Üsküdar Kalem Gazetesi 40. Sayı Oku…

kalem
MARMARAY AÇILDI
www.kalemgazetesi.net
Ekim 2013, Sayı: 40 4.Yıl Fiyatı 1 TL
www.kalemajans.net
VATANDAŞ AVUKAT
TERÖRÜNE ESİR
Özellikle teknoloji içeren hizmet alımlarında firmalar,
verdiği hizmeti akıl almaz sözleşmelerle kendi lehine
haksız bir kazanç kapısı olarak görmeye başladı.
Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’nin vatandaşa
yaklaşımı ise içler acısı. Örneğin AVEA’dan hizmet
satın aldınız. AVEA sözleşmeye dair sunmak zorunda
olduğu hizmeti size vermese de ay sonu sizden ücret
talep edebiliyor. Hakem Heyeti sen yine de parayı öde
diyor.Üsküdar’dakilere biri kendinize gelin desin..
Üsküdarlıların biraz ümitle biraz da endişeyle beklediği, Üsküdar esnafının biraz da mağdur olduğu ve bitsin bu belirsizlik
diye telaş ettiği “Asrın Projesi” 29 Ekim itibariyle açıldı. Başta Üsküdar’a ve ülkemize hayırlı olmasını diliyoruz. s.13’te
ÜSKÜDAR’IN LEZZET HARİTASI
ÜSKÜDAR GURME REHBERİ ÇIKTI!
YIKIMLAR BAŞLADI
s.12
KANATÇI PALA
2.YILINI KUTLUYOR
Marmaray’ın açılmasına sayılı günler kala
Üsküdar Merkez’de yıkımlara start verildi.
Marmaray açıldı, yıkımlar başladı ve
Üsküdar esnafının tek konuştuğu bir şey var o
da ne önümüzdeki seçim ne de adaylar. Varsa
yoksa neresi yıkılacak, neresi kalacak?..
Üsküdar’ın gizli hazinelerini
keşfetmek isteyenler, en iyi
restoranlar ve eşsiz tarihi
yapılar nerede elimde bir
rehber olsa da gezsem
diyenler için “ÜSKÜDAR
GURME REHBERİ’... s.8-9
Üsküdarlıların yanısıra semte
dışarıdan gelenlerin de
elinden düşürmeyeceği
bir çalışmayı sizler için
hazırladık.
Katkısını
bizden esirgemeyen başta
Üsküdar Esnafı olmak üzere
Üsküdar Belediye Başkanı Mustafa Kara’ya teşekkür ediyoruz.
ÜSKÜDAR’IN ADAY KADROSU AÇIKLANIYOR
Sosyal medyada Üsküdar’a dair her gün yeni biri isimle yeni bir iddia ortaya atılıyor. CHP’de Üsküdar için aday adaylığı için her gün yeni bir isim
gündeme gelmeye devam ediyor. AK Parti’de ise işler Belediye Başkanı Mustafa Kara’nın önümüzdeki seçimlerde yeniden aday olmayacağını
açıklamasıyla birlikte değişik bir noktaya taşındı. Behlül Ünver’in aday adaylığını açıklamasının ardından Başkan Yardımcısı Hilmi Türkmen de
aday adaylığını açıkladı. Aday adaylığı için ismi geçen adaylar arasında ilginç isimler yer alıyor. DEVAM HABERLERİ s.4, s.5, s.14’te
Ahmet Kılıç - CHP
Aysel Can Ekşi - CHP
Behlül Ünver - AKP
Hilmi Türkmen- AKP
Nezih Küçükerden - CHP
Orhan Eğin - CHP
Kalem Gazetesi olarak demokrasiyi renklendiren tüm aday adaylarına başarılar diliyoruz. www.kalemgazetesi.net adresinden adaylara dair her türlü gelişmeyi günlük olarak bildirmenin gayreti içerisinde olacağız. Haberlerinizin günlük olarak sitede yer alması için bize ulaşın.. [email protected] - 0216 553 73 21 - www.kalemgazetesi.net
2
3
Ahmet Kılıç’tan Ünalan Taar ruzu
Vatandaş nerede CHP artık
orada dönemi başladı.
Üsküdar CHP Belediye Başkan Aday
Adayı Ahmet Kılıç, her gün bir mahallede
vatandaşlarla sıcak temas kuruyor. Seçim
çalışmalarını oldukça başarılı sürdüren
KILIÇ’ı vatandaşlarda sıcak karşılıyor.
Geçtiğimiz hafta içerisinde Ünalan
Mahallesi’nde Cuma namazı çıkışı halkla
ve esnafla buluşan Kılıç, Ünalan Mahalle
ziyaretinde ilk olarak CHP Ünalan Mahalle
Temsilciğini ziyaret etti.
Ardından Ünalan Mahallesi’nde Camii’de
Cuma namazına katılan Ahmet KILIÇ,
namaz sonrası, esnaf ve mahalle ziyaretini
gerçekleştirdi.
Üsküdarlının beklentilerini, sorunlarını
dinleyen Ahmet Kılıç’a; Esnaf, işlerin
yolunda gitmediğinden, siftahsız dükkan
açıp kapatmaktan yakındı ,
Ünalan halkı da yeşil alan, park, oyun
alanları gibi doğal ihtiyaçları karşılayacak
alanların yetersizliğinden dert yandı.
Herkesi ayrı ayrı büyük dikkat ve
samimiyetle dinleyen Ahmet KILIÇ ; “biz
doksan yıllık bir geçmişi ve örgüt geleneği
olan bir partiyiz, bu anlamda şu anda
Üsküdarımızda mevcut altı aday adayıyız.
Bizlerden kim aday olursak olalım, aday
olan arkadaşımızın yanında olacağımıza
söz verdik ve bunu yapacağız. 2014 yılı
Mart ayında gerçekleşecek yerel seçimler
sonunda
Üsküdar’da,
İstanbul’da
ve Türkiye’nin genelinde bizler yerel
yönetimlere sizlerin güçlü desteği ve
teveccühleriyle geleceğiz.
Ve 1 Nisan 2014 tarihinden itibaren CHP
kadrolarının yerel yönetimlerde neleri
başaracağını hep birlikte göreceğiz” dedi.
“AKP ile aramızdaki far k %2”
adayımın yanında Üsküdar halkına
el sallamak, tek arzum hedefim bu.
Seçimlerden önce bir anket
yaptınız mı? Yaptıysanız CHP’nin
şu andaki oy oranı nedir?
Yerel seçimlere 5 ay gibi kısa
bir sürenin kalmasına rağmen
gerek CHP ilçe teşkilatında hala
kafalarda soru işaretleri var.
Kalem Gazetesi olarak tüm bu
sorulara ilk ağızdan cevaplar
bulmak istedik ve Üsküdar CHP
ilçe başkanı Mustafa Çetinkaya
ile bir röportaj gerçekleştirdik.
Altı aday adayı açıklandı ve yeni
adayların çıkacağı konuşuluyor.
Bu konuda sizin de fikirlerinizi
almak ve bildikleriniz varsa
aydınlanmak isteriz.
Öncelikle hoş geldiniz. Şimdi
İbrahim Bey malum 2820 sayılı
siyasi partili kanunu var. Bu kanun
siyasi partilerin teşkilatlanmasını,
kuruluşunu, davranışını belirleyen
bir yasa. Yine bu yasa seçime
giderken adayların belirlenmesini,
belirleniş şeklini belirliyor. Bunun
yanında yine bu yasaya aykırı
olmamak şartıyla siyasi partilerin
tüzükleri vardır. Şimdi bizim
partimiz, CHP partisi 8 Temmuzda
bir süreç başlattı ve bu süreç 2
Eylülde sona erdi. Son gelen bir
genelgeyle de istisnai haller olabilir
Bunlar mesela nelerdir?
Memurlar, istisnai duruma girecek
kişilerden 8 Temmuz - 2 Eylül
arasında müracaat etmemiş olanlar
için bu süreç devam ediyor. Tabi
altı arkadaşımızın dışında aday
olunmuyor. Benim bildiğim, bize
yansıyan bu konuda bir şey yok.
Şimdi tekrar ediyorum süreç devam
ediyor ve bu süreçte aday adayı
çıkmayacak da anlamı taşımıyor.
Ama şunu kesinlikle söyleyebilirim
benim bu konuda altı arkadaşımın
dışında bir adaydan haberim yok.
Bazen bu tür duyumları ben de
duyuyorum. Ama süreç devam
ediyor, muhtemelen de kasım ayı
içerisinde aday adayları adaylaşma
sürecine
girecek.
Adayımız
belirlendikten sonra biz burada
olursak devam edeceğiz.
Aday adaylarının yanında sizin
isminiz de geçiyor. Çetinkaya
başkan adayı olacak mı? Bu
söylentilere açıklık getirebilir
misiniz?
Şimdi İbrahim Bey bakın bir
süreç başladı. Bize dendi ki ilçe
yöneticileri, il yöneticileri 15
Temmuza kadar istifa etsin. Ben
istifa etmedim. İlçemin başında
bulunmayı daha doğru buldum. Bu
güne kadar benim önümde hiçbir
engel yoktu. Bunu megalomanlık
olarak algılamayın. Benim örgütten
çıkma gibi derdim yok, halkın
içinden çıkan biriyim, genel
merkezle bir sorunum yok; ama
ilçe başkanı olarak bu kampanyayı
götürmemin bir faydası olacağına
inandığım için ben istifa etmedim.
Çok şükür altı tane de aday adayımız
var yine duyumlara göre aday
adayları olacağa benziyor. Bu bizi
mutlu ediyor. İlçe yöneticisi olarak
ilçe başkanı olarak. Bir tek rüyam
var o belediyenin balkonunda
İbrahim Bey belki röportajın
başında söylemem gerekiyordu.
Bu adaylık süresinde kamuoyu
yoklamasına dayalı da bir aday
belirleme usulumuz var bizim.
Bunu genel merkez yapıyor.
Orada adaylar veya kamuoyunda
çıkan isimler tespit ediliyor.
Ancak il bazında yapılan anketler
var. İl başkanımızla telefonda
konuştuk. Üsküdar’da adayımız
belli olmamasına rağmen. Akp’nin
mevcut belediye başkanı olmasına
rağmen, Akp ile aramızdaki fark %2
ile %2.5 luk bir farktır.
Son olarak eklemek istediğiniz
bir şeyler var mı ?
Bizim burada Ahmet, Mehmet,
Hasan, Hüseyin belediye başkan
adayı olsun. Böyle bir derdimiz
yok bizim. İki kıstasımız var, temiz
süt emmiş olacak, damarlarında
sosyal demokrat kanı akacak. İkinci
kıstasımız bu isim örgüt tarafından
ve Üsküdar halkı tarafından kabul
görmüş bir isim olmalı. 2009’da
adayımız Üsküdar’ın içinden bir
isim olsaydı bugün Üsküdar sosyal
demokrat bir belediye başkanı
tarafından yönetiliyor olacaktı.
Bugün Mustafa Kara belediyede
oturuyorsa bu bizim yanlışlarımızın
armağanıdır. Bunu da biliyoruz.
Eksiklerimizden yanlışlarımızdan
ders de alıyoruz. Onun için kılı kırk
yararak adım atmaya çalışıyoruz.
Şuna inanıyorum. 1 Nisan sabahı
Üsküdar Belediyesinde bir görev
değişimi olacak 4 nisanda 5 nisan
da biz belediyeye gireceğiz.
Röportaj: İbrahim ATLI
Daha fazlası için videohaber
www.kalemgazetesi.net
4
Küçükerden Kahvaltıda
Dostlarını Konuk Etti
CHP Üsküdar Belediye
Başkan Aday Adayı Nezih
Küçükerden, önümüzdeki
yerel seçimlere ilişkin
görüş alışverişi yapmak
amacıyla Belediye meclis
üyesi
aday
adayları,
yol arkadaşları ve yerel
basının mensuplarına bir
kahvaltı verdi.
Kahvaltıda
Küçükerden
özetle şunları söyledi.
“Değerli arkadaşlarım bu
birlikte kahvaltı çağrımı
,önümüzdeki yerel şeçimlere
ilişkin
görüşlerimizi
birbirimizle
paylaşmak
amacıyla yaptım.
Çağrıma
katılan
tüm
belediye meclis üyesi aday
adayı arkadaşlarıma, tüm
yol arkadaşlarıma ve yerel
basının değerli mensuplarına
içtenlikle teşekkür ederim.
hepiniz hoş geldiniz.
Mart 2014’te yapılacak yerel
seçimler kırılma noktası
olacaktır. Neyin kırılma
noktası derseniz, ya 11
yıllık Akp diktatörlüğünün
yıkılmasının
başlangıcı
olacak ya da 11 yıldır büyük
bir dirençle karşı devrim
dalgasını
durdurmaya
çalışan laik, demokratik
güçlerin iyice gerilemesini
hızlandıracaktır.
Büyük
kentleri
Akp
diktatörlüğünden
geri
almak
demek
Recep
Tayyip Erdoğan’ın tatlı
cumhurbaşkanlığı hayalini
bitirmek demektir…
Üsküdar’ı
geri
almak
demek Akp’yi siyaseten
Üsküdar’dan başlayan ve
tarihin çöplüğüne doğru
uzanan
yoldaki
hazin
yolculuğuna
çıkartmak
demektir.
İşte
bu
bilinçle
,bu
bakış açısı ile ve bu
sorumlulukla
baktığımız
yerel
seçimleri,sizlerin
değerli görüş ve önerileriniz
doğrultusunda
birlikte
değerlendirmek bu kısa vakit
aralığında biraz tartışmak
ve biçimlendirmek için
böyle bir toplantıya ihtiyaç
duyduk.
İnanarak söylüyorum ki ; biz
Chp bayrağını mart 2014’te
Üsküdar
Belediyesi’ne
asacağız.
30 Mart 2014’te zafer
Cumhuriyet Halk Partisi’nin
olacaktır.
AK Parti İstanbul’da
sürpriz ayrılıklar
AK Parti’de bu hafta sonu
16
Büyükşehir’de
temayül
yoklaması var. Tabii sadece
büyükşehir adayları değil, o
şehrin ilçeleri de kapsama alanı
içinde.
Aday adayları henüz ortaya
çıkmış değil. Bu durumda
temayül
yoklaması
mevcut
Mahmut ÖVÜR başkan için bir ön test yerine geçeceği
gibi olası aday adayları hakkında da bir ipucu verecek.
Böylece AK Parti teşkilatlarında 2014 seçiminin ilk heyecanı
yaşanacak.
Her büyükşehirde bu heyecan yaşanacak ama İstanbul’da bir
başka yaşanacak.
Çünkü İstanbul, hem büyükşehir ölçeğinde hem de 39 ilçesiyle
Türkiye’nin ilgi odağında ve yerel seçimin seyrini değiştirecek
özellikte. Başbakan Erdoğan tam da bu nedenle dün dikkat
çekecek bir uyarıda bulundu: “Makam ve mevki için değil,
gerçekten halkla ilişkisi iyi olan adaylar önerin.” İstanbul
Büyükşehir Belediye başkanlığı için çok sayıda ismin adı geçiyor ama hâlâ adaylık için resmen ortaya çıkmış isim yok. Belki
de Kadir Topbaş ismi önde olduğu için kimse çıkmayacak.
Ama 39 ilçe için aynı şeyi söylemek mümkün değil. İddialı
başkanlar var ve çok sayıda aday adayından söz ediliyor. Sessiz ama kıran kırana bir yarış olacak. Şu anda İstanbul’da
AK Parti’nin yönettiği 26 ilçe var. Birçoğu da banko. Bir
kaçını sayalım: Arnavutköy, Bağcılar, Esenler, Güngören,
Gaziosmanpaşa, Kağıthane, Üsküdar, Ümraniye, Sultangazi,
Sultanbeyli...
Bir de banko görünen başkanlar var: Esenler Tevfik Göksu,
Bağcılar Lokman Çağrıcı, Gaziosmanpaşa Erhan Erol, Ümraniye Hasan Can, Fatih Mustafa Demir, Sultanbeyli Hüseyin
Keskin, Çekmeköy Ahmet Poyraz, Kağıthane Fazlı Kılıç gibi.
Zeytinburnu’nda Murat Aydın da üç dönem (bir dönemi Fazilet
Parti) olmasına rağmen etkili isimlerden biri.
AK Parti İstanbul’da birkaç sürpriz gelişme de yaşanıyor.
Üsküdar Belediye Başkanı Mustafa Kara sevilen bir başkan
olmasına rağmen yeniden aday olmayacak. Yerine kimin
geleceği ise merak ediliyor. En güçlü isim ise Marmara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Recep
Bozlağan. Bozlağan, bir İstanbul âşığı, aynı zamanda da bir
yerel yönetim uzmanı. İşin teorik yanını iyi bildiği gibi belediyecilik pratiğinin de içinden geliyor. Üsküdar ve Arnavutköy
için adı geçiyor.
Üsküdar için adı geçen bir isim daha var: Geçen dönem de
aday adayı olan KİPTAŞ Genel Müdürü İsmet Yıldırım. Ama
bir kez daha aday adayı olur mu belli değil.
İkinci sürpriz Küçükçekmece’de yaşanıyor.
Belediye Başkanı Aziz Yeniay’la AK Parti Küçükçekmece
ilçe Başkanı Temel Karadeniz arasında uzun süredir gerilim
yaşandığı biliniyor.
Bundan mı, yoksa Ankara’ya gitme arzusundan mı bilinmez
ama Yeniay’ın bu kez aday olmayacağı kesinleşmiş gibi.
Temayülden ne çıkar bilinmez ama şimdiden iki isim öne
çıkmış durumda: Başkan Yardımcısı Hüseyin İpek ve ilçe
başkanı Temel Karadeniz.
Üçüncü sürpriz gelişmeye gelince...
İstanbul’un tarihi ilçelerinden Eyüp Belediye Başkanı İsmail
Kavuncu da bu kez aday olmuyor. Bu ayrılık, performans
düşüklüğünden mi yoksa özel işine vakit ayırmak istemesinden mi, bilinmiyor. Bilinen tek şey, Eyüp’te önümüzdeki
seçimin çantada keklik olmadığı.
Aslında AK Parti’nin elindeki 27 belediyeyi kaybetme riski
görünmüyor. Ancak kritik ilçeler var: Beykoz, Beylikdüzü
ve Eyüp gibi. Aynı şekilde CHP’nin elindeki 12 belediyeden
de kritik olanlar var: Sarıyer, Silivri, Kartal, Ataşehir ve
Büyükçekmece.
Her ilçede başkanlığa talip olan yeni ve farklı siyasi aktörler
var. Onları da yazacağız ama önce şu temayül yoklamasından
çıkacak fotoğrafı görelim. “www.sabah.com.tr/Yazarlar/
ovur/2013/10/26/ak-parti-istanbulda-surpriz-ayriliklarpriz-ayriliklar”
ÜMRANİYE BELEDİYE BAŞKANI HASAN CAN
ADAY ADAYLIĞI BAŞVURUSUNU YAPTI
Ümraniye Belediye Başkanı
Hasan Can, 30 Mart 2014
Pazar günü gerçekleştirilecek
mahalli idareler seçimlerinde
Ümraniye Belediye Başkanlığı
için yeni dönemde de adaylık
müracaatını,
Ak
Parti
Ümraniye İlçe Başkanlığına
sundu.
İki dönemdir Ümraniye Belediye
Başkanlığı görevini başarı ile
yürüten Belediye Başkanı Hasan
Can, Belediye Başkan Aday
Adaylığı başvurusu için Ak Parti
Ümraniye İlçe Başkanlığı’na
müracaatını
yaptı.
Belediye
Başkan Yardımcıları ile birlikte AK
Parti Ümraniye İlçe Başkanlığına
gelen Ümraniye Belediye Başkanı
Hasan Can, Ak Parti İstanbul İl
Yönetim Kurulu Üyesi Cihan
5
Öztunç, AK Parti Ümraniye İlçe
Başkanı Öztürk Oran ile AK Parti
İlçe Yönetim kurulu üyeleri ve
teşkilat mensupları huzurunda
yeniden adaylık başvuru dosyasını
İlçe Başkanı Öztürk Oran’a
takdim etti. Başvuru sırasında
kısa bir konuşma yapan Başkan
Hasan Can, 10 yıllık görev süresi
zarfında gerçekleştirmiş oldukları
hizmetlere
kısaca
değindi.
“Şimdi önümüzde yepyeni bir
süreç var. Ümraniye, 10 yıldır
aralıksız sürdürdüğü değişim ve
modernleşme yolunda yeni bir
döneme daha girmek üzeredir.
Hizmet seferberliğini aynı azim
ve heyecanla kaldığımız yerden
devam ettirme arzusundayız. Biz
birlikte büyük bir aileyiz. Olmazsa
olmaz
kırmızı
çizgilerimiz
var. Ümraniye’nin vizyonunu
değiştiren
hizmetlerimizi
sürdürmek ve geçmiş yıllarda
başlattığımız
başarıları
daha
ileri noktalara taşımak istiyoruz.
Yeniden Belediye Başkanlığına
aday
adaylığı
başvurusunu
yapıyoruz. Aldığımız bu kararın
halkımıza ve tüm Ümraniyelilere
hayırlı
olmasını
temenni
ediyorum.”dedi.
Deniz Ülke Arıboğan
“Fazilet”li Gençlerle Buluştu
“Değişen Türkiye Değişen Meslekler”
konulu konferans.
Fazilet Eğitim Kurumları bünyesinde
bulunan Özel Bağlarbaşı Anadolu Lisesi
ve İstanbul Fen Lisesi öğrencilerinin
konuğu Prof. Dr. Deniz Ülke
Arıboğan’dı.
Annem, ben ilkokulu bitirince kurban
kesti.
Bana özel hazırlanan videoda anlatılan
gibi başarılı bir öğrenci değildim. Ablam
ve ağabeyim daha başarılıydılar. Hatta
annem, ben ilkokulu bitirdiğimde kurban
kesti, çok şaşırdı. Ortaokul ve Liseyi
bitirdiğimde ise ikna olmadı okulu aradı.
Acaba karnede tahrifat yapmış olabilir
miyim diye. Üniversite giriş sınavında ilk
100 e girdim kopya mı çektin diye sordu.
Profesör olduğumda annem dedi ki, ‘Bu
Türk bilimi çöktü.’ Daha sonra Dünya
Bilimler Akademisi’ne kabul edildim.
Annem dünya biliminin çöktüğüne
kanaat getirdi. Rektör oldum. Annem
kızım senin patronun laz falan mı dedi.
Adam Giresunlu’ydu. Yani annemize bir
şey beğendiremedik. Birkaç sene sonra
arkadaşına onun böyle olacağı zaten
belliydi dedi. Yani bütün ömrüm boyunca
kendimi anneme beğendirememiş bir
çocuğum. Çok başarılı bir ablam var.
Abim de öyle yanımda çalışıyorlar şimdi.
Mercure,
40’ıncı yılını
40 gün kutladı
Uluslararası otel işletmecisi Accor Grubu
bünyesinde bulunan Mercure İstanbul Altunizade
Oteli 40’ıncı yaşını özel konuklarını ağırladığı
gece ile kutladı.
Mercure Oteli 40’ıncı yaşını dünyanın 51 ülkesinde 746
oteli ile 16 Eylül- 25 Ekim tarihleri arasında misafirlerini 40
gün süren kutlamalar ile ağırladı.
Yaşımızın gerektirdiklerini yapmamız
lazım.
Mercure İstanbul Altunizade Oteli Genel Müdürü Neyran
Tan’ın evsahipliğinde düzenlenen kutlamaya otelin sahibi
Ferat Abidinoğlu, Turkcell’in ortağı ve İzmir Efes Oteli’nin
sahibi Murat Vargı ile Accor Otelleri Türkiye Genel Müdürü
Murat Kadaifçioğlu, Accor Otelleri Satış ve Pazarlama
Direktörü Bülent Şenses ile Satış Yetkilisi Canan Erçelebi
katıldı.
Hayatta başarının ne zaman geleceği pek
bilinmiyor. İnsan hangi konumdaysa,
kaç yaşındaysa onun gereklerini yerine
getirmek zorunda. Çünkü biraz tembellik
yaptığınız zaman başka bir noktada
onu telafi etmeniz kolay olmayabiliyor.
Sporla da ilgilenen biri olarak şu
örneği verebilirim. Bir yarışta iyi bir
başlangıç yaparsanız yarışın sonuna
doğru yavaşlayıp yavaşlamamak sizin
elinizde olabilir; fakat iyi bir başlangıç
yapmazsanız çok iyi koşmanız gerekir,
çok iyi bir strateji belirlemeniz gerekir.
Ben çok iyi bir başlangıç yaptığımı
düşünmüyorum ama, çok iyi sporcu
olduğum için ve çok disiplinli olduğum
için hayatımın her aşamasında çok
standart bir ritim tutturdum. Hep
koşmaya devam ettim, hiç arkama
yaslanmadım. Henüz koşuyu bitirmedim.
Babam 80 yaşında gazetede köşe yazarı
hala. Vaktiyle biten, üzerinde değişiklik
yapılamayacak olan kariyerler artık belirli
ölçüde düzenlenebiliyor. Eğer kendinize
doğru bir kariyer planı yapabiliyorsanız,
inanılmaz süratle koşma imkanına sahip
olabiliyorsunuz.
Nasıl bir ülkede yaşıyorsanız ona göre
kariyer planlaması yapmanız çok
önemli bir şey.
Belgesellerde aslanları görürüz. Aslan
avlandığı yeri çok iyi tanır. Yani oradaki
hayvan davranışlarını, geyiklerin, diğer
otoburların nereye doğru koşacağını
hepsiniz birden tanımlar ve ona göre
pozisyon alır avlanırken onun için iyi
avcılardır.
Zemini iyi tanıdığınız zaman için yer
aldığınız dünyayı iyi tanıdığınız zaman
önünüzde çok daha fazla imkan çok daha
az riskli yollar olacağını söyleyebilirim.
Bir bilgi bombardımanı altında
yaşıyorsunuz.
Bunun bir sonraki aşamasında da
suyun üstüne Armani, Prada gibi
etiketler koyarlar ve mesela bu suyu
Eda Taşpınar’a verirler. Eda Taşpınar
bir dergide poz verir ‘Bu suyu içtim
bacaklarım uzuyor’ der size ve siz öyle
zannedersiniz. Su artık toplumsal statü
belirleyen bir araç olmuştur. Zenginler
bu suyu içer diğerleri o suyu içer. Sanayi
sonrası toplum 3 liralık suya Eda Taşpınar
içiyor diye, etiketi var diye 33 liraya
alan enayi takımını üretmektedir. Yani
Yeni bir dünyada yaşayacaksınız.
Neyran Tan : Bizimle olmanızdan dolayı
mutluyuz.
Sizler yeni bir dünyada yaşayacaksınız.
Yeni bir uygarlık modelinde
yaşayacaksınız. Ben tarım uygarlığında
doğdum. Şaka değil, Türkiye bundan
yaklaşık 40 yıl önce bir tarım
uygarlığıydı. Binlerce yıllık insanlık
tarihi açısından bir adım daha ileri
gidebilmiş değildi. Bizler sizin
yaşınızdayken ‘Yerli Malı Haftası’
40. yıl pastasını kesmeden önce bir konuşma yapan
Mercure İstanbul Altunizade Oteli Genel Müdürü Neyran
Tan: “Mercure Otel Accor Grubu bünyesindedir. Mercure’in
dünyada 92 ülkede 3500’den fazla otel ve 160 binin
üzerinde çalışanı bulunmaktadır. “Mercure Accor’un
ölçekli standart dışı markasıdır ve 51 ülkede 746 oteli
bulunmaktadır. Biz de siz değerli konuklarımızı Mercure
Hotel çatısı altında ağırlamaktan dolayı son derece
mutluyuz.” dedi.
Sürpriz Gösteri
Kutlamada kimseye fark ettirmeden temizlikçi, garson,
tamirci ve sekreter olarak yer alan Oper Aktif ekibi sürpriz
bir şekilde söyledikleri aryalar ve şarkılarla konukları
eğlendirdiler.
Daha sonra geceye katılan konuklar arasında yapılan
çekilişte 3 kişi konaklama, yemek ve spa hizmeti kazandı.
Çekilişte büyük ödülü Kalem Ajans bünyesinde bulunan
Üsküdar Gurme Rehberi’nden Demir Büyüközkan
kazandı.
6
vardı. Benim için yerli
malı haftasının güzel
tek yönü vardı, derste
öğretmenin gözünün
içine baka baka yemek
yiyorduk. Çocukken
öyle algılıyordum.
Bu çok önemli bir
şeydi Türkiye yerli
malı tüketmeye teşvik
ediliyordu; ama
Türkiye’nin ürettiği
3 şey vardı. Üzüm,
incir, fındık. Ben
büyüdüğümde ülkem
artık sanayi uygarlığı
haline gelmişti ve ben
çocuklarımı sanayi
uygarlığında doğurdum.
Şimdi ise sanayi sonrası uygarlık
dönemindeyiz. Buna kimileri Dijital
Uygarlık diyor, kimileri enformasyon
toplumu diyor, kimileri postmodern
uygarlık diyor.
Mesela tarım toplumunda içtiğimiz
Allah’ın suyu sanayi toplumunda
fabrikaya gider. Hijyenik hale getirilir.
Kapaklanır, üzerine etiket yapıştırılır. Bu
size süpermarketlerden gelir. Bunun artık
bir parasal karşılığı vardır. Çünkü bunun
için emek veren işçiler vardır, fabrikalar
vardır, bir sermaye konulmuştur. Artık
su kamyonlarla evinize taşınır. Sanayi
toplumunda hiç para karşılığı olmayan
değeri 3 tl olur. Sanayi sonrası toplumda
ise bu suya teknolojik işlemler uygulanır.
İçine performans artırıcı koyarlar
koştukça koşarsınız.
7
insanı üretmekte. Sizin nasıl düşünmeniz
gerektiğini size söylemektedirler.
bugün bir bilgi bombardımanın altında
yaşıyorsunuz. Bütün dünyanın bilgisi
sizin bilgisayarınıza, telefonlarınıza,
ipad ınıza akıyor. 18. Yy’da bir İngilizin
bütün bir ömrü boyunca biriktirdği
bilgi bugün New York Times ‘ın bir
haftasonu ekindeki bilgiden daha azdır.
Bu nedenle hayatımızyeni kelimeler,
yeni bilgiler, yeni coğrafyalar üzerinden
yeniden kurgulanıyor. Artık dünyada
yaşamıyoruz. Bizler dünyayı yaşıyoruz.
Size taşı bile satacaklar dedim, sattılar.
Yakında hava satacaklar.
Artık her şey satılabilir durumda. 1997
yılında öğrencilerime dedim ki bu sistem
size birgün taş satacak. Bu sistem hiç
ihtiyaç duymadığınız şeyleri ihtiyaç
duyuracak ve size bu taşı satacak. Yıllar
sonra bir öğrencimle karşılaştım çok
başarılı bir iş kadını olmuş. Sohbet
ederken ‘Hocam sizi yakın zamanda
çok andım. Bir alışveriş merkezinden
burç taşı, uğurlu taş, manyetik taş ne
varsa aldım dedi. Taş dükkanı var.’
Dedi. Yakında size hava da satacaklar.
Rize havası, New York havası. Angelina
Jolie’nin tükürüğünü satacaklar. Brad
Pitt üflemesi gibi acayip şeyler de
satılabilir. Bunları yadırgamayın içine
İstanbul havası konmuş konserve kutusu
satılabiliyor. 15 tl. bu kadar absürd
değerlerin empoze edildiği bir ortamda
siz de değer
üretebilirsiniz.
Hayatın neresinde
yer alacağınıza
kendiniz karar
vereceksiniz.
Yalnız şunu
söyleyebilirim.
Mutluluğu nerede
hissediyorsanız
orada başarılı
olmuşsunuz
demektir. Mutlu
olmanızı ve
başarılı olmanızı
diliyorum.
Zehra Görk
Serbest Meslek
Sabire Aydın
Serbest Meslek
Halis Görk
Serbest Meslek
Yvonne Markestein - Edvin Ouweus
Politikacı - Yönetici
ÇOK BEĞENİLDİ
Yeşim Yüceli
Satış Elemanı
Üsküdar’ın
gizli
hazinelerini keşfe çıkacaklar
için hazırlanan rehber
Kalem Ajans hizmetiyle
çıktı. Titiz bir çalışma sonucu Üsküdar’ın en iyi
restoranları ve eşsiz tarihi yapıları bu rehberle
meraklılarıyla buluşuyor.
31 eşsiz tarihi mekan ve 35
restoranı sizler için tek tek
mercek altına aldık. Bu rehber niteliği taşıyan harita
ile hem yerli hem yabancı
turist düşünüldü. Üsküdar’ı
tanıtma kolaylığı hedeflenerek çalışmalar büyük bir
disiplin içerisinde yapıldı.
İngilizce ve Türkçe olan
bu çalışmanın Üsküdar’a
gelen turistlere çok büyük
kolaylıklar sağladığı
günden ortaya çıktı.
Üsküdar Gurme rehberini çok olumlu bulduklarını söyleyen Üsküdarlılar bu rehber sayesinde Üsküdar’a
dair farkında olmadıkları bir çok zenginliği keşfetmenin heyacan verici olduğunu söyledi. Yerli turistlerin
yanısıra yabancı turistlerde Üsküdar Gurme Rehberi’nin Üsküdar için çok yararlı oldukları belirtti. Kalem
Gazetesi’nin Üsküdar için hazırladığı kültürel çalışmalarda buluşmak üzere.
ilk
Bu haritayla Üsküdar’da bir
anlamda ünlü restoranların
yanısıra
farkında
bile
olmadığınız tatların kokusunu yakalıyorsunuz. Türk
mimarisine dair önemli
bilgiler edinmenin yanısıra
günümüzde hayli revaçta
olan Gurme’liğe dair büyük
bir tecrübe edinme şansını
yakalıyorsunuz.
Seçkin 35 restoranın eşsiz
lezzetlerini bir yandan tadarken öte yandan yaşama
dair farkındalığınızı tarihi
eserlerin
yanıbaşında
yeniden keşfedebilirsiniz.
Öner Tetik - Cem Turan
Öğrenci -Emlakçı
Hüseyin Erbek
Garson
Serap Küçük
Emekli
Bu projede bizleri yalnız bırakmayan;
Uli Pieper -Yutta Aufderlaundwehr - Amlle Rading
Öğretmen - İşçi - Sigortacı
ALTIN ŞİŞ RESTAURANT, ÇARŞIZADE FIRIN VE SİMİT
SARAYI, ÇİMEN PASTANELERİ, ÇÖMLEK KURUFASÜLYE, DEL MARE RESTAURANT, DELFİNO CAFE, DİLRUBA
RESTAURANT, EKOL KÜNEFE, EREN LOKANTASI, FETHULLAH USTA BAKLAVALARI, GENÇ KEBAP, GUŞEF MANTI,
GÜLÜMOĞLU KEBAP, HALİKARNAS DERYA DENİZ BALIK
LOKANTASI, HINGAL MANTI, HÜNKAR KARADENİZ PİDE,
İSMET BABA RESTAURANT, KATİBİM RESTAURANT,
KEŞKÜL-Ü FUKARA MUHALLEBİCİSİ, LİMON KEBAP EVİ,
MADO, MAVERA RESTAURANT, METET, MR KEBAP,
NİYAZİBEY, LİMON OSMANLI MUFTAĞI, RAMADA, RIHTIM RESTAURANT, SERATONİN CAFE, SULTANIM CAFE,
TORO STEAK HOUSE, CAFETREND, VİRA RESTAURANT,
YAKAMOZ RESTAURANT, ZAHİR RESTAURANT, ÜSKÜDAR
PİLAVCI GÜVEÇ VE EV YEMEKLERİ’ne teşekkürlerimizi
sunuyoruz.
8
Rüveyda Geyik
Öğrenci
Ayşe Hacıhasanoğlu
Memur
Suat Özdemir
Esnaf
Öğretmen
Yıldıray Öncü
Esnaf
9
BİR ZAMANLAR ÜSKÜDAR
Kalem Gazetesi olarak bu sayıdan itibaren vaktiyle Üsküdar’da yaşamış,
Üsküdar’a malolmuş, tanınmış şahsiyetlere Üsküdar’a değer katan,
adları geçtiğinde Üsküdar’ı hatırlatan isimlere yer vermeye çalışacağız.
Kaynak olarak Üsküdar Belediyesi’nin yayınlarından “Üsküdarlı Meşhurlar
Ansiklopedisi”nden yararlandık.
ZİYA PAŞA
(1829-1880)
Ü s k ü d a r
Kandilli’de
dünyaya gelen
Tanzimat dönemi
şairlerinden.
İstanbul’da
Kandilli’de dünyaya
geldi (1829). Aslen
Erzurumlu
olan
babası
Galata
Gümrüğü
kâtiplerinden
Ferîdüddin
Efendi’dir.
Kandilli’deki
mahalle
mektebinden sonra, bütün ailenin taşındığı
Süleymaniye’de Mekteb-i Edebiye ile
Beyazıt Rüşdiyesi’ne devam etti.
Küçük yaştan itibaren lalası İsmail Ağa’nın
teşviki ile halk şairlerine ilgi duydu ve onlara
benzer şiirler yazmaya başladı. El yazısının
güzelliği ile dikkati çekti ve 16-17 yaşlarında
Sadâret- i Uzmâ Mektûbî Kalemi’ne kâtip
olarak girdi.
Burada tezkire sahibi Fatin Efendi
vasıtasıyla Encümen-i Şuarâ topluluğu
mensuplarından Leskofçalı Galib, Kâzım
Paşa, Osman Şems Efendi ve Nevres Paşa
ile tanıştı, onların meclislerine devam etmek
suretiyle şiirini geliştirme fırsatı buldu.
Adının daha geniş bir çevrede duyulmasına
yol açan meşhur “Tercî-i Bend”ini de yine bu
yıllarda kaleme aldı (1859).
Mahmud Nedim Paşa’nın aracılığı ile
Mustafa
Reşid Paşa’nın dikkatini çekti ve Mâbeyn-i
Hümâyun beşinci kâtibi olarak saraya alındı.
Edhem Pertev Paşa’nın tavsiyesi ile Fransızca
öğrenmek suretiyle Batı kültürüne açıldı.
Mustafa Reşid Paşa’nın ölümünden sonra
Âlî Paşa ile anlaşmazlığa düşünce, Kıbrıs
mutasarrıflığına tayin edilmek suretiyle
saraydan uzaklaştırıldı (1861). Burada
başına bir yığın felâket geldi, ancak bir yıl
sonra İstanbul’a dönebildi. 1865’te gizli Yeni
Osmanlılar Cemiyeti’nin kurucuları
arasında yer aldı; aynı zamanda Muhbir
gazetesindeki
yazılarıyla
hükümetin
politikasını sert bir dille eleştirdi. İkinci
defa Kıbrıs’a tayini çıkınca, Mayıs 1867’de
Nâmık Kemal’le birlikte gizlice Paris’e
kaçtı. 1868’de Nâmık Kemal’le Londra’da
Hürriyet gazetesini yayımlamaya başladı.
Rüyâ ve Zafernâme gibi bir kısım eserlerini
burada kaleme aldı. Ancak 1871’de Âlî
Paşa’nın ölümünden sonra İstanbul’a geri
dönebildi. 1876’ya kadar Şûrâ-yı Devlet
üyesi olarak görev yaptı. II. Abdülhamid’in
tahta geçmesinden sonra Suriye valiliğine
tayin edildi; buradan önce Konya’ya, daha
sonra Adana valiliğine nakledildi. Mayıs
1880’de burada vefat etti, cenazesi Ulu Cami
hazîresine defnedildi.
Şinasi’den sonra Nâmık Kemal’le birlikte
Tanzimat’tan sonraki yenileşme dönemi Türk
edebiyatının öncü isimlerinden biri kabul
edilen Ziya Paşa şair olarak bir yandan klasik
felsefî geleneği sürdürürken, bir yandan
da siyasî hicivleriyle dikkati çekmiştir.
Hürriyet gazetesinde yayımladığı “Şiir ve
İnşâ” (1868) makalesindeki görüşleriyle,
bundan altı yıl sonra kaleme aldığı Harâbât
mukaddimesindeki görüşleri arasındaki
tezatlar dolayısıyla en yakın arkadaşı Nâmık
Kemal’den başlayarak birçok edebiyat
tarihçisi tarafından tenkit edilmiştir.
Başlıca eserleri: Külliyât-ı Ziya Paşa (1881),
Terkîb-i Bend (1871), Engizisyon Tarihi
(1882),
Endülüs Tarihi (1886-87), Arz-ı Hâl (1909),
Riyânın
Encâmı (Molière’den, 1886).
ABDULLAH UÇMAN
Hemşerimdi
Birinci
Boğaz
Köprüsü açıldıktan
sonra,
üzerinden
geçen ilk cenaze
kime aittir? Bilemediniz
değil
mi, evet, biraz
zor bir soru oldu.
Birkaç ipucu daha
ABDULLAH vereyim
size. 1897
yılında
Üsküdar
KARASU
Süleymanağa
Mahallesi’nde doğmuştur. Zeynel Abidin
Efendi ve Fatma Azize Hanım’ın biricik oğullarıdır. Üsküdar İttihat-ı Terakki
Mektebi’ni bitirip askeri okula başladı.
Tiyatro merakı yüzünden askeri ortaokulu üçüncü sınıftayken bıraktı. Karagöz
Hüseyin’in sahnesinde amatör olarak
çıkmaya başladı. 1917’de ise Kel Hasan’ın
çırağı oldu. 1926’ya kadar bu büyük
üstadın yanında çalışarak tulûat geleneğini
öğrendi. Kavuklu Hamdi, Küçük İsmail,
Âsım Baba, Naşit Özcan gibi dönemin ünlü
ortaoyuncularının yanında ikinci komik
olarak sahne aldı. Şimdi hatırladınız mı?
Hayır mı? Biraz daha bilgi vereyim öyleyse.
Tevfik İnce ile birlikte 1928
yılında Hilal Tiyatrosu’nu kurdu. Gerek
Şehzadebaşı’nda sergiledikleri oyunlarla,
gerekse çıktığı Anadolu turneleriyle giderek
ünü büyüyordu. Nevi şahsına münhasır
ses tonu ve mimikleri ile halkın sevgisini
kazandı. Haldun Taner onun için şöyle diyor
“XXXX’in yüzünde en büyük rol kaşlara
düşerdi. Kaşları ile şaşar, kaşları ile kızar,
kaşları ile sevinir, kaşları ile şaka ederdi.
Bu kaşlar, bazen, adeta yüzünün yarısını
kaplar gibi olurdu.” Cebe Gitti, Bülbül ve
birkaç operette daha rol aldı. 1946 yılından
sonra ise beyazperdede gözükmeye başladı.
Oynadığı filmler içerisinde en çok Nasreddin Hoca’yı beğenmiştir üstat. 1968 yılında
tiyatroyu bırakan hemşerimiz sanattan asla
kopmadı. Sahneye çıkmaya ve bazı radyo
oyunlarında rol almaya devam etti. 5 Kasım
1973’de geçirdiği bir trafik kazası sonucu
ölen sanatçı, ebedi istirahatına yine semtimizin sınırları içerisinde olan Karacaahmet Mezarlığı’nda devam etmektedir.
Yine mi olmadı, halen bilemeyenler mi var
aranızda? Ama olmadı ki, hiç olmadı bu
10
arkadaşlarımıza bu projenin devam
edeceğini ve onlarla daha sonra
görüşeceğimizi söyleyerek endişelerini
giderdik. Üsküdar Belediyesi de bu
durumdan memnun kaldı tabi. Onlar da
benim gibi temkinliydiler. Ama sanırım
bu akademi bize bir şeyler göstermiş
oldu.
valla. Üsküdar Belediyesi, çıkartmış olduğu
Üsküdarlı Meşhurlar Ansiklopedisi’nin
145. Sayfasında diyor ki “Adı Üsküdar’la
beraber hatırlanan geleneksel halk tiyatrosunun ünlü ismi. “, “Adı Üsküdar’la
özdeşleşmiş olan XXXX, Üsküdar’ın
değişik yerlerinde sergilediği oyunları, At
Pazarı denilen meydancıkta manav dükkânı
bulunan eski tulumbacılardan Çamur
Şevket’le esprileşmeleri ve yürürken geriye
dönüp peşine takılan çocukları kovalayan
görüntüsüyle hâlâ hatırlanan bir simadır.”
İsmail Hakkı’dan bahsediyorum yahu,
namı diğer Dümbüllü işte. Geleneksel halk
tiyatrosunun son kavuklusu be mübarek,
hatırlayamadın mı? Hatırlamazsın tabi,
üstüne boca edilen ve ne yazık ki adına
“sanat” denilen o kadar pislikten sonra
kim takar Kavuklu ile Pişekâr’ı. Belediye ise bir sokağa adını vermek ve İsmail
Dümbüllü adına bir tiyatro ödülü vermek haricinde pek bir çaba harcamıyor
sanırım. Eğer bir faaliyetleri varsa (Adına
bir tiyatro salonu ya da kültür merkezi açmak, gençlere ortaoyunu yeniden
öğretmek, semtimizin GÖZ ÖNÜNDE
bir noktasına heykelini diktirtmek) ve ben
duymamışsam peşinen özür dilerim. Evi
ne oldu? Yandı değil mi, hiç gecikmeden
yerine bir apartman dikiliverdi. Apartman
dikildi ama, o apartmanın duvarına bir
plaketçik olsun iliştirmek kimsenin aklına
gelmedi tabi. Hani hatıralarımızdaydı,
hani semtimizin göbeğinde doğmuş gerçek bir halk sanatçısıydı? Öyleyse neden
tanımıyorsunuz bu güzel insanı? Ölüm
yıldönümü geliyor, yine bir avuç insan
mezarı başında toplanacak ve siz gitmeyeceksiniz. Sahi, siz kimsiniz, nereden geldiniz güzelim ilçeme, ne zaman geldiğiniz
yere dönüp bizi bizle bırakacaksınız?
İsmail Dümbüllü’yü, Halide Edip Adıvar’ı,
Hoca Ali Rıza Bey’i, Avni Anıl’ı, Nurullah Ataç’ı, Mustafa Düzgünman’ı, Reşat
Nuri Güntekin’i, Marko Paşa’yı, Selahattin Pınar’ı, Can Yücel’i bana geri verin.
Sahi, siz kimsiniz, bu işgal daha ne kadar sürecek? Daha ne kadar katlanacağız
geldiğiniz yerin o aptal feodal adetlerine?
Zerre kadar kaygınız var mı kentli olmaktan, Üsküdarlı olmaktan yana? Lütfen çekip
gidin buradan, daha fazla zarar vermeyin bu
güzel ilçeye.
Film Arası Dergisi çıkarıyorsunuz,
Sinema Akademisi’ni kurdunuz.
Bunun dışında yaptığınız faaliyetler
var mı ?
TRT’de yakında Film Arası programı
yapacağız. Bunun yanında ben Yeni
Şafak’ta pazar günleri çıkan sinema
sayfasını hazırlıyorum. Gülcan Tezcan
Star Gazetesi’nde kitap eki editörü,
Abdülhamit Güler A Haber’de gece
haberleri servisinde.
FİLM ARASI DERGİSİYLE
KALEM’E ÖZEL
Üsküdar gerek tarihi gerek kültürel
manada zenginlikler taşıyan bir
‘Altın Şehir’dir. Kalem Gazetesi
olarak tarihi zenginlikleri ve kültürel
zenginlikleri kitlelere ulaştırmayı
kendimize görev edindik.
40. sayımızla birlikte belirlediğimiz
misyon doğrultusunda ilk olarak
Üsküdar’da kurulan ve kısa zamanda
ses getiren işlere imza atan Film Arası
Dergisi’nin faaliyetlerini derginin yayın
yönetmeni Suat Köçer in ağzından
dinleyelim.
Suat Bey Film Arası Dergisi nasıl
kuruldu. Bu süreci bize anlatabilir
misiniz?
Sinema sevdalısı olan arkadaşlarımızla
bir araya geldik. Amatör sayılabilecek
işler yaptık. Bunları yaparken çok
eğleniyorduk. Daha sonra bu arkadaşlarla
bir ekip oluşturduk. Ekip olarak biz neden
proje üretmiyoruz ki diye birbirimize
sorduk. Neler yapabiliriz bu konuda
diyerek toplantılar yapmaya başladık.
Dergiyi kurduk. Zamanla İ.B.B ile
ortaklaşa ‘Türkiye’de Sinema Dergiciliği
Sorular ve Sorunlar’ üzerine bir panel
düzenledik. Bunu ‘Türk Sinemasında
Kemal Tahir etkisi’ panelimiz de takip
etti. Dernekler, kurumlar, üniversitelerle
Kadronuzda birbirinden değerli
isimler var anlaşılan.
Tabiki bununla bitmiyor ki. Dilek Karataş
derginin düzenlenmesinde en büyük
destekçilerimden biri, yine Okan Akgün
kardeşimiz Marmara Üniversite’sinde
Sinema TV öğrencisi ve senaryosu Kültür
Bakanlığı’ndan ödül aldı.
Yeşim Tonbaz Güler dergimizin editörü.
Kalem Gazetesi olarak Üsküdar’ın
kültürüne katkıda bulunan bu ekibe
teşekkür ediyoruz ve daha iyi projelerini
tekrar duyurmak üzere sağlıcakla
kalmalarını diliyoruz.
KALEM GAZETESİ ÖZEL
RÖPORTAJ
İBRAHİM ATLI
paneller, söyleşiler, dergi günleri
düzenlemeye başladık. Tabi zaman
geçtikçe tutkumuz bizi daha çok
çalışmaya sevkediyordu ve tekrar neler
yapabiliriz diye sormaya başladık. Bir
sinema akademisi kuralım dedik. Bu sene
ilk işimiz Üsküdar Belediyesiyle oldu.
Sinema Akademisi kurma fikri
nasıl gelişti ?
Dergide dördüncü yılımız ve artık belirli
bir noktaya geldiğimizi düşünüyorduk.
Artık bu konuda bir fikir sahibi
olduğumuza göre bu fikirlerimizi
çocuklara aşılayalım istedik.
Gençlerimiz de sinemayı sevsin ve
bu konuda başarılı olsunlar istedik.
Projemizi yaptık Üsküdar Belediyesi’ne
götürdük, çok beğendiler ve nihayetinde
Akademiyi kurduk.
ETSİZ ÇİĞKÖFTENİN MUCİDİ
ÜSKÜDAR’DA
Sinema Akademisi kurulalı 3 hafta
oldu. Şimdiye kadar ortaya konan
ilgiden memnun musunuz ?
Şunu itiraf etmeliyim ki ilginin bu kadar
çok olacağınız tahmin bile edemezdim.
Beni şaşırtan bir talep oldu. İki defa
kontenjan yükselttik. Yaş sınırı 25’ti, onu
kaldırdık.
Buna rağmen bir çok arkadaşımızı
kaydedemedik. Ama kayıt olamayan
11
Diğer çiğköftelerden
ayırd edici kendine has
bir tadı olan Adıyaman
yöresine ait çiğköfteyi
bundan böyle
karışımında kullanılan
1.sınıf baharatlar ve en
kaliteli malzemelerle
yeni açılan Lagash
ÇiğKöfte’de
bulacaksınız.
0536 374 97 53
KANATÇI PALA 2 YAŞINDA
Üsküdar’da 2.yılına giren “Kanatçı Pala“
ticari yaşamda önemli işler başarmış, piliç
işinin toptancılığını da yapan Yalçın Çiçek
tarafından Üsküdar Balıkçılar Çarşısında
kuruldu. Henüz 2.yılına girmesine rağmen
önemli bir müşteri kitlesi oluşturan ve bu
kitleyi her geçen gün artıran “ Kanatçı Pala
“nın sahibi Yalçın Çiçek’le Kalem Gazetesi
olarak bir röportaj gerçekleştirdik.
—Sizi tanıyabilir miyiz?
1977 Erzincan doğumluyum. Yaklaşık 6
yıldır piliç toptancılığı yapıyoruz.1 yıldır da
bu işi perakendeye dönüştürmek istedik ve
Üsküdar’da “Kanatçı Pala”yı açtık. Buranın
işletmeciliğini yapıyorum.
Profesyonel bir ekip çalışmasıyla Üsküdar
halkına hesaplı ve lezzetli ürün yelpazemizden
tatlar sunduk. Kendimizi geliştirdik. Buna en
iyi örnek olarak halka Üsküdar’da bir ilk olan
“Közde Bıldırcın” lezzetini tattırdık.
—Kampanyalar düzenliyor musunuz?
Dönemsel olarak belirli kampanyalar
düzenliyoruz. Bu konuda Üsküdar halkını
şaşırtacak kampanyalar ise yakında…
—Üsküdar’da veya herhangi bir noktada
başka bir şube açmayı düşünüyor musunuz?
Zaten şu anda Üsküdar’ın en iyi noktasındayız.
Yakın zamanda Kadıköy ve Eminönü’nde de
şube açmayı düşünüyoruz.
—Bu ilk esnaflık deneyiminiz mi?
—Ünlü müşterileriniz var mı?
Önceden toptancılık yapıyordum.
Perakendecilik olarak ilk deneyimim oldu.
Babam Sınıfta Kaldı’nın Erman’ı (Cem Davran),
Karadayı’nın Bülent’i (Deniz Şen Hamzaoğlu)
ve şuan ismini hatırlayamadığım birçok ünlü
geliyor.
—Herkesin bu iş bitti gözüyle baktığı ve
dükkânını kapattığı bir noktada siz başarı
grafiğinizi nasıl yükselttiniz?
Günlük taze kesim ürünler getirerek
müşterilerimize en lezzetli ve en taze ürünü
sunmaya çalıştık. Kullandığımız malzemelerde
ucuza kaçmadık. Kaliteden ödün vermemek
adına en kaliteli ürünleri kullandık. Tüm
ürünlerimizde hijyen esasına önem verdik.
—Son olarak söylemek istedikleriniz var mı?
“Kanatçı Pala” Üsküdar’da lezzet ve kalite
olarak en iyi tek mekân… Buraya İstanbul’un
her köşesinden İnsanlar geliyor. Son olarak
Üsküdar’a biri gelip de Kanat yemek isterse
akla gelecek ilk mekân “Kanatçı Pala” olsun
istiyoruz.
Marmaray 15 gün ücretsiz
“Asrın Projesi” açıldı
Asya ile Avrupa kıtaları arasında
denizin altından kesintisiz demiryolu
ulaşımı sağlayacak dünyanın en büyük
ve önemli projelerinden Marmaray,
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan
tarafından açıldı.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı
Topbaş
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı
Kadir Topbaş da “Marmaray, sadece
İstanbul ve Türkiye için değil, dünya
için önemli bir proje” dedi.
Açılış kurdelesini hep birlikte kestiler
Marmaray’ın açılış kurdelesi,
12
Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül, TBMM
Başkanı Cemil Çiçek,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve yabancı
konuklar tarafından
kesildi.
Üsküdar Meydanı’nda
gerçekleştirilen
törene, Gül, Çiçek ve
Erdoğan ile bakanların
yanı sıra Somali
Cumhurbaşkanı Hasan
Şeyh Mahmud, Japonya Başbakanı
Shinzo Abe ve Romanya Başbakanı
Viktor Ponta ile 8 ülkeden 9 konuk bakan katıldı. Saygı duruşunda
bulunulması ve İstiklal Marşı’nın
okunmasının ardından Marmaray’ı
anlatan sinevizyon gösterisi yapıldı.
Sultan Abdülmecid hayal etti Cumhuriyetin kuruluşunun 90’ıncı yılında
hizmete giren Marmaray, 153 yıllık
geçmişi ile “Asrın Projesi” olarak
adlandırılıyor. Marmaray, teknolojik alt yapısı, ekonomik büyüklüğü,
demiryolu ulaşımına kazandıracağı
ivme ve daha birçok yenilik
bakımından dünyada ilkleri içinde
barındırıyor.
İlk kazma
2004’te vuruldu
Bu çalışmalar 1998 yılında
tamamlandı. Elde edilen sonuçlar
daha önceden elde edilen sonuçların
doğruluğunu gösterdi. Projenin
İstanbulluların her geçen gün artan
trafik sorunun da çözümünde önemli
ölçüde katkı sağlayacağı belirlendi.
1999 yılında Türkiye ve Japon
Uluslararası İşbirliği Bankası (JBIC)
arasında bir finansman anlaşması
imzalandı. Kredi anlaşması, projenin
İstanbul Boğazı’nın geçişi bölümü
için öngörülen finansmanın temelini
oluşturdu ve Mart 2002’de proje için
ihale dokümanları hazırlandı. Aynı yıl
boğaz tüp geçişi ve yaklaşım tünelleri ile 4 istasyon inşaatını kapsayan
sözleşme BC1 Demiryolu Boğaz Tüp
Geçişi İnşaatı, Tüneller ve İstasyonlar
işi ihale edildi, ihaleyi alan ortak
girişim ile Mayıs 2004’te sözleşme
imzalanarak Ağustos 2004’te
Türkiye’nin 150 yıllık rüyasının
gerçekleşmesi için ilk kazma
Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan’ın
katıldığı
törenle vuruldu.
13
Marmaray’ın açılışı için Türkiye’te gelen Japonya Başbakanı Abe, “Japonya’nın 1999’dan
bu yana 1,5 milyar dolarlık kredi sağldaığı
‘Marmaray’ küresel açıdan çok önemli. Bu
projenin iki ülkenin dostluk ilişkilerinin de
yeni sembolü olmasını diliyorum” dedi.
KÜRESEL BİR PROJE
Marmaray’yla ilgili önemli açıklamalar yapan Abe
şunları söyledi: “İstanbul, Asya ile Avrupa’yı içine
alan, tarihi geleneğe sahip güzel bir şehirdir. Benim memleketim olan Shimonoseki ile kardeş şehir
olmuştur. İstanbul Boğazı’nın iki kıyısını deniz
dibinden tünelle birleştiren Marmaray Projesi’nin,
Türkiye’nin, Osmanlı İmparatorluğu döneminden bu yana, hayalini kurduğu büyük bir özlemi
olduğunu duydum. Bu proje, Asya ile Avrupa’yı
birleştirmesi bakımından, küresel açıdan da çok
önemlidir. Japonya 1999’dan bu yana, bu projenin
gerçekleştirilmesi için, 1 milyar 450 milyon doları
aşkın kredi desteği sağlamıştır.
BAŞKA ÖRNEĞİ YOK
Bu tünelin inşasında, önceden hazırlanan tünel
tüplerinin deniz dibine yerleştirilerek bağlandığı
‘batırma tüp tünel tekniği’ uygulanmıştır. Bu
yöntemle denizin yaklaşık 60 metre derinine inşa
edilmiş bir başka örnek bulunmamaktadır.
Bu proje, Japonya’nın yüksek teknolojisi ile
Türkiye’nin deneyimli insan gücünün işbirliği
sayesinde başarıya ulaşmıştır. Her iki ülkenin
işbirliğiyle gerçekleştirilen bu tarihi projenin açılış
törenine katılıyor olmaktan büyük onur ve mutluluk duyuyorum.
Gelecek yıl, Japonya ile Türkiye arasındaki diplomatik ilişkilerin 90. yıldönümüdür. Bu projenin, iki
ülkenin dostluk ilişkilerinin yeni sembolü olmasını
diliyorum.”
Japon firmalarının Türkiye’de sembol olmuş dev
altyapı projelerinde etkin biçimde yer aldığını
kaydeden Başbakan Abe, bunun devam edeceğini
de sözlerine ekledi.
BEHLÜL ÜNVER, AK PARTİ’DEN ÜSKÜDAR’A
İLK ‘BELEDİYE BAŞKAN ADAY ADAYI OLDU
teşekkür ederiz. Ropörtajımıza son
verirken söylemek istediğiniz son bir
şey varsa bilmek isteriz.
Behlül Ünver kimdir?
1975 İstanbul doğumluyum. İstanbul’da
bir vakfın vakıf müdürlüğünü
yapıyorum ve onun hastanesinde işletme
müdürlüğünü yapıyorum. 6 yıldır bu
vakıfta üst düzey yöneticilik yapıyorum;
ama 10 yıldır çeşitli hastanelerde ve
sağlık kuruluşlarında yöneticilik pozisyonunda bulundum. Evliyim. 3 çocuk
babasıyım ve Fenerbahçeliyim.
Aday adaylığınızı açıklama süreciniz
nasıl gelişti ?
Ak parti’de yönetim kurulu üyesiyim,
ilçe başkan yardımcısıyım, sosyal işler
birim başkanlığı görevini yürütüyorum.
Bu noktada Üsküdar’da, sahada çok
ciddi çalışmalarımız oldu. Tabi hizmet
etmek konusunda her Üsküdarlının
düşüncesi vardır. Biz de bu noktada konuyu değerlendirirken, Belediye
Başkanımızın “Ben aday olmayacağım.”
Açıklamasından sonra teşkilatımız ve
belediye başkanımızla yapmış olduğumuz
istişarelerde bulunduk. Neticesinde biz de
bu hizmet yarışında Üsküdar’ı yönetmeye
talip olabiliriz diye düşündük ve aday
adaylığımızı açıkladık. Kısmen münferit
olarak verilmiş bir karar; ama teşkilata
ve Üsküdar halkına olan inançla beraber
ortaya çıkmış bir karar. Bu süreç neticesinde biz de aday adaylığımızı açıkladık.
Üsküdar’a dair projeleriniz nelerdir.
Üsküdarlıya ne vaad ediyorsunuz.
Üsküdar size neden oy vermeli?
Üsküdar Üsküdarlının. Birçok ilçeden
buraya insanlar geliyor; Üsküdar halkının
Üsküdarla ilgili kararlarda rol oynaması
gerektiğini düşünüyorum. Üsküdarlılarla
beraber istişarelerde bulunarak güzel
şeyler yapmayı düşünüyorum. Onların
içerisinde olmayı, onlarla beraber
hareket etmeyi, yaşlılarıyla, engellileriyle, fakiriyle, zenginiyle, sivil toplum
kuruluşlarıyla hep beraber Üsküdarlının
içerisinde olmayı özellikle vurguluyorum.
Belediyecilik alanında yapılacak faaliyetler zaten belli. Rutin de diyebiliriz.
İktidarımız, hükümet bu noktada ciddi
yatırımlar yapıyor; ama biz Üsküdarlı
olarak Üsküdar adına da bir takım şeyler
yapmamız gerekiyor. Bunları yaparken
biz size şunları yapmak istiyoruzdan ziyede ilgili yerde bulunan insanların isteği
ve talepleri doğrultusunda bir takım kararlar vermek gerektiğini düşünüyorum.
Onların talepleriyle beraber projeler
üretip onların isteklerini yerine getirmek
istiyorum. Daha bir çok şey söylenebilir
ama bunları söylemek için daha erken.
Bunun için daha fazla efor sarfetmek,
daha çok proje üretmek gerekiyor. Zaten
10 yıllık iktidarımız süresince yapmış
olduğu faaliyetler var, bir belediyecilik anlayışı var. Bu anlayışla beraber,
Üsküdar halkıyla bir birlik sağlayıp
Üsküdar halkıyla neler yapabiliriz. Biz
onlara ne yapabilirizden ziyade beraber
neler yapabilirizi sorgulamak istiyoruz.
Üsküdar’da çok büyük yatırımlar var,
çok büyük projeler var. Bu yatırımların
, projelerin içine Üsküdarlıyı nasıl dahil
edebiliriz diye söylememiz gerektiğini
düşünüyorum. Dinamiklerimiz Üsküdar
halkı ama bunların içerisinden gençleri
de ayırmak lazım. Onların dinamizminden faydalanmak lazım, onlarında bir
şekilde yönetime katılması lazım. Onların
o özelliklerini Üsküdar için faydalı hale
nasıl getirilebilir bunu hayata geçirmek
lazım. Bunun yanında kadınlarımızı
da işin içine sokmak lazım. Ama özellikler gençlerimizle beraber Üsküdar
adına çok farklı şeyler yapabiliriz, çünkü
gençlerimiz şu anda en üretken en farklı
şeyleri söyleyebilen kesim. Ciddi bir
enerjileri var. Bu enerjileri yönetimde de
kullanması noktasında onlara söz verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bunlar bize
zenginlik katacaktır.
Üsküdar Ak Parti Belediye Başkan
Yardımcısı Hilmi Türken aday
adaylığını açıklayan bir isim oldu ve bu
açıkmanın ardından Belediye Başkanı
Mustafa Kara Hilmi Türkmen’in
yanındayım tarzında açıklamaları
oldu. Siz bu konu hakkında ne
düşünüyorsunuz ?
Hilmi başkan, bizim Hilmi ağabeyimiz
tabi. Yıllardır da teşkilatımızın içerisinde var olan bir abimiz. Belediyecilik
anlamında çok ciddi katkılar sağlamış,
Üsküdar için de yıllardır çalışan bir
büyüğümüz. Dolayısıyla Ak Parti
Üsküdar Belediye Başkan aday adaylığını
açıklaması Üsküdar adına bir zenginlik, güzellik. Neticede buradaki aday
sayısının çok olması Üsküdar adına
da bir güzellik oluyor. Hilmi Türkmen
ağabeyimizin aday adaylığını bu noktada
biz olumlu değerlendiriyoruz. Neticede
bu tatlı bir yarış. Biz bu süreçte hep
birlikte yarışa müdahil oluruz. Müdahil
olduktan sonra partimiz der ki adayımız
şudur. Biz de bu ismin arkasında durur,
partimizin başarılı olması için gereken
çalışmaları yaparız. Burada isimler
önemli değil, Üsküdar adına kimin daha
iyi olduğu ve kimin daha iyi Üsküdar’a
hizmet edebileceği önemli. Bu noktada
da ilgili mercileri değerlendirmeleriyle
doğru kararları vereceklerini
düşünüyorum.
Aday adaylığınızı açıkmanız kişisel
bir karar sonucu mu oldu, yoksa
arkanızda bir ekip mi var? O ekip mi
sizi bu noktaya taşıdı ?
Tabiki kişisel kararım da bu işin içerisinde ama ilgili kişilerle, istişareler
neticesinde de vermiş olduğumuz bir
karar. Yani hem bireysel bir karar hem bir
ekip tarafında oluşturulmuş bir karardır
diyebiliriz. Netice itibari ile sadece
benim kararım diyemiyorum. Makamlar
önemli değil, maksat hizmetse farklı bir
şeyler yapabilmek adına biz de bu hizmet
yarışına talip olalım. Biz de bu noktada
gerekli efor ve gayreti sarfedelim istiyoruz. Bu maksatla yola çıktık.
Üsküdarlının merak ettiği soruları
cevaplamamıza vesile olduğunuz için
14
Ben de bana bu fırsatı verdiğiniz için
teşekkür etmek isterim. Üsküdarlı
vatandaşlarımıza şunu söylemek isterim.
Ben içinizden çıkan bir evladınızım,
kardeşinizim, ailenin bir ferdi olarak
bunları söylüyorum. Üsküdarlıyla beraber
güzel şeyler yapmaya talibim. Bunları
yaparken de gücü Üsküdar halkından ve
teşkilatımızdan alarak yapmak istiyorum.
Belediye başkanı olduğumuz zaman
Üsküdarlının belediye başkanı olacağız.
Alevisiyle, sünnisiyle, lazıyla, çerkeziyle,
kürdüyle hep beraber bir arada olacağız.
Hepsiyle beraber olacağız. Üsküdar
için ne gerekiyorsa onu hep beraber
yapacağız. Dolayısıyla biz hizmete talibiz. Halkımızla beraber, halkın içerisinde,
mahallesinde, sokağında, ailesinden biri,
bakkalından biri olacağız. Bize inanırlar,
bize güvenirler ve bizim de arkamızda
dururlarsa, yanlış yaptığımızda da bize
siz yanlış yapıyorsunuz diye söylerlerse biz Üsküdar’a çok faydalı işler
yapacağımızı düşünüyoruz. İnanıyorum
ki hiçbir başarı tek başına ortaya
çıkacak başarı değildir. Bir ekip işidir.
Ben bu ekibi tüm Üsküdar halkı olarak
düşünüyorum. Hep beraber efor sarfedersek Üsküdar için Üsküdarlılarla beraber
bir şeyler yapma şansı bulacağız. Bana bu
noktada destek versinler, yol göstersinler
hep beraber Üsküdar adına bir şeyler
yapalım.
kalem
İmtiyaz Sahibi ve Yazı İşleri Müdürü
İskender ALBAYRAK
Genel Yayın Yönetmeni
Abdullah KARASU
Kurumsal İletişim
Direktörü
İbrahim ATLI
Grafik - Reklam
Kalem Ajans
Web Tasarım
Kalem Ajans
Yayın Kurulu
İskender ALBAYRAK
İbrahim ATLI
Abdullah KARASU
Baskı
İhlas Gazetecilik A.Ş
Merkez Mah. 29 Ekim Cad. İhlas Plaza
No: 11 A / 41 Yenibosna /İST
0212 464 30 00
Yönetim Yeri
Mimar Sinan Mahallesi Karagazi Sokak
Tan Han No: 4/2 Üsküdar
0216 553 73 21
www.kalemgazetesi.net
www.kalemajans.net
15
Çarşızade Fırın ve Simit Sarayı olarak, İstanbul
Anadolu yakasının nezih ve tarihi bir semti olan
Üsküdar’da hizmet vermekteyiz.
Çarşızade olarak müşteri odaklı yaklaşım, tavizsiz
hijyen, ödünsüz kalite, benzersiz lezzet ve özgün
anlayışımızla müşterilerimiz ile özel bir bağ kurmaya
çalışıyoruz. Mevcut müşterilerimiz ile birlikte her
geçen gün artan müşteri sayımız, en büyük başarı
ve gurur kaynağımızdır.
Sunduğumuz ürün ve hizmet çeşitliliğiyle, yaşamın
her anında müşterilerimizin yanında olmayı,
unutulmaz lezzetlerle, o anlara güzellikler katmayı
amaçlıyoruz.
Mimar Sinan Mah. Büyük Hamam Sokak No:7/1 Üsküdar
Tel: 0216 530 25 50
[email protected] www.carsizade.com