ÇIĞGIN, Cenk Tolga (4.Kyu) stanbul Teknik Üniversitesi Makina
Transkript
ÇIĞGIN, Cenk Tolga (4.Kyu) stanbul Teknik Üniversitesi Makina
ÇIĞGIN, Cenk Tolga (4.Kyu) İstanbul Teknik Üniversitesi Makina Fakültesi DEĞİŞİM 8 Ağustos 2006 AIKIDO çalışmaya başlayalı bir seneden biraz fazla bir zaman olmuş. Zamanın ilerlemesi birçok değişimi de beraberinde getirdi. Bu kadar sıcak olmasa da [meteoroloji geçtiğimiz cumartesi gününün son dört yılın en sıcak günü olduğunu açıklamış, yanılmıyorsam 36ºC] yine sıcak yaz günlerinde şuan çalışmalarımızı sürdürdüğümüz mekânla kıyaslanmayacak kadar dar bir mekânda çalıştığımızı hatırlıyorum. O kadar dikkatli çalışmak gerekirdi ki UKEMI atarken yapacağınız yanlış bir hesaplama sizi duvarla burun buruna getirirdi. Alçak tavandan dolayı BUKI WAZA çalışmak ancak hayaldi. Ancak bugün sahip olduğumuz imkânlar ve çalışma rahatlığı düşünülünce belki de bu mekândan kaynaklanan engeller daha dikkatli çalışılması için bir nedendi. Yeni birçok arkadaşımızın aramıza katılması yanında bazı arkadaşlarımız da aramızdan çeşitli nedenlerden dolayı ayrıldılar. Değişen birçok şeyin dışında ebette değişmeyen şeyler de var. Bunlardan en önemlisi bana göre yenilerinin eklenmesine rağmen eski dönemden kalma minderler. Spritüel bir yaklaşım olacak belki ancak minderlerin tüm bu değişimlerin birer tanığı olduğu da bir gerçek. Yapılan olağan çalışmaların, sınavların, seminerlerin, kurulan dostlukların, meydana gelen sakatlıkların, akıtılan teri, gösterilen çabanın sessiz tanıkları onlar. Bu geçen zaman zarfında benim tarafımda neler değişti ve neler değişmedi? Belki birçok değişimin farkında değilim ama AIKIDO sevgimin ve çalışma isteğimin değişmediğini biliyorum çünkü hala ilk AIKIDO çalışmasına katıldığım günkü heyecanı hissedebiliyorum. Bunun dışında yaşadığım tecrübenin bir değerlendirmesini yapmak istiyorum. Bu yazacaklarım AIKIDO çalışmayı düşünen veya henüz yeni çalışmaya başlamış olan arkadaşlar için belki de bir yol gösterici olabilir. Yazılanların kesin ve kati doğrular olmayıp yalnızca yaşadığım tecrübelere dayalı ve kendi görüşlerimi yansıttığımı belirtmeliyim. Elbette ki zamana, mekâna ve kişiye bağlı olarak bu tanımlamalar ve yorumlar değişebilir ve değişecektir. Sanırım AIKIDO çalışmanın en zor aşaması karar vermek ve başlamak olmalı. Çünkü şu ana kadar beni en çok zorlayan aşama bu oldu. Eğer aklınızda, yüreğinizde böyle bir istek varsa fazla vakit kaybetmeden harekete geçin. Sizi uygun şekilde yönlendirecekler ve bilgi vereceklerdir. Çalışmalara başladığınızda her şey çok karmaşık gelebilir. Sizden bilgili davranmanız beklenmeyecektir ama bilinçli davranmanız beklenebilir. Genel kuralları öğrenmekle işe başlayın. Çalışmalarda etrafınızdakileri taklit etmeye çalışın zaten SENSEI size yol gösterecektir. Üst kuşaklara soru sormaktan çekinmeyin özellikle soyunma odalarını sadece soyunmak için değil iletişim kurmak için de bir fırsat olarak değerlendirin ama çalışma sonrasında öncesinde değil yoksa çalışmaya geç kalabilirsiniz. Unutmayın sizden öncede birçok kişi aynı zorlukları yaşadı. Öğrenmeniz gereken birçok şey olacak ama çalışmaya başladıktan bir sene sonra da on sene sonra da hala öğrenecek çok şeyin olduğunu unutmamalısınız çünkü bu AIKIDO. Ya seversiniz ya da nefret edersiniz. Ama AIKIDO sevilmeden yapılabilecek bir şey değildir. Çok basit gibi gözüken bir tekniği yapmaya çalıştığınızda gözüktüğü kadar kolay olmadığını anlarsınız. Hatta acaba bende mi bir anormallik var diye de düşünebilirsiniz. Gördüğünüzü uygulamak ve uygulamanızı doğru yapmak zaman alacaktır. Unutmamak da fayda var AIKIDO fiziksel tecrübedir. Steven Seagal filmleri izleyerek öğrenilebilecek bir şey değildir yoksa ben öğrenirdim. Ayrıca özgeçmişinize yazmak veya gece kulüplerinde kız arkadaşlarınıza hava atmak için yapılacak bir şey olmadığını söyleyeyim. Başka uğraşılar edinin gitar çalmayı öğrenin veya pul biriktirin. Kendi adıma konuşmam gerekirse gitar çalmak konusunda değil ama söz filateli konusunda da elimden gelen yardımı yaparım. Bunun dışında kendi yaşadığım yanılgılardan da bahsetmek istiyorum. Tekniği uygulanması kadar tekniğin uygulandığı kişinin özelliklerinin de önemli olduğunu fark ettim. Özellikle SHIHO NAGE çalışması sırasında erkek arkadaşlarımı etkileyebilen tekniğimin iskelet yapısı daha esnek olan kız arkadaşlarımda işe yaramadığını utançla tecrübe ettim. Sanırım tekniğin doğru uygulanması düşündüğümden de fazla unsura bağlı. Tecrübe edip göreceğim.