Günnur Öztürk - TRT Çocuk Kongresi

Transkript

Günnur Öztürk - TRT Çocuk Kongresi
Sesli kitapların ilk ortaya çıkışı 1930 yılından itibaren başlamıştır. O
dönemden beri yıllar içerisinde teknolojinin gelişmesine paralel
olarak değişik format ve şekillerde yenilenerek karşımıza
çıkmaktadır.
Amerikan Kongresinin 1931 yılında görme engellilerin sesli kitaplar
yoluyla eğitilmelerini sağlamak amacıyla başlattığı proje, "Books for
the Adult Blind Project" adıyla çalışmaya başlamıştır. 1932 ve
sonrasında başlayan çalışmalar yıllar içerisinde çok büyük bir sesli
kütüphanenin oluşmasını sağlamıştır.
1992 de Amerikan Milli Kütüphanesi (National Library Service –
NLS) hemen hemen tamamı profesyoneller tarafından
seslendirilmiş olan ve sayıları milyonu bulan sesli kütüphanesini
dijital olarak da hizmete sunmuştur.
Ticari bir sektör olabilecek gelişmeler 1980 sonrasında ivme
kazanmış ve dünyadaki büyük yayıncılar kendi bünyelerinde sesli
kitaplar yapmayı ve yayınlamayı hızlandırmışlardır. Bugün BBC,
Penguin, Random House, Harper gibi dünyaca ünlü pek çok
yayıncının aynı zamanda sesli kitap üniteleri de yayınlarına devam
etmektedir.
İnternetin yayılması ve hızındaki artış ile birlikte sadece taşınabilir
CD vb. medya değil, indirilebilir şekildeki bir medya da oluşmuştur.
Bugün, dünyanın en büyük internet kitapçısı olan Amazon’un bir
iştiraki olarak kurulmuş olan dijital sesli kitap sitesi “Audible” sadece
İngilizce olarak yaklaşık 300.000 sesli kitap ile hizmet vermektedir.
Audible Fransa ve Almanya sitelerinde ise yaklaşık 75 - 100 bin
kitap Fransızca ve Almanca olarak satıştadır.
Ülkemize gelince; ciddi olarak yapılan ilk çalışmalar TRT
bünyesindeki “Bir Roman, Bir Hikaye” radyo programı için yapılan
kayıtlar ile Milli Kütüphane bünyesinde yapılan çalışmalardır. Buna
Altı Nokta Derneği, Türgök (İzmir), Boğaziçi Üniversitesi (Getem),
Beyazıt Kütüphanesi ve bazı belediyeler bünyesinde yapılan
çalışmalar da eklenmiştir. Tüm bu çalışmalar sadece görme
engelliler için ve genel olarak gönüllüler ve amatörlerce yapılan
çalışmalardır. Bu kayıtlar ticari bir kaygı taşımadığı gibi, zaten
1
hukuken ticarete konu edilmesi de mümkün değildir.
SesleKitap ise sadece görme engelliler için değil, herkes için sesli
kitaplar yayınlamayı iş edinmiştir. Kitapların tamamı profesyonellerce
ve kendi profesyonel kayıt stüdyolarında yapılmakta, her türlü yasal
gerekleri yerine getirilmektedir.
Şunu unutmamalıdır ki, SesleKitap kesinlikle okumanın bir alternatifi
değildir. Sadece zaten okuyamadığımız zamanları daha değerli kılar.
Çocuklarımız açısından ise, doğru Türkçeyi dinleyerek hem doğru
konuşmayı hem de dinlemeyi öğrenmek gibi çok değerli iki konunun
gelişmesine katkı sağlamaktadır.
SESLE KİTAP NEDİR?
Gelişme göstermekle övünen yeni yayın sektörlerinden biri de sesli
kitaplar. Ve sesli kitapların ne olduğu ile ilgili tanımlamalar da çok
çeşitli. Örneğin; BBC'nin sesli kitapları eski radyo şovlarının
kayıtlarını içeriyor fakat sesli kitap kısaca, bir anlatıcının yazılı bir
materyali dinleyiciye materyalin içeriğine uygun olarak yorumlayarak
sesli olarak okumasıdır. Daha kapsamlı şekli ile ise; oyuncu
kadrosu, müziği ve ses efektleri ile basılı kitapların dramatize edilmiş
hali olarak tanımlanabilir.
Bir hikayeyi sesiyle taşıyabilen bir aktör hala bu endüstride bir
standarttır -çoğu dinleyicinin beklediği de budur- fakat sesli kitap
yaparken dinleyicilerin bu deneyimini ekstra materyaller yolu ile
daha iyi hale getirmek, sesli kitabı dijital uzaya herhangi yeni bir
değer katmadan geçiş yapan müzik endüstrisi, dergiler ve
gazetelerin arasında farklı bir konuma oturtturur.
Sesli kitap aslında e-book ve basılı kitap gibi diğer formatlarla yarış
içinde değildir.Fakat belli bir satış rakamının yakalanması için, sesli
kitap yayımcıları müşterileri için sıradışı bir deneyim yaratmakla
yükümlüdür. Konu sıradışı bir deneyim yaratmaya gelince sesli kitap
yayımcıları sunduklarını basılı kitap deneyiminden ayırmak için
orijinal müziğe, ses tasarımına ve daha fazlasına bel bağlamak
zorundadır çünkü görsel bir malzemeye sahip olmayan sesli kitapta
dinleyicinin karakterleri ve hikayeyi hayal etmesi anlatıcıya,
2
diyaloglara, müziğe ve ses efektlerine bağlıdır. Sesli kitap, fiziksel
boyutu ile ele alındığında işitsel bir materyaldir fakat psikolojik
boyutta görsel bir materyal kadar güçlü ve etkili olabilir.
SESLE KİTABIN EĞİTİMDEKİ ROLÜ
Sesli kitaplar öğrencilere dinleme, yazma ve kelime bilgilerini
geliştirmede yani edebi beceriler kazandırma konusunda yardımcı
olmada harika araçlardır. Çocuklar eğer okumaları için onlara verilen
şey ilgilerini çekerse okurlar. Çocuklar harika hikayelerin içine
girebildiklerinde önceden ittikleri edebiyattan hoşlanmaya başlarlar.
-Dinleyerek anlama, okuyarak anlamanın dışında öğrenmenin
diğer bir yoludur.
Algılarımız sadece gözlerimiz üzerinden beynimize ulaşmıyor
elbette. Alışık olmayanlar için biraz yabancı da gelse, görsel anlama
dışında ikinci ve çok önemli bir yoldur işitsellik. Aynı zamanda
vazgeçilmezdir de. Gözleriniz meşgulken de kulaklarımız dünyayı
sürekli anlamaya çalışıyor zaten. Hatta çoğu zaman istemediğimiz
kadar fazla…
-Hayal gücünü ve yaratıcılığı geliştirir.
Kitap dinlerken sanki bir “film” seyrediyormuş gibi hayal kurabilirler.
İşin en güzel yanı aynı kitabı dinleyen her çocuğun senaryoları aynı,
ancak oyuncuları, karakterleri ve “filmin görüntüleri” farklıdır.
Buradaki yönetmen sadece kişinin kendisidir. “Film”de yönetmenin
sahnelerini değil, kendi sahnelerinizi “görürsünüz”.
-Dinlemeyi öğretir.
Dinlemeyi öğrenmenin yolu, dinlemeyi bilmekten geçmektedir.
Dinlemeyi bilmek için ise gerçekten “dinlemelisiniz”. Gelişmiş
3
ülkelerde, özellikle ABD ve Avrupa’da bir çocuk anaokulundan
itibaren liseyi bitirinceye kadar yüzlerce kitap dinlemiş oluyor. Bu
alışkanlık karşısındaki insanı dinleme ve anlama becerisini de
geliştirmektedir.
-Düzgün ve etkili konuşmayı öğretir.
Sesli kitaplar profesyonel tiyatro oyuncuları ve seslendirmeciler
tarafından hazırlanmaktadır. Bu insanlardan doğru Türkçeyi
dinleyerek hayat boyu doğru konuşabiliriz. Etkili ve doğru konuşma
için doğru telaffuzu ve doğru vurguyu bilmek gerekir. Bunu
öğrenmek ise her şeyden önce doğrusunu dinlemekle mümkün
olabilir.
Her yeni sesli kitapta yeni kelimeler ile birlikte akıcı okuma becerisi,
telaffuz ve düzgün tonlama öğrenilir.
Şunu unutmamak gerekir ki, sesli kitap dinlemek, okumanın bir
alternatifi değildir. Zaten okuyamadığımız zamanları çok değerli kılan
bir araçtır. Kitap dinleyenlerin okuma alışkanlıklarının daha hızlı
geliştiği ve okumaya daha istekli olduklarını da araştırmalar bize
gösteriyor.
Bugün ABD, Japonya, İngiltere, Fransa, Almanya gibi dünyanın en
gelişmiş toplumlarındaki kitap okuma verilerinin yaklaşık % 22 gibi
bir kısmını “dinleyerek” okunan kitaplar oluşturuyor.
SESLE KİTAP NE ZAMAN DİNLENEBİLİR?
Sesle Kitap sadece eğitime yardımcı bir araç değildir, aynı zamanda
bir eğlence aracı olarak ses sistemlerinde, motorlu araçlarda ve diz
üstü bilgisayarlarda dinlenebilir. Sesli kitaplar formatlarından dolayı
değerli birer öğrenme aracı olarak düşünülebilinirler çünkü
geleneksel kitapların ve video programlarının aksine sesli kitabı
dinlerken diğer görevlerinizi de yerine getirebilirsiniz. Sesli kitapların
yetişkinler tarafından en yaygın kullanımı radyoya alternatif olarak
araba kullanırken, toplu taşıma araçları ile yolculuk ederken
olmaktadır. Çoğu insan rahatlamak ve uykuya dalmadan önce de
sesli kitapları dinlemektedir.
Sesli kitaplar kuşkusuz evi toplarken, araba kullanırken ya da spor
4
yaparken 'okumak' isteyenler içindir. Fakat sesli kitaplar aynı
zamanda tekstlerin ve piksellerin sağlayamadığı deneyimi yaşamak
isteyen dinleyiciler içindir de. Yazarın veya anlatıcının mutfaklarında,
arabalarında veya spor salonlarında onlara konuşması değişik bir
deneyimdir.
SESLİ KİTAPLARIN SÖZLÜ GELENEK İLE BAĞLANTISI
Türkçe'de "okumak" deyince aslında aklımıza şunlar gelir: Yazıyı
sadece gözle takip edip içinden okumak, yüksek sesle okumak,
şarkı söylemek. Oysa sadece gözüyle kitap okuma alışkanlığı bizde
Batı kültürüyle yaygınlaşmıştır.
Türklerin henüz yazıyı kullanmadıkları dönemlerde oluşturdukları
edebiyat ürünleri sözlü dönem edebi ürünleri olarak
adlandırılmaktadır. Sözlü olarak ortaya çıkan edebi metinler;
kulaktan kulağa ve nesilden nesile aktarılarak varlıklarını
sürdürürler. İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatının M.Ö. 5000'li yıllara
kadar gittiği tahmin edilmektedir. Sözlü dönem dediğimiz edebiyat
dönemi de M.Ö. 5000'li yıllardan başlayarak M.S. 7. yüzyıla kadar
devam etmiştir. M.S. 7. yüzyılda yazılan Göktürk Kitabeleri
edebiyatımız için yeni bir dönem açmıştır. Bu da yazılı dönemdir.
Ancak unutulmamalıdır ki sözlü edebiyat geleneği Göktürk
Kitabelerinin yazılmasıyla son bulmamıştır. Hem yazılı hem de sözlü
edebiyat ürünleri birlikte verilmiştir.
Geleneksel kültürümüzde toplantının, özellikle bir okuyucu ve onun
etrafında toplanan dinleyicilerin oluşturduğu okuma toplantılarının
önemli bir yeri vardır. Yüzyıllardan bu yana 'meclis' adıyla yerleşmiş
olan bu sosyal gelenek, hem halkı bilgi ve görgü bakımından
yetiştiren bir nevi eğitim kurumu olmuş, hem de sözlü ve yazılı
edebiyatımızın gelişip zenginleşmesini sağlamıştır. Bizim geleneksel
kültürümüzü besleyen kaynaklar olan bu toplantılar; konuşmaya
dayalı ‘sohbetleri’ veya ‘yüksek sesle kitap okuma’ ve dinlemeyi
esas alırlar.
Geçmişte, periyodik olarak düzenlenen toplantılarda okunmak için
pek çok eser yazılmıştır. Bu tarz yazılmış bir kitabın düzenlenmesi
‘meclis’ veya ‘fasıl’ adı verilen bölümlere ayrılarak anlatılır. Bu
fasıllar her biri kendi içinde bir bütünlük arz eden, ‘giriş, gelişme,
5
sonuç’ şeklinde toparlanmış, bir toplantı süresince okunup bitirilecek
bölümlerdir. Tıpkı dizi filmler veya radyodaki arkası yarınlar gibi.
Toplantılarda okunan eserler genellikle manzumdur, âhenklidir,
yüksek sesle ve musikili bir edâ ile okunmaya müsaittir. Yazı ile göz
arasında irtibat olduğu gibi, yazı ile kulak arasında da bir bağ vardır.
Kitabın yazarı eserinin bir toplantıda yüksek sesle okunacağını
peşinen bilmekte kitabını ona göre yazmaktadır. Yazar, okuyucu ve
dinleyiciler arasında üçlü bir iletişim geliştirilir, bir dünya görüşü
ortaklığı vardır, birbirlerini rahatlıkla anlamaktadırlar.
Genelde Türk insanının okumadığı, kitaba ilgi duymadığı dile getirilir.
Matbaa niye bize geç gelmiş? İnsanlar niçin kitap okumaya rağbet
etmemişler? Aslında halkımız kitabı sadece okumaya değil, güzel
sesli bir kişiden dinlemeye rağbet etmiştir asırlar boyu. Herkes tek
tek bir kitabı alarak bir köşeye çekilip okumayı düşünmediği için bir
kitaptan fazlaca basmaya ihtiyaç duyulmamış, bir kitap tabir caizse
bir mahalleye yetmiştir.
Nasıl müzik dinlemenin bir kulak zevki varsa, şiir dinlemenin,
manzum veya mensur bir anlatı dinlemenin de bir tadı vardır. Biz
günümüzde bu tattan mahrumuz. Ayrıca her insan okumaya ilgi
duymayabilir. Bilgi edinmeyi sadece okuma-yazma ile sınırlamayıp,
dinlemenin de bir öğrenme unsuru olarak bizim kültürümüzde yer
alması, bir hassasiyeti ortaya koymaktadır.
Batılı yazar için okuyucu bir kişidir. Ona hitap eder. Bizim
medeniyetimizin yazarı için ise okuyucu hem bir kişi hem de bir
topluluktur; okuyan ve okuyanı dinleyenler. Yani yazar kitabını bir
kişinin eline alarak bir kenara çekilip kendi kendisine okuması için
yazmamıştır. Bizde Batı anlayışı yerleşmeye başladıktan sonra kitaba
bakış da farklılaşmış, topluluğa kitap okuma kavramı ve bu amaçla
kitap yazma düşüncesi unutulmuştur.
Geleneksel kültürümüzde kitaplar, insanların kapanıp dış dünyadan
koparak oluşturdukları bir sanal dünya değildir. Periyodik olarak
düzenlenen okuma toplantıları, toplumun fertlerini birbirine
yaklaştırıcı ve kaynaştırıcı unsurları içinde barındırmaktadır.
Sesli kitaplar da sahip oldukları özellikler ile o eski geleneğin (sözlü
6
aktarım geleneği) modern bir devamı olarak düşünülebilir. Sesli
kitap nesiller arasındaki kültür çatışması sorununun çözümüne küçük
de olsa bir katkı sağlayabilir.
TÜRKİYE'DE SESLİ KİTAP
Bizde son otuz yıl içinde sesli kitap kategorisi içinde olmasa da
yorumcusunun popülerliğinden yararlanılarak yapılan masal ya da
şiir kasetlerine, CD’lerine rastlıyoruz. Adile Naşit’in masal kasetleri,
Müşfik Kenter’in şiir kasetleri gibi. Ancak bunlar münferit ve
sürekliliği olmayan ürünlerdi. Bu 30 yıl içinde Sesli Kitaplar
Yayıncılık ve Epsilon yayınlarının girişimleri, daha da kapsamlı
olarak sesli kitaplar yayıncılığın bir dizi çalışması çıkmış. Ancak
hiçbiri ürün çeşitliliği yaratamamış.
Bunun sebepleri nelerdi?
Birinci sebep herkese açık, profesyonel ve ticari bir sesli
kütüphanenin oluşturulamamasıdır. Çünkü sadece 3-5 kitap
seslendirilerek bu iş yapılamaz. Öncelikle yapılması gereken, binleri
bulan rakamlarda kitabın sesli kitap olması ve okuyucuya
sunulmasıdır. SesleKitap bunun için en son teknoloji ile ses
kayıtlarını yapmakta, kalitesinden hiç ödün vermeden hızla yayın
sayısını artırmaktadır.
Sesli kitap dinleme ya da dinleyerek kitap okuma fikrinin, ülkemizde
sadece görme engelliler için olduğu düşünülmektedir. Görme
engellilerin yararlandıkları kütüphanelerden, engelsiz insanların
yararlanmaları da hukuken mümkün değildir.
Ülkemiz insanı genel olarak "dinleyerek okuma" fikrine önyargılı
yaklaşmaktadır. Dinleyerek okumanın, görerek okumadan çok da
farklı olmadığı insanımıza daha iyi anlatılmalıdır. Önemli olan hangi
duyu organımızı kullanarak bilgiye ulaştığımız değil, bilginin kendisi
ve öğrenilmesidir!
Bu önyargıyı yıkmanın da en kısa yolu deneyimlemeden
geçmektedir. Tamamen sözlü bir anlatım geleneğinden gelip, arkası
yarın ya da radyo tiyatrosu gibi yapımları çok seven ve benimseyen
7
bir toplumun, sesli kitapları da severek dinleyeceğini düşünüyoruz.
SESLE KİTABIN YAPIM MALİYETİ PRODÜKSİYON DEĞERİ,
PAZAR PAYI VE HAKLARI
Sesli kitapların yapım maliyetini düşürmek için dışarıdan çok fazla
baskı var. Bu endüstrideki birçok şirket bir sesle kitap üretmek için
ne kadar az ödediklerini söylüyorlar. Biz bu yoldan gitmedik,
maliyetleri düşürmeye çalışmak anlaşılabilir ancak yapım maliyetleri
belli bir kalite seviyesinin altında üretim yapmaya götürürse, sesli
kitap bir hayalkırıklığı haline gelir ve sesli kitaba geri dönüş hiç
olmaz.
Örneğin; 2010'da yapılan APA Satış Araştırmasına göre yayımlanan
sesli kitap sayısı 2007'den 2010'a iki kat artarken, toplam sesli kitap
yayımcı karları %11 düşmüştü. Sesli kitap yayımcıları kaliteyi
tehlikeye atmadan maliyetleri düşürmeye çabalamalılar.
Büyük ticari yayımcılar dijital içerik satışlarındaki geri dönüşün
toplam gelirin %1'i ya da daha azı olduğunu belirtti. Yeni yayın
formlarının dijital teknolojiler tarafından kolaylaşması ile birlikte
pazarlama ve telif hakları arasındaki gerilim arttı.
Öncelikle şu çok iyi bilinmelidir ki, sesli kitapların yapım maliyetleri
basılı kitaplardan da, dijital kitaplardan da daha yüksektir. Ancak
gelişen teknolojiler ile bazı maliyetler en aza indirilebilmekte,
okuyucuya çok daha hızlı ve ucuza kitap edinme şansı
verilmektedir.
Okuyucu, stüdyo, müzik, baskı ve çoğaltım, vergiler… Tüm bu
maliyetler içerisinde hiç ödün verilmemesi gereken ana kalem
okuyuculardır. Kitaplar, mutlaka tiyatro ve konuşma eğitimi almış
kişiler arasından seçilen çok iyi yorumcular tarafından
seslendirilmelidir.
Teknolojik gelişmeler stüdyo maliyetlerini de azaltabileceğimizi
gösteriyor. Bir örnek vermek gerekirse; SesleKitap yorumcularının
bir çoğu ana kayıtları kendi evlerindeki hazırladığımız ortamlarda
8
"home studio" yapmaktadır.
Müzik maliyeti, yapımın içeriğine, dramatik akışa ve kitabın
konusuna göre değişkendir.
Baskı ve çoğaltım asgari seviyede tutulmakta, ana nokta olarak
internet üzerinden indirme yoluyla satışlara ağırlık verilmektedir.
Gelecekte ise tüm satışların hiç baskıya girmeden dijital ortamda
yapılması düşünülmektedir.
Sesli kitapların ülkemiz açısından toplam kitap pazarında bugün için
kayda değer bir yeri oluşmamıştır. Bu ancak SesleKitap dışında
başka yayıncıların da sesli kitap üretimi yapması ile güçlenecektir.
SESLE KİTAP YAPIMININ SESLENDİRİCİ VE PRODÜKTÖR
TARAFINDAN NASIL GÖRÜLDÜĞÜ
Sesli kitabın bir diğer önemli parçası her hikaye için doğru anlatıcının
seçilmesidir. İyi yapılmış bir sesli kitap hayalgücünü harekete
geçirmeye yardımcı olur ve anlatıcının yazarın sözlerini güçlü bir
şekilde yorumlaması ile dinleyicinin kitabı daha fazla
deneyimlemesini sağlar.
Sesli kitapların büyük çoğunluğu iyi bir hikaye anlatıcı tarafından
yüksek sesle okunmuş kitaplardır. Sesli kitapları üretirken bu şekilde
düşünülmelidir. Öncelikli olan kitaptır.Tiyatro sanatı ortaya koyulsa
da, yazarın sözcüklerine ve niyetine bağlı kalmakta ısrar edilmelidir.
Buradaki sihir hikayenin içine hayat üflemekle ve aynı zamanda
hikayenin kendi hayatını yaşamasına izin vermekten gelir.
İLK KEZ DİJİTAL OLARAK BASILAN KİTAPLAR
İlk basımı dijital olarak basılan kitaplar basım maliyetinden kar
edilmesine ve pazarlama ve dağıtım için daha hedefi belirlenmiş bir
dinleyici grubuna odaklanılmasını sağlar. İlk dijital basımlar kitabın
aslının satışının başarısı konusunda yayımcıya bir fikir vermenin
yanısıra basılı kitapların promosyonunun yapılmasına yardım eder.
Ayrıca bu dijital ilkler bir kitabın yazılı ve sesli basımları arasında bir
köprü kurulmasını sağlayabilir. Dijital yayınlar birçok formatın bir
9
arada yayımlanmasına olanak sağlar ve maliyeti düşürür.
Örnek; The Chopin Manuscript; ilk olarak 2007'de indirilebilir audio
olarak Audible.com'da görücüye çıktı.
SESLE KİTAP ÖRNEKLERİNE ULAŞILABİLECEK YERLER
Audible.com: Bireysel tüketicinin ihtiyaçlarını karşılamak üzere
dizayn edilse de kütüphanelerin ihtiyaçlarını da karşılayabilmektedir.
Her yaştaki dinleyici için sesli dergileri/gazeteleri, radyo
programlarını da içeren yaklaşık 300,000 den fazla dijital sesli kitap
içeriğine sahiptir. Koleksiyonlarının kütüphanelere açık olma özelliği
Audible.com'a içeriklerini kütüphanelere satma konsunda yetki
vermeyen Harper ve Recorded Books yayımcıları tarafından
sekteye uğratılmaktadır. Audible.com'daki dijital sesli kitaplar mp3
halinde .AA dosya uzantısı ile gelir. İçerik ayrıca CD'ye yazılabilir.
Overdrive: Brilliance Audio şirketin ilk dijital sesli kitap
destekleyicisidir. OverDrive'in içlerinde SesleKitap, Blackstone,
Books in Motion ve Penton'un da bulunduğu çok sayıda tedarikçisi
bulunmakta. OverDrive'ın dijital sesli kitapları ücretsiz bir yazılım
olan OverDrive Media Console ile birlikte çalışmaktadır. Okullara ve
kütüphanelere dijital ve sesli içerik, internet üzerinden
sağlanmaktadır.İçerik taşınabilir bir aygıta transfer edilebilmekte
veya CD'ye yazılabilmektedir.
NetLibrary: Yıllık üyelik ücreti bütün koleksiyona erişim sağlar.
NetLibraray dijital sesli kitaplarına erişmek için özel bir program
gerekmemektedir. Microsoft Windows Media Player, MusicMatch
ve Winamp gibi genel geçer programlar ile çalışır. Herhangi bir mp3
çalara transfer edilebilir fakat CD'ye yazılamazlar. Sesli kitaplara
radyo ve CD olmak üzere iki ses kalitesinde ulaşmak mümkündür.
Radyo versiyonu telefon üzerinden bağlantı kuran kullanıcılar için
önerilmektedir.
TumbleBooks: Tumbleweed Press'in bir bölümü olan
TumbleBooks çocuklar için hareketli, canlı sesli kitaplar
içermektedir. Kütüphaneler yıllık üyelik ile koleksiyondaki yaklaşık
10
150 kitaba, oyuna ve puzzle'a sınırsız olarak erişebilme imkanı verir.
Çoğu öğe İngilizcedir fakat İspanyolca, Fransızca, Çince ve İbranice
seçenekleri de bulunmaktadır. Okuyucu kitabı Macromedia Flash
Player ile okumak için çevrimiçi olmak zorundadır. Ayrıca taşınabilir
aygıtlara indirme yapılamamaktadır.
SESLE KİTAPLARIN GÜNÜMÜZDEKİ VE GELECEKTEKİ YERİ
Dijital sesli kitap endüstrisi şu anda dijital müzik endüstrisi ile
karşılaştırılamayacak durumda olsa da günümüz teknolojisi ile çok
fazla bağdaşan bir durum olması onun gelecekteki yerini
garantilemektedir. Taşınabilir aygıtlardaki patlama ile artık kolaylıkla
erişebildiğimiz her türlü bilgi, kesinlikle sesli kitap endüstrisi üzerinde
olumlu bir etkiye sahiptir. Şüphesiz giderek daha fazla kütüphane
kullanıcısı ve bireysel tüketici dijital sesli kitapların zevkini, etkisini
ve kolay erişilebilirliğini keşfetmekte, mp3 çalarların yapımcıları da
kendi pazarlarının potensiyel olarak sesli kitaplar için ne kadar geniş
olduğunu fark etmektedirler.
Son on yılda sesli kitaplar kamu kütüphane koleksiyonlarının küçük
bir parçası olmaktan ve neredeyse var olmayan ticari bir pazar
içinde sadece kütüphaneci kullanıcıların favorisi olmaktan
kurtuldular. Sesli kitap dosyalarını destekleyen kişiye özel
kullanılabilir kolaylığı ile dijital müzik çalarlar, Audible.com gibi
tüketici marketlerde online indirilebilir ses koleksiyonlarının
oluşturulması ve sesli kitaplara gösterilen ilgi, sesli kitapların
kütüphaneler ve bireysel tüketiciler için çabuk gelişen başarılı
formatlardan biri olmasını sağladı. Sesli kitaplar aynı zamanda
sınıflarda, okul kütüphanelerinin medya merkezlerinde ve hatta
akadamik kütüphane koleksiyonlarında gittikçe sayısını arttırmaya
başladı. Açıkça bu format kütüphane koleksiyonlarının ve
servislerinin ayrılmaz bir parçası haline geldi.
2010 APA-Audio Publishers Association- Satış Araştırmasına göre
sesle kitaplara talep giderek artıyor. Yine de aşmamız gereken iki
büyük bariyer var; fiyatlar ve içerikten yoksunluk.
11

Benzer belgeler