Antalya İl Tarım Müdürlüğü Master Planı

Transkript

Antalya İl Tarım Müdürlüğü Master Planı
TARIM VE KÖYİŞLERİ
Kapak
BAKANLIĞI
ANTALYA TARIM İL
MÜDÜRLÜĞÜ
İL TARIM KIRSAL KALKINMA
MASTER PLANLARININ HAZIRLANMASINA
DESTEK PROJESİ
ANTALYA
TARIM MASTER PLANI
ARALIK 2002
T. C.
TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANLIĞI
Araştırma Planlama ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı
Antalya Tarım İl Müdürlüğü
Alâaddin Yüksel
Vali
Bekir Sıtkı Hanlıoğlu
Vali Yardımcısı
Bedrullah Erçin
İl Müdürü
Sefer Aydın
İl Müdür Yardımcısı
Antalya Tarım Master Plan Hazırlama Ekibi
Süleyman Kelten
Baki Karaçay
Sevcan Ünal (Sebzecilik-Süs Bitkileri)
Emine Yazgan (Meyvecilik)
Zerrin Kumlu (Hayvancılık)
Demet Yapıcı (Tarla Bitkileri)
Mehmet Sezer (Su Ürünleri, Haritalar)
Özlem Bahar Çelik (İlin Özellikleri)
Gülay Öğüt (İstatistik)
Alt Çalışma Grupları
Tülin Küçük (Sebzecilik-Süs Bitkileri)
Fazilet Sarı (Meyvecilik)
Musa Toros (Hayvancılık)
Haki Ergül (Meyvecilik)
Muharrem Karadağ (T. Destekleme)
Ahmet Bakartepe (Özel İdare Projeleri)
_________________________________
e-Mail:
[email protected]
Antalya Tarım İl Müdürlüğü Web Sitesi:
www.antalya-tarim.gov.tr
2
TEŞEKKÜR
2. Paydaş toplantımızı onurlandıran Antalya İli Vali Yardımcısı
Sayın Alev Akcura’ya ve
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Aziz Özmerzi’ye
Bu projenin başlangıcından itibaren Paydaş Toplantılarımızda ve Ekip çalışmalarımızda
verdikleri destekden dolayı,
Dönemin Tarım İl Müdürü
Nurettin Demirkol’a ve
Proje İstatistik Şube Müdürü
Hatice Ulukaya’ya
Antalya İl Tarım Master Planının hazırlanmasında Ekibimizle çalışmayı kabul eden ve
görüşlerini bizimle paylaşarak katkılarını esirgemeyen Akdeniz Üniversitesi öğretim
görevlilerinden,
Bu işbirliğinin kurulmasına önderlik eden
Ziraat Fakültesi Dekan Yardımcısı
Prof. Dr. İbrahim Akıncılar ile
“Tarımsal Üretim Trendleri” bölümünü hazırlayan
Yrd. Doç. Dr. Orhan Özçatalbaş’a (Tarım Ekonomisi Bölümü);
Akademik Danışmanlar
Prof. Dr. Lami Kaynak’a (Bahçe Bölümü)
Prof. Dr. İbrahim Baktır’a (Bahçe Bölümü)
Prof. Dr. Kenan Turgut’a (Tarla Bitkileri Bölümü)
Doç. Dr. Osman Karagüzel’e (Peyzaj Mimarlığı Bölümü)
Doç. Dr. Fehmi Gürel’e (Zootekni Bölümü);
Kitabımızın son kısmında isim listesi bulunan,
1. ve 2. Paydaş Toplantılarımıza iştirak ederek, gerek verilerin derlenmesi, gerek
projelerin tamamlanması konularında eleştiri ve öneriliyle çalışmalarımıza destekte
bulunan, Bakanlığımız bünyesindeki Kuruluşlar yanısıra İldeki Kamu Kuruluşları ile Özel
Kurum ve Kuruluşların yöneticileri ve bunların atadıkları Destek Temas Personeline, 2.
Paydaş Toplantımızdaki sunumlarımızı, hazırladığı slaytlarla renklendiren
Mustafa Özkan’a,
Ekibimizle görüş alış-verişinde bulunan, çalışmalarımızda bizimle işbirliğini esirgemeyen,
dökümanımızın gerek tamamlanmasında bilgi akışı sağlayan ve gerekse metin yazımında
ve tashihinde yardımcı olan İl Müdürlüğümüzde görevli tüm mesai arkadaşlarımıza,
Ve ismini burada sayamadığımız, gerek yayınladıkları Kaynak Kitapları ve gerekse Web
Sayfalarıyla bilgi akışını kolaylaştıran;
İlimize, Ülkemize ve insanlığa, tarımsal üretimimizin ve tarımsal kalkınmamızın
gerçekleşmesi yolunda hizmet veren meslektaşlarımıza ve tüm çalışan bireylere,
TEŞEKKÜR EDERİZ.
3
İÇİNDEKİLER
İÇİNDEKİLER .............................................................................................. 5
KISALTMALAR ............................................................................................11
TABLOLAR .................................................................................................13
GRAFİKLER ................................................................................................17
SUNUŞ ......................................................................................................19
ÖNSÖZ ......................................................................................................21
BÖLÜM 1. GİRİŞ .........................................................................................23
1.1. İl Tarım Master Planı Nedir .................................................................23
1.2. Master Planının Hazırlanma Nedeni ......................................................23
1.3. Master Planın Amacı ..........................................................................23
1.4. Master Planın Özellikleri .....................................................................24
1.5. Planlamanın Kapsamı .........................................................................24
1.6. Master Planın İçeriği ..........................................................................25
1.7. Master Plan Hazırlama Programı ..........................................................26
BÖLÜM 2. PLANLI KALKINMA VE TARIM .........................................................29
2.1. TARIMSAL KALKINMANIN GEREKLİLİKLERİ ...........................................29
2.1.1. Tarımsal Kalkınmanın Gerekliliği ....................................................29
2.1.2. Türkiye İçin Tarımsal Kalkınmanın Gerekliliği ...................................29
2.1.3. Antalya İlinde Tarımsal Kalkınmanın Gerekliliği ................................30
2.2. TARIMSAL PLANLAMA SÜRECİ .............................................................31
2.2.1. Tarımın Türkiye Ekonomisindeki Yeri ..............................................31
2.2.2. Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planında Tarım ....................................32
2.2.2.1. Mevcut Durum .......................................................................32
2.2.2.2. Amaçlar, İlkeler ve Politikalar...................................................32
2.2.2.3. Hukuki ve Kurumsal Düzenlemeler ...........................................34
2.3. TARIM POLİTİKALARI VE UYGULAMALAR ..............................................34
2.3.1. Uygulanan Tarım Politikaları ve Tarıma Olan Etkileri .........................34
2.3.2. Dünyadaki Tarım Politikaları ..........................................................35
2.3.2.1. Aşırı Müdahaleci Tarım Politikaları Uygulayan Ülkeler ..................35
2.3.2.2. Müdahaleci Tarım Politikaları Uygulayan Ülkeler .........................36
2.3.2.3. Asgari Müdahaleci Tarım Politikaları Uygulayan Ülkeler ................36
2.3.3. Uluslararası Tarım Politikasının Ulusal Tarım Politikamıza Etkileri ........36
2.3.3.1. Dünya Ticaret Örgütü Tarım Anlaşması İle İlgili Yükümlülükler .....36
2.3.3.2. Türk Tarımının Avrupa Birliği Ortak Tarım Politikasına Uyumu ......37
2.3.3.3. IMF Niyet Mektubu .................................................................38
2.3.4. Türkiye’de Tarım Politikaları ..........................................................39
5
2.3.5. Türkiye’de Uygulanmakta Olan Destekleme Politika Araçları ..............41
2.3.5.1. Destekleme Alımları Yoluyla Yapılan Pazar Fiyat Desteği ..............41
2.3.5.2. Doğrudan Ödemeler (Prim Ödemesi, Doğal Afet Ödemesi) ...........41
2.3.5.3. Girdi Desteği ..........................................................................41
2.3.5.4. Diğer Teşvik ve Destekler ........................................................43
2.3.5.5. Genel Hizmetler .....................................................................44
2.3.6. Türkiye’de Tarım Politikalarında Reform ..........................................44
2.3.6.1. Doğrudan Gelir Desteği Uygulaması ..........................................45
2.3.6.2. Hububat – Toprak Mahsülleri Ofisi (TMO)...................................45
2.3.6.3. Şekerpancarı – Türkiye Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi (TŞFAŞ) .45
2.3.6.4. Tütün – TEKEL .......................................................................45
2.3.6.5. Yaş Çay Yaprağı (ÇAYKUR) ......................................................45
2.3.6.6. Tarım Satış Kooperatifleri Birliklerine Özerklik Verilmesi ..............46
2.3.6.7. Girdi Sübvansiyonlarının Kademeli Olarak Kaldırılması .................46
2.3.6.8. Prim Uygulaması (Kütlü Pamuk, Soya, Yağlık Ayçiçeği, Kanola) ....46
2.3.6.9. Tarımsal amaçlı KİT’lerin özelleştirilmesi....................................46
2.3.7. Tarım Politikaları Doğrultusunda Uygulanan Projeler .........................47
2.3.7.1. Nadas Alanlarının Daraltılması Araştırma ve Yayım Projesi ...........47
2.3.7.2. İkinci Ürün Araştırma ve Yayım Projesi ......................................47
2.3.7.3. Çiftçi Kayıt Sistemi ve Doğrudan Gelir Desteği Projesi .................47
2.3.7.4. Alternatif Ürün Projesi .............................................................47
2.4. İLDE UYGULANAN TARIMSAL PLAN VE PROGRAMLAR .............................48
2.4.1. Bitkisel Üretimi Geliştirme Projesi ..................................................48
2.4.2. Doğu Anadolu Su Havzası Rehabilitasyon Projesi ..............................48
2.4.3. Çiftçi Kayıt Sistemi ve Doğrudan Gelir Desteği Projesi .......................49
2.4.4. Çayır Mera Yem Bitkilerini Geliştirme Projesi....................................49
2.4.5. Sığır Cinsi Hayvanların Tanımlanması, Tescili ve İzlenmesi Projesi ......49
2.4.6. Hayvan Hastalık ve Zararlıları İle Mücadele Projesi ...........................49
2.4.7. Önsoykütüğü ve Soykütüğü Sistemini Geliştirme Projesi ...................50
2.4.8. Su Ürünleri Üretimini Geliştirme Projesi ..........................................50
2.4.9. Bitki Hastalık ve Zararlıları İle Mücadele Projesi ...............................51
2.4.10. Gıda Denetim Hizmetlerini Geliştirme Projesi .................................51
2.4.11. Su Ürünleri Kirlenme ve Koruma Kontrol Hizmetleri Projesi ..............52
2.4.12. Kooperatif Survey Projesi ............................................................52
2.4.13. 4342 Sayılı Mera Kanunu Kapsamında Yapılan Çalışmalar ................52
2.4.14. İl Özel İdare Destekli Yürütülen Projeler ........................................52
BÖLÜM 3. İLİN ÖZELLİKLERİ ........................................................................53
3.1. BİYO-FİZİKSEL ÖZELLİKLER ...............................................................53
6
3.1.1. İlin Coğrafik Yerleşimi ve Özellikleri ................................................53
3.1.2. Agro-Ekolojik Alt Bölgeler .............................................................54
3.1.3. İlin Topografyası ..........................................................................55
3.1.3.1. Dağlar ..................................................................................55
3.1.3.2. Ovalar ..................................................................................56
3.1.3.3. Yaylalar.................................................................................58
3.1.3.4. Göller ...................................................................................58
3.1.3.5. Akarsular ..............................................................................59
3.1.3.6. Yeraltı Su Kaynakları ..............................................................60
3.1.4. İlin İklimi ....................................................................................60
3.1.4.1. Kıyı Kesimi (I - II ve III. Agro-Ekolojik Alt Bölgeler) İklimi ...........61
3.1.4.2. İç Batı Kesimi (IV. Agro-Ekolojik Alt Bölge) İklimi .......................62
3.1.4.3. İç Doğu Kesimi (V. Agro-Ekolojik Alt Bölge) İklimi ......................63
3.1.5. Bitki Örtüsü .................................................................................66
3.1.5.1. Ormanlar ..............................................................................66
3.1.5.2. Çayır ve Meralar .....................................................................66
3.1.6. Antalya İli Arazi Dağılımı ...............................................................67
3.2. SOSYO-EKONOMİK YAPI.....................................................................69
3.2.1. Nüfus .........................................................................................69
3.2.2. Sağlık .........................................................................................74
3.2.3. Ulaşım ........................................................................................74
3.2.4. Eğitim ........................................................................................75
3.2.5. Ekonomi .....................................................................................75
3.2.5.1. Gelir ve Büyüme ....................................................................76
3.2.5.2. Kişi Başına Gelir .....................................................................76
3.2.6. Altyapı ........................................................................................77
3.2.7. Ticaret ........................................................................................78
3.2.8. Turizm........................................................................................80
3.2.9. Mevcut Altyapı Yatırımları .............................................................80
3.2.10. İlde Tarımla İlgili Uluslararası, Ulusal ve Mahalli Faaliyetler..............82
3.3. TARIMSAL ÜRETİM SİSTEMİ ...............................................................82
3.3.1. Tarımsal İşletme Faaliyetleri ..........................................................82
3.3.2. Tarımsal Arazinin Kullanımı ...........................................................83
3.3.2.1. Tarımsal İşletme Büyüklükleri ..................................................83
3.3.2.2. Tarımsal İşletmelerde Arazinin Faaliyetlere Dağılımı ....................84
3.3.2.3. İldeki Tarım Alanlarının Dağılımı ...............................................85
3.3.2.4. Alt Bölgelerde Tarım Alanlarının Kullanım Şekli ...........................87
3.3.2.5. Tarımsal İşletmelerde Arazi Tasarruf Şekilleri .............................92
7
3.3.3. Tarımsal Girdiler ..........................................................................92
3.3.3.1. Tarımsal Mekanizasyon ...........................................................92
3.3.3.2. Gübre Kullanımı .....................................................................94
3.3.3.3. Zirai İlaç Kullanımı .................................................................96
3.3.3.4. Tarım Sigortaları ve Tabii Afet Desteklemeleri ............................97
3.3.3.5. Diğer Tarımsal Girdiler ............................................................98
3.3.4. Gıda Endüstrisi ............................................................................99
3.3.5. Tarımsal Piyasalar ...................................................................... 101
3.4. Tarımsal Pazarlama Sistemi .............................................................. 105
3.4.1.1. Sebze Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme ........................... 105
3.4.1.2. Meyvecilik Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme ..................... 108
3.4.1.3. Tarla Bitkileri Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme ................. 111
3.4.1.4. Süs Bitkileri Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme ................... 114
3.4.1.5. Hayvancılık Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme .................... 117
3.4.1.6. Su Ürünleri Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme .................... 119
3.4.2. Tarımsal Hizmetler ..................................................................... 119
3.4.2.1. İlde Tarıma Hizmet Sağlayan Kuruluşlar .................................. 119
BÖLÜM 4. DOĞAL KAYNAK ENVANTERİ ........................................................ 129
4.1. YENİLENEBİLİR KAYNAKLAR ............................................................. 129
4.2. YENİLENEMEYEN KAYNAKLAR ........................................................... 131
4.3. TARIM ALANLARININ ALT BÖLGELERE DAĞILIMI ................................. 132
4.4. TOPRAK YAPISI ............................................................................... 132
4.4.1. İl Arazilerinin Kullanma Yetenek Sınıfları ....................................... 132
4.4.2. İldeki Toprak Gruplarının Dağılımı ................................................ 135
4.5. SU POTANSİYELİ ............................................................................. 137
4.5.1. Tarım Alanlarının Sulanma Durumu .............................................. 137
4.5.2. İldeki Su Kaynakları ................................................................... 139
BÖLÜM 5. TARIMIN PERFORMANSI.............................................................. 142
5.1. TARIM SEKTÖRÜNÜN GSYİH’YA KATKISI ............................................ 142
5.1.1. Tarımın İl Ekonomisindeki Yeri ..................................................... 142
5.1.1.1. Tarımın GSYİH İçindeki Payı .................................................. 142
5.1.1.2. Tarımda Büyüme Hızı ............................................................ 144
5.1.1.3. Tarımın İstihdamdaki Yeri ...................................................... 145
5.1.1.4. Tarımsal Dış Ticaret .............................................................. 146
5.1.1.5. Tarımsal Verimlilik Göstergeleri .............................................. 147
5.2. TARIMSAL ÜRETİM .......................................................................... 149
5.2.1. Bitkisel Üretim ........................................................................... 149
5.2.1.1. Sebze Üretimi ...................................................................... 149
8
5.2.1.2. Kültür Mantarcılığı ................................................................ 168
5.2.1.3. Meyve Üretimi ..................................................................... 170
5.2.1.4. Tarla Bitkileri Üretimi ............................................................ 186
5.2.1.5. Süs Bitkileri Üretimi .............................................................. 194
5.2.1.6. Doku Kültürü Çalışmaları ....................................................... 202
5.2.1.7. Tıbbi ve Aromatik Bitkiler ...................................................... 202
5.2.1.8. Organik Tarım ...................................................................... 204
5.2.2. Hayvansal Üretim ...................................................................... 207
5.2.2.1. İlin Mevcut Hayvan Varlığı ..................................................... 207
5.2.2.2. Hayvansal Ürünler ................................................................ 213
5.2.3. Su Ürünleri İstihsal ve Üretimi ..................................................... 216
5.3. TARIMDA VERİMLİLİK ...................................................................... 222
5.3.1. Bitkisel Üretimde Verimlilik ......................................................... 222
5.3.2. Hayvansal Üretimde Verimlilik ..................................................... 224
5.4. ÜRETİM TRENDLERİ ......................................................................... 225
5.5. SEBZECİLİK .................................................................................... 225
5.5.1. Tarla Sebzeciliği......................................................................... 225
5.5.1.1. Açıkta Domates Üretimi......................................................... 225
5.5.1.2. Açıkta Hıyar Üretimi .............................................................. 226
5.5.2. Örtü-Altı Sebzecilik .................................................................... 227
5.5.2.1. Örtü-Altı Domates Üretimi ..................................................... 227
5.5.2.2. Örtü-Altı Biber Üretimi .......................................................... 228
5.5.2.3. Örtü-Altı Hıyar Üretimi .......................................................... 228
5.6. MEYVECİLİK ................................................................................... 229
5.6.1. Portakal .................................................................................... 229
5.6.2. Muz .......................................................................................... 229
5.6.3. Ceviz ........................................................................................ 230
5.6.4. Badem ..................................................................................... 230
5.6.5. Nar .......................................................................................... 231
5.6.6. Elma ........................................................................................ 232
5.6.7. Çilek ........................................................................................ 233
5.7. TARLA BİTKİLERİ ............................................................................ 233
5.7.1. Buğday ..................................................................................... 233
5.7.2. Pamuk ...................................................................................... 234
5.7.2.1. Pamuk Alış Fiyatlarındaki Gelişmeler ....................................... 235
5.8. SÜS BİTKİLERİ ................................................................................ 236
5.8.1. Karanfil ve Gerbera .................................................................... 236
5.9. HAYVANSAL ÜRETİM ........................................................................ 237
9
5.9.1. Sığır ......................................................................................... 237
5.9.2. Koyun ve Keçi ........................................................................... 237
5.9.3. Arıcılık ve Bal Üretimi ................................................................. 238
5.10. İLDE VE ALT BÖLGELER BAZINDA ÜRETİM DEĞERLERİ ....................... 239
5.10.1. Antalya İl Geneli Toplam Üretim Değerleri ................................... 239
5.10.2. Birinci Alt Bölge Üretim Değerleri ............................................... 244
5.10.3. İkinci Alt Bölge Üretim Değerleri ................................................ 247
5.10.4. Üçüncü Alt Bölge Üretim Değerleri .............................................. 250
5.10.5. Dördüncü Alt Bölge Üretim Değerleri .......................................... 253
5.10.6. Beşinci Alt Bölge Üretim Değerleri .............................................. 256
5.11. Su Ürünleri İstihsal Değerleri .......................................................... 259
5.12. ÖNEMLİ ÜRÜNLERİN ÜRETİM DEĞERLERİ SIRALAMASI ....................... 261
BÖLÜM 6. PROBLEMLER POTANSİYELLER VE KISITLAR .................................. 263
6.1. PROBLEMLER .................................................................................. 263
6.1.1. Sosyo-Ekonomik Problemler ........................................................ 263
6.1.2. Doğal Kaynak Problemleri ........................................................... 263
6.1.3. Çevresel Problemler ................................................................... 264
6.1.4. Sektör ve Belirgin Alt Sektörlerin Problemleri ................................ 264
6.1.5. Pazarlama Problemleri ................................................................ 267
6.2. POTANSİYELLER VE KISITLAR ........................................................... 268
BÖLÜM 7. AMAÇ VE STRATEJİLERİN OLUŞTURULMASI................................... 272
7.1. AMAÇLARIN BELİRLENMESİ .............................................................. 272
BÖLÜM 8. PROJE VE PROGRAMLARIN BELİRLENMESİ .................................... 277
8.1. İLDE YEREL İDARELER TARAFINDAN UYGULANAN PROJELER ................ 277
8.2. İLDE UYGULANAN T.K.B. KAYNAKLI ÜLKESEL PROJELER....................... 279
8.3. İLDE UYGULANAN SULAMA PROJELERİ ............................................... 281
8.3.1. Mevcut Sulama Suyu Yatırımları .................................................. 281
8.4. STRATEJİLER DOĞRULTUSUNDA PROJE ÖNERİLERİ ............................. 283
8.4.1. Birleştirilmiş Proje Önerileri Sıralaması ......................................... 283
8.4.1.1. Tarımsal Üretim Projeleri ....................................................... 283
8.4.1.2. Tarımsal Sanayi Projeleri ....................................................... 284
8.4.1.3. Tarımsal Organizasyon ve Örgütlenme Projeleri........................ 284
8.4.1.4. Tarımsal Destek Projeleri ....................................................... 285
8.4.2. Tarımsal Üretim Projeleri ............................................................ 286
8.4.3. Tarımsal Sanayi Projeleri ........................................................... 296
8.4.4. Tarımsal Organizasyon Ve Örgütlenme Projeleri ............................. 299
8.4.5. Tarımsal Destek Projeleri ............................................................ 300
10
KISALTMALAR



















da: Dekar (1.000 m2)
ha: Hektar (10.000 m2)
FAO: Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü
DTÖ: Dünya Ticaret Örgütü
IMF: Uluslararası Para Fonu (International Monetary Fund)
AB: Avrupa Birliği
GSYİH: Gayri Safi Yurtiçi Hasıla
BYKP: Beş Yıllık Ulusal Kalkınma Planı
DPT: Devlet Planlama Teşkilatı
EFTA: (İsviçre, Norveç, İzlanda, Liechenstein)
OTP: Ortak Tarım Politikası
GATT: Tarifelendirme ve Ticaret Anlaşması (Agreement on Tariffs and Trade)
FIVIMS (Gıda Güvencesizliği ve Hassasiyeti Bilgi ve Haritalama Sistemi),
TŞFAŞ: Türkiye Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi
TSKB: Tarım Satış Kooperatifleri Birliği
FIVIMS: Gıda Güvencesizliği ve Hassasiyeti Bilgi ve Haritalama Sistemi
KGTM: Köy Grup Tarım Merkezi
IFOAM: Uluslararası Organik Tarım hareketleri Federasyonu
IUCN: Uluslararası Doğa Koruma Birliği
11
TABLOLAR
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
8.
9.
10.
11.
12.
13.
14.
15.
16.
17.
18.
19.
20.
21.
22.
23.
24.
25.
26.
27.
28.
29.
30.
31.
32.
33.
34.
35.
36.
37.
38.
39.
40.
41.
42.
43.
44.
45.
46.
47.
48.
49.
50.
51.
52.
53.
54.
Türkiye’de Uygulanan Hayvancılık Politikalarından Örnekler .......................39
Antalya İlinin Agro-Ekolojik Alt Bölgeleri ve İlçeleri ...................................54
Antalya’daki Önemli Ovalar ve Özellikleri ................................................57
Antalya İli Aylık Meteorolojik Ölçüm Ortalama Sonuçları (1998) .................61
Antalya İli Agro-Ekolojik Alt Bölgeleri Bazı İklim Özellikleri ........................63
Antalya İli Sahil ve Yayla Kesimi Bazı Meteorolojik Ölçüm Sonuçları ............66
Alt Bölgeler ve İlçelere Göre Antalya İli Genel Arazi Dağılımı (da) ...............67
Antalya'da Yıllık Nüfus Artış Hızları (1935-2000) ......................................70
Türkiye'de Yıllık Nüfus Artış Hızları .........................................................71
Antalya İl Nüfus Tahminleri ...................................................................71
Antalya İli Alt Bölgelerine Göre Nüfus ve Yoğunluk Dağılımı (2000) ............72
Antalya İli Belde ve Köy Dağılımı ile Çiftçi Aile Sayısı (2000) ......................73
Türkiye Karşılaştırmalı Olarak Antalya'da Gelir ve Büyüme (2000) ..............76
Antalya İli GSYİH Sıralaması..................................................................76
Türkiye-Antalya GSYİH Gelişme Hızı (%-Sabit Fiyatlarla) ..........................77
Yıllar İtibariyle Antalya İli Dış Ticaret Verileri ...........................................78
Antalya Serbest Bölgesi Ticaret Hacminin Sektörlere Dağılımı (2001-US$) ..79
Antalya Organize Sanayi Bölgesindeki Tesislerin Sektörel Dağılımı .............80
Antalya İlinde Geleneksel Olarak Kutlanan Tarım Günleri ..........................82
Antalya İlinde Tarımsal İşletmelerin Büyüklüklerine Göre Dağılımı ..............83
Antalya İlindeki Tarımsal İşletmelerin Arazi Miktarlarına Göre Dağılımı ........83
Antalya İli ve Türkiye Geneli Tarım Alanları Dağılımı Karşılaştırması (2000) .86
Alt Bölgeler Tarım Alanlarının Kullanım Şekline Göre Dağılımı (2000) ..........88
Antalya İlinde Tarımda İşletme Büyüklüğü ve Arazi Edinim Biçimi ..............92
Türkiye ve Antalya’da Tarımsal Mekanizasyon Dereceleri (1999) ................93
Antalya İlinde Tarım Alet ve Makine Varlığı ..............................................93
Antalya İli Alt Bölgelerinde Traktör Verileri (2001) ...................................94
Antalya İlinde Gübre Kullanımı ...............................................................94
Antalya ili ve Türkiye Gübre Tüketimi (2000) ...........................................95
Antalya İlinde Zirai İlaç Tüketimi (kg) .....................................................96
Antalya İlinde Alt Bölgelere Göre Zirai İlaç Kullanım Yüzdeleri ...................96
Yıllar İtibariyle Antalya İlinde Tabii Afetlerden Görülen Zararlar..................97
Gıda İşletmelerinin Sayısal Dağılımı (2001) ........................................... 100
Soğuk Hava Depolama ve Paketleme Tesisleri (2001) ............................. 100
Antalya B. Şehir Belediyesi Toptancı Hali Sebze ve Meyve Satışı (ton) ...... 101
Toptancı Hali Aylık Sebze Satışları (1999) ............................................. 101
Toptancı Hali Aylık Meyve Satışları (1999) ............................................. 102
B. Belediyesi Toptancı Hal Kompleksi İşlem Miktar ve Tutarları (2001) ...... 102
Antalya İli Sebze Üretimi ve Pazarlaması (SWOT Analizi) ........................ 106
Portakal Üretim ve Pazarlaması SWOT Analizi ........................................ 109
Muz Üretimi ve Pazarlaması SWOT Analizi ............................................. 110
Nar Üretimi ve Pazarlaması SWOT Analizi .............................................. 111
Pamuk Üretimi ve Pazarlaması SWOT Analizi ......................................... 112
Antalya İli Kesme Çiçek Üretim ve Pazarlaması (SWOT Analizi) ................ 116
Tarımsal Organizasyonların Fonksiyonları ve Sorumlulukları .................... 119
Yenilenebilir Kaynaklar ....................................................................... 129
Yenilenemeyen Kaynaklar ................................................................... 131
Antalya İli Arazilerinin Arazi Kullanma Yetenek Sınıfları ........................... 133
Antalya İli Arazilerinin Profil Derinliğine Göre Arazi Dağılımı ..................... 133
Antalya İlinde Tarım Arazilerinin Sulanma Durumu (2000) ...................... 138
Antalya İlinde Su Kaynakları ................................................................ 140
Antalya İli Su Yüzeyleri ....................................................................... 140
İnşaatı Tamamlanmış Göletler ............................................................. 140
İnşaatı Devam Eden Göletler ............................................................... 141
13
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
55.
56.
57.
58.
59.
60.
61.
62.
63.
64.
65.
66.
67.
68.
69.
70.
71.
72.
73.
74.
75.
76.
77.
78.
79.
80.
81.
82.
83.
84.
85.
86.
87.
88.
89.
90.
91.
92.
93.
94.
95.
96.
97.
98.
99.
100.
101.
102.
103.
104.
105.
106.
107.
108.
109.
110.
111.
Barajlar ............................................................................................ 141
Tarımın GSYİH’daki Payı (%) (1987 Üretici Fiyatlarıyla) .......................... 142
Tarımda Büyüme Hızı (%) (1987 Üretici Fiyatlarıyla) .............................. 144
Tarımın Yıllar İtibarıyla İstihdamdaki Yeri .............................................. 145
Tarımsal Dış Ticaret - Antalya/Türkiye Karşılaştırması (Milyon Dolar) ........ 147
GSYİH İçinde Sektörlerin Payları –(1987 Fiyatlarıyla -%) ........................ 147
Sivil İstihdam İçinde Sektörlerin Payları 1992-2001................................ 147
Ana Sektörler İtibariyle İstihdam İndeksi 1992-2001 .............................. 148
Ana Sektörler İtibariyle İşgücü Verimliliği İndeksi (1992=100) ................ 148
Ana Sektörler İtibariyle Göreli Verimlilik Düzeyleri .................................. 148
Dünya Sebze Üretimi (2001) ............................................................... 150
Alt Bölgelerde Toplam Sebze Üretim Alanlarının Dağılımı (2000) .............. 150
Antalya İli Alt Bölgelerinde Toplam Sebze Üretim Miktarları (ton) (2000) .. 151
Yıllar İtibariyle Örtü-altı Alanların Antalya ve Türkiye Genelinde Dağılımı ... 153
Alt Bölgelerde Örtü-altı Sebze Ekiliş Alanlarının Dağılımı (2000) ............... 155
İlçeler Bazında Örtü-altı Sebze Ekiliş Alanları ve Üretimleri (2000) ........... 156
Alt Bölgeler Açık Tarla Sebze Ekiliş Alanlarının Dağılımı (ha) (2000) ......... 158
Açık Tarlada Yetiştirilen Sebze Üretim Miktarları (ton) (2000) .................. 158
Bazı Sebzelerin Üretim Miktarları (2000) ............................................... 158
Antalya İli Alt Bölgelerinde Bazı Sebzelerin Üretim Miktarları-I (2000) ...... 160
Antalya İli Alt Bölgelerinde Bazı Sebzelerin Üretim Miktarları-II (2000) ..... 161
Antalya’da Yıllar İtibariyle Bazı Sebzelerin Üretim Miktarları ve Alanları ..... 162
Yıllar İtibariyle Türkiye Yaş Sebze İhracat Miktarları ............................... 165
Ürünler itibariyle Ülkemiz Yaş Sebze İhracatı ......................................... 165
Ürün Bazında İhracat Miktarları ve Değerleri.......................................... 166
İşlenmiş Sebzelerin İhracat Miktarları ve Değerleri ................................. 166
Türkiye Sebze İhracatı Miktarları ve Değerleri (2001) ............................. 166
Alt Bölgelerde Mantar Üretim Alanları ve Üretim Miktarları ...................... 169
Yıllar İtibariyle Doğal Mantar İhracat Miktarı ve Değeri ........................... 170
Antalya İlinden Yapılan Mantar İhracatı (01.01.2002-12.12.2002) ............ 170
Dünya Meyve Üretimi (2001)............................................................... 171
Antalya-Türkiye ve Dünyada Meyve Üretimi (2000) (ton) ........................ 173
Antalya Meyve Üretiminin Alt Bölgelere Dağılımı (2000) .......................... 175
Meyve Gruplarına Göre Ağaç Sayıları ve Üretim Miktarları (2000) ............. 176
Antalya Alt Bölgelerinin Türkiye Meyve Üretimindeki Payları (2000) (ton) .. 179
Antalya İli ve Türkiye’de Narenciye Çeşitleri Üretimi (2000) .................... 180
Antalya İlinin Meyve İhracatı ve FOB Değerleri (2000) ............................ 185
Narenciye İhracat Değerleri ................................................................. 186
Türkiye’de, AB’nde ve Dünyada Tarla Bitkileri Ekilişi (2000) .................... 187
Türkiye, AB ve Dünya Tarla Bitkileri Üretim Değerleri (2000) ................... 187
Türkiye ve Antalya İli Tarla Bitkileri Ekilişi (2000) .................................. 187
Tarla Bitkileri Alanlarının Oransal Dağılımı (2000) .................................. 188
Antalya İli Alt Bölgelerinde Tarla Bitkileri Ekilişleri (2000) ........................ 188
Türkiye ve Antalya’da Tarla Bitkileri Üretim Değerleri (ton) ..................... 189
Alt Bölgelerde Bazı Tarla Bitkileri Üretim Miktarları (2000) (ton) .............. 191
Türkiye ve Antalya İli Pamuk Üretim ve Ekiliş alanları Değerleri (2000) ..... 192
Antalya İlinde Pamuk Üretiminin Gelişimi (1990-2000) ........................... 194
Türkiye ve Antalya’da Süs bitkileri Üretim Alanları (da) ........................... 194
Antalya‘nın Yıllar İtibariyle Süs Bitkileri Üretim Alanları (da) .................... 195
Antalya İli Alt Bölgelerine Göre Süs Bitkileri Üretim Alanları (2001) .......... 196
Antalya İlinde En fazla Üretimi Yapılan Kesme Çiçek Türleri ..................... 197
Türkiye’den İhraç Edilen Süs Bitkileri Miktarları ve Değerleri .................... 199
Ülkeler Bazında Antalya İlinden Yapılan Kesme Çiçek İhracatı .................. 200
Türkiye İç ve Dış Mekan Süs Bitkileri Üretim Alanı (2001) ....................... 201
AB ve Türkiye Organik Ürün Üretim Alanı ve İşletme Sayısı (2000) .......... 205
Antalya İli Büyükbaş ve Küçükbaş Hayvan Varlığı (2001) ........................ 207
Antalya İlinde Büyükbaş Hayvan Varlığı (2001) ...................................... 208
14
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
Tablo
112.
113.
114.
115.
116.
117.
118.
119.
120.
121.
122.
123.
124.
125.
126.
127.
128.
129.
130.
131.
132.
133.
134.
135.
136.
137.
138.
139.
140.
141.
142.
143.
144.
145.
146.
147.
148.
149.
150.
151.
152.
153.
154.
155.
156.
157.
158.
159.
160.
161.
162.
163.
Antalya İlinde Küçükbaş Hayvan Varlığı (2001) ...................................... 210
Antalya İli Kanatlı Hayvan Varlığı (2001) ............................................... 212
Yıllar İtibariyle Antalya ve Alt Bölgeleri Kovan Varlığı (2001) ................... 213
Alt Bölgelerde Hayvansal Ürünlerin Üretim Miktarları (2001).................... 213
Antalya İli Alt Bölgelerinde Yıllar İtibariyle Süt Üretimi (kg) ..................... 213
Alt Bölgeler ve Yıllara Göre Yumurta Üretimi .......................................... 215
Antalya İlinde Yıllar İtibariyle Bal Üretimi .............................................. 215
Antalya İlinde Üretilen Diğer Hayvansal Ürünler (2001) .......................... 216
Antalya İli Alt Bölgeler Bazında Balıkçı ve Tekne Dağılımı ........................ 216
Boylarına Göre Antalya ili Tekne Dağılımı .............................................. 217
Alt Bölgeler Bazında Antalya İli Kültür Balıkçılığı Proje Kapasite Dağılımı ... 218
Antalya İli Orkinos (Ton Balığı) ve Çipura-Levrek Üretimi SWOT Analizi..... 220
Bazı Ürünlerde Antalya, Türkiye, AB ve Dünya da Verimlilik (2000) .......... 223
Antalya Domates Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu .............................. 225
Antalya Hıyar Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu ................................... 226
Antalya’da Örtü-Altı Domates Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu ............. 227
Antalya’da Örtü-Altı Biber Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu .................. 228
Antalya’da Örtü-Altı Hıyar Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu .................. 228
Portakal Ağaç Sayısı ve Üretim Projeksiyonu ......................................... 229
Muz Dikim Alanı ve Üretim Projeksiyonu ............................................... 230
Ceviz Ağaç Sayısı ve Üretim Projeksiyonu ............................................. 230
Badem Ağaç Sayısı ve Üretim Projeksiyonu ........................................... 230
Nar Ağaç Sayısı ve Üretim Projeksiyonu ................................................ 231
Elma Ağaç Sayısı ve Üretim Projeksiyonu .............................................. 232
Çilek Dikim Alanı ve Üretim Projeksiyonu .............................................. 233
Buğday Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu............................................ 234
Pamuk Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu ............................................. 234
Antbirlik Pamuk Alış Fiyatları (2000) ..................................................... 235
Antalya İlinde Bazı Süs Bitkileri Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu .......... 236
Antalya İlinde Sığır Varlığı Projeksiyonu ................................................ 237
Antalya İlinde Koyun ve Keçi Varlığı Projeksiyonu .................................. 238
Antalya İlinde Arı Kovanı Varlığı ve Bal Üretimi Projeksiyonu ................... 238
Antalya İl Geneli Tarımsal Üretim Değerleri (2000) ................................ 239
Antalya İli I. Alt Bölge Üretim Değerleri (2000) ...................................... 244
Antalya İli II. Alt Bölge Üretim Değerleri (2000) ..................................... 247
Antalya İli III. Alt Bölge Üretim Değerleri (2000) ................................... 250
Antalya İli IV. Alt Bölge Tarımsal Üretim Değerleri (2000) ....................... 253
Antalya İli V. Alt Bölge Tarımsal Üretim Değerleri (2000) ........................ 256
Antalya İli Su Ürünleri İstihsal Değerleri (2001) ..................................... 259
Kültür Balıkçılığı Üretimi ve Değerleri (2001) ......................................... 261
Bazı Tarımsal Ürünlerin Üretiminin Alt Bölgeler Bazında Karşılaştırılması ... 272
Master Plan Stratejilerinin SWOT Analizi ............................................... 273
Suni Tohumlama Desteklemeleri .......................................................... 279
Çayır Mera Yem Bitkileri Desteklemeleri ................................................ 280
Besi Hayvanı Desteklemeleri ............................................................... 280
Damızlık Hayvan Desteklemeleri .......................................................... 280
Süt Teşvik Desteklemeleri ................................................................... 280
Pamuk Destekleme Prim Uygulamaları .................................................. 281
ÇKS ve Doğrudan Gelir Desteği Gerçekleşme Değerleri ........................... 281
Büyük Su İşleri .................................................................................. 281
Küçük Su İşleri .................................................................................. 282
Yeraltı Sulamaları............................................................................... 282
15
GRAFİKLER
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
8.
9.
10.
11.
12.
13.
14.
15.
16.
17.
18.
19.
20.
21.
22.
23.
24.
25.
26.
27.
28.
29.
30.
31.
32.
33.
34.
35.
36.
37.
38.
39.
40.
41.
42.
43.
44.
45.
46.
47.
48.
49.
50.
51.
52.
53.
54.
Antalya İlinde Aylara Göre Sıcaklık Değerleri ...........................................62
Aylara Göre Ortalama Yağış Miktarları ....................................................64
Ortalama Günlük Güneşlenme Süreleri ...................................................65
Ortalama Yağışlı Gün Sayısı ...................................................................65
Genel Arazi Dağılımı .............................................................................68
Arazi Dağılım Oranları Antalya ve Türkiye Karşılaştırması ..........................68
Alt Bölgelerin Toplam Alanları ile Tarım Alanları .......................................69
Alt Bölgelerde Tarım Alanlarının Payları ...................................................69
Nüfus Artışının Yıllara Göre Seyri............................................................71
İlin Nüfusunun Alt Bölgelere Dağılımı (2000) ...........................................72
Alt Bölgelere Göre Köy Sayısı Dağılımı ....................................................74
Türkiye Karşılaştırmalı Olarak Antalya'da Gelir ve Büyüme ........................76
Antalya İli – Türkiye Karşılaştırmalı GSYİH Gelişme Hızları ........................77
Faaliyet Alanlarına Göre Tarımsal İşletmeler ............................................83
Tarımsal Faaliyetlerin Arazi Miktarlarına Göre Dağılımı ..............................85
Antalya İli Tarım Alanlarının Türkiye Geneli İçerisindeki Payı......................85
Türkiye Genelinde Tarım Alanlarının Dağılımı ...........................................86
Antalya İlinde Tarım Alanlarının Dağılımı .................................................87
Alt Bölgeler Tarım Alanlarının Kullanımı Açısından Karşılaştırması ...............87
Antalya İli I. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Dağılımı ..................................88
Antalya İli II. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Dağılımı .................................89
Antalya İli III. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Dağılımı ................................89
Antalya İli IV. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Dağılımı ................................90
Antalya İli V. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Dağılımı .................................90
Örtü-altı Alanların Miktar Karşılaştırması (2001-2002) ..............................91
Örtü-altı Alanların Sera Yapılarına Göre Dağılımı (2001-2002) ...................91
Yıllar İtibariyle Gübre Tüketim Miktarları .................................................95
Pamuk Alım Fiyatlarının Yıllara Göre Seyri ............................................. 112
Tarım Alanlarının Alt Bölgelere Dağılımı ................................................ 132
İlin Arazilerinin Kullanım Yetenek Sınıflarına Göre Dağılımı ...................... 133
İlin Arazilerinin Toprak Profil Derinliğine Göre Dağılımı ............................ 134
Sulanan Alanların Alt Bölgelere Dağılımı ................................................ 138
Alt Bölgelerde Sulanan Alanlar ............................................................. 139
Alt Bölgelerde Sulama Şekilleri ............................................................ 139
Antalya İli ve Türkiye’de Tarımın GSYİH'daki Payı .................................. 143
Antalya İlinde Sektörlerin GSYİH Payları (%) ......................................... 143
Ana Sektörlerin GSYİH Paylarının Gelişimi (% - Cari Fiyatlarla) ................ 144
Antalya İlinde Tarımda Büyüme Hızı (%)............................................... 145
Tarımın Yıllar İtibarıyla İstihdamdaki Yeri .............................................. 146
Antalya İlinde Tarımın Yıllar İtibarıyla İstihdamdaki Yeri .......................... 146
Sebze Üretim Alanlarının Oransal Dağılımı (2000) .................................. 151
Antalya’da Üretilen Sebze Gruplarının Türkiye Üretiminde Payları (2000) .. 152
Meyvesi Yenen Sebzelerin Alt Bölgelere Göre Oransal Dağılımı (2000) ...... 152
Yıllar İtibariyle Üretim Yapılan Örtü-Altı Alanların Gelişimi ....................... 154
Yapısına Göre İlin Örtü-altı Alanları (2000-2001) ................................... 155
Alt Bölgelerde Örtü-altı Ekiliş ve Üretim Oranları (2000) ......................... 157
Alt Bölgeler Örtü-altı Sebze Üretimi ...................................................... 157
Bazı Sebze Türlerinin Üretim Miktarları ................................................. 159
Bazı Sebzelerin Alt Bölgeler Bazında Üretim Miktarları (2000) .................. 160
Bazı Sebzelerin Yıllar İtibariyle Üretim Miktarları .................................... 163
Türkiye’de Meyve, Zeytin ve Bağ Alanlarının Dağılımı (2000) ................... 172
Alt Bölgelerde Meyve, Zeytin ve Bağ Alanlarının Dağılımı (2000) .............. 172
Antalya İlinde Üretilen ve Türkiye Üretiminde Önemli Payı Olan Meyveler .. 174
Alt Bölgelerde Üretilen Meyve Gruplarının Dağılımı (2000) ....................... 176
17
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
Grafik
55.
56.
57.
58.
59.
60.
61.
62.
63.
64.
65.
66.
67.
68.
69.
70.
71.
72.
73.
74.
75.
76.
77.
78.
79.
80.
81.
82.
83.
84.
85.
86.
87.
88.
89.
90.
91.
92.
93.
94.
95.
96.
97.
98.
Meyve Veren Ağaçların Oransal Dağılımı (2000) ..................................... 177
İlde Mevcut Meyve Ağacı Varlığı (2000) ................................................ 178
Alt Bölgeler Bazında Meyve Veren Ağaçların Oransal Dağılımı (2001) ........ 179
Antalya ve Türkiye’de Narenciye Üretimi ............................................... 181
Antalya İlinde Bazı Meyvelerin Üretim Miktarlarındaki Değişimler ............. 184
Antalya İlinde Bazı Meyvelerin Üretim Miktarlarındaki Değişimler ............. 185
Tarla Bitkileri Ekiliş Oranları (2000) ...................................................... 189
Tarla Bitkileri Üretiminin Dağılımı ......................................................... 190
Buğday, Pamuk ve Mısır Üretim Değerleri (2000) ................................... 190
Susam, Nohut ve Yonca Üretim Değerleri (2000) ................................... 191
Tarla Bitkileri Üretiminin Oransal Dağılımı (2000) ................................... 192
Antalya İli Pamuk Üretiminin Türkiye’deki Payı (2000) ............................ 193
Yıllar İtibariyle Süs Bitkileri Üretim Alanları ........................................... 196
Antalya İlinde Üretilen Kesme Çiçek Türlerinin Alan Dağılımı (2002) ......... 198
İlin Toplam Ruminant Hayvan Varlığı (2001) ......................................... 208
Alt Bölgelerde Büyükbaş Hayvan Varlığı ................................................ 209
Yıllar İtibariyle İldeki Sığır Sayısı .......................................................... 210
Yıllar İtibariyle İldeki Keçi Sayısı .......................................................... 211
Yıllar İtibariyle İldeki Koyun Sayısı ....................................................... 212
Yıllar İtibariyle Süt Üretimi .................................................................. 214
Yıllara Göre Et Üretimi ........................................................................ 215
Alt Bölgeler Balıkçı ve Tekne Sayıları .................................................... 217
Su Ürünleri Kültür Üretimi Kapasite Dağılımı (2001) ............................... 219
Su Ürünleri Mevcut Proje Kapasiteleri ................................................... 219
Bazı Tarla Ürünleri Verimlilik Karşılaştırmaları (2000) ............................. 224
Bazı Sebze ve Meyvelerde Verimlilik Karşılaştırmaları (2000) ................... 224
Domates Ekim Alanının Yıllara Göre Artış Projeksiyonu ........................... 226
Domates Üretiminin Yıllara Göre Artış Projeksiyonu ................................ 226
I. ve II. Alt Bölgelerde Örtü-Altında Domates Üretim Projeksiyonu ........... 227
I. ve II. Alt Bölgelerde Örtü-Altı Biber Üretimi Projeksiyonu ..................... 228
Meyve Veren Nar Ağacı Sayısı Projeksiyonu ........................................... 232
Yıllara Göre Elma Ağaç Sayısındaki Azalış .............................................. 233
Antalya İli Pamuk Ekim Alanlarındaki Dramatik Azalış ............................. 235
Antalya İlinde Pamuk Alım Fiyatlarının Yıllara Göre Seyri ......................... 236
Süs Bitkileri Ekim Alanlarının Gelişimi ................................................... 237
Antalya İlinde Yıllara Göre Hayvan Varlığında Azalma Projeksiyonu .......... 238
Antalya İli Üretim Değerleri Payları ....................................................... 243
İlin Üretim Değerleri Toplamının Alt Bölgelere Dağılımı ........................... 243
I. Alt Bölge Üretim Değerleri Payları ..................................................... 246
II. Alt Bölge Üretim Değerleri Payları .................................................... 250
III. Alt Bölge Üretim Değerleri Payları ................................................... 253
IV. Alt Bölge Üretim Değerleri Payları ................................................... 256
V. Alt Bölge Üretim Değerleri Payları .................................................... 259
İlde Önemli Ürünlerin Üretim Değerleri Karşılaştırması ............................ 262
18
SUNUŞ
Coğrafi konumu, doğal kaynakları ve ekolojisi ile tarımsal üretim açısından
Dünya’da önemli bir yere sahip olan Ülkemiz, iç tüketimi karşılayabilecek ve uluslararası
pazara yönelik olarak üretim yapabilecek bir potansiyele sahiptir.
İl Tarım Master Planları hazırlanmasının amacı; tarımsal kaynakların belirlenmesi
(toprak, su, ekoloji, iş gücü ve teknik bilgi düzeyi vb.), kısıtların ortaya konulması (üretim
tekniği, örgütlenme, yatırım gereksinimi, işgücü ve pazarlama problemleri gibi), tarımsal
kaynak ve potansiyelin değerlendirilerek tarımda verimliliğin ve çiftçi gelirlerinin
artırılması, ürün arzında sürekliliğin sağlanması yanında, tarımın çevre, sanayi, turizm
gibi diğer sektörlerle ilişkilerinin belirlenmesi, doğal kaynakların ve çevrenin
korunmasıdır.
Tarımsal kalkınma, planların hazırlanması ve bu planların bir disiplin içinde
uygulanması ile mümkündür. Master Planların hazırlanmasında, kamu kurum kuruluşları
ile üniversite, sivil toplum örgütleri ve özel sektör temsilcilerinin katılımları sağlanmıştır.
Bu bağlamda, planların yerel olarak hazırlanması anlamına da gelen “İl Tarım Master
Planları” ile, tarımsal ve kırsal kesimi sadece talep eden değil, aynı zamanda planlayan ve
yetki kullanan konuma getirmek hedeflenmiştir.
Yapılacak planlarla; bir yandan sınırlı kaynakların daha etkin ve verimli
kullanılması sağlanırken, diğer yandan da yöre insanının gerçek sorunlarına yönelik
çözümler daha kısa sürede üretilebilecektir.
Bölge halkının refah düzeyini artırmaya yönelik olarak hazırlanan ve bölgenin
gerçek ihtiyaçları ile bunların çözüm yollarının ortaya konulmaya çalışıldığı bu değerli
dökümanın, kamu ve özel sektör girişimcilerine yol gösterici ve faydalı olmasını temenni
ediyorum.
Prof. Dr. Sami GÜÇLÜ
Tarım ve Köyişleri Bakanı
19
ÖNSÖZ
Son yirmi yılda yayınlanmış gazeteleri taradığımızda, Türkiye nüfusunun yarısının
yaşamakta olduğu tarım kesimi ile ve özellikle bu kesimin geçim kaynağını teşkil eden
tarım sektörü ile ilgili bilgi ve haber bulmamız güçtür. Tarımla ilgili rastladığımız
haberlerin ise, daha çok büyük şehirlerde yaşayan tüketicinin günlük yaşamını etkileyici
olabildiği sürece gazete sayfalarında veya diğer medyada yeralabildiğini görmekteyiz.
Bu çarpıcı gösterge, bir anlamda, tarım kesiminin kendisini yeterince ifade
edememesinin; bununla birlikte, tarım alanında etkin planlamanın, hedeflemelerin ve de
bilginin yoğun kullanımına odaklı çalışmanın olmayışının sonucudur.
Öte yandan, ülke gündemini ne kadar farklı konular işgal ederse etsin, aynı
ekonomik ve sosyal koşulları paylaştığımız her kademedeki insanımız, Memleketimizin
sahip olduğu doğal kaynakların zenginliğinin ve güçlü tarımsal potansiyelin varlığından
haberdardır. Bu sebeple, tarımın mühendisleri ve tarımla ilgili meslek sahiplerinden,
tarımsal kalkınmamız konusunda, bugün, her zamankinden daha fazla, planlama,
program, bilgi ve hizmet beklenmektedir.
Tarımsal kaynaklarımızın zenginliği ve bunun yanısıra gelir düzeyi düşük, tarımda
istihdam edilen kalabalık nüfusumuz gözetildiğinde, ekonomik olarak güçlenmemizde,
tarımsal kalkınmamızın gözardı edilemeyeceği açıkça görülmektedir. Kalkınmış
toplumlarla entegrasyonumuzun tamamlanabilmesinin temel koşulu da, mevcut
kaynaklarımızı, sürdürülebilirliğini muhafaza ederek doğru ve etkin bir şekilde
değerlendirmeyi başarmamızdır.
Sadece üretmek ve toplamaktan, “bilgi odaklı çalışmaya” ve “planlı üretime”
geçiş, modern insanın eriştiği bir evrim ve bilinçlenme sürecidir. Planlamasız üretimle,
sadece kaynaklar tüketilerek hayatta kalma başarısı elde edilir, ancak günümüz dünya
standartlarında rekabet şansı elde edilemez ve reel anlamda kalkınma asla gerçekleşmez.
Bilgiye, bilgi üretene, bilgiyi yoğun ve etkin kullanana, bilgi merkezli üretim faaliyetine
önem ve değer veren bir süreç içerisine girmiş bulunuyoruz. Kalkınabilmemiz için,
tarımsal üretimi, bilgi ve teknoloji merkezli konuma; ayrıca, istatistik, plan, proje ve
organizasyona dayalı bir faaliyet durumuna getirmek zorundayız.
Bu bilinçle, İl Müdürlüğümüz bünyesinde oluşturulan Master Plan Hazırlama
Ekibimiz, 2002 yılı içerisinde çalışmalarını sürdürmüş ve elinizdeki bu dökümanı
hazırlamıştır. Hazırladığımız Master Plan, bu anlamda, “tarımda yerel düzeyde bilginin
yoğun kullanımına” bir ilk adımdır. Bunlar yanısıra, ortaya konan hedeflerle, Antalya
ilinde yerel düzeyde tarımsal planlamanın önemli bir kilometre taşını oluşturmaktadır.
Master Plan hazırlamada tek bir yöntem ve format sözkonusu olmadığı için, bu
çalışmamız hazırlanırken, Antalya ilinin kendine has koşulları ve özellikleri göz önünde
bulundurularak, mevcut tarımsal profilini yansıtacak ve bu koşullar üzerine geliştirilecek
tarımsal kalkınmada rehber niteliği taşıyabilecek bir veri tabanı oluşturulmasına
çalışılmıştır. Bu dökümanda, İlin tarımsal kaynakları, kısıtları ve İlde tarımın performansı
ortaya konarak, “İlin tarımsal kalkınma koşulları” belirlenmekte ve ardından, bu
kalkınma koşulları ışığında geliştirilen strateji ve amaçlar doğrultusunda öngörülen
hedeflemeler ve projeksiyonlar yeralmaktadır.
Yaptığımız çalışmanın, Antalya ili tarımının 2010 yılında oluşacak resmine katkıda
bulunmasını temenni ediyoruz.
21
BÖLÜM 1. GİRİŞ
Planlama, kalkınmanın ilk basamağıdır. Hedefe ulaşmak için planlama şarttır.
Türkiye’de 1963 yılında ulusal düzeyde planlı dönemin başlamasıyla birlikte, Beş
Yıllık Kalkınma Planları içerisinde tarımsal planlama da yer almaya başlamıştır ve böylece
tarımsal planlamada merkezi planlamanın yönlendirmesi etkinlik kazanmıştır.
Ancak, VII. Beş Yıllık Kalkınma Planında ulusal düzeyin altındaki düzeylerde
yerinden planlamaya yönelik bir strateji değişikliğinin işaretleri görülmektedir. Bu
değişiklik, il özel idarelerinin etkin hale getirilmesi ve yerel kurumların güçlendirilmesini
içine alan kapsamlı yapısal reform için genel bir altyapı oluşturmaktadır.
1.1. İL TARIM MASTER PLANI NEDİR
Tarımla ilgili mevcut durum ve yürütülen çalışmaların tespitinin yanısıra; ilin
özelliklerinin, ildeki potansiyellerin ve kısıtların analiz edilmesi suretiyle gelecek 10 yıllık
süre için hedeflemelerin ortaya konmasıdır.
1.2. MASTER PLANININ HAZIRLANMA NEDENİ
1995 yılında Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) Tarım Anlaşmasının imzalanması ve
Avrupa Gümrük Birliği Anlaşması, Türk tarımının geniş ölçüde iyileştirilmesi ihtiyacını
ortaya çıkarmıştır. Tüketicilerin tarımsal ürünlere daha kolayca erişebilmeleri ve tarıma
verilen iç desteklerdeki zorunlu azalmalar karşısında Türk çiftçilerinin uluslararası
pazarlarda başarılı olabilmeleri için bu iyileştirme gereklidir.
1996-2000 yıllarını kapsayan VII. Beş Yıllık Ulusal Kalkınma Planı, kalkınma
stratejisini merkezi planlama yerine, yerinden planlama sürecine kaydırmaktadır.
Bu sürecin önemli bir özelliği yerel kurumların güçlendirilmesi ve il idaresinin
kolaylaştırılması; bir diğer özelliği ise hükümetin 81 ilin her birinde, on yıllık dilim
içerisinde 2010 yılına kadar tarımsal master planlarının hazırlanma kararıdır.
2001 – 2005 yıllarını kapsayan VIII. Beş Yıllık Kalkınma Planı, kırsal kalkınma
projelerinin yerel tarım üreticileri tarafından belirlenmesi ve hazırlanmasında daha fazla
sorumluluklar verilmesi de dahil olmak üzere bölgesel kalkınma girişimlerine daha fazla
önem vermiştir.
İl seviyesinde entegre kalkınma planlaması Devlet Planlama Teşkilatı (DPT)
tarafından halen iki ilde pilot olarak uygulanmaktadır (Düzce ve Mersin). Bu uygulama
bütün önemli ekonomik sektörleri (tarım, sanayi, madencilik, enerji ve hizmet sektörleri)
kapsamaktadır. Aynı zamanda sosyal, ekonomik ve ölçümsel boyutları ilin genel kalkınma
planı içerisinde entegre etmeyi öngörmektedir.
İl tarım master planları, bu entegre yerinden planlama sürecinin önemli bir
tamamlayıcısı durumundadır.
1.3. MASTER PLANIN AMACI
İl Tarım Master Planının amacı; kaynakların belirlenmesi (toprak, su, ekoloji,
işgücü ve teknik bilgi düzeyi), kısıtların ortaya konulması (üretim tekniği, örgütlenme,
yatırım gereksinimi, işgücü, pazarlama problemleri vb.), tarımsal kaynak ve potansiyelin
değerlendirilerek tarımda verimliliğin ve çiftçi gelirlerinin artırılması, ürün arzında
sürekliliğin sağlanması; tarımın çevre, sanayi, hizmet, turizm gibi diğer sektörlerle
ilişkilerinin belirlenmesi, doğal kaynakların ve çevrenin korunması olarak ifade edilebilir.
23
Tarımsal
Master
Planın
İlimizde
hazırlanması;
tarımsal
planlamanın
yöreselleştirilmesi anlamına gelmektedir. Tarımsal ve kırsal kesimi sadece talep eden
değil, aynı zamanda planlayan ve yetki kullanan konumuna getirmektedir. İlin kendi yöre
halkının kalkınma vizyonlarını, isteklerini, amaçlarını ve stratejilerini, ulusal planlara
yansıtmaları için önemli bir fırsat yaratmaktadır.
Ayrıca, hazırlanan Master Plan, yoğunlukla gündeme gelen e-tarım, e-devlet
projelerinde yerini almak üzere Antalya ilinin tarımsal potansiyeli ve durumu ile ilgili geniş
bir veritabanı sağlaması yönüyle önemli bir kaynak teşkil etmektedir.
1.4. MASTER PLANIN ÖZELLİKLERİ
İl Tarım Master Planı, tutarlı ve uygulanabilir içeriği olan, teknik anlatımları az ve
dolayısıyla farklı gruplar tarafından kolayca okunup anlaşılabilen, il ile ilgili doğru,
geçekçi ve anlaşılabilir bilgilere dayanan bir dökümandır.
İl Tarım Master Planı, kalkınma amaçlarını ve bu amaçlara ulaşma araçlarını;
bunun yanısıra, kalkınma amaçlarına bağlı olarak, projeler, programlar ve politikaları
gerçekleştirebilecek planları ortaya koyacak ve bu amaçların elde edilmesi için belirli bir
süre rehberlik edecek şekilde hazırlanmıştır.
Eldeki imkânların ve kısıtların, bunla birlikte kalkınma potansiyellerinin ve
sorunlarının anlaşılması için, İlin biyo-fiziksel ve sosyo-ekonomik koşullarının sistematik
analizine yer verilmiştir. Bunun için, master planın hazırlanması, yalnızca teknokratbürokrat uygulaması olarak değil, resmi, özel sektör ve gönüllü kuruluşlar arasında ortak
bir öğrenme ve değerlendirmeye dayalı bir uygulama olarak ele alınmıştır.
İlde bulunan halkın ortak isteklerini ve geleceğe yönelik vizyonlarını göstermesi
amacıyla, çalışmalara muhtelif resmi kurumlar, özel sektör ve yerel tarım üreticilerinin
aktif katılımı sağlanmaya çalışılmıştır.
Master Plan çalışmamızda takip edilen uygulamalar şu hususları içermektedir:

Katılımcıların ve yöre halkının uyumunun sağlanması;

Kamu ve özel sektör arasında etkin bir işbirliğinin geliştirilmesi;

Diğer sektörlerle kurulacak iletişim sayesinde bir sistemler perspektifinin
belirlenmesi;

Tarım ve kırsal kalkınmada sürdürülebilirliğe önem verilmesi;

Planlamanın ilgili kalkınma faaliyetlerinin bir süreci olarak ele alınması;

Yönetim kurallarına bağlı kalınması.
gibi hususlara dikkat edilerek, açık ve net, sosyal adaleti ve kanun hakimiyetini
gözetir biçimde hazırlanmıştır.
1.5. PLANLAMANIN KAPSAMI
Planlamanın kapsamı tarım sektörü ile sınırlı olması nedeniyle, yönetim
sorumluluğu Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’ndadır. Bununla beraber, İlde hizmetleriyle
tarım sektörünü doğrudan veya dolaylı şekilde etkileyen diğer kuruluşlarla işbirliğine
önem verilmiştir.
Master plan 2001-2010 yıllarını kapsayan on yıllık dönem için hazırlanmış olup;
kalkınma amaçları, bu amaçlara ulaşmada stratejiler ve bu stratejilerin desteğinde
muhtemel program ve projeleri içermektedir.
Master Plan hazırlık çalışmalarının başında ildeki kamu kurumları, özel sektör ve
24
sivil toplum örgütü temsilcileri ve çiftçi temsilcilerinin katılımı ile Haziran ayının son
haftasında il düzeyinde paydaşlar (stakeholder) toplantısı yapılmıştır.
Antalya ili biyo-fiziksel ve sosyo-ekonomik koşullar bakımından tekdüze bir yapıya
sahip olmayıp, farklılıklar göstermektedir. Bu durum göz önüne alınarak, il beş agroekolojik alt bölgeye ayrılmıştır. Her alt bölgede yer alan ilçelerin, tarım ilçe müdürlerinin
katıldığı toplantılarda alt bölgenin problemleri, potansiyelleri, fırsatları ve kısıtları
tartışılmış ve ayrıca, ilçe müdürlükleri kendi ilçelerinde faaliyet gösteren tarımla ilgili
kurum ve kuruluşlarla birer toplantı yaparak sonuçlarını bir rapor halinde sunmuşlardır.
Master Planın ilk beş bölümünün hazırlanmasının ardından ilk yapılan paydaş toplantısına
iştirak eden kişilere ilaveten, daha geniş katılımlı İkinci Paydaş Toplantısı yapılmış ve bu
toplantıda ekibimizin yaptığı çalışmalarda tespit edilen problem, potansiyel ve bunlara
yönelik olarak önerilen muhtemel program ve alt programlar üzerinde mutabakata
varılmıştır.
1.6. MASTER PLANIN İÇERİĞİ
Master Planın hazırlanmasının tek bir doğru yolu ve hazırlanacak Master
Planın tek bir şekli bulunmamaktadır.
Master plan, kendi çerçevesi içerisinde, il ile ilgili özellikleri ve irdelenen konuları,
ilçeler bazında değil, agro-ekolojik koşulların ve idari yapının şekillendirdiği alt bölgeler
bazında ele alan bir dökümandır.
Hazırladığımız master plan şu ana hususları içermektedir.

Mevcut durum ve ilin ihtiyaçları; (kalkınma politikaları, planlar)

İmkânlar ve kısıtlar, plan oluşumundaki analitik süreçler;

Planlama dönemi için amaçlar ve kalkınma teklifleri.
Bu ana hususlara ilaveten aşağıdaki konular da Master Planın içeriğinde yer
almaktadır:

İlin kalkınma koşullarının gözden geçirilmesi;

Biyo-fiziki ve sosyo ekonomik olarak ilin ana özelliklerinin tanımlanması;

Tarımsal üretimin ve pazarlamanın gerçekleştiği koşulların tanımlanması;

Alt-bölgeler arasındaki farklılıkların ortaya konması;

Zaman içerisindeki trendlerin analiz edilmesi;

İlin yenilenebilen ve yenilenemeyen tarımsal ve diğer ana kaynaklarına önem
verilerek doğal kaynak envanterinin çıkarılması;

Alt-sektörler ve ürün gruplarına göre ilin tarım sektörü performansının
gözden geçirilmesi;

Tarımsal kalkınmada Antalya iline özgü problemler ve potansiyeller ile
imkanlar ve engellerin analiz edilmesi;

Tarımsal master plan için kalkınma hedeflerinin ve amaçlarının ortaya
konması ve bunların elde edilmesine yönelik alternatif stratejilerin
değerlendirilmesi;

Her program alanı için hazırlanan uzun ve kısa proje listeleri ile beraber
stratejik program alanlarının belirlenmesi;

Planın
koordinasyonu,
izlenmesi
ve
değerlendirilmesine
düzenlemelerinin ve yöntemlerinin değerlendirilmesi.
yönelik
Master planın bölüm ve konu başlıkları da mümkün olduğu ölçüde yukarıda
bahsedilen içeriğe uygun şekilde hazırlanmıştır.
25
Antalya ili tarım master planı sekiz bölümden oluşmaktadır. Master Planın
hazırlanma nedeni, amacı, kapsamı ve yönetimi birinci bölümde; tarımsal kalkınmanın
gerekliliği, tarımsal planlama süreci ve politikalar ise ikinci bölümde sunulmaktadır.
Üçüncü bölümde; ilin biyo-fiziksel, sosyo-ekonomik özellikleri, üretim sistemleri,
pazarlama sistemleri ve tarım hizmetlerini içine alan il yapısına yer verilmiştir. Dördüncü
bölümde; ilin doğal, fiziksel, insan ve kurumsal kaynak boyutunu içine alan tarımsal
kaynak envanteri tanımlanmıştır. Beşinci bölümde; tarımın performansı (yerel
ekonomiye katkısı, üretim ve verimlilik, bölgesel ve ulusal ekonomi ile bağlantılar) ele
alınmıştır. Altıncı bölümde ise; ilin kalkınmasıyla ilgili problemleri, potansiyelleri ve
sınırlılıkları incelenmiştir. Yedinci bölümde; kalkınma amaçları ve stratejiler formüle
edilmiştir. Sekizinci bölümde; program ve projeler tanımlanmış olup program ve
projeleri içeren birleştirilmiş kalkınma önerileri belirlenmiştir.
Bunlara ilaveten ayrıntılı analizler ve bulgular (tablolar ve grafikler dahil),
planlama verilerine ait dökümanlar (ve diğerleri) ile idari yapıyı bozmadan belirlenmiş
agro-ekolojik haritası, ulaşım, fiziki coğrafya (arazi yapıları, nehirler ve göller), toprak ve
toprak yapısı, bitki örtüsü ve ürün desenleri konulu haritalar ek olarak yeralmıştır.
1.7. MASTER PLAN HAZIRLAMA PROGRAMI
Uygulama Hazırlıkları: Master planın etkin biçimde uygulanabilmesi ve süratle
sonuç alınabilmesi için iyi bir planlama ve organizasyon gereklidir. Bu itibarla ilk aşamada
İl Müdürlüğümüz Proje ve İstatistik Şubesi bünyesinde yetkin ve konusunda birikim sahibi
elemanlarımızın katılımıyla Master Plan Hazırlama Ekibi teşkil edilmiştir. Ekibin
teşekkülünü müteakiben Master Plan hazırlık çalışmaları için gerekli faaliyet çizelgesi
hazırlanarak Haziran-Aralık 2002 takvimi üzerinden bir yol haritası belirlenmiştir.
Zamanlamanın bu şekilde tespit edilmesinin ardından iş bölümü ve planlama yapılmıştır.
Birinci Paydaş Toplantısı: Bu toplantıya, Bakanlık İl Müdürü başkanlığında, tüm
Şube Müdürleri, Tarım İlçe Müdürleri yanısıra, tarımla doğrudan veya dolaylı etkileşim
içinde bulunan İldeki kuruluşların tamamına yakını ile sivil toplum örgütlerinin katılımları
sağlanmıştır.
Toplantıda, İl Tarım Master Planının tanımı, önemi, içeriği ve hazırlanması
hakkında bilgi verilmiş, katılımcıların önerileri ve düşünceleri dinlenerek izlenmesi
gereken yol konusunda fikir alışverişinde bulunulmuş, ayrıca ilgili kuruluşlardan bilgi
almak için Master Plan Hazırlama Ekibine destek verecek personel belirlenmiştir.
Verilerin Toplanması: Paydaş toplantısında destek grupları belirlendikten sonra
verilerin toplanma çalışmalarına başlanmıştır. Bu çalışmalarımız sırasında ilgili kurum
yetkilileri bizzat ziyaret edilerek kaynak temin edilmiştir. Bunun yanısıra, özellikle resmi
kurumların ve paydaşların internet üzerinden sundukları web sitelerindeki kaynaklardan
azami derecede istifade edilmiştir.
Alt Bölgelerin Tespiti: Verilerin toplanması çalışmalarında, ilk adım olarak
özellikle klimatolojik veriler, topografik bilgiler, arazi yapısı ve toprak yapısı ile ilgili
veriler incelenerek, idari yapı bölünmeden, Antalya ili için beş agro-ekolojik alt bölge
tespit edilmiş ve İlçe Müdürlerinin iştiraki ile yapılan toplantıda Master Plan hazırlama
çalışmalarımızda bu bölgelerin esas alınması konusunda mutabakata varılmıştır.
Alt bölgelerin belirlenmesinden sonra İlçe Müdürlüklerimizce örnekleme usulüyle
belirlenen köylerde incelemeler ve anket çalışmaları yapılmış ve yine İlçe Müdürlüklerimiz
bünyesinde, kendi mahallerindeki tarımla ilgili kurum, kuruluş ve çiftçi temsilcilerinin
katılımıyla birer toplantı düzenlenmiştir. Bu toplantılar sonucunda İlçe bazında tespit
edilen, potansiyeller, kısıtlar, problemler ve çözüm önerileri rapor edilmiştir.
Analiz ve Değerlendirme: Tali ve asli verilerin toplanmasını müteakiben verileri
analiz ve yorumlama çalışmaları başlatılmıştır. Bu aşamada, yine İl Müdürlüğümüz
bünyesinde oluşturulan alt çalışma gruplarınca verilerin derlenmesi, değerlendirilmesi ve
taraflarla istişare çalışmalarına hız verilmiştir.
26
Tarımın performansıyla ilgili olarak, Meyvecilik, Sebzecilik, Süs bitkileri,
Hayvancılık, Su ürünleri ve Tarla bitkileri konularında geçici raporların ve ürün değerlerini
gösterir tabloların hazırlanması sonrasında; üretim trendlerinin, gelecek 10 yıllık dönemi
kapsayan arz ve talep projeksiyonlarının şekillenebilmesi ve ayrıca amaç ve stratejiler ile
hedeflemelerin belirlenebilmesi gayesiyle Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesinden
çalışmalarımıza katılan Akademik Danışman Heyeti ile toplantılar ve istişareler yapılmıştır.
Geçici Raporların Hazırlanması: Nihai rapor taslağının hazırlanması öncesinde,
ekip üyeleri, kendi sahalarında sonuçlandırdıkları çalışmalarını rapor etmişlerdir.
İkinci Paydaş Toplantısı: Hazırlanan dökümanlar üzerinden, konular bazında
yapılan çalışmalar ve tespitlerle ilgili paydaşlara bir sunum yapılmış, elde edilen veriler
dahilinde tespit edilen potansiyeller, engeller, sorunlar ve çözüm önerileri, amaçlar,
stratejiler ve hedeflemeler katılımcılara anlatılmış ve görüşleri alınarak hazırlanan Master
Planın içeriği üzerinde ilgili kişi ve kuruluşlar ile mutabakata varılmıştır.
Nihai Raporun Hazırlanması: Pilot il olan Sivas ve İzmir Master Planları örnek
alınarak Antalya ili Tarım Master Planının hazırlama çalışmalarının dokümantasyonu
sonuçlandırılmıştır.
Antalya ili Tarım Master Planının hazırlanması çalışmalarına 2001 yılı bitiminde
başlandığı için genellikle elde bulunan veya diğer kurumlardan edinilen 2001 yıl sonu
verileri kullanılmış, ancak tüm üretim alanlarıyla ilgili verilerin bir arada değerlendirildiği
kısımlarda entegrasyon ve üniformitenin sağlanabilmesi için çoğunlukla 2000 yıl sonu
verileri esas alınmıştır. Güncel verilerin her zaman ilk tercih olmasının gözardı edilemez
bir husus teşkil etmesi ile birlikte, master planın, güncel bir rapor olma niteliği
taşımaktan çok, planlamanın yapılabilmesi için ilin kalkınma koşullarını ve ilin
potansiyelleri yanısıra kısıtları ile mevcut profilini ortaya koyması bakımından
bir gösterge teşkil etmesi hususları gözetildiğinde, uyguladığımız bu yöntem bir sorun
teşkil etmemiştir.
27
BÖLÜM 2. PLANLI KALKINMA VE TARIM
Tarımda kalkınmanın gerekliliğinin yanısıra, tarımsal
politikaları ile yürütülen çalışmalar aşağıda sıralanmıştır.
kalkınma
planları
ve
2.1. TARIMSAL KALKINMANIN GEREKLİLİKLERİ
Tarımsal kalkınmanın gerekliliği, “genel anlamda,” “ülkemizde” ve “Antalya ilinde”
olmak üzere 3 ana başlık altında incelenmektedir.
2.1.1. Tarımsal Kalkınmanın Gerekliliği
Tarımdaki yoğunlaşmaya karşılık, günümüzde dünyanın hemen her yöresinde açlık
ve beslenme bozukluğu sorunu devam etmektedir. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım
Örgütü’nün (FAO) 10 Haziran 2002 tarihli açıklamasına göre, dünyada, halen 300
milyonu çocuk olmak üzere açlık sorunu yaşayan 800 milyon insan vardır ve her gün 24
bin kişi açlıktan ölmektedir. Bu sayı her saat başında 1000 insanın açlık sebebiyle
yaşamını yitirmesi demektir. Dolayısıyla, dünya nüfusunun sekizde biri halen ciddi açlık
tehlikesiyle karşı karşıya bulunmaktadır. Bu nedenle gıda sektörü 21. yüzyılın stratejik
sektörü durumundadır. Tarım ürünlerinin, temel ihtiyaç maddeleri oluşu, bu ürünlerin
stratejik önemlerini sürdürmelerini sağlar. Bu itibarla, tarım sektörü, ekonomik, sosyal,
politik ve teknik yönleriyle diğer sektörlerden farklı özellikleri olan ve vazgeçilmez öneme
sahip bir sektördür.
Dünya nüfusunun artışına paralel olarak artan gıda ve tekstil ihtiyacının
karşılanabilmesi ve bununla birlikte yaşam standartlarının iyileştirilebilmesi, tamamen
üretim yeterliliğine ve bu da tarımsal kalkınmada başarıya bağlıdır. Gerek bol ürün elde
etmek ve gerekse gelişmiş toplumlarda hedeflenen kalite ve ürün standartlarına
ulaşabilmek, tarımsal kalkınmanın sağlanmasıyla mümkündür.
Tarımsal kalkınma en basit anlamda üretim yetersizliğinin giderilmesi olarak
algılanabileceği gibi, gelişmişlik sürecine bağlı olarak verimin ve ürün kalitesinin
iyileştirilmesi, ürün dağıtımı ve güvencesinin temini, doğal kaynakların muhafazası gibi
konuları da içerir.
İnsan ihtiyaçları karşılanırken, temel doğal kaynaklar olan toprak, su ve havanın
ekolojisinin bozulmadan korunmasının temini de yine tarımsal kalkınma düzeyinde
mümkün olabilir.
2.1.2. Türkiye İçin Tarımsal Kalkınmanın Gerekliliği
Bir ülkenin kalkınmasını tamamlayabilmesinin ve toplumun yaşam standardını
yükseltebilmesinin temel koşulu, öncelikle kendi doğal kaynaklarını etkin biçimde
değerlendirebilmeyi başarabilmesidir. Bu doğal kaynaklar, kimi coğrafya için petrol veya
diğer yeraltı zenginlikleri olabildiği gibi, kimisi için yerüstü zenginlikleri, ormanları, su
kaynakları veya turizm merkezleri, doğası, kimi için ise kalabalık nüfusu ve işgücü gibi
insan kaynakları olabilir. Önemli olan, isabetli bir stratejinin yanısıra, tutarlı bir
organizasyon ve planlama ile doğru hedeflemeler yaparak bu kaynakları etkin olarak ve
muhafazasını sağlayarak rantabl yöntemlerle değerlendirebilmeyi başarabilmektir.
Zengin toprak ve su kaynakları ile değişik ekolojik özelliklere sahip olan Ülkemizin
tarımsal potansiyeli oldukça yüksektir. Bunun bir göstergesi olarak, Türkiye, dünya
tarımında kültüre alınmış birçok bitkinin gen merkezi, birçok tarımsal ürünün de dünyada
önde gelen üreticisi konumundadır. Ancak bugün itibariyle tarımsal geliri aynı paralelliği
göstermemektedir.
Ekonomimizin sanayi toplumlarıyla yarışacak düzeyde olmaması, mevcut
29
durumda doğal kaynaklarımızı en iyi şeklide değerlendirebilmemizi daha fazla
gerekli kılmaktadır. Diğer taraftan, nüfusumuzun kalkınmış ülkelerle
karşılaştırıldığında tarımsal alanlarda yoğun olmasının, o ülkelere nispetle
tarımsal kaynaklarımızın zenginliğinin doğal sonucu olduğu hususu da göz ardı
edilmemelidir. Zira, kalkınmış bir toplum olabilmek için, tarım toplumundan
sanayi toplumuna geçişi hızlandırmak ile ülkenin tarımsal kaynaklarına duyarsız
kalmak ve hatta yanlış stratejilerle bu kaynakları kaybetmek arasındaki eşiğin
doğru tespit edilebilmesi son derece önemlidir.
Türkiye’de tarım sektörü 1999 yılı itibariyle GSYİH içindeki payı %15 olmasına
karşılık, tarımsal sivil istihdam içindeki payı %45,1’dir. Görülmektedir ki nüfusun önemli
kısmı halen geçimini tarım sektöründen sağlamaktadır. Bununla birlikte, tarım sektöründe
istihdam edilenlerin gelirleri diğer sektörlere göre daha düşüktür. Bunun sonucu ortaya
çıkan kır-kent farklılığı, köyden kente yoğun göçe sebep olmuştur. Göç ile başlayan
sosyal sorunların çözümlenebilmesi de ancak tarımsal kalkınma ile mümkündür.
Türkiye’nin 1963 yılında Avrupa Topluluğu’na üyelik başvurusuyla birlikte,
günümüze kadar hızlı sanayileşmeye dayalı büyüme ve gelişme stratejileri uygulamaya
konulmuştur. Bu stratejilerde tarım iki önemli rol üstlenmiştir: Sanayileşmeye destek
olacak hammadde yaratma ve gıda üretimi.
Ancak geride kalan 40 yıla rağmen, Türkiye, tarımsal kalkınmasında önemli
sayılabilecek bir gelişme sağlayabilmiş değildir. Türkiye’nin tarımsal nüfusu, toplam
nüfusu 6 misli fazla olan Avrupa Birliği’nin tarımsal nüfusundan daha fazladır. 370 milyon
nüfuslu birliğin 15,6 milyonu, yani %5’inden daha az bir kesimi tarımda istihdam
edilirken, Türkiye‘de 68 milyon nüfusun %35’i tarım sektöründe istihdam edilmektedir.
Bu itibarla, üyelik aşamasında diğer sektörlerdeki gelişim kadar tarım sektöründe de
kalkınmanın gerçekleşebilmesi gözardı edilemez bir faktördür.
Tarım, potansiyel olarak ulusal büyüme ve gelişmeye dört tip katkıda bulunabilir:
ürün katkısı, pazar katkısı, kaynak katkısı ve döviz katkısı. Tarım sektörü, üretimindeki
girdi kullanımına bağlı olarak yan sanayi sektörlerine de hareketlilik kazandıracaktır.
Gelişen iletişim imkanlarının hızlandırdığı dünya pazarında söz sahibi
olabilmek ve bu pazarda dünya standardında ürünlerle pay alabilmek; modern
tekniklerin paralelinde üretim tekniklerinin geliştirilebilmesi ve yan sektörler ile
yeni istihdam alanlarına imkan açılması; kırsal yaşam şartlarında iyileşmenin
sağlanması; nüfus artışı ve kentlere göç gibi sosyolojik oluşumların
düzenlenebilmesi ve de sonuçta entegre bir kalkınmanın temini için tarımsal
kalkınma Ülkemiz için vazgeçilmez bir amaçtır.
2.1.3. Antalya İlinde Tarımsal Kalkınmanın Gerekliliği
Kıyı bandında Turizm sektörünün baskısını yaşamakta olan İlin sosyo-ekonomik
yapısı incelendiğinde, yoğun göç alması nedeniyle tarımsal ürünlere talebin her geçen
gün artmakta olduğu görülmektedir. Bu talep artışının getirdiği zorunluluğun yanısıra,
ekolojik koşullarının uygunluğu, üretim ve verim potansiyeli ile gıda talebinin zenginliği
gibi hususlar dikkate alındığında, ildeki kaynakların tutarlı ve rantabl bir şekilde
değerlendirilebilmesi halinde, Antalya ili kalkınmasında tarımın yerinin önde geldiği
görülecektir.
Antalya’nın toplam tarım alanı varlığı Hollanda’nın toplam tarım alanının 1/5’i
kadardır. Ancak, Hollanda’nın tarım ürünleri ihracatının 47,2 milyar Dolar olduğu dikkate
alındığında, doğal koşulları tarımsal üretim için daha uygun olan Antalya ilinin tarımsal
ihracat potansiyeli ve Antalya’nın “tarımsal üretim bakımından bir ihracat üssü”
olmasının gerekliliği ortaya çıkmaktadır. İlde üretilen kaliteli tarım ürünlerinin ANTALYA
markasıyla sunulacak şekilde yapılandırılması için ihtiyaç duyulan çalışmaların yerine
getirilmesi ve bu yönde politikalar üretilmesi gereklidir. Bu girişim, turizm sektörüyle
tanınan Antalya’nın tarımsal potansiyelinin kullanılmasına ve en az turizm kadar il ve ülke
ekonomisine sosyal ve ekonomik katkıda bulunmasına ortam hazırlayacaktır. Dolayısıyla
30
Antalya’nın tarımsal potansiyelini olumsuz etkileyecek girişimlerin önüne geçmek (turizm,
konut vb. yapılaşma, işletme yapısı düzenlemeleri vb.) ve bir devlet politikası şeklinde
tarım potansiyelinin bir an önce değerlendirilmesi üzerinde çalışılmalıdır.
Antalya’nın agro-ekolojik koşulları, tropik ve sub-tropik iklim yapısı, ürün arzında
zenginlik ve çeşitlilik sağlamaktadır. Antalya hal kompleksinde dört mevsim boyunca 182
çeşit tarımsal ürün işlem görmektedir.
İlin alt bölgeleri düzeyinde, ürünler bazında hazırlanmış olan Tarım
Master Planı sayesinde en uygun ve karlı ürünlerin üretiminde ürün
desenlemesine gidilerek sektörde karlılığın artırılması sağlanacaktır.
Her yerde her ürünü üretmek yerine her bir bölgede belirli ve
desteklenebilir ürün desenlerinin yerleştirilmesi, yetiştirici organizasyonlarının daha
kolay kurulmasına yardımcı olacaktır. Girdi temininden, pazarlamaya kadar ürünler
bazında oluşturulacak organizasyonlar, kırsal kesimde yaşayan insanların yerinde
ikametini ve kalkınmalarını sağlayacaktır.
2.2. TARIMSAL PLANLAMA SÜRECİ
1963 yılında planlı dönemin başlamasıyla birlikte, ulusal düzeydeki tarımsal
planlama, Beş Yıllık Kalkınma Planları içinde yer almaya başlamıştır. Böylece tarımsal
planlamada merkezi planlamanın yönlendirmesi artmıştır. Bununla birlikte, VII. Beş Yıllık
Kalkınma Planı’nda ulusal düzeyin altındaki düzeylerde yerinden planlamaya yönelik bir
strateji değişikliğinin işaretleri görülmektedir. Bu değişiklik, il özel idarelerinin etkin hale
getirilmesi ve yerel kurumların güçlendirilmesini içine alan kapsamlı yapısal reform için
genel bir altyapı oluşturmaktadır.
VIII. Beş Yıllık Kalkınma Planı’nda ise “İl planlama ve koordinasyon birimleri
güçlendirilecektir” ve “Tarım sektörü ile ilgili her türlü konuda, her aşamada ve
düzeyde katılımcı proje planlaması ve yönetim esas alınacaktır” ibarelerine yer
verilmiştir.
2.2.1. Tarımın Türkiye Ekonomisindeki Yeri
Tarım, Türkiye ekonomide her zaman önemli bir sektör olmuştur. Tarım, sektör
olarak 2000 yılı itibarı ile GSYİH’nın %14,3’ünü oluştururken, nüfusun %37,6’sı kırsal
alanda yaşamakta olup, çalışan nüfusun %45’i tarımda istihdam edilmektedir. Gelişmiş
ülkelerde tarımda istihdam edilen nüfusun oranı, bu ülkelerin tarımsal kaynaklarının
kısıtlılığına da bağlı olarak %5, tarımın GSYİH içerisindeki payı ise %2-4 tür.
Ülkemizin fındık, kuru incir, çekirdeksiz kuru üzüm, kuru kayısı, tütün, zeytinyağı,
turunçgil gibi tarımsal ürünlerde dünya pazarında önemli bir yeri vardır.
Son yıllarda tarım ürünlerinin dış ticareti, giderek işlenmiş ürünlere doğru
kaymaktadır. Örneğin, 1960’lı yıllarda tarımın toplam ihracat içindeki payı %80’lerde iken
sanayileşme ile işlenmiş tarım ürünleri ticareti önem kazanmaya başlamış, bu oran
giderek düşmüştür. Bugün için tarımın toplam ihracatımızdaki payı %11’e kadar düşerek
azalmış ve tarım ürünlerinin ithalat oranı artmıştır. Son yıllarda tarım ürünleri ithalatının
toplam ithalat içindeki payı %6’ya kadar çıkmıştır. Türkiye bazı tarım ürünlerinde,
özellikle yağlı tohumlar, yem bitkileri, pirinç, buğdayda ithalatçı ülke durumuna
düşmüş, son yıllarda özellikle yağlı tohumlar ithalatı, parasal değer bakımından
akaryakıt ithalatından sonra 2. sırada yer almaya başlamıştır.
VIII. Beş Yıllık Kalkınma Planının uzun dönem stratejilerinde, tarımsal nüfusun
%10’a düşürülmesi fakat göreceli olarak da tarımsal gelirin artırılması hedeflenmiştir.
Tarımın GSYİH içerisindeki payı 1960’lı yıllarda %38 iken, bu pay gittikçe düşerek
2000 yılında %14.3 olarak gerçekleşmiştir. Tarım sektöründeki büyüme hızı ise yıllar
itibariyle dalgalanmalar göstermektedir.
31
2.2.2. Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planında Tarım
Tarım konusu, VIII. Beş Yıllık Kalkınma Planında mevcut durumu, amaç ilke ve
politikaları, hukuki ve kurumsal düzenlemeleri ile yer almıştır.
2.2.2.1. Mevcut Durum
Geçmişte uygulanan destekleme politikaları ile üretici gelirlerinde istikrar
sağlanamamış, dünya fiyatları üzerindeki destekleme alım fiyatları bazı ürünlerin ekim
alanlarının aşırı genişlemesine, üretim fazlası oluşmasına ve devletin fazla alım yaparak
yüksek stok maliyetine katlanmasına sebep olmuştur.
Bu olumsuzlukları kısmen gidermek üzere, yeni bir tarımsal destekleme aracı
olarak; 2000 yılında Çiftçilere Yönelik “Doğrudan Gelir Desteği” uygulaması yönünde pilot
proje uygulanmıştır. Elde edilen sonuçlara göre, bu proje 2001 yılından başlamak üzere 5
yıllık süre ile ülke genelinde uygulanmaya başlanmıştır.
Dünya Ticaret Örgütü Tarım Anlaşmasının ilgili hükümleri çerçevesinde Ülkemiz
yükümlülüklerini yerine getirmeye devam etmektedir.
VII. Kalkınma Planı döneminde, 4342 sayılı Mera Kanunu çıkarılmıştır. Tarımda
Yeniden Yapılandırma ve Destekleme Kurulu oluşturulmuştur. 4487 sayılı Kanun ile Ürün
Borsalarında vadeli işlemler yapılabilmesi imkanı sağlanmıştır. Ayrıca, 552 sayılı Yaş
Sebze ve Meyve Ticaretinin Düzenlenmesi ve Toptancı Halleri Hakkında Kanun Hükmünde
Kararname (KHK) çıkarılmış, 4367 sayılı Kanunla söz konusu KHK’nin bazı maddeleri
değiştirilmiş ve ilgili mevzuatta düzenlemeler yapılmıştır. 4572 sayılı Tarım Satış
Kooperatifleri ve Birlikleri Hakkında Kanun 1 Haziran 2000 tarihinde TBMM Genel
Kurulunda kabul edilmiştir.
Ancak, VII. Beş Yıllık Kalkınma Planı döneminde, Tarımsal Politikalar ile ilgili
Yapısal Değişim Projesi çerçevesinde öngörülen Tütün Tarımının Yeniden Düzenlenmesi,
Ürün Sigortası, Türkiye Ziraat Odaları Birliği, Tarım ve Köyişleri Bakanlığının Yeniden
Organizasyonu Kanunları çıkarılamamıştır.
2.2.2.2. Amaçlar, İlkeler ve Politikalar
Türkiye, kendi tarım politikası ihtiyaçları, dünya tarımındaki gelişmeler ve Türk
tarımının Ortak Tarım Politikasına uyumu zorunluluğunu göz önünde bulundurarak VIII.
Beş Yıllık kalınma Planında aşağıdaki amaç, ilke ve politikaları belirlemiştir:

Kaynakların etkin kullanımı ilkesi çerçevesinde ekonomik, sosyal, çevresel ve
uluslararası gelişmeler boyutunu bütün olarak ele alan örgütlü, rekabet gücü
yüksek, sürdürülebilir bir tarım sektörünün oluşturulması temel amaçtır. Gıda
güvenliği ilkesi çerçevesinde artan nüfusun dengeli ve yeterli beslenmesi esas
alınacaktır.

Piyasa fiyat oluşumu üzerinde olumsuz etkileri olan ürün fiyatlarına devlet
müdahaleleri yerine, üretimin piyasa koşullarında talebe uygun olarak
yönlendirilmesini sağlayacak politika araçları devreye sokularak, üretici
gelirlerinin artırılması ve istikrarlı bir yapıya kavuşturulması esas alınacaktır.

Üretim maliyetlerini azaltıcı
uygulamaya konulacaktır.

Tarım Politikalarının Esasları, DTÖ Tarım Anlaşmasının öngördüğü
yükümlülükler ile AB'ne tam üyelik sürecine girerken AB Ortak Tarım
Politikasında ve uluslararası ticaretteki gelişmeler çerçevesinde belirlenecektir.

İnsan kaynakları başta olmak üzere, üretim faktörlerinin daha etkin
kullanılması, verimliliğin artırılması, tarımla ilgili kuruluşlarda kurumsal
kapasitenin güçlendirilmesi, kurumsal hizmet akışında gözlenen sorunların
giderilmesi, sektör içi kaynak dağılımında etkinlik ve rasyonel kullanımın
sağlanması, üretici örgütlerinin güçlendirilmesi, tarımsal işletmelerin rekabet
ve
teknolojik
gelişimi
hızlandırıcı
tedbirler
32
güçlerinin artırılması
verilecektir.
ve
pazarlama
ağlarının
geliştirilmesine
ağırlık

Çiftçi Kayıt Sistemi, Tapu-Kadastro Sistemi, Coğrafi Bilgi Sistemi ve Çiftlik
Muhasebe Veri Ağının geliştirilmesi sağlanacaktır. Tarımsal veri tabanını
kullanan Tarım Bilgi Sistemi kurulacaktır.

Üretici ve üretim düzeyini risklere karşı korumak amacıyla risk yönetimi
araçları geliştirilecektir. Bu çerçevede; tarım ürünlerine yönelik sigorta
sistemi, vadeli işlemler borsası, sözleşmeli tarım ve stok yönetimi araçlarının
geliştirilmesi, yaygınlaştırılması ve etkin şekilde uygulamaya konulması
sağlanacaktır.

Tarımsal gelişmede bölgesel nitelikli programların önemi nedeniyle Tarımda
Sorunlu ve Öncelikli Üretim Alanlarının Tespit Çalışmaları çerçevesinde
bölgesel özel programlar geliştirilecektir.

Tarım sektörü ile ilgili her türlü konuda, her aşamada ve düzeyde katılımcı
proje planlaması ve yönetimi esas alınacaktır.

Üreticilerin katılımını ve sorumluluğunu esas alan ve doğrudan üreticilere
finansman
sağlayan
kırsal
kalkınma
projelerine
ilişkin
çalışmalar
sürdürülecektir. Bu çerçevede, gerçekleştirilmekte olan ve kırsal kesimdeki
gelir seviyesini artırmayı amaçlayan Doğu Anadolu Su Havzası Rehabilitasyon
Projesi halen 11 ilde uygulanmaktadır.

Kırsal alanda tarım-dışı sektörlere destek verilmesi ve kırsal sanayinin
yaygınlaştırılması sağlanacaktır. Tarımdan çekilecek nüfusa yeni istihdam
imkanları yaratacak projeler geliştirilecektir.

Tarımsal araştırma kurumları etkili bir yapıya kavuşturulacak, çeşitli kurum,
kuruluş ve üniversiteler tarafından yapılan araştırma faaliyetlerinde
koordinasyon sağlanacaktır.

Tarımsal araştırma önceliklerinin belirlenmesinde üretici talepleri dikkate
alınacak ve uygulamaya yönelik araştırma projelerinin geliştirilmesi ve
uygulanmasında üreticilerin katılımı ve katkısı esas alınacaktır.

Tarım-sanayi entegrasyonunun geliştirilmesi, tarımsal ürünleri işleme
sanayiinin rekabet edebilirliğini artırıcı nitelikte uygun ve kaliteli
hammaddenin temini ile tarımsal sanayiye dönük sözleşmeli üretimin
yaygınlaştırılması sağlanacaktır.

Tarım Satış Kooperatifleri ve Birliklerinin kooperatifçilik ilkeleri doğrultusunda
özerkleştirilmesi sağlanırken, söz konusu kurumların yeniden yapılandırılması
durumunda sürdürülebilirliği sağlayıcı gerekli önlem ve politikalar uygulamaya
konulacaktır.

Kamu tarafından yapılmakta olan bir kısım görevler üretici organizasyonlarına
devredilecektir.

Doğal kaynak kullanımında havza bazında katılımcı proje planlaması ve
yönetimi
benimsenecektir. Doğal
kaynakların sürdürülebilir biçimde
kullanılması, gen kaynakların korunması ve saklanması sisteminin kurulması
sağlanacaktır.

Tarımsal politikalar doğrultusunda dengeli ve çevreyle uyumlu tarımsal
kalkınmanın sağlanmasına yönelik olarak tarımsal altyapı yatırımlarının her
aşamasında yatırımdan faydalananların her türlü katılımı sağlanacak, mevcut
altyapının etkin kullanımı ve yeni yatırımların gerçekleştirilmesinde
kaynakların rasyonel kullanımı temin edilecektir.

Detaylı toprak etütlerinin ve toprak haritalarının yapılması ile toprakların
kullanım ve korunmasına ilişkin bir Kanunun çıkarılması, kadastro
33
çalışmalarının tamamlanması ve toprak veri
sağlanarak Arazi Kullanım Planı hazırlanacaktır.
tabanının
oluşturulması

Bölünemeyecek en küçük parsel anlamında optimum işletme büyüklükleri
bölgelere göre tespit edilecek, belirlenecek ekonomik işletme büyüklüklerine
bağlı özendirici tedbirler geliştirilecektir.

Hayvansal ürünler üretimi geliştirilecek, toplumun hayvansal protein
bakımından dengeli ve yeterli beslenebilmesini sağlamak amacıyla hayvan
ıslahı, hayvan hastalık ve zararlılarıyla mücadele ile kaliteli kesif yem ve yem
bitkileri üretiminin artırılmasına, meraların ıslahına ve yayım hizmetlerine
ağırlık verilecektir.

Su ürünlerinde sürdürülebilir üretimin artırılması amacıyla; doğal kaynakların
rasyonel kullanımı sağlanacak, yetiştiricilik ve açık deniz balıkçılığı
geliştirilecek, araştırma ve geliştirme faaliyetlerine önem verilecek ve kamuda
etkin kurumsal bir yapının oluşturulması için gerekli düzenlemeler
yapılacaktır.

Ormanlar, toplumun ormancılık sektörü ürün ve hizmetlerine olan
gereksinimlerini, sürdürülebilir ormancılık, biyolojik çeşitlilik ile yaban hayatını
koruma ve çok yönlü yararlanma ilkeleri doğrultusunda ekonomik, sosyal,
çevresel ve ergonomik kriterler çerçevesinde yönetilecek, işletilecek ve
korunacaktır.

Türkiye’de ormansızlaşma, çölleşme, toprak erozyonu, sel, heyelan ve çığ gibi
afetleri önlemek amacıyla; ağaçlandırma, erozyon kontrolü, mera ıslahı ve
sosyal ormancılık faaliyetleri geliştirilecek, gerçek ve tüzel kişilerin orman
yetiştirme etkinlikleri desteklenecektir.
2.2.2.3. Hukuki ve Kurumsal Düzenlemeler

Tarım sektörü ile ilgili konuları bir bütünlük içinde ele alan Çerçeve Tarım
Kanunu çıkarılacaktır. Ziraat Odalarının etkin olarak faaliyetlerini sürdürmeleri
ve geliştirilmeleri yönünde düzenlemeler yapılacaktır.

Kamudan bağımsız bir yapıda üreticilere üretimden pazarlamaya kadar olan
safhalarda hizmet vermek üzere kar amacı gütmeyen organizasyonlar
oluşturmaya yönelik Üretici Birliklerine ilişkin bir kanun tasarısı hazırlanmış
olup, Başbakanlığa sunulmuştur. Örgütlü çiftçi kesiminin desteklenmesi ve bu
yönde teşvik önlemlerinin uygulamaya geçirilmesi sağlanacaktır. Söz konusu
örgütlerde denetimin özerkleştirilmesi yönünde düzenlemeler yapılacaktır.

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile tarımsal nitelikli Kamu İktisadi Teşebbüsleri
yeniden yapılandırılacaktır.

Tarımsal Ürün Sigortaları Kanununun ve buna
hazırlanmasına ilişkin çalışmalar tamamlanacaktır.
ilişkin
eylem
planının
2.3. TARIM POLİTİKALARI VE UYGULAMALAR
2.3.1. Uygulanan Tarım Politikaları ve Tarıma Olan Etkileri
Tarım, tarihin ilk çağlarından itibaren insan topluluklarının yaşamlarını
sürdürebilmeleri için zorunlu bir faaliyet olmuştur. Günümüzde tarımsal ürünlerin
üretiminde kendi ihtiyacını karşılayamayan ülkeler yoksul ve geri kalmış ülkeler olup,
artan dünya nüfusunun dengeli ve yeterli beslenmesi için tarım büyük önem
taşımaktadır.
Tarımsal faaliyet, insanların besin ihtiyacını karşıladığı gibi ekonomide yarattığı
istihdam, milli gelire olan katkısı ve diğer sektörlerin hammadde ihtiyacını karşılaması ve
34
onlardan da girdi talebinde bulunması nedeniyle de ülke ekonomisi içinde büyük bir
öneme sahiptir.
Ekim 1996 tarihinde FAO tarafından Roma’da yapılan ülkelerin devlet
başkanlarının katıldığı Dünya Gıda Zirvesi sonucunda gelişmiş ve gelişmekte olan tüm
ülkelerde beslenme konusunun önemli olduğu dünyanın bazı bölgelerinde ise açlık
probleminin ciddi boyutlara ulaştığı, ilk kez bu düzeyde tespit edilmiştir. Zirvenin
ardından tüm dünya ülkelerini kapsayan dünyadaki açlığın azaltılması yönünde bir eylem
planı yapılması kararlaştırılmıştır.
Türkiye nüfusu kronik açlık tehlikesi ile karşı karşıya olmayan dünyanın az
sayıdaki, şanslı ülkelerinden biri olmasına rağmen, ülkemizde tarımsal üretimde
verimliliğin yükseltilmesi, kalitede standardizasyonun ve ürün çeşitliliğinin artırılması,
üretim planlaması yapılması, ıslah çalışmalarının yeterli seviyeye ulaştırılması konularında
karşılaşılan problemlerin çözülmesi büyük önem taşımaktadır.
Sürdürülebilir tarım, çevre ve tarımsal faaliyet ilişkisi özellikle çevrenin korunması
açısından önemli olmaktadır. Tarımsal girdi kullanımındaki fazlalık, sanayi ve evsel atıklar
ve kontrol altına alınamayan doğal olaylar (erozyon, sel, aşırı sulama nedeniyle tuzluluk)
neticesinde tarım alanlarının giderek azalması, çevre ve dünyadaki ekolojik dengelerin
korunmasını güçleştirmektedir. Tarım alanlarının tarım dışı amaçlarla kullanımı dünyadaki
ekolojik dengeyi tehdit etmektedir.
2.3.2. Dünyadaki Tarım Politikaları
Yukarıda belirtilen önemi dolayısıyla, tarım sektörü; gelişmiş ve gelişmekte olan
tüm ülkeler tarafından desteklenmektedir. Özellikle gelişmiş ülkeler tarafından (AB, ABD
gibi) tarım sektörünün uzun yıllar sürekli olarak desteklenmesi, pek çok tarım ürününde
üretim fazlası stoklarının oluşmasına neden olmuş, bu durum ekonomiye yük getirmeye
başlamıştır. Gelişmiş ülkelerde tarımda istihdam edilen nüfus oranı düşüktür ve tarımsal
işletmelerin arazi yapısı parçalı olmayıp, alanları büyüktür. Ayrıca, üreticiler güçlü bir
şekilde örgütlenmişlerdir ve tarım sanayi entegrasyonu gerçekleşmiştir.
Gelişmekte olan ülkeler için ise, tarımda istenilen verimlik artışı sağlanamamış,
girdi ve mekanizasyon uygulamaları istenilen seviyeye ulaşamamıştır. Tarımda istihdam
edilen nüfus fazla ve örgütsüz olup, tarım işletmeleri küçük ve parçalı yapıdadır. Tarım
sanayi entegrasyonu gerçekleşmemiştir.
Dünyada uygulanan tarım politikalarını 3 grup altında incelemek mümkündür.
2.3.2.1. Aşırı Müdahaleci Tarım Politikaları Uygulayan Ülkeler
Bu politikanın uygulanmasına örnek olarak AB, EFTA (İsviçre, Norveç, İzlanda,
Liechtenstein), Japonya gibi ülkeler verilebilir. AB’nde uygulanan Ortak Tarım Politikası,
aşırı müdahaleci bir tarım politikasıdır.
Bu politikanın uygulanışı ülkeden ülkeye değişmekle beraber genel özellikleri
şunlardır:

Yüksek gümrük
engellenir;
vergileriyle
dışarıdan
düşük
fiyata
tarım
ürünü
girişi

Üretimin talebi aşması durumunda üretici fiyatlarının düşmesini önlemek
amacıyla müdahale kuruluşları devreye girerek piyasadan alım yaparlar;

İhracat sübvansiyonlarla desteklenir;

Ayrıca bazı ürünlerde doğrudan gelir desteği verilerek telafi edici ödemelerle
üretici sürekli desteklenir ve korunur.
AB’nde bütçenin 1985 yılına kadar %70’i tarıma ayrılmaktaydı. Dünya Ticaret
Örgütü yaptırımları ile bu oran 1998 yılında %55’e (yaklaşık 45.5 milyar ECU) düşmüştür.
Ancak AB bütçesinin büyüklüğü düşünüldüğünde bu rakam gene de oldukça yüksektir.
35
Bugün AB, tarım sektörünün bütçeye yapmış olduğu yükü azaltmak ve DTÖ
taahhütlerine uymak amacıyla, Ajanda 2000 ile birlikte tarım sektöründe reforma
gitmiştir. Ajanda 2000 doğrultusunda AB’de 2006 yılına kadar tarımda uygulanan
desteklerde azalma söz konusu olup, desteklemenin tahıllar, sığır eti ve 2005-2006’dan
itibaren süt için doğrudan ödemeler şeklinde olması öngörülmüştür.
Hububat gibi bazı ürünlerde müdahale fiyatları düşerken, telafi edici ödemeler
artırılmıştır. Proteinli bitkiler ve yağlı tohumlarda ise telafi edici ödemeler azaltılmıştır.
Zorunlu olarak uygulanan set-aside programı için yapılan ödemelerde ise azaltmaya
gidilmiştir. Ayrıca, süt gibi bazı ürünlerde kota uygulamasına başlanılmıştır.
2.3.2.2. Müdahaleci Tarım Politikaları Uygulayan Ülkeler
ABD, Kanada gibi ülkelerde uygulanmaktadır. Bu ülkelerden ABD, her beş yılda bir
yürürlüğe konulan Tarım Kanunları ile tarım politikalarını yönlendirilmekte olup, telafi
edici ödemeler ve müdahale fiyatlarıyla tarımsal ürünleri desteklemektedir. Türkiye de bu
grup ülkeler içinde değerlendirilebilir.
2.3.2.3. Asgari Müdahaleci Tarım Politikaları Uygulayan Ülkeler
Cairns grubunu oluşturan 17 tarımsal ürün ihraç eden ülkede (Arjantin,
Avustralya, Bolivya, Brezilya, Kanada, şili, Kolombiya, Kosta Rika, Guatemala,
Endonezya, Malezya, Yeni Zelanda, Paraguay, Filipinler, Güney Afrika, Tayland ve
Uruguay) uygulanmaktadır. Bu ülkeler arasında Avustralya örnek olarak alınacak olursa,
bütçeden tarıma kaynak transferi olmayıp, tarımsal üretimi geliştirmek amacıyla yapılan
araştırmalar desteklenmektedir. Üreticilerin doğrudan desteği özel durumlarda söz
konusu olmaktadır.
2.3.3. Uluslararası Tarım Politikasının Ulusal Tarım Politikamıza Etkileri
Türkiye’de 1990’lı yılların ikinci yarısında başlatılan tarım politikalarının yeniden
şekillendirilmesine ilişkin yoğun arayışta, uluslararası kuralların yönlendirmesinin etkisi
büyüktür.
Son yıllarda ülkemiz tarım politikaları, Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) Tarım
Anlaşması, AB ile imzalanan 1/95 sayılı Ortaklık Konsey Kararı ile kabul edilen
Gümrük Birliği Anlaşması ve IMF ile imzalanan Stand-by Anlaşması sonucunda
yeniden gözden geçirilerek tarım sektöründeki devlet müdahalelerinin azaltılması ve
destekleme sisteminde buna yönelik değişiklikler yapılması gündeme gelmiştir.
Bu çerçevede ülkemizin üstlendiği yükümlülükler şu başlıklar altında sıralanabilir:
2.3.3.1. Dünya Ticaret Örgütü Tarım Anlaşması İle İlgili Yükümlülükler
Dünya tarım ürünleri ticaretinin serbestleşmesini hedefleyen
Anlaşması, üzerinde yoğunlaştığı alanlar açısından üçlü bir yapıya sahiptir:
DTÖ
Tarım
2.3.3.1.1. Tarifelendirme ve Tarife İndirimi (Pazara Giriş)
Tarifelendirme gereği Türkiye, tarife dışı engellerin tamamını tarifeli hale
getirmiştir. Hayvansal ürünleri de kapsayan koruma oranları en üst düzeye çekilmiştir.
Genelde damızlık hayvan, yumurta ve diğerleri için işlenmiş ürünlere göre daha düşük
oranlı tarifeler öngörülmüştür. Tarife indirimi yapılması, hayvancılık için önemli bir sorun
oluşturmamıştır. Hayvansal ürünler için dışalım gereksinimi nedeniyle taahhüt edilenden
daha aşağı gümrük tarifeleri uygulanmaktadır. İç tüketimin %4’ü kadar dışalım
yapılmasının zorunlu kılınması Türkiye için bir problem yaratmamıştır.
Türkiye, ekonomik liberalizasyon süreci içerisinde birçok üründe koruma yöntemi
olarak gümrük vergilerini kullandığı için, tarifelendirme konusunda fazla sorun
yaşamamıştır. Anlaşma çerçevesinde Türkiye’nin, 2004 yılına kadar gümrük tarifelerinde
ortalama %24, her bir üründe ise %10 oranında indirim gerçekleştirmesi gerekmektedir.
36
2.3.3.1.2. İhracat Sübvansiyonları
Türkiye, 1986-1990 yılları arasında verilen sübvansiyonları tavan olarak bildirmiş,
gelecekte ihracat sübvansiyonu verilmesi gerekir ise, on yıl içinde eşit taksitler halinde
kaynak tahsisinde %24, sübvansiyonlu mal miktarlarında %16 indirim yapacağını taahhüt
etmiştir. Son yıllarda bu kapsamda tarım ürünleri ihracatının da desteklenmesi
azaltılmıştır. Bu nedenle, Türkiye’nin tarım ürünleri ihracatına uygulanan sübvansiyonlarla
ilgili yükümlülükleri, bu alanda ciddi politika değişikliğinin ortaya çıkmasına neden
olmayacaktır.
2.3.3.1.3. İç Destekler
Ülkelerin ulusal tarım politikaları çerçevesinde sağladıkları iç destekler de dünya
ticaretini dolaylı yoldan olumsuz etkilemektedir. Bu çerçevede, iç destekler ticaret
üzerinde yarattıkları olumsuz etkiye göre kırmızı kutu, mavi kutu ve yeşil kutu
uygulamaları olmak üzere üç kategoriye ayrılmıştır. Kategorilerin belirlenmesinde ilgili
sübvansiyonun üretimi hangi ölçüde teşvik ettiği esas alınmıştır. 1995-2004 yılları
arasında destekler, 1986-1988 yılları baz alınarak, değer olarak %24, miktar olarak ise
%14 oranında azaltılacaktır. Ancak yeşil kutu kriterleri olarak belirtilen araştırma, yayım,
kontrol, alt yapı, pazarlama sistemlerinin iyileştirilmesi, gıda güvenliği stokları, ürün
sigortaları, doğal afet yardımları, yurtiçi gıda yardımları, gelir desteği, yapısal uyum,
çevre programları, üretimden bağımsız gelir desteği uygulamaları alanlarında indirim
taahhüdünde bulunulmayacaktır.
İç desteklerin
uygulamasıdır.
indirimi
konusundaki
diğer
bir
istisna
da
“de
minimis”
Türkiye gelişmekte olan ülkeler için uygulanan asgari destek (de minimis) kuralı
uyarınca, destekleme düzeyi, üretim değerinin %10’unun altında olduğundan, iç
desteklerle ilgili herhangi bir taahhütte bulunmamıştır. Bu çerçevede, DTÖ nezdinde 2004
yılına kadar iç desteklerin indirimi ile ilgili bir taahhüdümüz bulunmamakla birlikte, bu
taahhütle gelecekte de hiç bir ürün için %10’luk desteğin üzerinde bir destek verilmemesi
taahhütü altına girilmiştir.
DTÖ Tarım Antlaşmasıyla Türkiye’nin üstlendiği yükümlülükler Türk tarım
politikalarında belli düzenlemeleri gerektirdiği gibi, bunun doğal sonucu olarak Antalya ili
tarımında da belirli etkiler yaratacaktır.
2.3.3.2. Türk Tarımının Avrupa Birliği Ortak Tarım Politikasına Uyumu
Genel olarak, Türkiye’nin Ortak Tarım Politikasına uyumu, Tarım sektöründe fiyat
ve pazar mekanizmalarının yakınlaştırılması, yapısal politikaların uyumlaştırılması ve
mevzuatın yakınlaştırılması olmak üzere üç ana başlık altında değerlendirilebilir.
AB’nde fiyat desteği ağırlığının giderek azaldığı, Türkiye’de ise halen tarımsal
destekleme politikasının esas unsuru olarak fiyat desteğinin kullanıldığı görülmektedir.
Ancak, Türkiye 2000 yılı içerisinde doğrudan gelir desteği için pilot uygulamalar başlatmış
olup ve bu uygulamayı 2001 yılından itibaren 5 yıllık süreye yaygınlaştırarak uygulamaya
girilmiştir.
Türkiye’nin uyguladığı ikinci önemli destek olan girdi desteği OTP çerçevesinde hiç
kullanılmamaktadır. Türkiye’de 2000-2001 yıllarında uygulanan gübre desteği sabit
tutulup, 2002 yılında kaldırılmıştır.
Türkiye’nin yapısal uyum açısından da önemli eksikleri bulunmaktadır. AB kırsal
kalkınma adı altında bütünleştirilmiş bir yaklaşım belirleyerek, kırsal alanlarda tarım
faaliyetlerinin turizm, küçük ölçekli sanayi, el sanatları ve benzeri ekonomik faaliyetlerle
desteklenmesi için çaba göstermektedir.
Avrupa Birliği Ortak Tarım Politikasına uyum amacıyla 1/95 sayılı Ortaklık Konsey
Kararının 8. Maddesi ile Türk mevzuatında ticaretin önündeki teknik engellerin 5 yıl içinde
kaldırılması öngörülmüştür. 8 Kasım 2000 yılı içinde AB ile imzalanan Katılım Ortaklığı
37
Belgesini (KOB) takiben 24 Mart 2001 yılında yürürlüğe giren Ulusal Programda Türkiye
tarımında kısa ve uzun vadede yapılması gerekenler belirlenmiştir.
Kısa vadede çiftçi kayıt sistemi, hayvan kimlik sistemleri ve bitki sertifikası
oluşturulması, pazar piyasa sistemlerinin düzenlenmesi, çevresel, yapısal ve kırsal
kalkınma önlemlerinin uygulanması konularını kapsamaktadır.
Orta vadede ise tarımsal ve kırsal kalkınma politikalarında AB müktesebatına
uyumun tamamlanması, gıda işleme tesislerinin AB normlarında modernize edilmesi,
balıkçılıkta toplam kalite ve güvenirliliğin geliştirilmesi hedeflenmiştir.
AB tarım politikalarının, Gündem 2000 doğrultusunda tahıllar, sığır eti ve
2005/2006 dan itibaren süt için doğrudan ödemeler şeklinde olması öngörülmüştür.
Kısa vadede yapılan uygulamalar çerçevesinde; Türkiye’de 2000 yılı içinde
tarımsal destekleme aracı olarak üretimden ve girdi kullanımından bağımsız şekilde,
Doğrudan Gelir Desteği pilot uygulamasına 4 il (Ankara, Antalya, Adıyaman ve
Trabzon) 7 ilçede başlanılmış ve dekar başına 5 ABD Doları verilmiştir. Ancak 2001
yılındaki uygulamada 200 dekardan büyük araziye sahip çiftçiler sadece 200 dekar için
ödemeden yararlanmıştır. 2002 yılı uygulamasında bu sınır 500 dekara çıkartılmıştır. Her
yıl dekar başına yapılan destek ödemesi hükümet programı çerçevesinde
güncelleştirilmektedir.
Üretim fazlası olan ürünlerde ise Alternatif Ürün Projesi gündeme gelmiştir. Proje
ile üretim fazlası olan ve destekleme alımları nedeniyle bütçeye büyük yük getiren fındık,
tütün ve şeker pancarı gibi ürünlerde üretim alanlarının azaltılması yoluyla kazanılan
tarım alanlarında, üretim açığı olan ürünlerin (yağlı tohumlu bitkiler ve yem bitkileri)
ekilişinin yaygınlaştırılması amaçlanmaktadır.
Hayvancılık
AB‘de belirtilen düzenlemelere dönük finansa destek Tarımsal Garanti ve Yön
Verme Fonu’ndan (FEOGA) karşılanmaktadır. AB bütçesinin yaklaşık %50’si FEOGA’na
ayrılmakta ve bunun da %90’ı garanti bölümü için kullanılmaktadır. Hayvansal ürünlere
yönelik finansmanın toplam FEOGA içerisindeki payı %22,5 toplam garanti
harcamalarındaki payı ise %25’tir.
Türkiye’de AB deki gibi et ve süt ürünlerine yönelik piyasa düzenlemesi yoktur.
Desteklemeler genelde girdi ağırlıklı olup, doğrudan ödeme ve yardım yöntemi ise
oldukça yenidir. Finanssal kaynaklar çeşitli olup, aktarılan kaynaklar konusunda sağlıklı
veri bulunmamaktadır. İşletmelerde kayıt sistemi yetersiz ve ihtisaslaşma zayıftır.
Önlemler genelde kısa vadeli acil çözüm amaçlıdır. Yapısal sorunların çözümü
devam etmektedir. AB’nde üretim fazlalığı sorununu; Türkiye’de ise üretim yetersizliği
sorununu çözmeye yönelik politikalar hakimdir.
2.3.3.3. IMF Niyet Mektubu
Türkiye’nin IMF ile imzalamış olduğu Stand-by anlaşması (anti-enflasyon
programı) çerçevesinde verilmiş olan ülke taahhütleri aşağıda verilmektedir:
2.3.3.3.1. Doğrudan Gelir Desteği Uygulanması
Mevcut destekleme politikalarının kademeli olarak kaldırılması yerine yoksul
çiftçiye yönelik DGD uygulanması gerçekleştirilmiş ve bu konudaki uygulama yukarıda
açıklanmıştır. Bundan sonra da ürün bazında desteklemeye geçiş öngörülmektedir.
2.3.3.3.2. Tarım Satış Kooperatifleri Birliklerine Özerklik Verilmesi
Konuyla ilgili olarak 16 Haziran 2000 tarih ve 24081 sayılı Resmi Gazetede
yayınlanan kanun ile TSKB özerk ve mali yönden bağımsız bir yapıya kavuşturulması
hedeflenerek Yeniden Yapılandırma Kurulu oluşturulmuştur.
38
2.3.3.3.3. Girdi Sübvansiyonlarının Kademeli Olarak Kaldırması
Bu konuda 2000-2001 yıllarında gübre desteği sabit tutulup, 2002 yılında tüm
girdi destekleri kaldırılmıştır. Tarımsal amaçlı kredilerde de faiz oranlarının düşürülmesi
öngörülmüştür.
2.3.3.3.4. Tarımsal Amaçlı KİT’lerin Özelleştirilmesi
Tarımsal amaçlı KİT’lerin bu doğrultuda yeniden yapılandırılması çalışmaları devam
etmektedir. TEKEL, TŞFAŞ, ÇAYKUR için özelleştirme gündemde olup, TMO’nin 2001
yılında küçülerek, stratejik ve olağanüstü hal stoku bulundurması ve 2002 yılında borsada
oluşan fiyat ile alım yapması planlanmıştır.
Türkiye’de tarım ürünleri pazarlama sistemi kamu, özel ve kooperatifler olmak
üzere üç kurumsal yapıda yer almaktadır. Pazarlama sistemi içinde kamu kurumları;
hububat (TMO), şeker pancarı (TŞFAŞ), çay (ÇAYKUR) ile tütün, tuz ve alkol (TEKEL)
ürünlerinin pazarlanmasında aktif olarak yer almakta ve fiyat oluşumunda satın aldıkları
ürün miktarının üretim miktarına oranı kadar etkili olmaktadırlar. Türkiye Hükümeti ile
IMF arasında imzalanan Stand-by anlaşmasında yer alan tarım reformu kapsamında bu
kurumların bazılarının özelleştirilmesi öngörülmektedir.
2.3.4. Türkiye’de Tarım Politikaları
Ülke ekonomisindeki önemi nedeniyle, tarım sektörü Cumhuriyetin ilk yıllarından
itibaren devlet tarafından desteklenmiştir.
Türkiye’de 1920’li yıllardan itibaren kendi kendine yeterlilik ve dış satıma dayalı
sanayileşme modeli benimsenmiştir.
1923-1950 yılları arasında Kamu İktisadi Teşekkülleri kurulmuş, 1960’lı yıllarda
liberal ekonomi benimsenerek planlı döneme geçilmiş ve tarıma yapılan destek devam
etmiştir.
1960-1970 yıllarında tarımsal girdi kullanımının teşviki ve sulama alanlarındaki
büyük yatırımlar ile tarımda verim artışı sağlanmıştır.
1980’li yıllara gelindiğinde dışa açılma politikası uygulama alanı bulmuş, ihracat
teşvik edilmiş, fiyat desteği yapılan tarım ürünü sayısı 24’e çıkarak destekleme en yüksek
seviyeye ulaşmıştır. Ancak değişmeyen ulusal politika her alanda olduğu gibi tarımda da
“kendi kendine yeterlilik” temeli üzerine oturtulmuştur.
2000’li yıllara gelindiğinde desteklenen tarım ürün sayısı dokuza indirilerek
(buğday, arpa, mısır, çavdar, yulaf, çeltik, haşhaş, tütün ve şekerpancarı) fiyat desteği
uygulaması devam etmiştir. Günümüze kadar tarımın desteklenmesi bazı ürünlerde
fiyatlara, ya doğrudan müdahale yoluyla, ya da girdi ve kredi desteği yoluyla devam
etmiştir.
Hayvancılık Politikaları
İşgücü istihdamı, doğal kaynakları değerlendirme ve özellikle insan beslenmesinde
son derece değerli besin maddelerinin üretmedeki rolü nedeniyle her ülkede olduğu gibi
Türkiye’de de hayvancılığın geliştirilmesine çalışılmıştır. Kuruluşunun ilk yıllarında özel
sektörün çok güçsüz olması nedeniyle Türkiye Cumhuriyeti Devleti hayvancılık alanında
yalnızca plânlama, yönlendirme gibi faaliyetleri değil, girdi üretimi ve sağlama, üretme,
ürün işleme ve pazarlama alanlarında da yoğun çaba harcamıştır. Diğer bir anlatımla
Türkiye’de devlet, gelişmekte olan ülkelerin çoğunda olduğu gibi, hayvancılık sektörüne
yoğun bir şekilde müdahalede bulunmuştur.
Tablo 1. Türkiye’de Uygulanan Hayvancılık Politikalarından Örnekler
Tarih
Politikalar
39
Tarih
Politikalar
1926
Islahı Hayvanat Kanunu’nun yürürlüğe girmesi
1931
Tarım Bakanlığı’nın (Ziraat Vekaleti) kurulması
1933
Ankara Yüksek Ziraat Enstitüsü’nün kurulması
1943
Türkiye Zirai Donatım Kurumu’nun (TZDK) kurulması
1950
Devlet Üretme Çiftlikleri Genel Müdürlüğü’nün kurulması
1952
Et ve Balık Kurumu’nun (EBK) kurulması
1956
Yem Sanayi Türk Anonim Şirketi’nin kurulması
1963
Türkiye Süt Endüstrisi Kurumu’nun (TSEK) kurulması
1970
Yetiştirici inisiyatifinin geliştirilmesi (HAYGEL Projeleri’nin uygulanması)
1985
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nda (TKB) yeniden yapılanma ve Özelleştirmenin başlaması
/ Özel sermayenin teşvik edilmesi
1987
Dışa açılım (ithalat rejimi)
1995
Kamu kuruluşlarının özelleştirilmesi; TKB hizmetlerinin bedelli olması ve ıslah amaçlı
yetiştirici birliklerinin kurulması
1996
İthalatın yasaklanması
1998
Mera Kanunu’nun uygulanmasına başlanması
1999
Ulusal Islah Programı’nın uygulamaya konulması
2000
Ön Soy Kütüğü Projesi’nin uygulanması; Tohumlama ve damızlık satış desteklemeleri
Kaynak:Hayvancılık Örgütleri kitabı, Prof. Dr. S. Kumlu, Ankara, 2000
Tarihsel süreç içinde sıralanmış olan örneklerden anlaşılacağı üzere, Cumhuriyet’in
kuruluşundan kısa bir süre sonra hayvan varlığının ıslah edilmesine yönelik 904 sayılı
Islahı Hayvanat Kanunu (Hayvan Islahı Yasası) adı altında bir yasa yürürlüğe
konulmuştur. Hayvancılık politikalarını geliştirme ve uygulamadan da sorumlu olan ve
Ziraat Vekaleti (bugünkü adıyla Tarım ve Köyişleri Bakanlığı) 1931 yılında ayrı bir
bakanlık olarak kurulmuştur.
Küçük ölçekli ve güçsüz işletmelere girdi sağlamak amacıyla 1943 yılında Türkiye
Zirai Donatım Kurumu (TZDK) ve 1956 yılında Yem Sanayi Türk Anonim Şirketi
kurulmuştur. Her iki kurum, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’na bağlı birer genel müdürlük
olarak hizmete girmişlerdir.
Üretilen et ve sütün alımı, işlenmesi ve pazarlanmasını düzenlemek amacıyla
1952’de Et ve Balık Kurumu ile 1963 yılında Türkiye Süt Endüstrisi Kurumu ayrı birer
genel müdürlük şeklinde TKB içinde örgütlendirilmiştir.
Modern işletme örneği oluşturmak ve damızlık gereksinimini karşılamaya yardımcı
olmak amacıyla Devlet Tarım İşletmeleri kurulmuş ve bu işletmeler 1950 yılında Devlet
Üretme Çiftlikleri Genel Müdürlüğü adı altında TKB’na bağlı işletmeler haline
dönüştürülmüştür.
Türkiye’de uygulanan tarım politikalarında amaç;

Artan nüfusun beslenme ihtiyacının karşılanması,

Üretim düzeyinin ve verimliliğin artırılması,

Tarımsal gelirin artırılması,

Tarım ürünleri ihracatının artırılması,

Kırsal kalkınma,
40

Doğal kaynakların korunması ve sürdürülebilir tarım, olarak özetlenebilir.
Bugün; uygulanmış olan tarım politikaları sonucunda üretim artışı sağlanırken bazı
ürünlerde üretim fazlası olmuştur. Örneğin Dünya fiyatları üzerinde yapılan destekleme
alımları bazı ürünlerde (fındık, tütün, şeker pancarı) üretim fazlasına yol açarken bazı
ürünlerde de (yağlı tohumlar ve yem bitkileri) üretim eksikliğine yol açmıştır. Özellikle
tarımsal ithalatımız içerisinde yağlı tohumların tuttuğu yer önemli bir seviyeye ulaşmıştır.
2.3.5. Türkiye’de Uygulanmakta Olan Destekleme Politika Araçları
2.3.5.1. Destekleme Alımları Yoluyla Yapılan Pazar Fiyat Desteği
Pazar fiyat desteğinin uygulandığı ürünler, stratejik öneme sahip, fazla sayıda
üreticiyi ilgilendiren, yaygın olarak üretimi yapılan ve depolanma özelliği olan ürünlerdir.
Ürün fiyatı, Bakanlar Kurulu aracılığı ile belirlenerek ürünü almakla sorumlu kuruluş
(tarımsal amaçlı KİT'ler, ÇAYKUR, TEKEL, TİGEM, TŞFAŞ, TMO gibi) görevlendirilir. Zarar
meydana gelmesi durumunda Hazine zararı karşılar.
Söz konusu desteğin tahıllar ve haşhaşta uygulanması durumunda Toprak
Mahsulleri Ofisi (TMO), şeker pancarı için TŞFAŞ, tütün ve tuz için TEKEL, çay için
ÇAYKUR alım yapan kuruluş olarak görevlendirilmiştir.
Pamuk, kuru incir, kuru üzüm, zeytin, zeytinyağı, soya, ayçiçeği,fındık, antep
fıstığı alımlarında ise Sanayi ve Ticaret Bakanlığına bağlı olarak görev yapan Tarım Satış
Kooperatifleri Birliği (TSKB) görevlendirilmiştir. TSKB kuruluş kanununa göre üreticiler ait
özel kuruluşlardır. Ürün fiyatlarına müdahale ettikleri gibi hemen hepsinde ürün işleme
tesisleri vardır. TARİŞ, FİSKOBİRLİK, ÇUKOBİRLİK, TRAKYABİRLİK ve Antalya’da bulunan
ANTBİRLİK başta olmak üzere toplam 16 adet TSKB bulunmaktadır. Bunlar kendilerine
bağlı kooperatiflerle faaliyette bulunurlar. Örneğin, FİSKOBİRLİK, 65 kooperatifle en fazla
kooperatifin üye olduğu birliktir.
Süt üretiminde müdahale edici kuruluş olarak görev yapan SEK 1994 yılında
özelleştirilmiş olup, aynı yıl özelleştirilmesine başlanan Et ve Balık Kurumuna (EBK) ait
bazı kombinalar özelleştirilmiş, kalanların ise önümüzdeki yıllarda özelleştirilmesi
öngörülmüştür.
2.3.5.2. Doğrudan Ödemeler (Prim Ödemesi, Doğal Afet Ödemesi)
Prim uygulaması ilk olarak 1993 yılında pamukta başlamış olup, 1998 yılında kütlü
pamuk, zeytinyağı ve yaş ipek kozasında uygulanmıştır. 1999 yılında ise pamuk, ayçiçeği
ve soyada devam etmiştir. 2000 yılında prim ödemesi adı altında çiftçiye pamuk, soya ve
ayçiçeği için fark ödemesi yapılmıştır.
2001 yılında ise çiftçilerimize, kilogram başına kütlü pamuk için 0.09 ABD Doları (9
cent), soya fasulyesi ve kanola için 8 cent, zeytinyağı için 28 cent ve yağlık ayçiçeği için 6
cent doğrudan ödeme yapılmıştır.
2.3.5.3. Girdi Desteği
Tarımda uygulanan girdi destekleri aşağıda sıralanmıştır:

Gübre Desteği
Türkiye’de ürün özelliklerine göre değişmekle birlikte ürün maliyeti içinde gübre
bedeli %10-20 arasında değişen oranda pay almaktadır. Kimyevi gübrede 1961 yılından
itibaren başlayan destek, TZDK aracılığı ile yapılmıştır.
1986 tarihinden sonra TZDK görevine son verilmiş, gübre desteği çeşitlerine göre
destekleme üretici firmalara yapılmıştır. 1994 yılında bir değişikliğe gidilerek gübre
desteği fatura bedelinin belli yüzdesi alınarak doğrudan üreticiye yapılmış, ancak 1997
yılından sonra değiştirilerek üretim yapan fabrikalara, ithalatçı ve dağıtıcı kuruluşlara
41
yapılmaya başlanmıştır. 2002 yılından itibaren gübrede destekleme kaldırılmıştır.

Tohum ve Fidan Desteği
Sertifikalı tohum ve fidan desteği şeklindeki destek uygulaması 1985 yılında
başlamış ve 2001 yılına dek devam etmiştir. Bu uygulamayla, çeltik, hibrit ayçiçeği, soya,
delinte edilmiş pamuk, patates, yem bitkileri tohumları yanısıra aşılı meyve fidanları,
çelikten meyve fidanı, klon anaçlı meyve fidanları da desteklenmiştir.

İlaç Desteği
Tarımsal ilaç desteği 1987 yılından beri fatura bedelinin %20’si olarak üreticiye
yapılmaktadır. 1999 tarihinden itibaren ise ilaç desteği, içerdikleri zehirli madde çeşit ve
oranına göre fatura bedelinin %0-30 olarak üreticiye yapılmaktadır.

Sulama Yardımları
Sulama yatırımları devlet tarafından yapılmakta olup, sulanan alanlarda üretim
yapan üreticiler, bakım ve işletme masrafları dışında sulama suyu için herhangi bir ödeme
yapmamaktadırlar.

Elektrik Enerjisi Desteği
Tarımsal sulama için kullanılan elektrik fiyatı daha ucuz olup, 1997 tarihinden
itibaren kültür balıkçılığı ve kümes hayvanları yetiştiriciliğinde kullanılan elektrik
enerjisinde indirim uygulanmaktadır.
Halen, kooperatif mülkiyetindeki soğuk hava depolarının elektrik enerji masrafları
%40 indirimli tarifeden tahsil edilmektedir.

Kredi Desteği
Tarıma yönelik kredi mekanizmasında çok sayıda banka ve finans kurumu yer
almakla birlikte, kredilendirme ağırlıklı olarak T.C. Ziraat Bankası ve Tarım Kredi
Kooperatifleri aracılığı ile yapılmaktadır. Şekerbank gibi finans kuruluşları da tarıma
finansman sağlamaktadırlar. Kredi kullanımında görülen en önemli olumsuzluk,
kullandırılan toplam kredi hacminde orta ve uzun vadeli yatırım kredilerinin payının düşük
olmasıdır. Bu tip krediler tarım işletmelerinin gelişimi ve teknolojik tarım işletmelerinin
oluşturulmasına yönelik olmaları nedeniyle sektör için önem taşımaktadır.
Tarımsal faaliyetlerde bulunan üreticiye T.C. Ziraat Bankası tarafından değişik
kalemlerde ve değişik faiz oranlarında kredi verilmektedir. Normal ticari faiz oranları
%90-100 seviyesindeyken üreticiye %50-70 gibi düşük faiz oranıyla kredi
kullandırılmıştır.
Ayrıca Tarım Satış Kooperatiflerine ürünü alabilmesi için Hazine tarafından %50
basit faizli kredi kullandırılmaktadır. TSK’leri müdahale alımlarında bulunabilmek için
devletten düşük faizle kredi almaktadırlar. Tarım Satış Kooperatiflerinin toplam kredi
kullandırmadaki payı %15 tir.

Karma Yem Desteği
1985 yılından itibaren karma yem kullanan üreticilere fatura bedelinin %20’si
olarak uygulanan destek, 1989 yılında uygulamadan kaldırılmıştır.

İthal Damızlık ve Kültür Irkı Süt İneği Desteği
Damızlık ve kültür süt ineği ithalatında teşvik uygulaması, 1987 yılında başlamış
olup, 1994 yılında ithal edilen süt sığırının CIF fiyatının %25’i oranında destekleme
yapılmıştır. Bu uygulamaya 1996 yılında son verilmiştir. Türk-Anafi projesi kapsamında
yetiştirilen saf ırk sertifikalı damızlık düveler ve daha önce ithal edilmiş olan kültür ırklara
ait yavruların alımında Bakanlıkça belirlenen CIF bedelinin %35’i oranında destekleme
42
yapılmıştır. Bu uygulama da 1999 yılında son bulmuştur.

Çayır Mera Yem Bitkileri ve Hayvancılığı Geliştirme Projesi
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından hali hazırda hayvancılık konusunda,
2000/467 sayılı Hayvancılığın Desteklenmesi Hakkında Bakanlar Kurulu Kararı
gündemde olup, bu kanun ile hayvancılığa verilmiş olan teşvikler aşağıda belirtilmektedir:


Yem Bitkileri Desteği
o
Tek yıllık yem bitkileri için gerekli olan girdi, tarımsal alet ve
ekipmanların masrafların %20’si kadar,
o
Çok yıllık yem bitkileri için gerekli olan girdi, tarımsal alet ve
ekipmanların
masrafının
%30’u
kadar
destekleme
ödemesi
yapılmaktadır.
Suni Tohumlama Desteği
Suni tohumlama bedelinin kalkınmada öncelikli illerde soy kütüğüne kayıtlı
işletmelerde %50’si, diğer iller ve işletmelerde ise %25’i suni tohumlama primi olarak
ödenecektir. Bu destekleme 5 yıl sürecek olup, bu süre içinde suni tohumlamadan
yararlanan inek sayısı en fazla 10 milyon Baş olacaktır.

Damızlık Teşviki
Yurt içinde çiftçi veya TİGEM tarafından yetiştirilen veya Bakanlıkça yada Bakanlık
tarafından yetki verilmiş kuruluşlarca damızlık sertifikası veya sertifika verilmiş damızlık
gebe düveleri alanlara, damızlık belgesi veya pedigriye sahip süt sığırları için her yıl ırk
bazında hayvan fiyatının %30’u, saf ırk sertifikasına sahip kültür ırkı için bu fiyatın %15’i
ödenir.
2.3.5.4. Diğer Teşvik ve Destekler

Tarım Ürünleri İhracat Desteği ve İthalattaki Korumalar
Özellikle gelişmiş ülkeler tarafından ihracatı artırmak amacıyla uygulanmakta olan
önemli bir politika aracıdır. Ülkemizin de taraf olduğu Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ)
Anlaşması çerçevesinde 44 adet tarım ürünü ihracatına belli miktarda ihracat desteği
verilmektedir.
İthalatta ise gümrük vergileri ile yurtiçi üretim korunmaktadır. Ancak burada da
koruma oranları ülkemizin DTÖ Anlaşması hükümlerince belirlenmiştir.

Et Teşvik Primi Uygulaması
Et teşviki EBK kombinaları ve 2687 sayılı Kanuna göre kurulmuş özel sektör
kombinalarında kesilen hayvanlar için 1990-1994 yılları arasında uygulanmıştır.

Süt Teşvik Primi Uygulaması
Çift cidarlı kazan, pastörizatör veya UHT sistemine sahip olan işletmelere süt satan
işletmelere litre başına 5.000 TL süt teşviki verilmektedir.
Süt teşvikine ilaveten soy kütüğüne kayıtlı veya birliklere üye işletmelere ilave
olarak litre başına 5.000 TL verilmektedir.

Çayda Budama ve Tütünde Kota Tazminatı
Çay ve tütün için 1993 yılında uygulamaya konulan söz konusu tazminat
ödemeleri ile üreticinin zararı telafi edilmeye çalışılmıştır. Çayda budama tazminatı ile 5
yıl boyunca çay bahçelerinin 1/5’i budanmaktadır. Tütünde ise yeni yasa ile kota
uygulamaları devam etmekte ve Tekel’in özelleştirilmesi gündeme gelmektedir.
43

Suni Tohumlama Desteği
Hali hazırda 2000/467 sayılı yasada belirtilen hükümler doğrultusunda uygulanan
suni tohumlama desteği 1987 yılında başlamış olup, 1990 yılından sora ise özel ve tüzel
kişiler tarafından yapılan suni tohumlama da destekleme kapsamına alınmıştır.

Yatırımı Destekleyici Yardımlar
Tarım yatırımlarında uygulanan teşvikler, gümrük vergi indirimleri, tercihli krediler
ve 1995 yılında uygulamasına son verilen Kaynak Kullanımı Destekleme Fonundan
yapılan yardım ve destekler bu kapsamda yer almaktadır.
2.3.5.5. Genel Hizmetler
Yukarıda belirtilen tarım politikası araçlarından ayrı olarak genel hizmetler çiftçi
desteklenmesinde önemli bir araç olmaktadır. Bu amaçla tarım sektöründe uygulanmakta
olan hizmetler aşağıda verilmektedir:

Araştırma, eğitim ve yayım hizmetleri,

Denetim ve kontrol hizmetleri,

Hastalık ve zararlılara karşı koruma hizmetleri,

Altyapı ve yapısal iyileştirme hizmetleri.
2.3.6. Türkiye’de Tarım Politikalarında Reform
Tarım politikalarında birinci amaç toplumun dengeli ve yeterli beslenmesinin
sağlanmasıdır. Halihazırda ülkemizde yeterli ve dengeli beslenme konusunda düşük gelir
gruplarında ve kırsal alanda sıkıntılar söz konusudur. Ancak FAO rakamlarına göre
ülkemizde gıda güvencesi konusunda, gelişmiş ülkeler düzeyinde olup, açlık
tehlikesindeki nüfus, toplam nüfusun %2.5’u düzeyindedir.
FAO tarafından yapılan FIVIMS (Gıda Güvencesizliği ve Hassasiyeti Bilgi ve
Haritalama Sistemi), Türkiye’de hassas grupların belirlenmesi ve gıda güvencesi
konusundaki hassasiyet oluşturulması konularında KKGM ile ortak bilgilendirme
workshopları düzenlemiştir.
Buna rağmen ülkemizde gıda maddeleri talebi sürekli olarak artış göstermektedir.
Ülke nüfusunun artışı (yıllık ortalama %1,5 dolaylarında) gıdaya olan talebi artırmaktadır.
Ayrıca kentleşme, nüfus yaş piramidindeki değişme, ülkemize gelen turist sayısındaki
artış gibi faktörler de gıdaya olan talebi etkilemektedir. Önümüzdeki yıllarda tarımsal
üretimde artış sağlanamadığında yukarıda belirtilen nedenlerle oluşan talep artışının
ithalat yoluyla sağlanması gündeme gelecektir.
Ülke nüfusunun sağlıklı-dengeli beslenmesi ve gelecek nesillerin de sağlıklı olması,
çevre ve biyolojik çeşitliliğin korunarak sürdürülebilir bir ekonomik kalkınmanın
sağlanması, iç ve dış piyasada rekabet gücü yüksek ürünlerin üretilmesi ile çiftçilerin
gelirinin artırılması, çevreye zarar vermeden veya en az zararla kaynakların rantabl
kullanılması ve tarımsal alt yapının iyileştirilmesi için gerekli olan politika araçlarının
belirlenerek uygulanması giderek daha fazla önem taşımaktadır.
Ayrıca Türkiye’de son yıllarda sektörel veya bölgesel düzeyde kalkınmayı
önemseyen yaklaşımlar önem kazanmaktadır. VIII. Beş Yıllık Kalkınma Planında (20012005) öngörülen doğrultuda, Devlet Planlama Teşkilatı da, Düzce ve Mersin pilot illerinde
olduğu gibi, taşrada faaliyet gösterecek birimler şeklinde yeniden bir yapılanmaya
gitmektedir.
Daha önceki bölümlerde belirtilen ülke taahhütlerinin yerine getirilmesi için
aşağıda belirtilen konularda reform paketi hazırlanmıştır.
44
2.3.6.1. Doğrudan Gelir Desteği Uygulaması
Doğrudan Gelir Desteği uygulamasının başlangıcı ile ilgili bilgi Türk tarımının
Avrupa ortak tarım politikasına uyumu konu başlığı ile verilen kısımda verilmiştir.
Çiftçi Kayıt Sistemi ve Doğrudan Gelir Desteği ödemeleri ve ülke çapında
uygulama başlatılmasına ilişkin 21 Haziran 2001 tarihinde çıkan uygulama tebliği
doğrultusunda çiftçiye işlediği tarım arazisi dikkate alınarak, 200 dekara kadar olan tarım
arazisi için dekar başına 10 Milyon TL ödenmesi, 5 dekarın altındaki tarım işletmeleri için
toplam 50 Milyon TL ödenmesi karara bağlanmıştır. 2002 yılı uygulamasında ise, bir
dekardan 500 dekara kadar olan tarımsal işletmeler için dekar başına 13.500.000 TL
destekleme ödemesi yapılmıştır.
2003 yılından itibaren tüm çiftçilerin kayıt altına alınması ve diğer desteklerin en
aza indirilmesi hedeflenmiştir.
2.3.6.2. Hububat – Toprak Mahsülleri Ofisi (TMO)
Hububat fiyatları dünya fiyatlarına endekslenecek olup, hükümet tarafından
açıklanan hububat destekleme fiyatı ile dünya fiyatı arasındaki fark 2000 yılında en fazla
%35 olacak daha sonraki yıllarda ise bu fark azaltılacaktır.

Navlun miktarı 15-18 ABD Doları/ton olması;

2001 yılında hububat fiyatları CIF fiyatının en fazla %35’i olması;

2002 yılında destekleme fiyatı açıklanmaması;

TMO’nin 2001 yılında küçülerek sadece olağanüstü hal stoku ve stratejik stok
tutması;

TMO’nun 2002 yılında
kararlaştırılmıştır.
borsada
oluşan
fiyatlardan
alım
yapması,
2.3.6.3. Şekerpancarı – Türkiye Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi (TŞFAŞ)

2000 yılında şekerpancarı destekleme fiyatının enflasyon oranına göre
belirlenmesi, 2000 yılı içinde TŞFAŞ’nin görev zararı 42 trilyonu aşmaması
hedeflenmiştir.

04/04/2001 tarihinde Şeker Kanunu çıkarılmıştır.

2000 yılında şeker fabrikaları envanterinin çıkarılarak 2001 yılından itibaren
özelleştirilme çalışmalarına başlanmıştır.
2.3.6.4. Tütün – TEKEL

2000 yılında açıklanacak tütün fiyatının enflasyon oranına göre artırılması;

2001 yılında 2000 yılı tütününün açık artırma ile satılması;

TEKEL fabrikalarının 2001 yılından itibaren özelleştirilmesi;

Tütün ekim alanlarında alternatif ürün projesi uygulanması, hedeflenmiştir.
2.3.6.5. Yaş Çay Yaprağı (ÇAYKUR)

2000 yılında alımın budanmış çaylıklardan yapılması ve alım miktarının
600.000 tonun üzerine çıkmaması;

2000 yılında açıklanacak çay fiyatının enflasyon oranına göre artırılması;

Gümrük ve sınır kontrolleri yoluyla ucuz çay girişinin önlenmesi ve özel
sektörün çay alımına girmesinin sağlanması;

Çay budama tazminatlarının T.C. Ziraat Bankası tarafından değil, bütçeye
konulacak ödenekle yapılmasının sağlanması;
45

2001 yılında özelleştirme çalışmalarına başlanıp, 2002 yılında tamamlanması;

2001 yılı çay budama tazminatı ödemelerinin azaltılması, hedeflenmiştir.
2.3.6.6. Tarım Satış Kooperatifleri Birliklerine Özerklik Verilmesi

Tarım Satış Kooperatifleri Birliklerinin özerkleştirilmesinin sağlanması
gayesiyle, 16 Haziran 2000 tarih ve 24081 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan
kanun ile TSKB’nin özerk ve mali yönden bağımsız bir yapıya kavuşturulması
hedeflenerek Yeniden Yapılandırma Kurulu oluşturulmuştur.

Birliklerin alım yapmış oldukları arz fazlası olan ürünler için alternatif ürün
projesi uygulamasının sağlanması hedeflenmiştir.
2.3.6.7. Girdi Sübvansiyonlarının Kademeli Olarak Kaldırılması
Bu konuda 2000-2001 yıllarında gübre desteği sabit tutulup, 2002 yılında
kaldırılmıştır. Tarımsal amaçlı kredilerde de faiz oranlarının düşürülmesi hedeflenmiştir.
2.3.6.8. Prim Uygulaması (Kütlü Pamuk, Soya, Yağlık Ayçiçeği, Kanola)

2001 yılında prim miktarının düşürülmesinin sağlanması;

Prim ödemesi yerine, orta vadede doğrudan gelir desteğine geçilmesi;

2002 yılında prim
hedeflenmiştir.
sisteminin
kaldırılarak, DGD ödemelerine geçilmesi,
2.3.6.9. Tarımsal amaçlı KİT’lerin özelleştirilmesi
Tarımsal amaçlı KİT’lerin bu doğrultuda yeniden yapılandırılması çalışmaları devam
etmektedir. TEKEL, TŞFAŞ, ÇAYKUR için özelleştirme gündemde olup, TMO’nun 2001
yılında küçülerek, stratejik ve olağanüstü hal stoku bulundurması ve 2002 yılında borsada
oluşan fiyat ile alım yapması hedeflenmiştir.
Türkiye’de yukarıda belirtilen tarım politikalarında değişikliğe gidilirken
yapılan yasal düzenlemeler ise şunlardır:

4342 Sayılı Mera Kanunu 1998 yılında yürürlüğe girmiştir.

Tarımda Yeniden Yapılanma ve Destekleme Kurulu oluşturulmuştur.

552 Sayılı Yaş Meyve ve Sebze Ticaretinin Düzenlenmesi ve Toptancı Halleri
hakkında Kanun Hükmünde Kararname çıkarılmıştır (4367 sayılı Kanunla söz
konusu KHK’de değişiklikler yapılmıştır).

4572 Sayılı Tarım Satış Kooperatifleri ve Birliklerinin Özerkleştirilmesiyle ilgili
Kanun yürürlüğe girmiştir.

Şeker ve tütün üretiminde devlet müdahalelerinin kaldırılmasını amaçlayan
Şeker ve Tütün Kanunları hazırlanmış olup, Şeker Kanunu 4 Nisan 2001
tarihinde yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Tütün kanunu ise 20 Haziran 2001
tarihinde çıkmıştır.
Tarımda yukarıda belirtilen yasalara ilave olarak tarım politikalarında
değişikliklerinin yapılabilmesi Ulusal Programda da yer alan aşağıda belirtilen
düzenlemelerin yapılmasına ihtiyaç duyulmaktadır. Bunlar;

Üretici Birlikleri Yasası,

Tarım Sigorta Yasası,

Toprak Koruma Kanunu,

Tarım Çerçeve Kanunu,

Tarım Hizmetlerinin Düzenlenmesi,
46

Tarımda Yeniden Yapılanma ve Destekleme Kurulunun İşlevinin Artırılması,

Toprak Sulama ve Tarım Reform Kanunu,

Tarım Bilgi Sistemi Kurulması ile ilgili düzenlemeler.
Ayrıca, tarım politikaları belirlenirken çevresel ve doğal kaynakların korunması,
sürdürülebilir tarımın önemi dikkate alınmaktadır. Bu çerçevede ülkesel biyo-güvenlik
sisteminin kurulması gündemdedir. Transgenik kültür bitkilerinin alan denemeleri,
transgenik kültür bitkilerinin tescili ve üretilmesi, pazara sürülmesi kapsamında
çalışmalar yapılmakta olup, transgenik kültür bitkilerinin alan denemeleri konusunda
Mayıs 1998 tarihinde yönetmelik çıkmış ve mevzuat çalışmaları devam etmektedir.
2.3.7. Tarım Politikaları Doğrultusunda Uygulanan Projeler
Ülke çapında tarım politikaları doğrultusunda uygulanmış ve uygulanması
düşünülen projeler irdelendiğinde, tarımda üretim artışına yönelik olarak 1980’li yıllarda
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından ülke çapında uygulanan tarla ürünleri arzını
etkileyen projeden bahsetmek mümkündür. Bunun dışında, Çiftçi Kayıt Sistemi ve
Doğrudan Gelir Desteği ile Alternatif Ürün Projeleri önem taşımaktadır.
2.3.7.1. Nadas Alanlarının Daraltılması Araştırma ve Yayım Projesi
1982 yılında Güneydoğu Anadolu Bölgesinde 33 ilde ve geçit bölgelerinde
uygulamaya konulmuş ve 8 milyon hektar civarında olan nadas alanları 1994 yılı itibari ile
5,2 milyon hektara indirilmiştir. 1994 yılında biten proje 1995 yılında revize edilerek İç
Anadolu Bölgesindeki yeni illere kaydırılmıştır. Burada nadas alanlarının yemeklik ve
yemlik baklagil ekimi ile değerlendirilmesi amaçlanmış ve proje ile mercimek, korunga,
fiğ ve nohutta büyük üretim artışları sağlanmıştır.
2.3.7.2. İkinci Ürün Araştırma ve Yayım Projesi
Bu proje ile ekolojisi uygun olan ve sulanabilir tarım alanlarında
ikinci ürün alınması hedeflenmiştir. Proje ilk olarak 18 ilde uygulanmıştır.
Çukurova ve GAP Bölgesinde yazlık olarak mısır, soya, ayçiçeği, yer fıstığı,
kuru fasulye ekimi ve kışlık olarak ise macar fiği, taze patates, taze
önerilmiştir.
aynı tarladan
Ege, Akdeniz,
susam, çeltik,
bakla üretimi
Uygulama sonucunda özellikle soya ve hibrit mısır üretiminde artış sağlanmıştır.
1994 yılında proje revize edilerek 15 ilde daha uygulamaya konulmuştur. 1999 yılı
rakamlarına göre, Türkiye çapında 140.000-145.000 hektar arazide ikinci ürün ekimi
yapılmaktadır.
2.3.7.3. Çiftçi Kayıt Sistemi ve Doğrudan Gelir Desteği Projesi
Daha önce bahsi geçen Çiftçi Kayıt Sistemi ve Doğrudan Gelir Desteği
Projesi 2001 yılından itibaren ülke çapında uygulamaya konmuştur.
2.3.7.4. Alternatif Ürün Projesi
Üretim fazlası olan ürünlerde ise Dünya Bankası desteğinde Alternatif Ürün
Projesi gündeme gelmiştir. Proje ile üretim fazlası olan ve destekleme alımları nedeniyle
bütçeye büyük yük getiren fındık, tütün yerine alternatif ürün olarak yem bitkisi ve yağlı
tohumlar üretilmesi, şeker pancarında kota uygulamasıyla üretim alanlarının azaltılması
yoluyla kazanılan tarım alanlarında üretim açığı olan yağlı tohumlu bitkiler ve yem
bitkiler ekilişinin yaygınlaştırılması amaçlanmaktadır.
Tütünde kota uygulaması ile tütün ekili alanlara alternatif ürün önerilmesini
gündeme getirmektedir. Hali hazırda tütün yetiştiriciliği yapılan araziler kıraç veya taban
arazi olup, burada yetiştirilecek ürün çeşidinin belirlenmesini zorlaştırmaktadır. Ayrıca
alternatif ürün için pazarlama çalışması alt yapısı da araştırılmalıdır. Tütün kotası
47
uygulanan alanlarda çiftçinin ancak %17’sinin alternatif ürün yetiştiriciliği yapması bu
konudaki çalışmaların önemini artırmaktadır.
2.4. İLDE UYGULANAN TARIMSAL PLAN VE PROGRAMLAR
Antalya ilinde halen uygulanan ve 2001 yılına kadar yıllık yatırım programlarında
yeralan projeler aşağıda sıralanmıştır.
2.4.1. Bitkisel Üretimi Geliştirme Projesi
Bitkisel üretimi geliştirme projeleri kapsamında; hububat, mısır, yağlı tohum, bağ
bahçe, süs bitkileri, virüsten ari fidan ve çöğür üretimi yanısıra yabani ağaç aşılama,
zeytin alanlarının haritalandırılması, Bombus arı kolonisi alımı, tohum temizleme gibi
çalışmalar yürütülmektedir.
2.4.2. Doğu Anadolu Su Havzası Rehabilitasyon Projesi
Doğu Anadolu Su Havzası Rehabilitasyon Projesi kırsal fakirlik ve doğal
kaynakların bozulması (aşınması) sorunlarını ele almıştır. Proje, toprak aşınmasını
azaltma, toprak verimliliğini ve kırsal geliri artırma yoluyla, mikro havzalarda mera ve
ormancılık faaliyetleri ile tarımsal faaliyetleri iyileştirmeyi, sürdürebilir hale getirmeyi
amaçlamaktadır.
Dünya Bankası ile Orman Bakanlığı, Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Tarım ve
Köyişleri Bakanlığının birlikte yürüttüğü bir projedir.
Projenin amacı;

Doğal kaynakların doğru biçimde
üzerindeki baskıyı azaltmak,

Birinci amacı gerçekleştirmek için köylülere alternatif geçim kaynakları
sunmak,

Orman, mera ve tarım alanlarında bitki örtüsünü muhafaza ederek erozyonu
önlemek,

Genç nüfusu köyde tutarak göçü önlemek ve istihdam yaratmak,

Kırsal kesimin gelirini artırmak,

Havzadaki su
geliştirmek,

Kurslar düzenlemek suretiyle kovan dağıtılarak arıcılığı alternatif gelir kaynağı
olarak köylülere benimsetmek.
kaynaklarını
kullanımı
değerlendirerek,
sağlamak,
sulu
tarım
bu
ve
kaynakların
meyveciliği
Proje 1977 yılında Doğu illerinde başlamış olup, 1998 yılında Antalya, Isparta,
İçel, Gaziantep ve Şanlıurfa illerinin katılımıyla mikro havza projesindeki il sayısı 11’e
çıkmıştır.
Proje, Antalya’nın Korkuteli ve Akseki ilçelerine bağlı 3 mikro havzada seçilen 10
köyde uygulanmıştır.
Toplam rehabilite edilecek alan 24.551 hektar olarak düşünülmüş olup, bu alanda
yaklaşık çiftçi aile sayısı 8.144 olarak tespit edilmiştir.
Yapılan çalışmalar aşağıdaki şekilde sıralanabilir:
Tarla Bitkileri Çalışma ve Uygulamaları: Korkuteli-Kızılcadağ ve AksekiDeğirmendere mikro havzasında buğday, arpa, nohut, yeşil mercimek tohumları
çiftçilerimize dağıtılarak ekim yaptırılmıştır.
Bağ Bahçe Çalışmaları: Kızılcadağ ve Değirmendere mikro havzalarında bağ,
48
badem, ceviz, kiraz, vişne, yarı bodur elma, erik, şeftali, kayısı tesisleri kurulmuş, ayrıca
tarla sınırı ağaçlandırması ile de kavak dikimi yapılmıştır.
Yem Bitkileri Tohum Dağıtımı: Kızılcadağ ve Değirmendere mikro havzalarında
korunga, yonca, silajlık mısır ve sudanotu tohumu dağıtımı yapılmıştır.
Hayvancılık Uygulamaları: Değirmendere, Aygırdere ve Kızılcadağ
havzalarında toplam 50 çiftçiye 1000 adet arılı kovan dağıtımı yapılmıştır.
mikro
Projede yeralan suni tohumlama ise Antalya’da özel sektörün bu konuda ihtiyacı
karşılaması sebebiyle uygulanmamıştır.
Bu projenin 30 Eylül 2001 tarihinde bitmesi planlanmış, ancak bir kısım
çalışmaların tamamlanamaması sebebiyle süre uzatılmış olup uygulama kısmen devam
etmektedir.
2.4.3. Çiftçi Kayıt Sistemi ve Doğrudan Gelir Desteği Projesi
Tarımsal Destekleme Politikaları kapsamında "Çiftçi Kayıt Sistemi Oluşturulması ve
Doğrudan Gelir Desteği Projesi" uygulamasında, Antalya’da gerçekleştirilen 2001 yılı
uygulamaları kapsamında 0-200 dekar arasındaki tarımsal alanlara dekar başına
10.000.000 TL üzerinden ödeme yapılmış, toplam 40.629 kişiye 13.088.938.790.000.TL
ödenmiştir. 2002 yılı uygulamalarıyla ise 0-500 dekar arasındaki tarımsal alanlara dekar
başına 13.500.000 TL üzerinden toplam 42.272 kişiye 22.167.536.206.500 TL ödeme
yapılmıştır.
2.4.4. Çayır Mera Yem Bitkilerini Geliştirme Projesi
Bu proje kapsamında, yonca, korunga, fiğ, sorgun sudan otu, macar fiği, silajlık
mısır, yem pancarı üretimini geliştirme alt projeleri ile çayır mera ıslahı ve silaj yapımı
çalışmaları yürütülmektedir.
Ayrıca, 2000/467 Sayılı Hayvancılığın Desteklenmesi Hakkındaki Bakanlar Kurulu
Kararnamesi kapsamında, çok yıllık ve tek yıllık yem bitkileri üretimine ve yapay mera
tesisine yönelik öz sermayeye dayalı projeli yatırımlar devlet desteklemesinden
yararlandırılmıştır. 2002 yılı içerisinde Çayır Mera ve Yem Bitkileri Projesi
Desteklemesinden yararlanmak için Antalya ilinde toplam 133 çiftçinin projesi
hazırlanarak onaylanmış, 165.713.018.805 TL hak ediş hazırlanmıştır.
2.4.5. Sığır Cinsi Hayvanların Tanımlanması, Tescili ve İzlenmesi Projesi
2001 yılında başlamış olan bu proje, Avrupa Birliğine uyum çalışmaları
çerçevesinde yürütülmekte olup, 2002 yılı içerisinde il genelinde 27.561 işletmede
101.312 adet Büyükbaş (BB) hayvan kayıt altına alınmıştır.
2.4.6. Hayvan Hastalık ve Zararlıları İle Mücadele Projesi
Bu proje içerisinde İl genelinde Büyükbaş şap aşılaması, Brucella, Melitensis,
Kuduz ve New Castle gibi yapılan aşılamalar aşağıda sıralanmaktadır.
Şap: İlde 2001 yılında 1 mihrakta (Gazipaşa-Yeşilyurt) şap hastalığı çıkmış olup O
Tipi olduğu tespit edilmiştir. Hastalık genellikle gebelikleri nedeniyle aşılanmamış
hayvanlarda görülmüştür. Mihrakta toplam 200 adet Büyükbaş, 1200 adet Küçükbaş (KB)
hayvan sirayete maruz kalmıştır. Zamanında yapılan müdahalelerle ölümler nedeniyle bir
ekonomik kayba sebebiyet verilmeden hastalık mihraklarında söndürülmüştür. Çıkan şap
hastalığı çok sınırlı seyretmiş olup alınan fenni ve idari tedbirler sonucu yayılması
önlenerek hastalık tamamen söndürülmüştür.
Geçit,
Brucella Melitensis: İlde 10 mihrakta (Merkez-Çığlık, Serik-Çakallık, ElmalıElmalı-Tavullar, Korkuteli-Kızılcadağ, Korkuteli-Mamatlar, Manavgat-Çeltikçi,
49
Manavgat-Gündoğdu, Manavgat-Yeniköy, Manavgat-Doğançam) Brucella
hastalığı çıkmış olup, 10 mihrakta hastalık tamamen söndürülmüştür.
Melitensis
Kuduz Hastalığı: İlde 17.08.2000 tarihinde Merkez-Ahatlı mahallesinde çıkan
kuduz hastalığı alınan idari ve fenni tedbirler sonucu 26.02.2001 tarihinde tamamen
söndürülmüştür.
Mavidil Hastalığı: İlde Çalkaya ve Yurtpınar Beldelerinde aşılanmamış ve
dışardan gelen koyunlarda hastalık 2000 yılında ortaya çıkmıştır. Hastalık iki beldede de
04.01.2001 tarihinde söndürülmüştür.
Ruam Hastalığı: İlde 2000 yılı içinde ek olarak program başlatılmış olup
mücadeleye 2001 yılında da devam edilmiştir. Toplam 8382 tek tırnaklı taramadan
geçirilmiş, hastalık tespit edilen 5 mihrakta (Merkez-Akkoç, Varsak Beldesi, Yurtpınar
Beldesi, Alanya-Kestel ve Serik-Haskızılören) 6 adet tek tırnaklı hayvan tazminatlı olarak
itlaf edilerek 1.762.500.000 TL tazminat olarak ödenmiştir.

Hayvan Hareketleri ve Karantina Çalışmaları
Pazar Denetimleri: İlde hayvan pazarı bulunmadığından pazar denetimleri
yapılmamaktadır. Başta Büyükşehir Belediyesi olmak üzere diğer belediyelerle hayvan
pazarı kurulması konusunda gerekli girişimlerde bulunulmuş, geçici olarak ANET
bünyesinde hayvan pazarı kurulması konusunda çalışma yapılmaktadır.
Yol Kontrolleri: Hayvan sağlık zabıtası komisyon kararı alınarak İl Jandarma
Komutanlığına ve Emniyet Müdürlüğüne yazı yazılarak kontrollerin yapılması istenmiştir.
23 Şubat 2001 tarihinde Bakanlığımız emirleri doğrultusunda özel uygulama yapılmıştır.
2.4.7. Önsoykütüğü ve Soykütüğü Sistemini Geliştirme Projesi
İlde “Antalya İli Holstein Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği” 18 Ekim 1995
tarihinde kuruluşunu tamamlayarak faaliyetine başlamış ve Merkez Birliğinin de
kurucuları arasında yer almıştır.
Önsoykütüğü Sistemi, İlde, İl Müdürlüğümüz, İlçe Müdürlüklerimiz, Antalya
Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği ile Özel Suni Tohumlama yapan Veteriner hekimlerin
ortak çalışmalarıyla yürütülmektedir.
Soykütüğü ve Önsoykütüğü faaliyetleri Birliğin kendi elemanı olan bir Zooteknist
Ziraat Mühendisi ve Tarım İl Müdürlüğünün görevlendirdiği üç Zooteknist Ziraat
Mühendisi, üç Veteriner Sağlık Teknisyeni tarafından, gene aynı Müdürlüğün bu hizmetler
için tahsis etmiş olduğu iki binek otomobil ile İl Müdürlüğü kampüsü içerisinde ki binada
yürütülmektedir.
Birliğe 5 tanesi kooperatif tüzel kişiliği olmak üzere toplam 55 işletme üyedir. Bu
İşletmelerde mevcut olan 1952 Baş dişi, 741 Baş erkek hayvan Soykütüğü sistemine
kayıtlıdır.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ve Merkez Birliği tarafından uygulamaya konulan
Önsoykütüğü Projesi kapsamında Antalya ili Holstein Irkı Damızlık Sığır Yetiştiricileri
Birliği ile Tarım İl Müdürlüğü arasında imzalanan protokol gereğince İl Bilgi İşlem Merkezi
(İLBİM) kurularak çalışmalara başlanmıştır. Bu proje ile Antalya ‘da 25.000 işletmede
125.000 Baş hayvanın kayıt altına alınması plânlanmıştır. Bu güne kadar 18.006 işletme
ve 13.644 Baş dişi, 3.460 Baş erkek olmak üzere 17.104 Baş hayvan Önsoykütüğü
sistemine kaydedilmiştir.
Bu proje dışında, İlde Akseki, Gündoğmuş, İbradı ilçeleri ve Merkez Üçoluk
Vadisinde Büyükbaş Islah Projesi uygulanmaktadır.
2.4.8. Su Ürünleri Üretimini Geliştirme Projesi
Bu proje çerçevesinde 1982 yılından buyana İlde su ürünleri üretimini artırmak
50
amacıyla müracaat eden üreticilerin gerekli izinleri alınmakta; iç su ve denizde kültür
balıkçılığı projeleri hazırlanıp yürütülmektedir.
Hali hazırda kurulu proje kapasitesi 765 ton/yıl olan iç su ürünleri yatırım ve
işletme projeleri ile 2350 ton/yıl olan deniz su ürünleri yatırım ve işletme projeleri
faaliyettedir. Ayrıca, gayri faal durumda 240 ton/yıl kapasiteli karides yetiştiriciliği
işletmesi mevcuttur.
2.4.9. Bitki Hastalık ve Zararlıları İle Mücadele Projesi
2002 yılı içerisinde 4 adet entegre mücadele ve 9 adet sürvey çalışmalarının
yanısıra 96 adet çeşitli hastalık ve zararlılarla yönetimli çiftçi mücadelesi, süne zaralısına
karşı devlet mücadelesi, yerli çekirgelere karşı devlet yardımı mücadelesi olmak üzere
toplam 111 konuda çalışma yapılmıştır.
Devlet Mücadelesi: Süne mücadelesi ile ilgili olarak Merkeze bağlı 3 köy ile
Korkuteli İlçesine bağlı 26 köyde toplam 269.800 dekar alanda kıymetlendirme ve
takiben parazitoit ve nimf sürveyleri yapılmış; parazitlenme oranı yüksek, nimf oranı
düşük olduğundan kimyasal mücadele yapılmamıştır.
Devlet Yardımlı Çekirge Mücadelesi: 2002 yılında yerli çekirgelere mücadelesi
yoğun olarak İbradı İlçesi Eynif Ovası ve Görenci mevkiinde toplam 2.500 dekar alanda
kimyasal mücadele, kalan kısımlarda Özel İdare bütçesinden temin edilen 5.000 adet
hindi ile biyolojik mücadele şeklinde sürdürülmüş ve 30 gün devam etmiştir. Ayrıca
Merkez - Akseki- Alanya- Gazipaşa- Gündoğmuş ve Manavgat İlçelerinde de kimyasal
mücadele yapılmıştır.
Yönetimli Çiftçi Mücadelesi: Birinci altı aylık değerlendirme 23 konuda
tamamlanan çalışmaların uygulama raporları Bakanlık Makamı ile ilgili Enstitüye
gönderilmiş olup, bu dönemde kullanılan pestisitler ve uygulama alanları aşağıda
verilmiştir. 31 Aralık 1999 tarihi itibariyle mücadelesi tamamlanan hastalık ve zararlılara
karşı ilaçlanan saha, ağaç miktarı ile kullanılan ilaç miktarları bitki guruplarına göre
aşağıdaki şekilde gerçekleşmiştir.
Elmada Karalekesi ve Elma İç Kurduna Karşı Tahmin Uyarı Projesi:
Korkuteli ilçesinde 4, Elmalı ilçesinde 5, Kaş ilçesinde 2 adet olmak üzere toplam 11 adet
bilgisayarlı Tahmin-Uyarı İstasyonu ile sürdürülmektedir.
İç Karantina Çalışmaları: 2002 Yılı içerisinde 33 adet fidan üreticisi ile 17 adet
fide üreticisine bitki yetiştirme ruhsatı verilmiş olup başlangıçtan bugüne ruhsatlandırılan
fidelik ve fidanlık sayısı 264'e ulaşmıştır. Ayrıca 2002 yılı içerisinde yapılan kontrollerde İç
Karantina Mevzuatına aykırı bulunan 9.250 adet fidan imha edilmiştir.
Zirai İlaç-Alet ve Bayi Çalışmaları: İl genelinde 2002 yılı Kasım ayı itibari ile
503 adet perakende, 52 adet toptancı Zirai İlaç Bayii, 2 adet Zirai Mücadele Aletleri
İmalathanesi ve 24 adet Zirai Mücadele Aletleri Bayii bulunmaktadır. Bunların periyodik
kontrolleri sürdürülmekte olup ilgili yönetmelik hükümlerine aykırı davranan bayilerden
2002 yılı içerisinde 32 adedine birer ay süreyle kapatma cezası uygulanmıştır.
2.4.10. Gıda Denetim Hizmetlerini Geliştirme Projesi
Gıda Denetim Hizmetleri: 560 sayılı KHK ve buna dayalı olarak çıkartılan
yönetmelikler çerçevesinde gıda ve gıda ambalajı üreten işyerlerinin denetimleri
yapılmaktadır.
Gıdaların kalite ve hijyenle ilgili özelliklerini katkı maddelerini, aroma maddelerini,
pestisit ve veteriner ilaç kalıntılarını, ambalaj ve işaretleme, depolama ve taşıma
kurallarını, numune alma, analiz metotlarını kapsayan Türk Gıda Kodeksi 16 Kasım 1997
tarihinde yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu yönetmeliğin amacı üretici ve tüketici
menfaatleri ile halk sağlığını korumak, gıda maddelerini tekniğine uygun ve hijyenik
üretime hazırlama, işleme, muhafaza, depolama, taşıma ve pazarlanmasını sağlamak
51
üzere gıda maddelerinin özelliklerini belirlemektir.
Ayrıca tüketiciye güvenilir gıdanın arzı, tüketicinin daha iyi bilgilendirilmesi, gıda
endüstrisinin geliştirilmesi ve ticaretinin iyileştirilmesi ile ilgili hizmetler yürütülmektedir.
Bu kapsamda İlde faaliyet gösteren gıda ve gıda ambalajı üreten işyerleri
denetlenerek Gıda Siciline kaydolarak, imal ettikleri ürünlerin bileşiminde bulunan
maddeleri tescil ettirerek üretim izni almaları sağlanmaktadır.
Et ve et ürünleri Gayri Sıhhi Müesseselerdir. Bu işletmelerin denetim ve
ruhsatlandırma işlemleri 560 Sayılı KHK’nin 18. maddesine dayalı olarak çıkarılan 23
Haziran 1996 tarih ve 22675 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Kanatlı Hayvan Eti ve Et
Üretim Tesislerinin Kuruluş, Açılış, Çalışma ve Denetleme Usul ve Esaslarına Dair
Yönetmelik” gereği denetimler ve Ruhsatlandırma İşlemleri Tarım ve Köy işleri Bakanlığı
ve Taşra teşkilatınca yapılmaktadır.
Bu kapsamda İlde çalışma ve üretim izni almaları hususunda denetim, eğitim ve
diğer hizmetler yapılmaktadır.
Yem ve Tohum Denetim Hizmetleri: 1734 Sayılı Yem Kanunu ve buna bağlı
yönetmelikler çerçevesinde hayvansal ve bitkisel kökenli yem hammaddesi üreten
kuruluşların ve yem satışı yapan yem bayilerinin kontrolleri yapılmaktadır.
308 Sayılı Tohumlukların tescil ve sertifikasyonu hakkında kanun ve bu kanuna
bağlı yönetmelikler tohum üreticisi ve dağıtıcı ve tohum satışı yapan bayilerin denetimi
yapılmakta, tohum yetiştiriciliği yapan kuruluşlara yetiştiricilik belgesi verilmektedir.
2.4.11. Su Ürünleri Kirlenme ve Koruma Kontrol Hizmetleri Projesi
Bu proje kapsamında Antalya yöresinde, su ürünlerini ve ekolojik dengeyi
korumaya yönelik olarak, denizler, iç sular ve sanayi kuruluşlarının arıtma tesisleri ile
kum-çakıl olacaklarında, düzenli olarak denetimler yapılmaktadır. Ayrıca, su ürünleri
sağlığı ile ilgili olarak kültür balıkçılığı tesislerinde rutin olarak su ürünleri sağlık
denetimleri yürütülmektedir.
2.4.12. Kooperatif Survey Projesi
Bu proje kapsamında 2002 yılı sonu itibariyle 270 adet Tarımsal kalkınma
Kooperatifinin idari, mali, hukuki yönden denetimi, projeleri genel kurulları, eğitimi,
gerekli görülenler için fesh işlemleri yapılmıştır.
2.4.13. 4342 Sayılı Mera Kanunu Kapsamında Yapılan Çalışmalar
4342 Sayılı Mera Kanunu gereğince 2002 yılı sonu itibariyle 102.660 dekar alanda
tahdit ve 12.335 dekar alanda tespit çalışmaları tamamlanmıştır.
2.4.14. İl Özel İdare Destekli Yürütülen Projeler
Bu projeler 8. Bölümde İlde Yerel İdareler tarafından uygulanan projeler başlığı
altında incelenmiştir.
52
BÖLÜM 3. İLİN ÖZELLİKLERİ
Mevcut kaynaklar tanınmadan doğru yönlendirme yapılması imkansızdır.
Dolayısıyla, bu bölümde Antalya ilinin coğrafik yapısı, topografik yapısı, doğal alanları, su
kaynakları ve iklimi gibi fiziksel özelliklerine genişçe yer verilmeye çalışılmıştır.
İlin biyo-fiziksel ve sosyo-ekonomik özelliklerinin tanınması, kalkınma
koşullarının doğru tespit edilebilmesi için gereklidir. Bu tespitler Master Planda
mevcut durumun ve ileriye yönelik hedeflerin ortaya konabilmesine alt yapı
oluşturur.
3.1. BİYO-FİZİKSEL ÖZELLİKLER
İlin biyofiziksel özellikleri içerisinde coğrafik, topografik, klimatolojik özellikleri
yanısıra, su kaynakları incelenmektedir.
3.1.1. İlin Coğrafik Yerleşimi ve Özellikleri
Antalya ili, Anadolu'nun güneybatısında Türkiye’nin Akdeniz kıyısında 29° 20' - 32°
35' doğu boylamları ile 36° 07' - 37° 2' kuzey enlemleri arasında yer alır. Yüzölçümü
2051 km2 olup, Türkiye yüzölçümünün %2.6'sını kaplar.
İl, Antalya Körfezini 20.815 km2’lik bir alanla çevreler. İlin büyük bir bölümü
(%76’sı) Toros Dağları ile kaplıdır. İlin kara sınırlarını Kuzeyde Toros Dağları
çevrelemektedir. İlin güneyinde Akdeniz, doğusunda İçel, Konya ve Karaman, kuzeyinde
Isparta ve Burdur, batısında ise Muğla illeri yer alır. İlin kıyılarının uzunluğu; girinti,
çıkıntı dahil 640 km, düz hat olarak 500 km'dir.
İl arazisinin ortalama olarak %77,8'i dağlık, %10,2'si ova, %12'si ise engebeli bir
yapıya sahiptir. İl alanının 3/4'ünü kaplayan Torosların yaklaşık 10 tepesi deniz
seviyesine göre 2500 m ve daha fazla, iki tepesi de 3000 m ve daha yüksektir.
Batıdaki Teke yöresinde geniş platolar ve havzalar yer alır. Çoğunlukla
kireçtaşlarından oluşmuş bu dağlar ve platolarda, kireçtaşlarının erimesiyle oluşmuş
mağaralar, düdenler, su çıkaranlar, dolinler, uvalalar ve daha geniş çukurluklar olan
polyeler, büyüklü-küçüklü karst şekilleri çok yaygındır.
İlin topografik yönden gösterdiği değişkenlik gerek iklim, gerek tarımsal ve
gerekse demografi ve yerleşme yönünden farklı ortamlar yaratmaktadır. Ayrı özellik
gösteren bu alanlar, sahil ve yayla bölgesi olarak tanımlanır.
Sahil kesimi ilçeleri; I, II ve III. Alt Bölgeleri teşkil eden Merkez, Gazipaşa, Alanya,
Manavgat, Serik, Kemer, Kumluca, Finike, Kale ve Kaş'tır. Bu ilçe merkezlerinin denizden
yüksekliği 5-44 m arasındadır. IV ve V. Alt Bölgeleri oluşturan yayla kesimi ilçeleri ise;
Korkuteli, Elmalı, Gündoğmuş, Akseki ve İbradı'dır. Bu ilçelerin denizden yüksekliği 9001000 m arasındadır.
Arazinin yaklaşık %60’ı çam ormanları ve Akdeniz bitkileri ile kaplıdır.
İlde dağlardan denize ulaşan birçok bağımsız ırmak vardır.
Ovalar alüvyonlu topraklar ile verimli tarım arazisi karakteri taşımaktadır.
640 km’lik sahil bandının 290 km’si doğal kumsallardan oluşmaktadır.
İlin güney sınırları boydan boya Akdeniz kıyı şeridini oluşturmaktadır.
İlin Doğu kesiminde dağların denize paralel uzanması, dağlarla deniz arasında
Antalya'dan başlayıp Gazipaşa yakınlarına kadar uzanan geniş bir sahil ovası oluşumunu
sağlamıştır.
53
3.1.2. Agro-Ekolojik Alt Bölgeler
Agro-ekolojik bölgelendirme; arazinin çevresel özellikleri, potansiyel verim ve
topografik uygunluğu, yerleşim bölgelerinin sosyo-kültürel ve ekonomik yapıları dikkate
alınmak suretiyle, bölgenin benzer özellikler arz eden alt alanlara bölünmesini ifade eder.
Bir agro-ekolojik alt bölge, idari bütünlük içinde, iklim, arazi formu, toprak yapısı
ve/veya bitki örtüsüne göre belirlenir. Bu kapsamda Antalya ili 5 agro-ekolojik alt bölgeye
ayrılmış ve haritalandırılmıştır. Antalya ilinde alt bölgeleri oluşturan ilçeler aşağıdaki
tabloda belirtilmektedir.
Tablo 2. Antalya İlinin Agro-Ekolojik Alt Bölgeleri ve İlçeleri
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
Finike
Merkez
Alanya
Elmalı
Akseki
Kale
Kemer
Gazipaşa
Korkuteli
Gündoğmuş
Kaş
Serik
Kumluca
Manavgat

İbradı
I. Alt Bölge (Kaş-Kale-Finike-Kumluca Alt Bölgesi)
Arazi yapısı deniz seviyesinden başlayarak iç kesimlerde 1000 m’ye kadar yükselir.
Bu alt bölgedeki ilçe merkezleri sahil kuşağında yeralır. Yazları sıcak ve kurak, kışları ise
ılık ve yağışlı tipik Akdeniz iklimi hüküm sürer. Yıllık yağış toplamı 1500 kg/m 2’nin
üzerindedir. Ekstrem maksimum sıcaklık yaz aylarında 40 oC’ye kadar çıkarken, yıllık
ortalama sıcaklık 20 oC civarındadır.
Sahil kesiminde narenciye bahçeleri ve seralar, yayla kesiminde ise elma bahçeleri
ve zeytinlikler, yer yer kamelya tipi bağcılık görülmektedir.
Bu bölgenin dağ köylerinde hayvancılık ve hububat tarımı yapılır. Kıyı turizminin
yaygın olduğu bir bölgedir.

II. Alt Bölge (Kemer-Merkez-Serik-Manavgat Alt Bölgesi)
Arazi, deniz seviyesinden başlayarak iç kesimlerde 800 metreye kadar yükselir.
İlçelerin tamamının idari yapılanması sahil kuşağındadır. Tipik Akdeniz ikliminin hüküm
sürdüğü II. Alt Bölgede ekstrem maksimum sıcaklık yaz aylarında 44 oC’ye kadar çıkar.
Yıllık ortalama sıcaklık ise 19 oC civarındadır.
Bu bölge, geniş ve sulanabilir ovalara sahiptir. Teknolojik tarım yaygındır. Açık
tarla ve örtü-altı sebze yetiştiriciliği yanında süs bitkileri yetiştiriciliğinin de yoğun olarak
yapıldığı bir bölgedir. İkinci ürün olarak susam ve mısır yetiştiriciliği yaygındır.
Tarımsal ürünler için pazar imkanının en iyi olduğu alt bölgedir. Yurtdışı bağlantı
noktaları (liman ve havaalanı) II. Alt Bölgede olduğu için, özellikle ihracata dönük
tarımsal üretim için avantajlı bir konumdadır. Bunun yanısıra, İlde nüfusun en yoğun
olduğu ve İlin en fazla göç alan bölgesidir. Bölgenin sahil bandı turizme tahsis edilmiştir.
Merkez ilçe ve Manavgat’ta son yıllarda tıbbi ve ıtri bitki yetiştiriciliği de önem
kazanmaktadır.

III. Alt Bölge (Alanya-Gazipaşa Alt Bölgesi)
Arazi, deniz seviyesinden başlayarak iç kesimlere doğru yükselir. Yerleşim bölgesi
yoğunlukla sahil kuşağındadır. Tipik Akdeniz ikliminin hüküm sürdüğü bu alt bölgede
ekstrem maksimum sıcaklık yaz aylarında 40 oC, yıllık ortalama sıcaklık ise 20 oC
civarındadır.
54
Kıyıda, tropik iklim meyvesi olan muz yetiştiriciliğinin yanısıra örtü-altı sebze
yetiştiriciliği de önem arz etmektedir. Yamaç platoda ise nar ve badem yetiştirilir. Yayla
kesimlerinde yabani çiçek soğan üretimi yapılmaktadır.
Bu alt bölgenin sahil bandında turizmin baskısı hissedilmeye başlanmıştır.

IV. Alt Bölge (Elmalı-Korkuteli Alt Bölgesi)
Topografik olarak 1000 metrenin üzerinde yükseklikte Batı Toroslarda yeralan, su
kaynaklarının zengin olduğu plato özelliği taşıyan bir bölgedir. Bu alt bölgedeki yerleşim
yerleri yayla kuşağındadır ve denize sahili yoktur.
İklimsel özellikler bakımından sahilde yer alan diğer alt bölgelerden farklı olarak
daha çok karasal bir iklim hüküm sürer. Bu bölgede yıllık ortalama sıcaklık 13-14 oC
civarında olup, kış aylarında sıcaklık –17 oC civarına kadar düşebilmektedir. Bununla
birlikte, yılda 55 gün dona rastlanabilmektedir. Bu bölgede yağış, kıyı kesimine göre
oldukça azalmakta ve 500 kg/m2 civarında kalmaktadır. Yağış, genellikle kış aylarında
yağmur ve zaman zaman kar şeklinde olmakta ve ortalama olarak 30-35 gün süreyle
yerde kar örtüsü kalabilmektedir. Ancak sahil kesiminde yer alan I, II ve III. Alt
Bölgelerde görülen şiddetli yağış ve fırtınalar bu bölgede görülmez.
Toplam arazi yüzeyi içinde tarım alanı miktarı diğer alt bölgelere nispetle en
yüksek olan bölgedir. Hububat ve meyve yetiştiriciliği yaygındır. Son yıllarda yaylada
kesme çiçek yetiştiriciliği de yaygılaşmaya başlamıştır. Ayrıca, mantar ve kompost
üretiminde özellikle Korkuteli İlçesi Türkiye pazarında merkezi bir konuma gelmiştir. Çok
az miktarda olmakla birlikte, bu bölgede anason ve şekerpancarı yetiştiriciliği de
yapılmaktadır. Açık tarla sebze yetiştiriciliğinde ekolojik tarım uygulamalarına bu bölgede
başlanmıştır. İlde hayvancılığın en yoğun olarak yapıldığı bölgedir. Hayvancılığa bağlı
olarak, yem bitkileri ekiliş sahası bakımından da diğer alt bölgelerden öndedir.

V. Alt Bölge (İbradı-Akseki-Gündoğmuş Alt Bölgesi)
Torosların yüksek platosunu oluşturan ve dağlık arazi yapısına sahip bu bölge,
tarım arazisi bakımından kısıtlıdır ve ormanlık alanlarla kaplıdır. Yerleşim yerleri yayla
kuşağındadır ve denize sahili yoktur. Denizden yüksekliği 800 metreden başlayıp 1300
metreye kadar çıkar.
İklim bakımından sahilde yer alan diğer alt bölgelerden, yağışlar yönünden ise iç
ve batı bölgelerden ayrıcalıklar gösterir. Daha karasal bir iklim hüküm sürer. Bu bölgede
yaz aylarında 36-37 oC civarına çıkan sıcaklık, kış aylarında –17 oC’ye kadar düşebilmekte
ve zaman zaman bölgede şiddetli don olayları görülebilmektedir. Yıllık ortalama sıcaklık
18 oC civarında seyretmektedir. Bu bölgede yağış, kıyı kesimine göre önemli bir farklılık
göstermemekte ve 1350 kg/m2 civarında gerçekleşmektedir. Kış aylarında en fazla 15
gün süreyle yerde kar örtüsü kalabilmektedir. Şiddetli yağış ve fırtınalara rastlanmaz.
Teknik tarımın minimum düzeyde yapıldığı, sosyo-ekonomik yapı itibarı ile
değerlerin ilin ortalamalarının altında kaldığı ve tarımsal gelirin en düşük olduğu alt
bölgedir. Bununla birlikte, organik tarıma elverişli topraklara sahiptir. Bölge, tamamen
Toros dağlarının üst platosunda yerleşiktir. Bu bölgede hayvancılık ve kerestecilik yapılır.
Doğal florasında çiçek soğanları ve tıbbi bitkiler yoğun olarak bulunmaktadır.
3.1.3. İlin Topografyası
3.1.3.1. Dağlar
Antalya doğudan batıya yüksek dağlarla çevrilidir. Önemli dağları, Akdağ, Susuz
Dağları, Alacadağ, Bey Dağları, Tahtalı Dağı ve Geyik Dağlarıdır. En yüksek zirveler,
Kızlar Sivrisi (3086 metre) ve Akdağ’dır (3024 metre).
Akdağ: Elmalı Ovasının güneybatısında yeralan Akdağ, Muğla il sınırına kadar
uzanır. Yüksek ve toplu bir dağ kabarığıdır. Düzensiz bir kubbe şeklinde uzanan sivri ve
55
keskin sırtlı tepeler üzerinde verimli çayırlar, karstik ya da buzul çukurlar vardır. At
Kuyruk Sallamaz Tepesi (Uyluk) denen doruğun yüksekliği yaklaşık 3024 m'dir. Eteklerine
doğru düzgün şekilde alçalan Akdağ'ın bu kesimleri orman örtüsü ile kaplıdır.
Susuz Dağlar: İç Batı kesimde, Kıbrık Deresi'nin doğusundan başlayarak doğuda
Avlan Gölü'ne kadar uzanan bu dağlar toplu ve geniş bir dağ kütlesidir. Sivri olmayan
tepelerin arası çanak biçimindedir. Bunların birçoğunda ilkbaharda su birikir ve belirli bir
süre sonra çekilir. Bu nedenle dağın üst kısımları kuru ve susuzdur. Bitki örtüsü seyrek
otlardan oluşur. Kuzeybatı ve Güney yüzlerinin etekleri ise geniş ormanlık alanlarla
kaplıdır. Güneyinde Kohu Dağı (240 m) bulunmaktadır.
Alaca Dağ: Kohu Dağı'ndan başlayarak güneye doğru uzanıp Finike ile Kaş'ı
birbirinden ayıran dağdır. En yüksek tepesi 2336 m ile Toylak Karlığı Tepesi'dir. Alaca
Dağ'ın tüm etekleri ormanlarla kaplıdır.
Bey Dağları: Tam anlamıyla düzgün bir sıra dağ olan Bey Dağları güney -kuzey
doğrultusunda uzanmaktadır. İl Merkezinin Kuzeybatısında, Batı Toroslar serisinde Tekeli
Yaylasının doğusunda yer alır. Kıyı sıradağları ve asıl Bey Dağları adını alan birbirinden
farklı ve paralel sıra dağlardan oluşmuştur. Asıl Bey Dağları kalker oluşumludur. Düzenli
bir vadi görmek olanaksızdır. Kıyı sıradağları, Alakır Çayı ile Antalya Körfezi arasında
uzanır. Deniz kıyısından birden bire yükselen dik görünüme sahiptir. Dünyada nadir
bulunan sedir ormanları bu dağlarda yer almaktadır.
Tahtalı Dağı: Bir çadır biçiminde yükselen Tahtalı dağları kıyı sıradağlarının en
yüksek olanıdır ve Güneyde yeralır. Göynük çayının kuzeyinde yer alan Sarıçınar Dağı'nın
yüksekliği 1811 m'yi bulur. Denize dik yamaçlar halinde iner ve büyük ölçüde çam
ormanlarıyla kaplıdır.
Geyik Dağları: Antalya ilinin doğusunda Taşeli Platosu üzerinde kuzeybatı güneydoğu doğrultusunda uzanırlar. Kuzeye bakan kısımlarda yaz aylarında bile kar
bulunur. Bu dağlar dizi halinde Konya, Karaman ile Antalya arasında sınır çizerler.
Akdenize bakan kısımları, kar sınırının altından itibaren ovaya kadar ormanla kaplıdır.
3.1.3.2. Ovalar
Antalya ili ovalarında Akdeniz iklimine uygun Turunçgiller ve Sera tarımı yapılır.
Kıyıda Kumluca, Finike, Tekirova, Manavgat, Alanya, Gazipaşa ovaları, iç kesimlerde ise
Tekeli ve Taşeli Platoları, Elmalı, Müğren, Kızılcadağ, Korkuteli ovaları yer alır. Antalya
topraklarının %12'sini ovalar kaplamaktadır. Bunların içinde en önemli olanları Antalya
Ovası, Finike Ovası, Alanya Ovası, Kasaba Ovası, Demre Ovası ile Tekirova'dır.
Antalya Ovası: Batı Toros dağlan ile Alanya arasında kıyı boyunca uzanır ve
üçgen biçimindedir. Yapı bakımından farklı iki bölümden oluşur. Batıda Bey Dağları
dibinden Aksu'ya ve kuzeyine doğru olan bölümleri yatay kalker türden oluşmuştur.
Kıyıda 25-30 m yükseklikteki dik yarlarla başlayıp, basamak basamak üç taraça
halindedir. Kıyıdan itibaren hafif eğimli düzlükler oluşturan bu taraçalar, Toroslar'dan
kireç taşlarını eriterek gelen yeraltı sularının ve Düden Çayı'nın çökeltileri travertenlerden
oluşur. Antalya ovasının doğu bölümü ise Aksu, Köprüçay, Manavgat Irmağı gibi
akarsuların kıyıda yığdığı yer yer bataklık, alüvyal düzlükler ve bunlar arasında alçak
tepelikler halindedir. Ovanın bir bölümü İlin tarım bakımından en verimli kısmını
oluşturmaktadır.
Finike Ovası: Finike Körfezinden başlar. Büyük bir düzlük görünümündedir.
Birkaç akarsuyun kollarını birleştirerek oluşan ova, alüvyonlu, içinde taş olmayan oldukça
verimli, siyah topraklardır.
Kasaba Ovası: Yaklaşık 15 km uzunluğunda ve 4-5 km genişliğinde olan ovanın
üç tarafı dağlarla çevrilidir. Deniz iklimi egemendir. Kış ve yaz ayları genellikle sisli
geçmektedir. Su bakımından zengin değildir, ancak kış aylarında su bulunmaktadır.
Alanya Ovası: Ova 30-40 km2'lik bir alanı kapsamaktadır. Dim Çayı ve Oba Çayı
teknesi olmak üzere iki bölümden oluşmuştur. Alanya ovasının iklimi Antalya ovasına
56
oranla daha yumuşaktır.
Demre Ovası: Demre Çayının getirdiği alüvyonlarla oluşmuştur. 20 km2'lik bir
alanı kapsamaktadır. Toprak oldukça verimlidir. Demre Ovası da su bakımından pek
zengin değildir.
Tekirova: 10 km2'lik bir alanı kapsar. Tahtalı Dağlarından inen suların ve Bağırsak
deresinin getirdiği alüvyonlardan oluşmuştur.
Alara Ovası: Toprağı orta verimlilikte, Alanya-Manavgat arasında yeralan bir
ovadır. Alara Çayı ile sulanır.
Tablo 3. Antalya’daki Önemli Ovalar ve Özellikleri
OVANIN ADI
Bulunduğu
Yer (İlçe)
Yüzölçümü
(km2)
İl Yüzölçümüne
Oranı
(%)
Denizden
Yükseklik
(m)
Özellikleri
(Yetiştiricilik ve Sulama)
Sera-Sebze-Narenciye (Halk
Sulaması)
Boğaçayı
Merkez
24,10
0,12
30
Döşemealtı
Merkez
440,32
2,14
250
Sebze-Pamuk-Buğday-Meyve (Halk
Sulaması)
Kurşunlu
Merkez
61,01
0,30
100
Sebze-Pamuk-Buğday- (Halk
Sulaması)
Varsak
Merkez
133,21
0,65
150
Sebze- Meyve -Pamuk- (DSİ ve Halk
Sulaması)
Aksu
Merkez-Serik
300,71
1,46
30-120
Sedre
Alanya
107,60
0,52
30
Sera-Sebze-Narenciye -Muz-(DSİ ve
Halk Sulaması)
Alara
AlanyaManavgat
61,14
0,30
60
Sera-Sebze-Meyve-Tarla -Pamuk(DSİ ve Halk Sulaması)
Elmalı
Elmalı
264,22
1,28
1.050
FinikeKumluca
FinikeKumluca
119,46
0,58
20
Sera-Sebze-Narenciye -(DSİ ve Halk
Sulaması)
Gazipaşa
Gazipaşa
39,76
0,19
30
Sera-Sebze-Meyve –Muz-Yer fıstığı
(Halk Sulaması)
Eynif
İbradı
20,39
0,10
Demre
Kale
18,05
0,09
Kasaba
Kaş
36,55
0,18
Kumluova
Kaş
11,84
0,06
50
Sebze- Tarla -Pamuk- (DSİ
Sulaması)
Ovagölü
Kaş
35,77
0,17
30
Sebze- Tarla -Pamuk- (DSİ
Sulaması)
Korkuteli
Korkuteli
47,35
0,23
850
BeşkonakBelhasanKarabük
Manavgat
13,99
0,07
400 Sebze- Tarla (Halk Sulaması)
Manavgat
Manavgat
162,24
0,79
10-40
Sera-Sebze-Hububat –Pamuk (DSİ
ve Halk Sulaması)
Serik
SerikManavgat
405,07
1,97
30-100
Sera-Sebze-Hububat –Pamuk (DSİ
ve Halk Sulaması)
Sera-Sebze-Tarla -Pamuk- (DSİ ve
Halk Sulaması)
Hububat-Meyve-Bağ-Şeker pancarı
(DSİ ve Halk Sulaması)
1.100 Hububat
20
Sera-Sebze-Narenciye -(DSİ ve Halk
Sulaması)
250 Hububat
Meyve-Hububat –Şeker PancarıPatates (DSİ ve Halk Sulaması)
57
Bulunduğu
Yer (İlçe)
OVANIN ADI
Bucak-AktaşKarataş
Serik
Yüzölçümü
2
(km )
17,29
İl Yüzölçümüne
Oranı
(%)
0,08
Denizden
Yükseklik
(m)
300
Özellikleri
(Yetiştiricilik ve Sulama)
Sebze-Hububat –Pamuk (Halk
Sulaması)
Kaynak: Çevre İl Müdürlüğü, Antalya İli Çevre Durum Raporu 2000
3.1.3.3. Yaylalar
Antalya ilinde iki büyük yayla vardır. Bunlar, Batıda Tekeli, Doğuda Taşeli
yaylalarıdır. Yerel olarak isimlendirilmiş Batı’daki küçük ölçekli yaylalar Ördübek, Uçarsu,
Gömbe, Gödene, Yeşilyayla, Taşkesik adlarıyla; Doğudaki küçük ölçekli yaylalar ise
Akçaalan, Kesikbel, Avason, Gücer, İkiz, Dumanlı, Derme, Alıç, Topalceviz, Beloluk,
Güğlenpınarı, Geriş, Güzelsu, Meşat, Sülek, Dereköy, Mahmutseydi, Pınarbaşı, Gedevet
adlarıyla tanınırlar.
Tekeli Yaylası: İl topraklarının batı sınırlarıyla Antalya Körfezi ve Antalya Ovası
arasında kalan bölgedir. Yaylada güney batı - kuzey doğu doğrultusunda sıra dağlar ve
bunların arasında çukurluklar bulunmaktadır. Tekeli yaylası birdenbire yükselen, ortası
geniş, kapalı tekneleri içerir. Yayla birbirinden çok az farklı küçük coğrafik birimlere
ayrılmıştır, bu yayla Girdev Yaylasının, Korkuteli Düzlüğünü, Aksu ve Köprüçay ile
Manavgat Çayının teknelerini de içine almaktadır. Ördübek, Uçarsu, Gömbe, Gödene,
Yeşilyayla, Taşkesik yaylaları batıda yer almaktadır.
Taşeli Yaylası: Antalya Körfeziyle Mersin ili sınırı arasındaki bölgeye yayılmıştır.
Burada Akseki'nin doğusundan Mersin ili sınırlarına doğru geniş bir kıyı şeridi
bulunmaktadır. Üzerinde Yedikaza Yaylaları yayılmıştır. Bu yaylalar arasında Sülek ve
Merdiven Yaylaları ile Gevni Yaylası sayılabilir. Güney doğuda ise Gazipaşa Yaylası
bulunmaktadır. Akçaalan, Kesikbel, Avason, Gücer, İkiz, Dumanlı, Derme, Alıç,
Topalceviz, Beloluk, Güğlenpınarı, Geriş, Güzelsu, Meşat, Dereköy, Mahmutseydi,
Pınarbaşı, Gedevet doğuda yer alan diğer yaylalardır.
Saklı Yaylası: Antalya kent merkezine 50 km uzaklıkta olup rakımı 2547
metredir. Kışın kayak merkezi, yazın da yayla olarak hizmet vermektedir. Ocak, Şubat ve
Mart aylarında sürekli, Aralık ve Mayıs aylarında genellikle parçalı şekilde karla kaplıdır.
50-100 cm arası değişen kar kalınlığı yukarı kesimlerde artmaktadır.
Kemer Yaylaları: Kemer halkı yaz aylarında genellikle Gödene Yaylası gibi
yüksek kesimlere çıkmaktadır. Yeşil Yayla ve Söğütcuması Torosların (Beydağları)
üzerinde kurulmuş olup yaz aylarında sahilde ikamet eden insanların rağbet ettiği yazlık
konaklama yerleridir.
Kaş Yaylaları: Kaş ve civarı ormanlarla kaplıdır. Yüksek dağlar ve etekleri, çam,
sedir, selvi ve diğer Akdeniz bitki örtüleri ile kaplıdır. Gömbe ve Sütleğen yaylaları
bunların en bilinenleridir. Akdağ eteklerinde kurulmuş bulunan ve yaz aylarında çok
soğuk olan bu yaylaların soğuk suları ve pınarları dikkati çeker. Uçarsu ve Yeşil Göl,
soğuk su kaynaklarıdır. Buralarda birçok meyve ağaçları vardır.
Manavgat Yaylaları: Köprüçay Vadisinin ikiye ayrıldığı Torosların üzerinde birçok
yayla bulunmaktadır. En önemlileri Gülenpınar ve Beloluk Yaylaları, Dumanlı Yaylası,
Topalceviz, Alıç ve Demre Yaylaları, Dumanlı Yaylası ile Bezburun dağı eteklerindeki İkiz
Yaylasıdır. Manavgat'ın dağlık bir arazi yapısına sahip olması ve bu nedenle tarım
arazilerinin azlığı, dağ köylerinde yaşayan halkın hayvancılığa yönelmesinie sebep olmuş
ve sürüler halinde kıl keçisi yetiştiriciliği önemli geçim kaynağı durumuna gelmiştir. Bu
sebeple, köy halkının %90'ı yaz aylarında hayvanları ile birlikte yaylalara göçerler.
3.1.3.4. Göller
Antalya'da göller genellikle ilin batı bölümünde yer almaktadır. Bunlar alan olarak
küçüktür ve çoğunlukla yaz aylarında kururlar. Karagöl senenin 8-10 ayında; Avlan Gölü
58
ise senenin 6-7 ayında su dolarak göl halini alırlar. İldeki başlıca göller, Söğüt Gölü,
Karagöl Sazlığı ve Avlan Gölü'dür.
Söğüt Gölü: Söğüt Gölü İlin Kuzey batısında yeralan ve kuru olduğu dönemlerde
göl zemininde tarım yapılan geniş bir ova görünümündedir.
Karagöl: Devamlı su altında bulunup, göl durumunu koruyan saha 24,5 km2’dir.
Avlan Gölü: Göl durumunu koruyan saha 8,5 km2’dir. Bu gölün çevresi taşkın
arttığı zaman bataklık halini alır. Ancak suları çekildiği zaman tarıma elverişli hale gelir.
Kırkgöz Kaynakları Gölü: Bu alanda devamlı anlamda göl yoktur. Ancak Kırkgöz
kaynaklarının yayıldığı ve kaynak debisine bağlı olarak yayılım gösteren bataklık alanı
vardır. Göl alanının büyük kısmı sazlık ve kamışlıktır. Ekonomik değere sahip balık
yetiştiriciliğine elverişli değildir.
3.1.3.5. Akarsular
İlin akarsuları, daha çok dere ve çaydan oluşur. İlin önemli akarsuları arasında
Manavgat Irmağı, Köprü, Aksu, Düden, Dim, Kargı, Alara, Karpuz, Başgöz, Karaman ve
Korkuteli Çayları yer alır.
Yazları sıcak ve kurak geçtiği için bu akarsuların debisi çok azalır, birçoğu kurur.
Dere ve çayların sonbahar yağmurları ile su seviyesi yükselir. İlkbaharda Toros
Dağlarındaki karların erimesiyle en yüksek seviyeye ulaşır.
Dere ve çayların kaynakları Toros dağlarıdır. Bunlar denize inerken arazinin fazla
eğimli olması nedeniyle hızlı akarlar ve toprak erozyonuna neden olurlar.
Boğa Çayı: Karaman, Doyran ve Çandar isimli üç çaydan oluşmaktadır. Yaklaşık
boyu 48 km’dir. Boğa Çayı’nın suyu tuzluluk bakımından ikinci, alkalilik bakımından birinci
sınıf sulama suyu niteliğindedir.
Arapsuyu Çayları: Büyük Arapsu ve Küçük Arapsu olarak Boğa Çayı’nın birkaç
kilometre doğusundaki düzlükten çıkarlar. Kuvvetli karstik kaynaklar tarafından
beslenirler.
Düden Çayı: Kırkgöz mevkiindeki kaynaklardan çıkıp, birkaç kilometre sonra
Bıyıklı Düden’inde kaybolur. Antalya’nın kuzeyinde tekrar yüzeye çıkarak 300 m
uzunluğunda dar ve dik yamaçlı oyuk içerisinde aktıktan sonra Düden Batığı’nda tekrar
kaybolur. Antalya’nın 8 km kuzeyinde Düden Başı’nda Düden Çayı adı altında tekrar
yüzeye çıkar. Düden Çayı’nın suyu tuzluluk bakımından üçüncü, alkalilik bakımından
birinci sınıf sulama suyu niteliğindedir.
Aksu Çayı: Antalya havzasının büyük çaylarından biridir. Yaklaşık 117 km
uzunluğundadır. Suyu tuzluluk bakımından ikinci, alkalilik bakımından birinci sınıf sulama
suyu niteliğindedir.
Köprüçayı Irmağı: Eğridir Gölü’nün Güneydoğusundaki Anamas Dağları’ndan
çıkar. Bir çok pınarla birlikte yaklaşık boyu 156 km'ye ulaşır. Köprüçay Irmağının suyu
tuzluluk bakımından ikinci, alkalilik bakımından birinci sınıf sulama suyu niteliğindedir.
Manavgat Irmağı: Cevizli bucağının batısındaki pınarlarla kuzeyden gelen Şahap
Deresinin birleşmesi ile teşekkül eder. Pek çok dereyi ve kaynağı içine alır. En önemli kolu
Aygır Deresi’dir. Manavgat ilçesinin 6-7 km güneyinde Çayağzı mevkiinde denize dökülür.
Yaklaşık 82 km uzunluğundadır. Irmağın suyu tuzluluk ve alkalilik bakımından birinci sınıf
sulama suyu niteliğindedir. Çağlayanı ile bilinen Manavgat Irmağının derinliği ilçe
yakınlarında 2-7 metreyi bulur. Bu ırmak üzerinde Oymapınar Barajı kurulmuştur ve
belirli yerlerde kültür balıkçılığı (Alabalık) yetiştiriciliği yapılmaktadır.
Karpuz Çayı: Yaklaşık 50 km uzunluğundadır. Çayın suyu tuzluluk bakımından
ikinci, alkalilik bakımından birinci sınıf sulama suyu niteliğindedir.
Alara Çayı: Yaklaşık 80 km uzunluğundadır. Çayın suyu tuzluluk bakımından
ikinci, alkalilik bakımından birinci sınıf sulama suyu niteliğindedir.
59
Kargı Çayı (Deliçay): Yaklaşık 43 km uzunluğundadır. Çayın suyu tuzluluk
bakımından ikinci, alkalilik bakımından birinci sınıf sulama suyu niteliğindedir.
Oba Çayı: Alakilise ve Merdiven Dereleri’nin birleşmesinden meydana gelir.
Alanya ovasında yaralan Oba köyünün Güneyinde denize dökülür. Yaklaşık boyu 14 km
uzunluğundadır.
Dim Çayı: Akdağ eteklerinden doğar, Bucak yakınlarında Uçurmak Deresi ile
birleşir. Alanya ilçesinin 5 km doğusunda denize dökülür. Yaklaşık uzunluğu 30 km’dir. Bu
çayın suyu tuzluluk ve alkalilik bakımından birinci sınıf sulama suyu niteliğindedir.
Ayrıca Sapa, Bıçkıcı, Delice, Alakır, Akçay, Derme, Eşen Çayları bölgenin önemli
yer üstü sularıdır. Bölgenin sulak alanlarından biri de, akarsu boylarında yer alan ve yılın
büyük kısmında su altında kalan ince şeritlerdir. Bu alanlar 7.513 hektar
büyüklüğündedir.
Yine sulak alanlardan alüvyal sahil bataklıkları, deniz kıyısında yer alan, deniz ve
yüzey akışların etkisi ile devamlı veya yılın büyük bir bölümünde yaş yada bataklık
durumunda olan topraklardır. Tuzlu ve sodikliğin her tür ve derecesinde olabilirler. Bu
arazinin tarımsal değeri yoktur. 519 hektar alan kaplamaktadır.
3.1.3.6. Yeraltı Su Kaynakları
Antalya, yeraltı suyu yönünden oldukça zengin bir ilimizdir. İlin su ihtiyacının
karşılanmasında ve sulamada bu yeraltı su kaynaklarından yararlanılmaktadır.
Antalya'daki yeraltı su kaynakları;
Kırkgöz Kaynakları: Toros dağlarından çıkan bir kaynaktır.
Gürkavak Kaynağı: Şehrin su temin ettiği en eski kaynaklardan biri olan
"Gürkavak Kaynağı" Antalya'nın kuzeybatısında Düzlerçamı Milli Parkı içerisinde
bulunmaktadır.
Mağara Kaynağı: Konyaaltı Plajının karşısındaki falezlerden çıkan bu kaynak,
şehre en yakın kaynak olup, şehrin içme suyu buradan karşılanmaktadır.
Duraliler Kaynağı: Duraliler Köyü'nün yerleşim ve tarım alanları içerisinde
bulunan bu kaynaktan sulamada yararlanılmaktadır.
İskele kaynağı (Mescid Alanı): Yat limanındaki mescit alanından çıkan bu
kaynaktan mahalli içme suyu ihtiyacı karşılanmaktadır.
Hurma Pınarları: Antalya'nın batısında Hurma Köyü içerisinde bulunan ve çok
kaliteli suya sahip olan bu kaynak, yakın zamana kadar şehrin içme suyu ihtiyacının
karşılanmasında kullanılmıştır. Ancak son yıllarda yaşanan kuraklığın tesiri ile şimdi
bakımsız ve terk edilmiş durumdadır.
Arapsuyu Kaynakları: Antalya'nın batısında bulunan Arapsuyu l ve II kaynakları
2 km kadar yüzeyde aktıktan sonra denize ulaşırlar.
Boğaçayı Keson Kuyuları: Boğaçayı havzasındaki alüvyonlarda bulunmakta,
içme ve kullanma suyu ihtiyacının karşılanmasında kullanılmaktadır.
Düden Şelalesi Kaynağı: Düden Şelalesinin altından çıkmaktadır.
Duraliler Kuyusu: Duraliler Köyü'nün kuzeyinde, yerleşim ve tarım alanlarının
dışında bulunan bu kuyular sulamada kullanılmaktadır.
Meydan Kuyuları: Antalya'nın Meydan semtinde bulunan bu kuyular, yerleşim
alanlarının ortasında kalmıştır. Şehir içme suyunun bir kısmı buradan sağlanmaktadır.
3.1.4. İlin İklimi
Antalya’nın sahil ve yayla kesimi arasında iklim ve dolayısıyla bitki örtüsü
bakımından önemli bir farklılık göze çarpar. Sahil kesimi Muz ve Narenciye gibi tropik ve
60
sub-tropik iklim bitkilerinin yetiştirilmesine ve sera tarımı yapılmasına uygundur. Yayla
kesimi ise soğuğa dayanıklı elma, armut, ayva gibi mutedil iklim meyve türlerinin
yetişebilmesi için elverişlidir.
Antalya ili iklimi, genelde yazları sıcak ve kurak, kışları ılık ve yağışlı olarak ifade
edilen Akdeniz iklimi içerisinde mütalaa edilmekte ise de, ilde meteorolojik eleman
değerleri yönünden oldukça farklılık gösteren üç iklim tipi görmekteyiz.
Tablo 4. Antalya İli Aylık Meteorolojik Ölçüm Ortalama Sonuçları (1998)
Günlük
Güneşlenme
En
En
Ortalama
Ortalama
süresi
en çok
Yüksek Düşük
Oransal
yağış
(saat ve
Sıcaklık
yağış
Sıcaklık Sıcaklık
Nem
miktarı dakika/gü
(oC)
miktarı
(oC)
(oC)
(%)
(mm)
n)
(mm)
Ortalama
Aylar
Ocak
Şubat
Mart
Nisan
Mayıs
Haziran
Temmuz
Ağustos
Eylül
Ekim
Kasım
Aralık
Yıllık
Ortalama karla
9,9
23,9
-4,3
10,5
25,9
-4,6
12,6
27,7
-1,6
16,2
32,8
3,3
20,4
38,7
5
25
41,5
11,1
28,1
44,7
14,8
27,9
44,6
13,6
24,7
42,5
10,3
19,9
39,6
2,9
15,1
33
0
11,5
23,6
-1,9
18,5
44,7
-4,6
örtülü gün sayısı sıfırdır.
68
68
66
67
68
61
58
59
58
62
66
67
64
331,5
232,8
139,2
124,4
120,4
64,1
41,8
49,6
98,7
195,1
220,2
290,7
331,5
247,5
170,9
94,1
43,3
28,5
9,7
2,4
2,1
11,5
62,6
123,7
256
1052,3
5,09
6
6,55
8,11
10,04
11,42
12,16
11,48
10,18
8,12
6,34
4,58
8,34
Ort.
yağışlı
gün
sayısı
12,9
11,1
8,9
6,4
5,2
2,5
0,5
0,5
1,6
5,7
7,6
12,5
75,4
Ort.
donlu
gün
sayısı
1
0,5
0,1
0,2
1,8
Kaynak: Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü
3.1.4.1. Kıyı Kesimi (I - II ve III. Agro-Ekolojik Alt Bölgeler) İklimi
Sahil kesiminde görülen ve Akdeniz ikliminin tanımına uyan, yazları sıcak ve
kurak, kışları ise ılık ve yağışlı iklimdir. Bu iklimin hüküm sürdüğü kıyı kesimi olan I, II ve
III. Agro-Ekolojik Alt Bölgelerin yüksek olmayan kesimleridir.
Ortalama Sıcaklık: Yıllık olarak 17.6 oC ile 20 oC, kış aylarında 8.5 oC ile 14.1 oC ve
yaz aylarında 24.2 oC ile 28.3 oC arasında seyretmektedir.
Ortalama Yüksek Sıcaklık: Yıllık olarak 22.4 oC ile 24.6 oC, kış aylarında 14.2 oC ile
18.3 C ve yaz aylarında 28.2 oC ile 34.4 oC arasında bulunmaktadır.
o
Ortalama Düşük Sıcaklık: Yıllık olarak 11.4 oC ile 16.6 oC, kış aylarında 3.8 oC ile
11.5 C ve yaz aylarında 17.1 oC ile 24.7 oC arasında rasat edilmektedir.
o
En Yüksek Sıcaklık: En yüksek sıcaklık değerleri 39.0 oC ile 44.7 oC arasında
değişmektedir.Kış aylarında bile bu kesimde 27.8 oC ulaşan sıcaklıklar görülmektedir.
En Düşük Sıcaklık: Bu kesimde şimdiye kadar rasat edilmiş en düşük sıcaklık
değerleri 0.3 oC ile –4.7 oC arasında görülmektedir. Kaş ilçesinde sıcaklık 0.0 oC’nin altına
hiç düşmemekte, diğer yörelerde ise sıcaklık ortalama olarak yılda ancak birkaç gün 0.0
o
C’nin altında seyretmekte ve bu sıcaklık süresi oldukça kısa olmaktadır.
Nisbi Nem: 70 yıllık nisai nem ortalaması yörelere göre %51 ile %70 arasında
değişmekle beraber ortalama olarak %64’ tür.
Yağış: Yıllık ortalama yağış bu kesimde 792.1 mm ile 1277 mm arasında
değişmektedir. Bu alt bölgedeki ilçelerin en az yağış alan yeri Gazipaşa, en fazla yağış
alan yeri ise Kemer ve civarıdır. Bu kesimde yıllık yağışın %60-70’ i kış aylarında vuku
61
bulmakta olup, yağışlar çok şiddetli şekildedir. Antalya’da bir günde 331.5 mm ve
Kemer‘de ise 469.9 mm yağış rasat edilmiştir. Bu kesimde kar yağışlarına nadir olarak
rastlanır ve yerde uzun süreli bir kar örtüsü görülmez.
Güneşlenme Müddeti: Antalya ili kıyı kesimi Türkiye’ de güneşlenme müddetinin
en yüksek olduğu yerlerden biridir. Yıllık ortalama güneşlenme müddeti, Antalya’da 8
saat 39 dakika, Alanya ilçesinde ise 8 saat 28 dakikadır. Yaz aylarında bu süre Antalya’da
12 saat 41 dakikaya, Alanya’da ise 12 saat 28 dakikaya çıkmaktadır.
Deniz Suyu Sıcaklığı: Antalya ilinin kıyı kesimi deniz suyu sıcaklıkları yönünden
Türkiye’nin en yüksek deniz suyu sıcaklığına sahiptir. Kıyılarda ortalama deniz suyu
sıcaklığı 21.0 oC ile 21.7 oC arasında değişmekte, yaz aylarında ortalama 27 oC ile 28 oC
arasında bulunmakta, zaman zaman da 30 oC ile 31 oC’ye ulaşmaktadır.
Rüzgar: Hakim rüzgarlar kıyı kesimin batı bölümünde kuzey yönlerden, doğu
bölümünde ise güney yönlerden esmektedir. Kuvvetli rüzgarların ise bütün kesiminde ki
hakim yönü güney olmaktadır. Kuvvetli rüzgarların çok etkili olduğu bu kesimde rüzgar
hızı bilhassa kış aylarında yüksek değerlere ulaşmakta ve bu kesimde hızı 140 km/saat’ e
ulaşan rüzgarlara rastlanmaktadır.
Grafik 1.
Antalya İlinde Aylara Göre Sıcaklık Değerleri
3.1.4.2. İç Batı Kesimi (IV. Agro-Ekolojik Alt Bölge) İklimi
İlin iç batı kesiminde görülen iklim tipinde, kıyı kesiminde olduğu gibi çok sıcak ve
kurak olmadığı gibi kış aylarında da ılık olmayıp oldukça soğuk geçmekte ve gene bu
kesimde çok şiddetli yağışlar görülmektedir.
Ortalama Sıcaklık: Yıllık olarak 12.2 oC ile 12.9 oC, kış aylarında 2.1 oC ile 4.4 oC ve
yaz aylarında ise 19.6 oC ile 24.1 oC arasında seyretmektedir.
Ortalama Yüksek Sıcaklık: Yıllık olarak 19.1 oC ile 19.9 oC, kış aylarında 7.1 oC ile
10.6 C ve yaz aylarında 27.1 oC ile 31.5 oC arasında bulunmaktadır.
o
o
Ortalama Düşük Sıcaklık: Yıllık olarak 5.5 oC ile 6.3 oC, kış aylarında –2.3 oC ile 0.3
C ve yaz aylarında ise 10.5 oC ile 15.4 oC arasında değişmektedir.
En Yüksek Sıcaklık: Bu bölgelerde şimdiye kadar yapılmış rasatlar neticesinde elde
edilmiş en yüksek sıcaklıklar yörelere göre 37.4 oC ile 40.0 oC arasında değişmektedir.
62
En Düşük Sıcaklık: Değerleri bölgelere göre –16.0 oC ile –18.6 oC arasında
görülmekte, yılda ortalama olarak 60 gün sıcaklık 0.0 oC altında seyredebilmekte ve
şiddetli don olabilmektedir. Ayrıca bu bölgelerde Mayıs ayında bile sıcaklığın 0.7 oC ‘ye
kadar düştüğü tespit edilmiştir.
Nisbi Nem: Yıllık nisai nem ortalaması %56 ile %63 arasında değişmektedir.
Yağış: Bu bölgelerde yağış, kıyı kesimine göre oldukça az olup, 392.6 mm ile
626.6 mm arasında değişmektedir. Bu kesimin en fazla yağış alan yerleri ise bölgenin kıyı
bölgelerine komşu olan yöreleri olmaktadır. Haziran aylarında olmak üzere az miktarda
da olsa yaz aylarında yağış görülmektedir. Ancak ne kış ne de yaz aylarında kısa süre de
çok yağış bırakabilen şiddetli yağışlara burada rastlanmaz. Şimdiye kadar ölçülmüş
günlük en çok yağış miktarı 80.4 mm olmuştur. Bu bölgede yılda ortalama olarak 10-12
gün kar yağışlı olarak geçer. Ortalama olarak 30-35 gün yerde kar örtüsü bulunur.
Rüzgar: Hakim rüzgarlar topografik duruma göre yer yer değişmekle beraber
genellikle kuzey veya güney yönlerden esmektedir.
3.1.4.3. İç Doğu Kesimi (V. Agro-Ekolojik Alt Bölge) İklimi
V. Agro-Ekolojik Alt Bölgenin yer aldığı İlin iç doğu kesiminin iklimi ise bütün
meteorolojik eleman değerleri bakımından kıyı kesiminden, yağışlar yönünden ise iç batı
bölgelerden ayrıcalıklar gösterir. Bu kesimde:
Ortalama Sıcaklık: Yıllık olarak 11.7 oC ile 13.2 oC, kış aylarında 1.3 oC ile 5 oC ve
yaz aylarında ise 19.3 oC ile 24.1 oC arasında seyretmektedir.
Ortalama Yüksek Sıcaklık: Yıllık olarak 18.4 oC ile 18.6 oC; kış aylarında 7.0 oC ile
9.4 oC ve yaz aylarında 26.3 oC ile 30.3 oC arasında olmaktadır.
Ortalama Düşük Sıcaklık: Yıllık olarak 5.7 oC ile 9.0 oC; kışa aylarında –2.7 oC ile
2.2 C ve yaz aylarında ise 11.5 oC ile 19.0 oC arasında seyreder.
o
En Yüksek Sıcaklık: Bu bölgede şimdiye kadar rasat edilmiş en yüksek sıcaklıklar
yörelere göre 36.7oC ile 37.2 oC arasında değişmektedir.
En Düşük Sıcaklık: Şimdiye kadar yapılmış rasat sonucunda bu bölgeden elde
edilmiş en düşük sıcaklık değerleri -14.0 oC ile -17.5 oC arasında görülmektedir. İç batı
bölgede olduğu gibi bu bölgede de şiddetli don olayları olmakta ve sıcaklık Mayıs ayında
bile 0.7 oC’e kadar düşebilmektedir.
Nisbi Nem: Bu bölgenin yıllık nisai nem ortalaması %60’tır.
Yağış: Bu bölgede yağışlar, gerek şiddet, gerek miktar ve gerekse yağışlı gün
sayısı bakımından kıyı kesim ve iç batı kesimle büyük farklılık göstermektedir. Bu bölgede
yıllık ortalama yağış 1318.8 mm ile 2018.7 mm arasındadır. Bu bölgenin en fazla yağış
alan yöreleri Aydınkent ve Güzelsu çevreleri olup, bu yörelerde yıllık yağış miktarı 2000
mm’nin üzerindedir. Yaz yağışlarına az da olsa bu bölgede de rastlanır. Yağışların yoğun
olduğu aylar diğer bölgelerde olduğu gibi kış aylarıdır. Yıllık ortalama yağışlı gün sayısı
bazı yörelerde 100 günün üzerindedir.Bu bölgede de kar yağışları mevcuttur ve yağan kar
yılda ortalama olarak 10-15 gün yerde örtü bırakır.
Rüzgar: İç batı bölgede olduğu gibi bu bölgede de hakim rüzgar yönü, yörenin
topografik durumuna göre yer yer değişmekle beraber, genellikle kuzey ve güney
yönündedir.
Tablo 5. Antalya İli Agro-Ekolojik Alt Bölgeleri Bazı İklim Özellikleri
İLÇELER
I. Alt Bölge
Finike
Ortalama Sıcaklık
Uzun Yıllar
19
18,4
2001 Yılı
20
19,8
En Yüksek Sıcaklık
Uzun Yıllar
40
42,0
2001 Yılı
40
41,6
En Düşük Sıcaklık
Uzun Yıllar
-2
-2,1
2001 Yılı
3
4,0
63
Ortalama Sıcaklık
İLÇELER
Uzun Yıllar
En Yüksek Sıcaklık
2001 Yılı
Uzun Yıllar
2001 Yılı
En Düşük Sıcaklık
Uzun Yıllar
2001 Yılı
Kale
17,8
19,0
38,0
40,0
-4,0
0,7
Kaş
19,8
19,8
40,5
38,4
0,3
3,0
18
18,3
19
18,9
44
44,7
41
43,3
-4
-4,4
1
1,4
Manavgat
18,5
19,5
43,6
37,9
-2,0
1,0
Serik
16,9
III. Alt Bölge
Alanya
19
20,1
20
20,5
40
41,9
35
34,3
-3
-3,0
1
2,4
Gazipaşa
17,6
18,9
39,0
35,8
-3,2
0,0
IV. Alt Bölge
Elmalı
13
12,9
14
14,0
39
40,0
37
37,4
-17
-18,4
-8
-8,5
Korkuteli
12,3
13,6
37,4
37,5
-16,2
-7,5
V. Alt Bölge
Akseki
11
11,2
17
17,2
37
37,0
39
38,6
-12
-12,0
-5
-5,3
16
18
41
38
-7
-2
Kumluca
II. Alt Bölge
Merkez
Kemer
43,5
-4,8
Gündoğmuş
İbradı
İl Ortalaması
Gri kapalı alanlar istasyon olmadığını veya çalışmadığını ifade eder.
Kaynak: Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü
Grafik 2.
Aylara Göre Ortalama Yağış Miktarları
Antalya İlinde Aylara Göre Yağış Miktarları
350
Günlük en çok
yağış miktarı
(mm)
300
( m
m
)
250
Ortalama yağış
200
( m
m
ik t a r ı
m
)
150
100
50
lı k
A
ra
ım
K
as
Ek
im
Ey
lü
l
os
A
ğu
st
m
uz
n
Te
m
H
az
ira
ay
ıs
M
an
N
is
t
ar
M
Şu
ba
t
O
ca
k
0
Antalya ilinde Aralık ve Ocak aylarında aylık ortalama yağış miktarı 250 mm
civarındadır. Yaz aylarında ise bu miktar 50 mm’nin altına düşmektedir.
64
Grafik 3.
Ortalama Günlük Güneşlenme Süreleri
Antalya İlinde Aylara Göre Ortalama Günlük Güneşlenme Süresi
12
10
(saat)
8
6
Güneşlenme süresi
(saat ve dakika/gün)
4
2
Grafik 4.
A
ra
lık
K
as
ım
Ek
im
Ey
lü
l
uz
A
ğu
st
os
m
Te
m
ira
n
H
az
ay
ıs
M
N
is
an
ar
t
M
Şu
ba
t
O
ca
k
0
Ortalama Yağışlı Gün Sayısı
Antalya ili en fazla yağışı “Aralık, Ocak ve Şubat” aylarını kapsayan kış
mevsiminde almaktadır ve çok sık olmamakla birlikte bu aylarda sel ve taşkınlar
meydana gelebilmektedir. Türkiye’de ölçülmüş en şiddetli yağışlardan bir çoğu Antalya
ilinde gerçekleşmiştir. Örneğin, 4 Kasım 1995 tarihinde 12 saatte 428 mm yağış
gerçekleşmiştir. 1998 yılından sonraki süreçteki yağışlar incelendiğinde, Merkez İlçe
Duraliler, Yeniköy, Lara-Güzeloba Beldelerinde, Kale ilçesi Beymelek beldesinde, Kumluca
ilçesi Mavikent-Beykonak Kasabaları ile Manavgat Çayı ile Eşen Çayında taşmalar olmuş,
tarım alanlarında zararlara sebebiyet vermiştir.
İl, en fazla güneş ışığını ise “Haziran, Temmuz, Ağustos” aylarını kapsayan yaz
aylarında almaktadır. Ocak ayında yağışlı gün sayısı 12’yi bulurken, Temmuz ayında
günlük güneşlenme süresi 12 saate ulaşmaktadır.
65
Tablo 6. Antalya İli Sahil ve Yayla Kesimi Bazı Meteorolojik Ölçüm Sonuçları
Ölçümler
Sahil Kesimi
(I – II ve III. Alt
Bölgeler)
Alanya
Finike
Yayla Kesimi
(IV. ve V. Alt
Bölgeler)
Elmalı
Korkuteli
Ortalama Sıcaklık (°C)
20,5
19,8
14,0
13,6
Max. Ortalama Sıcaklık (°C)
24,2
25,4
20,8
20,9
Min. Ortalama Sıcaklık (°C)
17,2
14,7
7,6
7,2
Extrem Max. Sıcaklık (°C)
34,3
41,6
37,4
37,5
Extrem Min. Sıcaklık (°C)
2,4
4,0
-8,5
-7,5
Donlu Gün Sayısı (Gün)
0,0
0,0
54,0
57,0
57,2
70,2
46,6
55,9
1558,4
1553,0
400,3
588,8
103,0
79,0
55,0
81,0
0,9
1,6
1,6
0,8
Nisbi Nem Ortalaması (%)
Yıllık Yağış Toplamı (kg/m²)
Yağışlı Gün Sayısı (gün)
Ortalama Rüzgar Hızı (m/sn)
Kaynak: Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü
3.1.5. Bitki Örtüsü
Antalya ilinin bitki örtüsü ormanlar ve çayır meralar diye 2 alt başlık halinde
incelenmiştir.
3.1.5.1. Ormanlar
Antalya ilinde toplam ormanlık alan 1.135.060 hektardır. Ormanların niteliklerine
göre de yaklaşık 512.000 hektar normal koru alanı, 339.000 hektar bozuk koru alanı,
297.000 hektar bataklık orman alanı bulunmaktadır.
Antalya ilindeki ormanlık alanların dağılımında, Manavgat ilçesi yaklaşık 155.000
hektar ile ilk sırada Kaş ilçesi 140.000 hektar İle 2 sırada, merkez ilçe 139.000 hektar
alanla 3. sırada yer alır. Bu ilçeleri sırasıyla, Akseki, Alanya ve Korkuteli takip eder.
İbreli ağaç türlerine göre, Kızılçam, Karaçam, Sedir, Ardıç, Fıstık çamı ormanları;
yapraklı ağaç türlerine göre meşe, defne, okaliptüs ormanları yaygındır.
3.1.5.2. Çayır ve Meralar
Antalya ilinin toplam yüzölçümünün yaklaşık %5’ini, 102.465 hektarını çayırmeralar oluşturmaktadır.
Geçit bölgelerindeki mera arazileri genelde kıraç arazilerdir ve bunlar 4 ve 5. sınıf
tarım arazileridir. Sahile yakın kesimlerdeki mera arazileri ise 2. ve 3. sınıf tarım
arazileridir. Taban arazilerdeki meralar üzerinde genelde polikültür tarım yapılmaktadır
veya yapılaşma suretiyle işgal edilmişlerdir.
Bölgedeki çayır ve mera arazilerinde önemli sayılabilecek alkalilik, tuzluluk veya
erozyon problemine rastlanmamaktadır.
Fiilen mera olarak kullanılan arazilerde aşırı ve düzensiz otlatma, uzun süren
kuraklık vb. nedenlerle bitki örtüsü bozulmaya başlamış ve meraların değerli bitki türleri
zamanla yok olarak yerlerini daha düşük kaliteli bitki türlerine bırakmaya başlamışlardır.
Yüksek kaliteli bitki türlerinin azalmasıyla mevcut meraların durumları iyiden, orta ve
zayıfa doğru değişmiştir.
66
3.1.6. Antalya İli Arazi Dağılımı
Antalya ilinin toplam yüzölçümü 20.591.010 dekardır. Bu alanın ancak %20,16'lik
bölümü olan 4.150.160 dekarını Tarım Alanları, %4,98 ile 1.024.650 dekarını çayır-mera,
%55,12 ile 11.350.600 dekarını Orman ve Fundalıklar, %0,25 ile 52.080 dekarını Su
Yüzeyi ve %19,49'luk oran ile 4.013.520 dekarını da Tarım Dışı Alanlar ve Yerleşim
Alanları oluşturmaktadır.
Tablo 7. Alt Bölgeler ve İlçelere Göre Antalya İli Genel Arazi Dağılımı (da)
İLÇELER
I. Alt Bölge
Finike
Kale
Kaş
Kumluca
II. Alt Bölge
Merkez
Kemer
Manavgat
Serik
III. Alt Bölge
Alanya
Gazipaşa
IV. Alt Bölge
Elmalı
Korkuteli
V. Alt Bölge
Akseki
Gündoğmuş
İbradı
İl Toplamı
Tarım
Alanı
ÇayırMera Alanı
Orman ve
Fundalık
Su
Yüzeyi
Tarım Dışı
Alan
Toplam
Yüzey
519.870
108.280
2.488.200
8.550
1.014.100
4.139.000
71.010
53.500
225.360
170.000
10.520
500
19.500
77.760
506.380
320.420
1.088.500
572.900
1.720
1.200
490
5.140
65.370
97.600
423.930
427.200
655.000
473.220
1.757.780
1.253.000
1.355.340
146.690
3.308.700
28.490
1.211.780
6.051.000
448.940
29.680
423.360
453.360
30.440
0
106.950
9.300
683.480
309.100
1.658.480
657.640
3.370
0
20.370
4.750
796.360
113.630
73.840
227.950
1.962.590
452.410
2.283.000
1.353.000
409.370
213.360
1.627.680
6.570
250.450
2.507.430
244.220
165.150
98.600
114.760
1.036.390
591.290
5.090
1.480
192.130
58.320
1.576.430
931.000
1.608.000
298.000
1.648.860
3.470
506.670
4.065.000
593.350
1.014.650
240.000
58.000
645.490
1.003.370
350
3.120
114.810
391.860
1.594.000
2.471.000
257.581
258.320
2.277.160
5.000
1.030.520
3.828.581
114.060
129.890
13.630
176.500
64.620
17.200
1.309.020
661.440
306.700
5.000
0
0
478.420
435.630
116.470
2.083.000
1.291.580
454.000
4.150.160
1.024.650
11.350.600
52.080
4.013.520
20.591.010
Kaynak: TKB Antalya İl Müdürlüğü İstatistikleri
67
Grafik 5.
Genel Arazi Dağılımı
Antalya İli Genel Arazi Dağılımı
Orman ve Fundalık
5
Çayır-Mera Alanı
5
Tarım
A
l a
2
0
n
6
%
%
ı
%
Tarım Dışı
A
1
l a
9
n
%
Su Yüzeyi
0,3%
Antalya ili genel arazi dağılımında %56’lık oranla Orman ve Fundalık alanlar birinci
sırada, %20’lik oranlar Tarım Alanları 2. sırada, %19’luk oranla Tarım Dışı Alanlar 3.
sırada ve %5’lik oranla Çayır ve Mera alanları 4. sırada yer almaktadır. Su Yüzeyi ise
%0.3’lük bir orana sahiptir.
Grafik 6.
Arazi Dağılım Oranları Antalya ve Türkiye Karşılaştırması
Tüm Türkiye ve Antalya İli Genel Arazi Dağılım Oranları
Karşılaştırması
60%
Antalya
50%
TÜRKİYE
40%
30%
20%
10%
0%
Tarım
Alanı
Çayır-Mera Alanı
Orman ve
Fundalık
Su Yüzeyi
Tarım Dışı
Alan
İlin arazi dağılım oranları Türkiye genelindeki oranlarla karşılaştırıldığında, Antalya
ilinde Orman ve Fundalık alanlar ile Tarım Dışı Alanların Türkiye ortalamasının önemli
düzeyde üzerinde, bunun yanısıra ildeki Tarım Alanlarının ve Çayır Mera alanlarının ise
Türkiye ortalamasının altında olduğu görülmektedir.
68
Grafik 7.
Alt Bölgelerin Toplam Alanları ile Tarım Alanları
Antalya İli Alt Bölgelerinde Tarım Alanları ve Toplam Yüzeyler
Karşılaştırmalı Miktarları
7.000.000
Tarım
6.000.000
Alanı
(da)
5.000.000
Toplam
Yüzey
4.000.000
3.000.000
2.000.000
1.000.000
0
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
Alt bölgeler bazında tarım alanı miktarları sıralandığında, IV. Alt Bölge 1. sırada
yer almaktadır. Bunu sırasıyla, II, I, III ve en son V. Alt Bölge takip etmektedir.
Grafik 8.
Alt Bölgelerde Tarım Alanlarının Payları
Antalya İli Alt Bölgelerinde Tarım Alanlarının Alt Bölge
Toplam Yüzeyine Oranları (%)
12,56%
I. Alt Bölge
22,40%
II. Alt Bölge
16,33%
III. Alt Bölge
39,56%
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
6,73%
Alt bölgeler bazında tarım alanlarının, alt bölge toplam yüzeylerine oranları dikkate
alındığında, IV. Alt Bölge 1. sırada yer almakta, bu bölgeyi sırasıyla, II, III, I ve en son V.
Alt Bölge takip etmektedir.
3.2. SOSYO-EKONOMİK YAPI
İlin sosyo-ekonomik yapısı konusu içerisinde; Nüfus, Sağlık, Ulaşım, Eğitim, İlin
Genel Ekonomisi, Altyapı, Ticaret, İlde Yürütülen Yatırımlar gibi konular incelenmiştir.
3.2.1. Nüfus
2000 yılı nüfus sayımı sonuçlarına göre Antalya ilinin toplam nüfusunun (bulunulan
yere göre) 1.719.751 olduğu tespit edilmiştir. Nüfusun 936.330'u şehirlerde, 783.421'i
69
köylerde yaşamaktadır.
Antalya ilinde, Merkez ilçe dahil 15 ilçe, 103 belde, 545 köy mevcuttur. Antalya'da
son yıllarda nüfus artışı hızlanmış yıllık artış oranı %41,79 olmuştur. Bu oran şehir
nüfusunda %44,13, köy nüfusunda ise %39,07 olarak gerçekleşmiştir.
Toplam nüfusun %54,44'u şehirlerde, %45,55'i köylerde yaşamaktadır ve ilde km²
başına 83 kişi düşmektedir.

Yıllık Nüfus Artış Hızları
Antalya’da
görülmektedir.
İl
ve
ilçeler
bazında
nüfusla
ilgi
veriler
aşağıdaki
tablolarda
Tablo 8. Antalya'da Yıllık Nüfus Artış Hızları (1935-2000)
Yıllar
Nüfus
Yıllık Nüfus
Artış Hızı
Dönemi
Yıllık
Nüfus
Artış Hızı
(%0)
1935
242.609
1927-1935
20,28
1945
278.178
1940-1945
16,33
1960
416.130
1955-1960
30,33
1970
577.334
1965-1970
34,07
1980
748.706
1975-1980
22,41
1985
891.149
1980-1985
34,83
1990
1.132.211
1985-1990
47,88
1997
1.509.616
1990-1997
40,46
2000
1.719.751
1990-2000
41,79
Yıllık Şehir
Nüfus Artış
Hızı
(%0)
44,13
Yıllık Köy
Nüfus Artış
Hızı
(%0)
39,07
Kaynak: DİE, 2001
En yüksek yıllık nüfus artışı %47,88’lik düzey ile 1985-1990 yılları arsında
gerçekleşmiş, takip eden yıllarda ise bu oranda düşüş görülmesine rağmen, yine de
%40’ın üzerinde seyretmeye devam etmiştir.
Türkiye’de yıllık nüfus artışı 2000 yılı nüfus sayımına göre binde 18,28
iken Antalya’da bu oran binde 41,79 düzeyinde gerçekleşerek Türkiye
ortalamasının 2 katından fazla bir değere ulaşmıştır.
70
Grafik 9.
Nüfus Artışının Yıllara Göre Seyri
Antalya İli Yıllık Nüfus Artışları
2.000.000
1.800.000
1.600.000
(kişi sayısı)
1.400.000
1.200.000
1.000.000
800.000
600.000
400.000
200.000
0
1935 1940 1945 1950 1955 1960 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1997 2000
Antalya’da 1985 yılından sonra nüfus artışında belirgin düzeyde hızlanma
meydana gelmiştir. Bu artışın önde gelen sebepleri arasında, turizm yatırımlarının 80’li
yıllarda bölgede artmasıyla birlikte sektörde çalışanların bu bölgeye göçü, ilin elverişli
iklimi nedeniyle emekliler tarafından yerleşim bölgesi olarak tercih edilmesi ve
Anadolu’nun çeşitli yerlerinden ve özellikle Doğu ve Güneydoğu illerinden göç alması
sayılabilir. Bunların dışında, son yıllarda ÖSYM sınav sonuçlarına göre Türkiye
sıralamasında il olarak 1. sıraya yerleşmiş olan Antalya, çocuklarının daha iyi eğitim
almasını amaçlayan ailelerin göçüne maruz kalmıştır.
Tablo 9. Türkiye'de Yıllık Nüfus Artış Hızları
Yıllar
1990
2000
Nüfus
Yıllık Nüfus
Artış Hızı
(%0)
56.473.035
67.803.927

Yıllık Şehir
Nüfus Artış
Hızı
(%0)
21.71
18,28
26,81
Yıllık Köy
Nüfus Artış
Hızı
(%0)
4,21
Antalya İl Nüfusundaki Gelişmeler
Antalya ili en fazla göç alan illerin başında yer almaktadır.
Özellikle 1990 sonrasında göçün etkisi belirgin olarak yıllık nüfus artış hızına
yansımıştır.
1935-2000 döneminde Antalya ili nüfusu 7,6 kat artmıştır.
Antalya ilinin 2000 yılı nüfusu esas alındığında 2005 yılında 2 milyon 704 bine
ulaşması beklenmektedir.
Tablo 10. Antalya İl Nüfus Tahminleri
Yıllar
1997
2000
2005
2010
Nüfus (kişi)
1.509.616
1.884.939
2.704.815
3.881.306
P = Po (1 + r)e (Po = Başlangıç yılı; r = Yıllık nüfus artış hızı (%); n = Yıl sayısı)
71
Aynı nüfus artış hızı devam ettiği takdirde 2010 yılında nüfusun 3 milyon 881 bine
ulaşması tahmin edilmektedir.

Nüfusun Alt Bölgeler İle Köy ve Şehirlere Dağılımı
Grafik 10. İlin Nüfusunun Alt Bölgelere Dağılımı (2000)
Antalya İli ve Alt Bölgeleri Köy ve Şehir Nüfus Dağılımı
2.000.000
1.800.000
(kişi)
1.600.000
1.400.000
Şehir Nüfusu
Köy Nüfusu
1.200.000
Toplam
1.000.000
800.000
600.000
400.000
200.000
0
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
İl Toplamı
Grafikten görüldüğü üzere, nüfus, daha çok sahil kesimine yeralan I, II ve III. Alt
Bölgelerde yoğunlaşmış olup, bu bölgeler, diğer illerden ve IV ve V. Alt Bölgelerden göç
alan bir durum arzetmektedir.
Tablo 11. Antalya İli Alt Bölgelerine Göre Nüfus ve Yoğunluk Dağılımı (2000)
Alt Bölgeler
I. Alt Bölge
Finike
Kale
Kaş
Kumluca
II. Alt Bölge
Merkez
Kemer
Manavgat
Serik
III. Alt Bölge
Alanya
Gazipaşa
IV. Alt Bölge
Elmalı
Şehir
Nüfusu
Köy
Nüfusu
55.088
118.058
Şehir
Köy Nüfus
Yüzölçümü
Nüfus
Yoğunluğu
2
(km )
Yoğunluğu
(kişi/km2)
(kişi/km2)
173.146
4.114
13
29
Toplam
Nüfus
9.746
32.341
42.087
653
15
50
13.900
8.270
22.170
374
37
22
6.361
41.158
47.519
1.867
3
22
25.081
36.289
61.370
1.220
21
30
120
58
722.703
355.263
1.077.966
6.059
603.190
110.939
714.129
2.020
300
54
17.255
37.837
55.092
468
37
81
32
56
59
71.679
127.706
199.385
2.237
30.579
104.882
78.781
197.330
109.360
302.212
1.334
23
2.519
42
78
88.346
169.325
257.671
1.598
55
106
16.536
28.005
44.541
921
18
30
31.082
60.539
91.621
4.161
7
15
14.561
25.480
40.041
1.630
9
16
72
10.563
31.904
42.467
Şehir
Köy Nüfus
Nüfus 7 Yoğunluğu
14
Yoğunluğu (kişi/km2)
3.870 (kişi/km26
13
)
1.285
8
25
Gündoğmuş
5.021
16.492
21.513
1.343
4
12
İbradı
6.991
3.835
10.826
1.242
6
3
936.330
783.421
1.719.751
20.723
45
38
Alt Bölgeler
Korkuteli
Şehir
Nüfusu
16.521
Köy
Nüfusu
35.059
22.575
52.231
74.806
V. Alt Bölge
Akseki
İl Toplamı
Toplam
Yüzölçümü
2
Nüfus
(km2.531
)
51.580
Kaynak: DİE, 2000 Genel Nüfus Sayımı
Türkiye’de km2 başına 88 kişi düşmekte iken Antalya ilinde nüfus yoğunluğu km2
başına 83 kişi (şehirde km2 başına 45, köyde 38 kişi) olarak tespit edilmiştir.
Türkiye’de 67.803.927 olan toplam nüfusun 44.006.274’ü (%64,9) şehir,
23.797.653’ü (%35,1) köy nüfusudur. Antalya’da ise 1.719.751 olan toplam nüfusunun
936.330’u (%54,4) şehirde (ilçe merkezlerinde), 783.421’i (%45,6) köylerde
yaşamaktadır. Antalya’daki köy nüfusunun toplam nüfusa oranı, Türkiye ortalamasın %1
oranında üzerindedir.
Tablo 12. Antalya İli Belde ve Köy Dağılımı ile Çiftçi Aile Sayısı (2000)
Alt Bölgeler
I. Alt Bölge
Belde Sayısı
Çiftçi Aile
Sayısı
Köy Sayısı
17
94
31.208
Finike
5
14
5.250
Kale
2
9
5.500
Kaş
6
47
7.958
Kumluca
4
24
12.500
II. Alt Bölge
44
180
39.648
Merkez
19
47
14.000
Kemer
5
4
1.610
10
77
12.848
Manavgat
Serik
10
52
11.190
III. Alt Bölge
19
110
18.546
Alanya
17
69
12.346
2
41
6.200
10
94
11.273
Elmalı
3
49
6.500
Korkuteli
7
45
4.773
Gazipaşa
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
13
67
6.859
Akseki
7
41
2.374
Gündoğmuş
4
23
3.700
İbradı
2
3
785
103
545
107.534
İl Toplamı
Kaynak: DİE
Antalya ilinde toplam 103 belde, 545 köy yerleşim birimi mevcuttur ve buralarda
107.534 çiftçi ailesi ikamet etmektedir.
73
Grafik 11. Alt Bölgelere Göre Köy Sayısı Dağılımı
Antalya İli Alt Bölgelerinde Köy Sayısı Dağılımı (2000)
V. Alt Bölge
12%
I. Alt Bölge
17%
IV. Alt Bölge
17%
II. Alt Bölge
34%
III. Alt Bölge
20%
Köylerin büyük bölümü %34’lük oranla II. Alt Bölgede yeralmakta, onu III. Alt
Bölge takip etmektedir. I. ve IV. Alt Bölgelerde çiftçi sayısı yaklaşık, V. Alt Bölgede ise en
azdır.
3.2.2. Sağlık
İlde sağlık hizmetleri Sağlık Bakanlığına bağlı 24 Hastane, 3 Sağlık Merkezi, 146
Sağlık Ocağı, 730 Sağlık Evi, 8 Dispanseri ile yürütülmektedir. İl genelinde yataklı tedavi
kurumlarındaki toplam yatak sayısı 2.513 iken yatak başına düşen kişi sayısı 505’tir. İlde
toplam hekim sayısı 1.754 ve hekim başına düşen hasta sayısı 1.114’dür. İl genelinde
1.461 hemşire, 1.251 ebe ve 537 eczane bulunmaktadır. İl Merkezinde ikinci bir Devlet
Hastanesine, Çocuk Hastalıkları Hastanesine, Doğumevi Hastanesine ve Sağlık Müdürlüğü
Hizmet Binasına ihtiyaç vardır.
3.2.3. Ulaşım
Antalya’da ulaşım karayolları yanısıra deniz taşımacılığı ve hava yolları tarafından
sağlanır.

Karayolları
Antalya’nın diğer illeriyle bağlantısı hava, kara ve deniz yolları ile sağlanmaktadır.
Burdur-Afyon-Ankara karayolu (E-24) kenti ülkeye bağlayan en önemli karayoludur.
Önem bakımından ikinci sırada Isparta yolu gelmektedir. Bunlar yanısıra, ilin Doğu ve
Batı ile bağlantısını sağlayan Antalya-Mersin ve Antalya-Kaş-Muğla karayolları
bulunmaktadır. İl merkezini yakın çevreye bağlayan Varsak, Çakırlar ve Lara karayolları
da işlek yollar arasında yeralmaktadır.
Şehirlerarası otobüs terminali Ankara karayolunun Dumlupınar ve Sakarya Bulvarı
ile kesiştiği kavşağın batı tarafında yer almaktadır. Bu alanda, bazı kent içi minibüs ve
otobüs hatları da terminal yapmaktadır.
74

Demiryolları
Antalya’da tren istasyonu yoktur. Raylı sistem olarak sadece 1999 yılında hizmete
giren ve 5 km uzunluğunda şehiriçi tek hatta çalışmakta olan tramvay mevcuttur.
İlin çevreyle demiryolu bağlantısının olmayışı, yatırımlar ve ucuz taşımacılık
açısından en büyük eksiğidir.

Deniz Taşımacılığı
Antalya’da deniz taşımacılığı konusunda hizmet veren Alanya, Antalya ve Finike’de
üç liman mevcuttur. Bunlar dışında marina türü turizm amaçlı kullanılan küçük çaplı
birkaç liman bulunmaktadır.
Antalya Limanı 2974 gemi/yıl gemi kabul ve toplam 3.001.600 ton/yıl elleçleme
kapasitelidir (üç vardiya çalışma varsayımına göre). Ayrıca 46.666 ton/yıl kapalı, 7.777
ton/yıl yanıcı, 4.666.666 ton/yıl açık, 10.000.000 ton/yıl soğuk hava deposu depolama
kapasitesine sahiptir.
Manavgat ırmağı, yatak olarak düz akışlı olduğundan denizle ilçe merkezi arasında
mavna türü teknelerle taşımacılık yapmaya müsaittir.

Havayolları
Kentin doğusunda Antalya-Alanya karayolu üzerinde Antalya hava limanı yeralır.
Antalya hava limanı 1960 yılında hava trafiğine, 1985 yılında da uluslararası trafiğe
açılmış I. sınıf bir hava limanıdır. Yılda üç milyon yolcu kapasiteli iç ve dış hatlar, terminal
binası, 3.400 m uzunluğunda bir pist, 450-225 boyutlarında takriben 101.000 m2 alanlı
bir apron bulunmaktadır. Bu alanın yetersiz kalması nedeniyle 400 hektara yakın bir alan
daha ilave edilmiştir. 01.04.1998 yılında yeni dış hatlar terminali hizmete açılmıştır.
Böylece havalimanı yaklaşık olarak iç hatlar için 3 milyon yolcu/yıl, dış hatlar için 5
milyon yolcu/yıl kapasiteye ulaşmıştır.
3.2.4. Eğitim
2000-2001 öğretim yılında Antalya ili sınırları içinde ana sınıfından her türlü
liselere kadar özel okullar dahil toplam okul sayısı 1.387'dir. Bu okullardaki derslik sayısı
8.924, okuyan öğrenci sayısı 275.177 ve öğretmen sayısı da şehirlerde 8.754 ve köylerde
3.302 olmak üzere toplam 12.056 dır. 20 okul, öğrenci azlığı nedeniyle kapalıdır. İlde
ilköğretim kurumlarında derslik başına düşen öğrenci sayısı 34, genel liselerde 32 ve
meslek-teknik liselerde 26’dır. Taşımalı öğretim nedeniyle 2000-2001 yılı öğretim
döneminde taşımalı kapalı okul sayısı 346, derslik sayısı 1.219 dur.
3.2.5. Ekonomi
Tarımsal potansiyelinin zenginliği ve ekolojik koşulların uygunluğu sebebiyle tarım
Antalya ekonomisinin temel sektörü olma niteliğini taşımaktadır. Özellikle son yirmi yılda
yaşanan hızlı gelişmelere paralel olarak tarımda kendi yapısında önemli değişimlere ve
gelişimlere sahne olmuştur. Antalya turizm sektöründeki gelişme ve hızlı kentleşme
sonucu özellikle son yıllarda tarımsal ürün talebinde önemli artışlar gerçekleşmiştir. Gerek
Antalya ilindeki gayri safi hasıla payı, gerek aktif nüfus içersinde tarımda istihdam edilen
nüfusun yeri ve gerekse Antalya ili dış ticaretindeki ağırlığı nedenleriyle, tarım, Antalya’da
önemli bir sektör olarak yerini korumaktadır. Bu gelişmeler tarım sektöründe gerek
üretim biçimleri ve gerekse kültür paternleri üzerinde önemli değişimlere sebep olmuştur.
Bunun sonucu olarak tarımsal üretimde entansif yöntemlerin kullanımı hızlanmış ve talep
yapısındaki gelişmelere bağlı olarak ürün desenlerinde çeşitlilik artmıştır.
İlin ekonomik yapısı hakkında büyüme ile kişi başına gelir miktarları açısından
veriler aşağıda incelenmiştir.
75
3.2.5.1. Gelir ve Büyüme
Antalya’da 1999 yılında cari fiyatlarla Gayri Safi Yurtiçi Hasıla 2 katrilyon TL ve
gelişme hızı %41,7; sabit fiyatlarla (1987 yılı) Gayri Safi Yurtiçi Hasılası 2,8 katrilyon TL
ve gelişme hızı %-6,7 olarak tespit edilmiştir.
Tablo 13. Türkiye Karşılaştırmalı Olarak Antalya'da Gelir ve Büyüme (2000)
Cari fiyatlarla (1999)
Gelişme
Hızı %
GSYİH (katrilyon TL)
TÜRKİYE
Antalya
Sabit Fiyatlarla (1987)
GSYİH (katrilyon TL)
Gelişme
Hızı %
118,7
2,9
7,4
4,4
124,6
3,1
Kaynak: Temel Ekonomik Göstergeler, DİE
Aynı yılda Türkiye’de Gayri Safi Yurtiçi Hasıla cari fiyatlarla 77,4 katrilyon TL, cari
fiyatlarla gelişme hızı %48,2, sabit fiyatlarla (1987 yılı) Türkiye Gayri Safi Yurtiçi Hasıla
110,6 katrilyon TL, sabit fiyatlarla gelişme hızı %-4,7 olmuştur.
Grafik 12. Türkiye Karşılaştırmalı Olarak Antalya'da Gelir ve Büyüme
Türkiye Karşılaştırmalı Olarak Antalya'da Gelir ve Büyüme (1987 Üretici
ve 1999 Cari Fiyatlarıyla)
120,0
100,0
TÜRKİYE
80,0
ANTALYA
60,0
40,0
20,0
0,0
GSYİH (katrilyon TL)
Gelişme Hızı %
GSYİH (katrilyon TL)
Gelişme Hızı %
3.2.5.2. Kişi Başına Gelir
Türkiye genelinde 1999 yılı Cari Fiyatlarla Kişi Başına Gayri Safi Yurtiçi Hasıla
2.847 Dolar ve gelişme hızı %46,2 olarak gerçekleşmiştir.
Antalya’da cari fiyatlarla Kişi Başına Gayri Safi Yurt İçi Hasıla 1999 yılında 2.972
Dolar ve gelişme hızı %36,7 olarak gerçekleşmiştir.
Antalya %4 oranındaki artışla Türkiye ortalamasının (2.847 ABD Doları) üzerindeki
düzeyini korumuştur. Ancak Türkiye sıralamasında 22. sıraya düşmüştür.
Tablo 14. Antalya İli GSYİH Sıralaması
1997
Kişi
Başına
GSYİH ($)
3.422
1998
Türkiye
Sıralaması
17
Kişi
Başına
GSYİH ($)
3.547
1999
Türkiye
Sıralaması
19
Kişi
Başına
GSYİH ($)
2.972
2000
Türkiye
Sıralaması
22
Kişi
Başına
GSYİH ($)
2.911
Türkiye
Sıralaması
22
76
Kaynak: ATSO, 2001 Ekonomik Rapor
1995 yılından itibaren, Antalya'nın Türkiye sıralamasındaki yerinde düşüş
gözlenmiştir. Sıralamada Marmara illeri ilk sıralara yerleşirken, Kocaeli'nin 6.236 Dolarla
başta olduğu sıralamada Antalya; İstanbul, Yalova, İzmir, Muğla ve Ankara gibi illerin
gerisinde kalmıştır.
Tablo 15. Türkiye-Antalya GSYİH Gelişme Hızı (%-Sabit Fiyatlarla)
1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000
Antalya
3,6
0,5
9,4
5,9
6,6
8,2
7,1
8,1
2,4
-6,7
4,4
Türkiye
9,3
0,9
6
8
-5,5
7,2
7
7,5
3,1
-5
7,4
Akdeniz
8,8
-3
6,3
9,5
-4,4
7
4,6
9
2,3
-3,9
3,8
Kaynak: DİE
Antalya GSYİH gelişme hızının, 1994 yılı ekonomik krizi sırasında da seviyesini
koruyabildiği, ancak 1999 yılında yaşanan ekonomik kriz sırasında Türkiye ortalamasının
altına düştüğü gözlenmektedir.
Grafik 13. Antalya İli – Türkiye Karşılaştırmalı GSYİH Gelişme Hızları
(%)
Antalya-Türkiye GSYİH Gelişme Hızı
Antalya
Türkiye
12
10
8
6
4
2
0
-2
-4
-6
-8
90
19
91
19
92
19
93
19
94
19
95
19
96
19
97
19
98
19
99
19
00
20
Kaynak: ATSO 2001 Ekonomik Rapor
3.2.6. Altyapı

Karayoları
30.06.2001 tarihi itibarıyla İl sınırları içindeki 868 km’si devlet ve 821 km’si il yolu
olmak üzere toplam karayolu ağı 1.689 km’dir. İl yolunun 744 km’si asfalt, 35 km’si
stabilize, 34 km’si toprak ve 8 km’si de geçit vermez niteliktedir. Devlet yollarının tamamı
asfalttır.

Köy Yolları
2001 yılı itibarıyla İl sınırları içindeki toplam köy yolu ağı 8.245 km olup 3.281
km’si asfalt (%39,8), 3.268 km’si tesviye aşamasında (%39,6), 1.402 km’si stabilize
77
(%17) ve 294 km’si de ham yol (%3,6) niteliğindedir.

Köy İçme suyu
İlde 2001 yılı itibarıyla suyu olmayan 38 köy bulunmaktadır. Buralarda su kaynağı
veya yer altı suyu bulunmamaktadır. Bu köylere su temini çalışmaları sürdürülmektedir.

Elektrik
İlde, 1987 yılı sonu itibariyle elektriksiz köy kalmamıştır. Ancak köy yerleşim
yerlerinden uzakta bulunan mahalle ve küçük yerleşim yerlerinin elektrifikasyon
çalışmaları imkanlar ölçüsünde devam etmektedir.

Haberleşme - İletişim
Antalya ilinde telefonsuz köy bulunmamakla beraber 545 köyden 5 adedi otomatik
telefondan yararlanamamaktadır. 355 adet santralın çalışan abone sayısı 537.745’dir.
Telefon yoğunluğu otomatikleşme oranı ise %98’dir. 2001 yılında 70.000 kablo TV
kapasitesinin 31.528 abonesi bulunmaktadır.
3.2.7. Ticaret
Ticaret kesiminde en önemli sektör turizmdir. Ulaştırma sektöründe çalışanların
payı genelde ilin temel ekonomik faaliyetlerinden olan meyvecilik, çiçekçilik ve
sebzeciliğin yarattığı canlılığın yanısıra, yine turizme bağlı taşımacılığın sağladığı iş
olanaklarından etkilenmektedir.
Antalya'da sanayi mamulleri ile tarım ürünlerinin ve küçük el sanatları ürünlerinin
pazarlaması her geçen gün gelişmektedir. İlin çok zengin bir tarım potansiyeline ve
hareketli bir ticari boyuta sahip olması kentin diğer illerle ticari münasebetlerinin
gelişmesine neden olmuştur. Kent bölge ölçeğinde idari ve teknik hizmetler, sağlık ve
eğitim, toptan ve perakende ticaret hizmetleri gibi işlevleri yüklenmiştir. Serbest Bölge ve
Organize Sanayi Bölgesinin faaliyete geçmesi ile kentte ticari faaliyetler önemli ölçüde
artmıştır.

İhracat - İthalat
Antalya gümrüklerinden 2000 yılında 273.663.700 Dolar ihracat ve 380.581.135
Dolar ithalat gerçekleştirilmiştir. Dış ticaret hacmi 654.244.835 Dolar olup, dış ticaret
dengesi 106.917.435 Dolar ithalat lehine gelişmiştir.
İldeki gümrük kapılarından yapılan ihracat ve ithalatın Türkiye karşılaştırması
aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.
Tablo 16. Yıllar İtibariyle Antalya İli Dış Ticaret Verileri
Yıllar
1997
1998
1999
2000
İhracat
(bin $)
121.032
119.587
137.273
273.664
İthalat
(bin $)
138.700
190.399
205.930
380.581
Dış
Ticaret
Hacmi
(bin $)
259.732
309.986
343.203
654.245
Dış Ticaret Dengesi
(bin $)
-
17.668
70.812
68.657
106.917
Kaynak: ATSO, Rakamlarla Antalya Ekonomisi, 2000
78

Antalya Serbest Bölgesi
3218 Sayılı Serbest Bölgeler Kanunu ile kurulmuş olan Antalya Serbest Bölgesi,
535.512 m2 alana sahip olup, 14 Kasım 1987 tarihinde resmen açılmış ve alt yapı
çalışmaları tamamlanarak kullanıcı firmaların hizmetine sunulmuştur.
Net olarak 371.025 m2'lik kiralanabilir alana sahip Antalya Serbest Bölgesi'nin
%65'i kiralanmış, %35'i kiraya verilebilir durumdadır.
Bölgede 30.06.2001 tarihi itibarıyla kiraya verilen alanda faaliyet gösteren firma
sayısı 112'dir. Bu firmaların 87'si yerli 13'ü yabancı ve 12'si de yabancı ortaklı firmalardır.
Bu firmaların 28'i üretim, 48'i alım satım, 18'i kiralama, 5'i de bankacılık - sigortacılık ve
13'ü de diğer (depolama, montaj-demontaj, bakım - onarım, makine parkı vb.) konularla
ilgilidir. 2001 yılı Ocak - Haziran dönemi ticaret hacmi 90,4 milyon Dolardır.
Antalya Serbest Bölgesi Ocak-Haziran 2001 Yılı Ticaret Hacminin Sektörlere Göre
Dağılımı (ABD Doları) aşağıdaki tabloda verilmiştir.
Tablo 17. Antalya Serbest Bölgesi Ticaret Hacminin Sektörlere Dağılımı (2001US$)
Sektörler
TARIM
Yurt içinden
Bölgeye
Bölgeden
Yurtiçine
Yurt
Dışından
Bölgeye
Bölgeden
Yurt Dışına
Toplam
27.566
4.001.626
4.750.329
237.352
9.016.873
4.211.297
1.404
1.295
4.730.724
8.944.720
Sanayi
12.613.701
23.252.075
25.760.091
10.798.743
72.424.610
Toplam
16.852.564
27.255.105
30.511.715
15.766.819
90.386.203
Maden ve
Taşocakçılığı
Kaynak: ATSO, Rakamlarla Antalya Ekonomisi, 2000

Organize Sanayi Bölgesi (OSB)
1976 yılında Bakanlar Kurulu Kararı ile 370 hektar alanda kurulmasına karar
verilen Antalya Organize Sanayi Bölgesi, 1998 yılında 3.837.002 m 2 alana çıkarılmıştır.
OSB, kurulacak sanayi yapılarına alt yapısı hazır sanayi arsaları oluşturmak,
sanayinin cinsinin, yerinin, işletmesinin kontrollü olarak gelişmesini sağlamak, birbirini
tamamlayan organize sanayi topluluğu oluşturmak, imalat maliyetini düşürmek ve
çevreyi korumak gibi amaçları taşımaktadır. Antalya’da 1975 yılında ATSO'nun
önderliğinde başlanan OSB 1. kısımda 1997 yılından itibaren %85'i tahsis edilmiştir. 129
adet sanayi arsası 81 adet işletmeye tahsis edilmiştir. Bunlardan 57 adet tesis yapılıp
üretime geçmiş, inşaatı devam eden 17 adet tesis ve 7 adet tesis de proje
aşamasındadır.
DİE Genel İşyeri Sayımlarına göre, Antalya imalat sanayiine ilişkin olarak DİE
1992 ve 1994 verileri dışında ATSO kapasite raporlarından edinilen bilgiler özellikle küçük
işletmeler için son derece sınırlı ve güncelleştirmeye muhtaç kalmaktadır. 1-9 işçi
çalıştıran işyerlerine ilişkin DİE 1992 sayısı Antalya genelindeki yaklaşık 3 bin işyerinin
temel olarak metal eşya, makine-teçhizat, mobilya, tekstil ve gıda sektörlerine dağıldığını
göstermektedir. 1990 yılı verilerine göre istihdamın %6.3'ünü temsil eden imalat sanayi,
Antalya GSYİH içerisinde 1995 yılı itibariyle %4.3 gibi düşük bir paya sahiptir.
İmalat sanayiinde (10+işçi) ölçeğindeki firma sayısı DİE 1994 verilerine göre
61'dir. OSB’de sektörlerin dağılımı aşağıdaki tabloda verilmiştir.
79
Tablo 18. Antalya Organize Sanayi Bölgesindeki Tesislerin Sektörel Dağılımı
Sektörü
ET
Tekstil
GIDA
Ahşap
Plastik
Kimya
Metal
Mermer ve Diğer
Adet
3
9
10
6
4
12
8
12
Tablo, firmaların gıda ve taş, toprağa dayalı sanayinde yoğunlaştığını, ancak
katma değerin yaklaşık %60'ını az sayıdaki tekstil firmasının ürettiğini ortaya
koymaktadır. Ayrıca, DİE verilerine göre Antalya imalat sanayi işyeri sayısı bakımından 19 işçi ölçeğinde Türkiye toplamının %1.5'ini, oysa 10+işçi ölçeğinde %0.6'sını
oluşturmaktadır. Türkiye toplamındaki istihdam payı her iki ölçekte sırasıyla %1.2 ve
%0.6 oranlarındadır.

Bankalar
2000 yılı sonu itibarıyla Türkiye genelinde 68,4 katrilyon TL olan mevduatın 1
katrilyon TL kısmı (%1.6) Antalya ilindeki bankalarda bulunmaktadır.
Ayrıca 31.12.2000 tarihi itibarıyla Türkiye genelinde 34,2 katrilyon TL bankalarca
çeşitli krediler şeklinde kullandırılmış ve bunun 470,1 trilyon TL (%1.4) İldeki
bankalardan kullanılmıştır. Antalya’da 2000 yılında faaliyet gösteren 200 adet banka
şubesi mevcuttur.
3.2.8. Turizm
Güneşlenme süresinin uzunluğu ve diğer doğa koşullarının elverişliliği, Antalya
ilinin kıyılarını yıl boyunca turizm açısından önemli bir merkez haline getirmiştir. Turizm
sektörü çalışanı ve misafiriyle birlikte düşünüldüğünde, tüketici potansiyeli olarak tarım
sektörüne artı değer kazandırmak gibi bir etkiye sahiptir. Bunun yanında, tarımda atıl
kalan iş gücünün değerlendirilmesi açısından da önem arzeder.
Ancak, turizm tesislerinin ilde yaygınlaşmasıyla gelişen bu sektöre işgücü talebi,
zaman zaman tarım sektöründe işgücü temini noktasında zorluklarla karşılaşılmasına da
sebep olmaktadır.
Başka bir açıdan bakıldığında, kırsaldan turizme geçen işgücünün nitelikli işgücü
olmaması durumu, sosyal yapıda bazı problemlerin oluşmasına neden olmaktadır.
3.2.9. Mevcut Altyapı Yatırımları
2001 yılı yatırım programında yer alan önemli yatırımlar aşağıda verilmiştir:

Aşağı Aksu II. Merhale Projesi:
Toplam 12.411 hektar sulama sahası bulunan projenin 11.504 hektarlık bölümü
tamamlanarak işin %87’si hizmete açılmıştır. Proje bedeli 82,8 trilyon TL olan yatırımın
2001 yılı ödeneği 1,8 trilyon TL'dir.
Projenin başlangıcından 2000 yılı sonuna kadar 66,8 trilyon TL ve 30.06.2001
tarihi itibarıyla 616,1 trilyon TL harcama yapılmıştır.
80

Çayboğazı Projesi:
Bu proje ile 55 hm3 su depolayarak,
öngörülmektedir. Proje iki üniteden oluşmaktadır.

13,593
hektar
arazinin
sulanması
Çayboğazı Barajı
9.325.000 m3 dolgusu olan baraj 1985 yılında ihale edilmiş ve keşif artışı ile ihale
bedeli 25,5 milyar TL olarak belirlenmiştir. 2001 yılı içerisinde baraj dolgusu
tamamlanmış olup, barajda su tutulmaya başlanmıştır.

Elmalı Ovası Sulaması
13,593 hektar arazinin mansap kontrollü sistemle sulanması amacıyla 1997 yılında
2.041 trilyon TL’na ihale edilmiştir. İşin %8’i gerçekleştirilmiştir. 2001 yılı ödeneği
1,122 trilyon TL dır.
Projede genel olarak 2000 yılı sonuna kadar 54,4 trilyon TL ve 2001 Haziran ayı
sonu itibarıyla projede toplam 1,7 trilyon TL harcama yapılmıştır.

Alanya II. Merhale Projesi ve Dim Barajı ve HES
Proje ile 123 GWh/yıl enerji üretilmesi, 5.312 hektar sahanın sulanması ve Alanya
İlçesine yılda 47,5 hm3/yıl içme suyu sağlanması ve Dim Çayı taşkınlarının önlenmesi
öngörülmektedir.
2000 yılı sonu itibarıyla derivasyon tüneli, ulaşım tüneli, memba batardosu ve
ulaşım yolları işleri tamamlanmış olup ve gövde sıyırma kazısı, enerji tüneli ve dolu savak
çalışmaları devam etmektedir. 2000 yılı sonu itibariyle genel fiziksel gerçekleşme oranı
%29 seviyesindedir. 2001 yılı ödeneği 14,8 trilyon TL dir.
Projenin başlangıcından 2000 yılı sonuna kadar 20,4 trilyon TL ve 30.06.2001
tarihi itibarıyla 5,1 trilyon TL harcama yapılmıştır.

Antalya-Alanya Karayolu
1993 yılında programa giren proje, Alanya Çevre Yolu (Alanya Geçişi) dahil
yaklaşık 142 km olup proje tutarı 188,8 Trilyon liradır. Projenin başlangıcından 2000 yılı
sonuna kadar 57,5 trilyon TL harcanmıştır.
2001 yılı için dış kredi dahil olmak üzere 19,7 trilyon TL ödenek öngörülmüş olup,
30.06.2001 tarihi itibariyle yıl içinde 5,1 trilyon TL ve 6,5 milyon Dolar harcanmıştır.

Manavgat Irmak Ağzı Düzenlemesi ve Yat Limanı İnşaatı
1994 yılında yapımına başlanan ve 3,4 trilyon TL proje bedeli olan yatırımın, 2001
yıl sonuna kadar bitirilmesi planlanmıştır. 2001 yılı için 200 milyar TL ödenek
öngörülmüştür.

Köy Yolları Yapım Çalışmaları
2001 yılı yatırım programında katma bütçeden 1.085 km ve İl Özel İdaresince de
511 km olmak üzere toplam 1.596 km tesviye, onarım, stabilize ve asfalt yapımı
programlanmış ve 30 Haziran 2001 tarihi itibarıyla köy yolları için Katma bütçeden 896,5
milyar TL ve Özel İdare bütçesinden 495,4 milyar TL harcanmış olup, 403 km uygulama
yapılmıştır.

Köy İçme Suyu Temin Çalışmaları
Köy Hizmetleri 2001 yılı yatırım programında 50 ünite içme suyu, 14 adet terfi
makinası, 49 adet sondaj hizmeti için, İl özel İdaresinden 2 trilyon 25 milyar TL, Katma
Bütçeden 474 milyar TL olmak üzere, toplam 2 trilyon 499 milyar TL ödeneğin 606,7
milyar TL’lik kısmı İl Özel İdaresinden, 302 milyar TL’sı da Katma Bütçeden olmak üzere
81
toplam 908,7 milyar TL harcama yapılmıştır.
3.2.10. İlde Tarımla İlgili Uluslararası, Ulusal ve Mahalli Faaliyetler
Antalya ilinde geleneksel olarak yapılan tarımla ilgili toplantı, konuşma, sergi,
gösteri, yarışma gibi mahalli faaliyetlerinin düzenlendiği belirli yöresel kutlama günleri
aşağıda sıralanmıştır. Bunların yanısıra, geleneksel olmayan fuar ve kongre aktiviteleri de
yapılmaktadır.
Tablo 19. Antalya İlinde Geleneksel Olarak Kutlanan Tarım Günleri
Mahalli Kutlama Adı
Kutlamanın Yapıldığı
Yer
Uluslararası Sera Tarım
Antalya Merkez Fuar
Ekipmanları ve Çiçek Fuarı Alanı
Altın Kiraz Yağlı Güreşleri Korkuteli
Elmalı Yeşilyayla Güreşleri Elmalı
Başladığı
Tarih
Kutlama Tarihi
Süre
1988
Mart – Nisan aylarında
1 hafta
1983
Eylül ilk Haftası
2 gün
4, 5, 6 Eylül
3 gün
13. yy.
Ibradı Üzüm Bayramı
İbradı
1987
Eylül Sonu (Bağbozumu) 3 gün
Altın Nar Kemer Festivali
Kemer
1994
30 Haziran - 5 Temmuz
6 gün
Finike Tarım Festivali
Finike
1989
29 Haziran - 1 Temmuz
3 gün
Hasyurt Tarım Festivali
Finike- Hasyurt
Nisan Ayında
1 gün
Cevizli Ayran Festivali
Akseki
1974
Ağustos ilk Haftası
2 gün
Döşemealtı Halı Festivali
Yeniköy
1998
Mayıs'ın 3. Hafta Sonu
2 gün
Söbüce Yayla Şenlikleri
Söbüce Yaylası
1994
Temmuz ayında
2 gün
Akpınar Yayla Şenlikleri
Akpınar-Taşkesiği Köyü
1995
Temmuz ayında
2 gün
Karpuz Festivali
Buzağı ve Altın Sebze
Yarışması
Kekik Festivali
Manavgat– Belenobası
2001
5 Haziran
1 gün
Serik
2002
14 Mayıs
1 gün
Manavgat- Beşkonak
2002
Ekim ayında
1 gün
3.3. TARIMSAL ÜRETİM SİSTEMİ
Tarımsal üretim sistemleri konusu içerisinde, tarımsal işletmeler, faaliyet
alanlarına göre, arazi kullanım durumlarına göre, işletme büyüklüklerine göre ve arazi
tasarruf şekillerine göre irdelenmiştir.
3.3.1. Tarımsal İşletme Faaliyetleri
Antalya ilinde tarım işletmelerinin büyük bir kısmı bitkisel ve hayvansal üretimi
birlikte yapan işletmelerdir.
İlde, işletmelerin %72.7'si bitkisel ve hayvansal üretimi birlikte yapmakta iken,
yalnız bitkisel üretim yapan işletmelerin oranı %26.4 ve yalnız hayvansal üretim yapan
işletmelerin oranı da %0.9'dur.
82
Grafik 14. Faaliyet Alanlarına Göre Tarımsal İşletmeler
Antalya İlinde Faaliyet Alanlarına Göre Tarımsal İşletmelerin
Sayısal Dağılımı
77.529
80.000
28.147
60.000
911
40.000
20.000
0
Bitkisel ve
Hayvansal
Üretim
Yalnız Bitkisel
Üretim
Yalnız
Hayvansal
Üretim
3.3.2. Tarımsal Arazinin Kullanımı
Tarımsal işletmelerin arazi büyüklükleri gün geçtikçe azalmaktadır. Halen mevcut
tarımsal işletmelerin %39’u 50 dekardan küçük, %69’u ise 100 dekardan küçük
işletmelerdir.
Tablo 20. Antalya İlinde Tarımsal İşletmelerin Büyüklüklerine Göre Dağılımı
1-50 da
80.938
76,6
İşletmelerin
Toplam Arazi
Miktarı
(da)
1.448.059
50-100 da
16.666
15,8
1.139.588
30,3
68,4
100-200 da
6.944
6,6
899.539
24,0
129,5
200-500 da
1.127
1,1
262.679
7
233,1
İşletme
Büyüklüğü
(da)
500+ da
Toplam
Sayısal
Oranı
(%)
İşletme
Sayısı
Toplam
Araziye
Oranı
(%)
38,6
Ortalama
İşletme
Büyüklüğü
(da)
17,9
1
0
6.035
0,2
6.035,0
106.587
100
3.755.900
100
35,5
Kaynak: TOBB-BAGEV Antalya-Burdur-Isparta Bölgesel Gelişim Projesi, 2001
3.3.2.1. Tarımsal İşletme Büyüklükleri
1991 tarım sayımı sonuçlarına göre Antalya ilinde toplam işletme sayısı 106.587
adet, bu işletmelerde işlenen arazi miktarı ise 3.755.900 dekardır. İşletmelerin üretim
faaliyetlerine göre dağılımı ile arazi büyüklükleri arasındaki ilişki aşağıdaki tablodan
irdelenebilir.
Tablo 21. Antalya İlindeki Tarımsal İşletmelerin Arazi Miktarlarına Göre Dağılımı
Toplam
Arazi
Büyüklüğü
İşletme
Sayısı
Arazi
Miktarı
(da)
Bitkisel ve
Hayvansal Üretim
Yapan
İşletme
Sayısı
Arazi
Miktarı
(da)
Yalnız Bitkisel
Üretim Yapan
İşletme
Sayısı
Arazi
Miktarı
(da)
Yalnız
Hayvansal
Üretim Yapan
İşletme
Sayısı
Arazi
(da)
83
Bitkisel ve
Hayvansal Üretim
Yapan
Toplam
Arazi
Büyüklüğü
Arazisi Olmayan
İşletme
Sayısı
911
Arazi
Miktarı
(da)
İşletme
Sayısı
0
Arazi
Miktarı
(da)
Yalnız
Hayvansal
Üretim Yapan
Yalnız Bitkisel
Üretim Yapan
İşletme
Sayısı
Arazi
Miktarı
(da)
İşletme
Sayısı
Arazi
(da)
0
0
0
0
911
0
< 5 da
13.526
36.473
5.687
18.691
7.839
17.782
0
0
5-9
14.614
103.959
11.157
81.042
3.457
22.917
0
0
10 - 19
19.219
265.418
14.632
206.427
4.587
58.991
0
0
20 - 49
33.579
1.042.209
24.814
783.755
8.765
258.454
0
0
50 - 99
16.666
1.139.588
14.315
987.226
2.351
152.362
0
0
100 - 199
6.944
899.539
6.013
780.370
931
119.169
0
0
200 - 499
1.127
262.679
910
202.419
217
60.260
0
0
500 - 999
0
0
0
0
0
0
0
0
1000 - 2499
0
0
0
0
0
0
0
0
2500 – 4999
0
0
0
0
0
0
0
0
> 5000
1
6.035
1
6.035
0
0
0
0
Toplam
106.587
3.065.965 28.147
689.935
911
0
3.755.900 77.529
Kaynak: TOBB-BAGEV Antalya-Burdur-Isparta Bölgesel Gelişim Projesi, 2001
İşletme sayıları ve bunların işledikleri alan karşılaştırıldığında, işletmeler
büyüdükçe işletme sayılarının mutlak ve oransal olarak azaldığı görülmektedir.
Nitekim, ilde 5-9 dekar genişliğindeki işletmeler sayısal olarak toplam işletmelerin
%12.7'sini oluşturdukları halde, toplam işlenen alanın ancak %2,8'ini işlemekte, buna
karşılık 200-499 dekar genişliğindeki işletmelerin sayısal oranı sadece %11 iken, bu
gruptaki işletmeler toplam işlenen alanın %7'sini işlemektedir.
3.3.2.2. Tarımsal İşletmelerde Arazinin Faaliyetlere Dağılımı
Antalya ili, Türkiye'de işlenen arazi varlığının %1,6'sına sahiptir. İlde kendi
arazisini işleten işletmelerin 3.755.900 dekar olan toplam arazi varlığının %95,7'si
işlenebilmektedir.
84
Grafik 15. Tarımsal Faaliyetlerin Arazi Miktarlarına Göre Dağılımı
Antalya İlinde Tarımsal Faaliyetlerin Arazi Miktarlarına Göre
Dağılımı
Yalnız Hayvansal
Üretim
0,00%
Yalnız Bitkisel Üretim
18,37%
Bitkisel ve
Hayvansal Üretim
81,63%
İlde hayvansal üretim yapan işletmelerin aynı zamanda bitkisel üretim de
yapmaları sebebiyle, tek başına hayvansal üretim yapan işletmelerin oranının sıfır
düzeyinde olduğu görülmektedir.
3.3.2.3. İldeki Tarım Alanlarının Dağılımı
Antalya ilindeki tarım alanları Türkiye geneli içerisinde önemli bir yer tutmaktadır.
Özellikle %4,30’luk yer tutan sebzelik alanlar ile %3’lük yer tutan meyve alanları, ilin
tarımsal potansiyelinin belirleyici bir göstergesi olarak kabul edilmektedir.
Grafik 16. Antalya İli Tarım Alanlarının Türkiye Geneli İçerisindeki Payı
Antalya İli Tarım Alanlarının Türkiye Geneli İçerisindeki Payı
4,30%
4,50%
4,00%
3,00%
3,50%
3,00%
2,50%
2,00%
1,44%
1,13%
1,49%
1,50%
1,00%
0,42%
0,50%
0,00%
Nadas
Sebzelik
Alan
Bağlar
Meyvelik
Zeytinlik
Tarla
Türkiye geneli yanında Antalya ilindeki tarım alanlarının kullanım şekline göre
karşılaştırılabilmesi ve farklılıkların gözlenebilmesi için, mevcut durum, tablo ve
grafiklerden izlenebilmektedir.
85
Tablo 22. Antalya İli ve Türkiye Geneli Tarım Alanları Dağılımı Karşılaştırması
(2000)
Tarım Alanlarının Kullanım Şekli
Tarla Bitkileri Alanı
Sebze-Süs Bitkileri Alanı
Antalya İlinin
Türkiye
İçerisindeki Payı
(%)
265.679 17.837.600
1,49
Antalya
(ha)
46.486
793.000
5,86
2.226
535.000
0,42
34.626
1.418.000
2,44
8.621
600.000
1,44
54.364
4.826.000
1,13
Bağ Alanı
Meyve-Narenciye Alanı
Zeytinlik Alanı
Diğer (Kavaklık-Nadas-Nadas-Boş) Alan
Toplam Tarım Alanı
TÜRKİYE
(ha)
4.151.160 26.009.600
15,96
Grafik 17. Türkiye Genelinde Tarım Alanlarının Dağılımı
Türkiye Geneli Tarım Alanlarının Kullanım Şekline Göre Dağılımı
19%
2%
5%
2%
3%
69%
Tarla Bitkileri Alanı
Sebze-Süs Bitkileri Alanı
Bağ Alanı
Meyve-Narenciye Alanı
Zeytinlik Alanı
Nadas ve Diğer Alanlar
Türkiye geneli ile Antalya ilindeki durum karşılaştırıldığında, oransal olarak
Antalya’da tarla bitkilerine tahsis edilmiş alanların azlığı, bunun yanısıra meyve,
sebze ve süs bitkileri yetiştirilen alanların fazlalığı göze çarpmaktadır. Türkiye
geneli ile Antalya ili karşılaştırıldığında, en önemli farklılığın, sebze ve süs bitkileri
alanlarındaki %8’lik fark olduğu görülmektedir.
86
Grafik 18. Antalya İlinde Tarım Alanlarının Dağılımı
Antalya İli Tarım Alanlarının Kullanım Şekline Göre Dağılımı
13%
Tarla Bitkileri Alanı
2%
Sebze-Süs Bitkileri Alanı
8%
Bağ Alanı
Meyve-Narenciye Alanı
1%
Zeytinlik Alanı
Nadas ve Diğer Alanlar
11%
65%
3.3.2.4. Alt Bölgelerde Tarım Alanlarının Kullanım Şekli
Antalya ili agro-ekolojik alt bölgeleri arasındaki tarım alanlarının kullanımı
bakımından bir karşılaştırma yapılabilmesi, bölgelerin farklı kalkınma koşullarının tespiti
için gereklidir.
İldeki tarım alanlarının alt bölgelere dağılımı ve bunun yanısıra her bir bölgedeki
tarım alanının ne şekilde kullanıldığı aşağıdaki grafikten incelenebilir.
İldeki tarım alanları içerisinde en fazla yeri tarla bitkileri, en az yeri ise bağ ve
zeytinlik alanların tuttuğu gözlenmektedir. Zeytinlik alanların hemen tamamı I. ve II. Alt
Bölgede yeralmaktadır.
Grafik 19. Alt Bölgeler Tarım Alanlarının Kullanımı Açısından Karşılaştırması
Antalya İli Alt Bölgelerinde Tarım Alanlarının Dağılımı
180.000
160.000
140.000
Diğer (Kavaklık-NadasBoş) Alan
Zeytinlik Alanı
(hektar)
120.000
100.000
Meyve-Narenciye Alanı
80.000
60.000
Bağ Alanı
40.000
Sebze-Süs Bitkileri
Alanı
Tarla Bitkileri Alanı
20.000
0
I. Alt
Bölge
II. Alt
Bölge
III. Alt
Bölge
IV. Alt
Bölge
V. Alt
Bölge
Tarım alanlarının kullanımı bakımından İlin alt bölgeleri karşılaştırıldığında, tarla
87
bitkileri alanlarının, en fazla tarım alanına sahip olan IV. ve II. Alt Bölgelerde önemli yer
tuttuğu, bunun yanısıra I. ve III. Alt Bölgelerde hem alan olarak ve hem de oransal
olarak daha az yer tuttuğu görülmektedir.
II. Alt Bölge sebze ve süs bitkileri alanının, IV. Alt Bölge meyvelik alanların en
geniş yer tuttuğu bölgelerdir. I. ve III. Alt Bölgeler ise oransal olarak en fazla meyve ve
sebze alanlarının bulunduğu bölgelerdir.
Tablo 23. Alt Bölgeler Tarım Alanlarının Kullanım Şekline Göre Dağılımı (2000)
Alt Bölgeler (ha)
Tarım Alanlarının
Kullanım Şekli
Tarla Bitkileri
Sebze-Süs Bitkileri
Bağ
Meyve-Narenciye
Zeytinlik Alanı
Diğer (Nadas-Boş)
Toplam Tarım Alanı
I. Alt
Bölge
II. Alt
Bölge
III. Alt
Bölge
IV. Alt
Bölge
23.217
9.012
565
8.874
3.627
87.573
25.797
233
5.861
4.294
22.280
7.596
97
5.262
636
120.853
3.635
668
14.285
30
4.502
519.870
12.245
1.355.340
5.581
409.370
21.333
1.608.000
V. Alt
Bölge
11.756
446
663
344
34
Antalya
İl
Toplamı
(ha)
265.679
46.486
2.226
34.626
8.621
54.364
10.703
257.581 4.151.160
Grafik 20. Antalya İli I. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Dağılımı
I. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Kullanım Şekline Göre Dağılımı
9%
7%
Tarla Bitkileri Alanı
Sebze-Süs Bitkileri Alanı
47%
18%
Bağ Alanı
Meyve-Narenciye Alanı
Zeytinlik Alanı
Nadas ve Diğer Alanlar
1%
18%
Diğer alt bölgelerle karşılaştırıldığında I. Alt Bölgenin özellikle sebze ve süs bitkileri
ile meyve ve narenciye alanları bakımından oransal olarak daha zengin olduğu
gözlenmektedir. Bu oranların Türkiye geneli ile karşılaştırıldığında, sebze ve süs
bitkilerinde 5, meyve ve narenciye alanlarında 3 misli yüksek olması, bu bölgenin
tarımsal potansiyelinin bu yönden zenginliğine dikkat çekmektedir.
I. Alt Bölge oransal olarak tarla alanlarının en düşük olduğu ilçeleri içine
almaktadır.
88
Grafik 21. Antalya İli II. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Dağılımı
II. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Kullanım Şekline Göre Dağılımı
9%
3%
4%
0%
Tarla Bitkileri Alanı
Sebze-Süs Bitkileri Alanı
Bağ Alanı
Meyve-Narenciye Alanı
19%
Zeytinlik Alanı
Nadas ve Diğer Alanlar
65%
II. Alt Bölge sebze ve süs bitkileri alanlarında oransal olarak diğer sahil
bölgeleriyle paralellik arzetmekte ise de, meyve alanları bakımından oransal olarak sahil
bölgelerinin gerisindedir.
Grafik 22. Antalya İli III. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Dağılımı
III. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Kullanım Şekline Göre Dağılımı
13%
2%
Tarla Bitkileri Alanı
Sebze-Süs Bitkileri Alanı
Bağ Alanı
13%
Meyve-Narenciye Alanı
54%
0%
Zeytinlik Alanı
Nadas ve Diğer Alanlar
18%
Sahil kesiminde yeralan I, II ve III. Alt Bölgelerde sebze ve süs bitkileri alanlarının
oransal dağılımı birbirlerine paralellik gösterirken, bu alanların oransal dağılımı iç ve
dağlık kesimleri kapsayan IV. ve V. Alt Bölgelerde önemli düzeyde düşmektedir.
89
Grafik 23. Antalya İli IV. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Dağılımı
IV. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Kullanım Şekline Göre Dağılımı
13%
0%
Tarla Bitkileri Alanı
9%
Sebze-Süs Bitkileri Alanı
Bağ Alanı
0%
Meyve-Narenciye Alanı
2%
Zeytinlik Alanı
Nadas ve Diğer Alanlar
76%
Tarla alanlarının genişliğiyle dikkat çeken IV. Alt Bölge, aynı zamanda yumuşak
çekirdekli meyve yetiştiriciliğini en yoğun olduğu Korkuteli ve Elmalı ilçelerini içine
almaktadır.
Grafik 24. Antalya İli V. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Dağılımı
V. Alt Bölgede Tarım Alanlarının Kullanım Şekline Göre Dağılımı
Tarla Bitkileri Alanı
Sebze-Süs Bitkileri Alanı
Bağ Alanı
45%
49%
Meyve-Narenciye Alanı
Zeytinlik Alanı
Nadas ve Diğer Alanlar
0%
1%
3%
2%
Tarım alanlarının son derece sınırlı olduğu V. Alt Bölgede, bu alanların çok önemli
bir kısmını nadas alanları, diğer önemli kısmını ise tarla alanları teşkil etmektedir. Mevcut
durumda bunların dışındaki alanlar il geneli içerisinde kayda değer bir yer tutmamaktadır.

Örtü-Altı Alanları
Antalya’da işlenen araziler içerisinde örtü-altı alanlar önemli bir yer kaplamakta ve
bu alanlar her geçen gün daha da artmaktadır. Örtülü alanların %27'lik bölümünde, yılda
iki defa ekiliş yapılmaktadır.
Örtü-altı alanların önemine binaen bu bölümde ayrıca irdelenmiştir.
Antalya ili, Türkiye’de örtü-altı yetiştiriciliğinin hem miktar olarak ve hem
de oransal olarak en fazla yapıldığı ildir. 2001-2002 üretim sezonu itibariyle Antalya
90
ilindeki 154.980 dekar olan örtü-altı alanların miktarı, Türkiye’deki toplam
466.815 dekar olan örtü-altı alanlarının %33’ünü teşkil etmektedir.
Antalya ili, aynı zamanda Türkiye’de en fazla plastik ve cam seranın
bulunduğu ildir. Türkiye’deki cam sera alanının %83,54‘ü, plastik sera alanının
%35,90’ı Antalya’da bulunmaktadır. Antalya’da Örtü-altı alanların %49’unu
Plastik Seralar oluştururken, bu oranı %34 ile Cam Seralar takip etmektedir.
Grafik 25. Örtü-altı Alanların Miktar Karşılaştırması (2001-2002)
Türkiye ve Antalya İli Örtü Altı Alanları Miktar Karşılaştırması (2001-2002)
250.000
210.094
200.000
159.971
150.000
(da)
Antalya
75.420
100.000
TÜRKİYE
63.513
53.058
33.236
50.000
11.122
15.380
0
Cam Sera Alanı
Plastik Sera
Alanı
Yüksek Plastik
Tünel Alanı
Alçak Plastik
Tünel Alanı
Grafik 26. Örtü-altı Alanların Sera Yapılarına Göre Dağılımı (2001-2002)
Antalya İlinde Örtü Altı Alanları Dağılımı (2001-2002)
Cam Sera Alanı
34%
Alçak Plastik
Tünel Alanı (da)
10%
Plastik Sera
Alanı
49%
Yüksek Plastik
Tünel Alanı (da)
7%
91
3.3.2.5. Tarımsal İşletmelerde Arazi Tasarruf Şekilleri
Türkiye genelinde olduğu gibi Antalya ilinde de işletmelerin büyük bir çoğunluğu
kendi mülk arazilerini işlemektedirler. Buna karşılık kira ve ortakçılıkla arazi işleyen
işletmelerin sayısı oldukça düşüktür. Son tarım sayımı sonuçlarına göre, Antalya'da
bulunan 105.676 adet tarım işletmesinin 588.2'si kendi mülk arazisini işlemektedir. Mülk
araziler ise toplam arazinin %84,6'sını oluşturmaktadır.
Tablo 24. Antalya İlinde Tarımda İşletme Büyüklüğü ve Arazi Edinim Biçimi
İşletme
Büyüklüğü
Toplam
İşletme
Sayısı
Yalnız Kendi
Arazisini İşletenler
Toplam
Arazi
(da)
İşletme
Sayısı
Arazi
Miktarı
(da)
Başkasından Arazi
Tutup Başkasına
Arazi Vermeyenler
İşletme
Sayısı
Arazi
Miktarı
(da)
Yalnız Kira ile Arazi
İşletenler
Arazi
Miktarı
(da)
İşletme
Sayısı
< 5da
13.526
36.473
12.755
33.719
0
0
911
0
5 -9
14.614
103.959
12.352
86.675
1.337
10.945
827
5.457
10 -19
19.219
265.418
17.574
243.236
1.462
18.705
183
3.477
20 - 49
33.579
1.042.209
29.772
908.268
2.862
101.930
542
17.187
50 - 99
16.666
1.139.588
14.326
974.393
2.174
156.895
166
8.300
100 - 199
6.944
899.539
5.530
725.496
1.414
174.043
0
0
200 - 499
1.127
262.679
860
199.419
267
63.260
0
0
500 - 999
0
0
0
0
0
0
0
0
1000-2499
0
0
0
0
0
0
0
0
2500-4999
0
0
0
0
0
0
0
0
>5000
1
6.035
1
6.035
0
0
0
0
106.587*
3.755.900
93.170
3.177.241
9.516
525.778
2,629
34.421
Toplam
* 911 işletme kendi toprağına sahip değildir, ancak toplam işletme sayılarına dahil edilmiştir.
Kaynak: DİE
Antalya ilinde toplam 106.587 adet tarımsal işletmenin 93.170 adedi sadece kendi
arazisini, 9.516 adeti kendi arazisi yanında ek olarak kiralama yoluyla başkasının arazisini
ve 2.629 adedi de yalnızca kiraladığı araziyi kullanarak tarımsal faaliyetini yürütmektedir.
Bunlardan başka (Tabloda yer almadığı halde), 14.824 dekar arazi üzerinde 403
işletme ortakçılık ile işletmecilik yapmakta ve bunların tamamının işletme büyüklükleri 20
ilâ 50 dekar arasında kalmaktadır. 5 dekar altında büyüklüğe sahip 771 işletme ise
toplam 2.754 dekar arazi üzerinde, 5-10 dekar işletme büyüklüğü aralığında 98 işletme
toplam 882 dekar arazi üzerinde diğer şekillerde arazi edinim biçimiyle işletmecilik
yapmaktadırlar.
3.3.3. Tarımsal Girdiler
Tarımsal girdilerin yoğunluğu, tarımsal üretim performansını belirleyen temel
etkenlerdendir. Antalya tarımında girdi kullanımındaki hızlı gelişmeler, üretim biçimlerinin
ve tarımsal üretimin yapısının değişimini sağlayarak üretimi sürekli artırıcı bir rol
oynamıştır. Kullanılan temel girdiler bakımından Antalya ilinin Türkiye geneli içerisinde
özel bir konumu vardır.
3.3.3.1. Tarımsal Mekanizasyon
Tarımda mekanizasyona geçilmesiyle birlikte tarımsal nüfusun toplam nüfustaki
92
payı giderek azalmakta, bununla birlikte, iş gücünden sağlanan tasarrufla üretim
maliyetleri azalmaktadır. Makineleşme düzeyleri tespit edilirken, sahip olunan traktör
parkları belirleyici olmaktadır. Özellikle son otuz yıl içerisinde tarımda makine
kullanımının artması teknolojik tarıma geçişi hızlandırırken, traktör bunda temel rol
oynamıştır.
İlde kültür desenlerindeki değişim ve çeşitlenmeler sonucunda 1999 yılında,
yağmurlama tesislerinde %12,4; derin kuyu pompalarında ise %10 artış gerçekleşmiştir.
Kimyevi gübre dağıtıcılarında %2,3’lük bir artış olmuştur. Bunların yanısıra pancar
sökme, mısır silaj makineleri. Mibzer,tırmık, toprak frezesi, balya makinesi ve zirai
mücadele aletlerinde hızlı bir artış gözlenmiştir.
Bir bölgenin mekanizasyon düzeyini belirlemede üç gösterge kullanılmaktadır.
Bunlar, hektara düşen Motor Beygir Gücü, bin hektara düşen traktör sayısı ve traktör
başına düşen işlenen alan miktarıdır. Bu kriterlerden hareketle Antalya ilinde tarımsal
mekanizasyon düzeyinin Türkiye ortalamasının %54 oranında üzerinde bulunduğu ve
tarımsal üretimin son derece mekanize olduğu söylenebilir.
Tablo 25. Türkiye ve Antalya’da Tarımsal Mekanizasyon Dereceleri (1999)
DÜNYA
TÜRKİYE
Antalya
Traktör/1000 ha
19
40
67
ha/Traktör
BG/ha
5,2
25,0
15,0
0,86
1,78
2,75
Not: Traktör parkı güç ortalaması Türkiye ve dünya için 45 BG, Antalya için 42 BG olarak alınmıştır.
Kaynak: DİE
Antalya’daki tarımsal işletmelerde kullanılan alet ve makine mevcudu aşağıdaki
tabloda çıkarılmıştır.
Tablo 26. Antalya İlinde Tarım Alet ve Makine Varlığı
Alet ve Makine Cinsi
Karasaban
Hayvan pulluğu
Traktör pulluğu
Kültivatör
Ot yolucu
Tırmık
Toprak frezesi
Merdane (yuvar)
Sürgü
Çapa makinesi
Ekim makinesi
Gübre dağıtıcısı
Pulvarizatör
Tozlayıcı
Atamizör
Zirai mücadele helikopteri
Zirai mücadele uçağı
Motopomp
Yağmurlayıcı
Orak makinesi
Biçerbağlar
Döven
Harman makinesi
1999
6.574
11.223
27.524
5.567
1.079
1.126
882
8.800
7.212
7.971
44.817
1.478
8.914
7
17.874
4.028
1.278
9
227
1.928
Miktarı
2000
6.114
10.982
29.345
5.717
0
13.260
1.437
1.142
0
9.704
7.536
8.070
45.174
1.498
8.836
0
7
18.425
3.991
1.307
9
244
1.967
2001
5.864
11.498
29.658
5.778
0
13.409
1.477
1.155
0
9.617
7.644
8.155
47.511
1.623
8.886
0
7
18.988
4.006
1.314
9
211
1.995
93
Alet ve Makine Cinsi
Miktarı
2000
944
0
30
35
24.726
28.476
1999
996
Sap döver
Çim biçme makinesi
Balya makinesi
Selektör
Tarım arabası (römork)
Traktör
30
38
24.602
26.607
2001
944
0
42
33
24.866
28.508
Kaynak: DİE
Tablodan görüleceği üzere, yıllar itibariyle Antalya’da teknik tarım uygulamalarının
yoğunlaşmasına bağlı olarak, tarım alet ve makine parkı büyümektedir.
Aşağıdaki Tablo’da Antalya ili Alt Bölgelerinde mevcut traktör sayıları ile traktör
başına düzen tarım alanı miktarları verilmektedir.
Tablo 27. Antalya İli Alt Bölgelerinde Traktör Verileri (2001)
Alt Bölgeler
Traktör
Sayısı
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
Traktör Başına
Düşen Ortalama
Tarım Alanı
(ha)
Tarım
Alanı
(ha)
Tarım
Alanı
Dağılımı
(%)
6746
0,130
7,7
51.987
13
15.235
0,112
8,9
135534
33
726
0,018
56,4
40937
10
5665
0,035
28,4
160800
39
136
0,005
189,4
25758
6
28.508
0,300
14,6
415.016
100
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
İl Toplamı
ha Başına
Düşen
Traktör
Sayısı
Kaynak: TKB İl Müdürlüğü
Alt bölgeler bazında traktör varlığı incelendiğinde, sayısal olarak Merkez İlçenin
yeraldığı II. Alt Bölgenin birinci sırada olduğu; traktör başına düşen ortalama tarım alanı
dikkate alındığında ise I. Alt Bölgenin en yoğun traktör kullanılan bölge olduğu
anlaşılmaktadır. V. Alt Bölge tarımsal mekanizasyonun en az seviyede kaldığı
anlaşılmaktadır.
3.3.3.2. Gübre Kullanımı
Gübre, bitki-toprak-su unsurlarının bileşke potansiyelinin tetikleyici elementidir.
Konvansiyonel tarım uygulamalarının çok daha etkin ve yaygın olmasına rağmen Antalya
gübre tüketimi Türkiye gübre tüketiminden önemli ölçüde farklı değildir.
Tablo 28. Antalya İlinde Gübre Kullanımı
Kullanılan Gübrelerin Fiziki Toplamı (kg/yıl)
1998-2001
Yılları
Arasındaki
Fark (%)
Kullanılan
Gübre
1998
1999
2000
Kimyasal Gübreler
155.998.175
122.025.600
118.957.225
89.658.515
-43,17
Çiftlik Gübreleri
535.456.000
640.715.000
649.839.200
628.274.000
+17,83
2001
94
1998-2001
Yılları
Arasındaki
Fark (%)
Kullanılan Gübrelerin Fiziki Toplamı (kg/yıl)
Kullanılan
Gübre
1998
1999
2000
2001
Ekili -Dikili Arazi
(da)
3.509.887
3.445.317
3.457.813
3.457.813
-1,48
Tarım Arazisi (da)
4.150.160
4.150.160
4.150.160
4.150.160
-
84,57
83,02
83,88
80,96
-
Ekili-Dikili Alanın
Tarım Arazisine
Oranı (%)
2000 yılı verilerine göre fiziki toplamda gübre tüketimi Antalya için 34.4 kg/da
iken Türkiye için 28.75 kg/da etkili madde (NPK) bazında gübre tüketimi Antalya için
13.75 kg/da Türkiye için 11.35 kg/da olarak gerçekleşmiştir.
Tablo 29. Antalya ili ve Türkiye Gübre Tüketimi (2000)
Tüketilen Gübre Miktarı
Fiziki Toplam NPK (kg)
Antalya
Türkiye
Tüketilen Gübre Miktarı
Toplam Saf Madde
(kg/NPK)
Antalya
Türkiye
118.957.805 5.294.202.000 47.540.805 2.089.468.000
Birim Alana
Birim Alana
Tüketilen Gübre Tüketilen Gübre
Miktarı
Miktarı
(kg/da.Fiziki )
(kg/da.NPK)
Antalya Türkiye Antalya Türkiye
34.40
28.75
13.75
11.35
2001 yılı Tarım Sayımı sonuçlarına göre Türkiye Ekili-Dikili alan Toplamı
184.096.153 da, Antalya İl Müdürlüğü verilerine göre 2000 yılı Antalya ili Ekili-Dikili alan
Toplamı 3.457.813 dekardır.
Antalya ilinin yıllara göre ekili-dikili alanları ve gübre tüketimindeki değişmeler
Tabloda verilmiştir. 1998’de 155.998.175 kg olan Antalya gübre tüketimi 3 yıl içinde
%43,17 oranında azalarak 2001 yılında 89.658.515 kg olmuştur. Gübre tüketimindeki
düşüş etkili madde ölçeğinde de devam etmiştir. Bu azalmanın nedeni, gübredeki
desteklemenin giderek azalması ve 2001 yılı 9. ayında tamamen kalkması, bununla
birlikte gübre fiyatlarında hızlı artış olmasıdır.
Antalya ilinde özellikle sera alanlarında damlama ve yaprak gübresi
tüketilmektedir. 2001 yılında 5.000.000 kg civarında katı, 140.000 litre civarında sıvı
gübre, damlama ve yaprak gübresi olarak kullanılmıştır.
Grafik 27. Yıllar İtibariyle Gübre Tüketim Miktarları
1998-2001 Yılları Arasında Antalya İli Gübre Tüketimi
45.000
40.000
(ton)
35.000
30.000
N
25.000
P2O5
20.000
K20
15.000
10.000
5.000
0
1998
1999
2000
2001
95
Gübre tüketimindeki bu düşüşün, verimliliğe, üretime ve kaliteye yansıması
kaçınılmazdır. Gerek yurtiçi gerekse yurtdışı piyasaların taleplerinin karşılanması,
verimliliğin artırılarak yurtdışı piyasalarda rekabetin sürdürülmesi ve uluslararası
rekabetin önemli kriterleri olan gıda kalitesi, gıda sağlığı tercihlerinin karşılanabilmesi için
toprak ve yaprak analizlerine dayalı bitki istemlerine göre yeterli ve zamanında
gübrelemenin yapılması önem arz etmektedir. Bu bağlamda Antalya gübre tüketiminin
artırılmasına ihtiyaç vardır.
3.3.3.3. Zirai İlaç Kullanımı
Tarımsal üretimde zararlılarla mücadeleye yönelik ilaç kullanımı ülkemizde olduğu
gibi Antalya’da da gerekli düzeye ulaşamamıştır. 1999 yılında Türkiye’de 43.324 ton olan
zirai ilaç tüketimi hektar başına sadece 2,3 kg’dır. Aynı yıl Türkiye toplam tüketiminin
%5,6’sını oluşturan Antalya tarımında ise hektar başına kullanılan tarımsal ilaç miktarı 7
kg kadar olmuş ve tüketim bir önceki yıla göre %15 azalmıştır.
İlde 2001 yılı sonu itibariyle 469 adet zirai ilaç bayii, 47 adet Zirai Mücadele
İlaçları Toptancısı 21 adet Zirai Mücadele Alet Bayisi ve 2 adet Zirai Mücadele Alet-Makine
İmalathanesi vardır.
2001 yılında 14 Zirai İlaç Bayisi Yönetmeliğimizin değişik hükümlerine
muhalefetten 1 ay süre ile geçici olarak kapatılmıştır. Ruhsatsız imalat yapan işletmeden
6 adet Zirai Mücadele aleti müsadere edilmiştir. Bayilerimizde ruhsatsız satılan bazı
pestisitler müsadere edilerek imha edilmiştir.
2001 yılında Methyl-Bromide’in (MeBr) tarımda kullanımının azaltılması
çalışmalarına önem verilmiş, 184 adet MeBr Satış Belgesi ve 60 adet MeBr Uygulama
Belgesi hak sahiplerine verilmiştir. Firma Toptancı ve Bayii denetimleri sıkı bir şekilde
yapılmış, MeBr kullanımı bir önceki yıla oranla % 65-70 oranında azalmıştır. Belgesiz
MeBr satışı ve uygulaması yaptırılmamıştır.
Yaş Sebze ve Meyvelerde rezidü ile ilgili teknik ve yayım çalışmaları devam
etmektedir.
Tablo 30. Antalya İlinde Zirai İlaç Tüketimi (kg)
İlaçlar
1998
1999
2000
2001
İnsektisitler
270.350
476.674
674.184
329.344
Fungusitler
684.048
640.376
958.906
522.201
Akarisitler
132.753
68.270
106.311
73.528
1.083.913
722.372
1.415.240
523.165
Nematosit ve Fugimantlar
Rodendist ve Molisidler
Herbisitler
Kışlık ve Yazlık Yağlar
Bitki Gelişim
Düzenleyicileri
Diğerler
TOPLAM
101
9.000
11.580
4.910
75.850
130.391
206.098
103.332
359.400
335.800
592.610
401.900
37.620
31.196
93.059
40.129
8.721
22.331
28.836
2.652.756
2.436.410
4.086.824
1.998.509
Kaynak: TKB İl Müdürlüğü Bitki Koruma Şubesi
Tablo 31. Antalya İlinde Alt Bölgelere Göre Zirai İlaç Kullanım Yüzdeleri
Alt Bölgeler
I. Alt Bölge
Finike
%
37,5
10
Alt Bölgeler
%
III. Alt Bölge
20
Alanya
10
96
Kale
10
Gazipaşa
10
Kaş
2,5
5
Kumluca
15
IV. Alt Bölge
Elmalı
2,5
Korkuteli
2,5
37,5
II. Alt Bölge
Merkez
15
Kemer
Manavgat
Serik
V. Alt Bölge
Akseki
0
2,5
5
Gündoğmuş
0
İbradı
0
15
0
Zirai ilaç kullanım yüzdesinin I. ve II. Alt Bölgelerde yoğunlaştığı, V. Alt Bölgede
kullanım miktarının ise istatistiksel olarak önemsiz olduğu görülmektedir.
3.3.3.4. Tarım Sigortaları ve Tabii Afet Desteklemeleri
Antalya ili afet riski yüksek bir bölge olduğu için ve sigorta primlerinin yüksek
olması nedeniyle tarımsal sigorta düzeyi son derece düşüktür.

Tabii Afetler
Antalya ili tarım alanları, yılın her döneminde iklimsel faktörlerden kaynaklanan
dolu, don, kar, aşırı yağış, fırtına, hortum, taşkın, sel, kuraklık, yangın gibi afetlerden
önemli ölçüde zarar görmektedir.
İlde 1998-2002 yılları arasında meydana gelen tabii afetler 03.07.2001 tarihine
kadar 5254 ve 2090 sayılı Kanun, bu tarihten sonrada sadece 2090 sayılı Kanun
kapsamında değerlendirilerek 1998-2002 tarihleri arasında tarımsal varlıklardaki zararın
boyutları Tabloda verilmiştir.
Tablo 32. Yıllar İtibariyle Antalya İlinde Tabii Afetlerden Görülen Zararlar
Zarar Gören
1998
1999
2000
2001
2002
Aile Sayısı
2.3940
5.386
1.917
4.292
2.707
Tarım Alanı (da)
13.677
82.081
67.528
49.877
15.273
6.467.063
5.958.183
6.615.346
30.062.091
9.965.623
110.034
43.741
17.960
333.215
26.068
634.423
1.048.593
451.700
2.324.905
4.149.296
15.973
0
801
16.242
746
7.227.494
7.132.600
7.085.808
32.736.455
14.141.733
82.06
53.58
42.53
86.80
64.38
31.628.422
20.209.445
12.365.380
35.952.989
10.503.110
Bitkisel Ürünün
Parasal Değeri
(Milyon TL)
Canlı Hayvanın
Parasal Değeri
(Milyon TL)
Tarımsal Tesisin
Parasal Değeri
(Milyon TL)
Diğerlerinin Parasal
Değeri (Milyon TL)
Varlıkların Toplam
Parasal Değeri
(Milyon TL)
Örtü-altı Zararının
Toplam Zarara
Oranı (% Parasal
Değer)
Toplam Zararın
Parasal Değeri ($)
5 yıl içinde en düşük zarar 2002 yılında gerçekleşmesine rağmen bunun ekonomik
kaybı 10.503.100.00 Dolardır. Afetten dolayı en yüksek zarar 2001 yılında meydana
97
gelmiş ve bunun ekonomik kaybı 35.952.989 Dolar olmuştur.
Beş yıl içindeki ekonomik kayıplar büyük oranda örtü-altı üretimde meydana
gelmiş, örtü-altı üretimindeki zararın toplam zarara oranı en düşük 2000 yılında %42,53
ve en yüksek 1998 yılında %86,80 olarak gerçekleşmiştir.
Antalya’da her yıl ortalama 3.500.000 dekar alanda aktif tarım yapılmakta ve
2002 yılı verilerine göre bu alan içindeki örtü-altı alanın miktarı 157.982 dekardır.
Bu verilerle ilde her yıl aktif tarım yapılan alanların yaklaşık %4,5’inde örtü-altı
tarımı yapılmasına rağmen tabii afetlerdeki parasal zararlarda tam tersi bir durum
yaşanmakta ve bu oran bazı yıllarda %86,80 olarak gerçekleşmektedir.
Tabii afetler nedeniyle meydana gelen zararın büyük oranda örtü altı üretime ait
olması, örtü-altı üretimin afet etkilerine çok daha açık olduğu anlamına gelmektedir.
Elbette tabii afetler tarımsal üretimin tamamı için risk oluşturmaktadır. Ancak, Antalya
ilinde mevcut örtü-altı alanlarının çoğunluğunun teknik özelliklerinin ve alt yapılarının
yetersiz oluşu bu alanlardaki afet riskini daha da artırmaktadır.
Antalya ilinde aşağıda belirtilen beşeri hata ve yetersizlikler tabii afet çarpanlarının
etkisini artırarak afet zararının daha fazla olmasına yol açmaktadır.
1. Tarım alanlarının amaç dışı kullanımının yaygınlaşması ve imara açılması
nedeniyle özellikle örtü altı alanları ile yerleşim yerlerinin iç içe girmesi.
2. Doğal drenlerin kapatılması, sulama kanallarının ve derelerin bakımının
zamanında yapılmaması.
3. Örtü altı alanlarının yapımından önce etüd çalışmasının yapılmaması.
4. Örtü altı alanların teknolojik özelliklerinin yetersiz oluşu.
- Sera ve yüksek tünellerin çatı yüksekliğinin, havalandırma elamanlarının yetersiz
olması,
- Sera camlarının ince (2 mm), darbeye dayanımı düşük olması,
- Örtü olarak kullanılan plastik malzemenin direncinin düşük olması ve uzun süre
kullanılması,
- Seralarda ısıtma işleminin sera atmosferine yönelik ve yetersiz yapılması hatta
bazı seralarda ısıtmanın yapılmayışı,
- Sera zemininde kod farkının olmaması,
- Yüksek tünellerin çoğunda çevre betonunun olmaması.
İlde tarımsal üretimi güvence altına almak, afet nedeniyle çiftçinin refah kaybına
uğramasını engellemek, piyasada fiyat istikrarını sağlayarak hem üreticinin hem de
tüketicinin mağdur olmasını önlemek için öncelikle örtü-altı üretiminde yeterli teknik
özellikleri sahip seralarda devlet destekli “Ürün Sigortası” uygulamasına ihtiyaç vardır.
Teknik kriterlere uygun seraların sigorta priminin bir kısmının devletçe
karşılanması halinde yukarıda belirtilen sorunların çözümü ile beraber verimliliği artırıcı
önlemler kendiliğinden sağlanmış olacaktır.
Sigorta hizmetleri özel sektör tarafından Hayvan Sağlık Teknisyeni, Ziraat
Teknisyeni, Veteriner, Ziraat Mühendisleri aracılığıyla yürütmeli, Tarım ve Köyişleri
Bakanlığı (Devletçe yapılan katkının karşılığında) bu hizmetlerin denetimini
yapabilmelidir.
3.3.3.5. Diğer Tarımsal Girdiler
Tohum, yem, ilaç, kredi, işgücü, diğer tarımsal girdileri içerisinde mütalaa
edilmiştir.
98

Tohum ve Fidan
İl genelinde faaliyet gösteren 298 adet ruhsatlı tohum bayisi ve 13 adet özel
sektör araştırma kuruluşu, 9 adet tohumluk yetiştirici belgesi sahibi kuruluş
bulunmaktadır.
Özel sektör araştırma kuruluşları, sebze tohumluğu konusunda ıslah çalışmaları
yapmakta ve bölgeye adapte olan yüksek verimli çeşitler geliştirmektedirler. Tamamı
İthalat ve ihracat yetkisine sahiptirler. İlin sebze tohumluğu ihtiyacı bu kuruluşlar
tarafından karşılanmaktadır.
Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü ve Boztepe TİM tarafından ilin buğday,
pamuk, mısır, susam, soya vb. tarla bitkileri tohumluk ihtiyacı sertifikalı kademede
üretilerek karşılanmaktadır.
Narenciye ve Seracılık Araştırma Enstitüsü ve Boztepe TİM ve Alanya Meyvecilik
Üretme Birimi tarafından virüsten ari narenciye fidanı üretilmektedir.
Ayrıca, Tarım İl Müdürlüğü Döner Sermaye işletmesi, Özel İdare bütçesi katkılı ve
direkt ücretli satış noktasında çiftçilerin tohumluk ve fidan taleplerini karşılamaktadır.

Konsantre Yem
İlde tek vardiye 5 ton/saat kapasiteli Organize Sanayi Bölgesinde Selçuklu Yem
Fabrikası, 10 ton/saat kapasiteli Korkuteli Yem Fabrikası ile 8 ton/saat kapasiteli Elmalı
Yem Fabrikaları olmak üzere 3 adet faal yem fabrikası mevcuttur. Bunların dışında
kuruluş aşamasında olan Merkez ilçe sınırları içerisinde bir yem fabrikası bulunmaktadır.
Ayrıca, bir adet bitkisel kökenli yem hammaddesi (küspe) üreten Antbirlik yağ Kombinası,
kuruluş aşamasında olan Organize Sanayi Bölgesi içerisinde Aylin Yağ Fabrikası ve
hayvansal kökenli yem hammaddesi (kan unu ve et-kemik unu) üreten ANET (Antalya
Entegre Et Sanayi) bulunmaktadır.
İlde toplam ruhsatlı 327 adet yem bayisi bulunmaktadır. Yem ihtiyacı ilde bulunan
yem fabrikalarından ve civar illerden temin edilmektedir.
Ayrıca T.K.B. İl Müdürlüğünce çiftçiye silaj makinesi temin edilmekte, bu suretle
mısır silajı üretimi teşvik edilmektedir.

Kredi
İlde bulanan tarımsal kredi kuruluşları T.C. Ziraat Bankası ve Tarım Kredi
Kooperatifleridir. Ayrıca Antbirlik de kendi üyelerine değişik kalemlerde kredi
kullandırmaktadır.
2001 yılı itibariyle Ziraat Bankasının kullandırdığı tarımsal kredi miktarı
17.988.479.000.000 lira olarak gerçekleşmiştir. Tarım Kredi Kooperatiflerince
kullandırılan kredi miktarı ise 53.522.945.000.000 liradır. Antbirlik tarafından kendi
üyelerine değişik kalemlerde kullandırılan kredi miktarının toplamı ise 7.782.541.000.000
liradır.

İşgücü
Antalya’da turizmin gelişmiş olması, buradaki işgücü talebi tarımı olumsuz yönde
etkilemektedir. Tarımsal faaliyetler sırasında belli dönemlerde artan işgücü talebi çevre
illerden karşılanmaktadır.
Özellikle sera işletmelerinde işgücü kullanımı İç Anadolu illerinden gelen ailelerin
istihdamıyla karşılanmaktadır. Pamuk toplama döneminde Güneydoğu Anadolu illerinden
getirilen işgücü kullanılmaktadır.
3.3.4. Gıda Endüstrisi
Antalya ili,
sahip
olduğu
tarımsal
potansiyeli
ve
üretimine
rağmen,
gıda
99
endüstrisini istenen düzeye geliştirememiştir. Oysa bu bölge güçlü bir gıda endüstrisinin
oluşması için gerekli tüm koşullara sahiptir. İlde tarımsal üretimin yoğunlaşmış olduğu
alanların gün geçtikçe belirgin hale gelmesi ve bunun yanında kültür paternlerinin
zamanla istikrarlı bir profil çizmesi, gıda endüstrisinin geliştirilmesini zorunlu kılmaktadır.
Örneğin, ilin domates üretimi anlamlı bir örnek oluşturmaktadır.
İlde mevcut gıda endüstrisi tesisleri aşağıdaki tabloda görülmektedir.
Tablo 33. Gıda İşletmelerinin Sayısal Dağılımı (2001)
Alanya
Elmalı
Finike
Gazipaşa
Gündoğmuş
İbradı
Kale
Kaş
Kemer
Korkuteli
Kumluca
Manavgat
Serik
136
0
0
1
1
0
0
0
0
0
0
2
0
0
0
140
97
4
35
11
11
6
3
2
8
1
6
7
7
16
19
233
2
0
0
0
0
1
0
0
0
5
0
0
0
4
1
13
20
0
8
10
0
0
0
0
0
0
2
11
0
9
5
65
Et ve Et Ürünleri
29
1
5
1
1
1
0
0
0
2
2
1
1
4
1
49
Sebze ve Meyve
İşleme
21
0
0
2
0
0
0
0
0
0
0
4
0
0
1
28
Şekerli Mamüller
35
0
0
7
1
0
0
0
0
0
1
3
0
6
2
55
2
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
2
1
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
1
0
0
0
2
15
0
3
7
0
1
0
0
0
0
0
1
0
0
0
27
358
5
51
39
14
9
3
2
8
8
11
30
8
39
29
614
Merkez
İşletmeler
Un ve Unlu
Mamüller
Ekmek Fabrikası
Bitkisel Yağ ve
Margarin
Süt ve Süt Ürünleri
Fabrikası
Alkolsüz İçecekler
Gıda Ambalajı
Üretimi
Tasnif Dışı Gıda
İşletmeleri*
Toplam
Toplam
Akseki
İlçeler
*Sebze ve Meyve işleme (zeytin salamurahaneleri, konserve, turşu, meyve suyu konsantresi, konsantreli
içecek, yemek fabrikaları)
*Şekerli Mamüller (tahin, tahin helva, lokum, meyve özlü toz içecek, küp şeker)
*Süt ve süt ürünleri (beyaz, eritme, kaşar, tulum, dil peynirleri, yoğurt, tereyağı, krema, lor, ayran, süt
toplama merkezleri)
*Un ve unlu mamüller (un fabrikaları, pastaneler, yufka)
*Tasnif dışı gıda işletmeleri (sirke, sirke ruhu, salata sosu, bitkisel çay, bakliyat paketleyicileri, baharat,
kuruyemiş)
İlde bulunan gıda muhafaza tesisleri aşağıdaki tabloda çıkarılmıştır.
Tablo 34. Soğuk Hava Depolama ve Paketleme Tesisleri (2001)
Soğuk Hava Depoları
İlçeler
Merkez
Alanya
Meyve
Miktar
(adet)
2
Kapasite
(ton/yıl)
8.000
Et ve Et Ürünleri Peynir- Mandıra
Miktar
(adet)
18
1
Kapasite
(ton/yıl)
1.253
Miktar
(adet)
Kapasite
(ton/yıl)
Paketleme Tesisi
Miktar
(adet)
8
Kapasite
(ton/gün)
200
191
100
Soğuk Hava Depoları
İlçeler
Meyve
Miktar
(adet)
Et ve Et Ürünleri Peynir- Mandıra
Kapasite
(ton/yıl)
Elmalı
46
27.535
Finike
12
2.400
Kaş
20
6.690
Kemer
3
Miktar
(adet)
400
Korkuteli
26
Kumluca
2
400
Manavgat
1
500
Kapasite
(ton/yıl)
Miktar
(adet)
14
Kapasite
(ton/yıl)
Paketleme Tesisi
Miktar
(adet)
Kapasite
(ton/gün)
700
33
1
375
58
1
120
4
400
57.455
1
250
Serik
1
İl Toplamı
112
103.380
21
2.069
14
700
15
47
793
Gazipaşa İlçesinde 1 adet Muz Sarartma ve Soğuk Hava Deposu olarak kullanılan
bir ünite mevcut olup, 5.000 dal/yıl kapasiteye sahiptir.
Antalya’da özellikle bitkisel ürünlerin korunması ve pazarlanmasında önemli rol
oynayan soğuk zincir ve paketleme tesisleri hızla artmaktadır. Soğuk hava depolarının
%50’den fazlası Elmalı ve Korkuteli ilçelerinde yer alırken, paketleme tesislerinin %70’i
Finike’de bulunmaktadır.
3.3.5. Tarımsal Piyasalar
Antalya’da devletçe desteklenen ve belirli kurumlarca alım satımı yapılan birkaç
ürün dışında özellikle sebze ve meyve pazarlamasında temel kuruluş Antalya Büyükşehir
Belediyesi Toptancı Halidir. 1996 yılında hizmete açılan Antalya Toptancı Hal Kompleksi
49 hektar arazi üzerine kurulmuş bir tüketici halidir. Bu kompleks içerisinde değişik
ölçeklerde 319 tüccar ardiyesi, 144 komisyoncu yazıhanesi ve 98 adet tarımsal ilaç bayi
bulunmaktadır. Toplam işyeri sayısı 682’yi bulan Büyük Şehir Belediyesi Toptancı Hali
Türkiye’nin en büyük üretici hallerinden birisidir.
Tablo 35. Antalya B. Şehir Belediyesi Toptancı Hali Sebze ve Meyve Satışı (ton)
Yıllar
1997
1998
1999
2000
2001
FARK (1998-1999)
% (1998-1999)
Sebze
324.748
369.272
431.254
Meyve
60.449
71.316
85.910
Toplam
385.197
440.588
517.164
Tutar (Bin TL)
20.867.948.747
35.803.286.830
49.013.722.030
61.982
16,8
14.594
20,5
76.576
17,4
13.210.435.200
36,9
Kaynak: Antalya B. Şehir Belediyesi Toptancı Hal Müdürlüğü Web Sitesi ( http://www.antalya-bld.gov.tr/)
Toptancı Halinin 1999 yılına ait ürün satış miktarının %83‘ünü sebzeler, %17‘sini
ise meyveler oluşturmaktadır. Sebze ve meyve satışları bir önceki yıla göre sırasıyla %17
ve %20’ye yakın oranlarda artmış, toplam satışlardaki artış ise %17,5’e yükselmiştir.
Satış cirosu toplamında ise %40’lık bir artış kaydedilmiştir.
Tablo 36. Toptancı Hali Aylık Sebze Satışları (1999)
Aylar
Ocak
Satış Miktarı (ton)
1998
1999
%
12.184
24.026
97,6
Satış Değeri (Bin TL)
1998
1999
1.759.034.501
2.726.813.967
%
55,0
101
Aylar
Şubat
Mart
Nisan
Mayıs
Haziran
Temmuz
Ağustos
Eylül
Ekim
Kasım
Aralık
TOPLAM
Satış Miktarı (ton)
1998
1999
%
12.977
27.686 113,3
20.474
35.157
71,7
34.969
39.107
11,8
56.952
68.595
20,4
100.469
98.272
-2,2
35.218
28.263 -19,7
7.890
8.926
13,1
7.879
9.109
15,6
14.942
20.687
38,4
32.868
39.133
19,0
32.443
32.290
-0,5
369.272 431.254
16,8
Satış Değeri (Bin TL)
1998
1999
1.624.261.702
2.348.758.214
2.782.614.591
3.786.213.992
4.631.932.842
5.502.191.299
4.904.475
5.516.450.905
3.672.656.968
4.829.034.077
1.323.441.558
1.903.538.355
421.752.219
606.801.257
424.182.138
746.180.267
1.333.960.181
2.270.551.114
3.777.922.116
4.471.580.708
3.811.066.660
5.555.195.881
30.467.301.156 40.263.310.041
%
44,6
36,0
18,8
12,5
31,5
43,8
43,9
75,9
70,3
18,4
45,6
32,2
Halde tüm sebze satışlarının %68’ini tek başına domates sağlamakta, onu sırasıyla
hıyar (%8,8), patlıcan (%6,4), Biber (%3,9) ve maydanoz (%2) izlemektedir. Satışın,
daha çok Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarında yoğunlaştığı ve 180’in üzerinde sebze
çeşidinin işlem gördüğü tespit edilmiştir. Bu sebzelerden önem sırasına göre ilk 5’i toplam
satışların %90’ını, ilk 10’u ise %95’ini teşkil etmiştir.
1999 yılında halde 83 meyve çeşidi işlem görmüş ve satışlar Haziran, Temmuz ve
Ağustos aylarında yoğunlaşmıştır. En çok işlem gören ilk 10 meyve, satışların %83’ünü
teşkil etmiştir.
Tablo 37. Toptancı Hali Aylık Meyve Satışları (1999)
Aylar
Ocak
Şubat
Mart
Nisan
Mayıs
Haziran
Temmuz
Ağustos
Eylül
Ekim
Kasım
Aralık
TOPLAM
Satış Miktarı (ton)
1998
1999
%
3.119
4.303
38,0
2.656
3.790
42,7
2.600
3.588
38,0
2.640
3.510
32,9
4.005
5.558
38,8
7.151
14.297
100,0
17.483
16.890
-3,4
11.805
8.185
-30,7
5.719
6.151
7,5
4.630
6.186
33,6
4.114
5.731
39,3
5.388
7.720
43,3
71.316 85.910
20,5
Satış Değeri (Bin TL)
1998
1999
198.933.292
368.142.768
209.662.673
384.083.858
242.929.531
473.757.414
268.676.029
609.940.257
417.902.962
926.965.661
563.651.928
1.172.892.432
817.100.013
977.569.794
619.210.253
874.511.837
544.066.540
722.361.357
512.129.158
750.177.551
446.209.469
694.192.186
495.513.825
795.816.866
5.335.985.679 8.750.411.988
%
85,0
83,7
95,0
127,0
122,0
108,2
19,6
41,2
32,7
46,5
55,6
60,6
64,0
Toptancı Hal Kompleksinde 2001 yılında sebze ve meyvede toplam işlem hacmi bir
önceki yıla göre %62 düzeyinde artış göstermiştir.
Tablo 38. B. Belediyesi Toptancı Hal Kompleksi İşlem Miktar ve Tutarları (2001)
Aylar
Ocak
Miktar
(Sebze)
(kg)
34.074.698
Miktar
(Meyve)
(kg)
Tutar
(Sebze)
(Milyon TL)
5.225.758
5.230.937
Tutar
(Meyve)
(Milyon TL)
1.197.034
Şubat
29.572.447
4.737.867
5.900.389
1.219.041
Mart
47.606.170
4.589.912
9.552.193
1.382.809
102
Nisan
Miktar
(Sebze)
(kg)
53.688.584
Mayıs
Haziran
Miktar
(Meyve)
(kg)
Tutar
(Sebze)
(Milyon TL)
4.240.128
15.688.869
Tutar
(Meyve)
(Milyon TL)
1.409.901
90.774.533
9.078.529
18.441.426
3.155.235
83.275.580
12.241.453
15.899.097
3.661.676
Temmuz
31.282.738
20.072.597
4.840.918
3.585.594
Ağustos
11.917.119
12.696.531
1.920.815
2.573.494
Eylül
11.010.592
7.281.763
2.045.999
2.122.536
Ekim
22.444.246
7.351.699
5.828.379
2.073.725
Kasım
37.170.667
5.768.223
13.167.544
1.464.999
Aralık
25.383.755
6.392.946
13.060.848
1.526.154
478.201.129
99.678.406
111.575.420
25.372.204
Aylar
Toplam
Kaynak: http://www.antalya-bld.gov.tr/
103
3.4. TARIMSAL PAZARLAMA SİSTEMİ
Günümüz Türkiye’sinde serbest pazar ekonomisi gün geçtikçe daha fazla
yaygınlaşmakta ve önemini hissettirmektedir. Bu nedenle pazarlama ülkenin önemli asli
sektörlerinden birini oluşturmaktadır. Çünkü üreticinin arazi, emek, sermaye ve
girişimcilik gibi üretim faktörlerini kullanarak ürettiği ürün ancak iyi bir pazarlama
sistemiyle tüketiciye ulaştığında gerçek ekonomik değerini bulabilmektedir. Böylece hem
üreticisine ve hem de tüketicisine yarar sağlamaktadır.
Antalya ilindeki tarımsal pazarlama sistemleri, bazı ürünlerde alt başlıklar halinde
incelenmiştir.
3.4.1.1. Sebze Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme
İlde sebze üretimi örtü-altı ve açık alanlarda yapılmaktadır. Örtü-altında üretim
genellikle 3-5 dekar olan seralarda aile işletmeciliği şeklindedir.
Üretilen sebzenin %95’i yurtiçinde tüketilirken %5’i yurtdışına pazarlanmaktadır.
Üreticiler yeni hal yasası ile ürettikleri ürünlerin büyük bir bölümünü belediye
sınırları ve mücavir alanlar içindeki toptancı hallerine getirmektedirler. Ürünler hallerdeki
komisyonculara verilirken üreticiden ortalama %15 kesinti yapılmaktadır. Küçük üretici
bu kesintiden olumsuz etkilenmektedir. Komisyoncular ürünleri yurtiçi perakendecilere ve
ihracatçılara vermektedirler.
Ayrıca İlde sebze üretiminde hem üretici hem ihracatçı olan firma sayısı gün
geçtikçe artmaktadır. Bu firmalar ürünlerini kendi tesislerinde paketleyip tasnifleyerek
ihraç etmektedirler. İhraç edilen ürünün büyük bir bölümü yurtdışındaki toptancılara
verilmektedir. Çok az bir bölümü de direk süper marketlere gönderilmektedir.
Üreticiler ürettikleri ürünün bir bölümünü de il dışından gelip peşin ödeme yapan
tüccarlara vermektedirler.
İlde sebze üreticilerine teknik ve ekonomik yönden rehberlik edebilecek, ucuz girdi
teminini sağlayacak, ürünlerini daha iyi fiyattan pazarlayabilecek ve tarım politikalarının
oluşturulmasına önderlik edebilecek tabandan gelen üretici birlikleri halen kurulmamıştır.
İhracatçılar Birliği bünyesinde Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği ve Akdeniz Yaş
Meyve Sebze İşletmecileri Derneği faaliyet göstermektedir.
105
Antalya’da Sebze Pazarlama Zinciri
İhracatçı Üretici
Yurtdışı
Toptancı
Perakendeci
Süper Market
Üretici
Toptancı Hal
(Komisyoncu)
Toptancı Tüccar
Toptancı Haldeki
İhracatçı
Yurtiçi
Perakendeci
Tüketici
Tablo 39. Antalya İli Sebze Üretimi ve Pazarlaması (SWOT Analizi)
Mevcut Durum
Problemler
Fırsatlar
Tehditler
106
Mevcut Durum
- Sebze üretimi
örtü-altı ve açık
tarlada
yapılmaktadır.
Fırsatlar
- Ekolojik koşulların
her türlü sebze
üretimine çok
uygun olması,
- Sebze üretimi
ortalama 3-5
dekarda aile
işletmeciliği
şeklinde
yapılmaktadır,
- Üretici birliklerinin
bulunmaması,
- Örtü altı tarımın
iklim koşullarının
- Miras hukukundan uygun olmasından
dolayı gelişmesi,
dolayı tarım
arazileri
parçalanmakta
- Narenciye ve
olup, küçük
Seracılık Araştırma
arazilerde üretim
Kuruluşunun ve
yapılarak maliyet
Akdeniz
artışına neden
Üniversitesinin
olması,
bulunması.
- Son yıllarda
ihracatçı firmalar
sebze üretimi
yapmaktadırlar.
- Sebze üretiminde
kullanılan F1 hibrit
tohumlarının ithal
edilmesi,
- İlde Yaş Meyve
Sebze İhracatçıları
Birliği ve Akdeniz
Yaş Meyve Sebze
İşletmecileri
Derneği faaliyet
göstermektedir.
- Üretim alanlarında
paketleme ve soğuk
hava tesislerinin
olmaması,
- Örtü-altı üretimi
tek ürün ve çift
ürün yetiştiriciliği
şeklindedir.
SEBZE ÜRETİM VE PAZARLAMASI
Problemler
- Üreticilerin eğitim
düzeyinin düşük
olması,
Tehditler
- Tarım alanlarının
imara açılarak
yapılaşmanın
artması,
- Sebze üretim
alanlarında yoğun
olarak kullanılan
pestisit, insan ve
çevre sağlığına
zarar verirken
ihracatı da
etkilemektedir.
– Yoğun gübre
kullanımı toprak
kirliliğine neden
olmaktadır.
- Sözleşmeli üretim
modelinin
uygulanmaması
pazarlamada sıkıntı
yaratmaktadır.
- Rezidü
laboratuarlarının
yetersiz olması
dolayısıyla kalıntı
analizlerinin
standartlara uygun
yapılamaması,
- Üretim planlaması
olmaması
dolayısıyla pazarda
standart ve
süreklilik
sağlanamaması,
- Geleneksel üretim
yapılması ile ürün
çeşitliliğine
girilmemekte,
bunun da pazar
taleplerini
karşılamaması,
- Bilinçsiz olarak
pestisit ve gübre
kullanımı.
107
3.4.1.2. Meyvecilik Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme
Bahçe bitkilerinin üretiminden çok pazarlanması sorundur. Sorunu çözmek için
ürün kalitesinin artırılması, üründe standardizasyona gidilmesi, uygun ambalaj
materyallerinin kullanılması, hasat öncesi ve sonrası ürün kayıplarını azaltacak önlemlerin
alınması, uygun taşıma sistemlerinin kullanılması, pazarlamada aracıların ortadan
kaldırılarak üretici birlikleri ve ürün borsalarının yaygınlaştırılması yoluna gidilmelidir.
Üretim dış pazara yönlendirilmeli, değişen pazar istekleri doğrultusunda standartlara
uygun kalite geliştirilmelidir. AB’ye girilmesi durumunda bazı meyve türlerinin üretiminde
sınırlamaya gidileceği düşünülerek, bu pazarlarda ümit vadeden tür ve çeşitlere
yönelinmesi gerekmektedir.
Antalya’da Portakal Pazarlama Zinciri
Üretici
Narenciye Birlik
Antalya İhracatçı
Birliği
Özel Alıcı
Yaş Sebze–Meyve
Hali
Reçel-Meyve
Suyu Fabrikası
Semt Pazarı
İhracatçı
Market
Dış Pazar
Tüketici
Ülkemizde meyve ve sebzelerin derim sonrasında genel olarak oluşan ve %3040’lara varan kayıplar “soğuk zincirin” çeşitli evrelerindeki (derim öncesi-derim-depolama
öncesi işlemler-depolama-taşıma-ambalajlama-pazara sunma) kayıpların tümünü
kapsamaktadır. Bu açıdan yaklaşıldığında 2.5 milyon ton olan elma üretiminde bu
kayıplar nedeniyle 750 bin ton elmanın sofralarımıza gelmediği düşünülebilir. Bu
kayıpların en aza indirilmesi amacıyla alınması gereken önlemlere bahçede üretim
aşamasına başlanmalıdır. Ayrıca derimde çeşide ve yöreye özgü en uygun hasat
zamanının saptanmasında elma üreticisine başta araştırma kuruluşları ile Bakanlığımızın
ilgili örgütlerince yardımcı olunmalı ve böylece maksimum depolama süresinden
faydalanılmalıdır.
Ülkemizde üretilen elmanın bir kısmı hasattan hemen sonra pazara arz edilirken,
bir kısmı da depolanarak değişik dönemlerde piyasaya sürülmektedir. Her iki durumda da
108
pazarlama aşamasında değişik kanallar devreye girmekte ve üreticiden tüketici sofrasına
gelinceye kadar pazarlama marjları nedeniyle fiyatlar artmaktadır.
Tablo 40. Portakal Üretim ve Pazarlaması SWOT Analizi
PORTAKAL ÜRETİM VE PAZARLAMASI
Mevcut Durum
- Pazarlama
problemleri
yaşanmaktadır.
Problemler
- Marka tescili
olmadığı için İlde
üretilen yerli
çeşitlerin pazarda
- İhracat potansiyeli hak ettiği değeri
bulmaması,
yüksek.
- Antbirlik
bünyesinde
Narenciye Birliği
sayesinde üretici
ihracatçı bağlantısı
sağlanmaktadır.
- Mevcut depolama
kapasitesinin
yetersizliği
nedeniyle derim
mevsiminde pazara
ihtiyaçtan fazla
ürün çıkması,
- İhracatta zaman
zaman kalite
problemi
yaşanması,
- Bazı yıllarda
rastlanan dolu
yağışının portakal
kalitesinde düşüşe
sebep olması.
Fırsatlar
- Portakal
ticaretinde önemli
rakiplerimiz olan
ülkelerde (İspanya,
İtalya ve
Yunanistan) üretim
limitlerine
varılmıştır.
Ülkemizde ise iyi bir
planlama yapılması
halinde hala önemli
bir potansiyel
mevcuttur.
- Marka yaratılarak
dünyaya Antalya
Portakalı
tanıtılabilir.
- İşlenmiş ürün
olarak portakal
suyu üretilerek
tüketimini artırıcı
yayım
kampanyalarıyla
yurt çapına
yaygınlaştırılabilir.
Tehditler
- Turizm
yatırımlarının
artarak devam
etmesi ve arazi
rantının yüksek
olması
- Organizasyon ve
örgütlenme eksikliği
sebebiyle, üreticinin
eline geçen fiyatın
düşmesi ve
üretimden
vazgeçmesi
- İhracat sırasında
uygulanan
bürokratik işlemler
gereğinden fazla
uzayarak zaman
zaman meyvenin
bozulmasına neden
olmaktadır.
Turunçgil meyveleri genel olarak ağaç üzerinde tüccara yada ihracatçıya
satılmaktadır. Hasat edilen meyveler tüketiciye ulaşıncaya kadar değişik pazarlama
kanallarından geçmektedir. Türkiye’de üretim genel olarak Ekim-Ocak ayları arasında
sıkışmış durumdadır. Üretimi zamana yaymada gerekli olan erkenci ve geççi çeşitler
henüz devreye tam olarak sokulamamıştır. Bunun sonucu olarak da depolama sorunu
ortaya çıkmaktadır. Bu konu ile ilgili bir çok araştırma yapılmış olmakla birlikte ürünün
bol olduğu dönemde depolanıp daha sonra piyasaya sürülmesi durumu özellikle Turunçgil
yetiştiricileri arasında yaygınlaşmamıştır. Bu sorun üreticinin ürününü bir an önce elinden
çıkarmak zorunda kalması ve depolamanın yararına inanmamasıdır.
Nar, muz ve avokado pazarlaması büyük ölçüde üretici–toptancı hali kanalıyla
yapılmaktadır. Ancak narda son yıllarda ihracatçı doğrudan bahçede meyveyi satın
almakta depolayarak birkaç ay içerisinde dış satımı gerçekleşmektedir. Muzlar derim
olumunda yeşil olarak pazarlanmakta, büyük toptancı hallerinde yada bazı toptancıların
tesislerinde olgunlaştırılarak perakende satışa sunulmaktadır.
109
Tablo 41. Muz Üretimi ve Pazarlaması SWOT Analizi
MUZ
ÜRETİM
VE
PAZARLAMASI
Mevcut Durum
- Mevcut üretim, iç
piyasa talebini dahi
karşılamamaktadır.
Problemler
- Muz sahalarında
mülkiyet sorunu,
- Bu alanların
çoğunluğu orman
veya hazine ile
davalı olması,
- İhracatın üretime
oranı çok düşük
olması,
- Muz üretim
alanlarının
bulunduğu yerlerde
sulama
olanaklarının sınırlı
olması.
Fırsatlar
- Örtü-altı
yetiştiriciliğinin
yaygınlaştırılması
buna bağlı olarak
üretim ve kalitenin
artırılması,
- Üreticilerimiz İlde
bulunan doku
kültürü
laboratuarlarından
muz fidesi
sağlanabilmesi,
- Ayrıca
Üniversitenin
bünyesinde de bir
doku kültürü
laboratuarının
bulunması,
Tehditler
- Yetişme koşulları
sebebiyle, uygun
üretim alanlarının
çok sınırlı olması,
- Üretim alanlarının
turizm ile iç içe
olması nedeniyle
giderek azalması,
- Örtü altı
yetiştiriciliğinin
tekniğine
uyulmadan sebze
üretimi yapılan
seralardan bozulan
yerlerde yapılmaya
çalışılması.
- Üretim artışıyla
ithalatın
azaltılabilmesi,
- Üretimde dikilen
fidanların aynı yıl
meyveye yatması.
110
Tablo 42. Nar Üretimi ve Pazarlaması SWOT Analizi
NAR ÜRETİM VE PAZARLAMASI
Mevcut Durum
- Nar üretim alanları
ve miktarları yakın
geçmişte artış
göstermiştir.
Problemler
- İşleme sanayi
merkezinin
Antalya’da
kurulmamış olması,
- İhracat potansiyeli - Dış pazarın
mevcuttur.
istediği çeşitlerin
üretiminin henüz
İlde
yaygınlaşmamış
olması.
Fırsatlar
- Meyve tüketiminin
gelişmiş olmasına
rağmen Kuzey
Yarım Kürede
subtropik iklim
meyvelerinin
yetişmemesi,
Tehditler
- Arz şoku ve
fiyatların düşmesi
- Dış pazarda
tıkanma
- Sub-tropik
meyvelerin, hem
arz eksikliği hem de
egzotik görünümleri
sonucu yüksek talep
görmesi,
- Nar suyu ve
konsantresi
sanayilerinde
önemli gelişmelerin
görülmesi,
- Üretime paralel
olarak tüketim, dış
ticaret ve sanayi
gibi alanlarda
ekonomiye daha
fazla katkı
sağlanabilir.
- Nar suyu
tüketimini artırıcı
yayım kampanyaları
yaratılabilir.
3.4.1.3. Tarla Bitkileri Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme
Antalya’da üretilen tarla ürünlerinden pamuk, tek alıcısı olan Antbirlik’e, hububat
ise Toprak Mahsülleri Ofisi’ne, anason Tekel’e, şeker pancarı ise Türkiye Şeker Fabrikaları
Anonim Şirketi’ne pazarlanmaktadır.
Yağ sanayi sektörünün yeterince gelişmemesi yağlı tohumlu bitkilerin
pazarlamasında sıkıntılar yaşanmasına neden olmaktadır. Yağlı tohumlu bitkilerin ekimi
de yaşanan pazarlama sorunu nedeniyle istenen düzeye gelememiştir.
Bunlar dışındaki diğer tarla bitkileri üretimi genelde aile içi tüketime yönelik olup,
çok azı da tüccarlar aracılığıyla iç piyasaya sunulmaktadır.
Tarla bitkileri üretiminde pazar istekleri doğrultusunda standartlara uygun kalite
geliştirilmesi ve pazarlamada aracıların ortadan kaldırılarak Üretici Birlikleri ve Ürün
Borsalarının yaygınlaştırılması yoluna gidilmesi pazarlama imkanlarının iyileşmesini
sağlayacaktır.
111
3.4.1.3.1. Pamuk Fiyatları ve Pazarlaması
Pamuk üreticisi olan her ülkenin farklı pamuk fiyatı oluşturmasına rağmen,
Liverpool (CIF) A- Endeks pamuk fiyatı dünya pamuk fiyatı olarak kabul edilir. Bu endeks,
uluslararası fiyatların rekabet seviyesini belirten bir gösterge olarak kullanılır.
İlde pamuk üreticilerinin büyük bir kısmı pamuklarını ortağı oldukları Antbirlik’e
satmaktadırlar. Antbirlik 2000/2001 sezonunda bölge rekoltesi olan 37.000 ton pamuk
üretiminin 35.743 tonunu alarak %96,60 oran ile tek alıcı olduğunu göstermektedir.
Grafik 28. Pamuk Alım Fiyatlarının Yıllara Göre Seyri
1982-2001 Yılları arasında Pamuk Alım Fiyatlarındaki Değişim
800.000
Reel fiyatlar
700.000
600.000
TL/kg
500.000
400.000
300.000
200.000
100.000
20
00
/0
1
19
98
/9
9
19
96
/9
7
19
94
/9
5
19
92
/9
3
19
90
/9
1
19
88
/8
9
19
86
/8
7
19
84
/8
5
19
82
/8
3
0
Antalya ilinde Antbirlik, 6 adet pamuk satış kooperatifi, 5 adet rollergin, 1 adet
sawgin olmak üzere toplam 6 adet çırçır işletmesi, 1 adet yağ kombinası, 1 adet iplik
fabrikası (100.044 iğlik), 1 adet toprak ve bitki analiz laboratuarı ve 1 adet tohum
hazırlama ünitesi ile faaliyetini sürdürmektedir.
Antalya Ticaret Borsası pamuk işlemlerinde istenilen düzeye henüz gelememiştir.
Antbirlik pamuk alım fiyatlarını belirlerken İzmir Ticaret Borsasının fiyatlarını baz
almaktadır.
Tablo 43. Pamuk Üretimi ve Pazarlaması SWOT Analizi
Mevcut Durum
Problemler
Fırsatlar
Tehditler
112
PAMUK
ÜRETİM
VE
PAZARLAMASI
Mevcut Durum
- Pamuk Üretimi
düşük.
- Pamuk ekimi İlde
istihdam yaratıyor.
- Üretimde
verimlilik yüksek.
- Pamuk elle
toplandığı için
maliyeti artırıyor.
- Tarım arazileri
parçalı.
- Pamuk primi
üreticilere geç
ödeniyor.
Problemler
- Pamuk
üreticilerine yönelik
hükümet
politikalarının
olumsuzluğu,
fiyatların
istikrarsızlığı,
Fırsatlar
- Pamuk veriminin
dünya ülkelerine
göre yüksek olması,
- Pamukta girdi
fiyatlarının artması,
buna karşılık son
yıllarda narenciye,
seracılık ve mısır
gibi pamuğa rakip
ürünlerin getirisinin
artması,
- Makineli hasada
geçilerek, işçi
probleminin
azaltılabilecek
olması,
- GAP’ın doğal
sonucu Güney Doğu
Anadolu pamuk
üretim alanlarının
artmasına bağlı
olarak işçi sıkıntısı,
- Ekolojinin pamuk
tarımına uygun
olması,
Tehditler
- Dünya fiyatlarının
çok büyük
dalgalanma
göstermesi,
- Dünya ekonomisi
ve Tekstil
sektöründe
yaşanacak krizlerin
iç pazarda fiyatları
düşürmesi.
- Tekstil sanayinin
krizi aşarak
güçlenmesi.
- Pamuğa dayalı
sektörlerde yaşanan
sıkıntılar.
113
Antalya’da Pamuk Pazarlama Kanalları
Üretici
Kooperatif
(Antbirlik)
Tüccar
Çırçırlama
(Lif Pamuk)
Özel Sektör
Çırçır Fabrikaları
Çiğit Yağ
Fabrikası
Borsa
(Lif Pamuk)
İplik
İplik Fabrikası
Kumaş
İhracat
Konfeksiyon
Tüketici
3.4.1.4. Süs Bitkileri Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme
Kesme
çiçek
üretiminin
%95’i
ihraç
edilmekte,
%5’i
iç
piyasada
değerlendirilmektedir. Çiçekler iç piyasada kooperatiflerin bünyesinde olan mezatlarda
satılmaktadır. İhracatı hem üretici hem de ihracatçı konumunda olan firmalar
yapmaktadırlar. Ayrıca ilde bulunan çiçek kooperatifleri de ihracat yapmaya
başlamışlardır. Küçük üreticiler firmalara sözleşmeli olarak bağlıdır, üretimin başından
itibaren firma denetiminde çiçeklerini yetiştirirler. Hasat zamanı olan Ekim ile Mayıs ayları
arasında üreticilerin bağlı oldukları firmalar ihracatı gerçekleştirir.
İç ve dış mekan bitkilerinde üretim iç piyasa içindir, ihracat yapılmamaktadır. Son
114
yıllarda dış mekan bitkilerinde ihracat yapılmaya başlanmıştır. Turizm sektörünün de
gelişmesiyle bu bitkilere olan talep gün geçtikçe artmaktadır.
Antalya’da Kesme Çiçek Pazarlama Kanalları
Küçük Üretici
Kooperatif Mezatı
Yurtdışı Mezat
Çiçekçi
İhracatçı Üretici
Yurtdışı Toptancısı
Bölge Toptancısı
Perakendeci
Yurtdışı Acenta
Süper Marketler Zinciri
Tüketici
Ülkemizde Doğal çiçek soğanları ile ilgilenen 4 firma bulunmaktadır. İlde ise 2
firma kotaya bağlı kalmak kaydıyla doğadan ve üretim tarlalarından sökülen soğanları
ihraç etmektedirler. Firmalar bölge sökücülerine; bölge sökücüleri köylülere ücret
karşılığında soğanları söktürür. Sökülen soğanlar ön depoda işlem gördükten sonra ana
depodan ihraç edilir.
İç ve dış mekan süs bitkileri pazarlaması, genelde üreticiden toptancıya ve oradan
Yurtiçi perakendeciye (çiçekçi dükkanları ile pazar ve sokak satıcıları), bazen de direkt
Yurtiçi perakendeciye yapılmaktadır.
115
Antalya’da Çiçek Soğanları Pazarlama Zinciri
Üretici
(Doğadan söküm)
Üretici
(Büyütme ve Üretim
Tarlalarından Söküm)
Bölge Sökücüleri
İhracatçı
Yurtdışı Toptancı
Perakendeci
Tüketici

Kesme Çiçek Üretim ve Pazarlaması (SWOT Analizi)
Tablo 44. Antalya İli Kesme Çiçek Üretim ve Pazarlaması (SWOT Analizi)
Mevcut Durum
Problemler
Fırsatlar
Tehditler
116
KESME ÇİÇEK ÜRETİM VE PAZARLAMASI
Mevcut Durum
- Kesme çiçek
üretiminin %70’i
karanfildir.
Yetiştirilen
karanfilin % 95’i
ihraç edilmektedir.
Problemler
- Üretim
materyalinde dışa
bağımlı olunması,
- İhracatta zaman
zaman kalite
problemi
yaşanması,
- Üretici–ihracatçıtüketici bağlantısını
kuran 2 adet özel
- Yoğun olarak
pazarlama kuruluşu İngiltere pazarına
bulunmaktadır.
ihracat yapılması
nedeniyle tek türe
bağımlı kalınması,
- Ayrıca Antalya
Kesme Çiçek
İhracatçıları
- Uluslararası bir
Derneği ve Kesme
mezatın kurulu
Çiçek İhracatçıları
olmaması,
Birliği kurulmuştur.
- Merkezleri
İstanbul’da olan
S.S.Çiçek Üretim ve
Satış Kooperatifi ve
S.S. Flora Çiçekçilik
Üretim ve
Pazarlama
Kooperatifi
mevcuttur.
- İhracatın tam
olarak kayıt altına
alınamaması,
Fırsatlar
- Ekolojik koşulların
uygun olması,
Tehditler
- Üretim
materyalindeki dışa
bağımlılık ve bunun
kalitesiz fide ile
- Üretici
üretime neden
İhracatçıların iyi
örgütlenmiş olması, olması,
- İşçilik
maliyetlerinin ucuz
olması,
- İhracatçı
firmaların üretimle
iç içe olmaları,
- İsrail ve
İspanya’da
maliyetlerin yüksek
olmasından dolayı
Türk çiçeğine
talebin artması,
- Rusya ve
- Uçak ile nakliye
Romanya gibi
bedelinin yüksek ve ülkelerinin bavul
yetersiz oluşu,
ticareti şeklindeki
ithalat taleplerinin
çiçek çeşitliliğine
- Tır taşımacılığına
katkıda bulunması,
yönelimin zorunlu
olarak artması ve
bunun kalite
-Devletin sektörü
kaybına neden
teşvik amaçlı
olarak ihracatı
desteklemesi,
olumsuz etkilemesi.
- Üretici ve ihracatçı
firmaların birbirleri
ile olumsuz rekabeti
sonucunda Türk
çiçeği imajının
zedelenmesi,
- Taşımacılıkta
yaşanan
problemlerin
ihracatı düşürme
riskini doğurması,
- Diğer ülkeler ile
rekabet şansını
artırıcı tedbirlerin
alınmaması,
- Uluslararası
mezatın
bulunmaması.
3.4.1.5. Hayvancılık Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme
Hayvan ve hayvansal ürünlerin çağın değişen koşullarına uygun bir biçimde üretim
ve kalitesinin artırılması, İlin ekonomisi açısından büyük önem taşımaktadır. Bunun
başarılabilmesi ise, büyük ölçüde pazarlama organizasyon ve fonksiyonlarının etkin bir
biçimde yerine getirilmesine bağlıdır.
Hayvansal üretimin yapıldığı işletmelerde; örneğin yetiştirme ve besi
faaliyetlerinde başarıya ulaşılsa dahi, pazarlamada ortaya çıkan problemler çözülmedikçe,
üretim ve kaliteyi yükseltmek çoğu zaman güç ve bazen de imkansızdır. Hayvansal
ürünlerin pazarlanması, ürünlerin ham maddeden mamul halini alıp, tüketim aşamasına
geçme anına kadar devam eder. Bu bakımdan pazarlama, hayvansal ürünlerin imalat
safhalarını da kapsamaktadır.
3.4.1.5.1. Et ve et ürünleri Pazarlaması
Antalya ilindeki et pazarlama kanalı aşağıdaki şemadan incelenebilir.
Antalya’da Et ve Et Ürünleri Pazarlama Kanalları
117
Üretici
Öz tüketim
Hayvan Tüccarı
Mezbahane
Hayvan Pazarı
İmalathane
Kasap
Market
Tüketici
3.4.1.5.2. Süt ve Süt Ürünleri Pazarlaması
Antalya
incelenebilir.
ilindeki
süt
ve
süt
ürünleri
pazarlama
kanalları
aşağı
şemadan
Antalya’da Süt ve Süt Ürünleri Pazarlama Kanalları
Üretici
Öz tüketim
Toplayıcı Tüccar
Süt Toplama Merkezleri
Yerel Pazar
(süt ürünleri)
Süt Fabrikası
Perakende Satış Noktası
Tüketici
118
3.4.1.6. Su Ürünleri Sektöründe Pazarlama ve Örgütlenme
İlde, kültür balıkçılığı üretim miktarının hemen hemen tamamının yine İl içindeki
otel, lokanta, piknik, vb. iç tüketim ile eritildiği, 2002 yılında faaliyete geçmiş bulunan
Orkinos işletmelerinin ise ihracata yönelik üretim yaptığından tamamen dış satım
gerçekleştirdiği görülmektedir.
Deniz ürünlerinde pazarlama kanalları incelendiğinde ülke geneli ile paralellik
göstermekte olup balık satışının %90’a yakını komisyoncular (kabzımal, tüccar)
tarafından yapılmaktadır. Kalan %10’luk kısmı ise kooperatif ve birliklere, konserve
fabrikalarına, direk tüketiciye ulaşmaktadır.
3.4.2. Tarımsal Hizmetler
Tarımsal üretimi destekleme hizmetleri (tarımsal teknoloji, hayvan sağlığı, tohum
ve damızlık gibi girdi dağıtımı ve pazarlaması) büyük ölçüde devlet kuruluşları,
kooperatifler, sivil toplum örgütleri ve özel sektör kuruluşları tarafından sağlanmaktadır.
Antalya’da
gösterilmiştir.
tarıma
destek
veren
kuruluşlar ve
sağladığı
hizmetler
tabloda
Tablo 45. Tarımsal Organizasyonların Fonksiyonları ve Sorumlulukları
Verilen Hizmetler
Yayım – Eğitim
Araştırma
Sulama
Orman Köylerini Kalkındırma
Veteriner Hizmetleri
Suni Tohumlama
Damızlık
Tarımsal Girdiler (tohum, gübre,
zirai mücadele ilaçları)
Tarımsal Kredi
Ürün Pazarı
Canlı Hayvan Pazarı
Süt Toplama ve Pazarlama
Et İşleme
Para Kaynakları
İlgili Kurum
Tarım İl Müdürlüğü
Köy Hizmetleri, Narenciye ve Seracılık Araştırma
Enstitüsü, Tarımsal Araştırma Enstitüsü ve T. K. B.
Araştırma Enstitüleri (Ankara)
DSİ (Büyük ölçekli), Köy Hizmetleri (Küçük ölçekli)
Orman Bakanlığı
Tarım İl Müdürlüğü ve Özel Veteriner Hekimler,
Yetiştirici Birliği
Tarım İlçe Müdürlüğü Veterineri, Özel Veterinerler,
Yetiştirici Birliği
Tarım İlçe Müdürlüğü Veterinerleri, Yetiştirici Birliği ve
diğer çiftçiler
Özel Şirketler, Tarım İlçe Müdürlükleri, diğer çiftçiler
T.C. Ziraat Bankası
TMO, Tüccarlar
Canlı hayvan pazarları
Tarımsal Kalkınma Kooperatifleri, Özel Sektör
Özel firmalar
T. K. B. Genel Bütçesi, İl Özel İdaresi, Sosyal
Yardımlaşma Dayanışma Vakfı, Orman Bakanlığı Orköy
3.4.2.1. İlde Tarıma Hizmet Sağlayan Kuruluşlar
Antalya ilinde tarıma hizmet sağlayan, doğrudan ve dolaylı olarak tarımla etkileşim
içerisinde olan kurum ve kuruluşlar aşağıya sıralanmıştır.
 RESMİ KURULUŞLAR

T. K. B. İl ve İlçe Müdürlükleri
Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca hazırlanan plan ve projelerin il ve ilçeler düzeyinde
yürütülmesi ve takibi, yeni teknolojilerin hayata geçirilmesi için eğitim, yayım,
119
demonstrasyon gibi çalışmaların yapılması, alternatif ürünlerin bölgeye adaptasyonu ile
ilgili yeni projelerin hazırlanarak uygulamaya geçirilmesi, ilin arazi envanterinin tutulması,
ilin bitkisel ve hayvansal üretimlerinin kontrol edilmesi, hastalıklarla mücadele
hizmetlerinin yürütülmesi, pazarlama ve gümrük hizmetlerinin denetlenmesi, çayır mera
ve hayvancılığı geliştirme projelerinin uygulanması, tarımsal kooperatifleşmenin
yaygınlaştırılması, sivil toplum örgütlerinin desteklenmesi (Damızlık Sığır Yetiştiricileri
Birliği, Arı Yetiştiricileri Birliği) gıda sanayi, yem sanayi, mezbaha gibi tesislerin denetimi,
izin ve ruhsatların verilmesi gibi işlevleri yerine getirir.

Zirai Karantina Müdürlüğü
Ülkemizin tarımsal kaynaklarının korunması için tarımsal ürünlerle (fide, fidan, aşı
gözü, tohum ve gıda gibi) ilgili Antalya gümrüklerinden gerçekleşen ithalat ve ihracatın
bitki sağlığı açısından denetlenmesi görevini yerine getirir.

Kepez Su Ürünleri Üretme İstasyonu
Türkiye akarsuları ve tatlı su rezervuarlarının balıklandırılması projesi
çerçevesinde, üretim ünitelerinde yetiştirdiği balık yavrularının balıklandırma amacıyla
anılan rezervuarlara nakli, özel sektör taleplerine karşı yavru satışı, ayrıca iç sularda
zaman zaman limnolojik etüd uygulamalarını gerçekleştirir.

Beymelek Su Ürünleri Üretme ve Geliştirme Merkezi Müdürlüğü
Denizde kültür balıkçılığı uygulamalarına ait araştırma geliştirme çalışmaları yapar.
Mevcut kuluçkahanesinde çipura, levrek yavruları üretimi yaparak denizde kültür
balıkçılığı yapan işletmelere satar.

İl Kontrol Laboratuar Müdürlüğü
Tarım ürünlerinin yasalarda belirlenen kalite ve standarda uygun olarak üretimini,
işlenmesini, muhafaza edilmesini, pazarlanmasını ve değerlendirilmesini sağlamak
amacıyla gerekli kontrolleri; su kirliliği ve su ürünlerinin muayenelerini; gıda maddelerinin
muayene ve analizlerini; tohumluk numunelerin analizlerini; ithalat ve ihracatta gıda
maddeleri, yem ve bunlarda bulunan katkı maddeleri ile zirai ilaç kalıntılarının analizlerini
yapar ve hayvanların salgın, bulaşıcı ve paraziter hastalıklarını teşhis eder.

Narenciye ve Seracılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü
Modern çağın getirdiği tarımsal gelişmeleri takip etmek, gerekli bilimsel
araştırmalar yapmak ve bu bilgileri yerinde uygulayarak, araştırma sonuçlarını ilgili tüm
kesime sunmak için kurulmuştur. Enstitü, bilimsel toplantılar, kongre, sempozyum, panel,
konferans gibi etkinliklerde bulunmaktadır. Ayrıca, benzer konularda çalışan bilim
kuruluşları ile bilgi alışverişinde bulunmaktadır. Enstitü, bugüne kadar bir çok kurs,
seminer, staj gibi eğitim programlarını periyodik dönemlerde düzenlemiş ve halen
düzenlemektedir. Yapılan faaliyetler ve araştırma sonuçlarından elde edilen bilgi ve
bulguların, tarla günleri, kitap, dergi, bülten, radyo, televizyon gibi yayım araçlarıyla
kullanıcılara aktarılması sağlanmaktadır. Narenciye Seracılık Araştırma Enstitüsü Bahçe
Bitkileri genel başlığı altında toplanabilecek meyveler, sebzeler ve süs bitkileri alanlarında
araştırma, eğitim, yayım ve üretim faaliyetlerinde bulunmaktadır. Kuruluş bu üç bitki
grubunun şu anabilim dallarında araştırma faaliyetlerinde bulunmaktadır.
Bitki Islahı (seleksiyon, kombinasyon, introdüksiyon, yapay mutasyon); Yetiştirme
Tekniği (sulama, budama, örtü-altı yetiştiriciliği, topraksız kültür, çoğaltma, çeşitli
fizyolojik olayların takibi ve kontrolü, doku kültürü vb.); Bitki Koruma (fitopatoloji,
entomoloji, yabancı otlar, biyolojik mücadele, entegre mücadele); Bitki Besleme (toprak,
beslenme fizyolojisi, gübreleme); Tarım Ekonomisi (işletme analizi, pazarlama, yayım,
istatistik); Gıda Teknolojisi (meyve suyu, konsantre, reçel, marmelat, esans, dondurma,
kurutma, meyve tozu); Derim Sonu Fizyolojisi (soğukta ve farklı paketleme tipleriyle
depolama koşulları); Moleküler Biyoloji (Moleküler marker oluşturma, hastalıkların
120
teşhisi).

Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü
Tarım ve Köyişleri Bakanlığının teşkilat ve görevleri hakkındaki 3161 sayılı yasa
çerçevesinde 9 Nisan 1987 günlü yazısı ile yeniden düzenlenmesi sonucunda kurulmuş
olan bir havza araştırma enstitüsüdür. Enstitünün amacı, bitki yetiştiriciliği, tarla bitkileri
ve tohum geliştirme ARGE faaliyet alanlarında, bölgenin belli ekonomik özellikleri olan
ürün veya ürün gruplarında üretimi sınırlayan problemleri belirleyerek bunlara çözüm
getirecek araştırmaları yapmak, gelecekte bölgenin bitkisel üretim desenine girebilecek
ürünler üzerinde araştırma yapmak, üzerinde çalışılan ürünlerde yeni çeşitler ve üretim
teknikleri belirlemek, yapılan tüm çalışmalarda ve yeniliklerin çiftçiye intikalinde
üniversiteler, diğer araştırma kuruluşları ve yayım teşkilatı ile işbirliği yaparak bölge
çiftçisine ve ülkeye etkili bir fayda sağlamak, geliştirilen tohumlukların elit ve orijinal
kademede çoğaltılması ve üretici kuruluşlara ulaştırılmasını sağlamak ve araştırma
sonuçlarını yayınlamaktır. Bunun dışında, tohumluk üretimi (bölgeye uyumlu ve yüksek
verimli buğday, pamuk ve mısır tohumu) ve üreticiye pazarlaması ile teknik eleman ve
çiftçi eğitimi, pamuk çırçırlama hizmeti yerine getirir.

Devlet İstatistik Enstitüsü Antalya Bölge Müdürlüğü
Tarımla ilgili sayımların yapılmasını ve istatistiki verilerin teminini sağlar.

Devlet Planlama Teşkilatı Antalya Bölge Müdürlüğü
Kalkınma planlarını hazırlar ve bu planlarla ilgili komisyon raporlarını inceler,
uygulamaları takip eder.

Meteoroloji Bölge Müdürlüğü
Tarımsal üretimi direkt etkileyen iklim koşullarının takibi ve tahmini noktasında
sıcaklık, yağış, vejetasyon süresi, don tarihleri ve gün sayıları, yağış türüne göre yağışlı
günlerin sayıları, açık gün sayıları gibi klimatolojik verileri temin eder.

Devlet Su İşleri 13. Bölge Müdürlüğü
6200 sayılı kanunla, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'na bağlı kuruluş olarak
1953 yılında kurulmuş olan Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü (DSİ), Ülkemizde tüm su
kaynaklarının planlanması, yönetimi, geliştirilmesi ve işletilmesinden sorumlu, katma
bütçeli ve tüzel kişiliği haiz en yetkili kuruluştur.
DSİ, İlde barajların, hidroelektrik santrallerin, içme-kullanma suyu temini ve
sulama şebekelerinin planlanması, projelendirilmesi, inşa edilmesi ve işletilmesinden
sorumludur. İldeki toprak ve su kaynaklarını geliştirme yönündeki amacı kapsamında
tarım için sulama suyu temini, hidroelektrik enerji üretimi, büyük şehirler için içme ve
endüstri suyu sağlama, su kalitesini iyileştirme, taşkın kontrolü, arazi ıslahı, nehir
düzenleme ve kontrolü, rekreasyon, su ile ilgili yapıların dizaynı ve yapı malzemeleri
üzerine araştırmalar yapmak gibi görevleri yerine getirir. Su kaynaklarının geliştirilmesi
için proje, master plan ve fizibilite raporları hazırlar; yapılan havza etüdleriyle, akım ve
meteoroloji, toprak sınıflaması, tarımsal ekonomi, erozyon, haritalama, jeolojik koşullar
gibi çeşitli konularda gerekli ana verileri toplar.

Köy Hizmetleri 15. Bölge Müdürlüğü ve Antalya İl Müdürlüğü
Devlet ve il yolları ağı dışında kalan köyler ve bağlı yerleşim birimlerinin köy yolu
ağını tespit etmek, bu yollarla köy içi yollarını ve bu yollar üzerindeki sanat yapılarını
yapmak, mevcutlarını geliştirmek; kalkınma plan ve programlarında yer alan ilke ve
politikalara uygun bir şekilde, toprak ve su kaynaklarının verimli kullanılması, korunması
ve geliştirilmesini sağlamak; baraj, havaalanı, fabrika ve savunma ile ilgili tesislerin
yapımı, tarih ve tabiat kıymetlerinin korunması gibi amaçlarla yapılacak kamulaştırmalar
nedeniyle, geçim imkanlarını kısmen veya tamamen kaybedecek nüfus ile göçmen ve
121
göçebeleri, bulunduğu yerde geliştirilmesi mümkün olmayan orman içi köyleri, mahalle,
kom, mezra gibi dağınık yerleşme yerlerini yeni bir yerleşme yerinde toplamak, tarım içi
ve tarım dışı sahalarda iskan etmek; köy ve bağlı yerleşim birimlerinin yol, su ve
kanalizasyon tesisleri ile askeri garnizonların içme ve kullanma suyu tesislerini yapmak;
tarım alanlarının gayesine uygun kullanımını sağlamak, devlet sulama şebekelerinde arazi
tesviyesi, tarla başı kanalları, tarla grup yolları ve tarla içi drenaj tesislerini yapmak;
kasaba ve köylerin imar planlarını hazırlamak, kendi evini yapana tip proje ve gerekli
kredileri vermek ve Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki arazinin tespit, tayin ve hazine
adına tescil işlemlerini yapmakla görevlidir.

Orman İşletmesi Müdürlüğü
Ülkemizdeki ormancılık hizmetlerinin yerine getirilmesi görevi 31.10.1985 tarih ve
3234 sayılı yasa ile Orman Genel Müdürlüğü’ne verilmiştir. Katma Bütçeli Tüzel Kişiliği
haiz bir kuruluş olup 07.08.1991 tarihinden beri Orman Bakanlığı’na bağlı olarak görev
yapmaktadır.
Ormanların geliştirilmesini, usulsüz ve kanunsuz müdahalelere, tabii afetlere,
yangınlara, muhtelif zararlılara karşı korunmasını ve gerekli kontrolleri sağlamak;
ormanları, devamlılığını sağlayacak şekilde, teknik ve ekonomik icaplara göre idare etmek
ve işletmek, asli ve tali orman ürünlerinin üretim, taşıma, depolama, iş ve işlemlerini
yapmak ve yaptırmak, bu ürünleri yurtiçinde ve dışında pazarlamak, ormancılık hizmetleri
ile ilgili gerekli araç ve gereçleri temin ve tedarik etmek; ormanları imar ve ıslah etmek;
orman kadastrosu ve mülkiyetiyle ilgili işlerle, ormanlardaki izin, intifa ve irtifak
işlemlerini özel mevzuatına göre yürütmek; hizmetleri ile ilgili her türlü araştırma,
envanter, basım, yayım ve tanıtma işleri ile projeleri yapmak, yaptırmak ve tasvip
edilenleri uygulamak; üretim, ağaçlandırma yolları ve yangın şeritleri ile ilgili orman ve
orman yolları ağını tespit etmek ve etüd proje çalışmalarını yapmak; Bakanlık
Makamı'nca tespit edilecek usul ve esaslar dahilinde üretim, ağaçlandırma ve yangın
sahalarıyla ilgili ve bu sahalara ulaşılmasını sağlayan işleri yaptırmak görevlerini yerine
getirir.

Orman ve Köyişleri Genel Müdürlüğü (ORKÖY)
Ormanların korunması, geliştirilmesi ve genişletilmesi hedeflerine ulaşılmasını
sağlamak amacıyla; 1970 yılında Orman Bakanlığı'na bağlı olarak kurulmuştur. Ormanlar
içinde ve bitişiğinde yaşayan köy halkının; ekonomik, sosyal ve kültürel yönden
kalkınmalarına katkı sağlayarak ormanlar üzerindeki olumsuz baskılarını en aza indirmek,
birinci derecedeki ilgilerini başka gelişim sektörlerine yöneltmek amaçlarıyla, orman
köylüsünün, sosyo-ekonomik ve kültürel kalkınmalarına yardımcı olmak, kalkınma
havzalarında, etüt ve araştırmaya dayalı kırsal kalkınma plan ve projelerini hazırlamak,
her türlü kredi ve yardımları orman köylüsüne yönlendirmek, 2924 ve 4706 sayılı yasalar
ile ilgili iş ve işlemleri yürütmek, Bakanlıkça verilecek diğer görevleri yapmak görevlerini
yerine getirir.

Batı Akdeniz Ormancılık Araştırma Müdürlüğü
1958 yılında kurulmuş olan Batı Akdeniz Ormancılık Araştırma Müdürlüğü’nün
görevleri, ormancılığın çalışma alanına giren çalışmaların yürütülmesinde karşılaşılan
sorunların çözülmesi, daha verimli ve ekonomik ormancılık için yörelere uygun ağaç tür
ve orijinlerinin bulunması, en verimli ormancılık tekniklerinin saptanması amacıyla
bilimsel yöntemlerle araştırmalar yapmak, elde edilen bilgileri uygulayıcının ve bilimin
hizmetine sunmaktır. Kuruluşun çalışma alanı, Antalya ve Isparta Orman Bölge
Müdürlüklerini kapsamaktadır. Yöredeki göller dahil toplam yüzölçümü 38.466 km2 olan
bu alan içinde Antalya, Burdur ve Isparta illerinin tamamı ile Afyon’un Dinar, Dazkırı,
Evciler ve Başmakçı ilçeleri bulunmaktadır. 1993 yılından itibaren doğrudan Orman
Bakanlığı’na bağlı bir kuruluş olarak görev yapmaktadır.
122

Ziraat Bankası
Çiftçilere tarımsal yatırım ve işletme kredileri kullandırır.

Üniversiteler
İlin tarımsal ve sosyo–ekonomik yapısıyla ilgili çalışmaları, Master Plan konusunda
yapılmış hazırlık ve çalışmalar.

Antalya Büyükşehir Belediyesi Toptancı Hal Daire Başkanlığı
Antalya Büyükşehir Belediyesi, Toptancı Hal Kompleksinde faaliyeti yürüten
Toptancı Hal Daire Başkanlığı; 552 sayılı Yaş Sebze ve Meyve Ticaretinin Düzenlenmesi
ve Toptancı Halleri Hakkındaki yasal hükümler çerçevesinde, belediye sınırları ve mücavir
alanlar içerisinde yaş sebze ve meyvenin toptan alım ve satımlarının münhasıran Toptancı
Hallerde yapılmasını sağlamak amacıyla her türlü önlemi almakla görevli, yükümlü ve
yetkilidir.
Toptancı Halleri; Büyükşehir Belediyesi, Büyükşehir Belediye teşkilatı bulunmayan
şehirlerde Belediyeler ve/veya gerçek ve tüzel kişiler tarafından müzayede, depolama,
tasnifleme, ambalajlama, standart ve kalite denetim laboratuarı bölümlerini içeren tip
projeler çerçevesinde, İçişleri Bakanlığının görüşü üzerine, Sanayi ve Ticaret Bakanlığının
izni ile kurulur.
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Toptancı Hallerin kurulmasına izin verirken; fiyatların
serbest rekabet şartlarına göre oluşması, tüketicinin ve üreticinin korunması, toptancı hal
sayısı, tüketici piyasasının büyüklüğü, ulaşım imkanları ve o yerin coğrafi konumları gibi
hususları göz önünde bulundurur.
30 Temmuz 1996 günü yeni yerinde hizmete açılan Antalya Toptancı Hal
Kompleksi yaklaşık 480 dönüm arazi üzerine kurulmuş olup 24 saat açık
bulundurulmaktadır.
Antalya Büyükşehir Belediyesi Toptancı Hal Kompleksi işlem hacmi itibarı ile
Türkiye'nin yaş sebze ve meyve ticaretinin %60'ını karşılayan bir üretici halidir.

Antalya Çevre İl Müdürlüğü
2872 Sayılı Çevre Kanunu'nun "çevrenin korunması, iyileştirilmesi, kırsal ve
kentsel arazinin ve doğal kaynakların en uygun şekilde kullanılması ve korunması, su,
toprak, hava ve gürültü kirliliğinin önlenmesi, ülkenin bitki ve hayvan varlığı, doğal ve
tarihsel zenginliklerinin korunarak bugün ve gelecek kuşaklara sağlıklı ve dengeli bir
çevre bırakmaya özen gösterilerek, ekonomik ve sosyal kalkınma hedeflerinin bu ilkelere
göre hukuki esaslarla düzenlenmesini sağlamak" amacına istinaden Çevre Bakanlığı’na
bağlı olarak kurulmuştur. Yönetmelikler ve Genelgeler (Su Kirliliği Kontrolü, Hava
Kalitesinin Korunması, Çevresel Etki Değerlendirmesi, Tehlikeli Atıkların Kontrolü, Katı
Atıkların Kontrolü, Tıbbi Atıkların Kontrolü, Gürültü Kontrol) doğrultusunda, İl dahilinde
turistik tesisler, sanayi tesisleri ve işletmelerden kaynaklanan, karasal kökenli kirlenmeye
maruz kalan dere, göl, baraj ve denize kirlilik veren etkenlerin denetlenerek çevreye
zarar verici etkilerinin önüne geçmeye çalışmak yanısıra, korunması gereken doğal
zenginliklerimizin ormanlar, çeşitli hayvan-bitki toplulukları (endemik ve koruma altında
olan) ve sulak alanların korunmasına yönelik çalışmaları da yürütmektedir.
Çevre İl Müdürlüğü, çevre kirliliği ile ilgili olarak mahallinde ölçüm ve tespit
yapmak, kurulacak tesisler için Bakanlık ve Valilik makamınca istendiğinde alıcı ortam
özelliklerine göre çevre kirliliği yönünden görüş vermek, izlemek ve gerektiğinde
müdahale etmek, atıklar ve kimyasallarla ilgili olarak belirlenen esaslara göre verilen
görevleri yapmak, kara kökenli kirleticilerin neden olduğu kirliliği önlemek ve azaltmak
için alınan önlemleri uygulamak, deniz ve diğer su kaynaklarının ekolojisini bozacak,
kirlenmeye neden olacak her türlü faaliyetin kuruluş aşamasından itibaren denetimini
yapmak, kuruluşlarca yapılan ve yerel yönetimler tarafından izin verilen tesisler ile yerel
yönetimlerce yapılan atık toplama ve deşarj sistemlerinin kontrolünü yapmak, çevreye
123
olumsuz etkileri olan her türlü faaliyeti izlemek, denetlemek ve tehlikeli hallerde ya da
gerekli durumlarda faaliyetleri durdurmak için gerekli işlemleri başlatmak, Ulusal mevzuat
ve uluslararası sözleşmeler ile koruma altına alınan canlı türleri ve alanların korunması
için alınan tedbirler doğrultusunda çalışmalar yapmak, İlin doğal zenginliklerinin
korunması gerekli görülen alan ve kaynakları tespit etmek görevlerini yürütür.

Nüfus İl Müdürlüğü
İlin nüfusu, kırsal alanda ve şehirlerde oturan nüfus, tarımda çalışan erkek, kadın,
çocuk nüfus oranları, iç ve dış göç durumları hakkında bilgi (15 yıllık).

Milli Eğitim İl Müdürlüğü

Toprak Mahsülleri Ofisi Antalya Bölge Müdürlüğü
Yurtta hububat fiyatlarının üreticiler yönünden normalin altına düşmesini ve
tüketici halk aleyhine anormal derecede yükselmesini önlemek, bu ürünlerin piyasasını
düzenleyici tedbirler almak ve gerektiğinde Bakanlar Kurulu Kararı ile hububat dışında
bakliyat ve yağlı tohumlarla ilgili verilecek görevi yürütmek, afyon ve uyuşturucu
maddelere konulan Devlet tekelini işletmek, bu ürünlerin alım-satımını yapmak, gerekli
stokların tesisini ve muhafazasını sağlamak amacıyla kurulmuş olup; kuruluş amacının
gerçekleşmesi için;
Faaliyet alanına giren ürünlerin, her yıl cins, nevi ve mahallerine göre tespit
olunacak fiyatlarla, alım ve satışını yapmak, gerekli stok tesisini ve muhafazasını
sağlamak suretiyle, bu ürünlerin piyasalarında istikrar sağlamak, gerek görülen
durumlarda faaliyet konularına giren ürünleri ve bu ürünlerin mamullerini dış
piyasalardan satın almak, Yurt içinden satın aldığı ürünlerin ve bunların mamullerinin dış
piyasalarda sürümünü sağlamak için her türlü işlemleri yapmak ve gerekirse bunları
yurtdışına satmak, buğdayı Bakanlar Kurulu tarafından verilen görev çerçevesinde,
önceden belirlenmiş olan kalite gruplarına göre ilan edilecek fiyatlarla satın almak,
faaliyet konusuna giren ürünlerin muhafaza, kurutma, temizleme, ilaçlama ve kalibrasyon
işlerini yapmak, silo veya diğer depolama tesislerini işletmek, faaliyet konuları ile ilgili
yatırım, etüd, araştırma, fizibilite ve projeler ile gerektiğinde mühendislik ve müşavirlik
hizmetlerini yapmak ve/veya yaptırmak, depolama tesisleri kurmak, bakım ve onarımı
yürütmek, faaliyet konuları ile ilgili olmak üzere, yurtiçinde ve yurtdışında her türlü alım,
satım, nakliyat, imalat, depolama ve muhafaza işleri için şirket ve kooperatifler kurmak
veya bu amaçla kurulan ortaklıklara katılmak, dünya hububat üretimi hareketlerini ve
fiyatlarını izlemek, değerlendirmek, faaliyet konuları ile ilgili her türlü yayınları yapmak,
yurtiçinde ve yurtdışında teşkilat ve tesisler kurmak, işletmek, satın almak, satmak,
kiraya vermek veya kiralamak, her yıl Bakanlar Kurulunca kararlaştırılan yerlerde, haşhaş
ekimi yapacak olanlara izin belgesi vermek, haşhaş ekimi, afyon ve kapsül üretimini
kontrol etmek ve Bakanlar Kurulu’nun tespit edeceği fiyattan bu ürünleri satın almak,
haşhaş kapsülü, afyon ve tıbbi bitkilerden alkaloidler ve uyuşturucu maddeler ile
türevlerini imal edecek fabrikalar ve bunlarla ilgili entegre tesisler kurmak ve kurulmuş
olan fabrikaları işletmek, uyuşturucu maddelerin yurtiçi ve yurtdışı pazarlamasını
yapmak, bilimsel ve tıbbi amaçlı uyuşturucuları ithal etmek, şeklinde sıralanabilecek
görevleri yürütür.

İl Özel İdaresi
İl Özel İdareleri; İl halkının mahalli ve müşterek mahiyetteki ihtiyaçlarını
karşılamakla görevli Kamu Tüzel Kişileridir.
İlin eğitim, kültür, sağlık, tarım, yol, içme suyu gibi ortak genel ihtiyaçlarını
karşılamak üzere kurulan
İlde sosyo ekonomik konularda çalışmalar yapar, tarıma sağladığı projeler bazında
kaynaklar, köylere hizmet götürme birliklerinin çalışmaları ile ilgili bilgiler
124

İller Bankası
Banka Kuruluş Kanununun 1.maddesinde de belirtildiği üzere özel hukuk
hükümlerine tabi olarak, ticari esaslara göre faaliyet göstermek üzere kurulmuş, tüzel
kişiliği haiz özel bütçeli bir kuruluştur.
Ortak idarelerin kredi Kanunları gereğince yapmaya yetkili bulundukları mahalli
kamu hizmetleriyle ilgili tesisler alt ve üst yapılar ve diğer işlerin yapılmasını
kolaylaştırmak, şehir, kasaba ve köylerin kuruluş ve imarı yolundaki plan ve programların
gerçekleştirilmesini desteklemek amacıyla bu idarelere, Bankanın yönetmeliğinde yazılı
esas ve usullere göre kredi sağlamak,bu konularda kurulmuş ve kurulacak olan fonlardan
tahsis yapmak, ortak idarelerin istemleri halinde harita, proje, keşif ve etüdleri yapmak
veya yaptırmak, bu idarelerin vücuda getirecekleri tesis ve yapılardan mahallince
yaptırılmasına imkan olmayan veya Banka tarafından toplu olarak yaptırılmasında fayda
bulunan içme suyu, kanalizasyon, kalkınma planları esas alınarak hazırlanan Banka yıllık
yatırım programlarına girenleri yapmak veya yaptırmak, ortak idarelerin ve diğer kamu
kurum kuruluşlarının program dışı işlerini istemleri halinde ve finansmanı bu idarelerce
karşılanmak üzere yapmak veya yaptırmak, Bankadan alınacak kredilerle yapılacak
işlerden yapım ve denetlemeleri Bakanlığa verilmiş olanlar dışında kalanların, isteme ve
imkana göre teknik kontrol ve denetlemesini üzerine almak, ortak idareler için gerekli
olan her türlü makine araç, gereç malzeme ve eşyadan temin edebileceklerini bu
idarelere istemleri halinde satmak veya kiralamak, ortak idarelerin Banka aracılığıyla
sigorta ettirmek isteyecekleri her türlü araç, gereç ve diğer menkuller ile gayrimenkul
mallarını sigorta ettirmek, gerekli tesisleri doğrudan doğruya kurmak veya kurulmuş
kurulacak olan ortaklıklara gerekirse iştirak etmek, ortak idarelerin ve diğer kurum ve
kuruluşların istemleri halinde bunların ve ayrıca kanunlarla kurulmuş fonlardan Bankaya
aktarılacak olanların veznedarlık hizmetlerini yapmak, görevlerini yerine getirir.

Ziraat Odası
1969 yılında kurulmuş kamu kurumu niteliğinde tüzel kişiliğe sahip bir meslek
kuruluşudur. Kuruluşun amacı tarımın geliştirilmesi ve çiftçi refahının artırılabilmesi için
üyelerinin menfaatini savunarak baskı gurubu işlevi yapmak ve bu amaçla gerekli
faaliyetlerde bulunmaktır. 2000 yılına kadar Antalya ilindeki çiftçilerin % 13’ü odaya üye
iken 2001 yılında başlatılan Doğrudan Gelir Desteği ve Çiftçi Kayıt Sistemi uygulamasına
dahil edilmesiyle 2002 yılı sonunda üye sayısı yaklaşık 50.000’e ulaşmıştır.
 TARIMSAL KOOPERATİFLER VE BİRLİKLER

Tarım Kredi Kooperatifleri Birliği Antalya Bölge Müdürlüğü
Bilindiği üzere kooperatifçilik; ortak ekonomik zorluklan yenebilmek için işbirliği
yapılması, karşılıklı yardımlaşma ve dayanışma ilkesine dayanır. Tarım Kredi
Kooperatifleri de bu ilke üzerine kurulmuştur. Nitekim, 1581 sayılı Tarım Kredi
Kooperatifleri ve Birlikleri Kanununun, Kuruluş ve Kapsam başlığını taşıyan 1.
maddesinde de "Bu konuda yazılı hükümlerden faydalanılmak suretiyle üreticiler,
aralarında ekonomik menfaatlerini korumak ve özellikle meslek ve geçimleriyle ilgili
ihtiyaçlarını sağlamak amacıyla karşılıklı yardım ilkesine dayanan ve tüzel kişiliği olan ve
değişir ortaklı, değişir sermayeli Tarım Kredi Kooperatifleri kurabilirler” denilmektedir.
Memleketimizde bu amaçla kurulan kooperatiflerin çalışma alanları, genellikle köy ve
kalkınmasını tamamlamamış ilçeleri kapsamakta olup bu bölgelerin ortak özelliği tarıma
dayalı ekonomik faaliyetlerdir. Tarıma dayalı ekonomik faaliyetlere yardımcı olmak üzere;
Üreticiler, 1581 sayılı Tarım Kredi Kooperatifleri ve Birlikleri Kanunu ile bu Kanunun bazı
maddelerini tadil eden 3223 sayılı Kanun esasları dahilinde, kendi aralarında birleşerek
Tarım Kredi Kooperatiflerini, Tarım Kredi Kooperatifleri de birleşerek Bölge Birliklerini;
Bölge Birlikleri de en üst kuruluş olan Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliğini
kurmak suretiyle teşkilatlanarak amaçlarının tahakkuku için bir kredi kuruluşu meydana
getirmişlerdir.
Üreticilerin bu şekilde teşkilatlanmaları ile ortaklar, ihtiyacı olan krediyi, herhangi
125
bir kredi kuruluşuna müracaat etmeden kendi kuruluşlarından alma imkanına
kavuşmuşlardır. Ortaklar kendilerine tespit edilen kredinin %10'u oranında sermaye
taahhüdünde bulunarak bunun ¼ ünü peşin, geri kalanını da 3 eşit taksitte kooperatife
ödemektedirler. Kooperatifler, ortaklardan tahsil ettikleri sermayenin ¼’ünü, Bölge
Birliklerine; Bölge Birlikleri de,Kooperatiflerinden tahsil ettikleri sermayenin ¼’ünü
Merkez Birliğine sermaye payı olarak ödemektedirler. Teşkilatın yıl sonlarında da gelirgider müspet farkından ana sözleşme uyarınca muayyen oranlarda yedek akçe ve fonlara
aktarma yapılmaktadır. Teşkilat; sermaye, yedek akçe ve fonlarda bu şekilde teraküm
eden paralarla, tarıma finansman kaynağı temin etmiş olmaktadır. Bu yolla, tarımda
kullanılan modern teknoloji vasıtaları olan tarımsal mekanizasyon araçları, zirai mücadele
ilaçlan, suni gübre, tohumluk, damızlık, suni hayvan yemi, yedek parça, sera örtüsü gibi
tarımsal girdiler dahilden ve hariçten uygun şartlarla, teknik ve fiziki evsafının kontrolü ve
analizi yapılmak suretiyle kaliteli ve vasıflı olarak tedarik edilerek ortaklara ve
gerektiğinde diğer üreticilere zamanında ulaştırılmaktadır.
Modern teknolojinin gerektirdiği biçimde tarım yapmalarını temin maksadıyla,
ortak çiftçilerin mesleki ve teknik yönden bilgi ve görgülerinin arttırılması yolunda önemli
çalışmalar yapılmaktadır.
Antalya ilinde 6. Bölge Birliğine bağlı 49 adet T.K.K. bulunmaktadır. Ziraat
Bankasına aracı olarak üyesi olan çiftçilere değişik kalemlerde işletme kredisi kullandırır.

Antbirlik
1952 yılında kurulmuş olan Antalya Pamuk ve Narenciye Tarım Satış Kooperatifleri
Birliğine bağlı Antalya, Manavgat, Serik, Yeniköy, Kınık ve Alanya pamuk ve narenciye
tarım satış kooperatifi olmak üzere 6 kooperatif ile faaliyetini sürdüren ve bir üst örgüt
olan Antbirliğe bağlı toplam 30.000 pamuk ve narenciye üreticisi ortağı bulunmaktadır.
Birliğin çalışma alanı pamuk ve narenciyede limon üzerine yoğunlaşmıştır. Birliğin
Aksu’da 15.000 ton/yıl kapasiteli bir iplik fabrikası, 5.600 ton/yıl kapasiteli ham pamuk
yağı üretebilen bir pamuk yağı kombinası, toplam kapasiteleri 75.000 ton olan 4 adet
çırçır ve prese fabrikası, 75 ton/gün kapasiteli narenciye sınıflama-paketleme, sarartma
tesisi ve 8 adet zirai ilaçlama uçağı bulunan bir zirai mücadele işletmesi bulunmaktadır.
Antbirlik işletmeler fabrikalarından elde ettiği ürünleri iç ve dış piyasalara
pazarlamaktadır.

SS Yeşil Antalya Su Ürünleri Kooperatifi
Denizde avcılık yoluyla su ürünleri istihsal eden üyelerinin girdilerini temin ederek
ürünlerini pazarlamalarını organize eder.
 MESLEK ÖRGÜTLERİ

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO)
Misyonu, 5590 sayılı kanunun 1. maddesi uyarınca üyelerinin müşterek
ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetleri kolaylaştırmak ve mesleğin genel
menfaatlerine uygun olarak gelişmesini sağlamak, mensuplarımızın birbiriyle ve halk ile
olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplini, ahlak ve
tesanütünü korumak ve Kanunda yazılı hizmetleri yerine getirmek olan Antalya Ticaret ve
Sanayi Odası'nın amacı, bireysel girişimciliğin ve pazar ekonomisinin gelişmesine katkı
yapmak, kentimizin ticari ve ekonomik hayatını yönlendirmek, kamu yararını ön planda
tutarak üyelerinin menfaatlerini korumaktır.
Bu bağlamda, ilin tarımsal sanayi tesisleri, kapasiteleri, ekonomik ve sosyal
göstergelerle ilgili bilgiler ve ilgili çalışmalarıyla tarıma enformasyon sağlar.
 ÜRETİCİ BİRLİKLERİ
Üretici Birlikleri yasası henüz mecliste yasa tasarısı şeklindedir. Her ürün için
üreticiden tüketim ve pazarlamaya kadar çiftçilerin bir araya gelerek güçlenmesi
126
hedeflenmiştir.

Antalya İli Holstein Damızlık Süt Sığırı Yetiştiricileri Birliği
İlde “Antalya İli Holstein Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği” 18 Ekim 1995 tarihinde
kuruluşunu tamamlayarak faaliyetine başlamış ve Merkez Birliğinin de kurucuları arasında
yer almıştır.
Soykütüğü ve Önsoykütüğü faaliyetleri Birliğin kendi elemanı olan bir ZooteknistZiraat Mühendisi ve Tarım İl Müdürlüğünün görevlendirdiği üç Zooteknist-Ziraat
Mühendisi, üç Veteriner Sağlık Teknisyeni tarafından, gene aynı Müdürlüğün bu hizmetler
için tahsis etmiş olduğu iki binek otomobil ile İl Müdürlüğü kampüsü içerisinde ki binada
yürütülmektedir.
Birliğe 5 tanesi kooperatif tüzel kişiliği olmak üzere toplam 55 işletme üyedir. Bu
İşletmelerde mevcut olan 1952 Baş dişi, 741 Baş erkek hayvan Soykütüğü sistemine
kayıtlıdır.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ve Merkez Birliği tarafından uygulamaya konulan
Önsoykütüğü Projesi kapsamında Antalya İli Holstein Irkı Damızlık Sığır Yetiştiricileri
Birliği ile Tarım İl Müdürlüğü arasında imzalanan protokol gereğince İl Bilgi İşlem Merkezi
(İLBİM) kurularak çalışmalara başlanmıştır. Bu proje ile Antalya ‘da 25.000 işletmede
125.000 Baş hayvanın kayıt altına alınması plânlanmıştır. Bu güne kadar 18.006 işletme
ve 13.644 Baş dişi, 3.460 Baş erkek olmak üzere 17.104 Baş hayvan Önsoykütüğü
sistemine kaydedilmiştir.

Antalya İhracatçılar Birliği

Narenciye Birliği

Arı Yetiştiricileri Birliği

Özel İdare, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu, Köylere Hizmet
Götürme Birlikleri
Tarımın geliştirilmesi yönünde bitkisel ve hayvansal projelere önemli derecede
maddi kaynak sağlayarak destekleme hizmeti vermektedirler.

Kesme Çiçek İhracatçıları Derneği

SS Çiçek Kooperatifi Başkanlığı
 SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası
Ziraat Mühendislerinin örgütü olup, ülke tarımın gelişimi için politikalar üretir.

Veteriner Hekimler Odası
Veteriner Hekimlerin örgütü olup, hayvan sağlığının iyileştirilmesi için politikalar
üretir.

Türk Ziraat Mühendisler Birliği
Ziraat Mühendislerinin örgütü olup, ülke tarımın gelişimi için politikalar üretir.

Türkiye Ziraatçılar Derneği
Tarım Tekniker ve Teknisyenlerinin örgütü olup ülke tarımın gelişimi için politikalar
üretir.
127

TEMA
Amacı erozyonla mücadele, ağaçlandırma ve doğal varlıkları korumadır.
128
BÖLÜM 4. DOĞAL KAYNAK ENVANTERİ
İlin doğal kaynaklarının bilinmesi tarımsal ve kırsal kalkınma potansiyellerinin ve
kısıtlarının tanımlanması bakımından önemlidir. Doğal kaynaklar yenilenebilir ve
yenilenemez kaynaklardan oluşmaktadır. Her ikisi de sürdürülebilir biçimde kullanılmalı,
tarım ve tarım dışı kullanımlara uygunluğu ve kayıplarıyla ilgili tehlikeler açısından
dikkatli olunmalıdır. Bu bölümde Antalya’da bulunan ana doğal kaynakların kısa
tanımlamaları, mevcut durumları ve kullanımlarıyla ilişkili potansiyel tehlikeler
verilmektedir.
4.1. YENİLENEBİLİR KAYNAKLAR
Güneş ve rüzgar enerjisi gibi enerji kaynakları sürekli ve koşulsuz olarak
kullanılabilen yenilenebilir kaynaklardır. Tarım ekolojisinde bulunan toprak, bitki
örtüsü/ormanlar, flora ve fauna/yaban hayatı ve su eko-sistemleri gibi diğer kaynaklar
uygun kullanım koşullarında yenilenebilen, uygun olmayan kullanımlarla tüketilebilirler.
Bu önemli kaynakların oluşumları ve büyüklükleri ile ilgili niceliksel ve niteliksel
tanımlamalar aşağıda verilmiştir:
Tablo 46. Yenilenebilir Kaynaklar
Kaynak
a) Güneş Yağış ve Rüzgar:
Tanımlama
Mevcut verilere göre Antalya merkezde yılda 300 gün
güneşli geçmektedir. Güneş enerjisinden sera ve su
ısıtılmasında faydalanılmaktadır. Yıllık tüketilen güneş
enerjisi hakkında her hangi bir çalışma mevcut değildir.
Ortalama güneşlenme süresi 8.35 sn/dekardır.
İlde en yüksek ortalama sıcaklıklar 18-20 C ile I. ve II. Alt
Bölgelerde görülmesine karşın, IV. ve V. Alt Bölgelerde
sıcaklıklar (12-13 C) daha düşük seviyelerdedir. Antalya
meteorolojik verilere göre ortalama rüzgar hızı 3,1
m/sn’dir. Antalya’da genel olarak rüzgarlar çoğunlukla
Kuzey ve Güney yönlerden esmektedir. Hakim rüzgar ve
yönü Kuzey Batı Karayel, en şiddetli rüzgar ve yönü ise
Güney Doğu Keşişleme’dir.
Yıllık ortalama yağış İl toplamında 1064.8 mm/y iken, IV.
Alt Bölgede bu rakam Korkuteli’nde 437 mm/yıl’a
düşmektedir. Uzun yıllar ölçümlerinde (1929/1991)
Maksimum yağış 1914.3 (1969), minimum yağış 611.2
(1990) olarak gerçekleşmiştir.
Ortalama nisbi nem %64 civarındadır.
b) Tarım Toprakları ve
Ekilebilir Arazi
İlde pek sık olmamakla beraber Kasım – Aralık aylarında
yer yer sel olayları ile karşılaşılmaktadır.
Tarımsal Topraklar: Antalya havzasında en geniş sahayı
574.332 hektarlık alan ile kırmızı Akdeniz toprakları kaplar.
İkinci sırada 326.246 hektar ile kahverengi orman
toprakları mevcuttur. 294.291 hektarlık alanda kırmızıkahverengi Akdeniz toprakları görülmektedir.Bu toprakların
büyük kısmı orman, geri kalan kısmı fundalık olarak ve
kuru ve sulu tarım mera bağ bahçe olarak kullanılmaktadır.
129
Kaynak
c) Su Kaynakları ve Sulama
Tanımlama
Antalya’da bulunan arazilerin; 89.900 hektar ile il
yüzeyinin %4,3’ünü 1. sınıf, 121.766 hektar ile il yüzeyinin
%5,9’unu 2. sınıf, 76.982 hektar İle il yüzeyinin %3,7’sini
3. sınıf tarım arazileri meydana getirmektedir. Antalya’da
toplam 415.016 hektar alanda tarım yapılmaktadır.
Antalya havzası sulak alanlar bakımından Ülkemizin en
zengin bölgelerinden biridir.
Bölgenin önemli akarsuları Boğaçayı (48 km), Düden Çayı
(14 km), Aksu Çayı (117 km), Köprü Çayı (156 km),
Manavgat Irmağı (82 km), Alara Çayı (80 km), Kargı Çayı
(43km), Dim Çayı (30 km), Karpuz Çayı (50 km)’dir. Bu
akarsuların hepsi, tuzluluk ve alkalilik bakımından 1ç. ve 2.
sınıf sulama suyu niteliğindedir.
Gölet yüzeyleri ise toplam 126.9 hektar olup, bu göletler
Ekşili, Dikenli, Kozağacı, Baranda, Yelten göletleridir.
Bunların yanında pek çok yer altı su kaynağı ile içme suyu
kaynakları mevcuttur.
2002 yılı için sulanabilir toplam alan
212522hektardır.Bunun 73.579 hektarı halk sulaması,
124.370 hektarı DSİ,14.573 hektarı KHGM sulamalarıdır.
Hidrolik enerji den yararlanmak amacıyla Oymapınar,
Kepez-1, Kepez-2, Manavgat, Karacaören–2 santralleri
kurulmuştur.
c) Su ve Balıkçılık
Kaynakları
İlde yüksek debili Manavgat ve Aksu çayları
bulunmaktadır. Aksu çayının düzensiz debisi ve su ısısı
nedeniyle ancak çevresindeki arazilerde Aynalı Sazan
yetiştiriciliğine uygundur. Merkez İlçe Karaöz Beldesinde
biri kurulu, biri proje aşamasında toplam 40 ton/yıl
kapasiteli 2 alabalık tesisi mevcuttur.
Manavgat Çayında ise 6 adet ağ kafeste alabalık
yetiştiricilik tesisimiz verimli olarak çalışmaktadır.
İlde bir kurutulmuş doğal gölde (Avlan) yeniden su tutma
çalışmaları devam etmektedir.
Sulama ve enerji amaçlı 2 baraj gölü ve göletlerde her yıl
düzenli balıklandırma yapılmakta ve su ürünleri sirküleri
çerçevesinde amatör balık avcılığına açılmaktadır.
d) Ormanlar ve Muhafaza
İl, 640 km kıyı şeridine sahip olmasına rağmen deniz
balıkçılığı çoğu 5-15 m boyunda olan teknelerle “kıyı
balıkçılığı” şeklinde devam etmektedir. Toplam 5.208
hektar su yüzeyine sahip İldeki tatlı su kaynaklarının büyük
bölümü kültür balıkçılığı işletmelerince değerlendirilmiştir.
Antalya ilinde toplam orman alanı 1.135.060 hektardır.
Ormanlarda ibreli ağaç türlerine göre; kızılçam, karaçam
sedir, ardıç, fıstık çamı, yapraklı ağaç türlerine göre; meşe,
defne, okaliptüs yaygındır.
130
Kaynak
Tanımlama
Antalya ilindeki ormanlık alanların dağılımında Manavgat
İlçesi yaklaşık 155 bin hektar ile ilk sırada, Kaş İlçesi 140
bin hektar ile 2. sırada, Merkez İlçe 139 bin hektar alanla
3. sırada yeralır. Bu ilçeleri sırasıyla, Akseki, Alanya ve
Korkuteli izlemektedir.
e) Diğer Flora ve Fauna
Orman içi ve civarındaki köyler orman köyleri olarak kabul
edilmiş, buralara muhafaza amaçlı özel yardımlar
sağlanmıştır. Ancak sık çıkan yangınlar nedeniyle ormanlar
tehlike altındadır.
Gerek orman arazileri gerekse açık otlaklar ve meralar
flora ve fauna bakımından zengindir. Adaçayı, kapari,
biberiye, oğulotu, fesleğen, defne, kekik yörede bulunan
aromatik bitkilerdir. Yayla balı bu yerel floradan elde edilir.
Demre Sivrisi (biber), Alanya Dilimlisi (portakal), Finike
Portakalı, Gazipaşa Muzu, Bey Narı yöreye has çeşitlerdir.
Doğal çiçek soğanlarından Galanthus elwesii (kardelen),
Anemone blanda (yoğurt çiçeği), Eranthis hyemalis (sarı
kar çiçeği), Cyclamen cilium bulunmaktadır.
Antalya ve çevresinde yaşayan ve halen geleneklerini
sürdürmekte olan pek çok Yörük kolu bulunmaktadır. Bu
Yörük kollarından birisi olan Honamlı Yörükleri ellerinde
mevcut olan keçi ırkını ıslah ederek Honamlı keçisi olarak
bulundurmaktadır.
4.2. YENİLENEMEYEN KAYNAKLAR
Yenilenemeyen kaynaklar arasında madenler, fosil yakıtlar (gaz/petrol) ve yerel
turistik, tarihi ve kültürel yerler bulunmaktadır. Yenilenemeyen kaynaklar tarımda
doğrudan kullanılmamalarına rağmen kırsal ekonomi üzerinde bir bütün olarak olumlu ve
olumsuz etkileri olmaktadır. Bu kaynaklarla bağlantılı ekonomik faaliyetler tarım
gelirlerinin arttırılmasına yardımcı olur ve gerek tarım gerekse tarım dışı kırsal kesimin
yararlanabileceği yerel altyapı ve sosyal yapı yatırımlarına katkıda bulunurlar. Ancak bu
çalışmalar arazi, su ve tarım işgücü unsurlarıyla rekabet ederek tarım fiyatlarının
yükselmesine ve işgücünün tarımdan uzaklaşmasına neden olabilir. Antalya’daki
yenilenemeyen kaynaklar (madenler, tarihi/turistik mekânlar) aşağıda belirtildiği gibi
muhtelif yerel alanlarda bulunurlar:
Tablo 47. Yenilenemeyen Kaynaklar
Kaynak
Madenler
Tarihi ve turistik yerler
Tanımlama
Alanya ve Gazipaşa’da Barit, Alanya ve Kaş civarında
alüminyum, Gazipaşa’da kurşun-çinko, Merkez, Alanya,
Korkuteli, Kumluca, Serik ve Gazipaşa’da Manganez,
Gazipaşa’da gümüş, Manavgat’ta çimento, Aksu-Serik ve
Manavgat’ta kum çakıl yatakları bulunmaktadır.
Antalya tarihi ve turistik mekanlar bakımından yurdumuzun
zengin yerlerindendir.
Aspendos, Üçağız, Batıkşehir, Simena, Kalkan, Patara,
Faselis, Olimpus (Çıralı yanartaş), Side, Seleukia, Etenna,
Perge gibibölge tarihine ışık tutan antik kentler, Alanya
131
Kaynak
Tanımlama
kalesi, Kızıl kule, Yivli Minare, Saat Kulesi, Hadrianus
Kapısı, Gilevşan Harabaleri, Aziz Nikola Kilisesi, Alara Han
ve Kalesi gişbi tarihi yerler ile Düden, Kurşunlu, Manavgat
şelaleleri, Köprülü kanyon, Termessos Milli Parkları,
Damalataç ve Karain Mağaraları ve Saklıkent kayak merkezi
gibi turistik yerler Bölgemiz için önemlidir.
4.3. TARIM ALANLARININ ALT BÖLGELERE DAĞILIMI
Antalya ili tarım arazilerinin alt bölgelere dağılımı incelendiğinde, tarım alanlarının
%38’lik kısmı Korkuteli ve Elmalı İlçelerini içeren IV. Alt Bölgede, %33’lük kısmı ise
Merkez İlçe ile, Manavgat ve Serik ilçelerini içine alan II. Alt Bölgede bulunmaktadır.
Dolayısıyla, bu iki alt bölge tarım arazilerinin yoğunluğu bakımından en önde gelen
coğrafyayı içine almaktadır. %13’lük payla I. Alt Bölge ve %10’luk payla III. Alt Bölge
bunları takibetmektedir. V. Alt Bölgede ise İlin tarım arazilerinin %6’lık çok küçük bir
kısmı bulunmaktadır.
Grafik 29. Tarım Alanlarının Alt Bölgelere Dağılımı
Antalya İli Tarım Alanlarının Alt Bölgelere Dağılımı
V. Alt Bölge
6%
I. Alt Bölge
13%
IV. Alt Bölge
38%
II. Alt Bölge
33%
III. Alt Bölge
10%
4.4. TOPRAK YAPISI
4.4.1. İl Arazilerinin Kullanma Yetenek Sınıfları
Antalya ili oldukça dağlık bir coğrafyada yer alması nedeniyle toplam arazinin
ancak %20,8’inde tarım yapılabilmektedir. Bu engebeli topografya içinde etkin ve
sürdürülebilir tarımsal üretimin gerçekleştirilmesi, verimliliğin artırılması, mevcut tarım
arazilerinin Arazi Kullanma Yetenek Sınıfları’na (AKYS) göre değerlendirilmesi ile mümkün
olabilecektir.
Topraklarımız tarımsal üretimin temel aracı olduğundan kullanım yeteneklerine
göre işlenmesi ve bu toprakların özürlerine uygun bitkisel üretim yapılması bizim için
olduğu kadar gelecek kuşaklarımız için de önemlidir.
132
Tablo 48. Antalya İli Arazilerinin Arazi Kullanma Yetenek Sınıfları
Arazi Yetenek
Ordoları
I
933.312
920.000
Tarımda
Kullanma
Yüzdesi
(%)
98,6
II
1.094.870
1.055.000
96,4
III
760.880
671.000
88,2
IV
545.200
379.000
69,2
3.334.262
3.025.000
90,7
309.580
62.160
20,1
Arazi
Yetenek
Sınıfları
İşlemeli Tarıma Elverişli
Toplam Alan
(da)
İşlemeli Tarıma Elverişli
Arazi Toplamı
V
İşlemeli Tarıma Elverişli
Olmayan
Tarım Dışı Arazi
İşlemeli Tarıma Elverişli
Olmayan Arazi Toplamı
Toplam (İlde)
Tarım Alanı
(da)
VI
1.663.250
953.000
57,3
VII
11.468.800
110.000
1,0
VIII
3.789.700
-
-
17.231.330
1.125.160
6,5
20.557.592
4.150.160
20,2
Grafik 30. İlin Arazilerinin Kullanım Yetenek Sınıflarına Göre Dağılımı
Antalya İli Arazisinin Arazi Kullanma Yetenek Sınıflarına Göre Dağılımı
VII. Sınıf
55,77%
VI. Sınıf
8,09%
VIII. Sınıf
18,43%
V. Sınıf
1,51%
IV. Sınıf
2,65%
III. Sınıf
3,70%
II. Sınıf
5,32%
I. Sınıf
4,54%
İlin tarım yapılan arazisi 4.150.160 dekar olmasına rağmen, işlemeli tarıma uygun
arazi toplamı 3.025.000 dekardır. İşlemeli tarıma uygun olmayan toplam 1.125.160
dekar arazide işlemeli tarım yapılmaktadır.
Özürleri giderilebildiği takdirde büyük çoğunluğu I. ve II. sınıf arazi niteliği
kazanabilecek 247.420 dekar V. sınıf arazi, halen tarım dışıdır.
Tablo 49. Antalya İli Arazilerinin Profil Derinliğine Göre Arazi Dağılımı
Derinlik Sınıfı
Çok Sığ
Sığ
Derinlik (cm)
0-20
20-50
Alanı (da)
12.180.740
1.897.710
133
Derinlik Sınıfı
Orta Derin
Derin
Diğer Arazi Çeşitleri
Su Yüzeyi
Toplam
Derinlik (cm)
50-90
>90
Alanı (da)
724.890
1.154.870
3.802.190
30.270
20.590.670
İlde, Profil Derinliği (PD) bağlamında sıkıntı yaratmayacak arazi miktarı 1.954.870
dekardır. Tarım yapılan arazinin 2.195.290 dekarında yetersiz PD nedeni ile ciddi
sıkıntıların yaşanması muhtemeldir.
Tarımda kullanılan arazilerin AKYS ve toprakların profil derinliğine baktığımızda
Antalya tarımını uzun vadede tehdit edecek en önemli tehdit unsurlarından birinin
erozyon olduğunu söylemek mümkündür.
Grafik 31. İlin Arazilerinin Toprak Profil Derinliğine Göre Dağılımı
Antalya İli Arazisinin Toprak Profil Derinliğine Göre Dağılımı (%)
Çok Sığ (0-20 cm)
76,33%
Derin (>90 cm)
7,24%
Orta Derin (50-90
cm)
4,54%
Sığ (20-50 cm)
11,89%
İlin tarım arazilerinin her yıl yaklaşık %14,45-19,74’ü nadasa bırakılmaktadır.
Nadasa bırakılan bu alanlar muhtemelen yetersiz profil derinliğine sahip arazilerdir.
Yetersiz profil derinliğine sahip tarım arazileri kendilerinden beklenen yağışları yeterince
depolama potansiyeline sahip olmadıkları gibi nadasa bırakıldıklarında su ve rüzgar
erozyonuna karşı daha da açık hale gelmektedirler.
AKYS ve PD değerlerine göre yapılan değerlendirmeler ışığında Antalya’da tarım
yapılan arazinin yarıdan fazlası, başta hızlandırılmış erozyon olmak üzere, su baskını, sel,
yetersiz drenaj, hatalı toprak işleme vs. gibi etkenlerin tehdidi altındadır. Gerekli önlemler
alınmadığı takdirde, bu tehditlerin şiddeti daha da artacak ve hedeflenen tarımsal
verimlilik gerçekleşmediği gibi tarım alanlarının tarım dışı kalma süreci hızlanarak devam
edecektir
İklim, topografya, ana madde, bitki örtüsü ve zamanın etkisiyle Antalya ilinde
çeşitli büyük toprak grupları oluşmuştur. Büyük toprak gruplarının yanısıra toprak
örtüsünden ve profil gelişmesinden yoksun bazı arazi tipleri de görülmektedir.
134
4.4.2. İldeki Toprak Gruplarının Dağılımı
Antalya ilindeki toprak grupları ve dağılımı şöyledir:

Kırmızı Akdeniz Toprakları
Antalya havzasında en geniş sahayı 574.332 hektarlık alan ile kırmızı Akdeniz
toprakları kaplar. Havzanın bilhassa Güney ve ortalarında yaygın olup, Kuzeyde Eğirdir
gölünün güneyine kadar uzanır.Özellikle orta havzada geniş yayılım gösteren kırmızıkahverengi Akdeniz toprakları ile birlik teşkil eder. Bu topraklar yer yer alüviyal ve
kolüviyallerle kesilir.
Kırmızı Akdeniz topraklarının bulunduğu yerlerde yıllık ortalama yağış 800-1250
mm’dir. Bu sebeple profilde bir yıkanma mevcuttur.
Bu toprakların ekseriyeti orman ve fundalık, çok az kısmı ise kuru ve sulu tarım,
mera veya bağ-bahçe olarak kullanılmaktadır.

Kırmızı-Kahverengi Akdeniz Toprakları
Antalya ilinde 294.291 hektarlık alanı kaplayan bu topraklar özellikle orta havzada
Eğirdir gölüne kadar toplu bir görünüm arzeder. Başta kahverengi orman toprakları
olmak üzere birçok alüviyal ve koliviyallerle kesildiği gibi, kırmızı Akdeniz toprakları ile
birlik teşkil eder. Bu toprakların bulunduğu yerlerde yıllık ortalama yağış 750-900 mm
olup, kırmızı Akdeniz topraklarına nazaran biraz daha düşüktür. Buna rağmen, profilde
yıkanmayı sağlayacak derecededir.
Kırmızı kahverengi Akdeniz topraklarının büyük kısmı orman, geri kalan az bir
kısmı da fundalık olarak ve kuru tarımda kullanılmaktadır.

Kahverengi Orman Toprakları
Antalya havzasında ikinci olarak en büyük sahayı kapsarlar. Kapladığı 326.246
hektar alan ile büyük toprak grubudur. Havzanın Güney doğusunda Alanya’dan
başlayarak Kuzey Bat’ya doğru Akdeniz toprakları ile rendzinalar arasında yeralmaktadır.
Bu toprakların bulunduğu yerlerde ortalama yağış bazen 1000 mm’ye erişmekte ise de
esas olarak 600 mm civarındadır.
BU toprakların tabii bitki örtüsü orman ağaç ve ağaççıklarıdır. Büyük çoğunluğu iyi
kapalılıkta olan orman ve fundalık, geri kalan kısmı kuru tarım ve mera alanlarını teşkil
eder.

Kestane Rengi Topraklar
Antalya havzasının önemli topraklarından biri olup 71.883 hektar alanı
kaplamaktadır. Havzanın Batısındaki Korkuteli ile Kuzeyindeki Isparta ve Yalvaç civarında
bulunan ondüleli ve hafif dalgalı coğrafyada geniş yayılım gösterir. Daha ziyade kolüviyal
topraklarla birlikte bulunur. BU toprakların tabii bitki örtüsü esas olarak yıllık çeşitli otlar,
ot-çalı karışığı, seyrek fundalıklar ve kısmen seyrek orman alanlarıdır.

Rendzina Toprakları
Antalya havzası sahil kuşağının önemli topraklarındandır. İlde 51.458 hektarlık
alanı kaplamaktadır. Antalya-Manavgat arasında ovanın yüksek meyilli araziye birleştiği
yerlerdeki dalgalı ve ondüleli topografyada bilhassa kahverengi orman topraklarıyla
birlikte bulunur. Tabii bitki örtüsü maki otsu ve kültürleridir. Çoğunlukla fundalık olan u
topraklar kısmen kuru tarımda az olarak diğer şekillerde kullanılır.

Regosal Topraklar
Bu topraklar havzada pek az saha kaplayan topraklardır. 7.071 hektarlık bir alanı
kaplarlar. Tabii bitki örtüsü yıllık ot türleri şeklindedir.
135
Yüksek Dağ – Çayır Toprakları
Antalya ilinde 957 hektarlık alanı kaplamaktadır. Havzanın bilhassa GüneyDoğusunda uzanan Akdağ silsilesinin 2.000 metreden daha yüksek olan bölgelerinde
yeralır. Bu toprakların bulunduğu yerler orman hududunun daha yukarıları olduğundan
tabii bitki örtüsü orman ve funda, sık çayır otları ve yer yer sazlıklardır.

Tuzlu – Alkali Topraklar
Antalya havzasında çok az bir yer kaplayan bu grup 876 hektarlık bir alanı
kaplamakta, Antalya ovasında Serik ilçesinin denize yakın kısımlarında bulunmaktadır.
Tuzluluk ve alkalilik kültür bitkisi yetiştirilmesine elvermeyecek derecede yüksektir. Bu
sebeple saha yer yer koyu renkli çıplak alanlar arzeder. Bu topraklar üzerindeki meralar
çok zayıf ve kalitesizdir.

Alüviyal Topraklar
Antalya havzasında büyük bir saha kaplamamakla beraber havza tarımında çok
önemli yeri olan topraklar grubudur. 119.558 hektarlık alanı kaplamaktadır. Havzada
esas olarak akarsular, kısmen de göllerin oluşturduğu bu topraklar zonaliteye sahip
olmadığından havzanın her tarafında bulunur. Özel bir iklime ve tabii bitki örtüsüne sahip
değildirler. Akarsuların oluşturduğu alüviyal topraklara havzanın ana drenaj ağını teşkil
eden Aksu, Manavagat, Köprüçayı, Doyran, Alara, Korkuteli deresi, Onaç çayı, Kocaçay,
Yalvaç çayı, Hoyran çayı ve Senirkent çayı ile bunların yan kolları boyunca uzanan ince
uzun şeritler veya geniş ovalar halinde rastlanır. Bunlar havzayı esas olarak KuzeyGüney, kısmen de Batı-Doğu yönünde katederler. Göllerin oluşturduğu alüviyaller ise
havzanın Kuzeyindeki Eğirdir, Hoyran, Kovada ile Batısındaki Ketsel Gölünün eski
yatakları halinde bulunur.
Antalya havzası alüvyonlarının büyük bir kısmı tuzsuzdur. Fazla olmamakla
beraber tuzluluk ve alkalilik arzeden topraklara da rastlanır. Tuzluluk ve alkalilik
genellikle bozuk drenaj arzeden sahalarda görülür.
Havzanın esas olarak sahil bölgesi ve yukarı kısımdaki ovalık ünitesinde yeralan
alüviyal topraklarda topografya düz veya düze yakındır.
Bu toprakların hemen hemen yarısında sulu tarım, diğer yarısında kuru tarım
yapılmaktadır. Bu arada çok az da olsa funda, mera, çayır, bağ-bahçe gibi kullanma
şekilleri de mevcuttur.

Hidromorfik – Alüviyal Topraklar
Antalya havzasında kötü drenaj şartlarının olduğu bölgelerde oluşan bu topraklar
1336 hektarlık alanı kaplamaktadır. Akarsular veya göller tarafından oluşturulmuşlardır.
Bu toprakların en önemli karakteri, isminden de anlaşılacağı gibi her zaman yaş
olmalarıdır. Bu nedenle, genel olarak sürüm yoluyla tarıma elverişli değillerdir. Ancak
dikkatli ve entansif tedbirlerle toprak yer yer işlenebilir. Taban suyu yüksektir ve yılın
büyük kısmında toprak yüzeyinde göllenme hakimdir. Antalya havzasındaki bu toprakların
üçte biri tuzluluk arzeder. Tabii meylin yetersizliği, iç bükey topografya, tuzlu taban
sularının yükselmesi, taşkınlar veya buharlaşma sebebiyle ortaya çıkmaktadır.

Kolüviyal Topraklar
Antalya havzasında çok büyük saha kaplamamasına rağmen, havza tarımında
önemli yeri olan diğer toprak grubudur. İlde 51.339 hektarlık alanı kaplamaktadır. Bu
toprakların ekseriyetinde sürülerek tarım yapılmaktadır. Kuru tarım, sulu tarım ve bağbahçe şeklinde kullanılmaktadırlar. Az miktarda çayır-mera, orman ve funda gibi diğer
kullanma şekilleri de bulunur.

Kireçsiz Kahverengi Orman Toprakları
Üzerinde zayıf orman ve çalı örtüsü bulunan bu topraklar ileri derecede
136
katmanlaşmış topraklardır. Antalya ilinde 220.078 hektarlık alanı kaplamaktadırlar.

Organik Topraklar
Organik topraklar Antalya 3078 hektarlık alanı kaplamaktadırlar. Rengi koyu gri,
mavi veya yeşil olup, yaştır. Hava ile temas ettiğinde kahverengiye dönüşür.

Sahil Kumulu
Kıyı kumulları sahil şeridinde bulunur. Üzerinde çok az sayıda çalı ve ağaç
barındırır. Antalya ili 4.491 hektarlık sahil kumuluna sahiptir.

Irmak Yatakları
Akarsu boylarında yeralan, yılın büyük kısmında su altında kalan taşlı-çakıllı ince
şeritler olup 7.513 hektarlık bir alanı kaplamaktadır.

Alüviyal Sahil Bataklıkları
Deniz kıyısında yeralırlar. Deniz ve yüzey taşkınlarının etkisiyle devamlı yaş ya da
bataklık durumunda olan topraklardır. Tarımsal değeri olmayan bu araziler Antalya ilinde
519 hektarlık bir alanı kaplamaktadır.

Çıplak Kaya ve Molozlar
Çıplak kayalıklarda toprak örtüsü bulunmaz. Antalya ilinde 338.843 hektarlık
oldukça büyük bir alanı kaplamaktadır.
4.5. SU POTANSİYELİ
Antalya havzası sulak alanlar bakımından memleketimizin en zengin bölgelerinden
biridir. Bölgenin mevcut sulak alanlarının toplamı 175.000 hektar kadardır.
İlin su kaynakları ve kullanımı açısından bölgesindeki diğer illere oranla zengin
olduğu görülür. Antalya ilinde bulunan akarsular, rejimleri düzensiz dere ve çaylardan
meydana gelmiştir.Akarsuların debileri mevsimlere bağlı olarak büyük değişiklikler
gösterir.
Manavgat Irmağı, Köprüçay, Düden Çayı, Eşen ve Dim Çayları önemli akarsulardır.
Ayrıca Oymapınar, Manavgat, Karacaören, Alakır ve Korkuteli Barajları, KorkuteliKozağacı Göleti, Korkuteli-Yelten Göleti, Akseki-Cevizli Göleti, Elmalı-Baranda Göleti,
Karacaören II Barajı önemli su kaynaklarıdır.
4.5.1. Tarım Alanlarının Sulanma Durumu
DSİ tarafından etüd edilmiş alanlar içinde 201,162 hektar ekonomik sulanabilir
alan tespit edilmiş olup, bunun %62’si olan 123,614 hektarlık bölümü fiilen sulamaya
açılmıştır.
415.016 hektarlık tarım alanının 14.757 hektarı (%3,5) Köy Hizmetleri, 123.334
hektarı (%29,7) DSİ tarafından sulanmakta olup 73.930 hektar (%17,8) alan ise çiftçiler
tarafından kendi olanakları ile olmak üzere toplam 212.021 hektar sulanmaktadır.
İlde sebze ve çiçek yetiştiriciliğine tahsis edilmiş alanların tamamına yakınının
sulanabilen alanlar olduğu, bunun yanısıra tarla ürünleri yetiştiriciliği yapılan arazilerde
sulanma oranın 1/5 düzeyinde kaldığı görülmektedir.
137
Tablo 50. Antalya İlinde Tarım Arazilerinin Sulanma Durumu (2000)
Bölgeler
I. Alt Bölge
Finike
Kale
Kaş
Kumluca
II. Alt Bölge
Merkez
Kemer
Manavgat
Serik
III. Alt Böl.
Alanya
Gazipaşa
IV. Alt Böl.
Elmalı
Korkuteli
V. Alt Bölge
Akseki
Gündoğmuş
İbradı
İl Toplamı
Toplam
Tarım
Alanı
(ha)
51.987
7.101
5.350
22.536
17.000
135.534
44.894
2.968
45.336
42.336
40.937
24.422
16.515
160.800
59.335
101.465
25.758
11.406
12.989
1.363
415.016
KHGM
Sulaması
(ha)
DSİ
Sulaması
(ha)
DSİ ve
KHGM
Sulaması
Toplamı
(ha)
2.663
892
110
1.145
516
5.402
2.989
820
690
903
2.901
1.530
1.371
3.224
1.590
1.634
567
166
294
107
14.757
14.030
4.794
1.860
1.247
6.129
90.955
34.143
1.432
33.880
21.500
6.035
3.950
2.085
12.314
3.380
8.934
0
0
0
0
123.334
16.693
5.686
1.970
2.392
6.645
96.357
37.132
2.252
34.570
22.403
8.936
5.480
3.456
15.538
4.970
10.568
567
166
294
107
138.091
Halk
Sulaması
(ha)
16.710
1.000
810
9.500
5.400
16.690
3.500
290
8.400
4.500
14.850
9.300
5.550
24.650
13.350
11.300
1.030
400
380
250
73.930
Toplam
Sulanan
Alan
(ha)
33.403
6.686
2.780
11.892
12.045
113.047
40.632
2.542
42.970
26.903
23.786
14.780
9.006
40.188
18.320
21.868
1.597
566
674
357
212.021
Toplam
Tarım
Alanı
İçinde
Sulanan
Alan (%)
67,44
94
52
53
71
83,62
91
86
95
64
57,53
61
55
26,21
31
22
12,11
5
5
26
49,38
Sulama şekilleri dikkate alındığında, Antalya ilindeki 415.016 hektar olan toplam
tarım alanının %49’38’i (212.021 ha) sulanabilir olduğu, bu alanların %66’sının devlet
tarafından %34’ünün ise halk tarafından sulanan alanlar olduğu görülmektedir.
Grafik 32. Sulanan Alanların Alt Bölgelere Dağılımı
Antalya İlinde Sulanan Alanların Alt Bölgelere Dağılımı
IV. Alt Bölge
19%
V. Alt Bölge
1%
I. Alt Bölge
16%
III. Alt Bölge
11%
II. Alt Bölge
53%
Antalya ilinde mevcut sulanan 212.021 hektar tarım alanının yarıdan fazlası (%53)
II. Alt Bölgede yeralmaktadır. Bununla birlikte, V. Alt Bölgede ise İldeki sulanan arazilerin
yalnızca %1’lik kısmı yeralmaktadır.
138
Grafik 33. Alt Bölgelerde Sulanan Alanlar
Antalya İli Alt Bölgeleri Tarım Alanları İçerisinde Sulanan Alanlar
180.000
Toplam Tarım Alanı
(ha)
160.000
Toplam Sulanan Alan
(ha)
140.000
(ha)
120.000
100.000
80.000
60.000
40.000
20.000
0
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
Alt bölgelerin kendi içinde sulanan alanları irdelendiğinde, %83,62’lik oranla II. Alt
Bölgenin ilk sırada yeraldığı ve bunu sırasıyla %67,44 oranıyla I. Alt Bölgenin ve %57,53
oranıyla da III. Alt Bölgenin takip ettiği görülmektedir.
II. Alt Bölgede sulanan alanların büyük bir kısmı devlet tarafından sulanan
alanlardır. Bu bölgede devlet sulamalarının miktarı, halk sulamalarının yaklaşık 5 katı
büyüklüğündedir. Diğer bölgelerde ise devlet sulamalarının miktarı, halk sulamalarının
altında kalmaktadır.
Grafik 34. Alt Bölgelerde Sulama Şekilleri
Antalya İli Alt Bölgelerinde Devlet ve Halk Sulamaları
Karşılaştırması
DSİ ve KHGM
S
100.000
u
( h
l a
a
m
a
l a
r ı
T
o
p
l a
m
ı
)
Sulanan Alan (ha)
90.000
80.000
Halk Sulamaları
70.000
( h
a
)
60.000
50.000
40.000
30.000
20.000
10.000
0
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
4.5.2. İldeki Su Kaynakları
Antalya ili, 365 milyon m³'ü yer altı suyu olmak üzere toplam 16,2 milyar
m³/yıl’lık su potansiyeli ile Türkiye su potansiyelinin %9'unu teşkil etmektedir.
139
Halen inşaatı devam eden ve yatırım programında bulunan saha 26.253 hektar,
planlaması tamamlanıp kesin proje aşamasına gelen saha 29.175 hektar ve etüdleri
devam eden ve etüd edilecek saha ise toplam 22.120 hektardır.
Tablo 51. Antalya İlinde Su Kaynakları
Sıra No
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
Toplam
Yerüstü Su Kaynakları
Eşen-Karaçay
Demre Deresi
Finike-Karasu
Finike-Başgöz Çayı
Finike-Tekke Pınarı
Finike-Alakır Çayı
Finike-Salur Pınarı
Kırkgözler Çayı
Düden Çayı
Aksu Çayı
Köprüçay
Manavgat Çayı
Karpuz Çayı
Alara Çayı
Kargı Çayı
Dim Çayı
Sedre Çayı
Bıçkıcı Çayı
Diğerleri
Yeraltı su kaynakları
Genel Toplam
(hm3/yıl)
631
207
203
171
213
317
110
634
651
1.299
3.090
4.748
171
990
246
509
135
171
1.350
15.846
365
16.211
Tablo 52. Antalya İli Su Yüzeyleri
Sıra No
1
2
3
Toplam
Su Yüzeyleri
Baraj Göl Alanı Su Yüzeyleri Toplamı
Gölet Göl Alanı Su Yüzeyleri Toplamı
Akarsu Su Yüzeyleri Toplamı
Su Yüzeyleri
(ha)
2.054
126,9
3.027
5.207,9
Göller, Göletler ve Rezervuarlar
Elmalı, Akçay ve Derme Ovaları: Genellikle senenin 8-10 ayında göl halini alan
Karagöl ile gene senenin 6-7 ayında göl halini alan Avlan Gölü vardır. Bu göllerin çevresi
taşkın arttığı zaman bataklık halini alır. Ancak suları çekildiği zaman da ziraata müsaade
eder.
Tablo 53. İnşaatı Tamamlanmış Göletler
Gölet Adı
Cevizli
Kozağacı
Dikenli
Ekşili
Yelten
Yeri
Akseki
Korkuteli
Korkuteli
Merkez(Ekşili)
Korkuteli
Sulama Alanı (ha)
555
300
127
160
140
Gölet Adı
Baranda
Yeri
Elmalı
Sulama Alanı (ha)
500
Tablo 54. İnşaatı Devam Eden Göletler
Gölet Adı
Hatipler
Osmankalfalar
Yeşilyayla
Doyran
Hacıbekar
Yeri
Merkez
Korkuteli
Korkuteli
Merkez
Korkuteli
Sulama Alanı (ha)
148
842
505
170
202
Tablo 55. Barajlar
Baraj Adı
Alakır Barajı
Korkuteli Barajı
Oymapınar Barajı
Çayboğazı Barajı
Dim Barajı
Yeri
Kumluca
Korkuteli
Manavgat
Elmalı
Alanya
Sulama Alanı (ha)
3.900
5.986
13.593
5.312
Hali hazırda DSİ sulamaları olarak işletmeye açılmış sulama projelerinin, toplam
123.614 hektara hizmet verdiği görülmektedir.
İnşaatı devam eden ve etüd – planlama çalışmaları devam eden sulama projeleri
8. Bölümde verilmiştir.
141
BÖLÜM 5. TARIMIN PERFORMANSI
Bu bölümde Tarım Sektörünün GSYİH’ya katkısı, Tarımsal Üretim ve Verimlilik,
Antalya ili Tarımsal Üretim Değerleri ve Üretim Trendleri incelenmiştir.
5.1. TARIM SEKTÖRÜNÜN GSYİH’YA KATKISI
Antalya ilinde tarım Sektörünün il ekonomisi içerisindeki yeri, payı, istihdamdaki
payı, diğer sektörlerle mukayesesi ve tarımsal verimlilik konuları irdelenmiştir.
5.1.1. Tarımın İl Ekonomisindeki Yeri
Antalya ili ekolojik şartların uygunluğu nedeniyle Türkiye'nin önde gelen tarım
merkezleri arasında yer almaktadır.
Tarımsal potansiyelinin zenginliği ve ekolojik koşulların uygunluğu sebebiyle tarım,
Antalya ekonomisinin temel sektörü olma niteliğini taşımaktadır. Özellikle son yirmi yılda
yaşanan hızlı gelişmelere paralel olarak, tarımda kendi yapısında önemli değişimlere ve
gelişimlere sahne olmuştur. Turizm sektöründeki gelişme ve hızlı kentleşme sonucu
özellikle son yıllarda İlde tarımsal ürün talebinde önemli artışlar oluşmuştur. Gayri safi
hasıla payı, gerek tarımda istihdam edilen nüfusun yeri ve gerekse Antalya ili dış
ticaretindeki ağırlığı nedenleriyle tarım Antalya’da önemli sektör olarak yerini
korumaktadır. Bu gelişmeler tarım sektöründe üretim biçimleri ve kültür paternleri
üzerinde önemli değişimlere sebep olmuştur. Bunun sonucu olarak tarımsal üretimde
entansif yöntemlerin kullanımı hızlanmış ve talep yapısındaki gelişmelere bağlı olarak
ürün desenlerinde çeşitlilik artmıştır.
İlin, Türkiye'deki toplu ekilebilir-dikilebilir alanların %1,6'sına sahip olmasıyla
birlikte, tarımsal üretim değeri bakımından ülkeye yaptığı katkı %4,3’tür.
Kentin son 15 yıl içindeki hızlı gelişmesine paralel bir süreç yaşayan tarım sektörü
kendi yapısında da derin değişimlere uğramıştır. 1997 yılı değerleriyle ilin GSYİH'sına
ticaretin katkısı %33,2, tarımın %19, sanayi sektörünün %5,6'dır. Entansif tarımın
uygulandığı yörede, üretim gelirinin yanında istihdam yaratılması da çok önemlidir. İlin
tarımsal üretim yapısı; üretimdeki çeşitlilik ve pazara yönelik üretim açısından dikkat
çekicidir.
Dış piyasaya yönelik kesme çiçek üretiminden aldığı %90 payla Antalya ili merkez
durumundadır.
Antalya yöresi tarımsal üretim deseninde yıllardır buğday ve pamuk ürünleri ağırlık
taşımıştır. Ancak son yıllarda özellikle pamuk üretim alanında önemli azalışlar
yaşanmaktadır. İlde geçmiş yıllarda 40.000 hektar civarında alana sahip olan pamuk
ekilişi, 1998'de 15.000 hektara kadar düşmüştür. Bu durumun büyük ölçüde pamuktan
elde edilen net karın geçmiş yıllara göre azalması ile örtü-altı tarımı ve turunçgil
üretiminin pamuğa göre çok daha karlı olmasından kaynaklanmaktadır.
5.1.1.1. Tarımın GSYİH İçindeki Payı
Tarımın GSYİH içindeki payı 1987 yılı üretici fiyatları baz alındığında; Türkiye
genelinde 1990 yılında %16,3’lük olan payı, 2000 yılında %13,9’a gerilemiştir.
Tablo 56. Tarımın GSYİH’daki Payı (%) (1987 Üretici Fiyatlarıyla)
Yıllar
TÜRKİYE
ANTALYA
1990
16,3
21,3
1991
16,1
22,1
1992
15,8
22,6
1993
14,5
22,7
1994
15,3
23,1
1995
14,4
21,8
1996
14,0
21,2
1997
13,3
18,6
1998
13,5
19,1
1999
13,9
20,7
2000
13,9
19,1
142
Kaynak: Temel Ekonomik Göstergeler, DPT
Grafik 35. Antalya İli ve Türkiye’de Tarımın GSYİH'daki Payı
Tarımın GSYİH' daki Payı (%) (1987 Üretici Fiyatlarıyla)
25,0
20,0
15,0
TÜRKİYE
10,0
ANTALYA
5,0
0,0
1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000
Aynı değerlendirme Tablo ve Grafikten görüleceği üzere, Antalya il ekonomisi
içerisinde yapıldığında, 1990 yılında %21,3’lük katkı sağlayan Tarım Sektörü, Türkiye
genelinde görülen gerilemeye oranla daha az bir kayıpla 2000 yılında %19,1’lik pay ile
Antalya il ekonomisine (GSH) katkıya devam etmektedir.
Antalya’da cari fiyatlarla ana sektörlerin GSYİH paylarının gelişimi incelendiğinde,
Tarım Sektörü yaklaşık %20’lik oranlarda seyrederken 1999 yılı sonunda yaşanan
ekonomik krizle beraber 2000 yılında sanayi ve inşaat sektörlerinde de görüldüğü gibi
GSYİH payları gerilemiştir.
Grafik 36. Antalya İlinde Sektörlerin GSYİH Payları (%)
Antalya İlinde Sektörlerin GSYİH Payları (%)
40,0
35,0
30,0
25,0
20,0
15,0
10,0
5,0
0,0
Cari Fiyatlarla
ri
i
m
H
iz
et
ev
l
D
Ko
n
ut
Sa
h
ip
et
le
liğ
r
la
uş
e
iK
ur
ul
al
er
le
şm
M
a
şt
ırm
la
U
O
te
l
-R
es
t.
H
-H
ab
iz
m
To
et
le
ri
pt
an
re
t
ca
Ti
aa
t
İn
ş
ay
i
Sa
n
Ta
rım
Sabit Fiyatlarla
Antalya’da turizmin gelişmesine paralel olarak ticaret ve ulaştırma sektörlerinin
1999 yılındaki ekonomik krizden daha az etkilenerek paylarını muhafaza ettikleri ve hatta
bir miktar artırdıkları gözlenmektedir.
143
Grafik 37. Ana Sektörlerin GSYİH Paylarının Gelişimi (% - Cari Fiyatlarla)
Antalya İlinde Ana Sektörlerin GSYİH Paylarının Yıllara Göre Gelişimi
( %
-
C
a
r i
F
i y
a
t l a
r l a
)
40,0
35,0
30,0
Tarım
Sanayi
Ticaret
İnşaat
Ulaştırma
25,0
20,0
15,0
10,0
5,0
0,0
1995
1996
1997
1998
1999
2000
5.1.1.2. Tarımda Büyüme Hızı
Tarımda büyüme hızı 1987 yılı baz alınarak üretici fiyatlarıyla değerlendirildiğinde
Türkiye’de Tarım Sektörünün 1990-2000 yılları arasında zaman zaman %7 ilâ %-6,1
arasında değişim yaşadığı görülmektedir.
Tablo 57. Tarımda Büyüme Hızı (%) (1987 Üretici Fiyatlarıyla)
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998
1999
2000
Yıllar
TÜRKİYE
7,0
-0,9
4,3
-2,2
-0,7
2
4,4
-2,3
7,6
-5
-6,1
ANTALYA -10,6
4,4 11,9
6,2
8,5
1,9
3,9
-4,9
4,9
1,1
-3,7
Kaynak: DPT, Temel Ekonomik Göstergeler, Mayıs 1992, Nisan 1997, Haziran 1999
Antalya ili için aynı değerlendirme yapıldığında 1991-1997 yılları arasında tarımda
büyüme (+) değerler almışken, 1997-2000 yıları arasında ise (+) ve (-) değerler arasında
değişim yaşamakta olduğu görülmektedir.
144
Grafik 38. Antalya İlinde Tarımda Büyüme Hızı (%)
Grafik X. Tarımda Büyüme Hızı (%) (1987 Üretici Fiyatlarıyla)
15
ANTALYA
TÜRKİYE
10
5
0
-5
20
00
19
99
19
98
19
97
19
96
19
95
19
94
19
93
19
92
-15
19
91
19
90
-10
Kaynak: DPT, Temel Ekonomik Göstergeler, Mayıs 1992, Nisan 1997, Haziran 1999
5.1.1.3. Tarımın İstihdamdaki Yeri
Antalya ilinde 1980-2000 döneminde toplam istihdam içinde en yüksek paya sahip
olan Tarım Sektöründe istihdam edilenlerin payı sürekli olarak azalmaktadır.
1998 yılında, tarım tek başına Antalya ili istihdamının %57'sini oluşturmaktadır.
Bu oran 1970'den bu yana hızlı bir düşüş eğilimi izlemişse de halen Türkiye ortalamasının
(%42,5) çok üzerindedir. Üstelik tarımsal aktif nüfus göreceli olarak düşmesine karşın
mutlak olarak artmaktadır.
Tarım sektöründen sonra toplam istihdam içinde en yüksek paya sahip olan
hizmet sektörünün payı 1980-2000 döneminde sürekli bir artış göstermiştir. Sanayi
sektöründe artış ve azalış olurken inşaat sektöründe istihdam edilenlerin oranında son 10
yılda azalma gözlenmiştir. 1980-2000 döneminde hizmet, inşaat, sanayi ve tarım
sektörlerinde istihdam edilen nüfus sırasıyla %355,3, %175,3, %103,1, %51,7 oranında
artmıştır.
Tablo 58. Tarımın Yıllar İtibarıyla İstihdamdaki Yeri
Yıllar
1970
ANTALYA
Genel
Tarım
Toplam
273.646
217.347
79,4
TÜRKİYE
Genel
Tarım
Toplam
14.051.209
9.285.224
(%)
(%)
66,1
1980
351.596
248.913
70,8
17.219.571
9.972.361
57,9
1990
555.859
316.658
57,0
18.047.000
8.845.000
49,0
1999
792.892
451.833
57,0
21.860.000
9.184.000
42,0
2000
760.514
377.654
49.7
Kaynak: DİE
145
Grafik 39. Tarımın Yıllar İtibarıyla İstihdamdaki Yeri
Antalya İlinde ve Türkiye'de Tarımın Yıllar İtibarıyla İstihdamdaki Yeri
( %
)
ANTALYA
TÜRKİYE
90,0
80,0
70,0
60,0
50,0
40,0
30,0
20,0
10,0
0,0
1970
1980
1990
1999
Yıllar itibariyle tarımın istihdamdaki yeri irdelendiğinde, 1970-2000 yılları arasında
Türkiye genelinde %66’dan başlayan oranın gittikçe düştüğü ve %42 düzeyine indiği
görülmektedir.
Antalya ilinde 1970 yılında çalışan nüfusun %80’e yakını tarımda istihdam
edilmekteydi. Bu oran 1990 yılına kadar Türkiye geneline paralel şekilde bir düşüş
göstererek %57 düzeyine inmiş ve 1990-2000 yılları arasında sabit bir düzeyde kalmıştır.
Dolayısıyla Antalya ilinde son 10 yılda çalışan nüfus artarken, tarımda istihdam edilenlerin
oranında düşüş olmamıştır.
Grafik 40. Antalya İlinde Tarımın Yıllar İtibarıyla İstihdamdaki Yeri
(Çalışan Sayısı)
Antalya İlinde Tarımın Yıllar İtibarıyla İstihdamdaki Yeri
900.000
800.000
700.000
600.000
500.000
400.000
300.000
200.000
100.000
0
Genel Toplam
Tarım
1970
1980
1990
1999
5.1.1.4. Tarımsal Dış Ticaret
Tarım yanısıra diğer sektörler itibariyle Antalya ili ihracat ve ithalat verileri Türkiye
değerleri ile karşılaştırmalı olarak aşağıdaki Tablo’da irdelenmiştir.
146
Tablo 59. Tarımsal Dış Ticaret - Antalya/Türkiye Karşılaştırması (Milyon Dolar)
2000
SEKTÖRLER
2001
İhracat
Miktar
Tarım
Sanayi
Madencilik
Toplam
İthalat
%
Miktar
39,7
14,5
226,4
82,7
7,6
2,8
9,4
273,7
100
380,6
İhracat
%
12,9
Miktar
3,4
358,3 94,1
İthalat
%
60,8 36,6
Miktar
%
15,2 11,8
92,8
56
111,1 86,2
2,5
12,3
7,4
2,6
2
100
165,9
100
128,9
100
Türkiye (Tarım)
1 965,4
2 123,6
2 264,0
1 413,2
Antalya/Türkiye
0,02
0,006
2,7
0,8
Kaynak: DPT, Temel Ekonomik Göstergeler, DİE
5.1.1.5. Tarımsal Verimlilik Göstergeleri
1992-2001 döneminde tarım sektörünün GSYİH içindeki payı %16,4’ten %13,6’ya
düşüş gösterirken, sanayi ve hizmet sektörlerinin payları artmıştır.

Sektörel Verimlilik Göstergeleri
Tablo 60. GSYİH İçinde Sektörlerin Payları –(1987 Fiyatlarıyla -%)
Sektörler
Tarım
Sanayi
Hizmetler
Toplam
1992
16,4
27,1
56,5
100,0
1993
15,0
27,2
57,8
100,0
1994
15,7
27,1
57,2
100,0
1995
15,0
28,3
56,7
100,0
1996
14,6
28,4
57,0
100,0
1997
13,2
29,2
57,6
100,0
1998
13,9
28,9
57,2
100,0
1999
13,9
28,8
57,3
100,0
2000
13,4
28,4
58,2
100,0
2001
13,6
28,4
58,0
100,0
Kaynak: DİE
Sivil istihdamın sektörel dağılımı açısından da benzer bir gelişmenin yaşandığı; son
on yıllık dönemde, tarımın istihdamdaki payının azalırken, diğer iki sektörün paylarının
arttığı görülmüştür.
Tablo 61. Sivil İstihdam İçinde Sektörlerin Payları 1992-2001
Tarım
Sanayi
Hizmetler
Toplam
1992
44,4
16,8
38,8
100,0
1993
45,4
15,7
38,9
100,0
1994
45,7
16,3
38,0
100,0
1995
43,4
16,2
40,4
100,0
1996
42,8
16,7
40,5
100,0
1997
40,8
17,8
41,7
100,0
1998
40,6
17,4
42,0
100,0
1999
41,4
16,7
41,9
100,0
2000
34,9
18,2
46,9
100,0
2001
36,1
18,1
45,8
100,0
Kaynak: DİE
1992 yılı baz alınarak oluşturulan indeksler, son on yılda tarım sektöründe
yaratılan katma değerde kayda değer artışlar görülmediğine dikkati çekmektedir. Dönem
sonu (2001) itibariye tarımsal katma değerde, dönem başına (1992) oranla, yalnızca
%2,3’lük bir artış sağlanabilmiştir. Sanayi ve hizmet sektörlerinde bu artış, sırayla %28,5
ve %26,4 olarak gerçekleşmiştir.
Aynı dönemde, tarım sektöründe çalışanların %15,6 oranında azaldığı, sanayi ve
hizmet kısmında çalışanların ise sırasıyla %11,4 ve %22,4 oranlarında arttığı
görülmüştür. Sonuçta, on yıllık dönem boyunca ülkede sağlanan toplam istihdam artışı
147
%3,7 düzeyinde kalmıştır.
Tablo 62. Ana Sektörler İtibariyle İstihdam İndeksi 1992-2001
Tarım
Sanayi
Hizmetler
Toplam
1992
100,0
100,0
100,0
100,0
1993
102,6
93,6
100,3
100,2
1994
106,10
99,5
100,9
103,0
1995
98,4
96,8
104,9
100,6
1996
99,6
102,2
107,6
103,1
1997
94,6
109,0
110,0
103,0
1998
96,5
109,4
114,4
105,6
1999
101,1
107,6
116,8
108,3
2000
81,8
112,2
125,8
104,0
2001
84,4
111,4
122,4
103,7
Kaynak: DİE

Tarım Sektöründe Verimlilik Gelişmeleri
1992-2001 döneminde dönem sonu itibariyle baz yılına göre, işgücü verimliliğinin
tarım sektöründe %21,3, sanayi sektöründe %15,4 ve hizmetler sektöründe %3,3
oranında arttığı hesaplanmıştır. İşgücü verimliliğindeki artış, ekonominin genelinde,
%18,7 olarak gerçekleşmiştir.
Tablo 63. Ana Sektörler İtibariyle İşgücü Verimliliği İndeksi (1992=100)
Sektörler
Tarım
Sanayi
Hizmetler
Genel
Ekonomi
1992
100,0
100,0
100,0
1993
96,2
115,7
110,3
1994
92,4
102,6
102,5
1995
101,6
118,3
104,8
1996
104,8
119,9
110,0
1997
107,7
124,2
116,8
1998
114,5
123,7
115,1
1999
103,7
121,8
107,6
2000
133,2
123,9
108,8
2001
121,3
115,4
103,3
100,0
107,8
99,2
108,8
113,6
122,3
123,0
114,2
127,8
118,7
Kaynak: DİE
Tarım kesiminde, önemli bir üretim artışı gerçekleşmediği halde, çalışan
sayısındaki büyük azalma nedeniyle, özellikle son iki yılda işgücü verimliliğinin arttığı
anlaşılmaktadır.
Tarım sektöründe çalışan kişi başına yaratılan katma değer Türkiye’de 3000 Dolar
civarında seyrederken, bu rakamın bazı AB ülkelerinde 30-40.000 Dolar düzeyinde olduğu
görülmektedir. 1998 yılı itibariyle tarım sektöründe işgücü verimliliğinin, Türkiye’ye
oranla, Avusturya ve Portekiz’de 2, Yunanistan’da 3, İtalya’da 7, Hollanda’da 10 kat fazla
olduğu hesaplanabilmektedir.

Sektörler Arası Verimlilik Karşılaştırmaları
Tablo 64. Ana Sektörler İtibariyle Göreli Verimlilik Düzeyleri
Sektörler
Tarım
Sanayi
Hizmetler
Genel
Ekonomi
1992
1,00
4,37
3,94
1993
1,00
5,25
4,52
1994
1,00
4,85
4,37
1995
1,00
5,09
4,07
1996
1,00
5,00
4,14
1997
1,00
5,04
4,27
1998
1,00
4,81
3,96
1999
1,00
5,13
4,09
2000
1,00
4,07
3,22
2001
1,00
4,16
3,36
2,71
3,03
2,91
2,90
2,94
3,07
2,91
2,98
2,60
2,65
Kaynak: DİE (Tarımsal İşgücü Verimliliği=100)
Tarım sektörü verimlilik düzeyleri 1,00 kabul edilerek yapılan hesaplama,
geçtiğimiz son on yılın özellikle son iki yılında, göreli verimlik düzeylerinde tarım sektörü
lehine bir iyileştirme olduğunu ortaya koymaktadır. Ancak yine de, tarım sektöründe
148
işgücü verimliliği diğer sektörlerin çok gerisinde bulunmaktadır. Dönem boyunca işgücü
verimliliği, tarıma oranla; sanayide 5 katı, hizmetlerde 4 katı, ulusal düzeylerde ise 3 katı
civarında seyretmiştir. Dönem sonu itibariyle işgücü verimliliği tarıma oranla sanayide 4
katı, hizmetlerde 3,5 katı, ekonominin genelinde 2,5 katı düzeylerine yaklaşmıştır. Bugün
için, çalışan kişi başına yaratılan katma değer, tarım sektöründekinin, sanayide 4,2,
hizmetler sektöründe ise 3,4 katı düzeyindedir. Ayrıca sanayi ve hizmet sektörlerinin
verimlilik düzeyleri arasında da, sanayi sektörü lehine 1,2 katlık bir fark bulunmaktadır.
Tarım sektörü ile diğer sektörler arasındaki işgücü verimliliği düzeylerinin çok
farklı olması, genelde az gelişmiş ekonomilerin bir özelliği olarak bilinmektedir. Bunun
başlıca nedeni de, tarım sektöründe istihdam edilen, daha doğrusu, barınan nüfusun
fazlalığıdır. Gelişmiş ülkelerde aktif nüfusun %5 kadarı tarımda istihdam edilirken,
Türkiye’de bu oran %36’dır. Ama aslında bu oranın yüksekliği, üretime yeterince
katılamayan büyük bir kitlenin (gizli işsizler) tarım kesiminde barınmasının bir sonucudur.
Çünkü araştırmalar, ülkedeki tarımsal üretim etkinliklerinin, mevcut işgücünün %57’siyle
aksamadan sürdürülebileceğini ortaya koymuştur. Dolayısıyla, tarımdaki nüfus fazlalığının
ve düşük işgücü verimliliğinin asıl nedeni, tarım dışı kesimlerde yeterince istihdam
olanağı yaratılmamasıdır. Bu nedenle tarım sektöründe verimliliği arttırıcı teşvikler özel
bir önem taşımaktadır.
Hizmet sektöründe ise yeni katılan işgücünün ancak kayıt dışı alanlarda çalışma
olanağı bulabilmesi nedeniyle, son yıllarda işgücü verimliliği düşme eğilimine girmiş
durumdadır.
Ülkelerin gelişmişlik düzeyi yükseldikçe, sektörler arasındaki verimlilik farkları
azalmaktadır. Nitekim AB ülkelerinde, sanayi ve hizmet sektörlerinde işgücü verimliliğinin
hemen hemen aynı düzeyde olduğu; hatta bazı ülkelerde (örneğin, Lüksemburg ve
İrlanda) hizmetler sektörünün verimlilik açısından sanayinin önüne geçtiği görülmektedir.
Tarım sektöründeki verimlilik düzeyi ise ortalama olarak, diğer iki sektörün %50’si
düzeyindedir. Türkiye’de ise tarım ile sanayi arasındaki verimlilik farklı AB’ye göre çok
fazladır.
5.2. TARIMSAL ÜRETİM
Antalya ili tarımsal üretimi Bitkisel ve Hayvansal Üretim başlıkları altında
irdelenmeye alınmıştır.
5.2.1. Bitkisel Üretim
Kendi içerisinde sebze, meyve, tarla bitkileri, süs bitkileri üretimleri irdelenmiştir.
5.2.1.1. Sebze Üretimi
Beslenme ve sağlık üzerinde önemli yeri olan sebzelerin her geçen gün artan
dünya nüfusuna paralel olarak ihtiyacı karşılayacak miktar ve kalitede üretilmesi
gerekmektedir.
Bir taraftan insanların mükemmel besin maddelerinden bütün yıl yararlanmaları
için gerekli kültürel tedbirler alınırken, diğer taraftan da üstün nitelikli çeşitli
tohumlukların geliştirilmeleri çalışmaları sürdürülmektedir.
Tarım sektörü toplam nüfusun %35’ni, ulusal gelirimizin yaklaşık %15’ini
istihdamın ise %45’ni oluşturmaktadır. Sektör ülke nüfusunun zorunlu gıda maddeleri
ihtiyacını karşılaması, sanayi sektörüne ham madde sağlaması, sanayi ürünlerine talep
yaratması, ulusal gelir ve ihracata katkıları ile büyük öneme sahiptir.
Dünya sebze üretimi 680 milyon ton civarında olup; ülkemizin dünya sebze
üretimi içindeki payı %3,3’dür. Çin’in ise dünya sebze üretiminde en büyük paya sahip
olduğu görülmektedir. Dünya sebze ihracatı 12 milyar Dolar civarında olup, ülkemiz
sebze ihracatı dünya sebze ihracatının %1,2’sini oluşturmaktadır.
149
Tablo 65. Dünya Sebze Üretimi (2001)
Ülkeler
Çin
Hindistan
A.B.D.
Türkiye
İtalya
Mısır
Japonya
Rusya
Kore
İspanya
Diğerleri
Toplam üretim
Miktar (ton)
Pay (%)
286.770.875
42,3
61.021.500
9,0
37.697.800
5,6
22.099.012
3,3
15.299.071
2,3
14.118.529
2,1
12.662.989
1,9
12.533.800
1,8
12.156.206
1,8
11.998.514
1,8
191.698.196
28,3
678.056.492
100,0
Kaynak:FAO
Ekolojik yapısının uygunluğu nedeniyle önemli bir tarımsal potansiyele sahip olan
ülkemizde 27,7 milyon hektarlık tarım alanının %6,3‘ünde meyvecilik, zeytincilik ve
bağcılık yapılırken, %1,2’sinde sebzecilik faaliyeti sürdürülmekte olup; yılda yaklaşık 35
milyon ton yaş meyve ve sebze üretilmektedir.
Sebze üretimi Türkiye’nin hemen her bölgesine yayılmakla birlikte, her bölgenin
ekolojik yapısına ve büyüklüğüne bağlı olarak toplam üretim içindeki oranı değişmektedir.
Ege, Akdeniz ve Marmara Bölgeleri üretimin en fazla yapıldığı, tür ve çeşit yönünden en
zengin bölgeleri oluşturmaktadır. Akdeniz Bölgesi Örtü-altı Sebze Yetiştiriciliği yönünden;
Ege ve Marmara bölgeleri ise açıkta sebze yetiştiriciliği açısından önemlidir.
5.2.1.1.1. İlin Mevcut Durumu
Antalya‘da sebze ekilişi 2000 yılı verilerine göre; 24.093 hektar açık tarlada,
19.429 hektar örtü-altında olmak üzere toplam 43.522,2 hektar alanda yapılmaktadır.
Antalya ve Antalya alt bölgelerinde sebze gruplarına göre toplam sebze (örtü-altı
+ açık tarla) üretim alanlarının dağılımı tablo ve grafikte gösterilmektedir.
Tablo 66. Alt Bölgelerde Toplam Sebze Üretim Alanlarının Dağılımı (2000)
Sebze Grupları
Meyvesi Yenen
Sebzeler
I. Alt
Bölge
II. Alt
Bölge
III. Alt
Bölge
IV. Alt
Bölge
V. Alt
Bölge
İl
Toplamı
8573,5
19725,7
5788,5
2935
201,6
37224
387
1802,4
1630
475
177
4471,4
23
1051,5
95
160
10
1339,5
Soğansı, Yumru
ve Kök Sebzeler
1
290
0
60
34
385
Diğer Sebzeler
2
95
0
5
0
102
8986,5
22965
7513,5
3635
422,6
43522
Baklagil
Sebzeler
Yaprağı Yenen
Sebzeler
TOPLAM
Antalya genelinde sebze ekiliş alanının %52,7’si II. Alt Bölgede, %20,6’sı I. Alt
Bölgede, %17,2’si III. Alt Bölgede ve %8,3’ü IV. ve %0,97’si V. Alt Bölgede
bulunmaktadır. Antalya ili sebze ekilişinin %85,5’ini meyvesi yenen sebzeler grubu
oluşturmaktadır.
150
Grafik 41. Sebze Üretim Alanlarının Oransal Dağılımı (2000)
Antalya İli Sebze Grupları Ekiliş Alanlarının Dağılımı
Baklagil
Sebzeler
10,3%
Soğansı, Yumru
ve Kök Sebzeler
0,9%
Yaprağı Yenen
Sebzeler
3,1%
Diğer Sebzeler
0,2%
Meyvesi Yenen
Sebzeler
85,5%
Antalya genelinde sebzeler içerisinde meyvesi yenen sebzeler grubunun (domates,
hıyar, biber, patlıcan, kavun, karpuz vb.) ekiliş alanının %85,5’i baklagil sebzelerinin
(taze fasulye, bezelye, bakla vb.) %10,3 yaprağı yenen sebzelerin (lahana, ıspanak,
marul, pırasa vb.) %3,1 soğansı yumru ve kök sebzelerin (sarımsak, soğan, turp vb.)
%0,9 ve diğer sebzelerin (karnabahar) %0,23 oranında olduğu görülmektedir.
Tablo 67. Antalya İli Alt Bölgelerinde Toplam Sebze Üretim Miktarları (ton)
(2000)
Alt Bölgeler
Sebze Üretimi
Meyvesi Yenen
Sebzeler
Baklagil
Sebzeler
I. Alt
Bölge
II. Alt
Bölge
710.739 1.157.895
III. Alt
Bölge
IV. Alt
Bölge
V. Alt
Bölge
Antalya
Türkiye
471.782
113.280
6.541
2.460.237
19.283.500
3.151
17.590
18.750
7.625
1.165
48.281
660.000
335
19.180
1.635
3.615
27
24.792
1.670.650
Soğansı, Yumru
ve Kök Sebzeler
30
5.158
0
1.800
98
7.086
653.450
Diğer Sebzeler
60
1.095
0
200
0
1.355
90.012
714.315 1.200.918
492.167
126.520
7.831
2.541.751
22.357.612
Yaprağı Yenen
Sebzeler
TOPLAM
İl toplam sebze üretiminin %47,2’si II. Alt Bölgede; %28,!’i I. Alt Bölgede;
%19,3’ü III. Alt Bölgede; %4,9’u IV. Alt Bölgede; %0,3’ü V. Alt Bölgede üretilmektedir.
Üretimde 1. sırada olan II. Alt Bölgede üretilen sebzenin %96,4’ünü meyvesi yenen
sebzeler grubu oluşturmaktadır.
151
Grafik 42. Antalya’da Üretilen Sebze Gruplarının Türkiye Üretiminde Payları
(2000)
Antalya'da Üretilen Sebzelerin Türkiye Üretimindeki Payı
12,8%
11,3 %
7,3%
1,5%
Meyvesi Yenen
Sebzeler
Baklagil
Sebzeler
1,1%
1,5%
Yaprağı Yenen
Soğansı,
Diğer Sebzeler
Sebzeler
Yumru ve Kök
Sebzeler
TOPLAM
Türkiye toplam sebze üretiminin %11,36’sı Antalya ilinde üretilmektedir.
Türkiye’deki sebze gruplarıyla karşılaştırıldığında meyvesi yenen sebzelerin %12,8'i,
baklagil sebzelerinin %7,3’ü, yaprağı yenen sebzelerin %1,5’i, soğansı yumru ve kök
sebzelerinin %1,08’i, diğer sebzelerin ise (karnabahar) %1,5’i Antalya'da üretilmektedir.
Grafik 43. Meyvesi Yenen Sebzelerin Alt Bölgelere Göre Oransal Dağılımı (2000)
Üretim Miktarına Göre Meyvesi Yenen Sebzelerin Antalya İli Alt
Bölgelerine Dağılımı
IV. Alt Bölge
4,6%
V. Alt Bölge
0,3%
I. Alt Bölge
28,9%
III. Alt Bölge
19,2%
II. Alt Bölge
47,1%
İlde yoğun olarak üretimi yapılan meyvesi yenen sebzeler grubu irdelendiğinde
ise; %47’sinin II. Alt Bölgede, %29’unun I. Alt Bölgede, %19’unun III. Alt Bölgede,
%4,6’sının IV. ve %0,26’sının V. Alt Bölgelerde üretildiği görülmektedir.
152
5.2.1.1.2. Örtü-altı Sebze Üretimi
Antalya’da seracılık ilk kez 1940 yılından sonra Merkez İlçenin doğu mahallelerinde
kent halkının sebze ihtiyacını karşılamak amacıyla cam seraların kurulması ile başlamıştır.
1950 yılından sonra Merkez ilçeye bağlı yakın köylerde, Serik ve Alanya ilçelerine bağlı
köylerde seracılık yaygınlaşmıştır.
Demir konstrüksiyonlu cam örtülü seralar pahalı olması nedeni ile sınırlı sayıda
artarken, ahşap konstrüksiyonlu plastik örtülü seralar hızla çoğalmıştır. 1980’li yıllara
kadar tekli, küçük ebatlı cam seralar yapılırken; sonraki yıllarda bir dekarın üzerinde
büyük hacimli blok, poliblok cam seralar yapılmıştır.
Tarım Bakanlığınca 1984-1986 yıllarında uygulanan II. Meyve Sebze İhracatını
Geliştirme Projesi, 1989-1995 yılları arasında uygulanan Kaynak Kullanımı Destekleme
Fonu Projesi ve T.C. Ziraat Bankası’nca uygun faiz oranlarında kullandırılan Sera Yatırım
ve İşletme kredileri seracılığın gelişmesinde olumlu etki yapan Devlet destekleridir.
Bugün İlde cam seralar tekli veya bloklar halinde yapılmaktadır. Cam seralarda
iskelet demir, örtü malzemesi camdır. Plastik seralarda ise iskelet boru veya profil demir,
örtü malzemesi plastiktir. Yöremizde UV, UV+IR, UV+IR+Antifok+Antibak. katkılı
plastiklerin kullanımı da yaygınlaşmıştır.
İlde tohum ve fide üretimi yapan firmaların bir kısmı ithal seralar ile işletmelerini
kurmuşlardır. Seraların iskelet malzemesi galvanizli boru, örtü malzemesi ise
policarbondur. İthal edilen seralar Hollanda, Fransa, İspanya ve İsrail orjinlidir. Örtü-altı
yetiştiriciliğin yoğun olarak yapıldığı İlde ithal sera benzeri sera imal eden atölyelerin
kurulması dövizimizin yurtiçinde kalmasını sağlayacaktır. Tarteks, İnser, Camser gibi
büyük firmalar ithal sera benzeri imalat yapmaktadırlar.
İlde örtü-altı yetiştiriciliği tek ürün ve çift ürün olmak üzere iki şekilde
yapılmaktadır. Çift ürün yetiştiriciliği ilkbahar ve sonbahar yetiştiriciliği şeklindedir.
Örtü-altı sebze üretimi genel olarak küçük aile işletmeleri tarafından
yapılmaktadır. Bu işletmeler bu güne kadar mevcut ekolojik koşullardan yararlanarak
minimum masraf ile üretim yapmaktadırlar. Seralarda ısıtma maliyetlerinin yüksek oluşu
nedeni ile çift ürün yetiştirme sistemi bir noktada zorunlu olarak ortaya çıkmıştır. Bu
sistemde yetiştiricilik büyük oranda dış koşullara bağlı kalmakta ve bitkiler oldukça
değişken bir ortamda gelişme göstermektedirler. Ayrıca ürün fiyatlarının yüksek olduğu
dönemlerde pazar boş kalmakta ve karlılık azalmaktadır.
Tablo 68. Yıllar İtibariyle Örtü-altı Alanların Antalya ve Türkiye Genelinde
Dağılımı
Toplam
Kapalı
Alan
Yıllar
(da)
1988-1989
Antalya
64.556
Türkiye
259.995
Antalya
65.773
Türkiye
343.946
Antalya
74.167
Türkiye
341.408
Antalya
82.593
Türkiye
355.664
Antalya
88.683
Türkiye
300.253
1993-1994 Antalya
94.657
1989-1990
1990-1991
1991-1992
1992-1993
Cam Sera
Alanı
%
(da)
25
13.176 83
39.201
15.859
69.523
14.348 83
39.483
17.223
60.998
17.714 86
43.989
30.601
63.916
19.695 83
50.305
23.649
84.793
21.965 82
54.328
29.919
94.250
23.759 76
55.518
19
21
23
30
31
%
Plastik Sera
Alanı
(da)
%
56
Yüksek
Plastik
Tünel Alanı
(da)
%
Alçak
Plastik
Tünel Alanı
(da)
12.179
%
6
210.613
65
11.942
6
270.990
69
12.464
5
256.891
59
12.593
5
247.222
58
12.390
7
176.084
76
15.380
9
153
Toplam
Kapalı
Alan
Yıllar
(da)
1994-1995
1995-1996
1996-1997
1997-1998
1998-1999
1999-2000
2000-2001
2001-2002
Türkiye
301.876
Antalya
100.427
Türkiye
347.965
Antalya
104.468
Türkiye
368.839
Antalya
107.953
Türkiye
364.511
Antalya
119.503
Türkiye
427.386
Antalya
133.566
Türkiye
410.616
Antalya
141.763
Türkiye
421.973
Antalya
147.457
Türkiye
434.472
Antalya
155.001
Türkiye
466.815
Cam Sera
Alanı
%
29
(da)
%
99.549
25.733 80
56.599
28.822 80
35.972
30
31.657 80
39.512
28
37.873 80
47.102
33
43.064 81
52.989
34
47.068 83
56.814
34
50.563 83
60.876
33
(da)
31.215
32.085
28
Plastik Sera
Alanı
53.058 84
63.513
%
Yüksek
Plastik
Tünel Alanı
(da)
%
18.095
50
5.536
42
15.760
48
5.645
15.710
47
47
75.440
210.094
9.485 21
8.679 16
11.122
15.517
9
15.106
9
172.690
52.899
36
7
175.514
44.380
153.610
15.340
217.372
8.219 20
41.553
148.089
72.685
8.010 19
41.783
47
140.561
70.104
7
193.322
121.129
66.766
9
214.243
131.676
58.280
%
202.761
118.624
54.941
(da)
171.112
52
113.119
54.350
Alçak
Plastik
Tünel Alanı
15.530
9
167.088
7
159.971
15.380
46
33.236
İlde 1988-1989 üretim döneminden 2001-2002 dönemine kadar toplam
örtü-altı alanlarda %140 oranında bir artış gerçekleşmiştir.
Grafik 44. Yıllar İtibariyle Üretim Yapılan Örtü-Altı Alanların Gelişimi
Örtü Altı Alanların Antalya ve Türkiye Genelinde Yıllar İtibariyle Artışı
500.000
450.000
400.000
350.000
300.000
250.000
Türkiye
Antalya
200.000
150.000
100.000
50.000
0
1988 1989 1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001
Türkiye örtü-altı alanlarında 1988-1991 yılları arasında yükselme görülürken,
1991-1992 üretim döneminde alçak tünel alanlarının azalması dolayısıyla toplam alanda
ani bir düşüş görülmektedir. 2000 yılından itibaren alanlardaki artış belirli bir seyir
izlemektedir. Son yıllarda Türkiye’deki alçak plastik tünel alanları, yüksek plastik tünel ve
plastik sera alanlarına kaymıştır. Antalya ilinde ise 1988 yılından itibaren örtü-altı
154
alanlarında belirli bir artış görülmektedir.
Grafik 45. Yapısına Göre İlin Örtü-altı Alanları (2000-2001)
Türkiye ve Antalya Örtü Altı Alanların Karşılaştırması
250.000
(da)
200.000
Antalya
Türkiye
150.000
100.000
50.000
0
Cam Sera
Plastik Sera
Yüksek Plastik
Alçak Plastik
İlde 1999-2000 yılı itibariyle örtü-altı alanı 141.763 dekar iken 20012002 döneminde 155.001 dekara yükselmiştir. 2001-2002 yılında Türkiye cam
sera alanlarının %84’ü, plastik sera alanlarının %36’sı, yüksek plastik tünelin
%7’si, alçak plastik tünelin ise %46’sıyla birlikte; toplam Türkiye örtü-altı
alanlarının %33’ü Antalya’da bulunmaktadır.
İlde 2001-2002 üretim döneminde toplam
alanının %95,85 sebze, % 2,23 meyve, %
yetiştirilmektedir.
155.001 dekar örtü-altı
1,92 inde süs bitkisi
Tablo 69. Alt Bölgelerde Örtü-altı Sebze Ekiliş Alanlarının Dağılımı (2000)
Alt Bölgeler
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
V. Alt Bölge
İl Toplamı
Ekiliş (da)
Cam Sera
Plastik Sera
Plastik Tünel
Toplam
Cam Sera
Plastik Sera
Plastik Tünel
Toplam
Cam Sera
Plastik Sera
Plastik Tünel
Toplam
Cam Sera
Plastik Sera
Plastik Tünel
Toplam
Cam Sera
Plastik Sera
Plastik Tünel
Meyvesi
Yaprağı
Baklagil
Yenen
Yenen
Sebzeleri
Sebzeler
Sebzeler
15.714
59.666
3.645
79.025
32.490
21.585
4.332
58.407
15.596
20.614
15.935
52.145
20
316
0
336
63.820
102.181
23.912
0
535
25
560
235
105
14
354
1.300
1.100
1.050
3.450
0
0
0
0
1.535
1.740
1.089
0
0
0
0
12
3
0
15
0
0
0
0
0
0
0
0
12
3
0
Soğansı,
Yumru
Diğer
ve Kök
Sebzeler
Sebzeler
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
Toplam
15.714
60.201
3.670
79.585
32.737
21.693
4.346
58.776
16.896
21.714
16.985
55.595
20
316
0
336
65.367
103.924
25.001
155
Alt Bölgeler
Ekiliş (da)
Toplam
Soğansı,
Yumru
Diğer
Toplam
ve Kök
Sebzeler
Sebzeler
15
0
0 194.292
Meyvesi
Yaprağı
Baklagil
Yenen
Yenen
Sebzeleri
Sebzeler
Sebzeler
189.913
4.364
İlin I., II., III. Alt Bölgelerinde yoğun olarak, V. Alt Bölgede de çok az miktarda
örtü-altında sebze yetiştiriciliği yapılmaktadır. IV. Alt Bölgede (Elmalı, Korkuteli
ilçelerinde) seracılık ısıtma probleminden dolayı yaygınlaşmamıştır. Bu bölgemizde 2002
yılında bazı büyük firmalar yaz üretimi için örtü altında kesme çiçek yetiştiriciliğine
başlamışlardır.
I. Alt Bölgede en fazla üretim alanı plastik serada, II. Alt Bölgede cam serada, III.
Alt Bölgede ise yine plastik seradadır.
Örtü-altında toplam alanın %97,7’sini meyvesi yenen sebzeler grubu
oluşturmaktadır. Meyvesi yenen sebzeler grubundan özellikle domates, biber, patlıcan,
hıyar ve sakız kabağı İlde en fazla yetiştirilen sebzelerdir. Soğansı yumru ve kök sebzeler
ile diğer sebzeler grubu örtü-altında yetiştirilmemektedir.
I. Alt Bölgede plastik sera alanlarının oranı %75,6 iken, cam sera alanının oranı
%19,7 dır. II. Alt Bölgede cam sera alanını oranı %55,6 iken plastik sera alanının oranı %
36,9; III. Alt Bölgede ise plastik sera alanlarının oranı % 39, cam sera alanını oranı %30
dur. İldeki örtü-altı ekiliş alanlarının %41, I. Alt Bölgede, %30, II. Alt Bölgede, % 28,6
III. Alt Bölgede ve % 0,17 si V. Alt Bölgede bulunmaktadır.
Tablo 70. İlçeler Bazında Örtü-altı Sebze Ekiliş Alanları ve Üretimleri (2000)
Meyvesi Yenen
Sebzeler
İlçeler
I. Alt Bölge
Finike
Kale
Kaş
Kumluca
II. Alt Bölge
Merkez
Kemer
Manavgat
Serik
III. Alt Bölge
Alanya
Gazipaşa
V. Alt Bölge
Gündoğmuş
İbradı
Toplam
Ekiliş
Alan
(da)
79.025
10.110
8.840
10.450
49.625
58.407
42.146
201
6.610
9.450
52.145
36.800
15.345
336
334
2
189.913
Üretim
(ton)
686.071
135.285
84.588
101.400
364.798
612.230
441.258
1.326
52.560
117.086
454.537
289.325
165.212
2.938
2.923
15
1.755.776
Yaprağı
Baklagil
Yenen
Sebzeleri
Sebzeler
Ekiliş
Ekiliş
Üretim
Üretim
Alan
Alan
(ton)
(ton)
(da)
(da)
0
0
560
908
0
0
40
120
0
0
20
38
0
0
0
0
0
0
500
750
15 1.870
354
1.160
15
1.870
350
1.156
0
0
4
4
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0 3.450
8.150
0
0 1.600
4.050
0
0 1.850
4.100
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
0
15 1.870 4.364 10.218
İl Toplamı
Ekiliş
Üretim
Alan
(ton)
(da)
79.585
686.979
10.150
135.405
8.860
84.626
10.450
101.400
50.125
365.548
58.776
615.260
42.511
444.284
205
1.330
6.610
52.560
9.450
117.086
55.595
462.687
38.400
293.375
17.195
169.312
336
2.938
334
2.923
2
15
194.292 1.767.864
İlde en fazla örtü-altında sebze yetiştiriciliği I. Alt Bölgede yapılmaktadır. Bu bölge
içerisinde Kumluca birinci sıradadır. I. Alt Bölgeyi II. ve III. Alt Bölgeler izlemektedir. II.
Alt Bölgede Merkez ilçe, III. Alt Bölgede ise Alanya birinci sıradadır.
156
Grafik 46. Alt Bölgelerde Örtü-altı Ekiliş ve Üretim Oranları (2000)
Antalya İli Alt Bölgelerinde Örtü Altı Sebze Ekiliş Ve Üretim Oranları
0,45
0,4
Ekiliş %
Üretim %
0,35
0,3
0,25
0,2
0,15
0,1
0,05
Gazipaşa
Alanya
III. Alt Bölge
Serik
Manavgat
Kemer
Merkez
II. Alt Bölge
Kumluca
Kaş
Kale
Finike
I. Alt Bölge
0
Örtü-altı ekiliş ve üretim miktarına ait grafiği incelediğimizde I. Alt Bölgedeki
toplam ekiliş alanının %63 ve üretim miktarının da %53’ü Kumluca ilçesinin, II. Alt
Bölgedeki ekiliş alanının ve üretim miktarının %72 Merkez ilçenin, III. Alt Bölgedeki ekiliş
alanının %69 ve üretim miktarının %63’ü Alanya ilçesine ait olduğu görülmektedir.
Grafik 47. Alt Bölgeler Örtü-altı Sebze Üretimi
Antalya İli Alt Bölgelerinde Sebze Üretim Miktarları
1.400.000
Meyvesi Yenen Sebzeler
Baklagil Sebzeler
1.200.000
Yaprağı Yenen Sebzeler
1.000.000
Soğansı, Yumru ve Kök Sebzeler
Diğer Sebzeler
800.000
(ton)
TOPLAM
600.000
400.000
200.000
0
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
Grafik incelendiğinde örtü-altı üretiminin genellikle meyvesi yenen sebzeler
grubundan oluştuğu görülmektedir.
5.2.1.1.3. Açık Tarla Sebze Üretimi
Antalya ilinde 2000 yılı verilerine göre toplam 24.093 hektar açık alanda sebze
ekilişi yapılmıştır. Bu alan içerisinde en fazla II. Alt Bölgede üretim yapılmaktadır.
Özellikle domates, biber, kavun, karpuz, taze fasulye ve patlıcan yoğun olarak
yetiştirilmektedir. II. Alt Bölgeyi IV. Alt Bölge izlemektedir. Bu bölgede de en fazla
157
domates, karpuz, taze fasulye, kavun, sakız kabağı yetiştirilmektedir. Açık tarlada sebze
üretimi yapılan üçüncü yoğun bölgemiz III. Alt Bölgedir. Burada da taze fasulye,
domates, bezelye, bakla ve hıyar üretimi yoğunluktadır.
Yaz sebzeleri yanında; beyaz lahana, ıspanak, marul, pırasa, kırmızı lahana, soğan
en fazla yetiştirilen kış sebzeleridir.
Açık tarla sebze yetiştiriciliğinde üretimde standart tohum kullanımı yanında hibrit
tohum kullanımı da gün geçtikçe artmaktadır. Ayrıca açık tarla üretiminde örtü-altı
tarımıyla devreye giren sulama sistemleri yaygınlaşmıştır.
Tablo 71. Alt Bölgeler Açık Tarla Sebze Ekiliş Alanlarının Dağılımı (ha) (2000)
Sebze üretimi
Meyvesi yenen sebzeler
Baklagil sebzeleri
Yaprağı yenen sebzeler
Soğansı yumru ve kök
sebzeler
Diğer sebzeler
Toplam
I. Alt
Bölge
II. Alt
Bölge
III. Alt
Bölge
IV. Alt
Bölge
V. Alt
Bölge
İl Toplamı
671
13.885
574
2.935
168
18.233
331
1.767
1.285
475
177
4.035
23
1.050
95
160
10
1.338
1
290
0
60
34
385
2
95
0
5
0
102
1.028
17.087
1.954
3.635
389
24.093
Açık tarlada yetiştirilen toplam sebze ekilişlerinin %70,92'i II. Alt Bölgemizdedir.
Bunu %15'lik oranla IV. Alt Bölge izlemektedir. Toplam ekilen alan içerisinde meyvesi
yenen sebzelerin oranı % 75,6, baklagil sebzelerinin oranı %16,7, yaprağı yenen
sebzelerin oranı %5,5, soğansı yumru ve kök sebzelerinin oranı %1,59, diğer sebzelerin
(karnabahar) oranı ise %0,4'tür.
Tablo 72. Açık Tarlada Yetiştirilen Sebze Üretim Miktarları (ton) (2000)
Sebze üretimi
Meyvesi yenen sebzeler
Baklagil sebzeleri
Yaprağı yenen sebzeler
Soğansı yumru ve kök
sebzeler
Diğer sebzeler
Toplam
I. Alt
Bölge
II. Alt
Bölge
III. Alt
Bölge
IV. Alt
Bölge
V. Alt
Bölge
İl Toplamı
24.668
2.243
335
545.665
16.430
17.310
17.245
10.600
1.635
113.280
7.625
3.615
3.603
1.165
27
704.461
38.063
22.922
30
60
27.336
5.158
1.095
585.658
0
0
29.480
1.800
200
126.520
98
0
4.893
7.086
1.355
773.887
Açık tarlada yetiştirilen toplam sebze üretim miktarına bakıldığında %75,7 oranla
II. Alt Bölgenin birinci sırada olduğu görülmektedir. Bunu %16,34’lük oranla IV. Alt Bölge
izlemektedir.
Meyvesi yenen sebzeler grubu, Antalya’da üretimi yapılan açık tarla sebze
üretim miktarının % 91’ini oluşturmaktadır. Bunu %5 ile Baklagil sebzeleri, %3 ile
yaprağı yenen sebzeler izlemektedir.
5.2.1.1.4. İlde En Fazla Üretimi Yapılan Bazı Sebzelerin İrdelenmesi
İlde üretilen bazı sebzelerin üretim miktarları ve alt bölgeler göre dağılımı
aşağıdaki tablodan incelenebilir.
Tablo 73. Bazı Sebzelerin Üretim Miktarları (2000)
Sebzeler
Alt Bölgeler
Antalya
TÜRKİYE
158
Domates
Patlıcan
Hıyar
Biber
Kavun
Karpuz
Kabak (sakız)
Fasulye (taze)
Bezelye
Marul
Bakla (taze)
Lahana (beyaz)
Pırasa
Ispanak
Soğan
Havuç
Karnabahar
I. Alt
Bölge
II. Alt
Bölge
339.643
83.330
81.250
141.931
26.600
12.010
25.930
2.331
190
0
630
15
240
80
0
0
60
844.189
50.991
103.528
55.961
42.048
48.350
12.308
12.810
60
5.465
4.600
6.650
3.840
2.100
4.450
0
1.095
III. Alt
Bölge
149.280
14.652
303.900
1.925
50
0
1.975
15.690
1.200
800
1.860
0
625
160
0
0
0
IV. Alt
Bölge
V. Alt
Bölge
66.250
500
3.300
5.125
5.900
28.000
3.750
7.250
0
75
0
2.500
350
60
0
1.800
200
4.015 1.403.377 8.890.000
341
149.814
924.000
1.784
493.762 1.825.000
313
205.255 1.480.000
0
74.598
5.805.000
0
88.360
64
44.027
260.000
791
38.872
514.000
25
1.475
48.000
10
6.350
333.000
348
7.438
45.000
0
9.165
622.000
5
5.060
308.000
11
2.411
205.000
96
4.546
228.000
0
1.800
235.000
0
1.355
90.000
Türkiye domates üretiminin %15,7’si, hıyar üretiminin %27’si, sakız
kabağı üretiminin %16,9’u, bakla üretiminin %16,5’u, patlıcan üretiminin
%16,sı, biber üretiminin %13,8’i, taze fasulye üretiminin %7,5’u, bezelye
üretiminin %3’ü, kavun-karpuz üretiminin %2,8’i,marul üretiminin %1,9’u, lahana
üretiminin %1,5’i Antalya ilinde yapılmaktadır.
Grafik 48. Bazı Sebze Türlerinin Üretim Miktarları
Bazı Sebzelerin Antalya ve Türkiye Üretim Miktarları (2000)
10.000.000
Antalya
Türkiye
9.000.000
8.000.000
7.000.000
(ton)
6.000.000
5.000.000
4.000.000
3.000.000
2.000.000
1.000.000
0
DOMATES
PATLICAN
HIYAR
BİBER
Türkiye sebze üretiminde önemli bire yere sahip olan Antalya’daki domates
üretiminin ¾’ü I. ve II. Alt Bölgelerde yapılmaktadır.
159
Grafik 49. Bazı Sebzelerin Alt Bölgeler Bazında Üretim Miktarları (2000)
Antalya İli Alt Bölgelerinde Bazı Sebzelerin Üretim Miktarları
900.000
800.000
Domates
700.000
Patlıcan
Hıyar
(ton)
600.000
Biber
500.000
400.000
300.000
200.000
100.000
0
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
ALT BÖLGELER
Toplam il üretimi içinde I. Alt Bölge %69’luk payla biber üretiminde, II. Alt Bölge
%60’lık payla domates üretiminde, III. Alt Bölge %61,5’u payla hıyar üretiminde birinci
sırayı almaktadır. Ancak I. Alt Bölge kendi içinde irdelendiğinde ise domates birinci sırayı
almaktadır.
Tablo 74. Antalya İli Alt Bölgelerinde Bazı Sebzelerin Üretim Miktarları-I (2000)
İLÇELER
I. Alt Bölge
Kumluca
Ekilen
Alan (ha)
3.593
1.755
Domates
Biber
Üretim
Verim
Ekilen
Üretim
Verim
Ekilen
(ton)
(kg/ha) Alan (ha)
(ton)
(kg/ha) Alan (ha)
339.643 94.540
1.862 141.931 76.209
781
104.350
59.459
1.088
Hıyar
Üretim
Verim
(ton)
(kg/ha)
81.250 104.033
106.448
97.883
525
38.850
74.000
Finike
695
106.280 152.921
42
1.595
38.434
107
17.350
162.150
Kaş
884
94.000 106.335
267
11.000
41.199
4
400
100.000
Kale
259
35.013 135.394
466
22.888
49.074
145
24.650
170.000
II. Alt Bölge
10.516
844.189
80.277
2.613
9
733
82.360
3
149
43.824
1
47
58.750
Merkez
4.272
413.536
96.799
514
18.187
35.370
378
50.021
132.191
Serik
3.010
227.420
75.555
1.845
29.125
15.786
200
29.850
149.250
Manavgat
3.225
202.500
62.791
250
8.500
34.000
196
23.610
120.459
III. Alt Bölge
2.249
149.280
66.388
124
1.925 15.524
3.107 303.900
97.827
Alanya
1.747
112.440
64.362
97
1.770
18.247
2.045
174.200
85.183
155
Kemer
Gazipaşa
55.961 21.420
775 103.528 133.550
502
36.840
73.445
27
5.741
1.062
129.700
122.186
IV. Alt Bölge
1.500
66.250
44.167
215
5.125 23.837
130
3.300
25.385
Elmalı
1.250
56.250
45.000
160
3.600
22.500
80
1.800
22.500
Korkuteli
250
10.000
40.000
55
1.525
27.727
50
1.500
30.000
V. Alt Bölge
118
4.015
34.141
31
313 10.229
21
1.784
83.364
5
75
15.000
3
12
4.000
1
5
5.000
107
3.920
36.499
27
299
11.241
20
1.779
87.206
5
20
3.846
1
2
2.000
0
0
0
17.975 1.403.377
78.075
Akseki
Gündoğmuş
İbradı
İL TOPLAMI
4.845 205.255 42.368
4.814 493.762 102.566
I. Alt Bölge kendi içinde irdelendiğinde, örtü-altı alanlarının en yoğun olduğu
160
Kumluca ilçesinde domates ekiliş alanı fazla olmasına rağmen, hektara verim Finike, Kaş,
Kale ilçelerine kıyasla düşüktür. Biberde ise Kumluca ilçesi ön plana çıkmaktadır. Bunun
nedenlerinden birisi, yetiştiricilik dönemlerinin farklı olmasıdır. Hıyarda, Kale ve Finike
ilçelerinde Kumluca’ya göre hektara verim oldukça yüksektir.
II. Alt Bölgede Merkez ilçede domates üretim alanı 1. sırayı almaktadır. Ancak açık
tarla sebze üretimi yoğun olduğu için hektara verimler düşük olmaktadır. III. Alt Bölgede
ise hektara verim açısından domates ve biber üretiminde Alanya, hıyar üretiminde ise
Gazipaşa’daki yetiştiriciliğin daha verimli olduğu görülmektedir. IV. ve V. Alt
Bölgelerimizde özellikle açık tarla sebzeciliği yapılmaktadır.
Tablo 75. Antalya İli Alt Bölgelerinde Bazı Sebzelerin Üretim Miktarları-II
(2000)
İLÇELER
I. Alt Bölge
Ekilen
Alan (ha)
1.071
Patlıcan
Üretim
(ton)
83.330
Verim
(kg/ha)
77.806
Ekilen
Alan (ha)
301
Karpuz
Üretim
(ton)
12.010
Verim
(kg/ha)
39.900
0
940
74.400
79.149
0
0
Finike
91
6.430
70.659
0
0
0
Kaş
30
1.200
40.000
300
12.000
40.000
Kumluca
10
1.300
130.000
1
10
10.000
1.349
50.991
37.805
1.810
48.350
26.713
1
38
47.500
0
0
0
Merkez
576
32.440
56.368
620
18.600
30.000
Serik
553
11.513
20.838
560
17.000
30.357
Manavgat
220
7.000
31.818
630
12.750
20.238
III. Alt Bölge
1.953
14.652
7.501
0
0
0
Alanya
1.900
13.650
7.184
0
0
0
Gazipaşa
53
1.002
18.764
0
0
0
IV. Alt Bölge
20
500
25.000
700
28.000
40.000
Elmalı
10
150
15.000
550
22.000
40.000
Korkuteli
10
350
35.000
150
6.000
40.000
V. Alt Bölge
20
341
17.050
0
0
0
4
40
10.000
0
0
0
15
300
20.000
0
0
0
1
1
1.000
0
0
0
4.413
149.814
33.947
2.811
88.360
31.434
Kale
II. Alt Bölge
Kemer
Akseki
Gündoğmuş
İbradı
İL TOPLAMI
Toplam sebze ekiliş alanı olarak; I. Alt Bölgede bulunan Kumluca‘da meyvesi
yenen sebzeler grubundan domates ilk sırayı almakta; bunu biber (Sivri ve Çarliston),
patlıcan ve hıyar izlemektedir. II. Alt Bölgede bulunan Merkez ilçe de ise domates,
karpuz, patlıcan, biber ve hıyar yetiştirilmektedir. Ayrıca Merkez ilçe örtü-altında kesme
çiçek yetiştiriciliği konusunda birinci sıradadır. III. Alt Bölgede yer alan Alanya ilçesinde
en fazla yetiştirilen sebzeler arasında hıyar, patlıcan, biber ve domates yer almaktadır.
Patlıcan ekiliş alanı olarak Alanya 1. sırada olmasına rağmen hektara verim
oldukça düşüktür. Verim açısından Kale 1. sırayı alırken bunu Kumluca, Finike ve Merkez
ilçe izlemektedir.
Karpuz üretiminde ise Manavgat, Merkez ilçe, Serik ve Elmalı ekim alanında
sıralamaya girerken hektara verim açısından Elmalı, Korkuteli ve Kaş ön plana
çıkmaktadır.
161
2000
1999
1998
1997
1996
1995
1994
1993
1992
1991
1990
Yıllar
Tablo 76. Antalya’da Yıllar İtibariyle Bazı Sebzelerin Üretim Miktarları ve
Alanları
Üretim
Şekli
Domates
Biber
Hıyar
Alan (ha) Üretim (ton) Alan (ha) Üretim (ton) Alan (ha) Üretim (ton)
Tarla
6.519,0
337.757
2.526,0
62.686
407,0
8.096
Örtü-altı
2.939,0
201.179
1.178,7
45.843
1.635,1
172.163
Toplam
9.458,0
538.936
3.704,7
108.529
2.042,1
180.259
Tarla
6.593,0
341.735
1.858,0
43.168
309,0
4.970
Örtü-altı
3.529,1
299.347
1.197,9
47.936
1.972,5
236.438
Toplam
10.122,1
641.082
3.055,9
91.104
2.281,5
241.408
7.641,0
378.575
2.041,0
48.536
305,0
5.315
Tarla
Örtü-altı
4.171,8
305.420
1.382,5
54.315
1.991,4
238.143
Toplam
11.812,8
683.995
3.423,5
102.851
2.296,4
243.458
Tarla
7.243,0
359.375
2.255,0
50.018
311,0
5.215
Örtü-altı
4.818,9
410.233
1.258,5
53.379
2.089,2
252.025
Toplam
12.061,9
769.608
3.513,5
103.397
2.400,2
257.240
Tarla
7.225,0
358.206
2.309,0
51.605
268,0
4.315
Örtü-altı
4.998,5
425.373
1.220,4
55.621
2.654,4
324.273
Toplam
12.223,5
783.579
3.529,4
107.226
2.922,4
328.588
Tarla
8.151,0
397.465
2.146,0
49.555
259,0
3.775
Örtü-altı
5.569,5
515.020
1.178,1
59.976
2.784,6
340.974
Toplam
13.720,5
912.485
3.324,1
109.531
3.043,6
344.749
Tarla
7.380,0
360.745
2.235,0
52.647
289,0
4.225
Örtü-altı
6.013,1
567.988
1.246,6
54.932
2.832,1
335.688
Toplam
13.393,1
928.733
3.481,6
107.579
3.121,1
339.913
Tarla
8.307,0
477.958
2.343,0
55.959
276,0
4.180
Örtü-altı
6.758,9
647.772
1.325,2
67.276
2.676,7
318.400
Toplam
15.065,9
1.125.730
3.668,2
123.235
2.952,7
322.580
Tarla
8.087,0
463.574
2.182,0
50.690
271,0
3.730
Örtü-altı
8.214,2
827.957
1.721,3
82.602
3.654,1
377.801
Toplam
16.301,2
1.291.531
3.903,3
133.292
3.925,1
381.531
Tarla
8.406,0
480.024
2.445,0
57.422
350,0
5.650
Örtü-altı
9.253,9
895.412
1.683,4
129.876
4.188,9
446.598
Toplam
17.659,9
1.375.436
4.128,4
185.703
4.538,9
452.248
8.392,0
465.835
2.826,0
56.437
276,0
2.980
Tarla
Örtü-altı
9.582,8
937.542
2.018,6
148.818
4.538,1
487.482
Toplam
17.974,8
1.403.377
4.844,6
205.255
4.814,1
490.462
1990-2000 yılları arasında önemli ürünlerde yapılan inceleme sonucu en fazla
artışın örtü-altı domates üretim alanlarında 226 kat olduğu görülmüştür. Bunu örtüaltında hıyar 177,5 kat ve örtü-altında biber %71,2 oranla izlemektedir. Açık tarlada
domates üretim alanlarında %28,7, biber üretim alanlarında %11,8 artışın, hıyar üretim
alanında ise %32,1 oranında düşüşün olduğu görülmektedir.
162
Grafik 50. Bazı Sebzelerin Yıllar İtibariyle Üretim Miktarları
Antalya İlinde Yıllar İtibariyle Bazı Sebzelerin Üretim
Miktarlarındaki Değişimler
1.600.000
Domates
Biber
Hıyar
1.400.000
1.200.000
(ton)
1.000.000
800.000
600.000
400.000
200.000
0
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998
1999
2000
1990-2000 yılları arasında domates, biber ve hıyar üretim miktarları üzerindeki
değerlendirmede domates üretim miktarının %160, biber üretim miktarının %89 oranında
arttığı görülmüştür. Açık tarladaki hıyar ekim alanlarının %32,1 oranında azalmasına
karşılık örtü-altı ekim alanlarının artışıyla birlikte hıyar üretim miktarında da %172’lik
artış olduğu görülmektedir.
5.2.1.1.5. Sebze Tohumluk Çalışmaları
Bir bitkinin ortaya koyduğu verim veya ürün kalitesi o bitkiyi yetiştirmede
kullanılan tohumun taşıdığı potansiyel ile yakından ilgilidir. Gübreleme, çapalama,
sulama, ilaçlama vb. gibi bitki yetiştirme uygulamalarından hiç birisi üretimi artırmada
tohum tarafından belirlenen genetik limitin ötesinde bir katkıda bulunmaz.
1980’li yılların başına kadar Türkiye’de uygulanan tohumluk politikaları çoğunlukla
kamu ağırlıklı ve ülke tohumluk ihtiyacının yurtiçi üretimlerle karşılanması yönünde
olmuştur. 1980’li yıllardan sonra uygulanmaya başlanılan serbest piyasa ekonomisi, 1983
yılında tohumluk fiyatlarının ve 1984’de de tohumluk ithalatının serbest bırakılması
suretiyle tohumculuk sektörü üzerinde etkisini hissettirmiş ve izleyen yıllarda özel sektör
tohumculuğu hızlı bir gelişme imkanı bulmuştur.
İlde de sebze üretimde kullanılan tohumluk çalışmalarına 1984 yılında hız
verilmiştir. Narenciye ve Seracılık Araştırma Enstitüsü’ nün tohumluk çalışmalarının
yanında özel sektör kuruluşları da modern bilgisayar donanımlı araştırma seraları
kurmuş, ıslah ve adaptasyon çalışmalarına başlamışlardır.
Sebze üretiminde ağırlıklı olarak hibrit tohum kullanılmakta olup; açık tarla
üretiminde ise bir miktar standart tohum da kullanılmaktadır. Kullanılan hibrit sebze
tohumluklarının çok önemli bir kısmı ithal yoluyla karşılanmaktadır. Bu sektörde çeşit
yenileme veya çeşit değiştirme sürelerinin son derece kısa, yatırım masraflarının çok
yüksek olması ve ıslah çalışmalarının uzun yıllar sürmesi özel sektör kuruluşlarının yurtiçi
üretimini kısıtlamaktadır. Ayrıca ülkemizde ıslahçı haklarını garanti altına alan Çeşit
Koruma Kanunu’nun olmayışı, çeşit sahibi yurtdışı kuruluşlarının özellikle hibrit çeşitlerde
üretim lisansı verme yerine daha çok her yıl F1 hibrit tohum satmayı tercih etmelerine
fırsat vermektedir.
İlde sebze tohumluk üretimi, ithalatı ve ihracatı ile uğraşan 21 özel kuruluş
mevcuttur. Bu kuruluşlar 284 dekar örtü-altı ve 523 dekar açık tarlada ıslah ve deneme
çalışmaları yaparak tohumluk üretimini gerçekleştirmektedirler. Bunun ikisi Hollanda’nın
büyük tohum kuruluşlarıdır. Serik İlçesinde modern seralar kurarak, ıslah çalışmalarına
163
başlamışlardır.
2000 yılından itibaren İlde sebze tohumu üretim çalışmaları yapan firmalar
ürettikleri tohumluklardan ihracatta yapmaktadırlar.
5.2.1.1.6. Hazır Fide Yetiştiriciliği
Antalya’da hazır fide yetiştiriciliğinin geçmişi eski değildir. İlk çalışmalar 19941995 yıllarına dayanmaktadır. Başlangıçta bir adet olan firma sayısı 2002-2003 yılı
itibariyle 16 ya yükselmiştir. Çiftçilerimiz; otomatik, modern makinelerle uzman personel
nezaretinde sağlıklı, kalite kontrollü olarak yetiştirilen hazır fideyi tercih etmeye
başlamışlardır.
İlde bu sektörde faaliyet gösteren firmalar 2002 yılı toplam yıllık kapasiteleri
558.000.000 adet fidedir. Firmalar aynı yıl % 66’lık kapasite ile çalışarak 368.000.000
adet fide üretmişlerdir. Üretilen fidelerin büyük çoğunluğu il içinde tüketilmekle birlikte
bir kısmı ise Ege, Marmara Bölgesi ve çevre illerdeki talepleri karşılamıştır.
İlde 1999 yılından beri aşılı fide çalışmaları da başlamıştır. Kök sistemi güçlü,
toprak kaynaklı hastalıklara ve nematoda dayanıklı anaçlar üzerine üreticinin yetiştirmeyi
arzu ettiği çeşidin mekanik olarak aşılanması ile elde edilen aşılı fide üretimde önemli
avantajlar sağlamaktadır.
5.2.1.1.7. Topraksız Kültürde Üretim
Dünya nüfusunun hızla arttığı ve tarım alanlarının da aynı hızla azaldığı
günümüzde üreticiler yeni üretim teknikleri arayışı içerisine girmişlerdir.
Topraksız tarım; su kültürü, perlit, torf, rock vool (kaya yünü), volkanik tüf vs.
gibi organik yada inorganik materyallerin ayrı ayrı ya da belirli oranlarda karıştırılması ile
elde edilen ortamlarda kontrollu bir şekilde yapılan yetiştiriciliktir.
Topraksız tarımda üretimin bilinçli ve kontrollü yapılması her ne kadar üretim
aşamasında birim alana harcanan maliyetin yüksekliğini beraberinde getiriyorsa da;
verimden elde edilen artış bu yetiştiriciliği karlı kılmaktadır.
Özellikle polikültür tarımın yoğun olduğu İlde topraksız tarım üzerine ilk çalışmalar
Narenciye ve Seracılık Araştırma Enstitüsü’nde başlamıştır. Ayrıca İlde 5 adet özel sektör
kuruluşu toplam 220 dekar örtü-altında topraksız ortamda sebze ve kesme çiçek
üretimini yapmaktadırlar. Materyal olarak en fazla torf + perlit karışımı, rock vool (kaya
yünü), ponza taşı ve volkanik tüf tercih edilmiştir. Topraksız tarımda yetiştiricilik sebze
türlerinden salkım domatesi ve renkli dolmalık biber (California wonder) ile başlamıştır.
Daha sonra da diğer sebze türleri ve süs bitkilerinden gül, karanfil, gerbera ve
anthurinum yetiştiriciliğinde uygulanmıştır.
5.2.1.1.8. Seralarda Bombus Arısı Kullanımı
Antalya ilinde geçmiş yıllarda polinasyon amacıyla yoğun olarak hormon kullanımı
söz konusuydu. Son yıllarda üreticilerin bilinç düzeyinin yükselmesi ile Bombus arılarının
kullanımı hızla artmıştır. Bombus arısı ekonomik olarak bal yapmayan, vücudunda sarı
halkalar bulunan iri, tüylü bir yabani koleptel çeşididir, ancak arı diye isimlendirilmesi
yerleşmiştir. Seralarda kullanılan bu koleptel türün adı Bombus terrestris’tir.
Örtü-altında en çok yetiştirilen ve erselik çiçek yapısına sahip olan domates, biber
ve patlıcan gibi sebzeler büyük oranda kendine tozlanırlar. Ancak sera içindeki yüksek
oransal hava nemi ve sirkülasyonun yetersiz oluşu tozlamada sorun yaratmaktadır.
Kabak, kavun gibi monoik çiçekli olan ve arı, böcek gibi tozlayıcılara gereksinim duyan
sebze türlerinde ise sera içinde böcek faaliyetinin olmaması yine tozlanma yetersizliğine
neden olmaktadır. Bu nedenle yeterli polinasyonu sağlamak, meyve verim ve kalitesini
artırmak için hormon yerine Bombus arısı kullanılmaya başlanmıştır. Özellikle tek mahsul
ve sonbahar yetiştiriciliğinde tercih edilmektedir.
164
İlde seracılığın yoğun olarak yapıldığı I., II., III. Alt Bölgelerde Bombus arısı
kullanımı gittikçe artmaktadır. Merkez İlçede 2 adet firma Bombus arısı üretimi, ithalatı
ve ihracatı ile ilgilenmektedir. Firmalardan biri sadece ana arı ithalatını yapmakta, koloni
üretimini İlde gerçekleştirmektedir. Ayrıca bu firma koloni ihracatına da başlamıştır.
5.2.1.1.9. Sebze İhracatı
Tabloda 1997-2001 yılları arasında ülkemizden ihraç edilen yaş sebze miktarları ve
elde edilen gelir görülmektedir.
Tablo 77. Yıllar İtibariyle Türkiye Yaş Sebze İhracat Miktarları
Yıllar
1997
1998
1999
2000
2001
Yaş Sebze
Değer
Miktar
(1000
(ton)
Dolar)
564.733
179.934
416.451
139.646
369.373
93.046
422.520
112.020
575.577
121.700
Kaynak:DTM
2001 yılı toplam sebze ihracatımız 575.577 ton olarak gerçekleşmiş; değeri ise
yaklaşık 122 milyon Dolar olmuştur. 2001 yılı toplam sebze ihracatımız 2000 yılı verileri
ile karşılaştırıldığında sebze ihracatımızda miktarda %26,5’luk bir artış görülürken, değer
olarak da %8’lik bir artış olmuştur.
Tablo 78. Ürünler itibariyle Ülkemiz Yaş Sebze İhracatı
Ürün Çeşidi
Domates
Soğan
Biber
Havuç
Hıyar-Kornişon
Pırasa
Mantar
Diğer sebzeler
Toplam
2000 yılı
2001 Yılı
Miktar (ton)
Değer FOB ($)
Miktar (ton)
Değer FOB ($)
119.899
37.502
190.762
48.911
85.712
11.666
161.147
16.399
32.093
20314
40.201
19.652
17.852
3.184
30.321
4.162
8.072
3.597
19.966
7.046
5.502
1.239
11.774
2.869
337
3.817
373
3.245
153.053
30.701
121.033
19.416
422.520
112.020
575.577
121.700
Kaynak: DTM
2001 yılında yaş sebze ihracatında en önemli ihraç ürünlerimiz sırasıyla domates,
soğan, biber, havuç, hıyar-kornişon olmuştur.
2001 yılı yaş sebze üretim miktarımız 22 milyon ton olmasına rağmen, ihraç edilen
yaş sebze miktarı 575.577 ton olarak gerçekleşmiştir. Bu da toplam üretim miktarının
sadece %2,6 sının ihraç edildiğini göstermektedir.
Antalya yaş meyve sebze ihracatçıları birliklerinden alınan yıllık ihracat raporlarına
göre; ihracat verileri aşağıdaki tabloya çıkarılmıştır.
165
Tablo 79. Ürün Bazında İhracat Miktarları ve Değerleri
Ürün Çeşidi
Domates
Biber
Hıyar-Kornişon
Patlıcan
Diğer sebzeler
Toplam
2000 yılı
Miktar (kg)
Değer FOB ($)
27.623.251
12.943.422
12.366.545
10.160.996
2.020.673
1.026.387
1.608.427
1.059.345
5.535.516
2.283.856
49.154.412
27.474.006
2001 Yılı
Miktar (kg)
Değer FOB ($)
57.008.834
19.149.555
19.938.085
12.490.400
5.194.191
2.203.860
3.720.409
1.861.941
7.789.337
2.787.251
93.650.856
38.493.007
Kaynak:Antalya İhracatçı Birlikleri
İlden 2001 yılında 93.650 ton yaş sebze ihracatı yapılmıştır. Bu miktar, toplam
ihracat içinde %16,3’lük bir pay oluşturmaktadır.
Tablo 80. İşlenmiş Sebzelerin İhracat Miktarları ve Değerleri
İşlenmiş
Sebzeler
Dondurulmuş
Sebzeler
Geçici konserve
Edilmiş sebze
Domates
Salçası
Kurutulmuş
Sebzeler
Toplam
2000 yılı
Miktar
(kg)
2001 yılı
Değer
FOB ($)
Miktar
(kg)
Değer
FOB ($)
0
0
9.791
15.342
0
0
187.775
53.805
683.670
419.196
175.417
87.971
255.817
805.358
53.766
221.595
939.487
1.224.554
426.749
1.098.713
Kaynak: Antalya İhracatçı Birlikleri
İlde tarımsal sanayi kuruluşlarının yetersiz oluşundan dolayı işlenmiş sebzeihracat
değerleri düşük kalmıştır. Oysaki Avrupa ve Doğu Bloğu ülkelerinin işlenmiş ürünlere olan
talebi her geçen gün artmaktadır.
Antalya İhracatçı Birliklerinden alınan verilere göre 2001 yılı itibariyle yaş sebze
ihracatı yaptığımız ülkeler aşağıya çıkarılmıştır.
Tablo 81. Türkiye Sebze İhracatı Miktarları ve Değerleri (2001)
Ülkeler
Rusya
Almanya
Romanya
Yunanistan
Sırbistan
Hollanda
Makedonya
Avusturya
Bosna hersek
Fransa
Diğerleri
Toplam
Miktar (kg)
20.316.136,000
19.538.808,500
16.391.217,000
8.073.173,000
5.808.024,000
3.563.402,500
2.913.707,000
2.493.012,000
2.433.125,000
2.158.993,000
9.961.257,500
93.650.855,500
FOB ($)
6.427.224,0700
12.269.828,6719
4.546.316,7600
3.950.805,4839
1.583.985,0830
2.273.798,7106
868.179,7700
1.227.866,4147
473.550,1400
1.530.867,4130
3.340.584,9383
38.493.007,4554
166
Kaynak: Antalya İhracatçılar Birliği
Yaş sebze ürünlerinin belli başlı pazarları Avrupa Birliği ve Ortadoğu ülkeleridir. Bu
ülkelerden Rusya Federasyonu, Almanya, Romanya, Yunanistan, Sırbistan,
Hollanda, Makedonya ve Avusturya en fazla yaş sebze ihracatı yaptığımız
ülkelerdir.
İldeki üretimde çoğunlukla geleneksel çeşitlere bağlı kalınmaktadır. Bu nedenle
üretilen domates çeşitleri sadece Rusya ve Romanya’nın talebini karşılamaktadır. Oysa
dünya pazar talepleri sık sık değişmektedir. Son yıllarda Avrupa ülkelerinden gelen
taleplere göre domates, biber, patlıcan, hıyar çeşitleri farklılaşmıştır. Domateste salkım
(kokteyl ve çeri) çeşitleri, biberde macar biberi, yeşil ve kırmızı kapya biberi, california
wonder çeşitleri, patlıcanda oval çeşitler, hıyarda kornişon çeşitlerini tercih etmektedirler.
Bu çeşitlerin yanında İlde üretimi çok az olan açık tarlada Aysberg Marul, Brokoli, Brüksel
Lahanası, Kuşkonmaz ve Enginar gibi sebzelere talep gün geçtikçe artmaktadır.
Antalya İhracatçı Birliklerinden alınan bilgilere göre 2001 ve 2002 yıllarında en
fazla domates ihracatı Rusya ve Romanya’ya, en fazla biber ihracatı Almanya ve
Hollanda’ya, en fazla hıyar-kornişon ihracatı Almanya ve Rusya’ya, en fazla patlıcan
ihracatının ise Almanya ve Yunanistan’a yapıldığı görülmektedir.

Eurepgap Protokolü
Ülkemiz, son yıllarda bahçe ürünleri ihracatında özellikle tarımsal ilaç kalıntıları
bakımından önemli sorunlar ile karşılaşmaktadır. AB ülkelerindeki büyük perakendeci
kuruluşlar (süper ve hiper marketler) kendi toplumlarının sağlıklı tarımsal ürünler
tüketimini temin için bu ülkelerde yetiştirilen ve dışarıdan ithal edilen tarımsal ürünlerde
aranan minimum standartları yeni bir düzenleme yaparak belirlemişlerdir. Eurepgap adı
verilen bu protokol Avrupa Gıda Perakendecileri tarafından 1999 yılında hazırlanmıştır. Bu
protokol bugün belli-başlı süper ve hiper market zincirleri tarafından kabul edilmekte ve
istenmekte olup, yakın gelecekte özellikle AB ülkelerine ithal edilecek tüm bahçe
ürünlerinde uyulması gerekli bir ön koşul haline getirilecektir. Bu protokolün hızlı bir
şekilde üreticilerimiz ve ihracatçılarımız tarafından benimsenerek gerekli önlemlerin acilen
alınması gerekmektedir. Bütün yetiştiriciler ulusal ve uluslararası yasalara uyduklarını
kanıtlayabilmelidirler.
Ülkemizde yaş meyve sebze ihracatında büyük paya sahip olan bölgemiz üretici ve
ihracatçısının önemli sorunlarına çözüm olabilecek ve bölgemizin Avrupa ülkelerine daha
fazla ürün satabilmesine olanak verecek bu protokolün üretici ve ihracatçı tarafından
benimsenmesi için gerekli çalışmalar yapılmalıdır.
Eurepgap kuralları risk önlenmesi, risk analizi, zararlılarla entegre savaş (IPM) ve
entegre ürün yetiştiriciliği (ICM) sayesinde tarımsal üretimin sürdürülmesi ve üretim
sistemlerinin geliştirilmesi için mevcut teknolojiyi kullanma esaslarına dayanmaktadır.
Eurepgap Protokolü Esaslarına Dayanan Sözleşmeli Üretim Modeli
167
Ürün Bazında Üretici Birlikleri
5 dekardan küçük olan üreticiler
5-10 da arası olan üreticiler
10-100 da arası olan üreticiler
100 ve üzeri da olan üreticiler
Danışma Büroları
Uzman Ziraat
Mühendisleri
Sertifikalandırılmış Üretim
Markalandırılırmış Ürün
Rezidü Analiz Laboratuarı
Toptancı Hali
(Soğuk Hava Deposu, Paketleme Tesisi, Komisyoncu, İhracatçı)
Yabancı Alıcı
Yurtiçi Tüketim
5.2.1.2. Kültür Mantarcılığı
Doğadaki bazı mantarların besin maddesi olarak değerlendirilmesi çok eski yıllara
dayanmaktadır. Doğadaki mantarların bir çoğu zehirsiz olup, yöre halkı tarafından
tanınan türler toplanarak beslenmede kullanılmakta, taze, kurutulmuş, dondurulmuş veya
konserve vb. gibi işlemlere tabi tutularak yurtdışına ihraç edilmektedir.
Yemeklik mantarların kültür bitkisi olarak yetiştiriciliği ise oldukça yenidir.
Mantarlar klorofil içermedikleri için özümleme yapamazlar. Kendisi için gerekli olan tüm
besinleri bulunduğu ortamdan hazır olarak alır. Uygun koşullar sağlandığı takdirde yıl
boyu kapalı ortamlarda mantar üretimi yapmak mümkündür.
Ülkemizde ilk yetiştiricilik çalışmaları 1960 yılında İstanbul’da bir doktor,
Ankara’da da bir ziraat mühendisi tarafından gerçekleştirilmiştir. Bilimsel yönden mantar
üretim çalışmaları da aynı yıllarda başlamıştır.
Arz talebe bağlı olarak ülkemizde en çok yetiştirilen mantar Agaricus bisporus ve
Pleurotus ostreatus türleridir. Kapalı alanlarda ve kontrollü koşullarda yapıldığı takdirde
bütün yıl boyu mantar üretimi mümkündür. Üretim döneminin kısa olması nedeniyle yılda
4-6 kez ürün alınmaktadır. Üretim odalarında 4-5 katlı ranzalarda üretim yapıldığı için
birim alandan en iyi şekilde yararlanılmakta olup, yoğun iş gücü gerektirdiği için istihdam
yaratmaktadır.
İlde, 1990 yılında 1700 ton olan üretim 2001 yılı itibarı ile 17.000 tona çıkmıştır.
1990 yılında kişi başına tüketimimiz 30 gr civarında iken, bugün kişi başına 250 gr
tüketilmektedir. Mantarcılık sektörü son 10 yılda 10 kat büyümüştür. Avrupa ve gelişmiş
Dünya Ülkelerinin kişi başına tüketimleri 2,5 kg/yıl seviyesindedir. Yani Ülkemizde
mantarcılık sektörü 8–10 kat daha büyüyebilir.
İlde 1989 yılında Korkuteli’nde başlayan üretim çalışmaları artarak devam
168
etmektedir. 1998 yılından itibaren istatistiki veriler toplanmaya başlanmıştır. Aşağıdaki
tabloda İlin yıllar itibariyle mantar üretim alanları görülmektedir.
Tablo 82. Alt Bölgelerde Mantar Üretim Alanları ve Üretim Miktarları
Üretim
(ton)
3.481
140
360
12 120.500
5.415
980
75
125.531
5.662
16
6.691
268
360
10 120.500
5.415
980
100
128.681
5.809
2000
2.800
8
8.920
530
360
20 130.400
7.036 2.210
216
144.690
7.810
2001
2.750
32 10.260
362
360
22 136.590
7.326 1.820
109
151.780
7.851
Alan
(m2)
20
150
Alan
(m2)
Üretim
(ton)
Antalya İl Toplamı
210
Alan
(m2)
Üretim
(ton)
V. Alt Bölge
1999
Alan
(m2)
Üretim
(ton)
IV. Alt Bölge
1998
Alan
(m2)
Üretim
(ton)
III. Alt Bölge
Üretim
(ton)
II. Alt Bölge
Alan
(m2)
Yıllar
I. Alt Bölge
1998 yılında 125.531 m2 olan toplam alan, 2001 yılında 151.780 m2 ye çıkmıştır.
2001 yılı itibariyle mantar alanın %90’nı IV. Alt Bölgede (Korkuteli ilçesinde), %6,75’i II.
Alt Bölgede, %1,81’i I. Alt Bölgede, %1,19’u V. Alt Bölgede ve %0,23’ü III. Alt Bölgede
bulunmaktadır.
Tablo üretim miktarı açısından incelendiğinde toplam üretimin %93’ü IV. Alt
Bölgede, %7’sinin de diğer bölgelerde olduğu görülmektedir. IV. Alt Bölgede 1998–2001
yılları arasındaki üretim alanı %13,4 artarken, üretim miktarı ise %35,2 oranında artış
göstermiştir. Bunun nedeni ise bu bölgede yalıtım ve iklimlendirme sistemlerinin daha
yaygın olarak kullanılmasıdır.
Kültür mantarı üretiminde kullanılan kompostlar Korkuteli’nde 9, Akseki’de 1
olmak üzere toplam 10 işletmede üretilmektedir. Bu firmalar Ülke genelinde üretilen
73.000 ton kompostun 41.000 tonunu üretmektedir. Üretilen 41.000 ton kompostun
6.000 tonu diğer İllere pazarlanmakta, kalan ise İl genelindeki 151.780 m 2lik üretim
odalarında kullanılmaktadır.
2000 yılı rakamlarına göre 7.810 ton olan taze üretim 900.000 TL/kg bedelle
satılarak Gayri Safi Milli Hasılaya 7.029.000.000.000 TL ve üretilen kompost 70.000
TL/kg dan satılarak 2.870.000.000.000 TL kazandırılmıştır. Kültür mantarı üretiminin
toplam İl bitkisel üretimine 9.899.000.000.000 TL katkısı bulunmaktadır.
Üretilen mantarın %95‘i taze olarak tüketilmekte kalan %5‘lik kısmı konserve
yapılmaktadır. İlde konserve yapan 3, inşaat halinde de 1 firma vardır. Bu firmaların ülke
pazarındaki payı %10 civarındadır. Taze üretiminin %45’lik bölümünü gerçekleştiren
Antalya ili bu pazardan daha fazla pay almalıdır.
Ülkemizdeki büyük konserve firmaları ihtiyacı olan konserve mantarı fiyatı düşük
olduğu için yurtdışından ithal etmektedir. Yerli ürünün maliyetinin yarısına ithal edilen bu
ürünlerle yerli üretimin rekabet etmesi mümkün değildir. Gelen bu konserve mantarın
menşei Çin’dir. Çin’de 500.000 insan ayda 10 Dolar ücret ile çalışmaktadır. Ayrıca mantar
üretiminde kullanılan tarımsal atıklar (çeltik sapı, domuz gübresi, tavuk gübresi, at
gübresi) bol miktarda bulun-maktadır. Çin’in iklimi de mantar üretimine son derece
uygundur. Isıtma, soğutma yatırımları dahi yapılmadan barakalarda üretim
yapılabilmektedir.
Ayrıca Çin’den ithal edilen konserve mantarların kalibrasyonu iyi, tatları kötüdür.
İthalat için istenen laboratuar tahlil sonuçlarının çok iyi gözden geçirilmesi gerekmektedir.
İthalata belli sınırlamaların getirilmesi ile yerli üretimin artması ve daha çok
istihdam sağlanması mümkündür. Sadece Antalya ilinde mantar üretiminde 3000 kişilik
istihdam yaratılmıştır. Bu rakama konserve, kompost, pazarlama, toprak, nakliye, sap,
tavuk gübresi, at gübresi teminin de çalışanların yevmiyeleri dahildir. Bu rakamların 8-10
kat büyümesi mümkündür.
169
Mantar üretiminin ham maddesi tavuk gübresi, at gübresi, buğday sapı gibi
tarımsal
atıklarımızdır.
Bunlardan
hazırlanan
komposttan
%18
KDV
değeri
yaratılmaktadır. (1 kg buğday sapından 2 kg kompost elde edilmekte, bundan da 30.000
TL’lik KDV geliri sağlanmaktadır.)
5.2.1.2.1. Mantar İhracatı
Yıllar itibarıyla mantar ihracatı ve değerleri aşağıdaki tabloda görülmektedir.
Tablo 83. Yıllar İtibariyle Doğal Mantar İhracat Miktarı ve Değeri
Miktar (kg)
FOB Değer ($)
1996
1997
1998
68.978
77.725
44.797
524.260 2.017.942 1.541.757
1999
13.135
78.852
2000
10.098
29.220
2001
0
0
2002
10.665
22.322
Tablo 84. Antalya İlinden Yapılan Mantar İhracatı (01.01.2002-12.12.2002)
Ülkeler
K.K.T.C.
İSVİÇRE
FRANSA
A.B.D.
ALMANYA
İNGİLTERE
TOPLAM
Miktar (kg)
3.677
2.660
1.950
1.524
504
350
10.665
Değer - FOB
($)
2.646
7.420
5.304
4.692
1.325
935
22.322
Kaynak:Antalya Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği
Tabloda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine ihraç edilen mantar kültür mantarı, diğer
ülkelere ihraç edilenler ise doğal mantarlardır.
Yurtdışına ihraç edilen doğa mantarlarımızın, doğadaki populasyonlarının
belirlenmesi ve toplamaların doğa populasyonlarına zarar vermemesi için gerekli
önlemlerin alınması, gerekirse ihracat miktarına sınırlamalar getirilmesi gerekmektedir
Ülkemizde kültür mantarının daha iyi tanıtılması, üretiminin yaygınlaştırılması ve
gıda değerinin daha iyi anlaşılmasından sonra gıda sanayinde mantar konservesi ve hazır
mantar çorbası için kurutulmuş mantara olan talep her geçen gün artmaktadır. Gıda
sanayi kendilerine gerekli olan taze ve kurutulmuş mantarı ihtiyaçları olduğu zaman
periyodu içerisinde yeterli miktarda yurtiçinden karşılayamadıkları zaman yurtdışından
ithal ederek sağlamaktadırlar. Bu nedenle Korkuteli İlçesinde mantar üretim tesislerinin
yanında mantar işleme tesislerinin de kurulması gerekmektedir.
Türkiye’de aile tipi işletmeler şeklindeki yapılar nedeniyle üretici birlikleri veya
sektörde hizmet veren kişi veya kuruluşlar arasında ortak amaçlar veya hedeflere yönelik
örgütlenmeler henüz oluşmamıştır. Mantarcılık sektörünün de diğer tarım sektörlerine
yapılan desteklerden yararlandırılması sağlanmalıdır.
Sektörün en büyük problemlerinden biri de yetişmiş eleman yetersizliğidir. Sayı
olarak mantarcılık yüksek okulundan mezun olmuş çok fazla gencimiz olmasına rağmen
kendini yetiştirmiş ve bu sektörde çalışanların sayısı çok azdır.
Her dört yılda bir yapılan yemeklik mantar kongresi 2004 yılında Antalya’da
yapılacaktır.
5.2.1.3. Meyve Üretimi
Türkiye birçok meyve türünün ana vatanı ve meyvecilik kültürünün beşiğidir.
170
Bugün meyvecilikte önem kazanmış birçok tür (elma, armut, ayva, erik, kiraz, vişne,
fındık, antep fıstığı, badem, ceviz, kestane, zeytin, incir, nar, üzüm vb.) hep bu
topraklarda ortaya çıkmış ve evrimini burada tamamlamıştır.
Ayrıca, Yurdumuzun gerek göç yollarının üzerinde bulunması, gerek tarih boyunca
bir çok medeniyetin yaşadığı bir ülke olması ve gerekse sahip olduğu iklim koşulları
nedeniyle bugün dünyadaki bahçe bitkileri üreticisi ülkeler içerisinde önemli bir konuma
sahiptir. Söz konusu bu husus, ülkemizde yetişen 66 farklı meyve türünün varlığı ile de
doğrulanmaktadır.
Dünya meyve üretimi yaklaşık 460 milyon ton olup, ilk on ülke toplam
üretimin yarıdan fazlasını gerçekleştirmektedir. Ülkemiz söz konusu üretimin
%2,3’ünü karşılamakta olup, 9. sırada bulunmaktadır. En fazla üretilen meyveleri
üzüm, narenciye, elma, armut, şeftali ve erik olarak sıralamak mümkündür.
Tablo 85. Dünya Meyve Üretimi (2001)
Ülkeler
Çin
Hindistan
Brezilya
ABD
İtalya
İspanya
Meksika
Fransa
Türkiye
İran
Diğer
Ton
67.823.373
44.298.300
31.260.991
30.301.644
18.496.666
15.082.400
13.733.195
11.169.250
10.609.845
10.467.100
208.211.984
Pay
14,7
9,6
6,8
6,6
4,0
3,3
3,0
2,4
2,3
2,3
45,1
TOPLAM
461.454.748
100,0
Kaynak: FAO
Ülkemizin uluslararası meyve üretimindeki önemli konumuna rağmen üretilen pek
çok meyve ve sebzenin ne yazık ki sadece az bir bölümü (%1-2) dış ticaret gelirlerimize
katkıda bulunmaktadır. Cumhuriyet Döneminden başlayıp 1970 yılına kadar olan süre
içerisinde ülkemizden Avrupa, Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerine çeşitli sebze ve meyve
ihracatı yapılmıştır. Ancak söz konusu bu ihracat sınırlı türlerde ve çok az miktarlarda
gerçekleşebilmiştir. Meyve-sebze ihracatındaki ciddi anlamdaki artışlar ise 1980 yılından
sonra olmuştur. 1999 yılındaki verilere göre ihracı yapılan bahçe ürünleri içerisinde ilk
sırayı üzümün almakta olduğu bunu limon, portakal ve fındık dışsatımının izlediği
anlaşılmaktadır. Dış satıma sunulan ürünlerden elde edilen gelire bakıldığında ise
443.904.000 Dolarlık gelirle fındık ilk sırayı almakta bunu 228.268.000 Dolarla üzüm,
103.784.000 Dolarla limon, 76.635.000 Dolarla incir ve 57.715.000 Dolarla da portakal
izlemektedir.
Uluslararası ticari veriler incelendiğinde, tarımsal üretim potansiyeli son derece
yüksek olan ülkemizin ihracatta hala arzu edilen düzeylere ulaşamadığı gerçeği ortaya
çıkmaktadır. Söz konusu bu olumsuz sonuçların alınmasında pek çok faktör etken olup
bunların arasında ülkemizde üretilen ürünlerin ithalatçı ülkelerin isteklerine uygun kalite
ve miktarda üretilememesi ve üretimde belli standartların yakalanamamış olması ilk
sıraları almaktadır. Son yıllarda ambalajlama konusunda önemli gelişmeler olmasına
rağmen hala özellikle standardizasyonda olması gereken düzeylere ve sürekliliğe
ulaşılamadığı açık bir gerçektir. Diğer taraftan ulaşım olanaklarındaki çeşitli sıkıntıların
varlığı ve ayrıca fiyatların ve taleplerin üst düzeyde olduğu dönemlerde uluslararası
pazarlara girmekte gecikilmesi gibi sebeplerden dolayı da ihracat miktarlarında ve
171
gelirlerinde beklenilen düzeylere ulaşılamamaktadır. Halbuki yukarıda da ifade edildiği
gibi ülkemizin meyve üretimi yönünden büyük potansiyellere sahip olduğu bilinen bir
gerçektir. Nitekim ülkemiz özellikle kuru fındık, kuru üzüm, kuru incir, kuru kaysı ve
antep fıstığı gibi bahçe ürünlerinde ciddi ihracat değerlerine ulaşabilecek ender ülkeler
arasında yer almaktadır.
Grafik 51. Türkiye’de Meyve, Zeytin ve Bağ Alanlarının Dağılımı (2000)
Türkiye Geneli Meyve, Zeytin ve Bağ Alanlarının Dağılımı
1.600.000
1.418.000
1.400.000
1.200.000
(ha)
1.000.000
800.000
600.000
600.000
535.000
400.000
200.000
0
Bağ Alanı
Meyve-Narenciye Alanı
Zeytinlik Alanı
Yukarıda yapılan açıklamalar ve yeralan tablolardaki veriler toplu olarak
değerlendirildiğinde, ülkemizin cumhuriyetin kuruluşundan bugüne kadarki süreç
içerisinde bahçe bitkileri yetiştiriciliği yönünden önemli atılımlar yaptığı sonucu ortaya
çıkmakta ancak pek çok ülkede bulunmayan ekolojik koşullara sahip olmamıza rağmen
bu avantajdan yeteri kadar yararlanamadığımız da anlaşılmaktadır.
Grafik 52. Alt Bölgelerde Meyve, Zeytin ve Bağ Alanlarının Dağılımı (2000)
Antalya İli Meyve, Zeytin ve Bağ Alanlarının Alt Bölgelere Dağılımı
40.000
35.000
30.000
V. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
III. Alt Bölge
II. Alt Bölge
I. Alt Bölge
(ha)
25.000
20.000
15.000
10.000
5.000
0
Bağ Alanı
Meyve-Narenciye
Alanı
Zeytinlik Alanı
İlde, zeytin ile kaplı alanların yoğun olmasına rağmen, zeytin üretimi buna paralel
bir seviyede değildir. Bunun sebeplerinden en önemlisi, üreticilerin, daha küçük bir
alanda sebze üretimiyle daha yüksek gelir elde etmesi ve bu sebeple zeytin
172
yetiştiriciliğine öncelik vermemesidir.
Tablo 86. Antalya-Türkiye ve Dünyada Meyve Üretimi (2000) (ton)
Ürün
Antalya
Türkiye
Dünya
Elma
130.351 2.400.000 59.963.060
Armut
32.092
380.000 16.626.473
Ayva
4.978
105.000
377.132
Kayısı
3.508
530.000 2.742.100
Kiraz
2.554
230.000 1.769.197
Erik
4.996
195.000 8.222.955
Şeftali
10.726
430.000 13.456.924
Badem
4.535
47.000 1.452.465
Fındık
45
470.000
788.604
Antep Fıstığı
9
75.000
411.662
Ceviz
3.219
116.000 1.182.113
Muz
26.900
64.000 58.687.215
İncir
4.290
240.000 1.143.890
Üzüm
22.648 3.600.000 62.312.769
Çilek
5.000
130.000 3.110.186
Zeytin
29.175 1.800.000 13.741.161
Portakal
274.133 1.070.000 66.054.079
Mandarin
19.786
560.000 18.636.610
Limon
37.047
460.000 9.972.298
Greyfurt
3.540
130.000 5.088.454
Muşmula
8
4.600
Yeni dünya
7.340
11.500
İğde
35
5.300
Kızılcık
168
12.000
Vişne
1.254
106.000
Zerdali
20
49.000
Avokado
154
300
Turunç
125
2.200
Kestane
49
50.000
Dut
654
60.000
Keçiboynuzu
5.165
14.000
Nar
7.632
59.000
T.Hurması
67
12.000
Antalya Türkiye
/Türkiye /Dünya
0,05
0,04
0,08
0,02
0,05
0,28
0,01
0,19
0,01
0,13
0,03
0,02
0,02
0,03
0,10
0,03
0,00
0,60
0,00
0,18
0,03
0,10
0,42
0,00
0,02
0,21
0,01
0,06
0,04
0,04
0,02
0,13
0,26
0,02
0,04
0,03
0,08
0,05
0,03
0,03
0,00
0,64
0,01
0,01
0,01
0,00
0,51
0,06
0,00
0,01
0,37
0,13
0,01
Tabloda görüldüğü üzere, Dünya’da üretilen tüm meyvelerin Antalya ilinde
yetiştiriciliği yapılmaktadır.
173
Grafik 53. Antalya İlinde Üretilen ve Türkiye Üretiminde Önemli Payı Olan
Meyveler
Antalya İlinde Üretilen Önemli Meyve Türlerinin Türkiye Üretimindeki
Payları
0,70
Yenidünya
0,60
Avokado
0,50
Muz
Keçiboynuzu
0,40
0,30
an
da
rin
0,10
M
ile
k
Ç
yv
a
A
a
El
m
on
Tu
ru
nç
Li
m
rm
ut
0,20
A
B
Nar
ad
em
Portakal
0,00
1.1.1.1.1. Antalya İlinde Meyvecilik
Antalya ili, jeolojik ve jeomorfolojik yapı birimleri ve bu birimlerin üzerinde
gelişmiş topraklarının özellikleri ile birlikte su kaynaklarının kalite ve kantitesi yanısıra
iklimsel özelliklerindeki çeşitliliği nedeniyle çok sayıda meyvenin kaliteli olarak
yetişmesine olanak sağlayacak son derece uygun farklı ekosistemlere sahip bir konumda
bulunmaktadır. Bu nedenle subtropik ve hatta bazı tropik ve soğuklanma ihtiyacı düşük
olan ılıman iklim meyveleri dahil pek çok meyvenin büyük bir rahatlıkla ve kaliteli bir
şekilde yetiştirildiği İlin, meyvecilik açısından sayılamayacak kadar fazla avantajları
bulunmaktadır. Söz konusu avantajlar şu şekilde özetlenebilir;
 Dağların denize yakın olduğu yörelerdeki Finike ve Demre gibi kısmen küçük
ovalarda kış aylarında en düşük sıcaklık 0oC’nin altına düşmediğinden, meyve
ağaçlarının kış ve ilkbahar geç donlarından zarar görmeleri sözkonusu değildir.
 Genelde Toros Dağları Akdeniz’e paralel bir şekilde uzanması, bölgeye iç
kısımlardan gelebilecek soğuk hava akımlarına karşı bir duvar görevi yaparak
özel iklim adacıklarının ve mikro klimaların oluşmasına neden olmaktadır.
 Bölgedeki kimi küçük ovalarda muz gibi tropik karakterli meyveler kolayca
yetiştirilebilmektedir.
 Toroslardan inen büyüklü küçüklü çeşitli akarsular, meyvecilik açısından önemli
bir değere sahip olan Aksu, Manavgat ve Köprüçayı gibi isimlerle anılan aluviyal
arazileri oluşturmuştur. Diğer taraftan yayla kesiminde geçmiş jeolojik devirlerde
yaşanmış olan tektonik-karstik olaylar neticesinde yine meyvecilik açısından son
derece önemli Elmalı, Korkuteli platoları oluşmuştur.
 Aynı akarsular ve bu akarsuların bazıları üzerinde kurulan ve kurulmakta olan
barajlar, ilin arazilerinin büyük bir bölümünde sulu tarım yapma olanağı
sağlamakta, havanın oransal nemini artırmakta ve gece-gündüz arasındaki
sıcaklık farklarını azaltmaktadır.
 Akdeniz bölgesi İspanya, Fransa ve İtalya gibi Akdeniz Ülkelerine göre biraz
daha güneyde kaldığından sıcaklık ve güneşlenme gibi iklimsel faktörlerden daha
fazla yararlanabilmektedir. Bu durum ise bir yandan fazla miktarda toplam
sıcaklık gereksinimi bulunan tropik ve subtropik karakterli meyvelerin bu
174
bölgede yetişebilmelerini sağlamakta ve diğer yandan da hemen hemen tüm
meyvelerde pazar açısından son derece önemli olan erkenciliğe neden
olmaktadır.
Toros dağlarının güney yamaçları ve etekleri ise badem gibi soğuklama ihtiyacı
kısmen düşük olan ve çok erken çiçek açtığı için ilkbahar geç donlarından büyük ölçüde
zarar gören meyveler rahatlıkla yetişebilmektedir.
5.2.1.3.1. Antalya İli Alt Bölgeler Bazında Meyvecilik
Hemen her grup meyve üretiminin gerçekleştirildiği Antalya ilinin meyvecilik ile
ilgili halihazır durumu altı meyve grubu ve beş alt bölge esas alınarak incelenmiş ve 2000
yılı verilerine göre meyve ağaç sayıları ve meyve üretim miktarları, Türkiye toplam
üretim değerleri de dikkate alınarak karşılaştırmalı olarak aşağıdaki tablo ve grafiklerde
verilmiştir.
9.851
560
48
5.811
3.362
6.081
4.007
427
1.497
150
8.475
6.990
1.485
149.475
75.985
73.490
954
371
441
142
174.836
388
30
40
189
129
2.814
2.035
25
694
60
3.469
850
2.619
660
330
330
526
136
224
166
7.857
199.952
91.920
13.1190
269
94.573
97.239
48.830
23.768
10.436
14.205
37.375
34.940
2.435
0
0
0
65
2
63
0
334.631
971
220
680
71
0
467
31
73
113
250
31.405
18.505
12.900
0
0
0
36
0
36
0
32.879
Toplam
(ton)
TropikSubtropik
Meyveler
6.757
478
393
5.145
741
13.070
8.984
436
2.146
1.504
5.359
665
4.694
10.139
3.550
6.589
5.941
1.983
2.684
1.274
41.266
Turunçgiller
6.146
586
1.360
3.755
445
25.038
9.859
612
10.231
4.336
5.947
3.461
2.486
14.108
2.046
12.062
1.077
619
373
85
52.316
Sert
Kabuklular
Üzümsü
Meyveler
I. Alt Bölge
Finike
Kale
Kaş
Kumluca
II. Alt Bölge
Merkez
Kemer
Manavgat
Serik
III. Alt Bölge
Alanya
Gazipaşa
IV. Alt Bölge
Elmalı
Korkuteli
V. Alt Bölge
Akseki
Gündoğmuş
İbradı
İL TOPLAMI
Taş
Çekirdekliler
İLÇELER
Yumuşak
Çekirdekliler
Tablo 87. Antalya Meyve Üretiminin Alt Bölgelere Dağılımı (2000)
224.065
93.794
15.711
15.310
99.250
144.709
73.746
25.341
25.117
20.505
92.030
65.411
26.619
174.382
81.911
92.471
8.599
3.111
3.821
1.667
643.785
Antalya ilinde en fazla üretilen meyve grubu turunçgiller olup, bunu sırasıyla
yumuşak çekirdekliler, taş çekirdekliler ve üzümsü meyveler takip etmektedir.
Turunçgiller içerisinde en fazla payı portakal, yumuşak çekirdekliler içerisinde
elma, taş çekirdeklilerde zeytin, üzümsü meyvelerde ise üzüm almaktadır.
175
Grafik 54. Alt Bölgelerde Üretilen Meyve Gruplarının Dağılımı (2000)
Antalya Meyve Üretiminin Meyve Gruplarına Göre Alt Bölgelere Dağılımı
Tropik-Subtropik
Meyveler
Turunçgiller
(ton)
250.000
200.000
Sert Kabuklular
150.000
Üzümsü Meyveler
100.000
Taş Çekirdekliler
Yumuşak
Çekirdekliler
50.000
0
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
2000 yılı verileri esas alınarak Antalya ili alt bölgelerine göre meyve ağaç sayıları
ve meyve üretim miktarları, Türkiye toplam üretimi karşılaştırmalı olarak aşağıdaki
tabloda verilmiştir.
Tablo 88. Meyve Gruplarına Göre Ağaç Sayıları ve Üretim Miktarları (2000)
Alt Bölgeler
Turu Sert kabuklu
nçgil
meyveler
Üzümsü meyveler
Taş çekirdekli
meyveler
Yumuşak
çekirdekli
meyveler
Meyve Grupları
I. Alt
Bölge
II. Alt
Bölge
III. Alt
Bölge
IV. Alt
Bölge
Antalya
TÜRKİYE
35.625
2.874.800
47.239.000
V. Alt
Bölge
Meyve Veren
Yaşta Ağaç Sayısı
254.500
76.175
Meyve Vermeyen
Yaşta Ağaç Sayısı
6.730
15.170
29.600
276.805
21.895
350.200
8.814.000
Üretim (ton)
9.851
6.014
8.475
149.475
954
174.769
2.913.100
Meyve Veren
Yaşta Ağaç Sayısı
925.165
936.893
230.312
433.300
61.070
Meyve Vermeyen
Yaşta Ağaç Sayısı
19.340
51.858
37.738
197.825
36.362
343.123
19.693.000
6.146
25.152
5.947
14.108
1.077
52.430
3.357.300
Meyve Veren
Yaşta Ağaç Sayısı
59.700
219.070
47.750
1.350
78.850
406.720
13.933
Meyve Vermeyen
Yaşta Ağaç Sayısı
16.650
123.015
2.850
1.100
16.074
159.689
2.216
Üretim Alanı (ha)
565
28.512
294
669
663
30.703
544.465
6.757
13.070
5.359
10.139
5.961
41.286
4.090.400
Meyve Veren
Yaşta Ağaç Sayısı
61.120
51.785
123.800
25.000
39.900
301.605
317.330
Meyve Vermeyen
Yaşta Ağaç Sayısı
15.750
2.675
14.000
4.650
13.250
50.325
29.326
388
2.814
3.469
660
526
7.857
758.000
2.019.510
924.975
517.075
-
1.050
3.462.610
26.333.000
Üretim (ton)
Üretim (ton)
Üretim (ton)
Meyve Veren
Yaşta Ağaç Sayısı
173.000 2.335.500
2.586.740 134.606.000
176
Alt Bölgeler
Meyve Grupları
Meyve Vermeyen
Yaşta Ağaç Sayısı
II. Alt
Bölge
III. Alt
Bölge
IV. Alt
Bölge
Antalya
V. Alt
Bölge
TÜRKİYE
79.060
186.010
44.925
-
695
310.690
2.306.000
199.952
97.239
37.375
-
65
334.631
2.222.200
Meyve Veren
Yaşta Ağaç Sayısı
30.410
8.733
63.800
-
500
103.443
315.043
Meyve Vermeyen
Yaşta Ağaç Sayısı
2.200
700
16.800
-
850
20.550
53.050
Üretim Alanı (ha)
-
-
1.063
-
-
1.063
1.725
971
467
31.405
-
36
32.879
74.264
Üretim (ton)
Tropik Suptropik
Meyveler
I. Alt
Bölge
Üretim (ton)
Not: Üzümsü meyveler grubunda çilek ve üzüm üretim alanları hektar olarak hesaplanarak ayrı bir satırda
gösterilmiştir. Yine aynı şekilde tropik-subtropik meyveler grubunda muz üretim alanı da hektar olarak farklı bir
satıra işlenmiştir.
Not: Bu tabloda yumuşak çekirdekli meyveler grubunda, armut, elma, Trabzon hurması, muşmula ve
yenidünya; taş çekirdekli meyveler grubunda, erik, iğde, kayısı, zerdali, kiraz, kızılcık, şeftali, vişne ve zeytin;
üzümsü meyveler grubunda, dut, incir, nar, kivi, üzüm ve çilek; sert kabuklu meyveler grubunda badem, ceviz,
kestane, antep fıstığı ve fındık; turunçgiller grubunda limon, portakal, mandarin ve turunç; tropik-subtropik
meyveler grubunda keçiboynuzu, avokado ve muz yer almaktadır.
Grafik 55. Meyve Veren Ağaçların Oransal Dağılımı (2000)
Türkiye ve Antalya'da Meyve Veren Yaştaki Ağaçların Oransal
Dağılımı
0,6
0,5
Antalya
0,4
Türkiye
0,3
0,2
0,1
0
Yumuşak
çekirdekli
meyveler
Taş
çekirdekli
meyveler
Üzümsü
meyveler
Sert
kabuklu
meyveler
Turunçgil
Tropik
suptropik
meyveler
Antalya ve Türkiye’deki toplam meyve ağacı sayıları ile meyve veren ağaç
sayılarının kıyaslaması yapıldığında; hali hazırda meyve veren yumuşak çekirdekli meyve
ağaçlarının oranının Türkiye’de %18 iken, Antalya’da %30; taş çekirdekli meyve
ağaçlarının oranının Türkiye’de %53 iken Antalya’da %27; üzümsü meyve ağaçlarının
oranının Türkiye’de %5 iken Antalya’da %4; sert kabuklu meyve ağaçlarının oranının
Türkiye’de %12 iken Antalya’da %3; turunçgil ağaçlarının oranının Türkiye’de %10 iken
Antalya’da %35 ve tropik-subtropik meyve ağaçlarının oranının Türkiye’de %0.01 iken
Antalya’da %1 olduğu görülmektedir. Bu haliyle Antalya ilinin, özellikle yumuşak
çekirdekli meyveler, turunçgiller ve tropik-subtropik meyveler açısından ülke ekonomisi
içerisinde özel bir yere sahip olduğu ve yine İlin bu üretim modelleri yönünden
vazgeçilemez bir önceliğinin olduğu anlaşılmaktadır. Bununla birlikte, Antalya ilindeki
turunçgiller ve tropik-subtropik meyveler dışındaki diğer bütün meyve gruplarının ağaç
sayılarının, ülke geneli ile kıyaslaması yapıldığında, İlin uygun ekolojik özelliklerine
177
rağmen meyve ağacı sayısı yönünden son derece düşük değerlere sahip olduğu
görülmektedir. Dolayısıyla Antalya ilindeki söz konusu bu meyve gruplarından özellikle
taş çekirdekli ve sert kabuklu meyvelerin, ülkemizin yakın gelecekteki üretimine önemli
bir katkısının olamayacağı da açıktır.
Grafik 56. İlde Mevcut Meyve Ağacı Varlığı (2000)
Antalya İlinde Türlerine Göre Meyve Veren ve Vermeyen Ağaç Sayıları
4.000.000
3.500.000
3.000.000
2.500.000
2.000.000
1.500.000
1.000.000
500.000
Meyve
Veren
Yaşta
Meyve
Vermeyen
Yaşta
Meyve
Veren
Yaşta
Meyve
Vermeyen
Yaşta
Meyve
Veren
Yaşta
Meyve
Vermeyen
Yaşta
Meyve
Veren
Yaşta
Meyve
Vermeyen
Yaşta
Meyve
Veren
Yaşta
Meyve
Vermeyen
Yaşta
Meyve
Veren
Yaşta
Meyve
Vermeyen
Yaşta
0
YUMUŞAK
TAŞ
ÜZÜMSÜ
SERT
TURUNÇGİL
TROPİK
ÇEKİRDEKLİ ÇEKİRDEKLİ MEYVELER KABUKLU
SUPTROPİK
MEYVELER MEYVELER
MEYVELER
MEYVELER
Yine yukarıda verilen ve Antalya ilindeki meyve türlerinin meyve verenleri ile
vermeyenleri arasında bir değerlendirme yapıldığında; hemen hemen bütün meyve
türlerinin meyve vermeyecek yaşta olan ağaç sayıları, meyve verenlere oranla son derece
az olduğu ve bu haliyle de söz konusu meyve gruplarının yakın bir gelecekte gerek bölge
ve gerekse ülke üretimine ve dolayısıyla ülke ekonomisine katkılarının olamayacağı
anlaşılacaktır. Nitekim meyve vermeye başladıklarında bölge ve ülke ekonomisine katkı
sağlaması beklenen meyve vermeyen ağaçların il düzeyindeki oranı yumuşak çekirdekli
meyvelerde %11, taş çekirdekli meyvelerde %12, üzümsü meyvelerde %28, sert kabuklu
meyvelerde %14, turunçgillerde %8 ve tropik-subtropik meyvelerde de %16’dır. Grafikte
görüleceği üzere, özellikle ildeki turunçgil üretiminin yakın bir gelecekte anlamlı bir artış
sağlayamayacağı açıktır. Bu husus diğer meyve türlerinde de benzer bir durum
arzetmektedir.
178
Grafik 57. Alt Bölgeler Bazında Meyve Veren Ağaçların Oransal Dağılımı (2001)
Antalya İlinde Meyve Veren Yaştaki Ağaç Sayılarının Alt Bölgelere
Oransal Dağılımı
Yumuşak Çekirdekli meyveler
Taş çekirdekli meyveler
0,90
Üzümsü meyveler
Sert kabuklu meyveler
0,80
Turunçgil
Tropik suptropik meyveler
0,70
0,60
0,50
0,40
0,30
0,20
0,10
0,00
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
İldeki meyveciliğin alt bölgeler bazında meyve veren yaştaki ağaçlar yönünden
incelenmesi neticesinde ise; Finike, Kale, Kaş ve Kumluca ilçelerinden oluşan I. Alt
Bölgede hakim üretim modelinin başta turunçgiller olmak üzere taş çekirdekli meyveler
ile tropik-subtropik meyveler yönünde ağırlık kazandığı dikkati çekmektedir. Antalya
merkez, Kemer, Manavgat ve Serik ilçelerinden oluşan II. Alt Bölgedeki bu sıralama
üzümsü meyveler başta olmak üzere taş çekirdekli meyveler ve turunçgiller şeklinde,
Alanya ve Gazipaşa ilçelerinden oluşan III. Alt Bölgede tropik-subtropik meyveler başta
olmak üzere sert kabuklu meyveler ve turunçgiller şeklinde, Elmalı ve Korkuteli
ilçelerinden oluşan IV. Alt Bölgede yumuşak çekirdekli meyveler ve sert kabuklu meyveler
şeklinde ve Akseki, Gündoğmuş ve İbradı ilçelerinden oluşan V. Alt Bölgede ise üzümsü
meyveler ve sert kabuklu meyveler şeklinde bir dağılım göstermektedir.
Tablo 89. Antalya Alt Bölgelerinin Türkiye Meyve Üretimindeki Payları (2000)
(ton)
Meyveler
Elma
Armut
Ayva
Tr. Hurması
İğde
Kayısı
Kiraz
Yenidünya
Erik
Şeftali
Zeytin
Nar
İncir
Dut
Çilek
Üzüm
I. Alt
Bölge
8.846
323
104
181
98
578
438
152
5.257
1.197
172
5
5.383
II. Alt
Bölge
4.576
634
148
67
182
60
648
464
4.336
20.103
5.519
2.287
582
2.472
2.210
III. Alt
Bölge
1.700
475
186
41
308
6.114
969
1.155
3.463
754
224
15
3.565
801
IV. Alt
Bölge
114.520
30.495
4.460
35
3.102
1.895
2.771
4.980
43
14
25
10.100
V. Alt
Bölge
709
165
80
2
193
354
103
309
162
1.607
38
4.154
ANTALYA
130.351
32.092
4.978
67
35
3.508
2.554
7.340
4.996
10.726
29.175
7.632
4.290
654
6.062
22.648
TÜRKİYE
2.400.000
380.000
105.000
12.000
5.300
530.000
230.000
11.500
195.000
430.000
1.800.000
59.000
240.000
60.000
130.000
3.600.000
Ant./TR
Oranı
0,05
0,08
0,05
0,01
0,01
0,01
0,01
0,64
0,03
0,02
0,02
0,13
0,02
0,01
0,05
0,01
179
Meyveler
Ceviz
Badem
Portakal
Limon
Mandarin
Altıntop
Turunç
Avokado
Keçiboynuzu
Muz
I. Alt
Bölge
220
162
184.847
6.379
5.806
2.820
100
20
951
-
II. Alt III. Alt
Bölge
Bölge
1.761
459
1.053
3.010
69.376 19.860
14.262 16.391
12.966
1.014
610
110
25
39
95
428
3.750
- 27.560
IV. Alt
Bölge
483
177
-
V. Alt
ANTALYA
Bölge
296
3.219
133
4.535
50
274.133
15
37.047
19.786
3.540
125
154
36
5.165
27.560
TÜRKİYE
Ant./TR
Oranı
116.000
47.000
1.070.000
460.000
560.000
130.000
2.200
264
14.000
64.000
Yukarıda verilen tablodan yararlanılarak Türkiye, Antalya
bölgelerinde bazı meyvelerin üretim miktarları incelendiğinde;
ve
Antalya
0,03
0,10
0,26
0,08
0,04
0,03
0,06
0,58
0,37
0,43
alt
Türkiye’de üretilen portakalın %26’sı, muzun %43’ü, avokadonun %58’i,
narın %12’si, elmanın %5’i, keçi boynuzunun %37’si ve yeni dünyanın da
%63’ünün Antalya ilinde üretilmekte olduğu görülecektir.
Alt bölgelere göre, I. ve II. Alt Bölgelerde portakal üretiminin, III. Alt Bölgede muz
üretiminin, IV. Alt Bölgede elma üretiminin ve V. Alt Bölgede de üzüm üretiminin yaygın
olduğu görülmektedir.
5.2.1.3.2. Antalya’da En Fazla Üretimi Yapılan Meyvelerin İncelenmesi
Antalya ilinin, Türkiye’de narenciye üretimi yönünden önemli bir ayrıcalığının ve
vazgeçilemezliğinin olduğu bilinmektedir. Bu nedenle ildeki narenciye üretiminin biraz
daha detaylı olarak incelenmesine gereksinim bulunmaktadır.

Turunçgiller
Türkiye’de Turunçgil yetiştiriciliği 16 ilde yapılmaktadır. Yapılan üretimin yaklaşık
%87’si Adana, İçel, Antalya ve Hatay illerinin içinde bulunduğu Akdeniz Bölgesinden
karşılanmaktadır. Antalya ilinin bölge içerisindeki oranı %16,5’dur. İl içerisinde I. Alt
Bölgede Kumluca ve Finike’de üretim miktarı açısından ilk sırada yer almaktadır.
Sıralamada daha sonra Merkez ve Alanya gelmektedir. Turunçgiller içerisinde portakal
üretimi 1. sırada yer almaktadır. Finike yerlisi, Alanya dilimlisi gibi yöresel portakal
çeşitlerimizi zaman içerisinde korunması gerekmektedir.
Turunçgillerde
gerekmektedir.
taze
tüketim
yanında
meyve
suyu
tüketiminin
artırılması
Turunçgillerle ilgili uluslararası kuruluşlardan en önemlisi Akdeniz Ülkeleri
Narenciye İşbirliği Komitesi (Commite de Liaison en Agrumicultere Mediterranean) dır.
Ülkemizinde üye olduğu bu kuruluşun faaliyetleri, Akdeniz havzasında konu ile ilgili
kuruluşlar arasında her konuda koordinasyon oluşturmak, pazarda haksız rekabeti
önlemek amacıyla araştırma yapmak ve önerilerde bulunmak, araştırmaları teşvik etmek,
desteklemek, koordine etmek, turunçgil tüketimini artırıcı çabalar harcamak gibi
amaçlara yönelik çalışmalardır.
Antalya ili Türkiye toplam narenciye üretiminin %16,5’ini karşılamaktadır. Yine
Türkiye toplam portakal üretiminin yaklaşık %26’sını ise 274.133 tonluk bir üretim
miktarı ile tek başına Antalya ili karşılamaktadır. Bu haliyle portakalın gerek iç ve gerekse
dış pazarlar açısından ne denli büyük bir öneme sahip olduğu açıktır.
Tablo 90. Antalya İli ve Türkiye’de Narenciye Çeşitleri Üretimi (2000)
Narenciye
Portakal
I. Alt
Bölge
184.847
II.Alt
Bölge
69.376
III. Alt
Bölge
19.860
IV. Alt
Bölge
-
V. Alt
Antalya
Bölge
50 274.133
Ant./TR
Oranı
1.070.000
0,256
Türkiye
180
Narenciye
Limon
Mandarin
Altıntop
Turunç
I. Alt
Bölge
6.379
II.Alt
Bölge
14.262
III. Alt
Bölge
16.391
IV. Alt
Bölge
5.806
12.966
1.014
-
-
19.786
560.000
0,035
2.820
100
610
25
110
-
-
-
3.540
125
130.000
2.200
0,027
0,057
-
V. Alt
Antalya
Bölge
15
37.047
Ant./TR
Oranı
460.000
0,081
Türkiye
İldeki portakal üretiminin ülke genelinde sağladığı avantajı, diğer narenciye
türlerinden olan limon, mandarin, altıntop ve turunç üretiminde görmek mümkün
değildir. Antalya ili, Türkiye toplam limon üretiminin sadece %0.81’ini, mandarin
üretiminin %0.35’ini, altıntop üretiminin %0.27’sini ve turunç üretiminin de %0.57’sini
ancak gerçekleştirebilmektedir.
Grafik 58. Antalya ve Türkiye’de Narenciye Üretimi
Antalya İlinde Üretilen Narenciyenin Türkiye Üretimiyle
Karşılaştırması
(kg)
1.200.000
1.000.000
Antalya
800.000
Türkiye
600.000
400.000
200.000
0
Portakal
Limon
Mandarin
Altıntop
Turunç
İlde çok önemli bir potansiyel olan Turunçgil tarımını, özellikle de portakal
üretimini geliştirmek zorunludur.

Avokado
Avokado üretiminde Meksika, ABD, Brezilya, Dominik Cumhuriyeti gibi Amerika
kıtasındaki ülkeler ilk sıralarda yer almaktadır. Bazı Asya ülkeleri, Güney ve kısmen
Kuzey Afrika ülkeleri ile Avustralya ve Akdeniz’e kıyısı bulunan İsrail ile son yıllarda
üretiminde artış görülen İspanya önemli üretici ülkeler arasında bulunmaktadır. Avokado
ithal eden ülkelerin başında Batı Avrupa ülkeleri gelmektedir. Diğer ithalatçı ülkeler
arasında Japonya, ABD ve Suudi Arabistan bulunmaktadır. Avokado ihraç eden ülkeler,
başta İsrail olmak üzere Güney Afrika Cumhuriyeti, İspanya, ABD, Meksika ile bazı Afrika
ve Güney Amerika ülkeleridir.
Son yılların en fazla prim yapan meyvesi olan Avokado üretiminin %58’inin
Antalya ilinde yapılmakta olduğu görülmektedir. İlde en fazla Avokado üretimi III. Alt
Bölgede Alanya’da yapılmaktadır.

Muz
Dünyadaki muz üretimi en fazla Asya kıtası ülkelerinde yapılmakta, bu kıtayı
sırasıyla Güney Amerika, Orta Kuzey Amerika, Afrika, Okyanusya ve Avrupa ülkeleri
izlemektedir. Ülkemizde Anamur, Bozyazı, Alanya, Gazipaşa ve çevresinde, Toros
dağlarının koruduğu mikro klimalarla, çok sınırlı olarak yetiştirilmektedir. Bu nedenle
üretim miktarı azdır. Yıllık muz tüketimimiz 400.000 ton olup, üretim 80.000 ton
civarındadır. Bu eksiklik ithalatla giderilmektedir. Üretim örtü-altı yetiştiricilikle
arttırılabilir.
181
Yine Türkiye muz üretiminin %43’ü gibi büyük bir oranı Antalya’dan
karşılanmakta olduğu görülmektedir. Muz üretimi son zamanlarda örtü-altı yetiştiriciliği
şekline de dönüşmeye başlamış olup söz konusu bu uygulama hızla yaygınlaşmaktadır.
Böylece hem üretimde kalite ve kantite artırılmakta ve hem de bitkinin olumsuz çevre
koşullarından zarar görmeleri engellenmiş olmaktadır.

Keçiboynuzu
Akdeniz Bölgesi’nin doğal bitkisi olan keçiboynuzu son yıllarda bir hayli talep
görmeye başlamıştır. Özellikle meyvelerinin çocuk maması ve çikolata yapımında kakao
yerine kullanılması, bu meyvenin ihracatını artırmıştır. Toplam 14.000 ton olan Türkiye
üretiminin 5.165 tonu Antalya ilinden karşılanmaktadır. En fazla III. Alt Bölgede Alanya
İlçesinde üretilmektedir. Diğer taraftan keçiboynuzu, hemen hemen her türlü olumsuz
çevre koşullarına oldukça dayanıklı bir meyve ağacıdır.

Nar
Dünyada en fazla nar üreten ülke Türkiye’dir. İran, Afganistan, Türk
Cumhuriyetleri, Irak, Suriye, Mısır, İsrail gibi yakın doğu ülkeleri ve Pakistan, Hindistan,
Çin gibi Asya ülkeleri diğer nar üretici ülkeleridir. Daha az miktarlarda Uzakdoğu, Kuzey
Afrika, Güney Avrupa ve bazı Amerika ülkelerinde nar üretilmektedir. Türkiye ile birlikte
İran, Afganistan, Azerbaycan, İsrail ve Mısır, nar ihraç eden ülkelerdir. En önemli
ithalatçılar Arap ülkeleri Orta ve Kuzey Avrupa ülkeleri ve sonra yıllarda Japonya ve bazı
Uzakdoğu ülkeleridir. Nar uzun yıllar üretici ülkelerde tüketilirken son 15-20 yılda ve
giderek artan ölçüde uluslararası pazara girmiştir. Antalya Antalya ilinde en fazla nar
üretimi II. Alt Bölge Merkez ilçede yapılmaktadır. Ayrıca Gazipaşa İlçesinde yöreye özgü
çekirdeksiz tatlı nar üretimi yapılmaktadır. Son yıllarda yapılan yayım çalışmalarıyla nar
üretimi hızlı bir ivme kazanmıştır. Bu konuda yapılacak çalışmalarla üretim artışı
sağlanacaktır. Özellikle nar suyu ve konsantresi ihracatında önemli gelişmeler
görülmektedir.

Yenidünya
Özellikle yenidünyanın sıcaklık isteğinin fazla olması nedeniyle bu üretim modelinin
daha ziyade Alanya’da ağırlık kazandığı anlaşılmakta ve ayrıca erkenciliği nedeniyle de
pazarda iyi fiyatlar bulabilmektedir.

Elma
Elmalı ve Korkuteli ilçelerinin son derece uygun ekolojik özellikleri gereğince elma
ve armut üretimi bu ilçelerde yoğunlaşmış durumdadır. Dünya üzerinde çok geniş yayılma
alanı gösteren ve değişik ekolojilerde üretimi yapılabilen bir türdür.Bu nedenle Dünya
elma üretimi yaklaşık 57 milyon ton civarında gerçekleşmektedir.En fazla üretim 19.5
milyon ton ile Çin’de gerçekleştirilmekte, A.B.D 5.1 milyon ton ile ikinci sırada, Türkiye
2.5 milyon ton elma üretimi ile Dünyada üçüncü sırada yer almaktadır.Ülkemizde Isparta
ili elma üretiminde ilk sırada olup, Antalya ili 4. sırada yer almaktadır. IV. Alt Bölgede yer
alan Elmalı ve Korkuteli ilçelerinde toplam 114.520 ton elma üretimi yapılmış olup, bu
değer il toplamının % 87’sini oluşturmaktadır.
Dünya elma ihracatında Fransa ilk sırayı alırken, bu ülkeyi ABD, Şili ve İtalya
İzlemektedir.Ülkemiz üretim bakımından üçüncü sırada olmakla birlikte ihracatta dünya
ülkeleri arasında 21. sırada yer almaktadır.
Elma üretimini artırmak ve özellikle dünya elma ticaretinde söz sahibi olabilmek
için, birim alandan bol ve kaliteli ürün almak gerekmektedir.Bunun için, son yıllarda
olumlu sonuçlar veren ve pratiğe de yansıyan bodur-yarı bodur klon anaçları ile kurulan
sık dikim bahçelerinin daha da yaygınlaştırılması gerekmektedir. Dolayısıyla önümüzdeki
plan döneminde modern meyvecilik gereklerine tam uygunluk gösteren erken yaşta fazla
ve kaliteli ürün veren, dekara maliyeti önemli derecede azaltan kültürel uygulamaları
daha kolay ve ucuz olduğu, hastalık ve zararlıların daha etkili kontrol edildiği
182
pazarlanabilir yüksek kaliteli meyve oranında artma görüldüğü, dekara 6-8 ton elma
alınan sık dikim uygulamalarının hızla yaygınlaştırılması ve klasik elma üretim
sistemlerinin tamamen terk edilmesi gerekmektedir. İlde elma üretiminin yoğun olduğu
IV. Alt Bölge ve I. Alt Bölge içerisinde Kaş ilçesinde elma yetiştiriciliği önemli bir
potansiyele sahiptir.

Üzüm
Özellikle V. Alt Bölgede baskın bir üretim modeli haline gelmeye başlamış olan
üzüm yetiştiriciliğinde önemli gelişmelerin sağlanmış olduğu ve özellikle ilin hemen her alt
bölgesinde erkenci üzüm yetiştiriciliği için de büyük atılımlar yapılmaya başlanmış
durumdadır.
Sonuç olarak Antalya ilindeki meyve üretimi genel bir değerlendirmeye tabi
tutulduğunda; yenidünya, nar, portakal, avakado, keçiboynuzu, muz ve kısmen de
badem üretimi yönünden ilin ülke çapında büyük bir öneme sahip olduğu görülecektir.
Ancak yukarıda verilen söz konusu bu meyvelerin dışındaki meyvelerde ise ilin ciddi bir
üretim eksiğine sahip olduğu görülecektir. Bu hususlar yukarıdaki tablonun ve aşağıdaki
grafiğin incelenmesi neticesinde de açıkça görülecektir.

Badem
Badem yeşil kabuklu çağla devresinden itibaren tüketilen bir meyve türüdür. Bu
haliyle Şubat sonu- Mart başında piyasaya çıkan erken yazlık meyve türü olan badem,
daha sonra içinin tam gelişmiş ve sertleşmiş olduğu devredeki tüketimi ile de önem
kazanır. Kendisi ve yan ürünlerinin gıda, şekerleme, sanayi ve kozmetik sektöründe
kullanılması önemini artıran ve sorunlarına çözüm getirilmesini zorunlu kılan özelliği
olmaktadır.
İlde badem ağaç sayısı fazla olmasına rağmen üretim düşüktür ve çiftçimiz için
önemli bir gelir kaynağı değildir. En fazla badem üretimi III. Alt Bölgede Gazipaşa
ilçesinde yapılmaktadır. İl genelinde badem üretiminin artırılması amacıyla, iç randımanı
yüksek, bölgemiz ekolojisine uygun kaliteli standart çeşitlerle yeni bahçelerin
oluşturulmasına önem verilmelidir.Ayrıca mevcut bahçelerdeki ağaçların verimlerini
artırmak için İl Müdürlüğümüzce yapılan çeşit değiştirme aşıları devam ettirilmelidir.
Bademde ihraç potansiyelimizi artırmak için dış pazara yönelik çalışmalara önem
verilmelidir.

Çilek
Diğer bir çok meyve türünün henüz pazara sürülmediği aylarda pazarda
bulunabilmesi, albenisi ve C vitamini içeriğinin oldukça yüksek oluşu bu meyvenin
dünyada çok tutulmasına ve yüksek fiyatlarla satılmasına neden olmuştur.Lezzetli,
vitamin ve mineral maddece zengin, taze tüketimi yanında işlenerek ya da dondurularak
kullanılan ve gün geçtikçe aranılan bir meyve olması nedeniyle son yıllarda geniş bir
tüketiciye hitap eder olmuştur.Ara ziraat olarak yetiştirildiği gibi, diğer ürünlerin sınırlı
yetiştiği yamaç ve dağ köylerindeki arazide de yetiştirilebilmektedir.Değişik iklim ve
toprak karakterleri yönünden ülkemiz çilek yetiştiriciliğinde önemli bir potansiyele
sahiptir.Çilek ülkemiz için son yıllarda iyi bir ihraç ürünü haline gelmiştir.
Antalya’da çilek üretimi açık tarla ve örtü-altında yapılmakta olup, en fazla çilek
üretilen ilçe Gazipaşa’dır. İlin ekolojik yapısı çilek yetiştiriciliğinde önemli bir erkencilik
sağlamaktadır. Bu potansiyelin değerlendirilmesi ve tekniğine uygun yetiştiriciliğin hızla
yayılması gerekmektedir.
5.2.1.3.3. Antalya’daki Meyveciliğin Son On Yıllık Gelişimi ve Değişimi
Çok çeşitli meyve türlerinin yetiştirilmesinde büyük ekolojik avantajlara sahip olan
Antalya ili aynı zamanda gelişen pazarlama, ulaşım, depolama ve ambalajlama sektörleri
ile de diğer tarım ürünlerinde olduğu gibi meyvecilik sektöründe de ticari anlamda büyük
183
atılımlar gerçekleştirmiştir. Ancak yukarıda sözü edilen ticari konularda 1990-2000 yılları
arasındaki zaman diliminde sağlanan başarılar, ne yazık ki doğrudan meyve üretiminde
sağlanamamıştır. Nitekim bu husus aşağıda verilen ve Antalya ilindeki bazı meyvelerin
1990-2000 yılları arasındaki üretim miktarı değişimlerini içeren grafiklerden de açıkça
görülmektedir. Aşağıdaki grafiğe göre portakal üretimi, on yıllık süreçte üretimdeki küçük
sapmalar dikkate alınmaz ise sabit kalmıştır. Elma üretimi 1990-1995 yılları arasında hızlı
bir artış göstermiş olmasına rağmen 1995-1999 yılları arasında bu üretim küçük sapmalar
dışında sabitlenmiş ve grafik verilerine göre de 1999-2000 yılları arasındaki elma
üretiminde ciddi bir azalma yaşanarak 1992 yılındaki seviyelere kadar gerilemiştir. Yine
aşağıdaki grafik değerlerine göre muz, üzüm ve zeytin üretim miktarlarında da 1990 ile
2000 yılları arasında herhangi bir artış yaşanmamıştır.
Grafik 59. Antalya İlinde Bazı Meyvelerin Üretim Miktarlarındaki Değişimler
Antalya İlinde Bazı Meyvelerin Üretim Miktarlarındaki Değişimler
300.000
250.000
Portakal
Elma
Muz
Üzüm
Zeytin
(ton)
200.000
150.000
100.000
50.000
0
1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000
Antalya ilinde üretimi yapılan çilek, nar, ceviz ve badem ile ilgili üretim
miktarlarına ilişkin olarak yukarıda yapılan değerlendirmelere benzer şekilde bir
değerlendirme yapıldığında; çilek üretiminin 1990 yılından itibaren 1997 yılına kadar az
da olsa belli üretim artışlarının gerçekleştiği ancak 1997-1998 yılları arasında hızlı bir
üretim düşüşü, 1998-1999 yılları arasında söz konusu bu düşük üretim miktarlarının
devam ettiği ve nihayet 1999-2000 yılları arasında ise ortalamaların üzerinde bir üretim
artışı sağlandığı görülmektedir. Nar üretiminde ise 1997 yılına kadar küçük artışlar
olmaklar birlikte hemen hemen sabit bir değerde süregiden üretim miktarı 1997 yılından
sonra sürekli artan bir üretim miktarına dönüşmüştür. Nar üretimine benzer şekilde ceviz
üretim miktarı da 1997 yılından sonra ciddi bir artış yaşamış ancak üretim miktarı 1998
yılından itibaren nar üretim miktarından farklı olarak stabil hale gelmiştir. İldeki badem
üretimi ise 1999-2000 yılları arasında küçük üretim miktarı sapmaları yaşamış olmakla
birlikte ne ciddi bir artış ve ne de ciddi bir azalış göstermemiştir.
184
Grafik 60. Antalya İlinde Bazı Meyvelerin Üretim Miktarlarındaki Değişimler
Antalya İlinde Bazı Meyvelerin Üretim Miktarlarındaki Değişimler
9.000
Çilek
Nar
Ceviz
Badem
8.000
7.000
(ton)
6.000
5.000
4.000
3.000
2.000
1.000
0
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998
1999
2000
5.2.1.3.4. Meyve İhracatı
Ülkemiz yaş meyve üretimi 4 ana grup altında incelenmektedir. 2000 yılı itibariyle
yaklaşık 11 milyon ton meyve üretimi içinde üzümsü meyveler %38 ile en önemli paya
sahiptir. Sofralık üzüm bu grubun ticari önemi en fazla olan meyvesidir. İncir bu grubun
gerek üretim gerekse ihracat açısından ikinci önemli ürünüdür.Yumuşak çekirdekli
meyveler yaş meyve üretimimizin %27’sini oluştururken elma bu grubun en önemli
meyvesidir. Turunçgil meyveleri, yaş meyve üretiminden %20 pay almaktadır. Taş
çekirdekli meyve grubunun meyve üretimi içindeki payı %14 olup kayısı, kiraz,erik ve
şeftali bu grubu temsil eden meyveler olarak dikkat çekmektedir.
Tablo 91. Antalya İlinin Meyve İhracatı ve FOB Değerleri (2000)
Mal grubu
Hurma
İncir
Üzüm
Karpuz
Kavun
Elma
Armut
Ayva
Kayısı
Kiraz-vişne
Şeftali
Erik
Kestane
Diğer taze meyveler
Yaş meyve toplamı
Portakal
Mandarin
Limon
Greyfurt
Turunçgil toplamı
1999 yılı
Miktar
Değer
(kg)
FOB/ USA $
0
0
2.690
3.634
1.497.470
693.339
825.682
144.154
657.730
264.308
233.300
92.636
125.995
122.113
988.700
637.487
35.494
37.321
4.198.806
5.525.727
6.350
7.275
392.088
659.688
413.973
438.482
1.365.389
950.756
10.741.667
9.576.920
1.790.805
862.752
3.789.131
1.626.814
10.511.680
4.250.881
1.239.556
451.729
17.331.172
7.192.176
2000 yılı
Miktar
Değer
(kg)
FOB/ USA $
0
0
47.228
58.300
3.485.883
1.602.984
893.417
146.931
794.814
307.393
1.280
410
202.178
137.763
1.253.838
775.510
94.860
67.911
2.081.365
3.690.961
73.369
38.482
435.251
534.719
207.805
276.338
1.174.613
743.372
10.745.901
8.381.074
1.098.319
381.724
4.704.201
1.608.213
5.937.564
2.257.764
722.102
209.710
12.512.186
4.457.411
185
Antalya İhracatçılar Birliği
Avrupa Birliği ülkelerinin, taze meyve ithalatının %90-95’ini tropik-suptropik
meyveler teşkil etmektedir.
Türkiye’de turunçgil meyveleri üretici ve ihracatçı geliri yönünden oldukça
önemlidir. Yaş meyve üretiminde üzüm ve elmadan sonra 3.’cü sırada yer alan
turunçgiller ortalama %20 ihracat üretim oranı ile yıllardır 1.’ci sırada yer almaktadır.
Turunçgil ticaretinde önemli rakiplerimizden olan İspanya, İtalya ve Yunanistan’da
üretimin marjinal sınırlarına varılmıştır. Ülkemiz ise dış pazarın talep ettiği çeşitlerle
Turunçgil tarımına uygun alanlar yönünden önemli bir potansiyele sahiptir.
Türkiye yaş meyve ihracatının üretime oranı en iyimser yaklaşımla %5
civarındadır. Oysa Turunçgil meyvelerinin ihracat üretim oranı son yılların ortalaması
üzerinden yaklaşık %20’dir. Bu durum Turunçgil meyvelerinin önemini ortaya
koymaktadır. Bu meyveler önemli oranda taze olarak ihraç edilmektedir. Turunçgil
ihracatında düzenli bir artış görülmemektedir. Düzenli bir pazarlama organizasyonunun
olmayışı pazarın istediği çeşitlerin istenilen kalite ve miktarda temin edilmeyişi gibi bir
çok faktörün yanısıra iklimsel değişiklikler sonucu üretim miktarında görülen
dalgalanmalardan da olumsuz yönde etkilenmektedir.
Türkiye’de taze Turunçgil ihracatı yanında azda olsa işlenmiş Turunçgil meyveleri
ihracatı yapılmaktadır. İhracatta standardizasyona kesinlikle uyulmalı, boylama,
ambalajlama ve paketleme işlemleri ile numune alma, muayene değerlendirme ve
muayene raporunun hazırlanması gibi hususlara uygun hareket edilmelidir.
Türkiye stratejik konumu nedeniyle Turunçgil meyveleri ihracatını artırma
açısından önemli bir potansiyele sahiptir. Bir yönden yüksek gelir seviyesine sahip Batı
Avrupa ülkeleri, Arap ülkeleri,diğer yanda komşu ülkeler, Türk Cumhuriyetleri potansiyel
pazarlardır. AB ülkelerinde yaşayan insanlar belirli bir miktarda meyve yeme yada meyve
suyu içme alışkanlığına sahiptir. Dolayısıyla sürekli bir aktif talepten söz etmek
mümkündür.
2000 yılı verilerine göre Antalya’nın toplam Narenciye ihracatı 12.512 ton olup,
bunun karşılığı olarak 4.457.411 ABD Doları gelir elde edilmiştir.
Tablo 92. Narenciye İhracat Değerleri
Ülke
Fransa
Belçika
Norveç
Hollanda
İsveç
Avusturya
Almanya
İtalya
İngiltere
Polonya
1999 Miktar(kg)
18.599,000
64.830,000
495.454,000
10.100,000
4.035.538,000
3.035.701,000
39.000,000
91.889,600
511.081,000
1999 FOB ($)
11.344,7400
30.201,5900
192.210,2700
5.800,0800
1.720.521,5300
1.366.971,7022
16.020,1000
51.371,4000
189.946,9662
2000 Miktar
(kg)
55.128,000
78.674,000
32.452,000
422.202,000
34.880,000
1.553.826,000
3.215.309,400
39.602,000
541.411,000
2000 FOB ($)
19.436,2900
27.465,7100
12.642,6500
146.096,8100
16.093,5000
522.561,4700
1.184.755,1194
18.115,8200
187.322,9300
Kaynak: Antalya İhracatçılar Birliği
5.2.1.4. Tarla Bitkileri Üretimi
İnsanların gereksinim duyduğu gıda maddeleri ile hayvan yemleri ve endüstri
hammadde ve ihracat mallarını geniş ölçüde tarla bitkileri tarımı sağlamaktadır. Tarla
bitkileri tarımı ülkemiz tarımının belkemiği, tarım işletmelerinin çekirdeği ve
zenginliğimizin kaynağıdır.
186
Ülkemizde tarla bitkileri tarımı oldukça geniş değişik bir biyolojik yapıya sahiptir.
Her ülkede bu kadar geniş çeşitlilik gösteren tarla kültürünü bulabilmek mümkün değildir.
Tablo 93. Türkiye’de, AB’nde ve Dünyada Tarla Bitkileri Ekilişi (2000)
Tarla Bitkileri Ekilişleri
Tahıllar
Baklagiller
Endüstri bitkileri
Yumrulu bitkiler
Toplam
TÜRKİYE
AB
Dünya
(ha)
13.884.600 36.380.320 419.979.917
1.700.400 4.694.587 166.590.028
1.304.000
323.912 43.847.402
316.350 1.495.695 23.647.907
17.205.350 42.894.514 654.065.254
Kaynak: DİE
Tablo 94. Türkiye, AB ve Dünya Tarla Bitkileri Üretim Değerleri (2000)
Üretim Değerleri (ton)
Tahıllar
Endüstri Bitkileri
Baklagiller
Yumrulu Bitkiler
Tarla Bitkileri
Türkiye
AB
Dünya
31.874.000 206.816.422 1.348.232.685
21.942.339 121.027.242
518.691.733
1.168.000
482.577
33.983.209
7.651.000 54.132.501
384.647.224
62.635.339 382.458.742 2.285.554.851
Kaynak: DİE, Antalya Tarım İl Müdürlüğü
5.2.1.4.1. Türkiye ve Antalya İli Tarla Bitkileri Üretimi
Tarımın önemli bir kolu olan tarla bitkileri üretimi; ekolojik, sosyal ve ekonomik
faktörlerden ileri gelen bazı sorunlardan dolayı arzulanan düzeye ulaşamamıştır. Bitkisel
üretim yapan işletmelerin büyük bir kısmı küçük işletmeler olup, işletmeler dağınık ve
parçalanmış durumdadır.
Tarım işletmelerinin giderek küçülmesi sonucu; tarımda makine alet ve ekipman
kullanılmadığı gibi, modern teknolojilerin ve tarımsal girdilerin uygulaması da
zorlaşmaktadır. Küçük işletmelerde sermeye yok denilecek kadar az olup, bu işletmelerde
ekonomik bir üretim gerçekleştirilememektedir. Tarımda iş gücünün pahalı ve zamanında
bulunamaması, mekanizasyonun ve teknolojik gelişmelerin yaygınlaştırılamaması sonucu
tarla bitkileri üretiminde verim düşmekte birim alan maliyeti yükselmektedir.
Ortakçılık ve kiralama yoluyla işletilen tarım topraklarında toprak işleme ve
yetiştirme tekniklerine önem verilmemekte, toprak verimliliği korunamamaktadır.
Uygulanan fiyat politikaları, arazi konumu ve ekolojik faktörler sonucu tarla bitkileri
Üretiminde çeşitlilik azalmakta, ekim nöbeti uygulamaları ihmal edilmektedir.
Tüm bunların yanısıra; özellikle son yıllarda bölgemizde narenciye ve seracılık gibi
rakip ürünlerin getirisinin artması da tarla bitkileri üretiminin düşme trendine girmesine
neden olmuştur.
Tablo 95. Türkiye ve Antalya İli Tarla Bitkileri Ekilişi (2000)
Tarla Bitkileri Ekilişleri ANTALYA (ha) TÜRKİYE (ha)
Tahıllar
Baklagiller
Endüstri bitkileri
Yumrulu bitkiler
200.602
30.380
27.973
3.672
13.887.600
1.307.000
1.736.400
316.350
187
Tarla Bitkileri Ekilişleri ANTALYA (ha) TÜRKİYE (ha)
Yem bitkileri
3.052
590.250
Toplam
265.679
17.837.600
Kaynak: DİE, Antalya Tarım İl Müdürlüğü
Tahıl alanları, hem Türkiye’de hem de Antalya’da en yüksek paya sahiptir.
Tablo 96. Tarla Bitkileri Alanlarının Oransal Dağılımı (2000)
Türkiye ve Antalya' da Tarla Bitkisi Alanlarının
Oransal Dağılımı (%)
90,0
80,0
70,0
Türkiye
60,0
Antalya
50,0
40,0
30,0
20,0
10,0
0,0
TAHILLAR
BAKLAGİLLER
ENDÜSTRİ
BİTKİLERİ
YUMRULU
BİTKİLER
YEM BİTKİLERİ
Türkiye'de tarla bitkileri alanları içerisinde tahıl alanlarının oranı %77,9 iken,
Antalya'da bu oran %75,5’dir. Türkiye'de endüstri bitkileri %9,7 oranla ikinci sırada yer
almakta iken Antalya’da % 10,5 oranla üçüncü sırada yer almaktadır.
Buna karşın baklagillerin Antalya’da oranı %11,4 iken Türkiye'de %7,3’dir.
Antalya’da tarla bitkileri içerisinde yumrulu bitkiler ve yem bitkileri alanlarının oranının
Türkiye geneline göre düşük olduğu görülmektedir.
5.2.1.4.2. Antalya İli ve Alt Bölgelerinde Tarla Bitkileri Üretimi
Tablo 97. Antalya İli Alt Bölgelerinde Tarla Bitkileri Ekilişleri (2000)
Tarla Bitkileri
Tahıllar
Baklagiller
Endüstri bitkileri
Yumrulu bitkiler
Yem bitkileri
Toplam
Alt Bölgeler
I.
Alt Bölge
II.
Alt Böl.
III.
Alt Bölge
17.895 67.562
1.350
425
2.355 18.055
195 1.200
21.000
150
425
705
83.100
28.070
7.028
1.475
11.045
385
110
97
0
1.180
119
22.280 120.853
11.756
1.422
331
23.217 87.573
IV.
Alt Böl.
V.
Alt Bölge
Antalya
Türkiye
200.602 13.887.600
30.380 1.307.000
27.973 1.736.400
3.672
316.350
3.052
590.250
265.679 17.837.600
Antalya ilinde toplam tarla bitkisi alanlarının en fazla olduğu bölge (%45,49) IV.
Alt Bölgedir.
188
Bunu sırasıyla II, I, III ve V. Alt Bölgeler izlemektedir. Tahıl (%75,5), baklagil
(%11,4) ve endüstri bitkisi (%10,5) alanla diğer alanlara göre daha fazla orandadır.
Tahıl ve baklagiller IV. Alt Bölgede, endüstri bitkisi ise diğer alt bölgelere göre II.
Alt Bölgede daha yüksek orandadır.
Grafik 61. Tarla Bitkileri Ekiliş Oranları (2000)
Antalya Alt Bölgelerinde Tarla Bitkilerinin
Ekiliş Oranları (%)
50,00
45,00
40,00
35,00
30,00
25,00
20,00
15,00
10,00
5,00
0,00
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
TAHILLAR
BAKLAGİLLER
ENDÜSTRİ
BİTKİLERİ
YUMRULU
BİTKİLER
YEM BİTKİLERİ
TOPLAM
5.2.1.4.3. Türkiye ve Antalya’da Bazı Tarla Bitkileri Üretim Değerleri
Tablo 98. Türkiye ve Antalya’da Tarla Bitkileri Üretim Değerleri (ton)
Ürünler
Buğday
1995
1996
1997
1998
1999
2000
Antalya
388.161
384.040
411.509
442.674
382.334
408.299
Türkiye 18.000.000 18.500.000 18.650.000 21.000.000 18.000.000 21.000.000
Antalya
99.388
86.805
61.845
44.560
58.030
40.445
Pamuk
Türkiye 2.139.014 2.003.626 2.024.958 2.216.932 1.948.881
2.175.006
Antalya
21.600
34.620
54.240
45.200
75.375
118.660
Mısır
(Hasıl)
Türkiye
551.000
565.000
576.000
680.000
640.000
700.000
Antalya
23.125
15.447
23.262
21.122
20.908
17.638
Nohut
Türkiye
730.000
732.000
720.000
625.000
560.000
548.000
Antalya
5.180
6.190
6.140
5.724
6.132
6.009
Susam
Türkiye
30.000
30.000
28.000
34.000
28.000
23.800
Antalya
4.284
2.760
4.660
4.200
2.925
2.910
Yonca
(Kuru ot) Türkiye 1.399.341 1.444.466 1.364.200 1.550.000 1.641.000
1.540.000
Kaynak: DİE ve Antalya Tarım İl Müdürlüğü
Tabloda yer alan ürünler ekiliş alanlarına göre Antalya’da üst sıralarda bulunmakta
olup, her biri kendi ürün guruplarını temsil etmektedirler. Bu nedenle değerlendirmeye
alınmışlardır.
Tablo incelendiğinde tarla bitkileri ürünlerinin Türkiye üretiminde büyük bir yer
kaplamadığı görülmektedir.
189
Grafik 62. Tarla Bitkileri Üretiminin Dağılımı
Antalya İlinde Bazı Tarla Bitkileri Üretimlerinin Dağılımı
Susam
0,01
Pamuk
0,07
Nohut
0,03
Kuru Yonca
0,00
Hasıl Mısır
0,20
Buğday
0,69
Antalya ili pamuk üretiminde yıllar itibariyle düşüş olmuş, Türkiye genelinde ise,
GAP bölgesinin devreye girmesiyle üretimde artış sağlanmıştır.
Buğday üretimi Türkiye’ de ve Antalya’da yıllar itibariyle iklim koşullarına bağlı
olarak dalgalanmalar göstermektedir. Tahıllar içerisinde en büyük payı buğday almaktadır
Hasıl mısır değerleri incelendiğinde, hem Türkiye hem Antalya’da doğrusal bir artış
gözlenmektedir. Mısır üretim artışında en büyük pay, pamuk ekim alanlarının
daralmasının mısıra kaymasından kaynaklanmaktadır.
Pamuk üretiminde bariz düşüş olmasına rağmen buğday ve mısır
üretiminde artış söz konusudur.
(hasıl)
Grafik 63. Buğday, Pamuk ve Mısır Üretim Değerleri (2000)
Antalya' da Yıllar İtibarıyla Buğday, Pamuk ve Mısır (Hasıl) Üretim
Değerleri
500.000
450.000
400.000
350.000
300.000
Buğday
250.000
Pamuk
200.000
Mısır(Hasıl)
150.000
100.000
50.000
0
1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000
Hayvancılığın, İlde üreticiler tarafından ikinci geçim kaynağı olarak görülmesi
nedeniyle yem bitkileri ekilişlerinin yok denecek kadar az olduğu görülmektedir. Son
190
yıllarda hayvancılığın geliştirilmesi kapsamında uygulanan projelerle yem bitkileri ekilişleri
desteklenerek arttırılmaya çalışılmaktadır.
İlde nohut üretimi, aile işgücüne dayalı olarak, üreticiler tarafından kendi
ihtiyaçlarını karşılamak ve sulanmayan alanları değerlendirilmek amacıyla yapılmaktadır.
Bu nedenle nohut üretimi dalgalanmalarla birlikte değişen olumsuz koşullardan
etkilenmemektedir.
Nohut, susam ve yonca (kuru ot) ürünlerinin yıllara göre üretim değerleri fazla bir
değişiklik göstermemiştir. Nohuttaki dalgalanmalar ekolojik şartlara bağlı olarak
gerçekleşmiştir.
Susam fiyatlarında meydana gelen dalgalanmalar Türkiye susam ekiliş alanlarının,
dolayısıyla üretiminin de düşüş trendine girmesine neden olmuştur. Antalya ilinde ise
pamuk ekimlerinin riske girdiği durumlarda, alternatif bitki olarak kullanılmaktadır. Yıllar
itibariyle üretimi dalgalanmalar göstermekle birlikte, yerini korumuştur.
Grafik 64. Susam, Nohut ve Yonca Üretim Değerleri (2000)
Antalya' da Yıllar İtibarıyla Susam, Nohut ve Yonca Üretim Değerleri
30.000
25.000
20.000
Nohut
Susam
15.000
Yonca(Kuru ot)
10.000
5.000
0
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998
1999
2000
Tabloda, Türkiye, Antalya ve Antalya alt bölgelerinde bazı tarla bitkilerinin üretim
miktarları verilmiş olup, bu ürünler stratejik önemleri ve diğer tarla bitkilerine göre
Antalya’da daha fazla üretilmesi nedeniyle seçilmişlerdir.
Türkiye' de üretilen susamın %25’i, hasıl mısırın %17’si, pamuğun %2’si,
buğdayın %2’si, nohutun %3’ü ve kuru yoncanın %0,2’si Antalya’da üretilmektedir.
Tablo 99. Alt Bölgelerde Bazı Tarla Bitkileri Üretim Miktarları (2000) (ton)
Bölgeler
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
Antalya İl
Toplamı
TÜRKİYE
Buğday
Hasıl
Mısır
Pamuk
Susam
Nohut
Kuru
Yonca
34.115
239.928
45.050
76.200
13.006
4.900
93.420
1.250
19.000
90
540
39.900
0
0
5
1.723
4.153
53
0
80
1.050
345
0
15.800
443
0
350
0
2.500
60
408.299
118.660
40.445
6.009
17.638
2.910
21.000.000
700.000
2.175.006
23.800
548.000
1.540.000
Kaynak: DİE. - Antalya Tarım İl Müdürlüğü
191
Grafik 65. Tarla Bitkileri Üretiminin Oransal Dağılımı (2000)
Antalya Alt Bölgelerinde Üretilen Bazı Tarla Bitkileri Üretimlerinin
Oransal Dağılımı (%)
120,00
I. Bölge
II. Bölge
100,00
III. Bölge
IV. Bölge
80,00
V. Bölge
60,00
40,00
20,00
0,00
Buğday
Hasıl Mısır
Pamuk
Susam
Nohut
Kuru Yonca
Pamuk, hasıl mısır, susam, buğday üretimi II. Alt Bölgede daha fazladır. Özellikle
pamuğun %99’u, hasıl mısırın %79’u, susamın %69'u ve buğdayın %59'u II. Alt Bölgede
üretilmektedir. Yayla kesiminde bulunan IV. Alt Bölgede, nohutun %90'ı ve kuru
yoncanın%86'sı üretilmektedir.
5.2.1.4.4. Antalya İlinde Pamuk Üretimi
Dünyada en önemli lif bitkilerinden olan pamuk, lifiyle tekstil sanayinin, tohumuyla
yağ sanayinin ve küspesiyle de yem sanayinin önemli ham maddesini oluşturmaktadır.
Dünyada yaklaşık 32.3 milyon hektar alanda ekilişi yapılmakta ve 18.9 milyon ton lif
pamuk üretimi elde edilmektedir. Türkiye’de ise 719.294 hektar alanda ekim yapılmakta
ve 791.298 ton lif pamuk üretilmektedir. Lif verimi yönünde ise Türkiye önemli pamuk
üreticisi ülkeler arasında yer almaktadır (Daimi Pamuk Çalışma Gurubu Toplantıları
Raporları 1999 – 2000 sezonu verilerine göre).
Tablo 100. Türkiye ve Antalya İli Pamuk Üretim ve Ekiliş alanları Değerleri
(2000)
Yıllar
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998
1999
2000
Antalya
Ekim Alanı
Üretim
(ha)
(kütlü ton)
32.004
97.461
27.596
73.192
29.036
77.536
26.010
69.888
16.000
50.529
30.000
99.388
28.005
86.805
19.788
61.845
14.935
44.560
18.310
58.030
12.685
40.445
Türkiye
Ekim Alanı
Üretim
(ha)
(kütlü ton)
641.253
129.465
598.620
100.788
637.478
106.572
567.852
95.898
581.491
66.529
756.694
129.388
743.775
114.810
721.723
81.633
756.566
59.495
719.294
76.340
654.177
53.130
Kaynak: DİE, Antalya Tarım İl Müdürlüğü İstatistikleri
192
Antalya Bölgesinde pamuk tarımının ne zaman başladığı bilinmemekle beraber,
bölge çiftçisinin çok eskiden beri kendi ihtiyaçlarının karşılamak amacıyla yerli pamuk
yetiştirdikleri bilinmektedir. Antalya’da pamuğun ekonomik önem taşıyan bir ürün haline
gelmesinin başlangıcı 1940 yılına rastlar. Bu yıllarda bölge çiftçilerine parasız tohum
dağıtılması ve yeni çeşitlerin bölgeye getirilmesiyle pamuk ekimine büyük önem
verilmeye başlanmış, hatta pamuk en önemli ürün olmuştur.
Antalya Bölgesi pamuk üretimi açısından Türkiye toplam üretimi içinde küçük bir
paya sahip olmakla beraber, rakip ürünlerin fazlalığına rağmen ekim alanı ve üretim
olarak uzun yıllar Türkiye toplumunun %4’ünü oluşturmuştur.
Grafik 66. Antalya İli Pamuk Üretiminin Türkiye’deki Payı (2000)
Türkiye Pamuk Üretiminde Antalya İlinin Payı (%)
7,00
6,00
5,00
4,00
3,00
2,00
1,00
0,00
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998
1999
2000
Üretim maliyetinin yüksek olması, GAP’ın doğal sonucu Güneydoğu Anadolu
pamuk üretim alanlarının hızla artmasına bağlı olarak, işçi sıkıntısı gündeme gelmiş, bu
nedenle de pamuk üretim alanları, işgücü yerine makine gücü, çok işgücü yerine az
işgücüyle yapılabilecek daha karlı ürünlere kaymasına yol açmıştır.
Son yıllarda bölgemizde fiyatların istikrarsızlığı, çiftçilere yönelik hükümet
politikalarının olumsuzluğu ve narenciye, mısır ve seracılık gibi rakip ürünlerin getirisinin
artmasıyla düşme trendine girmiştir. Grafikten de izlenildiği gibi Antalya ilinin pamuk
üretimindeki payı yıllara göre değişiklik göstermiş olup, 2000 yılında üretim 1990 yılına
göre %41 düzeyinde azalmıştır.
193
Tablo 101. Antalya İlinde Pamuk Üretiminin Gelişimi (1990-2000)
Pamuk Üretimindeki Gelişme Eğilimi
120.000
100.000
(ton)
80.000
60.000
40.000
20.000
0
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998
1999
2000
5.2.1.5. Süs Bitkileri Üretimi
Dünyanın bazı ülkelerinde ve Türkiye’de bitkisel üretimler arasında süs bitkileri
önemli bir yer almaktadır. Pek çok ülkede ekonomiye katkı sağlayan etkili bir sektör
olarak kabul edilmektedir.
Dünyada 145 ülkede 218.105 hektar alanda süs bitkileri üretimi yapılmaktadır.
Dünyadaki süs bitkileri ticaretinin değeri yaklaşik 50 milyar Dolardır. Bunun içerisinde
kesme çiçek 25 milyar Dolar, iç mekan bitkileri 14,3 milyar Dolar, dış mekan süs bitkileri
10 milyar Dolar ve doğal çiçek soğanları 1 milyar Dolar ticaret hacmine sahiptir.
Ülkemiz iklim ve toprak özellikleri bakımından süs bitkileri yetiştiriciliğine uygun,
aynı zamanda bir çok süs bitkisinin gen kaynağıdır.
Kırsal alanlardan kentlere olan göçler sonucu betonlaşmanın artması, eğitim
seviyesinin yükselmesi ve çevre bilincinin artmasına paralel olarak süs bitkilerine olan
talep artış göstermiştir. Gittikçe artan talep, birim alandan fazla ürün alınarak gelir
seviyesinin yükselmesi ve ihracat olanaklarının doğması bir çok ülkede olduğu gibi
ülkemizde de bu sektörün hızla gelişmesine neden olmuştur.
Süs bitkileri; genel anlamda kesme çiçek, iç ve dış mekan süs bitkileri, yabani
soğanlı, yumrulu, rizomlu bitkiler olarak gruplandırılabilir. Süs bitkileri içinde en önemli
yere sahip olan kesme çiçekler buket, sepet, çelenk yapımında kullanılmak üzere kesilmiş
taze çiçekler olarak tanımlanabilir.
5.2.1.5.1. Türkiye’de ve Antalya’da Mevcut Durum
Yapmış olduğu istatistiki çalışmada, 2001 yılı itibariyle en fazla süs bitkileri üretimi
yapılan 26 il içerisinde sırasıyla İzmir, Yalova, Antalya, İstanbul, Eskişehir ve Bursa yer
almakta olduu görülmüştür. Bu iller toplam üretim alanı içerisinde %83 paya sahiptir. Söz
konusu illerin dağılımında ise; %25 İzmir, %20 Yalova, %17 Antalya, %11 İstanbul, %5
Eskişehir ve %4,8 ile Bursa yer almaktadır.
Türkiye ve Antalya ilinin 1999, 2000 ve 2001 yılı toplam süs bitkileri üretim
alanları tabloda verilmektedir.
Tablo 102. Türkiye ve Antalya’da Süs bitkileri Üretim Alanları (da)
Süs Bitkisi
1999
2000
2001
194
Türkiye
Antalya
Türkiye
Antalya
Türkiye
Antalya
Kesme Çiçek
8.544
2.804
7.587
2.515
10.364
2.643
İç ve Dış Mekan Bitkiler
6.456
330
6.223
367
8.027
387
129
57
118
81
193
94
15.131
3.192
13.929
2.963
18.584
3.124
Yabani Soğanlı Yumrulu,
Rizomlu Bitkiler
Toplam
Antalya ilinin, Türkiye toplam süs bitkileri alanları içerisindeki payı 1999 yılında
%21, 2000 yılında %21,3 ve 2001 yılında ise %16’dır. Ancak ihracat amaçlı üretilen
kesme çiçek yetiştiriciliğinde 1999 yılında %28, 2000 yılında %33 ve 2001 yılında ise
%25,5 paya sahip olduğu görülmekle birlikte kesme çiçek ihracatında Antalya birinci
sıradadır.
Tablo 103. Antalya‘nın Yıllar İtibariyle Süs Bitkileri Üretim Alanları (da)
Üretim
Dönemi
1985-1986
1986-1987
1987-1988
1988-1989
1989-1990
1990-1991
1991-1992
1992-1993
1993-1994
1994-1995
1995-1996
1996-1997
1997-1998
1998-1999
1999-2000
2000-2001
2001-2002
2002-2003
Kesme Çiçek
70
394
638
1256
1218
1200
1469
1527
1590
1650
1915
2148
2172
2804
2515
2643
2858
3.369
İç ve Dış
Mekan Süs
Bitkileri
11
16
56
89
164
152
152
160
236
249
302
373
330
367
387
667
814
Soğanlı,
Yumrulu
Rizomlu
Bitkiler
236
281
151
232
154
34
22
34
48
49
49
52
58
81
94
108
140
TOPLAM
70
641
935
1463
1539
1518
1655
1701
1784
1934
2213
2499
2597
3192
2963
3124
3634
4.323
Antalya ilinde ihracaat amaçlı kesme çiçek üretimine 1985 yılında 70 dekar örtüaltında başlanmış olup; 2002-2003 üretim döneminde bu alan 3.369 dekara yükselmiştir.
Toplam süs bitkileri ekiliş alanı da 70 dekardan 4323 dekara çıkmıştır. Bu da gün geçtikçe
İlde süs bitkilerinin önemli bir üretim kolu haline geldiğinin göstergesidir.
195
Grafik 67. Yıllar İtibariyle Süs Bitkileri Üretim Alanları
Yıllar İtibariyle Antalya İlinde Süs Bitkileri Üretim Alanlarının Gelişimi
5000
Kesme Çiçek
4500
İç ve Dış Mekan Süs Bitkileri
4000
Yabani Soğanlı-Yumrulu-Rizomlu Bitkiler
3500
Toplam
(da)
3000
2500
2000
1500
1000
500
19
85
19
86
19
87
19
88
19
89
19
90
19
91
19
92
19
93
19
94
19
95
19
96
19
97
19
98
19
99
20
00
20
01
20
02
0
Kesme çiçek üretiminde 1998-1999 yıllarında üretim alanlarındaki artış ile beraber
satış fiyatlarının düşmesi bir sonraki yılın üretim alanlarının düşmesine, 2000’li yıllardan
sonra ise bilinçli üretim ve pazarlama ağının gelişmesiyle elde edilen net karın yüksekliği
üretim alanlarını artırmıştır. İç ve dış mekan süs bitkileri üretim alanlarında 1994 yılından
itibaren yavaş bir gelişme, 2000 yılından sonra daha hızlı bir gelişme görülmektedir.
Doğal çiçek soğanlarının büyük bir bölümü doğadan sökülmektedir. Sadece üretim ve
büyütme tarlaları ekim alanı olarak kayıt altına alınabilmektedir. Bu da doğal çiçek
soğanları ekim alanlarının toplam süs bitkileri üretim alanları içerisinde küçük bir paya
(%3) sahip olmasına nedendir.
Tablo 104. Antalya İli Alt Bölgelerine Göre Süs Bitkileri Üretim Alanları (2001)
12
14
23
30
12 236
2.446 298
7
15
9
210
2.396
37
2.643
33
95
259
387
0
0
94
94
2.491 390
3.124
56
15
65
15 243
Genel
Toplam
3
Açık Tarla
238
Açık Tarla
76
Plastik
Sera
30
Cam Sera
1
Açık Tarla
4
Plastik
Sera
Cam Sera
37
Yabani
Soğanlı,
Yum. Riz.
Bitkiler
Genel
Toplam
Açık Tarla
2.370
İl Toplamı
Plastik
Sera
5
206
V. Alt Bölge
Cam Sera
İç ve dış
Mekan
Bitkileri
III. Alt Bölge
Plastik
Sera
25
II. Alt Bölge
Cam Sera
Kesme
Çiçekler
Açık Tarla
Plastik
Sera
Süs
Bitkileri
Cam Sera
I. Alt Bölge
Antalya ili alt bölgelerine göre süs bitkileri üretim alanları tabloya çıkarılmıştır.
Toplam süs bitkileri üretiminin %84’nü kesme çiçek oluşturmaktadır. Özellikle kesme
çiçek üretimi plastik serada yapılmaktadır. Bunu %12 ile iç ve dış mekan süs bitkileri, %3
196
ile doğal çiçek soğanları oluşturmaktadır. Toplam üretimin %95’i II. Alt Bölgede yer
almaktadır. 2001-2002 üretim döneminde IV. Alt Bölgede bulunan Korkuteli İlçesinde
yaklaşık 80 dekar alanda yaz yetiştiriciliği başlamış olup; tüm yıl boyunca ihracatta
süreklilik sağlanması amaçlanmıştır.
5.2.1.5.2. Kesme Çiçek Üretimi
Kesme çiçek yetiştiriciliği süs bitkileri sektörü içinde yer alan ve bu sektör
içerisinde tüm Dünyada hem üretim hacmi hem de ekonomik değer olarak en geniş paya
sahip olan faaliyet alanıdır. Kesme çiçek kavramı bu amaçla yetiştirilen bitkilerin çiçek
veya goncalarının taze, kurutulmuş, boyanmış, ağartılmış, dolgu maddeleri ile
desteklenmiş veya başka bir biçimde kullanıma sunulmuş durumlarını ifade etmektedir.
Dünyada kesme çiçek üretimi en fazla Hollanda’da yapılmaktadır. Hollanda
üretiminin yanısıra reexport yaptığından Dünya sıralamasında ihracatta da lider ülke
konumunda bulunmaktadır. Hollanda ekolojik dezavantajlarına karşın geliştirdiği yüksek
teknolojiler ile büyük ilerleme kaydetmiştir. Kolombiya’da örtü-altında dünyanın en
kaliteli karanfilleri yetişmekte ve yılın on ayında rahatlıkla karanfil hasat edilmektedir.
Kenya’da büyük arazilerde açıkta kesme çiçek yetiştiriciliği yapılmaktadır. İşçilik
ücretlerinin ve sabit tesis yatırımlarının düşük olması nedeniyle pazarda oldukça avantajlı
durumdadır. İsrail’de ise son yıllarda işçilik maliyetlerinin yükselmesi, su ve nakliye
problemlerinin artması kesme çiçek üretiminin azalmasına; bunun yerine yoğun teknoloji
kullanımına uygun üretim kollarına geçişe neden olmuştur. Dünya kesme çiçek pazarında
önemli konumda bulunan diğer ülkeler ise İspanya, Ekvador, İtalya, Japonya, Almanya ve
Tayland’dır.
İklim özellikleri açısından büyük avantajlara sahip olan ülkemizde ticari anlamda
kesme çiçek üretimi 1940’lı yıllarda İstanbul ve Yalova çevresinde başlamış daha sonra
Ege ve Akdeniz Bölgelerine yayılmıştır. Kesme çiçek üretim alanı bakımından İstanbul ve
İzmir uzun yıllar önde gelmiş olup, sektörün ihracata yönelik olarak hızla gelişmesi ile
Antalya ili en önemli üretim merkezi haline gelmiştir. Ülkemiz bugün kesme çiçek
üretiminde miktar ve kalite açısından yukarıda saydığımız ülkeler ile rekabet edebilecek
düzeye gelmiştir.
Tablo 105. Antalya İlinde En fazla Üretimi Yapılan Kesme Çiçek Türleri
KESME
ÇİÇEKLER
Karanfil
Gerbera
Solidago
Gypsophilla
Gül
Gladiol
Krizantem
Diğerleri
TOPLAM
2000
2001
2002
Üretim Alanı (da) Üretim Alanı (da) Üretim Alanı (da)
1845,7
357,2
72,45
65,05
56
34,3
14
70,3
2515
1835,7
435,2
82,4
49
71
34,3
31,5
103,9
2643
2006,5
476,5
91,4
76
67
10,2
19
111,9
2858,5
İlde kesme çiçek türlerinden en fazla Sprey ve Standart Karanfil, Gerbera,
Solidago, Gypsophilla, Gül, Krizantem ve Gladiol üretilmektedir. Ayrıca son yıllarda
Lisianthus, Frezia, Lilium, Statice, Şebboy gibi türler yanında arajmanlarda kullanılmak
üzere Okaliptus, Hypericum, Casuarina gibi türler de yetiştirilmeye başlanmıştır.
197
Grafik 68. Antalya İlinde Üretilen Kesme Çiçek Türlerinin Alan Dağılımı (2002)
Önemli Kesme Çiçek Türlerinin Üretim Alanları
Krizantem
0,7%
Diğerleri
3,9%
Gladiol
0,4%
Gül
2,3%
Karanfil
70,2%
Gypsophilla
2,7%
Solidago
3,2%
Gerbera
16,7%
İlde 2002 yılı kesme çiçek üretim alanında %70’2’lik bir payla karanfil 1. sırayı
almakta ve üretilen karanfilin %95'i ihraç edilmektedir. Bunu %16,7 ile Gerbera, %3,2 ile
Solidago,%2,7 ile Gypsophilla, %2,3 ile Gül, %0,7 ile Krizantem, %0,4 ile Gladiol gibi
türler takip etmektedir.
İlde 2000 yılından itibaren büyük firmalar topraksız tarım uygulamalarına geçerek;
Gerbera, Gül, Anthirinum, Karanfil ve Gypsophilla gibi kesme çiçek türlerini volkanik tüf,
kaya yünü gibi topraksız ortamlarda yetiştirmeye başlamışlardır. Bu üretim şeklinde
modern tekniklerle daha kaliteli ürünler elde edilmekte bu da ihracat olanaklarını
arttırmaktadır.

Üretim Sistemi
Antalya ilinde 2002-2003 üretim döneminde kesme çiçek üretimi, ithalatı ve
ihracatı ile uğraşan 43 firma mevcuttur. 1985’li yıllarda üretim sözleşmeli üretici modeli
ile başlamış, daha sonra ortakçılık sistemi gelişmiş, 1998-2000 yılları arasında ise
sektördeki karlılığın ve verimliliğin düşmesinden dolayı daha verimli bir model olan dal
başı sistemine geçilmiştir. Dal başı sistemine göre ihracatçı firmalar tüm girdileri
karşılamakta ve işçi ailesi kaliteli ürettiği dal başına ücret almaktadır. Bu sistem ile kalite
ve verimlilik artarak birim alandan ihracata giden dal sayısı yükselmiştir.

Ekonomik Önemi
Kesme çiçek sektörünün İl için ekonomik önemi büyüktür. Burada örtü-altı ve açık
tarlada dekara yıl boyunca 1,5 işçi istihdam edilmektedir. Sektörde yan sanayi kollarıyla
beraber ortalama 10.000 işçi çalışmakta olup; en son üretim teknikleri kullanılmaktadır.
Sektörün geçmişi 15 yıl olmasına rağmen; özellikle damlama, yağmurlama ve sisleme
teknikleri, yaprak ve sıvı gübre uygulamaları, toprak ilaçlamaları, toprak ve yaprak
tahlilleri ve son yıllardaki topraksız tarım uygulamaları gibi modern tarım tekniklerine
öncülük etmiş, bu tekniklerin diğer tarım kollarına da yayılmasına yardımcı olmuştur.
İlde kesme çiçek genellikle örtü-altında plastik seralarda yetiştirilmektedir. Bundan
dolayı sera yapımında kullanılan demir, boya, plastik malzemelere talep her geçen gün
artmaktadır. Bunun sonucunda da imalat ve montaj sanayi kolları gelişmiştir. Ayrıca
elektrik, makina yan sanayi (hidrofor, dalgıç pompa, soğutucular, jeneratör, sulama,
ilaçlama, gübreleme, iklim sistemleri otomasyon aletleri, bilgisayar v.s) ambalajlama,
198
paketleme ve nakliye sektörünün de gelişmesine neden olmuştur. Bu sektörlerin
gelişmesi ile de iş hacmi artmış ve işçi istihdamı çoğalmıştır.

Kesme Çiçek İhracatı
Antalya ilinde 1985 yılında 6,5 milyon dal ile başlayan kesme çiçek ihracatı 2001
yılı itibariyle 117 milyon adedi bulmuştur. Kesme çiçek ihracatı 1990’lı yıllara kadar gerek
miktar gerekse değer açısından önemli artışlar göstermiştir. Ancak daha sonraki yıllarda
miktar ve değer artışları mutlak olarak artmaya devam etmişse de değer artış oranlarında
düşme olmuş ve son yıllarda daha fazla ürüne karşılık daha az ihracat geliri elde edilmeye
başlanmıştır. Bu durum 1990-2000 yılları arasında üretim ve pazarlama sorunlarının
ortaya çıktığının göstergesidir. Bunun birçok nedeni olmakla birlikte en önemlilerinden
birisi ihracatın tek türe bağımlı olması ve ürün çeşitlendirmenin bugüne kadar
yapılamamasıdır. En fazla ihraç edilen kesme çiçek türleri Sprey ve Standart Karanfil,
Gerbera, Gül, Gypsophilla, Solidago, Krizantem ve Gladiol’dür.
Tablo 106. Türkiye’den İhraç Edilen Süs Bitkileri Miktarları ve Değerleri
2000
Süs Bitkileri
Doğal çiçek soğanları
Miktar
(dal - adet)
2001
Değer
FOB (USD)
Miktar
(dal - adet)
Değer
FOB (USD)
25.418.097
2.010.338
24.505.762
1.248.599
2.968.130
219.044
9.498.117
583.978
28.386.227
2.229.382
34.003.879
1.832.577
106.151.094
6.631.694
128.435.978
7.525.271
255.750
14.622
1.417.738
146.803
46.533
6.625
51.823
5.442
Orkide
0
0
220
421
Gladiol
35.705
5.851
77.010
5.178
Lilium
93.944
6.323
173.303
9.769
6.050
711
3.025
175
1.579.286
221.739
1.387.031
204.063
310.897
35.889
39.513
3.887
35.020
7.003
10
3
104.393
17.734
419.119
69.324
6.020
213
14.227
919
Solidago
348.264
34.399
263.782
25.498
Diğer taze çiçekler
286.094
34.603
128.614
14.606
Diğer taze olmayan Kurutulmuş vb. çiçekler
257.339
261.636
588.455
136.815
109.516.389
7.279.042
132.999.848
8.148.174
Çelik ve Fideler
8.839.128
2.123.808
11.856.453
2.044.575
Yosun ve Ağaç Dalları
4.065.482
1.328.323
2.989.860
2.861.607
Diğer çiçek, yumru, kök
vb. sürgün başı,
rizomlar
Çiçek Soğanları
Toplamı
Karanfil
Gül
Krizantem
Begonvil
Gerbera
Anthurium
Viola
Gypsophilla
Statice
Kesme Çiçek Toplamı
Türkiye Genel Toplamı
150.807.226
12.960.555 181.850.040
14.886.933
Antalya Kesme Çiçek
İhracatı
104.875.628
6.667.003 117.359.803
7.256.089
Kaynak: Antalya Kesme Çiçek İhracatçıları Birliği
199
2001 yılı Türkiye kesme çiçek ihracatı 132.999.848 dal olup, karanfil 1. sıradadır.
İhraç edilen karanfil 128.435.928 dal ile %96,5 paya sahiptir. Bunu %1,065 ile gül,
%1,042’lik payla gerbera izlemektedir. 2001 yılı kesme çiçek ihracatında 117.359.803 dal
ile Antalya (%88,3 ) 1. sıradadır.
Aşağıdaki tabloda ülkeler bazında yapılan kesme çiçek ihracat miktarları, elde
edilen gelir ve ülkelerin payı verilmektedir.
Tablo 107. Ülkeler Bazında Antalya İlinden Yapılan Kesme Çiçek İhracatı
Ülkeler
2000
Miktar (Dal)
2001
Değer (US
$)
Miktar (Dal)
Pay
Değer (US $)
(%)
İngiltere
73.996.399
4.151.768
85.363.162
4.788.229
64,1
Hollanda
16.032.337
963.797
18.999.584
1.004.588
14,2
Romanya
325.500
35.962
8.130.300
501.934
6,1
7.970.100
587.593
6.628.070
591.535
4,9
745.960
59.160
4.825.230
134.905
3,6
Japonya
5.832.256
864.303
3.934.970
650.200
2,9
Almanya
419.125
203.823
1.140.094
119.393
0,85
35.000
3.874
923.848
56.590
0,69
733.800
54.500
823.840
51.788
0,6
Rusya
Yunanistan
Bulgaristan
İsveç
Diğerleri
Toplam
3.425.912
354.262
2.230.750
249.013
2,06
109.516.389
7.279.042
132.999.848
8.148.175
100
Kaynak: Antalya Kesme Çiçek İhracatçıları Birliği
Kesme çiçek ihracatında en önemli pazarlarımız
Romanya, Rusya, Yunanistan ve Japonya’dır. Ayrıca İlden
ihracat ile özellikle Standart Karanfil ve Gerbera türleri
pazarlarına gönderilmektedir. Bavul ticareti kayıt altına
ihracatından elde edilen gelir de düşük görülmektedir.
sırasıyla İngiltere, Hollanda,
bavul ticareti şeklinde yapılan
Rusya, Romanya ve Ukrayna
alınamadığı için kesme çiçek
Antalya ilinde üretilen kesme çiçek türlerinden özellikle karanfilin ek ısıtma ve
aydınlatma istemeden yetiştirilebilmesi, tüketiminin İngiltere’de yoğun olması ve
pazarlama ağının bu hat üzerinde daha düzenli olmasından dolayı ihracatımızın büyük bir
bölümü İngiltere’ye yapılmaktadır.
İlde ihracatçı firmaların birbiriyle rekabetini önlemek ve Türk çiçeği imajının
kuvvetlendirilmesi, nakliye ve girdi masraflarının azaltılması, üreticilerin ve ihracatçı
firmaların örgütlenmesi amacıyla iki şirket kurulmuş olup; SDŞ (Sektorel Dış Ticaret A.Ş)
ve UFE (Uluslararası Çiçek İhracatçıları Birliği) çalışmalarına devam etmektedirler.
İlde ayrıca, merkezleri İstanbul’da olan 2 adet çiçek kooperatifi bulunmakta olup,
özellikle iç piyasa taleplerini karşılamaktadırlar. Son yıllarda her iki kooperatif de ihracat
yapmaya başlamıştır.
Bölgemizin ekonomik hayatında üretim, tüketim, iç piyasa ve ihracatta büyük
önem taşıyan ve alternatif üretim niteliğinde olan süs bitkileri alım satımlarının organize
ve disipline edilmesi, üreticilerin ihracata yönelik ürünlerini rahatlıkla satabilmesi, iyi ve
kaliteli ürüne yüksek fiyatın ödenmesi, alıcıların firma firma dolaşarak ürün temin etme
yerine, ürünlerin bir merkezde kalite kontrollerinden geçerek ve alıcı rekabeti sağlanarak
satılmasına imkan veren bir ortam olan MEZAT ile mümkündür. Bu nedenle Antalya ilinde
uluslararası mezat kurulması için çalışmalar devam etmektedir.
5.2.1.5.3. İç ve Dış Mekân Süs Bitkileri
Antalya ilinde üretilen iç ve dış mekan süs bitkileri 1986-1987 yıllarında 11 dekar
200
alan ile başlamış 2002-2003 üretim döneminde ise 162 dekarı örtü-altında, 652 dekarı
açık alanda olmak üzere toplam 814 dekara çıkmıştır.
Tablo 108. Türkiye İç ve Dış Mekan Süs Bitkileri Üretim Alanı (2001)
İller
Yalova
İzmir
Eskişehir
Sakarya
İstanbul
Ankara
Antalya
Kocaeli
Bursa
Diğer iller
Toplam
Alan (da)
1.650
1.625
953
752
654
481
387
369
352
801
8.027
İç ve dış mekan süs bitkileri üretim alanlarında Yalova birinci sırayı alırken Antalya
yedinci sırada yer almaktadır. Ancak 2002-2003 üretim döneminde turizm sektörünün iç
ve dış mekan bitkilerine olan talebi dolayısıyla firmaların bu sektöre yatırım yapmalarını
sağlamış bu nedenlede üretim alanı artmıştır.
İç
ve
dış
mekan
süs
bitkilerinde
istatistiksel
çalışmalar
yeterince
yapılamamaktadır. Ancak iç mekan süs bitkileri üretimi yapan özel kuruluşlardan alınan
bilgilere göre; üretimin %80’i yaprağı güzel saksı bitkileri, %15’i çiçekli saksı bitkileri,
%5’nin de kaktüs ve etli yapraklı bitkilerin oluşturduğunu belirtmişlerdir. İlde yaprağı
güzel saksı bitkilerinden en fazla Ficus, Dieffenbahia, Codiaeum(kroton), Schefflera ve
Yucca çeşitleri yetiştirilmektedir.
Dış mekan süs bitkilerinde ise; üretimin %40’ı yer örtücüler ve mevsimlik
çiçekler, %40’ı çalılar ve ağaççıklar, %20’sini de büyük ağaçlar oluşturmaktadır. İlde en
fazla pazar payı olan mevsimlik çiçekler, çalı formunda olan çiçekli bitkiler (begonvil,
yasemin, zakkum ) ve iğne yapraklı ağaçcıklardır.
5.2.1.5.4. Doğal Çiçek Soğanları
Ülkemiz sahip olduğu iklim ve toprak özellikleri nedeniyle, çok zengin bitki
örtüsüne sahiptir. Bu bitki örtüsü içinde doğal çiçek soğanlarının özel bir yeri vardır.
Soğanlı bitkiler; deniz seviyesinden oldukça yüksek yaylalar, yamaçlar, kayalıklar,
kaya çatlakları, orman altları ve yarı nemli çayırlıklarda yetişebilmektedir.
Manavgat, Alanya, Gazipaşa, Akseki, Gündoğmuş ve İbradı İlçelerinin dağ
köylerinde, yaylalarında doğal olarak yetişen ve ekonomik önemi olan birçok soğanlı,
rizomlu, yumrulu bitki çeşidi mevcuttur. Bu bitkilerden ekolojimizde yoğun olarak
bulunan özellikle Galanthus elwesii (kardelen), Eranthis hyemalis (sarı karçiçeği),
Anemone blanda (yoğurt çiçeği), Cyclamen cilicium ihracatta en büyük paya sahiptir.
Antalya İhracatçı Birlikleri'nden alınan ihracat kayıtlarına göre; Ülkemizden 2001
yılında 24.505.762 adet doğal çiçek soğanı ihraç edilmiş ve 1.248.599 Dolar gelir elde
edilmiştir. Diğer çiçek soğanı, kök, sürgün başı ve rizomlarında ihraç edilmesiyle birlikte
toplam çiçek soğanı 34.003.879 adet ve elde edilen gelir de 1.832.577 Dolardır.
Doğal çiçek soğanları ile ilgili olarak; Ülkemiz florasının korunması amacıyla,
doğada bulunan soğanlı çiçek neslinin tahrip edilmeden ve tüketilmeden, tohum, soğan
ve diğer aksamlarının üretilmesi, büyütülmesi ve depolanması ile ihracatına ait esasları
düzenlemek için yayınlanan yönetmelik çerçevesinde işlemler yürütülmektedir.
Yönetmelik gereği; Tarım Bakanlığının çağrısı üzerine Danışma Kurulu ve Teknik Komite
201
toplantıları yapılarak, çiçek soğanlarının cins, tür, miktar, doğa, büyütme ve üretim
kontenjanları, söküm takvimi belirlenmekte ve hazırlanan Doğal Çiçek Soğanı İhracat
Listesi her yıl Ekim-Kasım aylarında Resmi Gazetede tebliğ edilmektedir. Bu listenin
dışında Teknik Komitenin izni olmadan doğadan ticari amaçlarla çiçek soğanı toplayıp
ihraç etmek yasaktır.
Doğal çiçek Soğanları Yönetmeliğinde belirtildiği gibi; doğa, büyütme ve üretim
tarlalarındaki soğan populasyonunun durumunu tespit etmek amacıyla alt komiteler
oluşturulmuştur. Alt Komite temsilcileri soğanların ekim, dikim, büyüme ve hasat
zamanlarında teknik geziler düzenleyerek, soğan populasyonları hakkında ilgili makama
inceleme ve tespit raporlarını sunmaktadırlar.
Serik ilçesi Kayaburnu Mevkii'nde Doğal Çiçek Soğancıları Derneği tarafından
yaptırılan bir ön depo mevcuttur. Firmalar kontenjanları oranında doğadan ve üretim
tarlalarından söküm yaptırmaktadırlar. Firmalara bağlı olan bölge sökücüleri ve bölge
sökücülerine bağlı köylüler, tespit edilen söküm zamanında hasada başlamaktadırlar.
Doğa, büyütme ve üretim tarlalarından söktükleri soğanların cins, tür, miktar, menşei ve
çevre ölçüleri gibi kayıtları tutularak; ayıklama, yıkama, eleklerde ve tahta kasalarda
kurutma işlemlerinden geçirilmektedir. Antalya ilinde ana depo bulunmadığından
soğanlar; doğadan alınan ürünler için Orman Bölge Müdürlüklerinden Menşei Belgesi,
büyütme ve üretim sahalarından alınan ürünler için İl Müdürlüklerinden alınan Hasat
Belgesi ile beraber ihracatın yapılacağı ildeki ana depolara sevk edilir. Doğal çiçek
soğanlarına ihraç izni verme yetkisi Tarım Bakanlığı Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel
Müdürlüğü'ne aittir.
Doğal çiçek soğanlarının sökümü ne kadar kontrollü yapılırsa yapılsın, ihraç
büyüklüğü altında kalan bir miktar elek altı materyalin sökülmesi kaçınılmazdır. Ancak
söküm aşamasında bilinçli kişilerin söküm yapmasıyla bu oran düşürülebilir. İhraç artığı
soğanlar (elek altı soğanlar) tekrar ekolojilerine götürülerek, büyütme tarlalarına
ekilmekte, materyalin ihraç boyuna gelmesi sağlanmaktadır.
5.2.1.6. Doku Kültürü Çalışmaları
Doku kültürü steril ve kontrollü şartlar altında yapılan doku ve organ
çalışmalarıdır. Doku kültürü dalları içerisinde pratikte en yaygın olarak kullanılan teknik
Meristem kültürü ve sürgün ucu tekniğidir. Meristem kültürü tekniği ile uzun yıllardan beri
virüsten ari bitki elde edilmeye başlanmıştır..
Ülkemizde Özel Firmalar, Araştırma Enstitüleri ve Fakülteler bünyesinde faaliyet
gösteren bir çok doku kültürü laboratuarı mevcuttur.
Antalya ili Serbest Bölgesinde 1998 yılında yaklaşık 2,5 dekar alanda, kapasitesi
20.000.000 adet/yıl olan Hollanda ortaklı bir doku kültürü laboratuarı kurulmuş olup, hem
yurtiçi hem yurtdışına fide göndermektedir. Başta Gerbera, Hosta, Syngonium,
Tradescantia, Hemerocallis, Pulmonaria, Geranium, Kivi, Muz, Krizantem, Enginar gibi
olmak üzere yaklaşık 800 türde doku kültürü çalışmaları devam etmektedir.
İlde süs bitkileri fide ithalatının yoğun olarak yapılması üretim maliyetini
artırmaktadır. Doku kültürü laboratuarlarının desteklenmesi ve kapasitelerinin artırılması
ile ithalat azaltılacak ve fide ihracatı yapılabilecektir.
5.2.1.7. Tıbbi ve Aromatik Bitkiler
Dünya nüfusunun hızla artması, endüstrileşme, her ne kadar, sentetik ilaçların
kullanımını ön plana çıkarmaktaysa da, bugün bütün gelişmiş toplumlarda tekrar doğaya
dönüş başlamıştır.
Doğaya dönüşümün bir slogan haline geldiği günümüz dünyasında tıbbi ve
aromatik bitkiler Türkiye’de de önemli bir yere gelmiştir. Türkiye pek çok bitkinin gen
merkezi olmasının yanında, bazı endemik türlerin de bulunduğu coğrafik bölgeleri
içermektedir.
202
Türkiye florasında bulunan bitki sayısı yaklaşık olarak 10 bin civarında olup, bunun
en az 1.000 kadarı, tıbbi özellik taşımaktadır. Avrupa florasında 11 bin, Türkiye’nin
yaklaşık 12 katı bir yüzölçüme sahip ABD’de 15.344 türün bulunduğu dikkate alınırsa bu
sayının önemi çok daha iyi anlaşılır.
Dünyada yaşam standardı yükseldikçe tüketim de artmaktadır. Bu artış, tıbbi ve
aromatik bitkiler için de geçerlidir. Bu bitkilerin tüketim alanı çok geniştir.
Tıbbi bitkilerin tüketim alanları çok olduğu gibi tüketim şekilleri de farklıdır. Bazı
tüketim alanlarında doğrudan kullanılırken, bazılarında etken maddesi kullanılmaktadır.
Tıbbi bitkiler terapide, gıdada, kozmetik ve parfümeride, çay - meşrubat ve boya maddesi
olarak kullanılmaktadır.
Tıbbi bitkilerin drog denilen kurutulmuş, belirli ölçüde hazırlanmış bitki
kısımlarından (kök, kök-sap, yumru, gövde veya odunsu yapı, kabuk, yaprak, çiçek,
meyve, tohum ve herba) yararlanılmaktadır.
Aromatik bitkiler, daha çok sıcak iklimli bölgelerde yetişmektedir. Tropik ve
subtropik bölgelerle, ılıman iklim kuşağının sıcak bölgelerinde de aromatik bitkiler
bulunmaktadır. Akdeniz bölgesi, kokulu bitkiler açısından çok zengin bir bölgedir.
Aromatik bitkiler, uçucu yağ (eterik yağ) taşıyan bitkilerdir. Doğada yetişen 300 ‘e
yakın bitki familyasından yaklaşık 1/3 uçucu yağ içermektedir. Uçucu yağ taşıyan bitkiler
( Nane, kekik, lavanta, anason vb.) koku kaynağı olup, daha çok sıcak bölgelerde
yetişmektedirler. Eczacılık ve sanayide kullanılan uçucu yağların çoğu Akdeniz bölgesi
bitkilerinden elde edilmektedir.
Tıbbi ve aromatik bitkiler toplama yanında yerleşim yerlerinin genişlemesi, aşırı
otlatma, tarla açma, sulak alanların kurutulması, herbisit kullanımının artması, orman
yangınları, orman amenajmanı, yeni karayollarının açılması, sanayileşme, baraj ve gölet
inşaatları, maden ve taş ocaklarının faaliyetleri doğal bitkilerimizi tehdit etmekte, bir
kısmının yok olmasına neden olmaktadır. Tüm dünyada doğal yöntemlerle tedaviye ilgi
giderek artmaktadır. Artan bu ilgiye paralel olarak doğal tedavide kullanılan bitkilere talep
de yükselmekte hammadde sıkıntısı ile karşılaşılmaktadır. Ayrıca doğadan toplanarak
ihraç edilen tıbbi ve aromatik bitkilerin standardizasyonunun sağlanamaması ihracatı
olumsuz etkilemektedir. Bu nedenlerden dolayı tıbbi ve aromatik bitkilerin kültüre
alınması zorunlu hale gelmiştir.
Kültüre alınan tıbbi ve aromatik bitkiler içerisinde kekik başta gelmektedir. Çok
değişik kekik türleri bulunmakla birlikte kültüre alınabilen ve en fazla ihracatı yapılan
kekik türü halk arasında İzmir kekiği olarak bilinen Origanum Unites (Beyaz çiçekli
kekik)’tir. Dünyada en çok kekik ihracatı yapan ülke Türkiye’dir. 2001 yılı itibari ile
ortalama 8000 ton kekik ihraç edilmiş ve yaklaşık 15 milyon Dolar döviz girdisi
sağlanmıştır. Kekik ihracatında Türkiye’den sonra Meksika, Yunanistan, İsrail ve Fas
gelmektedir.
Giderek artan kekik ihracatı yurtiçi üretimini de teşvik etmesi dolayısıyla; İlde Özel
İdare Fonundan, 2001 yılında 1250 dekar ve 2002 yılında ise 1300 dekar alanda kekik
yetiştiriciliği uygulaması başlatılmıştır. Ekim alanındaki artışlar İlde bu dalda sanayi
kuruluşlarının (kekik yağı fabrikası) gelişmesine neden olmuştur.
Tıbbi ve aromatik bitkiler grubunda kültüre alınan kekikten sonra kapari (Capparis
Spp.) yetiştiriciliği konusunda da İlde çalışmalar başlamıştır. İlin ekolojik yapısında kapari
bitkisinin iki çeşidi de yoğundur. Boylu kapari (Capparis spinosa) 2,5 m kadar boylanan,
çalı formunda, daha çok deniz seviyesinde ve 200-300 m rakıma kadar olan
yüksekliklerde yetişmektedir. Bodur kapari ise (Capparis ovata) fazla boylanmayan, yatay
olarak kümeler halinde gelişmektedir. Sürgünleri bazen 20-30 cm kadar
boylanabilmektedir. Bölgemizin iç kesimlerinde 300 – 1600 m yüksekliklerde
yetişebilmektedir.
Kapari bitkisinin dal uçları, çiçek tomurcukları, meyveleri gıda sanayinde;
yaprakları, sertleşmiş dalları ve kökleri ilaç, boya ve kozmetik sanayinde kullanılmaktadır.
203
Gerek salamura gerekse konserve olarak işlenen tomurcuklar ihraç edilmektedir.
Özellikle kapari bitkisinin kurağa dayanıklı olması, çok derinlere kök salması,
toprak yüzeyini kaplayan aksamı ile kurak ve eğimli yerlerde ağaçlandırma ve erozyon
kontrolü çalışmalarında kullanılmasından dolayı 1996 yılından itibaren İlde Orman
Fidanlığında fidan üretimine geçilmiştir.
İhracat olanakları açık olan kapari bitkisinin standartlara uygun ve taleplere
zamanında ve yeterli miktarda cevap verebilmesi için kültüre alınması gerekliliği
doğmuştur. Bu nedenle İlde üretim çalışmaları başlamıştır.
Doğal olarak yetişen kaparinin ihracatı Ülkemizden 1990 yılından itibaren
yapılmaktadır. 2002 yılında ihraç edilen kapari tomurcuklarının kilogramı 3-4 Amerikan
Dolarıdır. Yılda 3-6 bin ton ihracat yapılmakta bu da Ülkemize her yıl ortalama 10-12
milyon Dolarlık döviz girdisi sağlamaktadır. Antalya İhracatçı Birliklerinden alınan verilere
göre 1997 yılında 140 kg konserve kapari, 1998 yılında 4282 kg geçici konserve kapari
ihraç edilmiştir. 1999 yılından itibaren ise kapari ihracatının diğer İllerdeki gümrüklerden
yapıldığı belirtilmiştir.
Kaparinin dünya dış ticaret hacmi 10 bin ton kadar tahmin edilmektedir. Geçmiş
yıllarda kapari pazarına İspanya, İtalya ve Yunanistan hakim iken bu ülkelerde işgücü
maliyetinin artması sonucu kapari pazarında Türkiye söz sahibi olmuş, ancak son yıllarda
Fas devreye girmiştir.
Ülkemizde şu anda kullanılan tıbbi ve aromatik bitkilerden koruma–kullanma
dengesi içerisinde yararlanmaya özen gösterilmeli, doğadan yapılan toplamalarda
sürdürülebilir ilkesine dikkat edilmelidir.
Tıbbi ve aromatik bitkilerden üretim yapacak üreticilerin pazar problemi
yaşamamaları için alıcı firmalar ile görüşerek sözleşmeli üretim modeli çerçevesinde
üretimlerini gerçekleştirmeleri gerekmektedir.
Tıbbi ve aromatik bitkilerden elde edilen döviz, doğal çiçek soğanlarından
elde edilenden yaklaşık 20 kat daha fazla olmasına rağmen bu bitkilerin toplanması,
üretilmesi ve ihracatı konusunda doğal çiçek soğanlarında olduğu gibi yasal bir
yönetmenlik mevcut değildir.
5.2.1.8. Organik Tarım
Organik tarım, ekolojik sistemde hatalı uygulamalar sonucu kaybolan doğal
dengeyi yeniden kurmaya yönelik, insana ve çevreye dost üretim sistemlerini içermekte
olup, esas itibariyle sentetik ilaçlar ve gübrelerin kullanımının yasaklanmasının yanında
organik ve yeşil gübreleme, münavebe, toprağın muhafazası, bitkinin direncini artırma,
parazit ve predatörlerden yararlanmayı tavsiye eden, bütün bu olanakların kapsamlı bir
sistemde oluşturulmasını talep eden, üretimde miktar artışını değil ürünün kalitesinin
yükselmesini amaçlayan bir üretim şeklidir.
Organik ürün pazarı tüm dünyada hızla artarak önemli bir sektör durumuna
gelmiştir. Yıllık %20-30’luk büyüme hızı ile önümüzdeki 10 yıl içinde dünya ticaret
hacminin 11 milyardan 100 milyar Dolara yükseleceği tahmin edilmektedir. Halen Avrupa
Birliği ülkeleri, ABD. ve Japonya ana pazarlar konumundadır. Günümüzde birçok önemli
uluslararası kuruluş organik ürün pazarına girmiş durumundadır.
Uluslararası Organik Tarım hareketleri Federasyonu (IFOAM) tüm dünyada organik
tarım faaliyetlerinin liderliğini yürütmektedir. Ayrıca Birleşmiş Milletler Gıda- Tarım örgütü
(FAO), Dünya Ticaret Organizasyonu (WTO), Uluslararası Doğa Koruma Birliği (IUCN) gibi
uluslararası kuruluşlarla da ekolojik üretimle ilgili sıkı bir işbirliği yapmaktadır.
Avrupa’da organik tarım 1900’lü yılların başlarında başlamıştır. Bir çok işletme
organik tarım faaliyetine 1960’larda başlamış ve bu faaliyet devlet yardımları ile
desteklenmiştir. Avrupa, Kuzey Amerika ve Japonya’da Organik ürün talebinin artması
nedeniyle Türkiye gibi bir çok ülke bu gelişmelerden etkilenmiştir. Organik tarım tüm
Avrupa ülkelerinde 1990’lardan itibaren çok hızlı bir gelişme göstermiştir.
204
Aşağıdaki tabloda AB Ülkelerinin ve Türkiye’nin organik ürün üretim alanları ve
işletme sayısı verilmektedir.
Tablo 109. AB ve Türkiye Organik Ürün Üretim Alanı ve İşletme Sayısı (2000)
Ülke Adı
İtalya
İngiltere
Almanya
İspanya
Fransa
Avusturya
İsveç
Danimarka
Finlandiya
Portekiz
Hollanda
İrlanda
Yunanistan
Belçika
Lüksemburg
Toplam AB-15
Türkiye
Üretim Alanı
Miktar
Oran (%)
(ha)
1.230.000
27,7
679.631
15,31
632.165
14,24
485.079
10,93
420.000
9,46
285.500
6,43
193.611
4,36
174.600
3,93
150.000
3,38
70.857
1,60
38.000
0,86
32.355
0,73
24.800
0,56
22.410
0,50
1.030
0,02
4.440.038
100
59.649
1,32
İşletme Alanı
Oran
Adet
(%)
56.440
39,97
5.270
3,73
14.703
10,41
15.607
11,05
10.400
7,36
18.292
12,95
3.589
2,54
3.525
2,50
5.225
3,7
917
0,65
1.510
1,07
1.014
0,72
3.981
2,82
694
0,49
51
0,04
141.218
100
18.385
13,02
Kaynak: AB ve Türkiye’de Ekolojik Tarım Danışmanlık Hiz., Orhan ÖZÇATALBAŞ Akdeniz Üniv. Ziraat Fak.
AB Ülkeleri içinde en fazla organik ürün ekiliş alanına sahip ülkeler İtalya,
İngiltere, Almanya, İspanya ve Fransa olup, bu 5 ülke AB ülkelerindeki toplam ekiliş
alanının %77,6’sına sahiptir.
Türkiye’de organik ürün üretimi Avrupa ülkelerinin tersine üretici ve tüketici
talepleri doğrultusunda tabandan değil, özellikle yabancı firmaların isteği doğrultusunda
yukarıdan aşağıya doğru gelişmiştir. Buna göre yerli ve yabancı firmalar gelen talebe
bağlı olarak üreticilerle sözleşmeli üretim yapmaktadırlar. 1992 yılında Organik Tarım
Organizasyon Derneğinin kurulmasıyla ilk resmi organik tarım hareketi başlamıştır. Daha
sonra Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği içinde ‘Bitkisel ve
Hayvansal Ürünlerin Organik Metotlarla Üretilmesine İlişkin Yönetmeliği’ hazırlamış ve
ilgili yönetmelik 24 Aralık 1994 tarihinde 22145 sayılı Resmi Gazete’ de yayımlanarak
yürürlüğe girmiştir. Adı geçen yönetmeliğin bazı maddelerinde uygulamada rastlanılan
aksaklıkları gidermek amacıyla değişiklik yapılmıştır. Düzeltme metni 29 Haziran 1995
gün 22328 sayılı Resmi Gazete’ de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Avrupa Birliğine
uyum çerçevesi de dikkate alınarak hazırlanan “Organik Tarımın Esasları ve
Uygulamasına İlişkin Yeni Yönetmelik” 11 Temmuz 2002 tarih ve 24812 sayılı Resmi
Gazete’ de yayımlanmıştır.
Türkiye’de TKB –APK Kurul Başkanlığının başkanlığında ve Bakanlığın Ana Hizmet
birimleri ile Dış İlişkiler ve Avrupa Topluluğu Koordinasyon Dairesi Başkanlığı
temsilcilerinden oluşan Organik Tarım Komitesi (ETK) tarafından tarım faaliyetlerinin
kontrol ve denetimleri yapılmaktadır. Yine Avrupa Birliğindeki yapılanmaya uygun olarak
çeşitli kurum ve kuruluş temsilcilerinin yer aldığı Ulusal Yönlendirme Komitesi teşkil
edilmiştir. Bu komite Ulusal ve Uluslararası Organik Tarım stratejilerimizi belirlemekte ve
aldığı kararları ETK ne iletmektedir. Ayrıca Organik Tarım Ulusal Ticaret Komitesi; organik
ürünün yurtiçi ve yurtdışında pazarlanması, organik tarıma girdi temini, uygulamalardaki
aksaklık ve kolaylıkların tespiti ve ticaretin geliştirilmesi ile ilgili stratejileri belirler.
Organik Tarım Proje ve Araştırmaları Ulusal Komitesi ise; organik tarım konusunda proje
205
teklifleri hazırlar ve yapılacak araştırmaları organize ederek sonuçlarını Komiteye ulaştırır.
Organik tarım faaliyetlerinin kontrol ve sertifikasyon işlemleri Bakanlığımızdan
yetki almış özel sektör kuruluşları tarafından yapılmaktadır. Bakanlığımızda bu kuruluşları
denetlemektedir. Bugüne kadar Bakanlığımız adına Türkiye’de organik tarımı kontrol
etme ve sertifikalandırma yetkisi yedisi İzmir’de, biri Mersin’de olmak üzere toplam 8
firmaya verilmiştir.
Organik tarım faaliyetlerinin Ülkemizde ilk olarak Ege Bölgesinde İzmir’de başlamış
olması, ürün işleme tesislerinin büyük kısmının İzmir’de bulunması ve üretilen ürünlerin
büyük kısmının İzmir Limanından ihraç edilmesi nedenleri ile organizasyon kuruluşları,
kontrol ve sertifikasyon kuruluşları gibi organik tarım sektörünün hemen tüm
kuruluşlarının merkez büroları İzmir’de yer almaktadır.
Ülkemiz iklim, toprak, su kaynakları, ürün çeşitliliği ve iş gücü bakımından organik
tarım için elverişli koşullara sahiptir. Ancak Ülkemizdeki mevcut potansiyelin çok az bir
bölümü kullanılmaktadır.
1990 yılında toplam 313 çiftçi tarafından 8 üründe 1.037 hektar alanda üretim
yapılmakta iken; 2001 yılında 18.385 çiftçi 95 üründe,59.649 hektar alanda, 237.210 ton
üretim gerçekleştirilmiştir. Organik tarım konusunda son 10 yıl içerisinde çok önemli ve
hızlı gelişmeler olmuş, kuru meyvelerle başlayan üretim bitkisel ürünler, işlenmiş gıda
ürünleri ve diğer tarım ve gıda ürünleri olarak sınıflandırabileceğimiz sektörel yelpazeye
ulaşmıştır.
1999 yılı itibarıyla Türkiye’nin organik ürün üretimine bakıldığında; %61’i kurukurutulmuş meyveler, %21’i tarla bitkileri, %5’i üzümsü meyveler, %2’si sebze, %2’si
yaş meyve,%2’si tıbbi bitki, %7’si diğer ürünlerdir.
Organik tarım ürünleri ihracatının yapıldığı ülke sayısı 20 civarında olduğu ayrıca
AB Ülkelerinin de bu ihracatta en önemli pazarlarımızı oluşturduğu görülmektedir.1996
yılında 3.678 ton ürün ihraç edilerek 8.032.358 Dolar gelir elde edilmiştir. 2000 yılında
ise 12.047 ton ürün ihraç edilerek 20.837.244 Dolar gelir sağlanmıştır. Bu rakamlara
göre ekolojik tarım ürünleri ihracatındaki artış hem tutar hem de miktar olarak %150
olmuştur. Bu da organik ürün ihracatının hızla geliştiğini göstermektedir.

Antalya’da Organik Tarım
Konvansiyonel tarımın yoğun olarak yapıldığı İlde son yıllarda organik tarım
felsefesi hızla yayılmaya başlamıştır. İlde girdi kullanımının yoğunlaşması insan ve çevre
sağlığını tehdit eder duruma gelmiştir. Başta örtü-altı yetiştiriciliği olmak üzere tüm
bitkisel üretimde yoğun girdinin kontrol altına alınabilmesi önem taşımaktadır. Organik
tarımsal üretimin talep ettiği çevre dostu girdilerin belli yörelere girmesi konvansiyonel
tarım sistemini sürdüren üreticilerinde o girdileri kullanmasına katkı yapacak, böylece
sürdürülebilirlik sağlanmış olacaktır. Organik tarımın yaygınlaştırılması amacıyla Antalya
ilinde 2000-2002 yıllarında çeşitli panel ve sempozyumlar düzenlenmiştir.
Alanya İlçesinde özel bir firma üreticilerine sözleşmeli üretim sistemi ile organik
üretim yaptırmakta, Özellikle de kekik yağı, Gül yağı, Gül suyu v.s. İhracatı yapmaktadır.
DEFNE ESSENCIA markası ile muhtelif şifalı uçucu yağlar pazarlamaktadır.
Bir başka özel firma, maydanoz, fesleğen, nane, kimyon, anason vb. ürünleri
sözleşmeli olarak üreticilere ürettirmekte ve bu ürünleri kurutarak ihraç etmektedir.
Narenciye ve Seracılık Araştırması bünyesinde 40 dekar alanda starruby çeşidi
altıntop ve 20 dekar alanda Washington Navel portakal yetiştiriciliğinde “Ekolojik Tarımın
Temel Parametrelerinin Saptanması Projesi” ile üretim yapılmış ve ürünler pazarlanmıştır.
Antalya ilinde ekolojik ürünler satan bir Gıda Şirketi bu konudaki talepleri
karşılamaktadır. Bu amaçla doğal ortamlardan (yaklaşık 500 dekar alandan) bitki çayları
ve şifalı bitkiler toplatmakta, kurutarak pazarlamaktadır. Ayrıca markette kurutulmuş
domates, kereviz, biber gibi ürünler sertifikasız olarak satılmaktadır.
206
Korkuteli ve Elmalı İlçelerinde özellikle açık tarla sebze yetiştiriciliği ve elma
üretimi organik yetiştiricilik için bir potansiyel oluşturmaktadır.
Kemer İlçesi Ulupınar Köyü Çıralı Mahallesinde 30 üretici bir araya gelerek
Ulupınar Çevre Koruma, Geliştirme ve İşletme Kooperatifi kurulmuş ve bu kooperatifin 12
üyesi organik tarımsal üretim gerçekleştirmektedir. 15 dekar örtü-altında kabak, biber,
hıyar, domates, marul, patlıcan, maydanoz, nane gibi sebzelerin yetiştiriliciliği yanında
doğal ortamdan da kekik toplanmaktadır. 22 dekar alanda ise organik portakal, nar,
avokado, limon, mandarin yetiştiriciliği yapılmaktadır. 2002 yılında ürünler BCS firması
tarafından sertifikalandırılmıştır. Elde edilen ürünlerin pazarlanmasında bir çeşit “adrese
teslim” pazarlama kanalı kullanılmaktadır. Değişik çeşitlerden ürünler belirli miktarlarda
bir kutuya konularak İstanbul’da ki toptancıya gönderilmekte oradan da tüketiciye
dağıtılmaktadır. Bu bölgedeki organik tarımın bir bölümü de eko-turizme hizmet etmeyi
amaçlamaktadır.
Organik ürünlerin ticari olarak önem kazanmalarından dolayı çiftçi gelirlerinin
arttırılması amacıyla Korkuteli ve Gündoğmuş ilçelerinde organik meyveciliğin
geliştirilmesi teşvik edilmelidir. Bu maksatla seçilecek köylerde organik nar, kayısı ve
vişne yetiştiriciliği yaygınlaştırılmalıdır.
5.2.2. Hayvansal Üretim
5.2.2.1. İlin Mevcut Hayvan Varlığı
Antalya ilinde yerli sığır cinsi olarak Yerli Kara ve kültür ırkı olarak Holstein
yaygındır. Koyunculukta Batı geçit Bölgesinde Dağlıç ve Merinos melezleri, keçi cinsi
olarak ta Kıl Keçisi en yaygın ırktır.
Tablo 110. Antalya İli Büyükbaş ve Küçükbaş Hayvan Varlığı (2001)
Sığır
Alt
Bölgeler
I. Alt Böl.
Finike
Kale
Kültür
Melez
Koyun
Yerli
Toplam Merinos
1.250
7.993
2.020
11.263
92
1.438
470
2.000
0
Yerli
19.975
3.000
Keçi
Toplam
Kıl
keçisi
19.975 112.480
Tiftik
Toplam
keçisi
0 112.480
3.000
35.000
35.000
18
755
50
823
2.000
2.000
25.700
25.700
Kaş
800
3.100
1.100
5.000
12.500
12.500
32.000
32.000
Kumluca
340
2.700
400
3.440
2.475
2.475
19.780
19.780
5.079
68.631
5.266
78.976
163
71.320
71.483 178.705
15 178.720
25
810
835
2.100
33.810
33.810
82.000
82.000
23.800
23.938
70.205
70.205
12.900
12.900
24.400
24.400
17.655
17.655
41.540
II. Alt Böl.
Merkez
5
650
255
910
Kemer
2.670
11.786
2.086
16.542
Manavgat
2.254
41.045
2.725
46.024
Serik
138
15
2.115
150
15.150
200
15.500
III. Alt
Böl
2.000
17.750
5.562
25.312
Alanya
2.000
10.750
2.337
15.087
8.155
8.155
27.640
27.640
0
7.000
3.225
10.225
9.500
9.500
13.900
13.900
18.250
3.690
1.000
22.940
0 114.750 114.750 180.650
0 180.650
Gazipaşa
IV. Alt Böl
Elmalı
0
0
41.540
5.000
2.130
220
7.350
29.500
29.500
68.000
68.000
13.250
1.560
780
15.590
85.250
85.250
112.650
112.650
V. Alt Böl.
671
2.890
2.607
6.168
7.967
7.967
72.501
Akseki
450
665
1.410
2.525
655
655
44.025
Korkuteli
0
0
72.501
44.025
207
Sığır
Alt
Bölgeler
Kültür
Gündoğmuş
İbradı
İl Toplamı
Melez
Koyun
Yerli
Toplam Merinos
0
1.500
450
1.950
221
725
747
1.693
27.250 100.954 16.455 144.659
Yerli
Keçi
Kıl
keçisi
Toplam
Tiftik
Toplam
keçisi
1.100
1.100
19.000
19.000
6.212
6.212
9.476
9.476
163 231.667 231.830 585.876
15 585.891
İlde rakımı yüksek bölgelerde Büyükbaş ve Küçükbaş hayvan yetiştiriciliği ağırlık
kazanmaktadır. Sahil kesimlerine doğru inildikçe ve rakım düştükçe hayvan yetiştiriciliği
azalmakta bitkisel üretim ağırlık kazanmaktadır. İklimsel çevrenin etkisiyle yüksek
yerlerdeki hayvan yetiştiriciliğinde başarı ve karlılık atmaktadır.
Grafik 69. İlin Toplam Ruminant Hayvan Varlığı (2001)
Antala İlinde Alt Bölgelere Göre Toplam Ruminant Hayvan Varlığı
200.000
180.000
Sığır
Koyun
Keçi
160.000
140.000
120.000
100.000
80.000
60.000
40.000
20.000
0
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
İlde en fazla sayıda kıl keçisi yetiştiriciliği yaygındır ve kıl keçisi populasyonu
özellikle nüfus yoğunluğu nispeten yüksek olan II. ve IV. Alt Bölgelerde yoğunlaşmıştır.
5.2.2.1.1. Büyükbaş Hayvan Varlığı
Tüm alt bölgelerde sığır yetiştiriciliği yapılmasına rağmen, Kültür ırkı veya melezi
şeklindeki yetiştiricilik alt bölgeler içerisinde farklılıklar göstermektedir.
Tablo 111. Antalya İlinde Büyükbaş Hayvan Varlığı (2001)
Kültür Irkı
I. Alt Bölge
Melez
Yerli
Toplam
1.250
7.993
2.020
11.263
92
18
800
340
1.438
755
3.100
2.700
470
50
1.100
400
2.000
823
5.000
3.440
II. Alt Bölge
5.079
68.631
5.266
78.976
Merkez
2.254
41.045
2.725
46.024
Finike
Kale
Kaş
Kumluca
208
Kültür Irkı
Melez
Yerli
Toplam
Kemer
Manavgat
Serik
5
2.670
150
650
11.786
15.150
255
2.086
200
910
16.542
15.500
III. Alt Bölge
2.000
17.750
5.562
25.312
Alanya
Gazipaşa
2.000
0
10.750
7.000
2.337
3.225
15.087
10.225
18.250
3.690
1.000
22.940
5.000
13.250
2.130
1.560
220
780
7.350
15.590
V. Alt Bölge
671
2.890
2.607
6.168
Akseki
Gündoğmuş
İbradı
450
0
221
665
1.500
725
1.410
450
747
2.525
1.950
1.693
27.250
100.954
16.455
144.659
IV. Alt Bölge
Elmalı
Korkuteli
İl Toplamı
İldeki toplam Büyükbaş hayvan varlığının %19’unu kültür ırkı, %70’ini melez,
%11’ini de yerli ırklar teşkil etmektedir.
Grafik 70. Alt Bölgelerde Büyükbaş Hayvan Varlığı
Antalya İlinde Alt Bölgeler Bazında Büyükbaş
Hayvan Varlığı (2001)
1.Alt Bölge
8%
5.Alt Bölge
4.Alt Bölge
4%
16%
3.Alt Bölge
17%
2.Alt Bölge
55%
İlde Büyükbaş hayvan varlığının yarından fazlası Merkez ilçeyi içine alan II. Alt
Bölgededir. İlin Batı kesimini içine alan ve sahildeki I. Alt Bölge ile İç Doğu kesimindeki
İbradı, Akseki ve Gündoğmuş ilçelerini içine alan V. Alt Bölgede sığır sayısı nüfusa oranla
daha azdır ve bu yörelerde hayvancılık, aile işletmeciliği şeklinde yapılmaktadır.
II. ve III. Alt Bölgelerde, kültür ırkı ve melezi Büyükbaş sayısının diğer bölgelere
nispeten daha fazla olmasının nedeni, bu bölgelerdeki pazarlama olanaklarının daha geniş
olmasıdır. Nüfus yoğunluğu yanısıra, bu bölgelerde sanayi ve turistik tesislerinin
209
bulunması, özellikle de yaz aylarındaki talep artışı, üretimi olumlu yönde etkilemektedir.
Grafik 71. Yıllar İtibariyle İldeki Sığır Sayısı
Antalya İlinde Yıllar İtibariyle Sığır Varlığı
200.000
180.000
160.000
140.000
120.000
100.000
80.000
60.000
40.000
20.000
0
1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001
Yıllar itibariyle Antalya ilindeki sığır sayısı incelendiğinde, özellikle 1996 yılından
sonra belirgin bir düşüş gözlenmektedir. Bunun başlıca nedeni, girdi fiyatlarının
yükselmesine karşın, ürün fiyatlarında çok az bir yükselme olmasıdır. Gerek et ve gerek
süt üretiminde maliyetler satış fiyatının üstüne çıktığından bu duruma dayanamayan
üreticiler ellerindeki hayvanları kasaba göndermişlerdir.
İlde 1989
sonlandırılmıştır.
yılında
başlayan
ithal
damızlık
gebe
düve
girişi
1996
yılında
5.2.2.1.2. Küçükbaş Hayvan Varlığı
İlde kıl keçisi populasyonu diğer illerimize nispetle oldukça yüksektir.
Tablo 112. Antalya İlinde Küçükbaş Hayvan Varlığı (2001)
Koyun
Alt Bölgeler
I. Alt Böl.
Merinos
Yerli
0
Toplam
Kıl Keçisi
Keçi
Tiftik
Keçisi
19.975
19.975
112.480
Finike
3.000
3.000
35.000
35.000
Kale
2.000
2.000
25.700
25.700
12.500
12.500
32.000
32.000
2.475
2.475
19.780
19.780
71.320
71.483
178.705
15
15
Kaş
Kumluca
II. Alt Böl.
Merkez
163
25
Kemer
Manavgat
138
Serik
III. Alt Böl
0
0
Toplam
112.480
178.720
810
835
2.100
33.810
33.810
82.000
82.000
23.800
23.938
70.205
70.205
12.900
12.900
24.400
24.400
0
2.115
17.655
17.655
41.540
Alanya
41.540
8.155
8.155
27.640
27.640
Gazipaşa
9.500
9.500
13.900
13.900
210
Koyun
Alt Bölgeler
IV. Alt Böl
Merinos
Yerli
0
Toplam
Kıl Keçisi
Keçi
Tiftik
Keçisi
Toplam
114.750
114.750
180.650
29.500
29.500
68.000
85.250
85.250
112.650
7.967
7.967
72.501
655
655
44.025
44.025
Gündoğmuş
1.100
1.100
19.000
19.000
İbradı
6.212
6.212
9.476
9.476
231.667
231.830
585.876
Elmalı
Korkuteli
V. Alt Böl.
0
Akseki
İl Toplamı
163
0
180.650
68.000
112.650
0
15
72.501
585.891
Ancak, yine aynı şekilde benzer bir düşüş kıl keçisi varlığında da gözlenmektedir
ve bu düşüşün de aynı ekonomik sebeplerden dolayı 1996 yılından sonra hızlandığı
gözlenmektedir.
Grafik 72. Yıllar İtibariyle İldeki Keçi Sayısı
Antalya İlinde Yıllar İtibariyle Keçi varlığı
900.000
800.000
700.000
600.000
500.000
400.000
300.000
200.000
100.000
0
1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001
1990 yılında 800.000 civarında olan İlin keçi sayısının, 2001 yılı rakamlarına
bakıldığında 585 bine düştüğü görülmektedir.
211
Grafik 73. Yıllar İtibariyle İldeki Koyun Sayısı
Antalya İlinde Yıllar İtibariyle Koyun Varlığı
350.000
300.000
250.000
200.000
150.000
100.000
50.000
0
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998
1999
2000
2001
Koyun varlığı da yine aynı ekonomik sebeplerden dolayı düşme eğilimi
göstermektedir. 1990’lı yıllarda 300.000 civarında olan koyun varlığı, 2001 yılı itibariyle
230.000 civarına inmiştir.
5.2.2.1.3. Kanatlı Varlığı
Antalya ilinde kanatlı hayvan varlığı, tamamen aile içi üretim ve genellikle de aile
içi tüketim şeklindedir.
Tablo 113. Antalya İli Kanatlı Hayvan Varlığı (2001)
İLÇELER
Finike
Tavuk
Broiler (adet)
Hindi
(adet)
Ördek (adet)
20.000
30.000
Kale
13.000
13.000
300
200
Kaş
40.000
40.000
200
100
Kumluca
26.000
26.000
1.000
1.200
10.000
99.000
109.000
1.500
1.500
1.500
2.500
4.000
400
200
29.500
10.500
40.000
2.000
185.170
187.170
8.000
11.500
115.000
115.000
170
400
313.170
346.170
8.570
12.100
Alanya
31.700
31.700
Gazipaşa
60.000
60.000
0
91.700
91.700
0
0
250
I. Alt Bölge
Kemer
Manavgat
Merkez
10.000
Yumurtacı (adet)
Toplam tavuk
(adet)
Serik
II. Alt Böl.
III. Alt Böl.
Elmalı
Korkuteli
IV. Alt Böl.
33.000
3.000
22.000
25.000
12.000
21.584
34.080
55.664
1.136
24.584
56.080
80.664
13.136
250
850
350
Akseki
40.750
40.750
Gündoğmuş
2.700
2.700
İbradı
2.100
2.100
V. Alt Böl.
0
45.550
45.550
850
350
İl Toplamı
67.584
605.500
673.084
24.056
14.200
212
Kaz
İlde tüketilen
karşılanmaktadır.
beyaz
et
ve
yumurta
Türkiye’deki
tanınmış
firmalardan
5.2.2.1.4. Arı ve Kovan Varlığı
Arı yetiştiriciliği tüm bölgelerimizde iklim koşulları ve bitki örtüsünün uygunluğu
nedeniyle yayla ve sahil kesimi arasında gezginci arıcılık yapılmaktadır.
Tablo 114. Yıllar İtibariyle Antalya ve Alt Bölgeleri Kovan Varlığı (2001)
Yılar
I. Alt Bölge
1997
1998
1999
2000
2001
41.903
39.933
40.943
41550
41.490
II. Alt
Bölge
III. Alt
Bölge
28.551
22.771
25.445
26.243
28.810
IV. Alt
Bölge
13.850
14.940
1.600
15.100
16.760
V. Alt Bölge
27.600
23.388
23.718
26.310
25.305
İl Toplamı
19.261
19.311
19.731
19.931
11.918
131.165
120.343
124.437
129.134
124.283
1997 ile 2001 yılları arasında ilin kovan varlığının 125.000 civarında oldğu
gözlenmektedir.
5.2.2.2. Hayvansal Ürünler
III. Alt Bölgede üretilen yaş koza dışındaki tüm ürünler İlin bütün bölgelerinde
üretilebilmektedir.
Tablo 115. Alt Bölgelerde Hayvansal Ürünlerin Üretim Miktarları (2001)
Ürün
Kırmızı Et
I.Alt Bölge
511.786
II. Alt
Bölge
7.498.137
Üretim (kg)
III. Alt
IV. Alt
Bölge
Bölge
733.115
77.025
V. Alt
Bölge
113.628
TOPLAM
8.973.691
113.688
370.846
91.700
98.908
16.234.247
96.174.038
27.245.033
38.251.423
0
0
18,5
0
0
18,5
Yapağı
29.963
107.223
26.483
172.121
11.951
347.745
Keçi Kılı
89.984
142.976
33.232
144.520
58.001
468.713
528.050
553.900
255.052
503.900
231.160
2.072.062
31.064
26.758
12.097
30.114
37.837
137.870
12.912.000
43.582.000
11.165.000
7.863.000
7.260.000
82.782.000
Beyaz Et
Süt
Yaş Koza
Bal
Balmumu
Yumurta (ad)
46.440
721.592
8.065.677 185.970.418
Kırmızı et, beyaz et, süt ve yumurta üretimi II. Alt Bölgede, yapağı üretimi IV. Alt
Bölgede, keçi kılı üretimi II ve IV. Alt Bölgelerde, bal ve balmumu üretimi I, II ve IV. Alt
Bölgelerde en çok yapılmaktadır.
5.2.2.2.1. Süt Üretimi
Hayvan varlığındaki azalmaya paralel olarak süt üretiminde de düşüş meydana
gelmiştir.
Tablo 116. Antalya İli Alt Bölgelerinde Yıllar İtibariyle Süt Üretimi (kg)
Yıllar I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge V. Alt Bölge İL TOPLAMI
213
Yıllar I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge V. Alt Bölge İL TOPLAMI
1997
32.268.000
140.367.000
45.900.000
92.908.000
12.176.000
323.619.000
1998
20.681.000
119.841.000
39.259.000
58.569.000
12.124.000
250.474.000
1999
23.785.402
143.577.777
39.251.005
57.650.936
17.244.419
281.509.539
2000
22.769.000
151.504.519
38.239.580
65.707.913
12.316.963
290.537.975
2001
16.234.247
96.174.038
27.245.033
38.251.423
8.065.677
185.970.418
Girdi fiyatlarının yüksekliği, yem bitkisi ekim alanlarının sınırlığı, işletme
büyüklüklerinin yeterli olmaması, sütünü etkin kanallardan pazarlanamaması, süt alımı
yapan firmaların ilde azlığı, iklim koşullarının ve süt toplama yönteminin kaliteli süt elde
edilmesini zorlaştırması gibi nedenlerden dolayı süt üretiminde azalma görülmektedir.
Grafik 74. Yıllar İtibariyle Süt Üretimi
Antalya İli ve Alt Bölgelerinde Yıllar İtibariyle Süt Üretimi (kg)
350.000.000
1997
300.000.000
1998
250.000.000
1999
200.000.000
2000
2001
150.000.000
100.000.000
50.000.000
0
1.alt bölge
Grafik bölgelere
göstermektedir.
2. Alt bölge
göre
süt
3. Alt bölge
4. Alt bölge
üretiminin
1997-2001
5. Alt bölge
yılları
İL TOPLAMI
arasındaki
seyrini
5.2.2.2.2. Et Üretimi
Girdi maliyetinin yüksek olması et üretimini de olumsuz yönde etkilemiştir.
214
Grafik 75. Yıllara Göre Et Üretimi
Yıllar İtibariyle Antalya İlinde BB ve KB Et Üretimi Seyri
7.000.000
B.BAŞ
K.BAŞ
6.000.000
(kg)
5.000.000
4.000.000
3.000.000
2.000.000
1.000.000
0
1995
1996
1997
1998
1999
2000
2001
1999 yılına kadar süren düşüşün ardından, Büyükbaş besiciliğin ülke genelinde
desteklenmesiyle birlikte bir artış trendine geçilmiştir.
5.2.2.2.3. Yumurta Üretimi
Aile işletmesi içinde yapılan üretim yine aile içinde tüketilmektedir ve pazara arzı
yok denecek kadar azdır.
Tablo 117. Alt Bölgeler ve Yıllara Göre Yumurta Üretimi
Yıllar I. Alt Bölge II. Alt Bölge III. Alt Bölge IV. Alt Bölge V. Alt Bölge İl Toplamı
1997
13.436.000
24.456.000
10.267.000
11.540.000
2.935.000 62.634.000
1998
12.664.000
42.320.000
9.312.000
4.328.640
3.350.000 71.974.640
1999
12.340.000
42.392.000
10.501.000
11.650.000
3.290.000 80.173.000
2000
12.912.000
41.867.000
11.320.000
8.568.000
8.075.000 82.742.000
2001
12.912.000
43.582.000
11.165.000
7.863.000
7.260.000 82.782.000
5.2.2.2.4. Bal Üretimi
Bölgenin coğrafi yapısın ve bitki
ekonomisinde önemli bir gelir kaynağıdır.
florasının
uygunluğu
nedeniyle
bölge
Tablo 118. Antalya İlinde Yıllar İtibariyle Bal Üretimi
1997
735.060
385.650
III. Alt
Bölge
167.000
1998
1999
2000
2001
790.360
827.860
417.850
528.050
382.550
437.700
454.960
553.900
201.300
195.000
202.000
255.052
Yıllar
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
IV. Alt
V. Alt Bölge
Bölge
518.500
369.180
520.360
530.360
523.200
503.900
366.620
391.620
391.750
231.160
İl Toplamı
2.175.390
2.261.190
2.382.540
1.989.760
2.072.062
215
5.2.2.2.5. Diğer Hayvansal Ürünler
Diğer hayvansal ürünler içerisinde yaş koza, yapağı, keçi kılı ve balmumu
üretimiyle ilgili veriler aşağıdaki Tabloda görülmektedir.
Tablo 119. Antalya İlinde Üretilen Diğer Hayvansal Ürünler (2001)
Ürün
I. Alt Bölge
II. Alt
Bölge
Üretim (ton)
III. Alt
IV. Alt
Bölge
Bölge
18,5
0
0
0
Yapağı
29.963
107.223
26.483
Keçi Kılı
89.984
142.976
33.232
Balmumu
31.064
26.758
12.097
Yaş Koza
V. Alt
Bölge
İl Toplamı
0
18,5
172.121
11.951
347.745
144.520
58.001
468.713
30.114
37.837
137.870
Pazara arz edilebilen yapağı, keçi kılı ve balmumu bölge ekonomisine katkıda
bulunmaktadır.
5.2.3. Su Ürünleri İstihsal ve Üretimi
Antalya ili, balık yetiştiriciliğinde ülkemize kazandırdığı katma değer açısından
önemli bir yere sahiptir.Gelecekte bu önemin daha da artması beklenmektedir.
1999 yılı itibariyle Türkiye’de toplam su ürünleri üretimi 636.824 ton olup, bunun
%80’i (510.000) deniz balıklarından, %2’si (13.634) diğer deniz ürünleri (Yumuşakça ve
kabuklular), %8’i (50.190) iç su ürünlerinden %10’u da (63.000) yetiştiricilik yoluyla elde
edilen ürünlerden oluşmaktadır.
Akdeniz’de üretilen deniz balıklarının Türkiye toplamı içindeki payı 17.001 ton ile
%3’tür.
Antalya’da 1999 yılında üretilen su ürünleri üretimi içerisinde; avcılık yoluyla deniz
balıklarının üretimi oranı %84, kültür balıklarının oranı % 16 dır. Üretim değerlerinin
toplam değer içindeki payına bakılacak olursa; %80’i avcılık üretiminden, %20 si kültür
balıkçılığından gelmektedir.
İlde bulunan Tarım ve Köyişleri Bakanlığına bağlı iki kuruluş olan Beymelek Su
Ürünleri Araştırma ve Geliştirme Müdürlüğü ve Kepez Su Ürünleri Üretme İstasyonu
Müdürlükleri su ürünleri stoklarının korunmasına ve su ürünleri üretiminde üreticiye
kılavuz olmaya yönelik faaliyetlerini sürdürmektedir. 1995 yılında üretime başlayan
Beymelek Su Ürünleri Araştırma ve Geliştirme Merkez Müdürlüğü 2002 yılında 1,5 milyon
Çipura-Levrek yavrusu üreterek yetiştiricilerimize satmış bulunmaktadır. Kepez Su
Ürünleri Üretme İstasyonu Müdürlüğü ise 2002 yılında ürettiği 6.053.332 adet Aynalı
Sazan yavrusu ile ülke genelindeki iç sularda balıklandırma faaliyetinde bulunmuş,
343.750 adet Alabalık yavrusunu yetiştiricilerimize satmıştır.
İlde ağırlıklı olarak, iç sularda kültür üretimi yapılmakta olup, işletme kapasiteleri
3 ile 40 ton arasında değişmektedir. Denizde kültür balıkçılığına yönelik 6 işletme ruhsatlı
olarak faaliyetini sürdürmektedir.
Tablo 120. Antalya İli Alt Bölgeler Bazında Balıkçı ve Tekne Dağılımı
İLÇELER
Balıkçı Sayısı
Tekne Sayısı
I. Alt Bölge
327
199
Finike
Kale
Kaş
90
92
116
50
58
69
216
İLÇELER
Balıkçı Sayısı
Kumluca
Tekne Sayısı
29
22
II. Alt Bölge
558
117
Merkez
Kemer
Manavgat
402
25
69
209
19
61
62
48
III. Alt Bölge
184
149
Alanya
Gazipaşa
132
52
117
32
1069
685
Serik
İl Toplamı
Tablo 121. Boylarına Göre Antalya ili Tekne Dağılımı
Tekne Boyu
0-5 m
5-15 m
15- <
Adedi
4
676
5
Grafik 76. Alt Bölgeler Balıkçı ve Tekne Sayıları
Antalya İli Alt Bölgelere Göre Balıkçı ve Tekne Sayıları
600
I. Alt Bölge
500
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
400
300
200
100
0
Balıkçı Sayısı
Tekne Sayısı
Antalya ili batıda Eşen Çayı ile Doğuda Kaladran hudutları arasında 640
kilometrelik bir sahil uzunluğuna sahiptir. İl, bu uzunlukta deniz kıyısına sahip olmakla
birlikte, balıkçı teknelerinin kapasitelerinin açık deniz balıkçılığına uygun olmaması (685
adet teknenin 676 adedi 5-15 m uzunluktadır), Akdeniz’de yaşayan balık türlerinin
çeşitliliğine rağmen populasyonun az, ancak ekonomik değeri yüksek balıklardan
oluşması istihsal payının beklenenin altında kalmasına neden olmaktadır. Antalya ili için,
Çevre Yerleşim Düzeni Haritalarının yapılamamış olması, denizde kültür balıkçılığını son
derece kısıtlamakta, sektörler arası yaşanan çatışmalar bürokratik engelleri aşılamaz
kılmaktadır. Antalya ilinde karada faaliyet gösteren kültür balıkçılığı işletmeleri, Orman
teşkilatınca yapılan arazi kiralamaları ile Maliye teşkilatınca uygulanan yüksek su kira
miktarları nedeniyle karlılıklarını yitirmekte, kapanma tehlikesi ile karşı karşıya
kalabilmektedirler. Deniz Kültür Balıkçılığı işletmelerinde, Turizm Bakanlığı’nın izin
217
konusundaki engellemeleri nedeniyle kiralama yapamayarak faaliyete geçememekte; faal
olan işletmeler ise, gerek yüksek su kiraları, gerekse ormandan yapılan karada arazi
kiralama taleplerinin karşılanamaması nedeniyle büyük zorluklar içinde faaliyetlerini
sürdürmektedirler. Karada arazi kiralamasında ayrı bir engel de Kültür Tabiat Varlıklarını
Koruma Kurulu’ndan izin alamamalarından da kaynaklanmaktadır. Yine kamuoyu
tarafından konunun tam olarak bilinmemesi, tesislere çevre kirletici gözüyle bakılmasına,
turizm sektörüyle birlikte tesislerin kaldırılması yönünde baskı unsuru oluşmasına neden
olmaktadır. Halbuki, tesisler çevre kirliliği yaratmış olsalardı, en önce oldukça hassas olan
balıkların ölümüne sebep olmaları gerekirdi. Kültür balıkçılığı faaliyetleri incelendiğinde
ekolojinin korunmasına olumlu etkileri olduğu rahatça görülebilir.
Tablo 122. Alt Bölgeler Bazında Antalya İli Kültür Balıkçılığı Proje Kapasite
Dağılımı
İLÇELER
I. Alt Bölge
Alabalık
Orkinos
Çipura-Levrek
Karides
86.000
0
305.000
0
33.000
0
39.000
14.000
0
0
0
0
125.000
0
30.000
150.000
0
0
0
0
384.500
1.000.000
190.000
240.000
Merkez
Kemer
Manavgat
Serik
123.900
80.500
130.000
50.100
0
1.000.000
0
0
100.000
90.000
0
0
0
240.000
0
III. Alt Bölge
75.300
840.000
0
0
75.300
0
0
840.000
0
0
0
0
52.450
0
0
0
15.000
37.450
0
0
0
0
0
0
156.400
0
0
0
57.000
57.400
42.000
0
0
0
0
0
0
0
0
0
754.650
1.840.000
495.000
240.000
Finike
Kale
Kaş
Kumluca
II. Alt Bölge
Alanya
Gazipaşa
IV. Alt Bölge
Elmalı
Korkuteli
V. Alt Bölge
Akseki
Gündoğmuş
İbradı
İl Toplamı
Yukarıda belirtilen, su ürünler üretimini olumsuz etkileyen faktörler çözüldüğü
takdirde, kültür balıkçılığı üretiminde, Antalya ili için 2010 yılında 1.500 ton/yıl alabalık,
10.000 ton/yıl orkinos (ton), 7.500 ton/yıl çipura-levrek, 1.000 ton/yıl karides üretimi
hedeflenebilir.
218
Grafik 77. Su Ürünleri Kültür Üretimi Kapasite Dağılımı (2001)
Antalya İli Su Ürünleri Kültür Üretimi Kapasite Dağılımı
7,2%
22,6%
0,3%
14,8%
Alabalık
A.Sazan
Çip.Lev.
Orkinos
Karides
55,1%
İlde 1995 yılında kurulmuş bulunan 240 ton/yıl kapasiteli bir adet karides
yetiştiricilik tesisi faaliyetini durdurmuştur. Denize yakın bataklık ve tarıma elverişsiz
arazilerin (koruma alanı içinde olsalar dahi) karides üretim tesisleri için değerlendirilmesi
dış satım değeri yüksek olan bu ürünün yetiştirilmesinin yanında, bu bölgelerde sivrisinek
mücadelesine de büyük katkıda bulunulacaktır. (Örneğin, Serik-Manavgat arası sahil
şeridindeki bataklık araziler).
Grafik 78. Su Ürünleri Mevcut Proje Kapasiteleri
Antalya İlinde Su Ürünleri Mevcut Proje Kapasitelerinin Alt Bölgelere
Dağılımı
2000
1800
Alabalık
1600
Çipura-Levrek
1400
Orkinos
Karides
(ton)
1200
1000
800
600
400
200
0
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
Antalya İl
Toplamı
Antalya ilinde halen 2 adet off-shore (açık denizde) orkinos yetiştiricilik tesisi
bulunmaktadır.
Kemer ilçesi, Beldibi sınırları içerisinde, Akyarlar Tüneli açıklarında 1000 ton/yıl
kapasiteli bir tesis 2002 yılında faaliyete geçmiş; Gazipaşa İlçesi sınırları içerisinde,
Domuz Burnu – Kömürlük Burnu açıklarında 840 ton/yıl kapasiteli bir tesis 2002 yılında
faaliyete geçmiş bulunmaktadır. Alanya İlçesi, Uğrak Köyü sınırlarında, Aydap Mevkii
açıklarında 500 ton/yıl kapasiteli bir tesis kurulmak üzere müracaatı yapılmış olup, ICCAD
tarafından konulan kota nedeniyle projesi Bakanlıkça henüz onaylanamamıştır.
İlde, 79 adet su ürünleri kültür yetiştiriciliği işletmesi projesi olup, bunların 60
adedi karada alabalık, 3 adedi alabalık yavru, 6 adedi ağ kafeslerde alabalık, 2 adedi
219
aynalı sazan, 5 Adedi denizde ağ kafeslerde çipura-levrek, 2 adedi denizde off-shore
orkinos, 1 adedi karada karides yetiştiricilik işletmesidir. Alabalık işletmelerinin bir kısmı
inşaat halinde olmasına rağmen, faal tesislerin verimli çalışıyor olmaları nedeniyle İlin
yıllık proje kapasitesi şimdiden aşılmıştır.
Denizde ağ kafeslerde çipura-levrek işletmelerinden 4 adedi faal ve yarı faal olup,
özellikle turizm baskısı ve kiralama problemleri nedeniyle istenen kapasiteye
ulaşılamamaktadır. 2 adet orkinos tesisi ise 2002 yılı içerisinde faaliyete başlamış olup, yıl
sonu itibariyle, ihracat kotası nedeniyle ancak kapasiteleri dahilinde yetiştirdikleri balıkları
Japonya’ya ihraç etmişlerdir.
Tablo 123. Antalya İli Orkinos (Ton Balığı) ve Çipura-Levrek Üretimi SWOT
Analizi
2010
Yılında
Hedeflenen
Tür
Mevcut Durum
Üretim
Miktarı
(ton)
Orkinos
10.000
İlde halen 2 adet
off-shore Orkinos
yetiştiricilik tesisi
bulunmaktadır.
Problemler
- Ülkemizde, deniz
kültür balıkçılığı
konusunda
kamuoyu yeterince
bilgiye sahip
değildir. Bu konuda
- Kemer ilçesi,
ilk faaliyete geçen
Beldibi sınırları
içerisinde, Akyarlar tesislerin, ilk başta
yaptıkları hatalı
Tüneli açıklarında
uygulamalar
1000 ton/yıl
kapasiteli bir tesis nedeniyle, tesislerin
çevreye zarar
2002 yılında
verecekleri yönünde
faaliyete geçmiş;
yanlış bir kanı hasıl
olmuştur.
- Gazipaşa İlçesi
sınırları içerisinde,
- Kurulan her deniz
Domuz Burnu –
kültür balıkçılığı
Kömürlük Burnu
işletmesi için,
açıklarında 840
ton/yıl kapasiteli bir özellikle turizm
sektörünce adeta
tesis 2002 yılında
düşmanca tavır
faaliyete geçmiş
takınılarak, bu
bulunmaktadır.
tesislerin
kaldırılması için
faaliyette
bulunulmakta ve
kamuoyu yanlış
yönlendirilmektedir.
Fırsatlar
Kısıtlar
- Orkinos (Ton),
özellikle Japonya
başta olmak üzere
ihraç değeri
yüksek bir balıktır.
- Uluslararası
Orkinos Koruma
Komisyonu (ICCAT)
dünyadaki Orkinos
stoklarını korumak
amacıyla kota
koymakta ve bunu
Açık denizden
yetiştiricilik yapan
avlanarak
kafeslere 50-100 ülkelere
paylaştırmaktadır.
kg ağırlıkta
Ülkemize 2002 yılı
konulan balıklar,
taze dondurulmuş için 2291 ton/yıl
kota verilmiş
balık ile yapılan
bulunmaktadır. Bu
besleme sonucu
kota İlin 2010 yılı
%20-25 canlı
ağırlık artışı ve dış hedefinin 1/5’idir.
pazarın istediği et
kalitesine
- Antalya ilinde,
ulaştırılarak ihraç Kültür Tabiat
edilmektedir.
Varlıklarını Koruma
Kurullarınca ilan
edilen koruma
- Antalya ilinde,
alanları tesis
yetiştiriciliğe
kurulmasında
uygun alanların
değerlendirilecek
bulunmasının
alanları
yanısıra, Antalya
Limanı ve Antalya kısıtlamaktadır. İlgili
Atatürk Havaalanı, kurullarca bu
alanların yeniden
ihracatı
gözden geçirilmesi
kolaylaştıracak
faydalı olacaktır.
faktörlerdir.
- Kültür balıkçılığı
tesisleri için, daha
kuruluş aşamasında - İhracat fazlası
bir çok kurum ve
ürünleri
kuruluştan izin
değerlendirebilece
alınmakta, bu izinler k, konserve
bazen bir yılı aşkın fabrikaları, ayrı bir
sürede
avantaj
tamamlanmaktadır. konumunda olup,
Bu bürokrasinin tek ülke protein
elden çözülmesi
açığının
gerekmektedir.
kapanmasında
- Çevre yerleşim
düzeni haritalarının
henüz yapılamamış
olması, uygun
alanların
değerlendirilmesine
engel olmaktadır.
katkı
220
Tür
2010
Yılında
Hedeflenen
Üretim
Miktarı
(ton)
Mevcut Durum
Problemler
- Faaliyete geçen
tesisler için, Maliye
teşkilatınca talep
edilen deniz yüzeyi
kira miktarı karlılığı
çok etkileyecek
kadar yüksektir.
Orkinos
Yetiştiriciliğindeki
ülkemizin rakipleri
durumunda olan
Yunanistan ve
İspanya’da
bürokrasi, kiralama
kolaylıkları yanında,
devlet teşviki
uygulanmaktadır.
ÇipuraLevrek
7.500
Fırsatlar
Kısıtlar
sağlayacaktır.
- Ülkemizde
özellikle kış
aylarında çok
avlanan balıklar,
Orkinos
yetiştiricilik
tesislerinde yem
olarak
değerlendirilerek
israfın
önlenmesinin
yanısıra, sektöre
daha ucuz yerli
yem sağlanmış
olacaktır.
İlde 5 adet onaylı
- Ülkemizde, deniz - Çipura-Levrek,
Çipura-Levrek
kültür balıkçılığı
lezzet ve
yetiştiricilik tesisi
konusunda
porsiyonlama
projesi
kamuoyu yeterince kolaylığı nedeniyle
bulunmaktadır.
bilgiye sahip
özellikle lokantalar
değildir. Bu konuda ve turizm
- İşletmelerin proje ilk faaliyete geçen sektörünce yoğun
talep edilen
kapasiteleri toplamı tesislerin, diğer
türlerdir.
illerde ilk başta
495 ton/yıldır.
yaptıkları hatalı
uygulamalar
- Turizm faaliyeti,
- İşletmelerden 3
nedeniyle, tesislerin başta sahil ilçeleri
adedi tam faal, 1
çevreye zarar
olmak üzere, tüm
adedi yarı faal, 1
verecekleri yönünde ile yayılmış
adedi kiralama
yanlış bir kanı hasıl bulunmaktadır. Bu
yapamadığından
olmuştur.
nedenle 2010 yılı
gayri faaldir.
için hedeflenen
- Kurulan her deniz 7.500 kg/yıl
- Faal 3 işletmenin kültür balıkçılığı
kapasite il
proje kapasiteleri
işletmesi için,
içerisinde faaliyet
toplamı 220 ton/yıl özellikle turizm
gösteren lokanta
2001 yılı üretimleri sektörünce adeta
ve turizm
30.550 kg Çipura + düşmanca tavır
tesislerinde
86.102 kg Levrek = takınılarak, bu
rahatça
116.652 kg’dır.
tesislerin
pazarlanabilecek
bir miktardır.
kaldırılması için
faaliyette
- 2002 yılı
üretimlerinin proje bulunulmakta ve
- Antalya ilinde,
kamuoyu yanlış
kapasiteleri
yetiştiriciliğe
yönlendirilmektedir. uygun alanların
toplamını aşması
beklenmektedir.
bulunmasının
- Antalya ilinde,
Kültür Tabiat
Varlıklarını Koruma
Kurullarınca ilan
edilen koruma
alanları tesis
kurulmasında
değerlendirilecek
alanları
kısıtlamaktadır. İlgili
kurullarca bu
alanların yeniden
gözden geçirilmesi
faydalı olacaktır.
- Çevre yerleşim
düzeni haritalarının
henüz yapılamamış
olması, uygun
alanların
değerlendirilmesine
engel olmaktadır.
- Kültür balıkçılığı
yanısıra, Antalya
tesisleri için, daha Limanı ve Antalya
kuruluş aşamasında Atatürk Havaalanı,
bir çok kurum ve
ihracatı
kuruluştan izin
kolaylaştıracak
alınmakta, bu izinler faktörlerdir.
bazen bir yılı aşkın
sürede
tamamlanmaktadır.
Bu bürokrasinin tek
elden çözülmesi
221
Tür
2010
Yılında
Hedeflenen
Üretim
Miktarı
(ton)
Mevcut Durum
Problemler
Fırsatlar
Kısıtlar
gerekmektedir.
- Faaliyete geçen
tesisler için, Maliye
teşkilatınca talep
edilen deniz yüzeyi
kira miktarı karlılığı
çok etkileyecek
kadar yüksektir.
- Bu problemler
nedeniyle son 6-7
yıl içerisinde, bazı
projeler, faaliyete
geçemeden iptal
edilmişlerdir.
5.3. TARIMSAL VERİMLİLİK
5.3.1. Bitkisel Üretimde Verimlilik
İlin ekonomisinde önemli yer tutan başlıca tarımsal ürünlerde ilk sırayı örtü-altı
sebze yetiştiriciliği, ikinci sırayı narenciye ve daha sonra da tarla bitkileri almaktadır.
Örtü-altı sebze yetiştiriciliğinde önde gelen ürünler domates, hıyar, biber ve
patlıcandır. Bu ürünlerle ilgili 1995-2000 yılları arasındaki dönemi kapsayan verilere
göre, seraların 1995’te 108.724 da olan toplam alanı 2000 yılında %64 artışla 178.557
dekara, üretim miktarı 927.743 tondan yaklaşık %72’lik artışla 1.594.028 tona çıkmıştır.
Ekilen alan ürün bazında ele alındığında, en büyük artış %72 ile domateste gerçekleşmiş
ve bunu %71 oranla biber, %62 ile hıyar, %28’le patlıcan izlemiştir.
Ürün miktarında ise biber 2,5 kat artışla başta olup, onu %82 ile domates, %71’lik
artışla patlıcan ve %43’lük oranla hıyar takip etmektedir.
Akdeniz Üniversitesinde yapılan bir çalışmaya göre, 2000 yılı fiyatları üzerinden
dekar başına net gelir, domateste 1.246.400.000 TL, hıyarda 488.900.000 TL, patlıcanda
449.300.000 TL, biberde 296.400.000 TL olarak gerçekleşmiştir. Bu değerler domatesin
diğer örtü-altı ürünlerden çok daha kazançlı olduğunu göstermektedir. Bunu yaratan da
hem birim alandan daha fazla ürün elde edilmesi hem de talebin yüksek olmasıdır.
Tarımın diğer önemli bir kolu olan narenciye üretiminde 1995-2000 yılları
arasındaki verilere göre ürün miktarında %4-7 düzeyinde bir artış olmakla beraber, ağaç
sayılarında çok ciddi (portakalda %10, limonda %14, mandarinde %6) azalma olduğunu
ortaya koymaktadır. Narenciye alanlarındaki daralmanın, bahçelerin sökülerek seralar
kurulmasından, kıyı kuşağındaki aşırı ve çarpık yapılaşma ile düzensiz kentleşmeden
kaynaklandığı söylenebilir.
Ekonomik değerleri bakımından karşılaştırıldığında, narenciye ürünleri içerisinde
en yüksek geliri dekar başına 251.200.000 lirayla portakalın sağladığı ve onu 52.300.000
TL ile mandarinin, 42.400.000 lirayla da limonun izlediği görülmektedir.
Tarla bitkilerinden Antalya için önem taşıyan buğday ekim alanlarında %5,
pamukta %58’lik küçülme görülmektedir. Bunda temel etken yeterince karlı olmayışıdır.
Nitekim 2000 yılında dekar başına net gelir buğdayda 5.536.173 TL, pamukta 2.929.925
TL olarak gerçekleşmiş olup, bunlar çiftçilerin kendi emek ve işgüçlerini karşılayabilecek
222
düzeydedir.
Buraya kadar sunulan veriler Antalya’da en karlı üretim kolunun örtü-altı
yetiştiriciliği olduğunu, bunu narenciye ürünlerinin izlediğini göstermektedir. Ayrıca, bu
veriler, sera alanları artarken, pamuk ekim alanlarının hızla azaldığını ortaya
koymaktadır.
Son ekonomik krizlerin tarım sektörü üzerinde gerçekten büyük tahribat yaptığı
görülmektedir. Ekonomik kriz ve bununla gelişen döviz fiyatlarındaki artışlar, gübre ve
ilaç fiyatlarını arttırmış ve bunların kullanımını düşürmüş olup, bu da maliyetleri yükseltip
üretimi olumsuz yönde etkilemiştir. Bu durumda satış fiyatlarının artması beklenirken,
ekonomik krizin tüketicilerin alım gücünü kırması sonucu, fiyatlar da düşük kalmıştır.
Bunlara dayanarak 2001 yılında üreticilerin gelirlerini önemli şekilde azaldığını söylemek
doğrudur.
Antalya’da tarımın, özellikle son yıllardaki durumunun iç açıcı olmadığı, aksine
ciddi sorunlar bulunduğu söylenebilir.
Gelecek 10 yıl için, önemli bazı ürünler bazında Antalya ilindeki üretim trendleri,
bir sonraki bölümde genişçe incelenmiştir.
Bitkisel verim değerleri incelendiğinde, Antalya ili değerlerinin genelde Türkiye
ortalamasının üzerinde olduğu görülmektedir. İlde yetiştirilen tarla ürünlerinden nohutun
verimi, Dünya, AB ve Türkiye ortalamasının altındadır.
Aşağıdaki tabloda bazı seçilmiş bitkisel ürünlerde 2000 yılı içinde Antalya, Türkiye,
AB ve Dünya verimlerinin karşılaştırılması yer almaktadır.
Tablo 124. Bazı Ürünlerde Antalya, Türkiye, AB ve Dünya’da Verim Değerleri
(2000)
Ürünler
Buğday
Pamuk (çiğit)
Mısır
Nohut
Susam
Soya
Portakal
Limon
Muz
Elma
Üzüm
Domates
Zeytin
Yenidünya
Nar
Avokado
Antalya
2.981
1.977
6.098
602
845
2.500
20.000
18.000
26.000
15.000
12.500
60.000
4.000
10.000
25.000
5.600
Verim (kg/ha)
Türkiye
AB
2.234
5.753
1.980
2.877
4.144
8.897
862
725
468
695
2.967
3.270
27.510
19.271
25.869
18.208
37.101
41.893
23.020
30.695
6.729
7.782
39.511
59.558
3.030
2.255
8.000
16.600
8.400
Dünya
2.733
1.581
4.255
796
392
2.176
17.406
14.862
16.253
10.885
8.591
27.226
1.946
Kaynak: DİE, FAO, Antalya Tarım İl Müdürlüğü İstatistikleri
Antalya ili mısır, buğday, soya ve pamuk, verim yönünden Dünya ortalamasının
üzerinde, AB ortalamasının altındadır. Susamda ise Dünya, Türkiye ve AB ortalamasının
üzerindedir.
223
Grafik 79. Bazı Tarla Ürünleri Verimlilik Karşılaştırmaları (2000)
Antalya İlinde Bazı Tarla Ürünlerde Verimlilik (kg/ha)
10.000
9.000
Antalya
Türkiye
AB
Dünya
8.000
7.000
6.000
5.000
4.000
3.000
2.000
1.000
0
Buğday
Pamuk (çiğit)
Mısır
Nohut
Susam
Soya
Grafik 80. Bazı Sebze ve Meyvelerde Verimlilik Karşılaştırmaları (2000)
Antalya İlinde Bazı Sebze ve Meyvelerde Verimlilik (kg/ha)
70.000
Antalya
60.000
Türkiye
50.000
AB
40.000
Dünya
30.000
20.000
10.000
0
Portakal
Limon
Muz
Elma
Üzüm
Domates
Zeytin
İlde yetiştirilen meyvelerin birçoğunda verim değerleri Dünya ortalamasının
üzerinde olmasına rağmen, AB ülkeleri ile Türkiye ortalamasının altındadır.
Domates veriminde ise Antalya ili değerleri, Dünya, AB ve Türkiye ortalamasının
üzerindedir.
5.3.2. Hayvansal Üretimde Verimlilik
Türkiye genelinde kültür ırkı sığırlarda ortalama süt verimi 4.080 kg/baş,
melezlerde 2.448 kg/baş ve yerli sığırlarda 816 kg/baş’tır.
224
Antalya’da ise süt üretimi ortalama olarak 2.9 ton/yıl düzeyindedir. Bu oran
toplamda 2 ton/yıl olan Türkiye geneli ortalamasının üzerindedir, ancak 5.2 ton/yıl olan
AB ülkeleri ortalamasının önemli düzeyde altındadır.
Karkas ağırlığı Antalya ilinde 200 kg olup, 175 kg olan Türkiye ortalamasının
üzerinde, ancak 312 kg olan AB ülkeleri ortalamasının oldukça altındadır.
5.4. ÜRETİM TRENDLERİ
Bu bölümde Antalya ilinde ve Türkiye’de seçilmiş bazı ürünlerde ekim alanı ve
üretim tahminleri (projeksiyonları) irdelenmiştir.
5.5. SEBZECİLİK
5.5.1. Tarla Sebzeciliği
Antalya ili sebze yetiştiriciliği tarla sebzeciliği (açıkta) ve örtü-altı üretim olmak
üzere incelenmiştir. Ekim alanı ve üretim projeksiyonu 1990-2000 dönemi verileri
kullanılarak yapılmış ve sonuçlar aşağıda verilmiştir.
5.5.1.1. Açıkta Domates Üretimi
Antalya ili açıkta domates ekim alanı ve üretimi incelenmiştir. Yapılan regresyon
analizinde doğrusal model kullanılmıştır. Modelin %95 önem düzeyinde anlamlı olduğu
ortaya konulmuştur.
Çalışmada, ekiliş alanı tahmin edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması
kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 125. Antalya Domates Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl
(1) Y = bo + b1 t
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
Ř2 = 0,844
Antalya Tarla Domates (1)
Alan (ha)
Üretim (ton)
1.646
79.927
1.739
84.473
1.833
89.019
1.926
93.565
2.020
98.111
2.114
102.658
2.207
107.204
2.301
111.750
2.394
116.296
2.488
120.842
F= 55,148
225
Grafik 81. Domates Ekim Alanının Yıllara Göre Artış Projeksiyonu
Antalya İlinde Domates Ekim Alanı Projeksiyonu
3.000
2.500
(ha)
2.000
1.500
1.000
500
0
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
Grafik 82. Domates Üretiminin Yıllara Göre Artış Projeksiyonu
Antalya İlinde Domates Üretimi Projeksiyonu
140.000
120.000
(ton)
100.000
80.000
60.000
40.000
20.000
0
2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011
5.5.1.2. Açıkta Hıyar Üretimi
Antalya ili açıkta hıyar ekim alanı ve üretimi incelenmiştir. Yapılan regresyon
analizinde doğrusal model kullanılmıştır Modelin %95 önem düzeyinde anlamlı olduğu
ortaya konulmuştur.
Çalışmada, ekiliş alanı tahmin edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması
kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 126. Antalya Hıyar Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
Antalya Tarla (1)
Alan (ha)
Üretim (ton)
273
6 223
279
6 341
284
6 460
289
6 578
294
6 697
299
6 815
305
6 933
226
Yıl
2009
2010
2011
Ř2 = 0,942
(1) Y = bo + b1 t
Antalya Tarla (1)
Alan (ha)
Üretim (ton)
310
7 052
315
7 170
320
7 289
F= 81,690
5.5.2. Örtü-Altı Sebzecilik
Antalya ilinde örtü-altı sebzeciliği domates, biber ve hıyar ekim alanı ve üretimi
bakımından incelenmiştir. Projeksiyon 1990-2000 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve
sonuçlar aşağıda verilmiştir.
5.5.2.1. Örtü-Altı Domates Üretimi
Antalya ili örtü-altı domates ekim alanı ve üretimi I. ve II. Alt Bölge itibariyle
incelenmiştir. Yapılan regresyon analizinde doğrusal model kullanılmıştır. Modelin %95
önem düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur.
Çalışmada, ekiliş alanı tahmin edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması
kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 127. Antalya’da Örtü-Altı Domates Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
(1) Y = bo + b1 t
(2) Y = bo + b1 t
I. Alt Bölge (1)
Alan (ha)
Üretim (ton)
3.901
367.692
4.149
391.048
4.396
414.404
4.644
437.759
4.892
461.115
5.140
484.471
5.388
507.827
5.635
531.182
5.883
554.538
6.131
577.894
Ř2 = 0,929
F=66,314
Ř2 = 0,885
F=39,47
II. Alt Bölge (2)
Alan (ha)
Üretim (ton)
4.475
504.716
4.721
532.472
4.967
560.227
5.214
587.982
5.460
615.737
5.706
643.492
5.952
671.247
6.198
699.003
6.444
726.758
6.690
754.513
Grafik 83. I. ve II. Alt Bölgelerde Örtü-Altında Domates Üretim Projeksiyonu
Antalya İli Alt Bölgelerinde Örtü-Altı Domates Üretimi Projeksiyonu
800.000
700.000
600.000
(ton)
500.000
400.000
300.000
1. Alt Bölge
2. Alt Bölge
200.000
100.000
0
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
227
5.5.2.2. Örtü-Altı Biber Üretimi
Antalya ili örtü-altı biber ekim alanı ve üretimi I. ve II. Alt Bölge itibarıyla
incelenmiştir. Yapılan regresyon analizinde kuadratik model kullanılmıştır. Modelin %95
önem düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur. Çalışmada ekiliş alanı tahmin
edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 128. Antalya’da Örtü-Altı Biber Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
(1) Y = bo + b1 t
(2) Y = bo + b1 t
I. Alt Bölge (1)
Alan (ha)
Üretim (ton)
2.167
132.204
2.410
147.017
2.678
163.371
2.971
181.267
3.290
200.703
3.634
221.681
4.003
244.200
4.397
268.260
4.817
293.861
5.261
321.003
+ b2 t2 Ř2 = 0,802
F= 21,265
+ b2 t2 Ř2 = 0,746
F= 15,706
II. Alt Bölge (2)
Alan (ha)
Üretim
693
770
852
938
1.029
1.124
1.223
1.327
1.435
1.547
(ton)
25.475
28.328
31.340
34.511
37.842
41.333
44.983
48.793
52.763
56.892
Grafik 84. I. ve II. Alt Bölgelerde Örtü-Altı Biber Üretimi Projeksiyonu
Antalya İli Alt Bölgelerinde Örtü-Altında Biber Üretimi Projeksiyonu
350.000
300.000
(ton)
250.000
1. Alt Bölge
2. Alt Bölge
200.000
150.000
100.000
50.000
0
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
5.5.2.3. Örtü-Altı Hıyar Üretimi
Antalya ili örtü-altı hıyar ekim alanı ve üretimi III. Alt Bölge itibarıyla incelenmiştir
Yapılan regresyon analizinde doğrusal model kullanılmıştır. Modelin %95 önem düzeyinde
anlamlı olduğu ortaya konulmuştur.
Çalışmada, ekiliş alanı tahmin edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması
kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 129. Antalya’da Örtü-Altı Hıyar Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl
2002
III. Alt Bölge (1)
Alan (ha)
Üretim (ton)
3 347
358 103
228
Yıl
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
Ř2 = 0,878
(1) Y = bo + b1 t
III. Alt Bölge (1)
Alan (ha)
Üretim (ton)
3 532
377 931
3 717
397 760
3 903
417 588
4 088
437 416
4 273
457 244
4 459
477 072
4 644
496 901
4 829
516 729
5 015
536 557
F=37,093
5.6. MEYVECİLİK
Antalya ili meyve üretiminde
projeksiyonları irdelenmiştir.
önemli
yeri
olan
cinsler
üzerinden
üretim
5.6.1. Portakal
Gelecek 10 yıl için Antalya ili ve Türkiye geneli için portakal ağaç sayısı ve üretim
projeksiyonu 1980-2000 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tabloda
verilmiştir.
Yapılan regresyon analizinde doğrusal logaritmik ve doğrusal (linear) model esas
alınmıştır. Modelin %95 önem düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur.
Çalışmada, ekiliş alanı tahmin edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması
kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 130. Portakal Ağaç Sayısı ve Üretim Projeksiyonu
Yıllar
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
(1) Y = bo + b1 ln
(2) Y = bo + b1 t
Antalya (1)
Meyve Veren
Üretim (ton)
Ağaç Sayısı
2 607 440
232 558
2 613 069
233 060
2 618 469
233 541
2 623 657
234 004
2 628 649
234 449
2 633 460
234 878
2 638 102
235 292
2 642 586
235 692
2 646 924
236 079
2 651 123
236 454
(t) Ř2 =0,516
F= 22,32
Ř2 =0,963
F=263,511
Türkiye (2)
Meyve Veren
Üretim (ton)
Ağaç Sayısı
11 375 318
950 180
11 533 669
963 407
11 692 020
976 634
11 850 371
989 861
12 008 722
1 003 089
12 167 073
1 016 316
12 325 424
1 029 543
12 483 775
1 042 770
12 642 126
1 055 997
12 800 477
1 069 224
5.6.2. Muz
Gelecek 10 yıl için Antalya ili ve Türkiye geneli için muz ekim alanı ve üretim
projeksiyonu 1980-2000 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tablo 2’de
verilmiştir.
Yapılan regresyon analizinde doğrusal logaritmik model kullanılmıştır. Modelin
%95 önem düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur. Çalışmada, ekiliş alanı tahmin
edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
229
Tablo 131. Muz Dikim Alanı ve Üretim Projeksiyonu
Yıllar
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
(1) Y = bo + b1 ln (t)
(2) Y = bo + b1 ln (t)
Antalya (1)
Alan (ha)
Üretim (ton)
1 090
26 366
1 088
26 327
1 086
26 289
1 085
26 252
1 083
26 217
1 082
26 183
1 081
26 150
1 079
26 119
1 078
26 088
1 077
26 059
Ř2 =0,538
F=24,32
Ř2 =0,422
F=13,88
Türkiye (2)
Alan (ha)
Üretim
1 464
1 461
1 458
1 456
1 453
1 451
1 449
1 447
1 445
1 443
(ton)
41 902
41 825
41 752
41 681
41 613
41 547
41 484
41 423
41 364
41 307
5.6.3. Ceviz
Gelecek 10 yıl için Antalya ili ve Türkiye geneli için ceviz ağacı sayısı ve üretim
projeksiyonu 1980-2000 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tablo’da
verilmiştir.
Yapılan regresyon analizinde doğrusal (linear) model kullanılmıştır. Modelin %95
önem düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur. Çalışmada ekiliş alanı tahmin
edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 132. Ceviz Ağaç Sayısı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
(1) Y = bo + b1 t
(2) Y = bo + b1 t
Antalya (1)
Türkiye (2)
Meyve Veren
Meyve Veren
Üretim (ton)
Üretim (ton)
Ağaç Sayısı
Ağaç Sayısı
68.379
3.315.677
3 560 030
119 510
69.302
3.360.466
3 578 608
120 134
70.226
3.405.254
3 597 186
120 758
71.150
3.450.042
3 615 764
121 381
72.073
3.494.830
3 634 341
122 005
72.997
3.539.619
3 652 919
122 629
73.921
3.584.407
3 671 497
123 252
74.844
3.629.195
3 690 075
123 876
75.768
3.673.984
3 708 653
124 499
76.692
3.718.772
3 727 231
125 123
Ř2 = 0,585
F=15,071
Ř2 = 0,915
F= 216,501
5.6.4. Badem
Gelecek 10 yıl için badem ağaç sayısı ve üretim projeksiyonu Antalya ve Türkiye
geneli için 1987-2000 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tablo’da
verilmiştir.
Yapılan regresyon analizinde kuadratik ve doğrusal model kullanılmıştır. Modelin
%95 önem düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur. Çalışmada ekiliş alanı tahmin
edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 133. Badem Ağaç Sayısı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl
Antalya (1)
Türkiye (2)
230
Meyve Veren
Üretim (ton)
Ağaç Sayısı
2002
201.973
3.795
2003
202.147
3.798
2004
202.661
3.808
2005
203.515
3.824
2006
204.709
3.846
2007
206.243
3.875
2008
208.117
3.911
2009
210.331
3.952
2010
212.885
4.000
2011
215.779
4.054
(1) Y = bo + b1 t + b2 t2 Ř2 =0,616
F=10,644
(2) Y = bo + b1 t
Ř2 = 0,930
F= 159,659
Meyve Veren
Ağaç Sayısı
3.592.769
3.552.736
3.512.703
3.472.670
3.432.637
3.392.604
3.352.571
3.312.538
3.272.505
3.232.472
Üretim (ton)
39.916
39.471
39.026
38.581
38.137
37.692
37.247
36.802
36.358
35.913
5.6.5. Nar
Gelecek 10 yıl için Antalya ili ve Türkiye geneli için nar ağaç sayısı ve üretim
projeksiyonu 1987-2000 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar aşağıdaki
Tablo’da verilmiştir.
Tablo 134. Nar Ağaç Sayısı ve Üretim Projeksiyonu
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
(1) Y = bo + b1 t
Antalya (1)
Meyve Veren
Üretim
Ağaç Sayısı
303.883
326.260
348.638
371.015
393.393
415.770
438.148
460.525
482.903
505.280
Ř2 = 0,873 F= 35,524
(2) Y = bo + b1 t
Ř 2 = 0,924
Yıl
(ton)
8.490
9.116
9.741
10.366
10.991
11.617
12.242
12.867
13.492
14.118
Türkiye (2)
Meyve Veren
Üretim
Ağaç Sayısı
2.514.962
2.552.121
2.589.280
2.626.440
2.663.599
2.700.758
2.737.918
2.775.077
2.812.236
2.849.396
(ton)
59.605
60.485
61.366
62.247
63.127
64.008
64.889
65.769
66.650
67.531
F= 148,169
Yapılan regresyon analizinde doğrusal model kullanılmıştır. Modelin %95 önem
düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur.
231
Grafik 85. Meyve Veren Nar Ağacı Sayısı Projeksiyonu
Antalya İlinde Meyve Veren Nar Ağaç Sayısı Projeksiyonu
600.000
500.000
400.000
300.000
200.000
100.000
0
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
Çalışmada ekiliş alanı tahmin edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması
kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
5.6.6. Elma
Gelecek 10 yıl için Antalya ili ve Türkiye geneli için elma ağaç sayısı ve üretim
projeksiyonu 1980-2000 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tablo’da
verilmiştir.
Yapılan regresyon analizinde kuadratik ve linear model kullanılmıştır. Modelin %95
önem düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur. Çalışmada ekiliş alanı tahmin
edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 135. Elma Ağaç Sayısı ve Üretim Projeksiyonu
Antalya (1)
Türkiye (2)
Meyve Veren
Meyve Veren
Üretim (ton)
Üretim (ton)
Ağaç Sayısı
Ağaç Sayısı
2002
2.429.458
236.216
33.450.334
2.520.148
2003
2.393.463
232.716
33.666.973
2.536.470
2004
2.350.459
228.535
33.883.612
2.552.791
2005
2.300.447
223.673
34.100.251
2.569.113
2006
2.243.427
218.128
34.316.890
2.585.434
2007
2.179.399
211.903
34.533.529
2.601.756
2008
2.108.363
204.996
34.750.168
2.618.078
2009
2.030.318
197.408
34.966.807
2.634.399
2010
1.945.265
189.138
35.183.446
2.650.721
2011
1.853.204
180.187
35.400.085
2.667.042
(1) Y = bo + b1 t + b2 t2
Ř2 =0,800
F=41,034
(2) Y = bo + b1 t
Ř2 =0,839
F=105,401
Yıl
232
Grafik 86. Yıllara Göre Elma Ağaç Sayısındaki Azalış
Antalya İlinde Meyve Veren Elma Ağaç Sayısı Projeksiyonu
3.000.000
2.500.000
2.000.000
1.500.000
1.000.000
500.000
0
2002
2003
2004 2005
2006 2007
2008
2009 2010
2011
5.6.7. Çilek
Gelecek 10 yıl için Antalya ili ve Türkiye geneli için çilek ekim alanı ve üretim
projeksiyonu 1980-2000 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tablo’da
verilmiştir.
Yapılan regresyon analizinde doğrusal (linear) model kullanılmıştır. Modelin %95
önem düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur. Çalışmada ekiliş alanı tahmin
edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 136. Çilek Dikim Alanı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
(1) Y = bo + b1 t
(2) Y = bo + b1 t
Antalya (1)
Alan (ha)
Üretim
157
163
169
174
180
186
191
197
203
209
Ř2 = 0,735
Ř2 = 0,803
(ton)
4 018
4 163
4 308
4 453
4 598
4 743
4 888
5 033
5 179
5 324
Türkiye (2)
Alan (ha)
Üretim (ton)
9 428
122 845
9 693
126 296
9 957
129 746
10 222
133 196
10 487
136 647
10 752
140 097
11 017
143 547
11 281
146 998
11 546
150 448
11 811
153 899
F=56,456
F=82,470
5.7. TARLA BİTKİLERİ
5.7.1. Buğday
Buğday, ekiliş alanı itibariyle Antalya’da tüm ürünler içerisinde birinci sırada yer
almaktadır. Üretici için hep sigorta olarak görülmektedir. Tarla bitkileri içerisinde en
önemli ürünlerden birisi olması nedeniyle bu üretim projeksiyonu hazırlanmıştır.
Gelecek 10 yıl için Antalya ili ve Türkiye geneli için buğday ekim alanı ve üretim
projeksiyonu 1980-2000 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tablo’da
verilmiştir.
233
Yapılan regresyon analizinde kuadratik model kullanılmıştır. Modelin %95 önem
düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur. Çalışmada ekiliş alanı tahmin edildikten
sonra, son 5 yıllık verim ortalaması (Antalya 2428,4 kg/ha, Türkiye 2098,4 kg/ha)
kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 137. Buğday Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
(1) Y = bo + b1 t
(2) Y = bo + b1 t
Antalya (1)
Alan (ha)
Üretim (ton)
141.892
421.534
141.277
419.706
140.516
417.443
139.607
414.745
138.552
411.611
137.351
408.048
136.003
404.037
134.508
399.596
132.867
394.720
+ b2 t2 Ř2 = 0,546
F= 13,028
+ b2 t2 Ř2 = 0,510
F= 11,413
Türkiye (2)
Alan (ha)
Üretim (ton)
9.053.011
18.996.838
8.973.903
18.830.838
8.887.732
18.650.017
8.794.497
18.454.373
8.694.200
18.243.908
8.586.838
18.018.621
8.472.414
17.778.512
8.350.925
17.523.582
8.222.374
17.253.829
Ekiliş alanıyla Antalya’da tüm ürünler içerisinde birinci sırada yeralan buğday,
gelecek on yıllık dönem içerisinde de dalgalanmalar göstererek yerini koruyacaktır.
5.7.2. Pamuk
Tarla bitkileri içerisinde pamuk, uzun yıllar Antalya’da ilk sıralarda yer almış, İlde
büyük ölçüde istihdam sağlamış ve ekonomik getirisi yüksek olmuştur. Son yıllarda dünya
tekstil sanayinde yaşanan sıkıntılar ve ülke ekonomisinde yaşanan olumsuzluklar, pamuk
üretim maliyetini yükseltmiş; bu da Antalya’nın Türkiye pamuk üretimindeki payını
küçültmüştür. Bu nedenlerden dolayı pamuk üretim projeksiyonuna gerek duyulmuştur.
Gelecek 10 yıl için Antalya ili ve Türkiye geneli için pamuk ekim alanı ve üretim
projeksiyonu Antalya için 1980-2002 ve Türkiye için 1980-2000 dönemi verileri
kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tablo’da verilmiştir. Yapılan regresyon analizinde
doğrusal model kullanılmıştır. Modelin %95 önem düzeyinde anlamlı olduğu ortaya
konulmuştur.
Çalışmada ekiliş alanı tahmin edildikten sonra, son 5 yıllık verim ortalaması
kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 138. Pamuk Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu
Antalya (1)
Alan (ha)
Üretim (ton)
2003
7.604
22.511
2004
6.231
18.444
2005
4.857
14.377
2006
3.483
10.310
2007
2.109
6.244
2008
735
2.177
2009
2010
2011
(1) Y = bo + b1 t Ř2 = 0,749
F= 33,823
(2) Y = bo + b1 t Ř2 = 0,613
F= 16,812
Yıl
Türkiye (2)
Alan (ha)
Üretim (ton)
767.664
2.348.822
769.487
2.354.399
771.310
2.359.977
773.133
2.365.554
774.955
2.371.131
776.778
2.376.708
778.601
2.382.285
780.424
2.387.863
782.247
2.393.440
234
Grafik 87. Antalya İli Pamuk Ekim Alanlarındaki Dramatik Azalış
Antalya İlinde Pamuk Ekim Alanları Projeksiyonu
8.000
7.000
6.000
(ha)
5.000
4.000
3.000
2.000
1.000
0
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
Antalya pamuk ekim alanı ve üretim projeksiyonu incelendiğinde gelecek on yıllık
dönem içerisinde pamuk ekim alanlarının daralarak 2009 yılından sonra ekonomik olarak
ekilemeyeceği, üretiminin de olmayacağı görülmektedir.
5.7.2.1. Pamuk Alış Fiyatlarındaki Gelişmeler
Antbirlik pamuk satın alış fiyatları TEFE deflatörü kullanılarak reel fiyatlara
dönüştürülmüştür. Buna göre reel fiyatlar serisindeki ilk (533.778,5 TL) ve son üç yılın
ortalaması (484.013,3 TL.) esas alındığında 30 yıl öncesine göre pamuk alım fiyatının
%9.3 oranında gerilediği görülmektedir. Kısaca reel olarak Antbirlik, dönem başına göre
pamuk için % 9.3 daha az fiyat vermektedir.
Tablo 139. Antbirlik Pamuk Alış Fiyatları (2000)
Yıllar
1972
1973
1974
1975
1976
1977
1978
1979
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994
1995
Cari Fiyatlar
4,02
9,77
7,43
7,88
10,62
10,67
15,41
24,44
67,82
83,09
142,43
206,89
257,09
298,28
627,53
911,97
1.718,08
2.366,83
3.779,23
6.353,00
9.372,43
31.033,33
43..950,00
Reel fiyatlar
381.383,6
769.388,4
450.563,4
434.132,4
506.308,3
409.972,1
388.080,3
375.484,7
367.599,2
354.618,9
465.903,3
450.176,2
390.550,4
349.717,2
557.233,0
474.961,6
545.838,1
493.702,9
507.389,4
526.243,0
490.136,2
735.458,9
559.984,4
Önceki Yılın Alım
Fiyatına Göre
Fark (%)
101.7
-41.4
-3.6
16.6
-19.0
-5.3
-3.2
-2,1
-3.5
31.4
-3.4
-13.2
-10.5
59.3
-14.8
14.9
-9.6
2.8
3.7
-6.9
50.1
-23.9
-4.3
Son Üç Yılın Alım
Fiyatı
Ortalamasına
Göre Fark (%)
-21.2
59.0
-6.9
-10.3
4.6
-15.3
-19.8
-22.4
-24.1
-26.7
-3.7
-7.0
-19.3
-27.7
15.1
-1.9
12.8
2.0
4.8
8.7
1.3
52.0
15.7
235
Yıllar
Cari Fiyatlar
1996
1997
1998
1999
2000
Reel fiyatlar
74.018,00
138.910,15
228.507,00
323.800,00
432.000,00
Önceki Yılın Alım
Fiyatına Göre
Fark (%)
535.946,4
553.282,6
529.674,0
490.365,9
432.000,0
3.2
-4.3
-7.4
-11.9
-
Son Üç Yılın Alım
Fiyatı
Ortalamasına
Göre Fark (%)
10.7
14.3
9.4
1.3
-10.7
Grafik 88. Antalya İlinde Pamuk Alım Fiyatlarının Yıllara Göre Seyri
Antbirlik Reel Pamuk Alım Fiyatlarının İzlenmesi
900.000
800.000
700.000
(TL)
600.000
500.000
400.000
300.000
200.000
100.000
19
99
19
97
19
95
19
93
19
91
19
89
19
87
19
85
19
83
19
81
19
78
19
76
19
74
19
72
0
5.8. SÜS BİTKİLERİ
5.8.1. Karanfil ve Gerbera
Antalya ili karanfil ve Gerbera ekim alanı ve üretimi incelenmiştir. Ekim alanı ve
üretim projeksiyonu 1989-2001 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tabloda
verilmiştir.
Yapılan regresyon analizinde doğrusal model kullanılmıştır. Modelin %95 önem
düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur. Çalışmada, ekiliş alanı tahmin edildikten
sonra, son 5 yıllık verim ortalaması kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 140. Antalya İlinde Bazı Süs Bitkileri Ekim Alanı ve Üretim Projeksiyonu
Yıl
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
Karanfil (1)
Alan (da)
Üretim (dal)
2.412
289.437.600
2.513
301.574.400
2.614
313.711.200
2.715
325.848.000
2.817
337.984.800
2.918
350.121.600
3.019
362.258.400
3.120
374.395.200
3.221
386.532.000
3.322
398.668.800
Gerbera (2)
Alan (da)
Üretim (dal)
530
74.152.400
579
81.048.800
628
87.945.200
677
94.841.600
727
101.738.000
776
108.634.400
825
115.530.800
874
122.427.200
924
129.323.600
973
136.220.000
236
(1) Y = bo + b1 t
(2) Y = bo + b1 t
Ř2 = 0,810
Ř2 = 0,841
F= 52,174
F= 64,452
Grafik 89. Süs Bitkileri Ekim Alanlarının Gelişimi
Antalya İlinde Süs Bitkileri Ekim Alanları Projeksiyonu
3.500
3.000
Karanfil
Gerbera
(da)
2.500
2.000
1.500
1.000
500
0
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
5.9. HAYVANSAL ÜRETİM
Hayvansal üretim trendleri 3 alt başlık halinde irdelenmiştir.
5.9.1. Sığır
Gelecek 10 yıl için Antalya ili sığır varlığı projeksiyonu 1980-2000 dönemi verileri
kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tablo’da verilmiştir.
Yapılan regresyon analizinde doğrusal model kullanılmıştır. Modelin %95 önem
düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur.
Tablo 141. Antalya İlinde Sığır Varlığı Projeksiyonu
Yıllar
(1) Y = bo + b1 t
(2) Y = bo + b1 t
(3) Y = bo + b1 t
Yerli Sığır
(BB) (1)
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
Ř2 =0,864
Ř2 =0,872
Ř2 =0,527
13.015
8.852
4.690
528
F=32,755
F= 35,177
F= 6,565
Kültür Irkı
(BB) (2)
37.709
41.406
45.102
48.798
52.495
56.191
59.888
63.584
67.280
70.977
Toplam (3)
123.446
119.191
114.935
110.679
106.424
102.168
97.913
93.657
89.401
85.146
5.9.2. Koyun ve Keçi
Gelecek 10 yıl için Antalya ili koyun ve keçi varlığı projeksiyonu 1980-2000
dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tabloda verilmiştir.
237
Yapılan regresyon analizinde doğrusal model kullanılmıştır. Modelin %95 önem
düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur.
Tablo 142. Antalya İlinde Koyun ve Keçi Varlığı Projeksiyonu
Yıllar
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
Ř2 =0,510
Ř2 =0,595
(1) Y = bo + b1 t
(2) Y = bo + b1 t
Koyun KB (1)
622.594
606.994
591.394
575.794
560.193
544.593
528.993
513.393
497.793
482.192
F=11,417
F= 15,731
Keçi KB (2)
240.635
235.037
229.440
223.843
218.246
212.649
207.052
201.455
195.858
190.261
Grafik 90. Antalya İlinde Yıllara Göre Hayvan Varlığında Azalma Projeksiyonu
Antalya İlinde Hayvan Sayıları Projeksiyonu
Koyun
Keçi
Yerli Sığır
Kültür Irkı Sığır
700.000
600.000
500.000
400.000
300.000
200.000
100.000
0
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
5.9.3. Arıcılık ve Bal Üretimi
Gelecek 10 yıl için Antalya ili için kovan sayısı ve bal üretim projeksiyonu 19802000 dönemi verileri kullanılarak yapılmış ve sonuçlar Tablo 18’de verilmiştir.
Yapılan regresyon analizinde doğrusal model kullanılmıştır. Modelin %95 önem
düzeyinde anlamlı olduğu ortaya konulmuştur. Çalışmada, kovan sayısı tahmin edildikten
sonra, son 5 yıllık bal verim ortalaması kullanılarak üretim tahmini yapılmıştır.
Tablo 143. Antalya İlinde Arı Kovanı Varlığı ve Bal Üretimi Projeksiyonu
Yıllar
2002
2003
2004
2005
Kovan Sayısı (1)
131.855
133.369
134.882
136.396
Bal Üretimi (kg)
2.256.037
2.281.935
2.307.833
2.333.730
238
Yıllar
2006
2007
2008
2009
2010
2011
(1) Y = bo + b1 t
Kovan Sayısı (1)
137.909
139.423
140.937
142.450
143.964
145.477
Ř2 =0,518
Bal Üretimi (kg)
2.359.628
2.385.526
2.411.424
2.437.321
2.463.219
2.489.117
F=11,766
5.10. İLDE VE ALT BÖLGELER BAZINDA ÜRETİM DEĞERLERİ
5.10.1. Antalya İl Geneli Toplam Üretim Değerleri
Tablo 144. Antalya İl Geneli Tarımsal Üretim Değerleri (2000)
ANTALYA İLİ
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
MEYVELER
Yumuşak Çekirdekliler
Armut
Ayva
Elma
Trabzon Hurması
Muşmula
Yeni Dünya
Taş Çekirdekliler
Erik
iğde
Kayısı
Zerdali
Kiraz
Kızılcık
Şeftali
Vişne
Zeytin
Üzümsü Meyveler
Dut
İncir
Nar
Üzüm (ha)
Çilek (ha)
Sert Kabuklular
Badem
Ceviz
Antep Fıstığı
Fındık
Kestane
Üretim Değeri
(1000 TL)
148.760.265.000
37.060.060.000
8.023.000.000
896.040.000
26.070.200.000
14.740.000
880.000
2.055.200.000
14.481.930.000
1.149.080.000
7.000.000
964.700.000
2.500.000
1.660.100.000
33.600.000
2.681.500.000
689.700.000
7.293.750.000
11.233.020.000
117.720.000
1.501.500.000
1.373.760.000
5.209.040.000
3.031.000.000
6.821.600.000
2.721.000.000
4.023.750.000
22.500.000
22.500.000
31.850.000
Üretim
Değerinin
Kendi
Grubu
İçindeki
Payı
100,00%
21,65%
2,42%
70,35%
0,04%
0,00%
5,55%
100,00%
7,93%
0,05%
6,66%
0,02%
11,46%
0,23%
18,52%
4,76%
50,36%
100,00%
1,05%
13,37%
12,23%
46,37%
26,98%
100,00%
39,89%
58,99%
0,33%
0,33%
0,47%
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
100,00%
24,91%
5,39%
0,60%
17,52%
0,01%
0,00%
1,38%
9,74%
0,77%
0,00%
0,65%
0,00%
1,12%
0,02%
1,80%
0,46%
4,90%
7,55%
0,08%
1,01%
0,92%
3,50%
2,04%
4,59%
1,83%
2,70%
0,02%
0,02%
0,02%
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
15,97%
3,98%
0,86%
0,10%
2,80%
0,00%
0,00%
0,22%
1,55%
0,12%
0,00%
0,10%
0,00%
0,18%
0,00%
0,29%
0,07%
0,78%
1,21%
0,01%
0,16%
0,15%
0,56%
0,33%
0,73%
0,29%
0,43%
0,00%
0,00%
0,00%
239
63.335.155.000
7.409.400.000
45.231.945.000
3.561.480.000
318.600.000
6.813.730.000
15.828.500.000
154.000.000
100,00%
11,70%
71,42%
5,62%
0,50%
10,76%
100,00%
0,97%
42,58%
4,98%
30,41%
2,39%
0,21%
4,58%
10,64%
0,10%
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
6,80%
0,80%
4,86%
0,38%
0,03%
0,73%
1,70%
0,02%
516.500.000
15.158.000.000
552.010.780.000
522.789.695.000
280.675.400.000
41.947.920.000
98.752.400.000
5.723.510.000
10.425.450.000
56.807.725.000
101.250.000
20.887.440.000
7.068.800.000
87.500.000
312.300.000
2.746.285.000
824.850.000
142.425.000
1.740.000
69.700.000
682.500.000
162.250.000
337.540.000
506.000.000
1.600.000
13.520.000
3.480.000
480.000
200.000
15.283.080.000
13.605.200.000
1.115.700.000
351.750.000
187.000.000
23.430.000
1.075.920.000
33.880.000
818.280.000
3,26%
95,76%
0,35%
10,19%
100,00%
94,71%
50,85%
7,60%
17,89%
1,04%
1,89%
10,29%
0,02%
3,78%
1,28%
0,02%
0,06%
0,50%
0,15%
0,03%
0,00%
0,01%
0,12%
0,03%
0,06%
0,09%
0,00%
0,00%
0,00%
0,00%
0,00%
2,77%
2,46%
0,20%
0,06%
0,03%
0,00%
0,19%
0,01%
0,15%
0,06%
1,63%
59,25%
56,12%
30,13%
4,50%
10,60%
0,61%
1,12%
6,10%
0,01%
2,24%
0,76%
0,01%
0,03%
0,29%
0,09%
0,02%
0,00%
0,01%
0,07%
0,02%
0,04%
0,05%
0,00%
0,00%
0,00%
0,00%
0,00%
1,64%
1,46%
0,12%
0,04%
0,02%
0,00%
0,12%
0,00%
0,09%
ANTALYA İLİ
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
Turunçgiller
Limon
Portakal
Mandarin
Altıntop
Turunç
Tropik-Suptropik Mey.
Avokado
Keçiboynuzu
Muz (ha)
SEBZELER
Meyvesi Yenen Sebzeler
Domates
Patlıcan
Hıyar
Sakız kabağı
Biber (dolma)
Biber (sivri-çarli)
Biber (salçalık)
Kavun
Karpuz
Balkabağı
Bamya
Yaprağı Yenen Sebzeler
Lahana (beyaz)
Lahana (kırmızı)
Enginar
Kereviz
Marul(göbekli)
Marul (kıvırcık)
Ispanak
Pırasa
Tere
Nane
Maydanoz
Roka
Dereotu
Baklagil Sebzeleri
Taze fasülye
Taze bakla
Taze bezelye
Barbunyafasülye
Börülce
Soğansı seb.
Sarımsak(taze)
Soğan(taze)
Üretim Değeri
(1000 TL)
Üretim
Değerinin
Kendi
Grubu
İçindeki
Payı
100,00%
53,69%
8,02%
18,89%
1,09%
1,99%
10,87%
0,02%
4,00%
1,35%
0,02%
0,06%
100,00%
30,04%
5,19%
0,06%
2,54%
24,85%
5,91%
12,29%
18,42%
0,06%
0,49%
0,13%
0,02%
0,01%
100,00%
89,02%
7,30%
2,30%
1,22%
0,15%
100,00%
3,15%
76,05%
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
240
ANTALYA İLİ
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
Havuç
Turp (bayır)
Turp (kırmızı)
Diğer seb.
Karnabahar
Mantar+Kompost
SÜS BİTKİLERİ
Kesme Çiçek
Karanfil
Gül
Gladiöl
Gypsophilla
Gerbera
Krizantem
Solidago
Nergiz
Frezia
Statice
Lilium
Şebboy
Aster
Diğer kesme çiçekler
TARLA BİTKİLERİ
Tahıllar
Buğday
Arpa
Yulaf
Çavdar
Mısır (Dane)
Mısır (Hasıl)
Darı
Endüstri Bitkileri
Pamuk
Anason
Susam
Yerfıstığı
Ayçiçeği
Şekerpancarı
Soya
Baklagiller
Bakla (Kuru)
Börülce (Kuru)
Nohut (Kuru)
Fasülye (Kuru)
Mercimek(Kır.)
Mercimek(Yeş.)
Üretim Değeri
(1000 TL)
180.000.000
19.600.000
24.160.000
216.800.000
216.800.000
9.899.000.000
25.395.950.000
25.395.950.000
17.550.000.000
980.000.000
58.500.000
502.500.000
3.178.000.000
225.600.000
2.187.000.000
300.000.000
105.000.000
24.000.000
24.750.000
12.600.000
45.000.000
203.000.000
126.553.415.000
76.123.440.000
48.995.880.000
10.516.800.000
1.134.000.000
19.360.000
3.585.500.000
11.866.000.000
5.900.000
28.300.700.000
16.178.000.000
2.210.000.000
4.206.300.000
1.385.000.000
17.550.000
4.296.250.000
7.600.000
8.480.200.000
175.000.000
19.800.000
7.496.150.000
786.750.000
1.000.000
1.500.000
Üretim
Değerinin
Kendi
Grubu
İçindeki
Payı
16,73%
1,82%
2,25%
100,00%
100,00%
100,00%
100,00%
69,11%
3,86%
0,23%
1,98%
12,51%
0,89%
8,61%
1,18%
0,41%
0,09%
0,10%
0,05%
0,18%
0,80%
100,00%
64,36%
13,82%
1,49%
0,03%
4,71%
15,59%
0,01%
100,00%
57,16%
7,81%
14,86%
4,89%
0,06%
15,18%
0,03%
100,00%
2,06%
0,23%
88,40%
9,28%
0,01%
0,02%
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
0,03%
0,00%
0,00%
0,04%
0,04%
1,79%
100,00%
100,00%
69,11%
3,86%
0,23%
1,98%
12,51%
0,89%
8,61%
1,18%
0,41%
0,09%
0,10%
0,05%
0,18%
0,80%
100,00%
60,15%
38,72%
8,31%
0,90%
0,02%
2,83%
9,38%
0,00%
22,36%
12,78%
1,75%
3,32%
1,09%
0,01%
3,39%
0,01%
6,70%
0,14%
0,02%
5,92%
0,62%
0,00%
0,00%
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
0,02%
0,00%
0,00%
0,02%
0,02%
1,06%
2,73%
2,73%
1,88%
0,11%
0,01%
0,05%
0,34%
0,02%
0,23%
0,03%
0,01%
0,00%
0,00%
0,00%
0,00%
0,02%
13,58%
8,17%
5,26%
1,13%
0,12%
0,00%
0,38%
1,27%
0,00%
3,04%
1,74%
0,24%
0,45%
0,15%
0,00%
0,46%
0,00%
0,91%
0,02%
0,00%
0,80%
0,08%
0,00%
0,00%
241
ANTALYA İLİ
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
Yumrulu Bitkiler
Patates
Soğan (Kuru)
Sarımsak (Kuru)
Yem Bitkileri
Fiğ (Yeşil Ot)
Fiğ (Kuru Ot)
Fiğ (Dane)
Yonca (Yeşil Ot)
Yonca (Kuru Ot)
Korunga(Kuru Ot)
Korunga (Yeşil Ot)
Sudan Otu
Burçak
Hayvan Pancarı
SU ÜRÜNLÜERİ
Deniz Balıkları
Diğer Deniz Ürünleri
Tatlısu Balıkları
Kültür Balıkları
Alabalık
Çipura-Levrek
HAYVANCILIK
BB ve KB Hayvan
Kırmızı Et
Süt
Deri
Yapağı
Keçi Kılı
Gübre
Kanatlı
Beyaz et
Yumurta
Arıcılık
Bal
Balmumu
Yaş Koza
İL TOPLAMI
Üretim Değeri
(1000 TL)
9.575.800.000
4.257.425.000
3.553.475.000
1.764.900.000
4.073.275.000
786.000.000
335.000.000
199.600.000
1.225.500.000
602.000.000
7.000.000
135.000.000
620.000.000
147.175.000
16.000.000
9.788.891.000
6.451.187.500
771.577.500
142.227.000
2.423.899.000
2.053.329.000
370.570.000
69.130.161.221
59.551.019.606
17.336.134.186
40.971.582.972
532.065.938
295.306.275
397.584.000
18.346.235
3.032.674.983
581.155.483
2.587.477.500
4.209.078.632
6.106.744.833
258.088.799
45.675.000
931.639.462.221
Üretim
Değerinin
Kendi
Grubu
İçindeki
Payı
100,00%
44,46%
37,11%
18,43%
100,00%
19,30%
8,22%
4,90%
30,09%
14,78%
0,17%
3,31%
15,22%
3,61%
0,39%
100,00%
100,00%
100,00%
100,00%
84,71%
15,29%
100,00%
29,11%
68,80%
0,89%
0,50%
0,67%
0,03%
100,00%
19,16%
85,32%
100,00%
145,09%
6,13%
1,09%
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
7,57%
3,36%
2,81%
1,39%
3,22%
0,62%
0,26%
0,16%
0,97%
0,48%
0,01%
0,11%
0,49%
0,12%
0,01%
100,00%
65,90%
7,88%
1,45%
24,76%
20,98%
3,79%
100,00%
86,14%
25,08%
59,27%
0,77%
0,43%
0,58%
0,03%
4,39%
0,84%
3,74%
6,09%
8,83%
0,37%
0,07%
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
1,03%
0,46%
0,38%
0,19%
0,44%
0,08%
0,04%
0,02%
0,13%
0,06%
0,00%
0,01%
0,07%
0,02%
0,00%
1,05%
0,69%
0,08%
0,02%
0,26%
0,22%
0,04%
7,42%
6,39%
1,86%
4,40%
0,06%
0,03%
0,04%
0,00%
0,33%
0,06%
0,28%
0,45%
0,66%
0,03%
0,00%
100,00%
242
Grafik 91. Antalya İli Üretim Değerleri Payları
Antalya İli Tarımsal Üretim Değerleri Oranları
SU ÜRÜNLERİ
1%
HAYVANCILIK
7,42%
MEYVELER
15,97%
TARLA BİTKİLERİ
13,58%
SÜS BİTKİLERİ
2,73%
SEBZELER
59,25%
Grafik 92. İlin Üretim Değerleri Toplamının Alt Bölgelere Dağılımı
Antalya İli Tarımsal Üretim Değerlerinin Alt Bölgelere Dağılımı
450.000.000
400.000.000
(Milyon TL)
350.000.000
300.000.000
250.000.000
200.000.000
150.000.000
100.000.000
50.000.000
0
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
243
5.10.2. Birinci Alt Bölge Üretim Değerleri
Tablo 145. Antalya İli I. Alt Bölge Üretim Değerleri (2000)
I. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
MEYVELER
Yumuşak Çekirdekliler
Armut
Ayva
Elma
Yeni Dünya
Taş Çekirdekliler
Erik
Kayısı
Zerdali
Kiraz
Şeftali
Zeytin
Üzümsü Meyveler
Dut
İncir
Nar
Üzüm (ha)
Sert Kabuklular
Badem
Ceviz
Antep Fıstığı
Turunçgiller
Limon
Portakal
Mandarin
Altıntop
Turunç
Tropik-Suptropik Mey.
Avokado
Keçiboynuzu
SEBZELER
Meyvesi Yenen Sebzeler
Domates
Patlıcan
Hıyar
Sakız kabağı
Biber (dolma)
Biber (sivri-çarli)
Kavun
Karpuz
Balkabağı
Üretim Değeri
(1000 TL)
38.697.860.000
2.030.510.000
80.750.000
18.720.000
1.769.200.000
161.840.000
1.568.965.000
100.740.000
49.775.000
2.500.000
63.700.000
38.000.000
1.314.250.000
1.514.650.000
900.000
60.200.000
215.460.000
1.238.090.000
387.200.000
97.200.000
275.000.000
15.000.000
33.081.435.000
1.275.800.000
30.499.755.000
1.045.080.000
253.800.000
7.000.000
115.100.000
20.000.000
95.100.000
166.826.525.000
165.822.025.000
67.928.600.000
23.332.400.000
16.250.000.000
3.370.900.000
5.453.000.000
41.064.075.000
7.448.000.000
960.800.000
7.500.000
Üretim
Değerinin
Kendi
Grubu
İçindeki
Payı
100,00%
3,98%
0,92%
87,13%
7,97%
100,00%
6,42%
3,17%
0,16%
4,06%
2,42%
83,77%
100,00%
0,06%
3,97%
14,23%
81,74%
100,00%
25,10%
71,02%
3,87%
100,00%
3,86%
92,20%
3,16%
0,77%
0,02%
100,00%
17,38%
82,62%
100,00%
40,96%
14,07%
9,80%
2,03%
3,29%
24,76%
4,49%
0,58%
0,00%
100,00%
5,25%
0,21%
0,05%
4,57%
0,42%
4,05%
0,26%
0,13%
0,01%
0,16%
0,10%
3,40%
3,91%
0,00%
0,16%
0,56%
3,20%
1,00%
0,25%
0,71%
0,04%
85,49%
3,30%
78,82%
2,70%
0,66%
0,02%
0,30%
0,05%
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
17,46%
0,92%
0,04%
0,01%
0,80%
0,07%
0,71%
0,05%
0,02%
0,00%
0,03%
0,02%
0,59%
0,68%
0,00%
0,03%
0,10%
0,56%
0,17%
0,04%
0,12%
0,01%
14,92%
0,58%
13,76%
0,47%
0,11%
0,00%
0,05%
0,01%
0,25%
100,00%
99,40%
40,72%
13,99%
9,74%
2,02%
3,27%
24,61%
4,46%
0,58%
0,00%
0,04%
75,26%
74,80%
30,64%
10,53%
7,33%
1,52%
2,46%
18,52%
3,36%
0,43%
0,00%
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
244
I. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
Bamya
Yaprağı Yenen Sebzeler
Lahana (beyaz)
Ispanak
Pırasa
Baklagil Sebzeleri
Taze fasülye
Taze bakla
Taze bezelye
Soğansı seb.
Turp (kırmızı)
Diğer seb.
Karnabahar
TARLA BİTKİLERİ
Tahıllar
Buğday
Arpa
Mısır (Dane)
Mısır (Hasıl)
Endüstri Bitkileri
Pamuk
Susam
Baklagiller
Bakla (Kuru)
Nohut (Kuru)
Fasülye (Kuru)
Yumrulu Bitkiler
Patates
Soğan (Kuru)
Yem Bitkileri
Fiğ (Yeşil Ot)
Fiğ (Kuru Ot)
Fiğ (Dane)
Yonca (Yeşil Ot)
Korunga(Kuru Ot)
Sudan Otu
Burçak
SU ÜRÜNLÜERİ
Deniz Balıkları
Diğer Deniz Ürünleri
Kültür Balıkları
Alabalık
Çipura-Levrek
HAYVANCILIK
BB ve KB Hayvan
Kırmızı et
Üretim Değeri
(1000 TL)
6.750.000
36.550.000
1.350.000
11.200.000
24.000.000
955.950.000
815.850.000
94.500.000
45.600.000
2.400.000
2.400.000
9.600.000
9.600.000
8.351.700.000
5.346.300.000
4.093.800.000
598.500.000
164.000.000
490.000.000
1.422.100.000
216.000.000
1.206.100.000
671.250.000
37.500.000
446.250.000
187.500.000
217.550.000
66.500.000
151.050.000
694.500.000
106.000.000
200.000.000
180.000.000
1.500.000
7.000.000
60.000.000
140.000.000
441.685.500
180.519.500
6.457.000
254.709.000
167.209.000
87.500.000
7.358.058.529
5.545.236.696
1.076.528.800
Üretim
Değerinin
Kendi
Grubu
İçindeki
Payı
0,00%
100,00%
3,69%
30,64%
65,66%
100,00%
85,34%
9,89%
4,77%
100,00%
100,00%
100,00%
100,00%
100,00%
76,57%
11,19%
3,07%
9,17%
100,00%
15,19%
84,81%
100,00%
5,59%
66,48%
27,93%
100,00%
30,57%
69,43%
100,00%
15,26%
28,80%
25,92%
0,22%
1,01%
8,64%
20,16%
100,00%
100,00%
100,00%
65,65%
34,35%
100,00%
19,41%
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
0,00%
0,02%
0,00%
0,01%
0,01%
0,57%
0,49%
0,06%
0,03%
0,00%
0,00%
0,01%
0,01%
100,00%
64,01%
49,02%
7,17%
1,96%
5,87%
17,03%
2,59%
14,44%
8,04%
0,45%
5,34%
2,25%
2,60%
0,80%
1,81%
8,32%
1,27%
2,39%
2,16%
0,02%
0,08%
0,72%
1,68%
100,00%
40,87%
1,46%
57,67%
37,86%
19,81%
100,00%
75,36%
14,63%
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
0,00%
0,02%
0,00%
0,01%
0,01%
0,43%
0,37%
0,04%
0,02%
0,00%
0,00%
0,00%
0,00%
3,77%
2,41%
1,85%
0,27%
0,07%
0,22%
0,64%
0,10%
0,54%
0,30%
0,02%
0,20%
0,08%
0,10%
0,03%
0,07%
0,31%
0,05%
0,09%
0,08%
0,00%
0,00%
0,03%
0,06%
0,20%
0,08%
0,00%
0,11%
0,08%
0,04%
3,32%
2,50%
0,49%
245
I. Alt BÖLGE
Üretim Değeri
(1000 TL)
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
Süt
Üretim
Değerinin
Kendi
Grubu
İçindeki
Payı
4.326.110.000
46.584.000
32.400.000
61.204.000
2.409.896
590.299.333
106.099.333
484.200.000
1.222.522.500
1.149.087.500
73.435.000
221.675.829.029
Deri
Yapağı
Keçi Kılı
Gübre
Kanatlı
Beyaz et
Yumurta
Arıcılık
Bal
Balmumu
ALT BÖLGE TOPLAMI
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
78,01%
0,84%
0,58%
1,10%
0,04%
100,00%
17,97%
82,03%
100,00%
93,99%
6,01%
58,79%
0,63%
0,44%
0,83%
0,03%
8,02%
1,44%
6,58%
16,61%
15,62%
1,00%
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
1,95%
0,02%
0,01%
0,03%
0,00%
0,27%
0,05%
0,22%
0,55%
0,52%
0,03%
100,00%
Grafik 93. I. Alt Bölge Üretim Değerleri Payları
Antalya I. At Bölge Tarım sal Üretim Değerleri Payları
TARLA BİTKİLERİ
3,8%
SU ÜRÜNLÜERİ
0,2%
HAYVANCILIK
3,3%
MEYVELER
17,5%
SÜS BİTKİLERİ
0,0%
SEBZELER
75,3%
246
5.10.3. İkinci Alt Bölge Üretim Değerleri
Tablo 146. Antalya İli II. Alt Bölge Üretim Değerleri (2000)
II. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
MEYVELER
Yumuşak Çekirdekliler
Armut
Ayva
Elma
Trabzon Hurması
Muşmula
Yeni Dünya
Taş Çekirdekliler
Erik
Kayısı
Kiraz
Kızılcık
Şeftali
Vişne
Zeytin
Üzümsü Meyveler
Dut
İncir
Nar
Üzüm (ha)
Çilek (ha)
Sert Kabuklular
Badem
Ceviz
Turunçgiller
Limon
Portakal
Mandarin
Altıntop
Turunç
Tropik-Suptropik Mey.
Avokado
Keçiboynuzu
SEBZELER
Meyvesi Yenen Sebzeler
Domates
Patlıcan
Hıyar
Sakız kabağı
Biber (dolma)
Biber (sivri-çarli)
Üretim Değeri
(1000 TL)
37.660.700.000
1.297.400.000
158.500.000
26.640.000
915.200.000
14.740.000
880.000
181.440.000
6.310.570.000
106.720.000
50.050.000
39.000.000
1.200.000
1.084.000.000
3.850.000
5.025.750.000
3.642.930.000
104.760.000
800.450.000
993.420.000
508.300.000
1.236.000.000
2.833.050.000
631.800.000
2.201.250.000
23.494.950.000
2.852.400.000
11.447.040.000
2.333.880.000
54.900.000
6.806.730.000
81.800.000
39.000.000
42.800.000
248.081.960.000
239.659.135.000
168.837.800.000
14.277.480.000
20.705.600.000
1.600.040.000
4.110.050.000
14.151.475.000
Üretim
Değerinin
Kendi
Grubu
İçindeki
Payı
100,00%
12,22%
2,05%
70,54%
1,14%
0,07%
13,98%
100,00%
1,69%
0,79%
0,62%
0,02%
17,18%
0,06%
79,64%
100,00%
2,88%
21,97%
27,27%
13,95%
33,93%
100,00%
22,30%
77,70%
100,00%
12,14%
48,72%
9,93%
0,23%
28,97%
100,00%
47,68%
52,32%
100,00%
70,45%
5,96%
8,64%
0,67%
1,71%
5,90%
100,00%
3,44%
0,42%
0,07%
2,43%
0,04%
0,00%
0,48%
16,76%
0,28%
0,13%
0,10%
0,00%
2,88%
0,01%
13,34%
9,67%
0,28%
2,13%
2,64%
1,35%
3,28%
7,52%
1,68%
5,84%
62,39%
7,57%
30,40%
6,20%
0,15%
18,07%
0,22%
0,10%
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
8,83%
0,30%
0,04%
0,01%
0,21%
0,00%
0,00%
0,04%
1,48%
0,03%
0,01%
0,01%
0,00%
0,25%
0,00%
1,18%
0,85%
0,02%
0,19%
0,23%
0,12%
0,29%
0,66%
0,15%
0,52%
5,51%
0,67%
2,69%
0,55%
0,01%
1,60%
0,02%
0,01%
0,11%
100,00%
96,60%
68,06%
5,76%
8,35%
0,64%
1,66%
5,70%
0,01%
58,20%
56,22%
39,61%
3,35%
4,86%
0,38%
0,96%
3,32%
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
247
II. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
Biber (salçalık)
Kavun
Karpuz
Bamya
Yaprağı Yenen Sebzeler
Lahana (beyaz)
Lahana (kırmızı)
Enginar
Kereviz
Marul(göbekli)
Marul (kıvırcık)
Ispanak
Pırasa
Tere
Nane
Maydanoz
Roka
Dereotu
Baklagil Sebzeleri
Taze fasülye
Taze bakla
Taze bezelye
Barbunyafasülye
Börülce
Soğansı seb.
Sarımsak(taze)
Soğan(taze)
Turp (bayır)
Turp (kırmızı)
Diğer seb.
Karnabahar
SÜS BİTKİLERİ
Kesme Çiçek
Karanfil
Gül
Gladiöl
Gypsophilla
Gerbera
Krizantem
Solidago
Nergiz
Frezia
Statice
Lilium
Şebboy
Aster
Üretim Değeri
(1000 TL)
101.250.000
11.773.440.000
3.868.000.000
234.000.000
2.138.665.000
598.500.000
77.625.000
1.740.000
44.200.000
558.600.000
162.250.000
294.000.000
384.000.000
1.600.000
13.520.000
1.950.000
480.000
200.000
5.233.000.000
4.483.500.000
690.000.000
14.400.000
22.000.000
23.100.000
875.960.000
33.600.000
801.000.000
19.600.000
21.760.000
175.200.000
175.200.000
25.395.950.000
25.395.950.000
17.550.000.000
980.000.000
58.500.000
502.500.000
3.178.000.000
225.600.000
2.187.000.000
300.000.000
105.000.000
24.000.000
24.750.000
12.600.000
45.000.000
Üretim
Değerinin
Kendi
Grubu
İçindeki
Payı
0,04%
4,91%
1,61%
0,10%
100,00%
27,98%
3,63%
0,08%
2,07%
26,12%
7,59%
13,75%
17,96%
0,07%
0,63%
0,09%
0,02%
0,01%
100,00%
85,68%
13,19%
0,28%
0,42%
0,44%
100,00%
3,84%
91,44%
2,24%
2,48%
100,00%
100,00%
100,00%
69,11%
3,86%
0,23%
1,98%
12,51%
0,89%
8,61%
1,18%
0,41%
0,09%
0,10%
0,05%
0,18%
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
0,04%
4,75%
1,56%
0,09%
0,86%
0,24%
0,03%
0,00%
0,02%
0,23%
0,07%
0,12%
0,15%
0,00%
0,01%
0,00%
0,00%
0,00%
2,11%
1,81%
0,28%
0,01%
0,01%
0,01%
0,35%
0,01%
0,32%
0,01%
0,01%
0,07%
0,07%
100,00%
100,00%
69,11%
3,86%
0,23%
1,98%
12,51%
0,89%
8,61%
1,18%
0,41%
0,09%
0,10%
0,05%
0,18%
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
0,02%
2,76%
0,91%
0,05%
0,50%
0,14%
0,02%
0,00%
0,01%
0,13%
0,04%
0,07%
0,09%
0,00%
0,00%
0,00%
0,00%
0,00%
1,23%
1,05%
0,16%
0,00%
0,01%
0,01%
0,21%
0,01%
0,19%
0,00%
0,01%
0,04%
0,04%
5,96%
5,96%
4,12%
0,23%
0,01%
0,12%
0,75%
0,05%
0,51%
0,07%
0,02%
0,01%
0,01%
0,00%
0,01%
248
II. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
Diğer kesme çiçekler
TARLA BİTKİLERİ
Tahıllar
Buğday
Arpa
Yulaf
Çavdar
Mısır (Dane)
Mısır (Hasıl)
Endüstri Bitkileri
Pamuk
Susam
Yerfıstığı
Soya
Baklagiller
Bakla (Kuru)
Nohut (Kuru)
Fasülye (Kuru)
Yumrulu Bitkiler
Patates
Soğan (Kuru)
Sarımsak (Kuru)
Yem Bitkileri
Fiğ (Yeşil Ot)
Fiğ (Kuru Ot)
Yonca (Kuru Ot)
Sudan Otu
SU ÜRÜNLÜERİ
Deniz Balıkları
Diğer Deniz Ürünleri
Tatlısu Balıkları
Kültür Balıkları
Alabalık
Çipura-Levrek
HAYVANCILIK
BB ve KB Hayvan
Kırmızı Et
Süt
Deri
Yapağı
Keçi Kılı
Gübre
Kanatlı
Beyaz et - Broiler
Yumurta
Arıcılık
Üretim Değeri
(1000 TL)
203.000.000
68.764.835.000
44.825.760.000
28.791.360.000
2.472.540.000
981.000.000
7.360.000
3.231.500.000
9.342.000.000
20.009.700.000
15.960.000.000
2.907.100.000
1.135.000.000
7.600.000
205.875.000
10.500.000
146.625.000
48.750.000
2.578.500.000
399.000.000
1.909.500.000
270.000.000
1.145.000.000
360.000.000
135.000.000
90.000.000
560.000.000
5.434.773.000
3.636.785.000
758.058.500
122.202.000
917.727.500
634.657.500
283.070.000
40.934.414.828
38.087.638.512
13.682.222.700
23.735.707.976
437.095.900
80.597.775
140.484.000
11.530.161
1.557.242.350
301.232.350
1.256.010.000
1.289.533.966
Üretim
Değerinin
Kendi
Grubu
İçindeki
Payı
0,80%
100,00%
64,23%
5,52%
2,19%
0,02%
7,21%
20,84%
100,00%
79,76%
14,53%
5,67%
0,04%
100,00%
5,10%
71,22%
23,68%
100,00%
15,47%
74,05%
10,47%
100,00%
31,44%
11,79%
7,86%
48,91%
100,00%
100,00%
100,00%
100,00%
69,16%
30,84%
100,00%
35,92%
62,32%
1,15%
0,21%
0,37%
0,03%
100,00%
19,34%
80,66%
100,00%
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
0,80%
100,00%
65,19%
41,87%
3,60%
1,43%
0,01%
4,70%
13,59%
29,10%
23,21%
4,23%
1,65%
0,01%
0,30%
0,02%
0,21%
0,07%
3,75%
0,58%
2,78%
0,39%
1,67%
0,52%
0,20%
0,13%
0,81%
100,00%
66,92%
13,95%
2,25%
16,89%
11,68%
5,21%
100,00%
93,05%
33,42%
57,98%
1,07%
0,20%
0,34%
0,03%
3,80%
0,74%
3,07%
3,15%
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
0,05%
16,13%
10,52%
6,75%
0,58%
0,23%
0,00%
0,76%
2,19%
4,69%
3,74%
0,68%
0,27%
0,00%
0,05%
0,00%
0,03%
0,01%
0,60%
0,09%
0,45%
0,06%
0,27%
0,08%
0,03%
0,02%
0,13%
1,27%
0,85%
0,18%
0,03%
0,22%
0,15%
0,07%
9,60%
8,94%
3,21%
5,57%
0,10%
0,02%
0,03%
0,00%
0,37%
0,07%
0,29%
0,30%
249
II. Alt BÖLGE
Üretim Değeri
(1000 TL)
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
Bal
Balmumu
ALT BÖLGE TOPLAMI
Üretim
Değerinin
Kendi
Grubu
İçindeki
Payı
1.243.557.333
45.976.633
426.272.632.828
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
3,04%
0,29%
0,11%
0,01%
100,00%
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
96,43%
3,57%
Grafik 94. II. Alt Bölge Üretim Değerleri Payları
Antalya II. Alt Bölge Tarımsal Üretim Değerleri Payları
SU ÜRÜNLÜERİ
1,3%
HAYVANCILIK
9,6%
MEYVELER
8,8%
TARLA BİTKİLERİ
16,1%
SÜS BİTKİLERİ
6,0%
SEBZELER
58,2%
5.10.4. Üçüncü Alt Bölge Üretim Değerleri
Tablo 147. Antalya İli III. Alt Bölge Üretim Değerleri (2000)
III. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
MEYVELER
Yumuşak Çekirdekliler
Armut
Ayva
Elma
Yeni Dünya
Taş Çekirdekliler
Erik
Üretim Değeri
(1000 TL)
30.737.865.000
2.204.150.000
118.750.000
33.480.000
340.000.000
1.711.920.000
1.594.895.000
222.870.000
Üretim
Değerinin
Kendi
Grubu
İçindeki
Payı
100,00%
5,39%
1,52%
15,43%
77,67%
100,00%
13,97%
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
100,00%
7,17%
0,39%
0,11%
1,11%
5,57%
5,19%
0,73%
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
20,39%
1,46%
0,08%
0,02%
0,23%
1,14%
1,06%
0,15%
250
11.275.000
200.200.000
288.750.000
6.050.000
865.750.000
2.183.550.000
2.700.000
78.400.000
135.720.000
184.230.000
1.782.500.000
2.379.750.000
1.806.000.000
573.750.000
6.747.520.000
3.278.200.000
3.276.900.000
182.520.000
9.900.000
15.628.000.000
95.000.000
0,71%
12,55%
18,10%
0,38%
54,28%
100,00%
0,12%
3,59%
6,22%
8,44%
81,63%
100,00%
75,89%
24,11%
100,00%
48,58%
48,56%
2,70%
0,15%
100,00%
0,61%
0,04%
0,65%
0,94%
0,02%
2,82%
7,10%
0,01%
0,26%
0,44%
0,60%
5,80%
7,74%
5,88%
1,87%
21,95%
10,67%
10,66%
0,59%
0,03%
50,84%
0,31%
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
0,01%
0,13%
0,19%
0,00%
0,57%
1,45%
0,00%
0,05%
0,09%
0,12%
1,18%
1,58%
1,20%
0,38%
4,48%
2,17%
2,17%
0,12%
0,01%
10,37%
0,06%
375.000.000
15.158.000.000
101.892.710.000
95.635.810.000
29.856.000.000
4.102.560.000
60.780.000.000
256.750.000
12.250.000
614.250.000
14.000.000
198.400.000
112.000.000
22.400.000
62.500.000
1.500.000
6.058.500.000
5.491.500.000
279.000.000
288.000.000
7.858.400.000
6.224.300.000
5.406.000.000
573.300.000
120.000.000
2,40%
96,99%
1,22%
49,31%
100,00%
93,86%
29,30%
4,03%
59,65%
0,25%
0,01%
0,60%
0,01%
0,19%
0,11%
0,02%
0,06%
0,00%
5,95%
5,39%
0,27%
0,28%
100,00%
79,21%
68,79%
7,30%
1,53%
0,25%
10,05%
67,59%
63,44%
19,80%
2,72%
40,32%
0,17%
0,01%
0,41%
0,01%
0,13%
0,07%
0,01%
0,04%
0,00%
4,02%
3,64%
0,19%
0,19%
5,21%
4,13%
3,59%
0,38%
0,08%
III. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
Kayısı
Kiraz
Şeftali
Vişne
Zeytin
Üzümsü Meyveler
Dut
İncir
Nar
Üzüm (ha)
Çilek (ha)
Sert Kabuklular
Badem
Ceviz
Turunçgiller
Limon
Portakal
Mandarin
Altıntop
Tropik-Suptropik Mey.
Avokado
Keçiboynuzu
Muz (ha)
SEBZELER
Meyvesi Yenen Sebzeler
Domates
Patlıcan
Hıyar
Sakız kabağı
Biber (dolma)
Biber (sivri-çarli)
Kavun
Yaprağı Yenen Sebzeler
Marul(göbekli)
Ispanak
Pırasa
Maydanoz
Baklagil Sebzeleri
Taze fasülye
Taze bakla
Taze bezelye
TARLA BİTKİLERİ
Tahıllar
Buğday
Arpa
Mısır (Dane)
Üretim Değeri
(1000 TL)
Üretim
Değerinin
Kendi
Grubu
İçindeki
Payı
100,00%
31,22%
4,29%
63,55%
0,27%
0,01%
0,64%
0,01%
100,00%
56,45%
11,29%
31,50%
0,76%
100,00%
90,64%
4,61%
4,75%
100,00%
86,85%
9,21%
1,93%
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
251
III. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
Mısır (Hasıl)
Endüstri Bitkileri
Susam
Yerfıstığı
Baklagiller
Bakla (Kuru)
Yumrulu Bitkiler
Patates
Soğan (Kuru)
Sarımsak (Kuru)
SU ÜRÜNLÜERİ
Deniz Balıkları
Diğer Deniz Ürünleri
Kültür Balıkları
Alabalık
HAYVANCILIK
BB ve KB Hayvan
Kırmızı Et
Süt
Deri
Yapağı
Keçi Kılı
Gübre
Kanatlı
Beyaz et
Yumurta
Arıcılık
Bal
Balmumu
Yaş Koza
ALT BÖLGE TOPLAMI
Üretim Değeri
(1000 TL)
125.000.000
287.100.000
37.100.000
250.000.000
112.500.000
112.500.000
1.234.500.000
142.500.000
1.083.000.000
9.000.000
3.558.672.500
2.633.883.000
7.062.000
917.727.500
917.727.500
6.703.406.185
5.555.881.185
1.481.963.525
4.015.155.900
14.394.800
18.112.500
23.960.000
2.294.460
372.050.000
60.750.000
311.300.000
775.475.000
707.000.000
22.800.000
45.675.000
150.751.053.685
Üretim
Değerinin
Kendi
Grubu
İçindeki
Payı
2,01%
100,00%
12,92%
87,08%
100,00%
100,00%
100,00%
11,54%
87,73%
0,73%
100,00%
100,00%
100,00%
100,00%
100,00%
26,67%
72,27%
0,26%
0,33%
0,43%
0,04%
100,00%
16,33%
83,67%
100,00%
91,17%
2,94%
5,89%
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
1,59%
3,65%
0,47%
3,18%
1,43%
1,43%
15,71%
1,81%
13,78%
0,11%
100,00%
74,01%
0,20%
25,79%
25,79%
100,00%
82,88%
22,11%
59,90%
0,21%
0,27%
0,36%
0,03%
5,55%
0,91%
4,64%
11,57%
10,55%
0,34%
0,68%
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
0,08%
0,19%
0,02%
0,17%
0,07%
0,07%
0,82%
0,09%
0,72%
0,01%
2,36%
1,75%
0,00%
0,61%
0,61%
4,45%
3,69%
0,98%
2,66%
0,01%
0,01%
0,02%
0,00%
0,25%
0,04%
0,21%
0,51%
0,47%
0,02%
0,03%
100,00%
252
Grafik 95. III. Alt Bölge Üretim Değerleri Payları
Antalya III. Alt Bölge Tarımsal Üretim Değerleri Payları
TARLA BİTKİLERİ
5,2%
SU ÜRÜNLÜERİ
2,4%
HAYVANCILIK
4,4%
MEYVELER
20,4%
SÜS BİTKİLERİ
0,0%
SEBZELER
67,6%
5.10.5. Dördüncü Alt Bölge Üretim Değerleri
Tablo 148. Antalya İli IV. Alt Bölge Tarımsal Üretim Değerleri (2000)
IV. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
MEYVELER
Yumuşak Çekirdekliler
Armut
Ayva
Elma
Taş Çekirdekliler
Erik
iğde
Kayısı
Kiraz
Kızılcık
Şeftali
Vişne
Zeytin
Üzümsü Meyveler
Dut
Üzüm (ha)
Çilek (ha)
Sert Kabuklular
Üretim Değeri
(1000 TL)
39.051.700.000
31.330.550.000
7.623.750.000
802.800.000
22.904.000.000
4.673.180.000
637.330.000
7.000.000
853.050.000
1.231.750.000
9.600.000
1.245.000.000
678.700.000
10.750.000
2.338.020.000
2.520.000
2.323.000.000
12.500.000
709.950.000
Üretim
Değerinin
Kendi
Grubu
İçindeki
Payı
100,00%
24,33%
2,56%
73,10%
100,00%
13,64%
0,15%
18,25%
26,36%
0,21%
26,64%
14,52%
0,23%
100,00%
0,11%
99,36%
0,53%
100,00%
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
100,00%
80,23%
19,52%
2,06%
58,65%
11,97%
1,63%
0,02%
2,18%
3,15%
0,02%
3,19%
1,74%
0,03%
5,99%
0,01%
5,95%
0,03%
1,82%
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
31,93%
25,62%
6,23%
0,66%
18,73%
3,82%
0,52%
0,01%
0,70%
1,01%
0,01%
1,02%
0,55%
0,01%
1,91%
0,00%
1,90%
0,01%
0,58%
253
IV. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
Badem
Ceviz
SEBZELER
Meyvesi Yenen Sebzeler
Domates
Patlıcan
Hıyar
Sakız kabağı
Biber (dolma)
Biber (sivri-çarli)
Kavun
Karpuz
Balkabağı
Bamya
Yaprağı Yenen Sebzeler
Lahana (beyaz)
Lahana (kırmızı)
Kereviz
Marul(göbekli)
Ispanak
Pırasa
Baklagil Sebzeleri
Taze fasülye
Barbunyafasülye
Soğansı seb.
Havuç
Diğer seb.
Karnabahar
Mantar+Kompost
TARLA BİTKİLERİ
Tahıllar
Buğday
Arpa
Yulaf
Çavdar
Mısır (Dane)
Mısır (Hasıl)
Endüstri Bitkileri
Anason
Ayçiçeği
Şekerpancarı
Baklagiller
Nohut (Kuru)
Fasülye (Kuru)
Yumrulu Bitkiler
Patates
Üretim Değeri
(1000 TL)
106.200.000
603.750.000
33.483.200.000
20.300.500.000
13.250.000.000
140.000.000
660.000.000
487.500.000
848.750.000
877.500.000
1.652.000.000
2.240.000.000
75.000.000
69.750.000
369.200.000
225.000.000
64.800.000
25.500.000
10.500.000
8.400.000
35.000.000
2.702.500.000
2.537.500.000
165.000.000
180.000.000
180.000.000
32.000.000
32.000.000
9.899.000.000
39.450.525.000
18.025.250.000
9.144.000.000
6.746.250.000
153.000.000
12.000.000
70.000.000
1.900.000.000
6.522.675.000
2.210.000.000
16.425.000
4.296.250.000
7.255.000.000
6.715.000.000
540.000.000
5.475.000.000
3.610.000.000
Üretim
Değerinin
Kendi
Grubu
İçindeki
Payı
14,96%
85,04%
100,00%
65,27%
0,69%
3,25%
2,40%
4,18%
4,32%
8,14%
11,03%
0,37%
0,34%
100,00%
60,94%
17,55%
6,91%
2,84%
2,28%
9,48%
100,00%
93,89%
6,11%
100,00%
100,00%
100,00%
100,00%
100,00%
100,00%
50,73%
37,43%
0,85%
0,07%
0,39%
10,54%
100,00%
33,88%
0,25%
65,87%
100,00%
92,56%
7,44%
100,00%
65,94%
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
0,27%
1,55%
100,00%
60,63%
39,57%
0,42%
1,97%
1,46%
2,53%
2,62%
4,93%
6,69%
0,22%
0,21%
1,10%
0,67%
0,19%
0,08%
0,03%
0,03%
0,10%
8,07%
7,58%
0,49%
0,54%
0,54%
0,10%
0,10%
29,56%
100,00%
45,69%
23,18%
17,10%
0,39%
0,03%
0,18%
4,82%
16,53%
5,60%
0,04%
10,89%
18,39%
17,02%
1,37%
13,88%
9,15%
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
0,09%
0,49%
27,38%
16,60%
10,83%
0,11%
0,54%
0,40%
0,69%
0,72%
1,35%
1,83%
0,06%
0,06%
0,30%
0,18%
0,05%
0,02%
0,01%
0,01%
0,03%
2,21%
2,07%
0,13%
0,15%
0,15%
0,03%
0,03%
8,09%
32,26%
14,74%
7,48%
5,52%
0,13%
0,01%
0,06%
1,55%
5,33%
1,81%
0,01%
3,51%
5,93%
5,49%
0,44%
4,48%
2,95%
254
IV. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
Soğan (Kuru)
Sarımsak (Kuru)
Yem Bitkileri
Fiğ (Yeşil Ot)
Fiğ (Dane)
Yonca (Yeşil Ot)
Yonca (Kuru Ot)
Korunga (Yeşil Ot)
Hayvan Pancarı
SU ÜRÜNLÜERİ
Tatlısu Balıkları
Kültür Balıkları
Alabalık
HAYVANCILIK
BB ve KB Hayvan
Kırmızı Et
Süt
Deri
Yapağı
Keçi Kılı
Gübre
Üretim Değeri
(1000 TL)
380.000.000
1.485.000.000
2.172.600.000
320.000.000
1.600.000
1.200.000.000
500.000.000
135.000.000
16.000.000
127.875.000
20.025.000
107.850.000
107.850.000
10.179.038.382
7.646.312.382
709.664.311
6.636.499.213
15.293.600
157.200.000
126.080.000
1.575.258
Kanatlı
262.038.000
Beyaz et
Yumurta
69.258.000
192.780.000
2.270.688.000
2.223.600.000
47.088.000
122.292.338.382
Arıcılık
Bal
Balmumu
ALT BÖLGE TOPLAMI
Üretim
Değerinin
Kendi
Grubu
İçindeki
Payı
6,94%
27,12%
100,00%
14,73%
0,07%
55,23%
23,01%
6,21%
0,74%
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
100,00%
9,28%
86,79%
0,20%
2,06%
1,65%
0,02%
0,96%
3,76%
5,51%
0,81%
0,00%
3,04%
1,27%
0,34%
0,04%
100,00%
15,66%
84,34%
84,34%
100,00%
75,12%
6,97%
65,20%
0,15%
1,54%
1,24%
0,02%
26,43%
73,57%
100,00%
97,93%
2,07%
0,68%
1,89%
22,31%
21,84%
0,46%
100,00%
100,00%
100,00%
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
0,31%
1,21%
1,78%
0,26%
0,00%
0,98%
0,41%
0,11%
0,01%
0,10%
0,02%
0,09%
0,09%
8,32%
6,25%
0,58%
5,43%
0,01%
0,13%
0,10%
0,00%
0,06%
0,16%
1,86%
1,82%
0,04%
100,00%
255
Grafik 96. IV. Alt Bölge Üretim Değerleri Payları
Antalya IV. Alt Bölge Tarımsal Üretim Değerleri Payları
HAYVANCILIK
8,3%
SU ÜRÜNLÜERİ
0,1%
MEYVELER
31,9%
TARLA BİTKİLERİ
32,3%
SÜS BİTKİLERİ
0,0%
SEBZELER
27,4%
5.10.6. Beşinci Alt Bölge Üretim Değerleri
Tablo 149. Antalya İli V. Alt Bölge Tarımsal Üretim Değerleri (2000)
V. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
MEYVELER
Yumuşak Çekirdekliler
Armut
Ayva
Elma
Taş Çekirdekliler
Erik
Kayısı
Kiraz
Kızılcık
Şeftali
Vişne
Zeytin
Üzümsü Meyveler
Dut
İncir
Nar
Üzüm (ha)
Üretim Değeri
(1000 TL)
2.612.140.000
197.450.000
41.250.000
14.400.000
141.800.000
334.320.000
81.420.000
550.000
125.450.000
22.800.000
25.750.000
1.100.000
77.250.000
1.553.870.000
6.840.000
562.450.000
29.160.000
955.420.000
Üretim
Değerinin
Kendi
Grubu
İçindeki
Payı
100,00%
20,89%
7,29%
71,82%
100,00%
24,35%
0,16%
37,52%
6,82%
7,70%
0,33%
23,11%
100,00%
0,44%
36,20%
1,88%
61,49%
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
100,00%
7,56%
1,58%
0,55%
5,43%
12,80%
3,12%
0,02%
4,80%
0,87%
0,99%
0,04%
2,96%
59,49%
0,26%
21,53%
1,12%
36,58%
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
24,53%
1,85%
0,39%
0,14%
1,33%
3,14%
0,76%
0,01%
1,18%
0,21%
0,24%
0,01%
0,73%
14,59%
0,06%
5,28%
0,27%
8,97%
256
V. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
Sert Kabuklular
Badem
Ceviz
Antep Fıstığı
Fındık
Kestane
Turunçgiller
Limon
Portakal
Tropik-Suptropik Mey.
Keçiboynuzu
SEBZELER
Meyvesi Yenen Sebzeler
Domates
Patlıcan
Hıyar
Sakız kabağı
Biber (dolma)
Biber (sivri-çarli)
Balkabağı
Bamya
Yaprağı Yenen Sebzeler
Marul(göbekli)
Ispanak
Pırasa
Maydanoz
Baklagil Sebzeleri
Taze fasülye
Taze bakla
Taze bezelye
Börülce
Soğansı seb.
Sarımsak(taze)
Soğan(taze)
TARLA BİTKİLERİ
Tahıllar
Buğday
Arpa
Mısır (Hasıl)
Darı
Endüstri Bitkileri
Pamuk
Susam
Ayçiçeği
Baklagiller
Bakla (Kuru)
Üretim Değeri
(1000 TL)
511.650.000
79.800.000
370.000.000
7.500.000
22.500.000
31.850.000
11.250.000
3.000.000
8.250.000
3.600.000
3.600.000
1.726.385.000
1.372.225.000
803.000.000
95.480.000
356.800.000
8.320.000
1.400.000
100.425.000
5.000.000
1.800.000
3.470.000
1.400.000
1.540.000
500.000
30.000
333.130.000
276.850.000
52.200.000
3.750.000
330.000
17.560.000
280.000
17.280.000
2.127.955.000
1.701.830.000
1.560.720.000
126.210.000
9.000.000
5.900.000
59.125.000
2.000.000
56.000.000
1.125.000
235.575.000
14.500.000
Üretim
Değerinin
Kendi
Grubu
İçindeki
Payı
100,00%
15,60%
72,32%
1,47%
4,40%
6,22%
100,00%
26,67%
73,33%
100,00%
100,00%
100,00%
58,52%
6,96%
26,00%
0,61%
0,10%
7,32%
0,36%
0,13%
100,00%
40,35%
44,38%
14,41%
0,86%
100,00%
83,11%
15,67%
1,13%
0,10%
100,00%
1,59%
98,41%
100,00%
91,71%
7,42%
0,53%
0,35%
100,00%
3,38%
94,71%
1,90%
100,00%
6,16%
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
19,59%
3,05%
14,16%
0,29%
0,86%
1,22%
0,43%
0,11%
0,32%
0,14%
0,14%
100,00%
79,49%
46,51%
5,53%
20,67%
0,48%
0,08%
5,82%
0,29%
0,10%
0,20%
0,08%
0,09%
0,03%
0,00%
19,30%
16,04%
3,02%
0,22%
0,02%
1,02%
0,02%
1,00%
100,00%
79,97%
73,34%
5,93%
0,42%
0,28%
2,78%
0,09%
2,63%
0,05%
11,07%
0,68%
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
4,81%
0,75%
3,47%
0,07%
0,21%
0,30%
0,11%
0,03%
0,08%
0,03%
0,03%
16,21%
12,89%
7,54%
0,90%
3,35%
0,08%
0,01%
0,94%
0,05%
0,02%
0,03%
0,01%
0,01%
0,00%
0,00%
3,13%
2,60%
0,49%
0,04%
0,00%
0,16%
0,00%
0,16%
19,99%
15,98%
14,66%
1,19%
0,08%
0,06%
0,56%
0,02%
0,53%
0,01%
2,21%
0,14%
257
V. Alt BÖLGE
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
Börülce (Kuru)
Nohut (Kuru)
Fasülye (Kuru)
Mercimek(Kır.)
Mercimek(Yeş.)
Yumrulu Bitkiler
Patates
Soğan (Kuru)
Sarımsak (Kuru)
Yem Bitkileri
Fiğ (Dane)
Yonca (Yeşil Ot)
Yonca (Kuru Ot)
Burçak
SU ÜRÜNLÜERİ
Kültür Balıkları
Alabalık
HAYVANCILIK
BB ve KB Hayvan
Kırmızı Et
Süt
Deri
Yapağı
Keçi Kılı
Gübre
Kanatlı
Beyaz et
Yumurta
Arıcılık
Bal
Balmumu
ALT BÖLGE TOPLAMI
Üretim Değeri
(1000 TL)
19.800.000
188.275.000
10.500.000
1.000.000
1.500.000
70.250.000
39.425.000
29.925.000
900.000
61.175.000
18.000.000
24.000.000
12.000.000
7.175.000
225.885.000
225.885.000
225.885.000
3.955.243.297
2.715.950.831
385.754.850
2.258.109.883
18.697.638
6.996.000
45.856.000
536.460
387.003.300
43.815.800
343.187.500
852.289.166
783.500.000
68.789.166
10.647.608.297
Üretim
Değerinin
Kendi
Grubu
İçindeki
Payı
8,40%
79,92%
4,46%
0,42%
0,64%
100,00%
56,12%
42,60%
1,28%
100,00%
29,42%
39,23%
19,62%
11,73%
100,00%
100,00%
100,00%
14,20%
83,14%
0,69%
0,26%
1,69%
0,02%
100,00%
11,32%
88,68%
100,00%
91,93%
8,07%
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
0,93%
8,85%
0,49%
0,05%
0,07%
3,30%
1,85%
1,41%
0,04%
2,87%
0,85%
1,13%
0,56%
0,34%
100,00%
100,00%
100,00%
100,00%
68,67%
9,75%
57,09%
0,47%
0,18%
1,16%
0,01%
9,78%
1,11%
8,68%
21,55%
19,81%
1,74%
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
0,19%
1,77%
0,10%
0,01%
0,01%
0,66%
0,37%
0,28%
0,01%
0,57%
0,17%
0,23%
0,11%
0,07%
2,12%
2,12%
2,12%
37,15%
25,51%
3,62%
21,21%
0,18%
0,07%
0,43%
0,01%
3,63%
0,41%
3,22%
8,00%
7,36%
0,65%
100,00%
258
Grafik 97. V. Alt Bölge Üretim Değerleri Payları
Antalya V. Alt Bölge Tarım sal Üretim Değerleri Payları
HAYVANCILIK
37,1%
MEYVELER
24,5%
SU ÜRÜNLÜERİ
2,1%
TARLA BİTKİLERİ
20,0%
SÜS BİTKİLERİ
0,0%
SEBZELER
16,2%
5.11. SU ÜRÜNLERİ İSTİHSAL DEĞERLERİ
Tablo 150. Antalya İli Su Ürünleri İstihsal Değerleri (2001)
Deniz balıkları
Akya
Avcı
Bakalorya
Barbunya
Berlam
Çipura
Dil-pisi
Dülger
Fangri
Gümüş
Hani
İskarmoz
İskorpit
İsparoz
İstavrit-kr
İstavrit-ka
İşkine
İzmarit
Karagöz
Kayabalığı
Kefal
Keler
Kılıç
Kırlangıç
Kolyoz
İstihsal
(kg)
119.690
12.200
45.070
117.080
800
15.519
8.700
7.200
20.370
2.400
9.800
109.610
9.066
17.070
89.810
81.450
6.040
172.310
8.575
13.100
79.870
4.900
94.270
28.350
307.065
Ortalama Satış
Fiyatı (Bin TL/kg)
3.749
2.415
2.853
3.782
4.000
5.102
5.385
2.333
8.641
1.313
1.184
1.789
2.014
1.884
1.770
1.670
2.929
883
3.668
4.671
2.822
1.806
5.242
1.814
1.387
İstihsal Değeri
(Bin TL)
448.752.200
29.460.000
128.580.000
442.751.300
3.200.000
79.177.500
46.850.000
16.800.000
176.013.700
3.150.000
11.600.000
196.090.000
18.259.000
32.155.000
158.949.300
136.004.800
17.690.000
152.205.000
31.455.600
61.195.000
225.398.500
8.850.000
494.191.800
51.415.000
425.931.100
259
Köpek
Kupez
Levrek
Lipsöz
Lüfer
Melanurya
Mercan
Mezgit
Mırmır
Minekop
Orfoz
Orkinoz
Palamut
Sardalya
Sarıağız
Sarıgöz
Sarpa
Sinagrit
Tekir
Tirsi
Trança
Torik
Turna
Vatoz
Zargana
Zurna
Diğerleri
Toplam
İstihsal
(kg)
33.200
275.200
17.990
5.250
2.400
12.490
107.600
8.850
115.735
10.110
17.020
129.600
95.460
318.580
3.840
23.900
14.490
18.920
49.360
249.900
8.545
26.350
70.680
6.450
5.710
150
111.080
3.119.175
Diğer deniz
Ürünleri
Ahtapot
Böcek
İstakoz
Kalamerye
Karides
Mürekkep bal.
Pavurya
Yengeç
Diğerleri
Toplam
İstihsal
(kg)
30.814
3.200
2.200
26.569
94.054
52.022
2.260
4.500
900
216.519
Deniz balıkları
İçsu balıkları
Akbalık
Alabalık
Karabalık
T.su kefali
T.s.levreği
Sazan
Siraz
Yılan
Toplam
İstihsal
(kg)
100
1.400
8.750
24.300
17.700
42.500
5.100
7.900
107.750
Ortalama Satış
Fiyatı (Bin TL/kg)
1.282
1.279
11.659
1.243
4.417
3.202
5.461
2.989
3.472
3.916
8.564
1.995
1.800
1.065
2.854
5.011
2.471
9.049
5.866
910
8.472
1.719
3.792
372
4.019
2.000
1.849
İstihsal Değeri
(Bin TL)
42.550.000
351.975.000
209.750.000
6.525.000
10.600.000
39.988.400
587.575.000
26.450.000
401.889.300
39.590.000
145.759.800
258.500.000
171.789.200
339.330.000
10.957.500
119.752.100
35.810.000
171.211.300
289.550.000
227.300.000
72.395.000
45.300.000
268.043.900
2.400.000
22.950.000
300.000
205.390.000
7.501.256.300
Ortalama satış
Fiyatı (bin TL/kg)
1.567
8.125
12.045
2.501
5.713
1.309
987
0
500
İstihsal değeri
(Bin TL)
48.290.000
26.000.000
26.500.000
66.453.000
537.364.000
68.105.000
2.230.000
0
450.000
775.392.000
Ortalama satış
Fiyatı (bin TL/kg)
2.500
2.839
934
2.938
5.366
2.125
1.000
2.994
İstihsal değeri
(Bin TL)
250.000
3.975.000
8.175.000
71.400.000
94.980.000
90.325.000
5.100.000
23.650.000
297.855.000
260
Tablo 151. Kültür Balıkçılığı Üretimi ve Değerleri (2001)
Kültür balıkları
Sazan
Alabalık
Çipura
Levrek
Toplam
Genel toplam
Üretim
(kg)
11.200
778.111
30.550
86.102
905.963
4.349.407
Ortalama satış
Fiyatı (bin TL/kg)
1.518
2.563
3.274
3.752
İstihsal değeri
(Bin TL)
17.000.000
1.993.971.500
100.010.000
323.035.500
2.434.017.000
11.008.520.300
5.12. ÖNEMLİ ÜRÜNLERİN ÜRETİM DEĞERLERİ SIRALAMASI
ANTALYA İLİ
ÜRETİM DALLARI
Ürün Grupları
Ürünler
Domates
Hıyar
Biber (sivri-çarli)
Buğday
Portakal
Patlıcan
Süt
Elma
Kavun
Karanfil
Kırmızı Et
Pamuk
Muz (ha)
Taze fasülye
Mısır (Hasıl)
Arpa
Biber (dolma)
Mantar+Kompost
Armut
Nohut (Kuru)
Limon
Zeytin
Üretim Değeri
(1000 TL)
280.675.400.000
98.752.400.000
56.807.725.000
48.995.880.000
45.231.945.000
41.947.920.000
40.971.582.972
26.070.200.000
20.887.440.000
17.550.000.000
17.336.134.186
16.178.000.000
15.158.000.000
13.605.200.000
11.866.000.000
10.516.800.000
10.425.450.000
9.899.000.000
8.023.000.000
7.496.150.000
7.409.400.000
7.293.750.000
Üretim
Değerinin
Kendi Ürün
Grubu
İçindeki
Payı
53,69%
18,89%
10,87%
64,36%
71,42%
8,02%
68,80%
70,35%
4,00%
69,11%
29,11%
57,16%
95,76%
89,02%
15,59%
13,82%
1,99%
100,00%
21,65%
88,40%
11,70%
50,36%
Üretim
Değerinin
Kendi
Üretim Dalı
İçindeki
Payı
50,85%
17,89%
10,29%
38,72%
30,41%
7,60%
59,27%
17,52%
3,78%
69,11%
25,08%
12,78%
10,19%
2,46%
9,38%
8,31%
1,89%
1,79%
5,39%
5,92%
4,98%
4,90%
Üretim
Değerinin İl
Toplam
Üretim
Değeri
İçindeki
Payı
30,13%
10,60%
6,10%
5,26%
4,86%
4,50%
4,40%
2,80%
2,24%
1,88%
1,86%
1,74%
1,63%
1,46%
1,27%
1,13%
1,12%
1,06%
0,86%
0,80%
0,80%
0,78%
261
Grafik 98. İlde Önemli Ürünlerin Üretim Değerleri Karşılaştırması
Antalya İlinde Üretim Değerlerine Göre Ürün Karşılaştırması
300.000.000.000
250.000.000.000
150.000.000.000
100.000.000.000
50.000.000.000
on
Ze
yt
in
Li
m
Ar
Bi
be
pa
r(
do
an
lm
ta
a)
r+
Ko
m
po
st
Ar
N
m
oh
ut
ut
(K
ur
u)
M
a
Ka
vu
n
Ka
ra
nf
il
Kı
rm
ız
ıE
t
Pa
m
uk
M
uz
(h
Ta
a)
ze
fa
sü
ly
M
e
ıs
ır
(H
as
ıl)
Sü
t
El
m
H
ıy
ar
si
vr
i-ç
ar
li)
Bu
ğd
ay
Po
rta
ka
l
Pa
tlı
ca
n
Bi
be
r(
at
es
0
D
om
(Bin TL)
200.000.000.000
262
BÖLÜM 6. PROBLEMLER POTANSİYELLER VE KISITLAR
6.1. PROBLEMLER
Antalya ilinin problemleri aşağıdaki belirtilen başlıklar altında özetlenmektedir.
6.1.1. Sosyo-Ekonomik Problemler
Antalya’da hızlı gelişen turizm ve sanayileşme nedeniyle arazi rantı yüksektir.
Tarım arazilerinin önemli bir kısmı tarım alanı olarak görünmesine rağmen, turizm
sektörüne iyi fiyattan satıldığından tarım alanları bu şekilde el değiştirmektedir.
Antalya ili 1950’lere kadar göç veren bir il iken 1960’lardan sonra göç almaya
başlamıştır.
DPT tarafından yapılan araştırmalarda göç edenlerde ücretli oranının yüksek
olduğu tarım sektöründe istihdam edildiği, bunu hizmetler sektörünün izlediğini
göstermektedir.
İlde turizmin gelişmiş olması göç eden nüfus için bu alanda tarım kesimine eşit bir
istihdam olanağı sağlamaktadır.
İl nüfusundaki artışın, doğal nüfus artışından çok ülke içi göç hareketinden
kaynaklandığı ve Antalya’nın, Türkiye’nin en çok göç alan illerinden biri olduğu
bilinmektedir. Diğer yandan da Antalya giderek dış göç alan bir kent olma özelliği
kazanmaktadır.İldeki nüfus artışına paralel olarak yoğun konut talebi yüzünden ilde
sağlıksız bir yapılaşma ortaya çıkmakta, yeşil alanlar ve tarım alanları azalmaktadır.
Antalya’da temel tarımsal faaliyetlerin hasat aşamasında sürat ve yoğun emek
gereksinimleri mevsimlik işçi talebini yükseltmektedir. Bu talebi dağ köylerinin nüfusu
kısmen karşılamakta, talep fazlası ise çevre illerden karşılanmaktadır.
Türkiye’de olduğu gibi Antalya’da da veraset yolu ile araziler parçalanmaktadır.
Tarım arazilerinin küçük ve parçalı olması üretimde verim düşüklüğüne ve maliyetlerin
yükselmesine neden olmaktadır. Mevcut işletmelerin miras hukuku yolu ile
parçalanmasına engel olunmalıdır.
Özellikle V. Alt Bölgede bulunan Akseki, Gündoğmuş ve İbradı ilçelerinde istihdam
problemi vardır. Bu nedenle bu ilçelerden II. ve III. Alt Bölgelere veya diğer kentlere göç
söz konusudur.
Genç nüfusun göç etmesiyle köylerde işgücü açığı meydana gelmektedir. Bu da
tarımsal faaliyetleri olumsuz etkilemektedir.
İl bazında turizm ve tarım her ne kadar yoğun olarak yapılıyorsa da hala dağ
köylerine sağlık, eğitim vb. hizmetlerin yeterince götürülemediği görülmektedir.
Hayvancılık işletmeleri, ülkemizde genel olarak çok küçük işletmelerdir. Ülkenin
genel ekonomik yapısı göz önüne alındığında, yapı, üretim, pazarlama, destekleme,
işletme kredileri ve tüketim alanlarında problemler yaşanmaktadır.
Bölgemiz de ise; tarımsal üretimin yoğunluğunu bitkisel üretim oluşturmaktadır.
Dolayısıyla hayvancılık işletmeleri getirisinden çok tüketimi karşılamaya yönelik olarak
faaliyet göstermektedir.
6.1.2. Doğal Kaynak Problemleri
İlde son yıllardaki aşırı yağışlar alt yapı yetersizliği ve derelerin ıslah edilmemiş
olması nedeniyle sel felaketlerine yol açmaktadır. Tarım alanları sel felaketleri nedeniyle
çok büyük zararlar görmektedir. Ayrıca yoğun rüzgar ve şiddetli fırtınalar sera gibi
263
tarımsal yapılara zarar vermektedir.
V. Alt Bölge engebeli arazi yapısına sahiptir. Sulu tarımın yapılamadığı gibi, kuru
tarımın da toprak verimsizliği ve toprak işleme zorlukları nedeniyle arazilerinin büyük bir
kısmı yeteri kadar değerlendirilememektedir.
Finike’de hayvancılık küçükbaş ağırlıklı yapı arz etmekte, çayır ve mera varlığının
çok kıt oluşundan dolayı, hayvancılığın en önemli girdisi olan kaba yem ihtiyacı yeterince
karşılanamadığı için gelişme potansiyeli çok sınırlıdır.
Mera ve yaylaların azalması, hayvan ve yem kredi faizlerinin artması ile diğer
etkenler sonucunda besicilik giderek azalmakta, hayvancılık da giderek yok olmaktadır.
Hayvansal ürünlerin daha verimli değerlendirilmesi için, mamül haline getirilerek
pazarlanması gerekmektedir.
İldeki orman alanlarının mülkiyetinin devlete ait olması nedeniyle orman köylüleri
bu kaynaklardan yeterince yararlanamamaktadır. Orman yangınları ve kaçak orman
kesimleri bu kaynakların günden güne azalmasına neden olmaktadır.
Zeytin alanlarının bir kısmının hiç değerlendirilmiyor olması, bir kısmının etkin
kullanılmaması nedeniyle önümüzdeki yıllarda tahrip olmasına sebep olacaktır.
6.1.3. Çevresel Problemler
Tarım sektöründe yapılan bazı yanlış uygulamalar ile tarım alanları ve yer altı
sularına verilen zararlar sonucu, son yıllarda önemli bir çevre sorunu gündeme gelmiştir.
Özellikle örtü altı yetiştiriciliğinde, gerektiği şekilde
toprak ve yaprak analizleri
yapılmadan bilinçsizce ve aşırı miktarda uygulanan kimyasal gübrelerin yüzey ve yer altı
sularına karışması, tüm canlıların sağlığını tehdit etmektedir.
Toprak fümigasyonu amacıyla kullanılan Metil Bromid bir çok ülkede yasaklanmış
olmasına rağmen halen ülkemizde kullanılmaktadır. Tarımsal mücadele amacıyla
kullanılan kimyasal maddeler ve artıkları da benzer biçimde çevre kirliliğine, dolayısıyla
insan sağlığı
ve doğal dengenin bozulmasına neden olmaktadır. Bundan dolayı
sürdürülebilir tarım tekniklerinin artan oranda sektöre kazandırılması yanında, önemli
oranda kimyasal ilaç tasarrufu da sağlanabilecek ve daha verimli, kaliteli üretim mümkün
olabilecektir.
Genellikle her yıl değiştirilmek zorunda kalınan örtü materyali ve fide kapları
olarak kullanılan plastiğin gerçek anlamda geri dönüşümsüz oluşu da önemli bir çevre
sorunu doğurmaktadır.
Bugüne kadar seralarda üretilen ürünün, don zararından korunması ve bir miktar
ısıtma için odunun yakıt olarak kullanılması, birçok bölgede orman alanlarının aşırı
derecede tahribine neden olmuştur. Bu konu özellikle basit yapıların yaygınlaştırıldığı yeni
bölgeler için tehlike oluşturmaktadır.
Antalya merkezde bulunan Boğaçayı Havzasında, mevcut kum-çakıl ve taş ocakları
nedeni ile şiddetli yağışlarda denize kadar toprak ve malzeme taşınımı olmakta bu da
deniz kirliliğine yol açmaktadır. Ayrıca bazı ocak işletmelerinin gerekli duyarlılığı
göstermemeleri nedeniyle dere kenarında bulunun narenciye bahçeleri kamyonların
malzeme taşıması sırasında zarar görmektedir. Aynı problemler kum çakıl ocaklarının
çoğalmaya başladığı Aksu İlçesinde bulunan ve gelecekte Antalya’nın içme suyunun temin
edileceği Aksu Çayı içinde geçerlidir.
Alanya İlçesinde bulunan Alara Çayı ve Dim Çayı kenarında kurulmuş olan tesisler
nedeniyle çevre sorunları yaşanmaktadır. Bu tesislerin bir kısmı gerek atık suları gerekse
de katı atıkları ile çevreyi kirletmektedir.
6.1.4. Sektör ve Belirgin Alt Sektörlerin Problemleri
Bitkisel Üretim: Arazilerin miras yoluyla bölünmesi üretim alanlarını küçültmekte
264
bu da verimliliği olumsuz etkilemektedir. Sebze ve meyve üretiminin küçük ve dağınık
birimlerde gerçekleşmesi nedeniyle finansman sıkıntısı içerisinde olan üreticiler yeni
teknolojilerden yararlanamamaktadır.
Sera ürünlerinin tüm girdileri yurt dışından dövizle ithal edildiğinden dövize paralel
olarak girdi fiyatları artmaktadır. Üreticiler girdilerin yüksekliği ve ürün fiyatlarının
düşüklüğü nedeniyle kaliteli ve standartlara uygun üretime yönelememekte ve biyolojik
üretim metotlarını kullanamamaktadır. Bu sebeple ihracatçılar dış talepler doğrultusunda
standartlara uygun, istenilen çeşit ve miktarda ürün temin edememektedir.
Üreticilerin bilinçli olmamasından dolayı üretici birlikleri kurulamamıştır. Ürün
bazında üretici birliklerinin bir an önce kurularak üretimden pazarlamaya kadar olan
organik bağın kesintisiz akışı sağlanmalıdır. Birliklerin kurulması devlet politikası ile
desteklenmelidir.
Sebze üretiminde ağırlıklı olarak hibrit tohum kullanılmaktadır. Kullanılan hibrit
tohumluklarının büyük bir bölümü ithal yoluyla karşılanmaktadır. Ülkemizde ıslahçı
haklarını garanti altına alan Çeşit Koruma Kanunu’nun olmayışı çeşit sahibi yurt dışı
kuruluşlarının özellikle hibrit çeşitlerde üretim lisansı verme yerine her yıl F1 hibrit tohum
satmayı tercih etmelerine neden olmaktadır. Bu nedenle yerli F1 üretimimizi arttıracak
ıslah çalışmaları teşvik edilmelidir.
Örtü altı yetiştiriciliğinde verim ve kaliteyi etkileyen önemli faktörlerden biri
ısıtmadır. Isıtma maliyetlerinin çok yüksek olması pazardaki sürekliliği azaltmaktadır. Bu
nedenle ucuz enerjinin seralara götürülmesi, doğal gaz ile ısıtma sisteminin bir an önce
devreye girmesi gerekmektedir.
Tarım sigorta sisteminin yaygınlaştırılması gerekmektedir.
Verimliliğin ve kalitenin arttırılması, planlı üretim ve pazarlamada sürekliliğin
sağlanması için sözleşmeli üretim modeli hem üreticiler hem de ihracatçılar tarafından
benimsenmelidir. Bu model ile ürünün üretim aşamasından tüketiciye ulaşıncaya kadar ki
zincirinin kontrol altında tutulması mümkün olmalıdır.
Üretimde gübre ve zirai ilaçların bilinçsiz kullanımı ihracatımızı olumsuz
etkilemektedir. İl de kurulmuş olan rezidü laboratuarının kapasitesi artırılarak, daha fazla
ürünün analiz edilmesi sağlanmalıdır. Seracılığın yaygın olduğu bölgelerde yeni
laboratuarlar kurulmalıdır.
Avrupa Gıda Perakendecileri tarafından 1999 yılında EUREPGAP Protokolü
hazırlanmış olup, bugün belli başlı süper ve hiper market zincirleri tarafından kabul
edilmekte ve istenmektedir. Avrupa Birliği ülkelerine ihraç edeceğimiz tüm ürünlerde
uyulması gerekli bir ön koşul haline getirilerek önlemlerin alınması gerekmektedir. Aksi
takdirde
bu protokole uyum gösteremeyen üreticilerimiz ve ihracatçılarımız ihraç
ürünlerinin ihracatında zorluklarla karşılaşılacak ve ihracat payı büyük oranda azalacaktır.
Uluslar
arası
standartlara
ve
tüketici
yapılmaması,rekabette zorlanmaya neden olmaktadır.
tercihlerine
uygun
üretim
Tüketicinin yaş meyve ve sebzeye ödediği ürün bedelinin ancak 1/3’ü üreticinin
eline geçmektedir.
Meyvecilikle ilgili tarımsal sanayi işletmeleri ilde yetersizdir.
Fidan üretimi yapan büyük kapasiteli özel sektör ya da kamu kuruluşunun
olmaması, Şekerpancarı üretim kotalarının daraltılmasıyla IV. Alt Bölgedeki üreticilerimiz
mağdur olmaktadır. Üreticilerimizin mağduriyetinin telafi edilmesi ve kotaların
daraltılmasıyla açılan alanlarda Ülkemizin açığı bulunan ürünlerin (mısır, soya fasulyesi,
ayçiçeği, yem bitkisi) ekilişine yöneltmek amacıyla telafi edici önlemlere hız verilmesi
gerekmektedir.
İlde pamuk üretimi 1995 yılında 99.388 ton iken 2000 yılında 40.445 tona
gerilemiştir. Özellikle pamuğa yapılan desteklerin yetersiz olması, prim fiyatlarının geç
açıklanması, girdi fiyatlarının (mazot-gübre-ilaç-işçilik) yükselmesi ve işçi temininde
265
yaşanan güçlükler pamuk ekiliş alanlarını daraltmıştır.
Kesme çiçek sektöründe ana üretim materyali olan fide ithal yolu ile temin
edilmektedir. Bu da ürün programlama, maliyet ve kayıplarla ilgili bir çok problemleri de
beraberinde getirmektedir. Üretim materyalinde dışa bağımlılığı azaltmak için bu konuda
çalışacak kuruluşlar (anaçlık ve köklendirme tesisi, doku kültürü laboratuvarı vb.)
desteklenmelidir.
Yıllardır sprey karanfil dışında yeterli miktarda ürün çeşitleri yetiştirilmemiş ve
bunun sonucunda da çoğunlukla İngiltere pazarına ürün gönderilmiştir. Araştırma
geliştirme projeleri oluşturularak geleneksel ürün çeşitlerinin yanında, yurt dışı pazarlarda
talep gören yeni çeşitlerin ülkemizde denenmesi ve araştırılması sağlanmalıdır.
İlde kesme çiçek ihracatı 8 ay ile sınırlı kalmakta, bu da yıl boyu olan talepleri
karşılayamamaktadır. Ancak son yıllarda İldeki firmalar ihracatın kesintisiz olabilmesi için
Korkuteli ilçemizde ve komşu illerde yayla çiçekçiliğine başlamışlardır.
Ülkemizde ekolojik koşulların oldukça elverişli olmasına karşın dış mekan
bitkilerinde ithalat oldukça yoğun yapılmaktadır. İlde büyük otellerin peyzaj
çalışmalarında ithalat yoluyla temin ettikleri ve ekolojimizde de yetişebilen palmiye,
hurma gibi tropik bitkilerin üretim alanları arttırılmalıdır.
Ayrıca mevsimlik çiçek tohumları ve çim tohumları da ıslah çalışmalarının yeterli
olmaması nedeniyle ithal yoluyla karşılanmaktadır. Araştırma Geliştirme fonları
oluşturularak ekolojimize uygun çeşitler üretilmeli, ıslah çalışmalarına ağırlık verilmelidir.
Ayrıca çim alanları oluşturulmasında büyük kolaylık sağlamak amacıyla çim parçalarıyla,
çim kalıplarıyla ve çim rulolarıyla dikim yöntemleri geliştirilmelidir.
İç mekan süs bitkilerinin üretiminde modern teknolojiye ihtiyaç duyulması
nedeniyle büyük yatırımlar gerekmekte bu da sektörün gelişmesini sınırlandırmaktadır. İç
mekan bitkilerinde kaliteli üretim için mutlaka teknolojiden yararlanmak gerekmektedir.
Ancak; ısıtma maliyeti toplam maliyet içerisinde yüksek değer taşıdığı için örtü altındaki
üretim için ucuz enerjinin sağlanması gerekmektedir.
İç ve dış mekan süs bitkilerin üretimininde ekolojiye uygun çeşitlerin seçilmesinin
yanında, ürün bazında ihtisaslaşmaya özen gösterilmelidir. Ayrıca, iç ve dış mekan süs
bitkileri üreticilerinin örgütlenmesi gerekmektedir.
Doğal ekolojimizde bulunan çiçek soğanları dışında ticari değeri yüksek olan çiçek
soğanlarından lale, sümbül, nergiz, lilium, gladiöl, zambak, galla, canna gibi çeşitlerin
üretimine önem verilmelidir. Avrupa ülkelerinin soğanlı bitkilere olan talebi gün geçtikçe
artmaktadır.
İlde örtü-altı sebze ve süs bitkileri yetiştiriciliği yaygın olmasına rağmen sera
sabit yatırım malzemelerinin bir standardizasyonunun olmaması, teknoloji gerektiren
yatırımların ithal edilmesine neden olmaktadır. Üretim yerlerinde sera konstrüksiyon
atölyelerin kurulması gerekmektedir.
Hayvansal Üretim: Hayvancılık işletmeleri, ülkemizde genel olarak çok küçük
işletmelerdir. Ülkenin genel ekonomik yapısı göz önüne alındığında, yapı, üretim,
pazarlama, destekleme işletme kredileri ve tüketim alanlarında problemler
yaşanmaktadır.
Bölgemizde ise; tarımsal üretimin yoğunluğunu bitkisel üretim oluşturmaktadır.
Dolayısıyla hayvancılık işletmeleri getirisinden çok tüketimi karşılamaya yönelik olarak
faaliyet göstermektedir.
Tarımsal işletmelerde hayvan sayısı azdır. Yem Bitkileri üretim alanları bitkisel
üretimde
kullanılmaktadır.
Hayvansal
ürünlerin
pazarlanmasında
sorunlarla
karşılaşılmaktadır. Ürünlerin pazarlanmasında karşılaşılan sorunların aşılmasında gerekli
örgütlenmeler zayıftır ve ürün
pazarlama koşulları yeterince desteklenmemektedir.
İşletme kredileri çok pahalıdır. Yem ve yem bitkileri konusunda destekleme yetersizdir.
Üretim ve sanayi entegrasyonunun sağlanmasında problemler vardır. Pazarlamadaki aracı
266
sayısının azaltılması ve üretici-tüketici dengesinin korunması gerekmektedir.
Su Ürünleri:
Kültür Balıkçılığı: Kültür balıkçılığı tesislerinin kullandıkları balık yemleri, hayvan
yemi imal eden fabrikalarca üretilmekte ve bu üretimde kalite standardına
ulaşılamamaktadır. Özellikle yem muhteviyatı içinde yer alan balık unu vb. hammaddeler
ithal edildiğinden ya fiyat istikrarı oluşamamakta ya da fiyat rekabeti oluşturmak için yem
kalitesinden ödün verilmektedir.Ülkemizde belli dönemlerde yaşanan ekonomik krizlerde,
yem fiyatlarının yükselmesi karşısında balık fiyatları düşük kalmakta, bu da karlılığı çok
düşürmekte , hatta yok etmektedir.
Avcılık: İlin 640 km. kıyı uzunluğuna rağmen, avlanan balık miktarının yeterli
olmadığı rahatça görülebilir. Her ne kadar Akdeniz balık populasyonu yönünden en fakir
denizimiz olmasına rağmen, faaliyet gösteren balıkçı teknelerinin büyük bölümü 5-10
m.lik, kıyı balıkçılığına uygun küçük teknelerden oluşması istihsali düşürmektedir.
Yakınımızdaki Yunanistan, İtalya gibi ülkelerin balıkçı tekneleri açık denize dayanıklı
teknelerden oluşmakta ve açık denizdeki pelajik balıkları rahatça avlamaktadırlar. Bu
istihsalden yeterli payı alabilmemiz için, avcılık sektörümüz teşvik ve uygun faizli
kredilerle desteklenerek, açık denize uygun tekne sayısı artırılmalıdır
6.1.5. Pazarlama Problemleri
Yaş meyve ve sebzenin çabuk bozulabilir ürünler olması ihracatında bazı zorluları
da beraberinde getirmektedir. Ürünlerin ihracatında alt yapı eksiklikleri mevcuttur.
Özellikle hasat sonrası ürünlerin muhafazası, paketleme tesislerinin ve soğuk hava
depolarının yetersizliği üründe kayıplara yol açmaktadır. Üretim yerlerinde ön paketleme
ve soğuk hava tesisleri yapılarak kalite kayıpları önlenmelidir. Paketleme tesislerinde
standardizasyonu sağlamak için modern makinaların (ayıklama, tasnifleme, ambalajlama
ve vb.) bulundurulması gerekmektedir. Bu tesislerin yapımı teşvik edilmelidir.
Ürünlerin pazarlanmasında örgütlenme çok zayıf. Ürün değerlendirilmesi
yönünden, özellikle örtü altı bortlarının devreye sokulması için yeni yasalara gereksinim
duyulmaktadır. Üretici birlikleri vasıtasıyla kurulacak ve fiyatın üreticinin gözünün önünde
oluşacağı MEZAT sisteminin işlerlik kazanması sağlanmalıdır.
Yaş meyve ve sebzenin çabuk bozulabilir olması, tüketici taleplerinin işlenmiş
ürünlere kayması ve bu ürünlerin katma değerinin yüksek olması dolayısıyla tarımsal
sanayinin hızla gelişmesi gerekmektedir.
İhracat iadeleri sezonluk kısa vade sorunlarını çözmekte ancak yeni türlerin
geliştirilmesi yönünde uzun vadeli planların uygulamaya konulmasını engellemektedir. Bu
çerçevede değişik ürünlerin üretilmesi yönünde çalışmaların yapılması zorunludur. Diğer
taraftan, alınan ürünlerde başlıca pazarlarımızda tüketici tercihinde yaşanan değişimlere
paralel olarak üretim planlaması, sektörün geleceği açısından önem arz etmektedir.
Nakliyede soğutma tertibatlı ve hızlı hareket eden (RO-RO) tipi taşımacılık
yapacak gemilere ihtiyaç vardır. İhracatın daha ucuza mal olacak şekilde deniz yoluyla
yapılması gerekmektedir. Ayrıca ürünlerin kısa zamanda yurt dışındaki pazarlara sevk
edilmesi için ucuz tarifeli kargo uçaklarının devreye girmesi çok önemlidir.
İlde merkezleri İstanbul’da olan iki kooperatifin sahip olduğu mezatların yetersiz
oluşu, büyük oranda iç piyasa taleplerini karşılaması, ihracat açısından büyük bir mezatın
bulunmayışı diğer ülkelerle olan rekabeti azaltmaktadır. Üretilen üründen daha yüksek
kazanç elde edilmesi, fiyat istikrarının sağlanması, alım satımların organize edilmesi ve
kalite kontrollerinin yapılması için büyük bir organizasyona ihtiyaç vardır. Bu nedenle ilde
bu sektör ile uğraşan kurumlar uluslararası mezat organizasyonu için çalışmalara
başlamışlardır. Bu çalışmaların desteklenmesi gerekmektedir.
Hava yolu ile yapılan taşımacılıkta nakliye bedelinin çok yüksek oluşu, üreticileri tır
taşımacılığına yöneltmiştir. Ancak kara yolu taşımacılığının süresinin uzun olması ve
267
tırlarda teknolojinin yetersiz oluşu kalite ve zaman kaybına neden olmaktadır. İhracatta
büyüme hızının sürdürülmesi özellikle hava yolu taşımacılığında sağlanacak teşvik ve
katkılarla olacaktır. Sektöre kargo uçaklarının tahsisi veya nakliye bedelinin düşürülmesi
sağlanmalıdır.
Pazardaki talepleri karşılayacak standardizasyona ve ambalajlama sistemlerinin
geliştirilmesi gerekmektedir.
İhracat yapan şirketlerimiz ürettikleri veya dahili/harici işleme rejimi kapsamında
ürünlerde KDV muafiyeti sağlanmalıdır.
Türkiye örtü-altı tarımının %33’ü İlde yapılmasına rağmen Organize Tarım
Bölgesi oluşmamıştır. Antalya Tarım İşletmesi Müdürlüğünün 500 dekar veya daha fazla
hazine arazisini yatırımcıya açarak organize tarım bölgesi oluşturulması, ilin tarımsal
potansiyelinin değerlendirilmesine önemli bir katkı sağlayacaktır. Kendi içinde üretim
planlaması ve mezatın oluşturulacağı alanda amaç, üretimin tamamının ihracata yönelik
olması ve Ülkemize iş istihdamını sağlamasıdır.
İlde yağ bitkileri üretimi geçmişte yaşanan pazarlama sorunları ile istenilen düzeye
gelememiştir (soya ve kanola).
Yağ bitkilerini işleyen sanayi en kısa sürede kurulmalıdır. Özellikle şeker
pancarında uygulanan kota nedeniyle açılan alanlarda üretilecek yağ bitkilerinin
değerlendirilmesine yönelik çalışmalara hız verilmelidir.
Mısır üretimi yıllara göre artış göstermektedir. İlerde meydana gelebilecek
pazarlama problemlerini aşmak için mısır kurutma tesislerinin arttırılması, mevcutların
rantabl çalıştırılmasına yönelik çalışmalar yapılmalıdır.
6.2. POTANSİYELLER VE KISITLAR

Örtü-Altı Üretim Alanları
İlde örtü-altı yetiştiriciliği tek ürün ve çift ürün olmak üzere iki şekilde
yapılmaktadır.
İlde 1999-2000 yılı itibariyle örtü-altı alanı 141.763 dekar iken 2001-2002
döneminde 155.001 dekara yükselmiştir. 2001-2002 yılında Türkiye cam sera alanlarının
%84’ü, plastik sera alanlarının %36’sı, yüksek plastik tünelin %7’si, alçak plastik tünelin
ise %46’sıyla birlikte; toplam Türkiye örtü-altı alanlarının %33’ü Antalya’da
bulunmaktadır.
İlde 2001-2002 üretim döneminde toplam 155.001 dekar örtü-altı alanının
%95,85 sebze, % 2,23 meyve, % 1,92 inde süs bitkisi yetiştirilmektedir.
İlde en fazla örtü-altında sebze yetiştiriciliği I. Alt Bölgede yapılmaktadır. Bu bölge
içerisinde Kumluca birinci sıradadır. I. Alt Bölgeyi II. ve III. Alt Bölgeler izlemektedir. II.
Alt Bölgede Merkez ilçe, III. Alt Bölgede ise Alanya birinci sıradadır.

Sebze Üretimi
Türkiye domates üretiminin %15,7’si, hıyar üretiminin %27’si, sakız kabağı
üretiminin %16,9’u, bakla üretiminin %16,5’u, patlıcan üretiminin %16,sı, biber
üretiminin %13,8’i, taze fasulye üretiminin %7,5’u, bezelye üretiminin %3’ü, kavunkarpuz üretiminin %2,8’i,marul üretiminin %1,9’u, lahana üretiminin %1,5’i Antalya
ilinde yapılmaktadır.
Antalya’daki domates üretiminin ¾’ü I. ve II. Alt Bölgelerde yapılmaktadır.
İlin toplam sebze üretimi içinde I. Alt Bölge %69’luk payla biber üretiminde, II. Alt
Bölge %60’lık payla domates üretiminde, III. Alt Bölge %61,5’u payla hıyar üretiminde
birinci sırayı almaktadır. Ancak I. Alt Bölge kendi içinde irdelendiğinde ise domates birinci
268
sırayı almaktadır.
1990-2000 yılları arasında önemli ürünlerde yapılan inceleme sonucu en fazla
artışın örtü-altı domates üretim alanlarında 226 kat olduğu görülmüştür. Bunu örtüaltında hıyar 177,5 kat ve örtü-altında biber %71,2 oranla izlemektedir.

Meyve Üretimi
Dünya meyve üretimi yaklaşık 460 milyon ton olup, ilk on ülke toplam üretimin
yarıdan fazlasını gerçekleştirmektedir. Ülkemiz söz konusu üretimin %2,3’ünü
karşılamakta olup, 9. sırada bulunmaktadır. En fazla üretilen meyveleri üzüm, narenciye,
elma, armut, şeftali ve erik olarak sıralamak mümkündür.
Antalya ili özellikle tropik ve sub-tropik meyvelerin üretiminin yapıldığı nadir
illerimizden birisidir. Narenciye yanısıra muz ve avokado üretiminde önemli bir yere
sahiptir.
Türkiye’de üretilen portakalın %26’sı, muzun %43’ü, avokadonun %58’i, narın
%12’si, elmanın %5’i, keçi boynuzunun %37’si ve yeni dünyanın da %63’ünün Antalya
ilinde üretilmektedir.

Mantar Üretimi
İlde, 1990 yılında 1700 ton olan üretim 2001 yılı itibarı ile 17.000 tona çıkmıştır.
1990 yılında kişi başına tüketimimiz 30 gr civarında iken, bugün kişi başına 250 gr
tüketilmektedir. Mantarcılık sektörü son 10 yılda 10 kat büyümüştür. Avrupa ve gelişmiş
Dünya Ülkelerinin kişi başına tüketimleri 2,5 kg/yıl seviyesindedir. Yani Ülkemizde
mantarcılık sektörü 8–10 kat daha büyüyebilir.
İlde 1989 yılında Korkuteli’nde başlayan üretim çalışmaları artarak devam
etmektedir. 1998 yılından itibaren istatistiki veriler toplanmaya başlanmıştır. Aşağıdaki
tabloda İlin yıllar itibariyle mantar üretim alanları görülmektedir.
Kültür mantarı üretiminde kullanılan kompostlar Korkuteli’nde 9, Akseki’de 1
olmak üzere toplam 10 işletmede üretilmektedir. Bu firmalar Ülke genelinde üretilen
73.000 ton kompostun 41.000 tonunu üretmektedir. Üretilen 41.000 ton kompostun
6.000 tonu diğer İllere pazarlanmakta, kalan ise İl genelindeki 151.780 m 2lik üretim
odalarında kullanılmaktadır.

Süs Bitkileri Üretimi
İlde ihracaat amaçlı kesme çiçek üretimine 1985 yılında 70 dekar örtü-altında
başlanmış olup; 2002-2003 üretim döneminde bu alan 3.369 dekara yükselmiştir. Toplam
süs bitkileri ekiliş alanı da 70 dekardan 4323 dekara çıkmıştır.
Antalya ilinin, Türkiye toplam süs bitkileri alanları içerisindeki payı 1999 yılında
%21, 2000 yılında %21,3 ve 2001 yılında ise %16’dır. Ancak ihracat amaçlı üretilen
kesme çiçek yetiştiriciliğinde 1999 yılında %28, 2000 yılında %33 ve 2001 yılında ise
%25,5 paya sahip olduğu görülmekle birlikte kesme çiçek ihracatında Antalya birinci
sıradadır.
Kesme çiçek üretiminde 1998-1999 yıllarında üretim alanlarındaki artış ile beraber
satış fiyatlarının düşmesi bir sonraki yılın üretim alanlarının düşmesine, 2000’li yıllardan
sonra ise bilinçli üretim ve pazarlama ağının gelişmesiyle elde edilen net karın yüksekliği
üretim alanlarını artırmıştır. İç ve dış mekan süs bitkileri üretim alanlarında 1994 yılından
itibaren yavaş bir gelişme, 2000 yılından sonra daha hızlı bir gelişme görülmektedir.
Doğal çiçek soğanlarının büyük bir bölümü doğadan sökülmektedir. Sadece üretim ve
büyütme tarlaları ekim alanı olarak kayıt altına alınabilmektedir. Bu da doğal çiçek
soğanları ekim alanlarının toplam süs bitkileri üretim alanları içerisinde küçük bir paya
(%3) sahip olmasına nedendir.
İlde 2002 yılı kesme çiçek üretim alanında %70’2’lik bir payla karanfil 1. sırayı
almakta ve üretilen karanfilin %95'i ihraç edilmektedir. Bunu %16,7 ile Gerbera, %3,2 ile
269
Solidago,%2,7 ile Gypsophilla, %2,3 ile Gül, %0,7 ile Krizantem, %0,4 ile Gladiol gibi
türler takip etmektedir.
İlde 2002-2003 üretim döneminde kesme çiçek üretimi, ithalatı ve ihracatı ile
uğraşan 43 firma mevcuttur.

Uygun İklim Koşulları
Dağların denize yakın olduğu yörelerdeki Finike ve Demre gibi kısmen küçük
ovalarda kış aylarında en düşük sıcaklık 0oC’nin altına düşmediğinden, meyve ağaçlarının
kış ve ilkbahar geç donlarından zarar görmeleri sözkonusu değildir.
Genelde Toros Dağları Akdeniz’e paralel bir şekilde uzanması, bölgeye iç
kısımlardan gelebilecek soğuk hava akımlarına karşı bir duvar görevi yaparak özel iklim
adacıklarının ve mikro klimaların oluşmasına neden olmaktadır.
Bölgedeki kimi küçük ovalarda muz gibi tropik karakterli meyveler kolayca
yetiştirilebilmektedir.
Toroslardan inen büyüklü küçüklü çeşitli akarsular, meyvecilik açısından önemli bir
değere sahip olan Aksu, Manavgat ve Köprüçayı gibi isimlerle anılan aluviyal arazileri
oluşturmuştur. Diğer taraftan yayla kesiminde geçmiş jeolojik devirlerde yaşanmış olan
tektonik-karstik olaylar neticesinde yine meyvecilik açısından son derece önemli Elmalı,
Korkuteli platoları oluşmuştur.
Aynı akarsular ve bu akarsuların bazıları üzerinde kurulan ve kurulmakta olan
barajlar, ilin arazilerinin büyük bir bölümünde sulu tarım yapma olanağı sağlamakta,
havanın oransal nemini artırmakta ve gece-gündüz arasındaki sıcaklık farklarını
azaltmaktadır.
Akdeniz bölgesi İspanya, Fransa ve İtalya gibi Akdeniz Ülkelerine göre biraz daha
güneyde kaldığından sıcaklık ve güneşlenme gibi iklimsel faktörlerden daha fazla
yararlanabilmektedir. Bu durum ise bir yandan fazla miktarda toplam sıcaklık gereksinimi
bulunan tropik ve subtropik karakterli meyvelerin bu bölgede yetişebilmelerini
sağlamakta ve diğer yandan da hemen hemen tüm meyvelerde pazar açısından son
derece önemli olan erkenciliğe neden olmaktadır.
Toros dağlarının güney yamaçları ve etekleri ise badem gibi soğuklama ihtiyacı
kısmen düşük olan ve çok erken çiçek açtığı için ilkbahar geç donlarından büyük ölçüde
zarar gören meyveler rahatlıkla yetişebilmektedir.

Su Kaynakları
Su ürünleri yetiştiriciliği için kıyıları ve iç sularıyla ilde zengin bir kaynak
mevcuttur.

Hazır Fide Yetiştiriciliği
Antalya’da hazır fide yetiştiriciliğinin geçmişi eski değildir. İlk çalışmalar 19941995 yıllarına dayanmaktadır. Başlangıçta bir adet olan firma sayısı 2002-2003 yılı
itibariyle 16 ya yükselmiştir. Çiftçilerimiz; otomatik, modern makinelerle uzman personel
nezaretinde sağlıklı, kalite kontrollü olarak yetiştirilen hazır fideyi tercih etmeye
başlamışlardır.
İlde bu sektörde faaliyet gösteren firmalar 2002 yılı toplam yıllık kapasiteleri
558.000.000 adet fidedir. Firmalar aynı yıl % 66’lık kapasite ile çalışarak 368.000.000
adet fide üretmişlerdir. Üretilen fidelerin büyük çoğunluğu il içinde tüketilmekle birlikte
bir kısmı ise Ege, Marmara Bölgesi ve çevre illerdeki talepleri karşılamıştır.
İlde 1999 yılından beri aşılı fide çalışmaları da başlamıştır.

Doğal Çiçek Soğanları
Manavgat, Alanya, Gazipaşa, Akseki, Gündoğmuş ve İbradı İlçelerinin dağ
270
köylerinde, yaylalarında doğal olarak yetişen ve ekonomik önemi olan birçok soğanlı,
rizomlu, yumrulu bitki çeşidi mevcuttur. Bu bitkilerden ekolojimizde yoğun olarak
bulunan özellikle Galanthus elwesii (kardelen), Eranthis hyemalis (sarı karçiçeği),
Anemone blanda (yoğurt çiçeği), Cyclamen cilicium ihracatta en büyük paya sahiptir.
Antalya İhracatçı Birlikleri'nden alınan ihracat kayıtlarına göre; Ülkemizden 2001
yılında 24.505.762 adet doğal çiçek soğanı ihraç edilmiş ve 1.248.599 Dolar gelir elde
edilmiştir. Diğer çiçek soğanı, kök, sürgün başı ve rizomlarında ihraç edilmesiyle birlikte
toplam çiçek soğanı 34.003.879 adet ve elde edilen gelir de 1.832.577 Dolardır.

Doku Kültürü Çalışmaları
Doku kültürü steril ve kontrollü şartlar altında yapılan doku ve organ
çalışmalarıdır. Doku kültürü dalları içerisinde pratikte en yaygın olarak kullanılan teknik
Meristem kültürü ve sürgün ucu tekniğidir. Meristem kültürü tekniği ile uzun yıllardan beri
virüsten ari bitki elde edilmeye başlanmıştır..
Ülkemizde özel firmalar, araştırma enstitüleri ve fakülteler bünyesinde faaliyet
gösteren bir çok doku kültürü laboratuvarı mevcuttur. İlde Serbest Bölgede 1998 yılında
yaklaşık 2,5 dekar alanda, kapasitesi 20.000.000 adet/yıl olan Hollanda ortaklı bir doku
kültürü laboratuvarı kurulmuş olup hem yurt içi hem yurt dışına fide göndermektedir.
Başta Gerbera, Hosta, Syngonium, Tradescantia, Hemerocallis, Pulmonaria, Geranium,
Kivi, Muz, Krizantem, Enginar gibi olmak üzere yaklaşık 800 türde doku kültürü
çalışmaları devam etmektedir.
İlde süs bitkileri fide ithalatının yoğun olarak yapılması üretim maliyetini
artırmaktadır. Doku kültürü laboratuarlarının desteklenmesi ve kapasitelerinin artırılması
ile ithalat azaltılacak ve fide ihracatı yapılabilecektir.
Tablo 152. Tarımsal Kaynaklar, Kurumsal Yapı ve Nüfus
Tanımlama
Mevcut Durum
Gelişme Potansiyeli
Tablo 153. Tarımsal Ürünler, Tarımsal Yapı ve Pazarlama
Tanımlama
Mevcut Durum
Fark
271
BÖLÜM 7. AMAÇ VE STRATEJİLERİN OLUŞTURULMASI
7.1. AMAÇLARIN BELİRLENMESİ
Antalya ili, tarımsal üretimde üretim değeri ve verimlilik ortalaması ülke
ortalamasının üzerinde olan illerimizden biridir. Ekolojik koşulların uygunluğu sebebiyle
ürün çeşitliliği fazla olup, ilde yetiştirilen ürünlerin pazarlama şansı gerek yurtiçi gerekse
yurtdışında yüksektir. Örtü-altı sebze ve subtropik meyveler gibi katma değeri yüksek
olan ürün üretiminin fazla olması nedeniyle, tarımsal gelir ve tarımın GSYİH içerisindeki
payı da ülke ortalamasına nispetle yüksektir. İlde tarımsal pazarlama sistemleri ve
örgütlenme yeterli olmasa bile, diğer birçok ile göre daha iyi durumdadır. İlde, Antbirlik,
pamuk ve narenciye alımı yapmakta ve aldığı ürünün önemli bir kısmını kendi tesislerinde
işlemektedir.
İlde tarımın yanında turizm sektörü özellikle son yıllarda önemli gelişme
göstermiştir. Bu durum, tarımsal ürünler için bir talep ve pazarlama şansı oluştururken,
aynı zamanda tarım ile turizm sektörü arasında özellikle tarım alanlarının kaybı yönünde
bir rekabete yol açmaktadır. Ayrıca son yıllarda ilin aldığı göç de önemli boyutlara
ulaşmıştır.
İlin Alt Bölgeler bazında bazı tarım ürünleri miktarı dikkate alınarak tarımsal
potansiyelin değerlendirilmesi sonucunda aşağıda verilen matris hazırlanmıştır. Matris'te:
1=en yüksek üretim miktarı, olmak üzere sırasıyla 2,3,4,5
- : ihmal edilebilir, değerleri ifade etmektedir.
Tablo 154. Bazı Tarımsal Ürünlerin Üretiminin Alt Bölgeler Bazında
Karşılaştırılması
Ürünler
Domates
Hıyar
Biber
Buğday
Portakal
Patlıcan
Süt
Elma
Kavun
Karanfil
Kırmızı Et
Pamuk
Muz (ha)
Taze Fasülye
Mısır (Hasıl)
Arpa
Mantar+Kompost
Armut
Nohut (Kuru)
Limon
Zeytin
I. Alt Bölge
II. Alt Bölge
III. Alt Bölge
IV. Alt Bölge
V. Alt Bölge
2
3
1
3
1
1
3
2
2
3
4
3
3
4
4
2
3
2
1
2
2
1
2
2
1
3
1
1
1
2
2
2
1
1
2
2
4
2
1
3
1
4
4
3
3
4
4
4
4
1
1
1
4
4
5
3
3
1
3
4
4
3
2
4
2
1
3
2
2
3
2
2
1
1
1
-
5
5
5
5
5
5
5
5
5
5
5
3
5
4
272
Tablo 155. Master Plan Stratejilerinin SWOT Analizi
Amaçlar
Verimlilik ve
Gelir Artışı
Strateji
Katma değeri
yüksek ürünlere
öncelik verilmesi
Üretimde
verimlilik ve
kalitenin
arttırılması
Mevcut Durum Ve
Güçlü Yönü
- İhracata dönük
üretim yapılan örtüaltı alanlarda yılın her
dönemi ürün elde
edilmesi mümkündür.
- Dış pazarın istediği
çeşitler konusunda
üretim yapılabilecek
iklim şartları
mevcuttur.
- Türkiye’de çok
sınırlı alanlarda
yetiştirilebilen ürünler
için uygun agroekolojik koşullar
mevcuttur.
- İlin iklim koşulları
ve toprak yapısı 2. ve
hatta 3. ürünün
yetiştiriciliği için
uygundur. Örtüaltında çift mahsül
ürün yetiştiriciliği
yapılabilmektedir.
- İlde verimlilik
değerleri Türkiye
ortalaması
üzerindedir. Belirli
ürünlerde kalite
standardizasyonuna
erişilmiştir.
- Konvansiyonel
üretimde hibrit,
kaliteli, hastalıklara
dayanıklı ve sertifikalı
tohumlar önemli
ölçüde
kullanılmaktadır.
- Gen kaynağı
Bölgemiz olan ürünler
mevcuttur (Finike
portakalı, Alanya
dilimlisi, Gazipaşa
Muzu, Honamlı Keçisi,
Toroslarda tıbbi ve
aromatik bitkiler,
doğal çiçek soğanlarıgalantus vb.).
- İlin topografik
yapısı daha çok
küçük baş hayvan
(keçi) yetiştiriciliğine
uygundur.
- Toroslarda göçer
küçükbaş hayvancılık
yaygın olarak
yapılmaktadır.
- İlde sebze tohumluk
ıslahı, üretimi yapan
kuruluşlar
bulunmaktadır.
- Hazır fide
yetiştiriciliği yapan
kuruluşlar çiftçilerin
hizmetindedir.
Zayıf Yönü
Fırsatlar
- Zirai ilaç ve
bitki gelişimini
düzenleyici-lerin
bilinçsiz
kullanılması.
- Çiftçi eğitimi
yapabilecek ve
çiftçiyi
bilgilendirebilecek
özel ve resmi
tarımsal kuruluşlar
bulunması.
- Yayım ve eğitim
faaliyetlerinin
yeterli olmaması
- Özellikle
Üreticide
verimliliği artırıcı
gayret eksikliği
- Hayvancılığın
ikincil üretim
sektörü olarak
görülmesi
- Çiftçilerin
alışkanlıklarından
ve geleneksel
yöntemlerinden
kolay
vazgeçmemeleri
- Hayvancılık
işletmelerinin
küçük ölçekli ve
dağınık olması
sebebiyle
hizmetin
götürülmesinde
güçlüklerle
karşılaşılması
- Kaliteli kaba
yem üretiminin
yetersizliği ve
kesif yem
fiyatlarının
yüksekliği
- Hayvansal
ürünlerde
pazarlama ağının
zayıflığı
- Mera alanlarının
yetersizliği
- Damızlık üreten
işletmelerin
yetersizliği
- Süt- yem fiyat
paritesinin
düzensizliği
-Özel sektörde
hayvancılık
konusunda yeterli
girişimcinin
olmaması
- Su ürünleri
üretiminde
- İlde mevcut özel
sektör tarım
firmaları sayesinde
verimli çeşitlerin
tohum ve fide
temininin kolay
olması
- Her tür teknoloji
transferinin
kullanılmaya hazır
olması
- İlde Ziraat
Fakültesi ve Zirai
Araştırma
Enstitülerinin
bulunması
- Hayvancılıkta
yatırımlar
desteklenerek
işletme
modernizasyonunun
sağlanabilmesi
- Halen İlde SiyahAlaca Süt Sığırı
Yetiştiriciliği
Birliğinin mevcut
olması
- Etkin örgütlenme
ve pazarlama
ağının kurulması
sayesinde üreticinin
istikrarsızlıklardan
zarar görmemesi.
- Örtü-altında
polinasyon
amacıyla Bombus
arısı kullanımının
her geçen gün
artması
- Bodur anaçların
kullanımıyla birim
alana daha fazla
bitki dikilmesinin
mümkün olması ve
kültürel işlemlerin
kolaylaşması
Tehlikeler
(Tehditler)
- Belirli
ürünlerde
sınırlı üretim
sahalarının
giderek tarım
dışı kullanıma
kayması
Konvansiyonel
üretimin
yoğunlaşması
sebebiyle,
ürünlerde
kimyasal
kalıntı
düzeyinin
artması
- Kimyasal
kalıntılara
bağlı olarak
toprak
kirliliğinin
oluşması
- Yem bitkileri
ekilişinin
azlığı
sebebiyle,
hayvancılık
sektörünün
gerilemesi
- Örtü-altında
ısıtma
bedelinin
yüksekliği ve
ısıtmanın,
sadece
dondan
korunmak
amacıyla
yapılması
- Pazar
taleplerine
uygun
çeşitlerinin
sınırlı düzeyde
yetiştirilmesi
- Eurepgap
Protokolünün
uygulanması
için gerekli
mevzuatın
çıkarılmamış
olması.
- Sözleşmeli
Üretim Modeli
Mevzuatının
uygulanabilir
halde
olmaması.
273
Amaçlar
Strateji
Mevcut Durum Ve
Güçlü Yönü
Tarım-sanayi alt
yapısının
iyileştirilmesi ve
entegrasyonunun
sağlanması
-Tarımsal sanayiye
hammadde temini
noktasında İlde
yeterli üretim vardır.
Pazarlama
şartların
iyileştirilmesi
- İlde üretilen
ürünlerin büyük
çoğunluğu İlçelerde
mevcut hal
komplekslerinde
değerlendirilmektedir.
- İlde yaş meyve
sebze, süs bitkileri
İhracatçı Birlikleri
faaldir.
- Sektörel dış ticaret
ve uluslar arası çiçek
ihracatçıları birliği
kurulmuştur.
- İlde üretim ve
ihracat yapan
kuruluşlar
bulunmaktadır.
- İlde rezidü
Laboratuarı
bulunmaktadır.
Yeni
teknolojilerin
kullanılması
- İşletme
büyüklüklerinin
optimal olmaması
nedeniyle modern
teknolojinin
kullanılmasında
sıkıntılar vardır.
Zayıf Yönü
Mevzuatın
yoğunluğu ve
girdi fiyatlarının
yüksekliği
- Sera
ısıtmalarında
daha ucuz
maliyetle
kullanılmak üzere
doğalgazın İle
getirilmemiş
olması
- Örtü-altında
girdi
maliyetlerinin
yüksekliği
- Sebze
üretiminde
kullanılan hibrit
tohumların ithal
edilmesi
- İlde modern
teknolojiyi
kullanan sanayi
tesislerinin azlığı
- Pazarlama
organizasyonları
yetersiz.
- İhracat şansı
yüksek çeşitlerin
(özellikle elmada)
çiftçi tarafından
kolay kabul
görmemesi
- Üretici
örgütlenmesinin
yeterli olmaması
- Daha ucuz olan
demiryolu
taşımacılığı
imkanının İlde
olmayışı
- Markalaşmaya
gidilmemiş
olması
- Ürün bazında
Mezatların
bulunmayışı
- Modern
teknoloji
maliyetinin
yüksek olması
Fırsatlar
- Tarımsal
sanayinde
kullanılacak
hammaddeler için
çeşit zenginliğinin
olması.
- İlin turizm
potansiyelinin
yüksekliği sebebiyle
pazarlama
imkanının genişliği.
- Kurulacak olan
Üretici ve
Pazarlama Birlikleri
ile tüm ürünlerde
pazarlama ağının
iyileştirilmesi.
- Belirli sebze ve
meyve türlerinde
ihracat şansımızın
yüksek olması
- Hava ve denizyolu
taşımacılığına
işlerlik
kazandırılması.
- İhracatçı
firmaların
yurtdışında
bürolarının olması
- Yeni Rezidü
Laboratuarlarının
kurulabilmesi
Tehlikeler
(Tehditler)
- Üretici
Birliklerinin
yeterli
olmaması.
- Kesme
çiçekçilikte
olduğu gibi,
yurtdışı
pazarlarını
belirli kişilerin
tekeline
geçmesi
- Ürünlerin
süper
marketlere
gidememesi
- İlde Rezidü ve
doku kültürü
laboratuarlarının
bulunması.
- İlde topraksız
tarım
uygulamalarının
yapılması.
-Buharlı toprak
sterilizasyonunun
fideliklerde
yapılabilir olması.
- Aşılı fide
üretiminin devreye
274
Amaçlar
Strateji
Mevcut Durum Ve
Güçlü Yönü
Zayıf Yönü
Fırsatlar
Tehlikeler
(Tehditler)
girmesi ile
nematoda dayalı
anaçlar üzerinde
üretim
yapılabilmesi.
Sürdürülebilir
tarım
uygulamaları
Organik tarımın
yaygınlaştırılması
-İlde organik tarım
üretimi yapan bir
ekoköy ve 11 ortaklı
kooperatif mevcuttur.
- Konvansiyonel
tarımın
yaygınlaşmadığı Alt
Bölgeler mevcuttur
(IV ve V. Alt
Bölgeler)
- İl dışındaki Kontrol
ve sertifikasyon
kuruluşları ile üretici
arasında güçlü
iletişim
kurulmamıştır.
Hayvan
sağlığının
korunması
- İlde mevcut hayvan
hareketleri iyi takip
edilmektedir.
- Havyan aşılama
programları etkin
şekilde yapılmaktadır.
- Soykütüğü ve kayıt
sistemleri başarılı bir
şekilde
yürütülmektedir.
- İhbarlı hastalıklar
hızlı müdahale ile
söndürülmektedir.
- İhraç edilen
ürünlerde kalıntı
miktarının yüksekliği,
kontrollü üretimin
önemini artırmıştır.
Bitki-toprakçevre kirliliğinin
önlenmesi
Doğal
kaynakların etkin
kullanılması
- Araziler. kabiliyet
ve sınıfları dikkate
alınarak kullanılmaya
çalışılmaktadır.
- Yıllık güneşli gün
sayısın fazlalığı
günlük güneşlenme
süresinin uzunluğuna
bağlı olarak örtü-altı
üretimi gelişmiştir.
- 1. ve 2. derecede
- Pazar imkanının
hali hazırda kısıtlı
olması
- Ürünlerin satış
fiyatının pahalı
olması
- ülkemizde
Organik ürün
tüketici
alışkanlığın
yeterli düzeyde
olmaması
- Örtü-altı
yetiştiriciliğinin
yaygın olduğu
sahil bandındaki
bölgelerde
kirlenme
sebebiyle organik
üretim imkanının
kısıtlılığı.
- İlde Organik
tarımla ilgili
eğitim ve yayım
yetersizdir.
-İlde kontrol ve
sertifikasyonunun
bulunmaması,
sertifikasyon
bedelinin
yüksekliği
- Pestisit atık
depolama
tesislerinin
bulunmayışı.
- Konvansiyonel
tarımda yoğun
ilaç ve gübre
kullanımı.
- Kadastro
işlemlerinin
tamamlanmaması
nedeniyle mera
yönetiminin zayıf
olması
- Modern tarım
tekniklerinin
kullanılmayışına
bağlı olarak
ürüne uygun
- A.B. Ülkelerinde
organik tarım
ürünlerine talebin
fazla olması
- Meraya dayalı
yapılan keçi
yetiştiriciliğinin
Toroslarda yaygın
oluşu
- Konvansiyonel
tarımın girmediği
alt bölgelerin
tarımsal
potansiyelinin
değerlendirilmesi.
- Hali hazırda
organik olarak
üretimi yapılan
ürünlerin bu
etiketle pazara
sunulma imkanı
elde etmesi ve
değer kazanması.
- Ürün
miktarının
düşmesi
-Ürünlerin
Pazar
bulamama
riskinin
olması.
- Organik
ürün tüketim
alışkanlığının
yerleşik
olması.
- Yatırımcı resmi
kuruluşların sulama
projeleriyle tarıma
sürekli destek
vermesi
- İlde yüksek debili
dere ve akarsuların
bulunması
- Su ürünleri
yetiştiriciliği için
uygun deniz
- Arazi
rantının
yüksek olması
nedeniyle
tarım
arazilerinin
tarım dışı
kullanıma
kayması
- Doğal
kaynakların,
275
Amaçlar
Strateji
İlin ekolojik
yapısıyla ilişkisi
Kırsal
kalkınma
Kırsal göçün ve
kırsal işsizliğin
önlenmesi
Kırsal turizmin
geliştirilmesi
Tarım
topraklarının
muhafazası
Mevcut Durum Ve
Güçlü Yönü
kaliteli sulama suyu
kaynakları mevcuttur
ve sulama sularında
alkalilik- tuzluluk
problemi yoktur.
- İl sulak alanlar
bakımından zengindir
- İle özgü subtropik
ürünler
yetişmektedir.
- Örtü-altı ve açık
alanlar, sebze ve süs
bitkisi yetiştiriciliğine
uygundur.
- Örtü-altı tarımın
yoğun yapıldığı
yöreler, ucuz işgücü
temini için diğer
illerden göç
almaktadır.
- Tarım sektöründe
çalışan işçilerin
kalifiye olmaması
nedeniyle kalitede
düşme meydana
gelmektedir.
- İlde kırsal turizm
alanları
bulunmaktadır.
- Tarım arazilerinin
tarım dışına
kaymasının
önlenmesi için
tarımsal etüd
çalışmaları
yapılmaktadır.
Zayıf Yönü
sulama sistemleri
seçiminin
yapılamaması
- Miras
Hukukundan
kaynaklanan
biçimde tarım
topraklarının
sürekli
parçalanması
Fırsatlar
sahalarının
bulunması
Tehlikeler
(Tehditler)
rantından
dolayı tarım
yerine turizm
sektörüne
tahsis
edilmesi
- Üretiminin
artırılması ve
sanayisinin
geliştirilmesi
mümkün ürün
çeşidinin bol olması
- Turizmin
yaygınlaştığı kıyı
bandına turizm
sezonu boyunca
işgücü kaçışı
olması
- Yetiştirici
organizasyonları ve
sözleşmeli üretim
modelinin
uygulanması ile
kırsal istihdam
sağlanması.
- Tarımsal gelirin
artışıyla kırsal
göçün önlenmesi.
- Turizm
Bakanlığının bu
konuya ilgi
göstermemesi ve
yeterince yatırım
yapmaması
- Eko köylerin
oluşturulması
- Arazi Kullanımı
ve Toprak
Koruma Kanunun
bulunmaması
- Miras hukuku
ile tarım
arazilerinin
parçalanması
- Tarım
arazilerinin imara
açılması
- Tarım
alanlarının turizm
sahaları
içerisinde kalması
sebebiyle arazi
değerlerinin çok
yükselmesi
- Rantın yüksek
olması sebebiyle
tarımsal
faaliyetten
vazgeçilmesi
- Tarımda
verimliliğin
artırılması.
- Katma değeri
yüksek tarımsal
ürünlerin
yetiştirilmesi.
- Yasal
değişikliklerle
işletmelerin
ekonomik
büyüklüğünün
tesbit edilmesi ve
toplulaştırma
çalışmalarının
yürütülmesi.
- Turizm
sektörünün
baskısı
276
BÖLÜM 8. PROJE VE PROGRAMLARIN BELİRLENMESİ
8.1. İLDE YEREL İDARELER TARAFINDAN UYGULANAN PROJELER
İl Özel İdaresi desteği ile Antalya Tarım İl Müdürlüğünce İlde yürütülen projeler
aşağıda sıralanmıştır.

Eğitim ve Yayımı Güçlendirme Projesi
Müdürlüğümüzce; Araştırma kuruluşları ve Fakülteler aracılığıyla tarımdaki
teknolojik gelişmeleri ilçeye ilçeden KGTM’ ne ve KGTM’ lerince de köylerindeki çiftçilere
anında aktarabilmek amacıyla görsel ve yazılı bilgi ve belgelerin hazırlanabilmesi için bu
malzemelerin alımına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu proje kapsamında 1992-2002 yılları
arasında 22 adet Bilgisayar ve donanımı, 6 adet slayt makinası,18 adet PH ve Ec Metre,
12 adetToprak Tahlil Seti, 12 adet Higrometre ve Termometre ve 1 adet Baskı Makinası
alımı yapılarak Bölge üreticilerinin tarımsal alandaki gelişmelerden bilgilendirilmesi
sağlanmıştır.

Hayvancılığı Geliştirme Projesi
İlin özellikle yayla ilçelerinin dağ köylerinde ikamet eden arazi varlığı kısıtlı ve
ekonomik durumu iyi olmayan çiftçilerin ekonomik durumlarını iyileştirmek amacıyla
Müdürlüğümüzce açılan fenni arıcılık kursunu başarı ile bitiren çiftçilere 1995-2001 yılları
arasında toplam 5930 adet arılı kovan verilerek bölgemizde teknik arıcılığın gelişmesi
sağlanmıştır.1999-2001 yıllarında toplam 1810 adet kafkas ırkı ana arı dağıtılarak mevcut
arı ırkının ıslahına yönelik çalışma yapılmıştır.
2002 yılında İbradı İlçesinin Başlar Köyü Eynis Ovasındaki tarım arazilerinde
büyük tahribat yapan Çekirgeye karşı yapılan kimyasal mücadeleye ek olarak, Biyolojik
mücadele ile de Çekirge zararını Hindi Palazı dağıtımı ile asgariye indirmek amaçlanmış
ve 5000 adet Hindi Palazı, 6000 kg büyütme ve geliştirme yemi verilmiştir.
2002 yılında Merkez İlçe Üçoluk Vadisi, Akseki, ibradı ve Gündoğmuş İlçelerinde,
hayvancılığı geliştirme projesi kapsamında mevcut Holstein Irkı Süt sığırlarının
tohumlanması ile ilgili olarak yapılan projede kullanılmak üzere 3000 doz dondurulmuş
boğa sperması, 4.000 adet tohumlama eldiveni- Pistole kılıfı ve 2.400 litre sıvı azot gazı
alınarak ıslah çalışmalarında kullanılmaktadır. Bu Proje devam etmektedir.
2002 yılında Kuzu Semirtme Projesi kapsamında Merkez İlçeye bağlı Ahırtaş ve
Üçoluk Köylerindeki üreticilere 3000 kg koyun yemi, 500 kg kuzu başlangıç ve 1000 kg
kuzu büyütme yemi ve 9000 kg kuru yonca temin edilerek bölgedeki erken kuzu
kesiminin önlenmesi ve döl veriminin artışı sağlanmıştır.
1991-1992 tarihlerinde 69 adet damızlık teke dağıtılarak, 2001 yılında 100 adet
damızlık koç dağıtımı sağlanarak yöredeki mevcut sürü ırkının ıslahına yönelik çalışmalar
yapılmış olup bu çalışmalara devam edilmektedir.

Yabani Ağaç Aşılama Projesi
2001-2002 yıllarında Merkez, Kale, Kaş ve Serik ilçelerinin Köyleri hudutları
dahilinde mevcut bulunan zeytin ağaçlarına 165.000 adet zeytin, 2000-2002 yılları
arasında 68.750 adet antep fıstığı ekonomik değeri ve pazar değeri yüksek olan
çeşitlerden temin edilen aşı gözü ile aşılanarak üretime kazandırılmıştır. Böylece yöre
çiftçisinin ekonomik durumlarının iyileştirilmesi amacıyla, aşı ustası çalıştırılması, aşı gözü
ve aşı malzemelerinin alımı programlanıp gerçekleşmiştir.

Hayvan Hastalık ve Zararlıları ile Mücadele Projesi
Merkez ve diğer ilçelerde mevcut olan 128.790 Büyükbaş hayvan ile 858.790 adet
277
Küçükbaş hayvanlarda sıkça görülen bulaşıcı hastalıkları kontrol altına almak amacıyla
yapılması gereken aşılamalarda kullanılmak üzere hijyenik malzeme, dezenfektan
maddesi Antiparaziter ilaç ve aşı alımı programlanmıştır. Ayrıca acil durumlarda ilk
müdahale ve tedaviye yönelik de hayvan hastanesi kurulması programlanmıştır.Bu proje
kapsamında hayvan sağlığında kullanılacak malzeme alınmıştır.

Yüksek Sistem Bağ Tesis Projesi
İlde 1990 yılından itibaren uygulamaya konulan bu projeli çalışma ile her yıl artan
oranda yüksek telli terbiye sistemli kapama bağ tesisleri yapılmıştır. 2002 yılı sonuna
kadar 1654 dekar yüksek sistem telli bağ tesisi kurularak bu sistemin İlde gelişimi
sağlanmıştır.

Meyve Üretimini Geliştirme Projesi
Bu başlık altında 15 ilçe, 238 köyde 8.322 da. alanda kapama bahçe tesisi için aşılı
meyve fidanı alınarak yöre üreticilerine dağıtımı yapılmıştır. Bu çalışmalarla Antalya İlçe
ve köylerinde meyveciliği teşvik ve geliştirmek amacıyla ilin meyve üretiminin artırılarak
ekonomiye önemli ölçüde katkı sağlanması amacıyla bu proje gerçekleştirilmiştir. Meyve
bahçesi tesisi projeleri yeni dönem programında da yer almaktadır.
1996-1999 yılları arasında Virüssüz portakal fidanı (Washington, Valencia,
Karalimon ve İnterdonat çeşitleri) dağıtımı yapılarak toplam 1917 da. sahada narenciye
bahçesi tesisi kurulmuştur.

Üzümsü Bitkileri Geliştirme Projesi
2001 yılında Akseki, Gündoğmuş, Gazipaşa ve Korkuteli ilçelerinde 10’ar dekar
Ahududu ve Böğürtlen bahçe tesisi kurularak küçük aile işletmelerinde fazla yatırıma
gerek kalmadan aile işgücüyle iyi bir kazanç sağlanması amaçlanmıştır.

Tıbbi ve Itri Bitkiler (Demonstrasyon) Projesi
Günümüzde sentetik ilaçların yan etkilerinin insan sağlığını olumsuz yönde
etkilemesi tıbbi ve ıtri bitkilerinden Kekik ve Kaparinin önemi günden güne arttırmaktadır.
Dünya nüfusunun hızla artması Endüstrileşme her ne kadar sentetik ilaçların kullanımını
ön plana çıkarmakta ise de, bu gün bütün gelişmiş toplumlarda doğaya dönüş
başlamıştır. Kekik ve Kapari aynı zamanda çok yıllık maki formunda olup, iyi bir örtü
bitkisi ve kazık kök sistemine sahip oldukları için de toprak Erozyonunu önlemede
kullanılan en önemli bitki türleridir. Bu bitkilerde kaparinin tomurcukları gıda sanayisinde
salamura,gerekse konserve olarak işlenerek ihraç edilmektedir.Kekik ise ilaç, boya
sanayisinde ve değişik aksamlarının ihracat materyali olarak kullanılması sonucu her yıl
doğadan bilinçsizce sökülmektedir. Bu da materyalin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya
kalmasına neden olmaktadır.
Sonuç olarak; Bölgemizde yoğun bir şekilde bulunan bu bitkilerin doğadan
kaybolmasını önlemek amacıyla kültüre alınarak üretimlerinin yapılmasının uygun olacağı
düşüncesiyle 2001-2002 yıllarında 1.300 dekar kekik ve 2002 yılında 15 dekar alanda
kapari tesisi edilerek demonstrasyon çalışması yapılmıştır.

Kültür Mantarı Üretimini Geliştirme Projesi
Gündoğmuş ilçesinin köylerinde 8 Adet Mantar İşletmesi, 2001 yılında yaşanan
ekonomik krizden dolayı bankalardan işletme kredisi temin edemediklerinden, küçük
çaptaki bu aile işletmelerinin desteklenmesi için bir defaya mahsus olmak üzere Kompost
- Torf alımı yapılarak üreticiye verilmiştir.

Yem Bitkileri Üretimini Geliştirme Projesi
İlde mevcut olan Büyükbaş ve Küçükbaş hayvanların kaba yem ihtiyaçları
çiftçilerimiz tarafından üretildiği zaman daha ekonomik olacağından, ekonomik durumu iyi
278
olmayan çiftçilerimize, hayvanlarının kaba yem ihtiyaçlarını karşılamak için, bedelsiz
yonca, korunga, adi fiğ, macar fiğ, sudan otu ve silajlık mısır tohumlarının dağıtımı
yapılarak 11.762 dekar tesis kurulmuştur.

Köy Halıcılık Projesi
Merkez, Gazipaşa ve Gündoğmuş İlçelerinin kırsal kesiminde yaşayan çiftçi
ailelerinin ekonomik durumlarını iyileştirmek amacıyla 50 adet halı tezgahı ve ipi
verilmiştir.

Bitki Koruma Hizmetleri
Elmalı, Korkuteli ve Kaş İlçelerindeki meyve ağaçlarının Karaleke hastalığı ve iç
kurdu zararlısına karşı mücadelede, 15 adet Bilgisayarlı Erken Uyarı İstasyonu
kurulmuştur. Ayrıca, bitki koruma hizmetlerinde kullanılmak üzere, 2000 yılında 25 adet
Motorlu Sırt Atomizeri ve 10 adet Sırt Pülverizatörü (mekanik) ve 8 adet Binoküler
alınmıştır.

Biyolojik Mücadele Projesi
Narenciye bahçelerinde sıkça görülen Narenciye Unlu Bitine karşı, Narenciye ve
Seracılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünde faydalı böcek (Parazitod ve Predatörler)
üretiminde kullanılmak üzere 2000-2002 yıllarında 47 ton patates (İlano, Granula ve
Molfano) alımı sağlanmıştır.

Tarımsal Amaçlı Destekleme ve Teşvik Müsabakaları
Merkez ve ilçelerin köylerinde projelerin yürütülmesini kolaylaştırmak ve
özendirmek için yapılan demonstrasyon çalışmalarının tanıtımı için; üzüm, bal, buzağı,
kekik, erken kuzu kesimi konularında tarla günü, sergi, fuar ve festival gibi etkinliklerde
düzenlenen müsabakalarda dereceye giren üreticilere ödül olarak çeşitli malzeme yardımı
yapılmıştır.

Makine ve Techizat Alımı
1996 yılında 1 mısır kurutma makinası, 1991-2000 yılları arasında 8 adet tohum
temizlemek için Selektör, 2000 yılında 1 kamyon, 1992-2000 yılları arasında 11 adet Silaj
Makinası, 2000 yılında 1 adet Sap Parçalama Makinası ve 3 adet Toprak Burgusu ve 2002
yılında 1 adet Rotovatör alınarak tarımsal mekanizasyon çalışmalarında kullanılmaktadır.
Sonuç olarak; 1991 yılından 2002 yılı sonuna kadar, İl Özel İdaresi kaynağından
1.676.479.000.000 TL harcama gerçekleşmiştir.
8.2. İLDE UYGULANAN T.K.B. KAYNAKLI ÜLKESEL PROJELER

Çayır Mera Yem Bitkileri ve Hayvancılığı Geliştirme Projesi
2006 yılına kadar uygulanması planlanan bu proje 1991 yılında 18 ilde başlamış ve
tüm illerde uygulanır hale getirilmiştir. Projenin amacı yem bitkileri ekilişlerinin
arttırılarak kaliteli kaba yem açığının giderilmesi ve meralar üzerindeki baskıyı azaltmak
için silaj yapımını teşvik etmektir. Ayrıca ıslah programları ile kültür ırkı hayvancılığın
teşvik edilmesi planlanmıştır.
Uygulama safhasında silaj makinası alımı, boğa barınağı yapımı, damızlık boğa
alımı, suni tohumlama uygulamaları ve yem bitkileri tohumu desteği yapılmaktadır.
Tablo 156. Suni Tohumlama Desteklemeleri
Yıllar
Üretici Sayısı
Hayvan Sayısı
Destekleme Tutarı
(Milyon TL)
279
2001
821
1.245
Destekleme Tutarı
(Milyon TL)
4.074
2002
67
129
736
Yıllar

Üretici Sayısı
Hayvan Sayısı
Hayvancılığın Desteklenmesi İle İlgili Bakanlar Kurulu Kararı
Gereğince Uygulanan Projeler
Bu kararnamenin amacı; Türkiye hayvancılığının geliştirilmesi ve hayvansal
üretimin artırılması maksadı ile kaliteli kaba yem açığının giderilmesi ve yem bitkileri
üretiminin teşvik edilmesi, ayrıca genetik ıslahın yaygın hale getirilmesi, soy kütüğü
kayıtlarının tutulması ve belgeli damızlık kullanımının teşvik edilmesidir.
İlde yapılan destekler aşağıdaki Tablolardan incelenebilir.
Tablo 157. Çayır Mera Yem Bitkileri Desteklemeleri
Yıllar
Onaylanan Proje
Sayısı
2000
Üretim Alan (da)
Destekleme Tutarı
(Milyon TL)
2.166
5
348
2001
55
3.382
51.640
2002
132
7.328
176.443
Tablo 158. Besi Hayvanı Desteklemeleri
2000
546
5.819
Destekleme Tutarı
(Milyon TL)
120.453
2001
270
4.568
91.360
Yıllar
Üretici Sayısı
Hayvan Sayısı
Tablo 159. Damızlık Hayvan Desteklemeleri
2001
12
108
Destekleme Tutarı
(Milyon TL)
23.880
2002
55
217
26.460
Yıllar

Üretici Sayısı
Hayvan Sayısı
Ön Soy Kütüğü Projesi
Bu proje ile tüm sığırların kayıt altına alınması ve suni tohumlama yapılan hayvanların
tümünü kayıt altına alması amaçlanmaktadır. Eylül 2000’ den itibaren suni tohumlama
işleri Holstein Damızlık Sığır Yetiştiricileri birliğine devredilmiştir Özel sektör tarafından
yapılmakta olan suni tohumlama faaliyetleri bu proje ile denetlenmektedir. 2002 yıl sonu
itibariyle Antalya ilinde 18.791 işletmede 31.396 baş hayvan kayıt altına alınmıştır.
Tablo 160. Süt Teşvik Desteklemeleri
2000
37
63.792.000
Destekleme Tutarı
(Milyon TL)
637.920
2001
37
65.100.000
651.000
2002
37
88.356.000
1.767.120
Yıllar

İşletme Sayısı
Süt Miktarı (lt)
Mera Islahı ve Amenajmanı Projeleri
Bu projelerle İllerde Mera Kanunu gereğince tespit ve tahdit işlemleri
tamamlanmış olan meraların ıslah edilmesi amaçlanmıştır. Bu projelerin bedelinin tamamı
280
Mera Fonu tarafından karşılanmakta olup Antalya İlinde 102.660 da tahdit ve 12.335 da
alanda tesbit çalışmaları tamamlanmıştır.

Pamuk Destekleme Prim Uygulamaları
Bu proje ile ilgili değerler aşağıdaki Tablodan irdelenebilir.
Tablo 161. Pamuk Destekleme Prim Uygulamaları
Üretici
Sayısı
Yıllar
2000
Ekim
Alanı (da)
9.019
2001
7.304
2002
4.358

171.532
118.829
60.071
Üretim
(ton)
Prim/kg
Ödenen Prim Tutarı
50.342.384
12 cent
6.041.086 $
35.866.621
9 cent
3.227.995 $
25.152.521
70.000 TL
1.698.958.017.000 TL
ÇKS ve Doğrudan Gelir Desteği Projesi
2000 yılında Çiftçilere Yönelik “Doğrudan Gelir Desteği” uygulaması yönünde pilot
proje uygulanmıştır. Elde edilen sonuçlara göre, bu proje 2001 yılından başlamak üzere 5
yıllık süre ile ülke genelinde uygulanmaya başlanmıştır ve 200 dekardan büyük araziye
sahip çiftçiler sadece 200 dekar için ödemeden yararlandırılmıştır. 2002 yılı
uygulamasında bu sınır 500 dekara çıkartılmıştır. Her yıl dekar başına yapılan destek
ödemesi hükümet programı çerçevesinde güncelleştirilmektedir.
Tablo 162. ÇKS ve Doğrudan Gelir Desteği Gerçekleşme Değerleri
Yıllar
Çiftçi Sayısı
2001
Alan Toplamı
(da)
Desteğe Tabi Alan
Toplamı
(da)
26.390 1.012.391,925
42.272 1.644.959,674
2002
1.011.423,398
1.642.039,719
Destekleme Tutarı
(Milyon TL)
13.654.215
22.167.536
8.3. İLDE UYGULANAN SULAMA PROJELERİ
8.3.1. Mevcut Sulama Suyu Yatırımları
DSİ tarafından yapılmış olan ve halen işletmede bulunan sulama suyu projeleri
aşağıya listelenmiştir.
Tablo 163. Büyük Su İşleri
Sıra no
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
Proje
Varsak Projesi
Düden Projesi
Korkuteli Projesi
Aşağı Aksu I. Merhale Projesi
Aşağı Aksu II. Merhale Projesi
Aşağı Köprüçay Projesi
Manavgat-Ulualan Projesi
Manavgat-Sağ Sahil Projesi
Alara-Sağ Sahil Projesi
Alara-Sol Sahil Projesi
Alanya-Dim Projesi
Finike Projesi
Alan (ha)
3.472
6.533
5.986
15.323
11 904 / 12.400
24.420
1.635
8.966
1.545
2.600
1.350
10.923
281
Sıra no
13
14
Proje
Köprüçay Şebeke İçi Sahası Projesi
Gazipaşa Projesi
Toplam
Alan (ha)
859
2.085
97.601
Tablo 164. Küçük Su İşleri
Sıra no
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
Proje
Manavgat Taşağıl Çardak Sulaması
Merkez-Yeniköy Sulaması
Elmalı Pompaj Sulaması
Manavgat-Beşkonak-Değirmenözü Sul.
Beşkonak-Karabük Sulaması
Kemer-Ağva Sulaması
Kemer-Tekirova Sulaması
Elmalı-Mursal Pompaj Sulaması
Manavgat.-Taşağıl,Sağırin Ov. Pom.Sul.
(*)Kale (Demre) Ovası Sulaması
Elmalı-Kışla Köyü. Pompaj Sulaması
Elmalı-İslamlar,Baranda Göleti ve Sulaması
Korkuteli Kozağacı Göleti ve Sulaması
Korkuteli-K.köy Dikenli Göleti ve Sulaması
Merkez-Boğaçay Sulaması
Kaş Palamut Köyü Pompaj Sulaması
Merkez-Ekşili Göleti ve Sulaması
Korkuteli-Yeşilyayla Köyü Sulaması
Serik-Bucak,Karataş,Akbaş Pompaj Sulaması
Korkuteli-Yelten Göleti Sulaması
Manavgat-Beşkonak Sulaması
Mrk. Kömürcüler, Çıplaklı, Başköy, Odabaşı,
Kirişçiler Köyü Sulaması
Mekez.Kızıllı Köyü Pompaj Sulaması
Kaş-Cavdır Pompaj Sulaması
Kaş-Üzümlü Pompaj Sulaması
Manavgat-Değirmenözü Çaltepe Sulaması
Toplam
Alan (ha)
300
2 500
650
115
140
1 150
282
1 620
750
650
300
500
555
300
3 261
376
127
133
1 350
160
339
1 465
846
743
200/371
200/730
19.012
Tablo 165. Yeraltı Sulamaları
Sıra no
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
Proje
Merkez-Kovanlık Sulaması
Merkez-Karataş Sulaması
Merkez-Ilıca Sulaması
Merkez-Çakırlar Sulaması
Merkez-Çığlık Sulaması
Elmalı-Çobanisa Sulaması
Elmalı-Çukurelma Sulaması
Elmalı-Geçit Sulaması
Elmalı-Kuzköy Sulaması
Kale-Alakent Sulaması
Kale-Köşkerler Sulaması
Korkuteli-Bozova Sulaması
Korkuteli-Çomaklı Sulaması
Korkuteli Belen Sulaması
Korkuteli Garipçe Sulaması
Korkuteli Yelten Sulaması
Korkuteli Gümüşlü Sulaması
Alan (ha)
1.191
600
590
420
200
110
100
100
100
760
450
500
490
190
220
100
200
282
Sıra no
18
19
20
Proje
Korkuteli Kızılcadağ Sulaması
Manavgat-Karacalar Sulaması
Manavgat-Hacıobası Sulaması
Toplam
Alan (ha)
100
510
70
7.001
Kaynak://www.dsi.gov.tr
8.4. STRATEJİLER DOĞRULTUSUNDA PROJE ÖNERİLERİ

Öncelikli Kalkınma Amaçları (Stratejiler)
1. Verimlilik ve Gelir Artışı
a)
b)
c)
d)
e)
f)
Katma değeri yüksek ürünlere öncelik verilmesi
Üretimde verimlilik ve kalitenin artırılması
Tarım-Sanayi entegrasyonunun sağlanması
Tarım-Sanayi altyapısının iyileştirilmesi
Pazarlama şartlarının iyileştirilmesi
Yeni teknolojilerin kullanılması
2. Sürdürülebilir Tarım Uygulamaları
a)
b)
c)
d)
e)
Ekolojik tarımın yaygınlaştırılması
Hayvan sağlığının korunması
Bitki-Toprak-Çevre kirliliğinin önlenmesi
Doğal kaynakların etkin kullanılması
İlin ekolojik yapısı ile ilişkisi
3. Kırsal Kalkınma
a)
b)
c)
d)
Kırsal göçün önlenmesi
Kırsal işsizliğin önlenmesi
Kırsal turizmin geliştirilmesi
Tarım topraklarının muhafazası
Proje-Program – Strateji İlişkisi
0 – İlişkisiz
1 – Çok az ilişkili
2 – Az ilişkili
3 – Orta derecede ilişkili
4 – İyi derecede ilişkili
5 – Çok iyi derecede ilişkili
8.4.1. Birleştirilmiş Proje Önerileri Sıralaması
8.4.1.1. Tarımsal Üretim Projeleri

Ekonomik Ömrünü Tamamlamış Narenciye Bahçelerinin Sökülerek Virüsten Ari
283































Fidanlarla Yeni Tesislerin Kurulması Projesi
Tohumculuğu (Sebze) Geliştirme Projesi
Örtü Altında Muz Üretimi Projesi
Entegre Süt Sığırcılığı Projesi
Yem Bitkileri Üretimini Geliştirme Projesi
Bombus Arısı Yetiştiriciliği Projesi
Bodur Elma Üretimi Projesi
Off-shore Orkinos Yetiştiriciliği Projesi
Ağ Kafeste Çipura-Levrek Yetiştiriciliği Projesi
Kültür Mantarı Üretimini Geliştirme ve Yaygınlaştırma Projesi
Bodur Kiraz Üretimi Projesi
Dış Mekan Süs Bitkileri Fidan Üretim Projesi
Bal Arısı Yetiştiriciliği Projesi
Mısır Üretimini Geliştirme Projesi
Makarnalık Buğday Üretimini Artırma Projesi
Ekmeklik Buğday Üretimini Artırma Projesi
Avokado Üretimi Projesi
Alabalık Yetiştiricilik Projesi
İncir Yetiştiriciliğinin Yaygınlaştırılması Projesi
Tıbbi ve Aromatik Bitkilerin Üretimi Projesi
Organik Tarımın Yaygınlaştırılması Projesi
Organik Keçi Ürünleri Elde Etme Projesi
Ceviz Üretimini Geliştirme Projesi
Doğal Çiçek Soğanları Üretim Projesi
Yayla Çiçekçiliğini Geliştirme Projesi
Doğal Meraların Islahı Projesi
Tatlı Patates Üretimini Geliştirme Projesi
Ahududu, Böğürtlen Üretimini Geliştirme Projesi
Kestane Üretimini Geliştirme Projesi
Yemlik Ve Maltlık Arpa Üretimini Artırma Projesi
İpek Böceği Yetiştiriciliği Projesi
Karides Üretim Projesi
8.4.1.2. Tarımsal Sanayi Projeleri











Sebze İşleme Sanayinin Kurulması Projesi
Narenciye ve Nar Suyu İşleme Tesisi Projesi
Tasnif, Paketleme Ve Soğuk Hava Tesislerinin Kurulması Projesi
Zeytin Ve Zeytinyağı İşleme Tesisi Projesi
Elmada Tasnifleme Ünitesi Tesisi Projesi
Cevizli – Bademli Tatlı Sucuk İşleme Tesisi
Kültür Mantarı İşleme Tesisi Projesi
Muz Sarartma Ve Ambalajlama Tesisi
Soğuk Hava Depolarının Modernizasyonu Projesi
Tıbbi Ve Aromatik Bitkilerin İşlenmesi Projesi
Şaraplık Üzüm Üretiminin Ve Sanayisinin Geliştirme Projesi
8.4.1.3. Tarımsal Organizasyon ve Örgütlenme Projeleri

Üretici Birliklerinin Kurulmasına Destek Projesi
284


Sözleşmeli Üretim Modelinin Yaygınlaştırılması Projesi
Uluslararası Süs Bitkileri Mezat Projesi
8.4.1.4. Tarımsal Destek Projeleri

























EUREPGAP Protokolünün Benimsenmesi Projesi (Bakanlıkça Yönetmeliklerin
Çıkarılması ve Taşra Yapılanmasının Sağlanması)
Sözleşmeli Üretimde Eğitim Ve Yayım Projesi
Rezidü Laboratuarının Geliştirilmesi Projesi
Sera Yapım Tekniklerinin Geliştirilmesi Projesi
Örtü Altında Bombus Arısı Kullanımının Yaygınlaştırılması Projesi
Ürün Ve Ekolojiye Uygun İlaçlama Tekniğinin Geliştirilmesi Projesi
Yağlı Tohumlu Bitkilerin Üretimini Teşvik Etmek Üzere Uygulanan Prim
Sisteminin Devam Etmesi Projesi
Yağlı Tohumlu Bitkilerin Üretimine Yönelik Çiftçi Eğitim Projesi
Organik Tarıma Yönelik Çiftçi Eğitimi
Büyükbaş Hayvancılık İşletmelerinin Modernizasyonu (Açıkta Besi Sığırcılığı)
Keçi Islahı Projesi
Büyükbaş Hayvan Islahı Projesi
Koyun Islahı Projesi
Örtü-Altı Kesme Çiçek Anaçlık Ve Köklendirme Tesisi Projesi
Yağlı Tohumlu Bitkilerde Araştırma Ve Çeşit Geliştirme Çalışmalarının
Desteklenmesi Projesi
Doku Kültürü Laboratuarının Kurulması Projesi
İl Balık Hali Ve Pazarı Tesisi
Süs Bitkileri Araştırma Geliştirme Projesi
Bölgemizin Ekolojisine Uygun Yüksek Verimli Pamuk Çeşitlerinin Geliştirilmesi
Projesi
Pestisit Atık Ve Ambalajlarını Depolama Projesi
Balıkçı Barınağı Yapılması
Hava Yolu Taşımacılığının Desteklenmesi Projesi
Renkli Pamuk Geliştirme İmkanlarının Araştırılması Projesi
Buharla Toprak Sterilizasyonunun Teşvik Edilmesi Projesi
Topraksız Tarım Uygulamalarının Geliştirilmesi Projesi
285
8.4.2. Tarımsal Üretim Projeleri
Ekonomik Ömrünü Tamamlamış Narenciye Bahçelerinin Sökülerek Virüsten Ari
Fidanlarla Yeni Tesislerin Kurulması Projesi
Amaç: Üretimden düşmüş yaşlı bahçelerin gençleştirilerek yeniden üretime kazandırılmasını
sağlamak.
Uygulama: Narenciye ve Seracılık Araştırma Enstitüsü ile işbirliği yaparak yeni tesis
edilecek turunçgil bahçelerinde birim alana verimde önemli artışlar sağlayan yarı sık dikim ve
sık dikim teknikleri uygulamaya konulacaktır. İl Özel İdaresi kaynağından %50 çiftçi katkısı
alınarak fidan dağıtımı yapılacaktır.
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler.
Açıklama: Dünya turunçgil ticaretinde önemli rakiplerimiz olan İspanya, İtalya ve
Yunanistan’da Üretimin marjinal sınırlarına varılmıştır. Ülkemiz ise dış pazarın talep ettiği
çeşitlere yönelik yeni plantasyonlar oluşturmada hâla önemli bir potansiyele sahiptir. Bu
projeyle, İlde önemli potansiyeli olan turunçgil tarımının, özellikle portakal üretiminin
geliştirilmesi ve verimin artırılması sağlanacaktır.
Kaynak: İl Özel İdaresi, Özel sektör.
Tohumculuğu (Sebze) Geliştirme Projesi
Amaç: Sebze üretiminde ağırlıklı olarak hibrit tohum kullanılması, kullanılan bu tohumların
ithal edilmesi ve üretimin alt yapısı olması nedeniyle tohumculuk sektörünün desteklenmesi
sağlanacaktır.
Uygulama: Çıkarılacak Çeşit Koruma Kanunu kapsamında, İldeki firmalar, patent hakkını
ödeyerek, hibrit tohum ithali yerine, sadece ana-baba hatlarının ithalini yapacak ve bu
suretle tohumluk üretimi yurtiçinde gerçekleştirilecektir.
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama: Tohum ıslah çalışmalarının uzun süreli ve yatırım masraflarının hali hazırda çok
yüksek olması, kuruluşların yurtiçi tohum üretimini kısıtlamaktadır. Ülkemizde ıslahçı
haklarını garanti altına alan Çeşit Koruma Kanunu’nun henüz çıkmayışı, çeşit sahibi yurt dışı
kuruluşların özellikle hibrit çeşitlerde üretim lisansı verme yerine daha çok her yıl hibrit
tohum satmayı yeğlemelerine neden olmaktadır. Çeşit Koruma Kanunu’nun çıkartılması ve
patent hakkının korunması için gerekli yasal düzenlemelere hız verilmesi gerekmektedir.
Kaynak: T.K.B., Özel Sektör
Örtü Altında Muz Üretimi Projesi
Amaç: Yurt içi ve yurt dışı talebi karşılayacak verimi yüksek kaliteli muz üretiminin
yapılması.
Uygulama: III. Alt Bölgede Alanya ve Gazipaşa ile II. Alt Bölgede ekolojisi uygun olan Serik
ve Manavgat bölgelerinde teknik şartlara uygun olarak tesis edilecek muz seralarında
yapılacak üretimle verim artışı sağlanacaktır.
286
Uygulama Alanı: II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama: Açıkta muz yetiştiriciliği Ülkemizde, İlimizin de içinde bulunduğu yalnızca 200
km2’lik alanda yapılabilmektedir. Mevcut üretim ihtiyacı karşılayamamaktadır ve muz
üretiminin yaygın olduğu bölgemizde açıkta muz yetiştiriciliği alanlarının artırılma imkanı
kalmamıştır. Alanya ve Gazipaşa’nın yanısıra örtü-altında muz üretimi için Serik ve Manavgat
önemli bir potansiyel saha olarak değerlendirilebilir. Muz fideleri elimizde mevcut doku
kültürü laboratuarında üretilmektedir. 2002 yılı içerisinde bir üretici firma Serik ilçesinde 80
da örtü-altında dekara 15 ton verim ile muz üretimini başarılı bir şekilde devam
ettirmektedir.
Kaynak: Özel Sektör
Entegre Süt Sığırcılığı Projesi
Amaç: Bölgede hedeflenen yem bitkileri üretimiyle elde edilen kaba yem, silaj ve dane
yemler değerlendirilerek, kurulacak büyük işletmeler aracılığıyla hayvansal üretimin
artırılması.
Uygulama: Bölgede mevcut süt ve süt ürünleri açığının kapatılması amacıyla IV. Alt Bölgede
Elmalı ve Korkuteli köylerinde, II. Alt Bölgede Varsak, Döşemealtı, Gebiz ve Manavgat
köylerinde minimum 100 baş kapasiteli entegre işletmelerin kurulması sağlanacaktır.
Açıklama: Yörede yaygın olarak aile işletmeciliği şeklinde yapılan hayvancılıktan daha büyük
kapasiteli entegre süt sığırcılığı işletmelerinin yapılanmasına geçilerek, bu sayede bölgenin
hayvansal ürün ihtiyacının karşılanmasına katkı sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: II ve IV. Alt Bölgeler
Kaynak: Özel Sektör
Yem Bitkileri Üretimini Geliştirme Projesi
Amaç: Hayvancılığı geliştirmek için yem bitkileri üretimini artırmak.
Uygulama: Çok yıllık yem bitkilerinde 1. yıl yatırım giderleri ve uygun görülen işletme
giderlerinin işletme alanlarıyla uyumlu alet ve ekipman dahil %30, tek yıllık yem bitkilerinin
ise %’20’si doğrudan üreticiye destek olarak verilecektir. Çok yıllık yem bitkilerinde en az 10,
en çok 500 dekar, tek yıllık yem bitkilerinde en az 25, en çok 1000 da arazi desteklemeden
yararlandırılacaktır.
Uygulama Alanı: I, II, III ve IV. Alt Bölgeler
Açıklama: Sözkonusu bölgelerde yapılan hayvancık kaba yem teminine bağlı olarak gelişme
gösterdiğinden, bu projeyle elde edilecek kaba yem hayvansal ürüne dönüştürülecek ve
hayvancılığın gelişmesine katkı sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B., Özel İdare
Bombus Arısı Yetiştiriciliği Projesi
Amaç: Bitkisel üretimde kalitenin artırılması amacıyla Bombus arısı koloni üretimini
sağlamak.
Uygulama: Kraliçe arı ithal edilerek tesis edilecek işletmelerde koloni üretimi yapılacaktır.
287
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama: Koloni üretimi ile halen yapılmakta olan koloni ithalatının azaltılması ve
seracılığın yoğun yapıldığı bu bölgede seralarda Bombus arısının kullanımı artırılacaktır.
Kaynak: Özel Sektör
Bodur Elma Üretimi Projesi
Amaç: Yapılacak faaliyetle birim alandan daha fazla verim ve gelir elde etmek, artan ve
değişen pazar ihtiyacını karşılayarak modern meyveciliği geliştirmek.
Uygulama: Eğirdir Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsünde geliştirilen ihracat şansı yüksek
M9 anacı üzerine aşılı yeni çeşitlerle minimum 5 dekarlık bahçeler tesis edilecektir. İl Özel
İdaresi kaynağından %50 çiftçi katkısı alınarak fidan dağıtımı yapılacaktır. Tesiste
kullanılacak terbiye sistemi üretici tarafından karşılanacak olup teknik destek TKB tarafından
sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: I. Alt Bölgede Kaş ilçesi Gömbe Yaylasında, IV. Alt Bölgede Elmalı
İlçesi Karagöl ve Avlan gölü havzasındaki Çukurelma, Çalpınar, Yapraklı, Eskihisar, İslamlar
ve Yuva köyleri ile Korkuteli İlçesi Büyükköy, Küçükköy, Bozova, Garipçe, Çaykenarı, Yazır,
Yayla, Manay köyleri.
Açıklama: Dış pazarda Avrupa ve Amerika’da tüketilen elma çeşitleri ülkemizde üretildiği
zaman ihracat şansı yükselecektir.
Kaynak: Özel Sektör, İl Özel İdaresi
Off-shore Orkinos Yetiştiriciliği Projesi
Amaç: ICCAD tarafından kota verildiği takdirde çok karlı olan Orkinos yetiştiricilik
kapasitesinin ilde 10.000ton/yıl’a çıkarılması.
Uygulama: Yapılan müracaatlar Tarım İl Müdürlüğü tarafından değerlendirilerek, yeni
projelerin yapılandırılmasına teknik destek sağlanacaktır.
Açıklama: II. Alt Bölgede yetiştiricilik kapasitesi 6.000 ton/yıla, III. Alt Bölgede 4.000
ton/yıla çıkarılacaktır.
Uygulama Alanı: II ve III. Alt Bölgeler
Kaynak: Özel Sektör
Ağ Kafeste Çipura-Levrek Yetiştiriciliği Projesi
Amaç: Yetiştiricilik kapasitesinin 7.500 ton/yıl’a çıkarılması.
Uygulama: I. Alt Bölgede yetiştiricilik kapasitesi 3.000 ton/yıl’a, II. Alt Bölgede 4.000
ton/yıl’a çıkarılacaktır.
Uygulama Alanı:1 ve II. Alt Bölgelerdeki deniz kıyı şeridi
Açıklama: Yazın denizde av yasağının olduğu dönemlerde turizm sektöründe balık eti
tüketiminin, ağ kafeslerde kültür üretimi yapılan Çipura – Levrek eti ile karşılanması
mümkün olmaktadır. Ayrıca, sağlıklı beslenme için balık etine olan talep giderek artmaktadır.
Bu proje, bölgemiz için tüketici taleplerini karşılamaya katkıda bulunacaktır.
288
Kaynak: Özel Sektör
Kültür Mantarı Üretimini Geliştirme ve Yaygınlaştırma Projesi
Amaç: Kültür mantarcılığının geliştirilmesi amacıyla mantar üretim alanlarını artırmak ve
bitkisel üretimin sınırlı yapıldığı yörelerde üreticilere ekonomik katkı ve işletme
modernizasyonu için teknik destek sağlamak.
Uygulama: IV. Alt Bölgede halen mantar üretiminin yaygın yapıldığı Korkuteli ilçesinde ve
V. Alt Bölgede yeni kurulacak mantar tesislerinin geliştirilmesi ve modernizasyonu için teknik
destek sağlanacak ve çiftçi eğitim-yayım çalışmaları yapılacaktır.
Uygulama Alanı: IV ve V. Alt Bölgeler
Açıklama: Pazar talebine cevap veren kaliteli ürün elde edilmesi sağlanacaktır. Görsel ve
yazılı medya vasıtasıyla yapılacak yayım faaliyetleriyle tüketicinin tüketim alışkanlığı
artırılacaktır.
Kaynak: T.K.B., Özel İdare, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı
Bodur Kiraz Üretimi Projesi
Amaç: Uluslararası pazarda rekabet edebilmemiz için dış pazarın talepleri doğrultusunda ve
standartlarında modern fidan, materyal ve çeşitler kullanılarak Europgap prensipleri
doğrultusunda üretim uygulamaları gerçekleştirmek.
Uygulama: 0900 Ziraat (Napolyon) çeşidi kiraz fidanları uygun tozlayıcılarıyla birlikte
dağıtılacaktır. İl Özel İdaresi kaynağından %50 çiftçi katkısı alınarak fidan dağıtımı
yapılacaktır.
Uygulama Alanı: I. Alt Bölgede Kaş İlçesi Gömbe Yaylası, Finike İlçesi Yazır, Arif ve Yalnız
Köyleri ile Kumluca İlçesi yayla kesimi, IV. Alt Bölgede Elmalı İlçesi Özdemir Köyü ile
Korkuteli İlçesi Yeşilyayla, Manay, Çobanhisar, Salur, Yalnızdam ve Kışla Köyleri.
Açıklama: Kiraz, ılıman iklim meyve türleri içerisinde, meyvesini en erken olgunlaştıran
türlerden birisidir. Bu bakımdan pazarda rakibi yoktur. İç tüketim ve ihracat açısından önü
açıktır. Avrupa ülkelerinde Türk kirazına olan talep giderek artmaktadır. Kiraz hasadı,
işlenmesi, ambalajlanması ve ihracata hazırlanması çok fazla işçi emeği gerektirmektedir.
Dış ülkeler ile kıyaslandığında işçi yevmiyesinin ülkemizde düşük olması uluslararası rekabet
gücümüzü artırmaktadır.
Kaynak: İl Özel İdaresi, Özel sektör
Dış Mekan Süs Bitkileri Fidan Üretim Projesi
Amaç: İldeki dış mekan süs bitkileri üretiminin sınırlı olması dolayısıyla fidan ithalatının
azaltılarak değişik türlerde üretimin artırılması.
Uygulama: Turizm sektörünün peyzaj çalışmalarında kullanılmak üzere hazır bitki talebi
karşılanacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: Ekolojik koşulların oldukça elverişli olmasına karşın dış mekan süs bitkilerinde
fidan üretimi çeşit ve miktarca yetersizdir. İlde mevcut Orman Fidanlık Müdürlüğü, Turizm
289
sektörünün ihtiyacını karşılayamamaktadır. Bu da Turizm sektörünün peyzaj çalışmalarında
kullanmak üzere belirli boy ve çapta bitki (palmiye, hurma vb.) taleplerini ithalat yoluyla
karşılamasını gerektirmektedir. Bu nedenle yeni oluşturulacak dış mekan süs bitkisi fidanı
üretim tesislerine ihtiyaç vardır.
Kaynak: Orman Bakanlığı, T.K.B., Özel Sektör
Bal Arısı Yetiştiriciliği Projesi
Amaç: Arı ürünleri üretimi ve bitkisel üretimde kalitenin artırılmasını sağlamak.
Uygulama: Üreticiye %30 çiftçi katkılı olarak arılı kovan ve ana arı temin edilerek, kışları
sahil bandında yazları ise yayla kesiminde gezginci arıcılık şeklinde üretim yapılması
sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: Tüm Alt Bölgeler
Açıklama: bölge ekolojisi içinde doğal floradan yararlanılacak, hayvansal ürün elde
edilecektir.
Kaynak: İl Özel İdaresi
Mısır Üretimini Geliştirme Projesi
Amaç: Dane mısır yetiştiriciliğinde üretim alanlarının genişletilerek üretim artışı sağlanması.
Uygulama: TKB tarafından günün koşullarına göre çıkarılacak maliyet analizleri sonucunda
belirlenecek oranlarda dane mısır yetiştiren üreticinin ürününe destek verilecektir.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: İlin ekolojisine ve bölgede kullanılan yüksek teknolojiye bağlı olarak 2. ürün
olarak mısır üretiminin yaygınlaşması sağlanacaktır. Birim alandan verimi artıran teknolojinin
ve hibrit tohumluk kullanılması, en önemli sorun olan mısır kurduna dayanıklı çeşitlerin
yaygınlaştırılması sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B.
Makarnalık Buğday Üretimini Artırma Projesi
Amaç: Kaliteli makarnalık buğday üretimini artırmak.
Uygulama: TKB tarafından %50 çiftçi katkılı istenen nitelikte makarnalık buğday tohumu
dağıtımı yapılacaktır.
Uygulama Alanı: IV ve V. Alt Bölgeler
Açıklama: Batı geçit yayla bölgesinde kaliteli makarnalık buğday üretiminin artırılması
sağlanacaktır.Daha yüksek gelir getiren ürünlerin yetiştirilebilmesine tahsis edilmesi
gayesiyle arpa ekim alanlarının sahil bölgelerinden bu alt bölgeye kaydırılması sağlanacaktır.
Üretim artışı, verim artışıyla sağlanacak ve kaliteli ürün elde edilecektir.
Kaynak: T.K.B.
Ekmeklik Buğday Üretimini Artırma Projesi
290
Amaç: Kaliteli ekmeklik buğday üretimini artırmak.
Uygulama: TKB tarafından %50 çiftçi katkısı alınarak tohum dağıtımı yapılacaktır.
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama: Bu projeyle, ekmeklik buğday daha çok sahil kesiminde yaygınlaştırılacak,
dolayısıyla buğday ekim alanlarının daraltılması sağlanacaktır. Buğdayın çekildiği marjinal
alanlara alternatif olarak, korunga, bağ tesisi vb. kurularak üreticilerin gelirlerinin artırılması
ve bu sayede toprak erozyonunun önlenmesi hedeflenmiştir.Buğday ekim alanı, marjinal
alanlardan gerçek ekim alanlarına çekilecektir. Buğday üretimi, verim artışıyla artırılacaktır.
Kaynak: T.K.B.
Avokado Üretimi Projesi
Amaç: İlin ekolojik avantajlarını değerlendirerek dünyada ve ülkemizde sınırlı ve çok özel
şartlarda yetiştirilebilen bu subtropik meyvenin üretim alanlarını artırarak dünya pazarında
söz sahibi olmak.
Uygulama: Avokado yetiştiriciliğine uygun olduğu tesbit edilen yerlerde İl Özel İdaresi
kaynağından, üretimin yaygınlaştırılması gayesiyle %30 çiftçi katkısı alınarak fidan dağıtımı
yapılacaktır.
Uygulama Alanı: I. Alt Bölgede Finike İlçe Merkezi, II. Alt Bölgede Kemer İlçesi merkezi ve
Merkez ilçede ile III. Alt Bölge.
Açıklama: Avokado bir çok Batı Avrupa ülkesinde iyi tanınmakta ve giderek tüketimi
artmaktadır. İstenilen kalite ve miktarda üretimi yapıldığı taktirde Türkiye’nin, Batı Avrupa
ülkelerine yakınlığı ihracat için bir avantaj sağlayacaktır.
Kaynak: Özel sektör ve İl Özel İdaresi
Alabalık Yetiştiricilik Projesi
Amaç: Yetiştiricilik kapasitesinin 1.500 ton/yıl’a çıkarılması.
Uygulama: Alt Bölgede atıl kaynaklar değerlendirilecektir.
Uygulama Alanı: I. Alt Bölge (Finike İlçesi Akçay Deresi) ve V. Alt Bölge (Gündoğmuş
İlçesinde, kıyısında tarıma elverişsiz arazilerin bulunduğu yerlerde Alara Çayı).
Açıklama: Turizm sektöründe yazın denizde av yasağının olduğu dönemlerde balık eti
tüketiminin alabalık eti ile karşılanması mümkün olmaktadır. Ayrıca, sağlıklı beslenme için
balık etine olan talep giderek artmaktadır. Bu proje, bölgemiz için tüketici taleplerini
karşılamaya katkıda bulunacaktır.
Kaynak: Özel Sektör
İncir Yetiştiriciliğinin Yaygınlaştırılması Projesi
Amaç: İlin ekolojik avantajını kullanarak turfanda incir ile pazarda şans yaratmak.
Uygulama: Pazar şansı yüksek erkenci çeşitlerden İl Özel İdaresi kaynağından %50 çiftçi
katkısı alınarak fidan dağıtımı yapılacaktır.
Uygulama Alanı: I. Alt Bölge (Kaş) ve II. Alt Bölge (Manavgat)
291
Açıklama: Kaş ve Manavgat bölgelerinin ekolojik yapısı turfanda incirde önemli bir erkencilik
sağlamaktır. Bu nedenle ihracat potansiyelinin ve standardın korunması gerekmektedir..
Kaynak: İl Özel İdaresi
Tıbbi ve Aromatik Bitkilerin Üretimi Projesi
Amaç: Doğal dengeyi bozmadan üretimi teşvik etmek, ilin ekolojisinde mevcut olan tıbbi ve
aromatik bitkilerin kültür formlarının üretimini artırmak, bununla birlikte, tarım alanlarının
dar olduğu taşlık, kayalık yamaçlarda ve meyve bahçelerinde ara ürün olarak
yetiştirilmesiyle, gelir seviyesi düşük olan üreticilerimize ekonomik katkı sağlamak.
Uygulama: İl Özel İdaresi kaynağından %25 çiftçi katkısı alınarak Kekik tohumu, %50 çiftçi
katkısı alınarak Kapari fidesi dağıtımı yapılacaktır. Bunlar yanında Antalya İhracatçı Birlikleri
ile işbirliği yapılıp güncel yurtdışı talepleri göz önüne alınarak halen pazar şansının yüksek
olduğu çeşitler tesbit edilecek ve bunların üretimi teşvik edilecektir.
Uygulama Alanı: Tüm Alt Bölgeler
Açıklama: Kekik, Kapari Adaçayı, Defne, Lavanta gibi Bölge ekolojisine uygun Tıbbi ve
Aromatik Bitki çeşitlerinin üretimlerinin artırılarak iç piyasa tüketimlerinin yanında ihracatının
da yapılması sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B., Özel İdare
Organik Tarımın Yaygınlaştırılması Projesi
Amaç: Ekolojik sistemde hatalı uygulama sonucu kaybolan doğal dengeyi yeniden kurmaya
yönelik insana ve çevreye dost üretim sistemlerinin yaygınlaştırılmasının sağlanması ve
organik bitkisel üretiminde Antalya markasını oluşturarak iç ve dış pazarda büyük şans
yakalamak. Organik ürünlerin ticari olarak değer kazanmalarından dolayı çiftçi gelirlerinin
artırılması amaçlanmıştır. Konvansiyonel tarımın yoğun yapılmadığı alanlarda örtü-altında ve
açık tarlada organik sebze ve meyve (muz, nar, kayısı, vişne) ve tarla (buğday, pamuk,
patates) üretimini artırmak.
Uygulama: Organik ürün üretimi yapan üreticilere, işletmelerin sürdürülebilirliğinin
sağlanması amacıyla, girdilerin ve uygulamada kullanacakları alet ekipmanın temininde
destek sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: Bölge içerisinde oluşturulacak eko-köyler.
Meyvecilik: II. Alt Bölge Kemer İlçesi Ulupınar Köyü; III, IV ve V. Alt Bölgelerde uygun
sahalar
Örtü-Altı Sebzecilik: II. Alt Bölge Kemer İlçesi Ulupınar Köyü;
Açık Tarla Sebzecilik: IV. Alt Bölge
Tarla: II ve IV. Alt Bölge
Açıklama: Özellikle büyük kentlerimizde ve Avrupa ülkelerinde son yıllarda organik tarım
ürünlerini talep eden kararlı bir tüketici kitlesi oluşmakta ve dolayısıyla bu ürünler
marketlerde daha yüksek fiyatla özel bir yer edinmektedir. Kemer ilçesinin Ulupınar köyü
Çıralı mahallesinde kurulmuş olan Ulupınar Çevre Koruma, Geliştirme ve İşletme
Kooperatifine üye 11 işletme halen organik üretim yapmakta ve pazarlamaktadırlar. Özellikle
örtü-altı sebze, narenciye, nar, avokado ve kekik gibi çeşitli ürünlerin yetiştiriciliğini yapan
üreticilerin teşvik edilmesi ile, İlin doğal kaynaklarının ve ekolojik avantajlarının farklı şekilde
292
değerlendirilmesi mümkün olacak ve bu üretim şeklinin diğer bölgelere de yaygınlaşması
sağlanacak, konvansiyonel tarımın fazla yaygınlaşmadığı yörelerde bu üretim şeklinin
yaygınlaştırılmasıyla ihracat talepleri Bölgemizden karşılanabilecektir.
Kaynak: T.K.B. ve Özel Sektör
Organik Keçi Ürünleri Elde Etme Projesi
Amaç: Getirisi daha yüksek olan organik tarım ürünlerinin elde edilmesiyle yöre çiftçisinin
gelirinin artırılması.
Uygulama: Bölge ekolojisi kirli olmadığından mevcut doğal şartlarda organik ürün elde etme
şansı yüksektir.
Uygulama Alanı: V. Alt Bölge köyleri
Açıklama: Yöre halkının elde edeceği organik keçi ürünleri uzun vadede ve ihracat
taleplerine dönük olarak yaygınlaştırılacaktır.
Kaynak: Özel İdare
Ceviz Üretimini Geliştirme Projesi
Amaç: Verimli ve kaliteli standart çeşitleri yaygınlaştırarak ceviz üretimini artırmak.
Uygulama: Kaliteli standart çeşitlerle İl Özel İdaresi kaynağından %50 çiftçi katkısı alınarak
fidan dağıtımı yapılacaktır.
Uygulama Alanı: IV. Alt Bölgede Korkuteli İlçesi Yazır, Küçükköy, Kozağacı, Çomaklı,
Bayındır, Ahatlı, Avşar, Yakaçiftlik Köyleri ve V. Alt Bölge
Açıklama: Ülkemizin ve ilimizin ceviz üretimi ve pazarlama politikasında köklü değişim
oluştuğu taktirde gerek tarım ve gerekse tarıma dayalı sanayi ürünü olarak ceviz, önemli bir
ihracat ürünü olacak ve döviz girdisinde artış sağlanacaktır.
Kaynak: Özel İdare
Doğal Çiçek Soğanları Üretim Projesi
Amaç: Doğal floranın korunması ve ihracatı yapılan belirli türlerin kültüre alınarak
üretimlerinin yapılaması.
Uygulama: İhracat talebini, üretim ve büyütme tarlalarında yetiştirilen doğal çiçek
soğanlarının pazarlanması sağlanacak ve bölgenin orijinal florası korunacaktır.
Uygulama Alanı: III ve V. Alt Bölgeler
Açıklama: İlde doğal ortamlarda bulunan endemik türlerin bilinçsizce yapılan sökümlerinin
doğurduğu dezavantajlar önlenecek ve doğadan söküm yerine kültür formlarının büyütme ve
üretim tarlalarında yetiştirilerek hasat edilmesi ve ihracatının bu alanlardan karşılanması
sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B., Özel Sektör
Yayla Çiçekçiliğini Geliştirme Projesi
293
Amaç: 2.Alt Bölgede 8 ayla sınırlı olan kesme çiçek üretiminin tüm yıla yayılarak ihracatın
devamlılığının sağlanması.
Uygulama: Bu bölgede yaz dönemi boyunca çiçek hasatı yapılabilmesi için bölge
üreticilerine çiftçi eğitim yayım çalışmaları yapılacaktır.
Uygulama Alanı: IV. Alt Bölgede Korkuteli ilçesinin köyleri
Açıklama: Yıl boyu kesintisiz kesme çiçek ihracatı için yaz aylarında üretimin devam etmesi
sağlanacaktır.
Kaynak: Özel Sektör
Doğal Meraların Islahı Projesi
Amaç: Küçükbaş hayvancılığın geçim kaynağını teşkil ettiği bu yörede hayvansal üretime
katkı sağlayacak doğal kaynakların değerlendirilmesi ve sürdürülebilirliğinin sağlanması ve
bu sayede yöre çiftçisinin sosyo-ekomik yapısının iyileştirilmesinin temini.
Uygulama: Köylerde Mera Yönetim Birlikleri marifetiyle otlama sisteminin düzenlenmesi ve
mera amenajmanı ile yöredeki mevcut meraların ıslahı sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: V. Alt Bölge
Açıklama: İlin diğer bölgelerine nazaran geniş tarım arazilerinin bulunmadığı bu bölgede
meraya dayalı küçükbaş hayvancılık yoğun olarak yapıldığından, bu proje ile hayvansal
ürünlerin elde edilmesi daha ekonomik hale gelecektir.
Kaynak: T.K.B.
Tatlı Patates Üretimini Geliştirme Projesi
Amaç: İhracata yönelik tatlı patates üretimini artırmak.
Uygulama: %50 çiftçi katkılı tohum dağıtımı yapılacaktır.
Uygulama Alanı: III, IV ve V. Alt Bölgeler
Açıklama: İhracatçı ile üretici arasında koordinasyonun temini ile uygun çeşitleri kullanarak
istenilen özelliklerde üretim yapılması sağlanacak, bunun yanısıra üretim teknolojisinin ve
çeşitlerin geliştirilmesi sağlanacak, patates üretimine getirilen alternatif ile gelir artışı elde
edilecektir.
Kaynak: T.K.B.
Ahududu, Böğürtlen Üretimini Geliştirme Projesi
Amaç: Ekolojik yetiştiriciliğe uygun olan bu meyvenin yaygınlaştırılması ile birlikte aile
işgücünün değerlendirilmesi.
Uygulama: Bu konuda çiftçi eğitim ve yayım çalışmaları yapıldıktan sonra istekli çiftçilere İl
Özel İdaresi kaynağından %50 çiftçi katkısı alınarak fidan dağıtımı yapılacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge (böğürtlen), IV. Alt Bölge (ahududu, böğürtlen) ve V. Alt
Bölgede sulama imkânı olan yerler.
Açıklama: Kolay çoğalmaları, kısa sürede meyveye yatmaları gibi önemli avantajları
294
sebebiyle bu üzümsü meyvelerin yetiştiriciliği, özellikle gelir düzeyi düşük olan küçük aile
işletmelerine önemli ekonomik katkı sağlayabilir. Ayrıca, reçel, marmelat, dondurulmuş
meyve sanayi için tercih edilen bir hammaddedir. İç ve dış pazarda sürekli talep gören
üzümsü meyvelerin İlde üretimini artırmak gerekmektedir.
Kaynak: Özel Sektör, İl Özel İdaresi
Kestane Üretimini Geliştirme Projesi
Amaç: Kestane ağacını orman ağacı niteliğinden çıkarıp kapama bahçelerin standart ve
hastalığa dayanıklı çeşitlerle tesis edilmesi ve kalite yanısıra verim düzeyinin artırılması.
Uygulama: Yöreye uygun kestane çeşitlerinin korunarak yaygınlaştırılması amacıyla aşılama
çalışmalarına Tarım İl Müdürlüğünce başlanarak, konuyla ilgili çiftçi eğitim ve yayım
faaliyetleri artırılacaktır.
Uygulama Alanı: V. Alt Bölge (İbradı)
Açıklama: Yöreye uygun çeşidin geliştirilmesi.ile bu alt bölgede alternatif ürün olarak
kestanenin yaygınlaştırılması ve bu sayede ekonomik gücü düşük olan yöre çiftçisinin
gelirinin artırılması sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B., Üretici
Yemlik Ve Maltlık Arpa Üretimini Artırma Projesi
Amaç: Kaliteli yemlik ve maltlık arpa üretimini artırmak.
Uygulama: TKB tarafından %50 çiftçi katkılı istenen nitelikte arpa tohumu dağıtımı
yapılacaktır.
Uygulama Alanı: IV. ve V. Alt Bölgeler
Açıklama: Daha yüksek gelir getiren ürünlerin yetiştirilebilmesine tahsis edilmesi gayesiyle
arpa ekim alanlarının sahil bölgelerinden bu alt bölgeye kaydırılması sağlanacaktır. Üretim
artışı, verim artışıyla sağlanacak ve kaliteli ürün elde edilecektir.
Kaynak: T.K.B.
İpek Böceği Yetiştiriciliği Projesi
Amaç: Mevcut ipek hammaddesi üretiminin artırılması
Uygulama: Özel İdare kaynaklı ücretsiz olarak çiftçiye ipek böceği tohumu ve dut fidanı
dağıtımı yapılacaktır.
Uygulama Alanı: III. Alt Bölgede Alanya ve Gazipaşa’nın halen ipek böceği yetiştiriciliğini
yapıldığı belirli köyler
Açıklama: Yetiştiricilikte kullanılan dut ağacı plantasyonunun artırılarak mevcut üretim
potansiyelinin artırılması ve ipek hammaddesi temini ile atıl olan aile işgücünün
değerlendirilmesi sağlanacaktır.
Kaynak: Özel İdare
295
Karides Üretim Projesi
Amaç:
Yetiştiricilik
değerlendirilmesi.
kapasitesinin
1.000
ton/yıl’a
çıkarılarak
bataklık
arazilerin
Uygulama: Bölgede kıyı bandında atıl su kaynakları ve bataklık arazilerin üretimde
kullanılması amacıyla geliştirilecek Karides üretim projelerine Tarım ll Müdürlüğü tarafından
teknik destek sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge (Serik ve Manavgat İlçeleri arasındaki bataklık araziler).
Açıklama: Serik-Manavgat arasındaki atıl durumdaki bataklık araziler ihraca dönük üretimde
değerlendirilecek ve sivri sinek mücadelesine katkı sağlanacaktır.
Kaynak: Özel Sektör
8.4.3. Tarımsal Sanayi Projeleri
Sebze İşleme Sanayinin Kurulması Projesi
Amaç: İşlenmiş ürünlere olan talebin artması dolayısıyla, katma değeri yüksek olan ve İlde
üretim fazlası olan ürünlerin değerlendirilmesi.
Uygulama: Üretim fazlası ürünlerin bu yönde değerlendirilmesi amacıyla Organize Sanayi
Bölgesinde sebze işleme tesislerinin kurulması ile tarımsal sanayiye katkıda bulunulacaktır.
Bu projenin uygulanmasıyla, dondurulmuş, konserve edilmiş, kurutulmuş sebzeler ve
domates salçası gibi talepler karşılanacaktır.
Uygulama Alanı: I. Alt Bölge
Bölgesinde)
ve II. Alt Bölge (Kurulması halinde Organize Tarım
Açıklama: Yaş sebzenin çabuk bozulabilir olması, tüketici taleplerinin dondurulmuş,
konserve edilmiş ve kurutulmuş ürünlere kayması ve bu ürünlerin katma değerinin yüksek
olması, bu alt bölgelerde tarımsal sanayinin hızla gelişmesini gerekli kılmaktadır.
Kaynak: Özel Sektör
Narenciye ve Nar Suyu İşleme Tesisi Projesi
Amaç: İlde potansiyeli yüksek olan narenciyenin ve özellikle fazlaca üretilen narın, üretim
artışıyla birlikte pazar imkanının artmaması durumunda, bu ürünlerin işlenerek
değerlendirilmesi, bununla birlikte iç ve dış pazarda aranacak Antalya markası yaratılması.
Uygulama: Özel sektör tarafından kurulacak olan işletmelere teknik destek sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: I. ve II. Alt Bölgeler
Açıklama: Narenciyenin ve narın aynı tesiste farklı sezonlarda işleme imkanı mevcut
olduğundan, bu amaçla kurulacak tesisler yıl boyu faal olabilecektir. Dünya nar üretiminde
birinci sırayı alan Ülkemizde nar suyu ve konsantresi tüketim alışkanlığının kazandırılması
amacıyla yapılacak eğitim ve yayım faaliyetleri, yetiştiriciliğin gelişmesini sağlayacak ve bu
sektörün güçlenmesiyle birlikte oluşturulacak standart sayesinde dünya pazarlarına ihracat
imkanı doğacaktır.
Kaynak: Özel Sektör
296
Tasnif, Paketleme Ve Soğuk Hava Tesislerinin Kurulması Projesi
Amaç: Standartlara uygun tasnifleme, paketleme, ambalajlama ve tüketiciye ulaşıncaya
kadar soğuk zincirin sağlanması ve bölgede üretilen sebzelerin Antalya markasıyla yurtiçi ve
yurtdışı pazarına sunulması sağlanacaktır.
Uygulama: Üretim bölgelerindeki haller bünyesinde kurulacak olan Tasnif, Paketleme Ve
Soğuk Hava Tesislerinin makine ve teçhizat donanımı, teknik ve finansman yönünden
desteklenecektir.
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama: Bu projeyle, üretim bölgelerinde pazarlama ile ilgili alt yapı (soğuk hava depoları,
tasnif ve paketleme evleri) tesislerinin standartlara uygun şekilde yapımı teşvik edilecektir.
Kaynak: T.K.B., Özel İdare, Özel Sektör
Zeytin Ve Zeytinyağı İşleme Tesisi Projesi
Amaç: Bölgede diğer kültür bitkilerinin rekabeti ve turizmin baskısı altında bulunan zeytin
alanlarının, kurulacak olan teknik donanımlı zeytin işleme tesisleri sayesinde katma değer
kazanmasını ve bu sayede, bölgenin karakteristik yapısına uygun meyvesi olan zeytine,
üreticisinin sahip çıkmasını sağlamak.
Uygulama: Son yıllarda Özel İdare destekli kapama zeytin bahçeleri tesis edilmekte ve
ayrıca yabani ağaç aşılama projeleri ile zeytinciliğe önem verilmektedir. Bölgede, geçmişi de
oldukça eski olan zeytin potansiyelinin değerlendirilerek zeytinin işlenmesiyle Antalya
markasının oluşması sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge (Merkez) ve III. Alt Bölge (Alanya).
Açıklama: 10 yıldan beri her yıl Özel İdare Projeli, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı
ve çiftçi katkısıyla dikilen zeytin fidanlarının sayısı 15.000’i bulmaktadır. Gelecek 5 yıl
içerisinde Alanya’da zeytin rekoltesinin 5.000 ton olması hedeflenmiştir.
Kaynak: Özel Sektör
Elmada Tasnifleme Ünitesi Tesisi Projesi
Amaç: Tasnif ve ambalajlama ile pazar şansını yükseltmek.
Uygulama: Bölgede bu proje ile ilgili yapılacak girişimlere Tarım İL Müdürlüğünce teknik
destek sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: IV. Alt Bölge
Açıklama: Türk malı imajını korumak gayesiyle belirli standartlara sahip paketleme
evlerinde üretilen elmanın ambalajlanması sağlanacaktır.
Kaynak: Özel Sektör
Cevizli – Bademli Tatlı Sucuk İşleme Tesisi
Amaç: Yörede üretilen üzümün değerlendirilmesi ve marka yaratılması suretiyle çiftçi
gelirinin artırılması.
297
Uygulama: İbradı bölgesinde üretimi evlerde aile içi işletmecilik şeklinde yapılan cevizlibademli tatlı sucukların üretim tekniğinin geliştirilmesi ve standardizasyonun oluşturulması
için çiftçilere teknik destek sağlanacak ve bu ürünün iç piyasaya sunulması konusunda özel
sektör girişimcileri teşvik edilecektir.
Uygulama Alanı: V. Alt Bölge
Açıklama: İlin toplam tarımsal üretim değeri içerisinde payı oldukça düşük olan bu bölgede
yaygın bitkisel üretim faaliyeti olarak üzüm, ceviz ve badem yetiştiriciliği yapılmaktadır. Bu
projelyle, sözkonusu ürünün pazarda talep bulacak kalite ve standartta üretiminin
gerçekleştirilmesi, yöre halkının sosyo-ekonomik bakımdan kalkınmasına yardımcı olacaktır.
Kaynak: Özel Sektör
Kültür Mantarı İşleme Tesisi Projesi
Amaç: Pazar taleplerine uygun olarak konserve ve kurutma gibi işlenmiş mantar ürünlerinin
pazarlanması.
Uygulama: Kurulacak işletmelere teknik destek sağlanarak üretim fazlası
değerlendirilerek ve işlenmiş mantar ithalatının azaltılması mümkün olacaktır.
ürünün
Uygulama Alanı: IV ve V. Alt Bölgeler
Açıklama: Gıda sanayinde mantar konservesi ve hazır mantar çorbası için kurutulmuş
mantara talep her geçen gün artmaktadır. Bu nedenle de, konserve ve kurutulmuş mantar
talepleri halen ithalat yoluyla karşılanmaktadır. Taze mantar üretiminin yanında pazar
isteklerine uygun olarak konserve, kurutma vb. şekilde ürünlerin pazarlanabilmesi için
gerekli alt yapıların oluşturulması ve yeni tesislerin kurulmasıyla tüketici taleplerinin
karşılanması sağlanacaktır.
Kaynak: İl Özel İdaresi, Özel Sektör
Muz Sarartma Ve Ambalajlama Tesisi
Amaç: Yerli üretimi sürekli pazara sunabilmek için gerekli altyapıyı oluşturmak, kaliteli,
standart Marka yaratmak.
Uygulama: Özel sektör tarafından kurulacak olan işletmelere teknik destek sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: III. Alt Bölgeler
Açıklama: Yaratılacak marka sayesinde Alanya ve Gazipaşa muzunun pazara arzında
sürekliliğin sağlanması.
Kaynak: Özel Sektör
Soğuk Hava Depolarının Modernizasyonu Projesi
Amaç: Mevcut depoların teknolojisinin yenilenmesi, kapasitelerinin artırılması.
Uygulama: Özel sektör tarafından kurulacak olan işletmelere teknik destek sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: IV. Alt Bölge
Açıklama: Depolanmış ürünlerin depo çıkışında kalitesinin korunması sağlanacak ve daha
yüksek fiyata pazarlama şansı artırılacaktır.
298
Kaynak: Özel Sektör
Tıbbi Ve Aromatik Bitkilerin İşlenmesi Projesi
Amaç: Tıbbi ve aromatik ürünlerin ham veya işlenmiş olarak pazarlanmasını sağlamak.
Uygulama: Kekik yağı, kekik suyu, kapari turşu ve salamura yapım tesislerinin inşası
sağlanacak ve desteklenecektir.
Uygulama Alanı: I ve V. Alt Bölgeler
Açıklama: II. ve III. Alt Bölgelerde Kekik Yağı işleme tesisleri mevcut olduğundan, I. ve V.
Alt Bölgelerde yeni tesislerin yapılmasıyla katma değeri yüksek olan ürünlerin pazarlanması
sağlanacak ve gerek yurtiçi ve gerekse yurtdışı pazarda işlenmiş ürünlere karşı her geçen
gün artan talebin karşılanması sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B., Özel sektör
Şaraplık Üzüm Üretiminin Ve Sanayisinin Geliştirme Projesi
Amaç: Çiftçinin mevcut şartlarını değerlendirerek yeni iş sahası açılması.
Uygulama: Özel sektör girişimciler tarafından yörenin bu potansiyelini değerlendirmeleri
teşvik edilecektir, bu konu eğitim ve.yayım çalışmalarına dahil edilecektir.
Uygulama Alanı: V. Alt Bölge
Açıklama: Önemli bir potansiyel olarak Gündoğmuş Senir köyünde bulunan ekonomik
ömrünü tamamlamış eski bağlar sökülerek yerine aşılı, köklü yeni tesislerin kurulması
sağlanacaktır. Bölgede pekmezlik üzüm dışında şaraplık üzüm çeşitlerinin yetiştirilerek
değerlendirilmesiyle katma değer artışı sağlanacaktır.
Kaynak: Özel Sektör
8.4.4. Tarımsal Organizasyon Ve Örgütlenme Projeleri
Üretici Birliklerinin Kurulmasına Destek Projesi
Amaç: Ürün bazında üretici birliklerinin kurulması, yaygınlaştırılması, güçlendirilmesi ve
organizasyonun sağlanması.
Uygulama: Birlikler Yasasının çıkarılması sağlanarak, I. Alt Bölgede Yaş
Üretici Birliklerinin, II. Alt Bölgede Yaş Sebze, Turunçgil ve Zeytin Üretici
Bölgede Yaş Sebze ve Muz Üretici Birliklerinin, IV. Alt Bölgede Elma
kurulmasına destek verilecek, üreticilerinin Birlik etrafında örgütlenmeleri
Sebze ve Turunçgil
Birliklerinin, III. Alt
Üretici Birliklerinin
sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: I, II, III ve IV. Alt Bölgeler
Açıklama: Bölgedeki önemli sebze ve meyve üretim alanlarının yoğunluğu dolayısıyla ve de
bölgede üretim organizasyonunun olmaması, ürün pazarlamasında sıkıntılara neden
olmaktadır. Bu sorunun giderilmesi için, ürün bazında belirli sebze ve meyve üretici
birliklerinin kurulması önemli bir çözüm teşkil edecektir.
Kaynak: T.K.B.
299
Sözleşmeli Üretim Modelinin Yaygınlaştırılması Projesi
Amaç: Üreticinin, alıcının ve ihracatçının haklarının korunması sağlanacaktır.
Uygulama: Yönetmeliğin revize edilerek, denetim ve kontrolün resmi makamlarca yapılması
ve böylece üretimde organizasyon sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: Tüm Alt Bölgeler
Açıklama: Üretimde verimliliğin ve kalitenin artırılması, standartlara uygun ürün elde
edilmesi, planlı üretim yapılması, üreticilere üretim teknikleri konusunda bilgi aktarılması ve
pazarda süreklilik sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B.
Uluslararası Süs Bitkileri Mezat Projesi
Amaç: Üretilen üründen daha yüksek kazanç elde edilmesi, fiyat istikrarının sağlanması ve
alım satımlarının organize edilmesi, ürünlerin kalite kontrollerin yapılarak pazarlanması.
Uygulama: İl Müdürlüğümüz, Antalya Ticaret Borsası ve Antalya İhracatçı Birliklerinin
ortaklaşa hazırlayacakları proje kapsamında İlde kurulması düşünülen Organize Tarım
Bölgesi içerisinde olabilecek Uluslararası Mezat aracılığı ile, ürünün, kalite kontrollerinden
geçerek ve alıcı rekabeti sağlanarak iyi fiyatla satılması gerçekleştirilecektir.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: Ürün çeşitliliğinin sağlanması, üretilen kaliteli ürüne daha yüksek kazanç elde
edilmesi, üretici ihracatçı bağımlılığının sona ermesi, fiyat istikrarının sağlanması, alım
satımların organize ve disipline edilmesi, ürünlerin bir merkezde kalite kontrollerinden
geçerek ve alıcı rekabeti sağlanarak satılması sağlanacaktır. Ayrıca, Organize tarım
Bölgesinde yabancı yatırımcılara yer verilmesi suretiyle yeni teknolojilerin İle transferi
sözkonusu olacaktır.
Kaynak: T.K.B., İl Özel İdaresi, Özel Sektör, Ticaret Borsası, İhracatçı Birlikleri
8.4.5. Tarımsal Destek Projeleri
EUREPGAP Protokolünün Benimsenmesi Projesi (Bakanlıkça Yönetmeliklerin
Çıkarılması ve Taşra Yapılanmasının Sağlanması)
Amaç: Avrupa Gıda Perakendecilerinin tarımsal ürünlerde aradıkları minimum standartların
belirtildiği Eurepgap Protokolü esaslarına dayanan üretim sistemini benimsenmesini ve bu
suretle ihracatımızda karşılaşılacak sıkıntıların giderilmesi ve pazar kaybının önlenmesini
sağlamak.
Uygulama: 1 Ocak 2004 tarihinden sonra Avrupa Birliği ülkelerine ihraç edeceğimiz tüm
ürünlerde aranacak ve ön koşul haline gelecek olan bu protokolün belirttiği esaslara uyum
için üreticilerimizin ve ihracatçılarımızın acilen gerekli önlemleri alması sağlanacaktır. Bunun
için Bakanlıkça gerekli mevzuatın vakit geçirilmeden çıkarılması ve taşra teşkilatının bu
yönde bilgilendirilerek gerekli yapılanmayı gerçekleştirmesi gerekmektedir.
300
Uygulama Alanı: Tüm Alt Bölgeler
Açıklama: Ülkemiz son yıllarda
sebze ihracatında özellikle tarımsal ilaç kalıntıları
bakımından önemli sorunlar ile karşılaşmaktadır. Avrupa Birliği ülkelerindeki büyük
perakendeci kuruluşlar (süper ve hiper marketler) kendi toplumlarının sağlıklı tarımsal
ürünler tüketimini temin etmek için bu ülkelerde yetiştirilen ve dışardan ithal edilen tarımsal
ürünlerde aranan minimum standartları yeni bir düzenleme yaparak belirlemişlerdir.
EUREPGAP adı verilen bu protokol Avrupa Gıda Perakendecileri tarafından 1999 yılında
hazırlanmıştır. İyi Tarım Uygulamaları adı verilen bu sistemde Zararlılarla Entegre Savaş
(IPM), Entegre Ürün Yetiştiriciliği’nin (ICM) esasları benimsenmiştir. Entegre ürün yönetimi
ile, sertifikalı tohum, dayanıklı çeşit kullanımı, sulama, gübreleme, budama, toprak işleme
gibi kültürel önlemler alınarak bitki veya ürünlerin hastalık, zararlı ve yabancı otlardan
korunması sağlanacak, oluşacak zararların kontrol altında tutulması mümkün olacaktır.Bu
protokol bugün belli başlı süper ve hiper market zincirleri tarafından kabul edilmekte ve
istenmektedir. 1 OCAK 2004 tarihine kadar süre tanınmış olup, protokol hızlı bir şekilde
hayata geçirilmelidir. Aksi takdirde bölgemizin ihraç ürünlerinin ihracatında zorluklarla
karşılaşılacak ve ihracat payı büyük oranda azalacaktır.
Kaynak: T.K.B.
Sözleşmeli Üretimde Eğitim Ve Yayım Projesi
Amaç: Verimliliğin ve kalitenin artırılması, planlı üretim ve pazarlamada sürekliliğin
sağlanması için sözleşmeli çiftçiliği yaygınlaştırmak.
Uygulama: Sözleşmeli üretimin çiftçi tarafından benimsenmesi
amacıyla çiftçi eğitim çalışmaları yürütülecektir.
ve yaygınlaştırılması
Uygulama Alanı: Tüm Alt Bölgeler
Açıklama: Yöre çiftçileri sözleşmeli üretimin maliyeti ve bu uygulama ile çiftçinin ürününe
satış garantisi elde edildiği konusunda bilgilendirilecektir. Bu projeyle, şekerpancarında
devam eden, patateste ülke genelinde olmasına rağmen İlde olmayan bu uygulamanın
yaygınlaşması sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B.
Rezidü Laboratuarının Geliştirilmesi Projesi
Amaç: Pazara gönderilecek olan ürünlerin kalıntı probleminden kaynaklanan güvesizliğin
giderilmesi için uluslar arası standartlara uygun laboratuar analizlerinin yapılması
sağlanacaktır.
Uygulama: I. Alt Bölgede hizmete girecek olan laboratuarın işlerlik kazanması konularında
destek verilecektir. II. Alt Bölgede mevcut Rezidü laboratuarının uluslararası standartlara
uygunluğu, III. Alt Bölgede ise uluslararası standartlara uygun yeni bir Rezidü laboratuarının
kurulması için gerekli destek sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama: Son yıllarda sebze ihracatında tarımsal ilaç kalıntıları bakımından karşılaşılan
önemli sorunların yaratığı izlenimin ve pazardaki dezavantajın ortadan kaldırılabilmesi için
ürünlerin kalıntı analizlerinin yapılması gerekmektedir.
Kaynak: T.K.B., İl Özel İdaresi, Özel Sektör
301
Sera Yapım Tekniklerinin Geliştirilmesi Projesi
Amaç: İthal sera benzeri imalat yapan atölyelerin anahtar teslimi güvencesiyle, sera sabit
yatırım tesislerinde standardizasyon sağlanması.
Uygulama: Geliştirilecek olan KKDF benzeri projelerle sera yapım tekniklerinin iyileştirilmesi
sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama : Sözkonusu projelerin bu bölgelerde uygulanmasıyla, seralarda modernizasyona
gidilerek, bölgenin klimatolojik koşullarını dikkate alan sera yapım tekniklerinin yerleşmesi
sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B., Özel Sektör
Örtü Altında Bombus Arısı Kullanımının Yaygınlaştırılması Projesi
Amaç: Polinasyon amacıyla büyüme düzenleyicilerin kullanılması yerine Bombus arısı
kullanımı konusunda eğitim ve yayım çalışmaları yapılarak üreticilerin bilinçlendirilmesi
sağlanacaktır.
Uygulama: Yapılacak eğitim çalışmaları yanısıra, Bombus arı desteğinin tekrar devreye
girmesiyle üreticilerin hormon kullanımı yerine arıyı tercih etmeleri sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama: Örtü altı sebze yetiştiriciliğinde yeterli polinasyonu sağlayarak, verim ve kaliteyi
arttırmak amacıyla büyüme düzenleyicilerin kullanılması yerine Bombus arısı kullanımının
yaygınlaştırılması gerekmektedir.
Kaynak: T.K.B., Özel İdare
Ürün Ve Ekolojiye Uygun İlaçlama Tekniğinin Geliştirilmesi Projesi
Amaç: Yetiştirilen tarım ürünlerinin rezidü sorunu olmayan sağlıklı bir gıda olabilmesi için
kimyasal mücadelede optimum mekanizasyon tekniklerinin kullanılması
Uygulama Alanı: Tüm Alt Bölgeler
Uygulama: Doğru pestisit seçimi ve doğru kalibrasyon yapılmış aletlerin kullanılması ile bitki
koruma ve üretimi artırma mümkün olacaktır.
Kaynak: T.K.B., Özel İdare
Yağlı Tohumlu Bitkilerin Üretimini Teşvik Etmek Üzere Uygulanan Prim Sisteminin
Devam Etmesi Projesi
Amaç: Ülkenin yağ açığının kapatılması.
Uygulama: TKB tarafından günün koşullarına göre çıkarılacak maliyet analizleri sonucunda
belirlenecek oranlarda ayçiçeği yetiştiren üreticinin ürününe destek verilecektir. Özel İdare
tarafından %50 çiftçi katkılı tohum desteği yapılacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge (dane mısır, soya, kolza), 4 ve 5 Alt Bölgeler (ayçiçeği)
Açıklama: Bu alt bölgede ayçiçeği yetiştiriciliğinin yaygınlaştırılması sağlanacaktır.
302
Kaynak: T.K.B., Özel İdare
Yağlı Tohumlu Bitkilerin Üretimine Yönelik Çiftçi Eğitim Projesi
Amaç: Yağlı tohumlu bitkilerin üretimini artırmak.
Uygulama: . Düzenlenecek toplantılar, dağıtılacak ilan ve broşürlerle çiftçi bilgilendirilecek,
seçilen önder çiftçilere girdi ve teknik destek sağlanarak yetiştirilen ürünün her aşaması
(pazarlama dahil) diğer çiftçilere tarla günleriyle gösterilecektir.
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama : Üreticiler arasında daha önceki yıllarda 2. ürün soya üretiminde yaşanmış olan
olumsuzluklardan kalan izlenimlerin ortadan kaldırılması ve çiftçinin yeniden yağlı tohum
üretimine girmesi sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B.
Organik Tarıma Yönelik Çiftçi Eğitimi
Amaç: Organik
tarımdaki gelişmeler kontrol ve sertifikasyon, toprak işleme, bitki
korumanın genel ilkeleri, ekim nöbeti, biyolojik savaş, ekolojik ürünlerin ihracatı ve
pazarlanması konularında üreticilerin bilgilendirilmesi.
Uygulama Alanı: Tüm Alt Bölgeler
Uygulama: İlde bulunan Narenciye ve Seracılık Araştırma bünyesinde çeşitli ürünlerde
organik yetiştiricilik deneme çalışmaları devam etmektedir. Bu projelerin sonuçları ve
uygulanabilirliği üreticimize aktarılacaktır.
Açıklama:
Kaynak: T.K.B.
Büyükbaş Hayvancılık İşletmelerinin Modernizasyonu (Açıkta Besi Sığırcılığı)
Amaç: İşletme büyüklüklerinin artırılarak üretimde uzmanlaşmaya gidilmesi.
Uygulama:
Uygulama Alanı: Tüm Alt Bölgeler
Açıklama: Yeni teknoloji ile yapılan barınaklar sayesinde hayvansal üretimde artış
sağlanacaktır.
Kaynak:
Özel İdare
Keçi Islahı Projesi
Amaç: Genetik seviyenin yükseltilmesi.
Uygulama: Özel İdare kaynağından her 25 keçisi olan üreticiye 1 damızlık erkek hayvan
ücretsiz olarak temin edilecektir.
Uygulama Alanı: Tüm Alt Bölgeler
303
Açıklama: Genetik seviyenin yükseltilmesi ile hayvansal üretimde artış sağlanacaktır.
Kaynak: Özel İdare
Büyükbaş Hayvan Islahı Projesi
Amaç: Genetik seviyenin yükseltilmesi.
Uygulama: Kaliteli sperma temini ve hangi tohumun nerede kullanılacağı konusunda
uygulamalar organize edilerek özel veteriner hekimler aracılığıyla ıslah çalışmalarının
yapılması sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: Tüm Alt Bölgeler
Açıklama: Bölgede yaygın olan Siyah Alaca ve Yerli Kara ırkı sığırlarda verim artışı
sağlanmasına yönelik bir projedir.
Kaynak: Özel Sektör, Üreticiler
Koyun Islahı Projesi
Amaç: Genetik seviyenin yükseltilmesi.
Uygulama: Özel İdare kaynağından her 25 koyunu olan üreticiye, yöre daha evvel
denenmiş olan Acıpayam ırkı bir damızlık koç ücretsiz olarak temin edilecektir.
Uygulama Alanı: IV. Alt Bölge
Açıklama: Genetik seviyenin yükseltilmesi ile hayvansal üretimde artış sağlanacaktır.
Kaynak: Özel İdare
Örtü-Altı Kesme Çiçek Anaçlık Ve Köklendirme Tesisi Projesi
Amaç: Değişik türlerde anaçlıkların ve köklendirme tesislerinin oluşturulması.
Uygulama: Kurulması planlanan Organize Tarım Bölgesi bünyesinde değişik türlerde anaçlık
ve köklendirme tesislerinin kurulmasına teknik destek sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: Hali hazırda kesme çiçek yetiştiriciliğinde kullanılan üretim materyali (fide) ithal
edilmektedir. Toplam üretim maliyetinin %30’nu oluşturan fide maliyetinin yüksek oluşu
kesme çiçek üreticilerinin fidelerini üretim sahalarından temin etmeye yöneltmiş bu da
kalitesiz üretimi ortaya çıkarmıştır. Bu projeyle, kesme çiçek üretiminin yaygın olarak
yapıldığı bu bölgede değişik türlerde anaçlıklar oluşturularak fide maliyetinin düşürülmesi
hedeflenmektedir.
Kaynak: TKB, Özel Sektör
Yağlı Tohumlu Bitkilerde Araştırma Ve Çeşit Geliştirme Çalışmalarının
Desteklenmesi Projesi
Amaç: Yüksek verimli, bölge ekolojisine uygun çeşitlerin elde edilmesi.
Uygulama:
Akdeniz
Tarımsal
Araştırma
Enstitüsü
Müdürlüğü
ile
koordineli
olarak
304
çalışılacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: Verimi az yöresel çeşitler yerine yüksek verimli yeni çeşitlerin bölgeye girmesi
sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B.
Doku Kültürü Laboratuarının Kurulması Projesi
Amaç: Steril ve kontrollü şartlar altında yapılan organ ve doku kültürü çalışmalarının
yapılabileceği laboratuarların kurularak yurtiçi ve yurtdışı fide ihtiyacının karşılanmasını
sağlamak.
Uygulama: Antalya Serbest Bölgesinde kurulu tesisin kapasitesinin artırılması ve yeni
tesislerin kurulması için teknik destek sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: İlde süs bitkileri fide ithalatının yoğun olarak yapılması üretim maliyetini
artırmaktadır. Doku kültürü laboratuarlarının desteklenmesi ve kapasitelerinin artırılması ile
ithalat azaltılacak ve fide ihracatı yapılabilecektir. Hali hazırda İlde mevcut olan 20.000.000
adet/yıl kapasiteli Hollanda ortaklı doku kültürü laboratuvarı yurtiçine ve yurtdışına fide
göndermektedir. Başta Gerbera, Hosta, Syngonium, Tradescantia, Hemerocallis, Pulmonaria,
Geranium, Kivi, Muz, Krizantem, Enginar vb. olmak üzere yaklaşık 800 türde doku kültürü
çalışmaları devam etmektedir. Bu projeyle, İlde en fazla üretimi yapılan karanfilin ve diğer
türlerin fide ihtiyacı da karşılanabilecektir.
Kaynak: TKB, Özel Sektör
İl Balık Hali Ve Pazarı Tesisi
Amaç: Avlanan balıkların pazarlanması ve halk sağlığının korunması.
Uygulama: Antalya Büyük Şehir Belediyesince bu tesisin kurulması için teknik destek
verilecektir.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: Antalya limanı ve Yat Limanında sabahları kurulan mezat düzenli olmayıp, İlde
istihsal edilen deniz ürünleri İl dışından gelen balıklarla beraber pazara düzensiz olarak
sunulmaktadır. Balık hali düzenli ve sağlıklı balık pazarlama zinciri için ilk ve en önemli halka
olacaktır. Bu projeyle, balıkçılar ve tüketicilerin çıkarları dengelenecek, halk sağlığı
korunacaktır.
Kaynak: Antalya Büyük Şehir Belediyesi
Süs Bitkileri Araştırma Geliştirme Projesi
Amaç: Ürün çeşitliliğini artırmak ve pazarda talep gören çeşitlerin yetiştirilmesini sağlamak.
Uygulama: Narenciye ve Seracılık Araştırma Enstitüsü ile işbirliği yapılarak ticari değeri
yüksek olan kesme çiçek, soğanlı bitkiler, ekolojiye uygun dış mekan süs bitkileri, çim
tohumları ve mevsimlik çiçeklerin yeni çeşitlerinin araştırılması, denenmesi ve üreticinin
yönlendirilmesi sağlanacaktır.
305
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: Yıllardır sprey karanfil dışında yeterli miktarda yeni ürün çeşitlerine girilmemiş;
bunun sonucunda da çoğunlukla İngiltere pazarına ürün gönderilmiştir. Araştırma Geliştirme
Fonu oluşturularak geleneksel ürün çeşitlerinin yanında, yurt dışı pazarlarda talep gören
çeşitlerin yetiştirilmesi sağlanmalıdır. Ayrıca ticari değeri yüksek olan tüm süs bitkilerinin
yeni çeşitlerinin araştırılarak, denenmesi ve adaptasyon çalışmaları sonucunda üreticinin
yönlendirilmesi gerekmektedir.
Kaynak: T.K.B., Narenciye ve Seracılık Araştırma Enstitüsü
Bölgemizin Ekolojisine Uygun Yüksek Verimli Pamuk Çeşitlerinin Geliştirilmesi
Projesi
Amaç: Pamuk üretimini artırmak.
Uygulama: Özellikle Antalya pamuğunun iplik olmada yaşadığı problemlerinin giderilerek
dokuma sanayinin istediği özelliklerde yüksek verimli çeşitler Akdeniz Tarımsal Araştırma
Enstitüsü Müdürlüğü ile koordineli olarak çalışılarak çiftçilere sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: Daralan alanlarda pamuk üretimi yüksek verimli çeşitlerle sağlanacaktır.
Kaynak: T.K.B.
Pestisit Atık Ve Ambalajlarını Depolama Projesi
Amaç: Zirai mücadelede kullanılan pestisit atık ve ambalajlarının oluşturduğu çevre
kirliliğinin önlenmesi.
Uygulama: İlde zehirli atık depolama ve imha tesisi bulunmamaktadır. Bu atıkların imhası
için ivedilikle bu tesislerin kurulması zorunludur.
Uygulama Alanı: I, II, III ve IV. Alt Bölgeler
Kaynak: T.K.B., Özel İdare
Balıkçı Barınağı Yapılması
Amaç: Balıkçı teknelerinin barınması ve balıkçıların teşkilatlanması.
Uygulama: Merkez İlçede 500-750 tekne kapasiteli Balıkçı Barınağı D.L. H. ile koordinasyon
kurularak tesis edilecektir.
Açıklama: Balıkçı teknelerini düzenli barınması ve balıkçıların örgütlenmesi sağlanacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Kaynak: D.L.H.
Hava Yolu Taşımacılığının Desteklenmesi Projesi
Amaç: Ürünün tüketiciye kısa sürede ve kaliteli olarak ulaşması ve karayolu taşımacılığından
306
dolayı doğabilecek kalite kayıplarının önlenmesi ve bu suretle dış pazarda Türk çiçeği
imajının korunmasının sağlanması.
Uygulama: Kargo uçakları tahsisi veya nakliye bedelinin düşürülmesi konularında ihtiyaca
göre gerekli çalışmalar yapılacaktır.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: II. Alt Bölgede yoğun olarak üretilen kesme çiçeğin %95’i ihraç edilmektedir.
Hava yoluyla nakliye bedelinin yüksek olmasından dolayı son yıllarda TIR taşımacılığı
gündeme gelmiştir. Bu sistemde ulaşım süresinin uzunluğu ve Gümrüklerde yaşanan
problemlerden dolayı taşınan çiçeğin kalite kaybı olmaktadır. Bu proje ile nakliyenin
hızlandırılması ve maliyetin azalması sağlanarak diğer ülkelerle pazarda rekabet şansımızın
yüksek tutulması gerçekleştirilecektir.
Kaynak: T.K.B., Özel Sektör
Renkli Pamuk Geliştirme İmkanlarının Araştırılması Projesi
Amaç: Alternatif çeşitlerin bulunması ve buna bağlı olarak çiftçi gelirinin artırılması.
Uygulama: Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünün tespitleriyle üreticiye
rehberlik edilecektir.
Uygulama Alanı: II. Alt Bölge
Açıklama: Gelişen teknolojiye uyum sağlanması ve üreticinin ürününü daha yüksek fiyatla
pazarlaması mümkün olacaktır.
Kaynak: T.K.B.
Buharla Toprak Sterilizasyonunun Teşvik Edilmesi Projesi
Amaç: Örtü-altı üretimde belirli sahalarda, toprak fümigasyonunda kullanılan Metil Bromid’e
alternatif olabilecek buharla sterilizasyon tekniğinin teşvik edilmesi
Uygulama: Buharla toprak sterilizasyonu yapacak olan firmalar, üreticilerin talepleri
doğrultusunda fideliklerde, anaçlıklarda ve belirli üretim sahalarında bu tekniği
uygulayabileceklerdir.
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama: Örtü-altı üretimde yeni teknolojilerin kullanılması sağlanacaktır. Metil Bromid
uygulamasının 2008 yılında yasaklanacak olması ve Eurepgap Protokolünde buharla
sterilizasyon, solarizasyon (güneş enerjisinden yararlanma) esaslarının getirilmesi ile torak
sterilizasyonunda kimyasal ilaç kullanımının sona ermesi sağlanacaktır. Maliyeti yüksek olan
bu projenin uygulanabilmesi için, girdi (LPG) fiyatlarının düşürülmesi gerekmektedir.
Kaynak: Özel Sektör
Topraksız Tarım Uygulamalarının Geliştirilmesi Projesi
Amaç: Toprağın sınırlı ve tuzluluğun arttığı bölgelerde üretim alanları kazanmak.
Uygulama: Bu tarım tekniğini uygulamak isteyen üreticilerin teknik yönden bilgilendirilmesi
sağlanacaktır.
307
Uygulama Alanı: I, II ve III. Alt Bölgeler
Açıklama: Yeni tarım tekniklerin uygulamaya konması ile birim alandan daha fazla ürün elde
edilecektir. İldeki mevcut uygulamalarda, bu teknikle gülde yaklaşık %50, domateste %200
verim artışı elde edilmektedir.
Kaynak: Özel Sektör
308