haiti`yi şimdi de kolera vuruyor çocuklara iman eğitimi

Transkript

haiti`yi şimdi de kolera vuruyor çocuklara iman eğitimi
SiyahMaviKýrmýzýSarý
EÐÝTÝM ÝMAN TEMELÝNE DAYANMALI
13. VEFAT YILDÖNÜMLERÝNDE
ÇOCUKLARA
ÝMAN EÐÝTÝMÝ
BAYRAM YÜKSEL
VE ALÝ UÇAR’I
RAHMETLE
ANIYORUZ
Yazýsý sayfa 2’de
73 YAÞINDA, KONYA'DA VEFAT ETTÝ
ÝSMAÝL AMBARLI
DUALARLA
19 Kasým 1997’de, bundan tam on üç yýl
önce vefat eden Bayram Yüksel aðabeyi ve
Ali Uçar’ý rahmetle anýyoruz.
Haberi sayfa 6’da
Mustafa Öztürkçü’nün yazýsý sayfa 8’de
Din özgürlüðüne
‘laik devlet’ engeli
ABD’NÝN DÝNÎ ÖZGÜRLÜKLER RAPORU: TÜRKÝYE’DE ‘LAÝK DEVLETÝ KORUMA’
GEREKÇESÝYLE DÝN ÖZGÜRLÜKLERÝNE GETÝRÝLEN KISITLAMALAR SÜRÜYOR.
LAÝK DEVLETLE ÝLGÝLÝ ANAYASAL HÜKÜMLER
ABD: TÜM NATO ÜYELERÝ PROJEYÝ ONAYLAMALI
n ABD Dýþiþleri Bakanlýðýnýn 2010 Dinî Özgürlükler Raporunda,
"Türkiye'de anayasanýn din özgürlüðünü saðladýðý, ancak laik devletin bütünlüðü ve varlýðýyla ilgili anayasal hükümlerin bu haklarý
kýsýtladýðý" görüþüne yer verildi. Raporda, "devletin, 'laik devleti koruma' gerekçesiyle, üniversiteler dahil olmak üzere devlet kuruluþlarýnda Ýslâmî ifadeye önemli kýsýtlamalar, Müslüman ve diðer dinî
gruplara sýnýrlamalar getirmeye devam ettiði" kaydedildi.
Füze için detaylarda
uzlaþma beklemeyin
ORDU, YARGI VE BÜROKRASÝNÝN DÝÐER DALLARI
Anayasa paketinin
sonrasý düþünülmemiþ
ESKÝ BAKAN SUNGURLU: PAKET ACELEYE GETÝRÝLMÝÞ
n Anayasa paketi ile ilgili olarak eski Adalet Bakaný Oltan
Sungurlu, “Çabuk hazýrlanmýþ, kanunî metinleri belli deðil,
ne gibi bir sistem içinde çalýþacaðý, ne gibi problemler getireceði düþünülmemiþtir’’ diye konuþtu. Haberi sayfa 4’te
Hak-Ýþ: Ýstihdam paketi
önemli, ama yetersiz
n "Ordu, yargý ve bürokrasinin diðer dallarýnýn bazý üyelerinin laik
devlete tehdit olarak gördükleri 'Ýslâmî köktendinciliðe' karþý kampanyalar yürütmeye devam ettiði, Millî Güvenlik Kurulu ve Genelkurmay'ýn köktendinciliði kamu güvenliðine tehdit olarak sýnýflandýrdýðý" belirtilen raporda, kamuda ve okullarda "baþörtülü kadýnlarýn disiplin cezalarýna çarptýrýldýklarý veya hemþire ve öðretmenlik
gibi bazý kamu sektöründeki iþlerini kaybettikleri" ifade edildi.
Haberi sayfa 4’te
KOMUTA VE KONTROL DAHA SONRA KONUÞULACAK
n ABD Dýþiþleri Bakanlýðýnýn Avrupa ve Avrasya Ýþlerinden Sorumlu Bakan Yardýmcýsý Philip
Gordon, “Hiç kimse, NATO zirvesinde füze savunma yapýlanmasýnýn spesifik detaylarý üzerinde anlaþmaya varýlmasýný beklememeli. Füze
Philip Gordon
savunma misyonu Lizbon’da onaylanýrsa, konuþlanma, radar, komuta ve kontrol gibi konularda yapýlacak daha çok iþ olacak, ancak bunlar, bir sonraki aþamada olacak” dedi.
Haberi sayfa 5’te
CEHALETE KARÞI BÝRLÝK ÇAÐRISI / 16’DA
KAPSAMLI BÝR ÝSTÝHDAM PROJESÝNE ÝHTÝYAÇ VAR
n Hak-Ýþ ‘’istihdam paketi’’ için hazýrladýðý raporda‘’Düzenlemeler önemli, ancak yeterli deðil’’ görüþünü dile getirdi. 11’de
YAÐMUR ALTINDA VEDA TAVAFI— Hac görevini tamamlayarak þeytan
taþlayan ve veda tavafý yapan hacýlar yaðmur sürpriziyle karþýlaþtý. Gündüz sýcaklýðýn 35 derecelerde seyrettiði kutsal topraklarda önceki akþam saatlerinde yaðmur yaðdý. Nadir görülen yaðmurda hacýlar þeytan taþlarken, Harem-i Þerifteki hacýlar da yaðmur altýnda veda tavafý yaptý. Haberi sayfa 16’da
ISSN 13017748
HAÝTÝ’YÝ ÞÝMDÝ DE KOLERA VURUYOR
Haberi sayfa 7'de
SiyahMaviKýrmýzýSarý
SiyahMaviKýrmýzýSarý
2
YENÝASYA / 19 KASIM 2010 CUMA
LÂHÝKA
Bayramda
getirilen tekbirler
‘‘
.
Be­di­uz­za­man­Sa­id­Nur­s i
Allahu ekber’in bir vech-i mânâsý:
Cenâb-ý Hakkýn kudreti ve ilmi
herþeyin fevkinde büyüktür;
hiçbir þey daire-i ilminden çýkamaz, tasarruf-u kudretinden
kaçamaz ve kurtulamaz.
u makam yazýldýðý zaman Kurban Bayramý
geldi.
Allahu ekber, Allahu ekber, Allahu ekber’lerle nev-i beþerin beþten birisine, üç
yüz milyon insanlara birden Allahu ekber
dedirmesi; koca küre-i arz, büyüklüðü nisbetinde o
Allahu ekber kelime-i kudsiyesini semavattaki seyyarat arkadaþlarýna iþittiriyor gibi, yirmi binden ziyade hacýlarýn Arafat’ta ve iydde beraber birden Allahu ekber demeleri, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü
Vesselâmýn bin üç yüz sene evvel âl ve sahabeleriyle
söylediði ve emrettiði Allahu ekber kelâmýnýn bir
nevi aks-i sadâsý olarak, rububiyet-i Ýlâhiyenin Rabbü’l-Arz ve Rabbü’l-âlemîn azamet-i ünvanýyla küllî
tecellisine karþý geniþ ve küllî bir ubûdiyetle bir mukabeledir diye tahayyül ve his ve kanaat ettim.
Sonra, acaba bu kelâm-ý kudsînin bizim meselemizle dahi münasebeti var mý diye tahattur ettim.
Birden hatýra geldi ki:
Baþta bu kelâm olarak sâir bâkiyat, salihat ünvanýný taþýyan Sübhanallah, ve’l-hamdü lillâh ve Lâ ilâhe
illâllah gibi þêairden çok kelâmlar cüz’î ve küllî, meselemizi ihtar ve tahakkukuna iþaret ederler.
Meselâ; Allahu ekber’in bir vech-i mânâsý Cenâbý Hakkýn kudreti ve ilmi herþeyin fevkinde büyüktür; hiçbir þey daire-i ilminden çýkamaz, tasarruf-u
kudretinden kaçamaz ve kurtulamaz. Ve korktuðumuz en büyük þeylerden daha büyüktür. Demek
haþri getirmekten ve bizi ademden kurtarmaktan ve
saadet-i ebediyeyi vermekten daha büyüktür. Her acip ve tavr-ý aklýn haricindeki herþeyden daha büyüktür ki, “Sizin yaratýlmanýz da, diriltilmeniz de,
tek bir kiþinin yaratýlýp diriltilmesi gibidir” (Lokman
Sûresi: 28.) âyetinin sarahat-i kat’iyesiyle, nev’i beþerin haþri ve neþri, birtek nefsin icadý kadar o kudrete
kolay gelir. Bu mânâ itibarýyledir ki, darb-ý mesel
hükmünde büyük musibetlere ve büyük maksatlara
karþý, herkes “Allah büyüktür, Allah büyüktür” der,
kendine tesellî ve kuvvet ve nokta-i istinat yapar.
Þu­â­lar,­s.­209
***
Ýþte, ey tenbel nefsim! Bir nevi miraç hükmünde
olan namazýn hakikati, sabýk temsilde bir nefer,
mahz-ý lütûf olarak huzur-u þâhâneye kabulü gibi,
mahz-ý rahmet olarak Zât-ý Celîl-i Zülcemâl ve Mâbûd-u Cemîl-i Zülcelâlin huzuruna kabulündür. Allahu ekber deyip, mânen ve hayâlen veya niyeten iki
cihandan geçip, kayd-ý maddiyattan tecerrüd edip,
bir mertebe-i külliye-i ubudiyete veya küllînin bir
gölgesine veya bir sûretine çýkýp, bir nevi huzûra
müþerref olup, “Ýyyâke na’büdü” hitabýna, herkesin
kabiliyeti nisbetinde, bir mazhariyet-i azîmedir. Adeta, harekât-ý salâtiyede tekrarla Allahu ekber, Allahu ekber demekle kat-ý merâtib ve terakkiyât-ý
mâneviyeye ve cüz’iyattan devâir-i külliyeye çýkmasýna bir iþarettir ve marifetimiz haricindeki kemâlâtý kibriyâsýnýn mücmel bir ünvanýdýr. Güya herbir
Allahu ekber bir basamak-ý miraciyeyi kat’ýna iþarettir. Ýþte, þu hakikat-i salâttan mânen veya niyeten
veya tasavvuren veya hayâlen bir gölgesine, bir þuâýna mazhariyet dahi büyük bir saadettir.
Ýþte, hacda pek kesretli Allahu ekber denilmesi
þu sýrdandýr. Çünkü, hacc-ý þerif, bilasâle herkes
için bir mertebe-i külliyede bir ubûdiyettir. Nasýl
ki bir nefer, bayram gibi bir yevm-i mahsusta, ferik dairesinde, bir ferik gibi padiþahýn bayramýna
gider ve lütfuna mazhar olur. Öyle de, bir hacý, ne
kadar âmi de olsa, kat-ý merâtib etmiþ bir velî gibi, umum aktâr-ý arzýn Rabb-i Azîmi ünvanýyla
Rabbine müteveccihtir, bir ubûdiyet-i külliye ile
müþerreftir. Elbette, hac miftahýyla açýlan meratib-i külliye-i Rububiyet ve dürbünüyle nazarýna
görünen âfâk-ý azamet-i Ulûhiyet ve þeâiriyle kalbine ve hayâline gittikçe geniþlenen devâir-i ubûdiyet ve merâtib-i kibriyâ ve ufk-u tecelliyâtýn
verdiði harâret, hayret ve dehþet ve heybet-i Rubûbiyet, Allahu ekber, Allahu ekber ile teskin edilebilir. Ve onunla, o merâtib-i münkeþife-i meþhûde veya mutasavvire ilân edilebilir.
Hacdan sonra, þu mânâ-yý ulvî ve küllî muhtelif
derecelerde, bayram namazýnda, yaðmur namazýnda, husûf, küsûf namazýnda, cemaatle kýlýnan namazda bulunur. Ýþte, þeâir-i Ýslâmiyenin—velev
Sünnet kabilinden dahi olsa—ehemmiyeti þu sýrdandýr.
Söz­ler,­16.­Söz,­4.­Þu­â
‘‘
[email protected]
Hicret ederek Medine’ye geldiðimde Medinelilerin Cahiliyye döneminde eðlendikleri iki günleri vardý. Allahu Teâlâ o iki günü sizin için daha hayýrlý olan þu iki gün ile deðiþtirdi: Ramazan
ve Kurban Bayramý günleri.
Câmiü's-Saðîr, No: 2918 / Hadis-i Þerif Meâli
Müsbet hareketin zaferi
ÝMÂN EÐÝTÝMÝ
sorular sorar: Bu ne, neden, niçin…”3
Pedagoji uzmanlarý bu yaþlardaki çocuklarýn duygusal alýcýlarýnýn çok kuvvetli olduðunu söylerler.4 Bu yüzden dinî
kavramlarýn bu dönemlerde verilmesi çok önemlidir. “Küçücük bir çocuk Allah’ýn ne olduðunu tam olarak anlamasa
HASAN BULUT da, yine de pek çok okul öncesi yaþta olan çocuða Allah’ýn
bazý sýfatlarý ve aðaçlarý, topraðý, güneþi, ayý, yýldýzlarý… [email protected]
rattýðý öðretilebilir.”5 Dolayýsýyla bu dönemin çok iyi deðerlendirilmesi gerekiyor.*
Bediüzzaman Said Nursî’nin, kendi hayatýndan verdiði aocuklarla ilgili yazdýðým birkaç yazýdan sonra,
þa
ðý
daki anekdot da bu görüþü desteklemektedir:
bazý dostlarýmýz, bu konuda bir çalýþma yap“E
vet, insanýn en birinci üstadý ve tesirli muallimi, onun
mamý tavsiye ettiler. Ben bu konunun uzmaný
va
li
de
sidir. Bu münasebetle, ben kendi þahsýmda kat’î ve dadeðilim. Ancak, “Risâle-i Nur’un engin tefeki
ma
his
settiðim bu mânâyý beyan ediyorum:
kür hazinelerini çocuklarýn mâsum dünyalarý“Ben
bu seksen sene ömrümde, seksen bin zatlardan ders
na nasýl taþýyabiliriz? Bunun eðitimi nasýl verilebilir?” sorularýna cevap veren, Risâle-i Nur’u aldýðým halde, kasem ediyorum ki, en esaslý ve sarsýlmaz ve
çok iyi bilen uzman pedagoglardan oluþan bir heyetin, bu her vakit bana dersini tazeler gibi, merhum validemden alkonuda anne-babalara rehberlik yapabilecek, bol örnekli bir dýðým telkinat ve mânevî derslerdir ki, o dersler fýtratýmda,
çalýþmaya ihtiyaç var. Piyasada bulunan bazý iyi niyetli çalýþ- adeta maddî vücudumda çekirdekler hükmünde yerleþmiþ.
Sair derslerimin o çekirdekler üzerine bina edildiðini aynen
malarýn ise zayýf olduðu kanaatindeyim.
görüyorum. Demek, bir yaþýmdaki fýtratýma ve ruhuma
Topu taca attýktan sonra diyebilirim
merhum validemin ders ve telkinâtýný,
ki, iman eðitimi, iman hizmetlerinin iþimdi bu seksen yaþýmdaki gördüðüm
çinden gelen her gencin öncelikle iyi
bü
yük hakikatler içinde birer çekirdek-i
bir eþ seçmesiyle baþlayan bir süreçtir.
e
sa
siye müþahede ediyorum.”6
Dolayýsýyla, anne karnýnda ve doðumGörüldüðü gibi bir yaþýnda verilen
dan sonra devam eden bu süreçte, karPedagoji uzmanlarý bu
tel ki nât ve mâ ne vî ders ler fýt rat ta,
þýlýklý olarak var olan hassasiyetler, bemaddî vücutta ve ruh üzerinde önemli
lirleyici rol oynarlar.
yaþlardaki çocuklarýn
tesirler býrakarak, ondan sonraki geliTeknik olarak ise, her anne-baba biduygusal alýcýlarýnýn çok
þim safhalarý için çekirdekler hükmüne
raz pedagog olmak durumundadýr. Nekuvvetli
olduðunu
geç
mektedir. Dolayýsýyla onlarý ebedî
yi ne zaman ve nasýl verebileceðimizi
ce
hen
nemden kurtarmanýn ilk temelleçok iyi bilmeliyiz.
söylerler. Bu yüzden dinî
ri
ni
de
atmýþ oluruz.
Risâle-i Nur’da çocuk, Allah’ýn, anne
kavramlarýn
bu
dönemE
ði
tim
le ilgili fýtrî ve ilmî gerçekleri
ve babalarýn gözetim ve terbiyesine ebir
ta
ra
fa
býrakarak, her yaþ kademesinlerde
verilmesi
çok
manet ettiði sevimli ve þirin bir varlýk
de verilmesi gereken eðitimin, sürekli
olarak tanýmlanmýþtýr. Tertemiz kalbiyönemlidir.
ertelenerek bir baþka yaþ kademelerine
le, verilecek her þeyi almaya kabiliyetlikaydýrýlmasý halinde iþin daha zorlaþdir.1
Çocuðun yaþ basamaklarýna göre geliþim ve algýlama ye- masý kaçýnýlmaz hâle gelir. “Çünkü bir çocuk, küçüklüðünteneklerini—gerekirse uzmanlar yardýmýyla—keþfetmek de kuvvetli bir ders-i imânî alamazsa, sonra pek zor ve müþdurumundayýz. “Çocuklar, her yaþ döneminde beden, zihin kül bir tarzda Ýslâmiyet ve îmanýn erkânlarýný ruhuna alabive duygu olarak farklý özelliklere sahip olurlar. Bu farklýlýkla- lir. Adeta gayr-ý müslim birisinin Ýslâmiyeti kabul etmek de7
rý ebeveynler iyi bilmeli, analiz etmeli ve çocuklarýnýn mev- recesinde zor oluyor, yabanî düþer.”
Öncelikle anne ve babalara, Yirmi Dördüncü Lem’a’daki
cut olgunluk seviyelerini dikkate alarak eðitim vermelidirler.
Bi
ri
nci Nükte’yi iyi okumalarýný tavsiye ediyorum. Gördü“Her geliþim döneminde çocuðun ihtiyaçlarý farklýlaþýr,
kapasiteleri artar, buna baðlý olarak dünyasýna giren þeylerin ðüm kadarýyla, bu noktada yapýlan yanlýþlýklar baþka yanlýþþuur altlarýnda oluþturduðu temel dinamikler çocuðun fýtra- lara da kapý açmaktadýr.
týný þekillendirir. Bu noktada önem arz eden konu ise, çocuDipnotlar:
ða uygun zamanda doðru bilgilerin doðru bir þekilde aktarý* Bu konuda Ayþe Aydýn’ýn Bizim Aile dergisindeki adý geçen yazýsýna, uylabilmesi ve aktarýrlarken de çocuðun içinde bulunduðu zi- gulanabilir bazý yöntemler açýsýndan müracaat edilebilir.
hinsel ve duygusal olgunluðun dikkate alýnmasýdýr.”2
1-http://www.risaleinurenstitusu.org/index.asp?Section=Enstitu&Sub
Uzmanlara göre, çocuklarda 0-2 dönemi çok önemlidir. Section=EnstituSayfasi&Date=12/23/2005&TextID=1006
2- Psikolojik Danýþman Ersin Tokdemir
“Yürümeye ve konuþmaya baþladýðý bu dönemde, çocuk,
http://www.mumsema.com/islamda-egitim/50634-cocuguma-allah-isüt çocukluðundan çýkmýþ; bir küçük insan olmuþtur… Öð- nasil-anlatabilirim.html
AHVÂL
C
‘‘
3- Pedagog Ali Çankýrýlý, Bebeðimi Büyütüyorum, s. 58, Timaþ Yayýnlarý,
Ýstanbul, 1995
4- Ayþe Aydýn, 0-2 yaþ, dinî kavramlar ve Risale-i Nur eðitimi, Bizim
Aile Dergisi, Eylül 2010
5- Sýlma Buckley, Çocuk Yetiþtirmede Pýrlanta Tavsiyeler, Zaman,1992, s.75
6- Bediüzzaman Said Nursî, Lem’alar, s. 462, Yeni Asya Neþriyat, Temmuz, 2008
7- Bediüzzaman Said Nursî, Emirdað Lahikasý,
s. 86, Yeni Asya Neþriyat, Þubat, 2008
renmenin ve geliþmenin en hýzlý devresini yaþar… Sýk sýk
ÖLÇÜ
HALÝL AKGÜNLER
[email protected]
ihinleri etkileyerek, vicdanlarý cezbederek, akýllarý
ve kalpleri ikna ederek, fikir ve düþünce ekseninde
elde edilen zaferler; kýlýçla, þiddetle, kuvvetle,
topla, tüfekle elde edilen baþarýlardan daha kalýcý, daha
devamlý, daha sabit ve daha müstakîmdir.
Tarihte birçok misâl bulmak mümkündür.
Mahatma Gandi hiç kuþkusuz bu sahanýn en mühim
önderlerinden birisidir. Ýngiliz iþgali altýndaki
Hindistan’da öyle bir müspet harekete giriþmiþtir ki,
uzun süren bir fikir mücadelesi neticesinde ülkesini
baðýmsýzlýða kavuþturmuþtur. Gandi gibi, Mandela,
Martin Luther King, Lech Walessa da ayný tarzda
hareket eden diðer toplum önderleridir.
Bediüzzaman Hazretleri de tüm hizmet safhasýný
müspet hareket üzerine binâ etmiþ, son asrýn ülkemiz ve
Ýslâm coðrafyasý içindeki en mühim þahsiyetidir.
Kendisine yapýlan onca haksýzlýk ve gayr-i insânî
muameleye raðmen ne kendisi, ne de talebeleri müspet
iman hizmetinin dýþýna taþmamýþ, þiddet ve kuvvet ile
mukabele etmemiþtir. Daima sabýr içinde, her sýkýntýya
göðüs gererek, insanlarý fikren irþad ederek, haksýzlýk ve
zulme karþý itirazlarýný müspet hareket çerçevesinde dile
getirerek; biiznillah, bütün Ýslâm âlemine örnek olacak
bir iman hizmeti vücuda getirmiþtir.
En son dersinde ise, tüm talebelerine ayný yolu tavsiye
etmiþtir:
“Aziz kardeþlerim,
“Bizim vazifemiz müsbet hareket etmektir. Menfî
hareket deðildir. Rýza-yý Ýlâhîye göre sýrf hizmet-i
imaniyeyi yapmaktýr, vazife-i Ýlâhiyeye karýþmamaktýr.
Bizler âsâyiþi muhafazayý netice veren müsbet iman
hizmeti içinde herbir sýkýntýya karþý sabýrla, þükürle
mükellefiz.
“Meselâ, kendimi misâl alarak derim: Ben eskiden beri
tahakküme ve terzile karþý boyun eðmemiþim.
Hayatýmda tahakkümü kaldýrmadýðým, birçok hadiselerle sabit olmuþ. Meselâ, Rusya’da kumandana ayaða kalkmamak, Divan-ý Harb-i Örfîde idam tehdidine karþý
mahkemedeki paþalarýn suâllerine beþ para ehemmiyet
vermediðim gibi, dört kumandanlara karþý bu tavrým,
tahakkümlere boyun eðmediðimi gösteriyor. Fakat bu
otuz senedir müsbet hareket etmek, menfî hareket
etmemek ve vazife-i Ýlâhiyeye karýþmamak hakikati için,
bana karþý yapýlan muamelelere sabýrla, rýza ile mukabele ettim. Cercis Aleyhisselâm gibi ve Bedir, Uhud
muharebelerinde çok cefa çekenler gibi, sabýr ve rýza ile
karþýladým.
“Evet, meselâ seksen bir hatâsýný mahkemede ispat
ettiðim bir müdde-i umumînin yanlýþ iddialarý ile aleyhimizdeki kararýna karþý, bedduâ dahi etmedim. Çünkü
asýl mesele bu zamanýn cihad-ý mânevîsidir. Mânevî
tahribatýna karþý sed çekmektir. Bununla dahilî âsâyiþe
bütün kuvvetimizle yardým etmektir.
“Evet, mesleðimizde kuvvet var. Fakat bu kuvvet, âsâyiþi muhafaza etmek içindir.” (Emirdað Lahikasý, s. 455)
Üstad Bediüzzaman cumhuriyetin kuruluþu ile
Barla’da baþlattýðý iman ve Kur’ân hizmetinde çok büyük
engellerle karþýlaþmýþ. Devrin derin güçleri tarafýndan
sürekli olarak takip edilmiþ. Her hareketi müþahede
altýnda tutulmuþ. Olmadýk zulüm ve haksýzlýða maruz
kalmýþ. Bitmeyen bir sürgün hayatý yaþatýlmýþ.
Zehirlenmiþ, hayatýna kastedilmiþ. Olmadý, idamdan
mahkemelere sevk edilmiþ. Nurlar hakkýnda yüzlerce
kez mahkeme açýlmýþ. Bütün bu tazyik ve baský ve
zulüm karþýsýnda bile müsbet harekete prensibinden asla
taviz vermemiþ Üstad.
Ýþte bugün her þeye raðmen, her türlü dahilî ve haricî
engellere raðmen Risâle-i Nurlar onlarca yayýn evi
tarafýndan neþrediliyor. Yüzlerce, binlerce kitapçýdan
muhtaç ellere ulaþýyor. Binlerce, milyonlarca insan bu
eserleri okuyor; okuduðunu yaþýyor ve çevresine örnek
olmaya çalýþýyor, imanýný kurtarýyor. Onlarca dile
çevrilmiþ olan Nurlar, dünya ölçeðinde Ýslâm’a girmeye
çalýþan insanlara bir nur oluyor, yol gösteriyor.
Bu durum ise yakýn bir gelecekte çok aþikâr olarak
gözükecek bir zaferin mukaddimesidir, ilk tezahürleridir. Tehditle, korkuyla, zulümle, baskýyla susturulamayan bir sesin en gür sedasýdýr. Bu kalplere yerleþen,
gönülleri fetheden, vicdanlarýn iç yüzünü aydýnlatan,
insanlýða doðru yolu gösteren bir Nur’un zaferdir. Bu,
“herbir sýkýntýya karþý sabýrla, þükürle“ mukabele eden,
müspet hareket etmeyi bir hayat prensibi hâline getiren
Bediüzaman’ýn zaferidir.
Ýþte fecr-i sâdýk budur. Kameti uzun, gözü keskin
olanlar bu nurun dünya yüzünü aydýnlatmaya devam
ettiðini zaten öteden beri görüyorlardý. Çok yakýn bir
zamanda çoklar göz ile müþahede edecek inþâallah.
Yeter ki bizler sadakat, sebat ve ihlâsla Nurlara talebe
olalým. Hayatýmýzýn birinci gayesini Nurlara hizmet
etmek olarak telâkki edelim.
Z
SiyahMaviKýrmýzýSarý
SiyahMaviKýrmýzýSarý
3
YENÝASYA / 19 KASIM 2010 CUMA
HA­BER
Genel Yayýn Müdürü
Yayýn Koordinatörü
Haber Müdürü
Faruk ÇAKIR
Ankara Temsilcisi
Mehmet KARA
Reklam
Koordinatörü
Mesut ÇOBAN
Görsel Yönetmen: Ýbrahim ÖZDABAK
Kâzým GÜLEÇYÜZ
Abdullah ERAÇIKBAÞ
Abone ve Daðýtým Koordinatörü: Adem AZAT
Yeni Asya Gazetecilik Matbaacýlýk ve Yayýncýlýk
Sanayi ve Ticaret A.Þ. adýna imtiyaz sahibi
Mehmet KUTLULAR
Genel Müdür
Recep TAÞCI
Yazý Ýþleri Müdürü
(Sorumlu)
Mustafa DÖKÜLER
Ýstihbarat Þefi
Mustafa GÖKMEN
Spor Editörü
Erol DOYRAN
Yeni Asya basýn meslek ilkelerine uymaya söz vermiþtir.
Merkez: Gülbahar Cd., Günay Sk., No: 4 Güneþli 34212 Ýstanbul Tel: (0212)
655 88 59 Yazýiþleri fax: (0212) 515 67 62 Kitap satýþ fax: (0212) 651 92
09 Gazete daðýtým: Telefax (0212) 630 48 35 ÝlânReklam servisi fax: 515
24 81 Caðaloðlu: Cemal Nadir Sk., Nur Ýþhaný, No: 1/2, 34410 Ýstanbul. Tel:
(0212) 513 09 41 ANKARA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Meþrutiyet Cad. Alibey Ap. No:
29/24, Bakanlýklar/ANKARA Tel: (312) 418 95 46, 418 14 96, Fax: 425 03
36 ALMANYA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Zeppelin Str. 25, 59229 Ahlen, Tel:
004923827668631, Fax: 004923827668632 KKTC TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Avni
Efendi Sok., No: 13, Lefkoþa. Tel: 0 542 859 77 75 Baský: Yeni Asya
Matbaacýlýk Daðýtým: Doðan Daðýtým Sat. ve Paz. A.Þ.
Yayýn Türü: Yaygýn süreli
ISSN 13017748
NAMAZ
VAKÝTLERÝ
Hicrî:
13 Zilhicce
1431
Rumî:
6 T. Sani
1426
Ýller
Adana
Ankara
Antalya
Balýkesir
Bursa
Diyarbakýr
Elazýð
Erzurum
Eskiþehir
Gaziantep
Isparta
Ýmsak
4.49
5.02
5.07
5.21
5.17
4.30
4.35
4.28
5.11
4.41
5.09
Güneþ
6.14
6.31
6.32
6.50
6.46
5.56
6.02
5.57
6.40
6.06
6.35
Öðle
11.31
11.41
11.50
12.01
11.56
11.11
11.15
11.07
11.50
11.23
11.50
Ýkindi
14.11
14.14
14.30
14.35
14.29
13.50
13.52
13.41
14.24
14.03
14.29
Akþam
16.36
16.39
16.55
17.00
16.54
16.14
16.17
16.05
16.49
16.28
16.53
DÝZÝLERDEN
SONRA
DÝRENÇ
YARIÞMALARI
2010 Ocak_Eylül dönemi genel
deðerlendirme raporuna göre, yerli
dizilerden sonra en fazla bildirim
alan program türleri yüzde 8 ile
direnç yarýþmalarý, yüzde 7 ile
reklam kuþaklarý, yüzde 4’lük
dilimler ve sýrasýyla kuþak
programlarý, haber bültenleri ve
dramatik ögeler içeren eðlence
programlarý oldu.Direnç yarýþmalarý
için kaydedilen 5 bin 275 adet
bildirimin 3 bin 493’ü (yüzde 66)
‘’Yemekteyiz’’, 726’sý (yüzde 14)
‘’Evcilik Oyunu’’ ve 299’u (yüzde 6)
‘’Fear Factor Extreme’’ adlý
programlar hakkýnda oldu.
Reklamlarla ilgili 4 bin 834
bildirimin yüzde 8’i ‘’118’’ ile
baþlayan danýþma numaralarý,
yüzde 5’i GSM firmalarý ve yüzde 3’ü
sakýz reklamlarý konusunda yapýldý.
Ýmsak
5.18
5.23
4.59
4.50
5.01
4.49
4.35
4.35
4.18
5.07
4.55
Güneþ
6.49
6.50
6.30
6.17
6.27
6.20
6.00
6.06
5.45
6.39
6.18
Öðle
11.56
12.04
11.37
11.30
11.42
11.27
11.17
11.14
10.59
11.45
11.39
Ýkindi
14.27
14.41
14.07
14.07
14.21
13.57
13.57
13.44
13.36
14.14
14.23
Akþam
16.52
17.05
16.32
16.31
16.45
16.22
16.22
16.09
16.00
16.40
16.48
Yatsý
18.15
18.25
17.56
17.52
18.04
17.46
17.40
17.32
17.20
18.04
18.04
n BOLU’DA 9 gün önce kaybolan kuzenler Banu
Aydýnatay ile Dilan Yenigün’ün Bitlis’in Tatvan
Küçüksu Jandarma Karakol Komutanlýðýna baðlý ekipler tarafýndan bulunduðu bildirildi. Yetkililerden alýnan bilgiye göre, bulunduktan sonra
Tatvan Devlet Hastanesi’nde saðlýk kontrolünden geçirildi. Banu Aydýnatay (14) ile Dilan Yenigün’ün (15) yapýlan muayenelerinde genel
saðlýk durumlarýnýn iyi olduðu, darp izine rastlanmadýðý bildirildi. Yetkilileri, kuzenlerin morallerinin de yerinde olduðunu ifade ettiler. Kayýp genç kýzlarýn aileleri, gazetelere ilan vererek
Banu Aydýnatay ve Dilan Yenigün’ün bulunmasý için yardým istemiþti. Bitlis / aa
ÜST KURULA 2010 YILININ OCAK EYLÜL DÖNEMÝNDE EN FAZLA
ÞÝKÂYET EDÝLEN PROGRAMLAR ‘’AÞKI MEMNU’’,
‘’FATMAGÜL’ÜN SUÇU NE’’ VE ‘’TÜRKAN’’ ADLI DÝZÝLER OLDU.
yerli diziler kategorisinde gelen þikayetlerde ‘’kadýna yönelik þiddet’’ kriteri ilk defa
yüzde 99 oranýna ulaþtý. ‘’Türk Aile Yapýsýna ve Ahlâka Aykýrýlýk’’ konusunda yapýlan
deðerlendirmelerin yüzde 78’i, ‘’Millî ve
Mânevî Deðerlere Aykýrýlýk’’ konulu kritere iliþkin þikâyetlerin yüzde 77’si ve ‘’Program Kal dý rýl sýn’’
þeklinde gelen þikâyetlerin yüzde
75’i dramatik dizilerle ilgili oldu.
O cak-Ey lül dö neminde dramatik dizilerle ilgili
top lam 33 bin
213 bildirimin 9
bin 986’sý (yüzde 30) ‘’Aþk-ý
Memnu’’, 4 bin
808’i (yüz de
15) ‘’Fatma Gül’ün Suçu Ne?’’ ve
4 bin 735’i (yüzde 14) ‘’Türkan’’ adlý diziler hakkýnda geldi. Bu üç dizinin sahip ol du ðu o ran lar, dra ma tik di zi ler
hakkýnda gelen þikâyetlerin yüzde 59’unu oluþturdu. Ocak-Eylül 2010 döneminde en çok þikâyete konu olan dramatik dizilerin bütününün Kanal D’de
yayýnlandýðý görüldü. Ankara / aa
Ýller
Ýstanbul
Ýzmir
Kastamonu
Kayseri
Konya
Samsun
Þanlýurfa
Trabzon
Van
Zonguldak
Lefkoþa
Kayýp kuzenler
Tatvan’da bulundu
RTÜK’e þikâyet yaðdý
RAD YO ve Te le viz yon Üst Ku ru lu na
(RTÜK) 2010 yýlýnýn Ocak-Eylül döneminde en faz la þi ka yet e di len prog ram lar,
‘’Aþk-ý Memnu’’, ‘’Fatmagül’ün Suçu Ne?’’
ve ‘’Türkan’’ adlý diziler oldu. Üst kurula,
yýlýn dokuz aylýk döneminde izleyiciler tarafýndan 64 bin 664 baþvuru yapýlýrken,
136 bin 20 konuda þikâyette bulunuldu.
Üst Ku ru lun
2010 yýlý OcakEylül döneminde ge len bil di rim le rin ge nel
de ðer len dir me
raporundan derle nen bil gi le re
göre, vatandaþlarca RTÜK’e en çok
þi kâyet e di len
program türü yine yerli diziler oldu. 2010 yýlýnýn yýlýn dokuz aylýk döneminde yerli dizilerle ilgili þikayetler toplam bildirimlerin yüzde
51’ini oluþturdu. Yeni yayýn döneminde
baþlayan ve ilk bölümündeki tecavüz sahnesiyle tepkileri çeken ‘’Fatmagül’ün Suçu
Ne?’’ adlý diziyi izleyiciler en çok ‘’kadýna
yönelik þiddet’’ içerdiði gerekçesiyle þikâyet
ettiler. 2010 yýlýnýn dokuz aylýk döneminde
Yatsý
17.54
18.01
18.13
18.21
18.16
17.34
17.37
17.27
18.10
17.46
18.12
3 yaþýndaki Berat kaybolduktan 28 saat sonra ormanlýk alanda bulundu.
Küçük Berat’ bulundu
ailesi sevince boðuldu
ÝSTANBUL Þile’de 3 yaþýndaki Berat Coþkun’un kaybolduktan 28 saat sonra ormanlýk alanda bulunmasý Oruçoðlu
Köyü’nde büyük sevince sebep oldu. Köy halký, arama çalýþmalarýna katýlan ekipleri uzun süre alkýþladý. Berat’ýn ailesi, sevindirici haberin ardýndan bir de kurban kesti. Sultanbeyli’den bayram ziyareti için gittikleri Þile’de kaybolan Emine ve Tayfun Coþkun’un 3 yaþýndaki oðlu Berat’ý bulmak
için herkes seferber oldu. Küçük Berat’ý bulmak için bayramýn birinci gününden itibaren Ýstanbul Ýl Jandarma Komutanlýðý’na baðlý aralarýnda komando birliklerinin de bulunduðu 400 kiþilik askeri birlik, Arama Kurtarma Derneði (AKUT) ve vatandaþlar, aralýksýz çalýþtý. Oruçoðlu Köyü’ne
yaklaþýk 5 kilometre uzaklýktaki Tamburun mevkiine sabah
saatlerinde avlanmaya gelen vatandaþlarýn ihbarýný deðerlendiren arama ekipleri, termal kamera sayesinde küçük
Berat’ýn yerini tespit etti. Ekipler, Berat’ý ormanlýk alanda
sað olarak buldu. Berat’ýn annesi Emine Coþkun, çocuðuna
kavuþtuðu için çok mutlu olduðunu belirterek, “Benim için
gerçek bayram bugün” dedi. Ýstanbul / aa
Seri katil 6’ncý
cinayette yakalandý
n ESKÝÞEHÝR’DE Toprak ailesinden 5 kiþiyi
pompalý tüfekle öldürdükten sonra kaçan Ýhsan
Doðu, ayný aileden Ziya Akýn’ý da öldürdürdü.
Olaydan sonra kaçan Doðu, jandarmanýn düzenlediði operasyonla kýsa sürede yakalandý. Edinilen bilgiye göre, 5 kiþinin katil zanlýsý olarak aranan Ýhsan Doðu, Muttalýp beldesinine baðlý
Koyunlar Mahallesi’nde oturan Ziya Akýn’ý
pompalý tüfekle öldürdü. Olay yerinden kaçan
Doðu’nun yakalanmasý için jandarma ekipleri operasyon düzenledi. Geniþ çaplý operasyon sonucu Ýhsan Doðu, saklandýðý evin bahçesinde
kýstýrýldý. Kaçamayacaðýný anlayan Doðu, jandarma ekiplerine teslim oldu. Jandarma ekiplerine
‘’kalp hastasýyým’’ diyen Doðu, bu sýrada fenalaþtý.
Doðu’nun koluna giren jandarma ekipleri, zanlýyý bahçenin yaný baþýndaki eve soktu. Evde bir
süre dinlenen Doðu’ya ilaçlarý verilirken, çevrede
de geniþ güvenlik önlemleri alýndý. Bu arada zanlýnýn yakalandýðýný öðrenen belde halký, evin çevresinde toplandý. Yaklaþýk 1 saat sonra karakola
götürülmek üzere evden çýkarýlan Doðu, köylüler tarafýndan linç edilmek istendi. Eskiþehir / aa
SiyahMaviKýrmýzýSarý
4
Leyla Zana: PKK’nýn
eylemsizlik kararý bir fýrsat
nAVRUPAParlamentosu’nda (AP) düzenlenen Kürt
Konferansý’nda konuþan Leyla Zana, terör örgütü
PKK’nýn seçimlere kadar eylemsizlik kararýný bir fýrsat
olarak deðerlendirirken, “Sayýn” diye hitap ettiði Abdullah Öcalan’ýn diyalog çaðrýsýnýn da göz ardý edilmemesi gerektiðini savundu. Belçika’nýn baþkenti Brüksel’de yer alan Avrupa Parlamentosu’nda iki gün sürecek olan Kürt Konferansý baþladý. Bu yýl 7’incisi düzenlenen Kürt Konferansý’na AB Türkiye Yurttaþ Komisyonu (EUTCC) ev sahipliði yapýyor. “Barýþ Ýçin Bir
Yol-Gerçeklerle Yüzleþme” baþlýðýnda düzenlenen
konferansa, farklý branþtan uzmanlar davet edildi.
Konferantaki katýlýmcýlar arasýnda Nobel Barýþ Ödülü
Sahibi Güney Afrikalý Desmond Tutu, Nobel Barýþ Ödülü Sahibi Þirin Ebadi, Avrupa Konseyi Ýyiniyet Elçisi
ve Çevre Koruma Vakfý Sözcüsü Bianca Jagger, eski
DEP milletvekili Leyla Zana, Profesör yazar Noam
Chomsky ile yazar Cengiz Çandar ile BDP Eþbaþkaný
Selahattin Demirtaþ da yer alýyor. Avrupa Parlamentosu’nun ilk oturumunda söz alan eski DEP milletvekili
Leyla Zana, ‘’Halklarý birbirine yakýnlaþtýracak etkinlikler ne yazýk ki salon toplantýlarý ve kamera siyaseti ile
mümkün olmuyor. Barýþý talep eden taraf olarak Kürtler diðer haklarý kendilerini tanýtmak için çabalýyorlar’’
görüþlerine yer verdi. PKK’nýn seçimlere kadar eylemsizliði bir fýrsat olarak deðerlendirip, silâhlarýn patlamadýðý bir ortamýn meydana getirilmesi içim þeffaf ve
samimi bir takvimle yola çýkýlabilirdi diyen Leyla Zana,
‘’Demokratik bir anayasa çalýþmasýna kadar geçecek
süre içerisinde ifade ve örgütlenme özgürlüðü önündeki tüm engeller kaldýrýlmasý, Kürtçenin kamusal alanda kullanýmý saðlayacak yasal düzenlemelerin yapýlmasý, seçim barajýnýn düþürülmesine yapýlmasý gerekenlerden sadece bazýlarýdýr. Böylece siyasi iktidar demokrasi anlayýþýnýn sadece kendileriyle sýnýrlý kalmadýðýný sergileyebilir’’ þeklinde konuþtu. Brüksel/cihan
YENÝASYA / 19 KASIM 2010 CUMA
HA­BER
Anayasa paketi, sonrasý
düþünülmeden hazýrlanmýþ
ESKÝ ADALET BAKANI SUNGURLU, “ANAYASA DEÐÝÞÝKLÝÐÝ HUKUKA UYGUNDUR, DEMOKRATÝKTÝR. ANCAK ÇABUK HAZIRLANMIÞ, KANUNÝ METÝNLERÝ BELLÝ DEÐÝL, NE GÝBÝ BÝR SÝSTEM ÝÇÝNDE ÇALIÞILACAÐI, NE GÝBÝ PROBLEMLER GETÝRECEÐÝ DÜÞÜNÜLMEMÝÞTÝR’’ DEDÝ.
ESKÝ Adalet Bakaný Oltan Sungurlu, ‘’Anayasa
deðiþikliði hukuka uygundur, demokratiktir.
Ancak çabuk hazýrlanmýþ, kanuni metinleri belli
deðil, ne gibi bir sistem içinde çalýþacaðý, ne gibi
problemler getireceði düþünülmemiþtir’’ dedi.
Kurban Bayramý dolayýsýyla Gümüþhane’ye
gelen Sungurlu, yaptýðý açýklamada, 12 Eylülde
halk oylamasýna sunulan anayasa deðiþikliðinin
hukuka uygun olduðunu ve dünyada bunun
benzerlerinin bulunduðunu belirterek, ‘’Ama
bunun ne getirip ne götüreceðini söylemedim.
Böyle bir beyanda bulunmuþ olsaydým, tavýr almýþ olacaktým. Ýnsanlarýmýz, deðiþiklikleri be-
ðenmediðim, bunlarýn yanlýþ olduðu gibi düþünceye kapýlabilirdi. O sebeble bu deðiþikliklerin
ne gibi iyilikler, kötülükler getireceðini söylemedim’’ diye konuþtu.
Yapýlan deðiþikliklerin hukuka uygun ve demokratik olduðunu ancak çok çabuk hazýrlandýðýný savunan Sungurlu, þöyle devam etti:’’Ancak kanuni metinleri belli deðildir, ne gibi bir
sistem içinde çalýþýlacaðý, ne gibi problemler getireceði düþünülmemiþtir. Daha þimdiden problemler baþlayacaktýr. Baþlangýçta söylenen ‘yargýnýn hükümetin emrinde olacaðý’ dedikodularý
her zaman olur, doðrudur, yanlýþtýr, onu bilme-
miz mümkün deðildir. Hükümetin emrinde olduðu, hükümetin hakim olduðu iddialarý her
zaman olabilir. Böyle olmasýnýn sebebi de iþin
çok acele olmasýdýr. Ýnsanlara düþünmek için
fýrsat verilmediðinden bu söylenmektedir. ‘’
Sungurlu, Cumhurbaþkanýnýn yetki ve sorumluluklarýna da deðinerek, ‘’Bizdeki Cumhurbaþkaný baþkan deðil. Ne tam baþkanlýk ne
de yarý baþkanlýk sistemi olmadýðýna göre bu
yapýlan deðiþiklikte bu konuda eksiklikler var.
Baþkanlýk sistemi için benim ilk zamanlar müspet görüþlerim vardý. Onun sebebi de þu an
parlamenter sistemde karþýlaþtýðýmýz bütün ak-
Türkiye ile Ýsrail
stratejik ortaklýðý bitti
n ABD'DEKÝ dü þün ce ku ru lu þu Ger man
Marshall Fund’ýn uzmanlarýndan Ian Lesser,
Lizbon Zirvesinin Türkiye-ABD iliþkilerinde
“kilit test” noktalarýndan biri olacaðýný ve zirvede Türkiye’nin tavrýnýn önem taþýdýðýný söyledi. ABD’deki düþünce kuruluþu Washington
Enstitüsü tarafýndan “Türkiye-ABD Ýliþkilerini
Yeniden Düzeltmek” konulu bir konferansda
konuþan Ian Lesser, Türkiye’nin zirvede füze
savunma sistemiyle ilgili ortaya çýkan yapýyý
imzalayacaðýný düþündüðünü belirten Lesser,
bunun sadece Türkiye’nin NATO’nun en büyük paydaþlarýndan biri deðil, bölgesinde füze
tehdidine açýk ülkelerden biri olmasýndan kaynaklandýðýný ifade etti. Washington Enstitüsü
uzmanlarýndan Scott Carpenter da Türkiye’nin deðiþtiðinin kabul edilmesi gerektiðini
söyledi. Türkiye ile Ýsrail arasýndaki stratejik
ortaklýðýn “geri dönülemez þekilde sona erdiði” yorumunda bulunan Carpenter, Türkiye
ile ABD iliþkilerinde gerginlik yaþandýðýný, ama Türkiye’nin “hâlâ kaybedilmediðini ve iliþkilerin geliþtirilebileceðini” söyledi. Washington Enstitüsü Türkiye uzmaný Soner Çaðaptay da füze savunma sisteminde uzlaþýlabilineceðini, ama uygulamada sorunlar yaþanabileceðini söyledi. Washington/aa
Ankara’daki Ýcra
Müdürlerine dâvâ
nANKARA Cumhuriyet Baþsavcýlýðý, çeþitli iþler sebebiyle daire dýþýna çýkmamakla birlikte yol tazminatý aldýklarý iddiasýyla Ankara Ýcra Müdürlüklerinde görevli
müdür ve müdür yardýmcýlarý ile bu görevlerden emekli olmuþ 111 kiþi hakkýnda, ‘’görevi kötüye kullanmak’’ suçundan, 1 yýldan 3 yýla kadar hapisle cezalandýrýlmalarý istemiyle dâvâ açtý. Alýnan bilgiye göre, Memur Suçlarý Soruþturma Bürosu’nda görevli Cumhuriyet Savcýsý Abbas Özden tarafýndan açýlan dâvânýn iddianamesinde, Ankara Ýcra Müdürlüklerinin 2010 yýlý
denetimi sonunda, Adalet Müfettiþlerince, Ankara
Cumhuriyet Baþsavcýlýðýna yazýlan yazýda, ‘’denetimlerde, icra müdür ve müdür yardýmcýlarýnýn büyük bölümünün fiilen haciz, satýþ, kýymet takdiri ve benzeri iþlemler için daire dýþýna gitmedikleri halde, fiilen daire
dýþýnda iþlem yapmýþ gibi kasadan çýkýþ yapmak suretiyle belirlenen oranda yol tazminatý aldýklarýnýn belirlendiði’’ aktarýldý. Bu durumun, Ankara Ýcra Müdürlüklerinde yerleþmiþ genel bir uygulama olduðu belirlenerek, ilgililer hakkýnda adli yönden gereðinin yapýlmasý için suç duyurusunda bulunulduðu anýmsatýlan iddianamede, yapýlan inceleme ve soruþturma sonucunda,
Ankara 21. ve 22. Ýcra Müdürlükleri olan Gayri Menkul ve Ýflas Ýcra Müdürlükleri hariç diðer Ýcra Müdürlüklerinin tamamýnda, 5435 sayýlý Yasa’nýn 48. maddesi
ile deðiþik 3717 sayýlý Adli Personel ile Devlet Dâvâlarýný Takip Edenlere Yol Gideri ve Tazminat Verilmesi ile
492 sayýlý Harçlar Kanunu’nun Bir Maddesinin Yürürlükten Kaldýrýlmasý Hakkýndaki Kanun’un 2. maddesinde yer alan hükümlere aykýrý davranýldýðý kaydedildi.
Ýddianamede, Ankara Ýcra Müdürlüklerinde görevli
müdür ve müdür yardýmcýlarý ile bu görevlerden emekli olmuþ 111 kiþinin, TCK’nýn 257/1. maddesinde
düzenlenen ‘’görevi kötüye kullanmak’’ suçundan 1 yýldan 3 yýla kadar hapisle cezalandýrýlmalarý talep edildi.
Soruþturmada, 153 kiþi hakkýnda ise ‘’kovuþturmaya
yer olmadýðýna’’ karar verildi. Ankara 5. Asliye Ceza
Mahkemesi’ne sunulan iddianamenin kabul edildiði ve
haklarýnda dava açýlan 111 kiþinin yargýlanmasýna önümüzdeki günlerde baþlanacaðý öðrenildi. Ankara/aa
Washington’da Türkiye’ye
yönelik çok rahatsýzlýk var
nTÜRKÝYE'NÝN eski Washington Büyükelçisi ve eski
Dýþiþleri Bakanlýðý Müsteþarý Faruk Loðoðlu, “Türkiye
ile Ýsrail arasýndaki iliþkiler onarýlmadan TürkiyeABD iliþkilerinin tekrar eski haline gelemeyeceðini”
savundu. ABD’deki düþünce kuruluþu Washington
Enstitüsü tarafýndan “Türkiye-ABD Ýliþkilerini Yeniden Düzeltmek” konulu bir konferans düzenlendi. “Evet, Ýslam’ýn yeri Türkiye’de artýyor” diyen Loðoðlu,
bunun sadece insanlarýn günlük davranýþlarýna deðil,
yasalara da yansýdýðýný savunarak, artýk televizyonlarda birçok dini temanýn yer aldýðýný, üniversitelerin ardýndan þimdi ilköðretimde baþörtüsü konusunun tartýþýlmaya baþladýðýný kaydetti. Loðoðlu, Türk dýþ politikasýnda ise Ýran, Ýsrail ve AB konularýnda yaþanan
sorunlarýn tesadüfi olmadýðýný, bunun iktidarýn Türkiye’nin içerisinde yapmak istediklerinin uzantýsý olduðunu savundu. Türkiye’nin Batýyla iliþkisinde dört
ölçüt bulunduðunu, bunlardan biri olan Türkiye’nin
AB üyelik sürecinin þu anda “çok yavaþ ve neredeyse
ölü” olduðunu anlatan Loðoðlu, ikinci ölçüt olan Türkiye-ABD iliþkisinde de gerilim yaþandýðýný ve Washington’da Türkiye’ye yönelik birçok rahatsýzlýk ve sýkýntý bulunduðunu ifade etti. Loðoðlu, geleneksel olarak ABD ile ilgili sorunlarda Kongre ile Beyaz Saray’ýn
“iyi polis-kötü polis”i oynadýðýna dikkati çekerek, “Ancak bugün durum farklý. Sadece Kongre deðil, ABD
yönetimi de huzursuz. Bu çok daha zor bir durum”
dedi. Üçüncü ölçüt olan Türkiye-Ýsrail iliþkilerinin ise
“hiç bu kadar kötü olmadýðý” yorumunda bulunan
Loðoðlu, dördüncü konu olan NATO’da da Türkiye’nin füze savunma sistemi hakkýnda bazý meþrû endiþeleri bulunduðunu söyledi. Washington/aa
saklýklar, baþkanlýk siteminde ortadan kalkýyor.
Baþkanlýk sisteminin de Türkiye’de güzel örnekleri var. Bir defa padiþahlýk sistemi bir baþkanlýk sistemidir. Atatürk dönemi, Ýnönü dönemi de bir baþkanlýk sistemidir. Ama asýl baþkanlýk sistemi Türkiye’de belediyelerdir. Ýyi
baþkan olursa belediyeler çok baþarýlý oluyor.
Ama kötü bir baþkan da olduðu zaman belediyelerde çalýþmalar hatýr için oluyor, çeþitli yolsuzluklar, suiistimaller oluþuyor. Demek ki
‘Türkiye’de baþkanlýk sistemi yok’ diye bir þey
söyleyemeyiz. Baþkanlýk sistemi var ve biz bunu
yaþýyoruz’’ þeklinde konuþtu. Gümüþhane/aa
Amerika Birleþik Devletleri Dýþiþleri Bakanlýðý 2010 Dini Özgürlük Raporu'nda Türkiye'deki katý laiklik uygulamalarýnýn dini özgürlüklere engel teþkil ettiði belirtildi.
Din özgürlüðüne
‘laik devlet’ engeli
ABD DIÞÝÞLERÝ BAKANLIÐININ DÝNÝ ÖZGÜRLÜKLER RAPORUNDA TÜRKÝYE’DE DEVLETÝN
‘LAÝK DEVLETÝ KORUMA’ GEREKÇESÝYLE DÝNÝ ÖZGÜRLÜKLERÝ KISITLADIÐI ÝFADE EDÝLDÝ.
ABD Dýþiþleri Bakanlýðýnýn 2010 Dini Özgürlükler Raporunda, “Türkiye’de Anayasa’nýn din özgürlüðünü saðladýðý, diðer yasa ve politikalarýn
da dinin genelde serbestçe uygulanmasýna katkýda bulunduðu, ancak laik devletin bütünlüðü ve
varlýðýyla ilgili anayasal hükümlerin bu haklarý kýsýtladýðý” görüþüne yer verildi. Bakanlýðýn raporunun dini özgürlüklere iliþkin ihlallerin “kayda
deðer” düzeyde olduðu ülkelerin listelendiði bölümünde, geçen yýlýn tersine bu yýl Türkiye yer
almadý. Raporun Türkiye bölümünde, “Anayasa
din özgürlüðünü koruyor, diðer yasa ve politikalar da dinin genelde serbestçe uygulanmasýna
katký saðladý, ancak laik devletin bütünlüðü ve
varlýðýyla ilgili anayasal hükümler bu haklarý kýsýtlýyor” ifadesi kullanýldý.
“Devletin genelde dini özgürlüklerin uygulanmasýna saygý gösterdiði” belirtilen raporda, “raporun yazýldýðý dönemde devletin dini özgürlüklere saygýsýnýn statüsünde bir deðiþiklik olmadýðý” kaydedildi. Raporda, “yine de devletin,
‘laik devleti koruma’ gerekçesiyle, üniversiteler
dahil olmak üzere devlet kuruluþlarýnda Ýslami
ifadeye önemli kýsýtlamalar, Müslüman ve diðer
dini gruplara sýnýrlamalar getirmeye devam ettiði” kaydedildi. Raporda, bununla birlikte, bazý üniversite ve devlet kurumlarýnda Müslümanlarýn ibadetlerini yerine getirmeleri için mescitler
bulunduðu belirtildi. Raporda, “Cumhurbaþkanlýðý, silâhlý kuvvetler, yargý ve bürokrasi gibi devletin çekirdek kurumlarýnýn ülkenin tarihi boyunca laikliði savunma rolü oynadýðý, bazý du-
rumlarda devletin unsurlarýnýn seçilmiþ hükümetin faaliyetlerine laik devleti tehdit ettikleri
gerekçesiyle karþý çýktýðý” kaydedildi.
BAÞÖRTÜSÜ YASAÐI DA RAPORDA
Raporda, “ordu, yargý ve bürokrasinin diðer
dallarýnýn bazý üyelerinin laik devlete tehdit olarak gördükleri ‘Ýslâmî yaþantýya’ karþý kampanyalar yürütmeye devam ettiði, belirtildi. “Devlet
memurlarý ve öðrencilere kamu binalarý ve üniversitelerde baþörtüsü yasaðýnýn devam ettiði, ama bazý üniversite ve devlet kurumlarýnýn kadýnlarýn baþörtü takmasýna gayri resmi olarak izin
verdiði” kaydedilen raporda, “baþörtüsü takan kadýnlarýn, disiplin cezalarýna çarptýrýldýklarý veya
hemþire ve öðretmenlik gibi bazý kamu sektöründeki iþlerini kaybettikleri” dile getirildi. Raporda,
“bazý dini gruplarýn üyelerinin, inançlarýndan dolayý devlet kurumlarýnda kariyer yapmalarýnýn fiilen engellendiðini söylediði” ifade edildi.
HÜKÜMETLE GÖRÜÞÜLÜYOR
Raporda ayrýca, “ABD’nin, insan haklarýnýn
desteklenmesi politikasýnýn bir parçasý olarak,
Türk hükümeti ve devlet kuruluþlarýyla dinî
özgürlükler konusunu konuþtuðu, Türkiye’deki
ABD misyonu temsilcilerinin devlet yetkilileri
ve dinî gruplarýn temsilcileriyle sýk sýk bir araya
gelerek, dinî gruplar üzerindeki kýsýtlamalarýn
kaldýrýlmasýný içeren adli reform da dahil olmak üzere, dinî özgürlüklerle alakalý konularý
ele aldýðý” belirtildi. Washington/aa
BAZI AVRUPA ÜLKELERÝNE ELEÞTÝRÝ
ABD Dýþiþleri Bakanlýðýnýn dün açýkladýðý
‘’2010 Dinî Özgürlükler Raporu’’nda bazý Avrupa ülkeleri, Müslümanlarýn dinsel özgürlüklerine karþý sert tedbirler almakla eleþtiriliyor. Dýþiþleri Bakaný Hillary Clinton tarafýndan
açýklanan raporda, ülkeler derecelendirildi ve
dünyada dinsel özgürlüklere karþý en sert tutum takýnan ülkeler arasýnda Kuzey Kore, Ýran, Myanmar, Çin (Tibet ve Uygur sorunlarý),
Sudan, Eritre, Suudi Arabistan ve Özbekistan
sayýldý. Raporda, Fransa ve Ýsviçre’de baþörtüsü ve minarelere karþý geçirilen yasalar ve
yapýlan referandum eleþtirildi. Clinton, düzenlenen basýn toplantýsýnda, ‘’Dinsel özgürlük, hem temel bir insan hakký, hem de istikrarlý, barýþçýl ve geliþen bir toplumun temel
bir unsurudur’’ dedi. ‘’Bazý Avrupa ülkeleri,
dinsel ifade özgürlüðüne karþý sert sýnýrlamalarý uygulamaya koydu’’ ifadesini kullanan
Clinton, hoþgörüsüzlüðün ve güvensizliðin,
dinsel özgürlükler üzerinde, otoriter hükümetler veya aþýrý gruplar kadar kalýcý hasara
yol açabileceðini belirtti. ABD Dýþiþleri Bakanlýðýnýn demokrasi ve insan haklarý ile ilgili üst
düzey yetkilisi Michael Posner de açýklamasýnda, Amerikalý yetkililerin, ‘’Avrupa’da giderek yükselen dinsel gerginlik nedeniyle kaygýlý olduklarýný’’ ifade etti. Posner, Avrupa kamuoyunda ‘’Avrupa’da Ýslâm’’ konusunda
yükselmekte olan kaygýlara karþý Müslümanlarýn ve diðer dinsel azýnlýklarýn haklarýnýn korunmasý gerektiðini belirterek, Amerikalý yetkililerin bu konuda Avrupa’daki hükümetleri
uyarmakta olduklarýný kaydetti.
Emniyet teþkilatý 2011’de
16 bin 900 polis alacak
nEMNÝYET teþkilatýna 2011 yýlýnda, toplam
16 bin 900 polis memuru katýlacak. Bu polislerin 6 bin 900’ü Polis Meslek Yüksek Okullarýnda, 10 bin üniversite mezunu da Polis Meslek Eðitim Merkezlerinde polislik eðitimi alýyor. Polis Meslek Yüksek Okullarý ve Polis
Meslek Eðitim Merkezleri aracýlýðýyla son 7
yýlda toplam 76 bin 840 genç polis teþkilatýna
girdi. Polis Akademisi; Güvenlik Bilimleri Fakültesi, Polis Meslek Yüksek Okullarý, Güvenlik Bilimleri Enstitüsü ve Araþtýrma Merkezleri ile güvenlik alanýnda Türkiye’deki tek üniversite olma özelliðini kazandý. Akademiye
baðlý, geniþ ve uluslararasý bir öðrenci yelpazesi bulunan ve emniyet teþkilatýna amir yetiþtiren Güvenlik Bilimleri Fakültesi’nde 1331 erkek 60 bayan Türk öðrenci ile 18 farklý ülkeden 299 erkek 10 bayan misafir öðrenci olmak
üzere toplam 1700 öðrenciye eðitim veriliyor.
2010 yýlý itibariyle akademiye baðlý olarak vatandaþlarýn beklentilerine yönelik polis memurlarý yetiþtiren 30 Polis Meslek Yüksek Okulu bulunuyor. Bu yýl açýlan Sivas Polis Meslek Yüksek Okulu’nda ise 2011 Ocak ayý itibarýyla ilk etapta 500 Afgan Polisine eðitim verilecek. Emniyet teþkilatýnda her yýl personelin
yaklaþýk yarýsý hizmet içi eðitimden geçiriliyor.
2011 yýlýnda ise hedef, 100 binin üzerinde personelin hizmet içi eðitime tabi tutulmasý. Her
yýl, yapýlan sýnavlar sonucunda baþarýlý olan
bin polise 9 aylýk eðitimden sonra komiser
yardýmcýsý olma imkâný saðlanýyor. Ayrýca 11
Haziran’da kabul edilen yasa ile ‘Baþpolislik’ ve
‘Kýdemli Baþpolislik’ uygulamasý getirildi. Bu
uygulama ile özellikle asayiþ timlerinde ve polis merkezlerinde rütbeli personel ihtiyacý giderilmiþ oldu. Yine bu kanunla polislerin emeklilik yaþý da 52’den 55 yaþa çýkarýldý. Bu yeni düzenlemelerle polisler, mesleki motivasyonlarýnýn artýrýlmasý amaçlanýyor. 2010 yýlýnda Polis Teþkilatý’na katýlan polis memuru sayýsý 16 bin 85 oldu. 2011 yýlýnda ise toplam 16
bin 900 polis memuru yetiþtirilerek Emniyet
Teþkilatýna kazandýrýlacak. Yapýlan çalýþmalar
sonucu Emniyet Teþkilatýnda yüzde 21 olan
yüksekokul ve üniversite mezunu polis oraný
yüzde 85’e çýktý. Ankara/cihan
5
YENÝASYA / 19 KASIM 2010 CUMA
HABER
Uzlaþýn, detay beklemeyin
ABD DIÞÝÞLERÝ BAKAN YARDIMCISI GORDON, LÝZBON ZÝRVESÝ ÖNCESÝ, “HÝÇ KÝMSE, BU ZÝRVEDEN OLASI BÝR FÜZE
SAVUNMA YAPILANMASININ SPESÝFÝK DETAYLARI ÜZERÝNDE ANLAÞMAYA VARILMASINI BEKLEMEMELÝ” DEDÝ.
BD Dýþiþleri Bakanlýðýnýn Avrupa ve Avrasya Ýþlerinden Sorumlu
Ba kan Yar dým cý sý Phi lip
Gordon, “Hiç kimse, bu zirveden olasý füze savunma yapýlanmasýnýn spesifik detaylarý üzerinde anlaþmaya varýlmasýný beklememeli. Füze
savunma misyonu Lizbon’da
onaylanýrsa, konuþlanma, radar, komuta ve kontrol gibi
ko nu lar da ya pý la cak da ha
çok iþ olacak, ancak bunlar,
bir sonraki aþamada olacak”
de di. Gor don, Was hing ton’daki Yabancý Basýn Merke zi’nde dü zen le di ði ba sýn
toplantýsýnda, “küçük ve orta
menzilliler baþta olmak üzere balistik füzelerin yayýlmasýnýn, NATO Ýttifakýnýn tümüne yönelik giderek artan
tehdit meydana getirdiði, bu
nedenle ABD olarak, NATO
bünyesinde kurulmasý planlanan füze savunma sistemini ittifakýn tümü açýsýndan önemli öncelik olarak gördüklerini” vurguladý.
“Tehdidin bugün bile Avrupa’nýn belli kesimlerine
ulaþabileceðini ve zaman içinde kýtanýn tümünü etkisi altýna alacaðýný” belirten Gordon, “Müttefiklerimizle yoðun biçimde görüþmeler yapýyoruz ve bu
hedefe ulaþacaðýmýzdan umutluyuz” diye konuþtu.
A
Baþmüzakereci Egemen Baðýþ, Ýrlanda ziyaretinde bir dizi temasta bulundu.
Türkiye AB'ye
yük olmayacak
DEVLET Bakaný ve Baþmüzakereci Egemen Baðýþ, ‘’Türkiye AB’ye yük olmayacak; aksine AB’nin üzerinden yük alacak’’ dedi. Baðýþ, resmi ziyaret
amacýyla bulunduðu Ýrlanda’da AB iþlerinden sorumlu bakan Dick Roche
ile görüþmesinin ardýndan düzenlenen ortak basýn toplantýsýnda, Ýrlanda’da yaptýklarý görüþmelerin çok olumlu geçtiðini, Türkiye’nin Ýrlanda’nýn
AB sürecine verdiði desteði memnuniyetle karþýladýklarýný söyledi. Türkiye’nin AB’ye uyum sürecinde büyük aþamalar kaydettiðini belirten Baðýþ,
Ýrlanda’nýn Türkiye’nin AB üyeliðine destek konusunda sesini yükseltmesinin önemli olduðunu ifade etti. Baðýþ, Türkiye ile Ýrlanda arasýndaki ticari
potansiyelin deðerlendirilmesi gerektiðini, Ýrlanda’nýn saðladýðý vize kolaylýðýnýn daha çok öðrencinin Ýrlanda’ya eðitim için gelmesini saðladýðýný,
benzer bir kolaylýðýn iþadamlarý için de saðlanmasýný iyi olacaðýný, Ýrlanda’dan Türkiye’ye daha fazla turist gelmesini arzu ettiklerini bildirdi.
Kýbrýs sorununa da deðinen Baðýþ, Ýrlanda’nýn deneyimli bir ada ülkesi
olarak Kýbrýs’ýn sorunlarýnýn çözümünde iyi bir ilham kaynaðý olabileceðini ifade etti. Baðýþ, Kýbrýs sorununun çözümünde AB’nin daha adil
davranmasýný istedi. Baðýþ, Türkiye’nin AB üyeliðinin, AB’nin çýkarýna
olacaðýný kaydederek, ‘’Türkiye AB’ye yük olmayacak; aksine AB’nin üzerinden yük alacak’’ ifadesini kullandý. Egemen Baðýþ, kararlýlýkla sürdürülen reform sürecinin, Ýrlanda’nýn, Türkiye’nin AB üyeliðine destek
için sesini daha da yükseltmesine yardýmcý olmasýný umduklarýný söyledi. Resmi ziyaret çerçevesinde Ýrlanda’nýn baþkenti Dublin’de bulunan Baðýþ, Uluslararasý Ýliþkiler ve Avrupa Ýþleri Enstitüsü’nde, Türkiye-AB iliþkileri konusunda konuþma yaptý. Dublin/aa
Portekiz, 47 kiþinin
ülkeye giriþini engelledi
NATO’NUN yarýn baþlayacak iki günlük zirvesine ev sahipliði yapacak Portekiz, aldýðý güvenlik önlemleri kapsamýnda son iki günde 47 kiþinin ülkeye
giriþini engelledi. Portekiz Ýçiþleri Bakanlýðýndan verilen bilgiye göre, NATO zirvesi dolayýsýyla Schengen Antlaþmasý çerçevesindeki vizelerin dondurulmasýyla son 48 saatte sýnýrlarda yaklaþýk 40 bin kiþi kontrolden geçirildi. Kontroller sýrasýnda 47 kiþinin ülkeye giriþ yapmasýna izin verilmedi. Bu kiþilerden 11’i gözaltýna alýndý, diðerleri ülkelerine geri gönderildi. Bu arada, hava sahasýnda güvenlik önlemleri azami düzeye çýkarýldý. Lizbon havaalanýnýn bugün saat 12.00’den Pazar günü 12.00’ye
kadar özel güvenlik önlemleri altýnda çalýþacaðý bildirildi. Lizbon havaalanýna normalde saatte azami 23 olan uçak iniþinin 14’e düþürüldüðü
duyurulurken, kalkýþlarda herhangi bir deðiþikliðin öngörülmediði belirtildi. Öte yandan, Lizbon’da NATO karþýtý beþ gösteriye izin verilirken, güvenliði saðlamak için güvenlik gücü sayýca artýrýldý ve aralarýnda
zýrhlýlarýn da bulunduðu 45 askeri araç alýndý. Lizbon/aa
Bayramlar, Allah’ýn
kullarýna bir ikramý
TBMM Baþkanvekili Nevzat Pakdil, Kahramanmaraþ’ýn Göksun ilçesinde
vatandaþlarla bayramlaþtý. Göksun Belediye Baþkaný Ramazan Hurç ve
AKP Göksun Ýlçe Baþkaný Talhat Koska’nýn Kurban Bayramý nedeni ile düzenlediði bayramlaþma törenine katýlan Pakdil, ‘’Çok güzel ve özel günler olan bayramlar, Allah’ýn kullarýna bir ikramý ve ihsanýdýr’’ dedi. Göksun Belediyesinde, Göksun Belediye Baþkaný Ramazan Hurç, AKP Göksun Ýlçe Baþkaný Talhat Koska ve vatandaþlar tarafýndan karþýlanan TBMM Baþkanvekili Pakdil, vatandaþlarla bayramlaþtý. Burada vatandaþlara hitap eden Pakdil, bayram günlerinin, insanlarýn birbirleriyle olan kýrgýnlýklarýný ve küskünlüklerini bir kenara býrakýp, sevinçlerini paylaþtýklarý, büyüklerini ziyaret
ettikleri, küçüklerini sevindirdikleri, geçmiþlerine hayýr ve ihsanda bulunduklarý güzel günler olduðunu ifade etti. Pakdil, sözlerini þöyle sürdürdü:
‘’Bu vesileyle insanlar hem yaratan yüce Allah’ý, hem eþlerini, dostlarýný, arkadaþlarýný, çevrelerini, büyüklerini hatýrlýyorlar. Dolayýsýyla çok güzel ve özel bir gün olan bayramlar, adeta Allah’ýn kullarýna bir ikramý ve ihsaný olmuþ oluyor. Bizlerde hep beraber bu günleri en güzel þekilde deðerlendirmek istiyoruz. Bu vesileyle tekrardan hepinizin Kurban Bayramýný tebrik ediyorum. Allah nice bayramlara eriþtirsin. Ýnþallah hep sevinçli ve güzel
günlerde bir olalým, beraber olalým.’’ Bayramlaþma törenine, Bayýndýrlýk ve
Ýskan Bakanlýðý Müsteþar Yardýmcýsý Saim Parlak, AKP Kahramanmaraþ ve
Göksun yöneticileri ile çok sayýda vatandaþ katýldý. Göksun/aa
“HER ÜLKE KENDÝ
ADINA KARAR VERECEK”
GORDON, “Lizbon Zirvesi’nin öncesinde, NATO
müttefikleri arasýnda çözümlenmemiþ sorunlarýn olup olmadýðý” sorusu üzerine, Stratejik Konsept, Afganistan dahil tüm alanlarda baþarýlý bir zirvenin yapýlmasýný beklediklerini kaydetti. NATO müttefikleri arasýnda önemli güncel konularda büyük çapta
uzlaþýnýn bulunduðuna iþaret eden Gordon, “Tabii ki
yapýlacak iþler var. Kesin dokümanlarýn ortaya konulmasý, 28 ülkenin üzerinde uzlaþtýðý dilin saðlanmasý, bunlar ciddi süreç. Ancak, zirvede günün önemli konularýnda birliðin sergileneceðinden eminim” diye konuþtu.
“Türkiye’nin geri adým atacaðýndan endiþe duyuyor musunuz?” sorusu üzerine de Gordon, füze savunma sisteminin NATO kapasitesi olarak kabul edilmesi hususunda nasýl tavýr takýnýlacaðýnýn, Türkiye de dahil olmak üzere her ittifak üyesinin kendi
adlarýna karar vereceði bir konu olduðunu belirtti.
Gordon, Baþbakan Erdoðan’ýn komuta ve kontrol
yapýsýna dair sözlerine iliþkin olarak da “Hiç kimse,
bu zirveden olasý bir füze savunma yapýlanmasýnýn
spesifik detaylarý üzerinde anlaþmaya varýlmasýný
beklememeli. Biz, NATO’nun bir savunma kapasitesi üzerinde anlaþma saðlanmasýna bakýyoruz” dedi.
“Tüm müttefikler arasýnda böyle bir kapasite üzerinde anlaþma saðlansa bile, gelecekte komuta ve kontrol, farklý unsurlarýn konuþlandýrýlmasý gibi konularda birçok soru olacaðýný” söyleyen Gordon, bu sorularýn da Ýttifak tarafýndan bir bütün olarak ele alýnmasý gerekeceðini kaydetti. Gordon, “Tüm müttefiklerin bizimle görüþ birliði içinde olacaðýný umuyoruz, bu kapasitenin Lizbon’da onaylanmasý önemli”
ifadesini kullandý.
“KOMUTA VE KONTROL BÝR SONRAKÝ ÝÞ”
Gordon, Türkiye ya da baþka bir ülke olsun, hiçbir
hü kü met a dý na ko nu þa ma ya ca ðý na i þa ret e de rek,
þöyle devam etti:”Size bizim görüþümüzü söyleyebilirim. NATO ülkelerine balistik füzelerden kaynaklanan ve giderek artan potansiyel tehdit olduðunu,
NATO’nun bununla mücadele edecek kapasiteyi kabul etmesinin, hem Ýttifak’ýn hem de tüm NATO ülkelerinin güvenlik çýkarlarýna uygun olacaðýný düþünüyoruz. Bu füze savunma kapasitesine kendi katkýmýz olacak bazý unsurlarý önerdik. Bunun bütün olarak Ýttifak’ýn çýkarýna olduðunu düþünmemizin nedenlerini ortaya koyduk ve diðer hükümetler, buna
katýlýp katýlmama konusunda karar verecekler. Eðer
katýlma kararý verirlerse, o zaman NATO bu kapasi-
teyi benimsemiþ olacak
ve bunun iyi birþey olaca ðý ný dü þü nü yo ruz.
Komuta ve kontrol konularý konusunda, tekrar söy lü yo rum, hiç
kimse bu zirvenin füze
savunmasýyla ilgili tüm
sorularý cevaplayacaðýný
bek le me sin. E ðer NA TO ka pa si te yi ve fü ze
sa vun ma mis yo nu nu
Liz bon’da o nay lar sa,
konuþlanma, radar, komu ta ve kon trol gi bi
konularda yapýlacak daha çok iþ olacak. Bunlar,
bir sonraki aþamada olacak.”
ÇÖZÜLMESÝ
GEREKEN ÇOK
FAZLA TEKNÝK
SORU OLACAK
Gordon, ABD’deki düþünce kuruluþu Atlantik Konseyi’nde düzenlenen bir
konferansta da konuyla ilgili þunlarý söyledi: “Bizim için önemli olan, Ýttifak’a yönelik bir tehdidin var olduðu ve Ýttifak’ýn, bu tehditle mücadele için füze savunma sistemi yerleþtirilmesi konusunda harekete geçmesi gerektiði üzerinde anlaþmaya varýlmasý. Ve ardýndan, neyin nereye konuþlandýrýlacaðý, komuta ve kontrol konularý gibi hususlarda belirli kararlar alacaðýmýz
sonraki aþamalar olacak. Bunun, Lizbon zirvesinde karar laþ tý rýl ma sý ný bek le mi yo ruz. Bu zir ve de, NA TO’nun, balistik füzelerin yayýlmasýnýn yarattýðý tehditle baþa çýkmak için bir kapasiteye ihtiyaç duyduðu
yönünde karar alýndýðýný görmek istiyoruz. Lizbon’dan
sonra, komuta ve kontrol, konuþlanma gibi, çözülmesi
gereken çok fazla teknik soru olacak. Ancak bunlar,
bir sonraki aþamanýn konularý. ABD’nin bu zirveyle ilgili hedefi, NATO’nun böyle bir kapasiteye sahip olmasý gerektiði üzerinde anlaþmaya varýlmasý”. Washington/aa
mit Pamir’in de bulunduðu 12 kiþilik Akil Adamlar
Grubunca hazýrlanan ve haftalardýr üye ülkeler arasýnda müzakere edilen yeni Stratejik Konseptle birlikte füze savunmasý ve siber savunma gibi yeni sorumluluklar üstlenmesi beklenen NATO, yapýlanmasýný yeni tehditlere uyarlayacak þekilde gözden
geçirecek ve uluslararasý iþbirliðini derinleþtirmeye
çalýþacak.
Zirvenin en önemli gündem maddesi olarak görülen füze savunma sisteminde zirve öncesindeki yoðun müzakerelerle önemli mesafe kaydedildi. Füze
savunma sistemiyle ilgili zirvede alýnacak çerçeve
kararýnda Türkiye’nin hiçbir ülkenin tehdit olarak
gösterilmemesiyle güvenliðin bütünlüðü ve bölünmezliði ilkesi çerçevesinde tüm NATO üyelerinin ve
topraklarýnýn ayný güvenlik þemsiyesi altýna alýnmasý
taleplerinin karþýlanmasý bekleniyor. Büyük ölçüde
ABD katkýsýyla NATO’nun 10 yýl içinde geliþtirmeyi
planladýðý füze savunma sistemi kapsamýnda radarlarýn veya avcý füze bataryalarýnýn nerelere yerleþtirileceði, bunun için NATO’da nasýl bir yapýlanmaya
gidileceði ve kontrolün kimlerde olacaðý yeni müzakerelerin konusu olacak. Lizbon/aa
NATO ZÝRVESÝ TÜRKÝYE
ÝÇÝN ÖNEM ARZ EDÝYOR
TÜRKÝYE'NÝN Cumhurbaþkaný Abdullah Gül’ün
baþkanlýðýnda, Dýþiþleri Bakaný Ahmet Davutoðlu ve
Milli Savunma Bakaný Vecdi Gönül’ün de bulunduðu bir heyetle temsil edileceði iki günlük NATO zirvesi, Portekiz’in baþkenti Lizbon’da bugün baþlýyor.
Türkiye’yi çok yakýndan ilgilendiren konularda kararlar alýnmasýnýn beklendiði, 28 ülkenin devlet veya
hükümet baþkanlarý ile Rusya Devlet Baþkaný Dimitriy Medvedev, Afganistan Devlet Baþkaný Hamid
Karzai ve BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun’un da katýlacaðý zirvede NATO, Soðuk Savaþ döneminin son
bulmasýndan bu yana dünyadaki köklü deðiþlikliklere, yeni tehditlere karþý en önemli stratejik deðiþiklik le ri plan lý yor. NA TO’nun 2009 Ni san a yýn da
Strasbourg-Kehl zirvesinde ortaya atýlan, eski ABD
Dýþiþleri Bakaný Madeleine Albright’ýn baþkanlýðýný
yaptýðý bir çalýþma grubu tarafýndan hazýrlanan ve üç
kez üzerinde deðiþiklikler yapýlan NATO’nun gelecek 10-15 yýllýk yol haritasýný belirleyecek Stratejik
Konseptin Lizbon’daki zirvede kabul edilmesi öngöLÝZBON ZÝRVESÝ
rülüyor. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye
göre, NATO’nun 1999 yýlýnda belirlediði komuta yaBUGÜN BAÞLIYOR
NATO devlet ve hükümet baþkanlarý, 1949 tarihli pýsý ve stratejisini yeni tehditlere göre deðiþtirerek
Kuzey Atlantik Antlaþmasý ile kurulan Soðuk Savaþ güncelleþtirmek istediði yeni Stratejik Konseptte
döneminin ürünü ortak savunma örgütünü 21’inci Türkiye’yi yakýndan ilgilendiren, diðerlerine nazaran
yüzyýlýn þartlarýna hazýrlamak için yarýn Portekiz’in daha önem arz eden iki husus bulunuyor. ABD’nin
baþkenti Lizbon’da toplanacak. Türkiye’yi Cumhur- Avrupa’ya yerleþtirmek istediði füze savunma sisbaþkaný Abdullah Gül’ün baþkanlýðýnda, Dýþiþleri Ba- temlerinden birinin Türkiye’ye kurulmasý öngörükaný Ahmet Davutoðlu ve Milli Savunma Bakaný lürken, Türkiye’nin þart koyduðu açýk tehdit belirtilVecdi Gönül’ün de bulunduðu bir heyetin temsil e- memesiyle ilgili talebin NATO üyesi diðer ülkelerce
deceði zirvede NATO’nun gelecek 10-15 yýlýný þekil- olumlu karþýlandýðý belirtiliyor. Ancak, füze savunlen di re cek ye ni Stra te jik Kon sept o nay la na cak. ma sisteminin kurulacaðý ülkelerde komuta-kontrol
ABD’nin eski dýþiþleri bakanlarýndan Madeleine Al- yet ki si nin na sýl dü zen le ne ce ði ko nu sun da he nüz
bright baþkanlýðýnda, aralarýnda emekli büyükelçi Ü- mutabakat bulunmuyor. Lizbon/aa
CUMHURBAÞKANI GÜL’DEN NATO ÜYELERÝNE ÇAÐRI
ÝKÝNCÝ ve oldukça önemli olarak vurgulanan diðer husus ise NATO-AB iþbirliðinde atýlacak yeni adýmlar.
NATO ile ortak veya az da olsa tek baþýna harekatlar
yapan Avrupa Güvenlik Savunma Politikasýna (AGSP)
AB üyesi olmayan, ancak NATO üyesi olan Norveç’in
dahil olmasýna raðmen Türkiye’nin alýnmamasýndan
kaynaklanan sorunlarýn altýný çizen diplomatik kaynaklar, AB üyesi Kýbrýs Rum kesiminin arada bulunmasýndan dolayý iki tarafýn (AGSP’de Kýbrýs Rum kesimi,
NATO’da Türkiye) birbirini veto ettiðini ve NATOAB iliþkilerinin istenilen boyutta yürüyemediðini belirtiyor. NATO Genel Sekreteri Andres Fogh Rasmussen’in geçen ay Ankara’ya yaptýðý ziyaretin temelinde
bu konu yatarken, Cumhurbaþkaný Abdullah Gül’ün
Lizbon zirvesi öncesinde NATO üyesi ülkelerin devlet
baþkanlarýna gönderdiði mektupta da bu konuya özellikle atýfta bulunduðu söyleniyor. Cumhurbaþkaný
Gül’ün mektupta “AB üyesi olmayan NATO üyesi ülkelerin meþru endiþelerinin dikkate alýnmasý” çaðrýsýnda bulunduðu öðrenilirken, gerek askeri gücü, gerekse
NATO’ya verdiði katkýlardan dolayý önemli bir konumda bulunan Türkiye’nin endiþelerine Lizbon’daki
zirvede cevap verecek bir alternatifin bulunacaðý tahmin ediliyor. Bu arada, NATO-Rusya
iliþkileri 19-20 Kasýmdaki zirvede diðer önemli konu baþlýðý
olacak. 2008 Aðustos ayýndaki
Gürcistan savaþý sonrasýnda
dondurulmuþ gibi gözüken
NATO-Rusya iliþkilerine yeni
bir hýz verilmesi öngörülürken,
yeni Stratejik Konseptte “NATO’nun Rusya’yý bir rakip
deðil, bir dost olarak görmesinin geri dönüþü olmayacak bir yolda ilerlediðine” atýfta bulunmasý bekleniyor.
Lizbon zirvesinde ayrýca NATO’nun Uluslararasý Güvenlik Destek Gücünün (ISAF) Afganistan’dan geri çekilme programýnýn da belirlenmesi öngörülüyor. NATO üyeleri 2011 Temmuz ayýndan itibaren parça parça geri çekilmeye baþlamayý öngörürken, Afganistan’daki askeri misyonun 2014 yýlý sonunda tamamlanmýþ olmasý hedefleniyor. Afganistan’da 1790 askeri bulunan Türkiye de NATO’nun belirleyeceði takvime göre askeri sayýsýný azaltmaya baþlayacak. Lizbon/aa
Köydes projesine 5 yýlda 6,25 milyar TL harcandý
TERÖRLE mücadele kapsamýnda çeþitli maðduriyetler yaþayan Doðu ve Güneydoðu Anadolu bölgelerine devlet desteði devam ediyor. Köylerinin Altyapýsýnýn Desteklenmesi Projesi (Köydes) için 5 yýlda
6,25 milyar TL harcandý. Terörle mücadelenin önemli bir ayaðýný da alýnan ekonomik ve sosyal tedbirler oluþturuyor. Cumhuriyet tarihinin en kap-
samlý ve en önemli kýrsal kalkýnma projelerinden biri olan Köydes projesi, kýrsal kesimin yol ve içme suyu gibi en temel altyapý hizmetlerinin karþýlanmasýnda çok önemli katkýlar saðladý. Bu projelerle kýrsal
kesimde yaþayan vatandaþlarýn hayat standardý yükseltildi. Proje çerçevesinde 2005-2010 döneminde
saðlanan toplam 6,25 milyar TL ödenekle; 33 bin
552 yerleþim birimine içme suyu getirildi, 60 bin 528
km stabilize yol yapýldý, 77 bin 92 km asfalt döküldü,
902 adet köprü ve 27 bin 805 adet menfez yapýldý, 4
milyon 463 bin 875 metrekare parke taþý döþendi.
Bölgede yapýlan çalýþmalar sonucu saðlýklý içme suyu
ve yolu olmayan köy ve yerleþim yeri neredeyse kalmadý. Ankara/cihan
6
HABERLER
YENÝASYA / 19 KASIM 2010 CUMA
YURT HABER
Ýsmail Ambarlý vefat etti
KONYALI ÝSMAÝL AMBARLI ÖNCEKÝ GÜN ÝKÝNDÝ VAKTÝ EVÝNDE VEFAT ETTÝ.
Sarýmsak satýþlarý
bayramda arttý
n KURBAN Bay­ra­mý­i­le­sa­rým­sak­tü­ke­ti­min­de­ar­týþ
ol­du.­Ö­zel­lik­le­et­li­ye­mek­ler­le­bir­lik­te­kur­ban­e­ti­nin
bir­bö­lü­mü­nü­ev­de­su­cuk­þek­lin­de­tü­ket­mek­is­te­yen­ler­sa­rým­sak­al­dý.­­En­çok­sa­rým­sak­tü­ke­ten­le­rin­ba­þýn­da­dün­ya­da­A­rap­lar,­Tür­ki­ye’de­i­se­Ga­zi­an­tep­li­ler
ge­li­yor.­Sa­rým­sa­ðýn­fay­da­la­rý­ný­keþ­fe­den­A­rap­ül­ke­le­ri
dün­ya­da­en­çok­sa­rým­sak­tü­ke­ten­top­lu­luk­o­la­rak
gös­te­ri­li­yor.­Her­bir­A­rap­ül­ke­si­Tür­ki­ye’nin­yýl­lýk­sa­rým­sak­tü­ke­ti­mi­nin­ne­re­dey­se­5-­6­ka­tý­sa­rým­sak­a­lý­yor.­Tür­ki­ye’de­i­se­Ga­zi­an­tep­li­ler­en­çok­sa­rým­sak­tü­ke­ten­þe­hir.­Kur­ban­Bay­ra­mý’nda­sa­týþ­la­rýn­art­ma­sýn­dan­ü­re­ti­ci­ler­ve­tüc­car­lar­mem­nun.­Kay­se­ri’de­sa­rým­sak­ü­re­ti­mi­nin­ya­ný­sý­ra­it­ha­lat­ve­ih­ra­ca­tý­ný­ya­pan­Kork­maz­Su­cuk­la­rý­Yö­ne­tim­Ku­ru­lu­Baþ­ka­ný
Nu­ri­Kork­maz,­do­muz­gri­bi­ne­do­ðal­an­ti­bi­yo­tik­o­la­rak­sa­rým­sak­kul­la­nýl­ma­sý­yö­nün­de­ki­ha­ber­le­rin­sa­rým­sak­ta­lep­le­ri­ni­ar­týr­dý­ðý­ný­söy­le­di.­Kork­maz,­kýþ
ay­la­rýn­da­sa­rým­sak­ta­lep­le­rin­de­ar­tý­þýn­her­za­man­ol­du­ðu­nu­i­fa­de­e­de­rek,­þu­bil­gi­le­ri­ver­di:­“Türk­top­lu­mu­a­ra­sýn­da­do­ðal­an­ti­bi­yo­tik­o­la­rak­ad­lan­dý­rý­lan­sa­rým­sak­tü­ke­ti­mi­her­za­man­i­çin­var­dý.­Ö­zel­lik­le­kýþ
ay­la­rýn­da­ta­lep­le­rin­art­tý­ðý­ný­i­yi­bi­li­yo­ruz.­A­ma­do­muz­gri­bi­söy­lem­le­ri,­gri­be­kar­þý­sa­rým­sa­ðýn­i­yi­gel­di­ði­i­fa­de­le­ri­sa­týþ­la­rý­mýz­da­bek­le­me­di­ði­miz­bir­ha­re­ket
ya­þa­ma­mý­za­ne­den­ol­du.”­ Kayseri / cihan
ÜSTAD Be­di­üz­za­man­ Sa­id­ Nur­sî­ Haz­ret­le­ri­nin­ ta­le­be­le­rin­den­ Kon­ya­lý­ Ýs­ma­il
Am­bar­lý­ ön­ce­ki­ gün­ i­kin­di­ vak­ti­ e­vin­de
ve­fat­ et­ti.­ 1937­ yý­lýn­da­ do­ðan­ Am­bar­lý,
22­ ya­þýn­da­ Üs­tad­ Be­di­üz­za­man’ý­ ta­ný­mýþ­tý.­ Sa­bah­ sa­at­le­rin­de­ kom­þu­la­rýy­la
bay­ram­la­þan­ Ýs­ma­il­ Am­bar­lý­ Kon­ya’nýn
mer­kez­Me­ram­il­çe­si­Me­lik­þah­Ma­hal­le­si­ Me­lik­þah­ Cad­de­si’nde­ki­ e­vin­de­ sa­at
15.30­sý­ra­la­rýn­da­ha­ya­tý­ný­kay­bet­ti.­Kom­þu­la­rýy­la­ kah­val­tý­ ya­pan­ Am­bar­lý,­ sa­at
10.00’da­e­vi­ne­gel­di.­Ý­kin­di­sa­at­le­ri­ne­ka­dar­e­vin­den­çýk­ma­yan­Ýs­ma­il­Am­bar­lý’yý
me­rak­ e­den­ kom­þu­la­rý­ ye­dek­ a­nah­tar­la
e­vi­ne­gir­di.­Am­bar­lý’yý­o­da­sýn­da­ki­kol­tu­ðun­da­bay­gýn­hal­de­bu­lan­kom­þu­la­rý­du­ru­mu­po­li­se­ve­112­e­kip­le­ri­ne­ha­ber­ver­di.­Sað­lýk­e­kip­le­ri­nin­yap­tý­ðý­ilk­mü­da­ha­le­de­ Am­bar­lý’nýn­ yük­sek­ tan­si­yo­na­ bað­lý
be­yin­ ka­na­ma­sýn­dan­ ve­fat­ et­ti­ði­ an­la­þýl­dý.­ Ýs­ma­il­ Am­bar­lý’nýn­ ce­na­ze­si­ va­si­ye­ti
ü­ze­ri­ne­dün­Sul­tan­Se­lim­Ca­mi­i’nde­ký­lý­nan­ öð­le­ na­ma­zýn­dan­ son­ra­ Üç­ler­ Me­zar­lý­ðý’nda­def­ne­dil­di.­Konya / cihan
ÝSMAÝL AMBARLI
KÝMDÝR?
Ýsmail Ambarlý, Bediüzzaman'ý 22 yaþýnda tanýmýþtý.
22 Aralýk 1937 tarihinde Ankara’da
doðdu. Aslen Konya Meramlý olan
Ambarlý, Ýlk orta ve lise eðitimini
Ankara’da Erkek Sanat Okulu’nda
tamamladý. Mezun olduktan sonra
1959 yýlýna kadar tamircilik yaptý.
Askerliðini tamamladýktan sonra
arabayla kömür götürdüðü bir
lokantanýn önünde 22 Aralýk 1959
tarihinde Bediüzzaman Hazretleriyle
tanýþtý. Üstad’ý ilk defa doðum
gününde görmüþ olmasý sebebiyle 22
Aralýk 1959 tarihini ikinci bir doðum
olarak nitelendirdiði bilinen Ambarlý,
1960 yýlýnda evlendi. 1973 yýlýnda
Ýstanbul’da Türk Hava Yollarý’nda
çalýþmaya baþladý. THY’nin Oto Sevk
Þefliði’nden 1993 yýlýnda emekli
olduktan sonra kalp rahatsýzlýðý
sebebiyle memleketi Konya’ya
yerleþti. Ambarlý Ýki kýz, iki erkek
olmak üzere dört çocuk babasýydý.
FOTOÐRAF: AA
Doðu Anadolu’da
soðuk hava
n DOÐU A­na­do­lu­Böl­ge­si’nde­en­dü­þük­ha­va­sý­cak­lý­ðý­sý­fý­rýn­al­týn­da­8­de­re­ce­i­le­Er­zu­rum’da­öl­çül­dü.
Me­te­o­ro­lo­ji­Er­zu­rum­Böl­ge­Mü­dür­lü­ðün­den­a­lý­nan
bil­gi­ye­gö­re,­böl­ge­de­ö­zel­lik­le­ge­ce­ya­þa­nan­so­ðuk
ha­va­et­ki­si­ni­sür­dü­rü­yor.­Ge­ce­öl­çü­len­en­dü­þük­ha­va­sý­cak­lý­ðý­sý­fý­rýn­al­týn­da­ol­mak­ü­ze­re­Er­zu­rum’da­8,
Ar­da­han,­Kars­ve­Að­rý’da­7,­Ið­dýr’da­2­de­re­ce­o­la­rak
öl­çül­dü.­Gü­nün­en­yük­sek­ha­va­sý­cak­lý­ðý­i­se­Ar­da­han’da­13,­Kars’ta­14,­Að­rý­ve­Er­zu­rum’da­15,­Er­zin­can’da­17­ve­Ið­dýr’da­19­de­re­ce­ol­ma­sý­bek­le­ni­yor.
Ge­ce­ya­þa­nan­so­ðuk­ha­va,­ö­zel­lik­le­yük­sek­ke­sim­ler­de­bu­lu­nan­köy­ler­de­et­ki­si­ni­da­ha­çok­his­set­ti­ri­yor.
Köy­ler­den­ge­çen­ba­zý­a­kar­su­lar­da­so­ðuk­ha­va­ne­de­niy­le­kýs­men­buz­lan­ma­mey­da­na­gel­di.­­Me­te­o­ro­lo­ji
yet­ki­li­le­ri,­so­ðuk­ha­va­nýn­haf­ta­so­nu­na­ka­dar­sür­dür­me­si­nin­bek­len­di­ði­ni­bil­dir­di. Erzurum / aa
8 çocuðunu
yangýndan kurtardý
n VAN’DA bir­ka­dýn,­e­vin­de­çý­kan­yan­gýn­da­8­ço­cu­ðu­nu­kur­tar­ma­yý­ba­þar­dý.­A­lý­nan­bil­gi­ye­gö­re,­A­car
a­i­le­si­nin­Cev­det­pa­þa­Ma­hal­le­si­E­sen­1.­So­kak’ta­ya­þa­dý­ðý­tek­kat­lý­ev­de,­dün­ak­þam­geç­sa­at­ler­de­yan­gýn­çýk­tý.­E­þi­Mus­ta­fa­A­car’ýn­ak­ra­ba­zi­ya­re­tin­de­ol­du­ðu­ sý­ra­da­ ço­cuk­la­rý­ i­le­ ay­ný­ o­da­da­ u­yu­yan­ an­ne
Dil­ber­ A­car,­ yan­ o­da­da­ baþ­la­yan­ yan­gý­ný­ fark­ et­ti.
Hemen­8­çocuðunu­dýþarý­çýkar­dý.­Kom­þu­la­rý­nýn­it­fa­i­ye­yi­ a­ra­ma­sý­ ü­ze­ri­ne­ ge­len­ o­lay­ ye­ri­ne­ ge­len­ e­kip­ler,­ yan­gý­na­ mü­da­ha­le­ e­de­rek­ sön­dür­dü.­ An­ne
Dil­ber­A­car,­ço­cuk­la­rý­ný­kur­tar­ma­nýn­se­vin­ci­ni­di­le
ge­ti­re­rek,­‘’Ço­cuk­lar­la­ay­ný­o­da­da­u­yu­du­ðum­sý­ra­da
yan­o­da­da­yan­gýn­çýk­tý­ðý­ný­fark­et­tim.­Ön­ce­ço­cuk­la­rý­mý­kur­tar­dým.­Son­ra­da­kom­þu­lar­dan­yar­dým­is­te­dim.­ Hiç­bir­ þe­yi­miz­ kal­ma­dý.­ A­ma­ ö­nem­li­ o­lan
ço­cuk­la­rým­dý.­Ben­an­cak­on­la­rý­kur­ta­ra­bil­dim’’­de­di.­O­la­yý­ak­ra­ba­zi­ya­re­tin­de­öð­re­nen­ba­ba­Mus­ta­fa
A­car­ da­ yan­gýn­da­ a­i­le­si­nin­ za­rar­ gör­me­me­si­nin
mut­lu­lu­ðu­nu­ya­þa­dý­ðý­ný­i­fa­de­et­ti.­­Van / aa
ADLÝ Bi­li­þim­Uz­man­Çý­ðýr­Ýl­baþ­mo­dem
þif­re­le­ri­ni­ve­ya­in­ter­net­kab­lo­la­rý­nýn­baþ­ka­la­rýy­la­pay­la­þýl­ma­sý­na­yak­la­þýk­bin­i­le­10
bin­TL­ce­za­ve­ril­di­ði­ni­kay­det­ti.­Bi­linç­siz
in­ter­net­kul­la­ný­mý­nýn­hu­kuk­sal­so­nuç­la­rý
ol­du­ðu­nu­ha­týr­la­tan­Ýl­baþ,­son­dö­nem­ler­de­a­çý­lan­bi­li­þim­da­va­la­rýn­da­dik­kat­çe­ki­ci
bo­yut­la­ra­u­laþ­tý­ðý­ný­be­lir­te­rek,­þun­la­rý
söy­le­di:­“Tür­ki­ye’de­mo­dem­þif­re­si­ni­pay­la­þa­rak­kul­la­nan­la­rýn­sa­yý­sý­ol­duk­ça­faz­la.
Ö­zel­lik­le­ka­mu­ku­rum­la­rý­loj­man­la­rý,
top­lu­ko­nut­lar­ve­bü­yük­si­te­ler­de­rast­la­nan­bu­o­lay­ki­þi­le­ri­bü­yük­bir­gü­ven­lik­za­fi­ye­ti­i­le­baþ­ba­þa­bý­ra­ký­yor.­Mo­dem­þif­re­si­nin­pay­la­þýl­ma­sý­ve­ya­kab­lo­nun­pay­la­þýl­ma­sý­cid­di­bir­suç­tur.­E­lek­tro­nik­Ha­ber­leþ­me­Ka­nu­nu’na­gö­re­ken­di­a­bo­ne­li­ði­ni
bir­þe­kil­de­(þif­re­si­ni­ve­re­rek­ve­ya­kab­lo­i­le)­kom­þu­la­rýy­la­ve­ya­ü­çün­cü­þa­hýs­lar­la
pay­la­þan­ki­þi­ler­i­çin­bin­gün­den­10­bin
gü­ne­ka­dar­i­da­ri­pa­ra­ce­za­sý­na­çarp­tý­rýl­dý­ðý­i­fa­de­e­di­li­yor.­Ka­nun,­bu­ki­þi­le­ri­li­sans
al­ma­dan­in­ter­net­ser­vi­si­ya­pan­ki­þi­o­la­rak
ta­ným­lý­yor.­­E­vi­ni­zin­a­nah­ta­rý­ný­baþ­ka­bi­ri­ne­ver­me­me­niz­ge­rek­ti­ði­gi­bi­ADSL
mo­dem­le­rin­þif­re­le­ri­de­pay­la­þýl­ma­ma­lý­dýr.”­Sa­nal­or­tam­da­kim­lik­bil­gi­le­ri­nin­ke­sin­lik­le­kul­la­nýl­ma­ma­sý­ný­is­te­yen­Ýl­baþ,
“Kim­lik,­pa­sa­port,­sos­yal­gü­ven­lik­ve­te­le­fon­nu­ma­ra­sý,­do­ðum­gü­nü,­an­ne­kýz­lýk
so­ya­dý­gi­bi­bil­gi­le­ri­ni­zi­ke­sin­lik­le­pay­laþ­ma­yýn.­U­zun­bir­ta­ti­le­çýk­tý­ðý­ný­zý­söy­le­mek­ba­zen­çok­risk­li­o­la­bi­lir”­de­di.­
Rizeli
selzedelere
konut müjdesi
Ýstanbul’da laz
mektebi açýldý
n ANADOLU Kül­tür­ve­A­raþ­týr­ma­Der­ne­ði­Ýs­tan­bul’da­Laz­ca­öð­ret­mek­i­çin­kol­la­rý­sý­va­dý.­Der­ne­ðin
Ka­dý­köy’de­aç­tý­ðý­Laz­Mek­te­bi­ne­ilk­haf­ta­da­20­ki­þi
ka­yýt­yap­týr­dý.­A­KA-DER­Ýs­tan­bul’da­Laz­ca­öð­ret­mek­i­çin­Laz­Mek­te­bi­aç­tý.­A­KA-DER,­mem­le­ket­le­rin­den­ay­rý­ka­lýp­Laz­ca’yý­u­nu­tan­la­rýn­ya­da­Laz­ca
bil­me­dik­le­ri­i­çin­ni­ne­le­riy­le­i­le­ti­þim­ku­ra­ma­yan­ye­ni
ne­sil­genç­le­rin,­ya­ban­cý­dil­kurs­la­rýn­dan­ön­ce­Laz­ca
öð­ren­me­ye­koþ­tuk­la­rý­ný­be­lirt­ti.­A­KA-DER­Baþ­ka­ný
Al­tan­A­çýk­dil­li,­der­nek­le­ri­nin­6­yýl­ön­ce­A­na­do­lu
halk­la­rý­nýn­ken­di­ta­rih­le­ri­ni­ve­kül­tür­le­ri­ni­öð­ren­me­le­ri­i­çin­ku­rul­du­ðu­nu­ve­bu­gün­11­þu­be­ye­u­laþ­týk­la­rý­ný­söy­le­ye­rek,­ge­çen­haf­ta­Ka­dý­köy­þu­be­le­rin­de­Laz­Mek­te­bi­a­çýl­dý­ðý­ný­be­lirt­ti.­A­çýk­dil­li,­“Ni­ye
Laz­ca”­so­ru­su­na­“Kürt­le­rin­ar­týk­bir­te­le­viz­yo­nu­var.
Dil­le­ri­ni­kul­la­ný­yor­lar.­Ya­pý­lan­a­raþ­týr­ma­lar­Laz­ca’nýn­u­nu­tu­lan­dil­ler­a­ra­sý­na­gir­di­ði­ni­gös­te­ri­yor.
Der­ne­ði­miz­ön­ce­Laz­lar­la­il­gi­li­hak­lar­ko­mis­yo­nu
ku­ra­rak,­a­raþ­týr­ma­lar­yap­tý.­Ve­so­nun­da­bu­di­lin­u­nu­tul­ma­ma­sý­i­çin­bu­kur­su­aç­tý”­ce­va­bý­ný­ver­di.­
Ýnternet þifresini
paylaþanlara
10 bin TL ceza
BAYRAMDA TRAFÝK KAZALARININ BÝLANÇOSU: 79 ÖLÜ, 363
KURBAN Bayramý’nýn ikinci günü yurt genelinde meydana gelen trafik kazalarýnda 7 kiþi öldü, 59 kiþi yaralandý. Derlemelerine göre, önceki gün
saat 18.00’e kadar yurt genelinde meydana gelen 19 ayrý kazada 7 kiþi hayatýný kaybetti. Kazalarda yaralanan 59 kiþi ise çeþitli hastanelerde tedavi
altýna alýndý. Bayram tatilinin ilk gününden bu yana trafik kazalarýnda ölenlerin sayýsý 79’e yükselirken, yaralýlarýn sayýsý ise 363 oldu. Ankara / aa
ALKOL, BÝRÝNCÝ
KAZA SEBEBÝ
YILDA ORTALAMA 100 BÝN, SON 10 YILDA ÝSE 1 MÝLYON 29 BÝN 122
KÝÞÝNÝN EHLÝYETÝNE, ALKOLLÜ ARAÇ KULLANMAKTAN EL KOYULDU.
TÜRKÝYE’DE yýl­da­or­ta­la­ma­100
bin,­son­10­yýl­da­1­mil­yon­29
bin­122­ki­þi­nin­eh­li­ye­ti­ne,­al­kol­lü­a­raç­kul­lan­mak­tan­el­ko­yul­du.­Tür­ki­ye’de­2009­yý­lýn­da
mey­da­na­ge­len­1­mil­yon­34­bin
435­tra­fik­ka­za­sýn­da­4­bin­ki­þi
ha­ya­tý­ný­kay­bet­ti,­200­bin­405
ki­þi­ya­ra­lan­dý.­2008­yý­lýn­da­ki
950­bin­120­tra­fik­ka­za­sýn­da­4­bin­236­ki­þi
can­ver­di,­184­bin
468­ki­þi­ya­ra­lan­dý.­Bin­ler­ce­ki­þi­nin­öl­dü­ðü,­10
bin­ler­ce­ki­þi­nin
ya­ra­lan­dý­ðý­ka­za­lar­da­al­kol,­ka­za­se­bep­le­rin­ba­þýn­da­ge­li­yor.­On­ca­ü­zü­cü­o­la­ya,­can­ka­yýp­la­rý­ve­ya­ra­lan­ma­la­ra­rað­men­bi­linç­siz
sü­rü­cü­ler,­al­kol­lü­a­raç­kul­lan­mak­tan­vaz­geç­mi­yor.­Ýs­ta­tis­tik­ler,­tra­fik­te­ki­ür­kü­tü­cü­tab­lo­yu
göz­ler­ö­nü­ne­se­ri­yor.­Em­ni­yet
Ge­nel­Mü­dür­lü­ðü­is­ta­tis­tik­le­ri­ne­gö­re­yýl­da­or­ta­la­ma­100­bin
ki­þi­nin­eh­li­ye­ti­ne,­al­kol­lü­a­raç
kul­lan­dý­ðý­i­çin­ge­çi­ci­ya­da­sü­rek­li­o­la­rak­el­ko­nu­lu­yor.­Dün­ya­Sað­lýk­Ör­gü­tü­ve­ri­le­ri­ne­gö­re
dün­ya­da­ki­tra­fik­ka­za­la­rý­nýn
yüz­de­60’ý­al­kol­lü­a­raç­kul­lan­mak­tan­kay­nak­la­ný­yor.­Al­ko­lün
tra­fik­te­yol­aç­tý­ðý­ka­yýp­lar­bu­ka­dar­bü­yük­ken­bi­linç­siz
sü­rü­cü­ler,­iç­ki­li­o­la­rak
di­rek­si­yon­ba­þý­na
geç­mek­ten­vaz­geç­mi­y or.­ Em­n i­y et
Ge­nel­Mü­dür­lü­ðü
is­ta­tis­tik­le­ri­ne­gö­re
Tür­ki­ye’de­son­10­yýl­da­top­lam­1­mil­yon
170­bin­178­ki­þi­nin
eh­li­ye­ti­ne,­sü­rek­li­ve­ya
ge­çi­ci­o­la­rak­el­ko­nul­du.
Bun­la­rýn­i­çin­de,­al­kol­se­be­biy­le
eh­li­ye­ti­a­lý­nan­la­rýn­sa­yý­sý­1­mil­yon­29­bin­122­ki­þi­yi­bu­lu­yor.
Ge­çen­yýl­da­138­bin­619­ki­þi­nin
121­bin­787’si­al­kol,­bin­90’ý­a­þý­rý
hýz,­14­bin­330’u­ce­za­pu­a­ný,­bin
432’si­de­çe­þit­li­se­bep­ler­le­eh­li­ye­ti­ni­kay­bet­ti.­Ýzmir / cihan
ÖLÜM SEBEPLERÝ ARASINDA
TRAFÝK KAZALARI 5. SIRADA
TÜRKÝYE’NÝN, trafik maðduru ülkeler sýralamasýnda ilk 10 içinde bulunduðu
bildirildi. Karayolu Trafik ve Yol Güvenliði Araþtýrma Derneði Genel Baþkaný Ýhsan Memiþ, yaptýðý yazýlý açýklamada, BM Dünya Saðlýk Teþkilatýna trafik kazalarýný ve ölümlerini bildiren ülkelerin toplamýnda, bir yýlda yaklaþýk 1 milyon 270
bin kiþinin öldüðünü belirtti. Bunun yaklaþýk 10 katýnýn yaralandýðýný ve yüzde
15’inin geçici veya daimi sakatlýk yaþayarak hem kendisine hem ailesine ömür
boyu yük olduðunu ifade eden Memiþ, geride kalan ailelerin de maddi ve manevi maðduriyet yaþadýðýna iþaret etti. Trafik teröründeki bu büyük kayýplarý
önlemek için her yýl Kasým ayýnýn üçüncü haftasýnda Dünya Trafik Maðdurlarý
Anma Günü kutlandýðýný bildiren Memiþ, þöyle devam etti: ‘’Türkiye, trafik
maðduru ülkeler sýralamasýnda ilk 10 içinde bulunuyor. Trafik kazalarý ölümleri,
Türkiye’deki ölümlerde beþinci sýrada yer almaktadýr. Yýlda yaklaþýk 10 bin kiþinin ölümüyle her yýl bir ilçe nüfusu kayýp olmakta veya haritadan silinmektedir.
Sürücülerin aþýrý aymazlýðý, belgesi olmasýna raðmen her türlü kuralsýzlýk ölümlere neden olurken, alkollü araç kullanmanýn, hýz yaparak öldürmenin, sürücü
belgesiz araç kullanmanýn Trafik Kanunu’nda asli kusur sayýlmadýðý bir ülke olarak bu konudaki tüm çaðrýlarýmýza duyarsýz kalýnmasý da bu maðduriyetleri
her gün artýrmaktadýr.’’ Trafik maðduru ailelerin yýllarca süren mahkemeleri,
geride kalan eþ ve çocuklarý ile daðýlan ailelerin, toplumsal olarak gözler önünde
her gün devam ettiðini belirten Memiþ, þunlarý kaydetti: ‘’Bu baðlamda, tekraren TBMM’yi göreve davet ediyoruz. Ýskandinav ülkelerinde trafikte sýfýr ölümler için projeler üretilirken, Türkiye’nin her gün ortalama 25 kiþi kaybetmesinin
mutlaka önleneceði çareler bulunmalýdýr. Mevcut Trafik Kanunu’nda yetki ve
sorumluluk tam 18 kuruluþa verilmiþtir. Bu kadar daðýnýk bir kanun yerine, ileri
ülkelerde olduðu gibi tüm sorumluluk Ýçiþleri ve Ulaþtýrma Bakanlýðýnda olmalý
ve Türkiye, gelecekte bu maðduriyetleri yaþamamalýdýr.’’ Bursa / aa
RÝZE’NÝN Gün­doð­du­bel­de­sin­de­A­ðus­tos
a­yýn­da­ ya­þa­nan­ sel­ fe­lâ­ke­tin­de­ ev­le­ri­ za­rar­ gö­r en­ a­f et­z e­d e­l e­r in­ ko­n ut­l a­r ý­n ýn,
2011­yý­lý­nýn­Ma­yýs­a­yýn­da­tes­lim­e­dil­me­si
plan­la­ný­yor.­Baþ­ba­kan­lýk­A­fet­ve­A­cil­Du­rum­Yö­ne­ti­mi­(A­FAD)­Baþ­ka­ný­Meh­met
Er­soy,­tes­pit­le­ri­ne­gö­re,­böl­ge­de­nak­li­ö­ne­ri­len­ko­nut­sa­yý­sý­nýn­176,­iþ­ye­ri­sa­yý­sý­nýn­8,­res­mi­bi­na­sa­yý­sý­nýn­i­se­6­ol­du­ðu­nu
di­le­ge­ti­ren­Er­soy,­ýs­lah­ö­ne­ri­len­ko­nut
sa­yý­sý­nýn­da­83­ol­du­ðu­nu­kay­det­ti.­Ya­pý­mý­sü­ren­ko­nut­lar­la­il­gi­li­de­bil­gi­ve­ren
Er­soy,­hak­sa­hi­bi­o­lan­va­tan­daþ­la­ra­ve­ril­mek­ü­ze­re,­A­FAD­ko­or­di­nas­yo­nun­da,
TO­KÝ­ta­ra­fýn­dan­ilk­e­tap­ta­6­blok­ha­lin­de
top­lam­172­ko­nu­tun­yer­le­þim­plan­la­rý­ve
i­ha­le­si­nin­ta­mam­la­na­rak­ze­min­e­tüt­le­ri­ne­baþ­lan­dý­ðý­ný­bil­dir­di.­Er­soy,­ýs­la­hý­ö­ne­ri­len­ko­nut­lar­la­il­gi­li­ön­lem­le­rin­i­se­2011
yý­lý­ya­tý­rým­prog­ra­mý­na­a­lý­na­ca­ðý­ný­du­yur­du.­Ko­nut­la­rýn­tes­lim­ta­ri­hi­ne­i­liþ­kin
de­a­çýk­la­ma­ya­pan­Er­soy,­‘’E­la­zýð­dep­re­mi
son­ra­sý­söz­ver­di­ði­miz­ve­za­ma­nýn­da­tes­lim­et­ti­ði­miz­gi­bi;­Ri­ze’de­ki­a­fet­ko­nut­la­rý­ný­da­en­ký­sa­sü­re­de­tes­lim­e­de­ce­ðiz.
Ko­nut­la­rý,­2011­Ma­yýs­a­yý­so­nu­i­ti­ba­riy­le
hak­sa­hip­le­ri­ne­tes­lim­et­me­yi­plan­la­mak­ta­yýz’’­di­ye­ko­nuþ­tu. Ankara / aa
Havamýz kirlilik
sýnýrlarýnýn
altýnda
ÇEV RE ve­ Or­m an­ Ba­k an­l ý­ð ý,­ il­l er­d e
2009-2010­ kýþ­ dö­ne­min­de­ yö­net­me­lik­te
be­lir­le­nen­ kü­kürt­di­ok­sit­ sý­nýr­ de­ðe­ri­nin
a­þýl­ma­dý­ðý­­ bil­dir­di.­Çev­re­ve­Or­man­Ba­kan­lý­ðý­yet­ki­li­le­ri,­ha­va­ka­li­te­si­ko­nu­sun­da­ba­kan­lý­ðýn­2010-2013­yýl­la­rý­ný­kap­sa­yan­ Te­miz­ Ha­va­ Ey­lem­ Pla­ný­ ha­zýr­la­dý­ðý­ný­ be­lirt­ti.­ Ey­lem­ pla­nýy­la­ ha­va­ ka­li­te­si
yö­ne­ti­mi­çer­çe­ve­sin­de­mev­cut­du­ru­mun
tes­pi­ti­nin­ ya­pýl­dý­ðý­ný­ i­fa­de­ e­den­ yet­ki­li­ler,­ Tür­ki­ye­ i­çin­ ha­va­ ka­li­te­si­ de­ðer­len­dir­me­ ve­ yö­ne­tim­ sis­te­mi­nin­ o­luþ­tu­rul­ma­sý,­mev­zu­a­týn­et­kin­uy­gu­lan­ma­sý,­ha­va­kir­li­li­ði­nin­a­zal­tý­la­rak­AB­li­mit­de­ðer­le­ri­ne­ u­yum­ sað­lan­ma­sýy­la,­ in­san­la­rýn
da­ha­sað­lýk­lý­ve­ka­li­te­li­çev­re­de­ya­þa­ma­sý­nýn­ he­def­len­di­ði­ni­ bil­dir­di.­ 2009-2010
kýþ­dö­ne­mi­kü­kürt­di­ok­sit­kir­li­li­ði­a­çý­sýn­dan­ye­ter­li­öl­çüm­ya­pý­lan­il­ler­sý­ra­lan­dý­ðýn­da,­ öl­çüm­ so­nuç­la­rý­nýn­ di­ðer­le­ri­ne
gö­re­yük­sek­sey­ret­ti­ði­ilk­on­ken­tin­sý­ra­sýy­la­Te­kir­dað,­Bit­lis,­Bo­lu,­Muð­la,­E­dir­ne,­Ký­rýk­ka­le,­Ak­sa­ray,­A­mas­ya,­Si­vas­ve
Van­ ol­du­ðu­nu­ i­fa­de­ e­den­ yet­ki­li­ler,­ bu
dö­nem­de­ Ha­va­ Ka­li­te­si­ De­ðer­len­dir­me
ve­ Yö­ne­ti­mi­ Yö­net­me­li­ði’nde­ be­lir­ti­len
kü­kürt­di­ok­sit­sý­nýr­de­ðe­ri­nin­a­þýl­ma­dý­ðý­ný­vur­gu­la­dý. Ankara / aa
7
YENÝASYA / 19 KASIM 2010 CUMA
DÜNYA
HABERLER
Kýzýlay’dan
Kosova’ya
et baðýþý
n KOSOVA'DA görev yapan Türk Polisi, güvenliðin tesisindeki katkýlarý yaný sýra, sosyal
etkinlikleriyle de Kosovalýlarýn gönlündeler.
Priþtine’deki huzurevine bayram ziyaretlerini gelenek haline getiren Türk polisi, yaþlý
hasta ve kimsesizlerin bayramýný kutladý,
pasta, baklava, içecek ve meyve ikram etti.
Huzurevi ziyaretine katýlan Priþtine Büyükelçisi Metin Hüsrev Ünler, Türk polisinin
bu davranýþýný takdirle karþýladýklarýný söyledi. Kosova Türk Polis Kontenjan Baþkaný
Em ni yet Mü dü rü Be kir Ma cit, yaþ lý la rýn
bayramýný kutlarken, polisin bu tür etkinliklerinden gurur duyduðunu belirtti. Huzurevi yöneticileri ve sakinleri Türk polisini çok
sevdiklerini, kendilerini unutmadýklarýný,
en anlamlý günlerde yanlarýnda olduklarýný
belirterek, þükranlarýný ifade ettiler. Kosova’da Avrupa Birliði Polis ve Hukuk Düzeni
Misyonu (EULEX) bünyesindeki polis gücü
bünyesinde yaklaþýk 60 Türk polisi görev
yapýyor. Öte yandan, Kosova’nýn tek Türk
Belediyesi Mamuþa’da Türk Kýzýlay’ý, kurbanlýk 30 büyükbaþ hayvanýn kesimini yaparak, etleri ihtiyaç sahiplerine daðýttý. Törene katýlan Büyükelçi Ünler, Türkiye’nin
bütün kurumlarýyla Kosova halkýna destek
olmaya devam ettiðini kaydetti. Priþtine / aa
Koleradan ölü
sayýsý bini aþtý
Anne kucaðýnda
ilk Kurban
n ABD'DE bulunan Save The Children (Çocuklarý Koruma) Fonu raporuna göre 5 yaþ
altý çocuklarda temel saðlýk hizmeti açýsýndan
en baþarýsýz 5 ülkeden biri olan Çad’da, binlerce bebek ve çocuk, Kurban Bayramý atmosferini ilk kez teneffüs etti. Doktor ve hastane sayýsýnýn sýnýrlý olduðu yokluklar ülkesi
Çad’da dünyaya gelen çocuklar, diðer ülkelerdeki yaþýtlarý kadar þanslý deðil. Çadlý çocuklarýn çoðu derme çatma, kerpiçten yapýlmýþ evlerde, ilkel þartlarda dünyaya gözlerini açýyor.
Evlerin çoðu tek odalý. BM verilerine göre gýda yoksulu ülkeler liginin zirvesinde olan ülkede bebek ve çocuklar yeterli miktarda gýda
alma imkanýndan mahrum kalýyor. Çad’da, 9
bölgede kesilen 1001 hisseden oluþan 143 büyükbaþ kurban sayesinde, binlerce bebek ve
çocuk ilk kez kurban atmosferiyle tanýþtý.
Türkiyeli hayýrseverlerin Ýnsani Yardým Vakfý
(ÝHH) aracýlýðýyla ulaþtýrdýðý 1001 hisselik baðýþ, ebeveynleri kadar çocuklarýn da yüzünü
güldürdü. Et yiyemeyecek durumdaki bebekler, pay daðýtýmý sýrasýnda annelerinin sýrtýnda
ya da kucaklarýnda, zaman zaman þaþkýn bakýþlarla, kimi zaman aðlayarak kurban heyecanýna ortak oldular. Daha büyük yaþtaki binlerce çocuk ise evde ilk kez piþen kurban etinin tadýna vardýlar. Encemine / aa
Yanardað
gölgesinde
bayram duasý
n ENDONEZYA'DA Java adasýndaki Merapi
yanardaðý sakinleþirken, çevre köylerdeki
halk da evlerine dönmeye baþladý. Yanardað
yakýnýndaki Jaten köyü sakinleri evlerine dönerken, Merapi gölgesinde bayram namazý
kýldý ve felaketlerin son bulmasý için dua etti.
Endonezya Ulema Meclisi’nin aldýðý karar
dolayýsý ile Endonezyalýlar Kurban Bayramý’ný
bugün kutluyor. Geçtiðimiz 26 Ekim’de püskürmeye baþlayan Merapi yanardaðý zirvesinden halen dumanlar çýkarken, çevredeki insanlar için Kurban Bayramý ümitlerin ve dayanýþmanýn arttýðý gün oldu. Son günlerde
Merapi yanardaðýndaki aktivliðin azalmasýný
fýrsat bilen halk köylerine dönmeye baþladý.
Kurban Bayramýný Merapi’nin gölgesinde geçiren Jaten köyü sakinleri ise bayram namazý
kýldý ve felaketlerin son bulmasý için dua etti.
Namaz sonrasý halk toplu bayram yemeði yedi. Merapi yanardaðýndan dolayý bugüne kadar 200 den fazla insan yaþamýný yitirmiþ ve
binlerce insan yerleþim yerlerini terk etmek
zorunda kalmýþtý. Cakarta / cihan
Ýtalyan bakan
Gazze’ye gidiyor
n ÝTALYA Dýþiþleri Bakaný Franco Frattini’nin 24 Kasýmda Gazze’yi ziyaret edeceði
bildirildi. Ýtalya Dýþiþleri Bakanlýðý sözcüsü
Maurizio Massari, Frattini’nin bölgede barýþ
görüþmelerine yeniden iþlerlik kazandýrmak
amacýyla Gazze’yi ziyaret edeceðini söyledi.
Sözcü, Frattini’nin Kasýmýn 22’sinde Ýsrail’e
gideceðini ve Cumhurbaþkaný Þimon Peres
ve Baþbakan Binyamin Netanyahu baþta olmak üzere liderlerle görüþeceðini de sözlerine ekledi. Filistin topraklarýnda Devlet Baþka ný Mah mud Ab bas i le gö rü þe cek o lan
Frattini’nin ardýndan Gazze’ye, oradan da
Mýsýr, Ürdün ve Lübnan’a geçmesinin planlandýðý da belirtiliyor. Roma / aa
Belçikalýlar
Ýsrail’e dava açýyor
‘GAZZE için Özgürlük Filosu’na katýlan dört
Belçikalý bayan, saldýrýdan sorumlu tuttuklarý
Ýsrailli yöneticiler aleyhine dava açmaya hazýrlanýyor. Ýsrail ordusunun 31 Mayýs 2010 tarihinde Gazze’ye insani yardým göndermek için
yola çýkan 6 gemiden oluþan uluslar arasý insani konvoya düzenlediði silahlý saldýrý sonucu
Mavi Marmara gemisinde 9 kiþi ölmüþ 50’den
fazla kiþi ise yaralanmýþtý. Bütün dünyanýn tepkisini çeken insani yardým konvoyuna saldýrýnýn arkasýný býrakmayan Belçikalý dört gönüllü
Ýsrail yöneticilerini mahkemeye veriyor. Askerî saldýrýnýn maðduru ve tanýðý olan Fatima El
Mourabiti, Ýnge Neefs, Kenza Ýsnasni ve Griet
Deknopper adaletin yerine getirilmesini istiyor. Brüksel’de bir basýn toplantýsý düzenleyecek olan maðdureler, yaptýklarý yazýlý basýn açýklamasýnda þu ifadeleri kullandý: “Uluslar arasý sularda kaçýrýlmalarý, 28 saat boyunca zorla gemide tutulmalarý, saldýrýya uðramalarý,
hapse atýlmalarý ve sýnýrdýþý edilmelerinden
sonra bu suçlarý iþleyen ve emirleri veren tüm
þahýslarýn gerekli mahkemeler tarafýndan yargýlanmalarý þarttýr. Birleþmiþ Milletler Ýnsan
Haklarý Komisyonu’nun himayelerinde çalýþan
veri bulma komisyonu, açýk bir þekilde filoya
karþý düzenlenen saldýrýnýn yasadýþý olduðunu
ifade etti. Komisyon, açýkladýðý raporunda birçok uluslar arasý insani hukuk ve insan haklarý
ihlalinden bahsediyor. Komisyonun açýkladýðý
sonuçlara göre, öldürme niyeti, iþkence etme,
insanlýk dýþý muamele yapma, katýlýmcýlarýn fiziki ve ruhani saðlýklarýný zedeleme suçlarýna iliþkin net deliller vardýr. Bunlar Cenevre Sözleþmesi’ne göre aðýr suçlardýr.” Brüksel / cihan
Peru’da
5,5’lik deprem
H
aiti’deki kolera salgýnýnda ölenlerin sayýsý 1110’a çýktý. Saðlýk Bakanlýðý’ndan yapýlan açýklamada, 76 kiþinin daha öldüðü, ölü sayýsýnýn 1110’a çýktýðý belirtildi. Açýklamada, salgýnýn baþladýðý ekimden bu yana 18 bin 382 kiþinin hastaneye kaldýrýldýðý bildirildi. PortAuPrince / aa
Furkan’ýn mezarýna Gazze’den
getirilen toprak serpildi
Ýsrail, Gajar’dan
çekilmeyi onayladý
ÝSRAÝL'ÝN Mavi Marmara gemisine saldýrýsýnda hayatýný kaybeden
Furkan Doðan’ýn Kayseri’deki mezarýna Gazze’den getirilen toprak
serpildi. Talas Belediyesi tarafýndan çevre düzenlemesi yapýlan ve Furkan Doðan adý verilen mezarlýkta Ýnsan Hak ve Hürriyetleri (ÝHH) Ýnsani Yardým Vakfý Kayseri Þubesi, tarafýndan anma etkinliði düzenlendi. Etkinliðe Furkan’ýn babasý Ahmet Doðan, dedesi Mustafa Doðan ve yakýnlarý ile ÝHH Ýnsani Yardým Vakfý Kayseri Þube Baþkaný
Þaban Sözduyar, Mavi Marmara Platformu temsilcileri ve vakýf gönüllüleri katýldý. Ahmet Doðan, Kurban Bayramý’nda oðlunun mezarýný ziyaret ettikleri için katýlýmcýlara teþekkür ederek Kurban Bayramlarýný tebrik etti. Daha Sonra Viva Filistin 5 Yardým Konvoyu ile
birlikte Kayseri’den Gazze’ye giden gönüllülerin getirdiði toprak Furkan Doðan’ýn mezarýna serpildi. Baba Doðan, küçük bir poþet içerisine konulmuþ topraðý mezara serperken duygulu anlar yaþadý. Etkinlik
sonrasýnda mezarlýkta bayramlaþma gerçekleþtirildi. Katýlýmcýlar Dede ve Baba Doðan’la bayramlaþtý. Kayseri / cihan
ÝSRAÝL, 1967 yýlýnda iþgal ettiði Suriye’ye ait Gajar köyünün
kuzeyinden çekilmeyi onayladý. 2 bin 300 kiþinin yaþadýðý Alevi köyünün güneyi Ýsrail kontrolünde kalmaya devam ederken, kuzeyi Lübnan’a verilecek. Ýsrail’in 1978’de Lübnan’ý iþgal
etmesinden sonra köy Lübnan’ýn doðal bir parçasý haline gelmiþti. BM’ye bir jest olarak Ýsrail’in çekildiði köyün sakinleri ise son geliþmelere tepki gösteriyor. Köyde yeni bir Berlin Duvarý istemediklerini belirten köylüler, konunun kendilerine
sorulmadýðýndan þikayet ediyor. Köy üzerinde Ýsrail’in yaný sýra Lübnan ve Suriye de hak iddia ediyor. Her ne kadar köy
halký, Suriye’nin parçasý olduðunu öne sürse de, Suriye’ye iade
edilmeyeceklerse Ýsrail kontrolü altýnda bulunmayý tercih ettiðini belirtiyor. Köy halký aksi takdirde Lübnan’ýn güneyini
kontrol eden Hizbullah’ýn kendilerini rahatsýz edeceðini öne
sürüyor. Köy halký 1981 yýlýndan beri Ýsrail vatandaþlýðýna sahip bulunuyor. Kahire / cihan
ÝHH heyeti Pakistan’da
PAKÝSTAN'IN 17 noktasýnda yaklaþýk 12 bin
kur ban ke sen Ýn san Hak ve Hür ri yet le ri
(ÝHH) Ýnsani Yardým Vakfý, son yýllarda yaþadýðý felaketlerle mücadele eden Pakistan halkýný yalnýz býrakmadý. ÝHH Baþkan Yardýmcýsý
Hüseyin Oruç, Haripur kentinde düzenlenen
kurban kesme töreninde yaptýðý konuþmada,
Pakistan’da 15 yýldýr yardým faaliyetleri yürüten ÝHH’nýn bu yýl 50 kiþilik bir ekiple kurban
etkinliði düzenlediðini belirterek, ülkenin 17
noktasýnda 12 bin kurbanýn kesildiðini kaydetti. Pakistan’nýn sel felaketinin ardýndan zor
günler geçirdiðini ifade eden Oruç, þöyle konuþtu: ‘’Ýnsanlar herþeyini kaybetti. Yokluk ve
sefalet anlatýlacak gibi deðil. Kýþ mevsimi baþlamak üzere. Yardýmlar sürekli ve düzenli olmalý. Özellikle barýnma sorunu var. Ýnsanlar
çadýr kamplarda yaþýyor. 150 evi teslim eden
ÝHH, toplam 850 ev yapmayý planlýyor. ÝHH
olarak tohum, gübre daðýtýyoruz, araç teslimi
yapýyoruz. Selden zarar gören tarlalarý rehabilite ediyoruz. Bu felaket tek baþýna Pakistan
hükümetinin üstesinden gelebileceði bir sorun deðil. Burada uzun yýllar iþ var. Gönüllü
arkadaþlarla arazideyiz. Baðýþ yapanlara ve gö-
Ortadoðu’nun
yeni aktörleri
Ýran ve
Türkiye
GÜNEY Amerika ülkelerinden Peru’nun güne yin de, ön ce ki gün ak þam sa at le rin de,
Richter ölçeðinde 5,5 büyüklüðünde deprem meydana geldi. Peru Jeofizik Enstitüsünün (IGP) bildirdiðine göre, depremin
merkez üssü, Pasifik Okyanusuna bakan Arequipa bölgesinde yer alan Lomas kentinin güneybatýsýna 46 kilometre uzaklýkta ve
yerin 33 kilometre derinliðinde. Yetkililer,
ilk belirlemelere göre, can kaybý veya yaralanan olmadýðýný, maddi hasar da meydana
gelmediðini belirtti. Lima / aa
Savaþa karþý olan
asker madalyasýný
geri verecek
AFGANÝSTAN’DA daha önce görev yapan ve
sonra ülkesine dönen Ýngiliz asker Joe Glenton, Afganistan savaþýný protesto etmek için
devletin kendisine verdiði madalyayý geri verecek. Joe Glenton, Afganistan’a geri dönmeyi
reddettiði için Askeri Mahkeme’de yargýlanmýþ ve 1 aylýk hapis cezasýna çarptýrýlmýþtý.
Afganistan savaþýnýn ABD’nin çýkarlarýna hizmet ettiðini söyleyen Joe Glenton, kendi hükümetinden Afganistan’daki bütün Ýngiliz askerlerinin çekilmesi çaðrýsýnda bulunmuþtu.
Devletin kendisine verdiði madalyayý teslim edecek olan Ýngiliz askere, asker yakýnlarý da
eþlik edecek. Londra / cihan
Bulgar polislere
rüþvet suçlamasý
BULGARÝSTAN’DA bir sivil toplum kuruluþu, trafik polislerinin her ay ortalama 100
bin kez rüþvet aldýklarýný öne sürdü. Demokrasiyi Araþtýrma Merkezi (TÝD) adlý kuruluþun yaptýrdýðý kamuoyu araþtýrmasýnýn
sonuçlarý, baþkent Sofya’da rüþvet ve örgütlü suçlarla mücadeleye iliþkin düzenlenen
bir yuvarlak masa toplantýsýnda açýklandý.
TÝD Baþkaný Tihomir Bezlov, Sýrbýstan’ý örnek göstererek, “Ýlk aþamada trafik polislerinin otoyollarda kontrol için araçlarý durdurmalarýný yasaklamalýyýz” dedi. Sofya / aa
nüllü çalýþanlara teþekkür ediyorum.’’ Oruç ve
beraberindeki ÝHH heyeti kurban kesiminin
ardýndan Havelian kentinde et daðýtýmý yaptý.
Heyet, kentteki Afgan mülteci kampýný ziyaret ederken, kurban etinin yaný sýra Türkiye’den gönderilen oyuncak, giysi ve kýrtasiye
EMEKLÝLÝÐÝNDEN önce son kez ABD’ye giderek temaslarda bulunan Ýsrail Genelkurmay Baþkaný Gabi Aþkenazi, son 60 yýllýk tarihinde ABD’nin ilk kez Ortadoðu’daki
etkin rolünü kaybetmeye baþladýðýný söyledi. Aþkenazi’ye
göre Ortadoðu’nun gündemi olan iki ülkesi ise Ýran ve
Türkiye. ABD Genelkurmay Baþkaný Amiral Michael
Mullen ile görüþen Aþkenazi, iki ülke Türkiye ve Ýran’ýn
bölgede yeni gündemler oluþturduklarýný savundu. Suri-
daðýtýmý da yapýldý. Heyet daha sonra Haripur
kentinde ziyaret ettiði okulda öðrencilere et
daðýtýmý yaptý. Buradan Muzafferabad’a geçen
grup, ÝHH’nýn finanse ettiði bir yetimhanede
yaklaþýk 100 kurban keserek, ihtiyaç sahiplerine daðýttý. Ýslamabad / aa
ye ve Lübnan ile ilgili Ýsrail’in bilinen saldýrgan ifadelerini
tekrarlayan Aþkenazi, Suriye’nin radikal eksen içinde
güçlendiðini, Þii Hizbullah Lideri Hasan Nasrallah’ýn ise
Lübnan’da iktidarý ele geçirebileceðini iddia etti. Ýran’a
uygulanan ambargonun etkisini göstermeye baþladýðýný
söyleyen Mullen’in aksine, Aþkenazi bu konuda þüpheleri
olduðunu belirterek Tahran’a karþý daha sert tedbirler alýnmasý gerektiðini tekrarladý. Kahire / cihan
Almanya’ya iltica
talebi azalýyor
AL MAN YA’DA il ti ca ta le bin de bu lu nan
Türklerin sayýsý azalýyor. Almanya Ýçiþleri
Bakanlýðý tarafýndan yapýlan yazýlý açýklamada, Ekim ayýnda en fazla iltica talebinde bulunan yabancýlar arasýnda Türklerin ilk 10 sýrada yer almadýðý bildirildi. Almanya’da Ekim ayýnda iltica talebinde bulunan toplam 4
bin 755 yabancý arasýnda 1083 kiþi ile Sýrplarýn ilk sýrada yer aldýðý, Sýrplarý 746 kiþi ile
Makedonlarýn ve 545 kiþi ile Afganlarýn izlediði belirtildi. Afganlarýn ardýndan Iraklýlar,
Ýranlýlar, Suriyeliler, Somalililer, Kosovalýlar,
Pakistanlýlar ve Ruslar geliyor. Berlin / aa
8
YENÝASYA / 19 KASIM 2010 CUMA
MEDYA- POLÝTÝK
Ciddî meseleler veya
gayr-i ciddî insanlar
Kurban
kavurmasý
DOÐU VEYA BATI
ÞÜKRÜ BULUT
[email protected]
u­gün­kü­ Mec­lis­ Baþ­ka­ný­nýn­ ve­ di­ðer­ ba­zý­ ba­kan­la­rýn­muh­te­lif­za­man­lar­da­ki­a­çýk­la­ma­la­rý­na
ba­ka­cak­o­lur­sa­nýz­‘te­set­tür­ya­sa­ðý’­mil­le­tin­me­se­le­si­ de­ðil­miþ.­ An­cak­ yüz­de­ bir­bu­çu­ðu­ a­la­ka­dar­ e­den­mar­ji­nal­bir­me­se­le…­Hay­rün­ni­sa­Ha­ným,­Za­fer
Üs­kül,­Ni­met­Çu­buk­çu­ve­Cum­hur­baþ­ka­ný­nýn­it­ti­fak
et­tik­le­ri­“il­köð­re­tim­de­ki’­ba­þör­tü­sü­ya­sa­ðý”nýn­mil­let­ten­tep­ki­gör­me­si­ü­ze­ri­ne,­ba­zý­la­rý,­il­köð­re­tim­ve­ka­mu­da­ki­ bu­ hu­su­su­ dil­len­di­ren­le­ri­ fa­na­tizm­ ve­ ra­di­ka­lizm­i­le­suç­la­ma­ya­baþ­la­dý­lar.Ya­ni­hem­dev­let­da­i­re­sin­de­ve­hem­de­or­ta­o­kul­2­ve­3.­sý­nýf­ta­ba­þý­ný­ört­mek­is­te­yen­ler­fa­na­tik­miþ...
Þu­yüz­de­bir­bu­çuk­me­se­le­si­nin­ne­ye­da­yan­dý­ðý­ný
bi­le­mi­yo­rum.­Av­ru­pa­ve­A­me­ri­ka’da­ki­dü­þün­ce­ku­ru­lu­þu­ve­ens­ti­tü­ler­den­pa­ra­a­la­rak­ü­ni­ver­si­tey­le­bir­lik­te­ sa­ha­ ça­lýþ­ma­la­rý­na­ çý­kan­ si­vil­ ku­ru­luþ­lar­la­ ba­zý
ü­ni­ver­si­te­ ho­ca­la­rý­nýn­ bu­ yüz­de­ bi­re­ u­laþ­ma­ yön­tem­le­ri­ni­de­o­ku­ya­ma­dýk.­Bel­ki­de­Can­Pa­ker’in­TE­SEV’i­ve­A­çýk­Top­lum­Ens­ti­tü­sü­nün­ça­lýþ­ma­la­rý­ü­ze­rin­den­ bu­ ra­ka­mý­ el­de­ et­ti­ler.­ Bi­le­mi­yo­ruz.­ Bil­di­ði­miz­bir­þey­var­sa­o­da­yüz­de­60-70­ka­dýn­la­rý­mý­zýn­te­mel­hak­la­rýn­da­ki­ýs­rar­la­rý­dýr.
Ge­nel­mer­kez­le­ri­A­me­ri­ka­ve­Av­ru­pa’da­bu­lu­nan
dü­þün­ce­ku­ru­luþ­la­rý­‘ba­þör­tü­sü­ya­sa­ðý­ný’­kay­da­de­ðer
gör­mü­yor­o­la­bi­lir­ler.­“Mem­le­ket­ve­mil­let­i­çin­da­ha
ha­ya­tî­ö­ne­me­ha­iz­me­se­le­ler­var­ken­‘te­set­tür­ya­sa­ðý’
ü­ze­rin­de­du­rul­maz”­di­ye­bi­lir­ler.­Ger­çi­ço­ðu­Fre­ud’a
pey­gam­ber­gi­bi­sa­rý­lan­bu­ku­ru­luþ­la­ra­gö­re,­biz­de­ki
ka­dýn­za­ten­yan­lýþ­yer­de­du­ru­yor:­A­i­le­nin­mer­ke­zi­ne
o­tur­ma­sý,­ e­þi,­ ba­ba­sý,­ kar­de­þi­ ve­ ço­cuk­la­rýn­ca­ ne­re­dey­se­ kut­sa­nan­ ka­dýn­ i­ma­jý­ i­le,­ Fre­ud’un­ bü­tün­ hi­ma­ye­ve­des­tek­ler­den­“kur­ta­rýp­a­zad­(!)­et­ti­ði”­ka­dýn
çok­fark­lý­yer­ler­de­du­ru­yor.­
Fa­kat­AKP­hü­kü­me­ti­ni­mad­de­ten­ve­mâ­nen­þart­lý
o­la­rak­des­tek­le­yen­dýþ­mer­kez­ler,­ba­þör­tü­sü­me­se­le­si­ni­ gay­ri­ cid­dî­ bu­la­bi­lir­ler.­ Sa­de­ce­ ‘gay­ri­ cid­dî­ bul­mak’la­kal­ma­yýp,­ef­kar-ý­âm­me­de­ki­tar­týþ­ma­yý­doð­ru
dü­rüst­yö­ne­te­me­dik­le­ri­i­çin­AKP­yö­ne­ti­min­de­ki­te­or­si­yen­ve­pra­tis­yen­kad­ro­la­rý­ný­tek­dir­de­e­de­bi­lir­ler.
AKP­ ik­ti­da­rýy­la­ din­dar­la­rý,­ di­nî­ ce­ma­at­le­ri­ dün­ye­vî­leþ­tir­me­ye,­ kud­sî­ mâ­nâ,­ sem­bol­ ve­ ri­tü­el­le­rin
iç­le­ri­ni­bo­þalt­týr­ma­ya­ça­lý­þan­‘ne­o­li­be­ral­le­rin’­Müs­lü­man­ ka­dý­na,­ ni­kâ­ha,­ a­i­le­ye­ ve­ se­ma­vî­ din­le­rin
ön­gör­dü­ðü­ ah­lâ­ki­ ku­ral­la­ra­ na­sýl­ bak­týk­la­rý­ný­ sa­týr
a­ra­la­rýn­dan­ öð­ren­mek­ is­te­yen­ler,­ o­ ce­nah­ta­ki­ ba­zý
kö­þe­ ya­zar­la­rý­ný­ ve­ya­ sos­yal­ muh­te­va­lý­ ha­ber­le­ri­ni
o­ku­ya­bi­lir­ler.
AKP’nin­ bir­ za­man­lar­ ‘Çöz­mek­ na­mus­ bor­cum’
de­di­ði­ ba­þör­tü­sü­ ya­sa­ðý­ me­se­le­sin­de­ki­ has­sa­si­ye­ti­ni­ an­la­ma­ya­ ça­lý­þýr­ken,­ din­dar­la­rý­ tem­sil­ e­den­ ve
bün­ye­si­ne­‘di­nî­ce­ma­at­le­ri’­ka­tan­bu­si­ya­sî­ha­re­ke­tin­ ik­ti­dar­da­ki­ fark­lý­ du­ru­þu­nu­ hiç­ an­la­ya­ma­ya­ca­ðýz.­AKP­nin­ka­dýn­tem­sil­ci­si­Fat­ma­Ha­ným­‘Te­mel
e­ði­tim­de,­e­ðer­kýz­ço­cu­ðu­ken­di­ha­ya­tý­i­le­il­gi­li­ka­rar­ve­re­cek­yaþ­ta­de­ðil­se­bu­ra­da­ki­bas­ký­yý­da­ka­bul
et­mi­yo­ruz’­di­ye­rek­o­la­yý­cer­be­zey­le­ka­pat­ma­ya­ça­lý­þý­yor.­ Fat­ma­ Þa­hin­ i­le­ Ni­met­ Çu­buk­çu­ Ha­ný­me­fen­di­ler­ 12-13­ yaþ­la­rýn­da­ din­le­ri­nin­ ge­re­ði­ o­la­rak
ör­tün­mek­is­te­yen­le­re­‘yö­net­me­lik­ö­cü­sü­nü’­gös­te­ri­yor­lar.­ Bi­li­yor­su­nuz­ ki,­ ta­rih­te­ Troç­ki’nin­ Rus­ya’sýn­da,­ Hit­ler’in­ Al­man­ya’sýn­da­ ve­ Ke­ma­list­le­rin
Tür­ki­yes’in­de­bü­tün­ya­sak­çý­lar­ka­nun­ve­yö­net­me­lik­le­rin­ar­ka­sý­na­giz­len­di­ler.
Þark­lý­o­lan­Fat­ma­ha­ným­ör­tün­me­ya­þý­ný­18’e­yük­selt­miþ.­Te­set­tü­re­­gir­me­ya­þý­ný­18’e­çý­ka­rýr­sa­nýz,­li­se­li­ genç­ kýz­lar­ da­ mu­af­ ol­muþ­ o­lur­lar.­ Ya­ni­ Ha­ný­me­fen­di­ Ni­met­ Ha­ný­ma­ da­ yar­dým­ e­di­yor.­ Bü­tün
bun­la­rý­ka­nun­em­re­di­yor­muþ.­Bra­vo­doð­ru­su.­Ga­zi­an­tep’te,­ Ur­fa­ ve­ Þýr­nak’ta,­ 18’­ in­de­ i­kin­ci­ kez­ an­ne
ol­ma­ya­ha­zýr­la­nan­bin­ler­ce­ka­dý­ný­gör­mez­lik­ten­ge­le­rek­ko­nuþ­mak­pek­man­týk­lý­gö­rün­mü­yor.­
Bi­li­yo­ruz,­ce­ha­let­di­ye­cek­si­niz.­Ay­dýn­lat­mak­i­çin
ça­lýþ­tý­ðý­ný­zý­ söy­le­ye­cek­si­niz.­ Fa­kat­ ör­nek­ al­dý­ðý­nýz
i­kin­ci­Av­ru­pa’da­da­yi­ne­mil­yon­lar­ca­ký­zýn­18­yaþ­la­rý­na­ka­dar­kür­taj­i­çin­i­kin­ci­kez­ji­ne­ko­lo­ga­koþ­tu­ðu­nu­ o­ra­da­ki­ ka­yýt­lar­dan­ Ni­met­ Ha­ným­la­ Fat­ma
Ha­ným­öð­re­ne­bi­lir­ler.
10­ mil­yo­na­ ya­kýn­ va­tan­ ev­lâ­dý­ný­ il­gi­len­di­ren­ bir
me­se­le­nin­ ‘fev­ka­lâ­de­ cid­dî’­ ol­du­ðu­na­ i­na­ný­yo­ruz.
De­mok­ra­siy­le­i­da­re­e­di­len­bir­ül­ke­de­en­cid­dî,­ön­ce­lik­li­ ve­ i­da­re­ci­le­re­ va­zi­fe­ o­lan­ me­se­le,­ mil­le­tin
ka­hir­ ek­se­ri­ye­ti­ni­ il­gi­len­di­ren­ me­se­le­ler­dir.­ Þa­yet
bu­‘te­mel­hak­ve­hür­ri­yet­le­ri’­il­gi­len­di­ren­bir­me­se­le­i­se­o­nu­çöz­mek­i­da­re­ci­nin­bi­rin­ci­va­zi­fe­si­dir.­Bu
ön­ce­lik­li­ve­î­cil­me­se­le­le­re­gay­rî­cid­dî­na­za­rýy­la­ba­kan­la­rýn­dâ­vâ­la­rýn­da­ne­den­li­cid­dî­ol­duk­la­rý­ný­za­man­gös­te­re­cek­tir.
Gö­nül­is­ti­yor­ki,­AKP­kad­ro­la­rý­þu­ül­ke­yi­i­da­re­e­der­ken,­mil­le­tin­ha­ya­tý­nýn­her­ka­re­si­ni­bin­se­ne­den
bu­ya­na­dol­du­ran­Ýs­lâ­mi­ye­ti­ve­mil­lî­ge­le­nek­le­ri­mi­zi­ gö­zar­dý­ et­me­sin­ler.­ Lon­dra’da­ki­ ‘fi­nans­ ak­tör­le­riy­le’­ dün­ya­yý­ i­da­re­ye­ kal­ký­þan­ bir­ a­vuç­ ne­o­li­be­ral
ye­ri­ne­ar­ka­la­rý­ný­bir­bu­çuk­mil­yar­lýk­Ýs­lâm­â­le­mi­ne
ve­ ha­ki­kî­ H­ris­ti­yan­lýk­ dün­ya­sý­na­ is­ti­nad­ et­sin­ler.
Bu­nu­ ya­par­lar­sa­ da­ha­ kuv­vet­li­ ve­ da­ha­ ba­þa­rý­lý­ o­lur­lar.­Ken­di­le­ri­ni­in­san­lý­ða­da­ha­ya­kýn­bu­la­rak­da­ha­gü­zel­hiz­met­fýr­sa­tý­ný­bu­lur­lar.­
B
Tek satýrlýk resim altý lütfen... Tek satýrlýk resim altý lütfen... Tek satýrlýk resim altý lütfen... Tek satýrlýk resim altý lütfen... Tek satýrlýk resim altý lütfen...
BAYRAM YÜKSEL
AÐABEY VE ALÝ UÇAR
er­hum­ Bay­ram­ Yük­sel­ a­ða­bey
ve­ A­li­ U­çar­ kud­sî­ nur­ hiz­me­ti
yol­cu­lu­ðu­­­­­sý­ra­sýn­da­bir­tra­fik
ka­za­sý­ so­nu­cu­ bir­lik­te­ rah­met-i­ Rah­man’a­ka­vuþ­muþ­lar­dý.
19­Ka­sým­1997’de,­bun­dan­tam­on­üç
yýl­ön­ce­ve­fat­e­den­Bay­ram­Yük­sel­a­ða­be­yi­ve­A­li­U­çar’ý­rah­met­le­a­ný­yo­ruz.
Üs­tad­ Haz­ret­le­ri­ Af­yon­ hap­sin­dey­ken­ ­ bir­ ve­si­le­ i­le­ hap­se­ dü­þen­ Bay­ram
Yük­sel­Af­yon­zin­dan­la­rýn­da­Üs­tad­la­ta­nýþ­ma­ ve­ o­na­ hiz­met­ þe­re­fi­ne­ e­ren­ nur
kah­ra­man­la­rýn­da­dýr.­
Haz­ret-i­Üs­ta­da­ta­le­be­o­lan,­ha­pis­te
Kur’ân’ý­öð­re­ne­rek­Ri­sâ­le-i­Nur’u­ya­zan
Bay­ram­Yük­sel,­Üs­tad­dan­al­dý­ðý­ders­le
ih­lâs,­sa­da­kat­ve­te­va­zu­has­let­le­riy­le­ö­ne
çý­kan­bah­ti­yar­lar­dan­dýr.­Ha­ya­tý­bo­yun­ca
Nur­la­rýn­hiz­me­tin­de­Kur’ân­ha­ki­kat­le­ri­ni
an­la­tan­Ri­sâ­le-i­Nur­e­ser­le­ri­nin­ya­zýl­ma­sý,
o­kun­ma­sý­ve­ya­yýl­ma­sý­ça­lýþ­ma­la­rýn­da
bu­lun­muþ;­Üs­tad­Haz­ret­le­ri­nin­ya­kýn
hiz­me­tin­de­bu­lu­nur­ken­o­nun­­bir­çok­hal
ve­et­va­rý­na­ya­kî­nen­þa­hit­ol­muþ,­bil­di­ði­ve
M
ha­tý­ra­la­rýn­da­pay­laþ­ma­sý.
•­Üs­ta­da­hiz­met­te­ki­bað­lý­lý­ðý­
Ve­fa­tý­na­ ya­kýn­ yýl­lar­da­ mer­hum­ A­li
U­çar’la­bir­lik­te­çýk­tý­ðý­hiz­met­se­ya­hat­le­MUSTAFA ÖZTÜRKÇÜ ri­göz­ve­­gö­nül­le­ri­dol­du­ru­yor­du.
A­li­U­çar­Van’a­hiz­met­i­çin­gel­di­ðin­de
ders­ha­ne­de­bir­lik­te­ka­lý­yor­duk.
Çe­þit­li­ prog­ram­lar­ ve­ hiz­me­te­ mü­te­gör­dü­ðü­ha­ki­kat­le­ri­ha­tý­ra­def­ter­le­ri­ne­u­- al­lik­fa­a­li­yet­le­rin­ya­nýn­da,­Ço­ra­va­nis­kö­zun­­u­za­dý­ya­ya­zýp­an­la­ta­rak­ye­ni­ne­sil­le­- yün­de­kýrk­beþ­gün­lük­bir­o­ku­ma­prog­ra­mý­nýn­ ar­dýn­dan­ ta­le­be­ hiz­met­le­ri­ ve
rin­is­ti­fa­de­si­ne­sun­muþ­tur.
ders­
h a­n e­y e­ yö­n e­l ik­ cid­d î­ ça­l ýþ­m a­l a­r ý
Çok­ mü­him­ ha­tý­ra­la­rýn­ sa­hi­bi­ o­lan
bir­
l
ik­
te­ yap­týk.­ Ve­ o­ a­ra­da,­ ga­ze­te­miz
Bay­ram­ Yük­sel­ a­ða­bey­le,­ mer­hum­ A­li
U­çar’la­ ­ kal­dý­ðý­mýz­ Van­ med­re­se-i­ Nu­- Ye­ni­As­ya’da­tam­28­gün­tef­ri­ka­e­di­len
“Van­ü­ni­ver­si­te­si’’­ya­zý­se­ri­si­ni­ha­zýr­la­dý.
ri­ye­sin­de­ta­nýþ­mýþ­týk.
1978­ yý­lýn­da­ ü­ni­ver­si­te­nin­ ku­ru­luþ­ a­Mer­hu­mun­ nak­let­ti­ði­ ­ ha­tý­ra­lar­ a­ra­sýn­da­ö­ne­çý­kan­en­ma­ni­dar­la­rýn­dan­ba­- þa­ma­sýn­da­ ga­ze­te­miz­ a­dý­na­ Üs­ta­dýn­ fi­kir­le­ri­ni­ na­za­ra­ ver­me­ki­ mak­sa­dýy­la­ o
zý­la­rý­þun­lar­dýr­di­ye­dü­þü­nü­yo­rum:
•­Haz­ret-i­Üs­ta­dýn­ve­fat­an­la­rýn­da­ba­- ya­zý­se­ri­si­ni­ka­le­me­al­dý.
Dik­kat­li­ve­plan­lý­bir­ça­lýþ­ma­tem­po­þu­cun­da­bu­lun­muþ­bir­ta­le­be­o­la­rak­an­su­
n
a­sa­hip­o­lan­A­li­U­çar­a­ða­bey­dýþ­ül­lat­týk­la­rý.
•­ Si­ya­sî­ ve­ iç­ti­maî­ me­se­le­ler­de­ rah­- ke­ler­de­ki­Nur­hiz­me­ti­nin­ya­ný­sý­ra­ül­ke­met­li­Zü­be­yir­a­ða­be­yin­þaþ­maz­öl­çü­de­ki miz­de­de­son­de­re­ce­ak­tif­ti.­
Al­lah­i­ki­si­ne­de­rah­met­ey­le­sin…­
de­ðer­len­dir­me­le­ri­ne­ þa­hit­ o­lup­ on­la­rý
ÞARK KÖÞESÝ
Paresh Nath, National Herald, Yeni Delhi/ Hindistan
ÝSTÝHBARATIMIZA na­za­ran,­ A­ta­türk’ün­ ta­þý­dý­ðý­Ka­mal­a­dý­A­rap­ça­bir­ke­li­me­ol­ma­dý­ðý
gi­bi­ A­rap­ça­ “Ke­mal”­ ke­li­me­si­nin­ de­la­let­ et­ti­ði­ma­na­da­da­de­ðil­dir.­A­ta­türk’ün­mu­ha­fa­za­ e­di­len­ ö­za­dý,­ Türk­çe­ “or­du­ ve­ ka­le”­ ma­na­sý­o­lan­Ka­mal’dýr.
Ým­z a:­ A­n a­d o­l u­ A­j an­s ý­ bül­t e­n i,­ 4­ Þu­b at
1935.­
«
Bü­tün­ Av­ru­pa­ fa­þiz­min­ ci­ha­na­ ge­tir­di­ði
em­ni­yet­ve­ne­þe­i­le­o­na­doð­ru­a­tý­lýr­ken,­fa­þiz­min­ bu­ su­ret­le­ san­ki­ pek­ teh­li­ke­li­ bir­ þey­miþ
gi­bi­gö­rül­me­si­be­ni­de­rin­dü­þün­ce­le­re­sev­ket­ti.­ Fa­þizm­ kor­ku­la­cak­ bir­ þey­ ad­do­lu­na­maz.
Bi­la­kis­ bi­zim­ gi­bi­ in­ký­lap­ yap­mýþ­ ve­ o­nu­ ya­þat­ma­ya­az­met­miþ­mil­let­ler­i­çin­fa­þizm­den­çý­ka­rý­la­cak­düs­tur­lar­var­dýr.
Ým­za:­ CHP­ Der­sim­ mil­let­ve­ki­li­ Fe­ri­dun
Fik­ri­Bey,­Ye­ni­gün­ga­ze­te­si,­1923.­
«
Fa­þizm­bir­va­tan­i­de­a­li­et­ra­fýn­da­ik­ti­sa­di­re­fa­hý,­si­ya­si­ve­iç­ti­mai­a­hen­gi­te­sis­et­me­yi­dü­þü­nür.­ Biz,­ fa­þist­ mil­li­yet­per­ver­li­ðin­ dün­kü
ga­le­ya­nýn­da­ hem­ ma­zi­mi­zi­ hem­ is­tik­ba­li­mi­zi
gö­rü­rüz.
Ým­za:­ Ham­dul­lah­ Sup­hi­ Tan­rý­ö­ver,­ Türk
Yur­du­der­gi­si,­1930.­
«
Rus­ya’da­na­sýl­ko­mü­nizm,­Ý­tal­ya’da­na­sýl­fa­þizm­var­sa,­biz­de­de­Ke­ma­lizm­ol­ma­lý­dýr.
Ým­za:­A­li­Na­ci­Ka­ra­can,­Ýn­ký­lap­ga­ze­te­si,­2
Ka­nu­nu­ev­vel­1930.­
«
‘‘
Falih Rýfký Atay: Türk yýðýnlarýnýn terbiyesi için
Moskova’nýn yýðýn terbiyesi
metodlarý, devletçi
Türk iktisatçýlýðý için de
faþizmin korporasyon
metodlarý benimsenmelidir.
Ka­ma­lizm­yal­nýz­ya­þa­mak­di­ni­ni­a­þý­la­yan­ve
bü­tün­pren­sip­le­ri­ni­e­ko­no­mik­te­mel­ler­ü­ze­ri­ne­ku­ran­bir­din­dir.
Ým­za:­CHP­E­dir­ne­mil­let­ve­ki­li­Þe­ref­Ay­kut,
“Ka­ma­lizm-CHP­Par­ti­si­Prog­ra­mý­nýn­Ý­za­hý”­i­sim­li­ki­tap,­1936.­
«
Türk­ yý­ðýn­la­rý­nýn­ ter­bi­ye­si­ i­çin­ Mos­ko­va’nýn­yý­ðýn­ter­bi­ye­si­me­tod­la­rý,­dev­let­çi­Türk
ik­ti­sat­çý­lý­ðý­i­çin­de­fa­þiz­min­kor­po­ras­yon­me­tod­la­rý­be­nim­sen­me­li­dir.
Ým­za:­Fa­lih­Rýf­ký­A­tay,­“Fa­þist­Ro­ma,­Ke­ma­list­Tu­ran”­ad­lý­ki­ta­bý­nýn­ön­sö­zü,­1931.­
«
Fa­þist­Ý­tal­ya­i­le­dev­rim­ci­Tür­ki­ye­a­ra­sýn­da­ki
dost­luk­ta­bi­i­dir.
Ým­za:­Yu­nus­Na­di,­Cum­hu­ri­yet­ga­ze­te­si,­22
Ma­yýs­1932.­
«
Al­man­baþ­ve­ki­li­Hit­ler­di­yor­ki:­“Tür­ki­ye’de
do­ðan­ ve­ par­la­yan­ yýl­dýz­ bi­ze­ ta­kip­ e­di­le­cek
yo­lu­gös­ter­di.­Ga­zi­öy­le­bir­þah­si­yet­tir­ki­e­be­diy­yen­as­rý­mý­zýn­en­bü­yük­a­dam­la­rý­nýn­en­ön
sa­fýn­da­ bu­lu­na­cak­týr.­ Bu­ mev­ki,­ ta­ri­hin­ o­na
ver­di­ði­ bir­ hak­týr.­ Fa­a­li­yet­ ga­ye­le­ri­ ay­ný­ o­lan
Bü­yük­Türk­Mil­le­ti­i­le­Al­man­Mil­le­ti­a­ra­sýn­da­ sem­pa­ti­ çok­ kuv­vet­li­dir.”­ Ým­za:­ Mah­mut
Soy­dan,­Mil­li­yet­ga­ze­te­si,­16­Tem­muz­1933.­
«
Çok­ sað­lam­ te­mel­ler­ ü­ze­ri­ne­ ku­ru­lu­ cum­hu­ri­ye­ti­miz­de­bu­bay­ram­bi­ri­le­ri­ni­kes­tim­de
e­fen­dim,­se­va­ba­gi­re­yim,­ka­vur­ma­sý­ný­si­ze­de
da­ðý­ta­yým­de­dim.­Ha­yýr­la­ra­ve­si­le­ol­sun.
Engin Ardýç
Sabah, 18.11.2010
ERZURUM AÝLE MAHKEMESÝNDEN ÝLAN
TAZÝYE
27 Mayýs’tan sonra çýkan Zülfikar ve Ýhlâs gazetelerinin
emektarlarýndan, muhterem
ÝSMAÝL AMBARLI’nýn
vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Allah’tan rahmet niyaz eder;
ailesine ve yakýnlarýna taziyetlerimizi sunarýz.
c
ESAS NO: 2007/495
KARAR NO: 2009/356
Davacý AYFER DOÐANCI aleyhine mahkememizde açýlan Boþanma davasýnýn yapýlan açýk yargýlamasý sonunda;
1- Davacýnýn davasýnýn KABULÜ ÝLE, Erzurum ili Ýspir ilçesi Kasaba Mah. Cilt No: 1
Hane No: 553 BSN: 16'da nüfusa kayýtlý Ýsmet ve Adalet'ten olma Erzurum 23/08/1980
dlu 24679743518 TC Kimlik No lu Ayfer DOÐANCI (Kýzlýk Soyadý:GÜLOÐLU) ile ayný yer
BSN: 11'de nüfusa kayýtlý Erol ve Nürten'den olma Ankara 01/01/1980 dlu 24694743098 TC
Kimlik No lu Vedat DOÐANCI'nýn BOÞANMALARINA
2- Taraflarýn müþterek çocuklarý 10129055980 TC Kimlik No lu Çaðla Þekerin velayetinin
davacý anneye verilmesine, velayeti davacý anneye verilen müþterek çocuk Çaðla Þeker ile
davalý baba arasýnda taraflar ayný yerde oturduðu takdirde her ayýn ilk Haftasýna denk gelen
cumartesi günü saat 10.00 ile saat 17.00 arasýnda, dini bayramlarýn 2. günü saat 10.00 ile
saat 17.00 arasýnda ve her yýlýn Temmuz ayýnýn 1. günü saat 10.00 ile 10.günü saat 17.00 arasýnda, taraflar farklý yerde oturduðu takdirde ise her yýlýn sömestr tatiline denk gelen ilk
cumartesi günü saat 10 ile takip eden cuma günü saat 17 arasýnda ve her yýlýn temmuz ayýnýn 1. Günü saat 10 ile 10. Günü saat 17 arasýnda þahsi münasebet kurulmasýna,
Dair davacýnýn yüzüne karþý davalýnýn yokluðunda kararýn tebliðinden itibaren 15 günlük
süre ile temyiz yolu açýk olmak üzere 17/06/2010 tarihinde karar verilmiþ olmakla;
Ýþbu hüküm özetinin ilan tarihinden itibaren 15 gün sonra davalý Vedat DOÐANCI ya,
T.K.nun 28. maddesine göre teblið edilmiþ sayýlacaðý ilanen teblið olunur. 07/09 2010
www.bik.gov.tr B: 62749
9
YENÝASYA / 19 KASIM 2010 CUMA
MAKALE
Evrâd-ý Kudsiye
YERÝN KULAÐI
Þuurlu Çinli, gafil Müslüman!
FIKIH GÜNLÜÐÜ
SÜLEYMAN KÖSMENE
[email protected]
www.fikih.info
0 505 648 52 50
Abdülkadir Bey: “Üs­tad­ Haz­ret­le­ri­nin­ Cev­þen­i­le­bir­lik­te­o­ku­du­ðu­Ev­râd-ý­Kud­si­ye­ne­dir?­Ne­ler­den­bah­se­der?­Ne­za­man­ve­na­sýl
o­ku­ya­bi­li­riz?”
vrâd-ý Kudsiye, Bahâeddin Þâh-ý Nakþibend
Hazretlerinin Peygamber Efendimiz’in (asm)
mânevî rûhâniyetinden mânâ âleminde ders aldýðý kuvvetli ve tesirli bir duâ metnidir. Bedîüzzaman
Hazretleri kimi zaman “Evrâd-ý Kudsiye”, kimi zaman da “Evrâd-ý Bahâiye” nâmýyla andýðý bu duâ
metni için, “Þâh-ý Nakþýbend’in kudsî bir evradýdýr
ki, Hazret-i Peygamber Aleyhisselâtü Vesselam’dan
âlem-i mânâda ders almýþ”1 demektedir.
Baþtan sonuna kadar Peygamber Efendimiz’in (asm)
duâlarýnýn özel bir düzenleme ile bir araya getirilmesinden meydana gelmiþ olan bu yüksek metin, çok geniþ
bir niyazý ve çok kudsî bir yalvarýþý ifade eder. Duâlarýnýn
hemen tamamý âyet ve hadis-i þeriflerde mevcuttur.
Çok tesirli bir duâ metnidir. On dokuz defa ölümcül zehirle zehirlenen Bediüzzaman Hazretlerinin, okuyarak
zehrin tesirini kýrdýðý duâlardan birisi de Evrad-ý Kudsiye’dir. Bir mektubunda bunu þöyle zikrediyor: “Kardeþlerim, merak etmeyiniz, Cevþen ve Evrâd-ý Bahâiye bu
defa dahî o dehþetli zehirin tehlîkesine galebe etti; tehlike devresi geçti, fakat hastalýk devam ediyor.”2
Evrâd-ý Kudsiye’de baþlangýç Allah’ýn isimlerine ayrýlmýþtýr: Allah’ýn Melik, Hayy, Kayyum, Hak, Mübîn olduðunu, O’ndan baþka ilâh olmadýðýný, O’nun bizim
Rabbimiz olduðunu, bizim yaratýcýmýz olduðunu, bizim
O’nun kulu olduðumuzu ve gücümüz yettiðince O’nun
ahdi ve vaadi üzerine bulunduðumuzu, yaratýklarýnýn
þerrinden Allah’a sýðýndýðýmýzý, Allah’ýn üzerimizde bulunan nimetlerini kabul ettiðimizi, günahlarýmýzý itiraf
ettiðimizi ifâde ederek, “Ey Ðaffâr, ey Ðafûr olan Allah’ým, günahlarýmý baðýþla. Þüphesiz inanýyorum ki,
Sen’den baþka hiç kimse günahlarý baðýþlayýcý deðildir”
niyazý ile bu duâya devam ediyoruz.
Allah’ý tenzih, Allah’a hamd, Allah’tan baþka ilâh
olmadýðýný ve Allah’ýn en büyük olduðunu söyleyerek, yüksek ve büyük olan Allah’tan baþka hiç kimsede güç de, kuvvet de bulunmadýðýný ifâde ile, O’nun
Evvel, Âhir, Zâhir, Bâtýn olduðunu ve O’nun her þeyi
bildiðini zikrediyoruz.
Allah’ýn muhtelif isimleri ile Allah’ý tenzih ve tesbih ifâdeleri ile duâ devam ediyor. Allah’ýn Evvel olduðu, Allah’tan önce hiçbir þeyin olmadýðý; Allah’ýn Âhir olduðu,
Allah’tan sonra hiçbir þeyin olmayacaðý; Allah’ýn Zâhir
olduðu, hiçbir þeyin Allah’a benzemediði; Allah’ýn Bâtýn
olduðu ve Allah’ýn görmediði hiçbir þeyin bulunmadýðý;
Allah’ýn çok olmayýp Bir olduðu, vezirsiz Kadîr olduðu,
danýþmasýz Ýdareci olduðu zikirleri ile duâ devam ediyor.
Duâ, Tâ hâ, Tâ sîn mîm, Tâ sîn, Yâ sîn, Hâ mîm, Ayn
sîn kâf gibi sûre þifrelerinden hareketle yüce sûreleri Allah’ýn bizi kulluðuna kabûlüne, Allah’a imânýmýzýn kemâle ermesine, þirksiz ve isyansýz bir inanç içinde olmamýza, kâmil bir îmân ve istikametli bir amel-i sâlih içinde bulunmamýza þefaatçi yapar. Bu makamda Âyete’lKürsî’yi zikrederek duâya ve isteklere kuvvet verir.
Duânýn diðer bir orijinal yaný, Kur’ân-ý Kerim’in kýrkýncý sûresinden kýrk altýncý sûresine kadar olan ve baþlarýnda Hâ mîm þifreleri bulunan yedi sûreyi, yani
Mü’min Sûresini, Fussilet Sûresini, Þûrâ Sûresini, Zuhruf Sûresini, Duhân Sûresini, Câsiye Sûresini ve Ahkaf
Sûresini baþlarýnda bulunan Hâ mîm ifâdeleri ile zikrederek ayrý ayrý anmýþ olmasý ve Allah’ýn emrini kabûlümüze, Allah’ýn yardýmýna ihtiyacýmýzýn þiddetli olduðuna, günahlarýmýzýn baðýþlanmasýna, tövbemizin kabûlüne, cezâsýndan affedilmemize, azabýndan korunmamýza
bu sûrelerin þefaatini istemiþ olmasýdýr.
Allah’ýn bizi þükredici kýlmasý, Allah’ýn bizi zikredici
kýlmasý, Allah’ýn bizi O’nu isteyen kýlmasý, Allah’ýn bizi
Kendisine itaatkâr kýlmasý, Allah’ýn tövbemizi kabul etmesi, kalbimizi arýndýrmasý, günah ve isyanlara karþý bizi
korumasý, kalbimizden mânevî hastalýklarýn, riyânýn,
gösteriþin, kinin, nefretin, ihânetin, Allah’ýn rýzâsý haricinde olan her þeyin sevgisinin ve yöneliþinin kaldýrýlmasý istekleri ile Cenâb-ý Hakk’a yöneliþe devam edilir.
Yüksek ve faziletli bir duâ metnini dar bir çerçevede
özetlemeye ne imkânýmýz, ne gücümüz vardýr. En iyisi
bu duâ ile bire bir muhatap olmak ve bu duâ ile Allah’ý
kendimize muhatap ederek Allah’a yalvarmaktýr.
Ýki salâvat ortasýnda yapýlan duâlarýn makbul olmasý
ciheti ile Üstad Bedîüzzaman Hazretlerinin Evrâd-ý
Kudsiyeyi, yüksek bir salâvat metni olan Delâilü’nNur’un ortasýnda okuduðunu, Evrad-ý Kudsiye bittikten sonra tekrar Delâilü’n-Nur okumaya devam ederek Delâilü’n-Nûr’u bitirdiðini yakýn talebelerinin bildirdiðini burada ifâde edelim.
Bu duâ metnini her sýkýntýmýzda, her ihtiyaç hissettiðimiz zaman okuyabilir ve böylece yüce Allah’ý imdadýmýza çaðýrabiliriz.
E
DUÂ
Ya Mücîbe’d-Daavât! Duâmý ibadet kýl! Ýbadetimi
makbul kýl! Zikrime, fikrime, tesbihatýma, duâma, niyazýma, hissiyatýma ihlâs ve istikamet ver! Dilime hayýr istemeyi nasip eyle! Þer istemeyi dilimden uzak kýl! Gönlüme hayýr isteme neþ’esi ver! Þer istemekten gönlümü
beri kýl! Duâmý, dünyamýn ve ahretimin mihveri kýl! Duâmý saat-ý icabeye mazhar eyle! Âmin!
Dipnotlar: 1- El-hakâiku Hizb-ü Envâri’n-Nûriye, s. 76.,
2- Emirdað Lâhikasý, s. 123.
ALÝ FERÞADOÐLU
[email protected]
Bu baþlýk, bir ilim adamýmýzýn þu hatýrasýna
dayanýyor:
“Amerika’da master yaptýðým yýllarda, üniversitenin yemek salonu açýk büfe. Herkes istediði kadar alabiliyordu. Yemekhanenin ka pý sýn da ‘Ta ke what yo u ne ed. E at
what you take’ (Yiyeceðin kadar al, aldýðýný
da ye) diye yazýyordu.
“Bir gün ayný masada yemek yediðimiz
Çinli bir arkadaþým, tabaðýnda kalan son
pirinç tanesini almaya çalýþýrken görünce
dayanamadým; denemek için dedim ki: ‘Bir
pirinç tanesi için neden bu kadar uðraþý-
yorsun? Býrak tabakta kalsýn.’
“Çinli arkadaþýn verdiði cevap çok düþündürücüydü: ‘Her Çinli bir pirinç tanesi
israf etse, Çin nüfusu ile çarp bakalým, kaç
ton pirinç yapar? Biz kalabalýk bir ülkeyiz,
israf etme lüksümüz yoktur’ dedi.
“Yine denemek için dedim ki: ‘Þu anda
Çin’de deðil Amerika’dasýn. Tabaðýnda býrakacaðýn pirinç tanesi Çin’i deðil, Amerika’yý zarara uðratacaktýr.’
“Bu sözlerim karþýsýnda güldü ve þöyle dedi:
‘Yaþadýðým ülke olan Amerika’yý bu þekilde zarara uðratmak onurlu bir davranýþ olmaz.’
“Çinli arkadaþý bu onurlu davranýþýndan dolayý tebrik ettim ve düþüncesini paylaþtýðýmý
söyledim. Ýslâm dininin bu konudaki, ‘Yiyiniz
içiniz, fakat israf etmeyiniz. Çünkü Allah israf
edenleri sevmez’ buyurduðunu açýkladým.
“Çok hoþuna gitti. Tam o sýrada (...)
Müslüman bir arkadaþ tabaðýndaki ye-
mek artýklarýný çöp sepetine boþalttý. Bunu gören Çinli arkadaþ ....’yü göstererek:
‘O Müslüman deðil mi?’ dedi. O kadar üzül düm ki, ne di ye ce ði mi bi le me dim.”
(Prof. Dr. Saffet Solak)
Ýsraf ve iktisat mevzularýnda Çinli’nin duyarlýðý ile Müslüman’ýn gafleti nasýl izah edilebilir? Þüphesiz Ýslâmiyetin güzellikleri, Müslüman pazarýnda revaç bulmadýðýndan küsüp,
müþteri olanlarýn çarþýsýna gitmiþ, onlar tarafýndan sergileniyor!
Ýsraf, saçýp-savurmak, ihtiyaç olmadýðý
halde rastgele harcamaktýr. Siz, hangi þeyleri çöpe atarsýnýz? Beðenmediklerinizi! Ýþte
israf, nimeti hafife almaktýr! Size hergün yemek veren cömert biri veya aþçýnýn gözü önünde yemeði dökseniz durumunuz nedir?
Ýsraf, Basîr olan Yaratýcýnýn nazarý önünde
nimetleri çöpe atmaktýr! Ýsrafýn dehþetine
binâendir ki, müsrifler Kur’ân’da, “Ýsraf e-
BEDESTEN
Bayramlýk yazýlar (5)
tesle ve mýsýrla besleniyor. Hýzla kan þenen ineðin sütünde bu hiç yoktur. Yine
merada beslenen ineðin sütünde insüline
kerini yükselten, hayvanýn yaðlanmasýna
benzer büyüme hormonu vardýr. Bu
yol açan ve hayvanýn þeker hastasý olmagençlik aþýsýdýr, bütün hücrelerin kendisisý
na
yol
a
çan
bir
bes
len
me
þek
li.
M. LATÝF SALÝHOÐLU
ni yenilemesini saðlayan maddedir. DuyDo
ðal
bes
le
nen
i
ne
ðin
sü
tün
de
o
me
[email protected]
ga–3 vardýr, yapay beslenende hiç yoktur. muþsunuzdur kýrsal alanda 100 yaþýný aþmýþ bazý insanlarda ikinci kalýcý diþler dürof. Dr. Kenan Demirkol'un saðlýklý Doðal beslenen ineðin sütünde damar
þer ve onun yerine üçüncü diþler çýkar.
beslenme dair sorulara vermiþ ol- sertliði yapýcý doymuþ yað asidi yoktur,
du ðu ce vap la rý ak tar ma ya bu gün yapayda vardýr. Bu asitler fruktoz gibi ko- Ýþte bu doðal sütün eseridir.
Bir inek nasýl beslenir doðada? Öyle
lesterolün oksitlenmesine yol açar. Doðal
de devam ediyoruz.
beslenen ineðin sütünde dünyanýn bugü- beslersek ineðin saðlýklý olmasýný saðlaMera hayvaný ve besi hayvaný
rýz. Dolayýsýyla verdiði ürünün de insanne kadar bildiði en büyük antioksidan olan alfaminolimik asit vardýr. Bu maddeyi lara saðlýklý olmasýný saðlarýz.
S: Merada yetiþen hayvanýn eti, sütü...
tüketen kadýnlarda meme kanseri yüzde
ihtiyaca kâfi gelir mi?
S: Yemekten hemen sonra çay içme a40 daha az görülmektedir. Yapay besleC: Çok güzel bir konuya deðindiniz.
detimiz var. Doðru mu?
Yýllardýr hep böyle aldatýlýyoC: Þekerle içmediðiniz takdirruz: "Dünya nüfusu aç. DünyaKýsa kýsa "Omega–3"
de hiçbir zararý yok. Yemekten
yý besleyebilmemiz için yapay
hemen sonra çay içilebilir. Ben
gübreye, yapay yeme ihtiyacýS: Günlük Omega–3 ihtiyacýmýzý nasýl karþýlamalýyýz?
tekrar omega–3'e dönmek istimýz var" deniliyor.
C: Omega–3 kaynaklarý hayvansal ve bitkisel olmak üzeyorum. Çünkü hayati bir olay.
Hayvansal proteini, tek kayre ikiye ayrýlýyor. Ýnsan vücudunun günde 1–1,5 gr. hayvanOmega–3'ün eksikliði insannak olarak görmemeli. Ýnsan
sal Omage–3'e ihtiyacý vardýr. Hayvansal Omega–3 kaylarý þeker hastalýðýna itiyor. Daekmek yerken bile protein alnaklarý arasýnda, ilk sýrada yumurta yer alýyor. Her gün bir
marlarýn sertleþmesine yol açýmýþ oluyor. Hububat, baklagil- yumurta (köy yumurtasý tercihen), Omega–3 ihtiyacýnýn
yor. Pýhtýlaþabilirlik oranýn artlerde bile protein var.
büyük bölümünü karþýlar.
masýna, dolayýsýyla kalp damarýMeselâ, mercimekli bulgur pinýn veya beyin damarýnýn pýhS: Ýkinci sýrada yer alan Omega–3 kaynaðý nedir?
lavý yaptýðýnýzda, bulgurda eksik
týyla týkanýp "inme" veya "enC: Balýk…
olaný mercimekten, mercimekte
farktüs" olmasýna yol açýyor. Bir
S: Ama hangi balýklar?
eksik olaný bulgurdan alýyorsuyandan omega–3 kaynaklarýmýz
C: Özellikle küçük balýklar tercih edilmeli. Çünkü, büyük
nuz. Anakýz diye bir yemek varçok azaldý Toplum olarak zaten
balýklar, denizlerdeki aðýr metaller açýsýndan risk içeriyor.
mýþ, ben de yeni gördüm, bulbalýðý çok az tüketiyoruz. OmeAðýr metaller, balýklarýn yaðlarýnda birikir, onlarý yediðigurdan yapýlan küçük köftecikga–6'yý çok tükettiðimiz için omizde vücudumuzda serbest radikallere dönüþerek hastaler nohutla birlikte piþiriliyor.
mega–3'ün yolunu kesiyoruz.
lýklara zemin hazýrlar... Balýk, kýzartma yapýlabilir; ancak
Artýk kesin olarak biliyoruz ki,
S: Antep yöresinin yuvalakesinlikle ayçiçeði veya mýsýr yaðý ile deðil! Balýðý, ayçiçeði
ayçiçeði ve soya yaðý kansere semasý gibi yani...
yaðýnda kýzarttýðýmýz zaman, balýktaki Omega–3 yok olubep olabiliyor. Akciðer kanseri,
C: Bir baklagil ve bir hubuyor! Sadece ve sadece (sýzma) zeytinyaðý ile kýzartýlmalý.
meme kanseri, kalýn baðýrsak
bat. Birbirinin eksiklerini taEvliya Çelebi'nin "Seyahatnâme"sinin Trabzon bölümünde, kanseri, þeker hastalýðýnýn olumamlýyorlar. Tam ete eþdeðer
hamsiyi zeytinyaðýnda piþirme tarifi vardýr... Zeytinyaðý
þumunu kolaylaþtýrýyor.
protein almýþ oluyorsunuz.
yanýnca kanser yapar iddiasý, tamamen emperyalist oyuBizim süte kalsiyum açýsýnS: Ayçiçeði de bir bitki. Neden
nun bir parçasýdýr. Margarin ve mýsýrözü yaðýný dünyaya
dan ihtiyacýmýz var. Eðer meraza
rar
lý? Kimyasal yapýsýndan dopazarlayabilmek için! Yunanistan'da yýllýk zeytinyaðý tükeda otlayan bir hayvanýn sütüyse,
la
yý
mý,
üretim hatasýndan mý?
timi kiþi baþý 20 kg. Türkiye'de ise 1 kg. Saðlýk sorunlarý
içinde bulunan omega–3'e ihtiC:
Kim
yasal yapýsýndan. KülTürkiye'de neden artýyor gerisini siz düþünün!
yacýmýz var. Türkiye'de biliyortür
bit
ki
si
dir. Omega–6 yað aZeytinyaðý ýsýya dayanýklýdýr, zeytinyaðýnýn yanma derecesi
sunuz gençlerde inanýlmaz bir
si
di
i
çer
di
ði için. Mesela zey250 derecedir. Sýzma zeytinyaðýnda daha düþük ýsýlarda dudemir eksikliði var. Kýrmýzý et
tin
ya
ðý
o
me
ga–9 yaðýdýr. Tekli
man görürsünüz ama bunun hiçbir zararý yoktur... Bu arada
doðadaki en önemli demir kaydoy
ma
mýþ
yað
dýr ve omega–3'
kýzartma sevmeyenler, balýk buðulama yapabilirler.
naðýdýr. Bitkiden demir çok daün emilimine hiçbir zararý yokS: Çiftlik balýklarýndaki O mega–3, de niz balýklarý ile ayný
ha az özümsenebilmektedir.
tur. Ayrýca ayçiçeði yaðýnýn bir
oranda mýdýr?
Dana eti bir demir kaynaðýdýr,
olumsuzluðu daha var. Piþirme
C: Çiftlik balýklarý yapay yem ile besleniyor ve deniz balýklarýprotein kaynaðý deðildir. Ben
esnasýnda maruz kaldýðý ýsýdan
proteinimi bulgurdan, baklagil- nýn yediði yosunu, yeþil Omega–3 kaynaklarýný yiyemiyor.
sonra birtakým yapay yað asitden alýyorum zaten. Ama yapay
lerine dönüþüyor. Biz bunlara
S: Bitkisel Ome ga–3 kaynaklarý ne lerdir?
yem üreticileri "Biz dünyayý natrans yað asitleri diyoruz. Bu
C: Meselâ Ceviz, Omega–3 kaynaðý olarak bilinir. Cevizden
sýl doyuracaðýz" yalanýyla kandý- vücudumuzun ihtiyacý olan Omega–3'ü alabilmek için çok fazyað asitleri de yine kolesterolu
rarak hayvancýlýðý katlettiler.
oksitleyerek damar sertliði yala kalori alabileceðimiz noktasýna dikkat edilmelidir.
Hayvanlarý meralardan ahýrlara
pýyor. Diðer taraftan trans yað
S: Baþka hangi bitkiler Omega–3 içerir?
çektiler ve bugün her ahýr hayasidi beyindeki sinir kýlýflarýna
C: Tüm yeþil otlar… Semizotu, bu yeþil otlarýn baþýnda
vaný þeker hastasý. Çünkü neyle
girerek beyindeki iletiyi bozugelir. Salatada tercih edilecek yeþillikler, iyi birer Omebesleniyor? Pancar küspesiyle,
yor ve parkinson, alzheimer giga–3 kaynaðýdýr.
yapay protein yemleriyle, patabi hastalýklara sebep oluyor.
P
GÜN GÜN TARÝH
lTurhan Celkan
[email protected]
denler, þeytanlarýn kardeþleridir”1 diye tanýmlanýrlar. Müslümanýn hâline bakýnýz ki,
israfýyla ne hallere düþüyor!
Kanaat ve iktisadýn zirvesinden insanlýða
seslenen yüce Peygamberimiz (asm) maksatsýz
ve faydasýz harcamalar için, “Her israf edilen
haramdýr”2 buyurmuþtur.
“Evinizin önünden bir nehir aksa, abdest bile alacak olsanýz, suyu ihtiyaçtan fazla kullanmayýnýz” tavsiyesi de Resûlullah’ýn (asm). Bu,
suyun zayi olmasýndan deðil, iktisat eðitimini
vermek içindir.
Hakim-i Mutlak (cc), bir âyette, “Yiyiniz içiniz israf etmeyiniz. Allah israf edenleri sevmez”3 emrini verir. Bir diðerinde de, “Elini
büsbütün açýp malýný harcama ki, kýnanýp açýkta kalmayasýn”4 îkazýnda bulunuyor.
Dipnotlar: 1- Ýsra Suresi: 27.; 2-Keþfü’l-Hafâ,
2:125. 3- A’râf Suresi: 31.; 4-A.g.e., Ýsrâ, 31.
Tekel imâlâtýný
kapatalým!
BAÞET
HALÝL USLU
[email protected]
urban bayramýnda, Ankara’da iki okuldaki
yüzlerce gence, 4207 ve 5727 sayýlý yasa mucibince ve onun þemsiyesi altýnda “tütün ve
tütün mamulleri ve zararlý alýþkanlýklar ve bunlardan çýkýþ ve býrakma yollarý” baþlýklý verdiðim konferanslarda Cemal Yüksel Ýlköðretim Okulu son sýnýf öðrencisinin sual-cevap faslýnda ýsrarla “Tekel idaresini kapatmak, sigara imalatýna son vermek lâzým, bunu nasýl yapalým?” suâlinin mânevî mesuliyeti ve düþüncesi içinde girdim.
Bu gencin feryadý bütün tazeliðiyle kulaðýmda
çýnlamaktadýr. Bu genç kardeþim adeta 70 bin ilköðretim, lise ve dengi okulda okuyan 15 milyonu
aþkýn gencin ve talebenin adýna sormaktadýr. Çünkü kendilerine takdim ettiðim belgeler ve dokümanlar hiç iç açýcý deðildi. Gerek saðlýk bakanlýðýnýn, gerekse bir çok kurum ve kuruluþun yaptýðý
anketlerde görülen resmî tablolar ürkütücü ve bir o
kadar düþündürücü…
Verdiðim cevap da bu mana içinde düþündürücü
ve yol gösterici idi. Dedim ki: Bir dükkân, bir market
müþterisi olmaz ise veya biz oradan alýþveriþ yapmaz isek ne olur? Orasý hâliyle kapanmaya veya iflasa mahkûm olur. 1874 yýlýnda Osmanlý devletimiz
tarafýndan kurulmasýna resmen izin verilen “Tekel
idaresinin” durdurulmasý, ancak imal ettiði zararlý
maddeleri ve içecekleri almamakla olacaktýr.
“Bu nasýl olacaktýr?” suâlinin cevabý ise insan
bünyesinde baþlamaktadýr. Malikimiz, sahibimiz olan Hz. Allah tarafýndan vücudumuza yerleþtirilen
“inad, azim, irade” gibi mânevî cihaz ve silâhlarý, bu
sahada kullanmak lâzýmdýr. Sizi size anlatýyorum
dedim. Çok þeyler okuyorsunuz ve okuyoruz, fakat
bir insan kendini okumaz ise, ne garip deðil mi? Ve
bir insan ve bir okuyan genç, vücudundaki manevi
silâh ve cihazâtlarý bilmez ise, bu nasýl okumaktýr ve
bu nasýl güzel insandýr? Ve bu okullarda okuyanlar,
Türkiye’nin takriben üçte biridir.
Elimizdeki dokümanlar gösteriyor ki; üniversiteler, ilköðretim ve lise dengi okullar bir ateþ çemberinin içindedir. Bu yetmezmiþ gibi, tespitlere göre
25 milyon kiþi sigara içmekte ve 20 milyon da duman altý kalmaktadýr. Yine bu çerçevede dünyada
sigaradan yýlda 5 milyon, Türkiye’de ise 200 bin kiþi
ölmektedir. Bunun 40 bini duman altýndan ölmekte. Dünyada günde doðan 400 bin çocuðun yýlda
1,5 milyonu sigara dumanýndan ölmektedir. Nerede çocuk sevgisi?
Çýkýþ yollarý içinde bir çok fikri sunarken, talebeler ve öðretmenlere A’râf Sûresi 31’nci âyeti naklettim. “Yiyiniz, içiniz, fakat israf etmeyiniz. Allah israf
edenleri sevmez.” Bu âyetin binlerce mânâsý var.
Hâzirûna birden sordum: Anne ve babanýz sizi sevmez ise üzülmez misiniz, moraliniz bozulmaz mý,
huzurunuz kaçmaz mý? Hep bir aðýzdan “Evet, çok
üzülürüz, moralimiz bozulur” dediler. Þimdi baþlarýnýzý kaldýrýnýz ve 14 asýr önce bize ikram ve irþad
için gelen bu âyete bakýnýz ve düþününüz, israfýmýzdan Hz. Allah bizi sevmez ise ne olur?
Dünya Saðlýk Örgütü’nün tespitine göre; sigaranýn dumanýnda 4 bin tane insan ve nebâta zararlý
maddeler bulunmaktadýr. Alkol ve uyuþturucu ise
intiharýn yeni adý. Anlatmakla göstermekle mücadele bitmiyor. Oralarda da ifade ettim, ben 73 milyonda bir hisseyim, bu hissenin üzerine düþeni yapmaya
çalýþýyorum. Bu inanç ve azimle ve bu cehd ve gayretle Mevlâ-i Kerîm’in payitahtýna koþuyoruz, koþarken düþenleri kaldýrmak ne büyük bahtiyarlýktýr.
Böyle bir bayram arefesinde ve uzun bir tatil haftasýnýn mukaddimesinde yüzlerce gence ve deðerli
öðretmene bizleri muhatap eden ve konferans zemini hazýrlayan Cemal Yüksel Ýlköðretim Okulunun müdürü Erünsal Öztok beye ve Sincan Ýlköðretim Okulu Müdürü A. Söylemez ve Müdür yardýmcýsý H. Özkan beylere ve emeði geçen bütün
can dostlarýna, ilçe milli eðitim müdürlerine binler
tebrik ve teþekkürler.
Keþke 70 bin küsûr eðitim öðretim okulumuzun
bütün müdürleri böyle olsalar ve her iki yasayý hayata sunmakta daha faal ve daha gayretli olsalar…
K
10
YENÝASYA / 19 KASIM 2010 CUMA
KÜLTÜR-SANAT
Ayasofya’ya ‘ihtiþam’
kazandýran restorasyon
SELATÝN CAMÝLERÝNDEKÝ EN BÜYÜK 8 HAT LEVHASI ÝLE MÜZENÝN ÝÇ MEKÂNINI
AYDINLATAN 70 ADET KANDÝLLÝK ÝLE MAKSURELER RESTORE EDÝLDÝ.
AYASOFYA Müzesi’ni aydýnlatan kandillikler
ile Osmanlý döneminde yapýlan Selatin camilerindeki en büyük hat levhalarý olan 7.5 metre çapýndaki hat levhalarý, yaklaþýk bir yýl süren restorasyon çalýþmalarý sonunda eski ihtiþamýna kavuþtu.
Ýstanbul 2010 Avrupa Kültür Baþkenti Ajansý’nýn desteðiyle, kandillikler ve hat levhalarýnda
yürütülen restorasyon çalýþmalarýnda sona yaklaþýldý. Yaklaþýk bir yýl önce baþlanan restorasyon
çalýþmalarý kapsamýnda ilk olarak Ayasofya Müzesi’ni aydýnlatan top kandillik ile çevresindeki
küçük kandillikler yenilendi. Müzenin ortasýnda
yer alan ve en dikkat çeken unsurlarýndan olan
top kandillik, aslýna sadýk kalýnarak restore edildi. Çevresinde yer alan küçük kandillikler ise pirinçten aslýna uygun yeniden yapýldý. 70 adet
kandillik, Ayasofya’nýn içini ýþýl ýþýl aydýnlatmaya
baþladý. Öte yandan müzenin ana meknýnda yer
alan ve hat yazýlarýný Kazasker Mustafa Ýzzet Efendi’nin yazdýðý, 7.5 metre çapýndaki hat levhalarý da restore edilmeye baþlandý. Zaman içinde
yüzeylerinde is ve kir oluþan taþýyýcýlarýnda ve altýn varaklarýnda bir takým bozulmalar meydana
gelen hat levhalarýn yüzeyleri temizlendi. Hatlarýn altýn varak yüzeylerinin restorasyonu yapýlarak taþýyýcýlara takviye edildi. Yapýmýnda ýhlamur aðacýnýn kullanýldýðý ve üzerinde ‘’Hz. Allah’’, ‘’Hz. Muhammed’’, ‘’Hz. Ebubekir’’, ‘’Hz.
Osman’’, ‘’Hz. Ali’’, ‘’Hz. Hasan’’ ve ‘’Hz. Hüseyin’’in isimlerinin yazlý olduðu dünyanýn bilinen
en büyük hüsn-i hat levhalarý da, hattatlarýn usta
ellerinde eski ihtiþamýna kavuþturuldu. Çalýþmalar kapsamýnda 7 hat levhasýnýn restorasyonu
tamamlandý. Sona býrakýlan ‘’Hz. Allah’’ yazýlý
hat levhasýndaki restorasyon çalýþmalarý, büyük
bir titizlikle devam ediyor.
“AYASOFYA’YA SON
YILLARIN EN BÜYÜK RESTORASYONU’’
Ayasofya Müzesi Baþkaný Dr. Haluk Dursun,
Ayasofya Müzesi’nin bu yýl Ýstanbul 2010 Avrupa Kültür Baþkenti Ajansý’nýn katkýlarýyla,
Ýnce ince
mânâlar ve
yaþamak...
HARMAN
RÝFAT OKYAY
[email protected]
nadoluda meþhur: ‘’Anan sana kurban
ol sun ev la dým’’,’’Kur ba nýn o la yým.’’,’’Sana Kurban olurum.’’,’’filan sana kurban olsun.’’.....Kurban cümleleri vardýr.. Ama ne Anadolu’daki, nede dünyada ki
Kurban olmakla ilgili hiç bir cümle Ýbrahim
AS’ýn ‘’Kurban ediyorum’’ ve Ýsmail AS’ýn
‘’Kurban olurum’’ Rablerine karþý hitaplarýndan ileri deðÝldir...Yaratýlannýn Yaratanýna
kendini kurban olarak takdimi.. Herþeyin sahibine karþý, hiçbirþeyin sahibi olmayanýn
kurban oluþu.. Ve Vedud-u Kerimin þefkat
ve merhametiyle kucaklanarak, kuþatýlmak...
Kurban insana, müslümana ve özellikle
mirac sahibi mü’mine varlýk aleminin ortasýnda yaratýcýsýna yaklaþabildiði en iyi, en güzel ve en zirvede bir zaman biriminde yaþanabilinen en büyük ibadet, en muhteviyatlý
ubudiyettir...
Kurban ve dolayýsýyla Hacc da müminin
kalbine, ruhuna ve aklýna kainatýn sahibin,
kainat büyüklüðünde ki yüklediði manevi
mana ve rububiyet-i ilahiye tezahürleri insanoðluna hiç bir zaman ve mekânda verilmemiþ, ihsan ve ikram edilmemiþ kazanýmlar ve
kulluklardýr...
Bir amud-u nurani olan Kâbe-i muazzamayý Kâinatýn derinliklerini ihtizaza getiren
ubudiyetleri içinde dahil olarak tavaf etmek,
elbetteki Kurban, Hacc zamanlarýnýn yapýlan
tavaf ve dolayýsýyla ubudiyetleri, ibadetleri,
kulluklarý zirvelere çýkarmak manalarýný taþmayý ifade etmektedir...
Niyet, hayal ve aklýn en iyi kullanýlan noktalarýný; Allah’a karþý yapýlacak olan Ruhî ve
mânevî hazlar açýsýndan yakýnlaþmayý; en iyi
herhalde Hacc da , Arafat da, müzdelife de,
minada ve Kurban keserek yakýnlaþmak da
bulabilmektedir...
Kucaklamak, þefkat ve merhamet elinde
Rabbimize yönelmek en çok Rabbimizin bizlere büyük bir ikram ve ihsanla sunduðu
Hacc ve birvesile Kurban günlerinde; inanan
ve inandýðýný yaþayabilen mü’min ve muvahhidleri sarýp sarmalamaktadýr. Hemde anasýndan yeni doðmuþ gibi günahsýz ve masum
olarak...
Yani analarýmýzýn ve atalarýmýzýn dilinde ki
‘’Kurban olmak’’ tabirleri durduk yerde ve
boþu boþuna bir laf olarak lisanýmýza ve kültürümüze yerleþmemiþ... Hayatýn içindeki
yaþanan ve mü’minlerin açýlan bir gonca glülü olan Hacc ve kurban ibadeti hem yaþayanlarca hemde yaþamayý gönülden arzu edenlerce hayatýmýzda özlenen semboller ve kavuþmak istenilen ibadetler olmuþtur...
Cennet iklimine hep beraber, herkesin Hz.
Ýbrahim ve Ýsmail olarak girdiði þu Hacc
günlerinde hepimizin Kurban bayramý hepimizin kulluðu ve ubudiyetleri kadar mübarek
olsun... Daha nice nice Kurban bayramlarýna
kavuþmak ve ince ince mânâlarý yaþamak özlem ve niyetiyle hayýrlý bayramlar...
A
Çalýþmalar kapsamýnda 7 hat levhasýnýn restorasyonu tamamlandý. Sona býrakýlan ‘’Hz. Allah’’ yazýlý hat levhasýndaki restorasyon çalýþmalarý, büyük bir titizlikle devam ediyor. FOTOÐRAF:AA
son yýllardaki en büyük restorasyonu geçirdiðini söyledi. Ana kubbedeki mozaik restorasyonu bittikten sonra büyük iskelenin söküldüðünü hatýrlatan Dursun, þu anda daha küçük çaptaki iskelelerle hat levhalarýnýn restorasyonunun yapýldýðýný, maksurelerin ve merkezi aydýnlatmayý saðlayan kandilliklerin restorasyonunun tamamlandýðýný anlattý. Bu hatlar arasýnda devasal boyutta 7.5 metre çapýnda Kazasker Mustafa Ýzzet Efendi’nin Sultan Abdülmecid dönemindeki restorasyonda asýlan hatlarýn
yer aldýðýný belirten Dursun, bu 8 adet hattýn
en son 1949 yýlýnda asýldýðýný o günden bu gü-
200 yýllýk Kurban
geleneðini yaþatýyorlar
nEDÝRNE'NÝN Süloðlu ilçesine baðlý çoðunluðunu Bulgaristan göçmenlerinin oluþturduðu 180 hanelik yaklaþýk 800
kiþinin yaþadýðý Geçkinli köyünde, 200 yýllýk kurban geleneði yaþatýlýyor. Yaklaþýk iki asýrdýr bayramýn ikinci günü kurban kesen köylüler, kestikleri kurban etinin bir payýný, kurban geleneðini yerine getirmek için okul bahçesine getiriyor. Burada imece usulü kimi köylü ateþ yakýyor, kimi köylü eti hazýrlýyor, kimi de kazanlarý yýkýyor. Hazýrlýklarýn tamamlanmasýnýn ardýndan piþen etler, köyde yaþayan, kurban kesen kesmeyen herkese daðýtýlýyor. Geçkinli köyü
muhtarý Özer Abacý, köyde Bulgaristan’ýn Kýrcaali ve Ortaköy bölgesinden göç edenlerin yaþadýðýný ve bu ata yadigârý
geleneði yaklaþýk iki asýrdýr yaþattýklarýný söyledi. Köy sakinlerinden Mesut Çarpar ise birlik beraberliðin simgesi, dayanýþma ve kaynaþmanýn en güzel yaþandýðý bayram günlerinde ata yadigârý bir geleneði yaþattýklarý için gururlu olduklarýný belirterek, ‘’Osmanlý geleneðini geleceðe taþýyoruz, bununla da gurur duyuyoruz. Biz dedelerimizden gördüklerimizi sürdürüyoruz, çocuklarýmýz da bizden gördükleri bu gelenekleri geleceðe taþýyacak’’ dedi. Edirne/aa
Çiniciliði öðrendiler,
þimdi sýra tanýtým elçiliðinde
nAVRUPA'NIN 6 ülkesinden Kütahya’ya gelerek çiniciliði öðrenen 20 genç, ürettikleri eserleri ülkelerine götürüp
Osmanlý çiniciliðini tanýtacak. Kütahya’da, Ýl Milli Eðitim
Müdürlüðü ile Kütahya Kültür ve Sanatýný Geliþtirme
Derneði’nin (KÜSGED) Avrupa Birliði (AB) destekli projesi kapsamýnda, Bulgaristan, Litvanya, Romanya, Belçika, Macaristan ve Polonya’dan gelen 20 gönüllü gence,
bir hafta süresince çini ve seramik üretimine iliþkin uygulamalý eðitim verildi. Saray Mahallesi’nde bulunan Sarý
Konaktaki eðitime katýlan gençler, çini ve seramik hamurunun nasýl hazýrlandýðýný görerek, desenleri çini tabaklara uygulayýp boyadý ve kendi isimlerini iþledi. Daha sonra
fýrýna verilip gerekli ýsýda piþmesi saðlandýktan sonra çýkan eserleri alan gençler, bunlarý ülkelerine götürerek
Osmanlý döneminde 16. yüzyýlda oluþturulan çini eserlerinin örneklerini tanýtarak, Türk çiniciliðinin turizm elçiliðini yapacak. Eðitim sürecinin tamamlanmasýnýn ardýndan ülkelerine giden kursiyerler onuruna Kütahya’da geçirdikleri son gün bir etkinlik yapýldý. Maltepe Mahallesi’ndeki Ressam Ahmet Yakupoðlu Parký’nda düzenlenen etkinlikte, KÜSGED Baþkaný Abdurrahman Yýldýz
tarafýndan organizasyona katkýda bulunanlara teþekkür
belgesi ve birer çini tabak hediye edildi, eðitime katýlan
yabancý konuklara da sertifikalarý verildi. Kütahya/aa
ne büyük bir restorasyon çalýþmasý görmediðini söyledi. Ayasofya müze olduktan sonra buradaki hatlarýn aþaðý indirildiðini, hatsýz bir
müze konseptinin düþünüldüðünü dile getiren
Dursun, daha sonra bundan vazgeçilerek hatlarýn yeniden yukarý çýkarýldýðýný belirtti. Bu hat
levhalarýnýn Osmanlý Dönemi’nde Selatin camilerdeki en büyük hatlar olduðunu vurgulayan Dursun, ‘’Bu hatlarýn yazýlmasýyla ayný derecede zorluk taþýyan bir diðer özelliði yukarý
çýkarýlmasý ve buraya asýlmasýydý. Askýda durmasý için hafif olmasý lazýmdý. Onun için ýhlamur aðacýndan yapýlmýþ. Yine gerildiði zaman
kopmamasý ve deformasyon olmamasý lazýmdý,
kenevir maddesi burada çok etkili olmuþ. Yazýnýn da tozdan, dýþ þartlardan, rutubetten gerilmemesi ve o formatýn korunmasý lazýmdý. Bunun için altýn varak kullanýlmýþ’’ diye konuþtu.
Ayasofya Müzesi’nde 8 hat dýþýnda, Osmanlý
padiþahlarýnýn yazdýðý hatlarýn da yer aldýðýný
söyleyen Dursun, 2. Mustafa, 3. Ahmed ve 2.
Mahmud’un hat levhalarýnýn da restore edildiðini, onlarýn karþýsýnda da Yesarizade ve Veliyuddin Efendi’nin hatlarýnýn bulunduðunu, Ayasofya’nýn bu açýdan da bir hat müzesi sayýlabileceðini anlattý. Ýstanbul/aa
Dünyanýn en büyük fotoðraf
arþivi gün yüzüne çýktý
TARÝHE, Osmanlý Devleti’nin en tartýþmalý sultaný olarak geçen ve
fotoðraf merakýyla tanýnan 2. Abdülhamid’in 35 bin kareyi bulan ‘’Yýldýz
Albümleri’’ arþivinden derlenen fotoðraflar, üç kitap halinde yayýmladý.
Kültür A.Þ, ‘’Sultan 2. Abdülhamid Arþivi Ýstanbul Fotoðraflarý’’, ‘’Sultan
2. Abdülhamid’in Arþivinden Dünya’’ ve ‘’Sultan 2. Abdülhamid’in Aile
Albümü’’ ile önemli bir kültür hizmeti daha sundu. Her biri özenle saklanmýþ, ciltlenmiþ ve yakutlarla, zebercetlerle bezeli sandukalarda arþive
kaldýrýlan bu nadide kültür mirasý, Sultan 2. Abdülhamid’in, dönemin
teknolojik geliþmelerine açýk bir padiþah olduðu kadar bu teknolojiyi nasýl
kullandýðýný göstermesi bakýmýndan da önem taþýyor. 35 bin kareyi bulan
bu fotoðraf arþivi, dünyada eþi benzeri olmayan bir hacim ve döneme
tanýklýk etmesi bakýmýndan da önemli bir hazine niteliðinde. Osmanlý’ya
fotoðrafýn giriþinin anlatýlmasýyla baþlanan 680 sayfalýk ‘’Sultan 2.
Abdülhamid Arþivi Ýstanbul Fotoðraflarý’’ kitabýnda, manzaralar, saraylar,
camiler, türbeler, çeþmeler, abidevi yapýlar, kýþlalar, hastaneler, okullar,
kamu yapýlarý, müzeler, törenler, yabancýlar, tesisler, sosyal yaþam, surlar,
spor etkinlikleri, 1894 depremi fotoðraflarý yer alýyor. Ýstanbul/aa
SOLDAN SAÐA- 1. Yeþil renkli, yontulup
parlatýlabilen, doðal bakýrlý, hidratlý karbonat, bakýr taþý.- Alevli ateþ. 2. Cinsel
rahatsýzlýk.- Ahþap yapýlarda kiriþ olarak
kullanýlan kalýn biçilmiþ uzun tahta. 3.
Ramazan ayý dolayýsýyla devlet büyüklerine sunulan, konusu ramazan olan kaside. 4. Altýn kökü.- Acý, üzüntü, dert, keder. 5. Fakirlik, yoksulluk, ihtiyaç.-Un elerken dökülmemesi için yere serilen bez
ya da þaplanmýþ deriden yapýlan örtü. 6.
Hz. Âdem ile Havvâ'nýn cennetten çýkarýldýktan sonra ilk buluþtuklarý Mekke'nin
doðusundaki tepe.- Aktinyum elementinin simgesi. 7. Dövülerek savrulmaya hazýrlanan ekin yýðýný.- Kenarlarý ve açýlarý
birbirine eþit olan dörtgen, dördül, murabba. 8. Esasla ilgili, asýl ve temel olanla
ilgili, esasi.- Kötü, çirkin, tuhaf. 9. Sam
yeli- Midenin arkasýnda, diyaframýn altýnda, sol böbreðin üstünde, yassý, uzunca, akyuvar üreten ve yýpranmýþ alyuvarlarý toplayan, damarlý, gevþek bir dokudan oluþmuþ organ.- Nikeli simgeleyen
harfler. 10. Biber, karabiber gibi baharatlarý yemeðin üzerine hafif hafif saçma iþi.- Bayýndýr, mamur.
Peru’da ‘Türkiye Fotoðraf Sergisi’ açýldý
PERU'NUN baþkenti Lima’da ‘’Türkiye Fotoðraf Sergisi’’ açýldý. Baran Türk Kültür
Merkezi’nin düzenlediði ve Türkiye’nin tarihini, kültürel zenginliðini, doðal güzelliðini anlatan eserlerin yer aldýðý ‘’Türkiye Fotoðraf Sergisi’’nin açýlýþý dolayýsýyla
Peru Mühendislik Fakültesinde tören yapýldý. Törende konuþan Türkiye’nin Lima
Büyükelçisi Namýk Güner Erpul, serginin, Perulu öðrencilerin Türkiye hakkýnda bilgi sahibi olmasý ve tanýmasý açýsýndan çok önemli olduðunu belirtti. Daha sonra
Büyükelçi Erpul ve Peru Mühendislik Fakültesi Dekaný Sergio Cuentas Vergas tarafýndan serginin açýlýþý yapýldý. Sergi, 21 Kasýma kadar gezilebilecek. Lima/aa
BULMACA
1
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12
Hazýrlayan: Erdal Odabaþ
([email protected])
YUKARIDAN AÞAÐIYA -1. Ustalýk, hüner, uzmanlýk- Sindirilebilir enerji. 2. Kunya'da bir barajýmýz.- Klasik Türk müziðinde, ayný adla anýlan
ve kalýn fa diyez notasýný andýran perdedeki makamlardan biri.
3. Mekânsýz, yurtsuz.- Metabolik enerji. 4. Büyük asýl kara parçasý.
5. Ayný biçimde.- Divan edebiyatýnda tam bir fikri içine alan dize.
6. Verme, ödeme.- Hapishanesiyle ünlü Fransýz adasý.- Rus yapýsý,
karadan havaya güdümlü silâh. 7. Baþýna geldiði kelimeleri olumsuz
yapan olumsuzluk edatý.- Bal peteði, petek. 8. Atlarýn alnýndan alt
çenesine uzanan beyazlýk.- Lantaný simgeleyen harfler.
9. Eðer manalý bir baðlaç.- Kiloamperin kýsasý.
Bir önceki bulmacanýn cevaplarý
10. Alimler meclisi.- Av1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12
ru pa Bir li ði'nin ký sa sý.
1 MA R Ý N A
S AL A M
11. (Oðuz) iþin tahakku2 A S A L E T
E S A ME
kunu ve bitmesini gösÝ
3R EH A
R Ý ME L
terip fiiller sonuna gelen
4 U S A N A N
B L T
V
bir e dat.- Am fi te at rýn
5 Z
E
T A L A S E M Ý
ortasýnda, boða güreþi,
6A S Ý T
O T U R U M
7 T A Y
T A B
S Ý S
ya rýþ, o yun gi bi tür lü
E
M
E
F
8
L
E
S
K
E
gösteriler yapýlan alan.
9
A
A
L
Ý
Ý
D
V
H
Ý
E
12. Büyük boy yazý kâðýN
A
I
10
L
Ý
T
T
A
M
N
Ý
O
dý.
11
YENÝASYA / 19 KASIM 2010 CUMA
EKONOMÝ
HA­BER­LER
OECD: Türkiye ekonomisi
yüzde 8,2 büyüyecek
nEKONOMÝK Kalkýnma ve Ýþbirliði Örgütü’nün
(OECD) Ekonomik Görünüm Raporunda, Türkiye
ekonomisinin bu yýl yüzde 8,2, gelecek yýl yüzde 5,3
ve 2012 yýlýnda ise yüzde 5,4 büyüyeceði öngörülüyor.
OECD’nin yýlda iki kere yayýmlanan Ekonomik
Görünüm Raporunun Türkiye bölümünde, 2009
yýlýnýn ikinci çeyreðinde baþlayan toparlanmanýn,
2010 yýlý süresince de güçlü olmaya devam edeceði
belirtilerek, gayri safi yurtiçi hasýladaki (GSYH) artýþ
oranlarýnýn bu yýl yüzde 8’i, gelecek yýl yüzde 5’i
aþmasýnýn beklendiði kaydedildi. Raporda büyüme
karþýsýndaki risklere de dikkat çekilerek, Türkiye’nin iþ
döngüsünün, dýþ çevre ve ihracat performansý
konusunda çok yüksek hassasiyet taþýdýðý, bu konularda da riskler bulunduðu belirtildi. Rekabet edebilirlik
ve istihdamýn toparlanmasý durumunda, yatýrým ve
büyümenin daha da güçlü olacaðý belirtilen raporda,
buna karþýlýk makroekonomik belirsizliklerin artmasýnýn ya da uluslararasý rekabet edebilirliðin duraksamasýnýn ekonomik geniþlemeyi zayýflatabileceði
üzerinde duruldu. 2012 yýlýna kadar Türkiye’nin cari
iþlemler açýðýnýn artacaðý tahminine yer verilen
raporda, Türkiye’nin cari iþlemler açýðýnýn GSYH’ya
oranýnýn bu yýl yüzde 5,1, gelecek yýl yüzde 5,7 ve
2012 yýlýnda da yüzde 6,3 olmasýnýn beklendiði
kaydedildi. Rapora göre, iþsizlik oraný da bu yýl yüzde
12, gelecek yýl yüzde 11,7 ve 2012 yýlýnda ise yüzde 11
olacak. OECD tahminlerine göre, Tüketici Fiyatlarý
Endeksi ise bu yýl yüzde 8,5, gelecek yýl yüzde 6,9 ve
2012 yýlýnda ise yüzde 6,4’e inecek. Ankara/Paris/aa
Ýstihdam paketi yetersiz
HAK-ÝÞ, ÇALIÞMA VE SOSYAL GÜVENLÝK BAKANLIÐI’NIN, ‘’ÝSTÝHDAM PAKETÝ’’ YLE ÝLGÝLÝ HAZIRLADIÐI RAPORDA, DÜZENLEMELERÝN ÖNEMLÝ, ANCAK YETERLÝ BULUNMADIÐI BELÝRTÝLDÝ.
HAK-ÝÞ'ÝN Çalýþma ve Sosyal üvenlik Bakanlýðý’nca açýklanan ‘’istihdam paketini’’ ne iliþkin
hazýrladýðý raporda, ‘’düzenlemelerin önemli olduðu, ancak yeterli bulunmadýðý’’ belirtildi.
Hak-Ýþ, Çalýþma ve Sosyal Güvenlik Bakanlýðý’nýn ‘’çalýþma hayatý, istihdam ve sosyal güvenlik sistemi’’ üzerinde yapmayý planladýðý yasal
deðiþiklikleri deðerlendiren bir rapor hazýrladý.
Raporda, iþsizlikle mücadele ve istihdamý artýrmaya yönelik alýnan düzenlemelerin Türkiye’de
yaþanan iþsizlik sorunu karþýsýnda yeterli olmadýðý, iþsizlikle mücadele ve istihdam oluþturma
konusunda bütüncül bir çalýþma konseptine geçilmesine ihtiyaç duyulduðu belirtildi. Sosyal
Güvenlik Mevzuatýnýn esnek çalýþma modelleriyle uyumlaþtýrýlmasý ve esnek çalýþma modellerinin sosyal güvence boyutunun hukuki alt ya-
pýsýnýn oluþturulmasýnýn büyük aciliyet taþýdýðý
kaydedilen raporda, Türkiye’nin ihtiyacýnýn kýsa, orta ve uzun vadeli hedeflerin ve atýlacak adýmlarýn bütüncül þekilde planlandýðý ulusal istihdam stratejisi olduðu belirtilerek, ‘’Ýstihdam
paketinde yer alan düzenlemeler önemli, ancak
yeterli deðil’’ ifadesi kullanýldý.
sözleþmesine tam uyumu gerçekleþtirilmesi ve
güvence-istihdam iliþkisinin saðlanmasý istendi.
Aile yardýmý sigorta kolu ile düzenli asgari gelir
yardýmý sisteminin kurulmasýnýn gerekliliðine iþaret edilen raporda, hak kayýplarýna yol açmadan, kazanýlmýþ haklarý güvence altýna alacak þekilde devlet güvencesinde bir kýdem tazminatý
fonunun geliþtirilmesi talep edildi.
HAK-ÝÞ’TEN ÖNERÝLER
Raporda, yer alan diðer öneriler þöyle:
Raporda, 13. Ýlerleme Raporunda da eleþtiri
‘’nKanuni süreleri aþan fazla çalýþmanýn önükonusu olan 2821 ve 2822 sayýlý Sendikal Mev- ne geçilmesini saðlayacak düzenlemeler yapýlzuata iliþkin düzenlemelerin ILO ve AB norm- malýdýr.
larý çerçevesinde acilen gerçekleþtirilmesi istennKadýnlarýn aile, iþ ve özel yaþamlarýný udi. 4857 sayýlý iþ kanununun revize edilmesi ge- yumlaþtýrmasýný saðlayacak sosyal destek mekarektiðine vurgu yapýlan raporda, iþ yasasý ile is- nizmalarý ve kurumlarý geliþtirilmeli, iþlevsel hatihdam iliþkisinin kurulmasý, kanunda yer alan le getirilmelidir. Çocuk, hasta, yaþlý ve engelli
iþ güvencesine iliþkin maddelerin 158 sayýlý ILO bakýmýna iliþkin sosyal destek kurumlarýnýn sa-
HA­BER­LER
GSYH’sini en çok
arttýran 12. ülkeyiz
Grizu, kömür üretimini
hedefinden uzaklaþtýrdý
nZONGULDAK'TA, Ocak ayýnda 165 bin 48 ton
kömür çýkarýlan Türkiye Taþkömürü Kurumunda
(TTK), Ekim ayýnda 126 bin 622 tona kadar düþen
üretimle, 2 milyon 500 bin ton hedefinin yakalanmasý
imkânsýzlaþtý. 2010’da 2 milyon 500 bin ton kömür
üretimi planlanan TTK’da, geçen yýla göre ilk 4 ayda
yaþanan üretim artýþý, grizu faciasýnýn meydana
geldiði 17 Mayýs’an sonra düþüþ gösterdi. Geçen yýlýn
Ocak-Nisan döneminde aylýk ortalama 148 bin ton
üretimini 2010’un ayný döneminde 166 bin tona yükselten TTK’da, 17 Mayýsta 30 madencinin yaþamýný
yitirdiði grizu faciasýnýn ardýndan üretim azaldý.
Patlamanýn taþ kömürünün çýkarýldýðý alanda meydana gelmemesine karþýn madencilerin ve yöneticilerin kurtarma çalýþmalarýna odaklanmasý ve moral
bozukluðu gibi etkenlerin yaþandýðý kurum, üretim
hedefinden uzaklaþtý. Mayýs-Ekim döneminde aylýk
üretim ortalamasý, geçen yýlýn ayný dönemindeki 161
bin tondan 132 bin tona düþen kurum, 2010’un ilk 4
ayýndaki kömür miktarýnýn da çok gerisine düþtü.
2010’nun Ocak-Ekim döneminde en az üretim 111
bin 275 tonla eylülde, en çok ise 181 bin 114 tonla
martta gerçekleþtirildi. Zonguldak/aa
Samsun-Ankara
arasýna hýzlý tren geliyor
nBAYINDIRLIK ve Ýskân Bakaný Mustafa Demir,
Samsun-Ankara arasý demir yolu projesinin 2011 yýlý
sonunda yapýlýp, teslim edileceðini söyledi. Bakan
Demir, “Ayvacýk-Samsun, Ayvacýk-Taþova arasýndaki yol çalýþmalarý devam ediyor. Kavak ilçesi þehir
geçiþ çalýþmalarý baþladý ocak sonuna kadar bitecek.
Batý çevre yolu uygulama projesi çalýþmalarý bitmek
üzere, uygulama projesi biter bitmez batý çevre yolunun yapýmýna baþlanacak’’ dedi. Samsun-Ankara
arasý hýzlý tren demiryolu baðlantýsýnýn yapýlmasýyla
ilgili çalýþmalarýn da sürdüðünü anlatan Demir, projenin uygulama ihalesinin yapýldýðýný, ihaleyi alan
firma ile 18 Kasýmda sözleþme imzalandýðýný ve yer
tahsisinin yapýldýðýný bildirdi. Demir, ‘’SamsunAnkara arasý demir yolu projesi, hem yük taþýma
hem de hýzlý tren dediðimiz bir sistem olacak.
Beklenenden daha kýsa sürede Samsun-Ankara hýzlý
tren uygulama projesi hazýr hale getirilecek. Proje
2011 yýlý sonunda yapýlýp, teslim edilecek’’ diye
konuþtu. Samsun’da hizmete giren hafif raylý sisteme
de deðinen Demir, raylý sistemin nüfusu 1 milyonun
altýnda olan þehirlerde pek uygulanmadýðýný,
Baþbakan Erdoðan’ýn da desteði ile Samsun’da hafif
raylý sistemin hayata geçirildiðini belirtti.
yýsý artýrýlmalý, kadýnlarýn bu kurumlara eriþim
imkanlarý kolaylaþtýrýlmalýdýr.
nÝþsizlik Sigortasý Fonundan yararlanma koþullarý (amacý dýþýna çýkýlmadan) iyileþtirilmeli,
iþsizlik ödeneðinin miktarý artýrýlmalý ve süresi
yeniden gözden geçirilip uzatýlmalýdýr.
nKayýtdýþý sorunu ile mücadelede her türlü
imkan seferber edilmelidir.
nÝþ Saðlýðý ve Güvenliði Yasasý çýkarýlmalýdýr.
nAsgari ücretin belirlenmesinde çalýþanýn ailesi ile birlikte yaþamsal ihtiyaçlarýnýn baz alýnmasýný öngören Avrupa Sosyal Þartýnýn 4. maddesine Türkiye’nin koyduðu muhalefet þerhi kaldýrýlmalý, ücretin belirlenmesinde sadece tek bir
çalýþanýn dikkate alýnmasýndan vazgeçilmelidir.
n Sektörel sosyal diyalog komiteleri kurulmalýdýr.’’ Ankara/aa
Ýthal kurbanlýk elde kaldý, fiyatlar düþtü
KURBAN Bayramý’nýn 3. gününde, yerli kurbanlýk hayvanlarýn tamamýna yakýný satýldý, ithaller ise fiyatlarýn düþürülmesine raðmen satýcýlarýn elinde kaldý.
Yerli küçükbaþ hayvanlarýn tamamýna yakýný bayramýn ilk gününden itibaren tükenirken, ithal edilen kurbanlýklar fiyatýn düþmesine raðmen alýcý bulamadý.
Avusturya’dan 400 adet merinos cinsi küçükbaþ kurbanlýk alan ve Kasýmpaþa’daki kurban pazarýna getiren Eskiþehirli hayvan tüccarý Mehmet Keskin, þöyle
konuþtu: ‘’Avusturya’dan 400 tane kurbanlýk getirttik. Bunlardan sadece 200’ünü sattýk. Elimizde kalan 200 küçükbaþ kurbanlýðý da satmaya çalýþýyoruz
ama alan yok. Fiyatý da bayaðý düþürdük. Þu anda bu kurbanlýklarý 400-500 TL’ye satýyoruz. Bu kurbanlýklarýn tanesinin geliþi bize 400 TL’ye mal oldu. Biz
yine ayný fiyata satmaya çalýþýyoruz. Önceki seneler merinos kurbanlýklar Türkiye’de 600-650 TL’ye alýcý buluyordu. ‘’Yerli koyun satýcýsý Mehmet Tavýrdemir
ise Karadeniz’den Karayaka cinsi 200 tane kurbanlýk getirdiðini elinde sadece 20 tane kaldýðýný belirtti. Tavýrdemir, ‘’Ýlk gün 550-500 TL’den sattýðým kurbanlýklarýn fiyatýný þimdi 350 TL’ye kadar indirdim. Kurbanlýklarý satmadan memlekete dönmeyeceðim’’ diye konuþtu. Adana’da küçükbaþ kurbanlýklarýn canlý
kilogram fiyatýnýn 11 liradan 9 liraya, büyükbaþ kurbanlýklarýn fiyatýnýn ise 10 liradan 8 liraya kadar düþtüðü bildirildi. Ýstanbul/Adana/aa
Hava yolu
taþýmacýlýðýna
talep artýyor
Sanayi ve Ticaret
Bakaný Nihat Ergün
Ergün; Türkiye genelinde 210 iþyerinde ilk muayenesi yapýlan akaryakýt sayaç sayýsýnýn 31 bin 672 adete ulaþtýðýný belirtti.
Ýstasyonlara sýký denetim
SANAYÝ ve Ticaret Bakaný Nihat Ergün, yapýlan denetimler sonucu uygunsuz satýþ yapan akaryakýt istasyonlarýna bu yýl 1 milyon 889 bin 353 lira ceza
uygulandýðýný bildirdi. Bakan Ergün, ‘’Kimsenin vatandaþlarýmýzýn güvenliðini tehdit etmesine, vatandaþýmýzýn parasýný bilerek veya bilmeyerek gasp etmesine izin vermeyiz’’ dedi. Ergün, Bakanlýk olarak
piyasa gözetim ve denetim faaliyetleri çerçevesinde
akaryakýt istasyonlarýnda 2010 Ocak-Kasým döneminde gerçekleþtirdikleri denetimler ve kontrollere
iliþkin deðerlendirmelerde bulundu. Akaryakýt istasyonlarýnda miktar ve damga kontrolünün yaný sýra
Enerji Piyasasý Düzenleme Kurumu (EPDK) iþbirliði
ile de lisans ve marker denetimleri yaptýklarýný anlatan Bakan Ergün, bu yýl bütün Türkiye genelinde yapýlan denetimlerin yaný sýra Kocaeli, Gaziantep, Sakarya, Diyarbakýr, Muðla, Samsun, Malatya ve Aydýn illerinde ‘çapraz denetimler’ gerçekleþtirdikleri-
ni, bütün bu denetimleri 137 adet araç ve 578 personelle yaptýklarýný söyledi. Çapraz denetim kapsamýnda akaryakýt ve LPG sayaçlarýyla ilgili yapýlan denetimlerde 24 bin 623 adet akaryakýt ve LPG sayaçlarýnýn damgasýnýn kontrol edildiðini, bu kontrollerde 858 adet damga süresi geçmiþ sayaç, 118 adet
damgasýz veya damgasý kopuk sayaç tespit edildiðini
ifade eden Bakan Ergün, ayrýca 6 bin 431 sayacýn
miktar kontrollerinin yapýldýðýný, bunlardan 86 sayacýn eksik verdiðinin belirlendiðini kaydetti. Bütün
Türkiye genelinde yapýlan denetimler sonucunda da
210 iþyerinde ilk muayenesi yapýlan akaryakýt sayaç
sayýsýnýn 31 bin 672 adete ulaþtýðýný belirten Ergün,
32 bin 719 adet akaryakýt sayacýnýn periyodik muayenesinin, 159 adet sayacýnýn da þikâyetli muayenesinin yapýldýðýný söyledi. Bakan Ergün, her iki denetim ve muayeneler sonucunda 1 milyon 889 bin 353
lira ceza uygulandýðýný bildirdi. Ankara/aa
HAVA limaný ile uçuþ güzergâhlarýnýn sayýsýnýn artmasý ve otobüs firmalarýyla rekabet edecek kadar düþen bilet fiyatlarý, hava yoluyla seyahate talebi her geçen gün daha
da artýrýyor. 2011 yýlý Programý’ndan
derlenen bilgilere göre, geçen yýl 85
milyon 500 bin kiþi olan hava yoluyla taþýnan yolcu sayýsýnýn, 2010 yýlý
sonunda yüzde 16,6’lýk artýþla 100
milyonu geçmesi bekleniyor. 2011
yýlýnda ise bu rakamýn 115 milyonu
bulacaðý tahmin ediliyor. THY yýl
sonu itibarýyla önceki yýla oranla
yurt içi yolcu taþýma miktarýnda
yüzde 10, yurt dýþý yolcu taþýma
miktarýnda ise yüzde 15’lik bir artýþ
yakalamasý öngörülüyor. THY’nin,
bu yýl sonunda yurt içinde 7 milyar
500 milyon yolcu/kilometre, yurt
dýþýnda da 38 milyar 300 milyon
yolcu/kilometre yolcu taþýma miktarýna ulaþmasý bekleniyor.
nULUSLARARASI Para Fonu (IMF) verilerine göre Türkiye, bu yýlýn sonunda Çin, ABD,
Brezilya ve Japonya gibi dünya devleriyle birlikte Gayri Safi Yurtiçi Hasýlasýný (GSYH) en
fazla artýran ülkeler arasýnda yer alacak. Yurt
içi hasýla artýþýnda AB ülkelerini geride býrakan Türkiye, ekonomik krize raðmen yýl sonunda 114,6 milyar dolar artýþla GSYH’sini
en fazla artýran 12’inci ülke olacak. IMF tahminlerine göre, Türkiye’nin geçen yýl 614
milyar 466 milyon dolar olan GSYH’si, bu yýlýn sonunda cari fiyatlarla 729 milyar 51 milyon dolara ulaþacak. Yýl sonunda GSYH’sini
en fazla artýracak ülke Çin olacak. Çin, geçen
yýl 4 trilyon 984 milyar 731 milyon dolar olan
GSYH’sini 760 milyar 402 milyon dolar artýrarak, 5 trilyon 745 milyar 133 milyon dolara
çýkaracak. Çin’in ardýndan GSYH’sini en fazla artýracak ikinci ülke ise 505 milyar 134
milyon dolarlýk artýþla ABD olacak. Bu ülke,
geçen yýl 14 trilyon 119 milyar 50 milyon dolar olan GSYH’sini 2010 yýlýnýn sonunda 14
trilyon 624 milyar 184 milyon dolara yükseltecek. Küresel krizin en fazla etkilediði AB
ülkelerinin büyük çoðunluðunun ise ekonomileri yýl sonunda küçülecek. Ekonomisi en
fazla küçülecek AB ülkesi yurt içi hasýlasý
100 milyar 939 milyon dolar azalacak olan
Fransa olacak. Ankara/aa
10 bin 746 þehit ve
malûl yakýný kamuda
istihdam edildi
nBUGÜNE kadar 10 bin 746 þehit ve malûl yakýný ile çalýþabilir durumda malûl, kamu kuruluþlarýnda istihdam edildi. Ýçiþleri Bakanlýðý, þehit aileleri ve gazilerin her türlü sorunlarýyla
yakýndan ilgilenmek amacýyla Baþbakanlýðýn
2006/6 sayýlý Genelgesi’ne istinaden oluþturulan ‘Þehit ve Gaziler Bürosu’, 3 Eylül 2009 tarihli ve 2009/15329 sayýlý Bakanlar Kurulu kararýyla ‘Daire Baþkanlýðý’na dönüþtürüldü. Ayrýca her ilde valilikler bünyesinde þehit ve gaziler bürosu kuruldu. Daire Baþkanlýðý’nýn kurulmasýyla hem þehit ve gazilerle ilgili iþ ve iþlemlerin daha etkin yürütülmesi hem de kurumlar
arasý koordinasyonun daha verimli hale getirilmesi amaçlanýyor. Ýçiþleri Bakanlýðý mensubu
veya köy korucusu olup da terörle mücadelede
þehit olanlarýn yakýnlarý ile yaralananlara da
tazminat ödüyor. Terör sebebi ve etkisiyle þehit veya çalýþamayacak derecede malûl olan
kamu görevlileri ile er ve erbaþlarýn eþ, çocuk
veya kardeþlerinden birisi ile çalýþabilecek durumdaki malûllere kamu kurum ve kuruluþlarýnda istihdam imkâný saðlanýyor. Bunlarýn, atama iþlemleri Ýçiþleri Bakanlýðý tarafýndan yürütülüyor. 27 Mayýs 2007 tarihinde yapýlan düzenleme ile geçici ve gönüllü köy korucularý da
bu kapsama dâhil edildi. 15 Mayýs 2008 tarihinde yapýlan kanun deðiþikliði ile de kamu
kurum ve kuruluþlarýnýn atama iþlemleri için
ayýrmasý gereken kadro oraný 0,7’den yüzde 1’e
yükseltildi. Bugüne kadar 10 bin 746 þehit ve
malul yakýný ile çalýþabilir durumda malûl kamu kuruluþlarýnda istihdam edildi.
Konferansa Davet
Konu
Konuþmacý
Tarih
Yer
ÝZMÝT
: Ýttihad-ý Ýslam
: Ali Ferþadoðlu
: 21 Kasým 2010 Pazar ( Yatsý Namazýný müteakip )
: Yenikent , Ýmam-ý Azam camii Kütüphanesi DERÝNCE
13
YENÝASYA / 19 KASIM 2010 CUMA
MAKALE
ÝLHAMDAN SATIRA
OSMAN ZENGÝN
Ambarýný doldurup gitti…
MERVE ÝRÝYARI
KURBAN BAYRAMIMIZ
(Ýsmail Ambarlý’ya binler rahmet)
[email protected]
eç ti ði miz yaz, An ka ra’da bu lu nan ka dim
Nur talebesi ve Yeni Asya’nýn kýrk yýldýr arþivini yapan Ýsmail Yaman aðabeyden hem o
eski arþiv gazetelerini almýþ, hem de kendisiyle bir
röportaj yapmýþtýk. Orada Risale_i Nur’u nasýl tanýdýðýna dair sorumuza þöyle cevap vermiþti: “1963 senesi ben bir Amerikan þirketinde çalýþýyordum. Ýsmail Ambarlý kardeþle komþu idik. Bir gün bize, Diyanet’ten Mustafa Öztürk ‘Akþam bir yere gideceðiz,
gelir misin?’ diye teklifte bulundu. ‘Gelirim, ama
mevzu ne?’ dedim. Dinî bir sohbet olduðunu duyunca hemen kabul ettim. Ýsmail Ambarlý’yý aldýk. Bir arabaya beþ kiþi sýkýþtýk, gittik. Bir eve selâm vererek
girdik. Baktýk ki evde ne sandalye var, ne koltuk;
minderler yere dizilmiþ. Samanpazarý’nda bir dershaneydi. Said Özdemir’le orada tanýþtýk. O zamanlar
Ankara’da haftada bir ders olurdu.”
Ýþte o röportajda ismi geçen Ýsmail Ambarlý aðabeyimizin vefat haberini bayramýn ikinci günü akþamý aldým ve hislendim.
Yakînen münasebetimizin olduðu kadim aðabeylerimizden; rahmetli Mustafa Özsoy, Refik Koçak ve
halen hayatta olan Ýsmail Yaman ve Durmuþ Irkýlata
aðabeylerden onun ismini çok duyar ve onunla alâkalý çok hatýrayý dinlerdim. O dört aðabey, onunla
G
50 senedir hukuklarý olan, ayný akran, nur dâvâsý ar- bana anlattýklarý ve unutamadýðým birþey de, o zakadaþýydýlar. Özsoy aðabey ayrý, Refik aðabey ve di- manýn bazý meþhur artistlerine mektup yazýp, onlarý
hidayete davet etmesiydi.
ðer aðabeyler ayrý anlatýrdý. Tam
Birçok kez atýldýðý hapislerde
bir kahraman ve fedai olan Ýsve a yak la rý na pran ga bað la nýp
mail Ambarlý aðabeyimizin yaþahücre hapsinde yattýðý_ günlerde
dýklarý bir romana sýðmaz belki.
dahi dâvâsýndan hiç taviz vermeBediüzzaman Hazretleri Anmiþ, zor günlerin kahraman bir
kara’da kaldýðý Denizciler Cadfedakâr aðabeyi idi. Kendisini yýldesindeki Beyrut Palas Otelinin
lardýr gýyaben tanýdýðým Ýsmail
merdivenlerinden inerken ÜstaAmbarlý aðabeyle, daha sonra bidý ta ný mýþ, es ki ha ya týn da i se
riki defa görüþmüþtük.
tam bir külhanbeyi olan, her zaKon ya Me ram’da ki e vin de,
man haksýzlýða karþý duran bu
komþularýnca durumundan þüpzat, Üstad ile orada göz göze gehelenilmesi üzerine, yine “aðabelince birden hayatý deðiþmiþ ve o
yim” dediði çilekeþ Nur talebesi,
“Çankaya” lakaplý o külhanbeyi,
dâvâ arkadaþý rahmetli Mustafa
artýk Nur’un en gözüpek fedai ve
Öz soy a ða be yin en kü çük oð lu
hizmetkârlarýndan biri oluverFatih tarafýndan kendisine ulaþýmiþti.
larak, vefat ettiði öðrenilmiþ.
Keyfî olarak yasak ve baskýlaAllah rahmet eylesin. Makamý
rýn en koyusunun tatbik edildiði
Ýsmail AMBARLI
Cennet olsun! Rabbimiz çok çeko günlerde, hiçbir þeyden korkmayarak, aðabeyler tarafýdan kendisine verilen her ti ði e lem li gün ler den son ra, kab rin den baþ la yýp,
hizmeti yapmýþtý.Nur_u Ýslâmý neþretmek için elin- Cennete kadar, o elemlerin lezzete dönüþtüðü meyden ne geliyorsa yapýyordu. Hatta, o aðabeylerimizin velerini yemeyi nasip eder inþaallah!
HASBÝHAL Bayram tebriði ve dilekleri
noktalarýn silinip atýlmasý lâzým gelen, kin, inat, kýrgýnlýk ve küskünlüklerin sýfýrlanmasý gereken bulunmaz zaman þeritleridir bayramlar.
[email protected]; [email protected]
Yanlýþlarýn, hatalarýn, kusurlarýn unutulduðu za“Sinirli geçirilen her dakikayla, mutlu geçirilebile- manlardýr bayramlar.
Nefis muhasebesinin ve kendine gelip içe dönmecek bir altmýþ (60) saniye kaybedilmiþ olunur” diyor
nin
fýrsatlarýdýr bayramlar.
William Somerset Maugham.
Kö
tülüklerin iyiliklerle devþirildiði mukaddes günSinirlerin sýfýrlandýðý, mutluluklarýn þahlandýðý anlerdir bayramlar.
lardan olan mübarek Kurban Bayramýnýn hakkýyla
Allah’a kul olmanýn, Onu tanýmanýn ve nimetlerive bütün maneviyatýyla tüm Müslümanlar ve insannin bütün sýrlarýyla ve tümüyle idrak edildiði bamlar tarafýndan yaþanmasýný dileyerek bayram duygubaþka zamanlardýr bayramlar.
larýmý paylaþmak istiyorum.
Zayýf yanlarýmýzýn kuvvetlendiði ve kendisini bulBayramlar özellikle Müslümanlar için çok önemli duðu çok farklý ve benzersiz anlardýr bayramlar.
ve vazgeçilmez anlar ve günlerdir. Sevinçlerin paylaFýtrî ve samimî hallerin ve gönül birliðinin harika
þýldýðý, kýrgýnlýklarýn unutulduðu, dost ve akrabalýðýn organize olmasýnýn bir baþka þeklidir bayramlar.
daha saðlam baðlarla yenilendiði mutlu anlardýr bayBirlik ve beraberliðin en zirve noktasýdýr bayramlar.
ramlar.
Sevginin, coþkunun zirve yaptýðý; gönül baðlarýnýn
Vücut kadar, kafalardaki, hafýzalardaki karanlýk sýkýlaþtýðý anlardýr bayramlar.
NEJAT EREN
Hür olmak kadar, Hakka kul olmanýn þahane yaþandýðý ve yaþatýldýðý anlardýr bayramlar.
Zoru, kolaylaþtýrmanýn, olmazlarý olur etmenin
bir baþka yolu ve metodudur bayramlar.
Ýnançlarýn, geleneklerin ve hoþ alýþkanlýklarýn sevinçli bir tekrarýdýr bayramlar.
Hatalarýn deðil, müsbetlerin ve güzelliklerin hayatý sarýp kavradýðý bulunmaz zamanlardýr bayramlar.
Ruhun ulvîleþtiði, hislerin þahlandýðý, duygularýn
coþkuyla tatmin olduðu bu mübarek Kurban Bayramýný dünya durdukça yaþamak, tam olarak idrak etmek ve kulluk çizgisinde son nefese kadar devam etmek dilek ve temennîsiyle muhteþem ve mübarek
Kurban Bayramýnýzý tebrik eder, dualarýmla, dualarýnýzýn devamýný beklerim.
Bu mübarek anlarýn Ýslâm ve insanlýk ailesi için
barýþ, dostluk ve saadetler getirmesini Cenabý Haktan niyaz ediyor, daha nice bayramlara diyorum.
y seri ilânlar
ELEMAN
n ALZHEÝMER HASTASI
hanýmýn bakým, yemek vs.
iþlerini yapacak
eleman aranmakta.
Ýzmit'de iskân ve iaþesi
saðlanýr. Ücret verilir
Ali Bilginer:
(0 536) 870 00 41
n ÝHRACATÇI
FÝRMALARLA Telefon
trafiðini yürütebilecek
seviyede Ýngilizceye vakýf
yüksek okul mezunu
tesettüre riayet eden Bir
Bayan Elemana ihtiyaç
vardýr.
Çalýþma yeri Rize'nin
Pazar Ýlçesidir.
Ýrtibat Telefonu:
(0542) 223 82 11
n ÖZEL YAÞAMYOLU
Özel Eðitim ve
Rehabilitasyon
Merkezimizde çalýþmak
üzere Zihinsel Engelli
Sýnýf Öðretmeni
alýnacaktýr.
Ýrtibat Tel:
0(456)317 40 29
(0536) 857 23 29
n ANKARA
ANITTEPEDEKÝ balýk
lokantamýzda
çalýþmak üzere Motorlu
Servis Elemaný
alýnacaktýr.
(0536) 456 33 00
n LOGO KULLANAN Ön
Muhasebe bilen bayan
elemanlar alýnacaktýr.
Adres: Bayrampaþa/Mega
Center
Tel: 0532 716 71 67
alýnacaktýr.
Maaþ+SSK+Yemek+Servis
0(212) 452 51 52
0(212) 452 52 34
(0534) 689 80 46
(0537) 749 18 64
ÝÞ ARIYORUM
n KUYUMCUYUM, 6 yýllýk
deneyimim var, branþým
pres. Ýlginize teþekkür
ederim. Selçuk KUTAS
Tel: 0538 246 91 09
KÝRALIK
DAÝRE
n DÝKMEN ÖVEÇLER
Ahmet Haþim Cad. Kiralýk
Daire
Ýrtibat: (0 533) 459 50 17
n 100 m2, 2+1, bina yaþý
16-20 arasý, 3 katlý, 3.kat,
doðalgaz sobalý 500 TL
0(212) 640 58 88
SATILIK
DAÝRE
n BAHÇEÞEHÝR'de
SATILIK Ýhlas Bizimevler
1. Etap 210 m² 4+1
Ankastreli
(0532) 262 51 76
n BAYRAMPAÞA
KARTALTEPE'de satýlýk
çok güzel daire 120 m2, 2+1,
3 katlý, 2.kat, doðalgaz
(kombi) 165.000 TL
(0535) 231 11 96
ACÝLEN
Þirketimiz bünyesinde
stand elemanlarý, sekreterler, Halkla iliþkiler uzmanlarý, muhasebeciler ve ofis
içerisinde
çalýþacak elemanlar
SATILIK
ARSA
ADA'dan
ÇERKEZKÖY, KAPAKLI
BÜYÜKYONCALIDA imarlý
ifrazlý arsalar.
24 Ay taksitle tarlalar.
(0532) 624 08 12
0(212) 592 91 49
n BURSA ORHANGAZÝ'de
iki fabrika arasýnda
kelepir 90.000 m2 Meyve
Bahçesi
(0532) 243 28 85
n ÝSTANBUL GÜVEN arsa
ofisinden geleceði parlak
projelerle deðeri yükselen
Adapazarý Kaynarca'da
dönümü 7.000 TL ile
15.000 TL arasý müstakil
tapulu araziler
(0536) 770 04 97
n BEREKET
GAYRÝMENKUL'den
Adapazarý Kaynarca'da
yarý peþin yarýsý 10 ay
vadeli 465 m2 14.000TL
2000 m2 22.000TL
710 m2 14.000TL
müstakil tapulu araziler
(0536) 330 33 32
n YALOVA'DA 5.000 m2
tarla 75.000 TL
(0532) 631 12 25
n SAHÝBÝNDEN
BABAESKÝ'de tapulu
tarlalar.
2.600 m2 10.250 TL
3.150 m2 13.650 TL
9.600 m2 35.000 TL
otoyla takaslanýr.
(0532) 773 41 91
VASITA
n 2006 STAREX panelvan
çok temiz vade takas olur,
66.000 km, motor hacmi,
1801-2000 cm3, motor
gücü 101-125 arasý, gümüþ
gri renkli, manuel vites,
dizel yakýt, takaslý, ikinci el
12.500 TL.
(0543) 902 18 36
n 2006 GAZELLE sobol
çok temiz 44.500 km de
vade ve takas olur, gaz2752 model, 44500 km de,
motor hacmi 1801-2000
cm3, motor gücü 101-125
arasý, beyaz renk, manuel
vites, dizel yakýt, takaslý,
ikinci el 10.000 TL.
0(212) 640 58 88
er yýl milyonlarca kiþi ayný zamanda tek bir yerdedir. Hacý
olmak topluca yapýlan ve en güzel ibadetlerden birisidir.
Kâbe her kavimden milyonlarca insanla coþarken, bizim için de Kurban Bayramý sevinci baþlar. Zilhicce ayý, sevap sandýðýný
açmýþ ve herkese tüm cömertliði ile daðýtmaktadýr.
Çocukluðumdan beri Uhud daðý beni çok etkiler. Hac haberlerinde Kâbe bizlere gösterilirken; hacýlarýn Uhud’u ziyaret ettikleri
bilgisine de yer verilmesi tevafuk oldu. Efendimizin yaralandýktan
sonra, yarenleriyle sýðýndýðý maðaradan görüntüler gösterilirken; o
maðaranýn içinde olanlarý hayal ettim. Peygamberimiz, Hz. Ömer,
Hz. Ebu Bekir, Hz. Ali birlikteler. Küçücük maðaranýn içinde, birisi
Peygamberimizin yaralarýný temizliyor. Belki hepsi aðlýyorlar, çünkü öyle büyük bir insanýn yaralandýðýný gördüðünde kim aðlamaz
ki?
Dýþarýda diðer sahabeler onlarý korurken, Efendimizin içinde anlatýlmasý tarifsiz bir acý var, Hz. Hamza yanlarýnda deðil. Bir yandan yenilgi ve birçok sevdiði kiþilerin kaybý, diðer yandan ise amcasýnýn acýsýný taþýyan ve acýsýndan gözlerinden dökülen yaþlar…
Ebu Süfyan’ýn önderliðindeki ordu Efendimizin ordusunu yenerken, burada da bir ders vardýr. Ebu Süfyan daha sonra Mekke’nin
fethi sýrasýnda Müslümanlýkla þereflenmiþ ve çok büyük iþler yapmýþtýr. Burada da herþeyde bir hayrýn olduðu hakikati bir defa daha bize gösteriliyor.
Buralarý ziyaret eden tüm hacýlar, ne güzel ki oralarý gördüler ve
ayný havayý teneffüs ettiler. Allah herkese nasib eylesin inþaallah…
Orada tüm ibadetlerini yerlerine getirdikten sonra inþaallah hacý
olarak geri dönecekler.
Bu bayramda et gibi güzel bir nimete hasret olan insanlarýn ocaklarýnda sýcak et yemekleri piþecek. Fakir ülkelere baðýþta bulunan ve her zaman o kiþiler tarafýndan dualarla anýlacak olan kiþiler
de, yýllarca o kiþilerin duasýnda kalacak.
Üstadýmýz Kurban Bayramý için; “Kurban Bayramý geldi. Allahu
ekber, Allahu ekber, Allahu ekber’lerle nev-i beþerin beþten birisine, üç yüz milyon insanlara birden Allahu ekber dedirmesi; koca
küre-i arz, büyüklüðü nisbetinde o Allahu ekber kelime-i kudsiyesini semavattaki seyyarat arkadaþlarýna iþittiriyor gibi, yirmi binden ziyade hacýlarýn Arafat’ta ve iydde beraber birden Allahu ekber demeleri, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmýn bin üç yüz
sene evvel âl ve sahabeleriyle söylediði ve emrettiði Allahu ekber
kelâmýnýn bir nevi aks-i sadâsý olarak, rububiyet-i Ýlâhiyenin Rabbü’l-Arz ve Rabbü’l-âlemin azamet-i unvanýyla küllî tecellisine
karþý geniþ ve küllî bir ubûdiyetle bir mukabeledir diye tahayyül ve
his ve kanaat ettim” diyor.
Kurban bayramý bizim için çok önemlidir. Tüm büyük kiþilerle
birlikte yaptýðýmýz ibadetleri, mutlu olan gönülleri ve tüm ailenin
bir arada olmasýyla þenlenen kalpleri içinde taþýr.
Tüm dünyanýn bayramý mübarek olsun. Fakirlerin sevindiði, et
bekleyenlerin yüzünün güldüðü, çocuklarýn sevindirildiði, en güzel
tatlýlarýn olduðu, bol muhabbetle gönüllerin de doyduðu daha nice
bayramlara eriþmek niyazýyla.
H
SERÝ ÝLANLARINIZ ÝÇÝN
e-mail: [email protected]
Fax: 0 (212) 515 24 81
YÜCETEPE ZEMÝN
MARKET
0 (312) 229 55 55
n ÝSKÂNLI KAT mülkiyetli
satýlýk iþyeri 150 m2, takaslý,
55.000 TL.
(0543) 902 18 36
n CÝÐER ve KEBAP
salonu devren satýlýktýr.
0(324) 326 39 78
MERSÝN
ÇEÞÝTLÝ
DÝNÇER
NAKLÝYAT
n ÝHLAS ARMUTLU'da
Kiralýk 400 TL veya satýlýk
8000 TL mülk
3-18 Kasým dönemi 2. Bl.
G.11. Kat: 4. 98 m2
ALÝ Bilginer:
(0 536) 870 00 41
n ANKARADA
BAYRAMDA 1. günü 6
saat çalýþacak kiralýk araç
aranýyor.
Þaban YÜCETÜRK
Garantili, Marangozlu
0(212 ) 217 29 30
0(216 ) 426 08 27
(0532) 590 16 03
n 50 m2 kelepir satýlýk
dükkân 30.000 TL.
0(212) 640 58 88
n ÇOK GÜZEL merkezi
yerde iþ yeri 90 m2 doðalgaz (merkezi) 100.000 TL.
(0543) 902 18 36
SiyahMaviKýrmýzýSarý
14
YENÝASYA / 19 KASIM 2010 CUMA
SPOR
Cimbom’a
yerliler de
yaramadý
A Millî Takým, yenilenmiþ kadrosuyla 2010 Dünya Kupasý finalisti Hollanda karþýsýnda iyi futbol oynamasýna raðmen sahadan yenik ayrýldý. FOTO: AA
Hiddink: Gizli
gizli çalýþýyorduk
"SANILDIÐI GÝBÝ BÝSÝKLETE BÝNMEDÝK, GÝZLÝ GÝZLÝ ÇALIÞTIK."
A MÝLLÎ Takým Teknik Direktörü Guus
Hiddink, alýnan 1-0’lýk maðlubiyete raðmen, Hollanda gibi bir takýma karþý oynanýlan futbolun kendisi için sevindirici olduðunu söyledi. Hiddink, Amsterdam Arena
Stadý’nda kendi hatalarýndan dolayý yenilmenin üzücü olduðunu vurgulayarak, ‘’O hatadan dolayý gol yememiz üzücü. Þu an 2 günlük antrenmandan, yaptýðýmýz toplantý ve konuþmalardan sonra Hollanda gibi bir takýmdan böyle bir netice almak benim için sevindirici. Kolay deðildi ama defansif ve ofansif açýdan iyi þeyler yaptýðýmýza inanýyorum’’
dedi. Hollanda kalecisi Stekelenburg’a övgüler yaðdýran Hollandalý çalýþtýrýcý, ‘’Stekelenburg süper, inanýlmaz 3 kurtarýþýyla takýmýný kurtardý’’ ifadesini kullandý.
Hiddink, takýmý tamamen yenilediklerini anlatarak, ‘’12 tane oyuncu takýma
yeni katýldý. 1-0 yenilmemize raðmen
takýmýmý tebrik ediyorum, iyi mücadele ettik. Ýyi þeyler ortaya koyduðumuza inanýyorum. Sakat olan 2-3 oyuncunun gelecekte bize katýlmasýný umut ediyorum. Bayaðý derin
bir kadroya sahibiz, bu takýmla iyi
iþler yapacaðýmýzý düþünüyorum’’
diye konuþtu.
‘Türkiye bizi zorladý’
HOLLANDA Milli Takýmý Teknik
Direktörü Bert van Marwijk, Türkiye karþýsýnda ilk yarýda orta sahada sorun yaþadýklarýný ama ikinci yarýda buna çözüm bularak maçý kazanmayý baþardýklarýný söyledi. Yenilenen Türk Milli Takýmý’nýn çok iyi oynadýðýný ve kendilerine zor anlar yaþattýðýný kaydeden
Marwijk, hazýrlýk maçý olmasýna raðmen bu müsabakayý
kazanmak istediklerini ve bunu da baþardýklarýný belirtti.
Gençler güven
ve umut veriyor
TAKIMA aldýðý genç futbolculardan da övgüyle bahseden Hiddink, ‘’Gençleþtirmeye gideceðimizi dün söylemiþtim. Bunu gerçekleþtirmek için kýsa bir
zamanýmýz vardý. Böyle kýsa bir zamanda
takýmlarý izleyip, oyuncularý gözlemem gerekiyordu. Herkes Türkiye’de
neden olmadýðýmý soruyordu. Bir
hafta geliyorum, bir hafta gelmiyordum. Bunun tek nedeni, Türkiye
dýþýndaki oyuncularý izlememdi.
Bunlarý kazanmamýþ olsaydýk, belki de bu oyuncular þimdi baþka ülkelerde oynuyorlardý’’ dedi. Hollandalý teknik adam, gözlemcileriyle
birlikte takýmý nasýl ayaða kaldýracaklarý yolunda toplantýlar yaptýklarýný da anlatarak, sözlerini þöyle sürdürdü: ‘’Sadece Avrupa’da baþarý gösteremeyen büyük kulüplerde deðil,
küçük kulüplerde de gözlemciliðimiz
devam etti. Takýma dahil ettiðimiz
genç oyuncularýn çok iyi cevap verdiði için çok seviniyorum. Bu gençlerin, bana güven ve umut vermesi
sevindirici. Geleceðe bakarsak, uzun süre bu arkadaþlarla devam edeceðimiz görülüyor. Hollanda milli
Guus Hiddink
takýmý defansta çok hata verdi ve
fazla gol kaçýrmamýz bizim için iyiydi.
Rakip kaleci, Burak’ýn vuruþunda çok iyi kurtarýþ yaptý.
Maçýn sonlarýna doðru da inanýlmaz 2-3 kurtarýþ gerçekleþtirdi. Benim için önemli olan gözlemcilerimle
yaptýðýmýz iþlerin sahaya yansýmasý. Hollanda’da bisikletle de gezebilirdim, herkes öyle sanýyordu. Ama biz
gizli gizli çalýþmalarýmýza devam etmiþtik.’’
LÝGDE KÖTÜ GÜNLER
GEÇÝREN GALATASARAY’DA
YABANCI OYUNCULARIN
YANI SIRA SEZON BAÞI
TRANSFER EDÝLEN YERLÝLER DE TAKIMA KATKI
SAÐLAYAMADI.
SPOR Toto Süper Lig’de tarihinin en kötü dönemlerinden birini yaþayan Galatasaray’da,
sezon öncesi transfer edilen yerli oyuncularýn
ta ký ma kat ký sý ne re deyse yok gibi. Geçtiðimiz sezonu da beklentilerin uzaðýnda tamamlayan sarý-kýrmýzýlý takým, yeni sezon öncesi 5’i yerli olmak üzere kadrosunu 9 yeni isimle takviye ederken, özellikle bu transferlerden Türk olanlarýn varlýðý ile yokluðu pek fark edilmedi. Altay’dan transfer edilen genç oyuncu Musa Çaðýran, Denizlispor’dan alýnan milli oyuncu Çaðlar Birinci ile Beþiktaþ’tan takýma dahil edilen Serdar
Özkan’ýn, Galatasaray’ýn bu sezon ligde oynadýðý 12
karþýlaþmanýn hiçbirinde forma bulamamasý dikkati çekti. Bucaspor’dan transfer edilen Mehmet Batdal ile Kayserispor’dan olaylý bir þekilde Galatasaray kadrosuna dahil edilen Ali Turan’ýn takýma katkýlarý da beklenenin uzaðýnda
kaldý. Mehmet Batdal, bu sezon ligde sadece 3 maçta görev
alýrken, toplamda da 75 dakika forma þansý buldu. Forvette
oynayan Mehmet Batdal’ýn görev aldýðý karþýlaþmalarda
sonradan oyuna dahil olmasý da dikkatlerden kaçmadý.
SAKATLIK KABUSU
Mehmet Batdal
Yeni transferlerden Çaðlar Birinci ile Mehmet Batdal’ýn takýmdan ayrý
kalmasýnda geçirdikleri sakatlýklarýn
önemli rolü oldu. Çaðlar Birinci, yaþadýðý sakatlýk nedeniyle ligin henüz baþýnda kasýk bölgesinden ameliyat oldu
ve bu nedenle uzun bir süre tedavi
gördü. Galatasaray’ýn UEFA Avrupa
Ligi’nde Karpaty ile yaptýðý maçta ayak tabanýndan sakatlýk geçiren Mehmet Batdal da yaklaþýk 2 ay sahalardan uzak kaldý.
ALÝ TURAN HAYAL KIRIKLIÐI
Galatasaray’ýn yerli transferler arasýnda en fazla forma þansý
bulan oyuncu Ali Turan olurken, bu futbolcu da sergilediði performansla hayal kýrýklýðý yaþattý. Sarý-kýrmýzýlý takým, geçtiðimiz
sezonun devre arasýnda anlaþtýðý Ali Turan için Kayserispor ile
sorun yaþarken, futbolcu yarým sezon oynamamayý göze alarak
Galatasaray’a geldi. Tecrübeli futbolcu, sarý-kýrmýzýlý forma altýnda 5’i ilk 11’de olmak üzere 7 karþýlaþmada forma giyerken, toplamda 470 dakika sahada kaldý. Ancak hem önceki teknik direktör Frank Rijkaard’ýn hem de þimdi takýmýn baþýnda bulunan
Gheorghe Hagi’nin savunmanýn saðýnda görev verdiði Ali Turan, þu ana kadar beklentilerden uzak bir görüntü ortaya koydu.
OYNAMADAN
CEZA ALDI
lar sonucunda BeþikGalatasaray’ýn uzun uðraþ
dar Özkan, sarý-kýrmýzýlý
taþ’tan transfer ettiði Ser
bulmadan Profesyonel
takýmda ligde hiç forma
dan (PFDK) ceza aldý.
Futbol Disiplin Kurulu’n
yetleri içinde bulunmali
a
fa
PFDK’nýn, menajerlik
n cezasý verdiði Serdar,
sý nedeniyle 4 maçtan me
kýmýnda bir süre mecforma þansý bulamadýðý ta
.
cak
ya
buri olarak görev alama
Hidayet’ten 10,
Semih’ten 9 sayý
Ýspanya’da 4-0 þoku
ÝSPANYA'NIN komþusu Portekiz’e dostluk maçýnda
4-0 yenilmesi, Ýspanyollarda büyük þaþkýnlýk meydana getirdi. Ýspanyol gazeteleri, son Dünya Kupasý’ný
kazanan takýmlarýnýn Portekiz karþýsýnda alýnan
farklý yenilgiyle prestijini kaybettiðini yazdý. Ýspanya
ve Portekiz’in 2018 Dünya Kupasý’ný organize etmek
için sunduklarý ortak adaylýðýna destek verilmesi için
oynanan maçta Ýspanyol futbolcularýn performansýný
eleþtiren Ýspanyol basýný, sýfýr konsantrasyon olduðunu savundu. Portekiz Milli Takýmý’nýn ilk yarý Cristiano Ronaldo, ikinci yarý da ise Nani’nin futboluyla ‘’Ýspanya’yý boynuzladýðýný’’ yazan AS gazetesi, ‘’Ýspanya’nýn aklý baþka yerdeydi ve
Portekiz’i mutlu etti’’ ifadesini kullandý.
Marca da Ýspanya Milli Takýmý’nýn tanýnmaz bir halde olduðunu belirterek,
Lizbon’da, Da Luz Stadý’ndaki Portekizlilerin ‘’Oley’’ diye takýmlarýna destek çýkarak, ‘’Ýspanya ile dalga geçtiklerini’’ belirtti. El Mundo gazetesi
de ‘’Portekiz, dünya þampiyonunu küçük düþürdü’’
baþlýðýný atarak, Ýspanya Milli Takýmý’nýn sahada ‘’Adeta dayak yediðini’’ kaydetti. Katalan gazetelerinden Sport, ‘’Ýspanya en kötü imajýný verdi’’, El Mundo
Deportivo ‘’Portekiz, Ýspanya’ya soðuk bir duþ aldýrdý’’ ifadelerini baþlýklarýna çýkardý.
Serdar Özkan
Suns, Miami'ye deplasmanda yenilirken Hidayet 10 sayýyla oynadý.
AMERÝKAN Profesyonel Basketbol Ligi’ne
(NBA) 10 maç la de vam e dil di. Pho e nix
Suns’da forma giyen milli basketbolcu Hidayet Türkoðlu’nun forma giydiði maçta Suns,
deplasmanda Miami Heat’e 123-96 yenildi.
Þampiyonluk adaylarýndan biri olan Heat’de
Chris Bosh 35 sayý, 4 asist, 6 ribauntla sahanýn
en skorer ismi olurken, Lebron James 20 sayý,
9 asist, 8 ribaunt, Dwyane Wade 17 sayý, 6 asist, 6 ribauntla oynadý. Ýlk 5’te baþlamayan oyunculardan Eddie House da 15 sayýyla skora
katkýda bulundu. Hidayet Türkoðlu’nun 10 sayý, 4 asist, 6 ribauntla oynadýðý Suns’da ise en
skorer isim 17 sayý atan Steve Nash oldu.
Suns’da Grant Hill’in 15, Channing Frye’ýn 14
sayýsý maðlubiyeti engellemedi. Milli basketbolcu Semih Erden’in takýmý Boston Celtics, evinde Washington Wizards’ý 114-83 maðlup
etti. 21 dakika sahada kalan Semih Erden, 9
sayý 3 ribaunt, 2 asistle oynadý. Celtics’de Paul
Pierce’ýn 23 sayýyla sahanýn en skorer oyuncusu olduðu maçta, Kevin Garnett 18 sayý, Shaquille O’Neal 13 sayý attý, Rajon Rondo da 12
sayý 13 asistle ‘’double-double’’ yaptý.
SiyahMaviKýrmýzýSarý
YENÝASYA / 19 KASIM 2010 CUMA
A­Ý­LE­-­SAЭLIK
Hazýrlayan: RECEP BOZDAÐ
Huzurevlerinde kalanlar ziyaret edilerek, bayramlarý kutlandý.
Bayramda yaþlýlar
unutulmadý
Enerji içeceklerinde
alkolizm tehlikesi
UZMARLAR, ÖZELLÝKLE GENÇLER TARAFINDAN TÜKETÝLEN ENERJÝ ÝÇECEKLERÝNÝN ALKOLÝZME ZEMÝN HAZIRLAYABÝLECEÐÝ UYARISINDA BULUNDU.
n BALIKESÝR Merve Eðitim ve Kültür Derneði, huzurevini ziyaret ederek yaþlýlarý sevindirdi. Dernek üyeleri, yaþlýlarýn elini öperek Kurban Bayramý’ný kutladý. Baklava ve çikolata da ikram eden üyeler, huzurevi sakinleriyle sohbet ederek dertlerini dinledi. Dernek Baþkaný Ayþe Gürel, yaþlýlarýn baþ tacý olduðunu
belirterek, onlardan öðrenilecek çok þeyler bulunduðunu söyledi. Toplumun, büyüklerin duâ ve nasihatlerine çok ihtiyacý olduðunu ifade eden Gürel, ‘’Allah,
herkese huzurlu ve saðlýklý yaþlanma nasip etsin. Dernek olarak sürekli buraya gelip yaþlýlarýmýzý ziyaret ediyoruz. Onlarýn mutluluðuyla mutlu oluyoruz. Birlik
beraberliðimizi, kardeþlik ve dostluðumuzu en sýcak
þekilde hissedeceðimiz Kurban Bayramý’nýn Ýslâm âlemine hayýrlar getirmesini Yüce Allah’tan niyaz ederim” dedi. Balýkesir / cihan
Meyve ve sebze,
kemik kýrýlmasý
riskini azaltabilir
ABD’DE yayýmlanan bir araþtýrmaya göre, en çok gençler tarafýndan tüketilen enerji içecekleri alkolizme zemin hazýrlayabiliyor. Bin
öðrenci arasýnda yapýlan araþtýrma, gençlerin, enerji içeceklerini, enerji takviyesinin yaný sýra uyanýk kalma amaçlý içtiklerini gösteriyor.
Araþtýrma, yýlda 52 adet veya daha fazla enerji içeceði tüketen öðrencilerin sarhoþ olma eðilimi geliþtirdiklerini, daha fazla alkol tükettiklerini ve yetiþkin yaþta alkol baðýmlýsý olabildiklerini ortaya koyuyor.
“Alcoholism: Clinical and experimental research” adlý dergide 2011
yýlýnda yer alacak olan araþtýrmaya göre, çok sýk enerji içeceði tüketen
kiþiler, alkolik olabilme riski ile karþý karþýya kalabiliyor. ABD’nin
Maryland Üniversitesi’ndeki görevli araþtýrmacýlar, “Gençler arasýnda, yüksek dozda kafein içeren enerji içeceðini alkolle karýþtýrýp içmek
gitgide moda halini alýyor ama alkolle karýþtýrýlmýþ enerji içeceði, uykusuzluk gibi sorunlara yol açabilir” þeklinde uyarýda bulunuyor. Araþtýrmacýlar, kafein dozu yüksek olan enerji içeceðine alkol karýþtýrmanýn sinir sistemi üzerinde uyarýcý etki yaptýðýný, böylece sarhoþ ol-
Zerdeçal, birçok
derde devâ
duðunu hissetmeyen kiþinin içmeye devam ettiðini belirtiyor ve bu
durumun araba kazalarýna yol açabileceðine iþaret ediyor. ABD Ýlâç
ve Gýda Dairesi (FDA) yetkilileri, bir yýldýr yüksek dozda kafein içeren
enerji içecekleri konusuna eðildiklerini ve bu tür içeceklerin satýþýna
yeni bir düzenleme getirmek konusunda hýzlý bir karar alacaklarýný
bildirdi. Washington / aa
Kivi strese iyi geliyor
n MEYVE ve sebze, kadýnlarda kemik kýrýlmasý riskini
azaltabilir. Kanada’nýn McGill Üniversitesi’nden Lisa
Langsetmo ve ekibinin yaptýðý araþtýrmaya, 50 yaþ ve
üzerindeki 3 bin 539 kadýn ile 1649 erkek katýldý. Kemik kýrýlmalarý ve besin yoðunluðu arasýndaki iliþkiyi
inceleyen bilimadamlarý, menopoza girmiþ kadýnlardan sebze ve meyveyi çok tüketenlerde kemik kýrýlmalarýna az rastladý. Meyve ve sebzenin besin yoðunluðunun tatlý ya da bisküvilerden daha fazla olduðunu
belirten araþtýrmacýlar, günlük tüketilen besin yoðunluðu fazla yiyeceklerin yüzde 40 artýrýlmasýnýn, kadýnlarda 10 yýlda kemik kýrýlmasý riskini yüzde 14 azalttýðýný vurguladý. Bilimadamlarý, erkeklerde bu oranýn
daha az olduðunu bildirdi. Araþtýrma, “American Journal of Clinical Nutrition” dergisinde yayýmlandý.
Konuya iliþkin makale, Fransýz “Le Point” dergisinin
internet sitesinde de yer alýyor. Ankara / aa
Meyve sularý
katkýsýz tüketilmeli
n AKDENÝZ Üniversitesi Çocuk Saðlýðý ve Hastalýklarý Ana Bilim Dalý Öðretim Üyesi Prof. Dr. Reha Artan, günde iki bardaktan fazla meyve suyu tüketen 26
yaþ grubundaki oyun çaðý çocuklarýnda boy kýsalýðý ve
þiþmanlýðýn daha sýk görüldüðünü iddia etti. Prof. Dr.
Artan, meyve suyunun bebekler ile 26 yaþ grubundaki oyun çaðý çocuklarýnýn beslenmesi üzerinde etkileri olduðunu ifade etti. Bebeklerde meyve suyuna altýncý aydan önce baþlamanýn beslenme açýsýndan hiçbir yararý olmadýðýný belirten Prof. Dr. Artan, tüketicilerin içeriði yüzde yüz meyve suyu olan ürünleri
tercih etmesini istedi. Þeker ve su katkýlý meyve sularýnýn bebek beslenmesinde yeri olmadýðýný, hatta sakýncalarý bulunabileceðini vurgulayan Artan, ‘’Yüzde
yüz meyve suyunu altý aydan büyük bir bebeðe ancak
günde 120150 mililitre yani 1.5 çay bardaðý verirsek
dengeli bir beslenmenin yerini alabilir’’ dedi. Meyve
suyunun gece yatmadan önce verilmemesi gerektiðini
dile getiren Artan, gün içinde öðünlerle birlikte tüketilmesi gerektiðini bildirdi. Antalya / aa
GAZÝOSMANPAÞA Üniversitesi Ziraat Fakültesi
Öðretim Üyesi Doç. Dr. Rüstem Cangi, kivide
bulunan serotonin maddesinin stresi azalttýðýný, inositolinin ise depresyona iyi
geldiðini belirterek, diyabet hastalarýnýn
þeker oranlarýný düzenlemede de pozitif yönde etkili olduðunu bildirdi.
Kivinin faydalarý ve Türkiye’deki tüketimi hakkýnda bilgi veren Doç Dr. Cangi,
bu mucize meyvenin dünyada tüketilen yaþ
meyveler içerisinde içerik bakýmýndan en zengin özelliðe sahip olduðunu söyledi. Özellikle C ve E
vitamini ile yüksek potasyum ve magnezyum içerdiðini belirten
Cangi, kivinin vücudun ihtiyacý olan besin maddelerini karþýlama
bakýmýndan eþsiz bir meyve olduðunu vurguladý. Türkiye’de tüketicilerin kivinin tüketimi konusunda yeterli bilgiye sahip olmadýklarýný
ifade eden Cangi, dünyada kivi üretimin arttýðýný belirterek, þunlarý
söyledi: ‘’Son 40 yýlda dünyada kivi üretiminin 600 kat artarak yaklaþýk 1 milyon 300 bin tona ulaþmasý, tüketicilerin bu meyveye ilgisini
göstermektedir. Kivi özellikle havalarýn soðumasý ile birlikte astým,
solunum darlýðý, grip gibi rahatsýzlýklarda ihtiyaç olan C vitamini
ihtiyacýný karþýlamada bire bir meyvedir. Kivi doðal laksatif özelliði
nedeniyle baþta yatalak hastalarýn hem dirençlerini artýrmak, hem de
kabýzlýk sorununa önlem amacýyla önerilecek meyvelerin baþýnda
gelmektedir.’’ Kivi tüketiminin faydalarýný anlatan Cangi, sözlerine
þöyle devam etti: ‘’Yapýlan son araþtýrmalarda günde 2 kivi tüket-
menin vücutta kötü kolesterol (LDL) seviyesini
azalttýðý, iyi kolesterol (HDL) seviyesini ise
artýrdýðý, özellikle aspirinin yan etkisine
maruz kalan kalp hastalarý için kivi önerilmektedir. Düþük kalorisi sayesinde
kilo almaksýzýn formun korunmasýnda,
spor sonrasý veya sýcakta terleme ile
kaybedilen elektrolitlerin karþýlanmasýnda sýkça tüketilen bir meyvedir. Kivide
bulunan serotonin maddesinin stresi azalttýðý, inositolinin ise depresyona iyi geldiði ve
diyabet hastalarýnýn þeker oranýný düzenlemede de
pozitif yönde etkili olduðu saptanmýþtýr.’’
NASIL TÜKETÝLECEÐÝ BÝLÝNMÝYOR
TÜRKÝYE’DE yaklaþýk 20 yýl öncesine dayanan kivi tüketimiyle ile
ilgili vatandaþlarýn hala yeterince bilgi sahibi olmadýðýný ifade eden
Cangi, ‘’Kivi meyvesi özelliði itibariyle daldan koparýldýðý zaman
hemen tüketilebilecek bir meyve deðildir. Kivi manav, pazar veya
marketlerde sert veya yenebilecek olgunluða ulaþmýþ (yumuþamýþ)
durumda satýþa sunulmaktadýr. Düzenli kivi tüketen vatandaþlarýn
mümkünse sert durumda kivileri satýn alarak, evde kendilerinin
yeme olgunluðuna getirmeleri daha uygun olacaktýr. Yaklaþýk 10 adet
sert kivi, orta irilikte 2 elma ile birlikte aðzý sýkýca kapatýlacak bir poþet
içerisinde 4-5 gün oda sýcaklýðýnda bekletilmeli, kiviler bu ortamda
yenilmeye uygun hale gelecektir’’ dedi. Tokat / aa
Yanlýþ antibiyotik kullanýmý
çevre kirliliði sebebi
TÜRK Klinik Mikrobiyoloji ve Ýnfeksiyon
Hastalýklarý Derneði, Antibiyotik ve
Kemoterapi Derneði, Hastane Ýnfeksiyonlarý
Derneði ile Türk Ýnfeksiyon Vakfý’nýn kurucu
üyelerinden Prof. Dr. Semra Çalangu,
antibiyotiklerin uygun kullanýlmamasý sonucunda tabiatta aslýnda mevcut olmayan bakterilerin ortaya çýkabileceðini, dirençli bakteriler geliþebileceðini, bunun bir çevre kirliliði olduðunu bildirdi. Prof. Dr. Semra Çalangu, antibiyotiklerin sadece Türkiye’de deðil
bütün dünyada gereksiz, yanlýþ, uygunsuz
kullanýmýndan þikâyet edilen ilâçlar olduklarý
belirterek, aslýnda insanlarýn ilâç almaktan
hoþlanmadýklarýný ancak antibiyotik kullanmayý kolaylýkla kabul ettiklerini söyledi. Çalangu, ‘’Örneðin antibiyotikler biliyoruz ki
virüsler üzerine etkisizler. Yani nezle, grip,
soðuk algýnlýðý gibi durumlarda antibiyotiklerin hiç etkisi yok. Çünkü bunlar virüslerle
meydana gelen hastalýklar. Aslýnda ateþe yol
açan mikrobik hastalýklarýn büyük bir
bölümünde etken yine virüslerdir ve antibiyotiklerin etkisi yoktur. Bu durumlarda alýnmasý gereken ilâçlar, aðrý kesici, ateþ düþürücü
ilaçlardýr. Ama bütün bu saydýðým durumlar-
Her yýl 8 bine yakýn diyabetli
ayaðýný kaybediyor
ÞEKER hastalýðýna baðlý komplikasyonlarýn baþýnda gelen ayak yaralarý sebebiyle, Türkiye’de yýlda 8 bine yakýn diyabet hastasýnýn ayaðýný kaybettiði saptandý. ‘’Diyabet 2020: Vizyon ve Hedefler
Projesi’’ kapsamýnda hazýrlanan çalýþmada, þeker
hastalýðýna baðlý komplikasyonlarýn tanýsý için
göz, ayak ve duyu organlarýna yönelik tetkik ve
muayenelerin önemli ölçüde yapýlmadýðý belirtildi. Kimi zaman komplikasyonlarýn tanýsýnda çok
yararlý basit testlerin atlandýðý, buna karþýn daha ileri testlerin istenebildiði kaydedilen çalýþmada,
diyabetliler arasýnda göz muayenesi olmayanlarýn
oranýnýn yüzde 75 civarýnda olduðuna dikkat çekildi. Kliniklerde takip edilen hastalarýn þikayetleri
olmadýðý sürece göz muayenesinden geçirilmediði, hasta, görme sorunu ortaya çýktýðýnda baþvur-
15
duðunda ise etkili tedavi için geç kalýndýðý belirtilen çalýþmada, göz hekimlerinin büyük bölümünün, diyabet nedeniyle retinadaki kýlcal damarlarýn etkilenmesi sonucu ortaya çýkan diyabetik retinopatiyi göz hastalýðý olarak ele aldýðý, hasta takibinde ve giriþimde metabolik düzenlemelerin göz
ardý edilebildiði vurgulandý.
TÜRKÝYE’DEKÝ TESPÝTLER
DÝYABETE baðlý komplikasyonlarýn baþýnda gelen ayak yaralarý sebebiyle dünyada her 30 dakikada bir ayak kaybý meydana geldiði bildirilen çalýþmada, Türkiye’ye yönelik de þu tespitlere yer verildi: Türkiye’de yýlda 400 bin diyabet ayak yarasý
görülüyor. Buna baðlý 7 bin 700 dolayýnda ayak
kaybediliyor. Yalýn ayak dolaþma ve çalýþma, ab-
dest almaya baðlý mantarlarýn yaygýnlýðý da diyabetik ayak görülme sýklýðýný artýyor. Hastaneye yatýrýlarak tedavi edilmesi gereken diyabetik ayaklý
hastalar için yeterli yatak bulunmuyor. Klinik uygulamada her komplikasyonun ait olduðu bir uzmanlýk dalý bulunuyor. Ancak diyabetik ayak sahipsiz kalýyor. Damar cerrahisi, plastik cerrahi, ortopedi dallarý diyabetik ayakla ilgilenmekle birlikte, Türkiye’de ayak ve bilek saðlýðý ile ilgilenen týbbýn en yeni dallarýndan birisi olan podiatrist bulunmuyor. Sahada bazý hekimlerin ‘ayak yarasýna
dokunulmaz’ þeklindeki yargýsý tedaviyi geciktiriyor. Kimi hastalarýn diyabetik ayak için önerilen
klasik tedavi yöntemlerini keserek yalnýzca hiperbarik oksijen tedavisine girmesi yüzünden durum
daha da kötüleþiyor. Ankara / aa
da insanlar aðrý kesici ateþ düþürücü haplar
almak yerine yada bunlarýn yanýnda hemen
bir antibiyotik almayý seçiyorlar’’ dedi. Çalangu, þunlarý söyledi: ‘’Antibiyotiklerin uygun
kullanýlmamasý sonucunda doðada aslýnda
mevcut olmayan bakteriler ortaya çýkabilir.
Dirençli bakteriler geliþebilir. Bu bir çevre
kirliliðidir. Tamamýyla masum, o antibiyotikleri hiç kullanmamýþ insanlarý etkileyebilir.
Biraz abartýlý olacak belki ama bu iki bakýmdan ben antibiyotiklerin uygun kullanýlmamasý sonucunda doðan durumu, pasif sigara
içiciliðine benzetiyorum. Nasýl insan sigara
içmese de, baþka birinin içtiði sigaradan zarar
görüyor, etkileniyor, antibiyotik kullanmadan
antibiyotiðe dirençli bir mikropla hastalanmak da buna benziyor.’’ Ýstanbul / aa
ATATÜRK Üniversitesi (AÜ) Fen Fakültesi
Kimya Anabilim Dalý Öðretim Üyesi Doç.
Dr. Ýlhami Gülçin, zerdeçalýn her türlü
kanser hastalýklarý, diyabet, enfeksiyon
hastalýklarý baþta olmak üzere 100’den fazla
hastalýða iyi geldiðini belirterek, Türkiye’de
kullaným alanýnýn yaygýnlaþmasý gerektiðini
söyledi. Gülçin, yüksek lisans öðrencisi
Tuðba Ak ile birlikte zerdeçalda bol miktarda bulunan ‘’curcumin’’ maddesi üzerine bir
tez çalýþmasý yaptýklarýný söyledi. Zerdeçalýn
Ortadoðu mutfaðýnda yaygýn bir þekilde,
halk hekimliðinde haplar þeklinde kullanýldýðýný ve günlük diyetle birlikte de
alýndýðýný ifade eden Gülçin, ‘’Zerdeçal,
Ortadoðu mutfaklarýnda çok yaygýn olarak
kullanýlmaktadýr. Zerdeçallý pilavlar, salatalar yaygýndýr. Zerdeçal büyük bir öneme
sahipken, bizim buna yabancý kalmamýz
mümkün deðildi. Biz de son zamanlarda
sadece zerdeçalý kullanmak deðil, zerdeçalda bulunan etkin madde olan ‘curcumin’
üzerinde çalýþmalarýmýzý yoðunlaþtýrdýk’’
dedi. Çalýþmalarýnda, zerdeçal bitkisini
antioksidan kapasitesini irdelemeye çalýþtýklarýný anlatan Gülçin, ‘’Özellikle antioksidan
ve radikal giderme kapasitesini hem
belirledik hem de bilinen standartlarla
kýyasladýk. Gerçekten yapmýþ olduðumuz
çalýþmalarda ayný konsantrasyona denk
gelen standartlara karþýlýk zerdeçal ve
dolasýyla curcumin molekülünün çok yüksek oranda antioksidan aktive gösterdiðini
tespit ettik’’’ diye konuþtu. Gülçin,
zerdeçalýn ve dolayýsýyla curcuminin her
türlü kanser hastalýklarý, diyabet ve enfeksiyon hastalýklarý baþta olmak üzere 100’den
fazla hastalýða iyi geldiðini, hatta bunlardan
bazýlarýnýn gen seviyesinde iken
engellediðinin tespit edildiðini ifade etti.
Gülçin, özellikle Türk mutfaðýnda da
zerdeçalýn kullaným alanýnýn yaygýnlaþmasýný tavsiye etti. Erzurum / aa
Beslenme dostu
okullara sertifika
BURSA'DA, okullarýn saðlýklý beslenme ve
hareketli hayat þartlarýna teþvik edilmesini
hedefleyen ‘Beslenme Dostu Okul Projesi’
denetimlerine baþlandý. Ýl Saðlýk Müdürlüðü
ve Ýl Milli Eðitim Müdürlüðü’nden ikiþer
yetkilinin katýlýmý ile oluþturulan ekip, baþvurusu olan okullarý denetliyor. Okullarda,
beslenme ve fiziksel aktivite konusunda yapýlan çalýþmalar, eðitim faaliyetleri, yemekhane ve kantin hizmetleri denetleniyor. Denetim sonunda yeterli puana ulaþan okullar,
‘Beslenme Dostu Okul’ sertifikasý ile ödüllendirilecek. Projeye, Milli Eðitim Müdürlüðü aracýlýðýyla 51 okul baþvuruda bulundu.
Denetimlerin 26 Aralýk’a kadar bitirilmesi
planlanýyor. Bursa / cihan
SiyahMaviKýrmýzýSarý
6 BÝN KÝÞÝ, 1,5 AY
TEMÝZLÝK YAPACAK
HAC döneminde Mekke, Arafat, Müzdelife, Mina ve Cemarat bölgelerinde çöp yýðýnlarý meydana gelirken, hac dönemi sonrasý yaklaþýk 1,5 ay Suudi Arabistan umreye kapatýlýyor. Bu süre içerisinde bu yýl için sadece görevlendirilen
toplam 6 bin temizlik görevlisi, bu bölgeleri temizlemeye
baþlayacak. Önceki gece yaklaþýk bir saat boyunca yaðan
þiddetli yaðmurlarýn temizliðe katký saðladýðý belirtildi.
Ü MÝT VÂR O LU NUZ: ÞU ÝS TÝK BAL ÝN KI LÂ BI Ý ÇÝN DE EN YÜK SEK GÜR SA DÂ ÝS LÂMIN SA DÂ SI O LA CAK TIR
Y
HABERLER
19 KASIM 2010 CUMA
Anti madde, saniyenin onda biri süresince gözlemlendi.
Cern deneyinde
anti madde elde edildi
Bu sezonda da Hac vazifelerini yerine getiren milyonlarca Müslüman, ülkesine dönüþ için hazýrlýklara baþladý. Alýþveriþ merkezlerinden seccade, tesbih, Kâbe ve Mekke maketleri alýnýrken, zemzem sularý kargoyla gönderildi. FOTOÐRAF: AA
Hacýlar dönüþ hazýrlýðýnda
MÝLYONLARCA MÜSLÜMAN, HAC FARÝZELERÝNÝN TAMAMLANMASI ÝÇÝN KÂBE’DE VEDA TAVAFI YAPTI.
HAC dönemi sonunda S. Arabistan Kralý Abdullah, dünya Müslümanlarýný cehalete karþý
birlik ve beraberlik içinde olmaya çaðýrdý. Güvenlik konusunda herhangi bir sýkýntýnýn olmadýðýndan duyduðu memnuniyeti dile getiren
Kral Abdullah, hacýlarýn evlerine dönüþüne kadar bu güvenliðin en yüksek derecede saðlanacaðýný kaydetti. Ýçiþleri Bakaný Prens Naif, bu yýl
bin 636 kiþinin hastalandýðýný belirtti. Saðlýk helikopterlerinin sadece acil durum olarak 5 kiþiyi
hastaneye kaldýrýðýný bildiren Prens Naif, geçen
yýla göre bu yýl hacca gelenlerin sayýsýnda artýþ
olduðunu, geçen yýl domuz gribi sebebi ile daha
az insanýn kutsal topraklara geldiðini ifade etti.
TREN PROJESÝ
Saudi Gazette gazetesinde yer alan habere
göre, bu yýl faaliyete geçen tren, hac trafiðini
ciddî þekilde rahatlattý. 3 bin otobüsün hac bölgesine sokulmadýðý kaydedildi. Cidde Ticaret
Odasý Hac Ýþleri Komitesi Baþkaný Abdul Gaider Al Jabarti, 3 bin otobüsün geri çekildiðini,
ancak tren fiyatlarýnýn özellikle yerel hacýlar için
uygun hale getirilmesini istedi. Önümüzdeki yýl
tren projesinin tamamý ile hayata geçmesi sonrasý 30 bin otobüsün trafikten çekileceðini duyuran Al Jabarti, trenin tam kapasite ile çalýþmasý ile saatte 70 bin insanýn aþýnabileceðini
bildirdi. Has Turizm Ortadoðu ve Afrika Bölgesi Baþkaný Reþat Kara, en fazla otobüsün Türkiye’den getirildiðini, tren projesinden en çok
Türk þirketlerinin olumsuz etkileneceðini söyledi. Kara, sadece kendilerinden yýlda 3 bine yakýn otobüs istendiðini, ancak bu sene rakamýn
çok düþtüðünü, önümüzdeki sene bu yollarýn
artýk kapanabileceðini ifade etti. Mekke / aa
KUR’ÂN-I KERÝM DAÐITILDI
HACILARA 1,9 milyon adet Kur’ân-ý Kerim daðýtýldýðý öðrenildi. Kurân Ýþleri Genel Müdürlüðü Genel
Sekreteri Dr. Muhammed Salem Al Kufi, kurumlarýnýn þu ana kadar toplam 30 milyon adet Kur’ân
daðýttýðýný dile getirdi. Þeytan taþlama ve veda tavafý ile birlikte milyonlarca hacý Mekke’de alýþ veriþ
merkezlerine hücum etti. Vakitlerinin az olmasýndan dolayý Mekke’den ayrýlmadan önce alýþveriþ
merkezlerinde binlerce çeþit hediyelik eþyalar alabilmek için harekete geçen hacýlar, daha çok seccade, tespih, Kabe kokularýna aðýrlýk verdi. Suudi Arabistan’ýn en büyük hediyelik eþya maðazalarýnýn
sahibi Türk vatandaþý Bekir Kantarcý, seccade, tespih, Kâbe ve Mescid-i Nebevî maketlerine büyük ilgi gösterildiðini söyledi. Öte yandan, hacýlarýn vazgeçilmez hediyesi zemzem, hac yolculuðu baþlamadan önce ülkelere yola çýktý bile. Türk hacýlar, Diyanet ve çeþitli özel þirketler aracýlýðý zemzem bidonlarýný Türkiye’ye gönderdi. Çoðunluk hac sonrasý üzerlerinde yük yapmamak adýna yaklaþýk 20 litrelik bir bidon zemzemi 150 riyal (60 TL) karþýlýðý Türkiye’de bir hafta ile 10 gün içerisinde olacak þekilde kargoya verdiler. Hac döneminin gelmesi ile zemzem fiyatlarýnda da ciddi fiyat artýþlarý oldu. Normal zamanda 20 litrelik bir bidon zemzem 3 dolara alýnýrken bu fiyatlar 20 dolara kadar yükseldi. Her
derde devâ olarak bilinen zemzemi yanýnda götürmek isteyenler, havaalanlarýnda özel plastik paketlere koyarak kargoya verebiliyor. Ancak en az 2 bidon zemzem almak isteyen hacýlar iki bidon
zemzem toplam 20 kilo tutunca daha fazla hediyelik eþya götürme sýkýntýsý ile karþýlaþýyor.
n AVRUPA Nükleer Araþtýrma Merkezi (CERN) fizikçilerinin gerçekleþtirdikleri bir deneyde, modern
bilimin en büyük sýrlarýndan biri olan ‘’anti-madde’’nin elde edilmesi ve saniyenin onda biri süresince
hapsedilerek gözlemlenmesinin baþarýldýðý açýklandý.
‘’Alfa’’ deneyinde, elde edilen 38 adet anti-hidrojen atomu, üzerinde yeterince gözlem yapýlacak bir süre
boyunca, yani saniyenin onda birinde, belirli bir ortamda tutularak (hapsedilerek) incelendi. Elde edilen
anti-maddenin, madde ile temas anýnda yok olmasýndan ötürü, gözlemlenmesi için, madde ile temas kuramayacaðý bir ortamda yalýtýlarak hapsedilmesi gerekiyordu. Nature dergisinde yer alan makaleye göre, hidrojen atomlarýnýn karþýtý olan anti-hidrojen atomlarýný vakumlu bir ortamda üretmeyi baþaran fizikçiler,
bu atomlarý, üzerinde çalýþmayý yetecek süre boyunca
yalýtýlmýþ ortamda tutmayý baþardýlar. Bu anti-madde
atomlar üzerinde yapýlan gözlemler, evrenin ortaya
çýktýðý Büyük Patlama’dan sonra anti-maddeye ne olduðunun anlaþýlmasýný saðlayabilecek. Cenevre / aa
THY seferleri 20 Kasýmda
n TÜRK Hava Yollarý (THY) tarafýndan Suudi
Arabistan’a götürülen hacýlarýn dönüþü, 20 Kasým
Cumartesi günü baþlayacak. THY’den yapýlan açýklamada, THY’nin 9 Ekim 2010 tarihinde baþladýðý hac
seferlerinde, Türkiye’den Cidde ve Medine’ye karþýlýklý olarak toplam 560 sefer gerçekleþtirildiði belirtildi.
THY’nin bu yýl Türkiye’den 55 bin, yurt dýþýndan 45
bin olmak üzere kutsal topraklara 100 bine yakýn hacý
adayýný taþýdýðý kaydedilen açýklamada, hacýlarýn
dönüþ seferlerinin 20 Kasým Cumartesi günü baþlayýp,
20 Aralýk 2010 tarihine kadar devam edeceði bildirildi.
Açýklamada, THY’nin Suudi Arabistan’a hac seferlerinin, yurt içinden Adana, Ankara, Antalya,
Dalaman, Erzurum, Ýstanbul (Atatürk ve Sabiha
Gökçen), Ýzmir, Kayseri, Konya, Samsun, Bursa,
Þanlýurfa, Trabzon, Denizli, Diyarbakýr, Elazýð,
Gaziantep, Hatay, Sivas, Malatya, Muþ, Merzifon’dan,
yurt dýþýndan da Almanya, Fransa, Belçika, Ýsviçre,
Avusturya baþta olmak üzere birçok yabancý ülkeden
gerçekleþtirildiði bilgisine yer verildi. Ýstanbul / aa
SiyahMaviKýrmýzýSarý

Benzer belgeler