1974

Transkript

1974
a
:
i
/
KÆGAA/^
KAZGAN
Y IL
115
SAY!
115
CİLT
115
SAH İBİ : TÜM TÜLLABA A Ç IK KAZG A N C ILIK A N O N İM O RTAKLIĞ I
K A Z G A N ;
BASIN A H LA K YASASINA U Y M A Y I K A T İY E N TAAHHÜT ETMEZ
ÇAMUR YİYENLERLE MÜNAKAŞA ETMEYİ ve TEKZİP KABUL ETMEZ
KAZG AN 'SIZ BİR M Ü LKİYE'DE YAŞANMAZ,
s
A M A HERŞEYİN KAZG AN LIK OLDUĞU BİR M Ü LK İY E 'D E HİÇ
YASANMAZ.
t
KAZGAN AİLESİ
S oru m lu Yazı İşleri M ü d ü rü
=
K a n tin M u h a b iri
Saç Sakal M em et
'
Y u rt M u h a b iri
=
Geçmiş zaman o lu r k i hayali cihan değer
Tekel M u h a b iri
=
Ayyaş H ik m e t
F o lk lo r M u h a b iri
=
=
Kazaska M ekan
Balo M u h a b iri
G ayrim eşru Ç o cukla rda n H aberler
=
Piç Haşan
K a rik a tü rle r
=
=
G ıdıboy M ustafa
=
=
Sosyete M u h a b iri
B ilim Dünyası
=
İşletm e Feray
=
A kad em ik Esin
A m erikan ya Özel M u h a b iri
=
D ip lo m a tik H aberler
'
G ü llü Uğur
Jile t Çağatay
• .
;
i#
ti- ’
ı
■T'i
£\
;. •İ
•rj vç■'
i
a
;
1.
Ki ■’■%*
M ;
ı* '
• :: f
*
;.;J*i- , '<&. >i f
.
:}iy i m m m m
’ - i T.fvJ ■'rf t *.‘tgK-.îsiva
- • •;
W*
M
t-j3riît-gş£;-nS'5
'.i
" İ
>®g 4 i!
' • Vr.+
m
1 - -'o
m
——
mm
Kel Yahya
Pulapulos Cevdet
î • ..
.. i
l !
- K
;•?.}
'•i* i
Foto Rezil
M alatya Sosyetesinden H aberler
TRT M u h a b iri
1
D üriye K alaylıgüğüm
K ora l Y anieyvallah
T iy a tro M u h a b iri
F o to ğ ra fla r
•
H ani nerde
i
...
. İ l i l
m
Şabana Mektup
Aziz Dostum, mirim, üstadım, sevgili Şabancığım!
Bir yıl daha geçti işte... Bu arada sıkıyö­
netim, mıkıyönetim de geldi geçti. Ama deldi
de geçti! N eler oldu Şabancığım neler!!... Bir
kez Dernekler Kanunu değiştirildi. Değişiklik
semeresini de vardı hemen. Öğrenci temsilcili­
ğini dekan kazandt. Şimdi öğrencileri kendine
karşı temsil ediyor. Nasıl olacağım biz de me­
rak ediyoruz. Herhalde masanın bir o yanına,
bir bu yanına geçerek yapıyordur bu işi!
Ha, çok önemli bir şeyi de öncelikle sana
anlatmak isterim. Başından o kadar iş geçen
mümtaz hocamız, üç kâğıtçılığı ile tanınan bir
günlük gazeteyi yumuşatmak için, o gazetenin
günlük fıkra yazılarını yazmaya başladı. Neyse,
yavaş yavaş yum uşuyor galiba... Allah sonunu
hayır etsin! Ne dedin? Tabii ki gazete Şabancığım. Yoksa sen başkası mı zannettin?!
Bu arada Şubat sınavları da yeniden hort­
ladı. Bilirsin, okula öğrencilerin ancak bir kıs­
mı devam edebilir. İşte o bir kısım öğrenci ara­
larında imza toplayıp Şubat sınavlarını istem e­
diklerini D ekana bildirdiler. Şöyle böyle 900
kişicik vardı. Niye mi karşı çıktı öğrenciler?
Bir kez yönetm elik değişikliği sıkıyönetim sı­
rasında yapılmıştı. Öğrencilere de danışılmamıştı. Mikrocu Orhan Türkay, proflarım ızın
aldığı her kararın dem okratik » olduğunu ile­
ri sürdü. Biliyorsun •Şabancığım, Orhan Tür­
kay'in kastettiği demokrasi İspanya'da filan
uygulanıyor. Yani ille boykot yapın diyorlar bi­
ze. Yutmadık tabii!...
Şabancığım, inek bayramlarının artık ne­
den yapılmadığını soruyorsun. Eskiden inek
bayramlarında karşılıklı taşlar atılır, başlar
yarılırmış. Hatta biz sonuncusuna yetiştik. Ev­
lere şenlik şeyler oluyordu Şabancığım. Bilir­
sin, zaten bunlaı hep senin adına yapılırdı. Sı­
kıyönetim yıllarında bunlara gerek kalmadı. En
sıkı yönetimci amcalar hepimizi « zinhar kafir »
ilaıı eylediler. Öyle şeyler yazdılar ve açıkladı­
lar ki, bizim inek festivali solda sıfır kaldı bu
festivalin yanında. Yani soıuıç olarak İnek Bay­
ramım iki yıl m em leketçe kutladık. Kutlu ol­
sun Şabancığım! Ne dedin Şabancığım? Neden
susuyorsun?
Aç kurtlan sorarsan artık okula uğramı­
yorlar. Bizinı okuldan bir aç kurtu öbür at,
kurtlar dişlediler. Dişlenen aç kurt, Altay dağı
kadar Türkmüş, ama Hıra dağı kadar müslit
inan değilmiş. İyi mi?
Ondan sonra Şabancığım, bir de Kibriya
çıkartma yaptık işte. Millet de bu arada faşiz­
min, Amerikanın ne olduğunu daha iyi anladı.
Aferin şu Ecevit'e dedik bizde Mülkiye olarak.
Bunlar makro sorunlarımız. Ya Miilkiycdc
daha daha neler oluyor diyeceksin. Tüllab es­
kiden olduğu gibi inekliyor yine. Ama arada
başka şeyler de yapıyor. Amcalar az mı bağır­
dılar «cebine koyduğıımumın zibidileri, ders
çalışın ulan» diye. Biliyorsun en sıkı yönetim­
den sonra tüllab imtihana girmemişi; de,
boykotun beşinci günü tüllabı kahvelerden, ça­
yırlardan toplayıp siingii zoruyla imtihana sok­
maya çalışmışlardı. Şimdi o amcalar «hür te­
şebbüs» te çalışıyorlar Şabancığım. Demek ki
bize de «hür teşebbüste çalışın» demek iste­
mişler. Neyse, biz yine konudan uzaklaşmaya
hm. Aslında derdimiz saymakla bitmez. Yurt,
kantin, spor salonu, daha neler neler!... Kan
dilsizlikten tüllab bir «Laz» a, bir «Baba» ya
taşınıp duruyor. Bu arada bol miktarda da ka­
zıklanıyor, amiyane deyimle. «Laz» m fiyat lis­
tesinin fotoğrafını çektik
ibret i alem için.
Uyansın artık yöneticimiz, diyoruz. Valla Şabancığım, Allah seni inandırsın, dört yıl bu­
yunca aldığım 350 lira bursun 250 lirasını evkirasına verdim her ay. Yani yurdumuz bile
yok yıllardır. Ağlayalım mı, gülelim mi şaşır­
dık bizde. Kafam ağrıttık galiba, ama inan ki
senden başka derdimizi dinleyen bulama dik
da. ondan böyle açıldık işte. Biz aslında mi­
zah yapıyoruz Kazgaıı'da. Ama bilirsin ki, mi­
t '- >
h - '■
zah yalnızca bir güldiirmecilik değildir, zev­
zeklik, sululuk değildir. Ve de acı ve keder ol­
mayan yerde mizah yoktur. Belki de işle bun­
dan dolayıdır ki, tiillab, Kazgan ille de bu yıl
da çıksın diye tutturdu. Son derece zor koşul­
lar altında çıkarıyoruz Kazgan’ı. M ülkiydi ahi­
ler genellikle, o da başlarından gidelim diye,
az birşeyler verip savdılar bizi. Tamam, anla­
dık, ilç beş yıldır, köprünün altından çok sular
aktı, ama artık barışalım diyoruz, di mi ama
Şabancığım. H er şeye karşın bir « camiayız»
biz. Güllü Uğurun, Saçsakal Memedin cam çık­
tı reklam toplayacağız, davetiye satacağız, di­
ye. Bu yıl Veda Balosunu, biliyorsun, Marma­
ra Otelinde yaptık. Nezih bir geceydi Dekaıı
Baba hariç, tüm öğretim üyelerini kınıyoruz
burada. Hiçbiri gelmedi çünkü. Ahmet Demir
«güzel kızlar var mı?» diye sorup olumlu ya­
nıt almasına karşın buyurmadı. Liderlik iddia­
sındaki Beşir Hamitoğulları bile korkunç bir
taktik hata yaparak aramıza gelmedi. İlginç
¡¡kirlerinden yoksun kaldık böylece. Neyse,
okul koridorlarında, bahçede yakaladığım bir
saat (asgari) tutsak edip konuşarak telafi edi­
y o r hatasını.
Bu yıllık bu kadar Şabancığım. Yazmakla
bitecek gibi değil
hallerimiz. Ursula Hicks'e
Von Neumann'a, VJagner'e selamlarımızı ilet.
Seneye yine görüşelim kısm etse Şabanım,
■ Kardeşin
3
Kazgatı'ın Büyük Anketinin Sonuçlarını
Utanmadan Açıklıyoruz!
Size« aKazgan» nedir?
Dostluğun içyüzü ya da sen de m i B rütüs
İnsanın gülerken düşündüğü, düşünürken g ü l­
düğü cid d i b ir gü ld ü rü kaynağıdır.
Yenilmeyen, fa ka t yutu lan b ir şeydir.
Kazgan m u h a b iri olsaydınız kim e hangi soruyu
sorm ak isterd in iz?
Deniz A kıncıla ra nasıl re jim ya p tığ ın ı...
B ülent Daver'e n iç in böyle şık g iy in d iğ in i...
Kaymakam taslağı te lla kla ra Ş e h irc ilik ve M a­
liye E nstitü lerinde n nasıl k ita p y ü r ü ttü k le r in i...
Turan Güneş'e fıtık o lu p olm adığını..
Yüksel Koç, N u ri Uman ve L a tif Çakıcı'ya b ir ­
b irle ri hakkında d ü ş ü n c e le rin i...
Necdet Serin'e evde
soğutucu k u lla n ıp k u lla n ­
m ad ığ ın...
Elinizde olsa yönetm eliğine hangi hü km ü O’kyardınız?
En C entilm enler
1 ) M elih Oğuz
İb ra h im Tezer
2)
3)
K u b ila y Y ıld ırım
En H anım efen diler :
1)
N erm in Çınar
Feray Başaran
2)
Selmin Yam anlı
3)
En A n tip a tik le r :
1 ) M uam m er K u tlu
G ürkan Oyal
2)
M ustafa İngenç
3)
En Ş ıkla r :
1)
A bd ullah Güleç
2)
Ünal Bulunm az
C ihat Y ıld ırım
3)
En G ıcıkla r :
1)
M ustafa A kın
2)
M uam m er K utlu
zo ru n lu sahne sta jı yapm ası...
O kul b irin c ile rin e
Karacabey harasından da
G ürkan Oyal
3)
En Z am plar :
1 ) Selçuk Sağıroğlu
m ızlık kon tenjan a yrılm a sı...
2)
M ik ro fo n la ders verecek hocaların en az 6 ay
Kısa saç, la civert ceket, g ri pa ntolon, krava t ve
ik in d id e s ü t...
Cezmi Göçer
A li Şen
3)
En K ılıb ık la r :
1)
Ö ğrenciler de ön kapıdan g ir e b ilir...
K u b ila y Y ıld ırım
A lp er İzbırak
Fethi Y oru lm a z
3)
En İne kler :
2)
VE İŞTE SİZCE EN ŞEY ŞEYLER!!!
En Y a k ış ık lık la r :
«H er aday b ir oydan fazlasını alamadığından
seçilemedi (H e rkesin ke n d is in i yazmasının ne alemi
vardı y a n i? )»
En G üzeller :
1)
A d il Temel
2)
Fatih Dural
3)
Gülden A lp
En Kazık Hocalar :
1)
G üldal Homan
1)
2)
Hülya T im u çin
3)
Ayla Ünal
2)
3)
Ahm et Dem ir
Cemal M ıhçıoğlu
Necdet Serin
Olmaya devlet cihanda b ir nefes sıhhat g ib i
M ezuniyetten sonra h a lim iz berbat gibi
Ayla Ünal (4 İşletm e)
TATLI SUÇ
1971 - 1972 ders yılınd a 2. sınıfta
iken b ir
Hocam, siz hic cena
d in iz m i?
Y ılm az Günal = V alla , cezacılar her suçu de
Ceza H u kuku d e rs i...
madde
nemeye kalksala rdı, dersi hapisten anlatm ak zorun
m üptelaları önce hep denemek için başlar, sonra da
da k a lırla rd ı. Kaldı k i, denemesi çok daha ta tlı öy
bıra ka m a zla r...
le b ir
Y ılm az Günal =
... işte uyuşturucu
suç var k i, buna sıra gelmez!
KÜÇÜK İLAN LA R
İ L A N
B İR BİLMECEM V A R
Sınavların yaklaşmasıyla şuurumu
kaybettim . Üstiimizan aşkına yardım edin.
Şuursuz in ek
Aslen uşaklı o lm a k la beraber, ben uşaklığı ka
b u l etm em d iy e re k te rk i d iy a r eyleyen kah ram a nı­
mız, uzun y ılla r gonyada alaaddin
tepesinde ve
M eranda de rin le m e sin e d ü şü n m ü ştü r. B ir gün rü ­
KAYIP İLAN I
yasında hızıraleyhisselam ı gören arkadaşım ıza a rtık
rız k ın ın A ngaradan verileceği b ild ir ilm iş tir . Gonya-
Binbir e m e k 'v e üç kağıtla arakladı­
ğını notları kaybettim . Marx aşkına em e­
ğimin değerini verin.
dan b ir ütü süz p a n to lo n ve b u ru ş u k b ir gıravatla
Arakçı ve de E m ekçi Rıza
d is in i sıcak b ir yuvada hissetm iş ve yatacak b ir
angaraya gelen arkadaşım ız m ülkiyeye gelince ken­
yer b u la b ilm e k için A n g a ra n ın her m ahallesini fel-
AŞK İLANI
le k fe lle k ta ra m ış tır. D ö rt yıld a o n d ö rt ikam etgah
D ekan ın sekreterin e aşık oldum. D e­
kanla işi olanların bana devretm elerini
rica eder ve aşkımı ilan fırsatım veren
«KAZGAN 74» e bu vesile ile teşekkürü
b orç bilirim.
B orçlu Mustafa
KAYIP TAS
d e ğ iş tirm iş tir. H er vardığı yerden tayyı m ekan ey­
le m iş tir. Bu y iğ it u ş a k lık ta n kaçıyo rd u k i o gün­
lerde, m ü lk iy e o n u n en ço k sevdiği «Bağım sızlık»
n a ra la rıy la ç ın lıy o rd u . Fakat asıl fe la k e tli
gü n le r
ondan sonra başladı. Daha ilk g ü nlerde d iş i T üllabın insafsız s a ld ırıla rın a m aru z k a lıy o r ve on la ra
sa rfın a za r b ile e tm iy o rd u . Ö yle b ir an g e ld ik i m ar­
jin a l taham m ülü, tü k e n d i çü n kü İstıra p ve
Terlem ek için gittiğim hamamda ha­
mam tasımı kaybettim . Hamam tassız bıı
dünyadan bana ne...
Tası kalaylı Diiriye
elem
(l,S ve L,M fo n k s iy o n u ) e ğ rile ri ke şişti. Bu s a ld ırı­
lara daha fazla dayanam ayarak her gün ölm ektense b ir gün ö le y im d e yip kom şu fa kü lte d e n d iş i T ülla p ta n b îrin e m id e sin i k a p tırd ı.
Daha önce cıgara du m an ın ı on m etreden gö­
DİSCO ARANIYOR
rünce gözü yaşaran arkadaşım ız b îr günde
Ben artık discosuz yapamam abiler!...
tiry a k is i o lu v e rd i. Daha sonra îl.k aşkını m idesine
Halil
BULDUK!
d o ku n d u ğ u iç in d e ğ iş tird i. O kuld a izb a n d u t, tık tık
Behçet, C e vizliğiI g ib i b ir kaç A lp rea l hayat yaşa­
yan h a tu n la ra
K elliğe çare bulduk! E lektrik tedavi­
si (!)... 12 Marttan sonra gördüğüm elek­
trik tedavisinin sonunda kel başımda kıl
çıkmaya başladı. Tüm M ülkiyeli ve Tür­
kiyeli kellere tavsiye ohınıır.
K el Metin
Ç IKTI! Ç IKTI!
İk i ders yılıdır ortalıkta gözükm e­
yen Reşat Aktan, Haziran sınavlarında
birden ortaya çıktı.
sigara
r î jis in i ko y m u ş tu r. Fakat hayırdan
k e s ild ik le rin i anlayınca o n la rı da te rk e tm iş tir. Bü­
tü n bu o la n la rı k a lb in in ka p a kçıkla rın d a n
s ız d ırm a m ış tır. A rkad aşım ız, ç u k u r gördüğü
dışarı
her-
şeyi p e tro l kuyu su zanneder. Parsla p e tro l anlaş­
mazlığı o ld u ğ u g ü n le rd e kahvede garsona «Çay ver»
diyeceğine, «P etrol ver» dediği o lm u ş tu r. Petrol son­
d a jla rı k o n u su n d a d o k to ra tezi h a zırla m a kta d ır.
D ö rt M â liy e n in holanda cinsli sağmal in e k le rin ­
den olan bu arkadaşım ızı tan ıd ın ız mı?
4 İŞLETMEDEN NECDET SERİN’E
SESLENİŞ
O kadar yürekten çağırma beni
Bir gün dersine gelebilirim
O gün yoklam a yapmazsan eğer
Sinirimden o anda ölebilirim
Geçemezsin diye korkutm a beni
Derse girm eden de bilebilirim
Maliye'ye iltimas yapmazsan eğer
Ben de yüksek bir n ot alabilirim
İlk sınav şenindir, kolay sor e mi?
Diğer derslerim den geçebilirim
Eğer sen canımı yakmazsan benim
Haziranda mezun olabilirim.
S orarsanız biz k im iz
4 M â liy e n in sağmal in e k le riy iz
5
AHMET BEM İR’DEN İNCİLER
B ir Çarşam ba g ü n ü ...
«Ş im di a rk a d a ş la r, size bu ders şeyi anla­
ta c a k tım , T ü rk iy e
e ko n o m is in in beşeri ka y­
n a k la r te m e lin i... Am a
b u n la rın he psini siz
b ilirs in iz , şöyle b ir o k u y u v e rirs in iz . Sizin için
p e y n ir ekm ek yem ek ka d a r 'k o la y ...
137. sayfa daki p ira m id i ben ressa m lık dö ­
nem im de ç iz m iş tim !..
M o d e rn te k n o lo jin in
hızına u ya rak son
s ü ra t ile rliy o ru z . Bu ç e v ird iğ im sayfa ları ana tılm ış fa rz e d iy o ru m .
G ö rd ü n ü z m ü, ya rım
saatte kaç sayfa
ile rle d ik !? » ..
A kşam üstü te ş r if e tm eyin, Doğal K aynak­
la rı a rtık haftaya yaparız.»
FİLM YÖNETMENİ OLSA İDİK.
Y ükse l K oç'u ilk Kadın E vliya «Rabia» rolün de,
Z il çaldı. Hoca tam çıka rke n geri döndü :
Güney D evrez'i « B ü yü k Şaka» film in d a .
« F u tb o l o yn a d ım . B acaklarım ço k ağrı­
y o r. Çaresi n e d ir, b iliy o r m usunuz?»
— Hocam , yeniden oynayın!
«Ö yle m i y a p iim ,.. Y o k canım , derse ge­
lemem son ra!..»
«K olsuz
Kahram anın Dönü-
N u ri Um an'ı «K açak»ta,
Necdet S e rin 'i «Uzay Y o lu » n d a « M r. Spock»
Y in e b ir Çarşam ba g ü n ü ...
ro lü n d e ,
«Benim plan ım a göre bu dönem de ik t i­
sadi s e k tö rle re ge le cektik, g e ld ik sayıyorum .
Bu n ü fu s b a h sin i şöyle b ir o ku yu n . Yo­
ğ u n lu k la rı şöyle h a fif b il n.
Sam sun'da b u ğ d a yla rın sulanm asını b ili­
rim . Benim b o yu m u n b irb u ç u k m is li buğday­
la r y e tiş ir d i...
L a tif Ç a kıcı’yı
şü»nde,
D em ekki o s ıra la r benim de
S usuzluk b ü y ü k so ru n !
Ben b ile çarşı­
dan ik i m od ern b id o n a ld ım geçenlerde..
A m e rik a 'd a yağlı ta v u k la r va rd ı. Ben da
tesadüfen yağlı ta v u k sever m . Geçenlerde bu ­
radan b ir ta v u k a ld ım . B iraz göğsü v a rd ı, ge­
ris i k e m ik ti. Benim yeğenim ta vu k y e tiş tir ir .
Geçenlerde beraber b ir ç iftliğ e
eskiden m ille tv e k iliy m iş ,
g ittik . Adam
ş im d i c iv c iv be sli­
bu raya ,.. G erçi b ira z
Baran T u n c e r’i «S evim li Kabadayı» rolün de.
C u m h u r F erm an'ı « Y o lla rım ız Burada A y rılı­
y o r» film in d e ,
B edri G ürsoy'u « Z e h ir H afiye» rolün de,
Cemal M ıh çıo ğ lu 'n u «Toros Canavarı» ro lün de,
Besim Ü stü n e l'i « K ü ç ü k Dev Adam »da,
Sait Kemal M im a ro ğ lu 'n u
Beym-en'in reklaın
film in d e .
Erden Ö ney'i «Love S tory»de,
Özhan U lu a ta m 'ı «Siyah A ya kka b ılı Sanşın»da,
A ziz K ö k lü 'y ü «Sevgili Hocamız» film in d e ,
resan şeyler!
Ruşen Keleş'i «A yrı K ap ılar» film in d e ,
K a yn a kla r d e rsin i
yapacağız, b ira z ilerle yece ğiz!»
Y ılm a z G ün al'ı «K erata Y eğenim in Karate M a­
c e ra la rı» film in d e
BÜLENT B A V E R ve İNGİLİZCE
O Y N A T IR D IK !!!
B ülent Daver A m erikaday,ken b ir m etrod a ya­
nına b ir i ya kla ştı :
— Do you have a tim e (s a a tin iz kaç?^
Daver e lin d e k i Newsweek d e rg is in i gösterdi ve :
— No, I have a Naws,w eek! dedi.
Y in e aynı A m e rika seyahatinde Daver, b ir gün
b ir konferansa davet e d ild i. Konu «doğum k o n tro ­
lü» id i. A ncak « b irth » ü « b ird » o la ra k anlayacak ka­
d a r İng ilizcesi k u v v e tli olan Sayın Hocam ız, k o n ­
feran sta « k u şsla rd a n sö ze d ild iğ in i
sanm ıştı haklı
o la ra k . K o n feran sta n sonra b ir bayan yanaştı Dav e r'in yanına :
__ Sizin ü lke n izd e bu iş nasıl dü zenleniyor?
__ Bizde b e lir li m evsirhlerde atış y a p ılır, ma
d a m ...
6
de Funes'in
ro lü n d e ,
ko n u n u n ötesine ç ıkıyo ru z, ama b u n la r ente­
Öğleden sonra Doğa!
'•
«Y avru»
A hm e t D e m ir'i « C ila lı ib o A m e rika 'd a » rolün de,
Sait D ilik 'i «Septim e» de Louis
boyum kısaydı!
y o r... Nereden geldi'k
C a h it T alas'ı «002 Y a vru ile K a tip » te
ro lün de,
B e d ri G ürsoy
Baloda L ü tfü Y azıcıoğ lu'nu n do ku z kaz «D işler
BUNLARI DUYDUNUZ MU?
M u h s in 'in - v a li'n in devlet m em uru o lm ad ığ ın ı
id dia e d ip s ın ıfta savunduğunu, sonra da b o z u ld u ­
ğ u n u ...
g e d ik kaynana» adlı K ilis tü rk ü s ü n ü s ö y le d iğ in i...
K ora l D ü nya oğu llarım n Veda Balosuna p o sta l­
la rla g e ld iğ in i...
D ö rdü ncü s ın ıf aday adaylarından M ennan Ev-
B ülent D aver'in a rtık hatunsal g iriş im le ri ile
ilg ili e y le m le rin i B üyük A n ka ra O te lin d e icra i sanat
eyled iğind en, liste de ki a rka da şları odasına davete
pek ilt if a t e y le m e d iğ in i...
re n 'in baloda D üriye ile 2 saat du rm a d a n dans et­
t iğ in i...
Baloda Fethi abim izle S e lm in 'in 4 İd a re n in şe­
re fin i k u r ta r d ık la rın ı...
A d il T e m e l'in F a kü lte kütü pha ne sind e o k u n m a ­
d ık İn g ilizce k ita b ı b ıra k m a d ığ ın ı...
A lpaslan
Iş ık lı'n ın b ir
bayan
arkadaşım ıza
« G ö zle rin iz ne k a d a r güzel, daha yakın dan b a ka b i­
Selçuk S a ğ ıroğlu'nu n K u rtu lu ş İlk o k u lu ö n ü n ­
li r m iy im ? » d e d iğ in i...
V ahdet A y d ın 'ın b ir bayan arkadaşım ızı «m ü ­
de ilk o k u l k ızla rın a elma şekeri ve g re y fu rt v e rirk e n
g ö rü ld ü ğ ü n ü ...
kem m el talebe örn eğ i ve asistan» s e ç tiğ in i...
L a tif Ç a kıcı'nın K ızıla y'ın y e rin i 3. s ın ıfta öğ­
Özhan U lu a ta m 'ın 19 7 2 - 1 9 /3 ders y ılın d a b ir
re n d iğ in i ve d o la yısıyla k e n d is in in M ü lk iy e n in baş
gün derse ik i ç ift pabucun ayrı ayrı te k le riy le gel­
ineği o ld u ğ u n u iddia e ttiğ in i...
d iğ in i...
Güney Devnaz’ in 4 İşletm en in veda yem eğinden
Y in e L a tif Ç a kıcı'n ın ,
İşletm e
E n stitü sü n ü n
se kre te rin e asıld ığını, bu yüzden çıngar ç ık tığ ın ı...
Pars E sin 'in içeri g ir ip ç ık tık ta n sonra «İşke n­
sonra « ço cu kla r, ben hiç
diskoteğ e g itm e d im . Ha­
d i, g id e lim » diye y a lv a rd ığ ın ı...
DUYDUNUZ M U???
ce T a rih i» n i yazmaya b a ş la d ığ ın ı...
İIK » X W i
...
ESO D D U D □ □ □ □ □ □ □ □ .
O-DD^D Dp 0 0 GOOpa
E ®®
A lp aslan Iş ık lı'd a n ik i fık ra :
İŞÇİ - MEMUR AYIRIM INA DAİR
İk i aslandan b irin e et, b irin e muz ve rm e le ri,
aslanlardan b ir in in isyanına sebep olm uş :
—
İk im iz de aslanız. Sana et, bana m uz v e ri­
y o rla r. Neden ha ksızlık e d iy o rla r?
—
Evet, ik im iz de aslanız,
ama sen bu raya
m aym un kad rosu nda n alın dın, ben ise aslan k a d ro ­
sundan a lın d ım .
SENDİKA KURMA HAKKI
1317 sayılı kanuna göre sendika ku rm a b ir ta­
kım şa rtla ra b a ğ la n m ış tı...
Bunu şöyle ta n ım la y a b iliriz :
TEKZİPTİR
A rkad aş, ç a m u r atacaksan K azgan'da a t. Y ıllık
g ib i c id d i b ir yerde kiş iy e ç a m u r a tm a k b ir M ü l­
k iy e liy e yakışm az. Y ılla r d ır sap o ld u ğ u m u zu ila n
e tm e k iç in başka b ir yö n te m
b u la b ilir d in pekala.
K a lk ıp Y ıllığ a « id e a lle ri b ir an önce e v le n m e k tir»
d iy e yazm anın ne alem i v a rd ı ya n i? Ş iddetle te kzip
ve k ü fü r e d iyo ruz.
A b d u lla h GÜLEÇ ve M e hm et KANTARCI
TE K ZİB İ TEKZİPTİR
Benden habersiz o la ra k b ir te k z ip y a y ın la n ­
m ış. Te kzip e d iy o ru m . Ben şahsen gayet m e m nu­
n u m . Y ı llı k 7 4 'ü n çıkm a sında n sonra şansım b ir .
Fakat doğacak ço­
den b ire açıldı ç ü n kü . İs te k lile rin 71 2 M a liy e ru .
m uzuna b ire r fo to ğ ra fla b a ş v u rm a la rı ric a o lu n u r.
c u k la r 32 d iş i ile beraber doğm adığı ta k d ird e d e r­
M e hm et KANTARCI
«Doğum k o n tro lü y o k tu r.
hal ö ld ü rü le c e k tir.»
7
GÖNÜL POSTASI
de m eselenin çok m ü h im o ld u ğ u m eydanda. T e rle ­
me ha kkında d ö r t m âliyeden Şabana yazm ıştım o n ­
(H azırlayan : Derm arıiye A b la )
dan öğ ren . Kaşınm a meselesi çok m ü h im . B ir an ev­
c G y îd bir m ü lkiye gülüyüm . En b ü yü k d e r­ vel ta vsiye le rim e uyarsan iy i edersin.
—
d im e rk s k ie ri etkilem e k a b iliy e tim in k o rk u n ç o lu ş u ­
A kşam ları
yatm adan önce pe ru ğ u n u ç ık a r, b.aşına önce tere­
d u r. A r lı k ben de b ir yuva sahibi b lm a k is tiy o ru rr.
yağı sonra da ç ile k reçeli sür. B ir saat u yu d u kta n
yajım a r&ğmein. Düşündüm yaşındım son
sonra, k a lk ıp başını o tu z kere sağa, o tu z kere sola
bana asılanlardan d u ru m u en acil olan-
çe vir ve te k ra r yat. Sabah uyanınca da başını yıka
a lfa b e tik sıraya göre yazıp onu da ay-
ve peruğ unu takm adan önce b ir güzel tavu k p is liğ i
içine uta n a ra kta n
k o yu yo ru m . Kuzum
sür. E vin izin ya kın ın d a küm es yoksa U lus'ta n güb­
A blacığım , üç gün içinde cevap verm ez­
re al, ısla tıp on u sü re rsin . T o n to n evlad ım ! Bu te­
sen m ektubum a, rasgele ta lip le rim d e n b irin e saldı­
daviye b ir ay devam edersen sıhh atine kavuşursun.
racağım. O p tim u m saldırıyı yap ab ilm e m iç in senin
G özlerinden ö p e rim güzel evladım .
s tra te ji \*3 ta k tik k o n u la rın d a k i te crü b e le rin d e n ya­
—
ra rla n m a k is tiy o ru m . Sana yard ım cı olaca k doneler
«M u h te re m a b la cığ ım ! Ben şahsen m ü lkiye 'd e
o k u m a k ta o lu p ,
' aşağıdadır.
ço k güzel tü rk ü
söyleyen, uzun
b o y lu , k a ra ka şlı, kara gözlü b ir d e lik a n lıy ım . Be­
§
Geceleri ya ta rke n , a ya kla rım ı
y ık a d ık ta n
nim de canım va r, ben de seviyoru m . Hem i de de­
sonra, yalın aya k ba lko na ç ık a r «G ökyüzünde yalnız
gezen y ıld ız la r» şarkısını sö yle rim . Üç kere « M ü lk i­
li g ib i. U y k u la rım ka ç ıy o r. H er gece uyu yab ilm e k
iç in b ir süra hi ayranla b ir ekm ek y iy o ru m . Bu y ü ’.-
ye» d iye bağırm adan uyuyam am .
den çok şişm anladım . Ç ok çekingen
§
Sabahları «M Ö » bem ol
da beni seviyor m u? A blacığım , kızın yanından g o -1
a k o rt ederim .
çerken göz k ırp ıy o ru m , tü rk ü
RUMUZUM : G önül P ekbağrıyanık»
Y a vru cu ğ u m , adı geçen sap m ü lk iy e lile re yazık
y o r a ya kla rın ı» tü rk ü s ü n ü sö ylü yo ru m . O da bana
b a k ıy o r o bana bakınca k e n d im i tren sanıyorum .
r i k a la n la rın m a trix m in im u m uyg ulayara k, senin
B ir gün beni eve ka d a r ta k ip e tti. G örüncede saç­
için başlangıç itera syon u b u ld u m . Aşağıdaki fo rm ü l
la rın ı d ü z e ltip o da «Sensiz geçen g ü n le rim zindan
seni o p tim u m m u tlu lu ğ a götürecek s a ld ırı yön ün ü
o lu y o r» gazelini a tıy o r. A blacığım , benim derdim e
ve re c e k tir.
=
s ö ylü yo ru m . Bilhassa
«Nereden sevdim o z a lim kadını on y ıld ır y ık a m ı­
olm asın d iye önce kendim e b i kaç tane seçtim . Ge­
M u tlu lu k
oldu ğum d an
sevdiğim kıza b ir tü r lü ya kla şa m ıyo ru m . Acaba o
notası ile sesimi
d erm an
4 x , + 4 x 2+ 0 x j + 0 x iM x sM x (,
o lu rs a n ız bu iy iliğ in i
unutam ayacağım ,
d e rt bende derm an sende diye sana yazdım Derma­
max
niye Ablacığım .»
a d a yla r 4 / 4
Y o ru m : x, ve x2 ye tekabül eden
Benim b a ğ rıya n ık, karayağız o ğ lu m . Bu kız seni
lü k gerçek e rk e k le rd ir. Y ani Haşin, gaddar, za lim ,
k ö tü yapm ış ve de yık m ış . Beni dinleyecek olursa n
m elun , ke skin , h ırçın ve sert o lu rla r. x 3, k , ise işine
şu usulü dene. B ir gün o k u la g id e rke n sen de onun
yaram ayacak gevşek tip le r d ir. xs, x6 ise senin sabah
peşine düş, b ir ara yanaş ve çelm e tak. Y ere d ü ­
a k o rtla rın a ters düşecek su n 'i tip le r d ir. Bu fo rm ü lü
şünce de «p a rd o n » de yip elinden tu tu p k a ld ır. K al­
başarı ile uygualrsan hem o çok ama pek çok iste­
kam ayacak d u ru m d a
d iğ in o p tim u m m u tlu lu ğ a kavuşursun, hem de işle t­
ise, kalkam ayacak
durum d a
d e m e k tir, kucağına al ve en yakın eczaneye g ö tü r.
me iktis a d ın d a n üstü m izanı k ıv ırırs ın . İy i k ıv ırm a ­
la r yavru cum .
K olonya ile ken disine gelin de «seni seviyorum » de.
İk in iz e de saadetler d ile rim evladım .
—
« P ra tik ta vsiye le rin izi yakinen ta k ip e tm e k te ­
y im . K eskin görüşünüze ve p r a tik zekânıza hayran
o lm a k d u ru m u n d a y ım . Başkalarına
ya zd ıkla rın ızı
uyg ulam akla beraber benim de kendi çapım da u fa cık
te fe c ik b ir p ro b le m im v a r A blacım u y k u la rım b ile
ka çıyo r. N 'o lu r y a rd ım et. B iris i iç in yazdığın si­
ÜSSÜMİZAN BELASî
Düştüm Mülkiye koridorlarına, öğüt veren bol olu.
v ilc e le ri im ha fo rm ü lü n ü ta tb ik e ttim , kesin sonuç
Toplasam o öğütleri, Bakanlığa y o l olur
a ldım . Bunu da b e lirtm e d e n gönlüm ra h a t etm eye­
Ahmet Demir, N ecd et Serin sınavlarda el olur
cek. G ele lim meseleme. A blacığım , m ül.kiyeye
Üssiimizan belasına, yediğim iz teksir bizim!
g ir ­
d iğ im d e n b e ri ne zaman b ir kız görsem terlem eğe
b a şlıyo ru m . A yn i zamşnda başımda k a şın ıyo r. Kel
o ld u ğ u m iç in p e ru k takm a d u ru m u n d a o ld u ğum d an
b ir tü r lü ka şıya m ıyo rum . Peruğun üstünden kaşır-
H ep bir halli tüllabız, biz bize benzeriz
Yüzbin kere tövbe eder, gene kopya çekeriz
İşletm enin, İptidainin tüm kızları bizim
samda şekli b o zu lu yo r. A blacığım bu d u ru m beni
t)ssiimizan belasına, yediğim iz teksir bizim!
ço k ü zü yo r. H er gece h ü n g ü r
Maliye, İşletm e, Siyasi, İdare hep «yedinyi bekledi
Acele
bana b ir
çözüm
hü n g ü r a ğ lıyo ru m .
yo lu göster.
E lle rin d e n
ö p e rim .»
Canım evladım , her şeyden önce ilg in e teşek­
k ü r ed erim . D iğer m ü lk iy e li arka da şların g ib i senin
8
Ne bir eksik, ne bir fazla, hepsi tamam istedik
Verdin beşi, verdin altıyı yaşamayı neyledik
Üssüınizan belasına, yediğim iz teksir bizim!
KIRMIZI A Y IN ÖNBEŞİNDE BALIK
K A V AĞ A ÇIKTI
TİAtMArpj iı
¡iCuAix
Zu svŞvt»t, MjAwiM
F a h ir A rm a o ğ lu şiddetle N ato'ya karşı oldu ğuji ı u vc T ü rk iy e 'n in çekilm esi g e re k tiğ in i s a vu n u yo r...
Ml/Wi*
Bedri G ürsoy, 141, 142 ve 146 nın ceza ka n u ­
- * 3 A V T rS X r ' f i t j i / v o f r ' f U t
' “
num uzdan m u h a k k a k k a ld ırılm a s ı g e re k tiğ in i söyle­
«T
d i...
A hm et D em ir, Ege ra llis in d e «G rand P rix» aldı.
B eşir H a m ito ğ u lla rı, çok haşin ve sert b ir e r­
kek tip in e sahip o ld u ğ u n u s ö y le d i...
Cemal M ıh çıo ğ lu , ö z tü rk ç e c iliğ e karşı o ldu ğun u
b ild ir d i.. .
B ülen t Daver, «En sevm ediğiniz şarkıcı
k in i­
d ir? » sorusuna Emel Sayın diye cevap v e rd i...
İb ra h im Yasa, yeşilaya üye o ld u ...
İÇ GEZİDEN N OTLAR
A la ed din Şenel, en fazla etten hoşlandığını, es­
23 N isan'da B o d ru m 'a b ir gezi y a p tık ey tü l¡ab! Gelmeyen ağladı, gelen daha fazla ağladı. İş­
önem siz old u ğ u n u
s ö y le d i...
M ua m m e r A ksoy, a lkışta n hiç hoşlanm adığını
te aynen şöyle o ld u :
—
k i yun an siyasal düşünüşünün
a ç ık la d ı...
Dün gece, bu gece, evveli gece
İlh a n Ö z tü rk , to p ra k işleyenin su k u lla n a n ın
d e d i...
U yum adık, u yu m ad ım , uyu m ad ın hiç
Uyum adım h iç ... (U yu m a d ım b e e !...)
Pars Esin, traş m akinesi a ld ı...
— C ivciv çıkacak, kuş çıkacak
M ehm et G ö n lü b o l, «Sosyalist p a rtiy i m u tla k a
K a rta l çıkacak, kuş çıkacak
kuracağım » d e d i...
D izdar çıkacak, kuş çıkacak (Y a v u z s ö y lü y o r)
—
M elikşah gezi boyunca d o n ju a n c ılık oyn ayıp her
zaman oldu ğu g ib i güzel k ız la r a ra d ı...
—
M ehm et S elik, «K avgam 'ın ik in c i kez ç e v iris in i
y a p tı...
T ü rk k a y a A taö v, « F ilis tin lile r işgal e ttik le r i
İsra il
to p ra k la rın d a n ç e k ilm e lid irle r» d e d i...
H a lil bol şarap nedeniyle saatlerce bazı uysal
k iş ile ri e s ir a lıp 3 yaşından itib a re n hayat h i­
Badri G ürsoy, yeni ve tü rkçe ye b ira z daha ya­
kın b ir d ille te k s ir ç ık a rd ı...
Sap M a liy e c ile r « M u tlu ve sakin b ir yuva iç in »
kayesini a n la ttı...
işletm e şubesinden ya rd ım beklem ekten vazgeçtiler..
—
M elikşah , sexi o ld u ğ u n u b i r bakışta anladığı b ir
kız h a kkında A ysel'den d e ta ylı 'in fo rm a tio n ' is­
İn e k le r in e k lik te n ,
d a re n d e lile r
d ile n c ilik te n
vazg eçti...
İb ra h im Yasa Dekan o ld u ...
te d i...
— Ayla ik id e b ir « ya k şu k a lo rife rle ri» d iye bağır­
V ehbi Koç ifla s e t t i. ..
dı. O to bü ste m izocam olm am ası nedeniyie, ön­
de uyuyan y ö n e tic ile rle ç a tış tı...
— H a lil, Disco B ig Ben’de sabahlara ka d a r te p in ip
HÜSEYİN AM CADAN İNCİLER
(DİKTATÖR HÜSEYİN)
babap, tıs tıs n a ğm e leriyle hala sarhoş o lm a d ı­
ğını id d ia e tti ve ertesi gün ta b a n la rı ş iş tiğ in ­
den yü rü y e m e d i...
— Ayla güzel sesiyle şa rkı s ö y lü y o ru m
sanarak
ş iir o k u d u ...
Ufak taştan kala yapılmaz,
Yapılırsa, bu em ektarın yoluna bakılmaz,
Ben ölm ekle Mülkiye yıkılmaz,
Artık gençliğe terkediyorum .
Sizlere iyi günler olsun!
— « K im lan b u ra n ın dayısı, bana bu la fı söyleye­
cek adam daha anasından
do ğm adı» şeklinde
başlayan kavg alar, şa p u r ş u p u r öpüşm e ve «sen
benim en iy i do stum sun » c ü m le le riy le sona er­
d i...
Develik hakkımı inkar eylediler,
Bazı cahilleri bize serdar eylediler,
Geçm e nam ert köprüsünden
K o, apartsın su seni,
Yatm a tilki yuvasında
Aslan yesin etini!
— Fazla İçmeden doğan ç ık a rm a la rın fiz y o lo jik b îr
o la y m ı, yoksa s o s y o lo jik b ir o la y mı olduğu
c id d i ta rtış m a la ra y o l a ç tı...
Kadından olmaz evliya
Annende olsa koym a avluya!
KAZGAN RADYOSUNDA DİLEK
PINARI
D urhan :
B ir m ünasip zamanda, mesela saat onda
B uluşa lım Baha’da d e r g ib i geldi bana
Seviç Özen :
Reha :
Bama m akarnası y iy in iz
Y o lla r uzak gelem edim
Ne güz-elmiş d iy in iz
Ders çalışm ayı sevemedim
Aysel Am asyalı :
Feray Başaran
G izli aşk bu
Kara gözlüm efka rla n m a gül gayrı
Söylemem d e rd im i hiç kim seye
V ata n b o rcu b ite r b itm e z o rd ayım
M ezide Tam er :
M e ktu b u n d a d iy o rs u n k i gel gayrı
H ayat ne ka d a r güzel, hoş
Edirneden ç ık a r çıkm az o rd ayım
H aydi Haydi, koş sen de İz m ir'e koş
Füsun Bozok :
A yla Ünal :
Y a rim İsta n b u lu mesken m i tu ttu n
A dananın y o lla rı taştan
Başladın aske rliğ e beni u n u ttu n
Am an SBF çıka rd ı beni baştan
Neşe İn a n k u l :
G üld al Hom an :
B ir M ü lk iy e uğruna gel sen de be nim g ib i
U yku da m ısın sevgili y a rim , uyan uyan
Yanm a arkadaş
Aç g ö z le rin i, çalış d e rs le rin i, uyan uyan
M e lih Oğuz :
G ü rka n O yal :
Bi kü çü cü k a slan cık vaam ış ...
B ir bilm ecem v a r ço cu kla r
Ö zde m ir M ustafa :
H a ydi so r sor
Ben ka len der m eşrebim
B elki sınavda da g e lir
Güzel ç ir k in aram am
Acaba n e d ir n e d ir
Sadece m u tlu yuvam
«R evizyon» deyince akla
İs te rim o lsu n
T am am şim d i buldu.k
Haşan Z üm reo ğlu :
«Reşyo» a n alizi g e lir
T a n rım b izi etsin
M e likşah A cun er :
B ir arada b a h tiy a r
B ir ba ha r gezisinde rasladım size
M ehm et K a rta rcı :
Y ıld ız Y a lçın :
is ta n b u lu a rtık hiç sevm iyorum
G ökyüzünde ya ln ız gezen y ıld ız la r
O rda başladı aşkım
Y eryü zün de sizin kad ar yalnızım
O rda o ld u a y rılık
Sevim Can :
Uğur G ü llü lü :
Henüz g irm iş 22 yaşına
K un du ram a ku m d o ld u
Edalı işveli B olu güzeli
Atm aya k ü re k gerek
B irsen Doğan :
Reklam iç in kapı kapı
M ü lk iy e y o lla n d a r d a r...
Gezmeye y ü re k gerek
Bana bakm a be nim y a rim var
K o ra l D ünyaoğuları
Y avuz D irim :
G ön lüm ü gönlüne bağladım A yşem ..
Çarşam bayı sel aldı
Ayşe Kamu
:
B ir y a r sevdim el aldı
Sensiz hayat İz m irlim
G ülden A lp :
Z o r g ib i geldi bana
N o tla rım ı verem em ben ellere
A b d u lla h Güleç :
Bu aşk beni destan e tti d ille re
O f o f böyle k â r
Handan E rtu ra n :
Bu yıl da k a ld ım b e kâ r
Ben g id e rim yane yane
Cüneyt O ğuztüzün :
A şk boyadı beni kane
Y o lla y o lla yo lla
A li Şen :
M e ktu b u n u y o lla
B ir o f çeksem
Esin S oğancılar :
K a rş ık i da ğ la r y ık ılır
A d a la r sa h ilin d e b e k liy o ru m
H OCALARIN DİLEK PINARI
Y ükse l Koç
« G ö zlerim e iyice bak
«Ufacı.k te fe c ik tim
Sana de rsi anlatacak
Benim çok, zo r b ir d e rsim va rd ı
D u d a k la rım d a k i gülüş
Sınav ta rih in i red de dişim de b ile
S ınıfı aydınlatacak»
C u m h u r Ferm an
B ir g ü ze llik b ir zera fe t b ir in c e lik vard ı»
Necdet Serin
'
« G itm e k m i zo r ka lk m a k mı zor
«H er ders yoklam a yap m aktan
Gel M ü lk iy e y i sen bana sor»
Y o ru ld u b ile k le rim
L a tif Çakıcı
«T alebeliğim den b e ri hayran oldu ğum
D ersleri anlatm aya doyam adım ben
10
C a hit Talaş
Dinle beni
G eçirm em seni»
Cemal M ıhçıoğ lu
Gelemeyen hocaların yerine
«Uzun cevap yazmaya üşenrhedin m i
G ird iğ im d e rsle ri sayamadım ben»
Benim not ve rm e d iğ im i dü şün m edin m i»
KOCALARDAN SEÇME SAÇM ALAR
BEDRİ GÜRSOY
« B ir k im se n in y a k ış ık lı o lu p
o lu p olm a m a k,, kişizade d o ğup
A H M E T DEMİR
d e ğ ild ir, am a n a zik o lm a k e lin d e d ir.»
« B e n im sîzlere itim a d ım sonsuzdur. S izler yeşişin de bu iş le ri düzene k o y u n ... Y oo, yağ ç e k m i­
İS M A İL TÜRK
y o ru m . Ben size n o t vereceğim , siz bana verm eye­
« K a d ın la r, e rk e k le rin
c e k s in iz . N iye yağ çeke yim ?»
YÜKSEL KOÇ
S AİT D İLİK
« Ş im d i olaya kuşbaşı b a k a lım »
GÜNEY DEVREZ
öz e tle y e lim . Siz de
OĞUZ ONARAN
d in le m iş o lu rs u n u n u z .» «B u ders am iyane d e y im iy ­
«D evlet d a ire le ri, m e m u rla r iç in adeta, iş s iz lik
g a z la d ık ... F a kat p ro g ra m ı y e tiş tirm e k iç in h ız l'
s ig o rta s ıd ır.»
g itm e k zoru n d a y ız .»
TANER TİMUR
NURİ UM AN
«H erkes on alırsa sınavın a n la m ı kalm a z.»
«D ersi a n la tış ım h a k k ın d a ne düşünüyo rsun uz?
RUŞEN KELEŞ
İs te d ik le rim i v e re b iliy o r m u y u m ?
« A rk a d a ş la r, b iz sizin ra h a t o lm a n ızı is te d iğ i­
NECDET SERİN
d e rsim e devam etm eyen
m iz iç in Şubat sın a vla rın ı aynı gün k u ra ile çeke­
benden not
cek ve g ire ceksiniz.»
alam az.»
«Ş ub at ve H azira n sın a v la rın d a
baz: şeyleıo
N ERM İN ABADAN
göz y u m a rım . F a kat M a rtta ve E ylülde böyle yap­
«O rada n b ir arkadaş b ir şey söylem ek iç in aya­
m a m .»
ğını k a ld ırm ış tı.»
ALPASLAN IŞ IK LI
A H M E T DEMİR
«H em ış ık la rın sönm esine hem de Şubat sına,
«Y a h u , bu s ın ıfın
vı k a ğ ıtla rın ız ın iç im e v e rd iğ i k a ra m s a rlık la ş im d i
ç o k fa zla
tuz
TUNCER BULUTAY
zi v a rs a y ıy o ru m . B ura dan da soru m lu s u n u z .»
« B e n im
taşıdığı
« Z a yıfla m a k, k iş in in ke n d isin d e n e t y e m e sid ir.»
S ilm iy o rs a n ız b ile b ilm e n iz g e re k tiğ in d e n b ild iğ in i­
le
s ırtla rın d a
ç u v a lıd ır.»
«Bu k o n u y u Genel muhasebeden b iliy o rs u n u z .
« S ö y le d ik le rim iz i kısaca
o lm a m a k , zeki
do ğm am ak elind e
k a ra m s a rım . Acaba
a n la ttık la rım ı
ne
kadar çok
(A lım e d i)
va r.»
a n lı­
M U AM M ER AKSOY
y o r m u sunuz d iy e m e ra k e d iy o ru m .»
« Ç o cu kla r,
«H a n g i ta k ım d a n o ld u ğ u m u söylem eyeyim , Fe­
n e rb a h ç e lile r d e rs im e gelm ezler sonra.»
T ü rk iy e 'd e fu h u ş yasak d e ğ il, sa-
dcce özel sektö re izin y o k .»
BEDRİ GÜRSOY
İB R A H İM
« T ü fe k ic a d ö ld u m e rtlik bo z u ld u .»
«İn san, sandalyeden başka şe yle rin de üzerine
YASA
o tu ru r.»
KO R KU T BOR ATAV
BÜLENT DAVER
Bu ö rn e k N eum ann’ ın - ru h u n a daha uygun
S ürü cüyü y e d iğ i m al o la ra k d ü ş ü n ü y o r. Ö rn eğin fa ­
«D en gesizlik, y e n g e s iılik tir.»
sulye o la ra k . T r a k tö r süreç sonunda b ir y ıllık tra k ­
tö r o la ra k ç ık a r, fa su lye ç ıkm a z, tü k e n d i.»
A H M E T DEMİR
«S abahleyin yolda g e lirk e n K a n t M a rk s 'a ras-
REŞAT A KTA N
Jadım. «E m eğin de ğ e rin i v e rm iy o rs u n »
«Bu g ü n ü n g e liş m iş ü lk e le ri b i z a m a n la r azge­
dc om eğin de ğ e rin i ve rm eye k a ra r v e rd im . Y o k la m a
liş m iş id ile r.»
d e d i. Ben
yapacağım .»
BARAN TUNCER
İS M A İL TÜRK
«B u sene fe s tiv a l e la ra k « im tih a n » dışında ne
«En b ü y ü k a la k a la r, k ü ç ü k iliş k ile rle g e liş ir,
sonra te h lik e li iliş k ile r e d ö n ü ş ü r.»
yap ıyorsu nuz? »
BİR DE HÜSEYİN AMCA’DAN
— A h, gençliğim olsa sîze g ö s te ririm Hüseyin
Am canız n a s ıl... Bu kızla rın hepsi «er.kek» d iye kay­
n ıy o r... Sîz gençler çok ders çalışıyorsunuz, b ilg ili­
sin iz, ama A ile H u k u k u , Şahsın H u k u k u , Ceza Hu­
k u k u ha kkında b ilg in iz yo k.
— O nu da sizden ö ğ re n iy o ru z , H üseyin Am ca!
!
— Heh heh he h... T a b ii e vlât, b izim vazifem iz
ne!.. 33 y ıllık M ü lk iy e lik !
12 MART SONRASINA DAİR
Adamı yaka la m ışlar. Adam , «A b i» dem iş, «ben
a n tik o m ü n is tim » . «O lsun ulan» dem iş g ö re v li, «biz
k o m ü n izm in her tü rlü sü n e karşıyız»..
11
1973 - 1974 Mezunları olarak Veda Balosunu büyük özveriler­
de bulunarak, M ülkiye’nin adına yaraşır biçimde, Marmara Oteli
salonlarında, değerli M ülkiyeli Ankara Valisi Şerif T ü tenin hima­
yesinde gerçekleştirdik. Anısı bütün bir yaşam boyu sü recek, ku­
şaklardan kuşaklara anlatılacak...
12
4 YILDA NELER Y A P T IL A R
M e likşah A cun er
Hep aşık old u
Aysel Am asyalı
K o t p a ntolon u k o lle k s iy o n u yap tı
Ayla Ünal
Gezi yaptı
Yavuz D irim
Ş aklab anlık yap tı
G üld al Hom an
Tercüm e yaptı
'
Sevinç Özen
M akya j yaptı
M e lih Oğuz
Sık sık traş o ld u (T ü ysü z d ü r k e n d is i)
G ülden A lp
Şık g iy in d i
Sevim Can
Derslere g ird i
Canan A lica n
Bol bol gü ld ü
Y ıld ız Y alçın
Canan ile hergün H acettepe'ye g itti
Feray Başaran
Mayıs sonu gelince telaşla ders çalıştı
Füsun Bozok
Evlendi
M ezlde Tam er
Zayıfladı
Ayhan O k
Baba'yı zengin e tti
Ö zde m ir M ustafa
N ot tutm aya alışam adı
Birsen Doğan
D erslerin boş geçm esini sayıkladı
Haşan Züm reoğlu
A ra sıra h a tır iç in o k u la uğradı
M ü fit Ataseven
G üldü ve g ü ld ü rd ü
A b d u lla h Güleç
Üçteyken ik in c i sınıfa , d ö rtte y k e n üçüncü sınıfa devam
M ehm et K an tarcı
e tti.
İstanbula g id ip geldi
K ora l D ünyaoğutları
T e o rik e ğ itim yap tı
Esin Soğancılar
K ita p ko lle ksiyo n u ( ! ) yap tı
Ayşe Kam u
Kavun yedi
G ürkan O yal
U ka la lık yaptı
E rol G ünerken
M ehm et Sazcı ile b ir lik t e sosyal d e m o k ra t old u
Sacit Basmacı
Saçı d ö k ü ld ü
A lp e r İz b ıra k
Çanta taşıdı
Yavuz K olbay
Sıkıldı
K u b ila y Y ıld ırım
Sözlendi
A hm et Şenalp
Bol bol y ü rü d ü
A hm e t Yalçın
A vlandı
U ğur G ü llü lü
Kazgan için re kla m to p la d ı
N ih a t Karadağ
Sözlendi
M ustafa A kın
Az konuştu
Sarışınlara ilg i du ydu
İb ra h im Y a rd ım cı
A li Cevat A k ın
•
Y ağ cılık yaptı
M ustafa P arlak
Şubat sınavlarında h a lt e tti
Ş ükrü Ç ekin
Bamya yedi
A b d u lla h A kköse
T ekvando yaptı
. ..
H a lil Eroğlu
Daral geldi
Çağatay Özcan
Feskom'da g izli işsizdi
M ua m m er K u tlu
Kendisinden s ö z e ttird i
TÜLLAP’TAN ÜNLÜ Y A P IT L A R
1974, A n ka ra
A m asya lı, A ysel, «F elsefem in Tem el İlk e le ri ve
Ö zge çm işim in K r it ik T a rih i»
H o m a n , G ü ld a l, «G ö zle rim b ir aşk bilm ecesi»
M ayıs 19 74, SBF Y a yın la rı
A cuner, M e lik ş a h , «N o t a ra k la m a d a insan psi­
k o lo jis in e g ö re üç k â ğ ıt y ö n te m le ri»
N o tu a ra k la n a n la r m atbaası,
M a yıs 19 74 SBF, A n kara
Ü nal, A y la , « M e zuniye tten s o n ra k i yaşam üze­
(N o t
=
B ilm ece
k ita b ıd ır.
İk in c i
baskıda
çözü­
m ü n ü de yazacağım )
İm p a ra to r'd a n da fazla satan eser :
«K ısa zam anda zengin o lm a n ın y o lla rı»
Yazan = M e hm et K anta rcı
« Z e ytin
nasıl
tu z la n ır»
rin e çeşitlem eler»
G e m lik li Apo
1974, Adana
İriş , Ü m it, « R om anya 'n ın c in s i la tifle r i üze­
rin e b ilim s e l a ra ş tırm a el k ita b ı»
Ş uba t 1974, A nkara
Başaran, Feray, «Lüzum su z h a rc a m a la r üstüne
b ir incelem e : M illi S avunm a B ütçesi»
Buna ba ğlı o la ra k :
« G ö rücü u s u lü ile evlenm enin fa z ile tle ri»
Ç ok h issi b ir e s e r :
« L is e li b ir kız sevdim »
Yazan =
C ih a t M adanoğlu
.•
:, ' ; •
' .";
l
■ ••
HOCANIN İKRAMİYESİ
Jfleim sciH Î Şubesinin babası Cumhur Fer­
man s c ic ili M ü lkiyelin d eki son yduıda, kendi
dersini seçen öğrencilerine anılarını yıllarca
zev k ve neşe ile hatırlayacakları bir ikramiye
verdi. Şubat sınavlarının acısını unutturan bu
ikramiyeyi, ancak «Sanayi işletm eciliği» der­
sini seçm ekle ne biiyük bir isabet kaydettikleri­
ni her fırsatta belirterek diğer işletm ecileri bir
hayli kıskandıran mutlu ve de ileri görüşlü (!)
bir azınlık kazandı. İstanbul'daki sanayi işlet­
melerini kapsayan bu gezinin m üstakbel işlet­
m ecilere kazandıracağı kısa (!) ve uzun vadeli
biiyük yararlardan mahrum kalmamak için, bu
dersi seçm em iş olanların Cumhur H oca’yla yap­
tıkları, eesasmda kalplerinin gizli bir köşesinde
bu ders için m evcut olan sevgi ve bağlılığı (!)
ifade edici konuşmalar p ek etkili olamadı. V e
sonuçta Cumhur H oca ’mn başkanlığında, kür­
sümüz doçentlerinden Yüksel K oç, Lâtif Çakıcı
ve asistan Tam er Müftüoğlu'nıın da katıldığı
bu gezi, güneşli ve sıcak bir Şubat günü İstan­
bul’da başladı.
1973 - ¡974 dönem i IV - İşletm esinin büyük
özelliğine paralel olarak, gezide de çoğunluk
yine 3/13 gibi dikkate değer bir oranla hanım­
lardaydı. Gittikleri her işletm ede yakın ve sıcak
bir ilgiyle karşılaşan grup; gündüzleri işletm e­
cilik bilgilerini genişletm e olanağına sahip
olurken; geceleri de gezi otobü sü şoförünün ö ğ ­
renci bütçesine uygunluğu konusunda verdiği
esprili bilgilere dayanarak İstanbul'u hep bir­
likte gezm e fırsatını elde elliler.
B ir yandan staj niteliği taşıyarak işletm e­
cilerin eksiklerini gideren; diğer yandan da g e ­
leneksel «M iilkiyelilik» ve «M ülkiyelice d o st­
luk» olgularının öğren ci - hoca ilişkilerine kök­
lüce yerleşm esine yen i bir olanak yaratan bu
geziden yararlanmamızı sağlayan Cumhur Hoca'ya bir kez daha teşekkü r ederiz.
İleri görüşlü
İşletm e İnekleri
Geziden sonraki ilk dilekçe :
SBF İd a resin e;
Bundan sonra seçim lik derslerin sağlaya­
cağı kısa ve uzun vadeli yararlar ve olanaklar
konusunda daha detaylı bilgi verilm esini önem ­
le rica ederiz. (Biz hiç de ileri görüşsiiz deği­
liz.)
İn ek olmaya yönelik
An t i-alı ııga ıı İşletm eciler
KİME NE ARM AĞAN ETMELİ
Aysel A m asyalı'ya
=
A p a rtm a n to p u k lu pabuç
A yla Ünal'a
—
Kına
G üldal H om an'a
M ehm et K a n ta rcı'ya
=
=
U yku ilacı
B ir adet Selsun
H andan E rtu ra n 'a
=
K oleston saç boyası
M elikşah A cun er'e
Ö zde m ir M u sta fa 'ya
=
=
Ders no tu
T o p ra k la rın d a çalışacak b ir eş
M elih O ğuz'a
=
M id esin e e t kafasına ot
Canan A lica n 'a
=
=
B u tik
T ü rk iy e h a rita sı
Sevim Çan'a
=
=
Bema m akarnası
B olu d a ğ la rın d a b ir işletm e
M ü fit Ataseven'e
=
Y eni b ir ceket
G ülden A lp 'e
=
B ir sahil çocuğu
Y ıld ız Y alçın 'a
=
B iraz cesaret
Neşe İn a n k u l'a
=
O ku la te ş rifi iç in davetiye
Birsen Doğan'a
Haşan Z ü m reo ğlu'na
=
K ita p la rın ı koyabileceği b ir çanta
=
iç i m ün asip şekilde yazılm ış b ir ç ift nişan yüzüğü
Haşan Ö zel'e
M e vlü t Asar'a
=
=
Güneş yağı
Saçlı b ir o rta k
Oya K urtcebeye
=
T ü rk a n d a n başka b ir m ü te m m im cüz
E ro l Ç a lb u r'a
=
B ir şişe Papaskarası
K u b ila y Y ıld ırım 'a
=
K ılıb ık dip lo m a sı
Sait E ker'e
=
B ir B o lu 'lu
Haşan M e tin 'e
=
Seccade
A b d u lla h G üleç'e
=
Ünal Bulunm az'a
=
Nane ruh u
D ü riye A kg ü l'e
=
G üğüm
Sacit Basmacı'ya
=
Peruk
M ustafa P arlak'a
=
Cila
M ustafa Ç içek'e
=
Saksı
Şekip K arakaya'ya
=
S kylab
Feray Başaran'a
=
Sabır
Ayhan O k'a
=
E lliik i
Y aşar S üm er'e
=
Ayna
K o ra l D ü nya oğu lları'n a
=
Bellek
Ayşe K am u'ya
=
=
Daha k ü ç ü k b ir yazı s it ili
İşte 'o ' k ita p la rın ı koyabileceği b ir kü tü p h a n e
G ürkan O yal'a
Sevinç Özen'e
Esin Soğancılar'a
B eşiktaş a n trö n ö rlü ğ ü
IV İŞLETMENİN VEDA YEMEĞİ
—
B ütü n in e k le rin öğrenm esi ve ge le bilm esin i te-
Nerede vere lim yemeği ulan in e kle r?
— Tuzlu b ir ye r olm asın, ay sonu
old u ğ o n u
h a tırla y a lım .
m inen, bu ilâ n b ü tü n ç a y ırlık
yerlere a sıla ca ktır
G elm eyenler pişm an o lu r, son p iş m a n lık fayda ver­
mez. (B u ilânı kalem e alan m uhteşem ineğin 4 İş
— Y ahu ay sonu ay başı varımı? Adam b ir ke­
letm ede harcainm ış oldu ğu in a n cın d a yız.)
re mezun o lu r bu o k u ld a n .
VEDA GECESİNDEN NOTLAR
— Doğru y a ... B ir kere m ezun o lu n u r, ondan
—
scnra da oldu ğun a olacağına pişm an o lu n u r.
—
V a lla arkadaş bu iş paraya da yan ır.
—
Hangi gün olacağı k a ra rla ş tırıld ı m ı?
IV İşletm en in veda yem eğinde ik i m aliyse
casus va rd ı. Gecenin geç saa tlerinde , g ö re v le rin i b i­
le un utaca k kad ar neşelendiler. B ir kez daha 3. sı­
nıfa ba şla yabilse lerd i, o akşam dan sonra hiç şüphe­
siz İŞLETME'ye v e rirle rd i o y la rın ı.
— Hocalara sorm ak lâzım..
— Gecenin en neşeli siması hiç şüphesiz GÜ­
— H adi canım sorm aya ne gerek va r. G ün ünü
biz k a ra rla ş tıra lım , o n la r nasıl olsa g e lir.
NEY DEVREZ'di. Y ıl boyunca son derece c id d i olan
hocamıza g ü lm e nin ne ka d a r yakıştığ ın ı o gece fa r-
— A aaa... B ütü n hocalar gelmeden tadı olm az.
k e ttik . En yüksek ka h ka h a la r Güney beyin b u lu n ­
— Tabi tab i, hepsi gelm eli.
duğu g u ru p ta n y ü k s e liy o rd u .
— L a tif bey nedense ke yifsizd i o akşam . İç k i
— Eee? Hem hepsi gelm eli, hem de ay sonu, ne­
reye gö türece ğiz peki?
do ku n d u desek yalan o lu r, ağzına b ile kom adı vallâ.
— B irliğ e ne dersin iz? Hem ucuz ( ! ) hem de
k a lite li ( ! )
o lu r ...
— İy i ya orayı ayarlayalım .
—
— C u m h u r Hoca her zam anki g ib i ö lç ü lü , k i­
ba r ve e s p rili id i. B ir kez daha ü z ü ld ü k İsta n b u l'a
g id iş in e ...
B iri de hocaları ayarlasın.
—
— Bu iş old u sa yılır. H aydi herkes p a ra la rı çık
r,ın b a k a lım ...
Y ükse l H anım , k o n u ş tu , k o n u ş tu rd u , g ü l­
d ü rd ü , ken disi g ü ld ü , ve v a k it ile rle d ik ç e he pim izi
yaşantısına im re n d ird i. Ö yle y a ... E vinde hesap sor­
m ak için bekleyen kim sesi y o k tu . Geç
SÖZLÜ İLAN
id d ia eden arkadaşlarına «Ne yap alım evlenmesey-
25 Mayıs 1974 C um artesi, tüm İşletm e in e kle ­
rin ce , d e m o k ra tik b ir
old u ğ u n u
oylam a ile
ğünden, adı geçen gecede
d in iz » d iy o rd u .
uygun g ö rü ld ü ­
M ü lk iy e lile r
—
B irliğ in d e
N u ri Uman sevim li ve s ih ir li
tebessümü,
C ü m burcem aat yem ek yenm esi, içilm esi yo su k o n ­
kendine has a n la tım ıyla b ir kez daha e tk ile d i hepi­
ması k a ra rla ş tırılm ış tır.
m iz i.
15
N eler Y ed ik, N eier D edik
Güney Dcvrez
Yahu ç o cu kla r, burası ge rçekten güzelm iş, ye m e kle r do fena değil. 6en
ilk kez g e liyo ru m .
Yükse! Koç
Sen de M ü lk iy e liy im d iye g e ç in irs in . B irliğ e gelmeden o lu rm u ayol?
C u m hu r Ferm an
Şaka b ir yana, ye m e kle r gerçekten iy i.. H e rha lde ucu zd u r da.
K a n tin in
y e rin i tu ttu m u burası ço c u k la r?
İşletm e İn e k le ri
Y o k Hocam , tu ta r mı hiç K a n tin s iz , y u rts u z , f a k ir b ir ta le b e lik yaşadık
biz..
C u m hu r Ferm an
H a klısın ız ç o c u k la r... İnşa lla h bu nd an sonra d ü z e lir d u ru m ..
İn e k le r b ir ağızdan
A M İN ...
Y üksel Koç
Ç o cukla r.., de rsle re devam etm eyen a rka d a şla rın ız ne yap ıyor?..
Durlıan
Hocam b iliy o rs u n u z b iz pe k devam e tm iy o ru z ...
Yüksel Koç
Bilm ez o lu rm u y u m .. Ya gelm ezsiniz, ya da sabah uykusuna derste devam
e d e rsin iz...
Durhan
E stağ fu rullah Hocam. Pek sık g e le m iyoru z ama, a rka da şlard an b ir i bize
n o t v e riy o r, d a k tilo e ttir iy o r u z ... Hem arkadaş sağolsun ara sıra güzel
cüm lele r yazıyo r, u yku m u z gelm işse uya nıyoru z, kafa m ıza daha iy i g iriy o r.
Güney Devrez
Durhan
Ne g ib i cü m le le r y a zıyo rla r? ..
( A f b u y u ru n H o cam )
..«Ulah eşşek top la k e n d in i, burası m ü h im » veya
«Y andın oğ lu m bu kısm ı iy i in ekle » g ib ile rd e n ..
Güney Devrez
Y ah u, bö yle sözlerin y a ra rlı o ld u ğ u n u neden daha evvel söylem ediniz?.
Duydun m u Y ükse l? . Demek k i talebe böyle sözlerle aşka k e liyo rm u ş.. Bu
işi çok tu ttu m . Ö nü m ü zde ki seneden itib a re n bende u yg u la ya yım ...
Y üksel Koç
Güney Devrez
Evet evet dene ba kalım , e t k ili o la b ilir .
İç k is i b ite n v a r m ı?. Y ahu ç o c u k la r sigaranız sönm üş sizin... O lacak şey
m i? . Y a kın b ire r tane daha.. Şu şişeyi de bana uzatın b a k a lım ...
L â tif Çakıcı
G ün ey'ciğim .., b a kıyo ru m iy i g id iy o rs u n .. A lla h bozm asın...
İşletm e İn e k le ri
(Y ü kse l K o ç 'a ).. Hocam siz de iy i içiyorsun uz..
Y üksel Koc
Ben m i..? Ben a lışkın ım , ara sıra k e y if e d e rim de..
V a lla ço cu kla r derse g e lirke n akşam dan kalm a o lm a m .. Dersim olm adığı
günlerden önceki gecelerde azıcık iç e rim , b ilm e m a n la ta b ild im m i?.. B ir
gece ağabeyim de bayağı iy i iç m iş im ... Bana b a kın b u n la rı Kazgan'a fila n
yazmağa kalkm azsınız değil m i? .
Kazgancılar
Y o k hocam m era k e tm e yin , yazsak b ile çok de taylı yazmayız.. (G ördünüzm ü v s rd iğ im iz sözü tu ttu k , ağabeyinizde iç tiğ in iz geceyi yazm a dtk.)
Y üksel Koç
Yahu şu M übeccel'de ne kızm ış.. Keratayı Sem enerine yard ım cı olsun d i­
ye b ir arkadaşım a g ö n d e rd im , şim d i e vle n iyo rla rm ış..
İn e k le r
A aa a... Biz h iç d u ym a d ık, gerçek m i? .
— Bana öyle bakm a!
16
Güney Devrez
im tih a n la rd a bizden çekeceği v a r on un ..
İn e kle r
Hocam, ne o lu r sanki im tih a n la rd a b ira z in saflı olsanız?.
Y üksel Koç
D uydunuzm u neler sö ylü yo rla r? . B izim ka d a r tole ran slısm ı z o r b u lu rs u ­
nuz siz, V alla insafsız hoca görm em iş b u n la r...
in e k le r
:
T olerans d e d iğ in öyle olm az hocam .. Siz sın ıfta n dışarı çıkacaksınız, b iz
de iş im iz i göreceğiz.. 15 d a k ik a ye te r. Biz tolerans d iye buna deriz.
Y üksel Koç
:
V ay ca n ın a ...
15 d a k ik a h a ...
Eee... Pes do ğru su.. B izim b ir senede
a n la ttığ ım ızı 15 d a kika da h a lle d e b iliyo rsa n ız helâl olsun.. Ç ıka rım 15 da­
k ik a V a lla .. (H o cam ız o gecenin y e m in in Haziranda hiç h a tırla m a d ı)
N u ri Uman
:
Ç o c u k la r size yete rince b irşe yle r ve re b ilm e k is te rd im .
İste diğim g ib i o l­
madı. Z o rlu k ç e k tiğ in iz k ıs ım la r v a r m ı?
İn e kle r
:
V a lla hocam daha çalışmaya ba şla m adık (2 5 Mayıs g ü n ü ) ama b iz herye ri a n la m ışızd ır ü zü lm e yin ...
N u ri Uman
:
Başlam ak için çok geç kalm ad ın ızm ı ço cu kla r? .
İn e k le r
c
Y o k Hocam b izim o k u ld a a d e ttir. (S a n ki hoca da M ü lk iy e li d e ğ ilm iş g i­
b i..) K ita p la rın k a p a kla rı ancak H aziranda a ç ılır. M â liye n in in e k le ri bu
geleneğe a ykırı d a v ra n ıy o rla r ama, b iz işle tm e n in in e k le ri, bizden sonra­
k i s ın ıfla ra da in tik a l e ttire c e k şekilde sadık ka lıyo ruz..
İn e k le ri Sözcüsü
:
Hocam müsaade ederseniz a rka d a şla rın bazıları k a lk ıy o rla r..
Y üksel Koç
:
Y ah u ne b iç im ev sahibi b u n la r? . Bizden önce k a lk ıy o rla r.. O lacak şeym i bu?.
L â tif Çakıcı
:
Eh., a r tık bizde ka lksa k fena olm ayacak..
İn e k le rin bazısı
:
Y o k hocam o lu r m u öyle şey?. Bayan arka da şlarım ızın b a zılarının izn i
b it t i ama, gecemiz henüz b itm e d i.. Biz sabaha kad ar buradayız..
Güney Devrez
:
V a lla ben şahsen hayatım dan m em nunum ama bana b ir mazeret, tezkere­
si yazacaksınız.., tezkeresiz eve dönersem , kapıda k a lırım yo k s a ...
:
H ü lda n
V a lla ben ba ba m ları alacağım, araba bende olduğu iç in geç kalam am ..,
bayan a rka da şlard an g itm e k isteyen v a r m ı? (B ay arka da şları götürm eye
cesaret edemedi g a lib a ..)
Bay İn e k le r
:
Güney Devrez
:
(G o c u n a ra k ta n ) E sta ğ fu ru lla h hocam , b iz ne güne d u ru y o ru z ..
Y ah u, başka içecek şey kalm adı mı (5 şişe rakıda n s o n ra ).. Daha d u ru n
ba ka lım içm eye yeni ba şlıyoru z..., ya ln ız birin.iz benim tezkereyi hazırlay ıv e rin ...
C u m h u r Ferman
:
Koksal
:
Ben ka çıyo ru m .. H epinize iy i eğ le nceler...
B ir sürü resim çe k tim , ama k e n d im in de o ldu ğu b ir resim çekem edim ,
b a ri b ir başkası beni çeksin..
Tam er
:
Bahçeliye gidecek arkadaşları ben b ıra k ırım , acele e tm e yin ..
Güney Devrez
:
T am er b a zılarınızı b ıraka cakm ış. H aydi b ira z daha o tu ra lım ., B izim tez­
kere de h a zırla n ıyo rm u ? .
Kalm ayan
İn e k le r
Güney Devrez
:
Değil m i hocam . Daha şim d ide n k a lk ılır m ı?.
:
Y ah u ç o c u k la r siz pek ta tlı şeylerm işsiniz.. Sene içinde hiç anlam am ışım .
C id d i c id d i n o t tu tm a k ta n başka b ir şey yapm adınız h iç ...
K a la n la r
î
Hocam b iz de sizin bu ka d a r ta tlı o ldu ğun uzu b ilm iy o rd u k k i...
Y ükse l Koç
:
G ö rd ü n m ü?
İn e k le r
:
Ama Hocam Güney Beyin Nisan şakası h a rika yd ı. Ç ok şaşırdık..
Zaten amacı sizi ş a şırtm a ktı.. H iç b e k le m iyo rd u n u z değil m i? .
Güney Devrez
Bazen b e kle n m e d ik şeylerle k a rş ıla ş a b ilir insan.. Benim tezkere hazırsa
eğer k a lk a b iliriz ..
Kantin Haberleri
Yurt Haberleri
18
19
M EHM ET KANTARCI
ABDULLAH GÜLEÇ
«H er şey d e ğ işiyo r ve g e liş iy o r» M ehm et a rka ­
Tam
daş da elbet bu g e lişim yasasının dışında değil M ülkiye 'ye ilk ge ld iği g ü n le ri an ım sıyo ru z d a ... Çev­
19 50 'yi
1951'e bağlayan soğuk b ir
kış
günü. G e m liğ in z e y tin lik le ri arasından d u y u ld u ilk
resine kap alı, için e d ö n ü k soğuk b ir t ip t i. Aslında
kez v iy a k la m a la rı b iz im A p o 'n u n . Bu y ü zd e n d ir k i,
ilk bakışta g e n e llik le b ıra k tığ ı ilk
izle n im b u d u r.
«B u rsalı m ısın?» d iye soru lu nca hemen « G e m lik li­
Tunç ve şürekası elân ö yle g ö rm e k te d ir y a ... Ta­
y im » d iye cevap v e rir. A slında o rta o k u l ve liseyi
n ıd ıkça sıcaklığı a n la ş ılır M e h m e t'in . Bunun en bü ­
Bursada o ku ya n A po, B u rs a lılık la
yük
M ü re n g ib ile ri Bursada doğar, İz m ird e staj ya p a r,
k a n ıtı
da
Feskom
başkanı
se çilm esidir.
ö v ü n ü r. «Zeki
k a n tin in ­
İsta n b u ld a çalışm a hayatına a tılır» d iye re k h e r f ı r ­
de daldığı « h ü lya la r» d ille re destandı. Sonra A n­
satta B ursa'yı savu nu r. Aram ıza ODTÜ K im ya fa ­
İk in c i
s ın ıfta yke n ,
Basın
Y a y ın 'ın
kara k ız la rın ın ke n d isin e ters d ü ştü ğ ü n ü
müşahade
e tti ve «her ho roz ken di çö p lü ğün de ö te r» diye­
kü lte s in d e n , SBF'de Kim ya
o ku tu lm a d ığ ı iç in ve
b ira z da la f o lsu n d iye g e lm iş tir. SBF'deki ilk y ıl­
rek İs ta n b u l'u n kız la rın a el a ttı. Rahatına son de­
la rın d a O rh a n G encebay'ın re kla m ın ı ya p tı. 1971'-
rece düşkün olan a rka da şım ız, cin si la tifle r açısın­
den sonra SBF' ö ğ re n c ile rin in
dan da aradığı gerçek huzura İs ta n b u l'd a kavuşu­
Apo',nun ka tkısı yadsınam az. Bu k a tk ıy la tü m tül-
lum penleşm esinde
y o r g ib i o ld u . G ib i d iy o ru z , ç ü n k ü ken di iç ç e liş k i­
lab, Ç ığır'a g ittiğ i zaman a rtık , «az p ila v ver» ye­
le rin i çözüm lem ekten ve de karşısına çıkan bazı
rin e « b ir teselli ver» demeye başlam ış, «ah» la rın ,
s o ru n la rd a n , ra h a tın a d ü ş k ü n lü ğ ü yüzünden kaçı­
«of» la rın sonu gelmemeye ba şla m ıştır. A ncak ya­
y o r. Böylece k e n d is in i aslında « m u ts u z lu k » alanına
p ıla n yeni b ir « K ü ltü r D e vrim iyle » bu g ib i o la yla ­
gerçekten k ilitle m iş o lu y o r. Y in e de bu d u ru m u n
rın önüne g e ç ile b ilm iş tir. « M ü lk iy e 'y e
bu günlerde b ilin c in e v a rm a k ta o ld u ğ u gözlem len­
d im , Beşiktaşa a n tre n ö r o lu rd u m » diyen Apo, ko­
gelmesey-
yu BJK ta ra fta rıd ır. BJK FB m açlarınd a 3 M aliye'-
m e k te d ir.
den C engiz'le ve Ç ığır tayfasıyla g ird iğ i id d ia la r,
Günde 72 saat kız tavla m an ın y o lla n üzerinde
kafa yora n, ( b ir in c i derecede
tü m M ü lk iy e cam iasında heyecanla iz le n ir. Bu ko­
doğrusal b ir çap­
n u d a ki ken dine g ü ven ini «B eym an»ine b o rç lu o ld u ­
k ın ) olan arkadaşım ız, G .S.'yi tu ta n k a lite li b ir ta­
ğunu söyler. M ü lk iy e d e k i gelm iş geçmiş en saplar­
ra fta rd ır.
dan ola n A p o 'n u n 3 M âliyeden b ir kıza a ttığ ı ayak
da zalim ce k ır ılm ış tır . G ünün 14 saa tini uyu yara k
K e n disini ya kın d a n ta n ıy a n la r, onda, biraz uğ­
raşsa iyi b ir çevirm en ve hiç çalışm adan da « b ü yü k
kel adam» olm a yete neğ in i g ö rd ü k le rin i söylüyo r­
la r. Ama o, en önce «Basel m i o lu r, Z ü rih m i» d i­
yerek d o k to ra s ın ı yap m ak
is tiy o r. Ö nce hayatı,nı
yaşam ak iste r b iz im nam ı d iğ e r «saçsakal». (K e n d i
çizd iği b o y u tla r çerçevesinde.) D ile ğ im iz yaşasın ha­
y a tın ı... Ama sözkonusu çerçeveleri
nı u n u tm a d a n ...
k ıra ra k çağı­
geçiren arka da şım ız, re jim yapm asına rağmen ne­
den hala k ilo aldığını b ir tü rlü anlayam adığını söy­
le m e k te d ir. H e r y ıl yediği k a v u n la rın haddi hesabı
y o k tu . Son y ıl k e n d in i iyice de rsle re v u rd u ! ve Haz ira n 'd a mezun o ld u . İd e a lle ri anasının bulacağı b ir
kızla evlenm ek, a ya kla rın ı karısına y ık a tm a k ve b ir
de «grand b u rju v a » o lm a k tır. Karısına b ik in i, m i­
ni e te k vs. g ib i m üstehcen g iy s ile r giydirm eyece­
ğ in i b e lirte n A po 'ya 'İn ş a lla h o lu r'd e r, ba şarıla r di*
leriz.
I
21
KO R AL DÜNYAOĞULLARI
A yşe'yi, ikicfe b ir «hocam , b ir kağıt v e rir m is in iz !»
diye heyecanla bağıran ve sınav sa lo n u n d a ki tüm
1 9 5 1 'in puslu b ir sonbahar gü n ü yd ü . B ir ga­
tü lla b ı ye rind en fırla ta n çığlığ ıyla herkes ta n ır. M ül-
r ip oğlan çocuğu doğdu İz m ir'in herhangi b ir sem-
kiye 'ye geldiği ilk zam anlarda ka lp a ğ rıla rı çeken
.tinde. B ütü n İz m irlile r g ib i, İz m irli olm an ın v e rd i­
Ayşe, ondan sonra «C oral» sayesinde
ğ i ko m p le xle « İz m ir, İzm ir» diye d iy e bü yü d ü . A ta ­
söylem ekte ama nedense herkese tavsiye etm em ek­
tü rk Lisesinde o k u rk e n hocasının « T ü rk iy e 'n in eko­
te d ir. Arkadaşım ıza iy i şanslar d ile riz .
n o m is te ih tiya cı var» sözünü yan lış anlayan b ir za­
iy ile ş tiğ in i
v
m a n la rın P ru d h o n ist ve çiçek çocuğu h ip p i K ora l,
to p lu m la rın e vrim yasaları üzerine okum aya ve d ü ­
şünmeye başladı. Siyasal'a g ird iğ i ilk y ıl e tra fa da­
ğ ıttığ ı sem patiyle, esp risiyle
b irç o k kızın k a lb in i
çalan bu sevim li teorisyen arkadaşım ız, daha son­
ra h e p im izin b ild iğ i g ib i Ayşe K am u'da k a ra r k ıl­
m ış tır. K endisine şim diden is tik b a lin en sadık ve
k ılıb ık kocası gözüyle b a k ılm a k ta d ır. 1971 Ö ğren­
ci Y u rd u savunm asının k a h ra m a n la rın d a n olan Ko­
ra l, te k gözünün görm ediğinden ve ayrıca düztaban
■olduğundan dolayı askere gitm eyeceğini id d ia eder
re k hava ba sm aktad ır. S iy a tik , s in ü z it,
bağırsak
-spazmı (n a m ı d iğ e r m a kro k r iz i) , k ro n ik b e lle k za­
y ıflığ ı g ib i zararsız b ir ta kım ra h a ts ız lık la ra da sa­
h ip olan bu ro m a n tik , hü m an ist, id e a list (ve b ilu
m um .. İs t) arkadaşım ıza yaşam boyu Ayşeli m u t­
lu lu k la r d ile riz . Mesela ya n i, e y v a lla h ...
AYŞE KAMU
1953 y ılın ın k a rlı b ir kış günü A n ka ra 'd a d ü n ­
Tam anlam ıyla iyi b ir insan ve gerçek b ir a r­
yaya ge ld i. A nka ra Kız Lisesini
b itire n Ayşe, bu
kez de SBF'de «D ün yaoğ ulları» ile karşı karşıya,
ka d a ştır Esin. A nka ra Kız Lisesinden geldi M ü lk iye'ye. Kısa zamanda iç te n liğ i, arkadaşlığı, sonsuz
sonra da yan yana ge ld i. (A lla h a y ırm a s ın ). Mey-
hoşgörüsü ile ke n d is in i herkese se vd ird i. Zekasına
.valardan en ço k kavunu sever. O ku d u ğ u n u bağıra
güvenen Esin, ders çalışm ayı pek sevmez. Bu yüz­
bağıra an la ta ra k ders çalışan, böylece S B F 'nin en
d e n d ir k î, M ayıs'tan H a ziran 'a yaklaşıld ığ ı g ü n le r­
in e kle rin d e n olm ası gereken Ayşe kızım ız, her ne­
de yüzü b ira z a sılır. Bu a y la r dışında sü re k li m ü-
dense he r y ıl d e rsle rin d ö rtte üçünden E ylü le ka­
lır. Bunun nedeni, Kazgan m u h a b irle rin c e saptan­
m ış tır k i, aşırı heyecandır. Y azısının
yüzünden ik i sa tırla b ir sınav k a ğ ıd ın ı
b ü yü klü ğ ü
d o ld u ra n
teb essim d ir. K azgancılardan ö zü r d ile ye re k b ild ir i­
yo ru z k i, E sin 'in ça m u r atıla cak
h iç b ir ta ra fın ı
yakalayam adık d ö rt y ıl boyunca. Y alnız son zaman­
larda m ü te m m im cüzü Ayşe ile b ir lik te A n ka ra 'n ın
k ita p ç ıla rın d a g ir iş tik le r i eylem le re 'ü stü kapalı o la ­
ra k ' değinm eden geçemeyeceğiz. Yoksa T ü rk p o lis i
u y a n ık tır !... A yrıca burada b ir s ır daha v e re lim .
Kazgan rn u h a b iri, E sin 'in aslında K ıb rıs lı
o ld u ğ u ­
nu çok em in b ir kayn a kta n ö ğ re n m iş tir. T ü rk ç e y i
en iy i konuşan K ıb rıs lı olan Esin, Fakültede ö ğ re­
tim
üyesi o lm a k is tiy o r. Arkadaşım ıza
b a ş a rıla r
d ile riz .
HANDAN ERTURAN
İnce, y e n iliğ i seven, k ü ltü rlü b ir kızcağızım ız
d ır. O kula gelm ekten ne fre t eder. O k u l a rka d a şla ­
rın ın ise k e n d is in i z iya re t etm esinden zevk a lır. İn ­
sanları
sever, herkesle çab uk
kayn aşır, iç te n d ir.
K e n d isin i s in irle n d ire c e k b ir şey olm ad ığ ı m ü d d e t­
çe son derece se m p a tik ve s e v im lid ir. O ku la gel­
mesi g e re k tiğ in d e h a tırla y a b ilm e k
iç in
e v in in
çe­
ş itli y e rle rin e h a tırla tıc ı n o tla r asar. Ş iire d ü ş k ü n ­
d ü r, herkese ş iir zevki aşılam aktan h o şla n ır. Çok
he yeca nlıd ır. Ö z a llik le sınav g ü n le rin d e heyecanın­
dan b ild ik le r in i u n u tu r. Bu sevim li arkadaşa yaşam
A Y LA ÜNAL
boyu m u tlu lu k la r d ile riz .
4 işletm eden içe ri g irin c e son m oda g iy im i, k ı­
nalı saçları ve s ü re k li tebessüm üyle Aylayı hemen
ta n ırsın ız. K ilo alm aktan ço k k o rk a r, fa k a t acıba­
dem , do nd urm a ve ku ru ye m işe b a y ılır. Sabahları
k ilo verm e k için evden o k u la k a d a r y ü rü r, fa ka t
e n e rji kaybını kısa zamanda te la fi eder. Y o rg u n ­
lu k ta n zayıfladığı o k u l g e z ile rin i h iç kaçırm az. Z il
çaldığı zaman hocalara d e rsin b itt iğ in i h a tırla tm a ­
dan duram az. Derse geç kaldığı zaman kapıda d u ­
yu la n tekm e sesinden gelenin A yla o ld u ğ u a n la şılır..
İç k iy i sever, fa k a t m idesi g e n e llik le ke n d isiyle ay­
nı fik ir d e d e ğ ild ir. T ahsil h a ya tın ın son bulm ası,,
son zam anlarda u y k u la rın ı
ka ç ırm a k ta . Halen so­
rum suz b ir yaşantıyı daha uzun
sü rd ü rm e k için
h a rıl h a rıl ça re le r arayan arkadaşım ıza
gönlünce
b ir yaşam d ile riz .
S ad elikten, iç te n lik te n , k ita p la rd a n , m ü z ik te n ,
yü rü yü şte n h o ş la n ır A yse l... Ayselden lıo şla n a n la rın
sayısı ise b ir ha yli fa z la d ır! M ü lk iy e 'y e g ird iğ i gün­
den b e ri daim a d ik k a ti ç e k m iş tir. En b ü y ü k öze!liğ devam lı p a n to lo n giym e sid ir. A yselin etek g iy ­
mesi ö n e m li b ir o la y d ır ve sıcak yaz g ü n le rin in ya­
k ın o ldu ğun u m ü jd e le r herkese... T ahsil ha ya tın d a ­
k i en isabetsiz da vran ışı, Y ükse l K o ç'ta n on alm a­
sı o lm u ş tu r. Sonradan defalarca acısını ç e k tiğ i bu
n o tu aldığına da alacağına da b in kez pişm an oim u ş tu r. G e n e llikle in san ları sever ve çab uk sam im i
o lu r. Saçları daim a ilg iy i üzerinde to p la d ı. İ lk üç
y ıl uzun saçlarına herkesi hayran b ıra k tık ta n son­
ra, ani b ir k a ra rla k e n d is in i y e n ile m iş tir. Bu ye­
HAŞAN ÖZEL
n iliğ i anlayam ayan V ahdet (A y d ın )
S ınıfım ızın Doğu A na do lu te m s ilc ile rin d e n Ha­
arkadaşım ıza
« kız mı yoksa e rk e k m i» old u ğ u n u s o rm u ş tu r. De­
şan, ge n e llikle sessiz b ir öğ ren ci
niz kıyısında b ir yerde sakin b ir yaşantı am açla­
Burs aldığı için iy i derece ile geçme z o ru n lu lu ğ u ­
o la ra k .ta n ın ır.
yan cici arkadaşım ıza ba şarıla r d ile riz . «Ah Aysel
nu bahane ederek M ü lk iy e 'n in sim gesi olan can lı­
g it başım dan ben sana göre d e ğ ilim » .
ya ya ra ş ır şekilde ders çalışır. Uzun y u r t gecelerin­
23
de arkadaşı A d il ile hocalarım ıza m eslekle ri dışın­
da m e sle kle r a tfe d e re k zevk ü sefa içinde, e ğ le nir­
ler. T üm keb ap çılar ife anlayam adığım ız
iliş k ile r
için d e olan arka da şım ız, m üra caa tçıla ra en iy i lo ­
ka n ta la rı tavsiye etm e kle ün sa lm ıştır. Arada sıra­
da b ıy ık bıra km a denem elerine g iriş tiy s e de b u n ­
ları son uçland ırd ığı henüz g ö rü le m e m iş tir. Ö ğren­
ci kızlarım ıza k ita p ve n o t bu lm a kon usu nd a bü ­
y ü k a ra c ılık m ekanizm ası g e liş tirm e k te olduğu göz­
lerden uzak k a lm a m ış tır. G üneşte yanm a gereksin­
mesi olm ad ığ ın da n do la yı çok kıskan ılan bu a rka ­
daşım ızın o k u l hayatında o ld u ğ u g ib i m eslek haya­
tında da başarılı olm asını tem enni ederiz.
sın ıfta o tu rm a s ı, a rka s ıra d a k ile rin işine ya ra m ış tır.
Sophia L o re n 'in T ü rk iy e 'y i ziya re ti sırasında g ö r­
düğü y a k ın ilg id e n ve çevresinde u ya nd ırd ığ ı hay­
ra n lık ta n en fazla m em nun olan k iş i, hiç k u ş k u ­
suz G ü ld a l o lm u ş tu r. İngilizceden tercüm e yapm ak,
Fransızca
öğrenm ek ve eh liye t almaya
çalışm ak
(k e n d is i e h liy e ts iz d ir!) en b ü yü k u ğ ra ş ıla rıd ır. Ken­
d isin e a tıla n b ü tü n a y a k la n
k ıra n
«Şapkalı
Kız»
ım ızın amacı iy i b ir işletm eci o lm a k tır. Bu d ile ğ i­
ne ve tü m d ile k le rin e kısa zamanda ulaşm asını ulu
M ÜFİT ATASHVEN
ta n rıd a n niyaz ederiz.
Bu y ıl ç ik le tte n çık a ra k aram ızda endamı arz
eden arkadaşım ız M ü fit, gevezeliği ile ta n ın ır. As­
lında k o n u ştu ğ u şeylerin anlam sız ve boş o lm a d ı­
ğında herkes h e m fik ird ir . İlm i ta rtış m a la rın yanısıra spordan da hoşlanan ve uğraşı haline getiren
M ü fit, voleybol m açları o ld u ğ u için bazı günlerde
b iz le ri hoş sohbetinden m a h ru m eder, b ir şeyler
a n la tırke n
takınd ığ ı
ta v ırla r, m im ik le r ve el kol
h a re k e tle riy le kon uyu herkese ya şa tır. Aram ıza ya­
ni ka tılm ış olm asına karşın k e n d is in i hepim ize sev­
d ire n ve ço k iyi b ir arkadaş o ld u ğ u n u davranışla­
rıyla kan ıtla ya n
arkadaşım ıza yaşam ında
sü re kli
m u tlu lu k la r d ile riz .
.
GÜLDAL HO M AN
F iziğ i, o lg u n lu ğ u , g ü le ryü zlü ve cana yakın o lu ­
şu ile herkes ta ra fın d a n beğenilen G ü ld a lın en b i­
rin c i ö ze lliği uyku ya
d ü ş k ü n lü ğ ü d ü r. Bu yüzden
8.30 d e rsle rin e yetişem ez; y e tiş tiğ i zam anlarda da
esneyerek herkesi u y u tu r. Geç yatm ayı
ve erken
ka lkm a yı sevmez. S ınavlar sırasında da bu huyun­
ko n u la rın ı
K em aliyede 1949 da t r a jik b ir aile faciası so­
bilm ez. İnsanları o ld u k la rı g ib i ka b u l eder ve be­
nu g ö z le rin i a ç tı..O günden b e ri de kapam adı. Ço­
dan vazgeçem ediğinden k ita p la rın son
nim se r, ça b u k sam im i o lu r, geniş b ir çevre içinde
c u k lu ğ u M anisa ve K am an'da g e çti. Lisedeki isyan­
yaşam ak is te r. M o d e rn f ik ir le r e sahip olan G üldal,
k a r ru h u M ü lk iy e 'd e y k e n sözlenince
k la s ik g iyim de n h o şla n ır. B ir zam a nlar
tır . K u b ila y s ın ıfım ızın en efendi ö ğ re n cile rin d e n
24
kasketle
uysallaşm ış-
b ir id ir . B ir zam a nlar ço k ca n la r yakm ış olan K ub i-
Yaşara ta k ılm a y ı, g ü lm e yi ve de gü le rken g ü ld ü r­
layın bu tu tu m u 2. sınıfa gelince yön d e ğ iş tirm iş ­
m eyi sever. Devam lı İzm ird e n b a hse ttiğ in den her­
t ir . Bunun nedeni de hemen herkesçe b ilin m e k te d ir.
kes İzm ire g ıcık o lm u ş tu r. Bu y ıl da G öztepenin
Uzun süre a rka d a şlık e ttik te n sonra son s ın ıfta ev­
küm e düşm ediğine se vin iyo r. Herşeye rağm en ka­
lenmeye k a ra r v e rm iş le rd ir. Bu yüzden a rka d a şla rı­
fasını b ira z çal ıştırsa h e r y ıl en az sekiz zayıfla
nın şakalarına hedef o lm a k ta ve ism i « in te rria tio n a l
eylüle kalm az ve s ın ıfın in e k le rin e
kılıb ığ a »
çıkm ış b u lu n m a k ta d ır. K ita p okum asını
(k e n d i id d ia s ı), iy i b ir e k o n o m e tris i o lm a k isteyen
sevd iğ ini, spora ve T ü r k m üziğine karşı aşırı ilg i
arkadaşım ıza ha yatta daim a başarı engin esenlik­
d u yd u ğ u n u , şaka yap m aktan ho şla ndığ ın ı, güzel ve
le r d ile riz .
taş ç ık a rtırd ı
iy i olan herşeyi sevd iğ ini ve hayata bağlı o ld u ğ u ­
nu h iç b ir te sir ve baskı a ltın d a kalm ad an 150 m um ­
lu k am p ul a ltın d a it ir a f e tm iş tir. B a ka n lık m ü fe t­
tiş lik le rin d e n b ir in i kazanm ak isteyen
arka da şım ı­
za m u tlu lu k la r ve b a ş a rıla r d ile riz .
SAİT EKER
4 idareden Sait H o psa it İşletm eden
ola n aşkından gece gündüz « B o lu lu »
Sevime
diye fe ry a t
etm ekte n boğazı y ır tıla r a k a m e liya t o lm u ş tu r. NA­
TO sınavını kazanarak Londrada
ote lde Ispanyol
k ız la rın ı ko va la rke n yaka la nm ış, «ah ulan çok sexi
nam ussuzlar, b ir
te k in i yakalayam adım »
d iye re k
en kısa zamanda İspanyaya gitm e ye k a ra r ve rm iş­
tir .
Romada ote le g ö tü rm e k iç in
ko lu n a
g ird iğ i
m a h lu k u n oğlan çıkm ası üzerine sıkı b ir dayak ata­
ra k « e rkek öyle olm az, bö yle o lu r» d iy e d iye h ır­
sından ağlam ış ondan sonra b ü tü n sevgisini ka d ın ­
lara y ö n e ltm iş tir. A yrıca
m evsim lerd en
sonbaharı
sever.
ALPER İZB IR A K
HAŞAN M ETİN
4 M â liy e n in haşin çocuğu Haşan M e tin , anla­
İy in iy e tli arka da şım ız A lp e r, derslere ve evine
şılam am aktan ve «m addenin e s iri» ola n bu «insa n­
ço k bağlı b ir arkadaş o la ra k ta n ın m a k ta d ır. Evine
c ık la r» arasında ha rcan m aktan
bağlı olm ası, sol e lin d e b ir alyans taşım asından ile­
şika yetle , Kaddafi
g ib i « id e o lo jik y a tırım la rın a » devam
e tm e k te d ir.
ri g e lm e k te d ir. A lp e r'in e vli olm ası hocalarım ızdan
B irç o k İslam ülkesinden te k lif alan Haşanın Kad-
b a zıla rın ın o ka d a r ilg is in i ç e k m iş tir k i, o hoca­
d a fi'n in ülkesine gideceği ö ğ re n ilm iş tir.
la rım ız, b e k â r o lm a la rın d a n do la yı u ta n çla rın ı gizliy e m e m iş le rd ir. A rka d a şın
sınavlara 3 saat önce
gelm esinin ke ra m e tin i daha kim se a n la yam am ıştır.
Bazı a rka d a şla rın ın evine b a ğ lılığ ın ı rencide
edici
e s p irile rin e , evine ayakkabı ile g irilm e s in e , bazı ho­
ca la rın de rsle re v a k tin d e g irm e sin e
m e k te d ir. S em iner
kızdığı b ilin ­
hocasına o la n sem patisi
onu
uzun süre huzursuz y a p m ış tır. D erslere a ğ ırlık ve r­
m esi, sinema ve bu k o n u d a k i yeteneğini pek k im ­
senin b ilm e d iğ i resim tu tk u s u n u b ü y ü k ölçüde b a l­
ta la m ış tır.
Zaten özel hayatında da iy i b ir ik tis a tç ı olan
arkadaşım ızın m esleğinde başarılı olacağına inancı­
m ız son du zdu r. K en disine
d ile ğ in ce ve d ile d ik le ri-
le d o lu b ir yaşam tem enni ederiz.
GÜRKAN O Y A L
1953 y ılın d a K a h ram a nm ara ş'ta doğdu. Doğum
y e rin i a rka da şları h a ritad a gösterince g ö rdü . Kıbrıslı b ir gençle fazla a rk a d a ş lık
yaptığından b ir
« T ü rk iy e lilik K om p!exi» ne kap ılan G ü rka n , bu ne­
denle hep T ü rk iy e li o ld u ğ u n u id d ia eder, fa k a t y i­
SÜLEYMAN YAZIR
işte size enteresan b ir tip ! 1951 y ılın d a T ire ­
de doğunca anası «oğlan
d o ğ u rd u m » d iye sevin­
ne de «önce M ü lk iy e , sonra T ü rk iy e » d e r. M ü lk i­
ye öncesi ö ğ re n im in i b ü tü n T ü rk iy e
o k u lla rın d a
m iş ti. Gel g ö r k i «oğlan» b ü yü d ü kçe cüm le T ire li
y a p tık ta n sonra yalnızca M ü lk iy e y i o da, T ü rkiye -
imza to p la yıp İzm ire s ü rm ü ş le rd ir. 4 İdareden Laz
de tek old u ğ u n d a n - n a k il ya p tırm a d a n tam am laya-
m a m u r ve vücudu h a m u r (d o ğd uğu nd a 6 m ı, 8 m i
ne k ilo y m u ş ) b ir çocuğun nü fu s kağıdı gö rü n tü sü
tam am lanm ış. İlk o k u ld a n
itib a re n
konservatuara
g ö n d e rilm iş. Liseyi «Aziz Y u su f» Fransız Lisesinde
b itirm iş . Y üksek p a za rlık etm e gücüne sahip olan
Ü m it, bu yanını iy i de ğ e rle n d ire re k tü m itira z la ra
ka rşın M ekteb i Şahanei A li'n in İşletm e şubesini seç­
ti, (fa zla kasılm asın diye bu arada A lm anya ve d i­
ğer y u r t içi tu rn e le rin d e n , m u s ik i
tu rn e le rin d e n
söz etm em ek g e re k iy o r). B ir za m a n la r yüzükçüye
dahi g id ip yü zü kte n seçm işken 180 derece ters yüz
ed ip , ne varsa o k u l d ilb e rle rin d e v a r d iye re k «entro s p e k tif» b ir gönül iliş k is i s ık ış tırıv e rd i son sınıf
yaşantısına, y o rg u n lu ğ u n u u n u tm a d a n . Sık sık Ku­
ğu lu Park civa rın d a b ir evde deplasm an lı ta rtış m a ­
la rda s tra te jik hesaplara rağm en N uh ve Peygam­
b ile ce k. Ş im diye dek kim se nin ke n d isin i anlatam a­
ması ile övünen -G ürkan, M ü lkiye d e M ıhçı ile tanı­
b e r sözcükleri b ir araya gelem edi. Bu arada b ir
şınca f ik r in i d e ğ iş tird i. Bunun in tik a m ın ı iy i b ir
rup a turne sin de A vu stu rya n ın b ilm e m hangi k e n ti­
on y ıl sonra, Ü m it bize hala 2. sın ıfta g ittiğ i Av­
işletm eci o la b ilm e k için b a k k a llık sta jı yap tığ ı d ü k ­
n in hangi kilisesind e çıp la k o la ra k v e rd iğ i o rg re ­
kanda M ıh çı'ya f ilt r e li sigara
s ita lin in y a n k ıla rıy la ve k u la k la rım ız d a
verm eyerek aldığını
id d ia eder. M ezu niyetine kad ar m ik ro açıdan a rka ­
hala
ta tlı
sesi, sevim li gülüşüyle «Am an ağbi, a s lın d a ...» Te­
d a şla rın ı işletm eye çalışan G ürkan , M ü lkiye d e n son­
ranesi ile gelecek ve gönül k a p ıla rım ız ı daim a sı­
ra T ü rk iy e y i işletecek.
cacık, açık bulacak (ç o k ro m a n tik
RIZA BELGE
o ld u g a lib a ).
Ü m it'e ba şarıla r ve bol saçlı y ılla r d ile riz .
1949 da Borda dünyaya avdet eden arkadaşı­
m ız, 1967 de fa k ü lte y e g irm iş o lu p k ıd e m li inekle riın iz d e n d ir. K ıde m li olm asının nedenini o k u la ik i
y ıl devam edememesine bağlar. Profesyonel öğ ren­
c ile rin dahi kıdem tazm inatından yara rlan m ası mev­
zuunda v e rd iğ i dilekçeye hala cevap b e kle m e kle ­
d ir.
Tuba va Azra adlı ik i kü çü k inekçiğe sahip o l­
m anın v e rd iğ i rehavetle dünyaya m elm el bakan TCB
(T a lih s iz Çocuk babası) arkadaşım ız DPT plan lam a
uzm anı olm ayı a rz u la m a k ta ... H a yatının en b ü y ü k
kazığını am casının kızı Ayselle e vlen diğ i gün yed i­
ğ in i açık açık söylem ekte hiç b ir sakınca görm e­
m ekte (B ra v o d o ğ ru s u ...).
ERTUĞRUL TUNCER
T arsus'ta b ir tem m uz sabahı doğm uş İlk o k u l­
dan aldığı hızla 1969 da Tarsus L ise 'sin i b it ir ip SBF
ye g irm iş . İlk y ılla r (k e n d i d e y im iy le ) f ı r t f ı r t d o ­
la şırd ı. Ş im d i a rtık ayağı bağlanm ış g ö rü n ü y o r. Esp­
riy e de ğe rini veren insanlardan h o şla n ır. Özel ha­
ya tın d a ço k sabırsız o lm a kla b ir lik t e ön ü n e gelene
's a b re t' d e r: 'En iy is i kendi yağınla k a v ru lm a k üs­
ta t' felse fesin i b e nim sem iştir. G erçek sevgiyi H u­
k u k lu b ir kızda bu ld uğu na in a n ıyo r. İdeali o k u la
EROL ÇALBUR
g ire rk e n kaym akam o lm a k tı, şim d i iy i b ir M aliyeci
Sağm alcılarda 1948 lerde
o lm a k is tiy o r. En b ü y ü k öze lliği o k u lu n son günle­
m ö ö 'le r
arasında
doğdu. İlk işi inek sağmayı öğ re n m e k o ld u . Halen
rin d e ( o da not to p la m a k iç in ) sık sık s ın ıf kap ı­
de inek b u ld u m u, gözünün yaşm a bakm az, gad­
sında b o y g ö ste rm e sid ir. İk tis a d i büyüm eden geç­
darca sağar. B irç o k tu tk u la rı arasında
tiğ i gün o k u lu n biteceğine in a n ır, çarşam ba günle­
b ir kız ve şarap şişesi başta g e lir. En b ü y ü k kay­
r in in u ğ u rlu old u ğ u n u sanıyor. (G else o şuhhh mec­
gısı Ahm et D e m ir'in dersinde iç k i içvsmemiş olm a­
lis e ) şarkısını severek s ö yle r...
s ıd ır (soh be tine doyum olm az, d iy o r ) . Cebinde b ir
İs ta n b u llu
ABDULLAH ÜM İT İRİŞ
b ü tü n e lli kağıt gören o lm a m ış tır. Şaraba -nereden
1949 y ılın ın sıcacık, ter k o k u lu a tm o sfe rin d e
para bulduğu ise bugüne dek saptanam adı. Sinema­
ç e kilm e zliğ i ile b ir çocuk doğm uş. A dını A b d u lla h
yı, kahveyi, tavlayı, hatta in sa n la rı b ile seven, en
ı
koyacam da koyacam diye tu ttu ra n annesine a lte r­
bü yü k amacı gerçek anlam da d e lire b ilm e k olan se­
n a tif o la ra k babası da Ü m it adını k o ya ra k d ö r t başı
v im li, sarhoş b ir y a ra tık tır. E ro l...
26
adeta b ir s o ru m lu lu k h a lin e ge lm e sid ir. Araba k u l­
la nm a k en b ü y ü k zevki. A yrıca ko lle k s iy o n , tiy a t­
ro, sp o r uğ raşıla rı ara sın da dır.
DÜRİYE AKG ÜL
1953
de herhangi b ir eylül sabahı ka h kah ala r
a ta ra k geldi dünyaya. Veda Balosunda kah kah ala rı
devam e d iy o rd u en son gördüğüm üzde. M e ra kla rı
m ü z ik , dans, araba k u lla n m a k ve y ü z m e k tir. Y a­
şam felsefesi şöyle : Hamam a g iren te rle rm iş . M a­
dem k i bu dünyaya g e ld ik ; doğup, bü yü yü p , ge li­
şip ve sonunda yozlaşa rak öleceğiz. M ü h im olan ,
bu kısa yaşam ım ızda b ir ta kım ö zle m le rim ize o la ­
n a k la rım ız d a h ilin d e u la şa b ilm e k ve dünyadan na­
s ib im iz i a lm a k değil de, dünyaya b ir ta kım nasip­
le r b ıra k a ra k ö lm e k tir.
En sevdiği
tü rk ü « d ü riy e m in
g ü ğ ü m le ri...»
olan D ü riy e n in uygar hali « b e k a rd ır» .
İS M A İL PEKER
S ın ıfım ızın ender e v lile rin d e n
İsm ail, bu sta
tüsüne uyan ağırbaşlılığı ve sessizliği ile
ta n ın ır.
O kuld a İs m a il’ in yüzünü gö rm ek, ce n n e tlik o lm a k
iç in y e te rli b ir n e de nd ir. O kuld a pek görünm em e
sine karşın H a zira n d a ki b a şa rıla rın ın s ırrın ı k im ­
se ö ğ re n e m e m iştir. (Nedense öğ ren enlerin
ö m ri;
pek kısa o lm u ş tu r !) . O ku ld a n çıkınca H acettepe'­
ye kad ar yü rü m e k te n hoşlanan arkadaşım ız, sem i­
ner hocasının d iş geçirem ediği
tü lla b ta n b ir id ir .
K ızıl saka lla rıyla B a rb a ro s'u n le ve n tle rin i anım sa­
tan bu arkadaşım ıza m eslek ve e v lilik yaşam ında
ba şa rıla r d ile riz .
A Y T E K İN ÖZKELEŞ
1952
yılın d a ta k v im le r 12 M ayısı g ö ste rirke n
K ırş e h ir'd e n u r topu g ib i b ir çocu k dünyaya geldi.
T üm
kız anaları 'İn ş a lla h be nim
dam adım o lu r '
diye dua e y le d ile r. M ü lk iy e y e b ir raslan tı sonucu
g iren bu arkadaşım ız, bu fa k ü lte y e istem eyerek g ir ­
d iğ i halde so n ra la rı ço k sevmiş ve 'keşke hep ç if t
d ik iş g its e y d im ' d e m iş tir. K u rtu lu ş Lisesinden b ir
cins ü la tife ile olan b ü y ü k aşkının hü sran la so­
nuçlanm ası üzerine kom a la ra g irm iş ve geçen yıl
7 de rste n b ird e n e ylü lü b o y la m ış tır. Ç içekten çiçe­
ğe konm asını sevmeyen aziz arkadaşım ızın
hala
ve hala sap o ld u ğ u n u m u h a b irle rim iz sap tam ışlar­
ÜNAL BULUNMAZ
d ır. Y a k ın
çevrelerden ö ğ re n ild iğ in e göre, Besim
1952
de B a y b u rt'ta doğdu. Samsun'da o rta öğ­ Ü stünel, arkadaşım ızın SBF son sınıfın da o ku d u ğ u ­
re n im in i yaparken d ü şle rin e girm eye başladı M ü l­
na inanam am ış ve « M ü lk iy e de ç o lu k çocuk do ld u»
kiye. M ezu niyette n sonra M ü lkiye ye karşı sevgisi­
d e m iş tir. Bu la fla rın üzü ntüsü nü kap atm ak ve o l­
n in değil azalm ak, daha ço k artacağına in a n m a kta ­
gun g ö rü n m e k iç in sakal
d ır. D ileği, kendi devrem izde elim izden geldiğince
Ama bu seferde sözlü sınavı v a r d iye re k saçlarını
bırakm aya
ba şla m ıştır.
yaşatmaya çalıştığım ız « M ü lk iy e lilik Ruhu» nun b iz­
k e s tirm iş ve bazılarına göre te lla k la ra , bazılarına
den sonra gelecekler ta ra fın d a n da yaşatılm asının
göre de yo lu n m u ş ta vu kla ra d ö n m ü ş tü r.
27
s
Ahm et D e m ir hoco d'î yo kla m a 'sıra sın d a «Ner-
de bu Ruşen Beyin Ö z'ü» d iy e re k A yte kin e 90 de­
rece d ike y d ik e y b a k m ış tır. Hassas ve t it t iz a rka­
daşımıza bundan so n ra ki yaşantısında b a şa rıla r d ;leriz.
SACİT BASMACI
N ereli o ld u ğ u sorulunca yüzü kızaran a rka da­
şım ız, B ursa’da doğm uş e rk e k liğ in i gösterm ek için
İsta n b u l E rkek Lisesini
b itir m iş tir . BYYO
dan
tra n s fe r e ttiğ im iz Sacit, m ü z ik ve ö z e llik le sinem a­
dan çok h o şla n ır, spo r giyinm e yi sever gıravat ta k ­
m aktan n e fre t eder. Çok acıkınca yem ek yap m ak­
Hayata hep 'd ış a rd a n ' bakan arkadaşım ız ken­
d is in i şöyle ta n ıttı : «M eslek o k u lu m ezunu
o lu p
tan h o şla n ır (s-a-p kızlara d u y u r u lu r). T üm b u n ­
la rın yanında m ü m kü n olduğunca
neşeli olm aya
Liseyi dışardan b itir d im . Güzel olan herşeyi sevr-
çalıştığını söyler. A slında bu nu n için çaba gö ster­
rim . Siyasalı da dışa rd an b itirm e k
üzereyim . En
m esine gerek y o k tu r. Doğuştan ne şelidir. Neşesini
sevm ediğim şey ke n d in i b e ğ e n m iş lik tir» . El'an be­
bozan tek şey tüy, saç ve k e llik te n sözediİrmesidir.
k â r yaşam akta olan arkadaşım ızın
İyi b ir ik tis a tç ı o lm a k is tiy o r.
üç ideali va r­
d ır. Ya iy i b ir iş a ya rla yıp m e m u riy e te devam, ya
eski mesleği ola n ta rım cılığ a d ö n ü p A nkarada in ek­
ç ilik yap m ak, ya da ö n ü m ü z d e k i,' olmazsa ondan
so n ra ki seçim lerde p o litik a y a a tılm a k . İnşallah o lu r.
C İH AT Y IL D IR IM
«Ben 174 cm . bo yun da , 60 kg. ağ ırlığ ında k ı­
v ırc ık saçlı, esm er te n li b ir gencim . K la sik tü r k
m ü ziğ in i ço k severim . H ayalci d e ğ ilim kadere in an­
m am . D erslere ço k ça lışırım . Bu vesile ile mo.ntofon
in ek o la ra k te la k k i e d ilir im
a rk a d a ş la r
arasında.
T üm g ü z e llik le rin h a y ra m y ım d ır. İs te k lile rin M A L İ­
YE MÜFETTİŞİ rum u zun a fo to ğ ra flı m e ktu p la m ü­
racaatları rica o lu n u r» .
MUSTAFA PARLAK
1953
te A n k a ra 'd a 'd o ğ a n M u s ta fa ; çabuk si­
nirlenm eyen neşeli b ir mizacı o ld u ğ u n u , yalan söy­
lemeyi pek becerem ediğini, b u lu n d u ğ u he r o rta m a
u y a b ild iğ in i beyan e d iy o r. İnsa nla rı çok sevdiğin­
N EVİN BARIŞKAN
den dolayı' yediden yetm işe herkesle anlaşır. Bekâr
old u ğ u n u üstüne basarak s ö y le m e k te d ir. İdeali her
1952 y ılın d a Ç u b u k'ta doğdu. İlk o k u lu İstan-
yö n d e ki çalışm alarında başarıya ulaşm ak ve eski,
bu ld a, o rta o k u lu D e nizli'de liseyi A nka ra'da b i t i r ­
yeni tü m a rka d a şla rıyla ara sın da ki bağı kop artm a-
d i. En sevdiği şeyler seyehat etm ek rom an o k u m a k
yıp m üm künse ayni yerd e çalışıp ayni yerd e (apar-
ve y ü z m e k tir. Doğa ve sa d e lik h a yra n ıd ır. Neşeli
tım a n d a ) o tu rm a k o la n bu
şakacı in san ları sever. T ü rk san'at m üziği ve fo lk -
d o stu m u z, şubat sı­
na vla rın da U lusla rara sı İk tis a t ve İk tis a d i büyüm e
lö rde n h o şla n ır. Mesleği ile ilg ili iy i b ir yerde ça­
d e rs le rin i çekerek sın ıfın b ü tü n iy i d ile k le rin i ( I )
lışm ayı a rzu lu yo rm u ş
üzerinde to p la m ış tır.
d ü r.
28
(h e r
ne de m ekse !). Sözlü­
H A L İL EROĞLU
MUSTAFA ÇİÇEK
1952
yılın d a Y o zg a t'ın M usabeyli boğazi isim ­
li m ütevazi b ir köyü nd e doğdu, ilk o k u lu ayni kö y­
İz m ir K o le jin d e n geldi SBF'ye. H er fırs a tta İz-
de, o rta ve liseyi Y ozg atta b itir d i. SBF ye gelince­
m iri övm ekle M ü lkiye ye gelm ekle b ile şovenizm in
ye ka d a r iş ç ilik , ço b a n lık , ç if t ç ilik y a p tı. H ayatta
b a ta klığ ın d a n k u rtu la m a d ığ ın ı k a n ıtla d ı. Yoksa aşa­
çalışm ak sabır ve k u v v e tli b ir iradeyle her işin üs­
ğ ılık ko m p le ksi m i v a r sende H a lil? İk id e b ir «ben
tesinden gelineceğine in a n ır. Çevresinde d ü rü s t ve
b ir
çalışkan o la ra k tan ın dığını b iz a tih i ken disi söylü­
rim » d e r. B ir kıza ayak atacağı zam an
y o r. F utbo l spo run u sevmeyen M ustafa T ü r k ha lk
ceke ti ve kra va tıyla boy g ö s te rir. Ne yapsa sap tır.
m ü ziğ in i seviyor.
Son y ılla rd a d e rd in i u n u tm a k iç in k e n d in i dersle­
e rke k
çocuğuyum . Yazları
re v e rm iş ve b ilim se l
b ilim s e l
K a ra b u ru n 'a
gide­
la cive rt
konuşm aya başla­
m ış tır. İdeali iyi b ir m e m u riye t ve İz m ird e o tu rm a k
ola n Fıçı'ya, şaka b ir yana b a ş a rıla r d ile riz .
FERAY BAŞARAN
S em patiksin se m p a tik, a ya kla rın d a p a tik ... İş­
le tm e n in en se vim li, fa a l, ta tlı k ız la rın d a n ola n Fera y, hemen her sabah anlatacak b ir d o lu
o k u la
olayla
ge lip , içinde 8.30 d e rs in in olm ayacağı
hu­
susunda doğan hislerd en sonra, sonuçta altın cı his­
le rin he r zaman do ğ ru çıkm ayacağı görüşü ne ge­
le rek derse g ire r.
D erslerdeki
üstü n
başarısının
yan ısıra , sıkıldığı an dersi b ıra k ıp g itm e k kon usu n­
da
tereddütsüz k a ra r v e rişi ile de
h a y ra n lık la rı
üze rin de to p la r. A yrıca m ü te m m im
c ü z le ri Ayla
ve A yselî de bu konuda ikna olm aya dünden gö­
n ü llü
o lu ş la rı
nedeniyle gayet m a n tık i
sebep ve
iz a h la r icad ederek Babada ke n d isiyle çay içmeye
s ü rü k le r. D ersleri bu derece k o la y e ke r ve çalışmaz
g ö rün m esin e rağmen, her yıl H a ziran da süper o rta ­
la m a la rla s ın ıf geçm'esi, bazı inek o lm a id dia sında­
174 cm . bo yun da , buğday re n k li ve bu boyla
m üten asip a ğ ırlık ta
(7 0
k g .). Y a n lız lık ta n
hoşla­
nan, haksızlığa tah am m ülü olm ayan, m ü zik - spor tiy a tro - k ita p o k u m a k , ko lle ksiyo n
yap m ak g ib i
h u y la rı olan b ir is i o ld u ğ u n u ile ri s ü rü y o r. Medenî
h a lin in
BEKÂR o ld u ğ u n u
Kazgan fo rm u n a b ü yü k
h a rfle rle yazmış. Biz de kendisine yard ım cı olm ası
d ile ğ iy le ta h r if etm eden
a k ta rd ık . İy i b ir m aliyeci
o la b ilm e k , ken disind en b irş a y le r bekleyenlere b e k­
le d ik le rin d e n daha fazlasını ve re b ilm e k dileğinded ir..
M ü lk iy e 'd e k i
ilk
ik i yılınd a H aziranda
sınıf
geçen R eşit'in 3 ve 4. s ın ıfla rd a kavun yem esinin
nedeni Kazgan m u h a b irle rin c e a ra ş tırılm ış tır. V e ri­
len donelerden h a re ke t ed ile re k ve am ansız ta k ip ­
k i çevrelerce pek hoş ka rşıla n m a yıp
k ıs k a n ç lık la ­
ra y o l açm a kta d ır. Bu son yıld a h e r nedense ( ! )
arka da şım ız T ü rk iy e n in bazı k e n tle ri h a kkında il­
g inç görüşlere sahip olm aya b a ş la m ış tır. H er hafta
sonu İsta nb ula g itm e n in ca zip liğ i karşısınd a, Ankara n ın boşluğu ve E d irn e n in gereksiz ve anlam sız­
lığı kon usu nd a saatlerce k o n u ş a b ilir. G e çird iğ im iz
son y ılın b ü y ü k b ir kısm ında « Y a rim g itti askere,
ne zaman alacak teskere» şarkısını söyleyen Feraya, sanıyoruz tam şu günlerde « A s k e rliğ in b itin c e ,
alacağım seni kız» şarkısı pek hoş şeyler anım sat­
m a k ta d ır. A s k e rlik hizm eti süre sin in k ısa ltılm a sın ı
ve böylece arkadaşım ızın d ü şle d iğ i m u tlu
şam yolun da b ir an önce ile rle m e ye
b ir ya­
başlam asını
b ü tü n k a lb im iz le d ile riz .
lerden sonra Reşit, Y u k a rı A yra n c ı'd a k i çocu k p a r­
kında suç üstü y a k a la n m ış tır. V e rd iğ i
ifad e de :
«A ğbi, n 'a p im . Deli g ib i seviyorum » dem iş ve böylece b ü y ü k b ir aşk o rta ya ç ık a rılm ış tır.
SEKİP K AR AK AYA
1953
yunda 21 yaşında. K u ru fa s u ly e y i, satranç oynam a­
yı ve Adanayı ç o k sıjver. Bu yıl n işan lan dı. Biraz
s in ir lid ir , aslında ö y le gö rü n m e n in ken disine avan­
ta j sağladığı iç in öyle gö rü n d ü ğ ü n ü s ö ylü yo r. İdeali
ve M r. Spock'a rezil etm em ek.
1952 de N a z illi'd e dünyaya te ş rif eden M e lih ,
şa rkıcıla rd a n Nalan A k g ü l'ü , iç k ile rd e n nane lik ö ­
te Adanada şans eseri d o ğd u. 1.72 bo ­
iy i b ir a s tro n o t o lu p T ü rk iy e y i
M E LİH OĞUZ
Aşağıslobovyaya
rü n ü sever. İz m ir A ta tü rk Lisesinden .SBF'ye 1969
da g e lm iş tir ve 1974 de ç ıkm a k iste m e k te d ir. Dü­
zen li ve sakin b ir yaşam ı ideal edinen arkadaşım ız,
o k u m a y ı, seyahati, y ü rü m e y i, sinema,
tiy a tro ve
k o n s e rle ri sever. T V ve alışverişten ise n e fre t eder.
Fazla in e k olm adığını iddia e d iy o r. K endisine gön­
lünce b ir yaşam d ile riz .
29
1951
CANAN ALİCAN
Sessiz, sa kin , güzel sanatlardan
hoşlanan ve
çekingen olan Canan, 1952 de A nka rad a doğm uş
ve A n ka ra K o le jin d e n SBF'ye g e lm iş tir, 20. yy. dan
ziyade 18. yy.'a yakışacak ka d a r ro m a n tik ve d u y­
g u lu d u r. En b ü y ü k d e rd i içine ka p a n ık o lu şu n u n
yan lış yoru m lan m ası ile, soğuk ve sevim siz b u lu n ­
m a sıd ır. A slında son derece sem p atik ve cana ya­
de Bolu'da b ir ahçı d ü kka n ın d a doğdu.
3 o lu Lisesinden
196S de cam iaya
k a tıld ı. Sırası
gelince a k tif ve şakacı o la b ile n , günü gününe ya­
şayan F ethi, açık hava sp o rla rı ve avdan ho şla nır.
M ü ziğ in her tü rü y le ilg ile n ir. E linden her iş gelen
arkadaşım ız, ayrıca yalan ve düşüncesizce eylem ­
lerden rahatsız o lu r. K endisi b iz a tih i
başarılı b ir
ilçebay (k a y m a k a m ) o lm a k is tiy o r.
kın olan bu arkadaşım ıza (v a lla yağ d e ğ il) hayatı
CHZMİ GÖÇER
1952
nin b ir m a rt günü, Adanada b ir pam uk
tarla sın da doğdu. 1969 da SBF'ye g e ld i. A rkadaş­
AYHAN OK
Ayhan da 1952 te v e llü d lü le rd e n . A n ka ra A ta­
la rıyla iy i geçinm ek iç in g e re k li d ik k a ti gösteren '
tü r k Lisesi M ezunu. Sinemayı, tiy a tro y u , sp o ru se­
Cezmi yaz ta tile rin d e k ö y lü le rle sohbet etm ekten,
ve r. S ınavları kazanamazsa tica re te atılm a yı düşü­
o n la rın d e rtle rin i d in le m e kte n zevk d u ya r, yüzme­
n ü y o r. M ü ziğ i ve dansı seven, ince ru h lu b ir a rka­
yi çok sever. İd e a lin i sorunca şöyle dedi : «Özgür
d a ş tır.' Güzel olan herşeyden ho şla nır. İy im s e rd ir,
k o ş u lla r a ltın da ha lkım ızın daha iyiye, daha güze­
en
b ü yü k
zevki
b riç
o y n a m a k tır.
A vrup aya da
ç ık a rtm a yapm ak isteyen A yhan'a b a ş a rıla r d ile riz .
30
le, doğruya gitm esinde ya rd ım cı o lursa m ve ka tk ı­
da b u lu n a b ilirs e m id ea lim e yaklaşm ış olacağım .»
SsLAüATTÖ « Î İA S A Î^ Ş
; s r ih k e s in lik te
1 9 5 2 -5 3
le rde o ld u ğ u
öiU nasn.yor. J c «
ta h m in e d ilm e k te d ir. D ö rt
y ıl boyunca o rta lık ta pek gözükm edi
S elahattin.
Ama isteseydi de gözükem ezdi sanıyoruz. (5 5 k i­
lo ydu . Hesap uzm anlığı sınavlarına
h a zırla n ırke n
7 k ilo b ird e n ve rin c e de iyice görünm ez
A rkad aşım ız aram ızda
m anlığı
o ld u ) .
12 M a rtta n so n ra ki ka h ra ­
ile ta n ın ır ö z e llik le . « Y iğ itliğ in
onda do­
kuzu kaçm ak» d iy e re k sınavlara b ile girm eye çe­
k in d i b ira ra . Şu anda «Hesap Uzmanı» o la ra k ideal­
le rin i g e rç e k le ş tirm iş b u lu n a n arkadaşım ıza Kazgan
araçılığı ile te b rik le rim iz i ile tir , darısı tü m Kazganc ıla rın başına d e riz . İy i de yaparız.
,c > NUMAN SEVEN
Sıkı te lla k la rım ız d a n N um an, o rta b o y lu , sarı­
şın ve b ira z da a sa b id ir. Sinema ve tiy a tro y u seven
arkadaşım ız, fu tb o ld a p ro fe s y o n e lliğ in k a ld ırılm a s ı­
nı savunduğu için , a m a tö r küm e fu tb o l m açlarını
seyreder. T anzim attan bu yana olan d e vre d e ki T ü rk
siyasal hayatına ilg i d u y a r. H alka daim a ya kın olan
id e a list b ir kaym akam o lm a k is tiy o r.
YAŞAR SÜMER
1949 da B a fra ’da doğan Y aşar, B afra Lisesini
b itirm iş o lu p , sig ara lard an B afrayı sever. Derslere
pek uğram adığından h o ca la r ta ra fın d a n tanınm az.
A yak topu oynam ayı sever. A tle tik b ir yapıya sahip
olan arkadaşım ız, Kazgan'a genç k ız la rın sevgilisi
o ld u ğ u n u n ve o ld u kça y a k ış ık lı
sayıla bilece ğinin
(a rka d a şla rı öyle s ö y lü y o rm u ş ) yazılm asını ısrarla
tatep e tm iş tir. Aslında ya k ış ık lı o lu p o lm ad ığ ı d o k t­
ı_____
ÇAĞATAY OZCAN
rin d e ta rtış m a lıd ır. O k u la e k se riye tle b u rs almaya
gelen Yaşar, tüm te lla k la r g ib i, kaym akam olm ayı
iste m e kte d ir.
HÜLYA T İM U Ç İN
A B D -T ü rk iy e iliş k ile r in i g e liş tirm e k am acıyla
T anrı ta rafınd an 1946 y ılın ın
dünyaya
g ö nd erilen
M.
erke n b ir saatinde
T im u ç in ,
derece
ile
SBF ye g ird iğ in i s ö y lü y o r. Y in e k e n d is in in söyle­
diğ in e göre A aka ra k o le jin in s ü re k li if t ih a r öğren­
cisiym iş. 1966 da ODTÜ p ro f, la rın d a n b iriy le ev­
lenen H ülya, A B D 'n in
M is s u ri e ya le tin d e b ir
sö-
m ester en dü stri m ü h e n d isliğ i ta h sil e tm iş tir. G eri­
ye kalan in 3 years T ü rk iy e y i A m e rik a lıla ra çeşit­
li vesilelerle ta n ıtm a kla ge çirm iş (th a n k you very
m u c h ).
1972 y ılın d a
te k ra r aram ıza
k a rış tı.
0*
İn ­
şallah 1974 H aziranında mezun olaca k. İm kan bu ­
lursa ş e h irc ilik d o k to ra s ı yapm ayı arzu e d iy o r. Me­
zun iye tten sonra A lm a nca , Fransızca d ille r i, kuş d i­
li ve koyu n d ili ö ğ ren m ek isteyen Bayan T im u çin ,
b ir çocuk sahibi o lu p , ayrıca yaz aylarınd a Erdekte bulunm aya b a y ılır.
3L
BURHAN BAKİ KORAL
CEVDET UYGUN
EROL GÜNERKEN
Y A H Y A AKKUR T
/
M EKAN D EM İR KAYA
AHM ET ERÇALLI
LÜTFİ ÖZYAZIC1
ŞAKİR Ö ZD İK İC İ
FARUK İLERLE
CELAL M AYBEK
3u
36
İB R A H İM TEZER
HASAN ZÜMREOĞLU
37
BİRSEN DOĞAN
KAZGAN İÇİN NELER DEDİLER
«K ıbrıs çıkartmasının strateji ve taktiklerinin tespitinde Kazgar-’dan yararlandım .»
,
Org. Semih SANCAK
«Türkiye'de dem okrasinin yerleşmesi, ancak Kazgan'ın katkısı ile
olanaklı olur.»
Bülent ECEVİT
«Ç ok m üstehcen... Derhal loplatılm alı!»
Şevket KAZAN
«Kazgan olmasaydı Mülkiye’yi yönetemezdim .»
Ruşen KELEŞ
«M aliye ilminin ilerlemesinde Kazgan 74 önem li b ir aşamadır.»
İsmail TÜRK
«Satılmayanları verin de tuvalet kağıdı yapalım.»
'
Selpak
«Araplara Kazgan’ı götürseydim, garanti petrol alırdım.»
N ecm ettin ERBAKAN
. •>.v . > - X -
a
y. « * .
A
.y .
5
I
CUMHURİYETİMİZLE YAŞIT
ŞARK SİGORTA
T. A. Ş.
KOC HOLDİNG ve KAS ŞİRKETLERİNİM
:[:
ORTAK KURUMU
|
Sermayesi : Tamiıımı Ödenmiş 5.000.000 TL.
î
50
i|
HİZMET YILI
f
K a ra k ö y , B a n k a la r Cad. Ş a rk H an
İ s t a n b u l
BÜYÜK SİNEMA İÇİ K A T 1
YENİŞEHİR - AN KARA
TEL :
KİTAP - PLA K «RUHİ SU - KLASİK
17 03 27
PLAK»
Profilo'nun
faaliyet alanları
ELEKTRİKLİ EV EŞYALARI:
Buzdolabı, çam aşır makinesi
elektrik süpürgesi, elektrik ocağı
şişe soğutucusu, su soğutucusu,
televizyon...
MUHTELİF İNŞAATLAR İÇİN
ÇELİK KO NSTRÜKSİYO N:
Fabrika, köprü, elektrik direği,
prefabrike evler, a ka ryak ıt tankları...
ve
EKOVAT,
SO Ğ UTUCU SİSTEM,
ELEKTRİK MOTORLARI...
P
R
i r i L
O
SANAYİ ve TİCARET A.Ş.
2. Taşocağı Sok. 26-28, Mecidiye köy, İstanbul
Tel: 4651 20, Telg: Prafilosan
P.K. 98 Beyoğlu
B1 A B A I C . N
Ö ZE L P ATE N TLİ
SAVURMA DÖKÜM USULÜ İLE
İMÂL ETTİĞİ KALİTELİ
MAMÜLLERİ
YATAKLIK
o Bronz Çubuklar
Cİçi d o lu -lç i boş)
o Pirinç Çubuklar
o Alüm inyum Çubuklar
o M uhtelif alaşımlar
Makinalarımzı korumak,
makina verimini arttırmak, arıza
ve bakım müddetlerini azaltmak
istiyorsanız
RABAK YATAKLIK BRONZ
ÇUBUKLARINI KULLANINIZ.
Hususi parça imâli için istenilen
alaşımda BRONZ, PİRİNÇ
va ALÜ M İN YU M ALAŞIM KÜLÇE
siparişinde alınmaktadır.
Daha fazla bilgi için
broşür isteyiniz.
MERKEZ.
ELEKTROLİTİK BAKİR VE MAMULLERİ A.Ş.
Gümüşsüyü Cad. No. 90/5-6 Taksim -ISTANBUL T algrat RABAKAŞ-tST.
P.K. 447 B ey oğ lu - T elex 22465 RABAİCUM- İST. T e le fo n : 4S'B83S Saatral: 4 hat
K Â Ğ IT H A N E P A O R İK A 3 t; K A B L O F A O R IK A S I: İS T A N B U L S A T IŞ M A Ğ A Z A S I: [ iZ M ÎR S A T fŞ M A Ğ A Z A S I:
Silâhtar Cad. 3? KAÇıthaao KöJükoy- İzmit
Yemeniciler, Kûsoojjla 1$ Hani [ Anafartalar C a d d e n N o. 143
la u u b u l T o Ig İ o o : 16 7 0 30
Toleton : 14C8
Iju;ak 0 y -T e le fo n : « 8 1 13
T elefon : M 2 20 -İZMİR
öğretmenleİTbankasi
Daima
Hizmetinizde. . .
İCAT K A L O R İF E R İ
İster müstakil ev ister apartman dairesine sahip olun ısıtma probleminizin çö­
zümünde tek yol KAT KALORİFERİ'dir.
KAT KALORİFERİ ile daire veya evinizi istediğiniz gibi ısıtabilirsiniz.
A rtık yanmasını istemediğiniz zamanların masrafını ödemeyecek, gece sönen
kalorifer yüzünden üşümeyecek, kapıcının kaloriferi yakıp yakmaması ile uğ­
raşmayacaksınız.
K A T K A LO R İFE R İ E K O N O M İK T İR : İ s t e d i ğ i n i z
in d e n
is tifa d e
s ıc a k lığ a
a y a rla n a b ilir,
y a k ıtın
% 85
e d e r.
K A T K A L O R İ F E R İ SE SS İZ DİR : Kullanılan özel yakıcıları sayesinde cihazın sessizliği
sağlanmıştır.
KAT
K A LO R İFE R İ
E M N İ Y E T L İ D İ R : Cihazın
içindeki üç ayrı emniyet termoelemanı
her tü rlü hatanın meydana gelmesini önlemektedir. Biri sönmüş cihaza yakıt
gelmesini önlerken diğeri fazla ısınmaya karşı kontrol görevini yapmakta,
üçüncüsü ise arıza durumunda kırmızı ikaz ışığını yakarak durumu bildirmekte­
dir. Bunlardan başka cihazın içindeki hava emniyet davlumbazı her türlü hava
şartında baca gazının ev içine dönmesine engel olmaktadır.
K A T K A L O R İ F E R İ T E M İ Z D İ R : Yüksek verimli
yanma, baca gazlarının en temiz şe­
kilde oluşmasını sağlamakta, is kurum derdi ortadan kalkmaktadır.
KAT
K A LO R İFE R İ G Ü Z E L
g ö r ü n ü ş lü d ü r
: Kapladığı küçük yer nedeniyle evinizin
istenilen kısmına koyabilirsiniz. 85 cm yüksekliğinde 60 cm eninde ve 4 2 cm
derinliğindedir.
Mazot veya gaz yağı ile çalışan, ya da havagazı veya bütangazı ile çalışan
olarak
rts SİBEL TİCARET VISMİVİ İS.
^ i s t i k l â l
C a d d e s i 347
B e y o ğ lu - İstanbul 4 4 0 6 19 4 4 9 9 7 3 9
İSTANBUL BANKASI
SERMAYESİ : 50.000.000 TL.
Merkezi : İSTANBUL
İstanbul Bankası, Sayın Tasarruf
Sahiplerinin ve Değerli İş Adamlarının
BANKASI’dır.
İSTANBUL BANKASI
Tatlı Dil Güler Yüz İyi Hizmet
Yıtrt Ekonomisine Hizmet Ediyoruz
İSTANBUL BANKASI
Hizmet, Güven, Gelişme
D A M LA YA , DAM LAYA
50 LİRA;100 LİRA O L U R ...
VADELİ 100 ,VA D ESİZ 200 LİRA İSE
S İZE İSTİKBAL O L U R ...
Tasarruflarınızı Bankamızda değerlendiriniz.
SÜMERBANK
BUTUN
DÜNYAYA
TUZCUOfiLU
-NAKLİYAT
GENEL
5U B E L E R
İstanbul
İskenderun
Yalova
>»
ed
t*
Kdz. Ereğlisi
A n ta ly a
— ANKARA —
Umum Müdürlük
Tuzcuoğlu Hanı
Gazi M. Kemal Bul. No. 74
: 17 91 16 (5 Hat)
T elg ra f: TUZCULAR
Tele* : 42342 - 42351
P. K. 802
— İSKENDERUN —
SOmerbank İJ Hanı
@ : 1493
T elg ra f:
TUZCULAR
Adana
Elâzığ
Seydişehir
G a zi
Mersin
— İZMİR —
Şair Eşref Bul. No. 48
: 32 39* - 37 437
Telgraf : TUZCULAR
Telex : 52333
—
YALOVA —
Gazi Osman Pasa Mah.
Yeni B una Yoln
36
T elgraf: TUZCULAR
M Ü D Ü RLÜ K
17 91 16 «5 hat»
İz m ir
M.
Kem al
Bulvarı
74
Tuzcuoğlu
Han - Ankara
Telgraf: Tuzcular
T e le x :
42342- 423S1
— İSTANBUL —
lskel^ O d . Inclhan 10-Tophane
44 83 24 • 44 35 24
T e lg ra f: TUZCULAR
T e le x : 22200
—
KRD. EREĞLİ —
Meydanbajı Cad. No. 87
©
: 869
T elgra f: TUZCULAR
&
— ADANA —
Ziya Paja Bulvarı No. 138
11072
T e lg ra f: TUZCULAR
T e le x : 62158
—
ELAZIĞ —
Köprü Sokak N o. 4
@
: 1946
P. K . 81
T e lg r a f: TUZCULAR

Benzer belgeler