fethiye-göcek, köyceğiz-dalyan, datça

Transkript

fethiye-göcek, köyceğiz-dalyan, datça
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN,
GÖKOVA, FOÇA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE
AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN,
GÖKOVA, FOÇA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE
AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
Türkiye’nin Deniz ve Kıyı Koruma Alanları Sisteminin
Güçlendirilmesi Projesi
2014
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
© 2014 Çevre ve Şehircilik Bakanlığı
Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü (TVKGM)
Mustafa Kemal Mah. Eskişehir Devlet Yolu (Dumlupınar Bulvarı) 9.km
Çankaya / ANKARA
Tel: +90 312 222 12 34 Faks: +90 312 222 26 61
http://www.csb.gov.tr/gm/tabiat
http://www.dka.gov.tr
http://www.mpa.gov.tr
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP)
Birlik Mahallesi 415. Cadde No: 11 06610 Çankaya / ANKARA
Tel: +90 312 454 1100 Faks: +90 312 496 1463
http://www.tr.undp.org
Güçlü Bireyler. Güçlü Toplumlar.
Bu yayının tümü veya bir kısmı, eğitim veya kar amacı gütmeyen amaçlarla telif hakkı sahibinin özel izni olmadan
ancak kaynak göstermek şartıyla çoğaltılabilir. TVKGM veya UNDP bu yayını kaynak olarak gösteren herhangi
bir yayının bir kopyasının iletilmesinden memnun olur. TVKGM veya UNDP’nin yazılı izni olmadan hiçbir
şekilde ticari amaçlı satışı yapılamaz.
Bibliyografik kullanım amacıyla bu metin şöyle ifade edilebilir: Çevre ve Şehircilik Bakanlığı (Tabiat Varlıklarını
Koruma Genel Müdürlüğü)., (2014). Fethiye-Göcek, Köyceğiz-Dalyan, Datça-Bozburun, Gökova, Foça Özel
Çevre Koruma Bölgeleri ve Ayvalık Adaları Tabiat Parkı Rehber Kitabı. PIMS 3697: Türkiye’nin Deniz ve Kıyı
Koruma Alanları Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi. 1-64 sf.
Bu yayın, Küresel Çevre Fonu (GEF) mali desteği ile yürütülen ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını
Koruma Genel Müdürlüğü ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık
Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü ve Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli
Parklar Genel Müdürlüğü ortaklığında yürütülen “Türkiye’nin Deniz ve Kıyı Koruma Alanları Sisteminin
Güçlendirilmesi Projesi” kapsamında hazırlanmıştır.
Düzelti
Basım Yeri
Basım Tarihi
:Gülhan Badur Özden, Güner Ergün, Harun Güçlüsoy
:Ankara
:Şubat 2014
Kapak Fotoğrafları:TVKGM Arşivi
Fotoğraflar
:TVKGM Arşivi, a Cem Orkun Kıraç, g Gülhan Badur Özden, f1, f2 Zafer Kızılkaya
Bu belge Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, GEF ve Birleşmiş Milletlerin resmi bir belgesi olarak düşünülmemelidir.
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
ÖNSÖZ
Kıyılarda sürdürülen yaşam yıllar içinde sosyal yönünün yanında ekonomik bileşenleri ile de etkin olmaya başlamıştır.
Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde kıyısal alan kullanımının gün geçtikçe artması; yapılaşma, ticari aktiviteler,
rekreasyonel kullanımlar ve ekosistemden yararlanma gibi faaliyetlerin daha bilinçli ve bilimsel çalışmalar çerçevesinde
yapılması ihtiyacını ortaya çıkarmıştır. Ulusal ve uluslararası ölçekte gerçekleştirdiğimiz projelerle; seçilen beş özel
çevre koruma bölgesi ve bir tabiat parkında faaliyetlerimizi yaygınlaştırarak sürdürdüğümüz deniz ve kıyı koruma
alanları sistemimizin güçlendirilmesi amaçlı çalışmalar ve uygulamalar, Türkiye’nin kıyı ve deniz alanları biyolojik
çeşitliliğinin korunması ile kıyı ve deniz kaynaklarımızın sürdürülebilir kullanımına önemli katkılar sağlamaktadır.
“Türkiye’nin Deniz ve Kıyı Koruma Alanları Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi” yürütülürken proje adının
anlamından yansıyan enerji ile dört yıl süren uzun soluklu süreçte; yoğun emekler harcanarak pek çok çalışmada, ilgili
kurum ve kuruluşların temsilcileri ve yerel kullanıcılarla bir araya gelinmiştir. Proje hedeflerine ulaşmak için, mevcut
deniz ve kıyı koruma alanlarının daha etkin yönetimi, yeni deniz ve kıyı koruma alanlarının kurulmasına öncelik vermek
için sorumlu kurumların ihtiyaç duyduğu kurumsal yapının ve kapasitenin güçlendirilmesi, deniz ve kıyı koruma alanları
için finansal planlama ve yönetim sistemlerinin geliştirilerek yeterli düzeyde gelir üretiminin ve maliyet etkin bir korunan
alan yönetiminin sağlanması ve son olarak da deniz ve kıyı koruma alanlarının çok amaçlı kullanım alanlarında, ekonomik
faaliyetlerin düzenlenmesi ve yönetimi için kurumlar arası koordinasyonun sağlanmasına ilişkin birçok çalışma birlikte
gerçekleştirilmiştir.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı (Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü) ve Birleşmiş Milletler Kalkınma
Programı-Türkiye uygulayıcı ortaklığında, ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği ile gerçekleştirdiğimiz çalışmalar ve
elde ettiğimiz deneyimlerle deniz ve kıyı koruma alanlarının etkin yönetiminde ülke genelinde kapasite geliştirilmesine
ve farklı çalışmaların yaygınlaşmasına katkımız olduğuna inanıyoruz.
İlgili tüm kurum, kuruluşlar ve yerel kullanıcılardan beklentimiz, sarfedilen emek ve mali kaynaklar ile hazırlanan
bu proje ve hedeflerinin uygulanmasında, proje çalışmaları süresince gösterdikleri gayretin devamı niteliğinde olacak
desteği sağlamaları ve alanlardaki uygulamaların takipçisi olmaya devam etmeleridir. Bizler bu konudaki çalışmaların
sürekliliğini sağlamak için elimizden gelen çabayı göstereceğiz.
Türkiye’nin Deniz ve Kıyı Koruma Alanları Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi kapsamında proje uygulama alanları
olan Fethiye-Göcek, Köyceğiz-Dalyan, Datça-Bozburun, Gökova, Foça Özel Çevre Koruma Bölgeleri ve Ayvalık
Adaları Tabiat Parkı hakkında hazırladığımız rehber niteliğindeki bu kitabın herkese yararlı olmasını diler, emeği
geçenlere teşekkür ederek; bu çalışmadaki kazanımlarımızın gelecekteki programlarımız için de yararlı olacağı ümidiyle
şükranlarımı sunarım.
Osman İYİMAYA
Tabiat Varlıklarını Koruma
Genel Müdürü
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
İÇİNDEKİLER
ÖNSÖZ ............................................................................................................................................... 3
I.
PROJE HAKKINDA................................................................................................................ 5
II.
ALANLAR................................................................................................................................ 7
1. FETHİYE-GÖCEK ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ................................................. 8
1.1. Genel Bilgiler......................................................................................................................... 8
1.2. Fiziksel Özellikler:.................................................................................................................. 9
1.3. Biyolojik Çeşitlilik................................................................................................................ 10
1.4. Sosyo-Ekonomik Durum....................................................................................................... 11
1.5. Alan kullanımları................................................................................................................. 11
2. KÖYCEĞİZ-DALYAN ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ........................................... 16
2.1. Genel Bilgiler....................................................................................................................... 16
2.2. Fiziksel Özellikler:................................................................................................................ 17
2.3. Biyolojik Çeşitlilik................................................................................................................ 18
2.4. Sosyo-Ekonomik Durum....................................................................................................... 19
2.5. Alan kullanımları................................................................................................................. 20
3. DATÇA-BOZBURUN ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ............................................ 24
3.1. Genel Bilgiler....................................................................................................................... 24
3.2. Fiziksel Özellikler:................................................................................................................ 25
3.3. Biyolojik Çeşitlilik................................................................................................................ 26
3.4. Sosyo-Ekonomik Durum....................................................................................................... 28
3.5. Alan kullanımları................................................................................................................. 29
4. GÖKOVA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ................................................................ 32
4.1. Genel Bilgiler....................................................................................................................... 32
4.2. Fiziksel Özellikler:................................................................................................................ 33
4.3. Biyolojik Çeşitlilik................................................................................................................ 34
4.4. Sosyo-Ekonomik Durum....................................................................................................... 37
4.5. Alan kullanımları................................................................................................................. 38
5. FOÇA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ...................................................................... 42
5.1. Genel Bilgiler....................................................................................................................... 42
5.2. Fiziksel Özellikler:................................................................................................................ 42
5.3. Biyolojik Çeşitlilik................................................................................................................ 43
5.4. Sosyo-Ekonomik Durum....................................................................................................... 45
5.5. Alan kullanımları................................................................................................................. 46
6. AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI................................................................................ 50
6.1. Genel Bilgiler....................................................................................................................... 50
6.2. Fiziksel Özellikler:................................................................................................................ 51
6.3. Biyolojik Çeşitlilik................................................................................................................ 53
6.4. Sosyo-Ekonomik Durum....................................................................................................... 57
6.5. Alan kullanımları................................................................................................................. 59
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
I. PROJE HAKKINDA
Türkiye’nin Deniz ve Kıyı Koruma Alanları Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi
Türkiye, uzun kıyı şeridi boyunca yeralan kıyı ve deniz alanları ile görsel güzelliğinin benzersizliği yanında dünyaca öneme
sahip eşsiz ve zengin biyolojik çeşitliliği olan bir ülkedir. Ancak kıyısal alanlarda gün geçtikçe artan nüfus ve şehirleşme,
plansız kıyı ve deniz kullanımı birçok türün ve yaşam alanının kaybına neden olmaktadır. Korunan alanların, deniz ve kıyı
alanları biyolojik çeşitliliğini tehdit eden faktörlerin ortadan kaldırılmasında ve bu bağlamda yaşam döngüsünün devam
ettirilmesinde önemli rolü bulunmaktadır. 2009 yılında, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP)-Türkiye uygulayıcı
ortaklığında, Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı (ÖÇKKB)1, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı (TKB)2 ve Çevre ve Orman
Bakanlığı (ÇOB)3 ile proje ortaklığı işbirliği içinde “Türkiye’nin Deniz ve Kıyı Koruma Alanları Sisteminin Güçlendirilmesi
Projesi” başlatılmıştır. Türkiye karasularındaki deniz ve kıyısal alanların biyolojik çeşitliliğinin korunması için uzun vadeli
çözümün “Deniz ve Kıyı Koruma Alanları (DKKA)” kurularak bu alanlar arasındaki bilgi ve iletişim ağının geliştirilmesi,
ekolojik fonksiyonların iyileştirilmesi, biyolojik çeşitliliğin korunması için etkin ve sürdürülebilir bir yönetimin kurulması
ortak düşünceleri projenin temelini oluşturmuştur.
Projenin Amacı ve Çalışma Alanları
“Türkiye’nin Deniz ve Kıyı Koruma Alanları Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi”, Türkiye’nin ulusal deniz ve kıyı koruma
alanları sistemini güçlendirmeyi ve etkin yönetimini kolaylaştırmayı amaçlamaktadır. 2009 yılında başlayan projenin 2014
yılı Mayıs ayında tamamlanması planlanmıştır. Proje alanları Fethiye-Göcek, Köyceğiz-Dalyan, Datça-Bozburun, Gökova,
Foça Özel Çevre Koruma Bölgeleri ve Ayvalık Adaları Tabiat Parkı’dır.
Proje Yürütücü ve Ortakları
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü (TVKGM) Projenin yürütülmesinden sorumlu
kurumdur. Proje’nin ortakları da Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile Gıda,
Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü’dür. Küresel Çevre Fonu adına (GEF) Birleşmiş
Milletler Kalkınma Programı Türkiye Ofisi (UNDP-TR) ise Proje uygulayıcı ortağı olarak Proje’de yer almaktadır.
Proje Uygulama Alanları Hakkında
Proje kapsamında belirlenen alanlardan “Ayvalık AdalarıTabiat Parkı” dışındaki yerler Özel Çevre Koruma Bölgesidir.
“Akdeniz’in Deniz Çevresi ve Kıyı Bölgelerinin Korunması Sözleşmesi”nin eklerinden olan “Akdeniz’de Özel Koruma
Alanları ve Biyolojik Çeşitliliğe İlişkin Protokol” çerçevesinde ve Çevre Kanunu’da yer alan “Bakanlar Kurulu, ülke ve
dünya ölçeğinde ekolojik öneme haiz olan, duyarlı alanların, tabii güzelliklerinin ileriki nesillere ulaşmasını emniyet altına
almak üzere, Özel Çevre Koruma Bölgesi tespit ve ilan etmeye” hükmü gereğince, 383 sayılı Kanun Hükmünde Kararname
ile 1989 yılında Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı kurulmuştur. Bu kararnamede Özel Çevre Koruma Bölgesi tespit
ve ilan edilecek alanlarda “Bölgelerin sahip olduğu çevre değerlerinin korunması, mevcut çevre sorunlarının giderilmesi için
tüm tedbirleri almak, bu alanların koruma kullanma esaslarını belirlemek, her ölçekteki imar planlarını yapmak, onaylamak
17.08.2011 tarih ve 28028 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 648 sayılı “Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun
Hükmünde Kararname İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname” ile Özel Çevre Koruma
Kurumu kapatılarak; bakanlığın ana hizmet birimi olarak Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü kurulmuştur.
2
Proje çalışmaları sırasında, 03.06.2011 tarih ve 639 sayılı KHK ile Bakanlık, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı olarak yapılandırılmış, görev ve yetkileri
yeniden düzenlenmiştir.
3
Çevre ve Orman Bakanlığı’nın projedeki yetki ve görevleri, Bakanlar Kurulu’nun 29/6/2011 tarihli kararı ile kurulan Orman ve Su İşleri Bakanlığı ilgili birimlerince
yürütülmektedir.
1
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
ve gerektiğinde re’sen onaylamak yetki ve görevi” Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığına4 verilmiştir. Belirli kriterlere
dayanarak ilan edilen Özel Çevre Koruma Bölgeleri bir çok tarihi ve doğal değerlerin olduğu, biyolojik çeşitlilik açısından
zengin, endemik türleri barındıran, sınırları içerisinde yerleşimlerin bulunduğu alanlardır.
Milli Parklar Kanununa göre orman ve orman rejimine tabi yerlerde tabiat parkı, tabiat anıtı ve tabiatı koruma alanlarının
Orman ve Su İşleri Bakanının onayı ile belirleneceği hükme bağlanmıştır. Milli Parklar Kanunu’nda tabiat parkları; “bitki
örtüsü ve yaban hayatı özelliğine sahip, manzara bütünlüğü içinde halkın dinlenme ve eğlenmesine uygun tabiat parçaları”
şeklinde tanımlanmaktadır. Milli Parklar Kanununa göre orman ve orman rejimine tabi yerlerde tabiat parkı, tabiat anıtı ve
tabiatı koruma alanları Orman ve Su İşleri Bakanının onayı ile belirlenmektedir.
Projenin Hedefleri
Projenin Deniz ve Kıyı Koruma Alanlarını geliştirmek ve yaygınlaştırmak için üç hedefi vardır.
1. Mevcut Deniz ve Kıyı Koruma Alanlarının daha etkin yönetimi ve yeni deniz ve kıyı koruma alanlarının ilanına
öncelik vermek için ilgili kurumların kurumsal yapısının ve kapasitesinin güçlendirilmesi,
2. Deniz ve Kıyı Koruma Alanları için finansal planlama ve yönetim sistemlerinin geliştirilmesi ve uygulanması ile etkin
iş planlamasının, yeterli düzeyde gelir üretiminin ve maliyet etkin yönetiminin sağlanması,
3. Deniz ve Kıyı Koruma Alanlarının çok amaçlı kullanım alanlarında, ekonomik faaliyetlerin düzenlenmesi ve yönetimi
için kurumlar arası koordinasyonun sağlanması.
Çalışmaların önemli bir yönü, yönetim maliyetlerini karşılamak için gelir getirici olanakları da içeren sürdürülebilir mali
mekanizmaların kurulmasıdır. Deniz ve Kıyı Koruma Alanları (DKKA) için gelir getirici faaliyetler, sadece yerel ekonomik
kalkınma açısından değil aynı zamanda bunların kullanım ve yönetim biçimlerinin üretken ve değerli ekosistemler üzerinde
gösterdikleri etkiler nedeniyle de önemlidir. Türkiye’de deniz ve kıyı ekosistemlerinin, dünyanın en üretken olanları arasında
olduğunun ve bu sistemlerden elde edilen önemli sosyo-ekonomik getirilerin bulunduğunun altının çizilmesinde fayda
vardır.
Ülkemizdeki DKKA’larda yeni bir başlangıç olarak projenin hedefleri arasında olan “deniz ve kıyı koruma alanları için
finansal planlama ve yönetim sistemlerinin geliştirilerek yeterli düzeyde gelir üretiminin ve maliyet etkin bir korunan alan
yönetiminin sağlanması” hedefi kapsamında; küresel ölçekte de yeni bir konu olan denizel ortamlardaki ekosistemlerin ve
bunların barındırdığı biyolojik çeşitliliğin bireysel ve sosyal refaha katkılarının hesaplandığı Ekosistem Hizmetleri Yaklaşımı
ile bölgelerin ekonomik değerleri hesaplanmıştır.
Yaklaşık olarak bir yıllık ekonomik değer Köyceğiz-Dalyan Özel Çevre Koruma Bölgesi’nin 51 milyon Dolar, DatçaBozburun Özel Çevre Koruma Bölgesi’nin 38 milyon Dolar, Fethiye-Göcek Özel Çevre Koruma Bölgesi’nin 210 milyon
Dolar, Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi’nin 31 milyon Dolar, Foça Özel Çevre Koruma Bölgesi’nin 37 milyon Dolar,
Ayvalık Ayvalık AdalarıTabiat Parkı 38 milyon Dolar olarak hesaplanmıştır. Çalışma bölge değerlerinin, balık gibi doğrudan
tüketilen ürünlerin temininin çok daha ötesine gittiğini, denizel ekosistemlerin karbon tutma gibi kritik düzenleme fonksiyonları
olduğunu dikkate alarak, tedarik hizmetlerini, su arıtımı, kültürel hizmetleri, turizm ve rekreasyon değerlerini kapsamaktadır.
Dolayısıyla, Ekosistem Hizmetleri yaklaşımı karar alma süreçlerinde ekosistemlerin bir bütün olarak ele alınmasını ve
sağladıkları hizmetlere değer biçilmesini sağlayan genel bir çerçeve sunmaktadır.
Projede seçilen alanlar kapsamında kalmayarak tüm kıyı alanları için ülkemizde yeni bir pencere açan “Türkiye’nin
Deniz ve Kıyı Koruma Alanları Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi” hakkında her türlü bilgiye www.dka.gov.tr adresinden
ulaşılabilir.
Kurumsal yapılanmanın değişmesi ile alanlarda yürülen tüm iş ve işlemler 17.08.2011 tarihinden itibaren Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü tarafından
yürütülmektedir.
4
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
II. ALANLAR
6
a
5
4
2
1
3
1) Fethiye-Göcek Özel Çevre Koruma Bölgesi
2) Köyceğiz-Dalyan Özel Çevre Koruma Bölgesi
3) Datça-Bozburun Özel Çevre Koruma Bölgesi
4) Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi
5) Foça Özel Çevre Koruma Bölgesi
6) Ayvalık Adaları Tabiat Parkı
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
1
FETHİYE-GÖCEK ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
1.1. Genel Bilgiler
Alanın Konumu: Fethiye-Göcek Özel Çevre
Koruma Bölgesi Muğla İli’nin Akdeniz Bölgesi
sınırları içinde ve güneydoğusunda yer alır, 816 km2
lik bir alanı kaplamaktadır. Muğla’ya yaklaşık 120
km uzaklıkta olan Fethiye İlçesi, Teke yarımadasının
da batı kesimindedir. Kuzeybatısında Köyceğiz,
kuzeyinde Denizli, Burdur, doğusunda ise Antalya
vardır. Yerleşim Mendos Dağı’nın eteğinde, iç körfezin
doğu kenarındadır.
İdari Yönetim: Fethiye-Göcek Özel Çevre Koruma
Bölgesi coğrafi konumuna göre idari olarak Fethiye
ve Dalaman Kaymakamlıklarına ve Muğla Valiliğine
bağlıdır. Bölgede belediye hizmetleri Fethiye ve
Dalaman Belediyeleri tarafından karşılanmaktadır.
Nüfus ve Yerleşimler: Fethiye-Göcek Özel Çevre
Koruma Bölgesi sınırları içinde, Fethiye İlçesi’ne bağlı
18 adet yerleşim; Ölüdeniz, Göcek, Çiftlik, Karaçulha,
Kumluova, Karadere beldeleri, Kayaköy, İnlice, Kargı,
Karaköy, Çamköy, Keçiler, Yanıklar, Çenger, Eldirek,
Gökben, Gökçeovacık, Karacaören köyleridir.
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
FETHİYE-GÖCEK ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
Bölgede olan Kapıkargın köyü Dalaman İlçesi
idari sınırlarındadır. 2008 yılı nüfus sayımına göre
toplam nüfus 102.109 kişidir. Bölgede kıyı boyunca
küçük koylar ve körfezler bulunmaktadır, bunun en
özgün örneği Göcek Koyu ve Körfezi’dir. Belceğiz
köyündeki Ölü Deniz Lagünü sakin bir görünümü ile
Türkiye’nin yıllardır uluslararası alanda da öne çıkan
yerleri arasındadır. Görülmeye değer koylar arasında
Turunç Pınarı Koyu, Kalemya Koyu, Samanlık ve
Boncuklu Koyları yer alır. Fethiye Körfezinin batı ve
kuzeybatısına doğru uzanan irili ufaklı adalar Oniki
Adalar olarak adlandırılır. Bunların başlıcaları; Şövalye
Adası, Tersane Adası, Kızıl Ada, Katrancı Adası,
Delikli Adalar, Kızlanada, Hacı Halil Adası,Yassıca
Adası ve Domuz Adası’dır.
Yasal Koruma Statüsü: Sahip olduğu doğal,
ekolojik, kültürel, ve tarihi değerlerin, bozulmasının
önlenmesi, çevre kirlilğine karşı korunması ve doğal
ve tarihsel değerlerin gelecek nesillere aktarılmasının
güvence altına alınması amacıyla 2872 sayılı Çevre
Kanunu’nun 9. maddesine istinaden 05.07.1988
tarihli ve 19863 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan,
12.06.1988 tarihli ve 88/13019 sayılı Bakanlar Kurulu
Kararı ile Özel Çevre Koruma Bölgesi olarak tespit ve
ilan edilmiştir.
1.2. Fiziksel Özellikler
İklim: Fethiye’de yıllık ortalama sıcaklığın
18,3 oC’dir. Ortalama sıcaklığın en yüksek olduğu aylar
Temmuz ve Ağustos ayları, en düşük olduğu aylar ise
Ocak ve Şubat aylarıdır. Akdeniz ikliminin en önemli
özelliği yazlarının sıcak ve kurak, kışlarının ise ılık ve
yağışlı olmasıdır. Bu durum Fethiye-Göcek Özel Çevre
Koruma Bölgesi’nde de tam olarak gözlenmektedir.
Jeoloji ve Hidrojeoloji: Bölgenin güney kıyıları
birdenbire yükselen sarp dağlarla kaplıdır. Fethiye
Körfezi’nden sonra karada süren ve Fethiye İlçe
alanını da kapsayan çöküntü alanlarıyla deniz ve Eşen
Havzası arasını dolduran kütle, Babadağ adını almış
olup ormanlarla kaplı kıyı kuşağına dek sokulmaktadır.
Yörede 3. zamanın sonlarıyla 4. zamanda yoğun
tektonik hareketler, çökme ve yükselmeler, yeni koy
ve burunların ortaya çıkmasına yol açmıştır. Çökmeler
sonucu akarsuların açtığı vadiler deniz sularıyla
dolmuş, ara ve yan vadiler, karaya iyice sokulan koylar
ve körfezlere dönüşmüştür
Fethiye-Göcek Özel Çevre Koruma Bölgesi
sınırları içinde farklı boyutlarda yüzey (akarsu, göl)
ve yeraltısuyu kaynakları bulunmaktadır. Özel Çevre
Koruma Bölgesi içinde bulunan göller Kocagöl, Akgöl,
Baldınaz Gölü ve Küçükdalyan Gölüdür (bir bölümü
bölge sınırları içindedir). Bu göllerden Kocagöl ve
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
FETHİYE-GÖCEK ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
Akgöl, sıcaksu kaynakları, tatlı su kaynakları ve
Akdeniz’e dökülen Dalaman Çayı ile bölgedeki temel
ekosistemin önemli parçalarıdır. Özellikle Kocagöl
Özel Çevre Koruma Bölgesi’ndeki en büyük yüzey
suyu kaynağıdır. Dalaman İlçesi’ne yaklaşık 6 km
olan gölün yüzey alanı 2.219 km2 dir. Fethiye İlçesi’ne
15 km uzaklıkta bulunan Kargı yerleşimi içerisinde yer
almaktadır.
1.3. Biyolojik Çeşitlilik
Flora, Fauna ve Habitatlar: Fethiye-Göcek
Özel Çevre Koruma Bölgesi floristik açıdan ilginç
ve zengindir. Alanda yapılan floristik çalışmalar
sonucunda 71 familyaya ait 261 cins ve bu cinslere ait
de 408 takson tespit edilmiştir. Bu taksonlardan 52’si
ülkemize özgü endemiktir. Bölgede özellikle Göcek
koylarında yapılan denizel ve kıyısal biyoçeşitlilik
araştırmalarında; denizlerin akciğerleri olarak kabul
edilen deniz çayırlarının (Posidonia oceanica) sağlıklı
ve genç yayılımları bulunmuştur.
Akdeniz havzası içinde 5 türle temsil edilen deniz
kaplumbağalarından 3 tür (Caretta caretta, Chelonia
mydas, Dermochelys coriacea) ülkemiz sularında tespit
edilmiştir. Bern ve CITES Sözleşmeleri ile koruma
altına alınan Caretta caretta, ve Chelonia mydas
türlerinin önemli üreme alanlarından biri Fethiye-Çalış
kumsalıdır. Bölgede 17 memeli türü tespit edilmiş
olup bu türler arasında ülkemiz için endemik bir tür
bulunmamaktadır. Bölge için en önemli memeli türü
Su samuru (Lutra lutra) dur. Ayrıca bölgede 117 böcek
türü tespit edilmiştir. Kuş çeşitliliği ve miktarı açısından
zengin olan bu alan içinde 126 kuş türü yaşadığı
saptanmıştır. Özellikle su kuşları (balıkçıllar, ördekler,
10
batağanlar gibi) bölgenin baskın kuş türleridir. En fazla
kuş türü (80 kuş türü), Kocagöl, Baldırnaz Gölü ve
Küçük Dalyan Gölü ve çevresindeki sulakalanları içine
alan bölgede görülmektedir. Tespit edilen türlerden
Gökkuzgun’un (Corasias garrulus) uluslararası doğa
koruma kuruluşu IUCN listelerinde tehlike altındaki
tür kategorisinde yer alması bölgenin korunmasının
önemini ortaya koyan önceliklerden biridir.
Fethiye-Göcek Özel Çevre Koruma Bölgesi kıyı ve
deniz alanında yapılan araştırmalarda 24 taksonomik
gruba ait toplam 1.545 tür tespit edilmiştir. Bu türlerden
44’ü ülkemiz sahillerinde ilk kez kaydedilmiştir. Bu
türlerden Vanderhorstia mertensi Akdeniz için yeni bir
egzotik balık türüdür. Bern ve Barselona sözleşmeleri
ile IUCN listesine göre Akdeniz’de koruma altına
alınan 40 türün yanında, 11 sistematik gruba ait toplam
93 egzotik tür tespit edilmiştir. Sistematik gruplardan
balıklar (Pisces) 23 egzotik türle ilk sırayı alırken,
bu grubu kabuklular (Crustacea) 20 tür, deniz halkalı
solucanları (Polychaeta) 17 tür ve yumuşakçalar
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
FETHİYE-GÖCEK ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
(Mollusca) 18 tür takip etmektedir. Çizgili yunus
(Stenella coeruleoalba), Gri yunus (Grampus griseus),
Ziphius cavirostris ve İspermeçet balinası (Physeter
macrocephalus) gibi memeli türleri bölgede yapılan
araştırmalarda kaydedilmiş türler arasındadır.
Fethiye-Göcek Bölgesi’nde makilikler, konifer
orman, göl, sazlıklar, çamur düzlükleri, kıyılardan
oluşan çok çeşitli karasal habitat tipleri bulunmaktadır.
Denizel alanda Posidonia oceanica, Cymodocea
nodosa, Cystoseira spinosa ve Halophila stipulacea
önemli biyotoplardandır.
1.4. Sosyo-Ekonomik Durum
Tarihi ve Kültürel Değerler: Fethiye’nin ilk
kuruluşunun M.Ö. 16. yy. da olduğu düşünülmektedir.
M.Ö.362 de Perikles tarafından zaptedilen Fethiye
daha sonra İskender tarafından alınmış, M.Ö. 130 da
Roma İmparatorluğu hakimiyetine altına girmiş, M.S.
395 de Bizans İmparatorluğu sınırları içinde kalmıştır.
Malazgirt savaşından sonra Selçuklu İmparatorluğuna
bağlanan bölge, 1. Haçlı Seferinde Kemenosla, 1286
yılında Menteşe Bey ve 1390’da ise Yıldırım Beyazıt
tarafından zapt edilmiştir. Kentin denize doğru
olan kesimlerinde Helenistik ve Roma Dönemine
ait kalıntılara rastlanmaktadır. Antik Telmessus
Tiyatrosuna ait antik duvar kalıntıları, Osmanlı
Döneminden kalma Cezayirli Camii önemli tarihi
eserler arasındadır.
Sosyo Ekonomik Yapı: Fethiye’de okuma yazma
oranı %95,5’dir; bu oranın %6,7’sini üniversite
mezunları oluşturmaktadır. İlçe nüfusunun %6’sı
tarımda, %30’u gıda, makine, inşaat, enerji sektörleri
gibi küçük ölçekli sanayilerde, % 64’ü ticaret, turizm,
iletişim vb. sektörlerde çalışmaktadır. Alanda etkin
olan sektörler turizm, tarım ve balıkçılıktır.
1.5. Alan kullanımları
Tarım ve Hayvancılık: Fethiye ekonomisi
turizmin yanında büyük ölçüde tarım ve hayvancılığa
dayanmaktadır. İlçenin toplam tarım alanı 64.395
hektardır. Yapılan araştırmalarda Fethiye, ülkenin
tarımsal üretimine katkısı açısından 872 ilçe arasında
4. sırada yer almaktadır. Tarımsal üretimdeki payı
%1,2’dir. İlçede özellikle sulanabilen tarım alanlarında
iklimin ve toprak yapısının uygunluğu nedeniyle
polikültür tarım yapılmaktadır. Pamuk, tütün, şeker
pancarı, anason, susam, yer fıstığı ve patates gibi sanayi
bitkileri yetiştiriciliği de önemli tarımsal ürünlerdendir.
Ancak arazilerin makineli tarıma müsai olmayacak
kadar küçük ve parçalı olması, tarımla geçinen nüfusun
fazlalığı ve üretim girdilerinin artması gibi nedenlerden
dolayı son yıllarda başta pamuk olmak üzere bu sanayi
bitkilerinin ekim alanlarında azalmalar olmuştur.
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
11
FETHİYE-GÖCEK ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
Çiftçiler yem bitkilerine ve meyveciliğe doğru
yönelmiştir. Pamuk üretimi daha ziyade Eşen Çayı kıyı
şeridinde yapılmaktadır. Tütün üretimi ise kuru tarım
alanlarında yapılmaktadır. Bu ürünlerin yanında yoğun
olarak buğday, arpa, nohut, fasulye ve benzeri tarımsal
ürün üretimi de yapılmaktadır.
Yüzyıllardır bölgede hakim olan yayla kültürü
hayvancılığı devam ettirmektedir. Muğla’nın bir çok
yerleşiminde olduğu gibi bu bölgede de arıcılık faaliyeti
yoğundur.
Ormancılık: Orman alanları, Özel Çevre Koruma
Bölgesi karasal alanının yaklaşık %53’ünü kaplamakta
ve çok büyük bölümü kızılçamlardan oluşmaktadır.
Ormanlık alan içinde az da olsa bataklık turba ormanları,
karışık çam ormanları, sedir ormanları ve plantasyon
alanları da bulunmaktadır. Ormanlık alanların tahribatı
sonucu ortaya çıkan frigana alanları, ormanlardan sonra
en fazla alanı kaplamaktadır. Makilik alanlar büyüklük
açısından sınırlı kalmakla birlikte Göcek kuzeyinde
ve Özel Çevre Koruma Bölgesi’nin güneydoğusunda
Belen Dağı civarında geniş alanlar kaplamaktadırlar.
Kayalık alanlar Babadağ civarında ve kıyı şeridinde
görülürken, sazlık-bataklık alanları önemli bölümü
Baldınaz ve Kocagöl çevresinde bulunmaktadır. Kıyı
şeridinde kumullar yer alır.
Balıkçılık: Fethiye’de yerli halk yıllar içinde
balıkçılıktan uzaklaşmıştır. Halen yaklaşık 200 tekne
ile balıkçılık yapılmaktadır. Gırgır tekneleri yerleşimin
ve bölgenin balık ihtiyacını karşılamaktadır. Verilere
göre 66 işletmede üretilen alabalık 15.000 ton olup
Türkiye çapında dağıtılmaktadır. Bölgedeki aile
balıkçılarının bir kısmı tüm geçimlerini Orfoz, Lahoz
12
gibi ekonomik değeri yüksek türlerden sağlamaktadır.
Koruma altındaki birçok tür (özellikle böcek, büyük
ayı ıstakozu, balıklar) ekonomik öneme sahip
olduğundan zıpkınla veya ağlarla avlanmakta stoklara
zarar verildiği görülmektedir. Dekoratif özelliğe
sahip mollusklar (Tonna galea, Charonia tritonis
variegata, Erosaria spurca, Luria lurida, Lithophaga
lithophaga ve Pinna nobilis) ve ekinodermler
(Echinaster sepositus) amatör dalgıçlar tarafından
sıkça toplanmaktadır. Yapılan araştırmalarda ekonomik
değeri yüksek omurgasızlardan olan ahtapotlara, seyrek
rastlanılmasına rağmen hedef türler arasında yer alan
diğer omurgasızlardan Palinurus elephas’a (Böcek) ve
Scyllarides latus’a (Karavida) belirli alanlarda sıklıkla
rastlanılmaktadır.
Turizm ve Rekreasyon: Fethiye Marmaris
ve Bodrum gibi Batı Anadolunun önemli turizm
merkezlerinden biridir. Son yıllarda yamaç paraşütü, yat
turizmi ve su altı sporları konularındaki organizasyonlar
ilçe turizminde önemli gelişmeler sağlamıştır.
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
FETHİYE-GÖCEK ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
Fethiye-Göcek Özel Çevre Koruma Bölgesi, doğal,
kültürel ve yapısal turizm çeşitliliği açısından da zengin
bir bölgedir. Ölüdeniz-Kıdrak Tabiat Parkı, Katrancı,
Küçükkargı, Değirmenbaşı ve Babadağ doğal alanları,
Likya dönemine ait antik kentler, kültürel, konaklama
işletmeleri, seyahat acenteleri, restoran işletmeleri ve
turizm sektörüne destek hizmeti sunan çeşitli işletmeler
bulunmaktadır. Gün geçtikçe artan yat turizminin gelişen
bölgelerinden olan Fethiye kıyı şeridinde marinaların
toplam kapasitesi 2.028 dir ve bunlardan 1593’ü deniz
üzerinde ve 435 tanesi karadadır. Bu marinaların
kapasitesi Türkiye’deki marinaların %15’i kadardır.
Göcek Körfezi’nde ve koylarda bulunan marinalar yat
turizminin popüler noktalarındandır. Yat turizminin
artması ile Göcek’te butik oteller ve lüks restoranlar,
yatlara hizmet veren çeşitli mağazalar açılmıştır. Tekne
turları, adalar manzaralarının yanısıra 12 Adalar’a gidiş,
Kleopatra Hamamı, Yassıca Adası plajları ve Tersane
gibi tarihi kalıntıların olduğu yerleşim yerlerindeki
koylarda yüzme ve dalış aktiviteleri yapılabilmektedir.
Denizel biyolojik çeşitlilik açısından ülkemizin en
zengin bölgelerinden olan Ege ve Akdeniz kıyılarındaki
deniz çayırlarına, büyük zarar veren tekne demirleme
faaliyetlerinin azaltılması için Göcek koylarında tekne
bağlama sisteminin kurulmasına karar verilmiştir.
Çayırların yoğun olduğu bölgelere yerleştirilen sabit
şamandıralar sayesinde, teknelerin denize çapa atmaları
yerine tekne bağlama sisteminin kullanılması teşvik
edilerek deniz çayırları yanında, bir bütün olarak deniz
doğasının ve denizel kaynakların sürdürülebilirlilik
anlayışı uygulanarak korunması amaçlanmıştır.
Fethiye’nin en ilgi çekici yerlerinden biri de
Kayaköy’dür. Kuruluşunda Yunan kasabası olan
Karmylassos, mübadele yıllarında (1920) terk
edilmiştir. Taş döşeme yer mozaikleri ile ünlü kiliseler
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
13
FETHİYE-GÖCEK ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
ve diğer kamu binaları ile birlikte burada yaklaşık 400
terk edilmiş konut bulunmaktadır. Anadoluda görülen
nakış işleme, çömlek ve diğer el sanatları konusunda
güçlü ve yaygın gelenek; Kayaköy’de de nakış ve halı
dokuma olarak halen sürmektedir.
Turizm faaliyetleri için Özel Çevre Koruma
Bölgesi’nde 17 günübirlik işletme bulunmaktadır;
Belceğiz, Babadağ, Belceğiz Kumburnu Lagünü,
Kalemya Koyu, Çalış Plajı, Büyük Samanlı, Küçük
Samanlı, Aksazlar, Kuleli, Gemile Koyu, Göcek
Halk Plajı, Göcek-İnlice, Kargı Koyu, Sarsala Koyu,
Şat Burnu, Yanıklar Plajı, Göcek Boynuzbükü Yat
Dinlenme Yeri. Bu bölgeler ve tesisler plaj, piknik
alanı, paraşütle atlama amaçlı kullanılan planlı turizm
alanlarıdır.
Türkiye’de turizmin başladığı ilk yıllardan beri
bölge ilgi çekmiştir. Ölüdeniz, uluslararası turizmciler
tarafından en çok tercih edilen noktalardan olmuş; lagün
sisteminin en güzel örneklerinden olan görüntüleri ülke
tanıtımında sıklıkla kullanılmıştır. Turizm tesislerinin
büyük çoğunluğu turizm işletme ve turizm yatırım
belgeli tesislerdir. Tesislere giriş yapan turistlerin
%72’sini yabancı ziyaretçiler oluşturmaktadır. Fethiye
ilçesine gelen yabancı ziyaretçilerin milliyetine
bakıldığında İngilizler ilk sırada yer almakta, geçmiş
yıllara göre Alman turistlerin tercihinde önemli bir
azalma gözlenmektedir. İlçe ekonomisi genellikle
tarım ve turizme dayandığından ilçede önemli bir
sanayi kuruluşu bulunmamaktadır. İlçede imalatçı
konumunda olan alabalık üretim işletmeleri, zeytinyağı
işletmeleri, mermer işletmeleri, çırçır fabrikası, betonkireç işletmeleri, süt ve süt ürünleri işletmeleri, unlu
gıda mamulleri işletmeleri, güneş enerji tesis işletmeleri
gibi küçük çaplı aile işletmeleri vardır.
14
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
FETHİYE-GÖCEK ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
15
2
KÖYCEĞİZ-DALYAN ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
2.1. Genel Bilgiler
Alanın Konumu: Köyceğiz-Dalyan Özel Çevre
Koruma Bölgesi, Muğla İli, Köyceğiz İlçesi ile Ortaca
İlçesi sınırları içindedir. Bölgenin batısında Marmaris
İlçesi, kuzeyinde Sandras Dağları, doğusunda Ortaca
ve Dalaman İlçeleri, güneyinde Akdeniz kıyıları
bulunmaktadır. Yüzyıllar içinde, çeşitli jeolojik
olaylarda olan değişimlerle Köyceğiz Gölü’nün,
Dalyan Kanalları ile Akdeniz’e ulaşması çeşitli doğa
zenginliklerinin olduğu farklı bir lagün sistemi ortaya
çıkarmıştır. Alan tatlı su gölleri, dalyanlar, bataklık
araziler, kanallar ve kıyılarla eşsiz bir ekosisteme
16
sahiptir. Yüzölçümü 461,5 km2 olan bölgenin 32,8 km2
si denizel alandır. Akdeniz kıyı şeridi uzunluğu 24,38
km olup deniz derinliği en fazla 100 m dir.
İdari Yönetim: İdari işlemler, Muğla Valiliği’ne
bağlı olan Köyceğiz ve Ortaca Kaymakamlıkları altında
yapılanan yönetimle sürdürülmektedir. Köyceğiz İlçesi
Muğla İli’ne yaklaşık 60 km uzaklıktadır. Belediye
hizmetleri Köyceğiz, Dalyan (Ortaca) Belediyelerince
yapılmaktadır.
Nüfus ve Yerleşmeler: Köyceğiz-Dalyan Özel
Çevre Koruma Bölgesi, 2008 yılı nüfusu 31.465 kişidir.
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
KÖYCEĞİZ-DALYAN ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
Köyceğiz ve Ortaca İlçeleri ile Beyobası, Toparlar,
Dalyan Beldeleri, Çandır, Döğüşbelen, Ekincik,
Hamitköy, Kavakarası, Köyceğiz, Eskiköy, Gökbel,
Sultaniye, Tepearası, Yangı, Zaferler, Zeytinalanı
köyleri Özel Çevre Koruma Bölgesi sınırları içindedir.
Yasal Koruma Statüsü: 02.06.1988 tarihli ve
88/13019 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile alan
Özel Çevre Koruma Bölgesi tespit ve ilan edilmiştir.
Daha sonra 02.03.1990 tarihli ve 20449 sayılı Resmi
Gazetede yayımlanan 18.01.1990 tarihli ve 90/77
sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 2. sınır değişikliği
yapılmıştır. 21.05.2000 tarihli ve 24055 sayılı Resmi
Gazetede yayımlanan 14.04.2000 tarihli ve 2000/580
sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Köyceğiz-Dalyan Özel
Çevre Koruma Bölgesi sınırları son halini almıştır.
bugünkü morfolojik karakterini kazanmasında, Miosen
devrinden sonra meydana gelen tektonik hareketler en
önemli rolü oynamıştır. Bölgede iki önemli fay hattı
bulunmaktadır. Bunlardan biri Köyceğiz Gölü’nün
güneyinde, güneybatıdan kuzeydoğuya doğru uzanır.
Sultaniye Kaplıcası bu fay hattı üzerindedir. İkinci
fay hattı ise Köyceğiz Gölü’nün içinden geçer ve
güney-kuzeybatı yönünde uzanır. Havza bugünkü fay
hatları boyunca Dalaman Ovası ile birlikte çökerek
Akdeniz’de bir körfez halini almıştır. Akarsuların
getirdiği malzemelerle körfezin dolması sonucu oluşan
Köyceğiz Gölü, Akçakavak Burnuyla Babadağ arasında
kalan depresyonun Dalaman Akarsuyu’nun taşıdıkları
ile dolmasıyla şekillenmiş ve bugünkü lagün yapısı ve
topografya ortaya çıkmıştır.
2.2. Fiziksel Özellikler
İklim: Bölgede genel olarak, Toros Dağları’nın
denize bakan yamaçlarında yazları kurak ve sıcak,
kışları ise ılık geçen tipik Akdeniz iklimi görülmekte;
Toros Dağları’nın kuzey yamaçlarında ve yukarı havza
ovalarında, yazları kurak ve sıcak, kışları ise soğuk
karlı ve yağışlı geçen Akdeniz ve Kara iklimi arası bir
geçiş iklimi hüküm sürmektedir. Bölgede en soğuk ay
Ocak ayıdır ve kış aylarında ortalama en düşük sıcaklık
5 0C dır; en sıcak ay Temmuz ve en yüksek ortalama
sıcaklık 36 0C dır.
Jeoloji ve Hidrojeoloji: Birçok jeolojik olay
sonucunda bugünkü yapısına ulaşan Köyceğiz-Dalyan
bölgesi yüzey şekillerinin oluşumu Tetis denizi’nin
varolduğu jeolojik dönemlere uzanmaktadır. Bölgenin
Bölgenin önemi, temelde sucul ekosistem yapısına
dayanmakta ve hidrobiyolojik açıdan hemen hemen
bütün temel sucul habitat tiplerini içermektedir. Sucul
ekosistemin merkezi durumunda olan Köyceğiz Gölü,
göle dökülen Namnam, Yuvarlak Çay, Kargıcak Deresi,
göl ve deniz arasındaki kanal sistemi ve göl çevresindeki
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
17
KÖYCEĞİZ-DALYAN ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
sıcak ve soğuk su kaynakları, kanal sisteminde yer
alan; Sülüngür, Alagöl ve Sülüklü Gölleri ile geniş
bir coğrafyayı kaplayan hidrolojik yapıdır. İztuzu
kumsalı’nın batı ucundaki kıyı çizgisinin arkasında
bulunan İztuzu Gölü de bu ekosistemin bir parçasıdır.
Köyceğiz Gölü ile başlayarak ve Dalyan Kanalları
ile devam eden bu ekosistem, akışını Akdeniz’le
buluşarak sonlandırır. Birçok sazlık ve bunların
arasında yer alan doğal su kaynaklarından oluşan sulak
alanda yer alan Köyceğiz Gölü sistemin en büyük su
kütlesi olup yaklaşık 55 km2 yüzölçümüne sahiptir.
Dikdötgen şeklindeki gölün uzunluğu 12 km, genişliği
ise ortalama 4,5 km’dir. Maksimum derinliği ise 30 m
civarıdır. Köyceğiz Gölü’nün güneyindeki faya bağlı
olarak Sultaniye, Çavuş (Rıza Çavuş) ve Gel Girme
(Kokar Girme) olarak anılan çeşitli kaplıca kaynakları
bulunmaktadır.
Bölgesi’nde, başlıca kumul, frigana, maki orman,
hidrofit ve halofit vejetasyon tipleri görülmektedir.
En yaygın vejetasyon kızıl çam ve günlük ormanları
ile maki ve friganaya ait ağaçcık ve çalı bitkileridir.
Köyceğiz Gölü etrafındaki sulak ve çorak bataklıklarda
otsu bitkiler, Akdeniz’e açılan kıyı bölgesinde kumul
vejetasyonu hakimdir. Yapılan araştırmalara göre
bölgede 700 civarı çiçekli bitki, ibreli ve eğrelti türü
bulunduğu tespit edilmiştir. Bunlardan Sığla/Günlük
ağacı (Liquidambar orientalis) koruma altında olan
endemik türlerden biridir.
2.3. Biyolojik Çeşitlilik
Flora, Fauna ve Habitatlar: Bitki örtüsü açısından
zengin olan Köyceğiz-Dalyan Özel Çevre Koruma
Diğer yandan Köyceğiz-Dalyan sulak alan
kompleksinin kuş yaşam alanı olarak göze çarpan
özelliği 180 kuş türünü barındırmasıdır. Turaç
(Francolinus francolinus) bölgede son olarak 1960’da
gözlenmiştir ve bölgenin tamamında yok olduğu
kesindir. Büyük batağan (Podiceps cristatus), Küçük
batağan (Tachybaptus ruficollis), Küçük karabatak
(Phalacrocorax pygmeus) ve Sakarmeke (Fulica atra)
gibi bazı su kuşları kışı bu bölgede geçirmektedir.
Kuş türlerinden 3 tanesi tehdit altında olabilecek
18
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
KÖYCEĞİZ-DALYAN ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
tür kategorisindedir, bu türler Pasbaş patka (Aythya
nyroca), Gökkuzgun (Coracias garrulus), Anadolu
sıvacıkuşu (Sitta krueperi)’dur.
Köyceğiz Gölü’nün Dalyan ağzıyla denize açıldığı
alanın doğusunda yer alan İztuzu kumsalı (4-4,5 km)
ve batısında yer alan Dalyan kumsalı (550 m) Caretta
caretta türü deniz kaplumbağalarının Akdeniz’deki en
önemli yavrulama alanlarından biri olarak bilinmektedir.
İztuzu kumsalını yuvalama alanı olarak kullanan İribaş
Deniz kaplumbağaları (Caretta caretta) nesli tehlike
altında olan türler arasındadır. Göl çevresi, kanallar
ve ormanlar çeşitli hayvanların üreme ve barınma yeri
olarak zengin bir potansiyele sahiptir. Bölgede 5 tür
kara kaplumbağası, 5 tür kurbağa, 11 tür kertenkele, 13
tür yılan ve 18 tür memeli olmak üzere amfibi, sürüngen
ve memelilere ait 52 hayvan türü tespit edilmiştir.
Dalyan kanalları bu ekosistemin diğer önemli bir
parçası olan geniş sazlıklarla (Phragmites australis)
kaplıdır, ayrıca kanallarda nesli tehlike altında olan
Yumuşak kabuklu nil kaplumbağası (Trionyx triunguis)
yaşamaktadır. Zengin balık türleri yanında Mavi
yengeç (Callinectes sapidus) kanal ve göllerde bulunan
ekonomik su ürünleri arasındadır.
Köyceğiz Özel Çevre Koruma Bölgesi kıyı ve deniz
alanında gerçekleştirilen bilimsel çalışmalarda toplam 105
tür kaydedilmiştir. Bunların, 3 çiçekli (Phanerogamae)
ve 17 çiçeksiz (Cryptogamae=Algler) olmak üzere
toplam 20 adedi bitki türleridir. Kalan 85 hayvan
türünün, 14’ü Porifera (süngerler), 3’ü Cnidaria, 1’i
Ctenophora, 3’ü Annelidae, 3’ü Crustacea (Kabuklular),
15’i Mollusca (Yumuşakçalar), 7’si Echinodermata
(Derisidikenliler), 38’i Pisces (Balıklar) ve 1’i Reptilia
(Sürüngenler) gruplarına aittir.
Köyceğiz Gölü ve Dalyan Deltası ve yakın
çevresindeki sulak ve bataklık habitatlar bölgenin
flora ve fauna açısından çeşitliliğinin, zenginliğinin en
önemli nedenidir. Geniş bir alanı kaplayan kamışlık
ve sazlık alanlar yavrulama, yuvalama alanı olarak bir
çok canlıya ev sahipliği yapmaktadır. Kıyı ve deniz
alanlarında Posidonia oceanica, Cymodocea nodosa
ve Zostera marina önemli biyotoplar arasındadır.
Kayaların üzerlerinde kırmızı alglerden (Rhodophyta)
Laurencia obtusa, Corallina elongata, Amhiora
rigida, Liagora viscida’nın seyrek ancak süreklilik
arzeden bir şekilde dağılım gösterdiği gözlenmiştir.
Konumu itibarıyla az ışık alan noktalarda Peyssonnelia
squamaria, Lithophyllum incrustans ve Lithothamnion
lenormandii gibi farklı ancak yine kırmızı alg türlerine
rastlanmıştır.
2.4. Sosyo-Ekonomik Durum
Tarihi ve Kültürel Değerler: Muğla İlinin Fethiye
ve Kınık’ın dışında kalan kısımları, antik devirde Karya
(Caria) ismiyle anılan bölgedir. Yörede arkeolojik
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
19
KÖYCEĞİZ-DALYAN ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
açıdan önemli tarihi kalıntılar bulunmaktadır. 2500 yıl
önce kurulan Karya dönemine ait antik bir liman kenti
olan Kaunos harabeleri Dalyan Büyük Kanalının batı
kıyısındadır. M.Ö. 8. yy. da kurulan Karya önce Helen,
sonra sırasıyla Lidya, Pers, Mısır, Suriye, Bergama ve
en son Bizans egemenliğine girmiştir. 1425’de Menteşe
Beyliği’nin, 1535’de de Osmanlı İmparatorluğu’nun
yönetimine geçmiştir.
Dalyan kanallarının en güzel görüntülerinden olan
kral mezarları MÖ 4. yy. da yapılmıştır. Kaunos antik
kentinde tiyatro, Roma hamamı, Palaestra, çeşitli sosyal
alanlar ve sur duvarlarının kalıntıları bulunmaktadır.
Yapılan kazılardaki buluntulardan Roma döneminde bir
çok tapınağın inşa edildiği anlaşılmaktadır. Hristiyanlık
dönemine ait kalıntılarda ise en az üç kilise bulunduğu
görülmüştür. Antik kentteki tuz tavaları yıllar boyunca
Akdeniz’e limandan tuz taşındığının kanıtıdır.
Sosyo Ekonomik Yapı: TÜİK verilerinde,
Köyceğiz-Dalyan Özel Çevre Koruma Bölgesi’ndeki
ilçe ve köylerde kadın ve erkekler arasındaki nüfus
20
dağılımı eşit görülmektedir. Araştırmalarla bulunan
işsizlik oranı %4,3; kasaba ve köylerde okur yazarlık
oranı %98’dir. En yüksek oran ilkokul mezunlarındadır
%37,8; %28,7’lik oranla bunu lise/meslek okul
mezunları izlemektedir. Bölgede yaşayanların yaklaşık
%18’i üniversite mezunudur. Tüm sektörlere göre tarım
sektöründe çalışanların oranı %71,80’dir.
2.5. Alan kullanımları
Tarım ve Hayvancılık: Tarım arazilerinin
dağılımı, en geniş alan narenciye ve meyvelik olmak
üzere sebzelik, örtü altı tarım, dağınık zeytinlik,
toplu zeytinlik ve tarla arazisi olarak sıralanmaktadır.
Köyceğiz turunçgiller, zeytin, bal ve pamuk üreten bir
çiftçi kasabasıdır. Ege Bölgesi’nde narenciyenin en fazla
üretildiği yerdir. Turunçgiller ağırlıklı olarak bölgeden
ihraç edilen tarım ürünleri arasındadır. Köyceğiz
arazisinin %58’sinde portakal üretimi yapılmaktadır.
Nar ve domates, tarım ürünleri ihracatında limon,
portakal, greyfurt ve mandalinadan sonra gelmektedir.
Bölge önemli ekonomik değere sahip olan Sığla
ağaçlarından (Liquidambar orientalis) elde edilen;
halk arasında sığla yağı olarak bilinen balsam üretimi
ile de ünlüdür.
Dalyan ve çevresi de verimli ve üretken bir tarım
bölgesidir. Pamuk, meyve ve sebzenin birçok çeşidi
yoğun olarak yetiştirilmektedir. Son yıllarda, pamuktan
daha az emek isteyen ve diğer ürünlerden daha yüksek
bir ekonomik değere sahip olması nedeniyle nar
(özellikle Dalyan’da) üretilmektedir. Yöredeki köylerin
çoğu ormanlık alanda yer almakta ve köylüler ticaret
amaçlı veya kendileri kullanmak için orman ürünleri
toplamaktadırlar. Nakit gelir elde etmek için toplanan
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
KÖYCEĞİZ-DALYAN ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
en önemli orman dışı ürünler bal ve kekik ile defne
yaprağı gibi bitkisel ürünlerdir. Toparlar köyünde,
kekik ve defne toplayan bir kooperatif bulunmaktadır.
Köyceğiz’de 4 Tarımsal Kalkınma Kooperatifi, 2
Sulama Kooperatifi ve 1 Su Ürünleri Kooperatifi
aktifdir. Ekincik’te 3, Zeytinalanı’nda 1 tane olmak
üzere toplam 4 adet zeytinyağı üretim tesisi faaliyet
göstermektedir. Tarla bitkileri üretiminde, mısır bölgede
daha yaygın olarak görülür, susam da üretilmektedir.
Alanda hayvancılık faaliyeti olarak; ilk sırada
küçük baş hayvancılık yer almakta, büyük baş
hayvancılık ve arıcılık onu izlemektedir. Bu konularda
beldelerde bir çok tarımsal kalkınma kooperatifi vardır.
Yörede ekonomik açıdan önemi olan alabalık üretim
ve işleme tesisi, süs bitkisi ve fidan üretim işletmeleri
bulunmaktadır.
Balıkçılık: Bölgede su ürünleri konusunda balıkçılık
açısından en güçlü kooperatif S.S. Dalko Su Ürünleri
Kooperatifidir. Kooperatif, 1971 yılında Dalyan’da
kurulmuştur. Üyeleri ilçenin etrafındaki tüm köylerden
balıkçılardır ve gölün korumasına önem vermektedirler.
Kooperatifin yararlandığı göllerin ve kanalların; turizm
ve tarım etkisinde kalması zaman zaman balıkçıları
endişelendirmektedir. Kefal bölgenin en çok tanınan,
özellikle aranan balığıdır. Yakalanan diğer önemli bir
balık türü olan yılan balığı genellikle ülkemizde fazla
tüketilmediği için çoğu ihraç edilmektedir. Ayrıca
kooperatifde havyar da üretilmekte olup 2002 yılında
kooperatif bu üretim nedeniyle “Uluslararası Slow Food
Ödülü almıştır. Bunun yanı sıra, Sülüngür Gölü’ndeki
ağ kafes ünitelerinde kültür balığı (çipura ve levrek)
üretilmektedir. Bölgede genelde ekonomik öneme sahip
sinagrit (Dentex dentex), karagöz (Diplodus vulgaris),
sargos (D. sargus), Sivriburun sargos (Puntazzo
puntazzo), mırmır (Lithognathus mormyrus), çipura
(Sparus aurata), Çarpan deli salpa veya sokar (Siganus
rivulatus ve S. luridus), orfoz (Epinephelus marginatus),
lahoz (E. aeneus.), Kaya lahozu (E. costae) ve levrek
(Dicentrarchus labrax) yaygın bulunmaktadır.
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
21
KÖYCEĞİZ-DALYAN ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
Turizm ve Rekreasyon: Bölge tümüyle göl
çevresi, kanallar ve ormanlar, ve çeşitli bitki ve hayvan
toplulukları ile zengin bir ekosisteme sahiptir. Doğal
alan, günlük ormanları, kumullar göl kıyısında bulunan
sazlık alanlar bütünün içindeki benzersiz farklılıklardır.
Tümüyle hassas olan Dalyan ve Köyceğiz gerek doğal,
gerek tarihi, gerekse ekolojik anlamda çok değerli bir
alandır. Bölgede Köyceğiz Gölü ve Dalyan Boğazı’nın
doğal niteliklerinin korunmasını esas alan bir yapılaşma
gözlenmektedir. Turizm yatırımları özellikle Dalyan’da
yoğunlaşmış; doğal kaynaklar ve yerleşimin kanal
kenarında olması Dalyan’ın gelişiminde önemli rol
oynamıştır.
Alanın tüm sahilleri, cazip plajları ile kıyı turizmi
merkezleri arasında yer almaktadır. Göl, Kanal
ve Akdeniz üçgeninde turizm, balıkçılık, kültür
balıkçılığı, vb. faaliyetler bir arada yapılmaktadır.
İztuzu sahilindeki Dalyan Plajı, Dünya Doğayı Koruma
Birliği IUCN listesindeki nesli tehlike altındaki türler
arasında olan İri Baş Deniz kamplumbağalarının
22
(Caretta caretta) (Mayıs-Eylül ayları arasında) üreme
alanı olmasına rağmen, koruma kullanma dengesinin
yürütülebildiği ender örneklerdendir. Yüzmek için
plaja kara yolu ve teknelerle ulaşım imkanı vardır.
İztuzu sahili ve Dalyan Kumsalı, ulusal ve uluslararası
doğa koruma kuruluşları tarafından korunan ve izlenen
en önemli deniz kaplumbağası yavrulama alanlarından
biridir. Plajda özel kullanım düzenlemeleri ile alan
kullanılmakta; denetimler ve uyarılar yapılmakta;
hava karardıktan sonra kurallar gereği girişler
kapatılmaktadır. Gündüz saatlerinde insanların deniz,
kum ve güneşten yararlandığı alan, gece İri Baş Deniz
kaplumbağalarına (Caretta caretta) bırakılmaktadır.
İztuzu Kumsalı 2008 yılında İngiliz Times Gazetesi
tarafından yapılan altı aylık araştırma sonucu “Avrupada
En İyi Açık Alan” seçilmiştir.
Bölgenin özellikleri nedeniyle eko-turizm,
organik tarım üretimi, pansiyonculuk, çiftlik
turizmi yaygınlaşmaktadır. Köyceğiz ve etrafındaki
yerleşimlerden başlayarak Sandras Dağına, Yuvarlak
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
KÖYCEĞİZ-DALYAN ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
Çay kaynağına, günlük ormanları içindeki Şelaleye,
Sultaniye’den başlayarak Ülemez tepesine giden çeşitli
yürüyüş parkurları vardır. Köyceğiz Gölü’nde tekne
gezileri, yelken yarışları yapılmakta, göl yüzme amaçlı
kullanılmaktadır. Gerek Köyceğiz Gölü kıyısındaki
gerekse kanalın batısındaki sıcak su kaynakları ile
çamur banyoları önemli turizm alanlarındandır.
Köyceğiz Gölü’nün güneyinde bulunan faya bağlı
olarak Sultaniye, Çavuş (Rıza Çavuş) ve Gel Girme
(Kokar Girme) olarak anılan kaynaklarda kaplıca
turizmi gelişmiştir. Sultaniye Kaplıcası, uzun yıllardır
bölgede yaşayanlarca bilinmekte sağlık amaçlı
kullanılmaktadır.
Özel Çevre Koruma Bölgesi içinde denetimle
işletilen 4 günübirlik tesis bulunmaktadır; Dalyanağzı,
Ekincik İskelesi, Ekincik Koyu, İztuzu Sahili.
Yerleşmeler dışında kalan doğal alanlar, günlük (sığla)
ormanları, kumul ve göl kıyısında bulunan sazlık
alanlar koruma altındadır.
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
23
3
DATÇA-BOZBURUN ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
3.1. Genel Bilgiler
Alanın Konumu: 1474 km2 büyüklüğündeki
alan, iki yarımadayı kapsamaktadır. Datça (Reşadiye)
Yarımadası kuzeyde Gökova Körfezi ve güneyde
Hisarönü Körfezi arasından doğu-batı doğrultusunda
uzanır. Bozburun Yarımadası ise Datça Yarımadası’nın
güneyinde yer almakta ve güneyde Rodos Adası’na
doğru uzanmaktadır. Ana karadan denize doğru birkaç
kilometrelik bir genişlikte uzanıp giden yarımada aynı
zamanda Ege Denizi ile Akdeniz’i ayırmaktadır.
Datça İlçesi Muğla İli’nin güney batısınnda kuzeyde
Gökova Körfezi güneyde Hisarönü Körfezi arasında
24
batıya, Ege ve Akdeniz’e doğru 70 km’lik uzantısı olan
bir arazi yapısına sahiptir.
Yarımadanın tümü tarihten günümüze kadar çeşitli
medeniyetlerin yaşadıkları devirlerin sosyal, ekonomik,
mimari ve benzeri özelliklerini temsil eden arkeolojik,
kentsel, doğal, tarihi açılardan korunan önemli sit
alanları olarak tanımlanmaktadır.
İdari Yönetim: İdari açıdan Muğla Valiliği, Datça
ve Marmaris Kaymakamlıklarına bağlıdır. Bölgede
belediye hizmetleri, Datça Belediyesi ve Marmaris
Belediyesi tarafından yürütülmektedir.
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
DATÇA-BOZBURUN ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
Nüfus ve Yerleşmeler: Datça-Bozburun Özel
Çevre Koruma Bölgesi, Muğla İli, Datça ve Marmaris
İlçeleri sınırları içinde yer almaktadır. Datça İlçesi’nin
köyleri, Cumalı, Emecik, Hızırşah, Karaköy, Kızlan,
Mesudiye, Sındı, Yakaköy, Yazıköy’dür. Bozburun
beldesi ve Hisarönü, Orhaniye, Osmaniye, Bayırköy,
Selimiye, Söğütköy, Karacaköy, Taşlıca, Turgutköy,
Çamlı köyleri Marmaris İlçesi’ne bağlıdır.
2008 yılı nüfus sayımına göre bölge nüfusu 26.507
kişidir. Nüfusun oranı ve yoğunluğu, yerleşmelerin
düzeni ve gelişimi büyük oranda arazinin topoğrafik
karakterinden etkilenmektedir. Bölgenin gelişimi
arazinin engebeli yapısından dolayı kısıtlanmaktadır.
Yasal Koruma Statüsü: Datça-Bozburun Özel
Çevre Koruma Bölgesi, 18.01.1990 tarih ve 90/77 sayılı
Bakanlar Kurulu Kararı ile 20449 sayılı 02.03.1990
tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak “Özel Çevre
Koruma Bölgesi” olarak tespit ve ilan edilmiştir.
3.2. Fiziksel Özellikler
İklim: Yörede, tipik Akdeniz iklimi hüküm sürer.
Ege ve Akdeniz’in kesiştiği bir konumda bulunan
bölgede yazları sıcak ve kurak, kışları ılık ve yağışlıdır.
Yarımadalarda, kuzey ve güney bakıları birbirinden
farklı rüzgarın etkisi altındadır. Datça Yarımadası’nda,
kuzey bakılı yamaçların kara içinden gelip, Kerme
Körfezi üzerinden geçen serin (kışın soğuk) ve daha
kuru rüzgarların etkisinde kalması, bu yamaçlardaki
iklimin, güney bakılı yamaçlardan daha serin (kışın
soğuk) özellik kazanmasına sebep olmuştur. Ayrıca dik
eğimli dağ yamaçları güneş enerjisini farklı aldıkları
için toprağın su ekonomisi de farklıdır. Böylece kuzey
bakılı yamaçlar, güney bakılı yamaçlara göre daha
nemlidirler.
Jeoloji ve Hidrojeoloji: Yörenin jeolojisi iki
alan halinde incelenmiştir. Birinci alan, yörenin
batısında yer alan Datça İlçesi’nin bulunduğu Datça
(Reşadiye) Yarımadası, ikinci alan ise doğuda yer alan
Marmaris İlçesi’nin güneybatı uzantısı olan Bozburun
Yarımadası’dır. Datça Yarımadası’ndaki birimler
Neojen öncesi ve sonrası olmak üzere ikiye ayrılırlar.
Neojen öncesi birimler, ofiyolit ve ofiyolitli melanj, Üst
Kretase-Alt Eosen yaşlı bloklu fliş ile Üst Tersiyer-Alt
Eosen aralığındaki çökel istiften oluşmaktadır. Neojen
ve daha genç birimler ise Pliyosen ve Kuvaterner yaşlı
olmak üzere ikiye ayrılır. Pliyosen’den önce karasal
sonra denizel çökeller, Kuvaterner’ de ise alüvyon,
plaj kumu, yalıtaşı, asılı karasal taraça, yamaç molozu
ile volkanikler egemendir. Güneybatıda yer alan
Bozburun Yarımadası, Muğla, Marmaris bölgesinde
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
25
DATÇA-BOZBURUN ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
iki tektonik ünitenin birarada bulunduğu ve bu iki
ünitenin ofiyolitik kayaçlar tarafından tektonik olarak
üzerlendiği bir bölgede yer almaktadır. Bu birimler
tektonik özelliklerine göre sıralandığında; alttan üste
doğru Bozburun ünitesi ve Turunç ünitesi olarak ikiye
ayrılmaktadır. En altta bulunan Bozburun ünitesi
tektonizmadan dolayı düzenli bir istif göstermemektedir.
Genelleştirilmiş jeoloji haritasına bakıldığında
genellikle Jura, Üst Triyas yaşlı fliş kayaçların egemen
olduğu gözlenmektedir.
Güneyinde Akdeniz, kuzeyinde ise Ege Denizi ile
çevrili olan alanda dağların yer yer kıyıya paralel yer
yer de dik ya da açılı uzanması ve denizin ana kayaları
farklı şekillerde aşındırmasıyla çok girintili çıkıntılı
bir kıyı şeridinin oluşmasına neden olmuştur. Yörede,
dar bir yapı gösteren ve önemli yükseltilerin doğu-batı
ve güney-batı yönünde ulaştığı bir topografik yapı
içinde düzenli akış gösteren büyük dere ve ırmaklar
bulunmamaktadır. Yazıköy’ün kuzey batısında
yer alan Değirmen Bükü’nde mevcut olan kaynak
suyu küçük bir debi ile de yaz aylarında da akış
göstermektedir. Genel olarak dere yataklarında akış
yağışlı mevsimlerde görülmekte, yaz aylarında dereler
tamamen kurumaktadır.
Yörede yerleşim yerleri açısından bakıldığında
Datça, Hızırşah, Karaköy ve Osmaniye’de su nisbeten
yeterli, diğer yerleşim yerlerinde yetersizdir. Kaynak
suları içme suyu ve sulama suyu açısından genellikle
içmeye uygun ve 1. derece kalite sulardır. Datça
merkezinde Taşlık Plajı yanında içinde kükürt, soda,
tuz gibi elementler bulunan bir su kaynağı vardır.
Kaynağın su sıcaklığı, deniz suyuna göre daha sıcak
olup suyu denize akmaktadır. Bazı hastalıklara iyi
geldiği bilinmektedir.
26
3.3. Biyolojik Çeşitlilik
Flora, Fauna ve Habitatlar: Bölgede Günlük/
Sığla ağacı (Liquidambar orientalis) ve Datça hurması
(Phoenix theophrasti) çok sınırlı yayılış göstermesi
nedeni ile özel öneme sahiptir. Farklı iklim ve toprak
yapısı nedeniyle farklı vejetasyon gözlenmektedir.
Alanın büyük kısmına Maki ve Frigana vejetasyonu
hakimdir. Özellikle mevsimlik karakterli olan
dere yataklarında ve kısmen vadi içlerinde galeri
ormanı niteliğinde bitki toplulukları yaygın olarak
bulunmaktadır. Bu ormanlar içerisinde yörede
endemik olan Sığla ağacı (Liquidambar orientalis)
çoğunluktadır. Tüm bu vejetasyonu oluşturan türlere ek
olarak ülkemizde çok sınırlı yayılışa sahip olan Phoenix
theophrasti (Datça hurması) Datça Yarımadası’nda iki
ayrı grup alanda vadi içlerinde yer almaktadır. Bu alanlar;
Azgancık Tepe, Karacahapibaşı Tepe, Yarımcabaşı
Tepe, Kovalıca Tepe, Tanışman Tepe, Lindasbaşı
Tepe, Andızcıl Tepe kesimini kapsayan güney kıyı
kesimi ile kuzey kesimde yer alan Eksere Deresi’nde,
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
DATÇA-BOZBURUN ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
genellikle 50-350 m arasıdır. Kıyı kesimlerde özellikle
Datça Yarımadası’nın güney kesiminde yer alan
Gebekum kumul alanında kıyı kumul vejetasyonu
gözlenmektedir.
Halofitik vejetasyon Bozburun
Yarımadası’nda Orhaniye yakınlarında derelerin deniz
ile buluştuğu lagün kenarlarında ve ağız kısımlarında
toprak suyunun ve tuz oranının yüksek olduğu alanlarda
yer almaktadır.
Datça-Bozburun Özel Çevre Koruma Bölgesi’nde
yarımada karakteri nedeniyle kuzey kesimleri ile güney
kesimleri arasında bariz farklılıklar vardır. Yörede 167
karasal omurgasız, 110 balık türü, 4 iki yaşamlı türü,
27 sürüngen türü, 123 kuş türü ve 45 memeli türü
belirlenmiştir. Yörede mevcut çalışmalar ve literatür
verileri ile 123 kuş türünün varlığı tespit edilmiştir. Bir
yarımada üzerinde 38 familyadan 123 kuş türü biyolojik
çeşitliliğin zenginliğini göstermesi bakımından
önemlidir. Bunun nedenleri bölgenin coğrafi olarak Ege
adaları ile Anadolu kıyıları arasındaki kuşakta yer alması,
kuşların güney-kuzey göç yolu üzerinde olması, iklim
özelliklerinin çok uygun olması, kışın oldukça ılıman
bir iklim görülmesidir. Datça Yarımadası’nda Avrupa
ve dünya ölçeğinde önemli türler şunlardır; Karadoğan
(Falco elenoroae), Gökdoğan (F. peregrinus), Tavşancıl
(Hieraaetus fasciatus), Küçük kerkenez (Falco
naumanni), Ada martısı (Larus audoinii) ve Tepeli
karabatak (Phalacrocorax aristotelis desmarestii).
Bölgede habitat çeşitliliği oldukça fazladır. Bu
bölgenin üç tarafının denizle çevrili olması, bozulmamış
kıyı alanlarının, kayalıkların ve kumulların olması,
kuzeyinde yüksek dağlık ve engebeli bir arazi olması,
özellikle kuzey kıyılarında karışık ve yoğun orman
olması, yarımadaların orta kesimlerinde ovalık, tarım
alanı ve bozkır gibi nispeten düz ve çorak alanların
doğuda dere ve çayların bulunması ve bunların
küçük azmaklar oluşturması ile açıklanabilir. Datça
Yarımadası’nın güney kıyısında yer alan Gebekum
Kumul Alanı, bitki örtüsü ile birlikte hassas bir alanı
oluşturmaktadır. Kumul binlerce yıl önce deniz
hareketlerinin yöredeki kara tabakası ile etkileşimi
sonucunda oluşmuştur.
Kıyı ve deniz alanında yapılan bilimsel
araştırmalarda, tespit edilen 807 makroskopik tür
içinde en çok; balıklar (Pisces) 184 türle, makro algler
(Thallophyta) 139 türle, yumuşakçalar (Mollusca) 187
türle, eklem bacaklılar (Arthropoda) 75 türle, derisi
dikenliler (Echinodermata) 42 türle, süngerler (Porifera)
38 türle, sürüngenler 1 (Reptilia) ve memeliler 2 türle
(Mammalia) temsil edilmektedir. Araştırmalarda
deniz altı tür zenginliği ayrıntılı çalışılmıştır. Bölgede
26 yabancı denizel tür tespit edilmiştir. Posidonia
oceanica, Caulerpa racemosa, Cymodocea nodosa,
Halophila stipulacea, Flabellia petiolata, Cystoseira
sp., Caulerpa prolifera ve Stypopodium schimperi
bölgede fasiyes oluşturan önemli türlerdir.
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
27
DATÇA-BOZBURUN ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
3.4. Sosyo-Ekonomik Durum
Tarihi ve Kültürel Değerler: Antik Çağ’ın altı Dor
kentinden biri olan Knidos, Datça Yarımadası’nda yer
almıştır. Doğal çevrenin en iyi korunduğu yerlerden
olan Datça Yarımadası’nın en ucunda bulunan antik
Knidos Kenti, bulunduğu yarımada ile uyumlu olarak
çevresi bozulmamış doğa ile çevrili bir ören yeridir.
Antik Knidos Milattan önce 7. yy. da, bugünkü Datça
İlçesi’nin yakınlarında kurulmuş, M.Ö. 4. yy. ortalarında
ise Tekri’ye taşınmıştır. Taşınmanın nedeni o dönemde
çok gelişmiş olan deniz ticareti olabilir. Limandan
özellikle şarap, sirke, zeytinyağı Akdeniz kıyılarındaki
diğer ülkelere taşınmıştır. Diğer bir nedende, kuzeyden
esen sert rüzgarların güneyden gelen gemilerin burnu
dolaşmalarını engellemesidir. Tarihçi ve coğrafyacı
Strabon’a göre önce surlar inşa edilmiş; daha sonra
sokaklar ve evler ızgara planına (Hippodamos planı)
göre ve teraslama yapılarak kurulmuştur. Tapınaklar,
tiyatrolar ve diğer resmi yapılar bu planda yer almıştır.
Antik Çağ’da Knidos bir sanat, tıp ve kültür merkezidir.
28
Knidoslu Eudoksos (M.Ö. 409-355) matematikçi,
fizikçi, coğrafyacı, filozof, gök bilimcisi olmasının
yanısıra aynı zamanda yasa koyucusudur. Kent için
hazırladığı yasanın demokrasiye geçişte etkin bir rolü
olduğu sanılmaktadır. Knidos için antik çağ yazarlarının
tanımı; “Uzaklardan fırlatılmış bir kargının denize yarı
batmış ucu” dur. Knidos Antik Kenti, yarımay gibi Ege
Denizi ve Akdeniz’de iki koya hakim olan etkileyici
manzarayı görecek şekilde yerleşmiştir. Bu iki koyun
oluşturduğu iki doğal limanın Knidos’un gelişmesine,
zenginleşmesine önemli katkısı olmuştur. Antik Çağ
coğrafyacısı Strabon, Knidosluların iki limanı bir
kanalla birbirine bağladıklarını yazar. Kuzey Limanı
savaş, güneydeki ise ticaret gemileri için kullanılmıştır.
Ticaret gemilerinin demirlediği güney limanı
günümüzde yatların uğrak noktalarındandır.
Reşadiye Mahallesi’ndeki Mehmet Ali Bey Konağı,
Eski Datça evleri, Hızırşah köyündeki Selçuklu
döneminden kalma cami, Bizans dönemine ait Kilise,
Karaköy ve Kızlan köylerindeki yel değirmenleri
bölgedeki önemli eserlerdir.
Sosyo Ekonomik Yapı: 2009 yılında yapılan nüfus
sayımına göre, Datça-Bozburun Özel Çevre Koruma
Bölgesi’ndeki toplam nüfus ilçe ve köylerde 26.507
kişi olup %49 kadın ve %51’i erkektir. Datça ilçe
merkezinin toplam nüfusu 10.034 kişidir. İlçede okuma
yazma bilenlerin oranı toplam nüfusun %98’idir.
Yarımadanın ekonomisi hizmet sektörüne
dayanmaktadır. Arazinin taşlık ve engebeli olması
tarım ürünlerinin payını azaltmaktadır. Turizm, aynı
zamanda ticaret, ulaştırma, inşaat, küçük ölçekli
sanayi de dahil olmak üzere bölgedeki diğer sektörleri
de geliştirmektedir. Ticaretin ağırlıklı olduğu günlük
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
DATÇA-BOZBURUN ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
tüketim maddeleri, inşaat malzemeleri, mobilya, gıda,
halıcılık ve hediyelik eşya vb. turizm sektörüne hizmet
etmektedir.
3.5. Alan kullanımları
Tarım ve Hayvancılık: Datça ve Bozburun
Yarımadaları’nın tarımsal üretimi doğrudan toprak
sınıflarından etkilenmektedir. Bölgede tarımsal
üretim için verimli olarak kullanılabilecek alan
10.000 hektarı geçmemektedir. Bunun yaklaşık 8.500
hektarlık bölümü Datça Yarımadası üzerindedir ve
tarım alanlarının yaklaşık 1.350 hektarlık bölümü
eğimli alanlarda kuru tarla tarımı için 7.200 hektarlık
bölümü ise meyve bahçeleri için kullanılmaktadır.
Datça ve Bozburun Yarımadaları doğal ve fiziki
yapıları nedeniyle tarımsal potansiyeli kısıtlı yörelerdir.
Arazi bademlik ve zeytinliklerle örtülüdür; bahçe ve
tarla tarımı yok denecek kadar azdır. Badem bölge
ekonomisinde, özellikle çağla satışlarından elde edilen
gelir dolayısıyla önemli bir geçim kaynağıdır. Badem
bahçeleri 1.343 ha’lık bir araziyi kaplamakta ve toplam
bahçeciliğin %49’unu oluşturmaktadır. Bunu arazinin
%30’unu kaplayan zeytinlikler takip eder. Kırsal
nüfus geçimini tarımın yanısıra arıcılık ve balıkçılık
ve ormanda çalışarak ya da defne, kekik, keçiboynuzu
vb. bitkisel ürün toplayıcılığı yaparak sağlamaktadır.
Son yıllarda Datça’da organik üretim yapan çiftçiler
için organik badem satışı da farklı bir gelir kaynağı
olmuştur. Doğallığını koruyabilmiş olan bölgede zirai
faaliyetler geleneksel yöntemler içermektedir. Özellikle
zeytincilik ve bademcilikte organik tarım uygulamaları
başlamıştır. Bölgede az miktarda sığla yağı üretimi
yapılmaktadır.
Datça’da önemli sayıda Sakız ağacı (Pistacia
lentiscus) bulunmakta ise de bunlardan yeteri kadar
faydalanılmamaktadır.
Hayvancılık büyükbaş ve küçükbaş (koyun-keçi)
yetiştiriciliği ormanlık bölgelerde sürdürülmektedir.
Muğla İli’nin tüm ilçelerinde olduğu gibi arıcılık
bölgede önemli faaliyetlerdendir.
Ormancılık: Toplam ormanlık alan 110.359
hektardır. Orman vejetasyonu; Pinus brutia’nın
(Kızılçam) dominant olduğu alanlardan ibarettir.
Bozulmamış kızılçam ormanları bölgenin önemli
özelliklerindendir. Sandal ağacı da (Arbutus andrachne)
kuzey-batıda bozulmamış koruluklar oluşturmaktadır.
Yaklaşık 1.000 m yükseltiye kadar yayılış gösteren
kızılçam ormanları, bazı yerlerde geniş yapraklı türler
ile karışık ormanlık alanlar olarak görülür.
Bölgeye has tür olan Datça hurması (Phoenix
theophrasti) vadi tabanlarında bulunmaktadır. Çok
sınırlı yayılışa sahip olan bu tür kuzeyde Eksera
Deresi yamaçlarında ve güney kıyı kesiminde Azganak
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
29
DATÇA-BOZBURUN ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
keçisi (Capra aegagrus) ise Anadolu’da doğu, kuzeydoğu Anadolu ile bütün Toroslar boyunca ve AntalyaDatça arasında dağlık bölgelerde yaşamakta olup
Datça yarımadası Kocadağ’da yaşayan Dağ keçileri
Anadolu’daki en batı yayılımı temsil etmesi bakımından
önemlidir.
Tepe, Karacahapibaşı, Yarımcabaşı Tepe, Kovalıca
Tepe, Tanışman Tepe, Lindasbaşı Tepe, Andızcıl
Tepe civarında yayılış göstermektedir. Yörede
endemik olarak bulunan Sığla ağacı (Liquidambar
orientalis) mevsimlik dere yatakları ile vadi içlerinde
görülmektedir.
Yaban domuzu (Sus scrofa) yörede sıklıkla
görülmekte; popülasyonun oldukça fazla olması ve
tarım alanlarına zarar vermesi nedeniyle bu bölgede
bazı alanlarda avcılık sürdürülmektedir. Yaban (Dağ)
30
Balıkçılık: Datça-Bozburun Yarımadası’nın kıyı
balıkçılık aktiviteleri, hedef balık türleri, balıkçılık
sorunları, balıkçı kooperatiflerinin özellikleri, balıkçı
tekneleri ve barınakları araştırıldığında; balıkçılığın
bölgede; Datça, Palamutbükü, Selimiye ve Karaköy’de
dört balıkçı kooperatifi ve 8 balıkçılık barınağınca
yürütüldüğü görülmektedir. Bölgede yaklaşık 200
balıkçı teknesi bulunmaktadır. Yoğun olarak paragat,
sade ve fanyalı uzatma ağlarıyla avlanma yapılmaktadır.
Uzatma ağı ve paragat balıkçılığında yakalanan balık
ve omurgasızlar Ege ve Akdeniz’in yerleşik tipik
balıklarıdır. Barbun (Mullus barbatus), barracuda
(Sphyraena sphyraena), sarı kuyruk (Seriola dumerilii),
mercan (Pagellus erythrinus), sinarit (Dentex dentex),
tekir (Mullus surmuletus), palamut (Sarda sarda), kılıç
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
DATÇA-BOZBURUN ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
(Xiphias gladius), lahoz (Epinephelus aeneus), kalamar
(Loligo vulgaris), ahtopot (Octopus vulgaris) vb. ticari
avdaki hedef türlerdir. Kısa balıkçılık sezonu, düşük
balıkçılık kapasitesi ve az sayıdaki balıkçı nedeniyle
balıkçılıktan elde edilen gelir düşüktür.
Bölgede balıkçılığa ilişkin araştırmalarla ortaya
çıkan endişe verici bulgular ve balıkçılarla yapılan
görüşmeler sonucu, avlanma dönemlerini kapsayacak
şekilde yayımlanan “Denizlerde ve İç Sularda Ticari
Amaçlı Su Ürünleri Avcılığını Düzenleyen Sirküler”
doğrultusunda, Datça ve Hisarönü Körfezi’nde
“Balıkçılığa Kısıtlı Alan”lar ilan edilmiştir.
yatırımları, yatak ve konaklama olanakları açısından
kamu kuruluşlarının dinlenme ve eğitim tesisleri
bulunmaktadır. Sürekli esen kuzey rüzgarları Datça
sahillerinde su sporlarının her çeşidinin yapılmasına
imkan verir. Sörf, su kayağı ve yelken gibi su sporları
yapılabilmektedir.
Turizm ve Rekreasyon: Toprak yapısının
tarımsal faaliyetleri kısıtlamış olmasından dolayı
bölge için en önemli faaliyet turizmdir. Bölge, Ege
Denizi ve Akdeniz arasında yat ve yelkenli tekneler
için önemli bir köprü görevi görmektedir. Yarımada,
iklim avantajları ve kıyılarının engebeli topoğrafik
yapısı sonucunda oluşmuş sayısız koyları ile mavi
yolculuk yapan tekneler ve özel yatlar için önemli
bir konaklama noktasıdır. Bölgede varolan büyüklü
küçüklü 52 koy tur tekneleri için barınmaya olanak
tanır ve yat turizmi için elverişlidir. Bodrum-Fethiye
mavi yolculuk güzergahında yer alan bölgede kiralık
yat turizmi de giderek yaygınlaşmaktadır. Özel Çevre
Koruma Bölgesinin önemli bir yerleşimi olan Bozburun
yıllardır eski geleneklere göre inşa edilen tekneleri,
ahşap guletleri ile ünlüdür. Özel ve yerel kullanım
amaçlı inşa edilmiş olan guletler Bozburun Yarımadası
veya Marmaris’ten işletilmektedirler. Gezi rotaları olan
Datça, Rodos, Simi ve Tilos oldukça yakın yerlerdir.
Bölgede pansiyonculuk yanında butik otellerde de
artış görülmektedir. Alanda II. konut ve otel-motel
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
31
4
GÖKOVA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
4.1. Genel Bilgiler
Alanın Konumu: Gökova Özel Çevre Koruma
Bölgesi Muğla İli’nin güney batısında, 576.9 km2 lik bir
alanı kaplamaktadır. Bölgede sahilde yer alan önemli
yerleşim birimlerinden biri olan Akyaka, Marmaris’e
33 km, Muğla’ya 28 km mesafededir.
İdari Yönetim: İdari işlemler, yerleşimlerin
sınırlarına göre Muğla Valiliği, Ula ve Marmaris
Kaymakamlıklarına bağlı olarak yürütülmektedir.
Belediye hizmetleri Akyaka, Gökova (Ula), Marmaris
Belediyeleri tarafından karşılanmaktadır.
32
Nüfus ve Yerleşmeler: Akyaka, Gökova beldeleri,
Akçapınar köyü, Gökçe, Marmaris İlçesi Çamlı,
Karaca, Çetibeli köyleri bölge sınırları içindedir. 2008
yılı nüfusu 8.412 kişidir. Gökova Körfezi’nin sahil
yerleşimi olan Akyaka Beldesi kuzeyinde ani yükselen
ormanla kaplı bir topoğrafyada, doğusunda Kadın
ve Akçapınar azmakları arasında eşsiz bir ovanın
ön kısmında yer almaktadır. Marmaris kavşağındaki
Gökova beldesi bereketli ovanın ortasındadır.
Yasal Koruma Statüsü: 12.06.1988 tarihli ve
88/13019 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Özel Çevre
Koruma Bölgesi tespit ve ilan edilen, 05.07.1988
tarihli ve 19863 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
GÖKOVA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
bölgede 22.10.1990 tarihli ve 90/1117 sayılı Bakanlar
Kurulu Kararı ile sınır değişikliği yapılarak 20702 sayı
21.11.1990 tarihli Resmi Gazetede yayımlanmıştır.
2010/1089 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yapılan son
sınır değişikliği 27793 sayı ve 22.12.2010 tarihli Resmi
Gazetede yayımlanmıştır. Bunun yanı sıra Gökova Özel
Çevre Koruma Bölgesi, Doğal, Arkeolojik ve Kentsel
Sit olan bir çok alanı içermesi nedeniyle farklı statülerin
olduğu bir bölgedir.
4.2. Fiziksel Özellikler
İklim: Gökova çevresi orta kuşakta egemen
olan “Batı Rüzgârları Sistemi” alanındadır. Çalışma
alanında teorik güneşlenme süresi Aralık ayında en
az 9,5 saat/gün, Haziran ayında en fazla 14,5 saat/
gün ve yıllık olarak 12 saat/gün olarak gerçekleşir.
Gökova Körfezi ve çevresinde en yüksek sıcaklık
değerleri (maksimum 45,2°C) Temmuz ayında en
düşük sıcaklıklar ise (minumum –7,7°C) Ocak ayında
gözlenmektedir. Gökova Körfezi ve çevresinde yağış
Ekim ayından itibaren artmaya başlar ve katlanarak en
yüksek değerlere Aralık ayında ulaşılır. Buna karşılık
ilkbahar ortalarından itibaren azalmaya başlayan yağış
Temmuz-Ağustos aylarında en düşük değerlerdedir.
Yapılan ölçümlerde bölgede ortalama yıllık yağış
1195,3 mm, ortalama yıllık buharlaşma 1820,12 mm
olarak kaydedilmiştir.
Jeoloji ve Hidrojeoloji: Gökova Grabeni ve
çevresindeki arazilerin en temelinde Birinci Jeolojik
Zamana (Paleozoik) ait şistler yer alır. Şistlerin üzerinde
yer yer mermer ve kireçtaşları bulunurken, bazı
sahalarda uyumsuz bir şekilde Neojen yer almaktadır.
Gökova Grabeni ve çevresinin arazileri bu haliyle son
derece karmaşık bir görünümdedir.
Jeomorfolojik olarak Saha Pleyistosen’deki
dikey tektonik hareketlerle oluşan D-B uzanımlı
Kerme Grabeni’nin daralan bölümünün alüvyonlarla
doldurulmasıyla oluşan düz ve düze yakın bir delta
ovası ve kuzeyde ova tabanından aniden yükselen arızalı
dağlık kütle ile güneyde hafif dalgalı yamaçlardan
oluşmuştur. Ovanın doğusunda ise yine yüksek ve dik
yamaçlar bulunmaktadır. Kuzey ve güney yamaçları
arasındaki farkın en belirgin nedeni sahanın litolojik
özellikleridir. Ovanın kuzey yamaçları mesozoyik
kireçtaşları (Sakar yokuşu), güneyi ise basık bir
topografya oluşturan Miyosen akarsu depoları ile
çevrelenmiştir. Ovanın doğusu ise Permo–Karbonifer
şistleri ve Mesozoik kireçtaşlarından yapılıdır. Gökova
deltasının kıyı kesimlerinde plaj kumu yer alır. Plaj
kumunun bu alanda birikmesinde batı yönlü rüzgârlar
etkilidir. Ayrıca, kıyı akıntılarının bulunması lagün
oluşumunu engellemiştir. Sahanın karstik olması
nedeniyle aşındırma ve biriktirme faaliyetleri azdır.
Bölge genelinde olduğu gibi, Gökova’da dere
yatakları bir azmakla denize açılmaktadır. Azmaklarda
sazlık, bataklık, çayır vb. alanlar yan yana çoğu kez de
iç içedir. Yapılan araştırmalarda elde edilen bulgulara
göre Gökova körfezindeki karstik su kaynakları 5 koldan
oluşmaktadır. Bu kaynaklar Akyaka’nın batısındaki
İskele mevkiinde, Akbük Körfezinde ve orman kampı
civarında denize deşarj olmaktadır. Alanda kıyısal
karstik kaynaklar haricinde birkaç tane deniz içi
kaynak da tespit edilmiştir. Gökova Körfezindeki su
kaynaklarının hiçbirisi yılın her mevsimi aktif değildir.
Sadece Akçapınar ve Kadın Azmağı yıl içinde sürekli
akış halindedir. Bunun da nedeni bu azmakların karstik
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
33
GÖKOVA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
su kaynakları tarafından sürekli beslenmesidir. Gökova
ovasının başlıca su kaynakları yan dereler ve kaynak
sularıdır. Bölgenin en önemli akarsuyu olan, Kadın
Azmağı, ovanın kuzeyi ile Akyaka yerleşim bölgesinin
kesişim noktasından çıkar. Gökova beldesinden Akyaka
beldesine doğru giden asfalt yolun güneyinden, yolun
şevinin bittiği yerle sınır oluşturur. Akıntı azmağın
morfolojisine göre dar alanlarda daha hızlı, genişleyen
kısımlarda ise daha yavaştır (ortalama 2-3 m3/s).
Bölgedeki ikinci azmak olan Akçapınar Azmağı’nın
kaynağı Ataköy Köyü sınırlarından çıkmaktadır. Çıkan
su güneye doğru hareket ederek Akçapınar Köyü’nün
batısından tarım alanlarından geçip denize ulaşır. Denize
dökülene kadar yaklaşık 20 km yoğun tarım alanları ile
kuşatılmış durumdadır. Akçapınar Azmağı kıvrımlı,
en geniş yeri 120 m’dir. Akçapınar deresi balıkçılık,
doğal yaşam ve tarımsal amaçlı su kullanımı açısından
önemlidir. Balıkçılar tekneleri ile dereye girebilmekte
ve Akçapınar köyüne kadar ulaşmaktadır.
Akçapınar Azmağı’nın içi saz vb. bitki örtüsü
(özellikle okaliptus ağaçları) ile kaplıdır. Dere
taşımacılık fonksiyonuna da sahiptir. Çay Dere ve
Ferek Deresi’nde yağışlı devrelerde ovaya önemli
ölçüde yüzey suları akışı olmasına rağmen yaz
aylarında su görülmemesi nedeniyle akarsu olarak
nitelendirilememektedir. Bölgede görülen başlıca
kaynaklar Gökova Kaynakları, Zeytinbeleni Kaynağı
(Kırkayak Kaynağı), Kozaklı Kaynak Suyudur.
4.3. Biyolojik Çeşitlilik
Flora, Fauna ve Habitatlar: Bölge batıdan doğuya
ve güneyden kuzeye doğru yükselmektedir. Alanda
yükseltinin değişimi bitki örtüsünün oluşumunda
34
önemli etkendir. Vejetasyon daha çok maki ve kızılçam
ormanlarından oluşmaktadır. Bitkilerin yayılışında lokal
şartlara neden olan faktörlerden biri de suların sızmadığı,
taban suyu seviyesinin yüksek olduğu alanlardır. Bu
sahalarda suyu seven ve sulu ortamlarda büyüyebilen
(higrofit) bitkiler ön plana geçmektedir. Örnek olarak
bir Tersiyer reliği olan günlük ağacı (Luquidambar
orientalis), vadilerin tabanında görülmektedir. Günlük
ağacı, diğer suyu seven türlerden söğüt (Salix alba), çınar
(Platanus orientalis) ve kızılağaç (Alnus orientalis) ile
birlikte bulunmaktadır. Taban suyu seviyesinin yüksek
olduğu dere yataklarında, çalı formunda türlerden
zakkum (Nerium oleander), katırtırnağı (Spartium
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
GÖKOVA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
junceum), hayıt (Vitex agnus-castus), mersin (Myrtus
comminus), defne (Laurus nobilis) vardır. Kireçtaşları
üzerinde kızılçam, çeşitli bitkiler ve nemcil makiler yer
alır. Diğer alanlarda ise verimli kızılçam (Pinus brutia)
ormanları yaygındır.
Yapılan çalışmaları sonucunda bölgedeki her iki
azmak ve bunların arasında kalan alan, biyolojik
çeşitlilik açısından oldukça zengin ve korunma önceliği
yüksek alandır. Özellikle Akçapınar Azmağı’nın
doğusundaki sazlık ve bataklık alanlar, deltadaki önemli
kuş üreme ve beslenme alanıdır. Ayrıca doğal yaşamda
bir çok canlı türü için sığınak, beslenme ve üreme
sahası özelliğindedir. Azmağın içi ve kıyısı sazlarla
kaplıdır. Bilindiği gibi sazlıklar balık yumurta ve
larvalarının yoğun olarak bulunduğu alanlardır. Buralar
balıkların yumurtlama alanları olduğu gibi saklanma
ve korunma bölgeleri olarak da tanımlanır. İç kısmında
bir çok tatlı su bitkisi yer almaktadır. Bunun yanı sıra
azmak memeli türleri için doğal özellikleri korunmuş
bir habitat özelliğindedir. Su kuşları açısından önemli
bir beslenme ve üreme alanıdır. Su içi bitkilerinin
çeşitliliği ve yoğunluğu ortamın hem su içi canlı türleri
hem de sucul kuşlar için verimli ve çeşitliliği yüksek
bir yaşam alanı oluşturmaktadır. Bu tür alanlar, doğal
yaşamın devamlılığı açısından özel önem gösterilmesi
gereken alanlardır.
Bölgede yapılan araştırmalarda 142 kuş türü
gözlenmiştir. Balık kartalı (Pandion haliaetus), Ada
doğanı (Falco eleonorae), Tavşancıl (Hieraaetus
g
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
35
GÖKOVA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
fasciatus), Tepeli karabatak (Phalacrocorax aristotelis
desmatestii), Ada martısı (Larus audouinii), Hazar
sumrusu (Sterna caspia), Küçük sıvacı kuşu (Sitta
krueperi) ve kara boğazlı ötleğen (Sylvia ruppelli)
bölgenin en önemli kuş türleri arasındadır.
Ülkedeki endemik balık türlerinin %8,2’si
Akdeniz’dedir. Bunun yanı sıra Türkiye’de ki endemik
balıkların %9,9’u Gökova Körfezi’nde görülmektedir.
Bazı çalışmalarda Akçapınar Azmağı’nda 5-6 adet
sivrisinek balığı (Gambusia holbrooki) bireyine
rastlanmıştır. Bölgede yapılan araştırmalarda balıklar
dışında kalan omurgalılardan, 3 kurbağa, 14 sürüngen,
76 kuş ve 18 memeli türü tespit edilmiştir. Körfezin
azmakların döküldüğü kıyılarında, dip kesiminin
genelde ince taneli sedimanlarla kaplı olması
nedeniyle bitki örtüsünü genelde çiçekli deniz bitkileri
oluşturmuştur.
Bölge bir çok türü içine alan zengin bir faunaya
da sahiptir. Gökova kıyılarında özellikle azmaklarda
görülen su samuru (Lutra lutra) önemli türlerdendir.
Bölgedeki Boncuk Koyu, Kum Köpekbalığının
(Carcharhinus plumbeus) Akdeniz’deki tek üreme
ve yavrulama alanıdır. Bu türü korumak amacıyla
“Boncuk Koyu Kumsal Köpekbalığı Koruma Sahası”
oluşturulmuştur.
Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi kıyı ve deniz
alanında yapılan biyoçesitlilik çalısmalarında 19
sistematik gruba ait 723 makroskobik tür tanımlanmıştır.
Bölgede floraya ait 73 makroalg, 6 deniz çayırı türü
tespit edilmistir. Fauna 17 sistematik gruptan en çok
236 yumuşakça (Mollusca) 41 sünger (Porifera),
47 eklem bacaklı (Arthropoda), 37 derisi dikenli
(Echinodermata), 46 mikroskobik sucul omurgasız
(Bryozoa), 19 Tulumlu (Tunicata), 136 balık (Pisces),
36
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
GÖKOVA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
2 Sürüngen (Reptilia) ve 1 memeli (Mammalia) türle
temsil edilmektedir. Posidonia oceanica, Cymodocea
nodosa, Halophila stipulacea, Caulerpa racemosa,
Osmundaria volubilis, Flabellia petiolata bölgede
fasiyes oluşturan önemli türlerdir.
4.4. Sosyo-Ekonomik Durum
Tarihi ve Kültürel Değerler: Günümüzde İdyma
kentine ait kalıntılar, Gökova Köyü’nden Kıran Dağı
eteklerine kadar uzanmaktadır. Gökova Köyü’nün
hemen kuzeyinde yükselen tepe üzerinde M.Ö. 4.
ve 3. yy. lara ait kentin akropolisine (yukarı kent)
ait kalıntılar göze çarpmaktadır. Aynı tepenin doğu
tarafında ise nekropolis (mezarlık) yer almaktadır. Kaya
mezarlarının bazılarında dönemin sosyo-ekonomik
farklılıkları görülmekte; Anadolu’daki bir çok antik
kentte bulunan tapınakların formuna uygun olarak diğer
kral mezarlarından daha zengin bir tarz izlenmektedir.
Söz konusu kaya mezarlarının en iyi korunmuş örneği,
günümüzde Akyaka-Gökova köyü arasında, İnişdibi
olarak adlandırılan mevkideki anıtsal kaya mezarıdır.
Aynı yol üzerinde Azmak kenarındaki alçak tepe
üzerinde yer alan Bizans kalesi tarihe direnerek ayakta
durmaya çalışmaktadır. İdyma ismine tarihte ilk kez
Hitit yazılı belgelerinde, Anadolu kökenli yerel bir isim
olan “İtuma” olarak rastlanmaktadır. Gökova Köyü’nün
kuzeyindeki kalıntılar en geç M.Ö. 3-4. yy. tarihlidir.
Bu da bize söz konusu yerleşimin bu yüzyıllarda
terk edildiğini ve kentin günümüzde modern Akyaka
yerleşiminin bulunduğu yere taşındığını göstermektedir.
Bizans dönemi ile birlikte kent nüfusunun azaldığı ve
yerleşimin eski önemini yitirdiği görülmektedir. Bu
döneme ait en önemli kalıntıların başında Azmak’ın
hemen kuzeyindeki tepede yükselen Ortaçağ kalesi
gelmektedir. Kalenin 12. yüzyılda Batı Anadolu’ya
yönelik akınlar düzenleyen Türklere karşı yapılan
kalelerden biri olduğu düşünülmektedir. Kale dışında
Bizans dönemine ait günümüze kadar ulaşan diğer
yapılar ise bugün Orman İşletmeleri Bölge Şefliğinin
yer aldığı ormanlık alandaki üç apsisli kilise kalıntısıdır.
Bizans döneminin ardından 13. yy. ile birlikte bölge
Türklerin eline geçmiştir. Ardından Menteşe Beyliği’ne
ve sonrasında 1420’de Osmanlı İmparatorluğu’na
katılmıştır. İdyma ya da Akyaka, adı her ne olursa
olsun bu bölge tarih boyunca doğal kaynakları, iklimi,
coğrafyası ve elverişli yaşam koşulları ile insanoğluna
kucak açmış, onlara rahat bir yaşam olanağı sunmuştur.
Bölgedeki önemli tarihi yerleşimlerden biri de Ketra,
Setra, Sedir veya Şehirlioğlu Adası olarak bilinen
Sedir Adasıdır. Antik dönemde “Kedreai”, Keramos
Körfezi’nin doğusunda bir ada yerleşmesidir. Türk
Döneminde “Şehiroğlu” diye adlandırılan adanın
Kedreai isminin muhtemel etimolojik kökeni olan
Yunanca “Kedros” ismi de “sedir ağacı” anlamına
gelmektedir.
Bölgenin mimari dokusunun gelişmesinde ve
tanıtımında ünlü edebiyatçı Nail Çakırhan’ın Ula/
Muğla evlerinin mimari çizgilerini taşıyan evi büyük
önem taşımaktadır. Bu sayede Akyaka’ya ilgi artmış,
doğal güzellikler ile uyumlu mimari dikkat çekmiştir.
Ünlü şair ve edebiyatçılardan Nail Çakırhan 1910
yılı Muğla’nın Ula ilçesi doğumludur. Orta yaş
dönemlerinde Akyaka’ya yerleşen Nail Çakırhan,
burada iki ustanın yardımıyla projesini kendi çizdiği
evler yapmıştır. Bu evler Akyaka’da yaşayanların ve
turistlerin ilgisini çekmiş; daha sonra çok sayıda insan,
Akyaka’da “Nail Çakırhan Mimarisi” adı verilen bu
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
37
GÖKOVA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
evlerden yaptırmaya başlamıştır. Zamanla Akyaka
Evleri olarak adlandırılmıştır. Bölgenin geleneksel
mimarisini korumak için büyük emek sarfeden ve
yöreye örnek olan Çakırhan’a 1983’te, dünyanın en
saygın mimarlık ödüllerinden “Ağa Han Uluslararası
Mimarlık Ödülü” verilmiştir.
Sosyo Ekonomik Yapı: Proje alanında en temel
geçim kaynağı turizm, balıkçılık, tarım, teknecilik,
esnaflık ve benzeri ekonomik faaliyetlerdir. Bunun
yanında bölgede büyük sanayi tesisi olmamasının doğa
açısından bir avantaj sağladığından bahsedilebilir.
Azmaklar, orman alanı ve Sedir Adasının sahip olduğu
doğal ve arkeolojik değerler sayesinde bölge bütün
olarak önemli bir cazibe merkezi konumundadır.
Turizm gelirleri, taşımacılık ve balıkçılık yörenin gelir
kaynaklarıdır. Akyaka’da okuma yazma oranı %98
olup nüfusun %22’si üniversite ve yüksekokul, %35’i
lise, %32’si ilk okul mezunudur. En önemli geçim
kaynaklarından olan ve 100 civarında aile balıkçısının
38
bulunduğu bölgede; balıkçıların %7’si okumamış,
%67’si ilkokul, %7’si ortaokul ve %20’si de lise
mezunudur.
4.5. Alan kullanımları
Tarım ve Hayvancılık: Bölgede 1980 li yıllara kadar
tütün yetiştiriciliği çok popüler bir tarımsal faaliyet
iken daha sonraki yıllarda azalan üretim yerini susam
yetiştiriciliğine bırakmıştır. Gökova Ovasında yeterli
su kaynağı bulunmakla beraber genellikle kuru ziraat
yapılmaktadır. Yetiştirilen başlıca kültür bitkileri susam,
mısır ve narenciyedir; son yıllarda nar üretim alanları
açılmaya başlanmıştır. Ancak, gerek iklim ve gerekse
toprak faktörleri bakımından değerlendirildiğinde
alan narenciye yetiştiriciliği için daha uygundur.
Bölgede kalitesi oldukça yüksek olan susam
üretimi susuz olarak gerçekleştirilmektedir. Gökova
Ovasının tamamında yıllık 500 ton civarında susam
yetiştirildiği bilinmektedir. Yapılan susam üretiminin
zararlı mücadelesinde kimyasal ilaç kullanılmaması
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
GÖKOVA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
nedeniyle yetiştirilen susama iç pazardan çok talep
gelmektedir. Bölgede yürütülen mısır yetiştiriciliği
oldukça azalmıştır. Diğer taraftan bölgedeki zeytin
yetiştiriciliği ve zeytincilik faaliyetleri temel tarımsal
aktivitelerden bir tanesidir. Bölgenin coğrafi özelliği
itibarı ile yamaçlarda doğal olarak bulunan yabani
zeytin ağaçları aşılanarak zeytin üretimi yapılmaktadır.
Bölge halkı zeytin yetiştiriciliğinden ekonomik olarak
önemli miktarda gelir elde etmemekle birlikte yörenin
geleneksel üretimidir. Bölgede çileği ile ünlenen
Çamlı Köyü’nün temel geçim kaynağı, tarım (çilek),
hayvancılık, arıcılık, balıkçılık ve turizmdir. Ancak
arıcılık yok denecek kadar azalmıştır. Çilek köyün tarım
ekonomisinde en önemli yeri tutmakta, hem turizme
yönelik hem de yerel pazarlarda çilek satılmaktadır.
Bunun yanı sıra mandalina, portakal, mevsim sebzeleri,
kivi ve avokado yetiştirilmektedir.
Bölgede hayvancılık konusunda yürütülen faaliyetler
bölge halkının birinci derecede geçim kaynakları
arasında değildir. Bölgede süt üreten çiftçi sayısı çok
azdır. Özellikle köylerdeki çiftçilerin büyük kısmında
ancak 1 veya 2 tane süt ineği bulunmaktadır. Gökova
Beldesinde süt toplayan ve sütten elde edilen besinleri
üreten bir adet tarımsal kalkınma kooperatif ve bir adet
özel mandıra bulunmaktadır.
Ormancılık: Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi
zengin flora ve faunası ile ekolojik yönden öneme
sahip bir bölgedir ve Ege Bölgesi ile Akdeniz Bölgesi
bitki örtüsü özelliklerini birlikte göstermektedir. Maki
formasyonuna ilaveten, zeytinlik alanlar da önemli yer
tutmaktadır. Ayrıca bölgede, kızılçam (Pinus brutia)
ve sığla ormanları (Liquidambar orientalis) önemli
bir değer taşımaktadır. Bunu karaçam, fıstık, sedir ve
ardıç gibi iğneli ağaçlarla, meşe gibi yapraklı ağaçlar
izler. Ayrıca, yer yer sandal, piren, akçakesme, defne,
çitlembik ve keçiboynuzu gibi ağaçlar ve ağaççıklar
vardır.
Balıkçılık: Akyaka’da denizcilik balık avlama, tekne
turları ve turizm amaçlı kullanılmaktadır. Bölgenin
sosyal ve ekonomik yaşantısında deniz önemli bir yer
tutar. 2 adet su ürünleri kooperatifi bulunmaktadır.
Bunlardan S.S. Akyaka Su Ürünleri Kooperatifi
1992, S.S. Gökova ve Havalisi Akçapınar Su Ürünleri
Kooperatifi 1973 yılında kurulmuştur. Akyaka’daki
balıkçıların %76’sı, Akçapınar’daki balıkçıların %57’si
ana meslek olarak balıkçılık yapmaktadır. Bununla
birlikte, balıkçılığı tek geçim kaynağı olarak belirten
balıkçıların oranı Akyaka’da %60, Akçapınar’da
%64’dür. Gökova Körfezi kıyı balıkçılarının, ortalama
yaşı 44, eğitimi orta okul düzeyindedir.
Balıkçılıkta hedef türler arasında Lahos (Epinephelus
aeneus), Orfoz (Epinephelus marginatus), çipura (Sparus
aurata), sinagrit (Dentex dentex), barbun (Mullus
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
39
GÖKOVA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
barbatus), tekir (Mullus surmuletus) olmakla birlikte,
gerek uzatma ağları gerekse paraketa av kompozisyonu
içinde mercan (Pagellus erythrinus), bakalyaro
(Merluccius meluccius), kupes (Boops boops), kefal
(Mugil sp.), ahtapot (Octopus vulgaris), mürekkepbalığı
(Sepia sp.), kalamar (Loligo vulgaris) ve akya (Lichia
40
amia) gibi bir çok tür yer almaktadır. Balıkçılıkta
görülen genel sorunların yanı sıra sualtı tüfeği balık
avlama ve özellikle gece kaçak dalış yaparak avlanan
kişiler Gökova Körfezi için artık tehdit oluşturmaktadır.
Bölgedeki araştırmalarla ortaya çıkan stoklarda
görülen endişe verici bulgular ve balıkçılarla yapılan
görüşmeler sonucu avlanma dönemlerini kapsayacak
şekilde yayımlanan “Denizlerde ve İç Sularda Ticari
Amaçlı Su Ürünleri Avcılığını Düzenleyen Tebliğ”
doğrultusunda, Gökova’da belirlenen alt bölgelerde
“Balıkçılığa Kısıtlı Alan”lar ilan edilmiştir. Örneğin
yumurtlama ve yavru gelişim alanı olarak kabul edilen
Akyaka-Akçapınar açıkları, Akbük Koyu, Çamlı Koyu,
Bördübet Koyu, İngiliz Limanı ve Boncuk Koyu’nda
(toplam 23 km2 lik alan) her türlü su ürünleri avcılığı
yapılması yasaklanmıştır. Sadece Akyaka-Akçapınar
önleri ile Boncuk-Karacasöğüt açıklarında kıyıdan
amatör avcılık serbesttir.
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
GÖKOVA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
Turizm ve Rekreasyon: Hemen her mevsim
Akyaka’da yapılacak birçok aktivite bulunmaktadır.
Gökova Körfezi Türkiye’de rüzgar potansiyeli açısından
bir çok faaliyete uygun bir alandır. Akyaka’da yürütülen
turizm aktivitelerinin yanı sıra bölge; ziyaret edenlere
uçurtma sörfü, rüzgar sörfü, deniz kanosu, yelken,
yamaç paraşütü, yürüyüş, bisiklet ve kaya tırmanışı gibi
rekreatif aktiviteleri yapma imkanı da sunmaktadır.
Yörenin rekreasyon açısından en önemli noktası olan
Kadın Azmağı, balıkçılık ve restoran işletmeciliği gibi
bir çok kullanım tipine ev sahipliği yapmaktadır. Azmak
kıyısı günübirlik kullanım açısından da önemlidir.
Bölgedeki tekne tur güzergahlarının en önemli durağı
olan Sedir Adası sahip olduğu doğal kaynaklar, tarihsel
önem ve arkeolojik kalıntılar sayesinde hem bu bölgede
yaşayan hem de burayı ziyaret eden insanlar ve diğer
bir çok canlı türü için önemli bir yaşam alanıdır. Adayı
her yıl yaklaşık 100.000 e yakın yerli ve yabancı turist
ziyaret etmektedir. Adayı görmek isteyen ziyaretçiler
Akyaka ve Çamlı’daki iskelelerden kalkan Sedir Adası
tur tekneleri ile adaya ulaşılır. Bu noktalar dışında gelen
ziyaretçilerin büyük kısmı Marmaris ve Bodrum’dan
gelen teknelerle taşınmaktadır. Sedir adasında yerleşim
yeri bulunmamaktadır. Adada sadece koruma görevi
yapan bekçiler kalmakta, ziyaretçiler günübirlik
ziyaretler yapmaktadırlar. Ziyaretçiler adanın meşhur
Kleopatra plajını (kumlu alan hariç) denize girmek
amacıyla kullanabilmektedirler. Bunun yanı sıra
arkeolojik kalıntıların olduğu bölge de gezilebilir. Ada
Arkeolojik ve Doğal Sit statüsüne sahiptir. Adanın
yönetimi ve korunması Kültür ve Turizm Bakanlığı
yetkisindedir.
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
41
5
FOÇA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
5.1. Genel Bilgiler
Alanın Konumu: Foça, Ege Bölgesi’nde İzmir
İli’ne bağlı 28 ilçe merkezinden biridir. Batıda İzmir
Körfezi, doğuda Menemen İlçesi, Kuzeyde Çandarlı
Körfezi ile çevrili olan yerleşim alanı İzmir’e yaklaşık
70 km uzaklıktadır. Foça Özel Çevre Koruma Bölgesi
27,6 km2 lik bir alanı kaplamaktadır.
İdari Yönetim: İdari işlemler, İzmir Valiliği
ve Foça Kaymakamlığı yetkisinde yürütülmekte;
belediye hizmetleri Foça Belediyesi tarafından
karşılanmaktadır.
Nüfus ve Yerleşmeler: Foça İlçesi’nin 1990 yılında
toplam nüfusu 25.222 iken, 2000 yılında 36.107
olmuştur. Bu dönem içinde nüfus artış hızı %35,87’dir.
2007 yılında ise Foça’nın nüfusu 30.549’dur. 2000
yılında Foça’nın nüfusunun 36.107 olduğu dikkate
alınırsa 2000-2007 döneminde Foça’nın nüfusunun
artmadığı ve tam tersine düştüğü görülmektedir.
Foça’ya bağlı bir bucak ile 5 adet köy bulunmaktadır. Yasal Koruma Statüsü: Akdeniz’in en önemli
korunan türlerinden olan Akdeniz Fokları’nın
(Monachus monachus) üreme ve barınma alanlarından
Foça Özel Çevre Koruma Bölgesi 1990 yılında ilan
edilmiş, Foça Adaları 1991 yılında Akdeniz Fokunun
Türkiye’de korunması çalışmaları için pilot bölge
olarak seçilmiştir. Fok habitat alanı olan kısım “deniz
koruma alanı” olarak 13.06.2007 tarih ve 26551 sayılı
Resmi Gazete’de yayınlanan kararla Özel Çevre
Koruma Bölgesi sınırları ile genişletilmiştir. Kentin
büyük kısmı I. ve II. derece Doğal Sit ve Arkeolojik
Sit alanı olarak belirlenmiştir.
42
5.2. Fiziksel Özellikler
İklim: Bölge tipik Akdeniz ikliminin etkisi
altındadır. Kışlar ılık ve yağmurlu, yaz ayları kuru
ve sıcaktır. İzmir İli’nde en az yağış alan ilçelerden
biridir. Rüzgarlı gün sayısı özellikle kış mevsiminde
oldukça fazladır. Temmuz ve Ağustos yaz mevsiminin
en sıcak aylarıdır. Her gün öğleye doğru çıkan deniz
meltemi (İmbat) bunaltıcı sıcakları hafifletmektedir.
İlçenin genel yerleşim dokusu, kıyıdan gelen rüzgarın
iç taraflara kadar taşınmasını sağlamaktadır.
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
FOÇA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
Jeoloji ve Hidrojeoloji: Foça İlçesi 1. derece
deprem kuşağında yer almaktadır. İlçe volkanik bir
yapıdan oluşan engebeli bir araziye sahip olmakla
birlikte, Gediz Nehri’nin oluşturduğu alüvyon arazinin
oluşturduğu delta nedeniyle geniş bir ovaya sahiptir.
Topografik açıdan, denize açılan bir çanak şeklinde
yer alan Foça’da yerleşim, topografyanın en az eğimli
olduğu alanda yer alır. Eğimin yoğunlaştığı bölgede
sit alanları ile askeri alanların bulunması, yerleşimin
kentsel silueti etkileyecek biçimde yükselmesini bir
ölçüde engelleyebilmiştir. Foça İlçesi ve civarının
jeolojik ve jeomorfolojik yapısı; Anadolu’nun kara
hüviyetini almaya başladığı devir olan 40 milyon
yıldan bu güne değin aşınma, yıpranma, çökelme
olayları, deniz-kara ilişkileri ve zemin hareketlerinin
morfolojiye yansıması ile bu günkü şeklini almıştır.
Kalenin bulunduğu volkanik kayalardan oluşan
ve yarımadanın dışında kalan tüm yerleşim alanı,
genellikle alüvyon üzerinde konumlanmıştır. Foça
Adaları volkanik lav, tüf ve bazalt orijinli 7 ada ve
küçük bir kayalıktan, Foça kıyıları andezit, bazalt, tüf
gibi volkanik orijinli kayalıklardan, Foça yerleşimi ise,
Kartdere Vadisi ağzında ve diğer küçük derelerin denize
ulaştığı koylarda alüvyondan meydana gelmiştir. İlçede
çok yüksek dağ bulunmamakla birlikte en yüksek dağ
Dumanlı Dağı (1098 m), diğer dağlar ise Şaphane
Dağı (416 m), Fula Dağı (200 m), Kapıkaya, Kızıldağ
ve Değirmentaşı dağlarıdır. İlçenin belli başlı ovaları
Ilıpınar, Gencelli, Gerenköy, Bağarası ve Yenibağarası
ovalarıdır. En önemli akarsu, Menemen İlçesi ile sınır
oluşturan Gediz Nehri ve nehrin önemli bir kolu olan
Kışla Deresi’dir.
Foça kıyıları Gediz Deltası’nın bittiği noktadan
başlayarak kuzeye doğru, Çandarlı Körfezi’ne kadar
devam eden tepeler silsilesinin şekillendirdiği bir
bölgedir. Yeni Foça’ya doğru uzanan kıyı şeridi
boyunca, genellikle tepeler denizden hemen sonra
yükselmeye başlar. Bu yüzden kıyı şeridi çoğunlukla
kayalıktır. Ancak yer yer küçük kumlu ya da çakıllı
koylarla bölünür. Kıyı şeridi boyunca, tepelerden denize
doğru inen küçük ve genellikle mevsimlik derelerin
oluşturduğu vadiler bulunur. Bu vadiler içinde yazın
kuruyan, ancak kayaların arasında Haziran ayı sonuna
kadar birikinti şeklinde su bulunduran küçük dereler
yer alır.
Foça Yarımadası küçüklü büyüklü koylarla kaplı
bir sahile sahiptir. Bu koylar mavi ve yeşilin iç içe
olduğu doğal bir güzellik sergilemektedir. Foça
kıyılarını oluşturan ve üzerinde yerleşme bulunmayan
yarımadalar (İngiliz ve Fener Burnu vb.) denize açılan
doğal uzantılar olarak Foça silueti ve çevresel değerler
açısından korunmuş alanlardır. İncir, Fener, Kartdere,
Hayırsız, Orak Adaları ve Siren Kayalıkları bu koylara
benzersiz görüntüler kazandırmıştır. Siren kayalıkları
mağaraları derin oluşumları ile eşsiz formasyona
sahiptir.
5.3. Biyolojik Çeşitlilik
Flora, Fauna ve Habitatlar: Bölgenin biyolojik
çeşitlilik bilimsel çalışmalarındaki flora ve benzer
ekolojik yapıyı gösteren yerlerde yapılan çalışmaların
değerlendirilmesi ile oluşturulan floristik listede; 61
familyaya ait 211 cins ve 291 tür tespit edilmiştir.
Tamamı Spermatophyta divizyosuna ait olan bu türlerin
5 tanesi Gymnosperm, 286 tanesi Angiospermdir.
Çalışma alanından tespit edilen bitkilerin fitocoğrafik
bölgelere dağılımı ise; İran-Turan 4, Avrupa-Sibirya
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
43
FOÇA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
11 ve Akdeniz elementi 101 şeklindedir. 176 takson
birden fazla fitocoğrafik bölgeye ait ya da fitocoğrafik
bölgesi bilinmeyenler grubundadır. Alanda tespit
edilen endemik türler; Çan çiçeği (Campanula lyrata
Lam. subsp. lyrata) ve Karabaş (Stachys cretica L.
subsp. anatolica Rech. fil.) dir. Asteraceae 43 türle,
Fabaceae 39 türle, Poaceae 28 türle, Brassicaceae 18
türle ve Lamiaceae 12 türle en çok türle temsil edilen
familyalar arasındadır. Tespit edilen endemik türlerden
Stachys cretica L. subsp. anatolica geniş yayılışlı bir
alt tür olup Türkiye’nin kuzey, orta, güney ve batı
kesimlerinde bulunur.
Foça Özel Çevre Koruma Bölgesi’ndeki alan
çalışmaları ve literatür taramaları sonrasında
sürüngenlere ait 23 tür tespit edilmiştir. Bu türler
arasında IUCN kriterlerine göre tosbağa (Testudo
graeca) ve bukalemun (Chamaeleo chamaeleon)
“Hassas, Tehlike Altına Girebilir” türler arasındadır.
Alanda bulunan 117 kuş türü arasında, IUCN
kategorisine göre Tepeli pelikan (Pelecanus crispus)
ve Küçük kerkenez (Falco naummanni) “Hassas”
(vulnarable), Yelkovan (Puffinus yelkouan), Gökkuzgun
(Coracias garruhus) ve Ada martısı (Larus audouinii)
ise “Tehlikeye Yakın” kategorisinde değerlendirilmiştir.
Foça Özel Çevre Koruma Bölgesi’nde 31 memeli
türüne rastlanılmıştır. Bunlardan IUCN kriterlerine göre
sadece Uzunkanatlı Yarasa (Miniopterus screibersii)
“Tehlikeye Yakın” türler arasındadır.
Aslan Burnu ile Deveboynu Burnu arasındaki kıyı
şeridi ve Özel Çevre Koruma Bölgesi sınırlarındaki
deniz alanı ve 7 ada-adacıkta yaşayan en önemli kuş
türleri Tepeli karabatak (Phalacrocorax aristotelis),
Küçük kerkenez (Falco naummanni), Ada martısı (Larus
audouinii), Kızıl şahin (Buteo rufinus), Gökdoğan
44
(Falco peregrinus), Sumru (Sterna hirundo), Küçük
sumru (Sterna albifrons), Angıt (Tadorna ferruginea),
Ada doğanı (Falco elenorae), Tavşancıl (Hieraaetus
fasciatus), Tepeli pelikan (Pelecanus crispus ) ve
Karaboğazlı ötleğen (Sylvia ruppelli) dir.
Bölgenin taşıdığı önemin büyük bölümü binlerce
yıldır burada yaşayan ve hatta ilçeye adını veren
Akdeniz foklarından kaynaklanmaktadır. Bugün dünya
üzerinde yaklaşık 600 adet kaldığı bilinen Monachus
monachus (Akdeniz foku) nesli tehlike altında olan
türler arasındadır. Türkiye kıyılarındaki sayısının ise 100
den az olduğu tahmin edilmektedir. Orak Adasının batı
kıyısını oluşturan Siren Kayalıkları fokların üreme ve
yavrulamak amacıyla kullandıkları mağaralar açısından
hayati öneme sahiptir. Bölgedeki kıyılar zengin balık
stokları ve deniz sığlıkları yönleriyle de foklar için
en uygun habitatlardan biri olarak bilinmektedir.
Foça Özel Çevre Koruma Bölgesi 1991 yılında Çevre
Bakanlığının koordinatörlüğünde Türkiye Ulusal Fok
Komitesi tarafından Akdeniz foklarının korunması
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
FOÇA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
için pilot proje bölgesi olarak seçilmiştir. Yapılan
araştırmalara dayanarak Foça Adaları’nın, karşısına
gelen ana kara kıyısı ile birlikte, başlangıçta Tepeli
karabatak (Phalacrocorax aristotelis) olmak üzere
değişik kuş türleri, daha sonra ise Akdeniz foku
(Monachus monachus) açısından bütüncül bir yaşam
alanı oluşturduğu görülmüştür.
Kıyı ve deniz alanında yapılan biyoçeşitlilik
araştırmaları verilerine göre 6,7 km2 lik bir alan
kaplayan deniz çayırları (Posidonia oceanica) Büyük
Deniz ve Küçük Denizin bir bölümü hariç tüm Özel
Çevre Koruma Bölgesi kıyı alanlarında dağılım
göstermektedir.
5.4. Sosyo-Ekonomik Durum
f1
Tarihi ve Kültürel Değerler: Foça’nın belgelere
dayanan 3000 yıllık bir tarihi vardır. Bölge, antik
dönemde “Phokaia” ismini taşıyordu ve İyon
yerleşmelerinin en önemlilerinden biriydi. Bugünkü
batı uygarlığının temelleri M.Ö. 6. yy. da İyonya’da
atılmıştır. Foça’da İyon, Pers, Roma, Bizans ve
Osmanlı medeniyetlerinden kalmış, tarihi ve turistik
özelliği olan bir çok yapı bulunmaktadır. Bunlardan
bazıları; Taş Ev (M.Ö. 4. yy. da yapılmış bir anıt
mezardır), Kyme antik kenti, Dışkale (iç kısımlarında
Türk Hamamı kalıntıları bulunmaktadır. 1678’de
yapılmıştır), Ağalar Konağı (19. yy. dan kalma konakta
Atatürk de misafir edilmiştir), Şeytan Hamamı (antik
çağda yapılmış bir aile mezarıdır), Sur ve Beşkapılar
(ortaçağdan kalmıştır), Fatih Camii (1455), Osmanlı
Mezarlığı (1520-1566), Hafız Süleyman Mescidi’dir.
Foça antik çağda bir seramik merkezidir. Arkeolojik
kazılarda özellikle Grek ve Roma dönemlerine ait bol
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
45
FOÇA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
miktarda seramik buluntulara rastlanması ve yörede bu
sanat dalının farklılaşarak halen devam etmesi yıllardır
süren bir faaliyetin kanıtıdır.
Sosyo Ekonomik Yapı: Foça’da ana gelir kaynağını
turizm, balıkçılık ve tarım oluşturmakta ve geleneksel
niteliğini korumaktadır. Foça şarabı, bölgenin
üzümlerini değerlendirilerek bir marka haline gelmiştir.
Ayrıca, hayvancılık aktif olarak yapılmakta ve yerel
olarak tercih edilen Foça yoğurdunu üreten başarılı bir
süt ürünleri kooperatifi ilçede faaliyet göstermektedir.
İlçede Okuma-yazma oranı erkek nüfus için %96
iken, kadın nüfus için %87’dir. Son yıllarda yürütülen
kampanyalar sayesinde kadınların okuma-yazma oranı
artmıştır. İzmir İli ilçe merkezleri arasında en yüksek
okuma yazma oranı Foça (%98) ilçe merkezindedir.
Okuma yazma oranı erkek nüfus için %99, kadın nüfus
için %96’dır. Foça ilçesi’nde okuma yazma oranı,
Türkiye ortalamasından daha yüksektir.
46
5.5. Alan kullanımları
Tarım ve Hayvancılık: Hiçbir tarımsal alan
tamamiyle Özel Çevre Koruma Bölgesi sınırları içinde
yer almasa da, genel olarak Foça’da sebze ve meyve
üreticiliği yapıldığı görülmektedir. İncir bölgenin
önemli ürünlerindendir. Tarımsal dağılım şöyledir;
%50 tarıma elverişli topraklar, %31 zeytinlikler, %10
bahçeler. Foça yerleşimlerinin doğu kesimi zeytin
ağaçları ile çevrilidir. Doğallığını koruyabilmiş
olan bölgede tarımsal faaliyetler geleneksel öğeler
içermektedir. Mandıracılık, zeytincilik ve sebzecilik ön
plandadır.
Bölgede özellikle kırsal kesimde koyun, keçi ve sığır
(kültür, melez ve yerli) yetiştiriciliği yapılmaktadır.
Çiftlik işlerinde, ihtiyaç duyulan büyük baş hayvanlar
bulundurulmaktadır.
Foça İlçesinde, 6 köyde arıcılık yapılmaktadır
ve yıllar içinde elde edilen bal miktarında düşüş
görülmektedir.
Ormancılık: Foça İlçesinin yaklaşık %50’si
kızılçam ormanları ile kaplıdır. Diğer alanları ağırlıklı
olarak maki kaplamaktadır.
Balıkçılık: Foça Yarımadası, Aliağa İlçesi’nden
Gediz Nehri’nin denize döküldüğü noktaya kadar,
küçüklü büyüklü koylardan oluşan bir kıyı şeridine
sahip olduğundan su ürünleri yönünden şanslı bir
konuma sahiptir. Bu nedenle Foça tarihinde eskiden
beri balıkçılık önemli bir ticari alan olmuştur. Denizde
avlanan çipura (Sparus auratus), levrek (Dicentrarchus
labrax), mercan (Pagellus erythrinus), kefal (Mugil
sp.), mezgit (Merlangius merlangus), barbun (Mullus
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
FOÇA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
barbatus), sardalya (Sardina pilchardus) vb. balık
türleri birçok ailenin geçim kaynağını temin etmektedir.
Bölgede, son verilere göre toplamda 90 geleneksel
balıkçı teknesi, 14 trol, 2 gırgır ve yaklaşık 100 amatör
balıkçı teknesi bulunmaktadır. Kıyı balıkçılığının
karakterize eden koruma alanı, aynı zamanda amatör
balıkçılık açısından da son yıllarda rağbet görmeye
başlamıştır.Yıllar içinde balıkçılık yapan ailelerin
azaldığı, gelirlerinde düşüş olduğu gözlenmektedir.
Küçük balıkçılar avladıkları balıkları anlaştıkları
balık lokantalarına, limanda teknelerden doğrudan
tüketiciye veya Foça Balık Hali’nde satmaktadır. Gırgır
tekneleri ile avlanan balıkların çok küçük bölümü
Foça’da satılırken; büyük bölümü İzmir Balık Hali’ne
gönderilmektedir.
S.S. Foça Su Ürünleri Kooperatifi 17 üye ile 1992
yılında kurulmuştur. Foça’da trol, ağ balıkçılığı,
paraketa, gırgır avcılığı, serpme gibi farklı yöntemlerle
balıkçılık yapılmaktadır. Yerel ve ulusal ekonomiye
gelir dağılımı ve üretimi açısından bakıldığında, trol
balıkçılığı Foça’da kullanılan dört balıkçılık yöntemi
arasında en önemlisidir. Geçmiş yıllarda bölgede
küçük balıkçılık yapılırken, son yıllarda trol balıkçılığı
önem kazanmıştır. Trol balıkçılığında tekir, barbun ve
barlam balığı avlanan başlıca balık çeşitleridir.
Foça’da Aslan Burnu ile Deve Boynu arasında kalan
9 millik (27,6 km2’lik) alan Akdeniz Foku (Monachus
monachus) ve deniz koruma alanı olarak gırgır ve
trol gibi endüstriyel balıkçılığa kapatılmıştır. Kıyı
balıkçılığı yapılabilmektedir.
Turizm ve Rekreasyon: İlçe yıllardır bölgede tatil
beldesi olarak ilgi çekmektedir. Ağırlıklı olarak Türk
vatandaşlarının yazlık konutlarının bulunduğu ilçe,
eski dönemlerde yaşayanların ismi olan Phokaia’dan
Osmanlı döneminin sonunda Foça şekline dönmüştür.
Foça isminin ayrıca foklara ev sahipliği yapması
nedeniyle Türkçe “fok” kelimesinden türetilmiş olduğu
da söylenmektedir.
Teknecilik Foça’da deniz turizminin önemli bir
parçasıdır. Yaz ayları günü birlik tur operatörleri ve
yatlar için hareketli sezondur. Deniz Ticaret Odasına
göre, Foça’da 2008 yılında 680 civarında tekne ve
102 adet özel tekne bulunmaktadır. Foça’da toplamda
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
47
FOÇA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
28 adet tekne faaliyet göstermektedir. Ayrıca, tekne
boyu 5,50 m den az olan (50-100 arası) bir çok tekne
bulunmaktadır. Tekne kullanımları, alandaki ikinci
konut ve yöredeki turizm kapasitesi ile ilişkilidir.
Marinası olmayan Foça’da, deniz üstü araçları Küçük
Deniz ve Büyük Deniz Limanları’ndaki iskele ve
rıhtımlara yanaşmaktadır. İlçede 75 tekne kapasiteli bir
balıkçı barınağı vardır.
Koyların bir kısmında kamping veya günübirlik
olarak düzenlenmiş alanlar ve plajlar bulunmaktadır.
Bunlardan en önemlileri; Kartdere Koyu Acar Kamping
önü, İngiliz Burnu ve İncir Adası, Küçük ve Büyük
Deniz içinde yapılmış iskeleler ve kumsal alanlar,
Belediye Sosyal Tesisi’dir.
Foça İlçesi’nde turizm, önemli bir ekonomik
sektördür. Özellikle yaz aylarında, turist sayısı ve
ticari faaliyetler artmaktadır. Foça’nın İzmir’e yakın
48
olması nedeni ile yaz aylarında hafta sonları günübirlik
gelenlerin sayısı oldukça fazladır. Kentte hediyelik
eşya satışı, lokanta ve kafe işletmeciliğinde hareketlilk
görülmekte; nüfusa, yaz aylarında yaklaşık olarak
kendi nüfusunun beş katı yerli ve yabancı turist nüfusu
eklenmektedir. Sit alanları ile üç büyük askeri birliğin
yer aldığı ilçede, turizm tam anlamıyla diğer faktörlerin
önüne geçememekle birlikte ve daha çok hafta sonu
günübirlik turizme dayanmaktadır.
Bölgede son yapılan araştırmalarda Foça Özel Çevre
Korum Bölgesinde yer alan bazı denizel noktaların
sportif amaçlı dalış turizmine açılmasının, ekonomik
açıdan avantajlı olduğu sonucuna varılmıştır. Foça’nın
mevcut turizm durumu değerlendirildiğinde, ilçenin
ekonomisinde etkin olan turizm sektörünün; sportif
dalış turizmi gibi alternatif modellerle desteklenmesinin
sektöre ivme kazandıracağı öngörülmektedir.
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
FOÇA ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
f2
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
49
6
AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI
6.1. Genel Bilgiler
Alanın Konumu: Ayvalık Adaları Tabiat Parkı’nın
adını aldığı Ayvalık İlçesi, Balıkesir İli’ne bağlı, Ege
Denizi kıyı bölgesinin kuzeyinde yer alan koylar,
körfezler ve adalar arasında bir yerleşimdir. Kuzeyde
Edremit Körfezi, Batıda Midilli Adası, Doğuda
Ayvalık İlçesi ve Ege sahil çizgisi, güneyde Midilli
Kanalı ile çevrilidir. Kuzeyinde Burhaniye, güneyinde
Dikili, doğusunda Bergama yer alır. Ayvalık’ın çevresi
kuzeyde Bezirgan Deresi, Gömeç ve Gümüşlü Yolu,
güneyde Altınova; doğuda Sazanlık Deresi, Hisar ve
Demirhan Boğazları, güneybatıda da Kaplan Dağlarının
meydana getirdiği Sarımsak Yarımadası ile doğal
olarak çevrelenmiştir. İlçe İzmir’e 150 km, Balıkesir’e
130 km mesafededir.
Marmara ile Ege coğrafi bölgelerinin birleşme
noktasında olan toplam yüz ölçümü 17.950 hektar
büyüklüğündeki parkın 1.930 hektarı orman, 1.179
hektarı hazine arazisi, 872 hektarı özel mülkiyet ve
13.969 hektarı denizdir.
İdari Yönetim: Ayvalık Adaları Tabiat Parkı
Balıkesir Valiliği, Ayvalık Kaymakamlığı idari sınırları
içindedir. Park yönetimi, Orman ve Su İşleri Bakanlığı
Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü
Balıkesir Milli Parklar Başmühendisliği yetkisindedir.
Ayvalık Adaları Tabiat Parkı sınırları içinde AyvalıkAlibey yerleşmesinin ve Ayvalık İlçe merkezine
bağlı Küçükköy yerleşmesinin arazilerinin bir kısmı
kalmaktadır.
Nüfus ve Yerleşmeler: İlçenin en parlak dönemi
olan 19. yy. da kentte artan ticari faaliyetler nüfusu
50
artırmış; Cuinet’in 1894 yılındaki tespitine göre
kentte yaşayan Rum nüfus 21.486’e, Türk nüfus 180’e
ulaşmıştır. Cumhuriyet döneminde 1927’de yapılan ilk
nüfus sayımında toplam nüfus 16.873 kişidir. Birinci
Dünya Savaşından sonra gerileyen nüfus 2009 yılına
gelindiğinde Ayvalık ilçe merkezinde yaklaşık 36.000,
çevresindeki köylerle birlikte ile toplam 62.500 kişidir.
Kalıcı yerleşimlerin olmadığı Tabiat Parkının nüfusu
yaklaşık 5.000 kişidir.
Çok yüksek olmayan tepelerle çevrili olan Ayvalık
bir adalar kentidir. Cunda Adası hariç Ayvalık’a bağlı
22 adanın, 19 adedi Tabiat Parkı içinde kalmaktadır.
Adalarla kıyı şeklinin içe dönük görüntüsü birleşince
bölge bir iç deniz gibi algılanmaktadır. Ayvalık Adaları
Tabiat Parkı; Alibey Adası (Cunda), Pınar Adası
(Mosko, Kılavuz), Çıplak Ada, Yellice Ada (Poyraz
Ada), Güneş Adası, Maden Adası (Pirgos ), Kız Adası,
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI
Yumurta Adası, Balık Adası, Kara Ada, Hasır Adası,
Küçükmaden Adası, Güvercin Adası, Maden Ada,
Taşlı Ada (pileyit), Yelken Adası (Ayiyalo), Yalnız
Ada (Petago), Kara Adası, Yuvarlak Ada, Göz Adası
(Kalamapulo), Yumurta Adalarından oluşan 179,5 km2
alanı kaplamaktadır.
Akdeniz iklimine sahiptir. Ortalama en yüksek sıcaklık
Temmuz ayında 26,5 0C, ortalama en düşük sıcaklık
Ocak ayında 7,7 0C dir. Bölgede yıllık ortalama toplam
yağış miktarı 647,1 mm olup yağışın en yüksek değeri
130,4 mm Aralık ayında, en düşük değeri 2,7 mm ile
Temmuz ayında görülmektedir.
Yasal Koruma Statüsü: Ayvalık Adaları Tabiat
Parkı 30.03.1995 tarih ve 95/6717 sayılı Bakanlar
Kurulu Kararı ile 21.04. 1995 tarih ve 22265 sayılı
Resmi Gazetede yayımlanarak Tabiat Parkı tespit ve
ilan edilmiştir. Ayvalık Adalarının deniz koruma alanı
olması, Akdeniz’de sadece İtalya’da Portofino’da
görülen kırmızı mercanların varlığı (Gorgonia)
nedeniyle öne çıkmaktadır.
Jeoloji ve Hidrojeoloji: Türkiye’nin en ilginç
doğal alanlarından biri olan Ayvalık bölgesi; kenti,
denizi, kumsalları, doğal güzellikleri ve havası ile her
zaman ilgi çeken bir alan olmuştur ve bölgede bulunan
Ayvalık Adaları Tabiat Parkı, bir tabiat parkında
aranan özellikleri fazlasıyla taşır. Bölgede genel olarak
en yaşlı birim, Paleozoik yaşlı metamorfik seri yani
şistler ve mermerlerdir. Mermerler, şistler arasında
bulunmaktadır. Mağmatik derinlik kayacı olarak
bu metamorfik seriyi kesen (metamorfizma olayını
sağlayan) granodiyorit, Kozak Masifi’nde görülmektedir.
Bölgede, Tersiyer yaşlı volkanik kayaçlar oldukça geniş
bir alan kaplamaktadır. Tabiat Parkı sınrları içinde yer
6.2. Fiziksel Özellikler
İklim: Ayvalık, yazları sıcak ve kurak, kışları yağışlı
ve ılık olup 16,6 0C yıllık ortalama sıcaklık ile tipik
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
51
AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI
alan adalarda, jeolojik birimler olarak, Tersiyer yaşlı
volkanitler ve çökeller ile Kuvaterner yaşlı denizel sahil
kumları ve kuru derelerin yataklarındaki alüvyonlar yer
almaktadır. Tabiat Parkı Alanında, volkanitler geniş
yer kaplar. Adaları oluşturan volkanitler her zaman
araştırmacıların inceleme alanı olmuştur.
Ayvalık Adaları, Pleistosen’deki tektonik hareketler
sonucu çöken Ege çanağındaki tepelerin su üzerinde
kalmasıyla oluşmuş jeomorfolojik birimlerdir.
Adaların dağılışında eski dağların uzantısı büyük rol
oynamıştır. Bu oluşum biçimi denizaltı topografyasına
yansımış ve denizaltında ender görülen doğal peyzaj
güzelliklerini belirlemiştir. Alan Türkiye’nin başka
yerlerinden çok farklı olarak, genç tektonik hareketlere
maruz kalmıştır. Bu nedenle adalar kesimindeki
birtakım genç vadiler sularla kaplanmıştır. Sarmısaklı
Plajı kuzeyinde Çamlıkoy’da –10 metreden başlayıp,
Dalyan Boğazından dolaşarak, Çıplakada batısında - 30
metreye erişen ve derin denize açılan bir sualtı kanallar
52
sistemi vardır. Bu sistem büyük olasılıkla, sular altında
kalmış eski bir akarsu ağının kalıntısıdır. Halbuki aynı
alanın hemen doğusunda, Küçükköy-Kırmızıkule
vadi tabanı ve onun doğusunda böyle bir durum söz
konusu değildir. O bölgede fluviyal erozyon şekilleri
ve akarsu sekileri, Türkiye’nin diğer yerlerindeki
sistemlere uygun bir görünümdedir. Ayvalık
Adalarının özelliğinin, bu kesimde çok genç bir blok
alçalmasının meydana gelmesinden kaynaklandığı
düşünülmektedir. Ayvalık Adalarındaki kayaçlar
genellikle kırıklı ve çatlaklıdır. Tabiat Parkı içerisinde
yeraltı suyu beslenim-boşalımı ve depolanması
yönünden önemli akiferler oluşmamıştır; çok sınırlı
yeraltı suyu olanağı bulunmaktadır. Özellikle denizin
olumsuz etkisi de dikkate alındığında yeraltı suyu
olanakları çok daha sınırlı hale gelmektedir. Volkanik
kayaçların çatlaklarında bulunan yeraltı suları, deniz
suyu girişim riski dikkate alınarak kullanılmaktadır.
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI
6.3. Biyolojik Çeşitlilik
Flora, Fauna ve Habitat: Bölgede yapılan
araştımalar sonucunda bölge florasının 615 takson, 596
tür, 10 alttür ve 9 varyeteden oluştuğu belirlenmiştir.
615 takson un 236 sı Akdeniz, 16 sı Avrupa-Sibirya ve
3 tanesi ise İran-Turan fitocoğrafik bölge elementidir.
Park sınırları içerisinde toplam 2 adet endemik, 6 adet
tehlike kategorisinde ve 4 adet de yurdumuzda sadece
bu bölgede bulunan tür yer almaktadır. 142 değişik
türle, balık çeşitliliği dikkat çekmektedir.
Tabiat Parkı vejetasyonu Akdeniz fitocoğrafik
bölgesi özelliğini göstermektedir. Alanın vejetasyonu;
kıyı kumul, halofitik, hidrofitik maki, frigana, orman
ve bu alanların bozulmasıyla oluşturulmuş kültür
alanlarından oluşmaktadır. Bu vejetasyon tiplerinden
maki, frigana, çayır-otlak formasyonları ve ormanlık
alanlar en baskın olan vejetasyon tipleridir. Maki
vejetasyonu Tabiat Parkı içerisinde özellikle Yumurta
ve Pınar Adasında ve Sarımsak Yarımadası güneyinde
görülmektedir. Bu formasyonun en baskın türleri
arasında; Pistacia lentiscus, Myrtus communis ssp.
communis, Quercus coccifera sayılabilir. Frigana
vejetasyonu; Tabiat Parkı içerisinde özellikle ormanlık,
makilik ve kültür alanlarının dışında büyük bir alan
kaplamaktadır. Hasır, Kara, Balık, Kız, Çıplak Adanın
bir kısmında bu formasyon yoğun olarak görülür.
Halofitik Vejetasyon Tabiat Parkı’nda taban suyunun
aşırı tuzlu olduğu bölgelerde veya gelgitler ile oluşan
göletlerin kenarında gelişen bir otsu veya çalımsı bir
vejetasyon tipidir. Bu vejetasyon özellikle Sarımsaklı
Yarımadası Tuzgölü ve Sarımsaklı Yarımadası
kuzeyinde görülmektedir. Hidrofitik vejetasyon taban
suyunun tuz seviyesinin az olduğu sulak alanlarda veya
adalar üzerinde açılmış olan su kuyuların kenarlarında
gözlenen bir vejetasyon tipidir.
Sulak alan niteliğinde olan bölge fauna açısından
zengin çeşitliliğe sahiptir. Adalar içinde böcek çeşitliliği
bakımından yalnızca Çıplak Ada önemli alan özelliği
göstermektedir. Bunun dışında Yellice Adasında
bulunan Poecilimon mytilensis türünün endemik olması
nedeniyle bu ada, önemli alan durumundadır. Yapılan
çalışmalarda 7 adet iki yaşamlı tür bulunmuştur.
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
53
AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI
Bunlardan 2 tür Küçük semender (Triturus vulgaris
vulgaris) ile Pürtüklü semender (Triturus karelini) olup
kalan 5 türün hepsi kuyruksuz kurbağalar grubundandır.
Bunlardan Bufo bufo ve Bufo viridis kara kurbağasıdır.
Alanda kaydedilen kuyruksuz kurbağa türlerinden Ağaç
kurbağası (Hyla arborea arborea) genellikle ovalık
alanlarda ağaçları ya da ağaçsı bitkileri tercih eder.
Badavut Mevkiinde çok sayıda su kaplumbağası olarak
Emys orbicularis türü kaydedilmiştir. Araştırmalar ve
yöre halkının bilgileri sonucunda Tabiat Parkı alanı ve
yakın çevresinde 23 yılan türü olduğu bilinmektedir.
Bunlardan bir tanesi (Natrix tesellata) su yılanı olup
kalan yılan türleri ise karasal habitatlara uyum sağlamış
yılanlardır. Alanda kaydedilen türlerden Boynuzlu
engerek (Vipera ammodytes meridionalis) ile İpliksi
yılan (Leptotyphlops macrorhynchus) nadir türler olup
koruma altındadırlar.
Ayvalık Adaları Tabiat Parkı sınırları içinde 86
kuş türünün var olduğu tespit edilmiştir. Martılar
dışındaki diğer bazı kuş türleri de adalardan çeşitli
şekillerde faydalanmaktadır. Örneğin Karabatakların
(Phalacrocorax spp.) bazı adalarda kuluçkaya yattıkları
54
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI
görülmektedir. Adını güvercinlerden alan ve oldukça
küçük bir ada olan Güvercin Ada’da kuluçkaya yatan
Kaya güvercinleri (Columba livia) dışında, Gezginci
doğan (Falco peregrinus) ile Gümüşi martı bireylerinin
de kuluçkaya yattıkları belirlenmiştir. Çıplak Ada’da
Kukumav (Athena noctua)’ın kuluçka alanıdır.
Sarımsaklı yakınlarındaki Badavut Mevkii,
anakaranın denize yakın, kuşlar açısından önem taşıyan
alanlardandır. Çıplak Ada’nın karşısında bulunan
bu kesim bir büyük, bir de küçük lagünden meydana
gelmektedir. Denizle küçük bir bağlantısı olması
sebebiyle suları tuzludur. Bu özelliğinden dolayı
Flamingo (Phoenicopterus ruber) ve Angıt (Tadorna
ferruginea) gibi tuz seven türlerin tercih ettikleri bir
sulak alandır. Yine, bu mevkide alan sınırları içinde
yer alan kayalıklarda Sıvacı kuşu (Sitta europea)
barınmaktadır.
671 tür tespit edilmiştir. Bölgede fitobentosa ait toplam
37 tür tespit edilmiştir.Bu türlerden 3’ü Akdeniz’in
sublittoral bölgesindeki hakim bitki türleri olan deniz
çayırları Posidonia oceanica, Cymodocea nodosa ve
Halophila stipulacea, diğerleri ise algdir. Posidonia
oceanica, Cymodocea nodosa, Aplysina aerophoba,
Aplysina cavernicola, Axinella cannabina, Axinella
polypoides, Spongia (Spongia) officinalis Tethya
aurantium, Tethya citrina, Balanophyllia europaea,
Palinurus elephas, Pinna nobilis, Echinaster
(Echinaster)
sepositus,
Paracentrotus
lividus,
Centrostephanus longispinus, Hippocampus guttulatus
ve Pagrus pagrus alanda görülen; Bern, Barselona
Sözleşmesi ve IUCN kriterlerine göre koruma statüsüne
sahip türlerdir. Aplysina aerophoba Ege ve Akdeniz
kıyılarımızda özellikle de Ege kıyılarında sığ alanlarda
çok sık görülen bir süngerdir, alanda denizaltı kayalık
bölgelerde sıklıkla rastlanmaktdır.
Denizkestanesinin (Paracentrotus lividus) bütün
Tabiat Parkı sınırları dahilinde devamlı bulunan bir tür
olduğu söylenebilir. Karasularımızda istihsali tamamen
Araştırmalarda yapılan gözlemlerde alanda 17
yarasa türü belirlenmiştir.
Ayvalık Adaları Tabiat Parkı Denizel Biyolojik
Çeşitlilik çalışmasında18 taksonomik gruba ait toplam
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
55
AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI
yasaklanmış olan Pina (Pinna nobilis) Akdeniz’e
endemiktir. Küçük bir bölgede izlenen, kurutulmuş
bireyleri süs amaçlı kullanılan Uzun Burunlu Denizatı
(Hippocampus guttulatus) Bern ve Barselona
Sözleşmelerine göre koruma altında bir türdür.
Tabiat Parkının denizaltı biyolojik çeşitliliği
açısından araştırılan, en önemli habitatlarının
başında mercanlık alanlar gelmektedir. Kıyılarımızda
özellikle Kuzey Ege’de görülen mercan toplulukları
biyolojik çeşitlilik bakımından zengin ekosistemler
56
oluşturmaktadır. Çalışmalarda 3 yelpaze mercan
(Gorgonacea, Anthozoa) türü tespit edilmiştir; Eunicella
cavolini, Eunicella singularis ve Paramuricea clavata.
Sarı yelpaze mercan (Eunicella cavolini) Akdeniz’e
özgü endemik bir türdür.
Bu mercanların dışında Akdeniz ekosistemi için
önemli olan diğer bir mercan türü koloni oluşturan Taş
mercanlardan Cladocora caespitosa’dır. Söz konusu
türler Doğu Akdeniz havzası için nadir olan yapılardır
ve korunması gereken habitatları oluştururlar.
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI
Alan karasal ekosistem anakara ve adalar olmak
üzere iki alt ekosistemde değerlendirilmektedir.
Anakara, Ayvalık yerleşimi ve deniz nedeniyle
birbirinden kopuk iki bağımsız biyotop olarak karşımıza
çıkmaktadır. Ayvalık yerleşimine göre güneybatıdaki
biyotopta orman vejetasyonu yanında kıyı kumul,
halofitik, hidrofitik ve frigana vejetasyonu; kuzeybatı
kısmındaki biyotopta ise orman vejetasyonu yanında
kıyı-kumul, maki ve kültür alanları bulunmaktadır.
Badavut Mevkiinde bulunan Tuzgölü yarı tuzlu su
ekosistemine sahiptir. Mevsimsel olarak göçmen
kuşlarının uğrak yeri olan bu alan önemlidir. Tabiat
Parkı denizel ekosistemini açık deniz ve iç deniz
alanları olarak iki bölümde incelemek mümkündür.
İç deniz alanı Ayvalık Körfezinin Alibey Adasından
itibaren anakaraya kadar olan kısmı içerir ve bu alan
Ayvalık Limanını da kapsamaktadır. Alibey Adası’nın
Dolap Adası üzerinden geçerek anakarayla bağlantısını
sağlayan yol, sonradan denizin doldurulmasıyla
oluşturulduğundan, iç deniz alanının açık denizle olan
bağlantısı sadece Dalyan boğazı ve sınırlı düzeyde
Arabe Geçidi altından olmaktadır.
6.4. Sosyo-Ekonomik Durum
Tarihi ve Kültürel: Bölgede yapılan çeşitli
arkeolojik çalışmalar, Ayvalık ve çevresinde tarih öncesi
çağlara kadar uzanan yerleşim yerleri bulunduğuna
işaret etmektedir. Antik çağda yörede Milet’liler
tarafından çeşitli koloniler kurulmuştur ve bu dönemde
Cunda Adası’nın çevresine serpiştirilmiş irili ufaklı
adacıklar “Apollon Adaları” olarak adlandırılmıştır.
Daha sonra bölgede Frig, Lidya, Roma, Bizans ve
Osmanlı egemen olmuştur. Arkeolojik kazılarda Tabiat
Parkı sınırları yer alan ve antik yazarlardan Strabon’un
“Antik Anadolu Coğrafyası” adlı eserinde de tatlı su
kaynaklarının bulunduğu yazılan o dönemde Khalkis
olarak adlandırılan Çıplak Ada’nın güneydoğusunda
tepe üzerinde olması muhtemel küçük bir askeri
yapının izleriyle birlikte, tepenin kuzeyinde ve
doğusunda çok sayıda Roma ve Bizans dönemi
seramiğine rastlanmıştır. Patrice Koyuna giden yolun
başında yer alan bir çeşmenin önünde oldukça tahrip
olmuş bir Roma Lahti bulunmuştur. Suyun büyük
problem olması, bu korunaklı bölgede antik dönemde
yerleşimin olmamasını açıklamaktadır. Halk arasında
Dombadis Mevkii olarak bilinen yerde yıkık bir
manastırın temelleri arasından, açığa çıkarılmış bir
Bizans dönemi mezarı buluntuları ilgi çekicidir. Dikkat
çekici yerlerden biri de Tabiat Parkının güneydoğu
sınırında yer alan taş ocaklarıdır. Bölgenin mimari
anlayışında çok önemli bir yer tutan bu taş ocakları
bilindiği kadarıyla ilk olarak 1700’lü yılların sonu ile
1800’lü yılların başlarında kullanılmıştır; ancak bu taş
ocağının antik dönemlerde de kullanılmış olabileceği
düşünülmektedir. Bunun dışında Alibey (Cunda)
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
57
AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI
adasının hemen girişinde yer alan ve Tabiat Parkı
sınırları dışında bulunan, Nesos veya Pordoselene ismi
ile bilinen antik şehir yer almaktadır. Kente ait kalıntılar
bugün yüzeyden kolaylıkla izlenebilmektedir. Bugüne
kadar arkeolojik anlamda herhangi bir kazı çalışması
gerçekleştirilmemiştir. Sınırlara en yakın bölgede
gerçekleştirilen kazı çalışması, Altınova’nın 2.5 km
güneydoğusunda yer alan Yeni Yeldeğirmeni isimli
höyüktedir. Burada yapılan kazılar oldukça geniş bir
zaman diliminde höyükte yaşandığını göstermektedir.
Osmanlılar bölgeyi ele geçirdikten sonra Alibey
Adasında deniz üslerini kurar ve bugün Ayvalık’ın
bulunduğu sırta yerleşirler. Daha sonra çevredeki
Rumlar da buraya gelip Türk nüfusunu sayıca geçerler.
Tarım ve ticarette zenginleşen Rumlar Ayvalık’ı
kültür merkezi haline getirerek bölge yönetiminde
etkinleşirler ve mübadele yıllarına kadar nüfustaki
büyük pay sürer.
Ayvalık merkezine yakın iki küçük yerleşim yeri,
Mytillini (Midilli) ve Peraia’dır. Ayvalık ve Cunda’ya
ilişkin adanın en önemli mimari özelliği, Türkiye’de
58
tek olan 2.100 adet kayıtlı Neo-Klasik Yunan binasının
varlığıdır. Tarihi kiliseler, manastırlar, geleneksel
mimarinin oluşturduğu taş evler Ayvalık için önemli
kültürel kaynaklardır.
Hristiyan dini mimarisinde manastırlar, din
adamlarının inzivaya çekildikleri, kent hayatından
uzak, dağlık ve tenha yerlerde kurulmuş, aynı zaman
da eğitim ve öğretiminde verildiği kompleks yapılar
olarak karşımıza çıkmaktadır. Ayvalık Adaları Tabiat
Park’ında bulunan manastırların genel olarak kent
hayatından uzak ve ulaşımın zor olduğu bölgelerde
kuruldukları gözlenmektedir. Günümüze kadar ulaşan
manastırları sıralarsak; Leka Panaya (Koruyan Meryem)
Manastırı, Ay Yoannu Tou Prodromou Manastırı,
Ayios Yorgis Manastırı, Taksiyarhis Ta Çamaya
(Çamlı) Manastırı, Ayios Dimitri Ta Selina (Ayışığı)
Manastırı, Ayia Paraskevi Manastırı, Evangelistria
Manastırı. Ayrıca önemi olan bir konuda manastırların
mutlaka en azından iki tanesinin birbirlerini görecek
şekilde konumlandırılmış olmasıdır.
Sosyo Ekonomik Yapı: Bölgenin nüfus
projeksiyon sonuçları ile ülke genelinde yapılan nüfus
istatistikleri sonuçları kıyaslandığında, bölgenin
nüfus artış oranlarının Türkiye genelindeki nüfus
artış oranlarının üstünde olduğunu göstermektedir. Bu
verilerin irdelenmesi ile yerleşimlerin dışarıdan göç
aldığı söylenebilir. Nüfusun yaklaşık %49,5’u erkek,
%50,5’u kadındır. Şehrin nüfusu yaz döneminde ikinci
konut, tatil ve günübirlik gelenler nedeniyle iki kat
artmaktadır. Okur yazarlık oranı %95 olup nüfusun %
47’si ilkokul, %20’si lise ve %9’u üniversite mezunudur.
Tabiat Parkının yakın çevresinde yer alan yerleşimlerin
tamamında sağlık tesisleri mevcuttur.
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI
6.5. Alan kullanımları
Tarım ve Hayvancılık: Tarımsal alanların
çoğuna hakim olan zeytin, tarım ürünleri içinde en
öndedir. Yönetim sınırları içindeki 16.200 hektar
zeytinlik toplam tarım uygulamalarının %77’sini
oluşturmaktadır. Toplam tarımsal üretimin ise %61’i
zeytindir. İlçede yaklaşık 4.300 ailenin 1.755.450 adet
zeytin ağacı bulunmaktadır. Zeytin ve zeytin ürünleri
turizmin gelişmesine paralel olarak, ziyaretçiler
tarafından aranan ürünler haline gelmiştir. Bölgenin
en önemli ürünü olan zeytin, Tabiat Parkı alanı içinde
sadece Alibey Adasında gözlenmektedir. Bahçe tarımı
şeklinde ufak çapta çiftçilik de yapılmaktadır. İncir ve
nar ağaçlarının varlığı gözlenmiştir. Cunda Adası’nın,
tarımsal bakımdan, halen sahip olduğu zeytinlikler
göz önüne alındığında; Adada en önemli ürün olarak
karşımıza çıkmaktadır. Adanın yerleşimler hariç
hemen her yerinde zeytinliklere rastlamak mümkündür.
Bölgeden toplanan zeytinlerden üretilen, zeytinyağı
ile ismi özdeşleşen Ayvalık, zeytinyağı üreticiliğinde
uluslararası bir marka olarak öne çıkmaktadır.
Zeytinin ardından, en büyük tarımsal alanlar ekilebilir
topraklarda özellikle buğday ve bahçe bitkileridir.
Bölgede çayırlar çok olmamasına rağmen, büyükbaş
ve koyun, keçi ile ormanlık bölgelerde hayvancılık
yapılmaktadır. İlke olarak, hayvancılığa korunan alan
içinde izin verilmemekte, ancak küçük sürüler halinde
parkın içinde otlatma yapılmaktadır.
Parkın içindeki bitki ve ağaç çeşitliliği nedeniyle
arıcılık yaygın bir faaliyettir ancak yan bir ekonomik
gelir sağlamaktadır. Bölgede seksen kişi arıcılık
yapmak için kayıtlıdır ve yaklaşık yedi bin kovanın
korunan alan içinde olduğu hesaplanmaktadır.
Arıcıların çoğunluğu Ayvalık dışındandır. Genellikle
yılın farklı dönemlerinde arı kovanları bir bölgeden
diğerine taşınmakta; alanda değişik noktalardan
yararlanılmaktadır.
Balıkçılık: Ayvalık, kıyı yerleşimi olmasına rağmen
zeytin ve zeytinyağı ile turizmin etkisi nedeniyle
balıkçılık faaliyetleri çok gelişmemiştir. En çok
tutulduğu söylenen türler, hemen hemen her mevsim
tutulan kupez (Boops boops), barbun-tekir (Mullus
spp.), kefal (Mugilspp., Liza spp.), melanur (Oblada
malenura), ahtapot (Octopus vulgaris) ve kalamardır
(Loligo vulgaris). Sonbahar aylarında ise en çok tutulan
tür palamuttur (Sarda sarda).
Alibey Adası’nda küçük ölçekli balıkçıları temsil
eden bir su ürünleri kooperatifi ile Ayvalık merkezde
balıkçılıkla ilgili bir dernek mevcuttur. Ayrıca bölgede
4 adet deniz ürünleri işleme tesisi bulunmaktadır. Son
yıllarda Ayvalık’ta bölge dışından gelenler tarafından
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
59
AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI
ulaşmıştır. Ayvalık’ta Cunda Adası’ndan çıkarılan
akivades ve istiridyeler İtalya ve Fransa başta olmak
üzere Avrupa’ya ihraç edilmektedir. Bunlar balıkçılar
tarafından ya dalış yoluyla ya da elle toplanmaktadır.
Bölgede geleneksel yöntemlerle kıyı balıkçılığı
yapan 200 den fazla ticari balıkçı bulunmaktadır. Yasak
avlanma yöntemlerinin bölgede sıkça kullanılması,
aletli dalış ile yapılan kaçak avcılığın artması denizel
ekosistem üzerinde olağanüstü bir av baskısına neden
olmaktadır. Balıkçılık faaliyetlerinden elde edilen
gelirin bölge ekonomisine katkısının %0,5 civarında
olması balıkçılığın bölgede geçerli bir meslek olmaktan
çıktığını düşündürmektedir.
gırgır ve trol tekneleri ile yapılan büyük ölçekli
balıkçılık yöredeki av baskısını artırmaktadır.
Tabiat Parkı’nda korunan denizel alanını diğer
alanlardan ayırt eden bir özellik buradan çıkarılan
farklı türlerdeki deniz kabuklularıdır (ağırlıklı olarak
Tapes aureus, ayrıca da Venus verrucosa ve Ostrea
edulis) ve bu faaliyet Cunda adasında oturan 4-5
aile tarafından yapılmaktadır. 2010 yılında korunan
alanda toplanan deniz kabukları ihracatı 217 tona
60
Ormancılık: Ayvalık Adaları Tabiat Parkı’nda
orman vejetasyonunu kızılçam, fıstıkçamı ve
meşe türleri oluşturmaktadır. Litolojik yapıları
nedeniyle, bazı adalar bitki örtüsünden yoksun, bazıları
ise seyrek bitki örtüsüne sahiptir.
Alanda bölgenin ana ağaç türü olan kızılçam (Pinus
brutia) yanında, dikimle getirilmiş fıstıkçamı genç
meşçereleri ve meşeler maki vejetasyonunun elemanları
ile karışık ormanlar bulunmaktadır. Tabiat Parkı’nın
hakim ağaç türü olan, yer yer deniz seviyesinden
itibaren meşçere oluşturmaya başlayan kızılçam türü,
çoğunlukla saf olmak üzere, toprak durumu, bakı,
mikroklimatik özelliklere bağlı olarak değişik nitelik
ve niceliktedir. Kızılçam meşçerelerinin kapalılık
durumuna bağlı olarak maki elemanlarının yoğunluğu
artmakta ya da azalmaktadır. Özellikle Tabiat Parkı’nda
Sarımsak Yarımadası, Alibey Adası, Pınar Adası ve
Kara Ada’nın bir kısmında yoğun olarak yer almakta
olup yaklaşık, alanda 451 hektar kızılçam meşçereleri
mevcuttur.
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI
Turizm ve Rekreasyon: İlçenin İzmir, Bursa
ve Balıkesir’e olan yakınlığı, tarihi ve arkeolojik
mirası ile güneyinde Sarımsaklı ve Altınova’da
bulunan kum plajlarının yanı sıra, ünü giderek artan
mutfağı Ayvalık’ı önemli bir turizm merkezi haline
getirmiştir. Yunanistan Midilli Adası’na yakın olması
ve fiyatların uygunluğu nedeniyle düzenli yolcu
tekneleri çalışmaktadır.
Yat Turizmi, Ayvalık’ın turizm faaliyetlerinde
önemli bir yere sahiptir. Coğrafi konumu itibariyle
Ayvalık ve adaları aynı zamanda kuzeyden güneye
seyir eden yat ve tekneler için stratejik bir konumdadır.
Uluslararası standartlara uygun yat limanının kapasitesi
karada 100, denizde 200 teknedir. Tekneler için kısıtlı
imkanlara sahip küçük bir liman da, Cunda Adası’nda
bulunmakta ve yerel Su Ürünleri Kooperatifi tarafından
işletilmektedir. Özel bir tekne onarım/inşaat/kışın
konaklama tesisi olması Ayvalık için ekonomik açıdan
avantajdır.
Ayvalık merkezinden hareket eden günlük gezi
tekneleri, korunan alanda çeşitli koylara demir alarak,
yüzme molaları ile gezi düzenlemektedir. Son yıllarda
Ayvalık Adaları Tabiat Parkı deniz korunan alanı sualtı
faunası nedeniyle dalgıçlar için önemli bir cazibe
noktası haline gelmiştir. Bölgede her dalgıç seviyesine
uygun dalış noktaları bulunmaktadır. Bunlardan
bazıları sahip oldukları mercan yatakları nedeniyle
benzeri olmayan noktalardır. Yaz aylarında İstanbul,
Çanakkale, Balıkesir, Bursa ve İzmir taraflarından
bölgeye yoğun dalgıç grupları gelmektedir.
Ayvalık Adaları Tabiat Parkı taşımış olduğu doğal
kültürel ve arkeolojik değerler eşsiz nitelikte olup,
özellikle sahip olduğu adalar Tabiat Parkının en önemli
kaynak değerlerini oluşturmaktadır. Yörenin estetik
dokusunu oluşturan adalar ve körfez ile biçimlenen
kıyılar birinci derecede peyzaj değerleri olarak Tabiat
Parkı alanı içinde yer alır. Adalar ve kıyılarında oluşan
küçük koylar, tarihi eserler ile birleşince ziyaretçiler
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
61
AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI
olağanüstü bir manzara ile karşılaşmaktadır. Tarihi
kiliseler, manastırlar, geleneksel mimarinin oluşturduğu
eski kent dokuları ve geleneksel yaşam biçimini
oluşturan genelde pansiyon amaçlı kullanılan taş evler
başlıca kültürel kaynak değerlerini oluşturmaktadır. Tabiat Parkı alanında, bitki örtüsünün ve denizin
çevrelediği panoramik peyzajlar eşliğinde, yürüyüş
yapılabilecek doğal yürüyüş yolları bulunmakla birlikte
62
kullanımı yaygın değildir. Tabiat Parkı’nın bütününde,
farklı manzaraların seyredilebildiği bir çok nokta
mevcuttur. Şeytan Sofrası, Kumluk Mevkii, Patrice
Koyu, Pınar Boğazı, Kuz Koyu ve Kestanlibahçe
Koyu eşsiz manzara bütünlüğünü seyretme imkanı
olan yerlerdir. Şeytan Sofrası, popüler bir günbatımı
manzarası ile koy ve adalara tepeden seyir olanağı
sağlayan ve parkın güney kesiminde yer alan en çok
ilgi gören manzara noktasıdır. Tabiat Parkı alanı çevresi
ile birlikte değerlendirildiğinde, günübirlik kullanım
alanları, deniz turizmi, tarih turizmi, dalgıçlık,
tekne turu gibi alternatif turizm faaliyetlerinin
yapılabilmesi için uygun olanaklara sahiptir. Tabiat
Parkının barındırdığı biyolojik değerler (balıklar,
mercanlar, kuşlar, yarı sucul ve ormanlık alanlar) ve
kent yapısındaki Neo-klasik Rum mimarisi turizmi
çeşitlendirmektedir. Rehberlik hizmeti yapabilecek
insan kapasitesinin bulunması Tabiat Parkı için önemli
bir avantajdır.
Tüm bu doğal ve tarihi zenginliklerle birlikte
Ayvalık; zeytin, zeytinyağı üretimi, ege otları, deniz
kestanesi, papalina gibi Ayvalık’la özdeşleşmiş
ürünleriyle “lezzetin kenti” olarak tanınmaktadır.
Tabiat Parkı’nda var olan ancak henüz düzenli bir
şekilde toplanmayan çam fıstığı, doğal otlar ve
deniz kabukluları gibi bazı ürünler, bölgeye ek gelir
sağlayacak önemli kaynaklardır.
Bölgenin simgesi haline gelen zeytin, zeytin yağı ve
yan ürünleri turizm açısından önemli üretim mallarıdır.
Doğal olarak ve geleneksel yöntemlerle hazırlanan
bu ürünler yöreye gelen ziyaretçiler tarafından ilgi
görmektedir. Üretilen zeytin ve zeytin ürünleri gıda
maddesi olması dışında aynı zamanda turistik bir marka
halini almıştır.
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
63
KAYNAKÇA
- Ayvalık Adaları Tabiat Parkı Analitik Etüt Raporu. Çevre ve Orman Bakanlığı, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, 2009.
- Ayvalık Tarım İl Müdürlüğü Raporu, 2010.
- Ayvalık Adaları Tabiat Parkı Denizel Biyolojik Çeşitlilik Çalışması Final Raporu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Tabiat Varlıklarını
Koruma Genel Müdürlüğü Projesi, 2013
- Datça Bozburun Özel Çevre Koruma Bölgesi Biyolojik Zenginliğinin Tespiti ve Yönetim Planı. Çevre Bakanlığı, Özel Çevre
Koruma Kurumu Başkanlığı, 2001.
- Datça-Bozburun Özel Çevre Koruma Bölgesi Denizel ve Kıyısal Alanlarının Biyolojik Zenginliğinin Tespiti Projesi. Çevre ve
Orman Bakanlığı, Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı, 2004.
- Datça-Bozburun Özel Çevre Koruma Bölgesinde Yayılış Gösteren Datça Hurması (Phoenix theophrasti) Türünün Biyolojik
Çeşitlilik Yönünden Korunması ve İzlenmesi Projesi, Final Raporu. Muğla Özel Çevre Koruma Müdürlüğü, 2008.
- Fethiye-Göcek Özel Çevre Koruma Bölgesi Denizel ve Kıyısal Alanlarının Biyolojik Zenginliğinin Tespiti Projesi. Çevre ve Orman
Bakanlığı, Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı, 2007.
- Fethiye Özel Çevre Koruma Bölgesi Sosyo Ekonomik, Tarihi ve Kültürel Değerler Araştırması Kesin Raporu. Çevre ve Orman
Bakanlığı, Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı, 2010.
- Fethiye-Göcek Özel Çevre Koruma Bölgesi Karasal Biyolojik Çeşitliliğin Tespiti Projesi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat
Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü, 2012.
- Foça Özel Çevre Koruma Bölgesi Kıyı Alanları Taşıma Kapasitesi Belirlenmesi Projesi Sonuç Raporu. Çevre ve Orman Bakanlığı,
Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı, 2008.
- Foça ve Gökova’da Amatör Balıkçılığın Sosyal ve Ekonomik Yönü Final Raporu. Türkiye’nin Deniz ve Kıyı Koruma Alanları
Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi, Teknik Rapor:16, 2013.
- Foça Özel Çevre Koruma Bölgesi Biyolojik Çeşitliliğin Tespiti Projesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma
Genel Müdürlüğü Projesi, 2013.
- Foça Özel Çevre Koruma Bölgesi Sportif Dalış Turizmi Fizibilite Raporu. Türkiye’nin Deniz ve Kıyı Koruma Alanları Sisteminin
Güçlendirilmesi Projesi, Teknik Rapor: 17, 2013.
- Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi’nin Denizel ve Kıyısal Alanlarının Biyolojik Zenginliğinin Tespiti Projesi, Çevre ve Orman
Bakanlığı, Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı, 2006.
- Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi, Boncuk Koyu Kum Köpekbalığı (Carcharhinus Plumbeus)’nın Korunması ve İzlenmesi
Projesi Raporu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü, Türkiye’nin Deniz ve Kıyı Koruma
Alanları Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi, 2012.
- Gökova- Azmak (Muğla) Karst Kaynaklarında Tuzlu Su Karışımının Oluşum ve Dinamiğinin Duraylı İzotop ve Karışım Hücreleri
Modelleme Teknikleriyle Belirlenmesi. Uluslararası Karst Araştırma Merkezi, HÜ, 2008.
- Köyceğiz Dalyan Özel Çevre Koruma Bölgesi Yönetim Planı Final Raporu. Çevre ve Orman Bakanlığı, Özel Çevre Koruma
Kurumu Başkanlığı, 2008.
- Köyceğiz-Dalyan Özel Çevre Koruma Bölgesi’nin Deniz ve Kıyı Alanlarında Biyolojik Çeşitliliğin Tespiti Projesi. Çevre ve Orman
Bakanlığı, Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı, 2010.
- Proje Alanlarının Ekonomik Analizi. Türkiye’nin Deniz ve Kıyı Koruma Alanları Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi.
Teknik Raporlar: 2, 3,11,12,13,14., 2011, 2013.
- Türkiye’nin Ege Kıyılarındaki Deniz ve Kıyı Koruma Alanlarında Geliştirilebilecek Sürdürülebilir ve Çevre Dostu Ekonomik
Faaliyetler Listesi. Türkiye’nin Deniz ve Kıyı Koruma Alanları Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi. Teknik Rapor: 15, 2013.
- Türkiye’nin Ege Kıyısındaki Korunan Alanlarında Sosyo-Ekonomik Durum ve Yeni Gelir Getirici Faaliyetlerin Analizi. Türkiye’nin
Deniz ve Kıyı Koruma Alanları Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi, Teknik Rapor:1, 2011.
http://www.csb. gov.tr/gm/tabiat
64
http://www.balikesir.gov.tr http://www.mugla.gov.tr http://www.dka.gov.tr
http://sadafag.org
FETHİYE-GÖCEK, KÖYCEĞİZ-DALYAN, DATÇA-BOZBURUN, GÖKOVA, FOÇA
ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGELERİ VE AYVALIK ADALARI TABİAT PARKI REHBER KİTABI
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı
Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü
Mustafa Kemal Mah. Eskişehir Devlet Yolu (Dumlupınar Bulvarı)
9. km (Tepe Prime Yanı) Çankaya / ANKARA
Tel: +90 (312) 222 12 34 Faks: +90 (312) 222 26 61
http://www.csb.gov.tr/gm/tabiat
http://www.dka.gov.tr
http://www.mpa.gov.tr
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP)
Birlik Mahallesi 415. Cadde No. 11 06610 Çankaya / ANKARA
Tel: +90 312 454 1100 Faks: +90 312 496 1463
http://www.tr.undp.org
Güçlü bireyler. Güçlü toplumlar.

Benzer belgeler