Hastane ‹nfeksiyonlar› Kayna¤› Olarak Su
Transkript
Hastane ‹nfeksiyonlar› Kayna¤› Olarak Su
Hastane ‹nfeksiyonlar› Dergisi 1998; 2: 25-33 tan H as e f İn ek si yonları Hastane ‹nfeksiyonlar› Kayna¤› Olarak Su Dr. Efsun AKBAfi* * Refik Saydam H›fz›ss›hha Merkezi Baflkanl›¤›, Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Bölümü, Ankara. ski M›s›r’da hasta bireylerin bak›m› ve tecriti için tap›naklar›n kullan›lmaya bafllanmas› ile infeksiyöz ajanlar›n hastalar ve personel aras›nda daha h›zl› yay›ld›¤›na ve ölüm oranlar›n›n artt›¤›na iliflkin gözlemler bir bak›ma hastane kaynakl› infeksiyonlarla ilgili ilk belgelerdir. ‹nfeksiyon oranlar›n›n düflürülmesi ve bulafl›n azalt›lmas›nda çevresel hijyen ve sanitasyon prati¤inin rolüne dair yaklafl›mlar›n daha o ça¤larda geliflmeye bafllay›fl› dikkati çekmektedir (1). E Günümüzde “hastane kaynakl› infeksiyon” ya da “nozokomiyal infeksiyon” kavram› ço¤u kez hastalar›n ve bazen de hastane personelinin hastanede bulunduklar› süre içinde edinilmifl infeksiyonlar›n› tan›mlamaktad›r (2). Bu tan›m hastanenin bir çevre olarak infeksiyon kayna¤› olabilece¤ini de içermektedir. Hastalar endojen veya ekzojen kaynaklardan edinilmifl mikroorganizmalarla infekte olabilirler. Endojen kaynaktan infeksiyon; tüberkülozda oldu¤u gibi önceki infeksiyonun alevlenmesi fleklinde olabilece¤i gibi, konak savunmas›ndaki de¤ifliklikler sonucu kommensal floran›n organizmaya yay›lmas› ile de ortaya ç›kabilmektedir. Ekzojen kaynaklar- dan bulafl ise bafll›ca eller, hava yolu, insekt vektörler veya kontamine yiyecek/içece¤in al›nmas› gibi yollarla gerçekleflir (1). Bir s›n›fland›rma yapmak gerekirse, yatan hastalar için bafll›ca üç infeksiyon kayna¤› vard›r; 1. Hastan›n kendi floras›, 2. Di¤er hastalar veya hastane personeli, 3. Hastan›n içinde bulundu¤u çevre. Hastan›n içinde bulundu¤u çevre, di¤er bir deyiflle hastane ortam› bafll›ca t›bbi bak›m ve tedavide kullan›lan cihaz ve ekipmanlardan oluflmaktad›r. Ayr›ca binan›n kendi yap›s›ndan kaynaklanan unsurlar› da bu kapsamda ele almak gerekir. Günümüzde t›bbi bak›m h›zla de¤iflen alanlardan biridir. Buna göre, t›bbi bak›m için kullan›lan ortamlarda (hastanelerde) s›kl›kla de¤ifliklikler yap›lmas› kaç›n›lmaz olmaktad›r. Ço¤u kez s›n›rl› bütçeler yap›, alan ve fonksiyonlar›n yetersiz kalmas›na yol açmakta, sonuç olarak çapraz kontaminasyonlar› davet eden bir kalabal›k veya önemli sabit ekipmanlar›n (lavabo, dufl vb.) yetersizli¤i, tesisat›n bak›ms›zl›¤› gibi problemler do¤maktad›r. Su tesisat› binalar›n, dolay›s› ile hastanelerin en önemli yap›sal komponentlerinden biridir. fiehir flebekesi veya artezyen kaynaklardan temin edilen suyun do¤as›ndan, hastane binas›na ait depolama, ›s›tma ve da¤›t›m sisteminin özelliklerine, hastane prati¤i içinde kullan›ld›¤› son noktalara kadar “su” bir çevre, bir ortam ve bir kaynak özelli¤i tafl›maktad›r. Su ve iliflkili besleyici kaynaklardan zengin hastane ortam› nozokomiyal infeksiyonlarda 25 Akbafl E. önemi giderek artan pek çok gram negatif bakteri için sürekli bir odak sa¤lamaktad›r. Enterobacter, Serratia, Acinetobacter, Citrobacter, Flavobacterium, Legionella, Aeromonas ve Pseudomonas türleri su ve di¤er sulu rezervuarlarda canl›l›klar›n› sürdürebilme ve üreyebilme yeteneklerinden dolay› s›kl›kla nozokomiyal etkenler olarak identifiye edilmektedirler (1,2). ‹NSAN SA⁄LI⁄I AÇISINDAN SU Geliflmifl ülkelerde oldu¤u gibi ülkemizde de belediye hizmetlerinin ulaflt›¤› yerleflimlerde halk›n içme ve kullanma suyu gereksinimi yerel yönetimlerce karfl›lanmaktad›r ve yasal düzenlemelerle insan sa¤l›¤›n› tehdit eden hiçbir unsur içermemesi koflulu güvence alt›na al›nm›flt›r. Bu pratik olarak, gündelik hayat›m›zda en s›k kulland›¤›m›z musluk suyunun hastaneler de dahil tüm bina su sistemlerinde sa¤l›k aç›s›ndan güvenli ve içilebilir nitelikte olmas› gerekti¤i anlam›na gelir. Suyun do¤adaki kaynaklardan da¤›t›m sistemlerine bu özellikleri kazanm›fl olarak aktar›lmas› depolama, flokulasyon, sedimentasyon, filtrasyon ve dezenfeksiyon gibi bir dizi ifllemi gerektirmektedir. Suyun ifllemlenmesi ve dezenfeksiyonu oldukça karmafl›k ve teknik bir süreçtir; do¤as›na ve kayna¤›na ba¤l› olarak ifllemlerden biri veya birkaç› birarada uygulanabilmektedir. Ancak mikroorganizmalar›n sudan tümü ile elimine edilmesi pratik olarak mümkün olamayaca¤›ndan prensipte hedeflenen mevcut mikroorganizmalar› azaltmak olup, burada hastal›k etkenlerinin dezenfeksiyonundan sözedilmektedir (3). Suyun kanalizasyon ile veya bir di¤er deyiflle insan ve hayvan ç›kart›lar› ile kirlenmesi insan sa¤l›¤› aç›s›ndan büyük bir tehlike oluflturur. Bu tür bir kirlilik, suyun dezenfeksiyonunun daha bafllang›çta yetersiz kalmas›ndan kaynaklanabilece¤i gibi da¤›t›m flebekesinde kontaminasyonu sonucu da geliflebilir. Kanalizasyon içeri¤i, tifoid atefl, basilli ve amipli dizanteri, infeksiyöz hepatit ve poliyomyelit etkenleri gibi çok önemli patojen mikroorganizmalar›n kayna¤›d›r. Böylesi etkenlerle kontamine su yaln›zca içilmesi ile de¤il di¤er amaçlarla kullan›m› ve g›dalar› kirletmesi dolay›s› ile de tehlikelidir. Suyun dezenfeksiyonu ile ilgili ifllemlerde temel amaç bu patojen mikroorganizmalar›n eliminasyonunun sa¤lanmas›d›r. Nitekim su mikrobiyolojisi protokolleri, sözkonusu ajanlar›n sudaki varl›klar›n›n araflt›r›lmas›nda, ya da dezenfeksiyon çal›flmala- 26 Hastane ‹nfeksiyonlar› Kayna¤› Olarak Su r›n›n baflar›s›n›n de¤erlendirilmesinde baz› indikatör bakterilerin (E. coli, E. faecalis, C. perfringens) varl›¤›n›n gösterilmesi prensibine dayand›r›lm›flt›r (3,4). Öte yandan toprak ve bitki kaynakl› pek çok mikroorganizmada do¤al olarak nehirler, göller gibi yüzey sular›nda bulunabilmektedirler. Bunlar suda uzun süre varl›klar›n› sürdürebildikleri gibi özellikle s›cak mevsimlerde art›fl gösterebilirler. Pseudomonas türleri gibi baz› bakteriler de flebekenin ba¤lant› k›s›mlar›ndaki malzemeden veya suyun kendisinden kaynaklanan organik materyalle beslenerek da¤›t›m sistemi içinde ço¤alabilmektedir. Mikrobiyolojik çal›flmada bu tür mikroorganizmalar›n say›mlar› (mezofilik aerobik bakteri say›m›) ile elde edilen bulgular, suyun ifllemlenmesindeki performans› göstermesi bak›m›ndan anlaml›d›r. Toplam koloni say›s›, bakteriyel içeri¤in genel bir indikatörü olmas›n›n yan›s›ra suyun hijyenik kalitesini de ortaya koyar. Her ne kadar bu tür mikroorganizmalar halk sa¤l›¤› aç›s›ndan do¤rudan tehdit edici bir nitelik tafl›m›yorsa da özellikle hastane gibi risk topluluklar›n›n bulundu¤u yap›larda al›fl›lmad›k infeksiyonlar için potansiyel oluflturabilmektedir. Pratikte, bir kaynaktan yap›lan düzenli incelemelerde toplam bakteri say›s›n›n niceliksel ifadesinden ziyade koloni say›m paternindeki ani de¤iflikler önem tafl›maktad›r. Suyun içerdi¤i koloni say›s›nda ortaya ç›kan ani bir art›fl yak›n zamandaki ciddi bir kirlenmeye iflaret edebilir (3). ‹çme ve kullanma suyunun mikrobiyolojik güvenli¤i için uygulanan ifllemlerin her durumda yeterli olmad›¤› bir gerçektir. Standart dezenfeksiyon prosedürlerinde sudan bafll›ca fekal kontaminasyon komponentlerini uzaklaflt›rmay› amaçlayan klorlama düzeyleri (suda serbest klor miktar› 0.2-0.4 mg/litre, uygulama süresi-contact time- >30 dakika, pH<8.0) E. histolytica ve Giardia gibi patojen protozoon kistlerini elimine etmekte yeterli olamamaktad›r. Yine hepatit A ve poliovirüs gibi yüksek infeksiyöziteye sahip virüslerin eliminasyonu için de daha yüksek klor düzeyleri (suda serbest klor miktar› en az 0.5 mg/litre) gerekmektedir (4). Öte yandan hastane kaynakl› infeksiyon etkeni olarak bugüne dek pek çok araflt›rman›n konusu olan Legionella türü mikroorganizmalar›n suyun standart klorlanma düzeylerine önemli ölçüde dirençli oldu¤u tan›mland›¤› ilk y›llardan bu yana bilinmektedir (5,6). Do¤ru- Hastane ‹nfeksiyonlar› Dergisi 1998; 2: 1 Hastane ‹nfeksiyonlar› Kayna¤› Olarak Su dan insan sa¤l›¤› için zararl› olmamakla birlikte suyun tad›n›, kokusunu, berrakl›¤›n› etkileyebilen bir grup mikroorganizma da flehir flebeke suyunun yetersiz ifllemlendi¤i ya da özellikle yeralt› tesisat›n›n yeterince korunamad›¤› flartlarda suda yayg›n olarak bulunabilmektedir. Bunlar aras›nda Actinomycetes ve mantarlar, demir ve sülfür bakterileri, algler ve suda serbest yaflayan protozoonlar say›labilir. Ço¤u filtrasyon, sedimentasyon gibi ifllemler esnas›nda elimine ediliyor olmakla birlikte k›smen flebeke suyuna kar›flmalar› halinde sistemdeki tortuda, slime katman›nda tutunabilmekte, da¤›t›m sistemi içindeki uygun materyalde varl›klar›n› sürdürebilmektedirler. Suyun organik içeri¤i de beslenmeleri ve üreyebilmelerinde önemli bir faktördür (3,4). Esasen suyun estetik kalitesini etkiliyor görünen bu tür mikroorganizmalar su kaynakl› infeksiyonlar aç›s›ndan ayr›ca önem tafl›rlar. Özellikle suda serbest yaflayan protozoonlar›n ve alglerin, Legionella türü bakterilerin suda varl›klar›n› sürdürebilmelerinde önemli rol oynad›¤›, aralar›ndaki kommensal ve mutual iliflkinin bina su sistemine Legionella türlerinin yerleflmesinde bafll›ca arac› oldu¤u da öteden beri bilinmektedir (7,8). SU KAYNAKLI HASTANE ‹NFEKS‹YONLARI Nozokomiyal infeksiyonlar en s›k epidemik formda rapor edilmektedir. Epidemik davran›fl; neden olan bakterilerle, transmisyon yolu ile ve risk alt›ndaki popülasyonun özellikleri ile belirlenir. Böylece epidemiler; en yayg›n etkenler olarak gram pozitiflerin, streptokokal yara ve puerperal infeksiyonlar›ndan dirençli stafilokoklarla hastanelerin kolonizasyonuna ve daha sonra giderek artan antibiyotik direnci ile gram negatiflerin, direnme yetene¤i giderek azalan konaklarda infeksiyonlar›na do¤ru geliflmelerde oldu¤u gibi, t›ptaki de¤iflimin de aynas› olmaktad›r (1). Epidemi (salg›n) kavram olarak, belirli bir zaman diliminde ve belirli bir bölgede (hastanede) bir infeksiyona ait olgular›n say›s›nda beklenmedik bir art›fl ile ortaya ç›kan durumu ifade eder (2). Epidemiyolojik çal›flmalarda yayg›n olarak araflt›r›ld›¤› üzere hastane kaynakl› infeksiyonlarda da etken mikroorganizma için bir rezervuar (odak/odaklar) ve bir transmisyon (bulafl) yolu bulunmal›d›r. Yap›lan çal›flmalar suyun pek çok önemli hastane infeksiyonu için önemli bir rezervuar oldu¤unu ve bu su ile kontamine Hastane ‹nfeksiyonlar› Dergisi 1998; 2: 1 Akbafl E. olmufl pek çok medikal cihaz veya arac›n, etkenin kona¤a ulaflmas›nda önemli rol oynad›¤›n› ve nozokomiyal epidemilere yol açt›¤›n› ortaya koymaktad›r (9-11). Öte yandan baz› durumlarda belirli bir dönem içinde baz› mikroorganizmalar›n klinik örneklerden izolasyonunda dikkate de¤er art›fllar kaydedildi¤i ve bu dönem boyunca bu etkenlere ait bir salg›n oldu¤una inan›ld›¤› pseudoepidemiler de rapor edilmifltir. Bunlar›n en önemlileri flebeke suyunun önemli kontaminantlar› olan non-tüberküloz Mycobacterium türleri ile ilgili olarak tan›mlanm›fl olanlar›d›r. Tel-Aviv’de 11 y›ll›k periyodda “Mycobacterium Referans Laboratuvar›” taraf›ndan izole edilen Mycobacterium avium-intracellulare (MAI kompleks) izolatlar›n›n önemli bir k›sm›n›n yaln›zca bir hastaneden gönderilen örneklere ait oluflu (273 izolat, tüm izolatlar›n %12’sini oluflturuyor), 22 olguda da pulmoner hastal›¤›n bu etkene ba¤l› olarak tan›mlanmas› dikkatleri çekmifl, suyun kaynak olabilece¤i düflünülmüfltür. Nitekim 1985’de su sisteminin yenilenmesinin ard›ndan sonraki 5 y›l boyunca hastaneden gönderilen balgam örneklerinde MAI izolasyon insidans›nda belirgin bir düflüfl gözlenmifltir (12). Bir baflka raporda ise M. gordonae’nin bir y›l içinde klinik örneklerden artan izolasyon oranlar› üzerine araflt›rmac›lar ekstrensek bir kontaminasyon oda¤›n›n varl›¤› üzerinde durmufllar ve bu pseudoepideminin kayna¤› olarak buz yapma makinelerindeki buzun ve suyun M. gordonae ile kontamine oldu¤unu göstermifllerdir (13). Bilindi¤i gibi M. gordonae toprak ve suda do¤al olarak bulunabilen bir yavafl üreyen saprofit olarak tan›mlan›r. ‹sviçre’den bildirilen bir araflt›rmada da fiberoptik endoskoplar›n y›kand›¤› cihaz›n su tank›n›n non-tüberküloz Mycobacterium türleri ile kolonizasyonuna ba¤l› bir pseudoepidemi bildirilmifltir (14). Her ne kadar hastalarda gerçek bir klinik duruma karfl›l›k gelmeselerde gereksiz tan› harcamalar› ve tedavide kaybedilen zaman aç›s›ndan pseudoepidemilerin tan›m› önemli görünmektedir. Suyun bafll›ca kontaminantlar› olan Flavobacterium türleri de nozokomiyal infeksiyon etkeni olarak tan›mlanm›flt›r. Pittsburgh’da bir üniversite hastanesinin yo¤un bak›m ünitesinde alt› ay içinde F. meningosepticum ile 12 infekte, 47 kolonize olgu tan›mlanmas› üzerine çeflme sular› ve buz incelenmifl, izole edilen suflun hastalardan elde edilen sufllarla ayn› köken olmad›¤› anlafl›l- 27 Akbafl E. d›¤›nda baflka kaynaklar incelenmifltir. Büyük bir k›sm› ventilatöre ba¤l› olan bu hastalarda kullan›lan tüplerden Acinobacter, Moraxella ve Pseduomonas türlerinin izole edilmesi üzerine pastörizasyonun yeterli olmad›¤› anlafl›lm›flt›r. Her ne kadar bu tüplerde Flavobacterium spp. varl›¤› gösterilememifl olsa da pastörizasyon ifllemindeki aksakl›k giderildikten sonra salg›n›n sona erdi¤i gözlenmifltir (15). Su, hastane kaynakl› gastrointestinal sistem infeksiyonlar› için de bir kaynak olabilmektedir. Finlandiya’da bir romatizmal hastal›klar hastanesinde iki ayl›k bir dönemde 32 yatan hastan›n ve 62 hastane personelinin etkilendi¤i bir diare salg›n› bildirilmifltir. Hastalar›n d›flk› örneklerinden Campylobacter jejuni izole edilmifltir. fiehir flebekesinden ba¤›ms›z, kendine ait bir su sistemine sahip olan hastanenin su örneklerinde de C. jejuni’nin varl›¤› gösterilmifl ve hastalardan elde edilenlerle ayn› serotipte oldu¤u anlafl›lm›fl, bulaflman›n su sisteminin baz› k›s›mlar›ndaki zay›f ve çatlak noktalardan olabilece¤i düflünülmüfltür (16). Su ekosisteminde yayg›n olarak bulunan bir mikroorganizma da Aeromonas hydrophila’d›r. Özellikle s›cak iklimlerde çeflme sular›ndan, akarsular ve göllere, deniz ürünlerinden çeflitli yiyeceklere kadar pek çok ortamdan izole edilen aeromonaslar, klinikte en çok diare etkeni olarak bilinmekte, ayr›ca yüzücülerde yara infeksiyonlar› ve immünsüpresif kiflilerde septisemiler gibi de¤iflik tablolarla karfl›m›za ç›kabilmektedir. Yayg›n olmamakla birlikte Aeromonas hydrophila’n›n neden oldu¤u hastane infeksiyonlar› ve su kaynakl› salg›nlar bildirilmifltir. Fransa’dan Picard ve arkadafllar› 1975-1983 y›llar› aras›nda 15 olguda hastane kaynakl› A. hydrophila septisemisi bildirmifllerdir (17). Bafll›ca hematoloji, hepatoloji ve gastrointestinal cerrahi, nöroflirürji ve jinekoloji departmanlar›ndan saptanan olgular›n ço¤unda pulmoner tutulumun belirgin oldu¤u dikkati çekmektedir. Bakteriyel invazyonun intestinal kanaldan gerçekleflti¤i ve mikroorganizman›n bafll›ca hastane suyunun içilmesi arac›l›¤› ile bulaflt›¤› düflünülmüfltür. Hastane su sisteminin de¤iflik noktalar›ndan yap›lan örneklemelerin ço¤undan A. hydrophila izole edilmifl olmas› da bu hipotezi destekler niteliktedir (17). Ayn› araflt›rmac›lar›n daha sonraki y›llarda gerçeklefltirdikleri sürveyans çal›flmas› ise hastane suyundan kaynaklanan nozokomiyal A. hydrophila infek- 28 Hastane ‹nfeksiyonlar› Kayna¤› Olarak Su siyonlar›n›n mevsimsel da¤›l›m›n› ortaya koymas› bak›m›ndan ilginçtir. 1983-85 y›llar› aras›nda hastanenin su da¤›t›m sistemini temsil eden noktalar›ndan her ay yap›lan örneklemelerde bakteriye ait izolasyon oranlar›n›n yaz aylar›nda belirgin bir art›fl gösterdi¤ini, 1973’den 1985 y›l›na kadar ki dönemde saptanan 109 nozokomiyal aeromonas infeksiyonu olgusunun aylara göre kümülatif da¤›l›m›n›n da bu bulgularla paralellik gösterdi¤ini saptam›fllard›r (18). Mellersh ve arkadafllar›n›n çal›flmas›nda 19 hastan›n etkilendi¤i bir nozokomiyal aeromonas epidemisinde ise çevresel örneklerde genifl çapl› bir tarama yap›lm›fl olmas›na ra¤men olas›l›klar dahilindeki hiç bir ekipman ve su örne¤inden etken izole edilememifl olmas› ilginçtir (19). Salg›n yaz aylar›nda befl haftal›k bir dönem içinde tan›mlanm›fl, de¤iflik kliniklerden olgular›n üçünde cerrahi yara infeksiyonu, birinde üriner infeksiyon ve üçünde pnömoni tablosu ile seyreden aeromonas infeksiyonlar›, iki olguda ölümle sonuçlanm›flt›r. Salg›ndan bir ay kadar bir süre sonra bir su deposundan izole edilen A. hydrophila’n›n salg›n suflu ile benzer oldu¤u gösterilmifl olmas›na ra¤men söz konusu depodan infeksiyon etkeninin hastalara ulaflmas›nda nas›l bir mekanizman›n rol oynad›¤› anlafl›lamam›flt›r (19). Millership ve arkadafllar›n›n ‹ngiltere’de bir hastanede gerçeklefltirdikleri çal›flmada hastane su sisteminden ve yatan hastalar›n fekal örneklerinden elde edilen aeromonas izolatlar› aras›ndaki epidemiyolojik ba¤lant› araflt›r›lm›flt›r (20). Sodium-dodecyl sulphate polyacrylamide gel electrophoresis (SDS-PAGE) yöntemi ile tiplendirilen izolatlarda, hastane ve hasta kaynakl› sufllar aras›nda bir iliflki gösterilememifl olmakla birlikte, bu çal›flma aeromonas türlerinin hastane su sisteminde yayg›n bir flekilde bulunabildi¤ini göstermesi bak›m›ndan önemli görünmektedir. Pseudomonas türlerinin de suyun yayg›n bir kontaminant› oldu¤u bilinmektedir. Kullanma veya içme suyunun organik içeri¤i sistemde kolonize olmalar›n› ve üremelerini önemli ölçüde etkilemektedir. Her ne kadar sa¤l›kl› bireylerde, kullanma/içme suyunun Pseudomonas türleri ile kolonizasyonu problem oluflturmasa da hastane koflullar›nda ciddi sonuçlar do¤urabilecek infeksiyonlara ve salg›nlara yol açabilmektedirler. Martino ve arkadafllar›, ‹talya’da bir hastanenin Hastane ‹nfeksiyonlar› Dergisi 1998; 2: 1 Hastane ‹nfeksiyonlar› Kayna¤› Olarak Su Akbafl E. hematoloji ünitesinde maligniteli olgularda nozokomiyal Pseudomonas bakteremilerinde anlaml› bir art›fl oldu¤unu gözlemlemifller, ard›ndan yap›lan incelemelerde hastanenin su sisteminin hastalardan izole edilenle ayn› sufl, (P. aeruginosa serotype 12) ile kolonize oldu¤unu göstermifllerdir (21). Sistemde dezenfeksiyon ifllemlerinin ard›ndan 13 ayl›k dönemde bakteremi olgular›n›n say›s›nda belirgin bir düflüfl gözlenmifltir. Bir baflka çal›flmada da yan›k ünitesinde, derin yan›k yaralar› olan befl olguda Pseudomonas septisemisi saptanmas› üzerine yap›lan incelemelerde, yan›k yaralar›n›n irrigasyonu için kullan›lan musluk suyunun P. aeruginosa ile kolonize oldu¤u anlafl›lm›fl, bunun hastalardan izole edilenle ayn› sufl oldu¤u serotipleme ve faj tiplendirmesi ile gösterilmifltir (9). Sonuç olarak irrigasyonda kullan›lan dufl bafll›klar› ve borular›n›n kolonizasyon için uygun ortam oluflturdu¤u, bu komponentlerin her kullan›m›n ard›ndan mutlaka sterilize edilmesi gerekti¤i ve yan›k ünitesi gibi bölümlerde sistemin P. aeruginosa ve di¤er patojen etkenler için düzenli kontrolünün gerekli oldu¤u rapor edilmifltir (9). Nozokomiyal infeksiyonlarda suyun bir rezervuar olarak rolüne dair belki de en önemli örnek Legionella türü mikroorganizmalar ve neden olduklar› klinik tablodur. 1976’da ilk tan›mland›¤›nda otel kaynakl› bir pnömoni salg›n› ile bilim dünyas›n› yo¤un bir flekilde etkileyen Legionnaires’ hastal›¤› çok geçmeden hastane kaynakl› infeksiyonlar›n da tan›mlanmas› ile gündemde kalmay› sürdürdü (2224). Bilinen ilk nozokomiyal Legionnaires’ hastal›¤› epidemisinin 1965 y›l›nda Washington St.Elizabeth’s Hastanesi’nde patlak verdi¤i ve 57 olgunun etkilendi¤i, hastalar›n saklanm›fl serum örneklerinden yap›lan çal›flmalarla yine bu dönemde ortaya konmufltur (25). HASTANE ‹NFEKS‹YONLARI OLARAK Legionella spp. ETKEN‹ Klinik örneklerin direk mikroskopisinde genellikle küçük kokobasiller olarak görülen Legionella’lar ince, hafif düzensiz yap›da, aerob, baz› türleri d›fl›nda ço¤u polar veya subpolar flagellalar› ile hareketli, gram negatif çomakc›klar olup in vitro kültür ortamlar›nda ürediklerinde 20 µm’den uzun filamentöz formlar fleklinde izlenebilmektedirler (26). Legionellaceae familyas› içinde bugüne dek toplam 39 tür ve 50 kadar serogrup tan›mlanm›flt›r (27). Hastane ‹nfeksiyonlar› Dergisi 1998; 2: 1 Legionnaires’ hastal›¤›n›n tan›mland›¤› ilk y›llarda salg›nlar ve etken aras›ndaki epidemiyolojik ba¤lant› uzunca bir süre tan›mlanamam›flt›r. 1976’da Philadelphia’daki Bellevue-Stratford Hotel salg›n›nda en muhtemel kaynak olarak su ve hava-yolu ile geçifl üzerinde durulmufl ancak suyun bir rezervuar olabilece¤ine dair ilk kan›tlar sonraki y›llarda ortaya konabilmifl ve o dönemdeki bir çok salg›n›n nedeni olarak air-conditioning sistem so¤utma kuleleri ve havaland›rma sistemleri gösterilmifltir (22,28). Legionella türü bakterilerin do¤al habitat› sudur. Bugün Legionella türlerinin bir ço¤unun dünyan›n hemen her yerinde yayg›n olarak toprakta, do¤adaki su kaynaklar›nda ve insan yap›m› su sistemlerinde bulunabildi¤i bilinmektedir. (2830) Bakteri tatl› su birikintileri ve kanalizasyon içeri¤inden okyanus k›y›lar›na kadar de¤iflebilen çevrelerden izole edilmifltir (29,31). Bu çal›flmalarda ayn› zamanda Legionella’lar›n çevresel flartlar›n genifl bir aral›¤›nda (5.7-63˚C ›s›; 5.5-8.1 pH ve 0.3-9.6 ppm O2) canl›l›klar›n› sürdürebildikleri de gösterilmifltir (29). Gerçekte do¤adaki kaynaklar›nda oldukça düflük konsantrasyonlarda bulunan Legionella türleri kullanma sular›n›n klor düzeylerine gösterdikleri tolerans dolay›s› ile suyun dezenfeksiyonu sürecinde canl› kalarak su da¤›t›m sistemlerine geçebilmekte ve kolonize olabilmektedirler (6). Kuflkusuz bunda da¤›t›m sistemlerinde bulunan suyun fiziksel, kimyasal ve biyolojik özelliklerinin rolü önem kazanmaktad›r. Stout ve arkadafllar› tesisatta, organik partiküller ve di¤er tortu maddelerinden oluflan sedimentin ve do¤al mikrobiyal floran›n Legionella pneumophila’n›n üremesi üzerindeki etkilerini araflt›rd›klar› çal›flmalar›nda, sediment konsantrasyonunun bakterinin varl›¤›n› sürdürmesinde do¤rudan etkili oldu¤unu, ortamdaki bakterilerin nutrisyonel simbiyozis yoluyla Legionella’lar›n üremesini destekledi¤ini ve her iki komponentin birlikte do¤rudan sinerjistik bir etki gösterdiklerini ortaya koymufllard›r (32). Su da¤›t›m sistemlerinde durgunluk veya t›kan›kl›k durumlar›nda oluflan sediment Legionella’lar›n kolonize olarak ço¤almalar›na yard›mc› olmaktad›r (32). Öte yandan laboratuvar flartlar›nda üremelerinde belirgin güçlükler bulunan ve tan›mlanmalar›ndaki gecikmenin de belki en önemli nedeni olan müflkülpesent yap›lar› araflt›rmac›lar›, Legionella’lar›n do¤ada üremek için kulland›klar› me- 29 Akbafl E. kanizmalar› keflfetmeye yönlendirmifltir. Tison ve arkadafllar› sularda mavi-yeflil alglerin Legionella’lar için karbon ve enerji kayna¤› olabildiklerini, Rowbotham ise do¤ada serbest-yaflayan Acanthamoeba ve Naegleria gibi amip türlerinin Legionella’lar için do¤al konaklar olduklar›n› göstermifllerdir (7,8). Bir baflka çal›flmada, amip popülasyonlar› üzerinde so¤utma kulesi biyosidlerinin etkisi araflt›r›lm›fl, amiplerin direnç gelifltirebildikleri ve bunun bakterinin amip kistleri içerisinde d›flsal etkenlerden korunarak su da¤›t›m sistemlerinde varl›klar›n› kolayl›kla sürdürmesini sa¤layan bir mekanizma olabilece¤i ileri sürülmüfltür (33). Is›, organizman›n canl›l›¤›n› koruyabilmesi ve ço¤almas› için özellikle önem tafl›yan bir faktör olup hastane s›cak su sistemleri de (ortalama ›s› 45˚C) en s›k kolonizasyon gösterdikleri ortamlar› oluflturmaktad›r (34). Özetlemek gerekirse; do¤al kaynaklardan flehir flebeke suyuna geçebilen Legionella türü bakteriler uygun flartlar alt›nda binalar›n su sistemlerinde kolonize olarak ço¤almaktad›rlar. Suda koliform bakterilerin yoklu¤u, Legionella türü bakteriler için anlaml› bir gösterge olmamaktad›r. Legionella’lar›n hastane gibi büyük binalar›n su sistemlerinde, air-conditioning sistem so¤utma kulelerinde, dufl bafll›klar›, s›cak su tanklar›, içme sular›, s›cak ve so¤uk su musluklar›nda ayr›ca buz yapma makinelerinde, solunum ekipmanlar›nda (nebulizör ve ventilatör sular›) ve difl ünitlerinde kolonize olabilece¤i gösterilmifltir (34,35). Hastane infeksiyonlar›n›n ortaya ç›kmas›nda Legionella’lar›n bu rezervuarlardan yatan hastalara ulaflmas›nda rol oynayan mekanizmalar önem kazanmaktad›r. Transmisyonda bafll›ca yolun mikroorganizman›n 1-5 µm’lik aerosolize partiküller arac›l›¤› ile inhalasyonu oldu¤u kabul edilmektedir. Kontamine aerosol damlac›klar›n›n içerisinde Legionella’lar›n uzun süre canl›l›klar›n› sürdürebildikleri ve bu aerosoller içerisinde kaynaklar›ndan yüzlerce metre uza¤a kadar tafl›nabildikleri bilinmektedir. Bulaflma daha nadiren, cerrahi yaralar›n çeflme suyu ile kontaminasyonu, ya da kontamine solunum ekipmanlar› ile direkt inokülasyon fleklinde olabilmektedir (36,37). Mikroorganizman›n üst solunum yollar›ndan aspirasyonu ve sindirim sistemi yolu ile de al›nabilece¤ine dair görüfller vard›r (11,35). Marrie ve arkadafllar›n›n yedi y›l süre ile Kanada’daki Victoria General Hastanesi’nde yapt›klar› bir vaka-kontrol çal›flmas›nda da, kontamine musluk suyu ile y›kanm›fl nazogastrik tüpler ile besle30 Hastane ‹nfeksiyonlar› Kayna¤› Olarak Su nen immünsüprese hastalarda, kontrol grubuna göre anlaml› ölçüde yüksek Legionnaires’ hastal›¤› tan›mlanm›flt›r. Bu araflt›rmac›lar Legionella türlerinin kontamine sulardan insanlara geçiflinde mikroaspirasyon veya oral yolun önemli olabilece¤ini ileri sürmüfllerdir (38). Etkenin kona¤a ulaflmas›nda aerosol üreten kaynaklar›n rolü, baflta so¤utma kuleleri olmak üzere, belki de en çok kabul edilen yol olmufltur (40). Ancak, hemen hemen ilk çal›flmalardan bu yana hastane ortamlar›nda dufl bafll›klar›ndan izole edilmifl olmalar›na ra¤men Legionnaires’ hastal›¤›n›n ortaya ç›kmas›nda dufllardan ve çeflmelerden yay›lan kontamine aerosollerin rolü tart›fl›lmaktad›r (41). Dufl bafll›klar›ndan aerosol üretiminin az oldu¤u ve fazla uza¤a tafl›namayacaklar› için hastal›¤›n yay›l›mda çok fazla rolü olamayaca¤› düflünülmektedir. Öte yandan hastanelerde yayg›n olarak kullan›lan nebülizör ve hasta bafl› nemlendiricilerin kontamine musluk suyu ile doldurulmas› da, organizma içeren aerosellerin duyarl› bireylere do¤rudan ulaflmas›na neden olmakta ve hastane kaynakl› Legionnaires’ hastal›¤› için büyük bir risk faktörü oluflturmaktad›r. Mastro ve arkadafllar› ABD’deki bir hastanede dört y›ll›k bir dönemde, L. pneumophila SG3 ile kontamine musluk suyu kullan›larak y›kanan medikal ventilatör ve jet nebülizörlerden kaynaklanan bir salg›n tan›mlam›fllard›r (10,43). Bu tip cihazlar›n yüksek bas›nç ve volümde çal›fl›rken oluflturduklar› aerosoller mikroorganizman›n solunum sistemine do¤rudan inokülasyonu için ideal bir yol oluflturmaktad›r. Nozokomiyal Legionella infeksiyonlar› sporadik ve epidemik formlarda görülebilece¤i gibi baz› durumlarda hastane su sistemi hastal›k için endemik bir odak olabilmektedir (39). De¤iflik serilerde hastane kaynakl› pnömonilerin %1 ile 40’›nda Legionella türlerinin sorumlu oldu¤u rapor edilmektedir (42). ‹nsidans›n büyüklü¤ü rezervuarlar›n bakteri ile kolonizasyon düzeyine, kiflilerin kontamine su kayna¤› ile temas derecesine ve s›kl›¤›na ba¤l› olarak de¤iflmektedir. Legionnaires’ hastal›¤›n›n genellikle epidemiler tarz›nda ortaya ç›kma e¤iliminden dolay› hastane ortam›nda saptanan bir olgunun ard›ndan yeni olgular›n ç›kabilece¤ini varsaymak ve hastane infeksiyon kontrol komitesinin buna uygun bir strateji izlemesi önem kazanmaktad›r. Gerçekte Legionnaires’ atak oran› düflük bir hastal›kt›r. Bakteriye maruz kalan popülasyonun yaln›zca Hastane ‹nfeksiyonlar› Dergisi 1998; 2: 1 Hastane ‹nfeksiyonlar› Kayna¤› Olarak Su %0.1-5’inde klinik tablo ortaya ç›kar. Bu durum baz› risk faktörlerinin önemini ortaya koymaktad›r. Gerek çevresel rezervuarlarda kolonizasyon, gerekse kona¤a ulaflmas›nda uygun bir araç bulunmas› çok önemli faktörler olmas›na ra¤men, infeksiyonun geliflmesinde kona¤›n duyarl›l›¤› bafll›ca rolü oynamaktad›r. Kona¤›n duyarl›l›¤› ya da di¤er bir deyiflle kona¤a ait risk faktörleri çok iyi tan›mlanm›flt›r; bunlar baflta transplantasyon ve benzeri nedenlerle immünsüpresyon olmak üzere, kortikosteroid vb. ilaçlar›n kullan›m›, sigara içicili¤i, alkol kullan›m›, yafll›l›k, malignensiler, kronik kardiyovasküler veya obstrüktif akci¤er hastal›¤›n›n bulunmas› gibi konak savunmas›n› düflüren nedenlerdir (42). KONTROL Endemik veya ço¤u epidemik durumda nozokomiyal organizmalar›n yay›l›m› kontakt transmisyonla veya steril olmas› gereken materyalin kontaminasyonu ile iliflkilidir. Bundan dolay› çevresel mikrobiyolojik örneklemenin rolü son zamanlarda belirli koflullarla s›n›rlanm›flt›r; 1. Epidemiyolojik araflt›rmalarda yararlanmak üzere, 2. Yeni tekniklerin gelifltirilmesi amac›yla, 3. Nozokomiyal infeksiyon kontrolü için e¤itim programlar›n›n uygulanmas›nda, 4. Sterilizasyon ifllemlerinin, diyaliz s›v›lar›n›n, hastanede haz›rlanan bebek formülasyonlar› ve dezenfekte edilmifl baz› ekipmanlardan örneklerin kalite kontrol amaçl› rutin monitörizasyonu için. Yüksek risk grubundan hastalar›n da bulundu¤u hastanelerin su sistemlerinde Legionella türlerinin varl›¤›n›n araflt›r›lmas› kendi özel protokolleri ile bu s›n›rlamalar›n d›fl›nda tutulmaktad›r (1). L. pneumophila ve di¤er Legionella’lar›n çevresel örneklerden izole edilebilmesi; teorik olarak, organizman›n bu rezervuarlardan insanlara geçiflinin gösterilmesi bak›m›ndan çok önemlidir. Ancak halen yan›t› tam olarak verilememifl sorular vard›r; hastane su sisteminde Legionella’lar›n varl›¤›n›n araflt›r›lmas› amac›yla çevresel örnekleme rutin olarak yap›lmal› m›d›r? ya da hangi s›kl›kta yap›lmal› veya hangi göstergelere göre yap›lmal›d›r? Rutin programlar›n ülkelerin ekonomik gücü ne olursa olsun son derece pahal› bir maliyet getirece¤i kabul edilmektedir. Bugün en çok ka- Hastane ‹nfeksiyonlar› Dergisi 1998; 2: 1 Akbafl E. bul gören yaklafl›m, yatan hastalarda infeksiyonun tan›mland›¤› durumlarda odak saptamak için su örneklerinin incelenmesi ve epidemilerde kontrol önlemlerinin uygulanmas› ile birlikte etkinli¤in test edilmesi için sistemin monitörizasyonudur. Hastane epidemiyolojisi ile ilgili çal›flmalarda ya da epidemilerde odak saptamak amac›yla su örneklerinin al›nmas›nda rutin bakteriyolojik incelemelerden farkl› bir yol izlenmektedir. Hastane su sistemini ve varsa olgular›n tespit edildi¤i departmanlar› en iyi temsil edecek say›da örnekleme yap›lmas› ilk kofluldur. S›cak su tanklar› ve mümkünse dip sedimentleri, dufl bafll›klar›ndan akan su ve bafll›¤›n iç yüzeylerindeki tortu katmanlar›, so¤utma kuleleri, ventilatör ve nebulizör sular› bu amaçla incelenmelidir. Yan›s›ra suyun kirlilik düzeyinin, pH’s›n›n ve klor konsantrasyonlar›n›n saptanmas› da önemli olabilmektedir (43). Nozokomiyal Legionnaires’ hastal›¤› epidemileri, uygulanan kontrol programlar›na yönelik çok say›da çal›flman›n da konusu olmufltur. Legionella türleri ile kontamine hastane su sistemlerinin kontrolünde etkinlikleri de¤iflik olabilen çok say›da metod gelifltirilmifltir. Bunlar bafll›ca fiziksel, kimyasal yöntemler ve iyi bir su tesisat› prati¤i olarak özetlenebilir (43). Legionella’lar›n sulardan eliminasyonunda kullan›lan en yayg›n yöntemler k›sa süre için (~24 saat) yüksek klorlama düzeylerine ulafl›lmas› (3 mg/lt.’den 15 mg/lt.’ye kadar) ve s›cak su sistem ›s›s›n›n 60˚C’nin üzerine ç›kart›lmas›d›r. Bazen bu iki yöntem ayn› anda uygulanabilmekte, sistem suyunun drenaj› ve mekanik temizli¤in de eklenmesi ile daha iyi sonuçlar al›nmaktad›r. Bu uygulamalar özellikle bir salg›n uyar›s›nda, akut dönem için önerilen önlemlerdir. Daha sonraki aflamada özellikle epidemilerin uzun dönemde kontrol alt›nda tutulmas› söz konusu oldu¤unda; sürekli klorizasyon (serbest klor seviyesi 1-2 mg/lt), su ›s›s›n›n 50˚C’nin üzerinde tutulmas› veya belli aral›klarla süper ›s› veya hiperklorinasyon gibi rutin bak›m programlar› önerilmektedir. Ozon, UV ›fl›nlama ve metalizasyon gibi yöntemler, etkinlikleri henüz tam olarak de¤erlendirilememifl yeni dekontaminasyon prosedürleridir. Gerçekte en etkin yaklafl›m hastane su sisteminin dizayn› aflamas›nda mikroorganizman›n kolonizasyonuna izin vermeyecek bir donan›m›n sa¤lanmas›d›r. ‹yi bir mühendislik prati¤i kurulmufl bir sistemde tesisattan kaynaklanan temel problemler çözülebilir. Önemli olan sistemde ölü boflluklar ve 31 Hastane ‹nfeksiyonlar› Kayna¤› Olarak Su Akbafl E. durgun su alanlar› b›rak›lmamas›, sediment oluflumunun engellenmesidir (43). Al›nan önlemlere ra¤men epidemi saptanan hastanelerde dekontaminasyon ifllemlerinin ard›ndan yeni olgular bildirildi¤i olmufltur. Bunun, su sistemlerinin distal k›s›mlar›nda yeterli ›s›y› sa¤layamamaktan, musluk ya da dufl bafll›klar› gibi durgunlu¤a neden olan bölgelerde bakterinin elimine edilememesinden veya protozoonlar›n varl›¤›ndan kaynaklanabilece¤i düflünülmektedir (44). So¤utma kuleleri ve nemlendiricilerin temizlenmesi için de kullan›m sular›nda kullan›lan yöntemler uygulanmaktad›r. Bu yaklafl›mlara; mühendislik dizayn teknikleri ile so¤utma kulelerinin uygun yerlefltirilmesi sayesinde binalara giren kaçak hava ak›mlar›n›n engellenmesi eklenebilir. Hastanelerde s›k kullan›lan nemlendiricilerin drenaj› ve temizlenmesinde, solunum terapi aletlerinin y›kanmas›nda ve kullan›m› esnas›nda steril su kullan›m› Legionella’lar›n kolonizasyonunu önlemek için önerilen yöntemlerdir (38,44). 6. Sonuç olarak; her ne kadar çevresel örneklerde rutin mikrobiyolojik inceleme önerilmiyorsa da nozokomiyal Legionnaires’ hastal›¤›n›n kontrolünde rutin profilaktik dezenfeksiyon uygulamas›n›n etkili oldu¤u/olaca¤› kabul edilmektedir (44). Pratik aç›dan böyle bir uygulama yaln›zca Legionella’lar›n de¤il ayn› zamanda nozokomiyal infeksiyonlarda rol oynayan di¤er su kaynakl› etkenlerin eliminasyonunu da beraberinde getirebilece¤inden dolay› Hastane ‹nfeksiyon Kontrol Komiteleri’nin bu konuda kendi koflullar›na uygulanabilecek programlar› de¤erlendirmesinin yerinde olaca¤› kuflkusuzdur. 12. 7. 8. 9. 10. 11. 13. 14. 15. 16. KAYNAKLAR 1. 2. 3. 4. 5. 32 Hierholzer WJ Jr., Zerwos MJ. Nosocomial bacterial infections. In: Evans AS, Brachman PS (eds). Bacterial infections of humans: Epidemiology and control. 2nd. Ed. Plenum Medical Book Com. N.Y. 1991;467-97. Ayliffe GAJ, Lowbury EJL, Geddes AM, Williams JD (eds). Control of Hospital Infection. A practical handbook. Third ed. Chapman & Hall Med., London, 1992. The bacteriological examination of drinking water supplies 1982. Methods for the examination of waters and associated materials. Reports on Public Healths and Medical Subjects No:71, PHLS, London,1983. WHO. Guidelines for drinking water quality. Recommendations. Volume 1, Geneva, 1984. Wang WLL, Blaser MJ, Cravens J, Johnson MA. Growth, survival and resistance of Legionnaires’ disease bacterium. Ann Intern Med 1979;90:614-8 17. 18. 19. 20. 21. Kuchta JM, States SJ, McNamara AM, Wadowsky RM, Yee RB. Susceptibility of Legionella pneumophila to chlorine in tap water. Appl Environ Microbiol 1983;46:1134-39. Rowbotham TJ. Preliminary report on the pathogenicity of Legionella pneumophila for freshwater and soil amoebae. J Clin Pathol 1980;33:1179-83 Tison DL, Pope DH, Cherry WB, Fliermans CB. Growth of Legionella pneumophila in association with blue-green algae. Appl Environ Microbiol 1981;39:456-9. Kolmos HJ, Thuesen B, Nielsen SV, Lohmann M, Kristoffersen K, Rosdahl VT. Outbreak of infection in a burns unit due to Pseudomonas aeruginosa originating from contaminated tubing used for irrigation of patients. J Hosp Infect 1993;24:11-21. Mastro TD, Fields BS, Breiman BF, Campbell J, Plikaytis BD, Spika JS. Nosocomial Legionnaires’ disease and use of medication nebulizers. J Infect Dis 1991;163:667-71. Venezia RA, Agresta MD, Hanley EM, Urquhart K, Schoonmaker D. Nosocomial legionellosis associated with aspiration of nasogastric feedings diluted in tap water. Infect Control Hosp Epidemiol 1994;15:529-33. Lavy A, Rusu R, Shaheen S. Mycobacterium aviumintracellulare in clinical specimens: etiological factor or contaminant? Isr J Med Sci 1990; 26(7):3748. Panwalker AP, Fuhse E. Nosocomial Mycobacterium gordonae pseudoinfection from contaminated ice machines. Infect Control 1986;7(2):67-70. Gubler JG, Salfinger M, von-Graevenitz A. Pseudoepidemics of nontuberculous mycobacteria due to a contaminated bronchoscope cleaning mashine. Report of an outbreak and review of the literature. Chest 1992;101(5):1245-9. Pokrywka M, Viazanko K, Medvick J, Knabe S, McCool S, Pasculle AW, Dowling JN. A Flavobacterium meningosepticum outbreak among intensive care patients. Am J Infect Control 1993;21(3): 139-45. Rautelin H, Koota K, von-Essen R, Jahkola M, Siitonen A, Kosunen TU. Waterborne Campylobacter jejuni epidemic in a Finnish hospital for rheumatic diseases. Scand J Infect Dis 1990;22(3): 321-6. Picard B, Arlet G, Goullet P. Septicemiés à Aeromonas hydrophila. Aspects épidemiologiques. Presse Medicale 1984;13:1203-5. Picard B, Goullet P. Seasonal prevalence of nosocomial Aeromonas hydrophila infection related to aeromonas in hospital water. J Hosp Infect 1987; 10(2):152-5 Mellersh AR, Norman P, Smith GH. Aeromonas hydrophila: an outbreak of hospital infection. J Hosp Infect 1984;5:425-30. Millership SE, Stephenson JR, Tabaqchali S. Epidemiology of Aeromonas spesies in a hospital. J Hosp Infect 1988;11:169-75. Martino P, Venditti M, Papa G, Orefici G, Serra P. Water supply as a source of Pseudomonas aeruginosa in a hospital for hematological malignancies. Boll Ist Sieroter Milan abstract 1985;64(2):109-14. Hastane ‹nfeksiyonlar› Dergisi 1998; 2: 1 Hastane ‹nfeksiyonlar› Kayna¤› Olarak Su 22. Editorial. Legionnaires’ disease. Lancet 1977;ii: 1265-66. 23. Fraser DW, Tsai TR, Orenstein W. Legionnaires’ disease. Description of an epidemic of pneumonia. N Eng J Med 1977;297 (22):1189-97. 24. Marks JS, Tsai TF, Martone W’ et al. Nosocomial Legionnaires’ disease in Columbus, Ohio. Ann Intern Med 1979;90:565-9. 25. Thacker SB, BennetJV, Tsai T’et al. An outbreak in 1965 of severe respiratory illness caused by Legionnaires’ disease bacterium. J Infect Dis 1978; 138:512-9. 26. Rodgers FG. Ultrastructure of Legionella pneumophila. J Clin Pathol 1979;32:1195-202. 27. Brenner DJ. Classification of Legionellaceae. Isr J Med Sci 1986;22:620-32. 28. Miller RP. Cooling towers and evaporative condensers. Ann Intern Med 1979;90:667-70. 29. Fliermans CB, Cherry WB, Orrison LH, Thacker L. Isolation of Legionella pneumophila from nonepidemic related aquatic habitats. Appl Environ Microbiol 1979;37:1239-42. 30. Morris GK, Patton CM, Feeley JC’et al. Isolation of the Legionnaires’ disease bacterium from environmental samples. Ann Intern Med 1979;90:66-7. 31. Palmer CL, Tsai YL, Paszko-Kolva C, Mayer C, Sangermano LR. Detection of Legionella species in sewage and ocean water by polymerase chain reaction, direct fluorescent-antibody and plate culture methods. Appl Environ Microbiol 1993;59: 3618-24. 32. Stout JE, Yu VL, Best MG. Ecology of Legionella pneumophila within water distribution systems. Appl Environ Microbiol 1985;49:221-8. 33. Srikanth S, Berk SG. Stimulatory effect of cooling tower biocides on amoebae. Appl Environ Microbiol 1993;59:3245-49. 34. Wadowsky RM, Yee RB, Mezmar L, Wing EJ, Dowling JN. Hot water systems as sources of Legionella pneumophila in hospital and nonhospital plumbing fixtures. Appl Environ Microbiol 1982; 43:1104-10. 35. Muder RR, Yu VL, Woo AH. Mode of transmisyon of Legionella pneumophila. A critical review. Arch Intern Med 1986;146:1607-12. Hastane ‹nfeksiyonlar› Dergisi 1998; 2: 1 Akbafl E. 36. Lowry PW, Blankenship RJ, Gridley Wtroup NJ, Tompkins LS. A cluster of legionella sternal wound infections due to postoperative topical exposure to contaminated tap water. N Eng J Med 1991;324:109-12. 37. Johnson JT, Yu VL, Best MG’et al. Nosocomial legionellosis in surgical patients with head and neck cancer: Implications for epidemiological reservuar and mode of transmission. Lancet 1985;2: 298-300. 38. Marrie TJ, Haldane D, Macdonald S’et al. Control of endemic nosocomial Legionnaires’ disease by using sterile potable water for high risk patients. Epidemiol Infect 1991;107:591-605. 39. England AC III, Fraser DW. Sporadic and epidemic nosocomial legionellosis in the United States. Epidemiologic features. Am J Med 1981;70: 707-11. 40. Garbe PL, Davis BJ, Weisfeld JS et al. Nosocomial Legionnaires’ disease. Epidemiologic demonstration of cooling towers as a source. JAMA 1985;254: 521-24. 41. Bollin GE, Plouffe JF, Para MF, Hackman B. Aerosol containing Legionella pneumophila generated by shower heads and hot-water faucets. Appl Environ Microbiol 1985;50:1128-31. 42. Nguyen MLT, Yu VL. Legionella infection. Clin Chest Med 1991;12:257-68. 43. Hart CA, Makin T. Legionella in hospitals: a review. J Hosp Infect 1991;18 (Suppl A):481-89. 44. Edelstein PH. Control of Legionella in hospitals. J Hosp Infect 1986;8:109-115. YAZIfiMA ADRES‹: Uzm. Dr. Efsun AKBAfi Refik Saydam H›fz›ss›hha Merkezi Baflkanl›¤› Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Bölümü S›hh›ye - ANKARA 33