ilgisi yoktur. Lokal anestezi¤in sinir etraf›nda ne kadar kald›¤› daha önemlidir. Bu büyük ölçüde üç etkenle belirlenir: ya¤da çözünürlük; dokunun kanlanma derecesi ve damar içine al›m› önleyen vazokonstriktörlerin varl›¤›. ‹lac›n pKa’s› (ilac›n %50’sinin iyonize oldu¤u ve %50’sinin baz formda oldu¤u pH) pH’a ve HendersonHasselbach denklemine: pH = pKa + log([baz]/[katyon]) göre katyonik ve baz formlar›n konsantrasyonlar›yla iliflkilidir. Genel olarak amid LA’lerin ço¤unun pKa’s› etki bafllama h›zlar›yla koreledir. Vücut pH’›na daha yak›n pKa’lar› olanlar›n da etki bafllang›çlar› daha h›zl›d›r. Sinirin lipid membran›ndan geçebilmesi için LA’in baz (non-iyonize) formda olmas› gerekti¤inden, aksoplazmaya girince bir hidrojen iyonu alarak katyonik forma dönüfltü¤ünden dolay›, ilac›n iki formunun birlikte bulunmas› (yüklü katyon ve yüksüz durumdaki baz) önemlidir. Katyonik form bask›n olan formdur ve Na+ kanal blo¤u yapar. Çözeltide bulunabilecek baz formun miktar› ilac›n sudaki çözünürlü¤ü ile s›n›rl›d›r. Molekülün lipofilik (benzen halkas›) ile hidrofilik (amino halkas›) uçlar› aras›nda amid ya da ester formunda bir ba¤ mevcuttur. Ba¤›n tipi ilac›n metabolik olarak indirgenece¤i yeri belirler. Ester ba¤l› LA’ler plazmada pseudokolin esteraz taraf›ndan metabolize edilirlerken, amid ba¤l› ilaçlar karaci¤erde metabolizmaya u¤rarlar. Blok Bafllang›c› ve Süresi anatomik yap›lara da¤›l›rlar. Sinir çevresine biriken LA çözeltisinin hacmi ve konsantrasyonu yeterli oldu¤unda, LA daha merkezde yerleflen lifleri bloke etmek için merkeze do¤ru diffüze olur. Bu flekilde blok proksimal yap›lardan daha distal yap›lara do¤ru ilerler. Bir ilac›n daha düflük miktar ve konsantrasyonlar› yaln›zca d›fl kabuktaki sinirleri ve daha küçük ve duyarl› merkezi lifleri bloke eder. Blok Bafllang›c› Genel olarak, LA’ler sinire mümkün oldu¤unca yak›nda, öncelikle doku k›l›flar›nda (örn., brakiyal pleksus, lomber pleksus) veya sinirlerin epinöral k›l›flar›nda (örn., femoral, siyatik) birikirler. Ultrason eflli¤inde sinir blokaj› kullan›lmaya baflland›¤›ndan beri, lokal anestezik enjeksiyon bölgesi ve sinir yap›lar›yla iliflkisi daha iyi anlafl›lm›flt›r. ‹ntranöral ya da sub-epinöral enjeksiyonlar›n, baz› periferik sinir bloklar›nda daha s›k olufltu¤u bildirilir. Mevcut veriler, büyük ihtimalle LA ilac›n sinir dokusuna çok yak›n oldu¤undan, bu gibi enjeksiyonlarda blo¤un daha h›zl› bafllad›¤›n› göstermektedir. Bu oldukça flafl›rt›c›d›r, çünkü LA enjeksiyon bölgesinden sinire do¤ru, etki edece¤i bölgeye do¤ru, diffüze olmal›d›r. Bununla birlikte, intranöral enjeksiyonlar›n her zaman sinir hasar›na yol açmad›¤›n› gösteren bildirilere ra¤men, intranöral enjeksiyonlar güvenilir bir uygulama olarak tavsiye edilmemelidir. Bu veri dikkatle yorumlanmal›d›r çünkü intranöral enjeksiyon terimi s›kl›kla epinörium ve hatta periferik sinirler ya da pleksuslar› çevreleyen doku k›l›flar› içine yap›lan enjeksiyonlar› belirtmek için kullan›lmaktad›r. Ancak, intranöral enjeksiyon intrafasiküler olarak gerçekleflti¤inde nörolojik hasar ortaya ç›kma olas›l›¤› daha yüksektir. Sinir k›l›f›ndan diffüzyon h›z› ilac›n konsantrasyonu, iyonizasyon derecesi (iyonize LA daha yavafl diffüze olur), hidrofobisitesi ve siniri çevreleyen dokunun fiziksel özellikleri taraf›ndan belirlenir. PÜF NOKTASI • Konsantrasyon ve blok bafllang›ç süresi aras›ndaki iliflki çizgisel de¤il logaritmiktir. Di¤er bir deyiflle, LA konsantrasyonunu ikiye katlamak blok bafllang›c›n› çok az h›zland›racakt›r (fakat lifler daha etkili bloke olur ve etki süresi uzar). Lokal Anestezik Diffüzyonu Karma bir periferik sinir ya da sinir gövdesi epinörium ile çevrili ayr› sinirlerden oluflur. LA bir periferik sinirin yak›n›na birikti¤inde, d›fl yüzeyden merkeze do¤ru, konsantrasyon gradienti boyunca diffüze olur. Dolay›s›yla, karma sinirin d›fl örtüsünde bulunan sinirler ilk önce bloke olur. Bu lifler merkeze yak›n yerleflen ve s›kl›kla motor olan liflerle karfl›laflt›r›ld›¤›nda, genellikle daha proksimaldeki Blok Süresi Sinir blo¤unun anestezi süresi, LA’in fiziksel karakteristikleri ve vasokonstriktör madde kullan›l›p kullan›lmad›¤› ile iliflkilidir. En önemli fiziksel karakter ya¤da çözünürlüktür. Genel olarak, LA’ler üç kategoriye ayr›labilirler: k›sa etki süreli (örn., 2-klorprokain, 45-90 dakika), orta etki süreli (örn., lidokain, mepivakain, 90-180 dakika) ve uzun etki 3 Periferik Sinir Bloklar› için Ekipman Ali Nima Shariat, Patrick M. Horan, Kimberly Gratenstein, Collen McCally ve Ashton P. Frulla Çeviri: Gökhan Özkan ve Mehmet Emin ‹nce Girifl Geçti¤imiz son birkaç dekat süresince rejyonal anestezi ekipmanlar› küçümsenmeyecek teknolojik ilerlemeler göstermifltir. 1970 ve 1980’lerde tafl›nabilir sinir stimülatörlerinin klinik kullan›ma girifli ve gösterdi¤i geliflim klinisyenin hedef siniri daha iyi lokalize etmesine olanak sa¤layarak rejyonal anestezide kritik bir ilerleme oluflturmufltur. Bununla birlikte son y›llarda rejyonal anestezi prati¤i ultrasonun kullan›ma girmesi, daha iyi i¤neler, kateter sistemleri ve monitörizasyon ile tamamen de¤iflmese de bütün yönleriyle yenilenmifl oldu. ‹ndüksiyon ve Blok Odas› Rejyonal anestezi ideal olarak blok için gerekli bütün uygun ekipman›n oldu¤u belirlenmifl bir alanda yap›l›r. Bu alan ister bir operasyon odas› ya da ayr› bir blok odas› olsun, baflar›l›, etkili ve güvenli bir periferik sinir blo¤u (PSB) gerçeklefltirmek için yeterli alana, uygun ›fl›kland›rmaya ve ekipmana sahip olmal›d›r. Uygun bir monitörizasyon, oksijen, acil havayolu ekipmanlar›, pozitif bas›nçl› ventilasyon ile bafll›ca önemli acil ilaçlar› içeren ortam ve koflullar› içermelidir (fiekil 3-1). Rejyonal Anestezi Uygulamas› S›ras›nda Kardiyovasküler ve Respiratuvar Monitörizasyon Rejyonal anestezi uygulanacak hastalar da ayn› genel anestezi alan hastalar gibi dikkatlice monitörize edilmelidir. ‹ntravasküler enjeksiyona veya sistemik dolafl›ma h›zl› absorbsiyona ba¤l› olarak ortaya ç›kabilen lokal anestezik toksisitesi rejyonal atestezi için oldukça nadir fakat hayat› tehdit edici bir komplikasyondur. Benzer flekilde, ço¤u rejyonal anestezi iflleminde s›kl›kla gerekli olan premedikasyon da yine solunum depresyonu, hipoventilasyon ve hipoksemi ile sonuçlanabilir. Bu sebeplerden dolay› PSB uygulanacak hastalar damar yolu aç›larak ve uygun flekilde monitörize edilmelidirler. Rutin kardiyo-respiratuvar monitörizasyon pulsoksimetre, non-invazif kan bas›nc› ve elektrokardiyogram› içermelidir. Ayn› zamanda solunum say›s› ve mental durum da monitörize edilebilir. Lokal anestezik toksisite riski bifazik bir model gösterir ve (1) enjeksiyon süresince ve hemen sonras› ile (2) enjeksiyondan 10-30 dakika sonra beklenmelidir. ‹ntravasküler enjeksiyona veya lokal anestezi¤in sistemik dolafl›ma geçmesine ba¤l› oluflan toksisitenin belirti ve bulgular› enjeksiyon süresince veya tamamlanmas›ndan çok k›sa bir süre sonra meydana gelir (12 dakika). PSB uygulamas›nda, intravasküler enjeksiyonun olmad›¤› durumlarda, enjeksiyon sonras›nda lokal anestezi¤in absorbsiyonu yaklafl›k olarak 10-30 dakika içinde pik yapar;1 bu yüzden hastalar lokal anestezik toksisitesi aç›s›ndan ifllem sonras›ndaki 30 dakika süresince devaml› ve yak›ndan monitörize edilmelidirler. PÜF NOKTALARI • fiEK‹L 3-1. Tipik blok odas› kurulumu. Monitörizasyon, oksijen kayna¤›, aspiratör, ultrason cihaz› ve ekipman› ile birlikte sinir blok arabas›. Sinir blo¤u uygulamalar›nda rutin monitörizasyon o Pulsoksimetre o Non-invazif kan bas›nc› o Elektrokardiyogram o Solunum say›s› o Mental durum 42 KISIM 1 Periferik Sinir Bloklar›n›n Temelleri Rejyonal Anestezi Ekipman› Depolama Arabas› Bir rejyonal anestezi arabas› yatak bafl›na götürülmeye imkan sa¤layacak flekilde tafl›nabilir olmal›d›r ve tüm çekmeceleri aç›kça etiketlenmelidir. Anestezi arabas› ayn› zamanda etkili ve güvenli bir PSB için gerekli tüm ekipmanla dolu olmal›d›r. Farkl› boyutlarda i¤ne ve kateterler, lokal anestezik maddeler, acil havayolu ve ressüsitasyon ekipmanlar›n›da içermelidir (fiekil 3-2, 3-3 ve 3-4). Farkl› çekmeceler h›zl› ve kolay bir ifllem için uygun olacak bir flekilde düzenlenmelidir. Bir çekmece çeflitli boyutlarda s›k kullan›lan blade’leri ile bir laringoskop, stileli endotrakeal tüp ve farkl› boyutlarda airway acil ekipman›n› içerecek flekilde dizayn edilmelidir (fiekil 3-5). Atropin, efedrin, fenilefrin, propofol, süksinilkolin ve %20’lik intralipid gibi acil ilaçlar bu çekmece içinde yer almal›d›r. Daha sonra kullan›labilecek olan alternatif ilaçlar da yak›ndaki bir ilaç arabas›nda ya da blok odas›na yak›n, h›zl› flekilde ulafl›labilecek bir ilaç da¤›t›m sisteminde depolanabilirler. Bu sayede acil bir durum an›nda dakikalar içinde haz›rlanabilirler (fiekil 3-6, 3-7 ve 3-8). fiEK‹L 3-2. Her çekmecesi etiketlenmifl bir sinir blok arabas›. fiEK‹L 3-3. Elektrokardiyogram paletleri, 18-gauge i¤neler, cilt yap›flt›r›c›lar ve kateter güvenlik sistemleri, alkollü bezler, temizleyici, kaplay›c› örtü, bant, iyodinli bezler ve kayganlaflt›r›c› jeli içeren 1nci çekmece. 4 Elektirikli Sinir Stimülatörleri ve Periferik Sinirlerin Lokalizasyonlar› Martin Simpel ve Andre van Zundert Çeviri: Bülent Atik ve Mehmet Emin ‹nce Elektrikli Sinir Stimülatörlerinin Tarihçesi Özet • • • • • • • 1780: Elektrikli nöromusküler stimülasyonun etkilerini ilk kez Galvani1 tan›mlam›flt›r. 1912: Perthes2 elektrikli sinir sitümülatörünü tan›mlam›fl ve gelifltirmifltir. 1955: Pearson3 sinir lokalizasyonlar›n›n belirlenmesi için yal›t›lm›fl i¤ne kavram›n› ortaya ç›kard›. 1962: Greenblatt ve Denson4 de¤iflken ak›m verebilen tafl›nabilir sinir stimülatörünü tan›tt› ve sinir lokalizasyonlar› için kullan›m›n› tan›mlad›. 1973: Montgomery ve arkadafllar›5 yal›t›lmam›fl i¤nelerin, yal›t›lm›fl i¤nelere göre daha yüksek ak›m amplitüdü gerektirdi¤ini göstermifllerdir. 1984: Ford ve arkadafllar›6 yal›t›lmam›fl i¤ne uçlar›n›n hedef siniri geçti¤inde do¤rulu¤unu kaybetti¤ini rapor etmifllerdir. Ford ve arkadafllar›; elektrikli periferik sinir stimülatörleriyle karfl›laflt›r›ld›¤›nda sabit ak›m kaynakl› sinir stimülatörlerinin kullan›m›n› tavsiye etmektedirler. Sinir stimülatörlerinin klinik pratikte rutin kullan›ma girmesi 1990’lar›n ortas›nda ve ikinci yar›s›nda olmufltur. Bunu, i¤ne-sinir iliflkisine ve uyar› süresinin etkisine dair çal›flmalar izledi.9-11 Son günlerde, elektrikli periferik sinir stimülatörü prensipleri; perkütan elektrot rehberli¤inde (PER)12-15 periferik sinirlerin yüzey haritalanmas›nda, epidural kateter16-18 ve periferik katater yerleflimlerinin19 do¤rulanmas›nda kullan›lmaktad›r. Bu bölümde, sinir sitümülasyonun elektrofizyolojisi, elektrikli sinir stimülatörleri, periferik sinir lokalizasyonlar›n›n varyasyonlar› ve teknolojinin modern rejyonal anesteziye girifli tart›fl›lacakt›r. Elektrikli Periferik Sinir Stimülatörü Nedir? Sinir sitümülasyonu, lokal anestezik enjeksiyonundan önce sinir lokalizasyonu için s›kl›kla kullan›lan bir metoddur. Rejyonal anestezide elektrikli sinir stimülasyonu, periferik sinir veya sinir pleksuslar›n› lokalize etmek için gerekli ya- n›t (kas hareketleri ya da duysal) sa¤lanana kadar, bir (yal›t›lm›fl) i¤ne ile düflük gerilim (5mA’e kadar) ve k›sa süreli (0.05-1 ms) elektrik uyaran› (1-2 Hz tekrarlama h›z›) uygulanmas› metodudur. Amaç, sinir iletimini bloke etmek için sinirin yak›n komflulu¤una belli miktarda lokal anestezi¤i enjekte etmek ve cerrahi için duyusal ve motor blok ve/veya sonuçta a¤r› yönetiminde analjezi sa¤lamakt›r. Sinir stimülasyonu, intranöral ve intrafasiküler enjeksiyondan kaç›n›lmas›na böylelikle de sinir yaralanmas›n›n engellenmesine yard›m eder. Elektrikle sinir stimülasyonu tek enjeksiyon tekni¤i ile kullan›labildi¤i gibi, devaml› sinir blo¤u katateri yerlefltirmek için k›lavuz olarakta kullan›labilir. Son zamanlarda ultrason (US) rehberli¤i ve ikili k›lavuz tekni¤i olarak adland›r›lan her iki tekni¤i de içeren (periferik sinir stimülasyonu (PSS) ve ultrasonografi) yöntemler birçok kurumda günlük kullan›ma girmifltir. Periferik Sinir Stimülasyonu Kullan›m›n›n Endikasyonlar› Prensip olarak bütün pleksuslar ya da di¤er büyük periferik sinirler PSS kullan›m› ile lokalize edilebilir.20 Sinir stimülasyonun da amaç; i¤nenin ucunu (enjeksiyon için özellikle i¤ne a¤z›n›) sinir çevresine lokal anestezik enjeksiyonu yapabilmek için hedef sinire yaklaflt›rmakt›r. PSS’ye motor cevap (kas›lma), objektif, güvenilir ve hasta (subjektif) cevab›ndan ba¤›ms›zd›r. Sinir stimülasyonu, ultrasonda görülen yap›lar›n do¤rulanmas›nda s›kl›kla yard›mc› olur. Her zaman i¤ne-sinir iliflkisi US’de gösterilemez ve beklenmeyen motor cevap oluflabilir, uygulay›c›y› i¤ne ucunun sinirin yak›n›nda olabilece¤i konusunda uyar›r. Ayn› flekilde, 0,3-0,2 mA’den düflük ak›mda motor cevap olmas› intranöral i¤ne yerlefliminin göstergesi olabilir. ‹ntranöral i¤ne yerleflimi olsa da bu cevap her zaman görülmeyebilir (düflük sensitivite), ancak varl›¤› her zaman intranöral yerleflimi gösterir (yüksek spesifite). PSS’nin dezavantajlar›; birçok ekipmana (sinir stimülatörü ve yal›t›lm›fl i¤ne) ihtiyaç olmas›, yal›t›lm›fl i¤nelerin yüksek maliyetleri ve anormal fizyoloji ya da anatominin motor cevab›n oluflmas›n› engellemesidir. 56 KISIM 1 Periferik Sinir Bloklar›n›n Temelleri Ranvier düğümü PÜF NOKTALARI • PSS anatomi bilgisinin tamamlay›c›s›d›r, alternatifi de¤ildir. • Nörolojik hastal›klar›n (örn., Polinöropati) varl›¤› motor cevap oluflmas›n› zorlaflt›rabilir. Daha uzun puls süresi (0.3 ya da 1,0 ms, 0,1 ms yerine) uygulanmas› bu hastalarda yard›mc› olabilir. Sinir membranı A Miyelin kılıfı Sinir membranı B • PSS kas gevfletici alm›fl hastalarda güvenilir de¤ildir. • PSS nöroaksiyel blok uygulanm›fl hastalarda kullan›labilir. Nörofizyoloji ve Elektrofizyolojinin Temelleri Membran Potansiyeli, Dinlenme Potansiyeli, Depolarizasyon, Aksiyon Potansiyeli ve Uyaran›n Yay›lmas› Tüm yaflayan hücreler -60 mV ile -100 mV aras›nda de¤iflen membran potansiyeline (membran boyunca d›flar›dan içeriye do¤ru ölçülen bir voltaj potansiyeli) sahiptir. Memelilerdeki sinir ve kas hücreleri tipik olarak -90 mV memran potansiyeline (istirahat potansiyeli) sahiptir. Sadece sinir ve kas hücreleri aksiyon potansiyeli olarak adland›r›lan düzenli elektriksel uyar›lar oluflturabilir ve bu potansiyeller memran boyunca özelliklede sinir hücresinin aksonu boyunca yay›l›r. Elektrik potansiyellerindeki düflüfllerle oluflan farklar (örn., -90 mV’dan -55 mV’a veya depolarizasyon) aksiyon potansiyeli oluflmas›n› sa¤lar. Depolarizasyon eflik de¤eri aflarsa, sinir memranlar› taraf›ndan ya hep ya hiç kural›na göre aksiyon potansiyelleri oluflturulur (ateflleme olarakta adland›r›l›r), bunun sonucunda sinir lifleri (akson) boyunca yay›lan aksiyon potansiyeli meydana gelir. Sinir membran› hücre d›fl›ndan (ekstrasellüler stimülasyon) depolarize etmek için, membran›n d›fl›ndaki pozitif yükü uzaklaflt›rmada elektriksel uyar›n›n negatif polaritesi daha etkilidir. Bu da membran boyunca ilerleyen potansiyeli eflik de¤ere kadar azalt›r. De¤iflik tiplerde sinir lifi mevcuttur. Her lif çaplar› ve miyelinizasyon derecelerine göre anatomik olarak ayr›labilir. Miyelinizasyon sinir liflerinin çevresini saran Schwann hücreleri taraf›ndan oluflturulur. Bu özellikleri sinir liflerinin aksiyon potansiyeli yay›l›m h›z› ve uyar›labilir eflik de¤er gibi elektrofizyolojik farkl›l›klar göstermesine neden olur. Genellikle bu ay›r›m, motor lifler (örn., Aα, Aβ) ve a¤r› liflerinde (C) karakteristiktir. Aα motor lifleri kal›n ve yüksek derecede miyelinlidir, bundan dolay› impuls yay›l›m h›z› yüksektir ve göreceli olarak d›fl uyaranlara kar- fiEK‹L 4-1. (A) miyelinli ve (B) miyelinsiz sinir liflerinin anatomik ve elektrofizyolojik flematik yap›lar›. fl› eflik de¤eri düflüktür. C lifleri (künt a¤r›y› ileten lifler) çok küçük ve incedirler ayr›ca miyelin k›l›flar› yoktur. Sonuç olarak bu liflerde iletim h›z› düflüktür ve genel olarak d›fl uyaranlara karfl› eflik de¤eri yüksektir. Di¤er efferent lifler, farkl› deri reseptörlerinden ve kas i¤ciklerinden iletileri tafl›rlar (Aδ). Bunlar Aα liflerinden ince ve daha az miyelinizedirler. Bu duyusal liflerden (afferent) baz›lar›, düflük eflik de¤ere sahiptir ve elektriksel uyar› ile oluflan düflük seviyedeki a¤r› duyusu ile iliflkili uyuflma, kar›ncalanma duyusunu tafl›r. Benzer duyu oluflumu, trankutanöz stimülasyon s›ras›nda motor cevap oluflmadan önce meydana gelebilir. Miyelinli Aα ve miyelinsiz C liflerinin (a¤r›) temel anatomik yap›s› fiekil 4-1’de gösterilmifltir. Motor ve a¤r› liflerindeki farkl› uyaranlarla aksiyon potansiyellerinin tetiklenmesi fiekil 4-2A, B’de gösterilmifltir. Eflik De¤er, Reobaz, Kronaksi Eksitasyonun eflik de¤er seviyesine ulaflmas› için verilen uyar› süresinde belli bir minimum ak›m yo¤unlu¤u gerekir. En düflük eflik de¤er ak›m›na (son derece uzun uyar› sürelerinde) reobaz denir. Reobaz ak›m›n ikiye katland›¤›nda ki uyar› süresine (uyar› geniflli¤i) kronaksi denir. Aksiyon potansiyelinin oluflmas› için en etkili (göreceli olarak düflük amplitüdlerde) elektriksel uyar›lar kronaksi süresince olanlard›r. Bu, C tipi a¤r› liflerinin uyar›lmas›ndan kaç›n›l›rken, göreceli olarak düflük ak›m amplitüdlerinde 0,1 ms gibi k›sa uyar› sürelerinde motor cevap elde edilebilmesini aç›klar. Tipik kronaksi de¤erleri, Aα liflerinde 50-100 μs, AΔ liflerinde 170 μs, C liflerinde ≥400 μs’dir. fiekil 4-3 motor lifler ile a¤r› lifleri için reobaz ve kronaksi iliflkisini göstermektedir. Empedans, Uyar› Süresi ve Sabit Ak›m Sinir stimülatörü, sinir blok i¤nesi ve ucu, hasta dokusunun karakteristi¤i, cilt, cilt elektrotu (topraklama) ve bu unsurlar› birlefltiren kablolar elektrik devresi oluflturur. Bu devrenin direnci, dokunun, EKG elektrodunun cilt arayüzünün ve tüm rezistans› etkileyen i¤ne ucunun spesifik kapasitanslar› nedeniyle sadece bir Ohm direnç denklemi de¤ildir. Tarif edilen devrede kapasitans, stimülasyon ak›m›n›n frekan- 5 Monitörizasyon ve Dökümantasyon Jeff Gadsden Çeviri: Onur Özlü Girifl Genel anesteziye ba¤l› komplikasyonlar son y›llarda solunum monitörizasyonundaki önemli geliflmelere ba¤l› olarak oldukça azalm›flt›r.1 Puls oksimetri ve kapnografi gibi objektif monitörlerin kullan›lmas› anestezistlerin fizyolojik parametrelerdeki de¤ifliklikleri belirlemelerini erken ve uygun bir flekilde müdahale etmelerini sa¤lar. Buna karfl›l›k, geçmiflten beri rejyonal anestezi prati¤inde, benzer yard›mc› objektif monitörizasyonlar›n olmamas›ndan dolay› s›k›nt› çekmektedir. Periferik sinir bloklar›n› uygulayanlar, hastalar için potansiyel riski tahmin etmede son noktalar› subjektif dayanak olarak kulland›lar. Bu durum de¤iflmemektedir; bununla beraber periferik sinir bloklar›n›n güvenle uygulanmas›n› sa¤layan standardize edilmifl metodlar›n adaptasyonu ve kullan›lmas› ile risk oluflturabilecek faktörler en aza indirgenebilir. Örne¤in, i¤ne ucunun yerini belirlemede anestezistler art›k “klik”, “pop” ve “y›rt›lma” hislerini kullanmak yerine ultrason ile do¤rudan görüntülemeyi kullanabilmektedirler. Bu geliflmeler periferik sinir blo¤unda en çok korkulan üç komplikasyonun azalmas›n› sa¤lam›flt›r: sinir hasar›, lokal anestezik toksisitesi, komflu yap›lar›n yanl›fll›kla hasarlanmas› (i¤ne kazas›). Objektif monitörizasyon ve bunun kullan›lma oran› bu bölümün birinci k›sm›nda tart›fl›lm›flt›r. Sonraki k›s›mlar, deneysel monitörlerin uygulanmas›n›n do¤al olarak efllik etti¤i sinir blo¤u prosedürlerinin dokümentasyonu üzerine yo¤unlaflacakt›r. Sinir blo¤unun nas›l gerçeklefltirildi¤inin do¤ru dökümante edilmifl olmas›, belirgin medikolegal öneme sahiptir ve gelecekte hastaya özel en iyi sinir blo¤unun seçiminde uygulay›c›ya yard›mc› olacakt›r. KONU I: MON‹TÖR‹ZASYON yon bas›nc›n›n monitörizasyonunu içermektedir. Her birisinin kendisine özgü farkl› avantajlar› ve k›s›tl›l›klar› vard›r. Bu nedenle, tek bafl›na bir monitör ile sa¤lanan bilgiye güvenmek yerine, hastan›n zarar görme potansiyelini minimuma indirmek için, bu üç teknolojiyi birbirini tamamlay›c› biçimde kullanmak en iyisidir (fiekil 5.1-1). Bir periferik sinir blo¤unu yaparken sa¤lanabilecek en güvenli ortam› bu üç monitörün kombinasyonu sa¤lar. Klinisyenlerin büyük ço¤unlu¤unun düzenli olarak kullan›¤› dördüncü monitör, lokal anestezik içinde epinefrin kullan›lmas›d›r. Özellikle yüksek doz lokal anestezik kullan›lan periferik sinir bloklar›nda hastalar›n güvenli¤inin sa¤land›¤›na dair veriler bu uygulamay› destekler. ‹lk olarak intravasküler emilimin bir göstergesidir. Sedasyon alt›ndaki veya beta blokör kullanan kiflilerde dahi intravenöz verilen 10-15 μg epinefrin sistolik kan bas›nc›nda >15 mmHg art›fla neden olur (sedasyon alt›ndaki hastalarda kalp at›m h›z›ndaki art›fl güvenilir de¤ildir).2,3 Bu art›fl›n görülmesi klinisyenin enjeksiyonu hemen durdurmas›n› ve bütün dikkatini sistemik toksisite belirtilerine vermesini Ultrason Sinir stimulasyonu Enjeksiyon basınç monitörizasyonu Mevcut Monitörler Nelerdir? Medikal alg›lamada kullan›lan monitörler özel bir fizyolojik durumu de¤erlendiren ve klinisyeni yaklaflmakta olan zarar konusunda uyaran ayg›tlard›r. Bu k›s›mda tart›fl›lacak monitörler sinir stimülatörü, ultrasonografi ve enjeksi- fiEK‹L 5-1. Hasarlanmada periferik sinir blo¤u monitörizasyonunun üç modu. Üç bölgenin kesiflim alan› (sar› alan) blok uygulamak için en güvenli bölgeyi göstermektedir. 72 KISIM 1 Periferik Sinir Bloklar›n›n Temelleri sa¤lar. ‹kinci olarak epinefrin lokal anestezi¤in tepe plazma düzeyini azaltarak sistemik toksisite riskini azalt›r.4,5 Epinefrinin besleyici damarlardaki vazokonstrüksiyon etkisi ve sinir iskemisi hakk›ndaki endifleler kan›tlanmam›flt›r. Buna karfl›l›k, muhtemelen ilac›n β etkisinin bask›n olmas›na ba¤l› olarak 2,5 μg/ml konsantrasyon sinir kan durumundaki art›fl ile iliflkilidir.6 Bu nedenle epinefrin lokal anesteziklere eklendi¤inde yüksek dozlarda lokal anestezik uygulanmas›n›n güvenli¤ini artt›r›r. Sinir Stimulasyonu Nörostimulasyon, 1980’li y›llarda sinir lokalizasyonunu belirlemede parestezinin yerini büyük oranda alm›flt›r, ancak son zamanlarda ultrason rehberli¤i nörostimülasyona meydan okumaktad›r. Sinir lokalizasyonunu belirleme metodu olarak etkinli¤i, yak›n sinir-i¤ne temas›n›n ultrasonografi ile gösterilmesine ra¤men motor yan›t›n geliflmeyebilece¤ini gösteren çal›flma serilerinin yay›nlanmaya bafllamas›ndan itibaren tart›fl›lmaya bafllam›flt›r.7 Baz› du- TABLO 5-1 ÇALIfiMA rumlarda, i¤ne sinir epinöryumu içinde iken >1,5 mA gibi yüksek bir ak›m fliddeti motor yan›t ortaya ç›karmak için gerekli olabilir.8 Bu fenomenin aç›klanmas›nda birden çok faktör katk›da bulunmaktad›r: her iki lifi içeren sinir içindeki duyu ve motor liflerin düzenli da¤›lmamas›, doku iletimi ve direncine ba¤l› olarak doku içinde ak›m›n öngörülemeyen da¤›l›m›. Her ne kadar, bahsedilen nedenler ultrason eflli¤inde blokaj yap›lan bu devirde baz› klinisyenlerin sinir stimülasyonuna karfl› ilgisini azaltsa da, çok düflük ak›mlarda (<0,2 mA vb.) motor yan›t oluflmas›n›n içine ucunun intranöral yerleflimi ile iliflki oldu¤unu gösteren kan›tlar artmaktad›r (Tablo 5-1). 2005 y›l›nda yap›lan bir çal›flmada Voelckel ve ark, domuzlarda perkütan siyatik sinir blo¤u yapm›fllar ve lokal anestezik 0.3-0.5 mA aras›nda enjekte edildi¤inde etkilenen sinir dokusunda inflamasyon süreci ile ilgili belirti gözlemezken, <0.2 mA’de yap›lan enjeksiyonun sinirlerin %50’sinde lenfosit ve granulosit infiltrasyonuna yol açt›¤›n› göstermifllerdir.9 Tsai ve ark., kullan›lan ak›ma, sinir mesafesinin etkisini inceleyen benzer bir çal›flma yapt›lar; Ak›m fiiddeti (mA) ve ‹¤ne Ucu Lokalizasyonu Çal›flmalar› KATILIMCILAR/ DENEKLER YÖNTEMLER SONUÇLAR Voelckel ve ark.9 Domuz (n=10) • Bilateral posterior siyatik sinir blo¤u • ‹ki grup o 0.3-0.5 mA’de kabul edilen kontraksiyon o Sadece <0.2 mA kontraksiyon kabul edilir • Enjeksiyondan 6 saat sonra siyatik sinir histolojik analizi için al›nm›flt›r Tsai ve ark.10 Domuz (n=10) • Genel anestezi • Bilateral siyatik sinirin diseksiyonu • ‹ntranöral bölgeye 2 cm mesafe içinde de¤iflen uzakl›klarda i¤ne ile uygulanan ak›m • Toynakta kontraksiyon olmas› için gereken minimum ak›m› onaylayan iki kör gözlemci • Her bir uzakl›kta 40 deneme El/el bile¤i • Supraklavikular blok • Sinir d›fl›nda minimal ak›m efli¤i cerrahisi • Kaydedilen minimum ak›m 0.60±0.37 mA’di geçirecek hasta • Sinir gövdesinin d›fl›nda (sinire temas • Sinir d›fl›nda minimal ak›m efli¤i (n=55) ediyor) 0.30±0.19 mA’di • Gövdenin içinde • ‹¤ne sinir d›fl›nda ve ak›m <0.2 • ‹ntranöral pozisyon 5 ml lokal anestezik mA iken hiç kontraksiyon gözlenenjeksiyonu ile sonografik olarak medi onayland› Biegeleisen ve ark.11 • “Yüksek ak›m” grubunda normal, sa¤l›kl› sinir görüntüsü • “Düflük ak›m” grubunda sinirlerin %50’sinde sub-, peri-, ve intranöral lenfosit ve polimorfik granulosit • “Düflük ak›m” grubunda bir örnekte perinöryumda ve sinir liflerinde belirgin hasarlanma • Siyatik sinir kontraksiyonlar› sadece 0.1 cm veya daha yak›nda geliflti. • Motor yan›t olmas› için genifl bir aral›kta ak›m gerekti • <0.2 mA ak›m ile sadece intranöral yerleflimde motor yan›t geliflti. 6 Periferik Sinir Blo¤u Endikasyonlar› Jeff Gadsden Çeviri: Sami Eksert ve M. Burak Eflkin Girifl Geçti¤imiz 20 y›l boyunca, periferik sinirlerin lokalizasyonunu belirleyen yeni teknolojilerle fonksiyonel rejyonal anestezi anatomi bilgisinin artmas› rejyonal anestezi tekniklerinin de geliflmesiyle sonuçlanm›flt›r. Bu durum klinisyene çok çeflitli tekniklerden seçim yapmas›na olanak sa¤lam›flt›r. Bununla birlikte bir çok sinir blo¤u oldukça benzerdir ve tam olarak ayn› olmasa da anestezi da¤›l›m› benzer flekilde sonuçlan›r. Belirli bir cerrahi prosedür ve/veya hasta için sinir blo¤unun uygun seçimi çeflitli teknik yöntemlerin önemsiz ayr›nt›lar› üzerinde tart›flmaktan çok daha önemlidir. Bu bölümde sinir blok tekniklerinin ak›lc› bir seçimi üç bölümde ele al›nd›. ‹lk bölümde, seçilen her tekni¤in avantaj ve dezavantajlar›n›n k›sa bir özetiyle s›k kullan›lan sinir bloklar›n›n endikasyonlar› listelendi. ‹kinci bölümde, yayg›n olarak yap›lan cerrahi ifllemler için intraoperatif anestezi ve postoperatif analjezinin spesifik protokolleri, New York St. Luke’s ve Roosevelt Hastanelerindeki anestezistler taraf›ndan önerilen uygulamalard›r. Bu yaklafl›m, klinisyenlerin bizim deneme yan›lma yoluyla kendi prati¤imizde elde etti¤imiz en iyi bulgulara benzer sonuçlar elde etmeleri için seçilmifltir. Son bölüm ise periferik sinir blo¤u endikasyonlar› hakk›nda yay›mlanan t›bbi literatürünün daha kapsaml› bir özetidir. Bölüm I: Spesifik Sinir Bloklar›n›n Avantaj ve Dezavantajlar› Üst Ekstremite Bloklar› Sinir bloklar›n›n ultrason eflli¤inde yap›lmas›yla, gerçeklefltirilecek olan brakiyal pleksus blo¤unun seçimi daha az gerekli hale gelmifltir çünkü i¤neye tekrar pozisyon verilerek blok istenilen bölgeye geniflletilebilir. Örne¤in geçmiflte el ve dirsek ifllemlerinde interskalen yaklafl›m tavsiye edilmiyordu çünkü lokal anestezi¤in brakiyal pleksusun inferior turunkusunu yeterince çevrelemeyece¤ine inan›l›yordu. Bununla birlikte, düflük interskalen yaklafl›m ya da sonografi kullan›m› ile tüm üç turunkus hedeflenerek bu engel afl›labilir. Ço¤u üst ekstremite prosedürleri tek-i¤ne girifli üzerinden brakiyal pleksusun farkl› seviyelerine çoklu enjeksiyonla interskalen brakiyal pleksus daha uygulanabilir k›lar. Bununla birlikte, hangi blo¤un kullan›laca¤› hakk›nda karar verilirken brakiyal pleksus bloklar›na genel yaklafl›m anestezi uygulanacak bölgeye göre oldukça farkl›l›k gösterir. Anestezi uygulanacak bölgeye ek olarak, blok seçiminde hasta konforu, önceden solunum fonksiyon bozuklu¤u ve uygulay›c› deneyimi gibi di¤er faktörler de göz önünde bulundurulmal›d›r. Tablo 6-1’de s›k kullan›lan sinir blok prosedürleri ve endikasyonlar› listelenmifltir. Alt Ekstremite Bloklar› Alt ekstremitenin kaliteli anestezisi ve analjezisinin sa¤lanmas› üst ekstremiteye k›yasla daha zordur. Bunun nedeni inervasyonunun lomber ve sakral olmak üzere iki major pleksustan kaynaklan›yor olmas›d›r. Lomber pleksus L1L4 köklerinden oluflur ve femoral, obturator ve lateral femoral kutanöz siniri oluflturur. Sakral pleksus L4-S3’den köken al›r ve ana dal› siyatik sinirdir. Alt ekstremite blokaj› endikasyonlar›n›n ço¤u kalça veya diz üzerindeki eklem cerrahileridir. Çünkü bu eklemler her iki pleksusun elemanlar› taraf›ndan inerve edilir, tam anestezi genellikle en az iki sinirin blokaj›n› gerektirir. Sonuç olarak, birçok klinisyen analjezi amac›yla sadece bir blo¤u gerçeklefltirmeyi seçmektedir. Tablo 6-2’de s›k karfl›lafl›lan alt ekstremite bloklar› ve bunlar›n avantaj ve dezavantajlar› listelenmifltir. Bölüm II: Protokoller Ekstremite cerrahilerinde intraoperatif ve postoperatif analjeziyi sa¤lamak amac›yla çeflitli metodlar kullan›lmaktad›r. Herhangi bir anestezi ya da analjezi plan› hasta ve cerrahi faktörlerin yan› s›ra uygulay›c›n›n beceri düzeyi, blok odas›n›n durumu, yetenekli asistanlar›n durumu ve idari ve hastane politikalar› gibi pratik hususlara dayanmaktad›r. Bu bölümde özetlenen en s›k kullan›lan majör ortopedik giriflim protokolleri, deneme yan›lma yöntemiyle gelifltirilmifl ve günlük prati¤imizde kullan›lan güncel yöntemlerdir. Periferik Sinir Bloklar›n›n Temelleri 82 KISIM 1 TABLO 6-1 PER‹FER‹K S‹N‹R BLO⁄U S›k Kullan›lan Üst Ekstremite Bloklar› END‹KASYONLARI ‹nterskalen brakiyal pleksus blo¤u • Omuz cerrahisi • Kol ve humerus cerrahisi • Donuk omuz manipülasyonunda Supraklavikular brakiyal pleksus blo¤u • Infraklavikular brakiyal pleksus blo¤u • Aksiller brakiyal pleksus blo¤u • Median, ulnar, • ve radial sinirlerin distal bloklar› (dirsek, elde) AVANTAJLARI DEZAVANTAJLARI • Ayn› zamanda supraklavikular • Hemidiafragmatik paralizi sinir blo¤uda gerçekleflir • ‹nferior turunkus blokaj› tam • Yüzeyel, gerçeklefltirilmesi olarak oluflmad›¤›nda (US kullan›kolay ve hasta için konforlu m› ya da alt seviye-interskalen yaklafl›mla), dirsek, ön kol, el cerrahisi giriflimleri önerilmez Omuzdan kol distaline • Kol distalinden omuzun tüm • Pnömotoraks riski (ultrason kulkadar olan cerrahiler bölümlerinin anestezisi lan›m› azaltabilir) • H›zl› bafllang›ç. US eflli¤inde uygulanmas› basit • Yüzeyel/hasta için komforlu • LA nispeten daha az miktarda (20-25 ml) gerektirir Kolun aksillan›n dis• Aksilladan itibaren tüm kolun • Derin blok talindeki cerrahisi anestezisini sa¤lar • Blok ifllemi s›ras›nda ciddi • Kateter yerlefltirmek için iyi rahats›zl›¤a neden olur bir seçim çünkü pektoral kas • Uzmanl›k gerektirir kateteri yerinde tutar Dirsek üzerinde veya • Pnömotoraks, nöraksiyal blok • Blok sonras› hematoma ba¤l› alt›ndaki cerrahiler ya da frenik sinir blokaj riski lokal rahats›zl›k ve/veya renk yok de¤iflikli¤i göreceli olarak yayg›nd›r (trans-arteriyal teknikle) • Enjeksiyon yerinde postoperatif hassasiyet oluflabilir El cerrahisi • Biseps ve trisepste motor • Ön kol/bilek lateralindeki ifllemblo¤a neden olmaz. Böylece lerde ya ön kolun lateral kutanöz elde analjezi devam ederken, sinirinin ya da ana sinir olan hastan›n daha iyi postoperatif muskulokutanöz sinirin, de blokaj› fonksiyonuna izin verir gerekir • Uzun süre kol/ön kola turnike • Di¤er proksimal brakiyal uygulamas› tolere edilemeyebilir, pleksus blok yaklafl›mlar›yla ek sedasyon/analjezi gerekir karfl›laflt›r›ld›¤›nda, LA’in dozunda ve hacminde azalma LA, lokal anestezi; US, ultrason. Postoperatif a¤r› için blok kombinasyonlar›n›n seçimi çeflitli faktörlere ba¤l›d›r. St. Luke’s- Roosevelt Hastanesindeki ortopedik cerrahlar›n tromboproflaksi amac›yla, düflük molekül a¤›rl›kl› heparinin (DMAH) günde iki doz kullan›ld›¤› bir rejimi tercih ediyor olmalar› postoperatif a¤r›da kal›c› epidural kateter uygulamas›n› elveriflsiz ve uygunsuz hale getirmektedir. Benzer flekilde ayn› durumda kullan›lan lomber pleksus kateterlerine iliflkin baz› tart›flmalar›n varl›¤›n› kabul etsek de, genelde biz hastalara nöroaksiyal kateter uygular ve DMAH’nin ilk dozundan önce çekeriz. Di¤er perinöral kateterler antikoagülan tedavi alan hastalarda bile rutin olarak yerlefltirilmekte ve tutulmaktad›r. Son y›llarda, postoperatif a¤r› amac›yla kullan›lan parenteral opioidlerin kullan›m›n› mümkün oldu¤unca en aza indirmek için çaba sarf ettik. Özellikle, perinöral kate- ter ve intravenöz hasta kontrollü opioid analjezisi kullanan, basmak için kullan›lan iki dü¤meyi kafa kar›flt›r›c› bulan hastalar servisimize baflvurdu ve böylece yetersiz analjeziye neden olup kateteri etkili kullanmad›lar. Bu nedenle yerine asetaminofen, bir nonsteroid anti-inflamatuar ilaç ve bir oral opioidden oluflan multimodal bir rejimden faydalanabilmek için çal›fl›yoruz. Total diz protezi gibi alt ekstremite cerrahilerinde siyatik ve/veya obturator blo¤a femoral (ya da lomber pleksus) blo¤un rutin olarak eklenip eklenmemesini klinisyenler s›kl›kla tart›flmaktad›rlar. Biz bunu rutin olarak yapm›yoruz ancak yerine femoral/lomber pleksus blo¤u uygulad›ktan sonra hastalar› de¤erlendiyoruz. Bizim prati¤imizde hastalar›n ço¤unlu¤unda postoperatif a¤r› için tek bafl›na devaml› femoral sinir blo¤uyla yeterli bir flekilde yönetil- 7 Günübirlik Hastalarda Devaml› Periferik Sinir Bloklar› Brian M. Ilfeld, Elizabeth M. Renehan ve F. Kayser Enneking Çeviri: Vedat Y›ld›r›m ve Nusret Pusat Girifl • • Tek enjeksiyon sinir blokaj› 16 saate kadar postoperatif analjezi sa¤lar. Tafl›nabilir infüzyon pompalar› günübirlik hastalarda devaml› sinir blokaj› sa¤lar. Ayaktan tedavi gören hastalar›n %40’›ndan fazlas› ortopedik ifllemleri takiben evde, orta ile ciddi seviyede a¤r› çekmektedirler.1 Uzun etkili anestezik kullan›larak yap›lan tek enjeksiyon periferal sinir blokaj› ile 16 saate kadar analjezi sa¤lanabilmektedir. Bununla birlikte, blo¤un çözülmesini takiben ayaktan tedavi edilen hastalar genellikle a¤r›y› kontrol etmek için oral opioidleri kullanmak zorundad›rlar. Ne yaz›k ki, opioidlerin kafl›nt›, bulant›-kusma, sedasyon ve konstipasyon gibi istenmeyen yan etkileri mevcuttur. Günübirlik cerrahilerde postoperatif analjeziyi sa¤lamak için ayaktan tedavi edilen hastalarda ‘‘devaml› periferal sinir blokaj›’’ diye de tan›mlanan ‘‘perinöral lokal anestezik infüzyonu’’na artan bir ilgi vard›r. Bu teknik do¤rudan cerrahi bölgenin duyusunu alan periferik sinire bitiflik kateter yerlefltirilmesini içermektedir. Daha sonra, bölgeye spesifik güçlü analjezi sa¤lamak için lokal anestezik kateterden infüze edilir. Teorik olarak, daha önce sadece tafl›nabilir infüzyon pompas›yla birlikte ba¤lanan perinöral kateterle hastanede kalan hastalara k›yasla, ayakta tedavi gören hastalarda da ayn› seviyede analjezi sa¤lanabilir. 1946 y›l›nda Ansbro “devaml› supraklavikular blokaj” oluflturmak için brakiyal pleksusun köklerine bitiflik yerlefltirilen i¤neyi sabitlemek için t›pa kullanarak ilk devaml› rejyonal blokaj› tarif etmifltir.2 Bununla birlikte, onlarca y›l lokal anestezikleri vermek için kullan›lan mevcut pompalar büyük, a¤›r ve teknik olarak karmafl›k oldu¤undan hastalar›n hastanede kalmas› gerekmifltir. 52 y›l sonra, Rawal perkütan kateter ile küçük, hafif ve tafl›nabilir infüzyon pompas› kullanarak, ayaktan tedavi edilen hastalarda perinöral infüzyonu tan›mlad›.3 Avantajlar ve Kan›tlar • • Postoperatif a¤r› ve opioid yan etkilerinde önemli derecede azalma mümkündür. Yatan hastalar›n seçilmifl bir bölümü için erken eve taburculuk mümkündür. Rawal’›n yaz›s›n› takiben olgu sunumlar› veya ayaktan tedavi gören hastalarda perinöral infüzyon serilerinde; paravertebral,4 interskalen,5-7 intersternokleidomastoid,8 infraklavikular,6 aksiller,9 psoas kompartman,9,10 femoral,9,11 fasya iliyaka,5 siyatik/Labat,9,10 siyatik/popliteal6,112 ve tibial6 siniri içeren çeflitli anatomik lokalizasyonlara kateter uygulamalar› tan›mlanm›flt›r. Ayr›ca sekiz yafllar›ndaki pediyatrik hastalarda da ambulatuar devaml› periferik sinir bloklar› yay›nlanm›flt›r.13 Bununla birlikte Klein ve ark. infüzyonun faydalar›n› nicellefltiren ilk prospektif kan›tlar› 2000’de ortaya koymufltur.14 Klein ve ark. taraf›ndan yap›lan bu randomize, çift-kör, plasebo-kontrollü çal›flma aç›k rotator kaf tamiri ameliyat› olacak ve preoperatif interskalen blokla birlikte perinöral kateter yerlefltirilen hastalar› içermekte olup, hastalar perinöral %0,2 ropivakain veya normal salin (10 ml/saat) olmak üzere postoperatif randomize edilmifltir. Perinöral plasebo alan hastalar 0 ile 10 aras›nda de¤erlendirilen vizüel a¤r› skoruna (VAS) göre ortalama 3 puan al›rken, ropivakain alanlar 1 puan alm›fllard›r. Tafl›nabilir pompa kullan›lmas›na ra¤men lokal anestezik infüzyonu süresince hastanede 24 saatten az kalan hastalar›n, taburcu edilmeden önce araflt›rmac›lar taraf›ndan kateterleri çekilmifltir. Hastalara hasta kontrollü opioid analjezi tekni¤iyle beraber intravenöz morfin kullanma seçene¤i de sunuldu¤undan dolay› araflt›rmac›lar hastalar hastanede kald›¤› sürece ‘‘oral analjeziklerden daha fazlas›n› sa¤lamaya kendilerini mecbur hissetmifllerdir’’.14 Sonuçta teorik olarak, normal salin alan hastalarda, ayaktan tedavi gören ve intravenöz opioid yerine oral yolu kullan›ma zorunlu olan hastalara göre daha yüksek derecede analjezi alm›fllard›r. Netice olarak, bu veriler perinöral infüzyonun taburcu edildikten sonra postoperatif analjeziyi iyilefltirdi¤ini ileri sürmesine ra¤men asl›nda evine gönderilen hastalarda iyileflmenin ne boyutta oldu¤u bilinmezli¤ini korumaktad›r. Ayaktan tedavi gören hastalarda perinöral infüzyon için veriler; 4 randomize, çift-kör, plasebo kontrollü çal›flmadan sa¤lanm›flt›r.15-18 Perinöral lokal anestezik uygulanan hastalarda analjezi için sadece oral opioid kullananlarla karfl›laflt›r›ld›¤›nda hem klinik hem de istatiksel olarak önemli derecede daha az istirahat ve ani a¤r› skoru elde edilmifltir (fiekil 7-1). Ek olarak, analjezi seviyesini iyilefltirmek için daha az oranda oral analjezik ihtiyaçlar› olmufltur (fiekil 7-1). ‹fllemin a¤r›l› olmas› göz önünde bulundurularak, belirlenen kiflilere preoperatif olarak perinöral kateter yerlefltirilmifltir: Bunlar el/önkol ifllemleri için infraklavikular kateter,15 ayak/ayak bile¤i cerrahileri için popliteal kateter,16,18 omuz cerrahisi için interskalen kateterdir.17 Periferik Sinir Bloklar›n›n Temelleri 96 KISIM 1 İnterskalen infüzyon Popliteal infüzyon A. Ortalama ağrı 10 D. Ortalama ağrı 10 Ropivakain Salin İnfüzyon süresi 6 4 * * * 2 * * 2 3 * * * 0 1 E. En şiddetli ağrı İnfüzyon süresi 10 8 * Ağrı skoru Ağrı skoru 4 0 1 0 B. En şiddetli ağrı İnfüzyon süresi 10 6 4 * 2 3 * * 6 4 2 2 0 0 0 1 2 Postoperatif gün 12 3 Ropivakain Salin C. Opioid gereksinimi 0 16 İnfüzyon süresi * 8 * 4 * 3 İnfüzyon süresi 12 8 * 4 * 0 0 0 1 2 Postoperatif gün F. Opioid gereksinimi Alınan opioid (tablet) Alınan opioid (tablet) 6 2 0 8 İnfüzyon süresi 8 Ağrı skoru Ağrı skoru 8 1 2 Postoperatif gün 3 * 0 1 2 3 Postoperatif gün fiEK‹L 7-1. Orta derece a¤r›l› omuz veya alt ekstremite cerrahi sonras› ropivakain ya da plasebo ile yap›lan interskalen ve siyatik/popliteal perinöral infüzyonun istirahatteki ortalama a¤r› (panel A ve B), en fliddetli a¤r› (panel B ve E) ve opioid kullan›m› (panel C ve F) üzerine etkileri. Her bir opioid tablet 5 mg oksikodon içermektedir. Not: Yatay çizgiyle gösterildi¤i gibi postoperatif 2 günden sonra infüzyon kesilmifltir. Randomize %0,2 ropivakain veya %0,9 salin plasebo alan hastalarda veriler 25.-75. (kutu) ve 10.-90. (uzant›) yüzdeliklerin ortalamas› (horizantal bar) olarak ifade edilmifltir. S›k›ca kümelenmifl veriler (örn. Panel A, postoperatif 0 ve 1 günler, ropivakain grubu) için ortalama yaklafl›k olarak 10. ve 25. yüzde de¤erleridir. Bu durumda ortalama s›f›rd›r. Sadece 75. ve 90. yüzdeler not edildi. p<0.05:* postoperatif günde verilen salinle karfl›laflt›r›ld›¤›nda. ‹zinle ço¤alt›labilir.16,17 8 Antikoagülan Kullanan Hastalarda Rejyonal Anestezi Honorio T. Benzon Çeviri: Mehmet Özgür Özhan ve Ceyda Özhan Çaparlar ‹ntraspinal Hematom ‹ntraspinal hematom s›kl›¤› y›lda 100.000 hasta bafl›na yaklafl›k %0.1’dir.1 ‹ntraspinal hematom, antikoagülan kullanan veya trombositopenik hastalarda, neoplastik hastal›¤›, karaci¤er hastal›¤› veya alkolizmi olan hastalarda daha s›k gerçekleflir.2 Nöraksiyel blokajla iliflkili hemorajik komplikasyonlardan kaynaklanan nörolojik disfonksiyon s›kl›¤›n›n 150.000 epidural ve 220.000 spinal anestezi iflleminde 1’in alt›nda oldu¤u tahmin edilmektedir. Nöraksiyel enjeksiyonlar›n uygulanmas›ndan sonra intraspinal hematom oluflma riski, antikoagülan tedavi alan veya koagülasyon bozuklu¤u olan hastalarda, omurgan›n anatomik anormallikleri nedeniyle nöraksiyel ifllem uygulanmas›nda teknik zorluk olan ve birden fazla veya kanamal› ponksiyon yap›lan hastalarda art›fl göstermektedir. Amerikan Rejyonal Anestezi ve A¤r› T›bb› Derne¤i (ASRA) antikoagülan tedavi alan hastalarda nöraksiyel bloklar›n güvenli uygulanmas› için önerilmifl k›lavuz rehberler yay›nlam›flt›r.3,4 ASRA rehberinin üçüncüsü 2010 y›l›nda yay›nlanm›flt›r. Antiplatelet Tedavi Antiplatelet ilaçlar, platelet siklooksijenaz› inhibe ederler ve tromboksan A2 sentezini önlerler. Tromboksan A2, potent bir vazokonstriktördür ve sekonder platelet agregasyonunu kolaylaflt›racak reaksiyonlar› bafllat›r. Böylece, yeterli ancak potansiyel olarak ince ve kolayca da¤›labilir bir p›ht› oluflabilmektedir.5 Antiplatelet tedavi alan hastalardaki platelet foksiyonunun aspirin tedavisinden sonra bir hafta ve nonsteroid antiinflamatuar ilaç (NSA‹‹) tedavisinden sonra 1-3 gün azalaca¤›n›n kabul edilmesi gerekmektedir. Hergün yeni plateletler üretilir ve bu yeni plateletlerin üretilmesi bu hastalarda nöraksiyel ifllemlerin göreceli olarak güvenli olmas›n› k›smen aç›klamaktad›r. Her ne kadar Vandermeulen ve arkadafllar›6 spinal veya epidural anestezi sonras› oluflan 61 hematom vakas›n›n 3’ünde hastalar›n antiplatelet tedavisi ald›¤›na dikkat çekmiflse de, birçok genifl kapsaml› çal›flman›n sonuçlar› antiplatelet tedaviyle beraber uygulanan nöraksiyel blokaj›n göreceli olarak emniyetli oldu¤unu göstermektedir. Hamile Grubunda Ortak Düflük Doz Aspirin Çal›flmas›na7 al›nm›fl ve günlük 60 mg aspirin alan ve epidural anestezi uygulanan 1422 yüksek riskli obstetrik hastada herhangi bir nörolojik sekel geliflmedi¤i bildirilmifltir. Horlocker ve arkadafllar›n›n8,9 herbirinde yaklafl›k 1000 hasta bulunan çal›flmalar›nda i¤ne veya kateter yerlefltirilmesi s›ras›nda has- talar›n yaklafl›k %22’sinde kanama olmas›na ra¤men spinal hematom geliflmedi¤i rapor edilmifltir. Daha ileri bir tarihte NSA‹‹ alan ve epidural steroid enjeksiyonu yap›lan hastalarda yap›lan baflka bir çal›flmada ise intraspinal hematomun bulgu ve belirtilerinin geliflmedi¤i bildirilmifltir.10 Aspirin ve NSA‹‹ alan ve intraspinal hematom geliflen hastalara ait olgu sunumlar›n›n incelendi¤i bir derleme çal›flmas›nda, komplikasyona yol açan faktörlerin, ilaçlarla beraber heparin uygulamas›, epidural venöz anjiom varl›¤› ve ifllem uygulanmas› s›ras›nda teknik zorluk yaflanmas› oldu¤u gösterilmifltir.11 Thienopiridin ilaçlar olan tiklopidin ve klopidogrel, adenozin difosfat (ADP) reseptörü taraf›ndan yönetilen platelet aktivasyonunu inhibe ederek platelet agregasyonunu önlerler. Tiklopidin, nötropeni, trombositopenik purpura ve hiperkolesterolemiye neden oldu¤undan nadiren kullan›lmaktad›r. Klopidogrel ise emniyet profili ve etkinli¤inin yüksek olmas› nedeniyle tercih edilmektedir. Klopidogrel ile ADP’nin indükledi¤i platelet agregasyonunun maksimum inhibisyonu standart dozdan (75 mg) 3-5 gün sonra, 300-600 mg’l›k büyük bir yükleme dozunun uygulanmas›ndan ise 4-6 saat sonra bafllar.12 Tiklopidin alan bir hastada spinal hematom geliflimi hakk›nda13 ve yine klopidogrel, diklofenak ve muhtemelen de aspirin kullanan bir hastada kuadripleji geliflimine dair birer vaka raporu bulunmaktad›r.14 Nöraksiyel bloklar, aspirin veya NSA‹‹ alan hastalarda güvenle uygulanabilir.4 Yine siklooksijenaz (COX) -2 inhibitörü alan hastalarda da nöraksiyel blok uygulanmas› güvenlidir. Thienopiridin ilaçlar için, klopidogrelin nöraksiyel enjeksiyondan 7 gün önce, tiklopidinin ise 10-14 gün önce kesilmesi önerilmektedir. Ancak klopidogrel kesildikten 7 gün sonra de¤il de, 5 gün sonra da epidural kateterin çekilmesi veya nöraksiyel enjeksiyonun yap›lmas› mümkündür.15 E¤er klopidogrel kullanan bir hastada ilac›n kesilmesinin 7. gününden erken bir sürede nöraksiyel enjeksiyon yap›lmas› gerekiyorsa, ilac›n kalan antiplatelet aktivitesi yeni bir metot olan P2Y12 ölçümüyle yap›labilir; aktivitenin %10’nun alt›nda olmas›, nöraksiyel blokaj›n muhtemelen güvenli olaca¤›n› gösterir.16 Günümüzde bu konu ile ilgili olan önerilerin özeti flu fleklidedir: 1. Nöraksiyel bloklar aspirin veya NSA‹‹ alan hastalarda uygulanabilir.4 2. COX-2 inhibitörleri alan hastalarda nöraksiyel bloklar›n uygulanmas› güvenlidir. 108 KISIM 1 Periferik Sinir Bloklar›n›n Temelleri 3. Thienopiridin ilaçlar için ASRA’n›n önerisi, klopidogrelin nöraksiyel enjeksiyondan 7 gün önce, tiklopidinin ise 10-14 gün önce kesilmesi gerekti¤i fleklindedir. 4. Klopidogrelin kesilmesinden 5 gün sonra (daha önce tavsiye edildi¤i gibi 7 gün önce de¤il) epidural kateterler güvenle çekilebilir ve nöraksiyel bloklar uygulanabilir.15 5. Klopidogrelin kesilmesinden sonraki 7 günden önce bir hastada nöraksiyel enjeksiyon yap›lacaksa, ilac›n kalan antiplatelet aktivitesi yeni bir ölçüm metodu olan P2Y12 ölçümü ile yap›labilir; aktivitenin %10’nun alt›nda olmas› nöraksiyel blokaj›n muhtemelen güvenli olaca¤›n› gösterir.16 Oral Antikoagülanlar Varfarin, antikoagülan etkisini K vitaminine ba¤›ml› p›ht›laflma faktörlerinin (VII, IX, X ve trombin) sentezini engelleyerek gösterir.17 Ayr›ca antikoagülan proteinler olan protein C ve S’yi de inhibe eder. Faktör VII ve protein C’nin yar› ömrü (6-8 saat) k›sad›r ve varfarin tedavisinin erken döneminde azalm›fl faktör VII ve protein C’nin yar›flmal› etkilerinin sonucunda Uluslararas› Normalize Edilmifl Oran (INR) uzar.18 Biyolojik aktif faktörler olan faktör II (yar› ömrü 50 saat) ve faktör X seviyeleri etkili flekilde azalana kadar yeterli antikoagülasyon elde edilemez ki, bu süre 4-6 gündür. Varfarin ile antikoagüle edilen hastalarda spinal veya epidural kateter uygulamalar›yla iliflkili spinal hematom riski hakk›nda az miktarda veri bulunmaktad›r. Horlocker ve arkadafllar›19 ve Wu ve Perkins20 total diz artroplastisi sonras› düflük doz varfarin al›m›yla beraber postoperatif epidural analjezi uygulanan hastalarda nöraksiyel hemorajik komplikasyon bulmam›fllard›r. ‹ntraspinal hematomlar kateterin çekilmesinden sonra gerçeklefltikleri için,6 baz› araflt›rmac›lar bir epidural kateterin yerlefltirilmesi ve çekilmesi karar›n›n verilmesi için ayn› laboratuar de¤erlerinin kullan›lmas›n› önermektedirler.21 Günümüzdeki ASRA rehberleri INR de¤erinin 1.4 ve alt›nda olmas›n›n nöraksiyel blok uygulanmas› için uygun oldu¤unu önermektedir.4 Bu de¤er INR de¤erinin ≤1,5 oldu¤unda mükemmel perioperatif hemostaz sa¤land›¤›n› bildiren çal›flmalar temel al›narak belirlenmifltir. Aspirin, NSA‹‹ ve heparin gibi p›ht›laflma mekanizmas›n› etkileyen di¤er ilaçlar›n efl zamanl› kullan›m› kanama komplikasyonu riskini artt›rken, INR’ye etki etmezler. INR 1,4 ten büyük oldu¤unda ve postoperatif birinci günde veya varfarin bafllad›ktan 12-14 saat sonra epidural kateterin çekilip çekilemeyece¤ine dair tart›flmal› görüfller bulunmaktad›r. Kanamay› artt›ran di¤er risk faktörleri yok ise, kateter muhtemelen çekilebilir. Düflük platelet say›s›, ileri yafl, böbrek yetmezli¤i veya di¤er antikoagülanlar›n al›m› gibi risk faktörleri varsa, faktör VII aktivitesinin belirlenmesi gerekmektedir.18 Varfarin primer olarak, sitokrom P450 sisteminin CYP2C9 enzimi taraf›ndan metabolize edilir. Sitokrom P450 2C9 hepatik mikrozomal enzimini kodlayan gendeki mutasyonlar hastan›n S-varfarini metabolize etme kaabiliyetine zarar vererek varfarinin eliminasyon h›z›n› etkilerler. Varfarinin doz-cevap iliflkisini etkileyen di¤er genetik faktörler vitamin K oksit redüktaz (VKOR) enzimindeki polimorfizmdir. Varfarine farkl› duyarl›l›k gösteren enzimler oluflturan protein izoformlar›n› kodlayan genlerde mutasyon nadirdir ve Amerikan Gö¤üs Hastal›klar› Uzmanlar› Derne¤i (ACCP) bu durumda varfarinin farmakokinetik temelli bafllang›ç dozuyla kullan›lmas›n› önermemektedir.17 ‹ntravenöz Heparin Heparin, antikoagülan etkisini antitrombin III’e ba¤lanarak gösteren bir kompleks polisakkariddir. Antitrombindeki yap›sal bir de¤ifliklik heparinin trombin, faktör Xa ve faktör IXa’y› inaktive etme yetene¤ini h›zland›r›r. Subkütan heparinin antikoagülan etkisi 1-2 saatte, intravenöz heparinin etkisi ise hemen bafllar. Heparinin yar› ömrü 1.5-2 saattir. Heparinin etkisi aktive parsiyel tromboplastin zaman› (aPTT) ile ölçülür, bafllang›ç aPTT’nin de¤erinin 1.5 kat›n›n üzerinde olmas› yeterli terapötik antikoagülasyon sa¤land›¤›n› gösterir. Sürekli spinal veya epidural anestezi alt›nda alt ekstremite vasküler cerrahisi uygulanan 4000’den fazla hastada spinal hematom geliflimi rapor edilmemifltir.22 Bu çal›flmaya koagülasyon bozuklu¤u olan hastalar dahil edilmemifl, heparinizasyon kateter yerlefltirilmesinden en az 60 dakika sonra yap›lm›fl, antikoagülasyon seviyesi dikkatle takip edilmifl ve kateterler heparin aktivitesi düflük iken çekilmifltir. Ruff ve Dougherty23 heparinizasyonla beraber lomber ponskiyon yap›lan hastalarda spinal hematom geliflti¤ini rapor etmifllerdir. ‹fllem s›ras›nda kan varl›¤›, efllik eden aspirin tedavisi ve 1 saat içerisinde heparinizasyon yap›lmas› spinal hematom geliflmesi aç›s›ndan risk faktörü olarak rapor edilmifltir. ‹ntraoperatif antikoagülasyon planlan›yorsa, efllik eden koagülopatisi olan hastalarda nöraksiyel teknik uygulanmamal›d›r. Afla¤›da dikkat edilmesi gereken özellikler belirtilmifltir: 1. ‹¤ne yerlefltirilmesi ve heparin uygulanmas› aras›nda en az 1 saat b›rak›lmal›d›r. 2. Kateter takip eden heparin dozundan 1 saat önce ve son heparin dozundan 2-4 saat sonra çekilmelidir.4 3. Afl›r› heparin etkisini önlemek için parsiyel tromboplastin zaman› (aPTT) veya aktive edilmifl p›ht›laflma zaman› (ACT) ölçülmelidir. Subkütan Heparin Düflük doz (8-12 saatte bir 5000 ünite) subkütan heparinin terapötik temeli aktive faktör X’un heparin taraf›ndan inhibisyonudur. 5000 ünite heparinin intramuskuler veya subkütan enjeksiyonunu takiben, maksimum etki 40-50 9 Lokal Anesteziklerin Toksisitesi Steven Dewale ve Alan C. Santos Çeviri: Ceyda Özhan Çaparlar ve Mehmet Özgür Özhan Girifl Lokal anesteziklerin sistemik toksisitesi afl›r› doz lokal anestezik uygulanmas›yla beraber h›zl› absorbsiyon ya da yanl›fll›kla yap›lan intravenöz enjeksiyon sonucu gerçekleflebilir. Lokal anesteziklerin toksisitesini tedavi etmek oldukça zor olabilir ve kardiyak toksisite durumlar›nda uzun süreli resüsitasyona ihtiyaç duyulabilir.1,2 Bundan dolay›, en iyi tedavi sonucunu elde edebilmek için lokal anesteziklerin sistemik toksisitesine yol açan koflullar› anlamak ve tedavisi için haz›r olmak büyük önem tafl›maktad›r. Sistemik toksisite tipik olarak santral sinir sistemi (SSS) toksisitesi (kulak ç›nlamas›, oryantasyon bozuklu¤u ve nöbetler) ya da kardiyovasküler sistem toksisitesi (hipotansiyon, disritmi ve kardiyak arrest) olarak kendini gösterir.3 SSS semptomlar›na yol açabilecek lokal anesteziklerin dozu, kardiyovasküler toksisiteye neden olan doz ve konsantrasyona göre genellikle daha düflüktür. Bunun nedeni lokal anesteziklerin toksisitesine karfl› SSS’nin kardiyovasküler sisteme göre daha hassas olmas›d›r. Ancak, bupivakain toksisitesi bu kurala her zaman uymaz ve kardiyovasküler toksisite nörolojik semptomlardan önce geliflebilir.4 Her ne kadar daha nadir olsa da, kardiyovasküler toksisite SSS toksisitesine göre daha ciddidir ve daha zor tedavi edilmektedir. Lokal anesteziklerin çok daha seyrek görülen di¤er yan etkileri aras›nda alerjik reaksiyonlar,5 methemoglobinemi6 ve bronkospazm7 bulunmaktad›r. Ayr›ca, do¤rudan nöral8 ve lokal doku hasarlar›9 da bildirilmifltir, fakat bu konular bu bölümün ilgi alan›n d›fl›ndad›r. Lokal Anesteziklerin Sistemik Toksisitesinin Belirti ve Bulgular› Sistemik toksisitenin erken belirtilerine genellikle serebral korteksteki inhibitör yollar›n blokaj› neden olur.10 Bu süreç, kolaylaflt›r›c› nöronlar›n disinhibisyonuna yol açarak eksitatör nöronlar›n bask›n hale geçmesi ve engellenmeyen (genellikle artan) eksitatör nöral aktiviteyle sonuçlanmaktad›r. Sonuç olarak, SSS toksisitesinin ilk subjektif semptomlar› bay›lma hissi ve bafl dönmesi, odaklanmada zorluk, kulak ç›nlamas›, konfüzyon ve a¤›z çevresinde uyuflma gibi eksitasyon belirtilerini içermektedir.11,12 Benzer flekilde titreme, miyokloni, tremor ve ani kas kontraksiyonlar› gibi lokal anestezik toksisitesinin objektif belirtileri de ek- sitatör niteliktedir.13 Lokal anestezik düzeyi art›kça tonikklonik kovülziyonlar meydana gelir. SSS eksitasyon belirtilerini tipik olarak SSS depresyon bulgular› takip eder. H›zla sonlanan nöbet aktivitesinin yerini solunum depresyonu ve solunum arresti al›r. Eflzamanl› baflka bir SSS depresan ilac› varl›¤›nda (örne¤in premedikasyon) eksitasyon faz› görülmeden SSS depresyonu geliflebilmektedir. SSS toksisitesi, lokal anestezi¤in gücüyle do¤rudan iliflkilidir.13-17 Ancak, lokal anesteziklerin toksisitesi ile bu ajanlar›n enjeksiyon h›z› aras›nda z›t bir iliflki bulunmaktad›r: Enjeksiyon h›z›n›n artt›r›lmas› semptomlar›n görülmesi için gereken kandaki ilaç seviyesi efli¤ini düflürecektir. Tüm lokal anestezikler kardiyak disritmilere neden olabilir18,19 ve kokain hariç, miyokard üzerinde depresan etkileri vard›r.20-25 Lokal anesteziklerin indükledi¤i aritmiler iletimde gecikmeden (PR mesafesinin uzamas›ndan total kalp blo¤u, sinus arresti ve asistoliye kadar) ventriküler disritmiye kadar (basit ventriküler ektopilerden Torsades de Pointes ve fibrilasyona kadar) bir aral›kta ortaya ç›kabilir. Lokal anesteziklerin negatif inotropik etkisi doza ba¤l› olarak ortaya ç›kar ve miyokard kontraktilitesinin deprese olmas› ve kardiyak outputta düflme fleklinde kendini gösterir. Lokal anesteziklerin doz afl›m›na ba¤l› disritmiler geleneksel tedavilere cevap vermeyebilir; azalm›fl miyokard kontraktilitesi ve düflük kalp debisi de ayr›ca tedaviyi zorlaflt›rmaktad›r. Kardiyovasküler olaylar›n s›ralamas› genellikle flöyle gerçekleflir: Lokal anestezi¤in düflük kan düzeyi, büyük bir olas›l›kla sempatik aktivitesinin artmas› ve direk vazokonstriksiyona yol açarak kalp debisi, kan bas›nc› ve kalp at›m h›z›nda küçük bir art›fla neden olmaktad›r. Lokal anesteziklerin kan düzeyi artt›kça, vasküler düz kaslar›n›n gevflemesi ile geliflen periferik vazodilatasyon sonucunda hipotansiyon görülmektedir. Lokal anesteziklerin kan düzeyinin daha da artmas›, azalm›fl periferik vasküler direnç, azalm›fl kalp debisi ve/veya malign aritmilerin kombinasyonu sonucu fliddetli hipotansiyona yol açmaktad›r. Sonuçta afl›r› hemodinamik dengesizlik kardiyak arreste yol açabilir. Asit-baz dengesi lokal anesteziklerin toksisitesinde önemli rol oynamaktad›r.26 Asidoz ve hiperkarbi, lokal anesteziklerin doz afl›m›n›n SSS üzerindeki etkilerini artt›rmakta ve kardiyotoksisiteyi a¤›rlaflt›rmaktad›r. Hiperkarbi serebral kan ak›m›n› artt›r›r; dolay›s›yla serebral dolafl›ma geçen lokal anestezik miktar› da artar. Karbondioksitin nöral membranlardan da¤›l›m› intraselüler asidoza neden 120 KISIM 1 Periferik Sinir Bloklar›n›n Temelleri olabilir ki bu durum lokal anesteziklerin katyonik ve de aktif forma dönüflmelerini kolaylaflt›r›r. Katyon formundaki ajanlar›n nöral membranlardan geçmeleri mümkün olmad›¤› için, iyon tuza¤› oluflur ve böylece lokal anesteziklerin SSS toksisitesi artar. Bunun yan› s›ra, hiperkarbi ve/veya asidoz lokal anesteziklerin plazma proteinlere ba¤lanmalar›n› azaltmakta,26 sonuç olarak, diffüzyon için haz›r bulunan serbest ilaç fraksiyonu artmaktad›r. Önleme Toksisitenin önlenmesi güvenli uygulaman›n anahtar›d›r ve bu, çal›flma ortam›n›n rejyonal anestezi uygulanmas› için kesinlikle en uygun hale getirilmesi ile bafllar.28 Hava yolu kontrolü ve kardiyak arrest tedavisi için gerekli ekipman› içeren acil durum tedavisi için gerekli altyap› haz›r ve çal›fl›r durumda tutulmal›d›r. Uygun tip, doz ve konsantrasyondaki lokal anestezi¤in yan› s›ra, uygun rejyonal anestezi tekni¤inin seçilmeside önemlidir. Kural olarak, lokal anestezi¤in en uygun dozu ve konsantrasyonu, istenen etkiyi gerçeklefltirecek en düflük dozdur. Benzodiazepinlerle ön tedavinin etkisi s›kl›kla tart›flmal› olsa da klinik uygulamalar›m›zda her zaman rutin olarak kullan›lmaktad›r. Benzodiazepinler nöbet ihtimalini azalt›rken,29-32 erken toksisite belirtilerini maskeleyebilirler.33 Teorik olarak, sedasyon uygulanm›fl bir hasta doktorunu hafif toksisitenin subjektif belirtileri bak›m›ndan daha az bilgilendirebilirken, fliddetli toksisite belirgin toksik belirtiler görülmeden de kendini belli edebilir. Bu kayg› sadece teoride geçerlidir; PSB iflleminden hastalar›n daha memnun olmalar›n›n sa¤lanmas›na ek olarak, s›n›rl› ve hafif SSS toksisitesinin semptomlar›n›n birço¤u benzodiazepinlerle yap›lan rutin premedikasyonla önlenebilir. Bundan dolay›, premedikasyonun ya da genel anestezinin lokal anestezi toksisitesi riskini art›rd›¤› düflünülmemektedir. ‹ntravenöz enjeksiyonun saptanmas›ndaki en ideal testin ve test dozunun ne olmas› gerekti¤i hakk›nda birçok kapsaml› çal›flma yap›lm›flt›r. Epinefrin (5-15 μg) halen intravasküler enjeksiyonun bir belirteci olarak yayg›n bir flekilde kullan›lmaktad›r. Duyarl›l›k aç›s›ndan kabul edilebilen son noktalar kalp h›z›nda >10 vuru/dakika art›fl, sistolik kan bas›nc›nda >15 mm Hg art›fl34 ya da II. derivasyondaki T dalgas› amplitüdünde %25 düflüfltür.35 Bununla birlikte, beta-bloker tedavisi alan yafll› hastalar beta stimülasyonuna daha az cevap verirler.36 Düflük kalp debisi ilac›n dolafl›m›n› yavafllatabilir ve beta-mimetiklerin klinik etkilerini ve böylece testin duyarl›l›¤›n› geciktirebilir. Bu nedenle, test sonuçlar›n›n yorumlanmas› her zaman arzu edildi¤i gibi basit de¤ildir. Bu testte yanl›fl negatif sonuç oran›n›n yüksek olmas›, rutinde intravenöz enjeksiyon tespitinde bu testin tek belirleyici faktör olarak kullan›m›n›n tekrar de¤erlendirilmesi gerekti¤ini göstermektedir. Epinefrinin intravenöz enjeksiyonun belirteci olarak kullan›m›ndan ba¤›ms›z olarak, lokal anesteziklerin yavafl ve artan miktarda verilmesi, enjeksiyonlar aras›nda aral›kl› aspirasyon (her 3-5 ml’de bir) yap›lmas› ve bu s›rada hastan›n toksisite belirtileri aç›s›ndan izlenmesi büyük önem tafl›maktad›r.37 Bölünmüfl miktarda anestezi¤in belirli aralarla, düflük h›zda uygulanmas›, intravasküler enjeksiyonun tüm etkilerinin ayn› zamanda gerçekleflme ihtimalini düflürebilir. H›zl› enjeksiyonda nöbetler daha yüksek kan seviye- lerinde ortaya ç›kar, çünkü h›zl› yap›lan enjeksiyonlarda, yavafl yap›lan enjeksiyonlarda oldu¤u gibi, daha düflük ilaç seviyelerinde nöbet oluflturan ilaç da¤›l›m›n› sa¤layacak bir zaman olmamaktad›r. Yafll› veya düflkün hastalarda ve kalp debisi düflük olan herhangi bir hastada lokal anestezik dozunun azalt›lmas› uygundur. Ancak doz azalt›lmas›n›n derecesi ile ilgili kesin öneriler mevcut de¤ildir. Tedavi Toksisitenin erken tan›nmas› ve lokal anestezik ilaç uygulamas›n›n h›zla sonland›r›lmas› büyük önem tafl›maktad›r.38 Lokal anestezik uygulanmas› hemen durdurulmal›d›r. Havayolu her zaman aç›k tutulmal›, hastaya ek oksijen sa¤lanmal› ve monitorizasyon ekipman›n›n çal›fl›r halde oldu¤undan emin olunmal›d›r. Hasta tamamen asemptomatik ve stabil oluncaya kadar nörolojik parametreler ve kardiyovasküler durumu izlenmelidir.39 Eksitatör nörolojik semptomlar› ve olas› tonik-klonik nöbetleri düzeltmek ya da sonland›rmak amac›yla benzodiazepin kullan›lmas› uygundur.40 Metabolik asidoza yol açarak toksisiteyi a¤›rlaflt›rabildikleri için, konvülziyonlar›n erken dönemde tedavisi özellikle anlaml›d›r. Nöbetler her zaman kontrol alt›nda tutulmal›d›r. Son zamanlarda yap›lan hayvan çal›flmalar›ndan41-43 ve giderek ço¤alan olgu sunumlar›ndan44-53 elde edilen bilgilere göre, özellikle kardiyak toksisite semptomlar›n›n varl›¤›nda, erken dönemde lipid emülsiyon infüzyonuna (intralipid) bafllanmas› göz önüne al›nmal›d›r.54 Daha da önemlisi, kardiyak arrestin tedavisi yerine önlenmesi için erken dönemde intralipid infüzyonuna bafllanmas› hakk›nda giderek artan bir fikir birli¤i söz konusudur. ‹mkan varsa, erken tedaviye cevab›n›n olumlu olmad›¤› durumlarda, hastan›n kardiyopulmoner bypass gerçeklefltirilebilecek bir ameliyathaneye transfer edilmesi için gerekli düzenlemeler yap›lmal›d›r.55-58 Malign aritmiler ve asistoli, standart kardiyopulmoner resüsitasyon protokolleri kullan›larak tedavi edilir59,60 ve baflar›y› artt›rmak için uzun süreli resüsitasyon uygulamas› gerekebilir. Bu yaklafl›m›n mant›¤›, spontan dolafl›m›n tekrar sa¤land›¤› anda olan kan ilaç düzeyinin kardiyovasküler toksisiteye neden olan ilaç düzeyinin, alt›na düfltü¤ü zamana kadar lokal anestezi¤in da¤›l›mas›na ya da lokal anestezi¤in metabolize edilmesine yetecek normal dolafl›m› sürdürmektir. Ciddi kardiyotoksisitenin alt›nda yatan en önemli faktör kontraktilitedeki depresyon oldu¤undan, sempatomimetiklerin yard›mc› olabilece¤ini düflünmek mant›kl› görünebilir. Bununla birlikte, epinefrin de disritmiye yol açabilmekte ya da lokal anesteziklerin doz afl›m›na ba¤l› devam eden aritmileri a¤›rlaflt›rabilmektedir.61,62 Sonuç olarak, lokal anestezik toksisitesinde kan bas›nc›n› sürdürmek, koroner perfüzyonu desteklemek ve lokal anesteziklerin metabolizmas›n› kolaylaflt›rmak için vazopresin kullan›m› daha uygun olabilir.63 Fosfodiesteraz inhibitörlerinin kullan›m› yay›nlanm›fl çal›flmalar›n sonuçlar›yla desteklenmemifltir. Bu inhibitörler, hemodinami üzerine olumlu etkiler gösterebilirler fakat sonuçlar› olumlu etkilediklerine dair kan›t yoktur. Potent vazodilatatör olarak, fosfodiesteraz inhibitörlerinin kan bas›nc› üzerine destekleyici etkileri yoktur64 ve bu ilaçlar venriküler aritmiler oluflturabilirler.65 Güncel ileri kardiyak yaflam deste¤i (‹KYD) protokolleri amiodaronu aritmi tedavisinin temel ilac› olarak öne ç›- 10 Periferik Sinir Bloklar›n›n Nörolojik Komplikasyonlar› Jeff Gadsden Çeviri: Mehmet An›l Süzer ve Mehmet Özgür Özhan Periferik sinir blo¤u (PSB) sonras› sinir hasar›, kal›c› sakatl›kla sonuçlanabilen potansiyel olarak y›k›c› bir komplikasyondur.1 Yay›nlanm›fl çal›flmalar›n güncel bir derlemesinde yer alan bilgiler PSB sonras› nörolojik semptom görülme s›kl›¤›n›n anatomik yerleflime ba¤l› olarak supraklaviküler bloklar için %0,03 iken, femoral blok için %0,3 ve interskalen blok için %3’e kadar de¤iflebildi¤ini göstermektedir.2 Neyse ki bu nöropatilerin büyük ço¤unlu¤u kal›c› olmaktan ziyade geçici gibi görünmekte ve haftalar ve aylar içinde ortadan kalkmaktad›r. Pek çok durumda PSB kaynakl› nörolojik hasar›n kesin sebebi aç›k de¤ildir. Ortaya konan sebepler i¤ne kaynakl› mekanik travma, sinir ödemi ve/veya hematomu, enjekte edilen lokal anestezi¤in bas›nç etkisi ve enjekte edilen solüsyonlar›n (hem lokal anestezikler hem de adjuvanlar, örn., adrenalin) nörotoksisitesini kapsamaktad›r.3 Sinir hasar›nda rol alarak kar›fl›kl›¤a neden olan faktörlerin içinde mevcut nöropatiler (örn., diabetik nöropati), cerrahi manipülasyonlar, uzam›fl turnike bas›nc› ve postoperatif alç›dan kaynaklanan bask› yer almaktad›r. Periferik sinirlerin içine direkt enjeksiyonun (örn., intramusküler enjeksiyon s›ras›nda yanl›fll›kla) sinir hasar›yla sonuçlanabilece¤i net olarak gösterilmifltir.5 Bu, periferik sinir blo¤u s›ras›nda intranöral enjeksiyondan neden kaç›n›lmas› gerekti¤inin sebeplerinden biridir. Asl›nda daha güncel bilgiler intranöral enjeksiyonlar›n her zaman sinir hasar›yla sonuçlanmad›¤›n› göstermektedir. Bu bölüm periferik sinir blo¤u esnas›nda ortaya ç›kan sinir hasar›n›n klinik olarak iliflkili sebeplerinin de¤erlendirmelerini özetlemektedir. karfl› yar›-geçirgen bir bariyer görevi de gören perinöriyum ad› verilen sert skuamöz epitelyal k›l›f taraf›ndan bir arada tutulan Schwann hücrelerinden oluflur. Sinirler perinöriyum içerisinde daha genifl epinöral damarlardan kaynaklanan kapillerleri de içeren endonöriyum ad› verilen konnektif doku matriksi taraf›ndan desteklenmektedir. fiekil 10-1 Mikst periferik sinirlerin normal anatomisini ve epinöriyum ile perinöriyumun iliflkisini göstermektedir. Periferik sinir lezyonlar› fonksiyonel bozulma derecelerine göre s›n›fland›r›labilir.6 Nöropraksi, aksonlar›n ve destekleyici ba¤ dokusunun sa¤lam kald›¤› orta dereceli travmay› ifade eder. Bu tip yaralanma genellikle k›smi demiyelinizasyonla iliflkilidir ve genellikle haftalar ve aylar içerisinde geri dönüflümlüdür. Nöral ba¤ dokusu korunurken aksonal bütünlü¤ün bozulmas› aksonotmezis olarak adland›r›l›r. Günde 1-2 mm h›z›nda bir yenilenme olabilir ama iyileflme genelde olumlu olsa da her zaman tam olmayabilir. Nörotmezis akson ve destek ba¤ dokusunun da dahil oldu¤u tam bir fasiküler bütünlük bozulmas›n› temsil eder. Sinir ayr›flm›fl oldu¤u için iyileflme her iki güdük par- Periferik Sinirlerin Histolojisi ve Histopatolojisi ‹ntranöral enjeksiyonun sonuçlar›n›n anlafl›lmas› için sinirlerin fonksiyonel histolojisinin bilinmesi gereklidir. Sinirler perinöriyum taraf›ndan desteklenip sar›lan fasiküllerden ve gevflek kollajen tabakas›ndan oluflan epinöriyum taraf›ndan meydana getirilmektedir. Epinöriyum kolay geçirgendir ve daha genifl sinirlerin besleyici damarlar›n› tafl›r. Her bir fasikül, sinir lifi demetlerinden (akson) ve lokal anesteziklere fiEK‹L 10-1. Periferik sinirlerin elektron mikroskobu görüntüsü. 1-Epinöriyum, 2-Fasikül, 3-Fasiküler demetler (birbirine ba¤l› pek çok fasikül), Oklar-perinöriyum. 128 KISIM 1 Periferik Sinir Bloklar›n›n Temelleri çan›n cerrahi olarak yaklaflt›r›lmas›na ba¤l›d›r. Uygun cerrahi tedaviyle bile iyileflme genelde zay›ft›r. Ço¤u sinir yaralanmas›n›n, farkl› fasiküllerin bu üç farkl› yaralanma tipinin özelliklerini göstermesi dolay›s›yla mikst yaralanmalar oldu¤u dikkate al›nmal›d›r. Problem mi Yoksa De¤il mi? Selander ve arkadafllar› yaklafl›k 30 y›l önce intranöral enjeksiyonun zararl› etkileriyle ilgili kan›tlar› ortaya koymufllard›r.9 Asl›nda periferik sinir blo¤unda amaç lokal anestezi¤i sinirin içine de¤il civar›na vermektir. Bu aç›kça ifade edilmeyen e¤ilim, son y›llarda yay›nlanm›fl vaka serilerinin intranöral i¤ne yerleflimi ve lokal anestezik enjeksiyonunun saptanabilen klinik yaralanmayla sonuçlanmayabilece¤inin gösterilmesi ile sorgulanm›flt›r. 2004 y›l›nda SalaBlanch ve arkadafllar›, kateterin siyatik sinir epinöriyumunun içine yerlefltirilmifl oldu¤u tomografi ile do¤rulanm›fl 2 vaka ortaya koymufllard›r.8 Her iki hastada da postoperatif nörolojik defisit geliflmeden etkin nörolojik blok oluflmufltur. Sinir bloklar› için ultrason rehberli¤inin kullan›lmaya bafllanmas›yla beraber istenmeyen intranöral enjeksiyonlar›n fark›na var›lmas› da artm›flt›r. Femoral9 ve muskulokütanöz10 sinirlere yanl›fll›kla intranöral enjeksiyonlar, ultrason görüntülemesinde sinirde fliflme ve ödem ile saptanm›fl ve her iki durumda da kal›c› nörolojik etki olmam›flt›r. 2006 y›l›nda Bigeleisen, baflparmak cerrahisi için aksiller brakiyel pleksus blo¤u uygulanan 22 hastal›k bir seri yay›nlam›flt›r.11 Çal›flmac›lar i¤neyi ultrason eflli¤inde özellikle intranöral olarak yerlefltirmifl ve 2-3 ml lokal anestezik enjekte ederek sinirde fliflme saptanmas› ile do¤rulanan 72 enjeksiyon gerçeklefltirmifller. S›kl›kla (66 kez) görülen parestezi veya dizesteziye ra¤men postoperatif 6 ayda hiçbir hastada belirgin nörolojik defisit geliflmemifltir. Benzer olarak Robards ve arkadafllar› ultrason ve sinir stimülatörü kullanarak popliteal fossada siyatik blok uygulanan 24 hasta içeren bir çal›flma yapm›fllar.12 ‹¤ne ilerletilmesi için durma noktas›, hangisi önce oluflursa, 0,2-0,5 mA aras› bir ak›mla motor cevap veya belirgin bir flekilde i¤ne ucunun intranöral yerleflimi olarak saptanm›fl. Bu çal›flmac›lar, hastalar›n %83,3’ünde motor cevab›n sadece i¤nenin sinire girifli sonras›nda elde edilebildi¤ini, kalan %16,7’sinde ise 1,5 mA stimülasyon ak›m›yla, i¤ne ucu intranöral olsa bile motor cevab›n elde edilemedi¤ini bulmufllar. Postoperatif herhangi bir nörolojik defisit olmam›flt›r. Beraber ele al›nd›¤›n›da bu çal›flmalar iç epinöriyum içine lokal anestezik enjeksiyonu ile sonuçlanan intranöral i¤ne yerlefliminin nörolojik hasara sebep olmad›¤›n› göstermektedir. Robards ve arkadafllar›n›n elde etti¤i bulgular ultrasondan faydalan›lmayan pek çok sinir blo¤unun muhtemelen intranöral (intraepinöral) enjeksiyonla sonuçland›¤›n› düflündürmektedir. Sinir hasar›n›n s›k olma- mas›n›n sebebi bu enjeksiyonlar›n ço¤unun fasikül içinde gerçekleflmemesidir. ‹ntrafasiküler Enjeksiyona Karfl› Ekstrafasiküler Enjeksiyonlar Periferik sinire yerlefltirilen i¤ne iki yerleflimden birinde olabilir: fasikülleri çevreleyen gevflek epinöral matriks içerisinde veya fasikülün bizzat içinde. Fasikül içine enjekte edilen çok küçük miktarda lokal anestezi¤in bile hayvanlarda yayg›n aksonal dejenerasyon ve kal›c› nöral hasarla sonlanabilece¤i aç›kça ortaya konmuflken, ekstrafasiküler enjeksiyon normal sinir yap›s›n› bozmaz.7,13 Bu durumun bir k›sm› mekanik olarak aç›klanabilir çünkü kal›n, çok katmanl› epitelyal bir k›l›f olan perinöriyum intrafasiküler bas›nç art›fl›n› telafi etmek için kolayca geniflleyemez. Enjeksiyon s›ras›nda intrafasiküler bas›nç artar ve enjeksiyonun etki süresinden daha uzun süre kapiller perfüzyon bas›nc›n›n üstünde seyrederek nöral iskemi ve enflamasyona sebep olabilir.14 Dahas›, köpek siyatik sinirlerinde intrafasiküler ve ekstrafasiküler enjeksiyonlardan elde edilen bas›nç e¤rileri, çok yüksek bafllang›ç enjeksiyon bas›nçlar›ndan sonra bazal de¤ere keskin bir düflüflün takip etti¤i paternin, ciddi histolojik nörolojik hasar ile kötü bir flekilde sonland›¤› ve bunun fasiküler rüptürü düflündürebilece¤i saptanm›flt›r.15 Tersine, esnek epinöral bofllu¤a yap›lan enjeksiyonlar bas›nçta hafif bir art›fla sebep olur ve bu da gevflek stromal yap›ya ba¤l›d›r. ‹ntrafasiküler enjeksiyonun riski periferik sinir sisteminde bölgeden bölgeye de¤iflir ve bu da kesitsel fasikül/perinöriyum oran› ile iliflkilidir. Örne¤in, popliteal fossada siyatik sinir, kesitsel alanda fasiküllerinden daha fazla nöron d›fl› doku içerir ki bu da PSB sonras› nöropatinin daha düflük s›kl›kta olmas›yla ba¤lant›l›d›r.16 Tersine, trunkuslar düzeyindeki brakiyal pleksus ba¤ dokusundan çok daha fazla nöral doku içerir; interskalen blok s›ras›nda sinir içine giren bir i¤nenin trasesi boyunca postoperatif nöropatiye sebep olacak flekilde fasiküle denk gelme ihtimali daha yüksektir.17 Periferik sinirler merkezden uzaklaflt›klar› için sinir içindeki ba¤ dokusu oran›n›n nöral dokuya oran›, artma e¤ilimindedir. Kalvikula alt›ndaki brakiyal pleksus elemanlar›n›n ba¤ dokusunun nöral dokuya oran› 2:1 iken daha proksimaldeki trunkus ve divizyonlarda oran 1:1’dir.18 ‹ntranöral Enjeksiyon Sonras› Geliflen Sinir Hasar›n›n Mekanizmas› Perinöriyum bir kez bozulduktan sonra takip eden hasar spektrumu genifl ve multifaktöryeldir. KISIM 2 Sinir Stimülatörü ve Anatomik ‹flaret Nokta Temelli Blok Teknikleri Bölüm 11 Servikal Pleksus Blo¤u 139 Bölüm 12 ‹nterskalen Brakiyal Pleksus Blo¤u 149 Bölüm 13 Supraklavikular Brakiyal Pleksus Blo¤u 167 Bölüm 14 ‹nfraklavikular Brakiyal Pleksus Blo¤u 175 Bölüm 15 Aksiller Brakiyal Pleksus Blo¤u 187 Bölüm 16 El Bile¤i Blo¤u 199 Bölüm 17 Üst Ekstremitenin Kutanöz Sinir Bloklar› 207 Bölüm 18 Lomber Pleksus Blo¤u 217 Bölüm 19 Siyatik Sinir Blo¤u 229 Konu 1: Transgluteal Yaklafl›m Konu 2: Anterior Yaklafl›m Bölüm 20 Popliteal Siyatik Blok 249 Konu 1: ‹ntertendinöz Yaklafl›m Konu 2: Lateral Yaklafl›m Bölüm 21 Femoral Sinir Blo¤u 267 Bölüm 22 Ayak Bile¤i Blo¤u 281 Bölüm 23 Torakal Paravertebral Blok 291 Bölüm 24 ‹nterkostal Blok 303 11 Servikal Pleksus Blo¤u Çeviri: Ömer Yanaratefl ve fiükrü Tekindur B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar›: karotid endarterektomi, yüzeyel boyun cerrahisi. • ‹flaret noktalar›: mastoid ç›k›nt›, sternokleidomastoid kas, C6 vertebran›n transvers ç›k›nt›s›. • Ekipman, yüzeyel: 4 cm (1,5 inç) 25 G i¤ne • Ekipman, derin: 5 cm (2 inç) 22 G, uzatma hatt› ile enjektöre ba¤lanm›fl k›sa e¤imli (short bevel) i¤ne • Lokal anestezik: 15-20 ml fiEK‹L 11-1. Yüzeyel servikal pleksus blo¤u için i¤ne girifli. ‹¤ne sternokleidomastoid kas›n›n arka kenar›n›n hemen arkas›ndan girilir. Sinir Stimülatörü ve Anatomik ‹flaret Nokta Temelli Blok Teknikleri 140 KISIM 2 Genel Bilgiler Servikal pleksus blo¤u iki farkl› yöntem kullan›larak yap›labilir. Birincisi, C2-4 spinal sinirlerin (köklerin) ilgili vertebran›n foraminas›ndan ç›kt›¤› bölgeye uygulanan paravertebral bir blok olan derin servikal pleksus blo¤udur. ‹kincisi ise anterolateral boyun bölgesindeki sinirlerin subkutanöz blokaj› olan yüzey servikal pleksus blo¤udur. Bu blo¤un en yayg›n kullan›ld›¤› klinik uygulamalar karotid endarterektomi ve servikal lenf nodu eksizyonlar›d›r. Servikal pleksus, interskalen brakiyal pleksus blo¤u için yüksek miktarda lokal anestetik kullan›ld›¤›nda da bloke olur. Bunun nedeni ifllem esnas›nda kullan›lan lokal anestetiklerin interskalen olu¤a ve servikal pleksus dallar›n›n bulundu¤u derin servikal fasyaya kaçmas›d›r. Boyun cerrahisi için uygulanan yüzeyel ve derin bloklar›n duyusal da¤›l›m› birbirine benzerlik gösterdi¤inden dolay› yüzeyel blok yap›lmas› daha fazla tercih edilir. Bunun bir di¤er nedeni de vertebral arter yaralanmas›, sistemik toksisite, sinir kökü yaralanmas›, lokal anestezik ajan›n nöroaksiyel yay›l›m› gibi derin blo¤a ba¤l› potansiyel komplikasyonlar›n daha fazla görülmesidir. Fonksiyonel Anatomi Servikal pleksus, üst dört servikal sinirin anterior dallar› taraf›ndan oluflur. Servikal pleksus, kutanöz ve musküler dallar›n› verdi¤i sternokleidomastoid kas›n arkas›nda, transvers ç›k›nt›lar›n hemen lateralinde uzan›r. C2-4 köklerinden ç›kan dört adet kutanöz dal› vard›r. Bu dallar, sternokleidomastoid kas›n orta noktas›n›n posterior kenar›ndan ç›kar ve anterolateral boyun cildinin inervasyonunu sa¤lar. ‹kinci, üçüncü ve dördüncü sinirler hem spinal aksesuar sinire dal verir hem de direkt olarak trapezius kas›n›n derin yüzeyine duyusal lifler verirler. Buna ek olarak dördüncü servikal sinir beflinci servikal sinire bir dal gönderip ba¤lanarak brakiyal pleksus oluflumuna kat›labilir. Servikal pleksusun motor Sternokeidomastoid kas Oksipital minör sinir Aurikular magnus sinir Orta nokta: sternokleidomastoid kas posterior kenarı ve cilt infiltrasyon alanı Transvers servikal sinir Aksesuar sinir Trapezius Supraklavikular sinir Klavikula fiEK‹L 11-2. Superfisial servikal pleksus ve terminal dallar›. Superfisial servikal pleksusun ve dallar›n›n sternokleidomastoid kas›n arkas›ndan ç›k›fl›n›n anatomik görünümü. 12 ‹nterskalen Brakiyal Pleksus Blo¤u Çeviri: Tar›k Purtulo¤lu ve Fatih fiimflek B‹R BAKIfiTA BLOK Endikasyonlar: Omuz, kol ve el bile¤i cerrahileri ‹flaret noktalar›: Sternokleidomastoid kas›n›n klavikuler bafl›, klavikula, eksternal juguler ven Sinir stimülasyonu: 0,2-0,5 mA ile pektoral, deltoid, kol, ön kol ve el kaslar›nda kontraksiyon elde edilmesi Lokal anestezik: 25-35 ml Zorluk Derecesi: Orta fiEK‹L 12-1. ‹nterskalen brakiyal pleksus blo¤u için i¤ne girifl noktas›. ‹¤nenin girifl noktas› skalen olu¤u (anterior ve middle skalen kaslar aras›) palpe eden iki parmak aras›ndand›r. 1 = Sternokleidomastoid kas›n sternal bafl›. 2 = Sternokleidomastoid kas›n klavikuler bafl›. Sinir Stimülatörü ve Anatomik ‹flaret Nokta Temelli Blok Teknikleri 150 KISIM 2 Genel Bilgiler ‹nterskalen blok, brakiyal pleksusu bloke etmek için nispeten fazla miktarda lokal anestezi¤in interskalen oluk içinde yay›lmas›na dayan›r. Biz prati¤imizde hemen hemen her zaman, yayg›n olarak kullan›lan tekni¤e göre i¤ne girifl noktas› krikoid kartilaj›n daha kaudalinden olan alt seviyeden interskalen blok tekni¤ini kullanmaktay›z. Bunun sebebi, alt boyun bölgesinde interskalen olu¤un çok daha yüzeyel olmas›, ortaya koyman›n çok daha kolay olmas› ve ayr›ca ön kol ve el bile¤i cerrahisi için de anestezi da¤›l›m›n›n yeterli olmas›d›r. Buna ek olarak, i¤ne girifl noktas› lateralde oldu¤u için karotis arterin ponksiyon ihtimali daha azd›r ve deneyimsiz uygulay›c›lar taraf›ndan uygulanabilirli¤i daha kolayd›r. Alt seviyeden interskalen blok; omuz, kol ve ön kol cerrahilerinde kullan›labilir. Bizim prati¤imizde bu blo¤un en s›k endikasyonu omuz ve humerus cerrahisi ile hemodiyaliz için arteriyovenöz greft uygulamas›d›r. Fonksiyonel Anatomi Brakiyal pleksus, alt 4 servikal ve ilk torasik spinal sinirin anterior dallar›ndan oluflan bir sinir a¤›d›r ve üst ekstremitenin inervasyonunu sa¤lar. Orijin ald›klar› yerden distale do¤ru pleksusun parçalar›; kökler, trunkuslar, divizyonlar, kordlar ve uç dallar olarak isimlendirilir. Befl servikal ve ilk torasik spinal sinirin kökleri (anterior dallar›), anterior ve middle skalen kaslar aras›nda ortaya ç›kan ve posterior boyun üçgeninin taban›nda uzanan üç adet trunkusu (superior, middle ve inferior) oluflturur (fiekil 12-2). Pleksusun kökleri prevertebral fasyan›n derininde seyrederken, trunkuslar bunun lateral uzant›s› olan aksiler k›l›f ile sar›l›d›r. Her bir trunkus, aksillan›n apeksinde klavikulan›n arkas›nda anterior ve posterior olmak üzere ikiye ayr›l›r (fiekil 123). Divizyonlar, aksiller arter ile olan komfluluklar›na göre lateral, median ve posterior olarak adland›r›lan üç adet kordu oluflturmak için birleflir. Bu noktadan itibaren olu- fiEK‹L 12-2. Brakiyal pleksusun anatomisi. Sternokleidomastoid kas kald›r›ld›¤›nda 1 skalen kaslar aras›nda brakiyal pleksus ortaya ç›kar. 2 internal juguler ven. 3 karotis arter. 4 subklavyen arter. 5 Geriye do¤ru kald›r›lm›fl pektoral kas. 6 medial ve lateral pektoral sinirler. “1” ayn› zamanda blo¤un uyguland›¤› skalen kaslar›n aras›ndaki köklerin seviyesini göstermektedir. 13 Supraklavikular Brakiyal Pleksus Blo¤u Çeviri: Salih Ç›nar ve Memduh Yetim B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar: üst ekstremite cerrahisi (kol, dirsek, önkol, el bile¤i, el) • ‹flaret noktalar›: sternokleidomastoid kas›n klavikular bafl› • Malzeme: • ° 22 gauge 5 cm’lik k›sa e¤imli (short bevel) yal›t›lm›fl i¤ne ° Periferik sinir stimulatörü Lokal anestezik: 25-35 ml fiEK‹L 13-1. Supraklavikular brakiyal pleksus blo¤unda i¤nenin girifli. ‹¤ne sternokleidomastoid kas›n klavikular bafl›n›n yap›flma noktas›n›n lateraline do¤ru yönlendirilir. 168 KISIM 2 Sinir Stimülatörü ve Anatomik ‹flaret Nokta Temelli Blok Teknikleri Supraklavikular Blok Genel Bilgiler Brakiyal pleksusa supraklavikular yaklafl›mda karakteristik olarak anestezinin h›zl› bafllamas› ve yüksek baflar› oran› söz konusudur. ‹lk perkütan supraklavikular blok 1911 y›l›nda Almanya’da Kulenkampff taraf›ndan uygulanm›flt›r. Birkaç ay sonra Hirschel aksiller yaklafl›mla yeni bir brakiyal pleksus metodu tarif etmifltir. 1928 y›l›nda Kulenkampff ve Persky belirgin majör komplikasyon olmaks›z›n bin blok deneyimlerini yay›nlam›fllard›r. Kulenkampff’›n tekni¤inde hastan›n oturur pozisyonda olmas› gerekir. ‹¤nenin girifl noktas› klavikulan›n orta noktas› üstünde, T2 veya T3 vertebran›n spinöz ç›k›nt›s›na do¤rudur. Ne yaz›k ki i¤nenin bu medial yönelimi, sonras›nda birçok merkezde supraklavikular blo¤un gözden düflmesine neden olan pnömotoraks riski ile iliflkilidir. Ondan sonra, pnömotoraks riskini azaltmak için orijinal tekni¤in birçok de¤iflik flekli önerilmifltir. Bu bölümde tarif edilen teknikte pnömotoraks riskini azaltmak için plevra kubbesinin konumunu göz önünde bulundurmaktad›r. Supraklavikular tekni¤in di¤er brakiyal pleksus blok yaklafl›mlar›na karfl› olan avantaj› blo¤un h›zl› bafllamas› ve özellikle el cerrahisi olmak üzere bütün üst ekstremite için tam ve öngörülebilir bir anestezi oluflturmas›d›r. Son on y›lda rejyonal anesteziye ultrason rehberli¤inin girmesi, supraklavikular blo¤un uygulamas›nda mekanizman›n daha iyi anlafl›lmas›n›n yan›s›ra ilginin de artmas›na yol açm›flt›r. dan geçer. Supraklavikuler blok s›ras›nda plevra potansiyel olarak ya plevral kubbeden (daha s›kl›kla) ya da birinci interkostal boflluk boyunca yaralanabilir. Pnömotoraks riskini azaltmak için plevran›n anatomik pozisyonunun pratik bilgisi önemlidir. Plevral kubbe birinci kotun konkavitesi içinde yer almaktad›r. Birinci kot klavikulan›n medial ve 1/3 orta k›s›mlar› aras›ndaki birleflimin alt›nda çapraz yapt›¤› için (fiekil 13-3) yolu klavikulan›n 1/3 medialine yap›flan sternokleidomastoid kas›n yap›flma noktas› ile çak›fl›r. Bundan dolay› sternokleidomastoid kas›n klavikula üzerindeki lateral yap›flma noktas› plevral kubbenin lateral kenar›n›n yerleflimi için iflaret noktas› olarak kullan›labilir. Buna karfl›n birinci interkostal boflluk daha çok infraklavikular bölümdedir ve bu yüzden supraklavikular blok s›ras›nda ulafl›lamaz. PÜF NOKTALARI Fonksiyonel Anatomi Üst ekstremite cerrahisi için s›k uygulanabilirli¤inden dolay› supraklavikular blo¤a genellikle “üst ekstremitenin spinal anestezisi” denilir. Yüksek baflar› oran›n›n sebebi anatomik özelliklerinden dolay›d›r. Blok brakiyal pleksusun en küçük yüzey alan› ile s›n›rland›¤› distal trunkuslar ve divizyonlar›n ortaya ç›kt›¤› seviyede uygulan›r (fiekil 13-2A). Üç trunkus, kolun medial kenar›n›n en üst k›sm› (T2) hariç üst ekstremitenin bütün duyusal, motor ve sempatik inervasyonunu tafl›r. Buna karfl›n s›k›flt›r›lm›fl divizyonlar k›smen daha genifl yüzey alan›nda benzer miktarda inervasyon tafl›rlar fakat daha fazla absorbsiyon yüzeyi vard›r. Supraklavikular blo¤un di¤er bir önemli anatomik özelli¤i de alt trunkus ve divizyonlar›n›n önünde subklaviyan arterin varl›¤›d›r (fiekil 13-2B). C8-T1 dermatomlar›nda blok flans›n› art›rmak için i¤neyi alt trunkus yak›n›ndan girmek ve enjeksiyonun odak noktas› yapmak faydal› olabilir. Sternokleidomastoid kas klavikulan›n 1/3 medialine, trapezius kas› 1/3 lateraline yap›fl›rken nörovasküler demet klavikulan›n orta noktas›n› içeren 1/3 orta k›sm›n›n alt›n- • Omzu afla¤› do¤ru çekerek, i¤neyi klavikula alt›na yönlendirmeye gerek kalmadan tüm brakiyal pleksus klavikula üzerine yerlefltirilir. • Birinci interkostal boflluk genellikle klavikula alt›nda yer al›r, bundan dolay› isminin iflaret etti¤i gibi klavikula üstünde uygulanan supraklavikular blok s›ras›nda hasarlanmas› pek muhtemel de¤ildir. • Plevran›n kubbesi birinci kotun konkavitesi içindedir. Klavikula alt›nda birinci kotun çaprazlamas› sternokleidomastoid kas›n klavikula üstüne lateral yap›flma noktas› ile çak›fl›r. Bu nedenle i¤neyi bu sagital düzleme lateral tutmak pnömotoraks riskini azaltacakt›r. Blo¤un Da¤›l›m› Supraklavikuler blok C5-T1 dermatomlar›nda anestezi ile sonuçlanarak, omzun distalinde kol, dirsek, ön kol, el bile¤i ve el dahil olmak üzere tüm üst ekstremitede anesteziyi ve analzejiyi mümkün k›lar. Ekipman • • • • • • Antiseptik solüsyon Arzu edilen lokal anestezik solüsyonu içeren iki adet 20 ml enjektör Cilt infiltrasyonu için lokal anestezik içeren 27 G i¤neli 3 ml’lik enjektör 5 cm’lik 22 gauge k›sa e¤imli (short bevel) yal›t›lm›fl i¤ne Periferik sinir stimülatörü ‹flaret kalemi ve eldiven 14 ‹nfraklavikular Brakiyal Pleksus Blo¤u Çeviri: ‹rfan Güngör ve Tolga Tezer B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar›: dirsek, ön kol, el cerrahisi • ‹flaret noktalar›: klavikulan›n medial bafl›, korakoid ç›k›nt› • Sinir uyar›s›: 0,2-0,5 mA’de el kontraksiyonu • Lokal anestezik: 25-35 ml fiEK‹L 14-1. ‹nflaklavikular brakiyal pleksus blo¤u için hasta pozisyonu ve i¤nenin yerlefltirilmesi. Sinir Stimülatörü ve Anatomik ‹flaret Nokta Temelli Blok Teknikleri 176 KISIM 2 Genel Bilgiler TABLO 14-1 ‹nfraklavikular blok, klavikula alt›nda brakiyal pleksus anestezisi sa¤layan bir yöntemdir. Temel brakiyal pleksus teknikleriyle deneyim ve infraklavikular fossa ve aksilla anatomisini anlamak, blo¤un güvenli ve etkin uygulanmas› için gereklidir. Bu blok, el, el bile¤i, dirsek ve distal kol cerrahisi için uygundur. Kol turnikesi için de mükemmel analjezi sa¤lar. ‹nfraklavikular blok fonksiyonel olarak supraklavikular blo¤a benzer; bu nedenle her iki teknik hastan›n anatomisine uygun olana göre dönüflümlü olarak kullan›labilir. Gö¤üs Omuz Kol, ön kol, omuz, el Fonksiyonel Anatomi ‹nfraklavikular blok, aksiller damarlar ve brakiyal pleksus kordlar›n›n pektoral kas›n alt›nda oldu¤u korakoid ç›k›nt›n›n hemen inferiorunda ve hafifçe medialinde klavikula alt›nda uygulan›r. Bu bofllu¤un s›n›rlar›n› önde pektoralis major ve minör kaslar›, medialde kotlar, üstte klavikula ve korakoid ç›k›nt› ve lateralde humerus oluflturur. Pleksusu çevreleyen ba¤ doku k›l›f›da aksiller arter ve veni içerir. Aksiller ve muskulokutanöz sinirler %50 hastada ortak doku k›l›f›n› korakoid ç›k›nt›da veya daha önce terkeder (fiekil 14-1 ve fiekil 14-2). Bu nedenle deltoid ve biseps kontraksiyonlar› infaklavikular brakiyal pleksusun belirlenmesinde güvenilir kabul edilmemelidir. Dallar Kordlar Brakiyal Pleksus Dallar›n›n Da¤›l›m› • Medial ve lateral pektoral sinirler (pektoralis kas›n›n motor uyar›s›) • Subskapular sinir (Subskapularis ve teres majörün motor uyar›s›) • Aksiller • Muskulokutanöz • Kolun medial kutanöz siniri • Ön kolun medial kutanöz siniri • Median • Ulnar • Radial Önemli anatomik yap›lar fiekil 14-3’te gösterilmifltir. Anestezi/Analjezinin Da¤›l›m› ‹nfraklavikular brakiyal pleksus blo¤unu takiben anestezinin tipik yay›l›m› el, el bile¤i, ön kol, dirsek ve kolun proksimalinin medialidir (fiekil 14-4). Aksilla ve kolun proksimal medial k›sm›n›n cildinde (taranmam›fl alanlar) anestezi oluflmaz (interkostobrakiyal sinir). Divizyonlar Trunkuslar Spinal sinirler C4 C5 Dorsal skapular sinir (C5) Frenik sinir (C5) C6 Su Supraskapular sinir (C5, 6) ri pe Mi Lateral pektoral sinir (C5, 6, 7) dd Inf Muskulokutanöz sinir (C4, 5, 6, 7) Aksiller sinir (C5, 6) Radial sinir (C5, 6, 7, 8, T1) Median sinir (C5, 6, 7, 8, T1) Ulnar sinir (C7, 8, T1) Ön kolun kutanöz siniri (C8, T1) or C7 le eri or C8 T1 ral Late rior Poste Media T2 Medial pektoral 1. İnterkostal sinir sinir (C8, T1) l Torakodorsal sinir (C6, 7, 8) Kolun Subskapular sinir (C5, 6) medial kutanöz siniri (T1) fiEK‹L 14-2. Brakiyal pleksusun fonksiyonel olarak trunkuslara, divizyonlara ve kordlara ayr›lmas›. Uzun torasik sinir (C5, 6, 7) 15 Aksiller Brakiyal Pleksus Blo¤u Çeviri: Ali S›zlan ve Memduh Yetim B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar: ön kol ve el cerrahisi • ‹flaret noktalar›: aksiller arter nabz› • Üç bulgudan birisi: sinir stimülaslonu ile 0,3-0,5 mA ak›mda elde kontraksiyon; elde parestezi; arteryel kan aspirasyonu (aksiller arter) • Lokal anestezik: 20-30 ml fiEK‹L 15-1. ‹¤ne aksiller artere (çizgi) do¤ru, elde motor yan›t veya arteryel kan aspirasyonu gözlemlenene kadar ilerletilir. Sinir Stimülatörü ve Anatomik ‹flaret Nokta Temelli Blok Teknikleri 188 KISIM 2 Genel Bilgiler Aksiller brakiyal pleksus blo¤u ilk kez New York City Roosevelt Hastanesinde 1884 y›l›nda Halsted taraf›ndan tan›mlanm›flt›r. Aksiller brakiyal pleksus blo¤u en s›k kullan›lan rejyonal anestezi tekniklerinden birisidir. Brakiyal pleksus terminal sinirlerinin aksiller artere yak›nl›¤›, yerleflimlerinin iflaret noktalar›yla tespitinde yüzey yaklafl›ml› ultrason rehberli¤i ve sinir stimülatör tekniklerinin ikisini de eflit derecede tutarl› k›lar. Aksiller blok, dirsek, ön kol ve el cerrahisi için seçilerek mükemmel bir anestezi tekni¤idir. Fonksiyonel Anatomi Brakiyal pleksus kordlar› aksillada pektoralis minör kas›n›n alt s›n›r›n›n hemen arkas›ndan geçerken, temel uç dallar olan median, radial ve muskulokutanöz sinirleri oluflturmaya bafllar (fiekil 15-2). Tek tek sinirlerin ve onlar›n aksiller arter ile olan iliflkilerinin düzeni aksiller blokajda önemlidir (fiekil 15-3). Kol 90o abdüksiyonda ve aksiller arter nabz› referans noktas› olarak al›nd›¤›nda sinirler flu flekilde lokalize olurlar; median sinir yüzeyel ve hemen nabz›n üzerinde yerleflmifltir; ulnar sinir, median sinirden hafifçe daha derinde yüzeyel olarak bulunur, radial sinir nabz›n arkas›nda yer al›r. Muskulokutanöz sinir 1 ile 3 cm daha derinde ve nabz›n üzerinde, s›kl›kla aksiller fossadan distale do¤ru gittikçe brakiyal pleksus k›l›f›n›n d›fl›nda bulunabilir (fiekil 14-2). Muskulokutanöz Sinir Muskulokutanöz sinir lateral kordun uç dal›d›r. Sinir korakobrakiyal kas› delerek biseps ve brakiyalis kaslar›n›n aras›ndan inerek bu iki kas› inerve eder. Sinir distalde biseps ile brakioradial kas aras›ndaki derin fasyadan ç›karak kubital fossa seviyesinde yüzeyelleflen ön kolun lateral kutanöz siniri olarak devam eder. Buradan itibaren sinir ön kolun lateral bölümüne kutanöz duyusal dallar verir. Median Sinir Median sinir kökenini lateral ve medial kordlardan al›r. Sinir el bile¤i ve elin fleksörlerinin motor dallar›n› ve 1’inci, 2’inci, 3’üncü parmaklar ve 4’üncü parma¤›n lateral yar›s›n›n yüzeyel duyusunu sa¤lar. ‹lginç biçimde median ve ulnar sinirlerin ikisi de dirsek ekleminin üzerinde herhangi bir dal vermeden tüm kol boyunca uzan›rlar. Ulnar Sinir Ulnar sinir medial kordun uç dal›d›r. Ön kolun medial kutanöz siniri ile birlikte bafllang›çta brakiyal arterin medi- fiEK‹L 15-2. Aksillada brakiyal pleksus anatomisi. 1 aksiller arter. 2 median sinir. 3 ulnar sinir. 4 radial sinir. 5 korakobrakiyal kasa girerken muskulokutanöz sinir. 6 korakobrakiyal kas. Pektoral kaslar laterale çekilerek görülmektedir (sa¤ üst köfle). 16 El Bile¤i Blo¤u Çeviri: M. Burak Eflkin ve Ahmet Coflar A B B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar: el ve parmak cerrahisi • Sinirler: radial, ulnar, median • Lokal anestezik: median ve ulnar sinir için 5 ml, radial sinir için 10 ml • Epinefrin içeren lokal anestezik asla kullanma fiEK‹L 16-1. (A) El bile¤i blo¤u uygulama tekni¤i (B) Median sinir blo¤u. ‹¤ne palmaris longus tendonunun lateraline ya da medialine yerlefltirilir ve paresteziden kaç›n›larak dikkatli flekilde ilerletilir. Daha sonra 5 ml lokal anestezik enjekte edilir. 200 KISIM 2 Sinir Stimülatörü ve Anatomik ‹flaret Nokta Temelli Blok Teknikleri Genel Bilgiler El bile¤i blo¤u, el bile¤i seviyesinde ulnar, median ve radial sinirlerin terminal dallar›n›n anestezisidir. Bu blok, el ve parmaklar›n farkl› ameliyat uygulamalar› için oldukça etkin, sistemik komplikasyonlardan uzak ve uygulamas› kolay olan bir infiltrasyon tekni¤idir. Bu uygulaman›n yüksek etkinli¤i, komplikasyon riskinin düflüklü¤ü ve nispeten kolay olmas›ndan dolay› bir anestezistin uygulamalar›n›n standart bir parças› olmas›n› gerektirir. El bile¤i blo¤unun, farkl› teknikleri ve bunlar›n modifikasyonlar› klinik kullan›mdad›r, bu bölümde, biz kendi klini¤imizde en fazla kulland›¤›m›z tekni¤i tan›mlayaca¤›z. El bile¤i bloklar› s›kl›kla karpal tünel, el ve parmak cerrahileri için kullan›l›r. Fonksiyonel Anatomi Elin inervasyonu ulnar, median ve radial sinirler taraf›ndan paylafl›lm›flt›r (fiekil 16-2 ve 16-3). Ulnar sinir, beflinci parmak ile dördüncü parma¤›n medial yar›s›n›n ve el ayas›n›n ayn› bölgesinin duyusal inervasyonunu sa¤lar. Elin dorsal kesimindeki ayn› bölgenin duyusal inervasyonunu sa¤lar. Motor dallar, üç hipotenar kas›, tüm interosseöz kaslar› ve adduktor pollisis kas›n› inerve eder. Median sinir karpal tüneli geçerek dijital ve rekürren dallar olarak sonlan›r. Dijital dallar lateraldeki üç buçuk parma¤›n ve el ayas›n›n ayn› bölgesinin cildinin inervasyonunu sa¤lar. Motor dallar iki lateral lumbrikali ve üç tenar kas› (rekürren median dal) inerve eder. Yüzük ve orta parma¤›n inervasyonundaki önemli de¤iflikliklere ra¤men, bafl parma¤›n anterior yüzündeki cilt her zaman median sinir taraf›ndan ve beflinci parmak ulnar sinir taraf›ndan inerve edilir. Ulnar ve median sinirin palmar dijital dallar›, ilgili parmaklar›n t›rnak yataklar›n›n da inervasyonunu sa¤lar. Radial sinir ön kolun radial k›sm›n›n anterior yüzünde seyreder. El bile¤inin yaklafl›k 7 cm yukar›s›nda, arterden ayr›l›r ve derin fasiyadan yüzeye ulafl›r, elin dorsal yüzü ve bafl parma¤›n dorsal yüzünün duyusunu alan lateral ve medial dallara ayr›l›r (distal interfarengeal ekleme kadar ilk üç ve dördüncü parma¤›n yar›s›). Blo¤un Da¤›l›m› Ulnar, median ve radial sinirin blokaj› elin tamam›n›n anestezisi ile sonuçlan›r. Elin inervasyonunu için sinir da¤›l›m› oldukça farkl›l›k gösterir, fiekil 16-3 en s›k olan da¤›l›m› göstermektedir. A B fiEK‹L 16-2. (A) Sa¤ bile¤in anatomisi. 1 median sinir. 2 fleksör palmaris longus. 3 fleksör karpi radialis. 4 ulnar arter. 5 ulnar sinir. 6 radial arter. 7 fleksör karpi ulnaris. (B) Sa¤ superfisial radial sinir anatomisi. 1 superfisial radial sinir. 2 radial stiloid. 3 fleksör karpi radialis. 4 bafl parmak. Ekipman Standart rejyonal anestezi tepsisi afla¤›daki ekipman ile haz›rlan›r: • • • Steril örtü ve spanç Lokal anestezik içeren iki adet 10 ml’lik enjektör 4 cm’lik 25 G i¤ne 17 Üst Ekstremitenin Kutanöz Sinir Bloklar› Çeviri: A. Ertürk Yedekçi ve Hüseyin fien B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar: bafll›ca üst ekstremitenin ana bloklar›na ek olarak kullan›lmaktad›r • Lokal anestezik: 5-10 ml fiEK‹L 17-1. Üst ekstremitenin kutanöz sinir blok teknikleri. Sinir Stimülatörü ve Anatomik ‹flaret Nokta Temelli Blok Teknikleri 208 KISIM 2 Genel Bilgiler Üst ekstremitenin kutanöz sinir bloklar› bafll›ca brakiyal pleksus bloklar›n› tamamlay›c› olarak kullan›lmaktad›r. Üst ekstremitenin kutanöz sinir bloklar›n›n ö¤renilmesi ve uygulanmas› kolayd›r. Bu bloklar üst ekstremitenin ana bloklar›n› destekler ve komplikasyonlar› azd›r. Bu bloklar›n ak›ll›ca kullan›m› yüzeyel cerrahide veya yetersiz brakiyal pleksus blo¤unda kurtar›c› olabilir. Bu bölümde esas olarak tart›fl›lan teknikler klinikte çok faydal› olan interkostobrakiyal sinir ile ön kolun medial ve lateral kutanöz sinir bloklar›d›r, fiekil 17-1. Fonksiyonel Anatomi Kutanöz sinir bloklar›, kas fasyalar›n›n üzerindeki subkutan tabakalar›n içine lokal anestezik enjeksiyonu ile yap›lmaktad›r. Subkutan doku de¤iflken miktarda ya¤, süperfisyal sinirler ve damarlar› içerir. Daha derinde ise sert membranöz tabaka ile kol ve ön kolun kaslar›n› çevreleyen üst ekstremitenin derin fasyas› bulunmaktad›r. Derin fasyay› çok say›da yüzeyel sinir ve damarlar deler. Üst ekstremitenin kutanöz inervasyonu yüzeyel servikal pleksus, brakiyal pleksus ve interkostal sinirlerden köken almaktad›r (Tablo 17-1; fiekil 17-2A ve B). Yak›n anatomik iliflkilerine ra¤men sinir blo¤u ifllemlerinde kutanöz anestezinin sa¤lanamamas› önemlidir. Örne¤in, brakiyal pleksus blo¤u kolun proksimal medial k›sm›n›n cilt duyusundan sorumlu T2’nin dal› olan interkostobrakiyal siniri bloke etmez. Bunu sa¤lamadaki baflar›s›zl›k üst ekstremite TABLO 17-1 cerrahisinde cilt insizyonu s›ras›nda rahats›zl›¤a yol açabilir. Benzer flekilde tek enjeksiyonla yap›lan aksiller brakiyal pleksus blo¤u da tipik olarak muskulokutanöz siniri (ve onun terminal dal› olan önkolun lateral kutanöz siniri) kapsamamaktad›r. Bu terminal dal›n kutanöz blo¤u ayn› duyusal anesteziyi sa¤layan muskulokutanöz sinir blo¤una daha distalde bir alternatiftir. ‹nterkostobrakiyal Sinir Blo¤u Anatomi ‹nterkostobrakiyal sinir T2’nin ventral dal›n›n lateral kutanöz dal›d›r. Aksilla cildinin ve kolun proksimalinin medial yüzünün inervasyonunu sa¤lar. ‹nterkostobrakiyal sinir, brakiyal pleksusun bir dal› olan kolun medial kutanöz siniri ile ba¤lant›l›d›r (fiekil 17-3). Kolun medial yüzünün cildinin subkutan infiltrasyonu ile tüm sinirler bloke edilir. Endikasyonlar Bu sinirlerin blokaj› tipik olarak kolun üst k›sm›n›n anestezisini daha fazla tamamlayabilmek için brakiyal pleksus blo¤u ile kombine edilir. Teknik 4 cm’lik 25 G i¤ne aksiller fossa seviyesinde ilerletilir (fiekil 17-4A). Kolun medial yüzünün tüm geniflli¤i boyunca subkutan bölgede anestezi sa¤layacak flekilde lokal anestezik infiltre edilir. Üst Ekstremitenin Kutanöz Sinirlerinin Kayna¤› YÜZEYEL SERV‹KAL PLEKSUS BRAK‹YAL PLEKSUS ‹NTERKOSTAL S‹N‹RLER Supraklavikuler sinirler Kolun superior lateral kutanöz siniri Kolun posterior kutanöz siniri Ön kolun posterior kutanöz siniri Ön kolun medial kutanöz siniri Ön kolun lateral kutanöz siniri (muskulokutanöz sinir) Superfisiyal radial sinir Ulnar sinirin dorsal kutanöz dal› Median sinirin palmar kutanöz dal› ‹nterkostobrakiyal sinir (T2 ve bazen T3) 18 Lomber Pleksus Blo¤u Çeviri: A. Ertürk Yedekçi ve Hüseyin fien B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar: kalça cerrahisi, uyluk ön k›sm› ve diz • Anatomik iflaretler: iliyak kanat, spinöz ç›k›nt›s› (orta hatta) • Sinir stimülasyonu: 0,5-1,0mA’de kuadriseps kas› • Lokal anestezik: 25-35 ml fiEK‹L 18-1. Lomber pleksus blo¤u için, i¤ne ile cilde dik olarak L3-L5 seviyesinden orta hatt›n 4 cm lateralinden girilir. 218 KISIM 2 Sinir Stimülatörü ve Anatomik ‹flaret Nokta Temelli Blok Teknikleri Genel Bilgiler Lomber pleksus blo¤u (psoas kompartman blo¤u) ileri bir sinir blo¤u tekni¤idir. Daha yüzeyel tekniklere göre i¤nenin derin kas gruplar› içerisine yerlefltirilmesi sebebiyle sistemik toksisite potansiyeli daha fazlad›r. Ayr›ca, lomber sinir köklerinin epidural aral›¤a yak›nl›klar› nedeniyle lokal anestezi¤in epidural yay›l›m riskini de içermektedir. Bu nedenlerden dolay› lokal anestezi¤in tipi, hacmi ve konsantrasyonu seçilirken özellikle yafll›, zay›f veya obez hastalarda dikkatli davran›lmal›d›r. Lomber pleksus blo¤u anterolateral ve medial uyluk, diz ve dizin alt›nda kalan safen siniri de içeren lomber pleksusun tüm yay›l›m alan›nda anestezi veya analjezi sa¤lamaktad›r. Siyatik sinir blo¤u ile kombine edildi¤inde tüm baca¤›n anestezisi sa¤lanabilmektedir. Tekni¤in kompleks oluflu, komplikasyon potansiyeli ve daha basit alternatiflerin varl›¤›ndan dolay› (örn., fasya iliyaka veya femoral bloklar) lomber pleksus blo¤unun faydalar› her zaman risklerine karfl› kar zarar iliflkisi yönünden de¤erlendirilmelidir. Fonksiyonel Anatomi Lomber pleksus T12’den de lifler alarak L1’den L4’e kadar spinal köklerden meydana gelen befl ila alt› periferal sinir- den oluflmaktad›r (fiekil 18-2 ve 18-3). Kökler intervertebral foramenlerden ç›kt›ktan sonra anterior ve posterior dallara ayr›lmaktad›r. Küçük arka dallar alt arka ve paravertebral kaslar›n cilt inervasyonunu sa¤larlar. Ön dallar psoas kas› içerisinde lomber pleksusu olufltururlar ve pelvis içerisinde farkl› sinirler olacak flekilde psoas kas›ndan ç›karlar. Lomber pleksusun ana dallar› iliohipogastrik (L1), ilioinguinal (L1), genitofemoral sinir (L1/L2), lateral femoral kutanöz sinir (L2/L3) ile femoral ve obturator sinirlerdir (L2, 3, 4). Lomber sinir kökü olmamas›na ra¤men T12 spinal sinir %50 olguda iliohipogastrik sinire kat›lmaktad›r. Blo¤un Da¤›l›m› Femoral sinir, kuadriseps kas›n› (diz ekstansiyonu), anteromedial uylu¤un cildini, dizin alt›nda kalan baca¤›n medial yüzünü ve aya¤›n› inerve eder (fiekil 18-4A ve B). Obturator sinir, kalçan›n adduktörlerine motor lifler gönderir ve uylu¤un medial veya diz ekleminin üzerindeki farkl› bir kutanöz alan› inerve eder. Lateral femoral kutanöz, iliohipogastrik, ilioinguinal ve genitofemoral sinirler yüzeyel duyusal dallar›d›r. PsMK fiEK‹L 18-2. Lomber pleksusun anatomisi. Lomber pleksusun kökleri (ok ile gösterilmekte) psoas major kas› gövdesinin içerisinde görülmektedir (PsMK); lomber pleksus abdominal bofllu¤a do¤ru gösterilmifltir. 19 Siyatik Sinir Blo¤u Çeviri: Gökhan ‹nangil ve Sezai Özkan A B B‹R BAKIfiTA BLOK TRANSGLUTEAL (POSTER‹OR) YAKLAfiIM • Endikasyonlar: diz, tibia, ayak ve ayak bile¤i cerrahisi • ‹flaret noktalar›: torakanter major, Süperior posterior iliyak ç›k›nt› ve ikisi aras›ndaki orta hat • Sinir stimülasyonu: hamstring, bald›r, ayak ve baflparmaklarda 0,2-0,5 mA ak›mda kontraksiyon • Lokal anestezik: 15-20 ml ANTER‹OR YAKLAfiIM • Endikasyonlar: diz, tibia, fibula, ayak ve ayak bile¤i cerrahisi • ‹flaret noktalar›: femoral cilt katlant›s›, femoral arter • Sinir stimülasyonu: ayak ve baflparmaklarda 0,2-0,5 mA ak›mda kontraksiyon • Lokal anestezik: 15-20 ml fiEK‹L 19-1. (A) Transgluteal (posterior) yaklafl›m ile siyatik sinir blo¤unda i¤nenin girifli. (B) Anterior siyatik blokta i¤nenin girifli. 230 KISIM 2 Sinir Stimülatörü ve Anatomik ‹flaret Nokta Temelli Blok Teknikleri KONU 1: TRANSGLUTEAL YAKLAfiIM Genel Bilgiler Posterior yaklafl›m ile siyatik sinir blokaj›, alt ekstremite cerrahisi ve a¤r› tedavisinde genifl klinik uygulanabilirli¤e Peroneal dal sahiptir. Bu yüzden siyatik blok, çok yayg›n olarak kullan›- Tibial dal lan tekniklerden biridir. Düflünülenin aksine, bu blo¤un uygulanmas› kolay ve baflar› oran› yüksektir. Özellikle diz cerrahisi, bald›r, aflil tendonu, ayak bile¤i ve ayak cerrahisi Biseps femoris (uzun başı) için çok uygundur. Safen sinir taraf›ndan inerve edilen medial cilt bölgesi hariç, diz alt›ndaki bacak bölgesinde tam anestezi sa¤lar. Femoral sinir veya lomber pleksus blo¤u ile kombine edildi¤inde, alt ekstremitenin tümünde anestezi sa¤lanabilir. Semitendinoz Semimembranoz Adduktor magnus (posterior dal) Fonksiyonel Anatomi Siyatik sinir L4 ile S3 köklerinden oluflmufltur. Bu kökler lateral sakrumun anterior yüzeyinde birleflerek piriformis Peroneal sinir kas›n›n ön yüzünde siyatik siniri oluflturur. Siyatik sinir vücuttaki en kal›n sinir olup bafllang›c›nda yaklafl›k 2 cm geniflli¤indedir. Sinir trasesi, uyluk arkas›nda popliteal fos- Tibial sinir sa tepesinden iskial tüberkül ve torakanter major apeksini birlefltiren çizginin orta noktas›na çizilen hat ile tahmin edilebilir. Siyatik sinir birçok artikuler (kalça, diz) ve mus- fiEK‹L 19.1-2. Siyatik sinirin seyri ve motor inervasyonu. küler dallar vermektedir. Siyatik sinir pelvisi, piriformis alt›ndaki büyük siyatik foramenden terk eder ve kalçan›n d›fl rotatorlar›na (obturator internus, gemellus kaslar ve kuadratus femoris) yüzeyel olarak femurun torakanter majoru ve iskial tüberkülü aras›ndan iner (fiekil 19.1-2 ve 19.1-3). Siyatik sinire medialde uylu¤un posterior kutanöz siniri ve inferior gluteal arter efllik eder. Siyatik sinirin artiküler dallar› sinirin üst k›sm›ndan köken al›r ve eklem kapsülünün posterior k›sm›n› PÜF NOKTALARI • Siyatik sinirin gluteal bölgedeki seyrinde birçok varyasyon mevcuttur. Popülasyonun yaklafl›k %15’inde piriformis kas› siniri ikiye bölmektedir. Peroneal sinir kaslar üzerinde seyrederken tibial sinir kas›n alt›ndan geçmektedir. • Siyatik sinirin dallar› diz ekleminden, de¤iflken uzakl›klarda ayr›lmaktad›r. Genel olarak popliteal fossa k›vr›m›ndan 4-10 cm yukar›da ayr›lmaktad›r. delerek kalça eklemini inerve eder. Bazen, bu dallar direkt olarak sakral pleksustan kaynaklan›rlar. Siyatik sinirin musküler dallar› , biseps femoris, semitendinoz ve semimebranoz kaslar› ve adduktor magnusun iskial bafl›na da¤›l›rlar. Sinirin iki komponenti (tibial ve peroneal sinir) popliteal k›vr›m›n yaklafl›k 4-10 cm üzerinde ayr›larak baca¤›n alt k›sm›nda kendi traselerinde seyrederler. 20 Popliteal Siyatik Blok Çeviri: Mehmet Büget ve Mert fientürk A B B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar: ayak ve ayak bile¤i cerrahisi • ‹ntertendinöz yaklafl›m için iflaret noktalar›: popiteal fossa çizgisi, semimembranöz ve semitendinöz kaslar›n›n tendonlar› • Lateral yaklafl›m için iflaret noktalar›: popliteal fossa çizgisi, vastus lateralis ve biseps femoris kaslar› • Sinir stimulasyonu: ayakta veya ayak parmaklar›nda 0,2-0,5 mA’de kontraksiyon • Lokal anestezik: 30-40 ml fiEK‹L 20.1-1. (A) Popliteal intertendinöz yaklafl›m için i¤ne girifli. (B) Popliteal blo¤a lateral yaklafl›m için i¤ne girifli. Sinir Stimülatörü ve Anatomik ‹flaret Nokta Temelli Blok Teknikleri 250 KISIM 2 KONU 1: ‹NTERTEND‹NÖZ YAKLAfiIM Genel Bilgiler Popliteal blok, siyatik sinirin popliteal fossa seviyesindeki blo¤udur. Bu blok günlük prati¤imizdeki en kullan›fll› bloklardan biridir. S›kl›kla kullan›lan endikasyonlar› aras›nda, düzeltici ayak cerrahileri, ayak debridman› ve aflil tendon tamiri yer al›r. Sinir stimülasyon prensipleri ve popliteal fossadaki siyatik sinir ba¤ dokusu k›l›flar›n›n anatomik özellikleri hakk›nda yeterli bilgiye sahip olmak baflar›l› bir blokaj için gereklidir. Fonksiyonel Anatomi Siyatik sinir, iki farkl› sinir gövdesinden meydana gelen bir sinir demetidir; tibial ve peroneal sinirler (fiekil 20.1-2). Pelvisdeki bafllang›çlar›nda, ortak bir epinöral k›l›f bu iki siniri sarar. Siyatik sinir dize do¤ru indikçe, bu iki bileflen, tibial ve peroneal sinirler olarak yollar›na devam edebilmek için, popliteal fossada ayr›l›rlar. Siyatik sinirin bu ayr›lmas› genellikle popliteal fossa çizgisinin proksimal 4. ve 10.cm’ leri aras›nda olur. Siyatik sinirden ayr›lmas›ndan sonra, peroneal sinir, yoluna, afla¤› ve laterale do¤ru devam ederek, fibulan›n bafl ve boynu üzerinden afla¤›ya yönlenir (fiekil 20.1-2). Bu bölgedeki majör dallar›, diz eklemine olan dallar› ve sural sinirin kutanöz dallar›d›r. Terminal dallar› da yüzeyel ve derin peroneal sinirlerdir. Tibial sinir, siyatik sinirin bu iki dal›n›n daha büyük olan›d›r. Yoluna popliteal fossa boyunca dik olarak devam eder ve terminal dallar› olarak medial ve lateral plantar sinirleri verir (fiekil 20.1-2). Kollateral dallar›, medial kutanöz sural siniri, bald›r kaslar›n›n musküler dallar›n› ve ayak bile¤i ekleminin artiküler dallar›n› verir. Popliteal fossadaki siyatik sinirin, popliteal arter ve venin, lateralinde ve üstünde yer almas› ayn› zamanda ortak bir nörovasküler k›l›ftan ziyade kendi doku k›l›f›n›n (epinöral) içinde bulunuyor olmas› belirtilmesi gereken önemli bir noktad›r. Bu anatomik özellik, popliteal bloktaki sistemik toksisite ve damar ponksiyon riskinin nispeten daha düflük olmas›n› aç›klar (fiekil 20.13). Ancak büyük damarlar›n, popliteal arterin ve venin yak›nl›¤›ndan dolay› herhangi bir damar içi enjeksiyondan kaç›nmak için, dikkatli aspirasyon ve yavafl enjeksiyon zorunludur (örn., <20 ml/min). Blo¤un Da¤›l›m› Popliteal blok, mediyal bölümün cildi hariç, baca¤›n alt k›sm›n›n distal üçte ikisinin anestezisiyle sonuçlan›r. Baca¤›n, dizin alt›nda kalan mediyal bölümünün kutanöz inervasyonu, femoral sinirin kutanöz bir terminal uzant›s› olan, safen sinir taraf›ndan sa¤lanmaktad›r. Cerrahi, baca¤›n mediyal taraf›nda oldu¤u zaman, ek bir safen sinir blo¤u veya insizyon yerine lokal anestezik infiltrasyonu, tam bir anestezi sa¤lamak için gerekli olabilir. Popliteal blok, tek bafl›na bald›rdaki turnike için genellikle yeterlidir, çünkü turnike a¤r›s› derin kas yataklar›n›n bas›nca ve iskemiye maruz kalmas›ndan dolay› ortaya ç›kar, cilt ve subkutanöz dokulardan etkilenmez. fiEK‹L 20.1-2. Siyatik sinirin popliteal fossadaki anatomisi. Siyatik sinirin 1 iki dal› da gösterilmekte, tibial 2 ve peroneal 3 sinir. Siyatik sinir (1) Semitendinoz ( 4 medial) ve biseps ( 5 lateral) kaslar› aras›nda kal›n bir epinöral k›l›f ile sar›lm›fl 6 durumdad›r. 21 Femoral Sinir Blo¤u Çeviri: Didem Tuba Akçal› ve ‹rfan Güngör B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar: uyluk ön yüzü ve diz cerrahisi • ‹flaret noktalar›: femoral (inguinal) katlant›, femoral arter pulsasyonu • Sinir stimulasyonu: 0,2-0,5 mA’de patella (kuadriseps) kontraksiyonu • Lokal anestezik volümü: 15-20 ml fiEK‹L 21-1. Femoral sinir blo¤unda i¤nenin yerlefltirilmesi. 268 KISIM 2 Sinir Stimülatörü ve Anatomik ‹flaret Nokta Temelli Blok Teknikleri Genel Bilgiler Femoral sinir blo¤u, cerrahi anestezi ve postoperatif a¤r› tedavisi için belirgin klinik kullan›m› olan, düflük komplikasyon riski tafl›yan ve ö¤renilmesi kolay mükemmel bir sinir blo¤u tekni¤idir. Femoral blok uyluk ön k›sm› ve dizdeki operasyonlarda, kuadriseps tendon tamirinde, femur ve diz cerrahisi sonras› postoperatif a¤r› tedavisinde uygundur. Siyatik sinir blo¤uyla birlikte uyguland›¤›nda uyluk ortas›ndan itibaren tüm alt ekstremitenin anestezisi sa¤lanabilir. Fonksiyonel Anatomi 2., 3. ve 4. lomber sinirden kaynaklanan femoral sinir lomber pleksusun en genifl dal›d›r. Sinir psoas kas›ndan geçerek, psoas›n alt bölümünün lateral kenar›nda görünür ve iliyakus ile psoas aras›nda afla¤› do¤ru seyreder. Femoral sinir sonunda inguinal ligamentin alt›ndan geçerek uylu¤a gider; burada daha yass› flekil al›r (fiekil 21-2). ‹nguinal ligament, transversalis fasyas› (ön kar›n duvar›n›n derin yüzeyini saran fasya) ve iliyak fasyan›n (arka abdomen duvar›n› kaplayan fasya) birleflme noktas›d›r. Sinir inguinal ligamentin alt›ndan geçerken psoas ve iliyak kaslar aras›nda hafifçe laterale ve femoral arterin derinine do¤ru yer de¤ifltirir. Femoral katlant›da sinir iliyak kas›n yüzeyindedir ve fasya iliyakayla kapl›d›r veya fasya iliyakan›n 2 yapra¤› aras›nda s›k›flm›flt›r. Aksine, transvers fasyan›n huni fleklinde uzant›s› olan femoral arter ve venin damar fasyas›, femoral sinirden tamamen farkl› bir bölüm oluflturur fakat s›kl›kla damarlar›n lateralinde femoral sinirin genitofemoral dal›n› da içerir (fiekil 21-3). Femoral sinirin damar fasyas›ndan femoral sinirin fiziksel ayr›lmas› femoral sinire do¤ru kör lokal anestezik enjeksiyonunun yay›lmamas›n› aç›klar. PÜF NOKTASI • “VAN” k›saltmas› (ven [vein], arter [arter], sinir [nerve]: medialden laterale) femoral üçgende femoral sinirin damarlarla iliflkisini hat›rlat›r. fiEK‹L 21-2. Femoral üçgenin anatomisi. 1 femoral arter. 2 femoral sinir. 3 femoral ven. 4 anterior superior iliyak ç›k›nt›. 5 inguinal ligament. 6 sartorius. Sartorius kas›n›n sinir dallar› sartorius kas›na do¤ru femoral sinirin anteromedial k›sm›ndan ayr›l›r. Sartorius kas kontraksiyonu özel bir dal›n uyar›lmas› sonucu oldu¤undan sartorius motor yan›t› do¤ru kabul edilmemelidir. ‹¤ne do¤ru pozisyonda olsa bile (femoral sinirin ana dal›na yak›n) s›kl›kla sartorius kas kontraksiyonuna neden olur. Kuadriseps kontraksiyonu daha do¤ru bir blo¤u gösterir ve efl zamanl› ultrason kullan›lm›yorsa lokal anestezik verilmeden önce bu aranmal›d›r. Femoral sinir iliyak ve pektineus kas dallar›n› ve tensor fasya lata d›fl›ndaki uyluk ön kaslar›n› uyar›r. Sinirin uylu¤un medial ve lateraline, baca¤›n medialine ve aya¤a (safen sinir) giden cilt dallar› ve kalça ve diz eklemine giden eklem dallar› vard›r (Tablo 21-1). 22 Ayak Bile¤i Blo¤u Çeviri: Mehmet Emin ‹nce ve Serkan fienkal B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar: ayak ve ayak parma¤› ameliyatlar› • ‹ki derin sinir: posterior tibial, derin peroneal • Üç yüzeyel sinir: yüzeyel peroneal, sural, safen • Lokal anestezik: her sinir için 5-6 ml fiEK‹L 22-1. Ayak bile¤inde safen sinir blo¤u için i¤ne girifli. Sinir Stimülatörü ve Anatomik ‹flaret Nokta Temelli Blok Teknikleri 282 KISIM 2 Genel Bilgiler Ayak bile¤i blo¤u esasen siyatik sinirin dört uç dal›n›n (derin ve yüzeyel peroneal, tibial ve sural) ve femoral sinirin bir kutanöz dal›n›n (safen) blo¤udur. Ayak bile¤i blo¤u uygulamas› kolay, özellikle sistemik komplikasyonlardan yoksun ve genifl bir yelpazedeki ayak ve ayak parma¤› ifllemleri için son derece etkilidir. Bu nedenle, bu teknik tüm anestezistlerin bilgi da¤arc›¤›nda olmal›d›r. Kurumumuzda ayak bile¤i blo¤u, ço¤unlukla ayak hastal›klar› cerrahisi ile ayak ve ayak parma¤› debritman ve amputasyonunda kullan›lmaktad›r. Fonksiyonel Anatomi Ayak bile¤i blo¤unu, iki derin sinir (posterior tibial ve derin peroneal) ve üç yüzeyel sinirin (safen, sural ve yüzeyel peroneal) blo¤u olarak düflünmek yararl› olur. Bu kavram blo¤un baflar›s› için önemlidir, çünkü iki derin sinir fasya alt›na lokal anestezik enjeksiyonu ile bloke edilirken, üç yüzeyel sinir basit subkutanöz lokal anestezik enjeksiyonu ile bloke edilir. Peroneal Sinir Peroneal sinir popliteal sinirden ayr›l›r ve biseps femoris kas›n›n tendonu boyunca fibula boynuna kadar iner. Fibula bafl›n›n hemen alt›nda peroneal sinir iki uç dal›na ayr›l›r: derin peroneal ve yüzeyel peroneal sinirler. Her iki sinir de peroneus longus kas›n›n alt›ndad›r. Derin Peroneal Sinir Derin peroneal sinir baca¤›n ön k›sm›nda peroneus longus, ekstansör digitorum longus ve ekstansör hallusis longus kas tabakalar› alt›nda afla¤› do¤ru seyreder (fiekil 22-2). Ayak bile¤i seviyesinde tibia ve interosseöz membran›n önünde anterior tibial artere yak›n olarak seyreder. Genellikle anterior tibial ve ekstansör digitorum longus kaslar›n›n tendonlar› aras›ndad›r. Bu noktada aya¤a giden iki uç dal›na ayr›l›r: medial ve lateral. Medial dal, dorsalis pedis arterinin medial kenar› boyunca birinci interosseöz aral›¤a kadar, birinci ve ikinci ayak parma¤› aras›ndaki bofllu¤un inervasyonunu almak üzere aya¤›n dorsal yüzünden geçer. Derin peroneal sinirin lateral dal› anterolaterale yönelerek ekstansör digitorum brevis kas›n› delerek inerve edip ikinci, üçüncü ve dördüncü dorsal interosseöz sinirler olarak sonlan›r. Bu dallar ayak parmaklar›n›n tarsometatarsal, metatarsofalengeal ve interfalengeal eklemlerine inervasyon sa¤lar. Yüzeyel Peroneal Sinir Yüzeyel peroneal sinir (baca¤›n muskülokutanöz siniri de denir) peroneus longus ve brevis kaslar›na dallar verir. Kaslar› örten derin fasyay› deldikten sonra, sonunda baca¤›n alt k›sm›n›n anterolateral bölümünde belirir ve lateral malleolün 5-10 cm üzerinde fasyan›n alt›ndan yüzeye ç›kar (fiekil 22-3). Bu noktada kutanöz uç dallar›na ayr›l›r: medial ve lateral dorsal kutanöz sinirler (fiekil 22-4A ve B). Bu dallar aya¤›n dorsalinden duyusal inervasyon tafl›r ve medialde safen sinir, birinci interosseöz aral›kta derin peroneal sinir ve aya¤›n lateral yüzünde sural sinir ile ba¤lant› kurar. fiEK‹L 22-2. Ayak bile¤i anatomisi. 1 dorsalis pedis arteri, 2 derin peroneal sinir. 23 Torakal Paravertebral Blok Çeviri: Mehmet Büget ve Mert fientürk B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar: meme cerrahisi, torakotomi sonras›nda veya kot k›r›¤› olan hastalarda analjezi • ‹flaret noktalar›: istenen torakal dermatom seviyesindeki spinöz ç›k›nt› • ‹¤ne girifl noktas›: orta hatt›n 2,5 cm laterali • Hedef: i¤nenin transvers ç›k›nt›y› 1 cm geçecek flekilde ilerletilmesi • Lokal anestezik: her dermatom seviyesi için 5 ml. fiEK‹L 23-1. Torakal paravertebral blok. Sinir Stimülatörü ve Anatomik ‹flaret Nokta Temelli Blok Teknikleri 292 KISIM 2 l›r. Sürekli lokal anestetik infüzyonu için kateter de yerlefltirilebilir. Genel Bilgiler Torakal paravertebral blok, paravertebral bofllu¤a, intervertebral foramenlerden ç›k›fllar›n› takiben torakal spinal sinirlerin çevresine, lokal anestezi¤in enjekte edildi¤i bir tekniktir. Sonuç olarak ortaya ç›kan tek tarafl› somatik ve sempatik sinir blo¤u, kavramsal olarak “tek tarafl›” epidural blo¤a benzer anestezi ve analjezi oluflturur. Belirgin hemodinamik de¤ifliklik yaratmadan, istenilen seviyelerde, tek tarafl›, kuflak tarz›, segmental blok oluflturmak için, daha yüksek veya daha düflük seviyeler seçilebilir. Deneyimli bir rejyonal anestezi uygulay›c›s› için, bu teknik, uygulamas› kolayd›r ve zaman tasarrufu sa¤lar; ancak ö¤retmesi daha zordur, çünkü stereotaktik düflünme ve i¤ne yönlendirmesi gerektirir. Ustalaflmak için kesinlikle say›sal zeka veya geometri duyusu gerektirir. Bu blok genellikle mastektomi ve kozmetik meme cerrahisi olan hastalarda anestezi ve analjezi sa¤laman›n yan› s›ra torakal cerrahi veya kot k›r›¤› olan hastalarda analjezi oluflturmak için kullan›- Rejyonal Anestezi Anatomisi Torakal paravertebral boflluk, vertebral kolonun her iki taraf›nda da yer alan kama fleklinde bir aland›r (fiekil 23-2). Duvarlar›n›, anterolateralde pariyetal plevra, mediyalde vertebran›n gövdesi, intervertebral disk ve intervertebral foramen, posteriorda superior kostotransvers ligament, oluflturur. Torakal sinir kökleri kendi intervertebral foraminalar›ndan ç›kt›ktan sonra, dorsal ve ventral dallar›na ayr›l›rlar. Dorsal dal, paravertebral bölgenin cilt ve kas›n›n inervasyonunu sa¤lar. Ventral dal ise interkostal sinir olarak laterale do¤ru devam eder. Ayr›ca ventral dal, interkostal sinir ile sempatik zinciri birbirine ba¤layan kommunikan dallar› da verir. Torakal paravertebral boflluk, lateralde interkostal boflluk, mediyalde epidural boflluk ve prevertebral fasya arac›l›¤›yla kontralateral paravertebral boflluk- Spinöz çıkıntı Paravertebral kas Eksternal interkostal kas İnternal interkostal kas Dorsal ramus Transves proses Ventral ramus Torasik (spinal) sinir İnterkostal sinir Spinal gangliyon Sempatik gangliyon İnterkostal sinir Vertebra korpusu Parietal plevra İnterkostal sinir, kutanöz dalı İnterkostal damarlar Sternum fiEK‹L 23-2. Torakal spinal sinirin (kök) anatomisi ve gö¤üs duvar›n›n inervasyonu. 24 ‹nterkostal Blok Çeviri: M. Burak Eflkin ve O¤uz K›l›çkaya B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar›: torakal ya da üst abdominal cerrahi, kot fraktürü ve meme cerrahisi • ‹flaret noktalar›: kot aç›s› (spinal ç›k›nt›dan 6-8 cm lateral) • ‹¤ne girifli: kot alt›nda ortalama 20-30° sefale do¤ru aç›lanma • Hedef: i¤ne girifli kotun alt s›n›r›n› 0,5 cm geçmeli • Lokal anestezik: her interkostal seviyeye 3-5 ml • Zorluk seviyesi: ileri fiEK‹L 24-1. ‹nterkostal sinir blo¤u. Hasta pozisyonu ve i¤ne giriflimi. Sinir Stimülatörü ve Anatomik ‹flaret Nokta Temelli Blok Teknikleri 304 KISIM 2 Genel Bilgiler Rejyonal Anestezi Anatomisi ‹nterkostal blok, seçilen seviyelerde band tarz› segmental anestezi sa¤lar. ‹nterkostal blok, akut ve kronik a¤r›n›n farkl› flekilleri için mükemmel bir analjezi seçene¤idir. Gö¤üs travmas›, torasik ya da üst ekstremite cerrahisi sonras›, interkostal blo¤un solunum fonksiyonlar› üzerine yararl› etkileri kan›tlanm›flt›r. Pek çok yönden paravertebral blo¤a benzer olmas›na karfl›n interkostal blo¤un kemik iflaret noktalar› daha kolay palpe edilebildi¤i için uygulanmas› genel olarak daha kolayd›r. Bunun yan›nda, pnömotoraks riski ve lokal anestezik sistemik toksisitesi mevcuttur ve bu ciddi komplikasyonlardan korunmak için dikkatli olunmal›d›r. T7 seviyesinin üzerinde, skapula kostaya geçifli engelledi¤inden interkostal blo¤un uygulanmas› daha zor olabilir. ‹nterkostal blok analjezi uygulamalar› için mükemmel bir seçenek olmas›na ra¤men, tam cerrahi anestezi sa¤lamada s›kl›kla yetersiz kal›r. Bu uygulama için baflka bir anestezi tekni¤inin eklenmesi gerekir. ‹ntervertebral foraminadan ç›kt›ktan sonra, torasik sinir kökleri dorsal ve ventral dallar›na ayr›l›r (fiekil 24-2). Dorsal dal paravertebral alan›n kas ve cilt inervasyonunu sa¤lar; ventral dal laterale do¤ru interkostal sinir olarak devam eder. Bu sinir, intervertebral foremenin ortalama 3 cm lateralinde posterior interkostal membran› delerek geçer, interkostal arter ve venin alt›nda seyretti¤i subkostal olu¤a girer. Bafllang›çta, sinir inner most interkostal kas ile parietal prevra aras›nda seyreder. Kot aç›s›n›n hemen proksimalinde, uzun süre seyretti¤i yer olan, internal interkostal kas ile innermost interkostal kaslar›n›n aras›na geçifl yapar. ‹nterkostal sinir orta aksiller çizgide, internal ve eksternal interkostal kaslar› delen ve gövdenin lateralinin cilt ve kaslar›n›n inervasyonunu sa¤layan lateral kutanöz dal›n› verir. ‹nterkostal sinir devam›nda, sternum ve rektus abdominis kas›n› örten gövdenin ön k›sm›n›n cilt ve kaslar›n›n inervasyonunu sa¤layan anterior kutanöz dal olarak sonlan›r. Spinal çıkıntı Paravertebral kas Dorsal ramus Transvers çıkıntı Eksternal interkostal sinir Ventral ramus Torasik (spinal) sinir İnterkostal sinir İnternal interkostal sinir Spinal ganglion Sempatik ganglion Vertebra gövdesi İnterkostal sinir Parietal plevra İnterkostal sinir kütanöz dalı İnterkostal damarlar Sternum fiEK‹L 24-2. Torasik spinal ve interkostal sinirlerin anatomisi. KISIM 3 ‹ntravenöz Rejyonal Anestezi Bölüm 25 Bier Blok 313 25 Bier Blok Çeviri: Mehmet Emin Orhan B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyon: kol ve bacaklardaki k›sa cerrahi ifllemler, a¤r› tedavisi (tekrarlayan kompleks a¤r› sendromu tedavisi); hiperhidrozis tedavisi o Lokal anestezik: Üst ekstremite için 12-15 ml %2 lidokain (veya 30-40 ml %0,5 lidokain) o Göreceli kontrendikasyonlar: ezilmeye ba¤l› yaralanmalar, periferik damar yoluna ulaflmada güçlük, enfeksiyon (cilt enfeksiyonu), aç›k k›r›klar, lokal anesteziklere alerji hikayesi, fliddetli periferik damar hastal›klar›, atrioventriküler flant, fliddetli hepatik yetmezlik, venöz sistemde bütünlü¤ün olmamas›, orak hücreli anemi hastal›¤› o Zorluk düzeyi: Temel fiEK‹L 25-1. ‹ntravenöz rejyonal anestezi: Lokal anestezik enjeksiyonu ve turnikenin yerlefltirilmesi. 314 KISIM 3 ‹ntravenöz Rejyonal Anestezi Genel Bilgiler ‹ntravenöz rejyonal anestezi (IVRA) ilk defa 1908 y›l›nda Alman cerrah A.G. Bier taraf›ndan tan›mlanm›fl, bu nedenle ifllem Bier Blok olarak adland›r›l›r. ‹lk uygulamalar›nda anestezi, turnike olarak kullan›lan iki Esmarch bandaj› ile kan› boflalt›larak dolafl›mdan izole edilen vasküler alana prokainin intravenöz enjeksiyonu ile sa¤lanmaktayd›. Bu teknik ilk bafllarda yaratt›¤› heyecandan sonra yaklafl›k 50 y›ldan daha uzun süre pek fazla ilgi görmedi. 1963 y›l›nda Holmes 30 hastada lidokain kullanarak yapt›¤› Bier blo¤u Lancet dergisinde yay›nlayarak bu blo¤u yeniden gündeme getirdi. Bu gün üst ekstremitede intravenöz rejyonal anestezi uygun, güvenli, maliyetinin düflük olmas› ve kolay uygulanabilir olmas› nedeniyle oldukça yayg›nd›r. Özellikle bilek ve elde, karpal tünel sendromunda, Dupuytren kontraktürlerinde, k›r›k redüksiyonlar› ve di¤erleri gibi küçük cerrahi giriflimler için uygun ve yayg›n olarak kabul gören bir tekniktir. Anestezi süresi turnike süresi ile iliflkili oldu¤u için, uzun etki süreli yada daha toksik ajanlar›n kullan›m› gereksizdir. Turnikenin yerlefltirilmesinden 30- 45 dakika sonra bafllayan turnike a¤r›s› nedeniyle uzun süreli cerrahi giriflimlerde tercih edilmez. Di¤er dezavantajlar› ise motor blok oluflturmamalar› ve postoperatif a¤r› tedavisine katk›lar›n›n olmamas›d›r. Güvenlik politikalar›n›n uygulanmas› ve detaylara titizlikle uyulmas› durumunda lokal anestezik toksisitesi sadece teorik bir konu olarak kal›r. Anatomi Anatomik olarak önemli konu, bloke edilecek olan ekstremitedeki periferik venin konumu ve da¤›l›m›d›r. Olabildi¤ince en distaldeki ven seçilir. Alternatif olarak antekubital bölgedeki venler sadece daha distalde bulunan venlere eriflmede bir problem oldu¤u zaman kullan›l›r. Anestezinin Da¤›l›m› Turnikenin uyguland›¤› düzeyin alt›nda kalan tüm ekstremite bloke olur. ‹VRA’n›n etki mekanizmas›n› araflt›rmak için bir çok radyolojik, radyoizotop ve nörofizyolojik çal›flma yap›lm›flt›r. Tüm bu çal›flmalara karfl›n ‹VRA’n›n kesin etki mekanizmas› tam olarak aç›klanamam›flt›r ve halen tart›fl›lan bir konudur. Olas› etki mekanizmas›, vasküler yatakta bulunan lokal anestezik periferal sinirlere ve ayn› zamanda sinir köklerine (vaza nervorum) ve sinir uçlar›na (valvales venules) ulafl›r. Lokal anestezi¤in etraftaki dokulara diffüzyonu da bu etkide bir rol oynar. Turnike kaf›n›n fliflirilmesi ile bu seviyedeki periferal sinirin bas›nca ve iskemiye maruz kalmas› da ‹VRA oluflumuna katk›da bulunan olas› mekanizmalardan bir baflka biridir. ‹ntravenöz rejyonal fiEK‹L 25-2. ‹ntravenöz (IV) kateter, Esmarch bandaj› ve lokal anestezik içeren intravenöz rejyonal anestezi malzemeleri. anestezi ile sa¤lanan anestezi, turnike uygulanmas›ndan kaynaklanan kaç›n›lamaz a¤r› nedeniyle 30-45 dakika içerisinde tamamlanmas› beklenen cerrahi giriflimlerle s›n›rl›d›r. Ekipman Ekipmanlar afla¤›da söz edilen ö¤eleri içermelidir (fiekil 25-2): • • • • • • • • Lokal anestezik ajan: Lidokain HCL (%0,25-2). Kauçuk turnike IV kateter (18 veya 20 G) 500 ml veya 1000 ml IV solüsyon (kristaloid). ‹nfüzyon seti Pnömatik turnike, çift kafl› olmas› ideal olan›d›r Esmarch bandaj› (yaklafl›k 150 cm boyunda, 10 cm eninde) Enjektör Pozisyon ve Haz›rl›k Hasta blok uygulanacak taraftaki vene kolayl›kla ulafl›labilecek bir pozisyonda s›rt üstü uzan›r. Kan bas›nc›, oksijen satürasyonu ve EKG monitörü uygulanarak temel yaflamsal bulgular› de¤erlendirilir. Opere olmayacak olan ekstremiteden bir damar yolu aç›l›r. Düflük doz benzodiazepinler anksiyeteyi gidermek için veya küçük doz opiyatlar turnike rahats›zl›¤› durumlar›nda yada gerekiyorsa her iki ilaç birlikte verilebilir. Yeterli bir premedikasyon turnikeye tolerans› art›rabilir ve benzodiazepinler lokal anestezik seviyesinin yükseltilmesi gereken durumlarda orta derecede bir lokal anestezik toksisitesinin olas› santral sinir sistemi bulgular›n› engelleyebilir. Sa¤lam bir turnike sistemi baflar› ve emniyet için son derece önemlidir. Bu nedenle herhangi bir ‹VRA ifllemine bafllamadan önce pnömatik kaf›n hava kaç›r›p kaç›rmad›¤› kontrol edilmelidir. KISIM 4 Ultrason Eflli¤inde Sinir Bloklar›n›n Temeli Bölüm 26 Ultrason Fizi¤i 323 Bölüm 27 Ultrason Görüntüsünün Optimizasyonu 335 26 Ultrason Fizi¤i Daquan Xu Çeviri: Mehmet Özgür Özhan ve O¤uz K›l›çkaya Girifl Ultrason uygulamas› doku yap›lar›n›n noninvaziv görüntülenmesini sa¤lar. Gerçek zamanl› ultrason görüntüleri organ yüzeylerinden yans›ma ve heterojen dokulara saç›lma sonucu oluflan tümleflik görüntülerdir. Ultrason taramas› operatör, hasta ve ultrason enstrümanlar›n› kapsayan interaktif bir ifllemdir. Ultrasonun gelifltirilmesi, yay›lmas›, keflfedilmesi ve pratik bilgiye çevrilmesinin arkas›ndaki fizi¤in hayli karmafl›k olmas›na karfl›n, klinik pratik uygulamas› çok daha basittir. Bu bölümde sunulan temel ultrason fizi¤inin anlafl›lmas› ultrason eflli¤inde periferik sinir blokaj prensiplerinin ö¤renilmesi için kullan›lmal›d›r. Ultrasonun Tarihi 1880 y›l›nda, Frans›z fizikçi Pierre Curie ve a¤abeyi Jacques Curie çeflitli kristallerdeki piezoelektrik etkisini keflfettiler. Pierre Curie’nin bir ö¤rencisi olan Paul Langevin ise yüksek frekansl› (bu nedenle ultrasound = ultrases) mekanik titreflimler üretebilen ve alabilen piezoelektrik materyallerini gelifltirdi. I. Dünya savafl› s›ras›nda, ultrason donanma taraf›ndan düflman denizalt›lar›n›n tespit edilmesinde kullan›ld›. Buna karfl›n t›p alan›nda, ultrason bafllang›çta tan› amac›ndan çok tedavi amac›yla kullan›lm›flt›. 1920’lerin sonlar›nda, Paul Langevin yüksek güce sahip ultrasonun kemikte ›s› oluflturabildi¤ini ve hayvan dokular›n› hasara u¤ratabildi¤ini tespit etti. Bunun sonucu olarak ultrason 1950’li y›llar›n bafllar›na kadar Meniere hastal›¤›, Parkinson hastal›¤› ve romatoid artritin tedavisinde kullan›ld›. Ultrasonun tan›sal amaçl› kullan›m› fizikçiler ile SONAR mühendislerinin iflbirli¤iyle bafllam›flt›r. 1942’de bir nöropsikiyatrist olan Karl Dussik ve kardefli fizikçi Friederich Dussik ultrasonu beyin ve serebral ventriküllerdeki neoplastik dokular›n görüntülenmesinde kullan›lan bir tan›sal araç olarak tan›mlad›lar. Buna karfl›n, o dönemde ultrason ekipman›ndaki k›s›tlamalar 1970’lerin bafllar›na kadar ultrasonun klinik uygulamas›n›n geliflmesini engellemifltir. Rejyonal anestezi aç›s›ndan bak›ld›¤›nda, 1978 y›l›n›n bafllar›nda P.La Grange ve meslektafllar› periferik sinir blokaj›nda ultrason kullan›m›na dair vaka serilerini yay›nlayan ilk anestezistlerdir. Subklaviyen arteri lokalize etmek için Doppler probunu kullanm›fl ve 61 hastada supraklavi- kuler brakiyal pleksus blo¤u uygulam›fllard›r (fiekil 26-1). Rapora göre Doppler rehberli¤i yüksek baflar›l› blok oran› (%98) sa¤larken; pnömotoraks, frenik sinir paralizi, hematom, konvülzyon, rekürren laringeal sinir blo¤u ve spinal anestezi gibi komplikasyonlar oluflmam›flt›. 1989’da, P. Ting ve V. Sivagnanaratnam aksilla anatomisinin gösterilmesi ve aksiller brakiyal pleksus blo¤unda lokal anestezi¤in yay›l›m›n›n gözlemlenmesinde B-mod ultrasonun kullan›m›n› rapor ettiler. 1994’te Stephen Kapral ve meslektafllar› B-mod ultrasonla brakiyal pleksusu sistematik olarak incelediler. O zamandan beri, birçok ekip rejyonal anestezide ultrason görüntülemenin kullan›m›n›n tan›mlanmas› ve gelifltirilmesi için yorulmaks›z›n çal›flmaktad›rlar. Günümüzde ultrason eflli¤inde sinir blokaj› dünya çap›nda birçok merkezde rejyonal anestezi prati¤inde rutin olarak kullan›lmaktad›r. Afla¤›da ultrasonun gelifliminin k›sa bir özeti verilmifltir: • • 1880: Pierre ve Jacques Curie kristallerde piezoelektrik etkisini keflfettiler. 1915: Ultrason donanma taraf›ndan denizalt›lar›n tespit edilmesinde kullan›ld›. Doppler ultrason fiEK‹L 26-1. La Grange taraf›ndan Doppler ultrasonun supraklavikular brakiyal blok uygulamas› için ilk olarak kullan›m›. 324 KISIM 4 • • • • • • Ultrason Eflli¤inde Sinir Bloklar›n›n Temeli 1920’ler: Paul Langevin yüksek güce sahip ultrasonun kemiksi dokularda ›s› oluflturdu¤unu ve hayvan dokular›n› hasara u¤ratt›¤›n› keflfetti. 1942: Karl ve Dussik tan›sal bir araç olarak ultrasonun kullan›m›n› tan›mlad›. 1950’ler: Ultrason; Meniere hastal›¤›, Parkinson hastal›¤› ve romatoid artritin tedavisinde kullan›ld›. 1978: P. La Grange sinir bloklar›nda i¤nenin yerlefltirilmesi için ultrason kullan›m›na dair ilk vaka serilerini yay›nlad›. 1989: P. Ting ve V. Sivagnanaratnam aksilla anatomisinin incelenmesi ve aksiller blokta lokal anestezi¤in yay›lmas›n›n›n gösterilmesinde ultrasonu kulland›. 1994: Stephen Kapral ve meslektafllar› B-mod ultrason kullanarak brakiyal pleksus blo¤u gerçeklefltirdi. A Ultrasonun Tan›m› Ses mekanik boylamsal bir dalga gibi hareket eder ve bu dalgada öne ve arkaya do¤ru olan partikül hareketi ses dalgas›n›n yay›ld›¤› yöne paraleldir. Ultrason yüksek frekansl› bir sestir ve 20 kHz’in üstündeki mekanik titreflimleri ifade eder. ‹nsan kula¤› 20 Hz-20 kHz aras›ndaki frekanslara sahip sesleri iflitebilmektedir. Filler uzun mesafeli haberleflmeleri için 20 Hz’den düflük frekansl› sesleri oluflturabilir ve saptayabilirlerken; yarasalar ve yunuslar 20-100 kHz aras›nda ses üreterek kesin yön tayini sa¤larlar (fiekil 262A ve B). T›pta tan›sal amaçl› kullan›lan ultrasonun frekans› 2 MHz ve 15 MHz aras›ndad›r. Buna karfl›n, 100 kHz’in üstündeki frekansa sahip sesler do¤al bir biçimde oluflmaz; sadece insan yap›m› cihazlar bu frekanslar› veya ultrasesleri üretebilir ve tespit edebilirler. Piezoelektrik Etkisi Piezoelektrik etkisi baz› materyallere uygulanan mekanik kuvvetlere (s›k›flt›rma veya germe) cevap olarak bir elektrik flarj›n›n oluflmas›yla gösterilen bir olayd›r. Tersi bir biçimde, böyle bir nesneye elektriksel alan uygulan›rsa mekanik bir deformasyon oluflturulabilir ki, bu da piezoelektrik etkisi olarak bilinir (fiekil 26-3). Kuvars kristalleri ve seramik materyaller gibi hem do¤al hem de insan yap›m› materyaller piezoelektriksel özellikler gösterebilirler. Yak›n zamanda, kurflun zirkonat titanat da piezoelektrik materyal olarak t›bbi görüntüleme için kullan›lmaya bafllanm›flt›r. Ayr›ca, kurflun içermeyen piezoelektrik materyaller de gelifltirilmektedir. Baz› piezoelektriksel materyaller küçük miktarda enerji üretirler. Buna karfl›n, piezoelektrik elementlerin bir probun içine yerlefltirilmesiyle, prob elektrik enerjisini mekanik titreflimlere daha etkin biçimde dönüfltürebilmektedir. Bu mekanik titreflimler daha sonra elektrik enerjisine dönüfltürülmektedir. Ultrason Terminolojisi Periyod bir dalgan›n oluflmas› için geçen süredir ve periyod ünitesinin ölçü birimi mikrosaniyedir (μs). Dalga boyu bir dalgan›n olufltu¤u bofllu¤un uzunlu¤udur ve bir dalgan›n bafllang›c›ndan sonuna kadar olan yay›l›m mesafesine eflittir. B fiEK‹L 26-2. (A) Filler uzun mesafeli iletiflimleri için 20 Hz’den küçük frekanslar oluflturabilir ve saptayabilirler. (B) Yarasalar ve yunuslar yön bulma ve uzamsal oryantasyon için 20-100 kHz aral›¤›ndaki sesleri oluflturabilirler. Akustik h›z bir ses dalgas›n›n bir ortam içerisinden geçti¤indeki h›z›d›r. Akustik h›z frekans ile dalga boyunun çarp›m›na eflittir. H›z ise ortam›n yo¤unlu¤u (ρ) ve kat›l›¤› (κ) ile belirlenir (c = (κ / ρ)1/2). Yo¤unluk ortam›n konsantrasyonudur. Kat›l›k ise bir nesnenin s›k›flt›r›lmaya olan direncidir. Yay›l›m h›z› kat›l›k artt›kça veya yo¤unluk azald›kça artar. Yumuflak dokularda ortalama yay›l›m h›z› 1540 metre/saniyedir (1400 metre/saniye-1640 metre/saniye). Buna karfl›n ultrason dalgas› akci¤er veya kemik dokusunu penetre edemez. Akustik empedans (z) bir ortamdan iletilmekte olan ses dalgas›yla gösterilen zorlu¤un derecesidir; yo¤unlu¤un (ρ) akustik h›zla (c) çarp›m›na eflittir (z=ρc). Akustik empedans yay›l›m h›z› veya ortam›n yo¤unlu¤u artt›kça art›fl gösterir. Zay›flama katsay›s› ultrason frekans›n›n bir fonksiyonu olarak baz› ortamlarda ultrasesin genli¤indeki azalmay› be- 27 Ultrason Görüntüsünün Optimizasyonu Daquan Xu Çeviri: Umut Kara ve Serkan fienkal Ultrason eflli¤inde uygulanan sinir bloklar›nda baflar› için as›l önemli olan ultrasondaki görüntünün optimize edilebilmesidir. Periferal sinirler anatomik olarak ço¤unlukla kas tabakalar› aras›nda veya arter civar›nda bulunurlar. Normal periferal sinirlerin ekojenik yap›s› hiperekoik, hipoekoik veya bal pete¤i görünümünde olabilmektedir (fiekil 27-1). Sinirin görüntülemesini kolaylaflt›rmak için sonografik görüntü modunun seçimi, ifllevsel anahtar noktalar›n uyumu, i¤ne görüntülenmesi ve görüntü artefaktlar›n›n yorumlanmas›n› içeren çeflitli görüntüleme basamaklar› ve teknikleri bulunmaktad›r. Genel olarak de¤erlendirildi¤inde, ultrason eflli¤indeki rejyonal anestezi ve t›bbi tan›larda kullan›lan sonografik görüntüleme modlar›; konvansiyonel görüntüleme, bileflik görüntüleme ve doku harmonik görüntüleme olarak s›n›fland›r›l›r. Konvansiyonel görüntüleme tek ö¤eli ›fl›nlanm›fl aç› taraf›ndan meydana getirilir. Bileflik görüntüleme doku içine farkl› aç›lar ve farkl› frekanslarda gönderilen ses dalgas›n›n tek bir dalga görüntüsü olacak flekilde dönüflüyle elde edilir. Doku harmonik görüntüleme, dokuya giren ultrason dalgalar›n›n harmonik frekanslarda geri yans›mas›yla elde edilir ve harmonik geri yans›ma gönderilen sinyalleri bask›layarak doku kontrast›n› artt›r›r. Konvansiyonel sonografi ile karfl›laflt›r›ld›¤›nda doku harmonik görüntüleme ve bileflik görüntüleme daha iyi çözünürlük ve penetrasyonda görüntü elde etmesinin yan›nda ara yüzlerin Hiperekoik (Muskulokutanöz sinir) fiEK‹L 27-1. Periferal sinirlerin yap›s›. ve kenarlar›n görüntüsünüde iyilefltirir. fiekil 27-2’de interskalen brakial pleksusun bileflik ve konvansiyonel görüntüsü gösterilmifltir. Bileflik görüntülemede iki tane hipoekoik oval flekilli sinir yap›s› net kenar yap›lar›yla gösterilmifltir. Örnek olarak, anterior skalen kas ve çevre adipoz doku aras›ndaki kontrast çözünürlü¤ü, bu yap›lar›n konvansiyonel görüntüme teknikleri ile karfl›laflt›r›ld›¤›nda, daha çok artt›r›lm›flt›r. Periferal sinir görüntüleme uygulamas›nda optimal görüntülemeyi baflarabilmek için ultrason cihaz›ndaki befl fonksiyonel tufl çok önemlidir. 1. Derinlik: Ultrason eflli¤inde sinir blo¤u uygulan›rken dikkate al›nacak ilk nokta sinirin derinli¤idir. Periferal sinirlerin derinlikleri pozisyonel olarak çok büyük de¤ifliklikler göstermekle beraber ayn› zamanda hastan›n duruflunada ba¤l›d›r. Görüntüleme boyunca uygun odaklanmay› sa¤lamak için optimal derinlik ayar› önemlidir. Yayg›n periferal sinirlerin önerilen bafllang›ç derinlik ayarlar› Tablo 27-1’de tan›mlanm›flt›r. En iyi sinir çözünürlü¤ünü elde etmek ve sinir komflulu¤undaki di¤er anatomik yap›lar› a盤a ç›karmak için hedeflenen sinir ultrason görüntüsünün merkezinde olmal›d›r. Örne¤in, supraklavikular veya infraklavikular brakial pleksus blokaj›n›n ultrason görüntülemesinde i¤ne ile akci¤er ponksiyon riskini azaltmak için efl zamanl› olarak birinci kot ve plevrada görüntülenmelidir. Hipoekoik (Ulnar sinir) Balpeteği görünümü (Median sinir) 336 KISIM 4 KA Ultrason Eflli¤inde Sinir Bloklar›n›n Temeli ASK KA ASK fiEK‹L 27-2. Konvansiyonel ve bileflik görüntüleme kalitesinden örnekler. Optimal ayarlar Bileşik görüntülemenin etkinleştirilmesi PÜF NOKTASI: Odak veya odak alanını hedef sinirle aynı seviyeye veya 0.5 cm altına ayarla A Derinlik Görüntü optimizasyonunda 5 önemli fonksiyon Frekans Odaklama Doppler Kazanç Optimal prob frekansının seçiminde pratik rehber: 10–13 MHz Frekans: İnterskalen, supraklavikular, aksiller, önkol, el bileği, femoral, ayak bileği ve TAP blokları 6–10 MHz Frekans: İnfraklavikular, popliteal, subglutel siyatik sinir blokları 2–5 MHz Frekans: Gluteal siyatik sinir, lumbal pleksus ve çölyak gangliyon blokları PÜF NOKTASI: • Kazaç kontrolünü ayarla • Derinlik kazanç ayarını yap •Pulse dalga Doppler •Renkli Doppler •Güçlü Doppler fiEK‹L 27-3. Ultrason görüntüsünün optimizasyonunda kullan›lan befl fonksiyonel tuflun ayarlanmas› (A) ile odak (B) ve kazanç (C) ayarlanmas›nda özel püf noktalar›. Baz› ultrason modelleri rejyonal anestezi uygulamalar› için özel olarak optimize edilmifltir ve kullan›c› taraf›ndan odak ve/veya derinlik kazanç ayar› yap›lmas›na gerek yoktur. KISIM 5 Ultrason Eflli¤inde Sinir Bloklar› Bölüm 28 Ultrason Eflli¤inde Servikal Pleksus Blo¤u 345 Bölüm 29 Ultrason Eflli¤inde ‹nterskalen Brakiyal Pleksus Blokaj› 353 Bölüm 30 Ultrason Eflli¤inde Supraklavikular Brakiyal Pleksus Blo¤u 361 Bölüm 31 Ultrason Eflli¤inde ‹nfraklavikular Brakiyal Pleksus Blo¤u 369 Bölüm 32 Ultrason Eflli¤inde Aksiller Brakiyal Pleksus Blo¤u 377 Bölüm 33 Ultrason Eflli¤inde Ön Kol Bloklar› 385 Bölüm 34 Ultrason Eflli¤inde El Bile¤i Blo¤u 391 Bölüm 35 Ultrason Eflli¤inde Femoral Sinir Blo¤u 397 Bölüm 36 Ultrason Eflli¤inde Fasiya ‹liaka Blo¤u 405 Bölüm 37 Ultrason Eflli¤inde Obturator Sinir Blo¤u 411 Bölüm 38 Ultrason Eflli¤inde Safen Sinir Blo¤u 419 Bölüm 39 Ultrason Eflli¤inde Siyatik Blok 427 Konu 1: Anterior Yaklafl›m Konu 2: Transgluteal ve Subgluteal Yaklafl›m Bölüm 40 Ultrason Eflli¤inde Popliteal Sinir Blo¤u 441 Bölüm 41 Ultrason Eflli¤inde Ayak Bile¤i Blo¤u 451 Bölüm 42 Ultrason Eflli¤inde S›k Kullan›lan Trunkal ve Kutanöz Bloklar 459 Konu 1: Ultrason Eflli¤inde Transversus Abdominis Plan Blo¤u Konu 2: Ultrason Eflli¤inde ‹liohipogastrik ve ‹lioinguinal Sinir Bloklar› Konu 3: Ultrason Eflli¤inde Rektus K›l›f Blokaj› Konu 4: Ultrason Eflli¤inde Lateral Femoral Kutanöz Sinir Blo¤u 28 Ultrason Eflli¤inde Servikal Pleksus Blo¤u Çeviri: ‹smet Topçu B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar›: karotid endarterektomi, yüzeyel boyun cerrahisi • Prob pozisyonu: sternokleidomastoid kas›n (posterior kenar›) orta noktas›n›n üzerinde transvers pozisyonda • Hedef: superfisial servikal pleksus çevresine veya sternokleidomastoid kas›n derinine lokal anestezik yay›l›m› • Lokal anestezik: 10-15 ml fiEK‹L 28-1. Superfisial servikal pleksus blo¤unda i¤ne ve probun transvers görüntülemede pozisyonu. 346 KISIM 5 Ultrason Eflli¤inde Sinir Bloklar› Ultrason eflli¤inde superfisial servikal pleksus blo¤unda amaç, lokal anestezi¤i C2, C3 ve C4 sinir köklerinin duyusal dallar›n›n etraf›na vermektir. Anatomik iflaret noktalar›na dayal› tekni¤e göre avantajlar›, lokal anestezi¤in do¤ru düzleme yay›larak baflar› oran›n›n artmas›, çok derine i¤ne giriflinin ve/veya komflu yap›lar›n yanl›fll›kla delinmesinin önlenmesidir. Hem in-plane hem de out-of-plane uygulamalar kullan›labilir. Ultrason eflli¤inde derin servikal pleksus ile deneyim hala yetersizdir ve burada anlat›lmam›flt›r. Lateral Genel Bilgiler Sonoanatomi Sternokleidomastoid (SKM) kas superfisial servikal pleksusun sinirleri (C2-4) üzerinde bir “tavan” oluflturur. Kökler dört terminal dal› (küçük oksipital, büyük aurikuler, transvers servikal ve supraklavikuler sinirler) oluflturmak üzere birleflir ve SKM kas›n›n posterior kenar›n›n arkas›ndan ortaya ç›karlar (fiekil 28-2). Pleksus, SKM kas›n›n posterior kenar›n›n lateralinde veya hemen alt›nda küçük hipoekoik nodüller (bal pete¤i görünümü ya da oval hipoekoik [koyu] yap›lar) toplulu¤u olarak görülebilir (fiekil 283), ancak bu her zaman ortaya ç›kmayabilir. Bazen büyük fiEK‹L 28-3. Superfisial servikal pleksus-transvers görünüm. auriküler sinir, SKM kas›n›n yüzeyinde, küçük, yuvarlak hipoekoik bir yap› olarak görüntülenir (fiekil 28-4). SKM hiperekoik lineer yap› olarak görülebilen prevertebral fasya ile brakial pleksustan ve skalen kaslardan ayr›l›r. Superfisial servikal pleksus SKM kas›n›n posteriorunda ve interskalen aral›¤› örten prevertebral fasiyan›n hemen alt›nda bulunur (fiekil 28-3). Blokaj›n Da¤›l›m› Superfisial servikal pleksus blo¤u, boyun anterolateralinin, anteaurikular ve retroaurikular alanlar›n ve de gö¤üs duvar› üzerinde klavikulan›n hemen inferiorunun üzerini örten cildin anestezisi ile sonuçlan›r (fiekil 28-5). SKM FrS SP MSK ASK CA fiEK‹L 28-2. Superfisial servikal pleksusun anatomisi. 1 sternokleidomastoid kas. 2 mastoid ç›k›nt›. 3 klavikula. 4 eksternal juguler ven. Superfisial servikal pleksus eksternal juguler ven ile sternokleidomastoid kas›n posterior kenar›n›n birleflim noktas›n›n arkas›ndan ç›kt›¤› görülmektedir. 5 büyük auriküler sinir. fiEK‹L 28-4. Middle (MSK) ve anterior skalen (ASK) kaslar› örten prevertebral fasiyan›n arkas›nda ve sternokleidomastoid (SKM) kas›n posteriorunda ortaya ç›kan superfisiyal servikal pleksusun (SP) dallar›. Beyaz oklar prevertebral fasya; CA, karotid arter; FrS, frenik sinir. 29 Ultrason Eflli¤inde ‹nterskalen Brakiyal Pleksus Blokaj› Çeviri: Tar›k Purtulo¤lu ve O¤uz K›l›çkaya B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar: omuz ve üst kol cerrahisi • Prob pozisyonu: boyunda transvers, klavikulan›n 3-4 cm yukar›s›nda eksternal juguler ven üzerinde • Amaç: brakiyal pleksusun superior ve orta dallar›na, anterior ve middle skalen kaslar aras›ndan lokal anestezik yay›l›m› • Lokal anestezik: 15-25 ml fiEK‹L 29-1. Ultrason eflli¤inde interskalen brakiyal pleksus blo¤u; in-plane yaklafl›mda istenilen ultrason görüntüsünün sa¤lanmas› için prob ve i¤ne pozisyonu. Ultrason Eflli¤inde Sinir Bloklar› 354 KISIM 5 Ultrason eflli¤inde interskalen brakiyal pleksus blok tekni¤i, sinir stimülatör veya anatomik iflaret nokta temelli tekniklerden çeflitli yönlerden farkl›l›k gösterir. En önemlisi, brakiyal pleksus etraf›nda uygun yay›l›mdan emin olmak için lokal anestezi¤in da¤›l›m› görülmektedir. Ultrason rehberli¤i brakiyal pleksus çevresinde çoklu enjeksiyonlar› mümkün k›lar, böylelikle ultrason rehberli¤inin kullan›lmad›¤› tekniklerde oldu¤u gibi blok baflar›s› için büyük miktarda lokal anestezi¤in tek bir enjeksiyonla verilmesine gerek kalmaz. Lokal anestezi¤in çoklu enjeksiyonlarla verilebilmesi ayr›ca blo¤un tamamlanmas› için gerekli lokal anestezik hacmini de düflürür. Yetersiz anestezi durumunda ise blo¤un tekrarlanmas› mümkündür, ki bu ultrason olmadan tahmin edilemez. Son olarak, sinir blo¤u yap›l›rken majör damar ve sinirlerin delinmesi riski azalm›flt›r. Sonoanatomi ‹nterskalen seviyede brakiyal pleksus karotid arterin lateralinde anterior ve middle skalen kaslar aras›nda görülür (fiekil 29-2, 29-3 ve 29-4). Paravertebral fasya, Superfisyal servikal pleksus ve sternokleidomastoid kas, pleksusun superfisiyalinde görülür. Skalen kaslar aras›ndaki bofllukta iki veya daha fazla brakiyal pleksus dal› görülene kadar prob superior-inferior yönde hareket ettirilir. Seçilen alan›n derinli¤i ve taraman›n yap›ld›¤› seviyeye ba¤l› olarak, ilk kot ve/veya akci¤erin apeksi görülebilir. Brakiyal pleksus tipik olarak 1-3 cm derinlikte görülür. Lateral Genel Bilgiler İnterskalen brakiyal pleksus fiEK‹L 29-3. ‹nterskalen brakiyal pleksus middle skalen kas ile anterior skalen kas aras›nda görülmektedir. Karotid arter bu görüntüde 1 cm derinlikte medialde görülmektedir. Blo¤un Da¤›l›m› Brakiyal pleksus blo¤una interskalen yaklafl›m omuz ve üst kolun anestezisi ile sonuçlan›r. Daha distalde anestezi sa¤lanmas› için pleksusun daha derine ek, selektif enjeksiyon ile inferior dal bloklanabilir. Bu, i¤nenin inferiora yönlendirilmesi ile veya inferior dal›n görülmesi için ek tarama ve baflka bir i¤ne ile hedefli enjeksiyonla yap›labilir. Brakiyal pleksus da¤›l›m›na daha kapsaml› bir bak›fl için “Rejyonal Anestezi Anatomisinin Temelleri” Bölüm 1’e bak›n›z. SKMK ASK MSK BP MSK BP ASK SK M K KA VA ‹JV KA fiEK‹L 29-2. ‹nterskalen brakiyal blo¤a iliflkin anatomi ve istenen görüntüleri elde etmek için prob pozisyonu. Brakiyal pleksus (BP) lateralinde middle skalen kas (MSK) ve medialinde anterior skalen kas (ASK) olmak üzere görülmektedir. Ultrason görüntüsü s›kl›kla internal juguler ven (IJV) ve karotid arterin (KA) yan› s›ra sternokleidomastoid kas›n lateral s›n›r›n›n bir k›sm›n› da içerir. Servikal vertebralardan birinin transvers prosesi de görülmektedir. fiEK‹L 29-4. Brakiyal pleksusun (BP) tipik görüntüsü. BP nin anterior skalen kas (ASK) ve middle skalen kas (MSK) aras›nda yer ald›¤› görülmektedir. Superfisyal servikal pleksus (beyaz ok ucu) SKM’nin posteriorunda prevertebral fasya alt›nda görülebilmektedir. Bu k›smi görüntüde, vertebral arter (VA), karotid arter (KA), ve C6’n›n transvers prosesi da görülmektedir. 30 Ultrason Eflli¤inde Supraklavikular Brakiyal Pleksus Blo¤u Çeviri: M. Murat Say›n ve Onur Özlü B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar: kol, dirsek ve el cerrahisi • Prob pozisyonu: boyunda, klavikulan›n orta noktas›n›n hemen üzerinde transvers pozisyonda • Amaç: Lokal anestezi¤in subklavyen arter etraf› ve lateralinde brakiyal pleksus etraf›na yay›lmas› • Lokal anestezik: 20-25 ml fiEK‹L 30-1. Supraklavikular brakiyal pleksus blo¤u; prob pozisyonu ve i¤ne girifli. Ultrason Eflli¤inde Sinir Bloklar› 362 KISIM 5 Genel Bilgiler Bu lokalizasyonda brakiyal pleksusun gö¤üs bofllu¤u ve plevraya yak›n olmas› pek çok uygulamac›y› endifllendirmektedir (fiekil 30-2). Bununla birlikte, ultrason kullan›m› brakiyal pleksususa supraklavikular yaklafl›m›na olan ilgiyi art›rm›flt›r. Ultrason kullan›m› ile pleksusu, kostay›, plevray› ve subklavyen arteri görebilme yetene¤i, anatominin ve i¤ne yerlefliminin daha iyi monitörizasyonu nedeniyle güvenli¤i art›rm›flt›r. Brakiyal pleksusun trunkus ve divizyonlar› birinci kosta üzerinde seyrederken birbirlerine yak›n olduklar›ndan dolay› anestezi bafllamas› h›zl›, kalitesi iyi olur. Bu nedenlerle supraklavikular blok omuz alt›ndaki cerrahiler için popüler bir teknik haline gelmifltir. Sonoanatomi Subklavyen arter, yaklafl›k olarak klavikulan›n orta noktas›nda anterior ve middle skalen kaslar›n yap›flma noktalar› aras›ndan birinci kostay› çaprazlar. Pulsatil subklavian arter kolayca görülebilirken parietal plevra ve birinci kosta s›ras›yla subklavian arterin hemen lateralinde ve derininde lineer hiperekoik yap›lar olarak gözlenirler (fiekil 30-3). Kosta, kemik yap› oldu¤undan, akustik bir gölge oluflturur, dolay›s›yla kosta alt›nda kalan bölge anekoik ve karanl›k olarak izlenir. ‹kinci bir subklavian arter izlenimi veren bir reverberasyon artefakt› (Bölüm 26’da de¤inildi) s›kl›kla izlenebilir. Brakiyal pleksus arterin hemen lateralinde ve yüzeyel hipoekoik bir demet yuvarlak nodül (örn., üzüm salk›m›) gibi görünebilir (fiekil 30-3, 30-4, 30-5A ve B). Fasya k›l›f›n› brakiyal pleksusu çevrelerken görmek s›kl›kla mümkün olur. Pleksusun tarand›¤› seviye ve probun pozisyonuna ba¤l› olarak, brakiyal pleksus oval veya düzleflmifl bir görünüm alabilir (fiekil 30-5A ve B). Brakiyal pleksusun bu iki farkl› sonografik görünümü probun aç›s›n› de¤ifltirerek kolayca izlenebilir. Birinci kostan›n lateralinde ve medialinde hiperekoik plevra ve onun derininde akci¤er dokusu vard›r. Bu yap› hastan›n solunumuyla visseral plevran›n “kayma” hareketinin görülmesi ile do¤rulan›r. Tipik olarak brakiyal pleksus bu lokalizasonda 1-2 cm derinlikte görülür ve bu pleksusun ifllem boyunca ak›lda tutulmas› gereken en önemli anatomik özelli¤idir. Blo¤un Da¤›l›m› Brakiyal pleksusun supraklavikular yaklafl›mla blokaj› omuz alt›nda üst ekstremitenin anestezisi ile sonuçlan›r, çünkü bütün trunkus ve divizyonlar bloke edilebilir. Buna karfl›n, kolun üst k›sm›n›n medial cilt bölgesi (interkostobrakiyal sinir, T2) hiçbir brakiyal pleksus blokaj tekni¤i ile anestetize edilemez ve ihtiyaç duyuldu¤unda aksillan›n hemen distaline ek bir subkutanöz enjeksiyon yap›larak bloke edilebilir. Brakiyal pleksusun daha kapsaml› anatomisi ve da¤›l›m› için Bölüm 1, Temel Rejyonal Anestezi Anatomisi’ne bak›n›z. Ekipman Gerekli ekipman afla¤›dakileri içermektedir: • • Lineer problu (8-14 MHz) ultrason cihaz›, steril k›l›f ve jel (veya di¤er iletici ortam, örn., salin) Standart sinir blo¤u tepsisi (Bölüm 3’de tan›mlanm›flt›r) POSTER‹OR ANTER‹OR KI ra lev lP a t rye Pa TORAKS BOfiLU⁄U Kotlar KOTLAR fiEK‹L 30-2. Klavikula (Kl) üzerine hafifçe oblik yerlefltirilmifl prop ile supraklavikular brakiyal pleksus anatomisi, SA, subklavyen arter; ok, brakiyal pleksus (BP). 31 Ultrason Eflli¤inde ‹nfraklavikular Brakiyal Pleksus Blo¤u Çeviri: Yavuz Gürkan B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar: kol, dirsek, önkol ve el cerrahisi • Probun pozisyonu: yaklafl›k olarak parasagital, korakoid ç›k›nt›n›n hemen medialinde, klavikulan›n inferiorunda • Hedef: lokal anestezi¤in aksiller arter etraf›nda da¤›l›m› • Lokal anestezik volümü: 20-30 ml fiEK‹L 31-1. ‹nfraklavikular brakiyal pleksus blo¤unda in-plane i¤ne yerlefltirme tekni¤i. 370 KISIM 5 Ultrason Eflli¤inde Sinir Bloklar› Genel Bilgiler Ultrason eflli¤inde infraklavikular brakiyal pleksus blo¤u, baz› yönleriyle, hem basit hem de zorlay›c›d›r. Sinir stimülatörüne dayal› teknikte oldu¤u gibi, hasta yüzeyindeki mesafelerin, aç›lar›n geometrik ölçümünü gerektirmedi¤i için basittir. Sonografik görüntüde arteryel nabz›n tespit edilmesi iflaret noktalar›n›n tespitinde birincil basit hedeftir. Ancak; bu seviyede pleksus daha derin yerleflimli oldu¤u ve yaklafl›m aç›s› daha dik oldu¤u için ayn› anda i¤nenin ve ilgili anatominin gösterilmesi daha zorlay›c›d›r. Neyse ki; bu pozisyonda pleksusun üç kordunun net olarak tan›mlanmas› her zaman mümkün olmasa da; lokal anestezi¤in, arterin etraf›nda “U” flekilde uygulanmas› ile yeterli blok oluflturulabilir. ‹nterskalen veya supraklavikular yaklafl›mlar›n yüzeyel yerleflimleriyle karfl›laflt›r›ld›¤›nda, infraklavikular blok kateter tekni¤i için gayet uygundur. Çünkü, gö¤üs duvar›n›n kas yap›s› kateterin stabilize olmas›na yard›mc› olur ve yerinden oynamas›n› engeller. Sonoanatomi Aksiller arter, pektoralis major ve minor kaslar›n›n derininde görüntülenebilir. Her iki pektoralis kas›n›n ve onlar›n fasyalar›n›n ayr› ayr› net görüntülerini elde etmek için çaba göstermek gerekir. ‹lgilendi¤imiz bölge pektoralis minör kas›n›n fasyas›n›n alt›nda oldu¤u için bu önemlidir. Arterin etraf›nda brakiyal pleksusun, lateral, posterior ve medial olmak üzere, üç kordu bulunur. Bunlar genelde bulundukla- r› konumun aksiller arterle iliflkisine göre adland›r›l›rlar; ancak önemli ölçüde anatomik varyasyonlar mevcuttur. Sefalad tarafa denk gelen ekran›n solunda, kordlar ço¤u zaman saat 9 hizas›nda (lateral kord), 7 hizas›nda (posterior kord) ve 5 hizas›nda (medial kord) olmak üzere yuvarlak hiperekoik oluflumlar olarak görülebilirler (fiekil 31-2, 31-3 ve 31-4). Aksiller ven, aksiler arterin inferiorunda veya hafifçe yüzeyelinde komprese edilebilir hipoekoik bir oluflum olarak görülür. Ço¤u kez di¤er birçok, daha küçük damar da (örne¤in sefalik ven) görülebilmektedir. Arter kesitte görüntülenene kadar, prob superior-inferior do¤rultuda hareket ettirilir. Seçilen alan›n derinli¤ine ve taraman›n yap›ld›¤› seviyeye ba¤l› olarak, gö¤üs duvar› ve akci¤er de görüntünün alt kadran›nda görünebilir. Ortalama boyutlardaki bir hastada, aksiller arter ve/veya brakiyal pleksus tipik olarak 3-5 cm derinlikte görülmektedir. Blo¤un Da¤›l›m› Brakiyal pleksus blo¤una infraklavikular yaklafl›m, omuz distalinde, üst kolun anestezisiyle sonuçlan›r. E¤er ihtiyaç varsa, üst kolun medial derisi (interkostabrakiyal sinir, T2), aksillan›n hemen distalinde, kolun medial taraf›ndan ek bir subkutanöz enjeksiyonla bloklanabilir. E¤er gerekirse, cerrahlar›n direk insizyon hatt› üzerinden, lokal anestezikle cildi infiltre etmesi daha basit bir yaklafl›md›r. Brakiyal pleksus da¤›l›m› ile ilgili daha kapsaml› bir derleme için Temel Rejyonal Anestezi Anatomisi, Bölüm 1’e bak›n›z. PMaK KI PMiK ra Plev etal y i r Pa fiEK‹L 31-2. ‹nfraklavikular brakiyal pleksusun anatomisi ve probun pozisyonu. Brakiyal pleksus (BP), klavikula (Kl) ve pektoralis minor kas›n›n (PMiK) alt›nda aksiller arteri (AA) çevrelerken görülüyor. Lokal anestezik enjeksiyonunun, PMiM fasyas›n›n alt›ndan yap›lmas› ve AA çevrelemesi gerekti¤i unutulmamal›d›r. PMaK, pektoralis major kas›. 32 Ultrason Eflli¤inde Aksiller Brakiyal Pleksus Blo¤u Çeviri: ‹smet Topçu B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar›: ön kol ve el cerrahisi • Prob pozisyonu: kola k›sa aks, pektoralis major yap›flma yerinin hemen distali • Hedef: aksiller arterin çevresine lokal anestezik yay›l›m› • Lokal anestezik: 20-25 ml fiEK‹L 32-1. Ultrason eflli¤inde aksiller brakiyal pleksus blo¤unda prob pozisyonu ve i¤ne yerleflimi. Ultrason Eflli¤inde Sinir Bloklar› 378 KISIM 5 Genel Bilgiler Aksiller brakiyal pleksus blo¤u di¤er brakiyal pleksus yaklafl›mlar›na göre daha çok avantaj sunmaktad›r. Tekni¤in uygulanmas› göreceli olarak kolayd›r ve interskalen (örn., spinal kord ya da vertebral arter ponksiyonu) ya da supraklavikuler brakiyal pleksus blo¤u (örn., pnömotoraks) ile karfl›laflt›r›ld›¤›nda daha az komplikasyon riski bulunur. Brakiyal pleksusun üst k›s›mlar›na eriflimin zor ya da imkans›z oldu¤u (örn., lokal enfeksiyon, yan›k, kal›c› venöz kateterler) klinik durumlarda pleksusu daha distal bir seviyeden bloke etmek önemli olabilir. Aksiller brakiyal pleksus blo¤unun yüzeyel yerleflimi nedeni ile ultrasonla uygulanmas› nispeten kolayd›r. Sinirlerin genelde aksiller arter çevresinde ayr› ayr› tan›mlanabilmesine ra¤men, aksiller arter çevresine lokal anestezik verilmesi de etkili bir blok için yeterli oldu¤undan bu gerekli de¤ildir. olarak görünmektedir ve arterle ilgili önceden belirtilen lokalizasyonlarda s›k karfl›lafl›lmas›na ra¤men, kifliden kifliye önemli anatomik de¤ifliklikler olabilmektedir. Nörovasküler demeti üç kas çevrelemektedir: biseps braki (lateral ve yüzeyel), kama fleklinde korakobrakiyal (lateral ve derin) ve triseps braki (medial ve posterior). Brakiyal pleksusun dördüncü ana siniri olan muskulokutanöz sinir biseps ve korakobrakiyal kaslar aras›ndaki fasyal katmanlarda görülebilmesine karfl›n lokalizasyonu de¤iflebilmekte ve her bir kas içerisinde de bulunabilmektedir. Genelde hipoekoik yass›laflm›fl oval ve hiperekoik parlak kenarl› olarak görülmektedir. Prob, kolun uzun aks› boyunca proksimal ve distal olarak hareket ettirilirse muskülokutanöz sinirin iki kas aras›ndaki fasyal düzlemde bulunan nörovasküler demete do¤ru ve ondan uzaklaflarak hareket etti¤i görülecektir. Aksiller brakiyal pleksus ve dallar›n›n anatomisi hakk›nda daha fazla bilgi için bkz. Bölüm 1, Rejyonal Anestezi Anatomisinin Temelleri. Sonoanatomi Blo¤un Da¤›l›m› Aranan yap›lar yüzeyeldir (1-3 cm), aksiller arter pulsasyonu genellikle kolun proksimalinin anteromedialindeki cildin 1 cm içerisinde görülebilir (fiekil 32-2). Arter genellikle medialinde yer alan bir ya da daha fazla aksiller ven ile birliktedir. Görüntüleme s›ras›nda probla yap›lan afl›r› bas›nc›n, venleri kollabe ederek görünmez hale getirebilece¤i ve dikkat edilmezse i¤ne ile ponksiyona meyilli hale getirece¤inin bilinmesi önemlidir. Aksiller arteri brakiyal pleksusun dört ana dal›ndan üçü çevrelemektedir; median (yüzeyel ve artere göre lateral), ulnar (yüzeyel ve artere göre medial) ve radial (posterior ve artere göre lateral ya da medial) sinirler (fiekil 32-2). Bunlar arterin etraf›nda hiperekoik yap›lar Brakiyal pleksus blo¤una aksiller yaklafl›m (muskulokutanöz sinir dahil) üst ekstremite anestezisinde, kolun ortas›ndan ele kadar anesteziyi sa¤lamaktad›r. Aksiller sinirin kendisi bloke olmaz çünkü aksillan›n üst k›sm›nda posterior korddan ayr›l›r. Sonuç olarak, deltoid kas› üzerindeki cilt uyuflmaz. Sinir stimülatörü ve iflarete dayal› tekniklerle, muskulokutanözün blokaj› genelde garanti de¤ildir, üst kolun lateral k›sm›nda ve bilekte blokaj olmaz. Bu sorun ultrason ile yap›lan uygulama ile çözülebilir çünkü muskulokutanöz sinir kolayl›kla görünür ve güvenilir flekilde bloke edilir. Gerekti¤inde, üst kolun medialindeki cilt bölgesi (interkostobrakiyal sinir, T2) yaln›zca aksillaya distal flekilde ek subkütanöz enjeksiyon ile bloke edilebilir. Brakiyal pleksus da¤›l›m›n›n daha kapsaml› incelemesi için Bölüm 1’e bak›n›z. Ekipman Gerekli ekipmanlar afla¤›dakileri içermektedir: Biseps • • MKS Humerus BP • • Triseps fiEK‹L 32-2. Aksiller fossan›n kesitsel anatomisi ve brakiyal pleksusu görüntülemek için probun pozisyonu. Brakiyal pleksus (BP) aksiller arter çevresinde da¤›n›k flekilde görülür ve BP, aksiller arter (AA), aksiller veni (AV) içeren adipoz doku taraf›ndan çevrelenmifltir. MKS, muskulokutanöz sinir. • • Lineer problu (8-14 MHz) ultrason cihaz›, steril k›l›f ve jel Standart sinir blo¤u tepsisi (ekipman k›sm›nda aç›klanan) Lokal anestezik içeren enjektörler (20-25 ml) 4 cm’lik 22 G k›sa e¤imli (short bevel) yal›t›lm›fl stimülatör i¤nesi Periferik sinir stimülatörü Steril eldiven ‹flaret Noktalar› ve Hasta Pozisyonu Aksiller brakiyal pleksus blo¤u için aksillaya eriflim gerekmektedir. Bu nedenle kolun 90° abduksiyonu probun yer- Ultrason Eflli¤inde Ön Kol Bloklar› 33 Çeviri: Ebru Kelsaka A B C B‹R BAKIfiTA BLOK Endikasyonlar: el ve el bile¤i cerrahisi Prob pozisyonu: dirsek ve/veya ön kol üzerinde transvers Amaç: sinirlerin (radial, median, ulnar) her birinin çevresine lokal anestezik enjeksiyonu Lokal anestezik: her sinire 4-5 ml fiEK‹L 33-1. (A) Radial sinirin dirsek yukar›s›nda blo¤u. ‹¤ne lateralden mediale do¤ru in-plane yerlefltirilir. (B) Median sinirin ön kol ortas›nda blo¤u. (C) Ulnar sinirin ön kol ortas›nda blo¤u. 386 KISIM 5 Ultrason Eflli¤inde Sinir Bloklar› Genel Bilgiler Üst ekstremite distalinde, sinirlerin ultrason ile görüntülenmesi güvenilir sinir blokaj› sa¤lar. El ve/veya el bile¤i cerrahisi için tek bafl›na bir yöntem ve baflar›s›z ya da yamal› tutan proksimal brakiyal pleksus blo¤unu desteklemek, bu bloklar için iki temel endikasyondur. Sinir stimülatör teknikleri veya iflaret noktalar›n› temel alan tekniklere göre ultrason rehberli¤inde yap›lan tekni¤in as›l avantaj›; daha yüksek spesifiteyle gereksiz proksimal duyusal ve motor bloktan kaç›nmakt›r. Ek avantajlar›, damar ponksiyonundan kaç›nmak ve kullan›lan lokal anestezik miktar›n› azaltmakt›r. Sinirlerin her birine ulaflmak için çeflitli yaklafl›mlar vard›r; bunlar›n ço¤unlu¤unun da etkinli¤i benzerdir. Bu bölümde, bizim pratikte tercih etti¤imiz yaklafl›mdan bahsedece¤iz. Triseps RS BrK Humerus BK KV Biseps Brakiyal arter, ven ve median s. BkV Sonoanatomi Radial Sinir RS Radial sinir, dirse¤in lateral yüzünün yukar›s›nda, brakioradialis ve brakiyalis kaslar›n›n aras›ndaki fasyada en iyi görüntülenir (fiekil 33-2). Prob, dirsek k›vr›m›n›n 3-4 cm yukar›s›na, kolun distalinin anterolateral yüzüne transvers yerlefltirilir. Sinir, distal periferik sinirlerin karakteristik benekli görüntüsüyle hiperekoik, üçgen veya oval olarak görünür. Sinir, dirsek k›vr›m›n›n hemen yukar›s›nda süperfisial (duysal) ve derin (motor) dallar›na ayr›l›r. Radial sinirin küçük dallar›n› ön kolda tan›mlamak daha zordur; bu nedenle dirse¤in yukar›s›nda tek bir enjeksiyon her iki dal›n blokaj›n› sa¤lad›¤› için tercih edilir. Prob, kaslar›n içerisinde seyreden siniri daha iyi görüntülemek için kolun orta hatt›nda afla¤› ve yukar› kayd›r›labilir. Prob proksimale hareket ettirildi¤inde, sinir posteriorda seyrederek humerusa yaklaflt›¤› ve triseps kas›n›n derininde spiral olukda uzand›¤› görülür (fiekil 33-3). Median Sinir Median sinir, ön kolun ortas›nda fleksor digitorum superfisialis ile fleksor digitorum profundus aras›nda, daire veya oval hiperekoik olarak kolayl›kla görüntülenir (fiekil 334A ve B). Prob kolun volar yüzüne transvers yerlefltirilir ve sinir bulunana kadar ileri geri tilt yap›l›r (fiekil 33-1B). Sinir ön kolun ortas›nda, radial arter pulsasyonunun derininde ve 1-2 cm medialinde lokalizedir. Sinirin seyri ön kolda probu afla¤› ve yukar› hareket ettirerek izlenebilir, fakat dirsek veya el bile¤ine yaklaflt›kça sinirin komflu tendon ve konnektif dokulardan ayr›m› daha zordur. Biseps Triseps Humerus fiEK‹L 33-2. (A) Humerusun distal 1/3’ünde radial sinir anatomisi. (B) Humerus distalinde radial sinir sonoanatomisi. (C) Radial sinir (RS), biseps ve triseps kaslar› aras›nda yaklafl›k 2 cm derinlikte görülür. Triseps RS Biseps Humerus fiEK‹L 33-3. Humerusun spiral olu¤unda radial sinirin sonoanatomisi. RS, radial sinir. 34 Ultrason Eflli¤inde El Bile¤i Blo¤u Çeviri: Ebru Kelsaka A B C B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar: el ve parmak cerrahisi • Prob pozisyonu: ön kolun distal 1/3 veya el bile¤i katlant›s›nda transvers • Amaç: median ile ulnar sinirin yak›n›na lokal anestezik enjeksiyonu ve radial sinire lokal anestezik infiltrasyonu • Lokal anestezik: 10-15 ml fiEK‹L 34-1. Ultrason eflli¤inde el bile¤i blo¤u. Prob ve i¤ne pozisyonu (A) Median sinir blo¤u, (B) Ulnar sinir blo¤u, (C) Radial sinir blo¤u. 392 KISIM 5 Ultrason Eflli¤inde Sinir Bloklar› Genel Bilgiler El bile¤i blo¤u, brakiyal pleksusun daha proksimalden bloke edilmesiyle meydana gelebilecek kol immobilizasyonu olmaks›z›n el ve parmaklar›n anestezisini sa¤layan etkin bir metoddur. Geleneksel el bile¤i blok tekni¤inde, elin üç sinirine (median, radial ve ulnar sinir) do¤ru yüzeyel iflaret noktalar› kullan›larak i¤ne ilerletilir. Ultrason eflli¤inde yaklafl›m›n i¤ne ve hedef sinirin direkt görüntülenmesini sa¤layan bir avantaj› vard›r ki bu i¤neye ba¤l› travma insidans›n› düflürür. Buna ek olarak, i¤nenin hemen sinirin yan›na yerlefltirilebilmesi nedeniyle kör tekni¤e k›yasla baflar›l› bir blok için daha düflük volümde lokal anestezik gereklidir. Sinirler cilde daha yak›n lokalize oldu¤u için, blok uygulamas› teknik olarak kolayd›r, fakat baflar›l› bir blok ve hasta memnuniyetsizli¤inin en az olmas› için el bile¤i yumuflak dokusunun anatomi bilgisi gereklidir. A Sonoanatomi Üç ayr› siniri içerir: Median Sinir Median sinir, dirsekte brakiyal arterin medialinden geçer ve ön kolun ortalar›nda fleksor digitorum superfisialisin derininde seyrederek el bile¤ine uzan›r. El bile¤i yak›n›nda kaslar tendon olarak devam ettikleri için, fleksor pollisis longus, fleksor digitorum profundus ve fleksor digitorum superfisialis tendonlar› ile birlikte karpal tünel içinde fleksor retinakulumun alt›nda lokalize oluncaya kadar sinirin daha yüzeyelleflti¤i kabul edilir. El bile¤i seviyesinde lineer prob transvers yerlefltirildi¤inde görülen oval hiperekoikler yap›lardan biri de median sinirdir (fiekil 34-2A ve B ve 343A ve B). Bu lokalizasyonda sinir ile tendonun birbirine kar›flmas› kolayd›r; bu nedenle, uygulay›c›lara probu ön kolun volar yüzünde 5-10 cm yukar› kayd›rmas› önerilir, böylelikle tendonlar daha distalde kald›¤› için sinir lokalizasyonu do¤rulanabilir. Tendonlar, görüntüyü kaslar ve median sinire b›rakt›¤›nda e¤er istenirse el bile¤ine geri dönülürken median sinir trasesi dikkatli bir flekilde izlenebilir. Bununla beraber, siniri tan›man›n daha kolay oldu¤u ön kol ortas›nda median sinir blo¤u yapmak daha kolayd›r. PÜF NOKTASI • Median sinir belirgin anizotropi gösterir. Proba hafifçe tilt yapmak zemine göre siniri daha parlak (daha kontrast) veya daha koyu (daha az kontrast) görünmesini sa¤lar. MS fiEK‹L 34-2. (A) Ultrason eflli¤inde el bile¤inde median sinir blo¤u. (B) El bile¤inde median sinirin kesitsel anatomisi. Ulnar Sinir Ulnar sinir, ön kol orta hizas›ndan el bile¤ine kadar ulnar arterin medialinde (ulnar taraf) lokalizedir. Bu faydal› bir iflaret noktas› sa¤lar. El bile¤i katlant›s›na yerlefltirilen lineer prob, ulnan›n hiperekoik anterior yüzünü gölgesiyle beraber gösterir ve kemi¤in lateralinde ve ulnar arter pulsasyonunun hemen yan›nda, ulnar sinir üçgen veya oval hiperekoik flekilde yüzeyelleflir (fiekil 34-4A ve B ve 34-5A ve B). Median sinirin aksine, hemen çevresinde ay›rt edilmeyi güçlefltirecek yap›lar (tendonlar) vard›r; bununla beraber, benzer do¤rulama teknikleri uygulanabilir. Kolda probu yukar› ve afla¤› kayd›rmak, ulnar arterin seyri boyunca ve ulnar taraf›nda izlenen görüntünün ulnar sinire ait oldu¤unu göstermeye yard›mc› olur. 35 Ultrason Eflli¤inde Femoral Sinir Blo¤u Çeviri: Ö. Taylan Akkaya ve Dilek Yaz›c›o¤lu B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar: uyluk önyüzü, femur ve diz cerrahisi • Prob pozisyonu: transvers, femoral katlant›ya yak›n • Hedef: lokal anestezi¤i femoral sinirin yak›n›na yaymak • Lokal anestezik: 10-20 ml fiEK‹L 35-1. In-plane teknik kullan›larak yap›lan femoral sinir blo¤u için femoral katlant›da prob pozisyonu ve i¤ne girifli. 398 KISIM 5 Ultrason Eflli¤inde Sinir Bloklar› Genel Bilgiler Ultrason eflli¤inde femoral sinir blok tekni¤i, sinir stimülatörü veya iflaret noktas› kullan›larak uygulanan tekniklere göre önemli birkaç farkl›l›k gösterir. Ultrason uygulay›c›n›n lokal anestezi¤in yay›l›m›n› ve i¤ne yerleflimini gözlemlemesine ve uygulama sonunda yay›l›m yetersiz bulunursa uygun ayarlamalar› yapmas›na izin verir. Ayr›ca femoral artere yak›nl›k nedeniyle ultrason d›fl› tekniklerde s›kl›kla karfl›lafl›lan femoral arter ponksiyonu riskini de azaltabilir. Ultrason eflli¤inde ki uygulamada iflaret noktas› olarak femoral nab›z›n palpasyonuna gerek yoktur ki bu uygulama obez hastalarda zor olabilir. Ultrason eflli¤inde i¤nenin ve ilgili anatominin görüntülenebilmesi sinir stimülasyonu opsiyonel hale getirmesine ra¤men sinir stimülasyonuyla al›nan motor yan›t s›kl›kla yard›m sa¤lamaktad›r. FS ‹liop soa sK Oryantasyon inguinal katlant›da femoral arterin pulsasyonunun belirlenmesi ile bafllar. E¤er hemen belirlenemezse probun mediale ve laterale do¤ru kayd›r›lmas› damar›n görüntülenmesini sa¤lar. Damar›n hemen lateralinde ve fasya iliyakan›n alt›nda tipik olarak hiperekoik ve kabaca üçgen ya da oval flekilli femoral sinir vard›r (fiekil 35-2A ve B). Sinir fasya iliyakan›n alt›nda iliopsoas kas›n›n içindeki oluktad›r. Görülebilecek di¤er yap›lar femoral ven (arterin medialinde) ve genellikle fasya latad›r (subkütan kat›n içinde yüzeyel). Femoral sinir tipik olarak 2-4 cm derinlikte görülür. Lateral Sonoanatomi Fasiya ‹liaka FS ‹liopsoas kas› Femoral sinir blo¤u PÜF NOKTASI • Femoral sinirin tan›nmas›n› kolaylaflt›rmak için s›kl›kla proba kraniyale ya da kaudale do¤ru hafifçe tilt hareketi yapt›r›l›r. Bu manevra sinirin parlamas›n› ve arka plandan ay›rt edilmesini sa¤lar. fiEK‹L 35-2. (A) Femoral sinirin (FS) femoral katlant›daki kesitsel anatomisi. FS iliopsoas kas›n›n üzerinde fasya iliyaka ile sar›lm›fl görülüyor (beyaz oklar). Femoral arter (FA) ve femoral ven (FV) fasya latan›n bir kat› taraf›ndan oluflturulan kendi damarsal fasyal k›l›flar› içinde görülüyor. (B) FS’in femoral üçgendeki sonoanatomisi. Blo¤un Da¤›l›m› Femoral sinir blo¤u uylu¤un dize kadar (diz dahil) ön ve medial yüzü ile baca¤›n ve aya¤›n medialindeki cildin bir bölümünün anestezisi ile sonuçlan›r. Diz ve kalçan›n her ikisine de artiküler dallarla katk›da bulunur. Femoral sinirin da¤›l›m›n›n daha kapsaml› incelenmesi için “Bölüm 1, Temel Rejyonal Anestezi Anatomi”sine bak›n›z Ekipman Gerekli ekipmanlar afla¤›dakileri içermektedir: • • Lineer problu ultrason cihaz›, (8-14 MHz), steril k›l›f ve jel Standart sinir blo¤u tepsisi (Ekipman bölümünde tan›mlanan) 36 Ultrason Eflli¤inde Fasya ‹liyaka Blo¤u Çeviri: Süleyman Deniz ve Memduh Yetim B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar: uylu¤un anterioru ve diz cerrahisi, kalça ve diz cerrahileri sonras› analjezi • Prob pozisyonu: tansvers, femoral çizgiye yak›n ve femoral arterin (mavi nokta) laterali • Hedef: lokal anestezi¤in fasya iliyaka alt›nda mediale-laterale yay›lmas› • Lokal anestezik: 30-40 ml seyreltilmifl lokal anestezik (örn., %0,2 ropivakain) fiEK‹L 36-1. Fasya iliyaka blo¤u için i¤ne pozisyonu. Mavi nokta femoral arterin pozisyonunu göstermektedir. Ultrason Eflli¤inde Sinir Bloklar› 406 KISIM 5 Genel Bilgiler Fasya iliyaka blo¤u femoral sinir veya lomber pleksus blo¤una daha kolay bir alternatiftir. Bu blo¤un ard›ndaki mekanizma fasya iliyaka alt›nda uzanan femoral ve lateral femoral kutanöz sinirlerdir. Bu nedenle, fasya iliyaka alt›na yeterli miktarda verilen lokal anestezik, sinirlerden bir miktar uzakta da olsa, fasya alt›na yay›lma ve bu sinirlere ulaflma potansiyeline sahiptir. Geleneksel olarak, lokal anestezi¤in fasya iliyaka alt›nda lumbosakral pleksusa do¤ru proksimale yay›l›m› oldu¤una inan›l›rd›, ancak bu tam olarak gösterilememifltir. Ultrason kullan›lmayan teknikte, spina iliyaka anterior superior ile pubik tüberkül aras›ndaki mesafenin lateral üçte birlik k›sm›na i¤nenin yerlefltirilen i¤nenin fasya lata ve fasya iliyakay› geçerken “çift-pop” hissedilmesiyle uygulan›r. Bu “hissetme” tekni¤i ile blok baflar›s› k›s›tl›d›r, çünkü yanl›fl “pop” hisleri al›nabilir. Ultrason eflli¤inde yap›lan teknikte asl›nda ayn›d›r. Ancak i¤ne giriflinin ve lokal anestezik yay›l›m›n›n görülmesi lokal anestezi¤in do¤ru plana depoland›¤›n› garanti eder. Sonoanatomi Fasya iliyaka pelvis içinde iliyak kas›n anteriorunda (yüzeyinde) bulunur. Superolateralde krista iliyaka ile s›n›rl›d›r ve medialde psoas kas›n› örten fasya ile birleflir. Hem femoral hem de fasya iliyaka’n›n lateral femoral kutanöz sinir intrapelvik seyirleri s›ras›nda iliyak fasyan›n alt›nda uzan›rlar. Anatomik oryantasyon femoral blokta benzer flekilde inguinal katlant› seviyesinde femoral arterin belirlenmesi ile bafllar. E¤er hemen görüntülenmezse, prob laterale ve mediale kayd›r›larak damar görüntü içine al›n›r. Hemen lateralde, femoral arter ve venden daha derinde iliopsoas kas› genifl hipoekoik bir yap› olarak görülür (fiekil 36-2). Kas ince bir ba¤ doku fasyas› ile üzerindeki subkutanöz dokudan ayr›l›r. Hiperekoik femoral sinir iliopsoas ka- TFLK SaK s› ile fasya iliyaka aras›ndaki köflede, femoral arterin lateralinde görülebilir. Fasya lata daha yüzeyseldir ve birden fazla tabakal› olabilir. Probu birkaç santimetre laterale kayd›rarak fasya iliyaka ile kapl› olan sartorius kas› görüntülenebilir. Probun daha da laterale hareket ettirilmesi ile krista iliyaka anterior superior görülür (fiekil 36-2). Ek anatomik detaylar Bölüm 7’de Kesitsel Anatomi’de görülebilir. Anatomi benzer oldu¤undan burada tekrar bahsedilmeyecek. PÜF NOKTASI • Prob femoral katlant› seviyesinde ve paralel olarak yerlefltirilmelidir. Blo¤un Da¤›l›m› Fasya iliyaka blo¤u ile sa¤lanan anestezi ve analjezinin da¤›l›m› lokal anestezik yay›l›m›n›n ve bloke olan sinirler miktar›na ba¤l›d›r. Femoral sinirin blokaj› uylu¤un (dizi de içine alacak flekilde) anterior ve medial k›sm› ile bacak ve aya¤›n medialinde çeflitli cilt bölgelerinin anestezisiyle sonuçlan›r. Femoral sinir ayr›ca hem kalça hem de dizin artiküler inervasyonuna katk›da bulunur. Lateral femoral kutanöz sinir uylu¤un anterolateral k›sm›n›n cilt inervasyonunu sa¤lar. Femoral, lateral kutanöz ve lomber pleksus sinirlerinin daha kapsaml› da¤›l›m› için Bölüm 1, Temel Rejyonal Anestezi Anatomisi’ne bak›n›z. Ekipman Gerekli ekipman: • Lineer problu (6-14 MHz) ultrason cihaz›, steril k›l›f ve jel SaK FA Fasya iliyaka FS ‹liyak Kas Lateral 1/3 Orta 1/3 ‹liyak Kas Medial 1/3 fiEK‹L 36-2. Femoral (inguinal) katlant› bölgesinin ultrason anatomisinin panoramik bir görünümü. Lateralden mediale tensor fasya lata kas› (TFLK), sartorius kas› (SaK), iliyak kas, fasya iliyaka, femoral sinir (FS) ve femoral arter (FA) gösterilmifltir. Lateral, orta ve medial 1/3’ler FA ile spina iliyaka anterior superior aras›ndaki hat üç eflit 1/3 parçaya bölünerek elde edilmifltir. 37 Ultrason Eflli¤inde Obturator Sinir Blo¤u Çeviri: Ö. Taylan Akkaya ve Derya Özkan B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar: A¤r›l› adduktor kas kontraksiyonlar›n› azaltmak, transüretral mesane cerrahisinde uylu¤un adduksiyonunu önlemek, major diz cerrahisinde ek analjezi • Prob pozisyonu: Uylu¤un iç yüzü • Amaç: Obturator sinirin anterior ve posterior dallar›n›n uzand›¤› veya çevrelendi¤i fasyalar aras› kas düzleminde lokal anestezik yay›l›m›n› sa¤lamak • Lokal anestezik: Her fasyalar aras› bofllu¤a veya obturator sinir dallar›n›n çevresine 5-10 ml fiEK‹L 37-1. ‹n-plane teknik kullanarak uygulanan obturator sinir blo¤unda, i¤nenin yerlefltirilmesi. 412 KISIM 5 Ultrason Eflli¤inde Sinir Bloklar› Genel Bilgiler “Üçe-bir” blokta obturator sinirin bloke edilememesinin anlafl›lmas› ve ultrason eflli¤inde blo¤un daha kolay uyguland›¤›n›n tan›mlanmas›ndan sonra obturator sinir blo¤una olan ilgi tekrar artt›. Baz› hastalarda diz cerrahisinde obturator sinir blo¤unun femoral sinir blo¤una eklenmesi postoperatif analjezi kalitesini daha da art›rm›flt›r. Ancak rutin kullan›lan obturator sinir blo¤u, diz cerrahisi geçiren tüm hastalarda daha iyi analjezi ile sonuçlanmam›flt›r. Bu nedenle obturator blok uygulanacak olgular iyi belirlenmelidir. Ultrason eflli¤inde obturator blo¤un yap›lmas› daha kolay, daha uygulanabilirdir ve yüzey iflaretlemesini temel alan teknikle karfl›laflt›r›ld›¤›nda hasta aç›s›ndan daha az rahats›z edicidir. Ultrason eflli¤inde obturator sinir blo¤u uygulamas›nda iki yaklafl›m vard›r. Fasyalar aras› enjeksiyon tekni¤inde lokal anestezik solusyonun obturator sinir dallar›n› içeren fasyal düzlemde yay›l›m›n›n gözlenmesi yeterlidir. Bu teknikte sonogramda obturator sinir dallar›n›n tan›mlanmas› Femur önemli de¤ildir ama içerisinde sinirlerin oldu¤u adduktor kaslar ve fasyal s›n›rlar› tan›mlanmal›d›r. Bu, internal oblik ve transvers abdominis kaslar›n›n aras›na lokal anestezik solusyonun enjekte edildi¤i (TAP-Transversus Abdominal Plan-blo¤u gibi) fasyal düzlem bloklar› kavram›yla benzerdir. Alternatif olarak obturator sinir dallar› ultrason görüntüleme ile görülebilir ve motor cevap izlendikten sonra bloke edilebilirler. Anatomi Obturator sinir, lomber pleksusun L2-4 köklerinin primer anterior ramusundan köken al›r ve psoas kas›n›n içinde pelvise girer. Genellikle sinir pelvisten ç›kmadan önce, obturator foramen boyunca anterior ve posterior dallar›na ayr›l›r. Uylukta femoral k›vr›m seviyesinde anterior dal› pektineus ve adduktor brevis fasyalar›n›n aras›nda yer al›r. Anterior dal pektineus ve adduktor brevis kaslar›n›n aras›nda kaudale do¤ru ilerler. Anterior dal, adduktor kaslar›na motor dallar ve uylu¤un iç yüzüne kutanöz dallar verir. Anterior dal›n uylu¤un medial yüzündeki duysal inervasyonunun geniflli¤i büyük de¤ifliklikler gösterir. Posterior Pektineus ALK Anterior dal ABK Posterior dal AMK fiEK‹L 37-2. Obturator sinir blo¤uyla ilgili kesitsel anatomi. Gösterilenler, femoral damarlar (FV, FA), pektineus kas›, adduktor longus (ALK), adduktor brevis (ABK), adduktor magnus (AMK) kaslar›. Obturator sinirin anterior dal› ALK ve ABM aras›nda görülürken, posterior dal› ABK ve AMK aras›nda görülüyor. 38 Ultrason Eflli¤inde Safen Sinir Blo¤u Çeviri: Gürkan Türker A B B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar: safen venin ayr›lmas› veya ç›kar›lmas› için; medial ayak veya ayak bile¤i cerrahisinde siyatik sinir blo¤u ile birlikte tamamlay›c› blok amac›yla. • Prob pozisyonu: yaklafl›ma ba¤l› olarak (proksimal/distal), orta uylu¤un anteromedial bölgesine veya tuberositas tibia seviyesinde diz alt› bölgeye transvers olarak yerlefltirilir. • Hedef: femoral arterin lateraline ve sartorius kas fasyas›n›n alt›na lokal anestezik solüsyonun da¤›lmas› veya daha distalde diz afla¤›s›nda safen ven komflulu¤una lokal anestezik yay›lmas›. • Lokal anestezik volüm: 5-10 ml fiEK‹L 38-1. Uylu¤un orta k›sm›nda (A) ya da diz alt›nda (B) safen sinir blo¤u için i¤ne girifli. 420 KISIM 5 Ultrason Eflli¤inde Sinir Bloklar› Genel Bilgiler Safen sinir, femoral sinirin terminal duyusal dal›d›r. Baca¤›n alt k›sm›nda ayak ve ayak bile¤inin medial bölümünün duyusal inervasyonunu sa¤lar. Safen sinir blo¤u bu bölgenin yüzeysel cerrahilerinde yeterli olabilir. Ancak pratikte en yararl› oldu¤u durum, ayak ve ayak bile¤inin medial bölgesindeki yüzeysel cerrahilerde siyatik sinir blo¤una tamamlay›c› olarak kullan›m›d›r. Ultrason eflli¤inde safen sinir blo¤unun kullan›m›, diz alt› bölge blo¤u ve kör transsartorial yaklafl›mlarla karfl›laflt›r›ld›¤›nda baflar› oran›n› art›rm›flt›r. Bu yaz›da tarif edilen ultrason eflli¤indeki teknikler basit ve h›zl› uygulanabilir ve modifiye edilebilir yap›dad›r. için bir “çat›” oluflturur. Kas, subkutanöz adipoz dokunun alt›nda oval bir yap› olarak görülür. Genellikle kas alt›ndan geçen femoral arter de palpe edilebilir. Üçgen kanal›n lateral bölümünü vastus medialis kas›, medial bölümünü adduktor longus veya adduktor magnus kaslar› oluflturur (proksimal veya distalden tarama yap›lmas›na göre de¤iflir). Safen sinir ultrason eflli¤inde nadiren görüntülenebilir, ancak bazen arterin medialinde küçük yuvarlak hiperekoik bir yap› olarak görülebilir. Femoral ven, arter ve safen sinire efllik eder ve tipik olarak 2-3 cm derinlikte görüntülenebilir. Ultrason ile safen sinirin belirlenebilmesi için flu anatomik yap›lar dikkate al›nmal›d›r: • Sonoanatomi Sartorius kas›, uylu¤un anterioru boyunca lateralden mediale do¤ru uzan›r ve uylu¤un alt yar›s›nda adduktor kanal • Diz üstünde safen sinir, subkutanöz sinir haline gelmeden önce sartorius ve grasilis kaslar›n›n tendonlar› aras›ndan geçerek fasya lata’y› deler. Safen sinir, sartorius ve vastus medialis kaslar›n›n aras›nda yerleflebilir (fiekil 38-2 A, B ve C). Subkutan Doku SK Vastus Medialis SaS A SK Vastus Medialis K. SaS Femur fiEK‹L 38-2. (A) Uylu¤un orta k›sm›nda safen sinir blo¤u için i¤ne ve prob pozisyonu. (B) Sartoryus (SK) ve vastus medialis kaslar› aras›nda safen sinirin ultrason görütüsü. (C) Uyluk seviyesinde safen sinirin kesitsel anatomisi. Safen sinir SK ve vastus medialis kas› aras›nda görülmektedir. Bu kesitle safen sinir femoral arter (FA) ve venden (femoral arterin posteriorunda iflaretlenmemifl oval yap›) daha yüzeyelde yerleflmifltir. 39 Ultrason Eflli¤inde Siyatik Blok Çeviri: Gürkan Türker B A B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar: Ayak ve ayak bile¤i cerrahisi; diz cerrahisi sonras› analjezi • Prob pozisyonu: ANTER‹OR YAKLAfiIM: Transvers olarak uylu¤un proksimal k›sm›n›n medialine TRANSGLUTEAL YAKLAfiIM: Transvers olarak posterior kalça üzerinde tuber iskiadikum ve trokanter major aras›nda • Amaç: Siyatik sinir çevresine lokal anestezik yay›l›m› • Lokal anestezik: 15-20 ml fiEK‹L 39.1-1. (A) Anterior yaklafl›m ile siyatik sinir blo¤unda i¤ne girifli. ‹n-plane (resimde gösterilen) veya out-ofplane yaklafl›mlar›n›n her ikisinde de konveks düflük frekansl› ultrason problar› kullan›l›r. (B) Transgluteal yaklafl›mla siyatik sinir blo¤u; hasta pozisyonu, prob (Konveks) yerleflimi ve i¤ne girifli. 428 KISIM 5 Ultrason Eflli¤inde Sinir Bloklar› KONU 1: ANTER‹OR YAKLAfiIM Genel Bilgiler GsK ALK ABK Pe kt in eu s Anterior yaklafl›m; a¤r›, travma ve eksternal fiksatörler gibi lateral pozisyon verilemeyen durumlarda yararl›d›r. Total diz protezi sonras› analjezi gereken olgularda da uygun bir tercihtir. Ultrason kullan›m›, femoral arter palpasyonu ve i¤ne girifl yerinin belirlenmesi için çizim yap›lmas› gereksinimini ortadan kald›r›r. Ek olarak, blok s›ras›nda ultrason kullan›m›, anatomik iflaret noktas›na dayanan yaklafl›mla karfl›laflt›r›ld›¤›nda femoral arter ponksiyonu riskini azaltmaktad›r. Ultrason taramas› ve i¤ne girifli uylu¤un proksimalinde anteromedial bölgesinden uygulan›r ve uylu¤a hafif abduksiyon ve eksternal rotasyon yapt›r›lmas› gerekir. Bu yaklafl›m kateter yerlefltirilmesi için uygun de¤ildir; çünkü birçok kas›n geçilmesi gerekir (a¤r› ve hematoma yol açabilir), kateter yerleflimi kullan›fls›zd›r (uylu¤un medial k›sm›) ve siyatik sinire dik aç›yla kateter yerlefltirmek zordur. AMK Femur SS Sonoanatomi Siyatik sinir yaklafl›k olarak trokanter minor seviyesinde görüntülenir. Bu seviyede uylu¤un anteromedial bölümüne yerlefltirilmifl konveks prob ile, uylu¤un üç fasyal kompartmanda görüntülenebilir: anterior, medial ve posterior (fiekil 39.1-2 ve fiekil 39.1-3). Süperfisial sartorius kas›n›n alt›nda femoral arter bulunur ve bu arterin derininde ve medialinde derin femoral arter vard›r. Her iki arterin renkli doppler ultrasonografi ile belirlenmesi oryantasyonun sa¤lanmas›na katk›da bulunur. Femur, vastus intermedius kas›n›n alt›nda akustik gölgesi ile birlikte hiperekoik bir yap› olarak görülür. Femurun medialinde adduktor magnus kas› bulunur, bu kas hamstring kaslar›n›n fasyal plan(lar)› ile bölünmüfltür. Siyatik sinir; hiperekoik, hafif yass› oval bir yap› olarak bu iki kas plan›n›n aras›nda bulunur. Sinir tipik olarak 6-8 cm derinlikte görüntülenebilir (fiekil 39.1-3). fiEK‹L 39.1-2. (A) Anterior yaklafl›m ile siyatik sinir blo¤unda i¤ne girifli. ‹n-plane (resimde gösterilen) veya outof-plane yaklafl›mlar›n›n her ikisinde de konveks düflük frekansl› ultrason problar› kullan›l›r. (B) Transgluteal yaklafl›mla siyatik sinir blo¤u; hasta pozisyonu, prob (Konveks) yerleflimi ve i¤ne girifli. FA Femur Blo¤un Da¤›l›m› Siyatik sinir blo¤u; dizin posteriorunun, hamstring kaslar›n›n, bacak ve aya¤›n medial k›sm› (safen sinir) hariç diz alt› bölgesinin tümünün motor ve sensoriyal anestezisini sa¤lar. Uylu¤un posterior bölümünün derisinin duyusal inervasyonunu posterior kutanöz sinir sa¤lar. Bu sinir blok seviyesinin proksimalinde femoral sinirden ayr›ld›¤› için anterior yaklafl›mda bloke edilemez. Ancak bu bölgede anestezi sa¤lanamamas› genellikle klinik aç›dan önem tafl›maz. Siyatik sinir inervasyon alanlar›n›n ayr›nt›l› incelenmesi için Bölüm1’e bak›n›z. K AM SS fiEK‹L 39.1-3. Siyatik sinirin ultrasonografik anatomisi. Yüzeyden derine do¤ru; femoral arter (FA) ve femurun laterali, adduktor magnus kas› (AMK) ve lateralde siyatik sinir (SS). Siyatik sinir tipik olarak 6-8 cm derinlikte yerleflmifltir. Ultrason Eflli¤inde Popliteal Sinir Blo¤u 40 Çeviri: O¤uz K›l›çkaya ve Memduh Yetim StK SmK BFK PS TS B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar: ayak ve ayak bile¤i cerrahisi; diz cerrahisi sonras› analjezi • Prob pozisyonu: uyluk lateraline transvers veya popliteal fossa üzerinde • Amaç: lokal anestezi¤i, epinöral k›l›f içerisindeki siyatik siniri saracak flekilde da¤›tmak • Lokal anestezik: 20-30 ml fiEK‹L 40-1. Popliteal fossada siyatik sinirin kesitsel anatomisi. fiekilde görülenler peroneal sinir (PS), tibial sinir (TS), popliteal arter (PA), popliteal ven (PV), femur, biseps femoris (BFK), semimembranöz (SmK), semitendinöz (StK) kaslar. 442 KISIM 5 Ultrason Eflli¤inde Sinir Bloklar› Genel Bilgiler Popliteal fossada gerçeklefltirilen siyatik sinir bloklar›nda, blo¤un ultrason eflli¤inde yap›lmas› bir çok yönden yarar sa¤lar. Siyatik sinirin popliteal fossaya yaklafl›rken gösterdi¤i anatomi de¤iflken olabilir ve tibial sinir (TS) ve peroneal sinirlere (PS) ayr›lmas›, katlant›dan itibaren de¤iflik uzakl›klarda oluflabilir. TS ve PS’nin yerinin ve birbirleri aras›ndaki iliflkinin bilinmesi siyatik sinirin her iki dal› için anestezi uygularken oldukça yararl›d›r. Üstelik, sinir stimülatörü kullan›larak yap›lan bloklarda, blo¤un baflar› flans›n› art›rmak ve etkinin h›zl› bafllayabilmesini sa¤layabilmek için s›kl›kla lokal anesteziklerin genifl hacimlerde (örn., > 40 ml) kullan›lmas› gerekir. Ultrason k›lavuzlu¤u ile lokal anestezik hacminde bir azalma sa¤lanabilir, çünkü enjeksiyon, yeterli da¤›l›m gözlendi¤inde durdurulabilir. Klinik pratikte popliteal siyatik blok için yayg›n olan iki yaklafl›m, hasta supin pozisyonda iken (daha s›kl›kla, oblik pozisyon) uygulanan lateral yaklafl›m ve posterior yaklafl›md›r (fiekil 40-2). Lateral yaklafl›mda elde edilen ultrason görüntüsü ile posterior yaklafl›mda elde edilen görüntünün ayn› oldu¤una dikkat edilmelidir. Bu bölümde, her iki yaklafl›m da anlat›lm›flt›r. Her iki yaklafl›m aras›ndaki tek fark hasta pozisyonu ve i¤nenin ilerleyifl do¤rultusudur; tekniklerin di¤er detaylar› asl›nda ayn›d›r. renkli doppler özelli¤inden yararlan›labilir. Artere, popliteal ven efllik eder. Arterin her iki taraf›nda biseps femoris kas› (lateralde) ve semimembranöz ve semitendinöz kaslar (medialde) yer al›r. Tibial sinir, arterin üzerinde (cilt yüzeyine yak›n) ve lateralinde, alt k›sm›nda nokta nokta veya bal pete¤i görünümünde bir doku bulunan, hiperekoik, oval ve yuvarlak bir yap› fleklinde görülür (fiekil 40-3A ve B). Sinirin tan›nmas› ile ilgili bir zorlukla karfl›lafl›ld›¤›nda, hastaya ayak bile¤ini dorsifleksiyon ve plantar fleksiyon yapt›rarak, sinirin, çevre dokulardan farkl› olarak döndü¤ü veya hareket etti¤i gözlenerek tan›nabilir. Tibial siniri gördükten sonra, art›k, tibial sinirin daha yüzeyinde ve lateralinde yerleflik olan peroneal siniri görmek denenebilir. Siyatik sinir henüz ayr›lmam›flken, tibial ve peroneal sinirlerin, siyatik siniri oluflturmak üzere bir araya geldikleri nokta görülene kadar prob, proksimale do¤ru kayd›r›lmal›d›r (fiekil 40-4A ve B). Bu birleflme noktas› genellikle popliteal katlant›dan 5-10 cm uzakl›kta olur ama katlant›ya daha yak›n veya uylukta daha proksimalde (daha nadir olarak) de görülebilir. Prob proksimale kayd›r›ld›kça, popliteal damarlar öne do¤ru (daha derine do¤ru) kayar ve bu yüzden daha zor seçilebilir hale gelirler. Sinirin her an görülebilir olmas› için, ultrason sinyalinin derinli¤i, kazan›m› ve yönü ile ilgili sürekli gerekli ayarlamalar›n yap›lmas› gerekir. Siyatik sinir, tipik olarak 2-4 cm derinlikte görülür. Sonoanatomi Posterior ve lateral yaklafl›mlar için prob pozisyonu ayn›d›r; bu yüzden elde edilecek sonoanatomik görüntü de ayn› olacakt›r. Ancak, görüntü ayn› olmas›na ra¤men, hasta oryantasyonunda 180 derece fark oldu¤u gözden kaç›r›lmamal›d›r. Prob, popliteal katlant›ya transvers olarak koyuldu¤unda tan›nacak ilk yap›, yaklafl›k 3-4 cm derinlikte yer alan popliteal arterdir ki, gerekli oldu¤unda ultrasonun A PÜF NOKTASI • Bizim kendi prati¤imizde, popliteal bloklar›n ço¤u, gerek posterior gerekse lateral yaklafl›mla olsun, hasta oblik pozisyonda iken gerçeklefltirilir. B fiEK‹L 40-2. Posterior yaklafl›mla ultrason eflli¤inde popliteal siyatik sinir blo¤u hasta oblik pozisyonda iken (A) veya prone pozisyonda iken (B) gerçeklefltirilebilir. 41 Ultrason Eflli¤inde Ayak Bile¤i Blo¤u Çeviri: Alper K›l›çaslan B‹R BAKIfiTA BLOK • Endikasyonlar: ayak ve ayak parmaklar› cerrahisi • Prob pozisyonu: ayak bile¤inde bloke edilecek sinire ba¤l›d›r • Amaç: lokal anestezik her bir sinirin çevresine yay›lmal›d›r • Lokal anestetik: her sinir için 3-10 ml fiEK‹L 41-1. Out-of-plane tekni¤i kullan›larak posterior tibial sinir blo¤u uygulamas›. 452 KISIM 5 Ultrason Eflli¤inde Sinir Bloklar› Ultrason eflli¤inde bir teknik kullanmak, uygulay›c›n›n ayak bile¤i blo¤u için gereken lokal anestezik volümünü azaltabilmesine yard›m eder. ‹lgili sinirlerin yüzeye nispeten yak›n yerleflimli olmalar› nedeniyle, teknik olarak ayak bile¤i bloklar›n›n uygulanmas› kolayd›r; ancak, ayak bile¤inin anatomi bilgisi, baflar›n›n sa¤lanmas› için esast›r. Anterior Genel Bilgiler Sonoanatomi Ayak bile¤i blo¤u befl ayr› sinirin (2 derin sinir, 3 yüzeyel sinir) anestezisini içerir. Derin olan iki sinir; tibial sinir (TS) ve derin peroneal sinirdir (DPS). Yüzeyel sinirler ise; yüzeyel peroneal, sural ve safen sinirlerdir. Safen sinir d›fl›ndaki tüm sinirler siyatik sinirin terminal dallar›d›r; safen sinir femoral sinirin kutanöz bir uzant›s›d›r. A Ayak bileği bloğu-posterior tibial sinir Tibial Sinir Ayak taban›n›n ve topu¤un inervasyonunu sa¤layan tibial sinir, ayak bile¤i seviyesindeki befl sinirden en büyü¤üdür. Medial malleol (veya hemen proksimal) seviyesinde transvers yerlefltirilen lineer prob ile bu sinir posteriyor tibial arterin hemen arkas›nda görülebilir (fiekil 41-1, 41-2 ve 413A ve B). Renkli dopler kullanmak, posterior tibial arterin PTS fiEK‹L 41-3. (A) Posterior tibial sinirin ultrason görüntüsü. (B) Posterior tibial sinir (PTS) posterior tibial arterin (PTA) arkas›nda görülmektedir. Med Mall; medial malleol, PTV; posterior tibial ven. PTS tam olarak belirgin olmad›¤› durumlarda çok yararl› olabilir. Sinir tipik olarak koyu noktal› hiperekoik bir görünüme sahiptir. Komflu yap›lar›n anteriordan posteriora do¤ru Tibialis anterior tendonu, fleksör Digitorum longus tendonu, Arter/Sinir (Nerve)/ven ve fleksör Hallucis longus tendonu fleklindeki s›ralan›fllar›n›n yararl› bir an›msat›c›s› olarak “Tom, Dick ANd Harry” kullan›labilir. Bu tendonlar görünüm olarak sinire benzeyebilir ve kar›fl›kl›¤a neden olabilirler. Yanl›fl anatomik tan›mlamalar› önlemek için sinir ile arterin iliflkisi ak›lda tutulmal›d›r. Derin Peroneal Sinir fiEK‹L 41-2. Derin peroneal sinirin ayak bile¤i seviyesindeki kesitsel anatomisi. Medial malleolün arkas›nda (Med. Mall.) posterior tibial arter (PTA) ve ven (PTV) gösterilmektedir. Posterior tibial sinir (PTS), posterior tibial damarlar›n hemen arkas›nda ve yüzeyelinde yer al›r. Peroneal sinirin bu dal› birinci ve ikinci ayak parmaklar› aras›ndaki bölgenin inervasyonunu sa¤lar. Bu sinir ayak bile¤ine ulaflt›¤›nda anterior tibial arteri medialden laterale do¤ru çarprazlar. Ekstansor retinakulum seviyesinde transvers olarak yerlefltirilen prob, sinirin tibian›n yüzeyin- 42 Ultrason Eflli¤inde S›k Kullan›lan Trunkal ve Kutanöz Bloklar Çeviri: Tar›k Purtulo¤lu ve Canan Esin Sa¤lam A B C D B‹R BAKIfiTA BLOK A. TRANSVERSUS ABDOM‹N‹S PLAN (TAP) BLO⁄U • • • • Endikasyonlar: Laparotomi, apendektomi, laparoskopik cerrahi, abdominoplasti ve sezaryen sonras› postoperatif analjezi; abdominal duvar operasyonlar› için epidural anesteziye alternatif Prob pozisyonu: Abdomen üzerinde transvers pozisyonda, krista iliyaka ve kot kenar›n aras›nda anterior aksiller çizginin üzerinde Hedef: Lokal anestezi¤in transversus abdominis ve internal oblik kaslar aras›ndaki bofllu¤a yay›lmas› Lokal anestezik: Her bir taraf için 20-30 ml %0,25 ropivakain (eriflkinde) B. ‹L‹OH‹POGASTR‹K VE ‹L‹O‹NGU‹NAL S‹N‹R BLO⁄U • • • Endikasyonlar: ‹nguinal herni tamirinde ve di¤er inguinal ameliyatlarda anestezi ve postoperatif anljezi; suprapubik insizyon sonras› analjezi Prob pozisyonu: Abdomen üzerinde oblik pozisyonda, umblikus ile spina iliyaka anterior superior’u (SIAS) birlefltiren çizginin üzerinde Hedef: Lokal anestezi¤in transversus abdominis ve internal oblik kaslar aras›ndaki bofllukta iki sinire komflu olarak yay›lmas› • Lokal anestezik: Hek bir taraf için 10 ml (eriflkinlerde); 0,15 ml/kg (çocuklarda) C. REKTUS KILIF BLO⁄U • • • • Endikasyonlar: umbilikal herni tamiri ve di¤er umbilikal cerrahiler için postoperatif analjezi Prob pozisyonu: Abdomen üzerinde transvers pozisyonda, umbilikusun hemen lateralinde Hedef: Lokal anestezi¤in rektus kas› ve posterior rektus k›l›f› aras›na yay›lmas› Lokal anestezik: Her bir taraf için 10 ml (eriflkinlerde); 0,1ml/kg(çocuklarda) D. LATERAL FEMORAL KUTANÖZ S‹N‹R BLO⁄U • • • • Endikasyonlar: Kalça cerrahisinde postoperatif analjezi için, meralgia parestetika ve uylu¤un proksimal lateral k›sm›ndan kas biyopsisinde Prob pozisyonu: Spina iliyaka anterior superior’un (S‹AS) hemen alt›ndan transvers pozisyonda; sartorius kas›n›n (SaK) lateral kenar› ultrasonda (US) görüntülenebilir. Hedef: Lokal anestezi¤in tensor fasya lata (TFL) ve sartorius kas› aras›na yay›lmas› Lokal anestezik: 5-10ml (eriflkinlerde) fiEK‹L 42-1. (A) Transversus abdominis plan blo¤u için prob pozisyonu ve i¤nenin girifli. (B) ‹liohipogastirik ve ilioinguinal sinir bloklar› için prob pozisyonu ve i¤nenin girifli. (C) Rektus k›l›f blo¤u için prob pozisyonu ve i¤nenin girifli. (D) Latreral femoral kutanöz sinir blo¤u (LFKS) için prob pozisyonu ve i¤nenin girifli. 460 KISIM 5 Ultrason Eflli¤inde Sinir Bloklar› KONU 1: ULTRASON EfiL‹⁄‹NDE TRANSVERSUS ABDOM‹N‹S PLAN BLO⁄U Genel Bilgiler Ultrason eflli¤inde TAP blok pek çok endikasyon için s›k kullan›lan bir rejyonal anestezi tekni¤i haline gelmifltir Post-operatif analjezi amaçl› cerrahi bafllang›c›nda veya sonunda uygulanabilen zaman kaybettirmeyen ve hemen hemen komplikasyon görülmeyen bir yöntemdir. ‹lioingual ve iliohipogastrik bloklara benzer flekilde bu metot da alt alt› torakal (T7-12) ve birinci lomber (L1) sinirlerin anterior dallar›n› bloke etmek için i¤nenin ultrason eflli¤inde transversus abdominis ve internal oblik kaslar aras›na ilerletilmesine dayan›r. TAP içine lokal anestezi¤in enjeksiyonu ile potansiyel olarak tek tarafl› ciltte, kaslarda, T7’den L1’e anterior abdominal duvar›n›n paryetal peritonunda analjezi sa¤lanmas›na ra¤men klinik pratikte blo¤un kapsam› de¤iflkenlik gösterebilir. Sonoanatomi Anterior abdominal duvar (cilt, kaslar, ve paryetal periton) alt alt› torakal (T7-T12) ve birinci lomber sinirin (L1) ön dallar› taraf›ndan inerve edilir. Bu somatik sinirlerin terminal dallar› internal oblik ve transversus abdominis kaslar› aras›ndaki bofllukta lateral abdominal duvar boyunca ilerler. Bu kaslar aras› bofllu¤a transversus abdominis plan ad› verilir. Lokal anestezi¤in TAP’a enjeksiyonu ile cilt, kaslar ve paryetal peritonda unilateral analjezi sa¤lan›r. TAP blok ile sefalokaudal yay›l›m›n kesinli¤i, analjezi ve anestezinin uzunlu¤u de¤iflkenlik gösterir. Bu konu çok iyi araflt›r›lmamakla birlikte; gerçek yay›l›m teknik detaylar, i¤ne girifl yeri (lateral-medial) ve enjekte edilen lokal anestezi¤in hacmi ile iliflkilendirilmifltir. Ek olarak hastan›n anatomik özellikleri de enjekte edilen solüsyonlar›n da¤›l›m›n› etkileyebilir. Kostal kenar ve krista iliyaka aras›ndan abdominal duvar görüntülenirse hiperekoik bir fasya ile ayr›lm›fl üç kas tabakas› görünür: en d›fltan içe eksternal oblik kas (EOK), internal oblik kas (‹OK) ve transversus abdominis kas› (TAK) (fiekil 42.1-2 ve 42.1-3). Son kas›n hemen alt›ndaki transversal fasyay›, afla¤›s›nda periton ve ba¤›rsaklar izler ve bunlar peristaltizm nedeniyle hareket eden yap›lar olarak gözlenebilir. Abdominal duvar›n sinirleri görülemezler ancak blo¤un yap›labilmesi için bu flart de¤ildir. IL fiEK‹L 42.1-2. Anterior ve lateral abdominal duvar›n inervasyonu. IH, iliohipogastrik sinir; IL, ilioinguinal sinirdir. PÜF NOKTASI • Obez hastalar genifl bir subkutan ya¤ dokuya sahip olduklar›ndan üçlü kas tabakas›n›n ayr›m› zorlaflabilir. Kural olarak daima internal oblik kas en kal›n ve transversus abdominis kas ise en ince tabakay› oluflturur. Blo¤un Da¤›l›m› Bir TAP blo¤u takiben abdominal duvarda anestezinin gerçek da¤›l›m› dökümante edilmemifltir ve uygulay›c›lar taraf›ndan ortak bir kan›ya var›lmam›flt›r. TAP blo¤un en koyu EKSTERNAL OBL‹K KAS ‹NTERNAL OBL‹K KAS TRANSVERS KAS ABDOM‹NAL BOfiLUK LAT MED fiEK‹L 42.1-3. Abdominal duvar kaslar›n›n flematizasyonu. KISIM 6 Ultrason Eflli¤inde Nöroaksiyel ve Perinöroaksiyel Bloklar Bölüm 43 Girifl 473 Bölüm 44 Spinal Sonografi ve Ultrason Eflli¤inde Yap›lan Santral Nöroaksiyel Bloklar ile ‹lgili Bilgiler 475 Bölüm 45 Torasik Paravertebral Bofllu¤un Sonografisi ve Ultrason Eflli¤inde Torasik Paravertebral Blok ile ‹lgili Bilgiler 497 Bölüm 46 Lomber Paravertebral Ultrason Görüntüsü ve Lomber Pleksus Blokaj›n›n Önemi 503 43 Girifl Manoj Karmakar ve Catherine Vandepitte Çeviri: Fatma Sar›cao¤lu Spinal, epidural, kombine spinal epidural (KSE) ve kaudal epidural enjeksiyonlar› içerisine alan santral nöroaksiyel bloklar (SNB’lar), kronik a¤r› tedavisinde oldu¤u gibi, perioperatif dönemde obstetrik anestezi ve analjezide s›kl›kla uygulanan rejyonal anestezi teknikleridir.1 Geleneksel olarak, SNB’lar, anatomik yüzey iflaret noktalar›n›n kullan›m›, i¤nenin ilerletilmesi esnas›nda uygulay›c›n›n dokunma hissi (direnç kayb›) ve/veya beyin omurilik s›v›s›n›n serbest ak›fl›n›n görülmesi ile uygulan›r. Spinöz ç›k›nt›lar, ço¤u hastada, göreceli olarak güvenilir yüzey belirleyicileridir. Obez,2 ödemli, altta yatan spinal deformitesi olan hastalarda ya da omurga cerrahisi sonras›nda her zaman güvenilir olmayabilirler. Veriler, omurga anomalileri olmasa da, yüzey anatomisine dayan›larak spesifik bir intervertebral aral›¤›n tahmin edilmesinin, ço¤u hastada klinik olarak do¤ru olmayaca¤›n› göstermektedir.3,4 Bir baflka deyiflle, intervertebral aral›¤›n klinik tahmini, s›kl›kla istenenden 1 veya 2 spinal seviye yukar›dan i¤ne yerleflimi ile sonuçlanmaktad›r.3,5,6 Tahmindeki bu hata, spinal anestezi sonras›ndaki konus medullaris veya spinal kord hasarlanmas›n›n nedeni olarak gösterilmifltir.5,7 Do¤ru aral›¤›n tan›mlanmas›ndaki güçlük, özellikle obez hastalarda ve üst spinal seviyelerdeki intervertebral aral›klar›n de¤erlendirilmesi s›ras›nda yaflan›r. Bu nedenle, SNB s›ras›nda yayg›n olarak kullan›lan anatomik iflaret noktas› olan Tuffier hatt›, uygun bir belirleyici de¤ildir.6 Daha ötesi, anatomik iflaret noktalar›na dayal› tekniklerin kör olmas› nedeniyle, uygulay›c›n›n ciltten girmeden önce i¤ne yerlefliminin kolayl›¤›n› ya da zorlu¤unu öngörebilmesi olas› de¤ildir. Üç yüz spinal anesteziyi içeren bir çal›flmada, denemelerin %15’inin teknik olarak zor oldu¤u kan›s›na var›lm›fl ve %10’u 5’den fazla deneme gerektirmifltir.8 Elli yafl alt›nda, 200 hastay› içeren bir baflka çal›flmada, vakalar›n %5’inde baflar›s›z SNB rapor edilmifltir.9 Bu nedenle, spinal seviyeleri ve nöroaksise do¤ru i¤ne ilerletilmesini tan›mlayabilmek için daha güvenli bir yöntemin bulunmas›na olan ihtiyaç, klinik ve görüntüleme çal›flmalar›na ilham vermeye devam etmektedir. Birçok yüzey belirleyicileri ve sinir stimülasyonu ile yap›lan periferik sinir blo¤u teknikleri iyi flekilde tan›mlanm›fl olmas›na ra¤men, daha derin yerleflimli periferik sinirlerin ve pleksuslar›n blokaj› büyük ölçüde ‘kör’ giriflimler olarak kalmaktad›r (örn. lomber pleksus blo¤u, siyatik blok ve infraklavikular blok). Bu durum, özellikle, sinir stimülasyonunun anatomik özellikler nedeniyle (örn. derin yerleflim) kolayl›kla uygulanamad›¤› sinir bloklar›nda ve sinir stimülasyonu ile kolayl›kla ulafl›lamayan sinirlerin lokalize edilmesinden çok, i¤nenin belli bir anatomik bölgeye yerlefltirilmesinin hedeflendi¤i ifllemler (örn. interkostal bloklar, paravertebral bloklar ve fasya iliyaka bloklar›) için geçerlidir. Sonuç olarak, önemli ölçüdeki araflt›rma çabalar›, blok tekniklerinin gelifltirilmesi ve daha güvenilir yüzey iflaret noktalar› ve i¤ne oryantasyon ifllemlerinin bulunmas› üzerine odaklanm›flt›r.10,12 Yüzey iflaret noktalar›na dayanan teknikler do¤as› gere¤i ve derin yerleflimli periferik sinirlerin elektrolokalizasyonunun zor olmas› nedeniyle, bu ifllemlerin ço¤u s›k olarak kullan›lmamakta ve belli bir tecrübe varl›¤›ndaki birkaç uygulama ile s›n›rl› kalmaktad›r. Rejyonal anestezide ultrasonun kullan›ma girmesi, bu ifllemlere karfl› ilgiyi art›rm›flt›r.13,14 Ultrason, i¤nenin hem do¤ru yerleflimini hem de derinli¤inin tahmin edilebilmesi için, kemiksel iflaret noktalar›n›n lokalizasyonu ve uzaysal iliflkilerini (örn. derinlik) göstermek amac›yla kullan›labilir. Kemik ç›k›nt›lar›n ard›nda kalan yap›larda oldu¤u gibi, derin yap›lar›n görüntülenmesi, önemli ölçüde tecrübe ve beceri gerektirir. Ek olarak, kemik yap›larla engellenme ve i¤ne yerlefliminin derinli¤i nedeniyle, i¤nenin ve i¤ne-sinir temas yüzeyinin görülmesi zor olabilir. Bu s›n›rlamalar ve sinir yap›lar›n›n santral nöroaks ile yak›n iliflkide olmalar› nedeniyle, ultrason eflli¤inde nöroaksiyel, lomber pleksus ve paravertebral bloklar›n standart uygulama olarak ö¤retilmesi bu bloklar›n güvenli¤i konusunda sorular› art›rm›flt›r. Bu kitab›n bask›s› s›ras›nda, nöroaksiyel anestezi ve perinöroaksiyel yerleflimli sinirler ile pleksuslar›n ultrason eflli¤indeki bloklar› tam olarak tan›mlanmam›flt›. Günümüzde ultrason rehberli¤inde veya ultrason eflli¤inde yap›lan blok teknikleri, ultrason anatomisine hakim olmak için önemli ölçüde zaman harcayan uzmanlar taraf›ndan uygulanmaktad›r. S›kl›kla, en tecrübeliler bile, kiflisel olarak, ultrason eflli¤inde yap›lan santral nöroaksiyel bloklar›n, rutin uygulama için pratik olmad›¤›n› kabul etmektedirler. Ör- 474 KISIM 6 Ultrason Eflli¤inde Nöroaksiyel ve Perinöroaksiyel Bloklar ne¤in, bizim prati¤imizde ultrason, lomber pleksus ve paravertebral bloklar için giderek artan flekilde kullan›l›rken, ço¤u santral nöroaksiyel blok ultrason kullan›lmadan yap›lmaktad›r. Bu nedenle ve bunlar›n standart teknikler oldu¤u yönünde bir yanl›fl izlenim vermekten kaç›nmak için, tam olarak tan›mlanm›fl, kabul edilmifl ifllemler olarak de¤il, ultrason anatomisi konusu içerisinde tart›flmay› tercih ettik. Böylece, okuyucu sunulan anatomik, farmakolojik ve teknik bilgiyi, kendi tekni¤ini oluflturmak ve/veya kendi prati¤inde bu teknikler için ultrasonun uygulanabilirli¤i konusunda karar vermek için kullanabilir. KAYNAKLAR 1. Cook TM, Counsell D, Wildsmith JA. Major complications of central neuraxial block: report on the Third National Audit Project of the Royal College of Anaesthetists. Br J Anaesth. 2009;102(2):179-190. 2. Stiffler KA, Jwayyed S, Wilber ST, Robinson A. The use of ultrasound to identify pertinent landmarks for lumbar puncture. Am J Emerg Med. 2007;25(3):331-334. 3. Broadbent CR, Maxwell WB, Ferrie R, Wilson DJ, GawneCain M, Russell R. Ability of anaesthetists to identify a marked lumbar interspace. Anaesthesia. 2000;55(11):1122-1126. 4. Furness G, Reilly MP, Kuchi S. An evaluation of ultrasound imaging for identification of lumbar intervertebral level. Anaesthesia. 2002;57(3):277-280. 5. Holmaas G, Frederiksen D, Ulvik A, Vingsnes SO, Ostgaard G, Nordli H. Identification of thoracic intervertebral spaces 6. 7. 8. 9. 10. 11. 12. 13. 14. by means of surface anatomy: a magnetic resonance imaging study. Acta Anaesthesiol Scand. 2006;50(3):368-373. Reynolds F. Damage to the conus medullaris following spinal anaesthesia. Anaesthesia. 2001;56(3):238-247. Hamandi K, Mottershead J, Lewis T, Ormerod IC, Ferguson IT. Irreversible damage to the spinal cord following spinal anesthesia. Neurology. 2002;59(4):624-626. Tarkkila P, Huhtala J, Salminen U. Difficulties in spinal needle use. Insertion characteristics and failure rates associated with 25-, 27- and 29-gauge Quincke-type spinal needles. Anaesthesia. 1994;49(8):723-725. Seeberger MD, Lang ML, Drewe J, Schneider M, Hauser E, Hruby J. Comparison of spinal and epidural anesthesia for patients younger than 50 years of age. Anesth Analg. 1994;78(4):667-673. Boezaart AP, Lucas SD, Elliot CE. Paravertebral block: cervical, thoracic, lumbar, and sacral [review]. Curr Opin Anaesthesiol. 2009; 22(5):637-643. Capdevila X, Coimbra C, Choquet, O. Approaches to the lumbar plexus; success, risks, and outcome [review]. Reg Anesth Pain Med. 2005;30(2):150-162. Capdevila X, Macaire P, Dadure C, et al. Continuous psoas compartment block for postoperative analgesia after total hip arthroplasty: new landmarks, technical guidelines, and clinical evaluation. Anesth Analg. 2002;94(6):1606-1613. Seki S, Yamauchi M, Kawamura M, Namiki A, Sato Y, Fujiwara Y. Technical advantages of ultrasound-guided obturator nerve block compared with the nerve stimulating technique [in Japanese]. Masui. 2010;59(6):686-690. Salinas FV. Ultrasound and review of evidence for lower extremity peripheral nerve blocks [review]. Reg Anesth Pain Med. 2010;35(2 Suppl):S16-25. 44 Spinal Sonografi ve Ultrason Eflli¤inde Yap›lan Santral Nöroaksiyel Bloklar ile ‹lgili Bilgiler Wing Hong Kwok ve Manoj Karmakar Çeviri: Fatma Sar›cao¤lu Girifl Ultrason (US), santral nöroaksiyel bloklarda (SNB) i¤nenin yerlefltirilmesinde rehber olarak kullan›ld›¤›nda birçok avantaj sunar. ‹nvazif de¤ildir, güvenli, kullan›m› basit, h›zl› uygulanabilirdir; gerçek zamanl› görüntü sa¤lar, istenmeyen yan etkileri yoktur ve spinal anatomisi anormal veya spinal anatomisinde varyasyon olan hastalarda faydal› olabilir. Kronik a¤r› giriflimleri için kullan›ld›¤›nda, US radyasyona da maruziyeti ortadan kald›r›r veya azalt›r. Tecrübeli ellerde, US epidural i¤ne yerlefliminde kullan›ld›¤›nda, deneme say›s›n› azaltt›¤›,1,4 ilk denemede epidural aral›¤a ulafl›m baflar› oran›n› art›rd›¤›,2 birkaç seviyeden yap›lan denemelere olan ihtiyac› azaltt›¤›,2,4 giriflim s›ras›nda hasta konforunu art›rd›¤› gösterilmifltir.3 Bu avantajlar, Birleflik Krall›ktaki National Institute of Clinical Excellence (NICE)’›; epidural bloklar için ultrasonun rutin kullan›m›n› önermeye yönlendirmifltir.5 Ancak, bu önerilerin klinik uygulamalara uyarlamas›nda belirgin güçlüklerle karfl›lafl›lm›flt›r. Örnek olarak, yak›n zamanda Birleflik Krall›kta anestezistler aras›nda yap›lan çal›flmaya kat›lan kiflilerin %90’›n›n epidural aral›¤› görüntülemek için US kullanmak üzere e¤itim almad›klar› gösterilmifltir.6 Bu bölümde, biz omurgan›n ultrasonografik görüntüleme tekniklerini, iliflkili sonoanatomiyi, ve US-eflli¤inde yap›lan SNB ile santral nöroaksa yak›n sinir bloklar›n›n kullan›lmas› için pratik fikirleri ana hatlar›yla tan›mlad›k. Tarihçe Bogin ve Stulin, olas›l›kla, santral nöroaksiyel giriflimsel uygulamalarda US kullan›m›n› ilk rapor edenlerdir.7 1971’de, lomber ponksiyonlar için US kullan›m›n› tan›mlam›fllard›r.7 Porter ve ark., 1978’de, lomber omurgay› görüntülemek için US kullanm›fllar ve tan›sal radyolojide spinal kanal›n çap›n› ölçmüfllerdir.8 Cork ve ark.’lar›, epidural anestezi için iliflkili iflaret noktalar›n› lokalize etmek için US kullanan ilk ekiptir.9 Bundan sonra, US ço¤unlukla spinal anatominin önceden görülmesi ve epidural ponksiyondan önce ciltten laminaya ve epidural bofllu¤a olan uzakl›¤› ölçmek amac›yla kullan›lm›flt›r.10,11 Daha yak›n zamanda, Almanya Heidelberg’den Grau ve ark.’lar›, özellikle spinal sonografinin günümüzde nas›l anlafl›ld›¤›na yönelik bir seri çal›flma düzenlemifllerdir.1-4,12-15 Bu araflt›r›c›lar, paramedian sagittal aks›n kullan›ld›¤› ve i¤nenin orta hattan yerlefltirildi¤i kombine spinal-epidural blok uygulamas›nda, nöroaksiyel bofllu¤un gerçek zamanl› US ile görüntülendi¤i, iki-uygulay›c›l› tekni¤i tan›mlam›fllard›r.4 Ancak, çal›flmalar›n yap›ld›¤› zamanlardaki US görüntüsünün kalitesi, bugünkü ekipmandan daha düflük seviyede kald›¤› için, kabul edilirli¤i ve bu alandaki daha ileri araflt›rmalar›n geliflmesi duraklam›flt›r. US teknolojisindeki yak›n zamanl› geliflmeler ve görüntü temizli¤i, omurga ve nöroaksiyel yap›lar›n görüntülenmesinde daha fazla netlik sa¤lam›flt›r.16,17 Omurgan›n Ultrason Görüntülemesi Genel Bilgiler Omurga derin yerleflimli oldu¤u için, US görüntülemesinde düflük-frekansl› (2-5 MHz) ultrason ve e¤ri yüzeyli problar›n kullan›m›na ihtiyaç duyulur. Düflük-frekansl› US daha iyi geçifl sa¤lar, fakat ne yaz›k ki, nöroaksiyel yap›lar›n yerleflti¤i derinlikte (5-7 cm) uzaysal çözünürlü¤e sahip de¤ildir. Omurgan›n nöroaksiyel yap›lar› içerisine alan kemik çerçevesi, üzerine düflen US sinyalini, spinal kanala ulaflamadan yans›t›r; iyi kalitede görüntü elde edilmesinde ek bir güçlük olarak ortaya ç›kar. US teknolojisindeki yak›n zamanl› ilerlemeler, US cihazlar›n›n daha büyük görüntü iflleme kapasitesi, birleflik görüntüye ulaflabilirlik ve yeni tarama protokollerinin geliflmesi, özellikle nöroaksiyel bofllu¤un görüntülenebilme özelli¤ini gelifltirmifltir. Sonuç olarak, bugün SNB’ler için uygun olacak flekilde, geçerli bir do¤rulukla nöroaksiyel anatomiyi ay›rt etmek mümkün olmufltur. Ek olarak, teknolojinin bir zamanlar sadece üst düzeyde ulafl›labilir oldu¤unu, günümüzde ise, bunlar› spinal sonografi ve US eflli¤inde yap›lan SNB uygulamalar› için daha uygulanabilir hale getiren, tafl›nabilir US cihazlar›nda kullan›labilen kartl› U.S. sistemlerin oldu¤unu burada belirtmek gerekir. Ultrason Tarama Planlar› Anatomik planlar, bu yaz› içerisinde baflka bir yerde aç›klanm›fl olsa da, nöroaksiyel bofllu¤un görüntülenmesi için bunlar›n anlafl›lmas›n›n önemi, daha detayl› baflka bir de¤erlendirmeyi gerektirir. Üç anatomik plan vard›r: median, transvers ve koronal (fiekil 44-1). Median plan, orta hattan geçerek vücudu eflit sa¤ ve sol yar›lara bölen uzunlamas›na 476 KISIM 6 Ultrason Eflli¤inde Nöroaksiyel ve Perinöroaksiyel Bloklar Median plan Transvers plan Koronal plan Sagittal plan fiEK‹L 44-1. Vücudun anatomik planlar›. pland›r. Sagittal plan, median plana paralel, yere dik olan uzunlamas›na pland›r. Bu nedenle, vücudun tam ortas›ndan geçen median plan, sagittal plan olarak tan›mlanabilir (median sagittal plan). Aksiyel veya yatay plan olarak da bilinen, transvers plan yere paraleldir. Frontal plan olarak da bilinen, koronal plan yere diktir. Omurgan›n US taramas›, hasta otururken, yan dekübit pozisyonunda veya yüzüstü pozisyonda, transvers (tranvers tarama) veya uzunlamas›na (sagittal tarama) aksta yap›labilir. Omurgan›n US taramas› s›ras›nda iki tarama plan› birbirini tamamlar. Sa- gittal tarama, orta hattan (median sagittal tarama) veya paramedian (paramedian sagittal tarama) plandan yap›labilir. Grau ve ark., nöroaksiyel yap›lar› görebilmek için bir paramedian sagittal plan önermifllerdir.12 Nöroaksiyel yap›lar›n US görülebilirli¤i, omurga paramedian oblik sagittal görüntülendi¤inde daha iyi hale getirilebilir. Paramedian oblik sagittal tarama (PMOST) s›ras›nda prob sagittal aksta orta hatt›n 2-3 cm lateraline yerlefltirilir ve ayn› zamanda hafif mediale do¤ru, orta hatta do¤ru, e¤ilir (fiekil 44-2). Medial e¤im verilmesinin nedeni, US sinyalinin spi- 45 Torasik Paravertebral Bofllu¤un Sonografisi ve Ultrason Eflli¤inde Torasik Paravertebral Blok ile ‹lgili Bilgiler Catherine Vandepitte, Tatjana Stopar Pintaric ve Philippe E. Gautier Çeviri: Gökhan Özkan ve M. Burak Eflkin Torasik paravertebral blok (PVB) toraks, gö¤üs duvar› ve meme cerrahisi olacak hastalarda perioperatif analjezi veya kot k›r›klar›nda a¤r› tedavisi için tan›mlanm›fl bir tekniktir. Ultrason rehberli¤i paravertebral bofllu¤u (PVS) ve i¤ne yerleflimini tan›mlamada, lokal anestezi¤in yay›l›m›n› görüntülemede yard›mc› olmas› için kullan›labilir. Önemli olarak, yak›n komflulu¤undaki kemik yap›lar ile ultrason görüntüsünün kar›flmas› ve oldukça hassas nöroaksiyel yap›lara yak›nl›k ultrason görüntülemesinden ba¤›ms›z olarak iyi tan›mlanm›fl tüm teknik önlemlerin uygulanmas›n› zorunlu k›lmaktad›r. Bu bölümde, spesifik teknikler ve ad›m ad›m yönlendirmelerin oldu¤u bir yemek kitab› oluflturmaktan ziyade torasik PVB’un genel prensiplerini tan›mlad›k. Okuyucuya burada anlat›lan anatomik bilgileri ve teknikleri kullanarak kendi klinik deneyimleri do¤rultusunda bir yaklafl›m oluflturmas› önerilmektedir. Anatomi ve Genel Bilgiler Torasik PVB torasik spinal sinirler ve dallar›n›n yan› s›ra sempatik trunkusu içeren paravertebral bofllu¤a lokal anestezik enjeksiyonu ile gerçeklefltirilir. Anatomik olarak paravertebral boflluk kotlar›n bafl ve boyunlar› aras›nda kalan kama fleklinde bir aland›r (fiekil 45-1). Bofllu¤un posterior duvar› süperior kostotransvers ligaman taraf›ndan, anterolateral duvar› pariyetal plevra ile endotorasik fasya taraf›ndan ve medial duvar›da vertebra gövdesinin lateral yüzeyi ve intervertebral disk taraf›ndan oluflturulur.1 Paravertebral boflluk medialde kotlar›n bafl ve boyunu alttan ve üstten çaprazlayan intervertebral foramen arac›l›¤› ile epidural bofllu¤a ba¤lan›r.2-5 Bu nedenle, paravertebral bofllu¤a yap›lan lokal anestezik enjeksiyonu s›kl›kla tek tarafl› (veya bilateral) epidural anestezi ile sonuçlan›r. Paravertebral bofllu¤un sefalad s›n›r› tan›ml› de¤ilken kaudad s›n›r›n› psoas kas›n›n L1’deki bafllang›ç noktas› oluflturur.6 Benzer flekilde paravertebral boflluk lateralde interkostal boflluk ile iliflkili- dir. Bu iliflkiden dolay› lokal anestezik interkostal sulkusa yay›larak ifllemin interkostal blok ile sonuçlanmas›na sebep olabilir (fiekil 45-2). Transvers In-line Teknik Ultrason kullan›lmadan yap›lan tekniklere benzer flekilde hasta oturur ya da ifllem yap›lacak cerrahi bölge en üstte olacak flekilde, lateral dekübit pozisyonuna getirilmelidir. Lineer ya da konveks prob kullan›labilir ancak konveks prob sadece zay›f hastalarda kullan›lmal›d›r. Yüksek frekansl› (10-12 MHz) prob spinöz ç›k›nt›lar›n hemen lateraline konularak seçilen seviyede aksiyal (transvers) planda görüntü elde edilir (fiekil 45-3). Ço¤u hasta için görüntülemeye bafllarken derinlik yaklafl›k 3 cm olarak ayarlan›r. Transvers ç›k›nt› ve kotlar hiperekoik yap›lar olarak altlar›ndaki akustik gölgelenme ile görüntülenirler (fiekil 45-3). Öncelikle transvers ç›k›nt› ve kotlar belirlendikten sonra prob, torasik paravertebral bofllu¤u ve bitifli¤indeki interkostal bofllu¤u belirlemek için komflu kotlar aras›ndaki interkostal bofllu¤a do¤ru hafifçe kaudale hareket ettirilir. Paravertebral boflluk, afla¤›da plevra ve yukar›da da internal interkostal membran›n hiperekoik yans›malar› ile s›n›rlanm›fl hipoekoik kama flekilli bir tabaka olarak görüntülenir (fiekil 45-3). Plevran›n hiperekoik çizgisi ve alt›ndaki hiperekoik hava artefaklar› solunum ile hareket ederler. Bu tekni¤in hedefi i¤neyi paravertebral bofllu¤a yerlefltirmek ve lokal anestezi¤i enjekte etmektir ki bu plevran›n afla¤› do¤ru yer de¤ifltirmesine sebep olur ve lokal anestezik yay›l›m›n›n uygun oldu¤unu gösterir (fiekil 45-3). Ultrason eflli¤inde yap›lan PVB temelde yüzeyel, kolay bir teknik olmas›na ra¤men i¤ne ve i¤ne ucunun görüntülenmesi ile i¤nenin gidifl do¤rultusundaki kontrolü, dikkatsizlik sonucu intervertebral foremene girifl veya plevran›n delinmesinden korunmak için gereklidir. Bu sebepten dolay›, obez hastalarda nöroaksisin merkezine do¤ru yön- 498 KISIM 6 Ultrason Eflli¤inde Nöroaksiyel ve Perinöroaksiyel Bloklar özefagus aort Akci¤er Sempatik gangliyon Spinal Sinir Ekstraplevral Subendotorasik Torasik Paravertebral Kompartmanlar Visseral plevra ‹nterplevral aral›k Pariyetal plevra Endotorasik fasya Kot fiEK‹L 45-1. Torasik paravertebral bofllu¤un ve paravertebral blokla iliflkili olan yap›lar›n›n flematik sunumu. Klavikula Trakea Kot Akci¤er LA yay›l›m› Kot LA yay›l›m› fiEK‹L 45-2. (A) Paravertebral boflluk içindeki lokal anestezik (5 ml) yay›l›m›n›n yeniden yap›land›r›lm›fl üç boyutlu manyetik rezonans görüntüsü. (B) Torasik paravertebral boflluktaki lokal anestezik (LA) yay›l›m›n›n bilgisayarl› tomografi görüntüsü. Kontrast›n parietal plevran›n alt›nda anteriordan posteriora ve medialden laterale do¤ru yay›l›m görülüyor. 46 Lomber Paravertebral Ultrason Görüntüsü ve Lomber Pleksus Blokaj›n›n Önemi Manoj Karmakar ve Catherine Vandepitte Çeviri: Bülent Atik ve O¤uz K›l›çkaya Girifl Lomber pleksus blokaj›nda (LPB) sinir stimülatörü k›lavuzlu¤u bölümünde anlat›ld›¤› gibi geleneksel olarak yüzeysel anatomik iflaret noktalar› kullan›larak i¤ne girifl noktas› ayarlan›r ve kuadriseps femoris kas›n›n kas›lmas› aran›r. Buradaki önemli nokta; lomber pleksus blokaj› s›ras›nda, pleksusun derin yerleflimli ve büyüklü¤ü nedeniyle, yüksek doz lokal anestezik kullan›lmas›d›r. Lomber pleksusun derin anatomik yerleflimi nedeniyle iflaret noktalar›ndaki ufak bir hata ya da i¤ne ilerletilirken yap›lacak ufak bir aç›lanma, i¤nenin pleksusdan çok uzak istenmeyen noktalara ilerlemesine neden olur. Bu yüzden i¤nenin ilerledi¤i yolun ve i¤ne ucunun son yerleflim yerinin monitörize edilmesi, i¤ne yerleflim yerinin ve lokal anestezik yay›l›m›n›n do¤ru olma baflar›s›n› artt›rabilir. lomber pleksus blokaj›, s›ras›nda bilgisayarl› tomografi ve fuloroskopi kullan›m› baflar›y› artt›r›r, ancak bu teknolojilerin ameliyathanelerde kullan›lmas› pratik de¤ildir, pahal›d›r ve yüksek radyasyon maruziyetine yol açar. Günümüzde geliflen teknolojiye ba¤l› olarak, portatif ultrason cihazlar›n›n kullan›fll› ve ulafl›labilir olmas›, ayr›ca ultrason görüntülerinin netliklerinin artmas› nedeniyle, ultrason eflli¤inde LPB yap›lmas› mant›kl›d›r.1,2 LPB’de görüntüleme longitudinal veya transvers aksdan yap›l›r. Ultrason probu, vertebralar›n 3-4 cm lateraline yerlefltirilir. Görüntüleme için afla¤›daki ayarlar genellikle kullan›l›r: • • • • • Abdominal ayarlar seçilir Derinlik: 11-12 cm Frekans: 4-8 MHz Doku harmonik imajlar› ve bileflik imajlar› kullan›labilir ve ayarlanm›fl olmal›d›r Parlakl›k ve zaman ayarlar› yap›lmal› Longitudinal Görüntüleme Anatomisi Uygulay›c› bu teknikte öncelikle transvers ç›k›nt›y› longitudinal olarak tan›mal›d›r (fiekil 46-1). Bir baflka teknikte, Anatomi ve Sonoanatomi Psoas kompartman blo¤u olarak bilinen lomber pleksus blokaj›, psoas major kas›n›n posteriorunda bulunan fasial alana (düzleme) lokal anestezik enjeksiyonu yap›lmas›d›r. Çünkü, lomber pleksusun kökleri bu düzlemdedir ve psoas kas›n›n postero-medial kompartman›na yap›lacak lokal anestezik enjeksiyonu ile pleksusun majör dallar› bloke edilebilir (femoral sinir, lateral femoral kutanöz sinir, obturatuar sinir). Lomber pleksusu içeren fasyal alan›n ön s›n›r›; psoas kas› kompartman›n anterior üçte ikisi ile transvers prosesin önü, vertebral korpusun anterolateral s›n›r› ve psoas kas›n›n 1/3 posterioru aras›ndad›r. Bu s›n›rlar›n, bu nedenle LPB s›ras›nda neden anatomik iflaret noktas› olarak kullan›ld›¤›n› aç›klamaktad›r. fiEK‹L 46-1. Santral nöroaksis, transvers ç›k›nt› ve i¤ne ile derin lomber pleksusu de¤erlendirmek için longitudinal prob pozisyonu (konveks prob, longitudinal görüfl) kullan›l›r. Ultrason Eflli¤inde Nöroaksiyel ve Perinöroaksiyel Bloklar 504 KISIM 6 ler ve tipik hipoekoik kas görüntüsünden oluflur (fiekil 462B). Bununla birlikte, baz› hiperekoik çizgiler yo¤unlaflarak uygulay›c›n›n longitudinal görüntülemede lomber pleksus köklerini bulmas›n› zorlaflt›r›r, bu nedenle, longitudinal teknik sinir stimülatörü kullanmadan güvenilir de¤ildir. Bu durum, psoas kas› ba¤ dokusunun (örn., septa, tendonlar) kal›n olmas›ndan kaynaklan›r, bu yap›lar sinir kökleri ile kar›flt›r›labilir. Prob sefale do¤ru ilerletildi¤inde baz› hastalarda, böbre¤in alt polü L2-L4 aras›nda görüntüye girebilir (fiekil 46-3A ve B). Sefalik Sefalik öncelikle sakrumun düz yüzeyi görüntülenir daha sonra proksimale do¤ru görüntülemeye devam edilerek sakral hatt›n kesildi¤i yerde L5-S1 intervertebral aral›¤› bulunur. L5’in transvers ç›k›nt›s› görüntülendikten sonra sefale do¤ru ilerleyerek di¤er lomber vertebralar kolayl›kla görüntülenebilir. Transvers ç›k›nt›n›n “trident sign (üç diflli m›zrak belirtisi)” akustik gölgesi karakteristiktir (fiekil 46-2A). Transvers ç›k›nt› görüntülendikten sonra, transvers ç›k›nt›n›n akustik penceresinden psoas kas› görüntülenebilir. Psoas kas›, transvers ç›k›nt›n›n derininde, hiperekoik çizgi- Sefalik A Böbrek PsMK fiEK‹L 46-2. (A) Lomber paravertebral bofllu¤un anatomisinin ultrason görüntüsünde transvers proses yaklafl›k 3 cm derinlikte görülmektedir. Düflük frekansta aç›l› prob ile derin lokalizasyonlar için optimum görüntülenme sa¤lamakta ve mükemmel aç›sal görüfl oluflmaktad›r. (B) Lomber paravertebral bofllu¤un ultrason görüntüsünde yer alan yap›lar etiketlenmifltir. TP, transvers proses; LP, lomber pleksus; kökleri; PsMK, psoas majör kas›. fiEK‹L 46-3. (A) Lomber paravertebral bofllu¤un L2-L3 seviyesinde ultrason imaj›nda yaklafl›k 5cm derinlikte sol tarafta böre¤in alt polü görülmektedir. (B) Lomber paravertebral bofllu¤un L2-L3 seviyesinde ultrason imaj›nda yaklafl›k 5cm derinlikte sol tarafta böre¤in alt polü ve di¤er görüntüler etiketlenmifldir. TP, transvers proses. KISIM 7 Ultrason Rehberli¤inde Anatomi Atlas› Çeviri: Abdülkadir At›m ve Memduh Yetim Oksipital Major Sinir, Transvers Görünüm 514 Vertebral Arter, Transvers Görünüm 548 Oksipital Major Sinir, Longitudinal Görünüm 516 Vertebral Arter, Longitudinal Görünüm 550 Mandibular Sinir 518 Maksiller Sinir 520 Supraklavikular Brakiyal Pleksus 552 Torasikus Longus Siniri 522 Supraskapular Arter ve Sinir 524 Subklavyen Arter, Dorsal Skapular Arter ve Brakiyal Pleksus 554 Supraskapular Arter ve Sinir (Devam›) 526 ‹nfraklavikular Brakiyal Pleksus, Transvers Görünüm 556 Supraskapular Sinir, Longitudinal Görünüm 528 Dorsal Skapular Sinir 530 ‹nterkostal Alan, Üst Torasik Seviye 532 ‹nterskalen Brakiyal Pleksus, Transvers Görünüm, C5 Seviyesi 534 ‹nterskalen Brakiyal Pleksus, Longitudinal Görünüm 536 ‹nterskalen Seviyede Frenik Sinir 538 Aksesuar Frenik Sinir 540 Ansa Servikalis ve Frenik Sinir, Transvers Görünüm 542 Vagus Siniri 544 Stellat Gangliyon 546 ‹nfraklavikular Brakiyal Pleksus, Lateral ve Posterior Kord, Longitudinal Görünüm 558 ‹nfraklavikular Brakiyal Pleksus, Medial Kord, Transvers Görünüm 560 ‹nfraklavikular Brakiyal Pleksus, Medial Kord, Longitudinal Görünüm 562 Aksiller Sinir 564 Aksilla: Median, Ulnar, Radial ve Muskulokutanöz Sinirler 566 Aksilla: Muskulokutanöz Sinir 568 Aksilla: Ulnar Sinir 570 Midhumerus: Posterior Antebrakiyal Kutanöz Sinir ve Radial Sinir 572 Ultrason Rehberli¤inde Anatomi Atlas› 514 KISIM 7 Oksipital Major Sinir, Transvers Görünüm Lateral - Kranial fiEK‹L 7.1.1A Oksipital major sinirin görüntülenmesinde ultrason prob pozisyonu, transvers görünüm. fiEK‹L 7.1.1B Oksipital major sinirin ultrason görüntüsü, transvers görünüm. KISIM 8 Yüzeyel Anatomi Atlas› Çeviri: Abdülkadir At›m ve M. Burak Eflkin Yüz, Boyun ve Gö¤üsün Üst K›sm›n›n Önden Görünümü 670 Yüz, Boyun ve Gö¤üsün Üst K›sm›n›n Yandan Görünümü 671 Gö¤üs, Gövde ve Kolun Üst K›sm› 672 S›rt ve Kolun Arka K›sm› 673 S›rt, Kol ve Ön Kolun Arka K›sm› 674 Gövde 675 Omuz ve Üst Ekstremite 676 Alt Ekstremite Önden Görünüm 677 Alt Ekstremite Arkadan Görünüm 678 Ayak Bile¤i ve Aya¤›n Önden Görünümü 679 Ayak Bile¤i ve Aya¤›n Arkadan Görünümü 680 Yüzeyel Anatomi Atlas› 670 KISIM 8 Yüz, Boyun ve Gö¤üsün Üst K›sm›n›n Önden Görünümü Supraorbital kenar Kulak Zigomatik kemik Mental protuberans Mandibula Eksternal juguler ven Suprasternal çentik Troid kartilaj Krikoid kartilaj Supraklaviküler fossa Trapezius kası Klavikula Sternokleidomastoid kas (klavikular başı) Sternum Sternokleidomastoid kas (sternal başı) Akromion fiEK‹L 8.1A. Yüzeyel iflaretler: yüz, boyun ve gö¤üsün üst k›sm›n›n önden görünümü.