İndir

Transkript

İndir
L E D A Ö Y K Ü S Ü
O Y U N:İ K İ B Ö L Ü M
Yazan:Uçar Demirkan
Oynayanlar:
Gökten gelen
Leda
Kızlar
Kral
Haberci
Korobaşı
Koro
I.B Ö L Ü M
Sahne düzeni:Geride bir göl görünümü.Gölde kuğular.Derin bir gökyüzü ve iki yanda ağaçlar.
Koro(Sağdan girer):
Dinleyin bu öyküyü
Yabancısı olmadığınız
Binlerce kez dinlediğiniz
Ezbere bildiğiniz.
Korobaşı:
Neymiş bu öykünün adı?
Koro:
Ünlü Leda öyküsü
Korobaşı:
Şu tanrıyla çiftleşen kız
Kral kızı mı?
Koro:
Tanrıyla çiftleşen kız
Ondan gebe kalan kız
Tıpkı kutsal anamız Meryem gibi
Ama,doğurduğu tanrı olmamış
Binlerce yıldır bu bilinir
Ve Leda öyküsü her yerde söylenir.
Bir de biz anlatalım dedik.
Korobaşı:
Bırak da ben anlatayım bu öyküyü
Bir de benden dinleyin
Bakalım-bildiğiniz öykü mü
İnanmazsanız inanmayın
Ama-dinleyin-görün.
(Koro karanlıkta kalır.Gökyüzü tanrısal bir ışıkla dolar.Uzay gemisi sinyalleri ve sesleri
duyulur.)
Korobaşı:
İsa’dan beş bin yıl öncesindeyiz
Kırlar bereket dolu
Gençler Dyonisos şenliklerine hazırlanıyor.
Şu Nevruz da denilene.
1
(Uzaktan flüt sesleri duyulur.Bu sesler yiterken uzay gemisi sinyalleri artar-yükselir.)
Koro:
O ne tanrım
Bu hiç duymamış olduğum sesler de ne?
Ya gökteki bu kızıllık
Gökten ateş mi yağacak ne?
Korobaşı:
O gün Lesbos Adası sarsıldı
Ortalık tüm aydınlığa kesti
Yer yarıldı-sular göğe fışkırdı
Sanki gökten koca bir dağ düştü.
Koro:
Yücelerin yücesi tanrı Zeus
Olimpos’tan yeryüzüne indi.
Onu getirense bir uzay gemisiydi
O güne dek hiç görülmemiş.
(Uzay gemisi sinyalleri giderek artar.Işık da gittikçe çoğalır.Büyük bir gürültü olur.Uzay
gemisi,yakınlarda bir yere düşmüştür.Işık azalır.Çevreyi sessizlik kaplar.)
Korobaşı:
Sonra her şey durgunlaştı
Yaradılış’taki evren gibi
Her yanı tanrısal bir sessizlik sardı.
Sonra-kuşlar öttü-sular çağıldadı
Kızlar şarkı söyledi
Çobanlar flüt çaldı
Yaşam canlandı.
Koro:
Çevremde tanrısal sesler duyuyorum
Tanrı Zeus’un kızgın nefesi ensemi yakıyor
İçimde bir tedirginlik var
Nedir bu başımıza gelen-ne oluyor.
Korobaşı:
Düşen bir uzay gemisiydi
Başka acunların başka evreninden gelen
Besbelli arızalanmıştı
Yoksa evrenimize kim ilgi duyardı?
İçinden bir yaratık çıktı
Bizlere göre çirkin yapılı
Ve kırlarda gezinmeğe başladı
Şaşkın ve ürkekti.
Koro:
İşte..İşte orada
Bu ölümlü gözlerim gördü onu
Hera’nın kocası –tanrıların babası
Yüceler yücesi tanrı Zeus’u.
(Uzaydan gelen aydınlatılır.Üzerinde uzayda giyilenler gibi giysisi olan bir yaratıktır.Kim
bilir-giysilerin altında belki de bizim gibi birisi vardır.)
Gökten gelen(madeni bir sesle konuşur):
2
Neredeyim ben.Hangi acunun hangi evrenindeyim?Çevremde vahşi bir görünüm var.Sivri
kütleler oluşturmuş maden alaşımları,her yerde devinen canlılar..Şu nedir acaba?..Kıvrıla
kıvrıla,sürünerek gidiyor.Ya şu ufacık organizma?Oldukça yetenekli.Kendi organizmasıyla
uçabiliyor..Ya şu yerden fışkırmış,yeşil varlıklar?.Karbondioksit alıp oksijen veriyorlar…
Uzaklarda bazı canlılar daha var.İki ayakları üzerine dinelmiş organizmalar..Ama,yeterince
gelişmemiş olmalılar.Uçamıyorlar,madde üretemiyorlar.Durmadan enerji tüketiyorlar.Bunu
yaparken oksijen alıp karbondioksit veriyorlar.Yeşil canlıları dengeliyorlar.
Koro:
Ben ne mutlu bir ölümlüyüm
Tanrı Zeus’un sesini duyuyorum
Şu paslı kulaklarımla
Kim bilir göreceğim belki de onu
Şu şanslı gözlerimle.
Korobaşı:
Sonraları-Musa da duydu bu sesi
Acaba o da bir uzaylının sesi miydi?
Yoksa-Musa’nın kendisi mi uzaylıydı?
Gökten gelen:
Buralarda yaşam olmalı.Bitki var-su var-bulutlar var.Bana yabancı madenler ve gazlar da
var.Yoğunluklarını tam ölçemiyorum.Yapılarını tam çözümleyemiyorum.Başlığımı çıkarsam
mı acaba?..Ama-ya zarar görürsem?..Ya,enerjimi tümden yitirirsem?..En iyisi-biraz
beklemeli.
Korobaşı:
Evet-hep bilirsiniz öyküyü
Gökten gelen Leda’ya rastlar
Ve gönlü çeker onu.
Kim bilir-onlar da belki bizim gibi duygulu
Sevmesini bilen yaratıklardır.
Çiftleşerek ürerler bizim gibi.
Doğanın en temel kurallarından biri.
Gökten gelen:
Uzaktan sesler algılıyorum.Düzensiz-titreşimi yüksek..Ama-söylenenleri anlayamıyo
rum.
Korobaşı:
Uzaylının duyduğu
Leda’nın şuh kahkahası.
Koro:
Ohh tanrım
Bu yana gelenler var.
Ya tanrıyla karşılaşırsa
Ya tanrı onlara kızarsa
Ne yapmalı acaba?
Gökten gelen:
Birileri geliyor bana doğru.Bedenleri hafif-koşuyorlar.
Bana zararları dokunur mu?Benden güçlüler mi acaba?Bir yerlere gizlenmeli.Gelenlerin
yapısına bakmalı.İletişim yöntemlerini görmeli ve öğrenmeliyim…
Korobaşı:
Ve tanrı ağaçların arkasına gizlendi.
Koro:
Eyvahh..Gördünüz mü olanları?
3
Tanrılar tanrısı Zeus kızacak
Şimşekler yağdıracak gelenlere
Yoluna çıktıkları için.
Vah benim talihsiz gözlerim.
Bu olacakları da görecek.
(Soldan Leda girer.Çiçek toplayıp şarkı söylemektedir.)
Gökten gelen:
Pek güçlüye benzemiyor.(ses yankılanır.Leda ürker.Çevresine bakar.)Üstelik korkuyor.Hem
de doğadan..Anlamsız titreşimler yayıyor..
Düşündüğümden çok güçsüz bu varlık.Benimle hala iletişim kuramadı.(Ses yine
yankılanır.Leda korkar ve kaçar)
Koro:
Neyse Leda kurtuldu
Yoksa kötüydü sonu.
Tanrıların bahçesinde gezinmek
Tanrıları tedirgin etmek..
Suçların en büyüğü bu
Bişz ölümlüler için.
Korobaşı:
Gökten gelen Leda’yı gördü
Anladı onun ne denli güçsüz olduğunu
Ama-yine de ortaya çıkmadı
Akıllıydı-ihtiyatlıydı.
(Leda kızlarla soldan girer)
Leda:İşte-tam şurada..Elimi şu çiçeğe uzatmıştım.İşte-tam o anda duydum o tanrısal
sesi.Sanki-gök gürlemesiydi..Sonra-çok korktum.Kyklopslar çevremi sardı sandımKaçtım.
Kendimden utandım sonra korkup kaçtığım için.Ne de olsa ben bir kral kızıyım..Kimseler
görünmüyor.O sesi kim çıkardı pekiyi?
I.Kız.
O ses sana ne dedi Leda?
Leda:Anlayamadım..Değişik bir sesti..Sanki-dağlardı konuşan-ovalardı.Her yönden birden
geliyordu ses.Sanki bir harpin en kalın ses tellerini çekiyorlardı.Öyle müzikli-büyüleyici bir
sesti..Ama,dediklerini anlayamadım.
II.Kız:
Dağlar mı konuştu dedin Leda?
Ovalar mı konuştu seninle?
III.Kız:
Haydi,haydi..İş anlaşıldı şimdi.Senin evlenme zamanın gelmiş Leda.Ondandır sesler
duyman..Genç kızlar sesler duyarlar-düşler kurarlar bu çağlarında..Evlenince hepsi geçer.
Leda:
Evlenmek mi?.Kiminle?.Babamın bunları düşündüğü mü var?.Ama-düş değildi duyduğum
ses.Tam bir çiçeği koparıyordum ki duydum onu.Gerçek bir sesti o.Erkek sesi gibi
kalındı.Ama,bir kişioğlu sesine benzemiyordu.
I.Kız:
Ne de olsa kral kızısın.Kolay değil sana göre koca bulmak.Bu nedenle,daha uzun süre sesler
duyarsın sen Leda..Daha çok da erkek sesi.(Kızlar gülüşürler)
Leda:Pekiyi..Sizler gerçekten de bir şey duymadınız mı?O denli güçlü bir sesti ki,sizler de
uzaktan duymuş olmalısınız.Çok da uzakta değildiniz.
Kızlar:Duymadık..Çok uzaklardaki bir çobanın flüt sesinden başka bir ses duymadık.Kim
bilir-belki de yalnızca senin duymanı istemiştir sesin sahibi?
4
Leda:
Çıldırıyor muyum yoksa?Kişioğlu durduk yerde sesler duyarsa çıldırıyor demektir.Yok
canım-sesler duyduğumdan eminim.
Gökten gelen(Aynı sesle):
Çıldırmak ne demek?..Evlenmek ne demek?..
(Leda ve kızlar korkuyla çevrelerine bakınırlar)
Leda:
Duydunuz mu?..(Bağırır)Yanıtlayın beni..Siz de duydunuz mu?.Duydunuz değil mi?
Siz de duydunuz.Söyleyin bana-duyduk deyin..Korkmayın..Bana çıldırmadığımı söyleyin.
Kızlar(Korkuyla):
Duyduk-duyduk Leda..Bizler de duyduk.
III.Kız:
Tanrıların bahçesine mi izinsiz girdik acaba?
II.Kız:
Yoksa,Kiklopslar’ın ülkesinde miyiz?Neden ortaya çıkmıyorlar?
I.Kız:
Gidelim buradan Leda .Çok korkuyorum.Tanrıları da Kiklopslar’ı da rahatsız etmemek gerek.
Leda:
Kızlar,sizler de sesi duyduğunuza göre,sizin de evlenme çağınız gelmiş demek ki..Benimle
dalga geçer misiniz?
Kızlar:Korkuyoruz Leda..Alay etme Leda..Biran önce kaçalım buradan.
Leda:Hayır..Sizler gidebilirsiniz.Ama-ben kalıyorum.Ben bir kral
kızıyım.Korkmamalıyım.Tanrılarla da Kiklopslar’la da başa çıkabilirim.Çıkmalıyım.
I.Kız:
Ama Leda..Ya başına bir şey gelirse?
Leda:Gelirse gelsin..Bu bilmeceyi çözmeliyim.Sizler gidin.Ben ne olup bittiğini anlayacağım.
(Kızlar koşarak çıkarlar)
Koro:
Güzel konuştu Leda
Akıllı ve cesurca konuştu.
Krallar ve kral kızları
Tanrılardan da Kiklopslar’dan da korkmamalı.
Leda:
Merak da ediyorum bu sesin sahibini doğrusu.Sanki bana iyilikler-güzellikler getirecek gibi
duyumsuyorum.
Korobaşı:
Leda çayırda dolaşmaya başladı.Bu sırada gökten gelen onu izliyordu.Beğendi onu..Kim
bilir,geldiği evrende de,kendi ülkesinde de Leda gibiler vardı..Dişiler vardı.Üstelik,uzaydan
gelen uzun süredir kadınsız olmalıydı..İstedi Leda’yı…Leda,göldeki kuğulara hayran hayran
baktı..Çağırdı onları.Boyunlarını okşadı,sevdi..Bir yandan da çevresini gözlüyordu..Sesin
sahibini görmek istiyordu..Gökten gelen hepsini gördü.
Gökten gelen(Gizlendiği yerden çıkar):
Günaydın..(Sesi madeni çıkmıştır.Leda ürker)Korkuttum sizi..(ses daha da kalınlaşmıştır.Leda
kulaklarını kapatır.)Ahh..Demek,ince seslere alışkınsınız.(Sesi normal kişioğlu sesi
olur.)Tamam,şimdi daha rahatsızı.Size sizin dilinizle sesleniyorum.Umarım kolayca anlaşırız.
Leda:
Kimsiniz siz..Benim gibi kişioğlu musunuz?Yoksa-tanrı mısınız?
Dilimizi nasıl öğrendin.Ne güzel konuşuyorsunuz.
Gökten gelen:
5
Ne demek istediğinizi anlamadım..Ama,tanrı sözcüğünü sevdim.Bana,tanrı diyebilirsiniz.Ben
size ne diyeyim?
Koro:
Eyy..Attika’lılar,Peleponez’liler
Gelin siz de görün şu gördüklerimi
Kişioğluyla tanrı Zeus yüz yüze
Ne inanılmaz bir olay bu.
Korobaşı:
İsa’dan sonra gelen Muhammede tanrı yüzünü gösterdi.Ama o hiç bir şey göremedi.Gözleri
kamaştı.
Leda:
Benim adım Leda..Bu ülkenin kralının kızıyım.Size bakamıyorum..Gözlerim kamaşıyor..
Sanki güneşe bakıyorum..Siz tanrıların babası Zeus olmalısınız.
Gökten gelen:
Ohh.Giysilerim.Şu anda bin derece sıcaklıktalar..Onlar parlıyorlar.Şimdi ısısını düşürürüm.
(Giysisindeki bir düğmeyi çevirir.Giysilerin parlaklığı kalkar)
Tamam..Rahat mısınız şimdi?
Leda:
Evet rahatladım.Ama,çıkarın onları..Göreyim sizi.Siz tanrı Zeus iseniz,bana kişioğlu olarak
görünün.
Gökten gelen:
Atmosferinizden emin değilim.Araçlarım da bozuldu.Ölçemiyorum çevremi.Atmosferinize
uyum sağlayana dek bu giysiler içinde kalmalıyım.Biçim değiştirsem bile buna
uymalıyım.Ama,giysimin ısısını ayarladım.Size zararım dokunmaz artık.Ne güçsüz gözleriniz
var?
Leda:
Hiç bir şey anlamıyorum söylediklerinizden.Ama,biz ölümlüler güçsüzüz.Bu doğru
işte.Tanrıların bizleri güçsüz bulması doğal.
Gökten gelen:
Demek,bizlerden çok geri kalmış varlıklarsınız.Ama,organizmanız bizimkilere
benziyor.Konuşuyorsunuz-deviniyorsunuz.Üç duyunuz var..Görüyor
,duyuyor,dokunuyorsunuz.
Leda:
Üç değil beş..Ayrıca tat alırız ve koku alırız.Ama,siz bunları zaten biliyorsunuz.
Gökten gelen:
Demek beş duyunuz var.Ne denli küçük sayılar bunlar..Bizim duyularımız sonsuz
sayıdadır.Neyse,artık korkutmuyorum ya sizi?..Kimseyi tedirgin etmeyi istemeyiz bizler.
Leda:
Korkutuyorsunuz..Hem de çok..Biz kişioğulları;kendimize benzemeyen her varlıktan
çekiniriz,korkarız.Mağara yaşamından kalmış bir duygu bu.
Gökten gelen:
Ama,sizden hoşlandım ben.Yanınıza gelmek,sizi sevmek istiyorum.Bunu yapabilmem
için,benden korkmamalısınız.
Koro:
Yüceler yücesi tanrı Zeus
Leda’yı çok beğendi
Ölümlü Leda korkuyordu
Kaçmak istedi
Ama,tanrı Zeus bırakmadı onu
Tanrısal zevkler sunmak için
6
Uykunun kollarına aldı
Uyuttu onu.
Leda:
Gitmeliyim artık.Kral babam beni bekler.Yanımdaki kızların anlatılarını duyunca
telaşlanır.Dönmediğimi görürse askerlerini yollar.Beni kurtarmak için.Siz de onları
cezalandırırsınız.Ben de üzülürüm olanlara.
Gökten gelen:
Biraz durun..Şimdi,sizin beğendiğiniz bir şey olacağım..O zaman korkmazsınız benden.
(karanlıkta kalır)
Koro(Işıklar yandıktan sonra):
Yüce Zeus bir kuğu oldu
Leda’nın hoşuna gitmek için.
Bütün tanrılar oradaydı
Olanları izliyorlardı.
Korobaşı:
Uzaydan gelen bizlerden güçlüydü.Bilgiliydi..Maddeyi değiştirebiliyordu..Kendi bedenini de
değiştirdi..Ve,bir kuğu oldu.Artık,korkmadan,korkutmadan Leda’sını kucaklayabilirdi.
Gökten gelen(Mekanik bir kuğu olmuştur.Bölüm sonuna dek kuğu
kalacaktır.Gezinir,konuşur,Leda’yla çiftleşir.)
Nasıl,beğendin mi beni şimdi.Biraz önce beğendiğin,sevdiğin,okşadığın varlıklardan biri
oldum.Onlardan korkmuyordun..Benden de korkma artık.
Leda:
Ohh..Bir kuğu oldunuz.Hem de hepsinden güzel..
Gökten gelen:
Sevindiğin için mutluyum..Şimdi yanıma gelebilirsin artık.
Korobaşı:
Daha sonraları Musa öküzün maddesini değiştirdi.Altından öküz yaptı onu.
Leda:
Olmaz..Gitmeliyim.Kral babam beni bekler.Gitmezsem merak eder.
Gökten gelen:
Kral mı?..Baban mı?..Kim bunlar,buradalar mı?.Neden ortya çıkmıyorlar.
Leda:
Babam..Beni bu evrene getiren..Anamı doğurtan adam.O şimdi sarayındadır.Benim dönmemi
bekliyordur.
Gökten gelen:
Seni baban mı yarattı.Bu duruma getirdi?İyi,iyi..Senin gibi biraz karışık bir organizmayı
yapmak başarı sayılır..Pekiyi,kral nedir?
Leda:
Kral,bir ülkeyi yöneten kimsedir.Benim babam da bu adayı yönetiyor.
Gökten gelen:
Güçlü bir elektronik beyin yani..Tanımak isterdim onu.
Leda:
Doğru..Babam çok akıllıdır.
Gökten gelen:
Gel yanıma..Birlikte olalım seninle.
Leda:
Olmaz..Bana ne yapacaksın?
Gökten gelen:
Gel,sana bir zararım olmayacak..Seveceğim seni.
Leda:
7
Olmaz..(esner) Ohh..Uykum geldi..Büyüleniyor muyum ne?
Gökten gelen:
Direnme..Düşünceni sınırlama..Bırak kendini..Beni iste.
Leda:
Olmaz..Kral babam kızar bana..Sen bir yabancısın…Ama,engel olamıyorum
duygularıma..Ben de seninle olmak istiyorum..Çok utanıyorum..
Gökten gelen:
Tamam..Düşünceni benimkine uyumlaştırdın..Gel yanıma.(Leda,uykudaymış gibi gider)Beni
kucağına al..(Leda,kuğuyu kucağına alır.Gagasından öper.)Beni okşa..Boynumu okşa,sev
beni..(Işıklar kararırken “Kuğulu Leda” tablosu görünümünü alır Leda)
Koro:
Ne mutlu Leda’ya
Zeus’un sevgilisi oldu
İçine aldı onu
Tanrılar katına erişti.
Korobaşı.
Sonraları,kutsal ana Meryem tanrıyla sevişti.O yüce yaratandan gebe kaldı..İsa’yı doğurdu
tanrısal nefesle..Ama,bir uzaylıyla sevişmedi.Bu gerçek..
Koro:
Ve sabah oldu
Ve akşam oldu
Birinci gün.
(Koro çıkar.Işıklar söner.Flüt sesleri..Işıklar tekrar yanar.Ertesi gündür.Sahne düzeni
aynıdır.Koro dans ederek ters yönden girer.)
Koro:
Ne mutlu kişioğluna
Tanrıları bile baştan çıkarıyor
Yoksa tanrılar mı
Kişileri baştan çıkarıyor?
Korobaşı:
Yoksa,tanrılar mı bize lütufta bulunuyor?Kalkıp evrenimize geliyorlar.Şu kuğu kılığına giren
tanrı gibi.
Koro:
Uzun saçlı,şimşek bakışlı Zeus
Leda’mıza tutuldu.
Onu beraberinde götürecek mi?
Tanrılar katına yüceltecek mi?
Korobaşı:
Hiç sanmam.Çünkü,uzaylının gemisi bozuldu.Uzaylı geri dönemeyecek.Bir evrenli
gibi,burada,bizimle yaşayıp sonunda ölecek.
Koro:
Daha neler göreceğim bakalım
Olmadık neler duyacağım
Tanrılar ne oyunlar oynayacak
Leda’nın aklı karışacak.
Korobaşı:
Gelin,öyküyü izlemeyi sürdürelim.İşte talihli Leda.Kuğu boyunlu güzel kız.
Leda(Soldan girer):
Dün düş mü gördüm acaba?.
8
Tanrı Zeus’la seviştim.Ama,duyduğum zevk gerçekti.Şu kuğular denli gerçek..Ahh,ulu
Zeus..Kuğu kılığına girip beni kandırdı.
Bir kişi,bir hayvanla sevişebilir mi?Olmaz öyle şey.Ben,bir kuğuyla değil,bir tanrıyla
seviştim.Onlar,diledikleri kılığa girerler,istedikleriyle sevişirler.
Gökten gelen(Ağaçların arasından çıkar.Leda’ya yaklaşır):
Hayır güzelim,dün birlikte yaşadığımız o kısacık an,bir gerçektir.Seviştik seninle.Dölledim
seni.Sana,enerjimin bir kesimini ilettim.Senin türünün beden yapısına büründüm.Bir erkekten
hiç farkım kalmadı.Seni istediğimce sevdim ve seninle birleştim.Senin türünün genlerini
taşıyan hücreler yapıp onları sana yükledim.
Leda:
Ohh..Bir kuğuyla sevişmek ve ondan gebe kalmak.Tanrısal bir olay bu..Meğer ne güzel bir
alınyazım olacakmış.Başka kimse yaşayamaz böyle bir olayı.
Gökten gelen:
Ben kuğu değilim ki..Onların biçimine büründüm.
Leda:
Ya nesin?..Unuttum,bağışla..Sen,tanrı Zeus’sun.Tanrıların tanrısı ulu Zeus..Olimpos Dağı’nda
yaşarsın.Çevrende diğer tanrılar dört dönerler.Hepsi sana hizmet ederler.Ve sen,evreni ve
acunları yönetirsin.Sen doğanın yaratıcısısın.
Ama,kızmamalısın.Bir kızdın mı,evreni alt üst edersin.Savaşlar çıkarırsın eğlenmek
için.Kişioğulları biri birlerini yerler.
Sonra,güzellik yarışmaları düzenlersin tanrılar arasında..Eğlenirsin,şarap içersin,sarhoş
olursun
Bazı kez,seni bizlerden birisi gibi düşünürüm..Sen acunları yartan ulu Zeus’sun.
Gökten gelen:
O sözünü ettiğin varlığı tanımıyorum.Hiç böyle birisinden söz edildiğini
duymadım.Tanımlamalarına bakılırsa,güçlü bir varlık olmalı.Acunlar yarattığına
göre,bizlerden olmalı..
Fırsatım olursa,tanımak isterim onu.Belki uzay gemimin onarımında bana yardım eder.Hangi
samanyolundan olduğunu biliyor musun?
Leda:
Bilmiyorum..Ne dediğini de anlamıyorum..Herhalde,tanrıların diliyle konuşuyorsun ondan..
Gökten gelen:
Neyse..Ben,Vega’lıyım..Anlattığın varlığı beğendim.Belki karşılaşır ve biri birimize bilgi
aktararak anlaşırız onunla.
Evet Leda,bu gerekiyorsa bana Zeus diyebilirsin.Dilersen tanrı dersin,dilersen Zeus..Bizim
evrenimizde adımız yoktur.Hepimiz,bir büyük varlığın parçalarıyız.
Koro:
Demek,gerçekten de Zeus’muş
Kişilerin arasına karışmış
Kişioğlu dikkatli davranmalı
Her konuştuğu bir tanrı olabilir.
Korobaşı:
Sonraları,Mansur “Enel hak-ben tanrıyım”dedi..Zavallının derisini yüzdüler.Gerçekten de
tanrı mıydı?..Yoksa,o da uzaylı mıydı?
Leda:
Zeus değilsen kimsin sen?..Yok,sen tanrısın..Yaptıkların,söylediklerin hep tanrısal..Güçlerin
tanrısal.
Koro:
İnanma ona Leda
Besbelli sınıyor seni
9
Tanrılar bunu hep yaparlar
Kişilere tuzaklar kurarlar.
Gökten gelen:
Senin gibi bir varlığım..Gökten geldim..Başka acundan ve evrenlerden.Çok uzaklardaki bir
gökadadan.
Bizim evrenimizde her şey buradan değişiktir.Zaman değişiktir,mekan değişiktir.Herşey,birin
içindedir.
Leda:
Başka evrenler var mı ki?Acun dediğin de nedir?..Babamın ülkesinden büyük mü?
Gökten gelen:
Şu gördüğün yıldızların çoğu ayrı bir evren..Göremiyor musun?.Yazık..Yaşam var
oralarda,kişiler var..Bu gökler gibi,sayısız gökler var.Benim acunum çok gelişmiş.Herşey çok
düzenli ve güzel.Sizin acununuz ise berbat görünüyor..Uyumda zorlanıyorum.
Korobaşı:
Eflatun da “Yıldızlar tanrıdır”dedi sonraları..Ondan önce de yıldızlara tapınırdı
kişioğulları..Kahinler,yıldızları okurlar ve krallara gelecek hakkında kehanette
bulunurlardı.”Yıldızname”diye kitaplar bile yazılmıştı.
Leda:
Sen gökten geldiğine göre tanrı olmalısın..Kişioğlu olsan,uçamazdın.Buraya gökten
gelemezdin.Kılık değiştirip kuğu olamazdın.
Gökten gelen:
Öyle olsun güzelim..Ben tanrıyım..Ama,gel..Gel seni bir kez daha seveyim.(Biri birlerine
yaklaşırlar.Leda kuğuyu kucaklarken karanlıkta kalırlar)
Koro:
Ohh..Tanrı Zeus aşka doymuyor
Ne de olsa bir tanrı o,gücü sonsuz
Leda da yaşamından memnun görünüyor
Acaba,kral babası bu işe ne diyor?
Korobaşı:
Ve günlerce seviştiler..Leda mutluydu..Uzaylı da..Uzaydan gelen için zaman kavramı
yoktu..Sonunda;Leda gebe kaldı.
(Leda ile kuğu yeniden aydınlatılır.Biri birlerinden ayrılmışlardır.
Leda:
Ohh tanrım..Nedir bu başıma gelen?..Karnım şişmeğe başladı.Başım dönüyor,kusuyorum..Bir
obur gibi durmadan yiyorum..Yoksa,yoksa gebe miyim?..Ama,olamaz ki..Dün bir,bugün
iki..Sonra,bir kuğudan nasıl gebe kalırım? Ohh,unutuyorum hep..O kuğu değil ki,tanrı Zeus
o..İsterse gebe bırakır,isterse gebe bırakmadan doğurtur..Kızdı mı,öldürür..Her şeye gücü
yeter..Off..Nedir bu başıma gelenler..
Gökten gelen:
Evet güzelim,bir istediğin mi var..
Leda:
Sana demedim canım..Ohh,özür dilerim..Tanrılar tanrısı Zeus diyecektim.Diyorum ki kendi
kendime,ne olacak benim bu durumum.
Gökten gelen:
Düşünce dengeni neden bozuyorsun?Durumunda ne var?
Leda:
Tüm ada bizi konuşuyor.Senin beni kandırdığını söylüyorlar.Tüm kadınlar bana
imreniyor.Tanrıyla sevişiyorum diye..Bir yandan da,herkes sonucu merak eiyor..Olan oldu
işte.
Gökten gelen:
10
Ne oldu güzelim?.Beden titreşimlerin neden arttı birden bire?
Leda:
Ne olsun ki..Gebeyim.
Koro:
Leda tanrıdan gebe kaldı
Ama,kız oğlan kızdı.
Buna herkes şaşırdı
Ama,ben şaşırmadım.
Gökten gelen:
Bundan doğal ne var ki?.Çiftleştik,güçlüyüz,sağlıklıyız..Elbette gebe kalacaksın.
Korobaşı:
Meryem de güçlüydü,sağlıklıydı.O da tanrıdan gebe kaldı.Tıpkı Leda gibi..Tanrı düşüne
girdi.Ona nefesini üfledi.Böylece Meryem İsa’ya gebe kaldı ve İsa doğdu.Çocuk Allah-baba
Allah-ruh Allah denildi.
Sonra Meryem ana Kudüs’ten kalkıp taaa İzmir’e geldi. Orada öldü.Efes’teki küçük kiliseye
gömüldü.
Ama,ne yazık ki Leda’nın bir mezarı yok.
Leda:
Ona üzülmüyorum canım..Seviniyorum de üstelik..Babama anlattım durumu..O da benimsedi.
Ne de olsa tanrısın..Senden bir çocuğum olsun isterim..De..Acaba,ne doğacak bu
birleşmemizden?Onu merak ediyorum.Bir kuğu mu,bir kişioğlu mu,yoksa yeni bir tanrı mı?..
Gökten gelen:
Seninle benim bileşmemizden ne olursa o olacak..
Leda:
Yarı kişioğlu yarı kuğu mu olacak çocuğumuz?
Gökten gelen:
Kim bilebilir?..Doğanın ne yaratacağını?..O ne isterse o olur..Gerçi biz,benim evrenimde buna
bir çözüm bulduk.
Dilediğimiz biçimde yaratıyoruz tüm maddeleri ve varlıkları.
Ama burada,sizin doğanızın ve zamanınızın yasaları geçerli..Siz egemen olamamışsınız henüz
doğaya ve zamana..
Benimse uzay aracım bozuldu ve parçalandı..Bu nedenle,işimiz doğaya kaldı..
Doğa ne isterse o olacak..Çocuğumuz ona göre doğacak..
Korobaşı:
Eski Yunan’da anlatılan yarı keçi yarı kişioğlu yaratıklar.Eski İran’daki yarı kişioğlu yarı
yılan,Eski Mısır’daki kişioğlu başlı aslan..Böyle bir birleşmeden doğmuş olmalı.
Leda:Yoo.Öyle doğaya bırakma bu işi..Keçi ayaklı,at kuyruklu,aslan başlı çocuklarım olsun
istemem..Ne de olsa,tanrısın sen.Dilediğince yapalım onları.Çocuklarım güzel olsunlar..Senin
gibi,kuğu boyunlu.Athena gibi güçlü.Afrodit denli güzel olsunlar.
Korobaşı:
Helen ırkı için güzel şeyler diliyor Leda.
Leda:
Güçlü olsunlar,akıllı..Böylece,tüm Ege’ye egemen olalım..Tüm zenginliklere el koyalım.Bize
karşı çıkacakları ezelim.Direnenleri yok edelim.
Ege’nin en büyük krallığını kuralım.Senin güçlerin sayesinde yapalım bunları.Çocuklarımız
da o krallığı yönetsin.
Koro:
Bu ne büyük bir olay
Bir ulusu kuruyor Leda
Tanrı Zeus’u avucunun içine aldı
11
Dilediği gibi oynatıyor Leda.
Yoksa tüm bu olanları
Tanrı Zeus mu planladı
O mu istiyor
Leda’yı yüceltmeyi.
Gökten gelen(Güler):
Pekiyi..Pekiyi..Dediğin gibi olsunlar.
Leda(Sevinçli):
Ohh..Demek çocuklarımızı güzel,akıllı,güçlü yapacaksın..Seni çok seviyorum sevgili kuğum..
(Gagasından öper)Ohh..Sevinçten uçuyorum.Gidip babama anlataım her şeyi.Bizlere ne
büyük bir lütufta bulunduğunu söyleyeyim..Tüm adalara haberciler salsın..Senden olaca
çocuğumuzu anlatsın.Onun bir yarı tanrı olduğunu herkes öğrensin..Herkes korksun
bizden.Daha şimdiden,bizlere saygı duysun.(Koşarak çıkar)
Koro:
Ve sabah oldu..Ve akşam oldu..İkinci gün.
(Flüt sesleri eşliğinde koro sahnede yer değiştirir.)
Koro:
Kişioğlu korkunç bir yaratık
Yapamayacağı yok.
Tanrıya tanrılığını unutturuyor.
İşte,koca Zeus
Bir aydır Leda’nın yanında
Bırakıp Olimpos Dağı’na dönemiyor.
Biraz daha kalacak olursa
Karısı Hera gelecek
Ve Leda’yı cezalandıracak.
Korobaşı:
Bir ay boyunca,uzaylı aracını onarmağa çalıştı.Bir an önce kendi evrenine dönmek
istiyordu.Bu evreni sevmemişti.
Ama,başarılı olamadı.Evrenimizin madenleri değişikti,doğa yasaları başkaydı..Yılmadı
uzaylı,çalıştı durdu.
Leda(Soldan girer):
Neredesin tanrım..Özledim seni..Sensiz yapamıyorum..Benim sevgili,güzel tanrım..Zeus’um
benim..Çık Ortaya..
Korobaşı:
Musa da Muhammed de tanrıya böyle seslenmişlerdi..Tanrıyı görmek istemişlerdi.Ve
tanrı,onlarla konuşmuştu.
Onlardan önce de kahinler,kutsal rahibeler tanrılarla konuşurdu.Mısır’da,eski
Yunanistan’da,Meksika’da,Peru’da tanrılarla konuşurlardı.
Tanrılar,kişioğlunla hep konuşmuşlardı.
Gökten gelen:
Geliyorum..Şu elimdeki işi bitireyim,oradayım.
Leda(Sese doğru yürür):
Neredesin?.Seni göremiyorum..Ne işi yapıyorsun?Hem,tanrılar iş yapmaz ki..Sen benimle
eğleniyorsun.
Tanrıların çalışması gerekmez ki..Onlar,istedikleri her şeyi ve her olayı yaratırlar
.Etleri,balıkları,yemişleri,içkileri..Sonra da,bir güzel yer,içer ve eğlenirler..
Gökten gelen(Ağaçların arasından çıkar).
İşte geldim..Oldukça da yoruldum.
Leda:
12
Ne yapıyorsun orada kuzum?.Ne zaman gelsem,seni o ağaçların arasından çıkarken
görüyorum..Kanatların,kuyruğun kir pas içinde oluyor.
Gökten gelen:
Uzay aracımı onarmağa çabalıyorum..Ama,boşuna..Elektronik beyin parçalanmış..Ses topu
düzenine komuta etmiyor..Zaman bantları desen öyle..Hangi zamanda olduğumu
bilemiyorum.Şimdi,üzerimdeki araçlardan yararlanıp ülkemdekilerle iletişim kurmağa
çalışıyorum.Tek kurtuluş yolu olarak bu kaldı.
Leda:
Gökteki tanrılarla mı görüşüyorsun?.Aman,beni koru onlardan Zeus..Özellikle de tanrıça
Hera’dan..Kıskanmasınlar beni..Kötülük yapmasınlar bana..
Gökten gelen:
Telaşlanma..Benim ülkemde kötülük yoktur..Her şey ve herkes,durgun ve sessiz
yaşar..Tutkularımız yoktur,yönetenler yoktur,üretenler yoktur..Her şeyi elektronik beyin
düzenler,uygular ve denetler..
Leda:
Doğru..Her şeyi sizler planlıyor ve uyguluyorsunuz.Bizler de bunlara “Alın yazısı” diyoruz.
Gökten gelen:
Yanılıyorsun.Bizler,yalnızca kendi acunumuzu programlarız..Başka acunlar da
var..Onlarla,birlik ve barış içinde bulunuruz.
Bu evrene rastlantı sonucu geldim.Daha doğrusu,uzay aracım bozuldu ve zorunlu iniş
yaptım.Hiç hesaplamadığım bir manyetik fırtınaya yakalandım ve aracım buraya
düştü.Bilgisayar da buna engel olamadı..Hiç bir şey anlamadım.
Leda:
Savaşmaz mısınız?.Siz tanrıların da arada sırada,kendi aranızda savaştığını anlatır atalarımız.
Gökten gelen:
Savaş sözcüğünün anlamını bilmiyorum..Dilediğimiz biçime gireriz.Dilediğimiz yere,anında
ulaşırız.Durmadan bilgi iletişiminde bulunuruz.Biz,sürekli bir huzur içinde yaşarız.
Leda:
Dediklerinden hiç bir şey anlamadım..Doğal bu durum..Çünkü,tanrısal dilden
konuşuyorsun..Ama,korkuyorum..Gitmeğe hazırlanıyorsun gibi bir duyumsama var içimde
.Benden gizli bir şeyler hazırlıyorsun.
Korobaşı:
Sonraları;Musa’nın,İsa’nın,Muhammed’in kitaplarını da anlamadı kişioğulları..İçlerinde
tanrısal sözler vardı..
Oysa;tüm kutsal kitapları aynı tanrı indirmişti.Tanrı o denli güçlüyse;neden dört kez kitap
indirmek zorunda kalmıştı?..Kişioğulları anlamıyordu kutsal kitapları..Neden
anlamıyordu?..Uymuyordu,içinde istenenlere..Neden uymuyordu?..
Gökten gelen:
Ne dedin?..Gidecek miyim?..Nereden anladın bunu?..Sana hiç bir şey söylemedim ki bu
konuda..Evet,kendi acunuma dönmek için çalışmalar yapıyorum.
Leda:
Biz kadınlar anlarız..Tanrıların düşüncelerini bile okuruz..Duyarız içimizde..Altıncı duygu
derler buna.
Gökten gelen:
Sevindim buna..demek,kadın denilen yaratıklar,bizim uygarlığımıza daha
yakınlar..Pekiyi..Düşüncelerini bana aktarabilir misin?
Leda:
Düşüncelerimi sana aktarmak mı?Ne demek o..Haa..Yazı yazarım,şarkı söyledim,şiir
okurum..Bunu mu demek istedin?.
Gökten gelen:
13
Hayır..Neyse,demek daha yeni gelişiyorsunuz.Ancak,bu tür yöntemlerle duygu ve düşünce
aktarımı yapıyorsunuz.
Bırakalım bunları şimdi..Evet,sıkıldım burada artık..Gitmek istiyorum.Kendi acunumda,kendi
ortamımda var olmak istiyorum.
Koro:
İşte,beklenen oldu
Tanrı Zeus gitmek istiyor.
Her erkek gibi Zeus da doydu
Leda’yı bırakmak istiyor
Başka Leda’lar bulmak için..
Korobaşı:
Gökten gelen yurduna dönmek istiyordu..Evine dönmek..Her yaratık,her canlı gibi;kendi
ortamında yaşamak istiyordu.Doğadaki yerini almak istiyordu.Evrenimizin doğası,onun
alışkın olduğu doğa değildi..Uyumsuzluk çekiyordu.
Leda:
Pek sıkılmışa da benzemiyorsun..Ne bağırıp çağırıyorsun,ne de kavga ediyoruz..Sinirlendiğini
hiç görmedim.
Gökten gelen:
Ne demek istiyorsun Lada?.Sinirlenmek nedir?..Neden bağırayım sana?..
Leda:
Baksana..Kuğuların sayısı durmadan artıyor..Bir yavru,bir yavru daha,bir tane daha..Hem de
hızla..Kim yapıyor bunları acaba?
Gökten gelen:
Ben yapıyorum..Sen yokken onlarla sevişiyorum..Hem tüm dişilerle..Çok hoşlanıyorlar..Ben
de tabii..
Leda:
Yaa..Demek,bir de açık açık itiraf ediyorsun..Kim bilir,hangi kralların kızlarıdır onlar
da?..Üzdün beni..
Ben de bir tek beni seviyorsun sanıyordum.Bir tek benden çocuk yaptın
sanıyordum..Oysa;buradaki kuğuları da doğurtuyorsun..
Bakarsın,yarın onları da benim gibi bir Leda yaparsın..O zaman ben ne yaparım?..
Gökten gelen:
Ne var bunda üzülecek anlamıyorum..
Korobaşı:
Leda gökten geleni,pardon tanrıyı kıskanıyor..Gökten gelen ise Leda’yı anlamıyor.Hem,kim
anlamış kadınları bugüne kadar..
Leda:
Kıskanıyorum seni..Başkalarıyla paylaşmak istemiyorum.Anlamalısın beni.Sen
benimsin,benim olmalısın..
Gökten gelen:
Kıskanmak mı?.Ne değişik kavramlarınız var..Anlamı ne bu sözcüğün.Elbette ben seninim
sen de benimsin.Her şey ve herkes;her şeyin ve herkesindir zaten..
Leda:
Bilmiyor musun?..Ahhaa..
Unuttum senin tanrı olduğunu..Öyle ya,sizlerde kişioğluna has duygular
yoktur..Kıskançlık,acıma,acıkma,susama..Yalnızca seversiniz ve öfkelenirsiniz..İki temel
duygu..Ama,Hera’nın da kıskanç olduğunu söyler atalarımız..
Gökten gelen:
Öfkelenmek mi?..O sözcüğü de bilmiyorum ben.Böyle bir kavram yok benim evrenimde..
İletişimde geliştikçe,kullandığımız kavramlar da azalmış demek ki..
14
Leda:
Ya o şimşekler,yıldırımlar ne?..Gök gürlemeleri,boralar..Onları kim yapıyor?..Öfkelenince
sizler yapmıyor musunuz?..Bütün bu ürkütücü olaylar,senin emrinle olmuyor mu?
Gökten gelen:
Hiç sanmıyorum..Ben başka bir acundan geliyorum.Sizin gökadanızdaki gibi bir evrenden
gelsem,belki haklı olabilirsin..Bizim uzayımızda,göksel olaylar yoktur..
Korobaşı:
Yüce Zeus tanrıların diliyle konuşunca,zavallı kişioğulları hiç bir şey anlamıyorlar..
Leda:
Dediklerini anlamıyorum ve üzülüyorum..
Gökten gelen:
Başka bir biçimde anlatılamaz bu dediklerim.
Leda:
Gitmeyeceksin değil mi?..Yaşam boyu benimle kalacaksın.Gerçi,tanrısal görevlerin de
var..Ama,onları buradan da yapabilirsin..Evreni,buradan da yönetebilirsin.
Gökten gelen:
Yaşam mı?..O da ne demek?..
Leda:
Yaşam..Ölüm..Hep unutuyorum tanrı olduğunu..Sizler ölümsüzsünüz,doğru..Bizler ise
ölümlü..Ama,ben seninle seviştim.Senden bir oğlum oldu..Bizleri de ölümsüz yapar
mısın?.Yoksa;bizler zaten ölümsüz olduk mu?..
Gökten gelen:
Ne dediğini anlamıyorum..Yaşam ne,ölüm ne?.Benim acunumda yok bunlar..
Koro:
Zeus Leda’yı tanrı yapacak mı?
Ölümsüzler ülkesine alacak mı?
Yoksa bırakıp gidecek mi?
Yazgısıyla baş başa bırakıp.
Leda:
Ölmek..Yani,toprak olmak..Kurtların etlerimizi yemesi,gözlerimizi oyması..Bu evrende
varlığımızın son bulması..
Gökten gelen:
Anladım..Madde değiştirmek..Benim yaptığım gibi..Seni tanımak için kuğu oldum
hani..Biçim değiştirmek,mekan değiştirmek,zamana ulaşmak..Bizde de var bunlar..Gerekirse
yapılır.
Leda:
Ondan değişik bir şey..Güneşi görmemek,şu güzel üzümleri yiyememek,seninle
sevişememek..Kısacası,yok olmak..
Gökten gelen:
Acunda hiçbir şey yok olmaz ki..Ayrıca;her varlık güneşi görür,tatları duyar,birleşir..En
küçük atomlar bile yaparlar bunu..O nedenle,değişim önemli değildir..
Korobaşı:
Çok uzun yüzyıllar sonra,Lavasier de söyledi bunu.Hiç bir şey yok olmaz..
Hiç bir şey yoktan var olmaz.
Leda:
Yüreğim kabarıyor yavaş yavaş..Öfkeleniyorum.Seninle anlaşmam çok güç oluyor.Durmadan
aşağılıyor,eziyorsun beni..
Koro:
Aman Leda sakin ol
Bizleri,ulusu düşün
15
Kızdırma güçlü Zeus’u
Yoksa tüm adayı yıkar
Yıldırımlarıyla,fırtınalarıyla.
Gökten gelen:
Ne dedin?..
Leda(Bağırır):
Ne dedin diyorsun..Bir de eğleniyorsun benimle..Ne olacak,ölüm..Şu bizlere kutsal
armağanınız..Şarap ırmakları akan,yemiş ağaçları ile dolu cennetiniz..Ya da kutsal
cezanız..Hades’te bekleyen canavarlar,ateş ırmakları..
Hangisine gideceğiz,onu da bilmiyoruz.
Korobaşı:
Kişioğlu bugüne dek bu soruya yanıt bulamadı.Ölüm bir kurtuluş mudur?Yoksa,bir ceza,bir
yok oluş mudur?Cehennem var mıdır,Sırat Köprüsü dediler sonradan,Hades’in ateş ırmağı var
mıdır?Gerçekte ölüm,bir mekan değiştirmedir.Ya da zaman değiştirmedir.Bir kara delikten
geçmedir.
Ölüm;gökten gelenin anlamını bilmediği,tanımadığı kavram..Bu kavramın olmadığı bir
evrende yaşamak ne güzel olmalı..
Leda:
Oysa,ölüm olmasa..Ölümsüz olsak..Evreni dolaşsak dursak..Dilediğimize sahip
olsak..Gülsek,eğlensek..Üzülmesek,ağlamasak..
Koro:
Güzel konuştu Leda
Bir bilge gibi konuştu
O zaman tanrı olurdu Leda
Ölümsüzlere karışırdı.
Gökten gelen:
Zaman azalıyor..Ben çalışmağa gidiyorum.Çalışmalıyım.
Leda:
Dur,gitme..Beni bırakma..Oğlumuzu bırakma..
Gökten gelen:
Seni bırakmayayım mı?.Oğlumu mu?..Ne diyorsun Leda?..Benim davranışlarıma nasıl
karışırsın?.Ben seninkilere,oğlununkilere karışıyor muyum?.Oğluna gelince,o sizden değişik
olacak..O başının çaresine bakacak.
Koro:
Eyvah..Tanrı Zeus kızıyor
Yakındır yerin göğün sarsılması
Denizlerin şaha kalkması
Depremlerin kentleri yıkması.
Leda:
Karışmıyorsun,doğru..Ama senin durumun kolay..Oğluma seni gösteremedim henüz..Babasız
büyüyor oğlum.
Gökten gelen:
Baba mı?..Daha önce de dedim sana.Anlamıyorum bu sözcüğü.Bugün,hiç anlamadığım bir
dille ve düşünceyle konuşuyorsun.
Leda:
Senin karın yok mu?..Hera tanrıça yani..Oğulların,kızların yok mu?
Gökten gelen:
Hera’yı tanımıyorum..Benim hiç bir şeyim de yok.Benim ülkemde her şey herkesindir.O
nedenle,kimsenin kimsesi yoktur.
Leda:
16
Beni başından savmak istiyorsun..Tüm erkekler gibi davranıyorsun..Doydun bana..Beni
başından atmak istiyorsun.Ama,unutma..Ben bir kral kızıyım..Babam öcümü alır,seni
cezalandırır..Hay Allah..Senden nasıl öç alınır ki?..Sen bir tanrısın..Hem de tüm tanrıların
babası.
Gökten gelen:
Gidip eldeki gereçlerle bir şeyler yapmağa çalışacağım.Yeniden eski gücüme
kavuşmalıyım..Bilmeliydim,bu evrenin atmosferinin durumunu.Ama,bir kez
değişebildim.Sonra,yeteneğim yitti.Bu beyaz,uzun boyunlu yaratıklardan biri olarak kaldım.
Leda:
Beni dinlemiyorsun bile..Dediklerimi anlamak istemiyorsun.
Gökten gelen:
Evet..Ne diyordum..Tamam..Şimdi,nasıl eski durumuma dönebilirim?.Buna
çalışmalıyım..Atmosferi çözümlemek,ışık akımlarını ölçmek,dokularımın yeni yapısını
öğrenmek zorundayım.Bütün bunları gereçsiz yapmak zor olacak..Acaba başaracak mıyım?..
Leda:
Görüyorum ki benimle ilgilenmiyorsun..Ben de gidiyorum işte..
Gökten gelen:
Git.git..Hemen şimdi git..Ben de rahat rahat çalışayım.
Lda:
Gidersem,bir daha geri gelmeyeceğim..
Gökten gelen:
Ben çağırınca gelirsin.O yeteneğimi yitirmedim daha..
Koro:
Tanrılar çağırınca gidilir.
Bunu çocuklar bile bilir.
Leda da biliyor bunu.
Ama tanrıyı kandırmağa çalışıyor.
Leda:
Öyle mi sanıyorsun..Gidiyorum işte(Çıkar)
Gökten gelen:
Güle güle..(Ağaçların arasında yiterken)Bir lazer üretecim olsaydı ne güzel olurdu.
Koro:
Ve sabah oldu..Ve akşam oldu..Üçüncü gün..
II. B Ö L Ü M
Sahne düzeni:Eski Yunan evlerinden biri.Bol sütunlu.Uzanmak için peykeler var.Tanrı
yontuları ve dua köşeleri.Sütunlar arasından,arkada asmalar görünür.
Koro(Sağdan girer):
Bu tanrıların işine akıl sır ermiyor
Şaşırdım kaldım doğrusu
Tanrı Zeus şimdi de bir kişioğlu oldu
Leda’yla bu evde yaşıyor.
Korobaşı:
Önce tanrı Musa olarak yeryüzüne indi.Musa bastonunu yılana dönüştürdü,piramitleri inşa
etti,Kızıl Deniz’i bastonuyla ikiye ayırdı ve arsından kavmi için yol açtı.
Ondan önce de;Mısır’a,Hindistan’a,Mayalar ülkesine,Aztekler ülkesine inmişti
tanrılar.Sonraları;tanrı İsa olarak yeryüzüne bir kez daha indi.Balıkçılarla çalıştı.Doğramacılık
yaptı.Körleri görür kıldı,sakatları yürüttü.Ama;tanrı İsa’nın hiç Leda’sı olmadı
17
Neredesiniz güzel efendim?Güçlü tanrım..Sonunda evinize geldiniz.Evimin sahibi
oldunuz.Beni ve oğlunuzu sevindiriniz
Buradayım Leda..Bu parlak taşların atom yapılarını incelemeğe çabalıyorum.Sağlam bir
maddeye benziyor.Bu maddeden başka amaçlarla yararlanılabilir mi acaba?Onu
düşünüyordum.Evet,söyle bakalım..Oğlumuz nerede?Beden eğitimi mi yapıyor,yoksa bilimsel
çalışma mı?
Leda:Oğlumuz diyorsun artık.Ohh,ne büyük bir mutluluk bu benim için..Oğlumuz bahçede
oynuyor.
Gökten gelen:
Ne yapayım?.Çok uğraştım ülkeme dönmek için.Hiçbir bilimsel çalışmanız yok.Tanrı
dediğinizsoyutbirkavramlabağlamışsınızelinizi,kolunuzu,beyninizi.Düşünmüyorsunuz,çalışmı
yorsunuz,gelişmiyrsunuz.
Gerçi,bazı düşünürleriniz atomlardan söz etmiş.Ama,onlar da orada kalmışlar.
Bana yararlı olabilecek tek araç geliştirmemişsiniz..Başaramadım uzay gemimi
onarmayı.Şimdi,alışıyorum sizlere.
Leda:
Gitmediğin,gidemedin için çok sevinçliyim.Alışıyorsun artık bizlere.Demek,beğeniyorsun
bize verdiğin bu düzeni?.Bu,beni daha da mutlu ediyor.Gerçi,senin ülkene gitmek;arada
yaşamak isterdim.Ama,diğer tanrılar ne derlerdi buna?.
Ya anam,babam..Onları da almazsın ki yanımıza..Ben de onlarsız yaşayamam.
Gökten gelen:
Öyle..Alışıyorum sizin yaşamınıza..Ne denli geri kalmış yaratıklarmışsınız.Çok zor oluyor
benim için.Her gün bir yeteneğimi,bir duygumu,bir bilgimi yitiriyorum..Ölüm dediğiniz bu
mu acaba?
Leda:
Bunlardan da öte bir şey.Kişi kör olur,sağırlaşır,topal kalır.Ama;yaşamak ister.Ölümden
korkar..Ölüm,yok olmaktır.
Gökten gelen:
Ben nasıl yok olurum?.Sen nasıl yok olursun?.Bunu anlayamıyorum işte.Olsa olsa biçim
değiştiririz.Başka yerlerde ve zamanlarda var oluruz.
Leda:
Bak,şöyle açıklayayım..Ben şimdi karşında duruyorum değil mi?.Varım yani..Dokun koluma.
(Dokunur)Sende bir duygu yarattım değil mi?.Bak,konuşuyorum işte..Ben ölünce,bunların hiç
biri olmayacak..Anladın mı şimdi?.
Gökten gelen:
Anlıyorum yavaş yavaş..Kuğular..Kuğular da azalıyorlar..Ben onları,biçim değiştiriyorlar
diye düşünüyordum..Benden aldıkları güçle..Demek,demek ki ölüyorlar onlar da..Yok
oluyorlar..Şimdi anlıyorum yok olmanın anlamını.
Ama,korkunç bir şey bu.Çünkü,anlattığına göre kişi istemese de biçim değiştirmiş
oluyor.Ama bu,çok zorbaca bir işlem.
Belki sizleri de yöneten bir elektronik beyin vardır.Ölüm dediğiniz de bu ulu gücün bir alt
programıdır.
Leda:
Evet..Kuğular ölüyor,ağaçlar,çiçekler ölüyor..Bizler de öleceğiz..Ama,biz ölmeyeceğiz değil
mi?.Sen tanrı değil misin?.Ölümsüzsün sen.Dilersen,beni de ölümsüz kılarsı..Oğlumuzu da..
Gökten gelen(Sesini yükseltir):
Bu pis atmosferinizde ölmemek olanaklı mı?.Ya bu yaşadığınız çevrenin
kokmuşluğu,pisliği..Sizler durmadan atık üretiyorsunuz ve kendinizi öldürüyorsunuz.Tanrılar
18
ne yapsın?.Ben de dayanamayacağım bu koşullara..Bedenim,organlarım çürüyecek..Erken
biçim değiştireceğim.Ölüm dediğin bu değil mi?..
Keşke bir bilgisayar geliştirebilsem.O ulu elektronik beyninize ulaşsam da ölüm denilen alt
programı ortadan kaldırabilsem.
Leda:
Bağırma..Beni korkutuyorsun.
Koro:
Tanrılar tanrısı kızdı
Ama,yüce Zeus haklı
Bizler yaşanmaz kılıyoruz evreni
Kendi kendimizi öldürüyoruz.Tanrılar ne yapsın?
Akıl vermişler bize
Biz onu kullanamıyoruz.
Korobaşı:
Adem yüzyıllarca yaşamıştı.Oğulları,oğullarının oğulları da öyle..Günümüzde,ortalama
yaşam süremizi yetmiş yıla çıkarmağa çabalıyoruz.Neden?..Yaşam ortamının koşullarını
berbat ettik de ondan..
Gökten gelen:
İrademi yitiriyorum.üşünce zincirim darmadağınık oluyor.Beyin hücrelerimin teker teker
durduklarını gözlüyorum.Gerçi,sizin evreninizde bu denli çok beyin hücresine sahip olmanın
anlamı yok..Var olan hücrelerin yüzde onu yeter tüm evreninizi algılamaya..Hoş,sizler o
kadarını da kullanmıyorsunuz yaa..
Leda:
Ne yapayım..Kadınların aklı kısa olur derler..Bu doğru..Ama,siz tanrılar istiyorsunuz böyle
olmasını.Beni sen yaratmışsın böyle..
Gökten gelen:
Ben bu evrende bir şey yaratmadım..Yaratamıyorum..Tüm yeteneklerimi yitirdim..
Kendi acunumda olsam her şeyi yapabilirim.Zaman ve mekanda dilediğimce
devinebilirim.Hiçbir araca gereksinim duymadan yapabilirim bunu.
Burada ise;yürüyor,çalışıyor ve yoruluyorum.Üstelik bir şey de yaratamıyorum
Şu doğurduğun çocuk hariç..
Leda:
Sinirleniyorsun durmadan..O zaman,ben de çok korkuyorum..Ne de olsa,tanrıların öfkesi
korkunç olur..
Gökten gelen:
Öyle..Yeni bir olgu bu dediğin..Öfkeleniyorum.Bu da,organlarımın çalışma dengesini
bozuyor.Bana neler oluyor,anlayamıyorum..Ben kuğulara
gidiyorum..Yeniden,evrenimdekilerle iletişim kurmağa çalışayım.
Leda:
Hala mı kuğulara gidiyorsun?..Herkes bizleri izliyor artık.Utanıyorum çevremdeki
kişilerden.Benden çok onların yanında oluyorsun.
Gökten gelen:
Utanmak mı?..O da ne demek?..Hem,kuğulara neden gitmeyeyim?..
Leda:
İstemiyorum onlara gitmeni..Kıskanıyorum seni.Anlamalısın beni..Bir de dedikodu
çıkarmışlar..Beni kuğularla aldatmayı sürdürüyormuşsun.
Gerçi,sen tanrısın.İstediğini yaparsın.Senin işlerine karışmak olmaz.
Ama,bu kıskançlık duygusunu da sizler vermişsiniz bizlere.Biz kadınlara..Ne yapayım,elimde
değil.
Gökten gelen:
19
Bazı kavramların anlamlarını öğrenemedim henüz..Ama,kuğulara gitmem gerek.Onlar
aracılığıyla,ülkemle ilişki kurabiliyorum.Belki bir çıkar yol bulabilirim.Belki sesimi
duyurabilirim onlara diye yapıyorum bunu.
Leda:
Neden hep gitmekten söz ediyorsun?
Koro:
Leda haddini bilmiyor
Tanrı ile nasıl konuşuyor?
Allah vere de kızmasa yüce Zeus
Leda tanrıdan hesap soruyor.
Korobaşı:
Sonraları İsa ile Muhammed göğe yükseldiler.Tanrının ülkesine gittiler.Tanrıyı görüp geri
döndüler.Zamanda ve mekanda yolculuk yaptılar.
Ama,gökten gelen ülkesine dönemiyordu.Göklere yükselemiyordu.Kuğular aracılığıyla aldığı
emirleri uygulamış ve son kez maddesini değiştirmişti.Bizler gibi bir kişioğlu olabildi
ancak..Ölümlü birisi.Artık istediği zaman;zamanda ve mekanda yolculuk yapamıyordu.
Gökten gelen:
Doğru..Şimdiye dek çoktan benimsemeliydim bu gerçeği..Bir kez daha ülkemi
göremeyeceğim.Bu çöplükten farksız evrende,istemediğim bir nesne olarak kalacağım.
Dilediğim zaman yağmur yağdırıp dilediğim zaman durduramayacağım.Doğa olaylarına
egemen olamayacağım.
Buna karşılık;doğanın tutsağı olacağım..Zaman..Zaman geçmeğe başladı.Onu bir kez daha
yakalayamayacağım.
Koro:
Tanrı Zeus bir şair gibi konuşuyor
Hiçbir şey anlamıyorum dediklerinden
Belki de bize gizlerini veriyor
Öğrenip tanrı olalım diye..
Leda:
Pekiyi..Git..Git,kuğularınla dertleş..Ne yaparsan yap..Ama,geri dön.Beni
bırakma..Oğlumuzu..
Bilemezsin ne güç durumdayım.Yaşam çekilmez oldu benim için de.Bir gün geri döneceksin
diye korkuyorum.Her gün bu korkuyla yaşıyorum.
Git,git ve gelme..Bitsin artık bu belirsiz,bu korkulu yaşam..Git..
Koro:
Tanrıyla Leda arasında aile kavgası
Görülmüş,duyulmuş şey mi bu?
Ben ne mutlu bir ölümlüymüşüm
Bunu da şu kulaklarımla duydu
Bu gözlerimle gördüm.
Gökten gelen:
Görüşmeye Leda(Çıkar)
Leda:
Güle güle..(yavaşça)Ama,geri dön..Tanrıysan eğer,bu duamı kabul et.Bana geri dön.
Kral(Sütunlardan birinin gerisinden ortaya çıkar):
Vah benim değerli kızım..Vah benim,prensler arasında savaşlara neden olan güzel
kızım.Ülkesinin iyiliği için tanrılarla yarışmayı göze alan erdemli kızım..Ne durumlara
düşmüşsün..Bir kral kızı olmaktan çıkmışsın.
Leda:
20
Olanları gördün,dediklerini duydun baba..Kocam beni aldatıyor..Hem de kuğularla..Ve ben
bir şey yapamıyorum.
Kral:
Evet..Kuğularla ilişki kurduğunu kendisi söyledi.Ne de olsa o bir tanrı..Kimseden korkmuyor.
Ama;bu yaptıklarını yanına koymam.Tanrı bile olsa..Kızımın üzülmesine,horlanmasına göz
yumamam.Sonra,kimse beni kral diye tanımaz,bana saygı duymaz,benden korkmaz.
Ne yapalım,o tanrıysa ben de kralım.
Leda:
Onunla başa çıkamazsın baba..Gerçi Prometheus’un tanrılara baş kaldırdığı;onların elinden
ışığı,yıldırımı çaldığı anlatılır.Belki sen de tanrıya baş kaldırabilirsi.
Ama,yine de tanrıyla doğrudan savaşıma girişilmez.Sen de girişme.
Kral:
Doğru söylüyorsun..Ama,kuğularını öldürebilirim.Bir daha gitmez onlara.
Leda:
Ben de senden bunu isteyecektim..Öldürt o kuğuları baba..Tanrı Zeus yalnız benimle ilgilenir
o zaman.Benimle ve senin torununla..Bunu yapabilirsin..
Kral:
Şimdi emir vereceğim.O gölün suyuna zehir katsınlar.
Leda:
En iyi yol bu baba..Kuğuların hastalanıp öldüğünü düşünür.Kendisi tanrı nasıl olsa..Zehirin
ona zararı olmaz.
Ya bizim yaptığımızı anlarsa?.Ne de olsa tanrı o..Ama,bize zarar vermez..Ne de olsa,oğlumun
babası o.
Kral:
Tasalanma kızım..İşte gidiyorum..Bir haftaya kalmaz,tüm kuğular ölecek.
(Kral ve Leda çıkarken ışıklar kararır)
Koro:
Ve sabah oldu..Ve akşam oldu..Dördüncü gün..
(Işıklar yanar.Gökten gelen sağdan girer)
Gökten gelen:
Bugün de bir haber yok.Bir türlü ilişki kuramadım benimkilerle..Kuğular da bir bir madde
değiştiriyor.Azalıyorlar..Tek iletişim araçlarım da işe yaramaz oldular.
Aradan haftalar geçti..Yaşlandım.Bedenim değişiyor.
Ama bu,istencimin dışında oluyor.Yoksa,bu evrende çok güçlü tek bir irade mi var?.O mu
yapıyor bunu?
(Bağırır)Heyy..Beni duyuyor musun;anlıyor musun?..Ben senin evreninden değilim.Yüz
yirmi milyon ışık yılı uzaklıktaki bir acundan geliyorum.Uğraşma benimle.Bana kötülük
etme..
Nasıl olsa,bizimkiler bulurlar izimi..Senin için iyi olmaz,anlıyor musun?
Biz daha güçlü bir iradeyiz..Beni rahat bırak..Bedenime dokunma..Nasılsam öyle kalayım.
Ne kötü bir iradesin sen..
Korobaşı:
Sonraları yalvaçlar,bir gün tanrının gazaba geleceğini,kıyametin kopacağını söylediler.Tüm
dinsel inançlarda vardı bu.Mehdi adındaki tanrının habercisi,bir gün ortaya çıkacak ve evrenin
sonunun geldiğini bildirecekti.Sonra;yer yarılacak,okyanuslar kabaracak,yanardağlar
püskürecek ve evren yok olacaktı.
Koro:
Eyvahlar olsun
Bu ne güçlü bir sevgiymiş
Tanrı Zeus çıldırdı
21
Saçma sapan konuşuyor
Yok canım ne de olsa bir tanrı
Biz onun dilinden anlamıyoruz.
Korobaşı:
Sonraları,tek iradeye,mutlak iradeye karşı çıkanları deli saydılar..Giderek suçlu
saydılar.Ateşlerde yaktılar,taşladılar,öldürdüler.
Herkes,kendi tanrısına inanmayanları kafir saydı.Yüzyıllar süren ve sürecek olan din savaşları
başladı.
Acaba;tanrıya karşı çıkanlar uzaylı mıydı?.Başka gezegenlerden,başka acunlardan mı
gelmişlerdi?Onların da uzaya dayalı bir dinleri vardı.
Leda(Sodan girer):
Deminden beri şuradan seni izliyorum..Bazı kez,korkuyorum senden.Oysa,sevginin olduğu
yerde korku olmamalı.
Ama sen,korkutuyorsun beni..Böyle anlaşılmaz sözler söyleyince korkuyorum
senden.Çıldırmış olacağını düşünüyorum.
Gökten gelen:
Düşünmek çıldırmak mıdır?..Çıldırmanın anlamı bu mu?
Leda:
Ohh hayır..Yanlış anladın.Düşünmek güzel bir şeydir.Bizleri kişi yapan,tanrılarla yarıştıran
güç.Ama,çok düşünmemeli..Kişioğlu çıldırabilir çok derin düşününce..
Gökten gelen:
Yani;düşünme yeteneği artar.Beyni gelişir..Bakış açısı genişler.Yeni bilgiler,duyumlar
Deneyimler edinilir.Güçlenir.
Leda:
Bütün bunlar olur doğal olarak.Ama,düşüncede çok ileri gitmemeli..
Gökten gelen:
Neden?Neden düşünceme sınır koyayım?
Leda:
Gerek yok da ondan..Günlük yaşamı sürdürecek düşünce yeterli.Ne gerek var
fazlasına?.Fazlasını tanrılar düşünüp,yaşamımızı düzenliyorlar zaten.
Gökten gelen:
Şimdi anlıyorum neden bu enli geri kaldığınızı?.Gerek yok demek..
Düşünmeden nasıl yaşanır?Tüm yaşam,tüm varlık,tüm doğa baştan aşağı düşğünce değil
midir?
O kuğular,o kuğular var ya..Bir gün sizleri geçecekler..Neden dersen,düşünüyorlardı.Tanrı
korkusu olmadan..Durmaksızın..
Bu nedenle,onlarla bilgi iletişiminde bulunabiliyoruz.
Koro:
Ooo.Zeus ilgin sözler ediyor
Kuğulara tanrılık bağışlamış
Onlarla düşe kalka
Vah zavallı Leda’cık
Kuğular denli olamadı.
Korobaşı:
Kuğular..Göllerine bale düzenlediğimiz hayvanlar..Güzel,uzun boyunlu,bilge bakışlı,asil
yaratıklar.Tanrı Zeus’un gücünü taşıyan canlılar..
Leda:
Biliyordum zaten böyle olacağını.Benden esirgediğin tanrısal gücünü onlara verdin değil mi?
Gökten gelen:
22
Ne dediğini bir türlü anlayamıyorum..Nedir bu tanrısal güç?.Kinetik enerji mi?..Maddesi
ne?..Zamandan da öte bir güç mü?.Kaçıncı boyutta..Hangi gökadsından gelmiş?..
Leda:
Off..Gene anlamadığım sözler ediyorsun.
Gökten gelen:
Ben de seni ileri bir organizma sanmıştım..Meğer sen hiçmişsin.Evet,bir nokta denli anlamsız.
Off..Ne yapmalıyım,ne yapacağım?
Çevreye uyum göstermek zorundayım.İlk gerçek bu.Bedenim uyduğuna göre,ben de
uyabilirim.Yoksa,dengem bozulacak.Ne yaparım o zaman?Bedenimi yeniden
kuramayacağıma göre..
Off..Bizim doğa yasalarımız burada çalışmıyor.Bambaşka bir doğa var burada.Onu
öğrenmeğe çalışmalıyım..Tamam işte,işe buradan koyulmalıyım.
Koro:
Tanrı Zeus Leda’yı sınıyor
Ona tanrısal güç verecek
Ama,güvence istiyor.
Korobaşı:
Sonraları nüdistler geldi,hippyler geldi evrene.. ”Doğaya
dönelim..Kurtuluruz”dediler.Acaba,cennet doğa mı?.Pekiyi ya cehennem ne?Cehennem
mi?..O da bizlerin yarattıkları olsa gerek..Sosyal düzen,din düzeni,ekonomik
düzen..Aman..Burada duralım.Galiba sınırı aştık..Cezalandırılırız sonra..
Leda:
Tabii ya..Doğayı sevmelisin.Bak,ne yaparız..Bir gün kırlara,bir gün dağlara gideriz.Kıyıya
iner,denizde yüzeriz.Tatlı yemişler yer,taze süt içeriz.Alışırsın bu tür bir yaşama..Beni bırakıp
gitmezsin.
Gökten gelen:
Evet,evet..Sorunun çözümü bu olmalı.Belki o zaman bedenim istencim dışında
çökmez,çözülmez,yıkılmaz..Belki de o zaman ölmem..Nasıl olsa beni bulacaklardır.Gelir
kurtarırlar beni bu bataklıktan.Bu kadına göre,evrenin en güzel adası bu daymış.Vah zavallı
evrenliler..
Koro(Işıklar kararırken):
Ve sabah oldu..Ve akşam oldu..Beşinci gün..
(Işıklar aydınlanırken Leda soldan koşarak girer.)
Leda:
Zeus..Neredesin,çabuk gel..Gel de oğlumuzu kurtar..Oğlumuz ölüyor.
Koro:
Bu Leda ne garip konuşuyor?
Tanrıyı kızdıracak
Tanrının oğlu hiç ölür mü?
Bu Leda’nın sonu olacak.
Korobaşı:
Sonraları İsa oldu..İsa,tanrının oğluydu.Romalılar çarmıha gerdiler,öldü..Tanrının oğlu
öldü.İsa aynı zamanda tanrıydı..O halde onunla birlikte tanrı da ölmüş oldu.
Demek tanrılar ölürler.Gerçekten de;Mısır tanrıları öldü..Yunan tanrıları da..İnkaların tanrıları
da öldü.
Oysa;bir hayvanla bir insan doğan bir varlığın yaşama şansı yoktu..Leda’nın oğlu ondan
ölüyordu.
Leda:Koş Zeus koş..Yardım et..Oğlumuza ölümsüzlük bağışla..Yaşamalı o.Aşkımızın bir
kanıtı olmalı.Evren durdukça yaşamalı..Tanrılarla ölümlülerin iyi geçindiklerini
kanıtlamalı.Gel,Zeus,koş..Yetiş imdadımıza..
23
Gökten gelen:
Geldim işte..Ne bağırıp duruyorsun?.Ses tonlarınıza alışmıştım..Ama,giderek çekemez olyrum
sesinizi.
Leda:
Sesimi çekemiyor musun?.Benim sesim,bu adanın en güzel sesidir.Sesime dayanamıyor
musun?..Yoksa,sağır mı oluyorsun?.
Gökten gelen:
Doğayla olan uyumumu yitiriyorum giderek..Yeteneklerim yok oluyor.Kendi evrenimde ne
güzeldi..Durmadan yenilenirdim.Yeni bilgiler,yeni yetenekler edinirdim.Oysa
burada,durmadan geriye gidiyorum.Kazandıklarımı da yitiriyorum.
Leda:
Oğlumuz ölüyor diyorum..Bırak şidi bu tür düşünceleri
Onu bana bağışlamalısın..İnsanlığa..Olağanüstü bilgiliydi.Yarışmalarda tüm yarışanları
geçiyordu..Dövüşlerde herkesi yeniyordu.
Bize yeni yetenekler bağışlamıştın..Alma onları geriye Zeus..Bırak,insanlık
ilerlesin..Bırak,bunu oğlumuz yapsın..
Gökten gelen:
Anlamıyorsun bir türlü..Ben artık sizler gibiyim..Oğlumuz için bir şey yapamam..Onun
hakkında ,benim için de kararlar alan,sizin evreninizi yöneten,acımasız irade gücü karar
verecek.
Korobaşı:
Gökten gelen,bizlerden birisi oldu artık.Yaşlanıyor,gürültüyü sevmiyor..Kişilerle ilgilenmek
istemiyor..Oğlu olsa da o kişi..Üstelik yemeğe düşkünleşti,göbeklendi..
Hem tanrılar kişioğullarına ölümsüzlüğü verirler mi?.O zaman herkes tanrı olur..Tanrıların
tanrılığı nerede kalır?..Belki de doğrusu budur..Herkesin tanrı olması..
Leda:
Yalvarırım Zeus..Göster tanrılığını..Bana bağışlamadın ölümsüzlüğü,oğluna bağışla..Kurtar
onu..Küçükken nasıl iyileştirirdin onu çabucak?..Hiç hasta olmadı sayılır.
Koro:
Tanrılar hastalanmaz
Tanrılar yaşlanmaz
Tanrılar ölmezler
Tanrılar yok olmaz.
Korobaşı:
Leda’nın oğlu çocuk hastalığından ölecek..Çocukken geçirmedi kızamık hastalığını..Şimdi
yakalandı..Benzerlerinden çok hızlı büyümüştü..
Gökten gelen de kişioğlu oldu artık..Hiçbir gücü kalmadı.İyileştiremez çocuğu..Leda’nın oğlu
ölecek.
Leda:
Babam..Kral babam..Ona gitmeliyim..Ondan yardım dilenmeliyim..O kurtarır
oğlumu.İyileştirecek doktorlar,ilaçlar sağlar..Anlıyorum ki,sen bir şey
yapmayacaksın.Oğlumuzu kurtarmayacaksın..(Çılgın gibi koşarak çıkar)
Koro:
Leda iyice çıldırdı
Tanrının iyileştiremediğini
Kral nasıl iyileştirir
Leda sonunda delirdi.
Tanrılarla oyun oynamanın sonu bu.
Korobaşı:
24
Sonradan,sayrılıkların çoğu yenildi.Ama,sayrılıklar bitmiyordu..Veba,kolera,sıtma,verem
bitse;kanser çıkıyordu ortaya.Nereden geliyordu bu sayrılıklar evrene?..Başka uzaylılar mı
yolluyordu?..Tohum saçar gibi,mikrop,virüs mü serpiyorlardı üzerimize?.
Hele o virüsler..Evrenin gerçek egemeni onlar..Ne ilaç kar ediyor ne doktor..Bir girdiler mi
kişioğlunun bedenine,onu yok ediyorlar.
Gökten gelen:
Ne köyü alın yazım varmış..Gökadamın dışında yolumu şaşırdım.Bu çöplüğe
düştüm..Kurtaramadım kendimi..Çöpe dönüştüm.Çürüyorum durduğum
yerde..Ölecekmişim..Ne demek ki bu?..Oğlum ölüyormuş..Ölsün bakalım..Belki o zaman
anlarım ölümün ne demek olduğunu..
Koro:
Bu tanrılar ne garip
Durmadan sınarlar bizleri
Tanrılar bilmezler mi ölümü
Bize tattırdıkları o korkunç acıyı?
Korobaşı:
Bu adam şanssız..Bu gökten gelen..Yirmi birinci yüzyılda gelmeliydi evrene..Bu durumlara
düşmezdi..Zavalı Vega’lı.
Yanlış zamana sıçrama yapmış olmalı.Şimdi de,geldiği zamana dönemiyor.Enerjisine biçim
değiştirtemiyor.
Leda(Telaşla girer):
Babam da bir şey yapamadı.Oğlumuz öldü..Oğlumuz öldü,eyy ölümsüz Zeus..Bunu sen
istedin..Elimde olsa,seni öldürürdüm.Ama,kanın bile yok bedeninde..Kansız yaşıyorsun..Bunu
başardığına göre,seni nasıl öldürebilirim?..Nasıl başa çıkabilirim seninle?..
Gökten gelen:
Neden hep ölümü,öldürmeyi düşünüyorsunuz?..Çok mu korkunç ölmek?..Öldükten sonra ne
olacağınızı biliyor musunuz?..
Leda:
Hades’e gidiyoruz..Ateş ırmaklarını aşıyoruz.Sorguya çekiliyoruz..Daha ne olsun?..
Gökten gelen:
İyi işte..Başka bir acuna gittiğiniz anlaşılıyor..Orada da yaşamınızı sürdürüyorsunuz..Daha ne
istiyorsunuz?.
Hiç değilse,bunu başarmışsınız.Yok oluyorsunuz,zaman ve mekan değiştiriyorsunuz.
Koro:
Leda’nın din bilgisi çok iyi
Hades’ten kurtulur ölünce
Cennet yerleşir gönlünce
Belki oğlu da orada olur
Ne de olsa tanrının çocuğu.
Korobaşı:
Ölüm korkusu,ölmemek tutkusu..Kişioğluna bilimi öğretti sonraları..
Sonsuz yaşam taşının peşinde koşup durdular..Kimyayı,fiziği,matematiği
geliştirdiler..Sonunda bulacaklar mı sonsuz yaşam taşını?..Ölümsüz olacaklar mı?
Gökten gelen:
Ateş ırmakları ı dedin?.Nerede onlar?..Bizlere yakın mı?..Oraya bir gidebilsem..Belik de
yeniden enerji depolayabilirim bedenime..Kim bilir,acunuma ve evrenime bile geri
dönebilirim..
Söyle,nerede bu ateş ırmakları?..
Leda:
25
Oğlumu öldürdün.Şimdi de beni öldürmeyi düşlüyorsun..Ölmeden nasıl inerim
Hades’e?..Nasıl gösterebilirim sana ateş ırmaklarını..
Öldürme beni Zeus..Yanımdan hiç ayrılma..Beni de ölümsüz kıl..Ya da beni de senin evrenine
götür.
Gökten gelen:
Yapamam..Ben,kendi maddemi yenileyemiyorum artık..Şimdi anlıyorum yok olmanın
anlamını..Meğer siler,ne kadar düşün
K düzeydeki bir uygarlıkta yaşıyormuşsunuz..Maddeye bile egemen olmamışsınız..Nerede
kaldı ki zamana,diğer boyutlara egemen olasınız..
Koro:
Yine tanrıca konuştu Zeus
Ve benim kafam karıştı
Belki filozoflarımız anlar
Tanrının bu dediklerini.
Korobaşı:
Sonraları,Einstein E=mc2 dedi ve dördüncü boyutu buldu ve tanrılaştı.Başka boyutlar yok
muydu..Onları çözümlemeğe yaşamı yetmedi.O da öldü gitti..Tüm tanrılar gibi..
Leda:
Ne dediğini anlamıyorum..Ama,senden yardım diliyorum..Beni tanrılar katına al..Yeter bana
çektirdiklerin..Sınadıysan beni,sınavı başardım sanırım..
Senin için saçımı süpürge ettim..Her kaprisine katlandım..Kuğularına bile..
Ödüllendir beni artık..Ölümsüz kıl beni..
Koro:
Biz kişioğulları ne garibiz
Tanrılarla bile pazarlık ederiz
Sana dua ediyorum,sana inandım
Sen de koru beni,mutlu et,zengin et deriz.
Gökten gelen:
Ben kendimi kurtaramıyorum..Nerede kaldı ki seni tanrıların katına alayım..Bednimde çeşitli
ağrılar var..Devinimlerim azalıyor..İyi düşünemiyorum..Sanırım enerjim iyice azalacak ve
ben biçim değiştireceğim..
Leda:
Sayrılanıyorsun her halde..Aman,ben de saçmalıyorum..Tanrılar hiç sayrılanır mı?..Yoruldun
her halde..Tanrılar yorulabilir tabii..Dinlenirler o zaman..Gel şöyle uzan..Başını dizime koy.
(Leda bir peykeye oturur.Gökten gelen,başını dizine koyarak uzanır.)
Korobaşı:
Ve tanrı evreni altı günde arattı..Yedinci gün dinlendi..
Gökten gelen:
Ölüyor muyum acaba?..
Koro:
Ve sabah oldu..Ve akşam oldu..Altıncı gün..
Flüt sesleri duyulur..Işıklar yeniden yanar.)
Korobaşı:
Geldik öykümüzün sonuna
Her şey gibi,öykümüzün de bir sonu olacak.
Uzaylı iyice hasta..Bu sayrılığı yenemeyecek gibi..Ölüme hızla
yaklaşıyor..Bilmediği,tanımadığı ölüme..
Koro:
Ey tanrılar bu ne iştir
Tanrı Zeus ölüyor mu?
26
Tanrılar hiç ölür mü?
Yoksa Tanrı Zeus
Leda’yı kandırmak için
Yeni bir oyun mu oynuyor?
Leda(soldan girer):
Tanrım benim..Neredesin?..
Gökten gelen(Bir sopaya dayanarak yürümektedir):
Geliyorum Leda..Ne oluyor bana anlamıyorum..Enerjim hızla tükeniyor..
Leda:
Bilerek yapıyorsun bunu..Sen koca Zeus’sun..Yaşlanmazsın hiç,ölmezsin..Gel seni biraz
dolaştırayım.(Sağdan çıkarlar)
Kral(Soldan girer):
Hay Allah..Çok kötü bir oyuna geldim.Hiç tanımadığım birisi beni kandırdı..Tanrı Zeus’um
dedi ve biricik kızıma sahip oldu.Şimdi de can çekişiyor..Ne biçim tanrıdır bu?Üstelik tüm
Ege adalarına rezil olduk.
Korobaşı:
Sonra İsa,Roma tanrılarını öldürdü.Yerlerine kendi tanrısını koydu.Romalılar da onun
tanrısını çarmıha gerdiler..Bu böyle sürüp gitti..
Kral:
Bana öyle geliyor ki,bir şartlan bu adam..Tanrı değil..O nedenle,Afrodit tapınağına bir haberci
yolladım.Rahiplere ve kutsal rahibelere olanları anlatsın istedim.
Bakalım onlar ne diyecekler..Hah işte..Haberci de geliyor..
Haberci(Sağdan girer):
Selam ulu kralımız.
Kral:
Selam haberci..Tapınağa gittin mi?..
Haberci:
Ege denizini geçtim,ulu dağları aştım,geniş ırmaklarda yüzdüm.Sonunda Afarodit tapınağına
ulaştım.
Kral:
Kutsal baş rahibeyi gördün mü?..Olanları anlattın mı?
Haberci:
Dediklerinizi teker teker anlatım.Kuşkularınızı belirttim..
Bunları yaparken çok korktum..İçimden tanrı Zeus beni çarpmasın diye dua edip durdum.
Onlar,beni dinlediler..Sonra,dinsel tören yaptılar,kutsal ateşle konuştular..Ve sonunda dediler
ki..
Kral:
Ne dediler..Çabuk anlat..
Haberci:
Korkuyorum ulu kralımız.Ya kutsal baş rahibe yanılıyorsa?.Ya Zeus beni cezalandırırsa?
Kral:
Korkma haberci konuş.Bu işleri sana ben yaptırdım..Zeus adil bir tanrıdır.Cezalandırırsa beni
cezalandırır..Çekinme,anlat..Kutsal baş rahibe ne dedi?
Haberci:
Kutsal baş rahibe,tanrılar tanrısı Zeus’un Olimpos’ta ,kendi evinde oturduğunu;adamıza hiçbir
zaman gelmediğini söyledi.
Kral:
Korktuğum başıma geldi..Bu adam Zeus değil..Şarlatanın birisi o..Gidebilirsin haberci..Sağ
ol..Ancak;kutsal rahibelerin dediklerini başka kimseye duyurmayacaksın.Bu konuda dedikodu
duyarsam,kelleni uçururum bilesin..(Haberci çıkar)Bunu Leda’ya nasıl anlatmalı?.Tüm
27
düşleri yıkılır zavallının..En iyisi,işi oluruna bırakmalı..Nasıl olsa,sayrılandı kocası..Tez
günde ölür de,bu büyük yanılgı da son bulur.(Çıkar.Leda gökten gelenle girer)
Gökten gelen:
Bıktım bu sözlerden artık.Ben tanrı falan değilim..Bir varlığım,bir organizmayım o
kadar..Ama,giderek sizlere benziyorum..Yeni bir varlık oluyorum..Bak,bu sabah avucumdan
bir sıvı aktı.(Elini gösterir.Kanamıştır.)
Korobaşı:
Sonraları,İsa’nın mermerden yontusu da kanamıştı..Ne de olsa İsa,”ruh Allah” idi.O
nedenle,kanamaması gerekirdi.Ama,kanadı.
Leda:
Ama,nasıl olur?..Tanrıların kanı olmaz..Cansızdır onlar.Senin de kanın yoktu bugüne kadar..
Gökten gelen:
Nedir bu Leda?..Bedenim yeni maddeler üretmeğe başladı..Seviniyorum buna..Bakarsın
yitirdiğim tüm yeteneklerime yeniden kavuşuru.
Leda:
Kan bu..Bize can veren yaşam özsuyu..Ama,tanrılar kanamaz ki..
Gökten gelen:
Kan mı?.Yaşam özsuyu mu?.Belki de bunu üretirken yitiriyorum enerjimi..Üstelik,ben
istemeden oluyor bu..Umarım,benim varlıklarımın istenciyle oluyordur bu işler.Ne işe yarar
bu sıvı?..Biraz daha açıklasana.
Leda:
Yaşamın temel taşı o Zeus.O,bedenimizi tümüyle terk edince ölürüz.Sen hep biliyorsun
bunları ama;beni sınıyorsun durmadan..
Koro:
Bu tanrılar çok cambaz
Her renge giriyorlar
Kimisi Leda’yla sevişiyor
Kimisi Paris için savaşıyor
Kimisi bizler gibi kanıyor..
Gökten gelen:
Bana Zeus da deme..Yeter artık..Bıktım bu oyundan..Ben ne tanrıyım ne de Zeus..Ben,başka
acunlardan gelmiş birisi,bir varlık,bir organizmayım..Senin gibi;bir maddeler yumağıyım..
Tek ayrık noktam,sizlerden çok fazla gelişmiş bir organizma olmam..Daha doğrusu
öyleydim..
Kral(Girer):
Doğru söylüyor Leda..O bir tanrı değil..Zeus hiç değil.Bunu sayan söylemeyecektim ama,seni
uyarmakta yarar gördüm.İşte söyledim.
Leda:
Neden böyle konuşuyorsun baba?.Biraz yoruldu o kadar..Yaptıklarını bir düşünsene..Biz
ölümlülerden çok değişik,başka birisi o..
Gökten gelen:
Baban akıllı konuşuyor Leda..Ben tanrı değilim..İnan ona..
Leda:
Pekiyi..Pekiyi..Öyle olsun..
Gökten gelen:
Kuğularımın tümü de öldüler.Artık iletişim olanağımı da yitirdim.Belki de,denizlerdeki
yunusları denemeliyim..Onlar da,kendi aralarında değişik bir iletişim kuruyorlar..
Leda:
Demek kuğularının hepsi öldü..Buna çok sevindim..
28
Gökten gelen:
Sırayla devinimsiz kaldılar.Bedensel enerjilerini yitirdiler.Madde değiştirdiler..
Nasıl oldu,neden oldu anlamadım..Oysa,onlar aracılığıyla kendi acunumla iletişim
kurabiliyordum.Ama,güçsüzmüşler..Sonunda,enerjileri tükendi.
Leda:
Yani,öldüler..
Gökten gelen:
Yeni iletişim teknikleri geliştirmeliyim.Ama,bunu yapabilmek için kendimi çok güçsüz
duyumsuyorum.
Koro:
Tanrı Zeus yoruldu
Dinlenmek istiyor
Galiba Leda’dan iyice bıktı,
Olimpos’a dönmek istiyor.
Kral:
Kendisini çok güçsüz duyumsuyormuş..Acaba,gçldeki zehir onu da mı etkiledi?..Böyle
olduysa,bu daha da iyi..Bir an önce ölür,ondan da kurtuluruz.
Korobaşı:
Sonraları,kişioğullları aya gittiler.Uzayın boşluklarına daldılar..Ölümsüzlüktü aradıkları..
Gökten gelen:
Ahh..Mesajlarımı almış olsalar bari..Bu pis atmosferli yerden gelip beni alsınlar,kurtarsınlar..
Leda:
Yine gitmekten söz ediyorsun
Gökten gelen:
Evet..Gitmek istiyorum..Gitmezsem,kuğular gib,,benim de enerjim tükenecek.İstemediğim
halde,zaman ve mekan değiştireceğim.
Kral:
Eyvah..Yoksa,olanları anladı mı?..Beni cezalandırır mı?
Leda:
Ohh..Korkmayın.Size bir şey olma..Babam öldürttü onları..Ama,size zararı olmaz..Öyle değil
mi baba?..
Kral:
Evet.Senin mutluluğun için,onları ben öldürttüm.
Gökten gelen:
Baban mı öldürttü onları?..Yani,enerjilerini o aldı öyle mi?.Ama,neden yaptı
bunu?.Başkasının enerjisi alınır mı?.Enerji makinesine bağlatırdı kendisini..Yeniden enerji
yüklenirdi..Neden kuğuların enerjisini aldı?..
Leda:
Enerjilerini çalmadı..Böyle bir amacı yoktu.
Gökten gelen:
Öyleyse,neden öldürttü onları?.Söyler misiniz bay kral..Kuğularımın size ne zararı vardı?.
Kral:,
Ben kral olabilmek için,kral kalabilmek için sürekli otoritemi düşünmek zorundayım.
Leda:
Beni onlarla aldatıyordun..Buna çok kızdı ve onları öldürttü.
Koro:Aman tanrılar duymasın
Yüce Zeus kızmasın
Kral olsa da kişioğlu
Tanrıları kızdırmamalı.
Korobaşı:
29
Sonraları,evrenin dengesini bozdu kişioğulları..Atom bombasını yapıp kullandılar..Zincirleme
reaksiyonu başlattılar.
Suları zehirlediler..Giderek,uzayı kirlettiler
Tanrılara kafa tuttular.Başka evrenlileri,uzak acunlardaki canlıları kızdırdılar.
Gökten gelen:
Kızmanın ne demek olduğunu şimdi anlıyorum..Ben de babana kızdım..Yani;ben de onun
enerjisini tüketeceğim..Çalacağım..
Senin deyiminle,onu öldüreceğim..Devinimsiz kılacağım onu..
Koro:
Eyvah..Tanrı Zeus çok kızdı
Kralımızı taş yapacak
Kaç ulu kralımız kaç
Zeus kuşçuk canını alacak.
(Gökten gelen kralın üzerine yürürken kral kaçar)
Leda:
Dur,yapma ne olursun..Kızma,sakin ol..Gel okşayayım seni azıcık..Yatıştırayım gel..
Gökten gelen:
İstemiyorum artık seni..Off..Seninle duyumlarımı uyumlaştıramıyorum artık..Elimdeki bu sıvı
da durmaksızın akıyor..Heyy..Dostlarım..Gelin artık,gelin beni kurtarın..(Geriden uzay gemisi
sinyalleri duyulur.)
Koro:
İşte,Zeus’un laneti başlıyor
Zeus üstümüze şimşekler
Yıldırımlar yolluyor
Yeri göğü titretiyor.
(Şimşekler çakar.Gök gürler..Uzay gemisi sesleri sürer)
Korobaşı:
Sonunda,Lebos adasına bir uçan daire yaklaştı.
Leda:
Yapma tanrım..Ulu Zeus bizleri bağışla..Ölümlü kalmağa razıyım.Tek beni öldürme.
Biz ölümlüler çok aptalız.Tanrılarla birlikte yaşarız,değerini bilmeyiz bunun.
Tanrıların isteklerine karşı çıkarız..Bizler neyiz ki?..Bazı kez;iyice sapıtırız.Tanrılara baş
kaldırırız..Sonunda,cezamızı buluruz.
Korobaşı:
Tufan olayında da aynısı olmuştu..Gökten gelen bir uçan daire,tüm canlardan birer
çifti;evrenin bir başka yerine taşımıştı..
Sodom ve Gomorrah’da da öyle oldu.Gökten gelenler,evrenlileri cezalandırdı.
Sonra,kişioğlu tanrılaştı ve kendi kendisini yok ederek;kendisini cezalandırdı.
Gökten gelen:
Tamam..Bizimkiler geliyor..Henüz düşünce iletişimini
kuramadık..Ama,duyumsuyorum..Yaklaşıyorlar..Kurtulacağım..Ülkeme geri döneceğim.
(Uzay gemisi sesleri sürer..Giderek artar..Sahnenin gerisine bir ışık topu düşer.
Koro:
Tanrı Zeus’un at arabası geldi.Güneşten daha da parlaktı
Leda’yı bırakıp gidecek
Olanlar Leda’ya oldu.
Korobaşı.
Sonraları,evrene sık sık uçan daireler inmeğe başladı..Uçan daireleri görenler,inanmadılar.
Başka evrenlere gidip döneler oldu içlerinden..Onlara da güldüler.Oysa;uzaylılar hep vardı ve
hep var olacaklar..
30
Leda:
Hayır..Ulu Zeus,gitme..Yolla arabanı göklere..Kal benimle..
Gökten gelen(giderek sağlığına kavuşur.Sopasını atar ve dik durur):
Tamam işte..Enerji nakli gerçekleşti..Elimden o sıvı akmaz oldu..Düşünce iletişimi de
kuruldu.Geliyorum dostlar..Hoşça kal Leda..
Leda:
Gitme..Dur..Beni de beraberinde götür..
Gçkten gelen:
Daha çok gerisiniz Leda..Kıskanıyorsunuz,enerji çalıyorsunuz..Doğal dengeyi
bozuyorsunuz..Uzayı kirletiyorsunuz.
Götüremem seni..Uyamazsın sen bizlere..
Leda:
Öğrenirim..Değişirim..Uyarım sizlere..Sana yeni oğullar veririm..Sağlıklı,bilgili..
Gökten gelen:
Bin ışık yılı sonra,belki..Kal sağlıcakla..(Gökten gelen birden yiter.Uzay gemisinin sesi
giderek uzaklaşır ve yiter.)
Koro:
Tenrı Zeus sarayına gitti,
Yedi atlı savaş arabasıyla
Ve sabah oldu..Ve akşam oldu..Yedinci gün.
Korobaşı:
Leda günlük yaşamına döndü
Bu öykü de burada bitti
Başka uzay serüvenlerine dek
Kalın sağlıcakla..(Flütler neşeli bir kır havası çalarlar)
Perde
31
32

Benzer belgeler