e-bülten - Ankara Patent

Transkript

e-bülten - Ankara Patent
e-bülten
Marka
Patent
Tasarım
2010 Kasım Sayı: 11
Alan Adı
“Bütün ilerlemeler, insan fikrinin eseridir. Fikri
harekete getirmek birinci işimiz olmalıdır. Bir kere
millet benliğine hakim olsun ve düşünebilsin, yeter!
Başlangıçta hatalı düşünse de, az zaman sonra bu
hatayı düzeltebilir. Fikir bir kere faaliyete başladı mı,
her şey yavaş yavaş düzene girer ve düzelir.”
Atatürk'ün Şaşırtıcı İleri Görüşlülüğü:
BİYOYAKIT ÜRETİMİ
n
n
TPE İle İsveç Patent Ofisi
Arasındaki Protokol Yenilendi
Sürücüsüz Otomobille 224 Bin
Kilometre Yol
n
New York'u İki İTÜ'lü Kurtaracak
n
Güneşte Temizlenen Kumaş
n
n
n
n
Kum Tanesinden Daha Küçük
Piller
Su Gerektirmeyen Çamaşır
Makinası
Tanınmış Marka Kavramına
Genel Bir Bakış
n
n
n
Kahve Dünyası'na
Paket Tasarım Ödülü
Teknoloji Yatırım’dan Haluk Zontul
Girişimcilere Işık Tutuyor
Google Adwords Kargaşası
Yaratıcı Olun!
SİZİN ÖNERİLERİNİZ
Önümüzdeki ay e-bültenimizde hangi konulara yer
vermemizi
istersiniz?
Hiç farkında
olmadan
kullandığımız
Yoksa cevaplanmasını istediğiniz bir sorunuz mu yüzlerce
var? Lütfen
bize
yazın; nasıl
buluşun yaşamımıza
[email protected].
girdiğini bilmek ister misiniz?
Marka
e-bülten
Patent
Tasarım
2010 Kasım Sayı: 11
Alan Adı
TPE ile İsveç Patent
Ofisi arasındaki
protokol yenilendi
Türk Patent Enstitüsü ile İsveç Patent Ofisi
arasında araştırma ve inceleme raporlarının düzenlenmesine yönelik protokol yenilendi. 6 yıl geçerli olacak Protokol, 1 Kasım 2010 tarihinde yürürlüğe girdi.
Araştırma ve inceleme ücretlerinde ciddi indirime gidilen yeni Protokol ile İsveç Patent Ofisi standart ve ekspres olmak üzere iki farklı hizmet sağlayacak. Böylece, başvurular için daha kısa sürede rapor
hazırlanacak.
Önceki Protokolde rapor düzenleme süreleri 6 aydan konusuna göre
12 veya 36 aya kadar uzarken, Yeni Protokolde bu süreler standart
talepler için 10 haftaya, ekspres talepler için 4 haftaya indirildi.
tpe.gov.tr kaynağındaki haber esas alınarak düzenlenmiştir.
Rapor Tipi
Önceki
Ücret
(EUR)
Yeni Ücret Yeni Ücret
(Standart) (Ekspres)
(EUR)
(EUR)
İndirim
İndirim
Oranı %
Oranı %
(Standart) (Ekspres)
Araştırma
2210
1180
1416
54,7
45,7
1. İnceleme
1040
944
1180
23
3,8
2. ve 3. İnceleme
900
472
708
55,5
33,3
2. ve 3. İnceleme (*)
900
826
1062
22,2
0
(*Önceki Raporu İsveç Düzenlememişse)
MARKA 2010’un
kapıları size de
açılsın…
10 yıldır marka kavramına damgasını vurmuş konuşmacılara ev sahipliği yapan, medya ve iş dünyasının yoğun bir ilgi ile mercek altına aldığı MARKA KONFERANSI’na Ankara
Patent’in davetlisi olarak katılmaya ne dersiniz?
Bir girişimci gibi düşünün, çıkış noktanızı
seçin. Kurayla belirlenecek talihli siz olun, Marka Konferansı bileti ya da sürpriz hediyelerden
birini kazanın!
Bunun için http://apps.facebook.com/ankarapatent adresine girerek yarışmamıza katılın.
MARKA 2010’un kapıları size de açılsın…
Marka
e-bülten
2010 Kasım Sayı: 11
Patent
FİKRİ HAKLAR GÜNCEL
Tasarım
Alan Adı
Apple, 625.5 Milyon Dolar
Tazminat Ödeyecek
Yale Üniversitesi’nde bilgisayar bilimleri profesörü David Gelernter’in
kurduğu küçük bir teknoloji şirketi olan Mirror Worlds’un patentten doğan
haklarına tecavüz ettiği iddiasıyla açılan davada mahkeme, Apple’ın, 625,5
milyon dolar tazminat ödemesine karar verdi.
Söz konusu üç patent belgesi; Apple’ın bilgisayar, iPod ve
iPhone’larında bulunan karakteristik özelliklerini kapsadığı iddia ediliyor.
Apple ise, dava sonucu belirlenen üç patentten ikisinin çözümlenmemiş konular olduğunu gerekçe göstererek karar itiraz etmiş. Mahkeme; Apple’in
itirazını olumlu karşılarsa tazminat 208,5 milyon dolar, olumsuz karşılarsa
625,5 milyon dolar olacak ve bir patent davasında verilen en büyük tazminat olarak kayıtlara geçecek.
xing.com kaynağındaki haber esas alınarak düzenlenmiştir.
Atatürk'ün Şaşırtıcı İleri Görüşlülüğü:
Biyoyakıt Üretimi
Dünyada her geçen yıl önemi giderek artan biyoyakıtın, Atatürk`ün talimatı ile 76 yıl önce Atatürk Orman
Çiftliği’nde üretilerek kullanıldığı ortaya çıktı.
Devlet Planlama Teşkilatı uzmanlarından Emrah Hatunoğlu’nun hazırladığı “Biyoyakıt Teknolojilerinin Tarım Sektörüne Etkileri” tezi, çağın yakı-
tı olarak bilinen biyoenerji türevlerinin
Türkiye’deki geçmişine ilişkin detayı gün
yüzüne çıkarken; gelişmiş ülkelerde bile
geçmişi 20-30 yılı ancak bulan biyoyakıtlarla ilgili, Türkiye’nin 1930’lu yıllarda
raporlar hazırlayıp üretime geçtiği tezde kanıtlanarak Atatürk’ün ileri görüşlülüğü ve şaşırtıcı zekasını yeniden gözler
önüne serildi.
haberturizm.com kaynağındaki haber esas alınarak düzenlenmiştir.
Al Mawsil
Erbil
Nahr
al
¸
Habbaniyah
Lake
ll
Al F a
ha¸dawi
- -i al G
Wad
iyalá
Na
hr
D
34 °
Borujerd
-Ilam
Bağdad
Razzaza
Lake Karbala'
KERBELA
WASIT
BABIL
Al Hillah
Gh
rr
af
Al Qurnah
S ha
h r a tes
- a An Nasiriyah
tt a
Hawr al Hammar
lA
b
ra
Jalibah
32 °
Ahvaz
Al Basrah
AL BASRAH
AL MUTHANNÁ
SUUDİ ARABİSTAN
Dezful-
Qal'at Salih
a
m
As Salman-
30 °
Qal'at Sukkar
s
Sa
Dehloran
T i g ri
As
Eup
Si-m
are
h
MAYSAN
Al 'Amarah
S h a tt al
NECEF
Ar'ar
- Khorramabad
-ye
'Ali- al Gharbi -
Al Hayy
- DHI QAR
Qaryat al Gharab
han eh
Shaykh Sa'd
Al Kut-
An Najaf
Judayyidat 'Ar'ar
u-d
h
Mehran
- - Ad Diwaniyah
Abu- Sukhayr AL QADISIYAH
bayyi¸d
- d-i al U
Wa
Nukhayb
Hamadan
Kermanşah
BAĞDAD
uj
h
Ar Rutbah
Trebil
- Ar Ramadi
AL ANBAR
wa
-
JORDAN
32 °
A l H a bb a n iya
Hit
wran
Ha
İRAN
Kasrışirin
Khanaqin
DIYALÁ
Ba'qubah
R
-i
- di
Wa
ah
- 'Akashat
h
Al Walid
Lake
Sanandaj
Halabjah
- Tawuq
l
SALAH AD
DIN
TharthaSamarra'
Buhayrat al
Qadisiyah
'Anah
'i m Al Hadithah
36 °
Süleymaniye
E
Na
hr
a
m
zay
'U
E u p h ra t e s
b
İY
le
AN
Za
Kerkük
AT
TA'MIM
Bayji-
Abu- Kamal-
wz
an
ERBİL
Kuysanjaq
Makhmur
Al Qayyarah
Al Hadr
tt
Li
34 °
ze
lO
at
G
re
- Tall 'Afar
NINAWÁ
Ar Raqqah
SURİYE
Qe
Zanjan
b
Za
(Mosul)
Kh a b ur
36 °
48 °
-Mianeh
(Lake Urmia)
-Miandowab
ris
Resmi ücretler henüz kesinleşmemekle birlikte, başvuru sahibi firmanın sermayesinin %2’si şeklinde hesaplanacağı belirtilmektedir. Ancak bu tutar 450 USD’den
az, 1300 USD’den de çok olamayacaktır.
Konuyla ilgili detaylı bilgiyi ilerleyen
günlerde sizlerle paylaşacağız.
Konu ile ilgili sorularınızı [email protected] adresimize iletebilirsiniz.
(Umia)
- Rayat
'Aqrah
Sinjar
46 °
Daryacheh-ye
Orumiyeh
- Orumiyeh
-
Zakhu DAHUK
Dahuk
K hor
ra m
-
Dayr az Zawr
• Vekaletname (Konsolosluk Onaylı)
• Faaliyet Belgesi (Konsolosluk Onaylı)
44 °
Hakk âri
TÜRKİYE
Al Qamishli
sh
a hr
A ba-d a
42 °
IRAK
S ÜLE Y M
diğer birçok detay ile birlikte netleşecektir.
Kürdistan Bölgesi’nde yeni başvuru
için gerekli evraklar şunlar olacaktır;
T ig
Irak Kürdistan Bölgesi'nde Irak,
Hükümeti’nden özerk olarak Endüstri ve
Ticaret Bakanlığı kurulmuş ve bu Bakanlık bünyesinde Kürdistan Marka Ofisinin
marka başvurularını kabul etmeye başlayacağı belirtilmiştir.
Şu aşamada Irak Hükümeti tarafından
uygulanan 21 Numaralı Kanun ile Markalar Kanunu ve Nis sınıflandırması kabul
edilmektedir.
Irak’taki mevcut başvuru ve tesciller
için Kürdistan Bölgesi’nde tekrar bir başvuruya gerek olup olmadığı Kasım ayı içerisinde Irak Marka Ofisi ve Kürdistan Marka
Ofisi arasında yapılacak toplantıdan sonra
-a
Al Q
FİKRİ HAKLAR GÜNCEL
Irak Kürdistan Bölgesi'nde marka başvurusu
Umm Qasr
n
30 °
Makhfar al Busayyah
Al Faw
Rafha-
KUVEYT
Al Jahrah
Kuwait
Persian
Gulf
Al Ahmadi -
IRAQ
Hafar al Batin
28 °
0
0
42 °
44 °
50
100
50
46 °
150
100
200
150
150
300 km
200 mi
48 °
Marka
e-bülten
2010 Kasım Sayı: 11
Patent
AYIN RÖPORTAJI
Tasarım
Alan Adı
Teknoloji Yatırım’dan Haluk Zontul
Girişimcilere Işık Tutuyor
Haluk Bey, bize kendinizden
bahsedebilir misiniz?
AYIN RÖPORTAJI
ODTÜ Elektrik Elektronik Mühendisliği bölümünden mezun oldum.
Aynı bölümde yüksek lisans yaptım. 20
yıllık iş hayatımın tamamında fikirden
nasıl kıymet yaratılabilir sorusuna yanıt
aradım, halen de arıyorum. Bu zor sorunun farklı yüzlerine bakabildiğim bir
iş geçmişim oldu. İş hayatımın başında
üniversitede ve TÜBİTAK’ta araştırmacı olarak çalıştım. Bu dönemde, doğrudan fikirleri hayata geçirme, fikir üretme, tasarım yapma, fikri mülkiyet gibi
kavramlarla tanıştım. Çok yetenekli insanlarla çalışma fırsatı elde ettim, halen dünya yörüngesinde dönen tasarımlara adımı yazma şansını bu dönemde
edindim.
Fikirlerin hayata geçmesi ve ekonomik refaha dönüşmesinde kamusal
ve kurumsal politikaların oluşturulması alanı, öğrencilik dönemi kantin sohbetlerinden başlayarak ilgimi çekmişti. Belirli bir teknoloji alanında geleceğe ilişkin öngörülerde bulunmak ve kamusal destek politikaları geliştirmek
konularında, Avrupa’nın ve Genişle-
miş Avrupa’nın bilişim teknolojileri alanındaki foresight çalışmalarına katıldım. Türkiye’de kamusal alanda yürütülmüş iki büyük politika projesinden
TUENA’nın (Türkiye Ulusal Enformasyon Altyapısı Ana Planı) proje koordinatörlüğü, Vizyon 2023’ünde son raporu olan Ulusal Bilim ve Teknoloji Politikaları 2003-2023 Strateji Belgesi’nin hazırlanmasında görev aldım.
2005 yılı sonunda
Ankara’dan İstanbul’a taşınırken, problemin üçüncü tarafına, fikrini hayata geçirmeye niyetlenenlere yol gösterme ve ortak olma tarafına geçtim.
Önce TTGV’de teknoloji projeleri geliştirme grubunda koordinatör olarak
çalıştım. Sonra da Teknoloji Yatırım A.Ş’nin yöneticisi oldum.
Problemin dördüncü ve son tarafı olan, doğrudan girişimci olarak
teknolojik girişimleri hayata geçirmeye ilişkin
planlarımı ise hala saklı
tutuyorum.
Teknoloji Yatırım A.Ş. ne amaçla
kuruldu?
Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı, Türkiye’deki kobilerin yenilik ve teknolojiye dayalı rekabet gücünü artırmak
amacıyla 1991 yılında kurulmuş. Kurulduğu günden itibaren ilkleri uygulamaya geçiren TTGV, teknolojinin finansmanında da farklı kanallar oluşturmayı denemiştir. Bu kapsamda girişim sermayesi de önemli bir ilgi alanı olmuştur.
Bu bağlamda Türkiye’de iki farklı fona
ve bir fonların fonuna yatırım yapmış ve
kurulmalarına öncülük etmiştir. Bu yapıların erken aşama finansmanında yetersiz kalması nedeniyle de, özellikle, erken aşama (daha kağıt üstünde ya da
emekleme aşamasında) olan teknolojik
iş fikirlerine yatırım yapmak için Teknoloji Yatırım A.Ş. kurulmuştur. İlerde
fon haline dönüşmesi perspektifi ile kurulduğu için, A.Ş. yapısında olmasına
rağmen, fon gibi çalışmaktadır.
Amacımız yatırımcımız TTGV’ye
ve girişimcilere teknolojik temelli işlerde yüksek getiri sağlamak, vizyonumuz
ise tüm yatırımcı ve girişimciler için güvenilir bir iş ortağı olmaktır.
Girişimciler Teknoloji Yatırım A.Ş.
tarafından nasıl destekleniyor?
Biz aslında destek tanımlamasını
çok sevmiyoruz. Destek daha çok kamu
kurumları tarafından doğrudan ya da
dolaylı yürütülen programları ifade ediyor. Teknoloji Yatırım A.Ş. girişimcilerle
oluşturduğu ortak bir iş planı üzerinden
işe ortak olmakta, sermaye riski almaktadır. Bir işe ortak olduğunuz andan itibaren tarafların sorunları, başarıları ve
hedefleri ortak hale geliyor.
İşe başladığımız noktada, 2007 yılı
ortasında, konuya ilişkin görüşlerim ve
beklentilerimle, şimdiki değerlendirmem ve yaptığımız iş çok farklı. İşin başında, şirketlerin yönetim kurularında sadece ana iş planını izleyeceğimizi ve stratejik yönlendirmeler yapacağımız düşünüyorduk. Uygulamada ise, ilgili girişimcinin/şirketin neye gereksinimi varsa onu yapar halde bulduk kendimizi. Bu bazen finans, bazen satış, çoğu
zamansa teknoloji ve finans yönetimi
oldu. Rami’de sanayide makine tasarımı
ile aktif çalışmakta, aynı firmaları yabancı yatarımcılara Four Seasons’ta anlatmakta bizim işimiz.
Teknoloji Yatırımı A.Ş. desteği
isteyen girişimcilerin hangi ölçütlere
uymaları gerekiyor?
Şu an yönettiğimiz fonun (Teknoloji 2007) bir yatırım politikası var.
Öncelikle bu yatırım politikasına uymalı. Teknoloji 2007 fonunun yatırım
Marka
e-bülten
2010 Kasım Sayı: 11
Patent
AYIN RÖPORTAJI
Tasarım
Alan Adı
politikası; Türkiye’de ticarileşme çalışması yapılacak yenilik içeren teknoloji temelli mal ve hizmet üreten firmalara ya da bilinen teknolojik mal ve hizmetlerle varolan sektörlerde yenilik yaratan fikir ve firmalara yatırım yapılmasıdır.
Teknoloji 2007 fonunda, Teknoloji Yatırım A.Ş. yapılacak yatırımlarda
temel araştırma riskini üstlenen yatırımlar yapmamaktadır. Bu fon,
• Öngörülebilir düzeyde, sınırlı teknoloji geliştirme,
• Ürün geliştirme ve
• Pazar
risklerini almaktadır.
Bu fonda, Teknoloji Yatırım A.Ş.,
• Enformasyon ve İletişim Teknolojisi,
• Biyo-Teknoloji,
• Sağlık,
• İleri Malzemeler,
• Diğer yüksek katma değerli pazar sektörleri
alanlarında yatırım yapmakta ve her
bir yatırımda en çok 750.000 ABD Doları sermaye riski alabilmektedir.
AYIN RÖPORTAJI
Teknoloji Yatırım A.Ş. ye gelen
fikirler en çok hangi nedenlerle
kabul edilmiyor?
İş fikirlerini değerlendirmek oldukça zor, öznel bir süreç. Bizim kullandığımız dört temel kriterimiz var.
Ancak bir de, termodinamiğin sıfırıncı
yasası gibi sıfırıncı kriterimiz var.
0. Teknolojik ürün ve/veya hizmet üreten bir fikir
1. Yetkin ve etkin yönetim ekibi
2. Korunabilir Pozisyon
3. Yatırımın Geri Dönüşümü
4. Çıkış Stratejisi
Değerlendirme sürecimizde hemen hemen aynı sırada oluyor. Sıfırıncı
kritere uymayan iş planı, biz işe başladığımızda daha çok gelmekteydi. Şimdi
sanırım kendimizi daha iyi anlatmanın
sonucunda artık red daha az oluyor.
Birinci kriter ekip, yani girişimci[ler],
erken aşamadaki en önemli değerlendirme kriteri. Biz bir iş fikri kadar bir
kişi ya da bir gruba yatırım yapmış oluyoruz. Bu bizim işimizin en uzun değerlendirme gerektiren aşaması. Ben
genelde bu süreci, ortak olma sürecini anlatırken evlilik analojisi kullanıyorum. İki tarafın iyilikleri, güzellikleri
ve yetenekleri, aralarında ortak çalışabilecek/yaşayabilecek bir iletişim ve etkileşim olmadan sonuç vermiyor. Yani
birinci aşamada yalnızca ekibin yeteneklerini, uygunluğunu değil, karşılıklı uygunluğumuzu sınıyoruz. Bizim işimizde bazı gişimcilerle, bazı dönemlerde eşimle, çocuğumla geçirdiğimden daha çok zaman geçirmek sıra dışı
değil.
Korunabilir pozisyon; genelde
bize gelen iş fikirlerinde, en çok reddin olduğu zayıf nokta oluyor. Biz 3-5
yıl sonra bu işten çıkmak istediğimizde de, yatırım yaptığımız şirketin pazarını koruyabilen, öncü bir şirket olmasını istiyoruz. Bu bazen üst düzey alan
bilgisi ve pazar hakimiyeti ile sağlanabilirken, genelde fikri mülkiyet ile korunması bizi çok rahatlatıyor. Ülkemizde bu alanda ne yazık ki girişimciler
çok eğitimli değil. Fikri mülkiyet konusunda “patentim var bana neden para
vermiyorsunuz” ucundan, “açıklayayım
da herkes öğrensin mi” ucuna farklı tepkileri hala görmek şaşırtıcı oluyor. Üniversite eğitimlerinde bu alanda
önemli bir eksiklik var sanırım.
Bu aşama da geçildi ise genelde
red olmuyor. Önemli, aşılamaz bir yapısal engel yok ise, bu aşamayı geçmiş
iş fikirleri ve ekipler ile getiri ve çıkış
ile şartlar ve olanaklarda alternatif çözümler bulunabiliyor.
Teknoloji Yatırım A.Ş.ye başvuru
yapacaklara önerileriniz nelerdir?
Yalnızca bize başvuracaklara değil. Kendi teknoloji işini yapacak tüm
teknoloji girişimcilerine önerim işlerini yapmadan önce;
• Yapacakları işin (ürün ya da hizmetinizin) yenilikçi taraflarını,
• İş ve Pazarlama stratejisini,
• Pazar ve rakiplerin durumunu,
• İşin hayata geçmesi için gereken kaynak (nasıl sağlanacak, ne zaman gerekecek) ve geri dönüşüne ilişkin bir
öngörüyü
bilmeli ve objektif olarak değerlendirmelidirler. Bu değerlendirmeler için,
bir şekil şartımız yok. İlk iki yıl bir örnek iş planı şablonu koymuştuk. Ancak
iki yılın sonunda, şunu fark ettik; yatımı yaptığımız hiç bir iş bize o iş planı
formatıyla gelmemişti. Başlangıç için 2
paragraf yeterli.
Yılda kaç başvuru alıyorsunuz?
150 diyebilirz. Ancak bunların ne
kadarı siz heyancanlandırıyor, gerçekten yatırım açısından değerlendirmeye
değer derseniz sayı düşüyor. 2007 ortasından günümüze 450 düzeyinde iş
planından beş tanesine yatırım yaptık.
Sizce Türkiye’de teknoloji üreten
şirketler, yurtdışındaki şirketlerle
rekabet edilecek düzeyde başarılı
mı?
Çok kolay bir soru. Ama sanırım
basit “hayır” yanıtının ya da çok umut
vadeden tekil örneklerin methiyesinin ötesinde bir yanıtı hak ediyor. Niye
teknoloji üretip, yurtdışındaki şirketlerle rekabet etmek istiyoruz? Ülkelerin refah düzeylerini artırmadaki temel
faktörün günümüzde teknoloji ürütmek olduğu, artık sıradışı iktisatçıların
ya da politika yapıcıların önerileri olmaktan çıktı ve hemen hemen tüm ülkelerin temel politikası ve önceliği haline geldi. Ve hatta, artık mahalle kahvesinde insanlar birbirine günlük sıkıntılarını paylaşırken; “Biz üretiyoruz ama
teknolojisi adamda, esas parayı o kazanıyor” diyor.
Soru bu düzeye kadar gelince yanıt da aynı düzeyden gelecektir, insanlar refahlarından memnun olduklarında, üye olmayı hedeflediğimiz AB’nin
gelir düzeylerini yakaladığımızda sorunuzun yanıtı “evet” olacak. Teknoloji
Yatırım olarak bize düşen de, bu uzun
yola birkaç taş döşeyebilmek sadece.
Marka
e-bülten
2010 Kasım Sayı: 11
Patent
MUCİDİN SANDIĞI
Tasarım
Alan Adı
Yürüyen merdiven
MUCİDİN SADIĞI
İlk yürüyen bant, 1894'te turist çekmek amacıyla New York'ta
Coney Adası'ndaki rıhtıma kuruldu. New Yorklu işadamı Jesse Reno'nun tasarladığı bu düzeneğe "eğilimli asansör" adı verildi.
Ancak rampa, yere göre 30 derecelik bir eğimde olduğundan yolcular için tehlikeli oluyordu. Bunun üzerine Reno, rampanın yerine bir dizi döner basamak kullandı. 1980'lerin başında Japon
şirketi Mitsubishi ilk yürüyen sarmal merdiveni yaptı. Bu da büyük
bir mağazada kullanıldı.
patentmuzesi.com kaynağındaki haber
esas alınarak düzenlenmiştir.
Başımıza icat çıkarın!
Hiç farkında olmadan kullandığımız
yüzlerce buluşun yaşamımıza nasıl
girdiğini bilmek ister misiniz?
www.patentmuzesi.com
Sürücüsüz otomobille 224
bin kilometre yol
BULUŞLAR GEÇİDİ
İnternet devi Google, kendi kendisini sürebilen sürücüsüz otomobilleri
California yollarında binlerce kilometrede başarıyla test ettiğini açıkladı.
Stanford Üniversitesi Bilgisayar Bilimi ve Elektrik Mühendisliği Profesörü Sebastien Thrun, şirketin resmi bloğundan yaptığı açıklamada; diğer araçları görmek için üstünde video kameralar,
radar sensörleri ve lazer menzil ayarlayıcıları bulunan otomobillerin şimdiye dek
yapılan deneme sürüşlerinde 224 bin kilometreden fazla yol kat ettiğini belirtti.
Bu testler sırasında araçlarda her
an kontrolü ele almak üzere deneyimli
bir sürücünün ve bir yazılım uzmanının
da bulunduğunu belirten Google, bu
araçların trafik yoğunluğunun ve kaza
sayısının azalmasına yardımcı olmasını
umduğunu bildirdi.
bloombergtr.com kaynağındaki haber esas alınarak düzenlenmiştir.
Kum tanesinden daha küçük piller
Kaliforniya Üniversitesi araştırmacılarının geliştirdiği kum tanesinden daha küçük piller, alışkın olduğumuz boyuttaki pillerle aynı güçteler. Yakın gelecekte laptoplarda ya
da akıllı telefonlarda kullanılamayacak olsa da mikro robotlardan tıbbi implantlara kadar pek çok alanda kullanılabilecek bu minik pillerin en önemli özelliği yapıları çün-
kü UCLA’lı araştırmacılar, ince nano
kablolara yatırılan lityum alüminosilikat katmanları ile üç boyutlu bir
yapı oluşturmuşlar. Günümüzde pek
çok pil iki boyutlu yapıya sahipler,
bu da bu minik pillerin çok daha dar
alanda daha fazla enerji tutabildiklerini gösteriyor.
news.discovery.com kaynağındaki haber esas
alınarak düzenlenmiştir.
Marka
e-bülten
2010 Kasım Sayı: 11
Patent
BULUŞLAR GEÇİDİ
Tasarım
Alan Adı
3D Yemek Yazıcısı
"CORNUCOPIA"
Tasarımcılarına göre Cornucopia’nın
yemek yapma süreci kullanıcının seçtiği, içinde değişik malzemeler olan bir
dizi yemek kutusu ile başlıyor. Mikser
ve ekstrüder kafa arasında istenen yemek birleşerek saklanıyor.
Bu enteresan ürünün buluşçuları:
“Bu üretim süreci kullanıcıya yemeğin
kökeni, kalitesi, besin değeri ve lezzeti üzerinde nihai kontrol sağlıyor.” diye
belirttiler.
Çalışan bekar insanların, dengeli beslenmek için neredeyse hiç zamanlarının olmamasından yola çıkarak; Akışkan Arayüzler Grubu’ndan iki
MIT mezunu, ilginç ve alışılmadık bir
fikri hayata geçirdiler.
Marcelo Coelho ve Amit Zoran
kişisel bir yemek fabrikası tasarladılar ve adını “Cornucopia” koydular. Bu
alet 3 boyutlu bir yiyecek yazıcısı ve yiyecek baskısı yapmaya yarıyor.
infoniac.com kaynağındaki haber esas alınarak
düzenlenmiştir.
BULUŞLAR GEÇİDİ
"ELDE TAŞINAN LABORATUVARLAR" GELİYOR
Bilkent Üniversitesi Yerleşkesi’ndeki Ulusal Nanoteknoloji Araştırma Merkezi (UNAM) Malzeme Bilimi ve
Nanoteknoloji Enstitüsünde; tıp, eczacılık, DNA analizi gibi
pek çok stratejik araştırmada kullanılan biyosensör cihazı,
tamamen yerli kaynaklarla geliştirilip dünya standartlarında ticari ürüne dönüştürüldü.
Geliştirilen SPR sisteminin DNA analizi, bakteriyel
enfeksiyonların teşhisi, kanda bulunan çeşitli hormonların
tespiti, eczacılık, moleküler biyoloji, genetik, tıp, çevre gibi
alanlarda stratejik araştırmaların yapılmasına olanak sağladığını anlatan Bilkent Üniversitesi UNAM araştırmacılardan Yrd. Doç. Dr. Aykutlu Dana, bu sistemlerin Türkiye’de
kullanılan birçok araştırma laboratuarı için yüksek maliyetlerle yurt dışından temin edildiğini belirtti.
Dana, geliştirilen sistemlerden bir tanesinin, elde
taşınabilen bir sistem olarak tasarlandığını ve
elde taşınabilir ve düşük maliyetli biyomoleküler algılayıcı sistemi sayesinde pek çok tıbbi tahlilin günlük hayatta
daha yaygın kullanılmasının mümkün olacağını belirtti.
cumhuriyet.com.tr kaynağındaki haber esas alınarak düzenlenmiştir.
NATO GENEL SEKRETERİ
GİZLİ BİLGİLERİ TÜBİTAK’IN
"SIR"INDA SAKLIYOR
NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, gizli bilgilerini saklamak için TÜBİTAK’ın
kriptolu USB belleği “SIR”ı kullanmaya başladı.
TÜBİTAK Ulusal Elektronik
ve Kriptoloji Araştırma Enstitüsü
(UEKAE) Müdürü Alparslan Babaoğlu, gizlilik düzeyindeki tüm
verileri kriptolamada kullanılan
ve Türk mühendisler tarafından
ve % 100 yerli kaynaklarla gerçekleştirilen “SIR”dan NATO’ya 622
tane sattıklarını belirtti.
NATO Askeri Komitesi tarafından onaylanmış, alanında tek
olan ve Rasmussen’nin de bizzat
kullandığı SIR, tüm gizlilik düzeylerindeki NATO verisini kriptolamak üzere kullanılabiliyor. Dünya genelinde “SIR” gibi taşınabilir
boyutlarda, yüksek gizlilik dereceli bilgiyi güvenli saklayabilecek
türde bir ürün bulunmuyor. Kredi kartı boyunda olan SIR, kolayca taşınabilir olmasının yanı sıra
içindeki bilgileri şifreli bir şekilde
saklayabiliyor. Kaybolması veya
çalınması durumunda içindeki
bilgilere ulaşılamıyor. Gerekirse
tek bir tuş ile içindeki gizli bilgiler silinebiliyor. Cihazın bir şekilde açılmaya çalışılması durumunda ise içindeki gizli bilgiler kendiliğinden siliniyor.
hurriyet.com.tr kaynağındaki haber esas
alınarak düzenlenmiştir.
Marka
e-bülten
2010 Kasım Sayı: 11
Patent
BULUŞLAR GEÇİDİ
Tasarım
Alan Adı
Güneşte temizlenen kumaş
Güneşten her geçen gün biraz
daha faydalanmanın yollarını bulmaya
başladığımız ve güneş enerjisi ile çalışan cihazların üretildiği bu günlerde;
Türk, İtalyan ve İrlandalı bilim adamları, güneş altında kendi kendini temizleyen kumaş da üretti.
Projenin yöneticisi Pamukkale
Üniversitesi (PAÜ) Çevre Teknolojisi
Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr.
Hüseyin Selçuk; gazetecilere yaptığı
açıklamada, ürettikleri kumaşın yeni
geliştirilen bir tekstil malzemesiyle güneşin altında kendi kendini 4-6 saatte
tamamen temizlediğini söyledi.
Kendisinin dışında PAÜ’den
Prof. Dr. Ahmet Çon, Doç. Dr. Fehiman Çiner, Yrd. Doç. Dr. Sema Palamutçu, İtalya Selarno Üniversitesinden Doç. Dr. Sureyya Meriç, İtalya
Napoli Üniversitesinden Yrd. Doç.
Dr. Marco Guida ile İrlanda Ulster
Üniversitesinden Yrd. Doç. Dr. Patrick Dunlop tarafından geliştirilen
projenin, TÜBİTAK tarafından finanse edildiğini ifade eden Selçuk,
kumaşın antibakteriyel özelliğe de
sahip olduğunu ve kumaşa ektikleri
bakterilerin güneşin altında 45 daki- ekonomi.haberturk.com kaynağındaki haber esas alıkada temizlediğini ekledi.
narak düzenlenmiştir.
Su gerektirmeyen çamaşır makinası
İngiliz şirketi Xeros, geliştirdiği yeni
çamaşır yıkama sistemi ile Amerikan pazarını fethetmeyi hedefliyor. Naylon bilyelerle çok fazla su tasarrufu sağlayan buluşlarında; bilyeli kazan, çamaşırları geleneksel makinelere göre % 90 oranında
daha az su kullanarak yıkıyor.
Şirketin henüz gelişme aşamasında olan bu buluşu aynı zamanda diğer
makinelere göre daha az deterjan kullanıyor. Xeros bu makine ile çamaşırla-
BULUŞLAR GEÇİDİ
Yılın Girişimcilik ödülü iki Türk kardeşin
Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da geleneksel olarak
dağıtılan girişimlik ödülüne bu yıl, Ali Ekrem Kaynak ve Murat Kaynak isimli iki Türk kardeşin işlettiği Konak Restoranı
layık görüldü.
Nieuw-West Belediyesi tarafından düzenlenen yarışmada birçok adayı geride bırakan Ali Ekrem Kaynak ve Murat Kaynak
kardeşler, 10 bin Avroluk ödülün de sahibi oldu. Bu yıl üçüncüsü düzenlenen yarışmada ilk kez Türklere ait bir işletmenin birinci olduğunu belirten Ali Ekrem Kaynak; yaptığı açıklamada, yarışmanın en önemli amacının ‘’yenilikçi ve farklı fikirleri teşvik etmek’’ olduğunu ifade ederken, 5 yıl önce kurdukları
restoranlarında şu anda 15 kişinin çalıştığını ve cirolarının sürekli artan bir grafik izlediğini söyledi. Kaynak, yakın zamanda
Amsterdam’da ikinci şubelerini açacaklarının da bilgisini verdi.
cumhuriyet.com.tr kaynağındaki haber esas alınarak düzenlenmiştir.
rı kurutmaya gerek olmayacağını ve eğer
Amerika’da bu yeni sisteme geçilirse karbondioksit emiliminin de trafikten beş
milyon aracın kaldırılmasıyla aynı etkiyi yaratacak kadar azalacağını söylüyor.
Firma tarafından öngörülen su tasarruf
miktarına gelince; yılda 1.2 milyar ton
yani 17 milyon yüzme havuzunu dolduracak kadar.
infoniac.com kaynağındaki haber esas alınarak
düzenlenmiştir.
Hamileleri radyasyondan koruyan
hamile giysisi
Radyasyona karşı bariyer
oluşturan özel üretilmiş bu
giysi sizi cep telefonlarının
ve diğer teknik ekipmanların
yaydığı zararlı
radyasyondan koruyor.
RadiaShield şirketi,
“Belly Armor” markasını
özellikle hamileler için
üretmiş. İletken metal ve fiberden oluşan etkin bir
şekilde elektromanyetik radyosyondan koruyucu,
tişört, battaniye ve kemer serisi piyasada.
infoniac.com kaynağındaki haber esas alınarak düzenlenmiştir.
Marka
e-bülten
2010 Kasım Sayı: 11
Patent
ANKARA PATENT BLOG
Tasarım
blog.ankarapatent.com
Alan Adı
Google Adwords Kargaşası
BLOĞUMUZDAN
AYSU DERİCİOĞLU
Google Adwords ile açığa çıkan
çok boyutlu kargaşa; Google’ı, tüketicileri, marka sahiplerini, karar mercilerini, vekiller ve avukatları, markaların imajından ve başarısından avantaj
sağlamaya çalışan rakipler ve taklitçileri kocaman bir internet ve sosyal paylaşım okyanusun içinde sallıyor. Arada
nasıl bir denge kurulmalı, nasıl bir çözüm getirilmeli derken verilen kararlar
ve geliştirilen hizmetler ile sular şimdilik sakinlemiş görülüyor.
AIPPI Paris 2010 kongresinde de
büyük ilgi görerek ele alınan konunun
son gelişmeleri uyarınca, bu yıl içerisinde Amerika ve Avrupa’da pek çok
dava ile karşı karşıya kalan Google yara
almadan kendini kurtarmayı başarmış
olsa da, sonuçlar hala tartışılmaya devam ediyor. Peki, sorun nasıl başladı?
ANKARA PATENT BLOG
1
RAKİPLER ve TAKLİTÇİLER
Google’ın arama motorundaki “Google Adwords” hizmeti ile
markalar, kendi reklamları görünsün
diye anahtar kelimeler seçerek reklam
verenlere ayrılmış özel bölümlerde yer
alıp, tüketicinin ilk etapta onları fark etmelerini sağlamaya çalıştılar. Bazı markalar rakip markaların isimleri yazıldığında da görüntülenmek isterlerken,
bazı sahte ürün satan siteler anahtar kelime olarak “sahte” ve benzeri kelimeler seçtiler.
2
MARKA SAHİPLERİ
Louis Vuitton ve Google arasındaki çatışmanın konusu; Google
arama motorlarında Louis Vuitton yazılması sonucunda görüntülenen sahte
Louis Vuitton ürünleri satan firmanın
ürünleri. Buna ek olarak da Google’ın
sadece Louis Vuitton ismine yer vermenin dışında, o firmaya “sahte” ,
“kopya” ve “reprodüksiyon” anahtar
kelimelerini seçme olanağı da sunmuş olması.
Google ,Viaticum Luteciel ve
Google ,CNRRH Pierre Alexis Thonet Bruno Raboin Tiger arasındaki
çatışmaların konusu ise; Google arama motoruna bu firmaların ismi yazıldığında firmalar ile aynı ve benzer
ürünler satan firmaların reklamlarının
gösterilmesi.
3
KARAR MERCİLERİ
Bu üç davanın birleştirilmesi ardından verilen karara göre ise;
internet servis sağlayıcısı bahsi geçen
durumlar açısından aktif bir rol oynamıyor, kaydedilen datalar kontrolünde
değil ve eğer kendisine datanın hukuksuz doğasına dair bir bilgilendirme yapılmadıysa, bu tarz içeriklerin kaldırılmamış olmasından sorumlu tutulamaz.
4
GOOGLE
Google yeni bir hizmet geliştirdi, bu tarz şikayetleri kabul ettiği
hizmeti ile artık bilgilendirildiği zaman
haksız rekabete yol açan halkı yanıltıcı
nitelikli bu tarz reklamları kaldıracak.
Google’ın avukatı AIIPI Paris 2010’da yaptığı sunumunda ise,
Google’ın “Cesur Yeni Dünya” felsefesini anlatarak 3 anahtar prensiplerine değindi:
1. İlintililik: işe yarar ve ilintili
reklamlar sunmak
2. Reklamcının sorumluluğu:
Reklamların sorumluluğu reklamı yapanda
3. Kullanıcı tercihi: Kullanıcılar
rekabet eden reklamlar arasında tercih
yapma avantajından yararlanıyor.
5
VEKİLLER ve AVUKATLAR
Müşterilerinin ve tüketicilerin
haklarını korumaya çalışan vekillerin de Google’ın bu başarılı ve ikna
edici çıkışı karşısında söyleyecek sözleri
var. AIPPI Paris 2010’da ifade ettikleri üzere, bazı vekillere göre tüketici hala
yanıltılıyor. Üstelik “cesur yeni dünya”
olarak sunulan sistem; rakiplerin, firmaların marka imajından faydalanmasına ve firmanın ismini anahtar kelime
olarak belirlemediği taktirde sağlayamayacağı kazancı sağlamasına olanak veriyor. Marka sahibine ait olan imaj rakibine avantaj sağlıyor. Hatta marka sahibi, yıllardır emek vererek kurduğu gücü,
imajı ve prestiji kullanabilmek için de
üstüne para vermeli.
Son noktayı koyacak yorumları
ise size bırakıyor, olası yeni gelişmeleri bekliyoruz.
Ankara Patent
Twitter’dan
sesleniyor
Bilim, teknoloji ve
fikri haklar alanındaki
son haberleri ve
Ankara Patent duyurularını
artık Twitter sayfamızdan da
takip edebilirsiniz.
http://twitter.com/ankara_patent
sayfamıza
hepinizi bekliyoruz.
Marka
e-bülten
2010 Kasım Sayı: 11
Patent
ANKARA PATENT GÜNDEM
Tasarım
Alan Adı
Tanınmış marka kavramına
genel bir bakış
ANKARA PATENT GÜNDEM
BLOĞUMUZDAN
Marka kavramı İngilizce olan
“brand” kelimesinden gelmekte olup,
bu kelimenin kökü yakmak, dağlamak
anlamındadır. Bu kelime İngiltere’de
hayvan sahiplerinin, hayvanların kime
ait olduklarını anlamak için üstüne
kendi armalarını dağlayarak basmasından başlayarak ve zaman içinde anlam
değiştirerek; bugün bildiğimiz, ürünü
ve hizmeti tanıtıcı bir simge olan “marka” anlamında kullanılmaya başlamıştır. Gerçekten de, o çağdan bu çağa bir
firmayı diğerlerinden ayıran en önemli değer firmanın maddi gücünden çok
entelektüel birikimi ve bu birikimin
doğurduğu markasıdır. Çağımızda,
ulusal ve uluslararası şirketlerin global
piyasada rekabet ederken başarılı olabilmelerinin en önemli koşulu ise maddi birtakım güçlerinin olmasının yanı
sıra, sahip oldukları markaların ulusal
ve uluslararası arenada tanınmış olup
olmadığıdır.
Tanınmış marka kavramı ilk olarak Paris Sözleşmesi ile ortaya çıkmış olup, ülkemizde ise son birkaç yıldır hassasiyetle üzerinde durulan bir
kavram halini almıştır. Tanımlamadan
da anlaşılacağı üzere tanınmış marka,
kendisini taklitlerine ve benzerlerine
karşı her sektörde korumaktadır. Ancak bu noktada şu konuya da değinmek gerekir ki; tanınmış markanın ifade edildiği anda niteliksel ve niceliksel
olarak belli bir hizmet kalitesini, markanın değerini ve sahibini hatırlatması
gerekmektedir. Sözgelimi NOKIA denilince Afrika’daki bir kimsede akla ilk
gelen imge ne ise Amerika’da da akla
ilk gelen imge aynıdır. Nitekim kahve istediğinizde NESCAFE, ped alırken
ORKİD, kağıt mendil isterken SELPAK diyorsanız, banyonuza kabin taktırırken kabin adı birden DUŞAKABİN
oluyorsa, pencereleri değiştirmek istediğinizde ağzınızdan PİMAPEN markası çıkıveriyorsa ve margarin almaya
gittiğinizde satıcıya SANA YAĞ almak
istiyorum diyorsanız; bu markalar tanınmış markadır ve artık temsil ettikleri ürün grubu için tanıtıcı
hale gelmişlerdir.
Nitekim, tanınmış markanın
aynısının ya da bir benzerinin, tescilli olduğu sınıf ya da sınıflar dışında da
tescil edilmesi teorik olarak pek mümkün değildir. Örneğin LACOSTE kelimesini, üzerinde küçük LACOSTE
timsahları bulunan bisküviler üretmek
üzere kendi adınıza tescil ettiremezsiniz. Bunun gerçekten kötü niyetli bir
hareket olmasının sebebi, marka sahibinin yıllar içerisinde markayı tanıtmak için harcadığı emek ve sermayeyi de çalmak anlamına gelmesindendir.
Böyle bir durumda, 556 sayılı KHK ve
Paris Sözleşmesi uyarınca da Türk Patent Enstitüsü’ nün söz konusu markanın tesciline izin vermeyeceği açıktır.
Giderek küçülen dünyamızda,
“marka”; artık ürünün kalitesinden çok
o ürünün hangi yaşam kalitesini ve
sosyal olarak hangi katmanda bulunduğunuzu gösteren bir etiket halini almıştır. Sözgelimi CONVERSE markası taşıyan ayakkabıların benzerleri ve
daha kalitelileri daha ucuz fiyata tüketiciye sunuluyorken, belli bir yaşam
tarzını ve belli bir sosyal yaşam kalitesini gösterdiği için, belli bir yaş grubu
tarafından CONVERSE özellikle tercih edilmektedir. Bu noktadan hareketle, tanınmış markanın ürünün kalitesinin yanında belli bir hayat tarzını ve
bununla birlikte sosyal bir katmanı da
pazarladığını söyleyebiliriz.
Burada önemli olan, hedef kitleyi iyi analiz ederek ürüne kitleyi etkileyici bir kimlik oluşturulması ve aslında tanınmış markayı yaratanın da dünya teknolojisiyle yarışarak en yüksek
kaliteyi ortaya koyarken yapılan başarılı reklamların olduğunun göz ardı edilmemesidir. Türkiye’nin tekstil devi bir
ülke olmasıyla birlikte tekstil alanında tanınmış marka kurbanı bir ülke ol-
GÖKÇE ÖZEKER
ALANUR
masının en önemli sebebi, eldeki mevcut markayı gerek ulusal çapta gerekse uluslararası arenada tanıtamıyor olması ve Türk işçisinin emeği ve Türk
pamuğunun kalitesi ile üretilen kaliteli tekstil ürünlerinin yabancı tanınmış
markaların etiketlenmesi ile değer kazanıyor olması da Türkiye’ de tanınmış
marka olabilme ölçütlerinin henüz yeterince anlaşılamıyor olduğunun apaçık bir göstergesidir.
Ülkemizde tanınmış marka başvuruları son dönemde TURQUALITY
ile birlikte Türk ürünlerinin yurtdışında markalaşması ve Türk malı imajının yerleştirilmesine yönelik faaliyetlerin desteklenmesi kapsamında daha
da önem kazanmıştır. Bu kapsamdan
hareketle marka sahipleri Türk Patent
Enstitüsü’ nün talep ettiği ve aşağıda da
belirteceğimiz 18 kriteri sağlayabilmek
adına son dönemde markalarını tanıtmak adına daha cesur davranmakta ve
gerek sosyal alandaki girişimlerine ve
gerekse de reklam harcamalarına daha
fazla bütçe ayırmaktadırlar. Kısaca değinmek gerekirse ulusal mevzuatımıza göre markanızın tanınmış bir marka
olduğunu iddia ediyorsanız; bu iddianızın kabul edilmesi için, Türk Patent
Enstitüsü’ne aşağıda yer alan 18 maddenin tümünü içeren bilgi ve belgeleri başvuru dilekçenizle birlikte, eksiksiz
bir şekilde sunmanız gerekmektedir.
1. Markanın tarihçesi,
2. Markanın yurt içi ve yurt dışı
tescilleri,
3. Markanın üzerinde kullanıldığı
mal ve/veya hizmetin piyasadaki yaygınlığı, pazar payı, yıllık satış miktarı,
4. Markaya ilişkin promosyon çalışmaları,
5. Reklam niteliğinde olmayan ta-
Marka
e-bülten
Patent
ANKARA PATENT GÜNDEM
2010 Kasım Sayı: 11
Tasarım
blog.ankarapatent.com
Alan Adı
nıtım faaliyetleri,
6. Markanın tanınmışlığını gösteren mahkeme kararı veya marka sahibinin markasını koruma yolundaki etkin çabaları,
7. Markanın orijinalliği, ayırt edicilik niteliği,
8. Markanın tanınmışlığına ilişkin
kamuoyu araştırmaları,
9. Marka sahibi firmaya ilişkin
özellikler,
10. Markanın üzerinde kullanıldığı mal veya hizmetle özdeşliği, görüldüğü anda refleks olarak belli bir ürünü çağrıştırıp çağrıştırmadığı, üzerinde kullanıldığı mal veya hizmetle ilgili olarak belli bir kaliteye veya statüye
işaret edip etmediği,
11. Markayı taşıyan ürüne veya
marka sahibi firmaya ilişkin olarak
alınmış belgeler, ödüller,
BLOĞUMUZDAN
ANKARA PATENT GÜNDEM
İPEK YILDIZ ESİNER
12. Markayı taşıyan ürünlerin dağıtım kanalları ve söz konusu ürünlerin ithalat ve ihracat olanakları,
13. Marka bir satışa konu olmuşsa, markanın parasal değeri,
14. Marka tescillerinin kapsadığı mal ve/veya hizmet portföyünün genişliği,
15. Marka halk nezdinde tanınan
bir marka ise bu tanınmışlık düzeyinin
ne kadar süredir korunduğu,
16. Markanın tanınmışlığından
ötürü, bu niteliğine yönelik tecavüz fiilleri, üçüncü kişilerce taklit edilip edilmediği, üçüncü kişilerce kullanılıyor
ise bu kullanım şekli ve üzerinde yayıldığı coğrafi bölge ve ticari alan itibariyle tanınmış marka sahibinin zarar görüp görmediği,
17. Markanın üzerinde kullanıldığı mal veya hizmetin niteliği veya po-
tansiyel ve fiili kullanıcı kitlesinin niteliği itibariyle tecavüze açık olup olmadığı,
18. Yukarıda sayılanların ispatına
veya bir markanın tanınmış olduğunun
ispatına yönelik her türlü belge.
Tüm bu bilgilerden hareketle
şunu söyleyebiliriz ki tanınmış marka
olmak günümüzde ne kadar değer ifade ediyorsa, gelecekte günümüzün bin
katı değer ifade edecektir çünkü dünya; önümüzdeki yüzyılda global bir köy
halini alacaktır. Bu küçük köyde bugün
iyi yerleri tutanlar geleceğin efendileri
olacaktır. Bu da ancak hem ülkenizi tanınmış marka yapmaktan hem de ulusal bazda üreteceğiniz ürün ve hizmetlerin uluslararası alanda tanınmış olması ile sağlayabileceğiniz ve dünyada
kendinize bir yer açabileceğiniz anlamına gelmektedir.
Yaratıcı olun!
Aşağıda bu kapsamda değerlendirilmeleri nedeniyle tesciline izin verilmeyen işaretlerden birkaçı yer almaktadır:
Aşağıda yer alan tüm bu örnekler, tescil edilmek istenen ürün veya
hizmete bağlı olarak oluşturulan işaretleri ifade etmektedir. Ancak ürün
veya hizmeti akla getirmeyen bir ifadenin tercih edilmesi markaya hem
ciddi anlamda özgünlük katmakta
hem de markanın üçüncü kişilere karşı korunma gücünü arttırmaktadır.
Bu kapsamda marka seçiminde yaratıcı olmanın ciddi anlamda önem taşıdığı bu yönüyle de açıkça ortaya çıkmaktadır.
Seçilen işaretin tesciline engel teşkil eden unPeynir için
surlardan bir diğeri olan ticaret alanında herkes tarafından kullanılan veya belirli bir meslek, sanat veya
ticaret grubuna mensup
Lokum için
olanları ayırt etmeye yarayan işaretlerin tescil edilememesi kavramı gelecek
sayımızda ele alınacaktır.
Boya için
ÇELLERİ sözcüğü malın cinsini belirlemektedir. Markanın bu şekilde
tescil edilmesi halinde, marka sahibi “reçel” kelimesinin başkaları tarafından kullanılmasına engel olamaz.
Bir malın veya hizmetin türünü ifade eden sözcük de o tür mal veya
hizmette kullanılamamaktadır. Ancak,
cins belirten bir kelime, tamamen farklı bir türde marka olarak alınabilir. Örneğin, “çilek” kelimesi çilek reçelleri bakımından veya çilek ticareti yapan
bir firma tarafından hizmet markası
olarak alınamamakla birlikte, bir başka
alanda, örneğin antika alanında hizmet
markası olarak alınabilir.
Marka olarak tescil edilmek üzere seçilen işaretin tesciline engel teşkil
eden unsurlardan bir diğeri de seçilen
işaretin, mal veya hizmetler için cins,
çeşit, vasıf, kalite, amaç, değer, miktar,
coğrafi kaynak gösteren veya diğer karakteristik özellikleri belirten işaretlerden olmasıdır.
Bu işaretler herkesin kullanımına açık kelimelerdir. Genel anlam ifade eden ve ayırt edici niteliği bulunmayan bu tip işaretlerin alınamayacağı ve
hiç kimsenin tekeline
bırakılamayacağı kabul edilmiştir. MadZeytinyağı için
dede sayılan işaretler
yalnız olarak kullanılmamakla birlikte, bir
başka kelime ile birlikte kullanılabilirler.
Seyahat Hizmetleri
Örneğin, İPEK REÇELLERİ marka olarak tescil edilebilir. Bu
markada ayırt edici
Oto camı için
Takılar için
unsur İPEK olup, RE-
AYVALIK ZEYTİNYAĞLARI
TRAVEL GROUP
CARGLASS
KEÇİ
LOKUM KEYFİ
PIRLANTA
SATEN
Marka
e-bülten
2010 Kasım Sayı: 11
Patent
TASARIM DÜNYASI
Tasarım
Alan Adı
Sizi
şöyle
alalım
NEW YORK’U İKİ İTÜ’LÜ KURTARACAK!
İki genç Türk mimarın fütüristik binaları, bilim dergisi Popular
Science’ın kapak konusu oldu. Şehrin
sular altında kalması durumunda New
Yorklu 2.5 milyon insan, 70 metre yükseklikte kübik evlerde yaşayacak.
Proje, bilim insanlarının öngördüğü üzere 2080 yılında denizin yükselip
New York’u sular altında bırakması senaryosuna dayanıyor. Bu öngörülerek üretilen projeler arasında
iki genç Türk mimarın eseri “City(E)Scape” dikkat çekiyor.
1986 doğumlu ve İTÜ mezunu Sinan Günay ve Mustafa
Bulgur ikilisinin projesi, New York’ta gökyüzüne yerleştirilecek
ve 2.5 milyon insanın her türlü ihtiyacını karşılayarak yaşayabilmesine olanak sağlayacak 600 bin prefabrik evin inşasını öngörüyor. ntvmsnbc.com kaynağındaki haber esas alınarak düzenlenmiştir.
OFİS SANDALYENİZİN YERİNİ ALAN
DENGE BALONLU KOLTUK
Gaiam Denge Topu Koltuğu ofisteki sürekli oturarak çalışanlar için geliştirilmiş. Sandalyenizin üzerinde otururken bile formda kalmanızı sağlayan
ürün, kullanıcılarına daha iyi bir duruş
sağlarken sırt ağrısını da engelliyor.
infoniac.com kaynağındaki haber esas alınarak
düzenlenmiştir.
TASARIM DÜNYASI
KAHVE DÜNYASI’NA PAKET TASARIM ÖDÜLÜ
Kahve Dünyası’nın “2010 İstanbul Avrupa Kültür Başkenti” projesi kapsamında ürettiği İstanbul 2010 Çikolatası Paketleri
Uluslararası Ambalaj Tasarımı Yarışması “Pentawards”da Bronz
Ödülü Kazandı!
Dünya çapında ambalaj tasarımı alanında en saygıdeğer ödüller arasında yer alan ve tamamen
ambalaj tasarımı alanında ilk ve
tek uluslararası tasarım yarışması
olan Pentawards; içecek, gıda, kişisel bakım, lüks tüketim ve diğer
sektörler olarak 5 farklı kategoride düzenleniyor. Dünya markalarının tasarımlarının yarıştığı Pentawards 2010’a 39 ülkeden 854 tasarım katıldı ve Kahve Dünyası grafik tasarım danışmanı Bülent
Erkmen’in tasarımı olan Kahve Dünyası İstanbul 2010 Tablet Çikolatası Paketleri; yaratıcılık, fonksiyonellik ve tasarım kalitesi
kriterleri ile Pentawards Bronze ödülüne layık görüldü. mediacatonline.com kaynağındaki haber esas alınarak düzenlenmiştir.
Ya da
böyle
buyrun

Benzer belgeler

e-bülten - Ankara Patent

e-bülten - Ankara Patent www.tusiad.org/FikriHaklarSozlukForm.pdf

Detaylı

e-bülten - Ankara Patent

e-bülten - Ankara Patent geçen kişiler isterlerse şekli gerekleri (sicil kayıt ücretini ödeme, gerekli evrakları temin gibi) yerine getirip, “bu mesleği

Detaylı