tasfiye memurlarının sorumluluğu

Transkript

tasfiye memurlarının sorumluluğu
Sergen BAYRAM
SMMM
1.GİRİŞ
Kurumların tasfiyesi, vergi kanunları, Türk Ticaret Kanunu, Kooperatifler Kanunu, Kamu İktisadi Kuruluşlarının kendi özel kanunlarında düzenlenmiştir.
Tasfiye, bir kurumun alacaklarının tahsili ile birlikte
toplam mevcut varlıklarıyla borçlarının ödenmesi, kalan varlıkların da ortaklar arasında dağıtılması esasına
dayalıdır. Kurumların tasfiye sürecini tasfiye memurları yönetir. Tasfiye memurunun görevleri ve sorumlulukları, kanunlarla düzenlenmiştir. Aşağıda ticaret
şirketlerinin tasfiye sürecinde görevli tasfiye memurlarının sorumlukları Türk Ticaret Kanunu ve Türk Vergi
Kanunları çerçevesinde açıklanmıştır.
2. TÜRK TİCARET KANUNU’NA GÖRE TASFİYE MEMURLARININ SORUMLULUĞU
Tasfiye memurlarının sorumluluğu, Türk Ticaret
Kanununun kollektif şirketler,komandit şirketler, anonim şirketler, limited şirketlerle ilgili kısımlarında ayrı
ayrı düzenlenmiştir. Kollektif şirketlerin tasfiyesinde
tasfiye memurlarının sorumluluğu şu şekilde açıklanmıştır: Tasfiye memurları, tasfiye süresince ortakların
tasfiyeye ilişkin oybirliği ile verdikleri kararlara göre
hareket ederler.(TTK.268). Tasfiye memurları kanun
ve ortakların almış olduğu kararlara uygun davranarak tasfiye sürecini yönetmek ve sonuçlandırmak durumundadır.
Tasfiye memurlarının Türk Ticaret Kanunu kapsamında yapması gereken işler :
• Basiretli bir işadamı gibi davranıp, gerekli önlemleri almak ve tasfiyeyi en kısa sürede tamamlamak,
• Şirketin tasfiyeye girmesiyle birlikte başlangıç
bilançosu ve envanter çıkartmak, şirketin gerçek durumunun tespitini yapmak,
• Varlıklarını nakde çevirmek ve paranın bankaya yatmasını sağlamak,(Varlıkların satışı pazarlık veya
açık artırma yoluyla yapılabilir. Tasfiye memurları, sadece ortaklar oybirliği ile karar aldığı takdirde toptan
satış yapabilirler, aksi takdirde bu mümkün değildir.)
BÜLTEN • 2012 - 203
• Borçların ödenmesini sağlamak, (Vadesi gelmemiş borçları iskonto uygulayarak derhal ödemeye ve
alacaklılar da bu ödemeyi kabule zorunludur. TTK’nun
Anonim Şirketlerle ilgili hükümlerinde TCMB’ca kısa
vadeli kredilere uygulanan oran üzerinden iskonto
ederek ödenir denerek, bu orana netlik kazandırılmıştır.)
• Borçların mevcut ve alacaklardan fazla olması
durumunda, ortaklara başvurmak,
• Şirketin net varlığını ortaklar arasında dağıtmak,
• Defter tutmak,
• Tasfiye sonunda bilanço çıkarıp ortaklara tebliğ
etmek, (Ortakların bilançoyla ilgili mahkemeye başvurmamaları durumunda, bilanço kesinleşir. Ortaklara
düşen paylar, ortaklara gönderilir.)
• Ortaklar talep ettiklerinde, her zaman defterleri göstermek ve hesap vermek,
• Şirketi mahkemelerde ve dışarıda temsil etmek,
Tasfiye memuru bu işleri tasfiye süresince yapmak
ve tasfiyenin sonunda da şirketin ticaret sicilinden
silinmesini sağlamak amacıyla ticaret siciline başvurmak durumundadır. Bu işleri yaparken tasfiyenin
gereklerinden olmayan yeni işleri yapamazlar, aksi
takdirde ortaklara karşı müteselsilen sorumlu olurlar.
Bunun tek istisnası ortakların oybirliği ile karar vermiş olmasıdır; ancak feshe mahkemenin karar vermiş
olması durumunda, ortakların arasında oybirliği sağlanamazsa, işletmenin konusu dahilindeki işlemlere
mahkemenin onayıyla devam edilebilir. Tasfiye işleri
yürütülürken, tasfiye memurununun sorumlu olacağı hususlar TTK.285. maddesinde açıklanmıştır.Tasfiye memurları veya tasfiye memurlarının atadıkları
kimselerin kanuna, şirket sözleşmesine veya iş görme
şartlarını gösteren diğer hükümlere aykırı hareket
ederek, üçüncü kişileri veya ortakları zarara uğratması durumunda, tasfiye memurunun kusursuz olduğu
ispat edilmedikçe müteselsil olarak sorumlu tutulurlar. Tasfiye memurunun atadığı kişilerin hatalı davra29
• MESLEKİ YAZILAR
TASFİYE MEMURLARININ
SORUMLULUĞU
• MESLEKİ YAZILAR
nışından dolayı sorumlu tutulması Borçlar Kanununun
116. Maddesi hükmü gereğidir. Söz konusu maddede
yardımcı kişilerin fiillerinden sorumluluk düzenlenmiştir. Burada unutulmaması gereken bir husus da, bir
tasfiye memuru görevini başka bir tasfiye memuruna
veya üçüncü kişilere devredemez, sadece bazı iş ve
işlemlerle ilgili vekil tayin edebilir. Bu tip davalarda
zamanaşımı, davacının zararı veya faili öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl ve her halükarda zararı doğuran
olaydan itibaren 5 yıldır. Ancak zararı doğuran fiil bir
suç oluşturduğu ve Türk Ceza Kanununa göre süresi
daha uzun bir dava zamanaşımına bağlı olduğu takdirde tazminat davasına da o zamanaşımı uygulanır.
Tasfiye halinde bulunan şirkette, tasfiye memurunun, görevini yaparken işlediği haksız fiillerden şirket
de sorumludur.
Komadit şirketler için de kollektif şirketlere uygulanan hükümler geçerlidir.
Anonim şirketlerde, esas sözleşmede veya genel
kurul kararı ile ayrıca tasfiye memuru atanmadığı takdirde, tasfiye yönetim kurulu tarafından yapılır. Tasfiye memurlarının yapması gereken işler TTK 540. ila
548. maddelerinde düzenlenmiştir. Burada tasfiyeye
giriş bilançosu, alacakların çağrılması ve korunması
diğer tasfiye işleri, tasfiye sonucu dağılma defterlerin
saklanması, şirket ünvanının ticaret sicilinden silinmesi, diğer hükümler, ek tasfiye işlemlerinin olması
durumunda yapılacaklar ve tasfiyeden dönüş söz konusu olduğunda tasfiye memurunun yapacakları açıklanmıştır. Bunlar tasfiye memurlarının tasfiye sürecinde
yapması gereken kanunla belirlenmiş işlerdir.
Söz konusu tasfiye işleri, kollektif şirketlerle hemen hemen aynı hükümleri taşısa da, farklı olan ve/
veya detaylandırılmış kısımlar mevcuttur. TTK. 541
maddesinde, Alacaklıların Çağrılması ve Korunması’na
yönelik yapılan düzenlemede, yerleşim yeri bilinen
alacaklılar taahhütlü mektupla, diğerleri ise Ticaret
Sicil Gazetesinde yapılan üçlü ilanla çağırılır denmektedir. Alacaklılar bildirimde bulunmazlarsa, alacak
tutarı Gümrük ve Ticaret Bakanlığının belirleyeceği
bir bankaya depo edilmektedir. Şirket aralarında uyuşmazlık bulunan veya muaccel olmayan borçlara karşılık gelecek tutarı, teminat altına alır. Şirketin borçları
alacaklarından fazla ise, durum şirket merkezinin bulunduğu Asliye Ticaret Mahkemesine bildirilir. Anonim
şirketlerde alacaklılara üçüncü kez yapılan çağrı tarihinden itibaren 1 yıl geçmediği sürece varlık dağıtılamaz. Ancak, hal ve duruma göre alacaklılar için bir
tehlike yoksa, mahkeme bir yıl geçmeden de dağıtıma
izin verebilir.
TTK.553. maddedede kurucuların, yönetim kurulu
üyelerinin, yöneticilerin sorumluluğu ile birlikte tasfiye memurlarının da sorumluluğu açıklanmıştır. Tasfiye memurları kanundan, esas sözleşmeden doğan
30
yükümlülüklerini kusurlarıyla ihlal ettikleri takdirde,
hem şirkete, hem pay sahiplerine, hem de şirket alacaklarına karşı verdikleri zarardan sorumlu tutulmuştur. TTK.539 maddede tasfiye memurlarının yetkilerin
sınırlandırılması ve genişletilmesi hususu düzenlenmiştir. Tasfiye memurlarına Kanunla tanınmış yetkiler
devredilememektedir, ancak belirli bir uygulama için
diğer tasfiye memuruna veya üçüncü kişiye temsil yetkisi verilebilir. Tasfiye memurlarının üçüncü kişilerle
tasfiye amacı dışında yaptıkları işler, üçüncü kişilerin
işlemin tasfiye dışında olduğunu bilmemesi durumunda (ticaret sicilde tescil edilmiş olması ispat hükmünden sayılmamaktadır) şirketi de bağlamaktadır. Ayrıca
tasfiye memurunun yaptığı haksız fiilden şirket de sorumlu tutulmaktadır. Birden fazla tasfiye memuru olması durumda, aksi belirtilmemişse, ikisinin müşterek
atacakları imza ile şirket temsil edilmektedir.
Limited şirketler için de TTK.643 maddede; ‘tasfiye usulu ile tasfiyedeki şirket organlarının yetkileri
hakkında anonim şirketlere ilişkin hükümler uygulanır’
denmiştir.
3. VERGİ USUL KANUNU’NA GÖRE TASFİYE MEMURLARININ SORUMLULUKLARI
Vergi Usul Kanunu 10.maddede de belirtildiği üzere, tüzel kişilerin işlemleri ve ödevleri kanuni temsilciler aracılığıyla yerine getirilir. Kurumların tasfiyeye girmesinde tasfiye memurları , kanuni temsilci
olarak atanır. Tüzel kişiler tarafından yerine getirilmesi gereken ödevleri yerine getirmemeleri yüzünden
mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından
tamamen veya kısmen alınamayan vergi ve buna bağlı alacaklar, kanunî ödevleri yerine getirmeyenlerin,
yani burada tasfiye memurlarının varlıklarından alınır.
Tasfiye memurları, bu suretle ödedikleri vergiler için
asıl mükelleflere rücu edebilirler
Tasfiye halinde mükellefiyet, vergi ile ilgili muamelelerin tamamen sona ermesine kadar devam eder.
Tasfiye memurları tasfiye kararını ve tasfiyenin kapandığını vergi dairesine ayrı ayrı bildirmeye mecburdur.
Tasfiye halinde mükellefiyet, dolayısıyla tasfiye memurunun sorumluluk süreci, tasfiyeye giriş ile tasfiye
kapanış arasındadır ki, bu hüküm VUK.162.maddede
yer almıştır.
4. AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULU HAKKINDA KANUNUNA GÖRE TASFİYE MEMURLARININ SORUMLULUĞU
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tasil Usulu Hakkında Kanunun 33.maddesinde tasfiye halinde mesuliyet
düzenlenmiştir. Madde şu şekildedir:
‘Tasfiye memurları veya tasfiyeyi yürütenler, tasfiyenin başladığını üç gün içinde ilgili tahsil dairelerine bildirmek mecburiyetindedirler.
Tasfiye memurları veya tasfiyeyi yürütenler, amme
BÜLTEN • 2012 - 203
Bunların ödedikleri borçlar için amme alacağı
ödenmeden kendilerine dağıtım yapılmış olanlara
rücu hakları mahfuzdur.’
Dolayısıyla tasfiye memuru, tasfiye sürecinde alacakları tahsil edip, borçları ödemekle yükümlüdür. Bu
işlemleri tamamlamadan elde edileni ortaklara dağıtması veya herhangi bir şekilde tasarrufta bulunması
durumunda, kendisi amme alacakları dolayısıyla, şahsen ve müteselsilen sorumlu olacaktır. Ancak bu mesuliyet kendisinin tasarrufta bulunduğu veya dağıttığı
miktarı geçmeyecektir. Bununla birlikte, tasfiye memurlarının kendilerine dağıtım yapılanlara rücü hakkı
saklıdır.
4. KURUMLAR VERGİSİ KANUNU KAPSAMINDAKİ
TASFİYE MEMURLARI İLE İLGİLİ DÜZENLEMELER
Kurumlar Vergisi Kanununda tasfiye memurlarının
sorumluluğu 17.maddenin 7 fıkrasında açıklanmıştır.
Burada yapılan açıklama da 6183 sayılı AATUHK’daki
ile paraleldir.
Madde 17
……
7) Tasfiye memurlarının sorumluluğu: Tasfiye memurları, kurumun tahakkuk etmiş vergileri ile tasfiye
beyannamelerine göre hesaplanan vergiler ve diğer
itirazlı tarhiyatlar için, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 207 nci maddesine uygun bir
karşılık ayırmadan aynı Kanunun 206 ncı maddesinin
dördüncü sırasında yazılı alacaklılara ödeme ve ortaklara paylaştırma yapamazlar. Aksi takdirde bu vergilerin asıl ve zamları ile vergi cezalarından şahsen ve
müteselsilen sorumlu olurlar.
a) Yukarıda belirtilen vergiler ile sekizinci fıkra
uyarınca tasfiye işlemlerinin incelenmesi sonucu tarh
edilecek vergilerin asılları ve zamları, tasfiye sırasında dağıtım, devir, iade veya satış gibi yollarla kendisine bir iktisadî kıymet aktarılan ya da tasfiye kalanı
üzerinden kendisine paylaştırma yapılan ortaklardan
da aranabilir. Ortaklardan tahsil edilmiş olan vergi
asılları için ayrıca tasfiye memurlarına başvurulmaz.
b) Tasfiye memurları, bu madde gereğince ödedikleri vergilerin asıllarından dolayı, yukarıda belirtilen
yollarla kendisine bir iktisadî kıymet aktarılan veya
tasfiye kalanından pay alan ortaklara ya da ortakların
aldıkları bu değerler vergileri karşılamaya yetmezse İcra ve İflas Kanununun 207 nci maddesine uygun
BÜLTEN • 2012 - 203
oranlar dahilinde aynı Kanunun 206 ncı maddesinin
dördüncü sırasında yazılı alacaklarını tamamen veya
kısmen tahsil eden alacaklılara rücu edebilirler.’
Tasfiye memurları, kurumun tahakkuk etmiş vergilerini, tasfiye beyannamesi ile hesaplanan vergileri,
ve diğer itirazlı tarhiyatlar için 2004 sayılı İcra İflas
Kanununun 207.maddesine gore karşılık ayırmadan ortaklara veya İİK 206. maddesinde bulunan imtiyazlı olmayan diğer alacaklılara dağıtım ve ödeme yapmaları
durumunda, vergi asıl ve zamları ile vergi cezalarından şahsen sorumlu tutulmaktadırlar. Söz konusu vergi
asıl ve zamları kendisine paylaştırma yapılmış olan ortaklardan da aranabilir. Bu durumda ortaklardan tahsil
edilmiş bulunan vergi asılları için tasfiye memuruna
başvurulmaz. Tasfiye memurları ödemiş oldukları vergi
asılları için, kendisine dağıtım yapılmış olan ortaklara
veya İcra İflas Kanunu 206. maddesinin dördüncü sırasında yer alan alacaklılara rücü edebilir.
03.07.2009 tarihinde 5904 sayılı kanunla Kurumlar Vergisi Kanunun 17.maddesine eklenen 9.fıkra ile
tasfiye edilerek tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmiş olan mükelleflerin, tasfiye dönemine ait her türlü
vergi tarhiyatı ve kesilecek cezaların tasfiye memuru
adına yapılması hususu bu maddede düzenlenmiştir.
Ancak tasfiye memurunun sorumluluğu tasfiye sonucu dağıtılan tutarla sınırlıdır. KVK. geçici 6.maddesi
ile; KVK.’nun 17.maddesine eklenen 9.fıkranın yürürlülük tarihi olan 03.07.2009’den once yapılan her
türlü vergi tarhiyatı ve kesilen cezalar hakkında bu
fıkra hükümlerinin uygulanmayacağına dair düzenleme yapılmıştir.
Tasfiye memurları tasfiye beyannamesini verirken
bir dilekçe ile tasfiye işlemlerinin incelenmesini talep
edebilir. Üç ay içinde inceleme başlar ve incelemenin
tamamlanmasını müteakip 30 gün içinde durum tasfiye memuruna bildirirlir. Buna gore kurumdan aranan
vergilerin sonucu alınıncayaya kadar, tasfiye memurunun sorumluluğu devam eder.
5.SONUÇ
Tasfiye memurlarının sorumluluğu 6102 sayılı Türk
Ticaret Kanununda, 213 sayılı Vergi Usul Kanununda,
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulu Hakkında
Kanun’da ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununda düzenlenmiştir. Birbirine parallel düzenlemeler
olmakla birlikte, tasfiye memurları, tasfiye halindeki şirketlerin kanuni temsilcileridir. TTK ve esas sözleşmesine aykırı davranarak sebep olacağı zarardan
şahsen ve müteselsilen sorumlu tutulmaktadır. Kamu
alacaklarını ödemeden veya karşılık ayırmadan, ortaklara veya İİK 206.maddedeki alacaklılara yapacakları ödemeler yüzünden kendileri de şahsen sorumlu
olacaktır. Vergi asılları açısından ortaklara rücü etme
hakkı saklı bulunmakla birlikte, kendisinin sorumluluğu da dağıtılan miktarla sınırlıdır.
31
• MESLEKİ YAZILAR
idarelerinin her türlü alacaklarını ödemeden veya
ödemek üzere ayırmadan önce tasfiye sonucunda elde
edileni dağıtamazlar veya bunlar üzerinde her hangi
bir şekilde tasarrufta bulunamazlar. Aksi halde tahakkuk etmiş ve edecek amme alacaklarından tasfiye memurları veya tasfiyeyi yürütenler şahsen ve müteselsilen mesul olurlar. Bu mesuliyet yapılan tasarrufların
ifade ettiği para miktarını geçemez.

Benzer belgeler

Prof. Dr. EROL ULUSOY - Uyuşmazlık Mahkemesi Dergisi

Prof. Dr. EROL ULUSOY - Uyuşmazlık Mahkemesi Dergisi “tasfiye memurları” anonim şirketin organıdır5. TTK md 643 gereği, limited şirketlerin tasfiye usulü ve tasfiyede şirket organlarının yetkileri hakkında anonim şirketlere ilişkin hükümler uygulanac...

Detaylı