Arçelik Tayland`da üretim tesisi kuru

BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
HABER BÜLTENİ/235
12 OCAK 2015
Bu haftanın konu başlıkları;












Arçelik Tayland’da üretim tesisi kuruyor
Bosch, BSH’daki Siemens hisselerinin satın alma işlemlerini tamamladı
Bosch’tan ağa bağlı bir dünya için akıllı çözümler
Whirlpool'un şirket merkezi inşaatlarında yeni döneme girildi
Whirlpool’un çamaşır kurutucusu energy star gelişen teknoloji ödülünü kazandı
Edes etiket, Thincut metal logo yatırımı ile tüm dikkatleri üzerine çekiyor
Endüstriyel uygulamalarda sık karşılaşılan sorunların çözümü 3M’in yeni sitesinde
Schott Cam yatırıma odaklandı
Şişecam, rekabet gücünü Ar-Ge çalışmalarıyla koruyor
Haber-Röportaj: Gençler Kablo, üretiminin %57’sini beyaz eşya sanayi için yapıyor
Duyuru: Bosna Hersek ile işbirliği fırsatları
Duyuru: VIII. Uluslararası Kurumsal Yönetim Zirvesi
ARÇELİK TAYLAND’DA ÜRETİM TESİSİ KURUYOR
Global beyaz eşya sektörünün önde gelen oyuncularından biri olan Arçelik A.Ş., Tayland’da
buzdolabı fabrikası kuruyor. 2015 sonunda faaliyete geçmesi planlanan Beko Tayland Fabrikası,
Arçelik A.Ş.’nin Romanya, Rusya, Çin ve Güney Afrika’dan sonra, yurt dışında 7., toplamdaki ise
15. üretim tesisi olacak.
Beko Tayland Buzdolabı Fabrikasının temel atma töreninde konuşan Koç Holding Yönetim Kurulu
Başkanı Mustafa V. Koç, Arçelik A.Ş.’nin Beko markasıyla global bir başarı hikayesi yazdığını
belirtirken, “Ar-Ge performansı, inovasyon odaklı yaklaşımı, donanımlı insan kaynağı, ileri
teknolojiye sahip ürünleri ve esnek pazar koşullarına göre üretim kabiliyeti Beko markamıza
dünyanın dört bir yanındaki en rekabetçi pazarlarda güç katıyor. Güney Doğu Asya Bölgesi de,
dünya ekonomisinin en önemli ağırlık merkezlerinden biri haline geldi. Tayland’ın bu bölgede
üretim üssü olabilecek çok güçlü bir potansiyele sahip olduğuna inanıyoruz. Arçelik A.Ş., ülkemizin
küresel konumunu güçlendiren başarıları ile dünyanın dört bir yanında ülkemizi ve Topluluğumuzu
gururla ve başarıyla temsil ediyor” dedi.
Koç Holding Dayanıklı Tüketim Grubu Başkanı ve Arçelik A.Ş. Genel Müdürü Levent Çakıroğlu ise:
“Tayland’da pazarın ihtiyaçlarına hızlı bir şekilde cevap verecek bölgesel bir üretim merkezine
sahip olmamız, Güney Doğu Asya Bölgesi’ndeki hedeflerimize ulaşmamızın anahtarlarından biri
olacaktır. Tayland’ı, Avrupa’daki başarı hikayemizi tekrar etmeyi hedeflediğimiz Güneydoğu Asya
Uluslar Birliği (ASEAN) için bir merkez olarak görüyoruz” dedi.
Türkiye’nin lider; Avrupa, Ortadoğu ve Afrika (EMEA) Bölgesi’nin 2’nci büyük beyaz eşya şirketi
olan Arçelik A.Ş., Güney Doğu Asya’da üretim merkezi olarak Tayland’ı seçti. Beko’nun
Tayland’da temelleri atılan, 263 bin metrekare üzerine kurulu fabrikasında buzdolabı üretilecek.
Arçelik A.Ş.’nin bu yatırımı, global markası Beko ile Avrupa pazarındaki başarısını ASEAN’da da
(Association of South East Asian Nations - Güneydoğu Asya Uluslar Birliği) tekrarlama hedefinin
önemli bir adımını oluşturuyor.
Mustafa V. Koç: “Beko markalı ürünlerimizi ASEAN pazarındaki tüketicilerimize
sunmak üzere, bölgesel üretim merkezi olarak Tayland’ı seçmiş olmaktan büyük
memnuniyet duyuyoruz.”
Beko’nun Tayland buzdolabı üretim tesisinin temel atma töreninde konuşan Koç Holding Yönetim
Kurulu Başkanı Mustafa V. Koç, gelişmekte olan pazarlara açılmanın, Arçelik’in küresel büyüme
stratejisinde her zaman önemli bir yer tuttuğunu hatırlatarak, Tayland’ın Güney Doğu Asya
bölgesinin en çok gelecek vaat eden, en parlak ekonomilerinden biri olduğunu ifade etti.
BEYSAD
1
BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
HABER BÜLTENİ/235
12 OCAK 2015
Koç; “Güney Doğu Asya Bölgesi, dünya ekonomisinin en önemli ağırlık merkezlerinden biri haline
geldi. Tayland’ın bu bölgede üretim üssü olabilecek çok güçlü bir potansiyele sahip olduğuna
inanıyoruz. Tayland’ın yükselen ekonomisi, güçlü sanayi sektörü, gelişmiş altyapısı, bölgedeki
merkezi konumu ve bunların da ötesinde Tayland halkına duyduğumuz güven, bizi bu ülkede
uzun vadeli yatırım için cesaretlendirdi. Topluluğumuzun bu bölgedeki ilk yatırımı kapsamında,
Beko markalı ürünlerimizi ASEAN pazarındaki tüketicilerimize sunmak üzere, bölgesel üretim
merkezi olarak Tayland’ı seçmiş olmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz” dedi.
“Arçelik A.Ş. Beko markasıyla global bir başarı hikayesi yazmıştır.”
Arçelik A.Ş.’nin farklı tüketici beklentilerini, yüksek kaliteli ürünlerle karşılayabilme yetkinliği
sayesinde Beko markasıyla global bir başarı hikayesi yazdığını ifade eden Koç, “Bu başarıyı elde
etme ve sürdürmede, donanımlı insan kaynağının, ileri teknolojiye sahip ürünler ile esnek pazar
koşullarına göre üretim yapmanın ve Ar-Ge çalışmalarının büyük önem taşıdığını belirtti. Koç; “Bu
alanlardaki başarımız, ürünlerimizi çok hızlı bir şekilde inovasyon ile buluşturup, Almanya, Fransa
ve İngiltere gibi, beyaz eşya pazarının en rekabetçi olduğu ülkelerde pazar payı kazanmamızı
sağladı” dedi.
Levent Çakıroğlu: “Tayland’da pazarın ihtiyaçlarına hızlı bir şekilde cevap verecek
bölgesel bir üretim merkezine sahip olmamız, Güney Doğu Asya Bölgesi’ndeki
hedeflerimize ulaşmamızın anahtarlarından biri olacaktır.”
Koç Holding Dayanıklı Tüketim Grubu Başkanı ve Arçelik A.Ş. Genel Müdürü Levent Çakıroğlu,
Arçelik A.Ş.’nin global konumunu daha da güçlendireceğine inandıkları Tayland yatırımı hakkındaki
değerlendirmesinde; “Tayland’da pazarın ihtiyaçlarına hızlı bir şekilde cevap verecek bölgesel bir
üretim merkezine sahip olmamız, Güney Doğu Asya Bölgesi’ndeki hedeflerimize ulaşmamızın
anahtarlarından biri olacaktır” dedi.
“Tayland’ı, Avrupa’daki başarı hikayemizi tekrar etmeyi hedeflediğimiz ASEAN için bir
merkez olarak görüyoruz.”
“100’den fazla ülkede tüketicilerle buluşan global markamız Beko, son altı yılda Avrupa beyaz
eşya pazarında pazar payını en çok artıran ve böylece sektörün en hızlı büyüyen markası oldu”
diyen Çakıroğlu, “Beko, 2014 yılında da, Avrupa’nın ikinci büyük beyaz eşya markası konumunu
sürdürüyor. Yıllardır İngiltere beyaz eşya pazarında liderliğini koruyor. Polonya beyaz eşya
pazarından sonra, 2014'ün ilk yarısında Fransa solo beyaz eşya pazarında da birinciliğe yükseldi.
Ayrıca, Avrupa’nın en büyük beyaz eşya pazarı olan Almanya’da, son 5 yılda pazar payını iki
katından fazla artırarak, pazarın en hızlı büyüyen markası oldu. Tayland’ı, Avrupa’daki başarı
hikayemizi tekrar etmeyi hedeflediğimiz ASEAN için bir merkez olarak görüyoruz” dedi.
“Üretimin yüzde 90’ını ihraç edeceğiz. Üç yıl içinde ASEAN’da 500 milyon dolar ciro
hedefliyoruz.”
Tayland buzdolabı fabrikasında, üretimin yüzde 90’ını ihraç edeceklerini ifade eden Çakıroğlu, “3
yıl içinde Beko markamız ile Tayland’ın yanı sıra aralarında Filipinler, Vietnam, Malezya, Singapur,
Endonezya, Avustralya ve Yeni Zelanda’nın da bulunduğu 10 ülkeye yaklaşık 310 milyon dolarlık
ihracat gerçekleştirmeyi planlıyoruz” dedi.
3 yıl içinde toplam 100 milyon dolarlık yatırım yapılacağını belirten Çakıroğlu; ilk 3 yılda toplam
800 bin adetten fazla buzdolabı üretmesi planlanan fabrikanın kapasitesinin zamanla
genişleyebilecek potansiyele sahip olduğunu ve 3 yılda ASEAN bölgesinde toplam 500 milyon
dolar civarında ciro elde etmeyi hedeflediklerini söyledi.
BOSCH, BSH’DAKİ SİEMENS HİSSELERİNİN SATIN ALMA İŞLEMLERİNİ TAMAMLADI


Şirket bundan böyle BSH Hausgeräte GmbH adını kullanacak.
BSH, Bosch Grubu’nun içinde büyük ölçüde bağımsız bir operasyon olarak yönetilecek.
BEYSAD
2
BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
HABER BÜLTENİ/235

12 OCAK 2015
Ağa bağlı bina ve cihazlar alanında faaliyetler genişletilecek
5 Ocak 2015 tarihinde, antitröst makamlarının onayının ardından, Bosch Grubu Siemens’in BSH
Bosch und Siemens Hausgeräte GmbH’deki yüzde 50 hissesinin satın alım işlemlerini tamamladı.
Böylece, bugüne kadar yarı yarıya Bosch-Siemens ortak girişimi olan şirket artık tamamen Bosch’a
ait bir iştirak olarak yönetilecek. Yaklaşık 50.000 çalışanı bulunan ev aletleri üreticisi BSH, 2013
yılında yaklaşık 10,5 milyar Euro’luk satış gerçekleştirdi. Şirket, ticari sicile kaydın ardından BSH
Hausgeräte GmbH adını alacak.
BSH’ın tamamının alınması, Bosch’un ağa bağlı bina ve cihazlar alanındaki faaliyetlerinin
genişletilmesinde önemli bir rol oynayacak. Akıllı ev konseptleri kapsamında, ev aletleri gelecekte
kullanımı daha kolay ve daha enerji verimli hale gelirken daha da kullanıcı dostu olacak. Örneğin
BSH’ın geliştirdiği “Home Connect” uygulaması kullanıcıların, bir wifi bağlantısı kullanarak ağa
bağlı cihazlara akıllı telefon veya tablet PC’leri üzerinden kumanda etmesine imkân veriyor. BSH’ın
hâlihazırda piyasaya sürdüğü Home Connect özellikli ilk cihazları olan fırın ve bulaşık makinelerini
yenileri izleyecek.
Bundan sonra da BSH’ta dümenin başında olmaya devam edecek olan Dr. Karsten Ottenberg,
satın almanın tamamlamasıyla ilgili olarak “Stratejik hedefimiz ağa bağlı bir dünya için çözümler
üretmek” dedi. Şirketin, Bosch Grubu’nun içinde büyük ölçüde bağımsız bir operasyon olarak
yönetileceğini de söyleyen Ottenberg, “Bosch, stratejimizi tamamen destekleyen ana şirket
olmaya devam edecek” şeklinde konuştu. Dünyanın önde gelen ev aletleri şirketlerinden biri
olarak BSH, küresel pazardaki konumunu daha da genişleterek başta Avrupa dışında olmak üzere
daha fazla pazar payı kazanmayı hedefliyor. Satışlarını 2025 yılına kadar iki katına çıkartmayı
planlayan BSH; bunu başarmak için, AR-GE ve BSH markalarına yapılan yatırımları arttıracak.
Bosch, BSH’ın tüm hisselerini satın alarak otomotiv dışı iş kolunu genişletmiş oluyor. Tüketim
malları iş kolunu artık tamamen konsolide eden Bosch’un satışlarının neredeyse dörtte biri bundan
böyle bu iş kolundan gelecek. Bosch’un otomotiv dışı satışlarının payı da bu şekilde yüzde 40’ın
üzerinde olacak. Böylece Bosch, satışlarının neredeyse yarısını otomotiv dışı iş kolundan elde
etme hedefine doğru çok ciddi bir adım daha atmış olacak.
BOSCH’TAN AĞA BAĞLI BİR DÜNYA İÇİN AKILLI ÇÖZÜMLER





Bosch, daha rahat, güvenli, verimli ve akıllı yaşam için sunduğu teknolojilerini Las
Vegas’ta düzenlenen Uluslararası Tüketici Elektroniği Fuarı’nda (CES) tanıttı.
Bosch’un “akıllı yaşam” çözümleri arasında enerji çözümlerinden otonom sürüşe, akıllı
şehirlerden ev aletlerine kadar birçok alan bulunuyor.
Bosch, 2015 yılına kadar dünya nüfusunun yüzde 75’inin internet erişimine sahip olacağını
öngörüyor.
“Nesnelerin İnterneti” tüm cihaz ve sistemlerin birbiriyle konuşmasına olanak tanıyor.
Bosch, otonom sürüş ile konforun yanında “sıfır kaza”yı hedefliyor.
Dünya artık ağa bağlı bir hale geliyor. Yaşam için teknoloji üreten Bosch, Nesnelerin İnterneti
yolundaki gelişmelere yön veriyor. Bosch tarafından, daha rahat, verimli ve güvenli bir yaşam için
geliştirilen çözümler, 2015 Uluslararası Tüketici Elektroniği Fuarı’nda (CES) görücüye çıkıyor.
Bosch, akıllı bina ve mobilite başlıkları altında, akıllı sensörlerden enerji çözümlerine, eMobilite’den
otonom sürüşe, akıllı şehirlere, termoteknoloji ve ev aletlerine kadar günlük yaşamın içerisinde
yer alan “ağa bağlı” çözümleri sunuyor.
Bosch Grubu basın toplantısında konuşan Bosch Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Werner Struth,
Bosch’un mobilite sektörü için odak alanı otonom. Bu hedefimizle yaralanmanın olmadığı ve
BEYSAD
3
BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
HABER BÜLTENİ/235
12 OCAK 2015
nihayetinde, kazanın olmadığı bir geleceği amaçlıyoruz. Bosch’un otonom sürüş fonksiyonlarını
geliştirmeye yatırım yapmasının sebeplerinden biri de bu” dedi.
2015’te 6 milyar nesne internete bağlı olacak
Bosch, 2015 yılında dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 75’inin internet erişimine sahip olacağını
öngörüyor. Aynı zamanda, 6 milyar nesnenin de internete bağlı olması bekleniyor. Bosch,
nesnelerin internet üzerinden birbirine bağlanması söz konusu olduğunda kilit bir teknoloji olan
mikroelektromekanik sensörler (MEMS) alanında küresel pazar lideri konumunda. Bugün,
dünyadaki her iki akıllı telefonun birinde Bosch sensörleri bulunuyor.
Geçen yılki CES’te, Bosch çevresel sensör teknolojisinde dünyada bir ilke imza atarak basınç, nem
ve sıcaklık sensörlerini tek bir kasa içinde birleştiren entegre bir üniteyi görücüye çıkarttı. Bosch,
geleneği sürdürerek bugün çevresel algılamada bir sonraki adım olan BME680 Gaz Sensörü’nün
çıkışını duyuruyor. Bu, 3 x 3 mm bir kutu içinde dünyanın ilk karma sensörü olarak gaz, sıcaklık,
nem ve basıncı ölçüyor.
Güvenlikten ısınmaya akıllı binalar: Enerji ve ısı tek merkezden yönetiliyor
Bu gelişme, diğer tüm sektörleri olduğu kadar enerji ve bina teknolojisi pazarını da etkiliyor.
Temel uzmanlık alanlarından biri enerji dönüşümü olan Bosch, konut ve ticari bina sahiplerine
teknoloji ve hizmeti bir araya getiren paketler sunuyor. Bosch çözümleri, enerji–ısı üretim ve
tüketimini akıllı şekilde birbirine bağlayarak merkezden yönetilir hale getiriyor. Böylelikle enerji ve
kaynakların daha etkin şekilde kullanılması sağlanıyor. Bosch, bugüne kadar satmış olduğu 50 bin
ağa bağlı ısıtma sistemi ile bu alanda öncü rol oynuyor.
Bosch, ısı sistemlerini akıllı telefon üzerinden kontrol etme imkânı sunan uygulamasıyla da dikkat
çekiyor. Kullanıcılar bu uygulama ile evde, ofiste ya da tatildeyken ısıtma ve sıcak su kontrolünü
yapabiliyor. Uygulama aynı zamanda hem ısıtma, hem de sıcak su için harcanan enerjiyle ilgili
verileri sağlayarak kullanıcıların fatura yönetmesine de imkân sağlıyor.
Bosch, bağlanabilirliği ısı pompasına da taşıyor ve fotovoltaik sistem kullanarak kullanıcıların
evlerinde kendi başlarına güneş enerjisinden ürettikleri elektriğin büyük miktarını tüketmelerine
imkân tanıyor. Bu da, tüketicilere enerji tasarrufunun yanı sıra maliyet tasarrufu sağlıyor. Bu
enerji sistemine Bosch Power Tec BPT-S 5 Hybrid depolamanın entegre edilmesiyle, hava bulutlu
ya da karanlık olduğunda bile depolama sistemi ısı pompasına güvenilir şekilde elektrik sağlamaya
devam ediyor.
Ev ve küçük işletmelere güvenlik
Nesnelerin İnterneti sayesinde binalardaki cihaz ve sistemlerin birbiriyle iletişim kurmasını
sağlayan Bosch, güvenlik kamerası segmentindeki satışlarının yarısından fazlasını internet erişimli
kameralarla gerçekleştiriyor.
Ev ve küçük işletmelere ekstra güvenlik sağlayan Bosch, akıllı güvenlik sistemleri ile mobil cihazlar
üzerinden kamera kontrollerine, canlı ve yüksek kaliteli video akışlarına her yerden, her zaman
erişim olanağı sağlıyor. CES’te görücüye çıkan B serisi hırsız alarm panelleri ise konut ve küçük
ölçekli işletmelerin güvenliğinin rahat şekilde izlenmesini, akıllı telefon ve tabletler üzerinden
yönetilmesini sağlıyor. Sistem bina içerisinde bulunan tüm odaların ayrı ayrı kontrolünü sağladığı
gibi, açık kapı, pencere kontrolü yapıyor, mobil cihazlardan da ayarlanabilen “dışarıda” moduyla
aydınlatmadan ısıtma sistemine kadar tüm birimlerde enerji kısma ya da kapatma yapabiliyor.
Akıllı ev için açık yazılım
Bir evin akıllı olması için, evdeki tüm alet ve sistemlerin hem birbirleriyle, hem de akıllı tablet ve
telefonlarla konuşabilmesi gerektiğinden yola çıkan Bosch, ABB ve CISCO ile akıllı ev cihaz ve
uygulamalarına yönelik bir açık yazılım platformu geliştirip işletmek için ortak bir girişim kuruyor.
BEYSAD
4
BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
HABER BÜLTENİ/235
12 OCAK 2015
Bu platforma cihaz elektroniği üreticileri, ev otomasyonu tedarikçileri ve hizmet sağlayıcıların
katılması bekleniyor.
Home Connect uygulaması farklı markalardan ev cihazlarını da birbirine bağlıyor
Bosch, tek bir uygulama üzerinden farklı markalardan çeşitli ev aletlerinin kontrol edilmesine ve
birçok özelliğin kullanılmasına imkân veren eşsiz bir çözüm sunuyor. Buzdolabı, fırın, bulaşık
makinesi ve çamaşır makinesi gibi ev aletleri, bu sistem ile donatılarak ilk kez bir ağa bağlanıyor.
Sistem, büyüyen bir hizmet yelpazesini içine almak için dönüşümünü sürdürecek bir açık platform
olarak tasarlandı.
Otomobiller akıllandı, konfor ve güvenlik arttı
Internetin birçok sektör gibi otomotiv sektöründe yaptığı devrim de CES Fuarı’nda sergileniyor.
Her türlü akıllı çözümü fiziki olarak mümkün kılan “Bağlanabilirlik Kontrol Ünitesi”, esnek bir
şekilde kullanılabilen modüler yazılım paketi “Bosch Software Innovations”, araç içi “Göstergeden
Arıza Teşhisi Sistemi (OBD)” ve kaza durumunu tespit ederek otomatik olarak Bosch İletişim
Sistemi’ne bilgi aktaran “Acil Arama Sistemi”bu teknolojiler arasında yer alıyor.
CES Fuarında bulunan Akıllı Taşıt Pazaryeri’nde “Bosch Yoğun Trafik Destek Sistemi”nin
bulunduğu kendi şeridinde fren, gaz ve direksiyonu tamamen otomatik olarak kullanan araç test
edilebilirken, teknoloji meraklıları Bosch’un çeşitli çevre algılama teknolojilerinin yanı sıra
eBike’lardan eScooter (elektrikli mobilet)’lara ve hibrit ve tam elektrikli taşıtlara kadar uzanan
manifold elektromobilite çözümleri hakkında bilgileri CES’te bulunan Akıllı Taşıt Pazarı’nda
edinebiliyorlar.
Yaratıcı ve fonksiyonel amaçlar için 3D yazıcı
Bosch’un Dremel markası, pazardaki en kullanıcı dostu 3D baskı deneyimi olan Dremel 3D Idea
Builder’ı sunuyor. Bu, markanın çok yönlü alet sistemleri portföyüne yeni bir boyut ekliyor. Idea
Builder, son kullanıcıya Dremel Uzmanları’nın desteği ve koçluğu ile kendi fikirlerini geliştirmesi
için ilham ve güç vermek üzere Dremel tarafından tasarlanan bir diğer yüksek kaliteli ve kullanımı
kolay alet. Autodesk ile gerçekleştirilen bir stratejik ortaklık yoluyla, Dremel baskıya hazır ücretsiz
3D modeller ve basit tasarım araçları sunarken kullanıcılara üretim süreci boyunca rehberlik
sunmak için Dremel3D.com üzerinde yeni tasarım araçları sunmaya da devam edecek.
WHIRLPOOL'UN ŞİRKET MERKEZİ İNŞAATLARINDA YENİ DÖNEME GİRİLDİ
Whirlpool Corp. dört yıldır bir yandan yeni Riverview kampüsü projesini diğer yandan şirketin her
ikisi de Benton Harbor ve St. Joseph Michigan bölgesinde yer alan küresel merkezindeki büyük
çaplı tadilatları tamamlamak için çalışıyor.
Geçtiğimiz hafta Whirlpool Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su Jeff M. Fettig Whirlpool'un 2015'te
Riverview kampüsü projesinde üçüncü aşamanın temel atma törenini düzenleyeceğini
duyurmuştu. Üçüncü aşamada, mevcut iki binanın yanına üç katlı bir bina daha ekleniyor. Şirket
ayrıca Küresel Merkez tesisindeki tadilatların üçüncü aşamasına geçeceğini bildirdi.
Whirlpool; Benton Harbor Teknoloji Merkezi'nin kurulmasıyla birlikte artık Minneapolis ile St. Paul
şehirlerini içeren "Twin Cities" (İkiz Şehirler) bölgesinin 1200 mühendise ve teknisyene ev
sahipliği yaptığını, ayrıca pişirme, temizlik, çamaşır ve soğutma dâhil olmak üzere şirketin ana
ürün kategorilerinin tamamı için küresel bir teknoloji merkezi olarak hizmet verdiğini belirtti. Söz
konusu tesis, Whirlpool Corporation'a ait en büyük soğutma teknolojileri merkezi olup yeni nesil
işlemler ve teknolojiler üzerine çalışmaktadır.
Bu yatırımlar 2016'da tamamlandığında şirket tüm projelerine 155 milyon Dolar yatırmış olacak.
BEYSAD
5
BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
HABER BÜLTENİ/235
12 OCAK 2015
WHIRLPOOL’UN ÇAMAŞIR KURUTUCUSU ENERGY STAR GELİŞEN TEKNOLOJİ
ÖDÜLÜNÜ KAZANDI
Whirlpool’un HybridCare Isı Pompalı Duet Çamaşır Kurutucusu (WED99HED modeli) ABD Çevre
Koruma Ajansı’ndan (EPA) 2014 Energy Star Gelişen Teknoloji Ödülü’nü kazandı. Bu ödül,
özelliklerinden ve işlevsellikten taviz vermeden enerji kullanımını ve sera gazı salımını azaltarak
performans kriterlerini karşılayan yenilikçi teknolojilere verilmektedir.
Whirlpool’un bu ödüllü kurutucusu, kurutma döngüsü esnasında yeniden enerji üretmek için bir ısı
pompası kullanarak genel enerji tüketimini azaltmaktadır. Sıradan çamaşır kurutma makinelerinin
çoğunda cihaz dışarı sıcak ve nemli hava üfleyerek enerji harcar. Bu kurutucu ise dışarı hava
üflemek yerine soğutma sistemi ile aynı havayı kurutup yeniden kullanıyor.
Whirlpool, bu kurutucunun Gelişen Teknoloji Ödülü’nü alabilmek için karşılanması gereken
standart kurutuculara göre tüketicilere yaklaşık %40 enerji tasarrufu sağlama şartının ötesine
geçtiğini ifade etti.
Whirlpool Corporation Haziran 2014’te Energy Star sertifikalı ilk çamaşır kurutma makinesi olan
Whirlpool marka Duet (WED87HED modeli) buharlı kurutucuyu piyasaya sürdü. Whirlpool’un
önden yüklemeli elektrikli kurutma makinesi ürünlerinin tamamı artık Energy Star sertifikalıdır.
Bu cihaz belli başlı pazarlarda piyasaya sunulacak fakat şirket ürünün 2015 başları itibariyle ABD
ve Kanada'da daha fazla pazarda yer alacağını belirtti.
Whirlpool, ürünün satışlarını teşvik etmek amacıyla bazı kamu kuruluşlarının bu kurutucuyu satın
alan tüketicilere para iadesi yapma planları geliştirdiğini ifade etti. Şirket, aşağıdakiler dahil olmak
üzere birkaç eyaletteki pek çok tüketicinin yanı sıra Kanada şehirlerinin de yakında bu ürünü
tercih etmeleri karşılığında para iadesi alabileceğini vurguladı:
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Kaliforniya
Connecticut
Idaho
Massachusetts
Montana
New Jersey
New York
Oregon
Rhode Island
Washington
Washington, D.C.
Vermont
British Columbia
EDES ETİKET, THINCUT METAL LOGO YATIRIMI İLE TÜM DİKKATLERİ ÜZERİNE
ÇEKİYOR Edes Etiket bir BEYSAD üyesidir.
2005 yılında İstanbul’da kurulan EDES Endüstriyel Damla Etiket Sanayi, 1600m2’lik ileri teknoloji
donanımlı üretim tesisi ile yenilikçi, müşteri odaklı ve kaliteli hizmet anlayışıyla markalara
logo/etiket üretimi yapmaktadır. EDES, 2012 yılında yaptığı Thincut metal logo yatırımıyla Türkiye
pazarında beyaz eşya sektörünün yıllık logo kullanım kapasitesinin %30’unu yerli üretimle
gerçekleştirmektedir. Thincut metal logoları bugün; Samsung, Bosch ve LG gibi bir çok dünya devi
markaların beyaz eşyalarında kullanılmaktadır.
BEYSAD
6
BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
HABER BÜLTENİ/235
12 OCAK 2015
Gelecek 5 yıl içerisinde beyaz eşya sektörünün yıllık logo kullanım kapasitesini %60’a çıkartarak
ithalat rakamlarının hızlıca düşmesini hedeflediklerini belirten EDES Endüstriyel Damla Etiket
Sanayi Genel Müdürü Çiğdem Sertkaya, “Pazarın büyüklüğü ile bağlantılı olarak komşu ülkelere de
bu yıl itibariyle ihracata başladık. Edes Etiket olarak sektörde, talepleri en hızlı karşılayan ve en
hızlı sonuca ulaştıran şirket olarak ün kazandık ve çalışmalarımıza bu hassasiyetle devam
ediyoruz. Kurulduğumuz günden bu yana yüksek kalite standardımız ve “sıfır hata” hedefimizle
Türkiye pazarında fark yarattığımıza inanıyoruz.” dedi.
ENDÜSTRİYEL UYGULAMALARDA SIK KARŞILAŞILAN SORUNLARIN ÇÖZÜMÜ 3M’İN
YENİ SİTESİNDE 3M bir BEYSAD üyesidir.
İnovatif çözümleriyle hayatı kolaylaştıran ve yenilikçi binlerce ürün geliştiren 3M’in müşteri
içgörülerini dinleyerek hayata geçirdiği 3Mendustriyelcozumler.com sitesinde, uygulama ve üretim
süreçlerinde karşılaşılan temel sorunlar ve bu sorunlara getirilecek çözümler yer alıyor. Sürekli
geliştirilen, yeni ürünler ve çözümlerle zenginleştirilen dinamik bir içerik sunan platform, 3M’in
çözüm ortağı kimliğini ön plana çıkarıyor.
Beş iş adamı tarafından değirmen taşı aşındırıcısı için mineral bulma amacıyla 1902’de kurulduğu
günden bu yana 3M, üretici şirketlerin rekabette bir avantaj kazanmasına yardımcı olacak
çözümler sunmanın farklı yollarını arıyor. Maskeleme bantlarının mucidi olan 3M, bugün
otomotivden beyaz eşyaya, inşaattan metal endüstrisine birçok farklı sektörde,
endüstriyel uygulamalar için özel tasarlanmış bantlar, yapıştırıcılar, sızdırmazlık ürünleri ve
sabitleyici çözümler geliştiriyor. Bir asırlık filtrasyon tecrübesinin yanı sıra, 60 yılı aşkın süredir
boya, kimya ve ambalaj sektörlerinde müşterilerinin ürünlerini farklılaştırarak, onları sektörde bir
adım öne taşıyan çözümler sunuyor.
Müşterilerine daha yakın olma stratejisi doğrultusunda 3M, pazarlama, satış ve teknik ekiplerinin
ortak çalışması ile, müşteri içgörülerini dinleyerek yeni bir projeyi hayata geçirdi. “Endüstriyel
Çözümler” adlı bu proje, 3M müşterilerinin çalıştıkları uygulamalarda ve üretim süreçlerinde
karşılaştıkları temel sorunları ve bu sorunlara getirilecek çözümleri içeriyor.
3Mendustriyelcozumler.com sürekli gelişen dinamik bir içeriğe sahip
3M’in müşterilerinden gelen geri bildirimlerle sürekli geliştirdiği, yeni ürünler ve çözümlerle
zenginleştirdiği dinamik bir içeriğe sahip olan platform, 3M’in çözüm ortağı kimliğini ön plana
çıkarıyor. Otomotivden gıdaya, inşaattan metal sanayisine, endüstrinin farklı alanlarına hizmet
veren 3M Endüstriyel İş Birimi’nin sunduğu çözümleri ortak bir platformda birleştiren
3Mendustriyelcozumler.com sitesinde, farklı sektörlerde çalışan profesyonellerin iş
süreçlerinde karşılaştıkları zorluklar ortaya konuluyor. Bu sorunların çözümleri anlatılırken,
videolar ve uygulama resimlerinin kullanımıyla doyurucu ve ilgi çekici içerik sağlanıyor.
SCHOTT CAM YATIRIMA ODAKLANDI
Schott bir BEYSAD üyesidir. Dünya Gazetesi Bölge Tekirdağ Ek’inden alınmıştır.
Çerkezköy OSB’de daha önce satın aldığı 10 bin metrekarelik bitişik arsada, 2015 yılı itibarıyla
bina inşaatına başlayacak olan Schott Cam, sonrasında yeni projelerine başlamayı hedefliyor.
Schott Cam Pazarlama ve Satış Direktörü Neşe Batı, Almanya merkezli firmalarının özel camlar,
cam seramikleri ve camdan ya da benzer maddelerden meydana gelen tesislerine yaptıkları
yatırımlarla bölgelerdeki büyüme hedeflerini destekleyeceklerini anlattı.
Schott’un 2003 Türkiye’de beyaz eşya sektöründe yer almaya karar verip, 1989 yılından beri
sektörde hizmet veren Orim Cam’ı satın almasıyla Schott Orim olarak faaliyetlerini sürdürdüğünü
söyleyen Batı, firmanın global cirosunun 1.8 milyar Euro’yu bulduğunu kaydet. Batı, 35 ülkede
üretim ve satış ofisleri bulunan firmada 15 bin 400 kişinin çalıştığını bildirdi.
BEYSAD
7
BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
HABER BÜLTENİ/235
12 OCAK 2015
Neşe Batı, Türkiye’deki faaliyetlerinin 25 yıldır sürekli gelişim gösterdiğini belirterek, mevcut iki
fabrikaları ile Avrupa’nın en yüksek kapasitesine sahip tesisleri arasında yer aldıklarını bildirdi. Batı
“Her iki fabrikamızda da her yıl planlı bir şekilde teknolojik anlamda daha ileri bir seviyeye
gelmek, verimliliği ve rekabet gücümüzü artırmak için yatırımlarımız sürüyor” şeklinde konuştu.
Yurtiçi ve dışındaki sektörel gelişmeleri ve trendleri takip ederek, yaptıkları Ar-Ge çalışmalarıyla
tüketicilerin hayatını kolaylaştıracak estetik çözümlerle sektörü yön vermeyi amaçladıklarını
anlatan Batı, çalışmalarının odağında müşterileri olan ana sanayinin maliyetlerini düşürecek
özellikle inovatif fikirler yer aldığını dile getirdi. Batı, son yıllarda şirket değerlerinden biri haline
gelen yenilikçi ürünler felsefesine göre şekillendirdikleri yeni yapılanmada mühendis sayısını ve
bütçeyi artırarak Ar-Ge çalışmalarını artan bir ivmeyle yürüttüklerini kaydetti.
ŞİŞECAM, REKABET GÜCÜNÜ AR-GE ÇALIŞMALARIYLA KORUYOR
Şişecam (Trakya Cam) bir BEYSAD üyesidir. Dünya Gazetesi Sektör Ar-Ge & İnovasyon Ek’inden
alınmıştır.
Rekabet gücünü üst düzeyde tutmaya çalışan Şişecam, bu kapsamda Araştırma ve Teknolojik
Geliştirme (ArTeGe) çalışmalarını ön planda tutuyor. Firmanın gelişimi için 2014 yılında Şişecam
Bilim ve Teknoloji Merkezi’ni hayata geçirdiklerini söyleyen Şişecam Genel Müdürü Ahmet Kırman,
“Merkezin çatısı altında farklı noktalardaki ArTeGe ve mühendislik faaliyetlerini bir araya getirdik.
120 tam zamanlı araştırmacının görev yaptığı Kocaeli-Gebze’de 9 bin 400 metrekarelik alanda
kurulu merkezimizde yaratılan sinerji, Şişecam’ı geleceğe taşıyacak en büyük güç olacak.
Merkezimiz için bugün itibarıyla yaptığımız yatırım 40 milyon lirayı aştı. Bu alanda yatırımlarımız
büyüyerek, devam edecek” dedi.
Şişecam’ın 2015 yılı içinde planlanan ArTeGe projelerini anlatan Ahmet Kırman, “Binaya entegre
sistemler için yüksek üstün performansa sahip fotovoltaik modüllerin ve dalga boyu seçici ve
düşük ısı geçirme katsayılı cam sistemleri ve bileşenleri ve nanometal cam hibrit
nanokompozitlerinin geliştirilmeyi hedefliyoruz” diye konuştu.
“Rekabet gücümüzü artırmayı hedefliyoruz”
Sıçratma yöntemiyle pürüzlendirilmiş çinko oksit cam kaplamalara katkı elementlerinin etkisini
inceleyerek, fotovoltaik uygulamalara da ağırlık vereceklerini ifade eden Ahmet Kırman, “Sıfır
enerjili binalarda kullanılması planlanan düşük maliyetli ve dayanıklı pencere sistemlerine yönelik
elektrokromik pencere ve termokromik film entegrasyonu tasarımı, fotovoltaik enerji sistemleri
için nano ölçekte desenlenmiş üstün performans camların geliştirilmesini sağlayacağız” ifadesini
kullandı.
Firmanın katma değerli ileri teknoloji üretimi ve yeni ürünler ile yelpazesini zenginleştireceğini
kaydeden Ahmet Kırman, şöyle devam etti: “Maliyet düşürücü ve verimlilik artırıcı ürünlere
yatırımlar yaparak, rekabet gücümüzü artırmayı hedefliyoruz. Bu kapsamdaki ArTeGe faaliyet ve
projelerimiz ise düzcamda binalarda ve otomobillerde termal, optik ve akustik konforu en yüksek
kalitede ve en ekonomik koşullarda son kullanıcısına sağlayacak cam üretimi ve kaplamaları, cam
ambalajda ilaçtan, yiyeceğe ve içeceğe, üretiminden son kullanıcısına güvenli ambalajda
ulaşmasını sağlamak için ambalajda kullanılan camı inceltip hafifletme ve mekanik mukavemetini
artıracağız.”
Türkiye’de 2013 yılında gerçekleştirilen toplam Ar-Ge harcamalarının yaklaşık 14 milyar TL
seviyesinde bulunduğu yaklaşık 6.2 milyar lirası özel sektör, 6 milyar lirası kamu kuruluşları ve 1.5
milyar lirası ise üniversiteler tarafından yapıldı. Ar-Ge’ye ayrılan kaynakların etkin kullanılmasının
üniversite-sanayi işbirliğiyle mümkün olacağına inanan Şişecam, bugün itibarıyla 12 üniversite ve
araştırma kuruluşuyla ortak projeler yürütüyor” şeklinde konuştu.
BEYSAD
8
BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
HABER BÜLTENİ/235
12 OCAK 2015
“Satış gelirinin yüzde 1’i ArTeGe faaliyetlerine aktarıldı”
Firmanın düzenli olarak satış gelirinin yüzde 1’ine karşılık gelen tutarı ArTeGe harcamalarına
ayırdığını belirten Ahmet Kırman, bu harcamalar ile inovatif ve katma değeri yüksek teknolojileri
geliştirerek, global pazarda rekabet güçlerini daha da artıracaklarını belirtti. Öte yandan, Şişecam
Topluluğu’nun 2014 yılı Ocak-Eylül dönemine ilişkin net satışlarının yüzde 19.3 artışla 5 milyar
lirayı aştığını söyleyen Kırman, şunları kaydetti: “Topluluk olarak aynı dönemde 630 milyon dolar
ihracat yaparken, yaklaşık 900 milyon TL’lik yatırım harcamasına imza attık. Yılın ilk dokuz ayı
itibarıyla yurtiçi ve dışındaki üretim tesislerimizde toplam 2.9 milyon ton cam, 1.6 milyon ton soda
ve 3 milyon ton endüstriyel hammadde üretimi gerçekleştirdik.”
HABER-RÖPORTAJ
GENÇLER KABLO, ÜRETİMİNİN %57’SİNİ BEYAZ EŞYA SANAYİ İÇİN YAPIYOR
Gençler Kablo bir BEYSAD üyesidir. SubconTurkey Dergisi’nden alınmıştır.
Gençler Kablo Pazarlama Departmanı Sorumlusu Sayat Çakır, geçen seneye oran ile beyaz
eşyadaki imalat payını neredeyse 3’e katlayarak ciddi bir atılım gerçekleştirdiklerini ve şu anda
üretimlerinin %57’lik kısmını beyaz eşya sanayine yaptıklarını söyledi.
Gençler Kablo’nun kuruluşundan bugüne geldiği konumu özetler misiniz?
Gençler Kablo isminden de anlaşılacağı üzere kurucusu Faruk Çakır tarafından 1979 yılında
henüz yirmili yaşlarının başında gençlik döneminde kurulmuş, ana amaç olarak iç piyasaya alçak
gerilim ve koaksiyel kablo üretimi hedeflenmiştir. Geçmişten günümüze doğru gelindiğinde alçak
gerilim kablo üretimi yanı sıra PVC granül ve fişli kablo kollarını da içine alan geniş bir yelpazede,
ağırlıklı olarak beyaz eşya sanayine hizmet vermeye devam etmektedir. 1990 yılında başlayan
beyaz eşya yan sanayiliği 24 yılı aşkın süredir pekişerek artık ana sanayi ana tedarikçiliği gururu
ile devam etmektedir.
Üretim kapasiteniz ve ürünleriniz hakkında bilgi verir misiniz? Üretiminizin ne
kadarını beyaz eşya sektörü için üretmektesiniz?
Üretim kapasitemiz 2014 yılı başı ile tamamlanan makine yatırımları ile birlikte arttırılarak
büyüme trendinin devamlılığı ve sektördeki majör oyuncu rolümüzü pekiştirdik. 2010 yılında
tamamlanan Eskişehir yerleşkesine geçiş aşamasında yeni makine parkurları kurulmuş olsa da,
2013 yatırımları ağırlıklı olarak kablo bölümüne kaydırılarak ana iştigal konumuz olan
kabloculuğu sağlam temellere oturttuk.
1990’lı yılların başında üretimine başladığımız PVC Granül, üretim kapasitesi itibari ile hem iç
kullanım hem de satış anlamında yeterli kapasitede bulunmakta. Müşterilerimizin özel istekleri de
dahil olmak üzere kendi bünyemizde kullandığımız PVC granülümüzü müşterilerimize
sunmaktayız.
Fişli kablo bölümü 2001 yılında hayata geçmesine karşın şu anda ana üretim kollarımızdan bir
tanesi. Yatırımlar neticesinde Türkiye’de Beyaz Eşya Sanayine ciddi anlamda hizmet veren birkaç
firmadan biriyiz. Amacımız kablo bölümünden sonra yeni yatırımlar ile fişli kablo bölümünü de
rekabet ettiğimiz tüm kulvarlarda en üst seviyeye çıkarmak. Bu da çok uzak bir gelecekte
gözükmemekte.
Ana iştigal konumuz olan kablo yıllardan beri bizi tanıyan ve güvenen iş ortaklarımız sayesinde
gün be gün daha da gelişmekte. Yatırımı tamamlanan Rosendahl Ekstrüzyon makinalarımız iş
hacminde ve otomasyon anlamında bize büyük güç ve yeni hedefler kattı. Geçen seneye oran ile
beyaz eşyadaki imalat payımızı neredeyse 3’e katlayarak ciddi bir atılım gerçekleştirdik. Tabi
üretim kapasitemizi arttırmış olmamız bunun ana sebebidir. Şu anda üretimimizin %57’lik kısmı
beyaz eşya sanayine çalışmaktadır.
BEYSAD
9
BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
HABER BÜLTENİ/235
12 OCAK 2015
Gençler Kablo Üretiminin %21’ini İhraç Ediyor
Üretiminizin ne kadarını ihraç ediyorsunuz? Hangi ülkelere ihracat
gerçekleştiriyorsunuz?
İhracatımızı Beyaz Eşya ve diğer kollar olarak ayırabiliriz ama toplamda baktığımızda %21 gibi
bir ihracatımız bulunmakta. Her sene küçük ama emin adımlar ile bu oranın yukarı çıktığını
görmekteyiz.
Amacımız düzgün bir ticaret tabanında devamlı ve karlı işler yapabilmek. Her ne kadar ihracatın
önemini bilsek de ne yazık ki satış endişesi Türkiye’yi belirli ülkelerin arka bahçesi ve karsız
satışların merkezi haline getirmiş. Bizlerin bu gibi endişeleri olmadığı gibi zamanla bu anlayışın
kırılacağı düşüncesindeyiz.
Firma olarak yakın zamanda hayata geçireceğiniz projeler ve yatırımlar olacak mı?
Yeni yatırımdan çıkmış bir firma olarak henüz değil demem gerekebilir ancak, hali hazırda
siparişini verdiğimiz ve hala görüşmelerini sürdürdüğümüz yeni ekipmanlar mevcut. Bunlar daha
çok konipak tarzı ambalaj sistemleri, test ekipmanları gibi ancak daha da önemlisi fişli kablo
bölümü ile ilgili işleyişte bir sıkıntı olmaz ise 3. bir otomasyon ile ilgili yıl sonu gelişme olabilir.
Ar-Ge çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
Ar-Ge faaliyetlerimizi yurtdışı merkezli iki firma ile yürütmekteyiz. Ancak yakın zamanda bunu da
üniversitelerimiz işbirliği ile gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceğimiz noktasında değerli
akademisyenler ile görüştük. Ürünlerimiz itibari ile daha çok faydalı model veya hammadde bazlı
çalışmalara yönelmekteyiz. 1996 yılında Türkiye’de ilk olarak üretimine başladığımız ısıya
dayanıklı kablolar yelpazesinde arayışlarımız ve araştırmalarımız devam ediyor.
Eskişehir’de bulunmanızın size sağladığı avantaj/dezavantajlar nelerdir?
Türkiye’nin neredeyse tamamını görmüş bir kişi olarak Eskişehir sanayi anlamında gerçekten
gelişmiş, düzgün alt yapısı olan ve sanayicilik psikolojisini benliğinde barındıran bir şehir.
Avantajların en başında konum olarak İstanbul ve Ankara’ya çok yakın olması, belirli başlı ana
sanayilerin burada bulunması, gelecekte yeni yatırımları bu bölgeye çekebilecek yetide yan
sanayinin bulunması gibi faktörleri sayabilirim. İstanbul’da sanayici olarak fabrika yapabileceğiniz
yerler Gebze ve Hadımköy taraflarıdır. Bunların içerisinde de Organize sanayileri düşünürsek şu
devirde hangisine yatırım yapılabilir. Bunun maliyetinin altından nasıl kalkılabilinir. Eskişehir bu
anlamda gerçekten sanayici dostu bir yönetim anlayışı içerisinde.
Dezavantajları kısmın da ise diğer şehirlerde yaşanabileceklerden ekstra olarak bir sıkıntı söz
konusu değil.
DUYURU: BOSNA HERSEK İLE İŞBİRLİĞİ FIRSATLARI
Bosna Hersek F. Konsolosluğu Derneğimizle irtibata geçti ve BİGMEV (Bosna ile İlişkileri
Geliştirme Merkezi Vakfı) vasıtasıyla kazan-kazan modeliyle Bosna Hersek’teki beyaz eşya
konusunda yatırım imkanlarını değerlendirmek istiyorlar. İlgilenen üyelerimizle yetkilileri
buluşturabiliriz. Bilgilerinize sunarız.
DUYURU: VIII. ULUSLARARASI KURUMSAL YÖNETİM ZİRVESİ PROGRAMI
14 OCAK 2015 SABANCI CENTER, İSTANBUL
Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği (TKYD) tarafından bu yıl 8.’si düzenlenecek olan Kurumsal
Yönetim Zirvesi 14 Ocak 2015 günü Sabancı Center’da gerçekleşecek olup, konuşmacı listesinin
aşağıda yer aldığı ve faydalı olduğunu düşündüğümüz programın ayrıntıları ve katılım şartlarına
www.taider.org.tr adresinden ulaşabilirsiniz. Bilgilerinize sunarız.
BEYSAD
10
BEYAZ EŞYA YAN SANAYİCİLER DERNEĞİ
HABER BÜLTENİ/235























12 OCAK 2015
Av. Ümit Yayla, Ümit Yayla Hukuk Bürosu (Oturum Başkanı)
Aclan Acar, Doğuş Otomotiv A.Ş., Yönetim Kurulu Başkanı
Agah Uğur, Borusan Holding A.Ş., Yönetim Kurulu Murahhas Üyesi ve CEO
Ferruh Tunç, KPMG Kıdemli Ortak, Türkiye Başkanı
Tayfun Bayazıt, Bayazıt Yönetim Danışmanlık Hizmetleri Ltd. Şti., Yönetim Kurulu Başkanı
Oleg Shvyrkov, Deloitte, Kurumsal Yönetim Rusya Lideri (Oturum Başkanı)
Dr. Murat Doğu, TKYD Yönetim Kurulu Üyesi
Joyce Bigio, Rai Way S.p.A, Yönetim Kurulu Üyesi
David Shammai, APG Asset Management, Kıdemli Kurumsal Yönetim Uzmanı
Bekir Sıtkı Şafak, T.C. Başbakanlık Sermaye Piyasası Kurulu, Yönetim Kurulu Başkan
Vekili(*) (Katılım teyidi bekleniyor)
Av. Ümit Hergüner, Hergüner Bilgen Özeke Avukatlık Ortaklığı (Oturum Başkanı)
Dr. Yılmaz Argüden, ARGE Danışmanlık, Yönetim Kurulu Başkanı
Prof. Dr. Turgut Tarhanlı, İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Bertil Emrah Oder, Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı
Kenan Yılmaz, Koç Holding A.Ş., Baş Hukuk Müşaviri
Mehmet Göçmen, TKYD Yönetim Kurulu Başkanı
Dr. Vahdettin Ertaş, Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı
Selim Oktar, Stratejico Kurucu Ortağı
Artunç Kocabalkan, (Oturum Başkanı)
Dr. M. İbrahim Turhan, Borsa İstanbul, Yönetim Kurulu Başkanı
Muharrem Yılmaz, Sütaş Grubu, Yönetim Kurulu Başkanı
Ali Sabancı, Pegasus Hava Taşımacılığı A.Ş., Yönetim Kurulu Başkanı
Cansen Başaran Symes, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı
www.beysad.org.tr
BEYSAD
11