AR Nisan Bülteni.pages

Sevgili Dostlar,
Açık Radyo’nun bu ayki bülteni için dünyada neler olup bittiğine bir göz atınca, şair
Eliot’ın “Çorak Ülke” şiirinin o unutulmaz girişini hatırlamamak imkânsız gibi birşey:
En zalim aydır Nisan, çıkartır
Leylakları ölü topraktan, karar
Bellekle arzuyu, karıştırır
Kasvetli kökleri bahar yağmuruyla. *
Neden derseniz, Hepsi de Nisan ayında elimize ulaşan haberlere göre:
•
Son 50 yılda dünyadaki 925 büyük ırmağın hepsinin debisinin düştüğü, bu
ırmaklardan denizlere akan suyun toplam miktarının da düştüğü ortaya kondu.
•
Sadece bir tek yerde, Antarktika’da (Güney Kutbu) ırmakların debisi yükseldi.
Neden? Çünkü, orada küresel ısınma yüzünden buzullar eriyor da ondan. (AP)
•
Dünyanın küresel ısınma felaketini yavaşlatmak üzere sera gazı salımlarını kısma
konusundaki hedeflerini tutturamayacağı, “böyle gelmiş, böyle gider”se güvenli
sınırları sadece 20 yılda aşacağı ve “karbon bütçesi”ni tamamen tüketeceği ortaya
kondu. (Nature/Independent)
•
Aynı sıralarda Türkiye’nin karbon emisyonlarında muhtemelen yeni bir dünya
rekoruna imza attığı, yani dünyada atmosferi herhalde en hızlı kirleten ülkelerden
biri, belki birincisi olduğu (UNFCCC), ayrıca “ölüm fabrikaları” niye nitelen kömür
yakıtlı santrallarin inşası için büyük bir seferberlik içinde olduğu (Radikal), bütün
bunlara ilaveten de nükleer santral ihalesinde Yüce Divanlık bir skandalin belgesi
bulunduğu öğrenildi. (Referans)
•
Dünyanın en büyük üç ekonomisi içinde ABD’nin bu yıl %6,1 daraldığı, yine bu yıl
Almanya’nın % 6, Japonya’nın % 6,2 daralacağı, Türkiye ekonomisinin bu yıl
daralmasının 2 haneli rakamlara ulaşabileceği (% 10 ve üstü!) yolunda raporlar
birbirini izledi ve yürekleri daralttı. (BBC ve ajanslar)Tabii, bunlara eşlik eden
işsizlik rakamlarını ve işsizliğe “eşlik etmesi” kaçınılmaz olan faşizm – milliyetçilik
*
T.S.Eliot, Çorak Ülke (Çev.: İ. H. Aksoy)
- şiddet dalgalarındaki şiddetli yükselme potansiyeline değinmemeyi ruh
sağlığımız açısından faydalı gördük. (Zaten, Türkiye İstatistik Kurumunun 'Yaşam
Memnuniyeti Araştırması 2008' verilerinden yapılan değerlendirme sonucunda,
Türkiye'de halkın yüzde 86'sının kendini mutlu hissettiği de yine Nisan’da
açıklandı. Belki de bu iyimserliğimiz oradan geliyordur. Oradan da değilse, yine bu
ay belirtilen “mutluluk geni” bulunması haberinden de geliyordur.)
•
Sri Lanka'da yürütülen "tanıksız savaşta" 10 binlerce sivilin topyekûn
katledilmesi, özellikle çocukların mahvolacağı bir "kan banyosu!" kaçınılmaz
görünüyordu... BM oraya insanlık adına müdahale etmiyor, liderleri susuyor, o
mütevazı radyomuz mikrofonları dışında hiçbir yerde, değil manşet, haber bile
olmuyordu bu.
•
Pakistan ordusu ile Taliban ve diğer aşırı dinciler arasındaki çatışmalarda sadeceiki
gün içinde 33 bin kişi yersiz yurtsuz kalırken, yarım milyonu aşkın öteki
mülksüzler arasına katılıyor, ülkenin iki ay içinde “çökebileceği” belirtiliyordu(AI).
ABD Başkanı Washington’da bir basın toplantısında dünyaya güvence veriyordu:
Pakistan ordusu, ülkenin atom bombalarının “yanlış ellere düşmesinin
tehlikelerinin farkında.” (Reuters)
•
Güvenliğin artık nihayet geri geldiği söylenen Irak’ta Nisan ayının son bir
haftasında, hükümetçe aşırı dincilere mal edilen 7 intihar saldırısında sadece
Bağdat ve Diyala’da en az 191 sivil insan parçalanarak öldürülüyor, yaralı sayısı
yüzlerle ifade ediliyordu. (El Cezire)
•
Nisan ayı boyunca Türkiye’de darbe, kaos, şiddet, baskı konuları gündemden bir
gün olsun düşmedi. İkinci Ergenekon iddianamesi, ekleri çıktı, darbe, cinayet,
suikast planları açıklandı, rektörler, profesörler tutuklandı, yer altından çıkarılan
büyük cephanelikler, suikast girişimleri, bunlarla ilgili tutuklamalar, yeraltından
çıkarılan kemikler oldu, bunlara eşlik etmek üzere DTP’lilere yönelik geniş çaplı
operasyonlar, polislere karşı gösteri yapan, taş atan çocukların ağır hapis
cezalarına çarptırılması, Ergenekon’un Kıbrıs ayağının ortaya çıkması, rum arazisi
üzerine konulup İngilizlere satılan binlerce villa yüzünden Türkiye’ye 40 milyar
dolarlık “ganimet ekonomisi” faturası çıkabileceği, hep Nisan’da öğrendiğimiz
güzellikler oldu.
•
Bütün bunlardan ülkemiz için çıkarabileceğimiz bir sonuç olacaksa, o da,
deneyimli gazeteci dostumuz Andrew Finkel’ın, neden bunca yıldır ülkeden
kopamadığını soran gazeteciye verdiği cevapta gizli olacaktır: "Türkiye hızlı
değişen bir memleket; pencerenizde bir gün gördüğünüz manzara bir daha
olmuyor. Bu değişime alışıyorsunuz... İstikrarsızlık bağımlısı oluyorsunuz."
Sevgili dostlar,
Açık Radyo, Nisan sonunda yeni yayın dönemine de başladı: acikradyo.com sitesine bir
göz atarsanız, birçok yeni renk, ses ve titreşimle alabildiğine heyecan verici olduğuna
inandığımız bu (29.) dönemde yayınlanacak yeni programların, saat ve programcı
değişikliklerinin bir özetini bulabilirsiniz.
***
Nisan Ayı Konu ve Konuklarımızdan Bazıları:
Açık Gazete’de:
•
Kendi ifadesiyle “bir su savaşçısı” olan, BM Genel Kurul danışmanı aktivist ve yazar
Maude Barlow ile Express dergisinden Ulus Atayurt’un Açık Radyo’da yaptığı söyleşi,
başta su hakları olmak üzere, su’yun hallerine ilişkin binbir konuyu kapsıyordu.
•
Kaktüs Derneği başkanı Ahmet Altan’la dünyada 30 bini aşkın çeşidi bulanan
kaktüslerin gizli hayatını, yapraktan dikene olan evrimi, küresel iklim değişikliği
koşullarında kaktüs yetiştirmenin anlam ve önemini konuştuk.
•
Su savaşçılarından aktivist Renato di Nicola ile (yine U. Atayurt ve Michelangelo
Severgnini’nin aracılığı ile) Su etiği, sanal su, hakların korunması mücadelesini vb.
konuştuk.
•
Kıbrıs ve İstanbul Bilgi Üniversitesi öğretim üyesi Niyazi Kızılyürek ile Daha Önceleri
Neredeydiniz: Dünden Bugüne Kıbrıs Müzakereleri kitabının ışığında KKTC seçimlerinin
hemen öncesinde Kıbrıs sorununun geçmişini ve geleceğini ele alan bir sohbet
gerçekleştirdik.
•
Greenpeace Direktörü Uygar Özesmi ile, Obama’nın Türkiye ziyareti sırasında
Boğaziçi köprüsü ve Boğaziçi’nde gerçekleştirilen iklim eylemleri, 25 Nisan Kadıköy
İklim yürüyüşü ve bir de, Türkiye’de hazırlıkları yapılan 46 yeni kömürlü termik
santral üzerinde konuştuk.
•
350.org adlı kuruluşun temsilcilerinden aktivist Will Bates ile programcımız Gökşen
Şahin’in gerçekleştirdiği söyleşide bu yıl sonunda gezegenimiz için artık tam anlamıyla
“dananın kuyruğu” niteliğini taşıyan Kopenhag iklim zirvesi, bu zirveye gidilirken
düzenlenecek aktiviteler, 25 Nisan eylemi vb. konuları ele alındı.
•
Greenpeace Enerji ve İklim Kampanyası sorumlusu Hilal Atıcı ile dünyada ve
Ortadoğu’da iklim, kuraklık, su, çatışma, savaş ve barış sorunları, 25 Nisan eylemi
üzerine sohbet ettik.
•
Yeşiller üyesi programcımız Ümit Şahin’i Türkiye’nin atmosferi kirletme hızı rekoru
kırması, küresel ısınmaya neden olan gazların salımında geri dönüşsüz noktaya doğru
büyük bir hızla sürüklenmesi, siyasi karar alıcıları sıkıştırmak, gerçek muhalefetin
anlamı ve 25 Nisan yürüyüşü hakkında konuşmak için ağırladık.
•
Küresel Eylem Grubu’ndan (KEG) Şenol Karakaş’ı ve programcımız aktivist Gökşen
Şahin’i, geçmiş iklim eylemleri, 25 Nisan eyleminin amaçları, hedefleri, sloganları,
beklentileri üzerinde konuşmak üzere ağırladık.
•
Küresel Eylem Grubu’ndan (KEG) Nuran Yüce ile 25 Nisan eyleminin spesifik
ayrıntılarını konuştuk.
•
Uzun yıllar ABD’de ikamet ettikten sonra ülkesine ve köyüne dönerek son seçimde
Hemşin’in Hilalköyü muhtarlık seçimini kazanan Abdurrahman Aydın ile “Hemşin –
New Orleans hattı”nı, Katrina kasırgasını, Hemşin’in ve Doğu Karadeniz’in çevre
sorunlarını (HES’ler, orman kesimleri), New Orleans müziklerini, yoksulluk çevre
ilişkilerini konuştuk.
Açık Dergi’de:
•
Açık Dergi’de 6. Dinleyici Destek Projesi Özel Yayını sırasında yayınlama fırsatı
bulamadığımız Açık Kitap maddelerinden örnekler yayınladık: Cemal Ünlü’nün
“Yasak”, maddesi, Bülent Aksoy’un Mesut Cemil maddesi, Tan Morgül’den “Provo”,
Aykut köksal’dan “Editoryal Karikatür” maddeleri.
•
Muammer Ketencoğlu’yla Balkan Yolculuğu topluluğuyla “Balkanların Her Yanından
Şarkılar” başlığıyla 4 Nisan’da verdiği konser öncesinde topluluğun son
çalışmalarından konuşup, örnekler dinlettik.
•
Arpist Şirin Pancaroğlu ve perküsyonist Yinon Muallem’in ortak projeleri Telveten
üzerinde konuşup örnekler dinlettik.
•
Alev Lenz ilk solo albümü “Storytelling Piano playing Fraulein”mart ayında
Almanya’da yayınlandı. Mayıs ayında Türkiye’de de piyasaya sürülecek olan albümü,
bir-iki haftalığına İstanbul’da olan Alev Lenz ile konuştuk.
•
Altıdan Sonra Tiyatro ekibinden “Kuranderde Kalanlar” programının da
yapımcılarından Gülhan Kadim Sertdemir’le, ülkemizde belki de ilk kez bir radyo
programının (Kuranderde Kalanlar programımız) tiyatro oyunu ödülü kazanması
hakkında konuştuk.
•
13 Nisan Pazartesi başlayıp, İstanbul’da üç sahnede 23 Nisan’a kadar devam eden 25.
Şehir Tiyatroları Çocuk Şenliğini Açık Radyo Programcısı, oyuncu ve Şehir Tiyatroları
Çocuk Tiyatroları Birim Sorumlusu Aslı İçözü ile konuştuk.
•
Boğaziçi Üniversitesi Müzik Kulübü, Türkiye’nin ilk üniversitelerarası gençlik koroları
festivali olan, Boğaziçi Üniversitesi Koro Festivali’ni düzenledi. Tamamen gönüllü
öğrenciler tarafından düzenlenen festival öncesinde festivalin koordinatörü ve Müzik
Kulübü’nün Klasik Müzik Korosu şefi Burak Erdem ile konuştuk.
•
İBBŞT oyuncusu Evrim Asutay’la 25. Şehir Tiyatroları Çocuk Şenliği boyunca şenlik
kapsamında her gün gerçekleşen ve bir sonraki gün gerçekleşecek etkinlikleri
konuştuk, gün içinde gerçekleşen etkinliklerden sesler aktardık. 23 Nisan’da da
şenliğin genel değerlendirmesini yaptık.
•
Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo-Televizyon-Sinema bölümü son sınıf
öğrencilerinin ‘Sözlü Tarih’ filmleri, 5-7 Mayıs tarihleri arasında gösteriliyor. Sözlü Tarih
filmlerini Marmara Üniversitesi Radyo-Sinema-Televizyon bölümü öğretim görevlisi
Mehmet Yayınoğlu ve öğrencileri Fatih Başa, Seyhan Şaşko, Özge Gürsoy ile
canlı yayında konuştuk.
•
Viyanalı yayıncı, hiciv üstadı, yazar, şair Karl Kraus’un 135. doğum yıldönümünde,
Oruç Aruoba’nın hazırladığı Açık Kitap Maddesini okuduk.
•
Ermenice yayın yapan Nor Radyo İnternet üzerinden 17 Ocak’tan bu yana yayın
hayatına devam etmekte. Nor Radyo’yu Sayat Tekir’le konuştuk.
Hikâyenin Kadın Hali’nde:
•
Özlem Yalçınkaya'nın konuğu Esmeray’dı. Esmeray'ın son oyunu Tecavüz (Franca
Rame-Dario Fo'nun oyunundan yaratıcı bir uyarlama!) ve daha pek çok konu
konuşuldu.
Kurak Yeni Dünya’da:
•
Food & Water Watch'un üst düzey yöneticilerinden David Andrews ile birlikte olduk.
Kendisiyle gıda krizini, biyoyakıtları ve enerji krizini ele aldığımız sohbete yer verdik.
Toprak Ana’da:
•
Avukat Özlem Oğuzlar ile Genetiği Değiştirilmiş Ürünler (GDO) ve Hukuk başlığında,
GDO meselesinde, özellikle AB ve Türkiye'deki toplumsal bakış açısını, gelişmeleri ve
yasal mevzuat sürecini konuştuk.
•
William Engdahl, Dilek Sinanoğlu ve Levent Kartal katılımında modern tohumlar
ve yaşam ilişkisini sorguladık.
“Ölümün Tohumları” kitabının Türkçe basımı sebebiyle,
kitabın yazarı Bilim+Gönül yayınları tarafından Istanbul'a davet edildi.
Programımızda, William Engdahl ve konuklarımız ile tohum sektöründe bilimsel
araştırmalar dışındaki, itici güçleri ve çoğu kez farkında olmadığımız yaşamsal riskleri
konuştuk.
•
İlk programa 1 Kasım 2007'de başlarken sevgili hocamız merhum Prof Dr. Uçkun
Geray ile Tohumculuk Kanunu'nu konuşmuştuk. Program konuklarımız ise onun en
yakınları olan sevgili ailesinden, eşi Hamiyet Geray, oğlu Emre Geray ve torunu
Ece Sena Topal. Uçkun Geray'ı daha iyi anlayarak, onun yolunu ve hayallerini
konuştuk.
Farazi’de:
•
Canlı yayında serbest doğaçlama serileri gerçekleşti.
4 Nisan : Umut Çağlar / gitar, Volkan Terzioğlu / tenor saksafon, Korhan Argüden /
davul
11 Nisan: Korhan Erel / bilgisayar- melodika, Florent Merlet / davul, David Brosset /
vokal
18 Nisan: Robert Reigle / tenor saksafon, Kevin Davis / cello,
25 Nisan: Amy Salsgiver / perküsyon, Burçin Elmas / alto saksafon, Turgut Erçetin /
gitar
Bilgi Çağının Hukuku’nda:
•
Avukat Vedat Gürer ile Nanoteknoloji ve hukuk konuştuk.
Gönüllülük ve Sosyal Sorumluluk’ta:
•
“Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı” Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Oya
Karakimselli ile vakfın 21 senedir yaptıkları ve Bolluca Çocuk Köyü hakkında
konuştuk.
•
Almanya’dan Köln Gönüllü koordinasyon Merkezi Yöneticisi Ulla Eberhard bize
Almanya’da gelişen gönüllülüğü anlattı.
Hayal Tacirleri’nde:
•
Çiğdem Nas ile beraber "Neden AB Türkiye için hâlâ bir hedef?" sorusunu tartıştık.
Eğitim Güncesi’nde:
•
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Araştırma Görevlisi ve İstanbul Üniversitesi
Araştırma Görevlileri Temsilciler Kurulu üyesi Cemil Ozansü ile birlikte, araştırma
görevlilerinin 50/d maddesine karşı yükselen seslerini, bu konudaki beklentilerini
konuştuk.
***
Sevgili dostlar, böyle geçirdik işte “en zalim ay”ı Açık Radyo’da. Ve bir kez daha şaire
dönersek:
Hangi kökler kavrar, hangi dallar büyür
Bu taş döküntüde? İnsanoğlu,
Söyleyemezsin, ya da sezemezsin, çünkü bildiğin sadece
Güneşin kavurduğu kırılmış görüntülerin bir yığıntısıdır,
Ve ne ölü ağaç korunak, ne cırcırböceği huzur,
Ne de kuru taş suyun sesini verir…
Çok daha usuldan bir Mayıs yaşamanız dileğiyle,
Açık Radyo
01/05/2009