Motorlarda Yanma Analizi
Transkript
Motorlarda Yanma Analizi
BÖLÜM I I. G R I.1. YAKIT EKONOM S N N GEREKL L nsanl n var olu undan buyana enerji insanlar için bir gereksinim olmu tur. lk ba larda enerjinin ekli önemli olmasa da daha sonralar insanlar enerjiyi amaçlar na yönlendirmeye ba lam lard r. nsan nüfusunun da büyük bir h zla artmas baz enerji kaynaklar n n daha h zl tükenmesine yol açm t r. Bu enerji gereksiniminin kar lanmas nda petrol ve türevleri ilk s rada gelmektedir. Özellikle ula m ve ta mac l kta kullan m , petrol kökenli yak tlar n önemini daha da çok art rmaktad r. Dünya üzerinde bulunan birçok ta t, petrol kökenli yak tlar kullanmaktad r. 1995 y l nda dünya genelindeki içten yanmal motorlar ile tahrik edilen ta tlar n say s yakla k 770 milyon civar ndad r ve bu ta tlar n üçte ikisinden fazlas OECD ülkelerinde bulunmaktad r. OECD ülkelerinde 2010 y l na kadar ta t say s nda y ll k %1.7 civar nda bir art beklenmektedir (0ekil I.2.a). Ta t say s ndaki as l büyük art ise Pasifik, Latin Amerika, Ortado u ve Güney Asya’ da yer alan geli mekte olan ülkelerde beklenmektedir. Sözü geçen ülkelerde toplam karayolu ta t say s n n 2010 y l nda 450 milyona ula mas söz konusu olabilir. Ancak burada vurgulanmas gereken husus bu ülkelerde yayg n olarak kullan lmakta olan iki ve üç tekerlekli ta tlar n 1995 y l nda 75 milyon olan toplam say s n n 2010 y l nda 160 milyona ula ma olas l d r. 1995 y l nda karayolu ta mac l nda tüketilen yak t miktar yakla k 1300 milyon ton ve tüm ta mac l k sektöründe tüketilen yak t ise 1700 milyon ton olmu tur. Tüm ta mac l kta tüketilen yak t miktar dünya petrol üretiminin yakla k % 50 sini olu turmaktad r. 1995 ve 2010 y llar ars nda ta t say s ndaki art a paralel olarak geli mekte olan ülkelerde ta mac l kta kullan lan yak t miktar % 80, OECD ülkelerinde ise %20 – 30 aras nda artacakt r. 1970 de ABD de bir binek ta t n n 100 km mesafede tüketti i yak t miktar 20 litre civar nda iken, petrol krizi sonras meydana gelen geli meler ile 20 y l sonra (1990) 10lt/100 km ye ula m t r. 1 Benzer ekilde Avrupa ülkelerindeki binek ta t ba na ortalama tüketim ayn dönemde 12 litreden 8lt/100 km ye dü mü tür. ekil I.1. Almanya da üretilen ta tlar n 90 km/saat, 120 km/saat sabit h zlarda ve Avrupa ehir içi çevriminin ortalamas (ECE 1/3 Mix) olarak, 1980 – 2005 y llar aras ndaki ortalama yak t tüketim de i imi ve gelece e yönelik tahmini beklenti. [1] 1992 y l nda Birle mi Milletlerin çevre sorunlar ile ilgili Rio de Janerio’da düzenledi i konferansta Federal Alman hükümeti Almanya’daki insan kaynakl CO2 emisyonunu 2005 y l nda 1995 y l nda eri ilen miktardan %25 daha az gerçekle mesi için taahhütte bulundu. Hükümetin bu taahhüdünü yerine getirebilmesi için Alman otomotiv sanayi, ta t ve yak t tüketiminin bu süre içinde %25 dü ürülmesi yönünde ortak bildirge yay nlad (0ekil I.1). 1995 y l nda Avrupa genelinde atmosfere sal nan toplam kirletici gaz emisyonlar içinde karayolu ta mac l n n pay CO %66,3, NOx %51,3, HC % 34, Partikül % 41, CO2 %19,1 (binek ta tlardan kaynaklanan % 12) olmu tur. Almanya da karayolu ta mac l ile atmosfere sal nan CO2 emisyonunun 2005 y l nda 1990 y l ndakine göre % 25 daha az gerçekle mesi için, ta t üreticilerinin çok büyük ilerlemeler kaydetmesi gerekmektedir. Öte yandan baz ara t rmalarda, insan kaynakl küresel CO2 emisyonunun sadece %10’unun karayolu ta mac l ndan kaynakland ve ta t trafi inin toplam atmosfer s nmas na katk s n n abart lmakta oldu u belirtilmektedir. 2 1997 y l nda Leipzig’de düzenlenen “Automobil International” fuar nda aç klanan ve Pragnos Enstitüsü taraf ndan yap lan bir çal maya göre, Alman hükümetinin hedefledi i, 1990 y l ndan 2010 y l na kadar CO2 emisyonunu % 25 dü ürmenin gerçekçi olmayaca d r. Enstitünün yay nlad rapora göre 2020 y l na kadar karayolu ta mac l CO2 emisyonunda dü ü ta mac l ktaki art n olmayaca motor ndan kaynaklanan söylemektedir. Bunun nedeni olarak da ticari teknolojisindeki geli melerle tüketimindeki dü ü ü tamamen kar lamas gösterilmektedir. sa lanacak özgül yak t Karayolu ta mac l ndan kaynaklanan CO2 emisyonunun, ancak 2020 y l ndan sonra hafif bir dü ü gösterece i umulmaktad r. Bu andan sonra toplam primer enerji tüketiminin içindeki karayolu ta mac l n n pay % 30’a dü ece i tahmin edilmektedir. Ayn Enstitü 2020 y l nda karayolu ta mac l nda enerji kayna olarak %99 oran nda petrol kökenli yak tlar n yer almaya devam edece ini hesaplamaktad r.[1] I.2. ÇTEN YANMALI MOTORLARIN KISA TAR HÇES D tan yanmal bir makine olan buhar makinesinden sonra, s makineleri alan ndaki geli im içten yanmal motorlar n bulu u ile devam etmi tir. 1860 y l nda Frans z Etienne Lenoir taraf ndan bulunan çift etkili içten yanmal motor, bu alanda ticari de eri olan ilk makinedir. Lenoir taraf ndan geli tirilen motorda emilen yak t hava kar m s k t r lmadan ate lenmektedir (atmosferik motor). Bu motor en yüksek % 5 civar nda efektif verimle çal maktayd . Frans z Beau de Rochas ile Lenoir taraf ndan geli tirilen motorda yanma öncesi yak t– hava kar m n n s k t r lmas n n makinenin gücünü ve verimini art raca n sezmi ve 1862 y l nda dört zamanl motorun prensibi için patent alm t r. Bu bulu tan habersiz olan Alman Nicolaus A. Otto ve Eugen Langen, 1867 de Lenoir’in atmosferik motorunu bir ad m daha ileri götürerek, serbest pistonlu bir makine yapm lard r. Otto ve Langen’in geli tirdi i motor en yüksek %11 efektif verime ula m t r. Beau de Rochas’ n dört zaman prensibinin pratik uygulamas ise yine Nicolaus A. Otto taraf ndan 1878 y l nda gerçekle tirilerek patenti al nm ve Paris fuar nda sergilenmi tir. Bu motorun en yüksek efektif verimi ise % 14’ e ula m t r. 3 Daha önce Beau de Rochas taraf ndan al nan patent, Ottonun rakipleri taraf ndan yap lan bir itiraz sonucu 1884 y l nda ortaya ç k nca, Alman mparatorluk mahkemesi Nicolaus A. Otto’nun patentini iptal etmi tir. Ancak günümüzde dört zamanl ate lemeli motorlar “Otto motoru” olarak tan mlanmaktad r. lerleyen y llarda içten yanmal motorlar geli tirilmeye devam etmi ve 1881 y l nda ngiliz Dugal Clerk iki zamanl motorun, 1892’de Rudolf Diesel s k t r lm hava içine yak t püskürterek tutu turma ilkesine dayanan Diesel motorunun patentlerini alm lard r. 20. yüzy lda ise içten yanmal motor alan nda yap lan en önemli bulu Wankel motoru olmu tur.[1] 4 BÖLÜM II II. OTTO ÇEVR ML MOTORLARIN ÇALI MA PRENS B NE GÖRE VER M SINIRLAYAN DE KENLER II.1. ÇTEN YANMALI MOTORLARDA TERMOD NAM K ÇEVR MLER II.1.1. deal Hava Çevrimi Bak ölçe i ne olursa olsun en basit bir fiziksel olay n dahi matematik modelinin tam olarak kurulmas mümkün de ildir. Belirli bir yakla m sa layacak teorik bir model kurulurken çe itli kabuller yap lmaktad r. Bu kabuller deneylere, yani gerçek olaydan elde edilen kuvvetli izlenimlere dayanmakta ve olay n sitinize edilmesini sa lamaktad r. Modelin geçerlilik s n rlar ve yakla m derecesi için mihenk ta , gene gerçek olay n kendisidir. lk a amada hesaplar ideal hava çevrimleri ile modellenir. Bilindi i gibi Otto motoru termodinamik olarak sabit hacimde s giri li bir çevrim ile modellenebilmektedir.[1] Temel modeli olu(turabilmek için 1) Çevrim boyunca silindir içinde sadece hava vard r. 2) Silindir içerisindeki hava ideal gaz olarak davranmaktad r. 3) Çevrim boyunca özgül s lar sabit kalmaktad r (cv = sabit, cp =sabit). 4) zantropik bir olayda k = cp / cv =1.4 sabit olup ayr ca, p.Vk = sabit, p.Tk/(1-k) = sbt, V.T1/(k-1) = sabit ‘tir. II.1.1.1. Sabit Hacimde Is/ Giri(li deal Çevrim( Otto Çevrimi) Bu çevrim, gerek 4-zamanl gerekse 2-zamanl benzin, gaz ya uygulanmaktad r. Is , çevrime sabit hacimde 5 girer ve ve gaz yak tl motorlarda i in elde edilmesinden sonra kalan s çevrimden gene sabit hacimde at l r. S k t rma ve geni leme, yukarda yap lan kabullere uygun olarak adyabatik hal de i imi ile olmaktad r. Bu çevrime ait bas n-hacim (PV) ve s cakl k-antropi (T-S) diyagramlar ekil II.1. de gösterilmi tir.[3] deal Otto-hava çevrimi 4 a amadan olu maktad r. 1–2: Tersinir adyabatik (izantropik) s k t rma. 2–3: Sabit hacimde s giri i. 3–4: tersinir adyabatik (izantropik) geni leme. 4–1: sabit hacimde s at l . ekil II.1. deal Otto – hava çevriminin P-V ve T-S diyagramlar ile gösterimi.[2] Bu çevrimin indike verimi, elde edilen indike i in çevrime sokulan s ya oran d r. i = Wi Q giren Bu ise sabit hacimli ideal hava çevriminde sadece s k t rma oran na ba l d r. i =1 - 1 k 1 6 ekil II.2. deal Otto-hava çevriminde indike verimin s k t rma oran na ( ) göre de i imi.[1] Bir çevrim boyunca elde edilen indike i in çevrimin olu tu u hacme (strok hacmi) oran , di er bir deyi le birim hacimden elde edilen i , ortalama indike bas nç olarak adland r l r(Pmi) ve grafik olarak P-V diyagram nda çevrimin bas nç ortalamas eklinde gösterilir. Pmi = Wi / Vs II.1.2. deal Yak/t-Hava Çevrimi deal hava çevrimi motorun birim hacimden elde edilebilecek i (motorun dönme say s verildi imde birim hacimden elde edilen güç) ve indike verimin s k t rma oran na ba l olarak ula abilece i s n r göstermektedir. Ancak ideal hava çevrimini gerçekle tirmek mümkün de ildir. Daha gerçekçi bir yakla m sa lamak için, ideal hava çevrimi için yap lan baz kabulleri, do ada söz konusu olabilecek fiziksel de i imleri daha iyi modelleyebilecek ekilde de i tirmek gerekir. Buna göre 1) Çevrim içinde sadece hava olmay p, hava, yak t, su buhar ve bir önceki çevrimden kalan art k gazlar vard r. 2) Çevrimde yer alan gaz kar m n n özgül s lar s cakl a ba l olarak de i im gösterirler (tek atomlu gazlar hariç s cakl k art kça özgül s lar da artar.) 7 ( ) ndike verim P 1 = 1.0 atm T1 = 388 K X r = 0.05 S k t rma oran ( ) ekil.II.3. deal yak t-hava çevriminde indike verimin s k t rma oran na ( ) ve hava fazlal k katsay s na ( ) göre de i imi.[1] 0ekil II.3’den görüldü ü gibi ideal yak t-hava çevriminin indike verimi ideal hava çevriminden farkl olarak sadece s k t rma oran na ba l olmay p ayn zamanda hava fazlal k katsay s na (kar m oran ) ba l d r ve her ko ulda ideal hava çevriminden daha dü ük indike verim elde edilmektedir. Bu fark n ba l ca üç nedeni vard r - Birincisi özgül s lar n sabit olmamas ve artan s cakl k ile beraber artmas d r. kinci neden ise yüksek s cakl kta yanma s ras nda kimyasal parçalanman n (Disosiyasyon) meydana gelmesidir. Disosiyasyon özellikle stokiyometrike yak n zengin kar m bölgesinde, yanma s cakl stokiyometrik ve n n yüksek olmas ndan dolay daha yüksek oranlarda meydana gelir. Disosiyasyon sonucu yanma sonunda ideal hava çevriminde ula lan yüksek s cakl k ve buna ba l olarak yüksek bas nçlara ula lamaz. (0ekil II.4) - ndike verimdeki azalman n üçüncü nedeni ise zengin ve fakir kar m bölgesinde eksik yanman n meydana gelmesidir. Burada indike verim ile birlikte ortalama indike bas nc n da, yani birim hacimden elde edilen i in de azalt ld belirtilmelidir. 8 ekil II.4. Kar m oran na ba l olarak, disosiyasyon (kimyasal parçalanma ) olan ve olmayan yanmada s cakl n de i imi.[1] II.1.3. Gerçek Çevrim Yukar da aç klanan ideal hava çevrimi, ideal yak t-hava çevrimi ile motor üzerinden yanma odas bas nc ölçülerek elde edilen gerçek çevrimin P-V diyagramlar üst üste getirilerek kar la t r ld nda önemli farklar görülecektir. Daha öncede denildi i gibi ideal hava çevrimine ula mak pratik olarak mümkün de ildir. deal yak t-hava çevrimi motor verimini artt rma çal malar nda daha gerçekçi bir s n r ko ul olarak ele al nmal d r. Gerçek motordan elde edilen çevrim ile ideal yak t-hava çevrimi aras nda görülen farklar n nedenleri ise öyledir (0ekil II.5).[1] - Erken ate leme kayb (s k t rma kayb ). - Yanma sürecindeki alan kayb (yanma kayb ). - Yanm gazlar n bo alt m ndaki alan kay plar . - Is kay plar . - Dolgu kaçaklar . - Eksik yanma. - Dolgu de i imindeki pompalama kay plar . 9 ekil II.5. E strok hacimli ve s k t rma oranl ideal hava, ideal yak t hava ve gerçek Otto çevrimlerinin P-V diyagramlar . [1] II.2. MOTOR ÇEV R M N N KARAKTER ST KLER II.2.1. Efektif Karakteristikler II.2.1.1. Ortalama Efektif Bas/nç (pme ) bar (Kg/cm2) Silindir içinde elde edilen indike i in, krank milinden ç k ncaya kadar bir k sm , mekanik hareketlerden dolay kaybolur. Dolay s yla ortalama efektif bas nç, (pme ) ile ortalama indike bas nç aras ndaki ba nt , pme = pmi T pmr (II.1) 0eklinde olur. Burada, pmr : Çe itli mekanik hareketlerden (kay plardan) dolay ortalama kay p bas nçt r. Ortalama efektif bas nç ayn zamanda mekanik verim ile de tan mlanabilir. Buna göre, pme = pmi · (II.2) m eklinde olur. Burada, m : Mekanik verim 10 dir. Ortalama efektif bas nç, motorun gücü için önemli bir büyüklük olup özellikle motor yap m hesaplar nda kullan l r. Motorun sürtünme kay plar (kay p bas nç) yataklarda, pistonlarda, segmanlarda ve yan tertibatlarda (supap çal mas gibi) meydana gelmektedir. Ayr ca motorun çal mas için gerekli yard mc devrelere sarf edilen i ler (püskürtme pompas , hava so utucusu, ate leme devresi vs. ) sürtünme kayb na eklenir ve hepsi birden ortalama kay p bas nc denir (pmr ). Bu kay plar birçok etkenlere ba l oldu u için her birinin say sal olarak saptanmas çok zordur. Ancak belirli bir motor yap s için ve ya lama cinsine ba l olarak motorun her bir parças n n sürtünmesi yakla k olarak saptanabilir. Bu hesaplarda, belirli üç etken daima göz önüne al n r. a) — Dönme say s n n etkisi. Ortalama kay p bas nc pmr ile tan mlanan mekanik kay plar dönme say s n n karesiyle, yani ortalama piston h z n n karesiyle artar. Bunun nedeni, sürtünme kuvveti, basma kuvveti ve sürtünme katsay s d r. Ancak pistonun yataklar na, zamana ba l olarak ileri –geri giden parçalar n ivmelenmelerinde etkisi vard r. Buna göre, ortalama kay p bas nc n n (pmr) piston h z na ba l olarak de i imi ekil II.6. de görülmektedir. ekil.II.6. Ortalama kay p bas nc n (pmr), ortalama piston h z na göre de i imi. Yüksek dönme say l motorlarda ortalama piston h z 10 – 14 m/s aras nda bulunur. Bunun sonucu olarak, gaz kuvvetleri s k t rma sonunda ve geni leme ba lang c nda büyük olur. Fakat ayn zamanda, piston kütlesinin atalet kuvveti ona kar etki eder. Böylece kuvvetlerin toplam küçük olur. Benzin motorlar nda dü ük yüklerde ortalama kay p bas nc (pmr), genellikle büyük olur. b) — Ya n cinsi. Ortalama kay p bas nc (pmr), yataklarda ve silindir çeperlerinde kullan lan ya n viskozitesiyle büyür. Dü ük s cakl klarda sürtünme kayb küçük olur. Ya n 11 viskozitesi s cakl kla de i ti i göz önüne al narak yap lan ölçmelere, motor s cakl n n ayn olmas na dikkat edilmelidir. Bu üç ana etkenin yan s ra de i ik etkenlerde vard r. Genellikle dört zamanl motorlar n ortalama kay p bas nc (pmr) iki zamanl motorlardan daha büyüktür. Çünkü iki zamanl motorlarda hareketli elemanlar daha azd r. Sonuç olarak, halen kullan lmakta olan motorlarda; Dizel motorlar : pmr = 0.9 + 1.5 cm bar (kg/cm2) Benzin motorlar : pmr =0.3 + 0.1 cm bar (kg/cm2) Formüllerine göre ortalama bas nç kayb (pmr) hesaplanabilir. Burada cm ortalama piston h z d r.[4] II.2.1.2. Efektif Güç (Pe) Krank mili ç k ndan al nan motor gücüne efektif veya fren gücü denir ve Pe ile gösterilir. Efektif güç mekanik kay plardan dolay indike güçten daima biraz küçüktür. Buna göre efektif güç, Pe = pme . Vh . n . z/30j (kW) (II.3) d r. Dört zamanl motorlarda ( j = 4 ) oldu una göre; Pe4z = pme . Vh . n . z/120 (kW) (II.4) ki zamanl motorlarda ( j = 2 ) oldu una göre, Pe2z = pme . Vh . n . z/60 (kW) (II.5) bulunur. Burada, pme: ortalama indike bas nç (bar (kg/cm2)) Vh: silindir strok hacmi (cm3) n: dönme say s (d/d) z: silindir say s d r. II.2.1.3. Efektif Verim Ve Efektif Özgül Yak/t Sarfiyat/. a) Efektif Verim. Bir kilogram yak t n verece i efektif i , We = Wi T Wmek (II.6) d r. Bunu Wi ye bölersek, We / Wi = 1 T Wmek / Wi (II.7) 12 olur. Ayn zamanda mekanik verim, m = We / Wi eklinde yaz ld We = Wi ndan, m olur. Her iki taraf Hu ya bölersek, We / Hu = m . Wi/Hu bulunur. Ayn ekilde, efektif verim, m= We / Hu indike verimde, i = Wi / Hu oldu una göre, e = i (II.8) m bulunur. b) Efektif Özgül Yak/t Sarfiyat/. ndike özgül yak t sarfiyat nda oldu u gibi, burada da efektif özgül yak t sarfiyat n , efektif verim cinsinden yazabiliriz. e = 632.3/be Hu buradan efektif özgül yak t sarfiyat , bef = 1/Hu e (g / kW h) veya (Kg / j) (II.9) d r. Efektif özgül yak t sarfiyat yüke ve dönme say s na ba l d r. De i im ekil II.7. de görülmektedir. Diesel motoru Benzin motoru Tam yük Tam yük d/d ekil II.7. Çe itli yüklerde, efektif özgül yak t sarfiyat n n dönme say s na ba l olarak de i imi.[4] 13 Benzin motorlar nda yük azal rken efektif özgül yak t sarfiyat artar. Dizel motorlar nda ise efektif özgül yak t sarfiyat daha az de i ir.[4] II.2.2. Mekanik Verim Pistonlara iletilen indike güç krank n ucundan al n ncaya kadar daha bir tak m kay plara u rar. Bunlar piston ve yatak sürtünmeleri, supap, so utma, ya lama ve arj sistemlerinde harcanan güçlerdir. Bu kay plar ç kt ktan sonra geriye kalan ve kranktan al nan güce “faydal güç” veya “efektif güç” (Pe) denir. Faydal gücün indike güce oran na “mekanik verim” ( m) denir. Rölantide çal an bir motorun üretti i güç ancak kendi iç sürtünmesini yenecek kadar oldu undan efektif gücü ve dolay s ile mekanik verimi s f rd r. Mekanik verim ancak belli bir devir ve yükte maksimum olur. Mekanik verimin genel de eri % 0- 85 dolay ndad r.[11] m = We P = e = Wi Pi e (II.10) i II.2.3. Volümetrik Verim Buna hacimsel verim (Volumetric efficiency- Volumetrische Wirkungsgrad) veyahut kar m sevk oran (Delivery ratio-Luftaufwand) ad da verilmektedir. Kelime olarak hacimsel anlam na gelmekle beraber volümetrik verimin tarifi kütleseldir. v= md / mh = md / Vh (II.11) d md = mds + mdk (II.12) Burada çevrim ba na md : Silindire geçen gerçek taze dolgu kütlesi, mds : Emme supab veya süpürme penceresinden geçen ve silindirde kalan gerçek taze dolgunun kütlesini, mdk : Egzoza kaçan taze dolgu kütlesi, mh : Vh strok hacminde d d yo unlu undaki teorik gaz kar m kütlesini, : Gaz kar m n n tariflenen giri artlar ndaki yo unlu unu göstermektedir. A r doldurmas z motorlarda hava filtresi ve emme borusundaki bas nç ve s cakl k fark çok önemli de ildir. Bu yüzden giri seçmek uygundur, d= artlar olarak filtreye 1m mesafedeki atmosferik artlar a 14 Dizel veya direkt benzin püskürtmeli motorlarda silindire giren kar m n havadan ibaret oldu u, yani md = mHr = VHr . Hr ve d= Hr göz önüne al n rsa v= Vd Vh (II.13) olarak bulunur. A r doldurmal motorlarda dahi yukar daki yakla m kullan labilir. Ancak a r doldurucunun volümetrik verime etkisi büyük olunca doldurucudan sonraki artlar giri artlar olarak almak uygundur.[4] • Emme Bas/nc/ Emme bas nc volümetrik verimi büyük ölçüde etkilemektedir. Emme bas nc , pe emme kanal ve supap konstrüksiyonuna ba l olarak dönme say s n n karesi ile azal r. Çünkü ayn supap aç k kalma alan için gaz h z dönme say s yla, bas nç kayb da h z n karesi ile orant l olarak artmaktad r. Buna göre volümetrik verimin v = f(n) eklindeki de i imi ekil II.8’de, emme havas veya emilen yak t-hava kar m n n h z na ba l olarak v = f(vo) de i imi de ekil II.9’da gösterilmi tir. 0ekil II.8’den görüldü ü gibi volümetrik verim, dü ük dönme say lar nda da, emme gazlar n n dinamik bas nc ndan yararlan lamad için dü mektedir. n (d/dak) ekil II.8. Volümetrik verimin dönme say s ile de i imi.[3] 15 V (m /s ) ekil II.9. Volümetrik verimin hava giri h z ile de i imi.[3] Volümetrik verimi etkileyen parametre olan dönme say s yerine ortalama piston h z da kullan labilir. Ortalama piston h z na ba l olarak volümetrik verimin de i imi ekil II.10’da gösterilmi tir. ekil II.10. Volümetrik verimin ortalama piston h z ile de i imi.[3] • Emme havas/ s/cakl/E/ Emme gazlar na olan s iletiminin artmas sonucu emme havas s cakl volümetrik verim azalmaktad r.(0ekil II.11) 16 , Te artt kça ekil II.11. Volümetrik verimin giri s cakl Motor yükünün artmas , so utma suyu s cakl dolay s ile emme havas s cakl ile de i imi.[3] n n artmas gibi motor s cakl klar n n art r c her etken volümetrik verimde azalmaya neden olur. Benzin motorlar nda gaz kelebe i k s larak volümetrik verim ve dolay s ile güç dü ürülmektedir. • Art/k gazlar/n bas/nc/ Art k gazlar n bas nc , pr artt kça volümetrik verim azal r. Egzoz donan m ndaki aerodinamik kay plar ve sürtünme direnci, gazlar n ç k h z n n karesine ve bu nedenle dönme say s n n karesine ba l d r. Aerodinamik kay plar artt kça silindirde kalan art k gazlar n miktar ve bas nc , pr artar. Böylece, silindire daha az taze hava veya yak t-hava kar m girer ve dolay s yla volümetrik verim dü er. Ancak egzoz sisteminin kesit alan n n emme sisteminin 0,6 – 0,7’si büyüklükte olmas yeterlidir. Daha büyük egzoz sistemi kesit alanlar volümetrik verimde belirgin bir iyile me sa lamaz. • Art/k gazlar/n s/cakl/E/ Art k gazlar n s cakl artt kça volümetrik verim büyümektedir. Çünkü s cakl k artt kça silindirde kalan gazlar n kütlesi azalmakta ve dolay s ile silindir içerisine girebilecek olan gazlar n miktar artmaktad r. • S/k/(t/rma oran/ Volümetrik verim ifadesindeki di er parametreler sabit kalmak üzere s k t rma oran artt kça, bu ifadeye göre, volümetrik verim azalmaktad r. Ancak deneysel çal malarda s k t rma oran n n artmas ile volümetrik verimin azald gibi art da görülmü tür. Çünkü s k t rma oran n n artmas bir yandan s cakl k seviyelerini art rd için volümetrik verime olumsuz yönde etki ederken, di er taraftan art k gazlar n miktar n azaltt verimi art r c yönde etki etmektedir. 17 için volümetrik II.2.4. Doldurma Verimi ( d) Silindirde net olarak kalan taze dolgunun teorik dolgu kütlesine oran na doldurma verimi (charging efficiency-Liefergrad) denilmektedir. Daha ziyade supap bindirme periyodu (supap süper pozisyonu) büyük olan dört zamanl ve egzoz penceresinden kaçaklar olan 2 zamanl motorlar için kullan lmaktad r. Burada mds : Silindir içinde s k t rma ba ndaki net taze gaz dolgu kütlesi, mh : Vh strok hacminde yo unlu undaki teorik gaz dolgusu kütlesini d göstermektedir. Tarife göre doldurma verimi d = m ds m ds = m h Vh d (II.14) Egzozuna az dolgu kaç ran 4 zamanl motorlarda d v d r. Burada mds = mHk + mr + mB = mHr + mB olup daha önce görülen hesap yöntemi takip edilebilir. Giren gaz kar m n n yo unlu u d yerine - Normal emmeli motorlarda atmosferik artlar - Gaz motorunda emme borusu, d d= a; ; - A r doldurmal motorlarda kompresör ile silindir aras d seçilmelidir. Doldurma verimi motorlarda u de erlerdedir.[2] Otto 0,70 – 0,85 Yava Dizel 0,90 – 0,95 H zl Dizel 0,80 – 0,92 II.2.4.1. Süpürme Oran/ (Scavenging Ratio – Spülungsverhaeltnis) Gso 4 zamanl motorlarda supap bindirmesi an nda, 2 zamanl motorlarda egzoz penceresinden çok miktarda taze dolgu kaybedilebilir. Bu motorlarda bir miktar so utmay da amaçlayan bu süpürme i leminden dolay volümetrik verim yerine süpürme oran tabiri kullan l r. mds = silindirdeki taze dolgu mdk = Egzoza kaçan taze dolgu 18 mh = Vh . so d= silindire teorik olarak al nabilecek dolgu olmak üzere = (mds + mdk) / mh II.2.5. Dolgu Tutma Verimi (Trapping efficiency) Gdt Motorlarda emme supab n n aç l p kapanma zamanlar sabit oldu undan maksimum tork devrinin alt ndaki h zlarda bir k s m dolgu emme supab ndan geri kaçar. Maksimum tork devrinin üstündeki h zlarda ise bir k s m dolgunun girmesine müsade edilmez. Maksimum dolgu tutma verimi maksimum tork devrinde sa lan r. Dolgu tutma verimi, emme ve egzozuna taze dolgu kaç ran motorlarda kullan l r.[2] dt = mds / (mds + mdk) = d / (II.15) so II.2.6. S/k/(t/rma Olay/ S k t rma olay , gerçek çevrimde ideal çevrimdekinden farkl d r. deal çevrimde s k t rma olay n n tersinir adyabatik (izantropik) oldu u kabul edilmi tir. Oysa gerçek motorda, s k an taze hava veya yak t-hava kar m ile çeperler aras nda s cakl k fark bulundu undan, daima bir s al veri i vard r. Dolay s yla gerçek motorun s k t rma olay politropik durum de i imine göre olmaktad r.bundan ba ka s k t rma ba lang c nda, silindirde standart hava yerine art k gazlar ile taze hava veya yak t-hava kar m vard r. Toplam kar m n s cakl ise, atmosfer s cakl ndan büyüktür. Çünkü çeperlerden s al nm t r. Ayr ca ideal gaz n sabit bas nçta ve sabit hacimdeki özgül s lar , s k t rma olay süresince sabittir. Oysa motorda özgül s lar taze havan n veya yak t-hava kar m n n bile imine ve s cakl na ba l olarak de i mektedir.[3] II.2.6.1. S/k/(t/rman/n Olu(mas/ deal çevrimde s k t rma olay , silindirde, pistonun AÖN’ dan ÜÖN’ ya hareketi ile ba lar. Gerçek çevrimde ise, emme supab n n veya penceresinin kapanmas ndan sonra piston taze havay veya yak t-hava kar m n s k t rmaya ba lar. S k t rma s ras nda taze havan n veya yak t-hava kar m n n s cakl s cakl ve bas nc yükselmektedir. S k t rma sonu bas nç ve n n de eri genellikle s k t rma oran na ve s iletimine ba l d r. 19 Benzin buharla mam motorlar nda, s k t rma ba lang c nda silindirde yak t buhar , hava, yak t ve art k gazlar bulunmaktad r. Yak t n buharla mas ve hava ile kar mas s k t rma s ras nda da devam eder. S k t rma sonundaki s cakl n ve bas nc n de eri, vuruntu nedeniyle s n rland r lm t r. Gerçek motordaki s k t rma ideal s k t rmadan daha karma k bir olayd r. Supaplar kapand nda taze hava veya yak t-hava kar m n n bas nc p1 ve s cakl sonundaki bas nç p2 ve s cakl k T2’dir. Silindirin çeper s cakl T1, s k t rma n n ortalama de eri ise Tç ort’d r S k t rman n olu umu T – V diyagram nda, 0ekil II.12’de gösterilmi tir. S k t rma ba lang c nda, taze hava veya yak t-hava kar m çeperlerden s almaktad r. Bu k s mda, çeperlerle taze hava veya dolgu aras ndaki s cakl k fark (Tç ort – T1) olup, politropik s k t rma olay n n e risi, adyabatik s k t rma e risine göre daha diktir. Burada s k t rma e risinin politropik üssü (n1), adyabatik üsten büyük olur (n1>k). S k t rman n artmas yla taze hava veya yak t-hava kar m n n s cakl ortalama çeper s cakl ortalama çeper s cakl da artar ve de erine eri ir (T = Tç ort). Bu do ru üzerindeki r kesi me noktas nda ile taze hava veya yak t-hava kar m n n s cakl e ittir. Kesi me noktas nda bir an için s k t rma olay adyabatiktir (n1 = k). Bundan sonra s k t rma devam ettikçe, silindirde bulunan taze hava veya yak t-hava kar m n n s cakl s cakl ortalama çeper n n üstüne ç kar. Böylece taze hava veya yak t-hava kar m ndan çepere s geçi i ba lar. S k t rma olay n n e risi, adyabatik s k t rma e risine göre daha yat k olur. Bu Silindir s cakl * (T) [K] durumda s k t rma e risinin politropik üssü adyabatik üsten daha küçüktür (n1< k). Silindir hacmi (V) ekil II.12. S k t rma s ras nda bas nc n ve politropik üssün de i imi.[3] 20 Piston ÜÖN’ ya yakla t kça, s k t rma e risi dikle mektedir. Ancak s k t rma sonu noktas (2) adyabatik s k t rmaya göre bulunacak s k t rma sonu noktas ndan (2k) daha a a dad r. Sonuç olarak gerçek çevrimin politropik s k t rma e risi sonunda ula lan s cakl k ve bas nç de erleri adyabatik s k t rmaya göre daha dü ük olacakt r. Yak t-hava kar m n n veya havan n devaml s nmas ndan dolay s k t rma olay n n politropik üssü, s k t rma e risi boyunca de i mektedir. Politropik üs sabit al narak (n1=1,3) bulunan s k t rma sonu bas nç ve s cakl k de erleri, yakla k olarak, de i ken politropik üslü e rininkilerle hemen hemen ayn d r. II.2.6.2. S/k/(t/rma Olay/n/n Büyüklükleri • S/k/(t/rma sonu bas/nc/ (p2) S k t rma sonu bas nc n n hesab nda politropik üssün her an de i ti i göz önüne al nmal d r. Ancak hesap kolayl aç s ndan s k t rma sonucu bas nc n n de eri, politropik üssün s k t rma süresince sabit kald varsay larak hesaplan r. Buna göre 0ekil II.12’ de görüldü ü gibi 1 – 2 e risi için, p1 V1n1 = p2 V2n1 (II.16) yaz labilir ve buradan, p2 = p1 n1 (II.17) elde edilir. S k t rma sonu bas nc , ba lang ç bas nc n n, s k t rma oran n n ve politropik üssün artmas ile yükselmektedir. • S/k/(t/rma sonu s/cakl/E/ (T2) S k t rma sonu s cakl 1 – 2 noktalar aras ndaki durum denkleminden hesaplanabilir. Buna göre, p1 V1 = m1 R1 T1 ve p2 V2 = m2 R2 T2 yaz l p burada m1 = m2 ve R1 = R2 oldu u kabul edilir ve (II.17) ifadesi kullan l rsa, T2 = T1 ]n1-1 (II.18) 21 bulunur. S k t rma sonu s cakl , ba lang ç s cakl na, s k t rma oran ve politropik üsse ba l d r. S k t rma sonu bas nc , p2 ve s cakl , T2 de erleri (II.17) ve (II.18) denklemlerinden hesaplanabilir. Bu denklemlerde p1 = 0,09 Mpa ve T1 = 323 K al narak yap lan hesaplar sonucu bas nc n ve s cakl n s k t rma oran na ba l olarak de i imi 0ekil II.13’da S cakl k (T2) Bas nç (P 2) [MPa] [K] gösterilmi tir. S k t rma oran ( ) ekil II.13. Çe itli politropik üs de erleri için, s k t rma oran na ba l olarak s cakl n ve bas nc n de i imi.[3] • S/k/(t/rma oran/ ( ) deal motorda, s k t rma ba lang c ndaki silindir hacminin (V1) s k t rma sonu hacmine (Vc) oran eklinde tan mlanan s k t rma oran , = V1 V + Vc V = h = 1+ h V2 Vc Vc dir. Buradan, Vh = Vc ( – 1) (II.19) elde edilmektedir. 22 Gerçek motorda ise s k t rma AÖN’da de il, emme supab kapand ktan sonra ba lamaktad r. Bu nedenle gerçek motorun s k t rma oran , ideal motorun s k t rma oran ndan biraz farkl d r. Gerçek motorun s k t rma oran , ]g g = (Vh Vh ) + Vc Vh (1 = Vc Vc s s ) +1 (II.20) yaz labilir. ^s Vh, AÖN’dan sonra supaplar n veya pencerelerin kapanmas na kadar pistonun tarad hacimdir. Denklem (II.19) ve denklem (II.20)’den hareket edilerek, ideal motorun s k t rma oran ile gerçek motorun s k t rma oran aras ndaki ba nt , g = (1 - ^s) + ^s olarak bulunur.[3] II.2.6.3. S/k/(t/rma Büyüklüklerini Etkileyen Etkenler • Is/ iletim miktar/n/ etkileyen etkenler S k t rma olay nda toplam s de i im miktar n ; çeperlerle taze hava veya yak t–hava kar m aras ndaki s cakl k fark , çeper alan , çeper alan n n silindir hacmine oran , silindirdeki kar m miktar , s al veri i için geçen zaman, taze hava veya yak t–hava kar m ile çeper aras ndaki s iletim katsay s ve ayr ca benzin motorunda s k t rma s ras nda buharla an benzin, dizel motorunda ise püskürtme ba lad ktan sonra buharla an yak t miktar etkilemektedir. • S/k/(t/rma sonu bas/nc/ ve s/cakl/E/n/ etkileyen etkenler S k t rma sonu bas nc n , p2 ve s cakl n , T2, s k t rma oran , ba lang ç s cakl , T1 ve bas nc , p1, yanma odas ndan kartere taze hava veya yak t – hava kar m n n kaçak miktar etkiler. Motor so ukken silindir ile piston aras ndaki bo luklar fazla, ilk harekette ise dönme say s dü ük oldu undan kaçak fazlad r. Ayr ca silindir ve segmanlar n a nmas ndan do an s zd rmazl k da kaçak miktar n artt r r. Bu durumda s k t rma sonu s cakl k ve bas nç de erleri dü ük olur. • Politropik üssü etkileyen etkenler Politropik üssü, so utma sisteminin tipi, malzemenin özelli i, motorun yükü ve dönme say s etkiler. Hava so utmal motorlarda gazlardan s n n ta naca yüzeyin s cakl yüksektir. Dolay s yla s iletimi az, politropik üs (n) büyüktür. Su so utmal motorlarda s ta n m yüzeyinin s cakl dü ük dolay s yla, politropik üs küçüktür. Politropik üssü 23 malzemenin özelli i de etkilemektedir. Piston silindir kafas n n alüminyum olmas halinde s geçi i artaca ndan politropik üssün de eri dü er. Politropik üssü motorun yükü de etkiler. Benzin motorlar nda, yükün artmas halinde yanma odas s cakl ancak birim güç ba na s kayb azald ve s iletimi artmakta, ndan politropik üs büyümektedir. II.2.7. Motorlarda Tutu(ma Yanma olay n n ba lamas çe itli ekillerde olabilir. Burada olay bir k s mda d ardan ate leme olarak ele al nacak. II.2.8. D/(ar/dan Ate(leme Yan c kar m moleküllerinin enerjileri herhangi bir ekilde art r l rsa, bu moleküller aktif ö elere (H,O,OH, CH3CHO gibi ) ayr l rlar. Aktif ö eler ise kararl moleküllere s veren egzotermik reaksiyonlar do ururlar. Böylece olu an s birikimi o bölgede reaksiyonlar h zland rmakta ve bir süre sonra gözle görülür malar ortaya ç kmaktad r. Benzin motorlar , Wankel motorlar , gaz türbinleri, jet, ram jet, ocaklar, bekler ve baz roket motorlar nda yanma bu ekilde ba lat lmaktad r. En çok kullan lan ate leme vas talar buji, fitil, pilot alevi ve elektrikli dirençtir (k zg n buji). Bilinen en klasik örnek olan buji ile ate lemede, iki elektrot aras nda te ekkül eden k v lc m yüksek h zl (büyük kinetik enerjili) elektron huzmesinden ibarettir. te kar m moleküllerine çarparak enerjilerini yükselten bu elektronlard r.[5] Kar m n yeterli enerjiye ula arak tutu mas sonucu olu an parlak maya alev, alevin tutu mam kar mla temas s n r na da alev cephesi denir. Alevin rengi ba lang ç kar m n n terkibi ve yanma verimiyle ilgilidir. Kar m, henüz alev cephesi olu madan çal ma artlar na gelir ve yanarsa bu olaya kendi kendine tutu ma (autoignition) denir. E er kendi kendine tutu ma veya d ar dan (buji, k zg n yüzey v.s) ate leme sonucu tutu ma olay nda bas nç yükselmesi çok ani oluyor ve alev cephesi ses üstü h zla hareket ediyorsa buna vuruntu denir. II.2.8.1. Benzin Motorlar/nda Yanma Benzin motorlar nda normal yanma, bir noktadan (bujiden ) ba lay p çevreye do ru geli mektedir. Ancak motorlarda yanma olay baz ko ullar nedeniyle istenmeyen farkl 24 ekillerde de olu maktad r. Bunlardan en önemlisi vuruntulu yanmad r. Ayr ca ender olarak, kendi kendine tutu ma ile ba layan normal olmayan yanma ekilleri de bulunmaktad r.[3] II.2.8.2. Normal Yanma Benzin motorlar nda yak t ve hava kar m , silindir d nda yak t moleküllerinin, hava molekülleri içerisinde düzgün da ld homojen bir kar m olu turacak ekilde haz rlanmaktad r. Yanma olay genel olarak üç faza bölünerek incelenebilir. Ancak fazlar çok belirgin bir ekilde birbirinden ayr lamazlar. Yanma olay n n geli imi s ras nda silindir bas nc n n Silindir bas nc [MPa] KMA’na göre de i imi ekil II.14’de görülmektedir.[3] Krank mili aç s ['KMA] ekil II.14. Yanma olay nda bas nc n ve s cakl n KMA’na ba l olarak de i imi.[3] • Birinci faz Bujide k v lc m çakt nokta (A) ile bas nc n artmaya ba lad nokta (T) aras ndaki zaman birinci faz (ilk tutu ma faz , _1) olarak kabul edilir. Bas nc n artmaya ba lad p – _ diyagram nda bas nç e risinin, yanmas z s k t rma e risinden ayr ld nokta, noktad r. Piston ÜÖN’ ya gelmeden önce buji elektrotlar aras nda, çakan k v lc m n enerjisi (30100mJ) nedeniyle, bu bölgedeki homojen kar m nda, belli bir tutu ma gecikmesi sonunda, ilk alev cephesi patlama eklinde olu maktad r. Tutu ma gecikmesi süresi, 25 -buji k v lc m enerjisine, -k v lc m n uygulanma süresine, -buji elektrotlar aras ndaki s nan bölgenin hacmine (buji t rnak aral na); -kar m oran na (kimyasal reaksiyonlar n h z na), -buji önündeki ak h z na (ilk s nan bölgenin h zl ta n m sonucu enerji seviyesinin dü mesine) ba l d r. Bu fazda yanan kar m miktar az olup toplam miktar n %1’i kadard r. Bu nedenle p – diyagram üzerinde bas nç art görülmez. • Ana faz Bu faz, tutu ma gecikmesi sonunda, p - diyagram nda bas nc n artmaya ba lamas an nda ba lamakta ve ÜÖN’ dan sonra, maksimum bas nç olu uncaya kadar devam etmektedir ( 2). Ana faz n süresi 25-30 o KMA civar ndad r. Tutu ma gecikmesi süresi sonunda bas nç, s cakl k ve kar m oran n n belirlendi i bir yanma h z ile alev cephesi sürekli ekilde ilerler. Alev cephesini bujiden itibaren yay lmas 0ekil II.15’ da görülmektedir. Burada, U : Yanmam yak t – hava kar m , F : Alev cephesi, B : Yanm gazlar, W : S n r tabaka, E : Egzoz gazlar bölgelerini göstermektedir. Homojen ve durgun kar mlarda yanma h z n n belirlenmesi, sabit hacimli odalarda (bomba) yap lan deneylerle gerçekle tirilmektedir. Sabit hacimli bir odada olu an normal yanmada alev cephesi, fiziksel ve kimyasal etkilerle ilerlemektedir. Cephenin arkas nda kalan alev yolu bölgesi s nmakta, geni lemekte ve yanmam k sm s k t rarak ilerlemektedir.[7] Alev cephesi ilerledikçe yanmam bölge küçüldü ünden ve kar bas nç artt ndan ilerleme h z azalacakt r. Di er taraftan alev cephesi, kimyasal reaksiyonlar n h z na ba l olarak belirlenen alev h z ile de ilerlemektedir. Oda içinde bas nç ve s cakl k giderek artt ndan, alev cephesi ilerledikçe alev h z artmaktad r. lerleme ve alev h zlar n n toplam alevin yay lma h z n belirler ve yanma h z olarak tan mlan r. Yanma h z , alev cephesine dik do rultuda olu maktad r. 26 ekil II.15. Alevin yay lmas .[3] Burada bas nç, yanma h z na ba l olarak de i ir. Bas nc n artma h z bomban n ekline (küresel veya silindirik) de ba l d r. Sabit hacimli odan n küresel yap da olmas durumunda bas nç art , silindirik yap ya göre daha h zl d r. Bas nç yükseli i alev yoluna paralel olarak artmakta ancak bunu daha geriden takip etmektedir. Genel olarak maksimum bas nç de erinin %80’i, alev yolunun son %30’unda elde edilir. Sabit hacimli odadaki homojen kar mda alevin her yöndeki ilerleme h z ayn olup, alev cephesinin ekli düzgündür. Ancak motorun yanma odas nda kar m n tam homojen olmamas nedeniyle ve oda içindeki türbülansl hava hareketleri sonucu alev cephesinin ekli bozulmakta ve yüzeyi artmaktad r. Artan cephe yüzeyi ile yanm bölgeye artt bölgeden yanmam n m ile olan s iletimi ve ayr ca türbülansl kütle ve s ta an m önemli derecede ndan, gerçek motorda yanma h z bombadakinden daha yüksek olur. Bunun d ndaki motordaki yanma olay bombadakinden prensip olarak çok farkl de ildir. Yanma h z bu fazda oldukça yüksek ve dolay s yla yanan kar m miktar fazlad r. Yanma h z yanma odas nda en az 10 – 15 m/s civarlar nda, yüksek dönme say l motorlarda ise 50 – 60 m/s kadar olmaktad r. Yanma h z çeperlere yakla t kça so utma nedeniyle azalmaktad r. Bu fazda bas nç artma h z yüksek olup, s k t rma oran na ba l olarak, Motor performans na, alev yolu ile bas nç art aras ndaki ili ki etki etmektedir. Bu ili ki, motorda da maksimum bas nc n yakla k %80’inin yolun son %30’unda yükselmesi 27 eklindedir. Maksimum bas nç ÜÖN’ dan 12 -15 0 KMA sonra olu tu u zaman en büyük verim elde edilmektedir. Tutu ma gecikmesi süresi ve ilk yanma süresi göz önüne al narak ate leme noktas bu durumu sa layacak ekilde ÜÖN’ dan belli bir aç ( AA) kadar önce seçilmelidir. • Son faz Son faz maksimum bas nç olu mas ndan sonra ba lamakta ve geni leme s ras nda yak t n tümü yan ncaya kadar devam etmektedir ( 3). Gazlar n s cakl ise maksimum bas nçtan belli bir süre sonra maksimuma ula r. Sonuç olarak normal yanma ko ullar nda yanma s ras nda yak t n toplam enerjisinin %70 – 75’i maksimum bas nca ula ncaya kadar, %85 – 90 kadar maksimum s cakl a ula ncaya kadar aç a ç kar. K smi yüklerde ise (gaz kelebe i k s lm durumda, dolay s yla bas nç ve s cakl klar yüksek de il iken) yanma h z n n dü ük olmas nedeniyle maksimum bas nç noktas na kadar toplam yak t enerjisinin ancak %50’si kullan lm olur. Dolay s yla yanma, geni leme zaman sürecince devam eder, çok kötü ko ullarda geni leme süresinin sonunda da yanma sona ermemi olabilir. Bu durumda ise motorun verimi ve dolay s yla gücü azal r.[3] II.2.8.2.1. Alevin lerlemesi Alev cephesi s cakl 2000–3000 °K’ e ula t nda yak n civarda bulunan moleküllerin reaksiyona girmesi çok kolay olmaktad r. Bu s cakl klarda kimyasal dengeye ula lmakta, s cakl k ve konsantrasyon gradyanlar ndaki art la birlikte aktif molekül ve radikaller ço almaktad r. Böylece alev cephesinden yanmam gazlara do ru olan s transferi ve aktif molekül difüzyonu neticesi kimyasal gazlar n yanmam gazlara sirayet etmesi alevin (alev cephesinin) ilerlemesi olarak adland r l r. Di er taraftan yanmam kar m s cakl nn artmas veya pistonun s k t rma yapmas neticesi artan bas nç konsantrasyon gradyanlar nda ve aktif molekül miktar ndaki art daha da h zland r r. Böylece alevin ilerlemesi çok h zl olabilir. Alev cephesinin kendine normal yönde yanmam sa lad yanmam gazlara do ru kimyasal reaksiyonla ilerleme h z na yanma h z , ayn do rultuda ancak alev cephesininkine ters yönde gazlar n ilerleme h z na ise gaz h z veya kar m h z denir. Kar m h z n n potansiyel kayna , supap giri inden itibaren ki türbülansl ortam artan yanm 28 bölge bas nc n n yanmam bölgedeki kar m s k t rmas ve en önemlisi pistonun yanma süresince silindir gazlar m s k t rmas d r.[8] 0ekil II.16 (a),(b) ve (c) de bir yanma odas nda laminer alev cephesinin olu umu hareketi ematize edilmektedir. ekil II.16. (a),(b),(c) Alev cephesinin daimi ve laminer ak halinde düzlemsel ilerlemesi, (d) Türbülansl alev Cephesinin yap s . [2] Türbülansl gaz kar mlar alev h z n laminer ak haline k yasla önemli ölçüde art r r. Laminer alev h z 1-2 m/s mertebesinde iken türbülansl alev h z 15-50 m/s civar nda olabilmektedir. Bu art ekil II.16 (d) de de gösterildi i gibi türbülans olay n n alev cephesinin eklini girintili ç k nt l bir görünüm vermesine ba lanmaktad r. Böylece alev cephesi yanmam gaz temas yüzeyi laminer duruma göre çok çok artacak, yanm gazlar ile yanmam gazlar aras ndaki s de i imi ve difüzyon olay daha yo un hale gelecektir. Dolay s yla her iki durumla ilgili temas alanlar oran AT/AL artt kça alev h z da artacakt r. Özellikle benzin motorlar nda alev cephesinin bütün kar ma sirayet etmesi süresini ifade eden yanma süresi yanma verimi bak m ndan son derece önemlidir. Yanma süresinin hesaplanmas nda gerçekte buji t rna ndan buraya en uzak noktaya kadar olan mesafe esast r. Ancak genellikle silindir çap esas al narak 29 Yanma süresi Silindir çap D = alev h z Va eklinde hesaplan r. Bu de er ço u defa 2÷6 ms (veya 30÷60 KMA)'d r. Va 15÷50m/s aras ndad r ve gerçekte sabit de ildir.[2] II.2.8.2.2. Alev H/z/n/n Performansa Etkisi Maksimum bas nç an nda pistonun bulundu u pozisyonun motor verimine etkisine i aret ederek, alev h z n n yüksek olmas n n arzu edildi ini belirtmi tik. Teorik olarak piston ÜÖN' da iken olu acak sonsuz yanma h z (s f r yanma süresi) en büyük indikatör diyagram alan n verece inden yanman n piston ÜÖN' da iken ba lay p bitmesi istenir, 0ekil II.17 (a). Ancak yanman n belirli bir süre alan bir olay olmas , piston ÜÖN' da iken maksimum bas nc n olu mas için, ate lemenin piston ÜÖN' ya gelmeden epey önce yap lmas n gerektirir, 0ekil II.17 (b). Di er yandan ate lemenin, silindir gazlar n n en yüksek bas nçta oldu u zaman(piston ÜÖN' da) yap lmas istenirse o zaman piston yanma süresince ÜÖN' dan uzakla acakt r, 0ekil II.17 (c). Yukar da bahsedilen son iki durum indikatör diyagram ndaki net i alan n n azalmas na sebep olacaklar ndan motor verimi dü er. Birinci durumda yanma erken ba lad ndan yükselen silindir bas nc piston üzerine kuvvet uygular ve pistonun hareketi güçle ir. Bu durumda indikatör diyagram ideal indikatör diyagram na benzemekle birlikte geni leme strokunda i alan ndan önemli ölçüde kay p olmaktad r. Ate leme, piston ÜÖN' da iken yap l rsa bu kez bir yandan yanma olay tamamlanmaya do ru gidip bas nc yükseltici etki yaparken di er yandan piston ÜÖN' dan uzakla arak bas nc dü ürücü etki yapar. Bas nç yeterince yüksek bile olsa pistona etkisi piston çok a a da iken gerçekle ece inden faydal bir i olu maz. Keza piston ÜÖN 'dan çok uzak ve s transferi kay plar fazla oldu undan netice erken ate lemeye k yasla daha büyük güç ve verim kayb d r.[11] Görüldü ü gibi yanma olay n n k sa sürede tamamlanmas , bir di er ifadeyle alev h z n n yüksek olmas motor performans aç s ndan çok önemli olmaktad r. Pratik olarak sonsuz bir yanma h z na ula lamayaca ndan daha iyi ve teorik e riye mümkün mertebe yak n bir diyagram verecek ate leme zaman seçmeliyiz. Bu ekilde seçilen ve pratik olarak mümkün en yüksek verimi sa layan ate leme avans na optimum ate leme avans (OAA) denir. OAA'na ait temsili piston konumlar ekil II.17 (d) ile gösterilmi tir. 30 Güç ve verim dü ü üne sebebiyet veren esas olay ate leme an ndan yanma sonuna kadar geçen sürede pistonun krank mili aç cinsinden kat etti i mesafedir. Bu de er ne kadar fazla ise güç ve verim o derece dü ük olur. O halde bu dönme miktar n n veya güç ve verimin a a daki iki sebebe ba l oldu u söylenebilir. 1. Alev h z 2. Ate leme noktas ile en uzak nokta aras ndaki mesafe. Alev (yanma) h z na etki eden faktörler biraz sonra izah edilecektir. Ancak yanan bölgenin s cakl , gaz yo unlu u ve yanm ve yanmam bölgeler aras ndaki izafi gaz hareketlerinin olay n hâkim faktörleri oldu unu belirtelim. Alev hareket mesafesi ise yar küresel yanma odalar silindir kafas n n ortas na yerle tirilmi buji veya yanma odas n n her iki yan na yerle tirilen iki ayr buji ile k salt labilir.[10] ekil II.17. a) Teorik durum, yanma üst ölü noktada ba lay p sona erer. Pratik olarak mümkün de ildir, b) Ate leme, yanma ÜÖN' da bitecek veya maksimum bas nç ÜÖN' da olu acak kadar erken yap l r, c) Ate leme, piston ÜÖN' da iken yap l rsa, maksimum bas nç veya yanman n sona ermesi pistonun ÜÖN’ dan uzakla m bir konumuna tekabül eder, d) Optimum ate leme avans maksimum bas nç ÜÖN’ dan 5-10° sonra olu ur. Pratik olarak maksimum verim durumudur.[2] Piston yukar , • Piston ÜÖN’ da, Piston a a , YB: Yanma ba lang c , YS: yanma sonu.[2] II.2.8.3. Normal Yanmay/ Etkileyen Etkenler Motorun her türlü çal ma ko ulunda maksimum verimin elde edilebilmesi için ate leme noktas n n uygun seçilmesi gerekir. Avans n seçimini belirleyen ana etkenler yanma h z ve 31 tutu ma gecikmesidir. Bunlara etki eden faktörler de genelde s cakl k, bas nç, kar m oran ve türbülans iddetidir. Motorun çal mas s ras nda s cakl k, bas nç, kar m oran ve türbülans iddetine etkili her faktör dolayl olarak yanma h z na etki etmektedir. Bunlar a a da s ralanm t r.[12] • Dönme say/s/ (n) Motorun dönme say s artt kça yanma olay için gerekli süre azal r. Ancak say s n n art na ba l olarak ortalama piston h z artt ndan yak t – hava kar m ndaki türbülans iddeti h zla artar. Dolay s yla dönme say s ile yanma h z da artmaktad r. Ancak dönme say s n n art tutu ma gecikmesi süresine fazla etki etmemekte, bu nedenle tutu ma gecikmesi KMA olarak büyümektedir. Bu bak mdan ate leme noktas artan dönme say s ile orant l olarak ÜÖN’ dan önceye kayd r l rsa p – _ diyagram n n en iyi ekli korunabilmektedir. Bas nc n dönme say s ile de i mesi, ekil II.18.a’ da sabit ate leme noktas ve ekil II.18.b’ de de i ken ate leme avans için gösterilmi tir. Böylece, ate leme avans uygun ekilde de i tirilirse, dönme say s de i se de motor verimi hemen hemen ayn Silindir bas nc [MPa] Silindir bas nc [MPa] kalmaktad r. Krank mili aç s [°KMA] Krank mili aç s [°KMA] b) De*i ken AA a) Sabit AA ekil II.18. Dönme say s na ba l olarak silindir bas nc n n de i imi.[3] • Emme bas/nc/, (pe) Silindire emilen yak t – hava kar m n n bas nc artarsa, alev cephesinin ilerleme h z azalmakla beraber s k t rma sonu s cakl da artt ndan alev h z da artmakta ve sonuçta yanma h z artmaktad r. Dolay s yla yanma olay için geçen süre azalmaktad r. Benzin motorlar , k smi yüklerde gaz kelebe i k s k olarak çal t nda, emme bas nc dü tü ünden, yanma h z da azal r. Bunu kar lamak için k smi yüklerde ate leme avans gerekir. 32 • Art/k gazlar/n miktar/ (mr) Silindir içerisinde kalan art k gaz miktar artt kça, di er bir deyi le egzoz gazlar n n bas nc n n emme bas nc na oran (Pr/Pe) artt kça, silindirdeki kullan labilir oksijen miktar azald için yanm gazlar n s cakl azalmakta, dolay s yla yanma h z da azalmaktad r. Motor yükü azald kça (gaz kelebe i kapand kça) emme sonu bas nc n n dü mesinin d nda, art k gaz miktar da artt • ndan yanma h z daha da azalmaktad r. S/k/(t/rma oran/ (I) S k t rma oran artarsa ate leme an ndaki kar m n bas nc , s cakl artar, art k gazlar n miktar ise azal r. Dolay s yla kar m n ate lenebilmesi için daha uygun ko ullar olu ur. Sonuçta yanma olay n n ba lang ç faz n n süresi azal r, ana fazdaki yanma h z artar, buna kar n yanma odas n n hacim/yüzey oran azalaca ndan cidarlara yak n bölgelerdeki kar m miktar art gösterir ve son faz n sürecide artar.[9] • Yanma odas/ (ekli Yanma odas ndaki türbülans iddeti, emme kanal n n ve yanma odas n n ekline ba l olarak de i mektedir. Yanma odas uygun biçimde ekillendirilerek türbülans iddeti artt r labilir. Buna ba l olarak yanma h z da artar. Yanma odas n n ekli, küresel veya küresele yak n ise toplam alev yolu k sa olaca ndan yanman n tamamlanmas için gerekli KMA aral daha küçük, bas nç art h z daha yüksektir.[10] Yanma odas na yerle tirilen bujilerin konumu ve say s da toplam yanma süresini etkilemektedir. Buji yanma odas n n ortalar na konulmaya çal lmal d r. Ayr ca buji say s artt kça da ortalama yanma h z artmaktad r. Ancak say lan bu etkenlere ve özellikle s k t rma oran na ba l olarak, yanma h z n n ve bas nç art oran n n yüksek de erlere ula mas verim yönünden her zaman en iyi durumu sa lamamaktad r. Ana faz içinde büyük dp / d de erleri bir yandan a r mekanik zorlanmalara neden olurken, di er taraftan türbülans artt rarak s kay plar n n artmas na ve sonuçta verimin dü mesine neden olur. Genel olarak en yüksek verim dp / d = 0,20 – 0,25 Mpa / 0KMA için elde edilmektedir.[3] 33 II.2.8.4. Vuruntulu Yanma Vuruntulu yanma, yanmam kar m n kendi kendine tutu mas ile olu maktad r. Bujide çakan k v lc m olu turdu u alevin yay lmas ile, yanma odas n n di er taraf nda alev cephesinin önünde bulunan kar m s k makta ve s nmaktad r. Normal alev cephesi bölgeye ula madan yanmam kar m n s cakl kendi kendine tutu ma s cakl na ula rsa, bu kar m, kendi kendine olu an tek veya çok say da alev çekirde i ile aniden tutu ur ve olu an alev yüksek h zla yay l r. Bu tür yanma, çok h zl reaksiyon nedeniyle sabit hacimde olmaktad r. Dolay s yla yüksek ve ani bas nç art lar ve iddetli bas nç dalgalar meydana gelmektedir. Bu dalgalar silindir içinde ses h z ile hareket ederek silindir çeperlerinden yans r. Bu dalgalanmalar n frekans silindir içindeki dolgunun do al frekans d r ve titre imler d ar ya çeperler yoluyla ses dalgas olarak ta nmaktad r. Vuruntu sesinin frekans otomobil motorlar nda 5000 Hz civar nda olup, bu de er bu motorlar n boyutlar için do al frekans mertebesindedir. Vuruntulu yanma olay nda bas nc n KMA’ na ba l olarak de i imi ekil II.19’ da görülmektedir. Vuruntulu yanma h zl bas nç art ve oda bas nc n n üzerine binmi olan bas nç titre imlerinden tan nmaktad r. Vuruntulu yanmada maksimum bas nç normal yanmadakinin iki kat na kadar ç kmakta, yanma h z ise 300m/s’ ye kadar ula maktad r. Silindir bas nc [MPa] Vuruntulu yanma Krank mili aç s [°KMA] ekil.II.19. Vuruntulu yanmada silindir bas nc n n de i imi.[3] 34 Vuruntulu yanmada bas nçlar yüksek de erlere ula makla birlikte motor gücünde bir artma gözlenmemektedir. Bu da, bas nç piklerinin oda bas nc üzerine binmi bas nç eklinde oldu unu ayr ca göstermektedir. Vuruntu gücü artt rmad gibi, tam tersine, buji ve supaplar gibi noktalar n a r s nmas sonucu erken ate lemeye yol açarak güç kayb na neden olur. Vuruntu sonucu artan türbülans ile yerel olarak s iletimi artmakta, bundan dolay ortaya ç kan güç kayb n n yan s ra piston, silindir kafas gibi elemanlar üzerinde erimeler ve bozulmalar (bas nç erozyonu) olmaktad r dalgalar .[3] II.2.8.4.1. Vuruntuya Etki Eden Etkenler Vuruntulu yanmada, vuruntunun ba lama s n rlar kritik s k t rma oran ve kritik ortalama efektif bas nç ile tan mlanmaktad r. Kritik s k t rma oran artt r ld ( k), di er ko ullar ayn nda, motorda vuruntulu yanman n ba lad kalmak üzere s k t rma oran s k t rma oran de ildir. Bu oran, çal mas s ras nda s k t rma oran sürekli olarak de i tirilebilen deney motorunda (CFR veya BASF motorlar ) çe itli faktörlerin vuruntuya etkisinin ölçüsü olarak kullan lmaktad r. Kritik s k t rma oran motorun yap s ile ilgili bir büyüklüktür. Kritik ortalama efektif bas nç (pmek) ise vuruntunun ba lad ortalama efektif bas nçt r. Benzin motorunun çal mas s ras nda güç ayar gaz kelebe i ile yap lmakta, gaz kelebe i aç ld kça güç ve ortalama efektif bas nç artmakta, buna paralel olarak s cakl k seviyeleri yükselmekte ve vuruntu meyli artmaktad r. Vuruntunun ba lad ortalama efektif bas nç o çal ma ko ullar ndaki (dönme say s , hava fazlal k katsay s vb.) vuruntu s n r n vermektedir. Kritik ortalama efektif bas nç motorun i letme ko ullar ile ilgili bir büyüklüktür. Benzin motorlar nda vuruntuyu etkileyen etkenler motorun yap s na, i letme ko ullar na ve yak t n cinsine göre s n fland r l r.[14] II.2.8.4.1.1. Yap/sal Etkenler: • S/k/(t/rma oran/ ( ) S k t rma oran , vuruntulu yanmay do uran en önemli etkendir. Motorun verimini artt rmak için s k t rma oran n artt rmak gerekir. Ancak, motorun s k t rma oran artt kça yanma h z artmakta ise de, artan s cakl klar nedeniyle yak t n cinsine ba l olarak, belli bir de erden sonra vuruntulu yanma ba lamakta ve gittikçe iddetini artt rmaktad r. Farkl yak t 35 cinslerine göre, çe itli s k t rma oranlar nda, vuruntulu yanmay veren kritik ortalama efektif bas nc n (pmek) de i imi ekil II.20’ de gösterilmi tir. S k t rma oran artt kça vuruntunun olu mams için ya daha yüksek oktan say l yak t kullanmak veya ortalama efektif bas nc P mek [MPa] azaltmak, yani motorun gücünü k s tlamak gerekecektir.[13] S k t rma oran ( ) ekil II.20. S k t rma oran na ba l olarak kritik ortalama bas nc n de i imi.[3] • Yanma odas/ hacminin büyüklüEü Yanma odas n n büyüklü ü de vuruntuya etkir. Yanma odas küçüldükçe, çeper yüzey alan n n hacme oran artar, dolay s yla so utma daha iyi olur ve vuruntu meyli azal r. Ricardo taraf ndan yap lan deneylerde, strok/çap oran yakla k olarak ayn olan silindirlerin çaplar de i tirilmek suretiyle, vuruntunun ba lad s k t rma oran saptanm t r. Buna göre, D [mm] : 70 89 140 216 : 7,9 7,3 6,2 5,4 de erleri bulunmu tur. Görüldü ü gibi silindir çap büyüdükçe vuruntu meyli artmaktad r. Bu nedenle benzin motorlar nda 150 mm’ den daha büyük çaplar kullan lmaz. • Supaplar/n beraberce aç/k kalma sureleri (supap bindirmesi) Egzoz sonu ile emme ba lang c aras nda, emme ve egzoz supaplar n n ayn anda aç k kalma sureleri vuruntuyu etkiler. Emme ve egzoz supaplar n n beraberce aç k oldu u sürede emme supab ndan giren kar m egzoz gazlar n süpürür. Ayr ca çeperleri, egzoz supab n ve daha önce girmi kar m n bir k sm n so utur. Bunun sonucunda vuruntulu yanma olas l azal r. Dolay s yla supaplar n beraberce aç k kalma sureleri uzad kça vuruntu meyli azal r. Bu durum 0ekil II.21’de görülmektedir. Supap bindirme süresi uzad kça, bütün ko ullar ayn kald halde kritik ortalama efektif bas nç büyümektedir. 36 P mek [MPa] Supap bindirme aç s Supap bindirme aç s = 80 = 50 Hava fazlal k katsay s ( ) ekil II.21. Supap bindirmesinin vuruntu s n r na etkisi.[3] • Yanma odas/ çeperlerinin s/cakl/E/ Yanma odas çeperlerinin bujiden uzak olan k s mlar ba l olarak so uk tutulabilirse vuruntu meyli azal r. Vuruntu s n r na yak n çal an motorlar n piston ve silindir kafas yüzeyi temiz ise vuruntusuz bir çal ma sa land halde bu yüzeylerin isle kaplanmas durumunda gazlardan çeperlere olan s geçi i azalaca ndan ortam n s cakl ba layabilir. Silindir kafas hafif metalden yap lm artar, dolay s yla vuruntu motorlarda vuruntu meyli k r dökümden yap lm olanlara göre daha azd r. Çünkü s geçi i katsay s alüminyumda k r dökümden 2,5 defa daha büyük olup, s yay l daha h zl ve çeper s cakl daha dü üktür. Ayr ca hava so utmal motorlarda yerel olarak çeper s cakl klar ve kar m s cakl ayn boyuttaki su so utmal motorlardan daha yüksek ve vuruntu meyli daha fazlad r. Vuruntuyu önlemek için hava so utmal motorda s k t rma oran küçültülür. • Yanma odas/n/n (ekli Yanma odas n n ekli vuruntulu yanmay önemli derecede etkilemektedir. Vuruntu genel olarak yanma odas n n bujiden uzak ve s cak olan bölgelerinde ba lamaktad r. Çünkü bujiden yay lan alev cephesi bu bölgelere ula ncaya kadar geçen sürede, vuruntuyu do uran ön reaksiyonlar geli ebilmektedir. Bu bak mdan, alev yolunun k sa oldu u, yüksek yanma h zlar n n sa land ve bujiden uzak bölgelerin so uk tutuldu u yanma odalar vuruntu aç s ndan en uygun yanma odas eklini olu turmaktad r. Yanma odas ekilleri II.22.’ de görülmektedir. Burada A tipi yanma odas , vuruntulu yanma olas l en fazla oland r. Art k bu tip yanma odalar yap lmamaktad r. Burada buji yanma odas n n bir ucuna yerle tirilmi tir. Bu yap da alev cephesinin yanma odas n bir ba tan di erine kat etmesi için uzun bir süre geçecektir. 37 Dolay s yla bujiden en uzak bölgedeki yak t hava kar m alev gelmeden kendi kendine tutu abilecek ekilde haz rlanacak ve vuruntulu yanma olu acakt r. B tipi yanma odas nda ise, buji egzoz supab n n yan na yerle tirilmi tir. Alev yolu k sa oldu undan A tipi yanma odas ndan daha iyi bir tasar md r. C tipi yanma odas nda ise, buji yanma odas n n ortas nda ve egzoz supab na yak n yerde olup bu B tipinden daha iyidir. D tipi yanma odas nda piston ÜÖN’ ya geldi inde silindir kafas ile piston aras nda dar hacim olu maktad r. Bu bölge bujiden uzak olmas na ra men yüzey/hacim oran büyük oldu u için iyi so utmakta ve vuruntu kayna olu turmamaktad r. Buna kar n bu k s mda s k an gazlar ana odaya akarak türbülans dolay s yla yanma h z n art rmaktad r. E, F ve G tipi yanma odalar nda da vuruntu ayn etkiyi meydana getirmektedir. H tipi yanma odas nda ise yanma odas küresel (çat ) eklinde olup, buji üst ve merkeze yak n bir yerde bulunur. Bu ekilde alev yolu çok k salt lm oldu undan vuruntu meyli azal r. I tipi yanma odas da E ve H tipi yanma odalar n n özelliklerini ta maktad r.[15] ekil II.22. Yanma odas ekilleri.[3] K tipi yanma odas D tipi yanma odas na benzemekle birlikte daha basittir. Burada silindir kafas sadece bir kapak görevi görür. Di er bütün elemanlar (supap, kam mili ve kumanda 38 sistemi) gövde üzerinde bulunur. Bu yanma odas Ricardo taraf ndan geli tirilmi tir ve vuruntu meyli aç s ndan oldukça iyidir.[3] II.2.8.4.1.2. Çal/(ma Ko(ullar/ ve (letme Etkenleri Bu etkenler motorun çal mas s ras nda ya baz d etkilere ba l olarak kendili inden de i irler (çal ma ko ullar ) ya da kullan c taraf ndan ayarlanarak de i tirilebilirler (i letme etkenleri): • Hava fazlal/k katsay/s/ (J) Vuruntuyu haz rlayan reaksiyonlar, = 1,05 için en büyük h za sahiptir. 0ekil II.23’da görüldü ü gibi ön reaksiyon süresi, tr, kar mlarda bu süre uzamaktad r. Ayn de i imi de görülmektedir. = 1,05 için minimum iken, zengin ve fakir ekil üzerinde HFK’ na ba l olarak yanma h z n n = 1,05’de ön reaksiyonlar çok h zl , buna kar n yanma h z dü ük oldu u için bu noktada vuruntunun ortaya ç kmas olas l fazlad r. Çünkü vuruntu meylini, yanma h z ön reaksiyonlar n h z birlikte belirlemektedir. Sonuçta HFK ile k aras nda 0ekil II.24’daki gibi bir ili ki ortaya ç kmaktad r. Görüldü ü gibi kar m zenginle tikçe vuruntu meyli azalmaktad r. • Ate(leme avans/ ( A) Ate leme avans vuruntuya etkili en önemli çal ma parametresidir. 0ekil II.25.’de görüldü ü gibi ate leme avans n n artmas ile maksimum bas nçlar ÜÖN’ ya do ru kaymaktad rlar ve bu bas nc n ve s cakl n de eri de yükselmektedir. Bu s rada yanma h z ve bas nç yükselme h z da artarak ön reaksiyonlar için kalan süre k salmakta ise de artan s cakl klar daha hâkim bir rol oynarlar ve vuruntu do uracak ön reaksiyonlar h zlanmaktad r. Sonuçta AA artt kça vuruntu meyli artmaktad r (0ekil II.26). 39 Yanma H z [m/s] Reaksiyon zaman [s] H a v a fa z la l k k a ts a y s ( ) ekil II.23. Hava fazlal k katsay s na ba l olarak reaksiyon zaman n n ve yanma h z n n Kritik s k t rma oran ( ) de i imi.[3] Hava Fazlal k Katsay s ( ekil II.24. Hava fazlal k katsay s na ba l olarak vuruntu s n r n n de i imi.[3] 40 Silindir Bas nc [MPa] n = sabit ÜÖN Krank Mili Aç s [°KMA] ekil II.25. Ate leme avans na ba l olarak p - diyagram n n de i imi.[3] Ate leme avans çal ma s ras nda kolayl kla de i tirilebilecek bir büyüklük oldu u için vuruntuyu kontrol için kullan labilir. Yüksek güç bölgesinde kar m n zenginle tirilmesinin P mek [MPa] yan s ra ate leme avans da azalt larak ate leme bölgesinden uzakla lmaktad r. Ate leme avans ( AA ) ekil II.26. Ate leme avans na ba l olarak vuruntu s n r n n de i imi.[3] • Dönme say/s/ (n) Dönme say s , s k t rma sonu s cakl . bas nc ve s k t rma süresi ile hava h zlar gibi temel büyüklükleri etkilemesi nedeniyle vuruntu meylini de etkilemektedir. Dönme say s artt kça bir yandan oda içindeki hava h zlar ve dolay s ile yanma h z artmakta, di er taraftan genelde volümetrik verimdeki azalma nedeniyle emme bas nc , pe azalmaktad r. Bu etkilerin 41 yan s ra artan dönme say s ile ön reaksiyonlar için ayr lan süre de azalmaktad r. Yanma h z n n artmas , emme bas nc n n azalmas ve ön reaksiyonlar için ayr lan sürenin azalmas nedeniyle dönme say s artt kça vuruntu meyli belirgin bir ekilde azalmaktad r. (0ekil II.27) • Emme Bas/nc/ ve S/cakl/E/, Pe ve Te Yanma odas na emilen kar m n bas nc ve s cakl azald kça, s k t rma sonu bas nç ve s cakl klar da azalaca ndan vuruntulu yanma olas l azal r. Artan güç gereksinimi nedeniyle veya ortam bas nc n n artmas sonucu (deniz seviyesine yakla t kça) emme bas nc artarsa vuruntu meyli de artmaktad r. Ayr ca, a r doldurmal motorlarda giri bas nc atmosfer bas nc ndan büyük oldu undan vuruntulu yanma daha dü ük s k t rma oranlar nda ba lar. • Yanma odas/ndaki oksijen konsantrasyonu Stokiyometrik kar m oranlar nda çal rken genel olarak oksijen konsantrasyonu dü tükçe vuruntu meyli azalmaktad r. Yanma odas ndaki oksijen konsantrasyonu, dolay s yla vuruntu meyli emme havas nemi, egzoz kar bas nc , egzoz gaz resirkülasyonu ile de i mektedir. Motorun di er çal ma ko ullar ayn kalmak art yla, havan n nemi artt yanma odas ndaki oksijen konsantrasyonu ve yanma odas s cakl nda dü ece inden vuruntu P mek [MPa] meyli azal r. Dönme say s (n) [d/dak] ekil II.27. Dönme say s na ba l olarak vuruntu s n r n n de i imi.[3] Egzoz kar bas nc (veya pr/pe oran ) artt kça silindirde kalan egzoz gaz miktar artmaktad r. Bu bir yandan silindir s cakl klar n yükselterek vuruntu meylini art r rken, di er taraftan oksijen konsantrasyonunu azaltarak vuruntu meylini dü ürmektedir. Sonuç olarak egzoz kar bas nc n n vuruntuya belirgin etkisi görülmektedir. 42 So umu egzoz gazlar n n bir k sm n n emme havas ile tekrar silindire gönderilmesi (egzoz gaz resirkülasyonu, EGR) sonucunda ise oksijen konsantrasyonu dü mekte ve ön reaksiyonlar yava layarak vuruntu meyli azalmaktad r. • SoEutma suyu s/cakl/E/ So utma sistemi ortalama s cakl n n artmas yla yanmam çeperlere s geçi i azalaca ndan, kar m s cakl kar m bölgelerinde ve vuruntu oda olu turabilecek noktalar n s cakl klar artar, dolay s yla vuruntu meyli artar. II.2.8.4.1.3. Yak/t Özellikleri ile lgili Etkenler Vuruntulu yanma olay üzerine en önemli etkiyi yak t n fiziksel ve kimyasal özellikleri yapmaktad r. Yak tlar birçok de i ik fiziksel ve kimyasal özellikteki hidrokarbonlar n birle iminden olu tu u için, baz lar n n vuruntulu yanmaya meyilleri fazla, baz lar n n ise azd r. Çatall zincir eklinde olan yak tlar vuruntuya dirençlidirler. Oktan say s artt kça vuruntu olmadan çal t r labilecek s k t rma oran n art rmak mümkündür. Oktan say s artt kça ayr ca vuruntusuz çal abilecek HFK aral Dolay s yla oktan say s azald kça vuruntu do urabilecek HFK aral da geni lemektedir. büyümektedir.[3] II.3. H DROL K VE MEKAN K KAYIPLAR Motor performans na ait krank milinden ölçülen her türlü büyüklük efektif de er olarak tan mlan r. Bir motorun efektif ile indike (iç) performans aras ndaki fark ba l ca iki nedene dayan r. - Hareketli parçalar aras ndaki sürtünmeler - Motorun üzerinde yer alan ve motordan güç çeken yard mc üniteler. Motorun hareketli parçalar aras nda meydana gelen sürtünme kay plar malzeme ve triboloji teknolojisinde ula lan noktada oldukça dü ük olmakla beraber, göz ard edilemeyecek derecede bir verim kayb olu turmaktad r (0ekil II.28). 43 Motor sürtünme ortalama efektif bas nç kayb (kpa) Su pompas ve alternatör Ya* pompas Supap mekanizmas Piston, segmanlar biyel yataklar Krank mili, ya* keçeleri Motor h z (d/dk) ekil II.28. Hareketli parçalar n ve yard mc elemanlar n, motor h z na ba l sürtünme kay plar ndaki paylar . [1] Motorun çal mas na yard mc ünitelerin tüketti i enerjide ayr sürtünme kay plar ile birlikte de erlendirilmektedir ve bu elemanlar n motor büyüklü üne ve i letme ko ullar na göre tek tek optimizasyonu da, günümüzde üzerinde durulan konulardan biridir.[1] II.4. SIKI TIRMA ORANININ PERFORMANSA ETK S S k t rma oran , motorun gücünü ve verimini etkileyen en önemli parametrelerden biridir. S k t rma oran n n artmas yla s k t rma ve yanma sonu bas nç ve s cakl klar yükselmekte, dolay s yla ortalama efektif bas nç artmaktad r. S k t rma oran n n vuruntuya neden olmayacak kadar yükseltilmesiyle birlikte ç k gücü artmakta ve yak t ekonomisi sa lanmaktad r. Motor s k t rma oran n n art r lmas yo unlu unu art rd ate leme noktas nda hava-yak t kar m n n ndan aç a ç kacak enerji daha faydal kullan labilecek dolay s ile hem motor termal verimi hem de güç art sa lanabilecektir. Motorun yüksek s k t rma oranlar nda vuruntu yapmamas için yak t içerisine özel katk maddeleri kat lm t r. Motor s k t rma oran n n art s k t rma sonu bas nc n ve maksimum silindir bas nc n , bu da ortalama efektif bas nc (bmep) art rmaktad r. Yine s k t rma oran n n art silindir s cakl n art r rken çal lan motor için tutu ma gecikmesini azaltmaktad r. Ayr ca, s k t rma oran n n art yla birlikte ate leme avans n n azalt lmas gerekmektedir. Daha yüksek s k t rma oran Ü.Ö.N.’de daha küçük bir hacme s k t rma 44 anlam na gelmekte ve s k t rma sonunda bas nç ve s cakl kta yükselme meydana gelmektedir. Sonuç olarak, s k t rma oran 2 kat na ç kar ld nda s k t rma bas nc yakla k olarak 3 kat na ç kmaktad r. Ayr ca, s k t rma oran artarken hem s k t rmaya harcanan i te hem de faydal i te art meydana gelmekte ve s k t rmaya harcanan ekstra i ten daha fazla oldu undan s k t rma oran ndaki art la net i te de art sa lanmaktad r.[16] Belirli bir silindir hacmi için s k t rma oran ndaki art yanma odas yüzey/hacim oran n lineer olarak art rmaktad r. Belirli bir silindir hacmi için silindir say s ne kadar az ve boyutlar ne kadar büyük olursa, yüzey/hacim oran o kadar küçük olur. Silindir kapasitesi ne kadar büyük olursa, yanma odas yüzey alan na göre yanma odas hacmi o kadar büyük olur. Öyle ki, yüzey alan silindir çap n n karesiyle artarken silindir hacmi silindir çap n n küpü ile artmakta olup silindir kapasitesinin artmas yüzey/hacim oran n h zla dü ürür. Is kay plar n ve HC olu umunu minimize etmek için yanma odalar n n, yanma odas yüzey olan na göre maksimize edilmesi gerekmektedir. Yani yanma odas n n yüzey alan hacmine oranla mümkün oldu u kadar küçük olmal d r. Yüzey/hacim oran ne kadar büyük olursa egzoz gazlar ndaki HC konsantrasyonu o kadar yüksek olur. Yüksek s k t rma oranlar nda silindir kapa ile piston aras ndaki ezilme bölgesindeki kütle yüzdesinin artmas , yanma süresini uzatmaktad r. Yine yanma odas yüzey/hacim oran n n s k t rma oran yla birlikte artmas , yanma süresinin uzamas na yard mc olmaktad r. S k t rma oran n n artmas yla birlikte yanma odas ekli de i mekte, bu da türbülans n azalmas na ve yanma süresinin uzamas na sebep olmaktad r. Yanma süresinin artmas ile birlikte s transferi için geçen süre artmakta, piston Ü.Ö.N.’den bir hayli uzakla t ktan sonra bile yanma devam etmektedir. Bu durum motorun termik verimini azaltmaktad r. Sabit s k t rma oran nda indike verim yüzey/hacim oran ndaki art la lineer olarak azalmaktad r. 0ayet, silindir hacmi sabit tutularak s k t rma oran art sa lan rsa, daha küçük s k t rma oranlar nda, yüzey/hacim oran ndan daha büyük art olur. Bu yüzden indike verimdeki iyile me oran küçük boyutlu motorlar için daha küçük olur. Ayr ca s k t rma oran n n art ile maksimum bas nc n n yeri Ü.Ö.N.’ye yakla makta, bas nç yükselme h z ise ayn s k t rma oran aral üzerinde artmaktad r. Fakat yanma ve bas nç yükselme h z , yanma odas nda vuruntunun olu mas için belirleyici parametreler olup s k t rma oran n n art n s n rlamaktad r. S k t rma oran n n 5’den 11’e kadar de i imi ile hava-yak t çevrimi için bas nç. Yükselme h z ve maksimum bas nc n olu ma yerini göstermektedir. S k t rma oran n n art r lmas , ate leme an ndaki kar m n bas nç ve s cakl n art r rken art k gaz yo unlu unu azaltmaktad r. Bununla birlikte hem kar m n 45 ate lenebilmesi için uygun ko ullar olu makta hem de yanma olay n n ba lang ç faz n n süresi k sal rken, ana fazdaki alevin yay lma h z yükselmektedir.[11] Ate leme avans vuruntu kontrolünde en çok kullan lan parametrelerden biridir. Buji ile ate lemeli motorlarda ate leme sistemi, de i ik motor h zlar nda ayn maksimum bas nçpiston konumunu sa layacak ekilde tasarlanmaktad r. S k t rma oran n n art ile olu acak vuruntu, belirli bir noktaya kadar ate leme avans de i imiyle kontrol edilebilir. Artan s k t rma oranlar nda maksimum verimi elde etmek için ate leme avans n n bir miktar azalt lmas gerekir. Buji ile ate lemeli motorlarda s k t rma oran n n ve hava giri s cakl n n art r lmas daha fakir kar mlar n yak lmas n mümkün k lar. Fakir kar mlarda alevin yay lma h z n n dü mesi ve gecikme periyodunun uzamas nedeniyle ate leme avans n n art r lmas gereklidir II.5. ALTERNAT F ALKOL YAKITLAR II.5.1. çten Yanmal/ Motorlarda Alkol Yak/tlar/n Kullan/m/ Alkollerin motor yak t olarak de erlendirilmesi dü üncesi, içten yanmal motorlar n tarihi kadar eskidir. Otto 1897'de motor çal malar nda alkol kullanm , Henry Ford ise ilk oto tasar m m alkolü de kullanacak ekilde gerçekle tirmi tir. 20. yüzy l n ba lar nda benzinli motorlarda alkol ve alkol-benzin kar malar n n kullan lmas uygulamalar ba lam t r. Konuya ili kin bilimsel çal malar ikinci dünya sava y llar nda yo unla m t r.[13] Ulusal kaynaklardan yararlanma, tar msal potansiyeli de erlendirme, döviz tasarrufu sa lama, ya anan enerji krizleri ve gelecekte olas enerji krizlerine haz rl kl olma nedenleri ile çe itli ülkelerde alkollerin yak t olarak de erlendirilmesi gündeme gelmi tir. Amerika Birle ik Devletleri, Almanya, Rusya, Brezilya, Yeni Zelanda, Küba, Güney Afrika Cumhuriyeti ve sveç konunun uygulama ve çal malar n n yo un oldu u ülkeler aras nda say labilir. [13] Türkiye'de benzine alkol kat larak ve yak t olarak kullan lmas yla ilgili baz giri imlerde bulunulmu tur. Konu ilk defa 1931 y l nda yap lan Ziraat Kongresi'nde ele al nm t r. 1932 Y l nda motorlarda kullan lan benzine belirli oranda alkol kat larak, hem alkol kullan m n n art r lmas , hem de yak t tüketiminin k smen yurt içinden kar lanmas dü ünülmü tür. 1942 y l nda askeri araçlarda benzine % 20 oran nda alkol kat lm t r. Sava n sona ermesinden sonra, petrol üretiminin artmas ve fiyatlar n dü ürülmesi ile alkolün yak t olarak kullan lmas çal malar duraklam t r. 46 1973 y l nda Arap ülkelerinin petrole ambargo koymalar ile fiyatlar n artmas sonucu konuya ilgi yeniden artm t r. Türkiye 0eker Fabrikalar A. 0. "Yak t amaçl alkol üretim projesi"ni yat r m plan na alm ve 8 adet alkol fabrikas n n kurulmas planlanm t r ancak uygulamaya konulamam t r. Alkol ve alkol kar mlar n n yak t olarak de erlendirilmesi üzerinde at l mlar Brezilyada gerçekle tirilmi ve halen Brezilya bu konunun öncülü ünü yapmaktad r. Günümüz alternatif yak t gruplar içinde motor yak t olarak kullan lan alkol ve alkol kar mlar d r. Gerek etanol gerekse metanol, ba ta Brezilya ve Amerika olmak üzere, birçok ülkede motor yak t olarak dikkate de er bir kullan m düzeyine ula m t r. Ülkemizin tar msal kaynaklar n n bol olmas ve petrole ba ml l n en az düzeye indirilmesi ülkemizde alkol kökenli yak tlar üzerine yap lan çal malar n ba lang ç noktas n olu turmaktad r. [12] Motorlu ta tlar n neden oldu u hava kirlili ini azaltmak için özellikle fosil kökenli yak tlara nazaran daha temiz egzoz gaz veren alternatif yak tlar üzerinde bilimsel çal malar yo unla m t r. Bu özellikle alkollerin önemini bir kez daha art rm t r. [5] II.5.2. Metanolün Yak/t Özellikleri Metanol renksiz, saydam, hafif kokulu, toksik, higroskopik bir s v d r ve günümüzde modern tesislerde do algazdan üretilmektedir. Ayr ca biyoteknolojik yöntemlerde metanol üretimi de gittikçe önem kazanmaktad r. Biokütle kaynaklar ndan, evsel ve endüstriyel at k ve art klardan, biyoteknolojik yöntemlerle metanol elde edilmektedir [13]. Metanol, etanol ve benzine ili kin özellikler, Tablo l'de verilmi tir. 47 Tablo.II.1. Metanol, Etanol ve Benzinin Özellikleri Kimyasal formül Mol a rl Yo unluk (kg/m3) Kaynama noktas (K) 0,1 M Tutu ma s cakl (K) Donma noktas (K) 0,1 Mpa Buharla ma s s (kJ/kg) Alt s l de eri (kJ/kg) Buhar bas nc (kPa), 311 K Hava/yak t oran (kg/ kg) Ara t rma oktan say s (AOS) Motor oktan say s (MOS) Ayr m Metanol Etanol Benzin CH30H 32.04 796 338 743 175 1167,7 20110 34 6,46 112 C2H5OH 46.07 794 351 698 155 921,127000 21 8,96 108 C6H14-C7H16 86–100 727 305–490 493–573 243–263 490 39800–44345 41-103 14,5 91–100 90 90 82–92 kar mla çal an bir motorda, alkol faz tek ba na motora ula t nda, yak t yetersizli i ve gücün aniden dü mesine ba l olarak, motorda tekleme, sars nt lar ve ilk hareket zorluklan olmaktad r. Metanollü benzinlerde faz ayr mas ; alkol, su miktar , ortam s cakl ve benzinin bile imine ba l olarak de i mekte ve genel olarak s cakl k dü tükçe faz ayr mas olas l artmaktad r. % 5-15 metanol içeren alkollü kar mlar n faz ayr ma s cakl n n de i imi üzerinde yap lan bir incelemede; üçlü kar mdaki su miktar n n artmas ile faz ayr ma s cakl n n yükseldi i, benzinin içerisindeki aromatik hidrokarbonlar n artmas ile faz ayr ma s cakl n n dü tü ü, ayr ca metanol miktar n n artmas ile faz ayr ma s cakl n n yükseldi i belirlenmi tir. Faz ayr ma s cakl n dü ürmek amac yla alkollü benzinlere çe itli katk maddeleri kat lmaktad r. zopropanol, tersiyer bütanol, siklohegzanol, izobütanol ve n-bütanol, faz ayr ma s cakl n dü ürebilecek etkin katk maddeleridir.[16] Metanol-benzin kar mlar n n su hassasiyeti nedeniyle, bir ta tta yak t deposu ve karbüratör, kar m n iki faza ayr lmas n önlemek için su emme riskine kar korunmal d r. Faz ayr ma probleminin çözümü için genellikle de i ik katk maddelerinin kullan m önerilmektedir. Faz ayr mas n önlemek için geli tirilen bir yöntemde, iki karbüratör, bir adaptör yard m yla emme manifoldu üzerine yerle tirilmi , metanol-benzin kar m n n karbürasyondan sonra haz rlanmas sa lanm t r. Laboratuar ve yol testleri, metanolün etkili bir oktan yükseltici oldu unu göstermektedir.[16] Metanolün ara t rma oktan say s 112, motor oktan say s ise 90'd r. Benzine metanol kat lmas yla, kar m n oktan say s benzinin kimyasal yap ma da ba l olarak artmaktad r. Özellikle; katk l , yüksek oktanl benzinlerde bu art dü ük seviyededir. Benzinde oktan say s n yükseltmek için kullan lan kur unlu bile iklerin insan sa l 48 na zararl etkileri vard r. Ayr ca egzoz gaz içerisinde bulunan kur unun halojenli tuzlar , egzoz emisyonlar n en aza indirmek için kullan lan katalitik konvektörlerin gözeneklerini t kamaktad r. Benzine ilave edilen kur un tetra etil, ara t rma oktan say s n 7–9 birim artt rmaktad r. Ayn art , alkol yak tlar n vuruntuya dayan kl olmalar sebebiyle, yan tesiri olmayan metanolle sa lamak da mümkündür. Metanolün buharla ma s s benzininkinin yakla k 2,5 kat d r. Bu yüzden, emme i leminde, karbüratörden verilen yak t n buharla mas kullan ld sonucunda hava s cakl ndaki dü me, alkol zaman oldukça fazlad r. Dolgu s cakl ndaki bu dü ü , motor hacimsel verimini art rmakta, dolay s yla birim motor hacminden elde edilecek güç artmaktad r. Öte yandan, dolgu s cakl n n a r dü mesi, so ukta motorun ilk harekete geçi ini zorla t rmaktad r. Yar arabalar nda kullan lan metanol, ilk hareket problemleri nedeniyle normal araçlarda kullan lamam t r. Bu araçlarda yüksek h zl mar motorlar kullanmak veya yanman n ba layabilmesi için silindir s cakl n yükseltmek gerekmektedir. Metanolün buharla ma s s n n büyük olmas n n istenmeyen bir etkisi de, özellikle yüksek devirlerde, yak t miktar n n art na ba l olarak, emme manifoldundaki so umay daha da art rmas d r. Dolay s yla, s k t rma ba lang c s cakl klar benzinliye göre dü mekte, yak t zerreciklerinin silindir içinde buharla mas ise, azalan türbülans yüzünden kar m te kilinin kötüle mesine yol açmaktad r. Di er taraftan, taze dolgunun dü ük s cakl kta olmas , yanma h z m da azaltmaktad r. Yanma h z n n dü mesi ile cidarlara olan s geçi i artmakta ve güç dü mektedir. Bu sebeple, Özellikle yüksek güç ve devirlerde, emme manifoldunun s t lmas gerekmektedir. Ancak, a r s tman n, vuruntu s n r n ve volümetrik verimi dü ürece ini unutmamak gerekmektedir. Metanolün alt s l de erinin benzininkinin yakla k yar s kadar olmas nedeniyle, metanollü çal malarda özgül yak t tüketimi, kar mdaki metanol miktar ile orant l olarak artmaktad r. Benzin yerine metanol kullan ld nda, ayn yolu gitmek için benzinin iki kat kadar yak t deposuna ihtiyaç vard r. Motordaki çal ma için önemli olan, yak t-hava kar m n n s l de eridir. Benzinin tam yanmas için gerekli hava miktar 14,5/1 kg hava/kg yak t, metanol için 6,46/1 kg. hava/kg yak tt r Her iki yak t için gerekli hava miktar n n farkl olmas na kar n, hava-alkol kar mlar n n s l de erleri, hava-benzin kar mlar n n s l de erlerine yak nd r. Hava fazlal k katsay s X= 1, durumunda, kar mlar n s l de erleri benzin için 2,9 MJ/kg kar m, metanol için 2,6 MJ/kg kar m eklindedir. 49 BÖLÜM III. III. DENEYSEL ÇALI MALAR VE BULGULAR III.1. DENEYSEL ÇALI MALARLA LG L B LG LER III.1.1.Giri( Metanolün benzin motorlar nda direkt kullan lmas ile pratikte birçok problem ortaya ç kabilmektedir. Bu problemlerin ana sebebi yanman n tam olarak sa lanamamas d r. Saf metanolün kullan m sonucu, karbüratör ayarlar n n bozulmas , a r motor birikintisi, ya lama ya seyrelmesi, piston segman s k mas , silindir yüzeylerinde a nt ve motorda ya lama ya n n bozulmas gibi ar zalar görülebilir. Yukar da say lan faktörlerin yan nda metanol kullan m nda, so uk havada zor çal ma, kötü ate leme, ate leme yap lamamas gibi faktörlerde, uzun süreli çal malarda ortaya ç kmaktad r. Metanolü çe itli oranlarda benzinle kar t rarak, benzin yak t na yak n özellikler ta yan bir yak t elde edilebilmektedir. Metanol, benzine oranla %10-15 daha az s l de ere sahiptir, fakat %5-7 oran nda daha fazla yo unlu a sahiptir. Dü ük s l de er sonucu, motor gücü ve torkunda bir miktar dü ü görülebilmektedir. Ancak, yüksek yo unluk sebebiyle, motorda s l de ere ba l olarak meydana gelebilecek önemli orandaki güç kayb k smen azal r. Yak t olarak metanolün kullan m nda, benzine oranla çok daha iyi tutu ma kabiliyeti ortaya ç kmaktad r. Çünkü setan say s benzine oranla daha yüksektir. Ancak, yüksek setan say s , erken tutu maya ve motorda vuruntuya sebep olmaktad r. Bu k s mda benzin ve metanolü %100 Benzin, %95 Benzin %5 Metanol, %90 Benzin %10 Metanol, %85 Benzin %15 Metanol olacak ekilde kar mlar alarak teknik özellikleri tablo.III.1.’de verilen deney motoruyla motor devrini 2000 d/d’ da sabit tutarak çe itli yük konumlar nda ölçümler yap lacakt r 50 III.1.2 Deney Motorunun Özellikleri ve Motor Testleri Bu bölümde benzin ve metanolün motor testleri gerçekle tirilmi tir. Deneysel çal mada benzinli motorunda önce benzin kullan lm t r. Deneyin bu a amas nda motor 2000 d/d’da sabit tutulmu tur. Her bir çal ma durumunda motor devri sabit tutulmak ko uluyla, yük durumu de i tirilerek yak t tüketimi, bas nç fark , motor ya s cakl manifold bas nc , egzoz s cakl , hava debisi, emme ve egzoz emisyon ( CO, NOx, CO2 ) de erleri ölçülmü tür. Ölçümler s ras nda motor çal ma artlar n n benzer tarzda olmas ve çal ma artlar n n uygunlu u için ya s cakl Deney öncesi motor ya n n elden geldi ince belirli s cakl klarda kalmas na çal m t r. ve filtresi de i tirilmi tir. Ayr ca deney öncesinde motor benzin ve benzin-metanol kar m ile yakla k olarak 15-20 dakika çal t r larak, motor uygun çal ma s cakl na geldikten sonra ölçümlere ba lanm t r. Benzin-metanol kar m ile yap lan çal mada da, benzinle yap lan çal mada oldu u gibi 5 farkl yük durumlar nda motor çal t r lm , deneyler tekrarlanm t r. Farkl yüklerde yap lan deneyler s ras nda motor durdurularak ilk harekete geçi zorlu u denenmi tir. Benzinmetanol kar m ile ilk harekete geçi te motorda herhangi bir çal ma zorlu u gözlenmemi tir. Tablo III.1. Deney motorunun teknik özellikleri. Marka ve modeli Çal ma prensibi Silindir adedi Silindir çap Strok S k t rma oran Maksimum moment Maksimum motor gücü Brigs & Stratton, 243431 4 zamanl , Karbüratörlü 1 77.79 mm 82.55 mm 12:1 2400 d/d ’da 30 Nm 3600 d/d ’da 7.35 kW Yukar da teknik özellikleri verilen benzinli motoru 4750 d/d ’ya kadar 24,1 Nm sabit tork veren bir alanda dönen do ru ak m makinesi olan bir dinamometre ile beraber çal maktad r. Motor miline ba l olan bir çark vas tas yla dönen dinamometrenin yüklenmesi bir voltaj dönü türücüsü ile sa lanmaktad r. Elde edilen kuvvet dinamometrenin merkezinden 0,25m mesafe de çal an ve istenildi inde kalibre yap labilen yük hücreleri yard m ile ölçülmektedir. Egzoz gaz bir boru ile bacaya verilmektedir. Egzoz emisyonlar ölçümü, bu borunun motor ç k ndan yakla k 1m uzakl ktaki bölgede sürekli ölçüm yapan QUINTOX 51 Kane-May TÜV. By RgG143 geprüft nach 1.BimSchV für O2 / CO2 / Temp emisyon analizörü ile gerçekle tirilmi tir Hava metre Egzoz s cakl Deney Motoru Yak t metre Ya s cakl Dinamometre ekil III.1. Deney düzene inin ematik görünü ü. III.1.3. Deneyler Esnas/nda Yap/lan Ölçümler Motor testleri, 5 ayr yük konumunda, 2000 d/d dönme say s nda periyodik yük art lar yla gerçekle tirilmi tir. Yak tlar n motor karakteristikleri olan güç (Pe, kW), moment (Md, Nm), özgül yak t tüketimi (be, g/kWh), ortalama efektif bas nç (Pme, kPa) olarak incelenmi tir. Motor testlerinde, motor karakteristiklerinin hesaplanmas na örnek olarak benzin için 3/4 yükte n = 2000 d/d çal mas nda yap lan i lemler a a da aç klanm t r. Bu hesaplamalar için gerekli yak t yo unluklar ve s l de erleri TabloII.1.’de görülmektedir. Ölçülen de erler: Vy = 10-5 m3 d = 720 kg/m3 F = 30 N t = 18 s Hesaplanan de erler: 1- Moment Md = F * L (III.1) Md = 30 * 0,25 = 7,5 Nm 52 Motor kol uzunlu u (L) 0,25 m’dir. 2- Güç P e = Md * 2 n(d/d) (III.2) 60 Pe = 7,5 * 2 * 3,14 * 2000 = 1,6 kW 60 3- Özgül Yak t Tüketimi be = Vy * d * 3600 (III.3) t * Pe be = 10-5 (m3) * 720 (kg/m3) * 3600 18 (s) * 1,6 (kW) be = 0,917 (kg/kWh) = 917 (g/kWh) 4- Ortalama Efektif Bas nç Pme = 120 * Pe (III.4) Vs * n Silindir hacmi (Vs) 0,392 litredir. Pme = 120 * 1,6 (kW) = 240.4 (kPa) 0,392*10-3(m3)* 2000 53 5- Is l Verim Is l verim, motordan al nan güç ile bu gücün olu mas için motor silindirinde yanm olan yak t n enerjisi aras ndaki orand r.43.5 MJ/kg s l de erine sahip, 10-5m3 yak t için 3/4 yükte 18 s yak t kullan m süresinde al nacak güç dikkate al narak gerekli boyut analizleri sonucu s l verim a a daki ekilde hesaplanm t r: = Güç * 100 (III.5) Tüketilen Yak t Miktar • Is l De er = 1.6 (kW) * 18 (s) * 1 MJ / 1000 kJ * 100 43.5 (MJ/kg) * 720 (kg/m3) * 10-5 (m3) = %9 6- Kütlesel Hava Debisi Qh = .D²2 * CO * Y * 2 Pman h [m³/s] (III.6) 4 Pman = Q h * mh = Qh* su * g * h * sin h [N/m²] (III.7) [kg/s] (III.8) Co (Orifis katsay s ) = 0. 62 [18] Y (Geni leme katsay s ) = 0.96 [18] D2 = Orifis çap [m] sin [°] = Manometre e im aç s 54 III.1.4. Bas/nç Vericilerinin Özellikleri Kistler bas nç sensoru motorun silindir kapa na monte edilmi tir. Sensorun yanma odas nda olu an yüksek s cakl klardan etkilenmemesi için silindir kapa ndaki konumu piston oyu una gelmeyecek ekilde ayarlanm ve ayr ca sensor silindir kapa n n yüzeyinden 4mm içeriye monte edilmi tir. Sensorun so utulmas motorun hava so utma sisteminden yararlanarak yap lmaktad r. Sensorun montaj ekli ve görüntüsü 0ekil III.2 verilmi tir.[15] ekil III.2. Kistler 6421A5 bas nç sensoru motorun silindir kapa na montaj Sensorun ve sensor amplifikatörünün özellikleri Tablo III.2 ve Tablo.III.3’de verilmi tir. 55 Tablo III.2. Kistler Bas nç Sensoru (Kistler marka 6421A5 model) Ölçme aral A r yükleme Hassasiyet Do al frekans Do rusall k Ölçüm s cakl k aral (so utma olmaks z n sürekli ölçüm) S kma momenti bar bar pC/bar kHz %FSO 0...250 500 -16 150 <±0,5 o C Nm -196...200 1,5 Kistler bas nç sensorundan al nan datalar n filtre edilmesi ve yükseltilmesi için içten yanmal motorlar n bas nç ölçümlerinde kullan lan çok kanall bir amplifikatör kullan lm t r. Amplifikatörün özellikleri Tablo III.3’de verilmi tir. Tablo III.3. Çok Kanall Amplifikatör ( Kistler marka 5644A model) Besleme Gerilimi Ak m sarfiyat Kanal say s Ölçme aral (Offset jumper to NC) (Offset jumper to -8 V) Hassasiyet Sensör hassasiyeti Ölçü skalas Ç k gerilimi Ç k ak m Ç k direnci Ölçüm s cakl k aral Min./Max.s cakl klar Titre im dirençi 0ok dirençi (1ms) Ön panel ölçüleri ±15 <80 2 VDC mA pC pC % pC/M.U. M.U./V V mA o C C gp g mm o ±100... ±49950 -20...+180)..(-10’000...+90’000) <±1 1...99.9 1...500 0 ... ±10 0 ... ±2 10 0...60 -10...60 10 200 128.7×50,6 III.1.5. Krank Aç/s/ Belirleyicisi Pistonun üst ölü nokta ve krank konumunu belirlemek için elektromanyetik sensor kullan lm t r. Krank konumunu belirleyebilmek ve üst ölü nokta bilgisini alabilmek için orijinal volan n üzerine al n k sm nda bir delik aç lm t r. Elektromanyetik sensor piston üst ölü noktada iken bu delik kar s na monte edilmi tir. 56 III.1.6. Veri Toplama Sisteminin Özellikleri Sensorlardan al nan verilerin de erlendirilmesi ve say salla t r larak bilgisayar ortam na aktar lmas LeCroy marka LT374 model renkli ekran bir dijital osiloskopla gerçekle tirilmi tir. Osiloskobun özellikleri Tablo III.4’de verilmi tir. Tablo III.4. Dijital Osiloskop (LeCroy marka LT374 model) Kanal say s Band geni li i Hassasiyet (50 veya 1M ) Timebase Kademeler Saat Do rulu u 4 500MHz 2mV 10V/div ayn anda as l ve dört ba ms z zoom izi 500ps/div - 1000s/div 10 ppm Örnekleme H z 1 Kanal Max. 2 Kanal Max. 3-4 Kanal Max. 4GS/s 4GS/s 2GS/s Maksimum Kay t Nokta/Kanal 1 Kanal Max. 2 Kanal Max. 3-4 Kanal Max. 500k / 2M / 8M 500k / 2M / 8M 250k / 1M / 4M III.1.7. Bas/nç Ölçüm Sisteminin Kalibrasyonu Bas nç ölçüm sisteminin (sensorlar, amplifikatör ve data toplama cihaz ) kalibrasyonunun kontrolü GUNT marka RT 305 model kalibrasyon cihaz nda yap lm t r. Kalibrasyon i lemi cihaz n, bas nç de eri 0,14-7 bar aras nda de i en bas nç regülatörüyle yap lm t r. Bas nç ölçüm sistemleri fabrika ç k l kalibrasyonludur. Deneysel çal ma süresince yak t borusu bas nç ölçüm sisteminde kalibrasyonu bozucu bir geli me olmam t r. Silindir bas nç ölçüm sisteminde yanmadan kaynaklanan is ve kurumun sensor ölçüm yüzeyini etkilememesi için sensor yüzeyi belirli aral klarla hassas bir ekilde temizlenmi tir. 57 III.2.DENEYSEL BULGULAR VE YORUMLARI III.2.1. Özgül Yak/t Tüketimleri Deney sonuçlar ndan elde edilen verilere göre özgül yak t tüketimini öncelikle artan yük durumlar na göre incelenecek olursa; ekil.III.3. ekil.III.4 ve ekil.III.5’de de görüldü ü gibi motor yükü artt kça ÖYT (Özgül Yak t Tüketimi) tüm kar m ve tüm avans de erlerinde dü me e ilimi göstermi tir. Nedenine gelince, deneylerin tümünü motor devri 2000 d/d’da sabit tutularak yap ld . Bu devir motorun ideal devrinden biraz daha dü üktü. Bizim amac m zda böyle durumda neler olaca n gözlemlemekti. Çünkü daha önce yap lan tüm deneylerde sürekli hem devir artt r lm hem de yük artt r larak yap lm . Ç kan sonuçlara bak ld nda görüldü ki motor ideal devrinin alt ndayken ilk etapta fazla yak t tüketiyor. Fakat daha sonra motor devrini sabit tutarak, motor yükünü artt rd kça istenilen ideal çal ma artlar na ula ld n ve yak t sarfiyat n n kademeli olarak neredeyse %15 oranlar na kadar dü tü ü gözlenmi tir. 2500 M0 M5 Ö.Y.T.(gr/kWh) 2000 M10 M15 1500 1000 500 0 0 20 40 60 80 100 YÜK(%) ekil.III.3. Avans Ü.Ö.N. dan 17.5° önce 2000 d/d sabit motor devirde farkl BenzinMetanol kar mlar ndaki özgül yak t tüketiminin yükle de i imi. 58 3000 M0 M5 Ö.Y.T.(gr/kWh) 2500 M10 M15 2000 1500 1000 500 0 0 20 40 60 80 100 YÜK(%) ekil.III.4. Avans Ü.Ö.N. dan 20° önce 2000 d/d sabit motor devirde farkl BenzinMetanol kar mlar ndaki özgül yak t tüketiminin yükle de i imi. 2500 M0 M5 Ö.Y.T.(gr/kWh) 2000 M10 M15 1500 1000 500 0 0 20 40 60 80 100 YÜK(%) ekil.III.5. Avans Ü.Ö.N. dan 22.5° önce 2000 d/d sabit motor devirde farkl BenzinMetanol kar mlar ndaki özgül yak t tüketiminin yükle de i imi. Yüke göre farkl kar mlar ele al nacak olursa ç kan sonuçlar öyle; Yukar da da görüldü ü gibi sabit devirde yük artt kça özgül yak t tüketimi azalm t r. Kar m baz nda bak lacak olursa M15 oran ndaki kar m n tüm avans de erlerinde de en çok dü me e ilimi 59 gösterdi i gözlenmi tir. Bununda en iyi oldu u avans 20° deki de erdir. Daha sonra s ras yla M10, M0 ve M5 olarak gözlenmi tir. Di er yandan yükleri ayn oranda artt r p deney sonuçlar n sadece Benzin-metanol oran art lar n de i ik avans de erlerine özgül yak t tüketimine göre incelenecek olursa; 0ekil.III.6. 0ekil.III.7. 0ekil.III.8. ve 0ekil.III.9. 2500 17,5° 20° Ö.Y.T.(gr/kWh) 2000 22,5° 1500 1000 500 0 0 20 40 60 80 100 YÜK(%) ekil.III.6. %0 Metanol-Benzin kar mda 2000 d/d sabit motor devirde farkl avans de erlerindeki özgül yak t tüketiminin yükle de i imi. 3000 17,5° 20° Ö.Y.T.(gr/kWh) 2500 22,5° 2000 1500 1000 500 0 0 20 40 60 80 100 YÜK(%) ekil.III.7. %5 Metanol-Benzin kar mda 2000 d/d sabit motor devirde farkl avans de erlerindeki özgül yak t tüketiminin yükle de i imi. 60 2500 17,5° 20° Ö.Y.T.(gr/kWh) 2000 22,5° 1500 1000 500 0 0 20 40 60 80 100 YÜK(%) ekil.III.8. %10 Metanol-Benzin kar mda 2000 d/d sabit motor devirde farkl avans de erlerindeki özgül yak t tüketiminin yükle de i imi. 2500 17,5° 20° Ö.Y.T.(gr/kWh) 2000 22,5° 1500 1000 500 0 0 20 40 60 80 100 YÜK(%) ekil.III.9. %15 Metanol-Benzin kar mda 2000 d/d sabit motor devirde farkl avans de erlerindeki özgül yak t tüketiminin yükle de i imi. Görüldü ü gibi sabit devir dü ük yükte M0’da en çok 20° avansta yak t tüketmi sonra s ras yla 22.5° ve 17.5° avansta 20° avansa göre daha az yak t tüketilmi tir. Sabit devir dü ük yükte M5’de en çok 20° avansta verim elde edilmi sonra s ras yla 17.5° ve 22.5° avansta 20° avansa göre daha az yak t tüketilmi tir. Sabit devir dü ük yükte M10’da en çok 20° avansta yak t tüketmi sonra s ras yla 22.5° ve 17.5° avansta 20° avansa göre daha az yak t 61 tüketmi tir. Sabit devir dü ük yükte M15’de en çok 17.5° avansta yak t tüketmi sonra s ras yla 22.5° ve 20° avansta 17.5° avansa göre daha az yak t tüketmi tir. Tüm bu sonuçlara bak ld nda motor devri ideal artlarda gelmeden sabitlendi i için genelde yak t tüketimi 17.5° ve 22.5° avans de erlerinde daha dü ük ç km t r. Motoru yükledikçe sabit devirde istenilen ideal motor artlar na yakla lm olup yak t sarfiyat tüm avans de erlerinde birbirlerine yak n de erlere ula m t r. Yüke göre özgül yak t tüketimi en ideal kar m de eri %15 Metanol-Benzin oran ve 20° avansta elde edilmi tir. III.2.2. Motor Verimleri Deney sonuçlar ndan elde etti imiz verilere göre motor verimlerini öncelikle artan yük durumlar na göre incelenecek olursa; ekil.III.10. ekil.III.11 ve ekil.III.12’de de görüldü ü gibi motor yükü artt kça motor verimleri tüm kar m ve tüm avans de erlerinde artm t r. Deneylerin tümünü motor devri 2000 d/d’da sabit tutularak yap ld bakt için ç kan sonuçlara m zda görüldü ki motor ideal devrinin alt ndayken ilk etapta verim az ç k yor. Fakat daha sonra motor devrini sabit tutarak motor yükünü artt rd kça istenilen ideal çal ma artlar na ula ld n ve verimin kademeli olarak neredeyse 3–4 kat oranlar nda artt gözlenmi tir. 35 MOTOR VER M (% 30 25 20 15 M0 10 M5 5 M10 M15 0 0 20 40 60 80 100 YÜK(%) ekil.III.10. Avans Ü.Ö.N. dan 17.5° önce 2000 d/d sabit motor devirde farkl BenzinMetanol kar mlar ndaki motor veriminin yükle de i imi. 62 30 MOTOR VER M (% 25 20 15 M0 10 M5 5 M10 M15 0 0 20 40 60 80 100 YÜK(%) ekil.III.11. Avans Ü.Ö.N. dan 20° önce 2000 d/d sabit motor devirde farkl BenzinMetanol kar mlar ndaki motor veriminin yükle de i imi 40 MOTOR VER M (% 35 30 25 20 15 M0 10 M5 5 M10 M15 0 0 20 40 60 80 100 YÜK(%) ekil.III.12. Avans Ü.Ö.N. dan 22.5° önce 2000 d/d sabit motor devirde farkl BenzinMetanol kar mlar ndaki motor veriminin yükle de i imi Yüke göre farkl kar mlar ele al nacak olursa ç kan sonuçlar öyle; Yukar da da görüldü ü gibi sabit devirde yük artt kça motor verimi de artm t r. Kar m baz nda bak lacak olursa genel olarak M15 oran ndaki kar m n tüm avans de erlerinde de en çok 63 yükselme e ilimi gösterdi i gözlenmi tir. Bununda en iyi oldu u avans 20° de eridir. Daha sonra s ras yla M10, M0 ve M5 olarak gözlenmi tir. Di er yandan yükleri ayn oranda artt r p deney sonuçlar n sadece Benzin-metanol oran art lar n de i ik avans de erlerine motor verimlerine göre incelenecek olursa; 0ekil.III.13. 0ekil.III.14. 0ekil.III.15. ve 0ekil.III.16. 40 MOTOR VER M (% 35 30 25 20 15 17,5° 10 20° 5 22,5° 0 0 20 40 60 80 100 YÜK(%) ekil.III.13. %0 Metanol-Benzin kar mda 2000 d/d sabit motor devirde farkl avans de erlerindeki motor veriminin yükle de i imi. 40 MOTOR VER M (% 35 30 25 20 15 17,5° 10 20° 5 22,5° 0 0 20 40 60 80 100 YÜK(%) ekil.III.14. %5 Metanol-Benzin kar mda 2000 d/d sabit motor devirde farkl avans de erlerindeki motor veriminin yükle de i imi. 64 35 MOTOR VER M (% 30 25 20 15 17,5° 10 20° 5 22,5° 0 0 20 40 60 80 100 YÜK(%) ekil.III.15. %10 Metanol-Benzin kar mda 2000 d/d sabit motor devirde farkl avans de erlerindeki motor veriminin yükle de i imi. 35 MOTOR VER M (% 30 25 20 15 17,5° 10 20° 5 22,5° 0 0 20 40 60 80 100 YÜK(%) ekil.III.16. %15 Metanol-Benzin kar mda 2000 d/d sabit motor devirde farkl avans de erlerindeki motor veriminin yükle de i imi. Görüldü ü gibi sabit devir dü ük yükte M0’da en çok 22.5° avansta en yüksek verime ula lm sonra s ras yla 17.5° ve 20° avansta 22.5° avansa göre daha az verim elde edilmi tir. Sabit devir dü ük yükte M5’de en çok 22.5° avansta en yüksek verime ula lm 65 sonra s ras yla 17.5° ve 20° avansta 22.5° avansa göre daha az verim elde edilmi tir. Sabit devir dü ük yükte M10’da en çok 17.5° avansta en yüksek verime ula lm sonra s ras yla 22.5° ve 20° avansta 17.5° avansa göre daha az verim elde edilmi tir. Sabit devir dü ük yükte M15’de en çok 17.5° avansta en yüksek verime ula lm sonra s ras yla 22.5° ve 20° avansta 17.5° avansa göre daha az verim elde edilmi tir. Tüm bu sonuçlara bak ld nda motor verimi 17.5° ve 22.5° avans de erlerinde daha yüksek ç km t r. Yüke göre motor verimi için en ideal kar m de eri %5 Metanol-Benzin oran ve 22.5° avansta elde edilmi tir. III.2.3. Motor Emisyon DeEerleri III.2.3.1. Karbonmonoksit (CO) Emisyon DeEi(imi Benzin motorlar nda karbonmonoksit (CO) olu umu oksijenin yetersiz oldu u veya silindirin içindeki baz bölgelerde kar m n homojen olmay ndan kaynaklanmaktad r. Oksijenin yetersiz olmas durumunda tam yanma gerçekle emedi inden yak t n içindeki karbon tam yanma ürünü olan karbondioksite (CO2) dönü emez ve karbonmonoksit (CO) olarak kal r. [17] 0ekil.III.17 ekil.III.18 ve ekil.III.19'da M0, M5, M10 ve M15 yak tlar n n 17.5°, 20° ve 22.5° avans, sabit devirdeki (CO) emisyonunun yük art yla de i imleri gösterilmektedir. M0, M5, Ml0 ve Ml5 yak tlar ile yap lan testlerde en dü ük CO emisyonu de erleri Ml5 yak t nda al nm t r. Ayr ca bu de erleri bütün avans de erlerinde ve yük art lar nda da göstermi tir. Karbonmonoksit (CO) emisyonlar ndaki azalman n nedeni, metanolün benzine göre daha az karbondan olu mas ve yap s nda oksijen bulundurmas d r. 66 CO(%) 0,90 M0 0,80 M5 0,70 M10 0,60 M15 0,50 0,40 0,30 0,20 0,10 0,00 0 20 40 60 80 100 YÜK(%) ekil.III.17. Avans Ü.Ö.N. dan 17.5° önce 2000 d/d sabit motor devirde farkl Benzin- CO(%) Metanol kar mlar ndaki (CO) emisyonlar n n yükle de i imi. 0,80 M0 0,70 M5 0,60 M10 M15 0,50 0,40 0,30 0,20 0,10 0,00 0 20 40 60 80 100 YÜK(%) ekil.III.18. Avans Ü.Ö.N. dan 20° önce 2000 d/d sabit motor devirde farkl BenzinMetanol kar mlar ndaki (CO) emisyonlar n n yükle de i imi. 67 CO(%) 0,90 M0 0,80 M5 0,70 M10 0,60 M15 0,50 0,40 0,30 0,20 0,10 0,00 0 20 40 60 80 100 YÜK(%) ekil.III.19. Avans Ü.Ö.N. dan 22.5° önce 2000 d/d sabit motor devirde farkl BenzinMetanol kar mlar ndaki (CO) emisyonlar n n yükle de i imi. Görüldü ü gibi sabit devir dü ük yükte M0’da en çok 17.5° avansta en yüksek de erine ula lm sonra s ras yla 20° ve 22.5° avansta 17.5° avansa göre daha az de er elde edilmi tir. Sabit devir dü ük yükte M5’de en çok 17.5° avansta en yüksek de erine ula lm sonra s ras yla 20° ve 22.5° avansta 17.5° avansa göre daha az de er elde edilmi tir. Sabit devir dü ük yükte M10’da en çok 17.5° avansta en yüksek de erine ula lm sonra s ras yla 20° ve 22.5° avansta 17.5° avansa göre daha az de er elde edilmi tir. Sabit devir dü ük yükte M15’de en çok 17.5° avansta en yüksek de erine ula lm sonra s ras yla 20° ve 22.5° avansta 17.5° avansa göre daha az de er elde edilmi tir. Tüm bu sonuçlara bak ld nda (CO) emisyonu 20° ve 22.5° avans de erlerinde daha dü ük ç km t r. Yüke göre (CO) emisyon de eri için en ideal kar m de eri %15 Metanol-Benzin oran ve 20° avansta elde edilmi tir. III.2.3.2. Azotoksit (NOX) Emisyon DeEi(imi Benzin motorlar ndaki azot oksit (NOx) olu umu iki ana nedene ba l d r. Motor içindeki yanmada olu an yüksek s cakl klarda, havan n içerisindeki azotun oksijenle reaksiyona girmesi sonucu azot oksitler meydana gelmektedir. Azot oksit olu umunu silindir iç s cakl n büyük ölçüde etkiledi i, s cakl k artt kça azotoksitin h zla artt [17] 68 anla lmaktad r. Azot oksit olu umunu etkileyen di er bir faktör stokiyometrik orana yanan hava yak t kar mlar nda yanma s ras nda NOx olu mas d r. NOx olu um h z alevin geçmi oldu u bölgelerdeki gaz s cakl na ve kar m oran na ba l d r. Is aç a ç kma h z n n artmas NOx olu umunu artt racakt r, Stokiyometrik kar mlardaki NOx olu umu maksimum iken kar m zenginle ip fakirle tikçe olu an NOx miktar da azal r. [17] 0ekil.III.20 ekil.III.21 ve ekil.III.22'de M0, M5, M10 ve M15 yak tlar n n 17.5°, 20° ve 22.5° avans, sabit devirdeki (NOX) emisyonunun yük art yla de i imleri gösterilmektedir. M0, M5, Ml0 ve Ml5 yak tlar ile yap lan testlerde en dü ük (NOX) emisyon de erleri M0 yak t nda al nm t r. Yükün artmas ile yanma sonu s cakl klar n n artmas sonucu NOx emisyonlar artmaktad r. Metanol-benzin yak t kar mlar nda NOx olu umu ile ilgili iki farkl görü bulunmaktad r. Birinci görü e göre, metanol-benzin yak t kar mlar nda setan say s n n dü ük olmas na ba l olarak tutu ma gecikmesi art artmas yla silindir içi ani bas nç art göstermektedir. Tutu ma gecikmesinin oran yükselerek maksimum bas nç ve yanma s cakl klar artmaktad r. Daha önceden bahsedildi i gibi yanma s cakl klar n n artmas yla da NOx emisyonlar nda art görülmektedir. kinci görü te, metanolun gizli buharla ma s s n n yüksek olmas ndan dolay emisyonlar n n azald yanma esnas nda alev s cakl n n dü ürmesiyle NOx ifade edilmektedir. 450 400 NOX(ppm) 350 300 250 200 150 M0 100 M5 M10 50 M15 0 0 20 40 60 80 100 YÜK(%) ekil.III.20. Avans Ü.Ö.N. dan 17.5° önce 2000 d/d sabit motor devirde farkl BenzinMetanol kar mlar ndaki (NOX) emisyonlar n n yükle de i imi. 69 500 450 400 NOX(ppm) 350 300 250 200 150 M0 100 M5 50 M10 0 M15 0 20 40 60 80 100 YÜK(%) ekil.III.21. Avans Ü.Ö.N. dan 20° önce 2000 d/d sabit motor devirde farkl BenzinMetanol kar mlar ndaki (NOX) emisyonlar n n yükle de i imi. 600 NOX(ppm) 500 400 300 M0 200 M5 100 M10 M15 0 0 20 40 60 80 100 YÜK(%) ekil.III.22. Avans Ü.Ö.N. dan 22.5° önce 2000 d/d sabit motor devirde farkl BenzinMetanol kar mlar ndaki (NOX) emisyonlar n n yükle de i imi. Görüldü ü gibi sabit devir dü ük yükte M0’da en çok 17.5° avansta en dü ük de erine ula lm sonra s ras yla 20° ve 22.5° avansta 17.5° avansa göre daha çok de er elde edilmi tir. Sabit devir dü ük yükte M5’de en çok 17.5° avansta en dü ük de erine ula lm sonra s ras yla 20° ve 22.5° avansta 17.5° avansa göre daha çok de er elde edilmi tir. Sabit devir dü ük yükte M10’da en çok 17.5° avansta en dü ük de erine ula lm sonra s ras yla 20° ve 22.5° avansta 17.5° avansa göre daha çok de er elde edilmi tir. Sabit devir dü ük 70 yükte M15’de en çok 17.5° avansta en dü ük de erine ula lm sonra s ras yla 20° ve 22.5° avansta 17.5° avansa göre daha çok de er elde edilmi tir. Tüm bu sonuçlara bak ld nda (NOX) emisyonu 20° ve 22.5° avans de erlerinde daha yüksek ç km t r. Yüke göre (NOX) emisyon de eri için en ideal kar m de eri %0 Metanol-Benzin oran ve 20° avansta elde edilmi tir. III.2.4. Osiloskoptan al/nan Silindir Bas/nç DeEerleri Osiloskoptan ald m z de erler do rultusunda haz rlanan grafikler 0ekil.III.23 ekil.III.24 ve ekil.III.25'de M0, M5, M10 ve M15 yak tlar n n 17.5°, 20° ve 22.5° avans, sabit devir 7,5 Nm yükteki de erlerini göstermektedir. Görüldü ü gibi sabit devir dü ük yükte M0’da en çok 22.5° avansta en yüksek de erine ula lm sonra s ras yla 17.5° ve 20° avansta 22.5° avansa göre daha az de er elde edilmi tir. Sabit devir dü ük yükte M5’de en çok 22.5° avansta en yüksek de erine ula lm sonra s ras yla 17.5° ve 20° avansta 22.5° avansa göre daha az de er elde edilmi tir. Sabit devir dü ük yükte M10’da en çok 22.5° avansta en yüksek de erine ula lm sonra s ras yla 17.5° ve 20° avansta 22.5° avansa göre daha az de er elde edilmi tir. Sabit devir dü ük yükte M15’de en çok 22.5° avansta en yüksek de erine ula lm sonra s ras yla 17.5° ve 20° avansta 22.5° avansa göre daha az de er elde edilmi tir. Tüm bu sonuçlara bak ld nda silindir bas nc 17.5° ve 20° avans de erlerinde daha dü ük ç km t r. Yüke göre silindir bas nç de eri için en ideal kar m de eri %15 Metanol-Benzin oran ve 22.5° avansta elde edilmi tir. Metanolün tutu ma enerjisi dü ük ve alev h z n n yüksek olmas ndan dolay benzinmetanol kar mlar n n silindir bas nç de i imlerine göre sola kaymaktad r. Ate leme geciktirilmesi (Ate leme avans n n azalt lmas ) durumunda silindir bas nç de i imlerinin mukayeselerinde önemli de i imler olu mamaktad r. Ate lemenin erkene al nmas (Ate leme avans n n artt r lmas ) durumunda ate lemenin gerçekle ti i andaki silindir bas nc ve s cakl dü mektedir. Bunun sonucunda metanolün dü ük tutu ma enerjisi ve yüksek alev h z özelliklerinin ortadan kalkmakta ve benzin-metanol kar mlar n n silindir bas nç de i imleri benzin silindir bas nç de i imlerine göre sa a kaymaktad r. Bu üç ekilden ve ölçülen de erlerden de anla lan silindir bas nc n n artmas do rudan motor verimini etkiliyor ve artt r yor. Silindir bas nc birde avans miktarlar n n azal p artmas na göre de erlendirilecek olursa 0ekil.III.23 0ekil.III.24 ve 0ekil.III.25 en çok 22.5° avans de erinde elde edilmi tir. 71 S L ND R BASINCI(bar) 60 M0 50 M5 40 M10 M15 30 20 10 0 -10 0 0,01 0,02 0,03 0,04 0,05 0,06 ZAMAN(s) ekil.III.23.17.5° avans 2000 d/d sabit motor devirde farkl Benzin-Metanol kar mlar ndaki silindir bas nçlar n n 7,5 Nm yükte de i imi. 72 S L ND R BASINCI(bar) 60 M0 50 M5 40 M10 M15 30 20 10 0 -10 0 0,01 0,02 0,03 0,04 0,05 0,06 ZAMAN(s) ekil.III.24. 20° avans 2000 d/d sabit motor devirde farkl Benzin-Metanol kar mlar ndaki silindir bas nçlar n n 7,5 Nm yükte de i imi. 73 S L ND R BASINCI(bar) 60 M0 50 M5 40 M10 M15 30 20 10 0 -10 0 0,01 0,02 0,03 0,04 0,05 0,06 ZAMAN(s) ekil.III.25. 22.5° avans 2000 d/d sabit motor devirde farkl Benzin-Metanol kar mlar ndaki silindir bas nçlar n n 7,5 Nm yükte de i imi 74 SONUÇLAR Günümüz dünyas nda enerji politikalar , çevre bilinciyle birlikte insanlar n refah içinde kullan lacak ekilde ve ulusal ç karlar göz önüne al narak belirlenmelidir. Biokütle kaynaklar n yan s ra biokütle kaynaklardan da üretilmesi nedeniyle metanol bir tar m ülkesi olan ve zengin linyit rezervlerine sahip Türkiye için oldukça önemlidir. Brezilya geni tar m arazileri ile üretmi oldu u metanolü hem kendi ülkesindeki tüm ula m a nda kullanmakta hem de d ülkelere yapt ihracat ile ülkesinin ekonomisine önemli bir gelir kayna olu turmaktad r. Ülkemizde de metanol üretiminin devlet taraf ndan desteklenmesi gerekti ini dü ünmekteyiz. Gerçi alkol fiyatlar n uan için benzine göre yüksek olsa da petrol kaynaklar n n tükenebilir kaynak oldu u dü ünüldü ünde gelecekte petrolden daha ucuz hale gelecektir. Metanolun enerji de eri benzin yak t na göre dü ük olmas na kar n NOx hariç daha temiz emisyonlar üretmektedir. Yap lan çal malarda farkl çal ma parametrelerinin de i tirilmesi ile yak t tüketimi ve motor verimleri incelenmi ve u sonuçlar al nm t r; Metanol ve de i ik metanol-benzin kar mlar yla yap lan deneyler sonucunda buhar t kac na rastlanmam t r. Deneylerden sonra yap lan incelemelerde gaz kelebe i mili üzerinde paslanma görülmü tür. Metanol ve yüksek metanol oranl kar mlar kullan ld ilk hareke geçi inin zorla t nda, motorun , yüksek devirlerde motorun daha düzensiz çal t tespit edilmi tir. Deneyler, benzinle kar t r lan metanol miktar artt kça motor torkunun da artt göstermi . Metanol ilavesiyle emme dolgusunun s cakl n dü mekte ve yo unlu u artmakta buda motor verimini artt rmaktad r. Motor verimi artt kça tork da artmaktad r. Torkun artmas yla birlikte, ayn devir için güç de onunla orant l olarak artmaktad r. Benzin-metanol kar ml yak t metanol oran n artt rarak kulland kça güçte de %10’luk bir art n oldu u gözlenmi tir. 75 Kar mdaki metanol miktar artt kça özgül yak t tüketimi de artm t r. Metanolün alt s l de erinin benzininkinin yakla k yar s kadar olmas sebebiyle, kar mdaki metanol miktar art r ld kça yak t tüketimi artm ve bunun sonucunda özgül yak t tüketimi de artm t r Benzine kar t r lan metanol miktar artt kça motor verimi de artm , maksimum verime %15 metanolbenzin kar mla 20° avans de eriyle ula lm t r. Egzoz emisyonu ölçümlerinde ise kar mdaki metanol miktar n n artmas yla CO emisyonlar n n azald , M15 de erde minimum seviyeye indi i görülmü tür. Alkollerin petrol esasl yak tlara göre daha dü ük alev s cakl na sahip olmalar , yanma i leminin iyile mesini ve CO emisyonunun azalmas n sa lamaktad r. (NOx) de erlerine bakt ise kar mdaki metanol oran n artmas yla birlikte yanma s cakl m zda da artm olup M0 de erde minimum seviyeye indi i gözlemlenmi tir. Deney sonuçlar , metanol-benzin kar mlar n n benzinli motorlarda fazla bir de i iklik gerektirmeden kullan labilece ini göstermi tir. Metanonun vuruntuya dayan kl olmas sebebiyle, s k t rma oran yüksek motorlarda kullan lmas halinde motor gücünde daha fazla art elde edildi i görülmü tür. lk harekete geçi kolayl ve yüksek devirlerde düzenli çal ma aç s ndan, özgül yak t tüketiminin azalmas ndan, motor veriminin artmas ndan ve al nan emisyon de erlerinin uygunlu undan dolay % 15 metanol % 85 metanol-benzin kar m n n 20° avans 10 N/m de erinde en uygun yak t oldu u tespit edilmi tir. 76 KAYNAKLAR [1] J.B. Heywood. Internal Combustion Engine Fundamentals. New York: McGraw-Hill (1988) [2] Ö.Ö üçlü. Thermodynamic Model of the Cycle of Spark Ignation Engine. Y. Lisans Tezi, D.E.Ü. Fen Bil. Ens. Mak. Müh. A.B. zmir, (1998) [3] Uygur, C. çten Yanmal Motor Çevriminin Similasyonu. Y. Lisans Tezi, .T.Ü. Mak. Fak. stanbul, (1989) [4] Borat, O. , Balc , M. , Sürmen, A. Yanma ( Aerotermokimya ) Bilgisi. stanbul / Ankara / Bursa, (1992) [5] Karal, M. Model Bir Motorun Pistonuna Is Geçi inin Simulasyonu Ve Etkilerinin ncelenmesi. Y. Lisans Tezi, M.Ü. Fen Bil. Ens. stanbul, (1999) [6] Borat, O. , Balc , M. , Sürmen, A. çten Yanmal Motorlar. Cilt 1, Teknik E itim Vakf Yay nlar -2, stanbul / Ankara / Bursa, (1994) [7] Safgönül, B. , Ergeneman, M. , Arslan, H.E., Soru bay, C. , çten Yanmal Motorlar. Birsen Yay nevi, stanbul, (1995) [8] Bayraktar, H. Benzin-Etanol Kar mlar n n Benzin Motorlar nda Yanma ve Motor Çevrimi Üzerindeki Etkilerinin Teorik Olarak ncelenmesi. Doktora Tezi, K.T.Ü. Fen Bil. Ens. Trabzon, (1997) [9] Ayd n, K. Benzin Motorlar nda Is Transferi Hesaplamalar ndaki Hassasiyetin Yanma Analizi Sonuçlar na Etkisi. Uluslar Aras Yanma Sempozyumu, Bursa, (1995) [10] Chow, Wyszynski. Thermodynamic Modelling of Complete Engines Systems. (1998) [11] KUTLAR , O. A; Dört Zamanl Otto Çevrimli Motorlarda K smi Yükte Yak t Tüketimini Azaltmak çin Yeni Bir Yöntem; Doktora Tezi, stanbul, (1998) [12] çten Yanmal Motorlar – Muayene Ve Deney Esaslar ;TSE 1231, Ankara Nisan (1991) 77 [13] Karayolu Ta tlar – Otomobiller Yak t Ekonomisi Tayini, TSE 1984, Ankara Eylül (1991) [14] YÜCE A.; Günümüzde Otomotiv Teknolojisi, Ankara (1997) [15] BATMAZ .; SALMAN M.S.; BALCI M.; Ta tlarda Yak t Ekonomisi Geli tirme Stratejileri. 5. Yanma Sempozyumu (1998) [16] YOLAÇAN F.; Otomobil Motorlar nda Yak t Sistemleri; GÜTEF. Ankara, (1998) [17] Okatan, K., Buji Ile Ate lemeli Motorlarda Enjeksiyon Sisteminin Motor Performans na Etkileri, Gazi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Makine Egitimi Anabilim Dal , Yüksek Lisans Tezi, Agustos Ankara, (1998) 78 EKLER EK.1. 17.5° Avans de erinde 2000 d/d’da sabit hava ve yak t s s nda elde edilen ve hesaplanan de erler %85 BENZ N %90 BENZ N %15 METANOL %10 METANOL %95 BENZ N %5 METANOL %100 BENZ N %0 METANOL MANIFOLD O.E.S.B.(1) MOTOR TORK BASINCI(bar) (kPa) VER M (%) (%) HAVA DEB S (m³/s) Ö.Y.T.(2) (gr/kWh) HAVA/YAKIT M.Y.S.(3) (°C) EKZOS SICAKLI.I (°C) CO (%) CO2 (%) NOx (ppm) 2,0 0,15 64 10 2,3 1548 0,001 51 404 0,76 7,6 255 2,5 0,14 80 12 2,5 1339 0,002 52 405 0,83 7,4 268 5,0 0,12 160 22 2,6 750 0,003 52 421 0,76 6,6 276 7,5 0,09 240 30 3,0 533 0,006 53 536 0,64 7,8 322 10,0 0,05 320 30 3,7 538 0,007 55 569 0,54 7,6 166 2,0 0,15 64 8 2,1 2145 0,001 51 406 0,66 8,1 257 2,5 0,12 80 9 2,5 1777 0,001 51 419 0,74 8,3 266 5,0 0,10 160 17 2,9 957 0,003 51 428 0,67 8,5 288 7,5 0,09 240 21 3,3 790 0,004 52 466 0,53 7,5 317 10,0 0,05 320 25 4,0 655 0,006 54 521 0,54 7,9 172 2,0 0,17 64 10 2,3 1690 0,001 45 358 0,53 6,2 268 2,5 0,16 80 11 2,5 1429 0,002 46 370 0,52 8,5 295 5,0 0,10 160 22 2,8 735 0,004 49 466 0,44 7,4 325 7,5 0,09 240 29 3,0 556 0,005 50 473 0,37 7,3 357 10,0 0,05 320 29 3,9 568 0,007 52 543 0,28 6,8 242 2,0 0,15 64 7 2,3 2243 0,001 37 358 0,33 5,2 293 2,5 0,14 80 9 2,5 1795 0,001 40 392 0,35 7,4 326 5,0 0,10 160 18 2,8 931 0,003 43 438 0,28 8,4 343 7,5 0,09 240 25 3,2 644 0,005 47 452 0,23 6,3 402 10,0 0,08 320 31 3,5 523 0,007 48 500 0,13 6,3 276 (1) Ortalama Efektif Silindir Bas nc (2) Özgül Yak t Tüketim (3) Motor Ya S cakl 79 EK.2. 20° Avans de erinde 2000 d/d’da sabit hava ve yak t s s nda elde edilen ve hesaplanan de erler %85 BENZ N %90 BENZ N %95 BENZ N %15 METANOL %10 METANOL %5 METANOL %100 BENZ N %0 METANOL MANIFOLD TORK BASINCI(bar) (%) O.E.S.B.(1) MOTOR (kPa) VER M (%) HAVA DEB S (m³/s) Ö.Y.T.(2) (gr/kWh) HAVA/YAKIT M.Y.S.(3) (°C) EKZOS SICAKLI.I (°C) CO (%) CO2 (%) NOx (ppm) 2,0 0,16 64 7 2,3 2293 0,001 44 437 0,67 1,7 266 2,5 0,15 80 8 2,9 1905 0,002 46 440 0,74 3,6 283 5,0 0,10 160 14 3,3 1179 0,003 47 444 0,67 3,6 335 7,5 0,05 240 18 4,1 917 0,004 48 488 0,52 5,8 388 10,0 0,04 320 22 4,6 728 0,006 53 518 0,48 5,5 173 2,0 0,12 64 7 2,6 2488 0,001 40 441 0,66 4,5 267 2,5 0,11 80 8 2,8 2074 0,001 45 447 0,65 5,3 293 5,0 0,09 160 14 3,3 1131 0,003 47 462 0,54 4,2 347 7,5 0,08 240 21 3,5 790 0,004 49 476 0,49 6,1 395 10,0 0,07 320 21 4,1 778 0,005 50 492 0,41 6,2 175 2,0 0,15 64 8 2,3 2156 0,001 47 408 0,44 5,8 288 2,5 0,11 80 9 2,6 1852 0,001 49 410 0,37 6,8 326 5,0 0,10 160 17 2,8 962 0,003 50 413 0,36 5,2 383 7,5 9,09 240 25 3,3 667 0,005 51 459 0,25 6,4 426 10,0 0,08 320 25 4,0 658 0,006 53 510 0,17 6,4 215 2,0 0,15 64 8 2,1 1963 0,001 51 401 0,28 6,2 308 2,5 0,13 80 10 2,3 1621 0,001 52 402 0,25 6,8 365 5,0 0,10 160 19 2,8 866 0,003 53 439 0,22 5,4 403 7,5 0,09 240 25 3,2 670 0,005 54 478 0,16 7,4 469 10,0 0,03 320 27 4,1 598 0,007 55 550 0,08 7,0 265 (1) Ortalama Efektif Silindir Bas nc (2) Özgül Yak t Tüketimi (3) Motor Ya S cakl 80 EK.3. 22.5° Avans de erinde 2000 d/d’da sabit hava ve yak t s s nda elde edilen ve hesaplanan de erler %85 BENZ N %90 BENZ N %95 BENZ N %15 METANOL %10 METANOL %5 METANOL %100 BENZ N %0 METANOL MANIFOLD TORK BASINCI(bar) (%) O.E.S.B.(1) MOTOR (kPa) VER M (%) HAVA DEB S (m³/s) Ö.Y.T.(2) (gr/kWh) HAVA/YAKIT M.Y.S.(°C) EKZOS SICAKLI.I(°C) CO (%) CO2 (%) NOx (ppm) 2,0 0,19 64 9 2,1 1720 0,001 44 315 0,63 2,2 294 2,5 0,14 80 11 2,3 1415 0,002 46 349 0,77 3,3 339 5,0 0,10 160 22 2,8 750 0,004 47 439 0,63 3,8 393 7,5 0,09 240 31 2,9 516 0,006 49 456 0,36 6,7 454 10,0 0,07 320 35 3,7 459 0,008 51 529 0,39 6,6 262 2,0 0,19 64 9 2,1 1728 0,001 51 388 0,62 4,2 305 2,5 0,13 80 11 2,3 1464 0,002 51 407 0,74 5,4 347 5,0 0,10 160 20 2,6 829 0,003 51 432 0,55 4,4 386 7,5 0,09 240 26 3,0 614 0,005 52 478 0,24 5,8 458 10,0 0,07 320 34 3,5 479 0,007 52 523 0,37 6,2 296 2,0 0,15 64 8 2,1 2084 0,001 49 352 0,44 5,8 348 2,5 0,13 80 9 2,3 1786 0,001 49 388 0,34 7,1 367 5,0 0,11 160 18 2,6 926 0,003 50 400 0,28 8,2 438 7,5 0,10 240 25 3,0 667 0,004 51 430 0,15 8,8 476 10,0 0,08 320 29 3,5 568 0,006 52 466 0,37 9,2 329 2,0 0,15 64 8 2,5 2166 0,001 49 390 0,18 9,5 375 2,5 0,14 80 9 2,6 1733 0,002 50 399 0,22 9,8 388 5,0 0,11 160 18 2,8 931 0,003 50 412 0,19 10,5 466 7,5 0,09 240 25 3,0 644 0,005 51 414 0,14 11,8 553 10,0 0,07 320 30 3,5 546 0,006 52 503 0,11 11,2 369 (1) Ortalama Efektif Silindir Bas nc (2) Özgül Yak t Tüketimi (3) Motor Ya S cakl 81 ÖZGEÇM 1977 y l nda Eski ehir de do du. lk, orta ve lise e itimini Eski ehir de tamamlad .1996 y l nda Eski ehir Anadolu Teknik Lisesi Uçak Motorlar bölümünden mezun oldu. 1997 y l nda Marmara Üniversitesi Teknik E itim Fakültesinde lisans e itimine ba lad ve 2001 y l nda mezun oldu. 2002 y l nda Marmara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Makine E itimi Anabilim Dal nda tezli yüksek lisans e itimine ba lad . Halen Fen Bilimleri Enstitüsü’nde yüksek lisans ö rencisi. Ayn zamanda zzet Çakan Gemi Makineleri ve Malzemeleri malat Ve Pazarlama Ltd. 0ti’de Kalite ve malat Müdürlü ü, Mercedes-Benz Türk A0. Hases Otomotiv’de Sat Müdürlü ü yapt ve uanda 2004 y l ndan beri açm oldu u Akademi Marmara Sürücü Kursu’nda Kurucu ve Müdürlük görevine devam etmektedir. 82