türkiye kamu-sen gazetesi 91. sayısını okumak için tıklayınız
Transkript
türkiye kamu-sen gazetesi 91. sayısını okumak için tıklayınız
2014 yılı bütçesinin finansörü, YANDAS SENDİKADIR! Türkiye Kamu-Sen, TBMM’de görüşülmekte olan 2014 yılı bütçesini Meclis Dikmen kapısında düzenlediği eylemle protesto etti. S02 YIL: 10 SAYI: 91 OCAK 2014 BÜYÜK BİR SEVDANIN ADI... ASGARİ GEÇİM SINIRI 3702 TL TÜRKİYE Kamu-Sen Araştırma Geliştirme Merkezi’nin (AR-GE) yaptığı 2013 Aralık ayına ait asgari geçim endeksi sonuçları açıklandı. S02 Türkiye Kamu-Sen heyetinden Çalışma Bakanı Çelik’e ziyaret TÜRKİYE Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk ve Konfederasyon Yönetim Kurulu Üyeleri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’i makamında ziyaret etti. S03 Genel Başkanımız Koncuk: Türk Dünyası öksüz, sahipsiz bırakılmıştır TÜRKİYE Kamu-Sen, Türk Dünyası’nda yaşanan insan hakları ihlallerinin konuşulduğu “Günümüzde İnsan Hakları” adlı bir panel düzenledi. S06 Türkiye Kamu-Senı yine meydanlardayd HIRSIZA DEĞİL, MEMURA BÜTÇE! Türkiye Kamu-Sen’in Ankara’da düzenlediği ‘‘Hırsıza Değil, Memura Bütçe” mitingine Türkiye’nin dört bir tarafından katılan onbinlerce kamu çalışanı “Yalana, yolsuzluğa, hırsızlığa, arsızlığa hayır!” diye haykırdı. 04 02 HABER TÜRKİYEKAMU-SEN OCAK 2014 Aralık ayı asgari geçim endeksi açıklandı Türkiye Kamu-Sen Araştırma Geliştirme Merkezi’nin yaptığı 2013 Aralık ayına ait asgari geçim endeksi sonuçları açıklandı. Buna göre dört kişilik ailenin insan onuruna yaraşır bir biçimde yaşayabilmesi için gerekli olan en düşük miktarı ifade eden “Asgari Geçim Haddi”, 3 bin 702 lira 33 kuruşa yükseldi. Araştırmaya göre Aralık 2012’de 3 bin 523 lira 62 kuruş olan “Asgari Geçim Haddinin” son bir yılda 178,71 TL arttığı ortaya çıktı. Yapılan araştırmada bir memurun 657 sayılı Kanuna uygun bir şekilde görevini sürdürmesi ve sosyal hayattaki yerini alabilmesi için gerekli olan en düşük tutar olan “Yoksulluk Sınırı”, 1.853 lira 16 kuruş olarak belirlendi. MEMUR NE YAPSIN? Bir kişinin sosyal yaşam içerisinde hayatını sürdürebilmesi için gerekli en düşük miktar olan“Açlık Sınırı” ise Kasım ayına göre %0,81 artarak 1.426 lira 65 kuruş oldu. “Ailenin Aylık Ortalama Gıda Harcaması” 865,67 TL; “Kira Tutarı” ise 579,47 TL olarak hesaplandı. Bir ailenin yalnızca gıda ve barınma harcamaları toplamı 2013 yılı Aralık ayında 1.434,14 Lira olarak tahmin edildi. Buna göre bir memur, Aralık ayında ortalama maaşının %71,55’ini yalnızca gıda ve barınma harcamalarına ayırmak zorunda kaldı. Ortalama ücretle geçinen bir memur, gıda ve kira için 1.426 TL ödedikten sonra maaşından arta kalan 570,16 TL ile ailesinin ulaşım, sağlık, eğitim, haberleşme, giyim gibi diğer zorunlu ihtiyaçlarını karşılamaya çalıştı. OCAK 2014 Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk ve Konfederasyon Yönetim Kurulu üyelerimiz Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’i ziyaret etti. 2014 yılı bütçesinin finansörü, YANDAŞ SENDİKADIR! TBMM’de görüşülmekte olan 2014 yılı bütçesini Meclis Dikmen kapısında düzenlediğimiz eylemle protesto ettik. ‘K im ola ses ca izle y ğı rin ab akın z’ de kim ad la di se ett rını ler si , ile r.. 3702 TL www.kamusen.org.tr ASGARİ GEÇİM SINIRI 03 HABER TÜRKİYEKAMU-SEN Çalışma Bakanı Faruk TÜRK EMEKLI-SEN Çelik’i ziyaret ettik Genel Başkanımız İsmail Koncuk, “Kimsesizlerin kimsesi olacağım” diye iktidara gelenler, mesailerini, tanıdıklarını âbâd etmeye harcadı, kendi yakınlarından başka kimsenin bir şeyi olmadı” dedi. Koncuk, “Yoksulluğu bitireceğim.” diye iktidara gelenlerin yarattığı tabloda, 41 milyon vatandaşımız iki günde bir, sofrasına bir kap et yemeği koyamıyor. 25 milyon vatandaşımız, eskiyen giysilerini değiştiremiyor. 62 milyon vatandaşımız, ev masraflarını karşılayamıyor. “Kimsesizlerin kimsesi olacağım.” diye iktidara gelenler, mesaile- FAİZ LOBİSİ VAR AMA MEMUR-EMEKLİ YOK Yoğun katılımın olduğu eylemimizde bir konuşma yapan Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, “Görünen o ki, 2014 yılında da iktidar milletin sırtına binerek bütçeyi oluşturmayı planlamıştır” dedi. Koncuk, “TBMM’de görüşülen 2014 yılı bütçesi ağır bir mali disiplin bütçesi olarak hazırlanmış, bütçenin bütün yükü ücretli çalışanlar üzerine yüklenmiştir. Öyle ki, 2014 yılında ülkedeki toplam gelir vergisinin %62,6’sı ücretli çalışanlardan, dar ve sabit gelirlilerden alınacaktır. OECD içinde en yüksek dolaylı vergi Türkiye’dedir. Hali hazırda ülkemizde üretilen toplam mal ve hizmetlerin yaklaşık %94’ü en zengin kesime, %6’sı ise en fakir kesime gitmektedir. Buna karşın bu kesimden toplanan vergiler, ülkenin en zenginlerinden alınan vergilerin kat be kat üzerindedir. Bu durumun sebebi dolaylı vergi sistemidir ve kişilerden gelirleriy- rini, tanıdıklarını âbâd etmeye harcadı, kendi yakınlarından başka kimsenin bir şeyi olmadı. Öyle ki, Fransa'nın kişi başına millî geliri Türkiye’nin 4 katı, Fransa’daki dolar milyarderlerinin sayısı 24. İtalya’nın kişi başına millî geliri Türkiye’nin 3 katı, dolar milyarderi sayısı 23. Türkiye’de dolar milyarderlerinin sayısı 43. Türkiye’deki dolar milyarderlerinin sayısı, Fransa ve İtalya’dakilerin toplamına eşit. Harun olacağım deyip, Karunlaşanların yarattığı tablo ortadadır. Bugün her 5 gençten 1'i işsizdir. Kadınlarımız çalışma hayatının dışındadır. 11 yıldır büyümenin bütün yükü, daha çok çalışıp daha az kazanan memurun, işçinin, çiftçinin omuzlarına bindirilmiş, Büyümenin kaymağı, rant çevrelerine, eşe, dosta, akrabaya aktarılmıştır.” dedi. le orantılı vergi toplanmamaktadır. Görünen o ki, 2014 yılında da iktidar milletin sırtına binerek bütçeyi oluşturmayı planlamıştır. Bununla birlikte bütçenin %12’si de faiz ödemelerine gidecektir. Görülüyor ki, bu bütçede faiz lobisi düşünülmüş ama memur, işçi, çiftçi, esnaf, emekli düşünülmemiştir.” dedi. KONCUK: MEMURLAR YÜZ ÜSTÜ BIRAKILDI, YANGINDAN KAÇAR GİBİ PAZARLIKTAN KAÇILDI 2014 yılı bütçesinde memurun unutulduğunun altını çizen Genel Başkanımız İsmail Koncuk, “Pazarlamacılar, ne kadar reklam yaparlarsa yapsınlar, bu toplu sözleşme defoludur.” dedi. Koncuk, “Bilindiği gibi malum zevatın masa başı oyunlarıyla 2014 yılında memur maaşlarına yalnızca 123 TL zam yapılması kararlaştırılmıştır. Bunun dışında memur maaşlarındaki hiçbir kaleme artış yapılmayacaktır. Yani çocuk parası, aile yardımı, doğum, ölüm yardımları, ek ödemeler, ek dersler, fazla mesai ücretleri ve tazminatlar artmayacaktır. Yapılacak zam, memurun ele geçen maaşının tamamı için geçerli olacaktır. 123 TL’lik artış en düşük maaşa %6,8; ortalama maaşa da %5,1 zam demektir. TÜİK’in dün açıkladığı resmi rakamlara göre şu anda yıllık enflasyon %7,32’dir. Ekonomide her şeyin yolunda gittiğini varsaydığımızda bile 2014’te maaşlar, her şartta enflasyonun gerisinde kalacak ama memurlara enflasyon farkı ödemesi de yapılmayacaktır. 2014 yılı bütçe hedefinde enflasyonun %5,3 olacağı tahmin edilmiştir. Bu durumda bile sözde yetkili konfederasyonun enflasyon hedefinin altında bir zamma imza attığı açıkça görülmektedir. Pazarlamacılar, ne kadar reklam yaparlarsa yapsınlar, bu toplu sözleşme defoludur. ‘‘ diye konuştu. ÇALIŞMA ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşarı Fatih Acar, Müsteşar Yardımcısı Ali Kemal Sayın, Devlet Personel Başkanı Mehmet Ali Kumbuzoğlu, Devlet Personel Başkanlığı Başkan Yardımcısı Enes Polat da görüşmede hazır bulundu. Genel Başkanımız İsmail Koncuk, Çalışma Bakanı Faruk Çelik’e ek gösterge uygulamasıyla ilgili olarak Türkiye Kamu-Sen’in taleplerini iletti. Koncuk bu konuda; Yardımcı Hizmetler Sınıfında çalışan personele de ek gösterge verilmesi, Kurumlarda çalışan tüm uzmanların aynı ek gösterge uygulamasından faydalanması; Ekonomist, programcı ve çözümleyici ile teknik öğretmenlerin Teknik Hizmetler Sınıfında sayılan memurların faydalandığı ek gösterge uygulamasından faydalanması, Ek gösterge uygulamasının bütün hizmet sınıfları için 9. dereceden başlanarak, başta öğretmen, akademisyen ve emniyet görevlileri olmak üzere bütün kamu görevlileri için belirlenen rakamların 800’er puan artırılması taleplerini de Bakan Faruk Çelik’e iletti. Ziyarette geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen Kamu Personeli Danışma Kurulu (KPDK) toplantısına da değinen Genel Başkan İsmail Koncuk, üzerinde anlaşılan konuların bir an önce hayata geçirilmesi konusuna vurgu yaptı. Genel Başkan İsmail Koncuk, Görevde Yükselme Yönetmeliğinin hakkaniyetten uzak oldu- Bu zam emeklinin belini kırmaz da ne yapar? 2 013 Ağustos ayında imzalanan; kamu çalışanlarını ve emeklilerini hayal kırıklığına uğratan Toplu Sözleşme’de 2014 yılı için emekliye 140 TL zam yapılmasına karar verilmiştir. Maaşların alınmasıyla, “yüzyılın en iyi zam oranını aldık” diye meydanlarda dolaşanların maskesi düşecek gerçek ortaya çıkacaktır. Yangından mal kaçırırcasına, yasal süresinden 23 gün önce imzalanan Toplu Sözleşme’de malum konfederasyon; memur ve memur emeklisini mağdur etmiştir. Son zamanlarda ülkemizde yaşanan olaylar, Türkiye’nin nedenli kırılgan bir ekonomik yapısı olduğunu ortaya koymuştur. Kaynak yetersizliğinden dem vurup memur ve memur emeklisine zam yaparken elleri titreyenler; ülkenin kaynaklarını bol kepçeyle yandaş çevrelere dağıtmışlar. Bunu da öğrendik ey emekliler. Hırsızlığın, rüşvetin ve yolsuzluğun yol açtığı ekonomik sarsıntılar emeklinin belini bükmez de kırar. Türkiye Kamu-Sen Araştırma Geliştirme Merkezi’nin yaptığı asgari geçim endeksi sonuçlarına göre son bir yılda; genel gıda fiyatlarında %10,5, ekmekte %13, patateste %93, kuru fasulyede %46, kuru soğanda %12, beyaz peynirde %11, LPG’de %12, ısınmada %5,7, ilâçta %25 oranında zam hesaplanmıştır. Bir yılda temel tüketim kalemlerine gelen zam miktarları bu düzeyde seyrederken memur emeklisine bir yıl için öngörülen 140 liralık zam kabul edilemez. Memur emeklisinin belini kırmaya ne hakkınız var, ne de insanlığa sığar. Bu kışta kıyamette üç kuruşluk zam; kaç kilo patates soğan alır ki, kaç ekmek daha katar ki soframıza. Çocuğumuza kaç defa harçlık verebiliriz ki. Yavrularımızın yüzüne bakamaz olduk. Emekliyi bu hallere düşürenler bolca dua almadığınızı bilin. Ayakkabı kutularında yandaşlara peşkeş çekilen kaynaklar, emeklilere yeter de artar bile. Ey adında adalet olanlar kaynakları adil dağıtın... Sadaka değil hakkımızı verin… ğunu, sözlü sınava dayalı başarı Disiplin cezalarının affı gibi tüm sıralaması yapılmasının kamuda başlıkları hayata geçirmek için devlete karşı büyük bir güven- gayret sarf ettiklerini ifade ederek, sizlik oluşturduğunu söyleyerek, yapılan çalışmaların her safhasınbu anlayışın değiştirilmesini aksi da Konfederasyonlarla iletişim takdirde bu anlayışın ülkeye zarar halinde olacaklarını ve görüşvereceğini, liyakat ve kabiliyetten lerine başvuracaklarını söyledi. uzak insanların yönetim kademe- Akademik zam konusunda ise lerine geleceğini, adamı olmayan- YÖK’ün bir çalışması olduğun, ların atanma şansı bulamayacağı- Hükümetin bu çalışmaya göre bir nı ifade etti. değerlendirme yapacağını ifade Genel Başkanımız İsmail Kon- etti. cuk, İl Özel idareleri ile sendikalar arasında imzalanan Sosyal 4/C’LİLER İÇİN ÇALIŞMA... Denge Sözleşmelerinden AFAD 4/C’lilerin kadroya geçirilmesi koçalışanlarının da faydalandırılma- nusunda ise, Bakan Çelik, konuysı konusunda alınan yargı karar- la ilgili olarak çalıştıklarını, sendilarının artık hukuki bir zemine kalarla mutabakata varılan bütün oturtulması gerektiğini belirterek, konuları içeren bir kanun tasarısı Sosyal Denge Sözleşmesinden hazırlayacaklarını, 4/C’lilerin de AFAD çalışanlarının da başka belli bir maaş skalasında, iş gübir işleme gerek kalmaksızın ya- vencesine kavuşturulmaları için rarlandırılması gerektiğini vurgu- çalışmaların sürdüğünü belirtti. ladı. Genel Başkan İsmail Koncuk’un Bakan Faruk Çelik ise, Türkiye bu konularla ilgili belli bir takvim Kamu-Sen’in ziyaretinden mem- oluştu mu? Sendikalarla tekrar bir nuniyet duyduğunu belirterek, araya gelinecek mi? sorusu üzeriçalışma hayatında yapılan düzen- ne ise, Bakan Çelik, sendikaları Nalan Huriye AKCAN lemelerde Türkiye Kamu-Sen’in konu hakkında bilgilendirecekleBirleşik Emekliler Derneği fikir ve önerilerinin kendileri için rini, söz konusu çalışmaların kaGenel Başkanı son derece büyük önem arz etti- nunlaşması için gayret sarf edeğini söyledi. Bakan Çelik, Devlet ceklerini söyledi Personel Başkanlığı yetkililerine, yargı kararlarına Yönetim Yeri: Dr. Mediha Eldem uygun olarak sosyal denge Sok: No: 85Kocatepe/Ankara Türkiye Kamu-Sen adına sahibi Tel: (0312) 424 22 00 (6 hat) İsmail KONCUK sözleşmelerinden AFAD çaFaks: (0312) 424 22 08 Sorumlu Yazı İşleri Müdürü lışanlarının da faydalandırılwww.kamusen.org.tr Celal KARAPINAR ması için gerekli çalışmaların YÖNETİM KURULU: yapılması talimatı verdi. Genel Başkan İsmail KONCUK, Genel Sekreter Önder KAHVECİ, Genel Mali Sekreter Çelik ayrıca, Kamu PersoNuri ÜNAL, Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Fahrettin YOKUŞ, Genel Eğitim Sekreteri Nazmi GÜZEL, Genel Toplu Görüşme Sekreteri Necati ALSANCAK, Genel Mevzuat neli Danışma Kurulunda Sekreteri İsmail KARADAVUT, Genel Basın Sekreteri Celal KARAPINAR, Genel Dış üzerinde mutabakata varılan İlişkiler Sekreteri Ahmet DEMİRCİ, Genel Sosyal İşler Sekreteri İlhan KOYUNCU 4/C’lilere kadro, 2005 yılından sonra göreve başlayanlaTasarım&Hazırlık: Yusuf Ziya ERARSLAN (YZE Medya Ajans) 0 530 363 55 91 ra bir derece verilmesi Osman ÖZDEMİR Türk Emekli-Sen Genel Başkanı Editör: Esra Ocaklı Yüce Ercan HAN Gökhan ALTUNKAŞ Hukuk Danışmanı: Avukat İlhan KARA Baskı: 15 Ocak 2014 İhlas Gazetecilik A.Ş. (0312) 353 29 61 Bu gazete Basın Ahlak İlkelerine uymayı taahhüt eder. 04 HABER TÜRKİYEKAMU-SEN OCAK 2014 05 HABER TÜRKİYEKAMU-SEN OCAK 2014 HIRSIZA DEĞİL, MEMURA BÜTÇE fından kar, kış, Türkiye’nin dört bir tara yollara düşüp soğuk, ayaz demeden k mücadeleleri ekmek kavgaları için, ha Ankara Sakariçin Türkiye Kamu-Sen’in iği “HIRSIZA ya Caddesi’nde düzenled itingine gelen DEĞİL, MEMURA BÜTÇE” m ı, hep bir ağızon binlerce kamu çalışan , hırsızlığa, ardan “Yalana, yolsuzluğa ırdı. sızlığa HAYIR” diye hayk ‘‘HER YER RÜŞVET, HER YER YOLSUZLUK!..’’ Sabahın erken saatlerinden itibaren alana akın eden kamu görevlileri Sakarya Caddesi’ni hınca hınç doldurdu. “Her Yer Rüşvet, Her Yer Yolsuzluk”, “Yolsuzluğa Hayır”, “Ak Değil Karasın, Başımıza Belasın”, “Susma Haykır Aldatmaya Hayır”, “Hükümet Kutunu Al Başına Çal” şeklinde sloganlar atarak yolsuzluğu ve hırsızlığı protesto eden ve memur maaşlarına yapılan zamların yetersiz olduğunu ifade eden kamu görevlileri miting boyunca susmadı. Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk’un kürsüye çıkmasıyla coşkunun doruğa çıktığı mitingde, eleştiriler memuru masada satan malum konfederasyon ve hırsızlığı savunan yetkililere yöneldi. KONCUK: ‘‘BÜROKRASİ HIRSIZLIK, KABİNE YOLSUZLUK İÇİNDE!..’’ Son 11 yıldır Türkiye’nin tam anlamıyla karanlık bir dönem yaşadığını belirten Genel Başkanımız İsmail Koncuk, “Bürokrasisi hırsızlık, kabinesi yolsuzluk, hırsızı arsızlık içinde bir iktidar gerçeğiyle yüz yüzeyiz” dedi. Koncuk, ‘‘Ne yazık ki ülkemiz çok acı bir dönem yaşamaktadır. 11 yılda uygulanan yıkım politikaları sonucunda, bizzat iktidar tarafından; memuru, işçisi, emeklisi, dul ve yetimi perişan edilmiş, bebekleri kör ayazlara teslim edilmiş, sınırları delik deşik edilmiş, milli kimliği alt üst edilmiş, yargısı, basını kuşatılmış, ormanları, madenleri talan edilmiş, limanları, fabrikaları peşkeş çekilmiş, kurumları yağmalanmış, milli ve manevi değerleri iğdiş edilmiş, savcısı örgütçü, polisi çeteci, askeri terörist ilan edilmiş bir ülke gerçeğiyle yüz yüzeyiz. Bürokrasisi hırsızlık, kabinesi yolsuzluk, hırsızı arsızlık içinde bir iktidar gerçeğiyle yüz yüzeyiz. Teröristin baş tacı edildiği, şehidin, gazinin alaşağı edildiği, yüce dinimizin, her türlü uğursuzluğa kalkan edildiği karanlık bir dönem yaşıyoruz” dedi. TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ Türkiye Kamu-Sen’e bağlı sendikaların Ankara Şubeleri tanışma ve istişare toplantısı gerçekleştirildi. KONCUK: YENİ SEÇİLEN VE GÖREVLERİNE DEVAM EDEN TÜM ARKADAŞLARIMA BAŞARILAR DİLİYORUM İstişare toplantısının açılışında bir konuşma yapan Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk katılımcıları selamladıktan sonra seçimlerde göreve gelen yeni Şube Başkanları ve Yönetim Kurulu üyelerini tebrik etti. Koncuk, “Şube Genel Kurul sürecimiz artık tamamlanmıştır. Bazı Şubelerimizde yeni Başkanlarımız var, yeni Yönetim Kurulu üyelerimiz var, onlara yeni gö- revlerinde sonsuz başarılar diliyorum, Allah hayırlı ve uğurlu etsin. Daha önceden bu görev ifa eden ve yeniden görevlerine seçilen arkadaşlarımızın da başarılarının devamını diliyorum. Ciddi bir mücadele içerisindeyiz, hem kamu çalışanlarının hak ve hukuk mücadelesini yaparken hem de ülkemizin karşı karşıya bulunduğu tehditlerle ilgili Türkiye Kamu-Sen olarak, bu ülkenin milli bir sivil toplum örgütü olarak bu konuda da üzerimize düşen görevleri yerine getirmek hem kamu çalışanlarını uyarmak hem de milletimizi uyarmak görevini elimizden geldiğince yerine getirmeye gayret ediyoruz.” dedi. P Türk Dünyası ile ilgili şuur derecesi nedir sorgulamasını da millet olarak yapmamız gerekmektedir.” dedi. KONCUK: SÖZ KONUSU TÜRK MİLLETİ İSE İNSAN HAKLARI BEYANNAMESİ KAĞIT ÜZERİNDE KALIYOR Ahmet Demirci’nin ardından panelin açılış konuşmasını yapan Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, “Söz konusu Türk milleti ise insan hakları beyannamesi kağıt üzerinde kalıyor” dedi. Koncuk, “Bugün insan hakları ekseninde Dünya’da problemleri gündeme getirmek bakımından son derece önemli bir gün. Eğer söz konusu Türk milleti ise, söz konusu Doğu Türkistan ise, Güney Azerbaycan ise, Irak ise, Suriye ise, Karabağ ise, insan hakları beyannamesi de kağıt üzerinde kalan bir beyanname oluyor. Herkese karşı yeteri kadar insan hakları var ama Türk milletine yönelik planlı ve organize bir yok etme gayretleri alabildiğine hız kazanmış durumda. İşte Doğu Türkistan kanayan bir yaramızdır. Yapılanlara baktığımızda çok sınırlı şeyler olduğunu görüyoruz. Türkiye Cumhuriyeti devletini yönetenlerin AKYILDIZ: TÜRK DÜNYASI HAKLARINI İHLAL EDENLER KARŞISINDA SUSMAYACAK Panel Başkanı Türk Hukuk Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Ali Akyıldız ise, İnsan Hakları Beyannamesinin sadece bir temenniden ibaret olduğunu ifade etti. Mısır’ın her gün TV’lerde konuşulduğu bir dönemde insan hakları adı altında, Irak’ta, Suriye’de bir neslin boğazlandığının altını çizen Akyıldız, “Bu coğrafyadaki insanları birbirlerine ne kadar boğazlatabilirlerse o’nun derdindeler” dedi. Akyıldız, Türk Dünyasının ise üzerinde oynanan tüm bu oyunlar karşısında sinmeden bağıracağını, haykıracağını ve susmayacağını söyledi. Panelde, Irak Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Ankara Şube Başkanı Mahmut Kasapoğlu, Doğu Türkistan Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Başkanı Seyit Tümtürk, Güney Azerbaycan Milli Azatlık Cephesi Ankara Temsilcisi Mahbub Amrahi, Suriye Türkmenleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Temsilcisi Zeki Türkmen, Tobb ETÜ Öğretim Üyesi Doç Dr. Toğrul İsmayil, Kırım Temel Haklar fondu Başkanı Nadir Bekirov, İnsan hakları Eksperti Abdullah Buksur yer aldı. Panelistler bölgelerinde yaşanan insan hakları ihlalleri ve Türk soydaşlarımızın yaşadığı sıkıntılar ve çözüm önerileri üzerine görüşlerini dile getirdiler. anelin açılışında başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere Türk Dünyasının tüm şehitleri için saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Türkiye Kamu-Sen Genel Dış İlişkiler Sekreteri ve Türk Tarım Orman-Sen Genel Başkanı Ahmet Demirci, Dünya İnsan Hakları Gününde en büyük haksızlığın ve insan hakları ihlallerinin Türk Dünyasında yaşandığını ifade etti. www.tkss.org.tr ANKARA ŞUBELERİ TANIŞMA VE İSTİŞARE TOPLANTISI... 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla Türkiye Kamu-Sen Genel Merkezi’nde Türk Dünyası’nda yaşanan insan hakları ihlallerinin konuşulduğu “Günümüzde İnsan Hakları” adlı panel düzenlendi. EG E EGE E TÜRK KÜLTÜR SANAT-SEN Koncuk: Türk Dünyası öksüz, yetim ve sahipsiz bırakılmıştır ANKARA ‘‘Günümüzde İnsan Hakları’’ Paneli... OCAK 2014 EG 06 E OCAK 2014 EG TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ ANKARA VE EGE BÖLGE ŞUBE GENEL KURULLARI YAPILDI Marmara Bölge Şubesi genel kurulunun arkasından Ankara ve Ege Bölge şubesinin genel kurulları yapılmıştır. Şube genel kurullarına Genel Başkan H. Hüseyin Yılmaz, Genel Mali Sekreter Hilmi Tekcan ve Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Uğur Yıldırım katılmışlardır. Genel kurullar delegelerin geniş katılımları, karşılıklı sevgi , saygı ve hoşgörünün hakim olduğu, büyük bir coşku içerisinde geçmiştir. Ankara Şubesi Yönetim Kurulu asil üyeliklerine; Levent Bilasa, Ramazan Işık, Bülent Ünlü, Lale Güder, Hilmi Emir, Tayfun Bahadır Ve Turan Erduran, Denetleme Kurulu Asil Üyeliklerine; İlknur Kargı, Selçuk Yerli Ve Zafer Ofli, Disiplin Kurulu Asil Üyeliklerine; Soner Emekli, Günay Acun ve Mevlüt Aşır, Ege Bölge Şubesi Yönetim Kurulu asil üyeliklerine; İ.Hakan Alp, Ahmet Suat İde, Melek Çakır, Yılmaz Tak, Selma Seğmen, Harun Reşit Akdemir ve Musa Çelik, Denetleme Kurulu asil üyeliklerine; İsmail Öztekin, Döndü Ulutürk ve Gökhan Sağlam, Disiplin Kurulu Asil Üyeliklerine; İsa Kayacı, Aydın Özkan ve İhsan Karadüz seçilmişlerdir. Genel Başkan H. Hüseyin Yılmaz her iki genel kurulda da bir birer konuşma yapmış; konuşmalarında Ağustos 2013’te yapılan toplu sözleşmede malum konfederasyonun memuru masada pazarladığını, hükümetin teklifinin altında bir teklife imza attığını, memurun birikmiş yüzlerce sorununu hükümetle tartışmadan, görüşmeden 23 günlük bir süre varken gümrükten mal kaçırırcasına imzaladığını, ülke gündemini değerlendirerek 11 yıllık AKP iktidarının, ülkeyi uçurumun kenarına getirdiğini, Türkiye Kamu-Sen ve bağlı sendikaların bu olumsuzluklar karşısında dimdik durduğunu delegelerle paylaşmış ve yeniden şube yönetim, denetim ve disiplin kurullarına seçilenlere başarılar dilemiştir. ‘Hırsıza değil, memura bütçe’ mitingi... Türkiye Kamu-Sen tarafından 28 Aralık 2013 Günü Ankara Sakarya Cadde’sinde yapılan “Hırsıza Değil Memura Bütçe” mitingine Türk Kültür Sanat Sendikası Genel Merkez yöneticileri, Ankara Şube yöneticileri ve üyeleri, çevre illerden gelen şube başkanları ve il temsilcileri ile katılım sağlamıştır. 07 OCAK 2014 08 ÖĞRETMENLER ANKETİ . . . r la ç u n o s pıcı Borç batağındalar... Ankete katılanların 89.2’sinin borcu var. yüzde Ankete katılanların yüzde 93.8’inin kredi kartı var. kredi kartı olanların da yüzde 42.2’si aylık dönem borcunun tamamını düzenli olarak ödeyemiyor. ankete katılanların yüzde 82.9’u son 11 yıl içinde banka kredisi çekti. Ankete katılanların yüzde 27.4’ü banka kredisi ile ev ya da araba satın alıp, ödeme konusunda sıkıntı yaşadığı için satmak zorunda kaldığını belirtiyor. Ankete katılanların yüzde 56.1’inin aylık ısınma harcaması 201-400 TL. Ankete katılanların yüzde 86’sı elektrik ve su faturalarını, yakıt giderlerini azaltmak için kısıtlama yapıyor. Ankete katılanların yüzde 32.7’si aylık 1-2 kilogram et tüketiyor Ankete katılanların yüzde 66.9’u tükenmişlik sendromuna yakalandığını söylüyor. Ankete katılanların yüzde 37’sinde işe bağlı olarak stres ve sinirlilik hali var. Ankete katılanların yüzde 77.7’si toplu sözleşmelerde öğretmenlere yönelik kayda değer bir kazanım olmadığını söylüyor. Ankete katılanlar, zam oranının ekonomik kayıplarını telafi etmeyeceğini söylüyor; öğretmelere yapılan tazminat artışını yetersiz buluyor. Türkiye’de en prestijli mesleğin öğretmenlik olduğunu düşünenlerin oranı sadece yüzde 4.7. Ankete katılanların yüzde 78.9’u yönetici atamalarındaki sözlü sınavların adaletten uzak yapıldığını düşünüyor. Yüzde 29.4’ünün 1, yüzde 48.6’sının 2, yüzde 17.1’inin 3, yüzde 4.9’unun da 4 ve daha fazla çocuğu bulunmaktadır. Yüzde 2.1’i okul öncesinde, yüzde 35.8’i ilkokulda, yüzde 29.7’si ortaokulda, yüzde 29.2’si lisede, yüzde 3.2’si de Bakanlık Merkez ve Taşra Teşkilatlarında görev yapmaktadır. Yüzde 66.2’si öğretmen, yüzde 16.2’si okul müdür yardımcısı, yüzde 13’ü okul müdürü, yüzde 2’si okul müdür baş yardımcısı, yüzde 0.5’i memur, yüzde 0.6’sı şef, yüzde 0.2’si hizmetli iken; yüzde 1.3’si de diğer seçeneğini işaretlemiştir. Şiddet önemli sorun Ankete katılanların yüzde 78.7’si “Bakan Avcı hak ve hukuk gözeten, uygulamaları ile adaleti sağlayan bir bakandır” ifadesine katılmıyor. Ankete katılanların yüzde 76.5’i sbs’nin yerine getirilen yeni sınav modelinin öğrenci başarısını artıracağını düşünmüyor. Ankete katılanların yüzde 90.9’u devlet okullarının itibar kaybettiği görüşünde. Ankete katılanların yüzde 31.9’u öğrenci/veli şiddetine maruz kalmış. şiddete maruz kaldığını ifade edenlerin sadece 11.8’i şikayette bulunmuş. Şiddete uğramasına rağmen şikayette bulunmayanların yüzde 54.7’si adaletin sağlanacağını düşünmediği için şikayetçi olmamış. Ankete katılanların yüzde 48.3’ü siyasette yandaş atamaların kendisini rahatsız ettiğini söylüyor. MEB ORTAÖĞRETİM KURUMLARI YÖNETMELİĞİNE DAVA AÇTIK Bilindiği üzere, Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği 07.09.2013 tarih ve 28758 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Türk Eğitim Sen olarak, üyelerimizden gelen talep ve şikayetler doğrultusunda, bahsi geçen Yönetmeliğin 45. Maddesinin 1. Fıkrasının (b) bendinde “aynı okul türünde..” ibaresinin yer almamasına ilişkin eksik düzenlemenin, 88. Maddesinin 2. Fıkrasının (c) bendinde “..iki katını..” ibaresinin yer almamasına ilişkin eksik düzenlemenin, aynı fıkranın (f ) bendinde yer alan “..15 öğrenciye kadar..” ibaresinin ve “ Bu kapsamda aynı öğrenci gurubu için haftada bir defa ve yalnız bir öğretmene koordinatörlük görevi verilir.” ibaresinin, 92. Maddesinin 2. Fıkrasının ilk cümlesinde “istekli öğretmenler arasından..” ibaresinin yer almamasına ilişkin eksik düzenlemenin, 127. Maddesinin 6. Fıkrasında yer alan “15 öğrenci için..” ibaresinin öncelikle iptali istemiyle Danıştay’da dava açtık. Ankete katılanların yüzde 96.5’i öğretmenlerin toplumsal itibar kaybettiğini söylüyor. Ankete katılanların yüzde 89.3’ü öğretmenlerin kaybettiği itibarlarını bakan avcı ile geri kazanabileceğine inanmıyor. Ankete katılanların yüzde 72’si Öğrenci Andı’nın kaldırılmasını doğru bulmuyor. Ankete katılanların yüzde 73.5’i özel okullarda etnik dil ve lehçelerde eğitimin önünün açılmasının, devlet okullarına sirayet edebileceğini düşünüyor. Ankete katılanların yüzde 59’u iş güvencelerinin ellerinden alınacağına dair endişe taşıyor. Ankete katılanların yüzde 20.8’i Bakan Avcı’ya 1 puan verdi. ANDIMIZIN KALDIRILMASINI YARGIYA TAŞIDIK Türk Eğitim-Sen olarak Demokratikleşme Paketi olarak kamuoyuna açıklanan paket çerçevesinde “Andımız”ın kaldırılacağının açıklanması üzerine tepkimizi göstermiş, tüm illerde ve Ankara’da 1. Meclis önünde kitlesel basın açıklamaları yaparak protestomuzu dile getirmiştik. Hükümet, “Andımız”la ilgili olarak açıkladığı bu adımı hayata geçirmek amacıyla İlköğretim Kurumları Yönetmeliğinde değişiklik yaptı. 08 Ekim 2013 tarih ve 28789 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelikle Öğrenci Andı kaldırıldı. Milli kimliğimize, Türk varlığına her zaman sahip çıkan ve bunu her fırsatta gösteren Türk Eğitim-Sen bu yönetmelik değişikliğini Danıştay nezdinde yargıya taşımıştır. Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, Kon Tv’de yayınlanan Başkent Gündemi programına katılarak dershaneler ile ilgili önemli açıklamalar yaptı. www.turkegitimsen.org.tr T OCAK 2014 09 Dershanelerin kapatılması güçler savaşına dönüştü... çar ürkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla sendikamızın yaptığı anketin sonuçlarını açıkladı. Türk Eğitim-Sen, 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle bir anket çalışması yaptı. 04-16 Kasım 2013 tarihleri arasında Türk Eğitim-Sen web sayfası ve 8 ayrı internet sitesi üzerinden yayınladığımız anket çalışmasına 16 bin 723 kişi katıldı. Ankete katılanların yüzde 84.3’ü erkek, yüzde 15.7’si kadındır. Yüzde 86’sı evli, yüzde 14’ü bekardır. Yüzde 76.3’ü çocuk sahibidir. TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ TÜRK EĞİTİM-SEN TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ Dershanelerin kapatılması konusunun güçler savaşına dönüştüğünü kaydeden Koncuk şunları söyledi: “Dershaneler konusunda kör dövüşü yaşanmaktadır. Kimi basın yayın organları dershanelerin kapatılmasının, kimisi de dershanelerin kapatılmamasının faziletlerinden bahsediyor. Dershanelerin kapatılması konusu Türkiye’nin eğitim gerçekleri çerçevesinde tartışılması gerekirken, herkes kendi siyasi görüşleri doğrultusunda fikir sergilemektedir. Siyasi saiklerle, siyasi hesaplaşmalarla eğitimin meselelerini tartışamayız. Dershanelerin kapatılması kararı siyasi karar ise bunun mantığını kuramazsınız. Herkes kendi siyasetine göre bir değerlendirme yapar. Dershanelerin kapatılması kararının siyasi karar olduğunu düşünüyorum. Bu öyle bir hale geldi ki, güçler savaşına dönüştü. DERSHANE SAYISI 4 BİNE ÇIKTI AKP, 2002 yılı sonu itibariyle iktidara geldi. O dönemde dershane sayısı 2 bin idi. AKP’nin devri iktidarında 2 bin adet dershane sayısı 4 bine çıktı. Madem dershanelere karşısınız, o zaman buna neden müsaade ettiniz? Dershanecilik sisteminden, devlet okullarına paralel eğitim anlamında uygulama olduğu için kendilerinin de rahatsız olduğunu belirten Genel Başkan Koncuk, “Lise son sınıf öğrencileri ikinci dönemden itibaren okullara gitmez, dershanelere giderler. Bu durum, liselerdeki eğitimi anlamsız kılmaktadır. Lise 1., 2., 3. sınıflarda öğrenciler, ‘dershanede öğrenirim’ diye dersi dinlemezler. Dershaneler bu yönüyle değerlendirildiğinde eleştirilmesi gereken kurumlardır. Böyle bir dershanecilik anlayışının Türkiye’de kök salması hepimizi kaygılandırmalıdır. Ancak şu da unutulmamalıdır ki; AKP,2002 yılı sonu itibariyle iktidara geldi. O dönemde dershane sayısı 2 bin idi. AKP’nin devri iktidarında 2 bin adet dershane sayısı 4 bine çıktı. Madem dershaneler karşısınız, o zaman buna neden müsaade ettiniz?” diye konuştu. T.C. Devleti kör dövüşü ve yanlış karar nedeniyle milyarlarca TL dershane sahiplerine para ödemek zorunda kalabilir. Burası kimsenin babasının çiftliği değil. Bir tek adamın verdiği yanlış karar nedeniyle, tüyü bitmemiş yetimin hakkını dershanecilere ödeyemezsiniz. Dershanelerin kapatılmasının sakıncalarını madde madde anlatan Koncuk şöyle konuştu: “1. Dershaneler kanunlarla kurulmuştur. Anayasamız da buna destek vermektedir. Anayasa’da mülkiyet hakkı vardır. Dershanelerin kurulması da mülkiyet hakkı olarak değerlendirilebilir. Tarlanızı, evinizi satıyorsunuz ve dershanecilik sektörüne giriyorsunuz. Bütün paranızı dershaneye yatırıyorsunuz. Bunu devlete güvenerek yapıyorsunuz. Ama devleti yönetenler, gün geliyor ‘Dershaneleri kapatıyorum’ diyor. Bu da belki demokrasi içinde yeri olan bir karardır. Ülkemiz, TBMM kararlarıyla yönetiliyor. Ama Hükümet olarak bu insanların zararını nasıl karşılayacaksınız? ‘Dershaneni kapat, zararlarını tazmin ederim’ diyorsanız, bunun hukuk devleti içinde yeri olabilir. Ancak dershaneleri bu mantık dışında kapatırsanız yarın hem iç hukukunuzda, hem de AİHM’de ciddi kararlar çıkabilir. T.C. Devleti kör dövüşü ve yanlış karar nedeniyle milyarlarca TL dershane sahiplerine para ödemek zorunda kalabilir. Burası kimsenin babasının çiftliği değil. Bir tek adamın verdiği yanlış karar nedeniyle, tüyü bitmemiş yetimin hakkını dershanecilere ödeyemezsiniz. Bu ülkede yıllardır KPSS’ye giren, KPSS’yi kazanamadığı için ataması yapılmayan 310 bin evladımız var. Sen bunlara ne diyeceksin? 55 bin öğretmenin hepsi de atanmayacak. Sözlü sınav yapılacağı için torpilli ve yandaş olanlar atanacak. 3. Dershanelerde çalışan 55 bin öğretmen var. 5 yıl dershane öğretmenliği yapanların sözlü sınava tabi tutulacağı, sözlü sınavda başarılı bulunanların MEB kadrolarına öğretmen olarak atanacağı belirtiliyor. Bu ülkede yıllardır KPSS’ye giren, KPSS’yi kazanamadığı için ataması yapılmayan 310 bin evladımız var. Sen bunlara ne diyeceksin? Siyasetçi olarak bu evlatlarımızın karşısına çıkabilecek misin? Atanamadığı için bunalıma girerek, intihar eden 34 öğretmen var. KPSS’ye girmesine rağmen atanamayan öğretmenler varken, intihar eden öğretmenler varken, dershane öğretmenlerini sadece sözlü sınavla MEB kadrolarına nasıl atarsın? Ayrıca dershane öğretmenlerinin tamamı umutlanmasın. Çünkü 55 bin öğretmenin hepsi atanmayacak. Sözlü sınav yapılacağı için torpilli ve yandaş olanlar atanacak. 55 bin dershane öğretmeninden 15 bini öğretmen olarak atandı diyelim. Geriye kalan 40 bin öğretmen ne olacak? Dershanelerde 30 bin de perso- nel çalışıyor. 30 bin kişiye nerede iş bulacaksın? Mantık süzgecinde geçirdiğimizde, oluşabilecek kaosu düşündüğümüzde, bu kararı alanlar, bunun altına kalır.” Siyasette de biraz vefa olmalıdır. Düne kadar size ciddi destekleri olmuş insanları birdenbire kaldırıp atmanız, devlet içerisinde sizin gücünüzü tehdit eder bir boyuta geldiklerini düşünerek, onlara karşı bir tavır sergilemeniz vatandaşlar tarafından da değerlendirilir. ‘‘MÜMKÜNSE MEZARDAKİLER DE OY KULLANMALI’’ Siyasette vefa gerektiğini söyleyen Koncuk, “AKP’li değilim ama siyasette vefa gerektiğini düşünüyorum. Ben Fethullah Gülen’in Anayasa referandumunda ‘Mümkün olsa mezardakiler de ayağa kalkıp evet oyu kullanmalı’ şeklindeki sözlerini hatırlıyorum. Gülen, o dönemde Başbakanın safında yer aldı ve böylesine çok ağır bir ifade kullandı. Esasen cemaat mensuplarının siyasetle bu kadar içli dışlı olması toplum tarafından yadırganıyor. Çünkü cemaat mensupları, ‘Allah’ diyen insanlardır ve onların her siyasi partiye eşit mesafede durması gerekir. Çünkü din, hepimizin dinidir. Yüce İslam dinini, herhangi bir siyasi partinin temsil etmesinin Yüce dinimize hakaret olduğunu düşünüyorum. Bu, din istismarıdır. Din istismarı da savunulmamalıdır. Dolayısıyla cemaat mensuplarının da bu anlamda tüm siyasi partilere eşit durması toplumdaki saygınlıklarını korunması sonucunu doğurur. Ama son 10 yılda cemaat mensupları Başbakana ciddi destek verdi. Bu noktada siyasette biraz vefa olmalıdır. Düne kadar size ciddi destekleri olmuş insanları birdenbire kaldırıp atmanız, devlet içerisinde sizin gücünüzü tehdit eder bir boyuta geldiklerini düşünerek, onlara karşı bir tavır sergilemeniz vatandaşlar tarafından da değerlendirilir.” diye konuştu. Dershaneleri ihtiyaç olmaktan çıkarmak için tedbir almak lazım. Yarışı ortadan kaldırırsanız dershaneler de kendiliğinden kapanır. Koncuk dershanelerin bir ihtiyaç olduğunu, yarış ortadan kalkarsa dershanelerin de ortadan kalkacağını kaydetti. Koncuk şunları söyledi: “Dershaneleri ihtiyaç olmaktan çıkarmak için tedbir almak lazım. Sınav olduğu için dershaneler vardır. 1 milyon 700 bin öğrenci üniversite sınavına giriyor, üniversite kontenjanları ise 500 bin civarında. Bu da, 1 milyon 200 bin öğrencinin yarışta eleneceği anlamına geliyor. Liselere giriş için yapılan sınavlara 1 milyon 200 bin öğrenci giriyor. Kontenjanlar belli. Hatırlanacağı üzere Eski Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, liselere giriş sınavlarını 3’e çıkardı. Dershaneler patladı. Aynı iktidarın başka bir bakanı Nimet Baş liselere giriş sınavlarını 3’ten 1’e düşürdü. Sayın Nabi Avcı da Nimet Çubukçu’nun düşürdüğü sınav sayısını 12’ye çıkardı. Önümüzdeki yıl sınav sayısı 36 olacak. Bu noktada yarışı kızıştırmışsınız. Vatandaş da yarışta çocuğunun öne geçmesini istiyor. Öte yandan 1 milyon üniversite mezunu, 750 bin meslek yüksek okulu mezunu, 3 milyon lise mezunu KPSS’ye giriyor. Burada da yarış var. Dolayısıyla insanlar dershaneleri çocukları için doping gibi görüyor. 1 milyon 700 bin üniversite kontenjanı ayırın, 1 milyon 200 bin öğrenciyi Anadolu ve Fen Liselerine yerleştirin, 5 milyon işsiz genci devlet memuru yapın, yarış kalmaz. Dolayısıyla Yarışı ortadan kaldırırsanız dershaneler de kendiliğinden kapanır. Bunu yapmak ise bugün için mümkün görünmemektedir.” 28 Kasım tarihinde Kamu Personeli Danışma Kurulu Toplantısının yapılacağına da dikkat çeken Koncuk, “Toplantıda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ile birlikte kamu çalışanlarının çalışma şartlarından kaynaklanan tüm problemlerini masaya yatıracağız. Geçen yıl yapılan toplantıda alınan kararlar ne yazık ki hayata geçmedi. Bu karalardan birisi 2005 yılından sonra devlet memurlarına derece verilmesi ile ilgiliydi. Bu karar torba yasaya konulmadı. Sicil affı konusu da önemlidir. Bu konuda alınan karar da uygulanmadı. Faruk Çelik bunu da başaramadı” dedi. 23 bin 4/C’linin kadroya geçmesini de isteyen Koncuk, “Devletin gücü 23 bir kişiyi devlet memuru yapmaya yeter” dedi. TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ Genel Başkan Koncuk: ‘‘Herkes ‘bu ülke nereye gidiyor’ diye düşünmeli” www.turkegitimsen.org.tr TÜRK EĞİTİM-SEN BENDE MUHAFAZAKAR BİR İNSANIM “Bende muhafazakar bir insanım, bizde kız ve erkek öğrencilerin aynı evde yaşamasının doğru olmadığını düşünüyoruz.” diyen Genel Başkan İsmail Koncuk, son dönemde Başbakan Erdoğan tarafından gündeme getirilen öğrenci evlerini konusunu değerlendirdi. Genel Başkan İsmail Koncuk, iktidarın bu çıkışını tribünlere oynamak olarak nitelerken, muhafazakar kesime yerel seçimler öncesi mesaj verilmeye çalışıldığını belirtti. Koncuk, “Son yıllarda kötü yola düşen yüz bin kadın varken bunları kurtarmak yerine bu konuyu gündeme getirmek seçimler öncesi kurgulanan bir tezgahtır. Her türlü kız erkek ilişkisini ahlaka aykırı bir davranış kategorisine sokarak kör bir taassub içerisinde kişilerin özel hayatlarına müdahalede bulunmanın doğru olmadığını düşünmekteyiz. Böyle bir itham çok ince ve sonuçları itibariyle çok vahim bir durum ortaya çıkarabilir. Kaç tane öğrencinin yurtlar haricinde evlerde kaldığı, kaç tanesinin karışık bir şekilde aynı evi paylaştığına yönelik bir istatistik olmadan bir genellemeyle bu ithamlarda bulunmak dinen de doğru bir yaklaşım değildir. Tabii Başbakan’ın bu açıklamalarından memnun olan kadar memnun olmayan kesimlerinde olduğunu bilmek gerekir. Bu bağlamda, toplum ne yazık ki her alanda olduğu gibi bu alanda da bir ayrıştırmaya ve ötekileştirmeye doğru sürüklenir. Son derece hassas olan bu konunun gençlerimizi doğrudan ahlaksızlıkla itham etmeden, şehir dışında çocukları okuyan aileleri rahatsız etmeden, özel hayatın gizliliği mahremiyetin korunması ilkelerinden sapmadan, bir sonuca bağlanması gerektiği kanaatini taşıyorum.”dedi. KONCUK: ‘‘HERKES ‘BU ÜLKE NEREYE GİDİYOR’ DİYE DÜŞÜNMELİ’’ Bakanlar Kurulu kararıyla Devlet nişan ve madalyasından T.C. Atatürk resminin kaldırılması kararını da sert bir dille eleştiren Genel Başkanımız İsmail Koncuk, Türkiye’de yaşayan herkesin şapkayı önüne koyarak “bu ülkeye nereye gidiyor” diye düşünmesi gerektiğine vurgu yaptı. KONCUK: TALEPLERİMİZ KARŞILANMAZSA ARALIK VE OCAK’TA EYLEMLER YAPACAĞIZ 2014 yılı bütçesini de değerlendiren Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, Hükümetin 2014 yılında seçim ekonomisi uygulamasının kaçınılmaz olduğunu belirterek, Toplu Sözleşme masasında memura 123 TL.lik artışı reva gören ve enflasyon farkından mahrum bırakanlara rağmen partilerin grup başkanvekilleriyle görüşeceklerini ve enflasyon farkının yeniden kamu çalışanlarına verilmesi için çaba sarf edeceklerini söyledi. Genel Başkan İsmail Koncuk, makul ve karşılanabilir taleplerinin değerlendirilmemesi durumunda ise Aralık ve Ocak ayında ciddi eylemler yapacaklarının mesajını verdi. Genel Başkan İsmail Koncuk katıldığı canlı yayında, rotasyon, akademisyenlerin durumu, atanamayan öğretmenler meselesi, Kamu çalışanlarının iş güvencesi, Milli Eğitim Bakanlığı ve eğitim alanında yaşana sıkıntılara da ayrı ayrı değinerek, Türkiye Kamu-Sen’in yaşanan tüm sorunların takipçisi olduğunu kaydetti. OCAK 2014 10 TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ OCAK 2014 Eğitimin önemli sorunları TBMM gündeminde... Milliyetçi Hareket Partisi Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulut, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı tarafından yazılı olarak cevaplanmak üzere TBMM Başkanlığına soru önergeleri sunmuştur. Bu soru önergelerinde, ders kitaplarının hazırlanması konusunda bugüne kadar yaşanan skandalların tekrarlanmaması için Bakanlık tarafından ne gibi tedbirler alındığı, 350 bini aşkın atanamayan öğretmenimizin atamalarının ne zaman yapılacağı, Şubat ayında 40 bin öğretmen atamasının olup olmayacağı, bu konuda her kafadan bir ses çıkmasının ve öğretmenlerimizin umutlarının ellerinden alınmasının doğru olup olmadığı, ücretli öğretmen istihdamı ile ilgili sorular, Milli Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmeliğin 6. Maddesinin 3. Bendinde “İki grup başkanlığının işlerini yürüten şube müdürü kadrolarına..” ibaresinin, şube müdürleri hep aynı görevi yürütüyormuş gibi düşünülerek konulması nedeniyle uygulamada yaşanacak sıkıntıların önlenmesi için ne gibi çalışmalar yürütüldüğü, aynı hataların tekrar yaşanmaması için Bakanlıkta görev yapan personelin eğitim camiasını iyi bilen kişilerden seçilmesi konusunda çalışmaların olup olmadığı, şube müdürü olarak görevlendirilen adayların %98’inin Eğitim Bir-Sen üyesi olmaları sebebiyle, Bakanlığın adalet, eşitlik ve tarafsızlık ilkelerini hangi sebeple uygulamadığı, 81 ilde ve ilçelerinde yapılan şube müdürü görevlendirmelerinin sadece sendika üyeliklerine bakılarak yapılıp yapılmadığı, yapılan görevlendirmelerde şube müdürü olarak çalışanların görev yerleri ile hangi sendikaya üye oldukları ile ilgili bilgilerin neler olduğu, pansiyonlu okullarda öğrenim gören öğrencilerimizin yeterli ve dengeli beslenebilmeleri için öğrenci başına düşen bir günlük 5,60 TL.’lık yiyecek bedelinin günümüz şartlarına uygun olarak artırılması hususunda bir değişiklik yapılıp yapılmayacağı, keyfi uygulamaya sebebiyet verecek olan Norm Kadro Yönetmeliğinin 6. Maddesinin değiştirilmesi hususunda çalışma yapılıp yapılmayacağına dair sorular yöneltilmiştir. DPY’DE ÖĞRETMEN ÇOCUĞU KONTENJANI İLE İLGİLİ ÖNEMLİ KARAR... 2012-2013 eğitim öğretim yılında yazılı sınav sonucuna göre Fen Lisesini kazanan kızının “öğretmen çocuğu” kontenjanından yararlanarak okul pansiyonunda parasız yatılı olarak yararlandırmak isteyen sendikamız üyesinin talebi Balıkesir Valiliğince reddedilmiştir. Red yazısı ile birlikte Türk Eğitim Sen üyesi konu yargıya intikal ettirilmiş ve Balıkesir İdare Mahkemesinin 2012/1851E, 2013/999K sayılı kararı ile iptal kararı verilmiştir. İptal kararında gerekçe olarak “…2684 sayılı Kanun 5. Ve yönetmeliğin 17/f. Maddesi ile; sınavsız olarak parasız yatılılığa, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı kurumlarda öğretmen olarak görev yapanların görevli bulundukları yerde çocuklarının devam edeceği düzeyde okul bulunmayanların çocuklarının yerleştirileceği, anılan düzenlemelerde yer alan “düzey” ifadesinin ise, çocuğun devam edebileceği program türünde okulu ifade ettiği anlaşılmakta olup, öğretmen olan davacının görev yaptığı Edremit İlçesinde, yarışma sınavı sonunda Balıkesir Merkez TC. Ziraat Bankası Fen Lisesini kazanan çocuğunu okutabileceği fen lisesi düzeyinde eğitim veren eşdeğer okulun bulunmadığı görülmektedir. ,…davacının görev yaptığı Edremit İlçesinde çocuğunu okutabileceği düzeyde bir okul bulunmadığı ve çocuğunun T.C.Ziraat Bankası Fen Lisesi’ne Yönetmeliğin 17/f maddesi uyarınca kontenjan dahilinde bulunması durumunda parasız olarak yerleştirilmesi gerektiği anlaşıldığından, davacının çocuğunun adı geçen eğitim kurumu pansiyonuna kaydının paralı yatılı olarak yapılmasına ilişkin olarak alınan 24.09.2012 tarihli işlemde ve anılan işleme yapılan işlemde ve anılan işleme yapılan itirazın reddine ilişkin 05.11.2012 tarihli Balıkesir Merkez T.C.Ziraat Bankası Fen Lisesi Müdürlüğü işleminde yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerine uyarlık bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır” denilmektedir. 11 İŞLETMELERDE, MESLEK EĞİTİMLERİNDE DERS SÜRESİ 40 DAKİKA OLMALIDIR... ’de Çanakkale Anayasa u Sempozyum Genel Başkan: “Anayasada toplumsal kabul ve uzlaşma herşeyin üstündedir” Türk Eğitim-Sen olarak, 07.09.2013 tarih ve 28758 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğinin “Ders süresi ve günlük çalışma saatleri” başlıklı 9. maddesinin 3. Fıkrasında yer alan “İşletmelerde yapılan mesleki eğitim, yaz uygulamasıyla okul ve işletmelerde yapılan staj çalışmalarında bir ders saati süresi 60 dakikadır.” hükmünün iptali istemiyle Danıştay’da dava açtık. Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, Çanakkale’de 25.10.2013 tarihinde 18 Mart Üniversitesi tarafından düzenlenen “Yeni Anayasa ve Sivil Toplum Kuruluşları” sempozyuma katılarak bir konuşma yaptı. Genel Başkanımız konuşmasında şunları kaydetti: ‘‘Anayasa değişiklikleri toplumsal ve siyasi bir gereksinimden kaynaklamalı, anayasa değişikliği toplumun her kesimince tartışıldıktan sonra hayata geçirilmelidir.1982 anayasası dönemin koşullarına göre hazırlanmış ve sistematiği belirtilen şartlarda gerçekleştirilmiş bir anayasadır. Anayasa daha çok bireye karşı devleti korumak saiki ile normlarını ortaya koymuştur. Bu yüzden birçok konuyu ayrıntılı olarak düzenleme ihtiyacını kendinde görmüştür. Ancak mevcut anayasa, anayasaların bir felsefesi olması gerektiğinden hareketle başlangıç kısmında anayasanın bütününü temsil eder şekilde kendini ifade etmiş, Türk devletinin var oluş amacı ilk dört maddeyi bütünleyecek şekilde vurgulanmıştır. 1982 Anayasanın düzenlendiği tarihten bu tarafa ülke gerçeklerinde bazı değişimlerin olduğu, bu değişimlerin toplumsal gereksinimleri ortaya koyduğu bir gerçektir. Kuşkusuz ki anayasalar değişmez metinler değildir. Ancak bu toplumsal gereksinimlerin anayasal düzenleme gerektirip gerektirmediği konusu çözüm açısından belirleyici rol oynayacaktır. Son yıllarda ülkemizde daha özgürlükçü, daha çağdaş bir Anayasaya konusunda toplumsal bir talep ortaya çıkmıştır. Ancak Anayasada yapılacak değişikliklerin toplumun bir kesiminin değil tamamının onayı ile katılımcı bir anlayış içinde gerçekleşmesi de bir gerekliliktir. Aksi taktirde yapılacak düzenlemelerin bir Anayasa metninden çok dayatma haline gelme tehlikesi bulunmaktadır. Demokratik ve katılımcı bir usulle hazırlanması gerekir. Toplumsal barış ve huzur; düzenlemelerde toplumun geniş kesimlerinin onayının alınması yoluyla gerçekleşecektir. Toplumumuzun ihtiyacı olan düzenlemelerin gergin bir süreçte sürdürülmesi, toplumumuzu daha da gerecek ve olumsuz sonuçları uzun yıllar boyunca sürecektir. Nitekim, 1982 Anayasası yüzde 93’e yakın bir halk desteği ile kabul edilmişken, bugün hala tartışılıyor olması; hazırlandığı ve halkoyuna sunulduğu dönemin şartlarından kaynaklanmaktadır. Bir anayasanın içeriği kadar yapılış usulü de önemlidir. Eğer anayasanın bir toplumsal sözleşme niteliğinde olması isteniyorsa, demokratik ve katılımcı bir usulle hazırlanması gerekir. Anayasanın olabildiğince geniş katılımın sağlandığı bir ortamda şekillenmesi meşruiyetini artıracaktır. Anayasa yapımı sürecinde halkın bilgilendirilmesi ve bu sürece katılımının sağlanması yapılacak olan anayasanın uzun ömürlü olması bakımından önemlidir. Halkın anayasa yapımı sürecine katılımını sağlayacak objektif ve hakkaniyetli yöntem ve mekanizmalar geliştirilmelidir. Yasama organında oluşturulan uzlaşma komisyonunda üzerinde uzlaşma sağlanamayan konular daha sonraya bırakılarak, anayasa yapımı süreci daha başından sekteye uğratılmamalıdır. Nihai anayasa metni mutlaka referanduma sunularak yürürlük kazanmalıdır. Yapılması planlanan her türlü değişiklik, daha fazla hak ve daha fazla özgürlük sağlarsa, toplumsal desteğini de artıracaktır. Yapılacak değişikliğin en büyük destekle gerçekleştirilmesi, karşıt görüşlerin de dikkate alınması ve değerlendirilmesiyle mümkündür. Aksi; demokrasimizin en önemli ve hayati kazanımlarından biri olması gereken müzakere ve uzlaşma kültürünün yok sayılması demektir. Unutulmamalıdır ki; 2010 yılındaki gibi evrensel kural haline gelmiş ve toplumun tüm kesimlerince kabul görmüş bazı olumlu maddelerin, iktidar mücadelesinde daha fazla güç elde etmek için pazarlık malzemesi yapılması; değişiklik girişiminin daha ilk aşamada toplum vicdanında sorgulanmasına ve siyasi iradenin samimiyetinden şüphe duyulmasına neden olacaktır. ‘‘ MEB ÖĞRETMENLERİ RENCİDE ETMİŞTİR! Bilindiği gibi Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sistemi kapsamındaki ortak sınavları 8.sınıflar için 28-29 Kasım 2013 tarihlerinde yapılacaktır. Yapılacak sınavlarda özellikle ortak sınav yapılan derslerin branş öğretmenlerine görev verilmemesi ve her iki sınav günü de 3’er oturumla sınavın uygulanacak olmasına rağmen, oturum başına 5 saat ücret ödenmesi yerine her sınav günü için 5 saat ücret ödenecek olması gibi öğretmenlerimizi rencide ve mağdur eden uygulamalar da gündeme gelmiştir. Millî Eğitim Bakanlığı Yönetici ve Öğretmenlerinin Ders ve Ek Ders Saatlerine İlişkin Karar’ın 12. maddesinde “Bakanlığa ve diğer bakanlık ve kurumlara bağlı okullara alınacak öğrenciler ile açık öğretim kapsamında merkezî sistemle yapılan sınavlarda il sınav yürütme kurulu başkan ve üyeleri ile bina, salon sorumlusu ve gözcü olarak görevlendirilen yönetici ve öğretmenlere her sınav oturumu için 5 saat ek ders ücreti ödenir.” denildiği halde her sınav günü için 5 saat ücret ödenecek olması kabul edilemez bir durumdur. Yine, ortak sınav yapılan derslerin branş öğretmenlerine o sınavlarda görev verilmemesi, söz konusu branş öğretmenleri dışındaki öğretmenler arasından görevlendirme yapılacak olması , sınav yapılan dersin branş öğretmenlerinin bu sınavlarda görevlerini suiistimal edecekleri önyargısına dayanan bir anlayıştır. Öğretmenlerimizin alabildiğince itibarsızlaştırılmaya çalışıldığı bir dönemde, onları potansiyel suçlu gibi gören, onlara güvensizliğini ortaya koyan böyle bir uygulama, söz konusu branşlarda görev yapan öğretmenlerimizi rencide etmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı, öğretmenlerine güvensizlikle yaklaşmayı bırakmalı ve öğretmenlerimize güvenmelidir. Öğretmenin toplumsal itibar kaybının en önemli nedeni Bakanlığın bu ve benzeri tavırlarıdır. Öğretmenin toplumsal itibarının artırılması öncelikle MEB’in öğretmenlere güveni ile sağlanabilir. Türk Eğitim-Sen olarak,ortak sınav görevlendirmelerinde branş ayrımı yapılmaması ve her sınav oturumu için öğretmenlerimize 5 saat ücret ödenmesi için MEB’e yazılı başvuruda bulunduk. www.tos.org.tr TÜRK TARIM ORMAN-SEN TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ OCAK 2014 TARGEL PROBLEMİ MASAYA YATIRILDI GIDA Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Taşra İl ve İlçe Müdürlüklerinin hizmet kapsamında bulunan köylerde, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanununun 4/B Statüsünde çalışır iken, aynı kanunun 4/A statüsüne aktarılan Kadrolu Targel Personelinin, Sendikamızca tespit edilen sorunları ve çözüm önerileri rapor haline getirilerek Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin’e iletildi. 9 Aralık 2013 günü gerçekleştirilen ziyarette Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyelerimiz yanında, taşra teşkilatlarında görev yapan; Veteriner Hekim, Ziraat Mühendisi, Su Ürünleri Mühendisi ve Gıda Mühendisleri adına Veteriner Hekim Mustafa Akkaşoğlu, Ziraat Mühendisleri Ayçin Evren ve Engin Ulaş ile Su Ürünleri Mühendisi Sevda Turan da yer aldı. Yapılan ziyarette, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı bünyesinde 4b’li sözleşmeli çalışırken, kadroya geçirilen Targel personelinin sorunları masaya yatırıldı. GENEL BAŞKANIMIZ ŞAHİN’İ BİLGİLENDİRDİ Ziyaret vesilesi ile yapılan toplantıda söz alan Genel Başkanımız Ahmet Demirci; 657 sayılı kanunun 4/B Statüsünde göreve başlamış ancak daha sonra aynı kanunun 4/A bendine göre kadroya geçirilmiş kamu görevlilerinin yaşamış oldukları sorunlar, bakanlık bünyesinde yaşanan ayrımcılıklar, köy çalışma statüsündeki hukuksuzluklar, köyde çalışma mecburiyetinde bırakılan Targel kökenli çalışanlarımızın yaşamış oldukları sosyal sıkıntılar ve diğer problemler ile bu konuda Sendika olarak yürütmüş olduğumuz hukuki ve sosyal diyalog çalışmaları konusunda geniş bir bilgi sundu. Bu sunumun ardından Sendikamızca hazırlanan konu ile ilgili rapor Genel Başkan Yardımcısına teslim edildi. Genel Başkandan sonra, heyet içe- risinde yer alan ve meslektaşlarını temsilen toplantıya katılan meslek mensubu arkadaşlarımız; mesleki anlamda yaşamış oldukları problemleri ayrı ayrı ifade ettiler. ŞAHİN: HUKUKİ BOŞLUKLAR VAR Daha sonra söz alan Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, raporda yer alan ve konuşmalarda ifade edilen problemlerin çok ciddi olduğunu ifade ederek, “Kendi köyümü dikkate aldığımda sizlerin oralarda nerelerde kalabileceğiniz, hangi fiziki mekanlarda hizmet yürütebileceğiniz ve idari hiyerarşi anlamında kimlere bağlı olarak çalışabileceğiniz konularında ortada hukuken boşluklar olduğunu, bu nedenle de başlangıçta çok iyi niyetlerle başlayan bu projenin geldiği nokta itibarı ile beklenen faydayı sağlamak yerine kamuoyu nezdinde daha da olumsuz bir hava getireceği kanaati ben de uyandı” dedi. Konunun çözümüne yönelik; köylerde mevzuata uygun düzenlemelerden sonra uygun fiziki mekanlar oluşturulabilmesi hususunun önemli olabileceğini, ancak bu işlemin çok uzun süre alacağını ve çok fazla mali külfet getireceğini düşündüğünü ifade eden Şahin, Esas ve köklü çözüm için mevcut Targel Çalışanlarının da diğer meslektaşları gibi Merkezi atama prosedürüne dahil edilerek, İl ve İlçe Merkezlerinde, Tıpkı diğer meslektaşları gibi çalışması gerektiğini ifade etmiştir.Konunun hukuki ve sosyal anlamda çözümüne yönelik öncelikle Sayın Başbakanla en kısa ve uygun bir dönemde görüşeceğini ifa eden Sayın Şahin, “Bizim amacımız tarımda verimlilik ve etkinliği arttırmak olduğuna göre öncelikle çalışanların mağduriyetinin giderilmesi gerekir” dedi. Çok samimi ortamda geçen toplantı sonrası çalışmaları beraber takip etmek noktasında fikir birliğine varılarak toplantı sona erdi. 12 AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şahin ziyaret edildi TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ 13 HUKUK ZAFERİ “Yanlış atama Şırnak’tan döndü….” Sendikamız 17 Nolu (Yozgat-Çorum) Şube Başkanlığı yönetiminde Şube Eğitim ve Toplu Sözleşme Sekreteri ve Yozgat İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü Bitkisel Üretim ve Bitki Sağlığı Şube Müdürlüğünde Tekniker olarak görev yapmakta olan, Salih Şimşek’ in Şırnak İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğüne tayin edilmesi ile ilgili yürütmenin durdurulması için Yozgat İdare Mahkemesi’ne açtığımız dava sonucu (hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlemin uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden 2577 sayılı kanunun 27. Maddesi uyarınca “yürütmenin durdurulmasına” mahkeme heyetince oyçokluğu ile karar verildi. Ekonomistlerin sorunları ile ilgili girişimde bulunduk GIDA Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının Merkez ve taşra kurumlarında “Ekonomist” unvanlı kadro da görev yapanların sorun ve mağduriyetleri hakkında talep ve çözüm önerilerimiz ile ilgili, Devlet Personel Başkanlığından sonra Maliye Bakanlığı’na da girişimde bulunduk. Ayrıca Ekonomistlerin mağduriyetlerinin giderilmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisine dilekçe verilmesi için aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz. (https://edilekçe.tbmm.gov.tr/vatandaskayit.aspx) OCAK 2014 Antalya ziyareti Sorunları Bakanlığa rapor olarak sunduk Orman muhafaza memurları için taleplerimizi Genel Müdürlüğe gönderdik ORMAN Genel Müdürlüğü, 20.11.2013 Tarih 430667 sayılı Orman Muhafaza Memurları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmelikleri ile ilgili sendikamızın görüş ve önerilerini istedi. Sendikamız görüş ve önerilerini, Orman Genel Müdürlüğüne 13 madde halinde sundu. Antalya il ve ilçelerinde sendikal faaliyetler yapmak üzere 24-25 Aralık(Salı ve Çarşamba) 2013 tarihlerinde Sendika Hizmet kolumuzdaki kurumlar ziyaret edildi. Bu ziyaretlere Genel Merkez’den Genel Başkan Ahmet Demirci, Genel Sekreter Yüksel Bilgin, Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Erhan Seyhan Ve Genel Eğitim Sekreteri Sadettin Yıldırım katıldı Özellikle Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı taşra kurumlarında TAR-GEL Projesi kapsamında görev yapan kamu çalışanlarının hizmet içi eğitimlerinin yapıldığı Antalya/Kemer deki otellerde kamu çalışanları ve üyelerimiz ziyaret edildi. Her iki otelde bulunan TAR-GEL Projesi kapsamında görev yapan (Ziraat Mühendisi, Veteriner Hekim, Gıda Mühendisi ve Su Ürünleri Mühendisi) kadrosunda çalışan üyelerimiz ve kamu çalışanları ile toplantılar yapıldı. Yapılan bu toplantılarda TAR- GEL projesi kapsamında çalışan kamu çalışanlarının sıkıntıları, mağduriyetleri, sorunları ve talepleri konuşuldu. Genel Başkan Ahmet Demirci bu toplantılara katılanlara (Genel sendikacılık, Sendikal faaliyetler, Hukuki konularda açılan ve kazanılan davalar Toplu Sözleşme süreci v.b. konularda, özellikle TAR-GEL Projesi kapsamında çalışanların mağduriyetleri ve talepleri ile ilgili yapılan çalışma ve etkinlikler Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı Kudbettin Arzu ve Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin ziyaretleri ile ilgili) detaylı bilgiler verdi. Soru- cevap şeklinde devam eden toplantı sonucu konular hakkında bir rapor hazırlandı. Ayrıca Antalya/Döşemealtı İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünde çalışan üyelerimiz ve Kamu çalışanlarının ziyaretleri yapıldıktan sonra Ankara’ya dönüldü. TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ OCAK 2014 14 TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ www.tyhs.org.tr TÜRK YEREL HİZMET-SEN ISPARTA OCAK 2014 İSTANBUL 8 İZMİR 2 5.Olağan Genel Kurul öncesi tamamladığımız şube seçimlerinin Türk Yerel Hizmet-Sen ve Türkiye Kamu-Sen camiasına hayırlar getirmesini yüce Allah’tan niyaz eder, emeği geçenlere ve tüm katlılımcılara teşekkür ederim. Saygılarımla. İlhan KOYUNCU /Genel Başkan ADANA AFYON ANKARA ANTALYA BALIKESİR ÇANKIRI DENİZLİ ELAZIĞ ERZİNCAN ESKİŞEHİR HATAY ERZURUM 27 Ekim 2013 tarihinde başlayan şubelerimizin 5.Olağan genel kurul süreci, 30 Kasım 2013 tarihinde yapılan genel kurullar ile tamamlanmış oldu. Türk Yerel Hizmet-Sen Genel Merkezi olarak, 5.Olağan Genel Kurul sonucunda üye ve delegelerimizin oyları ile seçilen tüm yöneticilerimiz ile dünden beri devam eden şube yöneticilerimize yeni dönemde başarılar diler, genel kurula katılarak teveccüh gösteren üye, delege ve haziruna şükranlarımızı sunarız. SUBE GENEL kurullarımız TAMAMLANDI KASTAMONU KAYSERİ KIRIKKALE KONYA MANİSA MERSİN SAMSUN TOKAT YOZGAT BURSA DUYURU Sendikamızın 5.Olağan Genel Kurulu; 8-9 Şubat 2014 tarihinde Büyük Anadolu Oteli’nde 210 delegemizin katılımı ile gerçekleştirilecektir. Türk Yerel Hizmet-Sen Genel Merkezi 15 TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ OCAK 2014 16 TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ OCAK 2014 17 oyuncu, aşkanı İlhan K B el en G en a, -S Yerel Hizmet , Afyon, Manis at rk ü zg T o Y e, ı, iz ır k im g an in e” mit , şube rzurum, Ç , Memura Bütç e Başkanlarımız dı. ana, Mersin, E b d u A Ş , a n ar su k n am A “Hırsıza Değil S e e, il kal aşlar katıl Yardımcılarımız monu, Tokat, Eskişehir, Kırık nları ile vatand şa lı ça u Genel Başkan ta am as K K a, İstanbul, lcilerimiz ve Balıkesir, Burs rimiz, İl Temsi le ye ü lu ru u k yönetim www.turkburosen.org.tr de n i g n i t i m ” e ç t ü B a r u m e M , l i ğ e D a i d y e d “Hırsız n ’ i s e d d a C a y r a k a S z ı m ı t a l i k ş te TÜRK BÜRO-SEN www.tyhs.org.tr TÜRK YEREL HİZMET-SEN İşyeri temsilcilik odalarımızın açılışını yaptık Genel Başkanımız Fahrettin Yokuş 23 Kasım 2013 Cumartesi günü Çağlayan Adliyesi İş Yeri Temsilcilik Odamızın, 11 Kasım 2013 Pazartesi günü ise İzmir Karşıyaka Vergi Dairesi İş Yeri Temsilcilik Odamızın açılışında, “Bilindiği üzere Türk Büro-Sen olarak, bu güne kadar memurlarımızın hakları için mücadelemizi sürdürdük. Önümüze engeller konulmasına rağmen yılmadık, yılmayacağız. İşyeri temsilcilik odalarımızın çalışanlarımıza hayırlı olmasını diliyorum” dedi. Gümrük çalışanları ‘mahremiyetimize dokundurtmayız’ dedi... Gümrük ve Ticaret Bakanlığı çalışanlarının odalarına yerleştirilmek istenen kamera kayıt sistemini protesto ettik. Genel Başkan Yardımcımız Bayram Öztürk, gümrük çalışanlarının mali, sosyal ve özlük haklarının düzeltilmesi gerektiğini belirterek, Bakanlık personelin sözde güvenliği için çalışma odalarına kamera kayıt sistemi yerleştirmektedir. Bu uygulama hem uluslar arası insan hakları sözleşmelerine, hem de Başbakanlık genelgesine aykırıdır. Güvenlik için yapılıyor ise giriş kapılarına ve koridorlara kamera yerleştirmek yeterli olacaktır. Odalara yerleştirilecek kamera sistemi, kurum personelinin mahremiyetini yok edecektir. Özellikle bayan personeller açısından ciddi sıkıntılar yaratacaktır. Bu bağlamda personel odalarına yerleştirilmeye başlanan kameraların ivedilikle odalardan sökülmesi gerekmektedir” dedi. Bayram Öztürk’ün açıklamasından sonra, temsili olarak hazırlanan ayakkabı kutuları açıldı. Memurun ayakkabı kutusundan borç çıkarken, hükümetin kutusundan temsili paralar çıktı. Genel Başkanımız Manisa ve Balıkesir’de ziyaretlerde bulundu Genel Başkanımız Fahrettin Yokuş, 11-12 Kasım tarihlerinde Manisa ve Balıkesir’de kurum ziyaretlerinde bulundu. Manisa Cumhuriyet Başsavcısı Durdu Kavak ve TÜİK Manisa Bölge Müdürü Mehmet Akyol’u da ziyaret etti. Daha sonra Köprübaşı ilçesinde Türkiye Kamu-Sen’e bağlı Sendikaların İlçe Temsilcileri ve üyeleriyle bir araya gelerek istişare toplantısı düzenledi. Manisa ziyaretlerinin ardından Balıkesir’e geçen Genel Başkanımız burada da Türkiye Kamu-Sen’e bağlı Sendikaların Genel Başkanları’nın tamamının bulunduğu heyetle birlikte Belediye Başkanı İsmail Ok ile görüştü. Daha sonra, Akil Adamlar’ın Balıkesir’de protesto edildiği eylemlere katıldıkları gerekçesiyle yargılanan Konfederasyonumuza bağlı sendikaların üyeleri ile ilgili Adliye’de yapılan eyleme katıldılar. Dış Ticaret Bölge Müdürlüğü çalışanlarını ziyaret ettik Genel Başkanımız Fahrettin Yokuş İstanbul Dış Ticaret Bölge Müdürlüğü’nü ziyaret etti. Kurum çalışanlarıyla bir araya gelen Genel Başkanımız, çalışanların sorunları hakkında bilgi alarak, faaliyetlerimiz hakkında bilgi verdi. Ziyarette İstanbul 2, 3 ve 5 Nolu Şube Yönetim Kurulu Üyelerimiz de hazır bulundular. kısa...kısa...kısa... DERGİMİZ “SENCE”nin 2. Sayısı çıktı, 3. Sayı çalışmaları başladı... İŞKUR çalışanlarının mali kayıplarının giderilmesi için kuruma yazı yazdık. B Cumhuriyet Başsavcılıkları ile Adalet Komisyonlarında görev yapan personele devamlı surette nöbet tutturulması uygulamasının sonlandırılması için Adalet Bakanlığı’na yazı yazdık. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nda personelin odalarına yerleştirilen kamera kayıt sistemlerinin kaldırılması için yazılı talepte bulunduk Genel Başkanımız Fahrettin Yokuş: Yolsuzluklar yargıya baskı yapılarak kapatılamaz... www.turkburosen.org.tr TÜRK BÜRO-SEN 13 Ekim’de 2. Sayısını çıkarttığımız dergimiz “Sence”; aile içi iletişimden, yargı kararlarına, tarihten, teknolojiye, kitap tanıtımından, pratik bilgilere ve yemek tariflerine kadar ilgiyle okunacak bir çok konuyu, büyük titizlikle okurlarının hizmetine sundu. 15 Kasım’da dergi yayın ve yönetim kurulu üyelerimizin katılımı ile gerçekleştirdiğimiz toplantımızda ise 3. sayımızda işlenebilecek konuları değerlendirdik. Genel Başkanımız Fahrettin Yokuş yaptığı yazılı açıklamasında, “Her geçen gün yayınlanan farklı belgeler adaletsizliği, hukuksuzluğu ve insani değerlerin yitirildiğini net bir şekilde ortaya koymaktadır. Ayakkabı kutularından çıkan milyon dolarlar, yatak odalarında bulunan para sayma makineleri 76 milyon vatandaşımızın emeklerinin gasp edilmesi manasına gelmektedir. ilim, Sanayi ve Teknolo ji Bakanlığı’nın düzenle diği Verimlilik Kongresi’nin, “Müsteşarlar Oturumu” bölümünde; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşarı Fatih Acar “Sabah gelip, akşam bir şey yapmadan çıkıyorlar”, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşarı Ersan Aslan’ın “Memurlar Allah’a şükür bugün de bir iş yapmadık… Memurların ne yaptıkları belli değil” şeklindeki sözleri, kelimenin tam anlamıyla emek ve YARGI BAĞIMSIZLIĞI ZEDELENMİŞTİR Amirlerine bilgi vermediği gerekçesi ile görevlerinden alınan emniyet mensuplarına yapılan yargı bağımsızlığına vurulan büyük bir darbedir. Aynı zamanda çıkartılan jet yönetmeliklerle basın mensuplarının emniyet binalarına alınmamaları ve adli kolluk yönetmeliğinde yapılan değişiklikte tüm duyarlı vatandaşlarımızı ciddi bir endişeye sevk etmektedir. Şeffaf, temiz ve adil bir yönetim istiyoruz. Yargı ve emniyete müdahaleyi asla kabul etmiyoruz. Hükümetin yolsuzluk yapanları adeta koruma ve kollama girişimleri, milletin vicdanını yaralamaktadır Operasyon sonrası medyaya yansıyan haberlerde “AKP-Cemaat Kavgası” ön plana çıkarılmıştır. Devlet içinde başka bir devlet, yani derin devlet varlığının düşüncesi bile ülkemiz için bir utanç vesilesidir. “İçerden düğmeye basıldı” tabiri, demokrasi ile yönetilen Türkiye Cumhuriyeti’ne ve Türk Milleti’ne hakarettir. Derin devlet yapılanması var ise, bu da 11 yıllık iktidarlarında bu yapılanmaya müsaade edenlerin basiretsiz yönetim anlayışının başka bir tezahürüdür. Şayet böyle bir yapılanma varsa ortaya çıkartılmalı ve gereği yapılmalıdır” dedi. bürokratlar ile onların koruması altında bulunan yandaş memurlar, devletin sırtından geçiniyorlar. Memurların genelini “iş yapmıyorlar’’ diye eleştirenleri, varsa vicdanlarıyla baş başa bırakıyoruz. Bürokratların iftirasına maruz kalan 2 milyonu aşkın memurumuzun, hakkını her platformda savunmaya devam edeceğimizi buradan bir kere daha ifade eder; memurlara iftira atan bürokratları kınadığımızı kamuoyuna saygı ile duyururuz. Müsteşarlardan seviyesiz sözler... alın terine saygısızlıktır. Ayrıca bu ifadeler en hafif tabiriyle nezaketsizliktir, insafsızlıktır ve seviyesizliktir. Devlette verilen işi ya da sorumluluğu gereği, yapması gereken işleri yapmayan memurları asla tasvip etmiyoruz. Ancak, memurlarımızın %99’u görevini tam ve eksiksiz yapıyor. Alın terini helalinden kazanıyorlar. Fakat, liyakatsız, yandaş BUDO Federasyonunu ziyaret ettik. Nüfus ve Vatandaşlık İşleri’nde, Ekonomi Bakanlığı ve Hazine Müştaşarlığı’nda, Maliye Bakanlığı’nda, Gelir İdaresi Başkanlığı’nda, Ankara Deftedarlığı ve Çatalhan’da bulunan Ankara 3 Nolu Şube İşyeri Temsilciliği’nde kurum çalışanlarına Muharrem Ayı münasebetiyle aşure ikramında bulunduk. Meteoroloji Genel Müdürü İsmail Güneş’i ziyaret ederek, meteoroloji çalışanlarına da havacılık tazminatı ödenmesini talep ettik. Devlet Malzeme Ofisi Genel Müdürü Metin Akdamar’la görüşerek, personelin ücretlerinde iyileştirme yapılması, personelin ulaşım probleminin ivedilikle çözüme kavuşturulması ve kurumda görevde yükselme sınavı açılması gerektiği taleplerimizi ilettik. İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Seyfullah Hacımüftüoğlu ile yaptığımız görüşmede, İçişleri Bakanlığı çalışanlarının sorunlarını kendisine ilettik. Ocak ayında nüfuslarda başlayacak yeni kimlik verme işlemlerinde, personele fazla measi yaptırılması durumunda karşılığının ücret olarak ödenmesini talep ettik. Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürü Dr. Ahmet Sarıcan’a yaptığımız ziyaretimizde, nüfus çalışanlarının problerini ve yemekhane probleminin ivedilikle çözülmesi gerektiğini aktardık. Mahkemeden kurumlar arası geçişe muvafakat Ekonomi Bakanlığında ‘Ürün Denetmeni’ olarak görev yapan bir üyemiz öğrenim (lisans) durumu itibariyle kazandığı ‘Ziraat Mühendisi’ unvanı ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na atanma isteminin reddi üzerine, bu işlemin iptali için dava açmıştık. İstanbul 9. İdare Mahkemesi’nde görülen davada, mahkemece; üyemizin ziraat mühendisi olarak atanabilmesine muvafakat verilmemesine yönelik dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir. TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ iz Şubelerim an olağ 2013 yılı larını ul genel kur irdi... t gerçekleş OCAK 2014 19 Ekim ayında başlayan “Şubelerimizin Olağan Genel Kurulları” Aralık ayında tamamlandı. Genel Kurullarımız demokratik bir ortamda, yoğun katılımlarla gerçekleştirildi. Yönetim, Denetim ve Disiplin (Asil/Yedek) Kurulu üyelerimize başarılar dileriz. www.turkburosen.org.tr 18 TÜRK BÜRO-SEN TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ Adana Şube Turhan Topalhan Menderes Semercioğlu Ramazan Göktaş Musa Demirezer Kemal Demirel Ali Bölükbaşı Emine Leylak Ankara 6 Nolu Şube S. Yücel Özer Yener Kaip Mehmet Kaynar Mehmet Özdemir Özgür Gökçe Yakup Ünal Hakan Yıldırım Aydın Şube Mehmet Kamil Taşkır Mehmet Ateş Ali Acar Emrah Salcan Sami Çakıroğlu Mustafa Coşkun Ertuğrul Talas Erzincan Şube Emin Turan Esma Kütük Cemil Özdemir Burhan Aktaş Sinan M.Yılmazel Mehmet Ünlü Adnan Nacaroğlu İstanbul 3 Nolu Şube Hüseyin Ofluoğlu Faruk Söylemez Hasan Ertuna Hilmi T.Durgut Nihat Derindağ Paşa Yılmaz İbrahim B.Ertuğrul Karabük Şube Celal Tokatlı Mehmet Pazar İsmail Öksüzoğlu Bilal Yılmaz Ertan Akbıyık Sadi Duymaz Olcay Yavuz Malatya Şube Hacı Sönmez Niyazi Kara Nihat Selçuk İhsan Akça Hikmet Özbay Hasan Mutlu Bülent Dağgez Afyonkarahisar Şube Yılmaz Güngör Metin Kodal İsmail Akman Veli Güvenç Oruç Ceylan Eyüp Hasırcıoğlu İsmail Ülker Ankara 7 Nolu Şube Kadir Polat Akın Yeşilyurt Yusuf Şeker Özkan Ulupınar İrfan Türkoğlu Zehra Durak Toksoy Oğuzhan Erbay Balıkesir Şube Muhammet Karakoyun Sıtkı Alkan Tahir Mahir Fuat Özmen Hasbi Güçlü Levent Girgin İsmail Cehan Erzurum Şube Gani Harmandar İlhami Laçin Erhan Uçar İsrafil Çetin İbrahim Tikici Yusuf Yapıcı Cüneyt Kıcır İstanbul 4 Nolu Şube Ali Söğüt Nevzat Uyar Abdullah Gökçe Ali Fuat Ekici Turan Mucur Mukadder Ç.Gültekin Okan Reşit Turgut Kastamonu Şube Ercan Karabacakoğlu Ali İhsan Bayram İbrahim Çiftçioğlu Kemal Özcan Satılmış Kahvecioğlu Ahmet Emiroğlu Hasan Başaran Manisa Şube Bekir Dağıstan Bahtiyar Ekim Nazif Arslan Abdullah Tuncal İlker Kartal Çağlar Bayrakçı Levent Altundaş Ağrı Şube Celalettin Yıldırım Caner Arat Bülent Duru Mahmut Günay Uğur Özer Maşallah Çelik Hayati Çelik Ankara 8 Nolu Şube Ferzail Gürün Kamil Yılmaz Mediha Tamer İdris Öztürk İhsan Ünal Çiğdem Sancı Sadık Öztaşkın Bolu Şube Hasan Fahri Baylav Sabahattin Yavaş Mutlu Tepelioğlu Feridun Isnık Faik Karakuş Sami Aydoğan Cüneyt Taşkesen Eskişehir Şube İbrahim Dursun Zafer Güney Alp Arslan Metin Ucal Ahmet Işık Atilla Çamcı Hakkı Kızıl İstanbul 5 Nolu Şube İlhan Eren Lütfü Açmaz Erdal Gürbulak Mustafa Ünlü İsa Uzun Salim Küçük Nihat A.Özmen Kayseri Şube Muammer Öner Yakup Akkoca Temel Altıparmak Hacı Musa Şen Fatma İlhan Reşit Ünsal Hakan Ertaş Mersin Şube Mustafa Aşiret Yıldız Söylemezoğlu Hamdullah Özbulut Ali Gökkoca Emre Dinler Mustafa Güven Haşim Güngör Sivas Şube Güner Akay Zekeriya Duman Yunus Gündar Mehmet Vehbi Kaykun Çetin Durna Gültekin Sönmez Salih Aydın Aksaray Şube Cemal Çınar Zeyit Ata Nurettin Arıbaş Hüseyin Korkmaz Ömer Koç Osman Sert İsmail Karabıyık Ankara 9 Nolu Şube Aydın Yılmaz Mehmet Özmen Ramazan Koç Şeref Avcı Mustafa Samur Esra Bingöl Ş. Abdullah Öktemer Bursa Şube İbrahim Bulut Rıza Dönmez Mustafa M.Tomaçoğlu Şükrü İsmail Yılmaz Özcan Demirel Fetiye Altaş Hacı Ali Kalaycı Gaziantep Şube Nusrat Çakır Zehni Özpolat Deniz Çakır Ali Özdemir Lami Çetindağ Nedim Kurt Şenol Bakacak İstanbul 6 Nolu Şube Adnan M.Özer Ramazan Akın Celal Altıntaş Kazım Yılmaz Orhan Karabey Sibel Yücel Mehmet A.Aydoğmuş Kırıkkale Şube Sabri Turgut Şinasi Şaşmaz Harun Şahinbaş Şeref Duruyürek Yüksel Tekeli Kamil Altun Saniye Lisan Ordu Şube Ahmet Fuat Çebi Ekrem Bakıcı Volkan Çam Aydın Özbekli Yasin Tarakçıoğlu Dinçer Şensoy Ali Soytürk Şırnak Şube Abdurrahman İnal İbrahim Alpaslan Hacı Babat Ömer Biçer Turgut Akman Nedim Aysan Mehmet Süer Ankara 1 Nolu Şube Emrah Karakurt Yahya Erbulut Osman Sarıkaya Mustafa N.Karaman Müslüm Menevşe Ferhat Gültekin Abdulkadir Ünsal Ankara 10 Nolu Şube Mehmet Erdem Yüksel Seven Fevzi Kılıç Ferhat Çakır Abdul Kadir Çetin Tahsin Ünal Seyhan Kemanlı Çankırı Şube Metin Memiş Hüseyin Özden Ümit Söğüt Murat Oruç Mustafa Uludağ Leyla Yamuç Osman Metin Giresun Şube Ali Kara Nevzat Işıkdemir Ümit Çebeci Erol Bayrak Ufuk Gürçağlar Asena Gürsoy Nurgül Akbay İstanbul 7 Nolu Şube Gürkan Orhan Şenay Tahmaz Ziyarettin Uğur Mustafa Biber Gülten Önder Ramazan Keklik Enver Yavuz Kırklareli Şube Ercüment Yılmaz Nevzat Güre Tansel Altaş Yusuf Çelik Günay Şahiner İlyas Karaali Özkan Türkan Osmaniye Şube Beyazıt Aslan Hasan Tülüce Necati Özkan Fikret Günekbay Bayram Şahan Hakkı Lalelidağ Nurhan Hakkoymaz Tekirdağ Şube Adnan Gürel Hasan Bayraktar Altan Eren Bener Karaca Alper Demirok Mahmut Kılıç Kadir Yavaş Ankara 2 Nolu Şube Ramazan Nacak Türkeş Güney Serkan Şengül Sezai Aladağ Suat Hacıoğlu Vedat Ulu Mustafa Şerefli Ankara 11 Nolu Şube Ramazan Koç Bayram Karagöz Haydar Mücahit Güngör Hilmi Ayan Adem Özen Talip Acar Harun Demirer Çorum Şube Sami Çam Ahmet Boyraz Erol Arıcı Emir Dağaşan Demet Yurdasucu Gülsüm Altuntaş Ekrem Ceylan Hatay Şube Uğur Muratoğlu Fatma Bilgiç Mehmet Günaydın Mehmet Aygen Elif Çağatay Gül İbrahim Kırar Şerif Ateş İstanbul 9 Nolu Şube Ali Hatip Nezihe Konceli Cansever Ceylan Murat Özgür Ercan Emre Sözen Alaattin Taşan Ercüment Bayramoğlu Kocaeli Şube Rıfat Oypan Çetin Kayahan İbrahim Çelebi Mehmet Beşir Alaaddin Ardıç Miraç G.Akpınar Selma Ertuğrul Rize Şube İbrahim H.Mustafaoğlu Mehmet Karaömeroğlu Zafer Tatoğlu Yunus Öksüz Selahattin Gürses Umur Kıymaz Rıdvan Yılmaz Tokat Şube İsmail Yıldız Cemal Gürüf Murat Coşkun Yunus Emre Erden Muammer Tufanoğlu Zülfü Kara Abdullah Tarım Ankara 3 Nolu Şube Mehmet Soylu Nimet Talakacı Sefer Nefes Mehmet Erol İbrahim Haberal Canan Ergöçmen Necati Temiz Ankara 12 Nolu Şube Mahmut Dündar Atıf Atasoy Levent Koç Yavuz Çelik Aytekin Ayden Bülent Öz Serhat Şensoy Denizli Şube İsmail Maral Hüseyin Utangaç Halil Karaobalı Onur Hancı Hayrettin Altıntaş Sertaç Budak Öner Ekiz Isparta Şube Ahmet Aydemir Şaban Helvacı Abdullah Çilenger Musa Dündar Mehmet Yeter Suat Yüncü Hakan Keleş İzmir 1 Nolu Şube Nebi Yay Cumhur Çil Hasan Demirel Minip Gürbüz Mehmet Kaplan Alpaslan Koç Volkan Çam Konya 1 Nolu Şube Hüsamettin Şenel Ali Hergül Şükrü Öğütçü Yavuz Öksüz Meral Ergin Mustafa Çetin Mehmet Ali Demirci Sakarya Şube Rahim Varol Naciye Efe Fahrettin Şahin Ersin Güvercin Ensar Saltabaş Murat Dadaş Eyüp Kutanoğlu Trabzon Şube Emine Kablan Erol Sağlam Elvan Ustaoğlu Atilla Yılmaz Hacı Yavuz Zekiye Akkan Recep Karabina Ankara 4 Nolu Şube Alper Yıldırım Bayram Köse Kemal Sarıkaya Sebahaddin Doğan Yavuz Selim Ceylan Ramazan Gümüşboğa Adil Işıker Ankara 14 Nolu Şube Erol Bilir Fatih Erdal Ömer Koçak Orhan Demirci İbrahim Tufan Ergin Kaya Bayram Ilgaz Edirne Şube Memduh Örüş Ömer Faruk Önal Ahmet Azim Turgay Duralı Osman Erçoban Burak Yakut Yunus Haşhaş İstanbul 1 Nolu Şube Remzi Kaya Mehmet A.Terzi Celal Tanrıverdi Fatih Akbolat Mehmet Yağız Naci Özerdem Yakup Çabuk İzmir 2 Nolu Şube Sevim Gökalp Özlem Tuğan Güven Nar Ahmet Kırkpınar Ali Erbaş Halil İ.Çabuk Tuncay Kaya Konya 2 Nolu Şube Arif Baştuğ Hüseyin Kaçar Hasan Hüseyin Taşal Mehmet Kaya Mehmet Örs Ramazan Coşanay Ramazan Ercan Samsun Şube Ahmet Keskin Adil Sönmez Özdemir Eraslan İsmail Çakıcı Nazif Erdamar Rasim Aker Halil Başer Yozgat Şube Hacı Turan Başkal Osman Uyar Ali İhsan Güloğlu Menderes Özer Okan Özkan Hasan Canbolat Çelebi Çelik Ankara 5 Nolu Şube Selahattin H.Kara Cengiz Seki Hüsnü Açıkgöz Osman Azmaz Adnan Sağlam Adem Ertürk Ümit Yaşar Şahbaz Antalya Şube H.Yılmaz Danabaşoğulları Uğur Aynalı Ali Cevdet Arar Mustafa Hatipoğlu Ali Kaya Cevdet Kantemur Naif Taze Elazığ Şube Yunus Aydoğdu Sakin Özbay Cevat Karabacak Turbay İşim Sedat Bulut Sebahattin Bor İlhan Kaçar İstanbul 2 Nolu Şube Bayram A.Oymak Mehmet A.Ersoy Kubulay Yıldrım Gül Topçu Turhan Çelikkanat Davut Yılmaztekin Adnan Pamuk K.Maraş Şube Ali Yurdagül Akif Gül İbrahim Arslan Sait Sürücü Muhittin Aka Zehra Barlas Durdu Genç Kütahya Şube Kadir Bayram Recep Yarar Ali Kır Tahsin Aslan Mehmet Akçakaya Mehmet Ayrık Muammer Yıldız Sinop Şube Salih Çelik Temel Kırali Hasan Altun Suna Ekiz İlyascan Bilgiç Serkan Bilgin Şeref Şahin Zonguldak Şube Kadir Bacıoğlu Levent Karanfil Kamil Bayrak Serkan Karalar Ramazan Dernek İlyas Çimen Orhan Şeref TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ MEVLİD KANDİLİNİZİ TEBRİK EDERİZ www.turkdiyanetvakifsen.org.tr TÜRK DİYANET VAKIF-SEN 12 Ocak 2013 gecesi peygamberimiz Hz Muhammed Mustafa SAV'in dünyayı şereflendirdiği gecedir. O peygamber ki insanların sapıklıkta sınır tanımadığı, cehalette en üst seviyelere ulaştığı, küfür ve şirkin kölesi olduğu bir zamanda dünyaya şeref vermiş ve dünyaya ilahi bir nur, rahmani bir şifa olmuştur. OCAK 2014 Türk Diyanet Vakıf-Sen şube genel kurulları tamamlandı Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Merkez 5. Olağan Genel Kurulu 22-23 Şubat 2014 tarihinde gerçekleştirilecektir. 5. Olağan Genel Kurula esas olmak üzere 44 şubemizde Genel Kurullar tamamlandı. Şube Genel Kurullarında görev alan tüm arkadaşlarımıza çalışmalarında başarılar diliyoruz. Yüce Mevla güzel hizmetler yapmaya muvaffak eylesin. Şube Genel Kurullarında görev alan Şube Yöneticilerimiz: ELAZIĞ ŞUBE ADANA ŞUBE Ayhan Arabacı Hayrettin Emel Şaban Yıldırım Mehmet Demir İsa Pazar Ali Kurtoğlu Muhittin Demiröz Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Bilal Dal Ahmet Öksüztepe Recep Özbey Nusret Bayar Atakan Yılmaz İlhami Çağlayan İbrahim H. Kılıç ANKARA 1 NOLU ŞUBE ERZURUM ŞUBE Orhan Kartal İbrahim Batun Mustafa Özdemir Hayri Bayram Ramis Ataş İbrahim Tatlıcı Zübeyir Mert Hüseyin Çıranlıoğlu Eyüp Arslan Mustafa Karabayır Emrullah Dursun Ramis Taşbaşı Muhammet Budak Suat Karatepe Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı ANTALYA ŞUBE Fahri Özdemir Nuray Kaplan Abdullah Selbi Haşim Demirkuş Şaban Şenol Ali Karaardıç Alaaddin Keleş Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı BOLU ŞUBE Metin Saltan İbrahim Demirel Ruhi Ersoy İsmail Gündüz Necdet Güden Ali Ceylan Selami Atay Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı DENİZLİ ŞUBE Ahmet Oktan Erhan Deniz Mehmet Çoban Muharrem Gönen İsmail Atik Şükrü Naslı Sadettin Elgün 20 Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı İZMİR ŞUBE Hasan Biga Ziya Daldal Mehmet Alim Recep Kumrulu Ali Olgun İbrahim Koç Mehmet Öksüz KONYA ŞUBE Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı OSMANİYE ŞUBE Mehmet Gözen Hüseyin Doğan Abdulkerim Sevgilioğlu Adil Soruç İlhami Kara Şemsettin Kuloğlu Yaşar Yıldız Enver Özkan Cengiz Kılınç Süleyman Aydın Baki Taş Muammer Çelik Halil Kansu Vehbi Balsak Mustafa Canbolat Nurettin Gişioğlu Mehmet Hanifi Şen Adem Gürlek Mustafa Aşkar Ramazan Gevher Mehmet Demir Osman Barışoğlu Sadık Aktaş Kamil Gezer Muzaffer Bal Kuray Karaoğlu Abdullah Erçelebi Kamil Kırdı KIRŞEHİR ŞUBE Ergün Çakıcıer Orhan Korkmaz Muhlis Atıcı Nurullah Yıldırım Ahmet Cansız Ziyattin Ünal Enes Çınar Yüksel Munis Turgay Akbaş Aydın Güdek Yunus Buğra Karahan Abdilaziz Yılmaz Maksut Yıldız M. Fatih Gören İSTANBUL 1 NOLU ŞUBE KOCAELİ ŞUBE Ali Yatı Muzaffer Erikoğlu Mustafa Akarsu Rıfat Kaya Sadık Dedebekiroğlu Yakup Sözen Hakkı Altındağ Numan Uysal M.Ali Karadaşlı Tayfun Ese Ali Aydoğdu Fahrettin Çukur Mustafa Budak Turan Ayra Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı MALATYA ŞUBE Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Ömer Apo Mustafa Çoban Hüseyin Akbaba Adem Y. Demirkol Kaya Oflaz Mehmet Dağhan Davut Saylan Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Seydi Sarı Ahmet Aksoy Mehmet Ağır Murat Akçaran Ahmet Bostan Ali Süzen Akif Akkuzu Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Salih Özbay Erbil Akarsu Musa Döner Nuh Yelli Mehmet Gümüş Ramazan Yörük Veli Özdemir VAKIFLAR ŞUBE Davut Başkan Ekrem Taşcı Seyyit Günay Kadir Hatipoğlu Sadık Cankar İbrahim Fidan Ali Kiriş Halit Uğurlu Osman Çelik Ercan Odabaşı Volkan Hedef Mehmet Ayhan Nurettin Aydemir Şaduman Bülbül Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Ahmet Gökdağ Fikri Ögat Erol Aslan Şahin Bulur Yüksel Kızılay İbrahim Öztürk Yavuz Budanır Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı TOKAT-AMASYA ŞUBE Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı MERSİN ŞUBE Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı TRAKYA ŞUBE MANİSA ŞUBE İSTANBUL 2 NOLU ŞUBE Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Osman Avcı A.Emin Eryılmaz Ersöz Güler Recep Topal Hasan Bayram Muhammet Karataş Ramazan Deniz KÜTAHYA-AFYON ŞUBE ESKİŞEHİR-BİLECİK ŞUBE Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı KARABÜK-BARTIN ŞUBE KASTAMONU ŞUBE Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Atila Ayhan Mustafa Çakıl Abdullah Sucu İsmail Topcu Necati Bardakcı M. Ali Işık Hüsamettin Gülcan MUĞLA ŞUBE Necmettin Demirden Ömer Demirel Abdullah Kaplan Dursun Tasa Adem Aydın Sadık Acar Mehmet Yıldız Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı TRABZON ŞUBE Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Ali Himmet İskenderoğlu Şube Başkanı Ömer Faruk Çakır Şube Başkan Yardımcısı Ahmet Yıldız Şube Başkan Yardımcısı Yusuf Özkul Şube Başkan Yardımcısı Abdurrahim Günaydın Şube Başkan Yardımcısı Davut Kul Şube Başkan Yardımcısı Arif Bilazer Şube Başkan Yardımcısı KARS ŞUBE Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı İbrahim Yıldız Ahmet Şafak Tamer Bulut Osman Örs Mahzuni Saraç Mehmet H. Umurbek Sucay Solmaz Şube Başkanı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı Şube Başkan Yardımcısı TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ OCAK 2014 22 www.turkenerjisen.org.tr TÜRK ENERJİ-SEN 5. OLAĞAN GENEL KURULUMUZ HAYIRLARA VESİLE OLSUN TÜRK ENERJİ SENDİKASI 5.OLAĞAN GENEL KURULU 18-19 OCAK 2014 TARİHLERİNDE ANKARA BAŞKENT ÖĞRETMENEVİ’NDE YAPILACAKTIR. TÜRK ENERJİ-SEN teşkilatını, önümüzdeki 4 yıl süre ile yönetecek kadroların seçileceği 5.Olağan Genel Kurulun birlik beraberlik içerisinde ve düğün tadında geçmesi, kazananın Türk Enerji Sendikası olması temennileri ile genel kurulun camiamıza ve kamu çalışanlarına, ülkemize hayırlar getirmesini diliyoruz. E RS Ö ZÜ TEDAŞ ÇALIŞANI ÜYELERİMİZE TEŞEKKÜRLERİMİZLE VEDA ! Değerli Arkadaşlar !.. Türk Enerji Sendikamızın 2013 yılı içerisinde kuruluşundan TEDAŞ'ın 8 dağıtım bölgesi daha özelleşbu yana her türlü fedakartirilerek 22 dağıtım bölgesinin devir işlelıklara katlanarak çok büyük mi tamamlanmıştır. destekler veren Ülkemiz de 1983 yıve zaman içerilından bu yana süregelen özelleştirme Mustafa TÜMER sinde 3800 gibi Gen. Bşk. Yrd. politikalarına çözüm rakamlara varan sayıları ile bulunamaması sadece Türkiye'de değil, Avhizmet kolurupa ve Dünyadaki Sendika- muzda en büyük kurumumuz ların ve çalışanların maalesef olan TEDAŞ çalışanlarına teortak sorunu olmuştur. şekkür ediyoruz. Türk Enerji Sendikası ola- Türk Enerji Sendikamızda rak özelleştirme politikaları yöneticilik yaparak hizmet ile dün olduğu gibi bu günde eden, Tedaş çalışanlarına ayrıyarında mücadele etmeye de- ca teşekkür ediyoruz. vam edeceğimizin bilinmesini Görev yaparken vefat eden TEDAŞ çalışanı ve Genel önemle bildiririz. Mali Sekreterimiz Merhum Mehmet Zeki AYHAN ve Genel Sekreterimiz merhum Basri AYDIN ı ve adını yazamadığımız emeği geçen ve ebediyete intikal eden arkadaşlarımızı buradan rahmet ve minnetle anıyoruz. Dünden bu güne Türk Enerji Sendikamıza Türkiye KamuSen'imize verdikleri desteklerden ötürü TEDAŞ çalışanları üyelerimize sonsuz teşekkür ve şükranlarımızı sunuyoruz. Bundan sonra ki yaşantılarında gittikleri kurumlarda da Türkiye Kamu-Sen üyesi olmaları temennisi ile mutlu, sağlıklı başarılı yıllar diliyoruz... HOŞÇA KALIN.. DOSTÇA KALIN... TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ CELAL KARAPINAR Türk Enerji-Sen Genel Başkanı OCAK 2014 ‘ 23 Memuru unutup, yolsuzluğa, hırsızlığa destek verenler, bugün memurun karşısına ne yüzle çıkacaklar? Birileri, ayakkabı kutularında milyonlarca doları götürürken, memurun karşısına ne yüzle çıkacaklar? TAKKE DÜŞTÜ, KEL GÖRÜNDÜ! 17 Aralık 2013 gününün sabahında internet sitelerine düşen bir operasyon haberi dikkate değer görünse de her halde birçok kişi bu haberin Türkiye gündemini derinden sarsacağını tahmin edemezdi. Bakan çocukları, işadamları, Belediye Başkanları ve birçok insanı içinde barındıran bu operasyon yetim hakkı yiyen ve her cümlesinde yüce dinimizi ve Allah’ımızı ağızlarından düşürmeyenlerin yüzlerini çok daha net bir şekilde görmemizi sağlamıştır. O günden itibaren başlayan süreçte yaşananlar deyim yerindeyse baş döndürücü bir hal almıştır. AKP Hükümeti ve sayın Başbakan’ın iddiaların üzerine gitmek yerine Emniyet ve yargıda başlattığı cadı avı bir Hukuk devleti olan Türkiye’nin temel dinamiklerini derinden sarsmaktadır. Daha 2010 yılında yapılan referandumda, HSYK’nın yapısını değiştirmek için “üstünlerin hukuk’u değil, hukuk’un üstünlüğü” sözlerinin ardına sığınarak yapılan açıklamaların aradan geçen birkaç yıl içerisinde unutulması son derece hazin bir tablo olarak karşımıza çıkmaktadır. “Türkiye bağırsaklarını temizliyor” sözleriyle bu milletin yetiştirdiği birçok vatan evladı hapislere atılırken, herkesi Hukuk’a davet eden ve savcıyı kahraman ilan edenlerin bugün geldikleri durum oldukça manidardır. Bugüne dek, “Milli iradeye saygı” kisvesi altında, mille- tin kaynaklarını sömürenlere yardım ve yataklık edenlerin çocuk, enişte, baldız, bacanak, kayınpeder demeden; cümbür cemaat, maaile, ülkenin kaynaklarına üşüştüklerini , ayakkabı kutuları, çelik kasalar, ve para sayma makineleri sayesinde gördük ve öğrendik. 2 milyon 600 bin kamu çalışanı ve 1 milyon 800 bin emekliye masada üç kuruşu reva görenlerin, toplu sözleşme masasında memurlara ayrılan payın 3 milyar lirasını lobilere peşkeş çekenlerin sıra kendilerine gelince deveyi hamudu ile götürdüklerini bir kez daha gördük. Tüm bu olaylar karşısında hala yolsuzluk ve rüşvetin üzerine gitmek yerine bu ülkenin kurumlarıyla kavga eden Başbakan’ın içine düştüğü durum içler acısıdır. 87 milyar Euro civarında bir kara paranın konuşulduğu, birçok ses kaydı ve fotoğraf görüntüsünün olduğu, Bakanların kollarına 700 bin TL’lik saatler taktığı bu ortamda hala “Bu dış mihrakların ve paralel devletin işidir” demek abesle iştigaldir. 11 yıllık iktidarları döneminde paralel bir yapılanmaya göz yumanların bugün paralel devletten şikayet etmesi son derece manasızdır. “Ne istediler de vermedik” diyen bu zihniyetin iktidarı boyunca bu ülkede yapılan birçok şeye sessiz kaldığını ve bu yüce milletin ordusuna dahi kumpas kurulduğunu bizzat sayın Başbakan’ın başdanışmanının ağzından öğrendik. Ancak yaşanan gelişmeler Türk halkını kendine getirmiş ve bu millet neyin ak, neyin kara olduğunu artık anlamıştır. Tabir-i Caizse, takke düşmüş, kel görünmüştür. Bugüne kadar halkımızın bütün değerlerini sömüren Akp iktidarının maskesi artık düşmüştür. İktidarları boyunca; Millete ait değerleri atıp, satıp peşkeş çekenler, Arazileri, ormanları, madenleri yakıp, yıkıp yok edenler, Milyonlarca vatandaşın hakkını çalıp, çırpıp iç edenler, Çalışmadan zengin olma hevesiyle, memurların alın terini gasp edenler, Mevki, makam ve siyasi çıkarları uğruna kamu görevlilerini masada satanlar, Şu soğuk günlerde evinde bat- taniyeyle ısınmaya çalışanların, soğuktan donan bebeklerin ahını almışlardır. Birileri yaşanan bu operasyonlardan kuytu köşelere gizlenerek kaçmaya çalışırken, Türkiye Kamu-Sen dün olduğu gibi bugünde doğruları ve gerçekleri söylemeye devam etmektedir. Şimdi soruyorum; Memuru unutup, yolsuzluğa, hırsızlığa destek verenler, bugün memurun karşısına ne yüzle çıkacaklar? Birileri, ayakkabı kutularında milyonlarca doları götürürken, memurun karşısına ne yüzle çıkacaklar? Kış soğuğunun bastırdığı günlerde oduna, kömüre, doğalgaza gelen zamları bile karşılamayan maaş artışına imza atan, bir eli yağda, bir eli balda yandaşlar, soğuktan donan memurun karşısına ne yüzle çıkacaklar? TOROS DAĞLARININ TEPELERİNDE TEK BİR TÜRKMEN EVİNİN BACASI TÜTER HALDE KALMIŞ İSE BEN BU MİLLETTEN UMUDUMU KESMEM; BAYRAĞIMI GÖĞSÜME SARAR, MİLLETİMİN İSTİKBALİ UĞRUNA ÖLÜRÜM !.. TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ OCAK 2014 24 TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ NECATİ ALSANCAK Türk İmar-Sen Genel Başkanı ‘ 25 Herhalde bu kadar para ‘‘Bakan çocukları şeker alsın, Halkbank müdürü evde de iş yapsın’’ diye verilmedi. Milletin ve devletin hangi malları ve imkanları feda edildi ki rüşvet çarkı böylesine büyük oldu. Kamu nasıl bir zarara uğratıldı ki çok önemli iş adamları, bakan çocukları, banka genel müdürleri bu işin içinde yer aldı. MİLLETİMİZ YOLSUZLUK OPERASYONUNUN ÜSTÜNÜ ÖRTTÜRMEMELİ... T ürkiye’yi son haftalarda derinden sarsan büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyonu sayesinde milletin parasının nasıl çarçur edildiğini,bunun da nasıl pervasızca yapıldığını gördük. Ayakkabı Kutularında Paralar, yatak odalarında çelik kasalar, para sayma makineleri, taksilerle yine ayakkabı kutusunda yapılan servisler gibi rüşvet ve yolsuzluğun ulaştığı boyutu bize anlatıyor. Sadece evlerde ele geçen paranın 10 milyon doları bulması rüşvet çarkının büyüklüğünü www.turkimarsen.org.tr TÜRK İMAR-SEN ŞUBE BAŞKANLARI İSTİŞARE TOPLANTIMIZ GERÇEKLEŞTİ OCAK 2014 de gösteriyor. Herhalde bu kadar para ‘‘Bakan çocukları şeker alsın, Halkbank müdürü evde de iş yapsın’’ diye verilmedi. Milletin ve devletin hangi malları ve imkanları feda edildi ki rüşvet çarkı böylesine büyük oldu. Kamu nasıl bir zarara uğratıldı ki çok önemli iş adamları, bakan çocukları, banka genel müdürleri bu işin içinde yer aldı. Milletin ve devletin neleri çalındı? işte tüm bunlarda tüm açıklığı ile ortaya çıkarılmalı ve millete anlatılmalıdır. Umarız ki yargıya müdahale çabalarına rağmen hukuk işler ve bunları yapanlar hesap verirler. Apar topar emniyet müdüründen şube müdürlerine komiserden polis memurlarına kadar görevden almalar yapılsa da evlerine doldurdukları haram paraların hesabını bu dünyada da verirler. Milletimizin tüm bunları iyi değerlendirmelidir. Yolsuzlukla mücadele deyip yolunu bulanlar, çocuklarınıza sahip çıkın diye millete nutuk atanların çocuklarına nasıl sahip çıktıklarını iyi görmelidir. Bu işin ne üstü örtülmeli ne de sümenaltı edilmelidir. Milletimiz buna fırsat vermemelidir. www.kamusen.org.tr Şube Başkanları istişare toplantımız 23-24 Kasım 2013 tarihinde Ankara'da gerçekleştirildi. Toplantının bir bölümüne Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Sayın İsmail Koncuk da katıldı. Toplantıda bir konuşma yapan Genel Başkanımız Necati Alsancak, şube kongrelerini gerçekleştiren şube başkanlarımızı tebrik etti ve önümüzdeki 4 yılda sendikal çalışmalarda başarılar diledi. Konuşmasında Türkiye’nin ihanet süreci yaşadığına değinen Alsancak, “Türk milleti tüm bu ihanet sürecine karşı dik durmaz ve tepki göstermezse ne yazık ki bizi kara günler beklemektedir. Türk adı olan herşeye karşı tahammülsüzlük ve yok etme süreci yaşanıyor.” dedi. Kamu çalışanlarının da toplu sözleşme ile ihanete uğradıklarını belirten Alsancak, hükümetin teklifinden bile daha az bir zam oranına evet dinildiğini hatırlatarak, “Memurlar kendilerine yapılan bu ihanetin hesabını sormalı” dedi. İstişare toplantısında Genel Başkanımız, şube başkanlarımız ile önümüzdeki dönemdeki çalışmalarla ilgili fikir alışverişinde bulundu. Karayollarında seyyar görev tazminatı için başvuru Türk İmar-Sen memur kadrosuna geçen ve halen gişede görevlerini sürdüren memurlaraseyyar görev tazminatı ödenmesi uygulamasını sürdürülmesi için Karayolları Genel Müdürlüğü’ne başvuru yaptı. Yapılan başvuruda Bölge merkezleri, şubeler, otoyollar ve yol yapım kontrol şefliklerinde görev yapmakta iken memur kadrosuna geçen ve halen memur olarak gişede görevlerini devam ettiren çalışanların mağdu- riyetinin giderilmesi istendi. Başvuruda söz konusu memurların 2014 yılında uygulanacak olan Seyyar Görev tazminatı ödenmesi uygun görülecekler listesine eklenmesi için çalışma yapılması istendi. VHKİ GEÇİŞ 1 MAYIS’TA TAMAM Türk İmar-Sen çalışanların sorunlarına girişimlere ve çözüm üretmeye devam ediyor. Genel Başkanımız Necati Alsancak ve Ankara 2 Nolu Şube Başkanımız Fikret Kılınç ile birlikte Karayolları Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Ayhan Çiftçi’yi ziyaret etti. Yapılan görüşmede Genel Başkanımız gişe memurluğundan VHKİ’ye geçemeyenlerin sorunlarını çözülmesini ve Görevde Yükselme Sınavı ile ilgili çalışanların bekleyişlerini dile getirdi. Daire Başkanı Ayhan Çiftçi’de, gişe memurluğundan VHKİ’ye geçmeyenlere 1 Mayıs 2014'e kadar kadrolarının verileceğini, Görevde Yükselme sonuçlarının da komisyonda görüşülmekte olduğunu kısa zamanda açıklanacağı bilgisin verdi. TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ OCAK 2014 26 TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ OCAK 2014 27 İSTANBUL 2 www.turkulasimsen.org.tr ADANA ADANA ADANA ADANA AFYON AFYON AFYON ANKARA-1 KAYSERİ HAYIRLI OLSUN... TÜRK ULAŞIM-SEN ADANA MALATYA AFYON ANKARA-1 SAKARYA ANKARA-1 ANKARA-3 ANKARA-3 ANKARA-3 ANKARA-1 ANKARA-3 ERZURUM GAZİANTEP ERZURUM GAZİANTEP ERZURUM GAZİANTEP ANKARA-1 GAZİ ANTE P ERZURUM ŞUBELERİMİZİN 5. OLAĞAN GENEL KURULLARI TAMAMLANDI 05 Eylül 2013 tarihinde başlayan Şubelerimizin 5. Olağan Genel Kurul süreci, 08 Aralık 2013 tarihinde Ankara-1 ve Ankara-3 Nolu Şubelerimizin gerçekleşen Genel Kurullarıyla son buldu. Gazetemizin bir önceki sayısında İzmir-1, İzmir-2, Samsun, Karabük, Elazığ, İstanbul-3, İstanbul-1 ve Sivas Şubelerimizin yeni oluşan Şube Yönetim Kurulu Üyelerini sizlerle paylaşmıştık. Bu sayımızda ise, geri kalan 12 Şubemizin Genel Kurullar sonucunda oluşan yeni Şube Yönetim Kurulu Üyelerini paylaşıyoruz. Türk Ulaşım-Sen Genel Merkezi olarak, 5. Olağan Genel Kurul sonucunda üyelerimizin oylarıyla seçilen Şube Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyelerimize yeni görevlerinde üstün başarılar diler, emeği geçen yöneticilerimize yaptıkları katkılarından dolayı ve Genel Kurul’a katılarak teveccüh gösteren bütün üyelerimize teşekkür ediyoruz. Yeni Şube Yönetim Kurulları şu şekilde; Sakarya Şube Başkanlığımızın yeni Yönetim Kurulu; Şube Başkanı: Ömür Kalkan Yönetim Kurulu Üyeleri: Veli Ertürk, Serhat Özbek, Tuğbay Palak, Murat Dündar, Necati Oğuz Sertöz, Muzaffer Akbaş. İstanbul-2 Nolu Şube Başkanlığımızın yeni Yönetim Kurulu; Şube Başkanı: Özer Alpat Yönetim Kurulu Üyeleri: Süleyman Kılıç, Bayram Telli, Tuncay Akpınar, Tahsin Atasoy, Yusuf Kökner, Adnan Öztürk Erzurum Şube Başkanlığımızın yeni Yönetim Kurulu; Şube Başkanı: Mükremin Aktaş Yönetim Kurulu Üyeleri: İbrahim Yalçın, Selim Demir, Ahmet Garipoğlu, Levent Sarıgül, Kamil Özbek, İlhami Sayak Malatya Şube Başkanlığımızın yeni Yönetim Kurulu; Şube Başkanı: Yusuf Kayan Yönetim Kurulu Üyeleri: Önder Akgül, Serdar Akyüz, Erol Gül, Süleyman Kutlu, Abdurrahman Duran, Ediz Bayram. Adana Şube Başkanlığımızın yeni Yönetim Kurulu; Şube Başkanı: Cengiz Köse Yönetim Kurulu Üyeleri: İrfan Gök, Zafer Durakçı, Ahmet Atalay, Adem Kapukaya, Abdullah Gülen, Muhsin Polat. Gaziantep Şube Başkanlığımızın yeni Yönetim Kurulu; Şube Başkanı: Baler Fidan Şube Yönetim Kurulu Üyeleri: Mustafa Sönmez, Ömer Özmen, Murat Yücedağ, Mehmet Çalışkan, İbrahim Aslan, Mennan Sarıyıldız. Afyon Şube Başkanlığımızın yeni Yönetim Kurulu; Şube Başkanı: Adem Artuç Yönetim Kurulu Üyeleri: Tuncay Usta, İdris Memiş, İbrahim Mert, Hakan Işık, Murat Yılmaz, Ali Akyıldız Eskişehir Şube Başkanlığımızın yeni Yönetim Kurulu; Şube Başkanı: Tamer Üsçetin Yönetim Kurulu Üyeleri: Yahya Kaçan, Ümit Biçer, Cem Yiyit, Erhan Gürcan, Aytekin Kara, Mehmet Kara Kayseri Şube Başkanlığımızın yeni Yönetim Kurulu; Şube Başkanı: Süleyman Atıcı Yönetim Kurulu Üyeleri: Mehmet Mesut Ayçilek, Şahman Tokalı, Bekir Keleş, Yusuf Dağdelen, Kenan İlhan, Abdulkadir Ata. Ankara-2 No'lu Şube Başkanlığımızın yeni Yönetim Kurulu; Şube Başkanı: Vedat Emre Yönetim Kurulu Üyeleri: Yener Kardeş, Ömer Maraş, Öztekin Kanber, Ferman Kara, Murat Mercankaya, Bülent Gayretli. Ankara-3 Nolu Şube Başkanlığımızın yeni Yönetim Kurulu; Şube Başkanı: Dr. Mustafa Morkoyun Yönetim Kurulu Üyeleri: Serhat Altınok, Köksal İnan, Filiz Şahin, Şevki Gülhan, Metin Bayraktar, Halil Turgut Ankara-1 Nolu Şube Başkanlığımızın yeni Yönetim Kurulu; Şube Başkanı: Yaşar Yazıcı Yönetim Kurulu Üyeleri : Gürsel Koç, Ercan Taplaktepe, Musa Akçadağ, Ramazan Tokat, Hüseyin Balaban, Vedat Ünal. TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ OCAK 2014 28 Radyoloji çalışanlarının sorunlarına çare üretilmeli www.turksagliksen.org.tr TÜRK SAĞLIK-SEN Çalışma saatleri günlük 5 saatten 7 saate çıkarıldı H Çalışanlar radyasyonun yol açtığı kanser başta olmak üzere birçok hastalıkla başbaşa bırakıldı!.. er yıl katlanarak artan iş yüküne karşı, radyoloji çalışanları için tedbirler alınacağı yerde, çalışanların sağlığı hiçe sayılmış ve çalışma saatleri günlük 5 saatten 7 saate çıkarılmıştır. Bu düzenleme ile daha çok çalışın, sağlığınız umurumuzda olmaz denilmiştir. Çalışanlar radyasyonun yol açtığı kanser başta olmak üzere birçok hastalıkla başbaşa bırakılmışlardır. MESAİ SAATLERİ ARTIYOR Cihazlar, çalışma ortamının uygunluğu gibi birçok önemli hususta ne yazık ki göz ardı edilmektedir. Mesai saatleri yükseltilirken yıpranma payları da makaslanarak yıllık 90 gün olan bu hak yaklaşık 50 güne indirilmiştir. İstihdam konusunda da ciddi bir adım atılmamış, radyoloji çalışanları bu ağır işyükünün altında çalışmaya zorlanmaktadırlar. Sağlık hizmetini sunup, şifa dağıtırken kendi sağlıklarının tehlikeye atılıyor olması ne iş sağlığı ve güvenliği ile ne de insan hakkı ile bağdaşmaktadır. Bu durum ne yazık ki devlet eliyle gerçekleştiriliyor olması da ayrı bir ayıp olarak durmaktadır. Yaptıkları iş karşılığında ayrı bir ödüllendirmeyi hak eden radyoloji çalışanlarının mevzuatta yapılan düzenlemelerle cezalandırılması da ayrı bir garabettir. Radyoloji çalışanlarının sorunlarını görmezden gelen, feryadlarına kulak tıkayanlar büyük bir vebalin altına girmektedirler. Sağlık Bakanlığı ölümcül hastalıklara davetiye çıkartan bu çalışma düzenini mutlaka yeniden gözden geçirmeli, düzenleme yapmalıdır. ÇARE ÜRETİLMELİ ARTIK... Dünya radyoloji gününde Başta Sağlık Bakanlığı idarecileri olmak üzere tüm yetkililerin çalışanların sorunlarına duyarlılıkla yaklaşmalılardır. Artık çözüm üretilmeli, sorunlar görmezden gelinmemelidir. Çare üretilmelidir. Riskli birimlerde hizmet verenler için önemli karar! Sendikamızın açtığı dava sonucunda riskli birimlere hizmet veren sağlık çalışanlarının yaşadıkları haksızlıkla ilgili önemli bir karar çıktı. Mahkeme Mevzuatta yer almamasına rağmen riskli birime kısmı süreli hizmet verenler, riskli birim katsayısından yararlanmalıdır dedi. Yozgat Devlet Hastanesi’nde laboratuvarda görev yapan bir üyemizin riskli birime hizmet verdiği sürelerde riskli birim katsayısından yararlandırması talebi ile yaptığı başvurunun reddedilmesi üzerine Türk Sağlık-Sen tarafından dava açıldı. ANAYASA’NIN EŞİTLİK İLKESİ... Davayı görüşen Yozgat İdare Mahkemesi’nin kararında Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumuna Bağlı Sağlık Tesislerinde Görevli Personele Ek Ödeme Yaptırılmasına Dair Yönetmelik’te riskli birime kısmi süreli çalışması durumunda bu sürelerin riskli birim için öngörülen katsayı üzerinde değerlendirileceği bir düzenlemenin yer almadığı belirtildi. Kararda riskli birimlerde fiilen çalışmamakla birlikte, görevi gereği riskli birimlerden gelen işlere bakmak durumunda kalan personele de riskli birimler için çalıştığı sürelerle ilgili riskli birim katsayısının uygulanmamasının da hakkaniyete aykırı olacağına dikkat çekildi. Söz konusunun talebin reddedilmesine Anayasanın eşitlik ilkesi ile hukuka ve hakkaniyete uyarlılık bulunmadığına vurgu yapılarak red işleminin iptaline karar verildi. Disiplin amiri değişikliğine dava... TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ İş yükü, nöbet ve yeni yönetmelik taslağından yer alan düzenlemeleri protesto etmek amacıyla aile hekimleri Ankara’da Sağlık Bakanlığı önünde toplandı. Aile hekimleri ile bir araya geldik Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci ve Yönetim Kurulu Üyeleri Aile hekimleri ile eylem öncesinde bir araya geldiler. AHEF Genel Başkanı Dr. Murat Girginer ve AHEF Yönetim Kurulu ile görüşen Genel Başkanımız Önder Kahveci, Aile hekimleri- OCAK 2014 29 nin eylemlerine destek verdiklerini kaydetti. Sorunlarına çözüm isteyen aile hekimlerinin yanlarında olduklarını belirtti. Kahveci şube genel kurulları dolayısıyla kendisinin eyleme gelemeyecek olsa da Türk Sağlık-Sen’in üyeleri ile alanda olacağını ifade etti. AİLE HEKİMLERİYLE BERABERDİK İstanbul’daki İş Bırakma Eylemi’ne destek verdik... 06.12.2013 tarih ve 28843 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren "Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Disiplin Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik"in III sayılı Cetvelinin 7 Sıra Numaralı bendinde "Müdür Yardımcısı, Hemşire, Hemşire Yardımcısı, Ebe , Sağlık Teknikeri, Laborant, Diş Protez Teknisyeni, Sağlık Memuru, Sağlık Teknisyeni ve Müdüre bağlı olarak çalışan diğer personelin disiplin amiri Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü’’ olarak değiştirilmiştir. Buna göre, 23.11.2012 tarih ve 28476 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren "Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Disiplin Yönetmeliği"nin III sayılı Taşra ve Döner Sermaye Teşkilatı başlıklı 5 numaralı bendinde sayılan personelden Sağlık Teknikeri, Laborant, Diş Protez Teknisyeni, Sağlık Memuru, Sağlık Teknisyeni, ve Müdüre bağlı olarak çalışan diğer personelin disiplin amiri Başhekim yardımcısı olarak belirlenmiş iken, yapılan değişiklikle disiplin amirleri Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü olarak düzenlenmiştir. Söz konusu değişikliğin iptali için sendikamız tarafından dava açıldı. TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmekte olan Tam Gün Yasa Tasarısı ile birlikte aile hekimlerine ve aile sağlığı çalışanlarına nöbet getirilmesi ile ilgili olarak 4 Aralık'ta aile hekimleri iş bıraktı. Türk Sağlık-Sen olarak biz de karar alarak iş bırakma eylemine destek verdik. İstanbul'da İSTAHED'in (İstanbul Aile Hekimleri Derneği) gerçekleştirdiği eyleme Genel Başkan Yardımcımız Abdurrahman Uysal, İstanbul 1 Nolu Şube Başkanımız Yasin Gülderen, İstanbul 2 Nolu Şube Başkanımız Alper Alıcı, İstanbul 4 Nolu Şube Başkanımız Kasım Koyun, İstanbul 5 Nolu Şube Baş- kanımız Oğuz Toy, İstanbul 6 Nolu Şube Başkanımız Mustafa Erkinisli, Bursa Şube Başkanımız Mustafa Köse ve şubelerimiz başkan yardımcıları ile üyelerimiz katıldı. UYSAL: AİLE HEKİMLERİNİN SORUNLARINI HEP BİZ DİLE GETİRDİK Eylemde Cevizlibağ Metro istasyonundan Halk Sağlığı Müdürlüğü’ne kadar protestolar eşliğinde bir yürüyüş gerçekleştirildi. Halk Sağlığı Müdürlüğü önünde İSTAHED Başkanı H. Esin Şener ve AHEF yönetim kurulu başkanı Murat Girginer bir konuşma yaptılar. Yaşadıkların sorunları dile getirdiler. Halk Sağlığı Müdürlüğü önünde bir konuşma yapan Genel Başkan Yardımcımız Abdurrahman Uysal, Türk Sağlık-Sen'in aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanları için gösterdiği mücadeleye dikkat çekerek, "2005 yılında Düzce ilinde pilot bölge uygulaması ile başlayan Aile Hekimliği sisteminde 8 yılı geride bıraktık. Bu süre zarfında sistem içinde çalışanların mali sosyal ve özlük hakları adına mücadele verdik. Nisan 2005 ülkemizde geçekleştirilen ilk aile hekimliği eylemini, Nisan 2006 yılında ilk saha anket çalışmasını, Ekim 2009 ilk aile hekimliği ve aile sağlığı çalışanları Çalıştay’ını gerçekleştirdik. Aile Hekimlerimizin ve Aile Sağlığı çalışanlarımızın sorunlarını bakanlığa, aile ve sağlık komisyonuna parti gruplarına taşıdık. Hukuka aykırı uygulamaları mahkemelere taşıdık. Her zaman Çalışanları yanında olduk bundan sonrada olmaya devam edeceğiz. Koruyucu Sağlık Hizmetini yürüten aile hekimlerimizin 2 basamakta görevlendirilmelerine nöbet ve ihtar puanı uygulamalarına karşıyız. Aile hekimleri derneklerinin eylemlerine destek vermek amacıyla Ülke genelinde iş bırakma kararı aldık.Bundan sonraki süreçte de Aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarımızın yanında olacağımızı belirtmek isterim." dedi. TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ z ı m ı n a k ş a Genel B : İ C E V H A K R ÖNDE OCAK 2014 ‘ Yetkili ama etkisiz sendika; çalışanları Enflasyon farkını almayan bir sendika olmaz, sendikal mücadele olmaz, toplu sözleşme olmaz. Sağlık çalışanlarının hem ücretleri hem de döner sermaye gelirleri artık komik hale geldi CANLI YAYINDA SORULA CEVAPLADI... RI Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, Kanal B’de yayınlanan Güncel programına katılarak kamu çalışanlarının, sağlık çalışanlarının sorunlarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. İşte Genel Başkanımız Kahveci’nin programdaki açıklamaları…. 30 Türkiye Kamu-Sen olarak 4 Aralık’ta TBMM önünde eylem yaptınız. Neydi sizi Meclis önüne götüren nedenler? Bu yıl yapılan Toplu Sözleşme 2 yıllık bir süreyi kapsayacak. Yapılan bu son pazarlık sürecinde hem 2014 hem de 2015 yılına ilişkin kamu çalışanların mali ve sosyal hakları görüşüldü. 1 Ağustos-30 Ağustos tarihleri arasında yapılması gereken Toplu Sözleşme maalesef yetkili konfederasyon tarafından 3 toplantıda bitirildi. Yasa bu süreci 30 gün olarak belirlemiş. Hadi bunun son haftasını bir uzlaşmazlık çıkarsa Kamu Görevlileri Hakem Kurulu için ayırdınız, diyelim kalan 23 günde rahatlıkla birçok konu müzakere edilebilirdi. Ama yetkili konfederasyon ve bağlı sendikalar üç toplantıda görüşmeleri bitirdiler. Çalışanların birçok hakkı-hukuku o masada tartışılmadan Toplu Sözleşme Süreci tamamlanmış oldu. Diğer konfederasyonlar gibi biz de Toplu Sözleşme süreci öncesinde taleplerimizi kamuoyu ile paylaştık. Baktığınız da masaya götürülen talep sayısı binin üzerinde. Şimdi sormak lazım. Binden fazla talebi 3 toplantıda nasıl müzakere ettiniz? Bayramdan bir gün önce sadece yarım günlük çalışmanın olduğu bir günde saat 12.30’da imzayı atıyorsunuz. Görünen o ki bir çok telkin neticesinde sadece 123 TL’lik bir artışa imza attılar. İşte bizim TBMM önündeki tepkimiz buydu. Kamu çalışanlarının yıllardır birikmiş, çözüm bekleyen sorunları var. 4-C’lilerin, hizmetlilerin, öğretmenlerin, sağlık çalışanlarının, Maliye’de çalışan, diğer kurumlarda çalışan arkadaşlarımızın yığınla sorunu var. Bu şartlarda Toplu Sözleşme 3 günde bitmez! Ben Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı olarak yetkili olduğumuz dönemlerde 7 yıl toplu görüşmelere katıldım. Biz sabahlara kadar orada müzakere yürüttük, tartıştık, zaman zaman gergin anlar yaşandı. Müzakere böyle yapılır, pazarlık böyle yapılır. Siz 3 gün içinde neyi konuştunuz, neyi kararlaştırdınız? İmza attıkları metin ortada 2014 için ‘ 123 TL artış, 2015 yılı için 3+3’lük artış! Bunun haricinde başka bir şey var da biz mi bilmiyoruz? Elimizde imzalanan tutanaklar var, kamuoyuna açıklananlar bunlar. 123 TL artış ortalama memur maaşlarına yüzde 5.1 artışa tekabül ediyor. Peki hükümet ne teklif etmişti; 3+3… MemurSen Başkanı hükümetin bu teklifi üzerine, ‘’Bize alanları gösteriyorsunuz’’ diye tepki göstermişti. Fakat ne olduysa 2 gün sonra imza attı! BÖYLE BİR PAZARLIK, BÖYLE BİR TOPLU SÖZLEŞME SÜRECİ OLUR MU? Aslında 3+3 teklifi kabul etselerdi kamu çalışanları için daha iyi olacaktı. ‘123 TL taban aylığına yansıyacak’ diye güya imzalar atıldı. Oysa ek ders ücretleri artmayacak, nöbet ücretleri artmayacak, döner sermaye artmayacak, ek ödemeler artmayacak, aile yardımı artmayacak, çocuk yardımı artmayacak. Dolayısıyla katsayı ve göstergeye bağlı hiçbir ücret artışı olmayacak! Kısaca 2014 yılında kamu çalışanlarını 123 TL’ye mahkûm ettiler. 4 Aralık tarihinde TBMM önündeki eylemimizde bu süreci ve atılan imzaları bir kere daha protesto ettik. 2014 Bütçesi Meclis’e gelecek. En azından enflasyon farklarının maaşlara yansıtılması için hükümete bir çağrıda bulunduk. Biz Başbakan’a bu konuda daha önce mektup yazmıştık. Partilerin Grup Başkan Vekilleriyle görüşmeler yaptık. Yani düşünün enflasyon farkını dahi masada unutan, görmezlikten gelen bir sendikal anlayış olabilir mi? Böyle bir pazarlık, böyle bir Toplu Sözleşme süreci olur mu? BUNLAR BUNU BİLE BECEREMEDİ! Şu anda TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamları 7.3. 2014 yılında ortalama memur maaşlarına yapılacak zam yüzde 5.1, enflasyon oranı ise 7.3… İki puandan fazla bir kayıp var. Tabi enflasyon artışı 7.3’de kalacak mı, bunu da bilmiyoruz tabi. 2014’de enflasyon belki yüzde 8 belki yüzde 10 olacak! Geçmişte bu yana enflasyon farkı hep masada konuşulup karara bağlanmıştır. Bunlar bunu bile beceremediler. TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ OCAK 2014 Toplu Sözleşme masasını neden ve nasıl bırakıp kaçtı?.. Geçtiğimiz günlerde Kamu Personeli Danışma Kurulu Toplantısı yapıldı. Burada neler konuşuldu, taleplerinizi tekrar gündeme getirme imkânınız oldu mu? Kamu Personeli Danışma Kurulu bir istişare kuruludur. Kanun gereği yılda iki kere Kurul toplanıyor. Bizim için de önemli bir kurul. Toplu Sözleşme masası haricinde kamu personelinin sorunlarının tartışılacağı bir yer. Biz enflasyon farkı, çocuk yardımı vesaire tüm konuları Kamu Personeli Danışma Kurulu Toplantısına götürdük. Bazı maddeler üzerinde çalışmalar yapılacak. 4/C’liler ile 30 yıllık hizmet konusunda çalışmalara yapılacak. Sosyal güvenlik sistemini değiştiriyoruz, 65 yaş sınırı getiriyoruz, emeklilik süresini uzatıyoruz ama memurlara 25 yıl üzerinden kıdem tazminatı veriyoruz. Bu da ayrı bir komedi. İşçiler 40 sene çalışsa 40 sene üzerinden ikramiye alıyor, 50 sene çalışsa 50 sene üzerinden ikramiye alıyor. Bu da kısa sürede çözüme muhtaç önemli sorunlardan birisidir. Bunların bazı maddeleri üzerinde yeniden bir çalışma yapılacak. Taraflar tekrar bir araya gelecek. Toplu Sözleşme süreci heba oldu. Şimdi Kamu Personeli Danışma Kurulu’ndan bir şeyler çıkarmak için Türkiye Kamu-Sen olarak mücadele veriyoruz. Toplu Sözleşme hem kamu çalışanlarını üzdü hem de yetkili konfederasyonun beceriksizliğini ortaya koydu. Yetkili konfederasyonun yöneticileri acaba hükümete diyet borcu mu ödüyor? Kapalı kapılar ardında bir takım görüşmeler yapıldı ve memurları toplu sözleşme masasında bırakıp çıktılar. Kamu çalışanları da artık bunu görmelidir, testiyi kıran ile taşıyanı ayırt etsin! Kendisini temsil edecek insanları iyi seçsin. Sendikaların bu dönem müzakere için elleri çok güçlüydü. Siyasi iktidarlar seçim dönemlerinde daha esnek davranırlar. Önümüzde yerel seçimler, cumhurbaşkanlığı seçimleri ve genel seçimler var. Şunu söyleyin anlarım. ‘Biz bütün mücadeleyi verdik, her türlü demokratik tepkiyi gösterdik ama sonuç alamadık’ derseniz anlarım. Ama bunların hiç biri yapılmadı. Hükümetten beslenenler, bürokrasiden faydalanarak sendikal mücadelesini sürdürenler maalesef çalışanların haklarını masada bırakıp kalkabiliyorlar. 123 TL’YE İMZA ATACAĞINIZA BU MESELEYİ ÇÖZSEYDİNİZ Plan Bütçe Komisyonu’nda pek çok konu konuşuldu. Kamu çalışanlarının sorunlarının çözümüne ilişkin bir adım atılacağı izlenimi edindiniz mi? Biz Toplu Sözleşmede bir şey görmedik. Zaten müzakere de etmediler. 30 günlük süreyi kullansalardı sorunların tamamı konuşulurdu. 4/C’lilerin sorunu çözüldü mü? Hayır. Başından beri 4/C’lilere kadro istiyoruz. 4/B’lilere kadro verildi, 4/C’liler kaldı. Vekil ebe ve hemşireler, aile sağlığı çalışanları kaldı. Bu kadro meselesi neden o masada konuşulmadı? Tüm kamu çalışanların ek ödemelerinin döner sermayeye yansıtılması ile ilgili talebi var. Şu anda 2 milyon 600 bin kamu çalışanı bunu bekliyor. Neden? Çünkü maaşının üçte birinden fazlası emekliliğe esas hale getirilmemiş. 123 TL’ye imza atacağınıza bu meseleyi çözseydiniz. Kendi hizmet kolumuza bakacak olursak, bugün bir tıp doktorunun emekli olması halinde alacağı emekli aylığı 1600 -1700 TL, hemşirenin emekli aylığı 1300-1400 Lira. Bizim isteğimiz bütün ücretlerimiz emekliliğe esas hale getirilsin. Sağlık Bakanlığı’nda 21 bin hizmetli personel çalışıyor. Bunların 6500’ü lise ve üst eğitim mezunları. Bunların kadrosu verilmiyor. Onlarca sorun var, neyi konuştunuz 3 günde? Onlarca sorun var. Sizin yetkili olduğunuz dönem müzakereleri nasıl yürüttünüz? Ben 7 yıl toplu görüşmelere katıldım. Türkiye Kamu-Sen ve Türk Sağlık-Sen’in yaptıkları ortadadır. Konfederasyonumuzun veya bizim web sitemize girilirse bir çok meselenin çözüme kavuşturulduğu görülecektir. Müzakerelerin adı Toplu Sözleşme oldu yani alınan kararlara hemen kanun hükmünde yürürlüğe girebiliyor. Biz yetkili olduğumuz dönem çok iyi müzakereler yaptık ve çok iyi sonuçlar elde ettik. Yine biz yetkili olarak devam etseydik tabii ki çok daha iyi neticeler alırdık. 2002 yılında yapılan ilk toplu görüşmelerde masada ben de vardım. Ecevit’in Başbakan olduğu 57. Hükümet döneminde ve biz 100 TL seyyanen zam aldık o masada. Dolayısıyla dişe diş kora kor müzakere yaparsanız iyi sonuçlar alırsınız. Bizim yaptığımız toplu görüşmelerde başlangıç ile sona doğru arasında mutlaka ilerleme olmuştur. Bugün 1. derece memurların ek ödemesi 800 lirayı geçti. 2006 yılında Türkiye Kamu-Sen’in ‘denge tazminatı’ adı altında 40+40 TL ile başlattığı süreçtir bu. 0 40+40 TL bugün 800 TL’ye ulaştı. Şimdi bütün mücadelemiz ek ödemelerin emekliliğe yansıtılmasıdır. Açlık sınırının altında çalışan kamu çalışanlarının maaşlarını açlık sınırının üstüne çıkardık. ÇALIŞANLARIN MAAŞLARI HER GEÇEN GÜN DAHA DA ERİYOR Sağlık çalışanlarının döner sermaye gelirleri neden düşüyor? Maalesef son dönemlerde hastane gelirlerinin azalması, çıkarılan yönetmelik ve genelgeler neticesinde sağlık çalışanlarının döner sermaye gelirleri her geçen gün azaldı. Geçen gün bir hemşire arkadaşımız bizimle paylaştı, bugün 3 yıl önce aldığı maaşı aldığını söylüyor. Çünkü yüzdelik artışlarda sağlık çalışanları daha çabuk vergi dilimine girdiği için eline geçen miktar sürekli azalıyor. Gelen zam vergi dilimiyle geri alınıyor. Sağlık çalışanlarının hem ücretleri hem de döner sermaye gelirleri artık komik hale geldi. Bunun için yeni bir düzenlemeye ihtiyaç var. Sağlık Bakanlığı personele hak yerine bolca ceza veriyor! 10 yılda 15 bin personele ceza! Sağlık çalışanlarının memnuniyetine yönelik çalışmalar yapmaması nedeniyle çalışanlar tarafından eleştirilen Sağlık Bakanlığı’nın personeli cezalandırmaktaki performansı şaşırttı. Sağlık Bakanlığı 2013'ün 9 ayında 209 personel hakkında soruşturma izni, 673 personel hakkında disiplin cezası verdi; 9 personel için görev yer değişikliği önerdi. Sağlık Bakanlığı 2002'den bu yana 3 bin 614 personel hakkında soruşturma izni, 15 bin 128 personel hakkında disiplin cezası verdi; 1059 personel için de görev yer değişikliği önerdi. Sağlık Bakanlığı bu performansı ile konu çalışana ceza vermek olunca nasıl maharetli çalıştığını da göstermiş oldu. 31 TÜRKİYE KAMU-SEN ÜYELERİNE İNDİRİMLİ eğitim, sağlık ve tatil imkanları www.kamusen.org.tr/kampanyalar