Dyorum Mayıs 2015

dekorasyon ve ev yaşamı dergisi
Gökyüzünün Mavisi
Doğanın Yeşili
Dekorasyonla Buluşuyor
Ekranın
Sevilen Yüzü
Alper Kul
Mobilyalara Yazlık Bakım
dyo’nun sizlere armağanıdır 4 ayda bir yayınlanır Mayıs 2015 sayı:8
dyorum
D
oyasıya yaşadığımız kış mevsiminin ardından içimizi ısıtan, dolu dolu yaşayacağımız sıcak
günler sonunda geldi. Güneşin sıcaklığı, yeşilin canlılığı, mavinin içimizde uyandırdığı sonsuzluk
duygusuyla harmanlanan yaz günleri başlı başına bir huzur kaynağı.
Güzel havaların içimizde uyandırdığı mutluluk duygusu ve yenilenme isteği sadece bizi değil, evlerimizi
de sarıyor. Evlere, yaza özel, küçük küçük dokunuşlar gerekiyor. Dyorum’un sizler için hazırladığımız bu
yeni sayısında içinizi kıpır kıpır edecek konularla karşınızdayız. Yazın o yüksek enerjisinden yararlanmak
evlerin de hakkı. Doğanın yeşilini, denizin mavisini evlere taşımanın, evlerde yaz havası oluşturmanın
ipuçlarına göz atabilirsiniz. Bunun yanı sıra evlerin baş kahramanı mobilyaları da unutmamak gerekir.
Yaza özel bir hazırlık onlar için de gerekli. Mobilyaların özelliklerini göz önünde bulundurarak bakım
yapıp mobilyalarınızı ilk günkü görünümlerine kavuşturabilirsiniz. Bahçedeki çiçeklerin kokusunu ev
tekstil ürünlerine taşıyıp sadece kullandığınız değil, dolaplarda muhafaza ettiğiniz eşyalarınızın da en az
bahçedeki çiçekler kadar güzel kokmasını sağlayabilirsiniz. Ev için son sürat hazırlıklar devam ederken
kendinizi de ihmal etmemeniz gerekiyor. Yaz aylarında sıklıkla yaşanan güneş çarpmasını engellemek
mümkün. Nasıl sorusunun cevabını dergimizde bulabilirsiniz.
Her yeni gün doğan güneşin içinizi ısıtacağı, renkli, güzel haberlerle mutluluğunuza mutluluk katacağınız
güzel bir yaz geçirmeniz dileğiyle…
Dyo adına yayınlayan
Yaşar Holding Adına
İmtiyaz Sahibi:
İdil Yiğitbaşı
Genel Yayın Yönetmeni
(Sorumlu)
Bülent Tomaç
Yayın Kurulu
Yasemin Gezginer, Tijen Doyuran,
Yasemin Espit, Banu Özdemir
Yayın Koordinatörü
Can Erçakıca
Editör
Nida Özer
Kreatif Yönetmen
Duygu Bayındır
FRBD Yayın Reklam İletişim ve Organizasyon Tic. Ltd. Şti.
Altan Erbulak Sk. Hoşkalın Apt. No:6, Kat:3, D:6
Mecidiyeköy, İstanbul
Tel: 0212 274 98 10-11-12-13/Faks:0212 274 98 60
Katkıda Bulunanlar
Elif Cin, Volkan Doğar,
Mübeccel Hamlacıbaşı
Renk Ayrımı ve Baskı
Şan Ofset
Hamidiye Mah. Anadolu Cad. No: 50
Kağıthane/İstanbul
Tel: 0212 289 24 24
Dyorum dergisinin içerik ve tasarımı FRBD Yayın
Reklam İletişim ve Organizasyon Tic. LTD ve ŞTİ
tarafından yapılmış olup, Fikir ve Sanat Eserleri
Yasası kapsamında eser koruma altındadır. Dyorum dergisinde yayınlanan yazı ve fotoğrafları
yayma hakkı ve Dyorum markası ve logosu Yaşar Holding A.Ş.’ye aittir. Kaynak gösterilmesi ve
ticari amaçlarla kullanılmaması koşuluyla alıntı
yapılabilir. Dergide yayınlanan yazılar, yazarların
kişisel görüş, yorum ve tavsiyelerini içermektedir. FRBD Yayın Reklam İletişim ve Organizasyon
Tic. LTD ve ŞTİ veya Yaşar Holding A.Ş. yazılarda
yer alan bilgi, görüş ve tavsiyeler nedeniyle doğabilecek maddi veya manevi zararlardan hiçbir
şekilde sorumlu değildir.
Yayın Türü: Yerel, süreli, 4 aylık
3
DEKORASYON İPUCU
Yazlık Evlerin
Değişmeyen Modası
S
öz konusu yazlık evler olduğunda akla ilk gelen renktir mavi. Gökyüzünün sonsuzluğu, denizin insan içinde
uyandırdığı derinlik duygusu yazlık evleri de bünyesi altına
alır. O yüzden yazlık evlerin değişmeyen modasıdır mavi.
Dekorasyon ve ürün seçimi zevke bağlı olsa da, renklerin insan psikolojisi üzerindeki etkilerini de göz ardı etmemekte
fayda var. Soğuk renk skalası arasında yer alan mavinin en
belirgin özelliği yarattığı rahatlatıcı etki. Bir evde aradığınız ilk
şey rahatlıksa, maviden ilham alın.
Maviyi sadece duvar rengi olarak düşünmeyin. Mobilyalarda,
ev tekstil ürünlerinde ve aksesuarlarda da kullanılarak evlerde tam olarak yazlık bir ambiyans yaratabilirsiniz. Mavinin en
uyumlu olduğu renk beyazdır. Ev dekorasyonunda iyi birer
kombin oluşturur. Beyaz koltukları mavi çiçekli yastıklarla
birlikte kullanabilirsiniz mesela. Farklı bir alternatif olarak duvarları mavi ve tonlarında boyayıp, aksesuar ve mobilya konusunda ahşap ya da beyaza yönelebilirsiniz.
4
H
a geldi, ha gelecek derken 2015’in yarısı tamamlandı
bile. Bir sürü yeniliği de beraberinde getirdi. Klasik
ve ağır olan her şey, eski yıllar gibi raflara kaldırıldı. 2015
renklerin birbiri ile dans ettiği renkli olduğu kadar eğlenceli bir yılda.
2015 yılı canlı, parlak ve hatta fosforlu renklerle sıkça karşılaşılan bir yıl. Doğanın referans olduğu sarıların, mavilerin,
yeşillerin ve kırmızıların birbiri ile uyum içinde dans ettiği
evler canlılıklarıyla göz dolduruyor. Gerek geniş alanlarda,
gerek ufak dekoratif aksesuarlarda kısaca tepeden tırnağa her alanda canlı renklerle karşılaşmak mümkün.
Renkler bu denli hareketliyken mobilya seçiminde modern çizgilere sahip eşyalar ön plana çıkıyor. Sade ve
gösterişten uzak mobilyalar, küçük detaylarla tamamlanıyor. Aksesuar seçiminde ise sınır yok. Göze hoş gelen,
dekore edilen ortamı tamamladığına inanılan her türlü
büyüklüğe ve renge sahip aksesuarlar evleri süslüyor.
5
DEKORASYON
Atıl Alanlara
AkılCı Çözümler
Özellikle dubleks evlerde İŞLEVSİZ alan olarak düşünülen merdiven
altları aslında akılcı çözümlerle kurtarıcı rolü üstlenebilirler. Bu
alanları dekorasyona dahil edebilir, uygulanacak farklı fikirlerle
değerlendirebilirsiniz. Hem göze hoş görünecek bir görüntüye sahip,
hem de işlevsel bir alan yaratabilirsiniz.
Merdivenler ev içerisinde
en zor dekore edilen
yerlerdendir. Merdiven
altında oluşan boşluk
atıl bir alan olarak
düşünülür. Aslında doğru
uygulamayla verimli
bir alana dönüşebilen
merdiven altları,
depolama alanı olarak
değerlendirilebilir. Kötü
bir görüntü oluşmasını
engellemek için özel olarak
kapak yaptırabilirsiniz.
Farklı alternatifler
olarak açıp – kapanan
kapaklar yerine aynalı
ya da sürgü kapakları
da düşünebilirsiniz.
Merdivenler evin
giriş kapısına yakınsa
ayakkabılarınız için yeni
bir alan yaratabilirsiniz.
Örneğin bu alana küçük
bir dolap yaptırılabilir ve
ayakkabılarınızı buraya
koyabilirsiniz.
6
Sempatik
Bir Kitaplığa Ne
Dersiniz?
Merdiven altını, depo yerine
daha aktif bir alan olarak
kullanma taraftarıysanız
ve kitap okumayı da çok
seviyorsanız kitaplarınızı
muhafaza edeceğiniz
yepyeni bir alana sahip
olabilirsiniz. Merdiven altına
raf yaptırarak kitaplık olarak
kullanabilirsiniz.
mobilyalarınızı yenileyin
Bazen kullanımdan, bazen DE zaman aşımından dolayı mobilyalarda bazı sorunlar
meydana gelebilir. Oluşan küçük sorunlar için mobilyaları değiştirmek yerine ufak
dokunuşlarLA ONLARI YENİLEYEBİLİRSİNİZ. Mutfak, banyo, yatak odası ya da salonda
kullanılan eşyalarda meydana gelen hasarları çözmek oldukça kolay.
Masa Ayakları: Kısa gelen
ve sallanan masanın sabit
durmasını sağlamak için
masa ayağının altına tutkalla
keçe yapıştırın.
Zedelenme Sorunu:
Mobilyaların zedelenen
kısımlarını onarmak
için bir diş fırçası size
yardımcı olacaktır.
Eski bir diş fırçasını
mobilya cilasına batırıp,
mobilyanın zedelenen
kısımlarını zımparalayın.
Daha sonra bir bez
yardımıyla mobilyalarınızı
cilalayabilirsiniz.
Dolap Kapakları: Yerinde
durmayıp, oynayan dolap
kapaklarının menteşelerinin
üst kısmına bir raptiye
yerleştirebilirsiniz.
Hasır Mobilyalar: Zamanla
gevşeme gösteren hasır
mobilyaları sıcak suyla
ıslatın. Ardından güneşte
iyice kurumasını bekleyin.
Daha sonra üzerine limon
esansı sıkın.
7
AYIN EVİ
8
yaşamı keyfe DÖNÜşTÜRÜN
Hayatının geri kalanını okyanus manzarası eşliğinde keyifle geçirmeyi
arzulayan emekli bir çift için dizayn edilmiş olan Coastland House’Ta
doğanın tüm renkleri adeta bir adım ötenizde.
9
AYIN EVİ
Evin her alanını değerlendirmekte kararlı olan mimar, evin dışında kalan atıl
alana masa ve sandalye yerleştirerek balkon havası katıyor.
C
oastland House, emekli bir çift için Carver +
Schicketanz Architects
tarafından hayata geçirilmiş Kaliforniya’da bir proje.
Ev sahiplerinin oldukça bol vakte sahip emekli bir çift olduğunu
göz önünde bulunduran mimarlar, projede geniş bir bahçeye yer
vererek, ev sakinlerinin masmavi
bir gökyüzü altında rahatlayıp,
doğayla baş başa kalabilecekleri
bir mekan yaratmışlar.
Batı tarafında Pasifik Okyanus
manzarasına sahip eğimli bir arazi üzerine inşa edilmiş olan Coastland House, meşe ağaçlarıyla
çevrelenmiş oldukça büyük bir
10
bahçeye de sahip. Taş bir kaide üzerinde yükselen Coastland
House’un tasarımında mimarlar,
cam ve çelik kullanarak projenin
içinde bulunduğu çevrenin doğal güzelliğine vurgu yapmaya
çalışmışlar. Tepenin eğimiyle genişletilmiş evin ağır taş zemini,
hafif çelik ve cam sundurmalarla
birleştirilmiş. Kanat şeklinde tasarlanan çatı ile de evin sıcak yaz
günlerinden minimum derecede
etkilenmesi amaçlanmış.
Evin her bir odası
manzaraya açılıyor
Mimarlar ev sahiplerinin talebi
üzerine oturulacak alanı mini-
mum seviyede tutup daha geniş
bir bahçe alanı oluşturarak manzaradan maksimum derecede
yararlanılacak şekilde projeyi detaylandırmışlar. Evin eski istinat
duvarları, terasları ve perguleleri,
uçurum şeklini taklit eden 3 adet
yalın ve sade terasa dönüştürülmüş. Tamamında cam sürgülü
kapıların kullanıldığı Coastland
House’ta bu sayede hem doğal
havalandırma sağlanmış hem de
iç mekan ile dış dünya arasında
bir geçiş yaratılmış. Bu sayede
evin her bir odasından manzaraya ulaşılması mümkün. Kapı ve
pencereler ile çapraz havalandırma sağlanırken aynı zamanda
11
AYIN EVİ
12
BOYA VE BİRAZ DA DİĞER MALZEMELERİ bir arada kullanarak da hoş bir ambiyans
yaratmanın mümkün olduğunun en güzel kanıtı bu ev.
binaya giren gün ışığı da maksimum seviyeye ulaşmış.
Enerji verimliliği
esas alınmış
Mimarlar Coastland House’ta
sürdürülebilirlik temasını esas alarak projeyi oluşturmuşlar.Yüzme
havuzu, teras ve yürüyüş yollarıyla benzerlerinden farklılaşan
Costland House’ta, kullanılan 4,4
kw fotovoltaik sistemler sayesinde de ihtiyaç duyulan enerjinin
yüzde 90’ı yine projenin kendisi
tarafından sağlanıyor. Bir ana sa-
lon, bir misafir odası, bir ofis, yoga
odası, mutfak ve çamaşır odasından oluşan evin tüm odaları birbirleriyle iletişim halinde olacak
şekilde akışkan bir plana sahip.
Tasarımında geri dönüşümlü ve/
veya geri dönüştürülebilecek
materyallerin kullanıldığı Coastland House’ta ayrıca yerin altında bir de yoga stüdyosu bulunuyor. Aynı zamanda misafir odası
olarak kullanılan bu bölümün çatısı, ön bahçenin doğal çimenliklerine kadar uzayan kusursuz bir
görüntü yaratıyor.
Tasarımda nötr renkler
kusursuz ahenk sağlıyor
Kaya kaplamalar ve tik ağacından yapılmış ahşap konstrüksiyona sahip olan Coastland
House’ta teraslarda kireç taşı
kullanılmış. Girişte granitin kullanıldığı Coastland House’un
tasarımında nötr renkler tercih edilmiş. Dünya standartlarında bir sanat koleksiyonuna
ev sahipliği yapan Coastland
House’un iç tasarımında da
kahve ve beyazın muhteşem
ahenginden yararlanılmış.
13
BAHÇE
Bahçelerde
Zen Sanatı
Japon kültüründe önemli bir yere sahip olan Zen stili, bahçelerde
de ayrıcalık yaratıyor. Sade, şık bir bahçeye sahip olmak
istiyorsanız köklü değişikliklerden ziyade ufak dokunuşlarda
bulunarak bahçenizi bir cennete dönüştürebilirsiniz.
Z
en bahçeleri kum, çakıl,
kaya ya da çimen gibi doğal unsurların hakim olduğu Japon bahçesi çeşitlerinden
biridir. Bahçede kullanılan her
bir materyalin zen stilinde ayrı
bir anlamı bulunur. Bunun için
seçimlere dikkat etmek gerekir.
Mesela; stilde oldukça öne çıkan çakıllar okyanusun simgesi
olarak kabul edilir. Kullanıldığı
alana genişlik, ferahlık katacağı
varsayılır. Taşlar, kayalar ya da
kum yardımıyla oluşturulan küçük adacıklar Japon adalarını
temsil eder.
Zen bahçesi oluşturmak için ilk
olarak zemine el atmak gerekir.
14
Zeminin düz olması önemlidir.
Bahçenin zeminini bir tırmık yardımıyla düzenleyin. Üzerini kum,
kaya ya da çakıl taşlarıyla döşeyin. Bunların dışında zemin döşemesi olarak çim de kullanılabilir.
Tercihinizi çimden yana kullanacaksanız sık sık bahçe bakımı
yapmanız ya da yaptırmanız gerekir. Zen bahçelerinde düzen ve
tertip önemli kavramlardır.
Bahçenin zeminine karar verdikten sonra sıra dekoruna gelir.
Mobilya ve aksesuar seçimlerinde bambu, zen heykeller ve su
kanallarını stil anahtarı olarak kabul edip, bu doğrultuda seçimler
yapabilirsiniz.
Çocuklar İçin
Güvenli Bahçeler
Yaratın
Bahar ve yaz aylarında çocukların zaman
geçirmekten büyük keyif aldığı yerlerdir bahçeler.
Çocuklar eğlenceli zaman geçirirken olası
kazaların önüne geçmek ve talihsizlikler
yaşamamak adına ebeveynlerin alabilecekleri
önlemleri sıraladık…
B
ahçenin büyüklüğü, küçüklüğü fark etmeksizin her
zaman için çocukların göz
önünde olmasına özen gösterilmeli. Çocukların bahçede oynayacakları alanlar, sizin evden de
görebileceğiniz açıda olmalı. Her
daim bahçede yanlarında olmasanız bile görüş alanınızda olmaları önemli.
Bahçe duvarları çocukların tırmanamayacakları kadar yüksek
olmalı. Eğer bahçe sınırları duvar değil de çitlerle ayrılıyorsa,
çitlerinde aynı derecede yüksek
ve sağlam olması gerekir. Bahçe
kapıları da tehlike arz eder. Kapıda cam en son alternatif olarak
değerlendirilmeli. Ayrıca kapılar,
açılıp kapanması sırasında çocuğa çarpmayacak şekilde dizayn
edilmeli. Hatta mümkünse kapı
kilidi yüksek şekilde ayarlanmalı.
Sürgülü kapıların güvenlik açısından çok daha fazla artısı bulunuyor. Bahçelerde en çok tedbire
ihtiyaç duyulan alanlar ise havuzlar. Eğer bahçenizde bir havuz
varsa kenarlarına mutlaka çocuk
bariyeri konulmalı. Çocuk bariyerlerinde kapı çocukların açamayacağı şekilde kilitlenmeli.
Barbekü gibi yanıcı, çim kesme
makinesi gibi kesici ve tehlikeli
aletler çocukların ulaşamayacağı
yerlerde muhafaza edilmeli.
15
MAKALE
ULUSAL YETERLİLİK SİSTEMİ VE
İNŞAAT SEKTÖRÜNDEKİ ÇALIŞMALAR
Elif Özlem BABAOĞLU / Mesleki Yeterlilik Kurumu, Sınav ve Belgelendirme Dairesi Başkanlığında İstatistikçi olarak görev yapmaktadır.
Zeynep ATİK Mesleki / Yeterlilik Kurumu, Sınav ve Belgelendirme Dairesi Başkanlığında Uzman Yardımcısı olarak görev yapmaktadır.
M
esleki Yeterlilik Kurumu
(MYK), ulusal ve uluslararası meslek standartlarını
temel alarak, teknik ve meslekî
alanlarda ulusal yeterliliklerin
esaslarını belirlemek, bu yeterlilikler dikkate alınarak, denetim, ölçme, değerlendirme, belgelendirme ve sertifikalandırmaya ilişkin
gerekli ulusal yeterlilik sistemini
kurmak, işletmek ve ulusal yeterlilik çerçevesi ile ilgili faaliyetleri
yürütmek amacıyla 21 Eylül 2006
tarihinde kurulmuştur.
MYK tarafından yürütülen faaliyetler ile eğitim ve istihdam
arasındaki ilişkiyi kurmak, uluslararası kıyaslanabilirliği sağlamak,
nitelikli işgücüne erişimi kolaylaştırmak, mesleki yeterliliklerin
değerlendirilmesinde geçerlilik,
güvenilirlik ve şeffaflık sağlamak
ve kariyer hareketliliğini desteklemek hedeflenmektedir.
Nitelikli işgücünün geçerli, güvenilir, şeffaf ve uluslararası kriterlere göre belgelendirilmesini sağ-
16
lamak amacıyla MYK tarafından
personel belgelendirme kuruluşları yetkilendirilmektedir. MYK
Mesleki Yeterlilik Belgesi düzenlemek üzere Mart 2015 itibariyle
36 belgelendirme kuruluşu yetkilendirilmiştir. Kuruluşlarca düzenlenen MYK Mesleki Yeterlilik
Belgesi sayısı yine aynı tarih itibariyle 23291’dir.
Yetkilendirilen personel belgelendirme kuruluşları ulusal yeterliliklere göre sınav ve belgelendirme
faaliyetlerini yürüten, TÜRKAK ya
da Avrupa Akreditasyon Birliği
bünyesinde çok taraflı tanıma anlaşması imzalamış başka akreditasyon kurumlarınca ilgili ulusal yeterliliklerde TS EN ISO/IEC 17024
standardı şartlarına uygun oluşturulmuş sistem dâhilinde akredite
edilmiş ve MYK tarafından yapılan
inceleme, denetim ve değerlendirme sonucunda Mesleki Yeterlilik,
Sınav ve Belgelendirme Yönetmeliğinde1 tanımlanan şartları sağladığı tespit edilen tüzel kişiliğe sahip
kurum ve kuruluşlardır.
MYK Mesleki Yeterlilik Belgelerinin kalite güvencesinin sağlanmasına yönelik çeşitli unsurlar
geliştirilmiştir. Belirli kriterler
ışığında, ulusal meslek standartlarının ve ulusal yeterliliklerin
ilgili mesleğe yönelik deneyim
sahibi, sektörünü temsil eden
kurum/kuruluşlarca
hazırlanması, yapılan çalışmaların MYK
tarafından ilgili kriterler ışığında detaylı incelenmesi ve varsa düzeltmelerin yapılması için
taslağı geliştirilen kurum/kuruluşlara bildirilmesi, hazırlanan
taslakların kamunun görüşüne
sunulması ve kamu görüşü sonunda sektör komitesinde incelenmesi, dokümanların kalite
güvencesine yönelik izlenen
faaliyetlerdir. Kalite güvencesine yönelik bir diğer unsur da
yetkilendirilmiş belgelendirme
kuruluşlarının “TS EN ISO/IEC
17024 Personel Belgelendirmesi Yapan Kuruluşlar İçin Genel
Şartlar” standardına göre akredite olmalarıdır. Akreditasyon
sonucunda kuruluşların başvuruları incelenmekte ve yapılan
inceleme sonucunda kuruluş
denetime tabi tutulmaktadır.
Ayrıca söz konusu kuruluşların
faaliyetlerinin, kayıtlarının ve düzenlediği belgelerin MYK tarafından izlenmesine yönelik programlı ve programsız denetimlerin
yapılması ve yaptırılması da sistemin güvenilirliğini artırmaktadır.2
MYK tarafından yetkilendirilmiş
belgelendirme kuruluşu olmak,
kuruluşların ölçme ve değerlendirmeye tabi tutarak belgelendirdikleri kişiler için kalite
güvencesinin bir işaretidir. Bu
sayede ulusal yeterliliklere göre
belgelendirilen kişilerin mesleki
yeterlilik belgelerinin ulusal ve
uluslararası iş piyasasında geçerliliği sağlanmış olmaktadır.
Diğer yandan nitelikli işgücünün sektörde yer alması sektör
verimliliğini artıran faktörlerden
birisidir ve işgücünün niteliğinin
belirlenmesi ve belgelendirilmesi
ulusal yeterlilik sisteminin önemli fonksiyonlarından bir tanesidir.
İşgücü niteliklerinin belirlenmesinde, ölçme ve değerlendirmesinde işçi ve işveren tarafının,
özel sektör temsilcilerinin katkı
sağlıyor olması iş piyasasında
aranan niteliklere cevap vermeye katkı sağlamaktadır.
Verimlilik ile kalite arasında çok
yakın bir ilişki vardır. Üretim
sürecinin çeşitli aşamalarında
kullanılan girdilerin kalitesizliği,
üretimde yavaşlamalara, duraklamalara, önceden belirlenmiş standartlardan sapmalara
yol açarak, verimliliği olumsuz
yönde etkilemektedir. Üretim-
de kullanılan girdilerden biri iş
gücüdür. Bu yüzden işgücünün
kalitesi de verimliliği doğrudan
etkileyen bir faktördür. İyi eğitilmiş, yeterli beslenen, iş kazalarından korunan, çeşitli sorunlarını çözebilen işgücünün daha
verimli olduğu tespit edilmiştir.3
Ülkemizde de son dönemlerde
gerçekleşen ölümlü iş kazaları neticesinde, nitelikli işgücünün önemi hem sektör hem de
kamu otoriteleri düzeyinde tartışılmış ve ulusal çapta iş sağlığı
17
MAKALE
ve güvenliği eylem planı oluşturularak uygulanması kararlaştırılmıştır. Söz konusu eylem
planı kapsamında MYK Mesleki
Yeterlilik Belgelerinin tehlikeli
ve çok tehlikeli işler kapsamında yer alan meslekler için zorunlu olması ve belirli şartlara
bağlı olarak sınav ücretlerinin
işsizlik fonundan karşılanması
gibi önemli hususları içeren “İş
Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile
Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun” Türkiye Büyük Millet Meclisinde görüşülerek 4 Nisan 2015 tarihinde
onaylanmıştır. Resmi Gazete’de
yayınlanmasını takiben tanımlanan süre içerisinde kapsamdaki mesleklerde çalışanlar MYK
Mesleki Yeterlilik Belgesi almak
zorunda olacaklardır.
MYK Mesleki Yeterlilik Belgelerinin desteklenmesine yönelik
bir diğer adım ise Avrupa Birliği
fonlarından sağlanacak bireysel
hibe desteğidir. Bu kapsamda,
MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi almaya hak kazanan kişilerin
sınav ücretleri AB fonlarından
18
karşılanacaktır. Bireysel hibe
desteği ile ilgili çalışmalar halen
devam etmektedir.
Ayrıca, Yapı Müteahhitlerinin Kayıtları ile Şantiye Şefleri ve Yetki
Belgeli Ustalar Hakkında Yönetmelik kapsamında, 1 Ocak 2017
tarihinden sonra inşaat sektöründe çalışacak ustaların MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi sahibi olmaları zorunlu hale getirilecektir.
Tehlike ve çok tehlikeli işler sınıfında yer alan meslekler arasında İnşaat Sektörünün payının
yüksek olduğu göze çarpmaktadır. Tüm bu çerçevede inşaat sektöründe gelinen nokta
değerlendirildiğinde; inşa sektöründe toplam 54 adet ulusal
meslek standardı ve 31 adet
ulusal yeterlilik hazırlanmıştır.
31 ulusal yeterlilikten 25’inde ise
belgelendirme faaliyetleri aktif
olarak sürdürülmektedir.
İnşaat sektöründe yer alan mesleklerin arasında İnşaat Boyacısı
yer almaktadır. Sivil toplum örgütleri ile özel sektörde faaliyet
gösteren öncü firmaların MYK
Mesleki Yeterlilik Sistemine katkıları ile birlikte 4 yetkilendirilmiş
belgelendirme kuruluşu İnşaat
Boyacısı ulusal yeterliliğinde belgelendirme faaliyetlerini yürütmektedir.
İlk yetkilendirmenin yapıldığı
2012 yılından Mart 2015 tarihine
kadar inşaat sektöründe toplam
1407 kişi, İnşaat Boyacısı ulusal
yeterliliği özelinde ise 433 kişi
MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi
almıştır. Ancak, iş sağlığı ve güvenliği eylem planı kapsamında
getirilen zorunluluklar ve sağlanan teşvikler hem de Avrupa
Birliği fonlarından sağlanacak
bireysel hibe destekleri sayesinde inşaat sektöründe belgelendirme faaliyetlerinin artması
planlanmaktadır.
1 Mesleki Yeterlilik, Sınav ve Belgelendirme
Yönetmeliği 5. Bölüm 17. Madde kapsamında detaylı
bilgi yer almaktadır. Mesleki Yeterlilik, Sınav ve
Belgelendirme Yönetmeliği www.myk.gov.tr adresinden
ulaşılabilmektedir.
2 Yaprak AKÇAY ZİLELİ, Ulusal Yeterlilik Sistemine
Genel Bir Bakış ve Kaynakçılık Yeterlilikleri, Mühendis ve
Makine Sayı: 624 Ocak 2012.
3 Erdoğan AVDER, İşletmelerde Verimliliğe Etki Eden
Faktörler ve Örnek Bir Çalışma, 11.05.2007
ON Binlerce
renk arasından
biri sizin için…
Renklendirme sistemi kavramını Türkiye’ye ilk
kazandıran boya markası olan DYO, 25 yılı
aşkın süredir, standart kartela renklerinden
farklı alternatifler arayan ve kendi boyasını
istediği renkte oluşturmak isteyenlerin
hizmetinde. Dyo Renk Pınarı’nda ON binlerce
renk arasından; dekorasyonunuza uygun, sizi
en çok yansıtan rengi seçiyor, kendi boyanızın
mimarı yine kendiniz oluyorsunuz.
O
n binlerce renk formülünün yer aldığı bilgisayar,
renk yapma makinesi ve
karıştırıcı setinden oluşan Renk
Pınarı’nda, seçilen renkler istenilen miktarda üretilebiliyor. Boya
yaptırmaya karar verdiğimizde
iki önemli soruyla baş başa kalıyoruz: “Hangi renk, hangi ürün
en doğrusu”. Renk Pınarı, yanılma payını en aza indirip, seçtiğiniz renge ulaşmanızı sağlar. Bu
özelliği ile istenmeyen sürprizleri
önleyerek kullanıcıların memnuniyetini arttırıyor.
Su bazlı boya ve kaplamaların
renklendirildiği Dyo Renk Pınarı
Sistemi’nde, iç mekânların yanı
sıra, dış cepheler ile ahşap ve
metal boyaları için renk ve ürün
alternatifleri bulmak mümkün.
Dyo’nun standart renklerinin
yanı sıra NOVA, NCS ve RAL
gibi uluslararası renk standartlarından da pek çok renk yapılabiliyor. İşte Renk Pınarı’nda tercih
edebileceğiniz Dyo ürünleri…
İç cephe boyalarında;
Nanoipekmat, Teknoplast,
Dinamik İpekmat, Dinamik Mat,
Dyoplast Silikonlu ve Dyoplast.
Dış cephe boyalarında;
Teknotex, Dinamik Dış Cephe,
Dyosil, Dyotex.
Dış cephe kaplamalarında;
Teknotex Grenli, Dinamik Grenli
ve Texture.
Ahşap ve metal boyalarında;
Hidrolux Parlak Boya ve
Massiveline Su Bazlı Panel Kapı
Boyası.
19
DEKORASYON
Safari’nin Etnik
ve Otantik Dokusu
Afrika Stili ile Evlerinizde
Afrika topraklarının doğal dokuları,
heyecan verici desenleri ve egzotik renkleri
her daim tasarımcıların ilham kaynağı oluyor.
Senenin popüler ev stilleri arasında yer alan
Afrika stilinde bu seneye özgü birkaç ekleme
daha var. Siyah ve kahverengi arasında
gezinen renk skalasına bu yıl koyu yeşil ve
dore paleti de eklendi.
A
li bir
Desen a kilim
ad
ih
Halı y ayı terc e,
m
n
ep
kulla anız, kan s,
rs
va
ediyo için kan
e
perd bambu
li
çiçek
a
d
a
y
lere
desen irsiniz.
lebil
yöne
20
hşap mobilyalar,
aksesuar olarak
kullanılan bambular,
duvarları süsleyen maskeler, yer
döşemesinde kullanılan parkeler,
leopar, zebra gibi hayvanların
formları evinizde otantik bir hava
yaratmak için akla ilk gelenler
arasında. Evinizde otantik bir
atmosfer yaratmak istiyorsanız,
tercihinizi otantik kelimesinin
dekorasyondaki tam karşılığı
olan Afrika stilinden yana
kullanın.
Stil, Afrika’nın her bölümüne
göre farklılık gösterse de doğal
malzemeler, parlak ve göz alıcı
renkler bu stilin özeti niteliğinde.
Kırmızı, sarı ve siyah başta olmak
üzere, mavinin, yeşilin ve morun
en parlak tonları Afrika tarzının
vazgeçilmezleri arasında.
Ancak bu renkleri evinizin
dekorasyonuna yansıtırken,
mekânınızın boyutlarına
bağlı olarak dikkatli olmanız
gerekiyor. Çünkü koyu ve parlak
renkler mekânları olduğundan
daha küçük gösteriyor.
Diğer stillere nazaran daha
gösterişli bir stil olarak
kabul edilen Afrika stili ev
tekstil ürünlerinde de bu tezi
doğruluyor. Kumaş seçiminde
zebra, leopar ve kaplan
desenli tekstil ürünleri tercih
ediliyor. Seçilen tekstil ürünleri
çoğunlukla renkli boncuk ve
etnik figürlerle tamamlanıyor.
Afrika kültüründe bereketi
simgeleyen ağaçtan heykeller,
dekorunuzu destekliyor.
Özellikle bu heykeller doğru
şekilde aydınlatılırlarsa,
yarattıkları etki çok daha fazla
oluyor.
Ahşap mobilyalar, hasır sepetler,
keten ve kenevir dokumalar, jüt
kumaşlar, organik malzemeler
gerçek Afrika stilinin ana
unsurları. Ancak hayvan
dokularını ve el değmemiş
bitki örtüsünün etkisini de
unutmamak gerekir.
Mekanda Afrika stili yaratmanın
en etkili yolu biraz
kontrast yaratmaktan
geçiyor.
Duvarda kullanmayı
düşündüğünüz tablolar
ve maskelerle mekana hareket
katabilirsiniz. Burada dikkat
edilmesi gereken detay
tabloları, yoğun desen kullanılan
koltuk gibi mobilyalara yakın
kullanmayın.
Yalın hatlı mobilyalarla minimal,
kıvrımlı detaylar zarf veya rustik
bir dekorasyon yaratabilirsiniz.
Koyu cilalı ahşap mobilyalar,
zarif kıvrımlar, deri koltuklar ve
bolca hasır dokusu yaratmak
istediğiniz etkiyi verecektir.
Aydınlatma da Afrika
stilinde oldukça önemli. Gizli
ve yumuşak aydınlatma
kullanılabilir. Gölgeli ışık
veren bambu, hasır gibi
malzemelerden üretilmiş
modelleri de tercih edebilirsiniz.
Kalın tablalı ahşap yemek
masasını, masif ayaklı
bambu sandalyelerle
tamamlayabilirsiniz. Masif
dikmeli yatağınızda ise ince
keten ya da balık ağı bir cibinlik
oldukça şık duracaktır.
21
SAĞLIK
Yaz aylarında en sık yaşanan tatsızlıklardan biri de güneş
çarpmasıdır. Keyifli yaz günlerinde cıvıl cıvıl parlayan güneşin
keyfinizi kaçırmasını önlemek için yapmanız gerekenler çok basit.
Y
az aylarının gelmesiyle,
uzmanlar gerek beslenme
üzerine demeçler veriyor,
gerek güneşin neden olacağı,
olumsuz etkilerden korunmak için
yapılması gerekenleri her fırsatta
dile getiriyorlar. Güneş çarpma-
22
sından korunmak için uygulanması gereken ilk kural güneşin en
etkili olduğu 11.00 – 15.00 saatleri
arasında zorunlu olmadıkça güneşe çıkılmamasıdır.
Dışarı çıkılması gerekiyorsa yapılması gereken ilk şey önlem
almak. Güneşten korunmak için
yanınıza aksesuar alın. Güneşin
zararlı ışınları olan UVA ve UVB
ışınlarından korunmak için güneş gözlüğü, geniş kenarlı bir
şapka ya da açık renkli bir güneş şemsiyesi işinizi görecek-
tir. Ayrıca yine aynı ışınlardan
korunmak için mutlaka güneşten koruyucu ürünler kullanın.
Cildinizin özelliklerine göre tercih edeceğiniz ürünler en az 15
faktör olmalı. Güneşe çıkmadan
yarım saat önce bu ürünleri mutlaka uygulayın.
Aşırı sıcaklar vücudun direncini
de azaltır. Bu yüzden ağır işlerle
uğraşmaktan ve spor yapmaktan kaçınılmalı. Bu gibi hareketler
vücudun daha kolay ve daha hızlı
su kaybetmesine neden olur. O
yüzden fazla enerji sarf edecek
hareket ve işlemlerden mümkün
oldukça uzak durmak gerekir.
Koyu renklerin güneşi daha çok
çektiği biliniyor. O yüzden sıcak
günlerde açık renkli elbiseler tercih edilmeli. Elbisenin rengi kadar
rahat hareket olanağı sağlayabilmesi de son derece önemli. O
yüzden mümkün oldukça üste
yapışmayan bol modeller kullanılmalı. Ayrıca yaz ayları için en
uygun kumaş da ketendir.
Yaz aylarında güneşten korunmak
için bol sıvı tüketmek ve doğru
beslenmek de oldukça önemlidir.
Yaz aylarında havanın etkisiyle
vücuttaki su tüketimi normalden
çok daha fazla olur. Aradaki açığı
kapatabilmek için mümkün olan
her fırsatta bol miktarda su tüketilmeli. Ayrıca aşırı yağlı yiyeceklerden de uzak durulmalı.
23
dekorasyon
Evlerin en ferah, en
enerji dolu olduğu
mevsimdir yaz. Tamamen
olmasa da, ev tekstil
ürünlerinden mobilyaya
kadar kullanılan hemen
hemen her şey değişir
evde. Deniz ve yaz
temasının hakimiyetine
giren evlere bu mevsimde
en çok yakışan renk beyaz
ve mavidir. işte Evinizi
yaza hazırlarken, işinize
yarayacak tüyolar…
24
Deniz ve Yaz Teması
Hakimiyetindeki Evler
Mavınin
Beyazla
Uyumu En Çok
Bu Mevsime
Yakışıyor
D
eniz ve yaz temalı evler
denildiğinde akla ilk gelen stildir Akdeniz stili.
Bu konseptteki evlere en güzel
örnektir İtalya, Mısır, Monako
ve Fas gibi Akdeniz ülkelerinde bulunan evler. Genellikle
canlı renklerin tercih edildiği
bu evlerde mavi, beyaz ve yeşil favori renkler olarak görülür.
Yaz temalı bir ev yaratmanın
ilk koşulu mavi renkten geçiyor. Uçuk maviden laciverde
mavinin tüm tonlarını evinizde
kullanabilirsiniz. Maviye en çok
yakışan renk beyazdır. Mavi
duvar, perde, mobilya ya da
aksesuarlarınızı beyaz ile kombine edebilirsiniz. Stilin etkisini
pekiştirmek için taba, kum beji,
deniz yeşili ve krem renklerini
uygulayabilirsiniz. Özellikle iç
duvarlarda sıkça rastlanan bol
renkli mozaikleri zaman zaman balkon ya da teras duvarı
gibi dış cephelerde deneyebilirsiniz. Evinizde, bir değişiklik
yaptığınızda en büyük etkiyi
bırakacak olan alan duvarlardır. Bu yüzden duvarlarınızda
yapacağınız küçücük bir değişiklik evinizin havasını anında
değiştirebilir. Mümkün olduğu
kadar açık renkler kullanmaya
çalışın. Evi sıcak tutmak için
kullandığınız halıları kaldırmanın tam zamanı. Bunun yerine
ince, hafif desenli kilimleri tercih edebilirsiniz.
Yazın vazgeçilmez yerlerinden
Ayrıca eski
sandalyelerinizi
birbirinden farklı
renklere boyayabilir,
mum ve çiçeklerle
hoş bir görünüm
yaratabilirsiniz.
25
dekorasyon
Dinleneceğiniz
Bir Köşeniz
Olsun
Evinizin bahçesi
veya verandanızda,
yazlık evinizde,
havuzbaşı veya
balkonunuzda kendinize
dinleneceğiniz, keyif
alacağınız bölümler
hazırlayın. Rahat koltuk,
şezlonglar mutlaka
olması gerekenler
arasında.
biri olan balkonları ufak değişikliklerle güzelleştirebilirsiniz.
Geniş bir balkonunuz varsa salıncak alabilir; kullanmadığınız
eskimiş kanepelerinizi balkona
taşıyabilirsiniz. Mozaik ve çini
desenli aksesuarlar bu mevsim
için yine en çok tercih edilen
aksesuarlar arasında yer alıyor.
Sarı, turkuaz, beyaz ve mavi
renkteki çini ve mozaik desenli
objeler, kumaş kaplı kanepelerinizle iyi bir kontrast yakalamanızı sağlıyor. Bunların yanı
sıra deniz temalı aksesuarlar
da yaz aylarında evlerde yer
verilmesi gereken detaylardan.
YAZ DEMEK
BAHÇE DEMEK
Doğanın size en yakın, en minimal hali olan bahçede dinlenebilir, çiçeklerle uğraşarak stres
atabilir ya da sevdiklerinizin katılabileceği bir parti düzenleyerek eğlenebilirsiniz. Tabi ki bu
tür aktiviteler için doğru mobilya, aksesuar seçimi ve doğru dekorasyon önemli unsurlar.
Bahçenize, arkanıza yaslanıp,
rahatlayabileceğiniz bir mobilya ekleyin. Ahşap veya hasır
seçenekleri ise her sene olduğu
gibi bu senenin de vazgeçilmezleri arasında geliyor.
İkinci Adresiniz Balkonlar
Yazın balkonlara sığmayan yaşam yavaş
yavaş bahçeye taşar. Çay kahve saatlerinden,
kahvaltı ve akşam yemeklerine kadar uzanan
bahçe keyfinize daha da keyif katmak için
bahçenizde düzenleme yapabilirsiniz.
26
ÜRÜN
Sorunlu yüzeylerde
çözümün adresi: Dr. DYO
Dr. DYO ürünleri; rutubet, lekeli ve isli yüzeyler, su
sızdıran çatı ya da teras, taş, tuğla ve kiremit gibi mineral
yüzeylerde yaşanan sorunları çözmek için geliştirildi.
D
r. DYO serisinde rutubetli
yüzeyler için Dyostop, banyo, mutfak ve bebek odaları
için Dyonem; lekeli ve isli yüzeyler
için Dyotek; çatı yalıtımı için Dyofleks ve Dyofleks Elyaflı; taş, tuğla,
kiremit gibi mineral yüzeyler için
ise Teknolong olmak üzere farklı
sorunların her birine özel formüle
edilen ürünler yer alıyor.
Rutubetli duvarlar en büyük kabuslardan biridir. Sağlık açısından pek çok sakıncayı da beraberinde getiren rutubet sorununu Dyostop ile çözmek mümkün.
Dış kaynaklı bir rutubet sorunu
yaşıyorsanız, Dyostop duvardan
gelen nemi ve rutubeti bloke
ederek sağlıklı bir ortam yaratır.
Yazlık evler, depo ve bodrum
katları, mahzen, kiler gibi yerlerin
iç duvar ve tavanlarında da rahatlıkla kullanılabilir.
Banyo, mutfak gibi ıslak me-
kanlarda oluşan rutubet sorunundan kurtulmak istiyorsanız,
bu sorunları önlemek için tasarlanan Dyonem tam ihtiyacınız
olan ürün…
Çatı ya da terasta su sızıntısı en
çok karşılaşılan sorunlardan biridir. Yalıtım kaynaklı bu sorunun
çözümü akrilik esaslı çatı yalıtım
malzemesi Dyofleks ile çok kolay. Kimyasal etkilere ve güneş
ışınlarına karşı direnci çok yüksek
olan Dyofleks ve elyaf özelliğinin
eklendiği Dyofleks Elyaflı, 4 mevsim koruma sağlıyor.
balkon ve bahçelerdeki doğal
taş, pres tuğla ve beton yüzeylerin
doğal görünümünü uzun yıllar korur. PTFE katkısı ile suyu üzerinde
barındırmaz.
Taş, tuğla, kiremit gibi mineral yüzeyleri korumak amacıyla geliştirilen Teknolong, bu tip yüzeylerde
oluşabilecek sorunlar karşısında
en büyük kurtarıcınız olacak. Restorasyon çalışmalarında da en
çok tercih edilen ürünlerden olan
Teknolong, iç mekanların yanı sıra
Evinizdeki lekeli ve isli duvarlardan şikayetçiyseniz, Dyotek
sizin için en ideal çözümü oluşturuyor. Lekeli ve isli yüzeylere
özel geliştirilen mat iç cephe boyası Dyotek, duvarlarınızın görünümünü yenilerken lekelerin tekrar yüzeye çıkmasını da engeller.
27
enerji
Enerjide
Tasarruf
Dönemi
Ev içerisinde düşünmeden limitsiz harcanan en önemli şey enerji.
Bilinçli ya da bilinçsiz olarak ihtiyaçtan fazla kullanım israfa neden olur. Hem kesenize dikkat etmek, hem de lüzumsuz
harcamalardan sakınmak için tedbirli davranmak gerekir.
28
B
ilinçli tüketimde bulunup, doğru tasarruf çözümlerini
uygulayarak evlerde enerji kaybı önlenebilir. Enerji tasarrufu için atılacak ilk ve en önemli adım ısı yalıtımı. Yapılan sağlıklı bir ısı yalıtım kışın sıcak havanın dışarı çıkmasını,
yazın ise sıcak havanın içeri girmesini önler. Kışın yakıt, yazın
elektrik tasarrufu sağlanır. Sadece duvarla yetinmeyip, camlar
için de önlem almak önemli. Isı kaybını önleyen cam filmleri
sayesinde dışarıdaki havanın içerideki atmosferi bozması engellenebilir. Ayrıca seramik cam filmleri güneşin yoğun ve en
keskin olduğu yaz aylarında zararlı ışınlardan da korur. Ahşap
kapı ve pencereler için izolasyon bantları da kurtarıcı niteliğinde. Oda termostatı ya da termostatik radyatör vanası ısı
derecesine göre enerji tasarrufu sağlar.
Kontrollü Su Tüketimi
Aç – kapa musluklar yerine derecesinin kolaylıkla ayarlanabildiği musluklar su tasarrufu için en uygun olanlardan.
Ayarlanabilir musluklar ortalama 10 – 15 litre su tüketirken,
diğerleri 25 -30 litre arasında su tüketimine neden olur.
Doğru Kullanım Az
Elektrik Harcatıyor
Buzdolabı, ütü, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi vb.
elektrikli ev aletleri mutlaka
kullanım kılavuzunda yer aldığı şekilde kullanılmalı. Üretici firmanın belirttiği ayrıntılar
her daim göz önünde tutulmalı.
Torbası dolan elektrik süpürgeleri olduğundan çok daha
fazla enerji harcar. Bu yüzden
elektrik süpürgelerinin torbala-
rı sıklıkla kontrol edilip, gerekli
durumlarda değiştirilmeli. Isıtıcı
için belirlenen sıcaklık derecesi
de önemli. Çok yükseltmemekte fayda var. Odanın sıcaklık
derecesi bir derece aşağıya düşürüldüğünde bile yüzde beş
oranında enerji tasarrufu sağlanıyor. Ayrıca ısının etrafa eşit
ve rahat olarak yayılabilmesi
için önünde herhangi bir eşya
bulunmaması önemli. Evde en
çok enerji harcayan beyaz eş-
yaların başında buzdolapları
geliyor. Buzdolaplarının ısı yayan aletlerden uzak tutulması
yüzde 10 ile yüzde 15 arasında
enerji tasarrufu sağlıyor. Ayrıca derin donduruculardaki kar
kalınlığının artması daha fazla enerji tüketimine yol açıyor.
Onun için kar kalınlığının 7 milimetreden fazla olmamasına
özen gösterilmeli. Buzdolabının duvara yakın konumlandırılmamasına da dikkat edilmeli.
29
EV TEKSTİL
Baharın Kokusu
Evlere Doluyor
Mis koku denildiğinde akla ilk olarak
baharda açan çiçeklerin etrafa yaydığı
koku gelir. Baharı çağrıştıran bu koku
sadece bahar aylarında değil her mevsim
evlerin havasını değiştirebilir. Bunun için
birkaç ipucunu takip etmek yeterli.
30
E
vlerde rahat ve huzurlu bir
ortam yaratabilmenin bir
yolu da ev içerisinde kullanılan kokulardan geçiyor. Ev
içerisinde kullanılan oda spreylerinin dışında ev tekstil ürünlerine
uygulanacak küçük tüyolarla da
evin kokusunu değiştirebilirsiniz.
Elma sirkesi ve sabunu bir arada
kullanmayı denediniz mi? Bu ikili
kumaşları parlatmanın yanı sıra
sabunun saf kokusuyla evlerde
hoş ve doğal bir hava oluşturur.
Ev tekstil ürünleri kendi arasında
kullanım nedenlerine, kumaşların
özelliklerine göre ayrılır. Yıkama
aşamasında renkleri, kumaşların
özellikleri göz önünde bulundurularak yıkanmalı. Suyun sıcaklığı,
kullanılan deterjanlar son derece
önemli. Kullanım özelliklerini göz
önünde bulundurarak yıkanan ev
tekstil ürünlerinin ömrü çok daha
uzun olur.
Ürünlerin yıkama aşamasında kullanılan deterjan, sabun vb. malzemeler önemle seçilmeli. Parfümlü
olarak üretilen bu ürünlerin seçiminde beğeninize göre tercihte
bulunabilirsiniz. Çiçek özlü kokular her zaman için en çok tercih edilenler arasında yer alır. Ev
tekstil ürünleri yaydıkları kokularla ruh okşarken, yumuşaklığı
ile de kendine hayran bırakmalı.
Dolayısıyla ev tekstil ürünlerinin
temizlik aşamasında yumuşatı-
cı kullanmak gerekir. Böylece ev
tekstil ürünlerinin ilk günkü yumuşaklığını koruduğunu göreceksiniz.
Sadece kullanım aşamasında değil, saklama aşamasında da ev
tekstil ürünleri güzel kokabilir. Ev
tekstil ürünlerinin muhafaza edildiği dolap ya da çekmecelerin
içine lavanta torbası gibi kokulu
küçük torbalar hazırlayıp aralarına yerleştirilebilir. Dolapların
kapısı her açıldığında içerideki
kokunun tüm odaya yayıldığını
göreceksiniz.
Günl
ük
kulla
nılan
tekst
ev
il ür
uygu ünlerine
la
kuma nabilen
ş spr
eyl
ortam
da ho eri
koku
ş
oluşm bir
asını
sağla
r.
31
MODA
z
a
Y
u
B unlar or
Bnusuluy
Ko
Yaz aylarının en
güzel tarafı tüm kış
hasretle beklenen deniz
sezonuna kavuşmak.
kışın tüm yorgunluğunu
atmak için en güzel
dönemlerden olan yaz
aylarında güneşin ve
denizin tadını çıkarırken
modaya ayak uydurmayı
ihmal etmeyin.
32
Y
az aylarının en tatlı günlerinin geçtiği plajlarda şıklığınıza şıklık katacak 2015
modasına göz atmakta fayda
var. 2015 yazı diğer yazlara göre
daha hareketli ve moda anlamında daha farklı geçecek. Bu farklılık sadece mayolarda değil, plaj
modasında tamamlayıcı olarak
kabul edilen terlik, plaj elbiseleri, çanta ve aksesuarlarında da
kendini gösterecek. Sadece desen olarak değil, renk anlamında
da son derece canlı bir sezon.
Bronz bir tene en çok yakışan
renklerden olan sarılar, turuncular ve kahveler sıklıkla plajlarda
boy gösterecek. Bu renkleri düz
olarak kullanmak yerine çiçekli
desenlerle harmanlamak ayrı bir
hava katacak.
Bikiniler bu sezon da plajlarda boy gösterse de yaza esas
damgasını mayokiniler vuruyor. Deyim yerindeyse plajlarda
mayokini rüzgarı esecek. Farklı
modellerdeki mayokiniler plajlarda bir defile havası yaratacak
nitelikte. Tercihini modası hiçbir
zaman geçmeyen bikinilerden
yana kullanmak isteyenler çiçek,
çizgi ve geometrik şekillerle bezenmiş modellere yönelebilir.
Ayrıca bikinilerde çapraz askılı, straplez ve bağcıklı modeller
revaçta. Mayo ve mayokinilerde tek omuzlu, straplez, derin
V yakalı modeller gözde. Seçilen
aksesuarların mayoları tamamlaması önemli. Aksesuar tercihinde renk ve desen olarak proporsiyonunuzu bir bütün olarak
gösterebilecek modellere yönelin. Geniş şapkalar, çiçek desenli
çantalar ve renkli gözlükler bu
senenin kombinleri arasında.
33
MİMARİ
Doğanın Ortasından
Huzura Davet
Yaz – kış, soğuk – sıcak fark etmeksizin doğayla her daim birlikte
olmak huzur verir. Şehrin gürültü ve stresinden uzak doğanın
şefkatli kollarında geçirilen bir hayat ömrüne ömür katar insanın.
34
Evin
dekorasyonu
sırasında
kararsız
kalan aile,
spor ve klasiği
bir arada
kullanıyor.
K
usursuz peyzaj alanları
ve dinginlik veren havuzuyla eşsiz olarak tasarlanan villa ailenin temel
dekorasyon anlayışı çerçevesinde tasarlandı. Oldukça stil sahibi
bir aile evi olma özelliğini taşıyan
bu yapı ailenin her bireyinin özelliklerini göz önünde bulundurarak hazırlandı. Konfor ve lüksün
kusursuz bir şekilde sentezlen-
diği villa, kendisine ait banyoya
sahip dört yatak odasına, kendisine ait giyinme odasına sahip
olan bir ana yatak odasına, salona, sinema salonuna, oyun odasına ve bahçesinde çeşitli meyve
ağaçlarına sahip.
Villadaki her bir oda insanı büyüleyecek güzellikteki havuza
bakıyor. Mimarların önerisi üzerine L şeklindeki ev, mahremiyeti
35
MİMARİ
sağlamak amacıyla, ailenin her
bir bireyinin kendisine ait bir bölüme sahip olacağı şekilde projelendirilmiş.
Ana Tema Rahatlık
Boydan boya kullanılan tüm pen-
36
cereler, neredeyse evin tamamında tek bir düğme ile açılıyor
ve kapanıyor. Zarif bir tasarım
anlayışının hakim olduğu villada,
cilalı beton merdivenler, saflığın
ve temizliğin simgesi bembeyaz
duvarlar ve parke zeminler bulunuyor. Özgürlük kavramı etrafında şekillenen tasarım anlayışı
doğrultusunda evde kullanılan
mobilyalar rahatlık baz alınarak
seçilmiş. Açık renklerin hakim
olduğu evde, oturma alanları
bahçeye göre konumlandırılmış.
Dekoratif objelerin ve tabloların
yoğun bir şekilde kullanılmasıyla
eve hareketlilik katılmış.
Lükse Davet
Modern mimarinin en çarpıcı
örneklerinden biri olan proje,
iç mekanlarında kullanılan malzemelerin kalitesi lüks kavramı
çerçevesinde şekillenen evi eşsiz
kılan özelliklerden bir diğeri. Yatak odalarında kullanılan kompakt ve soft renkler eve ferahlık
duygusu katmış. Bunun yanında
evin tüm yüzeyinde sağlam ve
bakımı kolay malzemelerden yararlanılmış.
Stilde Karma Model
Spor ve klasik stil arasında kalan
evde tek bir stilden bahsetmek
mümkün değil. Daha keskin çizgilere sahip olan koltuklara, klasik
çizgilerle bezenmiş sandalyeler
eşlik ediyor. Modern hatlara sahip
olan yastıklar ortamdaki klasikliği
kırarken, arkanızı döndüğünüzde
sehpanın üzerinde bekleyen nostaljik aksesuarlar fikrinizin değişmesine neden olabiliyor.
Güneş Her Yerden
Destek Veriyor
Evin en büyük özelliklerinden
biri de ışık problemini yaşamaması. Her odada boydan cam
kullanılması ve evin etrafının
boş olması ışık problemini orta-
dan kaldıran özellikler arasında.
Genel olarak ışık problemi yaşanmadığı için aydınlatma olarak spot ve bölgesel aydınlatmalar olarak adlandırılan abajur
ve spotlar kullanılmış. Özellikle
salonda bol miktarda karşılaşacağınız spot aydınlatmalar evin
farklı bir ambiyans kazanmasına olanak sağlamış.
Suyun insan psikolojisine iyi geldiğine inanan
mimar evin salonunu açık balkon uygulaması ile
havuza komşu olarak konumlandırmış.
37
a
r
a
l
a
y
l
i
b
o
M za Özel rı
a
a
l
o
Y ım Tüy
k
a
B
MOBİLYA
Yaz ayına hazır bir şekilde merhaba demek, evinde keyifli
zamanlar geçirmek isteyenler mobilyalarını da yaz için
hazırlamalılar. Mobilyalarınıza uygulayacağınız bakım
sayesinde mobilyalarınız ilk günkü görünümüne kavuşacak.
38
M
obilyalarda gerek kullanım, gerek zamanın getirdiği aşınmalar ya da
hasarlar olabilir. Bakım işlemine
ilk olarak o hasarlı bölgeleri elden
geçirmekle başlayın. Mobilyanın
malzemesine göre tadilat için uygun malzemeyi seçebilirsiniz. Yarık, oyuk gibi tamamlayıcı onarım
gerektiren durumlarında mobilyanın rengine göre seçeceğiniz ma-
cunla oyukları kapatabilir, yama
işleminden sonra zımparalama
yapabilirsiniz. Mobilyaların yüzeyi
pürüzsüz bir hal alana kadar zımparalama işlemine devam edin.
Mobilyalar
Yaza Canlı Girsin
Zımparalama işlemini tamamladıktan sonra mobilyanın malzemesine uygun olarak seçilen
bir boya ile mobilyalara yeni bir
kimlik kazandırabilirsiniz. Boyama işlemini kendiniz gerçekleştirecekseniz iz oluşumunu engellemek için boyayı mobilya gözeneklerinin gidiş yönüne doğru sürmeniz gerekir. Bu şekilde
boyamanın bir diğer avantajı
da, gözeneklerin boyayı daha iyi
emerek ortaya homojen bir renk
çıkmasını sağlamasıdır.
39
MOBİLYA
Mobilyalar
Vernikle Parlasın
Boyama işlemini tam anlamıyla bitirdikten sonra mobilyaları kurumaya bırakmak gerekir.
Mobilyaların
kuruduğundan
emin olduktan sonra son işlem olarak verniklemeyi ihmal
etmeyin. Mobilyalarınızın daha
canlı ve bakımlı göründüğünü
göreceksiniz. İhtiyaca göre bir
ya da iki kat olarak uygulanabilir. Eğer iki kat uygulamayı
düşünüyorsanız ilk sürdüğünüz
40
katın kuruması için yaklaşık 24
saat beklemeniz gerekir.
Tik Mobilyaları Sulayın
Söz konusu yaz olduğunda kullanılan mobilya çeşitleri artıyor.
Hasırdan, ahşaba ve tike, farklı
malzemelerle hazırlanan mobilyalarla karşılaşılabiliyor. Eğer
mobilya çeşitleri arasında tercihinizi tik mobilyalardan yana
kullanıyorsanız güneş etkenini
göz ardı etmeyin. Aşırı güneş,
nem oranının düşmesine neden
olur. Bu da mobilyalar üzerinde zamanla çatlamalar yapar.
Bunu önlemek için haftada iki
gün mobilyalarınızı sulamayı ihmal etmeyin.
Mobilyaların ÖzellikleriNİ
Göz Ardı Etmeyin
Her temizlik malzemesi, her mobilya için uygun değildir. Kullanacağınız temizlik malzemelerini mobilyanın özelliklerine göre
seçin. Böylece mobilyaların ömrünü uzatabilirsiniz.
ÜRÜN
DYO’DAN evlerde
tekno koruma dönemi
DYO’nun Ar-Ge’deki gücünü yansıtan PTFE teknolojisi, iç cephede
Teknoplast, dış cephede Teknotex, dış cephe kaplamalarında ise
Teknotex Grenli ile hayatı kolaylaştırıyor.
Teknoplast
Dyo’nun iç cephe boyaları
kategorisinde özel bir yeri
olan Teknoplast; PTFE katkılı,
ipek mat, silinebilir, dekoratif
bir ürün. PTFE katkısının
Teknoplast’a sağladığı yüksek
yağ itici özelliği sayesinde
yüzeyde oluşan yağ, ketçap,
kurşunkalem ve suluboya
gibi zor lekelerin kolaylıkla
temizlenmesine olanak
tanıyor. Teknoplast, kolay
temizlenen bir ürün olduğu
kadar uygulandığı yüzeylerin
nefes almasına da izin veriyor.
Kokusuz, insan ve çevre dostu
bir ürün… Kolay uygulanıyor,
kolay siliniyor, antibakteriyel
ve örtücülüğü çok yüksek.
olması sayesinde nemin dışarı
çıkmasına izin veriyor.
Teknotex; bir dış cephe
boyasından beklenen tüm
özellikleri içinde topluyor.
Suya, güneş ışınlarına ve
deniz kıyısındaki tuzlu nemin
olumsuz etkilerine karşı
dayanıklı, alkali ve kimyasal
direnci üst noktada… Üstelik
mükemmel bir örtücülüğü var.
Böylece uygulama sırasında da
kolaylık sağlarken, daha fazla
alan boyanabiliyor. Teknotex,
binaları renklendirirken koruyor
ve konforu artırıyor.
Teknotex Grenli
PTFE katkısı ile yağmura, neme
ve güneş ışınlarına karşı yüksek
koruma sağlayan Teknotex
Grenli, dış cephede dekoratif
amaçlı pürüzlü bir görünüm
isteyenler için geliştirilen bir
ürün. Dış cephede Teknotex’in
sunduğu tüm avantajları, dış
cephe kaplamasında Teknotex
Grenli ile yakalamak mümkün.
Teknotex
Teknotex dış cephe boyası,
PTFE katkısı sayesinde yüksek
kir ve su itme direncine sahip.
Bir yandan yağmur suyu
ile kendini temizlerken, su
buharı geçirgenliğinin yüksek
41
RÖPORTAJ
Beyaz Perdeyi
fethetti
“Olur Olur” dedi, olmakla kalmayıp harika bir işin altına
imzasını attı. Sergilediği oyunculukla yediden yetmişe
geniş bir hayran kitlesine sahip olan Alper Kul, 7 Kasım
2014’te seyirciyle buluşturduğu filmi ile var olan tahtını
taçlandırdı. Filmin keyifli hikayesini, obsesyondan dağınıklığa
uzanan yolculuğunu bir de onun ağzından dinleyin…
42
‘‘Kendinizi
sansürlemeden
özgürce hayal
kurabiliyorsanız,
yazma sürecinde
sağlam bir hikâye
yaratabiliyorsanız
ve bunu doğru
kurguluyorsanız
iyi yazıyorsunuz
demektir.’’
İlk filminiz olan “Olur Olur” seyircilerden nasıl tepkiler aldı?
Beni çok mutlu eden bir süreç içerisindeyim. Filmi çekerken bitmiş
halinin nasıl olacağını hayal edemiyorsunuz ama bu iş müziklerinden oyunculuğuna kadar beni
çok tatmin etti. Arkadaşlarımdan,
bana yardımcı olan oyunculardan
ve misafir oyunculardan çok hoş
tepkiler aldım. Aynı zamanda izleyicimiz de filmi çok beğendi, çok
güzel tepkiler geldi. Yaptığımız işi
beğeniyoruz, mutluyuz açıkçası.
İşin hem mutfağında, hem de
sahnesinde yer aldığınız ilk filminiz. Proje nasıl doğdu?
Senaryosunu yazıp çektiğim ilk filmim. Heyecan verici ve uzun bir
süreçti. Filmin senaryosunu Ali Kobanbay ile birlikte yazdık. Ali aynı
zamanda yakın arkadaşım. Birlikte zaman geçirirken yeni projeler
tasarlayıp, bunları tv ekranlarıyla
buluşturuyoruz. Filmin hikayesi de
önceden ortaya koyduğumuz bir
hikayeydi. Bunun üzerine yoğun-
43
RÖPORTAJ
laşmak istedik. Bitti dediğimiz
noktada geriye dönüp 45 kere
daha üzerinden geçtik, revize
ettik. Çok çalıştık yani. Herşey
bittikten sonra oyuncu arkadaşlarımızla paylaştık, onlar da ‘‘biz
de varız’’ dedikten sonra çekmeye karar verdik. Sonraki süreci
zaten biliyorsunuz.
“Yeni şeyler
öğrenebileceğim
sohbetleri
seviyorum.”
Filmin hikâyesinden biraz bahsedebilir miyiz?
Başrol karakterinin platonik bir
aşkı var. 20 yıl sonra platonik aşkıyla karşılaşıyor ve kızın gözüne
girebilmek için onun beğendiği şekilde davranmaya başlıyor.
Kendi olmaktan çıktığındaysa
büyük sıkıntı yaşıyor ve bir hayat
koçuna gidiyor. Filmin sonunda
da kendi değerlerinden yola çıktığında hak ettiği aşkı, sevgiyi
buluyor ve başarıyı elde ediyor.
Amerikalıların “looser” diye tabir
ettiği, bizde ise “yarım akıllı kaybeden oğlanın klasik kahramanlık hikâyesi” diyeyim.
Neden ‘‘Olur Olur’’?
Filmin özü kendin olmakla ilgili... Bunun için birkaç tane isim
bulduk fakat daha önce kullanılmış olduklarını fark ettik.
Toplantıda şu olur mu diyorlar,
olur diyoruz; bu olur mu diye
soruyorlar, olur diyoruz. Ayrıca
“Olur olur” ifadesi filmde de ha-
44
yat koçunun “Bu çocuktan olmaz, olur mu olur, bu çocuktan
olur, olur olur olur” diye sürekli
tekrar ettiği bir kelimeydi. Filmin ismi “Olur Olur” olsun dedik. Daha sonra da gün içerisinde algıda seçicilik oldu. “Olur
olur” kelimesinin hepimizin en
çok kullandığı ifadelerden biri
olduğunu fark ettik.
Kendi filminizi çekmeyi düşünüyor musunuz? Sizi yakın
zamanda yönetmen koltuğunda da görebilecek miyiz?
Yazmayı çok seviyorum. Orada hayal dünyasının sınırı yok.
Yönetmenlikten ziyade yazan
tarafta olmak daha keyif verici.
Şimdilik yönetmenlikle ilgili bir
düşüncem yok.
Oynamak mı daha zor, yazmak mı?
Kendinizi sansürlemeden özgürce hayal kurabiliyorsanız,
yazma sürecinde sağlam bir
hikâye yaratabiliyorsanız ve
bunu doğru kurguluyorsanız
iyi yazıyorsunuz demektir. Oynamak, başka birinin hayalini
yorumlamak oluyor. İlk başta
yazarın ne dediğini anlamanız
gerekiyor. Onun anlatmak istediğine ters düşmeyecek şekilde
yorumlamanız gerekiyor. Yazmak, oynamaktan daha keyifli.
Geçmişe dönecek olursak
oyunculuk merakınız nasıl başladı? Bazılarının çocukluk hayalidir, sizinki de öyle mi?
Lise döneminde tiyatro koluna
girmiştim, ilk orada aklıma düştü diyebilirim. Sonrasında Savaş
Dinçel’i sahnede izleme şansım
oldu. Bu işi meslek olarak yapabileceğimi düşündüm ve peşini
hiç bırakmadım.
Programınız 4-5 saat sürse de
seyirciler “bitse de gitsek” demiyorlar. Konsantrasyonları bozulmuyor veya izlemekten sıkılmıyorlar. Bunun sırrı nedir?
kelimesi
hayatımda
Saygı
önemli bir kelime. Saygı duyarım
ve saygı duyulmasını beklerim.
Tiyatro televizyon gibi değil; izleyici evinden çıkıp geliyor. Birkaç gün önceden karar vermesi
gerekiyor, karar verdikten sonra program yapması gerekiyor.
Birlikte geleceği kişileri organize
etmesi gerekiyor. Bir yolculukla
o tiyatroya gelip bekliyor ve iki
– iki buçuk saat bir kısıtlamaya
giriyor. Hatta Güldür Güldür’ün
çekimleri dört saat sürüyor. Bu
süre içerisinde özgürlüğünden
kısıtlanarak yemek yiyemiyor,
telefonla konuşamıyor günlük
hayatta alışık olduğu bazı şeylere sınırlama getirerek pür dikkat
izliyor. Siz de onları izliyorsunuz,
bu çok muazzam bir özveri. Öncelikle bu duruşa ve her gelen
izleyiciye çok saygı duyuyorum.
Bunun da hakkını vermeye çalışıyoruz. Sağ olsun izleyicimiz de
bizi ödüllendiriyor.
İnsanları eğlendiren biri olarak
sizi ne eğlendirir?
Sohbet etmeyi, sohbet ederken
yeni şeyler öğrenmeyi çok seven biriyim. Gün geçtikçe daha
çok öğrenme merakı uyanıyor
bende, daha çok öğrenme açlığı
ortaya çıkıyor. Güzel sohbetler
ve gerçekten bir şeyler öğrenebileceğim, nitelikli kişilerin olduğu masalarda bulunmak beni
mutlu ediyor.
45
otomobil
46
Devir Yakıt
Otomobil seçerken markası, modeli, rengi, motoru gibi özellikler
kadar göz önünde tutulan başka özellikler de var. Bunlardan akla
ilk geleni harcadığı yakıt oranı. Seçilen otomobilin ne kadar yakıt
harcadığı önemli. Ne de olsa devir artık yakıt tasarrufU devri…
TasarrufU Devri
47
otomobil
yapmak çok daha doğru. Sarı ışık
ve viraj gibi hızın yavaşlatılması
gereken durumlarda ani hareketler yerine yavaş bir şekilde hızı
yavaşlatmak gerekir.
Otomobil ilk çalıştırıldığında rölantide fazla kalmamalı. Bu süre
yaz aylarında 30 – 40 saniye, kışın ise 1 – 2 dakikayı geçmemeli. Yaz ve kış aylarında mümkün
oldukça klima çalıştırmayın. Klima daha fazla yakıt tüketimine
neden olur.
G
erek kullanım, gerekse bakım ile yakıt tasarrufu sağlamak mümkün. Halk arasında ‘‘ayağının altında yumurta
varmış gibi pedala bas’’ deyimi
yakıt tasarrufu için uygulanması
gereken en önemli madde. Hız
yapmak için gaz pedalının sonuna kadar basmaya gerek yok.
Bunun yerine otomobili fazla
zorlamadan hızlandırmak ve var
olan hızı korumak yeterli.
Yokuşta Vitesi
Boşa Almayın
Enjeksiyonlu otomobillerde yokuş aşağı inerken gaza basmayın ve vitesi boşa almayın. Yokuş aşağı inerken enjeksiyonlu
48
otomobiller gaza basılmadığı
takdirde yakıt tüketmiyor. Vitesin boşa atılması da yakıt konusunda bir avantaj sağlamıyor.
Çünkü yokuş aşağı inen otomobillerde vitesin boşa atılması yakıt girişini kesmediği için tüketim
devam ediyor.
Otomobilleri doğru devirde kullanmak da yakıt tasarrufu için
büyük avantaj. İstisnalar dışında
2000 – 3000 devir aralığında
kullanılmalı. Ani çıkış ve ani duruşlar normal oranlardan çok daha
fazla yakıt tüketimine neden olur.
Durulması gereken durumlarda
ayak gazdan çekilmeli hatta vites düşürerek yavaşlamak daha
sağlıklı. Vites değişimini düzlükte
Kontroller Tasarrufu
Beraberinde Getiriyor
Lastikler sık sık kontrol edilmeli.
Lastik basınçları düştüğünde yol
ile sürtünme oranı fazla olacağı
için tüketilen yakıt oranı da orantılı olarak artar.
Yakıtın yanı sıra trafikte de güvenli yolculuk edebilmek için
otomobillerin belli zamanlarda
bakımını yaptırmak gerekir. Yağ
ve filtre değişimi zamanında yapılmalı. Zamanında değiştirilmeyen hava filtresi, motoru boğduğu için yakıt sarfiyatını artırır.
Otomobilleri Hafifletin
Otomobillerin üzerine monte ettirilen portbagajlar yakıt tüketimini ortalama 0.5 litre oranında
fazlalaştırıyor. Otomobillere fazla
olarak monte ettirilen tüm yüklerden kurtulmak gerekir.
ÜRÜN
Dyo Oto Tamir
Boyaları Macun Serisi
Dyo’nun oto tamir boyaları ürün kategorisinde yer alan macun
grubu ürünler; kalitesi ve üstün özellikleri ile kullanıcılarının
beğenisini kazanıyor.
O
to tamir sürecinde
macun önemli bir yere
sahiptir. Genellikle
hasarlı araçlarda kaporta
düzeltme işlemleri sonrasında
yüzeydeki hasarı gidermek ve
düzgün bir görünüm sağlamak
için dolgu amaçlı kullanılır.
Oto tamir sürecinin başarı ile
tamamlanabilmesinde; macunun
kalitesi, dolgu özelliği ve yapışma
gücü gibi özellikler önem
kazanır. DYO Oto Tamir Boyaları
Macun Ürün Grubu, bu alanlarda
gösterdiği yüksek performansla,
otomobillerin tamir öncesi
görünümlerine kavuşmasını
hızlandırırken,
ustaların işini de
çok kolaylaştırıyor.
DYO’nun oto tamir boyalarına
yönelik Macun Ürün Grubu,
geniş ürün çeşitliliği ile dikkat
çekiyor. Yüksek dolgu,
mükemmel yapışma, kolay
zımparalanabilme ve düzgün
bir yüzey oluşturmayı sağlayan
macunlar, farklı kullanım
alanlarına özel yenilikçi çözümler
sunuyor. Örneğin; bu ürün
grubunun en yeni ürünü olan
Metalik Polyester Macun;
içeriğindeki metal tanecikleri
sayesinde derin yüzey
hasarlarını gidermede en etkili
çözümlerden biri…
Neden DYO tercih edelim
derseniz işte cevabı…
Piyasadaki tüm araçlara ve
yüzeylere uygun bir Dyo
macunu bulmak mümkün
Yüksek dolgu ve mükemmel
yapışma sağlar; kolay
zımparalanabilir ve pürüzsüz
bir yüzey oluşturur. Yüksek
performansı nedeniyle
kullanıcıların tercih ettiği bu
ürün grubu, müşteri ihtiyaçları
gözönünde bulundurularak farklı
ambalaj boyutlarında piyasaya
sunulmuştur. Müşteri ihtiyaçlarına
uygun yenilikçi ürünler sunar.
Ürün Seçenekleri:
920-2500: Polyester yüzeylere
uygun sarı renkli dolgu macunu.
920-1618: Galvaniz yüzeylere
uygun beyaz renkli dolgu
macunu.
920-7A71: Metal tanecikli
dolgu macunu.
920-7397: Fiber yüzeylere
uygun dolgu macunu.
565-4283: Rapid yoklama
macunu.
49
BOYA/İPUÇLARI
En Doğru Rengi
Siz Bilirsiniz
50
Bizim için en özel
yerler olan evlerimizin
en önemli özelliği
ise bizi yansıtıyor
olması. Zevklerimizi,
beğenilerimizi,
rahatlığımızın kalesi
olarak gördüğümüz
evlerimize yansıtırız.
Evlerin kartviziti olarak
kabul edilen duvarlar
da bunlardan bir tanesi.
Hangi rengi seçeceğinizi
ise en iyi siz bilirsiniz.
R
enk seçiminde nelere dikkat etmek gerekir?
Renk seçiminden önce sizinle paylaşabileceğimiz küçük
sırlar şöyle;
Renkler kaynağını ışıktan alır.
Dolayısıyla mekânın aldığı ışığın
açısı ve şiddeti renk seçiminde
büyük önem taşır. Aydınlık ortamlarda renkler canlı, loş ortamlarda ise soluk görünürler.
Işığın duvar üzerine geldiği açıya
göre renkte ton farklılıkları algılanabilir. Açık renkler mekânları
olduğundan büyük, koyu renkler
ise olduğundan küçük gösterirler. Koyu renkleri odanızın tek
bir duvarında kullanabilirsiniz.
Açık-koyu renk kombinasyonu
hem farklı bir tarz yaratır hem
de mekâna derinlik hissi verir. İç
mekânlarda duvarlar sıcak tonlar ile boyandığında, odanın normal ısısından birkaç derece fazla
sıcak olduğu hissini uyandırır. Bu
yüzden kuzey cepheli odalarda
sıcak renkleri kullanmak avantaj
sağlar. Renklerin insanların ruhsal durumunu ve enerjisini etkilediği bilimsel olarak da kanıtlanmıştır. Örneğin; sıcak renkler
insanı canlandırır, soğuk renkler
ise sakinleştirir. Her rengin tamamlayıcı bir rengi olduğunu ve
tamamlayıcı rengi ile birlikte kullanıldığında istenilen güçlü etkiyi
yaratabileceğini unutmayın.
Seçilen rengin doğru renk olup,
olmadığına nasıl karar verilir?
Akıllı telefonunuz ya da tabletinize DYO’nun “Düşle, Yap, Olsun”
mobil uygulamasını indirmekle
işe başlayabilirsiniz. Dyoskop ve
Studyo ile seçtiğiniz rengin evinizde nasıl duracağına dair fikir
sahibi olabilirsiniz.
Seçilen renge göre uygulanan
boyama tekniği farklılık gösterir mi?
Boya yapılacak yüzeyin durumu, uygulanacak boya tipi, uygulamanın en kolay ne şekilde
yapılacağı gibi kriterlere göre
boya uygulama aletleri seçilir.
Temel olarak 3 çeşit duvar boyama tekniği vardır: Rulo, fırça
ve tabanca uygulaması. Daire içi
uygulamalarda en yaygın ve en
çok uygulanan boyama tekniği
tüm yüzeylerin rulo ile boyanması, rulonun rahat ulaşamadığı
noktalarda fırça kullanılmasıdır.
Çok geniş ve çalışması rahat ortamlarda ise profesyonel uygulama tabancaları hem zamandan
hem de işçilikten tasarruf sağlar.
Dolayısıyla rengin, boyama tekniği üzerinde bir etkisi yoktur.
Gerisi ustanın mahareti diyebiliriz. Boyama işleminden önce
tüm eşyaların ortada toplanması
ve üzerlerinin uygun bir malzeme ile örtülmesi, süpürgeliklerin
boya olmaması için kapatılması
(şeffaf bantlar yardımcı olabilir)
gibi yöntemler alınabilecek önlemler arasında.
Hangi renkler, hangi odalar için
uygundur?
Salon ve oturma odalarında geçirilen zamanın fazlalığı ve keyifli
sohbetlerin mekânı olmalarından
dolayı önerimiz dikkat dağıtıcı
renklerden kaçınmanız yönünde.
Açık ve soft tonlu renkler yanında, güven hissi uyandıran yeşilin
açıktan koyuya uzanan tonları
bu mekânlar için uygun olacaktır. Son yıllarda kahverengi, hardal sarısı, bordo kırmızı, lacivert
51
BOYA/İPUÇLARI
gibi koyu renkler çok gözde. Ayrıca 2015 yılının rengi Marsala’yı
da unutmamak gerekli. Koyu
tondaki bu renkleri duvarların
tümü yerine tek bir duvarda kullanmak ve açık bir renkle kombine etmek mekânlarınızda güçlü
fakat ferah bir etki yaratacaktır.
Ayrıca koltuk, fon perde ve halının renginin duvar renginden
koyu olmasına, aksesuarları ise
canlı renklerden seçmeye özen
göstermelisiniz.
Yatak odasında; pembe ve lilanın açık tonları gibi huzur veren, iyileştirici ve uykuya dalmanızı kolaylaştıran yumuşak
renkler tercih edilmeli. Mor tonlarını tamamlayıcı rengi sarı ile
dengelemek şartıyla. Aksi takdirde odanız olduğundan kasvetli görünebilir.
52
Yemek ve sohbetin birleştiği yemek odasında mutlu ve sıcak bir
atmosfer yaratmak için yeşil ve
sarı gibi renkler idealdir.
İştah açıcı bir mutfak için yaratıcılığın da dozunu artıran iddialı renkler kırmızı ve turuncuyu
kullanabilirsiniz. Eğer fazla kilolarınızdan dertliyseniz mutfağınızı maviye boyayarak iştahınızı
azaltabilirsiniz.
11-12 yaşlarına kadar olan çocuk odalarının dekorasyonunda,
renklerin canlandırıcı etkisinden
faydalanmak amacıyla kırmızı,
turuncu ve sarı renkler tercih
edilebilir. Bu tonlar aynı zamanda yaratıcılığı da harekete geçirir. Güçlü renkler olduğu için
mavi ve yeşilin tonları ile dengelendiğinde etkisi artar.
Daha büyük çocuk ve genç oda-
ları için güven veren, sakinleştirici etkiye sahip mavinin açık
tonları doğru bir seçim oluşturacaktır. Sarı ve mor tonları birlikte kullanıldığında, zekâyı olumlu
etkilendiğinden okul çağındaki
çocukların odaları için idealdir.
DYO’nun renk armonisinden sizin için seçtiklerimiz…
Yeşil Tonları: Tomurcuk, Çay Filizi, Fıstıki, Nil Yeşili
Kırmızı Tonları: Saltanat Kırmızı
ve Şarabi
Mavi Tonları: Buz Mavisi, Gökçe
ve Akvaryum
Sarı Tonları: Sınav Sarısı, Güz
Turuncu Tonları: Turunç Çiçeği,
Yeni Somon
Pembe Tonları: Romantik, Hayal
Pembesi, Şirin Pembe, Prenses
Pembe ve Lilyum Pembe
Lila Tonları: Yalın, Yakamoz,
Leylak, Serin Lila, Asil Lila ve
Hercai
Kahve Tonları: Vizon, Sufle, Hareli ve Latte
Açık / Soft Tonlar: Kartepe,
Alaçatı, Belce Beji, Buz Beyazı,
Meltem, Çisenti, Kumsal, Tropik,
Ihlamur ve İncekum
Diğer renklere göre daha dayanıklı ve kullanışlı olan renkler
nelerdir?
Daha açık, soft tonlar evdeki
değişime çabuk adapte olabilecek renkler… Evinizi boyattınız
ama sonra mobilyalarınızı ya da
perdelerinizi değiştirmeye karar
verdiniz. Boya zamanı gelinceye
kadar hemen hemen tüm renklerle uyumlu olan beyaz, bej, yeşil
ve mavinin çok açık tonlarındaki
renge boyadığınız duvarlarınız
sizi rahatsız etmeyecek, gözünüzü yormayacaktır. Açık tonlar
çabuk kirlenir diye de düşünmeyin… DYO’nun leke tutmayan,
kolay temizlenen boyaları sizi bu
zahmetten kurtarır.
Bir odada farklı iki renk kullanılmak istendiğinde nelere dikkat etmek gerekir?
Aynı mekânda iki farklı rengi bir
arada kullanmak istediğinizde
açık ve koyu renk kombinasyonuna dikkat etmenizi öneririz.
Odanızın tek bir duvarı ya da
sütununda koyu renk, geri kalan
duvarlarda bu renk ile uyumlu
daha açık tonlarda bir renk tercih edebilirsiniz. Kahverengi-bej,
kırmızı-bej, mor-açık lila kombinasyonları gibi…
Her renk, her mevsimde kullanılabilir mi?
Renk seçiminde asıl olan evinizin
dekorasyonunun genel hatları
ile uyumlu olması ve elbette sizin zevkinizi yansıtmasıdır. Renk
trendleri de size bu konuda
yardımcı olur. Mevsimlere bağlı
kalmadan duvarlarınızın rengini
istediğiniz zaman değiştirmekte
özgürsünüz.
Katalogda beğenilen renklerin duvarda birebir aynı olması
için ne yapmak gerekir? Ya da
Katalogda beğenilen renkle-
rin duvarda birebir aynı olması
mümkün mü?
Karteladaki renk baskı tekniğinden dolayı birebir aynı olmayabilir. Karteladan seçilen rengin
gün ışığında kontrol edilmesi ve
duvarın tümüne uygulanmadan
önce daha küçük bir alanda denenmesi gerekir.
Seçilen boyanın mat ya da parlak oluşu rengi etkiler mi?
Renkler kaynağını ışıktan alır.
Dolayısıyla mekânda kullanılan
ve mekanın aldığı ışık, duvarlarınız için seçmiş olduğunuz mat
ya da parlak boya rengini farklı
algılamanıza sebep olabilir. Parlak yüzeyler ışığı mat olan yüzeylere göre daha fazla yansıtırlar. Bu sebeple boyanın mat ve
parlak olmasından değil, ışığın
farklı yansımalarından ötürü aynı
rengi görsel olarak farklıymış
gibi algılayabilirsiniz.
53
TEKNOLOJİ
n
ı
r
a
l
k
n
o
u
y
y
ı
rk
uo
a
f
B
n
e
d
n
i
ğ
e
erç
g
World of Warcraft
World of Warcraft, WoW şeklinde kısaltılan Blizzard Entertainment firması tarafından geliştirilen
bir MMORPG, yani devasa çok oyunculu çevrimiçi rol yapma oyunlarından biri. İlk olarak 1994 yılında çıkarılan Warcraft: Orcs & Humans oyunu
ile tanıtılan Warcraft serisinin ise dördüncü oyunu. World of Warcraft ilk
olarak Blizzard Entertainment tarafından 2 Eylül 2001’de duyurdu ve
Warcraft serisinin 10. yılında 23 Kasım 2004’te satışa sunuldu.
Herşey internetin hayatımıza girmesiyle
başladı; sosyal medya ve akıllı telefon
kullanıcılarının artmasıyla da doruk noktasına
ulaştı. Toplum ve medya gündeminde her
geçen gün kendisine daha fazla yer edinen ve
takipçileri 20 milyonu bulan sanal oyunlar,
dışarıdan bakanlar için bağımlılık olarak
görünse de, sevenlerine ilaç gibi geliyor.
250 yıl sonra geçiyor. Orijinal Guild Wars zamanından beri dünyayı kontrolleri altında tutan Yaşlı
Ejderhalarla savaşmaya kendini
adamış Destiny’s Edge adlı bir loncanın yeniden ortaya çıkışını konu
alan oyunun hikayesi, fantezi dünyası Tyria’da geçiyor. Oyun, kullanıcıların ortamda bulunmalarına
bağlı olmaksızın yaşayan ve hikayesi hücrelere ayrılmış ortamlarda
ilerleyen bir dünyada oynama imkanı sunuyor.
MInecraft
GuIld Wars 2
Guild Wars 2, ArenaNet tarafından
geliştirilmiş olan bir MMORPG oyunu. Guild Wars serisinin devamı
niteliğinde olan oyun ilk olarak 27
Mart 2007’de duyuruldu. 28 Ağustos 2012’de resmi olarak yayımlandı. Oyunun hikayesi ilk oyundan
54
Minecraft, desenli küplerle tasarım yapmanızı sağlayan üç boyutlu bir oyun. Program Markus
“Notch” Persson tarafından yazıldı ve geliştirildi. Oyunun tarzı,
Dwarf Fortress, RollerCoaster
Tycoon, Dungeon Keeper ve Infiniminer oyunlarından ilham alına-
rak geliştirilmiş. Minecraft, 16 Mayıs 2009’da halka açık sürümden
önce toplam 1 haftada yazılmış ve
bu halka açık sürüm TIGSource
forumlarında yayımlanmış. Popülerliğini, dikkate değer ölçüde bu
forumdan kazanmış. Oyun ilk sürümden beri güncellenmeye devam ediyor.
Starcraft 2
StarCraft II: Wings of Liberty yani
Yıldız Zanaatı: Özgürlüğün Kanatları, Blizzard Entertainment tarafından 1998 yılında yayınlanmış
StarCraft oyununun devamı niteliğindeki askeri bilim kurgu gerçek
zamanlı strateji türünde bir bilgisayar oyunu.
Oyundaki coğrafi alan oldukça geniş. Dağlar, nehirler, göller, okyanuslar, askeri üsler, plajlar, tarım
arazileri, ormanlar, çöller ve yoğun
kentsel ortamlar mevcut. GTA San
Andreas’taki istatistik özelliği bu
oyunda da yer alıyor. Her bir karakterin istatistik özellikleri bulunuyor.
FIFA ve PES
FIFA ve PES arasındaki rekabet bu
sene iyiden iyiye kızışacağa benziyor. KONAMİ, EA Sports’un son
birkaç senedir FIFA üzerinde uyguladığı köklü değişikliklere ayak
uyduramamış, bu da müşteri kitlesinin FIFA’ya kaymasına neden olmuştu. Oyunun yeni versiyonuda
geçtiğimiz senelere kıyasla futbolcu üzerindeki detaylar daha dikkat
çekiyor. Maç sırasında futbolcuların
formaları koşarken ve ikili mücadelelerde buruşuyor.
Clash of Clans
Finlandiya merkezli oyun stüdyosu Supercell tarafından ilk olarak
Ağustos 2012 yılında yayınlanmasının ardından çok hızlı bir şekilde kendi hayran kitlesini oluşturdu Clash of
Clans. Dünya çapında milyonlarca
oyuncunun severek oynadığı Clash
of Clans, Android tablet ve telefonlara giriş yaptı. Supercell tarafından
geliştirilen destansı savaş stratejisi
oyunu Clash of Clans ile kendi köyünüzü inşa ediyor, askerlerinizi eğitiyor ve oyuncularla çevrimiçi savaşın
keyfini çıkarıyorsunuz.
55
PAZARLAMA / MÜŞTERİ İLİŞKİLERİ
Satış Sonrasında
Mutlu Müşteri Formülü
Bir ürün ya da hizmetin alım aşamasına kadar geçen süreçte
müşterinin kararını etkileyen en önemli faktörlerden biridir
memnuniyeti. Bu aşamaya kadar gelen memnuniyetin satış
sonrasında da devam edebilmesi önemli. Ne de olsa bir memnun
müşteri, bin müşteriyi beraberinde getirir.
56
Satış Sonrasında Mutlu
Müşteri Formülü
Markaların kalıcı ve sadık müşteri yaratmaları için en önemli
etkendir satış sonrası hizmetleri.
Satış sonrası hizmette müşteriyi
anlamak ve onu anladığını ifade edebilmek gerekir. Müşteri
ile empati kurmak, müşteri de
güven hissi uyandırabilmek ve
sorunun çözüleceği algısı yaratılmalı. Sorunları kısa sürede çözüme ulaşan ve gerektiği zaman
gerektiği desteği alan müşteri
zaman içinde sadık müşteri haline dönüşecektir.
Sorunlara Hızlı
Dönüş Yapın
Müşterilerden gelen soru ve
sorunların cevaplanma süresi,
müşteri ile yakından ilgilenme
süresi olarak algılanır. Ne kadar kısa sürede dönüş yapılırsa
müşteri kendini o kadar değerli
hisseder. Müşterilere gerek telefon, gerek e-posta üzerinden
dönüş yapılmalı.
Detaylar Hakkında
Bilgilendirin
Soru ve sorunlar algılandıktan
sonra çözüm sürecine kadar
geçen zamanda alınan yolların
müşteriye düzenli olarak iletilmesi önemli. Hangi aşamalardan geçildiği, bundan sonraki
aşamalarda neler yapılacağı, ne
kadar süreceği gibi bilgiler müşteriye aktarılmalı.
Donanımlı Destek Ekibi
Müşteriler satış sonrası destek
için genelde müşteri hizmetlerine başvuruyor. Buradaki destek
ekibinin ürün ve hizmet hakkında gerekli ve detaylı bilgiye sahip olması gerekir. Bilginin yanı
sıra müşteri ilişkileri konusunda
da bilinçli olmalılar. Müşteriye sorunun çözüleceğine dair güven
hissinin verilmesi ve gerçekten bu
sorunun çözülmesi için yardımcı
olmaya çalışan bir ekibin olması,
müşterinin yaklaşımını değiştirerektir. Yerine getirilen destek sonrası bu müşterilerin tekrar ürün/
hizmet almaları kaçınılmazdır.
Ürünlerin Garanti ve İade
Koşullarını Net Olarak
Belirtin
Ürünlerin satışı sırasında garanti
ve iade koşulları hakkında tam ve
doğru olarak bilgilendirme yapılmalı. Müşterilerin sahip oldukları
hakları sorunsuz bir şekilde hayata geçirebilmeleri markaya olan
güvenlerini artırır.
Hatanızı Kabul Edip,
Telafi Edin
Çeşitli nedenlerden dolayı firma tarafından oluşan hatalar
nedeniyle çıkan sorunlarda yapıcı olmak gerekir. Hatayı kabul edip, nasıl telafi edileceği
konusunda ilerlemek müşteriyi
memnun eder.
57
SEKTÖRDEN
Dyo demek
“Güven” demek
Bir ürün ya da hizmetin alım aşamasına kadar geçen süreçte
müşterinin kararını etkileyen en önemli faktörlerden biridir
memnuniyeti. Bu aşamaya kadar gelen memnuniyetin satış
sonrasında da devam edebilmesi önemli. Ne de olsa bir memnun
müşteri, bin müşteriyi beraberinde getirir.
1
975 Yılında Osman ÖZCAN tarafından kurulan firma, oğlu
Bekir Oğuz Özcan ve torunu Osman Cem Özcan ile üç nesildir Eskişehir’de Dyo Boya Grubu’nun satış ve dağıtımını
üstleniyor.
Firmanızı tanıyabilir miyiz?
1975 yılında, Babam Sn. Osman Özcan tarafından kuruldu.
Boya ile birlikte hırdavat ve oto aksesuarı da satarak başladık,
1976 senesi itibari ile tamamen boya sektörüne döndük. İlk iki
yıl başka bir toptancıya bağlı çalıştık. Sonrasında yedi – sekiz
sene boyunca farklı bir boya firmasının perakendeci bayiliğini
üstlendik. 1981 yılından bu yana ise Dyo bayisi olarak hizmet
veriyoruz
Dyo ile yollarınız nasıl kesişti?
Kurulduğumuz yıldan beri Dyo markalı ürünleri toptancılardan
alıp satmaktayız. 1981 yılına kadar Dyo bayiliğimiz yoktu. Bu
yüzden Dyo’nun Eskişehir’deki toptancılarından mal alıp, piyasaya satıyorduk. 70’li yılların sonlarında boyaya talep şu ankinden fazlaydı, özellikle de Dyo’ya. Artan Dyo satışımız yönetimin
dikkatini çekti ve bayiliğimizi bu vesile ile başlayan görüşmeler
sonucunda aldık. Oto Tamir Boyaları Bayisi olarak 1981 yılından
bu yana hizmet veriyoruz.
58
Dyo denince aklınıza ilk gelen
kelime nedir?
Güven ve dürüstlük ilkesi. Kurulduğumuz yıldan bu yana
Dyo hakkında bildiğimiz, hiç bir
zaman değişmeyen en önemli
yapı taşı “Güven”. Dyo kaliteli
mal üretir, her zaman malının
arkasında durur. Dyo, sadece
ticari kaygılar için mal üretmez. Dyo, paydaşlarına, ülke
ekonomisine ve halkına katkıda
bulunmak için mal üretir. Boya
grubundaki kaliteyi bildiğimiz
için, Yaşar Grubu’nun bünyesindeki diğer sektörlerdeki firmaların da ürettiği malları hem
kullanıyor, hem de çevremizdekilere tavsiye ediyoruz.(Pınar ve Viking Kağıt gibi) Yani
Dyo markasına duyduğumuz
güven, Yaşar Grubu’nun diğer
markalara olan güveni de pekiştiriyor.
Tüketicilerin ve müşterilerinizin gözünde Dyo nerede?
Dyo, hem kaliteli mal üretir
hem de her zaman malının arkasında durur. Dyo’nun piyasada yarattığı güven sayesinde
müşterilerimiz de Dyo ürünlerini satınalırken hiç bir endişe
duymuyorlar. Çünkü gerektiği
durumlarda, bayi teşkilatının,
satış ve teknik personelimizin
ve Dyo Boya Fabrikaları’nın gü-
vencesinde olduklarını biliyorlar. Sadece Oto Tamir Boyaları
değil Dyo’nun tüm satış yaptığı
sektörlerde müşterilerimizin güven algısı bu şekildedir.
Dyo Oto Tamir Boyaları denince aklınıza ilk gelen kelime
nedir?
Aklıma gelen ilk kelime “Sadogloss”. 1980’li yılların başında
lansmanı yapılan bu ürün döneminin en iyi selülozik son kat
boyasıydı. Uygulaması çok rahat, parlaklığı uzun süre muhafaza eden, pasta ve cila uygulaması için çok uygun bir üründü.
Çok eski bir bayi olduğum için
aklıma ilk gelen her zaman Sadogloss olacaktır.
Dyo’nun en beğendiğiniz
ürünleri nelerdir?
“Şu ürününü beğenmiyorum”
diyemediğim için böyle bir
cevap veremeyeceğim. Çok
abartmış olmak istemem ancak
Dyo’nun her ürünü çok kaliteli.
Özellikle birkaç senedir yapılan doğru pazar analizleri sayesinde, yeni ürün ve mevcut
ürün geliştirme çalışmalarında
ciddi bir iyileştirme gözlemlemekteyim. Ayrıca ürünler ile ilgili herhangi bir problem tespit
edilirse, çok hızlı bir şekilde sorun giderildiğiniden piyasadaki
ürünler her zaman mükemmele
en yakın olanlardır.
Tüketicilere otomobillerinin ilk
günkü gibi parlak görünmesini sağlamak için ne tür bakım
önerilerinde bulunabilirsiniz?
Yıllardır oto tamir boyası satan
ve işin içerisinde olan biri olarak
şunu söylemek isterim. Özellikle hava sıcaklığının yüksek olduğu ve güneş ışınlarının daha
fazla etki ettiği yaz aylarında,
araçlarını mümkün olduğunca gölgede ve güneş almayan
kapalı alanlarda bırakmalarını
tavsiye ederim. Ayrıca ilkbahar
döneminde nasıl ki evlerimi-
59
SEKTÖRDEN
ze bakım yapıyorsak aynı şekilde araç yıkama sonrasında Dyo
Pasta-Polish ürünleri ile araçlarına bakım yaparak hem parlaklık
hem de boya koruma sağlayabilirler. Bu uygulamanın hem boyanın ömrünü uzatıp hem de araçlarının ilk günkü gibi görünmesini
sağlamak gibi avantajları var.
Günümüz rekabet koşullarında
müşteri bağlılığını nasıl sağlıyorsunuz?
60
En önemlisi “Güven”; İnsanların
alış-veriş yaptıkları yerde aldatılmadıklarını bilmeleri lazım. Müşteri; kalite ve fiyat konusunda
her zaman bize güvenmelidir ki
ticari ilişkimizi sürdürebilelim. İkili ilişkiler ve kurulan diyaloglar da
müşteri bağlılığını arttıran çok
önemli etkenlerden biridir. Müşterilerimize saygı ve sevgi çerçevesinde, samimi ve güleryüzlü
yaklaşmak, en önemli prensiplerimizden biridir.
Oto Tamir Boyaları
Sektörü’ne baktığımızda karşımıza nasıl bir tablo çıkıyor?
Eski yıllara göre talep oranlarında ve satışlarda ciddi bir
azalma var. Çünkü bundan 30
yıl önceki boyalarda korozyon
direnci ve dış hava şartlarına
karşı dayanıklılığın daha düşük olması, araçların daha sık
boyanmasına sebep oluyordu.
Bu dönemde komple boyama
ve takım halinde ürün satışı
daha yaygındı. Son 10-15 senedir otomobil boyalarının daha
dayanıklı üretilmesi, düzenli ve
komple boyanmayı yok denecek kadar azaldı. Günümüzde
oto tamir boyaları daha çok;
kaza, hasar ve tahrip sonucu
zarar gören araçlar için kullanılmaktadır. Bu da potansiyelde
ciddi bir düşüş yaratmaktadır.
Gelecekle ilgili hedef ve planlarınız neler?
Uzun yıllardır, Dyo’nun farklı
sektörlerdeki ürünlerini satıyoruz. Bu şekilde hem ürün gamımızı genişletiyoruz hem de
satış hacmi ve karlılığımızı büyütüyoruz. Hedefimiz, Dyo’nun
diğer sektörlere hitap eden
ürünlerini de bünyemize katarak satış hacmimizi arttırmak.
HABER
DYO, “Hayat
sana yenile Dyo”
Sunduğu kaliteli ürünleri ve hizmetiyle boya
sektörünün öncü markası olan Dyo, yeni reklam
filmi ile yaza renkli bir giriş yaptı. ‘‘Hayat Sana
Yenile Dyo’’ sloganıyla renk dünyasına farklı bir
açıdan yaklaşan Dyo, boyanın yaşamımıza kattığı
yenilik ve enerjinin altını çiziyor.
R
enklerin enerjisi ve yenilenme duygusunun anlatıldığı reklam filminin
yönetmenliğini usta yönetmen Ezel Akay üstlendi. Boya ile sadece
evlerimizin değil, yaşamlarımızın da yenilenip, tazelendiği düşüncesiyle
yola çıkılan reklam kampanyası dinamizm duygusu üzerinde kurgulandı. “Hayat sana yenile Dyo” sloganı, #hayatnedyo hashtagi ve Sertap
Erener’in seslendirdiği, “Kendime yeni bir ben lazım” şarkısının yeni düzenlemesi eşliğinde mutluluğun dozunun arttığı DYO reklam filminde,
renkler tüm canlılığı ile başrolde. Film, izleyenleri her sahnesinde ‘gülümsetmeyi’ başarıyor.
Boyayla yenilenen ve renklenen hayatların gösterildiği reklam filminin
yaratıcılığı FCB ARTGROUP tarafından gerçekleştirildi. İstanbul’un çeşitli bölgelerinde yapılan ve üç günde tamamlanan çekimlerde yaklaşık
100 kişilik bir ekip ile 20 kişilik oyuncu kadrosu görev aldı.
Reklam kampanyası; TV, Radyo, Gazete, Dergi, Outdoor, Dijital ve Sosyal Medya aracılığıyla takip edilebilir.
Kampanya Künyesi
Reklamveren
Reklamveren Temsilcisi
Kreatif Reklam Ajansı
Yaratıcı Ekip
Müşteri İlişkileri
Strateji
Prodüksiyon Şirketi
Yönetmen
Görüntü Yönetmeni
Post-Prodüksiyon Şirketi
Medya Planlama
Mecra
Orijinal Müzik Beste
Söz
Jingle Düzenleme
DYO
Bülent Tomaç, Yasemin Gezginer, Tijen Doyuran
FCB ARTGROUP
Ali Doğanlı, Banu Anbarcı, Eren Ünal, Neslişah Cengeş
Neşe Sedetmen, Ayça Ezgeç
Erol Toksoy Contact Works
Ezel Akay
Joachim Berc
1000 Volt
Vizeum
TV, Outdoor, Dijital, Yazılı ve Görsel Basın ve Sosyal Medya
Demir Demirkan
Nil Karaibrahimgil
Ömer Ahunbay
DYO
ödüllü
oyunu ile
Yapı Fuarı’na
renk kattı
H
ayat sana yenile
Dyo’’ sloganıyla
yepyeni bir sezona
yepyeni bir başlangıç
yapan Dyo, bu yıl 38’incisi
gerçekleşen Uluslararası
Yapı Fuarı’nda
ziyaretçilerini ağırladı.
Türk yapı sektörünün
en büyük buluşma
noktası olarak görülen
38. Yapı Fuarı –
Turkeybuild İstanbul,
bu yıl 21 – 25 Nisan
2015 tarihleri arasında
Büyükçekmece’de
bulunan Tüyap Fuar
ve Kongre Merkezi’nde
düzenlendi. Dyo,
3. Salon, 261 numaralı
standında ziyaretçilerine
ev sahipliği yaparken,
ödüllü oyunu ile de
dikkatleri üzerine çekti.
61
BULMACA
62
SUDOKU