ted_nisan_88_64 sy - TED Ankara Koleji Mezunları Derneği

Transkript

ted_nisan_88_64 sy - TED Ankara Koleji Mezunları Derneği
indeks
S
2
8 12 16
K
7
Gama Ticaret ve Turizm A.fi.
Genel Müdürü
Konuk Yazar
Taki Do¤an
Ergün ALKAN ’63
Limak Ankara Uluslararas›
Film Festivali
Türkiye Genç ve Yetenekli
Bir fiair Kazand›:
Burak TOKCAN’97
22
Gürgan Clinic Kad›n
Sa¤l›¤›’n›n Kurucusu
E
Prof. Dr. Timur GÜRGAN
28
20
ÖSS’ye Do¤ru Say›l› Günler
Bozk›rda Yefleren Umut
Klinik Psikolog-Psikoterapist
Sevda SAKARYA ’80
Çocuklar›m›z›n Cinsel
Sorular› ve Anne
Babalara Öneriler
Prof. Dr. ‹smihan ARTAN ’81
Sedat KASAN ’89
40
Mesa Hastanesi Bilgi
Teknolojileri Müdürü
Sinan KAYAALP ’77
‹
CASA Mobilya
N
D
N
38
‹
K O L E J L ‹ L E R
Park Fora
K
34
32
Ankara’da Yeni Bir Soluk
E
D
S
Gülseren Çeliksoy ORHON ’49
indeks
3
44
Yay›n Kurulu
Suzan B‹LGEN ÖZGÜN (’81)
(BAfiKAN)
fienol SARISOY (’82)
(BAfiKAN YARDIMCISI)
Can ÇI⁄IRGAN (’80)
Aydan ERCAN (’82)
Bo¤aç ÇEK‹NMEZ (’99)
Burak TURGUT (’99)
Ünlü Ressam
Habip AYDO⁄DU
48
42
Yaz› ‹flleri Müdürü
M. Kutluhan OLCAY (’93)
Yap›m
(Grafik Tasar›m ve ‹çerik)
“Mutluluk” Filminin
Baflrol Oyuncusu
Bilkent Üniversitesi MBA
Program›ndan Sorumlu
Dekan Yard›mc›s›
Talat BULUT
Asl›han
Asl›han SAL‹H
SAL‹H ’84
’84
54
Danajans
Zeynep ATILGAN
Duygu ONAY
Mihriban TEZCAN
Danstaki Gururumuz
Ekin BERNAY ’04
Renk Ayr›m›
Detay Repro
Bask›
‹maj A.fi.
Okur önerileri ve yorumlar› için
e-mail: [email protected]
Reklam ve ‹rtibat
TED ANKARA KOLEJ‹
MEZUNLARI DERNE⁄‹
K›z›l›rmak Cad. No:8
06640 Akay - ANKARA
Tel: 0312 424 03 06-07
418 74 30 • Faks:418 74 41
50
Türk Lokumu
58
Türk E¤itim Derne¤i
KOLEJL‹LER
www.kolej.org
63
Ankara Kolejliler
LTD.fiT‹. ad›na
Kemal Ziya SAVRAN ’79
6000 adet bas›lm›flt›r.
Dernek üyelerine ücretsiz
da¤›t›lmaktad›r.
Yaz›lar›n hukuki mesuliyeti röportaj sahiplerine ve yazarlar›na aittir.
Issn: 1305-5283
Kaybettiklerimiz
60
Kampüs
64
Duyurular›m›z
K O L E J L ‹ L E R
‹mtiyaz Sahibi
baflkandan mesaj
5
Sevgili Ulu Önderimiz,
Bizler, senin ça¤dafl, ilerici, dogmalara kapal›, akl›n ve bilimin tüm toplumsal konularda egemen olmas› gerekti¤ini düflünen, hukuka sayg›l›, vatan sevgisini her fleyin üstünde tutan bireyler yetifltirmek üzere kurmufl oldu¤un okulun mezunlar›y›z.
O Mezunlar ki;
75 y›l› aflan sürede 30 bini geçen say›s›yla ülkenin ve dünyan›n her yerinde, her alanda baflar›l› hizmetler vermifltir ve vermeye devam edecektir.
O Mezunlar ki;
Senin önderli¤inde Türk Milletinin gerçeklefltirdi¤i ba¤›ms›zl›k savafl›n›n ne flartlarda kazand›¤›n› hiç bir zaman akl›ndan ç›karmad›, ç›karmayacak. Bu u¤urda dökülen kanlara, bu zaferin elde edilmesinde var olan ruha her zaman sahip ç›km›flt›r, ç›kmaya devam edecektir.
Kurucusu oldu¤un Cumhuriyetimizin temel ilkelerini koflullar ne olursa olsun sars›lmaz bir kararl›l›k ve her geçen zaman
kuvvetlenen bir inançla benimsemifltir ve benimsemeye devam edecektir.
O Mezunlar ki;
Hayat›n›n her döneminde u¤rafl›s›n› verdi¤in ve temellerini att›¤›n Ulus-Devlet'in olmazsa olmaz prensiplerinin taviz vermeksizin savunucusu ve koruyucusu olmufltur, olmaya devam edecektir.
O Mezunlar ki;
Bugün bizi biz yapan, özgür ve uygar bir Türkiye'de yaflam›m›z› sa¤lama olana¤› sa¤layan tüm devrimlerin y›lmaz bekçisi
olduk, olmaya devam edece¤iz.
O Mezunlar ki;
Vatansever kimlikleriyle tek bir nefesle ve gururla 75 Y›l ''Ne Mutlu Türküm Diyene'' sözünü hayk›rm›flt›r ve hayk›rmaya
devam etmektedir.
TED Ankara Koleji Mezunlar› Derne¤i Yönetim Kurulu
K O L E J L ‹ L E R
O Mezunlar ki;
konuk yazar
7
‹liflki Sa¤l›ks›zl›¤›
U
zun zamand›r “iliflkilerimiz” konusunda düflünüyorum. ‹liflkilerimizde bir bozukluk mu var? Yoksa sa¤l›ks›zl›k m›?
Asl›nda önemli bir rahats›zl›k var bu konuda. Gerek toplumsal, gerekse bireysel olarak iliflki bozuklu¤u
yafl›yoruz.
Siyasi partiler aras›ndaki iliflkiler normal bulunmuyor. Ayn› parti içinde y›llarca birlikte çal›flanlar bile bir süre sonra berbat bir diyalog içine giriyor. Asl›nda diyalogdan öte bir monolog.
Sektörler aras›ndaki rekabet elbette normal. Ya iliflkileri? Normal say›labilecek bir düzey içinde oldu¤unu sanm›yorum.
Büro içi çal›flanlar›n iliflkileri de bozuk. Personel aras›ndaki k›skançl›ktan do¤an birbirleri ile konuflmama tavr› kan›mca verim düflüren en büyük etken.
Apartman hayat›ndaki iliflkiler yani komfluluk iliflkileri de öyle. Kooperatif ortaklar›na bak›n. Farkl› m›?
Komflu vilayetler, ilçeler ve hatta köyler aras›ndaki iliflkiler de böyle. Detayland›ral›m; mahalle veya sokak iliflkilerine bakal›m.
Daha uza¤a gitmeden aile içindeki iliflkilerimize göz gezdirelim. Kar›-koca iliflkileri. Baba-o¤ul. Anne-k›z. Ya kardefller aras›ndaki iliflkiler. Ve de kardefllerin efl ve çocuklar› ile oluflan o ilk aile toplulu¤u...
Son y›llarda yaflam›m›zdaki öncelikli tav›r olan “Maddesel yaflam” ne yaz›k ki iliflkilerimizi zedeledi. Bireysellik ve
bencillik ile süper ego gelifltikçe iliflkiler de önemini yitiriyor.
TED Ankara Koleji ile gurur duyan, iftihar eden bir bak›fl›m var. ‹liflkiler konusunda KOLEJL‹LER örnek bir davran›fl sergiliyor. Bütünlefltirici, kat›l›mc›, sosyalleflen bir yap› içinde bütünlük sa¤lamaya çal›fl›yorlar.
Gerçi Kolejli olmak her ne kadar bir ayr›cal›ksa da iliflki konusunda böylesine acz içinde oldu¤umuz bir ortamda
do¤rusu bu ya gönülleri ferahlatan bir örnek oluyorlar.
‹liflki kurmak, olumlu iliflki içinde olmak en az›ndan insani bir görev ve biz bu görevimizi fazlaca ihmal ediyoruz.
De¤er mi Allah aflk›na? De¤er mi?
Küçük yaflam… ‹liflkili yaflam… Sevgili yaflam… ‹nsani yaflam… Coflkulu yaflam...
Gerisini geçiniz. Çok yaparak çok fley elde edilmiyor.
Eflimiz, dostumuz, akrabalar›m›z, ailemiz ve çevremiz ile iliflkilerimizi gözden geçirmek ve sa¤l›kl› bir kulvara oturtmak zorunday›z.
‹yi iliflkinin baflar›y› do¤uracak öncelikli unsur oldu¤u unutulmamal›.
Kolejimizdeki baflar›n›n en önemli s›rr› da sa¤l›kl› iliflkilerin kurulmufl olmas›d›r.
Asl›nda bu bir s›r da de¤il. Olmas› gereken ve hatta yaflam›n “Olmazsa olmaz›”d›r.
TAK‹ DO⁄AN
HABER TÜRK TELEV‹ZYONU
ANKARA TEMS‹LC‹S‹
K O L E J L ‹ L E R
Ne u¤runa? Küçücük duygular ve menfaat komplekslerimizin a¤›rlaflmas› bu güzelim zenginli¤i fakirlefltiriyor.
portre
8
Gama Ticaret ve Turizm A.fi. Genel Müdürü
Ergün Alkan '63:
“Kolej'de Ald›¤›m E¤itim, Birikim ve Deneyimler Sosyal ve ‹fl Hayat›mdaki
Mutlulu¤un Temel Ö¤eleridir”
K O L E J L ‹ L E R
Türkiye'nin en büyük ve köklü flirketlerinden Gama
Holding'in bünyesinde bulunan Gama Ticaret ve Turizm
A.fi.'nin Genel Müdürü Ergün Alkan ile Gama'y›, ifl ve
spor hayat›n›, Kolej'i konufltuk.
Bize kendinizi tan›t›r m›s›n›z?
Orta ve lise tahsilimi TED Ankara Koleji'nde tamamlad›m. 1956
y›l›n›n Eylül ay›nda Kolej'in haz›rl›k s›n›f›nda yat›l› olarak bafllad›¤›m e¤itimim, 1963 y›l›nda liseden mezun olmamla son buldu.
Daha sonra e¤itimime Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinde
devam ettim. Mezun olduktan sonra avukatl›k hayat›ma bafllad›m. 1973 y›l›ndan 1987 y›l›na kadar serbest avukat olarak çal›flt›m. Bu süre içerisinde avukat olarak da görev yapt›¤›m Gama
Grubunda, 1987 y›l›nda yöneticilik hayat›ma bafllad›m. Önce GAMA- MET‹fi fiirketlerinin ortak oldu¤u bir ticaret flirketini yönettim. Bu flirketin 1993 y›l›nda bir baflka gruba devredilmesi ile birlikte, Gama Holding bünyesindeki Gama Ticaret ve Turizm
A.fi.'de çal›flmaya bafllad›m ve halen bu fiirketin Genel Müdürü ve
Yönetim Kurulu Üyesi olarak çal›flmaya devam ediyorum.
1973 y›l›nda evlendi¤im eflim Tanju Alkan uzun y›llar TED Ankara Koleji Lisesinde, Felsefe - Sosyoloji - Psikoloji - Mant›k ö¤retmenli¤i yapt›ktan sonra emekli oldu. K›z›m Özge ile o¤lum
Onur'da Kolej mezunudur.
Spor hayat›ma, Kolej Spor Kulübünde voleybol oynarak bafllad›m. Uzun y›llar oyunculuk yapt›ktan sonra, antrenörlük ve teknik direktörlük yapt›m. Kulübümüzün Yönetim Kurulunda da
uzun y›llar görev yapt›ktan sonra, Türkiye Voleybol Federasyonunda görev ald›m, bu nedenle Kulübümüzden ayr›ld›m.
Yaklafl›k yedi y›l Türk E¤itim Derne¤i Yönetim Kurulu Sayman
Üyesi, 11 y›l TED Ankara Koleji Vakf› Yönetim Kurulu Sekreter
üyesi olarak çal›flt›m. TED Ankara Koleji Mezunlar Derne¤i Yönetim Kurulu Üyesi olarak da 5-6 y›l görev yapt›m.
Kolejdeki e¤itim ve ö¤retimim ile birlikte sporculuk, antrenörlük
hayat›m ve yukar›da sayd›¤›m bu sayg›n kurullardaki görevim
boyunca kazand›¤›m e¤itim, bilgi ve deneyim, benim daha sonraki sosyal ve ifl hayat›mdaki mutluluk ve huzurumun temel ö¤eleri olmufltur.
Gama Holdinge ba¤l› olarak Ticaret ve Turizm A.fi.'nin tarihsel süreci ve faaliyetleri hakk›nda bilgi verir misiniz?
Gama Ticaret ve Turizm A.fi., Gama Holding'in befl ana flirketinden birisidir. Gama Holding bünyesinde, Gama Endüstri Tesisleri ‹malat ve Montaj A.fi., Gama Güç Sistemleri Mühendislik ve Taahhüt A.fi., Gama Enerji A.fi., Gama International B.V. ve Gama
Ticaret ve Turizm A.fi. flirketleri bulunmaktad›r. Gama Endüstri,
portre
9
Halen projelerini yürüttü¤ü taahhüt ifllerinin % 90'› yurt d›fl›ndad›r. Rusya, ‹rlanda, Bulgaristan, Kazakistan, Suudi Arabistan, Yemen ve Katar'da devam eden projelerde 20.000'in üzerinde çal›flan
iflçisi vard›r. Türkiye'de flu anda ‹stanbul Bo¤az›'nda yap›lan Marmaray tüp geçit projesinde Japon ve Türk ortaklar› ile birlikte
çal›flmaktad›r. Gama, ülkemizde, birçok ilki gerçeklefltirmifltir.
‹lk yüksek bas›nç boru hatt›, ilk denizalt› boru geçifli, ilk kül baraj›, ilk borulu
gaz desülfürizasyon projesi, ilk metro
sistemi, ilk büyük ölçekli yap-iflletdevret projeleridir.
Bu çerçevede, Gama'n›n yurt içinde gerçeklefltirdi¤i projelerden baz›lar›; Soma
B Termik Santrali, Afflin Elbistan B Termik Santrali ve Desülfürizasyon Ünitesi,
Kemerköy Termik Santrali, Trakya
Elektrik Santrali, Birecik Baraj› ve HES,
Sivas Kangal Termik Santrali, Ünye Ankara ve Bursa Çimento Fabrikalar›,
TÜPRAfi K›r›kkale Rafinerisi ve Ankara
Metrosu'dur. Yine yurtd›fl›nda yapt›¤›
önemli projelerden baz›lar›: Rusya Parlemento Binas›, Moskova'da Gazprom
Genel Merkezi Kompleksi, ‹rlanda'da
Tynagh Kombine Çevrim Santrali,
Türkmenbafl› Rafinerisi ve Libya Bat›
Do¤algaz Projesi'dir.
Gama Ticaret ve Turizm A.fi., bu büyük grupta ticaret ve turizm
faaliyetlerini yürütmektedir. Gerçekte 1981 y›l›nda kurulan, daha
sonra isim de¤ifltiren flirket, yurt d›fl› ve içinde mümessilli oldu¤u
firmalar›n ürünlerini, özellikle inflaat malzemelerinin ithalat ve ihracat›n› yapmakta, konusunda dünyan›n en büyük medikal firmas› olan Z›mmer (USA) firmas›n›n distribütörü olarak ortopedi
ürünlerinin Türkiye'de pazarlamas›n› yapmakta, ayr›ca önde gelen sigorta flirketlerinin acental›k faaliyetleriyle, projelere sat›n alma ve lojistik hizmetler vermektedir. Sürekli ve istikrarl› büyümeyi hedefleyen gruba yeni faaliyet alanlar› katmay› da amaçlayan
flirketimiz flu aylarda ifl makineleri sat›fl ve servis departman› kurulmas› haz›rl›¤› içindedir.
Gama A.fi.'de çok nitelikli ve kalifiye elemanlar çal›fl›yor. Sizce
Gama'da iyi bir kariyer sahibi olman›n s›rr› nedir?
Biraz evvel söyledi¤im gibi flu anda Gama grubunun yaklafl›k
20.000 üzerinde çal›flan› vard›r. Gama grubunun ulusal ve uluslararas› alanda bu denli baflar›l› olmas›n›n iki ana sebebi; ifl hayat›nda daima dürüstlük ilkesini esas almas› ve çal›flanlar›n›n iliflkilerinde, “sevgi, sayg›, disiplin ve hoflgörü” ilkelerini uygulamas›d›r. Gama baflar›lar›n› iflte bu flirket kültürü ve ekip ruhu anlay›fl›
ile realize etmifltir. Bu tak›ma uyum sa¤layabilecek her nitelikli
genç bu grupta çok baflar›l› olmaktad›r. Gama'da Kolej mezunu
çok baflar›l› çal›flan arkadafllar›m›z var. Üst düzey yönetici konumunda çal›flan Kolejlilerden, Gama Endüstri Yönetim Kurulu
Baflkan› Engin ‹nanç ve Yönetim Kurulu Üyesi Birol Öngör a¤abeylerimiz ayn› zamanda, Eski Kolejli
basketçidirler.
Gama bünyesinde çal›flmak isteyen gençlere ifl olana¤› tan›yor musunuz?
Tabii ki. Gama'da çal›flan kiflilerin yafl
ortalamas› oldukça gençtir. Gama gereksinimleri çerçevesinde, çal›flmak isteyen iyi e¤itim ve ö¤renim görmüfl, lisan› olan ve çal›flma flartlar› anlatmaya çal›flt›¤›m anlay›fla uygun gençlere, projelerinin bulundu¤u ülkelerde çal›flma
olana¤› vermektedir.
Kurumlar aras› ifl birli¤i çerçevesinde
Kolej ile Gama'n›n bir proje gerçeklefltirmesi mümkün mü? Yani Gama Kolej'in
herhangi bir etkinli¤ine sponsor olabilir
mi?
Kolej ile ifl birli¤i pek tabii bizim için büyük mutluluk kayna¤› olacakt›r. Gama,
bünyesinde kurulu Gama E¤itim Vakf›
arac›l›¤› ile fakir çocuk okutmakta, islahevinden ç›kan çocuklara
yard›mc› olmaktad›r. Ayr›ca sanat etkinliklerine katk›da bulunmaya çal›flmaktad›r. Gama yaflam›n içinde olmay› benimsemifl bir
flirkettir.
Çok yo¤un ifl hayat›n›z var. Bu yo¤unlu¤unuzda Kolej'in etkinliklerine vakit ay›rabiliyor musunuz?
Uzun y›llar Kolej'in her kuruluflunda hizmet verdim, çal›flt›m, çok
fley ö¤rendim. Ancak son y›llarda yo¤un çal›fl›yoruz. Do¤rusunu
isterseniz Kolej'in etkinliklerine eski döneme göre çok kat›lam›yorum. Kolej'in tesisi ile ilgili bir iki toplant›ya kat›ld›m. Çok sevindim. Kolejimizin ad›na yak›fl›r iyi bir tesis ortaya ç›kacak, tüm
Kolejli arkadafl ve kardefllerimiz ile birlikte olaca¤›z.
K O L E J L ‹ L E R
bir taahhüt flirketi olarak Türkiye'nin önde gelen flirketlerinden birisidir. Dünyada uluslararas› faaliyet gösteren taahhüt flirketleri
aras›nda 65. s›radad›r. Gama, fosil yak›tl› (kömür, petrol, gaz)
elektrik santral› yap›m›nda dünya 3.'sü, kimyasal tesislerin yap›m›nda dünya 6.'s› ve genel enerji santralleri yap›m›nda 18. durumdad›r.
aktüalite
10
10. UÇAN SÜPÜRGE ULUSLARARASI KADIN F‹LMLER‹ FEST‹VAL‹
10. Uçan Süpürge Kad›n Film Festivali
10-20 May›s tarihleri aras›nda gerçeklefltirilecek. NIVEA ana sponsorlu¤unda yap›lan festivalde bu y›l 34 ülkeden
137 kad›n yönetmenin toplam 149 filmi
gösterilecek. Bu y›lki Onur Ödülü Müjde Ar'a; Bilge Olgaç Baflar› Ödülleri ise
Güler Ökten, Samiye Hün ve Nevin
Akkaya'ya takdim edilecek.
http://festival.ucansupurge.org
14. ALTIN KOZA F‹LM FEST‹VAL‹ Ö⁄RENC‹ F‹LMLER‹ YARIfiMASI
Adana Büyükflehir Belediyesi, 14. Alt›n Koza Film Festivali Ö¤renci Filmleri Yar›flmas›n›, sinema e¤itimi veren üniversitelerdeki gençleri teflvik etmek ve desteklemek
amac›yla 4-11 Haziran tarihleri aras›nda gerçeklefltirecek. Yar›flmaya, üniversitelerin
Güzel Sanatlar ve ‹letiflim Fakülteleri, Sinema-Televizyon Bölümleri ö¤rencileri kat›labilecek.
K O L E J L ‹ L E R
http://www.kisafilm.com/altinkoza.htm
L‹MAK ANKARA ULUSLARARASI F‹LM FEST‹VAL‹
Limak 18. Ankara Uluslararas› Film Festivali, 12-22 Nisan 2007 tarihleri aras›nda
Dünya Kitle ‹letiflimi Araflt›rma Vakf› taraf›ndan gerçeklefltirildi. Daha önce Kerim Afflar, Cüneyt Gökçer, Cemil Eren ve Kay›han Keskinok'a verilen “Sanat Ç›narlar›” ödülü yazar Erhan Bener'e; Aziz Nesin'in ad›n› tafl›yan Emek Ödülü ise
Fatma Girik'e takdim edildi. Aç›l›fl töreninde bu sene k›sa film Oscar›n› alan
“West Bank Story” gösterildi ve geceye
kat›lan 'West Bank Story'nin yönetmeni
Ari Sandel'e teflekkür plaketi verildi.
http://www.filmfestankara.org.tr/
aktüalite
11
“SELAN‹K’TEN ANITKAB‹R’E” ALTINDA⁄ T‹YATROSUNDA ‹ZLEY‹C‹LERLE BULUfiUYOR
Mustafa Ahmet Yuvanç'›n yazd›¤› oyun Atatürk'ün dünya görüflünü, yaflam biçimini ve halk›yla kurdu¤u
iletiflimi anlat›yor. Okan ‹rkören, fiemsettin Z›rhl›, Dara Tan, Turgay K›l›ç,Yaseri fiahbudak, Emre Erçil, Eylem Türkmen, Dilek Ar›bal, Duygu Günefl, Zeki Karaca, Mümtaz Aydo¤an Mengi ve P›nar Uslu'nun oynad›¤› oyun Ankara’da Alt›nda¤ Tiyatrosunda tiyatro severlerle bulufluyor.
www.devtiyatro.gov.tr
‹STANBUL CUP 2007 BAfiLIYOR
Garanti Koza kuruculu¤unda, 20 - 26 May›s
tarihleri aras›nda Tenis Arena'da gerçeklefltirilecek olan turnuva, tenis severlerle buluflacak. ‹stanbul Cup, Türkiye'yi tenisle ilgili say›l› ülkeler aras›nda görmeyi ve dünyan›n en
çok ilgi gören tenis organizasyonlar›ndan biri olmay› amaçl›yor.
http://www.biletix.com
UNIFEST 2007 4. YILINDA
Türkiye'nin en büyük bahar ve gençlik festivali UNIFEST, 4. y›l›nda 19 May›s 2007 Cumartesi günü ‹stanbul Parkorman'da gerçeklefliyor.
Geçti¤imiz senelerde dünyaca ünlü yabanc› isimleri ve ülkemizin ünlü pop& alternatif müzik sanatç›lar›n› a¤›rlayan UNIFEST bu sene
de Portecho, Dj Hüseyin Karaday› ve Dj Funky “C”, Dolapdere Big Gang, Pamela, Mor ve Ötesi, Yal›n'› misafir ediyor.
10. ‹STANBUL ULUSLARARASI KUKLA FEST‹VAL‹
10. ‹stanbul Uluslararas› Ülker Kukla Festivali, 9 - 16 May›s tarihleri aras›nda, Atatürk Kültür Merkezinde, dünyan›n en seçkin kukla tiyatrolar›n› sanatseverlerle buluflturuyor. On bir yabanc› ve befl yerli gruba ev sahipli¤i yap›lacak olan festival sekiz gün sürecek.
http://www.tiyatronline.com/yhaber2156.htm
K O L E J L ‹ L E R
www.unifest.com.tr
aktüalite
12
Limak ‹nflaat Yönetim Kurulu Üyesi Ebru Özdemir’91
“Ankara’n›n Müthifl Bir Sinema Seyircisi Var”
Limak Holding'in sponsor oldu¤u Ankara Film Festivaline ilgi büyüktü.
Limak ‹nflaat Yönetim Kurulu Üyesi
Ebru Özdemir '91 Ankaral›lar›n
18. Ankara Uluslararas› Film Festivaline sahip ç›kt›klar›n› dile getirdi.
Bildi¤imiz kadar›yla siz ça¤dafl Türk resim eserlerini topluyorsunuz ve yüz eserden oluflan bir koleksiyonunuz var. Bize
tan›mad›¤›m›z Ebru Özdemir'i anlat›r
m›s›n›z?
Evet, bir süredir ça¤dafl Türk resimlerine
özel bir ilgim var bu ilgi beraberinde
bahsetti¤iniz koleksiyonu getirdi. Kendimce, gün geçtikçe büyüyen bir koleksiyonum var, her biri benim için çok
özel.
K O L E J L ‹ L E R
Ayr›ca dünyada ça¤dafl sanat› da takip
etmeye çal›fl›yorum, bu sebeple uluslararas› fuarlar› izliyorum. Tabii bir de sinema… ‹yi bir film izleyicisiyim. ‹stanbul'da üniversitede okudu¤um y›llardan beri baflta ‹stanbul ve Ankara film festivallerini takip ettim... Yurt d›fl›na Cannes, Venedik ve Sundance Film
Festivallerine gittim. Bu festivallerde onlarca film seyrettim, tart›flmalara, panellere kat›ld›m. Asl›nda, sanat›n her türünü seviyorum.
Bu konuda elimden geldi¤ince, geliflmeleri trendleri takip etmeye
çal›fl›yorum.
Türkiyemiz ve beraberinde Limak Grubu bir büyüme içerisinde.
Bu çerçevede bana da çok fazla ifl düfltü¤üne inan›yorum ve oldukça yo¤un bir ifl temposu ile çal›fl›yorum. F›rsat buldukça, sanat,
özellikle sinema ve resim konusunda gelifltirebilece¤im faaliyetlere
kat›l›yorum. Yaratt›¤›m özel zamanlarda sanat›n büyülü dünyas›
içerisinde olmak en büyük zevklerimden birisi.
Bu genç yaflta sanat eserinden anlayacak ve sanatsal faaliyetlere e¤ilecek kadar bilgi birikimini neye borçlusunuz?
Resim sanat›n›n özellikle ça¤dafl Türk resimlerinin hayat›mda
önemli bir yeri var. Sergileri mümkün oldu¤unca takip etmeye, sanat kitaplar› okumaya, yerli ve yabanc› sanat bas›n›n› takip etmeye
ve kendimi gelifltirmeye çal›fl›yorum.
Frieze, Basel ve Arco gibi uluslararas› ça¤dafl sanat fuarlar›nda ça¤dafl sanat›n nerelere geldi¤ini görmek çok yararl› oluyor.
Bu konuda bana yard›mc› olan arkadafllar›m, sanat tarihçileri, uzmanlar, sanatç›lar, galeri sahipleri var, her geçen gün
onlardan da yeni fleyler ö¤reniyorum.
Mesela, bu sene Venedik bienali var, befl
senede bir düzenleniyor, oraya gitmek
ve oradaki projeleri görmek istiyorum.
Ayr›ca uluslararas› sanat piyasas›ndan
takip etti¤im kadar›yla ‹stanbul bienaline bu sene ilgi büyük olacak. Ben de
merakla bekliyorum.
Türk resim eserlerine düflkünlü¤ünüzü
biliyoruz. Hangi ressamlar› be¤eniyorsunuz? Koleksiyonunuzda kimlerin eserlerine yer veriyorsunuz? Koleksiyonunuzda olmas›n› istedi¤iniz eserler hangileri?
Koleksiyonumda Nejat Melih Devrim,
Hakk› Anl›, Mubin Orhon, Nefle Erdok,
Adnan Coker, Alaadin Aksoy, Canan Tolon, Abidin Dino, Ömer
Uluç, Ergin ‹nan, Burhan Do¤ançay var. Bunlar ilk akl›ma gelenler. Tabii baflka de¤erli ressamlar›m›z›n da birçok resmi var, Mithat
fien, Jale Erzen, Utku Varl›k, Selma Gürbüz gibi. Gençlerden ise
Leyla Gediz ve Haluk Akakçe'yi be¤eniyorum.
Koleksiyonumu bir plan çerçevesinde ama sevdi¤im sanatç›lardan
ve eserlerinden yapmaya çal›fl›yorum. Heykel, foto¤raf ve video
art gibi di¤er mediumlara da geçmek istiyorum.
Limak 18. Uluslararas› Film Festivali'nin gala gecesi gerçeklefltirildi.
Böyle anlaml› bir projeye sponsor oldunuz. Gala gecesindeki
izlenimlerinize göre Ankaral› sanatseverlerin ilgisi nas›l olacak?
Limak 18. Uluslararas› Film Festivaline katk›da bulunabildi¤imiz
için hem çok mutlu hem de çok gururluyuz. Gala gecesinde gördü¤ümüz yo¤un ilgi ve kat›l›m bizi daha da mutlu etti. Ankaral›lar,
film festivallerine sahip ç›kt›. Uzun y›llard›r olmad›¤› kadar yo¤un
bir ilgi vard›. Festival 22 Nisan'a kadar devam edecek, ilginin kapan›fla kadar daha da artaca¤›n› tahmin ediyoruz. Festival bafllamadan bine yak›n bilet satt›k, Ankaral›lar Fatma Girik'i çok s›cak karfl›lad›lar, panellere ilgi büyüktü, program hem sinema seyircilerini
hem de elefltirmenleri tatmin etti diye düflünüyorum. Baflta Prof.
Dr. O¤uz Onaran ve Genel Müdür Zeynep Ünal Esenli olmak üzere, gece gündüz çal›flan festival ekibini tebrik ediyorum.
aktüalite
14
Neden Ankara'da ‹stanbul'daki kadar kültürel faaliyet yok? Sponsor
bulmakta m› zorlan›l›yor yoksa Ankara seyircisi mi yeterli de¤il?
“‹stanbul'da sponsor bulmak genellikle daha kolay oluyor” diye
bir inan›fl var ama biz bunu de¤ifltirmek istiyoruz art›k, bunu da bu
seneki çal›flmam›z ile biraz olsun kan›tlad›k. Ankara'da da sponsor
bulmak mümkün, yeter ki proje iyi anlat›ls›n ve projeye güvenilsin.
Sa¤ olsun Ankaral›lar, Ankaral› firmalar, ulusal ve uluslararas›
bankalar bizi k›rmad›lar, projeye inand›lar ve desteklerini esirgemediler. Limak 18. Uluslararas› Film Festivalinin 70'e yak›n sponsoru ve 100'e yak›n festival dostu vard›. Hepsine buradan çok teflekkür ediyorum... fiimdiden gelecek seneki festivale sponsor olmak için arayanlar var. Niye bizi bu sene sponsor yapmad›n›z diyorlar. Tabii çok seviniyoruz. Harika
bir his yarat›yor bu hem bizde hem
de tüm festival ekibinde.
K O L E J L ‹ L E R
Bir de festivalin on gün ile s›n›rl› olmas›n› da istemiyoruz, bunu de¤iflik
aktivitelerle, gösterimlerle, çal›flma
gruplar› ve panellerle bir seneye
yaymak istiyoruz. Bu konuda çal›flmalar yap›yoruz ki, Ankaram›zda
bir sene boyunca festival ruhu canl›
olsun.
Asl›nda Ankaral› ifl adamlar›n›n da,
Ankaral› vatandafllar›n da sanata ilgisi çok yüksek düzeyde. Bu ilgiyi
ortaya ç›karabilmek, bu iki taraf› bir
araya getirebilmek sanat gönüllülerinin bir baflar›s› oluyor. San›r›m Ankara'n›n biraz daha fazla sanat gönüllüsüne ihtiyac› var. Bu sene de bu
sanat gönüllülerini ortaya biraz olsun ç›kard›k san›yorum. Aç›l›fl töreni
son y›llardaki en kalabal›k tören oldu, festival partisinde Babazula Partisi vard›, t›kl›m t›kl›md›... Festival
bafllamadan bine yak›n bilet sat›ld›...
Tabii bunlara çok sevindik, Ankara'n›n müthifl bir sinema seyircisi
var... Festivali harika takip ediyorlar,
bu da bizim flevkimizi artt›r›yor.
Türk sinemas› son dönemlerde büyük
baflar›lara imza att› ve iyi bir seyirci
kitlesi yakalad›. Bundan sonraki dönemlerde de sanatsal faaliyetlere sponsor olmaya devam edecek misiniz?
Öncelikle ilk sorunuza cevap vereyim, evet Türk sinemas› son y›llarda
çok iyi yap›mlara imza atmaya bafllad›, birçok iyi film üretiliyor, san›r›m box office'in % 50'sinden fazlas› Türk filmlerinin elinde, en
çok seyredilenler hep Türk filmleri.
Ayr›ca, uluslararas› festivallerde ve film piyasas›nda da büyük baflar›lar kazan›l›yor. Mesela Nuri Bilge Ceylan “‹klimler” ile geçen
sene Cannes'da büyük jüri ödülünü ald›. Fatih Ak›n, Ferzan Özpetek gibi yönetmenler de festivallerde bir çok ödül kazan›yor. Bu
Türk sinemas› aç›s›ndan çok sevindirici ve umut verici, inflallah bu
baflar›lar artarak devam edecek.
Film festivalleri özellikle de Ankara Film Festivali genç sinemac›lar› yetifltirmek aç›s›ndan çok önemli.
Belgesel ve k›sa filmlere de büyük
önem veriyor. Biz de Ankaral› bir
grup olarak, Ankara Film Festivalini desteklemeyi, sürdürmeyi çok isteriz. Çünkü verdi¤imiz deste¤in sinema için, sinemaseverler için, amatör yap›mc›lar, film ö¤rencileri için
bir fark yaratt›¤›n› görüyoruz ve de
bununla gurur duyuyoruz. Ayr›ca,
inand›¤›m›z, güvendi¤imiz her projenin arkas›nda durmak isteriz.
Grup olarak sanatsal faaliyetler haricinde de desteklerimiz oluyor.
Mesela en son Siirt Kurtalan'da bir
k›z ö¤renci yurdu yapt›rd›k. Grup
olarak sosyal sorumluluklar›m›z›n
bilincindeyiz ve bu sorumluluklar›
yerine getirmek istiyoruz.
Bir Kolejli olarak Kolej'in sanatsal
faaliyetlerini yeterli buluyor musunuz?
Kolejli olmak bir ayr›cal›kt›r. Kolej
sanat faaliyetlerini birçok aç›dan
destekliyor. Kolejli olan Elif Da¤deviren ve Tamer Karada¤l› hiç bir ücret talep etmeden, festivalin aç›l›fl törenini sundular, bu çok önemli bir
destek. Kolej ö¤rencilerine de sanat›
sevme ve destek verme içgüdüsünü
afl›l›yor. Bu sene di¤er Ankaral›
sponsorlar›m›z ve film dostlar›m›z›n
da % 90'› Kolejlidir.
aktüalite
16
Türkiye Genç ve Yetenekli
Bir fiair Kazand›:
Burak Tokcan '97
...
sisler içinde b›rakt›¤›m hayat
yine döndün bana
ateflten sözcükler
ve dinmeyen bir yaln›zl›kla *
Sizi tan›yabilir miyiz?
1979'da Ankara'da do¤dum. 1990'da Ahmet Vefik Pafla ‹lkokulu'ndan, 1997'de TED Ankara Koleji'nden ve 2001'de Bilkent Üniversitesi ‹flletme Fakültesinden mezun oldum. Üniversitemin yay›n biriminde metin yazar› ve yay›n içerik sorumlusu olarak çal›fl›yorum.
Bilkent öncesinde Ernst & Young'›n Vergi ve Mali Dan›flmanl›k
Hizmetleri Bölümünde görev yapt›m.
K O L E J L ‹ L E R
Ne zamandan beri fliir yaz›yorsunuz?
fiiir yazmaya üniversitede bafllad›m. ‹yi bir kitap okuyucusuydum; ama yaz›n türlerine Bilkent'e kadar hiç yönelmemifltim. Ortaokuldan bu yana kitaplarla içli d›fll› olman›n getirdi¤i birikim,
meyvesini fliirle verdi. ‹lk fliirim Ekim 1999'da yay›mland›. Bugüne kadar Bilkent 4 Mevsim, K›y›, Damar, Beflparmak, Gökyüzü,
Ça¤dafl Türk Dili, Dünya Kitap, Ünlem, Yom Sanat, Evrensel
Kültür, Patika ve Koridor dergilerinde fliir yay›mlad›m.
Birçok de¤erli ödüle lay›k görüldünüz...
Evet, 8 fliir ödülü kazand›m 2001'den bu yana. Bunlar›n 6's›n› çeflitli fliirlerimle, son ikisini de 33 fliire ulaflan “Sesim Kan Kaybediyor” adl› yay›mlanmam›fl dosyamla ald›m. Bir y›l içinde ödüllü dosyam› kitaplaflt›rmay› düflünüyorum. Jürilere ve düzenleme kurullar›na sayg› ad›na heybemdeki ödüllerin isimlerini de
vermek istiyorum:
• Homeros Ödülleri 2007 Attilâ ‹lhan fiiir Yar›flmas› Mansiyonu
• Cemal Süreya 2006 fiiir Yar›flmas› Özendirme Ödülü
• R›fat Ilgaz 2004 fiiir Yar›flmas› 1.’lik Ödülü
• Marmaris 2004 fiiir Yar›flmas› 1.’lik Ödülü
• Beflparmak Dergisi 2003 fiiir Yar›flmas› 2.’lik Ödülü
• Karfl›yaka CUMOK 2003 U¤ur Mumcu fiiir Yar›flmas› 1.’lik Ödülü
• Mülkiyeliler Birli¤i Vakf› 2001 fiinasi Özdeno¤lu fiiir Yar›flmas›
3.’lük Ödülü
• Kocaeli Üniversitesi fiiir Etkinlikleri Birimi 2001 Gençlik Yar›flmas› 2.’lik Ödülü
Ödüllerin fliirinizdeki yeri nedir?
Hiç kuflku yok ki ödüller, daha nitelikli ürünler vermek ad›na dizelerime güç kazand›r›yor ve ilk kitab›ma do¤ru emin ad›mlarla ilerlememi sa¤l›yor. Ayr›ca törenlerde yeni flehirlerle, yeni insanlarla
fliir boyutunda tan›flman›n coflkusunu yafl›yor, ustalarla, genç flairlerle beraber oluyorsunuz. Örne¤in, ça¤dafl›m Mehmet Butak›n'la
Kocaeli'de tan›fl›p fliir paydas›nda sa¤lam bir dostluk kurduk. Son
ödülümde ‹zmir'de ‹lker ‹flgören, Ersun Ç›plak, Cengiz fienol, Müesser Yeniay ve Özkan Sat›lm›fl gibi fliire emek veren, dergilerden
bildi¤im genç arkadafllarla görüflme f›rsat›n› yakalad›m. Erol Özyi¤it'le ‹stanbul'un bir k›fl akflam›nda, Cemal Süreya töreninde tan›flt›k ve ba¤lant›m›z› koparmad›k. Bunlar güzel duygular.
fiiirlerinizi bir olaydan veya yaflad›klar›n›zdan etkilenerek mi yaz›yorsunuz?
Hayattan etkilenerek yaz›yorum. Bunun içine yaflad›klar›m da
giriyor, yafl›yor olduklar›m veya yaflayamad›klar›m da.
fiiirlerinizde genelde hangi konulara de¤iniyorsunuz?
fiiirlerimde özel bir konuya yo¤unlaflmad›m. Dizelerin özelli¤i,
insana ve yaflama dair olmalar›. fiiirler bireysel dünyamdan ç›k›yor olsa da hepimizin yaflad›¤› duygulardan, bir bak›ma hayattan kesitler veriyor: yaln›zl›k, aflk, hüzün, ac›, mutluluk… Bu demek de¤il ki beni etkileyen olaylar› do¤rudan ifllemeyece¤im fliirlerimde. fiiir, iklimi her an de¤iflebilen bir sanat.
fiair olmak için nas›l bir ifade biçimine, altyap›ya ve bilgi birikimine sahip olmak gerekir?
Hepsinden önce san›r›m yetenek gerekiyor, hayat›n birçok alan›nda oldu¤u gibi. Bu yetene¤i sab›r ve çal›flma disipliniyle birlefltirmelisiniz. fiiir kolay oluflmuyor. Birçok sanat dal› gibi o da
aktüalite
17
Bu süreçte tabii ki çal›flmay› elden b›rakmamak, yani y›lmadan
yazmak gerekiyor. fiiirin mevsimleri zaman zaman dizelerinizi
dondurur, da¤›t›r, uzun süre hiçbir fley karalayamad›¤›n›z olur;
ama rastlad›¤›n›z güzel bir fliirle, bir tren cam›ndan gördü¤ünüz
manzarayla, aniden bast›ran bir sa¤anakla ya da bir sergide rastlad›¤›n›z tabloyla bekledi¤iniz rüzgâr elbet esecek ve fliire devam
edeceksinizdir.
Söylediklerim çok kolay görünse de uygulamada o kadar basit
de¤il. Edebiyatta belki de en önemlisi, verimli bir usta-ç›rak iliflkisi yakalayabilmek. Bu herkese nasip olan bir fley de¤il; çünkü
hayat›n yolumuzu kimlerle kesifltirece¤ini ço¤u zaman tahmin
edemiyoruz. Ben o aç›dan çok flansl›y›m; çünkü fliir yolculu¤umun en bafllar›nda de¤erli hocam, ustam fiair Ahmet Özer'le karfl›laflt›m. Edebiyat›n hemen her türünde ürün veren, dizelerle nefes alan ve fliiri çok iyi bilen bir edebiyatç›. Yazd›klar›ma yapt›¤›
de¤erlendirmelerden, kitap ve biçem tavsiyelerinden, tecrübelerinden çok fley ö¤rendim ve ö¤renmeye devam edece¤im. Bana
ay›racak dakikalar›, saatleri, günleri hep oldu, halen var ve umar›m var olacak. Dizelerimin ivme kazanmas›nda, fliirin inceliklerini ve esteti¤ini fark etmemde pay› çok fazlad›r Ahmet hocam›n.
Genç ve yetenekli bir flair olarak duygular›n› fliir yazarak ifade etmek isteyenlere neler önerirsiniz?
Az önceki söylediklerim bu soruyla da
örtüflüyor. Öneride bulunmak üstenci
bir tav›r gibi görünebilir; ama okumaktan ve yazmaktan vazgeçmemek ve alt
alta yaz›lan her sat›r›n fliir olmad›¤›
gerçe¤ini kavramak san›r›m bu alana
merakl› olan herkesin bulundurmas›
gereken anahtarlar. Kilidi bulmak
ve/veya açmak kifliye kalm›fl.
Günümüzde hemen herkes fliir yazd›¤›n›
söylüyor. Sizce nitelikli fliirin fark› nedir?
Hayattan ve insandan kopmayan fliir, benim için her zaman daha öndedir. Okurunu kendi yaflam› ve/veya
toplumu üzerine, dünya üzerine düflünmeye yöneltebilen fliir, iyi bir fliirdir. Türk diline özen gösteren, anlam bütünlü¤ünü koruyan, imge ve
ça¤r›fl›mdan uzaklaflmayan flairlerin
ürünleri bana daha yak›n geliyor.
Be¤endi¤iniz flairler kimler?
Metin Alt›ok, Ahmed Arif, Attilâ
‹lhan, Gülten Ak›n,
Da¤larca, Nâz›m Hikmet, Ahmet Erhan, Ali Asker
Barut,
Ahmet Ada, Cemal Süreya, Edip Cansever, Ahmet Telli, Turgut Uyar, Ahmet Özer, Hilmi Yavuz, Kemal Özer, Yannis
Ritsos, Yorgo Seferis, Sergey Yesenin, Federico García Lorca...
Kütüphanemde 400'den fazla fliir kitab› mevcut. Dolay›s›yla
her yafltan, her ak›mdan sayamad›¤›m isimler mutlaka olmufltur. Behçet Aysan'›n fliirlerinin ise ruhumda çok önemli
bir yeri var. O yüzden Aysan için ayr› bir cümle kurma gere¤i hissettim.
Kendi dönemime, yani 35 yafl alt› kufla¤a gelirsek, ‹lker ‹flgören'in ve Gonca Özmen'in ilk kitaplar› hofluma gidiyor. Murathan Çarbo¤a'n›n özgün bir sesi, Erol Özyi¤it'in duyarl› bir anlat›m› var. Mehmet Butak›n'›n dizelerine yans›tt›¤› düflünsel ve tarihsel birikime de ayr› bir parantez açmam gerek.
‹flletme Fakültesinden mezunsunuz. Sanat dallar›n› içeren,
plastik ya da görsel sanatlarla iliflkili bir e¤itim görmeyi neden
tercih etmediniz?
fiiir yazmaya üniversitede bafllad›¤›m için ÖYS zaman›nda
böyle bir tercih zaten düflünmedim. Bir ara Türk edebiyat›
üzerine lisansüstü e¤itim almak akl›ma gelmedi de¤il; ama ilgi alan›ma akademik bir k›yafet giydirmek fliir heyecan›m› ve
üretkenli¤imi öldürebilir. Bu riski göze almay› pek istemiyorum.
Eklemek istedi¤iniz bir fley var m›?
Üniversitedeyken Bilkent 4 Mevsim sanat-edebiyat-kültür dergisinin yaz› kurulunda görev yapt›m. Yafl›tlar›mla ve hocalar›mla
baflar›l› bir tak›md›k. O hareketli atmosferde fliir ve edebiyat ad›na çok fley kazand›m. K›ymetli hocalar›m Ahmet Özer, Sare Öz, Vedat Yaz›c›,
Ali Turan Görgü ve onlar›n sayesinde
tan›flt›¤›m Mehmet Ayd›n hocam›n destekleri bugün de devam ediyor. Bunlar›
söylerken akl›ma Kolej'deki günlerim
de geldi. Faruk Cezayirli, Hürmüz Ataman, Gülay Güzelderen hocalar›m›n
edebiyat ve Türkçe sevgisi, Berat Altay
hocam›n de¤erini sonradan anlad›¤›m
kitap okuma ödevleri, Selahattin fiiflman hocam›n esprileri, Nurdan Talu,
Sevgin ‹zlal, Dirayet Ulu¤, fiahika Bafler
hocalar›m›n ‹ngilizceme katk›lar›, Melike Toklucu hocam›n güler yüzlülü¤ü,
‹rfan Gürsoy hocam›n yumuflak kalbi
ve daha nice de¤erli e¤itim insan›, arkadafllar›m, bulundu¤u semte ad›n› veren
bir okulda okuman›n güzelli¤i, an›lar...
Kendime ve geçmifle yeniden bakma
flans›n› verdi¤iniz için teflekkürler.
* Burak Tokcan'›n “Dinmeyen” adl›
fliirinden.
K O L E J L ‹ L E R
büyük emek istiyor. ‹yi bir fliir okuyucusu olmadan, Türk ve
dünya fliirinin önemli isimlerini okumadan kaleminizi beslemeniz olanaks›z. Bunlar› yapmadan da yazabilirsiniz; ama fliir anlay›fl›n›z dar bir çerçeveye s›k›fl›p kal›r. Roman, öykü, deneme gibi
di¤er edebiyat türlerini okumak, sinema, tiyatro, resim, müzik
gibi de¤iflik sanat kollar›yla da ilgilenmek flaire mutlaka yeni üretim boyutlar› katar.
aktüalite
18
ANNELER GÜNÜNDE B‹R KEZ
DAHA DÜfiÜNÜN:
Bir çocu¤u s›ms›k› kucaklamak, ona sevildi¤ini hissettirmek,
masum gülümseyiflini görmek ve ona iyi bir gelecek
haz›rlayarak güvende oldu¤u duygusunu vermek için
mutlaka kan ba¤› m› olmal›?
Koruyucu Ailelik
K O L E J L ‹ L E R
Ülkemizde bak›ma muhtaç, elinden tutulmay› bekleyen milyonlarca çocuk var. Güzel bir ailenin ilgisini, yetenekleri do¤rultusunda e¤itim görebilece¤i bir okulda okumay› ve en önemlisi flefkati bekleyen masum çocuklar. Amac›m›z, anneler gününü kutlayaca¤›m›z May›s ay› içerisinde koruyucu
ailelik ile ilgili bilgi edinmeniz, yasal prosedür hakk›nda fikir sahibi olman›z. Kuflkusuz
koruyucu ailelik herkesin alt›ndan kalkabilece¤i kolay bir ifl de¤il. Bir insan›n sorumlulu¤unu üstlenmeyi, bu ifle gönül vermeyi ve
yürekten istemeyi gerektiriyor. Ancak her fleyi devletten beklemek ya da çocuklar› kaderine terk etmek yerine, “acaba biz ne yapabiliriz?” sorusunun birkez daha sorgulanmas›nda yarar var.
Birtak›m nedenlerden dolay›, belirli bir süre
için, bak›m› öz ailesi taraf›ndan yap›lamayan
çocuklar›n, anne ve baba olma özelliklerine
sahip olan kiflilerin yan›nda, devlet denetiminde bak›m›n›n sa¤lanmas›na “koruyucu
aile hizmeti” ad› verilmektedir. Koruyucu ailelik yapmak isteyen kifliler çocu¤un öz anne,
baba ya da vasi d›fl›nda herkes olabilir. Örne¤in akrabalar, komflular olabilir.
En az›ndan çocu¤un ailesinin koflullar› daha iyiye gidene kadar,
o çocu¤un bak›m›n› sa¤layabilir, geliflimine, e¤itimine katk›da bulunabilirsiniz.
Koruyucu ailelerin yerine getirmek zorunda olduklar› birtak›m yükümlülükler bulunmaktad›r. Öncelikle, koruyucu ailelerin çocu¤un fiziksel ve psikososyal geliflimini en iyi flekilde
gerçeklefltirmeleri için gerekli koflullar› sa¤lamalar› gerekmektedir.
Bununla birlikte:
• Çocu¤un yetenekleri do¤rultusunda e¤itiminin sa¤lanmas›n› ve iyi bir meslek edinmesi için
gerekli çabay› göstermeleri,
• E¤er çocu¤un öz akrabalar› varsa, onlarla uygun görülen bir flekilde çocu¤u görüfltürmeleri,
• Mesleki çal›flmalar›n› yerine getiren sosyal
hizmet uzmanlar›na gerekli koflullar› sa¤lamalar›,
• ‹kametgâh de¤iflikliklerini il müdürlüklerine
bildirmeleri
bu yükümlülüklerin aras›nda yer almaktad›r.
Koruyucu aile adaylar›ndan istenen belgeler:
Koruyucu aileli¤in belirli bir zaman› yoktur.
Uzun ya da k›sa sürelerle koruyucu aile olunabilir. Koruyucu aile olmak için evli ya da bekar olmak, çocuklu
ya da çocuksuz olmak önem teflkil etmemektedir. Türkiye'de sürekli ikamet etmek, okur-yazar olmak ve Türkiye Cumhuriyeti
vatandafl› olmak yeterlidir. Koruyucu aile olmak için ikamet edilen ilde bulunan il müdürlüklerine baflvuru yapmak gerekmektedir.
Foto¤raf
Nüfus cüzdan› örne¤i
Evliler için evlilik cüzdan› örne¤i
‹kametgâh belgesi
‹fl ve gelir düzeyini gösteren onayl› belge
Adli sicil raporu
maariften yetiflenler
20
Bozk›rda Yefleren Umut:
Gülseren
Çeliksoy Orhon ’49
‹yi ve düzeyli bir e¤itim almas› için ailesi taraf›ndan Ankara'ya gönderilen 11 yafl›ndaki bir k›z çocu¤u için Türk Maarif
Cemiyeti Yeniflehir Lisesi ile tan›flma vaktiydi. Biraz çekingen,
biraz yabanc› ama kararl›yd›. 1949 y›l›nda baflar›larla mezun
olan genç k›z; okulundan ve çevresinden hiç kopmayan, y›llar
boyu deste¤ini hiç esirgemeyen Gülseren Çeliksoy Orhon.
Atatürkçü ve ça¤dafl bir e¤itimle yabanc› dil ö¤retimini gerçeklefltiren ve sonradan ad› Türk E¤itim Derne¤i Ankara Koleji olarak de¤ifltirilen okula 1943 y›l›nda yat›l› olarak bafllad›. Çam
a¤açlar› ve güllerle bezenmifl bir bahçede idi eski Kolej. Gerçi
2. Dünya Savafl› y›llar›nda kalayl› bak›r tabaklarda yemekler yeniliyor, ekmek karne ile da¤›t›l›yordu ama e¤itim son derece iyi
donan›ml›, disiplinli ö¤retmenler taraf›ndan verilerek ö¤rencilerde kal›c› etkiler sa¤lan›yordu. ‹ki binadan oluflan Kolej'in a¤açlar ve çiçekler içinde olan› k›zlara, önünde futbol oynanabilen arka
binas› ise erkek ö¤rencilere ayr›lm›flt›. Okulun voleybol sahalar› ve tenis kortu da her zaman ilgi topluyordu. Ö¤renci say›s› oldukça azd›. K›zlar: A, erkekler: B flubelerindeydiler. Sadece lise son s›n›fta k›z-erkek ortaklafla
oluflturulan VI - Fen C flubesi vard›. 1949 y›l›nda liseden mezun olanlar›n toplam say›s› 54
K O L E J L ‹ L E R
idi. O y›l tüm s›n›f arkadafllar› gibi Gülseren Çeliksoy da umut ve heyecan dolu olarak okulu bitirmiflti.
O y›llarda liseyi her dersten s›nav vererek baflar› ile bitirenler, Milli E¤itim Bakanl›¤›ndan
sorular› kapal› zarflarda gelen ve yurt çap›nda bütün resmi okullarda ayn› anda uygulanan
'Olgunluk S›nav›'na al›n›yorlard›. Üniversitelere girebilmek için bu s›navda baflar›l› olmak
gerekiyordu. Fen flubesinden mezun olan Gülseren Çeliksoy çok istekli olmad›¤› halde Ankara Üniversitesi Dil, Tarih ve Co¤rafya Fakültesi ‹ngiliz Dili ve Edebiyat› Bölümüne girdi.
Dört y›ll›k ö¤renimini Gülseren Çeliksoy Orhon olarak bitirdi. Yani üniversite y›llar›nda
Alaettin Orhon ile evlenmiflti.
fians› onu yine okuluna do¤ru çekiyordu. K›z› ve o¤lu da, övünç kayna¤›m›z olan Ankara
maariften yetiflenler
21
Koleji'nde yetifliyorlard›. Y›l 1973… Art›k okulda görev alma zaman› gelmiflti. E¤itimi ve birikimi onu ‹ngilizce ö¤retmenli¤i konusunda cesaretlendiriyordu. Kolej'in ortaokul k›sm›nda
göreve ça¤›r›l›nca çok mutlu oldu. Y›llar içinde okul çok de¤iflmifl, bahçelerden, güllerden eser
kalmam›fl, ö¤renci say›s› artm›fl, ek binalar yap›lm›fl, k›z-erkek ö¤renciler birlikte e¤itim almaya bafllam›fllard›. Dünya de¤ifliyordu. Ankara Koleji de bu de¤iflimden pay›n› alacakt› ve Gülseren Orhon kendi yetiflti¤i dönemin ö¤retmenlerinden ald›¤› bilgi ve disiplin al›flkanl›klar›na
yeni boyutlar ekleyerek mesle¤ine büyük bir hevesle bafllayacakt›. Hofl bir tesadüf kendisini
bekliyordu. Ö¤retmenli¤e bafllad›¤› ilk gün, tebefliri eline ald›¤› ilk s›n›f kendi mezun oldu¤u
VI - Fen C s›n›f› olacakt›. Bu tatl› heyecan› hiç eksilmeden emekli oluncaya kadar sürdü. Mesle¤ini ve ö¤rencilerini çok seviyordu. Kendi okulunda genç kuflaklara aktar›lan bilgiler, çok
de¤erli bireyler yetiflmesinde yararl› olacakt›. ‹ngilizce Bölümü Baflkan› oldu¤u y›llarda da dil
ö¤retiminde yeni yöntemlerin uygulanabilmesi için arkadafllar›yla birlikte büyük çabalar gösterecekti. Gülseren Orhon “akl› hür, vicdan› hür, irfan› hür” bir Atatürk k›z› olarak yetiflti¤i
için ö¤retmenli¤inde de ayn› do¤rultuda baflar›l› bir örnek sergileyecekti.
1987 y›l›nda emekli olmaya karar verdi¤i zaman dinlenmeye geçemeyece¤i anlafl›l›yordu. Bir yay›nevinin ‹ngilizce dan›flmanl›¤›n›
üstlendi. Bu arada Ankara Koleji Mezunlar› Derne¤inde görev alarak üç y›l boyunca genel sekreterlik sorumlulu¤unu ald›. Gerçek
e¤ilimi e¤itim oldu¤u için 1994 y›l›nda tan›flt›¤› ve 1995 senesinde Anadolu Ça¤dafl E¤itim Vakf› (ANAÇEV) ad›n› alacak
olan kurulufla kat›ld›. Okuma - yazma ö¤retmek, orta ö¤retimdeki çocuklara destek kurslar› vermek, gecekondu kad›nlar›yla birçok konuda söylefliler düzenlemek gibi görevler ald›. Halen vakf›n Bilim ve Dan›flma Kurulu üyeli¤ini ve E¤itim Komisyonu Baflkanl›¤›n› tafl›maktad›r.
Gülseren Çeliksoy Orhon, 1943 y›l›nda bafllayan Türk E¤itim
Derne¤i sevdas›n›n TED Ankara Koleji Mezunlar› Derne¤ince
ödüllendirilip kendisinin 2003 y›l›nda Derne¤in Onur Kurulu
üyeli¤ine seçilmesinden dolay› büyük gurur duymaktad›r. Yine Mezunlar Derne¤ine olan vefa borcuna karfl›l›k bir hizmet
ler Kurulunda kesintisiz görev yapmaktad›r.
Okulumuzdan 1949 y›l›nda mezun olmaktan gurur duyan
Gülseren Orhon, dönem arkadafllar› ile y›l dönümlerinde Kolej ruhunu tazelerken sevgi, dostluk, vefa, dayan›flma, yard›mlaflma, k›ymet bilme, hat›r-gönül sayma, kaybettikleri arkadafllar›n› anma gibi pek çok duyguyu da yafl›yor. Kendi aralar›nda yapt›klar› etkinliklerden elde edilen paray› da bir havuzda biriktirip yüksek ö¤retimdeki bir ö¤rencinin bursunu sa¤l›yorlar.
1946-1947 Ders Y›l› Okullararas› Voleybol fiampiyonas›ndan
K O L E J L ‹ L E R
olarak da 2001 y›l›nda kurulan Türk E¤itim Derne¤i Gönüllü-
sa¤l›k
22
“Ülkemizde yaklafl›k 2 milyon çiftin flu anda veya
yak›n bir gelecekte k›s›rl›k sorunu yaflayaca¤›
tahmin edilmektedir.”
K O L E J L ‹ L E R
Binlerce çiftin bebek sahibi olmas›na yard›mc› olan Prof. Dr. Timur Gürgan ile tüp bebek yönteminin merak edilen konular›n›
konufltuk. Gürgan, bir senedir korunmad›klar› halde çocuk sahibi olamayan çiftlere uzmanlaflm›fl bir merkeze gitmelerini ve
kontrol olmalar›n› öneriyor.
Sizi tan›yabilir miyiz?
1952 Malatya do¤umluyum. Hacettepe Üniversitesi T›p Fakültesinden mezun olduktan sonra ayn› üniversitede 1995 y›l›nda
profesör oldum. Reprodüktif endokrinoloji, IVF ve endoskopik
cerrahi ile ilgili olarak yurt d›fl›nda uzun süreli çal›flmalar›m oldu. Daha sonra Hacettepe Üniversitesi Kad›n Hastal›klar› ve Do¤um Ana Bilim Dal›'nda üreme endokrinolojisi ve tüp bebek ünitesinin kuruculu¤unu ve on y›l süre ile baflkanl›¤›n› yapt›m.
1997-2000 y›llar› aras›nda ise Kad›n Do¤um Anabilim Dal› Baflkanl›¤› görevini sürdürdüm. Halen ayn› bölümde ö¤retim üyesi
olarak çal›flmaktay›m.
Ayn› zamanda 2000 y›l›nda kurmufl oldu¤um Gürgan Clinic Kad›n Sa¤l›¤›, Infertilite ve Tüp Bebek Merkezinin de bilimsel direktörlü¤ünü yapmaktay›m. Çok say›da Türk ve uluslararas› dernekte yönetim kurulu üyeli¤imi sürdürmekteyim ve uluslararas› kongre baflkanl›klar›m var. Evliyim ve iki k›z çocu¤um var.
Hem eflim Prof. Dr. Sevil Gürgan ve hem de büyük k›z›m Ankara Koleji mezunudur.
Ülkemizde k›s›rl›k sorunu ne kadar yayg›n? Tedaviye bafllamay›
düflünen çiftler nelere dikkat etmeliler?
Ülkemizde yaklafl›k 2 milyon çiftin flu anda veya yak›n bir gelecekte k›s›rl›k sorunu yaflayaca¤› tahmin edilmektedir. ‹stedi¤i zamanda çocuk sahibi olamayan insanlar ülkemizde önemli sosyal,
psikolojik, moral ve ekonomik sorunlar ve ç›kmazlar yaflamaktad›r. Sorunlar›n k›sa sürede çözümü kendileri için en uygun ve
do¤ru olabilecek bir tedaviyi sunabilecek bir merkeze baflvurmalar› ile gerçekleflebilir.
K›s›rl›k sorununu yaflayan çiftlerin önemli bir bölümü sorunlar›n›n ne oldu¤unu tam olarak bilmeden tedaviye bafllamaktad›rlar. Bu nedenle yeterince araflt›rmadan, bilgilenmeden ve sorgulamadan tedaviye bafllanmamal›d›r. Anlamak için sormaktan çekinilmemelidir. Kendilerine mant›kl› gelen her çözümün uygulamada ayn› derecede baflar›y› artt›ramad›¤› gerçe¤i göz ard› edilmemelidir.
K›s›rl›k tedavisi her çift için özeldir. Çifte özel yap›lan planlamalarla uygulanacak tedaviler baflar› flans›n› artt›r›r. Kad›n ve erke¤e ait detayl› de¤erlendirilme sonras›nda elde edilen bilgilerin
de¤erlendirilmesi ile ortaya ç›kar. Bu de¤erlendirmede kiflilerin
sosyal, moral, psikolojik, ekonomik durumlar›, daha evvelki hastal›klar›, tetkikleri ve tedavilere verdikleri cevaplar ve baflvurduklar› zamandaki yafl, yumurtal›k fonksiyonlar›, hormonal durumlar› göz önüne al›n›r. Kendilerine özel tedavi planlamas› yap›lmal›d›r. Kiflilerin tedavi esnas›ndaki cevaplar›na göre de gerekli de¤iflikler ve yeni planlamalar yap›labilmelidir. Baflka bir
çift için geçerli olan yaklafl›m›n di¤eri için geçerli olamayaca¤› bilinmelidir.
sa¤l›k
23
Tüp bebek tedavisinin baflar› oran› nedir?
Maalesef çiftlere her zaman tedavinin olumlu yönü gösterilmekte ve çok yüksek gebelik oranlar›na motive edilmektedirler. Merkezler her zaman % 40 ile % 80'lere varan yüksek gebelik oranlar›ndan bahsetmektedirler. Baz› çiftler bu teknolojilerin kesin tedavi yöntemi oldu¤unu ve % 100 gebe kalacaklar›n› düflünmektedirler. fiu bilinmelidir ki, her çift kesinlikle birbirinden farkl›d›r ve tedavilerinin planlanmas›, organizasyonu ve uygulanmas› yönünden farkl› yaklafl›mlara gereksinim duyarlar. Yafl, k›s›rl›k süreleri,
kad›n ve erke¤in birbirleriyle olan iliflkileri e¤itim, kültür, psikolojik, sosyal, ekonomik, çal›flma flartlar›, tedaviye bak›fl farkl›l›klar›
yönlerinden oldu¤u kadar; kad›n ve erke¤e ait problemler, hastal›klar›n›n fliddeti, daha evvelden uygulanan tedaviler ve tedavilere cevaplar› ve biyolojik potansiyelleri yönünden de önemli farkl›l›klar gösterirler. Bu yüzden ancak çifte özel baflar› oranlar›ndan
bahsedilebilir ve bu oran ancak tedavi uygulamas›n›n sonucunda
embriyolar›n transfer aflamas›nda kesine yak›n ve çifte özel olarak
verilebilir. Kifliler tedavi öncesinde ve süresinde pozitif ve negatif
sonuçlara haz›rlanmal›d›r. Bu ancak özenle organize edilmifl tedavi organizasyonlar›nda çiftin ve tedavi veren merkezin karfl›l›kl›
olarak gelifltirece¤i yak›nl›k, aç›kl›k ve güven ortam›nda sa¤lanabilir.
larda baflar›l› sonuçlar almam›z› sa¤l›yor. Yumurtal›klar› çal›flt›rmak için verilen ilaçlar›n yan etkilerine maruz kalmayan hastalar›m›z böylece gebelik flans›na sahip olabiliyorlar.
Kifliye özel olarak tüp bebek uygulamalar›nda tek uygulamada elde edilen baflar› oranlar› % 20 ile % 75 aras›nda de¤iflebilir. Ortalama baflar› oran› % 40 - 50 aras›ndad›r. Ancak flu bilinmelidir ki; iyi
merkezlerde tek tedavinin sonuçlar›na göre karar vermekten ziyade, dört tedavi içinde gebe kalabilme flans› da araflt›r›lmaktad›r.
Bu flans düflünüldü¤ünde dört uygulamadan herhangi birinde kad›n›n gebe kalma flans› % 80'i aflabilmektedir. Bundan ötürü ilk
uygulamalardaki baflar›s›zl›klardan çok üzüntü duyulup, ümitsizli¤e kap›l›nmamal›d›r. ‹lk tüp bebek uygulamas› bize kad›n ve
erkek problemleri hakk›nda önemli bilgiler verir. Kullan›lan ilaçlar›n dozlar›, yumurtal›klar›n bunlara cevaplar›, spermin yumurtay› dölleme oranlar›, yumurtalar›n döllenebilme kapasitesi, embriyo kalitesi ve say›s›, embriyo transfer kolayl›¤› veya zorlu¤u ve
çiftin tedaviye konsantrasyonu hakk›nda, ilk uygulamalarda özel
bilgiler elde edilir ve sonraki tedavilerin baflar›l› olabilmesi için
kullan›labilir.
Yukar›da anlat›lanlar›n ›fl›¤›nda tedavi merkezinin seçiminin önemi ortaya ç›kmaktad›r. Çocuk özlemini çeken çiftler bu arzular›na
en k›sa ve emin yoldan ulaflabilmek için ça¤dafl tedavi metotlar›n›
kendilerine sunabilecek, e¤itimli deneyimli personelin çal›flt›¤›,
uygun fizik yap› ve hizmetin gerektirdi¤i her türlü teknik donan›ma sahip bir merkezde tedavi olduklar› takdirde kendileri için en
yüksek baflar› flans›n› elde edebileceklerdir.
Tüp Bebek tedavisine bafllamay› düflünen çiftlere ne gibi önerileriniz
olabilir?
1. Tedaviye bafllamadan önce dan›flmanl›k ve tedavi plan›n›z için
tercih etti¤iniz merkeze muayeneye gidiniz. Kendiniz “bu tedavi
bana uygun, tek seçene¤im bu kald›” diye karar verip hemen tedaviye bafllamay›n›z.
2. Sizin yafl›n›z, yumurtal›k rezerviniz, psikolojiniz, moral tercihleriniz ve ekonomik durumunuz ile tespit edilen k›s›rl›k sebebinize
en uygun tedavi planlamas›n›n yap›lmas›na olanak tan›y›n›z.
3. Konsantrasyonunuzun ve motivasyonunuzun en yüksek, stresinizin azalm›fl oldu¤u bir zamanda tedavi olman›z›n baflar›y› getirebilecek bir faktör olaca¤›n› unutmay›n›z.
4. Bilim elde etti¤i önemli geliflmelerle size yard›mc› olabilir ancak
bu uygulamalar›nda belli baflar› limitleri oldu¤unu unutmay›n›z.
5. Kifliye uygun yumurtlatma ilaçlar› seçimi, çeflitli lazer uygulamalar›, özel yumurta ve embriyo gelifltirici s›v›lar›n kullan›lmas›,
rahim iç zar›n›n embriyoyu kabul etmesine yönelik uygulamalar,
transfer tekniklerindeki geliflmeler ve embriyolar›n transfer öncesi genetik de¤erlendirilmesi sizlere yard›mc› olabilir. Ancak bunlar›n hiçbiri sihirli çözüm sa¤lamaz. Yeni tekniklerle ilgili bilgileri
elde etti¤inizde araflt›r›n, ö¤renin ve sonradan sizin için baflar›ya
katk›s›n›n ne olabilece¤ine karar verin ve beklentilerinizi ona göre
ayarlay›n.
Yan etkisi olmayan, daha ucuz ve tedavi süresi daha k›sa olan IVM
(ilaçs›z tüp bebek) yöntemi hakk›nda biraz bilgi verir misiniz?
In vitro Maturasyon (IVM) olarak adland›r›lan bu teknikle yumurtal›klardan ilaç kullanmadan al›nan olgunlaflmam›fl yumurtalar›n
laboratuarda olgunlaflt›r›l›p döllenmesi ile gebelik elde edilebiliyor. Bu teknik özellikle polikistik yumurtal›k hastal›¤› olan hasta-
Gürgan Clinic Kad›n Sa¤l›¤›, ‹nfertilite ve Tüp Bebek Merkezi
Çankaya Caddesi No: 20/3-4 Çankaya/ Ankara
Ücretsiz Dan›flma Hatt›: 0800 314 00 03
Tel: 0 312-442 74 04, 0 312-442 74 05
Web: www.gurganclinic.com.tr
E-dan›flma: [email protected]
In vitro Maturasyon (IVM) ifllemi dünyada, konusunda uzmanlaflm›fl baz› geliflmifl tüp bebek ve araflt›rma laboratuarlar›nda gelifltirilen ve uygulanan bir yöntemdir. Baflar›l› flekilde uygulanabilmesi için ise çok iyi e¤itilmifl ve tecrübeli personel ile yüksek kaliteli laboratuar flartlar› gerekmektedir. Yayg›n olarak kullan›lan
tüp bebek tedavilerine göre hastalara birçok kolayl›k ve fayda sa¤lamakta ve uygulama yap›lan kad›nlar› tüp bebek tedavisinin baz› olumsuz etkilerinden koruyabilmektedir. Fakat önemle alt›n›
çizmek gerekir ki; tamamen ilaçs›z olarak uygulanan IVM tedavisi için herkes ideal hasta de¤ildir. Yani bu yöntemde kifliye özel
olarak uygulanabilecek bir yöntemdir.
K O L E J L ‹ L E R
Yurt d›fl›nda IVM tedavisini baflar› ile yürüten merkezler ile ifl birli¤i içinde olan merkezimizde bu tekni¤i halen baflar› ile uygulamaktad›r. Gürgan Clinic Kad›n Sa¤l›¤›, ‹nfertilite ve Tüp Bebek
Merkezi Türkiye'de IVM yöntemi ile ilk gebeli¤i elde eden merkezdir.
sa¤l›k
24
Son y›llar›n gözdesi:
Pilates
Hepimiz metropollerde stres ve yo¤unlukla bo¤ufluyoruz. Yaflad›¤›m›z çevredeki olumsuz faktörlerin sa¤l›m›z› etkilememesi için
farkl› yöntemler mevcut. Son y›llarda en gözde olan› ise pilates. Fiziksel ve zihinsel anlamda sa¤l›k ve huzuru bir arada sa¤layan pilates; denge, nefes ve hareket sistemlerinin sentezinden olufluyor.
TED Ankara Koleji ve ODTÜ fiehir ve Bölge Planlama Bölümü
mezunu olan N. Canan Demirdamar '81, açt›¤› Pilates Studio ile
Ankaral›lar› bu spor ile tan›flt›r›yor.
süresince bu felsefeyi devam ettirmek; kiflinin kendisine verebilece¤i en güzel arma¤and›r.
Pilates : Zihin ve Beden Bütünlü¤ü
Joseph Pilates'in 'kontroloji' ad›n› verdi¤i metod, zihin ve beden
bütünlü¤ünü öngören denge, nefes ve hareket sistemlerinin sentezidir. Eklemlere yük bindirmeden ve içindeki çok ince dokular› y›rtmadan kaslar› çal›flt›r›r, kar›n ve s›rt bölgelerini eflit oranda
güçlendirip, vücudumuzun üst k›sm›nda sa¤laml›k oluflturur.
K O L E J L ‹ L E R
Klasik egzersilerde zay›f kaslar zay›flama, güçlü kaslar güçlenme
e¤ilimindedir. Bu da, dengesiz adale yap›s›na, kronik bel ve boyun a¤r›s›na ve sakatl›klara yol açabilir.
Pilates'te kas yap›s› bir bütün haline getirilir. Omurgan›n düzgün
kullan›lmad›¤›, vücut dengesinin bozuk oldu¤u oturufl flekilleri,
durufl bozukluklar›, yanl›fl oturufl pozisyonlar›nda uzun süre kal›nmas› ve tekrarlanan hareketler; kaslarda gerilme, yorgunluk
ve stresle giderek a¤r›l› kas spazmlar›na yol açmaktad›r. Bunlar›n
sonucu olarak kiflilerde s›rt ve boyun a¤r›lar› ortaya ç›kar.
Pilates egzersizleri omurgan›n daha sa¤l›kl› olmas›n› ve vücudun
do¤ru pozisyonda durufl al›flkanl›¤›n› kazanmas›n› sa¤lar. Bunun nedeni ise, Pilates'in çal›flt›rmay› hedefledi¤i ana bölgenin
kar›n ve s›rt kaslar› olmas›d›r. Güçlenen kar›n kaslar›, adeta bir
korse gibi sizi dik tutar, duruflunuzu düzeltir ve belinize binen
yükü azalt›r.
Kendinizi Ödüllendirin…
Vücudu zorlamayan Pilates, eklem sorunu yaflayan kifliler ve osteoporoz sorunu yaflayanlar için de son derece idealdir. Ancak
özellikle erken yafllarda Pilates'le tan›flmak ve bütün bir yaflam
Nerede Yap›lmal›?
Pilates Studio, ad›ndan da anlafl›laca¤› gibi asl›nda tamamen bu
amaca yönelik butik bir stüdyo. Yani bir Güzellik Merkezi ya da
bir Spor Salonu içinde, Pilates'in yap›lmas›na olanak tan›yan zihniyete sahip de¤il.
Bundan 80 y›l önce Joseph Pilates, ad›n› verdi¤i bu yöntemi gelifltirmifl, Amerika ve Avrupa'da yayg›nlaflmas›n› ise Pilates Studio'lar› sayesinde sa¤lam›flt›r. Baflka bir deyiflle, bu stüdyolara gelen ö¤renciler bütün dikkatlerini Pilates'e yo¤unlaflt›rm›fllar ve
böylece yaflam kalitelerini yükseltmifllerdir.
Benim düflüncem de, özel olarak e¤itim alm›fl e¤itmenler taraf›ndan, yine özel olarak ders ald›klar› bu stüdyolar›n format›nda bir
merkez açmak, bir ilki bafllatmakt› Ankara'm›zda. Stüdyomuza
gelen insanlar›n, kendilerini evlerinde hissetmeleri, sanki evlerinin bir odas›nda özel e¤itmenleriyle ders al›yorlarm›fl hissini paylaflmalar›n› amaçlad›m. Ve bu do¤rultuda, benim de içinde bulunmaktan çok keyif ald›¤›m bir Pilates Studio tasarlad›m.
Joseph Pilates'in sözleriye:
“Sadece üç derste fark› hissedecek, on derste fark› görecek ve yirmi derste tamamen farkl› bir vücuda sahip olacaks›n›z.”
Çok yeni olmam›za ra¤men, merkezimize bafllayan ve bunun
için de çok mutlu oldu¤unu söyleyen çok fazla dostumuz, arkadafl›m›z var daha flimdiden.
Fark› farketmek, kiflinin kendisinin fark›ndal›¤›d›r
P‹LATES STUD‹O
U⁄UR MUMCU CAD. 4/1 G.O.P Tel: 448 23 53
sa¤l›k
26
Tek Seansta A¤r›lara Son
Tek seans kadar h›zl›. Bir masaj kadar risksiz.
Ameliyats›z, i¤nesiz, ilaçs›z, Yepyeni bir çözüm!
Tek Seansta A¤r›lara Son: Mylab Aile Doktorlu¤u Tan› ve Check Up Merkezi Laboratuarlar Grubu
K O L E J L ‹ L E R
'81 mezunlar›m›zdan Dr. Meltem Birol Özen taraf›ndan kurulan
Mylab Tan› Check-up Merkezi Laboratuarlar Grubu bel, boyun,
f›t›k, kireçlenme, eklem gibi birçok a¤r›lar› tek seansta iyilefltiriyor.
Özen, 1998 y›l›nda Boston Üniversitesinde onaylanan G Therapy
için “kal›c› çözümdür” diyor.
lük hayata dönmek; h›z ve ekonomi sa¤layan avantajlar›d›r. Kal›c› bir çözümdür; G Therapy uygulanan hastalar Amerikan Tabipler Birli¤i (AMA) Tedavi Protokol'ü 4.0 ve GT Post Testlerinden baflar› ile geçtikten sonra sa¤l›kl› bir insan formuna gelirler.
Bu nedenle G Therapy sonras› rahats›zl›¤›n ayn› flekilde tekrar etme olas›l›¤›, hiçbir rahats›zl›¤› olmayan insanlarla ayn›d›r. KazaAile Doktorlu¤u Nedir?
lar, afl›r› so¤uk, afl›r› stres, yafl, afl›r› kilo, postür ve yürüyüfl boAile doktorlu¤u sisteminde kiflinin bafltan afla¤› muayenesi yap›- zukluklar›, enfeksiyon, hareketsizlik gibi hastal›k oluflturan fakl›yor, flikâyetleri, yafl›, cinsiyeti, ailesel ve kiflisel risk faktörlerine törlere maruz kal›n›nca, hiçbir rahats›zl›¤› olmayan insanlarda
göre kontrolleri, afl›lar› tetkik ve tedavileri organize ediliyor, ge- da olabilece¤i gibi G Therapy görmüfl kiflilerde de flikayetler yerekli dönemsel takip hat›rlatmalar› yap›l›yor, ücretsiz dan›flman- niden oluflabilir. G Therapy, "GT A¤r› Okulu" bölümü ile tedavil›k hizmeti veriliyor. “Özenle Yaflam Sisnin kal›c›l›¤›n› sa¤lamay› amaçlar. Deritemi”ne üye olundu¤u takdirde (y›ll›k
de oluflabilecek k›zarmalar haricinde,
Hastalar›m beni, ben onlar› ailenin bir hiçbir yan etkisi veya sakatlanma ihtiüyelik ücreti 70 YTL) gerekli durumlarda
branfl uzmanlar›na özel muayenehanele- parças› olarak gördük. Hastalar›mla
mali de yoktur. Herkese, her an uygularinde ücret ödemeden muayene olunu- olan aile birlikteli¤ime devam etmek, nabilir; yafl, cinsiyet, kilo, kalp, fleker,
yor, tetkiklerde özel indirimlerden faytansiyon, hamilelik gibi di¤er tedavileri
flimdiye dek inand›¤›m tüm de¤erlere engelleyen faktörler, hastan›n akut (fliddalan›l›yor. Üyelerin muayene ücretleri
ve ilkelerime daha da sad›k
MYLAB taraf›ndan ödeniyor.
detli, yeni) kronik (kal›c›) olmas›, G Therapy uygulanmas›n› etkilemez.
kalabilmek için ba¤›ms›z olarak
G Therapy'nin S›rlar›
“Özenle Yaflam MYLAB Aile
G Therapy bir bulufl olarak 1998-1999
Uygulanan Vakalar
y›llar›nda Boston Üniversitesi Neuro Doktorlu¤u Tan› Tedavi Merkezi”ni Bel boyun a¤r›lar› (f›t›klar›, siyatik vb.),
Science Departman› taraf›ndan onaylanbafl a¤r›lar› (migren), menüsküs, tenisçi
kurdum.
m›flt›r. 8000'i aflan vaka üzerinde 15 y›l
dirse¤i, sportif sakatlanmalar, karpal tüsüren t›bbi uygulama ve araflt›rmalarla
nel sendromu, s›rt omuz kol bacak ekgelifltirilmifltir. Özgün bir t›bbi temele dayanan tedavinin metot lem a¤r›lar›, Tedavi, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzman› Doç.
ve cihazlar› yeni bir bulufl olarak ABD, AB ve Türk patent ofisle- Dr. Salim GÖKTEPE kontrolünde, özel yetifltirilmifl G Therapy
rince onaylanm›flt›r. G Therapy, tüm yumuflak dokuda (kas, ten- uzmanlar›nca yap›lmaktad›r. Hasta önce doktor muayenesinden
don, fasya, ligament vb.) oluflan, akut (ani ve fliddetli) veya kro- geçirilmekte, mevcut tetkikleri de¤erlendirilmekte, muayene
nik (yerleflmifl, sürekli), fliddetli a¤r›, his, güç kayb› ve hareket k›- bulgular›na göre tedaviye karar verilmektedir. Gerekli olgularda
s›tlamalar›na neden olan A¤r›-Spazm-A¤r› sürekli sinirsel kilit- ileri tetkik ve konsültasyonlar› istenmektedir.
lenmelerini an›nda ve kal›c› olarak çözen neuromuscular bir teflhis ve tedavi yöntemidir.
ÖZENLE YAfiAM
MYLAB A‹LE DOKTORLU⁄U TANI ve CHECK UP MERKEZ‹
Hastan›n durumuna göre 1-3 saat süren bir seanstan oluflur. Tefl- TUNUS CAD. 79/3 KAT:1 KAVAKLIDERE-ANKARA
his ve tedavinin ayn› anda olmas› ve etkinli¤i, k›sa sürede gün- TEL: 468 68 95 • FAX: 468 68 96 • www.g-therapy.com • www.mylab.com.tr
sa¤l›k
27
Türkiye'de ‹lk: Ankara F›t›k Merkezi
2006 y›l›nda kurulan ve f›t›k tedavisinde ilk özel cerrahi merkezi olan Ankara F›t›k Merkezi yayg›n bir sorun olan f›t›k
hastal›¤›na çözüm sunuyor. Ankara F›t›k Merkezi kurucular› Doç. Dr. Hakan Kulaço¤lu, Op. Dr. ‹pek Özyaylal› ve
Op. Dr. Eren Ersoy '88 ile k›sa bir söylefli gerçeklefltirdik.
hasta grubu f›t›klard›r. Yap›lan her üç ameliyattan biri de f›t›k ameliyat›d›r. Bu kadar s›k görülen bir hastal›kt›r.
F›t›k nedir ve nas›l oluflur?
EE: F›t›k, kar›n içi organlar›n›n kar›n duvar›ndaki do¤umsal bir
aç›kl›ktan ya da sonradan oluflan bir y›rt›k veya zay›f bölgeden d›flar› do¤ru ç›kmas› demektir. Bu, bulundu¤u bölgenin derisi alt›nda flifllik olarak kendini gösterir. Kar›n içi bas›nc›n› art›ran etkenler,
ki bu yaflam tarz› veya meslek koflulu da olabilir, f›t›k oluflumunu
ve büyümesini h›zland›r›rlar.
F›t›k en s›k kas›kta görülür. Tüm f›t›klar›n % 75 kadar› bu bölgededir. Kas›k f›t›¤› temelde bir erkek hastal›¤›d›r. Kas›k f›t›klar›n›n
% 80'i erkeklerde görülür. Kad›nlarda s›k görülen f›t›k tipi ise göbek f›t›¤›d›r. Bugün genel cerrahi polikliniklerine en s›k baflvuran
Merkezimizde kas›k ve göbek f›t›¤› ameliyatlar›n›n hemen
tamam›n› lokal anestezi ile yap›yoruz. Hasta genel anestezi verilip
uyutulmuyor veya belden i¤ne yap›l›p bacaklar›nda geçici his ve
hareket kayb› yarat›lm›yor. Yaklafl›k 45-60 dakika süren bir
ameliyat› takiben hasta ameliyat masas›ndan kendisi kalkarak istirahat edece¤i odaya yürüyor; iki saat kadar sonra da evine
dönebiliyor.
Uygulanan yöntem plastik yama yöntemi. Ameliyat yeni de¤il,
ancak bu kavram Türkiye için yeni. Yaklafl›k on y›ld›r yayg›n
olarak yap›lan ameliyat bizzat gelifltirildi¤i merkezde görülerek ülkemize “f›t›k merkezi” kavram› içinde sunulmufltur.
ÖZEL ANKARA FITIK MERKEZ‹
ÇUKURAMBAR MAHALLES‹ 38. CADDE 33/A
ÇANKAYA/ANKARA Tel: 220 04 06
K O L E J L ‹ L E R
Bize Merkezinizi tan›t›r m›s›n›z?
HK: Ankara F›t›k Merkezi, ülkemizdeki f›t›k tedavisinde ilk özel
cerrahi merkezi olarak Eylül 2006'da hizmete girdi. Yaklafl›k 500
m2 alana sahip modern bir merkez. Türkiye'de henüz bu kavram
yani “f›t›k merkezi” kavram› çok yeni. Çevre ülkelerde de spesifik
f›t›k merkezi yok. ABD ve ‹ngiltere'deki öncü benzerlerini inceleyerek açt›¤›m›z bu merkezde kas›k, göbek, kar›n duvar› ve sporcu
f›t›klar›n›n ameliyatlar›n› yap›yoruz. “F›t›k Merkezi” terimi sadece
f›t›k hastal›¤›na özgü hizmetin verildi¤i, bu konuda uzmanlaflm›fl
ekibin tedaviyi planlad›¤› ve gerçeklefltirdi¤i sa¤l›k kurumunu iflaret etmektedir. Hastan›n merkeze giriflinden burada ameliyat›n›
olup ç›k›fl›na kadar geçen süre en k›saya indirgenmifl; bu s›rada
sa¤l›k güvenli¤inden de ödün verilmemifltir. Ayn› gün içinde baflvurup ameliyat olmak mümkündür. Sistematik bir çal›flma sürdürülür. Bugün dünyada çok say›da f›t›¤a spesifik merkez var ve bu
merkezlerde yap›lan f›t›k ameliyatlar›nda enfeksiyon riskinin ve
hastal›¤›n tekrarlamas› flans›n›n çok daha düflük oldu¤u bilimsel
çal›flmalarla defalarca gösterilmifl durumdad›r.
F›t›klar nas›l tedavi ediliyor? Hasta f›t›k ile yaflamay› ö¤renmeli mi?
Günlük hayat›nda nelere dikkat etmeli?
‹Ö: Kas›k ve kar›n duvar› f›t›klar›n›n ameliyattan baflka tedavisi
yoktur. Bel ve boyun f›t›klar›n›n aksine bu f›t›klar›n istirahatla, ilaçla, fizik tedavi ile veya egzersiz programlar› ile iyilefltirilmesi söz
konusu de¤ildir. Hasta elbette f›t›kla yaflamay› tercih edebilir. Ancak giderek büyüyebilece¤ini söylemek gerekir. Bir önemli tehlike
ise f›t›¤›n bo¤ulmas›d›r. Yani kiflinin ba¤›rsaklar› f›t›k kesesi içinde
s›k›fl›r. Daha önce görünüp kaybolan flifllik kal›c› hale gelir ve a¤r›
yapmaya bafllar. Bu cerrahi bir acildir. Hayati bir sorun olmayan f›t›k hastal›¤› böylece hayati tehlike oluflturabilecek bir forma dönmüfl olabilir. Bu nedenle kas›k ve kar›n duvar› f›t›klar›n›n çok büyümeden ve komplikasyon geliflmeden ameliyatla tedavi edilmesi bugünkü bilimin ›fl›¤›nda hastalara önerilebilecek en makul yoldur.
kiflisel geliflim
28
1980 y›l›nda TED Ankara Kolejinden mezun olan Sevda Sakarya,
ODTÜ Psikoloji Bölümünü bitirdikten sonra ODTÜ'de Klinik
Psikoloji Bölümünde yüksek lisans›n› yapt›. Sakarya, 1998-2002
y›llar› aras›nda Los Angeles Gestalt Terapi Enstitüsünde psikoterapi e¤itimi ald› ve halen uluslararas› terapi enstitüleriyle ortak
çal›flmalar yürütüyor. 2002 y›l›nda Ankara Üniversitesinde yine
klinik psikoloji alan›nda bafllad›¤› doktora çal›flmas› tez aflamas›nda devam ediyor. Master tezinde s›nav ve performans kayg›s›
üzerine çal›flan uygulamac›, sonraki y›llarda ikili iliflkiler konusunda yo¤unlaflm›flt›r ve doktora tez çal›flmas›nda alkoliklerin yetiflkin çocuklar› ve efllerinde yak›n iliflki sorunlar›n› incelemektedir. 1991'den itibaren Bilkent Üniversitesinde gençlere çeflitli sorun alanlar›nda hizmet vermektedir. Ayr›ca kendine ait bir merkezde yine ergen, genç ve yetiflkinlerle bireysel, çift ve aile terapisi uygulamalar› yapmaktad›r.
K O L E J L ‹ L E R
ÖSS'ye do¤ru say›l› günler! Bir bilgi
maratonunda “kayg›”n›n kritik rolü..
fiu günlerde SINAV sözcü¤ü ço¤u kifliye ÖSS'yi ça¤r›flt›r›yor olmal›. Kimi ebeveynler ve gençler içinse ÖSS bu y›l›n, belki de son
birkaç y›l›n birlikte yat›l›p birlikte kalk›lan konusu. Okuldaki s›navlar, orta ö¤renim baflar› puan›n› kollamak, di¤er taraftan ÖSS
haz›rl›¤› ya da geçmifl y›llarda yetmeyen puanlardan sebep devam
eden mücadele. Hangi durumda olursa olsun bu ifli ciddiye alan
gençlerin ifli zor. Üstelik gün 24 saat! Gündelik maratonlar›n›n bitifl noktas› olmas› beklenen evlerinde ise gündem genellikle pek
de¤iflmiyor… Bu haftaki deneme s›nav›nda yükselme var m›? Kaç
kifli geride b›rak›ld›? S›nava kadar kaç puan daha yükseltilebilir?
Amans›z bir kofluda ve amans›z bir takipteler. Üstelik ço¤u, ebeveynlerinin yan› s›ra efl dost, konu komflu, akraban›n da yak›n takibinde.
rer, ö¤rendiklerinin ço¤u belle¤inde depolan›r. Belle¤inin depolad›klar› kiflisel “birikimi”dir. Bu birikimini kiflisel, sosyal ve mesleki alanlarda rahatça ortaya koyabilme ihtiyac› yaflam boyu sürer.
Örne¤in, yak›n iliflkilerinde, duygusal birikimine, önemli bir s›nav
öncesinde ise s›navla ba¤lant›l› birikimine baflvurur. Birikiminden
yeterince yararlanamad›¤›nda iflleri yolunda gitmemeye bafllar.
Böyle bir durumda ortada bir kayg› sorunu oldu¤u düflünülebilir,
çünkü yüksek düzeyde kayg› ketleyicidir, zihnin etkili kullan›m›nda ve kendini ifadede sorun oluflturur.
Bu zorlu mücadelede ebeveyn ve gencin en temel endiflesi dersler
ve bilgi düzeyindeki kazan›mlard›r. Oysa ki ÖSS'nin oluflturdu¤u
yo¤un stres ortam›nda “bilgi” düzeyi kadar önemsenmesi gereken bir di¤er konu, gençlerin “kayg›” düzeyleridir. Baflar›ya giden
yolda “kayg› düzeyi”nin rolü bilimsel olarak kabul edilmifl bir gerçek oldu¤undan, bu konuda bilgilenmek gence sadece ÖSS de¤il,
tüm yaflam boyu önemli bir “fark›ndal›k” sa¤layacakt›r.
Her duygu gibi “kayg›”da kiflinin yaflam›nda önem tafl›r ve gereklidir. Orta düzeyde bir kayg› kifliye enerji vererek onu isteklerine
do¤ru harekete geçirir. Önemli performanslar öncesinde hafif fliddetteki heyecan belirtileri do¤al ve sa¤l›kl›d›r. Yeterince kayg› tafl›mayan kifliler adeta yak›ts›z kal›rlar, hedefleri do¤rultusunda istek
kayb› yaflarlar.
“Bilgi ve becerilerimiz ortaya koyabildi¤imiz ölçüde de¤er kazan›r. Kifliler bu aç›dan farkl›lafl›rlar. Kayg› düzeyi bu fark› belirleyen
önemli etkenlerden biridir.”
Kifli do¤umundan bafllayarak zihinsel, duygusal ve bedensel düzeyde olmak üzere yaflam boyu sürecek bir ö¤renme sürecine gi-
Hiç kayg› yaflamadan baflar› gelir mi?
“Bir alanda baflar›l› olmak için hiç kayg› yaflamamak gerekti¤i
do¤ru bir görüfl de¤ildir.”
Kayg›n›n sorun yaratacak düzeyde oldu¤u nas›l anlafl›l›r?
“Kifli elinde olmadan kendi düflünce ve davran›fllar›n› kontrol edemez hale gelir.”
Yüksek kayg› katlan›lmas› güç, fiziksel ve zihinsel de¤iflimlere yol
açar. Fiziksel düzeyde, solunum düzensizli¤ine, beden ›s›s›nda ani
de¤iflimlere, kaslardaki gerginli¤in sebep oldu¤u titremelere, mi-
kiflisel geliflim
29
Beklenmeyen baflar›s›zl›klar›n ard›nda ço¤u zaman kayg› duygusu gizlidir.
“Kayg›s› orta düzeyde olan bir ö¤renci kendisinden daha bilgili bir
ö¤renciyi geçebilir…”
S›navlar, kayg›s› yüksek olan kifliler için çok s›k›nt›l› durumlard›r.
Yükselen kayg›n›n yol açt›¤› bedensel ve zihinsel de¤iflimler öncelikle dikkati vurur. Dikkat, ö¤renme, ö¤renilenleri pekifltirerek belle¤e depolama ve geri ça¤›rmada en temel mekanizmad›r. Beyinde çok k›s›tl› bir kaynak olarak bulunan dikkati ayn› anda iki fleye
bölmemek, odaklayabilmek gerekir. Kayg› yüksekken bu mümkün de¤ildir. Dikkat, ister istemez rahats›zl›k verici de¤iflimler ve
yap›lmas› gereken fley aras›nda bölünerek düflük bir performansa
sebep olur. Bir ö¤renci gayretli ve istekli olmas›na ra¤men, çal›flmalar›ndan ve s›navlar›ndan verim alam›yorsa ya “Dikkat Eksikli¤i” gibi nörolojik temelli bir sorunu vard›r ya da kayg›s› yüksektir. Bu yüzden daha az bilgili bir ö¤rencinin gerisinde kalabilir.
Örne¤in; Ayfle s›nava haz›rl›k aflamas›nda % 90'l›k bir bilgi düzeyine ulaflm›flt›r ve s›nav kayg›s› vard›r. Pelin ise ayn› s›nava
% 70'lik bir bilgi düzeyinde haz›rd›r ve kayg›s› orta düzeydedir. S›nav sonras› Ayfle'nin % 60'l›k, Pelin'in ise % 70'lik bir performansa ulaflt›¤›n› gördü¤ümüzde flu yorumu yapabiliriz. Ayfle kayg›s›
nedeniyle bilgisinin % 30'luk k›sm›na ulaflamam›flt›r, Pelin ise yap›c› kayg›s› deste¤iyle belle¤inde depolad›¤› bilginin tümüne ulaflm›flt›r. Bu kayg›l› ö¤renciler için çok tan›d›k bir durumdur.
Ne var ki yüksek kayg› ö¤rencinin kendisi ve yak›nlar› taraf›ndan
her zaman saptanamaz ve baflar›s›zl›k durumunu aç›klayacak alakas›z sebepler bularak geçifltirilebilir. En istenmeyen durum ise bu
sorunu yaflamakta olan gencin ö¤retmenleri taraf›ndan yanl›fl anlafl›lmas›d›r.
Kayg›n›n Yönetimi
“Kayg› bir duygudur, tetiklendikten sonra zihinsel telkinlerle yat›flmaz, efl zamanl› olduklar›nda duygulan›mlar›n zihinsel olana
bask›nl›¤› vard›r. Kayg›n›n panzehiri bu konuda bilgilenmek ve
oluflmadan önce denetleme becerisini kazanmakt›r.”
Kayg›s› yükselmifl ve panik halinde olan kiflilerin yan›nda bulunanlar genellikle telkin yolunu seçerler. “Sakin ol”, “‹yi fleyler düflün”, “Kendine hâkim ol” gibi. ‹yi niyetle gösterilen bu gayret ne
yaz›k ki kayg›s› yükselmifl olan kifliye hiç de iyi gelmeyecektir çünkü kifli o s›rada kendisine söz geçiremez ve elinde olmayan bir ak›fl›n etkisi alt›ndad›r. Düflüncenin gücü bu noktada hükümsüzdür.
Duygular› inceledi¤imizde, kontrol d›fl› yaflanmakta olan bir duygunun o anda ›smarlama olarak baflka bir duyguyla kolayl›kla yer
de¤ifltiremeyece¤i bilgisine rastlar›z. Kayg› da tetiklendikten sonra de¤il, oluflmadan önce önüne geçilebilir bir duygulan›m halidir.
Kifli bu zorlu¤u yaflarken verilebilecek en do¤ru destek, sakin kalarak onunla birlikte beklemektir. Bilinmesi gerekenler, kayg›n›n
aniden yükseldi¤i gibi aniden düflece¤i, kiflinin sürekli ayn› kayg›
düzeyinde kalmayaca¤›, sürekli olan›n kayg›n›n kendisinden çok,
beklentisi oldu¤udur. Kayg› korkudan farkl› olarak bir iç uyaranla tetiklendi¤inden, kifli neden o denli olumsuz hissetti¤ini ve ayn›
halin ne zaman tekrarlayaca¤›n› ço¤u zaman kestiremez. Korkuda
her zaman bir d›fl uyaran vard›r, sebepleri aç›k ve anlafl›l›rd›r. Kifli
ondan, bundan, flundan korkar. H›rs›zdan korkmak gibi. Kayg›l›
oldu¤unda ise örne¤in, bir s›nav›n kendisinden de¤il, s›nav›n iç
dünyas›nda yaratt›¤› etkilerden korkar. Ayn› s›nav bir baflkas›nda
farkl› etkilere yol açarak kayg› oluflturmayabilir.
Nefle, mutluluk, öfke, ac›, hüzün gibi tüm di¤er duygular gibi ,
kayg› da iç dünyam›zda, belli deneyimlerle koflullanm›fl bir duygudur. Temelinde “tehdit” ve “tehlike” alg›s› vard›r. S›nav kayg›s› yo¤un olan bir ö¤rencinin geçmifl öyküsünde baflar›, baflarma,
yeterlilik, güç, rekabet gibi konularda tehdit oluflturmufl yaflant›lar›, tan›kl›klar›, gözlemleri olabilir. Ne var ki bunlar kiflinin kolayl›kla “flu zamanda bu olmufltu ve ben flöyle hissetmifltim ve böyle
durumlara iliflkin olarak böyle bir duygu ve bak›fl aç›s› kazanm›flt›m” demesi kolay de¤ildir. Herhangi bir duygunun iç dünyam›zda yer etmesine yol açacak yaflant›lar›n defalarca tekrarlanm›fl olmas› gerekir. Ne var ki defalarca tekrarlanan her fley kan›ksan›r.
Etkileri de... Bu yüzden bir duygu yo¤un olarak yafland›¤›nda ard›ndaki nedenleri ay›klamak kolay de¤ildir.
Kayg›l› kiflilerde, tehdit ve tehlike alg›s›n› tetikleyen durumlar asl›nda gerçek bir tehlike tafl›maz. Bu alg› kifliye özeldir... Ne var ki
bu durumlar karfl›s›nda merkezi sinir sistemi sanki gerçek bir tehlike varm›flças›na alarma geçer. Bu “yanl›fl alarm”, bedenin ola¤an
iflleyifl dengesini de¤ifltirerek kifliyi gerçek olmayan bir tehlikeden
kaçmaya haz›rlar. Yeterince çal›flm›fl bir ö¤renci için “gerçekte”
korkacak bir fley yoktur, ne var ki bu gerçe¤i bilmesine ra¤men s›navlar› her defas›nda gerçek bir tehlike gibi yaflar. Yanl›fl alarma
yol açan, kiflinin yorumlar›, at›flar›, düflünceleri, inançlar›, duruma
(örne¤in s›nava) yükledi¤i anlamlard›r. Bu durumu sonland›rmak
için geçmifl deneyimleri bugüne göre yeniden anlamland›r›p,
farkl› bak›fl aç›lar› kazanmak gerekir.
ANNE BABALARA: Afla¤›da gençlere önerilmifl olan alternatif
bak›fl aç›lar›n› sizin ne kadar benimsedi¤iniz efl düzeyde önem
tafl›r. Çocuklar›m›za nitelikli duygusal destek vermenin yolu
kendi iç dünyam›zdan geçer.
GENÇLERE…
Olaylara bak›fl aç›n›z, y›llar içinde otomatikleflmifl, gözleme kapal›, saniye h›z› içinde ak›p giden alt yaz›lar içerir. Bunlar› bir ç›rp›da
ya da üzerinde düflünüp, konuflarak yakalamak zordur çünkü
ruhsal yap›da iç içe geçmifl olarak ve farkl› derinliklerde gizlenirler. Baz›lar› fark›ndal›k düzeyinizde olsa da, bunlar›n analizini
kendi bafl›n›za yapmak kafa kar›flt›r›c› ve yorucudur. Arkadafl, anne baba ve di¤er önemli yak›nlar›n›z halinizden anlayabilirler ve
destek vermek isteyebilirler ama içinizde olup bitenleri siz anlamadan onlar›n anlamas› mümkün de¤ildir. Kayg›n›z› yönetmeye
yarayacak kal›c› bir fark›ndal›k çal›flmas› için bir uzmanla çal›flmak
çok daha zahmetsiz ve etkili bir yöntemdir. Yard›m almadan kayg›n›z›n üstesinden gelmeyi isterseniz, bu durumda izlenecek en et-
K O L E J L ‹ L E R
de ve ba¤›rsak sisteminde rahats›zl›¤a yol açar. Kimi zaman da kifli fizyolojik bir s›k›nt› yaflamasa da geri dönüp bakt›¤›nda kendisine bile tuhaf gelen kuruntular ve endiflelere kap›l›r.
kiflisel geliflim
30
kili yol, nedenlerle u¤raflmak yerine olumlu duygu oluflturma gücüne sahip oldu¤u saptanm›fl farkl› bak›fl aç›lar›na baflvurup,yeni
lensler denemektir. Bunlardan baz›lar›;
“ÖSS ya da di¤er önemli s›navlar kiflilik de¤il, bilgi ölçümüdür.”
ÖSS'den alaca¤›n›z sonuç ile kendinize toptan bir de¤er biçmek
önemli bir yan›lg›d›r. Kendinize karfl› bu haks›zl›¤› yapmama ve
yapt›rmama konusunda tetikte ve kararl› olun.
“Hayatta yapabileceklerinizi sadece bu s›nava ba¤lamay›n. EVREN ÖSS d›fl›nda çok genifl seçeneklerle dolu.” Evrenin sundu¤u
di¤er seçenekleri yakalamak için bak›fl aç›n›z› ve ufkunuzu geniflletmeniz yeterlidir... Kendinizi yeniden gözden geçirmeyi deneyin, ayn› u¤rafllarla, ayn› fleyleri yaparak farkl› özelliklerinize yabanc›laflm›fl olabilirsiniz. Karanl›kta kalan yönlerinizi canland›rabilir, hayallerinizi daha da özgürlefltirebilirsiniz.
“ÖSS amaç de¤il, KEND‹N‹Z‹ GERÇEKLEfiT‹RMEK için bir araç,
bir imkând›r.” ÖSS sizin hizmetinizde olabilir. Yanl›fll›kla amac›n›z olarak tan›ml›yorsan›z, D‹KKAT !!! ÖSS sizi etkisi alt›na alm›fl,
etkisiz b›rakm›fl demektir.
K O L E J L ‹ L E R
“Kendilerini gerçeklefltirmifl kiflilerin hayatlar›n› inceledi¤inizde
kusursuz baflar› öykülerinden çok, baflar›s›zl›klar karfl›s›nda y›lmayan kiflilerle karfl›lafl›rs›n›z. Bu kifliler baflar›s›zl›klar›ndan ders
ç›kar›p yollar›na devam ederler.” Diyelim ki bu kez istedi¤iniz sonucu alamad›n›z! Geç yok, güç var! Gelece¤inizi tayin etme gücü
olan s›navlara kendinize birden fazla flans tan›yarak girmeniz asl›nda bu ifli ne kadar ciddiye ald›¤›n›z› gösterir. Unutmayal›m ki
bu bir flans oyunu de¤il! Benzeri durumlarda kayg›y› düflürecek
etkili yaklafl›mlardan biri de B planlar›n›z›n olmas›d›r. A ile u¤rafl›rken kendinizi güvende hissetmenize yard›mc› olacakt›r... Var
gücünüzle s›nava haz›rlan›rken, ailenizin bilgi ve deneyimlerine
de baflvurarak ÖSS'ye de alternatifler oluflturun.
D‹KKAT!!! Hedefleriniz kendinize ait olsun. Herkesin onaylad›¤›
bir mesle¤e yönelmek size geçici bir tatmin yaflatacakt›r. Kal›c› baflar› ve mutluluk sevece¤iniz bir meslekle gelir. ‹stemedi¤iniz bir
hedef için çal›flmak da çok zordur... Çünkü bu durumda yeterince
hayal kuramazs›n›z, oysa ki düfllerin itici gücü vard›r. Anne baban›z›n kendi hedefleriniz yönünde destek vermesi konusunda ›srarl› olun. fiimdi karfl› ç›ksalar da, ileride severek yapaca¤›n›z bir
iflin getirece¤i baflar› ve mutlulu¤u paylaflmaktan mutluluk duyacaklard›r.
“Düflünerek s›nav›n sonuçlar›n› de¤ifltirme illüzyonuna düflmeyin.” Bu süreçte size en gerekli olan fley dikkatiniz! Sonuçlar› düflünmek iflinize yaramayaca¤› gibi dikkat oda¤›n›z› kayd›r›r. Oysa
ki gelecek ve geçmifl kontrolünüz alt›nda olmayan zamanlard›r.
Gelece¤inizi flimdiki zamanda yap›yor olduklar›n›z belirler.
“Kendinizi baflkalar›yla karfl›laflt›rma tuza¤›na sak›n düflmeyin!”
Baflkalar›n›n baflar›s›na kilitlenmek yap›c› de¤ildir. Rekabet gücü
yüksek kifliler, tahmin edildi¤inin aksine baflkalar›yla yar›flmazlar.
Yar›fllar› kendileriyledir. Bunu baflard›¤›n›zda çok yol kat etmifl
olursunuz.. Kendinize her gün “dün neler biliyordum, bugün neler biliyorum” sorusunu sorun.
“Bedeninizi unutmay›n, sahip ç›k›n!” Zihinsel olarak çok enerji
harcad›¤›n›z bu dönemde bedeninizin yeterli uyku ve beslenme
gibi ihtiyaçlar›na duyarl› olmay› deneyin. Aksi takdirde büyükleriniz size bir yetiflkin gibi davranmakta zorlan›r ve s›k s›k uyar›da
bulunurlar.
“Verimli çal›flma aral›ks›z çal›flma de¤ildir” Organizmam›z›n en
temel ihtiyaçlar›ndan biri de gülmek ve neflelenmektir. Beyinde
çok olumlu etkiler sa¤lar. Sizi neflelendiren etkinliklere mutlaka
zaman ay›r›n.
Her fleye ra¤men beklenmedik kayg› ataklar› yafl›yorsan›z akl›n›zda bulunsun; fiiddetli kayg› yüzünden bafl›n›za çok beklenmedik
fleyler gelmez, kalp krizi geçirmek, ak›l ve beden kontrolünü tamamen yitirmek gibi... Ne var ki, kifliye “öyle olacak gibi” gelir. Kayg›n›z yükseldi¤inde, derin derin nefes al›p vermeye bafllay›n , çok
geçmeden etkisi azalacakt›r.
Anne Babalara Son Söz
Mesle¤e do¤ru ilk ad›mlar kiflisel geliflimin önemli bir aflamas›d›r.
Yafl› gere¤i kafas› kar›fl›k, iç dünyas› çeliflkilerle dolu olsa da, gencin bu dönemde en ihtiyaç duymayaca¤› fley nasihatlerdir. Anne
baba ise çocuklar› için en do¤ru yönü tayin etme telafl› içindedirler. Aksi gibi, genç, bu dönemde yetiflkinlere nadiren gerçekçi bir
izlenim vererek onlar› iyice kayg›land›r›r. Çünkü o da büyüme,
ba¤›ms›zlaflma telafl›ndad›r ve bunu nas›l gerçeklefltirece¤ini anlamak üzere s›kça hayal kurmaktad›r. Düfller kiflinin do¤as›na ait
de¤erli ipuçlar›yla dolu oldu¤undan, korkulacak bir fley olmasa
da, baz› yetiflkinler de bir zamanlar, hayallerin pefline düflmenin
tehlikeli oldu¤una inand›r›lm›fllard›r. Çocuklar› bir çok cevab›n
kendi içinde oldu¤undan çok emin ve bu yönde destek beklerken,
onlar kendilerince daha güvenli referanslara ihtiyaç duyarlar.
Genç böyle bir durumla karfl›laflt›¤›nda, kalbi de, düflleri de k›r›l›r.
‹ç dünyas›n› kapat›r, uzaklaflmaya bafllar... Biliriz ki,“akl›n yolu
birdir”ve asl›nda gencin de akl› o kadar “havada”de¤ildir. O, ›srarla çok önemli bir fleyi, içinden gelenlerin korkulacak fleyler olmad›¤›n›, as›l tehlikenin, sezgilerden saparak,“herkes”in laf›na uymak oldu¤unu anlatmaya çal›flmaktad›r... Ne var ki kimi zaman
yenik düflerek herkesin istediklerini yapmaya bafllar. Çünkü anne
babas›n›n onay› ve memnuniyeti, öyle gibi durmasa da, bir gencin
en çok istedi¤i, en ihtiyaç duydu¤u fleydir. Bunlara karfl›l›k a¤›r bir
bedel öder, kendini de¤il, anne babas›n›n isteklerini gerçeklefltirir.
Asl›nda ÖSS kayg›s› gibi dursa da,gençlerin geri planda anne babas›n›n beklentilerini karfl›lama, onlar› memnun etme, güvenlerini
kaybetmeme gibi endifleler tafl›yor oldu¤u hiç de az rastlanan bir
durum de¤il!
Zoru baflar›p, çocu¤una ve sezgilerine güvenen anne babalar bu
yar›fltan mutlu ç›karken, gencin de yolu aç›l›r. Denemeye de¤er!
Klinik Psikolog-Psikoterapist
Sevda Sakarya '80
Gestalt Kiflisel ve Aile Geliflim Merkezi
gurme
32
Ankara’da
Yeni Bir Soluk:
Park Fora
‹stanbul'un gözde bal›k restoranlar›ndan olan Park Fora
art›k Ankara'da. Nezih ortam›yla misafirlerine hofl vakit
geçirmelerini sa¤layan Park Fora'da daha önceden hiç
yemedi¤iniz lezzetleri de tadacaks›n›z. Park Fora'y› mezunumuz Sat›fl, Pazarlama ve Halkla ‹liflkiler Dan›flman›
Esra Ulay Stallman '88 ile konufltuk.
Park Fora ‹stanbul'un en iyi bal›kç› restoranlar›ndan bir tanesi.
lerini sunuyoruz. Puro çeflitleri de yine misafirlerimizin be¤eni-
Ankara'da da yeni aç›lmas›na ra¤men ilgi büyük. Bize Park Fora
sine sundu¤umuz farkl› tatlar aras›nda. Özel odam›z, bar›m›z,
Restoran›n›n hikâyesini anlat›r m›s›n›z?
havalar›n ›s›nmas›yla aç›lacak olan teras›m›z da Park Fora'n›n
1995 y›l›nda ekonomik ve sosyal geliflmelerin yan› s›ra bo¤azda-
renkleri aras›nda.
ki bal›k restoranlar›n›n cazibesini yitirmesiyle birlikte, iflletmecilerimiz Ali R›za Y›lmaz ve Metehan Çulha flehrin içinde, ifl dün-
Park Fora'y› di¤er bal›k restoranlar›ndan ay›ran en belirgin özel-
yas›na yak›n ve deniz kenar›nda yeni bir mekân aray›fl›na giri-
lik nedir?
yorlar ve Cemil Topuzlu Park›n›n içinde yer almay› tercih edi-
Bu soruya tek kelime ile cevap vermek olanaks›z. K›saca s›rala-
yorlar. ‹stanbul'un eflsiz Bo¤az manzaras› ile Kuruçeflme Park›-
mak gerekirse; mevsimine göre taze bal›k, sat›n almada, serviste,
n›n yeflilin dünyas›yla bulufltu¤u yerde, halen ayn› adreste hiz-
yemeklerin haz›rlanmas›nda kalite ve standartta süreklilik, ara-
met vermekte olan Park Fora ‹stanbul'un, ‹stanbullularla bulufl-
l›ks›z personel e¤itimi, hitap etti¤imiz gelir grubunun psikoloji-
mas› böyle bafll›yor. Bugüne de¤in deniz ürünlerindeki lezzet ve
sine göre hareket etmek, fiyat politikas›ndaki uygunluk, en
çeflitlili¤i ile yurt içi ve yurt d›fl›nda ad›n› duyuran Park Fora, ya-
önemlisi misafirlerinin öneri ve elefltirilerinin önemsendi¤i ifllet-
banc› ziyaretçilerin Türkiye'ye gelmeden rezervasyon yapt›rd›k-
me anlay›fl›, tak›m ve ekip çal›flmas›na inanmak ve kurumsal-
lar› bir mekan, ülkemizde ve dünyada çok seçkin bir müflteri
l›k…
K O L E J L ‹ L E R
portföyüne sahip. Hem Park Fora ‹stanbul'un sürekli misafirlerinden hem de Ankara'daki müdavimlerinden gelen “Niye burada yoksunuz?” serzeniflleri Park Fora Ankara'n›n bizlerle buluflmas›n› kaç›n›lmaz k›ld›.
“Bir Bal›kç›dan Daha Fazlas›” slogan›yla yola ç›km›fls›n›z. Misafirleriniz Park Fora'ya geldikleri zaman bir bal›kç›dan daha fazla ne
bulacaklar?
Günlük ve mevsimlik taze bal›k çeflitlerinin yan› s›ra, kendine
özgü menüsüyle baflka hiçbir yerde bulamayaca¤›n›z deniz
ürünleri Park Fora'y› farkl› k›lan özelliklerden. Özel olarak seçilmifl, sürekli yenilenen, zengin yerli flarap menüsünün yan›nda
‹talyan, Amerikan, Frans›z, fiili ve Avustralya flaraplar›ndan oluflan çok özel flarap menümüzle de yerli ve yabanc› flarap seçenek-
gurme
33
Pazarda yapm›fl oldu¤umuz araflt›rmalarda Ankara'daki baz›
¤›n içine deniz mahsulleri konularak servis edilmesi. Sadece bi-
bal›k restoranlar›n›n bal›klar› ve menüleri misafirlerinden gizle-
zim mönümüzde bulabilece¤iniz, dil kardinal, levrek dolma, ha-
diklerini gördük. Ayn› zamanda Ankara'n›n “salafl” bir bal›k res-
murda bal›k ve kalkan tand›r…
toran›na de¤il, gerçek anlamda alt yap›s› güçlü, rahat ve fl›k bir
restorana ihtiyac› oldu¤unu tespit ettik ve Park Fora Ankara bu
flekilde ortaya ç›kt›.
Örne¤in hamurda bal›k, sadece Park Fora Ankara'da bulabilece¤iniz bir yemek, en önemli özelliklerinden biri ise mayas›z hamur kullan›lmas›.
Ve Ankara'da bir ilk… Park Fora Ankara'n›n bir Sat›fl, Pazarlama
ve Halkla ‹liflkiler Departman› var. Misafirlerimize profesyonel
yollardan ulaflmak amac› ile kurduk bu departman›. Sat›fl Müdiremiz misafirlerimizi, flirket yetkililerini, karar mercilerini bizzat
ziyaret ederek hem tan›t›m›m›z› yap›yor hem de görüfl ve fikirlerini al›yor. ‹flletmecilerimizle beraber yapt›¤›m›z haftal›k toplant›lar›m›zda bu görüflmelerin sonuçlar›n› de¤erlendiriyor ve
gerekli tedbirleri al›yoruz.
Bir baflka önemli konu ise personelimizin e¤itimi. Restoran›m›z
aç›lmadan önce çok ciddi bir e¤itimden geçti; servis, menü ve di-
Yine soslu bal›klarda her zaman k›rm›z› soslar kullan›r, ancak
beyaz sosu ilk defa ve bir tek biz kullan›yoruz.
Bize önerebilece¤iniz spesiyal yeme¤iniz nedir?
Özel f›r›n›m›zda, tereya¤› ve kendi buhar› ile haz›rlanan kalkan
tand›r.
Park Fora'n›n hedef kitlesi kimlerden olufluyor?
Park Fora; ifl, politika, bürokrasi, sanat, bas›n, spor ve sosyal çevrelerin vazgeçilmez mekân›. Park Fora Ankara'da Ankaral›, ‹stanbul'da ‹stanbullu!
¤er önemli konularda. Teorik e¤itimin ard›ndan 1 aydan fazla bir
süre deneme yemekleri yapt›k. Bu süreçte a¤›rlad›¤›m›z misafirlerden ald›¤›m›z görüfller do¤rultusunda tam anlam›yla haz›r oldu¤umuzda da aç›l›fl›m›z› yapt›k.
Restoran›n›z›n kendine özgü bal›k piflirme teknikleri oldu¤unu bi-
Ankara'daki restoran›n›z›n iç dizayn›n› ve yerini neye göre belirlediniz?
Ankara'ya gelmek zaten planlarda uzun zamand›r vard›. fi›k bir
mekân aray›fl› içerisindeyken, daha önce de restoran olarak hizmet vermifl, lokasyonu yine ‹stanbul'da oldu¤u gibi flehrin ve ifl
dünyas›n›n içinde oldu¤u bu yer tercih edildi.
En önemli özelli¤imiz hamurda, tuzda ve soslu bal›klarda bal›-
Restoran›n giriflinde Ankara'da tek olma özelli¤ini koruyan bir
mostram›z var. Burada ‹stanbul bal›k halinden günlük, taze gelen bal›klar›m›z› sergiliyoruz. Misafirlerimiz bal›klar›n› kendileri
seçiyorlar. Park Fora ‹stanbul'daki konseptin devam› olarak klasik bal›k lokantas› dizayn› de¤il, daha fl›k ve iddial› bir dizayn
tercih edildi. ‹ç mekân dekorasyonunda da bal›k konsepti hâkim.
Teras›m›z ise özenle seçilmifl çiçekleri ile çok fl›k bir bahçe, kendinizi sanki flehrin ortas›nda de¤il de flehir d›fl›nda, uzaklarda bir
yerlerde hissettiriyor.
PARK FORA
NENEHATUN CAD. NO:97 G.O.P.
Tel: 0312 447 73 00
K O L E J L ‹ L E R
liyoruz. Bize bu tekniklerden bahseder misiniz?
çocuk
34
Prof. Dr. ‹smihan ARTAN ’81
TED Ankara Koleji'nden 1981 y›l›nda mezun oldu. Ayn› y›l
Hacettepe Üniversitesi, Çocuk Geliflimi ve E¤itimi Bölümüne girdi. 1993 y›l›nda ayn› bölümde doktoras›n› tamamlad›.
1996 y›l›nda doçent unvan› ald›. 2004 y›l›nda profesörlük
kadrosuna atand›. ‹lgi alanlar›; cinsel geliflim ve e¤itim, çocuklarda iflitsel alg›n›n geliflimi ve müzik, geliflim alanlar› ve
desteklenmesi, alg› geliflimidir. Normal geliflim gösteren
çocuklar›n yan› s›ra zihinsel engelli çocuklar, iflitme engelli
çocuklar, hastanede yatan çocuklar gibi pek çok çocuk
grubuyla da çal›flmalar› vard›r.
K O L E J L ‹ L E R
Çocuklar›m›z›n Cinsel Sorular›
ve Anne Babalara Öneriler
“Anne Bu Ne?”
Çocuklar›m›z do¤duklar› andan itibaren onlar›n yapt›klar› her
fleyle gurur duymaya haz›r›zd›r. ‹lk kez gözlerini açmas›, parma¤›m›z› kavramas›, bafl›n› kald›rmas›, emeklemesi, yürümesi her
evde 盤l›klarla karfl›lanan geliflmelerdir. Sordu¤u sorular da her
zaman bizleri heyecanland›r›r. Gözünü merak
etmesi, ya¤muru sormas›, arabalar›n nas›l
yürüdü¤ünü izlemesi,
çamafl›r
makinesini
araflt›rmas› bizi çok sevindirir. Öyle ya bu sorular çocu¤umuzun ne
kadar zeki oldu¤unun
ve belki de ilerideki
mesle¤inin habercisidir
bizim için. Ama çocu¤umuz cinsiyeti ve cinsellikle ilgili bir soru
sordu¤u zaman dehflete düfleriz. “Acaba bunlar› nereden ö¤rendi?”, “Bir fley mi gördü veya duydu?”, “Yoksa bizi mi gözetledi?”
ve “Eyvah acaba cinselli¤e düflkün biri mi olacak?” sorular› beynimizi kurcalar.
Asl›nda…
Cinsel geliflim ve e¤itim çocuklar›m›z›n geliflim sürecinde en fazla özen göstermemiz ve önem vermemiz gereken alanlardan biridir. Buna karfl›n kültürel olarak ülkemizde cinsel e¤itimin kaç›n›lan, ay›planan ve yasaklanan bir alan oldu¤unu görüyoruz. Yapt›¤›m›z ve inceledi¤imiz pek çok araflt›rma sonucunda anne ve
babalar›n ço¤unun cinsel e¤itimin anlam›n› bilmedikleri bulunmufltur. Ço¤u anne baban›n cinsel e¤itimin biyolojik yönü üzerine odakland›klar›, cinsel e¤itimi ço¤unlukla cinsel iliflki ve onun-
la ilgili terimlerle aç›klad›klar›, evlilikle iliflkili düflündükleri görülmektedir. Buna ba¤lant›l› olarak da ço¤u, cinsel e¤itime bafllama yafl›n› en erken ilkö¤retim dönemi olarak belirtmektedir ve
bunun da oran› oldukça düflüktür. En dikkat çeken sonuçlardan
biri de annelerin, çocuklar›n›n cinsellikle ilgili sorular› karfl›s›nda
heyecanland›klar›, bir
k›sm›n›n flafl›rd›¤› ve
utand›¤›d›r. Ancak çarp›c› olan bir baflka sonuç da annelerin hemen hemen yar›s›n›n
çocuklar›n›n anne-baba
d›fl›ndaki kiflilerden
cinsel bilgiler almas›n›
onaylamad›klar›d›r. Yani annelerin hem çocuklar›n›n baflkalar›ndan bilgi almalar›n› istemedikleri hem de bilgi verirken utand›klar› görülmektedir. Bunu baflka bir sonuçla karfl›laflt›r›nca flafl›rt›c› olmad›¤› görülecektir: Anne babalar›n büyük k›sm› çocukluk
ve gençlik döneminde kendi anne babalar›ndan yeterli cinsel bilgi almad›klar›n› belirtmektedirler.
Belki bu kadar sözden sonra cinsel e¤itimin tan›m›n› yapmak gerekir. Cinsel e¤itim sadece birtak›m bilgiler verme süreci midir?
HAYIR. Cinsel e¤itim, tutum gelifltirme, inançlar, de¤erler, iliflkiler, cinsel roller, vücut alg›s›, üreme sa¤l›¤› ve mahremiyet gibi
boyutlar› da içermelidir. Ve san›lan›n aksine belli bir dönemde
olup bitmez, yaflam boyu süren bir süreçtir. Peki, “cinsel e¤itim”
nedir? Cinsel e¤itim, bireyin fiziksel, duygusal ve cinsel geliflimini
anlamas›, olumlu bir kiflilik kavram› gelifltirmesi, insan cinselli¤i-
çocuk
36
ne, baflkalar›n›n haklar›na, görüfl ve davran›fllar›na sayg›l› bir bak›fl aç›s› edinmesi, olumlu davran›fl biçimi ve de¤er yarg›lar› gelifltirmesi e¤itimidir.
K O L E J L ‹ L E R
Ço¤umuz çocu¤umuz cinsellikle ilgili bir soru sordu¤unda cinsel
e¤itim zaman›n›n geldi¤ini düflünürüz. Oysa yukar›daki tan›m
da göz önüne al›nd›¤›nda asl›nda cinsel e¤itimin çoktan bafllam›fl
oldu¤u aç›kt›r. Hamileli¤imiz s›ras›nda bebe¤imizin cinsiyetini
ö¤renip k›zsa pembeler, erkekse maviler ya da k›zsa bebek, erkekse top ald›¤›m›z zaman zaten bir anlamda cinsel e¤itim bafllam›flt›r. Çocu¤umuza hitap ve onu sevme fleklimiz de hep cinsiyete göre de¤il midir? Bir çal›flmada bebekken k›zlar›m›z› daha yumuflak hareketlerle, o¤ullar›m›z› ise daha çok hoplat›p z›platarak
oynatt›¤›m›z bulunmufltur.
Ama bilinçli olarak cinsel e¤itimle ilk tan›flmam›z çocu¤umuzun
ilk sorusu ile olur. Bu ilk soru genelde iki, iki buçuk, üç yafl civar›nda gelir. ‹lk sorular d›fl görünüflle ilgilidir. “Neden babalar›n
b›y›klar› var, annelerin yok?”, “Neden anneler etek giyer, babalar
giymez?” gibi sorular ilk sorulardand›r. Bu sorular› pipi ile ilgili
sorular takip eder. Çocu¤umuz üç, dört yafllar›ndayken “Anne
senin pipin düfltü mü?”, “Neden k›zlar›n pipisi yok?”, “Neden k›zlar çiflini ayakta yapamaz?” gibi sorularla
karfl›laflabiliriz. Yak›n çevresinde yeni
do¤mufl bir bebek, kardefli, kuzeni olmas› sorular›n daha erken sorulmas›na yol açabilir. Bu dönemde sorulan
pipi ile ilgili sorular çok çok önemlidir. Çünkü çocuklar herkesin bir pipi
ile do¤du¤unu ve baz›lar›n›n pipilerinin sonradan düfltü¤ünü düflünebilirler. Pipisi düflenler k›zlard›r, pipisi
olanlar ise erkekler. Bu soruya verilecek cevap her iki cinsiyetteki çocuklar
için de çok önemlidir. K›zlar kendilerinde olan bir fleyi kaybettiklerini ve
bunun da bir ceza oldu¤unu düflünebilirler veya annelerine kendilerini pipisiz do¤urdu¤u için k›zg›nl›k duyabilirler. Erkek çocuklar da bir gün pipilerini kaybedeceklerini düflünerek kayg›lanabilirler. Bu nedenle verece¤imiz cevaplar çok önemlidir. Çocu¤umuza k›zlar›n k›z olarak do¤du¤u
ve bunun hiç de¤iflmeyece¤i, böyle büyüyecekleri; erkeklerin erkek olarak do¤duklar› ve her zaman böyle kalaca¤› mesaj› verilmelidir. Hayvanlardan örnekler vermek çocuklar›n daha kolay
anlamalar›n› sa¤lar.
Bu sorular› yenileri takip eder, onlar› da baflkalar›… Sorular›n say›s› o kadar fazlad›r ki burada tüm sorular› ve cevaplar› ele almaya ne sayfalar ne de zaman›m›z yeter. Burada anne babalara sorular› cevaplarken dikkat etmeleri gereken ipuçlar›n› vermek daha yararl› olacakt›r.
Öncelikle cinselli¤e do¤al yaklaflmak önemlidir. Anne-baba ne
kadar do¤al yaklafl›rsa çocuk da o kadar do¤al yaklaflacakt›r. Çocu¤u geçifltirmemek, azarlamamak, sorusunu ertelememek gerekir. Bu noktada bafllang›ç cümlesi çok önemlidir. “Çocu¤um nereden akl›na gelir böyle fleyler?”, “Nereden duyuyorsun ki bunlar› bilmem!” gibi cümleler çocu¤un bir daha soru sormas›n› engelleyecektir. Bunun yerine “Senin yafl›ndayken ben de bunu merak etmifltim” veya “S›n›ftaki birçok arkadafl›n bunu annesine
sormufltur herhalde” gibi bir bafllang›ç cümlesi çocu¤un sorular›n› daha rahat sormas›na yard›mc› olacakt›r. Sorular› cevaplarken
ses tonumuz, konuflma h›z›m›z ve yüz ifademiz de önemlidir.
Günlük yaflamda kulland›¤›m›z ses tonu ve h›z›n› korumaya çal›flmal›y›z. Tabii bu arada göz konta¤› da unutulmamal›d›r. Kaçamak bak›fllar, utanç içinde bir yüz ifadesi veya k›zg›n bir bak›fl çocu¤umuzun hem cesaretini k›rar hem de “Galiba bu istenmeyen
bir konu. Anne babalarla konuflulmaz.” diye düflünmesine yol
açar. Cinsel e¤itimde ortam da önemlidir. Çok gürültülü, kalabal›k, ayakalt› ortamlar uygun de¤ildir. Daha sakin ve özel ortamlar tercih edilmelidir. Sorular› çocuk sordu¤u zaman cevaplamak
en uygunudur. Yoksa onu geçifltirdi¤imizi düflünebilir ve bir flekilde sorusunun cevab›n› aramaya giriflir. Bizim onaylamad›¤›m›z baflka yetiflkinlerden veya yafl›tlar›ndan bilgi alabilir, gözetleme yoluna gidebilir veya kendi bedeniyle
deneyler yapabilir.
Çocuklar›m›za mutlaka cinsel e¤itim vermeliyiz. Çünkü bunun hem
bireysel hem toplumsal bazda kazançlar› göz ard› edilemeyecek kadar de¤erlidir. Öncelikle çocu¤umuz kendini ve bedenini, bedeninin
fonksiyonlar›n›, önemini ve korunmas›n› ö¤renecek; bedenini ve kendisini sevecek; cinsellik konusuna
do¤al yaklaflacak, daha sonraki y›llarda cinsel konularda iletiflim kurabilecek, cinsellikte utanç, suçluluk
ve korku duymayacak, sevmeye yetenekli, toplum ve kendisi için
sorumlu davranabilen bir birey olacakt›r.
Elbette ki bireysel kazan›mlar topluma da yans›yacakt›r. Toplumsal düzeyde ise cinsiyete ba¤l› yoksunluk azalacak, kad›nlar iflgücüne daha kaliteli kat›lacak, cinsel istismar azalacak, töre cinayetlerinde azalma olacak, do¤urganl›k kontrol alt›na al›nacak,
buna ba¤l› olarak suç oran› ve yoksulluk da azalacakt›r.
Bana ayr›lan bu k›sa ama de¤erli sayfalarda biraz da olsa “cinsel
e¤itim”in önemini vurgulayabildiysem ne mutlu bana. Tüm bu
kazançlar› okuduktan sonra çocu¤unuza cinsel e¤itim vermeye
ne dersiniz?
moda-tasar›m
38
Sedat KASAN'89:
“Mezun olma onurunu tafl›d›¤›m
TED Ankara Koleji ile
Casa'n›n isminin birlikte
an›lmas›ndan gurur duyuyorum”
Estetik ve modernizmi ayn› çizgide buluflturan Casa Mobilya,
farkl› tasar›mlar› ve ev dekorasyonuna getirdi¤i yeniliklerle son
y›llar›n en fazla ra¤bet gören mobilya markalar›ndan. Ayn› zamanda TED Ankara Koleji Spor Kulübü'nün resmi sponsoru olan
Casa Mobilyan›n sahiplerinden Sedat KASAN '89 ile Casa Mobilyay›, baflar›lar›n› ve Kolej'e olan sponsorlu¤unu konufltuk.
K O L E J L ‹ L E R
Bize kendinizden bahseder misiniz? Sedat Kasan kimdir?
1970 Ankara do¤umluyum. Evliyim ve Kolej'de 1. s›n›fta okuyan
bir çocu¤um var. TED Ankara Koleji'nden sonra Bilkent Üniversitesi ‹ngiliz Dili ve Edebiyat› bölümüne devam ettim. Daha sonra dil ö¤renimi için bir süre ‹talya'da bulundum. 1965 y›l›ndan
beri mobilya sektöründe olan firmam›z›n kurucusu babam Hasan Kasan ile birlikte, ikinci kuflak olarak Casa ailesinin içinde
görev almaktay›m.
re kalite ile birlikte estetik ve modern ürünler sunmay› seçmifltir.
Bu ana hedef do¤rultusunda ürün konsepti, sat›fl ma¤azalar›, sat›fl sonras› hizmetleriyle birlikte seçkinli¤i ve güvenilirli¤iyle Casa, art›k mobilya sektöründe en çok tercih edilen markalardan olmufltur. Bu gayretimizi yurtd›fl›nda da var gücümüzle göstermekteyiz. Geçti¤imiz y›llarda yurt d›fl›nda aç›lan Orlando (ABD)
ve Bakü Casa mono showroomlara yenilerini eklemek amac›yla
Orlando ve NewYork'da çal›flmalar›m›za devam etmekteyiz.
Dönemsel olarak organize etti¤imiz müflteri memnuniyeti konulu e¤itim seminerleriyle Türkiye ve yurt d›fl›ndaki Casa çal›flanlar›yla birlikte bu misyonumuzu daha da pekifltirmeye gayret
ediyoruz.
Bu sezon ev dekorasyonunda ne gibi yenilikler var?
Bu sezon özellikle Casa markas›nda radikal yenilikler var. Modern ve fonksiyonel ürünler ile mobilyaya 1990'l› y›llarda farkl›
bir ivme getiren Casa, 2000'li y›llarda minimalist yaklafl›m› evlere tafl›d›. Bu sezon ise mutfak mobilyas›na farkl› bir yorum sunmaya haz›rlan›yor. ‹lk Casa Mutfak ma¤azas›, Ankara Gaziosmanpafla'da bu ay içinde aç›l›yor. Daha sonra baflta ‹stanbul olmak üzere Casa Mutfak ma¤azalar›n›n yurt geneline yay›lmas›n› planl›yoruz. Mobilyadaki Casa çizgisinin bir devam› olarak,
‹talyan partnerimiz ValDesign tasar›m› mutfak mobilyalar› Casa
Mutfak markas› ile Türkiye'de evlere sunulacak. Bunun yan›nda
y›l›n ikinci yar›s›ndan itibaren yepyeni bir mobilya markas› ve
farkl› ürün gam› ile tüketiciyle buluflmay› hedefliyoruz.
CASA neden tercih edilmeli?
Asl›nda “Casa neden tercih ediliyor?” demek daha do¤ru san›r›m. 1992 y›l›nda ortaya ç›kan Casa markas›, temel hedef olarak;
müflteri memnuniyetini en üst seviyede sa¤lamay› ve tüketicile-
CASA tasar›mlar›nda neyi ön planda tutuyor?
1990'lar›n bafl›nda sektörümüzde ilk defa gerçeklefltirilen ve halen devam eden ‹talya'n›n dünyaca ünlü bir mobilya firmas› ile
moda-tasar›m
39
yapt›¤›m›z lisans anlaflmas›yla tüketiciye her zaman özgün tasar›mlar sunmay› hedefledik. Geçen y›l yapt›¤›m›z iki yeni önemli
anlaflmayla da ürün gam›m›z› daha da kuvvetlendirmeyi hedefliyoruz. Dünyan›n önde gelen tasar›mc›lar›ndan Mauro
Lipparini ve Türkiye'den Haldun Akal›n imzal› ürünlerimizi bu
y›l tüketicilerin be¤enisine sunaca¤›z.
Casa tasar›mlar›nda öncelikle, ürünlerinin tüketicinin yaflam›n›n
bir parças› olabilmesi için çaba göstermektedir. Günümüzün yo¤un temposunda, evlerinde geçirdikleri zaman diliminde Casa
ürünlerinden maksimum düzeyde faydalanabilmelerini sa¤lamak istiyoruz. Esteti¤i, rahatl›¤›, kullan›labilirli¤i, ifllevselli¤i ve
görselli¤i ile ürünlerimizi kullanan insanlar›n yaflam›nda bir
Casa olgusu olmas›na çaba gösteriyoruz.
CASA'n›n Türkiye'de en çok ra¤bet gören ve en radikal tasar›m›
hangisidir?
Esas›nda radikal olarak de¤erlendirebilece¤im tek üründen söz
etmek pek mümkün de¤il. Casa her zaman bir konsept, bir yaflam tarz› sunmaktad›r. Elbette bu konsept içinde belirli detaylar›yla öne ç›kan, kendini farkl› k›lan ürünlerimiz hep olmufltur.
Ancak bu farkl›l›k, her zaman sat›fl grafikleriyle do¤ru orant›l›
olamayabiliyor. Tek bafl›na çok be¤enilen bir ürün, evimizdeki
yaflam alan›nda kendine yer bulamayabiliyor. Mevcut ürün yelpazemizde bulunan Myway adl› ürünümüzü ilgi çeken ve sat›fl
grafikleri ile de tercih edilen bir tasar›m olarak vurgulayabilirim.
Bir evi güzellefltiren, eflyalara hayat veren aksesuarlar vard›r.
CASA bildi¤imiz kadar›yla aksesuar da tasarl›yor. CASA'n›n
Yeni ev kuran çiftlere mobilya seçiminde nelere dikkat etmelerini
önerirsiniz?
Günümüzün ekonomik koflullar› da göz önüne al›nd›¤›nda; çok
s›k de¤ifltirilemeyen bir ürün olan mobilya seçimlerinde, yaflam
tarzlar› do¤rultusunda rahat kullanabilecekleri, kalite ve sat›fl
sonras› hizmet beklentilerine yan›t verebilecek markalara yönlenmelerini önerebilirim.
aksesuarlar›n› di¤er markalardan ay›ran fark nedir?
Casa, bir ev mobilyas› ve dekorasyon markas›d›r. Bu anlamda bir
evi güzellefltirecek ve yaflam alan› haline getirebilecek her türlü
objeyi müflterilerimize sunmaya çal›fl›yoruz. Bu yüzden aksesuarlarla birlikte ayd›nlatma gruplar›, hal›, ya¤l› boya tablolar› gibi
tamamlay›c› ürünler de ma¤azalar›m›zda sat›fla sunulmaktad›r.
Bu ürünlerin kendi konseptimizle uyumlulu¤una ve kalitesine
çok dikkat ederek ithal ediyoruz.
TED Ankara Kolejliler Basketbol tak›m›na sponsorsunuz. Bir Kolejli olarak okulunuzun basketbol tak›m›na destekte bulunmak nas›l bir duygu?
Gelenekleriyle büyüdü¤üm ve mezun olma onurunu her zaman
tafl›d›¤›m TED Ankara Koleji Spor Kulübü ile temsil etti¤im firmam›n isminin birlikte an›lmas›, kiflisel olarak büyük mutluluk
veren bir duygu. Tak›m›z›n geçen y›l ikinci ligde mücadele etti¤i
s›rada bafllad› bu birliktelik ve önümüzdeki üç y›l boyunca da
devam edecek. Casa ailesi olarak maddi ve manevi her türlü deste¤i elimizden geldi¤ince yapmaya gayret ediyoruz. Tak›m›m›z›n bu y›l, baflta Kulüp Baflkan›m›z Bülent Y›ld›z ve yöneticilerimiz Ferda Okutan, fiehsuvar Binerbay ve Kolej y›llar›mdan s›n›f
arkadafl›m tak›m koçu Hasan Özmeriç'in üstün gayretleriyle çok
zorlu geçen basketbol ligindeki baflar›l› mücadelesine devam etmesi ve tüm spor camias›nca takdir edilmesi tüm Kolejliler gibi
beni de çok gururland›rmaktad›r.
K O L E J L ‹ L E R
Son y›llarda klasik modellerden ziyade modern ve konforlu oturma
gruplar› tercih ediliyor. Bu sene hangi tarzda ve renkte mobilyalar
moda?
2000'li y›llar›n bafllar›ndan itibaren modern, rahat ve konforlu
oturma gruplar› tercih ediliyor. Casa da bu modern ak›m›n önderli¤ini yapan markalar›n bafl›nda geliyor. Ancak yeni konseptimizde bu y›l içinde biraz daha neo-klasik ürünlerle bu ak›ma
Casa olarak yine farkl› bir yorum getiriyoruz. Koltuk gruplar›nda kullan›lan renklerde a¤›rl›k kum, toprak ve tafl renkleri ile
bunlar›n tonlar›. Esas olarak bu renkleri tercih eden tüketiciyi
modernizmin içinde muhafazakâr kalmaya çal›flan grup olarak
da adland›rabiliriz. Bu iki tüketici tipi, müflteri portföyünün
%75'ini oluflturuyor. Pembe, eflatun, turuncu, sar› ve mavi ise genellikle yatak olabilen koltuk gruplar›m›zda tercih ediliyor. Mobilyada ise koyu mefle ve venge hâkimiyeti 3-4 y›ldan beri devam
ediyor. Venge ile mükemmel bir uyum yakalayan lake uygulamas› ise vengenin bu hükümranl›¤›n› daha uzun y›llar sürdürmesini sa¤layacak gibi görünüyor.
teknoloji
40
“Sistemimiz,
kurumsal kültürümüzün
bir parças› olmufltur”
Mesa Hastanesi Bilgi Teknolojileri Müdürü Sinan Kayaalp '77 ile
randevudan hasta bilgilerine, insan kaynaklar›ndan patolojiye
kadar birçok birimde kullan›lan “ifllemlerin elektronik ortamda kay›t alt›na al›nma sistemi”ni konufltuk.
Bize kendinizden söz eder misiniz?
Kolej'e ortaokul haz›rl›k s›n›f›nda bafllad›m. 1977 y›l›nda mezun olduktan sonra ODTÜ Endüstri Mühendisli¤i Bölümünü kazand›m. Daha sonra çal›flma
hayat›m içinde Kaliforniya - ABD'de, bilgisayar e¤itimi ald›¤›m bir master
program›n› tamamlad›m. Evliyim, eflim Berna Ferendeci de Kolej ’79 mezunu.
Biri 9, di¤eri 17 yafl›nda 2 k›z›m›z var. Uzun y›llardan beri MESA fiirketler
Toplulu¤unda çal›flmaktay›m. Halen hastanemizin Bilgi Teknolojileri organizasyonunu yönetmekteyim.
Mesa Hastanesi yeni yap›lan, Ankara'n›n gözde hastanelerinden biri. Bildi¤imiz kadar›yla hastanenizde otomasyon sistemi var. Bize bu sistemden bahseder misiniz?
Yaklafl›k 2,5 y›l önce aç›lan hastanemiz, ça¤›n›n teknolojik düzeyine uygun olarak, tesisimizin her noktas›n› kapsayacak flekilde planlanan, görüntü, ses ve veriyi birarada ve çok yüksek h›zda tafl›yabilecek gerek kablolu, gerekse kablosuz a¤ altyap›s› ile donat›lm›flt›r. Çal›flanlar›m›z›n kulland›¤› bilgisayarlar (yaklafl›k 350 adet), radyolojik görüntüleme cihazlar›, t›bbi ölçüm ve analiz cihazlar›, bina otomasyonu, güvenlik ve t›bbi amaçl› kameralar, tv monitörleri, telefon, faks ve e-posta servisleri birarada bu altyap›yla çal›flmak-
K O L E J L ‹ L E R
ta ve merkezi olarak kontrol edilebilmektedir. Tüm hastanecilik fonksiyonlar›n› kapsayan Hastane Yönetim Sistemi ve bunu desteklemek üzere haz›rlanm›fl Kalite Yönetim Sistemi, Evrak ve Doküman Yönetim Sistemi, Santral ve Ça¤r› Merkezi, Say›sal Acil Durum
Uyar› Uygulamalar›; hasta ve hasta yak›n› memnuniyetini ço¤altmak, t›bbi bak›m hizmet kalitesini ve hastane verimlili¤ini artt›rmak, israf ve hatalar› azaltmak amaçl› olarak çal›flt›r›lmaktad›r.
Hastanenizin her biriminde bu sistem kullan›l›yor mu?
Hastane yönetim sistemimiz, randevu, poliklinik hasta takibi, yatan hasta takibi, acil servis, ameliyathane, laboratuvar, patoloji, kan
bankas›, radyoloji, diyet, eczane, malzeme yönetimi, arfliv yönetimi, muhasebe, insan kaynaklar› gibi modüllerin birbirleri ile entegre olarak çal›flt›¤› bir platformdur. Yaz›l›m›m›z›n dallar›, destek sistemleri ile birlikte, tüm hastane fonksiyon ve birimlerini kapsamaktad›r. Personel, görevi ile ilgili menülerde, iflinin gerektirdi¤i yetki seviyeleri ile çal›fl›r, hasta mahremiyeti ve bilgi güvenli¤i aç›s›ndan
yaln›zca ifli için gerekli verilere eriflim izni verilir.
Kulland›¤›n›z otomasyon sistemi ihtiyaçlar› tam olarak karfl›l›yor mu?
Genel anlamda yeterli bir sistemimiz var. Ancak sa¤l›k sektörü, özellikle ödeme yapan kurumlar›n uygulamalar› bak›m›ndan çok faz-
teknoloji
41
la de¤iflkenlikler arz etmektedir. Hastanecilik ise kendi dinamik-
Ankara da JCI Akreditasyonu alan ilk hastane olarak da, süreç ve
leri çok fazla olan bir fonksiyonlar silsilesi. Bu nedenle sürekli
ifllemlerimizin uluslararas› standartlarda uyguland›¤›n› belge-
olarak güncelleme ve gelifltirmelerimiz devam etmektedir.
lendirmifl oluyoruz.
Ayr›ca doktorlar›m›z hakl› olarak, hastalar›na daha fazla vakit
Sizce hastaneler için otomasyon sistemi ne ölçüde gerekli?
ay›rabilmek ve daha kolay kay›t tutabilmek için, kendi uzmanl›k-
Do¤ru istikamette sürdürülebilir bir geliflim performans›n› orta-
lar›na daha uygun muayene ve hasta takip ara yüzleri talep et-
ya koyabilmek, verimlili¤inizi, hizmet kalitenizi kabul edilebilir
mektedirler. Geliflmekte olan teknolojinin de deste¤ini arkam›za
standartlar içinde tutabilmek için nerede oldu¤unuzu ne yapt›¤›-
almak suretiyle, bu konularda daha iyi fleyler yapabilmek için sü-
n›z› bilmek, kime bakt›¤›n›z›, neyi kaç kere, neyi pahal›, neyi za-
rekli çaba içindeyiz.
rar›na yapt›¤›n›z› görmek zorundas›n›z Bunu otomasyonsuz yapamazs›n›z. Özel sektör hastanelerinin kendi vizyonlar› ölçüsün-
Personeliniz bu programa nas›l uyum sa¤lad›?
de bu konuda baflar›l› olduklar›n› düflünüyorum. Ama devlet
Uygulamalar›m›z›n süreç (ifl ak›fl›) takip etmesi ve birbirleriyle et-
hastanelerini de iflin içine kat›p, sa¤l›k sistemini bütünsel bir aç›-
kileflimli olmas› nedeniyle, sistem üzerindeki ifllemlerin zama-
dan de¤erlendirirsek notumuz zay›ft›r. Otomasyonsuzluk, ve-
n›nda ve do¤ru bir flekilde yap›lmas› bir mecburiyettir. Bu olgu
rimsizlik, suistimaller, israf, yolsuzluk, haks›zl›k, karmafla ve ka-
farkl› kurumlardan ve al›flkanl›klardan gelen personelin bafllan-
litesizlik olarak karfl›m›za ç›kmakta ve milletçe hepimize çok pa-
g›çta uyum sorunu çekmesine neden olabilmektedir. Ancak sü-
hal›ya mal olmaktad›r.
rekli yeniledi¤imiz e¤itim programlar› ve kazand›klar› tecrübe ile
zaman içinde herkes bu sorunu baflar› ile alt etmektedir. Geldi¤i-
Kolej'in etkinliklerine kat›l›yor musunuz? Kolejli dostlar›n›zla gö-
miz noktada sistemimiz, kurumsal kültürümüzün bir parças› ol-
rüflme imkân› bulabiliyor musunuz?
mufltur.
Mezuniyetimden sonra geçen y›llarda birlikte ifl yapt›¤›m ve zaman zaman görüfltü¤üm arkadafllar›m d›fl›nda, oldukça uzak
Bu sistem hasta takibi aç›s›ndan ne gibi kolayl›klar sa¤lamaktad›r?
kald›m camian›n etkinliklerinden, baz› kuru fasulye günlerini
Di¤er hastanelerde uygulanan programlardan fark› nedir?
saymazsak tabii. Üç y›l önce ortaokul s›n›f›m›z, Sevgili Öznur'un
Sistemimiz randevudan taburcuya kadar hasta ile ilgili olarak ya-
gayretleri ile Torch'da topland›. Müthifl heyecanl› ve duygusal bir
p›lan tüm ifllemleri elektronik ortamda kay›t alt›na almaktad›r.
buluflma oldu. Devam›nda de¤iflik ortamlarda tekrarlad›k bulufl-
‹fllem zaman› ve kayd› giren bilgileri gerçek zamanl› olarak sak-
malar›m›z›, çocuklu¤umuza geri döndük. Bu y›l mezu-
lan›r. Ancak kanuni zorunluluklar durumunda ka¤›da müracaat
niyetimizin 30. y›l›, inflallah plaket almaya gidece¤iz.
edilir. Hasta dosyas› arama gibi bir ifllem yoktur. Hastan›n hastanemizdeki tüm t›bbi geçmifli diledi¤i anda ve yerde doktorun elinin alt›ndad›r. Alerji bilgileri, ilaç etkileflimleri her yap›lan ifllemde sorgulan›r ve otomatik ikazlar devreye girer. Hastadan al›nan
numuneler, hastan›n yan›nda etiketlenir ve vakum bas›nçl› tüpler vas›tas› ile laboratuvara gider. Sonuçlar sisteme otomatik ifllekullan›lmaz. Say›sal Resim Arflivleme Sistemimiz (PACS) sayesinde, doktorlar›m›z radyolojik görüntü ve sonuçlar›na ameliyathaneler de dâhil olmak üzere, hastanenin her yerinden rahatl›kla
ulaflabilir, daha önceki görüntülerle karfl›laflt›rma yapabilirler.
Ayr›ca elektronik ortamda hasta flikâyet, istek ve memnuniyetini
toplamakta, de¤erlendirip cevaplamakta ve buna yönelik olarak
süreç ve uygulamalar›m›zda düzeltmeler yapmaktay›z. Böylelikle, hastanemiz gereksiz vakit kay›plar›n›n önüne geçerek, randevu saatlerine uyum, daha fazla muayene zaman›, tedavi süreçlerinde daha kaliteli hizmet, hatalar›n en aza indirilmesi gibi avantajlar›n yan› s›ra, teknolojiyi hastan›n rahat ve konforuna yönelik
olarak da sunmaktad›r.
K O L E J L ‹ L E R
nir. Radyolojik görüntüler sistemde say›sal olarak saklan›r, film
kültür-sanat
42
Talat Bulut:
“Sanata Verdi¤imiz De¤er
Ölçüsünde, Rafine Bir
Toplum Olabilece¤imizi
Düflünüyorum”
Son dönemlerde vizyona giren en iyi Türk filmi olarak adland›r›lan ve kaderinden kaçan üç farl› kiflinin mutlulukla
buluflmas›n› konu alan “Mutluluk” filminin baflrol oyuncular›ndan Talat Bulut ile keyifli bir söylefli gerçeklefltirdik.
Bulut, filmdeki gibi kaçmak yerine yaflamla savaflmak gerekti¤ine inan›yor.
Öncelikle “Mutluluk” filmindeki üstün baflar›n›zdan dolay› sizi tebrik ediyoruz. 'Büyük Yazar Ödülü'ne lay›k görülen Zülfü Livaneli'nin Mutluluk roman›n›n beyaz perdeye tafl›nma fikrini nas›l buldunuz?
Edebiyat uyarlamalar› her zaman risklidir. Okuyucunun imgelemiyle film yönetmeninin yorumu birbirini tutmayabilir. Güdük
kalm›fl, romandaki perspektife varamam›fl yanlar bulunabilir.
K O L E J L ‹ L E R
Çünkü her zaman bir iddia iflidir bir kitab› filme çekmek.
Sizi nitelikli ve sosyal konulara duyarl› yap›mlarda görüyoruz. 'Abu-
Filmde oynad›¤›n›z karakter büyük flehrin riyakârl›¤›ndan, yalanlar›ndan kaçmak ve an›n› yaflamak isteyen bir adam. Bir sanatç› olarak günün birinde her fleyi bir kenara b›rak›p çekip gitmeyi düflünür
müsünüz? Filmde söyledi¤iniz gibi kendinizi tan›mlayabilir misiniz?
Gerçek aktörleri filmlerindeki rol kiflilikleriyle kar›flt›rmamak gerek. Bilakis, ben sorumluluk bilinciyle hareket eden, son derece realist düflünüp yaflayan bir adam›m. Oynad›¤›m karakterlerle asla
özdeflleflmedim. Koltu¤unda oturan seyirciyi o illüzyona sokmak
baflar›d›r. ''YAfiAM B‹R SAVAfiIMDIR'' çekip gitmek yerine üstüne gidip kazanmay› gerektirir.
zer Kaday›f', 'Manisa Tarzan›' ya da 'Mutluluk' filminde oldu¤u gibi. ‹çerisinde bulundu¤unuz projeleri seçerken nelere dikkat ediyorsunuz? Talat Bulut'un k›staslar› nelerdir?
“‹flte evrensel ölçülerde unutulmayacak bir aktör Talat Bulut.” Yo
yo yanl›fl anlamay›n bunu ben söylemiyorum. Bu cümle “Her fieye Ra¤men” adl› filmimin Amerika'da gösterimi sonras› önemli
bir film elefltirmeninin yaz›s›ndan al›nt›d›r. Var olan spectrumlu
(yelpazesi genifl) plasti¤imi, aktörlü¤ümü hâlâ besleyerek, de¤iflik,
birbirleriyle asla k›yaslanamayacak rol kifliliklerine bürünerek sinematografimi zenginlefltirmek. Bu söylediklerimi bugüne dek
yapt›¤›m filmlerimde görebilirsiniz zaten.
Livaneli'nin bu güzel kitab›n›n sinemaya aktar›lmas› projesinde yer
ald›¤›n›z gibi, hayalinizde ya da planlar›n›z aras›nda böyle sizin için
özel çal›flmalarda yer almak da var m›? Gerek Türk sinemas›, gerekse tiyatro aç›s›ndan bulunmak istedi¤iniz bir proje var m›?
Her aktör ya da her iflini do¤ru yapan aktör gibi benim de ayr›cal›kl› k›ld›¤›m roller var tabii. Örne¤in bir darülaceze hikâyesi var.
Ayr›ca komedi var. Zaten bunca sene direndikten sonra televizyonda yapt›¤›m (2003 y›l› Aflk Olsun, 2005 y›l› Saklambaç) iki ifl de
komediydi.
kültür-sanat
43
Tiyatroya gelince; tiyatro kökenli bir aktörüm. Ankara Sanat Tiyatrosunda y›llarca oynad›m. fiimdi tiyatro düflünmüyorum ama
farkl› bir proje fikrimi de¤ifltirebilir. Globalleflen dünyada sinemam›zla var olabilece¤imize inan›yorum. Türk kimli¤inin sanat›yla,
kültürüyle, edebiyat›yla (Orhan Pamuk müthifl bir örnektir) kendini göstermeye ihtiyac› vard›r.
Sizi magazin haberlerinde ve TV dizilerinde görmüyoruz. Belirli bir
duruflu olan ve oldukça seçici davranan bir sanatç›s›n›z. Bize Talat
Bulut'un hangi yazarlar› okudu¤unu, kimleri dinledi¤ini, be¤endi¤i
oyuncular› ve yönetmenleri söyler misiniz?
Evet okuyorum. Bu konuda k›z›m Hazal ile yar›fl›yoruz. Annesi
P›nar ile ona okuma al›flkanl›¤› kazand›rd›¤›m›z için çok mutluyuz. Yay›n dünyas›n›n merkezi biliyorsunuz Frankfurt Kitap Fuar›. Bizde de bu etkinlik büyük ivme kazand›. Okur oran› artmasa
da var olan okuyucunun yetiflmesini zorlayan bir yay›nc›l›k var.
Tabii dünya edebiyat›n› takip ederken, felsefeye olan özel ilgimi de
belirtmeliyim Ve tarih tabii ki. Albert Camus, Nietzsche, Paul Auster, Umberto Eco.
Son zamanlarda en çok Cecilia Bartoli dinliyorum (yaflayan en büyük mezzo soprano), cazz bach ve Frans›z chansonlar. Bizden de
sadece otantik türküleri. Yönetmen olarak Fasbinder, Lars von Triers, Tarkovsky Almodovar; oyunculardan ise Al Pacino, Jeremy
Irons, Emma Thompson'› be¤eniyorum.
Tiyatrocu kimli¤inizle “Film yönetmenindir, tiyatro oyuncunundur,
dizi rayting'i sa¤layan seyircinindir” görüflüne kat›l›yor musunuz?
Evet, dünya sinemas›nda film yönetmenindir. Bizim sinemam›zda
olmal›. Sanat özgür kalmal›, özgürlü¤ünü yaflamal›, sansürsüz ya-
oyuncu-yönetmen ifl birli¤inin ortaya iyi film ç›karaca¤›n› düflünü-
flamal›... Futbola sa¤lanan destek sanata da sa¤lanmal›.
nusu. Dizi-rayting ba¤lam›nda ise durum daha kompleks.
Bugüne kadar birçok ödüle lay›k görüldünüz. Örne¤in, Türk sinemas› için oldukça büyük önem teflkil eden Antalya Film Festivali'nde
Türk sinemas› oldukça iyi projelere imzas›n› at›yor. Siz Türk sine-
'Melekler Evi' ile en iyi erkek oyuncu ödülünü ald›n›z. Ödüller bir sa-
mas›n› nas›l de¤erlendiriyorsunuz?
natç›ya neyi ifade eder?
Türk sinemas› henüz tam endüstrileflememifl olsa da ciddi bir de-
Ödül bir sanatç›ya ne ifade eder? ''ONAY '' ifade eder. Takdirin tes-
vinim halinde. fiu s›ralar peflpefle vizyona giren yerli üretimler var
cilidir ödül. Bir sanatç›n›n buna ne kadar ihtiyac› var. Verilen ödül-
ama kantiteye de¤il kaliteye bakmak gerek.
leri de koflullar çerçevesinde, zaman›nda reddedebilmifl bir aktör
olarak benim için '' Must ''de¤ildir.
Eskiden sinemalarda Türk filmleri çok nadir gösterime giriyordu.
fiimdi ise yap›lan ço¤u Türk sinemas› büyük izleyici kitleleriyle bulu-
Sanata verdi¤imiz de¤er ölçüsünde, rafine bir toplum olabilece¤i-
fluyor. Yine de Türk sinemas›na devlet deste¤i olmal› m›?
mizi düflünüyorum. Tüm Ankara Koleji camias›na sevgiler, sayg›-
Türk sinemas›na devlet deste¤ine gelince; evet gerekli ama özerk
lar.
K O L E J L ‹ L E R
yorum. Tiyatroda do¤al olarak aktörün canl› performans› söz ko-
kültür-sanat
44
Habip Aydo¤du:
“Resmimi Eksilterek
Tamamlar›m”
Ünlü ressamla hayata karfl› duruflunu, resimlerini, Türkiye'de sanat› ve sanat e¤itimini konufltuk. Bu keyifli sohbet,
mezunlar›m›zdan Övgü Arda '80 ve Ender Baflaran'›n '77
K O L E J L ‹ L E R
sahibi oldu¤u Arda Sanat Galerisi'nde gerçeklefltirildi.
Geçen sene 30. sanat y›l›n›z› geride b›rakt›n›z. Geçen 30 sene içerisinde sizde gerçekleflen de¤ifliklikler resimlerinize yans›m›flt›r. Bize bu
süreci, resimlerinizdeki dönemleri aç›klar m›s›n›z?
Benim resimlerim pefl pefle izlendi¤inde, geçirdi¤i içsel yolculuk,
de¤iflim ve dönüflüm hemen yakalanamaz. Ancak, aradan 5 - 6 y›l
geçtikten sonra sezilebilir. Ben gömlek de¤ifltirir gibi tav›r de¤ifltiren biri de¤ilim. T›rmanan bir ressam›m. Önceki resimlerimin üzerine basa basa yol al›yorum. Her sergimde geride b›rakt›¤›m basamaklar›n izleri var, bir yandan da t›rman›lacak yeni basamaklar›n
iflaretleri. Dönemlerim ancak otuz y›la genel olarak bak›ld›¤› zaman görülebilir. Ancak flunu söyleyebilirim: ‹lk dönemlerde daha
gerçekçi, figüratif resimler yap›yordum. ‹lk sergimi 1976'da açt›m.
Bu sergide yer alan resimler, Mardin Nusaydin'de üretti¤im resimlerdi. O günün koflullar› ile ac›y›, fliddeti, s›n›r insan›n›n çekti¤i s›k›nt›y› yans›tan resimsel bir tav›r hâkimdi. Bu dönemden sonra 'kad›nlar', ard›ndan da 'düfller-düflünceler' girdi resmime. Daha sonra
soyut noktalara gitmeye bafllad› çizgilerim. Son dönemlerde daha
soyut çizgiler, bilinçalt›, sezgi ve rastlant›lara izin veren bir resim dili olufltu. ‹lk resimlerimi görenler, bugünkü resimlerimi gördü¤ünde flafl›rabilir. Ancak bafl›ndan beri resmimi takip edenler yad›rgamazlar. Ayr›ca, önceki dönemlerde daha renkçi denebilecek bir ressamd›m. fiimdi bir ar›nma bafllad›. Biraz yaflla ve deneyimle ilintili
oldu¤unu düflünüyorum. ‹nsan zamanla hem yaflam› hem de resmini ay›kl›yor, asl›na dönmeye bafll›yor. O noktadan sonra, birkaç
renk ya da çizgi yetebiliyor.
Peki bu süreç nas›l olufluyor resminizde? Sözünü etti¤iniz birkaç renk
ya da çizgiye nas›l ulafl›yorsunuz?
Bafllarken çok yo¤unumdur. Gördüklerimden, yaflad›klar›mdan,
do¤adan, çevreden, dünyan›n durumundan, fliirden, müzikten,
yaflad›¤›m›z kaostan ve daha pek çok fleyden beslenirim. ‹lk etapta
hepsini tuvale patlat›r›m. Tuval ile akrabal›¤›m böyle bafllar. Ondan sonra tam bir trans haline geçerim. Gözüm, elim, beynim, yüre¤im, her taraf boya ve ter olur. Bunlar›n hepsini çarp›flt›r›yorum.
Deli dolu çal›fl›r›m. Bazen iki üç metreden f›rçay› sallar›m. Art›k re-
sim, do¤al olarak kendini üretmeye bafllar. Son aflamada geriye çekilip bakar›m. Tuvalde, iç dünyam› ifade etmeyenleri ay›klamaya,
eksiltmeye bafllar›m. Fazlal›klar eksilir, yeni imgeler, yeni çizgiler
do¤ar. ‹çimdeki ilk heyecan›, ilk duyarl›l›¤› hissedince b›rak›r›m. ‹stedi¤imi, düflledi¤imi yakalayamazsam yeniden bo¤uflmaya bafllar›m. Benim resimsel serüvenim böyle bir fley. K›saca, resmimi eksilterek tamaml›yorum.
Elinize f›rçay› al›p tuvalin karfl›s›na geçince mi beliriyor akl›n›zda
eser, yoksa çok uzun bir düflünsel sürecin ürünü olarak m› ç›k›yor?
Bu iflin matemati¤i ve saati yoktur. Onun için kesin bir ifade kullanamam. Bir ayl›k yo¤un bir tempoda ç›kmayan bir fley, bir anda ç›kabilir. Benim defterlerim vard›r, günlük tutar, onlar› resimlerim.
Bunca y›l›n birikimi ile bir dil de olufltu. Hep bir önceki resmi nas›l
aflaca¤›m›, di¤erlerine nas›l katk›s› olaca¤›n› düflünürüm. Ayn› konuyu da çal›flsam hep baflka bir dünya yakalamaya çal›fl›r›m. Dolay›s›yla, bazen çok k›sa bir sürede, bazen de aylarca-y›llarca sürer bir
resmin tamamlanmas›.
Ça¤›m›z teknoloji ça¤›. Bir yandan teknoloji bombard›man› di¤er
yandan popüler kültürün bilinçalt›na korkunç etkisi, sizi ve sanat›n›z› nas›l etkiliyor?
Günümüzde sanat›n kapsam› geniflledi. Eskiden resim, heykel,
müzik, tiyatro, sinema vs. farkl› sanat dallar›yd›. fiimdi bunlar iç içe
geçti. Bunu iyi de¤erlendiren, beyni ve dili net olan, teknolojiyi kendi diline dönüfltüren sanatç›lar, malzemeden olumlu anlamda yararlanmay› bildiler. Ancak malzemeye ve teknolojiye teslim olanlar›n say›s› da az de¤il. Bu noktada, iflin ruhu kaçt›. Deneysellik ve özgünlük d›flland›, kolayc›l›¤a kaç›ld›. Malzeme ve teknoloji a¤›r basmaya bafllad›. Resim yapmak ile eylem yapmak kar›flt›r›l›r hale geldi. Bence yap›lmas› gereken, teknoloji ve malzemeye boyun e¤meden, ona yenilmeden, sanatç›n›n kendisine dönüfltürerek eserini ortaya ç›kartmas›. Ben özellikle, mümkün oldu¤u kadar teknolojiden
uzak kalmaya çal›fl›yorum. Kullan›rsam da kendime dönüfltürmeye çal›fl›yorum. Asl›nda, en ilkel, arkaik olan› ar›yorum. Çünkü ha-
kültür-sanat
45
Bir ifade biçimi olarak sanat bireysel düzeyde kalmadan toplumda
baz› de¤ifliklikleri yapmal›, bir yön göstermeli mi?
Sanat her zaman muhaliftir, alternatifi arar; denenmemiflin peflindedir; isyan›n› ortaya koyar. Türkiye'de ve dünyada binlerce insan
kendince duygular›n› dile getirmek için f›rça sall›yor, müzik yap›yor, fliir yaz›yor... Onlar›n aras›nda kal›c› olabilmenin tek yolu, özgün bir yan›n›n olmas›. O noktaya gelebilmek için ruhunla, hayat›nla, yaflam›nla birçok fleyi göze almak zorundas›nd›r. Bedelsiz
hiçbir fley olmaz. Asl›nda ben kendim için resim yap›yorum, ama
son noktada biliyorum ki insanlar için yap›yorum. Ressam, 'kim ne
der?” durumunu aflarsa gerçek sanatç› olur. Birilerine yaranmak,
be¤endirmek, onlar› hoflnut etmek için resim yap›lmaz. Gerçek sanatç› gerekti¤inde hepsine meydan okuyabilen, onlar› hoflnut etmemeyi göze alabilendir. Bunu yüre¤inde, beyninde hissederek,
göze alarak yapan insand›r. Sanat›n gücü de biraz buradan gelir.
Her fleye elefltirel bakabilmek, herhangi bir politik çizgiyi aflacak
genifllikte bir hayat görüflüne sahip olmak gerekir. Evrensel noktalarda düflünce birli¤i olacakt›r tabii ki. ‹flkence, insan haklar›, çevre
kirlili¤i, ac›, sevinç, gözyafl› gibi. Ancak bunlar› politikac› gibi sözle
de¤il, her sanatç› kendi diliyle söyleyebilmelidir. Plastik sanatlara
dünyay› de¤ifltirme görevi verilirse aya¤a kalkamaz, ezilir gider.
Sanat›n gücü bu anlamda çok fazla abart›lmamal›.
Türkiye co¤rafi konumu itibariyle hem do¤ulu hem bat›l› olma
özellikleri gösterir. Bunu bir avantaja dönüfltürmek, sentez yapabilmek çok önemlidir. Topraklar›m›zdan birçok kavim geçti. ‹flte biz
bu topraklardaki kültürü içimize sindirdi¤imiz zaman zenginleflebiliriz. Bat›da son y›llarda sanat-yarat›c›l›k anlam›nda bir t›kanma
yaflan›yor. Bu durumdan nas›l ç›kabileceklerini, nas›l daha ileri gidebileceklerini sorguluyorlar. Arkaik kültürlere, do¤uya yöneliyorlar. Türkiye iflte bu noktada yarat›c› insanlar›n yurdu diyebilirim. Gerçi, insanlara y›llarca özgüven, f›rsat ve altyap› verilmedi.
Sanat talebi de çok az bu ülkede. ‹htilaller, krizler, çeliflkiler, yarat›c› insanlar› budad›, besledi. Bu zaman zaman da iflimize yarad›. Sanatç› ço¤u zaman ac›dan beslenir. Ac› çekmek insan› olgunlaflt›r›r,
derinlefltirir, zenginlefltirir. Hayat›n kendisi ac›d›r, komiktir,
insan biraz da böyle insanlafl›r.
‹flin kolay›na kaçmadan, taklite
yönelmeden, ciddi bir birikim
ve sentez ile çok farkl›, kal›c› ifller ç›kabilir.
Türkiye'deki sanat e¤itimi hakk›nda neler düflünüyorsunuz?
Sizin döneminizle, flimdi verilen
e¤itim hakk›nda neler söyleyebilirsiniz?
E¤itim hakk›nda iyi fleyler söyleyemeyece¤im. Ben e¤itim
vermiyorum, resmimle yafla-
yan biriyim. Ancak zaman zaman üniversitelerde düzenlenen konferanslara, söyleflilere gidiyorum. Sanat e¤itimini hiç sa¤l›kl› bulmad›¤›m› söyleyebilirim. Bizim ald›¤›m›z e¤itimle k›yaslanamaz.
‹yi ki bu dönemde, böyle bir e¤itim sisteminde ö¤renci de¤ilim diye düflündü¤üm oluyor. ‹yi bir sanatç› aday› olabilecek ö¤renciler
bile bu ortamda heder olabilir. Günümüzdeki e¤itim çok klifle. Sanat e¤itimi farkl› olmal›d›r, duyarl›l›k e¤itimine dönüfltürülmelidir,
dünyay› iyi takip etmelidir. Bugün Türkiye'de sanat tarihindeki
önemli ressamlar›n neredeyse bir tanesinin bile ismini bilmeyen
ö¤renciler var. Bizim okudu¤umuz dönemde, o günkü yoksul koflullarda dünyada ne oluyor, Türkiye'de kim ne yap›yor hepsini bilirdik, takip ederdik. Sistemde ciddi de¤ifliklikler yap›lmal›. Bu konuda gerçekten umutsuzum.
Bir eserin de¤eri neye göre belirlenir?
Bence, zamana ve ölüme direnebilmesiyle; y›llar sonra insanlarda
b›rakt›¤› heyecan, iz ve sorular›n gücüyle belirlenmeli. Sanat tarihindeki konumu, di¤er ressamlardan özgün olan yan› gibi fleyler
belirlemeli bana göre. Günümüzde ise resim al›c›lar›; reklam, medya ve di¤er tüm görsel bombard›manlarla aldat›l›yor. Medya ya da
sanat oligarflisi fiyatlar› belirlemeye, birilerini süründürmeye, birilerini de uçurmaya çal›fl›yor. Ülkemizdeki resim piyasas›n›n çok
yapay, vicdans›z, adaletsiz ve yalanc› oldu¤una inan›yorum. fiu an
tek bir de¤er kald›, o da para. Her türlü estetik direnifl ticarileflti.
Ben, kendi ad›ma söylüyorum; yapt›¤›m resimler para eder etmez,
sat›l›r sat›lmaz, benim derdim gelece¤e bir iz, bir soru kals›n, yeter.
Piyasayla, resim fiyatlar›yla pek ilgili de¤ilim.
Galeriler d›fl›ndaki sergileri nas›l karfl›l›yorsunuz?
Ben klasik müzecilik ve galericili¤in günün ihtiyac›na cevap verdi¤ine inanm›yorum. Müzeler ve galeriler genellikle resmi, heykeli
uhrevi boyuta getiriyor. Bunlar benim izleyicilik anlay›fl›ma yatk›n
de¤il. Ben dokunmak, hissetmek, kat›lmak isterim. Yaflanm›fll›¤›
önemserim. Hayata aç›lan alanlarda (parklar, meydanlar, kamusal
alanlar vs.) sergiler, farkl› sanatsal etkinlikler daha s›k olabilmeli.
Halkla buluflabilmenin önemli bir yan› da bu asl›nda.
Sergilerinize ve eserlerinize talep genellikle hangi kesimden?
‹lginç bir soru gerçekten. ‹nan›n hiç ilgilenmedim bu yan›yla. Ne
desem yalan olur. Duyarl›l›¤› olan,
birikimi olan, izleyen, hayatla bir
baflka flekilde iliflki kuran insanlar
oldu¤unu düflünüyorum. Ona
inanmak istiyorum. Asl›nda üniversitelerde bu bir araflt›rma konusu olabilir. Hangi sanatç›y› hangi
kesim izliyor, takip ediyor, al›yor,
sat›yor araflt›r›labilir.
Be¤endi¤iniz ressamlar kimler?
‹sim verirsem unuttuklar›m olabilir (genellikle çok sevdiklerimi
atlar›m ben). Ülkemde sevdi¤im
ve sayd›¤›m ressamlar›n say›s› az
de¤il.
K O L E J L ‹ L E R
yat›n da, sanat›n da ham, yal›n ve do¤al halini seviyorum. Hiç bilinci oluflmam›fl çocu¤un duyarl›l›¤›n› bilinçle yakalamaya çal›fl›yorum.
kültür-sanat
46
Habip
Aydo¤du
Bir D›flavurum Biçimi Olarak Resim:
K O L E J L ‹ L E R
‹ç dünyam, sezgilerim, bugüne kadar
olan birikimim, hayat ve do¤a ile olan
hesaplaflmam. Çok fazla öyküye ve hikâyeye yaslanmadan kendimi d›flar›ya
aktarmam›n yolu.
Resmi okuyabilmek gerçekten zordur.
‹nsanlar iflin kolay›na kaç›yorlar. Belirli
bir birikimleri olmadan, galeri gezmeden, dünyada neler olup bitti¤ini izlemeden resmi yorumlamaya çal›fl›yorlar.
Güzel sanatlar›n kendine özgü bir dili
vard›r. ‹ngilizce bilmeden ‹ngilizce konuflan birini anlayamayaca¤›n›z gibi bu
dili bilmeden de resmi okuyamazs›n›z.
Resim, y›llar›n deneyimi ve birikimi sonucu
kendini bulur. Asl›nda hayat her insana bu
alg›lama gücünü veriyor. Ama onu yakalayacak duyarl›l›k gerekiyor. Bir baflkas›n›n
hiç fark›na varmad›¤› fleyi siz yakalayabiliyorsunuz. Tabii deneyim, okuma, e¤itim ve
görme bu süreçte çok etkili oluyor.
kültür-sanat
47
Resmim bafllarda çok daha renkliydi. Ancak art›k daha az renk anlatmak istediklerime yetiyor.
Yaln›zl›¤› ve müzi¤i seviyorum. Çal›fl›rken daha
çok klasik olmakla birlikte bizim müzi¤imizi de
dinliyorum. fiair dostlar›m›n beni vuran dizelerini yap›flt›r›yorum duvarlara. Kalabal›klar›n aras›nda bile mutlaka yaln›zl›¤›m› yakalamaya, kalabal›¤› unutup kendi dünyama odaklanmaya
çal›fl›yorum.
K O L E J L ‹ L E R
‹lk bak›flta korkutur beni tuval. Bembeyazd›r. Her taraf› kar kaplam›fl gibi gözümü
kamaflt›r›r. Yeni bir resme bafllad›¤›mda
hep bu duyguyu yaflar›m. Ancak kar›n alt›nda bilmedi¤im bambaflka bir dünya vard›r. Kaz›yarak, efleleyerek o dünyay› ortaya
ç›kartaca¤›m› bilirim. Tuvalle ilk akrabal›¤›
çizgilerle, beneklerle kurar›m ve gerisi gelir.
Art›k resim kendi kendini üretir.
kariyer
48
“Bilkent Üniversitesi MBA program› ça¤dafl
bir yöneticilik e¤itimi anlay›fl› ve uluslararas›
geçerlili¤i olan bir programd›r.”
ras› önde gelen flirketlerin, yönetici ifle
Üniversiteden mezun oldunuz ve
akl›n›zda MBA yapmak var.
MBA'in avantajlar› nedir, kimler baflvurabilir, Bilkent Üniversitesinin MBA program›n›n
avantajlar› nedir? Tüm merak
edilen bu konular› Bilkent Üniversitesi MBA Program›ndan
Sorumlu Dekan Yard›mc›s› Asl›han Salih '84 ile konufltuk.
al›m sürecinde mezunlar›n› tercih etti¤i, yönetim becerileri yüksek, analitik
düflünebilen, tak›m çal›flmas›na yatk›n,
insan iliflkileri güçlü, lider, yönetici ve
giriflimci yetifltiren bir programd›r.
MBA program› oldukça esnek bir yap›ya sahiptir. Kat›l›mc›n›n tercihi do¤rultusunda 16 ay ile 36 ay aras› bir sürede
bitirilebilmektedir. ‹lk y›l verilen ders-
Sizi tan›yabilir miyiz?
ler kat›l›mc›n›n iflletme e¤itiminin fonk-
1984 y›l›nda TED Ankara Koleji'nden,
siyonel alanlar› olan pazarlama, finans-
1988 y›l›nda Orta Do¤u Teknik Üni-
man, muhasebe, üretim ve yönetim
versitesi (ODTÜ) Elektrik Elektronik
alanlar›nda teorik alt yap›y› oluflturma-
Mühendisli¤i Bölümünden mezun ol-
s›n› sa¤lamaktad›r. Kat›l›mc›lar daha
dum. Daha sonra Aselsan'da mühen-
sonraki dönemlerde ve yaz aylar›nda
dis olarak çal›fl›rken ayn› zamanda da
verilen uygulamal› seçmeli derslerle ifl
ODTÜ'de ‹flletme Yüksek Lisans
(MBA) program›na devam ettim. Bu
e¤itim s›ras›ndan finans ve ekonomi ile ilgili dersler çok ilgimi
K O L E J L ‹ L E R
çekti. Finansman alan›nda doktora yapmak üzere University of
Massachussetts at Amherst (UMASS) Üniversitesine gittim.
Doktoram› bitirdikten sonra o zaman ismi Salomon Brothers olan
yat›r›m flirketinin New York ofisinin Risk Yönetimi Bölümünde iki
y›l süre ile uzman araflt›rmac›s› olarak görev yapt›m. 1996 y›l›ndan
beri Bilkent Üniversitesi ‹flletme Fakültesinde ö¤retim üyesi olarak
çal›flmaktay›m. 2006 y›l›ndan bu yana MBA Program›ndan
Sorumlu Dekan Yard›mc›l›¤› görevini yürütüyorum.
hayat›na haz›rlanmakta ve seçtikleri
alanda uzmanlaflmaktad›rlar. Her y›l dünyan›n seçkin üniversitelerinden akademisyenler ve baflar›l› yöneticiler bu seçmeli derslerin bir k›sm›n› gerek yaz›n kampüse gelerek, gerekse video konferans yoluyla vermektedirler. Ayr›ca derslerde teorik bilgilerin uygulamaya dönüfltürülmesini sa¤lamak için ça¤›m›z›n yönetici e¤itim yöntemleri olan vaka analizi çal›flmalar›, simulasyonlar ve ifl
hayat›ndan gerçek projeler kullan›lmaktad›r. Yine kat›l›mc›lar isterlerse program›n bir dönemini de¤iflim programlar›m›z çerçevesinde Amerika ya da Avrupa'daki bir MBA program›nda geçirebilirler.
Bize Bilkent Üniversitesindeki MBA program› hakk›nda bilgi verir
misiniz?
Bilkent Üniversitesi ‹flletme Fakültesi, MBA program›, yirmi y›l›
aflk›n tecrübesi ve 650 mezunu olan, hem Türk hem de uluslara-
MBA yapmak için flartlar nedir?
MBA program›na baflvuru yapabilmek için dört y›ll›k lisans diplomas› ve ileri seviyede ‹ngilizce bilgisi gerekmektedir. Ayr›ca kat›-
kariyer
49
l›mc›lar›n analitik düflünme, ‹ngilizce ve Türkçe ifade, h›zl› karar
verme yetene¤i yüksek adaylar olmalar› beklenmektedir. Bu nitelikleri ölçmede kullan›lan uluslararas› standart testler bulunmaktad›r. Bilkent MBA program›na baflvuracak adaylar›n söz konusu
yetileri ölçen GMAT, TOEFL ve/veya ALES testlerini almalar› gerekmektedir. Ayr›ca baflvuru s›ras›nda iki adet referans mektubu
da istenmektedir. MBA program› ve baflvuru flartlar› ile ilgili daha
detayl› bilgiye http://www.man.bilkent.edu.tr/mba.html adresinden
ulafl›labilir.
Daha çok kimler MBA yapmak istiyor?
MBA kat›l›mc›lar›, lisans e¤itimi mühendislik, ekonomi, t›p, mimarl›k, hukuk gibi iflletme e¤itimi harici alanlarda olan yönetici
adaylar›d›r. Bu adaylar› üç gruba ay›rabiliriz. Birinci grup kendi
uzmanl›k alanlar›nda çal›fl›rken, yöneticilik bilgilerine ihtiyaç duyan adaylar; ikinci grup kendi uzmanl›k alanlar›n›n d›fl›nda yeni
bir kariyer planlamas› yapmak isteyenler; üçüncü grup ise kendi
ifllerini kurmak ya da gelifltirmek isteyen giriflimcilerdir.
MBA e¤itimi kifliye ne fayda sa¤lar?
MBA e¤itimi bir yöneticiye ya da giriflimciye her fleyden önce günümüzün küreselleflen rekabet ortam› ve ifl hayat› ile ilgili bir vizyon verir. Ayr›ca bu rekabetçi ortamda gerekli olan profesyonel
yönetim becerilerinin edinilmesini sa¤lar.
Sizce bir ö¤renci neden Bilkent Üniversitesinin MBA program›n› tercih etmeli? Bilkent Üniversitesini di¤er üniversitelerden ay›ran özellik nedir?
Bilkent Üniversitesi MBA program› ça¤dafl bir yöneticilik e¤itimi
anlay›fl›, ders program› ve uluslararas› geçerlili¤i olan bir progakreditasyonuna sahip tek ‹flletme Fakültesidir. AACSB dünyada
iflletme fakültelerinin eriflebilece¤i en yüksek e¤itim standartlar›n›
uzmanl›k alan›nda ders açabiliyoruz. Dolay›s›yla kat›l›mc›lar ilgi
temsil ediyor. Dünyada 3000 iflletme fakültesinin sadece %15'i
duyduklar› alanda uzmanlaflabiliyorlar.
AACSB taraf›ndan akredite edilmifltir. Ayr›ca tümü üstün nitelikli kat›l›mc›lar›m›z›n üçte biri burs alabilmektedir. Bugün s›n›fta bir-
Baflar›l› bir akademisyensiniz. TED Ankara Koleji'nin baflar›n›zdaki
likte tart›flt›¤›n›z kat›l›mc›lar befl sene sonra lider bir flirketin üst
rolü nedir?
düzey yöneticisi olabilirler. Di¤er bir önemli avantaj program›n
Kolej’in sadece benim de¤il pek çok s›n›f arkadafl›m›n baflar›s›nda
kat›l›mc›lar› aras›nda halen bir iflte çal›flmakta olan deneyimli kifli-
çok önemli pay› oldu¤unu düflünüyorum. Kolej'deki e¤itimimiz s›-
lerin de olmas›d›r. Derslerin zamanlamalar› çal›flan kat›l›mc›lar
ras›nda edindi¤imiz de¤erler, çal›flma gücü, düflünceye ve eme¤e ve-
gözönüne al›narak yap›lmaktad›r. Ayr›ca otuzun üzerinde ve ifl-
rilen sayg› pekço¤umuzu bugün baflar›l› k›lan etmenler. Ayr›ca ders
letmenin tüm alanlar›nda doktoral› ö¤retim üyemiz oldu¤u için
verirken s›n›f›mdaki en baflar›l› ve donan›ml› ö¤rencilerin ço¤unluk-
Türkiye'deki pek çok iflletme fakültesine göre daha fazla say›da ve
la Kolej mezunu olmas› benim için büyük bir gurur kayna¤›.
K O L E J L ‹ L E R
ramd›r. Bilkent Üniversitesi ‹flletme Fakültesi Türkiye'de AACSB
keyif
50
Türk Lokumu/Turkish Delight
LOKUMUN TAR‹HÇES‹
ne geçirdi¤i ünlü bir estetik cerrahi tekni¤i, iki dudak hareketi ara-
Osmanl›ca “rahat ul-hulküm” yani bo¤az rahatlatan kelimesinden
s›na saklanm›fl o sihirli sözcük: Lokum... Üstelik rüya yorumlar›n-
türeyen lokum, yaklafl›k 15. yüzy›ldan beri Anadolu'da bilinmekle
da bile geçiyor. Rüyas›nda lokum yedi¤ini gören k›sa sürede se-
birlikte, özellikle 17. yüzy›lda Osmanl› ‹mparatorlu¤u s›n›rlar› için-
vinçli bir haber al›r, bir paket alan›n istedi¤i gibi bir hayat› olur, ik-
de yayg›nlaflt›. Avrupa'da ise bir ‹ngiliz gezgin arac›l›¤›yla 'Turkish
ram eden kimse ise baflkalar›n› sevindirir. Neden ona 'bo¤az rahat-
Delight' ad›yla 18. yüzy›lda tan›nmaya baflland›. Daha önceleri bal
latan' dendi¤ine hiçte flafl›rmamak gerek. Bir nevi ilaç gibi.
ya da pekmez ve un bileflimi ile yap›lan lokumun 17. yüzy›lda “kelle flekeri” olarak bilinen rafine fleker ile özellikle niflastan›n bulunup
Bildi¤iniz gibi çok zengin olan Türk mutfa¤›m›zda, yiyecek ve içe-
ülkeye getirilmesi sayesinde hem yap›m›, hem de lezzeti de¤iflti.
ceklerin sergilenmesi ve ikram› için de pek çok gelene¤imiz vard›r;
fakat lokum söz konusu olunca do¤ru yönteme pek s›k rastlam›yo-
HAYATIN ‹Ç‹NDEN LOKUM
ruz. Günümüzde çok yayg›n olmasa da, birkaç yöntemde yok de-
Lokum... Söylendi¤inde insan›n surat›nda tatl› bir tebessüm ç›kma-
¤ildir. Bunlardan ilki, sa¤daki çekimde kullan›lan 'lokumluk' dün-
s›na neden olan, bazen sevdi¤imiz/ hoflland›¤›m›z kifli ve eflyalar-
ya literatüründe geçen ilk orijinal lokumluktur. Söz konusu lokum-
la benzefltirdi¤imiz, Eurovision'da flark›s› ile temsil edildi¤imiz, bir
luk Fransa kral› taraf›ndan özel olarak yapt›r›l›p dönemin Osmanl›
damat aday›n›n muhtemel gelin ailesinin evine, elinde bir kutu do-
Padiflah›na hediye edilmifltir. Di¤er yöntem ise bestekâr› belli olma-
lusuyla ilk gidiflinde, bazense bir cerrah›m›z›n dünya t›p literatürü-
yan eski bir ‹stanbul flark›s›ndan da hat›rlayaca¤›n›z gibi, mendilin
içine lokum doldurmakt›r. "...Üsküdar'a gider iken bir mendil buldum,/ Mendilimin
içine de lokum doldurdum./ Kâtibimi arar
iken yan›mda buldum..."
LOKUMUN YAPILIfiI:
Evvela, fleker, macun gibi, koyu bir hale gelecek flekilde su ile kaynat›lmal›d›r. Di¤er
taraftan, niflasta da so¤uk su içinde ezilerek
ayran gibi yap›lmal›d›r. Ve güzelce astardan süzüldükten sonra iki parmak aras›nda yap›flkan bir vaziyet gösteren flerbetin
içine, azar azar dökülerek ve kafl›kla kar›flt›r›l›p yedirilmelidir. Krimtartar› da kat›l›p,
iyice kar›flt›r›larak tam k›vama gelince,
badem ya¤›yla ya¤lanm›fl bir tepsiye
dökülmeli ve so¤umas› beklenmelidir.
Bundan sonra, flekerci b›ça¤›yla, uzun uzun
parçalara ayr›l›p, malum flekilde do¤ranmal›d›r. Kesilen lokmalar da, yar›s›
fleker ve yar›s› niflastadan ibaret halitaya
at›lmal›d›r. Ve her taraf›n› unlay›p evdeki
bir kavanozda saklanmal›d›r.
keyif
52
Kaymakl›s›: ‹ki ayr› tepsiye, daha ince kal›nl›kta dökülmüfl, iki tabaka rahat lokumun aralar›na kaymaklar yay›larak, birbirine kapak edilip
kesilmek ve unlanmak suretiyle haz›rlan›r.
Sak›zl›s›, bademlisi, Hindistan cevizlisi, f›st›kl›s› ve güllüsü ise bu maddeleri döverek lokum
tamamiyle piflmeden bir çeyrek saat önce
uygun miktarda mahluta kat›p kar›flt›rmaktan
ibarettir.
ARTIK TÜM AVRUPA TÜRK LOKUMUNU
TANIYOR
Asl›nda su, fleker ve niflastadan ibaret bir yiyecek olan lokum, son birkaç haftad›r Avrupa'da
özellikle ‹ngiltere'de herkesin ilgi oda¤› oldu.
Bunun bafll›ca nedeni de C. S. Lewis'in roman›ndan uyarlanan bir film. Üstelik ‹ngiliz gazetelerinde Türk lokumunun tarihçesi, tarifleri
ve çeflitleri ile ilgili yaz›lar yay›nland›. Her ne
kadar tarihçesinde hatal› bilgiler verilse de
Türk lokumu ‹ngiltere'nin dev süpermarketlerinde % 200'lere varan sat›fl rekorlar› k›r›yor.
Yunanistan'›n, lokumun kendi bulufllar› oldu¤una dair iddialar›na da yer veren gazeteler
ünlü yazar Dickens'in kitab›nda da Türk lokumundan bahsedildi¤ini kaydetmifltir. Hatta
daha öncesinde de Napolyon'un en sevdi¤i yiyeceklerden bir tanesinin Türk lokumu oldu¤unu, Picasso'nun da lokumu konsantrasyon
arac› olarak kulland›¤›n› belirtmifltir.
Bizim y›llard›r dünya arenas›nda tan›t›m›n› yeterince yapamad›¤›m›z Türk lokumu Disney filmleri sayesinde bir anda dünya gündemi-
K O L E J L ‹ L E R
ne oturuverdi. Oysa lokum, yüzy›llard›r bizim kültürümüzde yaflayan bir besin. Öyle ki lokumun; sade, f›nd›kl›, Antep f›st›kl›, cevizli, bademli, Hindistan cevizli, portakall›, gül yaprakl›, çilekli, limonlu, naneli, vanilyal›, zencefilli ve daha pek çok çeflidi bulunmaktad›r.
spor
54
K O L E J L ‹ L E R
19 yafl›nda olmas›na ra¤men
büyük baflar›lara imza atan,
Nike ile dünyaya ismini duyuran Ekin Bernay '04 Türkiye'nin dansa ve dansç›lara bak›fl
aç›s›n›n olumlu anlamda de¤iflti¤ini söylüyor.
Bize kendini tan›t›r m›s›n?
2004 y›l›nda Ankara Koleji'nden mezun oldum. Bilkent ‹letiflim ve
Tasar›m Bölümü 3. s›n›f ö¤rencisiyim. Dansa, Samsun'da flu anda hocal›k
yapt›¤›m okulun bale kursuna giderek bafllad›m. 5. s›n›fta Kolej'in s›nav›n›
kazand›m ve Ankara'ya yerlefltim. Ankara'da çocuk balesine kaydoldum.
Böylece dans, hayat›m›n odak noktas› haline geldi. fiu anda Kayseri'de ve
Ankara'da dans dersleri veriyorum. Tan Sa¤türk ve Tab Sanat okullar›yla
çal›fl›yorum.
Nike Dans Yar›flmas›’nda Türkiye birincisi oldun ve ödül olarak Los Angeles'ta Madonna, Britney Spears ve Beyonce gibi ünlülerin dans hocas› Jamie
King'den e¤itim ald›n. Bu cidden büyük bir flans senin için. Yar›flmaya girmeye nas›l karar verdin. Oradaki izlenimlerini ve yaflad›klar›n› bize anlat›r m›s›n?
Ben 10 yafl›ndan beri dans ediyorum. Dans hayat›mda hep vard› ama hiç
yar›flmam›flt›m. Sadece flov üzerine dans ediyordum. Nike'›n ilk yar›flmas›na arkadafllar›m girmifl ve kazanm›fllard›. O arkadafllar›m benim için
form doldurmufllar ve göndermifller. Önce ‹stanbul'da yar›flmalara kat›ld›m ve Türkiye birincisi oldum. Sonra, bir haftal›¤›na befl ülkenin birincileri ile Los Angeles'a gittik. Orada Jamie King'den ders ald›m, kendisi çok
spor
55
Nike'›n uluslararas› pazarlama müdürü taraf›ndan keflfedildin ve Nike'›n 2007 ilkbahar-yaz katalo¤u için modellik
teklifi ald›n. Nike'›n uluslararas› alanda çal›flt›¤›
ikinci Türk oldun. Teklifi ald›¤›nda neler hissettin?
Los Angeles'tayken Nike'›n pazarlama müdürü Susan Mulders “Seni kataloglarda kullanmak istiyorum” demiflti. Ben Türkiye'ye döndükten uzunca bir süre sonra 2007 bahar katalo¤u için beni Paris'e davet ettiler. ‹nan›lmaz bir
heyecand› ve rüya gibiydi. Geri geldikten sonra bizi yeni yar›flma için Amsterdam'a götürdüler ve orada gösteri yapt›k. Sonra New
York'ta yaz sezonunu çektik. En son Orlando'ya ça¤›rd›lar ve tek dansç› bendim. Nike'›n
pazarlama müdürlerinin ve üst düzey yöneticilerinin oldu¤u bir konferansta gösteri yapt›m.
O anda yaflad›klar›m tarif edilemez duygular.
Türkiye'yi dansla temsil etmek beni çok gururland›rd›.
Anlad›¤›m kadar›yla dans›n hayat›ndaki rolü
büyük. Peki, yar›flmaya kat›ld›ktan sonra dans›n
öneminde farkl›l›k oldu mu?
Kesinlikle oldu. Öncelikle inanc›m ve güvenim
geri geldi. Ben ve ailem için okul hep çok
önemliydi. Kolej'den de IB mezunuyum, flu anda Bilkent'te burslu okuyorum. Yani benim hayat›mda okul hep öncelikli oldu. Dersin d›fl›nda kalan zaman›m› dansa ay›r›yordum. Birkaç
sene önce dans›n hayat›mda hobi olmad›¤›n›
düflündüm ve Nike'›n yar›flmas›na kat›ld›ktan
sonra da nereye gelebilece¤ini gördüm. Orada
dans etti¤im insanlar dünyan›n en iyi dansç›lar›. Onlar›n meslekleri bu, hayatlar› dans olmufl.
Kendimi eksik hissetti¤im zamanlar da oldu
ama genelde iyi uyum sa¤lad›m.
Neden konservatuar de¤il de iletiflim bölümünde
okumak istedin? Neden dans› mesle¤in olarak
tercih etmedin?
Birincisi Türkiye'de yaflad›¤›m için. Yurt d›fl›nda e¤itim almal›yd›m. Ama Türkiye'de istedi¤im fleyi sadece dans e¤itimi alarak yapamam.
Ben üniversiteden ald›¤›m bilgilerle dans› birlefltirmek istiyorum ve kendi kumpanyam›
oluflturmak istiyorum. Sadece dans de¤il de multimedyay› kapsayan bir çal›flma düflünüyorum.
Türkiye'de üniversite okumadan bir yere gelinmiyor. Kendimi gelifltirebildi¤im kadar çok gelifltirmeliyim.
Türkiye'de dansa verilen önemi ve Türklerin bu
sanata bak›fl aç›s›n› nas›l de¤erlendiriyorsun?
Yar›flmalar›n etkisiyle dans hak etti¤i yere gelmeye bafllad› ve halk›n dansç›lara bak›fl aç›s› de¤iflti. Nike'›n da etkisinin büyük oldu¤unu düflünüyorum. Nike sayesinde motive olmufl birçok
insan tan›yorum. Dans Türkiye'de yavafl yavafl
gelifliyor. Tabii ki olmas› gerekti¤i gibi de¤il. Yurt
d›fl›nda oldu¤u gibi hiç de¤il. E¤itim konusunda
çok eksiklik var. Ben iyi bir e¤itim ald›¤›ma inan›yorum, çal›flt›¤›m hocalar›m Tunç Özflakar ve
Ömür Uyan›k'la tan›flt›¤›m için çok flansl›y›m.
Ama herkes benim kadar flansl› olam›yor.
Kliplerde birçok dansç› var. Bu do¤ru de¤il çünkü yapt›klar› iflin kalitesini düflürüyorlar. Dans›
yerinde ve do¤ru kullanmay› ve ö¤renerek yapmay› bilmiyor birçok insan. Böyle giderse dansç›ya nas›l bakacaklar? Bu beni korkutuyor aç›kças›. Dans etmek kliplerde dans etmek anlam›na
gelmiyor.
Yetenekli gençlere neler önerirsin? Nerelerde kendilerini gelifltirebilirler?
E¤itim çok önemli. Ailenin yönlendirmesi de
önemli. Ö¤rencilerimle konufltu¤umda sadece
birkaç›n›n ailesinin destek oldu¤unu görüyorum. Genelde ço¤unun ailesi dansç› olmas›n› istemiyor. Dans etmeyi isteyen bir insan e¤itimini
almal› ve peflini b›rakmamal›. Engeller için savaflmal›.
Bundan sonraki projelerin neler? Kendini nerede
görmek istiyorsun?
Yurt d›fl›na gidip sahne tasar›m› veya koreografi üzerine e¤itim almak istiyorum. fiu anda hiçbir fley net de¤il. Çok h›zl› gelifliyor her fley. Ama
istedi¤im yurt d›fl›nda e¤itim al›p burada e¤itmenlik yapmak. Kendimi Türkiye'de görmek istiyorum. Festival festival her ülkeye gidip “Türkiye'den de böyle bir dans kumpanyas› geldi”
demelerini hayal ediyorum. Çünkü dünyan›n
Türkiye'ye karfl› önyarg›s› var. Bunu de¤ifltirmek istiyorum. Yurt d›fl›na gitti¤imde bana nerelisin diye soruyorlar ve Türk oldu¤uma inanm›yorlar.
K O L E J L ‹ L E R
büyük bir isim. ‹nan›lmaz güzeldi, kendimi o bir haftada çok gelifltirdim. Sanki beni bafltan yaratt›lar. Nike benim hayat›m› de¤ifltirdi. Hiç tan›flamayaca¤›m hocalarla tan›flt›m.
spor
56
F‹LEN‹N KÜÇÜK VOLEYBOLCULARININ BÜYÜK GÜNÜ
‹lkokul üçüncü s›n›fta bafllad› flampiyonlu¤a ilk ad›m. Beyhan Y›ld›r›m s›n›flar› dolaflarak tek tek seçti oyuncular›. Okula yeni gelen-
K O L E J L ‹ L E R
lerden de kat›lanlar oldu. Antrenör Bahad›r Y›lmaz ile ç›kt›lar yola. Yaz tatillerini, hafta sonlar›n›, okul ç›k›fllar›n› antreman ile geçirdiler. Bu antrenörlerin, çocuklar›n, velilerin özverisiyle oldu. Çocuklar, Bahad›r Hocalar›n› çok sevdiler, inand›lar. Bahad›r Hoca da
o küçük k›zlara inand› ve güvendi.
Sonuç: “2006-2007” Dönemi ‹lkokullar Aras› K›zlar Ankara Birincili¤i”. Hem de final maç›nda, herkesin favorisi son iki y›l›n flampiyonu Abidinpafla ‹lkö¤retim Okulunu, 2-0 gibi net bir skorla eze eze yenerek.
fiimdi, ç›k›lan bu baflar› yolunda hedef daha da büyük. 10-13 May›s tarihleri aras›nda Elaz›¤'da yap›lacak Türkiye fiampiyonas› Yar› Finallerinde ayn› baflar›y› devam ettirerek, Türkiye fiampiyonas› finallerine kalmak.
Küçük yüreklerini ortaya koyan minik voleybolcular›m›z›n TED Ankara Koleji'ni en iyi flekilde temsil edece¤ine inan›yoruz. Onlara
bu uzun ve zorlu maratonda baflar›lar dileriz.
spor
57
SPOR KULÜBÜ ALTYAPI SPORCULARININ BAfiARILARINI KUTLADI!
20 fiubat 2007 tarihinde Lise K›s›m K›z Voleybol
23 fiubat 2007 tarihinde 2. Kademe Erkek Voleybol tak›m›m›z›n
tak›m›m›z›n Ankara 1.'li¤ini kutlad›k.
Ankara 1.'li¤ini kutlad›k.
20.03.2007 tarihinde 2. Kademe Erkek Basketbol
tak›m›m›z›n Ankara 1.'li¤ini kutlad›k.
TED Ankara Kolejliler Spor Kulübü Ankara 1.'si olan tak›mlar›n› pasta keserek kutlad›. Kulüp Müdürü Ali Kavakl›o¤lu yapt›¤› aç›klamada: “Ankara 1.'li¤i alan tak›mlar›m›za Kulübümüzde pasta keserek kutlamay› art›k geleneksel hale getirmeyi düflünüyoruz.
Sporcular›m›z›n daima arkas›nda oldu¤umuzu hissetmelerini ve baflar›lar›n›n ödüllendirilece¤ini bilmelerini istiyoruz. Sporcular›m›zla birlikte pasta keserek beraber kutlama yapman›n d›fl›nda onlara küçük hediyeler veriyoruz. Umar›m di¤er tüm tak›mlar›m›zla da ayn› mutlulu¤u yaflama flans›m›z olur. Bu büyük Kolejliler ailesinin fertleri olan sporcular›m›z›n lay›k olduklar› baflar›lar› elde edeceklerine dair inanc›m sonsuz.” dedi.
ALL STAR'DAYDIK!!!
25 Mart 2007 tarihinde Abdi ‹pekçi Spor Salonu'nda muhteflem bir organizasyonla gerçekleflen Beko All-Star'da Kolejliler de baflar›lar›n› sergiledi.
“Üç Say›” yar›flmas›nda sporcumuz Ömer Ünver, “Yetenek Yar›flmas›”nda da sporcumuz Berent
Kavakl›o¤lu 2. s›rada tamamlad›lar. Daha sonra oynanan Türkler-Yabanc›lar Karmas› maç›na
antrenörümüz Hasan Özmeriç, Yabanc›lar Karmas› yard›mc› antrenörü olarak kat›ld› ve yine Yabanc›lar Karmas›nda yer alan sporcumuz Marques Green de performans›yla ad›ndan söz ettirdi.
K O L E J L ‹ L E R
19.03.2007 tarihinde 2. Kademe Bayan Basketbol
tak›m›m›z›n Ankara 1.'li¤ini kutlad›k.
Türk E¤itim Derne¤i
58
TÜRK E⁄‹T‹M DERNE⁄‹ 67. OLA⁄AN GENEL KURULU YAPILDI
Türk E¤itim Derne¤i'nin “‹dari ve Mali Konular›n›n” görüflüldü¤ü 67. Ola¤an
Genel Kurul Toplant›s› 25 Mart 2007 Pazar günü TED Ankara Koleji eski lise binas›nda yap›lm›fl ve 2006 y›l› Yönetim Kurulunun çal›flma raporu, bilanço ve gelir-gider tablolar› ile Denetleme Kurulu raporlar› görüflülerek, Yönetim ve Denetleme Kurulu ibra edilmifltir. Ayr›ca “2007 y›l› taslak bütçesi ile bütçe yönetmeli¤i” görüflülerek Genel Kurul'ca kabul edilmifltir.
“ATATÜRK VE ÇA⁄DAfi GENÇL‹K” KONULU SÖYLEfi‹
TED Gönüllüler Kurulu taraf›ndan 25 Mart 2007 Pazar
günü TORCH'ta Prof. Dr. Ünsal Yavuz'un kat›ld›¤›
“Atatürk ve Ça¤dafl Gençlik” konulu söylefli düzenlendi. Söylefliye, TED Genel Baflkan› Selçuk Pehlivano¤lu, Yönetim Kurulu Üyeleri, Ankara Tam Destekleme Bursu Ö¤rencileri ve Velileri ile TED Polatl› Koleji
Tam E¤itim Bursu gündüzlü ö¤rencileri ve velilerinden oluflan 90 kiflilik bir grup kat›ld›. “Atatürk ve Ça¤dafl Gençlik“ konulu söyleflinin aç›l›fl konuflmas›nda
TED Genel Baflkan› Selçuk Pehlivano¤lu, TED’in Cumhuriyete ba¤l› bir kurulufl, bir aile oldu¤unu, güzel, ça¤dafl, mutlu bir ülkede yaflayabilmek için herkesin üzerine düflen görevi yapmas› gerekti¤i ve bu anlamda TED’in
mesuliyetini yerine getirdi¤ini belirtti.
TED POLATLI KOLEJ‹ TAM E⁄‹T‹M BURSU Ö⁄RENC‹LER‹N‹N BOWL‹NG ETK‹NL‹⁄‹
K O L E J L ‹ L E R
Türk E¤itim Derne¤i bünyesinde e¤itimlerini Tam E¤itim Bursu kapsam›nda sürdüren
burslu ö¤rencilerimiz için 18 Mart 2007 Pazar günü Ankara fiehir Kulübünde brunch ve
bowling etkinli¤i düzenlenmifltir. Etkinli¤i, burslu ö¤rencilerimizin sosyal, sportif, kültürel
alanlarda da baflar›l› ve her yönden kendini gelifltirmifl bireyler olarak topluma kazand›r›lmalar› amac›yla faaliyetler düzenleyen TED Sosyal Hizmetler Komitesi organize etmifltir.
Etkinli¤in düzenlenmesindeki amaç, burslu ö¤rencilerin Ö¤renci Seçme S›nav› haz›rl›klar›
ve stresinden biraz da olsa uzaklaflmalar›n› ve hoflça vakit geçirmelerini sa¤lamakt›. 14 fiubat 2007 günü düzenlenen bowling flenli¤inde ilk kez bowling oynayan burslu ö¤rencilerimiz, 18 Mart 2007 günü düzenlenen etkinlik ile ö¤rendiklerini pekifltirme f›rsat› bulmufltur.
BURSLU Ö⁄RENC‹LER‹M‹Z‹N “HOL‹DAY ON ICE” HEYECANI
Türk E¤itim Derne¤i'nin Tam Destekleme Bursu
kapsam›nda e¤itimlerini sürdüren ve ‹stanbul'da yaflayan burslu ö¤rencilerimiz 17 Mart
2007 Cumartesi günü, bugüne kadar 1.500.000
kiflinin izledi¤i, 59 flehirde sahnelenen ve 49
uluslararas› artistik buz patencisinin; ola¤anüstü ›fl›k oyunlar›, göz al›c› kostümler eflli¤inde
sergiledi¤i “Holiday On Ice”› izleme f›rsat› bulmufllar ve hoflça vakit geçirmifllerdir.
kampüs
60
‹lkö¤retim Okulumuzda Davullar Bar›fl ‹çin Çald›
Merkezi Belçika'da bulunan Uluslararas› Dünya Çocuk fiiirleri Örgütü taraf›ndan
1978 y›l›nda ilan edilen ve Birleflmifl Milletlere üye tüm ülkelerde her y›l Mart
ay›n›n 21. gününde kutlanan Dünya Çocuk fiiirleri Günü TED Ankara Koleji
‹lkö¤retim Okulumuzda büyük bir flenlikle kutland›.
Dilleri, dinleri, renkleri ayr› bile olsa tüm dünya çocuklar›n› duygu ve
düflüncelerini fliirlerle ifade etmeye teflvik eden bu özel günün bu y›lki konu
bafll›¤› " Davullar Bar›fl ‹çin Çal›yor" olarak belirlendi.
‹lkö¤retim Okulu ö¤rencilerimiz dünya çocuklar›yla ayn› saatte "bar›fl" için davul
çald›lar, ‹ngilizce ve Türkçe olarak yazd›klar› fliirleri okudular, el ele tutuflarak bar›fl flark›lar› söylediler.
Hep bir a¤›zdan “We Are The World", "Hayat Bayram Olsa" ve "Sev Kardeflim" isimli flark›lar› söyleyen ve
"Drums For Peace" (Davullar Bar›fl ‹çin Çal›yor) fliir yar›flmas›na yazd›klar› fliirleri teker teker kürsüye gelerek
fliirlerini okudular. Adana ve Ad›yaman folklor ekipleri ile birlikte halaylar çeken ö¤rencilerimiz, dünya
bar›fl› için duygular›n› paylaflman›n mutlulu¤unu yaflad›lar.
Devlet Tiyatro Sanatç›s› Semih Sergen'le
Mevlana Üzerine Söylefli
2007 y›l›n›n UNESCO taraf›ndan Mevlana Y›l› olarak kabul edilmesi sebebi ile Mevlana'y›
daha iyi anlamak ve TED Ankara Koleji ö¤rencilerine daha iyi tan›tabilmek için Devlet
Tiyatro Sanatç›s› Semih SERGEN 16 Mart 2007 tarihinde okulumuz Lise K›sm›na konuk oldu.
Semih Sergen, Mevlana'n›n do¤um y›l› olan 1207'den bugüne 800 y›l geçmesine ra¤men
“Mevlana Okyanusu” unvan› ile tüm dünyada an›ld›¤›n›, terör, savafl, küskünlük, k›rg›nl›k,
toplu ölümlerle dolu toplumsal hastal›¤› yaflayan dünyam›z›n Mevlana'ya ihtiyac› oldu¤unu
belirtti. Mevlana ve tasavvuf düflüncesiyle 54 y›l önce bafllayan tan›fl›kl›¤›n› ö¤rencilere
aktaran Semih Sergen, Mevlana'n›n tasavvufunun dinlerin ve dillerin üstünde oldu¤unu ve
hiçbir kural tan›mad›¤›n› ifade etti.
Semih Sergen söyleflinin ard›ndan, Kültür Bakanl›¤› Müzik Grubu Ney Sanatç›s› Ali Elkatm›fl'›n çald›¤› ney eflli¤inde Mevlana'dan
okudu¤u dizelerle ve Erenler Sofras› fliiriyle salonda bulunanlar› büyülü bir atmosfere tafl›d›.
K O L E J L ‹ L E R
TED Ankara Koleji Vakf› Yönetim Kurulu ve Lise K›sm› Okul Aile Birli¤i Üyesi Mehmet Tümer ve Lise Müdürümüz Melike Toklucu
Semih Sergen'e teflekkür ederek Vakf›m›z›n plaketini sundular.
Türkçem Benim Ses Bayra¤›m
TED Ankara Koleji ö¤rencilerinin Türkçe konusunda duyarl›l›k kazanmalar› amac›yla ‹lkö¤retim Okulumuzda 15 Mart 2007 tarihinde "Türkçem Benim Ses Bayra¤›m" bafll›kl› bir panel düzenlendi.
Panele konuflmac› olarak kat›lan Türk Dil Kurumu Baflkan› Prof. Dr. fiükrü Haluk Akal›n, Tiyatro Sanatç›lar›m›z Ayten Gökçer ve
‹pek Çeken, TV 8 Ankara Program Müdürü ve sunucu Erkan Tan ve 8. s›n›f ö¤rencisi Fatma Nur Özber ö¤rencilerimize dünyan›n
en zengin ve en eski dillerinden biri olan Türkçeye sahip ç›kmalar› konusunda çok önemli mesajlar verdiler.
Prof. Dr. fiükrü Haluk Akal›n: Türkçe yeryüzünün en eski dillerindendir. 12 milyon km2 ’lik bir alanda 220 milyon insan taraf›ndan
farkl› lehçelerle konufluluyor. Türkçemizin mükemmel bir yap›s› var, bir sesten sonra hangi sesin, ekin gelip gelemeyece¤i bellidir.
Bugün sadece yaz› dilinde 112 bin sözcük var. Bilim ve sanat terimlerini de eklersek 400 bin sözcük var dilimizde. Türkçenin gücü-
kampüs
61
ne inanmal›y›z. Bizler sizlere güveniyoruz, sizler Türkçeye sahip ç›karsan›z Türkçe binlerce y›l
varl›¤›n› sürdürecektir.
Ayten Gökçer: Bundan 60 sene evvel çok güzel Türkçe konufluluyorken televizyonlar hayat›m›za
girdi. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu olaylara el koyana kadar televizyonda yay›nlanan diziler,
programlar kötü örneklerle doluydu. Televizyonun önce katletti¤i fley dilimiz. Burada bas›na çok
önemli görevler düflüyor. Bu katliama dur diyecek kifliler bas›n kurulufllar›n›n sahipleri.
Erkan Tan: Bas›n yay›n kurulufllar›n›n Türkçe'ye olan özensizlikleri ‹ngilizce olan kanal isimlerinden bafll›yor. Televizyon programlar›nda, dizilerde argo cümleler kullan›l›yor. Dublaj Türkçesi ile
dilimize yerleflen cümleler var "Kendine iyi bak",
"Senin için üzgünüm", "Bafl›n büyük belada dostum." gibi.
‹pek Çeken: Dili do¤ru kullanabilmek için çok iyi kulaklara sahip olmam›z gerekiyor.
Ne olur kötü televizyon dizilerine ve programlar›na kan›p da Türkçemizi mahvetmeyelim. Fonetikle ilgilenelim, bununla ilgili kitaplar okuyal›m.
Fatma Nur Özbek: Biz gençler olarak aram›zda kulland›¤›m›z acayip bir dil var. Arkadafl gruplar› taraf›ndan kabul edilmek, seviye atlamak için, o grubun bir parças› olarak
görülmek için büyüklerimizin anlamad›¤› bir dille konufluyoruz.
Lise Ö¤rencimiz Alican Bozkurt TÜB‹TAK
‹ç Anadolu Bölge Birincisi Oldu
IB Diploma Program› 11-A s›n›f› ö¤rencilerimizden Alican Bozkurt Kimya ö¤retmenimiz
Mustafa Üstün›fl›k'›n rehberli¤inde haz›rlad›¤› "Farkl› krom+3 iyonu komplekslerinin
sentezi oktahedral kristal alan yar›lma enerjilerinin hesaplanmas›" isimli kimya projesi ile
TÜB‹TAK 37. ortaö¤retim ö¤rencileri aras› araflt›rma projeleri yar›flmas›nda ‹ç Anadolu
Bölge birincisi oldu.
Alican Bozkurt bu baflar›s› sonucunda; TÜB‹TAK-B‹DEB taraf›ndan 11-14 May›s 2007 tarihleri aras›nda Ankara'da yap›lacak olan ülkemiz genelindeki TÜB‹TAK proje yar›flmalar› finaline kat›lmaya hak kazand›.
fief ‹brahim YAZICI yönetimindeki Kültür Bakanl›¤› Devlet Çoksesli Korosu
"Müzik Sanat›n›n Tarihsel Serüveni " adl› e¤itim konseri ile 23 fiubat 2007 tarihinde okulumuz Lise K›sm›nda çok sesli müzik sanat›ndan örnekler sundu.
Konser s›ras›nda Koro fiefi ‹brahim YAZICI koroyu oluflturan insan seslerini
ve çok sesli müzik örneklerini tan›tt› ve ö¤rencilerimize çok sesli koro müzi¤i
hakk›nda bilgiler verdi.
“Carmina Burana” adl› eserle bafllayan konserde madrigal, halk türküsü gibi
çok sesli koro müzi¤i örnekleri sunan koro, konserini ikinci kuflak Cumhuriyet dönemi bestecilerimizden Muammer SUN'un Kurtulufl Filmi için besteledi¤i "‹zmir Marfl› "adl› eserle sona erdirdi. Konsere kat›lan besteci Muammer
SUN, ö¤rencilerimize çok sesli ça¤dafl müzikten ayr›lmamalar›n› seçici ve kaliteli bir müzik dinleyicisi olmalar›n› tavsiye etti. Konserin sonunda Lise Müdürümüz Melike TOKLUCU sanatç›lara teflekkür ederek çiçek sundu.
K O L E J L ‹ L E R
Kültür Bakanl›¤› Devlet Çok Sesli Korosu'ndan
E¤itim Konseri
duyurular›m›z
62
Geleneksel Bulmacal› Otomobil Yar›flmas›
20 May›s 2007
TED Ankara Koleji Mezunlar› Derne¤i Geleneksel Bulmacal› Otomobil Yar›flmas›, bu sene 20 May›s 2007 tarihinde yap›lacak. 21
y›ld›r düzenlenen yar›flma, her sene daha da renkli görüntülere sahne oluyor. Bir h›z yar›fl› olmay›p, bilgi ve beceri ile puan alma yar›fl› olan organizasyonumuzda her dönemden Kolejliler k›yas›ya yar›fl›yor, ilginç k›yafetleri ile puanlar›n› ikiye katl›yorlar.
2 dalda ödül verilen (yar›flma ve k›yafet ödülleri) yar›flmam›z›n ödül töreni de Kuru Fasulye Gününde yap›lacak ve kupalar sahiplerini bulacak.
Bu organizasyona kat›lmak için her araçta en az 3 kifli olmas› gerekiyor. Bu kiflilerden en az birinin Kolej mezunu, en az birinin de bayan olmas› flart›
var. Tabii ilginç k›yafetlerle kat›lacak olman›z, puanlar›n›z› art›rman›z aç›s›ndan önemli. Keyifli bir pazar günü geçirmek ve Ankara'n›n ziyaret etmedi¤iniz de¤iflik yerlerini hat›rlamak için tüm
Kolejlileri bu organizasyona kat›lmaya davet ediyoruz.
Bilgi için: TED Ankara Koleji Mezunlar› Derne¤i
Tel: 0312 424 0306-07 Yasemin ERSOY- Hüseyin ÇEL‹K
K O L E J L ‹ L E R
Duygu K›vanç'›n yeni Gezi Foto¤raflar› Kitab› Sanatç›n›n
Bhutan Maceralar›n› Yaflama Geçiriyor
Amerika Birleflik Devletleri
Yazar Duygu K›vanç'›n, Xlibris taraf›ndan 'Bhutan'a Yolculuk Tablosu' olarak ç›kar›lan son gezi foto¤raf kitab› ile sanatç›n›n görüfl ve
düflünceleri eflli¤inde Bhutan'da, muhteflem bir tura ç›kmaya haz›rlan›n. Bu kitap, Çin ve Hindistan aras›nda uzanan bir milleti, yazar›n gezi ve gözlemleri ile gözler önüne sermekte. Okuyucular, K›vanç'›n sanat› ile Butan'›n kültürel zenginliklerini, halk›n›n güzelli¤ini ve çok gerilere uzanan hayli geleneksel atmosferini keflfedecekler. Ayn› zamanda çok flafl›rt›c› bir gerçek de, Bhutan'›n ço¤unlukla uzmanlar taraf›ndan hayatta kalan geleneksel Himalaya Budist kültürünün son kal›nt›lar›n› tafl›yan bölge olarak kabul edilmesi. Son ama en son olmayarak, ülkenin muhteflem da¤lar›, gür yeflillikli çevresi nefeslerinizi kesecek. Duygu K›vanç, 'www.absolutearts.com'un 2000 y›l›ndan bu yana Premiere Portfolio Aritst gurubunun ilk kat›l›mc›lar›ndan.
Siz de Duygu K›vanç'›n 'Painting of Travels to Bhutan' kitab›na, bu ilginç ve ilham veren kayna¤a Xlibris.com adresinden ulaflabilirsiniz.
Yazar Hakk›nda Bilgi
Duygu K›vanç 20 Aral›k 1945'de Türkiye'de do¤mufl ve çocuklu¤undan bugüne kadar sanata karfl› ilgi duymufltur. Temel e¤itimini Ankara Koleji'nde alm›fl ve New York'ta 'The Art Students' League'e kat›lmas› ile bireysel tarzda çal›flmalardan etkilenerek bu
tarz çal›flmalara yönelmifltir. Çok say›da sanatsal etkinlik çal›flmalar›na kat›larak bu çal›flmalar›n› 1980'den bu yana Washington D.C.
metropol bölgesinde sürdürmektedir. ‹kinci vatan› Fairfax Virginia
ve yak›n›ndaki McLean'da, New York City'de çok say›da galeri sergisine ve Birleflmifl Milletler Binas›nda grup gösterisine kat›lm›flt›r.
DUYGU KIVANÇ'›n çal›flmalar› ile ilgili daha fazla bilgi için;
http://www.absolutearts.com/duygu/
Duygu K›vanç
Fairfax, VA
United States
Member Since: Oct 2000
Babür Benderlio¤lu ’59, Sanat Yaflam›na Ankara’da Devam Ediyor
Su kaba¤›ndan üç boyutlu heykeller yapan ve 83 say›l› dergimizde de yer alan mezunumuz
Babür Benderlio¤lu '59 bundan böyle sanat hayat›n› afla¤›da belirtilen adreste sürdürecektir.
Yeni heykel - sanat atölyesi adresi: Gazi Mustafa Kemal Bulvar› No: 108/7
Maltepe- ANKARA Tel: 231 78 75
kaybettiklerimiz
63
TED Ankara Koleji Mezunlar› Derne¤i’nin
Eski Baflkanlar›ndan
Ahmet Erdal Arpat'› '62
Kaybettik
1944 Ankara do¤umlu A. Erdal Arpat
1962 y›l›nda TED Ankara Kolejinden mezun oldu. Perperdine Üniversitesi ‹flletme
Bölümünde lisans e¤itimini tamamlayan
Arpat birçok alanda hizmet verdikten sonra Murahhas Üye ve Genel Koordinatör
olarak FSP Turizm ve Yat›r›m A.fi.’de çal›flt›. Evli ve iki erkek çocuk babas› olan
Arpat 08.04.2007 tarihinde vefat etti.
1981-89 y›llar› aras›nda TED Ankara Koleji Mezunlar› Derne¤inde Baflkanl›k yapan Ahmet Erdal Arpat'› 08.04.2007 tarihinde
kaybettik. Derne¤imizde yap›lan törende, ailesi ve yak›n arkadafllar› Arpat'› son yolculu¤unda yaln›z b›rakmad›. Biz de ailesine, sevenlerine ve tüm Kolej camias›na baflsa¤l›¤› diliyoruz.
Saim Arpat: Erdal'›n kardefliyim. Hem arkadafl hem baba, hem a¤abey olarak dünya iyisi bir insand›.
Betül Güner '62: Kendisiyle ayn› dönem mezunduk. Rahmetli eflimin arkadafl›yd›. ‹yi, temiz kalpli bir insand›.
Metin Kocaman ’62: Hem s›n›f arkadafl›m hem de mahalle arkadafl›md›. Çok iyi bir insand›, dost canl›s› ve çok çal›flkand›.
Sayg› de¤er bir insan› kaybetmenin üzüntüsünü yafl›yoruz.
Berati Ar›soy ’65: Biz Erdal ile halef selefiz. Mezunlar Derne¤i Baflkanl›¤›n› Erdal'a devretmifltim. Baflar›yla devam ettirdi.
Çok de¤erli bir arkadaflt›. Üzgünüz, Allah ailesine sab›r versin.
Hakk› Kitapç›gil ’63: Dünya iyisi bir insand›. Büyük aflkla evlendiler, herkes kendilerine g›ptayla bakard›. Bafl›m›z sa¤ olsun.
Levent Turgay ’75: Mezunlar Derne¤i Yönetim Kurulunda beraber çal›flt›k. Çok sayg›de¤er, babacan bir insand›. Özleyece¤iz
kendisini.
Engin Türel ’61: Kolej'de okurken arkadafl›md› kendisi, sonras›nda 1985 senesinde Mezunlar Derne¤inde beraber çal›flt›k.
Çok özveriyle, istekle çal›flan biriydi. Çok güzel baflar›lara imzalar att›k beraber. Ailesine baflsa¤l›¤›n› diliyorum.
K O L E J L ‹ L E R
Remziye Demira¤ ’62: Erdal ile senelerce voleybol oynad›k. Çok yumuflak, sakin bir yap›s› vard›. Erdal denince akl›ma efliyle
olan büyük aflk› geliyor. Onlar›n ortaokuldan bafllayan aflklar› vard›. Sonradan da evlendiler zaten. Allah rahmet eylesin.
duyurular›m›z
64
Sadece Engelliler Haftas›nda De¤il, Her Zaman
Engellilerin Yan›nda:
Türkiye Omurilik Felçlileri Derne¤i
Engelleri Ortadan Kald›r›yor
Türkiye Omurilik Felçlileri Derne¤i, öncelikle omurilik felçlileri olmak üzere ortopedik özürlülerin, t›bbi, mesleki, ekonomik ve sosyal rehabilitasyon için hizmet vermektedir. Hizmetlerinin sa¤lad›¤›
yayg›n kamusal fayda sebebi ile 03.05.2004 tarihi ve 2004/7252 say›l› Bakanlar Kurulu Karar› ile “Kamu Yarar›na Çal›flan Dernek”
statüsü ve yine Bakanlar Kurulu Karar› ile “‹zinsiz Yard›m Toplama” yetkisi verilmifltir.
K O L E J L ‹ L E R
1998 y›l›nda kurulan ve Merkezi
‹stanbul'da bulunan TÜRK‹YE
OMUR‹L‹K FELÇL‹LER‹ DERNE⁄‹'ne ba¤l› bulunan ANKARA flubemiz ise May›s 2006 tarihinde kurulmufltur. Baflta Omurilik Felçlileri
olmak üzere, ortopedik engellilerimize, üye aidat› ve ba¤›fllarla elde
edilen gelirler ile al›nan, manuel ve
akülü tekerlekli sandalye, tuvalet
sandalyesi, walker, sonda, hasta bezi, koltuk de¤ne¤i ve di¤er t›bbi
malzeme vermekte, her türlü gereksinimleri karfl›lamakta ve bu s›n›rs›z
hizmetlerini kusursuz bir flekilde
sürdürmeye çal›flmaktad›r.
Derne¤imiz, bu hizmet temposunun aksamamas› için çeflitli projeler
üretmekte, hizmetlerin devaml›l›¤›n› sa¤lama yönünde desteklerini
esirgemeyece¤ini umdu¤u özel ve resmi kurulufllar ile ifl birli¤i
yapmaktad›r. Yetersiz rehabilitasyon ve çevresel koflullar, tekerlekli sandalyeye ba¤›ml› olarak yaflamlar›n› sürdürmeye çal›flan felçlilerimizin hayat›n› daha da zorlaflt›rmakta, üretici konuma geçmelerine, sosyal ve ekonomik yaflama kat›lmalar›na engel olmaktad›r.
Derne¤imiz, bu sorunlar›n giderilmesi için bir taraftan kamusal
alandaki yetersiz yaklafl›mlar için çözüm önerileri üretirken, di¤er
taraftan da felçlilerimizin bireysel olarak dernek hizmetlerinden
faydalanmalar›n› sa¤lamaktad›r.
Engellilerimiz, ulafl›m olana¤› sa¤lamak da dâhil olmak üzere derne¤imizin bütün hizmetlerinden ücretsiz olarak yararlanmaktad›r.
Derne¤imiz, sosyal güvencesi olmayan yoksul felçli ailelerine g›da
yard›m› da yapmaktad›r. Tamamen dernek imkânlar› ile temin edi-
len 40 adet tekerlekli sandalye ihtiyaç sahiplerine da¤›t›lm›flt›r. Kurumlar aras› ifl birli¤i yap›larak MAN A.fi. ile akülü tekerlekli sandalye, Türk Hava Kurumu ile et yard›m› gerçeklefltirilmifltir. Türkiye Noterler Birli¤i ile ifl birli¤i çal›flmalar› ise devam etmektedir.
Daha yayg›n ve etkin yard›mda bulunmak amac›yla 2006 y›l› Ocak
ay›nda bir eflya piyangosu düzenlenmifltir.
Ayr›ca Ankara ili s›n›rlar› içerisinde
bulunan Makro Marketlere, MCA
Giyim Ma¤azalar›na, Kamil Koç bilet sat›fl noktalar›na “Ba¤›fl Kumbaralar›” konulmufltur. Halk›m›z›n yo¤un bulundu¤u merkezlere yeni ba¤›fl kumbaralar› konularak katk› ve
kat›l›m›n art›r›lmas› hedeflenmektedir.
Duyarl› vatandafllar›m›za derne¤imizin kamuya yararl› faaliyetlerini
duyurmaya yönelik çal›flmalar devam etmektedir.
Felçlilerimize yönelik bilgisayarl›
muhasebe kurslar› çok k›sa bir süre
içinde bafllat›lacakt›r. Kursu bitirenlerin istihdam imkânlar›n›n art›r›lmas› amaçlanmaktad›r.
Ankara genelinde özellikle yoksul ve sosyal güvencesi olmayan
felçlilerimizin yard›m›na koflmak için bütün imkânlar›m›z seferber
edilmektedir. Bu seferberlikte toplumun bütün kesimlerinden
maddi-manevi destek ald›¤›m›zda mutlulu¤umuz artacakt›r.
Zoru Baflard›k, ‹mkâns›za Az Kald›.
DESTEKLER‹N‹Z‹ BEKL‹YORUZ...
HESAP NUMARALARIMIZ
Türkiye ‹fl Bankas› Çetin Emeç fiubesi/
Ankara YTL Hesab› : 4269 95663
Dolar Hesab›: 4269 37687
Euro Hesab›: 4269 37692
www.ofdankara.org
Tel: 0312.433 08 08

Benzer belgeler