posta veya hızlı kargo aracılığıyla yurt dışına mal

Transkript

posta veya hızlı kargo aracılığıyla yurt dışına mal
POSTA VEYA HIZLI KARGO ARACILIĞIYLA YURT DIŞINA MAL
GÖNDERİLMESİNİN KDV AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ
1. GİRİŞ
Her alanda hızlı gelişmelerin yaşandığı günümüzde mal teslimlerinde de önemli değişimler ve
gelişmeler yaşanmaktadır. Internet üzerinden sipariş alınıp yine elektronik iletilerle mal teslimi yanı
sıra boyutları fazlaca büyük olmayan mallarda teslimin bir an evvel yerine ulaşması için kargo veya
posta aracılığıyla gönderilmesi yaygınlaşmıştır. Globalleşen dünyada elektronik sistemin de
gelişmesiyle hacmi küçük ancak değeri yüksek ürünler ülkeler arasında hızla el
değiştirebilmektedirler. Bu tür ürünlerin satın alınması ve fiilen elde edilmesinin hızlı olması pek çok
kişinin tercihidir. Ticari yaşamda başarılı olmak, rekabet gücünü yükseltmek girişimcileri bu tür yeni
arayışlara ve yaratıcılıklara zorlamaktadır. Taşımacılık konusunda da atılan önemli adımlar, kargo
taşımacılığını popüler hale getirmiştir.
Ekonomide ve ticari hayatta yaşanan bu gelişmelerin mevzuatta ne kadar karşılık bulduğu hususu
tartışmalıdır. Gerek dış ticaret mevzuatında gerekse de mali mevzuatta bu konuda bazı gelişmeler
yaşanıyor olsa bile bunların yetersiz olduğu gözlenmektedir. Özellikle söz konusu işlemlerin ihracat
kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği ve bağlı olarak da KDV iadesine konu edilip
edilmeyeceği yoğun bir şekilde tartışılmaktadır. Bu raporumuzda konu, dış ticaret mevzuatı ile birlikte
KDV mevzuatı açısından ele alınarak değerlendirilecektir.
2. KARGO ŞİRKETLERİ ARACILIĞIYLA YURT DIŞINA GÖNDERİLEN MALLARIN
İHRACAT KAPSAMINDA DEĞERLENDİRİLMESİ
2.1. Dış Ticaret Mevzuatı Açısından Değerlendirme:
Yurt dışına kargo şirketleri veya posta aracılığıyla mal gönderilmesi ihracat olarak kabul edilebilir
mi? Vergi yasalarımızda ihracatın tanımı yapılmamıştır. Ancak Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafından
yayınlanan İhracat Yönetmeliğinde ihracat açık bir şekilde tanımlanmıştır. Buna göre;
İhracat: Bir malın, yürürlükteki ihracat mevzuatı ile gümrük mevzuatına uygun şekilde Türkiye
gümrük bölgesi dışına veya serbest bölgelere çıkarılmasını veyahut Müsteşarlıkça ihracat olarak kabul
edilecek sair çıkış ve işlemleridir.
Eski ihracat yönetmeliğinde ihracat çeşitleri detaylı olarak belirlenmiş ve “posta yoluyla ihracat”
bu çeşitler arasında sayılmış iken; yeni Yönetmelikte böyle detaylı bir sınıflandırmaya gidilmemiş,
genel olarak ihracatın tanımı yapıldıktan sonra, özellikli bazı ihracat türleri tanımlanmış ve bunların
dışındakiler genel rejime tabi tutulmuştur. Yönetmeliğin 13/5 inci maddesinde “Yurtdışına e-ticaret
kapsamındaki mal ihracıyla ilgili işlemler, dış ticaret ve gümrük mevzuatı hükümlerine tabidir”
denilmek suretiyle de posta yoluyla yapılan ihracatın en önemli ayaklarından birini oluşturan e-ticaret
konusunda vurgulama yapılmıştır.
Gümrük mevzuatında ise konu daha detaylı olarak yer almaktadır. 4458 sayılı Gümrük Kanunu ile
buna dayanılarak yayımlanan ikinci mevzuatlarda konuya ilişkin pek çok hüküm bulunmaktadır. Bu
düzenlemelerde, eski mevzuattan farklı olarak, ekonomik hayata yaşanan gelişmelere paralel olarak ve
sorunu çözmeye yönelik ifadeler yer almaktadır. Konuya ilişkin Gümrük Mevzuatının bir kısmına,
sizlere ışık tutması açısından aşağıdaki tabloda örnek olarak yer verilmiştir. Daha detaylı bilgilere söz
konusu mevzuatlardan ulaşmak mümkündür.
Resmi Gazete
Tarih/Sayı
İlgili Mevzuat
Bölüm ve
Maddeler
Düzenlemenin Özeti
04.11.1999/
23866
Gümrük
Kanunu
İhracat Rejimi
Madde:150-151
İhraç edilecek eşyaların tabi tutulacağı
esaslar ana hatları ile belirlenmiştir.
Posta yoluyla Türkiye Gümrük Bölgesine
gelen, Türkiye'den gönderilen veya
Türkiye'ye iade edilen eşya, posta çantaları
ve koliler gümrük idaresinin kontrolüne ve
muayenesine tabidir. Posta yoluyla Türkiye
Gümrük Bölgesine gelen veya Türkiye'den
gönderilecek olan ticari mahiyetteki eşya, 58
ilâ 71 inci madde hükümleri uyarınca gümrük
idarelerine beyan edilir. Posta gönderilerine
ait gümrük kontrolünün kapsamı ve yöntemi,
bir yönetmelikle belirlenir.
İhraç edilecek eşyanın ilgili gümrük
idarelerine gümrük beyannamesi ile beyan
edileceği ve fiili ihraç tarihi açıklanmıştır.
04.11.1999/
23866
Gümrük
Kanunu
Posta ve Gümrük
İşlemleri Md.
173-175
07.10.2009/
Mük.27369
Gümrük
Yönetmeliği
İhracat Rejimi
Md. 415-417
07.10.2009/
Mük.27369
Gümrük
Yönetmeliği
Posta Gümrük
İşlemleri Md.
455-475
Yurt dışına posta yoluyla gönderilecek ticari
nitelikteki eşya ihracat rejimi kapsamında
gümrük beyannamesi ile beyan olunur ve bu
rejim çerçevesinde işlemleri tamamlanır.
07.10.2009/
27369
Gümrük
Kanununun
Bazı
Maddelerinin
Uygulanması
Hk. BKK
Posta İdaresi Ya
da Hızlı Kargo
Taşımacılığı
Yapan şirketlerin
Dolaylı Temsilci
Olarak Yetkili
Kılınması, Md.
126-128
Posta yolu ve hızlı kargo taşımacılığı
kapsamında gelen ya da gönderilen, miktarı
brüt 30 kilogramı ve değeri 1500 Avro’yu
geçmeyen ihracat rejimine konu eşya ile
numunelik eşya ve modellerin gümrük
beyanı dahil tüm gümrük işlemlerine ilişkin
faaliyetlerinin
takip
edilip
sonuçlandırılmasında, posta idaresi ile
Müsteşarlıkça belirlenen koşulları taşıyan
hızlı kargo taşımacılığı yapan şirketler
dolaylı temsilci olarak yetkili kılınabilir.
28.10.2009/
27476
Posta ve Hızlı
Kargo
Taşımacılığı
Hakkında 1
Seri Nolu
Gümrük Genel
Tebliği
Tamamı
Aşağıda açıklanmıştır
Posta ve Hızlı kargo Taşımacılığı Hakkında (1) Seri Nolu Gümrük Genel Tebliği’nde yapılan
düzenlemelerin özeti:

Dolaylı temsil yetkisi verilme şartları belirlenmiştir.
 Operatörler, yetki kapsamındaki işlemlerin yapılmasında alıcı/göndericiyi ayrıca
başka bir işleme gerek kalmadan temsil eder.
 Her bir gönderiye ilişkin cins, kıymet, miktar ve Müsteşarlıkça gerekli görülen diğer
bilgiler, barkod okuyucusu tarafından okunacak şekilde gönderi üzerinde yer almalıdır.
 Yetki kapsamındaki gönderiler, gümrük müdürlüğünce kontrol ve muayene işlemleri
yapılmadan önce operatör tarafından gümrüğe beyan edilir
 Yetki kapsamındaki, teşvik, sübvansiyon veya parasal iadeye ya da ayniyat tespitine
konu olmayacak ihracat gönderileri, uçak kalkışından sonraki 24 saat içinde operatör
tarafından gümrüğe beyan edilir.
 Karar’ın 126 ncı maddesi kapsamında miktarı brüt 150 kilogramı ve değeri 7500
Avro’yu geçmeyen ihracat rejimine konu eşyanın beyanı bu Tebliğ hükümleri çerçevesinde
operatör tarafından yapılır.
 Yetki kapsamındaki gönderiler risk analizine dayalı kontrol ve muayeneye tabi
tutulur. Kontrol ve muayene için X-Ray cihazının kullanılmasına ilişkin usul ve esaslar
Müsteşarlıkça belirlenir.
 Eşyanın cins ve tanımı ile değerinin doğru ve eksiksiz olarak beyan edilmesi
operatörün sorumluluğundadır. Aksi durumlarda Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu dahil
meri mevzuat kapsamında cezai işlem tesis edilir.
 Eşyanın alıcısına teslimini takip eden 3 iş günü içerisinde teslim tarihi ve alıcının TC
Kimlik numarası/Vergi numarası gümrük idaresine elektronik ortamda iletilir.

Bu Tebliğ hükümleri kapsamında yapılan ihracatta ihracatçı birliği onayı aranmaz.
Görüldüğü üzere Gümrük Mevzuatında sorunun çözümüne yönelik bazı önemli adımlar atılmış ve
düzenlemeler yapılmıştır. Özellikle posta idaresi ve hızlı kargo taşımacılığı yapan firmaların dolaylı
temsilci olarak yetkilendirilmelerine ilişkin düzenleme, soruna bir çözüm getirebilecektir.
2.2. KDV Mevzuatı Açısından Değerlendirme:
Yukarıda yapılan açıklamalardan yola çıkıldığında, yurt dışına kargo şirketleri aracılığıyla mal
gönderilirken şirketler gerek gümrük mevzuatına ve gerekse ihracat mevzuatına gereken uyumu
göstermektedirler. O halde İhracat Yönetmeliğindeki tanımdan hareket ettiğimizde bunun ihracat
olduğunu söyleyebiliriz.
Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 11.maddesinde ihraç edilen malların KDV’den müstesna
olduğu, öte yandan ihracat tanımlanmamış olmakla beraber bir ihracatın bu kanun kapsamında ihracat
sayılabilmesi için de hangi koşulların varlığının gerekli olduğu 12.maddede sıralanmıştır. Buna göre;
a) Teslim, yurt dışındaki bir müşteriye yapılmalıdır.
b) Teslim konusu mal, Türkiye Cumhuriyeti gümrük bölgesinden çıkarak bir dış ülkeye vasıl
olmalıdır.
Yasada başkaca koşul ve tanımlama olmadığına göre, kargo yolu ile yurt dışındaki bir kişi veya
kuruma gönderilen mal bir dışsatımdır ve KDV’den de 11.madde kapsamında istisna olması
gerekir.
Olay bu kadar açıkken, Mali İdare bu satışı bir dış satım olarak görmekte midir? Verilen özelgeler
göz önüne alındığında bu satış ihracat olarak değerlendirilmemektedir.
Bu satışın dışsatım olarak Mali İdare tarafından değerlendirilmemesinin üç temel dayanağı
bulunmaktadır.
1 - Gümrük Kanunu’nun tatbikatına ilişkin Gümrük Eski Yönetmeliğinin 1009. maddesi; “ Yurt
dışına posta ile yollanan ticari nitelikteki eşya ile bu durumu gümrükçe tespit edilenler, sahipleri
tarafından Gümrük Kanunu’nun 123 ve bu yönetmeliğinin 910-912 maddeleri hükümlerine göre
düzenlenmiş bir çıkış beyannamesi ile gümrüğe beyan edilir.”hükmünden yola çıkarak, Gümrük
beyannamesi düzenlenmeyen malların ihracat kabul edilemeyeceğini düşünmektedir.
2 - 84 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği’nin I. Genel Esaslar başlıklı kısmının 1.1.3.
Mahsup Talebinde Aranılan Belgeler başlıklı bölümünde de; Nakden veya mahsuben iade taleplerinde
dilekçenin yanı sıra iade hakkı doğuran işlem itibarıyla Gümrük Beyannamesinin ibrazını zorunlu
kılmıştır. Dolayısıyla ortada Gümrük Beyannamesi yok ise o halde iade de söz konusu olamaz, eğer
bir satış ile ilgili yüklenilen KDV iade alınamıyor ise bu durum tam istisna kapsamında
düşünülemeyecektir. Bu durumda da bu satış bir ihracat olarak değerlendirilemez.
3 – Kargo firmaları ile yurt dışına mal gönderilmesinde malın yurt dışına çıktığının belgeyle
ispatlanamaması nedeniyle bu satışın ihracat sayılamayacağını ileri sürmektedir. Nitekim verilmiş olan
aşağıdaki bir özelgede de bu husus dile getirilmiştir.
“…Buna göre, ihracat istisnasının en önemli belgelerinden olan Gümrük Çıkış Beyannamesi ibraz
edilmeden, söz konusu firma tarafından TNT veya UPS yoluyla gerçekleştirilen yurtdışı teslimlerinin,
tevsik edici belgeyle ispatlanamaması nedeniyle, ihracat teslimi olarak değerlendirilmesi mümkün
bulunmamaktadır.”1
Ayrıca Bursa’dan verilen bir özelge2 ile İstanbul’dan verilen iki farklı özelge3 aynı istikamettedir.
Buna karşın, İstanbul Dış Ticaret Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından verilen bir özelge 4 de ise bu
tür mal teslimlerinin 4 seri no’lu KDV Genel Tebliğinde belirtildiği üzere bir dış ülkeye vasıl olma
deyiminden malın gümrük hattından geçmesi şeklinde uygulanacağı belirtildiğinden T.C. gümrük
1
MB. Gelirler Genel Müdürlüğü’nün, 07.12.2004 tarih ve B.07.0.GEL.0.57/5711-500 / 58205 sayılı Özelgesi.
Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın, 11.10.2009 tarih ve B.07.1.GİB.4.16.16-02-300-06- /1859 sayılı
Özelgesi.
3
18.03.2003 tarihli KDV.MUK.B.07.4.DEF.0.34.18.11/1-a.1395 sayılı Özelge ile MB. Gelirler Genel Müdürlüğü’nün,
07.12.2004 tarih ve B.07.0.GEL.0.57/5711-500 / 58205 sayılı Özelgesi.
4
İstanbul Dış Ticaret Vergi Dairesi Başkanlığı, 30.01.2002 tarih ve 3770 sayılı Özelgesi
2
hattını geçen bir mal, dış ülkeye ulaşmış sayılarak ihracat istisnasından yararlanacağı yönünde görüş
oluşturulmuştur.
Öte yandan, Mali İdare tarafından oluşturulan görüşler eski Gümrük Yönetmeliği’ne
dayanmaktadır. 07.10.2009 tarihli, Gümrük Yönetmeliği, Gümrük Mevzuatında önemli değişimleri
sağlamıştır. Posta kolilerinin ihracat işlemleri5, beyanname yerine kabul edilecek belgeler6 burada
yeniden düzenlenmiştir.
Ülke olarak diğer Avrupa ülkelerinde olduğu gibi, Katma Değer Vergisi Kanunu açısından “Varış
Yeri İlkesi” si kabul ettiğimiz bir temel anlayıştır. Buna göre mal ve hizmetler tüketildikleri yerde
vergiye tabi tutulmaktadır. Dolayısıyla yurt dışına gönderilen bir mal için KDV hesaplanmamakta,
bunun yerine ithalatı yapan ülke varış yeri ilkesi gereği gümrükte KDV’yi hesaplamaktadır. Bu açıdan
bakıldığında yurt dışına kargo ile gönderilen bir malın KDV’si o ülke tarafından hesaplanmalı ve
tahsil edilmelidir. Hem ülkemizde KDV hesaplanması ve hem de malın gönderildiği ülkede KDV
hesaplanması olağan karşılanamaz ve KDV’nin evrensel görünümüne de ters bir uygulamadır. Bu
durumda “Çıkış Yeri İlkesi” uygulanmış olacaktır ki, bu kabul edilemez bir durumdur.
3.
BU İHRACATIN KDV İADESİ AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ
Mali İdarenin olaya bakışı esasen terstendir. Öncelikle KDV İadesi açısından bir değerlendirme
yapılıp iadenin mümkün olmadığını, iadenin mümkün olmamasından dolayı da ihracat
sayılamayacağına ilişkin bir yaklaşımdır. Oysa yukarıda izah edildiği üzere bu satışın bir yurt dışı satış
olduğu açıktır. Dolayısıyla iadenin de gerçekleştirilmesi gerekir. Ancak 84 Seri No.lu Katma Değer
Vergisi Genel Tebliği, nakden veya mahsuben iade taleplerinde dilekçenin yanı sıra iade hakkı
doğuran işlem itibarıyla Gümrük Beyannamesinin ibrazını zorunlu kılmıştır. KDV Yasasının
32.maddesinin Bakanlığa verdiği yetkiye göre hazırlanan tebliğ Gümrük Beyannamesi olmadan KDV
iadesinin nakden veya mahsuben yapılamayacağı yönündedir.
84 seri Nolu KDV Genel Tebliği’nde ihracattan kaynaklanan KDV iadesi işlemlerinde gümrük
beyannamesinin aranmasının temel mantığı, ihracatın gerçekleştiğinin tevsikidir. İdare bu düzenleme
ile iade yapılabilmesi için işlemin gerçekliliğinin tevsikini istemektedir ve bunu da gümrük
beyannamesi ile yapmaktadır. Ancak ihracat veya benzer işlemleri tevsik eden tek belge gümrük
beyannamesi değildir. İşlemin özelliğine göre başka tevsik edici belgeler de kullanılabilir. Nitekim
aynı genel tebliğde veya konuya ilişkin başka düzenlemelerde iade hakkı doğuran bazı ihracat
işlemlerinde tevsik edici belge olarak gümrük beyannamesi yerine başka belgelerin de ibraz
edilebileceği (örneğin sınır ticaretinde tahakkuk varakası ya da transit geçiş yapan gemilere teslim
edilen mallar için liman idaresince onaylı fatura örnekleri gibi) ifade edilmiştir. Dolayısıyla posta yolu
ile yurt dışına gönderilen malların ihraç edildiğinin tevsikinde de mutlaka gümrük beyannamesi yerine
başka belgelerin ibrazı da istenebilir. Özellikle Gümrük İdaresinin posta yolu ile gönderilecek malların
gümrük işlemlerinde yaptığı düzenlemeler de dikkate alınarak istenirse bu konuda bir çözüm yolu
bulmak mümkün olabilecektir.
4. SONUÇ
Firmaların ürünlerini ihraç ederken başvurdukları ve her geçen gün hız kazanan bir yöntem;
sattıkları ürünleri kargo firmaları aracılığı ile yurtdışı etmeleridir. Bu satışın, Mali İdare tarafından
5
6
07.10.2009 Tarihli Gümrük Yönetmeliği Madde 463
07.10.2009 Tarihli Gümrük Yönetmeliği Madde 131
ihracat olarak kabul edilmemesi ekonomik hayatta yaşanan gelişmelere uygun bir yaklaşım
olamayacağı gibi yasalara da uyarlık göstermemektedir. Ayrıca Mali İdarenin söz konusu yaklaşımı
daha çok eski dış ticaret mevzuatına dayanmaktadır.
Değişen dünyaya ayak uydurarak Mali idare görüşünü değiştirmelidir. Çünkü ihracat sayılan
işlemler yasada yalın bir şekilde sayılmıştır. Yasa ile çelişen zorlama yorumların fayda sağlamayacağı
görülmelidir. Buna karşın bu konuda yeni düzenlemeler yapılarak ihracatın yolu açılmalı ve
kolaylaştırılmalıdır. Ekonomik gelişmelere Mali İdare ayak uydurmalı fren olmamalıdır. Diğer yandan
84 No’lu KDV Genel Tebliği dahil yürürlükteki mevzuat, ekonomik hayattaki gelişmelere paralel
olarak yeniden gözden geçirilmelidir. Bu kapsamda konuya ilişkin olarak Gümrük İdaresi tarafından
yapılan düzenlemelerden de faydalanılarak, ihtiyaçlara cevap verecek yeni düzenlemeler; hem
günümüzde oldukça sık kullanılan bir ticaret yöntemi olan yurt dışına posta yolu ile mal gönderilmesi
yönteminin önünü açacak, hem de gereksiz yere ortay çıkan mağduriyetlerin giderilmesini
sağlayacaktır.

Benzer belgeler

TC GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI .............. VERGİ DAİRESİ

TC GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI .............. VERGİ DAİRESİ 1 - Gümrük Kanunu’nun tatbikatına ilişkin Gümrük Eski Yönetmeliğinin 1009. maddesi; “ Yurt dışına posta ile yollanan ticari nitelikteki eşya ile bu durumu gümrükçe tespit edilenler, sahipleri taraf...

Detaylı