Batman D.T.M.P. - 15. Bölge Müdürlüğü

Transkript

Batman D.T.M.P. - 15. Bölge Müdürlüğü
1
PROJE YÖNETİCİSİ
M. FEHMİ YÜKSEL
Bölge Müdürü
PROJE KOORDİNATÖRÜ
M. ERCAN TURAN
Batman Şube Müdürü
PROJE EKİBİ
EROL HURMAN, EYYÜP YILDIRIM
M.EMİN BULUT
İmtiyaz Sahibi: T.C. Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel
Müdürlüğü, 15. Bölge Müdürlüğü, Batman Şube Müdürlüğü
Adres: Gültepe Mah.no:367 Eski Tekel Binası/ Batman
Tel: +90-488-213-30-83
Faks:+90-488-213-28-73
E-posta: [email protected]
Yıl: 2012
-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------Bu Master Plan T.C. Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Doğa Koruma ve Milli Parklar
Genel Müdürlüğü, 15. Bölge Müdürlüğü, Batman Şube Müdürlüğü tarafından
hazırlanmıştır.
2
3
SUNUŞ
Batman İlinde Doğa Turizmi potansiyelini oluşturan çok önemli etmenler
bulunmaktadır. Öteden beri ilimiz sınırları içinde var olan bu doğal değerler ilimizin
farklı bölgelerinde yayılış göstermiştir.
Batman’ın coğrafi yapısı: Dicle Nehri ve yan kolları olan Batman ve Garzan çayları
arasındaki havzada kurulmuş Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerini Orta Doğuya
bağlayan uluslararası karayolunun kenarında iskâna açılmıştır. Dicle Nehrinin en büyük kolu
olan Batman Çayını Sason ve Kulp Çayları beslemektedir. Bu kapsamda bal ve cevizi ile
şöhret olmuş Sason ilçemizi Doğa Turizmi açısından ele aldığımızda oldukça zengin verilerle
karşılaşırız. Çünkü Sason çevresini kaplayan engebeli yapı içerisinde bulunan aydınlık
dağları, Mereto Dağı dağcılık ve doğa turizmi potansiyeli açısından gelişmiş bir alanıdır. Bu
gelişmiş alan içinde yapılacak araştırmalar sonucu dağ ve doğa yürüyüşü, Yamaç paraşütü ile
kış sporları ve dağcılık için uygun alanların tespit edilmesi ve bu yörede doğa turizmini
geliştirmek mümkündür Ayrıca bu alan içinde dağın dibinden sızarak çıkan bir maden suyu
kaynağı vardır. Özellikle yaz ve sonbahar mevsimlerinde çevre halkı tarafından bu kaynak
suyu çok rağbet görmektedir. İlkel koşullarda yapılmış bir tesis dışında bu kaynağın
çevresinde tesis bulunmamaktadır. Kaynağın geliştirilmesi ve yörede modern anlamda
tesislerin yapılarak doğa turizmi hizmetine sunulması gerekmektedir. Mereto Dağının GüneyBatı yamacında kurulmuş olan ve Doğu Anadolu ya açılan yolun kenarında bulunan Kozluk
İlçemiz de Sason İlçesi kadar engebeli bir coğrafi yapıya sahiptir. Bu İlçemizde de Doğa
Turizmi açısından oldukça verimli alanlar bulunmaktadır. Buna şöyle iki örnek vermek
mümkündür.
Doğa Turizminin bir kolu olan termal turizmini Kozluk yöresinde geliştirmek mümkündür.
Taşlıdere Bato termal tesisi çevresinde yapılacak araştırmalar sonucunda yeraltı sıcak termal
sularından daha fazla istifade etmek mümkündür.
Halen kurtarma kazılarının devam ettiği Antik Kent Hasankeyf ören yerini her yıl yıllık
ortalama 150 bin yerli ve yabancı birçok turist ziyaret etmektedir. Bu nedenle, tarihi
dokusuyla her zaman haklı bir övgü kazanan Hasankeyf’te doğa turizmini canlandırmak için
şunlar önerilebilir: Kültür ve Tabiat Varlıkları açısından oldukça zengin olan Hasankeyf ören
yerini güney ve güneydoğudan kalkerli bir arazi yapısı çevrelemektedir. Bu kalkerli arazının
verdiği imkânlarla, sanki doğa ve insan Hasankeyf’te el ele vererek meydana getirdikleri
mağara evler ile oluşturulan derin ve heybetli kanyonlar, bir sanat eserine dönüşerek çok
4
ilginç bir jeolojik yapı şeklini meydana getirmişlerdir. Dört bini aşkın mağaranın bulunduğu
Hasankeyf ören yeri, dünyada benzeri az bulunan bir doğa harikasıdır.
Bu doğa harikası yerde doğa turizmini geliştirmek için çok zengin bir tabiat vardır. Bu
bağlamda Hasankeyf ören yeriyle bir bütünlük arz eden Dicle Nehri, Dicle vadisinde
menderesler çizerek ve zikzaklı bir yol izleyerek binlerce yıldan beri akışını sürdürmektedir.
Dicle Nehrinin vadideki bu uzun zaman dilimine yayılan akışkanlığı ve hiç soluk almadan
ilerleyişi sonunda ortaya çıkan küçük dar vadiler ve sel sularının yamaçlardan akarak Dicle’ye
ulaştığı bölgelerde meydana gelen derin çukurlar ve buna bağlı olarak ortaya çıkan engebeli
yapının biçimlendirdiği yeryüzü şekilleri bölgeye ayrı bir güzellik katmaktadır. Antik kent
Hasankeyf ilçe merkezi, çevresinde bulunan bu doğa harikası olan coğrafi yapının turizmin
hizmetine sunulması için Dicle vadisinde su yüzeyinde yüzey araştırması yapılması gerekiyor.
Günümüzdeki mevcut ulaşım yollarının bu kadar çeşitlenmediği ve gelişmediği dönemlerde
bütün ulaşımlar suyollarıyla yapılıyordu. Bu konuda Hasankeyf ilçesi büyük bir tecrübeye
sahiptir.
Dicle kıyısında bir Liman kenti olan Hasankeyf, aynı zamanda Dicle nehri üzerinde ulaşımı
sağlayan keleklerin barınma merkezi idi.
Bağdat ve Basra’ya kadar Dicle üzerinde kelekle yük ve yolcu taşıyan Hasankeyfli
kelekvanlar yörede nam salmışlardı.
Günümüzde Doğa Turizmi açısından Dicle nehri üzerinde bir proje kapsamında Kelekçiliği
canlandırmak nostaljiye özlem duyan bölge insanının ortak arzusudur.
Bir bütün olarak Batman’ın sahip olduğu doğa güzellikleri ve sahip olduğu tarihi değerler göz
önüne alındığında bu konuda Batman’da çok farklı projeler geliştirmek mümkündür. Batman
kent merkezi her ne kadar petrolden doğan kent unvanına sahip ise de İş turizmi ağırlıklı bir
potansiyel alanı olmuştur. Batman Türkiye’de petrolün ilk çıktığı yerdir.
5
ÖNSÖZ
Batman doğa turizmi yönünden zengin bir potansiyele sahiptir. il sınırları içinde var olan bu
doğal değerler farklı özelliklerle kendini göstermiştir. Batman ili; Dicle Nehri ve yan kolları
olan Batman ve Garzan Çayları arasındaki havzada kurulmuş Doğu ve Güneydoğu Anadolu
Bölgelerini Orta Doğuya bağlayan uluslararası karayolunun kenarında iskâna açılmıştır.
Dicle Nehrinin en büyük kolu olan Batman Çayını Sason ve Kulp Çayları beslemektedir. Bu
kapsamda bal ve cevizi ile tanınan Sason ilçemizi Doğa Turizmi açısından ele aldığımızda
oldukça zengin verilerle karşılaşırız.
Sason İlçesinin çevresini kaplayan engebeli yapı içerisinde bulunan Aydınlık Dağları, Mereto
Dağı, dağcılık ve doğa turizmi potansiyeli açısından uygun bir alanıdır. Bu alan içinde yapılan
araştırmalar sonucunda dağ ve doğa yürüyüşü, yamaç paraşütü ile kış sporları ve dağcılık için
uygun alanların varlığı tespit edilmiştir. Ayrıca bu alan içinde dağın dibinden sızarak yüzeye
çıkan ve romatizmal hastalıklara iyi geldiğine inanılan termal su vardır. Özellikle yaz ve
sonbahar mevsimlerinde çevre halkı tarafından bu kaynak suyu çok rağbet görmektedir. İlkel
koşullarda yapılmış bir tesis dışında bu kaynağın çevresinde herhangi bir tesis
bulunmamaktadır. Termal kaynağın geliştirilmesi ve yörede modern anlamda tesislerin
yapılarak doğa turizmi hizmetine sunulması hedeflenmektedir. Mereto Dağının Güney-Batı
yamacında kurulmuş olan ve Doğu Anadolu’ya açılan yolun kenarında bulunan Kozluk
6
İlçemizde Sason İlçesi kadar engebeli bir coğrafi yapıya sahiptir. Bu İlçemizde de doğa
turizmi açısından oldukça verimli alanlar bulunmaktadır.
Doğa Turizminin bir kolu olan termal turizmini Kozluk yöresinde geliştirmek mümkündür.
Taşlı dere Bato termal tesisi çevresinde yapılan araştırmalar sonucunda yeraltı sıcak termal
suyundan daha fazla faydalanmanın mümkün olduğu tespit edilmiştir. Bundan başka gezi
güzergâhı oluşturularak doğal mesire alanı olan Kozluk’taki Angebir mesire alanının çevre
düzeninin ve tanıtımının yapılması zaruri bir ihtiyaç olarak karşımıza çıkmaktadır. Halen
kurtarma kazılarının devam ettiği antik kent Hasankeyf ören yerini her yıl ortalama 150 bin
yerli ve yabancı turist ziyaret etmektedir. Bu nedenle, tarihi dokusuyla her zaman haklı bir
övgü kazanan Hasankeyf’te doğa turizmini canlandırmak için çalışmalara başlanmıştır. Kültür
ve tabiat varlıkları açısından oldukça zengin olan Hasankeyf ören yerini güney ve
güneydoğudan kalkerli bir arazi yapısı çevrelemektedir. Bu kalkerli arazının sunduğu
imkânlarla, doğa ve insanın Hasankeyf’te el ele vererek meydana getirdikleri mağara evler ile
oluşturulan derin ve heybetli kanyonlar, bir sanat eserine dönüşerek ilginç bir jeolojik yapı
şeklini meydana getirmişlerdir. Bu yapıların Doğa Turizmi kapsamında değerlendirilmesi
planlanmaktadır.
Dört bini aşkın mağaranın bulunduğu Hasankeyf ören yeri, dünyada benzeri az bulunan bir
doğa harikasıdır. Bu doğa harikası yerde Doğa Turizmini geliştirmek için zengin bir tabiat
vardır. Bu bağlamda Hasankeyf ören yeriyle bir bütünlük arz eden Dicle Nehri, Dicle
vadisinde menderesler çizerek ve kıvrımlı bir yol izleyerek binlerce yıldan beri akışını
sürdürmektedir. Dicle Nehrinin vadideki bu uzun zaman dilimine yayılan yolculuğu ve hiç
soluk almadan ilerleyişi sonunda ortaya çıkan küçük dar vadiler ve sel sularının yamaçlardan
akarak Dicle’ye ulaştığı bölgelerde meydana gelen derin çukurlar ve buna bağlı olarak ortaya
çıkan engebeli yapının biçimlendirdiği yeryüzü şekilleri seyir keyfi sunmaktadır. Antik kent
Hasankeyf ilçe merkezi çevresinde bulunan bu doğa harikası olan coğrafi yapının doğa
turizmin hizmetine sunulması için çalışmalara başlanmıştır. Günümüzdeki mevcut ulaşım
yollarının bu kadar çeşitlenmediği ve gelişmediği dönemlerde bütün ulaşımlar su yollarıyla
yapılıyordu. Bu konuda Hasankeyf ilçesi büyük bir deneyime sahiptir. Dicle kıyısında bir
liman kenti olan Hasankeyf, aynı zamanda Dicle Nehri üzerinde ulaşımı sağlayan keleklerin
barınma merkezi olmuştur.
Hasankeyf’te otantik konaklama ve yemek salonlarının hizmete girmesi, bir doğa turizmi
destinasyonu içerisinde tur güzergâhı oluşturulması doğa turizmine ayrı bir güzellik
katacaktır. İlimiz Garzan Vadisinde yer alan Beşiri İlçesi mevcut tarihi ve doğa güzellikleriyle
7
kendinden söz ettirmektedir. Doğa turizmi açısından gelişmeye çok müsait bir ilçemizdir.
Mevcut alanların fazla olması nedeniyle bu yörede farklı projeler uygulayarak mesire alanları
ile, İki Köprü Beldesinde bulunan tesislerin geliştirilmesi doğa turizmi açısından çok yararlı
olacağı gibi istihdam konusunda da yöreye fayda sağlayacaktır.
Bir bütün olarak Batman’ın sahip olduğu doğa güzellikleri ve tarihi değerleri göz önüne
alındığında çok farklı projeler geliştirmek mümkündür. Batman kent merkezi her ne kadar
petrolden doğan kent unvanına sahip ise de zamanla iş turizmi ağırlıklı bir potansiyele sahip
olmuştur.
Türkiye’de petrolün ilk çıktığı yer olan Batman; Doğal, kültürel ve tarihsel özellikleriyle de
doğa turizmi kapsamında önemli bir yere sahip olacaktır.
M. Ercan TURAN
Batman Şube Müdürü
8
ÇALIŞMANIN AMACI
Bu çalışmanın amacı; Tarihi ve turistik yapısı ile zengin bir doğa turizmi potansiyeline sahip
olan Batman’da bugünün ve geleceğin ihtiyaçlarını göz önüne alarak doğal kaynak değerlerin,
sürdürülebilirlik, katılımcılık ve çevreye duyarlılık temel ilkeleriyle planlanarak doğa
turizminin geliştirilmesini sağlamaktır. Bu plan ile Batman İlinde doğa turizminin
geliştirilmesi için amaç, hedef ve stratejiler saptanarak yapılması gereken projeler
belirlenmiştir.
Bu Master Plan, Batman ilinin doğa turizmi konusundaki üst düzey amaç ve hedeflerini
planlamaktadır. Planda 2013-2023 yıllarını kapsayan 10 yıllık dönem için toplu bir
değerlendirme yapılmaktadır. Bu kapsamda, Master Plan çerçevesinde daha alt düzeyde
detaylı eylem, taktik ve stratejik planları hazırlanabilir.
9
İÇİNDEKİLER
1. GİRİŞ.......................................................... HATA! YER İŞARETİ TANIMLANMAMIŞ.
1.1. DOĞAL ALANLAR, YÖRE İNSANININ GELENEKSEL HAYATI, KIRSAL
KALKINMA,
SÜRDÜRÜLEBİLİR
TURİZM
ALTERNATİFİ
VİLAYETİNDE SÜRDÜRÜLEBİLİR DOĞA TURİZMİ…Hata!
ve
BATMAN
Yer
işareti
tanımlanmamış.
1.2.
DOĞAL
ALANLAR
VE
SÜRDÜRÜLEBİLİR
KALKINMA
…
………………….Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
1.3. SÜRDÜRÜLEBİLİR DOĞA TURİZMİ .................. Hata! Yer işareti tanımlanmamış.
1.4. SÜRDÜRÜLEBİLİR DOĞA TURİZMİ GELİŞME STRATEJİSİ ........................... 3
2. SÜRDÜRÜLEBİLİR DOĞA TURİZMİ GELİŞİMİNE İLİŞKİN ÇALIŞMALAR ... 7
2.1. KAYNAK ANALİZİ ....................................................................................................... 7
2.1.1. Kaynak Analizinde Ele Alınacak Unsurlar ................................................................ 7
2.1.2. Doğal Kaynaklar ......................................................................................................... 7
2.1.3. Kültürel Kaynaklar ..................................................................................................... 8
2.1.4. Sosyo-Ekonomik Kaynaklar ....................................................................................... 8
2.2. TURİZM POTANSİYELİ ............................................................................................ 10
2.2.1. Doğa Turizmi ve Ekoturizm Kavramları .................................................................. 60
2.2.2. Sürdürülebilirlik ve Doğa Turizmi ........................................................................... 64
2.2.3. Doğa Turizmi Çeşitleri ............................................................................................. 65
2.3. Dünyada Doğa Turizmi ................................................................................................ 77
2.3.1. Taşıma Kapasitesinin Elemanları ................................................................................. 15
3. İLGİ GRUBU ANALİZİ VE YEREL ORGANİZASYONUN OLUŞTURULMASI………17
3.1. İLGİ GRUPLARI/PAYDAŞLAR…………………………………………………….…17
3.2. İLGİ GRUBU KATEGORİLERİ.................................................................................... 17
3.3. İLGİ GRUBU ANALİZİ ................................................................................................. 18
10
3.4. İLGİ GRUBU ANALİZİ ................................................................................................. 19
3.5.YEREL ORGANİZASYONUN OLUŞTURULMASI…………...………………….…..19
3.6. TARİHÇE………………………………………………………....…………………..…19
3.7. BATMAN İLİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ ....................................................................... 23
3.7.1. İlin Jeomorfolojik Özellikleri ................................................................................... 23
3.7.2. Jeolojik Özellikleri ................................................................................................... 24
3.7.3. İklim Özellikleri
................................................................................................... 27
3.7.4. Toprak Özellikleri..................................................................................................... 28
3.7.5. Arazi Varlığı ............................................................................................................. 29
3.7.6. Orman Varlığı ........................................................................................................... 31
3.7.7. Flora-Fauna ve Hassas Yöreler ................................................................................. 31
3.7.8. Yerleşim Alanları ve Nüfus .................................................................................... 32
3.7.9. Tarım ve Hayvancılık .............................................................................................. 34
3.7.9.1. Genel Tarımsal Yapı ………………………………….………...………………..34
3.7.9.2 Bitkisel Üretim ........................................................................................................ 34
3.7.9.3 Hayvansal Üretim ................................................................................................... 35
3.7.10. Ulaşım, Haberleşme ve Konaklama ..................................................................... 36
3.7.10.1 Ulaşım ................................................................................................................... 36
3.7.10.2 Konaklama ......................................................................................................... 39
3.7.11. Madencilik .............................................................................................................. 44
3.7.12. Enerji ...................................................................................................................... 47
3.8.8.İLGİ GRUBU ve PAYDAŞ ANALİZİ……………………………………………..50
4. BATMAN İLİ DOĞA TURİZMİ ARZI……………………………………………..52
4.1. BATMAN’IN DOĞA TURİZMİ DEĞERLERİ (DOĞA TURİZMİ ARZI)….….….52
4.2. Batman İlinde Doğa Turizmi Amaçlı Kullanılan ve Koruma Statülü Alanlar….….....52
4.3. Seçkin Özellikli Diğer Sahalar………………………………………………….……..53
3.4 BATMAN İLİNDE DOĞA TURİZİM ÇEŞİTLERİ………………………….…..55
11
KAYNAKLAR………………………………………………………..……………………75
1.GİRİŞ
1.1 DOĞAL ALANLAR, YÖRE İNSANININ GELENEKSEL HAYATI, KIRSAL
KALKINMA, SÜRDÜRÜLEBİLİR TURİZM ALTERNATİFİ ve BATMAN
VİLAYETİNDE SÜRDÜRÜLEBİLİR DOĞA TURİZMİ
Tabiatı korumanın geleceği kırsal alanların geleceğine, kırsal hayatın korunmasına ve sağlıklı
yürüyen bir kırsal ekonomiye bağlıdır. Kırsal alanlardaki düşük ve dağınık nüfus ile beraber
yetersiz gelir söz konusu olduğunda bu alanların turizm köyleri vb. faaliyetler için
kullanılması söz konusu olacaktır. Bu tür girişimlerin önemli bir kısmı korunan alanlarda veya
dışında yapılmaktadır. Bazı etkinliklerin koruna alanlara ve tabiata çok zarar verdiği de
görülmektedir. Bu sebeple tabiatı korumakla görevli olan bizlerin çevremiz ile iyi bir proaktif
ilişkiler içinde olmamız lüzumludur. Proaktif kişi; ilişkilerde ve faaliyetlerde insiyatifi eline
alan kişi demek olup tabiattaki faaliyetlerin kontrolü için Doğa Koruma ve Milli Parklar
Genel Müdürlüğü taşra kuruluşlarının kırsal sahalarda doğa turizminin geliştirilmesinde öncü
olması doğru bir harekettir.
Son yıllarda sivil toplum kuruluşları ve diğer kuruluşlar korunan alanlar, doğal alanlar, kırsal
kalkınma, kalkınma için işbirliği gibi konuları tamamıyla farklı bir bakış açısı ile algılamaya
başlamışlardır. Tabiat ve geleneksel kültürler üzerinde turizmin yarattığı olumsuz tesirler ve
bunların neticesinde duyulan korkular kitle turizmine karşı alternatif çevre duyarlı turizmi ve
tabiatı korumayı öne çıkarmıştır. Sürdürülebilir doğa turizmi ve ekoturizm tabiatın korunması
için bir umut olarak ortaya çıkmıştır. Algılamadaki bu değişiklik, doğal alanlar, korunan
alanlar ve çevresinin bölgesel planlamasında turizme ilişkin proje ve çalışmaların giderek
artmasına yol açmıştır. Bu sayede turizm, zaman içinde kırsal alanların kalkınmasında,
yoksulluğun azaltılması ve yöresel kültürel zenginliğinin korunmasında anahtar bir kelime
haline gelmiştir.
Sürdürülebilir doğa turizmi, kırsal ekonominin çeşitlendirilmesi, kırsal nüfus için yeni bir
bakış açısı yaratılması, yoksulluğun ve kırsal göçün azaltılmasında en önemli seçeneklerden
biri olarak görülmektedir. Ancak, turizmin yalnızca yerel ekonomi ile doğru şekilde
12
bütünleştirildiği takdirde beklentileri karşılayabileceği ve yöre halkı ile diğer ilgi gruplarına
fayda sağlayacağı unutulmamalıdır.
1.2 DOĞAL ALANLAR VE SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA
1980’li yıllardan itibaren Birleşmiş Milletler Çevre Programının (UNEP) çevre konularına
ilişkin çalışmaları giderek artan bir etki yaratmıştır. Dünya Çevre Kalkınma Komisyonu’nun
1987 yılında tamamladığı çalışmalar sonunda “Ortak Geleceğimiz” adlı bir rapor
hazırlanmıştır. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde, çevre ve kalkınma konularına çok farklı
yaklaşılması gerektiği bu raporda vurgulanmış olup, kalkınmanın ve insanlığın sahip olduğu
kaynakların sürdürülebilir olduğuna değinilmiştir. Raporda ortaya konan “sürdürülebilir
kalkınma” kavramı, insanların elinde bulundurduğu ve onlara muhtaç olduğu ekolojik,
kültürel ve sosyo-ekonomik kaynakların nadir ve eşsiz olduğu görüşüne dayanmaktadır.
Bir sahanın sahip olduğu kaynaklar, çok farklı maksatlar için kullanılabilmektedir. Örneğin,
bir orman kereste imalatı için kullanılabilir, üzerindeki ağaçlar kesilerek tarım toprağı olarak
kullanılabilir, korunan alan olarak kullanılabilir. Alanın ve alanda yaşayan yöre halkının
özelliklerine bağlı olarak bu seçeneklerden bazıları uygulanabilirken, bazıları ise kesinlikle
uygulanamaz. Yalnızca korumacı bir yaklaşım içine girildiğinde doğru görülen seçenek
ormanın el değmemiş eski haline bırakılması olsa da yöre halkı ve diğer iş gruplarının bu
kaynakların sürdürülebilir kullanımı yaşam kalitelerini yükseltmek için ormandan hak iddia
etmeleri mevzubahistir. Bu sebeple yüzde yüz sürdürülebilir kalkınmaya her zaman
ulaşılamasa da bu hedef üzerine yoğunlaşılmalıdır.
Doğal ve korunan kırsal alanlarda, geçmişten günümüze yerel topluluklar ile arazinin
beraberliği çok önemli olmaktadır. Korunan alan ağı büyüdükçe korunan alan kavramının
anlamı da değişmeye ve gelişme göstermeye başlamıştır. Bu gelişme içinde yöre insanlarının
varlığı ve faydalanmalarının sürdürülebilirliği de öne çıkmaktadır.
Bir doğal alan ve korunan alanın ve içinde yer aldığı bölgenin sürdürülebilir kullanımı,
turizm, ekolojik tarım, hayvancılık, yeni bölgesel ürünler, sürdürülebilir ormancılık, hatta
enerji üretimindeki yatırımlarla birlikte düşünüldüğünde daha başarılı olacaktır.
Doğal
alanlarda
faaliyetlerin
açıklanmasında
Kırsal
alan,
Kırsal
kalkınma
ve
Sürdürülebilir Kalkınma gibi kavramlar değerlendirilmelidir, bu kavramlar şu şekilde
açıklanabilir;
13
Kırsal alan; Şehir diye tabir edilen yerleşme sahalarının dışında kalan tarımla ilgili
etkinliklerin yapıldığı alanları da içeren köy, mezra, kom vb. adlarla anılan insan
yerleşimlerinin var olduğu alanları “kırsal alan” olarak tanımlayabiliriz.
Kırsal kalkınma kavramı: Kırsal kalkınma, küçük toplulukların içinde bulundukları
ekonomik, toplumsal ve kültürel koşulları iyileştirmek amacıyla giriştikleri çabaların devletin
bu konudaki çabalarıyla birleştirilmesi, bu toplulukların tüm ülke insanlarının tümüyle
kaynaştırılması ve ulusal kalkınma çabalarına tam biçimde katkıda bulunmalarının sağlanma
süreci şeklinde tanımlanmıştır.
Kırsal alan kalkınması; Hem bir eğitim hem de örgütlenme işi olup kırsal alan, toplumun
gereksinimlerinin göz önünde tutulması, kırsal alan kalkınma politikası ile ilgili planların
alınması sırasında topluma zorla kabul ettirilmemesi gereken bir konudur. Toplum
istediklerini elde etmedikçe kırsal alan çalışmalarına katılmayacaktır. Tarımsal çalışmalar,
beslenme, eğitim, mesleki önderlik ve öğretim, kooperatifler, el sanatları, küçük sanayiler,
sosyal güvenlik çalışmaları, planlama ve sağlık politikaları nitelikleri kırsal alan ve ülke
planları ile bir bütünlük sağlamalıdır.
Sürdürülebilir kalkınma: ekolojik, ekonomik ve sosyo-kültürel kaynakların sürdürülebilir
kullanımına dayanmaktadır. Burada ekolojik, ekonomik ve sosyo kültürel sürdürülebilirlik
şartlarının tamamının sağlanması önemli olmaktadır.
Kırsal alanlar turizm ve boş zamanların değerlendirilmesinde önemli bir yer tutmaktadır.
Kırsal alan, turistlere sakin ve huzurlu bir seçenek sunmaktadır. 2005 yılında Fransız
vatandaşları tatillerinin %52’sini ya bir ailenin yanında ya da bir arkadaşının evinde, %26’sı
evlerinde geçirdiklerini ve %9’luk bir kısmı ise kırsal alanda ikinci bir eve sahip olduklarını
ifade etmişlerdir. Kırsal alanlar ayrıca doğa için önemli role sahiptirler.
Tabii kaynakların korunması, biyolojik çeşitliliğin sürdürülmesi, doğal felaketlere karşı
koruma, iyi hayat şartlarının korunması ve doğal manzaranın korunması doğal çevre ile ilgili
hususlardır.
1.3 SÜRDÜRÜLEBİLİR DOĞA TURİZMİ
Sürdürülebilir kalkınma, ekolojik, ekonomik ve sosyo-kültürel kaynakların sürdürülebilir
kullanımına dayanmaktadır. Sürdürülebilir turizmin gelişimi de sürdürülebilir kalkınma ile
bağlantılı bir yaklaşımdır. Sürdürülebilir turizmin gelişiminde turistlerin ve ziyaret edilen
yerlerin bugünkü ihtiyaçlarının, gelecekteki fırsatları koruyup genişleterek karşılanması
amaçlanmaktadır. Bu yaklaşım, ekonomik, sosyal ve estetik ihtiyaçların, kültürel bütünlüğün,
14
gerekli ekolojik süreçlerin, sosyal ve estetik ihtiyaçların, kültürel bütünlüğün, gerekli ekolojik
süreçlerin, biyolojik çeşitliliğin ve kırsal hayatı destekleyen süreçlerin devamını içermektedir.
Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü’nün tanımına göre sürdürülebilir bir turizm
gelişimi;
Çevresel kaynakların en iyi şekilde kullanılmasını sağlamalı,
Ziyaret edilen toplulukların sosyo-kültürel yapısına, gelenekselliğine saygı göstermeli,
Bütün ilgi gruplarına adil bir şekilde dağıtılan sosyo-ekonomik faydalar ile tutarlı ve uzun
vadeli ekonomik faaliyetler ortaya koymalıdır.
Buna göre sürdürülebilir kırsal/doğa turizminin gelişme ölçütleri;
a. Biyolojik çeşitliliğin korunması,
b. Ekonomik tutarlılık,
c. Kültürel zenginlik,
d. Yöre halkının refahı,
e. İstihdam kalitesi,
f. Sosyal eşitlik,
g. Ziyaretçi memnuniyeti,
h. Yetkinin yerele doğru dağıtılması,
i. Toplumun genelinin refah ve mutluluğu,
j. Fiziki bütünlük,
k. Kaynakların etkin kullanımı,
l. Çevre temizliğidir.
Korunan alanlar açısından; tabiatın seçkin parçaları olan korunan alanlar ile turizm arasındaki
bağ, korunan alanların tarihçesi kadar eskidir.
Korunan alanlar turizme, turizm korunan alanlara ihtiyaç duymaktadır. Turizm korunan
alanların kurulması ve yönetiminde göz önüne alınması gereken önemli bir bileşendir.
Aynı şekilde koruma altında olmayan flora ve faunanın tutunduğu tabiat alanlarına ve insanın
yaşadığı sahalardaki yöresel kültüre de turizm bağımlıdır. Bu bağımlılık doğa ve kültürün
bozulmaması için tedbirler gerektirir. Bu tedbirlerin neler olacağının “sürdürülebilir kırsal
kalkınma” ilkeleri çerçevesinde tespiti de lüzumludur.
Turizmin önemli bir ekonomik faaliyet olması ve tüm göstergelerin bu faaliyetin büyüme
eğiliminde olacağı yönünde olması önemli bir husustur. Turizmdeki büyümeyle beraber
sürdürülebilir turizm, ekoturizm gibi doğayla ilgili turizme olan talep artmış ve turizm
ürünleri ile destinasyonlar çeşitlenmiştir. Turistlerin talepleri de değişmiş ve çeşitlenmiştir.
15
Turistlerin talepleri konaklamada konforun sağlanması yanında, yöreye özgü kültürel değerler
hakkında bilgi edinme, yöre halkıyla iletişim, bölgenin flora ve faunası, özel ekosistemler,
doğal hayat ve bunların korunması da dahil olmak üzere daha sorumlu bir seyahat deneyimi
kazanmak da söz konusudur.
Beklenen büyüme ve yeni eğilimler turizmi o kadar stratejik bir konuma taşımıştır ki, turizm
eşsiz özellikli doğal veya korunan alanların sürdürülebilirliğinin yanı sıra bu alanların
çevresinde yaşayan yöre halkının kalkınma potansiyeline de müspet etki sağlayabilmektedir.
Bu durumda turizm, doğal alanların korunması ve yöre halkı ile ziyaretçilerin çevre bilincinin
arttırılmasında kullanılabilecek çok önemli bir araç olabilmektedir. Dolayısıyla turizm
sayesinde koruma çalışmaları için gerekli mali kaynakların kazanılmasının yanı sıra
ziyaretçiler ile yöre halkına yönelik bilinçlendirme ve eğitim programlarının oluşturulması ve
uygulanması gibi hedeflere de ulaşılabilmektedir.
En önemli husus; turizm faaliyetlerinin uzun dönemde sürdürülebilir olması için geniş
kapsamlı, dikkatli, katılımcı ve paylaşımcı olarak planlaması, sürecin etkin yönetimi ve
izlenmesi de gereklidir. Aksi takdirde, bu faaliyetlerin geri dönüşü mümkün olmayan
olumsuz etkileri ortaya çıkacak ve turizm bu alanları tahrip eden bir faktör haline
gelecektir. İşte bu nedenle bu çalışmaya “SÜRDÜRÜLEBİLİR DOĞA TURİZMİ
GELİŞME (MASTER) PLANI” çalışmasına lüzum duyulmuştur.
1.4 SÜRDÜRÜLEBİLİR DOĞA TURİZMİ GELİŞME STRATEJİSİ
Yukarıda da bahsedildiği üzere, insan kullanımı bakımından hassas olan sahalarda turizm söz
konusu olduğunda turizmin iyi planlanması ve yönetilmesi önemli olmaktadır.
Alışılmış turizm stratejileri ile Sürdürülebilir Doğa Turizmi Gelişme Stratejisi arasındaki fark
şudur; alışılmış yöntemler yukarıdan aşağıya bakış açısı ile uygulanmaktadır.
Yani kararlar merkezden alınmakta ve uygulanması için yerele taşınmaktadır. Yöre halkı
katılımcı olamamaktadır.
Sürdürülebilir turizm ise aşağıdan yukarıya bir yaklaşım için gayret göstermektedir. Bu
yaklaşımda yöre halkının beklentileri ele alınır, yönetime katılmasını sağlayıcı yapı kurulur,
yörenin kalkınma potansiyelini bünyesinde barındıran tabii değerlerin korunması için kararlar
ortak alınır ve karar almanın yanında uygulama ve izleme aşamalarında da yöre halkının
becerilerini, bilgisini, en uygun şekilde kullanmak esastır. Bu yaklaşım yöre halkının, yerel
otorite ve organizasyonların yetkilendirilmesine dayanır.
-Sürdürülebilir turizm gelişim aşamasında doğa ve çevresinin ortak çıkarları söz konusudur.
Konaklama ve diğer turizm altyapıları mümkün olduğunca doğal alan dışında olmalıdır. Bu
16
durum doğaya ve kültüre zararı en aza indirdiği gibi ev pansiyonculuğu gibi faaliyetlerin
yapılabileceği gibi yöreye faydayı arttırabilir.
-Yöre halkı ve diğer bölgesel ilgi grupları turizm gelişiminde önemli ortaklardır, söz konusu
gruplar turiste konaklama imkanı sunacaklar, sunacakları ürünün kalitesinin korunmasında da
sorumluluk alacaklardır.
-Günübirlik ziyaretçiler yerine uzun süreli konaklamaya lüzum duyan turistle hedefleniyorsa,
doğal ve kültürel mirasa dayalı çekim noktaları, el sanatları gibi faaliyetler ortaya konmalıdır.
-Doğal alanlar genellikle çok hassastır, bu sebeple ekolojik değerler, belirli bir saha ile sınırlı
olmayacaktır. Geleneksel hayat, yerel kültür, kırsal sosyal ekonomik yapılar da aynı zamanda
turizmin temel kaynağı olmaktadır.
- Sürdürülebilir Doğa Turizmi Gelişme (Master) Planı’nın ilimizde/bölgemizde ve ülkemizde
doğa turizmine konu olacak sahaların tüm ilgi grupları için anlamlı ve cazip bir bakış açısına
dayandırılmasına esas olmalıdır.
- Sürdürülebilir Doğa Turizmi Gelişme (Master) Planı’nda turizm doğayı koruma, kırsal
kalkınma için bir araç olarak ele alındığından, doğa turizmi yönetim planı olarak ele
alınmalıdır. Halihazırda olan turizm etkinlikleri de tartışılmalı, değerlendirilmelidir. İlde
sürdürülemez olan turizm veya gelir getirici faaliyetler de tanımlanmalıdır. Ayrıca iyi bir
yönetim için tehditler ve fırsatlar da ele alınarak bunlardan hareketle ortaya çıkacak fikirler
ortaya konmalıdır.
-Doğaya dayalı turizm yönetiminin entegre bir anlayışla (alan ve çevresinin sahip olduğu
doğal, tarihi ve sosyo-ekonomik kaynakların bütüncül ele alınması) değerlendirilmesi de
önemlidir.
-Turizm gelişimi genel olarak piyasa talebine göre yönlendirilir. Bir alanın turizm
potansiyelinin değerlendirilmesi, rekabetçi ve özgün bir destinasyon oluşturması için gerçekçi
beklentiler ortaya konulmalıdır. Yüksek ekolojik değerlere sahip olan sahalar yüksek turizm
değeri içermeyebilir. Turizm, ancak doğru pazar ürünlerini hedeflediği zaman başarılı olabilir.
Özellikle hassas tabiat alanlarında taşıma kapasitesi düşük iken, bu alanlardan beklenen
faydalar yüksek olmaktadır. Taşıma kapasitesinin düşüklüğü sınırlı sayıda turist demektir. Bu
sebeple taşıma kapasitesinin değerlendirilmesi de önemli olmaktadır.
-Entegre doğal alan yönetimi, Sürdürülebilir Doğa Turizmi Gelişme (Master) Planı ile doğa
ve turizm yönetimi için tüm ilgi gruplarının desteğini almayı hedefler. Tüm ilgi gruplarının
etkin desteği önem taşır. Turizm gelişiminin karmaşık yapısı göz önüne alınırsa, ilgi
gruplarının etkin işbirliği oldukça önemlidir, planın herkes tarafından sahiplenilmesi ayrıcalık
olacaktır.
17
-Sürdürülebilir kırsal kalkınma için kapsamlı bir vizyon belirlenmesine de ihtiyaç vardır.
-Pazarlama stratejisi de Sürdürülebilir Doğa Turizmi Gelişme (Master) Planı’nın bir parçası
olup, kalkınma ve rekabete açık ürün-pazar kombinasyonu için yaratıcı yaklaşımlar
içermelidir. Pazarlar, hedef gruplar, turist sayısı, ürünler, hizmetler, yaratıcı yaklaşımlar bu
stratejide yer almalıdır.
-Turizm destinasyonu yönetimi; yaygın bir stratejik yaklaşım olup, destinasyonu rekabete
açık hale getirir, bir turizm pazarını iyi bir şekilde yönetmek, pazarlamak, bir destinasyonu
rekabetçi yapabilmek için gereken tüm unsurları içeren bir rekabetçi yaklaşımdır.
-İyi tanımlanmış amaçlarla ve göstergelerle mantıksal bir çerçeve kurmak, ayrıntılı bütçe,
mali portre ve ilgi gruplarının tümüne açık görev ve sorumluluklar veren bir iş planı
hazırlamak gereklidir.
-Ziyaretçinin izlenmesi ve ziyaretçi yönetim planı: Madem ki doğa gibi hassas bir sistemde
çalışılıyor bu durumda turist ziyaretinin ilkelerini belirleyen bir ziyaretçi yönetim planı
lüzumludur. Aynı zamanda da hem geri bildirim temin etme, hem de taşıma kapasitesinin
kontrolü için izleme programı da olmalıdır.
Geribildirimler
kalitenin
arttırılması,
sunumların
taleplere
uygun
hale
getirilmesi
(iyileştirilmesi) ve hizmetteki aksamaların doğadaki değişimlerin takibi için çok gereklidir.
Şu unutulmamalıdır ki; turizm, doğanın korunması için ortaya konan ana hedeflere ulaşmak
garanti edildiği takdirde teşvik edilmelidir.
2.SÜRDÜRÜLEBİLİR DOĞA TURİZMİ GELİŞİMİNE İLİŞKİN ÇALIŞMALAR
2.1 KAYNAK ANALİZİ
Gelişme planı ve stratejisi için öncelikle kaynak analizi yapılması zorunludur. Bir alanın sahip
olduğu kaynaklar, o alanın kalkınması için bir sermaye veya potansiyel oluşturmaktadır. Bu
kaynakların analizi de önemli veri ve bilgi oluşturulmasını temin etmektedir.
Ekolojik ve kültürel kaynakların yanında sosyo-ekonomik özellikler de turizm gelişimi için
önemli bir temel oluşturmaktadır. Örneğin kırsal turizmin tarımsal faaliyetleri desteklemediği
durumlarda kırsal turizmin gerçekleştirildiği bölge hem kendi sermayesini hem de kırsal olma
özelliğini kaybedecektir.
Gerek turizm potansiyeli gerekse taşıma kapasitesi turizm kaynaklarının mevcut durumuna
bağlı olduğundan kaynak envanterinin mutlaka yapılması gerekir.
18
1. 2.1.1 Kaynak Analizinde Ele Alınacak Unsurlar
2.1.2.Doğal Kaynaklar: turizmin gelişimi için önemli olan yöreye özgü doğal kaynaklardır.
Bu kaynakların halihazırdaki ekonomik kullanımları, korunma durumları, statüleri, iklim gibi
turizm gelişimi için potansiyel kaynakların envanterini içermektedir.
Seçkin Doğal Kaynaklar: Turizm yalnızca korunan doğa parçaları ile ilgili değildir. Eşsiz
manzaralar, dağlar ve nehirler gibi ve korunmayan türler de turizm için ilgi çekici
olmaktadırlar. Örneğin; ormandaki ağaçların üzerinde gezinen sincapları konakladığımız evin
penceresinden gözlemlemek son derece çekicidir. Bir orman öncelikli olarak odunculuk
amacıyla kullanılsa da dağ bisikleti gibi bir aktivite için ortamı çekici hale getirebilmektedir.
Seçkin Doğal Kaynakların Halihazırdaki Ekonomik Kullanımlarının Tanımlanması
Doğal kaynakların çok çeşitli kullanımları söz konusudur, ormanların odunculuk amaçlı
kullanımı, nehirler ve göllerin sportif balıkçılık, su sporları ve enerji üretmek için kullanımları
gibi. Bu kullanımlardan bazıları gelenekseldir ve düşük etkilere sahiptir.
Bazıları ise
sürdürülebilir değildir. Bu sebeple bunlar turizm gelişimi için de uygun değildir.
Kaynağın Korunma Durumu ve Statüsü: Bazı doğal kaynaklar mevcut kanunlarla korunur.
Bunların turizmde kullanımı da bu kanunlara uygun olmalıdır.
İklim; mevsimlerin dağılımı, ortalama sıcaklık, nem ve günlük ortalama optimal güneş ışığı
saatlerine bağlı olarak iklim analizi yapılmaktadır. Burada önemli olan iklimin farklı
mevsimlerde turizm için elverişli olup olmadığıdır.
Turizm Gelişimi İçin Potansiyel Doğal Kaynaklar: Potansiyel kaynakların tespiti turizm
planlaması için önemli ve özellikle yönlendirici olmaktadır. Tüm bu kaynakların envanter
çalışmalarının haritaya aktarılması, turizm ürünleri ve hizmetlerinin gelişmesi ve altyapı ile
tesislerin fiziksel planlaması için önemli olmaktadır.
2.1.3. Kültürel Kaynaklar: Kültürel kaynakların envanteri doğal kaynaklara ilişkin
çalışmalara benzerlik göstermektedir. Özellikle doğal ve kültürel kaynaklardan oluşan
kombinasyonlar, turistler tarafından yüksek ilgi ile karşılanmaktadır. Kültürel mirasın
korunmasının önemi konusunda farkındalık meydana getirilebilirse, sürdürülebilir turizm
gelişimine ve doğa korumaya verilen destek artacaktır.
2.1.4 Sosyo-Ekonomik Kaynaklar: Altyapı, insan kaynakları ve farklı ekonomik sektörlerin
bileşimini içermektedir. Bu konuda yapılacak envanter çalışması, birbiri ile bağlantılı birçok
farklı unsurlar içermesi ve bu unsurların turizm gelişimi için ilk bakışta kavranamaması
mümkündür. Bölgenin kalkınma potansiyelinde, sosyal ve ekonomik rekabet edebilirlik
19
unsurları büyük öneme sahiptir. Yerel nüfusun turizme yaklaşımı, turizm sektöründe çalışma
isteği gibi bazı unsurların turizm ile doğrudan ilişkisi bulunmaktadır.
Altyapı: Bir bölgenin turizmde rekabet edebilirliği ve kalkınma seviyesinin tespiti için altyapı
kalitesi önemli bir göstergedir. Altyapının kalitesi, yerel nüfusun hayat kalitesini ortaya
koymanın yanı sıra turizim gelişimi için de zorunlu bir şarttır. Alan, güvenli içme suyu,
donanımlı sağlık tesisleri gibi temel unsurları içermiyorsa turizm gelişimi asla başarılı
olamayacaktır.
Altyapının farklı unsurları için şartlar, kalite ve gelecekteki durum değerlendirilmelidir.
Kaynak halihazırda turizm için mi kullanılmaktadır? Sorusu hem kaynağın turizm gelişimi
için önemi konusunda hem de kaynak kalitesi hakkında göstergeleri ortaya koyabilmektedir.
-
Su kaynaklarına yönelik etütler; kaliteli su kaynağının sağlanması, su kaynağının
sürdürülebilir kullanımı ve su çıkarmanın çevresel etkisini de içerir.
-
İletişim ağına yönelik etütler; turistlerin refahı ve turizm gelişimi için önemli olan cep
telefonlarının da olmak üzere telefon ve internet ağlarının kalitesine yönelik etütleri
içermektedir.
-
Sağlık hizmetlerinin; kalite, miktar ve coğrafi dağılımı son derece önemlidir.
-
Güç kaynaklarına yönelik etütler; elektrik şebekesi, ısınma ve yemek pişirme için enerji
kaynaklarının varlığı önemlidir. Her ne kadar resmi standartlara göre planlansa ve tehlike
içermese de turistler nükleer santrallerin yakınında konaklamamaktadır.
-
Su ve toprak kirliliği etkisi olan atık su sistemleri önemli olup, bölgeye gelen turistlerin
sayısı ile meydana gelecek atık su miktarı da dikkate alınmalıdır.
-
Katı atıkların düzenli depolaması toplum için olduğu kadar çevre için de önemlidir. Katı
atıkların görüntü kirliliğine de yol açması ayrı bir menfi etkisidir.
-
Yol ağlarının durumu; çoğu turistin tercihlerini yaparken en önemli etkendir.
-
Güvenlik; kamu güvenliğini ve asayişi sağlamak turist güvenliği gibi unsurlar önemli
olmaktadır. Aşırı kar yağışı, kanyon veya dağ kurtarma timlerinin olup olmaması da çok
önemlidir.
-
Politik istikrarsızlık ve suçlar; turist için caydırıcı etki yapmaktadır.
İnsan Kaynakları; Bir bölgenin insan sermayesini ifade eden bu unsur, turizm
gelişiminde anahtar etmenlerden biridir. İnsan kaynakları hem hizmeti hem de manevi
nitelikteki kültür ve kimliği oluşturmaktadır.
İnsan kaynaklarına ilişkin etütler aşağıdaki unsurları içermelidir;
-
Yöre halkının nüfusu,
-
Göç vb. eğilimler,
20
-
Demografik yapı,
-
Aktif nüfus ve yapısı, eğitim seviyesi, potansiyel bilgi ve beceriler, açık fikirlilik,
geleceğe odaklanma, çalışma ahlakı,
-
Yöreye özgü geleneksel ekonomik faaliyetleri ve yöresel sanatları yapabilme,
-
Turizm gelişimine ilişkin tutum, misafir severlik duygusu, hizmete yönelim,
-
Sosyal tutarlılık, esneklik, mevcut sosyal ilişkilerin kalitesi ve aralarındaki işbirliğini
içeren sosyal yapı,
-
Yerel kurumlar, idareler, yönetişim, bürokrasiden kaçınma vb. hususlarla finansal
kaynaklar ve yönetimleri,
-
Alanın kültürü ve kimliği, alanda etkin görev alacak kişilerin ortak değerleri, ilgileri,
yaklaşımları, algılama şekilleri, özel ilgi ve becerileri, özgün gelenekler, o topluma ait
olma ve o toplumda yaşamaktan onur duyma gibi durumları içerir,
-
Farklı ekonomik sektörler; söz konusu coğrafi bölgeye ve ile yoğunlaşma durumları, firma
sayısı, ölçeği, ortalama karlılık, geleceğe yönelik bakış açısı, pazarları ve dış ilişkileri,
sektörler arası işbirliği son derece önemlidir, tüm sektörler turizm sektörü ile ilişkili
olabilmektedir.
Kaynak analizinin sonuçları; sürdürülebilir turizm yönetimi ve kalkınmada sermayeyi
oluşturan kullanılabilir kaynaklara genel bir bakışı sağlamakla beraber, bölgenin mevcut
kalkınma durumunu ve sürdürülebilirliğini değerlendiremeye yönelik bir resim
sunmaktadır. Analiz aynı zamanda; bölgenin sürdürülebilir kalkınmasına yönelik bir
vizyon oluşturulmasını ve turizm gelişiminin diğer sektörlerle bütünleştirilmesini
sağlayacaktır.
2.2 DOĞA TURİZM POTANSİYELİ
Yüksek değerlere sahip doğal ekolojik sahalar her zaman yüksek turizm potansiyeli
içermezler;
- Bazı doğa parçaları araştırma yapan uzmanlara, iyi eğitimli ekoturistlere hitap etmektedir.
Bu alanlar sayıca az olduğu için de sınırlı bir turizm potansiyeli içerirler,
- Bazı doğal sahalar, erişim, güvenlik gibi nedenlerle turistler için elverişli olmayan yerlerde
bulunurlar,
- Ekolojik kaynakların kullanımlar karşısındaki duyarlılığı (taşıma kapasitesi), ziyaretçi
girişinde kısıtlamalara sebep olmaktadır,
21
Bir sahanın daha fazla turist çekebilmesi için ihtimalleri ortaya koyan turizm potansiyeli
önemli bir konudur. Turizm potansiyelinin tespiti için arz ve talebin ortaya konması gerekir.
Bu potansiyel sınırlıysa başarılı bir turizm girişimini başlatmak imkanı olmayacaktır.
Turizm ekonomik bir faaliyet olduğundan ancak turizm pazarında sürdürülebilirliği için bir
talebi karşılaması lüzumludur.
Turizme ilişkin motivasyon ve istekler değişkendir, kaynakların değeri aynı kalırken değişen
tüketici davranışları turizm potansiyelini etkilemektedir. Dolayısıyla turizm potansiyeli
tüketicinin bakış açısı (talebi) ile değerlendirilmelidir.
Turizm potansiyeline ilişkin veri toplarken, istatistiki veriler, anketler gibi yöntemlerle veri
elde edilebilir, ayrıca derinlemesine görüşmeler, katılımcı gözlemleme, olaylar üzerinde
çalışmalar ile veri elde etmek için kullanılan niteliksel araştırma metotları kullanılmaktadır.
Turizm potansiyeli için “Turizm Talebi” incelemesi aşağıdaki hususların tespiti ile yapılabilir;
-
Halen yapılan turizm,
-
Halihazırdaki turist miktarı,
-
Her bir ziyaretçinin günde harcadığı miktar,
-
Ortalama kalma zamanları,
-
Turist profili,
-
Dürtü analizi; hangi temel etmenlerin turistler için rol oynadığı,(doğa, kültür, sağlık,
güneş, vb.)
-
Benzer bir il veya saha ile kıyaslama yapılması, milli veya milletlerarası bir il ile
kıyaslama yapılması ve neden o ilin tercih edildiği,
-
Gelecekte rakip olacak iller hangileridir, nedeni,
“Turizm Arzı” incelemesinde ise aşağıdaki hususlar öne çıkmaktadır;
-
İlimizde bir uluslar arası havaalanı var mıdır veya yakın bir ilden yararlanma imkanı
makul müdür?
-
Alan ulaşım hangi araçlarla olur?(demiryolu, özel taşıt, genel taşımacılık, vd.), bunlara
yaklaşım nasıl olmaktadır (kötü, yeterli, iyi gibi),
-
Alana ulaşma durumu (kolay-rahat, çaba ile, zor ve tehlikeli)
-
İle gelmek için yabancı turistler ülkemizden vize alıyor mu?
-
Sahamızın istikrarlı bir yönetimi var mı?,
-
Güvenlik ve ulaşım açısından ne gibi problemler yaşanabilir?
22
-
Alt yapı incelemesi; taşımacılık ağı, yerel yolun durumu (toprak, asfalt), anayolla
bağlantısı, demiryolu ağı, yerel genel taşımacılığın yaygınlığı, program, ücretler,
hat/duraklar, döngü patikaları, patikalar, yollar, işaret levhaları, genel enformasyon
levhaları, araç-otobüs park kapasitesi, bilgi alma, tercüme kolaylıkları,
-
Yiyecek içecek ve barınma; restoran sayısı, restoranların sınıflandırılması (iyi-sayısı, orta
iyi-sayısı vb.)
-
Hangi standartta yiyecek sunuluyor? (yüksek, yeterli, kötü)
-
İl ve çevresinde ne tür barınma alanları var? (otel, hotel, yatak kapasitesi, rota üstü
barınma kulübeleri, bungalov, parkları, kamp alanı, diğerleri),
-
Hangi standartlarda barınma sunuluyor? (yüksek, yeterli, kötü),
-
İlinizin seçkin özellikteki doğal alanlarının özellikleri (sundukları ile tek mi?, biraz farklı
mı?, diğer seçkin özellikli yerlere benziyor mu?),
-
Alan turist gezi rotasına girecek şekilde turistlerin ilgisini çekebilecek diğer sahalara yakın
mı? (diğer çekici sahalara yakın, orta derecede potansiyel, düşük veya yakında böyle bir
potansiyel bulunmamakta),
-
İlin alanlarında yaban hayatı; (bayrak tür, ilginç diğer türler, temsil edici yaban hayatı,
farklı yaban hayatı izleme aktiviteleri, yürüyerek, botla, gözlem noktası ile vb.),
-
Yaban hayatı izleme de tatmin edicilik durumu (garanti etme, genellikle, şans veya
mevsime bağlı),
-
Bölgedeki önemli yaban hayatının tanımı,
-
Yardımcı tesislerin durumu (rekreasyonel, spor, diğer; durumu:kötü-yeterli-iyi),
-
Kaynakların turizm potansiyelinin değerlendirilmesi;
-
doğal değerler: (sahiller, sahil kayalıkları, kumullar, dağlar, ormanlar, korunmuş izole
olmuş alanlar, şelaleler, göller, nehirler, mağaralar, yaban hayatı, hayvan-kuş, deniz
canlıları, iklim, diğerleri),
-
kültürel değerler; (tarihi binalar, tarihi yerler, anıtlar, arkeolojik yerler ve koleksiyonlar,
folklor ve gelenekler, el işleri, müzeler, sahne sanatları, sanayi mirası vb.)
-
Toplumun turizm potansiyeli; (insan kaynakları; aktif nüfusun büyüklüğü ve yapısı, eğitim
düzeyi ve profesyonel bilgi, beceriler, eğitimler, orijinal-karakteristik ve geleneksel
özellikleri, ekonomik faaliyetler-sanatlar profesyonel olmayanlar dahil, resmi olmayan
bilgi ve beceriler, turizm gelişimine yaklaşımlar, misafir severlik anlayışı, hizmet
eğilimleri, yerel kuruluş ve idareler ile yönetişim, alanın kültürü ve kimliği,
-
Ekonomik kaynakların turizm potansiyeli; (tarım, ormancılık, balıkçılık, sanayi ve diğer),
23
-
Altyapı; (su sistemleri, ulaşım ağları, sağlık imkanları, ulaşım terminalleri, enerji
kaynakları, kanalizasyon sistemleri, katı atık ve yok etme sistemi, caddeler/yollar,
güvenlik sistemleri vd.)
-
İş ve hizmet altyapısı; (fırınlar, kasaplar, bakkallar, süpermarketler, doğrudan satış yapan
çiftlikler, kiralık araç, servis istasyonları, taksiler, otobüsler, kiralık bisiklet, kiralık spor
malzemeleri ve bakımı, postaneler, bankacılık hizmetleri, doktorlar, dişçiler, eczaneler,
kafe ve restoranlar, atm’ler, bankalar, diğer iş ve hizmetler.)
Turizm Talebi; turizmin mevcut durumunun incelenmesi;
Ziyaretçi; boş zamanlarını geçirmek için bir yere gelen kişi olarak tanımlanabilir, turist ise
alanda bir veya daha fazla gece konaklamaktadır. Her turist bir ziyaretçidir, ancak her
ziyaretçi turist değildir. Dolayısı ile turist ve ziyaretçi sayılarının ayrılması gerekmektedir.
Ziyaretçi ve turist ayrımı farklı talepleri sebebi ile yapılmak durumunadır, ayrıca her ikisinin
de farklı etkileri bulunmaktadır. Bir turistin ortalama harcaması alanda daha fazla zaman
geçirdiğinden, konaklamaya, ilave yiyecek ve içeceğe ödeme yaptığından genellikle daha
yüksek olmaktadır.
Turizme ilişkin mevcut durumun ortaya konabilmesi için;
-
Turist ve ziyaretçileri ayrı ayrı sayısı (yıllık, mevsimlik, aylık, haftalık, günlük),
-
Son on yılda turistlerin/ziyaretçilerin değişimi,
-
Ortalama kalış süreleri, konaklama ve ulaşım şekilleri önemlidir.
(Sürdürülebilir doğa turizm gelişme planımızda ana unsur turizm olduğundan;turizme ilişkin
veri kullanılamaz olduğu hallerde ikinci en iyi seçenek olarak ziyaretçilere ait veriler
üzerinden değerlendirme yapılması mecburiyeti doğmaktadır).
-
Turist başına ortalama harcama,
-
Grup hacmi ve düzeni,
-
Turistlerin ağırlıklı yaş grubu,
-
Yaptıkları faaliyetler,
-
Ziyaret edecekleri-ettikleri yere ilişkin seçimleri,
-
Memnuniyeti, deneyimleri ve para harcama şekilleri,
-
İkinci ziyaretlerin yüzdesi ve sayısı,
-
Kullanılabilir ilave veriler.
24
Talep incelemesinde ilimizi rakip olarak gördüğümüz veya bizimle rekabet eden benzer il
veya illerle karşılaştırmak faydalı ve yerinde olacaktır.
-
Turizm Arzı:
Konum Faktörü; Bir ilin başka turizm pazarları ile ilişkili olarak nasıl konumlandığını,
bir turistin alana ulaşmak için harcadığı zamanı, parayı/enerjiyi belirtir.
Bir saha ne kadar güzel olursa olsun, hedef grup tarafından kolayca ulaşılabilir değilse asla
başarılı bir turizm gelişimi sağlanamayacaktır. Yerel nüfusun değil turistin algılama durumu
dikkate alınmalıdır. Örneğin bakir alanları ziyaret etmekten zevk alan ve ilkel patika yollarla
ulaşılan yerleri ziyaret etmek isteyen turistler için düşünülen uzak mesafeler için alanın sınırlı
sayıda turist potansiyeli olacaktır.
-
Uzun mesafeden gelen turistler için hava alanına uzaklık çok önemlidir,
-
Tur operatörlerinin çoğu havayolu ulaşımını zorunlu görmektedirler, bu sebeple bağımsız
turistler veya tur operatörleri hedeflenebilir,
-
Tren, otobüs veya özel araçlarla erişim de konum faktörleri içinde önemlidir,
-
Alana ziyaret iklim şartları açısından da kısıtlı imkanlara neden olabilir,
-
İle özgü yapılan bürokratik işlemlerin bıktırıcılığı da önemlidir, sık sık güvenlik birimleri
tarafından kimlik sorulmak, aranmak gibi,
-
Turizm arzında; işaretlemeler, doğru yönlendirmeler, bilgiye ulaşma kolaylığı da önem
arz etmektedir. Haritalar, broşürler, internet imkanı, kılavuz ve rehberler önemli bir arz
faktörüdür.
-
Yiyecek içecek sunumu ve konaklama arzı; Sunumun ürün ve hizmet kalitesi, hijyenik
standartlar, özgünlük/otantik, yöresel olması, yer ve ürünlerin çeşitliliği, ortam ve
konukseverlik önemlidir.
-
Restoranların sınıflaması önceden yapılırsa turist için kolaylık olacaktır.
-
Konaklama tüm türleri içerebilmelidir, ürün ve hizmetlerin kaliteli olması, özellikle
hijyeniklik konaklamada çok önemlidir.
Doğal Alanın Kendine Has Özellikleri; Doğal alanların değer yaratması, kırsal kalkınmada
rol oynaması beklentisi de son yıllarda öne çıkan bir görüştür. Doğal alanların alternatif
kaynak kullanımına dönüştürülmesi için yapılan baskılar sonucu tehdit altında olduğu
yerlerde devamlılığını sürdürebilmeleri, diğer alternatif kaynak kullanımları karşısında
koruma ve kullanma dengesinin uzun dönemli ekonomik değerinin gösterilebilmesine
25
bağlıdır. Tabiat ve kültürel miras, yaban hayatının gözlemlenmesi, yöreye özgü özellikler ve
korunması gereken öncelikli türler, doğa ile ilgili çalışan ve doğanın kıymetini bilen ekoturistler için son derece önemlidir.
2.3 TAŞIMA KAPASİTESİ
- Belirli bir sürede ( yıl, ay, hafta, gün, saat ) bir bölgenin alabileceği ziyaretçi sayısı veya
bölgenin kaynakları üzerinde istenmeyen veya planlanmamış etkilere sahip olmayan ve
sürdürülebilir kalkınmayı tehdit etmeyecek düzeyde bir alanda aynı anda bulunabilecek
ziyaretçi sayısı,
- Bir bölgenin, hayati önemde olduğu düşünülen değerleri, ekolojik süreç ve koşulları
tehlikeye atmadan ve sürdürülebilir kalkınma imkanlarını azaltmadan belirli bir süre boyunca
destekleyebileceği insan faaliyetlerinin (ağaç kesimi, avlanma, tarım) ve diğer etmenlerin
(örn: iklim değişikliği, kirlenme.vb.) baskısı,
- Ziyaret edilen bir alan veya tesisin sahip olduğu kaynaklar üzerinde koruma amaçlarını
tehlikeye atmadan, istenmeyen ve planlanmayan etkilere neden olmadan belirli bir süre (yıl,
ay, gün, an) boyunca alabileceği ziyaretçi sayısı şeklinde tanımlanmaktadır.
Taşıma kapasitesi, Sürdürülebilir Doğa Turizmi Gelişme (Master) Planında önemli bir
planlama aracıdır. Turizmin gelişimi ve korunmasında önemli bir kavramdır.
Taşıma
kapasitesinin analizi ve izlenmesi, yönetim kararları yönünden girdi sağlayacaktır. Taşıma
kapasitesi sayesinde kullanımı sınırlamak, en elverişli ziyaretçi sayısını tamamlayarak müspet
etkileri azamiye çıkartmak, olumsuz etkileri en aza indirmek mümkün olabilecektir. Kısaca
Doğa Turizmi Gelişme (Master) Planındaki “sürdürülebilirlik” taşıma kapasitesinin
aşılmaması ile temin edilir.
Ziyaretçi sayısı ve etkinin büyüklüğü arasında doğrudan ilişki vardır. Ancak alan içinde tek
tehdit unsuru ziyaretçiler değildir. Doğa için önemli olan tehditlerin tümünün birleşik
etkisidir.
1.3.1. Taşıma Kapasitesinin Elemanları;
Sosyal Taşıma Kapasitesi,
Turizm için yerel tolerans limitleri olarak tanımlanmakta olup yöre halkı üzerindeki olumsuz
etkilerinden ve ziyaretçiler ile yöre halkı arasındaki çatışmalardan kaçınılmasını içerir.Bu
unsurun turizm gelişimi içerisinde anahtar rolü vardır. Yöre halkı turizmi desteklemezse
kalkınma asla olmaz.
26
Yerel kabulü belirleyen temel etmenler, sosyal yapı ve kültürün hassaslığı, toplumun
değişimin üstesinden gelebilme yeteneği, turizmin algılanışı, yöre halkı ile ziyaretçilerin
ilişkileri, kullanıcı grupların davranışları, birbiri ile uyumu ve paydaş olmanın ekonomik ve
toplumsal faydalarıdır.
Ekonomik Taşıma Kapasitesi;
Sürdürülebilir bir turizm gelişiminde turizm, ekonomik yapı ile bütünleşmiştir ve diğer
sektörleri de desteklemektedir.
Ekonomik taşıma kapasitesi; turizm gelişimini sağlayan bir yerel ekonomi ve yerel
ekonominin sürdürülebilirliğini sağlayan bir turizm gelişimi anlamına gelmektedir. Yani
temel kıstas; turizm gelişimi ile yerel ekonomi arasındaki sinerjidir.
Ekonomik taşıma önemli olan iki unsur; Beklenen faydaları temin etmek için asgari turist
sayısı ve ekonominin üstesinden gelebileceği azami turist sayısıdır.
Ekolojik Taşıma Kapasitesi;
Ekolojik taşıma kapasitesi, ziyaretçilerin/turistlerin ziyaret edilen alandaki ekosistemler,
ikamet yerleri ve canlı türleri üzerinde ortaya koyduğu ekolojik zararlardır. Burada, ekolojik
değerlerin, ziyaretçi akışlarının ve davranışlarının uzun süreli ve sistematik olarak izlenmesi
ve veri toplanması önemli olmaktadır.
İdari/fiziki Taşıma Kapasitesi;
Fiziki taşıma kapasitesi aynı anda ve belirli bir zamanda müşteri olarak alınabilecek ziyaretçi
sayısıdır. Bu kapasite, alana uygun insan sayısına, yani alanın büyüklüğü ve diğer fiziki
şartlar (doğal, coğrafi koşullar ve hava şartları) ile turizm altyapısının kapasitesine
dayanmaktadır. Burada temel göstergeler; kalabalık, kuyruklar ve trafik sıkışıklığıdır.
Fiziksel kapasite yönetiminin verimliliği ve etkinliği şu unsurlara bağlıdır;
-
Organizasyon kaynaklarının kapasitesi (insan ve ekonomik kaynaklar vb. gibi),
-
Ziyaretçi yönetiminin kapasitesi,
Bir sahanın ziyaretçi kullanımına/ turizm gelişimine karşı hassas olan kaynakları: Kırmızı
liste ve endemik türlerin habitatları, alanın savunmasız olan diğer kaynakları, göçe hassas
türler,
Ziyaretçi yönetimi de dahil olmak üzere yönetim amaçları ve hedefleri: Genel bir doğa
koruma planı, amaçlar, hedefler ve doğa koruma politikası, tür koruma politikaları, bölgeleme
sistemi, izleme sistemi,
27
Ziyaretçiler/turistler, turizm gelişimi ve etkileri üzerine veriler; tüm güzergahlar, tesisler,
konaklama ve ziyaretçi/turist için olan etkinlikler ve detaylı haritalar, ziyaretçi sayısı,
özellikleri, akımları, ziyaretçi modelleri, etkinlikler ve mevsime bağlı özelliklere ilişkin
bilgiler vb., ziyaretçiler tarafından özel olarak gerçekleştirilen faaliyetler, ziyaretçi etkilerine
ilişkin veriler, etkilerin izlenmesi ve değerlendirilmesine ilişkin yöntemler, ölçütler ve
göstergeler.
Coğrafi bilgi sistemleri (CBS) teknikleri ile bilgilerin gösterilmesi mümkündür.
Psikolojik Taşıma Kapasitesi;
Psikolojik taşıma kapasitesi bir alanın belirli bir zaman diliminde ziyaretçi deneyimleri
üzerinde olumsuz etkilenmeye sebep olmaksızın kaldırabileceği maksimum ziyaretçi
sayısıdır.
2. İLGİ GRUBU ANALİZİ VE YEREL ORGANİZASYONUN OLUŞTURULMASI
3.1 İLGİ GRUPLARI/PAYDAŞLAR
İlgi grupları, “belirli bir koruma ve sürdürülebilir kalkınma projesi ile ilgili olarak fayda
sağlayan, projenin içinde yer alan veya söz konusu projeden olumlu ya da olumsuz etkilenen
bireyler, gruplar veya organizasyonlar” olarak tanımlanabilirler.
Paydaşlar, bir problemi çözmek için sürdürülebilir doğa turizmi gelişimine ve amaçlarımıza
ulaşmak için güvenebileceğimiz kişilerdir.
İlgi gruplarının hepsi sürdürülebilir doğa turizmi gelişimine ortak değildir veya olmaları
gerekmez. Çünkü bir ortağın projeye olumlu bir bakışı, tutumu olmalıdır ve amaçlara ulaşmak
için işbirliği yapmalıdır.
Bazen bir ilgi grubu projeye olumsuz bakabilir ve hatta aktif bir tehdit bile olabilir, ilgi
gruplarını işbirliği yapılanlar haline getirmek onlara paydaş değeri verilmesi ile mümkün olur.
3.2 İLGİ GRUBU KATEGORİLERİ
Turizmde ilgi grupları;
-
Yöre halkı, kişiler ve kurumlar,
-
Alana dayalı ilin sorumlu yöneticileri,
-
Bölgesel yetkililer,
-
Ulusal yetkililer,
28
-
Turizm ofisleri, yerel turizm organizasyonları, konaklama ve hizmet sunanlar,
taşımacılar,
-
Turizmle ilgili sektörler,
-
Tarım, ormancılık ve balıkçılık gibi farklı ekonomik sektörlerin temsil edildiği ticaret
ve sanayi odaları ve el sanatları ile ilgili birimler,
-
İşçi sendikaları, dernekler, STK’lar,
-
Eğitim ile ilgili birimler,
3.3 İLGİ GRUBU ANALİZİ
İlgi grubu analizi sürdürülebilir doğa turizmi gelişme planının ortaya konması ve
uygulamasında yer alan farklı taraflara ilişkin genel bir izlenim sahibi olabilmek, niyet
okumak için kullanılan bir araçtır. Yalnızca bir envanter olarak ele alınmamalıdır,
sürdürülebilir doğa turizmi gelişme planının planlanmasında potansiyel ortaklarımızın kimler
olduğunu ve hangi tarafla çelişkiler yaşayacağımızı bize bildirmektedir. Ayrıca projenin farklı
seviyelerinde destek temini için de son derece elverişli bir analizdir.
İlgi grupları analizine dayalı olarak sürdürülebilir doğa turizmi gelişme planının
yönetiminden sorumlu bir organizasyon oluşturulmalıdır.
Sürdürülebilir doğa turizmi gelişimi için, detaylı bir ilgi grubu analizi ilgi gruplarının;
-
Genel hedeflerini,
-
Turizmden beklediği faydaları
-
Turizmdeki rollerini tanımlamalıdır.
Bu süreç; şu adımlardan oluşur;
1. İlgi gruplarının tanımlanması,
2. Her ilgi grubunun çıkarlarının, önceliklerinin ve değerlerinin belirlenmesi,
3. Her ilgi grubunun davranışlarının belirlenmesi,
4. İlgi grubunun gücünün ve ilgi grupları arasındaki muhtemel koalisyonlarının gücünün
tahmin edilmesi,
5. İlgi gruplarının mevcut ihtiyaçlarının ne düzeyde karşılandığının değerlendirilmesi,
6. İlgi grupları ile birebir iletişimlerin başlatılması ve ilgi gruplarının güveninin
kazanılması,
7. Ortak menfaatler, sinerji ve başarı unsurlarının tanımlanması,
8. Paydaşların bir araya getirilmesi,
29
9. Ortak hedef ve amaçların ve onlara ulaşmak için gerekli olan stratejinin ortaya
konması,
10. Organizasyon çerçevesinin oluşturulması,
11. Uygulama
(zaman
çizelgesinin
ve
hedeflerin
ortaya
konması,
iletişim
organizasyonunun oluşturulması, ilgi gruplarına somut sorumlulukların verilmesi.)
12. İzleme ve geri bildirimin yapılması
3.4 TOPLUM TEMELLİ YAKLAŞIM
Sürdürülebilir Doğa Turizmi Gelişme Planı’nın hazırlanmasında toplum temelli yaklaşım
uygulanması neticesinde;
-
Yöre halkı için sürdürülebilir geçim kaynakları ortaya koymak,
-
Toplulukların kendi yapılarını korumalarını teşvik etmek ve
-
Doğal alanların koruma hedeflerinde yerel faydayı oluşturmak mümkündür,
Toplum temelli turizmin en önemli özelliği, doğal kaynakların kalitesi ile alanın kültürel
mirasının bozulmamış ve turizmle güçlendirilmiş olmasıdır. Doğal çevre üzerindeki
olumsuz etkiler en aza indirilmeli ve yerel kültür korunmalıdır. Turizm, insanların kendi
yerel kültürlerini yaşatma ve değerlendirmeye teşvik etmelidir.
3.5 YEREL ORGANİZASYONUN OLUŞTURULMASI
İlgi grubu analizine dayalı olarak, korunan alan ve çevresi için, Sürdürülebilir Doğa Turizmi
Gelişme Planını izlemek veya biçimlendirmek amacıyla, korunan alan yönetimi ve tüm ilgi
gruplarının resmi işbirliğine dayalı bir organizasyon oluşturulmalıdır.
Bu işbirliği Valiye imzalatıldığı takdirde resmi bir dokümandır. Sürdürülebilir Doğa Turizmi
Gelişme Planını uygulamak, desteklemek ve sorumluluklarını, karar verme gibi hususları
düzenler.
3.6 TARİHÇE
Batman ilinde bulunan tarihi yapılar ve bu yapıtların ait olduğu medeniyetlerin tarihi neolitik
çağ (Yeni Taş Çağı/Cilalı Taş Çağı) öncesine dayanmaktadır. M.Ö. 7000-6300 yıllarına
ilişkin elde edilen buluntular doğrultusunda Anadolu’nun en eski yerleşim yeri olarak
30
Konya’nın Güneydoğusundaki Çatalhöyük Kabul edilmekte idi. Halbuki, 1962 yılında
İstanbul Üniversitesi'nden Prof. Dr. Halet Çambel ve ABD Chicago Üniversitesi’nden Prof.
Dr. Robert J. Braidwood yönetiminde başlatılan "Güneydoğu Anadolu Tarih öncesi
Araştırmaları Karma Projesi” kapsamında 1963 yılından itibaren Çayönü/Diyarbakır’da
yürütülen çalışmaların yanı sıra Batman Çayı’nın batısında bulunan Demirköy höyüğünde
ABD Delaware Üniversitesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyelerinden Prof. Dr. Michael
Rosenberg ile Diyarbakır Müzesi Müdürlüğü işbirliği sonucu 1990 yılından beri
sürdürülmekte olan kazılarda bölge tarihini aydınlatıcı çeşitli buluntular elde edilmiş ve
buranın çok daha eski ve önemli bir yerleşim alanı olduğu saptanmıştır.
Aynı ekibin Batman ili Kozluk ilçesi Kaletepe köyü sınırları içerisinde kalan ve Batman Çayı
kenarında bulunan Hallan Çemi höyüğünde yaptığı kazı çalışmalarında elde edilen buluntular
M.Ö. 10.600-10.000 yıllarına ait kadın süs eşyaları, taştan yapılmış hayvan figürlü heykel ve
taş silahların incelenmesi sonucunda bu yörenin yaklaşık 12.000 yıl öncesi bir yerleşim alanı
olduğu ortaya çıkmıştır. Neolitik çağda Hallan Çemi tepesi ile Çayönü yerleşmeleri arasında
yer alan bölgenin kronolojik boşluğu dolduran bir öneme sahip olduğu kabul edilmektedir.
Anadolu’nun en eski yerleşim yeri olarak Çatalhöyük kabul edilse de Çayönü ve Hallan Çemi
höyüğündeki buluntular ile en eski yerleşim biriminin Batman-Kozluk sınırları kapsamında
yer aldığı teyit edilmiştir. Batman ilinin yer aldığı bölge çok gelişmiş bir kültürün varlığını
ortaya koyması açısından önem taşımaktadır.
M.Ö. 3.000 yıllarında, bugün Mezopotamya denilen Dicle-Fırat nehirleri arasında yer alan
bölgeye “Subaru” denildiği, Sümer ve Akad’lardan kalma belgelerden anlaşılmaktadır. Yukarı
Dicle bölgesinin ilk uygar halkı Subaru’lardan sayılan Hurriler’dir. Hurri, Babil dilinde
mağara demektir. Hurri’ler kendi aralarında Hurri ve Mitani olmak üzere iki ayrı
konfederasyona ayrılır. Zamanla Mitani Krallığı güçlenmiş, Hurri Krallığı ise zayıflayarak
tarihten silinmiştir. Mitanilerden sonra bölgeye Asurlular ve Urartular egemen olmuşlardır.
31
Asur lideri 3. Tiglattpileser, M.Ö. 736’da doğuya yönelerek Sasun (Sason) mıntıkasındaki
Ulluba ülkesini hükmü altına almıştır. Urartu’lardan sonra bölgede Kimmer ve İskitlerin
akınları ile Med ve Pers hakimiyeti takip etti.
Yaygın görüşe göre, Med Kralı Abtyagestin’in torunu Kyros karşıtı Erpagazso M.Ö. 550
yılında yenilince Med asilzadeleri arasındaki utancından dolayı Med’lerin yaşadığı Media
bölgesinin kuzeybatı ucundaki topraklarına çekilmek zorunda kaldı. Başka bir görüşe göre de
Kyros, Pers egemenliği altında kalmamak için bu bölgeye yerleşti. Karaçalı, sazlık ve
bataklıktan oluşan bu bölgenin ortasında yapay bir adacık oluşturup, adına “han obası”
anlamında olan “Elekhan“ denildi (M.Ö. 546). 194 yıl bağımsız bir dönem geçiren Elekhan,
M.Ö. 352 yılında Büyük İskender’in istilasına uğradı. Ardından Lesepkoslar, Partlar,
Romalılar, Sasani ve Bizansın hakimiyetine girdi. İran ve Bizans’ın uzun süren egemenlik
kurma savaşlarına tanıklık eden bölge, kısa bir sürede Kuzey Mezopotamya’yı fetheden
Hz. Ömer döneminde 639 yılında ünlü İslam kumandanı İyaz bin Ganm tarafından İslam
topraklarına katıldı. Hz. Osman ve Hz. Ali dönemlerinde de İslam ordusu egemenliğinde
bulunan bölge daha sonra sırasıyla Emevilerin (661-750), Abbasilerin (750-869),
Hamdanilerin ve 984 yılından itibaren Mervanilerin yönetimi altında bulundu. XI. yüzyılda
Mervanilerin elinde iken yöre, 1085 yılında Sultan Melikşah tarafından Büyük Selçuklu
İmparatorluğu topraklarına katıldı. 1183 yılına kadar Selçukluların yönetiminde bulunan
bölge aynı tarihte Selahattin Eyyubi’nin seferleriyle yönetim Eyyubilere bağlı Hasankeyf
Emiri Artuklu Nurettin Mehmet’e verildi. Bu tarihten itibaren başlayan Artuklu oğulları
dönemi Anadolu Selçukluların 1240 yılında bölgeye egemen oluşuyla son buldu. Selçuklu
Hanedanlığının ardından 1304 yılında başlayan ve 92 yıl süren Mardin Artukluları dönemi
ise, Timur’un bölgeye hakim olması ve Diyarbakır yöresini Akkoyunlu Kara Yölük Osman
Bey’e bırakmasıyla sona erdi. XIV. ve XV. yüzyıllarda Akkoyunlular’ın ve Safeviler’in
32
hâkimiyetinde kalan Batman çevresi, 1514 yılında Yavuz Sultan Selim tarafından Safevi
nüfuzundan kurtarılarak Osmanlı topraklarına katıldı.
IV. Murat, 1638 yılında çıktığı Bağdat seferi sırasında kendisine büyük yararlıklar gösteren
Turhan oğlu Mahmut Paşa’ya Elekhan’ı içine alan Batman suyu ile Botan suyu arasında kalan
bölgenin tamamını vermiştir. Bu gelişmeden sonra Elekhan telafuz değişikliğine uğrayarak
halk dilinde “Elah” zamanla “İluh“ismini almıştır. Osmanlı idaresinde Diyarbekir eyaletini
oluşturan yirmi dört sancaktan biri olan Siirt sancağının sınırları içinde bulunan bu topraklar,
eyalet sisteminden vilayet sistemine geçildikten sonra 1884 yılına kadar yine Diyarbekir
vilayetine bağlı kalmış, ancak bu tarihten sonra Bitlis vilayetine bağlanan Siirt sancağı içinde
yer almıştır. Cumhuriyet döneminin başlarında sancaklar vilayete dönüştürüldüğünde Batman
ilinin nüvesini teşkil eden İluh köyü, yeni kurulan Siirt vilayetinin Elmedin kazası içindeydi.
Elmedin kazası 1926 yılı ilkbaharında bugünkü Batman Çayının taşması nedeniyle haritadan
silinmiş ve İluh köyü, Beşiri kazasına bağlanmıştır. 1937 yılında bucak haline getirilen ve
1942 yılında da demiryoluna kavuşan İluh, 1945 yılında Maden Tetkik Arama (MTA)
Enstitüsü tarafından Raman sahasında petrolün keşfi ve 1955 yılında tamamlanan modern
rafinerinin açılmasıyla önemli bir cazibe merkezi haline gelmiş ve büyük bir göç almıştır.
Öyle ki, 1970-85 döneminde yapılan dört nüfus sayımında da Batman’ın nüfusu, il merkezi
Siirt’ten daha fazlaydı ve bu nüfus içinde Batman doğumlu olmayanların oranı %80 idi.
1955 genel nüfus sayımında İluh nüfusunun 4713 olarak kaydedilmesiyle 21 Kasım 1955
yılında Belediye teşkilatı kurulmuş, 2 Eylül 1957 tarih ve 7033 sayılı kanun ile de ilçe
teşkilatı olarak kabul edilmiştir. 1990 yılına kadar çok hızlı bir gelişme yaşayan Batman, 16
Mayıs 1990 tarih ve 3647 sayılı kanunla Türkiye’nin 72. ili olmuştur.
Batman isminin nereden geldiği hakkında kesin bir bilgi olmamakla beraber, bir görüşe göre
bugünkü Batman Çayının adı 1950’li yılların başında İluh köyüne verilmiştir. Yaygın olan
33
görüşe göre de İluh köyünün aşağı kısmında ilk deneme kulesi kurulduğunda Türkiye
Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO)’nun tesislerinin bulunduğu bölgeye bakmaktan gelen
Batman adı verilmiştir.
3.7 BATMAN İLİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ
3.7.1. İlin Jeomorfolojik Özellikleri
İnceleme alanında vadiler ve plato alanları ana jeomorfolojik birimleri oluşturmaktadır.
Batman Şehri ise Batman Çayı’nın eski menderes yeniği sekileri ve yeni birikinti yelpazesi
üzerine kurulmuştur. (şekil 3). Bu alandaki sekiler tamamen yerleşmeler tarafından işgal
edildiği için ilk bakışta bunların ayrımı zordur. Bu sekilerin bir bölümünün iluh Deresi ve
kolları tarafından oluşturulan birikinti yelpazesi tarafından örtülmüş olması sekilerin ayrımını
daha da güçleştirmektedir. Bu yapı özelliği ile Şehir, sekiler ve yelpaze üzerinde kurulmuştur.
Batman Şehrinin kuzey ve güneyinde 700-800 m yükseltileri arasında geniş düzlükler yer
almaktadır. Güneydoğuda geniş ve yarılmamış, kuzeydoğuda ise yarılmanın belirgin olduğu
bu yüzeyler Erol (1983;15) yönteminde En Alt Pleyistosen yaşlı yüzeylere karşılık
gelmektedir. Bu yüzeyler ile Erol (1979;21)’un Silvan (Diyarbakır) ilçesi çevresinde
gözlemlediği En Alt Pleyistosen yüzeyleri, aynı yükselti basamağı içerisinde yer almaktadır.
Bu düzlüklerin Şehrin doğusunda daha yüksek ve yarılmış olması, bu alanda yapıyı oluşturan
Şelmo Formasyonu’nun üst seviyelerinde konglomeraların varlığına bağlıdır. Bu yüzeylerden
Batman Çayı sekilerine geçişte yer yer kornişlerden oluşan 50-60 m’lik diklikler vardır.
Güneyde, Batı Raman Dağı kuzey yamaçları da vadilerle parçalanmış En Alt Pleyistosen
yüzeylerine karşılık gelmektedir. Batman Şehri doğusunda büyük bölümü inceleme alanı
dışında kalan ve Raman Dağı’nın kuzey eteklerinde hafif dalgalı düzlüklerden oluĢan alan
Ardel (1961) tarafından Tilmis Ovası olarak adlandırılmıştır. İnceleme alanının da içerisinde
yer aldığı Diyarbakır Havzası’ndaki vadi şebekesi Pliyosen konglomeralarından oluşan örtü
üzerinde konsekant olarak kurulmuştur. Devam eden tektonik hareketler sonucu bu akarsular
sürempoze bir şekilde eski temel üzerinde gömülmüştür (Sözer, 1969;10).
Batman Çayı sekilerinin oluşumu geçmişte değişen tektonik rejim ve iklim
değişikliklerine bağlıdır. şöyle ki kaynağını Muş Güneyi Dağları’ndan alan Batman Çayı, Üst
Miyosen-Pliyosen boyunca Diyarbakır Havzası’nın doğu bölümünün dolmasında önemli rol
üstlenmiştir. Kuzeyden güneye doğru konsekant bir şekilde akan Batman Çayı tektonik
hareketlere bağlı olarak yükselen dağlık alanların alçak eşik alanlarına antesedans olarak
34
gömülmüştür. Bu gömülme ile inceleme alanının yakın güneyinde yer alan Batman Baraj’ının
yapıldığı alan bir klüz şeklinde oluşmuştur.
Ulusal Jeomorfoloji Sempozyumu-2008
3.7.2. Jeolojik Özellikleri
Oldukça dağlık bir arazi üzerinde bulunan Batman ilinin kuzey ve kuzeydoğusu yüksek ve
sarp dağlık, güneyi ise dağlık ve engebelidir. Batman petrol dışında yer altı zenginlikleri
bakımından zengin olmayan bir ildir. Merkez ve Sason ilçesinde olmak üzere sınırlı sayıda
metalik ve endüstriyel hammadde yatak ve zuhurları bulunmaktadır. Bu madenler barit, demir
ve tuğla-kiremittir. Hasankeyf ve Beşiri sahasında jips, Kozluk sahasında sodyum, Sason’da
mermer madenleri vardır. Ayrıca, Kozluk ilçesi Taşlıdere mevkiinde çıkan 83 oC ve 16 lt/sn
debili kullanım alanı kaplıca olan bir de jeotermal kaynak vardır. İlde bulunan madenlerin
rezerv ve tenörleri ile bulundukları mevki Tablo 12.7’de verilmiştir.
35
Tablo 1: Batman İline ait Maden Rezerv ve Tenörleri
Maden
Tenor
Rezerv
Bulunduğu mevki
Bakır
%13.5 BaSO4
288.080 ton görünür
Sason-örenağıl
+ muhtemel rezerv
Demir
%63.5 BaSO4, Yatak
877.500 ton görünür
limonit minerali de
+ muhtemel
içermektedir.
rezerv
Tuğla- Kiremit
3.000.000 ton
Sason-Örenağıl
Merkezİkiztepe
jeolojik rezerv
Kaynak: MTA Genel Müdürlüğü
Ham petrol ve doğalgaz çıkarımı alt sektörü madencilik sektörü içerisinde yer aldığından,
madencilik sektörü itibariyle Batman ili bölgede önemli bir konumda yer almaktadır. Batman
ili için yer altı ve yer üstü zenginliklerin tespitiyle ilgili bir envanter çalışması tam olarak
yapılmamıştır. Bu envanterin çıkarılarak rezervlere göre fizibilite çalışmaları yapılmalı, yerel
veya ulusal firmaların bu alanlarda yatırım yapmaları teşvik edilmelidir. Süsleme ve yapı
taşlarının kesilmesi ve şekil verilerek kullanılması yatırımları desteklenmeli, bölgede yer alan
kum ocakları değerlendirilmelidir. Ayrıca kok kömürü üretimi için yatırımlar yapılmalıdır.
Merkez İkiztepe köyü sahasında yer alan tuğla kiremit rezervleri değere dönüştürülmelidir.
Batman ili maden bakımından zengin bir altyapıya sahip olmasa da gerek DPT gerekse
Türkiye Kalkınma Bankası’nın yaptığı uygun yatırım alanları çalışmalarında desteklenmesi
gereken öncelikli sektör olarak ortaya çıkmaktadır.
Petrol
36
Batman’ın il olarak varlık sebebi olan petrol, Latince ‘Petra’ (Taş) ve ‘Oleum’ (Yağ)
kavramlarının birleşiminden oluşur ve Taşyağı anlamına gelir. Petrol, başlıca hidrojen ve
karbondan oluşan ve içerisinde az miktarda nitrojen, oksijen ve kükürt bulunan çok karmaşık
bir bileşimdir ve yalın bir formülü yoktur. Normal şartlarda gaz, sıvı ve katı halde bulunabilir.
Rafine edilmiş petrolden ayırt etmek için ham petrol diye isimlendirilen sıvı petrol, ticari
açıdan en önemli olanıdır. Gaz halindeki petrol, imal edilmiş gazdan ayırt etmek için genelde
doğal gaz olarak adlandırılır. Türkiye’de Cumhuriyet döneminde petrol arama çalışmaları
sırasında Raman Dağı'nın bir petrol sahası olma ihtimali üzerinde ilk defa 1934 yılında
durulmuş ve 1937’de ilk jeolojik araştırmalar neticesinde Örenağıl köyü civarında bir petrol
sondajı yapılması teklif olunmuşken, elde mevcut çelik boruların yetersiz oluşu sebebiyle,
Örenağıl'ın 350 metre kadar daha aşağısında bulunan Meymune boğazında Raman-1
sondajına başlanmıştır. Bu kuyuda 20 Nisan 1940 da 1048 metrede petrole rastlanmıştır.
Raman-1 ilk günlerinde 11 ton petrol verirken, sonraları verimi 3 ton'a düşmüş ve 1944
yılında % 98 oranında su verdiğinden, kuyu terk edilmiştir.
Raman Dağı’nda yapılan diğer sondaj çalışmalarında da durumun cesaret verici olmadığı ileri
sürülerek bu saha terk olunacağı sırada, ilave bazı araştırmalar yapılmış ve yapının en yüksek
(apeks) noktasında R-8’in açılması kararlaştırılmıştır. 1945 yılı başında başlanan bu sondajla
açılan kuyunun 1361 metrede bitirilmesi ve günde 28 ton petrol vermesiyle Raman sahasında
ilk önemli netice elde edilmiştir. R-8’in verimi sonraları günde 4-5 ton'a kadar düşmüşse de
1948’de yapılan asitleme neticesinde verim, günde 70 ton'a kadar çıkarılmıştır. Bugün dahi
petrol veren bu kuyuya ‘eski emektar’ (Old Faithfull) adı verilmiştir.
Maden Tetkik Arama (MTA) Enstitüsü, 1947’de başladığı R-9'un sondajını 1948’de
tamamladı. Günde 40-50 ton petrol veren bu kuyuda yapılan asitleme sonucu verimi 70 ton'a
37
çıkartılmıştır. R-8 ve R-9’dan alınan olumlu sonuçlar, Raman sahasının iktisadi değerde petrol
ihtiva edebileceğini ortaya koymuş ve 1950 yılına kadar 9 kuyu daha açılmıştır. R-12 kuyusu,
günde 100 ton petrol üretmiştir. Bu sonuçlar üzerine de 1951 yılında Raman sahası işletmeye
açılmıştır.
Garzan sahasında 1945 yılında bir deneme sondajı yapılmış, bazı emarelere rastlanmıştır.
Aynı bölgede ikinci sondaj (G-2) 1951 yılında yapılmış ve 1500 metreden pompajla günde 50
tonun üstünde petrol elde edilmiştir. Bu buluş üzerine, Garzan sahası da işletmeye açılmak
üzere üretim sondajları açılmış ve saha geliştirilmiştir.
Türkiye’de yıllar itibariyle üretilen ham petrol ve doğal gaz miktarları Tablo 2’de
sunulmuştur. 1999-2007 döneminde ham petrol üretimi azalmış 2007’den sonra özellikle
2009 yılında büyük bir oranda (%11) artmıştır. Diğer taraftan, doğal gaz üretimi ise
sözkonusu dönemde azalış ve artış şeklinde dalgalanma göstermiştir.
Batman’ın il olmasının temel sebebinin petrol olması ve ardından buna dayalı olarak ilin hızla
kalkınmasında lokomotif rol oynaması münasebetiyle burada iki önemli aktör (TPAO Batman
Bölge Müdürlüğü ve Tüpraş Batman Rafinerisi) hakkında kısaca bilgi vermekte fayda
görülmüştür.
3.7.3. İklim Özellikleri
Karasal iklimin hakim olduğu Batman’da kış mevsimi serin ve yağışlı, yaz mevsimi ise sıcak
ve kurak geçer. Öyle ki, 1975-2009 döneminde ortalama en yüksek sıcaklık Haziran-Eylül
döneminde 30 0C’nin üzerinde, ortalama en düşük sıcaklık Aralık-Şubat döneminde 1 0C’nin
altında, ortalama güneşlenme süresi Haziran-Eylül döneminde 10 saatin üzerinde yaşanan
Batman’da yıllık ortalama yağışlı gün sayısı 86, yıllık ortalama yağış miktarı 472 kg/m2
olarak gerçekleşmiştir. Temmuz ve Ağustos aylarında neredeyse hiç yağış almazken (sırasıyla
0,3 ve 0,7 kg/m2), Kasım-Nisan döneminde m2’ye ortalama 55 kg’ın üzerinde yağış
düşmektedir. Özellikle kış mevsiminde yağış miktarı fazla olsa da kar yağışı pek az olur.
38
Tablo.2. İlin İklim Özellikleri
Söz konusu dönemde en yüksek hava sıcaklıklarının Haziran-Eylül döneminde 40 0C’nin
üzerinde yaşandığı Batman’da rekor sıcaklık 16.07.1978 tarihinde 46,5 0C olarak
gerçekleşmiştir. Diğer yandan, Aralık-Mart döneminde -10 0C’nin altına düşen hava sıcaklığı
01.01.2007 tarihinde -24 0C ile en düşük seviyesine inmiştir. En yüksek kar kalınlığının
27.02.1985 tarihinde 21 cm olarak tespit edildiği ilde hakim rüzgar yönü E (East, Doğu)’dur.
39
Diğer yandan, Batman Merkez ilçede 1960-2010 dönemini kapsayan 50 yıllık dönem için
kuraklık analizi Grafik 1.3’te verilmiştir. Buna göre, söz konusu dönemde 15 yıl kurak
geçmiş, bunlardan üçü son on yılda yaşanmış ve 2008 yılı olağanüstü kurak bir yıl olmuştur.
Seçilen Temmuz 2009-Haziran 2010 dönemini kapsayan 12 aylık dönem, bir önceki yılın aynı
dönemi gibi hafif kurak geçmiş ve Haziran 2010’da alınan yağış miktarı 13 mm olarak tespit
edilmiştir.
Grafik 1: Batman/Merkez Kuraklık Analizi
Ayrıca GAP’ın bütünüyle sulamaya açılmasıyla olabilecek iklim değişikliğini bugünden
belirlemek oldukça zor olsa da, Fırat ve Dicle nehirlerinin üzerinde hidroelektrik ve tarımsal
sulama amaçlı olarak kurulan baraj gölleri ve göletlerden buharlaşan su miktarının yanı sıra
tarımsal alanlardan evapotranspirasyonla milyonlarca ton suyun atmosfere verilmesiyle de
nispi nem değerlerinde bir miktar artış beklenebilir. GAP alanının bitki örtüsü ile
kaplanmasıyla yüzey albedosu değişeceğinden bunun sonucunda iklim elemanlarındaki
değişmeler ve bunların karşılıklı etkileşimleri sonucunda bir iklim değişikliğinden söz etmek
uzun yıllar sonra olanaklıdır. GAP’ın bitki örtüsüyle kaplanmasından sonra atmosferin yüzeye
yakın kısımlarında nispi nem artmasından dolayı güneşten gelen radyasyonun bir kısmı
emilecek ve bulutluluk miktarındaki olabilecek artışlarla yeryüzüne ulaşan radyasyon
miktarında kısmen azalmalar olabilecektir. Bitki örtüsü ile kaplı sulu tarım alanlarının
albedosu düşük olduğundan yeryüzüne ulaşan radyasyon emilecektir. Bunun sonucunda da
buharlaşma artacağından hava sıcaklığında azalmalar görülecek, minimum (en düşük)
sıcaklıklarda hafif artışlar olacak ve günlük sıcaklık farkları azalacak, karasallığın etkisi bir
miktar azalarak yıllık sıcaklık farklarında da azalmaların görülmesi beklenmektedir.
40
Göl yüzeylerinde rüzgar hızında artışlar görülebilirken, bitki örtüsü ile kaplı alanlarda
pürüzlülükten dolayı rüzgar hızında düşüşler görülebilir. Hakim rüzgar yönüne karşı olan
yamaçlarda yağış miktarında artışlar olabilir. Bölge üzerine gelen soğuk hava kütlelerinin
alttan ısınması ve nem kazanmasından dolayı yağış miktarında artışlar görmek olasıdır. Bütün
bunların sonucunda GAP’ta çölleşme etkisi giderek azalırken iklim elemanlarında olası
değişmeler sonucunda GAP’ın aynı bitki deseni uygulansa dahi bitki su tüketimi ve su
gereksinimi miktarlarında da değişmelerin olabileceği açıktır.
3.7.4. Toprak Özellikleri
I.Alt bölge (Batman Merkez, Beşiri, Kozluk) topraklarının çoğunluğu, kahverengi
topraklardan oluşmuştur. II.Alt bölge (Gercüş, Hasankeyf) de kahverengi orman toprakları ve
kırmızımsı kahverengi topraklar hakimdir. III.Alt bölgede(Sason) ise kahverengi orman
toprakları, kireçsiz kahverengi topraklar bulunmaktadır. İl yüzey alanının % 30,25’i tarımsal
faaliyete uygun topraklardan oluşmaktadır. İl yüzölçümünün %30,69’u bitkisel üretime uygun
olmayan tarıma elverişsiz arazilerdir.
İlimiz toprakları genel olarak organik madde yönünden zayıf, potasyumca zengin, fosfor ve
diğer elementler yönünden ortak karakter taşıyan bir yapıya sahiptir. Büyük bir kısmı alkalik
karakter özelliği taşıyan topraklarımız killi, kumlu ve humusludur. Organik maddelerin
azalması sonucu su tutma kapasitesi ve havalanma özellikleri olumsuz etkilenmektedir. Bu da
toprak işlenmesi esnasında toprağın geç tava gelmesine neden olmaktadır. İl genelinde nadas
yapılan toprakların fazla olmaması da organik madde eksikliği ve verimi etkilemektedir.
Topraklarımızda reaksiyon PH durumu 6.5-7 arası olup, bu değerler bazı kısımlarda yer yer
değişmektedir.
İl genelinde düz ve düze yakın arazilerde, killi bünyede topraklar çoğunluktadır. Bu gibi
yerlerde toprak derinliği 90 cm.ve 90+ derin yapıdadır. Bu arazilerde organik maddeler orta
düzeyde bulunmaktadır. Taban suyu seviyesi yüksek değildir.
Şu an olmamakla birlikte, ileriki yıllarda sulu tarımın yoğun olduğu yerlerde aşırı ve bilinçsiz
sulamalar neticesi tuzlulaşma probleminin ortaya çıkacağı düşünülmektedir.
İl topraklarının daha engebeli kısımlarında ise toprak bünyesi, kumlu-killi olup orta derinlikte
(30-90 cm.) , organik maddece fakir yapıda ve bazik (alkali) reaksiyon göstermektedir. Taban
suyu seviyesi yüksek olmayıp, drenaj ve arazi ıslahı gibi sorunlar mevcut değildir.
41
3.7.5. Arazi Varlığı
Batman toplam arazisinin büyük bir kısmı ova olup, toprağın % 40 kadarı tarıma elverişsiz bir
yapıdadır. Merkez taban suyu seviyesi yüksek olup 10-15 m. arası su çıktığı için ovanın % 80
gibi büyük bir kısmı yer altı suları ile sulanarak genelde endüstriyel bitkiler(pamuk, tütün) ve
sebzecilik yaygındır. Kurak bölgelerde ise buğday, mercimek, nohut ve arpa ekimi
yapılmaktadır.
Batman Merkez, Beşiri ve Kozluk ilçelerinin toplam arazi miktarlarının% 68.74 gibi büyük
bir kısmı mera,% 35.19’u orman,% 40.86’ sı ise tarıma elverişsiz bir özelliktedir. Gercüş ve
Hasankeyf ilçelerinin %23.79’u mera,%19.42‘ si ormanlık arazi,%42.13’ ü tarıma
elverişsizdir.
Sason ilçesinin de %7.47 si mera,% 45.39’u orman ve %17.01’i tarıma elverişsiz arazidir.
Tarım arazilerinin büyük bir kısmı %75.46’sı Batman Merkez, Beşiri ve Kozluk
ilçesinde,%22.37’ si Gercüş ve Hasankeyf ilçesinde,%2.17 gibi çok küçük bir kısmı ise Sason
ilçesinde bulunmaktadır.
3.7.6. Orman Varlığı
Batman ilinin mevcut orman durumu
Koru
Normal
Bozuk
Toplam Orman
Ha.
Bataklık Ha. Baltalık Ha. Alanı Ha.
459.0
22522.0
Tablo 3. Ormanlık
58168.5
81150
Açıklık
Ha
359489.0
Toplam Alan
Ha
440639.0
Alanların Dağılımı
3.7.7. Flora-Fauna ve Hassas Yöreler
Flora:
Alçak ve düz alanlarda Yavşan (Pelin) ile Kekik türleri yaygındır. Bunlar arasına bazı
Gramanie cinslerine ait alt türler ile, diğer bölgelerde rastlanmayan tipik step türleri
girmektedir. Daha yüksek ve eğimli yamaçlarda ise yastık formundaki Astragulus
sp.(Gevenler), Onobrychis sp., Acantholimon sp.gibi bitkiler yaygın bulunmaktadır.
42
Bunlar arasında;
Genista,Tyhmus,Verbascum,Phlomis,Salvia,Cousinia,Stachys,Sideritis ve daha pek çok cins
tür bulunmaktadır. Bu bitkiler arasında aşırı hayvan otlatmanın az olduğu yerlerde Gramineae
türleri diğer türlere göre uzun boyları ve örtüş olanları ile dikkati çeker.
Fauna
İl faunasını oluşturan türlerin büyük bir kısmı Türkiye genelin de, az bir kısmı ise diğer birkaç
bölgede yayılış gösteren türlerdir. Ayrıca bu türlerin popülasyon yoğunlukları oldukça azdır.
Kirpi, tarla faresi, çöl sıçanı, avurtlak, kayalık faresi, cüce yarasa memeli türler olarak ön
sıralarda yer almaktadır.
Kuş faunasının tespiti oldukça zor olmasına rağmen çayak türleri, kartal türleri, keklik
türleri,bülbül türleri, ötleğen, ardıç, sinekkapan, çekirge kuşu, toygar türleri, baykuş türleri
bölgede yaşayan bazı kuş türleridir.
Sürüngen türleri, bölgede bol olarak bulunmakta ancak, tehlikeli olmayan canlılardır.
Başlıcaları; tosbağa, keler, kertenkele türleri ve yılan türleridir.
3.7.8. Yerleşim Alanları ve Nüfus
Nüfus artış hızları birbirini izleyen iki sayımın kesin sonuçlarına dayanılarak, doğal artış
bağıntısı yardımı Pn=Po.em ile hesaplanmaktadır. Burada: Pn ve Po peş peşe gelen iki nüfus
sayımından sırasıyla ikincisini ve birincisini, e=2.7182818 sabit sayısını ve n ise iki sayım
arasında bulunan zaman birimi sayısını ifade etmektedir.
Nüfus yoğunluğu kavramı ile bir kilometrekareye düşen nüfus ifade edilmektedir. Türkiye
İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından nüfus yoğunlukları hesaplanırken göl hariç yüzölçümü
verileri kullanılmaktadır. Şehir nüfusu ile il ve ilçe merkezleri belediye sınırları içerisindeki
nüfus, köy nüfusu ile belde ve köylerdeki nüfus kastedilmektedir. Yaşla ilgili olarak da kişinin
bitirmiş olduğu yaş dikkate alınmıştır.
43
Tablo 4: Nüfus Sayımları İtibariyle Batman ve Türkiye Nüfusları
Tablo 8, 1945-2009 dönemi Batman ve Türkiye nüfuslarını göstermektedir. 1945 yılında 443
kişilik nüfusuyla küçük bir köy konumunda olan Batman, özellikle 1980’li yılların başından
itibaren hızlı bir nüfus artışı yaşamış ve 1985 yılında 285.423 kişiye, 2000 yılında 456.734
kişiye ve 2009 yılında ise 497.998 kişiye yükselmiştir. 1990-2000 döneminde Batman ilindeki
yıllık ortalama nüfus artış hızı ‰28,3 ile ‰18,28’lik Türkiye ortalamasının yaklaşık ‰10
üzerindedir. Batman ilinin nüfus artış hızı ‰24,79’luk değere sahip olan Güneydoğu Anadolu
Bölgesinin de üzerindedir. Batman ilinin nüfus artış hızı daha önceki yıllara göre kısmen
düşüş gösterse de 2007-2008 dönemi için ‰27,41 ve 2008-2009 dönemi için ise ‰25,18’lik
değerlere sahiptir ve bu ifade edilen değerler de hem Türkiye hem de Güneydoğu Anadolu
Bölgesi ortalamalarının üzerindedir. Hem Batman hem de Türkiye’de nüfus artış hızında
düşüş yaşanıyor olmakla birlikte, Batman ilinin nüfus artış hızında yaşanan düşüş Türkiye
rakamlarının oldukça gerisinde kalmaktadır. Bu durumun temel nedeni olarak da bölgede
yaşanan terör olayları nedeniyle şehrin çok önemli bir göç olgusuyla karşı karşıya kalması
gösterilebilir.
44
3.7.9. Tarım ve Hayvancılık
3.7.9.1 Genel Tarımsal Yapı
Tablo 5 . Batman İli Genel Olarak Tarımsal Yapısı
Arazinin
Cinsi
Beşiri
Merkez
Gercüş
H.Keyf
Kozluk
Sason
Toplam
Tarla Arazisi
(Sulu)
98.908
39.500
6.800
1.960
46.771
16.250
210.189
Tarla Arazisi
(Kuru)
158.200
489.085
86.000
14.200
220.000
13.800
981.285
1.595
3.750
19.300
2.050
4.060
311
31.066
1.288
3.665
5.010
4.430
4.600
375
19.368
259.991
536.000
117.110
22.640
275.431
30.736
1.241.908
121.412
179.160
62.240
107.772
190.663
53.400
714.647
70.675
40.000
120.325
37.400
175.090
368.600
812.090
163.122
133.640
762.725
151.388
417.216
297.264
1.925.355
615.200
888.800
1.062.400
319.200
1.058.400
750.000
4.694.000
Bağ Arazisi
Bahçe
Arazisi
Tarım
Arazisi
Toplamı
Mer’a
Arazisi
Orman
Arazisi
Tarıma
Elverişsiz
Arazi
GENEL
TOPLAM
Kaynak: İl Tarım Md., Batman, 2002
3.7.9.2 Bitkisel Üretim
İlde zaten sınırlı olan tarım arazilerinin parçalanmasını önleyecek kanuni düzenlemeler
yapılarak tarım arazilerinden daha fazla verim elde edilebilir, artan işgücü başka tarımsal
faaliyetlere yönlendirilebilir. Özellikle sulanabilen alanlarda arazi toplulaştırması da üretimi
arttıracak önemli projelerden biridir. Sözleşmeli çiftçilik teşvik edilmeli ve desteklenmelidir.
İlde yöreye özgü epidemik bitki türleri mevcuttur. Bu bitkilerden ekonomik getirisi olanlar ile
ilgili projeler üretilerek kırsal kesim nüfusuna ek gelir sağlanabilir. İlde üretilen bitkisel
ürünlerin girdi maliyetleri yüksektir. Ancak üretici bir üretim sezonu boyunca verdiği
emeğinin karşılığını alamamaktadır. Bitkisel üretim teşvik edileceği yerde ürün taban
fiyatlarının düşük olması, her geçen gün artan girdi maliyetleri sebebiyle üreticinin bitkisel
üretimden soğumasına neden olmaktadır. Zaten küçük ve parçalı olan arazilere sahip
45
işletmelerin bir üretim sezonu boyunca kazandığı gelir de oldukça düşüktür. Bitkisel ürünlerin
üretim maliyetleri, girdi maliyetlerinin yüksek olmasından dolayı yüksektir. İlde getirisi en
yüksek olan ürün, tütündür. Ancak tütün kotalarının düşürülmesi sonucu tekel tarafından
alınan tütün miktarı düşmekte, tütün üretimi de yıldan yıla azalmaktadır.
Ancak tütün kotalarının düşürülmesiyle tütünün bu önemini kaybedeceği beklenmektedir.
Pamuk ürününün de desteklenmesi sebebiyle, sulanabilen tütün alanlarında pamuk en büyük
alternatif olacaktır.
Tablo 6. 2002 Yılı Batman İli Önemli Bitkisel Ürünler Maliyet Cetveli (BİN TL/Ha.)
Tarla Kirası
İlk Sürme
Gübre Bedeli
Tohum Bedeli
Serpme
Diskaro sürgü ve tohum
kapatma, çapalama,
sulama
Mücadele ilaç
masrafı
Mücadele işçilik masrafı
Hasat
(biçerdöver,el
ile, orak,HasatHarman)
Ambara taşıma
Pazara taşıma
TOPLAM
Yapılan
masrafların
normal faiz
karşılığı %25
Genel idare
giderleri %3
Hamaliye,
Yükleme, Stopaj
%5
MASRAFLARI
N TOPLAMI
Alınan ürün
miktarı-kg
1 Kg. dane
maliyeti
120000
35000
72500
50000
120000
35000
60000
28000
10000
120000
35000
26000
60000
10000
20000
25000
25000
35000
7500
35000
400000
60000
195000
35000
15000
762500
400000
60000
120000
130000
210000
350000
18000
40000
40000
600000
8000
810000
10000
2107500
526875
15000
60000
2180000
545000
20000
18000
7500
110000
10000
10000
10000
120000
35000
26000
70000
15000
8000
90000
10000
10000
392000
98000
395000
98750
360500
90120
402000
100500
11850
10810
20100
19600
63225
65400
505600
461430
522600
509600
2697600
2790400
3500
3700
1400
1100
4000
2000
144457
124710
373285
463272
674400
1395200
Kaynak: İl Tarım Md., Batman, 2002
3.7.9.3. Hayvansal Üretim
Batman ilindeki canlı hayvan varlığına bakıldığında, canlı hayvan miktarında yıllara göre
artma ve azalma hareketi, Türkiye ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi ile paralellik gösterirken,
miktardaki azalış ise Türkiye ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki azalışlardan daha fazla
olmuştur.
46
İldeki büyükbaş hayvan yetiştiriciliği Merkez, Kozluk ve Beşiri’de yoğunlaşmışken, ildeki
canlı hayvan sayısı giderek azalmaktadır. Hayvancılık ağır kış koşulları, yoksulluk ve terörle
beraber ciddi şekilde gerileme göstermiştir. Bölgede uygulanacak hayvancılıkla ilgili destek
programları üreticilerin niteliklerine, tesis büyüklüklerine ve üreticilerin finansal yapılarına
göre kategorize edilmeli bu şekilde daha küçük birimlerinde desteklerden yararlanması
sağlanmalıdır. Bölgedeki öncü kuruluşlar aracılığıyla fizibiliteler yapılmalı, optimum tesis
büyüklükleri tespit edilmeli ve işletmelerin bu ölçütlere ulaşmaları sağlanmalıdır. İlde faaliyet
gösteren ya da gösterecek firmaların modern yöntemleri ve standartları kullanmaları teşvik
edilmeli ve gerekli destekler sağlanmalıdır. İl, ilçe ve köylerdeki nitelikli eleman (Ziraat
Mühendisi, Veteriner Hekim) sayısı gerekli seviyede tutulmalı ve bunun sürdürülebilir olması
sağlanmalıdır. Bölgedeki meraların ıslah çalışmaları yapılmalı, kapalı olan mera varsa
açılmalıdır. Suni tohumlama ve kültür ırkı hayvanlarla ilgili ön yargılar giderilmeli, bu alanda
bilgilendirme çalışmaları ve pilot uygulamaları yapılmalıdır. Ortaklık bilinci oluşturulmalı,
optimum ölçekli işletmeler için küçük firmalar bir araya getirilmeli ve örgütlenmelidir. Tarım
ve hayvancılıkla ilgili tüm bilinçlendirme ve farkındalık çalışmaları için, tüm paydaşların
(Tarım İl Müdürlüğü, Çiftçi Birlikleri, Üniversite Birimleri vb) bir araya gelmesi, ortak
projeler üretmesi, uygulaması ve çözümün bir parçası olması gerekmektedir.
2009 verilerine göre, canlı hayvan dağılımında Türkiye verileri ile Güneydoğu Anadolu
Bölgesi, TRC3 alt bölgesi ve Batman ili farklılık gösterirken, Batman ili, TRC3 bölgesi ve
Güneydoğu Anadolu Bölgesi ile paralellik göstermektedir. TRC3 alt bölgesinde, toplam canlı
hayvan miktarının %26’lık kısmını kümes hayvanları oluştururken, Batman’da bu oran
%33’tür. Koyun sayısına bakıldığında, TRC3 alt bölgesinde toplam hayvan sayısı içerisindeki
pay %49 iken, Batman’da %56 ve Türkiye genelinde ise bu oran %8 kadardır.
2007-2009 döneminde, Batman ilindeki canlı hayvan sayılarının toplam canlı hayvan sayıları
içerisindeki dağılımlarına bakıldığında, anlamlı bir farklılık gözükmemekle beraber dana ve
buzağı sayısındaki düşüş göze çarpmakta, 2007,2008 ve 2009 yıllarındaki keçi miktarındaki
azalışa karşılık, kümes hayvanlarının sayısının oranı ise toplam canlı hayvanlar içerisinde
%27’den %33’e yükseldiği görülmektedir.
3.7.10. Ulaşım, Haberleşme ve Konaklama
3.7.10.1 Ulaşım
Küresel anlamda pek çok gelişmenin yaşandığı günümüzde, küreselleşmeyle birlikte
ulaştırma sektörünün önemi de giderek artmaktadır. Ulaştırma sektöründe kara yolları, hava
47
yolları, demir yolları, deniz yolları ve artık dünya ülkelerinin kullanımına son derece önem
verdikleri boru hatları kullanılmaktadır. Küreselleşme ile birlikte artan hava kirliliğinin
başlıca nedenleri arasında karayolu taşımacılığının gösterildiği günümüzde, karayollarının
kullanım oranının azaltılmasının önemi de giderek artmaktadır. Kara yolları trafikteki
olumsuzlukları, kaza oranının yüksek oluşu, kazalar sonrası ölü ve yaralı sayısının fazlalığı ve
maliyetinin diğer ulaşım sektörlerine oranla daha fazla olması nedeni ile birçok anlamda son
derece sorunlu bir ulaşım yolu olarak nitelendirilmektedir. Nitekim bu konu ulaştırmada
bugün gelinen noktada tüm dünya ülkelerinde özellikle demiryollarına ağırlık verilmesinin
önemli nedenleri arasındadır. Türkiye’de de 1950’li yıllardan sonra karayollarına ağırlık
verilmesi ile birlikte, diğer ulaşım yollarının (deniz yolu, hava yolu, demir yolu) geri planda
kalmasının nedenleri arasında, özellikle ulaşım konusundaki plansız çalışmaların yer aldığı
düşünülmektedir.
Batman il merkezi hava, kara ve demir yollarıyla düzenli bir ulaşım sistemine sahiptir. THY
tarifeli uçağı her gün Batman havaalanından Ankara ve İstanbul’a direkt, diğer illere de
aktarmalı sefer yapmaktadır. Her yönden gelen yolların kesişim noktasında bulunan Batman il
merkezinden 24 saat süreyle ülkenin bütün illerine kesintisiz ve son model otobüslerle sefer
yapılmaktadır. Ayrıca Haydarpaşa-Kurtalan demiryolu hattı Batman il merkezinden
geçmektedir. Trenle yolculuğu ve yük taşımacılığı tercih edenler, bu alanda da hiçbir zorlukla
karşılaşmamaktadırlar.
Tablo 7: İBBS'ye Göre Yol Uzunlukları (km)Kaynak: TÜİK
Batman’da 1995 yılında 361 km olan il-devlet yolu 2008 yılında 353 km’ye gerilemiş, 2010
yılında ise 374 km’ye çıkmıştır. Diğer yandan, 2.121 km olan köy yolu 2008’de 2.203 km’ye
çıkmış ve 2010’da 2.233 km’ye ulaşmıştır. Ayrıca, Diyarbakır-Kurtalan (Siirt) arasındaki 160
48
km uzunluğundaki demir yolu ulaşımında kavşak nokta olan Batman, Kurtalan’a 69 km ve
Diyarbakır’a 91 km uzaklıkta olup, Batman il sınırları içerisindeki demir yolu hattının
uzunluğu 47 km’dir. Hiçbirinde otoyolun bulunmadığı TRC3 illerinden Şırnak’ta demir yolu
da bulunmamaktadır.
Grafik 2: TRC3 İllerinin Yol Uzunlukları (km, 2008)
Ağustos 2010 itibariyle hala otoyolun bulunmadığı Batman’da 202 km’si il ve 172 km’si de
devlet yolu olan toplam 374 km’lik il-devlet yol ağının satıh cinsleri itibariyle dağılımı
dikkate alındığında, yaklaşık ¾ ünün sathi kaplama olduğu görülmektedir. Ayrıca, 61 km
bölünmüş yolun 42 km’si 2003-2009 döneminde 4 km’si de 2010 yılının ilk sekiz aylık
döneminde yapılmıştır.
Grafik 3: İl-Devlet Yol Ağının Satıh Cinsleri (km)
49
Diğer yandan, ilçeler itibariyle köy yollarının uzunlukları ve satıh cinsleri bakımından
dağılımı Tablo 9.2’deki gibidir. Buna göre, 2233 km uzunluğundaki köy yollarının % 43’ü
stabilize, % 32’si asfalt, % 20’si tesviye ve % 5’i mutasavverdir.
3.7.10.2. Konaklama
Bölgesel bir gelişme stratejisi olarak değerlendirilen turizm sektörünün, az gelişmiş ve geri
kalmış bölgelerin gelişmesine, ekonominin yeniden yapılandırılmasına ve sonuçta bir bütün
olarak ekonomik büyüme ile kalkınmaya katkı sağladığı bilinen bir gerçektir. Turizmin
bölgede gelişmesi, tüm imkânların sonuna kadar kullanılması ve daha fazla turistin bölgeyi
ziyaret etmesiyle birlikte; istihdam, gelir ve katma değer artacak, sürdürülebilir kalkınmanın
gerçekleştirilmesi sağlanabilecektir.
Her ne kadar diğer bölgelere nazaran daha az gelişmiş olsa da Güneydoğu Anadolu Bölgesi,
tarihi ve kültürel değerlerinin yanında sağlık, kongre, mağara, yayla, avcılık, botanik turizmi,
dağcılık, kuş gözlemciliği, tarihi İpek Yolu, çay, nehir ve baraj göllerinde su altı ve üstü
sporları gibi büyük bir potansiyele sahiptir. Bunların yanı sıra özellikle inanç turizmi
bakımından sahip olduğu büyük potansiyele rağmen bölgeye önemli sayıda yerli ve yabancı
turist çekilememektedir. Öyle ki, 2009 yılında Türkiye’ye gelen turistlerin sadece %3’ü TRC
bölgesine ve %0,5’i TRC3 bölgesine gelmiştir. Bunda tanıtım faaliyetlerinin, yeterli sayı ve
kalitede tesis ve elemanın bulunmamasının önemi büyüktür.
2000-2009 döneminde belediye belgeli konaklama tesis sayısı incelenen bölge ve iller
(Mardin hariç) itibariyle azalmıştır. Öyle ki, bu azalma TR için %9, TRC için %1, TRC3 için
%35, Batman için %75, Şırnak için %55 ve Siirt için %56 olarak gerçekleşmiştir. En büyük
azalmanın Batman’da oluğu anlaşılmaktadır. Tesis sayısındaki bu azalmaya paralel olarak oda
ve yatak sayısı da Mardin haricindeki TRC3 illerinde azalmıştır. Diğer yandan, turizm işletme
belgeli konaklama tesis sayısı Batman ve Şırnak haricindeki il ve bölgelerde artış göstermiştir.
2000-2008 döneminde Batman’da turizm işletme belgeli tesis sayısı %17, oda sayısı %11 ve
yatak sayısı %9 azalmıştır. Sonuç olarak, Batman ilinde zaten az sayıda bulunan hem belediye
belgeli hem de turizm işletme belgeli konaklama tesis, oda ve yatak sayısında son yaklaşık on
yıllık dönemde gerileme yaşanmıştır.
50
Tablo 8: İBBS’ye Göre Belediye ve Turizm İşletme Belgeli Konaklama Tesis, Oda ve
Yatak Sayıları
2009 yılında Türkiye’de konaklama tesislerine gelenlerin %3’ü TRC bölgesine; buraya
gelenlerin %16’sı TRC3 bölgesine gelmiştir. TRC3 bölgesindeki konaklama tesislerine
gelenlerin yaklaşık yarısı (%54) Mardin’de, %25’i Batman’da, %14’ü Şırnak’ta ve %7’si de
Siirt’te konaklamıştır.
TRC3 bölgesindeki tesislere gelenlerin sadece %9’u yabancıdır. Bunların da %75’i Mardin,
%7’si Batman, %17’si Şırnak ve %1’i Siirt’e gelmiştir. 2009 yılında Türkiye genelinde
Konaklama tesislerinden yararlanan vatandaşların sadece %5’i TRC bölgesini; bunların da
%16’sı TRC3 bölgesini; bunların da yaklaşık yarısı (%51) Mardin’i, %27’si Batman’ı, %14’ü
Şırnak’ı ve %8’i de Siirt’i tercih etmiştir.
2009’da Batman’daki konaklama tesislerine gelenlerin %88’i turizm işletme belgeli tesisleri
tercih etmiştir. Öyle ki, ildeki tesislerden yararlanan 55557 kişinin sadece %2’si yabancı olup,
bunların da tamamı turizm işletme belgeli tesislerde konaklamıştır. Belediye belgeli
konaklama tesislerine gelen 6660 kişinin tamamı vatandaş olup, bunlar da tek bir gece için bu
tesislerde kalmışlardır.
51
Tablo 9: İBBS'ye Göre Belediye ve Turizm İşletme Belgeli Konaklama Tesislerinde
Geliş ve Geceleme Sayıları (2009)
52
Grafik 4: TRC3 İllerinde Konaklama Tesislerinde Geliş ve Geceleme Sayısı
2002-2009 döneminde belediye belgeli konaklama tesislerine geliş sayısında Batman
haricindeki incelenen tüm bölge ve illerde artış kaydedilmiştir. Öyle ki, bu artış TR’de %58,
TRC’de %72, TRC3’te %96, Şırnak’ta %12 ve Siirt’te %34 olurken, Mardin’de adeta patlama
ölçüsünde bir artış olmuş ve tesise geliş sayısı 75 kat (2002’de 658’den 2009’da 50262’ye)
artmıştır. Buna karşılık Batman’da bu sayı %55 azalmıştır.
Batman’da 2002 yılında tesislere gelen 14655 kişinin sadece %0,2’si yabancı iken, 2009
yılında gelenlerin tamamı yerli vatandaşlardır. Tesisse geliş sayısı itibariyle Batman için söz
konusu olan bu durum, geceleme sayısı itibariyle de aynıdır. Yani, gelenlerin ilde sadece bir
gece kaldıkları anlaşılmaktadır.
Konaklama tesislerindeki geceleme sayıları dikkate alındığında 2002-2009 döneminde TR’de
%81, TRC’de %42 ve Siirt’te %31 artış olduğu görülmektedir. Tesise geliş sayısında olduğu
gibi, geceleme sayısında da büyük bir patlamanın yaşandığı Mardin’de bu sayı 116 kat
(2002’de 697’den 2009’da 81364’e) artarken, TRC3’te 2 kat artmıştır. Buna karşılık, bu sayı
Batman’da %55 ve Şırnak’ta %20 azalmıştır. Ayrıca, Batman haricinde diğer tüm il ve
bölgelerde geceleme sayısının tesise geliş sayısından fazla olması, buralara gelenlerin birden
fazla geceledikleri anlamına gelmektedir.
53
Tablo 10: Belediye Belgeli Konaklama Tesislerinde Geliş ve Geceleme Sayıları
54
Turizm işletme belgeli konaklama tesislerine geliş sayıları incelendiğinde 2000-2009
döneminde TR ve TRC bölgelerinde artış görülürken (sırasıyla %69 ve %68), TRC3 ve
illerinde (Mardin, Batman ve Şırnak) azalma (sırasıyla %17, %2, %23 ve %32) görülmüştür.
Diğer yandan tesislerde geceleme sayıları dikkate alındığında, TR ve TRC’de %84, TRC3’te
%5 ve Mardin’de %45 artış olduğu; buna karşılık, Batman’da %13 ve Şırnak’ta %35 azalış
olduğu tespit edilmiştir.
Batman’da turizm işletme belgeli konaklama tesislerine gelenlerin 2000 yılında %0,8’i ve
2009 yılında %2,7’si yabancı olup, 2000-2009 döneminde yabancıların sayısı 2,7 kat
artmıştır. Diğer yandan, ilde turizm işletme belgeli konaklama tesislerinde geceleyenlerin
2000 yılında %0,7’si ve 2009 yılında %3’ü yabancı olup, 2000-2009 döneminde yabancıların
sayısı 3,7 kat artmıştır.
Tablo 11: İBBS'ye Göre Turizm İşletme Belgeli Konaklama Tesislerinde Geliş ve
Geceleme Sayıları
Sonuç olarak, Batman’a gelen yerli ve yabancı turist sayısının oldukça az olmasının yanı sıra
ilde kalış sürelerinin de kısa olmasının nedeni; ilin ulusal ve uluslar arası düzeyde yeterince
55
tanıtılamaması, yeterli sayı ve kalitede tesisin bulunmaması, kalifiye eleman yetersizliği,
hizmet kalitesinin rekabet edebilir nitelikte olmaması, turizmde çeşitliliğin azlığı, kültür ve
eğlence merkezlerinin yetersizliği ile açıklanabilir.
3.7.11. Madencilik
Enerji iş yapma yeteneğidir. Enerji kaynağı, yakıt olarak tanımlanır. Yakıt; kömür, odun,
petrol, gaz gibi yanabilen maddelerdir. Bu tanım, uranyum ve diğer nükleer enerji üreten
maddeleri de içine alacak şekilde genişletilebilir.
Dünya toplam enerji gereksinimi 15 trilyon kwh’dır. Bu enerji ihtiyacının %80’lik bölümü
kömür, petrol ve doğalgaz gibi yakıtlardan, geri kalan %20’lik kısmı ise hidrolik, nükleer
enerji, rüzgar enerjisi, güneş enerjisi, jeotermal enerji, bitki ve hayvan atıkları (biyokütle)
tarafından karşılanmaktadır.
Türkiye’de ise elektrik enerjisi üretiminde kaynakların payları; doğalgaz %38, hidrolik %31,
kömür %24, petrol %6,5 ve diğer (rüzgar, güneş, jeotermal, biyokütle) %0,5 şeklindedir.
Enerji üretimimizin %31’i yenilenebilir kaynak olarak nitelendirilen hidrolik kaynaklardan,
%69’u ise fosil yakıtları olarak adlandırılan termik (doğalgaz, linyit, kömür, fueloil gibi)
kaynaklardan üretilmektedir. Bir ülkenin elektrik enerjisi tüketimi o ülkenin kalkınmışlığının
bir göstergesidir. 2004 yılında Türkiye’de kişi başına yıllık elektrik tüketimi 2.100 kwh iken,
dünya ortalaması 2.500 kwh, gelişmiş ülkelerde 8.900 kwh, Çin'de 827 kwh, ABD'de ise
12.322 kwh civarındadır. Ülkemizin ekonomik ve sosyal bakımdan kalkınmasının sağlanması
için endüstrileşme bir hedef olduğuna göre bu endüstrinin ve diğer kullanıcı kesimlerin
ihtiyacı olan enerjinin, yerinde, zamanında ve güvenilir bir şekilde karşılanması
gerekmektedir.
Dünya’da toplam enerji üretimi genel olarak artma eğilimi göstermektedir. Tablo 12.1’den
anlaşılacağı üzere, ülkemizdeki enerji üretiminde de yıllar içinde önemli artışlar sağlanmıştır.
1995 yılında Türkiye toplam üretimi 20.952,1 Mwh iken, bu değer 2005 yılında yaklaşık
%85’lik artışla 38.843,5 Mwh’ye yükselmiştir. Özellikle GAP bölgesi Türkiye’de üretilen
toplam hidrolik enerjinin yaklaşık yarısına denk üretimiyle bu alanda önemli bir üretim
bölgesidir. Türkiye enterkonnekte sistemine giren enerjinin önemli bir bölümünü üretmekte
olan Karakaya ve Atatürk barajları ile birlikte 1999 ve 2000 yıllarında işletmeye alınan
Kralkızı, Karkamış, Dicle ve Birecik barajlarında gerçekleştirilen toplam hidroelektrik
üretimi, tesislerin açılışından 2001 yılı sonuna kadar kümülatif olarak yaklaşık 184 milyar
kwh olmuştur. Bu miktar üretim değeri olarak yaklaşık 11 milyar dolara eşittir. Alternatif
56
kaynaklar cinsinden ifade edilecek olursa, GAP bölgesinin toplam elektrik üretimi yaklaşık 46
milyon ton fueloil veya 35.5 milyar m3 doğalgaza eşdeğerdir. GAP bölgesindeki termik enerji
üretimi Türkiye toplam termik enerji üretimi içinde görece küçük bir paya sahiptir. 2005 yılı
itibariyle bu oran yaklaşık %1,4’tür.
Tablo 12: İBBS’ye Göre Elektrik Üretim Kapasitesi (Mw)
Kaynak: TÜİK
TRC3 Alt Bölgesi sınırları içerisinde elektrik enerji üretimi, 4 adet hidroelektrik santral ve 5
adet termik santral tarafından sağlanmaktadır. Şırnak il sınırları içinde 5 adet yeni
hidroelektrik santrali ve Mardin-Şırnak illeri sınırları içerisinde Ilısu Barajı inşaatı devam
etmektedir. 2013 yılında tamamlanması planlanan ve Dicle Nehri üzerinde kurulacak olan
Ilısu Barajı, faaliyete geçtiğinde yıllık enerji üretim kapasitesi bakımından Atatürk, Karakaya
ve Keban Barajlarından sonra Türkiye’nin dördüncü büyük barajı olacaktır. Ilısu Barajı ile
üretilecek olan enerji, şu an ülkemizde hidroelektrik santral vasıtasıyla üretilen enerjinin
yaklaşık %10’unu oluşturacaktır. Enerji üretiminin yanı sıra Ilısu Barajı’nda regüle edilerek
daha sonra inşa edilmesi planlanan Cizre Barajı’na bırakılacak sularla Nusaybin, Cizre, İdil ve
57
Silopi ovalarında toplam 121 bin hektar alanın modern sulama teknikleriyle sulanması da
mümkün olacaktır.
Tablo 13: TRC3 Alt Bölgesindeki Termik Santraller (2010)
Batman ili sınırları içerisindeki tek hidroelektrik santrali olan Batman Barajı, 198 Mwh’lık
kurulu gücüyle yıllık 483 Gwh elektrik üretmektedir. Bu enerji üretim kapasitesiyle Batman
Barajı, TRC3 Alt Bölgesinde işletmede olan hidroelektrik santralleri içinde ilk sırada
gelmektedir.
Elektrik tüketim verilerine bakıldığında, TRC3 Alt Bölgesinde 2002-2008 döneminde en
yüksek elektrik tüketimi ortalama %30’a yaklaşan değeriyle sanayi işletmelerine ait iken,
sanayi işletmelerinden sonra en yüksek tüketimin meskenlere ve tarımsal sulamaya ait olduğu
görülmektedir. 2002-2008 döneminde sanayi işletmelerinin kullandığı elektrik enerjisi
miktarının önemli ölçüde arttığını görmekteyiz. Aynı dönemde Türkiye genelinde sanayi
işletmelerinde kullanılan elektrik miktarındaki artış oranı %48 iken, bu oran Bölgede
%49’dur.
3.7.12. Enerji
Enerji iş yapma yeteneğidir. Enerji kaynağı, yakıt olarak tanımlanır. Yakıt; kömür, odun,
petrol, gaz gibi yanabilen maddelerdir. Bu tanım, uranyum ve diğer nükleer enerji üreten
maddeleri de içine alacak şekilde genişletilebilir.
Dünya toplam enerji gereksinimi 15 trilyon kwh’dır. Bu enerji ihtiyacının %80’lik bölümü
kömür, petrol ve doğalgaz gibi yakıtlardan, geri kalan %20’lik kısmı ise hidrolik, nükleer
enerji, rüzgar enerjisi, güneş enerjisi, jeotermal enerji, bitki ve hayvan atıkları (biyokütle)
tarafından karşılanmaktadır.
58
Türkiye’de ise elektrik enerjisi üretiminde kaynakların payları; doğalgaz %38, hidrolik %31,
kömür %24, petrol %6,5 ve diğer (rüzgar, güneş, jeotermal, biyokütle) %0,5 şeklindedir.
Enerji üretimimizin %31’i yenilenebilir kaynak olarak nitelendirilen hidrolik kaynaklardan,
%69’u ise fosil yakıtları olarak adlandırılan termik (doğalgaz, linyit, kömür, fueloil gibi)
kaynaklardan üretilmektedir. Bir ülkenin elektrik enerjisi tüketimi o ülkenin kalkınmışlığının
bir göstergesidir. 2004 yılında Türkiye’de kişi başına yıllık elektrik tüketimi 2.100 kwh iken,
dünya ortalaması 2.500 kwh, gelişmiş ülkelerde 8.900 kwh, Çin'de 827 kwh, ABD'de ise
12.322 kwh civarındadır. Ülkemizin ekonomik ve sosyal bakımdan kalkınmasının sağlanması
için endüstrileşme bir hedef olduğuna göre bu endüstrinin ve diğer kullanıcı kesimlerin
ihtiyacı olan enerjinin, yerinde, zamanında ve güvenilir bir şekilde karşılanması
gerekmektedir.
Dünya’da toplam enerji üretimi genel olarak artma eğilimi göstermektedir. Tablo 12.1’den
anlaşılacağı üzere, ülkemizdeki enerji üretiminde de yıllar içinde önemli artışlar sağlanmıştır.
1995 yılında Türkiye toplam üretimi 20.952,1 Mwh iken, bu
değer 2005 yılında yaklaşık %85’lik artışla 38.843,5 Mwh’ye yükselmiştir. Özellikle GAP
bölgesi Türkiye’de üretilen toplam hidrolik enerjinin yaklaşık yarısına denk üretimiyle bu
alanda önemli bir üretim bölgesidir. Türkiye enterkonnekte sistemine giren enerjinin önemli
bir bölümünü üretmekte olan Karakaya ve Atatürk barajları ile birlikte 1999 ve 2000
yıllarında işletmeye alınan Kralkızı, Karkamış, Dicle ve Birecik barajlarında gerçekleştirilen
toplam hidroelektrik üretimi, tesislerin açılışından 2001 yılı sonuna kadar kümülatif olarak
yaklaşık 184 milyar kwh olmuştur. Bu miktar üretim değeri olarak yaklaşık 11 milyar dolara
eşittir. Alternatif kaynaklar cinsinden ifade edilecek olursa, GAP bölgesinin toplam elektrik
üretimi yaklaşık 46 milyon ton fueloil veya 35.5 milyar m3 doğalgaza eşdeğerdir. GAP
bölgesindeki termik enerji üretimi Türkiye toplam termik enerji üretimi içinde görece küçük
bir paya sahiptir. 2005 yılı itibariyle bu oran yaklaşık %1,4’tür.
TRC3 Alt Bölgesi sınırları içerisinde elektrik enerji üretimi, 4 adet hidroelektrik santral ve 5
adet termik santral tarafından sağlanmaktadır. Şırnak il sınırları içinde 5 adet yeni
hidroelektrik santrali ve Mardin-Şırnak illeri sınırları içerisinde Ilısu Barajı inşaatı devam
etmektedir. 2013 yılında tamamlanması planlanan ve Dicle Nehri üzerinde kurulacak olan
Ilısu Barajı, faaliyete geçtiğinde yıllık enerji üretim kapasitesi bakımından Atatürk, Karakaya
ve Keban Barajlarından sonra Türkiye’nin dördüncü büyük barajı olacaktır. Ilısu Barajı ile
üretilecek olan enerji, şu an ülkemizde hidroelektrik santral vasıtasıyla üretilen enerjinin
yaklaşık %10’unu oluşturacaktır. Enerji üretiminin yanı sıra Ilısu Barajı’nda regüle edilerek
59
daha sonra inşa edilmesi planlanan Cizre Barajı’na bırakılacak sularla Nusaybin, Cizre, İdil ve
Silopi ovalarında toplam 121 bin hektar alanın modern sulama teknikleriyle sulanması da
mümkün olacaktır.
Tablo 14: TRC3 Alt Bölgesindeki Termik Santraller (2010)
Batman ili sınırları içerisindeki tek hidroelektrik santrali olan Batman Barajı, 198 Mwh’lık
kurulu gücüyle yıllık 483 Gwh elektrik üretmektedir. Bu enerji üretim kapasitesiyle Batman
Barajı, TRC3 Alt Bölgesinde işletmede olan hidroelektrik santralleri içinde ilk sırada
gelmektedir.
Elektrik tüketim verilerine bakıldığında, TRC3 Alt Bölgesinde 2002-2008 döneminde en
yüksek elektrik tüketimi ortalama %30’a yaklaşan değeriyle sanayi işletmelerine ait iken,
sanayi işletmelerinden sonra en yüksek tüketimin meskenlere ve tarımsal sulamaya ait olduğu
görülmektedir. 2002-2008 döneminde sanayi işletmelerinin kullandığı elektrik enerjisi
miktarının önemli ölçüde arttığını görmekteyiz. Aynı dönemde Türkiye genelinde sanayi
işletmelerinde kullanılan elektrik miktarındaki artış oranı %48 iken, bu oran Bölgede
%49’dur.
Batman ili elektrik tüketim değerlerine baktığımızda, 1995-2009 döneminde Türkiye
genelinde elektrik tüketimi %134 artarken, Batman için bu değer %153 olarak
gerçekleşmiştir. Aynı dönemde kullanım yerlerine göre elektrik tüketimindeki en yüksek artış
%902 ile ticarethanelerde gerçekleşirken, bunu %240 artışla meskenler ve %103 artışla sanayi
işletmeleri izlemiştir. 2009 yılı itibariyle Batman genelinde tüketilen elektriğin yaklaşık %38’i
sanayi işletmelerinde, %29’u meskenlerde, %11’i ticarethanelerde, %6’sı resmi dairelerde,
%5’i sokak aydınlatmasında, %0,6’sı da tarımsal sulamada ve geri kalanı ise şantiyelerde
kullanılmıştır. Oysa 2009 yılında Türkiye genelinde tüketilen elektrik miktarı içinde sanayi
60
işletmelerinin payı %45 ile Batman’daki tüketim değeri olan %38’den daha fazladır. Bu
durum Batman’daki sanayi altyapısının yeterince gelişmemiş olduğuna işaret etmektedir.
Türkiye’de 2009 verileri ile kişi başına tüketilen net elektrik enerjisi tüketimi ortalaması 2.162
kwh olup Batman’da bu değer 849 kwh ile Türkiye ortalamasının yarısından daha azdır. Bu
değer dünya genelinde ortalama 2.500 kwh, ABD’de ise 12.322 kwh civarındadır.
3.8. İLGİ GRUBU ve PAYDAŞ ANALİZİ
Sivil toplum, toplumun sivil niteliğini vurgulayan sosyolojik bir kavramdır. Kavram hem
toplumun sivilliğini hem de sivil olmayan unsurları ayırarak sunmaktadır. Latince ‘civillis’
kelimesinden türeyen, ‘sivil’ kavramı ilk anlamıyla yurttaşa, hayatına ve haklarına ilişkin
bütünü belirlemek için kullanılmaktadır. Sivil sözcüğü kavram içinde ele alındığı zaman,
asker sınıfından olmayan, üniforma giymemiş olan kimseyi ifade etmektedir. Ancak bu
kelimenin ‘toplum’ kelimesi ile birleşerek ‘sivil toplum’ şeklinde kavrama dönüşmesi bazı
toplumsal ve siyasal hareketlere bağlı olarak gerçekleşmiştir. Bu bağlamda 17. ve 18.
yüzyıllardan sonra sivil toplum kelimesi doğa durumundan uygarlık durumuna geçme
anlamında kullanıldığı gibi, bir şehirli gereksinimi olarak hürriyet, hak ve yükümlülükleri
ifade eden bir kavram olarak da kullanılmaya başlanmıştır. Ancak bugün artık sivil toplum
kavramı askeri yönetimden arınmış toplum anlamında kullanılmadığı gibi asker olmayan
toplum ya da askerliğe karşı toplum anlamlarına da gelmemektedir.
Sivil Toplum, gönüllü, kendi kendini oluşturan, kendi desteklerine sahip, devletten özerk, özel
alan ile devlet arasında aracı niteliğinde örgütlü bir sosyal yapılanmadır. Bu yapı, yasal düzen
veya ortak kurallar dizisi gibi, özgürlüklerin ve özerkliklerin güvencesi olan kurumsallaşmış
bir temele oturur. Bu, hem devlet iktidarını sınırlayıcı, hem de o iktidarı, hukuka dayandığı
sürece, meşrulaştırıcı bir gücü bağrında taşır. Dolayısıyla, sivil toplum devletten özerk olmayı
içerir ama ondan yabancılaşmayı zorunlu kılmaz. Başka bir deyişle, sivil toplum devlet
iktidarına karşı dikkatli ama saygılıdır.
Bir siyasal rejim olarak demokrasi, insan haklarının gerçekleştirildiği düzeni temsil
etmektedir. Demokrasi, insanların yalnız kendilerinin değil aynı zamanda başkalarının
haklarını savunabildikleri rejimlerdir. İşte bu bağlamda, kişinin kendi hak ve özgürlüklerinin
diğer kesimlerle var olabilmesi ancak demokrasilerle mümkün olmaktadır. Demokrasinin
temel öğelerinden biri aktif bir sivil toplumun varlığıdır15. Sivil toplum örgütleri
demokrasiyle ortaya çıkan bir örgütlenme değildir ama demokrasiyle önem kazanmıştır. Sivil
61
toplum, modern manada anlamını demokrasi ile kazanırken, demokrasi de katılım
problemlerin çözümünü sivil toplum ile sağlamıştır.
Sivil toplum kuruluşları, aynı amaç ve ortak menfaatlerin yasal çerçevede savunulması,
hakların korunması, üyeler arasında her konuda dayanışma sağlanması açısından önemlidirler.
Toplumların örgütlenmesi ise sivil toplum kuruluşlarının etkinliğine bağlıdır.
Bu kapsamda Batman ilinde toplumun birlikteliğini, sorunlarını çözümlemede yardımcı
olmak amacıyla sivil toplum kuruluşları kurulmuştur. Bunlar Batman ilindeki toplumu
oluşturan bireylerin bir topluluk halinde hareket etmesini sağlayan dernekler, odalar ve
vakıflardır ve bir listesi Tablo 5.22’de sunulmuştur.
Tablo 15: Batman’daki Sivil Toplum Kuruluşları (STK)
Sivil toplum kuruluşları demokrasinin kurumsallaşmasında, yurttaşlar arasında demokratik
değerlerin savunulmasına yardımcı olmada, temsil edilmeyen grupların güçlendirilmesinde,
katılımcı demokrasinin sağlanmasında, hükümet ve vatandaşlar arasında arabuluculuk
yapmada, karşılıklı etkileşim sürecinde bireylerin edindikleri hoşgörü, ılımlılık, uzlaşma,
62
kamusal tartışma pratiği, gönüllülük, muhalif düşüncelere saygı gibi demokratik tutumların
gelişmesinde önemli rol oynamaktadır.
4.
BATMAN İLİ DOĞA TURİZMİ ARZI
4.1 BATMAN’IN DOĞA TURİZMİ DEĞERLERİ (DOĞA TURİZMİ ARZI)
4.2. Batman İlinde Doğa Turizmi Amaçlı Kullanılan ve Koruma Statülü Alanlar
Batman ilinde Orman ve Su İşleri Bakanlığı XV. Bölge Müdürlüğü Batman Şube Müdürlüğü
sorumluluğunda Malabadi Tabiat Parkı bulunmaktadır.
Malabadi Tabiat Parkı: Batman ili, Kozluk İlçesi Eskice Köyü civarında bulunmaktadır.
Batmana yaklaşık 35 Km uzaklıkta bulunmaktadır. Alan 24 Ha.’dır.
63
4.3. Seçkin Özellikli Diğer Sahalar
Göller ve Barajlar
Batman Barajı, Batman Çayı üzerinde sulama, taşkın önleme ve enerji üretmek amacıyla
1986-1999 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Kaya gövde dolgu tipi olan barajın gövde
hacmi 7.181.000 m³, akarsu yatağından yüksekliği 85 m, normal su kotunda göl hacmi 1175
hm³, normal su kotunda göl alanı yaklaşık 49 km²'dir. Baraj 37.744 hektarlık bir alana sulama
hizmeti verirken, 198 MW güç ile de yıllık 483 GWh'lik elektrik enerjisi üretmektedir. Diğer
yandan, il sınırları içinde iki adet gölet bulunmaktadır. Gercüş-Kırkat Gölet’i, 1984 yılında
Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından yapılmış olup sulama amaçlıdır. Kozluk-Ceffan Gölet’i ise
elektrik amaçlı yapılmıştır.
Dağlar
Batman’ın, kuzey ve kuzeydoğusu yüksek ve sarp dağlık olup, güneyi ise kısmen dağlık ve
engebelidir. Başlıca dağları; Mereto Dağı (2967 m), Sason (Aydınlık) Dağları (2500 m),
Subaşı (Züpşer) Dağı (2161m), Kuşaklı (Halkız) Dağı (1947 m) Taştepe (Golat) Dağı (1473
m), Avcı (Karamelik) Dağı (2121 m), Taç (Arvız) Dağı (1675 m), Aşik (Selaş) Dağı (1944
m), Meydanok Tepesi (2042 m), Kortepe Dağı (2082 m), Çikolatatepe (2228 m), Karakaş
Dağı (1344 m), Kekik Tepesi (1290 m), Kıradağ (984 m) ve Raman Dağı (1288 m)‘dır.
Şifalı sular
Kozluk ilçesinde 1994 yılında sondaj çalışması sırasında bulunan kaplıca suyu romatizmal
rahatsızlıklar, eklem kireçlenmesi, omurilik rahatsızlıkları, cilt hastalıkları, nörolojik
rahatsızlıklar, spor travmaları, ortopedik rahatsızlıklar ve genel stres bozuklukları tedavisinde
etkilidir. Doğal olarak 83 0C çıkan termal su, 2008 yılında seracılıkta da kullanılmaya
başlanmıştır.
Akarsular,
Dicle Nehri, Batman, Sason, Kayzer, Garzan ve Pisiyar Çayları il sınırları içinden geçmekte
olan önemli akarsulardır. Kulp, Kayzer ve Sason Çaylarının oluşturduğu ve 115 km’lik kısmı
Batman il sınırı içinde akan 120 km uzunluğundaki Batman Çayı, Batman ile Diyarbakır
arasında doğal bir sınır çizer ve Dicle Nehrine dökülür. Tarihi Malabadi köprüsünden sonra
düz ve geniş arazide yayılıp yatağını değiştiren Batman Çayı, yer yer bataklıklar meydana
getirmesine ve dolayısıyla ovanın, verimli topraklarının büyük bir kısmının atıl hale
gelmesine sebep olmaktadır.
64
Diğer yandan, Kozluk'un kuzeyindeki Aydınlık dağlarından doğan Pisiyar Çayı ve diğer
küçük derelerin oluşturduğu Garzan Çayı da Batman’ın doğuda Siirt ile doğal sınırını
oluşturmaktadır. İl sınırları içindeki mesafesi yaklaşık 60 km olup, Beşiri ilçesinin doğusunda
Dicle Nehri ile birleşir.
Dicle Nehri ise batıdan doğuya doğru akarak Batman Çayı ile birleştiği yerde Diyarbakır il
sınırını geçtikten sonra Batman il sınırları içinde akmağa devam eder. Gercüş yöresinde
Gürbüz ve Aydınlı Dereleriyle beslenen Dicle Nehri, Garzan Çayı ile birleştikten sonra il
sınırlarını terk eder.
Kanyonlar
Batman ili sınırları dahilinde özelikle Doğuraman’ın Hasankeyf’e bakan yamaçlarında
Kanyonlar mevcuttur.
Seyir noktaları,
1) İlimiz Gercüş Kırkat Gölet’inin etrafında bulunan kuş türlerinin gözlemlenmesi
amacıyla seyir kulelerinin yapılması
2) Doğu Raman bölgesinde Hasankeyf’ kuş bakışı bakılan bölgelerde seyir terası ve
bisiklet sürme parkurlarına uygun alanların varlığı;
3) İlimiz Hasankeyf İlçesinde Kumluca bölgesinde bulunan Asma Köprü üzerinde seyir
imkanı sunmaktadır.
Arz analizi tabloları;
Değerin bilinirliği; Bölgesel seviyede B, Ülke seviyesinde T,
Milletlerarası seviyede: M
1- Milli Park ve benzeri sahalar
Adı
Malabadi Tabiat Parkı
İlçesi
Kozluk
Bilinirlik
B
65
Malabadi Tabiat Parkına ait SWOT Analizi
Güçlü Yönler
Zayıf Yönler
Fauna ve Flora yönünden zayıflığı
Tarihi Dokusu
Görsel Güzellikleri
Önemli Seyir Terası Potansiyeline sahip
alanlarının varlığı
Kuş Gözlemciliğine Uygun oluşu
Yürüyüş Parkurları için İdeal Sahaların
varlığı
Fırsatlar
Tehditler
Ekoturizm potasiyeli yüksektir.
Yöre halkı Ekoturizm için destek verici bir
özelliğe sahiptir.
4.4. BATMAN İLİNDE DOĞA TURİZİM ÇEŞİTLERİ
Kuş Gözlemciliği
Hedef : Beş adet kuş gözlem kulesi yapmak.
Strateji : Tesis edilecek gözlem kulelerinin yerlerinin tespiti ve yerleştirilmesi. Kuş gözlemi
yapılabilecek farklı alanların tespiti ve gözetleme noktalarının belirlenmesi çalışmalarını
yapmak.
Proje : Kırkat Gölünde kuş gözlem kulesi yapılması.
Proje : Batman ili merkez İlçesi, Batman Çayı civarında bulunan Balpınar Köyünde kuş
gözlem kulesi yapılması.
Proje : Kozluk ilçesi baraj mevkiinde kuş gözlem kulesi yapılması.
Proje : Hasankeyf ilçesinde Dicle Nehri civarında kuş gözlem kulesi yapılması.
66
Doğa Yürüyüşü (Trekking)
Proje 2.1: Hasankeyf ilçesinde Dicle Nehri boyunca yürüyüş parkurların yapılması.
Proje 2.2 : Batman ili Merkez İlçede bulunan Batıraman bölgesinde yürüyüş parkurlarının
yapılması.
Proje 2.3: DSİ tarafından Batman çayı kenarlarında yapılmakta olan ıslah projesi
kapsamında; alanda yürüyüş parkurlarının yapılması.
Hedef 2.4: Doğa yürüyüş parkurlarında yürüyüşçülerin ihtiyaç duyduğu hizmetlerin
sağlanması.
Strateji: Doğa yürüyüş parkurlarında tanıtım ve ikaz levhaları, çeşme ve kaynak sularının
restorasyonu gibi iyileştirme çalışmalarının yapılması.
Amaç : Dağcılık ve kaya tırmanışı doğa sporlarının yapılmasını sağlamak.
Proje : İlimizde dağcılık ve kaya tırmanışı ile ilgili uygun alanlar; Batıraman Dağı,
Doğuraman Dağı, Meleto Dağı, ve Hasankeyf bölgesindeki dağlardır.
Hedef : Dağcılık ve kaya tırmanışı faaliyetini gerçekleştirenlerin ihtiyaç duyduğu alt yapı
hizmetlerinin sağlanması.
Strateji : Kamp alanlarının düzenlenmesi, WC yapılması, çeşme ve kaynak sularının
restorasyonu gibi iyileştirme çalışmalarının yapılması
Yayla ve Festival Turizmi
Hedef : Batman ilinde yayla turizmi yapılabilecek alanların geliştirilmesini sağlamak.
Strateji : Yayla turizmi yapılabilecek alanların tanıtımın yapılması, yerel yönetimler,
üniversiteler ve ilgili kuruluşlar ile koordinasyonun sağlanarak yayla turizmini geliştirecek
projelerin yapılmasını sağlanması.
Proje : ilimiz Sason ilçesi Mereto Dağı yamaçlarında yayla turizminin yapılması.
Proje: Kozluk ilçesi Tandır Dağı yamaçlarında yayla turizminin yapılması.
Proje: Hasankeyf Dağında yayla turizmi yapılması.
Av Turizmi
Av turizmini geliştirmek amacıyla devlet avlaklarının sayısını arttırmak ve avcı derneklerinin
doğa turizmi konusunda bilinç düzeyinin artırılması.
Strateji: 2016 yılına kadar Batman ilinde 4 adet devlet avlağı oluşturmak.
67
Strateji: Avcı derneklerinin doğa turizmi konusunda bilinç düzeyinin arttırılması amacıyla
eğitim çalışmaları yapmak.
Proje: Devlet avlaklarının etüt ve planlama çalışmalarını yapılarak makama sunulması.
Proje: Avcı derneği üyelerine yılda en az bir kez doğa bilincinin artırılmasına yönelik
eğitimler vermek.
Sualtı Dalış Turizmi
Proje 2.5: Hasankeyf ilçesinde sualtı tabiat parkı oluşturulması.
Sportif Olta Balıkçılığı
Hedef: Sportif olta balıkçılığı yapılabilecek alanların sayısını artırmak.
Strateji: Sportif olta balıkçılığı yapılabilecek yeni alanları ortaya çıkarmak. Sulu derelerin
bazılarında doğal yapıyı bozmadan göletler ve bentler oluşturularak buralara balık salımı
yapılabilir. Uygun olan yerlerde sportif olta balıkçılığı yapılırken aynı zamanda diğer
faaliyetleri yapan ekoturistler için seyir zevki sağlanmış olur. Bu gölet ve bentlere doğal
yapıya uygun tehlike riski taşımayan uygun ahşap köprüler yapılabilir. Ayrıca sportif olta
balıkçılığı yapılabilecek göl ve akarsuların bir proje ile zenginleştirilmesi gerekmektedir.
OGM İşletme şeflikleri ve DSİ ile koordinasyon yapılabilir.
Proje: Hasankeyf ilçesi Kumluca köyünde Dicle nehri üzerinde sportif olta balıkçılığı
faaliyetinin gerçekleştirilmesine yönelik çalışmaların yapılması.
Prpje: Beşiri ilçesi İkiköprü Beldesi civarında sportif olta balıkçılığı faaliyetinin
gerçekleştirilmesine yönelik çalışmaların yapılması.
Proje: Kozluk ilçesi Malabadi Köprüsü civarında Sportif olta balıkçılığı faaliyetinin
gerçekleştirilmesine yönelik çalışmaların yapılması.
Proje: Batman ili Merkez ilçesi Balpınar ve Yeniköy mevkilisinde Batman Çayında sportif
olta balıkçılığı faaliyetinin gerçekleştirilmesine yönelik çalışmaların yapılması.
Proje: Kozluk ilçesi Baraj gölü bölgesinde sportif olta balıkçılığı faaliyetinin
gerçekleştirilmesine yönelik çalışmaların yapılması.
Proje: Gercüş ilçesi Kırkat Gölünde Sportif olta balıkçılığı faaliyetinin gerçekleştirilmesine
yönelik çalışmaların yapılması.
68
Bisiklet Turizmi
Hedef: Batman İlinde bisiklet turizminin yapılabilecek alanların geliştirilmesini sağlamak.
Strateji: Bisiklet turizmi yapılabilecek alanların tanıtımın yapılması, yerel yönetimler,
üniversiteler ve ilgili kuruluşlar ile koordinasyonun sağlanarak bisiklet turizmini geliştirecek
projelerin yapılmasını sağlamak.
Proje: Batman-Hasankeyf karayolunda bisiklet turizminin yapılmasını sağlamak.
Proje: Batmandan Malabadi köprüsüne kadar olan karayolunda bisiklet turizminin
yapılmasını sağlamak.
Proje: Batmandan Batıraman dağına kadar olan mevcut yolda bisiklet turizminin yapılmasını
geliştirmek.
Yamaç Paraşütü
Hedef: Batman ilinde yamaç paraşütü yapılabilecek alanların iyileştirilmesi.
Strateji: Yamaç paraşütü yapılabilecek alanların tanıtımının yapılması, yerel yönetimler,
Üniversiteler ve ilgili kuruluşlar ile koordinasyonun sağlanarak yamaç paraşütü faaliyetinin
gerçekleştirilmesine ilişkin projelerin yapılması.
Proje: Hasankeyf Kalesi bölgesinde yamaç paraşütü ile ilgili projelerinin yapılması
Proje: Batıraman Dağında yamaç paraşütü ile ilgili projelerinin yapılması
Proje: Batman ili merkez İlçede bulunan Doğuraman Dağında yamaç paraşütü ile ilgili
projelerinin yapılması
Proje: Sason İlçesi Mereto Dağında yamaç paraşütü ile ilgili projelerinin yapılması
Foto Safari
Proje: Hasankeyf İlçesi Dicle Nehri boyunca foto safari projelerinin yapılması.
Proje: Batman İli Kozluk İlçesi Samanyolu bölgesinde foto safari projelerinin yapılması
Proje: Kozluk İlçesi Batman Barajı bölgesinde foto safari projelerinin yapılması.
Proje: Beşiri İlçesi Kesiktaş ve Alaca Köyleri civarında foto safari projelerinin yapılması.
Tarım ve Çiftlik (Agro) Turizmi
Hedef: Batman İlinde agro turizmi yapılabilecek alanların geliştirilmesini sağlamak.
69
Strateji: Yerel yönetimler, üniversiteler ve ilgili kuruluşlar ile koordinasyonun sağlanarak
agro turizmi geliştirecek projelerin yapılmasını sağlamak.
Proje: Hasankeyf ilçesi ve köylerinde agro turizmi projesi yapılması.
Kamp Karavan Turizmi
Hedef: Batman ilinde kamp-karavan turizmi yapılabilecek alanların iyileştirilmesi.
Strateji: Kamp-Karavan turizmi yapılabilecek alanların tanıtımın yapılması, yerel yönetimler,
üniversiteler ve ilgili kuruluşlar ile koordinasyonun sağlanarak kamp-karavan turizmini
geliştirecek projelerin yapılmasını sağlamak.
Proje: Hasankeyf ilçesi Dicle Nehri bölgesinde kamp-karavan turizmi projelerinin yapılması.
Proje: Kozluk ilçesi baraj gölü bölgesinde kamp-karavan turizmi projelerinin yapılması.
Proje: Batman ili Merkez İlçesi Batıraman Dağında kamp-karavan turizmi projelerinin
yapılması.
Proje: Gerçüs ilçesi Kırkat Gölü bölgesinde kamp-karavan turizmi projelerinin yapılması.
Proje: Kozluk ilçesi Angebir bölgesinde kamp-karavan turizmi projelerinin yapılması
Rafting (R)
X
Canyoning/kanyon
yürüyüşü (C)
X X
Mağaracılık (M)
X
Dağ
(DB)
bisikletçiliği
Denizel
(DS)
Dağ-yayla
X
X
X
X
değerler
gezisi
X
X
X X
70
…..İlçesi
…..İlçesi
…..İlçesi
…..İlçesi
…..İlçesi
…..İlçesi
…..İlçesi
…..İlçesi
…..İlçesi
…..İlçesi
18
…..İlçesi
11
…..İlçesi
8
…..İlçesi
Gerçüş İlçesi
12
…..İlçesi
Sason İlçesi
16
…..İlçesi
Hasankeyf ilçesi
Değerler toplamı
Kozluk İlçesi
Aktivite/değer
Beşiri İlçesi
BATMAN İLİ ve İLÇELERİNİN ÖNE ÇIKAN DOĞA TURİZMİ DEĞERLERİ MATRİSİ
imkanı ( DG)
Peyzaj
güzelliği/fotosafari
(PF)
X
X
X X
Yaylada
konaklama/kamping
X
X
X
(YK)
Düzenlenmiş doğa
gezisi rotası(DGR)
Tabiata
uyumlu
kırsal
miras
gezisi(KMG)
X
X X
Pansiyonculuk(P)
X
Kır havasında şehir
merkezleri(KHŞM)
X
X
X
Kelebek gözlemciliği
imkanı(KeG)
X
X
X X
X
Kuş
gözlemciliği
imkanı(KuG)
X
X
X X
X
Sportif
balıkçılığı
imkanı(SOB)
olta
X
X
X X
X
Milli
park
sahalar(MP)
vb
Aktif yaylacılık(AY)
X
Milli park vb. nde
konaklama(MPK)
Kış
sporları
potansiyeli(KSP)
X
Aktif kış sporları
merkezi(KSM)
Estetik
şelale
bulunan yerler(EŞ)
Estetik göl/baraj olan
yerler(EGB)
X
Botanik
gezilerine
uygun saha(BOG)
71
Tescilli avlak sahası
(AvS)
X
X
Yabana
hayatı
geliştirme
sahası(YHGS)
Garantili
yaban
hayatı
gözlemi(GYHG)
İzole
ilginç
ekosistemler(İE)
Çim kayağı(ÇK)
Sualtı
Gözleme
(SAG)
Yaşamı
İmkanı
Bakir Küçük Koylar
(BKK)
Ormanaltı
florası
tanıma
gezi
imkanı(Mantar
ve
benzeri dahil) (FGİ)
X
X
Endemik Bitkilerin
Gözlemi (EBG)
Köy Pazarları(Orman
meyvelerinden reçel
marmelat,
kurutulmuş meyve
satılması kaydıyla)
(KP)
Çayır
şeklinde
gruplanmış
dağ
çiçekleri
gezisi
(görselliği
yüksek
olacak) (DÇG)
X
X
X X
X
X
X
X X
X
Doğal
taşlardan
tabiat
tarihi
gezisi(Gezi sırasında
en az 10-15 değişik
taş
türü
ve
jeomorfolojik yapılar
tanıtılmalıdır)
(DTTTG)
72
Bakir doğa parçaları
keşif
gezisi(Bakir
vadi ve bakir orman
gibi
gizli
kalan
değerleri
keşfetme
gezileri) (BDPKG)
Gastronomi
gezisi
(Gezi günü belirlenir.
Gezi
günü
ziyaretçilerle yöresel
yemekler yapılarak
yedirilir) (GG)
Dokusu bozulmamış
kırsal miras gezisi
(köyler) (KMG)
Yayla gezisi imkanı
(Ya)
Yaya
(Y)
gezi
imkanı
Tarihi eserler,
alanı (Ts)
X
X
X X
X
X X
sit
X
Şelale görme imkanı
(Ş)
Peyzaj değeri yüksek
yerler,fotoğrafik
yerler (P)
X
Mağara gezisi (Mğ)
X
Motorlu gezi imkanı
(M)
Jeolojik
jeomorfolojik
değerler (Jm)
X
X
X X
X
ve
Kanyon
imkanı (Cn)
görme
Botanik
imkanı (Bt)
gezisi
X
Bakir orman gezisi
(Bo)
73
Sahanın Turizm Talebi Değerleri tablosu
Halihazırda ki ziyaretçi Sahayı gezmek maksatlı gelen ve konaklayan: kişi
sayısı
Ziyaretçi (konaklamayanlar) : 2500-3000 kişi (yıllık)
Para harcama
Ziyaretçi Profili
Gelişlerinin İlk 3 Sebebi
Konaklama, yeme-içme, yanında yöresel el sanatı ve yöresel
kurutulmuş veya konserve ürünler alınarak para ödeme şekilleriyle
Kişi başına ortalama en az 50 TL harcama yapılmaktadır
Bireysel gezginler : % 25
Eşler: %.15 Aileler : %50
Tur grupları (tanıdık ve benzer talepteki kişilerin bir araya gelmesi
şeklinde) : %..........
Diğerleri : %10
1- Doğa Gezileri,
2- Fotosafariler,
3- Yaban Hayatı ve Kuş Gözlemciliği (fauna geziler
Kıyaslanabileceği saha
Ulaşılabilirlik Analizi
Sahanın Uluslararası
havaalanına yakınlığı
Alana Ulaşım
Orta derecede yakın; 3 saat (2-4 saat arasında)
Özel taşıt
(X)
Toplu taşıma
( )
Diğerleri
(x)
(Bisiklet, motosiklet, yürüyüş,
atlı vb.)
Ziyaretçinin Genel ulaşım
kanaati: Özel araçlarıyladır.
Ulaşım için problemler:
Altyapı Analizi
Taşımacılık ağı
Yerel ağ(toprak, asfalt)
Anayollara bağlantı
Yerel genel taşımacılık
Yetersiz
İyi
Yeterli
x
x
x
X
74
Açıklama
Saha 24. Ha Üzerine kurulduğu
için taşımacılık kapasitesi
yüksektir.
Programlar
Ücretler
X
Ring patikaları
İşaret levhaları
Genel yer işaret
levhaları
Bilgi panoları
Araçlar için park
kapasitesi
Bilgi alma ve tercüme
kolaylıkları
Restoran sayısı
X
X
X
Gelen Ziyaretçilerden Ücret
alınmamaktadır
X
X
X
X
Yeme içme konaklama analizi
Restoranların durumu
Yemek Standartları
Barınma imkanları
Kategori
Turistik
Sayısı
0
Yerel
0
Yüksek standartlı yemek sunanlar :
Yeterli ve yöresel standartta yemek sunanlar:
Kötü standartta yemek sunanlar :
Kategori
Kuruluş Sayısı
Açıklama
Restoran
bulunmamaktadır.
Restoran
bulunmamaktadır.
Yatak Sayısı
(iyi-kötü-orta)
Oteller
Hosteller (Misafirhaneler)
Yatak&kahvaltı oteli
Rota üstü kulübeler
Bungalov tarzı
Kamp alanı
Diğerleri: Pansiyon
Sahanın kendine has seçkin ve diğer önemli özellikleri;
Var-Yok
Sunduğu değerlerden
Alan turist ziyaret
Tek-eşsiz olanlar
var mı?
Biraz farklı ama
değerli olanlar
Diğer ilgi çeken
yerlere benzer
olanlar
Evet-Hayır
Hangi Sahalar
75
Neler?
Sunduğu özellikleri
döngüsüne girecek
şekilde turistlerin
ilgisini çekecek diğer
alanlara yakın mı?
Alandaki yabanıl
varlıklar
(Malabadi Köprüsü)
(Evet)
Bayrak türler
Diğer ilginç yaban
hayatı (fauna)
1.
1.
2.
2.
Kelebekler
….. tür
Endemik bitkiler,
……. tür
Tatmin edici yaban hayatı izleme imkanı (Varsa)
Tatmin edici yaban
hayatı izleme imkanı
Garanti edilen türler var
mı?
Kuşlar
Memeliler
Büyük Kız Kuşu
Tepeli Toygar
Genellikle rastlanma
ihtimali
Büyük Kız Kuşu
Küçük Akbalıkçıl
Kızılşahin
Kolyeli
Küçükyağmurcun
Şans veya mevsime
bağlı olanlar
Gümüşi Martı
Gri Akbalıkçıl
Alanda bulunan tesisler
Sahadaki tesisler
Rekreasyonel tesisler
Spor tesisleri
Diğerleri
Açıklama
Yetersiz
x
x
Yeterli
76
İyi
Durum Açıklaması
Taşıma Kapasitesi Analizi
Sosyal ve ekonomik taşıma kapasitesi Değerlendirme Şekli: 1- Tamamen Sağlanabiliyor, 2- Genel
Olarak Sağlanıyor, 3- Veri Yok, 4- Çoğunlukla Sağlanamıyor
5- Hiç Sağlanamıyor
Göstergeler
Tüm ilgi grupları turizmden elde edilen gelirden eşit pay alırlar
Tüm ilgi grupları turizm gelişimine oranlı bir miktar para
yatırımı yapabilir
Yerel ekonomi için turizm faydaları açıktır
Turizm gelişimiyle ilgili paydaşların ihtiyaç,istek ve önerileri
ele alınıyor
Tüm ilgi gruplarına önem veriliyor
İlgi gruplarının birbiriyle olan ilişkileri iyi
Beraber çalışmanın önemi biliniyor
İyi bir işbirliği içindeler
Belirli kararların alınma amacı saklanmıyor
Yerel ilgi grupları karar almada söz sahibi
Bölgesel ilgi grupları karar almada söz sahibi
Diğer sektörler de turizm gelişimine fayda sağlıyor
Turizm kırsal ekonomiye destek veriyor
Geleneksel faaliyetler ve üretim türleri turizm gelişiminden
sonra gelişme gösterdi
Turizm gelişimi istihdamı artırma beklentilerini karşılıyor
Yerel halk, özellikle gençler için yeni iş imkanı ortaya çıktı
Kendi turizm işini kurmak isteyenlere yeterli destek veriliyor
Turizm işi kurmak için eğitim ve öğretim veriliyor
Planlı turizm uygulaması yapılıyor
Yerel köyler ve kamusal alanın özelliği turizmden sonra zarar
görmemiştir.
Turizm temel olarak yerel mal ve hizmetlerden faydalanır
Bölgemizi ziyaret eden turist sayısı yeterlidir
Turizm kültürel mirasın devamına yardımcı oluyor
Turizm endüstriyel mirasın sürdürülmesi için yardımcı oluyor
Turizm gelişimi peyzaj dokusuna zarar vermiyor
Turizm doğanın korunmasına yardımcı oluyor
Turizm kültürel manzaranın korunmasına yardımcı oluyor
Turizm hayat kalitesini artırıyor
77
1
2
3
x
X
4
5
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
Sosyal ve Ekonomik Taşıma Kapasitesi Verilerini Değerlendirme Sonuçları;
Ekolojik taşıma kapasitesi analizi
Etki
Faaliyet
Kamping&piknik
Ahşap Hediyelik
eşyaların satılması,
Dağcılık,trekking
Su sporları
Rafting
Olta balıkçılığı
Normal spor
etkinlikleri
Yeme içme
Doğa yürüyüşü
Mağaracılık
Kanyoning
Yaban hayatı
gözlemi
Bilimsel geziler
Genel
etkiler
Müspet
/menfi
Müspet
Müspet
Korunan alan
üzerindeki etki
Kabul
edilebilir
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Müspet
Kabul
edilemez
Kabul edilebilir
ancak;
Müspet
İzlemeye esas olan Ekolojik Göstergeler aşağıdaki şekilde incelenmelidir.
1- Tamamen doğru, 2- Genel olarak doğru, 3- Veri yok, 4- Çoğunlukla yanlış, 5- Hiç yok,
Ekolojik taşıma kapasitesinin etkileri;
Ekolojik göstergeler
Bitkiler turizm artışından etkilenmemektedir
Yürüyüş yolarından yürümeyen turistler bitkilere çok zarar
veriyor
Turizmden dolayı daha fazla toprak erozyonu meydana
gelmektedir
Korunan alanın suları gözle görünür şekilde kirlenmektedir
Turizm gelişimi sebebi ile balık miktarı azalmıştır
Korunan alanın yer altı suları içme suyu olarak kullanılabilir
Turistler yaban hayatı için rahatsız edici bir faktördür
Turizmden dolayı flora ve faunada ölümler artmıştır
78
1
X
2
3
4
5
X
X
X
X
X
X
X
Ekolojik Taşıma Kapasitesi Verilerini Değerlendirme Sonuçları;
Fiziki/idari Taşıma Kapasitesi İncelemesi ve Değerlendirmesi;
(1-Akıcı, yeterli 2- İyi, 3- Fena değil, 4- Kötü, 5- Çok Kötü)
Fiziki/idari taşıma kapasitesi
Yer
Kapasite 1
Korunan alana giriş yolları
Korunan alandaki yol ağı
Korunan alan içindeki toplu
taşıma araçları
Park etme
akış
Yer sayısı
Biletleme
yönlendirme
İşaret levhaları
Yetkililer
Ziyaretçi merkezi
Ofisler
Basılı ve görsel materyal
Tedarik
Seçenekler
Altyapı
Park girişi
Park yeri imkanları
Bilgi imkanları
Yiyecek içecek temini
Ticaret
Kolaylık tesisleri
Patika ağı
Yaban hayatı izleme noktaları
Aktiviteler
Çalışanlar
BATMAN
İLİ
VE
Tuvaletler
Atıkların toplanması
Yeterlilik durumu
Sayısı ve uygunluğu
seçenekler
Paket doğa turları
Bisiklet kiralama
Araç kiralama
At-katır kiralama
Yeterli sayıda
Donanımlı
İLÇELERİNİN
2 3
X
X
4
5
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
KIYAS
YÖNTEMİ
İLE
KISA
DEĞERLENDİRMESİ
Karşılaştırma yöntemi, kapsam dahilindeki unsurun benzerleri ve rakipleri ile arasındaki farkı
görmesi ve daha ilerlemesine itici güç olması amaç edinilerek verimliliği arttırma yöntemidir.
79
Karşılıklı bilgi alışverişi olarak değerlendirilen bu yöntemde, kopyalama değil, kendi
ürünlerimize yönelik ilham almak, uyarlamak hedeftir. Gelecek eğilimlerini şimdiden görüp,
müşterinin isteklerini şimdiden karşılamaya hazırlıklı olmayı gerektirir.
Karşılaştırma yapılan ilçenin/ilin başarılı oluğu hususta takip ettiği yolun ilçede/ilde
alınabilirliği araştırılmalıdır.
KIYAS YÖNTEMİ İLE DOĞA TURİZMİ POTANSİYELİ YÜKSEK OLAN BAZI
İLÇELERİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Batman ili
İlçe
Kıyaslanan İl/ilçe
Kıyaslama
Örnek Alınacak Deneyim
sebebi,
Nevşehir(Kapadokya) Tarihi doku ve Tarihi alanın tanıtımının ulusal ve
Hasankeyf
yapısı,
uluslararası boyutta yapılması.
mağaraların
Yerli ve yabancı turistlere hitap
oluşum
edecek otel ve pansiyonlara
sürecindeki
sahip olması. Bölge halkının
aşamalar.
tarihi alanı sahiplenmesi.
6.BATMAN İLİ SÜRDÜRÜLEBİLİR DOĞA TURİZMİ STRATEJİLERİ
6.1 Gelişme Stratejileri
Strateji 1: Hasankeyf’in milli park olarak ilanı için gerekli çalışmaların yapılması.
Strateji 2: Master planda doğa turizmi potansiyel alanları olarak işaret edilen bölgelerde
detaylı çalışma yapılarak doğa turizmi konulu tematik tabiat parklarının ilan edilmesi
çalışmalarını yapmak. Bu kapsamda aşağıda belirtilen projeleri 2023 yılına kadar
tamamlamak.
6.2 Pazarlama Stratejisi
Strateji 1::Batman ilindeki doğaturizmi imkanlarının değerlendirilmesi.
Strateji 2: Doğaturizmi verilerinin ekonomik alana kaydırılması.
6.3 Ziyaretçi Yönetim Stratejisi
Strateji 1: Doğaturizmi kapsamında ziyaret edilen alanlar hakkında ziyaretçilerin görüş ve
Önerilerinin alınması.
80
Strateji 2:Ziyaretçi memnuniyetinin temel hedef olması.
6.4 İzleme ve Değerlendirme Stratejisi
Strateji 1:Doğaturizmi master planının Batman için önemli olduğu ve amaçla
uygulanmasının önemi.
Strateji 2:Periyodik zamanlarda doğaturizm faaliyetlerinin değerlendirilmesi.
81
6.1 .KAPASİTE GELİŞTİRME Amaç: ilgili paydaşların turizm(ekoturizm) açısından kapasitelerini geliştirmek
Eylem no
Öncelik
Eylem
1
3
Açıklama
Yapacak kişi ve
kuruluşlar
İşbirliği
ortakları
Süresi
Başlangıç
tarihi
Örnek: Doğaturizm eğitimi
Yerel halkının eko-turizm hakkında eğitimi,
Ekoturizme sunulabilecek ürünlerin
geliştirlmesi ürünleri geliştirilmesi
konusunda eğitilmesi.
Orman su işleri
Müdürlüğü, Milli
Eğitim Müdürlüğü
Belediyeler,
muhtarlıklar
Ekoturizm
Dernekleri
2
0
1
3
2
0
1
4
2
0
1
5
2
0
1
7
2
0
1
9
2
0
2
1
Bütçesi ve
Finans kaynağı
Göstergeler
Bütçesi ve
Finans kaynağı
Göstergeler
2
0
2
3
2014
Bu konuda plan süresince 2 kurs açılarak
50 kişinin eğitilmesi sağlanacak.
6.2. FİZİKSEL ALTYAPININ OLUŞTURULMASI Amaç; altyapıyı güçlendirmek veya geliştirmek,
1
Açıklama
Yapacak kişi ve
kuruluşlar
İşbirliği
ortakları
Süresi
Başlangıç
tarihi
Öncelik
Eylem no
Eylem
Örnek :Atık yönetimi
Katı atıkların yönetimi konusunda,
vahşi depolama yapılması
engellenecektir.
Muhtarlıklar(M)
belediyeler,(B) İl
özel idaresi (İÖİ)
82
Dernekler( D)
Çevre ve
Şehircilik md
(ÇŞM)
2014
2
0
1
3
2
0
1
4
2
0
1
5
2
0
1
7
2
0
1
9
2
0
2
1
2
0
2
3
6.3. ENVANTER, ÜRÜN OLUŞTURMA, ÜRÜN ÇEŞİTLENDİRME VE GELİŞTİRME, SERTİFİKALANDIRMA, TANITIM VE PAZARLAMANIN YAPILMASI Amaç: mevcut ekoturizm
ürünlerinin ortaya çıkarılması, geliştirilmesi,tanıtımı ve pazarlamasını yapmak.
1
Açıklama
Yapacak kişi ve
kuruluşlar
İşbirliği
ortakları
Süresi
Başlangıç
tarihi
Öncelik
Eylem no
Eylem
Örnek:Kültürel ürün
envanteri ürünleri
sunuma hazır hale
getirme
Geleneksel hayat tarzı, kültüre ilişkin
olarak doğadan toplanan, üretilen gıda
maddeleri veya doğal materyalden
üretilen el sanatları vb. Değerlerin
tespiti, satılabilir hale getirilmesi, sözlü
değerlerin envanteri, bunların turizme
sunulabilir hale getirilmesi.
HEM, MEM,
KÜLTÜR md.
83
Dernekler,
üniversiteler
2014
2
0
1
3
2
0
1
4
2
0
1
5
2
0
1
7
Bütçesi ve
Finans kaynağı
2
0
1
9
2
0
2
1
2
0
2
3
Göstergeler
6.4 . iZLEME VE DEĞERLENDİRMEYE YÖNELİK EYLEMLER Amaç: ekoturizm faaliyetlerinin izlenmesine ilişkin kriterlerin belirlenmesi, izlemenin yapılması, raporlama, değerlendirme ve
geri bildirimlerin yapılması.
1
Açıklama
Yapacak kişi ve
kuruluşlar
İşbirliği
ortakları
Süresi
Başlangıç
tarihi
Öncelik
Eylem no
Eylem
Örnek: Değişimin sınırlarının
belirlenmesi
Doğal ve kültürel değerleri etkileyen tüm
turizm faaliyetlerinin kabul edilebilir
değişimin sınırlarının belirlenmesi, bu
çalışmanın hedefi yöresel düzeyde kabul
edilebilir sınırların tespitidir.
Üniversiteler
Dernekler
84
2014
2
0
1
3
2
0
1
4
2
0
1
5
2
0
1
7
Bütçesi ve
Finans kaynağı
2
0
1
9
2
0
2
1
2
0
2
3
Göstergeler
SONUÇ VE ÖNERİLER: Doğa turizmi ya da ekoturizm, dünyada turizmin en hızla büyüyen alt sektörüdür. Doğaturizm doğanın bozulmadan
korunmasını amaçlamaktadır. Türkiye ve bölgemiz doğa açısından çok zengin olmasına rağmen, doğa turizmi egitimi ve tanıtımı yetersiz olduğundan,
bölgemiz bu konudaki büyük potansiyelini değerlendirememektedir. Oysa ülkemiz bu konuda en ileri ve en çok gelir kazanan ülkelerden biri olabilir.
Türkiye’nin doğasını incelemek için her yıl binlerce turist yurtdışı kaynaklı turlarla Türkiye’ye gelmekte, yurdun dört bir yanında kuşları, bitkileri, böcekleri ve
diğer canlıları gözlemlemektedir. Doğal ve kültürel tahribatın önüne geçen ve kişi başına normal turizmden çok daha fazla gelir getiren Doğaturizmi, ilimiz
için önemli bir alternatif gelir kaynağı olabilir.
85
KAYNAKLAR:
E.Bulut,Y.2010; Ülkemizde Alternatif Turizm Bir Dalı Olan Ekoturizm Çeşitlerinin Bölgelere Göre Dağılımı Ve Uygulama Alanları, III.Ulusal
Karadeniz Ormancılık Kongresi, http://www.artvin.edu.tr/karok3/IV.Cilt/(1575-1594).pdf, Ziyaret Tarihi 05.03.2012.
Altan
Ş.,
2006;
Türkiye'de
Eko-Turizm
Uygulamaları
ve
Ekonomiye
Katkıları,
Niğde
Üniversitesi SBE, İktisat ABD, Yüksek Lisans Tezi.
Arslan Y., 2000: Erdek Çevresinin Ekoturizm Açısından Değerlendirilmesi, Balıkesir Ün. Sosyal Bilimler Enst. Der., elektronik makale, C8s13.
Coğrafya Bilim Web Sitesi; Jeoloji Mühendisleri Odası Türkiye Jeoloji Haritası
http://cografyabilim.wordpress.com/2011/05/20/turkiye-
haritasi/, Ziyaret tarihi: 07.08.2012.
Çubuk, M., 1996; Sürdürülebilir Turizm, Turizm Planlamasına Ekolojik Yaklaşım”,Türkiye’de 19. Dünya Şehircilik Günü Kollokyumu.
Çakılcıoğlu, M. 1996; Sürdürülebilir Turizme Yönelik Bir Yöntem Önerisi, Doğu Karadeniz/Trabzon İli Özelinde Bir İrdeleme” Doktora Tezi,
Mimar Sinan Üniversitesi.
Demir C., 1999; Milli Parklarda Sürdürülebilirlik Kavramının Turizm ve Rekreasyon Faaliyetleri Açısından Analizi: Türkiye’deki Milli Parklara
Yönelik Bir Uygulama, Balıkesir Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 5 (8): 87-105.
Demir C., Çevirgen A., 2006; Turizm ve Çevre Yönetimi. Gazi Kitabevi, s. 188, Ankara.
DEÜ Gemoloji ve Mücevher Programı Web Sitesi ; http://www.gemoloji.host.sk Ziyaret Tarihi 19.03.2012.
86
Erdoğan N., 2005; Gazi Üniversitesi İletişim Dergisi, 20 (1), 2005.
Erdoğan
N.,
2008;
Ekoturizm
ve
Doğa
Temelli
Turizmin
Geldikleri
Noktadaki
Kavramsal
Çerçeve,
http://www.ekoturizmgrubu.org/makale/nazmiye.htm, Ziyaret Tarihi: 13.04.2012.
Gülez S., 1993; “Korunan Alanlar ve Turizm”, I. Ormancılık Şurası Tebliğler ve Ön Çalışma Grubu Raporları Cilt I, Seri No: 13, Yayın No: 006,
Ankara.
Batman Meteoroloji Bölge Müdürlüğü Web Sitesi; Batman İlinin İklim Durumu,
Batman Ticaret Odası Web Sitesi; Batman Turizm Bilgileri, Batman Valiliği Web Sitesi;
Batman Valiliği Resmi Web Sitesi; http://www.batman.gov.tr/ Ziyaret tarihi: 05.08.2012
Kurdoğlu, O. 2001; Koruma Alanları ve Ekoturizmin Karadeniz Bölgesi Açısından İrdelenmesi. Türkiye Ormancılar Derneği Yayını, Orman ve
Av, Sayı 4.
Kuter H., Ünal E., 2009; Sürdürülebilirlik Kapsamında Ekoturizmin Çevresel, Ekonomik ve Sosyo-Kültürel Etkileri, Kastamonu Üni., Orman
Fakültesi Dergisi, 9 (2): 146-156.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2012, Giriş-Çıkış Yapan Yabancı ve Vatandaşlar, http://yigm.kulturturizm.gov.tr/TR,9854/sinir-giris-cikisistatistikleri.html.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2007; Türkiye Turizm Stratejisi 2023 Eylem Planı 2007-20013, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, Yayın No:
3085, ISBN 978-975-17-3260-6.
Selimoğlu, Ö., 2004; Dünyada ve Türkiye’de Ekoturizm, İstanbul Ticaret Odası, Etüt ve Araştırma Şubesi Yayınları.
OK K., 2008; Türkiye Ormancılık Sektörü Açısından Ekoturizm, TODEG Makaleleri, http://www.ekoturizmgrubu.org/makale/MAKALE.htm,
Ziyaret tarihi: 12.07.2012.
87
Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı, İl Durum Raporu, http://www2.ormansu.gov.tr/COB/Files/durum_rapor/ockkb/ockkb_ild.pdf, Ziyaret
Tarihi: 10.06.2012.
Sezgin M., Kalaman A., 2009; Turistik Destinasyon Çerçevesinde sürdürülebilir Turizm Yönetimi ve Pazarlaması, Selçuk Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü Dergisi.
TODEG, 2010; Türkiye Ormancılar Derneği Ekoturizm Grubu, Orman Ekosistemlerinde Ekoturizm Çalıştayı, 20-22 Mayıs 2010, Ankara.
Türkiye İstatistik Kurumu, 2011, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi Sonuçları, 2011, www.tuik.gov.tr/IcerikGetir.do?istab_id=139, Ziyaret
Tarihi: 22.06.2012.
Yılmaz E., Ok K., OKAN T., 2004; Ekoturizm Planlamasında Katılımcı Yaklaşımla Etkinlik Seçimi, Cehennemdere Vadisi, Çevre ve Orman
Bakanlığı Yayın No: 237 ISSN:1300-7912, DOA Yayın No: 30.
Yürik, E.Ö., 2002; Turizmin Geleceği: Ekoturizm, Standart: Ekonomik ve Teknik Dergi, Sayı 500:68-71.
LİNK KAYNAKLARI
http://www.besiri.bel.tr/
http://www.gercus.bel.tr/
http://www.batman.bel.tr/
http://www.batman.gov.tr/
http://www.hasankeyf.gov.tr/
http://www.gercus.gov.tr/
88
http://www.sason.gov.tr/
http://www.besiri.gov.tr/
www.izcim.org
www. doa.gov.tr
www. ekoturizmdernegi.org
http://www.kozluk.bel.tr/
http://www.sason.bel.tr/
http://www.besiri.bel.tr/
http://www.gercus.bel.tr/
http://www.batman.bel.tr/
http://www.batman.gov.tr/
http://www.hasankeyf.gov.tr/
89
HAZIRLAYAN
Batman İli Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürü
KONTROL EDEN
15. Bölge Müdürlüğü Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürü
Haluk KODAMAN
M.Ercan TURAN
Uygun Takdim
15. Bölge Müdürü
M.Fehmi YÜKSEL
Vali Yardımcısı
Mustafa Adil TEKELİ
Doğa Turizmi Master Planının Uygulanması UYGUNDUR
Yılmaz ARSLAN
VALİ
90
91

Benzer belgeler