İSTANBUL`DA AĞIRLADI Otomotivin Başkenti

Transkript

İSTANBUL`DA AĞIRLADI Otomotivin Başkenti
on-kapaki-ici-arka-kapak-ic-ek:Layout 1 08.09.2016 21:36 Page 1
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:21 Page 1
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 2
İçindekiler
Şehiriçi yolcu taşımacısı olan minibüs, taksi ve halk otobüslerinin en büyük sorunu yeterli ücretlerde taşımacılık yapamamalarıdır. Her yıl memur maaşları, ev kiraları ve diğer tüm harcama
kalemleri enflasyon oranınca zamlanırken taşıma ücretleri nedense hep es geçiliyor…
Yapısı daima soru işaretlerini barındıran tüm şehirlerde ki
UKOME’ler şehiriçi yolcu taşımacılığını yönetir durumdadır. Sektör mensuplarının dışlandığı bu kurullarda sektörden bihaber insanların bile söz ve oy hakkı olarak çeşitli kararlara imza atmaları
tüm ulaşım sektörünü karmaşaya sürüklemiştir. Bu kurulda ki kişilerin trafik sigortaları, yakıt giderleri, çalışan ücretleri, araç fiyatları ve yolcu rakamları hakkında ne kadar bilgiye haiz oldukları
ise muammadır.
Geçtiğimiz ay dolmuş, minibüs ve taksi ücretlerine %5 oranında zam yapıldı. 25 ay sonrasında gelen bu zammın geçen süre
içerisinde ki gider kalemlerine ne kadar iyileştirme yaptığı aşikardır. 2 yıl içerisinde çıkan enflasyon rakamları göz önüne alındığında yapılan zammın sektöre pek faydası olduğu söylenemez.
Zam uygulamasının her yıl enflasyon oranınca belirlenmesi gerektiği bilinmesine karşın uygulanmama nedeni de UKOME tarafından cevaplanması gerekilen bir sorudur.
Şehiriçi yolcu taşıma sektörüne enflasyon oranınca yapılacak
zamların dahi kayıpları kapatmayacağı da ayrı bir gerçektir. Yüksek döviz kurları, araç kredi oranlarının artışı, yakıt fiyatlarının enflasyonun ötesinde daima yükselmesi ve artan trafik sigorta
primleri enflasyon değerleri üzerinde kayıplar yaşatmıştır. Ulaşım
sektörüne yapılacak zamlar genel enflasyon oranından da öte
sektör enflasyonu hesaplanarak yapılmalıdır.
Kaliteli ve güvenli ulaşım sloganı ile yola çıkan tüm şehirler,
yolcu taşıma esnafının çıkarlarını gözetmelidir. Kaliteli ve konforlu
ulaşımın yolu alın terini hakkıyla alan esnaftan geçer. Giderlerin
arttığı ve gelirlerin düştüğü ortamda doğal olarak insanlar gider
kalemlerini kısacaktır. Bu durum daha eski arabalar ve lastikler,
bakımsız araçlar, niteliksiz şoförler gibi durumlara sebebiyet verecektir.
MURAT UZUN
AYDINLIK YARINLARIN
DESTEKÇİSİ MERCEDES
“YILDIZ KIZLARI”
İSTANBUL’DA AĞIRLADI
18-19
UKOME
BU SORULARI
CEVAPLAMALI
6-7
editörden
Otomotivin Başkenti
Bursa’dan Dünyaya
EN BÜYÜK METROBÜS
AKIA
İMTİYAZ SAHİBİ ve SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ
Murat UZUN
Halk Ulaşım Dergisi’nde yayımlanan fotoğraf ve yazıların tüm
hakları saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz. Halk Ulaşım Dergisi
“Basın Meslek İlkeleri” doğrultusunda yayın yapar.
YÖNETİM YERİ
Oruç Reis Mah. Tekstilkent Cad. Tekstilkent Ticaret Merkezi
Blok No: 10-AB Kapı No:3079 Esenler /İSTANBUL
Tel
: ( 0555 ) 553 20 72 – ( 0212 ) 361 45 29
E-mail: [email protected] - [email protected]
8-9
16-17
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 3
YAVUZ SULTAN SELİM
KÖPRÜSÜ
AÇILDI
30-31
20- 21
HEPİMİZ
TEK KALEM
OLMALIYIZ
ÜCRETSİZ YOLCULUKLARIN
MALİYETİ
AYNI İŞİ YAPTIĞIMIZI
UNUTMAMALIYIZ
YAYIN DANIŞMA KURULU
Mustafa Altuntaş // İstanbul Halk Ulaşım A.Ş. Göksel Ovacık // Özulaş A.Ş. Ramazan Gürler // Mavi Marmara Ulaşım A.Ş.
Mehmet Tekin // Öztaş Ulaşım A.Ş.
Yalçın Beşir // Yeni İstanbul Halk Otobüsleri A.Ş. Ercan Soydaş // Ankara Özel
Halk Otobüsleri Esnaf Odası Mustafa Kurt // Kocaeli Halk Otobüsleri Esnaf Odası Sadi Eren // Bursa Özel Halk Otobüsleri
Esnaf Odası
Şahin Demiral // Demiral Hukuk Bürosu
GRAFİK TASARIM
EYLÜL GRAFİK- Satı GÖKÇE (0212) 252 62 57
Basım Yeri
ANKA Matbaacılık LTD.ŞTİ.
YAYIN TÜRÜ
Yerel Süreli Yayın - Aylık
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 4
YENİ NESİL OTOBÜS KAPTANLARI IUGO VE AFYON
KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ İŞBİRLİĞİ İLE YETİŞECEK
“
İTÜ ARI Teknokent’in erken aşama kuluçka merkezi İTÜ Çekirdek’te yetişen
IUGO firması ile Afyon Kocatepe Üniversitesi Sultandağı Meslek Yüksekokulu
Otobüs Kaptanlığı Bölümü arasında, daha yetkin otobüs kaptanları yetiştirmek adına işbirliği sağlandı. Sürücü araç kullanım takip sistemiyle, yakıt tasarrufuna
ve daha güvenli sürüşe olanak tanıyan IUGO işbirliği kapsamında, Otobüs Kaptanlığı
Bölümü’nde bulunan eğitim aracına IUGO sistemi yerleştirilecek. IUGO, kaptan adaylarının sürüş alışkanlıklarını ve kabiliyetlerini objektif bir şekilde ölçerek onların daha
iyi birer sürücü olmalarına yardımcı olacak.
Hedef: Sürücü Hatalarından Doğan
Kazaları En Aza İndirgemek
İşbirliğine yönelik olarak, İTÜ ARI Teknokent'te 15 Ağustos tarihinde protokol imza
töreni düzenlendi. Törene; İTÜ ARI Teknokent Pazarlama ve İş Geliştirme Direktörü
Arzu Eryılmaz, IUGO CEO’su Evren Özatay, Afyon Kocatepe Üni. Sultandağı Meslek
Yükseokul Müdürü Yrd.Doç.Dr. Kemal Karayormuk ve İTÜ Çekirdek Otomotiv Sektör
Danışmanı Ekrem Özcan katıldı.
Türkiye’de otomotiv teknolojilerinin gelişimi için Otomotiv İhracatçıları Birliği
(OİB) ile İTÜ ARI Teknokent’in 2015 yılında güçlerini birleştirme kararı aldıklarını
hatırlatan İTÜ ARI Teknokent Pazarlama ve
İş Geliştirme Direktörü Arzu Eryılmaz,
IUGO firması ile Afyon Kocatepe Üniversitesi arasındaki anlaşmanın da bu işbirliğinin
bir yansıması olduğunu söyledi. Teknokent
olarak bu projede köprü görevi üstlendiklerini belirten Eryılmaz, “İTÜ ARI Teknokent
olarak hedefimiz yeni ve inovatif teknolojilerle Türk otomotiv sektörüne destek olabilmek. Bu amaçla başlattığımız işbirliğimizin
somut sonuçlarını görüyor olmaktan büyük
4
bir mutluluk duyuyoruz.” dedi.
Törende konuşma yapan IUGO CEO’su
Evren Özatay, güvenli sürüş ve tasarruflu
araç kullanımı konusunda bilincin daha da
üst seviyelere çıkmasını sağlamak amacıyla,
“akıllı sürüş” projesini hayata geçirdiklerini
belirtirken şu açıklamalarda bulundu:
“IUGO ile hedefimiz ‘makinalar arası
iletişim’ gibi geleceğe yön vermesi beklenen
teknolojileri tek bir projede birleştirmek ve
bunu otomotiv alanında uygulamak oldu. IUGO’nun odağında güvenlik ve yakıt tasarrufu
yer alıyor. Sistemimizin kurulu olduğu araçları ve sürücüleri uzaktan izleyebiliyor, sürücü davranışlarını en ince ayrıntısına kadar
görebiliyoruz. Böylelikle sürücünün yaptığı
yanlışları inceleyebiliyoruz ve onları daha iyi
birer sürücü haline getirmek adına detaylı bir
değerlendirme çıkarıyoruz. Bugün ülkemizde maalesef gerçekleşen kazaların yüzde
90’ı sürücü hatalarından kaynaklanıyor.
Umuyoruz ki IUGO bu oranın azalmasına
yardımcı olacak. Afyon Kocatepe Üniversitesi Sultandağı Meslek Yüksekokulu Otobüs
Kaptanlığı Bölümü ile gerçekleştirdiğimiz bu
işbirliği ile de geleceğin otobüs kaptanlarının
ve profesyonel şoförlerin pek çok açıdan faydalanacağını düşünüyoruz. Bölümden mezun
olan pek çok öğrencinin ileride farklı kurumlarda eğitmenlikler yaptıklarını da düşünürsek, bu işbirliğinin pek çok bilinçli
sürücünün yetişmesine destek olacağını düşünüyoruz.”
Afyon Kocatepe Üniversitesi Sultandağı
Meslek Yüksekokulu Müdürü ve Otobüs
Kaptanlığı Bölümü Başkanı Yrd.Doç.Dr.
Kemal Karayormuk ise IUGO işbirliği için;
“Sekiz sene önce kurduğumuz otobüs kaptanlığı bölümümüzde, kaptan şoför adaylarımızı yetiştirirken günümüz teknolojilerini de
yakından takip ediyor ve eğitim-öğretim sistemimize dahil etmeye çalışıyoruz. Yurtdışında başlanan uygulamalara, ülkemizde de
Teknokent bünyesinde faaliyet gösteren bir
firma üzerinden ulaşabiliyor olmamız bizleri
çok mutlu eden bir gelişme. Bu kapsamda,
bu tip teknolojileri geliştiren firmalara olanak
sağlayan İTÜ Teknokent'e ve bizimle işbirliği gerçekleştirerek kaptan şoför adaylarımızın gelişimine katkısı olacak olan IUGO
yöneticilerine teşekkürlerimizi sunuyorum”
dedi.
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 5
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 6
“
Me rc e d e s Benz Türk
ve Çağdaş
Yaşamı Desteklem
Derneği’ni e
(ÇYDD) 2004 y n
ılında
başlattığ ı
“Her Kızımız B
Yıldız” projesi kapir
samında destekle nen öğ rencilerde bir grup, geleneks n
bir etkinlik olael
yaz buluşması içinn
bir haa boy unc
İstanbul’da ağ ıra
landı.
AYDINLIK YARINLARIN DESTEKÇİSİ MERCEDES
“YILDIZ KIZLARI” İSTANBUL’DA AĞIRLADI
H
er yıl farklı illerden davet edilen
öğrenciler, bu yıl; Bolu, Eskişehir, Gaziantep, Adana ve
Bursa’dan geldi. Program dahilinde Yıldız
Kızlar Prof. Dr. Türkan Saylan’ın mezarını
ziyaret ettiler, Mercedes-Benz Türk’ün Hoşdere Otobüs Fabrikası’nı gezerek MercedesBenz Türk Direktörler Kurulu Başkanı
Britta Seeger ile tanışma imkânı buldular.
Yıldız Kızlar, İstanbul’da bulundukları
sürede çeşitli müzeleri gezdiler. Ayrıca
tekne turu ile İstanbul’u denizden seyrettiler
ve tarihi mekânları görme fırsatı buldular.
eşitliği tanınması hedefiyle hayata geçirdi.
Projenin amacı; olanakları kısıtlı, ancak çalışkan ve kısa sürede meslek sahibi olmayı
amaçlayan ilköğretim okulu mezunu kız çocuklarını mesleki eğitime teşvik etmek.
Kız çocuklarının eğitime katılımını artırma ve eğitimde cinsiyet eşitliğine katkı
sunma çalışmaları kapsamında, meslek lisesi öğrencilerine burs veren MercedesBenz Türk, burslu kız çocuklarına staj
imkânı sağlıyor ve mezuniyet sonrasında
başarılı olanları şirket ihtiyaçları doğrultusunda istihdam ediyor.
Eğitimde Kız Çocuklarına Fırsat
Eşitliği
Türkiye’deki en büyük yabancı sermaye
yatırımlarından biri olan Mercedes-Benz
Türk “Her Kızımız Bir Yıldız” projesini
2004 yılında, Çağdaş Yaşamı Destekleme
Derneği (ÇYDD) ile birlikte toplumda kadının her alanda hak ettiği güce kavuşması,
kadınlara sosyal ve ekonomik hayatta fırsat
12 Yılda 3.950 Kız Öğrenciye Destek
Verildi
İlk dönemde motor, elektrik/elektronik,
torna/tesviye, makina ressamlığı ve bilgisayar branşlarında mesleki eğitime öncelik verilen “Her Kızımız Bir Yıldız” projesinde
aradan geçen 12 yılda farklı bölümlerde de
burs imkânı sağlandı. Mercedes-Benz
Türk’ün yanı sıra yan sanayi firmaları, ba-
6
yiler ve Mercedes-Benz Türk çalışanlarının
da destek verdiği projede şu anda, liseli öğrencilere sağlanan bursların %68‘i teknik
lise bursu, %13‘ü sanat, kalan kısmı ise sağlık ve diğer bölümlere verilen burslardan
oluşuyor.
17 ilde okuyan 200 kız öğrenciye destek
vererek “Her Kızımız Bir Yıldız” projesini
başlatan Mercedes-Benz Türk, sosyal sorumluluk projesi kapsamında bugüne kadar
56 ilde, 472’si üniversite olmak üzere, toplam 3.950 kız öğrenciye eğitim bursu verdi.
Destek alan 1.933 bursiyer meslek lisesinden mezun oldu, 765 bursiyer üniversite sınavını kazandı, 147 öğrenci ise
üniversiteden mezun oldu. Proje kapsamında halen 200’ü üniversite olmak üzere
toplam 1.200 öğrenci burs almaya devam
ediyor.
Mesleki Eğitimin Yanı Sıra Kişisel
Gelişim De Destekleniyor
Maddi desteğin yanı sıra kız çocukları-
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 7
nın yılfdızlaşmasında ilginin, ekip
ruhunun, cesaretin ve özgüvenin
de çok büyük rolü olduğuna inanan
Mercedes-Benz Türk, burs verdiği
kız öğrencilerle yaşadıkları illerde
bir araya gelerek, onları eğitimleri
ve meslek sahibi olmaları yönünde
yüreklendiriyor. Bu ziyaretlerde,
İstanbul’dan gelen bir uzman ile
uygulanan yaratıcı drama çalışmalarıyla Yıldız Kızlar’ın kişisel gelişimlerine katkıda bulunuluyor.
Bugüne kadar Van, Adana,
Edirne, Amasya, Ankara, Mersin,
Denizli, Trabzon, Van, Konya,
Alanya, Antalya, İzmir, Kocaeli,
Samsun, Hatay, Tekirdağ ve
Bursa‘yı ziyaret eden MercedesBenz Türk, her ay farklı bir şehre
giderek 56 ilde bulunan tüm Yıldız
Kızlarla buluşmayı hedefliyor.
Özgeçmiş Bankası İle İletişim Sürdürülüyor
Bugüne kadar “Her Kızımız
Bir Yıldız” projesinin desteği ile
eğitimini tamamlayan 22 Yıldız
Kız’a Mercedes-Benz Türk bünyesinde iş imkânı sağlandı. Yıldız
Kızlar’ın 13‘ü Mercedes-Benz Türk Aksaray
Kamyon Fabrikası’nda, 9’u ise MercedesBenz Türk Hoşdere Otobüs Fabrikası’nda
görev yapıyor.
Yıldız Kızlar’a Mercedes-Benz Türk ve
bayilerinde staj ve iş imkânı sağlayabilmek
amacıyla Proje kapsamında 2016 yılında
önemli bir adım daha atılarak özel bir özgeçmiş bankası kuruldu. Önemli bir veri bankası
haline gelen bu platform aracılığıyla Merce-
des-Benz Türk ve bayileri, uygun iş pozisyonlarında istihdam edilmek üzere bankada
özgeçmişleri bulunan bursiyerlere ulaşıyor.
Özgeçmiş bankası sayesinde bursiyerlerle
mezuniyetlerinden sonra da iletişimde kalınarak süreklilik sağlanmış oluyor.
Her Kızımız Bir Yıldız projesi 2006 yılında Platin Dergisi’nin „En İyi Sosyal Sorumluluk Kategorisinde” Zirvedekiler
Ödülü’nü, 2007 yılında Türkiye Halkla İliş-
kiler Derneği (TÜHİD) „Eğitim Kategorisinde” En İyi Sosyal Sorumluluk Altın Pusula Ödülü’nü, 2010 yılında ise Otomotiv
Distrübütörleri Derneği (ODD) „ODD Satış
İletişim Kategorisinde” 2010 Gladyatörleri
Yılın Sosyal Sorumluluk Projesi Ödülü’nü
kazandı.
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 8
MUSTAFA ALTUNTAŞ
Yönetim Kurulu Başkanı
İSTANBUL HALK ULAŞIM A.Ş.
HEPİMİZ TEK KALEM OLMALIYIZ
“
İETT Genel Müdürlüğü bünyesinde yeni havuz sistemi ile alakalı
çalışma yapılıyor. Bu çalışma ile hakedişlerin kilometre ve performans bazlı ödenmesi planlanıyor. Planlama dahilinde sabit
giderler ve araç giderleri göz önüne alınarak sürdürülebilir rakamlar
üzerinde duruluyor.
İ
stanbul’da ki özel halk otobüs
esnafı son birkaç yıldır
önemli sıkıntılar yaşıyor.
Gelir kayıpları, gider artışlar, araç yenilemeler ve taşıma ücretleri yetersizliği ile önemli kayıplar yaşadı.
Yaşanan bu kayıplar esnafı darboğaza sürüklediği aşikar. Yaşanan bu
sıkıntılar karşısında acil birçok iyileş-
8
tirmeler yaptık. Şirketler bazında hat
düzenlemeleri, orel çalışmaları gibi
çözümler büyük sorunlar için yetersiz
kalmıştır. İETT bünyesince de esnafımıza yapılan destekler ile rüsum bedelleri, muayene kolaylıkları ve araç
değişim yaşlarında ki düzenlemeler
önemli kazanımlardı. Ayrıca Büyükşehir belediyesince yapılan öğrenci
katkı ödemeleri bir nebze sıkıntılara
çare olmuştur.
Fakat İstanbul’da ki şirket yönetimleri olarak İETT ve Büyükşehir’e
köklü bir çözüm için kilometre ve
performans bazlı hak ediş taleplerimiz oldu. İETT Genel Müdürlüğü’nde şuan planlama daire
başkanlığı bünyesinde böyle bir pro-
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 9
MUSTAFA ALTUNTAŞ
Yönetim Kurulu Başkanı
İSTANBUL HALK ULAŞIM A.Ş.
jenin çalışması yapılıyor. İstanbul Otobüs A.Ş. ve halk otobüs şirketleri iştiraki ile yürütülen ortak çalışma. Bu
çalışmanın netleşmesi ile olaya daha
vakıf olacağımız kanaatindeyim. Hazırlanan projenin otobüs camiasına götürüsünün ne olacağını çok dikkatli
incelemeliyiz. İncelememiz sonrasında bu havuza otobüslerimizin dahil
olup olmayacağına ona göre karar vermeliyiz. Muavinlerin kaldırıldığı dönemde ki gibi birden bire böle bir şeye
düşersek gerçekten büyük sıkıntı yaşarız. Esnafımızı böyle bir sıkıntıya
düşürmeme adına elimizden geleni yapacağız.
Esnaf Beklentileri Yüksek
Camiamızın hem yerel yönetimden
hem de hükümetimizden beklentileri
gerçekten çok fazla. Bu beklentilerin
fazla olması da olağan bir durumdur.
Esnafımız otobüs yenileme konusunda
çok ciddi adımlar attı. İstanbul geneline baktığımız zaman halk otobüs filosunun yarıdan fazlası yenilenmiş
durumdadır. İstanbul Halk Ulaşım
bünyesinde ise bu durum %70’e dayanmış durumda. Gelirlerimizin bu
kadar düşük olduğu dönemde esnafımız yine de üstüne düşeni fazlasıyla
yapmıştır. Bu yüzden de esnafımızın
beklentileri olağandır.
Bir otobüs yenilemesi esnafımıza
araç başı 8 ila 10 Bin TL gibi aylık bir
ödeme çıkarmaktadır. Böylesi bir
ödeme için ise bir aracın minimum 4346 Bin TL aylık hasılat yapması gerekir.
Bu konu ile alakalı ciddi
çalışmalar olduğunu görüyoruz. Ekim
sonu gibi sonuçlanacağı kanaatindeyim.
Beklentilerimiz ise bununla kısıtlı
değildir. Hükümetimizin esnafımıza
verdiği bazı sözlerde vardır. Bu sözlerinde yerine getirilmesini beklemek
esnafımızın en tabi hakkıdır. Özellikle
2918 sayılı yasa ile halk otobüslerine
sağlanacak tanım hakkı en büyük beklentimizdir. Henüz hayata geçmeyen
bu söz esnafımız için hayati öneme sahiptir. Özellikle Başbakanımızdan bu
konuda müjdeli haberler beklemekteyiz.
KDV ile alakalı da hükümet üyelerimiz ile çeşitli görüşmeler yapmıştı.
Yapılan tüm tüm bu görüşmelerde
KDV indirimi konusunda kendileri de
haklılığımızı dile getirmişlerdir. Özellikle halk otobüslerinin 65 yaş, engelli,
gaziler ve şehit yakınlarını ücretsiz taşıması ve Büyükşehir’in belirlediği 21
kalem yolcuyu da ücret talep etmeden
yolculuk hakkı tanıması göz önüne
alındığında bu talebin doğal olduğu
aşikardır. Milletvekillerimiz ile yapılan görüşmelerde bu talebimizde haklı
olduğumuzu kendileri de teyit etmiştir.
Şuan da öğrenci taşımacılığı yapan
servislerde KDV %8 uygulanmaktadır.
Bizler de aynı doğrultuda indirimli
olarak öğrenci taşımaktayız. Hatta 60
yaş ve üzeri vatandaşlarımız ile öğretmenleri de indirimli taşımaktayız.
Fakat halk otobüsleri %18 KDV ödemeye devam etmektedir. Cumhurbaşkanımızın da bu konuda esnafımıza
sözü vardı. Aradan geçen zaman karşın vaatlerin gecikmesi esnafımızda da
moral bozukluğu yaratmıştır.
Zam İstemiyoruz
Halk otobüsleri olarak şuanda zam
talebimiz yok. Bizler ücret adaletsizliğinin giderilmesinden yanayız. Büyükşehir Belediyesi’nin belirlediği
ücretsiz kartların yeniden ele alınmasından yanayız. Ayrıca aktarma sistemi
ile alakalı çalışma önerilerimiz var. 2
saat içerisinde 5 kez aktarma uygulanmakta. Bu Türkiye’nin hiçbir vilayetinde uygulanmıyor. Bu uygulama
yüzünden kişi başı birim ücret 1,50
TL’ye düşmektedir. Bu durum göz
önüne alınarak İETT ve Büyükşehir
sistemi yeniden düzenlemelidir.
Ayrıca İstanbul’da ki bir diğer sorunda aylık kullanımlardır. Tam aylıkların 180 binişten 160 binişe, öğrenci
aylıklarının da 200 binişten 160 binişe
düşürülmesini talep etmekteyiz. Şuan
esnaflarımız zam yerine bu sorunlara
çözüm beklemektedir.
Kendi Eksiklerimizin Farkındayız
Şuan İETT’nin halk otobüsleri ile
alakalı gerçekten güzel çalışmaları var.
Son dönemde de bizler için faydalı
önemli çalışmalara da imza attılar.
Araç yenilemeleri kolaylaştırma adına
0-5 yaş düzenlemesi yapıldı. Yine araç
yenileme teşviki için de 0-8 yaşa kadar
rüsum kolaylığı sağlandı. Senelik ruhsat paraları ve muayeneler için yapılan
düzenlemeler de esnafımız adına iyi
kazanımlardır. Tüvtürk muayenelerinin İETT garajlarına taşınması yine bu
dönemde sağlandı.
Yeni genel müdürümüz ve önceki
genel müdürlerimizin de otobüs camiasına bakış açılarının soğuk olduğu
kanaatinde değilim. Benim en büyük
beklentim esnafımızdandır. Halk otobüsçünün de kendi kalitesini ve eğitim
düzeyini yükseltmesi lazım. Bizlerde
eksiklerimizi görmeliyiz. Bununla alakalı da bizler gerektiği yerde gerekli
şekilde yapılanmayı bilmemiz gerektiği inancındayım.
Otobüs esnafının en önemli sıkıntılarından biri de çalışan şoförleridir.
Kaliteli ve nitelikli şoför bulmak gerçekten güç. Esnaflarımız şoförleri ile
daima davalık olmaları ve mahkeme
koridorlarında zamanlarını harcamaları büyük kayıptır. Şoförlerimizin eğitimsizlikten dolayı çalışarak değil de
mahkeme yoluyla nasıl para kazanırım
sevdası bu olayları yaşatmaktadır. Bu
sorunları çözümü için acil olarak esnafımıza hukuksal boyutta eğitim vermemiz gerekiyor. Bu sayede şoför
çalıştırmak için çalışma kurallarını
mal sahiplerine ve şoförlere öğretmemiz gerektiğine inanıyorum. Bu doğrultuda
şirketimizde
hukuk
müşavirliği birimi oluşturarak şoförlerimizi kayıt altına almayı planlıyoruz.
İnşallah en kısa sürede hayata geçireceğiz.
Halk otobüs camiasının en büyük
sıkıntısı ise İstanbul’da ki 5 şirketin ve
özellikle esnaf odası ile TÖHOB’un
birlikte tek yürek olarak işlerin üstüne
gitmememizdir. Otobüs camiasının en
büyük kaybı budur. Birlik ve beraberlik olmadığı yerde ne kazanç olur ne
de huzur. Yönetici arkadaşlardan
benim tüm isteğim birlikteliğimizi
bozmayalım. Daha iyiye ulaşmak istiyorsak birlikte çalışalım. Yapacağımız
çalışmalarda birbirimize destek olalım.hem siyasi mücadelelerimizde
hem de bürokratik çalışmalarda hepimiz tek kalem olalım.
9
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 10
İSTANBUL’UN ŞOFÖRLERİ İETT EĞİTİMİNDE
İETT ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi işbirliğiyle, ‘’Ulaşım Akademisi’’ projesi kapsamında,
servis şoförlerine yönelik ‘’Güvenli ve Defansif
Sürüş Teknikleri’’ eğitimi verildi. Eğitimlerin minibüs ve taksiler ile devam ederek tüm toplu ulaşım
araçları sürücülerine verilmesi hedefleniyor.
İstanbul’da toplu ulaşımın kalitesini yükseltmek
amacıyla, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve İETT işbirliği ile İETT Ulaşım Akademisi projesi kapsamında
sürücülere eğitimler verildi. Öncelikli olarak okulların
açılması nedeniyle öğrenci taşımacılığı yapan servis
şoförlerine yönelik olarak verilen eğitimlerin tüm ulaşım araçları sürücülerine verilmesi amaçlanıyor.
Şoförlere İki Aşamalı Eğitim
Proje kapsamında ilk etapta 150 kişiye ’Güvenli
ve Defansif Sürüş Teknikleri’’ eğitim verildi. Eğitimler, İETT İkitelli Eğitim Merkezinde teorik ve uygulamalı pist eğitimi şeklinde 2 bölüm halinde
gerçekleştirildi. Teorik eğitimler, tüm sürücülere aynı
sınıfta 1 eğitmenle verilirken uygulamalı olarak yapılan pist eğitimi 3 eğitmenle verildi.
Ayrıca, teorik eğitimler yolcuya davranış ve nezaket kuralları, indirme-bindirme, emniyet kemeri,
aşırı hızlanma, ani frenleme, trafik kurallarına uyma
gibi konuları kapsıyor.
Uygulamalı eğitimler ise; ıslak ve kuru zeminde
engelden kaçma, ıslak ve kuru zemin fren egzersizleri,
viraj dönüş egzersizleri konularını kapsıyor.
AKÇARAY ALMANYA YOLUNDA
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin ulaşım ağına konfor ve rahatlık getirecek Akçaray Tramvay
Projesi’nde ray imalatları son hızıyla sürerken, vagonlarından ilkinin montajı tamamlandı. Hazır hale
getirilen Akçaray Tramvay aracı eylül ayında Almanya Berlin’de düzenlenecek dünyanın en büyük
demir yolu fuarlarından biri olan InnoTrans’ta sergilenecek.
Büyükşehir Belediyesi’nin Kocaeli’de sürdürdüğü Tramvay Projesi birçok noktada eş zamanlı olarak
devam ediyor. Alt yapı ve üst yapı çalışmalarının yapıldığı projede ayrıca 12 adet tramvay aracının imalatı
gerçekleştiriliyor. Bursa’da yapımı ve montajları sürdürülen araçların ilkinin son rötuşları tamamlandı.
Avusturya’da Teste Tabi Tutuldu
32 metre uzunluğunda olacak ve 300 kişi kapasiteli tramvay aracı Avusturya IFE kapı sistemlerinde tekli
ve çiftli kapı mekanizmalarının testleri gerçekleştirildi. Testlerde Ulaşım Dairesi Başkanlığı Raylı Sistemler
Şube Müdürü Ahmet Çelebi, Makine İkmal Şube Müdürü Cemil Gürgen ile Büyükşehir heyeti hazır bulundu.
Yapımı tamamlanan tramvay aracının son olarak koltuk montajı yapılarak, elektrik sistemlerinin devreye
alınması sağlandı, çeşitli ekipmanların montajı yapıldı ve araca son görüntüyü verecek rötuşlar tamamlandı.
Akçaray tramvay aracı Almanya’nın Berlin kentinde düzenlenecek dünyanın en büyük demir yolu fuarlarından biri olan InnoTrans’ta sergilenecek. Aracın eylül ayının ilk haftasında Bursa’dan karayoluyla Berlin’de sergilenmek üzere yola çıkması planlanıyor.
T-100 HATTI YENİDEN VATANDAŞLARIN HİZMETİNDE
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi yılbaşında şehir içi ulaşımda vatandaşların en çok kullandığı Otogar-SSK tramvay hattının yükünü azaltmak için
hizmete sunduğu T-100 otobüs hattını tekrar aktif hale getirdi.
Büyükşehir Belediyesi, şehir içi ulaşımda en çok kullanılan Otogar-SSK
tramvay hattına destek olarak T-100 numaralı otobüs hattını aynı güzergâhta tekrar
hizmete sunmaya hazırlanıyor. Şehir içi ulaşımda yoğun olarak kullanılan Otogar-SSK tramvay hattına paralel olarak 19 Eylül Pazartesi gününden itibaren hizmete başlayacak T-100 numaralı otobüsler, şehir içi ulaşımda tramvayın yükünü
azaltmaya çalışacak.
Eğitim yılının başlamasına yakın şehrin nüfusundaki artışa paralel olarak T100 hattının kullanımında da artış olduğunu ifade eden Büyükşehir Belediyesi
Genel Sekreter Yardımcısı Suat Ader, vatandaşların T-100 hattını kullanarak gidecekleri yere tramvay ile aynı güzergâhta daha konforlu bir şekilde ulaşabileceklerini belirtti. Ader “T-100 hattımız tramvayla paralel olarak aynı güzergâhı
kullanarak Otogar-SSK arasında hizmet vermeye başlayacak. Özellikle pik saatlerde vatandaşlarımız T-100 otobüslerini kullanarak Otogar-SSK güzergâhında
gidecekleri yere daha rahat ulaşabilecekler” dedi.
Öğrencilerden gelen talep üzerine geçtiğimiz dönemden farklı olarak T-100
otobüslerinin Bağlar Caddesi’ne de gireceğini ifade eden Ader, öğrencilerin Otogar’a ulaşmaları için tramvay dışında bir seçenek daha yaratmak istediklerini belirtti.
Otogar, Borsa Caddesi,Cumhuriyet Bulvarı, M. Kemal Atatürk Caddesi, İstasyon Caddesi, İsmet İnönü-1 Caddesi, Bağlar Caddesi, ve SSK güzergâhını takip
edecek olan T-100 numaralı otobüsler, tramvaya paralel olan yerlerde tramvay
acil durum otobüs duraklarını diğer yerlerde ise mevcut otobüs duraklarını kulla-
10
nacak.
19 Eylül tarihi itibari ile hafta içi sabah 06.30 akşam 20.00 saatleri arasında
yapılacak seferler, karşılıklı olarak 20 dakikada bir düzenlenecek. T-100 numaralı
otobüs hattında kullanılacak Esbiletler ve Eskartlar ile diğer otobüs hatları ve
tramvaylara da aktarma yapılabilecek.
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 11
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 12
GOODYEAR ÇALIŞANLARINDAN EĞİTİME KATKI
Goodyear Adapazarı, İzmit Fabrikaları ve
Genel Merkezi’nin ortaklaşa düzenlediği kütüphane ve etüt merkezi yenileme çalışmaları başarıyla tamamlandı. Sakarya’da yer alan Ekrem
Oba İlkokulu’nun atıl haldeki kütüphane ve etüt
merkezi’nin yenilenmesinin ardından, Goodyear
Adapazarı fabrikası yöneticileri ve Arifiye Belediye Başkanı İsmail Karakullukçu açılışı gerçekleştirdi.
Sakarya Ekrem Oba İlkokulu Anaokulu öğretmeni Nur Akyel’in Goodyear’a yaptığı başvuru üzerine, Adapazarı Fabrikası yetkilileri tarafından
kütüphane ve etüt merkezinde ön çalışma yapılarak
eksiklikler belirlendi. Goodyear‘ın tüm lokasyonlarında yapılan yardım duyurusuna çalışanlar büyük ilgi
gösterdiler. Arifiye Belediyesi de organizasyona katkı
sağlayarak, kütüphane ve etüt merkezinin yenileme
çalışmalarına destekte bulundu.
Toplamda 3 hafta süren bu aktiviteye katılan Goodyear personeli, birlikte çalışmanın sinerjisiyle keyifli vakit geçirdi.
7 Ağustos Pazar günü yapılan açılışa Arifiye Belediye Başkanı İsmail Karakullukçu, Goodyear Adapazarı Fabrikası Direktörleri Rick Hindi ve Ferhat
Özmerzi, İdari İşler Müdürü Hüseyin Düzgeç, Ekrem
Oba İlkokulu Müdürü Aydın Kara ve Goodyear çalışanları katılım gösterdi.
Yenileme çalışmasını yerinde görerek incelemelerde bulunan Arifiye Belediye Başkanı İsmail Karakullukçu; “Eğitim ve öğretim alanında, ilçemizde
bulunan sanayi kuruluşlarının yanımızda olup bu tür
güzel işler yapması bizlere güç veriyor. Bu nedenle
Goodyear fabrikasının yöneticilerine ve organizasyona katılan çalışanlarına teşekkür ediyorum” dedi.
Goodyear Adapazarı Fabrikası Direktörlerinden
Rick Hindi ise; “Öncelikle şirketim adına bu konuyla
ilgili olarak bize başvurduğunuz için teşekkür ederim.
Goodyear’ın en önemli hedeflerinden biri de çevresindeki topluluklarla işbirliği yapmaktır. Çalışanlarımızla birlikte bu işin içinde olup, özellikle kendimiz
bu okuldaki yenileme projesinde yer almak istedik ve
bunu hayata geçirdik. Bu çalışmalarımızda bizlere
yardımcı olan Arifiye Belediyesi’ne de teşekkür ederim” diye konuştu.
Açılışın ardından okulun masa tenisi takımı öğrencileri ve Goodyear’ın fabrika yöneticileri arasında
düzenlenen turnuva keyifli anlara sahne oldu.
GOODYEAR’IN VOLVO İÇİN GELİŞTİRDİĞİ LASTİK DÜNYA REKORU KIRDI
Goodyear’ın Volvo için özel olarak geliştirdiği “The Iron Knight”
kamyon lastikleri, Volvo’ya iki kez dünya hız rekoru kırdırdı. Bu iki rekor,
Goodyear kamyon lastiklerini dünyanın en hızlı kamyon lastikleri yaptı.
Goodyer “The Iron Knight” lastikleri, 4.5 ton ağırlığında 2,400 beygir gücündeki Volvo kamyon ile başlangıç noktasından 1.000 metre mesafeyi 21.29
saniyede 169.09 km/saat (105 mph) ortalama hız ile aldı. Aynı lastik yine başlangıç noktasından 13.71 saniyede 131.29 km/saatte (81.6 mph) 500 metre mesafe rekoru kırdı. The Iron Knight'ın bu rekor esnasında 276 km/saat (171.5
mph) azami hıza erişti.
Goodyear kamyon lastikleri ile kazanılan yeni dünya hız rekorları, Goodyear'ın taşımacılık endüstrisindeki teknoloji öncülüğünün de bir göstergesi niteliği taşıyor. Goodyear Avrupa, Orta Doğu ve Afrika Bölgesi Ticari Lastik
Teknolojileri Direktörü Laurent Colantonio, lastiklerin 4.5 tonluk kamyonun
yaklaşık 280 km/saat hızla yolda sağladığı kusursuz performans sağlamasının
gerçekten zorlayıcı olduğunu belirtti. Colantonio; “Lastikleri dünya hız rekorları kırmak üzere geliştirebilmek, istisnai lastikler üretmede ileri teknolojiden
ve inovasyondan yararlanabilme yeteneğimizi kanıtlıyor. Bu durum, The Iron
Knight lastiklerinin yanı sıra, müşterilerimize en üst seviyede performans
sunan standart kamyon lastiklerimiz için de geçerli” dedi.
315/70R22.5 Goodyear The Iron Knight lastikleri, Federation Internationale de l’Automobile (FIA) Avrupa Kamyon Yarışı Şampiyona'sında da tüm
kamyonlarda kullanılan Goodyear Kamyon Yarış lastiklerini baz alarak geliştirildiler. Özel olarak geliştirilmiş sırt bileşenleri ve sırt desenleri ile standart
Goodyear kamyon lastik karkas teknolojisine göre üretilen ve dünya rekoru
kıran lastiklerin yanağında ise özel Goodyear The Iron Knight logosu mevcuttur.
Yayın aşamasında rekorlar, uluslararası motor sporları birliği FIA tarafın-
12
dan inceleniyor. Kırılan bu rekor ise İsveç'in halka kapalı pistlerinde gerçekleştirildi. “The Iron Knight” sürücüsü Boije Ovebrink, araba ve kamyon yarışlarında 30 yılı aşkın deneyime sahip ve daha önce beş kez hız rekoruna
sahip..
Volvo Trucks ve Goodyear işbirlikleri ile dünya hız rekoru konusunda
köklü ve güçlü bir ortaklık geçmişine sahiptir.
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 13
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 14
100 KÖRÜKLÜ
OTOBÜSÜN
İLK PARTİSİ GELDİ
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin satın aldığı
körüklü otobüslerin 15 adetlik ilk partisi hizmete
başladı. ESHOT, birer ay arayla 85 körüklü daha
getirecek.
İzmir’deki kent içi toplu ulaşımın en önemli aktörlerinden ESHOT, filosuna katılacak yeni otobüslerin 15 adetlik ilk partisini kente getirdi. İzmir
Büyükşehir Belediyesi’nin imzaladığı 100 körüklü
otobüs sözleşmesi uyarınca, kalan araçlardan 15’inin
Eylül ayında okullar açılmadan hizmete gireceği, diğer
70 otobüsten 30’unun Ekim, 40’ının ise Kasım ayında
teslim alınacağı bildirildi.
Modern, konforlu ve güvenli
Özellikle raylı sistem konusunda kent içi ulaşıma
soluk aldıracak önemli projelere imza atan İzmir Bü-
yükşehir Belediyesi, bir yandan da otobüs filosunu
güçlendirme ve gençleştirme çalışmalarını sürdürüyor.
ESHOT Genel Müdürlüğü'nün kente getirdiği yeni körüklü otobüsler, bu anlamda güzel bir örnek.. İzmir için
özel olarak üretilen otobüsler, alçak tabanı, engelli binişine uygun rampası, yana yatma kabiliyeti, Euro 6
motoru, kliması ve çevreci motoruyla kentlilerin alıştığı tüm özellikleri bünyesinde barındırıyor.
Otobüslerde bulunan motor yangın ikaz ve sön-
dürme sistemi, olası motor yangınlarına otomatik olarak müdahale ediyor. Kapı açıkken otobüsün hareket
etmesini engelleyen sistem sayesinde de üzücü olayların önüne geçiliyor. Konforlu bir yolculuk için gereken tüm unsurları bünyesinde barındıran İzmir’in yeni
otobüsleri, sahip olduğu geri vites kamerasıyla sürüş
güvenliği açısından gelişmiş imkanlar sunarken, yolcu
bilgilendirmesi yapılabilmesi için 2 adet LCD monitör
ve yolcu sayma sistemini de bulunduruyor.
BUCA’YA SÜRÜCÜSÜZ METRO GELİYOR
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Buca ilçesinin ulaşım sorununu kökten çözecek metro projesi için
kolları sıvadı. Fizibilite çalışmaları son aşamaya gelen Üçyol-Buca Metro hattı 11 istasyondan oluşacak. Mevcut hatlardan bağımsız olarak yapılacak Buca Metrosu, teknolojinin en son sistemleri
ile donatılacak ve tren setleri “sürücüsüz” olarak hizmet verecek.
Tramvay, banliyö ve metro projeleriyle raylı sistem yatırımlarını üç koldan sürdüren İzmir Büyükşehir
Belediyesi, metroyu Buca'ya en kısa sürede ulaştırmak için de yoğun bir çalışma yürütüyor. “Ulaşım Ana
Planı” kapsamında bulunan “Üçyol İstasyonu-Buca Tınaztepe Kampusu-Buca Koop. metro hattı” için
geçtiğimiz yıl uygulama projesine başlayan Büyükşehir, bu çalışmada önemli aşama kaydetti. Yolcular
için Üçyol İstasyonu bilet holü katından bağlantılı olacak yeni hat, mevcut hatlardan bağımsız çalışacak.
Bu sayede teknolojinin en son sistemleri Buca Metrosu'nda kullanılabilecek. Bu hat üzerindeki tren setlerinin sürücüsüz olarak hizmet vermesi planlanıyor.
12,5 km -11 istasyon
Bölgedeki sosyal hayatı etkilememesi için derin tünel olarak yapılması düşünülen 12.5 km'lik hat
üzerinde 11 istasyon yer alacak. Şirinyer İZBAN İstasyonu ile bağlantılı projelendirilecek Buca Metrosu,
Üçyol İstasyonu ile başlayacak. Bu istasyonu takiben Zafertepe, Bozyaka, General Asım Gündüz, Şirinyer, Buca Belediyesi, Kasaplar Meydanı, Hasanağa Bahçesi,
Kredi Yurtlar Kurumu, Buca Koop. istasyonları sıralanacak ve Çamlıkule İstasyonu ile hat son bulacak.
Fizibilite çalışmalarının tamamlanmasının ardından, Ulaştırma Bakanlığı Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü'ne proje onayı için başvuruda bulunulacak. Başvuru
ve onay süreçlerinden sonra 2017 yılı ortalarında projenin yapım ihalesine çıkılması planlanıyor.
İZMİR’İN İLK TRAMVAYI GELDİ
Büyükşehir Belediyesi’nin 390 milyon liralık yatırımla kente kazandıracağı tramvay projesinde kullanılacak ilk vagon İzmir’e geldi. Kültürpark’taki geçici yerine yerleştirilen tramvay vagonu, 26 Ağustos’ta
açılacak Enternasyonal Fuarı’nda sergilenecek.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin çevreci toplu taşıma yatırımları arasında
önemli bir yer tutan Konak ve Karşıyaka tramvaylarında ray döşeme çalışmaları hızla devam ederken, 85. İzmir Enternasyonal Fuarı’nda sergilenmek
üzere kente getirilen ilk tramvay vagonu da İzmirlilerle tanışmaya hazırlanıyor.
Adapazarı’ndaki fabrikadan İzmir’e getirilerek Kültürpark’taki “geçici”
yerine yerleştirilen vagon, 26 Ağustos-4 Eylül tarihleri arasında Fuar ziyaretçilerinin beğenisine sunuldu. Güney Kore’de özenle tamamlanan iç ve dış tasarımında mavi ve turkuaz tonlarıyla deniz kenti vurgusu yapılırken aynı
zamanda İzmir’in güneşli havası ile canlı ve neşeli yapısı da öne çıkarıldı.
İzmir’in yeni tramvayında seyahat eden yolcuların güvenli seyahati için tutamaklar kolayca erişilebilecek yerlere yerleştirildi. Tekerlekli sandalye ya
da bebek arabası kullanan yurttaşların özel ihtiyaçlarına cevap vermek amacıyla vagonlar içinde özel alanlar ayrıldı. Yapım çalışmaları devam eden tramvaylarda tren kontrol ve izleme ünitesi, yolcu bilgilendirme sistemi, LCD
ekranlar, aktif güzergah haritası, kamera, görüntü ve ses kaydedicisi de bulunuyor.
Modern Ve Konforlu
İzmir’in tramvay araçları 32 metre uzunluğunda ve 285 yolcu taşıma
14
kapasitesine sahip olacak. Yapılan fizibilite çalışmalarına göre Konak hattında
günlük 95 bin kişi, Karşıyaka hattında ise 87 bin kişi taşınacak.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin metro sistemini tamamlayıcı nitelikte
hayata geçireceği 12.8 kilometre uzunluğunda ve 20 duraklı Konak Tramvayı
ile 8.8 kilometre uzunluğunda ve 14 duraklı Karşıyaka tramvay hattında toplam 38 araç çalışacak. Proje 390 milyon liraya mal olacak.
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:22 Page 15
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:23 Page 16
“
Mayıs 2013'te temelleri atılan İstanbul Boğazı'nın üçüncü köprüsü Yavuz Sultan Selim Köprüsü resmi törenle açıldı. Dünyanın en geniş köprüsü olan Yavuz
Sultan Selim Köprüsü açıldı. İstanbul’un üçüncü köprüsü 3 milyar dolara mal
oldu. Köprünün hizmete girmesiyle ağır vasıtaların geçişi artık Fatih Sultan
Mehmet Köprüsü yerine Yavuz Sultan Selim Köprüsü üzerinden gerçekleşecek.
YAVUZ SULTAN SELİM KÖPRÜSÜ
Y
AÇILDI
avuz Sultan Selim Köprüsü ile
Otoyol ve Bağlantı Yolları Açılış Töreni'nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konukları selamlayarak,
açılışı yapılan köprünün ve otoyolun İstanbul'a, ülkeye, millete, Avrupa ve Asya kıtalarına, tüm insanlığa hayırlı olmasını diledi.
Köprünün projesinin hazırlanmasından inşasına kadar tüm aşamalarında emeği geçen
bakanları, bürokratları, yüklenici firmaları,
mühendisleri ve işçileri tebrik eden Erdoğan, bu süreçte 3 başbakan ve bir de 11.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile çalıştıklarını, temeli Gül ile birlikte attıklarını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisinin o
zaman Başbakan, Ulaştırma Denizcilik ve
Haberleşme Bakanı'nın da Başbakan Binali
Yıldırım olduğunu anımsatarak, büyük bir
coşkuyla temel atıldığını anlattı. Dalga geçenler, istihza edenler ve "Yaptırmayacağız"
diyenlerin olduğunu dile getiren Erdoğan,
buralara gelip gösteriler yapıldığını, ancak
kendilerinin "Bu yoldan dönmek yok, yapacağız." dediklerini kaydetti.
Uzunluğu 2 Bin 164 Metre
Toplam uzunluğu 2 bin 164 metre olan
köprü, 'üzerinde raylı sistem bulunan dünyanın en uzun asma köprüsü' olarak nitelen-
16
diriliyor.
Açılışta konuşan Başbakan Binali Yıldırım, "Bugün 26 Ağustos, Gazi Mustafa
Kemal'in büyük taarruza başladığı günün
yıldönümü. Bugün günlerden Türk'ün gücünün tüm dünyaya gösterildiği gündür.
Bugün aynı zamanda Fırat Kaplanı'nın başarısının günüdür" dedi.
Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u fethine atıfta bulunan Yıldırım, "Bu köprüyü
yapmaya karar verirken Cumhurbaşkanımızla üzerinde çok düşündük. En az üç ay
güzergahları inceledik. Fatih'in torunlarına
da bu yakışır" dedi.
Erdoğan: Muasır Medeniyetler Seviyesine Çıkmak Lafta Olmaz
Açılışta daha sonra Cumhurbaşkanı
Recep Tayyip Erdoğan konuştu. Erdoğan
konuşmasında Avrasya tünel, Çanakkale
Köprüsü ve Kanal İstanbul projelerini de hatırlattı ve "Muasır medeniyetler seviyesine
çıkmak öyle lafta olmaz" diye konuştu.
Erdoğan, "Bizimle dalga geçenler oldu.
'Yaptırmayacağız' diyenler oldu. Buralara
gelip gösteri yapanlar oldu. Ama biz dedik
ki bu yoldan dönmek yok, yapacağız. Allah'a hamd olsun, yaptık. 20 Aralık'ta da inşallah Avrasya tünelinin açılışını yapacağız.
Muasır medeniyetler seviyesine çıkmak
öyle lafta olmaz" dedi.
Dalga geçenler, istihza edenler ve "Yaptırmayacağız" diyenlerin olduğunu dile getiren Erdoğan, buralara gelip gösteriler
yapıldığını, ancak kendilerinin "Bu yoldan
dönmek yok, yapacağız." dediklerini kaydetti.
Köprünün açılışı için düzenlenen resmi
törene ayrıca Bahreyn Kralı Hamed bin İsa
Al Halife, Bosna Hersek Başkanlık Konseyi
Başkanı Bakir İzzetbegoviç, Makedonya
Cumhurbaşkanı Gjorge Ivanov, KKTC
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov, Pakistan
Pencap Eyaleti Başbakanı Şahbaz Şerif, Sırbistan Başbakan Yardımcısı Rasim Ljajic,
Gürcistan Başbakan Birinci Yardımcısı Dimitri Kumsisihvili'nin yanısıra çok sayıda
ülkenin ulaştırma ve ekonomi bakanları katıldı.
Arslan: Bizim Bu Projelerimiz Üniversitelerde Okutuluyor
Arslan, Yavuz Sultan Selim Köprüsü ile
otoyol ve bağlantı yollarının açılış töreninde, Anadolu coğrafyasını iyi bilmek,
coğrafya üzerindeki köprü konumunu otoyollarla, demiryollarıyla, yüksek hızlı tren-
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:23 Page 17
lerle, köprülerle ve tünellerle pekiştirmek
gerektiğini, 100 bin kişilik ulaştırma ailesi
olarak da yapmaya çalıştıkları şeyin bu olduğunu ifade etti. Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü üzerindeki demiryolu ile birlikte
yaparken amaçlarının Avrupa'yı Asya'ya
bağlamak ve Bakü-Tiflis-Kars ile birlikte bu
köprünün üzerinden trenleri geçirmek, Avrupa'ya götürmek olduğunu vurgulayan Arslan, şöyle devam etti:
"Biz bu görevleri yerine getirip, ülkemizin hizmetlerini tek tek yaparken, erişilebilir, ulaşılabilir bir Türkiye oluştururken,
elbette riyasetinize, desteklerinize ve yol
açıcılığınıza ihtiyacımız vardı. Türkiye geçmişten beri bu coğrafyada projeler yapıyor.
Ancak bunları hayata geçirmek için bir lider
lazımdı. Ufkun ötesini gören, bunlara hamilik edecek bir lider lazımdı. Rabbime şükrediyoruz ki 14 yıldır sizin liderliğinizde,
Başbakanımızla, çalışma ekiplerimizle birlikte bu projelerde yol alacağız. Türkiye'yi
erişilebilir, ulaşılabilir ve coğrafyasının hakkını verir bir ülke yaparken, biz aile olarak
sizlerin hamiliğinize muhtacız."
Arslan, hiç bir kamu kaynağı kullanmadan bunun gibi bir çok projeyi daha hayata
geçireceklerini vurguladı. "Yap-işlet-devret
projeleri bugün Amerika'da, Harvard'da,
üniversitelerde doktora dersi olarak okutuluyorsa vatandaş bilsin ki bunlar sizin ileri
görüşünüz sayesinde" diyen Arslan, sözlerini şöyle tamamladı: "Bunlar, sizin ekip ruhuyla çalışmak adına milletinizin hizmetine
projeleri tek tek sokmanızın sayesinde. İşte
bundan sonra da yine dünyada gıpta ile izlenecek, 'Evet Recep Tayyip Erdoğan'ın
projesi' denilecek, 'Türkiye Cumhuriyeti'nin
projesidir' denilecek nice projeleri hizmete
sokacağız."
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:23 Page 18
“
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Bursa’nın yerli
üretimde öncü adımlar attığını belirterek, ilk yerli tramvay ve ilk
yerli metro aracı üretimlerinin ardından AKIA sayesinde artık metrobüs üretiminin de Bursa’da yapıldığını söyledi.
Otomotivin Başkenti Bursa’dan Dünyaya
EN BÜYÜK METROBÜS AKIA
B
ursa’da Otobüs üretimi yapan
AKIA, özel projeleri ile de dikkat
çekiyor. Bursa Büyükşehir Belediye
Başkanı Recep Altepe, Büyükşehir Belediyesi
bürokratlarıyla birlikte Bursa’daki ilk yerli metrobüs üretimini yapan AKIA firmasının Kestel
Kale Mahallesi’nde bulunan fabrikasında inceleme yaptı. Başkan Altepe, AKIA firması yetkililerinden ilk yerli metrobüslerin tekniği ve
üretim süreciyle ilgili bilgiler aldı.
Yerli Üretimde Metrobüsle Bir İlk Daha
Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe,
Bursa’nın yerli üretimde öncü adımlar attığını
belirterek şöyle konuştu: "Bursa, yerli üretimde
ilkleri başardı. Öncelikle raylı sistem araçlarından başlayarak, özellikle belediyeleri ilgilendiren konularda, Bursa’mız Büyükşehir
Belediyesi’nin de öncülüğünde, bu hamleleri
gerçekleştirdi. İlk yerli tramvay, ardından ilk
yerli metro aracı üretimi yapıldı. Şu anda yine
Avrupa’da üretilen ve hızlı tren başta olmak
üzere tüm araçların en önemli parçaları da Bur-
18
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:23 Page 19
sa’da üretiliyor. Başta uçak olmak üzere
arıtma cihazları, çamur yakma sistemleri,
otopark sistemleri de artık yerli üretilebiliyor. Bursa’da yeni yerli üretim kalemlerinden biri de metrobüs. Özellikle, büyüyen ve
gelişen şehirlerde raylı sistemin kurulamadığı güzergahlarda kullanılan metrobüsler,
artık Bursa’da üretilebiliyor”.
Başkan Altepe, bu üretimin İstanbul'un
da talebi olduğunu hatırlatarak, "Balkan ülkeleri başta olmak üzere dünya ülkelerine
otobüs üreten AKIA firması tarafından Bursa'da Mercedes motorlu kaliteli güzel bir
araç üretildi. Yaklaşık 300 kişiyi taşıyabilen,
toplu ulaşıma büyük katkı sağlayabilen konforlu araçlar, artık Bursa'da yapılabiliyor. İn-
şallah, yerli üretim metrobüsümüz, İstanbul
başta olmak üzere Türkiye'nin tüm şehirlerinde ve dünya ülkelerinin caddelerinde kullanılacak" diyerek projeye emek verenleri
tebrik etti.
En Yüksek Kapasiteli Metrobüs Aracını Ürettik
AKIA Genel Müdürü Remzi Baka da
metrobüs üretimiyle ilgili bilgiler vererek,
"Toplu taşımaya hizmet verebilmek ve toplu
taşımayı daha ileriye götürebilmek için, 290
kişilik, Türkiye ve dünyanın en yüksek kapasiteli metrobüs aracını ürettik. Projemizi
hızlı büyüyen şehirlerde demiryollarına alternatif olarak geliştirdik”. Hibrit ve elek-
trikli versiyonları üzerinde de çalıştıklarını
belirten Remzi BAKA, “Türkiye'ye faydalı
olmak için çalışıyoruz" dedi.
Yüksek Yolcu Kapasitesi Ve Çift Taraflı Kapıları Dikkat Çekiyor
AKIA adlı şirketin ürettiği yerli metrobüs, daha fazla yolcu taşıma kapasitesiyle
dikkati çekiyor. Hizmete alınması halinde,
duraklarda oluşan yoğunluğu azaltması öngörülen 290 kişi kapasiteli, 25 metre uzunluğunda ve üç kabinli yeni metrobüs,
yaklaşık 100 yolcu daha fazla taşıyabildiği
gibi, çift taraflı kapıları ile de her hatta
uygun olması, aracı ön plana çıkarıyor.
19
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:23 Page 20
ÖZULAŞ A.Ş.
GÖKSEL OVACIK
Yönetim Kurulu Başkanı
ÜCRETSİZ YOLCULUKLARIN
“
MALİYETİ
Kent içi toplu taşıma sektörü Dünyanın her yerinde çok hareketli
ve dinamik. Dolayısıyla kent hareketli olduğunda sorunlar da
bitmiyor ve sürekli yeni düzenlemeler ile değişiklikler yapmak
gerekiyor. Diğer bir yönden sürekli yapılması gereken bir kamu hizmeti
özelliğine sahip kent içi toplu taşıma faaliyeti, yerel yönetimler açısından en önemli kent yönetme unsuru.
20
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:23 Page 21
ÖZULAŞ A.Ş.
GÖKSEL OVACIK
Yönetim Kurulu Başkanı
B
yolcu taşıma destek miktarının artırıl32 Kuruşa Yolcu Taşımacılığı
ması ve hesaplama esaslarının yeniden
Malum olduğu üzere, uzun uğraşladüzenlenmesi gerekmektedir.
rımız üzerine Özel Halk Otobüslerine
devletimiz ücretsiz taşıma desteği ödeTaleplere Objektif Bakış Bekliyomeyi kararlaştırdı ve 2015 Nisan ayı
ruz
başından geçerli olmak üzere İstanbul
Sonuç olarak, sürdürülebilir ve üst
için otobüs başına 1.000,00 TL/Ay olaseviyede nitelikli bir kent içi toplu ularak belirlenen rakam üzerinden ödemeşım faaliyeti için “SÜRDÜRLEBİLİR
lere başlandı. Elbette ödemelerde
BİR GELİR”
çeşitli nedenön şarttır. Mevlerle gecikmeGerek 4736 sayılı Kanun ve cut sosyal ve
ler oldu ve
olmaya
da
Kanuna ek yapılan indirimli tarife
devam ediyor.
düzenlemeler, gerekse UKOME u y g u l a m a l a maalesef
Daha önce bikararları gereğince, rıyla
bunu sağlamak
rikmiş
11
bazı sosyal kesimleri ücretsiz mümkün olaaylık ödemeler
yapıldı,
taşıyoruz. mıyor. Ücretsiz
yolcu sayısı sükalan aylara
rekli artıyor,
ait ödemelerin
aktarma ve indirim ücretleri sürekli düde Kurban Bayramından önce aşamalı
şürülüyor ve bunun tabi neticesi olarak
olarak ödenmeye başlanacağını umu3 Yılda 10 Milyon Fazla Ücretsiz
şu anda ortalama yolculuk ücret 1.60
yoruz.
Yolcu
TL civarında. Bizler Özel Halk OtoOtobüs başına aylık 1.000,00 TL
ÖZULAŞ A.Ş. ortağı olan 453 Özel
büsü temsilcileri olarak bu konuda geolan destek 2016 yılında aylık taşınan
Halk Otobüsü olarak, BELBİM A.Ş.
rekli çalışmaları yaparak görüş ve
ortalama 3.093 yolculuğa bölündüverilerine göre, 2013 yılında toplam
önerilerimizi muhatabımız olan Kuğünde
yolculuk
başına
0,32
TL’ye
te6.437.080, 2014 yılında 10.757.977,
rumlarımıza ilettik. Gelirlerimiz sürekli
kabül etmektedir. Elbette bu rakam çok
2015 yılında 14.272.933 ve 2016’nın
düşüyor ve buna mukabil değişen ve
azdır. Yolculuk sayısının sürekli arttıilk 6 ayında 8.406.906 ücretsiz yolcu
gelişen şartlar maliyetlerimizi sürekli
ğını dikkate aldığımızda yolcu başına
taşımışız. 2016’nın ilk 6 aylık verisini
artırıyor. Bu gün için %100 alçak tagerçekleşen 0,32 TL her geçen gün
ortalama olarak 12 aya yaydığınızda
banlı 12 metre otobüsün fiyatı 500 bin
daha da düşecek belirli bir zaman sonra
yılsonuna kadar ücretsiz yolculuk rakaTL’yi aştı.
anlamsız hale gelecektir.
mının 16.813.812 olması öngörülmekBağlı olduğumuz İBB ve İETT’nin
Birim başına (Otobüs) yolcu sayısı
tedir.
sektörün geliştirilmesi, güçlendirilmesi
gerek İstanbul da ki bölgeler, gerekse
Bu rakamlar sadece ÖZULAŞ’a
ve sorunlarının çözümü için her türlü
iller arasında farklılık arz etmektedir.
bağlı 453 araca ait. İstanbul genelindesteği vermeye ve sorumluluk üstlenMesela İstanbul da kent merkezinde
deki 2100 civarındaki Özel Halk Otomeye hazırız. Tek talebimiz var. Katbölgelerde oran %25’lere varırken kenbüsünü (İOAŞ araçları hariç) baz
landığımız
maliyetlere
ve
tin kenar semtlerinde çok
aldığınızda,
üstlendiğimiz yatırım riskine göre talep
daha düşük oranda olelimde total raÖzel Halk Otobüslerine maktadır. Bizler ÖHO ettiğimiz gelire objektif bakılsın. Bu
kamlar yok ama
devletimiz ücretsiz temsilcileri olarak, destek kutsal kentin çok daha iyi ve nitelikli
bölgeler arasında
kısmi farklılıklar
taşıma desteği ödemeyi miktarı ve hesaplama kent içi toplu taşımaya ihtiyacı var.
olsa da ortalakararlaştırdı . şekli belirlenirken bölge- Bunu biliyor ve kabul ediyoruz. Ancak
mevcut gelir imkanlarıyla bunu yapasel farkların ortadan kalmada oranlar aybilmek ve sürdürebilmek mümkün
dırılması ve eşitliğin
nıdır. ÖZULAŞ
değil. Kamu yöneticilerimizden de bu
sağlanması için ısrarla elektronik kart
rakamlarını baz alarak 1 aracın 4 yılda
konuda gerekli çalışmayı yapmalarını
uygulaması olan yerlerde tıklama
106.583 yolcu taşıdığı hesabıyla 2100
bekliyor ve talep ediyoruz.
(yolcu başına) başına yapılmasını önerÖzel Halk Otobüsünün 4 yılda yaklaşık
Ben başta tüm milletimiz olmak
miştik. Elbette İstanbul ve Ankara gibi
224 milyon yolcu taşıdığını ve bunun
üzere, sektörümüze birlik ve beraberlik
nüfusun daha yoğun olduğu yerlerde
güzel ülkemiz nüfusunun yaklaşık 3
içinde, huzur ve güven içinde Kurban
otobüs başına ödenecek meblağ daha
katı olduğunu söyleyebiliriz. Başka bir
Bayramı geçirmeyi temenni ediyor,
yüksek belirlendi ama bu hem optiifadeyle, yaklaşık 2100 Özel Halk OtoBayramın barış ve kardeşliğe vesile olmum değil, hem de eşitliği sağlamıyor.
büsleri olarak 4 yılda ülkemizde nüfumasını yüce mevladan diliyor, saygılar
Bu itibarla mevcut uygulama sürdürüsunu 3 defa ücretsiz taşıdığımızı
sunuyorum.
lebilir olmadığı için, mutlaka ücretsiz
rahatlıkla söyleyebiliriz.
elediyeler kent için planladıkları sosyal, çevre, trafik
gibi politikalarını bu sektör
üzerinden hayata geçirmektedirler. Bu
nedenle gelişmiş ülkelerde toplu ulaşım
özel olarak korunmakta, desteklenmekte, teşvik edilmekte ve sürekli nitelik artırılmaktadır. Önemi nedeniyle
Kamu, yatırım ve işletme maliyetleri
açısından hiç bir fedakarlıktan kaçınmayarak özel teşebbüsü teşvik etmektedir.
Ülkemizdeki meri mevzuat gereğince, Özel Halk Otobüslerinin Belediye adına toplu taşımacılık hizmeti
veriyor olmaları sebebiyle, gerek 4736
sayılı Kanun ve Kanuna ek yapılan düzenlemeler, gerekse UKOME kararları
gereğince, bazı sosyal kesimleri ücretsiz taşıyoruz.
21
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:23 Page 22
ANADOLU ISUZU YENİ NOVO S’İ İZMİR’DE TANITTI
Ticari araç ve otobüs sektörünün öncülerinden
Anadolu Isuzu, servis ve okul taşımacılarına yönelik özel olarak tasarladığı Novo S’i İzmir’de tanıttı.
Isuzu Erdiloğlu Plaza’da gerçekleşen tanıtıma
Anadolu Isuzu Satış ve Pazarlama Direktörü Fatih
Tamay, Satış Direktörü Tunç Karabulut ve Erdiloğlu
Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Erdil’in yanısıra çok sayıda Isuzu müşterisi katıldı.
Yaklaşık 300 kişinin hazır bulunduğu tanıtıma,
İzmir Servis Taşımacıları Oda Başkanı Sn. Hasan
Basri Bostancı ve üyeleri, Ege Tur-Der Başkanı Sn. İsmail Cirit, İZTAD Başkanı Sn. Özer Bür ve üyeleri,
Kamil Koç Bölge Müdürü, Pamukkale Servisler Müdürü ve fikir önderleri de katılım gösterdi.
Euro 6 normlarında,kalitesi dünyaca kabul edilen
Isuzu commonrail turbo dizel intercooler motora sahip
olan Novo S, hafifletilen ağırlığı sayesinde optimum
yakıt sarfiyatı sağlıyor. Düşük yakıt sarfiyatının yanı-
sıra düşük işletim maliyetine sahip olan Novo S; yüksek güvenlik standartları ile sektörden tam not almayı
bekliyor.
7.5 metrelik uzunluğu ile üstün manevra kabiliyetine sahip olan Novo S, 190 beygir gücündeki motoru ile oldukça atik. Rekabetçi fiyat seviyesi ile
sektöre ekonomik çözüm olan Novo S, Isuzu yetkili
otobüs satış bayilerinde servis ve okul sektörünün hizmetine sunuluyor.
OTONOM SÜRÜŞTE SÜRÜCÜ FAKTÖRÜ
Scania, otonom araç çalışmalarına insan ve araç arasındaki etkileşimi artıracak yeni
bir uluslararası araştırmayla devam ediyor.
Scania, 2020 yılında sonuçlanması planlanan otonom sürüş sistemi ile ilgili yeni projeler için
AR-GE çalışmalarına devam ediyor. Scania, lider bir rol üstlenerek Avrupa Birliği tarafından desteklenen, 30 partneri ve 11 ülkeyi kapsayan bu projede otonom sürüşte araç ile sürücü arasındaki
etkileşimi geliştirmeyi hedefliyor.
Otonom sürüş sistemi teknolojileri, sürücülerin gözbebeklerini okuyabilecek ve vücut sıcaklığındaki değişimleri algılayabilecek. Sürücülerde yorgunluk, hastalık veya sürüş kalitesini etkileyen kızgınlık gibi güçlü duyguların etkisi tespit edilip sistem tarafından sürücüye müdahale
edilebilecek.
Scania, mükemmel bir otonom sürüş sistemi için en önemli bir faktörün sürücüler olduğunu
düşünüyor. Bu yeni teknolojilerle birlikte sürücü ve kamyon arasında güvenli ve verimli bir ilişki
kurmayı istiyor. Geliştirilecek sistemler sayesinde sürücülerin, araçlarına güvenmesi ve ihtiyaç
duydukları zamanda sistem tarafından gerekli desteğin verilmesi hedefleniyor.
Scania, şimdiye kadar yaptığı araştırmalara ek olarak ADAS&ME projesi ile otonom araçlar
ve sürdürülebilir taşımacılık araştırmalarında öncü konumunu koruyor. Projenin tanıtımı, 2020’de
İspanya’daki Idiada test pistinde yapılacak.
MİCHELİN TÜRKİYE’YE YENİ PAZARLAMA DİREKTÖRÜ
2010 yılından bu yana Michelin Türkiye’de çalışan Ayşem Suner, Michelin Türkiye Binek ve Hafif Ticari Lastiklerden Sorumlu Pazarlama Direktörü pozisyonuna atandı.
6 yıldır Michelin Türkiye bünyesinde çeşitli pozisyonlarda çalışan Ayşem
Suner, 2016 yılı Haziran ayı itibariyle Michelin Türkiye Binek ve Hafif Ticari
Lastiklerden Sorumlu Pazarlama Direktörü olarak atandı.
Daha önce Renault Mais bünyesinde Ürün Müdürü olarak 4 yıl boyunca
görev alan Suner, Michelin Türkiye’deki kariyerine 2010 yılında Satış Destek
Departmanı Sorumlusu olarak başladı. 2014 yılında Ticari Operasyon Yöneticisi
olarak atanan Suner, bu pozisyonda geçirdiği iki yıl boyunca müşteri hizmetleri,
satış ve satış sonrası destek operasyonlarını yönetti. 2016 yılı Haziran ayı itibariyle Michelin Türkiye’de Pazarlama Direktörü olarak yeni görevine başlayan
Ayşem Suner, Michelin Türkiye’de tüm binek ve hafif ticari lastikler grubundan
sorumlu olacak.
Saint Joseph Fransız Lisesi’nden mezun olduktan sonra Fransa’da Nice Unıversity’de işletme eğitimi alan Ayşem Suner, eğitimini 2003 yılında Türkiye’ye
dönerek Galatasaray Üniversitesi’nde sürdürdü.. Ayşem Suner, iyi derece İngilizce
ve Fransızca biliyor.
22
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:24 Page 23
KAZANÇLAR DÜŞTÜ ESNAF 2. EL ARAÇLARA YÖNELDİ
YARI FİYATA DEĞİŞİM İMKANI ESNAFIN YENİ ÇÖZÜMÜ
“
İstanbul’da ki hak edişlerin düşmesi ile beraber esnaf araç değişimlerinde
ikinci ele yöneldi. Son 3 ay içerisinde kazançlarda ki kayıplar zorunlu değişimlerde tercihi daha uygun yöntemlere yöneltti. İkinci ele rağbet bayilerde alçak tabanlı eski araçları tüketme noktasına getirdi.
2
016 yılı ile beraber halk otobüs piyasasında esen değişim rüzgarı
aylık hak edişlere takıldı. Haziran,
Temmuz ve Ağustos döneminde yaşanan
olaylar ve kazanç kayıpları araç değişimlerini durdurma noktasına getirdi. Okulların
kapanması, Ramazan, darbe teşebbüsü ve
ücretsiz kart kullanımlarının artması ile yapılan ücretsiz günler halk otobüs esnafına
zor günler yaşattı. Değişim için en umutla
beklenen yaz ayları yaşanan bu sıkıntılar
yüzünden yılın en kötü dönemini yaşattı.
2. El Esnafa Cansuyu Oldu
Araç eskiliği ve yaş durumundan değişim zorunluluğu yaşayan halk otobüs esnafı
yüksek döviz kurları ve faizler yüzünden
sıfır araca temkinli yaklaşıyor. İstikrarsız
hak edişler ve kazanç düşüklükleri sıfır araç
kredilerini ödeme imkanı bırakmaz noktaya
taşıdı. Eski araçların 2. El değerlerinin
düşük olmasının da etkisi ile değişimde ön-
celikli tercih ikinci ele kaydı.
Özellikle İstanbul’da ki halk otobüs bayilerinde alçak tabanlı ikinci el araçlar tükenme noktasına ulaştı. İETT’nin araç
değişim yaşını 0-3’ten 0-5’e çekmesi ile
esnaf daha uygun fiyatla alçak tabana geçiş
imkanı sağladı. Ayrıca ikinci el alımı yapılan araçlara da rüsum desteği sağlanması
olumlu etki yarattı.
Şuanda 2013 model otobüsler 275-295
Bin TL, 2014 model otobüsler 290-320 Bin
TL, 2015 model otobüsler 325-350 Bin TL
olarak satılıyor.
Ayrıca aracın %80’ine kredi imkanı ve
60 ay vade ile alım yapmak mümkün durumda.
Tanınan Otobüsler
İkinci el alımı yapılan araçların en
büyük artısı da yine İstanbul aracı olması.
Yeni araç sahibi önceki sahibine ulaşması
ve araç hakkında bilgi alması da kolay. Yine
özellikle garantisi devam eden araçlar olmasından ötürü yetkili servislerde araç kayıtlarına ulaşmak da mümkün. Bu sayede
aracın yaşadığı arızalar, parça değişimleri
gibi bilgilere esnaf daha kolay ulaşabiliyor.
Özellikle 2014 ve 2015 model araçların
ise halen garantisinin devam etmesi de ayrı
bir avantaj. Talep edilmesi halinde alınacak
araçların yine yetkili servislerde bakımlarının yapılması arızalarının bilinerek alınması
da esnafa güvence sağlıyor.
Hakedişler Düzelmeden Değişim Zor
Sıfır araç fiyatlarının döviz artışları ve
EURO6 geçişi ile yükselmesi ve faizlerin
yüksek olması en büyük engel. Bununla beraber hak edişlerde ki büyük kayıplar, ücretsiz taşımalar ve sektördeki belirsizlikler
ile ceza skalasının yüksekliği de halk otobüs esnafının sıfır araca yönelimini engelliyor.
23
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:24 Page 24
“
Türkiy e’d e
2016’nın
7
ilk
ayında toplam 3044
otobüs satıldı. 980
adetlik satışla yüzde
32 pay elde eden
TEMSA, pazardaki
liderliğini sürdürüyor.
Müşteri Memnuniyeti Ve Kalite
TEMSA’YI LİDERLİĞE TAŞIYOR
2
016 yılına, ürün gamına dahil ettiği
yeni otobüslerle adım atan
TEMSA, pazardaki lider konumunu devam ettiriyor. 2016’nın zorlu bir yıl
olduğuna dikkat çeken TEMSA Genel Müdürü Dinçer Çelik, 2016 yılının ilk 7 ayında
2015’e göre otobüs pazarında yaşanan küçülmenin yüzde 31 olduğunu belirterek, “7
aylık dönemde toplam satılan otobüs sayısı
3 bin 44 adet. TEMSA bu dönemde 980
adetlik satışla yüzde 32’lik bir pay elde etti.
TEMSA’nın otobüs pazarındaki liderlik konumu da sürüyor” dedi.
203 Safir, 85 Maraton satışı
Seyahat otobüs pazarında temmuz sonu
itibariyle 801 aracın satıldığını vurgulayan
Dinçer Çelik, “Geçen yılın aynı dönemine
göre seyahat otobüsü pazarında daralma
yüzde 18 civarında oldu. Bu pazarda
TEMSA, RD segmentinde 203 adetlik Safir
satışıyla yüzde 45; tüm şehirlerarasında ise
85 adetlik Maraton satışıyla birlikte yüzde
36 pazar payı elde etti” dedi.
tışı
491 Prestij SX, 89 adet Prestij City sa-
Dinçer Çelik, geçen yıla göre en büyük
daralmanın yaşandığı segmentin midibüs olduğuna dikkat çekti: “Geçen yılın aynı dö-
24
nemine göre yüzde 41 daralan midibüs pazarında, Temmuz 2016 sonu itibarı ile toplam 1655 adetlik satış gerçekleşti. Temmuz
sonu itibariyle midibüs pazarında, 491 adet
Prestij SX satışı gerçekleştirdik. Midibüs
pazarının yüzde 65'ini Prestij'in de bulunduğu 27 - 29 kişilik segment oluşturuyor.
Prestij kendi segmentinde yüzde 46 mertebesinde, tüm midibüs segmentinde ise, 89
adet Prestij City aracı ile birlikte yüzde 35
pazar payı elde etti.”
23 adet Tourmalin ve 87 adet şehiriçi
otobüs
Servis ve kısa mesafede kullanılmak
üzere ürettiği Tourmalin aracıyla TEMSA’nın yüzde 43 seviyelerine ulaştığını belirten Çelik, “Burada da Temmuz sonu
itibariyle gerçekleşen araç satışı 54. TEMSA’nın bu pazarda aldığı pay ise 23 adetlik
Tourmalin satışı ile yüzde 43. Buna ilave
olarak da TEMSA 87 adet şehiriçi otobüs
satışı gerçekleştirmiştir” dedi.
İhracatta yüzde 158 artış
İhracat seviyesini arttırdıklarına dikkat
çeken Dinçer Çelik sözlerini şöyle sürdürdü: “66 ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Bunların içinde 5 binli adetlere
ilerlediğimiz Fransa ve 1000’li adetlere
doğru ilerlediğimiz ABD var. 2015 yılı ilk
6 aylık ihracatımız 24,3 MUSD iken, 2016
yılı ilk 6 aylık ihracatımız yüzde 158 artışla
62,6 MUSD'ye ulaştı.”
Başarının arkasındaki sır TEMSA
ekip ruhu
TEMSA’nın başarısının sırrını çok çalışmak ve çok iyi bir ekibe sahip olmak olarak açıklayan Dinçer Çelik, “Zaman zaman
sizlere sahayı iyi dinlediğimize ve sahadan
gelen talepleri hızla hayata geçirdiğimize
yönelik açıklamalarda bulundum. Evet,
TEMSA’nın pazarda geldiği konum da bunu
açıkça gösteriyor. Yalnız şu da bir gerçek sahayı iyi dinlemeniz için de, size ulaşın talepleri hayata geçirmeniz için de iyi bir
ekibe sahip olmanız şart. TEMSA 1500’ü
aşkın işçisi, 170’i aşkın mühendisi ile 30’a
yakın satış ekibi ve Türkiye genelinde yayılmayı başarmış 10 bayi ve 81 servis noktası ile çok iyi bir ekibe sahip. Anlattığım
bütün bu rakamlar, üretimden, satışa ve satış
sonrasına tüm ekibin katkısıyla hayata geçmiş durumda. TEMSA olarak başarılarımızı
daha da büyütmeye ülkemize katma değer
sağlamaya devam edeceğiz” diye konuştu.
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:24 Page 25
TEMSA, SMART MOBİLİTY VİZYONU İLE
G E L E C E Ğ İ TAS A R L I YOR
“
TEMSA’nın geleceğe yönelik vizyonunu ve bu vizyon doğrultusunda oluşturduğu teknoloji programlarını TEMSA Genel Müdürü Dinçer Çelik anlattı.
T
EMSA Genel Müdürü Dinçer Çelik, 19 Ağustos Cuma günü Sabancı Holding’de düzenlenen basın toplantısında Smart Mobility programı ile TEMSA’nın geleceğe yönelik vizyonunu ve bu
vizyon doğrultusunda oluşturduğu teknoloji programlarını aktardı.
Ulaşımda dijital dönüşüm
Ulaşımda dijitalleşme döneminin başladığını belirten Dinçer Çelik,
“TEMSA hayata geçirdiği ‘Smart Mobility’ vizyonu ile geliştirdiği teknoloji programlarıyla; emisyon salınımı ‘0’ olan elektrikli araçlar, yakıt tüketimini ve emisyon salınımı yüzde 10 oranında azaltan akıllı araçlar, trafik
sıkışıklığını yüzde 20, trafik kazalarını yüzde 25 oranında azaltan akıllı trafik uygulamaları ve çevreye dost akıllı fabrikalar ile Akıllı Ulaşım Sistemleri (AUS)’nin günümüz ve gelecek ihtiyaçlarına yönelik çözümler
geliştiriyor” dedi.
Çelik “TEMSA Smart Mobility vizyonu ile geliştirdiği teknoloji programlarını Akıllı Araçlar, Elektrikli Araçlar ve SMART 2020 olarak belirledi” diye konuştu.
Akıllı şehirlere akıllı araçlar
Dinçer Çelik “TEMSA Akıllı Araçlar” programı hakkında şunları kay-
detti: “Yolcudan şoföre, şoförden araca, araçtan araca, araçtan filoya, filodan şehre kadar uzanan ihtiyaçlar zincirinde tüm süreçlere yenilikçi çözümler üretmekte ve tamamen TEMSA yetkinliği ile geliştirilmiş yazılım ve
donanımlardan oluşmaktadır. Akıllı Araç programının ilk ürünü olan Avenue iBUS ihtiyacı hızlı bir şekilde öngörerek hayata geçirilmiştir ve Türkiye’nin ilk akıllı otobüsü unvanını almıştır. Akıllı Araç programının
araştırma konu başlıkları; eco drive, araç veri işleme, yolcu güvenlik ve
yolcu ve şoför konforu başlıkları olarak belirlenmiştir.”
Çevreci elektrikli araçlar
Toplu taşıma araçlarının sürekli trafikte ve şehir içinde çalışan araçlar
olduğu için egzoz emisyonları, şehir içinde üretilen emisyonların yüzde
34’ünü olduğuna dikkat çeken Çelik, “TEMSA elektrikli araçlar programı
ile hayata geçen Avenue EV ve MD9 ElectriCITY araçları bu önemli soruna
yenilikçi çözümler üretmiştir. Elektrikli Araçlar programının araştırma konu
başlıkları; pil yönetim sistemleri, pil modülleri, şarj sistemleri, elektrik tahrikli sistemler ve araç yazılımları olarak belirlenmiştir” dedi.
Smart 2020 ile Akıllı Fabrikalar
Akıllı ürünlerin akıllı fabrikalarda üretilmesini sağlamak amacıyla
Smart 2020 programını başlattıklarını ifade eden Dinçer Çelik,
“Smart 2020 programının araştırma konu başlıkları; büyük veri,
3D yazıcılar, robotla montaj, akıllı depolama sistemleri, görsel
fabrika, akıllı stok ve akıllı cihazlar” diye konuştu.
Temsa vizyonu şekillendi
Genel Müdür Dinçer Çelik, TEMSA’nın liderliğini sürdürdüğü otobüs pazarında otobüs üretmekle birlikte akıllı ürünlerini
akıllı fabrikalarda, geleceğin ihtiyaçlarına yenilikçi çözümler
üreten teknoloji şirketi olma yolunda ilerlediğini vurgulayarak,
bu doğrultuda TEMSA’nın vizyonunun; akıllı ulaşım çözümleri
üreten, yenilikçi ve girişimci, fark ve değer yaratan teknoloji
şirketi olma olarak şekillendiğini iletti.
25
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:24 Page 26
BRİSA TİCARİ ÜRÜNLERDE
BÜYÜMEYE DEVAM EDİYOR
“
Brisa Ticari Ürünler Pazarlama ve Satış Genel Müdür Yardımcısı Egemen
Atış, geleneksel Ticari Ürünler Değerlendirme Toplantısı’nda Brisa’nın inovasyon şirketine dönüşüm yolculuğunun ticari araç segmentine yönelik
hizmetlerine nasıl yansıdığını paylaştı. Egemen Atış “Dijitalleşen dünya ve değişen
müşteri beklentileri doğrultusunda müşterilerimize değer katma anlayışla mevcut
hizmetlerimizi sürekli geliştiriyoruz” dedi.
B
risa Ticari Ürünler Pazarlama ve
Satış Genel Müdür Yardımcısı
Egemen Atış, Brisa’nın ticari ürün
ve hizmetlerine yönelik gerçekleştirdiği değerlendirme toplantısında dünya ve Türkiye’deki
lastik pazarını değerlendirerek Brisa’nın ticari
ürün segmentinde farklılaştığı noktalara değindi. Egemen Atış, son 5 yılda dünya lastik
pazarının %13 büyüdüğünü ifade ederek, Türkiye lastik pazarının 2015 yılında %9,4 ile
dünya pazarının üzerinde bir büyüme gösterdiğine dikkat çekti. Atış “ Türkiye araç parkı son
10 yılda yüzde %75,3 büyüdü. 2016 ilk yarısında ise 15,8 milyon araca ulaştı. Bu da gösteriyor ki Türkiye’de ciddi bir potansiyel var.
2020 yılında öngörülen büyüme %30. Brisa
olarak bu potansiyeli gerçekleştirebilmek adına
çalışmalarımızı yürütüyoruz. Ticari ürünler tarafı büyük inşaat projeleri ve altyapı çalışmalarından olumlu yönde etkileniyor. Özellikle
inşaat, karayolu, demiryolu, denizyolu taşımacılığı ve turizm sektörüne yönelik yeni projeleri
26
göz önünde bulunduracak olursak; orta-uzun
vadenin bu anlamda kritik bir dönem olduğuna
inanıyoruz” dedi.
Filo Müşterilerimize Sunduğumuz Hizmetlerle Farklılaşmaya Odaklanıyoruz
Brisa’nın inovasyon şirketine dönüşüm
yolculuğunun ticari ürünler segmentinde de
ilkleri hayata geçirme fırsatı sunduğuna dikkat
çeken Atış “Dijitalleşen dünya ve gelişen müşteri beklentileri doğrultusunda ‘müşterilerimize
fark yaratan bir şekilde değer katmaya’ odaklandık ve mevcut hizmetlerimizi de bu yönde
sürekli geliştiriyoruz. Müşterilerimizin ürünlerimizi kullanmalarıyla başlayan süreci ‘gelişim
yolculuğu’ olarak tanımlıyoruz. Bu yolculukta
lastik bakımından, mobil hizmetlere, araç takibinden yakıt tasarrufu danışmanlığına kadar
gibi geniş bir yelpazede yenilikçi hizmetlerimizle müşterilerimizin yanlarında oluyoruz.
Özellikle filo müşterilerimizi yolculuklarında
destekleyerek, proaktif olarak farklılaşan ça-
lışmalarımıza büyük önem veriyoruz” dedi.
Kaplanan Her 3 Lastikten Birinde Brisa
İmzası
2016 yılının ilk yarısında ticari ürünler
segmentinde müşterilerine değer sağlayan ürün
ve hizmetleri ile pazara paralel bir performansla büyüyen Brisa, kaplama lastikleri segmentinde kayda değer bir artış elde etmeyi başardı.
Bugün kaplanan her 3 lastikten birinde Brisa’nın imzası yer alıyor. Bandag markası ile ticari araçlara lastik kaplama hizmeti vererek
lastik atıklarının azaltılmasına katkı sağlayan
Brisa,, 2015 yılında 127.000 adet lastik kapladı. Brisa, 2016 yılının ilk yarısında ise 61.000
lastik kaplayarak müşterileri için toplam lastik
ömür maliyetinde %30 tasarruf, doğa için
18.000 ton varil daha az petrol kullanımı sağlamış oldu.
Brisa, Türkiye’de bir ilk olarak Bandag
kaplama tesislerine yeni teknoloji yatırımı da
gerçekleştirdi. İleri teknoloji görüntüleme yön-
01-27-sayi76:Layout 1 08.09.2016 21:25 Page 27
temiyle lastiği inceleyen bu teknoloji aynı zamanda kaplamaya uygun lastiklerin seçimindeki doğruluğu artırabilme özelliğine de sahip.
Profleet İle 2015 Yılında Lastik Masraflarında 7,5 Milyon TL Tasarruf
Brisa, filo müşterilerinin ihtiyaçlarına 360
derece çözüm sunmak amacıyla geliştirdiği
Profleet “filo yönetim çözümleri” ile filo müşterilerinin operasyonel maliyetlerinde maksimum
tasarruf
sağlanmasına
yönelik
sürdürülebilir hizmetler sunmaya devam ediyor. Profleet kapsamında 2016’nın ilk yarısında
28.372 saha çalışması yapılarak 18.653 araca
hizmet verildi ve yaklaşık 300.000 lastiğe dokunuldu.
Filo müşterilerine sağladığı değerlerin yanı
sıra ekonomik ve çevresel sürdürülebilirliğe de
önemli bir katkı sunan Profleet ile hurda lastik-
lerde yüzde 20 geri kazanım sağlanıyor. Brisa
2015 yılında Profleet kapsamında yaptığı araç
ve lastik bakımları ile %6 yakıt ve lastik masraflarında 7,5 milyon TL’lik tasarruf sağladı.
Üçüncü Havaalanı İnşaatında Probox
Farkı
Brisa’nın, ticari araç sürücülerinin lastik
sökme-takma ve servis ihtiyaçlarını karşılamak
amacıyla hayata geçirdiği ve filo araç parklarında konumlanan hizmet noktası Probox,
büyük inşaat sahalarında yer alan ticari araçlar
için de hızlı ve pratik çözümler sunuyor. İstanbul’da inşası devam eden 3. Havaalanı’nın şantiyesinde de üç adet Probox aktif olarak
çalışıyor ve bu geniş kapsamlı projede araç lastikleri için yerinde bakım servisi sunularak iş
süreçlerinin aksamamasına ve operasyonel verimliliğe önemli ölçüde katkı sağlanıyor.
Brisa’dan Dünyanın İlk Ve Tek Mobil
Tır Bakım Servisi
Brisa’nın dünyanın ilk ve tek mobil tır
bakım servisi unvanına sahip hizmeti Mobilfix,
ağır ticari araçlara yerlerinde bakım ve servis
hizmeti sunarak, araç sahipleri ve filoların zamandan ve maliyetten tasarruf etmelerini ve iş
sürekliliklerini korumalarını sağlıyor. Brisa’nın
hizmet anlayışını ve müşterilerine verdiği değeri kanıtlayan inovatif bir proje olan Mobilfix,
1 Ekim’den itibaren de tüm Türkiye’de filolara
hizmet vermeye başlıyor
Brisa’nın, filo araçlarının lastik ile ilgili
olarak seyir esnasında oluşabilecek sorunlarını
anında çözmeyi amaçladığı ve 10 yıldır devam
eden hizmeti Filofix Avrupa’da Türkçe hizmet
veren ilk ve tek yol yardım hizmeti olma özelliğini taşıyor.
28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:30 Page 28
HUKUK YOLCULUĞU
Av. ŞAHİN DEMİRAL
[email protected]
İSTANBUL DEMİRAL HUKUK BÜROSU
0212 570 40 06
www.demiralhukuk.com
OTOBÜSLER İÇİN TRAFİK KAZALARINDA
SORUMLULUK
U
laşım bugün geldiği noktayla hayatımızın büyük
bir bölümünü kaplamaktadır. Ülkemizde en çok tercih edilen
ulaşım türünün, diğer ulaşım türlerine
göre ekonomik olarak daha uygun olması ve en ücra noktalara dahi ulaşma
ve taşıma imkânlarının elverişli olması
bakımından karayolu ulaşımı olduğu
yadsınamaz bir gerçek.
Bu gerçeklik karşısında elbette ki
herkesin ortak dileği, gerek aile ziyaretlerinde, gerek iş gezilerinde, gerekse
de tatil amaçlı seyahatlerde sıklıkla
kullandığımız karayolu ulaşımında
28
varmak istediğimiz noktaya en uygun,
en konforlu, en hızlı ve en güvenli şekilde ulaşmak.
Ancak ne yazık ki, ne kadar yaygın
ve gelişmiş bir karayolu ulaşım ağına
sahip olsak da, yaygın kullanıma paralel olarak trafik kazalarının aynı sıklıkta
yaşanmasının
önüne
geçememekteyiz. 2014 verilerine göre
trafik kazalarında; Türkiye’de bir yılda
yaklaşık 7 bin kişi hayatını kaybetmekte, yaklaşık 22 bin kişi de bu kazalarda yaralanmakta ya da hayatını
kaybetmektedir.
İnsan hayatıyla asla ölçülemeyecek
bir değer olmakla beraber, trafik kazası
sonucu yaşamını yitiren, yaralanan kişilerin mağduriyetinin hukuk düzeninin koyduğu kurallar çerçevesinde
giderilmesi noktasında kim ya da kimlerin, hangi ölçülerde, hangi koşullarda
sorumlu oldukları; karayolu ulaşımında yüksek bir paya sahip olan otobüs firmaları özelinde hukuki
bilgilendirme ve değerlendirmelerde
bulunmak yazımızın konusunu oluşturmaktadır.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. Maddesinde göre; bir
28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:30 Page 29
HUKUK YOLCULUĞU
Av. ŞAHİN DEMİRAL
[email protected]
motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin
ölümüne veya yaralanmasına yahut bir
şeyin zarara uğramasına sebep olursa,
bu motorlu aracın işleteni zarardan sorumlu olacaktır.
Bu noktada motorlu aracın işleteni
kimdir sorusu akla gelecektir. İşleten,
kazaya karışan motorlu aracın sahibi ve
kendi nam ve hesabına motorlu aracı
trafiğe sokandır. Yazımız özelinde
üçüncü kişilerin uğradığı zararı gidermekle yükümlü olan, kazaya karışan
aracın asıl sahibi otobüs firması olacaktır. Motorlu bir aracın işletilmesi cismani bir zarara ya da bir şeyin hasara
uğramasına sebep olursa, işleten otobüs
firması kusursuz olarak sorumlu olacaktır. İşletenin bu sorumluluğu, ağırlaştırılmış kusursuz sorumluluk, başka bir
deyişle tehlike sorumluluğudur. Eğer ortada bir zarar varsa, hukuki karine olarak bu zarar motorlu araç işletilmesinin
tabi ve normal bir sonucudur.
Peki bu ne anlama gelmektedir?
Aracın işleteni otobüs firması, hiçbir
kusuru olmasa da kanunun belirlediği
sorumluluk şartları gerçekleşmişse işlettiği aracın verdiği zararı gidermekle yükümlüdür. Kanunun aradığı sorumluluk
şartlarının neler olduğu hususu aşağıda
sırasıyla sayılmıştır:
- Öncelikle motorlu bir araç olmalıdır.
- Araç işletilme halinde olmalıdır.
- Aracın işletildiği yer karayolu olmalıdır.
- Aracın işletilmesi dolayısıyla bir
zarar meydana gelmelidir.
- Meydana gelen zarar ile fiil arasında nedensellik bağı bulunmalı, yani
neden sonuç ilişkisi içinde bir olay diğerinin sebebi sayılmalı, olay gerçekleşen sonucun doğmasına neden olmalı
veya bu sonucun doğumunu kolaylaştırmalıdır. Başka bir ifade ile araç işletilmeseydi zarar meydana gelmezdi
denilebiliyorsa nedensellik bağı kurulmuş olacaktır.
5 madde halinde saydığımız şartlar
gerçekleşmiş ise, otobüs firmasının ya
da firmaya bağlı bulunan kişilerin herhangi bir kusuru olmasa dahi kaza so-
İSTANBUL DEMİRAL HUKUK BÜROSU
0212 570 40 06
www.demiralhukuk.com
nucu üçüncü kişilerin uğramış oldukları
zararı gidermekle yükümlü olacaktır.
Ancak elbette ki, otobüs firmasının
kazadan sorumluluğu kusura bağlı olmasa da; her hal ve karda bu karinenin
geçerli olmasının, adaletsiz olacağı da
kuşkusuzdur. Bu sebeple araç işletene
dolayısıyla otobüs firmalarına, kanunun
86. Maddesinde ifade edilen kurtuluş
beyyinelerinden birini ileri sürmesi halinde sorumluluktan kurtulma imkanı
tanınmıştır.
İşletenin meydana gelen zarardan
sorumlu olmadığını söyleyebilmesi için,
kendisinin (otobüs firması) veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin
(şoför) kusuru bulunmadığını ve araçtaki bir bozukluğun zarara neden olmadığını
ispatlamalıdır.
İşletenin
sorumluluktan kurtulabilmesi için bu
şartlardan ikisini birden kanıtlaması gerekir. Kendisinin veya eylemlerinden
sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmadığını ve araçtaki bir bozukluğun
zarara neden olmadığını bir ön şart olarak ispatlayan işleten, ayrıca nedensellik
bağını kesen sebeplerden (zararın bir
mücbir sebepten veya zarar görenin
yahut bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini) birini de ön şartla beraber ispatlamalıdır. Bu noktada mücbir
sebebin ve zarar gören ile üçüncü kişinin ağır kusurunun ne anlama geldiğinin
açıklanması gerektiğini düşünmekteyiz.
Mücbir sebep, önceden tahmin edilmesi imkansız olan, işletenin işletmesi
dışında meydana gelen ve zorunlu olarak bir kuralın ihlaline sebep olan olaydır. Mücbir sebepler büyük çoğunlukla
doğa olaylarına ilişkindir. Ancak bu
olaylar önceden öngörülemez nitelikte
olmalıdır. Birer doğal olay olmalarına
rağmen buzlanma, kar, yağmur, sis gibi
olaylar mücbir sebep olamazlar. Çünkü
bu tip olaylar sıklıkla görülen ve motorlu araç işletme tehlikesinin içinde bulunan olaylardır. Bu nedenle mücbir
sebep olarak kabul edilen olaylar deprem, sel, heyelan, çığ ve taş düşmesi,
yanardağın lav püskürtmesi gibi olaylardır.
İşletenin zarar görenin ağır kusuruna
Av. ŞAHİN DEMİRAL
dayanarak sorumluluktan kurtulabilmesi için, zarar görenin kusurunun zararın tek sebebi olması gerekir, yoksa
zarar görenin her türlü kusuru işletenin
sorumluluğunu ortadan kaldırmaz, olsa
olsa tazminat taleplerinde taktiri bir indirim sebebi olur ki, bu başka bir yazımızın konusu olacaktır.
Tıpkı zarar görenin kusuru hususunda belirttiğimiz gibi, üçüncü kişinin
de her türlü kusuru işleteni sorumluluktan kurtarmaz. Burada üçüncü kişiden
kasıt, araç işletenin kendisi ve eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişiler ile
zarar gören dışında kalan kişilerdir. İşletenin sorumluluktan kurtulabilmesi
için üçüncü kişinin kusurunun ağır, nedensellik bağını kesecek yoğunlukta bulunması
gereklidir.
Kaldırımda
yürümekte olan iki kişiden birinin diğerini yoldan geçmekte olan bir kamyonun önüne itmesi bu duruma örnek
gösterilebilecektir.
İşleten 3. Şahıslara karşı olan bu kusursuz sorumluluğundan meydana gelen
zararların tazmini belli limitlerle Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası (ZMM) ile 3. Kişiler için güvence
altına alınmıştır. Ancak bu durumlarda
Zorunlu Mali Mesuliyet sigortası kapsamında ödenen tazminatlar için sigorta
şirketleri kusuru oranında araç işleteni
ve şoförüne dava açarak ödedikleri tazminatları talep edebilmektedirler…
Kazasız günler dileği ile…
29
28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:30 Page 30
İSTOD
ZAKİR UZUN
Yönetim Kurulu Başkanı
AYNI İŞİ YAPTIĞIMIZI
UNUTMAMALIYIZ
ZAKİR UZUN: “ERGUVAN VE HALK OTOBÜSÜ AYRIMINI
BİR KENARA BIRAKIP BERABER
MÜCADELE ETMELİYİZ”
“
İstanbul’da ki özel halk otobüs sayısı 3100 adettir. Bu otobüsleri erguvan veya halk otobüsü olarak ayırmayı artık bir kenara bırakmalıyız. Her gün aynı hatlarda aynı hizmeti veren toplu
taşım esnafıyız. Mücadelemiz, bu ayrımı yıktığımızda başarıya ula-
30
28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:30 Page 31
ZAKİR UZUN
Yönetim Kurulu Başkanı
İSTOD
İ
stanbul Otobüs A.Ş.’nin kurulması
ile beraber biz de 2011 yılında İSTOD’u kurduk. Anadolu yakasında ki esnaf arkadaşlarımızın girişimleri
ile kurulan derneğimiz 260 üyeye ulaştı.
Derneğimizle beraber İstanbul’un A ve B
bölgelerinde de çeşitli dernekler kuruldu.
Derneğimiz çatısında kendi esnaflarımızın
haklarını koruma amacı ile çalışıyoruz.
Erguvan araçları şuan 938 araç ile 3
farklı bölgede İstanbul halkına hizmet vermekte. Ayrıca bu 3 bölgemiz de kendi arasında dar bölgelere ayrılmış durumda.
Özellikle dar bölge konusunda derneğimiz
büyük çabalar gösterdi. Bu yeni sistem sayesinde araçlarımızın karlılık oranı da nispeten artış oldu. Hem de bu sayede
şoförlerimiz güzergahları daha iyi bilir
hale geldi. Geçmişte 6-7 ay kadar hatlar
arasında gidip geliyorduk. Şuan ise dar
bölge sayesinde 60-70 araçlık gruplar halinde çalışıyoruz.
Şirketlerin Engellemesi Yeni Aktörler Doğurdu
İstanbul Otobüs A.Ş. ilk kurulduğunda
halk otobüs şirketlerimiz esnafların ihaleye iştirakini engellemeye çalıştılar. Halk
otobüs esnafının iştirak etmemesi ile beraber sektöre yeni aktörler katıldı. Giren aktörlerde filo halinde çokça otobüs
alabildiler. Oluşan şirketsel mantık ise
esnaf anlayışını yıktı. Bu durum kontrolü
azalttı. Bir halk otobüsçü gibi işini kontrol
edemediler.
İstanbul Otobüs A.Ş.’de yeni bir kurumdu. Lakin şuanda bu işe hakimler.
İETT, İBB ve UKOME ile istişareli şekilde çalışıyorlar. Esnafa önemli faydaları
oluyor.
Esnaf Giderini Bilmiyor
Alışılagelmiş 30 yıllık bir halk otobüsü
geleneği var. Halk otobüsleri ne yazık ki
yıllarca hak ettiği şekilde yönetilmedi.
Sektörde ki ayrışmaları bertaraf ederek tek
bir çatıda birlikte mücadele etmeliyiz. Mücadelemizi gerçekten kaliteli ekipler ile
sağlamalıyız. Sorunlarımıza çözümler sunacak CEO’lar ile artık bu yola devam etmeliyiz.
30 yıllık gelenekle halen hizmet vermekteyiz ve hesap yapmaktayız. Esnafımız hak ettiği ücreti alamıyor. Bizler bu
işin teknik çalışmasını İstanbul Otobüs
A.Ş. ile sağladık. Hiç kimse gelir giderinin
tam olarak farkında değil. İBB yetkililerinin de kabul ettiği ortalama 40 bin TL
gider şablonunu biz oluşturduk. Halk otobüs şirketleri de ancak o zaman farkına
vardılar. Daha öncesinde maalesef esnafımız giderinden bile habersizdi. 40 bin TL
giderin olduğu bu sektörde 35 Bin TL’yi
verseler kabul ediyoruz. Bu mantıktan
artık sıyrılmalıyız. Maliyet artı kar yerine
maliyet artı zararla çalışmak ticaretin fıtratına terstir.
Muavinlerin kaldırılması büyük bir hataydı. Giderleri kayıtlı olan esnafımızın
gelirlerinin tamamı da kayıt altına alınması
ile ay sonu esnafın cebine bir şey kalmaz
oldu. Esnafın omzuna önemli bir vergi sorunu bindi. Bu sorun ile ilgili halk otobüslerinde gerçekçi bir çalışma maalesef
göremiyorum. Yenilikler ile yenilenmemiz
gerekiyor. Yeni yüzler ve kaliteli bir çalışmaya ihtiyaç var. Türkiye gelişiyor ama
halk otobüsleri 30 sene önceki halk otobüsleri…
Sürpriz Kararlar Esnafı Mağdur
Ediyor
Erguvanlar yerel yönetimden eşitlik
bekliyor. İlk kurulduğumuz dönemde halk
otobüsleri öz evlat, erguvanlar üvey evlat
gibi hisse kapıldık. Fakat son dönemde
bunu yıkıldığını düşünüyorum. İETT’nin
son dönemde ki yaklaşımları bu algının
değiştiğini gösteriyor. Fakat sorun sadece
erguvanlarda da değil halk otobüsleri de
bizler gibi hak ettiği değeri görmüyor.
Halk otobüsleri ile erguvanlar 3100 araçlık
büyük bir aile. Sorunlarımız da ortak çözümlerimiz de.
Geleceğimizi göremeden yaşıyoruz.
Esnaf ve yöneticilere danışılmadan atılan
adımlar bizlere büyük sıkıntılar yaşatıyor.
Bir mahalle muhtarının dilekçesi ile en iyi
bölgenize yeni araçlar eklenebiliyor.
Sabah bir bakıyorsunuz ki en iyi hattınız
en verimsiz hale dönmüş. Hakikaten ihtiyaca binaen hat açılacak veya araç eklenecek ise yerel idare bunu yöneticilere ve
esnafa da danışmalıdır. İhtiyat varsa zaten
ticaret yapan bu araçlar kendi bünyesinden
de takviye ile bu sorunu çözebilir.
KM Bazlı Çalışmak İstiyoruz
Ağustos ayı içerisinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile bir toplantı düzenledik.
Bu kötü gidişat ile ilgili fikirlerimiz soruldu ve bizler de önerilerimizi sunduk.
Öncelikli talebimiz araçlarımızın artık KM
bazlı hakediş talebiydi.
Erguvan otobüsleri olarak şoför maaşlarımızı 1000 bilet olarak belirledik. Yıllık
zam oranımızı da bilete endeksli olarak
sağlıyoruz. KM başı ödeme talebimizi de
bu minvalde istedik. Yıllık olarak enflasyon oranında zam ile araçlar çalıştığı kadar
ödeme alması talebinde bulunduk. Bu sayede her yıl zam olacak mı, ne kadar olacak gibi sorularında çözümü sağlanmış
olacaktır. esnaf geleceğe daha güvenli bakabilecektir. Bunu yanında hak edişlerin
bir bölümü km bazlı bir bölümü ise performansa dayalı da olabilir.
Halk otobüsleri şirketleri ve erguvanlar
bu konuda hep birlikte çaba göstermelidir.
Doğru bir sistem kurulursa hepimiz kazanacağız ve tüm esnaf rahat bir nefes alacaktır.
Ev Arsa Satarak Finanse Nereye
Kadar
Biz bu işe maalesef alışmışız. Zararda
etsek kurtulamıyoruz. Böylesi bir sermaye
ile gerçekten yapılacak iş değil. Sermayeyi
yatırıp davulu almışız ama tokmak başkasında. Kimileri halen bizlerin çok kazandığını düşünüyor. Bilet fiyatını yolcu
sayısına çarparak kazancımızı tahmin etme
yarışındalar. Oysaki ücretsiz yolculuklar,
aktarma, aylık, öğrenci gibi farklı kalemler
yüzünden kimi hatlarda hak ediş ortalamamız yolcu başına 98 kuruşa kadar düşüyor.
Şuanda aylık 27 Bin TL hak ediş alan
hatlar var. 40 Bin TL ortalama giderin olduğu bir ortamda bu paralarla halen hizmet
veriyoruz. Nasıl dayandığımız ise ortada.
Şahsen ben her 200-300 Bin TL’ye açığım
ulaştığında ya arsa satıyorum veya ev.
Kimi esnaflarımız da başka işleri ile otobüslerini finanse etmeye çalışıyorlar. Ne
kadara kadar dayanabileceğimiz ise bilinmez.
Büyükşehirde yaptığımız görüşmeler
bize umut verdi. Kötü gidişe son verme
adına bir çalışma olduğunu biliyoruz. Bu
doğrultuda esnafımız da mantıklı iyileştirmeler bekliyor. Umutluyuz ve umarız
umudumuz yıkılmaz.
31
28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:30 Page 32
ZF VE IBEO
“
F
YENİ LIDAR TEKNOLOJİSİ
G E L İ ŞT İ R İ YOR
Lidar (Işın ile mesafe tespiti), otonom sürüş, obje tanıma ve kaza
önleme alanlarında önemli bir teknolojidir. Ibeo’nun bir başka uzmanlık alanı da sensörlerin bir arada kullanılmasıdır.
riedrichshafen/Hamburg. ZF, Ibeo Automotive Systems
GmbH firmasının hisselerinin %40’ını alıyor. 2009 yılında
kurulan ve merkezi Hamburg’da bulunan firma, Lidar teknolojilerinin yanı sıra çevre tanıma yazılımı ve otonom sürüş uygulamalarındaki uzmanlığı ile pazar lideridir. Dünya çapındaki pek çok
önemli araç üreticisi, Ibeo’nun müşterileridir.
“Lidar, çevre ve obje tanımada önemli rol oynayan bir teknolojiye
erişmemizi sağlıyor” diye belirten ZF CEO’su Dr. Stefan Sommer,
“Lidar, bu güne dek kullandığımız sensör ve radar teknolojileri yelpazesini genişletiyor ve daha da önemlisi Ibeo’nun üç sensör teknolojisini bir arada kullanarak çevreyi tanımada mükemmel sonuçlar
sağlıyor ve otonom sürüşün temelini oluşturuyor,” şeklinde ZF’nin
Ibeo’ya yaptığı yatırımı açıklıyor.
Lidar (İngilizce “Light Detection and Ranging / Işın ile mesafe
tespiti” ifadesinin kısaltması), gönderilen bir ışın sinyalinin hareket
süresi ve ışık hızına göre bir mesafe tespit işlemidir. Lidar, radarınkine
çok benzer bir prensibe sahip olan ve radardaki radyo frekansı yerine
lazer ışınları kullanan, optik bir mesafe ve hız ölçüm teknolojisidir.
Ibeo, ZF ile birlikte araç uygulamalarında önemli rol oynayacak
bir sonraki teknolojik adımı atacaktır: ZF ile birlikte geliştirilecek yeni
nesil lidar, çevrenin üç boyutlu görüntüsünü, mevcut lidar sistemlerindekinin aksine harektli aynalar kullanmadan oluşturacak. “Solid
state” teknolojisi sayesinde lidar teknolojisi daha kompakt olacak ve
araçlara montajı daha kolay hale gelecektir.
32
“ZF’deki temel amacımız, yeni sensörler ve daha akıllı sistemler
ile geleceğin araçlarını nasıl donatacağımızı ifade eden “See (Gör) –
Think (Düşün) – Act (Uygula)” felsefesidir. Bunu gerçekleştirmek
için teknoloji yelpazemizdeki boşlukları sırasıyla dolduruyoruz,” diye
belirtren ZF CEO’su Sommer, “Lidar teknolojisi ve sensörlerin uyum
içinde çalışması ile gelecek nesil araçların gözlerini ve beyinlerini
güçlendireceğiz ve böylece kazasız sürüş vizyonumuzu gerçekleştirmeye bir adım daha yaklaşacağız,” diye sözlerine devam ederek
ZF’nin Ibeo’daki rolünü açıklıyor.
Ibeo’nun teknoloji alanındaki kökleri 1998 yılına dayanmaktadır.
Firma, hızlı büyüyen sensör sistemleri ve çevre tanıma pazarında çalışan sayısını orta vadede 50’den 250’ye çıkartarak işgücünü arttırmayı ve Autonomous Driving Competence Center/Otonom Sürüş
Uzmanlığı Merkezi (AD-CC) kurmayı hedefliyor. AD-CC, büyük ölçüde otomatikleştirilmiş ve otonom sürüş için sunulacak çözümlerin,
seri üretim ve pazarlamasına odaklanacak.
“ZF ile işbirliğimizden çok memnunuz. Artık güvenlik, verimlilik
ve otonom sürüşteki megartrendleri sürekli şekillendiren çok güçlü
bir partnerimiz var,” diye belirten Ibeo CEO’su Dr. Ulrich Lages,
“Kapsamlı know-how’ımız ile otomatikleştirilmiş sürüşe değin tüm
sürücü destek uygulamalarını 3-D lidar teknolojisi ile mümkün hale
getireceğiz,” diyerek ZF ile ortaklıklarını yorumluyor.
28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:30 Page 33
ZF-ECOLİFE START-STOP FONKSİYONU
ŞEHİRİÇİNDE AVANTAJI SUNUYOR
“
ZF-EcoLife otomatik şanzımanın özel fonksiyonu pratikte kendini
kanıtlıyor. Start-stop fonksiyonu, şehir içi trafikte yakıt tüketimini
yüzde 10’a kadar düşürüyor.
Ekonomik, ses seviyesi düşük, yüksek
konforlu, güçlü ve daha geniş tork aralığı
için uygun, 6 vitesli otomatik şanzıman
EcoLife, bu özellikleriyle sınıfında en iyisi
olduğunu gösterdi. Şanzımanın daha fazla
özelliklere sahip olabileceğini ZF Friedrichshafen AG start-stop fonksiyonuyla sergiledi - bu fonksiyon, şehir içi trafikte
kapatılabilir motorla birlikte yakıt tüketimini yüzde beş ila on kadar düşürüyor.
Startstop fonksiyonlu otomatik şanzıman şu
an Hollandalı üretici VDL Bus &Coach'a ait
iki test otobüsünde kullanılıyor ve tasarruf
potansiyelini uygulamada kanıtlıyor.
ZF Otobüs Aks ve Şanzıman Sistemleri
Birim Başkanı Andreas Moser, “Lansmanı
henüz birkaç ay önce gerçekleşmesine rağmen belediye otobüsleri için EcoLife şanzımanımızın
start-stop
fonksiyonunun
pratikte kullanılmasından ve ekonomik olduğunu görmekten çok memnunuz, hafif
yapılı VDL Citea LLE otobüsleri yakıt tüketimi bakımından piyasada mevcut en ekonomik araçlar arasındadır. “Startstop
opsiyonumuzla bu verimlilik avantajını
daha da genişletebileceğimizi iki test aracında gösterdik” şeklinde belirtiyor.
Ayrılmaz İkili
Belediye otobüsleri yoğun dur-kalk trafiğine girmektedir, çoğu zaman kırmızı
ışıkta veya yol çalışmaları gibi trafik engelleri olduğunda beklemek zorunda kalmaktadır, ayrıca güzergâh uzunluğuna göre çok
sayıda durağa uğramak zorundadır. İşte bu
nedenle ZF-EcoLife otomatik şanzımanın
start-stop özelliği belediye otobüsleri için
idealdir. Bu yenilik, araç durduğunda motoru kapatmak ve anlık yakıt tüketimini sıfıra düşürmek için önemli bir ön koşulu
yerine getirmektedir. Diğer yandan, sürücü
ayağını fren pedalından çekip gaz pedalına
bastığında motor ve şanzıman sistemi derhal
çalışmaya hazır olmalıdır.
ZF, şanzıman teknolojisi açısından bakıldığında, belirleyici olan maliyet faktörünün yanı sıra yoğun kullanım ve yüksek
miktarda yağın sistemi hızlı doldurması gibi
zorlukların da üstesinden gelmiştir. Böylece
şehiriçi trafikte sınırsız start-stop ve durma
süresi mümkün olmaktadır. Start-stop fonksiyonu artık belediye otobüslerinde yaygın
olan 1.000 ile
1.600 Nm arası maksimum motor tork
aralığı için kullanılabilmektedir.
Etkin Detaylı Çalışma
Ürün geliştirme uzmanları şanzımanda
tork konvertörünü ve konvertör kavramasını
güçlendirmişlerdir. Devreye girme tutumu
bakımından zorlukları aşmak için mevcut
hidrolik revize edilmiştir. Tasarımdaki bu
iyileştirmeler mevcut seri üretilen şanzımana entegre edilmiştir. ZFEcoLife şanzımanın sağlam temel yapısı ve büyük
potansiyeli de böylece tekrar vurgulanmıştır.
Start-stop fonksiyonu için belirleyici bir
diğer özellik de, şanzımanın vites değiştirme elemanlarının motor uzun süre durduktan sonra da gaz pedalına basıldığı anda
tekrar yağ ile dolmasıdır; çünkü ancak bu
şekilde araç kalkışı gerçekleştirebilmektedir. ZF mühendisleri bunu sağlamak amacıyla EcoLife uygulaması için harici bir
şanzıman yağı akümülatörü geliştirmek yerine, mevcut retarderin şanzımana entegre
yağ akümülatörünü kullanmışlardır.
33
28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:30 Page 34
OTOBÜSÇÜLER FSM’DEN GEÇİŞ HAKKINI GERİ İSTİYOR
“
28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:31 Page 35
Ş
ehirlerarası karayolu yolcu taşımacılığı sektörünün temsilcileri, 3 Eylül
Cumartesi günü düzenledikleri ortak
basın toplantısında, otobüslere Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden geçişin yasaklanması, Yavuz
Sultan Selim Köprüsü’nden geçişin mecburi olması nedeniyle büyük maddi zarara uğradıklarını
açıkladı. Toplantıya; Türkiye Otobüsçüler Federasyonu (TOFED) Genel Başkanı Birol Özcan,
TOBB Karayolu Yolcu Taşımacılığı Sektör Meclisi Başkanı Mustafa Yıldırım, Uluslararası Anadolu ve Trakya Otobüsçüler Derneği (UATOD)
Başkanı Mehmet Erdoğan, Tüm Otobüsçüler Federasyonu (TOF) Genel Başkan Yardımcısı Tahsin Yücefer, Uluslarası Karayolu Yolcu
Taşımacıları Birliği (IPRU) Genel Başkanı Fatih
Tamay ve firma sahipleri katıldı.
Önceki Güzergâh Kısaydı
UKOME tarafından alınan kararla, şehirlerarası otobüslere Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden geçişin yasaklandığını belirten sektör
temsilcileri; “Şehirlerarası karayolu yolcu taşıması yapan otobüslerin, 26 Ağustos 2016 tarihinde açılan Kuzey Marmara Otoyolu ve Yavuz
Sultan Selim Köprüsü’nden geçişi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) tarafından alınan kararla
zorunlu tutulmuş; otobüslerin Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden geçiş yapmaları yasaklanmıştır. İstanbul Avrupa Yakası-Bayrampaşa’da
bulunan 15 Temmuz Demokrasi Otogarı’ndan
yaz aylarında günde ortalama 1500 otobüs, kış
aylarında ise günde ortalama 900 otobüs çıkış
yapmaktadır. Yavuz Sultan Selim Köprüsünden
otobüsler için geçişlerinin zorunlu hale getirilmesine karar verilmeden önce, otobüsler Avrupa yakasından Anadolu yakasına geçişte, Fatih
Sultan Mehmet Köprüsü’nden geçerek Üsküdar İlçesi’nde yerleşik Harem Otogarın’dan yolcularını alarak
varış noktasına seyir
etmekteydiler Bu yolu kullanan tarifeli sefer
yapan otobüsler trafiğin açık olduğu zamanlarda
40 km. civarına bir mesafeyi yaklaşık 30 dk.
gibi makul bir süre içerisinde geçmekteydi” diyerek önceki güzergahlarının kısalığına dikkat
çekti.
Hem Güzergâh Uzadı Hem De Maliyet
Arttı
Yeni durum sebebiyle güzergahlarının 130
km. uzadığı, günlük akaryakıt maliyetlerinin 125
TL arttığı bilgisini de veren sektör temsilcileri;
“Otobüslerin Yavuz Sultan Selim Köprüsünü
kullanmaları ve gidiş-gelişte toplam 130 km.
fazla yol yapmaları neticesinde, bir otobüs için
günlük ortalama 125 TL. fazla akaryakıt ücreti
ödeyeceklerdir. Düzce, Sakarya, Kocaeli ve Yalova gibi illerden günde iki kez sefer düzenleyerek Yavuz Sultan Selim Köprüsünden geçiş
yapacak bir otobüsün akaryakıt maliyeti ise ikiye
katlanarak günlük ortalama 250 TL artış gösterecektir. Bu fazladan ve gereksiz yere yapılan
mesafenin otobüs yıpranma oranlarını arttırması da kaçınılmaz olacaktır. Ayrıca, Yavuz
Sultan Selim Köprüsü yolunu kullanan otobüslerin köprü ve otoban geçişi nedeniyle geliş ve
gidiş olmak günde 70 TL tek seferde, iki sefer
düzenlenmesi halinde ise 140 TL geçiş ücreti
ödenecektir” diyerek ortaya çıkan yeni mali tabloyu aktardı.
Yeni Uygulama Ulaşım Hizmetini Pahalılaştıracak
Mevcut durumun seyahat süresini artırmasının yanında, ulaşım hizmetinin pahalılaşmasına
yol açacağına da dikkat çeken sektör temsilcileri
şöyle devam etti: “Bu kapsamda her bir otobüs
için Yavuz Sultan Selim Köprüsünü kullanılması
nedeniyle, gidiş ve geliş olmak üzere aylık 5.750
TL. kısa mesafelere günde iki sefer yapan otobüslerde ise aylık 11.500 TL. tutarında maliyet
artmış olacaktır. Ayrıca sefer süresinin uzamasına bağlı olarak ve taşıma mevzuatı gereğince
otobüslerde kaptanların dinlenme ve otobüs kullanma süreleri dikkate alınarak yolcu taşıma hat-
larında fazladan bir kaptan çalıştırma zarureti
doğmuştur. Bu doğrultuda köprü geçiş ücretlerinin pahalılığı ve yakıt gibi diğer maliyetlerin
artması yolcu bilet fiyatlarına yansıyacak, kamusal nitelikte toplu taşıma hizmeti veren sektörümüzde ulaşım ücretleri artacaktır. Bu durum
köprü ve yolların yapılış amaçlarından olan
zaman, mesafe ve yakıt tasarrufu sağlanacağı ilkeleri ile bağdaşmamaktadır.”
Ulaşım Modları Arasında Haksız Rekabete Yol Açtı
Şehirlerarası otobüslere Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nün yasaklanmasının ulaşım modları arasında haksız rekabete yol açtığını da
vurgulayan sektör temsilcileri; “Ayrıca; havayolu, tren ve denizyolu yolcu taşımacılık sistemlerinde yaşanan kapasite artışı neticesinde
karayolu yolcu taşıma sektörü ile diğer yolcu taşıma sektörleri arasında hizmet ve zaman yönünden bir rekabet yaşanmaya başlamıştır. Yavuz
Sultan Selim Köprüsü’nden zorunlu olarak yapılan geçişlerle birlikte yol mesafesinin tek
yönde 65 km/ bir buçuk saat uzaması sonucunda, yolcular tren ve hava yoluna yönelecek
aleyhimize haksız rekabet yaşanacaktır. Zira,
yolcularımız şimdiden yolun uzaması nedeniyle
şikayet etmeye başlamıştır. Bu nedenle yolculuk
süresince huzursuzluklar yaşanmaktadır” ifadelerini kullandı. Sektörün talebinin her iki köprüden de geçiş hakkının verilmesi olduğunu
belirten sektör temsilcileri sözlerini şöyle noktaladı; “Yüz binlerce kişinin istihdam edildiği Karayolu Yolcu Taşımacılığı Sektörünün
mensuplarının ülke genelinde temsilcileri olarak,
şehirlerarası/uluslararası tarifeli sefer yapan otobüslerin Fatih Sultan Mehmet ve Yavuz Sultan
Selim köprülerini birlikte kullanma haklarına
sahip olması kanaat ve görüşünde olduğumuzu
ve köprülerden geçiş uygulamasının bu yönde
yapılması hususunda gerekli düzenlemenin yapılmasını saygılarımızla arz ve talep ederiz.”
35
28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:31 Page 36
SAĞLIK
Dyt. Ezgi Mumcu
BAYRAMDA HAFİF ÖĞÜNLERLE SAĞLIKLI KALIN
“
Bayramlar, küçüğünden
büyüğüne herkes için özel
bir anlam taşıyor. Aileler
bir araya geliyor, çocuklar bayram
harçlıklarını topluyor ve birbirinden
leziz sofralar kuruluyor. Ancak Kurban Bayramı’nın başrolü kırmızı et
olunca bayram sofralarının içeriklerine daha fazla dikkat etmek, kırmızı
etin miktarına ve tüketim şekline
büyük özen göstermek gerekiyor. Memorial Şişli Hastanesi Beslenme ve
Diyet Bölümü’nden Dyt. Ezgi
Mumcu, Kurban Bayramı’nda sağlıklı beslenme hakkında bilgi verdi.
Gün boyu zinde kalmak için yumurta tüketilmeli
Bayram gününe, her gün olduğu gibi kahvaltı
yaparak başlanmalıdır. Gün içinde uzun saatler sürecek kurban kesimi ve dağıtımı süresince hem
enerjik kalabilmek hem de eve gelen misafirleri
güler yüzle karşılamak için kahvaltı öğünü çok
önemlidir. Bu nedenle protein bakımından zengin,
tok tutucu bir besin olan yumurta kahvaltı sofranızda mutlaka yer almalıdır. Az yağlı peynirlerle
de bayram sofrası zenginleştirilebilir.
Kırmızı et tüketimini sebze ile dengeleyin
Kırmızı et tüketiminin artacağı bugünlerde
sebze tüketiminin azalması nedeniyle kahvaltı
başta olmak üzere diğer öğünlerde mutlaka çiğ
sebzelere yer verilmelidir. Bu sayede hem günlük
posa ihtiyacı karşılamış hem de uzun süre tokluk
sağlanmış olur. Karbonhidrat yoğunluğu fazla
olan börek, poğaça, simit gibi besinler masada yer
alıyorsa, bu besinlerden herhangi birinin küçük bir
porsiyon olarak tüketilmesinde fayda var. Özellikle kalp-damar, diyabet, tansiyon ve böbrek hastaları kırmızı et tüketimi konusunda çok daha
dikkatli olmalıdırlar.
Sebzeler kırmızı etin faydasını da artırıyor
Kurban eti, en az bir gün dinlendirilmelidir.
Etin pişirilmesi aşamasında ise en sağlıklı yöntem
etin kendi yağında ve kısık ateşte pişirilmesidir.
Kızartma-kavurma gibi yöntemler ile pişirilen et
ve et ürünleri sağlık açısından son derece olumsuz
etkilere sahiptir. C ve E vitamini bakımından fakir
olan kırmızı et mutlaka sebzeler ile birlikte tüketilmelidir. Örneğin; etin yanında tüketilecek bol limonlu bir salata, etin içerisindeki demirin
emilimini ve biyo yararlılığı artıracaktır.
36
Fazla kırmızı et sindirim sistemi sorunlarına neden olabilir
Sağlıklı pişirme yöntemleri ile sınırsız kırmızı
et tüketimi fikrine kapılmak da doğru değildir.
Haftada 2 kereden fazla kırmızı et tüketimi, kalp
ve damar hastalıkları başta olmak üzere birçok
hastalığa yol açabilmektedir. Fazla et tüketimine
bağlı olarak kabızlık başta olmak üzere çeşitli sindirim problemleri de yaşanabilir. Bu olumsuz etkileri en aza indirmek için bir öğününüz de et,
tavuk, balık gibi protein ağırlıklı besinlerden birini
tüketmeyi tercih edip, diğer öğünlerinizde sebze,
salata gibi posa yoğunluğu fazla olan tencere yemeklerine ağırlık verilmelidir. Ayrıca eti mangalda
pişirmeyi planlıyorsanız; közden en az 15 cm
uzakta olmasına dikkat etmelisiniz. Etin mangala
yakın pişirilmesi vitamin-mineral kayıplarına
sebep olmasının yanı sıra ete kanserojen özellik
de kazandırmaktadır.
Sağlıklı ve geleneksel bir bayram sofrası
Bayram sofrasının açılışını bir yayla çorbası
ile yapmak, ardından bir porsiyon kuşbaşı eti yemeği hazırlamak, yanında mümkünse ince bir
dilim ekmek ve bol yeşillikli salata tüketmek sağlıklı olacaktır. Bayram günü dengeyi sağlamanın
en kolay yolu, bir öğünde ekmek tüketildi ise
diğer öğünlerde ekmek ve ekmek yerine geçebilecek olan her türlü besin grubundan uzak durmak
olmalıdır. Bunun için de sebze, süt-süt ürünleri ve
meyve gibi besinlerle günün diğer kısmı planlanabilir. Ayrıca yayla çorbasının temel maddesi yoğurdun bağırsak florasının dengesini sağlamada
ve kabızlık sorununu gidermede etkili olduğunu
da söylemeden geçmeyelim.
Bayramı yalnızca dinlenmek değil hareket
etmek için de bir fırsat olarak görün
Gün içerisinde kalori yoğunluğu fazla olan
besinlerden mümkün olduğu kadar uzak durulmalıdır. Kahvaltı bittikten sonra yeme-içme sınırsız
devam etmemelidir. Bayramda da bolca hareket
etmek, aktif olmak gerekir. Bayram ziyaretleri bu
konuda imdadınıza yetişecektir. Bunun için yakın
yerlere yapacağınız ziyaretlere yürüyerek gitmeniz, asansör yerine merdiven tercih etmeniz önem
taşır.
1 adet baklava bir öğün kalorisine eş değer
Bayram sofralarını kaçınılmaz parçası tatlılardır. Tatlı tüketiminde sütlü seçenekler önceliğiniz olmalıdır. Şerbetli tatlıların fazla oranda kalori
içerdiği ve bir adet baklavanın bir öğünden alacağınız kaloriye eş değer olduğu unutulmamalıdır.
Ayrıca aşırı karbonhidrat tüketimi, vücutta su tutulumuna yani ödem oluşumuna neden olur.
Ödemi engellemek için çay ve kahve tüketimi de
azaltılmalıdır. Bu durumda suya yönelmek ve
günde en az 2 lt su tüketmek gerekmektedir.
Şişkinliği rezene çayı ile giderebilirsiniz
Bayram ziyaretlerinde ikramların tüketiminde
aşırıya kaçılabildiği için şişkinlik şikayetleri daha
fazla olabilmektedir. Midenizdeki şişkinlik, hareket etmenizi ve nefes almanızı zorlaştırabilir, hatta
tartıda 1-2 kg’lık artışa bile neden olabilir. Ayrıca
vücutta su tutulumu olarak adlandırılan ödem
problemi de yaşanabilir. Bu durumda, su tüketimi
arttırılmalı, kiraz sapı, mısır püsküllü çay, yeşil
çay gibi alternatifler de düşünülmelidir. Şişkinlik
hissini azaltmak, sindirimi kolaylaştırıp; midenizi
rahatlatmak için rezene çayının da imdadınıza yetişeceğini söylemeden geçmeyelim.
28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:31 Page 37
SAĞLIK
Dyt. Sinem Uygun
EN SIK YAPILAN 9 DİYET HATASI
“
Tatile çıkmadan önce hızla kilo verme isteği yanlış diyet uygulamalarını da beraberinde getirebiliyor. Yapılan diyetlerin
kulaktan dolma bilgilerle değil, her bireyin
metabolizması farklı olduğu için kişiye özel olması gerekiyor. Uzun süre aç kalmak ya da tek tip beslenerek
daha çabuk kilo vermeye çalışmak farklı sağlık sorunlarına neden olabiliyor. Memorial Hizmet Hastanesi
Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Sinem Uygun,
en sık yapılan diyet hataları hakkında bilgi verdi.
Uzun süre aç kalmak
Hızlı kilo vermek için yapılan hataların başında öğün atlamak ya da
uzun süre aç kalmak gelmektedir. Yemeklerden sonra harekete geçen metabolizma, besinleri sindirebilmek için enerji harcamaktadır. Hiç beslenmemek veya günde 1-2 öğünle yetinmek metabolizmayı yavaşlatmaktadır.
Hızlı kilo vermek adına yapılan bu yanlış tam tersi etki yaparak kişinin
kilo vermesini engellemektedir. Öğün atlamak yerine, tercih edilen besinlerin değiştirilmesinin kilo kaybına yardımcı olduğu unutulmamalıdır.
Ekmeği beslenme programından çıkarmak
Ekmek ve karbonhidrat içeren besinlerin aşırı tüketilmesi, diyetlerde
önerilmemektedir. Ancak ekmeğin diyetten tamamen çıkartılması, olumsuz sonuçlar doğurabilmektedir. Beslenmeden çıkartılan ekmeğin yerini,
farkında olmadan makarna, bulgur gibi farklı karbonhidrat grupları alabilmektedir. Ekmekle birlikte bütün karbonhidratların beslenmeden çıkartılması ise kas kaybı riskini beraberinde getirmektedir. Dikkat edilmesi
gereken ekmek ya da diğer karbonhidratların tüketim oranıdır.
Ödem yapacağı düşüncesi ile suyu az içmek
Su tüketiminin ödem yaptığı yönünde inanışın aksine, gerekli miktarda su tüketimi vücutta ödem oluşmasını engellemektedir. Sindirim enzimlerinin çalışması için gerekli olan suyun yeterli miktarda
tüketilmemesi, hem sindirim sistemini hem de metabolizmayı yavaşlatmaktadır. Günlük su tüketiminin gerekenden az olması, çay veya kahve
tüketimin fazla olması, vücudu susuz bırakan, metabolizmayı yavaşlatan
ve şişkinliğe yani ödeme sebep olan etkenlerdendir.
Şekerli diye meyve yememek
Meyveler fazla miktarda şeker içerirler ancak porsiyon kontrolü yapılarak tüketilmesi gün içinde alınması gereken karbonhidrat, vitamin ve
minerali sağlar. Bununla birlikte meyvelerin antioksidan miktarları yüksek
olduğu için metabolizmayı hızlandırır ve hastalıklara karşı koruma oluşturmaktadır. Gün içinde ara öğünde ya da ana öğünden hemen sonra tüketilmesi kilo artışına neden olmamaktadır. Gece geç saatlerde veya gün
içinde fazla meyve tüketmenin ise kilo artışına sebep olabileceği akılda
tutulmalıdır.
Sadece sebze meyve yiyerek zayıflamaya çalışmak
Yeteri kadar hayvansal protein tüketmeden devam ettirilen diyetler,
insülin gibi protein yapıda olan hormon ve enzimlerin yeteri kadar üretilmemesi ya da çalışmamasına yol açabilmektedir. Sebze ve meyveden alınan bitkisel protein ile hayvansal gıdalardan alınan protein vücuda aynı
şekilde fayda sağlamamaktadır. Sebze ve meyvelerden zengin bir beslenme planı, diğer besin grupları da tüketilerek uygulanmalıdır.
Hızla kilo vermek için tek tip beslenmek
Sadece sebze ve meyve tüketerek kilo vermeye çalışmak ne kadar
yanlışsa sadece proteine dayalı bir beslenme programı da aynı oranda sakıncalıdır. Tek tip diyetlerin hepsi bir şekilde vitamin, mineral ve kas kayıplarına sebep olmaktadır. Gereğinden fazla alınan protein, vücutta asit
artık bırakır ve kemiklerden kalsiyum çekilmesine, böbreklere yük binmesine, bağırsak florasının bozulmasına yol açmaktadır. Bu tip diyetlerde
başlarda kısa sürede kilo kaybı sağlansa da metabolizmanın bir süre sonra
yavaşlamasıyla kilo kaybı durmaktadır.
Kilo aldırmayacağı düşüncesi ile light ürünlerden sıkça tüketmek
Tüketilen bütün besinlerde olduğu gibi light ürünlerin de kalorisi bulunmaktadır. Light ürünlerin kalorisi diğer besinlere göre daha az olmakla
birlikte miktara dikkat etmeden tüketmek kilo aldırabilir. Beyaz ekmek
yerine kepekli ekmek tüketmenin karbonhidrat alımına neden olduğu unutulmamalıdır. Kepekli ekmek tüketmenin tek faydası kan şekerinin daha
yavaş yükselmesi ve ekstradan lif alımıdır.
Yağ yakacağı düşüncesi ile limon tüketiminde aşırıya kaçmak
Hiçbir besinin tek başına yağ yakımı sağlamadığı bilinmelidir. Sirkeli
ya da limonlu su tüketimi de tek başına yağ yakımı sağlamamaktadır. Limonlu ya da sirkeli suların alkali değeri yüksektir ve metabolizmayı az
da olsa hızlandırabilmektedir. Aromatik olarak içimi daha kolay olan limonlu ya da sirkeli suyun, uzun süre tüketilmesi mide sorunlarına yol
açabilmektedir. Limon ve sirkeyi su ile tüketmektense salataya ekleyerek
tüketmek daha doğru bir tercihtir.
Yemeklerde hiç yağ kullanmamak
Hücre zarının ve hormonların büyük bir kısmı yağdan oluşmaktadır.
Hücrelerin ve dolayısıyla vücut fonksiyonlarının düzgün çalışması için
beslenmede kaliteli yağlar mutlaka bulunmalıdır. Yağsız beslenmek, yeteri
kadar yağ tüketmemek metabolizmayı yavaşlatan ve kilo vermeyi zorlaştıran nedenlerden biridir. Salataları yağsız tüketmek, yağda eriyen
(A,D,E,K) vitaminlerin emilimini engelleyeceği için diyet yaparken vitamin mineral alımını azaltır. Vücut için gerekli olan yağları elde etmek
için ceviz, fındık, badem gibi yağlı tohumlar tüketilmelidir. Bununla birlikte yağların ihtiyaç kadar tüketilmesi tokluk süresini de uzatmaktadır.
37
28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:31 Page 38
INNOTRANS 2016’DA VOITH’TAN
YENİ RAYLI ARAÇ BİLEŞENLERİ
“
Voith, InnoTrans 2016’da Salon 1.2, Stand 220’de, “Kuvvetlerin Birleştirilmesi – Tahrik Yenilikleri” sloganı altında yer alıyor. Voith sistem yeterliliğini RailPack serisi ile daha da genişletiyor.
Bu doğrultuda yeni S111 turbo şanzıman ünitesine ilave olarak fuar
standında RailPack 400 DE dizel-elektrik tahrik sistemi teşhir edilecektir. Voith modernize edilen SA3 kuplörü ile otomatik yük trafiğini
kolaylaştırmak için de harekete geçiyor.
Yeni Servis Dizisi ile Servis Yeterlilik
Merkezi
Voith Servis Yeterlilik Merkezi yeni
servis dizisini InnoTrans’ta sunacak. Lokomotiflerin ve vagonların bakım, revizyon
ve onarımlarının yanı sıra, Voith boya atölyesinde araç filolar için komple yeniden boyama hizmetleri sunmaktadır. Boji atölyesi
her tip aracın bojisinin hızla sökülmesi, revizyondan geçirilmesi ve monte edilmesini
sağlamaktadır. Bunlara ek olarak, Voith
müşterileri için Servis Yeterlilik Merke-
38
zinde artan miktarlarda mühendislik hizmetleri vermektedir; bu hizmetlerin en yenisi hat inşaat araçları için özel kaportaların
geliştirilmesidir. Voith’in entegre ömür
döngüsü yönetim sistemi OPRA gelişmiş
ray hizmetlerinin zirvesini temsil etmektedir; bu sistem ray araçları üzerinde kestirimci bakım yapılması imkanını vermekte,
böylece sistemlerin elverişliliği, güvenilirliği ve güvenliği geliştirilmektedir.
Hidrodinamiğin Avantajları
Yeni S111 turbo şanzımanı için, Voith
hidrodinamik sisteminin avantajlarına güveniyor. Hidrodinamik özellikle kararlılık,
sağlamlık, uzun hizmet ömrü ve kolay
bakım konularında mükemmelliğe ulaşmıştır. Dişli ünitesi 280 kW ve 1800 Nm’ ye
kadar olan motor çıkış güçleri için tasarlanmıştır. Bunlar aynı zamanda yeni dişli kutularını Çin’ de özel geliştirilip kurulmuş
olan 2 akslı Buhar vagonları (tender) gibi
özel demiryolu araçlarında da uygulanır.
S111’in yanı sıra Voith yüksek hızlı trenler
28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:31 Page 39
Altyazı 2: S111 turbo transmisyon hidrodinamiğin avantajlarından faydalanmaktadır; kararlılık, sağlamlık, uzun hizmet ömrü ve
kolay bakım.
için SE 369 dişli kutusunu sunacaktır. Bu
bileşen çok yüksek miktarda ağırlık tasarrufu sağlayan bir alüminyum yapı kullanmaktadır.
rid
RailPacks – Dizel Tahrikli veya Hib-
RailPack’in en son versiyonu Çin’de
bir Mutiple Unit’de çalışmaktadır. Elektrik
motorlarının yanı sıra dizel motorlarla da
Modernize edilen SA3 Kuplörü Yeni
Çarpışma Standardını Karşılıyor
Voith, InnoTrans’ta ziyaretçilerine modernize edilmiş olan ve yeni DIN E 15227
çarpışma standardını karşılayan SA3 kuplörünü gösterecektir. Lokomotif operatörleri için daha da geliştirilmiş olan Voith
SA3 kuplörü önemli avantajlar sunmaktadır. Yeni SA3 kuplörü pnömatik kuplörü,
Altyazı 4: Stadler EC 250’in yeni ön burunu Berlin’de InnoTrans’ta sergilenecektir.
tahrik edilebilen esas boyutlardaki bir 400
DE RailPack, tüm Voith ürün ailesinin
temsilcisi olarak Berlin’de sergilenecektir.
Tahrik sistemleri güçlü teknolojileri ve minimum bakım giderleri ile ayırt edilmektedir. Uzun yağ değiştirme aralıkları
operatörler için tutarlı şekilde düşük işletme maliyetlerini garanti etmektedir.
Ön Burunlarda Sistem Yeterliliği
Voith sistem yeterliliğini Stadler EC
250 yüksek hızlı trenin ön burnu ile ispat
ediyor. İşletme dişlisinin kullanılması ile
burun kanatçıkları bir akıllı kuplaj sistemi
halinde birleştirilmektedir. Bu ön burunlardan biri Berlin’de sergilenecektir.
Altyazı 2: S111 turbo transmisyon hidrodinamiğin avantajlarından faydalanmaktadır; kararlılık, sağlamlık, uzun hizmet ömrü ve
kolay bakım.
enerji verimliliği ve ömür süresi üzerinde
olumlu etkiler yapar. Bu elektrikli bileşenlerin önemi de InnoTrans’ta yansıtılacaktır; burada Voith standının ayrı bir alanını
tamamen elektrikli cer konusuna tahsis
edecektir.
Voith GmbH’nin bir Grup Bölümü
olan Voith Turbo, akıllı tahrik çözümleri ve
sistemleri konusunda uzmandır. Petrol ve
Altyazı 5: Voith SA3 kuplörü modernize edilmiştir ve yeni DIN
E 15227 çarpışma standardını karşılamaktadır
elektrikli kuplörü ve bunların yanı sıra
elektro-pnömatik fren sistemini kapsamaktadır. İlave bir pnömatik sistem kuplajın
otomatik açılmasını mümkün kılar. Bu
kuplör Doğu Avrupa’da standart olmuştur
ve sınır ötesi yük trafiğini basitleştirmektedir.
Akıllı Enerji Dönüşümü
Cer invertörleri sağlanan elektrik enerjisini verimli bir şekilde tahrik motorlarına
uygun bir şekilde aktarımını sağlar. Entegre edilmiş tahrik kontrol sistemleri, tahrik sistemi bileşenlerinin mükemmel
kontrolünü ve bir birine optimum derecede
eşleştirilmesini sağlar, böylece güvenlik,
gaz, enerji, madencilik ve makine mühendisliği, gemi teknolojisi, raylı ve ticari taşıt
araçları gibi çok farklı sanayilerden gelen
müşteriler Voith Turbo’nun ileri teknolojilerine güvenmektedir.
Voith enerji, petrol ve gaz, kâğıt, ham
malzeme ve nakliye ve otomotiv piyasalarında standartları belirlemektedir. 1867 yılında kurulmuş olan Voith 20.000’den
fazla kişiyi istihdam etmekte, 4,3 milyar
Euro tutarında satış yapmakta, dünya çapında 60’dan fazla ülkede faaliyette bulunmakta olup bugün için Avrupa’daki en
büyük aile şirketidir.
Altyazı 6: Mükemmel kontrol ve optimum bileşen eşleştirmesi için verimli enerji dönüşümü;
Voith EmCom cer invertörü.
28-48-sayi-76:Layout 1 08.09.2016 21:31 Page 40
KARSAN KÜRESEL MARKA OLMA YOLUNDA
EMİN ADIMLARLA İLERLİYOR
“
Geliştirdiği toplu taşıma sistemleriyle şehirlere modern çözümler sunan ve bu yıl
kuruluşunun 50. yılını kutlayan Karsan, Ekonomi Bakanlığı tarafından Türk
Ürünlerinin Yurtdışında Markalaşması ve Türk Malı İmajının Yerleştirilmesi amacıyla verilen TURQUALITY Destek Programı’na katılmaya hak kazandı.
Kuruluşunun 50. yılını kutlayan ve Bursa’da yer alan 2 ayrı fabrikasında hem iç pazar hem ihracata yönelik, çağın mobilite ihtiyaçlarına uygun modern toplu taşıma ve ticari araç üretimi gerçekleştiren
Karsan, küresel bir oyuncu olma yolunda önemli bir adım daha attı.
Ekonomi Bakanlığı tarafından geliştirilen dünyanın devlet destekli
ilk ve en kapsamlı marka geliştirme programı olan “TURQUALITY
Destek Programı” için başvuran Karsan, denetimleri başarı ile geçti
ve programa katılmaya hak kazandı.
TURQUALITY Destek Programı’na kabul edilmenin, Karsan’ın
global bir marka olma yolunda emin adımlarla ilerlediğinin ciddi bir
göstergesi olduğunu belirten Karsan CEO’su Okan Baş, “Karsan olarak en büyük stratejilerimizden birisi de ülkemizi
yurtdışında temsil edecek küresel bir Türk markası
olmak. Bu noktadan hareketle, böylesine güçlü bir programa kabul edilmek yaptığımız çalışmaların ne kadar
doğru olduğunu bizlere gösteriyor. TURQUALITY Destek Programı’na katılmanın haklı gururunu yaşayarak, bu
yolda çalışmalarımıza durmaksızın devam edeceğiz” dedi.
118 seçkin firmanın yer aldığı program, Karsan’ın yurt
dışında bilinen ve güçlü bir Türk markası olması stratejisine
önemli destek sağlayacak. TURQUALITY Destek Programı, Karsan’ın yurtdışında rekabet gücünü artırmasına yönelik olarak tanıtım, mağaza ve franchise uygulamaları,
danışmanlık, endüstriyel tasarım başta olmak üzere birçok
önemli teşvik maddesini içeriyor.
40
Program hakkında
“10 yılda 10 dünya markası yaratmak” vizyonu ile geliştirilen
devlet destekli marka geliştirme programı TURQUALITY, Türkiye’deki şirketlerden, ‘Güçlü Türk Markaları’ geliştirmek amacıyla
ülkemizin ihracatını artırmak, ‘Türk Malı’ imajını ve Türkiye’nin itibarını güçlendirmek, aynı zamanda seçilmiş marka potansiyeli taşıyan firmalara destek olmak amacıyla geliştirilmiş bir program
olmasından dolayı kritik önem taşıyor.
on-kapaki-ici-arka-kapak-ic-ek:Layout 1 08.09.2016 21:36 Page 2
Gülmece
Gülmece
PAPAĞAN
Adam her gün papağanını camın önüne
bırakır işe öyle gidermiş. Papağan da akşama
kadar yoldan geçenleri izler, söylenenleri
dinlermiş.
Bir gün gene papağan, camın kenarında
dururken aşağıda eylem yapan gençler “Tek
Yol Devrim” diye bağırarak önünden geçmişler. Ertesi gün de sağcı gençler eylem yaparken Papağan aşka gelir ve “Tek Yol
Devrim” diye bağırmaya başlar. Sağcı gençlerde evi taşlar, hurdaya çevirir.
Adam eve dönünce çok şaşırır ve olanları
komşularından öğrenir. Papağana aynı şeyi
bir daha yapmamasını söyler.
Bir sonra ki gün solcular eylem yapar,
papağan yine duramaz bu kez sağcılardan
duyduğu “Kahrolsun Kominizm” sloganını
söylemeye başlar. Bu kez de solcular evi taşlar.
Adam eve döndüğü zaman bakar ki bu
böyle olmayacak, dayanamaz ve papağanı
kümese atar. Kümesteki tavuklar papağana
bakıp alaycı bir ses tonuyla:
- Ne oldu lan artiz? Bütün gün öyle orda
camda durup, etrafa bakmayı biliyordun.
Papağan:
- Hadi lan ordan. Ben sizin gibi fuhuştan
yatmıyorum. Düşünce suçundan buradayım!
EVLENİRKEN NEREDEYDİN
Adamın işi varmış, Ankara'ya gidiyormuş,
tam uçağa binerken kulağında bir ses:
"Binme, bu uçak düşecek.”
Dönmüş, bakmış, kimse yok, ama içine de
bir kurt düşmüş, binmemiş. İkinci uçağı beklerken kara haber ulaşmış:
"Uçak düştü kurtulan olmadı.”
Koşmuş Haydarpaşa'ya, bilet almış, tam
trene binecek, aynı ses kulağında:
"Binme bu trene, raydan çıkacak."
Dönmüş, bakmış yine kimse yok, trene
binmemiş, gelmiş eve. Sabah gazeteyi açınca
tüyleri ürpermiş;
"Tren Eskişehir'de raydan çıktı, şu kadar
ölü, şu kadar yaralı.”
Koşup otobüse bilet almış, tam binerken
yine o ses:
"Freni patlayacak."
Dönmüş yine kimse yok. Dayanamamış,
bağırmış:
“Sen kimsin yahu?”
"Ben senin altıncı hissinim.”
Adam iyice kızmış:
"Ulan evlenirken neredeydin?
O ses yine dalgalanarak söylenmiş;
"Büyük kazalara karışmıyoruz."
ARABA KAZASI
Bir kadınla bir adam ayrı, ayrı arabalarında giderlerken çarpışırlar. İkisinin
de arabası mahvolur ama şans eseri ikisi de hiç yara almadan kurtulur. Arabalarından sürünerek çıkarlar ve kadın adama bakıp:
- Çok ilginç! Sen erkeksin ben de kadın. Arabalarımız mahvoldu ama ikimize
de hiçbir şey olmadı. Bu belki de tanışıp, dost olup, hayatimizin sonuna kadar
huzur içinde birlikte yasamamız için bir işarettir, der.
Müthiş heyecanlanan adam:
- Evet, galiba haklisin, diye cevap verir şaşkınlıkla. Kadın :
- Bak, arabam hurdaya döndü ama bir şişe şarap sapasağlam. Bu kesin bir
işaret. Bu şarabı içip şansımızı kutlamalıyız, diye devam eder ve şarap şişesini
adama uzatır. Adam şişeyi alır, açar ve yarısını içip kadına verir. Kadın hemen
şişenin mantarını kapatıp adama geri uzatır. Bunun üstüne adam sorar:
- Sen içmeyecek misin? Kadın cevap verir:
- Hayır, ben polisi bekleyeceğim!
OTOBÜS BEKLİYORUM
gıcırtıyı
Kadının biri dolabından gelen
maranırır
çağ
kesmesi için eve marangozu
p gıdola
maz
bula
goz bakar ama bir sorun
r:
cırdamıyordur ve sora
ne yapa-Abla bu dolabın bir şeyi yok
yım?
Kadın:
yoldan
-Normalde gıcırdamıyor zaten,
doladi
şim
Sen
otobüs geçerken gıcırdıyor.
der
n,
arsı
bak
n
erke
bın içine gir, otobüs geç
.
eye
lem
bek
lar
baş
der
-Adamda tamam
eve
ası
koc
ının
kad
ra
son
t
Bir müdde
bın kapagelir, üzerini değiştirmek için dola
de bir adam
ğını açınca birde ne görsün; için
hemen sorar.
da?
-Ne işin var senin benim dolabım
Adam:
a oto-Abi ne desen haklısın. Şimdi san
sın!
maz
inan
em
des
büs bekliyorum
?
NE SÖYLEDİNİZ
ak için uçağa
pm
New York seferi ya
stclass koltuğa otubinen güzel sarışın fir
e hostes yerinin arrur, bilet kontrolünd
r.
ıfta olduğunu söyle
kada ekonomik sın
bir
i
irl
sin
eder ve
Sarışın buna itiraz
sarışınım istediğim
,
lim
ze
gü
edayla ben
Hostes başa çıkamayere otururum der.
verir, kaptan gelir ve
yınca kaptana haber
bir şeyler fısıldar.
sarışının kulağına
ın kalkar ve arkada
Bunun üzerine sarış
s hayretle kaptana
bir yere oturur, hoste
sorar:
iz kulağına”.
“Efendim ne söyledin
arka tarafının
ce
Kaptan, uçağın sade
der.
dim
yle
sö
New York’a gittiğini
BAVULUNU HAZIRLA
Adam elindeki son parayla kum
ar
oynamaya karar verip LasVeg
as`ın yolunu tutar ve inanılmaz bir tali
h: tam 3
milyon dolar kazanır.
Hemen otel yönetiminin kendisi
ne
açtığı kral dairesinden karısın
a telefon
eder:
- Evde misin?
- Evet kocacığım.
- İyi, hemen bavulunu hazırla
. Kumarhanede tam 3 milyon dol
ar kazandım."
- Kadın sevinç dolu bir çığlık
atar:
- Ay harikasın!!
Hemen hazırlanıyorum.
- Peki ama nereye?
- Paris,
- Karayipler?
Adam cevap verir:
- Umumda değil. Sadece eve
döndüğümde çoktan gitmiş ol.
UĞURSUZ KADIN
Cafer komadadır. Yanında ise karısı... Cafer'in gözleri nemli, kısık sesiyle karısına doğru bakar ve
konuşmaya başlar:
"İlk işten kovulduğum zaman yanımda idin. İflas ettiğim gün oradaydın.
Vurulduğum zaman ilk gözümü açtığımda seni gördüm. Trafik kazası geçirdiğimde
hastanede
hep
başucumdaydın...
Karısı takdir edilmenin mutluluğunda tabi.
"Şimdi komadayım yine başucumdasın. Sonunda anladım ama, çok geç
oldu; yahu sen ne uğursuz kadınsın"

Benzer belgeler

goodyear ve rainer zietlow`dan yeni dünya rekoru

goodyear ve rainer zietlow`dan yeni dünya rekoru YAYIN DANIŞMA KURULU Mustafa Altuntaş // İstanbul Halk Ulaşım A.Ş. Göksel Ovacık // Özulaş A.Ş. Ramazan Gürler // Mavi Marmara Ulaşım A.Ş. Mehmet Tekin // Öztaş Ulaşım A.Ş. Yalçın Beşir // Yeni İst...

Detaylı