Dergi Sayı No - Yıldız Teknik Üniversitesi Vakfı

Transkript

YILDIZ TEKNOPARK’IN YAYINIDIR | OCAK-ŞUBAT 2016 | YIL:02 | SAYI: 09
YENİ DÜNYADA
ŞEHİRLER
AKILLANIYOR!
UZAY ÇAĞININ
YENİ MESLEĞİ:
UZAY MADENCİLİĞİ
DİJİTAL ÇAĞIN YENİ
ALIŞVERİŞ ALIŞKANLIĞI
S-TİCARET OLACAK!
OTOKAR GENEL MÜDÜRÜ
SERDAR GÖRGÜÇ: “SANAYİ YENİ
TEKNOLOJİLERE SEYİRCİ KALMIYOR”
The next generation
of Health Claim Management
YTÜ Davutpaşa Kampüsü Teknopark B2 Blok No:302 Esenler İstanbul
www.cgm.com/tr
BAŞYAZI
Teknoparklar aynı zamanda
fikirlerin kuluçka merkezleri
üzerinden değerlendirildiği
ve Teknoloji Transfer Ofisleri
aracılığıyla bu fikirlerin
maddi gerçekçilikle birleştiği,
üniversitelerin altyapı ve
laboratuvar olanaklarıyla test
edildiği ve ilk prototiplerin
oluşturulduğu merkezler olarak
ön plana çıkmaktadır. Dünyadaki
en önemli gelişim trendi sanayiüniversite ve devlet işbirliğinin
bu tarz Teknopark ya da Bilim
Parkı organizasyonlarında şekillenmeye başlaması yönünde...
Buna bağlı olarak da özellikle uluslararası işbirlikleri ArGe ve inovasyon çalışmalarına kayıyor; üniversitelerin de
proje bazlı global ortaklıklarla Teknoparklar üzerinden
ekonomik fayda sağlamaya ve toplum için kamu yararı
üretmeye daha fazla özen gösterdiğini gözlemlemekteyiz.
Hiç kuşkusuz, dünyadaki yeni rekabet paradigması yenilikçi
ürün geliştirme ve bunları yeni pazarlara sunabilme yönünde.
Her ülkenin bu süreci tamamlarken daha fazla döviz
getirici faaliyeti desteklediği, katma değeri yüksek, teknoloji
tabanlı gelişen yeni ekonomik faaliyet alanlarına yöneldiği
ve tüm çalışmaların bu yönde yoğunlaştığı görülmektedir.
Türkiye açısından baktığımızda, enerji dışında en önemli
bağımlılığımızın teknoloji alanında olduğu gerçeğiyle
yüzleşerek, bu bağımlılığı azaltıcı, kendi teknolojisini üreten
sektörleri ve ekonomiyi oluşturma adına gelecek yıllarda
kaynaklarımızı ve zamanımızı daha fazla harcamamız
gerektiği düşüncesindeyiz. Bu düşünceyle zamanın ruhunu
ve ekonomik gerçekçiliği yakalamak adına Yıldız Teknik
Üniversitesi olarak Türkiye’nin en önemli Teknoparklarından
biri olan Yıldız Teknopark’ı hızla büyütmekte, yabancı ve yerli
sermayeye yer tahsis etmekte, üniversitenin tüm olanaklarını
bunlara seferber etmekte, bilimsel altyapısını kullandırmakta
ve sektörel çeşitliliği göz önünde bulundurarak tüm sektörleri
kucaklayan bir yapı içinde faaliyetlerimizi sürdürmekteyiz.
Dünyada ve Türkiye’de yakın bir zamanda yenilik yönetimi
ve yenilikçi üretim kültürü en önemli konular arasında yer
alacağı için şimdiden gerek Davutpaşa ve gerekse İkitelli
OSB’deki Teknoparklarımızda inovasyon ve teknoloji
transferine odaklanmış ve iş dünyasıyla işbirliği içinde
geleneksel görevlerimizden biri olan eğitim fonksiyonunu
da içine alarak uluslararası işbirlikleri süreçlerini de devreye
sokarak YTÜ’yü Türkiye’ye ekonomik ve sosyal değer yaratan
bir kurum olarak yeniden oluşturma çabası içerisindeyiz.
Teknoparklar
yeni ekonomik
düzenin ortaya
koyduğu
yeni işgücü
piyasalarının
nitelikli insan
gücü istihdamının
sağlanması
açısından
önemli bir rol
üstlenmektedir.
Prof. Dr. İsmail YÜKSEK
Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü
TEKNOPARKLAR
YENİ İŞ ALANLARI
ORTAYA ÇIKARIYOR
Değerli Techstar Dergisi Okuyucuları,
Türkiye’nin ekonomik kalkınması açısından Teknoparkların
şu ana kadarki en önemli rolü sanayici, akademisyen,
araştırmacı ve hatta öğrencilerin Ar-Ge ve inovasyon üretim
sürecine yaptığı katkı, sağladığı ekonomik avantajlar, bilim
desteği ve hatta nitelikli insan gücü potansiyelidir. Türkiye’nin
her şeyden önce orta düzeydeki milli gelir sarmalından
çıkarak daha yüksek milli gelir noktasına ulaşmasında şu
ana kadar yaptığı katkının yanı sıra bundan sonra sayıları
artan Teknoparklar ve şirketleriyle daha büyük bir ekonomik
çıktı sağlayacağı gözlemlenmektedir. Teknoparkların
Türkiye’deki konvansiyonel misyonu, Ar-Ge şirketlerine
ev sahipliği yapmanın, inovasyona ve teknoloji transferine
katkı sağlamanın ötesine geçerek yakın bir zamanda bilimin
teknolojiye, teknolojinin ürüne dönüştüğü, ticarileştiği ve
markalaştığı platformlar olarak ekonomiye ve kalkınmaya
büyük ivme sağlayacaktır. Ayrıca, Teknoparklar yeni
ekonomik düzenin ortaya koyduğu yeni işgücü piyasalarının
yani “creative economy” talep ettiği nitelikli insan gücü
istihdamının sağlanması açısından da önemli bir rol
üstlenmektedir. Başka bir deyişle, teknoparklar gerek bölgesel
kalkınmaya gerekse üniversite mezunu nitelikli insan gücüne
istihdam sağlayan yeni iş alanları olarak ortaya çıkarmaktadır.
5
EDİTÖRDEN
kategorisinde Labris Networks 5 finalist arasında yer aldı. Yıldız
Teknopark’ta Birce Dental Ar-Ge firması ile Kuluçka Merkezi’nde
yer alan Özge Çoşut, Kadın ve Demokrasi Derneği ile TÜBİTAKMarmara Teknokent işbirliğinde gerçekleştirilen İnovasyonda
Kadın Girişimcilik Kampı ödül töreni kapsamında yaklaşık
400 proje arasından seçilerek ‘Türkiye’nin En İnovatif 5 Kadın
Girişimcisi’nden biri oldu. Done İletişim Bilgi Sistemleri A.Ş.ve
Techbase firmaları, Horizon 2020 Faz 2 çağrısına yaptıkları
başvuruda yüksek puan alarak, Avrupa Komisyonu tarafından
“Seal of Excellence” sertifikası ile ödüllendirildi. Bu örnekler Türk
firmalarının teknoloji geliştirirken yetkinliklerini göstermede
önemli bir unsur olduğunu ortaya koyuyor. Teknopark’ta yer alan
ve ödül alan firmaları kutluyor, tüm Teknopark firmalarının da aynı
başarıyı göstereceğine tüm kalbimle inanıyorum.
Mustafa ALBAYRAK
Yıldız Teknopark Genel Müdürü
TÜRKİYE TEKNOLOJİYİ
TAKİP EDEN DEĞİL
ÜRETEN ÜLKE
OLMAK ZORUNDA
Ü
lkeler arası rekabette artık teknolojinin
özgünlüğü ve geliştirilme sürecinin
kısalığı güçlü bir konumda olunması için
başrol üstlenmiş durumda. Yürütülen
inovasyon çalışmaları ile ortaya çıkarılan
fikrin Ar-Ge çalışmalarıyla ürün haline getirilmesi,
teknolojiyi takip eden değil ortaya çıkaran olunması için
artık bir zorunluluk. Türkiye’nin geleceğini geliştirilecek
teknolojilerle sağlamlaştırmaya çalışan firmalar da
bu mücadelede önemli işlere imza atıyor. Özellikle
Yıldız Teknopark firmaları, birbirinden önemli ve özel
çalışmalarla elde ettikleri başarıları ulusal ve uluslararası
alanda aldıkları ödüllerle taçlandırıyor. Deloitte Teknoloji
Fast 50 Türkiye Programı’nın 4 Kasım’da düzenlenen
ödül töreninde Yıldız Teknopark firmalarından Aktek,
Bilgera, Done, Getron, Labris Networks, Smartiks ve T-Soft
firmaları Türkiye’de en hızlı büyüyen ilk 50 Teknoloji
firması arasında yer aldı. Türkiye İhracatçılar Meclisi
(TİM) ve A.T. Kearney’nin işbirliğiyle gerçekleştirilen
Türkiye’nin ilk inovasyon geliştirme programı InovaLİG’de
Mir Araştırma ve Geliştirme ‘İnovasyon Kaynakları’
kategorisinde ‘2015 Türkiye İnovasyon Şampiyonu’
seçildi. ‘Küresel IMP3rove Ödülleri’ kapsamında KOBİ
Techstar dergimizin bu ayki kapak konusu Akıllı Şehirler kavramı.
Teknoloji kent kavramını yeniden tanımlıyor. Enerji, bina, ulaşım,
teknoloji, sağlık, altyapı ve yönetişim alanlarında bilgi ve iletişim
teknolojilerinin kullanılması ile oluşturulan akıllı çözümlerin
hayata geçirildiği ve bu akıllı çözümleri benimseyerek hayatlarına
dahil eden insanların yaşadığı kentler ‘akıllı şehirler’ olarak
nitelendiriliyor. Akıllı şehirlerin, vatandaşlara sunulan hizmetleri
geliştirmek, enerji kullanımını daha verimli yönetmek ve trafik,
araç parkı gibi günlük problemleri çözmek için büyük bir fırsat
olduğu belirtiliyor. Akıllı Şehirler kavramı ile ilgili tüm detayları
kapak haberimizde okuyabilirsiniz.
BBC’nin doğal kaynakların azalma hızını gösteren infografiğine
göre; bugün akıllı telefon, tablet, PC ve silah üretiminde kullanılan
değerli metaller ile nadir elementler 45 yıl içinde tükenecek. Mars
ve Jüpiter’in yörüngeleri arasında bulunan 480 milyon kilometreyi
aşan boşlukta yer alan asteroidlerden büyük bir tanesinde 100
trilyon Dolar’lık maden çıkarılabileceği düşünülüyor. Uzay
madenciliği, asteroid veya gezegenlerdeki değerli ham maddelerin
veya jeolojik materyallerin elde edilmesi anlamına geliyor. Uzay
madenciliği konusunda detayları da dergimizin bu sayısında
okuyabilirsiniz.
Türkiye oldukça yoğun gündeme sahip bir yılı daha bitirdi. Yeni
yıl da yoğun bir gündeme sahip olacak. Bu gündem içerisinde
bizi daha çok sevindiren, ülke olarak kendimizi daha çok
geliştirebilmemizi sağlayacak gelişmelerin olduğu bir yıl olmasını
temenni ediyorum.
Mustafa Albayrak
7
8
18
24
30
34
43
44
46
58
66
72
74
76
80
GÜNCEL
HABERLER
38
TEKNOLOJİ ÇAĞININ
YÜKSELEN TRENDİ:
GİYİLEBİLİR
TEKNOLOJİLER
TEKNOPARK
FİRMALARINDAN
YILDIZ
TEKNOPARKTAN
YTÜ
HABERLER
YILDIZ
TTO’DAN
40
SAĞLIKTA BİYOTEKNOLOJİ
DÖNÜŞÜMÜ
UZAY ÇAĞININ YENİ MESLEĞİ:
DİJİTAL ÇAĞIN YENİ ALIŞVERİŞ
ALIŞKANLIĞI S-TİCARET
OLACAK!
YILDIZ TEKNİK
ÜNİVERSİTESİ REKTÖR
YARDIMCISI VE YILDIZ
TEKNOPARK A.Ş.
YÖNETİM KURULU
ÜYESİ PROF. DR.
MESUT GÜNER:
“YTÜ EĞİTİMDE
YENİLİKÇİLİK
VE GİRİŞİMCİLİK
BASAMAKLARINI HIZLA
TIRMANIYOR.”
MEVZUAT
YUMNİ ROBOT TEKNOLOJİSİYLE
TÜRKİYE’Yİ DÜNYAYA AÇACAK
YTÜ’NÜN SERTİFİKA
EĞİTİMLERİ DEVAM EDİYOR
KÜLTÜR-SANAT
TEKNOPARK FİRMALARI
FUARLAR
48
YENİ DÜNYADA
ŞEHİRLER AKILLANIYOR!
52
TÜRK
SANAYİSİNİN
51 YAŞINDAKİ
DEVİ OTOKAR’IN
GENEL MÜDÜRÜ
SERDAR GÖRGÜÇ:
“SANAYİ YENİ
TEKNOLOJİLERE
SEYİRCİ
KALMIYOR!”
54
ISTANBULSTARTUP
ANGELS’IN YÖNETİCİ
ORTAĞI
EMRE ÖZBEK:
“MELEK YATIRIMCI
E-TİCARET VE
MOBİLE YATIRIM
YAPIYOR.”
Yıl: 02 Sayı: 09
Yıldız Teknopark’ın yayınıdır
İMTİYAZ SAHİBİ
Yıldız Teknopark A.Ş.
Prof. Dr. İsmail YÜKSEK
genel yayın yönetmeni
Mustafa ALBAYRAK
YAYIN DANIŞMA KURULU
Gizem FİLİZ
YAYIN KURULU
Gül AKKUŞ
56
TOBB KADIN GİRİŞİMCİLER KURULU
İCRA KURULU BAŞKANI
HATİCE DİNÇBAL KAL:
“MOBİL TEKNOLOJİSİNE
KADIN ELİ DEĞECEK!”
68
YÖNETİM YERİ
Yıldız Teknik Ünviersitesi
Teknopark Davutpaşa Yerleşkesi
C - 1 Blok Kat:2 No:303-304
Esenler - İstanbul
60
Tel: 0212 483 70 00
[email protected]
www.yildizteknopark.com.tr
Yayına Hazırlık
ABEMEDYA
Yayın Koordinatörü
İsmail ŞAŞMAZ
[email protected]
TEKNOPARK’IN
YILDIZLARI
Haber Merkezi
Neşet TOSUN
[email protected]
Gülseren ÜST
[email protected]
İlayda ÖZBAY
[email protected]
Grafik Tasarım
Elmira GİRGİN
ELEKTRONİK SANAYİ
TEKNOLOJİYİ
YAKINDAN TAKİP
EDİYOR
Adres
Kuştepe Mah. Biracılar Sk. No: 15
Şişli - İstanbul
Tel: 0212 273 27 50
Faks: 0212 273 27 51
www.abemedya.com
71
DAĞCILIK
GÜVENİ
ÖĞRETİYOR
Baskı ve Cilt
Bilnet Matbaacılık ve Ambalaj San. A.Ş.
Dudulu Organize San. Bölgesi 1.Cad. No:16
Ümraniye / İSTANBUL Tel: 444 44 03
www.bilnet.net.tr
Dergimizde yayınlanan yazı ve fotoğraflar
izinsiz kullanılamaz.
9
GÜNCEL
SİBER GÜVENLİK YARIŞMASI’NDA
BİRİNCİLER BELLİ OLDU
Avrupa Birliği Komisyonu ve Avrupa Birliği Ağ ve Bilgi Güvenliği Ajansı’nın (ENISA)
“Siber Güvenlik Ayı” çerçevesinde gerçekleştirdiği ortak çalışmalar kapsamında,
güvenlik teknolojileri şirketi Lostar tarafından düzenlenen “Siber Güvenlik
Farkındalığı Yarışması 2015”te ödüller sahiplerini buldu.
Ü
niversite öğrencilerine
yönelik gerçekleştirilen
Siber Güvenlik
Farkındalığı Yarışması
2015’e, 48 üniversiteden 175
yarışmacı, toplamda 104
slogan, 75 poster, 8 kısa film
7 el ilanından oluşan 194 eser
katıldı. Türkiye dışında, Irak,
Almanya, Hırvatistan, Pakistan
ve Romanya’dan da takip edilen
Siber Güvenlik Farkındalığı
Yarışması’nda çalışmalar
Twitter’da #siberfarkindalik ve
Facebook’ta/guvenlikyarismasi
adresinde takipçiler tarafından
oylanarak değerlendirildi.
Slogan kategorisinde
“#siberuzay/Ortam sanal, zarar
gerçek” sloganıyla Ortadoğu
Teknik Üniversitesi’nden
Gürol Canbek birinci,
“#BirTık/Bir Tık’la her şey
değişebilir” sloganıyla Gazi
Üniversitesi’nden Salih Erdem
Erol ikinci, #BeAvare/“Siber
Güvenlik Vücutta Bağışıklık
Sistemi Gibidir, Fakında
Ol” sloganıyla KTO Karatay
Üniversitesi’nden Emin Naci
Ülker üçüncü oldu. El ilanı
kategorisinde “Zor Değil”
isimli çalışmasıyla Akdeniz
Üniversitesi’nden Cem
Ilgazlı birinci, #wecandoit
isimli çalışmasıyla Ege
10 | TECHSTAR | OCAK-ŞUBAT
Üniversitesi’nden Halil Altar ikinci,
“İzinVermeyin” isimli çalışmasıyla Erzincan
Üniversitesi’nden Şükran Akdemir ise üçüncü
oldu. Poster kategorisinde ise, “Klişeler
2” isimli ortak çalışmalarıyla Anadolu
Üniversitesi’nden Zübeyir Topal ve Kadir Has
Üniversitesi’nden Oğuzcan Ünver birinciliği,
“AğaTakılma” konseptindeki posterleriyle
Akdeniz Üniversitesi’nden Selim Burunkaya
ve Ekremcan Arslan ikinciliği, “Siber
Son” konseptindeki poster çalışmalarıyla
Akdeniz Üniversitesi’nden Çağla Uysal ve
Turgut Yılmaz üçüncülüğü kazandı. Kısa
Film, kategorisinde ise “Bilinmeyen Kişi”
isimli filmiyle Akdeniz Üniversitesi’nden
Pelin Özkaya birinci, “Siber Son” isimli kısa
filmleriyle Akdeniz Üniversitesi’nden Çağla
Uysal ve Turgut Yılmaz Kısa ikinci, “Neden
Bilgi Güvenliği” isimli kısa filmiyle ODTÜ’den
Gürol Canbek üçüncü oldu.
GÜNCEL
SONY TEKNOLOJİ VE SAĞLIK
SEKTÖRÜNÜ BULUŞTURUYOR
Sony Sağlık Çözümleri ve Alder Hey Çocuklar İçin Ulusal Sağlık Hizmeti Vakfı, yenilikçi tıbbi
bakım çözümlerini araştırmak ve geliştirmek için resmi bir ortaklık kurduklarını duyurdu.
Hem Sony hem Alder Hey, hasta bakımını ve deneyimini önemli ölçüde geliştirmek üzere
hastanelerde gelişmiş dijital teknolojileri kullanmak için sınırsız olanaklar olduğuna inanıyor.
İ
ki tarafın da katkıda bulunduğu yenilikçi
devlet ve özel sektör ortaklığının odak
noktasında işbirliği yer alıyor. Sony,
tüm sağlık çözümleri portföyündeki en
son yeniliklere erişim sağlarken Alder Hey,
hastanedeki çocuklar ve gençler ile çocuk
sağlığı uzmanlarının görüşlerini ve geri
bildirimlerini sağlayacak. Sony, Alder Hey’de
gerçek klinik zorluklarını çözmek ve hasta
bakımı üzerinde yarattığı olumlu etkiyi
değerlendirmek için teknolojiyi kullanarak
hastanenin özel inovasyon ekibiyle
birlikte çalışacak tam zamanlı personel
görevlendirecek. Elde edilen bulgular, hem
hasta bakımında teknolojiyi kullanmanın
yararları konusunda tüm dünyadaki
hastaneler için örnek oluşturmak, hem
de gelecekteki gelişmelerin önünü açmak
üzere yayınlanacak. Bu teknoloji ortaklığı,
Sony’nin Alder Hey’in yeni hastanesindeki
ameliyathanelere en yeni prosedür ve eğitim
teknolojileri dahil olmak üzere donanım
sağlamasının ardından kuruldu. Karmaşık
prosedürler sırasında dünya çapından
uzmanlarla iletişim kurmak ve gelecekte
eğitim amaçlı kullanım için ameliyatları
kaydedebilmek hedefiyle ameliyathanelere
yerleştirilen görüntülü konferans donanımı
da bu ortaklığın bir parçasını oluşturuyor.
Bu ticari ortaklık sırasında, mevcut ve yeni
geliştirilen teknolojilerin kullanımının
hastane ortamına uygulanması amacıyla
araştırma ortaklığı kurarak üzerinde
çalışılabilecek çok şey olduğu ortaya çıktı.
Şimdiye kadar Alder Hey, bu ortaklık
sayesinde aynı gün cerrahi ünitesinde
hastaları oyalama olanaklarını dünyada tam
anlamıyla keşfeden ilk hastane oldu. Bunun
sonucunda büyük ölçekli, etkileşimli, dijital
bir akvaryum kuruldu. Japon devinin dijital
ve video prodüksiyon çözümleri sağlayan
kolu olan Sony PCL Inc tarafından sunulan
özel çözüm, prosedür öncesinde hastaların
stresini azaltma yöntemi olarak şu anda
hastane tarafından değerlendiriliyor.
Alder Hey’in Danışman Çocuk Cerrahı ve
Yenilikçi Klinik Şefi Iain Hennessey, “Alder
Hey’de hastalarımızın bakımını geliştirmek
için yeni fikirler ve teknolojiler keşfetmeye
açığız. Yenilikçi bir hastane yarattık ve
buna uygun olarak, bilim adamlarımızın
ve klinisyenlerimizin yeni fikirler üretmek,
geliştirmek ve bunları test edip sonuçlarını
paylaşmak üzere dışarıdan uzmanlarla ve
şirketlerle özgürce işbirliği yapabileceği
bir araştırma ve yenilik merkezi için yer
ayırdık. Sony ile devam eden ortaklığımız,
bu işe dahil olan herkes için ufuk açıcı
bir deneyim. Ayrıca yoğun bir hastaneyle
aynı konumda oluşumuz sayesinde sürekli
olarak en önemli müşterilerimizden,
çocuklardan ve gençlerden geribildirim
alabiliyoruz” açıklamasını yaptı. Sony
Sağlık Çözümleri Avrupa Bölüm Başkanı
Ludger Philippsen ise; Alder Hey
Projesi, Sony Sağlık Çözümleri’nin geniş
kabiliyetlerinin, hastaneleri ve diğer tıbbi
tesisleri, teknoloji iş akışlarının tamamında
nasıl destekleyebileceğimizi gösteren bir
örnek. Bu çözüm, sadece ameliyathane
için ayrı ürünler sağlamaktan ziyade, son
derece özel profesyonel ortamlara yönelik
teknoloji geliştirme konusunda onlarca
yıllık tecrübemizle danışmanlık yapmak
anlamına geliyor” dedi. Philippsen, “Sony
olarak böyle kısa bir sürede Alder Hey’de
başardıklarımızdan gurur duyuyoruz.
Gelecekte daha da verimli işbirlikleri
kurmayı heyecanla bekliyoruz” diye konuştu.
GÜNCEL
GELECEĞİN MUCİDİ “İLAÇ SAATİ
HATIRLATICISI” İCAT ETTİ
Ö
ğrencilere bilimi sevdirerek
onları yaratıcı düşünmeye
ve yeni buluşlar yapmaya
teşvik etmek üzere Samsung
tarafından, Yaratıcı Çocuklar
Derneği ve Multi Channel
Developers (MCD) işbirliğiyle
hayata geçirilen “Geleceğin
Mucitleri” bilim yarışmasında
birinciliği, icat ettiği “İlaç Saati
Hatırlatıcısı” ile İTÜ Geliştirme Vakfı
Okulları Özel Beylerbeyi Ortaokulu
öğrencisi Armağan Sevim kazandı.
Türkiye çapında ortaokul düzeyinde
öğrenim gören öğrencilerin; çevre,
enerji, sağlık ve teknoloji dallarında
katılım gösterdiği yarışmada bu yıl 687
başvuru arasında dereceye girenler
23 Kasım Pazartesi günü The St.
Regis Otel’de gerçekleştirilen törenle
ödüllerini aldı. İlk aşamada belirlenen
10 finalist, Kidz TV’de projelerini
anlattıkları videolarla halk
oylaması sonuçları ve yarışma
jürisinin değerlendirmesine tabi
tutuldu. Değerlendirme sonucunda
“İlaç Saati Hatırlatıcı” projesiyle
İTÜ Geliştirme Vakfı Okulları
Özel Beylerbeyi Ortaokulu’ndan
Armağan Sevim birinciliğe layık
görüldü. “Fişmatik” projesiyle Özel
Doğu Ataşehir Ortaokulu’ndan
Tuana Daş ikinci; “Ağrısız Sedye”
projesiyle Mehmet Akif Ersoy
Ortaokulu’ndan (Afyonkarahisar)
Nur Sena Şanlı üçüncü oldu.
KRİSTAL PİKSEL 2015
VİDEO OYUN ÖDÜLLERİ
SAHİPLERİNİ BULDU
K
ristal Piksel Video Oyun
Ödülleri’nin dördüncüsü
Mimar Sinan Üniversitesi
Fındıklı Yerleşkesinde gerçekleşti.
Dördüncü yılında da yerli
yapım video oyunlarını ve oyun
geliştiricilerini desteklemeyi
sürdüren organizasyonda geçtiğimiz
yıla damgasını vuran 50’den fazla
video oyunu 10 farklı kategoride
yarıştı. Türkiye Oyun Geliştiricileri
Derneği (TOGED), ODTÜ GATE,
ODTÜ TEKNOKENT ATOM
işbirliği ve IGDA desteği ile organize
edilen etkinliğin jürisi, önde gelen
akademisyen, geliştirici, basın
mensubu ve sektör temsilcilerinden
oluştu. TİM Genel Sekreter Yardımcısı
İsmet Yalçın, Bahçehir Üniversitesi
İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr.
Fatoş Adiloğlu, TOGED Yönetim
Kurulu Başkanı Ali Erkin, ODTÜ
Öğretim Üyesi Doç. Dr. Elif Sürer,
Setimedia Kurucu Ortağı ve TOGED
Danışma Kurulu Başkanı Tuğbek Ölek
gibi seçkin isimlerin katıldığı törende
ödül alan oyunlar ve kategoriler şunlar
oldu:
Yılın Oyunu Ödülü: MoBu
Oyun Tasarımı Ödülü: MoBu
Görsel Sanat Ödülü: Pool Elite Tablet
İşitsel Sanat Ödülü: MoBu
Yenilikçilik Ödülü: Rop
Anlatı Ödülü: Bard’s Gold
Orijinal Müzik Ödülü: Legendary Team
Jüri Özel Ödülü: Transpo, Chain of Letters
(5 Harf 1 Kelime) ve Giddy Gem Crushers
Gelecek Vaat Eden Geliştirici Ödülü:
Alice’s Adventure ve Emotional Bear
Crying River
Kristal Piksel Özel Ödülü: Nusrat
15
GÜNCEL
HUAWEI TÜRKİYE AR-GE MERKEZİ’NİN META
ARAMA MOTORU PROJESİ’NE
ULUSLARARASI ÖDÜL
Huawei Türkiye Ar-Ge Merkezi tarafından geliştirilen, Bilim,
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nca desteklenen “Anlamsal
Eşleştirme Temelli Otomatik Meta Arama Motoru ve Uygulaması
(SanTez) Projesi”, başarıyla tamamlanmasının ardından,
“Uluslararası Mühendisler Birliği - IAENG” tarafından, İnternet
Programcılığı ve Web Servisleri alanında ödüle layık görüldü.
H
uawei Türkiye Ar-Ge
Merkezi, gerçekleştirdiği
projelerle endüstriye katkı
sağlamaya devam ediyor. Anlamsal
Eşleştirme Temelli Otomatik Meta
Arama Motoru ve Uygulaması
(SanTez) Projesi başarıyla
tamamlanarak servise sunuldu.
Huawei Türkiye Ar-Ge Merkezi
tarafından geliştirilen meta arama
motorunun, hem kendi başına
bir ürün olarak arama motoru
pazarında yer alması hem de bir
bileşen olarak, firmanın diğer
çevrimiçi son kullanıcı servislerine
hizmet vermesi için çalışmalar da
başlatıldı.
Meta arama motoru tarafından
seçilen arama motorlarına göre,
sorgu üzerinde en iyi sonucu elde
etmek üzere farklı düzenlemeler
de yapıldı. Bu düzenlemeler,
arama motoruna özgü mantıksal
operatörlerin eklenmesi, “nedir?”
veya “hangi?” gibi anahtar
kelimelerin eklenmesi veya arama
motorunun ayarlarının sorguya
uygun düzenlenmesi şeklinde
optimize edildi. Farklı arama
motorlarından gelen sonuçlar için,
yeniden sıralama değeri hesaplayan
algoritmalar da geliştirilirken,
farklı bilgi alanlarının farklı
arama motoru sonuçlarında yer
alması halinde, bu sonuçların
birleştirilmesi için ontoloji ve
anlamsal eşleştirme tabanlı
algoritmalar da devreye alındı.
Huawei Türkiye Ar-Ge Merkezi
aynı zamanda Huawei’nin ABD
ve Çin’de yer alan Ön Araştırma
Ar-Ge Merkezleri ile de bir köprü
görevi görüyor.
GÜNCEL
YERLİ KANSER İLACINDA
BÜYÜK ATILIM
Onko Koçsel İlaçları bir ilke imza atarak kanser ilaçları araştırma ve geliştirilmesi için dünya
çapında bir Ar-Ge merkezi kurdu. Onko Koçsel’in en son teknolojik donanıma sahip olan ArGe Merkezi, Türkiye’de üretimi sınırlı sayıda olan ya da hiç üretilmeyen yüksek etkinlikteki
farmasötik dozaj formların üretiminin yanı sıra, dünya ülkeleri için uluslararası standartlara
uygun ilaç araştırmaları yaparak yeni ürünler geliştirmeyi de hedefliyor.
Y
erli kanser ilaçları üretimi için
100 milyon Avro yatırımla ileri
teknolojiye sahip farmasötik ilaç
fabrikasının açılışını gerçekleştiren Onko
Koçsel İlaçları, fabrikasında düzenlenen
törenle Türkiye’nin GMP onaylı ilk
Ar-Ge Merkezi’ni de hizmete açtı. Bir
Türk firması olarak Ar-Ge merkezinin
geliştireceği yeni onkoloji ürünleriyle
hem yurtiçi hem de yurtdışında onkoloji
ilaçları üreten ve geliştiren ilaç şirketleriyle
rekabet edebilecek yeterliliğe ulaşmış
olduklarının altını çizen Onko Koçsel
İlaçları Yönetim Kurulu Başkanı İrfan Koç,
Ar-Ge merkezinin enstrümantal analiz
laboratuvarı ve yaş kimya laboratuarını
kapsayan analitik geliştirme laboratuvarları,
formülasyon laboratuvarı, pilot üretim ve
stabilite alanlarıyla son teknolojiye sahip
makine, cihaz ve ekipmanlarla donatıldığını
söyledi. İrfan Koç, merkezin benzerlerinden
çok farklı olarak üretim akışına göre
tasarlanması ve GMP sertifikası olan pilot
üretim laboratuvar alanına sahip olmasıyla,
onkoloji alanında Türk ilaç sektörünün
en büyük ve en donanımlı Ar-Ge merkezi
olarak öne çıktığını da belirtti. Türkiye’de
sınırlı sayıda üretilen veya üretimi
yapılamayan yüksek etkinlikteki farmasötik
dozaj formlarının üretimini gerçekleştirmek
amacıyla Ar-Ge merkezinin faaliyetlerine
başladığına vurgu yapan Koç, merkezin
Onko Koçsel’in temel taşlarından biri
olduğunu kaydetti. Ar-Ge çalışmalarının,
çalışanı yüksek düzeyde koruma özelliğine
sahip izolatörlü ekipman ve cihazlar
ile kapalı sistemli cihazların yer aldığı
laboratuvarlarda yapıldığını ifade eden Koç,
ekipmanların koruyucu özellikleri yanında
çalışanları korumak için gerekli kıyafet
ve filtreli tam yüz maskeleri de temin
edilerek maksimum düzeyde korunmanın
esas alındığına dikkat çekti. Ar-Ge
departmanında görev alan proje ekiplerinde
yüksek lisans ve doktora eğitimlerini
tamamlamış veya devam etmekte olan
Onko Koçsel Ar-Ge ekibinin, farklı
disiplinleri bir aile çatısı altında toplayarak
kısa sürede son düzey teknolojik özelliklerle
donatılmış, çalışanını ve çevreyi koruyan bir
laboratuvar kurmayı başardıklarını söyledi.
SAĞLIKTA KATMA DEĞERİ
YÜKSEK ÜRÜNLER ÖNEMLİ
Sağlık sektöründe yüksek teknoloji
ürünü, katma değeri yüksek ürünlerin
geliştirilmesi ve üretilmesinin önemine
değinen Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı
Fikri Işık, bu ürünlerin ancak Ar-Ge
çalışmalarıyla üretilebileceğini belirtti.
Halihazırda Türkiye’de tüketilen her 100 kutu
ilaçtan 73’ünün yerli olduğunu ifade eden
Işık, buna rağmen ilaç ithalatı için her yıl
4.5 milyar Dolar harcandığını, bu ilaçların
neredeyse tamamının yüksek teknoloji ile
üretilen ilaçlar olduğuna dikkat çekti. Onko
Koçsel İlaçları gibi teknoloji üreten firmaların
ise açığı kapatmak yönünde ciddi bir rol
oynadığını söyleyen Bakan Işık, açılışını
gerçekleştirdikleri Ar-Ge merkezinin bu
hedef için önemli üslerden biri olacağını
kaydetti. Sağlık sektöründe lisanslı üretimin
fason üretim olduğunun altını çizen Işık,
Türkiye’de yüksek teknoloji ürünlerine geçişin
şart olduğunu, bunun anahtarının Ar-Ge
çalışmaları olduğunu belirtti.
17
GÜNCEL
SANAL DEĞERLENDİRME İK’YI DA
DİJİTALLEŞTİRDİ
G
ünümüz iş dünyası gerçekçi
bir biçimde uygulamalara nasıl
yansıtılır, uygulamaların etkinliği
zaman, kaynak ve maliyet açısından nasıl
artırılabilir ve farklı coğrafi bölgelere
yaygın bir uygulama nasıl yapılabilir
sorularıyla birlikte insan kaynakları
alanında artık sanal değerlendirme
merkezleri devreye giriyor. Birden fazla
gözlemci eşliğinde iş benzeri içeriğe sahip
birden fazla değerlendirme yöntemi
kullanılarak bireyin yetkinliklerinin
değerlendirilmesi için kullanılan
bir yöntem olarak tanımlanan sanal
değerlendirme merkezleri Türkiye’de
ilk kez Assesment Systems tarafından
uygulanıyor. Uygulama, düşük maliyetli,
esnek ve gerçeğe yakın simülasyonlarla
çalışanları davranış odaklı değerlendirme
olanağı sağladığı gibi farklı coğrafi
lokasyonlardaki çok sayıda adayın da
aynı anda değerlendirilmesini mümkün
kılıyor.
uygulaması hem aday hem değerlendirici
hem de firmalar için en etkili çözüm.
ADAYLARIN HANGİ ŞEHİR YA DA
ÜLKEDE OLDUĞU ÖNEMSİZ!
Her yıl yaklaşık 4 bin 500 kişiyi
değerlendiren firma sanal değerlendirme
merkezleriyle tüm süreci online olarak
gerçekleştiriyor. Özellikle değerlendirilen
pozisyon teknoloji odaklıysa, işe alım
sürecinde maliyet baskısı yüksekse ve
değerlendirme farklı coğrafi lokasyonlarda
yapılıyorsa, Sanal Değerlendirme Merkezi
DAHA GERÇEKÇİ VE DAHA ESNEK
İlgi alanı teknoloji olan katılımcılar
üzerinde, geleneksel değerlendirme
uygulamalarına oranla yarattığı olumlu
algı çok daha yüksek. Bu değerlendirme
yöntemini kullanan kurumlar içinse,
uygulamanın esnekliği, pratikliği, düşük
maliyeti ve tahmin gücünün yüksekliği ön
plana çıkıyor.
GAMEX 2015 YAPILDI
T
ürkiye’nin en büyük oyun fuarı
olan ve her yıl LEVEL’ın basın
sponsorluğunda gerçekleştirilen
GameX oyun fuarı İstanbul’da
gerçekleştirildi. İstanbul’daki kötü
hava şartlarına rağmen oyunseverler
fuara yoğun ilgi gösterdi. 17-20 Aralık
tarihleri arasında Lütfi Kırdar Kongre
Merkezi’nde 10’uncusu düzenlenen
fuar, oyuncular ile oyun sektörünün
buluşma merkezi oldu. Dünyada
popüler olan birçok oyun GameX
2015’te oyunseverlerle buluştu.
GameX ziyaretçileri bir yandan oyun
oynarken, diğer yandan bu oyunlarda
gerçekleşecek olan hediyeli yarışmalarda
kıyasıya mücadele etti. Ayrıca Türkiye’de
ilk defa yayınlanacak olan oyunlar da
GameX’te oyuncular ile buluştu. GameX
2015’e katılan birçok firma stantlarında
dünyanın en popüler konsol oyunlarını
oynattı ve bu oyunlarda hediyeli yarışmalar
düzenledi. Ayrıca en yeni teknoloji ile
yapılmış olan dijital eğlence ürünleri de
GameX 2015’te yerini aldı. Yarış oyunları
severlerin de ilgi ile beklediği simülatörler
ve GT Academy fuarda sunuldu.
Türkiye’nin ünlü motor sporları pilotları da
katılımcıların misafirleri olarak GameX’te
oyuncular ile tanıştı. Gnctrkcll, Vestel,
Netmarble gibi katılımcılar mobil oyun,
ürün ve uygulamaları da GameX 2015’te
oyunseverlerle buluştu. Fuarda Türkiye’nin
en ünlü e-spor takımları ve oyuncularının
katıldığı imza törenleri, profesyonel
oyuncular fuar ziyaretçileri ile gösteri
maçları düzenledi. Ayrıca ziyaretçilerin
büyük ilgi gösterdiği Cosplay sanatçıları
ve Cosplay yarışmaları da düzenlendi.
OYUNDER de GameX 2015’te zengin
bir içerik ile yerini aldı. OYUNDER
tarafından düzenlenen “Bağımsız Oyun
Geliştiriciliği, Oyun Yayıncılığı, Kamu
Destek ve Teşvikleri, Oyun Dünyasında
Kadınlar” başlıklarındaki seminer, panel
ve atölyeleri oyun meraklıları ilgiyle takip
etti.
GÜNCEL
İLAÇ FİRMALARI BİLİMSEL VE
OPERASYONEL SÜREÇLERİNİ DİJİTAL
OLARAK DÖNÜŞTÜREBİLECEK
Dassault Systèmes, ilaç ve biyoteknoloji için üç yeni endüstri çözümü olan ONE Lab, Designed to
Cure ve Made to Cure for BioPharma’yı duyurdu. İlaç ve biyoteknoloji firmaları, artık yeni çıkan
tedavi bilimlerinin tasarımı, geliştirilmesi ve üretiminin arkasında yatan karmaşık süreçleri
dijital olarak dönüştürebilecek.
tüm kritik yeteneklere sahip. Endüstri
çözümü deneyimleri bir araya
geldiğinde, şirketlerin terapötik
keşifleri, geliştirmeleri, onay,
üretim ve hasta kabulü süreçlerini
hızlandırmaya ve iyileştirmeye
yardımcı olacak dijital süreklilik
sağlıyor:
ONE Lab; insanları, kaynakları,
süreçleri, veri, analiz ve
dokümantasyonu bütünsel bir şekilde
ele alıyor, böylece laboratuvarlar
bilgiyi kullanarak araştırma,
geliştirme ve ürünlerin test
edilmesinde daha verimli işbirlikleri
sağlayabiliyor.
B
ugünün yaşam bilimleri
endüstrisi, maliyet baskıları
ve yenilik için dar bir alan
bırakan uzun döngü süreleri de
dahil olmak üzere birçok zorlukla
başa çıkmaya çalışıyor. Araştırma
ve geliştirme harcamaları havacılık
ve otomotiv endüstrisinde yapılan
toplam harcamaları geçmiş
olmasına rağmen ilk konsept
aşamasından bu yana yeni ilaç
geliştirmede başarı oranı azalıyor.
Patent sürelerinin dolması, küresel
rekabet, katı yasal gereklilikler
endüstriyi zorluyor. Dassault
Systèmes’in ilaç ve biyoteknoloji
firmaları için getirdiği endüstri
çözümü deneyimleri, tedavi
bilimlerinde yenilik için bilimsel
ve operasyonel süreçleri düzene
koyan dijital bir ortam sağlıyor. Bu
çözümlerin biyolojik ve kimyasal
modelleme ve simülasyona, birleşik
laboratuvar yönetimine, verimli
üretim süreçlerine ve entegre
kalite ve düzenleyici yönetime
elverişli olduğu belirtiliyor. Bu
çözümler, etkili tedavi yöntemlerini
pazara daha hızlı ve daha düşük
maliyetlerde sunmak için gerekli
Made to Cure for BioPharma; süreç
ve kaliteli veri ve bilgiyi birden çok
kuruluş ve coğrafyada daha güçlü
bir şekilde kullanarak, süreçleri ve
ürünleri iyileştirir ve süreç geliştirme
sürelerini ve teknoloji transferi
maliyetlerini azaltıyor.
Designed to Cure; modelleme
yapmak ve yüksek kaliteli adayları
süreçte daha erken belirlemek
için işbirliği, ortak bilgi, tahmine
dayalı analitikler ve sanal tasarım
ve simülasyonu kullanıyor. İlk
olarak 2014 yılında tanıtımı yapılan
“BioPharma için Tedavi Lisansı”, yasal
uyumluluk ve yüksek kaliteli süreç
yönetimi sağlıyor.
19
TEKNOPARK FİRMALARINDAN
YILDIZ TEKNOPARK
FİRMALARI HIZLA BÜYÜYOR
arasında yer almalarının özellikle Amerika
pazarına giriş sürecinde kendilerine avantaj
sağlayacağını belirtti. Sevin, yurtdışı
genişleme çalışmalarında firmalara verilen
desteklerden dolayı Teknopark Yönetimine
de teşekkür etti. Getron Kurucu Ortağı
Sarven Sıradağ, Deloitte Technology
Fast 50 Turkey 2015 listesinde Predictive
Analytics (Öngörüsel Analitik) alanına
odaklanmış tek firma olmanın gururunu
ve mutluluğunu yaşadıklarını ifade etti.
Perakende sektörüne yönelik olarak
geliştirdikleri ‘Bulut Tabanlı Öngörüsel
Zeka Platformu’ ile firmaların veriden ve
bilgi işlemsel zekadan faydalanarak doğru
kararlar alması için çalıştıklarını belirten
Sarven Sıradağ, Ar-Ge projelerine verdikleri
desteklerden dolayı TÜBİTAK ve Yıldız
Teknopark yönetimlerine teşekkür etti. Üç
yıldır üst üste Deloitte Fast 50 listesinde
yer aldıkları için gururlu olduklarını ifade
eden T-Soft E-Ticaret Sistemleri Proje
Yöneticisi Ömer Arıkan ise, e-ticaret
altyapı sağlayıcısı olarak, birbirinden
değerli 2 binin üzerindeki işletmeye hizmet
vererek, pazar liderliğini korumaya devam
edeceklerini belirtirken, gelecek yıl da aynı
büyüme başarısını göstererek, listede olma
konusunda kararlı olduklarını vurguladı.
D
eloitte’un 2006 yılından beri
başarıyla devam ettirdiği ve bu
sene 10. yılını kutladığı Deloitte
Teknoloji Fast 50 Türkiye Programı’nın
ödül töreni 4 Kasım 2015 tarihinde
gerçekleştirildi. Yıldız Teknopark
firmalarından Aktek, Bilgera, Done,
Getron, Labris Networks, Smartiks
ve T-Soft firmaları da Türkiye’de en
hızlı büyüyen ilk 50 Teknoloji firması
arasında yer aldı. Done kurucu ortağı
Dr. Özgür Zan, yaptığı konuşmada yeni
hedeflerinin Deloitte Technology Fast 50
kapsamında yakaladıkları başarı seviyesini
uluslararası alanda başlattıkları faaliyetler
ile daha yukarılara taşımak olduğunu ifade
ederek bu amaç doğrultusunda kendilerine
destek veren Yıldız Teknik Üniversitesi
Rektörü, Teknopark Yönetim Kurulu ve
yönetimine teşekkür etti. Bilgera Kurucu
Ortağı ve Genel Müdürü Umut Sevin,
Deloitte Technology Fast 50 firmaları
PROFEN TÜRKSAT UYDU UZAY VE
TEKNOLOJİ GÜNLERİ’NDE
T
ürkiye’nin uzay ekosistemi rekabetinde yerel
ekosisteminin varlığı ve bu varlığın geliştirilmesi
amacıyla, TÜRKSAT ve Müstakil Sanayici ve İş Adamları
Derneği’nin (MÜSİAD) stratejik ortaklığı ile düzenlenen “Uydu,
Uzay ve Teknoloji Günleri” etkinliği İstanbul Haliç Kongre
Merkezi’nde 11-12 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirildi.
Etkinlikte, eş zamanlı olarak sekiz toplantı salonunda 20’yi aşkın
panel, seminer ve konferans yapıldı. Yıldız Teknopark’ta yer
alan Profen İletişim firmasının da katıldığı etkinlikte, MÜSİAD
Başkanı Nail Olpak ve TÜRKSAT Genel Müdürü Prof. Dr. Ensar
Gül Profen’in standını ziyaret ederek çalışmalarını dinledi.
ORACLE CLOUD 2015’TE
SMARTIKS’İN CARREFOURSA
BAŞARI HİKAYESİ ANLATILDI
S
martiks’in sponsorları arasında yer aldığı Oracle
Cloud Day 2015 etkinliği bini aşkın katılımcıyla
gerçekleştirildi. Etkinliğin ilerleyen saatlerinde
gerçekleştirilen Oracle İş Ortakları & Başarı Hikayeleri
oturumunda CarrefourSA ve Yıldız Teknopark firması
Smartiks’in ‘Oracle Service Cloudile Satış Sonrası ve
Müşteri Hizmetleri Dönüşümü’ başarı hikayesi farklı
sektörlerden katılımcılar tarafından izlendi.
DİJİTAL ALTYAPI - DİJİTAL
EKONOMİ SEMPOZYUMU
GERÇEKLEŞTİ
A
lman Ekonomi Konseyi (Wirtschaftsrat der CDU
e.V.), dijital altyapı ve dijital ekonomi konusundaki
yıllık zirvesini Yıldız Teknopark firması Elektronet
A.Ş.’nin ortak ev sahipliğinde İstanbul’daki tarihi Pera
Palace Hotel’de gerçekleştirdi. Üst düzeyde siyasetçi ve
akademisyenin yanı sıra iş dünyasının da yüksek katılım
gösterdiği zirveye; özel sektör ve kamu şirketleri de yoğun
ilgi gösterdi. MasterCard,Turcas Holding, Ağaoğlu Grup
Şirketleri, Havelsan, Türk Hava Yolları, MTU ve SAP;
Elektronet A.Ş.ile aynı sahneyi paylaşarak dijital ekonomi ve
dijital altyapı konusundaki vizyonlarını tartıştılar.
21
TÜRKİYE’NİN İNOVASYON ŞAMPİYONU MİR AR-GE!
T
ürkiye İhracatçılar Meclisi
(TİM) ve uluslararası
yönetim danışmanlığı
firması A.T. Kearney’nin işbirliğiyle
gerçekleştirilen Türkiye’nin ilk
inovasyon geliştirme programı
InovaLİG’de Mir Araştırma
ve Geliştirme A.Ş. ‘İnovasyon
Kaynakları’ kategorisinde ‘2015
Türkiye İnovasyon Şampiyonu’
seçildi. Beş farklı kategoride
değerlendirilen Mir Araştırma ve
Geliştirme A.Ş., 488 firma arasından
sıyrılarak birincilik ödülüyle
onurlandırıldı. Bu yıl dördüncüsü
gerçekleştirilen İnovasyon Haftası
kapsamında düzenlenen törende
Mir Ar-Ge Yönetim Kurulu Başkanı
İbrahim Mirmahmutoğulları
‘inovasyon kaynakları’ kategorisinde
kazandığı ödülü Cumhurbaşkanı
Recep Tayyip Erdoğan’dan aldı.
BAYRAKTAR TB2 İLK ATIŞINI YAPTI
İlk kez atış yapan milli silahlı İHA Bayraktar TB2’nin testleri tamamlandı. Roketsan’ın modifiye ettiği UMTAS
füzesinin seri üretime geçmesiyle birlikte, TSK bünyesindeki 12 adet Bayraktar TB2 2016’da operasyonel
olarak uçacak.
R
oketsan’ın ürünü uzun menzilli anti tank füzesi UMTAS, 2005 yılında ATAK
projesi kapsamında Milli Atak helikopteri T-129’un resmi tanksavar sistemi
olarak geliştirilmeye başlandı. Hedef, Atak T-129’un güdümlü füze ihtiyacını
karşılayabilmek ve füzeyi ihraç etmekti. Zırh delici başlığa sahip olan ve ‘ateşle-unut’
sistemiyle kullanılan UMTAS, silahlı milli İHA projesi için Roketsan mühendisleri
tarafından modifiye edildi. Yüklü halde havalanan milli İHA, 2 kez tam kapasiteyle
veri toplama uçuşu gerçekleştirdi. Veri toplama uçuşlarının başarılı olması üzerine
silahlı İHA projesinin en kritik adımı olan atış testine geçildi. Merakla beklenen atış
testi için Bayraktar TB2’ye ‘cansız’ yani patlayıcı mühimmatı olmayan iki UMTAS
füzesi takıldı. Atışın başarıyla sonuçlanmasının ardından test süreci de sona erdi.
UMTAS füzesiyle donatılan Bayraktar TB2 bundan sonraki süreçte harp başlığıyla
‘görev atışı’ yapacak. Projenin kritik bileşeni olan Roketsan’ın geliştirdiği UMTAS
füzesinin AR-GE sürecinin son aşamasına geldiği belirtiliyor. Önümüzdeki süreçte
Roketsan hem Atak T-129 helikopteri hem de milli İHA Bayraktar TB2’ye yönelik
olarak seri üretime geçecek. Savunma sanayi kaynaklarından alınan bilgiye göre;
UMTAS’ın seri üretime geçmesiyle birlikte 2016’nın ilk aylarından itibaren Kara
Kuvvetleri Komutanlığı’na verilen 12 adet Bayraktar TB2 İHA, silahlı olarak
operasyonel görev uçuşu yapmaya başlayacak.
VAKIF EMEKLİLİK YILDIZ TEKNOPARK ŞUBE AÇILIŞINI GERÇEKLEŞTİRDİ
V
akıf Emeklilik Yıldız Teknopark Şubesi’nin açılış kokteyli,
üst düzey protokolün katılımıyla 21 Aralık 2015 Pazartesi
günü gerçekleştirildi. Etkinliğe Hazine Müsteşarlığı’ndan
Ahmet Genç, YTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek, Eski Kültür
Bakanı Atilla Koç ve çok sayıda davetli katıldı. Vakıf Emeklilik
Genel Müdürü Mehmet Bostan, YTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail
Yüksek ve Yıldız Teknopark Genel Müdürü Mustafa Albayrak’ın
konuşma yaptığı etkinlik 2 saat sürdü. Mustafa Albayrak
yaptığı konuşmada Vakıf Emekliliğin Yıldız Teknopark ailesine
katılmalarından dolayı memnuniyetlerini dile getirdi.
HESAPKURDU
EN HIZLI BÜYÜYEN 2. ŞİRKET OLDU
H
alka açılmadan pay
alımı-satımı yapmak
amacıyla şirketler ile
yatırımcıları bir araya getiren
web tabanlı ve üyelik bazlı bir
platform olan Borsa İstanbul
Özel Pazar birinci yıldönümünü
kutladı. Geçtiğimiz yıl
içerisinde, büyüme potansiyeli
olan pek çok girişimci şirket
ve yatırımcıyı tek çatı altında
buluşturan Borsa İstanbul Özel
Pazar bir önceki yıl olduğu gibi
bu yıl da Global Girişimcilik
Haftası’nın resmi açılışına ev
sahipliği yaptı. Borsa İstanbul
Özel Pazar’ın kuruluşunun
birinci yıldönümü nedeniyle,
düzenlenen yarışmada dereceye
METGLOBAL CTEC’A KATILDI
T
eknoloji devi ve şirketler grubu olan Metglobal,
Çin’deki Global Travel and E-Commerce
Conference (GTEC)’ına katıldı. Konferans
Phocuswright’in ev sahipliğinde gerçekleştirildi.
Konferansın bu seneki konusu ‘Internet Plus’ (Internet
ve Dahası), içeriğinde turizmde teknoloji ile nasıl
daha efektif müşteri deneyimi ve sorunsuz iletişimin
sağlanacağı tartışıldı. Metglobal öncü olarak görüldüğü
bu alanlarda, başarısını aktif markaları ile belli ederken
(otel.com, HotelsPro, tatil.com ve gezi.com), Metglobal’in
CEO’su Metin Altun, konferansta Metglobal’in dünyadaki
başarısının nedenlerini ve etkileyici hikayelerini anlattı.
giren ve girişimcilik ekosisteminin
gelişimine destek veren kişi ve
kuruluşlara ödülleri takdim edildi.
Yarışmada Yıldız Teknopark’ta yer
alan Hesapkurdu en hızlı büyüyen
ikinci şirket olarak ödül aldı.
23
TÜRKİYE’NİN EN
İNOVATİF 5 KADIN
GİRİŞİMCİSİNDEN
BİRİ YILDIZ
TEKNOPARK’TA
K
adın ve Demokrasi Derneği
ile TÜBİTAK-Marmara
Teknokent işbirliğinde
gerçekleştirilen İnovasyonda Kadın
Girişimcilik Kampı ödül töreni
gerçekleştirildi. Törene Kocaeli
Milletvekili Sezer Katırcıoğlu, İstanbul
Milletvekili Ravza Kavakçı Kan,
KADEM Genel Başkan Yardımcısı
Sümeyye Erdoğan, Yönetim Kurulu
Üyeleri Elif Esen ve Sena İpşirli,
TÜBİTAK-MARTEK Genel Müdürü
Orhan Çömlek, proje sponsorları,
kamp katılımcıları, basın mensupları ve
çok sayıda davetli katıldı. Türkiye’nin
dört bir yanından gelen girişimci
kadınlar ödül töreni öncesinde
bir hafta süresince fikirden plana,
plandan teşebbüse kadar pek çok
konuda eğitimler aldı. Bir haftanın
sonunda ödül töreni öncesinde
projelerini anlatan girişimci kadınlar,
farklı alanlarda ürettikleri fikirler ile
değerlendirme hakemlerinin beğenisini
topladı. YTÜ Metalurji ve Malzeme
Mühendisliği Yüksek Lisans öğrencisi
olan Özge Çoşut, yaklaşık 400 proje
arasından seçilerek ‘Türkiye’nin En
İnovatif 5 Kadın Girişimcisi’nden biri
oldu. Metal ve Seramik Ortodontik
Diş Braketlerinin Üretimi projesiyle
Türkiye’nin en inovatif 5 kadınından
biri olan Özge Çoşut mayıs ayında
gerçekleştirilen ‘İlk İşim Girişim’
yarışmasında aynı proje ile yarı
finale kalma başarısını göstermişti.
Yarışmanın ardından başvurduğu
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın
Teknogirişim Sermaye Desteği’ni alan
Özge Çoşut, YıldızTeknopark’ta Birce
Dental Ar-Ge firması ile Kuluçka
Merkezi’nde yer alıyor.
DONE VE TECHBASE’İN AVRUPA
BAŞARILARI DEVAM EDİYOR
Y
ıldız Teknopark’ta faaliyet gösteren Done İletişim Bilgi Sistemleri
A.Ş.ve Techbase firmaları, Horizon 2020 Faz 2 çağrısına
yaptıkları başvuruda yüksek puan alarak, Avrupa Komisyonu
tarafından “Seal of Excellence” sertifikası
ile ödüllendirildi. Avrupa Komisyonu, bu
sertifikayı vererek, sertifika sahibi proje
ve firmaların yatırım alma kapasitelerinin
yüksek olduğunu yatırımcı çevrelerle
paylaşmış oluyor. PRIME projesi, Horizon
2020 Faz 1 kapsamında destek almaya hak
kazanan Türkiye’deki ilk proje olmuştu.
Proje, Done’nin Aralık 2013’te sonlanan ve
TÜBİTAK tarafından desteklenen Ar-Ge
projesinin devamı niteliğinde olup “push
notification” pazarında radikal bir değişim
iddiası taşıyor.
LABRıS NETWORKS,
ULUSLARARASI
İNOVASYON
ŞAMPİYONLAR LİGİNDEN
ÖDÜLLE DÖNDÜ
İ
novaLİG’in uluslararası ayağı olan ve
inovasyonun şampiyonlar ligi olarak da
nitelendirilen ‘Küresel IMP3rove Ödülleri’
bu yıl Türkiye İnovasyon Haftası’nda sahiplerine
verildi. Uluslararası finale sahne olan İstanbul,
çok önemli kurumların üst düzey yöneticilerinin
yer aldığı jüri tarafından seçilen finalistleri
ağırladı. ISO, OECD, MIT, WIPO, World
Economic Forum, A.T. Kearney, USA SBA ve
Sabancı Üniversitesi yöneticilerinden oluşan jüri,
KOBİ kategorisinde Labris Networks’e, büyük
ölçekli şirketler kategorisinde ise Arçelik’e 5
finalist arasında yer verdi. Ödül töreni sonrasında
açıklama yapan Labris Networks CEO’su Seçkin
Gürler, “İnovasyon, her sektör için büyümenin ve
rekabet avantajı edinmenin temel itici gücü, siber
güvenlikte ise zekanın zekayla mücadelesindeki
üstünlüktür. IMP³rove programı ile inovasyonu
bir sistematik içinde yeniden değerlendirme
imkanı bulduk. Global dünyada rekabet eden
her oyuncunun mutlaka tecrübe etmesi gereken
bir süreç. Labris Networks olarak stratejik önemi
olan bir sektörde, siber güvenlik alanında bilgi
ve ürün üretiyoruz. Bunu yaparken çok hızlı
büyümeye mecburuz. Rekabet avantajımızı
koruyarak aynı hızla büyümeye devam
edebilmek için inovasyonu bir kurum kültürü
olarak benimsiyoruz. Teknolojinin takipçisi
değil, yaratıcısı olmak zorundayız. Bunun için
inovasyon kapasitemizi hızla değişen sektör
trendlerine yön verebilmek için kullanıyoruz.
Entelektüel ekonominin bir parçası olabilmek
için 13 yıldır bilgi, tecrübe ve üretim becerisine
yatırım yapıyoruz” dedi.
YILDIZ TEKNOPARK’TAN
YILDIZ TEKNOPARK’TA KÜMELENME MODELİ
ORTAK AKIL KONFERANSI
Y
ıldız Teknopark Kümelenme Modeli
Ortak Akıl Konferansı 28-29 Kasım
2015 tarihlerinde Legend Hotel Park
Polonez’de gerçekleşti. YTÜ Rektörü Prof.
Dr. İsmail Yüksek’in açılış konuşması ile
başlayan etkinlikte Yıldız Teknik Üniversitesi
Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Mesut Güler
ve Prof. Dr. Faruk Yiğit de katılım gösterdi.
Konferansta ayrıca Yıldız Teknopark Yönetim
Kurulu Başkanı Erdem Bektaş, Yönetim
Kurulu Üyeleri Prof. Dr. Galip Cansever
ve Doç. Dr. Muhammet Kurulay, Yıldız
Teknopark Genel Müdürü Mustafa Albayrak
ve Yıldız Teknoloji Transfer Ofisi yöneticileri
ile Yıldız Teknik Üniversitesi akademisyenleri,
özel sektör ve kamu temsilcileri yer aldı.
Konferansın birinci oturumunda beyin
fırtınası yöntemiyle çevresel analiz yapılarak
teknoparkların ekonomideki yeri, konumu,
önemi ile ilgili gelişmeler, trendler, yeni
teknoloji alanları, rekabet şartları, uluslararası
iş bölümünde trendler ve değişimler
irdelendi. İkinci ve üçüncü oturumda 6
gruba dağıtılan katılımcılardan McKinsey
7S analizini kullanarak ‘Kümelenme
Modeli İhtiyaç Analizi’ çalışması yapılması
istendi. Katılımcıların kümelenme modeli
için misyon ve vizyon geliştirdikleri 4.
oturumda ilgi diyagramı yöntemi kullanıldı
ve temel değerler detaylandırıldı. Bir
önceki oturumdan farklı gruplara dağılan
katılımcılar grup çalışması yaptıkları bir saat
boyunca Kümelenmiş Bir Teknopark için
“Misyon ve Vizyon” ifadelerine ulaşmaya
çalıştı. Konferansın ikinci gününde
“Kümelenme Modeli uygulayan bir teknopark
için başlıca değişim alanları ve süreçleri
nelerdir?” sorusuna cevap arayan katılımcılar,
“Gelecek Çemberleri” yöntemi kullanarak
değişimin yol haritasını çizdi.
TRANSİST 2015’in yıldızı
“uçuş simülatörü” oldu
İ
stanbul Büyükşehir Belediyesi’nin
öncülüğünde İETT tarafından halkın
toplu ulaşıma olan ilgisini artırmak
amacıyla düzenlenen Toplu Ulaşım Haftası
etkinlikleri kapsamındaki TRANSİST
8. Uluslararası Ulaşım Teknolojileri
Sempozyumu ve Fuarı kapılarını açtı.
İstanbul Kongre Merkezi’ndeki fuarın açılış
töreni AK Parti Erzurum Milletvekili Prof.
Dr. Mustafa Ilıcalı, İstanbul Büyükşehir
Belediyesi Genel Sekreteri Dr. Hayri Baraçlı,
YTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek ve
İETT İşletmeleri Genel Müdürü Mümin
Kahveci’nin katılımıyla gerçekleşti. Ayrıca
törende ulusal ve uluslararası alanda
büyükşehir ve il belediyeleri, toplu ulaşım
modları için ürün tedarik eden ve hizmet
veren firmalar, üniversiteler ve sivil toplum
kuruluşları da hazır bulundu. YTÜ ve Yıldız
Teknopark’ın birlikte yer aldığı stantta Etiya,
Vendeka, Emi Grup firmaları ile birlikte
YTÜ Mekatronik Mühendisliği Bölümü’nden
Doç. Dr. Vasfi Emre Ömürlü ve ekibi “Uçuş
Simülatörü ” ile yer alırken Yrd. Doç. Dr.
Kadir Erkan ve ekibi ise “Planar Doğrusal
Motorla Tahrik Edilen Manyetik Yastıklama
Temelli Bir Esnek Taşıma Sistemi” Ar-Ge
projeleri ile stantta yerlerini aldı. Ayrıca
Alternatif Enerjili Sistemler Kulübü
“Electra” aracını Yıldız Teknopark stant
alanında sergiledi. Yıldız Teknopark’ta yer
alan Medron, Gesk ve Printek Mekatronik
firmaları da fuarda yerlerini aldı. İstanbul
Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri
Dr. Hayri Baraçlı, İETT İşletmeleri Genel
Müdürü Mümin Kahveci ve Gaziosmanpaşa
Belediye Başkanı Hasan Tahsin Usta
Yıldız Teknopark standını ziyaret ederek
sergilenen Ar-Ge projelerini tek tek inceleyip
çalışmaları gerçekleştirenlere başarı diledi.
27
SANAYİ-TEKNOPARK İŞBİRLİĞİ
TOPLANTISI GERÇEKLEŞTİ
T
GBD ve İstanbul Sanayi Odası’nın
işbirliği ile oluşturulan SanayiTeknopark Ortak Çalışma
Komisyonu’nun son toplantısı Yıldız
Teknopark Genel Müdürü Mustafa Albayrak’ın
ev sahipliğinde, Yıldız Teknopark’ta
gerçekleştirildi. Toplantıya İSO Yönetim
Kurulu Üyesi M. Ata Ceylan, Meclis Üyesi
Ender Yılmaz, Genel Sekreter Yardımcısı
Türker Çelik, Gedik Üniversitesi Rektörü Prof.
Dr. Berrak Kurtuluş, Teknoloji Geliştirme
Bölgeleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Erhan
Akın, TGBD Üyesi Demet Kartal, TÜBİTAK
Marmara Teknokent (Martek) Genel Müdürü
Dr. Orhan Çömlek ile birlikte Teknopark
İstanbul, Türktek Teknoloji Geliştirme ve
Transfer Merkezi, Teknopark Kullanıcıları
Derneği, SAHA İstanbul Kümelenmesi Derneği
ve Elektronet firmasının üst düzey yetkilileri
katıldı. Toplantıda 30 Kasım tarihinde
Odakule’de gerçekleştirilen Sanayi-Teknopark
firmalarının ikili görüşme etkinliğine ilişkin
sonuçlar paylaşıldı. Pilot çalışma olarak
düzenlenen ikili görüşme etkinliğine 6 sanayi
firması ve 21 teknopark firması katıldı, toplam
27 ikili görüşme gerçekleştirildi. Toplantıda
YILDIZ TEKNOPARK TÜRKİYE İNOVASYON
HAFTASI 2015’E KATILDI
işaret etti. Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş
ise Mevlana’nın, ‘İnsanın kanadı, gayretidir’
sözlerini hatırlatarak, “Bizler birbirimizden
bir şey öğrenmezsek, işbirliği yapmazsak,
inovasyonu başaramayız” dedi.
T
ürkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM)
bu yıl dördüncüsünü düzenlediği
Türkiye İnovasyon Haftası etkinlikleri
’Sınırsız inovasyon, sınırsız potansiyel’
sloganıyla, 3-5 Aralık tarihleri arasında
İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleşti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da
etkinliğe katılarak Türkiye’nin hedeflerine
ulaşabilmesi için çıtanın yükseltilmesi
gerektiğinin altını çizdi ve bunun için gençleri
Etkinlik süresince birbirinden değerli yabancı
ve yerli isimlerin konuşmacı olduğu Türkiye
İnovasyon Haftası 2015 İstanbul’da bu yıl
Hollanda da partner ülke olarak yer aldı.
bu eşleştirme etkinliklerinin daha verimli
olabilmesi için görüşler paylaşıldı. Toplantıda
ayrıca komisyon altında faaliyet gösterecek özel
bir eşleştirme komitesi kurulabileceği ve bu
komite altında İSO Sanayi ve Kapasite Şubeleri
için sanayi firmalarını ziyaret eden eksperlerin
de yer alabileceği konusu üzerinde duruldu.
Katılımcılar Teknopark firmalarının projelerini
sanayi firmalarına duyuracak, sanayi firmalarının
ihtiyaçlarını Teknopark firmalarına duyuracak
çift yönlü bir yaklaşım benimsenebileceği ve
Teknopark firmalarının imajını, sanayi firmaları
nezdinde pozitif yönde artıracak ve güven
duygusunu artıracak çalışmaların yapılması
ihtiyacının olduğu hakkında görüş birliğine vardı.
Uzun vadede, İSO bünyesinde yürütülen CRM
projesinin bir çıktısı olarak sanayi firmalarının
problemlerinin bilgisi derlenerek, bunlara karşılık
gelen Teknopark firmaları ile eşleştirilebileceği
ve sanayi firmalarına, Teknopark firmalarını
ziyarete götürerek tanışmalarına aracılık
edilebileceği gibi konular görüşüldü. Ayrıca
Teknopark firmalarının görünürlüğünün
artırılması için bir portal veya elektronik katalog
oluşturularak, sanayi firmalarının bu kataloğa
her alan ulaşması sağlanabilirliği ve sanayi
firmalarının ihtiyaçlarının belirlenmesi için
İSO tarafından profesyonel bir hizmet alımı
yapılabilirliği konuşuldu.
Ayrıca ülkedeki inovasyonun gelişmesine
katkı sağlayan üniversiteler, teknoparklar,
Ar-Ge Merkezleri ve bilim&teknoloji
merkezleri de bu organizasyonda buluştu.
Yıldız Teknopark, Türkiye İnovasyon
Haftası’na YTÜ ve Yıldız Teknoloji Transfer
Ofisi ile birlikte katıldı. Çok sayıda ulusal
ve uluslararası ziyaretçinin olduğu fuarda
Yıldız Teknopark ve Yıldız Teknoloji
Transfer Ofisi çalışmalarını ve firmalara
sağladığı destekleri anlattı. Ekonomi Bakanı
Mustafa Elitaş da etkinlikte stantları ziyaret
etti. Aynı zamanda USİMP Paten Fuarı
sergisi de katılımcılarla buluştu. Yıldız
TTO’dan YTÜ adına Prof. Dr. İbrahim
Işıldak’ın Üre, Fosfat ve Ph Ölçüm Cihazı
isimli patenti sergilendi. YTÜ AE2 Project
ekibi de Shell Eco-Marathon İstanbul’da
Emniyet Ödülü’nü kazandı. Türkiye
İnovasyon Haftası, İstanbul’da başarıyla
tamamlanırken, etkinlikleri 50 bin kişi
izleyerek yeni bir rekor yaşandı. Etkinlikte
ayrıca İnovaLİG şampiyonları ile ‘Küresel
IMP³rove Ödülleri’ de sahiplerine verilerek
inovasyon için başlatılan seferberlik, zirvede
noktalandı.
KAPSÜL SEMİNERLERİ GERÇEKLEŞTİRİLMEYE
DEVAM EDİYOR
Y
TÜ SEM ve Yıldız Teknopark
işbirliği ile düzenlenlenen Kapsül
seminerlerinin dördüncüsü olan
ve LinkedIn’in hem yerel hem global
olarak satış, pazarlama ve iş geliştirmeye
yönelik olarak daha etkili kullanılması
adına düzenlenen “LinkedIn ile B2B
SocialSelling” semineri 11 Kasım Çarşamba
günü YTÜ Davutpaşa Kongre Merkezi’nde
Yeşil Salon’da başarıyla gerçekleştirildi.
Yıldız Teknopark firma yöneticilerinin ve
çalışanlarının katıldığı seminerde Eğitmen
Gökhan Yamaç; Dünya’da ve Türkiye’de
LinkedIn, LinkedIn ve Size Sundukları,
Satışın Evrimi ve SocialSelling, LinkedIn
ile B2B SocialSelling, Dünya’dan ve
Türkiye’den Başarı Hikayeleri gibi birçok
konuda ayrıntılı bilgi verdi.
İşletmeler, çevredeki belirsizlikler
ve değişikliklerden dolayı, sürekli
beklenmedik tehlike veya fırsatlarla da
karşılaşıyor ve yaşamlarını sürdürebilmeleri
de bu tehlikelerden korunmaya ve fırsatları
değerlendirebilmelerine bağlı oluyor.
Öte yandan sürekli değişen çevre şartları
karşısında bünyesinde stratejik çalışmalara
yer vermeyen işletmelerin başarılı olma şansı
da oldukça az görünüyor. Stratejik yönetim
konuları içinde yer alan kriz yönetimi konusu
artık işletmeler için vazgeçilmez bir öneme
sahip. Yıldız Teknopark, şirket yönetimi
konusunda kritik adımlardan biri olan kriz
yönetiminin önemini vurgulamak için 25
Kasım Çarşamba günü YTÜ Davutpaşa
Kongre Merkezi’nde Kriz Yönetimi
Semineri’ni düzenledi. Yıldız Teknopark
firma yöneticilerinin ve çalışanlarının ve YTÜ
öğrencilerinin katıldığı seminerde Eğitmen
Bülent Taptık; Bir Kriz Nasıl Önlenebilir,
Kriz Yönetim Yaklaşımları, Risklere Karşı
Yaklaşımlar, Senaryo ve Risk Analiz Çalışması,
Kriz Anında Öncelikler ve Başa Çıkma gibi
birçok konuda ayrıntılı bilgi verdi.
“Beden Dili Kullanımı Semineri”, 14 Aralık’ta
YTÜ Davutpaşa Kongre Merkezi’nde
başarıyla gerçekleşti. Yıldız Teknopark
firma yöneticilerinin ve çalışanlarının
YTÜ öğrencilerinin katıldığı seminerde
YTÜ öğretim üyelerinden Doç. Dr. Turhan
Erkmen; Beden Dili, Beden Dilinin
Kullanımında Dikkat Edilmesi Gerekenler,
Hareketlerimizle Aslında Neler Anlatıyoruz
gibi birçok konuda ayrıntılı bilgi verdi.
Katılımcıların aktif olarak katıldığı ve
sorular yönelttiği seminer başarıyla son
buldu. Bu üç seminerin ardından son
olarak “İletişim Teknikleri Semineri”
gerçekleştirlidi. İletişim Teknikleri
eğitimi ile katılımcıların; etkili iletişim
tekniklerini öğrenmelerini, bu eğitim
programı sayesinde iş hayatının ve günlük
hayatın stresinden kurtulması, sağlıklı
bir şekilde hedef belirlemeleri, başarılı ve
mutlu bir hayata kavuşmaları için gerekli
motivasyonu kazanmaları amaçlanıyor.
Yıldız Teknopark, çalışanların bu konuda
kendilerini geliştirebilmesi adına 25
Aralık Cuma günü YTÜ Davutpaşa
Kongre Merkezi’nde İletişim Teknikleri
semineri düzenledi. Yıldız Teknopark
firma yöneticilerinin, çalışanlarının ve
YTÜ öğrencilerinin katıldığı seminerde
YTÜ öğretim üyelerinden Doç. Dr.
Turhan Erkmen; İletişim Teknikleri,
Hassas İletişim Noktaları, İletişim
Şekilleri, İletişim Süreci, Kendini Tanıma,
İletişimi Engelleyici Tutumlar gibi birçok
konuda ayrıntılı bilgil verdi.
ÜSKÜDAR BELEDİYE BAŞKANI YILDIZ TEKNOPARK’I ZİYARET ETTİ
Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi
Türkmen, Yıldız Teknopark’ı
ziyaret etti. Yıldız Teknopark Genel
Müdürü Mustafa Albayrak, Başkan
Hilmi Türkmen’e Yıldız Teknopark
bünyesinde yer alan firmaların Ar-Ge ve
üretim desteklerinden faydalanmaları için
yaptıkları çalışmaları ve 2016 yılı ulusal ve
uluslararası hedef ve stratejileri hakkında
bilgi verdi. Yıldız Teknoloji Transfer Ofisi
hakkında yapılan bilgilendirme toplantısının
ardından Uyumsoft, Vadi Kurumsal ve
Halk Bankası firmalarının çalışma ofisleri
gezilip, yürütülen çalışmalar dinlendi. Yıldız
Kuluçka Merkezi’nde yer alan Gesk, Printek
Mekatronik ve Katı Hal firmalarını da gezen
Başkan Türkmen Ar-Ge çalışmalarının
prototiplerini inceleyip genç girişimcilerle
sohbet etti.
HAVA HARP OKULU ÖĞRENCİLERİNDEN TEKNOPARK’A ZİYARET
H
ava Harp Okulu Öğretim
Elemanı Üsteğmen Rıdvan
Kahraman ile beraberinde
gelen Bilgisayar Mühendisliği ve
Elektronik Mühendisliği’nden oluşan
öğrenci grubu Yıldız Teknopark’ı
ziyaret etti. Yıldız Teknoloji Transfer
Ofisi’nin sunumunu dinleyen
öğrenci grubu Yıldız Kuluçka
Merkezi’nde yer alan Radarcom,
Gesk, Printek Mekatronik ve Evrim
Ünal kuluçka firmalarını ziyaret
edip, Ar-Ge projelerini dinledi. SVR
Bilgi Teknolojileri A.Ş.’nin Yıldız
Teknopark ile işbirliği yaparak ortaya
çıkardığı Türkiye’nin ilk özel sektör
girişimi süper bilgisayarı inceleyen
grup, akademisyen ve öğrencilerin
projelerini prototip üretmeleri
konusunda desteklemek için kurulan
Yıldız Teknopark Prototip Atölyesi’ni
gezerek ziyaretlerini tamamladı.
31
YTÜ HABERLER
MÜNİH TEKNİK ÜNİVERSİTESİ VE YTÜ’DEN
GLOBAL DRIVE ORTAKLIĞI
D
ünyanın önde gelen
üniversitelerinden
Münih Teknik
Üniversitesi (TUM) ve
Yıldız Teknik Üniversitesi
(YTÜ) İstanbul’un trafik
sorununa yenilikçi çözümler
yaratabilmek adına ‘Global
Drive’ projesinde bir araya
geldi. Proje kapsamında baştan
aşağıya sıfırdan TUM ve
YTÜ öğrencileri tarafından
oluşturulacak olan yeni
elektrikli araç konseptinin,
elektro-mobilite, araçlar
arası iletişim, otonom sürüş
sistemleri vb. tüm yenilikçi
teknolojileri üzerinde
barındırması öngörülüyor.
YTÜ’den dört ve TUM’dan
dört kişiden oluşan proje ekibi
YTÜ Makine Mühendisliği
bölümünden Yrd. Doç. Dr.
Orkun Özener ve TUM’dan
ise Christian Angerer ve
B
Manfred Klöppel yönetiminde İstanbul’da çalışmalarını sürdürüyor. İki haftalık bir çalışmanın ardından
belirlenecek yol haritası kapsamında tüm ekipler kendi üniversitelerinde çalışmalarını yürütecek ve
daha sonra nisan ayı içerisinde yeni konsept aracın mockup modelinin yapımı için Almanya’da yeniden
bir araya gelecek. Global Drive projesinin çıktılarının, özellikle trafik sorunu yaşanyan metropollerde
yenilikçi araç elektrifikasyon projeleri için önemli bir adım olması hedefleniyor.
aşakşehir LivingLab
bünyesinde gerçekleştirilen
ve yenilikçi fikirlerin
ödüllendirildi İnovasyon
Yarışması’nda dereceye girenler
Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin
(TİM) İstanbul’da dördüncü kez
düzenlediği ‘Türkiye İnovasyon
Haftası’nın ikinci gününde
düzenlenen törenle ödüllendirildi.
Ödül törenine katılan Başakşehir
Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, İBB
Genel Sekreteri Hayri Baraçlı ve
TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi ile
birlikte yarışmada dereceye girenleri
tebrik ederek ödüllerini takdim
etti. Üniversiteler kategorisinde
“Biyomedikal Ateş Sensörleri”
projesiyle YTÜ Metalurji ve Malzeme
Mühendisi ikinci sınıf öğrencisi
Berkay Şamiloğlu üçüncü oldu.
İNOVASYON YARIŞMASINDA YTÜ BAŞARISI
THY HAVACILIK AKADEMİSİ
VE YTÜ’DEN MASTER
PROGRAMI İŞBİRLİĞİ
Y
TÜ ve dünyanın önde gelen
inovasyon merkezlerinden biri olan
University of Warwick- Warwick
Manufacturing Group ile gerçekleştirilen
‘Industrial Research and Technology
Management’ Lisansüstü Sertifika ve
Master programı işbirliğine THY Havacılık
Akademisi de katıldı. Programın açılış
töreninde konuşan YTÜ Rektörü Prof.
Dr. İsmail Yüksek, Türkiye’nin inovasyon
ekonomisine geçişini ve teknoloji tabanlı
büyüme sürecini profesyonel anlamda
yönetecek küresel liderler yetiştirmek
adına programın önemini vurguladı. İsmail
Yüksek, ülkemizin gurur kaynağı olan THY
ile ortaklaşa yapılan çalışmalardan duyduğu
memnuniyeti dile getirerek, farklı projelerle
bu çalışmaların devamının geleceği mesajını
verdi. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mesut
Güner ise ileri teknoloji alanında Ar-Ge
çalışmaları geliştirmeyi, yeni ürünler ve yeni
teknolojiler üretmeyi hedefleyen YTÜ’nün,
THY Havacılık Akademisi ile bu işbirliğinde
yer almasının son derece önemli olduğunu
ve her iki kurum arasında ileriye dönük
projeler açısından da verimli olacağına
değindi. THY Havacılık Akademi Başkanı
Doç. Dr. Kemal Yüksek ise konuşmasında,
THY’nin hem Türkiye’de hem de dünyada
havacılık sektörüne ciddi katkılar yaptığını
ve ciddi anlamda bir büyüme kaydettiğini
belirtti. Bu başarıda çalışanların
kabiliyetleri ve verimliliğinin büyük payı
olduğunu dile getiren Kemal Yüksek,
bu bakımdan bu eğitim programının
THY’nin uzun vadedeki başarısına
yönelik yeni nesil liderleri hazırlamada
son derece önemli olduğunu vurguladı.
Yüksek, eğitim alanında yenilikçi bakış
açısıyla son birkaç yıllık süreçte Havacılık
Akademisi tarafından yürütülen projelere
ve uygulamalara değindi. Üniversitelerle
gerçekleştirilen işbirliği çalışmalarının
hem kurumlar hem de üniversiteler
açısından öneminin altını çizen Yüksek,
bu ve benzeri projeleri üretmeye ve destek
sağlamaya devam edeceklerini de sözlerine
ekledi.
Küresel anlamda başarıyı yakalamada
ve geleceğin inşasında nitelikli insan
gücü ve eğitimine önem veren YTÜ,
bu alanda gerçekleştirdiği işbirliklerine
THY Havacılık Akademisi ile bir yenisini
daha ekledi. Bu program, University
of Warwick- WMG tarafından küresel
iş dünyası ve endüstri sektörlerinin
ihtiyaçları göz önünde bulundurularak
deneyimli akademisyenler ve sektörün
duayenleri tarafından hazırlanmış
olup sektöre nitelikli çalışan ve liderler
kazandırılması noktasında ise büyük bir
öneme sahip. Eğitimi, geleceğe yapılan
en önemli yatırım kaynaklarından biri
olarak gören THY çalışanlarının ‘Industrial
Research and Technology Management’
programına katılabilmesine olanak
sağladı. İngiltere’nin en önemli inovasyon
ve teknoloji merkezi olan ve The Times
tarafından yılın üniversitesi olarak
seçilen University of Warwick-WMG,
Hindistan, Çin, Malezya, Rusya, Kore,
Güney Afrika, Singapur, Tayland gibi yeni
yükselen ekonomilerin sanayi, inovasyon
ve teknoloji danışmanlığını yapıyor.
Bunun yanı sıra University of Warwick,
küresel endüstri ve sanayi ihtiyaçlarını
göz önünde bulundurarak çok disiplinli
eğitim programları dizayn ediyor ve iş
dünyasının ihtiyacı olan geleceğin dünya
çapında liderlerini yetiştiriyor. Industrial
Research and Technology Management’
lisansüstü sertifika ve Engineering
Business Management master eğitim
programı University of Warwick’in bilim,
sanayi ve teknoloji alanında deneyimli
akademisyenler tarafından İngilizce olarak
YTÜ Yıldız kampüsünde iki ayda bir 5
gün (Çarşamba-Pazar) süre ile 40 saat
teorik eğitim veriliyor. Ayrıca her modül
sonrasında katılımcılar bir proje hazırlıyor.
YTÜ ÖĞRETİM ÜYELERİNE PROJE DESTEĞİ
Y
TÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü öğretim
üyelerinden Yrd. Doç. Dr. Zeynep
Işık, British Council’Newton-Katip
Çelebi Fonu’ndan ‘Yapı Bilgi Modellemesi ve
Dayanıklı Konut için Retrofit ve Sürdürülebilirlik
İçin İşbirliği: Araştırma, Uygulama ve Sosyal
İnovasyon İçin Destek’ çalıştay konusu ile destek
almaya hak kazandı. Doç. Dr. Banu Mansuroğlu,
Dr. Serap Derman ve Araş. Gör. Burcu Tuncer
de Antalya-Belek’te Türk Biyokimya Derneği
tarafından düzenlenen 27. Ulusal Biyokimya
Kongresi’ne ‘Diyabet hastalığında, kateşin yüklü
plga nanopartiküllerin üretimi ve karakterizasyonu’
isimli bildiri ile katıldı ve çalışmaları poster bildiri
kategorisinde birincilik ödülüne layık görüldü. YTÜ
Biyomühendislik Bölüm Başkanı Prof. Dr. İbrahim
Işıldak, ‘Yeni Fotoaktif Polimerler Kullanılarak
Stereolitografi Tekniği İle Tam Protez Üretimi’ projesiyle
7. Çerçeve Programı Manunet çağrısı kapsamında
Avrupa Komisyonu tarafından desteklenmeye hak
kazandı. YTÜ Gemi İnşaatı Denizcilik Fakültesi
Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Bekir Şener ise, Hasan
Kalyoncu Üniversitesi’nde düzenlenen ‘HASAT- Enerji
Teknolojileri Ar-Ge Proje Pazarı’nda birinci oldu.
33
YTÜ HABERLER
YILDIZLI PROJELER
YARIŞMASI’ PROJE
ALIMLARINA BAŞLADI
YILDIZIN “HACK”
EDENLERİ
H
ürriyet Hackathon Emlak tarafından
11- 13 Aralık tarihleri arasında
düzenlenen 42 saatlik kod yazma
maratonu sona erdi ve kazanan ekipler
belli oldu. 32 projenin yarıştığı yarışmada
ekipler 42 saat boyunca emlak sektöründe
alıcı ve satıcıların bir araya geldiği sanal
ortam tecrübesini iyileştirmek için en iyi ve
fark yaratan fikri aradı, projelendirmek için
çalıştı. Ön eleme ile 9 takımın finale kaldığı
ve sunumların jüri karşısında tekrarlandığı
yarışmada Yıldız Teknik Üniversitesi
Girişimcilik Kulübü Yönetim Kurulu
Başkanı Serdar Kuvaz, Tasarım ve Teknoloji
Koordinatörü Mehmet Yurtar ve ekip
arkadaşları Sercan Dumansız geliştirdikleri
OPTİSTATE projesiyle ikinci olmaya hak
kazandı. OPTİSTATE Projesi Matematiksel
Modelleme yardımıyla emlak üzerine karar
alırken en doğru karara yönlendirmeye
yönelik; insanların gelirlerine, çalıştıkları
lokasyona, en çok ziyaret ettikleri mekanlara
göre onlara optimum faydayı sağlayacak
emlakları önermek üzerine kurulu bir akıllı
arama motoru olarak hizmet veriyor.
Y
TÜ bu sene Global IEEE
içerisinde 2015 Darrel Chong
Student Activity Award
kapsamında 1’i gümüş, 1’i bronz ödül
olmak üzere iki ödül birden kazanan
IEEE Öğrenci Kulübü’nün ‘Fikrini
Geleceğe Taşı’ sloganıyla 8’incisini
düzenlediği ‘Yıldızlı Projeler Yarışması
2016’ Aralık 2015’te düzenlenen
lansmanla
proje
alımlarına
başladı. YTÜ
Rektörü Prof.
Dr. İsmail
Yüksek’in de
konuşmacı
olarak yer
aldığı Yıldızlı
Projeler
Yarışması
2016 Lansmanı, girişimciliğe ilgi
duyan ve bu konuda çalışmalar
yapan üniversite öğrencilerini
ve mezunlarını, girişimcilik
ekosisteminde başarıya ulaşmış
isimlerle buluşturdu. “Girişimcilerin
fikirlerini hayata geçirme sırasında
karşılaştıkları zorluklar”, “girişimci
adaylarına tavsiyeler” gibi merak
edilen konuların işlenmesi dışında,
TÜBİTAK
50. BİLİM, ÖZEL VE
TEŞVİK ÖDÜLLERİ
SAHİPLERİNİ BULDU
T
ÜBİTAK 50. Bilim, Özel ve Teşvik Ödülleri, Cumhurbaşkanı Recep
Tayyip Erdoğan’ın himayesinde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde 3
Aralık 2015 tarihinde düzenlenen törenle sahiplerine verildi. YTÜ
Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek’in de katıldığı törende, İnşaat Fakültesi
Öğretim Üyelerinden Doç. Dr. Mesut Şimşek’e Mühendislik alanında Teşvik
Ödülü Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık tarafından verildi.
katılımcıların kafasındaki soru işaretlerine
cevap bulabileceği panellere ilgi büyüktü.
Türkiye’de Ar-Ge ve inovasyon kültürünün
gelişmesi ve üniversite öğrencilerinin
projelerinin hayata geçmesi konusunda
onlara destek olmak amacıyla düzenlenen
yarışmaya geçtiğimiz 7 sene boyunca
103 üniversiteden toplamda 993 proje
başvurusu yapıldı. Yıldızlı Projeler
Yarışması 2016 döneminde de pek
çok yenilik ile kendi projesini hayata
geçirmek isteyen girişimcilik ruhuna
sahip üniversite öğrencilerini bekliyor.
Yıldızlı Projeler de kategori sistemi ile
projeler kendi alanlarındaki projelerle
yarışacak ve her kategoride birden fazla
proje destek bulabilecek. Bilişimden
makineye; enerjiden sağlığa; elektrikten
kimyaya her alandan projeler alanlarında
uzman isimler tarafından objektif bir
şekilde değerlendirilecek. İnsanlığa
hizmet edecek ve ihtiyaçlara çözümler
getiren en güzel projeler seçilerek, hayat
bulması için desteklenecek. 23 Mayıs
2016 tarihinde düzenlenecek final
programında projelerin değerlendirmesini
akademisyenlerden oluşan Bilim Kurulu ve
başarılı sanayicilerden oluşan Sanayi Kurulu
yapacak. Ayrıca final gününde melek
yatırımcıların proje sahiplerini yakından
takip edeceği bir ortam olacak.
YILDIZ’A TÜBİTAK´TAN
İNGİLTERE İLE ÇALIŞTAY
DÜZENLEME DESTEĞİ
2
015 Türkiye-Birleşik Krallık Bilim ve
İnovasyon Yılı kapsamında yurt içinde
düzenlenecek çalıştaylara TÜBİTAK
tarafından ‘2223-D İşbirliği ve Öncelikli Alanlarla
İlgili Etkinlik Düzenleme Desteği Programı’
kapsamında ‘Yapı Bilgi Modellemesi ve Dayanıklı
Konut için Retrofit ve Sürdürülebilirlik için İşbirliği:
Araştırma, Uygulama ve Sosyal İnovasyon için
Destek’ almaya hak kazanıldı.
YTÜ’DE GLOBAL
GİRİŞİMCİLİK GÜNLERİ
H
er sene Kasım ayında 150 ülkede eş zamanlı olarak
gerçekleştirilen yerel, ulusal ve küresel etkinliklerle
gençleri yenilikçilik potansiyellerini keşfetmeye
ve girişimciliği kariyer seçeneği olarak değerlendirmeye
teşvik eden Global Girişimcilik Haftası, Yıldız Teknik
Üniversitesi’nde Girişimcilik Kulübü’nün düzenlediği Global
Girişimcilik Günleri’nde kutlandı. Başarılarını kanıtlamış
girişimciler, Türkiye’nin önde gelen iş adamları ve fikir
önderlerinin gençlerle buluştuğu sertifikalı etkinlikte
katılımcılar ilham ve cesaret veren konuşmalar gerçekleştirdi.
ULUSAL HİDROJEN
TEKNOLOJİLERİ KONGRESİ
YTÜ’DE GERÇEKLEŞTİ
Y
ıldız Teknik Üniversitesi ve Hidrojen Teknolojileri Derneği
tarafından düzenlenen Ulusal Hidrojen Teknolojileri
Kongresi 20-23 Aralık 2015 tarihleri arasında Yıldız
Teknik Üniversitesi’nde gerçekleşti. YTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail
Yüksek’in açılış konuşması ile başlayan kongrenin amacı, hidrojen
teknolojileri konusunda bilimsel, endüstriyel ve sosyal işbirliğini
sağlamak ve sürdürülebilir koordinasyonu geliştirmek; hidrojen
üretimi, temizlenmesi, depolanması, uygulamaları, modellenmesi,
analizi, güvenliği ve stratejileri konularında gerçekleştirilen
çalışmaları ulusal düzeyde değerlendirmek; tartışmak; fikir alış
verişinde bulunmak ve bu faaliyetlerin hayata geçirilmesinde aracı
olmak ve öncülük yapmaktır.
YTÜ ÖĞRETİM ÜYE
VE ÖĞRENCİLERİNE
BİRİNCİLİK ÖDÜLÜ
YTÜ MİMARLIK ÖĞRENCİSİNİN
ARCHIPRIXTR 2015 BAŞARISI
A
rchiprix –Türkiye Mimarlık Öğrencileri Bitirme Projeleri
Yarışması’nın sonuçları açıklandı. Bu yıl 33 üniversiteden 176
projenin katıldığı yarışmada ödüller Ankara’da gerçekleştirilen
törenide sahiplerini buldu. YTÜ Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü
öğrencisi İrem Coşkun, Archiprix-TR 2015 Mimarlık Öğrencileri
Bitirme Projesi Ulusal Yarışmasında ‘Tuzla’da Deniz Hamamı’ konulu
Mimari Tasarım 7 projesi ile üçüncülük ödülü kazandı.
Y
ıldız Teknik Üniversitesi Doktora
Öğrencileri Tayfun Acar, Pelin Pelit
Arayıcı ve Yrd. Doç. Dr. Zeynep Akdeste
Mustafaeva, ‘Sentetik Peptid Yüklü PLGA
Nanopartiküllerinin Sentezi ve Karakterizasyonu’
isimli bildiri ile İlaç ve Eczacılık Kurumu tarafından
27-29 Kasım 2015 tarihleri arasında Haliç
Kongre Merkezi’nde ‘İVEK 2. Uluslararası İlaç ve
Eczacılık Kongresi’ kapsamında düzenlenen bildiri
yarışmasında birincilik ödülüne layık görüldü.
35
YILDIZ TTO’DAN
MENTÖRLERDEN GENÇ
GİRİŞİMCİLERE TAVSİYELER
T
ürkiye Girişimcilik Vakfı, Endeavor Türkiye ve Yıldız TTO
desteğiyle Global Girişimcilik Haftası 2015 çerçevesinde ‘Think
Global Start Small-Youngpreneurs’ etkinliği gerçekleştirildi.
YTÜ Elektrik-Elektronik Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleşen
etkinlikte mentörler ve uzmanlar; başarı, başarısızlık örnekleriyle
girişimciler; ilham veren tecrübeler; girişimcinin eğitimi ve girişimci
adayı eğitim programları hakkında bilgi verdi. Yıldız Teknopark
Genel Müdür Yardımcısı ve Yıldız TTO Müdürü Cem Duran’ın
moderatörlüğünü yaptığı ‘The World More Than The Word’
oturumunda Endeavor Türkiye Kurucu ve Genel Sekreteri Didem
Altop ve TEB Girişim Evi Yöneticisi Tahsin Bora Nemlioğlu değerli
görüş ve tecrübeleriyle izleyicilerin beğenisini topladı.
YILDIZ TTO’YA
İSPANYA’DAN ZİYARET
D
r. Atakan Genç ve Sait Sağlam eşliğinde Yıldız
TTO’ya gelen Cookiebox CEO’su Carlos Andreu
ve beraberindeki İspanyol heyet Yıldız TTO’yu
ziyaret etti. Yıldız Teknopark Genel Müdür Yardımcısı
ve Yıldız TTO Müdürü Cem Duran ve Yıldız Teknopark
İkitelli Müdürü Burak Keskik’in Yıldız Teknopark ve Yıldız
TTO’yu anlatan sunumlarıyla yapılabilecek ortak çalışmalar
değerlendirildi.
YILDIZ TTO VE YTÜ ÖĞRETİM
ÜYELERİ PROJE PAZARINA KATILDI
Y
ıldız TTO ve YTÜ öğretim üyeleri Hasan Kalyoncu
Üniversitesi’nde (HKÜ) 2-3 Aralık 2015 tarihlerinde
düzenlenen HASAT-3 Enerji Teknolojileri Ar-Ge Proje
Pazarı’na ve çalıştayına katıldı. Etkinlikte tüm katılan projeler arasında
birinciliği Yıldız Teknik Üniversitesi Gemi İnşaatı Denizcilik Fakültesi
Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Bekir Şener kazandı. Şener’e plaketini
HKÜ Rektörü Prof. Dr. Tamer Yılmaz verdi. Törenin ardından
HASAT-3 Ar-Ge Proje Pazarı kapsamında HKÜ ve YTÜ öğretim
üyelerinin katılımlarıyla, HKÜ Rektörü Prof. Dr. Tamer Yılmaz’ın
moderatörlüğünde “Enerji Sektöründe Üniversite-Sanayi İşbirliği”
konulu çalıştay yapılarak sektör içindeki gelişmeler, ortak işbirlikleri
ve bu kapsamda TTO’ların rolü masaya yatırıldı. Çalıştayda, Yıldız
TTO Koordinatörü ve Kimya-Metalurji Fakültesi Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Cengiz Kaya, Yıldız TTO’nun üniversite-sanayi işbirliğinde
izledikleri yöntem ve uygulamalar hakkında, Prof. Dr. Özgen Ümit
Çolak enerji sektöründe ortak işbirliği tecrübeleri, Prof. Dr. Figen
Kaya nanoteknolojinin enerji sektöründe uygulamaları ve ortak
proje deneyimleri, Yrd. Doç. Dr. Zeynep Işık inşaat sektöründe enerji
verimliliği ve Yrd. Doç. Dr. Bekir Şener gemi inşaat sektöründe
alternatif enerji sistemleri üzerinde bilgi verdi.
YTÜ&TEB GİRİŞİM EVİ
LETS UP PROGRAMI BAŞLADI
G
eleceğin girişimcileri olmak isteyen üniversite
öğrencileri, kendileri için özel olarak oluşturulan
“YTÜ&TEB Girişim Evi Lets Up Programı” sayesinde
girişimcilik ekosistemi hakkında bilgi alacak, iş planı ve
işletme yönetimi kavramlarıyla tanışarak fikir/proje üretme,
yönetme ve ticarileştirme deneyimi kazanacak. 3 ay sürecek
programa Yıldız Teknik Üniversitesi’nden 30 adet girişimci
seçmeleri tamamlandı. TEB Girişim Evi Lets Up programı
ile üniversitelerde girişimcilik, yeni ekonomi, bilgi toplumu
ve gelişen girişimcilik ekosistemiyle ilgili eğitim vermek ve
farkındalık yaratmak amaçlanıyor.
YILDIZ TTO´DAN SAVUNMA SANAYİ
MÜSTEŞARLIĞI ZİYARETİ
Y
ıldız TTO Koordinatörü Prof.
Dr. Cengiz Kaya ve Yıldız
Teknopark Genel Müdür
Yardımcısı ve Yıldız TTO Müdürü Cem
Duran Sanayi Hizmetleri’nden Sorumlu
Müsteşar Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Celal
Sami Tüfekçi’yi makamında ziyaret
etti. Savunma Sanayi için Araştırmacı
Yetiştirme Programı (SAYP) kapsamında
çok sayıda sanayi firmasının katılımıyla
gerçekleştirilecek projede Yıldız Teknik
Üniversitesi ve Savunma Sanayi Müsteşarlığı
arasında imzalanacak protokol üzerine
bir görüşme gerçekleştirildi. Savunma
Sanayi için Araştırmacı Yetiştirme
Programı, savunma sanayi sektörünün
öncelikleri doğrultusunda ve SSM’nın
yönlendirmesiyle, savunma sanayi şirketleri
ile üniversiteler arasındaki bilgi transferinin
daha sistematik hale getirilmesini amaçlıyor.
ÜNİVERSİTE PATENTLERİ SANAYİ İLE BULUŞTU
Ü
niversite-Sanayi İşbirliği Merkezleri Platformu (ÜSİMP)
tarafından koordine edilen ve YTÜ’nünde dahil olduğu
5 Teknoloji Transfer Ofisi tarafından düzenlenen ÜSİMP
Patent Fuarı, Harbiye Askeri Müzesi’nde gerçekleştirildi. İki gün
boyunca süren fuar kapsamında 17 üniversite ve Teknoloji Transfer
Ofisi mevcut patentlerini sergileme fırsatı buldu. TTO’ların
teknoloji portföylerini, sektör temsilcilerine ve yatırımcılara tanıtım
süreçlerinde destek olmak, sinerji ortamı yaratmak ve üniversite
ile yatırımcıların tek bir noktada buluşmasını sağlamak amacıyla
düzenlenen fuarın sunuculuğunu Yıldız TTO Kurumsal İletişim
Uzmanı Bilser Dönmez gerçekleştirdi. ÜSİMP Yürütme Kurulu
Başkanı Prof. Dr. A. Hamit Serbest, yaptığı konuşmada “Teknoloji
portföylerini tanıtım sürecinde yararlı olmak ve üniversite ile
yatırımcıları tek noktada buluşturmak amacıyla yola çıktık. Sancılı
bir süreç oldu ama arkadaşlarımızın özverili çalışmasıyla üstünden
geldik. Bundan sonraki, yıllarda çok daha başarılı olacağımıza
inanıyorum. Emeği geçen arkadaşlarıma teşekkür ederim” dedi.
Etkinlikte panellerin yanı sıra ikili görüşmeler yapılırken, yenilikçi
ürün sergisi düzenlendi. Aynı zamanda patent vekil firmaları
stand alanı ve TTO stand alanları sergilendi. Fuarda Türkiye’nin
teknoloji transferine öncülük eden 17 üniversitenin TTO’ları
tarafından süreci devam ettirilen 10 farklı kategoriden 100
başvurusu tamamlanmış ve 45’i tescillenmiş buluş 100’den fazla
yatırımcıyla buluştu.
YTÜ’NÜN BÜTÜN BÖLÜMLERİNDE
YILDIZ TTO ANLATILIYOR
Y
ıldız TTO tarafından YTÜ 1. sınıf öğrencilerine 2015-2016 eğitim yılında
Teknoloji Transfer Ofisi’ni anlatılmaktadır. Sanayi İşbirliği ve benzeri konularda
üniversite hayatına ilk adımlarını atan öğrencilere yeni ufuklar açmalarını
sağlamayı amaçlanmaktadır. YTÜ Teknoloji Transfer Ofisi, öğrencilere ücretsiz olarak
sunduğu hizmetlerden daha fazla faydalanmasını temenni etmektedir. Bugün birinci sınıfa
devam eden öğrencilerin ilerleyen yıllarda, bir proje fikri oluşturduklarında TTO’nun
kapısını çalmalarını ve yapılan tüm bölüm ziyaretlerinde TTO farkındalığının oluşmasını
sağlamaya çalışmaktadır.
37
YILDIZ TTO’DAN
OTOMOTİVDE YENİ TEKNOLOJİLER SEKTÖR
DEVLERİYLE BULUŞTU
Türkiye’nin bu amaca gidebilmek için 300 bin
Ar-Ge mühendisine ihtiyacı olduğuna dikkat
çekti. Rektör Yüksek, “Şu anda 110 bin civarında
Ar-Ge mühendisimiz var. Bunlardan 70 bini
üniversitelerde ders veren nitelikte. 30-40 bin
gibi bir kısmı da proje yapıyor” şeklinde konuştu.
Bu sayının tamamlanabilmesi için tersine beyin
göçünün yanı sıra kaliteli yabancı araştırmacıların
Türkiye’ye kazandırılması gerektiğini aktaran
Yüksek, tüm dünyada üniversiteler ve şirketlerin
yabancı personelle çalıştığını Türkiye’nin de bu
açığını kapatabilmek için yabancı araştırmacıları,
bilim adamlarını Türkiye’ye çekecek adımlar
atması gerektiğini dile getirdi.
Y
ıldız Teknik Üniversitesi ve
Yıldız Teknoloji Transfer
Ofisi tarafından düzenlenen
‘Otomotiv Sektöründe Yeni Gelişen
Teknolojiler Proje Pazarı’ yeni fikir
ve projeleri sektörün liderleriyle
buluşturdu. Yıldız Kampüsü
Oditoryum’da düzenlenen etkinliğe
YTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek,
Gebze Teknik Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Haluk Görgün, Elginkan
Vakfı Müdürü İlhan Üttü, Teknopark
Yönetim Kurulu Başkanı Erdem
Bektaş’ın yanısıra çok sayıda sektör
temsilcisi öğrenci ve akademisyenler
katıldı. Etkinliğin açılışında konuşan
YTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek,
otomotiv sektörünün Türkiye’nin
ekonomik ve sanayi gelişimi açısından
önemine değindi. Türkiye’de 218’in
üzerinde Ar-Ge merkezi 60’ın üzerinde
teknopark bulunduğunu aktaran
Rektör Yüksek, bunlardan 70 tanesinin
ise sadece otomotiv sektörü ile ilgili
çalıştığını vurguladı.
YABANCI ARAŞTIRMACILARI
ÜLKEMİZE ÇEKMELİYİZ
Türkiye’nin ilk 10 ekonomiye girme
hedefini gerçekleştirebilmesinin
yolunun Ar-Ge ve inovasyondan
geçtiğini vurgulayan Yüksek,
OTOMOTİV ÜRETİMİNDE İLK 20’DE,
İSTİHDAMDA İLK 10’DAYIZ
Gebze Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.
Haluk Görgün de, konuşmasında üniversite
olarak yaptıkları çalışmalardan bahsetti. Üniversite
olarak Teknoloji Transfer Ofisi kurduklarını
belirterek, bu süreçte kendilerine mentörlük
desteği veren Yıldız Teknoloji Transfer Ofisi’ne
teşekkür etti. Otomotiv sektörünün gelişmiş
ve gelişmekte olan ülkelerin anahtar sektörü
olduğunu belirten Görgün, “Bu sektörü sadece
ana üretim ve yan sanayi olarak düşünmemek
gerekir. Otomotiv sektörünün hem beraberinde
sürüklediği demir-çelik sektörü, cam endüstrisi,
elektronik endüstrisi gibi sektörler hem de hizmet
götürdüğü sektörlerle birlikte düşünülmesi
gerekir. Türkiye’nin otomotiv üretiminde dünyada
ilk 20’de yer aldığını aktaran Görgün, istihdam
bakımından ilk 10 sırada yer aldığını dile
getirdi. Yıldız Teknopark Yönetim Kurulu
Başkanı Erdem Bektaş ise, yapılan bu tür
etkinliklerin en önemli amacının Türkiye’de
eksikliği hala devam eden üniversite-sanayi
işbirliğinin sağlanması olduğunu belirtti.
Teknopark çalışmaları hakkında bilgi veren
Bektaş, son yıllarda yapılan yeni çalışmalar
sayesinde Yıldız Teknopark’ın Türkiye’nin
en büyük teknoparkları arasına girdiğini
aktardı. Etkinlikte akademisyen, sektör ve
STK temsilcilerinin katıldığı panellerde,
“Otomotivde Üniversite Sanayi İşbirliği
Modeli”, ‘Otomotivde Ar-Ge yatırımları’
başlıklarında sunumlar yapıldı.
DERECEYE GİREN PROJELER
ÖDÜLLERİNİ ALDI
Akademisyen ve sektör temsilcilerinden
oluşan jürinin yaptığı değerlendirmede 53
proje arasından dereceye giren projeler ise
şöyle;
1. Proje“Otomotiv Radar Uygulamaları
İçin Çoklu Lens Anten Tasarımı” Doç. Dr.
Nurhan Türker Tokan - YTÜ
2. Proje “Geri Dönüşüme Dayalı Proses ile
Grafen Üretimi ve Otomotiv Plastiklerinde
Güçlendirici ve Hafifletici Katkı Malzemesi
Olarak Kullanımı” Dr. Burcu Saner Okan –
Sabancı Üniversitesi
3. Proje “Karbon Fiber Takviyeli ve Termoset
Reçine Matrisli Kompozit Malzemeden
Otomotiv Salıncak Kolu Üretimi”
EmreYiğitoğlu - Coşkunoz Metal Form A.Ş.
TREND
TEKNOLOJİ ÇAĞININ YÜKSELEN TRENDİ:
GİYİLEBİLİR TEKNOLOJİLER!
Çok değil yakın bir gelecekte en çok konuşulan konuların başında giyilebilir teknolojilerin yer alacağı
belirtiliyor. Akıllı telefonların standart özelliklerini aksesuarlara taşıyan giyilebilir teknolojilerin özellikle
sağlık alanında oldukça fayda sağlayacağı ifade ediliyor. Üstelik bu teknolojiler spordan modaya birçok
alanda kullanılabiliyor. Giyilebilir teknoloji sektörünün önümüzdeki beş yıl içinde hızla büyüyerek
geleceği şekillendireceği öngörülüyor.
Y
avaş yavaş hayatımıza
giren giyilebilir teknolojiler
yepyeni bir kavram. Henüz
pek farkına varılmasa da
birkaç yıl içinde giyilebilir
teknolojilerin bizi tamamen içine alacağı
öngörülüyor. Günlük hayatın vazgeçilmez
bir parçası haline gelen akıllı telefonların bir
şekilde bu ürünlerle bütünleşmiş hale geleceği söyleniyor. Apple, Samsung, Google,
Microsoft, Intel gibi teknoloji dünyasının
lider markaları giyilebilir teknolojiler üzerine çalışarak yeni ürünler ortaya çıkarıyor.
Teknoloji devleri rekabette geri kalmamak
için bu teknolojilere yöneliyor. Giyilebilir
teknolojiler; akıllı saatlerden gözlüklere, çiplerle donatılmış kıyafetlerden akıllı yüzüklere
kadar birçok aksesuarı kapsıyor. Giyilebilir
teknolojiler için 2014 yılında 8 milyar Dolar’lık bir pazardan bahsedilirken, giyilebilir
teknolojilerden sağlanan perakende gelirlerin
2016 yılında üç katına çıkacağı, 2019 yılında
ise 53.2 milyar Dolar’a ulaşacağı tahmin
ediliyor.
GİYİLEBİLİR ÜRÜNLER
Giyilebilir teknoloji üzerine çalışan pek çok
firma bulunuyor. Tabii bu firmalar beraberinde birçok yaratıcı fikri de geliştiriliyor. Örneğin; Sensoree tarafından ruh haline göre ışık
veren akıllı kazaklar üretiliyor. Lark bileklikler
ile fiziksel aktiviteler, yeme alışkanlıkları ve
uyku kontrol altına alınabiliyor. Misfit kolye
uyurken, koşarken, yüzerken tüm aktivitelerinizi kaydedebiliyor. NFC yüzüklerde akıllı
saatlerin pek çok özelliği kullanılabiliyor. Bir
başka yaratıcı ürün ise bisiklet sürücüleri için
tasarlanan bir boyunluk. Sıradan bir boyunluk
gibi gözüken ürün herhangi bir kaza anında
arabalardaki hava yastıkları gibi bir anda sizi
koruyan bir kaska dönüşüyor. Vizux gözlükler ile sanal gerçeklik deneyimi yaşanıyor.
Bunların dışında beyin dalgalarını tarayıp ruh
haline göre müzik çalan kulaklık da bulunuyor. Giyilebilir teknolojiler konusunda devrim
niteliği taşıyan ürün ise tabii ki adı sıkça
duyulmaya başlanan Google Glass. Google
Glass alışık olmadığımız bir deneyim yaşatıyor. Gözlüğe entegre olan kamerayla video ya
da fotoğraf çekilebiliyor, sağ gözün çok hafif
üzerinde duran ekranda ise bu görüntüler
izlenebiliyor, internete girilebiliyor, mesajlara ya da gelen çağrılara cevap verilebiliyor.
Gözlüğe sesle komut verilebiliyor ya da gözlük
çerçevesine hafifçe dokunarak menülerde
gezinilebiliyor. Intel ve Chromat kişinin vücut
ısısına, adrenalin veya stres düzeylerine göre
şekil değiştirerek yanıt verebilen iki giysi üretti. Giyen kişinin adrenali aniden yükselirse
sensörler giysinin hareketini ve şekil değiştir-
boyutundaki cihaz, kulağa takıldığında kalp
ritmi ölçülebiliyor. Üzerinde yer alan LED ışık
kullanılıp kulak memesinden geri yansıyan
ışığa göre vücuttaki diğer aktiviteleri de hesaplayabilen ürün, yakılan kalori hakkında da
bilgi verebiliyor.
mesini sağlıyor. Elbisenin ve spor giysilerinin
hareketlerini sağlayan zekanın kaynağı ise
Intel® CurieTM Modülü. Tasarımcılar ve amatör geliştiriciler, bu donanımı yüzük, el çantası,
giysi ve fitness izleyici gibi çok çeşitli giyilebilir
ürünlerde kullanabiliyor. Intel ve 50 Cent’in
geliştirdiği ve kullanıcıların kalp ritmini ölçebilen SMS Audio BioSport kulaklık, kullanıcıların fitness verilerini önce topluyor, ardından
en yüksek fiziksel performansa ulaşmalarını
sağlamak için kalp atışı monitörü ile biyometrik sensörleri entegre ediyor. Kendi kendine
şarj olan BioSport ile kullanıcılar bir yandan
müzik dinlerken, diğer yandan kullanıcının
spor esnasında kalp atışı, adım, kat edilen
mesafe ve yakılan kalori gibi sağlık durumuyla
ilgili bilgileri toplanıyor.
GİYİLEBİLİR TEKNOLOJİDE
AKILLI KÜPE DÖNEMİ
Son zamanlarda sıradışı tasarımlar teknoloji
ile zenginleştirilerek çok daha etkileyici ürünler haline geliyor. MJ Mclaren şirketi tarafından tasarlanan “Video Earrings” küpeleri
video ekranı haline getiriyor. Slayt sunumları,
filmler ve hatta reklamlar bile bu küpelerden
sergilenebilecek. Bunun için yapılması gereken
tek şey ise küpede bulunan USB kablo aracılığı
ile videoları yüklemek. Sonrasında küpelerden
istenilen görsel seçilebiliyor. Bu küpelerin
batarya kullanım süresi 4 ve 8 saat arasında
değişiyor. Ayrıca en çok tercih edilen MOV,
AVI, MP4 gibi video formatlarını çalıştırabiliyor. Günümüzde sağlık uygulamaları
da fazlasıyla ilgi çekiyor. İnsanlar ne kadar
koştuklarını, yürüdüklerini kaydetmenin yanı
sıra vücudunda gerçekleşen değişikliklerden
de haberdar olmayı tercih ediyor. Bunlar içinse
akıllı bileklikler kullanılıyor. Akıllı bileklikler,
kalp ritmini, yakılan kaloriyi ve daha fazlasını
ölçümleyip akıllı telefonların ekranlarına yansıtabiliyor. Aynı zamanda aksesuar olarak da
şık görünen bu cihazların yerini akıllı küpeler
alacak gibi görünüyor. Başlatılan Kickstarter
projesiyle beraber hali hazırda kullanılabilir
olan akıllı küpelerin batarya ömrünün uzatılmasının yolları aranacak. Biraz irice bir küpe
GİYİLEBİLİR TEKNOLOJİLER
MODAYI DA DÖNÜŞTÜRÜYOR
New York Moda Haftası’nın açılışında MICA
(Benim Akıllı İletişim Aksesuarım) yoğun ilgi
görmüştü. Amerika’nın önde gelen moda evi
Opening Ceremony ve Intel’in birlikte tasarladığı ve tasarımında yılan derisi kullanılan
MICA, lüks kadın aksesuarlarına teknolojiyi
entegre ederek kadının hem iş hem sosyal
yaşamını bir araya getiriyor. Son teknolojiyi
modayla buluşturan MICA’nın üzerinde 1.6
inç büyüklüğünde safir dokunmatik ekran yer
alıyor. Kadınlar MICA ile SMS alıp gönderebilirken, takvime bakabiliyor ve 3G teknolojisi
sayesinde radyo dinleyebiliyor. Teknolojinin
yaşamımızın her anına nüfuz ettiği günümüzde artık moda ve teknoloji de iç içe olmaya
başladı. Özellikle giyilebilir teknolojileri artık
ünlü modacılar da kullanıyor. Geçtiğimiz
aylarda akıllı kumaşlardan, alışveriş deneyimine yeni dokunuşlar sağlayan dijital aynalar
ve drone’lara kadar çeşitli inovatif örnekler,
dünyasın en önemli moda etkinliklerinden
biri olan New York Moda Haftası’nda yer
almıştı. İnsansız hava araçları Moda Haftası
boyunca tüm detayları yakalarken moda tutkunları, haftayı 360 derece görüş açısı farkıyla
izlemişti. Intel, Yuneec Typhoon 4K insansız
hava araçları, hafta boyunca Public School,
Prabal Gurung, BCBG Max Azria ve Monique
Lhuillier gibi defilelerde gelen misafirleri
yakalamak için NYFW HQ Space, Moynihan
Station ve Clarkson Square gibi mekanlarda
çekim yapmıştı.
KAPILARDAN KALP
RİTMİYLE GİRİLEBİLECEK
Bugün giyilebilir teknolojilerin çok büyük bir
bölümünün kullanıcıların sadece kalp ritmini
ölçtüğüne dikkat çekiliyor. Örneğin parmak
izi veya göz tarama teknolojisi yerine yakın
gelecekte kullanıcıların sadece kalp ritmini
kullanan güvenlik çözümleri geliştirilebileceği
belirtiliyor. Yani kapılardan kalp ritmiyle geçilebilecek. Giyilebilir teknolojilerin daha çok
yolun başında olduğu ifade ediliyor. Şimdilik
sadece kalp atışını ölçen cihazların ileride
bambaşka amaçlarla kullanılacağı, ancak
bunun için daha kat edilecek çok yol olduğu
da vurgulanıyor.
41
YÖNETİCİ SÖYLEŞİSİ
Yıldız Teknik Üniversitesi Rektör Yardımcısı
ve Yıldız Teknopark A.Ş. Yönetim Kurulu
Üyesi Prof. Dr. Mesut Güner:
“YTÜ EĞİTİMDE
YENİLİKÇİLİK VE
GİRİŞİMCİLİK
BASAMAKLARINI HIZLA
TIRMANIYOR.”
“Üniversitemizin gelecek planlarının başında
çok önem verdiğimiz ve her sene yükselttiğimiz
eğitim kalitesi yer alıyor. Bununla ilgili en önemli
göstergelerden biri olan üniversiteler arasında
yapılan Yenilikçilik ve Girişimcilik İndeksi’nde
geçen yıl genel sıralamada onunculuğa, devlet
üniversiteleri arasında ise beşinciliğe yükseldik.
Bu bizim için çok önemli bir gösterge, bu başarıyı
korumak ve yükseltmek istiyoruz. Bugüne kadar
nicelik olarak yakaladığımız hızlı büyümeyi bundan
sonra da aynı şekilde Teknoparkımızın niteliğini
artırmak için devam ettireceğiz. Artık yeni
hedefimiz ulusal ve uluslararası birçok projenin
başarı ile yapıldığı Teknopark’ı
sürdürülebilir kılmak.”
Ü
lkemizde üniversite-sanayi işbirliklerinin
TÜBİTAK’ın teşvikleriyle kurulan Teknoloji
Transfer Ofisleri (TTO) ile hızla artmaya
başladığını belirten Yıldız Teknik Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Yıldız Teknopark
A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mesut
Güner, TTO’daki uzman ve akademisyenlerle sanayiciler
arasında yeni ortak Ar-Ge çalışmalarının tespiti, yeni projeler
oluşturulması gibi birçok konunun görüşüldüğünü söylüyor.
Üniversitede girişimcilik altyapısının ve motivasyonunun
bulunmasının çok önemli olduğunu dile getiren Mesut Güner, “Yıldız Teknik Üniversitesi olarak girişimcilik bilincinin
artırılması, teknolojik girişimciliğin teşvik edilmesi için çok
önemli adımlar atıyoruz” diyor ve Davutpaşa Kampüsü’nde
kendi çaplarında bir Silikon Vadisi oluşturduklarını ifade
ediyor.
Yıldız Teknopark’ın yeni yatırım hedeflerini de konuştuğumuz Güner, yakın zamanda Yıldız Teknopark olarak San
Francisco’da bir ofis açmak üzere çalışmalara başladıklarını,
Dubai ve Katar için de planlamaların devam
ettiğini belirtiyor.
Şu anda YTÜ Rektör Yardımcılığı görevini sürdürüyorsunuz.
Akademik hayata nasıl başladınız, bu süreci anlatır mısınız?
Üniversite sonrasında kısa bir süre gemi tasarım bürosunda
çalıştım. Bu süreçte yüksek lisans eğitimime de başlamıştım.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın yüksek lisans ve doktora eğitim
bursu ile yurt dışına gittim. 1990 yılının Ekim ayında yüksek
lisans eğitimime İngiltere’nin Newcastle Üniversitesi’nde
başladım. Yüksek Lisans eğitimimi bir yıl içinde tamamladıktan sonra 1991 yılında yine aynı üniversitede doktora
eğitimime başladım ve 1995 yılında tamamladım. Doktora
çalışmalarıma devam ederken bir yandan çeşitli araştırmalar
yaparak kendi mesleki alanımla ilgili birçok makale yazma
fırsatım oldu. Bu çalışmaları sunmak için birçok ülkeye gittim ve doktora derecemi alıncaya
kadar kendimi Gemi Mühendisliği alanında
geliştirdim. Doktora sonrasında ise ülkeme
dönüp hizmet etmeye, bilgi ve deneyimlerimi
öğrencilerimle paylaşmaya karar verdim. 1995
yılında Türkiye’ye döndüğümde Yıldız Teknik
Üniversitesi’nde Yardımcı Doçent olarak göreve başladım. Bugüne kadar birçok farklı projde
yer aldım ve gemi sanayinin problemlerinin
çözümüne destek olmaya çalıştım. Çok sayıda
yüksek lisans ve doktora çalışması yürüttüm.
Bugün doktorasını tamamlayan öğrencilerimden biri profesör diğeri ise doçent olarak görev
yapıyor.
ÜNİVERSİTE- SANAYİ İŞBİRLİĞİ
TTO’LAR İLE ARTIYOR
Üniversite sanayi işbirliği Türkiye’de ne
durumda, yeterli mi? Üniversite olarak bu
konuda ne yapıyorsunuz?
Ülkemizde üniversite-sanayi işbirlikleri
TÜBİTAK’ın teşvikleriyle kurulan Teknoloji
Transfer Ofisleri (TTO) ile hızla artmaya başladı. TTO’lar kurulmadan önce akademisyenler sanayici problemleri için bize gelsin derken,
şimdi TTO’daki uzman ve akademisyenlerle
birlikte sanayiciler ziyaret edilip problemlerin
çözümü, yeni ortak Ar-Ge çalışmalarının
tespiti, yeni projeler oluşturulması gibi birçok
konu görüşülüyor. Teknopark olarak sanayi ile
iç içe olabilmek için İkitelli’de bir şube açıldı.
Yine Kurtköy’de bulunun Teknopark İstanbul’da üniversite sanayi işbirliğini gerçekleştirmek, orada bulunan Ar-Ge personelinin
ihtiyaçlarına yönelik çözümler üretebilmek
için bir ofis açıyoruz. Sanayideki problemlerin
çözümüne dayalı yüksek lisans ve doktora
çalışmalarına destek amacıyla “Proje Ön
Araştırma Desteği- PAD” kanalıyla üniversite
sanayi işbirliğine destek veriyoruz. Üniversite
sanayi işbirliği konusunda İngiltere’deki en iyi
üniversitelerden biri olan Warwick Üniversitesi
ile “Endüstriyel Ar-Ge ve Teknoloji Yönetimi”
ortak sertifika ve yüksek lisans programlarını
yürütüyoruz. Bu yıl bu programa Türk Hava
Yolları da dahil oldu.
Amerika’daki Silikon Vadisi aslında üniversite
işbirliğiyle oluşan bir yapı. Türkiye’de bu
tip bir yapı nasıl oluşabilir? Yıldız Teknik
Üniversitesi’nin böyle
bir planı var mı?
da verilen Prof. Dr. Frederick Terman’ın tavsiyeleri üzerine öğrencileri Bill Hewlett ve David
Packard Hewlett-Packard’ı kuruyor ve böylece
Silikon Vadisi’nin temelleri atılıyor. Sonrasında da Stanford Üniversitesi başta olmak
üzere bölgedeki üniversitelerin mezunları ileri
teknoloji ve yazılım üreten şirketler kurarak
Silikon Vadisi’nin bugünkü haline gelmesini
sağladılar. Bu tip bir yapının oluşabilmesi
için üniversitedeki girişimcilik altyapısının ve
motivasyonunun bulunması çok önemli. Yıldız
Teknik Üniversitesi olarak girişimcilik bilincinin artırılması, teknolojik girişimciliğin teşvik
edilmesi için çok önemli adımlar atıyoruz.
TÜBİTAK tarafından yayınlanan üniversitelerin girişimcilik ve yenilikçilik performanslarına göre sıralandığı Girişimci ve Yenilikçi
Üniversite Endeksi’nin 2015 sonuçlarına göre
genel sıralamada 10’uncu, devlet üniversiteleri
sıralamasında ise 5’inciliğe yükselmiş durumdayız. Her sene bölümlerde verilen Girişimcilik içerikli ders sayısını artırıyoruz, geçtiğimiz
yıl Sosyal Bilimler Enstitümüzde İnovasyon,
Girişimcilik ve Yönetim tezli ve tezsiz yüksek
lisans programımızı açtık. 2013 yılı itibariyle
Yıldız TTO TÜBİTAK’ın desteklediği ilk 10
TTO’dan biri olarak kuruldu ve faaliyetlerine
devam ediyor. Ben de aynı zamanda Girişimcilik Modülü’nün danışmanlığını yapıyorum.
Türkiye’nin en büyük teknoparklarından birisi
olan Yıldız Teknoparkımızda yer alan 300’den
fazla firma yüzlerce Ar-Ge ve yazılım temelli
proje yürütüyor, akademisyenlerimiz ve öğ-
rencilerimiz bu projelerde görev alıyor. Aynı
zamanda Davutpaşa’da ve İkitelli şubemizde
ofisleri bulunan Yıldız Kuluçka Merkezi’nde
akademisyenlerimiz ve öğrencilerimiz şirket
kurabiliyor, kendilerine bir yıl boyunca
ücretsiz ofis veriliyor ve genel giderleri
Teknopark tarafından karşılanıyor. Yıldız
Teknopark içerisinde prototiplerini üretmek
isteyen firmalar için gerekli makine/ekipman altyapısının bulunduğu Prototip Atölyesi kullanıma açıldı, Türkiye’nin en hızlı
bilgisayarı SVR Bilgi Teknolojileri tarafından kullanıma sunuldu. Beşiktaş’ta yer alan
merkez laboratuvarımız da Teknopark’ın
hemen karşısına taşınıyor. Özetle, Davutpaşa Kampüsümüzde kendi çapımızda bir
Silikon Vadisi oluşturduk diyebiliriz.
Aynı zamanda Yıldız Teknopark Yönetim
Kurulu üyesisiniz. Yıldız Teknopark’ın yeni
dönem/yeni yatırım hedefleri nelerdir?
Hedefte yeni ülkeler ve pazarlar var mı?
Teknopark yönetimi olarak Yıldız Teknopark’ta yer alan firmalarla birlikte ticaret
heyetleri düzenliyoruz, fuarlara katılım
gösteriyoruz. Bu kapsamda geçen sene Dubai’ye bu yıl da Katar ve Amerika’ya gidildi.
Amerika seyahatinde ben de bulundum.
Silikon Vadisi’ni, Stanford Üniversitesi’ni, bölgedeki girişimcilik ve ticaret ekosistemini detaylı inceleme
fırsatımız oldu. Yakın zamanda
Yıldız Teknopark olarak San
Francisco’da bir ofis açmak üzere
TÜBİTAK tarafından yayınlanan
üniversitelerin girişimcilik ve
yenilikçilik performanslarına göre
sıralandığı Girişimci ve Yenilikçi
Üniversite Endeksi’nin 2015
sonuçlarına göre genel sıralamada
10’uncu, devlet üniversiteleri
sıralamasında ise 5’inciliğe
yükselmiş durumdayız.
Silikon Vadisi’nin oluşumundaki en temel faktör Stanford Üniversitesi, akademisyenleri ve
öğrencileridir. “Father of Silicon Valley” lakabı
43
YÖNETİCİ SÖYLEŞİSİ
Bugüne kadar Yıldız Teknopark’ta 600’ün üzerinde proje yapıldı ve
sonuçlandırıldı. 100 kuluçka firmamız da yeni projelerini Teknopark’ta hayata
geçirmeye çalışıyor. Bin kişinin çalıştığı büyük firmalar yanında 10 kişilik yeni
startup’ları da bünyemizde barındırıyoruz.
çalışmalara başladık, benzer şekilde Dubai
ve Katar için de planlamalar devam ediyor.
Otomotiv sektörü için fren, kampana, disk
ve balataların yerli üretimle karşılanabilmesini sağlamak amacıyla test, Ar-Ge ve
akreditasyon verecek bir merkezi Teknopark
bünyesinde oluşturma planlarımız mevcut.
FİRMALAR ÜNİVERSİTENİN BİLGİ VE
BİRİKİMİNDEN YARARLANIYOR
Firmalar neden Teknopark’ı tercih ediyor?
Teknopark firmalara neler kazandırıyor,
nasıl avantajlar sağlıyor?
Teknoloji Geliştirme Bölgeleri ilk kurulmaya başladığında firmaların bu alanları tercih
etme nedenleri bölgede sağlanan muafiyetlerden yararlanmaktı. Daha sonra TGB’nin
içinde yer aldığı üniversite ile işbirlikleri
geliştikten sonra üniversitedeki bilgi birikiminin önemini ve nitelikli insan kaynağı
profilini keşfetmeye başladılar. Firmalara
1700’ün üstünde akademisyen, 35 binden
fazla öğrencinin bulunduğu üniversitemizde
üretilen bilgiden faydalanmaları için ortak
projeler yürütme imkanı sağlanıyor. Ayrıca
Teknoloji Transfer Ofisimiz kanalıyla ulusal
ve uluslararası projeler yürüten, patent
üreten, akademisyen görevlendiren, stajyer
çalıştıran firmalara teşvik amaçlı olarak kira
indirimi imkanı sunuluyor. Teknopark’ta yer
alan 300’den fazla firmayla işbirliği, ortak
proje yürütme ve sinerji oluşturma imkanı
da bulunuyor.
Teknopark bünyesinde geliştirilen projeler
hakkında bilgi verir misiniz? Geliştirilmesi
planlanan yeni projeler var mı?
Teknoparkımızda bulunan 320 firmanın
birçoğu devlet destekli olmak üzere çok sayıda proje ile yer alıyor. Bugüne kadar Yıldız
Teknopark’ta 600’ün üzerinde proje yapıldı
ve sonuçlandırıldı. 100 kuluçka firmamız
da yeni projelerini Teknopark’ta hayata geçirmeye çalışıyor. Bin kişinin çalıştığı büyük
firmalar yanında 10 kişilik yeni startup’ları
da bünyemizde barındırıyoruz. Firmaları44 | TECHSTAR | OCAK-ŞUBAT
mız arasında Türkiye’nin en büyük firmaları için ERP, Big Data çözümleri sunanlar
da küçük çaplı internet girişimleri de
bulunuyor. Örneğin kuluçka firmalarımızdan bir akademisyen firması dokunma
hissi olan robotik kol yapıyor. Bu konuyla
ilgili yaptığı çalışma ile uluslararası patent
başvurusu yapmasının ardından NASA
ile görüşmeye başladı ve Amerika’da da
bir şirket kurdu. Projesinin ticaretleştirilmesi üzerine çalışıyor. Bunun yanında
Türkiye’nin en hızlı süper bilgisayarı da
Teknoparkımızda yer alıyor.
AR-GE’YE AYRILAN PAY İLK KEZ
YÜZDE 1’İN ÜZERİNE ÇIKTI
Türkiye’de bilişim sektörünün şu anki
durumunu ve geleceğini
nasıl görüyorsunuz?
Türkiye’de bilişim sektörü dünyada olduğu
gibi çok hızlı gelişiyor. Özellikle Türkiye’nin sahip olduğu yetişmiş genç nüfus
da bu hızlı gelişime destek oluyor. Ayrıca
son 10 yılda hükümetimizin bu konuda
yaptığı ciddi yatırımlar ve destekler var.
Teknopark’lar bunun en güzel örneklerinden biri. Teknoparkların sayısı 10 yıl gibi
kısa bir sürede 2’den 60’lara çıktı. Bunun
yanında şirketlere Ar-Ge yapmaları konusunda verilen desteklerin sayısında da büyük bir gelişme var. Bu noktadan sonra da
böyle devam etmesini temenni ediyoruz.
Hükümetimiz 2016 bütçesinde Ar-Ge’ye
ayrılan payı Cumhuriyet tarihinde ilk kez
yüzde 1’in üzerine çıkardı, bu da sektörün
gelişimini hızlandıracaktır.
Gemi Hidromekaniği alanında çalışmalar
yürütüyorsunuz. Türkiye’de denizcilik
sektörünün geçmişteki ve şu anki
konumunu kıyasladığınızda
neler söyleyebilirsiniz?
Sektör 2002 ve 2008 seneleri arasında en
iyi dönemini yaşadı. Bu yıllarda yeni gemi
inşalara olan talep hızla arttı. Bu dönemde
lisans 3. ve 4. sınıf öğrencileri bile sektörde
iş bulabiliyorlardı. Fakat 2008 yılında başlayan
kriz denizcilik sektörünü etkiledi ve eskiye
nazaran sektörde iş imkanı daraldı. Bununla
birlikte gemi mühendisliğinin meslek alanı
sadece tersanelerle sınırlı kalmıyor ve mezunlarımız pek çok sektörde de iş bulabiliyor.
Denizcilik sektörünün teknoloji eğilimi ne
yönde? Teknoloji kullanımını
yeterli buluyor musunuz?
Denizcilik sektörü aslında geleneksel bir sektör, teknolojik olarak çok hızlı bir değişim içerisinde değil ama yine de teknolojik gelişmelerden kendi üzerine düşüne payı alıyor. Gemi
dizaynında, imalatında ve malzemesinde
gelişen teknoloji ile birlikte yeni yöntemler ve
ürünler kullanılıyor. Bunun yanı sıra gemiler
artık daha az personel ile sefer yapabilir hale
geldi ve daha da büyüdü, artık çok daha büyük
gemiler yapılabiliyor. Limanlarda kullanılan
teknolojilerde de gelişmeler oldu. Gemiler
limanda daha az zaman geçiriyor ve çok daha
hızlı yükleme ve boşaltma yapabiliyorlar.
AMACIMIZ TEKNOPARK’I
SÜRDÜRÜLEBİLİR KILMAK
2016 yılı için hem üniversite hem de
Teknopark’ın yeni plan ve projeleri
neler olacak?
Üniversitemizin gelecek planlarının başında
çok önem verdiğimiz ve her sene yükselttiğimiz eğitim kalitesi yer alıyor. Teknoparkımız 2016 yılı içerisinde inşaat faaliyetlerini
neredeyse tümüyle bitirmiş olacak. İki ayrı
kampüste toplam 120 bin m2 alana ulaşmış
olacağız. Bugüne kadar nicelik olarak yakaladığımız hızlı büyümeyi bundan sonrada aynı
şekilde Teknoparkımızın niteliğini artırmak
için devam ettireceğiz. Artık yeni hedefimiz
ulusal ve uluslararası birçok projenin başarı ile
yapıldığı Teknopark’ı sürdürülebilir kılmak.
AR-GE
SAĞLIKTA
BİYOTEKNOLOJİ
DÖNÜŞÜMÜ
Vücudun kendi ürettiği doğal protein
ve hormonların laboratuvar ortamında
hücre kültürleri tarafından üretilmesine
olanak sağlayan biyoteknolojik ilaçlar,
zorlu kimyasal yöntemlerle üretilen
ilaçlarla tedavi edilemeyen birçok
hastalık için çözüm sağlıyor.
İ
nsan vücudunda doğal olarak
bulunan maddelere yapısal ve
aktivite olarak benzer özellikte olan biyolojik ürünlerin
geliştirilmesinde ve üretiminde
biyoteknolojiden yararlanılıyor. Biyolojik ürünlerin çoğunluğu büyük molekül
ağırlıklı hormonlar, antikorlar, aşılar,
kan faktörleri ve büyüme faktörlerinden
oluşuyor. Biyolojik ürün keşfetmede ve geliştirmede rekombinant DNA teknolojisi,
monoklonal antikorlar ve PCR (polimeraz
zincir reaksiyonları) olmak üzere üç temel
biyoteknolojik yöntem kullanılıyor. Bu
teknoloji, vücudun kendi ürettiği doğal
protein ve hormonların laboratuvar
ortamında hücre kültürleri tarafından
üretilmesine olanak sağlıyor. Ayrıca gen
terapi, farmakogenomik, ribozimler ve
transgenik hayvan teknolojileri de kullanılıyor. Son 10 yılda moleküler mühendisliğin kullanılmasıyla büyük ilerlemeler
gösteren biyoteknolojik ürün geliştirmede,
molekülün aminoasit ve karbonhidrat
içeriği değiştirilerek biyolojik etkinliğinin
artırılması ve toksisitesinin azaltılmasının
sağlandığı belirtiliyor.
İBRE BİYOTEKNOLOJİK
İLAÇLARA ÇEVRİLİYOR
İlaç endüstrisine bakıldığında artan bir şekilde geleneksel kimyaya dayalı ilaçlardan
biyoteknolojik ilaçlara doğru bir kayma
olduğu görülüyor. Günümüzde 100’ün
üzerinde hastalık rekombinant DNA teknoloji ile üretilmiş biyoteknolojik ürünlerle
tedavi ediliyor. FDA tarafından onaylanmış
biyolojik ürünlerle tedavi edilen hastalıklar
arasında: kanser, hemofili, multiple skleroz,
diyabet, hepatit, büyüme geriliği ve akut
miyokard enfarktüs yer alıyor.
İLAÇ FİRMALARI BİYOTEKNOLOJİ
ALANINA GİRİYOR
Biyoteknolojik ilaçlar, dünya ilaç pazarındaki yerini gittikçe güçlendiriyor. 2000
yılında dünya ilaç pazarının yüzde 10’una
sahip olan bu ilaçların paylarının bugün
yüzde 20’lere yaklaştığı ifade ediliyor.
Sentez kimyasıyla üretilen ürünler gittikçe
azalıyor ve birçok firma biyoteknoloji
alanına girmek için adım atıyor. Ülkemizde
de dünyadaki gelişmelere paralel olarak
biyoteknolojik ilaçların üretimine geçilme-
sinin zorunlu olduğu belirtiliyor. Firmaların
ruhsatlı biyolojik referans bir ilaca benzerlik gösteren biyobenzer ürün geliştirme
kapasitesinin bulunduğu fakat sınırlı sermaye
birikimi göz önüne alındığında yüksek riskli
Ar-Ge faaliyetlerine kaynak aktarmalarının
güç olduğuna dikkat çekiliyor. Bu nedenle,
dünyada olduğu gibi, biyoteknolojik ilaçların
kamu kaynaklı ya da flantropik fonlarla
desteklenmesi gerektiği söyleniyor. Verilere
bakıldığında Türkiye’de biyoteknolojik ilaçların 2014’te toplam pazar büyüklüğünün 2.6
milyar TL’ye ulaştığı görülüyor. Bu rakam ise
toplam ilaç pazarının yaklaşık yüzde 20’sini
oluşturuyor. Biyobenzer ilaçların biyoteknolojik ilaç pazarı içindeki payı yüzde 1.9 olsa
da hızlı bir büyüme kaydettiği görülüyor.
45
KEŞİF
UZAY ÇAĞININ
YENİ MESLEĞİ:
Taşıdığı baş döndürücü değer ile oldukça karlı bir endüstri olabileceği öngörülen uzay
madenciliğinin geleceğin en kazançlı mesleklerinden biri olma potansiyeline sahip olduğu
belirtiliyor. Söz konusu teknolojinin 10 yıl içinde ilk neticelerini toplaması bekleniyor.
A
steroidler, yörüngeleri çoğunlukla
Mars ile Jüpiter
gezegenleri arasında
kalan gök cisimleri olarak tanımlanıyor. Mars ve
Jüpiter’in yörüngeleri arasında 480
milyon kilometreyi aşan bir boşluk
bulunuyor. Bu boşlukta da asterodler yer alıyor. Asteroidler içerikleri
bakımından üç temel sınıfa ayrılıyor.
C tipi olanlar karbon bakımından
zengin ve üzerlerinde bol miktarda
su ve organik materyal bulunduruyor. S tipi asteroidler ise çekirdeğinde
metal bulunduğu için yüksek ekonomik değere sahip. M tipi asteroidler
de S tipi ile benzer özellikleri taşıyor.
Ancak az bulunan bu asteroidler 10
kat daha fazla madene sahip. Büyük
bir asteroidden 100 trilyon Dolar’lık
maden çıkarılabileceği düşünülüyor. Uzay madenciliği, asteroitd
veya gezegenlerdeki değerli ham
maddelerin veya jeolojik materyallerin elde edilmesi anlamına
geliyor. BBC’nin doğal kaynakların
azalma hızını gösteren infografiğine göre; bugün akıllı telefon, tablet,
PC ve silah üretiminde kullanılan
değerli metaller ile nadir elementler 45 yıl içinde tükenecek. İleri
teknolojik cihazlarda kullanılan
değerli metaller sınıfında gösterilen gümüş, indiyum, altın,
bakır, çinko, rutenyum, rodyum,
palladyum, osmiyum, iridyum,
tungsten ve platin gibi madenlerin de yıllar içinde tükeneceği
söyleniyor. Bu metallerin çoğu
asteroitd yağmurları sayesinde
Dünya’ya ulaştıkları için daha az
çaba harcanarak çıkarılabiliyor.
Değerli madenlerin tükenecek
olması nedeniyle Mars’tan veya
asteroidlerden metal çıkartılması gerektiği ifade ediliyor.
Günümüzde, gezegenlere fiziksel olarak ulaşmanın zorlukları
nedeniyle çoğunlukla daha
yakın ve küçük olan asteroidler
ile tükenmiş kuyruklu yıldızlar
madenciliğin hedefi olarak
gösteriliyor. Uzay madenciliği ile
madenlerden elde edilecek cevherlerin gelecekte insanın uzaya
yayılımını sağlayacak asteroid ya
da gezegenlerde kurulacak olan
yeni binaların yapım aşamasında malzeme olarak kullanılması
amaçlanıyor. Şu an için demir,
nikel, titanyum gibi madenler
inşaat işlerinde, su ve oksijen
gibi maddeler de astronotların
yaşamlarını idame ettirmelerinde,
hidrojen de özellikle roket yakıtı
üretiminde kullanılacak değerli
madenler olarak anılıyor. Peki
bu madenler nasıl çıkarılacak?
Madencilikte kullanılacak ekipman
hazırlandıktan sonra, çıkarılan
cevherin yerçekiminin azlığı
sebebiyle aynı gökcismi üzerinde bir noktadan başka noktaya
kolayca nakledilebildiği söyleniyor.
Gidilecek asteroidin Dünya’dan
uzakta olması durumunda asteroid
ile haberleşmek standart yöntemler
kullanılarak birkaç dakika sürebileceği için, kullanılacak maden
aracının otonom olması ya da
son derece yüksek bir otomasyon
seviyesine sahip olması gerektiği
belirtiliyor. Elde edilen maddelerin
Dünya’ya nakliyesinin ise üç farklı
şekilde gerçekleştirilmesi düşünülüyor. Birinci yöntem asteroidden
maddelerin Dünya’ya ham şekilde
getirilmesi, ikinci yöntem hammaddelerin bulunulan asteroidde
işlenmesi ve sadece işlenmiş ürünlerin Dünya’ya getirilmesi, üçüncü
yöntem ise, asteroidin kendisinin
Dünya, Ay ya da ISS (Uluslararası
Uzay İstasyonu)’nin yakınlarındaki
güvenli bir yörüngeye getirilmesi.
Bu sayede materyallerin çoğunun
kullanılmasının ve kayıpların minimuma indirgenmesinin sağlanabildiği vurgulanıyor.
UZAY MADENCİLİĞİNİN
GELECEĞİ
Keck Institute for Space Studies
(KISS, Keck Uzay Çalışmaları
Enstitüsü) tarafından yapılan bir
araştırmaya göre; madencilik yapılabilecek bir YDA (Yakın Dünya
Asteroidi)’nın bazı özellikleri olması gerekiyor. YDA, yaklaşık 7 m
çapında ve 250 bin ile 1milyon kilo
arasında bir ağırlığa sahip olmalı.
NASA Gelişmiş Kavramlar Enstitüsü (NASA Institue for Advan-
ced Concepts – NIAC)’nün “Robotic
Asteroid Procpector” denen bir proje
hazırladığı biliniyor. Eylül 2012’de
başlatılan bu proje uzay madenciliğinin pratik yolları, gereken teknolojiler,
görev ve araç tasarımları üzerine bilgiler verirken, bir yandan da 2025’te
NASA’nın, bütçesinin 5/1’i ile yatırım
yapılması halinde ilerleyen yıllarda
bu yatırımın nasıl bir geri dönüşünün
olacağını öngörüyor. Kepler Enerji &
Uzay Mühendisliği’nin on yıl içerisinde küçük asteroidlere küçük delgi matkaplı robotlar göndererek dünyaya bir
kaç tonun üzerinde maden getirmeyi
planladığı söyleniyor. Deep Space Industries şirketinin de 2016’da fırlatılacak olan DragonFly isimli ikinci bir
uyduyu gözlerine kestirdikleri bir asteroide gönderip 150 kilogram materyal
geri getirmeyi planladığı belirtiliyor.
Deep Space Industries Başkanı David
Gump, “Her yıl gezegenimizin etrafında irili ufaklı 1000 asteroid keşfediliyor.
Büyük çoğunda su, nikel ve metan gazı
olduğu düşünülüyor. Metan gazı yakıta dönüştürülebilir. Nikel, uzayda bileşen üretiminde kullanılabilir” diyor
ve yerkürenin etrafında bulunan 9 bin
500’den fazla asteroidin çok önemli ve
büyük bir kaynak olduğunu belirtiyor.
Deep Space Industries, 2016’da Dünya’ya ilk örneklerini getirmeyi ve 2023
yılında aktif asteroid madenciliğine
geçmeyi planlıyor. Diğer bir girişimin
de Google’ın kurucusu Larry Page ve
CEO’su Eric Schmidt tarafından fonlanan, yönetmen James Cameron tarafından danışmanlığı yapılan ve Eric
Anderson ve Peter Diamandis gibi
milyarder uzay girişimcileri tarafından
kurulmuş olan Planetary Resources
şirketi olduğu belirtiliyor. 2020 yılında
asteroidlerdeki suyu oksijen ve hidrojene ayırarak roket yakıtı elde etme
ve bu şekilde ticari uyduları ve uzay
araçlarını besleme gibi bir amaçla yola
çıktığı ifade edilen girişimin, yüksek
maliyeti ve düşük fizibilitesi sebebiyle
bazı bilim adamları tarafından eleştirildiğine de dikkat çekiliyor.
Günümüzde, gezegenlere
fiziksel olarak ulaşmanın
zorlukları nedeniyle
çoğunlukla daha yakın
ve küçük olan asteroidler
ve tükenmiş kuyruklu
yıldızlar madenciliğin
hedefi olarak gösteriliyor.
FAALİYETLERİ YASALAŞTI
Yakın zamanda ABD kongresi göktaşlarında uzay madenciliği faaliyetleriyle
ilgili yasa düzenlemesini onayladı. Yasa
tasarısı, göktaşlarında maden arayacak
şirketlere hukuki iznin verilmesini ve
korunmasını sağlayacak. Uzay madenciliği ile ilgili yasa, ABD vatandaşlarının ve
şirketlerinin göktaşlarında maden arayabileceğini ve çıkartılan madenin dünyaya
getirilebileceğini öngörüyor. Henüz bir
göktaşından maden çıkarabilecek teknolojilerin yaygın olmamasına rağmen uzay
madenciliği yarışının başta ABD olmak
üzere dünya genelinde milletlerarası rekabete dönüşeceği öngörülüyor. Öte yandan farklı hukuki boşlukların da olduğu
uzay madenciliğiyle ilgili, yeryüzündeki
madenlerin belirli sürelerle işletildiği
ve işletilmeyen madenin el değiştirdiği
biliniyor. Ancak uzayda ise bu kurallar
henüz milletlerarası tartışılmadığı gibi
uzay madenciliği konusunda teknolojiye
sahip olan ve olmayan ülkelerarasında
bir denge kurulmadığı da ifade ediliyor.
Son zamanlarda uzay araştırmalarına yeterince bütçe ayırmadığı için eleştirilen
NASA ise, ABD ekonomisinin geleceğini
garantiye almak üzere uzay madenciliğine
başlamak istiyor. ABD ve diğer ülkelerde
yakın bir gelecekte uzay madenciliği konularında üretilen projeler spesifik olarak
henüz netleşmiş değil.
47
SOSYAL MEDYA
DİJİTAL ÇAĞIN YENİ ALIŞVERİŞ ALIŞKANLIĞI
S-TİCARET OLACAK!
Gündelik hayatın yanında satın alma alışkanlıklarımız da değişiyor ve
sosyal ticaret deneyimi giderek artıyor. Özellikle sosyal medyanın şu anki
güçlü konumuyla ticaret de kabuk değiştiriyor ve sosyal hale geliyor.
Sosyal ticaret ile alışveriş alışkanlıkları daha eğlenceli bir hal alıyor.
B
ilişim teknolojilerinin
gündelik hayata olan
yansıması e-ticarette de
giderek daha fazla görülüyor. Kullanıcılar dijital
ortamdan satın aldıkları
ürünlerin sayısını her geçen gün artırıyor.
Sosyal ağlar kullanıcıların ilgilerini çekebilecek yeni ürünleri bulmak, keşfetmek için son
derece etkili yöntemler sunuyor. Kullanıcılar
için arkadaşlarının paylaştıkları ürünlerin
daha ilgi çekici olduğu görülüyor. Kullanıcılar aldıkları bir üründen bahsederken
aynı zamanda reklamını da yapmış oluyor.
Sosyal ağları aktif olarak kullanan e-ticaret
sitelerinin bu şekilde potansiyel müşterilerine
ulaşabileceği belirtiliyor. Hepsiburada gibi
sitelerle online alışverişe alışan tüketicilerin;
markafoni, trendyol, grupanya gibi e-ticaret
siteleriyle online alışverişe iyice alıştığı görülüyor. Son dönemlerde ise yeni yeni sosyal
ticaretten bahsediliyor. Peki sosyal ticaret
tam olarak neyi ifade ediyor? Son dönemde
adını sıkça duymaya başladığımız sosyal ticaret kavramı basitçe sosyal medyanın e-ticaret
ile kesiştiği nokta olarak tanımlanıyor. Temel
olarak internet üzerindeki farklı kullanıcıların online alışverişe farklı oranda dahil
olmasını ifade ediyor. Öte yandan ürünler ile
ilgili yorumlar, tartışmalar ve karşılaştırmalar
da sosyal ticaret kapsamında kabul edilebiliyor. Bir markanın ürün ya da hizmetlerini
sosyal medya aracılığı ile satışı sosyal ticaret
olarak adlandırılıyor.
SOSYAL TİCARET GİDEREK ARTIYOR
Sosyal medyanın sağladığı avantajlar ile
ağızdan ağıza pazarlamanın sanal dünyadaki
versiyonu konumunda olduğu ifade ediliyor.
Sosyal ağlar e-ticaret sitelerine trafik sağlayan
en önemli dijital kanallardan birini oluşturuyor. Artık kullanıcıların sosyal medya
sitelerinden alışveriş yapmaya başladığı
görülüyor. Tabii ki rekabet ve farklılaşmada
zorlanan, bunu aşmak için yeni yollar arayan
e-ticaret siteleri de sosyal ticaretin önemini
keşfetmeye başlıyor. Zayıf başlayan ama
gittikçe gücünü artıran sosyal ticaret alışkanlığının özellikle 2014’te artmaya başladığı
belirtiliyor. Kullanıcılar önceleri sosyal ağlar
üzerinden alışveriş yapmaya mesafeli olsa da
bu sitelerden yapılan alışverişlerin giderek
arttığı görülüyor. Bu nedenle daha fazla
müşteriye ulaşarak, satışları artırmak için en
kısa zamanda sosyal ticaret konusunda daha
aktif olunması gerektiği belirtiliyor. Müşteriyi,
beğeni almak ve paylaşılmaktan öteye geçip
satışa yönlendirmeyi sağlayabilmek kolay
olmuyor. Müşterinin satın alma sürecinde,
belirli bir araştırma döneminden sonra satın
almayı gerçekleştirmenin söz konusu olduğu
görülüyor. Sosyal medya kullanıcısının satın
almaya ilgisinin nasıl olduğu bilinirse doğru
stratejiler geliştirilebiliyor. GlobalWebIndex
yaptığı bir araştırmada ‘Satın Al’ butonuna
olan ilgiyi ölçerek paylaşmış. Araştırmaya
göre Instagram kullanıcılarının yüzde 14’ü ile
‘Satın Al’ butonuna ilgi gösterirken Facebook
kullanıcılarının ilgisi yüzde 9, Twitter’da ise bu
oran yüzde 12. Satın alma öncesi en önemli
adım diyebileceğmiz kullanıcıların markaya
ulaşmadaki kanalı olan Instagram yüzde 49
ile ilk sırayı alıyor.
“SOSYAL TİCARETE DEĞER VERİLMELİ”
Digital River EMEA Başkan Yardımcısı
Marco Vergani 2015’te en önemli e-ticaret
hareketlerini, mevcut müşteriyi elde tutmak
için inovatif fikirlerin oluşturacağını, sosyal
ticaretin e-ticaret siteleri için fark yaratan bir
yol olacağını söyleyip bazı önerilerde bulunmuştu. Vergani, kar marjlarını ve müşteri
ilişkilerini korumak isteyen markaların hemen harekete geçmek zorunda olduğunu, ilk
dikkat etmeleri gereken konunun ise özellikle
doğrudan satış yaptıkları online mağazalar
olması gerektiğini belirtiyor. “Online mağazalar, hedef müşteri kitlesi için mümkün olduğu
kadar basit ve alışveriş yapılabilir platformlar
olmalı” diyen Vergani, online tüketicilerin
en çok değer verdiği şeylerin açıkça yazılmış
Rekabet ve farklılaşmada
zorlanan, bunu aşmak için
yeni yollar arayan e-ticaret
siteleri de sosyal ticaretin
önemini keşfetmeye
başlıyor. Zayıf başlayan
ama gittikçe gücünü artıran
sosyal ticaret alışkanlığının
özellikle 2014’te artmaya
başladığı belirtiliyor.
fiyatlar, anlaşılır ürün bilgileri ve farklı
cihazlardan alışveriş yapabilmek olduğunu
söylüyor. Vergani, e-ticaret sitelerinin müşteri kayıplarının önünü bu yöntemler ile
kesebileceğini, ayrıca sosyal ticarete değer
verilmesi gerektiğini, inovatif sosyal ticaret
stratejilerinin farklılaşmada ve yeni müşteriler kazanmada oldukça önemli olacağını
da belirtiyor.
MARKALAR SOSYAL TİCARETİ
KEŞFEDİYOR
Bazı markaların Facebook mağazaları
açtıkları biliniyor. Ancak sosyal ticaretin f-ticaret (Facebook ticaret) kısmının
markalar tarafından şimdilik genel kabul
görmediği ifade ediliyor. Sosyal ticaretin
yalnızca f-ticaret olarak görülmemesi gerektiği belirtiliyor. Çünkü sadece Facebook
üzerinden satış yapılmıyor, sosyal medya
ile online ticaret de iç içe sürdürülüyor.
Kimileri f-ticaretin yaygınlaşacağını
savunurken kimileri de Facebook mağazalarının gereksiz olduğunu savunuyor.
Hunch’ın CEO’su Chris Dickson Twitter’da Facebook’u “Starbucks gibi herkesin
takıldığı, fakat kimsenin birşey almadığı
bir yer” olarak tanımlamıştı. Mark Zuckerberg ise sosyal ticareti geleceğin ticareti
olarak yorumluyor.
PwC’nin açıkladığı veriler sosyal
ticaretin giderek
yaygınlaştığını
gösteriyor. PwC’nin
küresel perakende
araştırmasına göre
sosyal medyadaki etkileşim, kullanıcıların yüzde 62’sini
daha fazla alışverişe yönlendiriyor. Bu oran
sosyal medyayı dünyada en fazla kullanan
ülkelerden biri olan Türkiye’de yüzde 78’e
kadar yükseliyor. Instagram’ın dünyada 300
milyon, Türkiye’de ise 3 milyon aktif kullanıcısı bulunuyor. Dünya genelinde 110 milyon
kişinin, Türkiye’de ise yaklaşık 100 bin
kişinin Instagram üzerinden alışveriş yaptığı
tahmin ediliyor. Aslında fotoğraf paylaşımı
için oluşturulan bu sosyal ortam hem küçük
girişimcilerin, hem de büyük markaların
ilgi odağı haline geliyor. Instagram, son
dönemde büyük markalar tarafından bir
doğrudan satış kanalı olarak kullanılmaya
başlasa da, bu mecranın e-ticaret amaçlı
kullanımının daha çok kurumsal olmayan
küçük girişimciler arasında yaygın olduğu
görülüyor. Instagram’ın, büyük markalar ve
kurumsal yapılar için bugünkü haliyle ancak
destekleyici bir mecra olarak görülebileceği belirtiliyor. Çünkü şu anda Instagram
doğrudan bir satış linki veya doğrudan bir
ödeme linki içermiyor. Ancak bu konuda,
yani Instagram’da gördüğünüz ürünleri satın
almanızı kolaylaştıracak çeşitli uygulamalar
mevcut ve yenileri de geliştirilmeye devam
ediyor. Kısa bir süre sonra Instagram’ın
etkili bir ticaret kanalı haline geleceğinin altı
çiziliyor.
BAŞARILI SOSYAL TİCARET ÖRNEKLERİ
Sosyal ticaretin başarılı örnekleri de bulunuyor. Bunlardan en önemlisi TheFancy.
Thefancy, Pinterest gibi bir site olarak hayatına başladı. Şu anda markalar ve kullanıcılar
fancy’ledikleri ürünleri satın alabiliyor. Bu ya
direkt fancy üzerinden bulunan mağazalarla
ya da web sitesine yönlendirilerek oluyor.
Fancy’de takip edilen markaların kişiye
özel indirimleri olabiliyor. Bir diğer örnek
ise Fantasy Shopper. Bu sitede kullanıcılar
küçük görevleri yerine getirdikçe sanal
poundlar kazanıyor ve alışveriş yapma hakkı
kazanıyor. Markalar ürünlerini böylece Fantasy Shopper aracılığıyla tanıtabiliyor. Site;
oyunlaştırma, müşteri deneyimi ve e-ticareti
bir arada sunuyor.
49
KAPAK
YENİ DÜNYADA
ŞEHİRLER
AKILLANIYOR!
Şehirler, metropol hayatının getirdiği ihtiyaçlara
akılcı çözümler üretmek için ‘akıllı şehir’
uygulamalarına yöneliyor. Dünya geneline
bakıldığında da şehirlerde giderek artan bir
sayıda ‘akıllı şehir’ konseptinin benimsendiği
görülüyor. Türkiye’de ise ‘sürdürülebilir şehir’
olarak nitelendirilen İstanbul akıllı şehir olma
yolunda hızla ilerliyor.
ijitalleşme, yaşamın her alanında
etkisini artırarak hissettiriyor.
Geleceğin dünyasının dijital
altyapılar üzerine kurulacağı
ve geleceği dijitalleşmenin
şekillendireceği belirtiliyor.
KOBİ’lerin verimliliğini
artırmanın, genç ve kadın
istihdamını artırmanın,
akıllı şehir ve evlerin yaygınlaşmasının anahtarının, dijital
altyapıların ve dijitalleşmenin yaygınlaşmasında yattığına dikkat çekiliyor. Hızlı nüfus artışına bağlı
olarak şehirlerde ortaya çıkan enerji, ulaşım, güvenlik gibi birçok
problemin çözümü teknoloji ve çevreci çözümlerden geçiyor.
Teknoloji kent kavramını yeniden tanımlıyor. Enerji, bina, ulaşım,
teknoloji, sağlık, altyapı ve yönetişim alanlarında bilgi ve iletişim
teknolojilerinin kullanılması ile oluşturulan akıllı çözümlerin
hayata geçirildiği ve bu akıllı çözümleri benimseyerek hayatlarına dahil eden insanların yaşadığı kentler ‘akıllı şehirler’ olarak
nitelendiriliyor. Akıllı şehir tanımının yanı sıra bilişim kentleri ve
sayısal kentler tanımları da kullanılıyor.
VERİ ANALİZİ AKILLI ŞEHİRLERİ GÜÇLENDİRECEK
Amsterdam Ekonomi Kurulu Kıdemli Müdürü olan Van Der Lans,
tüm Avrupa’nın üzerinde durduğu en önemli başlıklardan biri
olan veritabanı teknolojilerinin kentsel sürdürülebilirlikle birleştirilmesi konusunda çok önemli adımlar attıklarını belirtiyor ve “Sü50 | TECHSTAR | OCAK-ŞUBAT
Kentlerdeki tüm sistemlerin
tek bir ağda toplanmasına
imkan sağlayan akıllı şehirlerin
planlamada önemli çözümler
sağlayacağı belirtiliyor.
rücülere nereye park edebilecekleri
konusunda bilgi sağlayabilseydik hiç
de fena olmazdı” diyor. Bu sorundan
yola çıkarak Amsterdam yerel yönetimiyle yakından çalışan bir navigasyon
teknolojileri şirketi kurarak park
alanı sorununa yenilikçi bir çözüm
getirilmesi amaçlanmış. Navigasyon
cihazı aracılığıyla Amsterdam’daki sürücüler, bulundukları alana en yakın
park yeri önerilerini gerçek zamanlı
olarak alarak, bir yandan zamanlarından tasarruf ederken diğer taraftan
da karbon emisyonunu ve trafik yoğunluğunu da en aza indiriyorlar. Bu
sistem ‘veri’ler açılarak yapılıyor.
Amsterdam’ın daha şimdiden binlerce veri kümesine
sahip olduğu ve bu verilerin
diğer sistemler tarafından da
kullanılabilmesi gerektiği belirtiliyor.
Amsterdam’da belediyeye ait ‘tarayıcı
araçlar’ gün boyu şehirde dolaşıp park
halindeki araçların plakalarını alıyor,
gereken park ücretlerini işliyor ve bununla birlikte otoparklardaki toplam
kayıtlı araç sayılarını ve sürücülerin
araçlarını park edip şehir merkezine otobüslerle gidip
döndüğü bir sistem olan
Park&Ride kullanımına
ait veriyi de sistemde
tutuyor. Bu veri setleri
içine gömülmüş olan
park etme alanları bilgileri sayesinde geleceğe yönelik mekansal park yeri uygunluk
oranlarının tahmini de gerçekleştirilebiliyor.
Dünya nüfusunun büyük çoğunluğunun
kentlerde yaşadığı günümüzde, her gün
biraz daha kalabalıklaşan şehirlerde ortaya
çıkan sorunlar gelişen teknolojiyle aşılmaya
çalışılıyor. Son yıllarda adından sıkça söz
edilen akıllı şehirler insanların hayatlarında
büyük kolaylıklar sağlıyor. Kentlerdeki tüm
sistemlerin tek bir ağda toplanmasına imkan
sağlayan akıllı şehirlerin planlamada önemli
çözümler sağlayacağı belirtiliyor. Örneğin
şehir aydınlatmasını daha verimli hale getirmek için veri toplayan ve bu verileri analiz
edebilen sistemler kentin hangi bölgelerinde
aydınlatmaya ihtiyaç duyulduğunu belirleyerek anlık çözümler sunabilecek. Açık veri
kullanımının ulaşım alanında olduğu gibi
kentsel enerji alanında da sürdürülebilirlik
açısından büyük potansiyeli olduğu düşünülüyor. Akıllı sayaçlardan gelen bilgilerin
tüketici isteklerini karşılamak konusunda
elektrik dağıtıcılarına büyük fayda sağlayacağı belirtiliyor. Öte yandan akıllı şebekelerin tarihi değere sahip şehirlerde kurulmasının kolay olmadığı da ifade ediliyor.
ŞEHİRLER AKILLANIYOR,
ULAŞIM YARIŞI HIZLANIYOR
Dünya metropollerinin ‘Akıllı ve Güvenli
Şehirler’ konseptiyle sunmaya hazırlandığı
hizmetlerin başında akıllı ulaşım geliyor.
Şehirler kalabalıklaştıkça kent içi ulaşımın,
daha akıllı ve ihtiyaca yönelik planlanması
öncelik kazanıyor. Belediyelerin sunduğu en
önemli hizmetlerden biri olan toplu ulaşım
kabuk değiştirmeye hazırlanıyor. Geçen yıl
Londra’nın tamamen temassız teknolojiye
geçen ulaşım sistemi, ulaştığı başarının
ardından, dünya metropollerinin ilgi odağı
oldu ve akıllı ulaşım çözümlerini hayata geçirmek isteyen şehirleri cesaretlendirdi. İngiltere’deki araştırmalar, ulaşımda temassız
ödemeye alışan kullanıcıların bu kolaylığı
diğer harcamalarında da tercih etmeye başladığını gösteriyor. Ülkede 2014’te temassız
kartlarla yapılan harcamaların yaklaşık 2.5
kat artarak 2.232 milyar Sterlin gibi rekor
bir seviyeye ulaştığı açıklandı. Günümüzde
yaklaşık 100 Avrupa şehri ulaşımda akıllı
kart kullanıyor. Bu uygulamaların hepsi
büyük birer başarı hikayesine dönüşmüş
durumda. Akıllı ulaşım teknolojilerinin
arkasında dinamik ücret hesaplamaları,
bunların arka planda yönetimi ve bankacılık
sistemi ile entegrasyonu, ulaşım operatör51
KAPAK
lerinin kendi ücret toplama sistemi gibi
ayrıntılar yatıyor. Akıllı ulaşım çözümlerinin ulaşım operatörleri ve kent sakinleri için birçok avantajı bulunuyor. Sistem,
ulaşımı daha kullanılışlı ve avantajlı hale
getiriyor. Yolcu, bilet ve kontör satan
bir nokta aramak yerine banka kartını
kullanarak ulaşım hizmetini alabiliyor.
Bilet satışı ve bundan kaynaklı kuyruklara akıllı ulaşım son verirken, asıl işleri
kart basmak olmayan ulaşım operatörü
şirketlerin de kendi uzmanlık alanlarına yönelmelerine fırsat tanıyor. Diğer
yandan kart basım ve dağıtım süreçlerini
yöneten kent yönetimine maliyet tasarrufu sağlamanın yanı sıra fiyatı yüksek
olan bilet ya da kontör satan makinelere
de gerek kalmıyor.
Sürdürülebilirliği destekleyen ve Wi-Fi
ağları ile fiber optik altyapıların gücünü
vatandaşlar ile işletmelerin günlük
hayatlarına sokan akıllı şehirlerde büyük
bir artış gözlemleniyor. Akıllı şehirlerin,
vatandaşlara sunulan hizmetleri geliştirmek, enerji kullanımını daha verimli
yönetmek ve trafik, araç parkı gibi
günlük problemleri çözmek için büyük
bir fırsat olduğu belirtiliyor. Öte yandan
Türkiye’deki şehirlerin de akıllı şehir
planlamasını hayata geçirme konusunda
artan bir baskıyla karşı karşıya olduğu
söyleniyor. Şeylerin İnterneti’nin şehirler
üzerindeki etkisi sadece teoride kalmıyor. Günümüzde hayata geçirilen akıllı
şehirlerin şimdiden su tüketimini yüzde
50 düşürdüğüne, enerji tasarrufunu
yüzde 30’a çıkardığına ve trafiği yüzde 30
azalttığına dikkat çekiliyor. Akıllı trafik
sistemlerinin akıllı şehirlerin öncelikli
şartı olduğu belirtiliyor. Günümüzde
şehir hayatının hızı ve artan nüfus, şehir
insanlarını yoğun trafikle baş başa bırakıyor. Bu da büyük bir zamanın trafikte
kaybolması anlamına geliyor. Üstelik
güvenlik açısından da trafik akışı büyük
önem taşıyor. Akıllı trafik sistemlerinin
daha az enerji tüketimi sayesinde doğal
kaynakların verimli bir şekilde kullanılmasını ve karbon salınımının azalmasını
sağlayarak yeşil bir gelecek sunduğu
ifade ediliyor. Ekonomistler, gelişen toplu taşıma, enerji tasarrufu yapan binalar
ve daha iyi çöp yönetimiyle şehirlerde
uygulanabilen akıllı büyüme modeliyle
2050 yılına kadar 22 trilyon Dolar’a yakın para tasarruf edilebileceğini öngörü52 | TECHSTAR | OCAK-ŞUBAT
Akıllı
şehirlerin,
vatandaşlara
sunulan
hizmetleri
geliştirmek,
enerji
kullanımını
daha verimli
yönetmek
ve trafik,
araç parkı
gibi günlük
problemleri
çözmek için
büyük bir
fırsat olduğu
belirtiliyor.
yor. Küresel Ekonomi ve İklim Komisyonu
yayınladığı raporda, bugün akıllı şehirlerin
ekonomik büyümeyi desteklerken, karbon
kirliliğinin en aza indirilmesi konusunda
daha iyi hayat kalitesi sunabileceği belirtiliyor. Rapor aynı zamanda, dünyanın büyük
şehirlerine 2020’ye kadar düşük karbon
stratejisi uygulamaları çağrısında bulunuyor.
DÜNYA ŞEHİRLERİ
GİDEREK AKILLANIYOR
Şehirler giderek akıllı teknolojilerle dönüşüyor. Akıllı şehirler, ulaşım, hizmetler ve
binalara ilişkin küresel mobil pazar 2012’de
22.8 milyar Dolar iken, 2020 itibariyle bu
rakamın 67.1 milyar Dolar’a yükseleceği
öngörülüyor. 2020 itibariyle akıllı binalardaki güvenlik sistemlerinin mobil operatörlerin toplam pazarının yüzde 52’sini
oluşturacağı belirtiliyor. Bunu yüzde 22 ile
akıllı sayaçlar ve yüzde 14 ile çevre ya da
kamu güvenlik uygulamaları takip ediyor.
Araştırmalar birçok şehrin akıllı şehir
uygulamalarını benimsediğini gösteriyor.
Bu şehirlerin yarısı Avrupa’da bulunuyor.
Şehirlerdeki akıllı şehir uygulamaları; biletleme uygulamaları, akıllı ulaşım ve trafik
bilgilendirme; akıllı sayaçlar, bina verimlilik
ve elektrikli araç şarj sistemleri; atık ve su
yönetimi, yol aydınlatması, açık veri ve
mobil uygulama geliştirme gibi unsurlardan
oluşuyor. Dünyadaki akıllı şehir örneklerine baktığımızda; New York ve Chicago’da
akıllı şehirleri yaratmak için iki temel proje
başlatıldı. Bu global girişimlerin sağlayacağı tasarrufun 2020’ye kadar 20 milyar
Dolar olacağı öngörülüyor. Akıllı şehirlerin
başında gelen Dubai’nin kontrol ve komuta
merkezine bakıldığında akıllı Cisco bağlantı
çözümlerinin konumlandırıldığı görülüyor.
Bu merkez şehir içerisinde bulunan farklı
sensörlerden verileri toplayarak uygulama
ve çözümler ile analiz ediyor. Ardından
ortaya çıkan analiz sonuçları şehir içerisinde
yaşayanların konforunu artırmak için kullanılıyor. Dubai dışında Amerika’da Kansas
City, Avustralya’da Adelaide, Almanya’da
Hamburg ve Hindistan’da Bangalore şehirleri verileri tek bir platformda toplayarak
analiz ediyor. Amsterdam ve Lochem’de
başlayacak olan Vehicle2Grid pilot prog-
ramı ile kullanıcılar elektrikli araçlarında
üretilen enerjiyi depolamak için bataryalar
kullanabilecek. Bu bataryalar, elektrikli
arabalarda anında kullanım için enerji
şebekesine transfer edilebilecek, daha sonra
kullanmak için depolanabilecek veya ev
araçlarında kullanılabilir olacak. İspanya, ilk
akıllı park sistemi olan Les Corts’u geliştirdi.
Bu sistem ile mobil uygulama ve sensörleri kullanarak uygun park yeri bulmak
için gerçek zamanlı bilgi sağlanıyor. Akıllı
şehir aydınlatmasının yapıldığı caddelerde
ihtiyaca göre akıllı aydınlatma kullanılacağından elektrik kullanım miktarının yüzde
30 oranında azaltılabileceği öngörülüyor.
Trafikte hareket halindeki araçların sayısını
gösteren haberleşme sistemi sayesinde de
trafik probleminin azaltılacağı öngörülüyor.
ABD’nin Kansas eyaletinde Sprint tarafından kablosuz network, Cisco tarafından ise
gelişmiş bir Nesnelerin İnterneti platformu
üzerine planlanan akıllı şehir projesi ile
vatandaş etkileşimi ön plana çıkarıldı ve
‘living lab’ tasarlandı. IBM, Siemens, Cisco
gibi teknoloji şirketleri uzun zamandır
trafik sorununu çözecek, çöpleri toplayacak
ve sokakları aydınlatacak yeni teknolojiler
geliştiriyor.
TÜRKİYE’DE AKILLI ÇÖZÜMLER
İstanbul’da İETT ulaşımda sunduğu akıllı
çözümlerle fark yaratıyor. İETT’nin akıllı
ulaşım sistemlerine yönelik birçok uygulaması bulunuyor. Aynı şekilde diğer büyükşehir belediyeleri de akıllı çözümler sunmaya
başladı. Bunun dışında ülke geneline bakıldığında da Tokat, Bolu, Niğde ve Şanlıurfa
gibi şehirlerde Milli Eğitim Bakanlığı Taşımalı Eğitim projesi kapsamında köyleri dolaşarak öğrencileri okullarına götürmek için
çalışan servis araçlarının takibi ve kontrolü
yapılıyor. Sistem sayesinde servis araçlarının
hızları ve duraklama yerleri kontrol edilerek
çocukların güvenli bir şekilde evden okula,
okuldan eve taşınmaları sağlanıyor. AKUT
Kişi Takip Sistemi sayesinde AKUT operasyona çıkan ekiplerini online olarak takip
ederek yönetiyor. Bu sayede ekiplerinin
güvenliğini sağlayarak, en seri operasyon
yönetimini yapıyor. Konya’da Süt Birlikleri
sistemi ile sütlerin köylerden ve çiftçilerden
ne zaman alındığı, ne zaman merkeze teslim
edildiği anlık ve geçmişe dönük olarak
takip ediliyor. Sıcaklık sensörleri aracılığı ile
sütlerin hangi sıcaklık değerlerinde taşındığı
da izleniyor. Bu sayede sütlerin sağlıklı ve
hijyenik koşullarda birliklere teslim edilmesi
sağlanıyor. Sistem sayesinde yüzde 30’a varan oranlarda hatalı taşımacılık koşulları ve
sürelerinden kaynaklı ürün kaybının önüne
geçildiği belirtiliyor. Samsun’da Tramvay
Takip Sistemi ile tramvayların hemzemin
geçitlere giriş - çıkış zamanları ve hızları
takip edilerek, şehir içi trafik akışı düzenleniyor. Bu sayede şehir içinde daha güvenli
ve akıcı bir trafik düzeni sağlanıyor. Sistem
sayesinde trafik güvenliği artırıldı.
İSTANBUL, AKILLI ŞEHİR OLMA
YOLUNDA İLERLİYOR
2025 yılına kadar dünya genelinde 26’dan
fazla akıllı şehir olacağı tahmin edilirken;
bu alanların çoğunda olmamakla birlikte
bazılarında akıllı çözümleri hayata geçiren
kentler ise akıllı şehir denilmese de ‘sürdürülebilir şehir’ (sustainable city) olarak adlandırılıyor. Türkiye’den de İstanbul, Bursa,
Ankara, Eskişehir, İzmir, Denizli, Antalya ve
Adana olmak üzere 8 il ‘sürdürülebilir şehir’
olarak listeleniyor. İnovasyon ve teknoloji
odaklı uygulamalarıyla Barselona’nın akıllı
şehre dönüşmesinde kritik rol üstlenen
Barselona Şehir Konseyi CIO’su Manuel
Sanroma, teknoloji ve inovasyonun, şehir
hizmetlerinde önemli bir iyileşme elde edilmesinin anahtarı olduğuna dikkat çekiyor.
Manuel Sanroma, “Hepimiz birbirimizden
farklıyız; yüzlerimiz, inançlarımız, alışkanlıklarımız farklı; fakat başımız ağrıdığında
aynı ilaç hepimize iyi geliyor. Şehirler de
insanlar gibi. Hepsi birbirinden farklı, fakat
her biri aynı anatomiye ve aynı sorunlara
sahip. Bu noktada bilgi ve deneyimlerimizi paylaşmamız gerekiyor. Barselona’nın
akıllı şehir stratejisinin temelinde insan var.
Hedef, daha verimli, daha sürdürülebilir ve
daha üretken bir topluma ulaşmak ve daha
yüksek bir hayat kalitesi yaratmak. Bilgi
ve İletişim Teknolojileri (BİT) sayesinde
şehir hizmetleri çok farklı alanlarda şehir
sakinlerinin tamamına ulaştırılıyor” diyor
ve ekliyor: “Barselona Akıllı Şehir Modeli
kapsamında 11 alanda akıllı şehir uygulamaları gerçekleştiriliyor. Bunlar; çevre, BİT,
mobilite, su, enerji, atık, doğa, yapı sektörü,
kamusal ve özel alan, açık devlet, bilgi akışı
ve hizmetler. Barselona’nın şu anda yürüttüğü 22 büyük program var. Bu kapsamda
11 farklı alana yönelik 120 farklı proje
yürütülüyor. Bu projeler, akıllı aydınlatma,
akıllı otopark sistemleri, akıllı su yönetimi,
akıllı atık yönetimi gibi alanları kapsıyor.
Barselona’nın fiber optik ağ uzunluğu 500
kilometreye ulaşıyor. Fiber optik ağın geliş-
tirilmesi, 30 sene önce, iki belediye binası
ile başladı.” Barselona’nın İstanbul’a yol
gösterici niteliklere sahip olduğunun altı
çizilerek, teknolojinin ve şehrin birbirini
tamamlaması gerektiği belirtiliyor.
LED TEKNOLOJİSİ AKILLI ŞEHİRLERİN
GELECEĞİNİ AYDINLATACAK
Geçtiğimiz günlerde düzenlenen GE Türkiye İnovasyon Merkezi’nde gerçekleştirilen ‘Akıllı Şehirlerin Geleceği’ etkinliğinde,
akıllı şehirlere yönelik dijital aydınlatma
yatırımlarının; toplumsal, ekonomik
kalkınma, enerji güvenliği ve altyapı dayanıklılığına yönelik yeni iş modellerinin
ve araştırma fırsatlarının ortaya çıkmasına
yardımcı olabileceğinin altı çizilmişti. LED
teknolojisi ile uzaktan operasyon imkanı, veri toplama ve benzeri amaçlar için
meteoroloji istasyonları ve internete bağlı
pozitif-enerji kurulumlarının bir parçası
olabilecek. Bu yüzden, enerji verimliliğine
sahip aydınlatma teknolojilerine yönelik yatırımlarla, şehirler daha akıllı hale
gelebilecekleri altyapıları oluşturuyor. 2020
itibariyle sokak aydınlatma lambalarının
yüzde 75’ini dönüştürmeyi hedefleyen
Türkiye’nin, Avrupa’da bu dönüşüme ilk
başlayan ülkeler arasında yer alacağına
dikkat çekiliyor. LED teknolojisinin Türkiye için enerji verimliliğinde çok büyük
bir fırsat sunduğu belirtilirken, enerji tasarrufu ve verimliliğinin Türkiye’nin enerji
stratejisindeki en önemli unsurlardan biri
olduğu ifade ediliyor. Yapılan araştırmalara
göre, LED dönüşümü Türkiye’ye yıllık 600
milyon liralık tasarruf sağlayacak. Endüstriyel İnternet, endüstriyel gelişimdeki
bir sonraki adıma olanak tanıyor. LED
altyapısının şehirlerdeki, evlerdeki ve iş
yerlerindeki hayat kalitesinin yükselmesinde önemli roller üstleneceği belirtiliyor. Bu
anlamda örneğin; akıllı evlerdeki LED’ler
akıllı telefonlarla yapılacak olan tek bir
dokunuşla dünyanın herhangi bir yerinden
aydınlatmaların kontrol edilmesine ve
gözlenmesine olanak tanıyacak. Binalarda
ve işyerlerinde, perakende ortamlarına
yönelik akıllı çözümlerin bir parçası olarak
LED’ler, interaktif bir alışveriş deneyimi
sunmak üzere Endüstriyel İnternet ile birlikte çalışacak. Şehirlerde ise LED’ler, taşıt
park optimizasyonundan, çevre gözlemine
kadar şehirlerin zorlu altyapı sorunlarını
çözebilecek.
53
SANAYİCİ
TÜRK SANAYİSİNİN 51 YAŞINDAKİ DEVİ OTOKAR’IN
GENEL MÜDÜRÜ SERDAR GÖRGÜÇ: “SANAYİ YENİ
TEKNOLOJİLERE SEYİRCİ KALMIYOR”
T
ürk sanayisinin gelişiminde teknolojinin
oynadığı öncü rolü
TECHSTAR için değerlendiren Otokar Genel
Müdürü Serdar Görgüç,
sanayinin 20 yıldaki gelişimine bakıldığında
teknolojinin önemine değinerek, “Teknolojinin de büyük desteği sayesinde birçok alanda
heyecan verici gelişmelere tanıklık ettik.
Gerek donanım, gerek yazılım gerekse yeni
teknolojiler sayesinde önümüzdeki yıllarda da
heyecan verici yeni gelişmelere tanıklık etmeye
devam edeceğiz. Teknoloji günlük hayatımızın her alanına dokunduğu gibi sanayide de
büyük farklılıklar yaratıyor. Otokar olarak
faaliyet gösterdiğimiz otomotiv ve savunma
sanayisinde araç tasarımı, araştırma, geliştirme
ve üretim alanında gelişen yeni teknolojiler
sayesinde kullanıcılarımızın ihtiyaçlarına en
uygun çözümleri daha kısa sürelerde sunma
imkanına kavuşuyoruz. Gelişen teknolojiler
satış sonrası hizmetlerde de fark yaratmamızı
sağlıyor” açıklamasını yaptı.
Türkiye’de sanayi kuruluşları bilişim
teknolojilerini nasıl kullanıyor? Sizce kullanım
oranı yeterli mi? Sanayide teknolojiyi en çok
hangi sektörler kullanıyor?
“Ulaşmak istediğimiz hedeflerin, sıçramaların temelinde teknoloji
yatıyor. Bilgi ve iletişim teknolojileri toplumsal yaşamımızı
doğrudan şekillendirdiği gibi, tüm sektörlerin büyümesinde önemli
bir kaldıraç görevi üstleniyor. Bildiğiniz üzere inovasyon ülkelerde
ve sektörlerde verimlilikle karlılığı artıran, yeni pazarların
kapılarını aralayan, mevcut pazarların büyütülmesini sağlayan
hayli önemli bir rekabet aracı. Bu rekabet ortamında Türkiye olarak
‘Ben de varım’ diyen şirketlerin uluslararası arenada çok önemli
çalışmalara imza attığını gözlemliyoruz.”
Teknolojinin ulaştığı ve dokunduğu noktalara
baktığımızda günümüzde milyonlarca makine
birbiriyle iletişim halinde. Yakın gelecekte bu
rakam yüz milyarlarla ifade edilecek. Bilgiye
erişim ihtiyacının her geçen gün arttığı günümüzde kurumların bu teknolojik gelişmeden
faydalanmamaları, iş yapma biçimlerini
değiştirmemeleri bizi ülke olarak yerimizde
saydırır. Sadece Türkiye değil, dünyadaki
son 30 yılı incelediğimizde tüm sektörlerde
yenilik üzerine odaklanıldığını gördük. Bu
kavram üzerine çalışmalarımızın omurgalarını oluşturduk. Türkiye’de üretim odaklı olan
tüm sektörlerde artık araştırma geliştirme
alanında önemli yatırımlar, kullanımlar söz
konusu. Otokar’ın vizyonunda yer alan “kendi
teknolojisini geliştirme” kavramı her geçen
gün daha çok önem kazanıyor. Teknolojiye
Ülke olarak 10 yıl öncesine
göre Ar-Ge harcamalarımız
3,5 kat arttı ve 13,5 milyar dolar
seviyesine ulaştık. Önümüzdeki
önemli hedeflerimize
ulaşmamız için hız kesmeden
çalışmalarımızı sürdürürsek,
genç nesillerimiz sayesinde
dönüşümümüzü tamamlayıp,
dünyanın ilk 10 ekonomisi
arasında yerimizi alabiliriz.
sahip ve hakim olan şirketler müşterilerinin beklentilerine en uygun çözümleri daha hızlı ve etkin biçimde
sunuyor; sadece Türkiye’de değil dünyada rekabetçi
ürünler ve hizmetler ortaya koyuyorlar. Otokar’ın
faaliyet gösterdiği savunma sanayi dünyada her zaman
yeni teknolojilerin ilk kez kullanıldığı bir sektördür.
Savunma sanayisinde geliştirilen pek çok yenilikten
farklı sektörlerde faydalanılıyor. İnternet bunun en
güzel örneklerinden bir tanesidir. Biz de savunma
sanayisinde de faaliyet gösteren bir şirket olarak yeni
teknolojiler geliştirme ve bunların yaygınlaştırılması
konusunda çalışmalar yürütüyoruz.
Teknolojik gelişim ile birlikte yeni iş modelleri de
ortaya çıkıyor. Teknolojideki bu
değişim ve dönüşümler gelecekte
sanayiyi nasıl dönüştürecek?
Ülke olarak önemli hedeflerimiz var. Dünyanın ilk
10 ekonomisi arasında yer almak, 500 milyar Dolar
ihracat hacmine ulaşmak, üretimde bölgesel merkez
olmak gibi. Geleceğimizi ilmek ilmek tasarladığımız
bugünlerde çok önemli makro ve mikro planlar yürütülüyor. Ulaşmak istediğimiz hedeflerin, sıçramaların
temelinde ise teknoloji yatıyor. Bilgi ve iletişim teknolojileri toplumsal yaşamımızı doğrudan şekillendirdiği gibi, tüm sektörlerin büyümesinde önemli bir
kaldıraç görevi üstleniyor. Bildiğiniz üzere inovasyon
ülkelerde ve sektörlerde verimlilikle karlılığı artıran,
yeni pazarların kapılarını aralayan, mevcut pazarların
büyütülmesini sağlayan hayli önemli bir rekabet aracı.
Bu rekabet ortamında Türkiye olarak ‘Ben de varım’
diyen şirketlerin uluslararası arenada çok önemli
çalışmalara imza attığını gözlemliyoruz. Dolayısıyla
sanayimiz yeni teknolojilere seyirci kalmıyor. Yine 10
yıl öncesine göre günümüzü kıyaslamak istiyorum.
Ar-Ge, inovasyon, yenilik tüm şirketlerin; toplumun
gündeminde. Türkiye’nin bir ucundan diğer bir ucuna
bu kavramların hayat bulduğu bir dönemdeyiz. Tüm
şirketlerin, iş insanlarının ana gündemi inovasyon, ArGe ve yetenek geliştirme. Artık geleneksel iş modeline
bağlı kalmadan, bilgi ekonomisinin dinamikleri ile
hareket etmeye başladık. Ülke olarak 10 yıl
öncesine göre Ar-Ge harcamalarımız 3,5 kat
arttı ve 13,5 milyar Dolar seviyesine ulaştık.
Önümüzdeki önemli hedeflerimize ulaşmamız
için hız kesmeden çalışmalarımızı sürdürürsek, genç nesillerimiz sayesinde dönüşümümüzü tamamlayıp, dünyanın ilk 10 ekonomisi
arasında yerimizi alabiliriz.
Otokar, ilk prototipi 2012 yılında üretilen Milli
Tank projesini yürütüyor. Bu gibi projeler ArGe kültürünün gelişimine nasıl katkı sağlıyor?
Otokar, kurulduğu 1963 yılından bugüne
kendi teknolojisini geliştirerek, ürünlerinde
yerli marka ve milli kimlik özelliğini korumayı başarabilen ender kurumlardan biri
oldu. Türkiye’de 1980 yılında ilk bilgisayar
destekli tasarım uygulamasını hayata geçiren
şirket olarak Ar-Ge’ye büyük önem veriyoruz.
Türkiye’nin ilk şehirlerarası otobüs üretimi,
Türkiye’nin ilk taktik tekerlekli zırhlı aracı, ilk
zırhlı araç ihracatı, ilk özgün 8x8 muharebe
aracı üretimi, Türkiye’nin ilk elektrikli otobüsü
gibi pek çok farklı yeniliğe imza attık. Ciromuzun yüzde 91’ini kendi Ar-Ge faaliyetleri
doğrultusunda tasarımını ve üretimini yaptığı
özgün ürünlerden elde eden bir şirketiz. Bu
anlamda yine ciromuzun yaklaşık yüzde 4’ünü
Ar-Ge çalışmalarımıza ayırıyoruz. Bildiğiniz
üzere savunma sanayisi, ülke ekonomilerinin
aslında bir aynası niteliğini taşıyor. Türkiye
özellikle son yıllarda bu yolda çok önemli
adımlar atarak, birbirinden değerli projelerle
hızlı bir yol kat etti. Milli tank projesi Altay,
söz konusu projelerin çok önemli bir halkası,
kara sistemlerinin en büyük projesi. Otokar’ın
ana yükleniciliğindeki milli tankımız Altay,
mühendisliğinden teknolojisine, tasarımından
prototip imalatına kadar her aşamasında imzamızı taşıyor, bu anlamıyla önemli bir gurur
kaynağımız. Otokar’ın ana yüklenicisi olduğu
Altay Ana Muharebe Tankı projesinde, “Konsept
Tasarım”, “Detaylı Tasarım” ve “Prototip Geliştirme ve Kalifikasyon” olmak üzere üç aşamadan
oluşan Dönem I, 2009 yılında başlamıştı. Başarıyla tamamlanan ilk iki aşamanın ardından dört
adet prototip üretildi. Proje planına uygun olarak
bu prototipler hareket kabiliyeti, dayanıklılık ve
ateş gücü gibi kalifikasyon testlerine tabi tutuluyor. Ana yüklenici olarak, bu süreçte büyük bir
deneyime imza attık. Tüm alt yüklenicilerimizle
birlikte, testlerin hemen ardından seri üretime
geçebilmek üzere hazırlıklarımızı sürdürüyoruz.
Günümüzde ana muharebe tanklarının kara sistemleri arasında, en karmaşık platformlar olduğu
düşünüldüğünde, dünyada sadece birkaç ülkenin
ana muharebe tankı tasarım ve üretim yeteneğine
sahip olması kolaylıkla anlaşılabiliyor. Öncelikle
Türkiye’nin bu yeteneğe sahip olması, savunma
sanayisinde söz sahibi ülkeler arasında yer alması
bakımından büyük önem arz ediyor. Bu proje
Türkiye’ye teknolojik ve teknik açıdan da birçok
kazanım sağlayacak. Altay’ın, yetiştirdiği işgücü
ve yarattığı teknik birikim ve edilinilen teknik
bilgiler ile savunma sanayimizin kara platformları
alanındaki tasarım, geliştirme ve üretim potansiyeline büyük bir ivme getireceğine inanıyorum.
Yakın gelecekte ilk milli tanklarımız ordudaki
yerlerini almaya başladığında Türkiye, hem tüm
tasarım ve fikri mülkiyet haklarına sahip olacağı
modern bir tanka kavuşacak, hem de yurtdışına
teknolojik bağımlılığın azaltılması konusunda dev
bir adım atmış olacak. Bu proje sayesinde başta
Otokar olmak üzere, yerli savunma sanayi şirketlerinde, paletli platform ve alt sistem tasarımında
en yeni teknolojilerin kullanım ve entegrasyonunu bilen yetişmiş bir insan gücü ve alt yapı Türk
savunma sanayisine kazandırılmış olacak. Böylece
geleceğin muharebe sahasında kullanılacak zırhlı
araçların tasarımı da rahatlıkla yurt içinde
gerçekleştirilebilecek.
Türk sanayicisi Ar-Ge yatırımlarına ne kadar
önem veriyor? Ar-Ge birimleriyle özel sektörsanayi kuruluşları arasındaki ilişkiler Türkiye’de
yeteri kadar kuvvetli mi?
Son yıllarda ülkemizde, kamu ve özel sektör ArGe harcamalarında önemli artışlar yaşandı. Bu
gelişmeleri hep birlikte memnuniyetle izliyoruz ve
gurur duyuyoruz. Özel ve kamu alımlarında Türk
Malı’na öncelik verilmesi ‘Artık küresel şirketlerimiz var’ diyebilmemizi sağlayacak. Bizden çok
önce bu yolculuğa çıkmış olan ülkelere yetişmek,
bütçeleri ile birçok devlet bütçesini aşan dünya
devi markaları yakalamak için Ar-Ge desteklerine, yatırımlarına hız vermeliyiz.
55
MELEK YATIRIMCI
IstanbulStartupAngels’ın
yönetici ortağı
Emre Özbek:
“MELEK YATIRIMCI E-TİCARET
VE MOBİLE YATIRIM
YAPIYOR.”
IstanbulStartupAngels’ın yönetici ortağı olmasının
yanı sıra birçok girişimi de destekleyen Emre Özbek,
organizasyonların katma değerlerini artırarak
büyümelerine destek olmaktan büyük haz duyuyor.
Girişimciler için fikir geliştirme, iş modeli kurgulama,
stratejik planlama, iş geliştirme ve kurumsallaşma
konularında mentörlük yapan Emre Özbek, melek
yatırımcı olarak da hem girişimcilere kaynak ayırıyor
hem de yatırımcılarla buluşmalarına hazırlanmaları
için destek oluyor. IstanbulStartupAngels’ın
Türkiye’de yatırımcı ekosisteminin gelişmesi ve yeni
yatırımcıların oluşmasına da katkı sağladığını belirten
Özbek, Istanbul StartupAngels’ın melek yatırım
ağına yapılan başvurulara bakıldığında veri analizi,
sağlık, tarım, finans, çevre ve turizm gibi sektörlerin
teknolojik çözümlerle buluştuğu girişimlerin sayısının
giderek arttığını söylüyor.
Melek yatırımcıyı nasıl tanımlarsınız?
Melek yatırımcı olmak için sizce
en önemli kriterler neler?
Girişim faaliyeti en temelinde iş fikri ve
iş fikrinin hayata geçirilmesi için gerekli
finansmanın sağlanması ile bütünlük kazanır.
Başlangıç aşamasında girişimci için yakın
çevre ve kamu kaynakları dışında en önemli
finansman yöntemi “melek yatırımcılık”tır.
Melek yatırımcılık; erken aşamada olan yüksek risk ve yüksek büyüme potansiyeli içeren
girişimcilere yapılan yatırımı ifade ediyor.
Girişime, yaptığı yatırım miktarı karşılığında hisse almakla beraber bireysel destek
sunuluyor. Bu destek maddi olduğu kadar
melek yatırımcının kişisel katkısı şeklinde de
oluyor. Uzmanı olduğu konudaki tecrübe ve
deneyimi ile kişisel ve iş dünyasındaki çevresi ile de melek yatırımcılar projelere katkı
sağlıyor. Burada girişimcilerin dikkat etmesi
gereken husus, işlerine ortak olacak bu melek
yatırımcıların sadece maddi desteklerine bakmamaları ve kişisel katkılarını da değerlendirmeleri olacaktır.Melek yatırımcı ilgisi ve
bilgisi olan konularda faaliyet gösteren ya da
fikir ile gelen projelere yatırım yaparken bir
portföy oluşturmaya ve sonra da bu portföyü
yönetmeye çalışır. Dolayısıyla birden fazla
projeye yatırım yapacak melek yatırımcı, bu
projelerin konusu, bulunduğu aşama ve içerdiği riskleri göz önünde tutarak portföyünü
çeşitlendirir. Melek yatırımcılar için önerilen
portföy büyüklüğü 10-15 projedir. 25’ten fazla yatırım yapan melek yatırımcılara “süper
melek” tanımlaması yapılıyor.
Melek yatırımcılar bir projeye destek
verirken nelere dikkat ediyor? Girişimcilerde
aradığı şartlar neler oluyor?
Melek yatırımcı yatırım kararını hem kendi
yatırım ve portföy stratejisine hem de karşısına çıkacak projelerin ve ekiplerin özelliklerine göre değerlendirir. Bu aşamada melek
yatırımcı temelde iki soruya cevap arar; “bu
iş yatırım yapılacak bir iş mi?” ve “bu ekip
yatırım yapılacak bir ekip mi?” Bu soruların
arkasında tabii ki birçok konu başlığı ve
değerlendirme kriteri bulunuyor. Melek
yatırımcı özünde yatırımcı olduğu için
yatıracağı miktara karşılık bir getiri bekler.
Bunun yanında ise kendi bilgi birikimi, tecrübesi ve çevresini de bu proje için seferber
edeceğinden bunu yapmak isteyeceği ve
buna kıymet vereceklerini düşündüğü bir
ekibi de arıyor aynı zamanda.
MELEK YATIRIMCILAR ORTAK YATIRIM
KONUSUNDA İSTEKLİ OLMALI
Melek yatırımcılar girişimcilere maddi
desteğin yanında ne tür destek ve
faydalar sağlıyor?
Melek yatırımcılık bireysel bir yatırım faaliyeti olmasının yanında melek yatırım alanın
genelde bireylerin yatırım için ayırdıkları
miktarlara karşılık projelerin ihtiyacı olan
ve anlamlı katkı sağlayacak miktarlar daha
yüksek olduğu için diğer yatırımcılarla
birlikte hareket etmeleri kaçınılmazdır. Aynı
zamanda bilgi, tecrübe ve çevre şeklindeki
katkıları da bir araya geldiği zaman daha da
zenginleştiğinin de farkındalar. Dolayısıyla,
ortak yatırım konusunda portföy mantığı
ile de örtüşecek şekilde istekli olmaları
gerekiyor. Benzer şekilde Türkiye’de son
zamanlarda melek yatırım ağları arasında ve
hatta melek yatırım ağları ile risk sermayesi
fonlarının da bir arada veya koordineli yatırımlar yapmaya başladıklarını görüyoruz.
Girişimlere yatırım yapma kararını nasıl
veriyorsunuz? Daha çok hangi girişimlere
yatırım yapıyorsunuz?
Istanbul StartupAngels melek yatırım ağına
yapılan başvurularla ilgili istatistiklere
bakıldığında önceliği e-ticaret ve mobil
uygulama kategorisindeki girişimler alsa
da bunları yakından takip eden ve son
zamanlarda sayısı daha da artan kategoriler
veri analizi, sağlık, tarım, finans, çevre ve
turizm gibi sektörlerin teknolojik çözümlerle buluştuğu girişimler oldu.
YATIRIMCLAR TEKNOLOJİ
GİRİŞİMLERİNİ TERCİH EDİYOR
Melek yatırımcıların teknoloji firmalarına
olan ilgisi/nasıl? Devletin teknoloji
projelerine sağladığı desteği yeterli
buluyor musunuz?
Teknoloji girişimleri, başlangıç sermayesi
ihtiyacının nispeten düşük olması ve yapılması gereken faaliyetlerin de hızlı gerçekleşebilmesi sayesinde hem girişimciler
Istanbul StartupAngels melek yatırım ağına
yapılan başvurularla ilgili istatistiklere
bakıldığında önceliği e-ticaret ve mobil
uygulama kategorisindeki girişimler alsa da
bunları yakından takip eden ve son zamanlarda
sayısı daha da artan kategoriler veri analizi,
sağlık, tarım, finans, çevre ve turizm gibi
sektörlerin teknolojik çözümlerle buluştuğu
girişimler oldu.
hem de yatırımcılar tarafından öncelikli
olarak tercih ediliyor. Her iki grubun da
yaptıkları maddi ya da manevi yatırımların geri dönüşünü daha çabuk görmek
üzere yaptıkları bu tercih bu konudaki
girişimlerde bir artış gözlemlememizi
sağlıyor. Teknoloji projelerine devlet destekleri de özellikle başlangıç aşamasında
ihtiyaç duyulan çekirdek sermayeyi ve
bilgi birikimini giderek artan bir şekilde
karşılıyor. Buna devletin direkt kendi eli
ile verdiği hibe programlarının yanında
dolaylı olarak üniversiteler aracılığı ile
sağladıkları da dahil.
Kadın girişimcilerin ve onlara yönelik
desteklerin sayısını yeterli
buluyor musunuz?
Takip etmek gereken diğer bir gösterge
de kadın girişimcilerin sayısı. Özellikle
teknoloji girişimleri dendiğinde yazılımla
ilgili projeler gelse de son zamanlarda
özellikle biyoteknoloji ve tarım teknolojileri konusunda çalışmalar yapan
projelerde kadınların sayısında bir artış
görüyoruz. 2016 yılında Türkiye girişimcilik ekosisteminde daha sık göreceğimizi
öngördüğüm tematik dikeyler arasında da
yer alan kadın girişimcilere destek sadece
devlet ve bazı STK’ların desteği ile sınırlı
kalmıyor. Bazı yatırımcılar arasında sadece kadın girişimcilere yatırım yapma ya
da kadın girişimcilere mentörlük yapma
şeklinde uygulamalar da artıyor.
Şu ana kadar kaç farklı girişimi
desteklediniz? Toplamda ne kadarlık bir
yatırım yaptınız? 2016 yılında
yatırımlarınız nasıl olacak?
IstanbulStartupAngels; yüksek varlıklı
bireylerin network, bilgi ve sermayeleri
ile katkı sağlayabilecekleri, birikimlerine
uygun, potansiyeli yüksek girişimcilere
ulaşmasına destek olurken; Türkiye’de
yatırımcı ekosisteminin gelişmesi ve yeni
yatırımcıların oluşmasına da katkı sağlıyor. 2012 yılında faaliyetlerine başlayan
IstanbulStartupAngels yönetimdeki ortaklarının yanısıra 35 üye melek yatırımcısı,
40 mentörü ve iletişimde olduğu 250’den
fazla yatırımcı üye adayı ile güçlü bir melek yatırım ağı olarak Hazine Müsteşarlığı’nın akreditasyonu ile birlikte faaliyet
gösteriyor. IstanbulStartupAngels, şu ana
kadar binden fazla girişim ile başvuru
sonrası değerlendirme ve bilgi alma görüşmeleri gerçekleştirdi, bunlar arasından
80 tanesini düzenlediği yatırımcı-girişimci buluşmaları toplantılarında melek
yatırımcılarla bir araya getirdi. Bu süreç
sonucunda 6 girişim toplam 4.5 milyon
TL tutarında yatırım aldı. Yakın dönemde
de bu portföye iki yeni yatırım ekleneceğinin duyurusu gerçekleşecek.
Girişimcilere ve proje sahiplerine nasıl
tavsiyelerde bulunursunuz?
Bu gelişme sürecinde girişimcilere tavsiye olarak bir yandan kendi projelerini en
iyi şekilde kurgularken ve uygularken bir
yandan da ekosistemin gelişmesine kendi
katkılarını da yapmalarını söyleyebilirim.
Girişimcilik ekosisteminin tam ortasında
bulunan girişimciler, ancak kendilerine
sunulan tüm imkanlardan yararlanarak
kendilerinden beklenen büyük işleri hayata geçirecekler. Bizler de maddi manevi
tüm imkanlarımızla onları desteklemeye
devam edeceğiz.
57
KADIN GİRİŞİMCİ
TOBB Kadın Girişimciler
Kurulu İcra Kurulu Başkanı
Hatice Dinçbal Kal:
“MOBİL TEKNOLOJİSİNE
KADIN ELİ DEĞECEK!”
TOBB Kadın Girişimciler Kurulu’nun desteğiyle uygulanacak
“Mobil Çözümlerin Adresi: Kadın” projesi ile İstanbul’daki
kadınların mobil teknoloji sektöründe etkinliğinin artırılması
ve bu hizmetlerde etkin rol alması hedefleniyor. Proje hakkında
bilgi veren TOBB Kadın Girişimciler Kurulu İcra Kurulu Başkanı
Hatice Dinçbal Kal, kendi girişimcilik serüvenini de aktardı.
İstanbul Kalkınma Ajansı’ndan hibe almaya
hak kazanan ve sözleşmesi imzalanan Mobil
Çözümlerin Adresi: Kadın Projesi, kadınların mobil teknoloji sektöründe etkinliğinin artırılması yanında mobil teknolojiler
sektöründe istihdam edilen ve yenilikçi
iş fikrini hayata geçiren kadın sayısının
da çoğalmasını hedefliyor. TOBB Kadın
Girişimciler Kurulu’nun desteği ile uygulanacak olan projenin 2016 yılı Şubat ayında
başlaması öngörülüyor. Proje kapsamında
yaş sınırı olmaksızın, en az üniversite öğrencisi olan; mobil uygulama ve yazılımlara
ilgi duyan kadınlara eğitim verileceğini
söyleyen TOBB Kadın Girişimciler Kurulu
İcra Kurulu Başkanı Hatice Dinçbal Kal,
kendi girişimcilik serüvenini paylaşırken,
kadınların iş hayatındaki konumunu da
değerlendirdi.
kurulu üyeliğim bulunuyor. 1950 yılından
bugüne kadar faaliyet gösteren Baltaş bünyesindeki firmamız ithalat-ihracat, inşaat,
alüminyum, iplik dokuma alanlarında
faaliyet gösteriyor. Bana heyecan veren bir
diğer işim ise, 20 yaşın altında, girişimcilik
ruhu taşıyan gençleri ABD Silikon Vadisi’ne
götürüyorum. Bunun için Silikon Vadisi
Kulübü’nü kurdum. Girişimcilik ekosisteminde yer almaları, kendilerini geliştirmeleri ve fikirlerini hayata geçirmeleri için
destek oluyoruz. Silikon Vadisi’ndeki eğitim
programlarıyla tanınmış CEO, yatırımcı,
mühendisler ile buluşarak girişimcilik ekositemine dahil olmaları ve kendi aralarında
bir ağ oluşturmaları için çalışıyorum.
Hatice Dinçbal Kal, profesyonel iş
hayatına nasıl adım attı?
Peki iş yaşamınızda nasıl
zorluklarla karşılaştınız?
Meslek hayatına ilkokul öğretmeni olarak
başladım. Öğretmenlik yıllarımda çocukların, kendilerine verilen sevgi ve özen ile
nasıl şekillendiklerini yakinen gördüm.
Bu deneyim benim bundan sonraki iş
hayatımda da büyük rol oynadı. Öğretmenlik hayatından sonra, iletişim sektörüne
atıldım. Kısa süre sonra da telekomünikasyon alanında öncü bir firma olan Baltürk
Elektronik’te yönetici olarak görev aldım.
Ayrıca aile şirketimiz olan Baltaş’ta yönetim
KADINLAR YÖNETİMDE
DAHA FAZLA YER ALMALI
Kadınlar genellikle hizmet ve eğitim sektöründe yer alıyor. Diğer sektörlerin erkek
egemen sektörler olması nedeniyle, bizlerin
de buralarda yer alması güçleşiyor. Bunun
için kadının kendini ispatlaması bekleniyor. Ama erkek için aynı şey geçerli değil.
TBMM’de, Odalarda kadın meclis üyesi
sayısı oldukça az. Sadece Aile ve Sosyal
Politikalar Bakanı değil diğer bakanlıklarda
da kadın sayısı artmalıdır. Kadın sektör
temsilcileri ne kadar fazla olursa iş hayatın-
da kadınların sayısı o kadar artar. Buradan
hareketle yaptığımız çalışmalarda kadınların iş hayatına dahil olmaları, sektör temsilcisi olarak Oda/Borsalarda yer almaları için
çalışıyoruz. Kısacası yönetim kademesinde
ne kadar çok kadın olursa, kadınların sektörlere girişi o kadar fazla olur.
İş hayatında başarılı olmak için neler
yapmak gerekiyor?
Öncelikle ne istediğini bilmek, bunun
içinde çok çalışmak gerekiyor. İş hayatına
en alt basamaktan başlayarak ilerlemek ve
işin mutfağını öğrenmek önemli. Önümüze
çıkan her konu ile ilgili okumak, araştırmak ve bilgi sahibi olmak gerekiyor. Ne
kadar çok şey bilirsek başarı şansımız o
kadar yüksek olur.
KADINLAR KENDİ MOBİL
UYGULAMALARINI YAZACAK
Mobil Çözümlerin Adresi: Kadın Projesi
hayata geçiriliyor. Proje ile ilgili
bilgi verir misiniz?
Başvurularını almaya başladığımız proje ile
amacımız, kadınlarımızın kendi mobil uygulamalarını yazmalarıdır. Başlangıç ve ileri
düzeyde alacakları eğitim ile mobil uygulamalarını yazacaklar ve alacakları KOSGEB
Uygulamalı Girişimcilik Eğitimi ile girişimci olma yönünde adımlarını atmış olacaklar.
Ayrıca başarılı olacak 2 kadın girişimciye
Teknopark İstanbul’da yer verilecek.
Teknoloji artık erkek egemen bir alan gibi
görülmesin ve katma değeri yüksek olan
doymamış sektörlerde kadınları görmek
istiyoruz. Üniversite öğrencisinden, bir nedenle iş hayatından kopmuş olan kadınların
hepsini kucaklıyor bu proje. İş hayatına dahil etmeyi ve iş hayatından kopmuş kişileri
tekrar iş hayatına kazandırmayı hedefliyoruz. Bu projede alacakları eğitim ile proje
fikirlerinin uygulamalarını yazma imkanı
bulacaklar.
Mobil teknolojide neden kadınlar
hedef grubunda yer alıyor?
“Kadın sektör temsilcileri ne kadar fazla
olursa iş hayatında kadınların sayısı o
kadar artar. Buradan hareketle yaptığımız
çalışmalarda kadınların iş hayatına dahil
olmaları, sektör temsilcisi olarak Oda/
Borsalarda yer almaları için çalışıyoruz.
Kısacası yönetim kademesinde ne kadar çok
kadın olursa, kadınların sektörlere girişi o
kadar fazla olur.”
Projenin detayları ve katılım şartları
nelerdir? Böyle bir proje fikri
nasıl ortaya çıktı?
Projemizin konusu aslında bir önceki projemiz olan Teknoloji Melekleri Projesi’ne
başlarken belirlendi. Teknoloji Melekleri
mülakatına gelen birçok genç kızımızın
yazılıma yöneldiğini, kendi uygulamasını
yapmak istediğini gördük. Buradan yola
çıkarak bir sonraki projemizi “Mobil Çözümlerin Adresi: Kadın” adıyla başlattık.
Projeye en az üniversite öğrencisi, girişimci olmaya hevesli ve mobil uygulamaya ilgi
duyan tüm kadınlarımız başvuru yapabilir.
Koordinatör odamız olan İstanbul Ticaret
Odası kanalıyla internet üzerinde projemize başvuru yapabilirler.
“TEKNOLOJİ ERKEK EGEMEN
BİR ALAN GİBİ GÖRÜLMESİN”
Projenin global ölçekte
hedefleri nelerdir?
Kadın girişimcilerimizin faaliyet alanlarına genel olarak baktığımızda hizmet,
tarım, el sanatları, kafe-restoran işletmeciliği gibi sektörler olduğunu görüyoruz.
Kadın girişimcilerin yer aldığı alanlar
artık doyma noktasına gelmiş sektörler. Kadınlarımızı katma değeri yüksek
sektörlere yönlendirmeliyiz. Bizim
Teknoloji Melekleri projemizde de çıkış
noktamız bu olmuştu. Yeni projemiz
Mobil Çözümlerin Adresi: Kadın projesi
ile de aynı düşünce ile devam ediyoruz.
Aslında girişimciliğin kadını erkeği olmaz
diye düşünüyorum. TOBB İstanbul KGK
Başkanı ve Marmara Bölge temsilcisi olarak,
TOBB İl Kadın Girişimciler Kurulu Usul
Esaslarına bağlı çalışıyoruz. Buna göre,
amacımız daha fazla kadın girişimci kazanmak, kadınların istihdama katkı sağlaması
ve farkındalık yaratmak için çalışıyoruz.
Bu nedenle girişimciliğin kadın ayağı ile
ilgileniyorum.
KADINLAR İŞ FİKİRLERİNİ
TEKNOLOJİ İLE BİRLEŞTİRECEK
Proje kapsamında hangi eğitimler
verilecek? Verilen eğitimler iş hayatında
nasıl fayda sağlayacak?
Eğitimlerimiz şubat ayı içinde başlayacak.
Mobil uygulama yazma üzerine bir eğitim
olacak. Bu eğitim iki seviyeden oluşacak.
Hiç bilmeyenler için başlangıç olacak, bu
konuda bilgi sahibi olanlar ise ileri seviyede
başlayabilecek. Ayrıca, iş fikri olan, girişimci olmak isteyenlere KOSGEB Uygulamalı
Girişimcilik Eğitimi verilecek. Bu sayede
iş hayatına atılacak olan kadınlarımız
geliştirecekleri uygulamalarıyla, iş fikirlerini
teknoloji ile birleştirecek hem de KOSGEB
Uygulamalı Girişimcilik Eğitimleri ile iş
planı hazırlamayı öğrenecek. Böylece kadınlarımız iş hayatına katılmış olacak.
Son olarak kadın girişimciler için nasıl
tavsiyelerde bulunursunuz?
Ataerkil bir aile yapısına sahip olmamız
nedeniyle kadına düşen sorumluklar arasında aile ve çocuk bakımı önceliklidir. Bu
nedenle kadınların iş hayatına devam ederken çocuk ve aile işlerindeki sorumluluk da
beraberinde geliyor. Bu nedenle kadınlarımızın istihdama, iş hayatına katılımda
azimli olmalarını, asla pes etmemelerini ve
çok çalışmalarını tavsiye ediyorum.
59
MEVZUAT
TEKNOPARK’TA FAALİYETİN ZARARLA
SONUÇLANMASI HALİNDE VERGİ BEYANI
B
u makalemizde, Teknopark’ taki 4691
sayılı yasa kapsamındaki faaliyetin zararla
sonuçlanması halinde vergi beyanında
yapılması gereken özellikli durumu
açıklayacağız.
4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri
Kanununda girişimcilere sağlanan gelir ve
kurumlar vergisi istisnası aşağıdaki şekilde
düzenlenmiştir.
“Geçici Madde 2:
….. Bölgede faaliyet gösteren gelir
ve kurumlar vergisi mükelleflerinin,
münhasıran bu Bölgedeki yazılım ve AR-GE
faaliyetlerinden elde ettikleri kazançları
31/12/2023 tarihine kadar gelir ve kurumlar
vergisinden müstesnadır.”
Madde hükmünden de anlaşılacağı üzere
Bölgede faaliyet gösteren gelir ve kurumlar
vergisi mükelleflerinin, münhasıran bu
bölgedeki yazılım ve AR-GE faaliyetlerinden
elde ettikleri kazançları 31.12.2023 tarihine
kadar gelir ve kurumlar vergisinden
müstesnadır. 4691 sayılı Kanuna eklenen
geçici 2 nci maddede yer alan istisna, bir
kazanç istisnasıdır. Dolayısıyla, istisna
kapsamındaki faaliyetlerden elde edilen
hasılattan bu faaliyetler nedeniyle yüklenilen
gider ve maliyet unsurlarının düşülmesi
sonucu bulunacak kazancın tamamı istisna
olacaktır.
İstisna kazancın ve bu bağlamda gelir
veya kurumlar vergisi matrahının tespiti
açısından; istisna kapsamında olan
faaliyetler ile diğer faaliyetlere ilişkin
hasılat, maliyet ve gider unsurlarının ayrı
ayrı izlenmesi ve kayıtların da bu ayrımı
sağlayacak şekilde tutulması gerekmektedir.
Kazancı istisna kapsamında olacak
projelere ait giderlerin diğer faaliyetlerle
ilişkilendirilmesi, beyan edilecek matrahın
hatalı tespitine yol açacaktır.
Girişimcilerin Kanun uygulaması
kapsamındaki faaliyetleri dışındaki diğer
normal ticari işlemleri kapsamında elde
edecekleri gelirleri ile olağandışı gelirlerinin
istisna kapsamında değerlendirilmesi
mümkün değildir. Bu kapsamda,
istisna kapsamındaki kazançlarıyla ilgili
alacaklarına ilişkin kur farkı ve vade farkı
hariç; nakitlerin değerlendirilmesi sonucu
oluşan faiz gelirleri, yabancı para cinsinden
aktifler dolayısıyla oluşan kur farkları,
iktisadi kıymetlerin elden çıkarılmasından
doğan gelirler istisna kapsamında
değerlendirilmez.
Kanun uygulaması kapsamında kazancı
kurumlar vergisinden istisna olan
faaliyetlerin zararla sonuçlanması
halinde bu zararların diğer kazançlardan
indirilmesi mümkün değildir. Dolayısıyla
bu tutar vergi beyanında “kanunen kabul
edilmeyen giderler” satırında gösterilir.
1 Seri Nolu Kurumlar Vergisi Genel
Tebliğinin konu ile ilgili bölümü aşağıdadır.
“5.12.2.4. İstisna kazanç tutarının tespiti
4691 sayılı Kanunun geçici 2 nci
maddesinde yer alan istisna, bir kazanç
istisnası olup istisna kapsamındaki
faaliyetlerden elde edilen hasılattan bu
faaliyetler nedeniyle yüklenilen gider ve
maliyet unsurlarının düşülmesi sonucu
bulunacak kazancın tamamı kurumlar
vergisinden istisna olacaktır.
İstisna kazancın ve bu bağlamda kurumlar
vergisi matrahının tespiti açısından,
Kanun uygulaması kapsamında bulunan
ve bulunmayan hasılat, maliyet ve gider
unsurlarının ayrı ayrı izlenmesi ve
istisna kapsamında olan faaliyetlere ait
hasılat, maliyet ve gider unsurlarının,
diğer faaliyetlerle ilişkilendirilmemesi ve
kayıtların da bu ayrımı sağlayacak şekilde
tutulması gerekmektedir.
Kanun uygulaması kapsamında istisna
olan faaliyetlerin zararla sonuçlanması
halinde, bu zararların istisna kapsamında
olmayan diğer faaliyetlere ilişkin
kazançlardan indirilmesi mümkün
değildir.
Bölgede faaliyet gösteren mükelleflerin,
4691 sayılı Kanun kapsamı dışındaki ticari
işlemlerinden elde edecekleri gelirleri ile
olağandışı gelirlerinin istisna kapsamında
değerlendirilmesi mümkün değildir. Bu
kapsamda, nakitlerin değerlendirilmesi
Mehmet Çaltekin
Yeminli Mali Müşavir
PKF İstanbul/Aday
YMM Şirketi Yönetici Ortağı
sonucu oluşan faiz gelirleri, yabancı para
cinsinden aktifler dolayısıyla oluşan kur
farkları ve iktisadi kıymetlerin elden
çıkarılmasından doğan gelirler istisna
kapsamında değerlend irilmeyecektir.
Bölgede faaliyet gösteren gelir ve
kurumlar vergisi mükelleflerine, diğer
kurumlardan geri ödeme koşuluyla
sermaye desteği olarak sağlanan
yardımlar, borç mahiyetinde olduğundan
bu yardımların ticari kazanca dahil
edilmesi söz konusu olmayacaktır.
Diğer taraftan, teknoloji geliştirme
bölgelerinde faaliyet gösteren
mükelleflere, istisnadan yararlanan
Ar-Ge projelerine ilişkin olarak,
TÜBİTAK ve benzeri kurumlar
tarafından ilgili mevzuat çerçevesinde
hibe şeklinde sağlanan destek tutarları
ile diğer kurumların bu mahiyetteki
her türlü bağış ve yardımları, kurum
kazancına dahil edilecek ve istisnadan
yararlandırılacaktır.”
TGB FAALİYETİNİN ZARARLA
SONUÇLANMASI
HAKKINDA ÖRNEK UYGULAMA:
Bölgede yazılım faaliyetinde bulunan
şirketin Kanun kapsamındaki
faaliyetlerinden ve kapsam dışındaki
faaliyetlerinden doğan kazançlarına
ilişkin veriler aşağıdaki gibidir. Görüldüğü
gibi, Kanun kapsamındaki faaliyet
zararla sonuçlanmıştır. Bu durumda
şirket kurumlar vergisi beyannamesinde
beyanını aşağıdaki şekilde yapacaktır.
Ticari Bilanço Zararı1.000.000
İlaveler1.800.000
Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler
1.800.000
Kurumlar Vergisi Matrah800.000
Hesaplanan Kurumlar Vergisi160.000
A.Ş. AYRINTILI GELİR TABLOSU
CARİ DÖNEM
01/01/201. - 31/12/201.
000 TL
TOPLAM
A-BRÜT SATIŞLAR
4691 Kanun
İstisna Dışındaki
Kapsamında Faaliyetten
Faaliyetten
5.500
1.000
0
0
0
C-NET SATIŞLAR
5.500
1.000
4.500
D-SATIŞLARIN MALİYETİ(-)
-3.000
0
-3.000
2.500
1.000
1.500
B-SATIŞ İNDİRİMLERİ(-)
BRÜT SATIŞ KARI VEYA ZARARI
E-FAALİYET GİDERLERİ(-)
4.500
-3.500
1-Araştırma Geliştirme Giderleri (-)
-2.500
-2.500
0
2-Pazarlama Satış ve Dağ.Gid.(-)
3-Genel Yönetim Giderleri(-)
-400
-100
-300
-200
-400
-1.800
800
-1.800
800
-600
FAALİYET KARI VEYA ZARARI
-1.000
F-DİĞ.FAAL.OLAĞ.GELİR VE KARL.
0
G-DİĞ.FAAL.OLAĞ.GİD.VE ZAR.(-)
0
H-FİNANSMAN GİDERLERİ(-)
0
OLAĞAN KAR VEYA ZARAR
-1.000
I-OLAĞANDIŞI GELİR VE KARLAR
0
J-OLAĞANDIŞI GİD.VE ZARARL.(-)
0
DÖNEM KARI VEYA ZARARI
-1.000
-1.800
800
K-KURUMLAR VERGİSİ KARŞILIĞI (-)
-160
0
-160
DÖNEM NET KARI VEYA ZARARI
-1.160
-1.800
640
Sonuç olarak, Teknopark’ taki 4691 sayılı yasa kapsamında kazancı kurumlar
vergisinden istisna olan faaliyetin zararla sonuçlanması halinde, bu zararların
diğer kazançlardan indirilmesi mümkün değildir. Dolayısıyla bu tutar vergi
beyanında “kanunen kabul edilmeyen giderler” satırında gösterilmelidir.
61
TEKNOPARK’IN YILDIZLARI
T
PROTEL OTELCİLİK
SEKTÖRÜNÜ DAHA
İLERİYE TAŞIYOR!
Ağırlıklı olarak orta ve üst segment işletmelere hizmet veren
Protel, penetrasyonu artırmak amacıyla küçük ve orta işletmelere
yönelik özellikle android bazlı bulut çözümlerini piyasaya sürmeye
başladı. Özellikle turizm ve otelcilik sektörüne yönelik sunduğu
çözümlerle, sektördeki konumunu güçlendiren firma, konuk
ağırlama ve yeme içme gibi sektörler üzerine odaklanarak, yeni iş
ortaklıkları ile yeni çözümlerini Türkiye pazarıyla buluşturmaya ve
uygulamaya devam ediyor.
ürkiye’nin konuk
ağırlama, yeme
içme, spa ve spor
merkezlerine yönelik
yazılım ve donanım
çözümleri sunan
Protel, 1989 yılından bu yana hizmet
veriyor. Başlıca amacı müşterilerine
dünya standartlarında ürünler sunmak
olan Protel, sunduğu bütün çözümlerin
uzun vadeli olmasını, süreklilik
gösteren ve yenilenen ürünlerle işe
kolayca uyarlanmasını hedefliyor.
Protel, işletmeleri yönetirken, dünyanın
nereye gittiğinin takip edilebileceği
ve işverenin önüne gelen her raporun
doğru olduğuna güvenebileceği bir
ekosistemde çalışma fırsatı sunuyor.
Firma, özellikle otel ve restoranlar için
yeni iş ortaklıkları yaparak, sektörü
de daha ileri taşıyacak yenilikleri ve
çözüm önerilerini Türkiye pazarıyla
buluşturmaya ve uygulamaya devam
ediyor. Protel Genel Müdürü Murat
Sıcakkanlı, firmanın Yıldız Teknopark
ile ortaklığını anlatırken, “Protel olarak
Yıldız Teknopark’ı seçmemizin en
önemli nedeni üniversitelerin teknoloji
potansiyellerini hayata geçirebilecek
ortamı yakalayabilmek” diyor. Öğretim
üyeleri ile yakın ilişkiler kurabilmenin
Ar-Ge çalışmaları açısından geliştirici
bir süreç sağladığını söyleyen Murat
Sıcakkanlı, firmalarının Teknopark
ile ortaklığının sağladığı avantajları
şöyle açıklıyor: “Teknopark, potansiyeli
yüksek öğrencilerle tanışmamızı
sağladığı gibi bu gençleri gelecek
dönemlerde istihdam etme imkanı
sundu. Devletin sağladığı vergi
avantajı ve devlet katkıları da burada
bulunma nedenimiz için motive edici
etkenlerden.”
“E-DÖNÜŞÜMÜ GELİŞTİRMEYİ
HEDEFLİYORUZ”
Üzerinde çalıştıkları yeni projeler
hakkında da bilgi veren Sıcakkanlı,
“2015 itibariyle gündemimize
oturan e-dönüşüm projelerine farklı
noktalardan avantaj ve geliştirmeler
sağlamayı hedefliyoruz” diyor. Sadece
ürün geliştirme ile yetinmediklerini
söyleyen Sıcakkanlı, “Uzun zamandır bu
konuda sektörümüzdeki kullanıcılara
yönelik bilgilendirme etkinlikleri de
yapıyoruz. Tüketicilerin en doğru
Yüksek teknoloji ürünleri
ihracatı yapan firma sayımızın
ne kadar az olduğu gerçeğini
baz alarak, Türkiye’nin teknoloji
üretiminde gerçek potansiyelini
yansıtamadığını düşünüyoruz.
kaynaktan eksiksiz bilgi almalarını
sağlamayı da sosyal bir sorumluluk gibi
değerlendiriyoruz” diye konuşuyor.
TÜRKİYE TEKNOLOJİ
ÜRETİMİNDE GERÇEK
POTANSİYELİNİ YANSITAMIYOR
Teknoloji üretiminde Türkiye’nin
yerini değerlendiren Sıcakkanlı,
konu hakkındaki düşüncelerini şöyle
aktarıyor: “Yüksek teknoloji ürünleri
ihracatı yapan firma sayımızın ne
kadar az olduğu gerçeğini baz alarak,
Türkiye’nin teknoloji üretiminde
gerçek potansiyelini yansıtamadığını
düşünüyoruz. Kalifiye personelin, doğru
proje ile buluştuğunda daha işlevsel
hale geleceğinin bilincindeyiz. Öncelikli
pazar olarak yakın coğrafya ülkelerine
teknoloji ihracatı hedefliyoruz.
Daha sonraki dönemler içinse Doğu
Avrupa’dan başlayarak, Kıta Avrupa’sına,
oradan Türki Cumhuriyetler ve Körfez
ülkelerine kadar genişleyen bir hedef
pazardan bahsetmek akılcı olacaktır.”
KAYIT DIŞI EKONOMİYLE
MÜCADELEDE YENİ DÖNEM: YENİ
NESİL ÖDEME KAYDEDİCİ CİHAZLAR
Yeni Nesil Ödeme Kaydedici Cihazı
ile ilgili bilgi veren Murat Sıcakkanlı,
ÖKC’nin kullanıcılara sunduğu
avantajları şöyle açıklıyor: “Yeni yasayla
birlikte kaçak vergi kontrolünün yanı
sıra işletmelerin organizasyonlarındaki
teknolojik ihtiyaçları da tek bir adresten
çözmeye yönelik bir anlayış geliyor.
Dolayısıyla artık birbiriyle uyumlu
olmayan ürün ve çözümlere talep zaten
azalacaktır. Bu yeni teknolojiyle birlikte
Protel olarak, hizmet ettiğimiz sektörler
itibariyle sunduğumuz çözümleri
müşterinin ihtiyacına ve büyüklüğüne
göre ölçekleyebiliyoruz. Yeni nesil
cihazlarla birlikte eski nesilde zorunlu
olan bazı donanım ihtiyaçlarını tablet
bazlı ürünlerle değiştirerek pazarımıza
uygun fiyatlarla ürün sağlama imkanı
yakaladık. Mevcut konuk ağırlama
sektöründe yakaladığımız bu çözüm
fırsatlarını özellikle gıda, giyim ve
perakende sektörlerine de yayarak daha
da genişletmek istiyoruz. Özellikle
de bulut teknolojisiyle ve tablet bazlı
çözümlerle değiştirerek rekabetçi bir
fiyatla pazara sunmak istiyoruz. ÖKC
ile birlikte e-dönüşüm alanında konuk
ağırlama sektöründe uçtan uca çözüm
sağlayabilecek en iyi şirketlerden biriyiz.
Bu sebeple masada kesilecek hesaptan,
e-fatura sürecine kadar tüm teknolojik
çözümlerimiz GİB ve TÜBİTAK
tarafından tastiklenmiştir. Konuk
ağırlama pazarında e-dönüşüm alanında
müşterilerimize anahtar teslim hizmet
vermeyi planladık ve gerçekleştirdik.
Bu sebeple e-dönüşüme yönelik ilgili
tüm izin başvurularımızı olabildiğince
erken yaptık. Bu sayede özel entegratör,
e-arşiv ve e-fatura izinlerimize ek olarak
GİB onaylı Yeni Nesil ÖKC çözüm
ortağımız Ingenico ile uçtan uca hizmet
sağlayabiliyoruz.
“2016’DA CLOUD BAZLI
POS ALTERNATİFLERİNİ
PAZARA SÜRECEĞİZ”
Protel’in Turizm sektöründeki yeri
ve konumuna da değinen Sıcakkanlı,
Protel’in şu an için ağırlıklı olarak
orta ve üst segment işletmelere hizmet
verdiğini söylüyor ve ekliyor: “Ancak
penetrasyonu artırmak amacıyla küçük
ve orta işletmelere yönelik özellikle
android bazlı bulut çözümlerini
piyasaya sürmeye başladık. Bu sayede
daha çok işletme Protel hizmetlerinden
faydalanabilecek diye düşünüyoruz.
2016’da özellikle yaygın pazar için
Cloud bazlı pos alternatiflerini
pazara süreceğiz.” Firmanın müşteri
memnuniyeti konusundaki bakış
açısını “Müşteri Protel’in her şeyidir!
cümlesini tüm çalışanlarımızla birlikte
yürekten benimsedik ve attığımız
her adımı, her kararı bu doğrultuda
alıyoruz” diyerek açıklayan Murat
Sıcakkanlı, “Protel ürün satan bir firma
olmanın çok ötesinde, müşterileri ile
birlikte büyüyen ve gelişen bir firmadır.
Değerimiz müşteri memnuniyetinden
gelir. Bu amaçla 7/ 24 destek ekibimiz
müşterilerimizin operasyonlarını
durdurmadan yardım almalarını
sağlar. Yazılım ve donanım kalitemiz
zaten 27 yıldır kendini anlatıyor”
diyor. 2015 yılını teknolojik yatırımlar
açısından verimli geçirdiklerini söyleyen
Sıcakkanlı, e-dönüşüm gibi pek çok
projeyi hayata geçirebildiklerini ve
2016 yılında da birçok projeyi hayata
geçirmek istediklerini belirtiyor. Mobil
uygulamalara ve bulut tabanlı çözümlere
ağırlık vereceklerini de ifade eden
Sıcakkanlı, “40 çeyrektir ortalamanın
üstünde bir gelişim ve pozitif yönlü bir
değişim içerisindeyiz. Bu başarılı grafiği
korumak ve yükseltmek için
çalışıyoruz” diyor.
63
SEKTÖRSOFT, TEKNOLOJİ
TRANSFER OFİSLERİNİN
KURUM HAFIZASINI
DİJİTAL ORTAMA TAŞIYOR!
1997’den bu yana sektörel yazılım çözümleri
üreten Sektörsoft, başarıyla hayata geçirdiği birçok
projesinin arasına Teknoloji Transfer Ofisleri için
geliştirdiği TTO-BYS Yazılımını da ekledi.
T
ecrübelerini en yeni teknolojilerle birleştirereksektörde kesintisiz olarak
18 yıldır faaliyetlerini
sürdüren Sektörsoft ‘un
geliştirdiği yazılımlar,
gazeteler, reklam ajansları, organize sanayi
bölgeleri, teknoloji geliştirme bölgeleri gibi
birçok kurum tarafından kullanılıyor.
İlk ürünü olan AJANS2000 yazılımını seri
ilan ajansları için geliştirdiklerini belirten
Sektörsoft CEO’su Ünal Sakaer, daha sonra
gazetelerin reklamdepartmanları için
SİS2003 yazılımını piyasaya sürdüklerini
söylüyor. Sundukları yazılım çözümleriyle
ilgili bilgi veren Ünal Sakaer, “Gazete reklam sektörüne yönelik olarak geliştirdiğimiz
yazılımlarımız ajansların ilan rezervasyonundan başlayıp, gazete sayfalarının
hazırlanmasına kadar olan tüm süreçlere
cevap veren ülkemizdeki tek yazılımdır. Bu
yazılımlarımız Hürriyet, Sabah,Posta, Yeni
Asır gibi birçok ulusal gazete ve 200’e yakın
seri ilan ajansı tarafından kullanılıyor. Web
tabanlı teknolojilerin gelişmesiyle 2007
yılında web tabanlı yazılımlar da geliştirmek için Yazılım Geliştirme ve Ar-Ge
departmanımızı GOSB Teknopark ’a taşıdık. Bu süreçte mevcut ürünlerimizin web
ortamına taşınmasının yanında Teknopark
yönetici şirketleri ve girişimci firmaların
faaliyetlerinin takibine yönelik Teknoportal
yazılımını geliştirdik. Teknoportal yazılımı
ile teknoloji geliştirme bölgelerinde yer
almak isteyen girişimcilerin bölgeye başvuru aşamasından itibaren firma ve proje
değerlendirme süreçleri, hakem atamaları
ve raporlamaları, bölgeye kabulden sonra
ise yürüttükleri projelere ait ilerlemeler ve
izlenmesi gereken faaliyetleri ilgili kanun ve
yönetmeliklere uygun olarak takip ediliyor.
Teknoportal, Bilim Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı Biltek Web Portalı ile de entegre
olarak çalışıyor. Bu ürünümüz faaliyette
olan 25 Teknopark tarafından kullanılıyor”
diyor.
“TEKNOLOJİ TRANSFER OFİSLERİNİN
İHTİYAÇLARINI TTO-BYS KARŞILIYOR.”
Son dönemde çokça duyduğumuz bir
organizasyon olan Teknoloji Transfer
Ofisleri içinde bir yazılım geliştirdiklerini
belirten Ünal Sakaer yazılımın özelliklerini
şöyle anlatıyor: “Yaklaşık üç yıl önce Selçuk
Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi ile
birlikte Teknoloji Transfer Ofisleri’nin ku-
Yıldız Teknopark’ı
tercih etmemizin en
önemli sebeplerinden
birisi nitelikli insan
kaynağına erişim.
rum hafızasının oluşması, süreçlerin belli
bir standartta yürütülmesi, kaynakların
etkin kullanımı, performans kriterlerininizlenmesi ve takibi gibi bir TTO’nun
ihtiyacı olan her şeyi içeren bir yazılım
geliştirmek amacıyla projeye başladık.
Bu süreç devam ederken TÜBİTAK
tarafından 1513 – Teknoloji Transfer
Ofislerinin desteklenmesine yönelikbir
çağrı açıldı ve 10 üniversite bu çağrıdan
fon almaya hak kazandı. Biz de projenin
tüm süreçlerinde TÜBİTAK’ın istemiş
olduğu performans kriterlerine uygun
olarak bazı değişiklikler yaptık.
Projeye daha sonra Yıldız Teknik Üniversitesi ve Sabancı Üniversitesi de dahil
oldu. Bu üç üniversiteyle çalışmalarımıza
devam ettik. Proje üç faz olarak planlandı. Birinci fazda Teknoloji Transfer Ofisi’nin kendi iç süreçlerinde yürüttükleri
işlerin planlanması takibi ve yönetimine
yönelik TTO-BYS Yönetim Arayüzü
geliştirildi. Bu arayüzde; Kurum-Firma
Veritabanı, Uzman-Akademisyen Veritabanı, Etkinlik Yönetimi, Proje Yönetimi,
Mülkiyet Hakları Yönetimi, Laboratuvar
Veritabanı, Fon ve ÇağrıTakibi, Sözleşme Yönetimi, Talep Takibi, Toplantı ve
Görev Yönetimi gibi modüller bulunuyor. Üniversite içinde kullanılan diğer
yazılımlarla entegrasyonun sağlanması
için de Yönetim Arayüzü ile birliktebir
Web Servis Paketi geliştirdik. İkinci faz
çalışmasında; TTO’nun paydaşları olan
akademisyenler, öğrenciler, sanayiciler ve
girişimci adaylarıyla etkileşimini internet
üzerinden online olarak da sürdürülebil-
mesi için TTO-BYS son kullanıcı arayüzünün geliştirilmesine devam ediyoruz.
Üç ay içinde bu ürünü piyasaya sürmeyi
hedefliyoruz. Son kullanıcı arayüzünden
TTO’nun paydaşları; eğitim, proje danışmanlığı, akademik danışmanlık, proje geliştirme, laboratuvar hizmetleri, Fikri Sınai
Mülkiyet Haklarına yönelik hizmetlerin
taleplerinde bulunabilecek, devam eden
Fikri Sınai Mülkiyet Hakları süreçlerini
takip edebilecek, proje pazarı gibi etkinliklerde iş fikri ve proje başvurularını yapabilecekler. Ayrıca TTO tarafından düzenlenen etkinliklere rezervasyon yapabilecek
ve TTO tarafından takip edilen fon desteği
çağrılarına ulaşabileceklerdir. Üçüncü faz
çalışması olarak da Finans-Bütçe Yönetim
Modülü geliştiriliyor. Bu modül ile TTO
faaliyetleri sırasında ortaya çıkan mali
işlemlerin takibi ve izlenmesi sağlanacak.”
TTO-BYS Yönetim Arayüzü’nün ülkemizin önde gelen 14 Teknoloji Transfer Ofisi
tarafından kullanıldığını belirten Sakaer,
ürünle ilgili görüştükleri tüm TTO’lardan
son derece olumlu tepkiler ve katkılar
aldıklarını ve bu katkılar ışığında projede
sürekli güncellemeler yaptıklarını belirtiyor. Üzerinde çalıştıkları yeni projeler
hakkında bilgi veren Sakaer, “Yaklaşık bir
yıl önce Ar-Ge merkezlerinin tüm süreçlerinin yönetimi, izlenmesi ve raporlanmasına yönelik Argeportal adında bir projeye
başladık. Bu projede yeni bir mimari ve
son teknolojileri kullanıyoruz. Argeportal
Projesi kapsamında Ar-Ge Merkezleri ve
Teknoloji Geliştirme Bölgeleri için iki ayrı
ürün çıkartacağız” diyor.
“TEKNOPARK’TA YER ALMAK CİDDİ
AVANTAJ SAĞLIYOR”
Sakaer, Teknopark’ta yer almayı neden tercih ettiklerini ise şöyle açıklıyor: “Teknoloji
geliştirme bölgelerinde faaliyet gösteren
firmalara sağlanan vergisel istisnalar ciddi
bir maliyet avantajı ve rekabet üstünlüğü
sağlıyor. Yıldız Teknopark’ı tercih etmemizin en önemli sebeplerinden birisi nitelikli
insan kaynağına erişim. Projelerimizde
Yıldız Teknik Üniversitesi’nin akademisyenlerinden akademik destek alıyoruz.
Ayrıca Yıldız Teknik Üniversitesi’nin içinde
olmanın sağladığı avantajla öğrencileri
yarı zamanlı olarak işe alıp, deneyimli ekip
arkadaşlarımızı danışmanlık yapması için
mentörleri olarak belirliyoruz. Başarılı
olarak gördüğümüz öğrencileri de mezun
olduklarında kadromuza dahil ediyoruz.
Diğer bir tercih sebebimiz ise Teknopark’ın
lokasyonu. İstanbul gibi trafiği kabus haline
gelen bir şehirde, şehir merkezinde olması
ve metro, metrobüs, Marmaray gibi toplu
taşıma araçları ile işe gelebiliyor olmak
artık çok ciddi bir avantaj.”
“YAZILIM İHRACATIMIZ
YETERLİ DEĞİL”
“Ülke olarak yazılım teknolojileri üretimi
ve hizmetlerinin sağlanması konusunda
son yıllarda çok ciddi ilerlemeler kaydettik”
diyen Sakaer, bu konuda teknoparkların ciddi bir payı olduğunu belirtiyor ve
ekliyor:
“Geliştirmiş olduğumuz yazılımların içeriği, özellikleri ve kod kalitesi de diğer ülkelerdeki rakiplerimizle çok rahatlıkla rekabet
edebilecek düzeyde. Ancak yeterli düzeyde
yazılım ihracatı yapabildiğimizi düşünmüyorum. Bunun en önemli sebeplerinden
birisi yazılımlarımızın hedef ülkelerin
dilinde olmaması, bir diğeri ise yazılımın
kurulumu, entegrasyonu ve sonrasındaki
destek hizmetlerinin yeterince verilememesi. Sektörsoft olarak öncelikle bütün
ürünlerimizi çoklu dil desteğine uygun hale
getiriyoruz. Bu çalışmamız tamamlanmak
üzere. Diğer taraftan da Ortadoğu, Afrika,
Avrupa ve Türki Cumhuriyetler’deki hedef
ülkeleri belirleme süreci devam ediyor.
Belirlediğimiz ülkelerde yerelde faaliyet
gösteren hizmet sağlayıcılarla stratejik iş
ortaklıkları kurarak hedef pazarlara ürünlerimizi sunmayı planlıyoruz.”
65
T
ürk sigorta sektöründe
2003 yılından bu yana faaliyet gösteren ve sektörün köklü şirketlerinden
biri olan Vakıf Emeklilik,
kuruluşundan bu yana
bireysel emeklilik sektöründe hizmet veriyor.
Uzun zamandır donanımlı bir teknoparkta
yer almayı düşündüklerini belirten Vakıf
Emeklilik Genel Müdürü Mehmet Bostan,
Yıldız Teknopark’ta yer almayı neden tercih
ettiklerini şöyle açıklıyor: “Bildiğiniz gibi ArGe ve inovasyon çalışmalarında teknoparklar
oldukça önemli bir yere sahip. Teknoparklar,
büyük üniversitelerin teknolojik kaynaklarından yararlanarak, şirketlerin yenilikçi alanlara yapacakları yatırımlarda destek oluyor.
Vakıf Emeklilik olarak uzun zamandır Bilgi
Teknolojileri departmanımızı donanımlı bir
teknoparka taşıma planımız vardı. Yeni ofisimizin konumu sayesinde hem akademik hem
de insan kaynağı yönünden farklı işbirliklerine imza atabileceğiz. Yıldız Teknopark’taki
yeni ofisimizde sektörümüzün ihtiyacı olan
yeni çözümleri sunmak adına tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.”
VAKIF EMEKLİLİK SEKTÖRÜN
ÜZERİNDE BÜYÜYOR!
Vakıf Emeklilik bireysel emeklilik sektöründeki çalışmalarını
büyüterek sürdürüyor. 2016 stratejik hedeflerini şimdiden
hazırlayan Vakıf Emeklilik pazar payını yüzde 8.5’a
yükseltmeyi hedefliyor.
SİGORTA SEKTÖRÜNÜN
İLK MOBİL ŞUBESİ
Sektörün ilk mobil şubesini açtıklarını söyleyen Mehmet Bostan uygulama ve projenin
hazırlık aşamaları hakkında bilgi verdi. “Dijital teknolojiler bugüne kadar kaçırdığımız
fırsatları yakalamak ve ülke olarak ekonomimizi istediğimiz noktaya taşımak için büyük
bir fırsat sunuyor” diyen Bostan, Türkiye
sigortacılık sektörünün de son dönemlerde
yaptığı çalışmalarla dijital değişime uyum
sağlamaya çalıştığını dile getiriyor. Bostan,
“Karşımıza çıkan Y kuşağı dediğimiz 80 ve
sonrası genç neslin oluşturduğu çok yüksek
bir potansiyel müşteri kitlesi var” diyor ve
ekliyor: “Bu kitleye ulaşabilecek platformların çok önemli olduğunu düşünüyorum.
Özellikle dijital alan bu kuşak için olmazsa
olmaz bir iletişim kanalı. Çünkü yeni kuşak,
bir ürüne her zaman her yerden ulaşabilmek
istiyor. Y kuşağının oldukça farkındayız
ve bu kitlenin iç görülerinden yola çıkarak onlara ulaşabilmek için dijital dağıtım
kanallarına yatırım yapmaya karar verdik.
Bu anlamda en önemli projelerimizden biri
müşterilerimizle buluşturduğumuz mobil
şube oldu. Sigorta sektöründeki ilk mobil
şubeyi biz açtık.” Dijitalleşen yeni dünya ile
birlikte artık iş süreçlerinden dolayı aracıların
yavaş yavaş ortadan kalkmaya başladığını
söyleyen Bostan, “Müşteriler online işlemler
üzerinden araştırma ve karşılaştırmalarını
yapıp yine online olarak satın alma işlemlerini gerçekleştiriyor. Biz de bu dinamikler
doğrultusunda Facebook, web sitesi ve diğer
online mecralar üzerinden Bireysel Emeklilik için öncü adımlar attık. Bu kanallardan
başarılı bir dönüş alınca misyonu farklı dijital
satış kanalları yaratmak ve sigorta sektörüne
adapte etmek olan Dijital Sigortacılık ve Özel
Projeler birimini kurduk. Dijital alandaki
gelişmelerden yararlanarak ürünlerimizi ve
hizmetlerimizi şekillendirmek ve müşterilerimizin bireysel ihtiyaçlarına uygun çözümler
üretmek stratejisi ile ilerledik. Y kuşağına
ulaşmak için bu kanalları çeşitlendirmeye devam ediyoruz” diyor. Son olarak ise
giyilebilir teknoloji ürünü VEPLUS’ı sektörle
tanıştırdıklarını ifade eden Bostan şöyle
devam ediyor: “VEPLUS ile kullanıcıların
yaşamlarına değer katmayı, yaşam kalitelerini
yükselterek onlara özel ürün ve hizmetler
sunmayı hedefliyoruz. Yani Yaşam Koçu olarak hayatlarına ve sağlıklarına önem vermeleri için destek oluyor, hayatın ne kadar değerli
olduğunun farkına varmalarını sağlamaya
çalışıyoruz. VEPLUS ile dünyanın en seçkin
yarışmalarından olan “Stevie International
Business Awards” yarışmasında ‘VEPLUS’
mobil uygulamasıyla iki farklı kategoride, bu
yıl ikincisi düzenlenen Türkiye’nin inovasyon
liderlerinin belirlendiği İnovalig’de dördüncü,
“Game Changers Türkiye” yarışmasında ise
İnovasyon kategorisinde birinci olduk.”
SİGORTA SEKTÖRÜ DİJİTALE
YATIRIM YAPIYOR
Mobilitenin sigorta sektörüne yansıması ve
sigorta sektörünün dijital teknolojileri kullanımı hakkında görüşlerini aktaran Mehmet
Bostan, “Dijitalleşme sigortacılık için bilinen
tüm yöntemlerin güncellenmesini hatta belki
de tamamiyle değişmesini sağlayacak bir süreç. Müşteriyle doğrudan iletişim kurmamıza
imkan sağladığı için bizim müşteriyi daha
iyi tanımamızı, böylelikle müşterinin sigorta
şirketi ile ilişkilerinin ve etkileşiminin de
artmasına katkıda bulunarak, sektöre pozitif
yönlü değer katacağını düşünüyoruz” diyor
ve ekliyor: “Giyilebilir teknolojiler, akıllı evler,
akıllı arabalar gibi nesnelerin etkileşiminden
fayda sağlayacağımız bir sigorta sektörü hayal
ediyoruz. Dinamikler, rekabet ve teknolojinin geldiği nokta bizi daha iyi olmaya sevk
ediyor ve bu sektördeki insan kaynağının
niteliğini de yükseltici etki yaratacaktır. Son
yıllarda sigorta sektöründe dijital kanallara
yatırım yapılmaya başladığını gözlemliyoruz.
Dijitalleşme ile birlikte artık sigorta şirketleri
müşterileriyle az maliyetle güçlü iletişim
kurulabiliyor, ürünler hakkında bilgi ve fiyat
teklifi alabiliyor, bir tıkla poliçe ve hasar
süreçlerini takip edebiliyorlar. Hayat sigortası
değer zincirinde, poliçe alımından tazminat
ödemelerine dek, dijital inovasyonla yakalanabilecek daha çok sayıda fırsat sayabiliriz.”
DİJİTALİZASYON MÜŞTERİYİ
DE DÖNÜŞTÜRÜYOR
Müşteri memnuniyeti adına yaptıkları
çalışmaları aktaran Bostan, dijital dünyada
yaşanan gelişmelerin müşteriyi de şekillendirdiğini söylüyor. Bostan, “E-ticaret
ile başlayan sürecin artık yerini sosyal
medya, akıllı telefon tablet ya da giyilebilir teknoloji ürünlerine hatta büyük
veri ve bulut teknolojisi kavramlarına
bıraktığını görüyoruz. 2000’li yılların
başındaki geleneksel müşterinin artık
dönüşüm geçirerek 2020’li yıllarda
dijital müşteri haline geleceğini
tahmin ediyoruz” diyor. Günümüzde
artık dijital ve fiziksel pazarlama stratejilerini
harmanlayabilen, ürün ve hizmet odaklı
değil tam anlamıyla müşteri odaklı olabilen
markaların rakiplerinin önüne geçtiğini
belirten Bostan, markaların, dijital müşterilerin bireysel ihtiyaçlarına özel ürün ve
hizmet sunarak ayırıcı üstünlük geliştirerek
rekabette farklılaşabileceklerini öngörüyor ve
ekliyor: “Yaptığımız yeniliklerle her zaman
sektörün önünü açtık. Son olarak Ferdi Kaza
Sigortası’nı online olarak hizmete sunduk.
Sektöre ivme kazandıracak bu yeni uygulamamız sayesinde sigorta yaptırmak isteyen
fakat yeterli vakti olmayanları, cep telefonu,
tablet ya da masaüstü bilgisayardan kısa
sürede işlemlerini gerçekleştirme imkanına
kavuşturduk.”
“DİJİTAL İMKANLARDAN
DAHA FAZLA FAYDALANMAYI
HEDEFLİYORUZ”
Günümüzde teknolojinin tüm hayatımızı ele
geçirdiğini ve artık mobil dünyanın gerçek
yaşam alanımız haline geldiğini söyleyen
Bostan, teknoloji üretiminde Türkiye’nin
yerini ve firma olarak teknoloji alanındaki
yatırımlarını ve hedeflerini şöyle anlatıyor:
“Ar-Ge çalışmaları neredeyse tüm dünyada
öncelikli gelişim alanı olarak belirlenmiş durumda. Vakıf Emeklilik olarak, dijital kavramının, önümüzdeki dönemde sigorta sektörü
üzerinde daha da önemli olacağını öngördü-
ğümüzden, hem kendi yetkinliklerimizi hem de dağıtım kanallarının
yetkinliklerini artırmak için dijital
imkanlardan daha fazla faydalanmayı hedefliyoruz. Mobil uygulamalar
üzerinden müşterilere ulaşmanın
yanında müşteri alışkanlıklarını
ölçecek yeni teknolojiler ile doğru
müşteri portföyüne doğru sigortacılık ürünleri ile ulaşmayı hedefliyoruz. Dijital dünyaya uyum sağlarken,
kurumsal strateji, müşteri, operasyon, kültürel değişim ve teknoloji
altyapısını birbiriyle harmanlamak
öncelikli stratejimiz diyebiliriz” Vakıf Emeklilik’in 2016 yılı hedeflerini
de anlatan Bostan, “Her yıl sektörün
üzerinde büyüyen şirketimiz, 2015
yılında kaliteye odaklanarak, kurum
ilke ve değerleriyle sektörün önemli
oyuncuları arasında yer alma geleneğini sürdürdü” diyor ve ekliyor:
“Kuruluşumuzun 25. yılı olan 2016
yılında sektörde liderliğini pekiştirmiş, müşteri ve çalışan memnuniyeti
açısından en beğenilen, öncü şirket
olmak yolunda bütün kararlılığıyla
yolumuza devam edeceğiz. Kurum
olarak 2016 yılında 5 milyar TL’lik
fon büyüklüğünü geçmek istiyoruz.
Pazar payımızın da yüzde 8.5’e ulaşmasını hedefliyoruz.”
67
KULUÇKA MERKEZİ
Yumni Mekatronik ve Medikal Teknolojiler
kuluçka merkezinde ne tarz
çalışmalar yürütüyor?
Teknogirişim Sermayesi Desteği ile 2014
yılında kurduğum Yumni Mekatronik ve
Medikal Teknolojiler, “insanlık için teknoloji
geliştirme” prensibi ile çalışmalarına devam
ediyor. Temel faaliyet alanı mekatronik
ve medikal teknolojiler olan firmamız,
Türkiye’nin terapatik egzersiz robotları
üreten tek firması. Diğer yandan mekatronik,
endüstriyel otomasyon, elektronik, robotik
alanında proje yapan Ar-Ge firmalarına bu
alanlarda eğitim desteği veriyor. Bu eğitimler
alanında uzman öğretim üyeleri tarafından
Ar-Ge projelerine uygun olarak veriliyor.
Ayrıca Ar-Ge projesi yapacak firmalara proje
yazımı ve proje esnasında ilgili iş paketlerinde
danışmanlık hizmeti de sağlıyoruz.
MEKANİK SİSTEMLERİ
AKILLILAŞTIRMAYA YÖNELİK AR-GE
PROJELERİ YAPIYORUZ
Geliştirdiğiniz ürünler hakkında bilgi verir
misiniz? Ne tür ürünler geliştiriyorsunuz?
YUMNİ ROBOT
TEKNOLOJİSİYLE TÜRKİYE’Yİ
DÜNYAYA AÇACAK
Mühendislik alanındaki teknolojik gelişmeler ve rehabilitasyona
giderek artan talep robotların engeli olan kişilerin günlük yaşam
aktivitelerinde etkin bir yer almalarına yol açıyor. Robotlar hastalar
ve aileleri açısından cazip bir tedavi aracı olurken rehabilitasyon
programı üzerine doğrudan etki ettiğini gösteren klinik çalışmalar
fizyoterapistlerin, doktorların ve mühendislerin ilgisini artırıyor.
Rehabilitasyon robotları üzerinde uzmanlaşan Yumni Mekatronik
ve Medikal Teknolojiler özellikle rehabilitasyon amaçlı “Terapatik
Egzersiz Robotu” üreten tek firma olması nedeniyle öne çıkıyor. Yumni
Mekatronik ve Medikal Teknolojiler Genel Müdürü ve YTÜ Mekatronik
Müh. Öğr. Üyesi Doç. Dr. Erhan Akdoğan, “Yıldız Teknopark’ın hem
çok genç hem de yoğun enerjiye sahip olması Ar-Ge firmaları için
büyük avantaj. Prototip atölyesi ve TTO’nun Teknopark bünyesinde
ve aynı mekanlarda olması da Ar-Ge ve yan konuları hakkında destek
alabilmeyi sağlıyor” diyor.
Yumni özellikle rehabilitasyon robotları
ve zeki rehabilitasyon teknolojileri
üzerine yoğunlaşmış bir firma. Bu
kapsamda ilk ürünümüz olan alt uzuvların
rehabilitasyonuna yönelik bir terapatik
egzersiz robotunu tamamladık. Şu sıralar
pazarlama ile ilgili konularda çeşitli
çalışmalarda bulunuyoruz. Bu kapsamda
yatırımcı bulma çabamız devam ediyor. Diğer
yandan rehabilitasyonda kullanılan, bireylerin
test edilmesi amaçlı bazı mekanik sistemleri
elektromekanik ve zeki hale getirmeye yönelik
Ar-Ge projeleri yapıyoruz. Dış iskelet robotları
özellikle hem medikal alanda hem de askeri
alanda önemli mekatronik sistemlerden
biri. Haziran 2016’da ilk prototipi bu alanda
çıkarmayı planlıyoruz.
başı çeken ülkeler. Avrupa ülkeleri ise daha
geriden geliyor. Türkiye’de robotik çalışmalar
hala emekleme seviyesinde şu anda endüstriye
yönelik, yoğun olarak “al bırak” tarzı rutin
işleri veya boyama, yerleştirme gibi pozisyon
kontrollü robotik sistemleri kullanıyoruz
veya sığ bir seviyede geliştiriyoruz. Şu anda
biyomimetik ve biyomekatronik gibi robot
mühendisliğini de içinde barındıran konular
hala geliştirilme aşamasında. Bu nedenle bu
alandaki akademik çalışmalara yoğunluk
verip hızlı bir şekilde ticarileşmeye geçmemiz
lazım. Aksi takdirde bu treni de kaçırabiliriz.
Tüm mekatronik ve medikal konularda Ar-Ge
yapan firmalarla işbirliğine açık olduğumuzu
belirtmek istiyorum. Özellikle personellerinin
gelişimi ve Ar-Ge kültürünün gelişmesi
için gerekli eğitim ihtiyaçları konusunda
kendilerine destek vermekten mutluluk
duyarız. Ayrıca bu konulara merak duyan
tüm öğrencilerimize de elimizden her konuda
destek vermeyi borç biliriz.
REHABİLİTASYON ROBOTLARI
SINIRLI SAYIDA
Rehabilitasyon robotları tam olarak ne
işe yarıyor? Hangi amaçla kullanılıyor?
Sağladığı faydalar nelerdir?
Rehabilitasyon robotları, fiziksel olarak
problemli hastaların ihtiyaç duyduğu
tedavi süreçlerine destek olan veya
fiziksel yetersiz bireylerin eksik vücut
fonksiyonlarını destekleyen sistemlerdir.
Rehabilitasyon robotlarını yürüme
robotları, dış iskelet robotları, terapatik
egzersiz robotları ve hareketlilik
(mobilite) sağlayan robotlar olmak üzere
4 temel sınıfta inceleyebiliriz. Dünyada
bu alanın 20 senelik bir geçmişi var.
Dolayısıyla bu kısa sürede Ar-Ge süreci
tamamlanarak ticarileşebilmiş ürün sayısı
son derece sınırlı. Yaptığımız çalışmalar
bu noktada ülkemiz için son derece
anlamlı. Ben Yıldız Teknik Üniversitesi
Mekatronik Mühendisliği bölümünde
öğretim üyesi olarak da görev yapıyorum.
Uzun yıllardır bu alanda akademik
çalışmalarımıza devam ediyor ve öğrenci
yetiştiriyoruz. Bu kapsamda Türkiye’de
yapılan ilk doktora tezi de şahsıma ait. Bu
çerçevede birçok tescillenmiş endüstriyel
tasarımımız, marka tescilimiz ve
patentimiz bulunuyor. Diğer yandan bu
alanda yayınlanmış 30’dan fazla akademik
yayınımız bulunuyor. Rehabilitasyon
robotları tedavi maliyetleri ve sürelerinde
önemli avantajlar getiriyor. Özellikle
uzaktan kontrol edilebilme özellikleri
sayesinde hastalar evlerinde tedavi imkanı
bulabiliyor. Bu, özellikle büyük şehirlerde
çok önemli bir konu. Rehabilitasyon
sürecinde hastanın tedavi sürecindeki
iyileşmesinin takibi çok önemli.
Robotlar sensörleri sayesinde hastanın
biyomekanik ve biyolojik parametrelerini
objektif olarak kayıt altına alabiliyor. Bir
robot, fizyoterapistlerin el ile yapmış
olduğu manuel tedavideki tekrarlı
olarak yapılan egzersiz hareketlerini
istenilen sayı, süre ve hızda aynı şekilde
yapabilir. Dolayısıyla bir insan tarafından
yaptırılan tekrarlı hareketleri ve ölçümü
rehabilitasyon robotları çok daha yüksek
doğrulukta yapabilir. Bu konu yapılan
klinik testlerle de kanıtlandı. Biz de yakın
zamanda geliştirmiş olduğumuz bir
sistemi klinik ortamda 10 hasta üzerinde
denedik ve olumlu sonuçlar elde ettik.
Robot teknolojisi üretimine nasıl başladınız?
Şu an geldiğiniz nokta nedir tam olarak?
Aslında benim robotlarla tanışmam 2000’li
yıllara dayanıyor. 2003 yılında başladığım ve
2007 yılında tamamladığım rehabilitasyon
robotları ile ilgili doktora tez çalışmamda
birçok tecrübe kazandım. Çünkü sıfırdan
bir robotun tasarımı, üretimi ve kontrolünü
gerçekleştirdim. Şu anda geldiğimiz nokta
itibariyle dünya ile eş seviyede kontrol
mimarisine sahip rehabilitasyon robotunu
Türkiye’de üretebiliyoruz. Zaten asıl konu
mekanizmalar ya da elektronik donanımı
üretmek değil bu robotu hasta ile uyum içinde
çalıştırabilecek bir kontrol algoritmasını
geliştirmektir. Biz gerek Türkiye’de yaptığımız
akademik çalışmalarımızda ve gerekse de
Japonya’da yaptığım araştırma çalışmalarında
bu konular üzerine eğildiğimizden konu
hakkında önemli bir tecrübe sahibiyiz. Hali
hazırda beş adet, ileride ürüne dönüşecek
lisans ve lisansüstü seviyede Tübitak destekli
akademik çalışmayı da paralel olarak
yürütüyoruz.
TÜRKİYE’DE ROBOTİK ÇALIŞMALAR
EMEKLEME SEVİYESİNDE
Türkiye’de Robot teknolojilerinin gelişimini
nasıl görüyorsunuz?
Şimdi burada şu hususu belirtmekte fayda
var. Dünyada Japonya ve ABD bu konuda
Teknopark’ta yer almak
firmanıza neler katıyor?
Yıldız Teknopark’ın hem çok genç hem de
yoğun enerjiye sahip olması Ar-Ge firmaları
için büyük avantaj. Prototip atölyesi ve
Teknoloji Transfer Ofisi’nin Teknopark
bünyesinde ve aynı mekanlarda olması da
Ar-Ge ve yan konuları hakkında destek
alabilmeyi sağlıyor. Ar-Ge yapan büyüklü
küçüklü firmalarla beraber olmak ve hemen
her mekanda Ar-Ge sinerjisini hissetmek
mümkün oluyor. Bu da firma çalışanlarının
konsantrasyonunu artırıyor.
Yumni, aynı zamanda üniversite-sanayi
işbirliğine de katkıda bulunuyor. Sizce
Türkiye’de üniversite sanayi
işbirliği yeterli mi?
Açıkçası on yıllardır ismini duyduğumuz
ancak kendisini hissedemediğimiz bu kavram
son yıllarda biraz daha vücut bulmaya başladı.
Ben bunun normal olduğunu düşünüyorum.
Çünkü maalesef akademi, bilim ve teknolojide
kaçırılmış fırsatlar bu ülkemizde süreçlerin
gecikmesine neden oldu. Öncelikli olarak ben
bir öğretim üyesi ve girişimci olarak diyorum
ki, akademisyenler sanayiciyi öğrencisi
olarak görmekten vazgeçmeli, sanayici de
akademisyenin bilgisinin güç olduğu ve değer
verilmesi gerektiğini özümsemeli. Sanayi
bazı teknolojiler konusunda üniversitelerden
önde. O nedenle akademisyenlerin sanayi ile
işbirliğini mutlak surette artırması lazım.
69
PROFESYONEL BAKIŞ
ELEKTRONİK SANAYİ
TEKNOLOJİYİ YAKINDAN
TAKİP EDİYOR
Elektronik sanayinin teknolojinin talepleri doğrultusunda
büyük bir ivmeyle gelişirken, aynı zamanda bilim ve
teknolojinin bütün alanlarını etkileyen, vazgeçilmez bir
sanayi dalı haline geldiği söyleniyor. Türkiye’de elektronik
sanayinin teknolojiyi çok yakından takip eden ve Ar-Ge’ye
en çok pay ayıran sektörlerin başında geldiği belirtilirken
elektronik sanayindeki rekabetin temel unsurunun teknolojik
ilerlemeler olduğu ifade ediliyor.
Elektronik sanayi ürünleri trilyon dolarları bulan ticaret hacmiyle küresel
ekonominin en önemli sektörleri arasında yer alıyor. Sektör ülkemizde
son yıllarda büyük bir gelişim gösteriyor. Bu gelişmenin düzeyini, temel
değişkenlerini ve dinamiklerini anlamak ve sektörün sürdürülebilir rekabet
üstünlüğüne katkıda bulunmak, Türkiye ekonomisi için önem taşıyor. Yazılım
gibi teknoloji seviyesinin çok yüksek olduğu alt sektörlerde yüksek nitelikli
iş gücü ve tasarım yeteneği öne çıkarken, teknoloji seviyesinin daha düşük
olduğu alt sektörlerde ucuz iş gücü önem kazanıyor. Üretilen ürünlerin
ekonomik ve teknolojik özellikleri nedeniyle elektronik sektörünün, diğer
sanayi kollarını önemli ölçüde etkilediği ifade ediliyor. Elektronik sanayi,
teknoloji yoğun ürünleri barındırmasının da etkisiyle dünyada en fazla katma
değer üreten sanayilerden birisi olarak göze çarpıyor. Ancak, Türkiye’de
elektronik sanayi rakiplerine oranla yüksek katma değer ortaya çıkaramıyor.
Bunun en temel sebeplerinin başında ise hammadde ve ara parçaların
yüzde 80’inin ithal edilmesi ve sektörde yaşanan yoğun rekabet geliyor. Türk
elektronik sektörünün Ar-Ge harcamalarının küresel rakiplerine göre düşük
seviyede olması, sektörde daha fazla katma değere sahip segmentlere
yatırım yapılamaması sonucunu getiryor. Türk elektronik sektörünün,
rekabetçiliğini artırabilmek için Ar-Ge’ye daha fazla eğilmesi gerektiği
belirtiyor. Üniversiteler ile ortak ürün geliştirme ve tasarım gibi alanlarda
işbirliğini ilerletmenin, sektörün geleceği için kaçınılmaz olduğu ifade ediliyor.
Türk elektronik sektörü şu anda bulunduğu rekabetçilik seviyesi ve sahip
olduğu potansiyel ile Türkiye’nin hızla büyüyebilecek önemli sektörlerinden
biri olarak görülüyor. Sektörün uzmanlarına Türkiye’de elektronik sanayisinin
durumu ve geleceği hakkında ne düşündüklerini sorduk.
1
ELEKTRONİK SEKTÖRÜNÜN KATMA
DEĞERİ DAHA YÜKSEK
“Ülkemizin 2023 yılı hedefleri çerçevesinde istikrar içinde büyüyen,
küresel olarak rekabet edebilecek, gelirini tabana daha adil yayan
bir ülke olma hedefine ulaşabilmesi için, elektronik sanayinin
üstüne düşen görevler diğer alanlardan daha fazladır” diyor
Akademik Tasarım Elektrik Elektronik Yazılım Ar-Ge San. Ve Tic.
Ltd. Şti. Ürün Geliştirme Sorumlusu Mehmet Sağbaş.
“Günümüzde teknolojik yeniliklerin çoğu, elektronik sanayindeki
gelişmelere dayanıyor. Bu sebeple Türkiye’nin genç nüfus potansiyelini
daha etkin kullanarak elektrik ve elektronik sektörü tarafından
gerçekleştirilecek yatırım ve projelere daha fazla destek olması, sektörün
ihtiyaç duyacağı kalifiye eleman eğitimini iyi programlaması gerekir.
Bu eğitimlerin sadece üniversiteler ve meslek liseleriyle değil, liselerden
hatta ortaokullardan başlaması gerekiyor. İngiltere’deki ortaokullarda
mikrodenetleyici ve programlama öğretilmeye başlandı. Buna benzer
erken okul projelerinin kısa vadede geri dönüşü olacağına inanıyorum.
Böylece kaliteli, verimli, sürdürülebilir, rekabetçi ve yenilikçi bir üretim
yapısının oluşturulması daha kolay sağlanacaktır. Sonuçta sektörün hem
katma değeri hem de ithalattaki payı diğer sektörlere göre yüksektir.”
Türkiye’de elektronik sanayisinin teknolojiyi çok yakından takip
eden ve Ar-Ge’ye en çok pay ayıran sektörlerin başında geldiğini
söyleyen Argetron Elektrik Elektronik San. ve Tic. Ltd. Şti. Ar-Ge
Yöneticisi Erdem Pamuk, “Elektronik sanayisindeki rekabetin
temel unsuru teknolojik ilerlemelerdir” diyor.
ELEKTRONİK SANAYİİ TEKNOLOJİYİ YAKINDAN TAKİP EDİYOR
2
TÜRKİYE ELEKTRONİK SANAYİSİNDE
GERİLERDE YER ALIYOR
Yoğun elektronik tüketicisi ülkemizin elektronik sanayisinde
oldukça gerilerde yer aldığını söyleyen Radarcomm
Telekomünikasyon Enerji Sistemleri ve Yazılım Araş. Geliş.
San. ve Tic. Ltd. Şti. Genel Müdür Yrd. Doç. Dr. Hakan Paşa
Partal, Türkiye’de elektronik sanayinin durumunu şöyle dile
getiriyor:
“Elektronik sanayi birçok teknolojinin temelinde yer alan ve hızla
gelişen teknoloji için en çok yatırım yapılan sektör olmalıdır. Yakın
zamana kadar sadece ithal, montaj ve entegrasyon yapılıyorken,
son yıllarda henüz yetersiz de olsa, teknoloji geliştirme yolunda
önemli stratejiler geliştirilip teşvik imkanlarının çıkmasıyla
bazı sanayi firmalarının elektronik teknoloji kazanımı yoluna
gitmeye başladığı görülüyor. Elektronik sanayinin geleceği ise
kritik üç sac ayağının geliştirilmesine bağlıdır: Teknoloji tasarım
ve üretim teşviklerinin artması, firmaların sadece pazarlama
değil teknoloji geliştirmeye ve elektronik tasarıma ağırlık vermesi
ve üniversitelerde sanayi ile iç içe çalışarak yükselen teknolojiye
paralel bilimsel çözümler üretilmesi. Bu maddeler yerine getirildiği
takdirde Türkiye’de elektronik sanayinin dünya ölçeğinde
bulunduğu geri noktalardan çıkıp sıçrama yapma şansı olacaktır.”
3
“Elektronik sanayi tek başına birçok ürün grubunu ortaya çıkarırken, etkileşim halinde olduğu diğer sektörlerin gelişmesine de büyük katkı
sağlıyor. Telekomünikasyon, tıbbi cihaz sektöründen, tarım ve hayvancılığa kadar birçok sektörü üst basamaklara çıkarabilecek çalışmalar
yapılıyor. Bu sektörde var olabilmek için teknolojiyi sadece takip eden değil Ar-Ge çalışmaları ile teknolojiyi üreten bir ülke olmak gerekir.
Bu ilerlemeyi sağlayacak en önemli faktör de bu çalışmaları yürüten insan kaynaklarıdır. Bu insanların yetiştirilmesi, mühendislik eğitiminin
niteliğinin artırılması ve kişilerin Ar-Ge’ye yönlendirilebilmesi için üniversite-sanayi-kamu üçgeninde ciddi bir işbirliği gerekiyor. Kamu destekleri
ile elektronik Ar-Ge çalışmaları teşvik edilmeli, kamunun yürüttüğü teknoloji temelli büyük projelerde sektörü destekleyen alım ve ihale
politikalarıyla da bilgi ve teknolojinin ülke içinde geliştirilmesine destek olunmalıdır.”
71
4
PROFESYONEL BAKIŞ
ELEKTRONİK SANAYİ KATMA
DEĞERİ YÜKSEK NİŞ ÜRÜNLERE
YÖNELMELİ
“Sadece yerli
değil çok uluslu
tasarımlara
yönelmeliyiz”
diyen Nesta
Tasarım Üretim
Elektronik
Yazılım Ar-Ge
Sanayi ve Tic.
Ltd. Şti. Genel
Müdür Evren
Cesur, elektronik
sanayisinin
adetli üretim
yerine katma
değeri yüksek
niş ürünlere
yönelmesi
gerektiğine
dikkat çekiyor.
“Dünya çapında Uzakdoğu ve özellikle de Çin gibi adetli üretim
sanayisinde yarışamayacağınız ülkeler mevcutken sadece fason
üretim yaparak rekabet edemeyeceğimiz aşikardır. Bu nedenle fikri
haklarla korunan, sadece yerli değil gerekirse çok uluslu tasarımlara
yönelmeliyiz. Bunları yaparken ülke içinde bilgi birikiminin
paylaşılması oldukça önemlidir. Elektronik sanayi bu nedenle adetli
üretim yerine az ama katma değeri yüksek niş ürünlere yönelmelidir.
Bu niş ürünleri geliştirirken de sadece elektronik donanım değil
yazılımı da unutmamak gerekir. Yakın geçmişte elektronik bir
sistemin büyük bir kısmı donanım üretimine dayalıyken, artık
günümüzde donanımın yerini yazılım alıyor. Bu nedenle elektronik
sanayi sadece donanım üretimi değil, yazılım üretimiyle beraber
düşünülerek gelecek planları yapılmalıdır.”
6
ELEKTRONİK SEKTÖRÜ HIZLA
TEKNOLOJİ ÜRETEBİLECEK
NOKTAYA GELDİ
5
ELEKTRONİK SANAYİ YAZILIM
SEKTÖRÜNÜ DESTEKLİYOR
Elektronik sanayisinin tüm sanayi dallarını geliştiren
önemli bir alan olduğunu belirten Robogör Robot ve
Görme Teknolojileri Araş. Geliş. San. ve Tic. Ltd. Şti. Ar-Ge
Yöneticisi Doç. Dr. Şeref Naci Engin, sektörün yazılım
sanayisine sağladığı katkılara değiniyor.
“Elektronik sanayi ülkemizin gerek öncelikli alan olarak seçtiği
sağlık, savunma, enerji, uzay, otomotiv, gıda, su, bilgi ve iletişim
teknolojilerinde, gerekse de dış pazarda iddialı olduğu tüketici
elektroniğinden tekstil sanayisine ve makine imalatına kadar
birçok alanda nitelik, işlev ve yenilikçilik sağlayarak tüm sanayi
dallarını geliştiren, iyileştiren son derece önemli bir alandır.
Özellikle çok ciddi ilk yatırım yükü olmayan, büyük bir altyapı
gerektirmeyen, en önemli sermayesi nitelikli insan gücü olan
yazılım sektörüyle desteklenmiş elektronik sanayi, ABD ve
Japonya gibi ülkelerin ekonomilerini olağan üstü büyütmüş;
Çin, Kore, Hindistan, Singapur, İsveç ve Finlandiya gibi teknoloji
yarışına gecikmeli katılan birçok ülkeye kısa sürede büyük
ekonomik başarılar kazandırdı. Elektronik ve elektronikle
birlikte ete kemiğe bürünen yazılım sanayi esnek, çabuk karar
alan, gelişim ve değişimlere hızlı cevap verebilen, sermayenin
ülke çapında dengeli yayılmasına imkan sağlayan KOBİ’ler için
son derece uygun alanlar olup ülke kalkınmasında çok değerli
bir yere sahip.”
Elektronik sektörünün yeni oluşmaya başlayan bir sektör
olduğunu ifade eden Gesk Elektrik Elektronik Yazılım San.
ve Tic. Ltd. Şti. Teknoloji Yönetici Ortağı Mehmet Baylan,
iyi bir fırsat olarak görülebilecek sektörün, zor bir sektör
olduğunu da vurguluyor.
“Türkiye’de komple ürün ithalatıyla başlanıp daha sonra parçaların
ithal edilerek montajlanması olarak devam eden elektronik sektörü;
artan devlet destekleri, firmaların Ar-Ge hakkındaki farkındalıklarının
artması, teknopark gibi teknoloji üreten merkezlerin kurularak
sektörün özendirilmesi, bilgiye ve malzemeye ulaşmanın kolaylaşması
ve en önemlisi artan rekabet koşullarında artık katma değerli ürün
yapmanın kaçınılmaz olması sonucu ülkemizde hızla teknoloji üretme
noktasına geldi. Bu açıdan bakıldığında gerçek manada elektronik
sektörü ülkemizde yeni oluşmaya başlamış, çok iyi bir fırsat olarak
görülebilecek ancak bir o kadar da zor ve bilgi yoğun bir sektör
konumundadır.”
HOBİ
tamamlamanız ve sağ salim kamp yerine varana kadar devam etmeniz gerekir. Ne kadar
yorgun, bitkin veya moralsiz de olsanız bu
böyledir. Sadece bir sonraki adıma konsantre
olur ve devam edersiniz. Sizi o durumdan çıkaracak olan kendi çabanız ve tırmanış arkadaşlarınızdır. Tek çareniz bir sonraki adıma
konsantre olup selamete erene kadar devam
etmektir.
DAĞCILIK GÜVENİ
ÖĞRETİYOR
Tırmanış yaptığınız yerler hangileri? Bugüne kadar en yüksek tırmanışınızı nereye
gerçekleştirdiniz?
Murat Ercan: Kaçkar Dağı, Aladağlar (Demirkazık, Emler, Alaca), Uludağ, Karanfil
Dağı birlikte tırmandığımız yerlerden bazıları. Tabii her seferinde zirveye ulaşamadık;
bazen de geri döndük. Birlikte Ağrı Dağı’na
(5.137 m) tırmandık. Tırmanışı 3 gün, inişi 2
gün süren ve yüksek irtifanın etkilerini en yoğun hissettiğimiz etkinlik oldu. Ayrıca ‘Trans’
adı verilen uzun doğa yürüyüşlerimiz oldu,
gene bu kapsamda toplamı 509 km olan Likya Yolu’nun bir çok etabını yürüdük, Trans
Aladağlar ve Trans Kaçkar geçişleri yaptık,
Kirazlıdere Kanyonu’nu uçtan uca aştık. Bunun haricinde Sarven İtalya’da Dolomitiler’de
‘Via Ferrata’ adı verilen kaya tırmanışı parkurlarının birçoğunu tamamladı.
DAĞCILIK DESTEK OLMAYI ÖĞRETİYOR
Grupça ya da yalnız olarak yapılabilen bir hobi olan dağcılık; kendi sınırlarını keşfetmek,
bir başkasının sorumluluğunu almak, kendine ve ekibine güvenmek, risk analizi
yapmak, iletişim becerilerini geliştirmek, bilinmeyeni araştırmak ve engelleri aşmak
gibi iş dünyasının içinden kavramları doğada tamamen farklı bir ortamda deneyimleme
fırsatı sunuyor. Dağcılık hobisini hayatlarına entegre eden Getron Bilişim Hizmetleri A.Ş.
ortakları Murat Ercan ve Sarven Sıradağ dağcılığın iş ve özel hayatlarına olan katkısını
Techstar’a anlattı.
Dağcılığın hayatınızdaki yeri nedir?
Murat Ercan: İkimiz de 20 yıl kadar önce,
üniversite yıllarında dağcılığa başladık ve bu
sayede tanıştık. Önce dostluğumuzun ve sonrasında ortaklığımızın başlangıcı da dağcılık
sayesinde oldu. Halen de günlük hayatta bunaldığımızda ilk kaçış noktamız dağlar oluyor.
çıkınca değil, sağ salim kampa dönünce gerçekleşiyor. Bizim Murat ile zirve ısrarımız veya
takıntımız olmadı. Çünkü önemli olan dağda
olmak ve zirveler hep orada olacak. İlke olarak
‘ölmek yok; dönmek var’ taraftarıyız.
Dağcılık tehlikeli bir spor mu?
Sarven Sıradağ: Evet. Özellikle “kolay” yerler ve zirve dönüşleri daha da tehlikeli oluyor.
Çoğu dağ kazası dönüş rotalarında gerçekleşiyor; çünkü yorgunsunuz ve başarının verdiği
bir gevşeme ve konsantrasyon kaybı söz konusu oluyor. Oysa dağcılıkta başarmak zirveye
Dağcılığı diğer sporlardan ayıran
en belirgin fark nedir?
Sarven Sıradağ: Futbol, basketbol, tenis gibi
diğer sporlardan farklı olarak, dağcılıkta bir
kez rotaya girdiğiniz zaman, vazgeçme lüksünüz yok. Kuralların büyük kısmı sizin dışınızda konulur. O an bulunduğunuz rotayı
DAĞCILIKTA VAZGEÇME LÜKSÜNÜZ YOK
Bu sayfada yer almak için [email protected] adresi ile iletişime geçebilirsiniz.
Dağcılıkla ilgilenmenizin iş hayatınıza/
profesyonel yaşamınıza nasıl bir yansıması
oldu?
Murat Ercan: Her şeyden önce en zor koşullarla dahi birlikte baş etmeyi öğrendik. Birbirimize destek olmayı, gerektiğinde katlanmayı, en çok da güvenmeyi öğrendik. Hani
bazen konuşurken deriz ya; ‘Ona o kadar
güvenirim ki, hayatımı bile emanet ederim’
diye. Biz bunu zaten defalarca yaptık; birbirimizin ipini tuttuk, emniyetini aldık. Mecazi
olarak değil, fiilen bir ipin ucunda hayatımızı
emanet ettik. Dağda birkaç bin metre yüksekte hasta olduğumuzda bir çadırın içinde birbirimize baktık. Bazen soğuktan donarken,
bazen susuzluktan kırılırken, bazen fırtınada
çadırımız parçalanırken destek olduk. Bunları yaşadıktan sonra artık iş hayatında karşılaştığınız zorluklara dayanmak ve aşmak daha
kolay geliyor. Artık dağcılıktan gelen bir alışkanlıkla biliyorsunuz ki bir zirveye çıkmak
on binlerce küçük adımdan oluşuyor. Bazen
işler ters gidiyor, çok yoruluyorsunuz, zirve
göremeyeceğiniz kadar uzakta oluyor ama siz
kendinize ve takım arkadaşlarınıza güvenip
devam ediyorsunuz, Sonunda da hedefinize
varıyorsunuz. Sanırım dağcılığın öğrettiği en
önemli şey bu oldu.
73
EĞİTİM
YTÜ’NÜN SERTİFİKA
EĞİTİMLERİ DEVAM
EDİYOR
LARAVEL FRAMEWORK 5 İLE WEB
UYGULAMALARİ GELİŞTİRME EĞİTİMİ
L
aravel Framework Web uygulamalar geliştirmek için pek çok alternatif arasında son yıllarda en çok
öne çıkan teknolojilerden biridir. PHP yazılım dili ile birlikte kişilerin kendi Web uygulamasını
geliştirmesine ve geliştirilen uygulamayı modern yöntemler kullanarak kendi sunucuları üzerinde
yayınlamaya kadar pek çok süreç bu eğitimle öğrenilebilecek.
Laravel MVC mimari dizaynpattern prensibine uygun olarak web uygulamaları geliştirmek için
kullanılan PHP uygulama frameworküdür. Açık kaynak kodlu olarak yayınlanan Laravel günümüzün
en popüler web teknolojilerinden biri olma niteliği taşıyor. Laravelframework en popüler backend
teknolojilerinin en iyi özelliklerini kendi bünyesinde topluyor. Eğitim PHP’nin yeni sürümü PHP 7 ile
birlikte yürütülecek.
7 Şubat 2016 tarihinde başlayacak eğitim 28 Şubat 2016’da tamamlanacak. 20 saat sürecek olan eğitim,
Yıldız Teknik Üniversitesi Beşiktaş kampüsünde verilecek.
YTÜ PROFESYONEL İŞLETME YÖNETİCİLİĞİ
SERTİFİKA PROGRAMI
P
rofesyonel İşletme Yöneticiliği eğitimi, yönetici/idareci ve çalışan arasında koordinasyonun sağlanması ve buna bağlı olarak hizmet kalitesinin artmasına yönelik temel stratejiler ve uygulama
örnekleri ile desteklenen bir liderlik ve yönetim strateji bilgisi içeriyor. Program bir işletmenin
yönetim, iletişim, kriz yönetimi ve kurumsal itibar çalışmalarını kapsıyor.
Eğitimde adayın kurumsal yöneticilik alanında tüm gerekli eğitimleri alması amaçlanıyor. Uygulama ve
stratejik yaklaşımlar ile iş ve kariyer hayatında yeni bir başlangıç sağlayacak
programa; şirket sahipleri ya da yöneticileri, bulunduğu şirkette yükselmek isteyen çalışanlar, kendi
işini kurmuş ya da kurmak isteyen girişimciler ve işine, kariyerine yeni bir sayfa açmak isteyen herkes
katılabiliyor.
13 Şubat 2016 tarihinde başlayacak eğitim 6 Mart 2016’da tamamlanacak. 56 saat sürecek olan eğitim,
Yıldız Teknik Üniversitesi Beşiktaş kampüsünde verilecek.
YTÜ PAZARLAMA İLETİŞİMİ UZMANLIĞI
K
üreselleşen dünyada kurumların ihtiyacı olan Pazarlama İletişimi uzmanı yetiştirmek amacıyla
disiplinler arası bir içerik ile hazırlanan program, güncel sorunlara yönelik sorun ve çözüm
önerilerini kapsıyor.
Pazarlama İletişimi eğitim programı profesyonel sektör çalışanlarının yanı sıra ön lisans veya 4 yıllık
üniversite programından mezunu olup iletişim sektöründe çalışan ya da çalışmak isteyen kişileri
hedef alıyor.
Yüzde 80 devam koşulunu sağlayan ve program sonunda yapılan sınavda başarılı olanlara Yıldız Teknik
Üniversitesi tarafından resmi sertifika veriliyor. 27 Şubat 2016 tarihinde başlayacak eğitim 20 Mart
2016’da tamamlanacak. 56 saat sürecek olan eğitim, Yıldız Teknik Üniversitesi Beşiktaş kampüsünde
verilecek.
YTÜ KURUMSAL İLETİŞİM UZMANLIĞI
B
ireysel iletişim becerilerini geliştirmenin yanı sıra iletişim türleri, iletişim prensipleri, iletişim
engelleri ve işletmelerde iletişim biçimleri ve etkin iletişim ile kişisel ve kurumsal imajın oluşturulması, korunması ve geliştirilmesi sürecinde hayati öneme sahip olan kurumsal iletişimin etkisi
bu programda ele alınıyor. Ayrıca örgütsel iletişimin, kurumsal kültür, yönetsel süreçler, liderlik tarzları,
çatışma yönetimi stratejileri ve insan kaynakları yönetimi fonksiyonları ile ilişkilendirilmesi programın
temel amaçlarını oluşturuyor. Böylelikle günümüzün temel işletme kavramları ile iletişim kavramının ilişkisi noktasında katılımcılara yetkinleştirici bilgiler sunulması planlanıyor.
Program, kurumsal iletişim, halkla ilişkiler alanlarında çalışan ya da çalışmak isteyen en az ön lisans ve
lisans mezunu kişileri hedef alıyor.
25 kişilik kontenjanı bulunan eğitimde katılımcılardan yüzde 80 devam koşulu aranıyor. Program
sonunda yapılan sınavda başarılı olan katılımcılara Yıldız Teknik Üniversitesi tarafından hazırlanan
resmi sertifika veriliyor. 20 Şubat 2016 tarihinde başlayacak eğitim 13 Mart 2016’da tamamlanacak. 56
saat sürecek olan eğitim, Yıldız Teknik Üniversitesi Beşiktaş kampüsünde verilecek.
75
KÜLTÜR-SANAT
DISCIPLINED ENTREPRENEURSHIP:
BAŞARILI STARTUP İÇİN 24 ADIM
Bill Aulet, THY Yayınları
Girişimciliğe olan ilgi küresel ölçekte büyüyor ancak çoğu insan hala girişimciliğin
öğretilemeyeceğine; başarılı olanların, diğerlerinde olmayan bir özellikle dünyaya geldiğine
inanıyor. Ne var ki en büyük girişimcilerin gerçekte tek bir ortak özelliği var: Muhteşem ürünler
yarattılar. Bu kitap üstün başarılı bir ürün yaratmak üzerine adım adım ilerleyen kapsamlı,
bütünsel ve ispatlanmış bir yaklaşım sunuyor. Sizi o optimal ve şık çözüme götürecek yinelemeli
sürece odaklanıyor. Evet, girişimcilik kaotik olabilir ama doğasında öngörülemez olan durumlar,
kontrol edebileceğiniz alanları belirleyip onlara yoğunlaşarak riskleri azaltmaya imkan tanıyan
sistematik bir çerçeve gerektirir. Bu kitapta özetlenen süreç başarınızı garantilemenize ya da
başarısızlığın kaçınılmaz olduğu bir yoldaysanız, yıkımınızın hızlanmasına ve daha iyi bir fikre
geçmenize yardımcı olacak.
SECOND MACHINE AGE: AKILLI TEKNOLOJİLER
DEVRİNDE ÇALIŞMA, İLERLEME VE REFAH
Bill Erik Brynjolfsson, Andrew Mcafee, Thy Yayınları
Bu kitap, teknoloji, toplum ve ekonomi alanlarındaki kalkınma sürecine dair düşüncelerinizi
değiştirecek. Yazar Erik Brynjolfsson, MIT bünyesindeki Dijital Şirketler Merkezi’nin müdürü
ve bilgi sistemleri ve ekonomisi alanında görüşlerine en çok önem verilen bilim insanlarından
biri. Kitabın eş yazarı Andrew McAfee ise MIT’deki Dijital Şirketler Merkezi’nde görevli
araştırmacı bilim insanlarından biri. Bu iki yetenekli bilim insanı İkinci Makine Çağı’nda
hayatımızı ve ekonomimizi yeni baştan yaratacak faktörleri ele alıyor. Dijital teknolojilerin
etkisini tüm şiddetiyle hissetmeye başladığımız bu çağda, bizleri bekleyen akıllara durgun verici
kişisel teknolojileri, çok gelişmiş altyapıları ve hayatımızı zenginleştiren kültürel öğelere erişim
imkanlarımızı anlatıyorlar.
ANGELA HEWITT
İSTANBUL RESİTALLERİ
FINGHIN COLLINS
İSTANBUL RESİTALLERİ
Uluslararası ödüllü İrlandalı piyanist
Finghin Collins, “İstanbul Resitalleri”
kapsamında klasik müzik severlerle
buluşuyor. 1999 İsviçre Clara Haskil
Uluslararası Piyano Yarışması birincisi
İrlandalı piyanist, Uzakdoğu’dan Avrupa
ve Amerika’ya uzanan uluslararası
performansları ile klasik müzik dünyasında
büyük beğeni topluyor.
Tarih:14 Ocak
Saat: 20.00
Yer: Sakıp Sabancı Müzesi, the Seed
CHRIS DE BURGH
KONSER
Efsanevi Kanadalı piyanist Angela Hewitt,
“İstanbul Resitalleri” kapsamında İstanbul’a
geliyor. Angela Hewitt, uzun yıllardır
Hyperion Record etiketiyle yayımlanan
bol ödüllü albümleri, dünyanın en iyi
salonlarında verdiği resital ve konserleri ile
çağın en önemli piyanistlerinden biri olarak
klasik müziğin en üst katmanlarında yer
alıyor.
Tarih: 12 Şubat
Saat: 20.00
Yer: Sakıp Sabancı Müzesi, the Seed
Chris de Burgh, 28 Şubat günü en güzel
şarkılarıyla kalplerinizi ısıtmaya Ülker
Sports Arena’ya geliyor! Romantizmin en
yalın, en kalbe kazınan şarkıları Chris de
Burgh’ün kadife sesi ve benzersiz sahne
şovuyla hafızalara işlenecek.
Tarih: 28 Şubat
Saat: 20.30
Yer: Ülker Sports Arena
GÖRÜNENİN
ARDINDAKİ
Dünya çağdaş sanat sahnesinden önemli isimleri
ağırlayan “Görünenin Ardındaki” sergisi,
göçmenler ve sorunlarına odaklanıyor. Çağdaş
sanatçılar Krzysztof Wodiczko, Michal Rovner ve
Zimoun’un dört özel eserinin görülebileceği sergi,
her geçen gün daha da artan yabancılaşma ve
güven eksikliği üzerinden göçmenlerin sorunlarını
anlatıyor. “Öteki olma” korkusunu büyük bir oda
boyutunda dört özel eserle anlatan serginin en
dikkat çekici parçasıysa Michal Rovner’ın 1 ton
ağırlığındaki “Parçalanmış Zaman” isimli eseri.
Borusan Contemporary’ye farklı teknikler ve uzun uğraşlar sonucu yerleştirilen ve doğal
taştan yapılan bu eser, özel bir teknikle aydınlatılarak izleyenleri yüzyıllar öncesinden
başlayan bir göç hikayesine sürükleyecek. 21 Şubat 2016’ya kadar devam edecek olan
sergi, sanatseverleri çağdaş sanatın seçkin örneklerini keşfetmeye davet ediyor.
ON
SERGİSİ
ON sergisi, Baksı Müzesi koleksiyonundaki eserlerin,
müzenin “sanat ve zanaat arasında diyalog kuran”
konseptine bağlı kalınarak oluşturuldu. Küratör Marcus
Graf, ON sergisiyle ilgili olarak şunları söylüyor: “Baksı
Müzesi’nin çoğulcu karakterinden dolayı ON sergisi,
koleksiyonunun çok katmanlı karakterini ortaya
çıkarmak için sanat ve zanaat eserlerini birbirine bağlayan
bir küratör stratejisi ile oluşturuldu. Sergi, yüksek sanat
ve halk sanatı, plastik sanatlarla el sanatlarının arasındaki
geleneksel hiyerarşi ile aralarındaki tarihsel ve çağdaş
farklılıkları yok sayıyor. Böylece, serginin ziyaretçileri
dünyamıza farklı yollardan ve açılardan bakma şansı elde
ediyor.” ON sergisi, 12 Mayıs 2016 tarihine kadar Baksı
Müzesi’nde ziyaret edilebilir.
BEN ORHAN VELİ
Usta oyuncu Kemal
Kocatürk’ten bir
unutulmaz portre
“Ben Orhan Veli”, 6
Aralık’ta Afife Jale
Sahnesi’nde oynanıyor.
Ben Orhan Veli;
Orhan Veli Kanık’ın
kısıtlı yaşamına
sığdırdığı unutulmaz
şiirlere, dünya görüşüne, yazılarına, öykülerine,
aşklarına, dostluklarına ve çile dolu hayatına
bir ağıt niteliği taşıyor. Oyunda, Orhan Veli’nin
hiç bilinmeyen yanlarını ortaya çıkarırken
fikirlerinin bugünü nasıl kucakladığına
şaşkınlıkla şahit olacaksınız.
Tarih: 17 Ocak 2016
Saat: 18.30
Yer: Ortaköy Afife Jale Sahnesi
CAHİDE SONKU
MÜZİKALİ
Tiyatro Keyfi bu yeni eserinde sanat
ve özel yaşamı ile bir döneme damga
vurmuş bir efsanenin, sinema ve
tiyatro oyuncusu, Türkiye’nin ilk kadın
sinema yönetmeni Cahide Sonku’nun
olağanüstü ve dramatik yaşam
öyküsünü çağdaş bir müzikal olarak
sahneye taşıyor.
Tarih: 28 Ocak 2016
Saat: 20.30
Yer: Borusan Oto
Dolmabahçe Sahne, Süzer Plaza
JOY
Filmde tek başına
3 çocuğuyla ayakta
kalmaya çalışan
Joy Mangano’nun
4 kuşağa
yayılan hikayesi
anlatılıyor.
Vizyon Tarihi: 8 Ocak 2016
Yönetmen: David O. Russell
Oyuncular: Robert De Niro, Bradley
Cooper, Jennifer Lawrence, Virginia
Madsen, Edgar Ramirez
Tür: Biyografi, Dram, Komedi
Yapımı: 2015
Ülke: ABD
İki eski
arkadaş olan
Fred ve Mick,
Alpler’e tatile
çıkmışlardır.
Besteci ve şef
Fred emekli
olmuştur.
Yönetmen
Mick ise hala
çalışmaktadır.
Artık
hayatlarının
sonlarına
YOUTH yaklaşmış
olan iki
adam, otelde geçirdikleri süre
boyunca etraflarındaki her şeye merak
duygusuyla bakmaktadır. Mick son
büyük başyapıtının senaryosu üzerinde
hırsla çalışmaktadır, ancak Fred’in
emeklilikten vazgeçmeye niyeti yoktur.
Ancak onun kariyerine devam etmesini
isteyen biri çıkacaktır.
Vizyon Tarihi: 22 Ocak 2016
Yönetmen: Paolo Sorrentino
Oyuncular: Michael Caine, Harvey
Keitel, Rachel Weisz, Paul Dano,
Jane Fonda
Tür: Dram
Yapımı: 2015
Ülke: İtalya, Fransa, İsviçre, İngiltere
77
FİRMA ÜNVANI
WEB
FİRMA ÜNVANI
WEB
1F2R BİLİŞİM TİC. LTD. ŞTİ.
www.1f2r.com
BOĞAZİÇİ ELEKTRİK DAĞITIM ANONİM ŞİRKETİ
www.bedas.com.tr
ACERPRO BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ A.Ş.
www.acerpro.com
BOOKLOGIC BİLGİ TEKNOLOJİLERİ VE TURİZM LTD. ŞTİ.
www.BookLogic.net
AÇILIM BİLGİSAYAR SİSTEMLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
www.acilimbilgisayar.com.tr
BOTEGO BİLGİ TEKNOLOJİLERİ A.Ş.
www.botego.com
ADA YAZILIM TİC. LTD. ŞTİ.
www.adayazilim.com
BURAK AKPINAR/GEOMES MÜHENDİSLİK HİZMETLERİ
www.geomes.com
AHMET BAHADIR OTARAN
www.oklavaci.com
C4 İNTERAKTİF BİLİŞİM VE REKLAM TEKNOLOJİLERİ DIŞ TİC. LTD. ŞTİ
www.create-4.com
AKADEMİK TASARIM ELEKTRİK ELEK. YAZ. ARGE SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.akademiktasarim.com
CALL CENTER RESOURCES DAN. A.Ş.
www.ccr.com.tr
AKELSAN ELEKTRONİK SİSTEMLER SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
www.akelsanelektronik.com.tr
CCRS GİDER KONTROL HİZMETLERİ LTD. ŞTİ.
www.cc-rs.com
AKILLI CAM ARAŞTIRMA GELİŞTİRME MÜH. SAN. TİCARET VE LTD. ŞTİ.
www.intelligentglasstech.com
CERATIVE MALZEME GELİŞTİRME VE YAZILIM SİSTEMLERİ
AKTEK BİLGİ İLETİŞİM TEKNOLOJİSİ SAN. VE TİC. A.Ş.
www.aktekbilisim.com
CİTYLAB BİLGİ TEKNOLOJİLERİ LTD. ŞTİ.
ALARGE ALIÇ AĞACI MAKİNA ELEKTRONİK AR-GE SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.alarge.com.tr
CNR ÇEVRE ARGE DANIŞMANLIK SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
ALOTECH İLETİŞİM TEKNOLOJİLERİ TİC. A.Ş.
www.alo-tech.com
CODEC İLETİŞİM VE DANIŞMANLIK HİZM. LTD. ŞTİ.
www.codec.com.tr
ALP GÖZETİM DENETLEME MÜH. DAN. HİZ. LTD. ŞTİ.
www.alp-design.com
COMODO YAZILIM A.Ş.
www.comodo.com
ARATURKA BULUT BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ SAN. TİC. A.Ş.
www.araturka.com
COMPUGROUP MEDİCAL BİLGİ SİSTEMLERİ A.Ş.
www.cgm.com/tr
ARGE EVİ STRATEJİK PLANLAMA TİC. A.Ş.
www.experto.com.tr
CONNECTHING MÜHENDİSLİK ARGE SAN. VE TİC A.Ş
www.connecthing.net
ARGETRON ELEKTRİK ELEKTR.ORG. GIDA SAN. VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.
www.argetron.com
CREAMATİVE YAZILIM ÇÖZÜMLERİ ÖZDEN IRMAK
www.klikgames.net
CRM AKADEMİ BİLİŞİM SİSTEMLERİ LTD. ŞTİ.
www.crmakademi.net
ARGÖR MÜHENDİSLİK AR-GE SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.citylab.com.tr
ARPİES YAZILIM BİLGİSAYAR DANIŞ. TURİM. TİC. LTD. ŞTİ.
www.arpies.com
CRONOM BİLİŞİM VE YAZILIM TEKNOLOJİLERİ SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.cronom.com
ASSECO SEE TEKNOLOJİ A.Ş.
www.asseco-see.com.tr
CRS SOFT YAZILIM HİZMETLERİ ANONİM ŞİRKETİ
www.crssoft.com
ASTEKNOLOJİ BİLİŞİM LTD. ŞTİ.
www.asteknoloji.com
CSA DANIŞMANLIK VE BİLİŞİM HİZM. LTD. ŞTİ.
www.qadturkiye.com
ÇEVMED ÇEVRE SAĞLIK EĞİTİM VE DANIŞMANLIK LTD. ŞTİ.
ATBTUR TURİZM YATIRIMLARI SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www.a-ged.org.tr
ÇILGIN KELİMELER REKLAMCILIK A.Ş.
www.madws.com
ATLAS YAZILIM VE BİLİŞİM HİZ. TİC. A.Ş.
www.atlasyazilim.com.tr
D.T.P BİLGİ İŞLEM İLETİŞİM VE TİCARET LTD.ŞTİ.
www.dtp.com.tr
AYASİS YAZILIM VE BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ LTD. ŞTİ.
www.ayasis.com
DAPROM BİLİŞİM SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.daprom.com
BAFAŞ FİLTRASYON TEKNOLOJİLERİ A.Ş.
www.bafasfiltrasyon.com
DEFACTO TEKNOLOJİ HİZMETLERİ A.Ş.
ATIK KAĞIT VE GERİ DÖNÜŞÜMCÜLER DERNEĞİ VE İKT. İŞLETMESİ
DELTA GRUP YAZILIM BİLİŞİM SİSTEMLERİ SAN.VE TİC. A.Ş.
BALKOD YAZILIM ARGE SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.delta-yazilim.com
BASİSLABS BİLGİ TEK. YAZ. EĞİTİM ORG. REKLAM DAN.LTD.ŞTİ.
www.basistek.com
DENTEMOS YAZILIM AR-GE SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
BAŞKA BOYUT ARGE TASARIM TEKNOLOJİ SANAYİ VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.baskaboyut.com
DİP DİJİTAL GÖRÜNTÜ PROGR. VE SAV. SİS. TİCARET LTD. ŞTİ.
www.dipdijital.com.tr
BAYRAKTAR TEKNOLOJİ VE BİLİŞİM SİSTEMLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
www.bayraktartech.com
DOĞAL ZEKA İLETİŞİM HİZ. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.dogalzeka.com.tr
BEAN TEKNOLOJİ SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.bean.com.tr
DONE İLETİŞİM VE BİLGİ SİSTEMLERİ VE YAYINCILIK SAN. VE TİC. A.Ş.
www.donetr.com
BEYAZ BİLGİSAYAR DAN.HİZ.LTD.ŞTİ.
www.beyaz.net
DRE VERİ ARAŞTIRMA VE DEĞERLENDİRME TİC. LTD. ŞTİ.
www.prodma.com
BEYAZBORSA TEKNOLOJİ BİLİŞİM ORG. TURİZM SAN. VE TİC. A.Ş.
www.beyazborsa.com
DURAK NANO BİO TEKN. AR-GE YAZ. DANŞ. İTH. İHR. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.eximlab.com
ECHO YÖNETİM VE BİLİŞİM HİZM. A.Ş.
www.echo.com.tr
BİA TEKNOLOJİ TIBBİ CİHAZLAR ARGE MÜHE. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.biatech.com.tr
ECZACIBAŞI-MONROL NÜKLEER ÜRÜNLER SAN. VE TİC. A.Ş.
www.monrol.com
BİLAB OTOMASYON ELEKTRONİK SANAYİ VE TİCARET LTD. ŞTİ.
www.bilab.com.tr
EFABRİKA BİLİŞİM TİC. A.Ş.
www.efabrika.com
BİLGERA YAZILIM A.Ş.
www.bilgera.com.tr
EHİL İNTERNET TEKNOLOJİLERİ A.Ş.
www.ehil.com
BİLİŞİM SANAYİ VE TİCARET LTD. ŞTİ.
www.bilisim.com.tr
BISKA BİLİŞİM TEKNOLOJİ ARGE YAZILIM DAN. İTH. İHR. LTD. ŞTI.
EKAP BİLİŞİM YAYINCILIK DANIŞMANLIK TİCARET A.Ş.
www.ekap.co
BİOARGE BİTKİSEL KOZMETİK AR-GE MÜHENDİSLİK LTD. ŞTİ.
EKSEDRA BİLİŞİM ÇÖZÜMLERİ SAN.VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.exedra.com.tr
BİOORAM SAĞLIK EĞİT. DAN VE KOZMETİK ÜRN. TİC. LTD. ŞTİ.
ELEKTEK ELEKTRONİK VE YAZILIM MÜH. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www.elektek.net
BİRCE DENTAL ARGE SİSTEMLER MÜH. SANAYİ TİCARET LTD. ŞTİ.
ELEKTRONET BİLG. KONTROL VE HAB. SİST. DAN. SAN. TİC. A.Ş.
www.elektronet.com.tr
www.emigrup.com
BİRİKİM YAZILIM ÇÖZÜMLERİ VE DANIŞMANLIK SAN.TİC. LTD. ŞTİ.
www.birikimyazilim.com.tr
EMİ GRUP BİLGİ TEKNOLOJİLERİ A.Ş.
BİRLEŞİK YAZILIM HİZMETLERİ LTD. ŞTİ.
www.birerp.com
ENARGE MÜHENDİSLİK EĞİTİM DAN. AR.GE. SAN VE TİC. LTD. ŞTİ.
ENDOYA BİLİŞİM YAZILIM TEKNOLOJİLERİ SANAYİ VE TİCARET LTD.
www.endoya.com
FİRMA ÜNVANI
WEB
FİRMA ÜNVANI
WEB
E-POLİ KOLLOİDAL BOYA KİMYA VE TEM. ÜRÜN. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.epoliboya.com
HIMA YAZILIM GELİŞTİRME HİZMETLERİ LTD. ŞTİ.
www.hima.com
EREN TEKNİK OTOMOTİV YAKIT GÜV. VE KORUMA SİS. SAN. TİC. A.Ş.
www.erenteknikotomotiv.com.tr
HİDDENUNİT YAZILIM ARGE SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.hiddenunit.com
ERK TEKNOLOJİ HİZMETLERİ A.Ş.
www.erkteknoloji.com
HİT BİLİŞİM DANIŞMANLIK VE TURİZM HİZ.İ SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.hitsoft.com.tr
ERNST & YOUNG KURUMSAL FİNANSMAN DANIŞMANLIK A.Ş.
www.ey.com/tr
HMY KİMYA ENERJİ DANIŞMANLIK SANAYİ VE TİCARET LTD.
www.hmykimya.com
ESA BİLGİSAYAR PROGRAMCILIĞI-ERGİN ERDİN
www.flyco.com.tr
HSD KARAS YAZILIM ARGE VE DANIŞMANLIK TİC. A.Ş.
www.uzmanvergi.com
HTMSS YÜKSEK TEKN. MEKATRONİK SİS. MÜH.
YAZILIM ARAŞ.GELİŞ.SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
HUGME EĞİTSEL MÜFREDAT MATERYALLERİ VE
YAZILIM ARAŞTIRMA GELİŞ. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.htmss.com.tr
ETG BİLGİSAYAR DANIŞMANLIK EĞ. HİZ. VE YAY. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www.etg-it.com
ETİYA BİLGİ TEKNOLOJİLERİ YAZILIM SAN. VE TİC. A.Ş.
www.etiya.com.tr
E-TUGRA EBG BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ VE HİZMETLERİ A.Ş.
www.e-tugra.com.tr
IBASE YAZILIM TİC. LTD. ŞTİ.
www.ibaseyazilim.com
EVATRO YAZILIM BİLİŞİM TEKNOJİLERİ A.Ş.
www.evatro.com
ID BİLİŞİM VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.idbilisim.com
EVREN BİLGİSAYAR VE MÜHENDİSLİK TİC A.Ş.
www.evrenbil.com.tr
INFORMATION DESIGN THREE YAZ. VE BİLGİ TEKN. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. www.id3.com.tr
www.hugmedu.com
INNOTECH TEKNOLOJİ LTD. ŞTİ.
www.innotech.com.tr
EVRİM YAZILIM VE DANIŞMANLIK TİC.LTD. ŞTİ.
www.evrimbilgisayar.com
ITS İLETİŞİM TEKNOLOJİ SİS. YAZILIM DANIŞMANLIK HİZMETLERİ A.Ş.
www.its.com.tr
FAHRİYE KILIÇ
www.sword-it.com
İ2İ BİLİŞİM DANIŞMANLIK TEK. HİZ. VE PAZ. TİCARET A.Ş.
www.i2i-systems.com
İBRAHİM IŞILDAK
www.biyomarge.com
EVRİM ÜNAL
INNOVATURK ARGE GIDA VE BİYOTEKNOLOJİ SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
İDEGİS TEKNOLOJİ BİLİŞİM VE YAZILIM SANAYİ VE TİCARET LTD.ŞTİ.
www.idegis.com.tr
FBT FİNANSAL BİLGİ TEKNOLOJİLERİ A.Ş.
www.financebt.com
İDESOFT BİLGİSAYAR VE İNTERNET TEK. YAZILIM DONANIM LTD. ŞTİ.
www.idesoft.com.tr
FGS BİLGİ İŞLEM ÜRÜNLERİ SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www.fgs.com.tr
İFA MÜHENDİSLİK ARGE OTOMASYON SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
FHM BİLGİSAYAR YAZILIM SİSTEMLERİ TİC. LTD. ŞTİ.
www.fhmsoft.com
İLETKEN TEKNOLOJİ ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www.iletken.com.tr
FİLİ LABS ARGE VE YAZILIM ÇÖZÜMLERİ LTD. ŞTİ.
www.fililabs.com
İNFORAY BİLİŞİM VE YAZILIM TEKNOLOJİLERİ EĞİTİM DAN.TİC.LTD.ŞTİ.
www.inforay.com.tr
FİNNET ELEKTRONİK YAYINCILIK DATA İLETİŞİM TİC. VE SAN. LTD. ŞTİ.
www.finnet.gen.tr
İNOVENSO DAN.K AR-GE TEK. MAK. SAN. İTH. İHR. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.inovenso.com
FİT BİLİŞİM BİLGİSAYAR VE DANIŞMANLIK HİZM.DIŞ.TİC.A.Ş.
www.fit.com.tr
İNTENGO BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
www.intengo.com
FUTURECOM BİLİŞİM HİZM. VE DAN. A.Ş.
www.futurecom.com.tr
İNTO MÜHENDİSLİK CÜNEYT TOKER VE HÜSEYİN İNCEKARA
www.tetaselectronic.com
FUTURİNO BİLGİ SİSTEMLERİ LTD. ŞTİ.
www.futurino.com
İNVİO BİLİŞİM SAN. VE TİC. A.Ş.
www.invio.com
G TEKNOLOJİ BİLİŞİM SAN. VE TİC. A.Ş.
www.gtech.com.tr
İPERA TEKNOLOJİ ÇÖZÜMLERİ YAZILIM AR-GE SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.ipera.com.tr
G1 YAZILIM ARGE EĞİTİM DANIŞMANLIK SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.g1.com.tr
İRİS TELEKOMÜNİKASYON TİC. A.Ş.
GAMEVOG BİLGİSAYAR VE SANAL OYUN YAZILIM TİCARET LTD. ŞTİ.
www.gamewog.com
İSTANBUL ÇEVRE YÖNETİMİ SAN. VE TİC. A.Ş.
www.istac.com.tr
GEEN BİYOTEKNOLOJİ ARGE SAN.TİC.LTD.ŞTİ.
www.geenbio.com
İZİBİZ BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ ANONİM ŞİRKETİ
www.izibiz.com.tr
GERFAVE BİLG. YAZ. İNTERNET HİZ. AR GE SANAYİ VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.gerfawe.com
KAFEİN YAZILIM VE BİLGİSAYAR HİZMETLERİ SAN. VE TİC. A.Ş.
www.kafein.com.tr
GESK ELEKTRİK ELEKTRONİK YAZILIM SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.gesk.com.tr
KALEM YAZILIM SİSTEM OTOMASYONLARI SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.kalemyazilim.com
GETRON BİLİŞİM HİZM. A.Ş.
www.getron.com
KARAŞ YAZILIM GELİŞTİRME VE DANŞ. İTH. İHR. LTD.ŞTİ.
www.karash.biz
GEZGİN BİLİŞİM TUR. VE SAĞ. HİZ. LTD. ŞTİ.
www.curepick.com
KARTACA BİLİŞİM İNT. PAZ. TAN. HİZM. TİC. LTD. ŞTİ.
www.kartaca.com
FATİH ERDOĞMUŞ FERGE MÜHENDİSLİK
KATI HAL ELEKTRONİK YAZILIM AR GE SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
www.katihal.com
GOBİTO BİLİŞİM TEKN. VE MÜH. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www.gobito.com
KAYA TEKNOLOJİ MAKİNA SANAYİ VE TİCARET LTD. ŞTİ.
www.kayateknoloji.com.tr
GPS BUDDY RTD TEKNOLOJİ SİSTEMLERİ TİC. LTD. ŞTİ.
www.gps-buddy.com.tr
KION BİLGİSAYAR BİLİŞİM YAZILIM SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.kion.com.tr
GRAFENTEK YAZILIM AR-GE MÜH. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.grafentek.com
KLE BİLGİ TEKNOLOJİLERİ A.Ş.
www.kletech.com
KODATAK BİLGİSAYAR YAZILIM HİZMETLERİ SAN. TİC. A.Ş.
www.vngrs.com
KONUT KREDİSİ COM TR DANIŞMANLIK A.Ş.
www.hesapkurdu.com
GEZPORT MEDYA İNTERNET HİZMETLERİ A.Ş.
GÜVENLİ CAM ARAŞTIRMA GELİŞTİRME MÜH. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
HABERMETRE HABER ANALİZ A.Ş.
www.habermetre.com
KORTEKS BİYOTEKNOLOJİ LTD. ŞTİ.
HALBER MEKATRONİK VE ÖLÇÜM SİSTEMLERİ SAN. TİC. LTD. STİ.
HALK YATIRIM MENKUL DEĞERLER A.Ş.
www.halkyatirim.com.tr
KRİPTEK KRİPTO VE BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ SAN. TİC. A.Ş.
www.crypttech.com
HATKO TEKNOLOJİK ARAŞTIRMA GELİŞTİRME SAN. VE TİC. A.Ş.
www.hatkotech.com
LA YAZILIM VE DANIŞMANLIK A.Ş
www.la.com.tr
HIDIR YILMAZ
www.hnbilisim.com
LABDROİDS BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www.labdroids.com
79
FİRMA ÜNVANI
WEB
FİRMA ÜNVANI
WEB
LABRİS TEKNOLOJİ BİLİŞİM ÇÖZÜMLERİ A.Ş.
www.labrisnetworks.com
NEUTEC BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ A.Ş.
www.neutectr.com
LENDİ ENERJİ ÜRETEÇLERİ SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
www.lendienergy.com
NEUTEC İLAÇ SAN.VE TİC. A.Ş.
www.neutec.com.tr
LİLA YAZILIM EĞİTİM VE DAN. LTD. ŞTİ.
www.lilayazilim.com
NEVALABS YAZILIM VE BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ A.Ş.
www.nevalabs.com
LTS YAZILIM DANIŞMANLIK VE BİLGİSAYAR SAN.TİC.LTD.ŞTİ
www.ltsyazilim.com
NEXUM ELEKTRONİK ÇÖZÜMLER DAN. TİC. A.Ş.
www.nexum.com.tr
MACROTECH MEKATRONİK ARGE ÇÖZ. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.macrotech.com.tr
NG BİLGİ TEKNOLOJİ SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ
www.ngteknoloji.com.tr
MAGİS TEKNOLOJİ VE DANIŞMANLIK HİZMETLERİ TİC. LTD. ŞTİ.
www.magis.com.tr/
NUEVO YAZILIM ÇÖZÜMLERİ A.Ş.
www.nuevo.com.tr
MAGNANO TEKNOLOJİ TİC. A.Ş
www.magnano-tech.com
NUKLEON NÜKLEER TEKNOLOJİ ARAŞTIRMA SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www.nukleon.com.tr
MAGNETARGE PLAZMA TEKN. YAZILIM SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.magnetarge.com.tr/index.
htm
NUR ÇEBİ NUTRA ARGE GIDA
MAPTONE TEKNOLOJİ LTD.ŞTİ.
www.maptone.com
ONASOR BİLGI TEKN. İNTERNET HİZ. YAZILIM SAN. VE TİC. LTD. STİ.
www.onasor.com
MARU MİMARLIK TEKNOLOJİLERİ A.Ş.
www.maru.com.tr
OREDATA YAZILIM LTD. ŞTİ.
www.oredata.com
MASA YAZILIM TEKNOLOJİLERİ AR-GE VE PAZARLAMA TİC. LTD. ŞTİ.
www.masasoftware.com
OVERTECH BİLGİ TEKNOLOJİLERİ A.Ş.
www.overtech.com.tr
MAT BİLİŞİM SANAYİ VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.matbilisim.com
ÖMÜRCAN SARI
www.flavisedu.com
ÖZSRC GENETİK BİYOTEKNOLOJİ ARGE DAN. PAZ.
İTH. İHR. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.ozsrc.com
MEDIALAB TASARIM TEKNOLOJİ SAN. VE TİC.LTD.ŞTİ.
MEDİSEN MEDİKAL TENOLOJİLER AR-GE SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www.med-isen.com
PATRON GLOBAL YAZILIM A.Ş.
www. www.patronglobal.com
MEDRON MEDİKAL TEKNOLOJİ SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www.medronteknoloji.com
PAYPORT BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ SAN.VE DIŞ TİCARET LTD. ŞTİ.
www.pay-port.com
PAYTREK ÖDEME KURULUŞU HİZMETLERİ A.Ş.
www.paytrek.com
MEDRONİC MEDİKAL MEKATRONİK ARGE SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
MELASOFT BİLİŞİM TEKN. SAN. İÇ VE DIŞ TİC. SANAYİ LTD. ŞTİ
www.melasoft.com
PBS BİLİŞİM DANIŞMANLIK VE TİCARET LTD. ŞTİ.
www.pbs.com.tr
MERİDYUM İÇ DIŞ TİCARET LTD. ŞTİ.
www.garantifin.com
PERAPORT BİLİŞİM SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.peraport.net
MET GLOBAL BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.metglobal.com
PİKSEL TEKNOLOJİ SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
www.pikselteknoloji.com
METUS TEKNOLOJİ BİLG. BİL. TEK. TELEK. SİN. SAN. TİC. A.Ş.
www.metus.com
PİVOL BİLİŞİM DANIŞMANLIK VE TEK. HİZ. TİC. LTD. ŞTİ.
www.pivol.com
MGA YAZILIM BİLGİ DAĞITIM VE DANIŞMANLIK HİZMETLERİ LTD. ŞTİ.
www.mgasoft.com
POLİGON TR TELEKOMİNİKASYON VE ELEKTRONİK SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www.poligontr.com.tr
MİKROPROSESÖR BİLGİSAYAR PROG. MÜH. MÜŞAVİRLİK LTD.ŞTİ.
www.mikroprosesor.com.tr
POLİMAT POLİMER MALZEMELER ARGE VE DANIŞMANLIK LTD. ŞTİ.
MİMCREA WEB YAZILIM TİCARET A.Ş.
www.mimcrea.com
POLTECH İLERİ TEKNOLOJİLER SANAYİ VE TİCARET LTD. ŞTİ.
MİR ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME A.Ş.
www.mirarge.com.tr
PORDİVA MOBİL YAZILIM SİSTEMLERİ LTD. ŞTİ.
www.pordiva.com
MN BİLİŞİM TEKNOLOJİ VE DANIŞMANLIK TİC. LTD. ŞTİ
www.mntek.com
POWER BİLİŞİM A.Ş.
www.bilisimpower.com.tr
MOBİT BİLİŞİM ELEKTRONİK VE KONTROL SİSTEMLERİ DIŞ. TİC. A.Ş.
www.mobit.com.tr
PRİNTEK MEKATRONİK SİS. SAN. VE TİC.LTD.ŞTİ.
www.printekmekatronik.com
MOBVEN TEKNOLOJİ A.Ş.
www.mobven.com
PROBAR BİLGİSAYAR YAZILIM VE BARKOD SİS. SAN. TİC. LTD. ŞTİ
www.probar.com.tr
MONOLOG MEDYA BİLİŞİM EĞİTİM REKLAM VE ORG. LTD. ŞTİ.
www.monolog.com.tr
PROFAR MAKİNA YAZ. VE OTOM. SİS. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
MONOPOL MEDYA REKL. ORG. BİLİŞİM İLETİŞİM VE YAYINCILIK A.Ş.
www.monopolmedya.com
PROFEN İLETİŞİM TEKNOLOJİLERİ VE HİZ. SAN. TİC. A.Ş.
www..profen.com
MOREUM BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ A.Ş.
www.moreum.com
PROJE BİLGİSAYAR YAZ. VE DAN. HİZM. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www..proj-e.com
MPPT ELEKTRİK ELEKTRONİK MAK. AR-GE SAN. TİC. VE LTD. ŞTİ.
www.mppt.com.tr
PROPOD PERVANE VE SEVK SİS. TEKN. AR-GE SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
MSU BİLİŞİM HİZMETLERİ VE YAZILIM ÜRÜNLERİ SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.msuyazilim.com
PROTEL BİLGİSAYAR PROG. ÖZEL EĞİT. SERVİS SAN. VE TİC. A.Ş.
www..protel.com.tr/
MUHAMMED ZEKİ DURAK
PULSEANDMORE ARGE VE DANIŞMANLIK LTD. ŞTİ.
www..pulseandmore.com
MUHSİNOĞLU BİLGİ TEKNOLOJİLERİ LTD. ŞTİ.
www.bmtech.com.tr
RADARCOMM TELEKOMÜNİKASYON ENERJİ SİSTEMLERİ VE YAZILIM
ARAŞ. GELİŞ. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www..radarcomm.com
MYSTRONİK MEDİKAL VE ELEKT. AR-GE YAZ. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.mystronik.com
RDC PARTNER BİLİŞİM DANŞ. VE TEKNOLOJİ HİZMETLERİ LTD. ŞTİ.
www..rdc.com.tr
NANOPİEN ENERJİ ARGE MÜH. SANAYİ VE TİCARET LTD. ŞTİ.
www.nanopien.com.tr
REAL DENTAL MEDİKAL MÜH. TURİZM İNŞ. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.real-dental.com
NANOSTAR AR GE YAZILIM MÜH. NANO TEKN. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.nanostar.com.tr
RİNTEK ARGE İNTERNET TEKNOLOJİLERİ LTD. ŞTİ.
www.rintek.com.tr
NERO ENDÜSTRİ SAVUNMA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.neroindustry.com
RİTİM DANIŞMANLIK YAZILIM LTD ŞTİ.
www..ritimdanismanlik.com
NESTA TASARIM ÜRETİM ELEKTRONİK YAZ. AR GE SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. www.nestaelektronik.com
ROBOGÖR ROBOT VE GÖRME TEKNOLOJİLERİ ARAŞ. GELİŞ. SAN. VE
TİC. LTD. ŞTİ.
NETBT DANIŞMANLIK HİZMETLERİ A.Ş.
www.net-bt.com.tr
SAYISAL TEKNOLOJİLER BİLİŞİM ÇÖZÜMLERİ LTD. ŞTİ.
www..techbase.com.tr
NETLAB ARGE YAZILIM HİZMETLERİ VE TİC. A.Ş.
www.magiclick.com
SEKTÖR YAZILIM BİLGİSAYAR SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www..sektorsoft.com
NEUTEC AR GE SAN. VE TİC. A.Ş.
www.neutec.com.tr
FİRMA ÜNVANI
WEB
FİRMA ÜNVANI
WEB
SEKTÖRSOFT YAZILIM ARGE A.Ş.
www..sektorsoft.com
TÜRKİYE HAZIR BETON ÜRETİCİLERİ BİRLİĞİ DERNEĞİ İKT. İŞLETMESİ
www..thbb.org
SELÇUK ÇEBİ
UBİT BİLGİ TEKNOLOJİLERİ ENERJİ VE DAN. HİZM. SAN. TİC. A.Ş.
www..ubit.com.tr
SEMANTİCA İNTERNET VE YAZILIM HİZMETLERİ TİC. LTD. ŞTİ.
UNIPHARMA KOZMETİK AR-GE VE DANIŞMANLIK SAN.TİC.LTD.ŞTİ.
SENKRON BİLGİ. OTOMASYON SİS. EĞT. DAN. SAN VE TİC. LTD. ŞTİ.
www..senkron.net
UVİNOVA YAZILIM TEKNOLOJİLERİ SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www..uvinova.com
SET BİLGİSAYAR YAZILIM DON. EĞT. VE MÜŞ. HİZ. LTD. ŞTİ.
www..setsoftware.com
UYUMSOFT BİLGİ SİSTEMLERİ VE TEKNOLOJİLERİ TİC. A.Ş.
www..uyumsoft.com.tr
SFS-MAN DANIŞMANLIK ENFORMASYON TEKNOLOJİSİ SAN. LTD. ŞTİ.
www..sfsman.com
UYUMSOFT KURUMSAL İŞ SİSTEMLERİ VE TEKNOLOJİLERİ A.Ş.
www..uyumsoft.com.tr
SİBERUZAY TEKNOLOJİLERİ LTD. ŞTİ.
www..siberuzay.com
ÜÇBOYUTLU YAZILIM BİLGİ VE İLETİŞİM SİSTEMLERİ LTD. ŞTİ.
www..xyzeskimo.com
SİGNERA BİLGİSAYAR YAZILIM SİSTEMLERİ SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www..signera.com
VADİ KURUMSAL BİLGİ SİSTEMLERİ LTD. ŞTİ.
www..vadi.com.tr
SİMURG AJANS BİLİŞİM ARAŞTIRMA SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www..simurgbilisim.com
VADİ TEKNOLOJİ İŞ VE BİLGİ SİSTEMLERİ A.Ş.
www..vaditeknoloji-tr.com
SİNERJİ BİLEŞİM DANIŞ.TURZ. İTH. İHR. TİC. LTD. ŞTİ.
www..bizmed.biz
VAKIF EMEKLİLİK A.Ş.
www..vakifemeklilik.com.tr
SİREDRA MAK. GIDA ELEKTRİK ELEKT. YAZ. AR-GE SAN. VE TİC. LTD.ŞTİ.
VENDEKA AKILLI ULAŞIM VE TEKN. ÇÖZÜMLERİ SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www..vendeka.com.tr
SİSTEK BİLGİSAYAR YAZILIM VE DAN. A.Ş.
www..sistek.com.tr
VENOKTA BİLİŞİM HİZMETLERİ VE DANIŞMANLIK LTD. ŞTİ
www..venokta.com.tr
SKY ATLAS İLETİŞİM SAN. VE TİC. A.Ş
www.skyatlas.com
VERİBEL YAZILIM SAN. TİC. LTD.ŞTİ.
www..veribel.com.tr
SM BİLGİ OTOMASYON ELEK. TİC. A.Ş.
www..corm.com.tr
VERİBİLİM YAZILIM BİLG. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www..veribase.com
SMART SİSTEM ELEK. VE BİL. TEKN. YAZILIM DAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www..smartcozum.com
VERİPORT BİLİŞİM VE DANIŞMANLIK LTD. ŞTİ.
www..veriport.com
SMARTE TEKNOLOJİ VE ENERJİ SAN. TİC. A.Ş
www..smarte.com.tr
VERİSAY İLETİŞİM VE BİLGİ TEKNOLOJİLERİ SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www..verisay.com
SMARTİKS BİLGİ TEKNOLOJİSİ HİZMETLERİ A.Ş.
www..smartiks.com.tr
VERİSOFT BİLGİ İŞLEM TİC. VE SAN. A.Ş.
www..verisoft.com
SNI TEKNOLOJİ HİZMETLERİ A.Ş.
www..sni.net.tr
VERSCOM BİLGİSAYAR TEKNOLOJİ TİC. VE SAN. A.Ş
www..verscom.com
SOHO ELEKTROMEKANİK ASANSÖR MAKİNE SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www..asansor.biz
VİDİZAYN BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ DAN. SAN. VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.
www..vidizayn.com
SONSUZ FİKİRLER İNT. VE EĞİ. TEKN. YAZ. DAN. A.Ş.
www..infinityteknoloji.com
VİTALİS İLAÇ SANAYİ TİCARET A.Ş.
www.vitalisilac.com.tr
SPİNAMER SAĞLIK ÜRÜNLERİ SAN. VE TEKNOLOJİ LTD. ŞTİ.
www..spinamer.com
VİVOSENS BİYOTEKNOLOJİ ARGE SAN.VE TİC. LTD. ŞTİ.
www..vivosens.com.tr
SPRO DANIŞMANLIK YAZILIM İNŞ. GIDA LTD. ŞTİ.
www.spro.com.tr
VOLT ENERJİ VE BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ PAZ. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www..volt.com.tr
STA BİLGİSAYAR MÜH. VE MÜŞ. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www..sta.com.tr
YALÇIN YENİLENEBİLİR ENERJİ SİSTEMLERİ SANAYİ VE TİCARET LTD. ŞTİ. www..yalcinenerji.com
STARNET YAZILIM DANIŞMANLIK TİCARET A.Ş.
www..starnetyazilim.com
YAPITEKNİK DAN. İNŞ. OTO. SAN. MÜHENDİSLİK TAAH. TİC. LTD. ŞTİ.
SUNNY TEKNOLOJİ ARGE MERKEZİ SAN. VE TİC. A.Ş.
www..sunny.com.tr
YAVUZ BİLİŞİM AR GE SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
SVR BİLGİ TEKNOLOJİLERİ A.Ş.
www..svras.com
YAZ BİLGİ SİSTEMLERİ VE TİC. A.Ş.
www.yaz.com.tr
SWORD IT YAZILIM HİZMETLERİ LTD. ŞTİ.
www.sword-it.com
YDR TEKNOLOJİ GELİŞTİRME LTD. ŞTİ.
www..ydrtech.com
SYS TELEKOMÜNİKASYON BİLG. ELEKT. SAN. VE TİC. A.Ş.
www..sys.com.tr
YILDIZ BİYOTEKNOLOJİ ARGE MÜH. DANIŞ. GIDA SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www..yildizbiyoteknoloji.com
TECHSİN YAZILIM DONANIM BİLİŞİM ARGE DAN. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www..techsin.com.tr
YILDIZ DİOGNASTİK ARGE SİSTEMLERİ SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
TEKNİK METAL SİSTEMLERİ SANAYİ VE TİCARET LTD. ŞTİ.
www..temesist.com
YILDIZ TEKNOLOJİ TRANSFER OFİSİ ANONİM ŞİRKETİ
www..yttm.org
TEKNOLOG BİLGİ TEKNOLOJİLERİ VE SİSTEMLERİ A.Ş.
www..setrow.com
YİRMİBİR BİLGİ TEKNOLOJİLERİ VE REKLAM LTD. ŞTİ.
www..dreamrain.com
TEKNOPARS BİLİŞİM TEKN. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www..teknopars.com
YİRMİBİR BİLİŞİM HİZMETLERİ TİCARET LTD. ŞTİ.
www..21bilisim.com
TEKROM BİLİŞİM HİZMETLERİ VE DIŞ. TİC. LTD. ŞTİ.
www..tsoft.com.tr
YOROCA BİLİŞİM HİZMETLERİ LTD. ŞTİ.
www..yoroca.com
TEKSDATA YAZILIM VE OTOMASYON SİSTEMLERİ LTD. ŞTİ.
www..teksdata.com
YOY BİLİŞİM TURİZM LTD. ŞTİ.
www..yoy.com.tr
TELESKOP DANIŞMANLIK YAZILIM SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www.teleskopdm.com
YUMNİ MEKATRONİK VE MEDİKAL TEKNOLOJİLER SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
www..yumni.com.tr
TERRALABS İLETİŞİM HİZMETLERİ ANONİM ŞİRKETİ
www..terralabs.com.tr
ZB ENDÜSTRİYEL MAKİNE TASARIM SANAYİ VE TİCARET LTD. ŞTİ.
TMOB BİLİŞİM YAZILIM TEKN. SİSTEMLERİ A.Ş.
www..tmob.com.tr
ZEKİ KÜÇÜKBARDAKÇI PLANTUM YAZILIM
www..plantum.com.tr
TORKİM ARGE KİMYA SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
www..genotomobil.com
ZEUGMA TURİZM BİLGİSAYAR VE OTO. SİST. LTD. ŞTİ.
www..zeugma.com.tr
TORLAK ELEKT. MÜZİK ALETLERİ DAN. İTH. İHR. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
www..torlakelektronik.com
ZİNNET KAMBUROĞLU
www..valleytech-tr.com
TRİTON BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ DANIŞMANLIK HİZ.LTD.ŞTİ.
www..tritonbilisim.com/en
ZİRAAT TEKNOLOJİ A.Ş.
www..fintek.com.tr
TÜRKİYE HALK BANKASI A.Ş.
www..halkbank.com.tr
81
FUARLAR
OCAK-ŞUBAT FUAR TAKVİMİ
TARİH
KONU
YER
ŞEHİR
21-23 OCAK
Pnext 3.Barajlar & H.E.S. Fuarı 2016
ATO Kongre ve Sergi Sarayı
Ankara
21-23 OCAK
Pnext 3.Expo Geothermal Jeotermal Enerji
Teknolojileri ve Ekipmanları Fuarı
Ankara
21-23 OCAK
Pnext Energy Storage & Smart Grid Enerji Depolama, Akıllı Şebekeler
İletimi, Dağıtımı, Lojistiği Kongre ve Fuarı
Ankara
27-30 OCAK
Avrasya Aydınlatma ve Elektrik Fuarı
Antalya Fuar Merkezi
Antalya
4-6 ŞUBAT
TAXIWORLD TÜRKİYE 2016
İstanbul Fuar Merkezi
İstanbul
4-7 ŞUBAT
Gaming İstanbul Dijital Eğlence ve Oyun Fuarı
İstanbul Kongre Merkezi
İstanbul
5-6 ŞUBAT
Satef, Seyahat Acentaları ve Tedarikçileri Fuarı
Cam Piramit Sabancı Kongre
Antalya
11-14 ŞUBAT
WIN Metal Working 21.Makine İmalatı ve Metal
İşleme Teknolojileri Fuarı
TÜYAP
İstanbul
11-14 ŞUBAT
WIN Surface Treatment 10.Yüzey İşleme Teknolojileri Fuarı
TÜYAP
İstanbul
12-21 ŞUBAT
Avrasya Boat Show 2016 9.Deniz Araçları,
Ekipmanları ve Aksesuarları
İstanbul
17-18 ŞUBAT
İnsan Kaynakları Fuarı 2016
Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Saray
İstanbul
17-20 ŞUBAT
PENTEX 5.Penye, Tekstil ve Teknolojileri Fuarı
OFM Ortadoğu Fuar Merkezi
Gaziantep
18-20 ŞUBAT
Arusder Vemotec Eurasia 2016
İstanbul
24-25 ŞUBAT
SMM İstanbul 2016 Gemi İnşa, Makine ve Deniz
Teknolojileri Konferans ve Fuarı
The Greenpark Pendik Hotel & Convention Center
İstanbul
25-27 ŞUBAT
SESA BUILD
İstanbul Kongre Merkezi
İstanbul
25-28 ŞUBAT
Eurasia Motobike Expo
İstanbul
25-28 ŞUBAT
EV-DEKOR 2016
ANFA Altınpark Fuar Merkezi
Ankara
Ücretsiz Süper Lig Taraftar
Paketi Vodafone Red’de
Takımınızın lig maçları, Spotify Premium üyeliği ve
pek çok ücretsiz Premium İçerik, Vodafone Red’in
7 artısından sadece biri.
Red’li olmak için arayın, gelelim: 0544 408 50 03
Vodafone
Red L Tarifesi’ndeki aboneler faydalanabilirler.
Vodafone Red Tarifeleriyle birlikte alınabilecek Premium İçerikler, tarifelere göre değişiklik gösterebilir. Yalnızca aktif statüdeki Red XS, Red S, Red M, Red L Tarifelerindeki aboneler Premium
İçeriklerden faydalanabilir. Ücretsiz Spotify Premium üyeliğinden yalnızca aktif statüdeki Red L Tarifesi’ndeki aboneler ve Digiturk Play Sinema üyeliğini aktifleştirmemiş Red M aboneleri
faydalanabilir. Bu içeriği seçen abonelere, 12 ay boyunca geçerli Spotify Premium üyeliği verilecektir. Digiturk Play Süper Lig Taraftar Paketi içeriğinden aktif statüdeki ve Digiturk Play Sinema
üyeliğini aktifleştirmemiş Red L aboneleri faydalanabilirler. Abonelerin, Premium İçerikleri kullanırken tüketecekleri internet, tarifelerindeki internet kotasından düşecektir. Vodafone ve içerik
sağlayıcı anlaşmalı firmalar, Premium İçeriklerin yapısında değişiklik yapma ve bu içerikleri sonlandırma hakkına sahiptir. Detaylı bilgi için: vodafone.com.tr/Red

Dergi Sayı No - Yıldız Teknik Üniversitesi Vakfı

Transkript

Benzer belgeler

İçindekiler 58 94 102 110 122 62

referanslar

Bireysel Başlık Talep Formu

İçindekiler 46 72 84 90 102 48

İçindekiler 72 80 124 150 130 158 180

İçindekiler 68 102 138 132 148 74

dosyayı indir - özya yapı elektrik