meveğitim -ekim2014 - Milli Eğitim Vakfı

Transkript

YAYIN SAHİBİ
Millî Eğitim Vakfı adına Yönetim Kurulu
Başkanı İhsan ÖZÇUKURLU
İNCELEME VE YAYIN KURULU
Mehmet TEMEL
Erdoğan TURHAN
Necat BOZKURT
SORUMLU YAZI İŞLERİ
Ercan ÇOBAN
YAYIN TÜRÜ
Yerel Süreli Yayın
BASILDIĞI YER
İÇİNDEKİLER
02 Başkanın Mesajı
04 Millî Eğitim Vakfı’ndan Haberler
19 Kaybettiklerimiz
20 Eğitim Dünyasından Haberler
22 Söyleşi
Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Ömer Faruk Yelkenci
25
MEV Kolejleri: Başarısızlığın Olmadığı Okullar...
TŞOF PLAKA Trafik Matbaacılık Ticaret ve
Sanayi A.Ş. Sincan Organize Sanayi Bölgesi
Orhan Işık Cad. No:3 Sincan/ANKARA
Tel: 0312 267 08 97
Faks: 0312 267 06 93
www.tsoftrafik.com
EDİTÖR
48 Çocuğunuzdan Mektup
50 İnceleme:
Atatürk’ün Eğitim Savaşı,
Prof. Dr. Galip Karagözoğlu
Aslı KÜÇÜKKÖMÜRCÜ
TASARIM
Hilal KURT
BASIM TARİHİ
Ekim 2014
YÖNETİM YERİ
Millî Eğitim Vakfı Genel Müdürlüğü
Azerbaycan Caddesi Kasım Gülek Sokak No:6
Bahçelievler/ANKARA
Tel: +90 312 215 43 10
Faks: +90 312 215 40 98
www.mev.org.tr
OKUR ÖNERİLERİ ve YORUMLARI İÇİN
[email protected]
Tel: 0312 215 43 10 /139-140
26 MEV Kolejleri’nden Haberler
46 Söyleşi
Harvard Şampiyonu Türk:
Levent Alpöge
55
MEV Koleji Öğrencileri TOEFL Sınavı ile İngilizce Yeterliliklerini
Test Ediyor
56 Bağışlarınız Eğitim İçin
58 Kültür - Sanat
60 Eğitimcinin Köşesi
Cumhuriyet; Özgür, Çağdaş,
Erdemli İnsan Yetiştirir,
Doç. Dr. Aydoğan Ataünal
64 Çocuk Yaşadığını Öğrenir,
Dorothy Low Nolte
MEV EĞİTİM 2014
1
MEV EĞİTİM
Başkanın Mesajı
Yeni Eğitim-Öğretim Yılı
Başlarken....
İhsan ÖZÇUKURLU
Millî Eğitim Vakfı
Yönetim Kurulu Başkanı
Eğitim, bireyin ve toplumun gelişmesini sağlayan, ekonomik kalkınmayı destekleyen, Millî
ve manevî değerlerimizi koruyup geliştirerek gelecek nesillere aktaran olmazsa olmaz, vazgeçilmez ve ertelenmez bir süreçtir.
Nitekim, Cumhuriyetimizin kurucusu, Başöğretmenimiz yüce ATATÜRK de “Eğitimciler,
bir milleti ya hür bağımsız, şanlı, yüce bir sosyal toplum halinde yaşatır veya bir milleti esaret
ve sefalete sevkeder” özdeyişiyle bunu vurgulamıştır.
Çağımızda ülkeler arasında bilgi ve teknoloji toplumu olmak, rekabetle üstünlük sağlamak amacıyla amansız ve acımasız bir yarış devam etmektedir. Ülkemizin de bu yarışta başarılı olması ve çağdaş uygarlık düzeyinin üstüne çıkabilmesinin yolu, iyi bir eğitim sisteminden
ve bunun başarılı bir şekilde uygulanmasından geçmektedir.
Öğretmenlere “Yeni nesil sizin eseriniz olacaktır” diyen büyük önder ATATÜRK, genç
Cumhuriyeti’ni Türk gençliğine emanet etmiştir.
Değerli yönetici ve öğretmenler bilmelidirler ki, öğrenci sadece dinleyici değil katılımcıdır.
Eğitimin görevi bilgileri ezberletmek değil; sürekli olarak okumaktan, öğrenmekten zevk duyan, bunu alışkanlık haline getirmiş çalışkan bireyler yetiştirmektir. Başka bir deyişle eğitimin
görevi öğrencide bilimsel düşünme gücünü geliştirmektir.
Türk Millî Eğitim sisteminin odak noktası sizsiniz. Ülkemizin geleceğini hazırlayan, ailede
ilk taslağı verilmeye çalışan kültürel kimliğin profilini çizen tek görevli olan mimar; bunu işleyen
ve yapan insan mühendisi de sizsiniz. Bunun için göreviniz kutsaldır. Çünkü en seçkin ve yüce
varlık olan insanın yavrusunu, gencini; kendi kültürünün özü ve temeli olan millî ve manevi değerlerimiz, inançlarımız ve insanlığın ortak ideallerine göre yetiştiriyor ve yönlendiriyorsunuz.
Çocuklarımız, önce iyi bir insan ve iyi bir vatandaş olmayı sizden öğrenmektedir. Ailesi
dışında örnek aldığı ilk model sizsiniz. Çocuklarımıza amaç ve yön veren, toplumun bir üyesi
olma bilincini ve sorumluluk duygusunu aşılayan da sizlersiniz.
Sizler, ömrünüz boyunca, iyilik, doğruluk ve sorumluluk içinde, insana ve topluma amaç
ve yön veren rehberlerden en önde gelenisiniz.
Bunun için, mesleğiniz, hem çok güç ve sorumlu, hem de çok kutsal ve onurlu. Çünkü,
hem insan olarak kendi kendiniz olacak şekilde davranmak ve yaşamak hem de, mesleğiniz
gereği, çocuğa ve çevreye ve topluma “örnek insan modeli” olma yükümlülüğünüzden dolayı
istediğiniz gibi yaşamak ve davranmakta kısıtlı ve sınırlısınız.
Eğitimcilik dünyanın en kutsal ve buna karşın en büyük sorumluluk taşıyan, en güçlü
mesleğidir. Bunun bilincinde olmayan, öğretmeni ihmal eden toplumlar zayıf ve güçsüz kalmayı kabul etmiş demektir.
Bugün çocuklarımız yalnız heyecanlı değil aynı zamanda gururludur. Bugün bu kutsal yuvada yeni bir eğitim öğretim yılına başlıyorlar. Başta anne ve babalar öğretmenlerimiz bu haklı
sevinci yürekten paylaşmaktadırlar.
2
MEV EĞİTİM 2014
Gençlerimiz biliyorlar ki eğitim insanın en doğal hakkıdır, insan olma hakkıdır. Hiç kimse bu
haktan yoksun bırakılmaz. Okulların görevi bu kutsal hakkın kazanılmasını gerçekleştirmektir. Başka
bir anlatımla bireyin duygu ve düşünce dünyasını geliştirmek, zenginleştirmek ve onu hayatta güçlü
kılmaktır.
Öğretmeni sevmek insanlığı, bayrağı, bağımsızlığı, özgürlük ve demokrasiyi sevmektir. Öğretmenimize hizmet etmek, insanlığa hizmet etmektir. Sizi yüceltmek ise, insanı ve toplumu yüceltmektir. Bu gerçeği anlayabilen, görebilen öğretmenine ve eğitime değer veren bir toplum, bu gününü mutlu ve huzurlu; geleceğini ümitli ve güvenli kılmış demektir. Milli Eğitim Vakfı olarak tüm eğitim
kurumlarımızda gerçekleştirmek istediğimiz temel ülkümüz eğitimi ve öğretmeni yüceltmektir.
Değerli öğretmen arkadaşlarım,
İnsanın yaşam boyu süren iki temel gıdası vardır: Sevgi ve bilgi. Okul sevgi ve bilgi yuvasıdır.
Bilgi, yeri doldurulamaz en büyük değer, en büyük güçtür. Çağımıza adını vermiştir; Bilgi Toplumu Çağı. Savaşlar bilgi savaşıdır. Toplumların gelişmişlik düzeylerinin temel göstergesi, eğitimlerinin
hem nitel hem nicel düzeyidir.
Sevgi ise, her insanın sağlıklı bir kişilik için temel yapı taşıdır; gerçek doğal gereksinimidir. Sevgide karşılık beklenmez, özveri vardır, kişiliğe saygı vardır.
Öğretmen, bu iki değeri; sevgi ve bilgiyi benliğinden kaynaştırıp sunan kişidir.
Sevgili öğrenciler, yarınlarımızın teminatı sevgili gençler,
Sevgi, akıl ve bilime; iyilik, doğruluk ve güzelliğe, adalete ve haklarda eşitlik ilkesine, demokratik, lâik, çağdaş, sosyal hukuk devletimize, saygılı ve sorumlu, Türk milletini çağdaş uygarlığın
saygın ve seçkin bir ortağı, onurlu bir üyesi yapmaya çalışan, kalbi ve kafası, insan, vatan, millet,
bayrak, Atatürk sevgi ve saygısı ve sorumluluk duygusuyla dolu olan hoşgörülü, anlayışlı, sabırlı,
demokratik davranışlı, erdemli, dengeli, ahlaklı ve sağlıklı bir kişilik ve karakterde olmanız önce sizi
ve daha da çok bizleri mutlu edecektir. Cumhuriyet Türkiye’sinin yapıcı ve yöneticileri sizler olacaksınız. Ülkemizi çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine sizler çıkaracaksınız.
Değerli anne-babalar,
Yetiştirdiğiniz bu pırıl pırıl gençlerle gurur duyuyoruz. Övünç duygularımızı ifade ettiğimiz bu
günde başarılarının paylaşımını da mutluluğunu da hep birlikte paylaşacağız.
İnsanın en değerli varlığı çocuklarıdır. Yatırımların en değerlisi de insana yapılan yatırımdır. Okullar bir çeşit aile ortamıdır.
Öğrenme için, başarı için ilgi ve sevgi yeterlidir. İnsanlar en sevinçli günlerini okul çatısı altında
yaşar, dostluklar bu kutsal yuvada yeşerir. Unutulmaz dostluklar burada kurulur.
Bu süreçte başarı için okul, aile ve çevre arasında sıkı bir işbirliği, tartışmasız ön koşuldur. Çevre
de dâhil, okul ortamını oluşturan tüm ilgililer arasında iletişim kanalları çok açık olmalıdır.
Çocuklarımız için en güvenilir dost ve arkadaş anne-baba ve öğretmenlerdir. Onlar, öğrencilerde güven yaratmak, özsaygı ve özgüvenlerini geliştirmekle yükümlü olduklarını unutmamalıdır.
Saygıdeğer Veliler; çağımız bilgi çağıdır. Bu çağ, iyi eğitilmiş nitelikli ve üretken insan gücünü ön
plâna çıkarmıştır.
Sizler gerçek örneklersiniz. Millî Eğitim Vakfı olarak amacımız, tüm eğitim kurumlarımızda çocuklarımızı, gençlerimizi, değerli öğretmenlerimiz ve yurttaşlarımızla bu doğrultuda demokrasiye
âşık, Atatürk ilke ve inkılâplarına gönülden bağlı, Türkiye için kendisini adamış, insan ve millet sevgisiyle dolu, mutlu toplumda daha mutlu yüksek karakter ve sağlıklı kişilikte vatandaşlar yetiştirmektir.
Bu hedefimiz için de tüm gücümüzle durmaksızın çalışmak zorundayız.
MEV Özel Okullarını kurmaktaki asıl amacımız,
Örnek okul olmak ve eğitimde, kalitede yarışmak, küreselleşen dünyamızda bilgi toplumunda
yarışmak, eğitimde en iyi kaliteyi yakalamak hedefine ulaşmak…
Bu örnek tesislerimiz sadece Okulumuz öğrencilerine değil, il ve ilçe bazında yapılacak çeşitli
etkinliklere de ev sahipliği yaparak bir cazibe merkezi haline gelecektir.
Sayın veliler,
Bu güzel okullarımızın ülkemizin en gözde eğitim kurumu olmaması için hiçbir engel yoktur.
Kolaylık vardır. Yeter ki herkes tarafından gerekli ilgi gösterilsin, sağlıklı iletişim kanalları kurulsun,
okul birlikte kucaklansın.
Sevgili öğrenciler,
Sizlerle övünüyor, gurur duyuyoruz. Çünkü sizler, Atatürk’ün yolunda yorulmadan koşacak,
O’nu izleyeceksiniz.
Çağdaş uygarlığın saygın ve seçkin bir ortağı olma hedefimizde sizlere başarılar diliyor, bu çatı
altında, bu kutsal yuvada unutulmaz dostluklar edineceğinize ve yüreklerinizin ulus ve vatan sevgisi
ile dopdolu olduğuna inanıyor, yarının Türkiye’sinin yapıcı ve yöneticileri olacak sevgili gençlerimize,
2014-2015 Eğitim ve öğretim yılının hayırlı, uğurlu ve başarılı olmasını diliyorum.
MEV EĞİTİM 2014
3
MEV EĞİTİM
Millî Eğitim Vakfı’ndan Haberler
MİLLÎ EĞİTİM VAKFI
34.GENEL KURULU YAPILDI
Genel Kurulumuz, Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Nabi Avcı,üyelerimiz, Vakıf genel müdürlük personeli, öğretmen ve yöneticilerimizin katılımıyla gerçekleşti.
Toplantıda yönetim ve denetim kurulu üyelikleri için seçim yapıldı. Yeni yönetim kurulu yaptığı ilk toplantısında emekli öğretmenler için planlanan “Yaşamevleri” konusunda da karar aldı.
Millî Eğitim Vakfı 34. Genel Kurulu MEV Koleji Özel Ankara Okulları’nda gerçekleşti.Genel
Kurul toplantısına Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı da katıldı. Bakan Avcı, toplantıdan önce bir
süre MEV Koleji Özel Ankara Okulları’nı gezerek yöneticilerimizden bilgi aldı.
Toplantıya Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın yanı sıra Müsteşar Yardımcıları Salih Çelik ve
Zübeyir Yılmaz da katıldı. Okulumuz öğrencilerinin hazırladığı gösterilerden sonra toplantıya
geçildi.
Başkanlık Divanına Ahmet İnce’nin Başkan, Talat Bulut ve Remzi Sezgin’in ise katip üye
olarak seçilmesinden sonra Yönetim Kurulu Başkanı İhsan Özçukurlu, toplantıyı kısa bir
konuşmayla açtı.
Daha sonra Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, bir konuşma yaptı. Millî Eğitim Vakfı’nın çalışmalarından övgüyle bahseden Bakan Avcı, vakfımızın emekli ve yalnız yaşayan öğretmenler
için açmayı planladığı Yaşamevi projesine dikkat çekerek, “Emekli öğretmenlerimiz, özellikle
yalnız yaşayan emekli yaşlı öğretmelerimiz için yaşamevi oluşturacağız. Birlikte zaman geçirebilecekleri ve her türlü sağlık sorunlarını kolaylıkla çözebilecekleri ortamları oluşturmalıyız.
İlk olarak Van, Eskişehir, Ankara ve İstanbul’da pilot uygulamalar başlatacağız” dedi.
4
MEV EĞİTİM 2014
Genel Kurul toplantısında, 2013 yılının Çalışma Raporu Yönetim Kurulu Başkanımız İhsan Özçukurlu, 2013 yılı Bilançosu Yeminli Mali Müşavir Noyan Alper Ünal, Denetim Kurulu Raporu ise
Denetim Kurulu Üyesi Aydın Özyar tarafından sunuldu.
Merkez Yönetim ve Denetim Kurullarının raporlarının
ayrı ayrı ibra edilmesinden sonra 2014 yılı tahmini
bütçesi onaylandı.
Genel Kurul toplantısından sonra yeni yönetim kurulu
ilk toplantısını yaptı.
Genel Kurul’da, yönetim ve denetim kurulu üyelikleri
için seçim yapıldı. Buna göre Yönetim Kurulu Başkanı İhsan Özçukurlu, başkan yardımcısı Muzaffer
Doğan, üyeler; Galip Karagözoğlu, Aydoğan Ataünal,
A.Remzi Sezgin, Mehmet Temel, İ. Hakkı Güngör, Nevin Sorguç ve Ömer Faruk Yelkenci olarak belirlendi.
Millî Eğitim Vakfı Denetim Kurulu üyeliklerine ise Ay- Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Genel Kurul
Toplantısından önce MEV Kolejini gezerek
dın Özyar, Ahmet İnce ve Naim Durmaz seçildiler.
okulumuz hakkında bilgi aldı.
MEV EĞİTİM 2014
5
Yeni Yönetim ve Denetim Kurulu
Üyelerimizin Özgeçmişleri...
İhsan ÖZÇUKURLU
Yönetim Kurulu Başkanı
Kayseri’de doğdu. İlk ve Orta öğrenimini Kayseri’de tamamladı. Ankara Erkek Teknik Yüksek Öğretmen Okulunu bitirdi. Sonra İstanbul
Üniversitesi İşletme Fakültesinden mezun oldu. 1964 yılında Tekirdağ
Endüstri Meslek Lisesinde göreve başladı. Kayseri Endüstri Meslek
Lisesi, Teknik Lise ve Akşam Teknik Okulunda öğretmen ve yönetici
olarak çalıştı. 1974 yılından itibaren Ankara Yüksek Öğretmen Okulunda ve Endüstriyel Sanatlar Yüksek Öğretmen Okulunda müdür
yardımcısı ve 1977 yılından itibaren Endüstriyel Sanatlar Yüksek Öğretmen Okulu Müdürlüğü görevlerinde bulundu. Teknik Eğitim Fakültesinde öğretim üyeliği yaptı. 1980 yılında
Millî Eğitim Bakanlığı Mesleki ve Teknik Yüksek Öğretim Genel Müdürlüğü Genel Müdür
Başyardımcılığına, 1981 yılında Genel Müdürlüğe atandı. Bakanlık Yüksek Danışma Kurulu
üyeliği yaptı. 1981’de kurulan Millî Eğitim Vakfı’nın kuruluşunda görev aldı. Bu görevi yıllarca
sürdürdü. Vakıfta genel sekreterlik, merkez yönetim kurulu üyeliği ve merkez yönetim kurulu başkanlığı yaptı. 1982-1985 yılları arasında Talim ve Terbiye Kurulu Üyeliği ve bir süre
başkan vekilliği görevini yürüttü. 1985 yılında Araştırma Planlama ve Koordinasyon Kurulu
Başkanlığına atandı. Bu görevle birlikte Kitap Yazma Seferberliği Yüksek İcra Kurulu Başkanlığı, Mesleki ve Teknik Eğitim Çıraklık Fonu Başkanlığını da yürüttü. Almanya, Avusturya,
İtalya, Hollanda, Fransa, Japonya ve ABD’de eğitim ve endüstri alanlarında çalışmalar yaptı.
1989 yılında Millî Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığına atandı. Bir süre Bakanlık müsteşarlığına vekâlet etti. Daha sonra Bakanlık müşavirliğine getirildi. Ağustos 2005’te emekliye
ayrıldı. Halen Millî Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yürütmektedir.
Muzaffer DOĞAN
Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı
1949 yılında Kahramanmaraş-Göksun’da doğdu. Konya Selçuk Eğitim Enstitüsü Matematik Bölümü ve Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Yönetimi ve Denetimi Bölümü mezunudur. Hakkari, Ankara
ve Kahramanmaraş’ta öğretmenlik ve yöneticilik yaptı. Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim ve Rehberlik Dairesi’nde Şube Müdürlüğü ve Daire Başkanlığı ile Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü görevlerinde
bulundu.1989 yılında Müfettişliğe, 2000 yılında Başmüfettişliğe, 2003
yılında da MEB Teftiş Kurulu Başkanlığı’na atandı. 2013 yılında emekli oldu.
6
MEV EĞİTİM 2014
Prof. Dr. A.Galip KARAGÖZOĞLU
Yönetim Kurulu Üyesi
1933 yılında Tokat’ta doğdu. Niksar Ahmet Gazi İlkokulu, 1949’da Niksar
Ortaokulu ve 1952’de Sivas Öğretmen Okulunda öğrenimini tamamladı.
İki yıl ilkokul öğretmenliği yaptıktan sonra Gazi Eğitim Enstitüsü’ne girdi.
1957-1963 yılları arasında öğretmen okullarında öğretmenlik ve yöneticilik
yaptı. 1963 yılında burs kazanarak ABD’ye gitti. 1965 yılında Indiana Eyaleti
Ball State Üniversitesini bitirdi. 1965-1967 yılları arasında Hizmetiçi Eğitim
Dairesi’nde uzman, 1967-1968 yıllarında Planlama Araştırma Kurulunda
Araştırma Bölümü Başkanı olarak çalıştı. 1968’de Michigan Üniversitesi’nde Yüksek Lisans ve
Doktorasını yaptı. 1972’de Doktorasını tamamladı. 1973-1980 yılları arasında TÜBİTAK’ta eğitim
ve bilim adamı yetiştirme grubu başkanı olarak görev aldı.
1980-1981 yılları arasında Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı yaptıktan sonra eski görevine döndü. Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde öğretim üyesi ve aynı zamanda Yükseköğretim
Kurulu danışmanı olarak görev yaptı. 9 Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Dekanlığı görevini
yürüttü. 1996-1998 yılları arasında Londra Büyükelçiliği Eğitim Müşavirliğinde bulundu. 1998 yılında emekli oldu.
Eser ve çalışmalarından bazıları: Türk Eğitim Düzeninde Bakanlık Müfettişlerinin Rolü, İlköğretimde Teftiş Uygulamaları, Öğretmen Yetiştirmede Müfettişin Önemi, Türkiye’de Ortaöğretim Sorunları, Atatürk Devriminin Yerleşmesinde ve Gerçekleşmesinde Eğitimin Rolü ve Yeri I, Atatürk İlkeleri Işığında Türk Eğitim Sistemi, Türkiye’de Müspet Bilimlerde Bilim Adamı Yetiştirme Politikası,
Atatürk’ün Öğretmene Saygısı.
Bu eserlerine ek olarak Prof.Dr. Galip Karagözoğlu’nun yurtiçi ve yurtdışında yayınlanmış 46 eseri
vardır.
Doç. Dr. Aydoğan ATAÜNAL
6 Şubat 1934 tarihinde Gümüşhane-Kelkit’te doğdu. Meslek yaşamına Gümüşhane-Keşişköyü İlkokulu Stajyer Başöğretmeni olarak başladı. Gazi
Eğitim Enstitüsü Pedagoji Bölümü’nü bitirdi. Hacettepe Üniversitesi’nde
psikoloji lisansı, Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi’nde Eğitim Psikolojisi alanında yüksek lisans, İnönü Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Eğitim Yönetimi ve Denetiminde doktora yaptı. 6 Ekim
1995’te doçentlik unvanını kazandı. 1959 yılından itibaren İlköğretim Müfettişi, Millî Eğitim Müdür Yardımcısı, Fransa Öğrenci Müfettişi ve Kültür Ataşesi Yardımcısı, Talim
ve Terbiye Kurulu Raportörü ve Müşaviri olarak görev yaptı. Ankara Endüstriyel Sanatlar Yüksek
Öğretmen Okulu öğretim ve yönetim kadrosunda görev aldı Bakanlık Müşaviri, YAY-KUR Planlama, Programlama ve Değerlendirme Dairesi Başkanı, Millî Eğitim Yüksek Danışma Kurulu Üyesi
olarak görevini sürdürdü. 1981-1988 yılları arasında Yükseköğretim Kurulu Üyeliği’nde bulundu.
1990-1991 yıllarında Talim ve Terbiye Kurulu Üyesi olarak görev yaptı. 15 Eylül 1991 tarihinden
22 Mayıs 1999 tarihine kadar Yükseköğretim Genel Müdürü ve 1991-1995 yılları arasında Yükseköğretim Kurulu Üyesi olarak hizmet gördü. Ataünal’ın eğitim alanında on altı kitabı ve birçok
makalesi bulunmaktadır.
MEV EĞİTİM 2014
7
A. Remzi SEZGİN
1943 yılında Afyonkarahisar Çay İlçesi’nde doğdu. Ankara Akşam
Tekniker Okulundan sonra Ankara Teknik Yüksek Öğretmen Okulu’nu
1965 yılında bölüm birincisi olarak bitirdi.
Yüksek öğrenimini bitirdiğinde Millî Eğitim Bakanlığınca o yıl öğrenime açılan Bolvadin Yapı Meslek Lisesine öğretmen olarak atandı ve Okul Müdürü olarak görevlendirildi. Aynı yıl Teknik Yüksek
Öğretmen Okuluna Yapı Malzemesi Öğretmeni yetiştirilmek üzere
Hollanda’ya gönderildi. Hollanda Delft Teknik Üniversitesi ve Rotterdam Bouwcentrum’da lisansüstü öğrenim yaptı. Daha sonra Manisa Salihli Endüstri Meslek Lisesi Müdürlüğüne atandı. Ekim 1974’de Bakanlığın tensibiyle
Erkek Teknik Öğretim Genel Müdürlüğüne Şube Müdürü olarak atandı. 1978 yılında aynı
Genel Müdürlüğe Genel Müdür Yardımcısı olarak, 1980 yılında Mesleki ve Teknik Öğretim
Yapı İşleri Daire Başkanı olarak atandı. 1981 yılında Milli Eğitim Bakanlığı İnşaat Emlak Genel Müdürlüğünün kurulmasıyla bu birimde Genel Müdür olarak görevlendirildi. Daha sonra
Yatırımlar ve Tesisler Dairesi Başkanı olarak atandı. Bu görevini 1990 yılına kadar sürdürdü. Bu tarihte Milli Eğitim Bakanlığı Yükseköğretim Yurtdışı Eğitimi ve Dış İlişkiler Genel
Müdürlüğüne, 1991 yılında da Bonn Büyükelçiliği Eğitim Müşavirliğine atandı.1997 yılında
Bakanlık Araştırma Planlama Koordinasyon Kurulu Başkanlığı’na 1999 yılında da Müsteşar
Yardımcılığı’na getirildi. Bu görevinden emekli oldu.
Mehmet TEMEL
1947 yılında Kilis’te doğdu. İlköğrenimini 1959’da, ortaöğrenimini
1965’te Kilis’te tamamladı. 1969 yılında Ankara Erkek Teknik Yüksek
Öğretmen Okulu Metal İşleri Bölümünden mezun oldu. Meslek hayatına Muş Erkek Sanat Enstitüsünde Metal İşleri Bölümü atölye ve meslek dersleri stajyer öğretmeni olarak başladı. Sonra Aksaray ve Van
Endüstri Meslek liselerinde müdürlük yaptı. 1976 yılında Millî Eğitim
Bakanlığı merkez teşkilatında Etüt ve Programlama Dairesi Başkanlığında şube müdürlüğü, Erkek Teknik Öğretim Genel Müdürlüğünde şube ve birim müdürlüğü görevlerinde bulundu. Çıraklık Eğitimi Genel Müdürlüğünde genel müdür yardımcısı ve
Gazi Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi Metal İşleri Bölümünde öğretim görevlisi olarak
çalıştı. Balıkesir 100. Yıl Teknik Lisesi, Endüstri Meslek Lisesi ve Çıraklık Eğitimi Merkezi
Müdürlüğü yaptı. Millî Eğitim Bakanlığı Erkek Teknik Öğretim Genel Müdürlüğünde Daire
Başkanı ve genel müdür yardımcısı olarak görevlendirildi. Genel Müdürlükteki görevini yürütürken Talim ve Terbiye Kurulu üyeliği yaptı. Kurul üyeliği ile birlikte bir süre Talim ve Terbiye
Kurulu başkan yardımcılığı görevini yürüttü. Erkek Teknik Öğretim Genel Müdürlüğü, Millî
Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı görevlerine getirildi. Millî Güvenlik Akademisini bitirdi. Millî Eğitim Bakanlığında Müsteşar Vekili olarak görev yaptı. Amerika, Almanya, İngiltere,
İsviçre, İrlanda, Japonya, Güney Kore, Libya, Etiyopya, Afrika ve diğer ülkelerde mesleki ve
teknik eğitim alanında incelemelerde bulundu. Uluslararası toplantı ve konferanslara katıldı.
Millî Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı görevinden emekli olmuştur.
8
MEV EĞİTİM 2014
İ. Hakkı GÜNGÖR
1947 yılında Kastamonu Gölköy doğdu. İlkokul–ortaokul ve lise tahsilini
Kastamonu’da tamamlayan Güngör 1966 yılında girdiği Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’ni bitirerek, Tokat İmam Hatip Lisesinde
Fars Dili ve Edebiyatı öğretmeni olarak göreve başladı. Daha sonraki yıllarda müfredat programlarının değişmesi ile branşı Türk Dili ve Edebiyatı olarak değişen Güngör Kastamonu‘ya atanmış olup 17 yıllık süre içinde
kurumlarda yapılan isim değişikleri nedeni ile Başkanlık, Milli Eğitim Müdür
Yardımcılığı, Milli Eğitim Müdür Vekilliği gibi bürokratik görevlerin yanında, Milli Eğitim Tüketim
Koop. Başkanlığı, Türk Deniz Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı Başkanlığı, Kastamonuspor Başkanlığı, Kastamonu Kızılay İl Başkanlığı, Halk Eğitimi Başkanlığı gibi sivil kurumlarda görev yapmıştır.
1992 yılında Ankara Milli Eğitim Müdür Yardımcısı olarak atanmış olup Müdür Başyardımcılığına,
bir yıl sonra da Ankara İl Eğitim Müdürlüğü’ne atanmıştır. 1998 yılında emekli olmuştur.
Nevin SORGUÇ
1953 yılında Gümüşhane’de doğdu. İlk ve orta öğrenimini Ankara’da tamamladıktan sonra Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi İstatistik Bölümü’nü
bitirdi. Daha sonra Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü’nde Yöneylem Araştırmacısı olarak görev yaptı. 1983 yılında Devlet Planlama Teşkilatı
Sosyal Planlama Genel Müdürlüğü Planlama Dairesinde; Yatırım Koordinatörlüğü, Eğitim ve Sağlık Sektörlerinde Uzmanlık, Araştırma Dairesinde;
İnsangücü Planlaması Sektöründe Uzmanlık, Ücretler ve Gelirler Dairesinde
Uzmanlık görevinden sonra Bölgesel Gelişme ve Yapısal Uyum Genel Müdürlüğü’nde Planlama
Dairesinde Uzmanlık, Bölgesel Gelişme Dairesinde Daire Başkanlığı görevlerinde bulundu. Halen
Daire Başkanlığı görevi devam etmektedir.
Ömer Faruk YELKENCİ
1969 yılında Rize’nin Çayeli ilçesinde doğan Ömer Faruk YELKENCİ, ilk,
orta ve lise öğrenimini İstanbul’da tamamladı. 1992 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü’nü bitirdi. 2008 yılında Yeditepe
Üniversitesi’nde Eğitim Yönetimi ve Denetimi Anabilim Dalı’nda yüksek lisansını “Türk Modernleşmesinin Osmanlı Kökenleri: Sultan II. Abdülhamit
Dönemi Eğitim Hamlesi” konulu tezi ile tamamladı. Yelkenci’nin, Türk Modernleşmesi ve II. Abdülhamit’in Eğitim Hamlesi” adıyla yayınlanmış bir kitabı bulunmaktadır. Marmara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Tarih Öğretmenliği Anabilim
Dalı’nda doktora eğitimine devam etmekte olan Ömer Faruk YELKENCİ, meslek hayatına özel bir
dershanede başladı. Daha sonra İstanbul’da bazı devlet okullarında Tarih öğretmenliği yaptıktan
sonra tekrar özel sektöre geçen YELKENCİ, özel öğretim kurumlarında sırasıyla kurum müdürlüğü, genel müdür yardımcılığı ve genel müdürlük görevlerinde bulundu. Ömer Faruk YELKENCİ
17.03.2014 tarihinden itibaren Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü
görevini yürütmektedir.
MEV EĞİTİM 2014
9
Aydın ÖZYAR
Denetim Kurulu Üyesi
1940 yılında Trabzon - Çaykara’da doğdu. İlköğrenimini Çaykara’da,
Ortaöğrenimini Erzurum ve Trabzon Öğretmen Okullarında, Yükseköğrenimini İstanbul’da tamamladı. Yozgat, Erzurum ve Trabzon Öğretmen Okullarında 12 yıl matematik öğretmenliği ve yöneticilik görevinde bulundu. 1975-1995 Yılları arasında; Bakanlık müfettişliği ve
Başmüfettişliği yaptı. 1995 yılında atandığı İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü görevinde iken 1996 yılında M.E.B. Öğretmen Yetiştirme ve
Eğitim Genel Müdürlüğüne getirildi. Genel Müdürlük görevini 7 yıl yürüttükten sonra, kendi
isteği ile 2004 yılında emekli oldu. Halen, Milli Eğitim Vakfı Denetleme Kurulu Başkanlığı ile
Ege Karadeniz Dernekleri Federasyonu Genel Başkanlığını yürütmektedir.
Ahmet İNCE
1942 yılında Vezirköprü’de doğdu. Liseyi Kuleli Askeri Lisesi’nde
tamamladı. Kara Harp Okulu son sınıfından 21 Mayıs 1963 olayları
nedeniyle uzaklaştırıldıktan sonra, aynı yıl Atatürk Üniversitesi FenEdebiyat Fakültesi Türkoloji Bölümüne girdi ve 1967 yılında mezun
oldu.
1967-1975 yıllarında Samsun Havza Lisesi’nde Türk Dili ve Edebiyatı
öğretmenliği ve yöneticilik, 1975-1978 yıllarında Samsun Milli Eğitim
Müdür Yardımcılığı, 1978-1980 yıllarında Samsun Eğitim Enstitüsü ve Namık Kemal Lisesi
Edebiyat öğretmenliği görevlerinde bulundu. 1980 yılında Bakanlık Müfettişliği’ne atandı.
1983 yılında Başmüfettiş ve bilahare Teftiş Kurulu Başkan yardımcısı oldu. Kısa bir süre
İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü görevini tedviren yürüttü. Daha sonra Milli Eğitim Bakanlığı
Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü görevinde bulundu. Bu görevde iken isteğiyle
emekliye ayrıldı.
Naim DURMAZ
1944 yılında doğdu. Ankara Yüksek Teknik Öğretmen Okulu’nu bitirdi. Ankara’daki Balıkesir Yüksek Tahsil Talebe Cemiyeti’nin 3 yıl
Başkanlığını yaptı. Ayrıca Okul Öğrenci Derneği Başkanlığı, Türkiye
Milli Talebe Federasyonu’na bağlı Ankara Yüksekokullar Talebe Birliği
Başkanlığı ve Türkiye Milli Talebe Federasyonu Yönetim Kurulu üyeliği yaptı. İlk ataması, Adıyaman Endüstri Meslek Lisesi’ne, Atölye ve
Meslek Dersleri Öğretmeni olarak yapıldı. Adıyaman Spor Kulübü’nde
futbol oynadı. Atletizm Ajanlığı ve daha sonra Bölge Futbol hakemliği yaptı. Bu okulda 4 yıla
yakın bir süre atölye öğretmeni ve Müdür yardımcısı olarak çalıştı.
Daha sonra atandığı Samsun Merkez Teknik Lise ve Endüstri Meslek Lisesi’nde 2 yıl Müdür
Başyardımcılığı ve 7 yıl Okul Müdürlüğü yaptı. Balıkesir Merkez Teknik Lise ve Endüstri Meslek Lisesi’ne, Okul Müdürü olarak atandı. 20 yıla yakın bir süre müdürlük görevini yürüttü.
Profesyonel Ligdeki Balıkesir Kulübünün Kulüp Başkanlığını yaptı. Ayrıca kısa bir süre Beden Terbiyesi Bölge Müdür Vekilliği görevini yürüttü. Beşiktaş Jimnastik Kulübü’nün Kongre
Üyesi olarak toplantılarına katıldı.
4 yıl Millî Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Üyeliği yaptı. Ülkemizi temsilen değişik zamanlarda;
Almanya, İngiltere, İşviçre, KKTC, Japonya, İtalya, Fransa ve İspanya’da bulundu.
6 yıl boyunca yaptığı Milli Eğitim Bakanlığı Erkek Teknik Öğretim Genel Müdürlüğü görevinden 16 Temmuz 2003 tarihinde emekliye ayrıldı.
10 MEV EĞİTİM 2014
Millî Eğitim Vakfı Yeni Yönetim ve Denetim Kurulu
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’yı Ziyaret Etti...
Yeni Yönetim Kurulumuz, Başkan İhsan Özçukurlu, Başkan Yardımcısı Muzaffer Doğan, Üyeler;
Prof.Dr. Galip Karagözoğlu, Doç.Dr. Aydoğan Ataünal, A. Remzi Sezgin, Mehmet Temel, İ. Hakkı
Güngör, Nevin Sorguç, Ömer Faruk Yelkenci, Denetim Kurulu Üyelerimiz; Aydın Özyar, Ahmet
İnce, Naim Durmaz’dan oluşuyor. Yeni seçilen Yönetim Kurulumuz ve Vakıf çalışanlarımızdan bir grup 23 Mayıs 2014 tarihinde Milli Eğitim Bakanı Prof.Dr.Nabi Avcı’ya teşekkür ziyaretinde bulundu. Ziyarette Bakan Avcı ile
genel kurulumuzda kararlaştırılan emekli öğretmenler için oluşturulacak Yaşamevi Projesi için fikir
alışverişinde bulunuldu. Ayrıca ortak olarak yapılacak diğer projeler de görüşüldü. Müsteşar Yardımcısı Salih Çelik’in de bulunduğu görüşmede Bakan Nabi Avcı, ziyarette, Soma’da şehit olan
madencilerin çocuklarına Vakfımız tarafından verilecek burs hizmeti için de teşekkür etti.
YAŞAMEVİ PROJESİ NEDİR?
Meslek hayatları boyunca yüzlerce değerli insan yetiştiren ama emekli olduktan sonra bakıma muhtaç ve yalnız yaşayan öğretmenler için oluşturulan “Yaşamevi Projesi” eğitimcilerimize rahat, sosyal ve konforlu bir hayat için tasarlandı. Yaşamevleri’nin öncelikle Ankara’da
daha sonra Eskişehir, İstanbul ve Van’da hizmete sokulması planlanıyor.
Türkiye genelinde 300 binin üzerinde emekli öğretmenin 30 binden fazlası Ankara’da 40 bin
civarında ise İstanbul’da yaşıyor. Araştırmalara göre emekli öğretmenlerin yüzde 20’sine yakını tek başına hayatını sürdürüyor. Yaşamevleri bu emekli öğretmenlere kapısını açacak,
doktor kontrolünde, hasta bakıcıların da görev aldığı, sosyal yaşamdan kopmadan, temiz ve
ferah bir ortamda yaşamalarını hedefliyor.
Projeye destek veren Milli Eğitim Bakanlığı, içinde spor salonları, konaklama odaları ve sosyal
tesisler olan binaların tahsisi için Vakfımızla birlikte çalışıyor.
Proje gerçekleşirse bu zamana kadar bizlerin eğitimimizde elimizi hiç bırakmayan öğretmenlerimize gönül borcumuzu biraz olsun ödemiş olacağız.
MEV EĞİTİM 2014
11
SOMA’ya İlk Yardım Eli
Marmara, Bingöl ve Van depremlerinden sonra bölgeye eğitim alanında yardım
elini uzatan ilk kurum olan Vakfımız, 432 çocuğun babasız kaldığı Soma maden
kazasından sonra da yaraların sarılması için ilk harekete geçen kuruluştu..
AFAD (Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı) tarafından koordine edilen yardımlarda Vakfımız, okul çağına gelen çocuklara, üniversite eğitimi bitene kadar
burs verecek.
Soma’nın çocukları artık bizim çocuklarımız...
13 Mayıs 2014’te Manisa’nın Soma ilçesindeki kömür madeninde çıkan yangın nedeniyle 301 madenci yaşamını yitirdi. Facia, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en çok
can kaybı ile sonuçlanan iş ve madencilik kazası olarak kayıtlara geçti. Madendeki
yangın, vardiya değişimi sırasında meydana geldi ve yeraltında kalan işçilerin hayatını kaybetmesi sonucu 432 çocuk da babasız kaldı.
Millî Eğitim Vakfı’ndan Uzandı...
Kurulduğu günden beri ülkemizin uğradığı afetlerde, eğitimcilerimizin ve öğrencilerimizin
yanında olan Vakfımız, Soma’da yaşanan maden faciasında, babasız kalan çocuklara yardım elini uzattı.
Felaketten hemen sonra eğitim yardımı için ilk harekete geçen kuruluş olan Vakfımız diğer
eğitim kurumlarına da örnek oldu. AFAD, başvurular arasından, Millî Eğitim Vakfı, TED,
TEV ve Doğuş Grubu’nu seçti. 432 çocuktan 87’sinin eğitim bursu sorumluluğu Vakfımıza
verildi. Daha sonra, Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim ve Rehberlik Genel Müdürlüğü koordinesinde babalarını maden kazasında kaybeden 87 çocuğun, okul çağının başından,
üniversite eğitimlerinin sonuna kadar burs ödemelerinin Vakfımızca yapılması konusunda
protokol imzalandı. Bu büyük ve onurlu sorumlulukta yalnız kalmadık. Tüm Türkiye, günlerce medyadan takip ettiği bu acı olayda elbirliğiyle çocukların, annelerin yanında oldu. Medyaya duyurumuzdan sonra Vakfımıza ulaşan bağışçı ve vatandaşlarımızın, güçlerinin
yettiği kadar yaptıkları maddi yardımlar, ülke olarak zor zamanlarımızda nasıl kenetlendiğimizin canlı bir örneğiydi. Bu süreçte Sinop Boyabat Mehmet Akif Ersoy Anadolu Lisesi
öğrencilerinin harçlıklarını biriktirerek Vakfımız aracılığıyla Soma’daki kardeşlerine yardım
eli uzatmaları bir sevgi, saygı, şefkat ve merhamet örneğiydi.
Millî Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı İhsan Özçukurlu, medyaya verdiği demeçte,
Soma’daki maden faciasının tüm ülkeyi olduğu gibi eğitim camiasını da yasa boğduğunu
belirterek “Eğitime hizmet veren bir sivil toplum örgütü olarak sorumluluklarımızı yerine
getireceğiz” dedi.
Her kuruşunun bölgedeki çocukların eğitimlerine katkı olacağına inanarak yapılan bu bağışlar için, madenci aileler ve kuruluşumuz adına müteşekkiriz.
Bir daha yaşanmamasını dilediğimiz bu facia, ülkemiz için gereken derslerin çıkarıldığı
bir olay oldu. Soma madeninde hayatını kaybedenlere bir kez daha Allah’tan Rahmet ve
kederli ailelerine başsağlığı diliyoruz.
MEV EĞİTİM 2014
13
Uzaktaki Öğrencilere 23 Nisan Hediyesi...
Vakfımız ve Birboy Tekstil firması elele vererek bizden yardım isteyen okullardaki
öğrencileri sevindirdi. Birboy Tekstil, öğrenci kıyafetlerini Vakfımızca belirlenen okullara gönderdi. 23 Nisan’da yeni giysilerini giyen Bitlis’e bağlı Hizan ilçesinin Aladana
Köyü okulu öğrencileri, Van’a bağlı Başkale ilçesinin Böğrüpek Ortaokulu ve İzmir’e
bağlı Urla Çok Programlı Lisesi öğrencileri çok mutlu oldular.
Millî Eğitim Vakfı’nın 133.Okulu...
Millî Eğitim Vakfı, Milli Eğitim Bakanlığı’na devretmek için yaptırdığı okullara bir yenisini ekledi. Yozgat şehir merkezinde yapılan 20 derslikli ilkokul-ortaokul binası tamamlandı. Okul, yeni eğitim-öğretim döneminde öğrencilere ve eğitimimize hizmet
vermeye başladı. Bu okulla birlikte Vakfımızın devlete bağışladığı okul sayısı 133’e
ulaşmış oldu. Milli Eğitim Vakfı İlkokulu ismini taşıyacak bu yeni okul, eğitimcilerimize ve öğrencilerimize hayırlı olsun.
Bağışçılarımıza Ziyaret...
Millî Eğitim Vakfı ailesi olarak özel günlerde bağışçılarımızı ziyaret ediyoruz. Geçtiğimiz
Ramazan Bayramında da bu geleneğimizi sürdürdük. Kimine telefonla ulaşırken, kimini de
evinde ziyaret ettik. İzmir’de yaşayan Seyhan Kandoğmuş ve İstanbul’da yaşayan Hüdai
Gürbüz’le de bayramlaşarak karşılıklı güzel dileklerimizi paylaştık.
Kitap Bağışı...
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı tarafından
Vakfımıza hibe edilen ve 111 çeşitten
oluşan 32 bin 164 kitap, okullara dağıtımının yapılması amacıyla Milli Eğitim
Bakanlığı’na verildi.
Kuşe baskılı, ciltli, renkli fotoğraflarla
süslü ve denizcilik tarihimizi anlatan bu
değerli yayınlar, öğrencilerimizin kullanımına sunuldu.
Yine de Oynar Mısın Benimle?
MEV Koleji Özel Ankara Okulları öğrencileri cezaevlerinde anneleri ile birlikte kalan çocuklar
için oyuncak kampanyası düzenledi. Toplanan
oyuncaklar Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın
izni ile 29 çocuğun kaldığı Ankara Sincan Kadın
Kapalı Ceza ve İnfaz Kurumu’nun kreşine teslim
edildi. MEV Koleji Lise Felsefe Kulübü öğrencilerinin öğretmenleri Özge Azapçı ile birlikte düzenledikleri bu kampanyada alınan oyuncaklar
0-6 yaş grubu çocukların zihinsel ve fiziksel gelişimleri dikkate alınarak seçildi.
MEV EĞİTİM 2014
15
Millî Eğitim Vakfı Okullarımızı Yeniliyor...
Kuruluş amaçları içinde Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı her kademe ve türdeki eğitim kurumlarında, eğitim ve öğretimin; toplum ve kişilerin ekonomik, sosyal ve kültürel ihtiyaçlarını
karşılayacak nitelik ve niceliğe ulaşması için, maddi ve manevi katkıda bulunma görevi olan
Vakfımız, Ankara’nın Mamak ilçesindeki iki okulun dış cephe yenilemesini gerçekleştirdi.
Ankara Mamak’taki Kuva-yi Milliye Ortaokulu’nun önceki ve sonraki hali.
Çocuklarımızın daha iyi şartlarda eğitim görmesi için kurulduğu yıldan beri önemli hizmetler
veren Milli Eğitim Vakfı son olarak, Mamak’taki Şehit Cihan Yıldız İlkokulu ve Kuva-yi Milliye
Ortaokulu’nun dış cephelerini yeniledi.
İki ayrı binadan oluşan Şehit Cihan Yıldız İlkokulu’nda dış cephe ısı yalıtımı ve boyası yapıldı,
mermer denizlikler yenilendi, yağlı boyası yapıldı, yağmur olukları tamir edildi ve yağmur iniş
boruları takıldı.
Yeni eğitim-öğretim yılına yetiştirilen bina, öğrencilerini güzel yüzüyle karşıladı. Isı yalıtımı
sayesinde özellikle kış aylarında öğrencilerin daha iyi koşullarda eğitim görmeleri hedeflendi. 16 MEV EĞİTİM 2014
Kuva-yi Milliye Ortaokulu’nun Spor Salonu dış cephe onarımdan önce ve sonraki hali.
Vakfımızın onardığı, bakımını yaptığı bir diğer okul da yine Mamak semtindeki Kuva-yi Milliye
Ortaokulu’ydu. Bu okulun da dış cephesi ısı yalıtımı ve boyası yapılarak yenilendi. Ana bina ve
spor salonundan oluşan okulun her iki biriminin de mermer denizlikleri yenilendi, yağlı boyası yapıldı, yağmur olukları tamir edilerek, yağmur iniş boruları yenilendi.
Şehit Cihan Yıldız İlkokulu’nun önceki
ve onarımdan sonraki hali.
Bingöl Depreminde bölgedeki eğitimcilere, öğrencilere yardım eden Milli
Eğitim Vakfı, burada yıkılan bir okulun
yerine yenisini yaptırmış ve donatmış,
Erzurum ve Kars depremlerinde zarar gören okulların onarımını gerçekleştirmişti. Ayrıca, Marmara
depreminde yine öğrenci ve eğitim personeline yapılan yardımlar yanında okulların zarar gören
bilgisayar laboratuvarlarını yenilemişti.
Vakfımız, bağışçılarımızın katkısıyla ihtiyaç duyan okullara imkanları ölçüsünde sadece onarım
değil, teknik donanım, okuma kitapları, sınıf ihtiyaçları konusunda da yardım eli uzatmaktadır. Okullarımız Türk eğitimine armağan olsun...
MEV EĞİTİM 2014
17
Müdürümüze Uğurlama...
MEV Koleji Özel Basınköy Okulları
Koordinatör Müdürü olarak görev yapan Ali Tufan emekli oldu. Vakfımıza
bağlı eğitim kurumlarında uzun yıllar
yöneticilik yapan Tufan için okulun
konferans salonunda yapılan, Yönetim Kurulu Üyelerimiz Doç. Dr. Aydoğan Ataünal ve Mehmet Temel’in
de katıldığı törende Yönetim Kurulu Başkanımız İhsan Özçukurlu, Ali
Tufan’a plaket verdi. Plakette “Millî
Eğitim Vakfı Gönüllüsü olarak, Vakfımıza bağlı faaliyet gösteren eğitim
kurumlarının kuruluşunda, geliştirilmesinde, eğitim-öğretim ve bununla ilgili yönetim hizmetlerinde gösterdiğiniz gayret ve
başarılar, sağladığınız önemli katkılardan dolayı teşekkür eder, bundan sonraki yaşantınızın
sağlık ve mutluluk içerisinde geçmesini dileriz” ifadesi yer aldı. Tören sonunda MEV Koleji
Özel Basınköy Okulları eğitimcileri de Ali Tufan’ı uğurladı.
Ali Tufan’ın yürüttüğü koordinatör müdürlük görevine
Yakup Erdoğan atandı. Erdoğan, son olarak Bahçeşehir
Üniversitesi METGEM (Mesleki ve Teknik Eğitimi Geliştirme Merkezi) Müdür Yardımcılığı görevini yürütüyordu.
Marmara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Metalurji
Bölümü Yüksek Lisansı bulunan Yakup Erdoğan yurtdışı bağlantılı bir çok projede görev aldı. Şimdiye kadar 5
Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi müdürlüğü yapan Erdoğan bir çok bilimsel ve mesleki kuruluşa üye. Meslek yaşamı boyunca çok sayıda teşekkür, takdir, Üstün Başarı
ve Hizmet Şeref Belgesi ile ödüllendirildi.
Eğitici eğitimi konulu seminerlere de katılan Erdoğan 24
yıl çeşitli okullarda yöneticilik yaptı. MEV Koleji Özel Basınköy İlkokul-Ortaokul Müdürlüğü görevine ise daha MEV Koleji Özel Basınköy Okulları
önce Müdür Yardımcısı olan Zeynep Ergül getirildi.
Koordinatör Müdürü Yakup Erdoğan
Acı Kaybımız...
Vakfımız Genel Kurul Üyesi, duayen eğitimci, yazar Hüseyin
Hüsnü Tekışık 8 Eylül 2014 tarihinde vefat etti. Cenazesi 9 Eylül 2014’te Kocatepe Camii’nde kılınan namazdan sonra karşıyaka Aile Mezarlığı’na defnedildi. Cenazeye Vakfımızı temsilen
Yönetim Kurulu Başkanımız İhsan Özçukurlu, Yönetim Kurulu
Başkan Yardımcımız Muzaffer Doğan, Yönetim Kurulu Üyelerimiz Prof. Dr. Galip Karagözoğlu, Genel Müdürümüz Ercan Çoban, Hukuk Danışmanımız Talat Bulut ve Danışmanımız Necat
Bozkurt katıldılar. Cenazeye ayrıca başta Emekli Ankara Valisi
Alaaddin Yüksel olmak üzere eski Milli Eğitim Bakanları, Milletvekilleri ve eğitim camiasının önemli isimleri katıldı.
Hüseyin Hüsnü Tekışık, İlkokulu ve ortaokulu Şebinkarahisar’da bitirdi. 1948’de Sivas Öğretmen Okulundan mezun oldu. Bingöl’ün
Hüseyin Hüsnü Tekışık Karlıova ilçesinde altı yıl öğretmenlik ve idarecilik yaptı. Bu görevde
Millî Eğitim Bakanlığınca üstün başarılı sayıldı. 1959 yılında Gazi Eğitim Enstitüsü Pedagoji Bölümünü bitirdi. Millî Eğitim Bakanlığında çalıştı. Sivas ve Ankara’da ilköğretim müfettişliği yaptı.
1975 yılında emekli oldu. Emekli olduktan sonra ÇAĞDAŞ
EĞİTİM dergisini çıkarmaya başladı. Tekışık, Çağdaş Eğitim
dergisinde eğitim, öğretmenlik mesleği, millî eğitimin sorunları ve çözüm önerileri konusunda 350’den çok makale yazdı. Meslek ve emeklilik hayatında 86 öğretmen meslek kitabı
ve okul kitabı yazdı, yayımladı. Kitaplardan elde ettiği maddî
imkânlarla: Hakkâri’den Edirne’ye kadar 13 ilde 17 okul, 1
kültür merkezi, 1 halk eğitim merkezi, 1 rehberlik araştırma
merkezi ve 1 öğretmen evi yaptırıp Millî Eğitim Bakanlığına
bağışladı. Özel koleksiyonunda bulunan 191 cildi yazma, 384
cildi Osmanlıca ve Arapça, toplam 575 cilt kıymetli eseri de
Millî Kütüphaneye bağışladı. Ankara’da Tekışık Eğitim Araştırma Geliştirme Vakfını kurdu. Vakfın 50 eğitimci profesör ve
emekli bürokrattan oluşan Bilim Kurulu, ulusal eğitim sempozyumları düzenlemektedir.
Tekışık’ın eğitim konusundaki kariyeri boyunca kazandığı bir çok ödül vardır. Bunlar;
Millî Eğitim Bakanlığı Müdürler Komisyonu kararı ile Öğretmenlik ve Yöneticilikte Üstün Başarı
Ödülü, 1955
Türk Eğitim Derneği Bilim Kurulunun Eğitim Hizmet Ödülü 1990
Millî Eğitim Bakanlığının Çok Yönlü Hizmet Ödülü 1993
Bolu İzzet Baysal Üniversitesi Senatosunca Fahrî Bilim Doktoru unvanı 1995
Cumhurbaşkanlığının Şükran Plaketi 1996
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Senatosunca Fahrî Bilim Doktoru unvanı 2003
Türkiye Millî Olimpiyat Komitesi Toplumsal Fair Play Ödülü 2003
Orta Doğu Teknik Üniversitesi Prof. Dr. Mustafa Parlar Eğitim ve Araştırma Vakfı Hizmet Ödülü
2004
Türkiye Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Vakfı Atatürk Haftası Hizmet Ödülü 2007
Kültür Bakanlığının Şükran Plaketleri 1984, 2008
Giresun Üniversitesi Senatosunca Fahrî Bilim Doktoru unvanı 2008
Türkiye Büyük Millet Meclisi Üstün Hizmet Ödülü 2008
Yüzlerce şükran plaketi ve onur belgesidir.
MEV EĞİTİM 2014
19
MEV EĞİTİM
Eğitim Dünyasından Haberler
Ailelere Üstün Yetenekli Çocuk Eğitimi...
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, üstün yetenekli çocukların tespit edilmesi
ve üstün yetenekli oldukları bilinenlerin
de yeteneklerinin körelmesinin önlenmesi
amacıyla ailelere farkındalık eğitimi verecek. Bakanlığın üstün yetenekli çocukların
belirlenmesine yönelik, aileler için hazırladığı eğitim programıyla, üstün yeteneğin
sadece genel zeka ile sınırlı olmadığı anlatılacak. Yüksek akademik başarı, keşif ve
icat, yaratıcı davranışlar, liderlik, ilişkilerdeki başarı, sanatsal ve sportif kabiliyetlerin de üstün yetenek özelliği olabileceği
belirtildi. Çocuklarının, “parlak çocuk’’ mu, yoksa “üstün yetenekli çocuk’’ mu olduğunun
ayrımını daha kolay yapabilmeleri için ailelere örnekler anlatılacak. Parlak çocuğun “ilgili,
eğilimli, çok çalışır, kolay öğrenir, akranlarından keyif alır, ezberci, uyanık’’; üstün yetenekli
çoğun ise ‘’meraklı, zihinsel ve fiziksel olarak katılımcı, testlerde iyi, zaten bilen, yetişkinleri
tercih eden, iyi tahmin edici, sinsi bir gözlemci’’ olduğu vurgulanacak.
Ailelere çocuğunun yaşantısını zenginleştirmek için yapabileceği etkinliklerden de örnekler verilecek. Çocuklarıyla doğayla ilişki kurmaları, aile ve grup etkinlikleri yapmaları, hobi
kazanmaları yönünde yardımcı olmaları önerisinde bulunulacak. Öte yandan, program için
hazırlanan kitapçıkta, eğitim sisteminde uygulanan müfredat programlarının, normal öğrencilerin öğrenme kapasiteleri göz önünde bulundurularak hazırlandığı için üstün yetenekli çocukların ihtiyaçlarına cevap veremediği kaydedildi. Bu nedenle bu çocukların bazı önlemler
alınmadığı takdirde çeşitli olumsuzluklar yaşayabildikleri, normal sınıfta kendi özelliklerine
ve ihtiyaçlarına uygun bir atmosfer bulamayabildikleri ifade edildi.
Yeni Meslekler, Yeni Tercihler...
İnsan kaynakları sitesi Eleman.net’in 15- 25 yaş arasında 700 bin aday üzerinde gerçekleştirdiği araştırmaya
göre, genç kuşak kariyer planlamasında eğitim sektörünü “güvenli liman” olarak görüyor. Adaylar eğitimin
ardından sırasıyla internet, gıda, reklamcılık ve inşaat
sektörlerini tercih ediyor. En çok tercih edilen mesleklerde ise bilgisayar programcılığı, yazılım uzmanlığı,
veri tabanı yönetimi, grafik tasarım gibi teknojiyle iç içe
geçmiş meslekler ön plana çıkıyor. İnovasyon ve gelişim uzmanlığı, fason yöneticiliği, internet gazeteciliği,
mobil uygulama geliştirme, risk yöneticiliği ve iş zekası uzmanlığı ise geleceğin gözde meslekleri olarak ilk sırada yer alıyor. Araştırma sonuçları geleceğin gözde mesleklerinde yine
teknolojinin hâkim olacağını gösteriyor. Özellikle Sosyal Medya Uzmanlığı, İş Geliştirme ve
Yazılım Uzmanlığı gibi meslekler son yıllarda talebin arttığı alanlar olarak karşımıza çıkıyor. 20 MEV EĞİTİM 2014
1. Eğitim Kongresi 28 - 30 Kasım Tarihleri
Arasında Toplanıyor...
Milli Eğitim Bakanlığı 28 - 30 Kasım tarihleri arasında Antalya’da 1. Eğitim Kongresini topluyor. Antropoloji, Özel Öğretim Kurumları, Eğitim Politikası, Epistemoloji, Ontoloji ve Metafizik Etik,
Medeniyet ve Estetik konu başlıklarında yapılacak kongrenin başkanı Prof. Dr. Ahmet İnam
olacak. Bir çok üniversiteden öğretim üyelerinin katıldığı kongrenin onur kurulunda Milli Eğitim
Bakanı Prof. Dr. Nabi Avcı, Müsteşar Doç.Dr. Yusuf Tekin’in yanı sıra bilim adamları ve yazarlar
bulunuyor.
Antalya’da üç gün sürecek kongrede eğitim felsefesi ve uygulamalar tartışılacak.
Devlet Okullarında “Çocuk Kulüpleri” Dönemi...
Milli Eğitim Bakanlığı, daha çok özel okullarda
uygulaması yapılan “çocuk kulüplerinin” devlet
okullarında da açılmasına olanak veren yeni bir
düzenleme yaptı. Düzenlemeyle, eğitim ve öğretim saatleri dışında çocukların, güvenli ortamlarda ve normal eğitim ve öğretim faaliyetlerinin
devamı niteliğinde olmayacak şekilde yaş ve
gelişimsel durumlarına göre, bilim olimpiyatları
ve proje çalışmaları, güzel sanatlar, beden eğitimi ve spor çalışmaları, halk oyunları, geleneksel
çocuk oyunları, yabancı dil gibi konularda yeteneklerinin desteklenmesi ve geliştirilmesi amaçlandı. Çocuk kulübüne kayıtta öncelik sıralaması,
çalışan anne babaların okula kayıtlı çocukları, okula kayıtlı diğer çocuklar, çocuk kulübü kurulamayan okullardaki anne babası çalışan çocuklar, çocuk kulübü kurulamayan okullardaki diğer çocuklar olarak belirlenecek. Veliler, çocuğun kayıtlı olduğu okulda çocuk kulübü açılamıyorsa açılan
en yakın okuldaki çocuk kulübüne kontenjan olması durumunda kayıt yaptırabilecek.
MEV EĞİTİM 2014
21
MEV EĞİTİM
Söyleşi
Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Ömer Faruk
Yelkenci: “Kimseye dershane mantığıyla özel
okulculuk yaptırmayız”...
Ömer Faruk Yelkenci, Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü olarak görevine
Mart ayında başladı. Bir İstanbul aşığı olmasına rağmen, ailesini orada bırakarak Ankara’ya geldi. Görev alanı sadece özel okullar değil. Özel eğitime ihtiyaç
duyanlar için oluşturulan özel eğitim kurumları, sürücü kursları ve eğitim sertifikası veren her tür kuruluş Yelkenci’nin müdürlüğünün sorumluluk alanında.
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü’nü bitirdikten sonra Yeditepe Üniversitesi’nde Eğitim Yönetimi ve Denetimi Anabilim Dalı’nda yüksek
lisansını tamamlayan Yelkenci, Marmara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Tarih Öğretmenliği Anabilim Dalı’nda doktora eğitimine devam ediyor..
Ömer Faruk Yelkenci, meslek hayatına özel bir dershanede başladı. Daha sonra İstanbul’da bazı devlet okullarında Tarih öğretmenliği yaptıktan sonra tekrar
özel sektöre geçen Yelkenci, özel öğretim kurumlarında sırasıyla kurum müdürlüğü, genel müdür yardımcılığı ve genel müdürlük görevlerinde bulundu.
Aynı zamanda Vakfımız Yönetim Kurulu Üyeliğine seçilen Ömer Faruk Yelkenci
ile MEV Eğitim Dergisi olarak gelecek dönem projeleri hakkında konuştuk.
MEV Eğitim: Özel okulculuğun içinden gelen biri olarak, bu konuda çözmek istediğiniz
en önemli konu nedir?
Yelkenci: Öncelikle, özel okulculuğun genel eğitim içindeki payı Türkiye şartlarına göre ne
olması gerektiğini belirlemeliyiz. Bunun için eğitim ihtiyacına göre şekillendirmiş bir analiz
çalışması yapılmalı. Türkiye’nin ekonomik yapısı ve sektörün durumuna , nüfus artışına göre
planlanmış bir özel okul payının ne olması gerektiğinin ortaya konulması gerekiyor. Sonra da
özel okulculuğu küçük teşviklerle değil, bir bütün olarak ele alınarak, okul öncesinden üniversiteye kadar bir bütün olarak sektör ve bakanlıkla işbirliği halinde sürekli gelişen bir yapıya
oturtmalıyız. Stratejik planımızı yeniden ve kapsamlı olarak yapacağız. Vizyon ve misyonumuzun üzerinde bir kez daha çalışmamız gerekiyor.
MEV Eğitim: Hayalinizdeki özel okulculuk nasıl?
Hayalimdeki özel okulculuk bir sistem değil, herkesin istediği şekilde eğitimini planlayabildiği, öğrencilerin ufkunu açacak özgür bir okulculuktur. Vereceği dersleri ve eğitim alanını,
öğretmeni özgürce seçebileceği kurumlar... Ama Türkiye şartlarına baktığımız zaman, mevcut
içinde neler yapabiliriz, hayalimizdekinden çok farklı olabilir. Yeni bir paradigma değişikliği, akreditasyon sistemi oluşturacağız. Herkes okul açabilsin ama standartlar olacak. Fiziki,
yönetim, eğitim, öğretim, destek hizmetleri gibi kriterlerde programlama yapalım, okulların
alacağı teşviki buna bağlayalım istiyoruz.
4 yıl içinde şuna ulaşmak zorundasınız. A grubu, B grubu ve C grubu deriz, teşvik buna göre
olur. Özel Öğretim Genel Müdürlüğü otorite olmaktan çıkıyor, yol gösterici olacak, okullar
kendilerini geliştirmek zorunda kalacak.
MEV Eğitim: Dershanelerin özel okullara dönüşüm süreci özel okulculuğu nasıl etkileyecek?
Yelkenci : Dershanelerin dönüşmesi süreci tabii ki etkileyecek. Dönüşüm okulları özel okulları teşvik ettiğimiz sistem içine girmeyecek. Bu gösterdiğimiz şartlarda okul açtıklarında
girecekler. Biz burada oldukça dershane mantığıyla özel okulculuk yaptırmayız. Bazı dershanelerin oturduğu zeminin ahlaki bir durumu kalmamıştı. Olmadığı halde Türkiye derecesi
açıklıyorlar. Çocuklar da bu sistemin içine çekiliyordu. Biz onları yetiştiriyoruz ve onlara kötü
örnek olunuyordu. Böyle bir mantık, özel okulculuğa asla yansımayacak. Bu görevde oldukça, kimseye dershane mantığıyla okulculuk yapmasına izin vermeyeceğim.
MEV Eğitim: Bazı özel okullar müfredatlarında olmadığı halde bir çok eğitim programının reklamını yaparak velinin gözünü boyama yoluyla öğrenci çekmeye çalışıyor. Bu
konuda bir çalışmanız var mı?
Yelkenci: Bizim iki prensibimiz var, birincisi özel okulları bir bütüncül bakış açısıyla desteklemek, ikincisi de işin ahlaki zemin üzerine oturtmak. Veliyi, öğrenciyi, kamuoyunu yanıltacak
bilgi verenleri takip ediyoruz. Okullar, Talim Terbiye’den onay almadığı hiç bir eğitim programını uygulayamaz, bunun reklamını yapamaz, kamuoyuna duyuramaz. Bu gibi durumlarda,
uyarı ve geçici cezalar verilecek.
MEV EĞİTİM 2014
23
MEV Eğitim: Özel eğitime ihtiyaç duyan çocuklar
ve gençlerimizin eğitimleriyle ilgili sorunlar nedir?
Özel öğretimle ilgili genel anlamda bazı sıkıntılar var.
Özel eğitim ve rehabilitasyon merkezleri engelli çocukları düşündüğümüz zaman herhangi bir işyerinin
üzerinde açılmış bir yeri kabul etmiyorum. Tamirhanenin üst katı özel öğretim kurumu olamaz. Benim
içime sinmiyor. Konum olarak uygunsuz, engelli bireyler için fiziksel şartlar sağlanmamış. Öncelikle bu
fiziksel şartlar uygun hale getirilecek.
Engelli bireye gösterilmesi gereken ihtimam işini,
ders programları olarak da üzerimize alacağız. En
güncel ihtiyaçları karşılamaya çalışacağız. Engelli
bireylerin değil, bizim onlara daha çok ihtiyacımız
var. Onlarla nasıl yaşayacağımızı, onlara nasıl davranacağımızı öğrenmeliyiz. Çocuğumun bir gün gelip
“ben gözleri görmeyen bir adam gördüm” demesi
beni şok eder. Bu doğal bir şey ve yaşamımız içinde
onlarla kaynaşarak, onları üzmeden nasıl yaşamamız gerektiğini hepimizin bilmesi gerek. Bu kaynaşmayı özel öğretim kurumlarının desteklemesi gerek.
MEV Eğitim: Sürücü kursları da çok tartışılıyor...
Yelkenci: Sürücü kurslarıyla ilgili ülkemizde malum kazalar, sürücü hataları gündemdedir.
Yollar güzelleşti, kurallar kondu ancak sürücü hatalarına bağlı olarak kazalar devam ediyor.
Yaptığımız bir şeyi eksik ve yanlış yaptığımız için bir insan hayatını kaybederse biz üzülürüz.
Çok ciddi tedbirler almaya devam edeceğiz. Sınav yönergelerini değiştirdik, yazılı sınavda
70 puan alsa da uygulamada emniyet kemeri takmadığında, hatalı solladığında, yani tek bir
hata bile yapsa, ehliyet alamayacak. 12 saat direksiyon dersi almak zorunda ve kurslarda
simülatör kullanımına başlanacak. Ayrıca İçişleri Bakanlığı’yla ortak çalışmamız var, ehliyetler uluslararası düzeyde geçerli olacak.
MEV Eğitim: Hemen her köşede sonunda sertifika veren bir eğitim kursu görmek
mümkün, bunların denetlenmesi ve düzenlenmesi nasıl yapılacak?
Yelkenci: 5000’in üzerinde kurs programı var, çoğu atıl. Dolayısıyla kurs programlarını güncel alanlar ve ihtiyaca göre güncellemeyi düşünüyoruz. Sertifikaları tek elden vereceğiz.
Tüm Türkiye’de geçerli olacak. Bu kursların veri depolama sistemi yoktu bununla ilgili tedbir
aldık, bundan sonra bütün verileri depolayıp istatistiksel analizler yapacağız. Kendi kendini
denetleyen bir sistem kuracağız. Kayıt anında veli, kişi, tüm kanuni haklarını bilecek. neyi
şikayet edeceğini bilecek. Veli önce kuruma söyleyecek çözülmezse bize başvuracak. Ben
inanıyorum ki bize hiç şikayet gelmeyecek, kurum bunu çözmek zorunda kalacak.
MEV Eğitim: Son olarak, geçtiğimiz Mayıs ayında Millî Eğitim Vakfı’nın Yönetim Kurulu
Üyesi oldunuz. Vakfımız hakkındaki düşünceleriniz nedir?
Yelkenci: Medyadan, bakanlığımız üzerinden yüzeysel olarak tanıyordum, inşallah daha
yakından tanıyacağım. Çok güzel çalışmalar yapılmış bugüne kadar. Okullarınız da model
olabilecek bir noktada.
MEV Kolejleri: Başarısızlığın
Olmadığı Okullar...
2014 yılı Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş, Yerleştirmeye Esas
Puan (TEOG - YEP) sınavlarına okullarımız 8. Sınıf öğrencilerinden 329 öğrenci katılmış ve tamamı istedikleri yerlere yerleşmiştir.
Tüm okullarımızda %1-%10 dilimleri arasında olan öğrenci oranımız %60’tır. 2014 yılı LYS’ye giren Anadolu Lisesi mezunlarımızdan tercih yapan 158 öğrenci için yerleştirme başarısı tüm okullarımız için %
98’dır. Fen Lisesinde tercih yapan 29 öğrenci için yerleştirme başarısı ise tüm okullarımız için %100’dür.
Yaptıkları tercihlere göre; Anadolu Lisesi öğrencileri, genel olarak
ODTÜ, Hacettepe, Boğaziçi, Yıldız Teknik gibi önemli devlet üniversiteleri ile vakıf üniversitelerine yerleşmişlerdir. Ayrıca özel üniversiteleri de burslu olarak kazanmışlardır.
Fen Lisesi öğrencileri de aynı şekilde saygın devlet üniversiteleri ve vakıf üniversitelerine yerleşti.
Özel üniversitelerde de tam ve yarı burslu olarak öğretimlerine başladı.
Öğrencilerimizi, velilerimizi ve tüm eğitimcilerimizi kutlarız.
MEV EĞİTİM 2014
25
MEV EĞİTİM
MEV Kolejleri’nden Haberler
MEV Koleji Özel Basınköy Okulları Matematikte
Dünya Birincisi...
Avrupa Birliği sponsorluğunda düzenlenen 8.
Genç Mucitler Proje Yarışması’na bu sene 44
ülkeden 650 proje başvurdu. 2-5 Mayıs 2014
tarihinde yapılan finallere 40 ülkeden 90 proje
davet edildi.
Matematik, fizik, kimya, biyoloji, bilişim ve mühendislik alanlarında düzenlenen proje yarışmasında her dalda altın gümüş ve bronz madalya
ödülleri verildi. Matematik alanında MEV Koleji
Özel Basınköy Anadolu Lisesi Matematik öğretmeni Ahmet Çokaklı danışmanlığında hazırlanan
“Mahkeme Kararlarının Alınmasında Bulanık
Kümelerle Karar Verme Yöntemi” isimli projesi
ile Nehir Demir ve Miray Arıkan isimli öğrencilerimiz altın madalya alarak ülkemize birincilik
kazandırdı.
Projede öncelikle mahkeme kararlarının alınmasında Türk Ceza Kanunu’na göre hakimlerimizin hangi kriterleri dikkate aldıkları incelendi. Yargıtay’dan 47 tetkik hakimine mail ortamında anket uygulanarak bir hakimin hangi parametreleri kullandığını ve bu parametrelerin
ağırlıklı ortalamaları belirlendi. Matematiksel model oluşturarak bulanık küme fonksiyonu
oluşturuldu. Bilgisayar programını da yazarak hakimin karar alma süreci hızlandırıldı ve hata
payı minimuma indirildi. Parametreler evrensel olduğu için her ülkede ve her olayda kullanılabilir bir model geliştirildi.
Yarışmaya katılan ülkeler ABD, Almanya, BeyazRusya, Hongkong, Filipinler, Endonezya, Polonya, Romanya, Moldovya, Fas, Meksika, Hindistan, Bosna
Hersek, Kazakistan, Azerbaycan, Irak, Güney Afrika,
Ukrayna,Tayland gibi toplam 40 ülke katıldı. Öğrencimiz Nehir DEMİR duygularını “ Hiçbir başarı tesadüfi
olamaz. Her başarı, disiplinli çalışma ve hedeflerine kilitlenmeyi gerektirir. Ülkemize getirdiğimiz bu başarı da
bir senelik bir çalışmanın meyvesidir. Okulumuzda bu
çalışma sürecini yönlendiren idarecilerimize ve projenin
hazırlanmasında dirsek dirseğe çalıştığımız öğretmenleMEV Yönetim Kurulu Başkanı İhsan Özçukurlu
rimize
bütün içtenliğimle teşekkür ederim” sözleriyle ifaöğrencilerimizi kutladı.
de etti.
MEV Koleji Özel Güzelbahçe Okulları
İtalya’dan Ödülle Döndü...
7-12 Mayıs 2014 tarihleri arasında İtalya’nın San
Remo kentinde 16.’sı düzenlenen okullar arası yaratıcılık festivaline okulumuzun drama ve dans kulübü ortaklaşa çalışması olan “When in Rome” adlı
müzikal ile katıldı. Okul Müdürü Murat Zorluer ve
Drama Kulübü öğretmenleri Marianna Özuyguntaş
ve İpek Korgalı’nın da öğrencilerimize eşlik ettiği
festivalde dans, müzikal, drama, şarkı söyleme,
kısa film kategorilerinde yarışıldı. Öğrencilerimizin
sahnelediği müzikal, jüri özel ödülüne değer bulundu.
Çok güzel anların yaşandığı festivalde öğrencilerimiz dünyanın birçok yerinden arkadaş edinme fırsatı yakaladı. Ufuklarını genişletecek farklı performanslar izleme olanağı buldular. Sadece İtalya’yı
gezmek ve tanımakla kalmayıp Fransa’nın Nice
kentini ve Monaco’yu görme şansına da sahip oldular.
Bu projede öğrencilerimiz harika anılarla
evlerine döndüler. Bu kulüplerin yaratıcı
adayları olan öğrencilerimiz, Can Pazarlıoğlu, Taylan Yüce, Dide Çetinayak, Atilla Deniz Yurtsever, Ece Mutluay, Zeynep
Kalyoncu, Ladin Akçınar, Atakan Timal Ciğerim, Simge Şerife Deniz, Efe Kaan Ok,
Efe Faydacı, Edanur Özkara, Öykü Karakaş, Eylül Sani, Buse Ergen, Tutku Gizem Güder, Dilara Fersah, Tanay Özcam,
Ada Külahlı, Elif Alkan, Emine Gençkurt,
Doğa Şenol, Aslı Yeşilpınar, Artemis Deniz
Saygun’u kutluyoruz.
MEV EĞİTİM 2014
27
Comenius Proje Ortaklarımız Ankara’da...
MEV Koleji Özel Ankara Okulları, 31 Mart3 Nisan 2014 tarihleri arasında Comenius
çalışmaları için Finlandiya, Almanya, İtalya,
Avusturya ve İspanya’dan 35 öğrenci ve 11
öğretmeni ağırladı. Ortaokulumuzdan 14 ve
Fen Lisemizden 11 öğrenci aktif olarak tüm
çalışmalara katıldı.
Okulumuzun 9. sınıf öğrencileri Türk okçuluğunun tarihten bu güne gelişimi, önemi
ve uluslararası yarışmalarda aldıkları derecelerden bahseden başarılı bir sunum gerçekleştirdiler. Öğrenciler MEV Zehra Andaç Spor
Salonu’nda profesyonel okçuluk takımı tarafından
hazırlanan tanıtım ve eğitimin ardından gösteri
atışlarını izlediler. Misafirlerimize ata sporumuzla
ilgili pratik yapma imkânını sunuldu. Uluslararası öğrenci grupları Türklere özgü okçuluk, cirit,
yağlı güreş ve geleneksel çocuk oyunları konulu
sunumlarını, eğitsel materyallerini hazırlayarak bu
sunumları öğleden sonra diğer gruplarla paylaştılar. Bu sunumlarda yabancı dil öğretim tekniği
olan CLIL’i uygulama ve projeyle ilgili edindikleri
bilgileri paylaşma fırsatı buldular. Günün sonunda MEV’de DANS yarışmasını coşkuyla izlediler ve kendi ülkelerinin geleneksel danslarını sergilediler.
Comenius ekibinin misafir üyeleri, Okul Müdürü Pınar Baydaş, Müdür Yardımcımız İlgar
Musalı ve İngilizce Zümre Başkanımız Sevda Palabıyık eşliğinde vakfımızı ziyaret etti. Millî
Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı İhsan Özçukurlu, Genel Müdür Ercan Çoban ve vakıf
çalışanlarının katıldığı toplantıda vakfımız hakkında bilgi alan öğrenciler hem vakıf çalışmalarına hem de okullarımıza büyük ilgi gösterdiler.
Ziyaretlerinin son gününde Anıtkabir’i ziyaret eden öğrenciler, Ulus, Hamamönü ve Ankara
Kalesi’ni de gezdiler. Ayrıca Eymir gölünde paintball oynayarak ve yürüyüş yaparak keyifli
vakit geçirdiler. Okulumuz öğrencileri İngilizce, Almanca ve İspanyolca iletişim kurarak yabancı dillerini geliştirdiler ve arkadaşlıklarını pekiştirdiler.
MEV Koleji Özel Ankara Okulları öğrencileri Şubat ayında Comenius kapsamında gittikleri
Finlandiya’da Kış Sporları sunumlarını gerçekleştirdiler, yaptıkları logo birinci seçildi.
MEV Koleji Özel Güzelbahçe Okulları
Comenius Projesi Konuklarını Ağırladı...
Koordinatörlüğünü Romanya’nın yaptığı
Avrupa Birliği Bakanlığı Ulusal Ajans destekli Comenius Okul Ortaklıkları kapsamında, Almanya, İtalya, İspanya, Litvanya, Polonya ve Romanya’dan gelen eğitimciler ve
öğrenciler 2-6 Haziran 2014 tarihleri arasında MEV Koleji Özel Güzelbahçe Okullarının
konuğu oldular.
“Youth Without Borders-Teenage Migration in Europe” konulu proje kapsamında iki
yıldır ortak ülkelere yapılan ziyaretlerin sonuncusunun ev sahipliğini üstlenen MEV
Koleji Özel Güzelbahçe Okulları konuklarını en iyi şekilde ağırlamak için 5 günü kapsayan özel
bir program hazırladı. 2012 yılında başlayan proje kapsamında her yıl üç ülke ziyaret edilmiş ve
bu süre içinde proje ortakları, Avrupa’ya göçün olumlu-olumsuz yanları, göç edenlerin yaşadıkları
zorluklar (ayrımcılık-ırkçılık-yabancılaşma-işsizlik vs.),
göç alan ve göç veren ülkelerin genel özellikleri, göçün kültürler arası bağlantılar üzerindeki etkisi, beyin
göçü, genç nüfusun göç etmelerinin temel sebepleri
ve sonuçları, gençlerin eğitim için yaptıkları Avrupa
hareketlilikleri ve bunun sebep ve sonuçları, göçün
ekonomik-sosyal-kültürel bağlantıları konuları birlikte
değerlendirilmişti. Tüm bu çalışmaların final sunumu
ise okul konferans salonunda gerçekleşti.
Hazırlanan program çerçevesinde Efes, Meryem
Ana, Çeşme Alaçatı gibi mekanları gezen konuklara
gelenek ve göreneklerimizin yansıtıldığı akşam yemeği düzenlendi.
MEV Koleji Öğrencilerinden Behçet Uz Onkoloji
Servisine Destek...
MEV Koleji Özel Güzelbahçe Anadolu Lisesi öğrencileri yıl içinde
düzenledikleri kermeslerden elde ettikleri gelirle tadilatı gerçekleştirilen Behçet Uz Çocuk Hastanesi Onkoloji Servisinin perde, koltuk,
çarşaf gibi ihtiyaçlarını karşıladılar. Öğrenciler, evde hazırladıkları yiyecekleri her ay düzenledikleri kermesle arkadaşlarına sattılar. Kazandıkları parayla Behçet Uz Onkoloji Servisinin belirlediği ihtiyaçları satın alan öğrenciler Hastane Başhekimi Dr. Ali Anarat’ı makam
odasında ziyaret ettiler.
Serviste yatan yaşıtları için umudu ve yaşamı anlatan resim yapan
öğrenciler, tabloyu Anarat’a teslim ettiler. Öğrencilerin Onkoloji Servisine destek olmak için gösterdikleri çabadan etkilendiğini,
hazırladıkları tabloyu da çok anlamlı bulduğunu belirten Anarat, öğrencilere günün anısına plaket verdi. Ziyaret sırasında İzmir Güney
Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Prof. Dr. Behzat Özkan da
öğrencilere teşekkür etti. Serviste tedavi olan hastalardan çok etkilenen öğrenciler, “Burada gördüklerimizi tüm arkadaşlarımıza anlatacağız. Önümüzdeki yıl bu serviste yatan hastalar için daha
geniş kapsamlı bir kampanya düzenleyeceğiz” dediler.
MEV EĞİTİM 2014
29
MEV Koleji Özel Basınköy Okulları Şiir
Yarışması İlçe Şampiyonu...
Öğrencilerimizden Gizem Özcanlı Bakırköy
İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı etkinlikleri çerçevesinde düzenlenen şiir
yarışmasında ilçe birincisi oldu. Okulumuzu
ziyaret eden MEV Yönetim Kurulu Başkanı
İhsan Özçukurlu, MEV Yönetim Kurulu Üyeleri Mehmet Temel ve Doç. Dr. Aydoğan Ataünal öğrencimizi tebrik ederek başarılarının
devamını dilediler.
MEV Koleji Özel Ankara Okulları CERN’de...
Anadolu ve Fen Lisemizden 30 öğrenci, öğretmenleri
Şahin Apaydın (Fizik), Gülay Ölmez (Fizik) ve Yasemin
Keskin Çinkaya (Kimya) liderliğinde İsviçre ve Fransa
sınırında yer alan dünyanın en büyük parçacık fiziği
laboratuvarı CERN’i gezdiler.
1954 yılında 12 Avrupa ülkesi tarafından kurulan ve
günümüzde 21 asıl ve Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 8 gözlemci üyesi bulunan CERN, dünyanın
en büyük araştırma laboratuvarı. Bu merkezde bilimsel birçok keşfin yanı sıra sayısız teknolojik ürünün
geliştirilmesine imkan sağlandı. Bu laboratuvarda
geliştirilen ve kullanılan teknolojik aletler sayesinde
(parçacık hızlandırıcıları ve parçacık detektörleri gibi)
sağlıktan iletişime, enerjiden malzeme bilimine, güvenlikten gıda sektörüne kadar
her alanda hayatımızı kolaylaştıran yenilikler ortaya çıkmaktadır. Dünyanın en
büyük bilimsel ve teknolojik birliği olan
CERN’de her zaman olduğu gibi bugün
de sürdürülen, yenilenen, yapım aşamasında olan veya gelecek için tasarlanan
büyük çaplı deneyler devam etmektedir.
Gezide ekibimize, CERN’de ülkemizi başarıyla temsil eden çok değerli Türk bilim
insanları eşlik etti.
MEV Koleji Özel Büyükçekmece Okulları’nda
Bilim Şenliği...
Yaparak yaşayarak öğrenme modelinin benimsendiği okulumuzda BİLİM ŞENLİĞİ düzenlendi. Bu yıl farklı olarak,
öğrenciler; Fen ve Matematik alanı dışında, Sosyal Bilgiler
ve Yabancı Diller alanında da projelerini sergilediler. Bilim
Şenliği etkinlikleri, öğrencilerimizin deneyerek öğrenmesini,
bilgilerinin artırmasını, gözlem yapma ve problem çözme becerilerini geliştirmesini, günlük yaşamları ile ilgili araç, gereç
ve malzemeyi, bunların niteliklerini tanımasını, merak duygusunu güdülemesini, sorularına cevaplar arayıp bulmasını
sağlamaya katkıda bulunmayı amaçlıyor.
MEV Koleji Özel Basınköy Okulları Öğrencisine
İki Matematik Ödülü Birden...
Darüşşafaka Eğitim Kurumları’nın düzenlediği “Liseler Arası 5. Salih Zeki Matematik Araştırma Projeleri
Yarışması”na İstanbul sınırları içindeki okullardan
250’ye yakın proje başvurusundan 15 proje finale
kaldı. Anadolu Lisesi öğrencilerimizden Merve Çiğdem Özgel’in Matematik öğretmenlerimizden Elif
Güler danışmanlığında hazırladığı “Euler‘in pedal
üçgen formülünün pedal dörtgenler için uygulanarak yeni bir formül eldesi” isimli projesi birinci oldu.
Ayrıca finale kalan tüm öğrenciler tarafından en iyi
proje seçildi. Böylece öğrencimiz Merve Çiğdem
Özgel, “Genç Matematikçi” ödülünü de kazanarak
başarısını iki ödülle taçlandırdı.
MEV EĞİTİM 2014
31
Eskrimde Türkiye Birincisi MEV Kolej’li Volkan...
MEV Koleji Özel Ankara Okulları Anadolu Lisesi 10. sınıfı öğrencimiz Volkan
Şener, başarılarına devam ediyor. Geçtiğimiz dönem Türkiye Okullararası Eskrim
Yarışması’nda Ankara birincisi olan Volkan Şener bu yıl yapılan Türkiye Okullararası Eskrim Yarışması’nda Gençler Kılıç
dalında Türkiye Birincisi olarak bizleri bir
kez daha gururlandırdı.
“Barış” Konulu Karikatür Yarışmasında
Büyük Başarı...
MEV Koleji Özel Basınköy Okulları Öğrencileri Yaratıcı Çocuklar Derneği ve Aydın Doğan Vakfı işbirliğiyle düzenlenen
Türkiye çapında 200 okul ve 1530 karikatürün katıldığı “BARIŞ” konulu karikatür yarışmasında büyük başarı kazandı.
11. sınıf öğrencilerimizden Yaren Altınkaya Türkiye 2.liği,
Elif Çıtak Türkiye 3.lüğü, Sena Sönmez Mansiyon Ödülü,
10. sınıf öğrencilerimizden Ceyda Özçelik Mansiyon Ödülü, 8. sınıf öğrencilerimizden Nida Terziler Mansiyon Ödülü
kazandı. Kozzy AVM Gazanfer Özcan Sahnesi’nde yapılan
ödül töreninde öğrencilerimiz ödüllerini İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız’ın elinden aldılar.
MEV Koleji Özel Basınköy Okulları 2014 Genius
Bilim ve Sanat Olimpiyatları Finallerinde...
MEV Koleji Özel Basınköy Okulları görsel sanatlar bölümü öğretmenleri Aydın Asan ve
Bülent Han rehberliğinde 11. sınıf öğrencilerimizden Dilşah Sekman ve 10. sınıf öğrencilerimizden Zeynep Düzenli Genius Bilim
ve Sanat Olimpiyatları Poster-Afiş
dalında finale kalarak büyük bir başarıya imza attılar.
Amerika Oswego
New York Eyalet
Dilşah Sekman “S.O.S”
Üniversitesi’nin düzenlediği Genius Bilim ve Sanat Olimpiyatları’na 56 ülkeden 842 proje
katıldı.
Zeynep Düzenli “HELP”
GENIUS Olimpiyatları’ndan Bronz Madalya ile
Döndük...
MEV Koleji Özel Büyükçekmece
Okulları öğrencileri Amerika Birleşik
Devletleri’nin New York şehrinde Oswego Üniversitesi tarafından düzenlenen Genius Olimpiyatları’na katılan ekibimiz Dizayn dalında Bronz, Fotoğraf
dalında Mansiyon kazandı.
56 ülke ve Amerika’dan 33 eyaletin
katıldığı olimpiyat için 1620 proje başvurmuş ve bu projelerden sadece 380’i
kabul edilmişti.
5 ayrı dalda (bilim-dizayn-fotoğraf-müzik-yaratıcı yazarlık) yapılan elemelerde
okulumuz 2 dalda ödül almaya hak kazandı. Genius Olimpiyatları Amerika’da en önemli başarı göstergelerinden biri.
Böyle saygın bir yarışmada bizi gururlandıran öğretmen ve öğrencilerimizi tebrik ediyoruz.
MEV EĞİTİM 2014
33
MEV Koleji Mezunu Avrupa’nın
En İyi Sosyal Bilimler Akademisi’nde...
2013-2014 eğitim-öğretim yılında
MEV Koleji Özel Güzelbahçe Anadolu Lisesini birincilikle bitiren Mathis
Orhan Balcıoğlu Robert, Avrupa’nın
en iyi Sosyal Bilimler Akademisinde
eğitim alacak.
Fransa’da “Sciences Po.” adıyla eğitim veren mezunlarının dünya politikalarına yön verdiği okula girebilmek
için yazılı sınavın dışında üç ayrı dilde sorulan sözlü sınavda da başarılı
olması gerekiyor.
Dünyada sadece 80 öğrenci kabul edildi
Mathis, dünyadan sadece 80 öğrencinin sınavları aşarak kabul edildiği Akademide beş yıl
sürecek eğitimini İngilizce, Fransızca ve Almanca dillerinde tamamlayacak.
Yabancı dil eğitimine özel bir önem verdiklerini, dünya vatandaşı yetiştirme misyonuyla hareket ettiklerini belirten Okul Koordinatör Müdürü Levent Özaytaç, “Üniversite sınavında ilk
binde beş derecesi bulunan sadece akademik alanda değil, sporda ve sanatta da önemli
başarılara imza atan öğrencilerimizle gurur duyuyorum. Onlara bu başarıları elde etmelerinde rehberlik eden öğretmenlerimize ve her zaman yanımızda olan velilerimize teşekkür
ediyorum.” dedi.
Begüm YÜCEL’den Uluslararası Başarı...
Bulgaristan’da düzenlenen Burgaz Olimpik Cup Ritmik Jimnastik Yarışması’nda MEV Koleji Özel
Ankara Okulları 4.sınıf öğrencimiz
Begüm Yücel, Çemberde, 1.serbest 2.grup yarışmasında da 1.
oldu. Daha önce de bir çok uluslararası yarışmada önemli başarılar
elde eden Begüm’ün başarılarının
devamını diliyoruz.
MEV Koleji Öğrencilerine Yale Vizesi...
MEV Koleji Özel Güzelbahçe Ortaokulu öğrencileri, İzmir’de yapılan World Scholar’s Cup elemelerinde genel kültürleri ve İngilizce kullanma becerileri sayesinde en iyi on takım arasına girerek 40
ülkeden 2 bin 400 öğrencinin katılımıyla Singapur’da düzenlenen Dünya elemeleri Junior kategorisinde Türkiye’yi başarıyla temsil ederek Yale vizesi aldılar.
Henüz dönem başında kurulmuş olan yeni takımlar olmalarına rağmen akıcı İngilizceleri ve münazara yetenekleriyle jüriyi etkilemeyi başaran MEV Koleji öğrencileri 3’er kişiden oluşan iki takım halinde yarıştılar. Singapur’da düzenlenen Dünya elemelerinde Avrupa 3.’sü ve Avrupa 5.’si
olan MEV Koleji öğrencileri, Kasım ayında Yale Üniversitesi’nde gerçekleşecek “Şampiyonlar
Turnuvası”na katılacak.
Turnuvada Gülçe Özkayahan, bireysel olarak en yüksek puanı alarak onur listesine girmeye hak
kazanırken, 436 takım numarasına sahip Karya Karasoylu, Ali Arda Aydın, Ali Bora Aydın’dan
oluşan takım Avrupa 5.’si; 438 takım numarasına sahip Gülçe Özkayahan, Begüm Dirik, Cemre
Saygın’dan oluşan takım Avrupa 3.’sü oldular.
Öğrencilerin elde ettiği bu önemli başarının yaz tatili dönemine gelmesinden dolayı gecikmeli olarak düzenlenen kutlama töreninde bir araya gelen başarılı öğrenciler, kendileri için hazırlanan pastayı kestiler. Singapur’dan gönderilen madalyaları Okul Müdürü Murat Zorluer’in elinden aldılar.
Okul Müdürü Murat Zorluer, yaptığı konuşmada okullarını ve ülkelerini yurt dışında başarıyla temsil eden MEV Koleji öğrencileri Gülçe Özkayahan, Begüm Dirik, Cemre Saygın, Bora Özkayahan,
Beril Sezgin, Ceyda Arabacıoğulları, Karya Karasoylu, Ali Bora Aydın, Ali Arda Aydın’a teşekkür
etti. Öğrencilerin ailelerine ve onları turnuvalara hazırlayan İngilizce Öğretmenleri Deniz Maro,
Nida Bolak ile İngilizce Zümre Başkanı Özlem Gönen’e teşekkür eden Zorluer, “Öğrencilerimin
çok daha önemli başarılara imza atacağına inanıyorum.” dedi.
MEV EĞİTİM 2014
35
MEZUNLARIMIZI MEV Koleji Özel Güzelbahçe Anadolu Lisesi ve MEV Koleji Özel Güzelbahçe Fen Lisesinden mezun olan öğrenciler, okul bahçesinde düzenlenen törenle diplomalarını aldı. Yaklaşık binin üzerinde davetlinin
katıldığı törende MEV Denetim Kurulu Üyesi Aydın Özyar da mezunları alkışlayanlar arasındaydı. 113 öğrencinin teker teker okul merdivenlerinden inerken davetliler arasında yer alan velilerin yaşadıkları mutluluk görülmeye değerdi.
Törende konuşma yapan MEV Koleji Koordinatör Müdürü Levent Özaytaç “Milli Eğitim Vakfı ailesi olarak, öğrencilerimizi kendi çocuklarımız gibi sevdik ve koruduk. Atatürk
ilke ve inkılaplarından hiç sapmadan yarınlara hazırladık. Siz değerli velilerimize de bizlere
verdiğiniz koşulsuz destek için teşekkür ediyoruz” dedi. Törene katılan MEV Denetim Kurulu
Başkanı Aydın Özyar, MEV Kolejinin Atatürkçü nesiller yetiştirme misyonuna sonuna kadar
bağlı kalacağını belirtti. Okulu ilk beş dereceyle bitiren öğrencilerin açıklandığı törende Fen
Lisesinden Doğa Babacan birinci, Berkin Eroğlu ikinci, Ayşe Simay Özer üçüncü, Berkay
Öztürkcan dördüncü, Mercan İlayda Uçar beşinci oldu. Anadolu Lisesinden ise, Mathis Orhan Balcıoğlu – Robert birinci, Gamze Esin Akşakar ikinci, Ceren Uslu üçüncü, Zeynep
Betül Özer dördüncü, Eymen Hakkı Özkan beşinci oldu.
MEV Koleji Özel Basınköy Okulları kep
giyme töreninde mezunlar adına konuşmayı Anadolu Lisesi 2013-2014 eğitim öğretim yılı okul birincisi Selen Kurtuluş yaptı. Kurtuluş, konuşmasında şunları söyledi:
“Uzun bir süre, hayatımızın en güzel, en
kıymetli zamanlarını geçirdiğim okuluma
veda vaktinin geldiğini şimdi anlıyorum.
Burada noktaladığımız bir dönemin farklı
ve yeni bir dönemin başlangıcı olduğunun
farkındayım. Evet, yeni bir hayata, okula
kendime güvenerek merhaba diyebilirim. Çünkü burada siz değerli öğretmenlerimden aldığım eğitimle, hayata dair bana öğretilen her şeyle iyi ve güzel bir başlangıç yapmaya
hazırım”.
Koordinatör Müdürümüz Ali TUFAN ise öğrencilere “Türk Bayrağının dalgalandığı her yer
sizin vatanınızdır. Memleketin her köşesinde görev yapma sorumluluğundan asla kaçmayınız. İnsanlık adına çalışacağınıza, insanlara saygılı, hoşgörülü ve dürüst davranacağınıza,
çevrenize örnek olarak yaşayacağınıza inanıyorum” sözleriyle seslendi.
UĞURLADIK...
Millî
Eğitim
Vakfı Yönetim Kurulu
Üyesi Doç. Dr.
Aydoğan Ataünal
konuşmasında “Sizler başta anne babalarınız olmak üzere bizim v e
bütün ülkemiz bireylerinin sevinç kaynağısınız. Bundan sonraki yaşamınızın her boyutunda
daha üstün basamaklarına başarı ile erişeceğiniz inancıyla yolunuz açık olsun” dedi. Okul birincimiz Selen Kurtuluş, ikincimiz Berna Koç ve üçüncümüz Gamze Özgüler’e ödüllerini, MEV Yönetim Kurulu Üyemiz Doç Dr. Aydoğan Ataünal, okulumuz eski
müdürlerinden Salih Kıdıl ve okul yöneticileri verdi. Öğrencilerimiz, mezuniyet pastasını kestikten
sonra büyük bir coşkuyla mezuniyet andını okudular ve MEV Marşı’nı söylediler. Öğrenciler son
olarak sabırsızlıkla bekledikleri an olan keplerin atılmasıyla hüzün ve mutluluğu bir arada yaşadılar.
MEV Koleji Özel Ankara
Okulları bahçesindeki törende açılış konuşmasını
Koordinatör Müdür Necati
Yankın yaptı. Yankın, “Biz
öğretmenleriniz olarak sizlere bir çok şey öğrettik,
ama sizden de bir o kadar şey öğrendik. Sevimli
ve kıpır kıpır birer çocuk
olarak girdiğiniz bu okuldan şimdi bilinçli, olgun,
başarılı birer beyefendi ve
hanımefendi olarak mezun oluyorsunuz. Sizlerle gurur duyuyoruz ve sizleri seviyoruz” sözleriyle
öğrencilerini uğurladı. Millî Eğitim Vakfı adına konuşma yapan Yönetim Kurulu Üyesi Hakkı Güngör ise konuşmasında “MEV Kolejleri olarak, demokrasiye aşık, Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı,
yüreği insan ve millet sevgisiyle dolu gençler yetiştiriyoruz. Yeni bir yaşama merhaba diyen gençlerimize bu yeni yolda ve üniversite sınavlarında başarılar diliyorum” dedi.
Anadolu Lisesi birincisi Yunus Emre İnal, Fen Lisesi birincisi ise Nazlı Melisa Ertem oldu. İlk üç
dereceye giren öğrenciler madalyalarını Okul Müdürü Necati Yankın, Vakıf Genel Müdürü Ercan
Çoban ve Yönetim Kurulu Üyesi Hakkı Güngör’ün elinden aldılar. Yunus Emre İnal konuşmasında
annesinin yönlendirmesiyle kaydolduğu MEV Koleji’nden bütün kaygılarından ve endişelerinden
uzaklaşmış ve iyi eğitim almış bir şekilde mutlu bir öğrenci olarak ayrıldığını söyledi. Nazlı Melisa
Ertem ise duygularını “SBS’de en iyi Anadolu Liselerinden birini kazanmış olmama rağmen tercihimi MEV’den yana kullandım. Şimdi iyi ki de böyle yapmışım diyorum” sözleriyle dile getirdi.
Flama devir teslim töreni ve birincilerin kütüğe plaket çakma törenlerinden sonra 10.yıl marşı eşliğinde kepler coşkuyla havaya fırlatıldı, havai fişek gösterisi ve kokteylle tören sona erdi.
MEV EĞİTİM 2014
37
Okullarımızda Seminer Çalışmaları...
MEV Koleji Özel Basınköy Okulları öğretmenleri hizmet içi eğitim seminerler kapsamında
19-29 Ağustos tarihleri arasında gerçekleştirilen eğitim programında Polat Doğru, Dr. Nevin Dölek, Yrd. Doç. Dr. Oktay Aydın, Ferahim Özyurt, müzik öğretmenimiz Zarife Pazarlı
ve görsel sanatlar öğretmenimiz
Aydın Asan’ın eğitimlerine katıldılar.
Eğitmen Polat Doğru 6 güne
yaydığı eğitimlerinde, düşünme
kalıpları, ilişki ve biz bilinci, varoluşun boyutları, güven, özgüven
ve sevgi gibi konuları kapsayan
eğlenceli etkinliklerinde olduğu
bir seminer gerçekleştirdi. Dr.
Nevin Dölek “Büyümenin Anlamı” konulu seminerinde çocuklarda birey olmanın önemine,
ailelerin ve öğretmenlerin bu durumu nasıl desteklemesi gerektiğine değindi. Yrd. Doç Dr.
Oktay Aydın zor velilerle ilişkileri yönetme, ego, değerlilik ve güven konu başlıklarına değindi. Ferahim Özyurt “Kronik ve Süreğen Hastalıklar” başlıklı eğitiminde kronik hastalıklar nedir? Kronik hastalığı olan öğrencilere nasıl yaklaşmalıyız konularına değindi. Müzik öğretmenimiz Zarife Pazarlı’nın Orff eğitiminde öğretmenlerimiz müzik, hareket, dans ve doğaçlama
yoluyla hem eğlendiler hem de yaratıcılıklarını geliştiren çalışmalar yaptılar. Sanat Etkinlikleri
düzenleyen görsel sanatlar öğretmenimiz Aydın Asan ile Türk el sanatlarından tezhip-kenar
süsleme tekniğiyle çeşitli uygulamalar yaptılar.
MEV Koleji Özel Ankara Okulları’nda eğitimcilerimizin arasındaki iletişimin ve işbirliğinin daha da geliştirilmesi, etkin ve verimli çalışma takımlarının yaratılması amacıyla “Takım
Çalışması” eğitimi düzenlendi. Uzman psikologlar tarafından verilen seminer kapsamında e-takım olma, sinerji, karar alma, takım içi iletişim konuları ele alındı. Ayrıca, Başkent
Üniversitesi’nden Diyetisyen Yrd. Doç. Dr.
Perim Türker tarafından öğretmenlerimize
Beslenme ve Obezite semineri verildi. Çocuklarda, ergenlerde obezite ve ağırlık kaybında başarı sağlama yollarının anlatıldığı
seminerde sağlıklı beslenme ile ilgili de bilgi
verildi.
Son teknoloji ürünü olan Smart Boardlar (Akıllı Tahta) 2014-2015 eğitim öğretim
yılında okulumuzda kullanılmaya başlıyor. Smart boardlar öğretmenlerimize zengin içerik ve kullanım kolaylığı sağlarken,
öğrencilerimize de interaktif bir ortamda
öğrenme deneyimi yaşatıyor. Öğretmenlerimize verilen eğitimin ardından LYS Hazırlık kurslarında kullanılan smart boardlar öğrencilerimizden de tam not aldı.
Seminer dönemi çalışmaları kapsamında öğretmenlerimiz için “ Düşünen Çocuk ve BSÇ
Programı” semineri düzenlendi. Prof. Dr. Selahiddin Öğülmüş tarafından verilen seminerde;
çocuklarda “insanlardan kaynaklanan” sorunları önleyecek ve ortaya çıkan sorunları çözebilmelerine yardım edecek düşünme becerilerini öğretmek amacıyla hazırlanan BSÇ (Ben
Sorun Çözerim) programın temel amacı hakkında detaylı bilgiler verildi.
MEV Koleji Özel Güzelbahçe Okulları öğretmenleri yeni döneme zümre içi çalışmalarının yanı sıra akıllı tahta seminerleri ile
hazırlandı. 26-28 Ağustos tarihleri arasında
okul kütüphanesinde yetkililerce verilen seminerle Yabancı Dil, Matematik, Fen Bilgisi,
Sosyal Bilimler, Türkçe, Uygulamalı Dersler,
Rehberlik, Ölçme Değerlendirme, Sınıf Öğretmenleri grubu ile idareciler akıllı tahtanın
kullanımı konusunda bilgi sahibi oldular.
MEV Koleji Özel Büyükçekmece Okulları’ndaki seminerde Uzman Psikolog Selin Özkan, motivasyon, planlama becerisi,
zaman yönetimi, stratejik düşünme, etkin
iletişim kurma, özdenetim, öfke kontrolü,
problem çözme ve yönetme becerileriyle
ilgili bir seminer verdi. Oyunlar, dramatizasyon ve takım çalışması uygulamaları ile paradigmaları yönetme farkındalığı
kazandırmayı hedefleyen seminerde eğitimcilerimiz yeteneklerine yeni kazanımlar
eklediler.
Yeni dönemin hizmet içi eğitim seminerlerinden biri de “Tam Öğrenme Modeli”ydi.
Yard. Doç. Dr. Coşkun Küçüktepe’nin verdiği seminerde Benjamin Bloom’un (1919-1999), geliştirmiş olduğu tam öğrenme modeli anlatıldı.
Okul ortamı gibi toplu öğrenmelerde gözlenen bireysel farklılıkların nedenlerini inceleyen çalışmada bireysel farklılıkları öğrenci, okul ve toplum yararına olacak şekilde en aza indirmek için
alınması gerekli önlemler tartışıldı.
MEV EĞİTİM 2014
39
Okullarımız Yeni Döneme Hazırlandı
Yaz döneminde okullarımız yeni bir çehreye kavuştu. Alt yapı çalışmalarının yanı sıra dış
alanlarda da iyileştirme, bakım ve yenileme çalışmaları tamamlandı.
MEV Koleji Özel Ankara İlköğretim Okulu kütüphanesi ve okul öncesi bahçesi
MEV Koleji Özel Ankara Okulları’nın konferans salonu, İlköğretim binasının iç kapıları, perdeler, bahçe düzeni, oyun alanı, bank ve kamelya yenilendi. Spor alanları iyileştirildi ve sera
yapıldı. Spor ve jimnastik salonlarının bakımı yapıldı, yeni duşlar yapıldı, soyunma odaları
düzenlendi ve dolaplar yapıldı. İlköğretim koridor ve sınıfları boyandı, öğretmen odaları eşyaları yenilendi.
Kütüphane yenilenerek güncel
kitap sayıları arttırıldı. Çatı oluklarına tadilat yapıldı. Okul öncesi
binasına güvenlik kameraları yerleştirildi. Okul öncesi bahçesi yeniden düzenlendi. İlköğretim sınıf
içi ses düzeni yenilendi. Okul öncesi mutfağı yenilendi.
Lise bölümünde sınıf içi perdeler,
öğretmen kürsüleri ve öğrenci sıraları yenilendi.
MEV Koleji Özel Güzelbahçe
Okulları’nda konferans salonu çatısı tadil edildi. Okul pencere ve doğramaları yenilendi. Bilgisayar veri hatları ve güvenlik
kameraları oluşturuldu. Okul iç cephe boyaları yapıldı.
MEV Koleji Özel Basınköy Okulları’nda çatılar yenilendi, temiz su tesisatı, halı zemin yenilenerek, halı saha tribünlerine koltuklar yerleştirildi. Jeneratör kapasitesi arttırılarak okul iç
cephe badanası yapıldı.
MEV Koleji Özel Büyükçekmece Okulları’nda ise, okul konferans salonu ses düzeni iyileştirildi. Sınıflar için portmanto, sergi panosu ve depolama alanları iyileştirildi. Laboratuvar ve
müzik odalarının aydınlatılması iyileştirildi, Lise giriş merdivenlerine sensörlü kapı yapıldı.
Okul binasının iç cephe badanası ve ısı izolasyonu yapıldı. Koridorlara kapalı devre kamera
sistemi kuruldu. Yüzme havuzuna nem alma cihazı takıldı ve havuz denge tankı yenilendi.
MEV Koleji Özel Büyükçekmece Okulları’nın yeni oyun alanı yeni dönemde öğrencilerin
kullanımına sunuldu.
MEV Koleji Özel Basınköy
Okulları’nın futbol sahası
halısı yenilenerek tribünlere
yeni koltuklar yerleştirildi.
Okullarımızın tümüne son teknoloji ürünü olan Akıllı Tahtalar
alındı. Öğretmenlerimize zengin içerik ve kullanım kolaylığı sağlarken, öğrencilerimize de interaktif bir ortamda öğrenme deneyimi yaşatan Akıllı Tahtalar, ses ve animasyonlarla desteklenmiş
görsel materyaller sunma kolaylığını sağlayarak, daha kalıcı bir
öğrenme ve hatırlama sağlıyor.
Okul öncesi bölümümüzde kullanılmaya başlanan Akıllı Masalar
da, küçük yaştaki öğrenciler için hazırlanmış çoklu kullanıcılı interaktif öğrenme merkezidir. Okul öncesi öğrencilerimiz dokunmatik arayüzü kullanarak ekrandaki görselleri hareket ettirebiliyor,
oynatabiliyor ve bu yolla kendi aralarındaki iletişimleri de güçleniyor.
MEV EĞİTİM 2014
41
MEV Koleji Özel Okulları’nda Ders Zili Çaldı...
MEV Koleji Özel Güzelbahçe Okulları, öğrenci ve öğretmenlerinin katıldığı tören Atatürk
büstüne saygı çelenginin konulması, Saygı duruşu ve İstiklâl Marşı ile başladı.
Törene Millî Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı İhsan Özçukurlu katıldı. MEV Koleji Özel
Güzelbahçe Okulları Koordinatör Müdürü Levent Özaytaç, konuşmasında “Biz eğitimciler
için okulların açıldığı ilk gün yeni bir yılın başlangıcı demektir. Bu vesile ile yaşayacağımız
yılın başta tüm öğrencilerimiz, çalışanlarımız ve aileleri adına ülkemiz ve insanlık adına barış
ve huzur dolu geçmesini temenni ediyor, sağlık mutluluk
ve başarılarla dolu bir yıl diliyorum” dedi.
Törende konuşma yapan Millî Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı İhsan Özçukurlu ise tören alanını dolduran
öğrencilere seslendi: “Sizler ülkemizin geleceği, güvencesi ve teminatı olan yavrularımızsınız. Ülkemizi çağdaş
uygarlık düzeyinin üstüne çıkaracak olan sizlersiniz. İyi
bir eğitim almanız; çağdaş bilgi, beceri ve yeterliliklere sahip, geleceğimizi teslim edeceğimiz güvenilir eller olmanız ülkemizin geleceği açısından büyük önem
taşımaktadır” dedi. Özçukurlu Millî Eğitim Vakfı Koleji
Okulları’nın çağdaş eğitim teknolojisine uygun araç ve
gereçlerle donatıldığını belirterek öğrencilerin, nitelikli öğretmenler rehberliğinde bu imkanlardan yararlanmalarını istedi. Özçukurlu, öğrencilere sevgi, saygı ve
MEV Yönetim Kurulu Başkanı
hoşgörü; bilgi, özgürlük, adalet ve millî kültüre, sanata,
İhsan Özçukurlu
erdem ve çağdaşlığa dayalı Atatürk’ün ilke ve hedefleri
doğrultusunda başarılı ve huzurlu bir öğretim yılı diledi.
Törende mezun öğrenciler adına konuşmayı MEV Koleji Anadolu Lisesi mezunu Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinin 1. Sınıf öğrencisi olarak Ceren Uslu yaptı. “Burada bulunduğum
süre boyunca kendimi sıcacık ve büyük bir ailenin bir ferdi gibi hissettim ve hâlâ öyle hissediyorum. Aldığım eğitimin sadece lise sıralarında kalmadığını, üniversite hayatım için ne
kadar sağlam bir altyapı hazırladığını fark ettim. MEV Koleji’nde okumanın bir ayrıcalık ve
onur meselesi olduğunu, sizler de benim gibi mezun olduktan sonra daha iyi anlayacak ve
gururlanacaksınız. Bizleri Atatürk ilke ve devrimlerinden ödün vermeden, çağdaş bir eğitimle donatan ve Atatürk gençleri olarak yetiştiren tüm öğretmenlerime ve okul yöneticilerime
teşekkür ediyorum” dedi.
MEV Koleji Özel Güzelbahçe Okullarının TEOG başarılarının da açıklandığı törende 19992000 eğitim öğretim yılında okulumuzdan mezun olan ve şimdi okulumuzda Türkçe Öğretmeni olarak görev yapan Melis Çerçi öğrencilere hitaben bir konuşma yaparak: “MEV
ailesinin birer ferdi olarak bu günleri, yılları çabucak geçireceksiniz. Önemli olan; günleri ve
yılları lehinize işletebilmektir” dedi.
MEV Koleji Özel Basınköy Okulları açılış töreni Koordinatör Müdür
Yakup Erdoğan ve İlkokul-Ortaokul
Müdürü Zeynep Ergül’ün öğrencileri
eşliğinde Atatürk büstüne çelenk koyması ile başladı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından
öğrencilerimizden Karin Sultan Çelik
“Atatürk Gülümsedi” isimli şiirini okudu. 1/A sınıfı öğrencilerimizden Elvin
Han ise yaptığı konuşmada “1. sınıfa
başlayacağım için çok seviniyorum,
öğrenmek için çok sabırsızlanıyorum.
Hepinize başarılı yıllar diliyorum” diyerek bizlerle ilk gün heyecanını paylaştı. MEV Yönetim Kurulu Üyesi
MEB Özel Öğretim
Prof. Dr. Galip Karagözoğlu 3. ve 4. sınıf öğrencilerimizden oluşan Kurumları Genel Müdürü
halk dansları grubunun gösterisinden
Ömer Faruk Yelkenci
sonra Anadolu Lisesi 2013-2014 öğretim yılı birincimiz, Selen Kurtuluş Bahçeşehir Üniversitesi İngilizce İşletme Bölümü öğrencisi
olarak yaptığı konuşmasında duygularını aktardı. Selen Kurtuluş, “Mezun olmaktan büyük gurur
duyduğum okulum, bana ve arkadaşlarıma iyi bir insan, iyi bir evlat ve iyi bir vatandaş olma yolunda gerekli bilgi ve becerileri aşılayan İstanbul’un değerli kurumlarından biridir. Böyle bir okuldan
mezun olmanın gururunu sizlerle paylaştığım için mutluyum” dedi.
Koordinatör Müdürümüz Yakup Erdoğan ise konuşmasında “Biz sizleri çağın gerektirdiği bilgi ve
becerilerle donatarak geleceğe hazırlamak için varız. Bu çerçevede sizleri sevgiye, akla, bilime ve
tekniğe dayanarak kendi kültürümüz içinde ailesine ve milletine yabancılaştırmadan eleştiren ve
yaratıcı düşünebilen, iyi iletişim kurabilen, araştırma sorgulama yapabilen, girişimci akılcı ve çağdaş bireyler olarak yetiştirmek bizim en önde gelen görevimizdir” dedi. Millî Eğitim Vakfı Yönetim
Kurulu Üyesi Prof. Dr. A. Galip Karagözoğlu ise konuşmasında “Özellikle anne babalara gözünün
nuru gibi büyüttükleri yavrularını bize emanet ettikleri için teşekkür etmek istiyorum. Gözleri arkada kalmasın, Atatürk İlke ve Reformları çerçevesinde çağdaş, demokratik, laik, sosyal bir hukuk
devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’ne yararlı vatandaşlar olarak yetiştirilmeleri için bize emanet edilen bu yavrularımızı en ufak taviz vermeden Atatürk İlkeleri ve Devrimleri ışığında yetiştireceğiz.
Yeni öğretim yılımız hepimize hayırlı olsun” ifadesine yer verdi. MEB Özel Öğretim Kurumları Genel
Müdürü ve aynı zamanda Yönetim Kurulu Üyemiz Ömer Faruk Yelkenci ise konuşmasında “Hayatımda en mutlu olduğum anlar öğrencilerle karşı karşıya olduğum anlardır. Bu eğitim öğretim
yılının sizler için, vakfımızın okulları için, ülkemiz için hayırlı olmasını diliyorum ve öğrencilerimin
gözlerinden öpüyorum” dedi.
8.sınıf öğrencilerimizin hazırladıkları dans gösterisi ve 3., 4.
sınıf öğrencilerimizden oluşan
halk oyunu ekibinin sunduğu Çiftetelli oyunundan sonra törenimiz sonlandı. İlk ders zilimizin
çalmasıyla öğrencilerimiz sınıflarındaki yerlerini aldılar.
Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü
ve Yönetim Kurulu Üyemiz Yelkenci, Yönetim Kurulu Üyemiz
Karagözoğlu ve Okul Müdürü Erdoğan törenden sonra sınıfları dolaşarak öğrencilerle sohbet etti.
MEV EĞİTİM 2014
43
MEV Koleji Özel Büyükçekmece Okulları, eğitim öğretim yılına, MEV Yönetim Kurulu Üyesi
Doç. Dr. Aydoğan Ataünal, Koordinatör Müdür Salih Özmen,
İlkokul-Ortaokul Müdürü İbrahim
Duman, öğretmenlerimiz, velilerimiz ve öğrencilerimizin katılımıyla okul bahçesinde mutluluğun ve coşkunun yaşandığı bir
ortamda “merhaba” dedi.
Çelenk konulması, saygı duruşu
ve İstiklâl Marşımızın okunması
ile başlayan açılış töreni Okulumuz Müzik Öğretmenlerimizin
hazırladığı MEV Büyükçekmece Okulları Korosu dinletisiyle devam etti. Ardından 1. Sınıf
öğrencileri “Okulumuz” adlı şiiri büyük bir başarıyla seslendirdiler. İlkokul-Ortaokul Müdürü
İbrahim Duman konuşmasında, velilere seslenerek “Bugün aramıza katılan bu pırıl pırıl çocuklarımıza büyük bir inanç ve kararlılıkla güçlü ve başarılı bir eğitim sağlanacağına, MEV
okullarının parlak ve başarılarla dolu geçmişinin bu sözümüzün en büyük güvencesi olduğuna, okulumuzun değerli eğitim kadrosuyla çocuklarınıza en iyi eğitimi vererek onları yarınlara
en iyi şekilde yetiştireceğine ve bize duyduğunuz güveni asla boşa çıkmayacağımıza inanın”
dedi. Ardından Koordinatör Müdür Salih Özmen, MEV Ailesine güvenen velilerin bu konuda
pişman olmayacağını söyleyerek “başarılarımız büyüyerek katlanacak, öğrencilerimize güveniyoruz, öğretmenlerimiz de bu konuda yoğun olarak çalışıyor” dedi. MEV Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Aydoğan Ataünal ise konuşmasında “Unutmayalım ki eğitim her insan
için en yüksek değerdir. En kutsal haktır.
İnsan olma hakkıdır. Bu nedenle okulumuzda bu güzel günü sizlerle paylaşmaktan onur ve şeref duyarım. Bugünü bizlere
armağan eden başta Ata’mız ve tüm emeği geçenleri saygıyla anıyoruz. Biliyoruz ki
içinde yaşadığımız çağda gerek birey gerekse toplum için en büyük güç bu ülkenin
eğitim bilimlerindeki düzeyidir. Bu nedenle
her ülkede özellikle gelişmiş ülkelerde ve
son yıllarda
eğitim ve bilim alanında
amansız bir
yarış vardır. Bu yarışta geri kalanların yaşama hakkı yoktur”
dedi. Ataünal ayrıca, MEV’li öğrencilerin bu yarışta ilerlemeleri
için tüm olanak ve yeteneklere sahip olduklarını ve önlerinde
hiçbir engel olmadığını vurgulayarak başarılı bir eğitim-öğretim yılı diledi. Ardından 10. Sınıf Öğrencimiz Mustafa Alp Odabaşı “Büyük Yas” şiirini seslendirdi. Program MEV Marşı ve
balon uçurtulması ile sona erdi.
MEV Yönetim Kurulu Üyesi
Doç. Dr. Aydoğan Ataünal
MEV Koleji Özel Ankara Okulları eğitim-öğretim yılı açılış töreni MEV Yönetim ve Denetim Kurulu Üyeleri, MEV Genel Müdürü, MEV Yöneticileri, öğrencilerimiz, öğretmenlerimiz ve velilerimizin
katılımıyla Başöğretmen Zehra Andaç Kapalı Spor Salonu’nda
yapıldı. Saygı duruşu ve İstiklâl Marşı’nın ardından MEV Yönetim Kurulu Başkanı İhsan Özçukurlu’nun yayınladığı mesaj
okundu. Özçukurlu’nun mesajında “Millî Eğitim sistemimize
önemli katkı sağladığına inandığım Vakfımız okullarına ilk defa
adım atan, öğrenme heyecanı içindeki pırıl pırıl sevgili yavrularımıza, tüm öğrenci ve öğretmenlerimizle değerli katılımcılara; mutluluğumuzun devamı doğrultusunda bu yeni eğitimöğretim yılının Vakfımız okulları ve tüm ülkemiz için başarılı
olarak geçmesini diliyorum” ifadeleri yer aldı.
Koordinatör Müdürümüz Necati Yankın yaptığı konuşmada
“Değerli veliler, MEV Koleji olarak amacımız, öğrencilerimizi,
kendilerini en iyi şekilde geliştirebilecekleri bilgi ve beceriler
ile donatmak, Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı, ailesini, vatanını, milletini seven, insan haklarına saygılı, hoşgörülü bireyler
olarak yetişmelerini sağlamaktır” dedi.
MEV Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Temel yaptığı konuşmada
Mehmet Temel
Milli Eğitim Temel Kanunu’nu amacının öğrencileri iyi insan, iyi
vatandaş ve topluma faydalı meslek sahipleri yetiştirmek olduğunu belirterek, MEV Kolejlerinin de bu amaçlar doğrultusunda eğitim-öğretim faaliyetlerine
devam ettiğini vurguladı. Konuşmaların ardından 12 yıl
okulumuzda eğitim aldıktan sonra bugün bir tıp fakültesi öğrencisi olarak kürsüye çıkan mezunumuz Nazlı Melisa Ertem, MEV
Kolejli olmanın gururunu konuklarımızla paylaştı.
Törenimiz 1. sınıf öğrencilerimizin
seslendirdiği Türkçe ve İngilizce
şarkılarla sona erdi.
MEV EĞİTİM 2014
45
MEV EĞİTİM
Söyleşi
Harvard Şampiyonu Türk, Levent ALPÖGE:
“ Sadece disiplin...”
Dünyanın en prestijli okullarından Harvard
Üniversitesi’nde 2014 yılı birincisi Türk genci Levent Alpöge 22 yaşında.... Alpöge, Harvard
Üniversitesi’ni 4 üzerinden 4 not ortalaması ile “Tüm
Üniversite Birincisi” (Valedectorian) olarak bitirdi.
Ayrıca hem matematik hem fizik lisans bölümlerinden, aynı anda fizik yüksek lisans derecesi elde etti.
Başarılarla dolu bir eğitim hayatına sahip olan Alpöge, 2010’da henüz lise son sınıfı öğrencisiyken ABD
çapında adayların katılımı ile gerçekleşen Intel Bilim Yetenekleri Yarışması’nda ABD Başkanı Barack
Obama ve senatörler tarafından kutlanan 40 genç
finalist arasına girdi. Sonrasında, “Ivy League” olarak ve akademik mükemmelliği ile tanınmış ABD’nin
8 en iyi üniversitesi tarafından kabul edildi.
Alpöge, Harvard’ın matematik bölümünü seçti. Sayısız prestijli ödülü ve bursu bulunan Alpöge; American Mathematical Monthly, Journal of Combinatorial Theory,
Journal of Number Theory, International Mathematics Research Notices dergilerine yazılar yazıyor; Harvard College Mathematics Review dergisinin de editörlüğünü
üstleniyor. Akademik başarılarının yanı sıra maratonlara da katılan Alpöge Beşiktaş
hayranı. 3 yaşında okumayı öğrenen Alpöge’nin üstün zekalı olduğunu annesi Simay
Hanım farketmiş ve IQ testinden sonra bu çocuklar için özel bir okula kabul edilmiş. Matematiği ablası Elif’ten öğrenen Levent Alpöge, lisede normal notları olan bir
öğrenci olduğunu söylüyor. Levent, başarısını, “disiplin, sevgi ve ilgilendiği konuya
sürekli kafa yormak” olarak açıklıyor.
MEV Eğitim: Bir röportajında “okulda benden daha akıllı matematikçiler var
ama bu iş öyle olmuyor” dedin. Bunu açıklar mısın?
Söylemek istediğim şuydu: Harvard muhteşem öğrencilerle dolu ve aldığım ödül
muhteşemliğimin bir göstergesi değil. Daha çok, insanın derslerinde dikkatli olmasının bir sonucu. Örneğin matematik alanında sınıf arkadaşlarım arasında en üst
sırada görmüyorum kendimi.
MEV Eğitim: Bir günün nasıl geçiyor?
Biraz sıkıcı.. Harvard’dayken sabah 5’de uyanıyordum. Saat 7’ye kadar çalışıyordum.
Sonra iki saat koşuyordum. Kahvaltı ve duştan sonra sabah 10’dan 18.00’e kadar okulda
derslerime giriyor ve akşam yemeğinden sonra 21.00’de uyuyordum .
MEV Eğitim: Gelecek planların, hakkında detaylı bilgi verir misin? Tüm eğitimini
tamamlayınca ne yapacaksın?
Bu yıl Cambridge Üniversitesi’nde Churchill Burs Programına katılacağım. Gelecek yıl
Princeton Üniversitesi’nde matematik üzerine doktora yapacağım. Bunlardan sonra umarım Matematik üzerinde çalışan bir profesör olacağım..
MEV Eğitim: Matematik konusundaki hayalin nedir ve insanlığa nasıl bir yararın olacak?
Bir gün sayılar kuramıyla ilgili klasik problemler üzerinde çalışmayı hayal ediyorum. Bu
konuda bir katkım olur mu bilmiyorum, ancak denemek eğlenceli olur...
MEV Eğitim: Abdullah Gül’ün oğlu da seninle birlikte mezun oldu ve mezuniyet töreninde sanırım tanışma imkanı buldun..
Gül, törende beni şahsen tebrik etti, ben de oğlunun mezuniyetini tebrik ettim. Çok güzel
bir andı, ailemle kendisini tanıştırma fırsatı buldum. Mezuniyet töreninin tümü çok güzel
bir olaydı. Hem Sayın Gül’le hem de Bloomberg’le tanıştım. Törende ayrıca George Bush,
Aretha Franklin, Isabel Allende, Joseph Stiglitz’le de tanışma fırsatı bulduğum için mutluyum.
MEV Eğitim: Öğrencilerin korkulu rüyası Matematik konusunda bu kadar başarılı olmak nasıl birşey? Sence çocuklara ilkokuldan itibaren Matematik nasıl öğretilmeli?
Bu benim için çok zor bir soru !
(Amerika’da “bu soru beni aşar” deriz)
Olmasını dilediğim tek şey çocukların
matematiği kendi başlarına keşfetmesini sağlamak. Çok gerekli olmayan
konulara daha az zaman ayrılabilir,
sayı kuramı gibi, çok basit ama çocuklara ilginç gelebilecek konulara
daha fazla yer verilebilir.
Levent Alpöge, annesi Simay Alpöge
ve babası Oğuz Alpöge ile birlikte...
MEV EĞİTİM 2014
47
Millî Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Sayın İhsan ÖZÇUKURLU bu anlamlı mektubu, bütün annelerin, babaların ve velilerin mutlaka okumalarını
önemle tavsiye etmektedir.
Sevgili Anneciğim, Babacığım,
Bütün duygu ve düşüncelerimi dile getirebilseydim, size şunları söylemek isterdim:
Sürekli bir büyüme ve değişme içindeyim. Sizin çocuğunuz olsam da sizden ayrı bir
kişilik geliştiriyorum. Beni tanımaya ve anlamaya çalışın.
Deneme ile öğrenirim. Bana ayak uydurmakta güçlük çekebilirsiniz. Oyunda, arkadaşlıkta ve uğraşlarımda özgürlük tanıyın. Beni her yerde, her yerde koruyup kollamayın.
Davranışlarımın sonuçlarını kendim görürsem daha iyi öğrenirim. Bırakın kendi işimi
kendim göreyim. Büyüdüğümü başka nasıl anlarım?
Büyümeyi çok istiyorsam da ara sıra yaşımdan küçük davranmaktan kendimi alamıyorum. Bunu önemsemeyin. Ama siz beni şımartmayın. Hep çocuk kalmak isterim sonra. Her istediğimi elde edemeyeceğimi biliyorum. Bana yerli yersiz söz de vermeyin.
Sözünüzü tutmayınca sizlere güvenim azalıyor.
Bana kesin ve kararlı davranmaktan çekinmeyin. Yoldan saptığımı görünce beni sınırlayın. Koyduğunuz kurallar ve yasakların hepsini beğendiğimi söyleyemem. Ancak,
hiç kısıtlamayınca ne yapacağımı şaşırıyorum. Tutarsız davrandığınızı görünce hem
bocalıyor, hem de bundan yararlanmadan edemiyorum.
Öğütlerinizden çok davranışlarınızdan etkilendiğimi unutmayın. Beni eğitirken ara sıra
yanlışlar yapabilirsiniz. Bunları çabuk unuturum. Ancak birbirinize saygı ve sevginizin
azaldığını görmek beni yaralar ve sürekli tedirgin eder.
Çok konuşup çok bağırmayın. Yüksek sesle söylenenleri pek duymam. Yumuşak ve
kesin sözler bende daha iyi iz bırakır. “Ben senin yaşında iken...” diye başlayan söylevleri hep kulak ardına atarım.
Küçük yanılgılarımı büyük suçmuş gibi başıma kakmayın. Bana yanılma payı bırakın.
Beni, korkutup sindirerek, suçluluk duygusu aşılayarak uslandırmaya çalışmayın. Yaramazlıklarım için beni kötü çocukmuşum gibi yargılamayın. Yanlış davranışım üzerinde durup düzeltin. Ceza vermeden önce beni dinleyin. Suçumu aşmadığı sürece
cezama katlanabilirim.
Beni dinleyin. Öğrenmeye en yatkın olduğum anlar, soru sorduğum anlardır. Açıklamalarınız kısa ve özlü olsun. Beni yeteneklerimin üstünde işlere zorlamayın. Ama başarabileceğim işleri yapmamı bekleyin. Bana güvendiğinizi belli edin, beni destekleyin, hiç
değilse çabamı övün. Beni başkalarıyla karşılaştırmayın; umutsuzluğa kapılırım.
Benden yaşımın üstünde olgunluk beklemeyin. Bütün kuralları birden öğretmeye kalkmayın. Bana süre tanıyın. Yüzde yüz dürüst davranmadığımı görünce ürkmeyin.
Beni köşeye sıkıştırmayın, yalana sığınmak zorunda kalırım. Sizi çok bunaltsam bile soğukkanlılığınızı yitirmeyin. Kızgınlığınızı haklı görebilirim, ama beni aşağılamayın. Hele başkalarının yanında onurumu kırmayın. Unutmayın ki ben de sizi başkalarının yanında güç durumlara
düşürebilirim.
Bana haksızlık ettiğinizi anlayınca açıklamaktan çekinmeyin. Özür dileyişiniz size olan sevgimi azaltmaz; tersine, beni size daha çok yaklaştırır.
Aslında ben sizleri olduğunuzdan daha iyi ve daha değerli görüyorum. Bana kendinizi yanılmaz ve erişilmez göstermeye çabalamayın. Yanıldığınızı görünce üzüntüm büyük olur.
Biliyorum, ara sıra sizi üzüyor, belki de düş kırıklığına uğratıyorum. Bana verdiklerinizin yanında benden istediklerinizin çok olmadığını da biliyorum. Yukarıda sıraladığım istekler size
çok geldiyse bir çoğundan vazgeçebilirim; yeter ki beni ben olarak seveceğinize olan inancım sarsılmasın.
Benden “örnek çocuk” olmamı istemezseniz, ben de sizden kusursuz ana-baba olmanızı
beklemem. Sevecen ve anlayışlı olmanız bana yeter.
Sizin çocuğunuz olarak doğmak elimde değildi. Ama seçme hakkı olsaydı, sizden başka
kimsenin çocuğu olmak istemezdim!
Sevgiler,
Çocuğunuz
Prof.Dr. Atalay Yörükoğlu’nun Çocuk Ruh Sağlığı, Çocuğun Kişilik Gelişimi adlı kitabından alınmıştır.
MEV EĞİTİM 2014
49
MEV EĞİTİM
İnceleme
Atatürk’ün Eğitim Savaşı
Prof.Dr. Galip Karagözoğlu
Ulu Önder Atatürk, Büyük Nutku’na şöyle başlar: “ 1919 yılı Mayıs ayının 19.günü Samsun’a
çıktım. Vaziyet ve manzara-i umumiye: Osmanlı Devleti’nin içinde bulunduğu grup Birinci Dünya Savaşı’nda yenilmiş, Osmanlı ordusu her tarafta zedelenmiş, şartları ağır
ateşkes anlaşması imzalanmış. Savaşın uzun seneleri boyunca millet yorgun ve fakir bir halde. Millet ve memleketi savaşa sürükleyenler, kendi hayatlarının endişesine
düşerek memleketten kaçmışlar. Ordunun elinden silahları ve cephaneleri alınmış ve
alınmakta. İtilaf Devletleri ateşkes anlaşması hükümlerine uymaya gerek görmüyorlar.
Birer vesile ile İtilaf donanmaları ve askerleri İstanbul’da. Adana iline Fransızlar; Urfa,
Maraş, Antep’e İngilizler girmişler. Antalya ile Konya’da İtalyan birlikleri; Merzifon’da,
Samsun’da İngiliz askerleri bulunuyor. Her yanda yabancı devletlerin subay ve görevlileriyle, özel adamları çalışmakta. 15 Mayıs 1919’da İtilaf devletlerinin onayıyla Yunan
ordusu İzmir’e çıkarılıyor”... (1)
Yurdumuz içinde bulunduğu bu kara günlerden 19 Mayıs 1919 günü Mustafa Kemal Paşa’nın
önderliğinde başlatılan ve 9 Eylül 1922’de düşmanın denize dökülmesiyle sonuçlanan Türk
İstiklal Savaşı’nın büyük zaferiyle kurtulmuştur.
Ancak Balkan savaşı (1912-1913), Birinci Dünya Savaşı (1914-1918) ve İstiklal Savaşı (19191922) gibi, birbiri ardına üç savaş geçirmiş Türk milletinin elinde yarısı yanmış, yıkılmış bir
memleket; erkek iş gücünün çoğunu savaşlarda kaybetmiş, endüstriyel faaliyetleri çok sınırlı ve parasal kaynakları yok denecek kadar az bir ülke kalmıştı. Fakat Türk milleti Mustafa
Kemal Paşa’nın öncülüğünde yeni bir devlet yaratmanın ideali, bilinci ve azmi içinde zorlukların tümüne meydan okuyacak kadar manevi bir coşku içindeydi.
Büyük askerî Zafer sonunda Türkiyemiz düşmanlardan temizlenmiş ve bağımsızlığımız elde edilmişti ama bütün yaralarımızın sarılması, yeni ve müreffeh bir Türkiye’nin yaratılabilmesi için yeni
bir orduya ve yeni bir atılıma ihtiyaç vardı.
Bunun bilincinde olan Atatürk, Büyük Zafer şenliklerine katılmak üzere İstanbul’dan Bursa’ya gelen kalabalık bir öğretmen topluluğuna 27 Ekim 1922 günü : “Ordularımızın kazandığı zafer,
sizin ve sizin ordularınızın (Milli Eğitim Ordusu) zaferi için yalnız bir ortam hazırladı. Gerçek
zaferi siz kazanacak ve siz sürdüreceksiniz ve kesinlikle başarılı olacaksınız. Ben ve sarsılmaz imanla bütün arkadaşlarım sizi izleyeceğiz ve sizin karşılaşacağınız engelleri kıracağız” (2) diyerek yeni Türkiye’nin yaratılmasında en büyük güç olarak eğitim ve eğitim ordusuna
güvendiğini vurgulamıştı. Bu sözleriyle Atatürk, daha işin başında, yeni bir Türk toplumunun oluşturulması ve ülkemizin çağdaş medeniyetlerin üstüne çıkarılması isteniyorsa bunun için tek çıkar
yolun eğitim olduğunu ilgililere duyuruyordu. Bugün güçlü bir eğitim ordusu olarak Türk toplumunun kalkınmasına yararlı hizmetler veren Türk eğitim sistemimizin bugünkü noktaya nerelerden
geldiğini daha iyi değerlendirebilmek ve Ulu Önder Atatürk’ün eğitim alanında verdiği büyük savaşın önemini daha iyi anlayabilmek için Cumhuriyetimizin ilk yıllarındaki Türk Eğitim Sistemimizin
genel görünümüne bir göz atmak yararlı olacaktır.
“1920’de yeni Türkiye devleti, kurulduğundan 3,5 yıl sonra Cumhuriyet ilan edilirken düşlenmeyecek ölçüde elverişsiz, olumsuz ve korkunç koşullar altında, 11 yıl süren çok ağır
savaşlar geçirmiş, topraklarının üçte ikisi savaş alanları olmuş, yanmış, yıkılmış; nüfusunun
üç milyonunu yitirmiş idi. Savaşların yıkımı öylesine korkunç olmuştu ki; ülkede öğretmen,
hekim, eczacı, hemşire, sağlık memuru, mühendis, hukukçu, mimar, mühendis, sanatçı vb.
meslek adamlarının, yüksek okul mezunu hemen hemen kalmamıştı. Dahası, duvarcı, marangoz, demirci, ayakkabıcı, terzi, nalbant, şoför vb. esnaf bile. Ordunun ihtiyaç duyduğu
şoförü, nalbantı yetiştirmek için özel kurslar açılması zorunluluğu olmuştu. Ne hastane, ne
okul, ne yol, ne liman, ne fabrika vardı.” (3)
Cumhuriyetin ilan edildiği 1923 yılını izleyen 1923-24 öğretim yılında Türkiye’nin nüfusu yaklaşık
11-12 milyon kadardı. Bu nüfusun ancak yüzde 10’u ve kadın nüfusun ancak yüzde üçü okuryazardı.
Türkiye’de 4894 ilkokul, 72 ortaokul, 23 lise, 64 meslek okulu, 9 fakülte ve yüksek okul olmak
üzere toplam 5062 öğretim kurumu bulunuyordu. Bu okullarda görevli öğretmen ve öğretim üyesi
ilkokulda 10238, ortaokulda 796, lisede 513, mesleki teknik öğretimde 64 ve yüksek öğretim kurumlarında 307 olmak üzere toplam 11918 kişiydi. Öğrenciler ise ilkokulda 341.941, ortaokullarda
5905, liselerde 1241, meslek okullarında 6547 ve yüksek öğretimde 2914 olmak üzere toplam
358.548 kişiden oluşmaktaydı.
Eğitimin bu çok düşük sayısal özelliklerinin yanı sıra eğitimin niteliksel özellikleri de pek iç açıcı bir
durum göstermemektedir. Öğretmenlerin büyük bir çoğunluğu mesleki formasyondan geçmemiş,
eğitim ve öğretimin bilimsel yöntemlerini öğrenerek yetişmemiştir. Öğretmen ihtiyacını karşılamak
üzere neredeyse okuryazarlığı iyi durumda olan herkesin öğretmen olarak görevlendirilmesi zorunluluk olmuştur.
Öğretim programları günün ihtiyaçlarına cevap vermekten uzak, ya dinsel eğitime önem veren ya
da sadece genel kültür veren bir yapıya sahiptir. Beceriye, pratiğe dayalı ve davranış geliştirmeyi
amaçlayan öğretim programları henüz Türk eğitim sisteminde yaygın olarak görülmemektedir.
Okul binalarından İstanbul ve birkaç büyük yerleşim merkezide bulunanlardan bir kısmı dışındakiler, eğitim öğretime uygun değildir. Özellikle ilkokullar ile ortaokulların büyük bir bölümü ya büyükçe bir evden bozma ya da derme çatma binalarda eğitimi sürdürmeye çalışmaktadırlar. Ders
araç gereci bakımından okullarımız çok yoksuldur. Öğretim faaliyetleri bir kara tahtanın başında
ezberciliğe dayanan bir yöntemle yürütülmektedir.
MEV EĞİTİM 2014
51
Bunlardan başka, eğitimle ilgilenecek bir merkez ve taşra örgütü, henüz tam anlamıyla kurulamamıştır. Özetle belirtmek gerekirse, Cumhuriyet ilan edildiği zaman Türk eğitim sistemi
tam bir harabe halindedir.
Bütün bu imkansızlık ve güçlüklere rağmen Büyük Önder, İstiklal Savaşı’nın ilk gününden
itibaren çok başarılı bir eğitim savaşı başlatmış ve zihninde oluşturduğu bir makro eğitim
planını uygulamaya koyarak Türk eğitim sistemine yeni bir biçim vermiş ve böylelikle bugünkü Türkiyemizin sosyal ve ekonomik yapısının temellerini atmıştır.
Yeni TBMM’nin 23 Nisan 1920’de açılmasından 16 gün sonra, 9 Mayıs 1920 tarihinde okunan hükümet programında eğitim işlerine büyük önem verilmiş ve ileride bir takım temel eğitim reformlarının yapılacağı belirtilerek savaş nedeniyle o günkü mevcut eğitim kurumlarıyla yetinileceği açıklanmıştı. Bu programda eğitim sistemimizde hangi ilkelerin göz önünde
bulundurulacağı açıkça ortaya konuyordu. (4)
Söz konusu hükümet programında Osmanlı Devleti zamanında hazırlanan programlarda
pek rastlanmayan milli şuuru geliştirme, kendine güven duyma, girişim gücüne ve üretici
fikirlere sahip olma, kendi bünyemize uygun programlar geliştirme gibi bugünkü modern
eğitimde hala kullanılan temel ilkeler daha o zaman düşünülmüş ve programa alınmıştır.
Bu örnek de açıkça göstermektedir ki yeni Türkiye’nin eğitim politikası modern eğitimden anlayan ve eğitimin önemini kavramış bir kadronun elindedir. Nitekim düşmanlarımızın Polatlı önlerine geldiği, neredeyse top seslerinin Ankara’dan duyulabileceği günlerde
ve Sakarya Muharebesi’nden çok kısa bir süre önce 16 Temmuz 1921’de Yeni Türkiye’nin
eğitim politikasını saptamak ve sorunlara bir çözüm bulmak amacıyla Ankara’da bir Maarif
Kongresi’nin toplanmış olması da bunun bir başka kanıtıdır. Mustafa Kemal Atatürk, Maarif
Kongresi’ni açış konuşmasında, devlet yapısındaki yaraları sarmak için gerekli çabaların en
büyüğünün eğitim alanında gösterilmesi gerektiğini, ülkeyi istenen düzeye çıkarabilmek için
eğitim alanındaki çalışmalara ve hazırlıklara önem verilmesi zorunluluğunu, Türkiyemizin
bu duruma gelmesine bugüne kadar izlenen eğitim politikasının da sebep olduğunu, yeni
eğitim sisteminde Türklük anlayışına ters düşen yabancı kültür ögelerine yer verilmemesinin yeni eğitim politikamızda temel ilkeler olarak benimsenmesinin şart olduğunu belirterek
Türkiye’nin eğitim savaşını da resmen başlatmış olmaktadır. (5)
Büyük Atatürk, Türk Kurtuluş Savaşı’yla birlikte başlattığı eğitim savaşını ölümüne kadar
başarıyla sürdürmüştür. Ulu Önder’in eğitim alanında gerçekleştirdiği büyük atılımın bir değerlendirmesi yapıldığında görüleceği üzre 1923-1938 yılları arasındaki eğitim savaşında da
gerek sayısal gerekse nitelik yönünden inanılmaz başarılara ulaşılmıştır. Bu gelişmeleri şu
şekilde özetlemek mümkündür:
1. 1923-1938 yılları arasında Türkiye nüfusu 12.206.000’den 16.916.000’e yükselerek yüzde 38’lik bir artış gösterirken, ilköğretimdeki öğretmen sayısındaki yüzde 28’lik artış dışında
eğitim sistemimizin tüm alanlarındaki sayısal artışla, Türkiye nüfusundaki eğitim alanlarında
yapılan yatırım ve faaliyetlerle, daha önce eğitimden yararlanamayan geniş kitlelere hizmet
götürülmesi hedeflenmiştir.
2. İlköğretim kademesindeki en yüksek artış yüzde 352 ile kadın öğretmenlerde ve yüzde
323 ile kız öğrencilerde görülmektedir. Bu artışlar, Atatürk döneminde kadın erkek eşitliğine
önem verilmesi, Türk kadınının iş hayatına atılmasının teşvik edilmesi ve ilk öğretimin zorunlu kılınarak 7-11 yaş arasındaki çocukların ilkokula devamının titizlikle izlenmesi sonucunda
gerçekleştirilebilmiştir.
3. Yeni Türkiye’de eğitime, gerek devlet, gerekse toplum tarafından ne kadar önem verildiğinin bir
göstergesi de orta öğretim alanındaki öğrenci sayısının inanılmaz artışında görülmektedir. Ülkede
ihtiyaç duyulan vasıflı insan gücü açığını kapatmak amacıyla orta öğrenime önem verilmiş ve ortaokullardaki öğrenci sayısı yüzde 1463 ve liselerdeki öğrenci sayısı yüzde 2015’lik bir artış göstererek Cumhuriyet dönemimizde rekor seviyeye ulaşmıştır. Ayrıca yeni açılan okullar ilköğretimde yüzde 60’lık bir artış gösterirken ortaokullarda yüzde 126 ve liselerde yüzde 226’lık bir artış göstererek ilk öğretimini tamamlayıp orta öğretime devam etmek isteyenlere yeni imkanlar yaratılmıştır.
4. Modern Türk kadınının bilgi, beceri ve davranış yönünden yetiştirilmesini amaçlayan kız enstitülerine anne babaların ve kız öğrencilerin gösterdiği ilgi, teknik öğretim kademesindeki kız öğrencilerin sayısında yüzde 225’lik bir artış sağlamıştır.
5. Yüksek öğretim kademesinde fakülte ve yüksek okul sayısında yüzde 111’lik bir artış sağlanmıştır. 1923 yılında yüksek öğretim kurumlarımızda hiçbir kadın öğretim üyesi bulunmazken 1938
yılında 99 kadın öğretim üyesinin bu kurumlarda görev yapması, Atatürk’ün Türk toplumunu modernleştirme çabalarının başarıya ulaştığını göstermesi bakımından çok önemlidir.
Diğer taraftan yüksek öğretim kurumlarındaki erkek öğrenci sayısının yüzde 220 ve kız öğrenci
sayısının yüzde 525’lik bir artış göstermesi, yeni Türkiye Cumhuriyeti’nin yüksek vasıflı insan gücünü sağlamada da başarılı olduğunu göstermektedir.
ATATÜRK DÖNEMİNDE EĞİTİMDE NİTELİK YÖNÜNDE GELİŞMELER
1938-1923 Atatürk döneminde eğitim sistemimizde nitelik yönünden görülen önemli gelişme ve
düzenlemeler bugünkü eğitim sistemimizin temelini ve ana çatısını oluşturmuştur. Reformcu ve
atılımcı özelliklere sahip Atatürk, milli eğitim seferberliğinde de aynı özelliğini göstermiş ve 15 yıl
içinde Türk eğitimine nitelik yönünden de yeni bir biçim vermiştir. Atatürk döneminde Türk eğitim
sisteminde gerçekleştirilmiş olan niteliksel gelişme ve değişikliklerden en önemlileri şunlardır:
* Öğretimi Birleştirme Yasası’nın 3 Mart 1924’te kabulü ile eğitim düzenimizdeki mektep- medrese
ikiliği ortadan kaldırılmış ve Türk eğitim sistemi Milli Eğitim Bakanlığı’nın denetimine alınmıştır. Bu
değişikliğin sonucu olarak okullarda dini eğitime son verilmiş ve laiklik ilkesinin eğitimde uygulanmasına başlanmıştır. Medreseler kapatılmış ve eğitim kurumları modern eğitim modellerine göre
yeniden düzenlenmiştir. Diğer taraftan ülkemizdeki yabancı okullardaki dinsel alamet ve işaretler
kaldırılarak bu okulların Türk eğitim sisteminin amaç ve hedeflerine uygun öğretim yapmaları
sağlanmıştır.
* Türk eğitim sistemine yeni biçim vermek amacıyla yapılan çalışmalara katılmak ve görüşlerini almak üzere dünyaca tanınmış eğitimciler Türkiye’ye davet edilmiştir. Amerikalı eğitimci John Dewey
1924’te, Alman eğitim profesörü Kühne 1925 ve Belçikalı eğitimci Omar Buyse 1926’da Türkiye’yi
ziyaret etmişler ve Türk eğitim sistemi hakkında görüş ve önerilerini Milli Eğitim Bakanlığı’na sunmuşlardır.
* Milli Eğitim sistemimizi yeniden örgütlemek amacıyla 22 Mayıs 1926’da Maarif Teşkilatına Dair
Kanun çıkarılmış ve Öğretimi Birleştirme Yasası ile Milli Eğitim Bakanlığı’na verilmiş olan tüm
hizmetlerin nasıl ve ne biçimde yürütüleceği bir esasa bağlanmıştır. Ayrıca 10 Haziran 1933’de
Milli Eğitim Bakanlığı Merkez Örgütü’nün organlarını, görev, yetki ve sorumluluklarını belirleyip
2287 sayılı yasa çıkarılarak Bakanlık Merkez Örgütü, modern örgütlenme ilkelerine göre yeniden
düzenlenmiştir.
* Modern eğitim görüşlerine göre hazırlanmış yeni öğretim programları 1926 yılından itibaren uygulamaya konulmuştur. önce ilkokul programı değiştirilmiş ve yeni program güncellik, yöresellik,
hayatilik ve çocuğa görelik ilkelerine göre yeniden hazırlanmış; gözlem, inceleme, araştırma ve
yaparak, yaşayarak öğrenme yöntemiyle öğrenim esas alınmıştır.
MEV EĞİTİM 2014
53
* Daha önce ücretli olan orta öğretim, 1926-27 ders yılından itibaren 822 sayılı yasa ile ücretsiz olmuş ve böylelikle gelir düzeyi düşük ailelerin çocuklarının da orta öğrenime devam
etmeleri teşvik edilmiştir.
* İlkokul ve orta dereceli okul öğretmenlikleri yasalarla bir esasa bağlanmış ve hangi niteliklere sahip kimselerin öğretmen olabilecekleri belirlenmiştir. 20 Mayıs 1926’da kabul edilen
842 sayılı yasa ile ilkokul öğretmenleri, 13 Mart 1924’te kabul edilen 439 sayılı yasa ile orta
dereceli okul öğretmenlerinin meslek güvencesi sağlanmıştır.
* 1926-1927 yılından itibaren orta öğretim okullarında da karma öğretim yapılması kararlaştırılmış, böylece kız ve erkek öğrencilerin bir arada öğrenim görmeleri gerçekleştirilmiştir.
* 1 Kasım 1928 tarihinden Yeni Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki hakkında çıkarılan 1353
sayılı yasa ile şimdiye kadar eğitim sistemimizde kullanılan Arap harfleri yerine Latin alfabesinden alınmış yeni Türk harfleri kullanılmaya başlanmıştır. Ayrıca 1929-30 ders yılı başından
itibaren okullardan Arapça ve Farsça dersleri kaldırılarak bunların yerine Fransızca, İngilizce
ve Almanca dillerinin öğretilmesi kararlaştırılmıştır.
* Ülkemizin ihtiyaç duyduğu yüksek vasıflı insan gücünü yetiştirmek amacıyla yurt dışına
devlet hesabına gönderilecek öğrenciler hakkındaki 1416 sayılı yasa, 10 Nisan 1929 tarihinde kabul edilmiş ve bu yasa çerçevesinde teknik alanlarda mühendis ve yabancı dil, tarih,
coğrafya, matematik, resim, müzik ve beden eğitimi alanlarında öğretmen olarak yetiştirilmek üzere çok sayıda öğrenci Almanya, Fransa ve diğer Avrupa ülkelerine gönderilmişlerdir.
* Ülkemizdeki yüksek öğretimi geliştirmek amacıyla bir çok yüksek öğretim kurumu açılmıştır. İleride Ankara Üniversitesi’nin fakültelerinden birisi olacak Ankara Hukuk Fakültesi
(5 Kasım 1925), Orta dereceli öğretmen yetiştirmek amacıyla Gazi Orta Öğretmen Okulu ve
Eğitim Enstitüsü (1927), İstanbul Darülfünunu kaldırılarak yerine kurulan İstanbul Üniversitesi (31 Mayıs 1933), ileride Ankara’da Ziraat Fakültesi’ni oluşturacak Yüksek Ziraat Enstitüsü
(10 Haziran 1933), Milli Musiki ve Temsil Akademisi (Bugünkü Devlet Konservatuarı) (25
Haziran 1934) Ankara’da Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi (14 Haziran 1935), Mülkiye Mektebi
(Siyasal Bilgiler Fakültesi) (1936), İstanbul’da İktisat Fakültesi (7 Şubat 1937) ve Ankara’da
Tıp Fakültesi (9 Haziran 1937) Atatürk döneminde öğrenime başlamış en önemli yüksek
öğretim kuruluşlarımızdır.
* Türk dili ve Türk tarihi ile ilgili araştırmalar yapmak ve bu konularda bilimsel çalışmaları yürütmek üzere 12 Nisan 1931’de Türk Tarih Kurumu ve 12 Temmuz 1932’de Türk Dil Kurumu
kurulmuştur.
Atatürk dönemi eğitim sisteminde gerçekleştirilen ve yukarıda iki başlık halinde açıklanmaya çalışılan bu başarıların gelişigüzel bir çalışmanın veya çeşitli tesadüflerin ürünü olduğu
iddia edilemez. Atatürk inkılaplarının tümünde görülen akılcı, bilimsel ve gerçekçi yaklaşımın eğitim savaşında da temel olduğu ve bu temelden hareketle yeni Cumhuriyet’in eğitim
modelinin Atatürk’ün ortaya koyduğu belli görüş ve ilkeler çerçevesinde geliştirildiği ve uygulandığı ortaya çıkmaktadır.
(1) Mustafa Kemal Atatürk Nutuk, C.1, Milli Eğitim Basın Evi, İstanbul 1973
(2) Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri C.II, s. 46
(3) Rauf İnan Atatürk ve Eğitim, Türk Eğitim Derneği Yayınları, 1981, s. 144
(4) Reşat Özalp-Aydoğan Ataünal, Türk Milli Eğitim Sisteminde Düzenleme Teşkilatı, M.E Basım Evi, İstanbul 1977,
s.30
(5) Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, CII, s. 16-18
MEV Koleji Öğrencileri TOEFL Sınavı ile İngilizce
Yeterliliklerini Test Ediyor
İngilizce konuşulan bir ülkede eğitim alma yolculuğunda önemli bir adım olan tüm dünyada yabancı dil seviyesi değerlendirmesinde uluslararası bir ölçüt olarak kabul gören TOEFL sınavı 27
Eylül 2014 Cumartesi günü MEV Koleji Özel Güzelbahçe okulumuzda uygulandı.
4. sınıflar düzeyinde TOEFL Primary, 7. Sınıflar düzeyinde TOEFL Junior ve 11. Sınıflar düzeyinde TOEFL ITP adlıyla uygulanan
sınava katılan öğrencilerin, İngilizce dil yeterlilikleri ölçüldü.
Sınavdan, MEV Koleji öğrencileri ücretsiz
yararlandı. Pilot uygulama olarak bu yıl MEV
Koleji Özel Güzelbahçe Okulları’nda uygulanan sınav, önümüzdeki eğitim-öğretim döneminde tüm okullarımızda uygulanacak.
Millî Eğitim Vakfı Genel Müdürlüğü’nün de
desteğiyle ücretsiz olarak öğrencilerimize
uygulanan bu sınav, öğrencilerimizin daha
ileriki yıllarda girecekleri TOEFL sınavları için
de hazırlık olacak. TOEFL testleri klasik anlamıyla sadece bir sınavdan ibaret olmayan öğrenileni değerlendiren, pekiştiren bir özellik taşıyor.
Sınav süresince en yoğun öğrenme, öğrendiklerini kullanma,
öğrenme hedeflerini saptama ve öğrencinin kendini değerlendirme aracı olan TOEFL testleri aynı sınıflar düzeyinde
önümüzdeki yıl Mayıs ayında tekrar uygulanacak.
MEV EĞİTİM 2014
55
MEV EĞİTİM
Bağışlarınız Eğitim İçin
EĞİTİMİNİ SÜRDÜRMEK İSTEYEN
ÖĞRENCİLERİN UMUT IŞIĞI:
Millî Eğitim Vakfı Bursları
Millî Eğitim Vakfı; Vakıf Resmi Senedi’nin 3. maddesine dayanarak, devlet üniversitelerinde lisans ve lisansüstü öğrenim gören başarılı ve maddî desteğe
ihtiyacı olan öğrencilere burs veriyor. Burs alan öğrencilerimize burs alma şartlarını taşıdığı
sürece, öğrenim süresi kadar aylık olarak burs verilmeye devam edilmektedir.
Kendi adınıza ya da bir yakınınızın ismini yaşatmak
için onun adını taşıyan burslar verebilirsiniz. Ortaöğretim öğrencileri için ayda 100 TL, üniversite öğrencileri için ise ayda 300 TL. ile, eğitimini sürdürmek
için maddî yardıma ihtiyaç duyan öğrencilerimize destek olabilirsiniz.
Yükseköğretim ve ortaöğretim bursu alan yatılı okuttuğumuz öğrenci sayımızın genel toplamı 26.181’dir.
Bağışlarınız geleceğimizin yapıcısı, çağdaş, Atatürk ilkelerine inanmış öğrencilerimizin eğitim hayatını kolaylaştıracak ve ülkemizin kaderini çizecek.
Nasıl bağış yapabilirsiniz?
Bankalar yoluyla;
Ziraat Bankası Beşevler Şubesi Hesap No: 5495242 - 5003
İş Bankası Emek Şubesi Hesap No: 528136
Vakıflar Bankası Çankaya Şubesi Hesap No: 00158007293249023
Garanti Bankası Birlik Mah. Şubesi Hesap No: 6299765 hesap numaralarına,
Çevrimiçi bağış yoluyla,
www.mev.org.tr adresinden Çevrimiçi Bağış kısmına girerek kredi kartınızla,
SMS yoluyla,
Tüm operatörlerden 5032’ye boş mesaj atarak, öğrenci bursu vermemize katkıda bulunabilirsiniz. 1 SMS, 5TL+2 SMS tutarındadır.
Bir Vefa Örneği...
Ali Deli, 1977 yılında Ankara’da doğdu. İlk orta lise ve üniversite hayatı yine Ankara’da geçti.
Yenimahalle Teknik Lisesi Makine Bölümü’nden mezun oldu. Üniversiteyi ise Gazi Üniversitesi
Makine Öğretmenliği Bölümü’nde bitirdi. Ama eğitim hayatı buraya yazdığımız gibi kolay geçmedi. Lise yıllarında ekonomik zorluklar içindeyken Millî Eğitim Vakfı’na başvurdu ve burs almaya
hak kazandı. Başarılı bir öğrencilik
hayatı vardı, ne var ki destek almadan eğitimine devam etmesi
imkansızdı. Vakfımız Ali Bey’e aradığı desteği sağladı. Üniversite
eğitiminin sonuna kadar uzattığı
eli bırakmadı.
1999 yılında Kocaeli’de öğretmenlik görevine başladı. Bu görevine şimdi Ankara’da devam ediyor. Evli ve 3 çocuk babası. Ama
okulda bir çok öğrencinin de hem
öğretmeni hem babası...
Aldığı bursla, ailesine de yardım
eden Ali Bey, Millî Eğitim Vakfı’nı
hiç unutmadı.
“Şimdi şartlar belli koşullarda müAnkara Olgunlaşma Enstitüsü Grafik-Animasyon Öğretmeni sait ve bu bayrağı dalgalandırma
olan Ali Deli, öğrencileriyle... (Sol başta)
görevini bizim de devam ettirmemiz gerektiğini düşünerek yardımda bulunma nimetine nail oldum. Artık bizler de ihtiyacı olan gençlerimize yardımda bulunabileceğiz. Eğitimlerine bir nebze de olsa katkıda bulunabileceğiz” diyor.
Vakfımızdan burs alıp, hayata eğitimleriyle tutunup daha sonra, kendisiyle aynı durumdaki öğrencilere burs vermek isteyen bir çok gönüllümüz, bağışçımız var. Bu vefalı vatandaşlarımız, ülkemizin kaderinin eğitimle çizileceğinin, genç nesillerin geleceğimizi belirleyeceğinin farkında olarak,
Millî, Eğitim Vakfı’na duydukları güvenle bizlere başvuruyor ve onlar da bir öğrenciye yardım ediyor. Bağışçılarımızın bağışları öğrenciler için hem burs hem de okulların ihtiyaçlarını gidermek için
kullanılıyor.
Vakfımız özel okullarında da başarılı, çalışkan, ihtiyacı olan öğrencilerle ayrıca şehit ve gazi
çocukları olmak üzere 477 öğrenci ücretsiz olarak okutulmaktadır. Böylece vakfımızın en
önemli amaçları arasında yer alan eğitime destek görevini büyük bir gururla yerine getiriyoruz.
Ne mutlu bağışçılarımıza, ne mutlu bizlere....
MEV EĞİTİM 2014
57
MEV EĞİTİM
Kültür - Sanat
Yeni Türkü Konseri...
Adını albümde bir şarkı olarak yer alan
Yılmaz Erdoğan’ın Ankara şiirinin dizelerinden alan yeni albüm, 10 yeni Yeni Türkü şarkısı içeriyor. Albümün çıkış parçası
“Böyle Gitmez”, Cengiz Onural ve Derya Köroğlu imzalı... Derya Köroğlu, Erkin
Hadimoğlu, Serdar Barçın ve Furkan Bilgi
hem yepyeni şarkılar hem de klasik Yeni
Türkü repertuvarı ile sahnede olacak.
26 Aralık 2014 23:00, Ooze Venue, İzmir
Tamara Stefanovich - İstanbul Resitalleri...
Çağdaş repertuvarın baş kadını olarak
tanımlanan 2010 Grammy adayı Stefanovich, dünya klasik müzik çevrelerinde bildik resital repertuvarlarının
dışında, izleyiciyi şaşırtan, etkileyici
ve yaratıcı resital programları ile adından söz ettiriyor. Tamara Stefanovich,
İstanbul’da bu kez Charles Ives ve Robert Schumann seslendiriyor. Stefanovich bu sezon İstanbul Resitalleri’nin
yanı sıra Londra’da International Piano
Series’de yer alıyor.
Tamara Stefanocih’in Boulez yönetiminde kaydettiği Barok konçertoları,
alanının referans albümlerinden biri
olarak kabul ediliyor.
Program
Robert Schumann Kreisleriana Charles Ives 1. Piyano sonatı
11 Aralık 2014 20:00, Sakıp Sabancı Müzesi - the Seed, İstanbul
Hangi Anne Hangi Babasınız?
Çocuğunuz aslında sizin aynanız. Siz hangi anne, hangi
babaysanız çocuğunuz da o. Anne baba olmak, hele ki
günümüzde hiç kolay değil. Çocuğunuzla doğru iletişimi
yakalamak mutlu, huzurlu ve güven dolu bir aile ortamını
da beraberinde getirecektir. İletişim danışmanı ve yaşam
koçu, ünlü yazar Aşkım Kapışmak Hangi Anne Hangi
Babasınız? kitabıyla aile içi iletişim problemlerini irdeliyor
ve çözüm yollarını pratik ipuçlarıyla sunuyor.
Sayfa sayısı: 184 Baskı yılı: 2014 İnkılap Yayınevi
Yıldız İbrahimova - Tanini Trio Konseri...
Cazın dev ismi Yıldız İbrahimova ve klasik Türk müziğinin yenilikleri zorlayan grubu Tanini Trio buluşuyor.
Türk asıllı Bulgar caz müziği sanatçısı Yıldız İbrahimova, dört oktavlık sesi ve inanılmaz emprovizasyon kabiliyetiyle tüm dünyada tanınan, yaşayan en iyi doğaçlama yeteneğine sahip kadın caz sanatçılarından biri olarak biliniyor.
Tanini kurulalı sekiz yıl oldu. Bilgin Canaz ve Hakan A. Toker, Tahir Aydoğdu’dan oluşan grup dinleyicilere kanun ve piyanonun kıvrak nağmeleri ve armonilerinin üzerine gönülleri titreten bir ney
sesi vaadediyor.
25 Ekim 2014 20:00 MEB Şura Salonu, Ankara
MEV EĞİTİM 2014
59
MEV EĞİTİM
Eğitimcinin Köşesi
Cumhuriyet; Özgür, Çağdaş,
Erdemli İnsan Yetiştirir...
Doç.Dr. Aydoğan ATAÜNAL
MEB E. Yükseköğretim Genel Müdürü,
Özgür yaşamamış birey ve toplumların bilim ve aklı rehber edinemedikleri için kul
ve köle olmaktan kolayca kurtulma şansları bulunmamaktadır. Asırlarca bu kutsal
haklarından, özgürlükten, eğitimden özetle insan haklarından yoksun bırakılmış insanlardan oluşan bir toplumun değişmesi ve çağdaş-uygar bir yaşam düzeyine erişebilmesi onlarca hatta yüzlerce yılı gerekli kılar. Cumhuriyetimizin insanımıza sunduğu özgürlük, eşitlik; lâik, erdemli ve onurlu yaşam gibi daha nice insancıl değerlerin bilincinde olmak ve yaşam biçimi haline
getirmek, bilginin sonsuzluğundan durmaksızın yararlanmaya, bağımsız, yapıcı ve
yaratıcı düşünmeye, gerekli beceri ve davranışları edinmeye bağlıdır.
Cumhuriyetimizin kuruluşunun henüz dördüncü ayından itibaren, başta 3 Mart 1924
tarih ve 430 sayılı Öğretim Birliği Kanunu olmak üzere, sekiz yıl içinde sekiz devrim
kanunu çıkarılmış, büyük bir sevinç ve başarıyla yaşamımızı modern-uygar bir kimliğe kavuşturmuştur. Ancak bin yıl ihmale uğramış, bilim, sanat ve teknoloji kapılarından girememiş, düşünce özgürlüğü elinden alınmış bir toplumun çağdaşlaşabilmesi
onlarca yıl alacaktır.
Sait Faik Abasıyanık’ın “Havada Bulut” adlı yapıtında “1 Nisan’da Bir Erik Ağacı ile
Konuştum” başlıklı öyküsünü okurken “1 Nisan 1943 harikulade güzel bir gündü” ile
başlayan bu tümce beni yıllar ötesinde unutulmaz bir anıya götürdü. Evet yıllar ötesi, belirtilen tarihten de bir yıl öncesi ve yine bir bahar günüydü. Anımsayabildiğim
sadece şu: Babam hastalanmıştı. O’nu bir kağnı arabasına yatırdılar. Yanında arabacıdan başka kimse yoktu, uzaklaştılar. Bulunduğumuz Sadak köyünden tam doksan
kilometre uzaklıktaki il merkezine, hastaneye gidecekti. Kim bilir kaç günde. .. Çevrede
değil motorlu araç, at arabası bile yoktu o zamanlar.
Cumhuriyet kurulalı henüz yirmi yıl bile olmamıştı. İnsanımız vatandaşlık hak ve bilincine
kavuşmuş, ülkemiz Atatürk devrimleriyle olağanüstü bir çaba içinde koşmakta, demiryolları yapılmakta, kurulan şeker ve bez fabrikalarıyla övünç duyulmaktaydı. Ama bin yıl
önemsenmemiş, küçümsenmiş, sömürülmüş, kul olarak görülmüş, çağdaş Batı’dan beş
yüz yıl geriye düşmüş bir toplumun yapısı birden değişemezdi. O yıllarda tifo, tifüs, sıtma
gibi birçok hastalık bit ve pire gibi canlılar yaşamın içindeydi.
Her bireyin yaşamı boyunca sevgi ve bilgi gibi insan olabilmenin iki temel gıdasından yararlanması ve bu yönde çaba sarfetmesi öncelikle kendine karşı sorumluluğu gereğidir.
Bu iki eşsiz ve sınırsız gıdadan yararlanabilmek, erdemli bir kişilik ancak nitelikli bir eğitim
ortamında ve bu anlayışa sahip yakın ve uzak çevrede yaşamakla, yetişmekle olanaklıdır.
Çağdaşlaşma sürecinde zikzaklı bir yol izlenmesinin nedenlerinden biri de bu iki yüce değerden yoksun kişilerin saldırgan bir kimlik geliştirmelerinden ve böylece yıkıcı davranışlarda bulunmalarından ileri gelmektedir. Eğer bireyin gelişim sürecinde takdir, itibar, iltifat
görme gibi gıdalarla özsaygı gereksinimi doyurulmamışsa saldırgan olur. Bu insancıklardan, gerçek dışı bilgilerle başarılı kişileri karalamayı ve kötülemeyi görev bilen zavallılara bürokraside de, basında da sıkça karşılaşılır. Bu sorunun çözümünü hızlandırmak için tek
yol çağdaş standartlarda, nitelikli bir eğitime-ve yaşam boyu-tüm insanımızın kavuşmasını sağlamaktır. Bu görüşümüzü biraz açabilirsek ne diyebiliriz?
Öğretmenlerimiz, bilgi toplumuna katkı sağlamalı...
Cumhuriyetin getirdiği değerler ve ilkeler doğrultusunda çağdaşlaşma sürecine güvenle
bakarken ne yazık ki, zaman zaman beklenmedik engellerle karşılaşılmaktadır. Ama binlerce yıllık tarihinin kazandırdığı eşsiz bir sorumluluk bilinciyle yücelmiş, aynı zamanda
özgürlük ve bağımsızlığı karakter edinmiş Türk toplumu hedefine başarıyla ulaşabilecek
arzu ve kararlılığa sarsılmaz bir inançla sahiptir. Başarılı ve mutlu olacaktır.
Bilinmektedir ki, çağımızda bütün dünyada eğitim ve bilim alanında amansız bir yarış
daha büyük bir ağırlıkla sürüp gitmektedir. Bir kez daha yinelersek bu yarış hem birey hem
toplum için varlık-yokluk sorunudur. Eğitim alanında okul öncesinden yükseköğretimin
sonuna kadar bir sistem bütünlüğü içinde tüm boyutları ve öğeleri ile çağdaş standartlarda amaç, yapı, içerik ve işleyişi egemen kılmamız kaçınılmazdır. Örneğin eğitimin yeri doldurulamaz öğesi öğretmenlerimiz, ulusumuzun bilgi toplumu çağının seyircisi ve izleyicisi
olma yerine, katkı sağlayan saygın bir üyesi olmasını gerçekleştirme idealine sahip ve en
üst düzeyde bir eğitimle gerekli davranışları edinmiş kişilik ve karakterde yetişebilmelidir.
Kuşkusuz önce devletin eğitim politikası buna dönük olmalı ve gerekli olanağı sağlamalıdır.
İçinde yaşadığımız çağda uygarlık dünyasının saygın bir ortağı olmak, üstüne çıkmak ülkemizin ana hedefidir. Bu hedef ancak eğitimle gerçekleşebilir. Tarih ve yapılan araştırmalar da somut olarak göstermiştir ki, ülkelerin gelişmişlik ve güç göstergesi eğitim düzeylerine koşuttur. Öyleyse her şeyden önce eğitimimizin çağdaş standartlarda bir yapı ve
işleyişe kavuşması gerekir.
MEV EĞİTİM 2014
61
Batılılaşma ve eğitim...
Batılılaşmaya, ister Batı medeniyeti ister gelişmiş ülkeler arasında yer alma, ya da
büyük Ata’mızın gösterdiği bu uygarlıkların üzerine çıkma diyelim, amacımız için
her türlü çabayı göstermek her vatandaşımızın birinci görevi olmalıdır. Bunun yolu
çağdaş standartlarda bir eğitim ve bilim dünyasında yer almaktan geçer.
Tarihin uzak sayfalarına baktığımızda görüyoruz ki,bilgi ve eğitim her yerde ve her
devirde anayol gösterici olmuştur.Bu çalışmamızda “çağdaş eğitim” başlığında ele
aldığımız bu büyük güç , tarih boyunca her kültürün öncelikleri arasında yer almış ve
düşünürlerin ilgi alanına girmiştir. Günümüzde çok büyük bir ağırlık kazanan bu eşsiz
değer çeşitli yönleriyle sürekli irdelenmekte ve ilginç görüşler ileri sürülmektedir.
Çağdaş ve modern Türkiye’nin oluşumunun ve birlik ve bütünlüğümüzün temel öğeleri ulusal kültür, vatan sevgisi, bilim ve erdemdir. Bunların kaynağı ve kaynaştırıcı “öğretim birliği” gibi en yüce değerlerin yeşerip kökleşmesinde rol oynayan fikir
adamlarımızın başında, hiç kuşkusuz Ziya Gökalp yer almaktadır. Gerçekte bu büyük sosyoloğumuz, Cumhuriyetimizin gerektirdiği birçok sosyal konuda modernleşme sürecine fikirleriyle ışık tutmuştur.
Bundan doksan yıl önce yaşama gözlerini kapayan Gökalp’ın eserleri arasında “Türkçülüğün Esasları” apayrı bir öneme sahiptir. Bu eserden, konumuz, bağlamında, Batı
medeniyeti ve öğretim birliğine ilişkin görüşlerini, kısa birkaç alıntı ile anımsayalım.
“Japonlar Avrupalı bir millet sayıldıkları halde biz, hâlâ Asyalı bir millet addolunmaktayız. Bunun sebebi de Avrupa Medeniyeti’ne tam bir surette girmeyişimizden başka ne olabilir?(….) Doğu Medeniyeti adına bırakacağımız şeyler
hep Bizans’tan aldığımız şeylerdir. Bu cihetler açık bir surette ortaya konursa,
Doğu Medeniyeti’ni bırakarak Batı Medeniyeti’ne girmemize artık kimse samimi olarak itiraz edemez.(….) Öteden beri memleketimizde bir ‘maarif meselesi,
bir ‘terbiye meselesi, var.(….) Görülür ki,terbiye meselesi de medeniyet meselesinin bir parçasıdır. Esas mesele halledilince, maarif meselesi de kendiliğinden halledilmiş olacaktır.
Gerçekten, memleketimizde, gerek medeniyet, gerek terbiye bakımından birbirine benzemeyen üç tabaka vardır: Halk, medreseliler, mektepliler.(….)Demek ki milletimizin bir kısmı ilk çağlarda, bir kısmı Ortaçağ’da, bir kısmı son
çağlarda yaşamaktadır. Bir milletin böyle üç yüzlü bir hayat yaşaması ‘normal,
olabilir mi?
Bu üç tabakanın medeniyetleri ayrı olduğu gibi, pedagojileri de ayrıdır. Üç terbiye usulünü birleştirmedikçe hakiki bir millet olmamız mümkün müdür” (*)
Bu görüşler ışığında diyebiliriz ki, hedeflediğimiz çağdaş-uygar dünyanın seçkin ve
saygın bir ortağı olabilmek; “öğretim birliği” sağlanmış, eğitim sorunları çözülmüş,
çağdaş standartlarda en üst düzeyde niteliğe kavuşmuş ve de bilimsel gelişmeleri
yakından izleyen, katkı sağlayan ve bunları süratle uygulamaya dönüştüren bir eğitim sistemine sahip oluşu da içermektedir.
Vatana bağlılık...
Gökalp’ın “vatanî ahlâk” deyimiyle ele aldığı konuya ilişkin saptamaları ve düşünceleri
çok acı bir gerçektir. Türklerde vatanın kutsallığının,vatana bağlılığın, vatan sevgisinin,
vatanı yüceltme bilinç ve kararlılığının 2300 yıl önce en üst düzeyde olduğu tarih sayfalarında haykırır iken Türkiye’de yüz yıl öncesinde “binlerce vatan haininin ortaya çıkmış
olması” çok düşündürücüdür. Niçin mi ? Yine tarihin yapraklarında görülüyor ki, bu durum
Osmanlının; imparatorluk yapısı, yönetimi, karışımı, imtiyazlı yaşam biçimleri ve inançların
bir sonucu ve göstergesidir.
Gökalp’ın bu konudaki düşüncelerini yansıtan bölümden, birkaç kısa kesitle yetinebiliriz.
Türklerin çalışkan, övünmeyen, böbürlenmeyen, inanmış, iyimser, ümitli ve güvenilir sağlam karakterli bireyler olduğunu vurgulayan Gökalp vatan sevgisi için M.Ö.209 yılında Hun
Hükümdarı olan Mete’ye ilişkin, aşağıda vereceğimiz bir olayı anlatmaktadır.
“Türkiye’de yüzlerce, hatta binlerce vatan haininin zuhur etmesine karşılık, bütün
İngiltere’de tek bir vatan haini zuhur etmedi.(….) Vatanî ahlâkın yüksek olması milli
tesanüdün (dayanışmanın) temelidir.(….) Vatanî ahlâk milli mefkürelerden (ilkelerden), milli vazifelerden mürekkep olan bir ahlâk demektir” (**)
“Eski Türklerde vatanî ahlâk çok kuvvetliydi. Hiçbir Türk kendi milleti için, hayatını
ve en sevgili şeylerini feda etmekten çekinmezdi”.
“Türk’ün vatanperverliğine misal olarak Hun Devleti’nin kurucusu olan Mete’yi gösterebiliriz.Tatar hükümdarı , harp ilanına bir vesile olmak üzere, önce, onun çok sevdiği atı istedi. Bu at, saatte bin fersah uzunluğunda yol alıyordu. Mete, vatandaşlarını harbin musibetlerinden korumak için , bu atı Tatar hakanına gönderdi. Tatar
hakanı, harbe bahane arıyordu. Bu sefer de, Mete’nin en sevdiği eşini istedi. Bütün
beyler, kurultayda harp ilanını istedikleri halde, Mete: ‘Ben, vatanımı kendi aşkım
uğruna çiğnetmem!’ diyerek, sevgilisini düşmana vermek gibi büyük bir fedakarlığı
kabul etti. Bunun üzerine Tatar hakanı Hun ülkesinden hiçbir mahsulü olmayan,
ekinsiz, ormansız, madensiz, ahalisiz bir arazi parçasını istedi. Kurultay bu faydasız toprağın verilmesinde hiçbir beis olmadığını söylemişken, Mete: ‘Vatan bizim
mülkümüz değildir. Mezarda yatan atalarımızın ve kıyamete kadar doğacak torunlarımızın hakları vardır. Vatandan –velev ki bir karış kadar olsun- yer vermeğe hiç
kimsenin selahiyeti yoktur, diyerek Tatarların üzerine yürüdü…..” (***)
------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------(*) Ziya Gökalp , Türkçülüğün Esasları , MEB İstanbul 1970 , s:66-68
(**) age s: 89-90
(***) age s:152-153
MEV EĞİTİM 2014
63
Çocuk Yaşadığını Öğrenir
Eğer bir çocuk,
Sürekli eleştirilmişse, kınama ve
ayıplamayı öğrenir.
Eğer bir çocuk,
Kin ortamında büyümüşse, kavga etmeyi
öğrenir.
Eğer bir çocuk,
Alay edilip aşağılanmışsa, sıkılıp, utanmayı
öğrenir.
Eğer bir çocuk,
Utanç duygusuyla yetiştirilmişse, kendini
suçlamayı öğrenir.
Eğer bir çocuk,
Hoşgörüyle yetiştirilmişse, sabırlı olmayı
öğrenir.
Eğer bir çocuk,
Desteklenip yüreklendirilmişse, kendine
güven duymayı öğrenir.
Eğer bir çocuk,
Övülmüş ve beğenilmişse, takdir etmeyi
öğrenir.
Eğer bir çocuk,
Hakkına saygı gösterilerek büyütülmüşse,
adil olmayı öğrenir.
Eğer bir çocuk,
Güven ortamı içinde yetişmişse, inançlı
olmayı öğrenir.
Eğer bir çocuk,
Kabul ve onay görmüşse, kendini sevmeyi
öğrenir.
Eğer bir çocuk,
Aile içinde dostluk ve arkadaşlık
görmüşse, bu dünyada mutlu olmayı
öğrenir.
Dorothy Low Nolte

meveğitim -ekim2014 - Milli Eğitim Vakfı

Transkript

Benzer belgeler

BRAKİTERAPİ(BRACHYTHERAPY)`DE KULLANILAN PALLADYUM

İstanbul, 27 Ekim 2014 “Okul Aile Birliği `Penguins of Madagascar

Parçacık Fiziğine giriş - Indico

X. MİLLÎ EĞİTİM ŞÛRASI 6. Şûrada Alınan Kararlar

radyoterapi cihazları - Türk Radyasyon Onkolojisi Derneği

parçacık hızlandırıcılarının býlýme katkıları

Başlangıç - itslearning

(iTV la q.. LMRK""AKAMLIĞINA