XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ

Transkript

XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
XI. TEKNOLOJİ
ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
21 Mayıs 2014
CVK Park Bosphorus Hotel - İstanbul
Kongre Sponsorları
www.teknoloji.org.tr
www.teknoloji.org.tr
3
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
SUNUŞ
Günümüzde, dünya ekonomisine, yenilikleri ve buluşları gerçekleştirebilen, diğerlerinden farklı olanı üretmeyi
başarabilen ülke ve şirketler yön veriyor. Yenilikçi ürün ve teknoloji geliştirmek, başarının, ekonomik gelişmenin ve
varlığını sürdürmenin kaçınılmaz gereği olarak tanımlanıyor.
Bu vizyon doğrultusunda, TÜBİTAK, TTGV ve TÜSİAD, Türkiye’nin teknoloji geliştiren ülkeler arasında yer almasını
sağlamak, yaratıcı, yenilikçi ürün ve teknolojileri teşvik etmek amacıyla, 1998 yılından beri Teknoloji Ödülleri ve
Kongresi’ni düzenliyor. Programın en önemli amaçlarından biri, bu konuda sanayiciyi, KOBİ’leri ve tüm üretim
dünyasını bilinçlendirmek…
Bundan 16 yıl önce ilkini düzenlediğimiz Teknoloji Ödülleri’ne, o yıl sadece 30 proje başvurmuştu. Bu yılın
başvuru adedi ise 198. Bu artış gelecek için umut verici bir gelişmeyi işaret ediyor. Tarihindeki en yüksek sayıya ulaşılarak, değerlendirmeye alınan 150
başvurudan 29’u finale kaldı.
Teknoloji Ödülleri ve Kongresi’nin program tasarımını yapmaya başladığımız 1997 yılında “inovatif ürün veya teknoloji” dediğimizde, önce “inovatif” ile
ne demek istediğimizi anlatıyor, yenilikçi ürün veya teknolojinin tanımını yapmaya çalışıyorduk. Teknoloji Ödülleri’ne başvuran projeler, o günden bu
yana ülkemizin bu alanda kat ettiği yolun adeta birer kanıtı...
Bugün, özellikle içinde bulunduğumuz orta gelir tuzağından kurtulmak, ancak inovasyon ve teknolojiyle mümkün. Dünya Bankası “Doğu Asya
Rönesansı” başlıklı raporunda, orta gelir tuzağından çıkmanın en önemli adımlarından birinin inovasyonun artırılması olduğunu belirtiyor. Teknoloji
Ödülleri ile hedefimiz, Türkiye’nin sahip olduğu potansiyel doğrultusunda yenilik ve fark yaratarak gelişmiş ülkelerin seviyesine ulaşmak. Ülkemizde
özgün teknoloji üretilmesini ve bunun sonucunda yerli üretim yapılmasını sağlamak.
Özel ve kamu alımlarında Türk Malı’na öncelik verilmesi, göğsümüzü gere gere “küresel şirketlerimiz, dünyaca ünlü markalarımız var” diyebilmemizi
sağlayacak. Yerli teknolojiyle ilgili zihinsel eşiği aşıp Türkiye’de, Türk mühendislerin ne kadar iyi olduklarını ispat edebilmemiz çok mühim. Bu nedenle,
son yıllarda Ar-Ge’nin giderek önem kazanması, yatırımların ve devlet teşviklerinin hızla artması ülkemiz adına heyecan verici bir gelişme.
İnanıyoruz ki, bundan sonra da devlet ve özel sektör el ele verip aynı inançla çalışırsa, teknoloji geliştirme konusunda topyekün bir seferberlik ilan edip,
başarıya giden yolu hızlandırabiliriz.
Bizler, Teknoloji Ödülleri Yürütme Kurulu olarak çıktığımız bu teknoloji gelişimi yolculuğunu yenilikçi adımlarla sürdüreceğiz. Bu yolculukta bizlerden
desteğini esirgemeyen ve katkı sağlayan herkese en içten dileklerimizle teşekkür ediyoruz.
Saygılarımızla,
C. Müjdat Altay
XI. Teknoloji Ödülleri Yürütme Kurulu Başkanı
4
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
İÇİNDEKİLER
SUNUŞ / MÜJDAT ALTAY 3
TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ VE KONGRESİ PROGRAMI
6
TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ VE KONGRESİ PROGRAMI İŞBİRLİĞİ KURUMLARI
TEKNOLOJİ ÖDÜL HEYKELCİĞİ VE RASİM KONYAR
7
ÖDÜL KAZANANLAR KRONOLOJİSİ 9
8
PROGRAM
12
AÇILIŞ KONUŞMACISI ve PANELİST KISA BİLGİLERİ 13
BÜYÜK ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ FİNALİSTLERİ ASELSAN ELEKTRONİK SAN. A.Ş. - ANKARA
AVCI Kaska Entegre Kumanda Sistemi
ASELSAN ELEKTRONİK SAN. A.Ş. - ANKARA
Serhat Havan Tespit Radar Sistem
DURMAZLAR MAKİNA SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Raylı Toplu Taşıma Sistemi Tasarımı ve İmalatı
ESAN ECZACIBAŞI ENDÜSTRİYEL HAMMADDELER SAN.TİC. A.Ş.
Nanokil Projesi
FNSS SAVUNMA SİSTEMLERİ A.Ş.
Pars 6x6 Zırhlı Muharebe Aracı
KOÇAK FARMA İLAÇ VE KİMYA SAN. A.Ş.
Diyabet Tedavisinde Kullanılan Biyobenzer Ürün İnsülin Etken Madde ve Bitmiş Ürün Olarak Üretim Projesi
MOLEKÜLER GÖRÜNTÜLEME TİC. VE SAN. A.Ş.
Bilgisayar Kontrollü Tc99mm Radyofarmasötikleri Hazırlama Sistemi (Radiopharmatic©)
SAVRONİK ELEKTRONİK SAN. TİC. A.Ş.
İnsansız Hava Aracı (İHA) Veri Linki Sistemi
VSY VARLIBAŞLAR SAĞLIK YATIRIMLARI VE HİZ DIŞ TİC. LTD.
Pilot Kısa Dönem Etkili Midriyatikli Viskoelastik Üretim Tesisi
BÜYÜK ÖLÇEKLİ SÜREÇ KATEGORİSİ FİNALİSTLERİ ASELSAN ELEKTRONİK SAN. A.Ş. Yüksek Dayanımlı Kızılötesi Optik İnce Film Süreç Geliştirme Projesi (YDİF)
GREENWAY GÜNEŞ SİSTEMLERİ ENERJİ ÜRETİM SANAYİ TİC. A.Ş.
Kule Tipi Yoğunlaştırılmış Güneş Enerjisi Sistemi
İÇDAŞ ÇELİK ENERJİ TERSANE VE ULAŞIM SANAYİ A.Ş.
Su Yönetim Sistemi
LOGO YAZILIM SANAYİ TİC. A.Ş.
Lapis
TUSAŞ - Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş. Rotor ve Rotor Test Sistemi Geliştirme
VODAFONE TEKNOLOJİ HİZMETLERİ A.Ş.
Lokasyon Tabanlı Servis Çözümleri
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
5
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
İÇİNDEKİLER
ORTA ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ FİNALİSTLERİ
ARKEL ELEKTRİK TİC. LTD. ŞTİ. ARCODE Bütünleşik Asansör Kontrol Sistemi
DATASEL BİLGİ SİSTEMLERİ A.Ş.
Vaka Karması Bilgi Sistemi
METEKSAN SAVUNMA SANAYİ A.Ş.
Deniz Harp Oyunu Sistemi
NİLES TEKNOLOJİ SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
SKZ Normları İle Uyumlu Dört Mevsim UV Dayanıklı Dekoratif ve Form Alabilen Dış Mekân Folyo Prototipi Geliştirilmesi
TST RAKOR VE TIBBİ ALETLER SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
Ön Kol Kemiklerinin Medulla Yapısına Uygun Kanal-İçi Kilitli Çivi Geliştirilmesi
ORTA ÖLÇEKLİ FİRMA SÜREÇ KATEGORİSİ FİNALİSTİ POLYSPİN MAKİNA SAN. TİC. A.Ş.
32
33
34
35
36
37
Arıtma Çamuru Kurutma ve Yakma Tesisi Tasarım ve İmalatı
KÜÇÜK ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ FİNALİSTLERİ BİAS ELEKTRONİK MEKANİK BİLGİSAYAR MÜH. DAN. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
Servo Kontrollü Hibrit Mekanik Pres
DİJİTAL GÜÇ İŞLEM TEST SİST. ELEKT. TEL. MED. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
Akıllı Atış Eğitim Robotu (AKAR)
ELMED ELEKTRONİK VE MEDİKAL SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Fleksible Üreteroskopi İle Böbrek Taşı Kırma Robotu
INNOVCOAT NANOTEKNOLOJİK BOYA VE YÜZEY ÜRÜN. SAN. TİC. AR-GE A.Ş.
Tüm Sentetik ve Doğal Elyaf, İplik İçerikli Halılar İçin Nanoteknolojik Çok Fonksiyonlu Uzun Ömürlü Kaplama Malzemesi
TALEWORLDS ENTERTAINMENT İKİSOFT YAZILIM BİLGİ VE İLETİŞİM EĞT. TEKN. VE HİZ. ELEKT. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
Mount and Blade Versiyon 3
VAV TEKNOLOJİ SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
Denim Üretiminde Kullanılan Sprey Robotu
38
39
40
41
42
43
MİKRO ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ FİNALİSTİ NOVİTAS YAPI TEKN. MÜH. AR GE BİLİŞİM YAZILIM TAAH. VE TİC. LTD. ŞTİ.
Jeodezik Afet Evi Tasarımı (Jeodezik Kubbe ve Serbest Formlu Yapı Sistemleri)
44
MİKRO ÖLÇEKLİ FİRMA SÜREÇ KATEGORİSİ FİNALİSTİ AKIŞ ISI VE YANMA TEKNOLOJILERI TİC.
Endüstriyel Seri Üretimlerde Uygulanan Nitrürleme Sürecinin İyileştirilmesi
45
6
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ VE KONGRESİ PROGRAMI
Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV), Türk Sanayicileri ve İşadamları
Derneği (TÜSİAD) tarafından oluşturulan sinerjinin bir ürünü olan Teknoloji Ödülleri, 1997 yılında yaratıcı, yenilikçi, teknik mükemmeliyete
ve rekabet özelliklerine sahip çözümleri ödüllendirmek amacıyla hayata geçirildi. Teknoloji Ödüllerinin çıkış noktası;
√
√
Ülkemizde teknolojiye dayalı yenilikçi bir ürün ve üretim süreci geliştirilmesi çabalarını desteklemek,
Yenilikçi ürün, süreç ve teknoloji geliştirmenin, rekabetçi pazarlarda başarının kaçınılmaz gereği olduğu konusunda sanayicimizi bilinçlendirmek,
√
Kamuoyunun bu konudaki duyarlılığını artırmak unsurlarına dayanıyor.
İlki 12 Mayıs 1998’de düzenlenen ve bugüne kadar 10 kez düzenlenen Teknoloji Ödülleri’ne 10 dönemde toplam 674 proje başvurmuş;
√
√
√
√
9 şirket Teknoloji Büyük Ödülü’ne,
37 şirket Teknoloji Başarı Ödülü’ne,
14 şirket Jüri Özel Ödülü’ne,
1 araştırma merkezi ve araştırmacı ise Onur Ödülü’ne hak kazanmıştır.
1 Mart 2013 tarihinde başvuru sürecinin başladığı XI. Teknoloji Ödülleri’ne 198 başvuru gerçekleşmiş, 150 proje değerlendirme sürecine
alınarak bugüne kadarki en yüksek rakama ulaşılmıştır. Değerlendirmeye alınan başvuruların 107’si ürün, 43’ü ise süreç odaklı çalışmalar
olup, %43’ü KOBİ, %57’si büyük firma ölçeğindeki firmalara aittir. Başvuruların sektörel dağılımında bilişim (%45), makine imalat (%42),
elektrik- elektronik (%20), malzeme-kimya (%18) öne çıkıyor. Yurt çapında 19 ilden katılımın gerçekleştirildiği XI. Teknoloji Ödülleri’ne en
çok başvuru yapan iller; sırasıyla İstanbul (48), Ankara (34) ve Kocaeli (17) oldu.
11. Ödüllerde, bu dönem finale kalan 29 proje açıklanmış bulunuyor. Finalistlerin 14’ü orta, küçük ve mikro; 15’i ise büyük ölçekli
işletmelerden oluştu.
Teknoloji Ödülleri ile ilgili tüm ayrıntılara www.teknoloji.org.tr adresinden ulaşılabiliyor.
7
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ VE KONGRESİ PROGRAMI
İŞBİRLİĞİ KURUMLARI
TÜRKİYE BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK ARAŞTIRMA KURUMU (TÜBİTAK)
24 Temmuz 1963’te kurulan TÜBİTAK, toplumumuzun yaşam kalitesinin artmasına ve ülkemizin sürdürülebilir gelişmesine hizmet eden,
bilim ve teknoloji alanlarında yenilikçi, yönlendirici, katılımcı ve paylaşımcı bir kurum olma vizyonunu benimsemiştir.
TÜBİTAK, akademik ve endüstriyel araştırma geliştirme çalışmalarını ve yenilikleri desteklemek, ulusal öncelikler doğrultusunda
Araştırma-Teknoloji-Geliştirme çalışması yürüten Ar-Ge enstitülerini işletme işlevlerinin yanı sıra, ülkemizin Bilim ve Teknoloji politikalarını
belirlemekte ve toplumun her kesiminde bu farkındalığı artırmak üzere kitaplar ve dergiler yayınlamaktadır. Bilim insanlarının yurt içi ve
yurt dışı akademik faaliyetleri burs ve ödüller ile desteklenmekte, özendirilmekte böylece üniversitelerimizin, kamu kurumlarımızın ve
sanayimizin projeleri fonlanarak, ülkemizin rekabet gücünün artırılması hedeflenmektedir.
TÜRKİYE TEKNOLOJİ GELİŞTİRME VAKFI (TTGV)
TTGV, 1 Haziran 1991’de özel sektörün Ar-Ge ve yenileşim faaliyetlerini desteklemek amacıyla bir kamu-özel sektör ortaklığı olarak kurulmuş
ülkemizde özgün ve özerk bir ilk modeldir. TTGV’nin misyonu, ülkemizdeki teknolojik inovasyon faaliyetlerini destekleyerek, özel sektör
kuruluşlarının uluslararası pazarlarda rekabet güçlerini artırmaktır. TTGV 15 üyeden oluşan ve özel sektörün 2/3 oranında üye ile temsil
edildiği bir Yönetim Kurulu tarafından yönetilmektedir.
Ülkemizde yenileşim ve eko-inovasyon bilincinin yaygınlaşmasını sağlamak ve bu kapsamda Ulusal İnovasyon Sistemine katkıda bulunmak,
kuruluşların uluslararası pazarlarda rekabet gücünü artırmaya yönelik yeni mekanizmalar geliştirmek TTGV’nin amaçlarından bazılarıdır.
Bu amacı gerçekleştirmek adına sadece program uygulayıcı kuruluş olmakla sınırlı kalmayıp, süreçlerde edinilen tecrübelerden hareketle
danışmanlık ve eğitim hizmetleri, fon yönetimi ve fon yönetim modelleri, fikir ve politika geliştirme gibi tamamlayıcı proje ve faaliyetler
de gerçekleştirmektedir.
TÜRK SANAYİCİLERİ VE İŞADAMLARI DERNEĞİ (TÜSİAD)
TÜSİAD, Türk sanayici ve işadamları tarafından, 1971 yılında iş dünyasını temsil etmek amacıyla kurulan gönüllü bir sivil toplum örgütüdür.
TÜSİAD, insan hakları evrensel ilkelerinin, düşünce, inanç ve girişim özgürlüklerinin, laik hukuk devletinin, katılımcı demokrasi anlayışının,
liberal ekonominin, rekabetçi piyasa ekonomisinin kurum ve kurallarının ve sürdürülebilir çevre dengesinin benimsendiği bir toplumsal
düzenin oluşmasına ve gelişmesine katkı sağlamayı amaçlamaktadır.
TÜSİAD, kamu yararına çalışan Türk iş dünyasının temsil örgütü olarak, girişimcilerin evrensel iş ahlakı ilkelerine uygun faaliyet göstermesi
yönünde çaba sarf eder; küreselleşme sürecinde Türk rekabet gücünün ve toplumsal refahın, istihdamın, verimliliğin, yenilikçilik
kapasitesinin ve eğitimin kapsam ve kalitesinin sürekli artırılması yoluyla yükseltilmesini esas alır.
8
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
TEKNOLOJİ ÖDÜL HEYKELCİĞİ VE RASİM KONYAR
Teknoloji Ödülleri ve Kongresi Programı ile özdeşleşmiş ve bu programın sembolü haline gelmiş Ödül
Heykelciği, ülkemizin çok yönlü sanatçılarından Rasim KONYAR tarafından 1997 yılında tasarlanmıştır. 1998
yılında gerçekleştirilen ilk ödül töreninden 10. ödüllere kadar kazananlara sunulmuştur.
Sanatçı KONYAR, XI. Teknoloji Ödülleri ve Kongresi döneminde 1998’den 2013’e kadar Programının sembolü
olmuş heykelcik görünümünün, ana tasarım konseptine bağlı kalarak, kendisinin deyimiyle “bugün tasarlasam
nasıl tasarlardım?”düşüncesiyle, yenilenmesi, yalınlaştırılası ve çağdaşlaştırılmasını içeren bir revizyon sürecine
girmiştir.
KONYAR yenilediği tasarımda;
√ Heykelciğin ilk tasarımındaki ana formu koruyarak yalınlaştırma prensibiyle görünümü daha çağdaş bir hale getirmiş,
√ Kanat-tekerlek ve kaide birleşimlerindeki geometrik formlarla (kare-üçgen-halka) yine bir teknoloji çağrışımını yansıtmaya çalışmış,
√ Heykelciğin bronz döküm sonrasında ilk tasarıma göre ağırlığını hafifletmiş, boyutlarının ise önceki heykelcik ile yakın ölçülerde olmasını sağlamıştır.
Rasim Konyar
1951 İstanbul doğumlu Konyar, 1975 yılında İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Dekoratif Sanatlar Bölümünden mezun oldu. Sahne
ve Görüntü Sanatları Bölümünde bir yıl ihtisas yaptı. 1976-1980 yılları arasında New York School of Visual Arts, San Diego State University
ve California Roy Paul Madsen`dan animasyon ve film eğitimi aldı. Mezuniyet projesi olan kısa metrajlı filmiyle "En iyi Kamera Ödülü"nü
kazandı. 1992`ye kadar Los Angeles`da yaşayan sanatçı, Türkiye`ye dönüşünden sonra çalışmalarını Şile`deki atölyesinde sürdürmektedir.
• 1973-1976 Ankara Sanat Tiyatrosu`nun sahnelediği bazı oyunların dekor ve kostümlerini gerçekleştirdi.
• 1986 "Vatan Yolu" adlı senaryosu Almanya`da ödül aldı.
• 1987-88 Bu senaryosundan yola çıkarak; aynı adlı uzun metrajlı filmin yönetmenliğini yaptı. "Vatan Yolu" adlı film; Hoff, Berlin, İstanbul, Chicago ve Cannes Film Festivalleri`nde gösterildi.
• 1989 "A Country Between Worlds" (Kıtalararasındaki Ülke) adlı Türkiye ve GAP Projesi üzerine iki ayrı belgesel çekti.
• 1989 California`da heykel ve resim çalışmaya başladı.
• 2002-2004 Şubat Yayıncılık tarafından TÜRSAB (Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği) için hazırlanan Antalya ve İzmir prestij kitaplarının fotoğraf çekimlerini gerçekleştirdi. 9
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
ÖDÜL KRONOLOJİSİ (1998 – 2012)
Ödül
Dönemi
Firma Adı
Şehir
Proje Konusu
Aldığı Ödül
I.
I.
I.
II.
ARÇELİK A.Ş.
ETA Elektronik Tasarım San. ve Tic. A.Ş.
UNİMEDYA İletişim Hizmetleri Endüstri ve Ticaret A.Ş.
ARÇELİK A.Ş.
İstanbul
Ankara
İstanbul
İstanbul
Orbital Çamaşır Makinesi
Test Program Sistemleri
Home ATM Cihazı
MQM Motor Hata Tarama Sistemi
II.
Türkiye Şişe ve Cam Fabrikaları A.Ş.
İstanbul
Isı cam Konfor 70/46
II.
II.
FAZ Elektrik Motor Makina San. ve Tic. A.Ş.
HİPOKRAT Tıbbi Malzemeler İmalat ve Pazarlama A.Ş.
POLYSPIN A.Ş.
(Özçelik Tekstil Makinaları)
İzmir
İzmir
Elektrik Motorlu Özürlü Sandalyesi
MPP Kalça Protezi
Teknoloji Büyük Ödülü
Teknoloji Başarı Ödülü
Teknoloji Başarı Ödülü
Teknoloji Büyük Ödülü
Teknoloji Büyük Ödülü Jüri
Özel Ödülü
Teknoloji Başarı Ödülü
Teknoloji Başarı Ödülü
Gaziantep
Polypropilen İplik Üretim Makinası
Teknoloji Başarı Ödülü
II.
II.
IMS Proje Yönetimi ve Danışmanlık ve A.Ş.
İstanbul
III.
ALCATEL Teletaş Telekomünikasyon Endüstri ve
Ticaret A.Ş.
İstanbul
III.
SİSTAŞ A.Ş.
Ankara
III.
TESAN Tekstil Makinaları San. ve Tic. Ltd. Şti.
İstanbul
IV.
KOMSAN Kompresör San.ve Tic. A.Ş.
İstanbul
IV.
IV.
TEPA A.Ş.
İNFORM Elektronik San. ve Tic. A.Ş.
Ankara
İstanbul
IV.
İnfoTRON A.Ş.
İstanbul
V.
ASELSAN A.Ş.
Ankara
V.
FORD OTOSAN A.Ş.
Kocaeli
V.
VESTEL Elektronik Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Manisa
V.
ELİAR ELEKTRONİK A.Ş.
İstanbul
V.
ETA Elektronik Tasarım San. ve Tic. A.Ş.
Ankara
V.
YONCA-ONUK
İstanbul
V.
BİRİM Mak. San. ve Tic. Ltd. Şti.
İzmir
MMS Sonlu Kapasite Planlama
Teknoloji Başarı Ödülleri Jüri
Yazılımı
Özel Ödülü
Yeni Nesil Kartlı Telefonlar ve Yönetim
Teknoloji Büyük Ödülü
Sistemleri
Telekomünikasyon Güç Kaynağı
Uygulamaları İçin Mikrodenetleyici
Teknoloji Başarı Ödülü
Paralellenebilir Doğrultucu Modülü
Prototiplerin Geliştirilmesi
Bilgisayarlı Kalıp Hazırlama Sistemleri
Teknoloji Başarı Ödülü
(TETRA CAD)
Teknoloji Büyük Ödülü Jüri
Vidalı Kompresör ve Vida Ünitesi
Özel Ödülü
USB Ara Birimli EKG
Teknoloji Başarı Ödülü
SAYER DSP/DSP Kontrollü KGK Serisi
Teknoloji Başarı Ödülü
CARDS (Yatkın Otomotiv Ar-Ge
Teknoloji Başarı Ödülü
Simülatörü)
Şahingözü Elektro-Optik Sensör
Teknoloji Büyük Ödülü
Sistemi
Ecotorq Motoru Ürün Geliştirme
Teknoloji Büyük Ödülü Jüri
Projesi
Özel Ödülü
MHEG-5 Uyumlu Analog / Sayısal
Teknoloji Büyük Ödülü Jüri
TFT TV
Özel Ödülü
TBB 6500 / İRİS Tekstil Boyama
Teknoloji Başarı Ödülü
Bilgisayarı
Mini-RETS” Yeni Nesil Atış Eğitim
Teknoloji Başarı Ödülü
Sistemleri
MRTP (Multi Role Tactical Platform Teknoloji Başarı Ödülü
Çok Amaçlı Taktik Platform) Konsepti
Teknoloji Başarı Ödülleri Jüri
Hurda Makası
Özel Ödülü
10
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
ÖDÜL KRONOLOJİSİ (1998 – 2012)
Ödül
Dönemi
Firma Adı
Şehir
V.
ELİMKO Ltd. Şti.
Ankara
V.
SETAŞ Kimya San. A.Ş.
İstanbul
VI.
ECZACIBAŞI Özgün Kimyasal Ürünler San. ve Tic.
A.Ş.(ZENTİVA)
İstanbul
VI.
ASELSAN A.Ş.
Ankara
VI.
KONSAN Bilgi ve Teknoloji Üretimi San ve Tic. A.Ş.
İzmir
VI.
SİSTEM TEKNİK Endüstriyel fırınlar Ltd.Şti.
Kocaeli
Genel amaçlı Vakum Isıl İşlem Fırını
Teknoloji Başarı Ödülü
VI.
ÖRNEK Makine San. ve Tic.Ltd.Şti.
Gaziantep
Teknoloji Başarı Ödülü
VII.
ASELSAN A.Ş.
Ankara
İplik Şişirme Makinesi
ASELFLIR-300T, Saldırı Helikopteri Çok
Sensörlü Entegre Hedefleme Sistemi
VII.
VESTEL Elektronik Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Manisa
Pixellence TFT LCD TV
VII.
MERKEZİ Kayıt Kuruluşu A.Ş.
İstanbul
Merkezi Kaydi Sistem
Teknoloji Büyük Ödülü Jüri
Özel Ödülü
Teknoloji Başarı Ödülü
VII.
MilSOFT Yazılım Teknolojileri A.Ş.
PROSES Makine Elektrik Elektronik Otomasyon Sistemleri
ve Müh. Hizm. Ltd.Şti.
Ankara
Gemi Komuta Kontrol Sistemi Yazılımı
Teknoloji Başarı Ödülü
Bursa
Çok Renkli İplik Boyama Makinesi
Teknoloji Başarı Ödülü
VII.
ELİAR ELEKTRONİK A.Ş.
İstanbul
İris 11 - FED Tekstil Boyama Bilgisayar
VII.
ULUSAL MALZEME BİLİMİ VE NANOTEKNOLOJİ ENSTİTÜSÜ
Ankara
Ulusal Nanoteknoloji Araştırma
Merkezi
VII.
Dr. Utkan DEMİRCİ
(Harvard Tıp Fakültesi)
Ankara
Dünyanın Geri Kalmış Yerlerindeki
HIV/AIDS Sağlık Sorunları İçin CD4
Ucuz, Tek Kullanımda Atılabilir
Biyonano Çip
VII.
Orta Doğu Birleşik Teknolojiler Eğitim Danışmanlık AR-GE
Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. (OBİTEK)
Ankara
Gen Tabancası Tasarım Ve Üretimi
VIII.
SAVRONİK San. Tic. A.Ş.
Eskişehir
TDS-300 (Tren Denetin Sistemi)
Nanoteknoloji, Biyoteknoloji
ve Nanobiyoteknoloji Teşvik
Ödülü
Teknoloji Büyük Ödülü
VIII.
TEI Tusaş Motor Sanayii A.Ş.
Eskişehir
Turboprop Motoru(TEİ-TP-1X)
Yenilik ve Teknoloji Ödülleri
VIII.
ELVİN Tekstil San. ve Tic. A.Ş.
Bursa
VIII.
PALANCI GIDA Teknolojileri Ar-Ge.Tic. A.Ş.
İstanbul
VIII.
TEKNOSET Bilgisayar Yazılım ve
Dan. Hiz. San. Tic. Ltd. Şti.
Kocaeli
VII.
Proje Konusu
Aldığı Ödül
E-200 Üniversal Gelişmiş Proses
Teknoloji Başarı Ödülleri Jüri
Kontrol Cihazı
Özel Ödülü
Uygun Maliyetli ve Kesikli Uygulamalı Teknoloji Başarı Ödülleri Jüri
Boya Sentezi
Özel Ödülü
Kemik Erimesi Tedavisinde Kullanılan
Alendronat İçin Geliştirilen Üretim
Teknoloji Büyük Ödülü
Prosesi
PRC-9651 Yazılım Tabanlı Telsiz
Teknoloji Büyük Ödülü Jüri
(Software Radio))
Özel Ödülü
Geleneksel Harçtan “Softharç”a
Teknoloji Başarı Ödülü
Teknoloji Büyük Ödülü
Teknoloji Başarı Ödülleri Jüri
Özel Ödülü
Nanoteknoloji, Biyoteknoloji
ve Nanobiyoteknoloji Onur
Ödülleri
Nanoteknoloji, Biyoteknoloji
ve Nanobiyoteknoloji Onur
Ödülleri
Green Guard
Yenilik ve Teknoloji Ödülleri
Islahı Yönlendirilmiş Çerezlik Tüketime
Yenilik ve Teknoloji Ödülleri
Uygun Kabak Çekirdeği Tohumları
Rainvent
Yenilik ve Teknoloji Ödülleri
11
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
ÖDÜL KRONOLOJİSİ (1998 – 2012)
Ödül
Dönemi
Firma Adı
Şehir
Proje Konusu
Aldığı Ödül
VIII.
FORD OTOSAN A.Ş.
Kocaeli
Hibrit Elektrikli Hafif Ticari Araç
Ürün Ödülleri
VIII.
LOGO Yazılım San. ve Tic. A.Ş.
Kocaeli
Unity On Demand (UOD)
Ürün Ödülleri
VIII.
MAVİ Kimya San. ve Tic. A.Ş.
İstanbul
VIII.
MAVİSİS Tek. San. ve Tic. A.Ş.
Kocaeli
IX.
VSY Varlıbaşlar Sağlık Yat. Hiz. Tur. San. Dış. Tic. Ltd.Şti.
İstanbul
IX.
D.T.P. Bilgi İşlem Tic. Ltd. Şti.
İstanbul
IX.
BAYKAR Makine San. ve Tic. A.Ş.
İstanbul
IX.
ANADOLU Motor Üretim ve Pazarlama A.Ş.
İstanbul
IX.
ARÇELİK A.Ş.
İstanbul
SURF-Innovatif Fırın Teknolojisi
Büyük Ölçekli Ödül Kategorisi
IX.
SOBEE Yazılım Tic. Ltd. Şti.
İstanbul
I Can Football
Küçük Ölçekli Süreç Kategori
IX.
TEKNODROM Robotik ve Otomasyon San. Tic. A.Ş.
Kocaeli
IX.
TÜRKİYE ŞİŞE CAM FAB. A.Ş.
İstanbul
X.
TUNA MEDİKAL Tıbbi Cihazlar San. Ve Tic. Ltd.Şti.
Gaziantep
X.
TUSAŞ-Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş. (TUSAŞ)
Ankara
X.
ASELSAN A.Ş.
Ankara
X.
FNSS Savunma Sistemleri A.Ş.
Ankara
X.
TEKLAS Kauçuk A.Ş.
Kocaeli
X.
METEKSAN Savunma Sanayii A.Ş.
Ankara
X.
LST Lazer sistemleri Tek. San. Tic. Ltd. Şti.
İzmir
X.
FiberLAST Fiber Lazer Sistemleri ve
Teknolojileri San. Ve Tic. A.Ş.
Ankara
Deri Sanayi Atıklarından Elde Edilen
Yavaş Yarayışlı Gübre
Mavi Solar Yenilenebilir Enerji Güç
Dönüştürücüleri Ürün Platformu
Özel İntraoküler Lens İmplant Üretim
Tesisi Tasarımı ve Optimizasyonu
Etkin Sayısal Arşivleme Sistemi
Ürün Ödülleri
Ürün Ödülleri
Teknoloji Büyük Ödülü
Mikro Ölçekli Ödül Kategorisi
Bayraktar-Çaldıran Taktik İnsansız
Küçük Ölçekli Ödül Kategorisi
Hava Aracı Sistemi
Dizel Bazlı Motorların LPG ve CNG (Tek
Orta Ölçekli Ödül Kategorisi
Yakıtlı) Dönüşümü
Hayalden Ürüne -Robotik İleri
Malzeme İle Üretim
Bulaşık Makinesi Dayanımı Parlaklığı
ve Kalitesi Yüksek Kurşunsuz Kristal
Cam Ev Eşyası
Kemik eğriliklerinin düzeltilmesi için
bilgisayar destekli dairesel fiksatör
sistem
ANKA-Orta İrtifa Uzun Havada Kalışlı
İnsansız Hava Aracı Sistemi
InP Bazlı Qwıp Dedektör Üretim
Süreci Tasarımı projesi
Seyyar Yüzücü Hücum Köprüsü (SYHK)
Yeni Nesil Yüksek Performans
Fren Hortumu ve Test Makinesi
Geliştirilmesi
Mİlimetre Dalga Malzemeye Gömülü
Dalga Kılavuzu Anten Tasarımı
Denim Sektöründe Kumlama Yerine
Lazer Teknolojisi
6 KW Nanosaniye Atımlı Fiber Lazer
Sistemi
Orta Ölçekli Süreç Kategori
Büyük Ölçekli Süreç Kategori
Teknoloji Büyük Ödülü
Jüri Özel Ödülü
Jüri Özel Ödülü
Jüri Özel Ödülü
Büyük Ölçekli Firma
kategorisinde Ürün Ödülü
Orta Ölçekli Firma
kategorisinde Ürün Ödülü
Küçük Ölçekli Firma
kategorisinde Ürün Ödülü
Mikro Ölçekli Firma
kategorisinde Ürün Ödülü
12
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
PROGRAM
08:30 - 12:00 XI. Teknoloji Ödülleri Kongresi
Kayıt ve Kahvaltı İkramı
Açılış Konuşması - “İnovasyon, Küresel Bağlantılar, Yerel Çözümler”
Dr. Chris Howitt - 3M Orta ve Doğu Avrupa Teknik Direktörü
Panel “Yaşamı Kolaylaştıran Teknolojiler”
Emin ÇAPA - CNN Türk Ekonomi Müdürü (Oturum Başkanı)
Cem KAPROL - KAPROL A.Ş. CEO
Prof. Dr. Sevil ATASOY - Adli Tıp Kurumu Eski Başkanı
Zafer KALAYCIOĞLU - TÜRK TELEKOM Basketbol Koçu
Elif BİLGİN - Koç Lisesi Öğrencisi, Google Bilim Fuarı Birincisi
Şahin Michael DERUN - Animasyon/Film Yönetmeni
12:00 - 13:30 XI. Teknoloji Ödülleri Töreni
TÜBİTAK-TTGV-TÜSİAD Kurum Başkanları Konuşmaları
Bilim, Sanayi ve Tekoloji Bakanı Sn. Fikri IŞIK Konuşması (teşrifleri halinde)
Ödül Töreni
13
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
AÇILIŞ KONUŞMACISI ve PANELİST KISA BİLGİLERİ
Dr. Chris Howitt
Chris Howitt 3M’e on altı yıl önce katılmış olup, firmanın Avrupa, Ortadoğu-Afrika ve A.B.D’deki AR-GE laboratuarlarında görevler
üstlenmiştir. Şimdiki görevinde Chris Howitt, Polonya Wroclaw’da bulunmakta ve 3M’in Orta ve Doğu Avrupa Bölgesi’ndeki AR-GE
faaliyetlerinin liderliğini yapmaktadır.
Chris Howitt, Reading Üniversitesi’nden Kimya doktorasını tamamladıktan sonra, Stasbourg’da bulunan Universite Louis Pasteur’de 3-yollu
otomotiv atık kontol katalizörleri üzerine doktora sonrası araştırma çalışmaları yapmıştır.
Emin Çapa
1967 İzmit doğumlu olan Emin Çapa, 1984’te başladığı İstanbul Üniversitesi’nde gazetecilik bölümünde okudu. Lisansüstü eğitimlerinin
ikisini de AB üzerine yaptı. Üniversiteye başladığı sene Hürriyet’te stajyer olarak çalışmaya başladı. Ardından Tempo dergisinde ilk kez
kadrolu ekonomi muhabiri oldu. Ardından Türkiye’nin ilk özel radyolarından Genç Radyo’nun kurucuları arasında yer aldı. Endüstri ilişkileri
konusuna olan ilgisi nedeniyle kısa bir süre TİSK’te çalıştıktan sonra, gazetecilik mesleğine geri döndü. Sabah Gazetesi’nde 5 yıl endüstri
ilişkileri ve lisansüstü eğitimlerini aldığı Avrupa Birliği konularında muhabirlik yaptı. Teknoloji Ödülleri fikrinin şekillendiği Muharrem
Kayhan ve Erkut Yücaoğlu dönemlerinde TÜSİAD’da Başkan Danışmanı olarak çalıştı.
Çapa, 1999’dan bu yana CNN Türk’te değişik pozisyonlarda görev yapıyor. CNN Türk’teki çalışma hayatına editör olarak başlayan Çapa, önce
Ekonomi İstihbarat Şefi, ardından Ekonomi Haber Müdürü, 2004 yılından bu yana ise Ekonomi Müdürü olarak devam ediyor. Amatör olarak
bahçıvanlık, sanat tarihi-arkeoloji rehberliği yapıyor. Astronomi, astrofizik, astrobiyoloji ve tarih (özellikle İlk ve Orta çağ) Çapa’nın düzenli
ilgilendiği konular arasında bulunuyor.
Cem Kaprol
Ege Üniversitesi Tekstil Mühendisliği’nden mezun olan Cem Kaprol, daha sonra New York’ta Fashion Institue of Technology’de moda, tekstil
ve dağıtım kanalları odaklı bir eğitim aldı. Türkiye’ye döndükten sonra Polaris’te, Akın Grubunun bir şirketi olan Edpa’da, Altınyıldız’da ve
Aksu İplik’de önemli görevlerde bulundu. 2006 yılında ise Karpol Grubunu kurdu.
CEO görevini yürüttüğü grup 4 markadan oluşuyor; Arzu Kaprol, D2, Studio Kaprol Project ve Utopian by Studio Kaprol. 2011 yılında genç
tasarımcıların fikirlerini, yaratıcılıklarını paylaştığı dinamik bir platform olarak hayata geçirilen Studio Kaprol Project moda tasarımcılarının
yanı sıra ressamlar, iç mimarlar, endüstriyel tasarımcılar gibi farklı disiplinlerdeki genç tasarımcıların da kendilerini tanıtmak için fırsat
yaratıyor.
Piyano çalan ve caz tutkunu olan Kaprol, yazar Kürşat Başar’ın saksafoncu olarak yer aldığı grup ile 2000’li yılların başlarında Q Jazz Bar’da
sahne aldı. Müzik tutkusunu bugün Studio Kaprol Project ile devam ettiriyor.
14
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
AÇILIŞ KONUŞMACISI ve PANELİST KISA BİLGİLERİ
Prof. Dr. Sevil Atasoy
İstanbul’da doğan Sevil Atasoy, İstanbul Alman Lisesi ve İstanbul Üniversitesi Kimya Fakültesi mezunu olup Biyokimya uzmanı ve doktorudur.
1973’de asistan olarak göreve başladığı ve aynı kürsüde profesörlüğe yükseldiği Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’ndeki öğretim üyeliğine paralel
olarak, 1980 - 1993 yılları arasında Adalet Bakanlığı, Adli Tıp Kurumu, Kimya Dairesi Başkanlığı’nı, İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitü’sünün
1987 ile 2005 arasında kesintisiz 18 yıl Müdürlüğünü, 2005 – 2010 arası Birleşmiş Milletler Uluslararası Uyuşturucu Kontrol Kurulu üye ve
başkanlığını yürüttü. Halen Üsküdar Üniversitesi Rektör danışmanı ve Suç Önleme Merkezi müdürüdür.
Almanca, İngilizce ve Fransızca bilen Sevil Atasoy’un yüzün üzerinde bilimsel yayını ve gerçek suç öyküleri ile adli bilim denemelerini
kapsayan popüler adli bilim kitapları bulunmaktadır. Atasoy, Kanıt Bilişim, Danışmanlık ve Eğitim Ltd. Şirketi ile KHaber.com.tr kriminal
haber portalının ortağı, Okan Bayülgen ile birlikte yürüttüğü Muhabbet Kralı programı ile 2010 İsmail Cem Talk Show ödülünün sahibi,
Kanal D’de yüz bölüm yayınlanan Kanıt adlı polisiye dizinin sunucu ve danışmanı, CNNTürk’teki Suç ve Delil ile Habertürk’te yayınlanan
Acayip İşler adlı programların hazırlayıcı ve sunuculuğunu üstlendi. Gazeteci Hüseyin Ekinci ile evli olan Atasoy, Selin Atasoy’un annesidir.
Prof. Atasoy, Kaliforniya, Stanford, Emory, Münih, Bremen, Münster Üniversitelerinde, Kaliforniya Kriminalistik Enstitüsü; Federal
Soruşturma Bürosu, FBI; Alman Federal Polisi Kriminal Laboratuvarları, Birleşmiş Milletler Viyana Narkotik Laboratuvarlarında kriminalistik
ve moleküler genetik alanında misafir öğretim üyesi ve/veya araştırıcı olarak çalışdı.
Türkiye’de Olay Yeri İnceleme, Kriminal Laboratuvarların Gelişmesi ve DNA delillerine katkısı nedeniyle değişik kuruluşlarca yılın bilim insanı
ödüllerine layık görüldü.
Zafer Kalaycıoğlu
1954 Konya doğumlu olan Kalaycıoğlu TED Ankara Koleji ve Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunudur. Profesyonel çalışma
hayatına Maliye Bakanlığı Araştırma Şubesinde başlayan Kalaycıoğlu Katma Değer Vergisi Kanunun hazırlanmasında görev aldı. 1994
yılına kadar Bakanlıkta görevine Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmaları Şubesinde Müdür olarak devam etti.
Maliye Bakanlığı görevinin yanı sıra yürüttüğü basketbol antrenörlüğünü 1994 yılından itibaren profesyonel olarak sürdürmektedir.
Bu süreç içerisinde Fenerbahçe ve Galatasaray bayan takımları ile 6 kez Cumhurbaşkanlığı Kupası, 9 kez Türkiye Kupası ve 7 kez Lig
Şampiyonluğu Kupası olmak üzere toplamda kazanılan 22 kupa ile şu anda Basketbolda 3 Türkiye de en çok kupa kazanan antrenör;
Türkiye'de Avrupa Şampiyonlar Liginde en çok maç yöneten antrenör; Türkiye All Star'da en çok maç yöneten antrenör; Şampiyonlar Ligi
All Star'da antrenörlük yapan tek Türk antrenör; Süper Kupa'da antrenörlük yapan tek Türk antrenör unvanlarını aldı. Birçok kez alanında
yılın antrenörü ödülünün sahibi oldu. Halen Türk Telekom Basketbol takımında Teknik Menajer olarak profesyonel çalışma hayatına devam
etmektedir.
15
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
AÇILIŞ KONUŞMACISI ve PANELİST KISA BİLGİLERİ
Elif Bilgin
Koç Özel Lisesi 11.ci sınıf öğrencisi olan Bilgin lise eğitiminin yanısıra, 7 yıldır üstün ve özel yetenekli öğrencilerin eğitim aldığı İstanbul
Bilim ve Sanat Merkezine devam etmektedir.
Muz kabuğundan biyoplastik üretimi projesiyle, 120 ülkeden binlerce öğrencinin katıldığı 2013 Google Bilim Fuarı yarışmasında, önce 90
finalist daha sonra da 15 finalist arasında yer alarak Türkiye’yi temsil etti. Bu yarışmada, en yenilikçi en uygulanabilir ve en çevreci bulunan
proje için Scientific American dergisinin verdiği “Science in Action” isimli 50.000 dolarlık ödülün sahibi oldu. Finale kalan 15 proje arasından
Bilgin’in projesi en çok halk oyunu alarak 10.000 dolarlık ödülün de sahibi oldu.
Dünya çapında büyük ilgi gören, yazılı ve görsel medyada yer alan projesi için TRT ve Asya-Pasifik ülkeleri ortak yapımı olan “Benim Muz
Kabuklarım” isimli bir belgesel film çekildi. Bilgin Zeitgeist America 2013, Tedx Vienna ve Tedx İstanbul konferanslarına, Türkiye İhracatçılar
Birliği İnovasyon Fuarına, Avrupa Birliği Başkanının davetlisi olarak Brüksel’de İnovasyon Haftasına konuşmacı olarak katıldı. Elif Bilgin,
üniversite eğitiminden sonra bilimsel çalışmalar yapıp araştırma imkan bulabileceği bir meslek sahibi olmayı umut etmektedir.
Şahin Michael DERUN
1985’te, 18 yaşındayken ailesiyle birlikte Avustralya’ya göç eden Derun önce psikoloji eğitimi aldı. Ardından Technical and Further
Educations’ta Sinema-TV okuduktan sonra Avustralya televizyonu Kanal 10’da bir süre çalışır. Garajında efektlerini yaptığı ‘Babylon 5’
dizisiyle Emmy Ödülü aldı. Derun, ABD’deki ‘Babylon 5 dizisinin görsel efekt ekibine dahil olarak Hollywood’a gider.
Hollywood’da ‘Michael Derun’ismiyle bilinen Şahin Derun; Altıncı Gün, Konstantin, Babylon 5, Matrix, Örümcek Adam 1-2, Star Trek: Voyager
gibi sinema ve televizyon dizilerinin görsel efekt ekibinde yer aldı. Türkiye’de ise Pars Narkoterör dizisinde Osman Sınav ile beş bölüm çalıştı.
2003 yılından beri Türkiye’de olan Derun, Türkiye’nin ilk 3D animasyonu ‘Uzay Kuvvetleri 2911’i çekmeye Temmuz 2011’de başladı. 16 Mayıs
2014 tarihinde Türkiye’de gösterime girecek film, görsel efekt âleminin en önemli animasyon fuarlarından Los Angeles'taki Siggraph’ta
Türkiye’den davet alan ilk ve tek film olarak gösterildi ve büyük beğeni topladı. ‘Uzay Kuvvetleri 2911’ ile Türkiye’nin dünyada üç boyutlu film
sahibi olan 2. ülke konumunda olduğunu söylüyor.
Finalist Bilgileri
17
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
BÜYÜK ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
ASELSAN ELEKTRONİK SAN. A.Ş. - ANKARA
AVCI Kaska Entegre Kumanda Sistemi
Kaska Entegre Kumanda Sistemi (AVCI) Projesi, 2007 yılında ASELSAN A.Ş. ve Savunma Sanayii Müsteşarlığı arasında imzalanan sözleşme kapsamında,
taarruz helikopteri platformuna uyumlu bir Kaska Entegre Kumanda Sistemi geliştirme ve prototip sistemlerin üretilmesi amacı ile başlatılmıştır.
AVCI sisteminin amacı, taarruz helikopterlerinde pilotların gece ve gündüz şartlarında uçuş bilgilerini, hedef tespit sistemine ait video görüntüsünü
ve gece görüş görüntüsünü kaskın vizöründe pilota sağlayarak, farkındalığını arttırmak ve iş yükünü azaltmaktır. Ayrıca, pilotun kokpit içerisindeki
kafa hareketleri takip edilerek helikopterdeki silahların, hedef tespit ve nişangah sisteminin hedefe yönlendirilmesi sağlanarak görev etkinliği
arttırılmaktadır. Sistem, kafa birimi vasıtasıyla helikopter mürettebatının iç ve dış haberleşmesinin yanı sıra kafanın darbelerden korunmasını da
sağlamaktadır.
AVCI Projesi kapsamında ASELSAN tarafından geliştirilen ve T-129 helikopterine entegre edilen yüksek hassasiyetteki kafa takip sistemi, bir helikopter
platformuna entegre edilen dünyadaki ilk hibrit (optik-ataletsel) kafa takip sistemi niteliğindedir. Hibrit kafa takip sistemi sayesinde pilotun kafa
hareketleri tespit edilerek, daha önce kumandası elle sağlanan helikopterdeki hedef tespit ve silah sistemleri, pilotun bakış hattı doğrultusunda
yönlendirilmektedir.
AVCI sistemi ile helikopter hedef tespit sisteminin görüntüsü, sabit bir ekranda oluşturulmak yerine, kaska entegre vizörün üzerine yansıtılmaktadır.
Pilota, vizör üzerinden sunulan görüntülerde gecikme oluşmaması ve optik bozulumun hassas olarak düzeltilmesi amacı ile ASELSAN tarafından
yeni görüntü işleme algoritmaları geliştirilmiştir. Böylece hedef tespit sistemi tarafından sağlanan görüntü ile gerçek dünya görüntüsü arasındaki
gecikmeler, kullanıcının fark edemeyeceği seviyeye indirilmiştir. Proje kapsamında bir kask biriminin geliştirilmesi sebebi ile ergonomi ve insan
mühendisliği açısından detaylı çalışmalar yapılmıştır.
2012 yılından itibaren AVCI Sisteminin seri üretimine başlanarak, sistem T-129 ATAK helikopterinde kullanıma alınmıştır. AVCI seri üretim teslimatları
2014, 2015 yıllarında da sürdürülecek olup 100 (yüz) adetin üzerinde sistemin envantere girmesi sağlanacaktır.
AVCI sistemi, farklı disiplinlerde milli imkanlarla yapılan özgün Ar-Ge çalışmaları, Ar-Ge’ den seri üretime aktarımı, T-1”29 ATAK helikopterinin imkan
ve kabiliyetlerinin arttırılması ile önemli başarı ve ekonomik katma değer sağlamıştır.
18
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
BÜYÜK ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
ASELSAN ELEKTRONİK SAN. A.Ş. - ANKARA
Serhat Havan Tespit Radar Sistem
Havan silahları, düşük maliyetli ve kolay taşınır olmaları nedeniyle teröristler tarafından kolaylıkla tedarik edilerek engebeli arazide sıklıkla
kullanılmaktadır. Dünyada son yıllarda havan mermileriyle gerçekleştirilen terör saldırılarının artarak büyük kayıplara yol açtığı görülmektedir. Bu
silahlarla yapılan atışların çok hızlı tespit edilerek, gerekli önlemlerin zamanında alınması, can ve mal kayıplarının azaltılabilmesi için çok önemlidir.
Havan saldırılarının tespit edilmesi için en etkin sistemler radarlardır. Ancak dünyada mevcut radarların büyük kısmı sadece belli bir yönden gelen
atışları tespit edebilmekte, diğer yönlerden gelen atışlara karşı koruma sağlayamamaktadır. Çevresinde 360° tarama yapabilen az sayıdaki tespit
radarı ise yükseliş ekseninde sabit huzme ile tarama yaptığından, ülkemiz gibi dağlık araziye sahip bölgelerde etkin kullanılamamaktadır. ASELSAN
tarafından milli imkânlarla özgün olarak geliştirilen SERHAT Havan Tespit Radarı ise her türlü hava koşulunda, herhangi bir yönden ve dağ, duvar gibi
bir engel arkasından atılan havan mermisinin atıldığı ve düşeceği yeri yüksek doğrulukla bulabilen, gelişmiş teknolojilere sahip yeni nesil bir radardır.
SERHAT Radarı, yükseliş ekseninde elektronik taramalı aktif dizi antenleri ile huzmesini yönlendirerek her türlü engebeli araziye uygun tarama
yapabilmektedir. Yancada ise elektronik taramalı Çembersel Dizi Aktif Anten yapısıyla 360°de etkin kapsama sağlamaktadır.
SERHAT Radarı ülkemizde tasarlanıp üretilen ilk silah tespit radarıdır.
SERHAT Radarı’nda buluş niteliğinde yeni bir Gönderme/Alma tekniği geliştirilmiş olup, patent alma süreci devam etmektedir.
SERHAT Radarı’nın diğer bir önemli özelliği, kule/bina üzerinde kullanılabildiği gibi üçayak sehpa üzerinde veya araç üzerine monteli olarak da
kullanılabilmesidir. Ayrıca SERHAT Radarı ile tespit edilen hedef bilgileri harita üzerinde gösterilmekte ve hedefin etkisiz hale getirilmesi amacıyla
bilgiler anında Komuta Kontrol Sistemi’ne iletilmektedir.
SERHAT Radarı’nın belirtilen üstün özellikleriyle Dünyada artan terör tehdidine karşı aranan bir ürün olacağı ve ihracat şansının yüksek olduğu
değerlendirilmektedir.
ASELSAN tarafından geliştirilen özgün SERHAT Radarı ile havan tehdidi altında bulunan bölgelerimizde yaşanan can ve mal kayıpları azalacak ve
Ülkemizin savunmasına önemli bir katkı sağlanacaktır.
19
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
BÜYÜK ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
DURMAZLAR MAKİNA SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Raylı Toplu Taşıma Sistemi Tasarımı ve İmalatı
Durmazlar Makine Sanayi ve Ticaret A.Ş’ nin 2009 yılında başlattığı bu proje ile Türkiye’nin ilk 100% düşük tabanlı yerli tramvayları 6 adet olmak
üzere 2013 Ekim ayından beri Bursa’da halka hizmet vermekte ve günde 15.000 dolaylarında yolcu taşımaktadır. Bu proje ile Türkiye’de kendi
mühendislerimizin tasarladığı, otomasyon yazılımlarını yazdığı raylı sistem toplu taşıma aracımız olmuş ve birçok projenin, iş birliklerinin ve istihdam
artışının önü açılmıştır. Bu projenin ticarileşmesi ile Dünyanın en büyük Raylı sistem üreticisi firmanın yüksek hızlı trenlerinin boji üretimleri Bursa
tesislerimizde üretilmeye başlamış ve Durmazlar bünyesinde Raylı Toplu Taşıma araçlarının diğer ürünlerinden Hafif Metro araçlarının prototipin
üretimine başlanmıştır.
Bu projede üretilen tramvay araçlarının homologasyon testleri Uluslararası akredite firma tarafından yapılmış, aracımızın Avrupa standartlarına
uygunluğu sertifikalandırılmış ve Avrupa’da ihalelere girebilir hale getirilmiştir.
Sıfır CO2 emisyonu, 30 yıllık ekonomik ömür, yolcu başına daha az maliyetle çalışan, konforlu şehir içi raylı toplu taşıma aracına sahip olmak ile beraber,
bu tip ürünlerin Türkiye’de yapılabilir olması ile önümüzdeki 10 senede raylı sistemlere harcanması öngörülen 50 Milyar Dolarlık pastadan ne kadarlık
bir tasarruf sağlanacağı ve istihdam yaratılacağı aşikârdır
Proje çıktısı ürün ülkemizde üretilen ilk Tramvay aracı olmanın yanı sıra Ülkemiz Sanayi Tarihinde bir ilk olarak aracın bogie tasarımı ve imalatı da
firmamızda gerçekleştirilmiştir. Oynak mafsallı 2 adet eşlenik parçadan oluşan bogie raylarda yataydaki hataları absorbe edecek ve raydan çıkma
riskini en aza indirecek şekilde esneyerek bogie üzerine binebilecek aşırı yüklemeleri ortadan kaldırmaktadır. Bu tasarım ile ülkemiz Avrupa’da kendi
bojisini tasarlayabilen 6. Ülke olmuştur. Projede, yine Ülkemiz raylı sistem araçları tarihinde bir ilk olarak Train Control Monitoring System ve sistem
mühendisliği firmamız Ar-Ge merkezinde gerçekleştirilmiş ve Tramvay üzerinde uygulanmıştır. Tüm araç yazılımları kendi Mühendislerimiz tarafından
yapılmış, ilgili güvenlik standartlarına uygunluğu tescil edilmiştir.
Bu proje ile:
• Raylı Sistem araç tasarımı, yazılımı, üretimi, analizi ve test metodolojisi, 30 nitelikli Ar-Ge personeli yetiştirilmesi sağlanmıştır.
• Yurtdışı üreticilerinin ortalama 3 Milyon Avroya sattığı araçların satış fiyatları 50% civarında azaltılarak 1,6 -1,7 Milyon Avro seviyelerine düşürülmüştür.
• Türkiye’nin cari açığının kapatılması hedeflerine katkı sağlayacak stratejik sektörlerden raylı sistem araçlarında kendi ürünümüz ile bu hedefe katkı
sağlanmıştır.
20
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
BÜYÜK ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
ESAN ECZACIBAŞI ENDÜSTRİYEL HAMMADDELER SAN.TİC. A.Ş.
Nanokil Projesi
Nanokil Projesi (Türkiye Bentonitleri ile Saflaştırılmış Kil ve Organokil Üretimi, Organokil/Polimer Nanokompozit Hazırlanması - Endüstriyel Uygulamaları)
Eczacıbaşı Esan’ın ruhsat alanında yer alan, ülkemizin doğal zenginliklerinden bentonit mineralinin katma değeri yüksek ürün haline getirilmesi
amacıyla başlatılmıştır. Mineralin, üretici, üniversite ve uygulayıcı işbirlikleri ile yanmazlık, mekanik mukavemet, gaz geçirgenliği ve antibakteriyellik
gibi geliştirilmiş özelliklerde polimer nanokompozit üretimine uygun olacak şekilde saflaştırılarak ve modifiye edilerek plastik endüstrisine
kazandırılması bu projenin temel amacını ve içeriğini ifade etmektedir. Yapılan bu çalışma ile Türkiye’de endüstriyel ölçekte ilk defa nanokil (organokil)
üretimi yapılmıştır.
Çalışmanın temelinde işbirliği yatmaktadır. Proje kapsamında Esan, Enplast ve Sabancı Üniversitesi arasında bilgi alışverişi ve işbirliği çalışmaları
yürütülmüştür. Proje sonunda Sabancı Üniversitesi ile Türkiye’de sayılı nitelikte olan “Teknoloji Transferi Sözleşmesi” yapılmış olup “esanNANO” marka
tescili alınmıştır. Projenin ilerleyen aşamalarında yaygınlaştırma çalışmaları ile, işbirliği yapılarak başlatılan proje sayısı (Nisan 2014 itibariyle) 30 adeti
bulmuştur. Nanokil Projesi sayesinde firma içerisinde yeni bir ürün platformu kurulmuş ve diğer minerallerin de niş ürünler olarak hazırlanması üzerine
farklı ölçekte ve sektörde 15 adet işbirliği projesi başlatılmıştır.
Türkiye’de mevcutta üretimi olmayan, Dünya’da sayılı firma tarafından üretilen nanokil ürününün ülkemiz kaynakları kullanılarak üretilmesi ile
sürdürülebilir kaynak kullanımının sağlanması projenin en temel amacıdır. 1 ton nanokil satışından elde edilecek ciroya karşılık gelen eşdeğer ham
bentonit miktarı yaklaşık olarak 200 tondur. Ülkemizde belirli bir rezervde bulunan mineral kaynağının etkin kullanılması amaçlanmakta ve tüm
madencilik firmalarına örnek teşkil etmesi için çeşitli etkinliklere katılım sağlanmaktadır.
Teknoloji Ödülleri başvuru sürecine kadar toplam satış 380 kg iken, Nisan 2014’te alınan siparişe göre yıllık 12 ton satış için anlaşma yapılmıştır. Miktarın
artması ile ülkemiz kaynaklarının etkin olarak kullanılması sağlanabilecektir.
Kısaca özetlenirse; proje ülke kaynaklarının sürdürülebilirliğini temel alan bir işbirliği projesidir. Firma dahilinde ve ülkemizde yeni bir ürün
platformu kurulmuş olup, Türkiye’de ilk defa endüstriyel ölçekte nanokil üretilmiştir. Yapılan tanıtımlar ve işbirliği çalışmaları sayesinde Ar-Ge kültürü
yaygınlaştırılmış ve işbirliğinin önemi vurgulanmıştır.
21
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
BÜYÜK ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
FNSS SAVUNMA SİSTEMLERİ A.Ş.
Pars 6x6 Zırhlı Muharebe Aracı
Sınıfının en yüksek teker gezinme hareketine ve en düşük dönüş yarıçapına sahip, yüksek hızlarda üçüncü akstaki yönlendirme sistemini kilitleme,
ABS ve motor freni sürüş güvenliğini arttırma kabiliyetleri olan, düşük ve yüksek yoğunluklu muharebe alanlarında kullanılmak üzere tasarlanmış,
kullanıcısına stratejik avantajlar sunan ve günümüzün en gelişmiş teknolojilerini barındıran PARS 6x6, taktik tekerlekli bir zırhlı muharebe aracıdır.
Adını bir zamanlar Anadolu’da yaşayan sessiz, çevik ve yırtıcı bir leopar türünden alan PARS 6x6; 19 ton ağırlığa sahip olan PARS 6x6, 482 beygir
gücünde dizel motorla donatılmıştır. 100 km/s hıza ulaşabilen araç, %60 dik, %30 yan eğimde hareket edebilmekte, 70 cm yüksekliğinde dik engel ve
175 cm uzunluğunda hendek geçebilmektedir. PARS 6x6, akslara dengeli olarak dağıtılmış ağırlık sayesinde gevşek ve yumuşak zeminde dahi rahat
hareket edebilme, yüksek yol tutuşu ve manevra kabiliyetlerine sahiptir.
Amfibi bir araç olan PARS 6x6, iki adet su jeti ile suda 8 km/s hıza çıkabilmektedir.
İki kişilik sürücü kabini ve 230° yatay görüş açısı ile yüksek sürüş güvenliği ve konforu sağlamaktadır.
700 km üzerinde menzili olan PARS 6x6, patlamaya ve delinmeye karşı özel önlemler alınmış yakıt tanklarına sahiptir. Acil durumlara karşı zırh altında
yedek yakıt tankı mevcuttur. Tekerleklerin içine yerleştirilen katı diskler, patlak lastikle yol alabilme imkânı sağlar.
PARS 6x6 gövdesi, modüler tasarıma sahip zırh sistemleri sayesinde kullanıcı tarafından istenilen koruma seviyesine getirilebilmektedir. Gövde formu,
karın altı yapısı, taban plakaları ve araç için özel geliştirilen mayın korumalı koltuklar, personeli mayın tehdidine karşı koruyacak şekilde tasarlanmıştır.
Araç alt sistemlerinin, mayın korumalı gövdeye modüler olarak bağlanması, bakım ve değişim kolaylığı sağlamaktadır.
PARS 6x6 TTZA’nın 8x8 versiyonu olan AV8 taktik tekerlekli zırhlı araçları, 12 farklı görev konfigürasyonundan oluşan ve toplamda 257 adetlik araç
filosuyla yakın gelecekte Malezya ordusunun envanterinde görev yapacaktır.
22
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
BÜYÜK ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
KOÇAK FARMA İLAÇ VE KİMYA SAN. A.Ş.
Diyabet Tedavisinde Kullanılan Biyobenzer Ürün İnsülin Etken Madde ve Bitmiş Ürün Olarak Üretim Projesi
Proje kapsamında İnsülin analogları olan İnsülin Glargine ve İnsülin Lispro, Rekombinant DNA teknolojisi ile insan insülin geni bakteriye aktarılarak
üretilecektir. Bitmiş ürün subkutan kullanıma hazır steril solüsyon içeren kartuş ve enjeksiyon kalemi formlarındadır.
Diyabet İnsülin hormonunun eksikliği ve etkisizliği sonucu oluşan, kronik metabolik bir hastalıktır. Dünya’da 2011 yılı itibariyle 366 milyon diyabet
hastası vardır. 2012 yılında ülkemizde diyabetli hasta sayısı on milyonu aşmıştır.
Diyabet, dünyada kanser, kolesterol ve solunum yolları ile ilgili hastalıklardan sonra sağlık sistemine en çok yük getiren dördüncü grup hastalıktır. 2012
yılında Türkiye’de diyabet tedavisi giderleri toplamı 13 milyar TL’dir.Türkiye’nin ihtiyacı olan İnsülin’in tamamı bitmiş ürün olarak yurtdışından ithal
edilmektedir.
İlaç sektöründe teknoloji çok hızlı gelişmektedir. Geleceğin ilaçları hücre ve gen tedavisine yönelik, biyoteknoloji ürünü, akıllı moleküller olacaktır.
Biyoteknoloji ürünleri geleneksel kimyasal ilaçlardan farklı olarak canlı organizmalardan üretildiğinden, geliştirilmesi ve sanayide uygulanabilir hale
gelmesi uzun ve pahalı Ar-Ge araştırmalarını gerektirdiği için biyoteknoloji konusunda uzman sınırlı sayıda yabancı şirketin monopolündedir.
Ülkemizin ilaç harcamalarının önemli bir kısmını oluşturan biyobenzer ilaçlarda dışa bağımlılığın ve ithalatın azaltılması yenilikçi ilaçlarla ihracat
gelirlerinin artırılması için katma değeri yüksek Biyoteknoloji ürünü ilaçların dünya standartlarında ve kalitesinde Türkiye’de geliştirilip üretilmesi
hayati önem arz etmektedir.
Amacımız Türkiye ilaç sektöründe Biyoteknoloji birikimi ve kültürünün oluşmasına öncülük etmek, ülkemizin ve kuruluşumuzun uluslararası ekonomik
ve teknolojik rekabet gücünü artırmaktır.
Bu çalışma sonucunda:
•
Halk sağlığı bağlamında stratejik öneme sahip diyabet ilacı İnsülin analoglarının yerli üretimi gerçekleştirilecektir.
•
Biyoteknolojik ürün Ar-Ge ve üretim altyapısı ve Rekombinant DNA teknolojisi kültürü, diğer biyoteknolojik ilaçların üretimini kolaylaştıracaktır.
•
Ülkemizin ve kuruluşumuzun ulusal ve uluslararası teknolojik ve ekonomik rekabet gücü artacaktır.
•
Biyobenzer ürün rekabeti sonucu ilaç fiyatı düşecektir.
•
İnsülin ilacında dışa bağımlılık ve ithalat azalacaktır.
•
İnsülin analoglarının yerli üretimi yüksek katma değer sağlayacak ihracat gelirlerini artıracaktır.
•
Yerli üretimin başarısı, biyoteknoloji yatırımlarını cesaretlendirerek yeni yatırımları teşvik edecektir.
23
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
BÜYÜK ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
MOLEKÜLER GÖRÜNTÜLEME TİC. VE SAN. A.Ş.
Bilgisayar Kontrollü Tc99mm Radyofarmasötikleri Hazırlama Sistemi (Radiopharmatic©)
Hastalardaki hedef doku, organ veya sistemlerinin gama-kamera cihazında görüntülenmesi için kullanılan kimyasal bir ajan olan radyofarmasötikler,
genel olarak radyofarmasötik üretim merkezlerinde, ya da görüntülemeden hemen önce kişiye özel olarak hastanelerde hazırlanmaktadır.
Radyofarmasötikler, görüntüleme için gerekli olan ışınımı yayınlayan radyonüklidler ile (gama veya pozitron yayanlar) bu atomları görüntülemek
istenen sistem, organ veya dokuya taşıyan kimyasalların kombinasyonundan oluşmaktadır. Görüntüleme için kullanılan radyonüklidlerin yarı-ömürleri
az olduğu için genellikle hastaya görüntüleme çalışması yapılmasından hemen önce hazırlanırlar. Hazırlama kavramı kimyasal ve radyoaktif bileşenlerin
birbiri ile birleştirilmesi anlamına gelmektedir ve bu işleme işaretleme (labelling) denmektedir. Görüntüleme çalışmalarında en fazla kullanılan
radyofarmasötiklerden bir bölümü Tc99m radyonüklidi ile işaretli olanlardır. Dünyanın her tarafındaki Nükleer Tıp görüntüleme merkezlerinde çok
yaygın olarak Tc99m ile işaretli çok sayıda kimyasal rutin bir şekilde kullanılmaktadır.
Radyofarmasötiklerin reçetelerine ve (genelde uluslararası standart ve regülasyonlarla senkronize olan) ulusal düzenlemelere uygun olarak
hazırlanması; insana uygulanması nedeniyle hasta güvenliği, radyoaktif olması nedeniyle de hem hasta hem de teknisyen güvenliğinin önemle
dikkate alınması gerekmektedir.
Projemiz, güncel pratikte eczacılar veya teknisyenler tarafından el ile hazırlanan Tc99m radyonüklidi ile işaretli radyofarmasötikleri, steril koşullarda
otomatik olarak hazırlayan bir cihazın tasarımı ve prototip üretiminin gerçekleştirilmesidir. Dünyada bir ilk olan bu cihaz ile bu karmaşık süreci
tamamen otomatize eden, hasta ve personel güvenliğini arttıran, hız ve verim artışı (dolayısı ile maliyet avantajı) sağlayan, süreçleri takip edilebilir ve
raporlanabilir kılan yenilikçi bir ürün geliştirilmiştir.
Tc99m ile işaretli radyofarmasötikleri üretiminin bütün fazlarını otomatize eden bu sistem sadece bir konuda değil, içerisinde multi-disipliner yaklaşım
gerektiren birçok konudaki Ar-Ge çalışmalarının bir bütünü olarak gerçekleştiğinden, projede tasarlanan sistem özgün bir üründür.
Nükleer Tıp uygulamalarında Dünya’da halen mevcut olmayan bir cihaz ile hız, radyasyon güvenliği, izlenebilirlik ve USP797 (ABD Farmakopesi Steril
Bileşik Hazırlama Direktifi) uyumluluğu sağlanmış; Tc99m radyofarmasötiklerinin kişisel dozlarda yüksek doğrulukla hazırlanması son derece pratik bir
düzeye indirgenmiştir olmaktadır.
Son olarak bu proje ile, ülkemizde yeni bir sanayi dalı olarak “TIBBİ ROBOTİK” konusunun da gündeme gelmesine vesile olunacağı umulmaktadır.
24
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
BÜYÜK ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
SAVRONİK ELEKTRONİK SAN. TİC. A.Ş.
İnsansız Hava Aracı (İHA) Veri Linki Sistemi
İnsansız Hava Araçları (İHA), insanlı uçaklara göre daha düşük maliyeti olması, insan kaybı riski taşımaması, politik açıdan savaş ortamında
etkilerinin daha az olması, insanlı uçaklarla ortak görev yapabilmesi ve ileride İnsansız Hava Muharebe Araçları’na ve seyir füzelerine geçiş dönemi
sağlayabilmesinden dolayı stratejik öneme sahip uçuş platformlarıdır. Son yıllarda gerek optik gerekse elektronik alanındaki gelişmeler, İHA’ları daha
etkin kullanılabilen ve daha güvenli bilgi toplayabilen sistemler haline getirmiştir. Bu etkinlik ve güvenirlilik insan yaşamın verilen değer ve maliyet
avantajı gibi kriterler ile de birleştiğinde askeri ve sivil amaçlı görüntü ve bilgi toplama alanında insansız hava araçları kullanımını vazgeçilmez bir
noktaya taşımıştır.
İHA’ların olmazsa olmaz sistemlerinden birisi de Veri Linki Sistemleridir. Sayısal tabanlı veri iletim linkleri, özellikle görüntü ve bilgi içeren yüksek
verilerin gerçek zamanlı iletilmesi, uçağın uzaktan kontrol ve kumanda edilmesinin gerekli olduğu askeri uygulamalarda kullanılan sistemlerdir. İHA’lar
özellikle Füze ve Uçuş Test uygulamalarında ihtiyaç duyulan hızlı veri iletişimini karşılamak üzere farklı bantlarda görüş hattı istikametinde sayısal veri
linkleri kullanılmaktadır. İnsansız Hava Aracı Veri Linki Sistemi ülkemizde ilk defa kuruluşumuzca geliştirilmiştir bir sistemdir ve şu anda da ANKA’da
aktif olarak kullanılmaktadır. Özgün olarak tasarlayıp geliştirdiğimiz VLS, ANKA’da kullanılmasının yanı sıra burada kullanılan alt sistemler diğer İnsanlı
ve İnsansız hava platformlarında da kullanılmaya başlanmıştır. Bu sistemler ile kuruluşumuz Savronik, Türkiye’nin uçan platformlar için ilk akla gelen
ve vazgeçilmez kuruluşu olmuştur.
Tarafımızca tasarlanıp imal edilen İHA VLS’ye sadece ülkemiz değil dünyadaki birçok ülke de ihtiyaç duymaktadır. Bu tür ürünlerin satışı İhraç İzin
Müsaadesi kısıtlarına tabi olduğundan ve dünya üzerinde çok az üreticisi olduğundan birçok ülke gibi Türkiye de bu sistemleri satın alırken büyük
bürokratik engellerle karşılaşmaktadır. İthalinde bürokratik engeller aşılsa dahi son derece pahalı sistemlerdir. Dolayısıyla kuruluşumuzca geliştirilmiş
olan bu sistem sadece ekonomik olarak değil ulusal çıkarlar açısından da ülkemize çok önemli kazanımlar sağlamaktadır.
25
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
BÜYÜK ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
VSY VARLIBAŞLAR SAĞLIK YATIRIMLARI VE HİZ DIŞ TİC. LTD.
Pilot Kısa Dönem Etkili Midriyatikli Viskoelastik Üretim Tesisi
Çalışmamızda Hedeflenen, yüksek molekül ağırlığı ve viskoziteye sahip, steril, saf ve berrak, kolaylıkla enjekte edilebilen ve aynı şekilde kolaylıkla
gözden uzaklaştırılabilen viskoelastik solüsyon elde edilmesi ve bu solüsyonun üretilebileceği tesisin oluşturulmasıdır. Hedeflenen ürün Türkiye’de
ilk kez üretilecek olup, üretiminde, göze uyumlu, daha yüksek örtücülük özelliğine sahip, bakteriyel fermentasyon yoluyla elde edilmiş hammadde
kullanılacaktır. Proje sonucunda üretilecek ürün göz ameliyatlarında dar pupilli hastalarda ameliyatı kolaylaştırıcı kısa dönem etkili midriyatik ajan
(adrenalin) içerecektir.
1997 yılında kurulan VSY Varlıbaşlar Sağlık Yatırım Ltd.Şti kurulduğu zamandan beri göz sağlığına yönelik cihaz ve sarf malzemeleri ithal etmektedir.
2009 yılından beri ise, yurt dışından ithal edilen göz içi lenslerine karşılık kendi bünyesinde dünyada ilk defa süreç ve ürün yeniliğini de katarak göz
içi lens pilot üretim tesisi kurmuştur. Bu tesiste akromatik monofokal ve multifokal göz içi lensleri geliştirilmiştir. Bu ürünlerde başarıya ulaştıktan
sonra üretimi endüstriyel boyuta taşıyarak geniş kapsamlı üretime başlamıştır. Tesisimizde üretilen bu göz içi lensleri ülke çapında yaygın olarak tercih
edilmiş ve kullanılmış ve bu sayede 2010 yılında bu alanda ithalat %55 azalmıştır(daha önce tamamına yakını ithal edilmekteydi). Bu ürünler aynı
zamanda yurtdışında da büyük ilgi görmüş; şu anda 28 ülke ile bayilik konusunda anlaşma yapılmıştır. Bu sayı hızla artmaktadır. Tübitak desteği ile
başlayan Pilot Özel İntraoküler Lens Üretim ve Optimizasyon isimli bu proje bilindiği gibi 9’uncu Teknoloji Büyük Ödülünü kazanmıştır.
Bu süreç içerisinde Biyoteknoloji alanında elde ettiğimiz ar-ge ve üretim tecrübelerimizi ülkemizde üretilmeyen, tamamı ithal edilen, yurt dışı ihracat
potansiyeli olan göz sağlığında diğer büyük bir kalem olan viskoelastik ürünler geliştirmeye yönlendirmek, bu alanlarda da ithalatı engellemek,
ihracatı artırmak, istihdam yaratmak, ülkemizin katma değeri yüksek olan bu ürünlerde de dünyada söz sahibi olmak istiyoruz.
26
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
BÜYÜK ÖLÇEKLİ FİRMA SÜREÇ KATEGORİSİ
ASELSAN ELEKTRONİK SAN. A.Ş.
Yüksek Dayanımlı Kızılötesi Optik İnce Film Süreç Geliştirme Projesi (YDİF)
Termal görüntüleme sistemlerinde kullanılan kızılötesi merceklerin dış ortama açılan yüzeyleri zorlu çevre koşullarına maruz kalmaktadır. Bu çevre
koşullarına kara araçlarında kum erozyonu ve silecek aşınması; deniz uygulamalarında tuz buharı ve deniz suyu korozyonu; helikopter, insansız hava
aracı gibi hava platformu uygulamalarında ise kum ve yağmur erozyonu örnek gösterilebilir. YDİF projesinde özellikle yüksek hızla seyir yapan hava
araçlarının kızılötesi görüntüleme pencerelerinin hem optik performanslarının devam ettirilmesi hem de kum fırtınası, yüksek hızlarda yağmur darbesi
dayanımlarının artırılması ihtiyaçları birleştirilerek çözümlenmiştir. Bu amaçla “Yüksek Dayanımlı Optik Kaplama Teknolojisi”, ilgili bilgi birikimi ve
deneyim Ar-Ge yöntemleri kullanılarak kazanılmıştır.
Bu yeteneğin kazanılmasıyla önemli ölçüde döviz ve zaman (sipariş, nakliye, ihraç izni) tasarrufu yapılabilmiş, proje yaşam döngüleri kısalmış, kritik
durumlarda (savaş, ambargo vb.) üretim (lisans izninden bağımsız) yapılabilme serbestliği kazanılmış, ürünlerimizin yurtdışına ihraç edilmesinde
oluşan lisanslama engeli ortadan kalkmış, özgün teknolojinin geliştirilmesi ve farklılaşan durumlara uyum göstermesi sağlanabilmiştir.
ASELSAN, Bu çalışma ile ürettiği Elektro-Optik Cihazlarının bütün merceklerini üretebilecek duruma gelmiştir. İthalat ikame edilmiştir.
Mikro-Nano teknoloji kapsamında değerlendirilebilen bu altyapıları kullanan, üzerinde süreç ve teknoloji geliştiren uzman insan gücü ülkemize ve
ASELSAN’a kazandırılmıştır. Geliştirilen süreçler YDİF proje hedeflerinin ötesindedir.
Ar-Ge destek projelerinin en önemli etkilerinden birisinin de bilgi akışı sağlaması olduğuna inanılmaktadır. Proje döngüsü boyunca Türkiye’nin
konularında uzman akademisyenleri, araştırmacıları ve cihaz üreticileri ile temaslarda bulunulmuş, hem proje ile ilgili hem de başka alanlarda bilgi
akışı gerçekleşmiştir. Bu konunun Türkiye’nin teknolojik gelişiminde önemli rolü olduğuna inanılmaktadır.
Ürün tasarım süreç döngüsü hızlanmış, ekonomik, hızlı ve kaliteli bir şekilde seri üretim yeteneği kazanılmıştır.
TSK envanterindeki yurtdışından temin edilen fakat yedek parça desteği bitmiş olan çeşitli merceklerin yenilenmesi ile ülkemize önemli ekonomik
katkı sağlanmıştır.
Konu ile ilgili bir tez ve çeşitli Uluslar arası ve Ulusal Konferanslarda yayınlar yapılmıştır. Bu teknoloji özgün olduğu için ihraç lisansından bağımsızdır.
Kızılötesi mercek üretme altyapısı ve bilgi birikimi kısa bir zaman içerisinde değişik ülkelere ihraç edilebilecektir.
27
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
BÜYÜK ÖLÇEKLİ FİRMA SÜREÇ KATEGORİSİ
GREENWAY GÜNEŞ SİSTEMLERİ ENERJİ ÜRETİM SANAYİ TİC. A.Ş.
Kule Tipi Yoğunlaştırılmış Güneş Enerjisi Sistemi
Greenway, yoğunlaştırılmış güneş enerjisi teknolojisini geliştirmek üzere 2009 yılında Türkiye’de kurulmuştur. Greenway’in özgün çalışma alanı
dünyada da az sayıda örneği bulunan “Kule tipi Yoğunlaştırılmış Güneş Enerjisi Santrali” dir.
Mersin’in Toroslar belediyesi sınırlarında bulunan araziye “Türkiye’nin ilk kule tipi yoğunlaştırılmış güneş enerjisi pilot tesisi” kurulumu 2013’te
tamamlanmıştır.
Greenway’in vizyonu; bu güne kadar edinmiş olduğu ARGE birikimi ile tüm küresel rakiplerden daha verimli bir şekilde yerli “Kule tipi Yoğunlaştırılmış
Güneş Enerjisinden Güç Üretim Sistemleri” geliştirerek pazara sunmaktır.
Greenway’in misyonu ise; ihtiyaca yönelik (örneğin; distile su, elektik, buhar, hibrit sistemler, termal depolama sistemleri) yeni sistemler tasarlayarak
ve araştırma-geliştirmeye devam ederek önümüzdeki yıllarda iç ve dış pazarda faaliyet gösteren öncü “Güneş Enerjisi” şirketinden biri olmaktır.
Greenway’in Mersin’de kurulumunu tamamlamış olduğu Kule tipi yoğunlaştırılmış güneş enerjisi AR-GE tesisinde, heliostat olarak adlandırılan 508
adet yansıtıcı ayna vasıtası ile güneş; gün içerisinde uygun açılarla takip edilmekte ve güneş ışınları yaklaşık 50 metre yüksekliğindeki bir kule üzerinde
bulunan ve özel olarak tasarlanmış alıcıya (receiver) yansıtılarak yüksek sıcaklık (550 oC) ve basınçlarda (55 bar) kızgın buhar elde edilmektedir. Bu
tesiste ısı taşıyıcı akışkanı olarak su kullanılmaktadır ve Greenway’in teknolojisi kapalı devre su dolaşımı ve doğrudan buhar üretim teknolojisidir.
Elde edilen bu kızgın buhar; sisteme türbin-jeneratör sistemi eklenerek elektrik enerjisi üretilebileceği gibi su distilasyonu ve proses ısısı gibi amaçlarla
da kullanılabilmektedir. Ayrıca konvansiyonel enerji üretim tesislerinin (Doğal gaz ve kömür santralleri vs.) yanına kurularak da hibrit enerji santralleri
oluşturulabilmektedir. Bu sistemler vasıtası ile 550 oC ve 100 bar aralığında, yüksek basınç ve sıcaklıklarda kararlı buhar üretilerek şebeke dostu bir
elektrik üretimi gerçekleştirilmektedir.
Kurulumu 2013 yılında tamamlanan“Greenway Kule Tipi Yoğunlaştırılmış Güneş Enerjisi Santrali”Dünya'da ve Türkiye'de pek çok ilkleri barındırmaktadır:
kablosuz haberleşebilen heliostat kontrol kartı; metal ve kompozit karışımı, hafif ve dayanıklı hibrit sistem bileşenleri; kolay kuruluma imkân veren,
modüler ve rekabetçi Lego tip tasarım bu özelliklerden birkaçıdır. Sistemin tüm yazılım ve donanımı Greenway tarafından tasarlanmıştır.
Sistemdeki birçok parametreyi (bulut kontrolü, meteorolojik veri değerlendirilme, spot ve termal optimizasyon, kolay operasyona yönelik ara yüz
tasarımı gibi..) kontrol edebilen, çok kademeli, özel, akıllı yazılım da projenin en yenilikçi özelliklerindendir. Tesiste tamamen Türk sermayesi, mühendisi
ve sanayisi kullanılarak yüksek verimlilik sağlanmıştır.
Greenway Mersin projesi disiplinlerarası bir çalışmanın ürünüdür. Bu sebeple sistemi oluşturan her birim (örneğin, yansıtıcı ayna mekanizması, kontrol
kart mekanizması, ısı eşanjörü tasarımı gibi.) ayrı araştırma geliştirme süreçlerinden oluşmaktadır. Teknoloji geliştikçe bu ar-ge süreçleri kendi içlerinde
yepyeni çalışma alanları başlatma potansiyeline büyük ölçüde sahiptir.
28
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
BÜYÜK ÖLÇEKLİ FİRMA SÜREÇ KATEGORİSİ
İÇDAŞ ÇELİK ENERJİ TERSANE VE ULAŞIM SANAYİ A.Ş.
Su Yönetim Sistemi
İçdaş Biga tesislerinde, kullanılan en önemli doğal kaynaklardan birisi sudur. Çelik üretiminde; çeliğin soğutulması ve istenen kalite standartlarına
getirilmesinde su kullanılırken işletmedeki makine ve ekipmanların soğutulmasında da suyun önemli bir yeri vardır. Enerji üretiminde ise su en temel
kaynaklardan biridir. Ülkemizin en büyük çelik ve enerji üretim tesislerinden birisi olan tesislerimizde yaklaşık 100.000 nüfuslu bir kentin ihtiyacı kadar
su ihtiyacı bulunmaktadır. Suya olan yoğun gereksinim, su kaynaklarının korunması gerekliliği ve soğutma suyunun tesise basılması için harcanan
yoğun enerji işletmemiz için suyu önemli bir çevresel boyut haline getirmektedir. Su kullanımının çok yönlü bir çevresel boyut olması, işletmemizde
bu kaynağın daha verimli ve sürdürülebilir olarak kullanılması fikrini doğurmuştur. Bu amaçla su yönetimine yönelik Ar-Ge çalışmaları yapılarak Su
Yönetimi Projesi hayata geçirilmiştir.
Proje kapsamında; sınırlı bir kaynak olan yeraltı suyu kullanımına tamamen son verilerek, işletmenin tüm tatlı su ihtiyacının sınırsız bir kaynak olan
denizden karşılanması, denize deşarj edilen soğutma suyundan enerji elde edilmesi ve deşarj suyunda balık çiftliği kurulması hedeflenmiştir.
Denizden Tatlı Su Elde Etme Tesisi: 2008 yılına kadar tesislerin tatlı su ihtiyacı yer altı su kaynaklarından temin edilmekteydi. DSİ’den Yeraltı Suyu
Kullanma Belgesi alınmış 32 adet su kuyusu mevcuttu. Bu yıllarda inşası devam eden çelik ve enerji tesislerin de devreye alınması ile birlikte yeni tatlı su
kaynaklarına ihtiyaç duyulması söz konusu olmuştur. Bu durumun ekolojik açıdan ve işletme açısından sürdürülemez olduğu görülmüştür. İşletmenin
içme suyu dahil ihtiyacı olan tatlı suyun denizden elde edilmesi ile sınırlı bir kaynak olan yer altı suyunun korunması sağlanmıştır. Bu su rezervinin
korunmasının diğer olumlu çıktısı, suların bugün ve gelecekte tarımsal amaçlı olarak kullanılabilmesidir. Dolaylı diğer bir olumlu çıktı ise, tuzlu su
kamasının tatlı suyun içlerine doğru ilerleme riski azaltılmış olmasıdır. Denizden elde edilen 12.000 m3/gün’lük tatlı su ile işletmelerimizin içme suyu
dahil tüm su ihtiyacı karşılanmaktadır.
Soğutma Suyu Deşarjından Elektrik Enerjisi Üretimi Tesisi: Soğutma suyu hattına kurulan HES ile deniz suyundan elektrik enerjisi üretilmektedir.
Deniz suyuna özel olarak tasarlanan türbinlerle yılda 19,9 milyon kWh’lik enerji elde ediyoruz. Bu miktar suyun tesise basılması sırasında kullanılan
enerjinin yaklaşık %21’ine tekabül etmektedir. Proje deniz suyundan elektrik üretilmiş ve enerji verimliliğine önemli bir katkı sağlanmıştır.
Soğutma Suyu Deşarjında Balık Üretimi: Denizden alınan ve tekrar denize verilen soğutma suyunun deşarj sıcaklığı balık gelişimi için en ideal aralıklarda
yer almaktadır. Suyun istenen sıcaklıkta olması ve suyun tesise basılması için ek bir enerji gideri olmaması nedeni ile proje benzerlerine nazaran
%50’ye varan oranlarda daha avantajlıdır. Tesiste 4 adet havuzda yılda 100.000 adet çipura ve levrek üretilmektedir.
29
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
BÜYÜK ÖLÇEKLİ FİRMA SÜREÇ KATEGORİSİ
LOGO YAZILIM SANAYİ TİC. A.Ş.
Lapis
Yazılım şirketlerinin en önemli bağımsız yönetim değişkenini “zaman” oluşturuyor. Kullanıcılara taahhüt edilen geliştirmelerin planladığı şekilde ve
zamanında yapma, rekabette öne geçme gibi hedefleri gerçekleştirmek için, iyi bir zaman yönetimi gerekiyor. “Zaman yönetildiğinde, dolaylı olarak
maliyetler de yönetilmiş olur.” bakış açısından hareket eden LOGO Yazılım’ın ürettiği “LOGO Agile Process Improvement System (LAPIS)” çalışmasının
temeli, Toyota’nın“takt time”isimli sistem saati kavramının LOGO’ya uygulanmasıyla oluşturuldu. Şirketin tüm faaliyetleri, bu sistem saatiyle senkronize
edilerek düzenlendi. Birimi “hafta” olarak belirlenen sistem saati, LOGOWeek adını aldı.
LOGOWeek kapsamında, belli saatler belli işlemlere ayrılıyor. Sürüm ve yeni ürün çıkış tarihleri 7 LOGOWeek haftasına senkronize edilip, önceden
personele, müşterilere ve iş ortaklarına duyuruluyor. Düzenli sürdürülen uygulama, iç ve dış müşterilerin güvenini kazanmıştır.
Yazılım geliştirme sürecinin isterleri toplama, tasarım, kodlama gibi tüm faaliyetlerini, 7 haftada bir müşteriye çalışan bir ürün gönderecek şekilde
sistem takvimine bağlanmasıyla, şirket bir sayısal sistem gibi yönetilmeye başlanıyor. Hiçbir proje yönetim sistemiyle kestirilebilir şekilde yönetilemeyen
zaman değişkeni, bu sistemle sıfıra yakın bir sapmayla yönetilebiliyor.
LAPIS’de, yazılım iş birimi olarak “Story Point” (SP) kavramı kullanıldı. LAPIS’teki SP, Scrum ve diğer Lean Development süreçlerindeki gibi sadece
yazılım geliştiren takıma ait bir iç birim olarak değil, şirketin maliyet hesaplarında da kullanılabilecek standart bir birim olarak geliştirildi. LAPIS’te,
bitirilmiş ve kullanılabilecek bir yazılım yapmak için gerekli eforu değil, iş birimini işaret eden SP; kapasite planlama, performans belirleme, maliyet
hesaplama ve maliyet denetimi işlerinde tüm şirket bağlamında standartlaştırıldı.
Üretilen her SP’nin şirketin amaç ve hedeflerine uygun yönetilebilmesi için“Business Value”kavramını şirket düzeyinde adapte ederek standartlaştıracak
bir metodoloji geliştirildi. İşlerin önceliğini belirlemek konusunda, yine Scrum’dan alınan “Product Owner” kavramı kullanıldı.
LAPIS ile süreçler ölçülebilen, kestirilebilen, üzerinde mutabakat oluşturulabilen ve istatistiksel süreç denetimine imkan veren sistemlere bağlandı.
30
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
BÜYÜK ÖLÇEKLİ FİRMA SÜREÇ KATEGORİSİ
TUSAŞ - Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş.
Rotor ve Rotor Test Sistemi Geliştirme
Proje kapsamında geliştirilen test sisteminin yurt dışında çok az benzeri bulunmaktadır. Yurt dışında genellikle üniversite ve araştırma enstitülerinde
ölçeklendirilerek küçültülmüş rotorların kullanılabileceği test sistemleri kullanılmaktadır. Gerçek boyutlu rotor testi kabiliyetine ise sadece NASA, DLR
gibi bazı dünya çapında büyük araştırma merkezleri ile Helikopter firmaları sahiptir. Bu proje ile böylesine kıymetli bir test sisteminin Türk Sanayisi
ile birlikte Türkiye’ye kazandırılması, şüphesiz ki ülke havacılık sanayinin küresel pazar ve sektörde rekabetçi konumlara yükselebilmesinde pay sahibi
olacaktır.
Helikopter Rotor parçaları ömürlü parçalar olduğu için belirli aralıklarla yenilenmesi gerekmektedir. Bu proje kapsamında oluşturulan bilgi birikimi
ile yeni ürünler tasarlanabileceği gibi mevcut helikopterler içinde geliştirme faaliyetleri de yapılabilecektir. Helikopterlerin kullanımı sırasında, uçuş
planlaması ve rota seçimi için önemli bir kıstas olan gürültü seviyesinin doğrudan kaynağı rotorlardır. Bu proje ile elde edilen teknik bilgi birikimi ile
rotor tasarım iyileştirme çalışmaları özgün teknolojilerle desteklenerek yürütülecek, daha az gürültücü çevreci rotor tasarımlarına erişim mümkün
olacaktır.
Bu çalışma ile projenin başlatılmasının ana gerekçesi olan özgün hafif sınıf genel maksat helikopter tasarım ve üretimi çalışmalarında çok önemli bir
aşama kat edilmiş, Türk Havacılık Sanayi ve onunla birlikte gelişecek olan Türk Sanayi için büyük bir güven oluşmuştur.
31
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
BÜYÜK ÖLÇEKLİ FİRMA SÜREÇ KATEGORİSİ
VODAFONE TEKNOLOJİ HİZMETLERİ A.Ş.
Lokasyon Tabanlı Servis Çözümleri
Lokasyon tabanlı servisler, mobil operatörlerin hem katma değerli servis çeşitliliğini, hem de bu servislerden elde edilen gelirlerini arttırmak için
kullanılan ve hızla yükselen bir teknolojidir. Öncelikle Vodafone Türkiye olmak üzere tüm Vodafone Grubu operatörleri için geliştirilen “Lokasyon Tabanlı
Servis Çözümleri” platformu temel olarak aşağıdaki bileşenlerden meydana gelmektedir:
1. Mobil şebeke üzerinde konum hesaplayan algoritmalar
Çözüm kapsamında öncelikle, SMLC (Serving Mobile Location Center) ve GMLC (Gateway Mobile Location Center) uygulamaları ile konum hesaplama
algoritmaları geliştirilmiştir. İlgili algoritmalar geliştirilirken ArGe çalışması olarak, mobil terminalin bulunduğu ortamın radyo sinyal dağılımına etki
eden çeşitli ortam özelliklerinin konum belirlemede kullanılması sağlanmış, ayrıca Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde saha testleri yapılmış ve farklı coğrafi
alanlar için iyileştirmeler gerçekleştirilmiştir.
2. Bu yetkinliği servis olarak başka uygulamalara açan ara katman uygulamaları
Lokasyon tabanlı servisler altyapısının üzerinde abonelerin gizlilik kurallarını işleyen LES (Location Enabling Server) uygulaması geliştirilmiştir. Bu
uygulama şebeke üzerinde var olan konum tespiti yeteneğinin abonelere servis olarak sunulmasını sağlayan bir ara katmandır.
3. Bu servisleri kullanan ve abonelere katma değerli servis olarak sunan uygulamalar
Kurumsal takip yönetiminin daha etkin kullanılması amacıyla geliştirilmiş olan Vodafone Locate uygulaması, adres ve rota sorgulamanın yanı sıra
lokasyon ve takvim özelliklerini de kullanmaktadır. Ayrıca uygulama üzerinden, toplantıların koordine edilmesi, katılım zamanı ve konumların sistem
üzerinden izlenebilmesi, ilgi noktalarının (POI) yüklenip bunlar üzerinden de kurumsal takip yapılabilmesi ve harita üzerinden rota tanımlanıp yön
bulunması da mümkün olmaktadır.
Diğer bir uygulama olan GeoLocation uygulaması ile, pasif izleme araçlarının verileri kullanılarak, varolan aktif konumlama yöntemlerine ek olarak
pasif konumlandırma ve geofencing özellikleri ile konum tabanlı servisler altyapısı geliştirilmiştir. Böylece abonelerin şebekeyi kullanımları sırasında
bırakmış oldukları izleri kullanarak, abonelere pasif konumlandırma servisleri sunulabilmektedir.
Böylece mobil operatörler için, en alt katmandan başlayarak en üst katmana kadar gereksinimlere cevap veren uçtan uca lokasyon tabanlı bir çözüm
sunulmuştur. Çözüm halihazırda Vodafone Grubu’nda merkezi olarak ve bazı Vodafone operatörlerinde münferit olarak kullanılmaktadır.
32
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
ORTA ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
ARKEL ELEKTRİK TİC. LTD. ŞTİ.
ARCODE Bütünleşik Asansör Kontrol Sistemi
Arcode asansör sistemlerine yönelik, gerekli tüm fonksiyonları sağlayabilen tümüyle yeni bir bakış açısıyla tasarlanmış, bütünleşik bir asansör kontrol
sistemidir. Arcode tek bir cihazın adı olduğu gibi aynı zamanda tüm sistemi adlandırmaktadır. Bu sistem içinde
- Arcode asansör kontrol sistemi,
- El terminali,
- Kabin kontrol kartı,
- Kabin kumanda panosu kontrol kartı,
- Çağrı buton ve gösterge kartları,
gibi kısaca temel bir asansör sisteminde ihtiyaç duyulan tüm donanımlar bulunmaktadır. Bu donanımlara kısaca değinmek gerekirse; Arcode asansör kontrol
sistemi, motor sürücüsü, asansör kontrolcüsü ve otomatik kurtarıcı fonksiyonlarını tek bir cihaz olarak üzerinde bulunduran, tümüyle yeni, bütünleşik bir
asansör kontrol sistemidir.
Türkiye ve Avrupa’da çeşitli yarışmalarda ödüller kazanan görsel ve fiziksel özellikleri ile ürüne yepyeni bir bakış açısı vermeyi başarmıştır. Arcode el terminali,
tüm kurulum ve kullanım ayarlarının, asansör sisteminin istenilen bir noktasından, sistem ağına girilerek yapılabilmesine olanak tanıyan, kullanıcı dostu
grafiksel arabirimi ile birlikte sunulan el terminalidir. Kabin kontrol, kabin kumanda panosu kontrol kartı ve çağrı gösterge kartları ise asansör sisteminin
olmazsa olmaz diğer kartlarıdır. Asansör sisteminin genel kullanıcı arabirimi, güvenlik denetimleri, testleri bu kartlar vasıtasıyla yapılabilir.
Arcode sisteminin başlıca özellikleri söyle sıralanabilir;
- Yazılım sürüm güncellemeleri el terminali vasıtasıyla otomatik olarak yapılabilmektedir. Bu sayede sistemde uyumsuz yazılımların bulunma olasılığı yok edilmiştir.
- Sistemi sürekli izleyen ve kayıt alan bir izleme yazılımı ile herhangi bir problemin ne olduğunun, asansörün başına gitmeye ve asansörü durdurmaya gerek kalmadan bulunabilmesini mümkün kılınmıştır.
- Arcode sistemi ile bir asansör sisteminin tüm ayarları ve parametreleri istenirse dosyalara saklanabilir, kopyalanabilir, bilgisayar üzerinde izlenebilir.
Bu özellik tüm ayarların birkaç saniye içinde yeniden yapılabilmesini sağlar.
- Asansör sistemlerinde harici bir malzeme olan EMC filtresi Arcode sisteminde dâhili bir malzeme haline getirilmiş ve cihaz kutusu içine konumlandırılmıştır.
- Dâhili kurtarma özelliği sayesinde kurtarma fonksiyonları için ilave donanım ihtiyacı gerektirmemektedir.
Bu özellikleri ile Arcode günümüz şartlarında sektöründe eşi benzeri olmayan bir çözüm olarak ortaya çıkmaktadır.
33
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
ORTA ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
DATASEL BİLGİ SİSTEMLERİ A.Ş.
Vaka Karması Bilgi Sistemi
Avicenna Vaka Karması Bilgi Sistemi(VKBS), Datasel Bilgi Sistemleri bünyesinde uzun zamandır DRG/TİG (Uluslararası ifadesi ile Diagnosis Releated
Group, Türkiye’deki ifadesi ile Teşhis Gruplar)konusunda çalışmalar yapan uzman bir ekip tarafından 2 yılı aşkın bir süre yoğun ar-ge çalışmaları
sonucunda son teknolojiler kullanılarak geliştirildi. Alanında geliştirilen, dünyada ilk ve tek bütünleşik (klinik-mali veriyi ve bu iki veri kümesi içinden
ilişkisel analiz yapan) web tabanlı teknolojiye sahip platform olan Vaka Karması Bilgi Sistemi, sağlık kurumlarının klinik ve maliyet verileri üzerinden,
kurumlarında üretmiş oldukları tüm ürünler için (DRG/TİG) en detaylı maliyet analizlerinin çıkarılmasını sağlamaktadır.
Avicenna Vaka Karması Bilgi Sistemi, sadece her hastane tipine uygun şekilde geliştirilmiş bir yazılım olmakla kalmayıp, alanında standartların
geliştirildiği, rehberlerin oluşturulduğu, iş kurallarının belirlendiği bir sistem olmuştur.
Avicenna Vaka Karması Bilgi Sistemi, klinik yönetimde, klinik araştırmalarda, ödeme sistemi ve finansal yönetimde sağlık kurumlarına yol gösterici bir
uygulama olarak geliştirildi. Aynı zamanda kaynakların daha verimli kullanımı, iş gücü ve verilen hizmetlerin planlanması, benzer kurumlarla ulusal
ve uluslararası kıyaslama yapabilme ve verilen sağlık hizmetinin bakım kalitesinin ölçülmesi ve izlenmesi için de çok güçlü araçları içinde barındıran
komple bir çözüm olarak geliştirildi.
Çalışma sonucunda ortaya çıkan ürünler tüm Hastane Bilgi Yönetim Sistemleri ile entegre olacak şekilde tasarlandı ve bu ürün rekabet içinde
bulunduğumuz ulusal ve uluslararası sağlık yazılımları geliştiren firmalarda muadili olmadığı için ciddi bir rekabet gücü sağladı. Ayrıca çalışmalar
esnasında edindiğimiz bilgi birikimi firmamızda farkındalık yaratmış ve benzer alandaki projelerin önünü açarak edindiğimiz bilgi ve deneyimler
doğrultusunda özellikle yurtdışı hedef pazarlarımız için danışmanlık verebilme potansiyeli oluşturdu.
Ürün geliştirme sürecinin son aşamasında, ilk implementasyonunu, Sağlık Bakanlığı’na bağlı 81 hastanede (tüm ülkeyi örneklem olarak kapsayacak
şekilde ) kullanılmış ve 5 ay gibi rekor bir sürede tüm bu kurumların klinik ve maliyet verisi üzerinden departmantal maliyetleri hesaplanmış ve ilk kez
Türkiye‘ye özgü DRG bağıl değerleri ve maliyetleri hesaplanmıştır.
nik
Hastane
Hizmetleri
Yönetimi ve
Finansmanı
ri
Ve
Kli
li
Ma
Ve
ri
Aynı zamanda geliştirilen bu teknolojik ürün, standartlarıyla da yurtdışına teknoloji ve bilgi transferi sağlamayı ve bu alanda diğer ülkelere de öncülük
etmeyi hedeflemektedir.
Vaka Karması Yapısı
34
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
ORTA ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
METEKSAN SAVUNMA SANAYİ A.Ş.
Deniz Harp Oyunu Sistemi
Deniz Harp Oyunu Sistemi (DEHOS), denizle birlikte hava ve kara ortamlarının da modellendiği, etkileşimli, çok-kuvvetli, çok-çözünürlüklü bir
simülasyon sistemidir. Deniz Kuvvetleri’nin bilgisayar destekli harp oyunu ihtiyacını karşılamak üzere, bir Ar-Ge projesi olarak başlatılmış ve başarıyla
sonlandırılmış olup, bugün Deniz Kuvvetlerimiz tarafından etkin bir biçimde kullanılmaktadır.
Stratejik ve operasyonel seviyede bir simülasyon sistemi olan DEHOS; muharip unsurların envanterdeki tüm platform, silah, sensör, karşı tedbir ve
muhabere alt sistemlerini kullanarak görevlerini icra etmelerine, mevcut planları denemelerine ve konsept platform ve alt sistemlerin etkinliklerini
değerlendirmelerine olanak sağlamaktadır. DEHOS’ta; konuşlanma, intikal, keşif / gözetleme, karakol, tespit / teşhis / tanıma gibi temel fonksiyonların
yanı sıra su üstü harbi, denizaltı harbi, denizaltı savunma harbi, hava savunma harbi, mayın harbi, elektronik harp ve lojistik harekât gibi temel harp
nevileri oynanabilmektedir.
DEHOS, yapısal bir simülasyon sisteminde ihtiyaç duyulan; planlama, icra ve analiz / değerlendirme aşamalarının tamamında kullanılabilecek altyapı ve
çözümler sunmaktadır. Planlama aşamasında; jenerik oyun haritası ve ortam koşulları verileri tanımlanabilmekte, yeni envanter verileri girilebilmekte
ve kapsamlı bir oyun senaryosu hazırlanabilmektedir.
Harp oyunu yerel ya da uzaktan erişen toplam 100 kullanıcının katılımı ile oynanabilmektedir. Platformlar ve üzerlerindeki alt sistemlerle birlikte
toplam 10.000’e yakın modelin yer aldığı oyunda, oyuncu rolündeki kullanıcılar doğrudan kendi unsurlarını yöneterek; muhabere, istihbarat, taktik
resim gösterimi, haritaya yönelik çizim/analiz fonksiyonları gibi birçok yetenekle harp nevilerini icra edebilmektedir.
Sistem, analiz ve değerlendirme aşaması için ise; debrifing aracı ile raporlama ve analiz modülü sunulmaktadır. Debrifing aracı, oyunun kaydedilmesi
ve yeniden oynatılması ya da kaydedilen oyunun herhangi bir zamanından itibaren izlenerek değerlendirilebilmesini sağlamaktadır. Raporlama ve
analiz modülü ise, mayın harbi, elektronik harp, lojistik harekat, angajman, enjekte, muhabere gibi farklı birçok metinsel ve grafiksel raporla oyunun
ve kullanıcıların analizinin yapılabilmesini sağlamaktadır.
DEHOS, jenerik simülasyon altyapısı, toplam model ve kullanıcı sayısı, oynanabilen harp nevilerinin çeşitliliği, entegrasyon, ortam şartları gibi özellikleri
ile Dünya’daki ve Türkiye’deki benzerlerinden ayrılmakta olup, üstün özelliklere sahip tamamen milli olarak geliştirilmiş bir sistemdir.
35
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
ORTA ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
NİLES TEKNOLOJİ SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
SKZ Normları İle Uyumlu Dört Mevsim UV Dayanıklı Dekoratif ve
Form Alabilen Dış Mekân Folyo Prototipi Geliştirilmesi
Bir önceki projemizin başarı ile sonuçlandırılmış olması firmamız açısından gurur ve yeni projeler için enerji kaynağı olmuştur. Bilgi birikimimizin
ürüne dönüşebildiğini gördüğümüz projemizden sonra bir diğer potansiyel konumuz olan ve Türkiye pazarına sadece ithal ürün olarak giren Dış Mekan
Dekor Folyolarına yönelme kararı aldık. Bu ürünün 2006 yılından beri ithalatçısı konumundayız. Yurt içinde üreticisinin bulunmaması ve dünyada da
çok az sayıda üreticinin bu teknolojiye sahip olması ürün seçimimizi kolaylaştırdı. Mevcut üretim tesisimizde yapacağımız bazı değişiklikler ve ilave
Ar-Ge yatırımlarımızla hedeflenen ürünü beklenen kalite kriterlerinde üretmemizin mümkün olacağını değerlendirdik. Son zamanlarda, İthal edilen
ürünlerde görülen yurtdışı tekelleşme süreci de projeyi hayata geçirme kararımızı hızlandırmıştır. İlk defa yurtiçinde üretimi gerçekleştirilecek olan Dış
Mekan Dekor Folyoları ülkemiz için uzun vadede avantaj yaratacaktır. İlk etapta ithal ürünlere ikame olması planlanan ürünümüz bir sonraki aşamada
ülkemize ihracat imkanları da sunacaktır. Yaklaşık 4 yılı aşkın süredir satışını gerçekleştirdiğimiz muadil dış mekan folyoları ve diğer firmalar tarafından
ithal edilerek satışı gerçekleştirilen ürünlerden oluşan pazarın büyüklüğü yaklaşık 15 milyon Euro’dur. Projemizin başarıyla sonuçlanması durumunda
bu 15 milyon Euro’luk ithalat rakamının düşeceği ve aynı zamanda henüz sıfır olan ihracat rakamımızın da artacağı değerlendirilmiştir..
Proje çıktısı olarak elde edilecek ürünlerde temel olarak dış ortam şartlarına dayanımı sağlayacak tüm teknik özelliklerin olması hedeflenmiştir. Bunlar
güneş ışınlarına dayanım (U.V), yüksek ve düşük ısı farklılıklarına dayanım, kar, rüzgar ve yağmurun oluşturduğu aşınmalara ve yaşlanmalara dayanım
ve oluşturulan dekor efektinin uzun sürede korunmasıdır. Bunlardan özellikle güneş ışınlarına dayanım birçok malzeme için çok zorlu bir süreçtir.
Hedeflenen ürünün üretilmesi durumunda uluslararası standartlara uygun olarak öngörülen U.V dayanımı süresi 5 yıl olmalıdır. Bunların dışında,
üretilmesi ve geliştirilmesi öngörülen prototip malzemenin uluslararası standartlara uygunluğunun test edilmesi ve gereken şartların yakalanması
hedeflenmiştir..
36
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
ORTA ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
TST RAKOR VE TIBBİ ALETLER SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
Ön Kol Kemiklerinin Medulla Yapısına Uygun Kanal-İçi Kilitli Çivi Geliştirilmesi
Önkol kırıkları erişkinlerde sık görülen yaralanmalardandır. Bu yaralanmalar insan hayatını uzun süre kısıtlayabileceği gibi uygun bir şekilde tedavi
edilmediklerinde ciddi fonksiyonel kayıplara yol açabilirler. Önkol kırıkların tedavisindeki amaç; hareket ve fonksiyon kaybına yol açmadan hızlı bir
şekilde kırık iyileşmesinin sağlanmasıdır.
Erişkin önkol diafiz kırıklarının cerrahi tedavisinde en sık başvurulan yöntem plak-vida uygulamalarıdır. Ancak, bu tekniğin uygulanması esnasında
kemik dokuyu çevreleyen kas, damar, sinir, cilt gibi dokulara daha fazla müdahale edildiği için yumuşak doku hasarının da bu oranda daha fazla
meydana gelmesi, kırık bölgesinde oluşan ve kaynamaya olumlu katkısı olduğu tespit edilen kan birikiminin kaybı, plak basısı nedeniyle kemik kılcal
kan dolaşımının bozulması ve bunlara ilave olarak açık cerrahi girişim yönteminin getirdiği artırılmış enfeksiyon riski, ciltteki kozmetik sorunlar ve
ameliyat sonrası alçıya alma vs. gibi ek tespit kullanım zorunluluğu bu yöntemin dezavantajları arasındadır.
Plak-vida uygulamalarındaki dezavantajlar, önkol kırıklarının cerrahi tedavisi için minimal invaziv ve kolay uygulanabilen, çok fonksiyonlu ve önkol
anatomisine uygun yeni kemik-içi önkol çivilerinin tasarımını zorunlu kılmıştır. Çok fonksiyonlu önkol intramedüller çivilerinin ilk olarak ülkemizde
üretilmesi ile dünya literatüründe bir ilk olması ayrı bir gurur kaynağıdır.
Yeni ve farklı önkol çivileri, minimal kesi yöntemi kullanılarak uygulanma özelliği ile enfeksiyon riskini azaltmakta, yumuşak doku korunmaktadır.
Ameliyat sonrasında alçı ya da atel gibi ek tespit materyallerine ihtiyaç duyulmadan yeterli stabiliteyi ve rijitliği sağlayabilmektedir. Böylece, önkol
kırıklı hastalar için daha konforlu bir iyileşme süreci sağlanması sistemin hizmetleri arasında yerini almıştır. Ön kol kırık tespitinde cerrahi işlem süresini
önemli oranda kısaltan ön kol çivileri, proksimal (üst) ve distal (alt) bölgelerden kilitleme özellikleri ile hem muhtemel damar-sinir yaralanma riskinin
ekarte edilebilmesi, skopi ihtiyacının azaltılması, hem de sosyal yönden hastaların erken dönemde normal hayatlarına dönebilmesi, ameliyat sonrası
karşılaşılan fonksiyon kayıplarının azaltılması ve daha kısa sürede kaynama elde edilebilmesi gibi avantajları bir arada getirmiştir. En küçük cerrahi
kesi ile önkol çivilerinin implantasyonuna izin verecek şekilde geliştirilen ameliyat tekniği de çalışmamızın başarı dayanaklarındandır. Ameliyat öncesi
hasta değerlendirmeleri, tanımlanan cerrahi tekniğin uygulanabilirliği ve ameliyat sonrası erken ve uzun dönemde elde edilen takip sonuçlarının nitel
ve nicel veriler ile desteklendiği çalışmalar, geçerliliği kabul görmüş birçok ulusal ve 5 adet uluslararası dergide yayınlanarak literatüre kazandırılmıştır.
Bu çalışmalar aynı zamanda ulusal ve uluslararası birçok toplantı ve kongrede bildiri olarak sunulmuştur.
37
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
ORTA ÖLÇEKLİ FİRMA SÜREÇ KATEGORİSİ
POLYSPİN MAKİNA SAN. TİC. A.Ş.
Arıtma Çamuru Kurutma ve Yakma Tesisi Tasarım ve İmalatı
Ülkemizde yerel yönetimlerin gelişmesine ve refah seviyesinin artmasına paralel olarak Atıksu Arıtma Tesisi (AAT) sayısındaki artış kayda değer
boyuttadır. AAT’de ortaya çıkan arıtma çamuru genellikle tehlikeli atık düzeyinde değerlendirildiğinden, çevreye uyumlu bir şekilde bertarafı atık su
arıtımı kadar önem taşımaktadır.
Yasal zorunluluklar ve cezai müeyyideler arıtma çamuru üreticilerini, atıkları çevreye zarar vermeden tekniğine uygun bir şekilde bertaraf etmeye
yönlendirmektedir. Büyük şehirlerimizde ciddi miktarlarda ortaya çıkan arıtma çamurlarının bertarafı için en ideal yöntem olan kurutma ve yakma
tesisinin tasarlanıp imal edilerek kurulması ve sonrasında iyileştirilmesi için çalışmalar Ülkemizde ilk defa firmamızca Gaziantep GASKİ tesislerinde
gerçekleştirilmiştir. Tam otomatik olan sistem, makine ağırlıklı olmakla beraber, elektronik ve bilgisayar sistemlerini bünyesinde barındırmaktadır.
Tesisteki üniteler birbiriyle entegrasyon içerisinde müdahalesiz olarak çalışmaktadır.
Gelişmiş ülkelerde yaygın olarak uzun zamandır kullanılmakta olan çamur kurutma ve yakma sisteminde asıl amaç çevresel bir sorun olan atık
çamurunun bertarafı iken yanma enerjisinden ciddi miktarlarda elektrik üretimi de mümkündür. Yakılan çamur içeresindeki ortalama katı madde
oranı % 25, su oranı %75 olduğundan çamurun kurutulması sırasında ciddi miktarda enerji gerekmektedir. Yakma olmadan yalnızca kurutma olan
ithal sistemlerde bu enerji, elektrik veya doğalgazla karşılanırken kapasiteye göre yıllık 1-5 milyon TL arasında enerji gideri oluşmaktadır. Proje konusu
arıtma çamuru kıymetli sayılabilecek bir enerji değerine sahiptir. Ülkemizin enerji ihtiyacı düşünüldüğünde, böylesi bir atıl enerji imkânının ekonomik
faydaya dönüştürülmesi diğer Atıksu Arıtma Tesisleri için de örnek olacaktır. Proje sonuçlarına sayısal olarak bakıldığında, günlük 180 ton atık çamuru
bertarafı sonucu izin verilen emisyon değerlerinin %10’u seviyesinde baca gazı çıkışı gerçekleşmektedir. Ayrıca yanma enerjisi kullanılarak 2 MW
gücünde elektrik üretimi de mümkündür. Projenin Fayda-Maliyet Oranı 2,6 olarak hesaplanmıştır. Diğer bir deyişle, çevresel ve sosyal faydalar hariç,
proje faydalı ömrü boyunca yatırım tutarının 2,6 katı ekonomik fayda sağlamaktadır. Ekonomik veriler, kurulan tesisin AAT olan belediyeler için atıktan
kurtulma yanında finansman unsuru olarak kullanılabilecek bir tesis olduğunu göstermektedir.
38
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
KÜÇÜK ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
BİAS ELEKTRONİK MEKANİK BİLGİSAYAR MÜH. DAN. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
Servo Kontrollü Hibrit Mekanik Pres
Proje kapsamında, klasik mekanik presle, servo mekanik presin avantajlı yönlerinin birleştirildiği, dezavantajlarının giderildiği, yeni bir hibrit pres
sistemi tasarlanıp, üretimi yapılmıştır.
Presin sahip olduğu hibrit mekanizmanın iki tahriki vardır. Birinci tahrik normal bir motor tarafından sürülen volan, ikinci tahrik ise servo motordur.
Presin gücü büyük oranda volan kinetik enerjisinden karşılanıp, küçük bir servo motor ile koç strok eğrisi programlanabilmektedir.
Başlıca Avantajlar:
Konu
Servo Kontrollü Hibrit Mekanik Pres
Hareket tipinin
Operasyonun gereklerine göre, istenen şekilde koç hareketi
değiştirilebilmesi programlanabilir.
Strok ayarlanabilir. Strok ayarından dolayı alt ölü değişmez. Strok
Ayarlı Strok
değişikliği sadece üst ölüyü değiştirir.
Yüksek anma
Mekanizmanın yapısından dolayı, aynı strok mesafesine sahip
tonajı basma
normal eksantrik prese göre 1.7-2.5 kat daha fazla anma tonajı
yüksekliği (*)
basma yüksekliğine sahiptir.
Hem volan hemde servo motorun iş yapma enerjileri toplandığı
Yüksek iş yapma
için, normale göre iki kat daha fazla iş yapma enerjisi elde etmek
enerjisi (**)
mümkündür.
Sürücü ve
Preste bulunan hazır hareket kontolcüsünden dolayı, servo sürücü
transfere
veya servo transfer sistemlerini presin kontrol etmesi, bütün
uygunluk
sistemin tek bir operatör panelinden yönetilmesi mümkündür.
Mekanizmanın yapısından dolayı, biyel kolu ile koç arasında ilave
Plunger guide
yatak vardır. Yan yükler koça değil, gövdeye aktarılır.
Normal Eksantrik Pres
Koç hareketi sinus eğrisine benzerdir ve değiştirilemez.
Çift Biyel, çift kranklı preslerde Strok Sabittir. Eğer ayarlı strok olursa,
oldukça büyük mekanik zorluklar içerir.
Eksantriklik yüksek olduğu için anma tonajı basma yükseklikleri
sınırlıdır.
Volan kinetik enerjisi ile sınırlıdır.
Normal eksantrik preslerde servo sistemleri kontrol edecek bir
hareket kontrolcüsü yoktur.
Eksantirikliğin büyüklüğünden dolayı plunger guide uygulaması
mekanik zorluklar içermektedir.
*Anma tonajı basma yüksekliği: Presin anma tonajına ulaştığı koçun alt ölüden olan kurs mesafesi.
**İş yapma enerjisi: Presin durmadan bir kurs çevriminde yapabileceği iş miktarı
Servo kontrollü hibrit mekanik presin getirdiği avantajlar, sahip olduğu emsalsiz mekanizmasından gelmekte olup, incelemeli patent (TR-2011/09163)
başvurusu vardır. Ürün için "Bias Multi Servo" olarak marka başvurusu yapılmıştır.
39
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
KÜÇÜK ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
DİJİTAL GÜÇ İŞLEM TEST SİST. ELEKT. TEL. MED. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
Akıllı Atış Eğitim Robotu (AKAR)
DİGİTEST Elektronik tarafından hayata geçirilen projemiz Türkiye de ilk ürün kapsamında olup dünyadaki alternatiflerine rakip olabilecek özelliklere
sahiptir. AKAR projesi ticarileştirilebilir boyuttadır. Yerli bir ürün olmasından doğan avantajları sayesinde “Akıllı Atış Eğitim Robotları (AKAR)” nın tasarım
ve testlerle doğrulanabilir’ ligini ve geçerliliğini kapsamaktadır. Projemizin bütün fazlarının gerçekleştirilmesi ve test süreçlerinin değerlendirilmesi ile
birlikte DİGİTEST Elektronik olarak ulusal, özgün, yeniliğe açık, ticarileştirilebilir bir ürünü piyasaya sunmuş bulunmaktayız.
AKAR projesinde Sistem Mühendisliği prensipleri dikkate alınmıştır. Bu kapsamda gereksinimlerin belirlenmesi, analiz edilmesi, proje boyunca
izlenmesi, fonksiyonel analizlerin yapılması, sistem gereksinimlerinin alt sistemlere atanması, arayüz tasarımlarının yapılması, sistem şartnamelerinin
ve test şartnamelerinin oluşturulması gibi çalışmalar gerçekleştirilmiştir. AKAR projesi prototip geliştirme süreci Askeri ve Endüstriyel standartlara
uygun olarak geliştirilmiştir ve bütün testler MIL-STD-810G ve MIL-STD-461F ile uyum çerçevesinde gerçekleştirilmiştir.
Bu proje sayesinde istenilen arazi koşullarına uygun olarak Güvenlik Güçleri’nin “atış”, “keskin nişancılık” gibi eğitim ihtiyaçları karşılanabilecektir.
Aynı zamanda, kapalı alanlarda: Güvenlik Güçleri’nin rehine kurtarma operasyonlarında, terör örgütlerinin meskûn mahal veya kırsal alanlarda
gerçekleştirdikleri silahlı eylemlerin faillerine müdahalede ve etkisiz hale getirilmede kullanılabilecektir.
AKAR ‘ın görünümü hız, boyut, şekil ve davranış bakımından insana benzer şekilde tasarlanmıştır. 4 x 4 Zırhlı donanımı sayesinde arazi şartlarına uygun
şekilde geliştirilmiştir. Rehine kurtarımında, Özel Harekât birimlerinde ve Güvenlik Güçlerinin Eğitimlerin de kullanılmak için üretilmiştir.
AKAR ‘ın her tekerleği yüksek torklu elektrik motoruna sahip olacaktır. Platform üzerindeki mankenin rehine senaryolarında kullanılabilmesi için aynı
platform üzerinde iki adet farklı hedef sistemi kullanılabilecek özelliktedir. Ve mankenin alt platformla hiçbir bağlantısı olmadığı için kolaylıkla manken
değişim yapılabilir nitelikte tasarlanmıştır. İstenilen eğitimler yazılıma uygulanabilir. Ve eğitime katılan personelin başarılarını kontrol edebilmek için
raporlama yapılabilir özelliktedir.
Sistem Yapılandırma İçeriği
• Mobil Platform • Hedef Sistemi • Navigasyon Sistemi • Engel Tespit Sistemi • Haberleşme Sistemi • Araç Kontrol Sistemi
• Yatar- Kalkar Sistemi • Rehine Senaryoları için çift yönlü hedef sistemi
Genel Özellikleri
• İnsan Özelliklerine Sahip Olması • İvmeli Hız Kontrolü • Frenleme Kontrolü • Hedef Mankenin Değişkenliği
• Sistemin -10 C / +40 C çevre şartlarında görev yapabilmesi • Kurşuna Dayanıklılığı • Şarj Edilebilir Özellikte Olması
• Uzaktan Kontrol • 4 x 4 özelliği ile arazi uyumluluğu • Gece eğitimleri için ışıklandırma özelliğinin bulunması
Yazılım Özellikleri
• Senaryolar Belirleyebilme • Eğitimlerin Raporlamasının Yapılabilmesi • Personelin Eğitim Performanslarının Takibi • Eğitim Planlamalarına Uyumluluğu
40
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
KÜÇÜK ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
ELMED ELEKTRONİK VE MEDİKAL SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Fleksible Üreteroskopi İle Böbrek Taşı Kırma Robotu
Fleksibl endoskopi ve lazer teknolojilerindeki gelişmeler neticesinde, üroloji alanında fleksibl üretero-renoskop cihazı ve Holmiyum YAG lazerin
kullanılmasıyla, hastayı kesmeden/delmeden idrar yollarının doğal kanalından girilerek, hastanın böbreğindeki her bir kalisde taş tedavisi yapmayı
sağlayan Retrograt Intra Renal Cerrahisi (RIRS), son yıllarda tercih edilen bir tedavi yöntemi olmuştur. Bu ameliyat sırasında cerrah, X-ışınlarına karşı
kurşun önlük giyerek bir eliyle havada endoskobu yönlendirirken, diğer eli ile endoskobun proksimalini kontrol ederek ayakta çalışmaktadır. 1cm
çapındaki bir taşın lazer ile kırılması 45-60 dakika civarında zaman almaktadır. Son derece yorucu bir pozisyonda, tam konsantrasyon ile hassas bir
şekilde çalışmayı gerektiren bu tedavi yöntemi, 1cm’den büyük taşlar için önerilmemektedir.
RIRS yöntemi ile 1cm’den daha büyük taşların daha kısa bir sürede, daha hassas, daha güvenli ve daha başarılı bir şekilde rahatlıkla tedavi edilebilmesi
için bir robotun kullanılabileceği fikrini Dünya'da ilk defa firmamız ortaya sürmüştür. TÜBİTAK-TEYDEB 1511 özel çağrılı öncelikli alanlar destek
programıyla geliştirilen bir prototip ile klinik çalışmalara başlanmıştır. İlk bulguların uluslararası kongrelerde yayınlanmasıyla projemiz tüm Üroloji
Dünya’sında ilgiyle karşılanmıştır. Katıldığımız kongrelerde sunumlarımız poster ve video dallarında birçok ödül ile takdir edilmiştir. İbn-i Sina
(Avicenna) adını verdiğimiz Fleksibl Endoskopi Robotumuzu kullanmak üzere uluslararası kongrelerin bilim kurullarında görevli, konularında Dünyaca
ünlü üroloji profesörleri Avrupa ve Amerika’dan Türkiye’ye gelerek klinik çalışmalara katılmışlardır. Avrupa’nın en popüler ürologlarından Prof. Dr. Jens
Rassweiler (Almanya) Kasım 2013’de New Orleans-ABD de yapılan Dünya Endo-üroloji Kongresi’nde “Türk Robotu” başlığı ile robotumuzu Dünya’ya
tanıtmıştır.
Son olarak robotumuz, Stockholm-İsveç’te düzenlenen Avrupa Üroloji Kongresi’nde 12 Nisan 2014’de Karolinska Üniversite Hastanesinde hasta
üzerinde kullanılmış ve ameliyat CANLI yayın ile Auditorium salonunda 2500 ürolog tarafından ilgiyle izlenirken operasyonun WEBCAST ile internetten
tüm Dünya’ya yayını yapılmıştır. Büyük takdir toplayan robotumuza birçok ülkeden talep gelmiştir. Projemizin patent başvuruları Amerika ve Avrupa
Patent ofislerinden yapılmış ve patent onayı beklenmektedir. Avrupa onayı (CE sertifikası) alınan yüksek katma değerli robotumuzun ihracatı ile
ülkemiz ekonomisine katkı sağlanacaktır.
41
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
KÜÇÜK ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
INNOVCOAT NANOTEKNOLOJİK BOYA VE YÜZEY ÜRÜN. SAN. TİC. AR-GE A.Ş.
Tüm Sentetik ve Doğal Elyaf, İplik İçerikli Halılar İçin Nanoteknolojik
Çok Fonksiyonlu Uzun Ömürlü Kaplama Malzemesi
Tekstil sektöründe kullanılmakta olan akrilik, polyester, poliamid, polipropilen, yün, pamuk gibi tüm sentetik ve doğal iplik/elyaf malzemeleri ile nano
ölçekte entegre edilebilen, universal amaçlı nanokompozit kaplama geliştirilmiştir. Bu kaplama, uygulandığı halı ve diğer tekstil yüzeylerine, tekstilin
yumuşaklığını, görünüşünü ve rengini bozmadan kalıcı olarak yapışabilmektedir.
Söz konusu inovatif kaplama ile, dünyada ilk kez, aynı anda fotokatalitik (kendi kendini ışıkla temizleme), su ve kir itici, antibakteriyel, kolay
temizlenebilirlik, daha az hav bırakma ve solmaya karşı dirençli olma özelliklerinin tümü bir arada sağlanmıştır. Ayrıca, geliştirilen nanokompozit
kaplama su bazlı ve çevre dostu olup, endüstriyel ve evsel yıkama ortamlarındaki yüksek alkali deterjanlı yıkama işlemlerine dayanıklı ve uzun
ömürlüdür. Çok fonksiyonlu olması itibarıyla dünyada ve ülkemizde ilk ve tektir. Nanokompozit kaplama uygulanmış tekstil yüzeylerde, çevreden
gelebilecek is, içecek ve yiyecek kalıntısı gibi kirler, güneş ışığı veya florasan/tasarruf lambası ışığı altında fotokatalitik olarak parçalanarak kendi kendini
temizleyebilmektedir. Bu temizleme gerçekleştirilirken iplik veya elyafın kendisi hiçbir zarar görmemektedir. Ayrıca, bu kaplama su ve yağ bazlı tüm
kirleri itme özelliği nedeniyle sıcak veya soğuk tüm kirletici içecek ve yiyeceklerin yüzeyden kolay temizlenmesini sağlayabilmektedir. Başka hidrofobik
malzemelerdeki, temizleme işlemi sonrasında yüzeylerde görülen bozulma veya renk değişimi gibi dezavantajlar söz konusu değildir. Elyaf ve ipliğin
havlarını da önemli oranda fikse ettiği için daha az hav oluşumunu sağlayarak anti-alerjik fonksiyon da taşımaktadır. Antibakteriyel fonksiyonu ise
biyosidal kimyasallar kullanmadan yerine getirmektedir.
Tüm fonksiyonel özellikleri, bağımsız olarak, Üniversitelerin ve Uluslararası test kuruluşlarının laboratuarlarında test edilerek onaylanmıştır. Nano
ölçekte yapılandırılmış bu kaplama, ülkemizin tekstil ürünlerine uluslararası rekabet ortamında artı değer katacak önemli bir malzemedir. Innovcoat
A.Ş. tarafından sol-jel tekniği ve inorganik malzemelerin kimyasal nanoteknolojik sentezlemesi kullanılarak geliştirilen kaplama malzemesi, Atlas Halı
tarafından geliştirilen proses ile endüstriyel şartlarda halı ve iplik yüzeylere başarıyla uygulanmış ve “Atlas Nano Halı” mottosu ile ticarileştirilmiştir. Bu
şekilde, Atlas Halı son bir yılda yurtiçi ve yurtdışı satışlarını ve bayi ağını çok büyük oranlarda arttırmıştır.
42
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
KÜÇÜK ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
TALEWORLDS ENTERTAINMENT İKİSOFT YAZILIM BİLGİ VE İLETİŞİM
EĞT. TEKN. VE HİZ. ELEKT. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
Mount and Blade Versiyon 3
2010 yılında, Armağan Yavuz önderliğinde, 16 kişilik bir ekip ile başlatmış olduğumuz Mount and Blade Versiyon 3 Projemiz, genel olarak yurtiçinde
ve yurtdışında tanınmış bir marka haline gelmiş TaleWorlds ismini ve Mount&Blade serisi oyunların başarısını korumak ve devam ettirmek amacı ile
yürütülmektedir.
Kısıtlı imkanlarla geliştirilen ilk oyunumuz Mount&Blade, 2 yıl içerisinde 300.000 satış adedini aşmış ve uluslararası oyun sektöründe ülkemiz adına
daha önce elde edilmemiş bir başarı yakalamıştır.
Ardından çıkardığımız Mount&Blade Versiyon 2’de, TÜBİTAK desteklerinden faydalanarak ilk oyunumuzda gerçekleştiremediğimiz teknolojileri büyük
ölçüde gerçekleştirerek ve oyunumuzun piyasaya çıkışı ile ilk 3 ay içerisinde 100.000 satış adedini aşarak yine çok büyük bir başarıya ulaşılmıştır.
Mount&Blade 2’de ilk oyunun marka değeri korunmakla kalmayıp, aynı zamanda gerçekleştirilen yeni teknolojilerle birlikte yabancı rakiplerle
mücadele edebilme gücü arttırılmış ve marka değeri daha yüksek seviyelere yükseltilmiştir. Mount&Blade serisi oyunlarımız, bugüne kadar dünya
çapında pek çok yabancı kuruluş tarafından aldığı yılın en iyi rpg oyunu, yılın en iyi indie oyunu, editörün seçimi gibi ödüllerin yanı sıra son olarak PC
Gamer tarafından dünyanın gelmiş geçmiş en iyi 100 oyunu arasında gösterilmiştir. Seri toplam 2.000.000 satış adedini aşarak, yine ülkemiz adına bir
ilke imza atmıştır.
Mount&BWlade Versiyon 3 ile teknolojilerimizi yukarı seviyelere taşıyıp, projemizi rakiplerinden daha kaliteli ve yüksek satış gücü olan bir ürün haline
getirip, markamızın değerini arttırmak ve ülkemizin adını uluslar arası arenada daha yukarılara taşımak amacındayız.
Mount&Blade Versiyon 3’ün geliştirilmiş komut sistemi mimarisi, görsel açıdan gerçekçi animasyonları ve animasyon çeşitliliği, günümüz teknolojisini
yakalamış grafikleri, gerçekçi ve yüksek performanslı yapay zekası, yeni nesil CPU ve GPU işlem gücünü iyi kullanarak sağlanmış yüksek performansı,
oyunun ön plana çıkan yeni özellikleri arasındadır.
43
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
KÜÇÜK ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
VAV TEKNOLOJİ SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
Denim Üretiminde Kullanılan Sprey Robotu
Denim üretiminde çeşitliliği arttırmak için kot pantolonların yumuşatılması ve ağartılması için bazı kimyasallar kullanılmaktadır. Bu kimyasallar üretim
yöntemine göre rastgele değil el becerisine bağlı olarak atılmaktadır. Tüm kot üreticileri bu süreci sprey tabancası ile operatörlere yaptırmaktadırlar.
Sprey robotu ile bu işlem insan insiyatifinden çıkarılarak robotlarla yapılmaktadır.
Robot sistemi iki üniteden oluşmaktadır. Birinci kısım sprey kayıt modülüdür. Bu kısımda en iyi sprey ustasının spreyleme işlemindeki hareketleri kayda
alınır. Bu kayıtta toplam sprey süresi, saniyelik tükekim miktarı ve el ve bilek hareketleri kaydedilir. Çift robot kol için bu hareket 3 boyutlu hareket analiz
yazılımında test edilir. Robot kolların herhangi bir yerinde çarpışma olursa çarpışma koordinatı uyarı olarak ekranda belirir. Kollardan birine gecikme
verilir yada farklı bir koordinattan geçirilmek suretiyle çarpışmaması sağlanır.
İkinci kısımda alınan kayıt kot pantolonlara izole ortamda uygulanır. Bu uygulamada insan ile kimyasal etkileşimi kesilmesi, eşit kimyasal aktarımı,
standart ürün oluşturulması sağlanır.
Ergonomik yönüyle her farklı sprey kaydı için programcıya yada firmaya bağlı kalmadan binlerce farklı hareket oluşturularak spreyleme yapılabilir.
Kullanıcı açısında yüksek teknolojinin ergonomik kullanımı en önemli detaydır.
44
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
MİKRO ÖLÇEKLİ FİRMA ÜRÜN KATEGORİSİ
NOVİTAS YAPI TEKN. MÜH. AR GE BİLİŞİM YAZILIM TAAH. VE TİC. LTD. ŞTİ.
Jeodezik Afet Evi Tasarımı (Jeodezik Kubbe ve Serbest Formlu Yapı Sistemleri)
Kubbeler, sağlam ve estetik yapısı dolayısı ile tarih boyunca pek çok yapıda kullanılmıştır. Kubbeleri, farklı malzemeler ve yöntemler kullanarak inşa
edebilirsiniz. Ancak, kullanılacak yöntemin ekonomik, dayanıklı, hızlı monte edilebilen ve yenilenebilir olması tercih edilme noktasında önemli
etkenlerdir.
Biz, “jeodezik kabuk yapı” adı verilen bir kubbe formunu, yapısal çelik ve özel bağlantı detaylarımız ile gerçekleştirmekteyiz. Bu yapı formu, bahsetmiş
olduğumuz konularda çok güçlü bir alternatiftir. Bu sistemle inşa edilecek olan kubbeleri; camiler, spor yapıları, konser-sergi- seminer salonları,
stoklama yapıları, planetaryumlar, havalimanı yapıları, AVM çatı ve ışıklıkları gibi pek çok farklı yapıda kullanmak mümkündür. Bu projemizde
sistemimizi, ülkemizde ve tüm dünyada afet ya da toplumsal yıkımlar sonucu oluşan ihtiyacı düşünerek AFET EVİ olarak kullandık. Ancak, bu yarışma
bünyesinde, kendi yapısı gereği sistemi bir bütün olarak görmek gerekmektedir.
Afet evi’ ni tasarlarken, yapının kullanılacağı bölgeye hızlı nakledilebilmesi, kolayca montaj yapılabilmesi, su ve ısı yalıtımını sağlayarak, insanca
yaşam ortamı sağlaması, tekrar tekrar kullanılabilmesi amaçlanmıştır. Yangın dayanımı yüksek malzemelerle, gerektiği takdirde 5-6 yıl konaklama
hedeflenmiştir. Farklı büyüklüğe sahip ailelerin ve şahısların kullanımı göz önünde bulundurularak, evlerin oturumları ve altyapıları düzenlenmiştir.
Yapı, kendi statik özellikleri dolayısıyla, benzer yapılar içinde en kuvvetli ve dayanıklı kubbe formudur. Kabuk davranışı gösterir. Yani, kafatasımız,
kaplumbağanın kabuğu ya da yumurta kabuğu gibi “düzgün dağılmış yüklere karşı” en dayanıklı kubbe formudur.
Özel bağlantı detaylarımızla, söz konusu dayanımı 120 metre çapa kadar sağlamaktayız. Küçük yapısal elemanlarla sahada montajı hızlı ve kolay
olmaktadır. Ayrıca, yapıyı oluşturan elemanlar atölye ortamında kontrollü olarak imal edildiği için, saha kaynağı gibi risklerden uzaktır. Yurtdışında pek
çok farklı örneği bulunan bu yapıların ne yazık ki ülkemizde gerekli mühendislik yaklaşımı sağlanamadığı için uygulaması yoktu. Gerekli durumlarda
hizmetin yurtdışından alındığını gördük. Geliştirmiş olduğumuz bağlantı detayları ve know-how ile bu ihtiyacın yerli sermaye ile yapılmasını mümkün
kıldık.
45
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
MİKRO ÖLÇEKLİ FİRMA SÜREÇ KATEGORİSİ
AKIŞ ISI VE YANMA TEKNOLOJILERI TIC.
Endüstriyel Seri Üretimlerde Uygulanan Nitrürleme Sürecinin İyileştirilmesi
Gaz nitrürleme, son yıllarda endüstriyel üretimde sıklıkla uygulanan bir yüzey sertleştirme işlemidir. Demir alaşımlı yüzeylerin uygun sıcaklıkta (495565°C) amonyak gibi nitrojen içeren gaz karışımlarına maruz bırakılarak sertleştirilmesi ilkesine dayanan bu işlem sonucu yüzey sertliği, aşınmaya
ve kimyasal etkilenmelere direnç ve yorulmaya dayanımın artması başlıca kazanımlardır. Ancak amonyak gazının N2 ve H2 gazlarına parçalanması
ve yüzeyde adsorp türlerin oluşumu süreci çok iyi kontrol edilemediğinde istenen sonuçları elde etmek neredeyse olanaksızdır. Böyle bir durumda
nitrürlenmiş katman kalınlığı, fırının farklı yüklemelerinde veya aynı yüklemede fakat farklı konumdaki parçalar üzerinde ve hatta fırın içindeki tek bir
parça üzerinde bile kalite normlarına göre kabul edilemeyecek değişimler gösterebilmektedir. Bu nedenle nitrürleme sürecinin iyileştirilmesi ve fırın
özelliklerinin yeniden tasarlanması uluslararası pazarda söz sahibi bir çok firmanın öncelikli ArGe konusu haline gelmiştir.
Bu proje nitrürleme işleminin eniyileştirilmesini sağlamak, birebir ölçekteki bir endüstriyel seri üretim fırınının en verimli işletim koşullarını belirlemek
ve bu sistemlerde akış dolaşımını yeniden tasarlamak üzerine kurgulanmıştır. Bu amaçla fırın atmosferindeki tepkime içeren çalkantılı akışın sayısal
benzetimi yapılmış, detaylı kimyasal kinetik model kullanarak nitrürleme işlemi irdelenmiştir. Çalışmalar sonucunda fırın geometrisi, yükleme sepetleri
ve sirkülasyon fanında değişikliklere gidilmiş, işletim koşulları yeni gaz kompozisyonu önerilerek değiştirilmiştir.
Nitrürleme sürecinde söz konusu olan tepkimeler ağırlıklı olarak yüzey tepkimeleridir. Özellikle son yıllarda katalitik konvertörlerde sıklıkla
kullanılmaları nedeniyle yüzey tepkimeleri çok araştırılan konulardan biri olmasına rağmen, nitrürleme sürecindeki tepkimelerin gerçek bir fırın
atmosferinde incelenip, irdelenmesi ve buradan elde edilen çıktılarla tasarım ögelerinin oluşturulması bir ilktir. Literatürde bu süreçlerle ilgili olarak
kullanılabilecek ciddi kimyasal kinetik verisi bulunmamaktadır. Kaldı ki, söz konusu sistemlerin uygunluğu konusunda güvenlik öncelikleri dışında ciddi
standartlar dahi oluşmamıştır. Bu proje çerçevesinde gerçekleştirilen performans yeterlilik çalışmaları aynı zamanda sistemin uygunluk standartlarının
gelişmesine de katkıda bulunmuştur.
Özgün bir nitrürleme fırınının, işlenecek malzeme yükü, ısıl yükü, gaz debileri gibi işletim koşulları ile ayrıntılı geometrik özellikleri ve fiziksel
boyutlandırılması ögeleri projenin başlıca yenilikçi çıktıları olmuştur.
3) Logomuz ekte gönderilmiştir.
4) Görseller ekte gönderilmiştir.
46
XI. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ve KONGRESİ
NOTLAR
TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ VE KONGRESİ SEKRETARYASI
TÜRKİYE TEKNOLOJİ GELİŞTİRME VAKFI
Cyberpark Cyberplaza B Blok Kat: 5-6 06800 Bilkent ANKARA
Tel: 0 (312) 265 0272 • Faks: 0 (312) 265 0262 • E-posta: [email protected]
www.teknoloji.org.tr

Benzer belgeler

Finalist Kitapçığı İçin... - Teknoloji Ödülleri ve Kongresi

Finalist Kitapçığı İçin... - Teknoloji Ödülleri ve Kongresi TÜSİAD, Türk sanayici ve işadamları tarafından, 1971 yılında iş dünyasını temsil etmek amacıyla kurulan gönüllü bir sivil toplum örgütüdür. TÜSİAD, insan hakları evrensel ilkelerinin, düşünce, inan...

Detaylı